ahali6

Page 1

A hali

kropotkin

yeryüzü bir bütündür bölünemez

YENİ BİR ADIM DAHA

B

u sefer başkalaşmış bir Ahaliyle selamlıyoruz sizi. Biraz değiştik. Teknik yeniliklere gittik Eylül 2008 yıl:1 - sayı:6 aylık haber fikir yorum gazetesi 2,5 YTL sf 6 ve biliyor musunuz, bir hedefimiz daha var. Gazete bundan böyle 15 günlük. Dağıtımımızı küçülttük, baskı sayımız yarı yarıya düştü ve sürekli mali zorlukBir süredir hepsi emilemeyen bir suyun üstündeki bok gibi yüzüp larla boğuşuyoruz. Ve buna rağmen pilavdan duruyor. SUSURLUKTA DA BÖYLE DEĞİL MİYDİ? dönenin kaşığı kırılsın nünüze konan bir hikâye kavmesinin kendi kapsamını belirleme dedik ve gazete artık yetkisinden feragat edeceğini ve kenrayışınızı aşan bir hal aldığında; bu 15 günlük. En azından hikâyelemenin mantığıyla çatışmaya di belkemiğinin yerinden oynatılmahedefimiz böyle. sına razı geleceğini beklemek güzel başlayabilirsiniz. Bir haberimiz daha var. olabilir. Şu var ki, bu feragat aynı Ek belgeleriyle birlikte on binlerce Geçen sayıda zayıf bir zamanda devletin ölümsüzlük fikrini sayfayı bulan Ergenekon iddianabaşlangıç yaptığımız terk etmesi ve ilelebet payidar kalma mesinin hazır edilmeye uğraşıldığı yönündeki eski taahhüdün sorgulanır haber birimleri, bu sasırada, henüz soruşturma sürüyorken hale gelmesinin önünü açması olur. pek önemli istihbari bilgiler birdenyıda ayakları yere biraz Devlet güdümlü ve yasa dışı oluşumbire bizzat kaynağından, istihbarat daha sağlam basar lar hakkında hem doğrudan (yargı örgütlerinden, ufak dolayımlar geçihalde karşınıza çıkıyor. kurumları aracılığıyla), hem dolaylı rerek, hafiften sansür edilerek, parça Kısaca bahsedelim ; her olarak (her nevi audiovizüel medya parça kamuoyuna servis edilmeye aracılığıyla) bu derece bilgi sahibi haber biriminin özellikle başladı. Normal şartlarda hukukun edindirildiğimiz vaki değildir. ilgilendiği konular ve üstünlüğü ilkesini lafı güzaf etmeDarbe teşkilatının powerpoint’te dosyalar olacak. mek için bir parça daha titiz olmak hazırlanmış dikey örgütsel şemaları, icap ederdi. Yürütülen soruşturmaya Dosya konularını biriyaygın ve sistematik fişleme belgeve açılan Ergenekon davasına bakamin kendisi belirleyecek lerinin fotokopileri ve yerine göre rak, Türkiye’deki devlet örgütlen tedirgin yeri geldiğinde de pek bir ve görünmeyeni görünür sf. 3 Meşhur ikili. Susurluğun gülleri. İbrahim Şahin ve Abdullah Çatlı. kılarken, sırları da açık edecek. Bu adım bireysellikten kolektifliğe doğru atılmış bir adım Milyarlara hükmeden Çin İmparatorluğunun yaptığı olarak artık tutanaklara gösteriler, milyonların açlığını unutturdu. geçti. Geri dönüş yok. Yazarlarımız bize artık ıl M.Ö. 776 Yunan site birer savaşçıydı: Stada, Diinsanlar. Oysa amaçların kendi köşelerinden sesşehirleri arasında kalan alus, Delichas. VeStada’nın sonucu, amacın insanda lenecek. Her sayıda dört Olimpos dağı ilk kez bir güç attığı ilk adım bir gücebıraktığı tatmin duygusunun adet köşe (ama bu sayı savaşına tanıklık edecekti. meydan okuma, doğayla karşılığıdır. Zaman içinde Gün ağarmaya yakın insanlar yüzleşme, kendi doğasının değişen ihtiyaçlar amaçları hariç) yazımız olacak ve köşelerin yazarları dağın yamaçlarında toplanönüne geçebilme gayretiydi. belirler. Söz gelimi atalamaya başlamıştı bile. Üç iri her sayıda dönüşümlü Yaşadığımız devirde böyle rının uzlaşması neredeyse adamı konuşuyordu herkes, bir amacın ne gibi bir sonucu imkânsız olan Cherokee ya olarak fikirlerini bizimle onlar aynı zamanda olacağını düşünür durur da Chickasaw kabilesindeki paylaşacak. sf. 2 Anlaşılan Gürcistan bu sıralar hangi yükün altına girse altından

DÜNYADAN NEFRET EDENLER Ö

OLİMPİYATLAR BİTERKEN Y

kalkamıyor.

Devletin Elleri Temiz Elleri Yavuz Belge sf.3 Dümenden Sporun... Kurtdereli Mehmetler sf. 4 Anarşi Örgütlenmektir Yort Savul sf. 5 Yetenek(li-siz)ler gökhan korkusuz sf. 8 Reddin Mülakatı Yort Savul sf. 9 Uçurumun Kenarında Muzaffer Mankır sf. 10 Ahaliden Sesler-KAOS GL Yort Savul sf. 11-12

D

Rosa Pazos’un Ardından...

üş kovalayan biri ölürse bir yerde, onu öldürenler düşlerini de öldürebileceklerini ve o düşlerin sahipsiz kalacağını zannederler. Rosa Pazos öldürüldü. Atalarını kalbimizde yaşatmak için her türlü baskıyı yapanlar tarafından. Onu öldürenler yok olacaklar ve ataları gibi hiçbir zaman gerçekten anılmayacaklar. Rosa ise her türlü emek ve özgürlük mücadelesinin en ortasında bizlerle omuz omuza olacak hep. Yaşamak ve yaşatmak için. Bizler buradayız Rosa, Dünya’nın herhangi bir yerinde. Senin, kendinden öncekilerden alıp bize bıraktıklarını yaşatmak ve bizden sonrakilere aktarmak için. Bizler buradayız Rosa. Tahakkümün, zulmün, kıyımın olduğu her yerdeyiz. Eşcinsel, transeksüeliz. Kürt, Ermeni, Filistinli, Bask ve Katalanız… Tıpkı senin gibi Rosa. Tıpkı senin gibi bizler de kendi yaşamlarımızın savaşçılarıyız. Ve bu savaşı verecek olanlar, bunu göze alanlar bir araya geldikçe büyüyecek bu mücadele. Bizler senin düşlerini görmeye devam ediyoruz. Anarşist yoldaş Rosa, seni asla unutmayacağız, mücadeleni de. Toprağın ve düşlerin bol olsun. (AHALİ) sf. 10

sf. 4

Tuzla Ölmeye Devam Ediyor

Yaşasın Derelerin Kardeşliği

CRAS-IWA açıkladı Savaşa Hayır!!

İstanbul- 14 ağustos Perşembe günü saat 13.00’da Taksim tramvay durağında Tuzla tersanelerindeki işçi ölümlerini protesto etmek için toplanan anarşist blok polisin engellemesine rağmen basın açıklamasını gerçekleştirerek tuzla ölümhanelerindeki cinayetlere nefretini gösterdi. Eylemde, dalgalandırılan siyah bayraklarla beraber, “Kaza değil cinayet, katiller patronlar” yazılı pankart taşındı. Okunan basın metni ise cinayetlerin kimin tarafından işlendiğinin açık delili olarak dikkat çekti.

Rize- Derelerin Kardeşliği Platformunun ilk mitingi 17.08.2008’de Çayeli pazaryerinde gerçekleştirildi. Mitinge, Fındıklı dereleri, Pazar, Ardeşen, Hopa, Arhavi, Kemalpaşa, Borçka, Ardanuç, Artvin, Meydancık, Güneysu, İkizdere ve Trabzon’dan doğaseverler katıldı. Dere temsilcilerinin yaptıkları konuşmalarda; derelerin ve dolayısıyla suyun kendileri için bir yaşam biçimi olduğunu ve asla derelerini bir avuç rantçıya teslim etmeyecekleri belirtildi.

Gürcistan ve Güney Osetya arasındaki askeri etkinliklerin patlak vermesi bir taraftan NATO tarafından desteklenen Gürcistan diğer taraftan ise Rus devleti arasında büyük ölçekte bir savaşın çıkması tehdidini oluşturmuştur. Şimdiye kadar çoğunluğu barışçıl kent sakini olmak üzere binlerce insan katledildi ve yaralandı. Şehirler ve yerleşim yerleri yerlebir edilerek yok edildi. Toplum milliyetçi ve şovenist bir histerinin pis sularında akıntıya kapılmış durumdadır…

sf. 8

sf. 8

sf. 10


2

Ahalinin Kara Çocuklarından

EY AHALİ! BİRİMLERDEN BİRİM BEĞENİN... sf.1

bir görevli teşrif edip Abdülhamitin bir buyruğunu söylemiş. “Zat-i Şahane'nin selamları var, Avrupa’da güreşirken tac ve tahtımın şerefini koruyarak güreş yapsın” Bunun üzerine pehlivan şöyle gerine gerine, boynunu belini kütlete kütlete demiş ki "Zat-ı Şahane'nin tac ve tahtının olduğu kadar benim sırtımın da şerefi vardır!" İşte o şeref bizim de şerefimizdir, ve o sırt yere düştüğü zaman şerefinden gram kaybetmez. Endüstriyel sporun, devletlerin şampiyonluk başına kazanılan kilo kilo altınların ölçtüğü, paradan puldan ibaret olan şerefin ise ta kendisi şerefsizdir. Birimimizin adı “Kurtde-

YENİ BİR ADIM DAHA

Birimlerden ilkinin adı “Çingeneler fala inanmaz”.

