KOMÜNÝST DEVRÝM
ÖRGÜTLÜ DEVRÝMCÝLÝK
Devrimcilik, varolaný deðiþtirme ve köktenci bir deðiþim, yenilenme hareketidir. Komünist devrimcilik, bugünkü toplumsal gerçekliðin reddi ve komünist bir dünya kurma amacýna yönelmiþ yeniden kuruluþun yöntemidir. Komünist devrimciler böylesine büyük bir toplumsal deðiþimi/dönüþümü bugüne kadar ki insanlýk tarihinin bilimsel, bütünsel bir sonucunun ifadesi olarak görseler de, esas olarak komünizm amacýna yönelmiþ iradi bir insan (sýnýf anlamýnda) eylemi olarak görürler. Komünistler bu amaca ulaþmak için tüm faaliyetlerini, gerçekte sýnýfsýz toplum hedefine ulaþmak, dolayýsýyla siyaset yapmanýn gereklerini, siyasetin kendisini ortadan kaldýrmak için yaparlar. Bu anlamda komünistler zorunlu olarak siyaset yaparlar. Bir baþka boyutuyla komünist siyasetin zorunluluðu özgürleþmenin bir aracýdýr. Amacýmýz sýnýfsýz toplum ve bu sayede özgürleþme ise komünistlerin amaçlarýna baðlýlýðý her zaman onlarýn tutkularý olacaktýr. Komünistler için amaçlarýna tutkuyla baðlýlýk tüm faaliyetlerinin bu amaca yönelik, bu amaçla uyumlu olmasýný gerektirdiði gibi yalnýzca amacý tanýmlamakla, onu ifade etmekle yerine getirilemez. Bu amaca ulaþmak için yürünmesi gereken yol ve yöntemin netleþtirilmesini þart koþar. Bu yanýyla komünizme yürüyüþün genel hatlarýyla tanýmlanmasý kadar, bugünkü görevlerin, önceliklerin net, doðru ifade edilmesi büyük önem taþýr. Komünizme giden yolda proletarya diktatörlüðünün bir geçiþ aþamasý olarak zorunluluðu, komünistleri anarþistlerden ayýran önemli bir farksa da salt bu kadarla da sýnýrlý deðildir. Sýnýfsýz topluma ulaþmak için iþçi sýnýfýnýn önderliðini yapabilecek nitelikte devrimci bir partinin varlýðý devrim öncesi olduðu kadar, devrim sonrasý süreçlerde de bu niteliði gösterebilmesinin önemi yaþanan deneyimlerle ortadadýr. Devrimci parti sorunu tüm yakýcýlýðýyla komünistlerin önünde durmaktadýr. “ Devrim isteyen onun aracýný da istemelidir” sözü uzun bir zamandýr bilinen, tekrarlanan bir söz olsa da ayný ölçüde yerine getirilebildiðini söylemek mümkün deðil. Dahasý tüm süreçler devrimci komünist bir partinin eksikliðinin izlerini taþýyor. Bugün tüm komünistler iþçi sýnýfýnýn önderliðini yapabilecek devrimci partinin inþasýna yoðunlaþ-
20
mak, bu görevin gereklerine odaklanmalýdýrlar. Böyle bir partinin varolup olmadýðý tartýþmasý bir yana, nasýl yaratýlacaðý/inþa edileceði üzerinden siyasal bir mücadele vermek, bu mücadeleyi hedefine ulaþtýrmak komünistlerin varlýk sebebidir. Devrimci parti sorunu ertelenemez, sürece, zamana havale edilemez, kendiliðindenliðe býrakýlamaz bir sorundur. Parti sorunu bizim tanýmladýðýmýz bütünsel görevlerle birlikte her þeyden önce devrimci bir örgüt sorunudur. Devrimci örgüt onu kuracak kadrolardan baðýmsýz bir þey deðildir. Öyleyse