KO M Ü N I S T
KOMÜNÝST DEVRÝM Devrimci Kamuoyuna Açýklama, Hareketimiz, DEVRÝMCÝ KOMÜNÝST HAREKET, 6 yýl önce yaþadýðýmýz topraklarda ve dünyada uzunca bir dönemdir yaþanan öncü komünist parti ihtiyacýný gidermek iddiasýyla önüne bir parti hazýrlýk süreci koyarak -kendisini parti öncesi örgüt biçiminde tarif ederek- 2004 yýlý Þubat ayýnda yayýnladýðý kuruluþ bildirgesiyle (bkz. Komünist Devrim, Özel sayý:1, Tasfiyeciliðe Karþý Ýhtilalci Parti Yolunda Ýleri) mücadeleye baþlamýþtýr. 2000'li yýllarla beraber gittikçe artan düþmanýn baskýlarý ve hâkim olan siyasal gericilik, devrimci yol ve yöntemlerden kaçýþ ve düzene eklemlenme olarak tarif edebileceðimiz tasfiyeci bir sürecide yoðun þekilde devrimci hareketin gündemine sokmuþtur. Bir yenilgi psikolojisi olarak ortaya çýkan ve Marksist-Leninist örgütlenme anlayýþýnda olduðu kadar ideolojik olarak da bir sapma ve ihaneti taþýyan bu süreci burjuvazide çeþitli araçlarýyla desteklemiþtir. Düzen dýþý örgütlenmede ve mücadelede ýsrara sopa, legal dergi ve çevreler þeklinde örgütlenerek düzen dýþý faaliyetleri sekterlik olarak ifade eden hareketlere de havuç göstererek tasfiyeciliðin baþarýsýný desteklemiþtir. Ýþte böyle bir süreçte ortaya çýkan DEVRÝMCÝ KOMÜNÝST HAREKET devrimci yol ve yöntemlerde ýsrarý kuþanmýþ, Marksist-Leninist örgütlenme ilkelerini tavizsiz kýlavuz edinmiþ bir örgüt olarak 6 yýldýr mücadelesini sürdürmüþ ve yakýn bir zamanda da I.Genel Konferansýný toplayarak konferans iradesiyle taçlandýrmýþtýr. Konferansýmýzýn duyurusu çeþitli araçlarla iþçilere, emekçilere ve devrimcilere yapýlmýþtýr ve kýsa süre önce çýkarýlan 1. Genel Konferans belgeleri devrimci kamuoyuna ve militanlara ulaþtýrýlmýþtýr. Yakýn zamanda karþýlaþtýðýmýz bir durum, hareketimizin bugüne kadar pek kullanmayý tercih etmediði bu internet kanalýndan, devrimci kamuoyuna bir açýklama yapma zorunluluðunu dayatmýþtýr.. Nisan 2010'da www.devrimicikomunist.org adýyla oluþturulan ve kendilerini DEVRÝMCÝ KOMÜNÝST HAREKET adýyla tanýtan bir yapýlanma ile karþýlaþýlmýþtýr. Kendilerini 4. enternasyonal seksiyonu ve Troçkist olarak tanýmlayan bu hareketle ilgili olarak devrimci kamuoyuna bir açýklama yapmak konusunda aceleci davranýlmamýþ öncelikle bu arkadaþlarla görüþülerek bu olumsuz tablonun kaynaðý öðrenilmeye çalýþýlmýþtýr. Ayný ismin kullanýlmýþ olmasýnýn nedeni hareketimizin mücadele araç ve yöntemlerindeki tercihlerinden dolayý (örneðin internet kanalýnýn bugüne kadar hiç kullanýlmamýþ olmasý gibi…) adýnýn pek duyulmamasýndan kaynaklý olarak diðer grubun bu ismi almýþ olmasý nedeniyledir. Önümüzdeki süreçte de Hareketimiz bu meseleden kaynaklý olarak doðabilecek problemlerin takibini yapacak ve devrimci bir davranýþ bilinciyle bu soruna müdahale edecektir. Son olarak, www.devrimcikomunist.org adlý siteyle, RED dergisiyle ve Enternasyonal adlý teorik yayýnla hiçbir baðýmýz, baðlantýmýz yoktur-ortak bir geçmiþimiz olmamýþtýr.