Fala inanan çingene gördünüz mü siz hiç? Peki fal bakmayan çingene gördünüz mü? Biz hiç görmedik, göreni de duymadık. Bu paradokstan ilham alan birimimizin işi üst düzey dolandırıcılarla olacak. İnsanları göz göre göre kandıran, yalan söylemekten zerre kadar utanmayan, her türlü yöneticinin teşhiri bu birimin ilgisindedir. Çingenenin kendine has muzip üslubuyla ve uyanıklığıyla olayları irdeleyen bu birimin ciddi bir görevi de var aynı zamanda. “Yetmiş iki buçuk” uncu milletin lanetiyle diğer lanet“Çingeneler fala inanmaz lileri yani mültecileri selamladıktan sonra laneti gerçek sahiplerine iade etmek. Yavuz Belge

BİRİMLER

İkinci birimimizin adı “Yavuz Belge”.

Yort Savul Arıza Keçiler Kurtdereli Mehmetler Ekmeğin Fethi”*

Adı üzerinde, belgemizin niteliği onun “yavuz” olması. Ece Ayhan ustanın o meşhur dizesindeki gibi “gerçeği ararken parçalanmayı göze almış” yüzlerden oluşuyor. Ve bu birim gerçeğin, sade ve sadece gerçeğin peşinde olacak. Bu sayımızda ergenekonun peşindeyiz. Yakalarsak yeteri kadar üzeriz…

Üçüncü birimimiz ise büyük iddialar peşinde. Yavuz Belgenin kardeşi, can yoldaşı olacak bu birimimizin adı “Yort Savul”. Padişahların yolunu açmak için değil yolları tümden kapamak için yort savul!! Savulun heheyyyt!! Anarşistlerin varoluş imtihanları bu birimimizin konularının başında geliyor. Anarşinin bütün harfleriyle ve bütün vurgularıyla sonuna kadar ilgili olan bu birimimiz, anarşinin örgütlenmesinin anarşistliğe zeval getirmeyeceğini şiar edinmiş anlaşılan.

Dördüncü birimimiz “Arıza Keçiler”. Bu birimimiz şu anda tatilde. Arızalar arazi oldu anlayacağınız hele bi gelsinler o zaman belki açıklarlar neden arıza olduklarını?..

Beşinci birimimizin ise tarihten bir hikayesi var. Kurtdereli Mehmet pehlivan hızını alamayıp Avrupa’da memleket memleket, şehir şehir gezmek ve oraların pehlivanlarına meydan okumak için bir seyahata gidecekken yanına saraydan

reli Mehmetler”. Ta-

kıldıkları durum, bu sayıda olimpiyatlar ama daha sonraki sayılarda ise bizden ve sizden yaşamlar olacak.

Altıncı birimimiz “Ekmeğin Fethi”.

Kropotkin ustadan süresiz ödünç aldığımız bu eylem birimimizin adı oldu. Yanlış anlamayın fetih derken fatihler yaratmaktan bahsetmiyoruz. Şöyle bir düşünün anarşistler fethetse fethetse neyi fethederler? Gönüller zaten bizim olduğuna göre geriye kalan ekmektir. Çalışan çalışmayan herkesin her türlü fetih hamleleri bu birimin konusu olacak. Bu sayıda biraz zayıflar ama ilerde çok şaşırabiliriz. Sendika diyorlar, emek diyorlar ver allah ver diyorlar… Bunlardan ziyade bizim için elzem olan iki konu daha var. Cinsiyet ve ekoloji. Bu birimlerin çalışmaları hızlı bir şekilde devam ediyor. Çok kısa bir zamanda onlarla da karşılaşacağız. Şimdilik bu kadar. Yazın sonu yaklaşırken, baharı sürekli artan heyecanımızla dört gözle bekliyoruz.

Memleketin yegane anarşist gazetesiyle yaşamak umudumuza umut katıyor.

* Birimlerde gönüllük temelinde çalışmak isteyen tecrübeli-tecrübesiz, her türlü “insana” gazetenin kapıları sonuna kadar açıktır. Aşağıda bulunan künyemizdeki iletişim adreslerinden bize ulaşmanız mümkün. Birimlerin sınırsız kontenjanı vardır ve kendine güvenen birden fazla birimde de çalışabilir. Daha ayrıntılı bilgi için gazeteyle irtibat kurunuz.

SAC Sendikası Pakistanlı Gemicileri Savunuyor

Stockholm, İsveç - SAC Stockholm şubesi, Ånedinlinjen şirketine karşı bir kampanya başlattı. Kampanyanın web sitesinde İngilizce bölümü de var. Mevcut çatışmanın temelinde iş sözleşmeleri bittiği için işten atılan Pakistanlı gemicilerin sadece işlerini değil, aynı zamanda yasal statülerini de kaybetmek durumunda olmaları var. 18 Pakistanlı işçi, 7 ila 23 yıldır İsveç’te yaşıyorlar. Gemicilik şirketinin kararı onların İsveç’e dair yaptıkları tüm hayat planlarını ve ekonomik durumlarını yerle bir etti. * SAC antiotoriter, antikapitalist bir sendikadır.

Askerlik Şubesine Saldırı

Tacoma, ABD - Geçen akşam, Tacoma Alışveriş Merkezindeki asker alma merkezinin camları kırıldı. Bu eylem Kuzeybatı’daki limanların militarizasyonuna karşı bugün yükselen direniş ile dayanışmak için yapılmıştır. Limandaki yoldaşları için eylemi yaptıklarını söyleyen grubun, insanların yüreklerine korku salmaya çalışan düzenin güçleri için mesajı var: Cascadia’dan defolun, yoksa yakında gelecek misillemelerle yüzleşin. Yeniden Saldıracağız!

Almanya’daki Cezaevlerinde Açlık Grevleri Başladı

Almanya - Cezaevlerindeki kötü koşulların ve Bielefeld’deki kadın cezaevindeki aktif politik tutsaklardan birisine karşı cezaevi personeli tarafından gerçekleştirilen saldırıların bir sonucu olarak Almanya’daki 29 şehirden 500 tutsak bir kaç ay önce ortak hareket etmeye karar vermişlerdi. Açlık grevi bütün bir hafta boyunca sürecek ve ayrıca Belçika, İsviçre ve İspanya’dan tutsaklar da eyleme destek verecekler. Anarşist Kara Haç, Kızıl Yardım ve diğer gruplar ve örgütler Berlin ve Hamburg gibi değişik şehirlerde tutsakların mücadelelerine savaşan tutsaklar hakkında duyarlılığı yayarak destek olmayı planlamaktadırlar. Tutsak örgütünden gelen çağrı: “Açlık Grevi Almanya’daki cezaevlerindeki keyfi davranışları, tacizi, ağır saldırıları, psikolojik terörü, işkenceyi ve yardımın zorlaştırılmasını teşhir etmeyi ve içerideki günlük yaşantıyı değiştirmeyi amaçlamaktadır.”

Tutuklanan Anarşist Tsourapas ve Kontorevithakis Serbest Bırakıldılar

Atina, Yunanistan - Anarşist M. Tsourapas , Chr. Kontorevithakis ve birlikte suçlanan Stefiania S’in dört günlük mahkemesi 21 temmuzda sonuca ulaştı. Tsourapas ve Kontorevithakis’in cezaları (her birine 2 yıl) askıya alınırken Stefania’nın bütün suçlamaları düştü. Bu bir kilometre taşı olan ve her iki taraf için diğer tutuklanacak olan anarşistlerin mahkemelerine güçlü bir örnek oluşturacak fantastik bir sonuçtur. Tsourapas hapishanenin görüşlerini ve siyasi duruşunu değiştirmediğini söyledi. Üçü de Atina’nın Palaion Faliron bölgesindeki belediyeye ait polis araçlarının kundaklanması girişimiyle suçlanıyorlardı. Tsourapas , Kontorevithakis ve Stefani’nın suç ortağı olmadığı savunmaları inkar edilerek suçlanıyorlardı.

Şirketler Hapishanedir

Olympia, ABD - Bir grup Anarşist tarafından, merkezi Olympia`da bulunan Wells Fargo Finansal şirketinin korunaklı duvarlarına nefret ve tehdit içeren yazılamalar yapıldı. Endüstriyel hapishanelere karşı yapılan bu eylemde adı geçen şirket, içinde Guantanamo`nun da bulunduğu birçok toplama kampı ve hapishanenin işletmesini yürütmektedir.

AHALİ Aylık Haber Fikir Yorum Gazetesi Yerel Süreli Yayın Eylül 2008, Sayı 6 Sahibi ve Sorumlu Yazı İşleri Müdürü: Cemil Cahit Selimoğlu İletişim Adresi: Mithatpaşa Caddesi 30A/29 Yenişehir/Ankara Tel: (312) 434 47 54 ahaligazetesi@gmail.com Basıldığı Yer: ................................................................................................................................................................................. ISSN 1308 0431


3

Devlet-i Ali’nin Gündemi

DEVLETİN ELLERİ TEMİZ ELLERİ

İç Savaş Değil Anarşist Devrim!!

ERGENEKONUN GÜLÜ, Veli Küçük’e ait telefon konuşmaları tek başına 7 bin sayfa tutuyor. VE BU KONUŞMALARIN SAHİPLERİ Vatanı sevmeyi, geriye kalan teferruattan yani dünyadan da nefret etmeyi kendilerine iş edinmişler.