devrimcilikte, devrimci kadroda bu siyasal hedefle birlikte tanýmlanmalýdýr. Devrimciliðin genel tanýmý, kimi özellikleri olsa da öncelikle örgütlü devrimcilik olarak kavranmalýdýr. Devrimcinin tipolojisi, yaþayýþý, davranýþý, hatta kýlýk kýyafetiyle biçimsel görünüþü yada çeþitli dönemlerde beliren özellikleriyle tanýmlanmasý, “resmedilmesi” genel bir ilgi ve tartýþmanýn konusudur. Devrimciliðe atfedilen niteliklerle birlikte düþünülen devrimcinin, kendisine ait olmasý gereken özellikler soyut bir devrimcilik tanýmlanmasý üzerinden yapýlamayacaðý gibi kiþisel özellikler baðlamýnda da düþünülmemelidir. Ýçinde yaþanýlan kapitalist toplumun izlerini her devrimcinin taþýmasý olgusu kadar, devrimcilikten anlaþýlan ne ise, bu anlayýþýn kendi tipolojisini yaratmasý kaçýnýlmazdýr. Komünistler kapitalist toplumun içinde komünist adacýklar yaratmayý düþlemedikleri gibi siyasal hedeflerinden baðýmsýz, bu siyasal hedeflerinin gereklerinin donanýmýndan baðýmsýz bir devrimci tipolojisi yaratýlmayacaðýnýn bilincindedirler. 12 eylül darbesinin, Sovyetler Birliðinin yýkýlýþýnýn ardýndan yaþanan kýrýlmalar, geçmiþin bürokratik, sekter yahut solcu söylemlerin ardýnda gizlenen saðcý örgütlenme siyasetlerinin eleþtirisi görünümüyle yaþananlar ibret verici niteliktedir. Devrimciliði, örgütlülüðün sýnýrlandýrýcý etkilerinden kurtarmak söylemleriyle liberal görüþleri ortaya saçanlarýn akýbetleri ortadadýr. Bu gibileri yaþam, kendi yanlýþ örgütlenme pratiklerinin yorgunluðuyla layýk olduklarý yere, liberal kampa göndermiþtir. Geçmiþin hem bürokratik hem liberal özellikleri taþýyan örgütlenme pratiklerinin devrimci eleþtirisi komünistlerin yapacaðý bir iþtir. Devrimciliði örgütlülükle birlikte savunmak, liberalizmin bozucu etkilerine karþý durmak kadar, özgürlüðün ancak bu zorunlulukla birlikte gerçekleþebileceðini savunmak devamý sayfa 19’da
DEVRÝM KOMÜNÝST
DEVRÝM ÝÇÝN DEVRÝMCÝ PARTÝ PARTÝ ÝÇÝN ÖRGÜTLÜ HAZIRLIK DEVRÝMCÝ KOMÜNÝST HAREKET MERKEZ YAYIN ORGANI
SAYI : 18
EYLÜL 2006
YENÝ DÖNEMÝN BELÝRGÝNLEÞEN SÝYASAL ÇÝZGÝLERÝ VE ÖRGÜTLÜ PROLETER DEVRÝMCÝLÝÐÝN ARTAN ÖNEMÝ
Türkiye’de bir süredir milliyetçi-þovenist histeri kol geziyor. Türk ordusunun, Kuzey Kürdistan’da verdiði yeni kayýplar; faþistlerin “þehit” cenazelerini kullanarak güç gösterisi yapmalarýna, pek çok ilde ve ilçede Kürt halkýna yönelik saldýrýlara hatta linçlere bahane oluyor. Ordu ve devlet aracýlýðýyla toplumun bilinçsiz kesimleri arasýnda yayýlan; gün geçtikçe de artan “þiddete þiddetle karþýlýk verme eðilimi” hem bu coðrafyada hem de Ortadoðu’da yaþanan pek çok siyasal geliþmeyi yalnýzca perdelemekle kalmýyor; ayný zamanda ordunun atacaðý adýmlarý kitleler gözünde haklý hale getirmeyi hedefliyor. Son iki aydaki geliþmeler içerisinde sol ve devrimci hareketi en yoðun meþgul eden gündemlerden