DEVRÝMCÝ KOMÜNÝST HAREKET MERKEZ KOMÝTESÝ MAYIS 2010
20
DEVRIM
DEVRÝM ÝÇÝN DEVRÝMCÝ PARTÝ PARTÝ ÝÇÝN ÖRGÜTLÜ HAZIRLIK DEVRÝMCÝ KOMÜNÝST KOMÜNÝST HAREKET MERKEZ YA YAYIN ORGANI SA SAYI : 39
MAYIS MAYIS 2010
FÝYA FÝYATI: 1,50 TL
ALT-EMPERYALÝST TÜRKÝYE'NÝN YÖNELÝMLERÝ ve DEVRÝMCÝ MÜCADELENÝN KISIR DÖNGÜSÜ
Proletaryanýn tarihsel görevi, burjuvaziyi ve onun tüm egemenlik araçlarýný alaþaðý ederek sýnýfsýz, sömürüsüz ve özgür bir dünyanýn yolunu açmaktýr. Komünistlerin görevi ise proletaryayý bu göreve hazýrlamak ve öncülüðünü alarak zafere ulaþmaktýr. Hemen her sayýmýzda bu görevi üstüne basa basa vurguluyoruz. Bunun gerekliliði özellikle tasfiyeciliðin ve yenilginin devam ettiði koþullarda özel bir önem taþýmaktadýr. Siyasal gericilik döneminden henüz çýkýlmýþ deðil. Sýnýf hareketinde bazý hareketlilikler, devrimci harekette de bazý toparlanmalar görülse de henüz daha bir yükselme döneminden bahsedemeyiz. Bu dönemde yaþanan bazý hareketliliklere kapýlmadan ve kendiliðindencilik bataklýðýna saplanmadan komünistler önlerinde duran görevlere yoðunlaþmak zorundadýrlar. Elbette bu içe kapanmak, olabildiðince darlaþmak deðildir. Ancak güne müdahale etmek gereklidir diyerek oradan oraya koþuþturan, herhangi bir plan yoksun dönemin akýntýsýna kapýlan bir tarz izlemek komünistlere hiçbir þey kazandýrmayacaktýr. Elde edilen kazanýmlar ise örgütsel ve politik geriliðin kurbaný edilecek ve her þeye tekrar baþtan baþlanacaktýr. Ýþte bunun adý "ilkelliktir". Kendi gücünün farkýnda olan ve öncü deðilken öncü gibi davranmayan ama öncü olabilmenin dinamiklerini içerisinde toparlayan bir çalýþma tarzý izlenmelidir. Sýnýf içerisinde çalýþma, geliþen belli baþlý süreçlere müdahale etmek vb. her þey belli bir plan çerçevesinde yapýlmalý ve komünistlerin acil ihtiyaçlarýyla bütünleþtirilebilmelidir. Ýþte o zaman ilkelliði ve kendiliðindenciliðe karþý devrimci komünizmin bayraðý daha yükseklerde dalgalanacaktýr. Türkiye'nin Küresel Alanda Etkisi Artýyor: Bu Sürecin Anayasa Tartýþmalarý ve Sýnýf Mücadelesine Etkileri Proletaryanýn tarihsel görevini yerine getiremeyecek kadar örgütsüz ve sýnýf bilincinden yoksun oluþu, burjuvaziye kendi siyasal hamlelerinde önemli kolaylýklar
saðlamaktadýr. Üzerinden bir sýnýf baskýsý hissetmeyen ve bu durumun getirmiþ olduðu rahatlýkla gün ve gün daha da saldýrgan ve patavatsýz olan burjuvazi ve onun düzenin bekçiliðini yapan uþaklarý; son birkaç aydýr üzerinde uðraþtýklarý yeni anayasa paketiyle demokrasi gösterileri yapmýþlar ve son 1 Mayýs'ta da söylemleriyle bu günün önemini kendi demokratikliklerinin tepsisinde sunmaya çalýþmýþlardýr. Bir süredir devam eden askeri anayasaya karþý sivil anayasa tartýþmalarý meclis içerisinde de uzun tartýþmalara neden olmuþtur. Geleneksel pencerelerinden bakan ulusal milliyetçi anlayýþtaki CHP ve MHP'nin bazý maddeler üzerine anlaþamamasý üzerine çýkan tartýþmalar uzun süre medyanýn da gündeminde kaldý. Ancak gözden kaçýrýlmamasý geren nokta ortaya sürülen anayasanýn ne kadar sivil olursa olsun 12 Eylül anayasasýndan pekte farklý olmadýðýdýr. Gerçi sivil ya da askeri olsun burjuva demokrasisinin bir süsü olan anayasa her koþulda burjuvazinin egemenliðinin bir aracý olacaktýr. Bu nedenle gündemde olan anayasa tartýþmalarýna sivil ya da askeri olmasý þeklinde bakarak deðerlendirmelerde bulunmak bir anlamda burjuvazinin gündemine yedeklenmek olacaktýr. Devlet ve demokrasi kavramlarýna burjuvazinin deðil Marksizm'in penceresinden baktýðýmýzda bu anayasa tartýþmalarýnýn iktidar iliþkilerinin bir bölümünü temsil ettiðini görebiliriz. En ilginç olaný ise bazý sol hareketlerin kendi anayasa taslaklarýný sunmalarý olmuþtur. Bir devrim perspektifinden ziyade anayasa taslaðý hazýrlayarak gündeme sunmak bir Sovyet devrimi ile oluþacak iþçi sýnýfýnýn devrimci iktidarýnýn reddedilmesi olarak
BU SAYIMIZDA Eylem Komitesi 1 Mayýs Raporu
7
Dünya’da ve Türkiye’de 1 Mayýs
9
2009 Kamp Deðerlendirme Raporu-2
13
Örgüt ve Parti Anlayýþýmýz Devrimci Kamuoyuna Açýklama