Gerçek AHALI/Yavuz Belge

Aynı demokrasi, Bucaklar soyunun her daim esirgenen ve bağışlanan oğlunu ‘temiz yarınlar’ın meclisine vekil atadı. İstihbarat bilgileri ne işe yararlar bir kez daha görmüş olduk. Kendileri de daha önce istihbarat toplamış, gizli görüşmelerde kararlar almış, ‘gizli’ belgeleri bir şekilde edinmiş kimselere ait arşiv, doküman gayretli bir istihbarat

çevrelerin cümlesi, kendilerinden olmayanların sırlarına, şecerelerine, örtük niyetlerinin aslına vakıf olabilmek için bilgi peşinde koştular. Hemen her defasında da zaten en başından beri bildikleri gerçeklere ulaştılar. Her defasında sekmeksizin kendini doğrulayan verilere ulaşan bir akıl. Belki de asıl sır asıl keramet budur? Her şeyden önce sanırım pek çok

rahat mühim telefon görüşmelerinin deşifrasyonları, hepsine de çarşaf çarşaf, kanal kanal yayınlanmak nasip oldu. Bir süredir hepsi emilemeyen bir suyun üstündeki bok gibi yüzüp duruyor. Ergenekon davasında sanık sandalyesinde oturacak olanlar asıl olarak, bu kutsalı araçsallaştırmayı ve örgütlenmenin değişik kademelerindeki imtiyazlarından fayda elde etmeyi asıl uğraşları edinmiş olmakla suçlanıyorlar. Sanıkların nitelikleri ve birkaç ay öncesine kadar sahibi oldukları nüfuz da davanın yüklendiği anlamları belirleyenler arasında. Toplumun, davanın niteliğini kavramadaki ve yüklendiği anlamları olduğu gibi benimsemekteki ağırdan alışı da Şener ERUYGUR Hurşit TOLON bundan kaynaklanıyor. Hepimiz, Dünyanın adaleti var mı gerçekten? İkisi de cezaevinde kıdem bekliyorlar. iyi bir amaç için her türlü aracın mubah kabul edildiği bir geleneğe çalışması sayesinde ele geçirildi. kişinin dikkatini çeken bir şey doğduk. Bu memleketin kadınları Veli Küçük’e ait telefon konuşmala- de, kendisine derinlikler arayan, ve erkekleri çoklukla en derinlere rının Emniyet’in dikkatini çekerek kolayca teslim alınamamak, çösinmiş bir cemaat duygusuna tutukayda alınan kısımları tek başına 7 zümlenememek için suç kardeşnurlar, mevcut en yetkili ağzın tarif bin sayfa tutuyor. Akşam gazetesi liği oluşumunun kendini mistifike ettiği yerde elden geldiğince hazır eski yazarı Tuncay Güney’in evinde etmesi. Amacını da ‘devleti yeniden bulunmaya çalışırlar. Durumdan ele geçirilen ilk çuvaldaki belgeler yapılandırmak’ olarak tarif etmesi. vazife çıkarmak gibi bir tuhaflık temel alınarak başlatılan operasTıpkı ‘Türkiye’ ya da ‘Cumhuriyet’ daha huy edinilmiştir ki, balkona yonda domino etkisiyle diğer bilgi gibi, bir kelimeye yüklenen bunca bayrak astıanlam elbet kafaları karıştırır. Ama ran da, ‘geleen başta da yükleyenin kafasını. ne ağam giMüspet bir netice alınacağı kedene paşam’ sinlemesiyle bu davaya yüklenen deyip selama bunca anlam ve beklenti de kafaları durduran da çoktandır karıştırmakta. En başta bu huydur. şu var ki, dosyanın görüleceği, Soruşturmasanıkların marifetlerini nedenleriynın kıymetini le açıklayıp aklanmayı umacakları teslim eder ya da daha beter biçimde mistifike görünen deedecekleri yer üç hakimli bir ağır ğerlendirmeceza mahkemesi. Yani devlet katı. lerin sahibi kalemler, araKusurlu hareketlere rağda bir okuyumen kusursuz denge cularını bir Ergenekon soruşturmasına olumlu toplumsal ya da olumsuz atıflarda bulunarak arınma karşı karşıya konumlanan taraflar Muzaffer Tekin. İlk önce intihar etti. Beceremedi. Şimdi ayinine davet ne yapacağını şaşırmış durumda. birbirlerini farklı temel ilkeleri çiğediyorlar. nemekle suçluyorlar. Bunda etkili Ömrünü yoksun ama en azından bir ve belge toplayıcılarına da ulaşıldı. olan meselelerden biri gerekçeli umudun sahibi olarak, o da değilse Bu belgeleri düzenleyen kafa yapısı kararı daha yeni açıklanan AKP’ye sarsılmaz bir tevekkülle sürdüyönelik kapatma davasıydı. Görkomplocudur, fesattır ve paranoren ‘ayaktakımı’ndan beklenen, mezden gelinemeyecek olan şudur yaktır. Her şeyden önce korkaktır, devletinin yeniden organizasyonu ki, kapatma davası ve Ergenekon çünkü devlet dersinde dünyadan sırasında onlarca yılın sır kasalarınefret etmeyi öğrenmiştir. Vatanı soruşturması aynı siyasal atmosfernın boşalacağı beklentisiyle dolup den nasiplenen ve paralel yürüsevmeyi, geriye kalan teferruattan taşması. Ödevini yerine getirecek yen süreçlerdi. Siyasal tutunma yani dünyadan da nefret etmeyi makbul vatandaşın beklentisi zinoktası olarak, AB demokrasisinin kendilerine iş edinmiş kişilerin bir yadesiyle sömürülecek. Daha önce ülkeye tesisini en iyi biçimiyle kenbölümü 90’lı yıllarda kendilerine de oldu bu, ben henüz çocuktum. disinin gerçekleştireceği iddiasına ‘ulusalcı’ demeye başladı. Piya‘Bundan sonra hiçbir şey eskisi gibi sarılan hükümet, ilk olarak ‘büroksalar ve ekonominin ardından en olmayacak’ şiarının başlara taç olratik vesayet rejimi’ tanımlaması çok üzerine söz üretilen küresel duğu Susurluk günlerinde, tuzla ek- mevhum olan ‘güvenlik’e dair kayiçinde ifade ettiği şekliyle yerleşik mek kadar hak, tuzla ekmek kadar devlet kurumlarını milletin iradegıların yükselişte olduğu devirde yakın görülmeye başlayan ‘temiz sini tanımamakla, yani demokrasi ‘ulusalcılık’ bizdeki kapanım bir yarın’ fikri ülkeyi demokrasiilkesini çiğnemekle suçladı. Kenözleminin ifadesi oldu. Kendini nin kıyılarına getirip bırakayazdı. disi de bu bürokratik hat tarafından bu tanımın içinde rahat hisseden sf.1

laiklik karşıtı eylemlerin odağı olarak teşhir edildi. İstihbarat oyununu daha iyi oynayan, böylece kendine bir adım öne çıkma şansı yaratan ve bürokratik vasileri kendisiyle uzlaşmaya mecbur eden hükümetin meşruiyeti, siyasal liberal ilkeler gereği istihbarat cambazlıklarına, emniyet teşkilatında kadrolaşmanın daniskasının gerçekleştirilmiş olmasına rağmen, sonuna kadar savunulacak buna kuşku yok. Bu sır ve suç ortaklığı Ergenekon bazlı siyasal bölünmede militer kanattaki suç ortaklığına karşı kendiliğinden organize olmuştur ve başından beri mubah sayılmaktadır. Devletin ‘derin’liklerinde yer eden yapılanmaların mistifike edilmesi resmi bir gelenek. Devletin bekası ve diğer vatansever ülkülerle yapıla gelenlere en başta bu gelenek tarafından itibar gösterildi. Milli İstihbarat Teşkilatı, Milli Güvenlik Kurulu, Emniyet gibi yetki alanı yasalarla belirlenmiş olan güvenlik bürokrasisinin koruculuk sistemi gibi bilinen ve kabul edilen yan kuruluşlarının ötesinde kalanlar yakın zamana kadar yetkili ağızlar tarafından asla ve kat’a zikredilmedi. JİTEM, Özel Harp Dairesi ve Batı Çalışma Grubu gibi oluşumlar her zaman yalanlandı. Yukarıda sayılan kuruluşların yüklendikleri misyonlar ve bu misyonların gereği marifetler bu nedenle hep yalanla gerçek arasında, varla yok arasında gidip gelir. Gizem giderek büyür. Ama bu konulara en az alakayı gösterenler dahi yavaş yavaş farkına varırlar ki bu efsaneler ve komplo teorileri diyarında gerçeğin nerede bitip efsanenin nerede başladığının bir türlü bilinememesi, sadece gerçeğin ne olduğuyla artık kimse ilgilenmesin diye dua edenlerin işine yarar. Karşılıklı olarak pek çok ifşaat / teşhir görüldü. Tabii bunlar daha çok iddia düzeyindeydi. Bilgilerin nereden alındığı, neden hep aynı araçların tercih edildiği merak edildi. Tatmin edici yanıtlar verilmedi. Karşılıklı restleşme gibi göründü. Köşeden kafayı uzatıp, ‘yesinler birbirini’ demek yersiz kalacaktır. Zira, egemenlerin birbirini yemesini bekleyenler yaya kalırlar. ‘Uzlaşma’ sözcüğü defalarca açık açık yinelendi ve sizler bunu işittiniz. Sormanız gerekir; bu uzlaşma, bir nevi toplumsal arınma ve vesayetsiz sivil siyaset devrini mi muştuluyor? Yoksa yakın bir gelecekte profesyonelleştirilmesi planlanan orduyla eskisinden daha şık bir güç dengeleri siyasetinin yürütüleceğini mi? Başvuru, itiraz, önerge, brifing, soruşturma, oylama gibi araçların profesyonel kullanımıyla siyasetçiler ve bürokratlar zümresinde şekillenen bu uzlaşma, hep olduğu gibi hamaset ve abartma sanatlarına sıkça başvurularak ve tozu dumana katarak sağlandı.