biri, Lübnan’a Türkiye’nin asker gönderme konusudur. Ýsrail’in, beklenmedik bir anda Lübnan’a girip 35 gün boyunca ülkeyi yerle bir etmesinin ardýndan, onu Hizbullah saldýrýlarýndan koruyacak ve onun istediði doðrultuda konumlanacak Birleþmiþ Milletler birliklerini bölgeye talep etmesi, emperyalistlerin paylaþým konusunda iþtahýný kabartmýþtýr. Türkiye burjuvazisi ve ordusu da bu paylaþýmdan faydalanmak üzere asker gönderme konusunda hýzla adým atmýþ, bölgeye hakim olacak güçler arasýnda yerini almak için siyasal-askeri manevralarýný baþlatmýþtýr. Türkiye’de 2003 yýlýnda Irak savaþýyla yükselen “savaþ karþýtlýðý”, bu kez gündem yeni bir savaþ olduðunda burjuva ideologlarýndan, muhalefet partilerine, aydýnlardan, toplumun geniþ kesimlerine, devrimci hareket ve sol tarafýndan yeniden dillendirilmiþtir. Birleþmiþ Milletler genel sekreteri Kofi Annan’ýn Ýsrail’e asker gönderme konusunda ikna için Türkiye’ye gelmesi üzerine Ýstanbul ve Ankara’da, emperyalizm ve savaþ karþýtý iki büyük miting; çeþitli illerde de protestolar gerçekleþtirilmiþtir. Ancak bu kez yaratýlan toplumsal basýnca, burjuva ideologlarýnýn karþýtlýðýna raðmen hükümet hýzlý bir biçimde Lübnan’a asker gönderecek tezkereyi geçir-
FÝYATI: 1 YTL
miþtir. Türkiye’de ve dünyada yaþanan geliþmelerle ilgili bu panorama, siyasal gündemi dikkatli takip eden her Marksist-Leninist’in kolayca çizebileceði bir tablodur. Ancak örgütlü yürüyüþünü her koþulda, dimdik sürdürmek iradesini gösteren biz devrimci komünistler, bu siyasal olaylarýn altýnda yatan sýnýf savaþýmýn gerçeklerini irdelemek ve bu gerçeklerden örgütlü yürüyüþümüzü geliþtirmesi için birtakým perspektifler çýkarmak zorundayýz. Bu açýdan, dikkatle incelenmesi gereken önemli gündem baþlýklarýndan ilki Lübnan’ýn iþgali ve asker gönderme konusudur.
ÝRAN’A YAPILACAK SALDIRININ ÖNGÜNÜNDE LÜBNAN ÝÞGALÝ Emperyalistler uzunca bir süredir dünya kamuoyunun gözü önünde Ýran’ý hedef tahtasý haline getirmiþlerdir. Irak’ýn iþgalinden önce gerçekleþtirilen askeri-politik saldýrýyý meþrulaþtýrma süreci, bu ülke için de iþletilmeye baþlanmýþtýr. Büyük medya tekelleri Ýran’ýn uranyum zenginleþtirme adý altýnda nükleer silah ürettiðine dair haberler yayýnlamýþ; BM, NATO, Avrupa Parlamentosu vb. burjuva kurumlarý Ýran karþýtý açýklamalarda bulunmuþ; Amerikan ve Ýngiliz burjuva politikacýlarýnýn tehditkar demeçler vererek emperyalist müdahale sýrasýnýn bu ülkeye kaydýðýný açýk bir biçimde göstermiþlerdir. Ancak böyle bir politik konjonktürde, beklenmedik bir saldýrý Temmuz ayýnýn ortalarýnda Komünist Devrim’den...
BU SAYIMIZDA 6 15
Tarihsel Haklýlýðýmýzdan Aldýðýmýz Güçle Yürüyelim15 6
Tarihsel Deneyimler Iþýðýnda Önümüzdeki...
7 15
Alanlardan - Yoldaþlardan
10 15
Örgütlü Devrimcilik
20 15
Teorik Yeniden Üretim ve Somut Acil Görevler 15 14