San Fransisco, ABD - İspanya İç Savaşı’nın başlangıcını doğru bir biçimde anmak için doğrudan eylem...1936 19 Temmuz günü İspanya Anarşist Devriminin başlangıcının yıldönümüdür -- 1915’te Meksika’dan başlayan ve 1917’de Rus Devriminden sonra hız kazanan devrimler dönemindeki son önemli anti-kapitalist devrimin başlangıcıdır. İspanya’daki devrimci hareket Stalinist SosyetlerBirliği ve onun küresel kuklaları ve sosyal bağları tarafından öncülük edilen karşı-devrim tarafından yenilgiye uğramıştı. 1936’dan 1939’a İspanya’daki Stalinist karşı devrim için ABD kandırmacıları ve piyonu olan Abraham Lincoln Müfrezesi tarafından oynanan rolü kutlayan kamuya açık bir sanat çalışması, sunulmaya başlanmıştı. Kimliği bilinmeyen bazı kişi veya kişiler bu anıta 20. yüzyılın en büyük yalanı adını taktılar. Stalinist sanat çalışmasının üzerine kara-kızıl renklerle “Yaşasın Durruti ve Orwell” yazılamaları yaptılar.

Gimenez: Ben anarşistim, kamulaştırırım…

İspanya - İspanya’nın en çok aranan adamı hiçkimseyi öldürmediğini söyledi. Yanlızlığı seven adam olarak bilinen ve bir dizi banka soygununu gerçekleştirdikten sonra bir kaç yıldır İspanya’nın en çok aranan adamı olan Jaime Giménez Arbe Pamplona’daki mahkemeye ‘bankaları kamulaştırdığını’ çünkü anarşist ve sistem karşıtı bir ideolojiye sahip olduğunu söyledi. 2004 Haziran’ında Castejón, Navarra kasabasında 2 sivil gardiyanın öldürülmesinde herhangi bir payı olduğunu reddetti. Savcı bir kaç yıldır ülke çapındaki düzinelerce banka soygununu gerçekleştirmek için sahte sakal kullanan adam için 52 yıl hapis cezası istedi. Adam ise mahkemeye hiç kimseyi öldürmediğinde direddi ve 70’lerin sonunda tanıştığı başka bir adamın cinayetlere bulaştığını ima etti. Mahkemeye “Yapmadığım bir şey için özür dileyemem” dedi. Dava devam ediyor.

Anarşistlerden Liman ve Kot Taşlama İşçileriyle Dayanışma Eylemi

Avcılar, İstanbul – 17 temmuz gecesi bir grup anarşist, sendikalaştıkları için işlerinden çıkarılan liman işçilerine ve ölümcül (zehirli) kot taşlama işinde çalışıp slikosiz hastalığına yakalandıktan sonra işlerinden atılıp hiç bir yaşam güvencesi olmadan ölüme terk edilen kot taşlama işçilerine destek ve dayanışmalarını göstermek ve bu konudaki duyarlılığı yayabilmek için Avcılar E5 kenarında bulunan duvarlara çeşitli yazılamalar yaptılar. Yazılamalarda TSK ve Polis karşıtı sloganlar da vardı (Ahali)

İnsanlar bu hikayenin içine, hikaye de kendi çerçevesine sıkıştı. Ergenekon hikayesinin sahip olamadığı şey anlatım sadeliği. İyi bir hikaye sadelikten gelen dehşetli bir anlatım gücüyle size bir yerlerde şekillenen yaşamı kusursuzca tarif eder. Keşke tüm bu toz duman ve hamaset tiyatrosunun aktörlerinden herhangi biri, o da olmadı bir tek figüranı katlanılmaz bir açıksözlülükle ortaya çıkıp ‘Gerçek’ hikayeyi teslim etseydi. Bunun için artık çok geç, size ‘gerçek’ten çok daha fazlasını borçlular. Bilinmeli ki peşinde olunan şey herhangi gizem değil, gizli gizli birbirlerine vaat ettikleri ikbal fırsatı ve iktidardır. Tam hikayenin ellerinize teslimi çok yakınmış gibiyken iki eski orgeneral bir yeni korgeneral tarafından şereflendirilir. Bu bir son dakika terfisidir. Son ‘şûra’dan yeni çıkmıştır sıcak sıcak. Hikayeyi en başa almak gerekir.


4

Pehlivan Ahali

DÜMENDEN SPORUN 2008 HALKASI İlk olimpiyatlardan bu yana yaklaşık 2800 sene geçmiştir. Amacın şu anki adı paradır. Toplumun büyük bir çoğunluğu parayı bir araç olarak görür, ihtiyaçlarına ulaşmak adına kullanır. sf.1

B

u gün kullanılan ve her biri bir kıtayı temsil eden beş renkten oluşan olimpiyat bayrağı ilk olarak 1920 yılında kullanılmıştır. Mavi daire Avrupa'yı, sarısı Asya'yı, siyahı Afrika'yı, kırmızı Amerika'yı, yeşil de Avustralya'yı temsil eder. -Antik Olimpiyatlar tahminen M.Ö. XIV. yüzyılda Yunanistan’ın Olympia yöresinde başlamıştır. M.Ö. 776 yılından itibaren ise olimpiyatların tarihi kesin olarak tutulmaya başlanmıştır. - Olimpiyat Oyunları'nın ilk 600 yılı içinde, kölelerin yarışmalara katılmasına izin verilmedi. Katılacak yarışmacıların tamamının Yunan kanından gelmesine özen gösterildi. Yunan yarımadasının Romalılar eline geçmesi ile durum değişti ve İmparatorluk sınırları içinde yaşayan herkese Olimpiyatlar'a katılma hakkı tanındı. - Antik Olimpiyatlar'da kadın sporcular yer alamıyor ve seyirci olarak dahi sahaya giremiyorlardı. Zaman içinde Olimpiyatlar sırasında, ancak olimpiyat alanı dışında olmak üzere Tanrıça Hera adına kadınlar için yarışmalar düzenlendi. - Oyunlar kademeli olarak Romalılar Yunanistan’daki gücünü arttırdıkça etkisini kaybetmeye başladı. Hristiyanlık Roma İmparatorluğu'nun resmi dini olunca oyunların din dışı ve Hristiyan etkisine karşı bir durum olduğu düşünülmeye başladndı. 393 yılında İmparator Theodosius bin yılı aşkın tarihi olan oyunları kaldırdı. - İlk modern olimpiyat oyunları antik oyunların doğum yeri olan Atina’da 1896 yılında yapıldı ve oyunları organize etmek için Uluslararası Olimpiyat Komitesi (IOC) kuruldu. Komitenin ilk başkanı olarak Yunan Demetrius Vikelas seçildi. - Yunanistan Devletinin Olimpiyat Oyunlarını boykot etme ve yapılmamasını isteme gibi bir hakkı vardır. - Berlin'de yapılmasına karar verilen 1916 yılındaki 6. Olimpiyatlar, I. Dünya Savaşı sebebiyle iptal edildi. Oyunlar 20 yıl sonra 1936 yılında Berlin'de yapılabildi ve Hitler’in gövde gösterisine dönüştü. - 1936 Olimpiyatlarına damga vuran olay ise ABD'li siyahi atlet Jesse Owens'ın çıplak ayakla dört altın madalya kazanıp, rekorlar kırması ve faşist Hitler'in stadyumu terk etmesine sebep olmasıdır. - Sovyetler Birliği 1952 yılına kadar Olimpiyatlara katılmadı. Bunun yerine 1928 yılından itibaren Spartakiads adıyla kendine yakın ülkelerin katılmasıyla başka bir spor organizasyonu düzenledi. - 1962 yılında çoğunluğu bağımsız sosyalist ülkelerden oluşan ve önderliğini Endonezya'nın yaptığı bazı ülkeler tarafınan Games of the New Emerging Forces (GANEFO) -Yeni Ortaya Çıkan Güçlerin Oyunları olarak tercüme edilebilecekyeni bir organizasyon hazırlığı başlatıldı. Bunun üzerine Uluslararası Olimpiyat Komitesi (IOC), bu organizasyonda yarışacak sporcuların Olimpiyatlara katılma haklarının olmayacağı şeklinde bir deklarasyon yayınladı. Bir kez 1963'de Jakarta'da yapılan oyunlar, 1967'de Kahire'de yapılması planlandığı halde yapılamadı. - 1968 Olimpiyatları iki siyahi atletin olimpiyat tarihine geçecek gösterisine şahit olmuştur. 200 metre yarışında rekor kırarak altın madalya alan Tommie Smith ve aynı yarışta 3. olarak bronz madalya alan John Carlos madalya töreninde siyah eldivenli ellerini yumruk şeklinde havaya kaldırarak adına yarıştığı ABD'deki ırk ayrımcılığını protesto etmişlerdir.

bir kızılderilinin amacı seneler sonra sadece kendi karnını doyurmaktan harcamıştır. Çin’i güya tüm dünya, fazlası olur. Plantasyon ve köle sahibi olmak da dâhil Asya’nın hasta adamı olarak görüyorolmak üzere sömürgecilerin adetlerini benimsemeleri ve genellikle muş. Bu olimpiyatlar da bu imajı silmek komşularıyla iyi ilişkiler kurmaları, onların amaçları üzerinde bir yoldur. içinmiş. Günlük 1 dolara işçi çalıştıAmaçlar bir yana onlara ulaşmadaki yol ne kadar değişikliğe uğrarsa uğran bir ülkenin imajını kurtarmaktaki rasın nihai olarak istenen, kaçınılmaz olarak asıl bu yollar üzerinde değiçabası, var olan bir iyileştirme duşikliğe uğrayacak olandır. rumu üzerinden gerçekleşmiyor, duO halde zaman içinde rumun vahametinin üzerine makyaj imdiye kadar düzenlenen olimpiyat gündelik hayata dair her yapıyor devlet. Bir kapitalistin dü- oyunlarına hiçbir müslüman ülke ev sahipliği yapamamıştır. şey amaçların yönünü şünce yapısına hiç de ters bir man- 1979 yılında Sovyetler Birliği'nin değiştirmekte ufak da olsa tık değil bu: tutarlı bir yozlaştırma Afganistan'ı işgal etmesini protesto eden ve katkı sağlamaktadır. Para durumu. Basına sızdırılması uygun ABD'nin başını çektiği 64 ülke Moskova'yı AHALI/Kurtdereli Meh metler bireysel mutluluğa giden olmayan işler de var tabi olimpiyat protesto etti. 1980’de Moskova’da yapılan oyunlara sadece 80 takım katıldı. bir araç olarak görülürken oyunlarının oynanacağı yerlere yaişin aslı yüzyıllar içinde kın muhitlerde, sırf çirkin ve eski ol- 1968 ve 1972'de pek çok Afrikalı ülke ortaya çıkar. Toplum ihtiyaçlarını bu yolla karşılamaktadır peki ya ihtiyaç duğu gerekçesiyle evleri yıkıyorlar, Yeni Zelanda, Zimbabwe (Rodezya) ve Güney Afrika'nın Olimpiyatlara katılması enfazlası, yani kapitalistlerin yatırım dediği. İşte bu asıl amacı, yolundan sonra göstermelik bir tazminat ödügellenmesi nedeniyle IOC'nin karar almaçıkarıp insanlarda sürmenaj etkisi yapandır. Asıl yorlar, bağır sını istemiş ve boykotla tehdit etmişlerdir. amaç kapitalizm çerçevesinde paraya dönüşmüşama alçak ses- Son olarak 1976 Montreal Olimpiyatları'na Yeni Zelanda Rugby takımının ırkçı yöünlük 1 dolara işçi çalıştıtür. Bu kapital döngünün kaçınılmazıdır. Politika le! Demeye genetimi nedeniyle sportif ambargo uygulanan Güney Afrika Cumhuriyeti'nde bir paranın ekseninde dönüp giderken olimpiyat oyunran bir ülkenin imajını kurtar- tiriyorlar. Çin turnuvaya katıldıktan sonra olimpiyatlara larının bu kadar önemli oluşundaki temel neden, h ü k ü m e t i’n i n kabul edilmesini protesto etmek için bu maktaki çabası, var olan bir sporcuların gösterdiği performans üzerinden rekbaskıcı politioyunlara katılmamıştır. 22 ülke oyunları iyileştirme durumu üzerinden kaları yansıyor boykot etmiştir. lâmı yapılan devlettir, amaç her şekilde paradır. gerçekleşmiyor, durumun 1936 Berlin olimpiyatlarında Hitler’in, sporcuları tabiî ki de ala- 1996 Atlanta Olimpiyatları'nda Olimpiyat Parkı'nda bir bomba patladı. Patlama Nazi propagandası aracı olarak kullanması buna na. Güvenlik vahametinin üzerine makyaj sonucu bir seyirci öldü ve 100'den fazla kişi güzel bir örnektir. Masum çocukların masum kont rolü ndek i yaralandı. Melih Uzunyol adlı TRT kamerayapıyor devlet. oyunları gibi, kardeşlik, barış hatta ırkçılık karşıtı sıra kilometremanı ise olayı çekmek üzere koşarken kalp krizi sonucu hayatını kaybetti. Soruşturbayat propagandaların yapıldığı olimpiyatların lerce uzamış. maların sonucunda bombayı Eric Robert tarihi hiç de bu kadar masum olmamıştır. Pisliğe pislik karışır. Keza 1972 Devlet alenen doping yaptırıyor, Rudolph adlı bir ABD vatandaşının koyduğu ortaya çıktı. Münih Olimpiyatları'nda, oyunlar tarihinin en önemli saldırısı gerçekleyurtdışından bir yetkilinin kontrol şir. Filistinli 8 ‘Kara Eylül’ militanı, İsrail adına yarışan 11 sporcuyu esir yetkisi yok. Zaten Çin’de çocuk yaşta - 1960 olimpiyatlarında Danimarkalı alır. İki sporcuyu hemen öldürüp diğer 9 sporcuyla beraber Almanya'yı sporcuları alıp doping kullandırarak bisikletçi Knut Enemark Jensen yarış sırasında bisiklettten düşerek öldü. Daha terk etmek üzere havaalanına gelip de Alman güvenlik güçlerinin operasyetiştiriyorlar. Ufacık çocuklar kensonra ölümünün kullandığı dopingli yon hazırlığında olduğunu fark ettiklerinde, diğer 9 sporcuyu da öldürüp dilerinden on yaş büyük sporcuları ilaçlardan kaynaklandığı ortaya çıktı. Bu olay üzerine 1963 yılında Avrupa çatışmaya girerler. Toplam 18 saat süren bu olayda 11 sporcunun yanı sıra açık ara geçiyor. Uzun süre doping Komisyonu'nda doping konusu ele alındı ve bir Alman polis ve 5 militan da öldürülür. Bir bakıma bu da bir olimpiyat kullanmaktan yüzünde sakal çıkilk kontroller yetersiz de olsa, 1964 Tokyo rekorudur, yine de Ortadoğu’da nicedir olup bitenlere bakıldığında bu mış, adem elması kabak kadar olmuş Olimpiyatları'nda yapılmaya başladı. rakamların esamisi okunmaz. Yine 1972 Olimpiyatları kapanışının yapıkadınlar var. Resmen hormonlarıyla - Olimpiyatlar tarihinde ilk doping testi lacağı 11 Eylül’de Stuttgart'tan bir uçak kaçırıldığı ve Arap eylemcilerin oynanıyor. Bunlardan dolayı Kore’ye pozitif çıkan sporcu 1968 yılında İsveçli atlet Hans-Gunnar Liljenwall oldu. Sporcu törene bomba atacağı haberi alınır. Görevliler kaçırılan uçağın iki savaş kaçıp orada antrenörlük yapan kişi kazandığı bronz madalyayı alkol kullanımı uçağı tarafından ülkesine dönemiyor. nedeniyle kaybetmiş oldu. takip edildiğini, Çünkü doping ürünleMünih'e yakrini üreten en büyük - Olimpiyatların en bilinen doping olayı ise 100 metre yarışında Seul Olimpiyatları'nda laştığı takdirde el de Çin’de. Dünya’ya ortaya çıktı. Kanadalı sprinter Ben Johnson yarışı rekor kırarak kazanmış ve bu düşürüleceğini doping ilaçlarının büoyunların belki de en önemli madalyalaaçıklarlar. Fakat yük bir kısmını Çin rından birini kazanmıştı. Ancak doping bir süre sonra raihraç ediyor. Tabi vütestleri sonucu pozitif çıkınca madalyayı iade etmek zorunda kaldı ve 2 yıl men darın takip ettiği cut geliştirme vitamincezası aldı. uçağın başka bir leri, proteinleri, amisivil uçak olduğu noasitleri adı altında. ortaya çıkar. KaOlimpiyat tesisleri masraflarının planlananın çok üstünde olçırılan uçak buluduğu söyleniyor. Bu da demek oluyor ki, fatura yine halka kenamaz. Gerçekten silecek. Zaten tesislerin inşaatı sırasında 13 işçinin hayatını kaçırılan bir uçak kaybetmesi rezaletin, cehaletin, saçma sapanlığın hangi boyutolup olmadığı larda olduğunun göstergesidir. Çin’in başında bir belâ var: Tibilinemez. bet. Olimpiyat meşalesinin ülkeler çapında taşınması sırasında Kapitalizmde her Tibetlilerin yaptıkları gösteri ve engellemelerle bu belâya tanık şey meta üzerine olduk. Aslında Çin, Tibet’e önceden beri kayırıcılık yapıyor, kurulmuştur. Spor kimi zaman da baskı uyguluyordu. Çin, Tibet’i 1950’de tamadallarının bile men ele geçirdi. Komünist rejimden önce Tibet yaşanılabilecek hangisi daha çok bir yer değildi. Dalay Lama döneminde ülkede fazlasıyla fakazandırıyor diye kirlik ve salgın hastalıklar baş gösterdi. İnsan ömrü ortalama seçildiği bir sis30 yıldı. Tibet’in ekonomik dokusuna, altyapılarına, eğitim ve temde olimpiyatlasağlık hizmetlerine Çin büyük katkıda bulundu. Son yıllarda rın da bu temelden dine karşı da tolerans göstermeye başladı. Fakat Amerikalılayapıldığını idrak rın Kızılderililere yaptıkları gibi, Tibetlileri de gettolar içinde etmek herhalde yaşamaya mecbur ettikleri iddiaları asılsız değil. Ülke kaynıüstün bir zekâ geyor, haydutlar, çeteler Çinli göçmenleri öldürüyor, Çin hükürektirmez. 2008 meti bütün bunları karşısında sıkı askeri tedbirler alıyor ve haol i mpiyat la r ı nda rekât yapıyor. 2008 Olimpiyat oyunlarına ev sahipliği yapacak Çin 20 milyar doÇin’e karşı, kimi ülkelerde protestolar ve oyunları boykot etme Bob Marley’den sonraki en hızlı Jamaikalı... 9.69 luk derecesiyle rekor lardan fazla para kıran Osain Bolt “Tek Rakibim Türk Hava Yollarıdır” dedi. eğilimleri var. Ağustos’ta bu eğilimlerin boyutunu gördük.

Ş

Hayat

G


Ey Ahali !!!

Hiç düşündünüz mü kardeşler, Anarşi örgütlenmektir!!

5

*

Bizi biz yapan değerler varsa, eğer ki bunlar yaşamsa ve diğeri mematsa, yani hayatsa şayet ve birçoklarımız bu değerlerimizden utanıyorsa, diğerlerimizin de bu değerleri tekrar tekrar göstermeye, tekrar tekrar ezber etmeye ve bu değerlerden mahcup olmaya havsalamızın alamayacağı kadar hakkı vardır. çalıştırıyoruz ve zincirlerimizi kırmaktır asıl

Bizim sorular ise basit, net ve cevabı olan

ğinden örgütlenme demek ihtiyaç üzerine ge-

gayemiz/niz. Çelikten kopan çapaklar bile

sorular olmak zorundadır. Şöyle ki;

liştirilen zorunlu zamanlarda ve mekanlarda

değerlidir bizim/sizin için ve bu yüzden tari-

Aşağıdan kendiliğinden yaratılan yapı ne

, ferdlerin kendi özdisiplinleri doğrultusunda

himize bakmanın tam zamanıdır. Bahsettiği-

demektir? Aşağıdan oluşuyorsa üstte ne var?

gönüllülük temelli aşağıdan örgütlenme-

miz bizden/sizden önce kırdıkları zincirlerle

Eee, bir yerde üst varsa astta vardır, hani

lerdir. İkincisi ise, bu zorunluluk durumuna

beraber özgürlük tutkusuyla kuşananlardır.

nerde anarşi? Bir yapı kendiliğinden oluşa-

karşı çıkıp ihtiyacını karşılıklı ilişkilerden

V

İspanya anarşist devrimiyle ilgili -biz ve

bilir mi? Kendiliğinden oluşmak ne demek?

bağımsız geliştiren, zaman ve mekandan da

siz- anarşistler tarafından en çok sevilen

Kendiliğinden oluşuyorsa, oluşturan tanrı mı?

ayrık bir durumda yaratılan alanlarda gayet

hatırlattığı için ayıplayamaz, ve bir kez daha,

ve en kıymetlilerimizden/nizden olan Halk

Kendiliğinden oluşan bu yapı, son derece

bilinçli bir halet-i ruhiye’ yle ortaya çıkar.

hiçbirimiz bir başkamızı tuhaflayamaz . Ve

Silahlanınca isimli eserde ilgi çekici anarşist

ciddi bir durum olan savaş halinde ve dönem

“Aşağı” kavramını ise üretim ve tüketimin

şimdi kardeşler,tuhaflığımızı göğsümüzü

örgütlenmelerin başında gelen, anarşist dev-

anarşistle-

gere gere haykıralım. Mahcup ezberimiz

riminin yapı taşlarından olan, öz disiplinle

rinin tahay-

şudur: Anarşist örgütlenendir, örgütleyendir

örgütlenen ve ispanyanın faşistler tarafından

yül ettikleri

ve tabi ki Anarşi örgütlenmektir…

kontrol edilen bölgelerinde önemli görevler

devletsiz,

İzahımıza İber adasından başlayalım. Ada-

üstlenmiş gerilla savaşçı birliklerinden

otoritesiz bir

nın savaşçılarından, hürriyet savaşçıların-

bahsedelim. Ve bu grupların konuya az ilgisi

topluma son

dan feyz alalım ve bir kez daha düşünelim

olan bir okuyucuda bile müthiş bir heyecan

derece yakın

yüksek sesle, Katalonya’ya selamların en

yaratan Hijos de la Noche (gecenin çocukla-

bir zamanda,

hırçınını gönderip, 1936 Anarşist Devrim

rı) ve La banda negra (kara çete) isimlerinin

inanılmaz gö-

birimlerine şöyle bir göz atalım.

olduğunu hatırlayalım, sonra da bu çocukla-

revler üstlenip

rın kendisini ve çevresini nasıl yapılandırdı-

başarılı ola-

Fikir AHALI/Yort Savul

e hiçbirimiz bir başkamızı bu değerleri

A

değişkenli-

zgın tüketim mekanlarından mümkün olduğu kadar az etkilenmiş yerleri/mekanları, bürokrasi etkisi nin az olduğu yerleri/mekanları yerli alan olarak tanımlamak gerekir. İşte bu alanda kendini varedebilen birim de yerlileşmiştir ve varoluşunu zo runluluk temelinde kurduğu ya da o temelin yıkıldığı ilişkilere borçludur.

ği üzerinden açıklayalım. Böylelikle yerellerin önemini daha iyi anlamış oluruz. Şöyle ki; ilk olarak kentlerin zamana mekana bölünmesi ve

Peri çeteleri

ğına ufak bir

bilir mi? Katı

Yazar derki

giriş yapalım.

bir emir komuta yoksa bu başarı nasıl gelir?

üretim/tüketim yoğunluğuyla yaşandığını

“Bak şöyle bir

( mtlk. okz.

Yahut emir komuta başarı için şart mıdır?

vurgulamak gerekir. Buna göre yereller/yer-

şey var. Bunla-

Halk silahla-

Yatık yazılan sorular** hariç diğer sorular

liler mecburen, iktisadi temelli yahut ihtiyaç-

rın hepsi, senin

nınca).

ciddi bir biçimde sorulmadıkça ve bunların

larının orantısında bu yoğunluğun dışında

de kitapta

Eserde birlik-

cevapları üzerinde kafa yorulmadıkça sabaha

kalmaktadırlar. Başka bir ifade ile, azgın

en sevdiğin

lerin tanımı

kadar konuşsak boşuna…

tüketim mekanlarından mümkün olduğu

hikaye olan

şu şekilde

Anarşistlerin örgütlenmeleri tabi ki devrim

kadar az etkilenmiş yerleri/mekanları, bü-

Peri Çetesi’nin

yapılmış.

örgütlenmeleridir. Devrim hemen şimdi

rokrasi etkisinin az olduğu yerleri/mekanları

üyeleridir.

“Bütün bu

derken örgütlenme birimlerinin süren bir

yerli alan olarak tanımlamak gerekir. İşte bu

yapı, aşa-

devrimi örgütlediklerinden, daha sonra

alanda kendini varedebilen birim de yerlileş-

ğıdan, ken-

yapılacak bir devrimi değil, şu an olabilecek,

miştir ve varoluşunu zorunluluk temelinde

diliğinden

oluşturulabilecek bir durumdan bahsedilir.

kurduğu ya da o temelin yıkıldığı ilişkilere

Peri Çetesi’nin üyeleri ilk defa

İberya Anarşist Federasyonu. Namı Diğer FAI. Anarşist Devrimin itici güçlerindendi.

karşılaşsalar

bu bölünmenin

bile birbirlerini tanırlar. Bu çetenin yazılı

yaratılmıştı. Bu yapı aynı zamanda düşman

Ve dahası iktidarın -en ufak hücreleride

borçludur. Ama illaki kurduğu ilişkilere…

çizili bir tüzüğü, teşkilatı, programı yok.

güçlerine arkadan saldırma görevini üstle-

dahil olmak üzere- yapısına özenle indiril-

Karşılıklı ilişkiler zorunluluk temelinde de

Burada bir aşinalık durumu var. Az sayı-

nen özel grupları da aynı şekilde tabandan

miş darbelerden bahsedilir. Bu darbelerin

gelişebilir yahut, kendiliğindenliğin bağlayı-

da adamlardır bunlar…”

biçimlendirerek ortaya çıkarmıştı.”

niteliğini, irili ufaklı oluşunu belirleyen ise

cısı gönüllük temelinde devam edebilir.

Bizim “çetelerimiz” ise biraz daha karma-

Koyuyla belirtilen kavramlara çok da yaban-

birimin niteliğiyle ve niceliğiyle doğrudan

Son olarak, aşağıdan, kendiliğinden yara-

şıktır. Ama özünde aynıdır. Birbirine benzer

cı değiliz aslında. “Örgütlenme nedir?” diye

ilgilidir. Dikkat edin! Bir özenden bahsedi-

tılan yapı, kendi ihtiyaçları doğrultusunda

yaşamlarda aynı dertlerden muzdaripleri bir

bir anarşiste sorsalar yahut sorsak, içinde

yoruz. Ancak birimlerde oluşturulabilecek

örgütlenen ferdlerin, daha açık bir ifade ile

araya getirme kaygısı güdülür. Aynı zaman-

-dilinden hiç düşürmediği- “aşağıdan”, “ken-

bilinçli bir özenden…

örgütlenme bilincinin üst düzeye çıktığı

da muzdarip olabilecek ve olması gereken

diliğinden”

ferdlerle, tüm bahaneleri görmezden gelen

ve “taban-

cüretlerinin de yardımıyla karşılaşmak

dan” keli-

isterler. Yani kardeşler biz, bizi arıyoruz biz

melerinin

sizin gıyabınızda “dert” arıyoruz. Bulmak

geçtiği güzel

ve karşılaşmak istiyoruz çünkü, bir türlü toz

cümleler

konduramadığımız o dillere destan niteliği-

kurmaya ça-

miz!! kadar olmasa bile az biraz niceliğimi-

lışır. İşte bu-

zin kuvvetli olmasını istiyoruz. Üremek…

rada sorular

toplumsal bir üreme ve toplumsal bir varoluş

ve sorunlar biz anarşistlerin ve biz solcuların

Aslında dillendirilmesine bile tenezzül edil-

şansına inanmak… İşte bakın, bu itikat

ve biz bi çuval “anti-…”nin ve ikinci bi çuval

memesi lazım fakat belirtmekte bizim-sizin

sahip olduğumuz kaygının sınırlarını ve

daha “anti-…”nin gıyabında oluşturulmalıdır.

açınızdan yarar var. Kendiliğinden demek,

A

bireylerin hem kendilerini örgütledikleri hem

çık konuşalım; zorunluluğu müm kün olduğu kadar kırmak tan bahse diyoruz aslında. Başka hiç bir şeyden değil. Zihnimizi buna göre çalıştırı yoruz ve zincirlerimizi kırmak tır asıl gayemiz /niz .

tanımını tekrar tekrar belirler. Açık konuşa-

Kendiliğinden,

de öz disiplin bilincinin yayılmasını sağla-

aşağıdan ama

maya çalışan bir topluluktur.

mümkünse yeteri kadar

Devam edecek…

özenli ve bir o kadar yerli olmalı. İlk önce şunda anlaşalım.

tesadüflerin zamandan ve mekandan bağım-

lım; zorunluluğu mümkün olduğu kadar

Soruların sorunu

sız olarak örgütlenmesi değildir. Tesadüften

kırmaktan bahsediyoruz aslında. Başka

Bazı sorular sorunludur. Ve soruyu soranın

kasıt ise bilinç yokluğudur. İki yönlü bir

hiç bir şeyden değil. Zihnimizi buna göre

niyeti sorunun nedenini de ortaya koyar.

yaklaşım geliştirirsek; birincisi, kendili-

* Ece Ayhan’a tekrar teşekkür ediyoruz. ** Çünkü bu sorular, sorun’un vahametini göstermek için, özellikle yazılmıştır. tamamı gerçektir ve bazı sohbetlerde kulaklarımıza inanamadığımız anlarda, hallerine çok üzüldüğümüz Stalinist, Troçkist ve -inanmazsınız belki ama- “anarşist” ferdler tarafından kullanılmaşlardır.


6

Ahalinin Ustası

HER ŞEY HERKESİNDİR!

Evet, her şey herkesindir! Erkek ya da kadın, bu bütüne kattığı emek payı ölçüsünde, herkesin ortak çabasıyla üretilen bütünden kendi payını alabilir. Ve alınan bu pay, herkesin hoşnut olmasını, bolluk içinde olmasını sağlayacaktır.

P.A. Kropotkin I

İ

lk insanın, çakmaktaşının ucunu sivril-

terek ilk silahı yapmasının, bu silahla ilk av ürünlerini elde etmesinin, ölürken de çocuklarına uygun bir kaya kovuğu, kaba yontulmuş birkaç kap kaçakla; anlayamadığı, korktuğu, acınası varlığını sürdürebilmek için müthiş bir mücadeleye giriştiği uçsuz bucaksız bir doğa bırakmasının üzerinden çok zaman geçti. Ama o zamandan bu günlere uzanan ve binlerce yıl süren çok uzun yol boyunca insanoğlunun muazzam

bir emekle ve riskle.

sında, günde birkaç saat çalışma karşılığında

tırdığınızda her kentte uygarlığın, sanayi-

İklim bu konuda engel değil. Güneş ışığı

herkese bol bol yetecek ürün verebilecek

nin, kültürün, yani o kentin ruhunun nasıl

yeterli değilse, yapay sıcaklığa başvuran

bunca güçlü üretim araçlarıyla donanmışken,

yavaş yavaş geliştiğini ve bütün bunların,

insanoğlu; büyümeyi hızlandırmak için bir

yarınına bu güvensizlik nereden geliyor?

kent şimdiki kent olana dek üzerinden gelip

gün ışık da üretmeyi başaracaktır. İçinden

Sosyalistler bu çelişkiyi açıklayalı çok oldu;

geçen bütün insanların işbirliğiyle gerçek-

sıcak su geçen dökme demir borular ve cam

bilimin her dalından aldıkları kanıtlara da-

leştiğini göreceksiniz…

duvarlar aracılığıyla, aynı toprak parçasın-

yanarak açıklamalarını her gün yinelemeyi

…Milyonlarca insan bunca övündüğümüz

dan açık havada olduğundan on kat daha

sürdürüyorlar. Bu anlaşılmaz gibi görünen

ve adına uygarlık dediğimiz şeyi yaratmak

fazla ürün alınabilmektedir.

tuhaf çelişkinin nedeni şudur: Üretim için

için çaba harcadı. Yeryüzünün dört köşesine

Hele sanayi alanında ulaşılan başarılar çok

gerekli olan her şey; toprak, maden ocakla-

dağılmış başka milyonlarca insan ise bu uy-

daha çarpıcı. Üç dört kuşak insanın çabası-

rı, makineler, iletişim, besinler, ev, eğitim,

garlığı yaşatmak için şu anda çaba harcıyor.

nın ürünü olan ve çoğunun buluşçusu belli

bilgi... bütün bunlar ve başkaları, insanoğ-

Bu çabalar olmasaydı, 50 yıl sonra bugün

olmayan günümüz makinelerinin yardımıy-

lunun doğanın güçlerini alt etmeyi öğrendi-

övünç kaynağımız olan her şey bir çöp yığı-

la, yüz kişi, on bin aileye iki-üç yıl yetecek

ğinden bu yana, soygunlardan, sürgünlerden,

nına dönüşürdü.

giysiyi dikebiliyor. Gerekli donanımları olan

savaşlardan, cehalet ve zorbalıktan ibaret

Hatta fikirler, mucitlerin dehaları bile

bir kömür ocağında yüz kişi bir yıl içinde on

olan uzun geçmiş boyunca- bir avuç insan

kolektif olgulardır, geçmişin ve bugünün

bin aileyi en çetin kışlarda bile ısıtabilecek

tarafından gasp edilmiştir.

ortak ürünleridir. Binlerce yazar, ozan, bilim

miktarda

Bu tuhaf çelişkiye neden mi arıyorsunuz,

adamı bilgiyi, bilimi elde etmek, yanılgıları

kömür elde

saymakla tükenmez: Bu bir avuç insan,

önlemek, yüzyılımızın mucizelerini borçlu

edebiliyor.

geçmişte edindiklerini öne sürdükleri bir

olduğumuz bilimsel düşünce atmosferini ya-

Daha geçen-

hakla, elde edilen ürünlerin en az üçte ikisi-

ratabilmek için yüzyıllarca çaba harcadılar.

lerde, 1889

ne el koymakta, sonra da bunu en anlamsız

Ama burada, bütün bu binlerce bilgin, yazar,

yılında, Fran-

biçimde savurmakta, delice tüketmektedir-

ozan, filozof, mucit vb.nin, geçmiş yüzyıl-

sız devrimi-

ler. Bir başka neden: Bu baylar halkı o hale

ların emeğinin ürünü olduklarını unutma-

nin yüzüncü

getirdiler ki, fabrikalarında, topraklarında,

mak gerekiyor. Sormak gerekir: Her türden

yıldönümü

madenlerinde -aslan payı kendilerinde olmak

binlerce işçi ve zanaatkar değilse, yaşamları

dolayısıyla

üzere- lütfedip işçilerin çalışmasına izin

boyunca onları hem fiziksel, hem de ahla-

açılan ser-

vermeseler, işçi de köylü de bir ay, hatta

ki anlamda besleyen, ayakta tutan kimdi?

gide, birkaç ay içinde Paris'e yeni bir Paris

çoğu kez bir hafta yaşamaya yetecek geçim

Kendilerini kuşatan ortamdan sıyrılmalarını

eklendiğini hayretler içinde görmedik mi?

imkânlarından yoksundur. Son bir neden

sağlayan dürtüyü, itkiyi nereden aldılar?

Üstelik bu iş gerçekleştirilirken Fransız

olarak da şunu kaydedelim: Bu baylar işçiyi

…Bir tek şunu düşünün yeter: Eğer Watt,

halkının işine gücüne gidip gelmesine hiç

herkes için gerekli olan şeyleri değil, ken-

Soho'da, kendisinin kuramını bakır ve de-

engel olunmamış, en ufak bir rahatsızlık

dilerine en fazla kazancı sağlayacak şeyleri

mirle hayata geçirecek, makinesini en ufak

yaratılmamıştı.

üretmeye zorlamaktadır. Esasen sosyalizmin

parçalarına dek yapıp çatarak mükemmel

Gerek sanayide, gerek tarımda, gerekse

özü de bu sayılan olguların açıklığa kavuş-

bir hale getirecek ve makinesinin içindeki

genel olarak tüm toplumsal yapılanmamız-

turulmasıyla ilgilidir…

azgın buharı uslu atlara çevirerek çağımız

da, atalarımızın emeklerinin ürünlerinden

…Ormanları

çokça yararlanabildiğimiz söylenemezse de,

zararlılardan

emrimizde olan demir ve çelik yardımcıları-

temizlemek,

mız sayesinde insanlığın büyük bir zengin-

bataklıkları

liğe, lükse kavuşabileceğini tam bir inançla

kurutmak,

söyleyebiliriz.

yollar aç-

Evet, zenginiz; hatta düşündüğümüzden de

mak, ırmak-

zenginiz; sahip olduğumuz şeylerle zenginiz,

lar üzerine

bu bir; ikincisi, çağdaş bilim ve tekniğin

barajlar kurmak için binlerce yıl boyunca

dayanan bu yasayı bilemeden, dolayısıyla da

yardımıyla geliştirebileceğimiz şeylerle

milyonlarca insan çalıştı. Avrupa'da işledi-

şu içinde yaşadığımız teknolojik şahlanışı

zenginiz. Hele, bilim ve teknoloji alanındaki

ğimiz her karış toprak kuşakların alın teriyle

gerçekleştiremeden daha kaç on yıl geçire-

bilgi birikimimizi herkesin refahı için kul-

sulandı, her karış yol angarya emeğinin

bilirdik!

lanabilsek, topraktan da, sanayi ve manü-

uzun tarihine, halkların kan ter içinde kal-

Hangi makinenin geçmişini kurcalarsanız

faktür üretiminden de elde edeceğimiz ürün

masına ve dayanılmaz acılara tanıklık etti.

kurcalayın, hep benzer bir öykü bulursunuz:

miktarıyla akıllara durgunluk verecek denli

Demiryollarının her kilometresi ve dağların

Bitmek tükenmek bilmeyen uykusuz geceler,

zenginiz.

bağrında açılan tünellerin her metresi insan

yoksulluklar, yoksunluklar, hayal kırıklıkla-

kanından kendi paylarına düşeni aldı.

rı, kaç kuşağa yayılmış isimsiz işçilerin ilk

Maden ocaklarının duvarlarında kazma izle-

buluşa yaptıkları damla damla katkılar, kü-

Eğitimli insanların çok zengin oldukları

ri hâlâ taptaze duruyor…

çücük ayrıntılardaki -olmadı mı en önemli

tartışmasız bir gerçek olduğu halde, çevre-

…Birbirlerine demiryollarıyla, su yollarıy-

fikri bile fikir düzeyinde bırakacak, hayata

mizde bu denli yoksulluğun hüküm sürme-

la bağlanmış kentler, geçmişte yüzyıllarca

geçirilmesine engel olacak- küçücük düzelt-

sine ne demeli? Halk yığınlarını alıklaştıran

ortak yaşamları olmuş bir organizma gibiler.

meler... Aslında her yeni buluş bir sentezdir,

bu ağır çalışma koşulları neyin nesi? Hatta

Gidin bu kentleri kazın, birbiri üzerine kat-

yani mekanik ve endüstri denen enginlik-

doğru dürüst bir geliri olan işçide bile, geç-

manlaşmış yollar, evler, tiyatrolar, arenalar,

ten o buluşun öncülü olan başka buluşların

mişten tevarüs ettiği bunca zenginliğin orta-

kitaplıklar bulacaksınız. Tarihlerini araş-

toplamıdır.

S

ahibi olduğumuz şeyleri bunlardan yok sun olanlarla bölüşmemiz gerek ti ğine dair tarih boyunca ne güzel sözler edilmiştir! Ama kim ki bu güzel sözleri hayata geçirmeye kalkmıştır, derhal yüz geri etmiş ve bütün bu yüce duygu ların hayat ta değil yalnızca şiirsel ya pıtlarda güzel durduğunu söylemiştir.

bir birikimi oldu. Toprağı temizledi, bataklığı kuruttu, ormanı kesti, yollar açtı; yaptı, yarattı, gözledi, akıl yürüttü; pek çok karmaşık araç gereç yaptı, doğanın bağrından sırlarını söküp çıkardı, buharı denetimi altına aldı. Bugün, uygar dünyada gözlerini açan bir bebek, dünyaya geldiği anda, kendinden önce yaşayan ve çalışanlarca oluşturulmuş, biriktirilmiş muazzam bir sermayenin sahibi oluyor. Ve bu sermaye ona, kendinden öncekilerin emeğiyle birleştirdiği kendi emeğinin de yardımıyla, "Bin Bir Gece Masalları"ndaki göz kamaştırıcı Doğu hazinelerinin bile yanında sönük kalacağı büyüklükte bir zenginliğe sahip olma olanağı sunuyor. Temizlenip sürülmüş toprağın, insanlığın gereksindiğinden de bol bir hasat vermek için beklediği tek şey, akılcı bir emekle iyi cins bir tohumun bağrına bırakılmasıdır. Tarımsal işlerle ilgili en mükemmel araç gereçler yapılmış, yaratılmış bulunuyor. Amerika'nın bakir bozkırlarında yüz kişi, makinelerin de yardımıyla, birkaç ay içinde, on bin kişiye bir yıl boyunca yetecek buğdayı üretebilmektedir. İki üç kat fazla ürün almak isteyen biri ise her bitkiye özel bakım uygulayarak, küçücük bir toprak parçasından bile akıl almaz ürün elde edebilir. Geçmişte bir avcının kendini ve ailesini besleyebilmek için yüzlerce kilometre karelik bir alana ihtiyacı varken, günümüzün eğitimli insanı bunun on binde biri kadar bir alandan aynı şeyleri sağlayabiliyor, hem de çok daha az

II

endüstrisinin

B

izim, “çalışma hakkı”, ya da “herke sin emeğinin ürünü kendine” türünden dumanlı, belirsiz formüllere karnımız tok! Bizim talebimiz refah hakkıdır... herkes için refahtır…

kalbi haline getirecek yetenekli işçiler bulamasaydı, su ve ısınma arasındaki ilişkiye


7

Ahalinin Ustası Bilim ve endüstri, bilgi ve uygulama, icat

te birini mal sahibine, öbür dörtte birini ise

birlikte çark eder ve köktenci inanışlarını bir

ve bunun yeni icatlara uzanan bir yol olarak

hükümete ve tüccar, demiryolu hissedarı vb.

yana bırakıp, tutucularla birlikte işçiler için

pratiğe geçirilmesi, kafa emeği ve el emeği,

gibi her türden gereksiz birtakım aracılara

olağanüstü cezai tedbirler alınmasını, yani

düşünce ve maddi emeğin ürünü... Bütün bun-

vermek zorundadır. Devletin, kapitalistin,

askeri diktatorya ister…

lar kendi aralarında birbiriyle ilintili kavram-

toprak sahibinin ve aracıların el koydukları bu

…Sahibi olduğumuz şeyleri bunlardan yoksun

lardır. Her icadın, her ileri adımın, insanlığın

pay yıldan yıla daha da artarken, toprağı asıl

olanlarla bölüşmemiz gerektiğine dair tarih

varlığını her büyütüşün temelleri, geçmişteki

işleyene, yaptığı işi kolaylaştıracak, daha çok

boyunca ne güzel sözler edilmiştir! Ama kim

P.A. KROPOTKIN

9 Aralık 1842-Aleksei Kropotkin ve Yekaterina Nikolaevna’nın 4. çoçuğu-babasının soyluluve şimdideki kafa ve kol emeği toplamının ürün almasını sağlayacak bir payın düşmesi ki bu güzel sözleri hayata geçirmeye kalkmış- ğundan dolayı bir prens-olarak dünyaya geldi. / 1856-Alexander harp okuluna katılır. içlerine uzanır. pek seyrek gerçekleşen bir olaydır. tır, derhal yüz geri etmiş ve bütün bu yüce 1862-Sibirya’ya gitti. 1864-Şubat’ta Irkutsk’a varınca, farklı yerlerde Mademki bu böyle, o halde bu göz kamaştıSanayide çalışmak duyguların hayatta değil yayınlanan makaleleri ile hükümeti eleştirmeye rıcı toplamın minnacık bir parçası üzerinde isterse eğer, buyur yalnızca şiirsel yapıtlarda başladı. Mançurya’nın coğrafik araştırmasına nsanoğlu ya doğru yola bile hak iddia edebilmek, "bu benimdir, sizin çalış derler, -o da güzel durduğunu söylemiş- katıldı. 1865-Kendisini tamamen coğrafi araştırmalara dönecek , ya da yok olacak. tir. Yalan, kendine saygı değil" diyebilmek mümkün müdür? her zaman değil!adadı. Bu çalışmaları coğrafya topluluğu içinde ün kazanmasına neden oldu ama emeğinin karduymak değil, kendini 1866-Ordudan ayrıldı. Kendini J.S. Mill, III şılığı olarak var ettiği ürünün fiyatının üçte aşağılamaktır deriz hep; gelgelelim bütün Renan, Herzen ve Proudhon’un çalışmalarını okumaya verdi. Öte yandan, insanlık tarihi içinde yüzlerce yıl biri, dörtte biri ücrete çalışmak koşuluyla; uygar hayat aşağılık bir yalandan başka bir 1871-Babası öldü. İmparatorluk Coğrafya boyunca, insana üretme ve üretici gücünü arçünkü geri kalan üçte ikilik, dörtte üçlük pay şey değil. Böylece hem kendimiz ikiyüzlüTopluluğu sekreterlik görevini reddetti. İşçi hareketleri hakkında daha çok şey öğrenmek için tırma imkânı sağlayan her şeye bir avuç insan yasaların makine, işletme ya da mağaza sahibi lüğe alışıyoruz, hem de çocuklarımıza kendi yurtdışına seyahat etmeye karar verdi. tarafından el konulmuştur. Bir gün belki bu el olarak kabul ettiği kişilere gider. ellerimizle ikiyüzlü olmayı öğretiyoruz. Akıl 1872-Zürih’de Enternasyonal’in yerel şubesikoyma işinin nasıl olduğunu anlatırız; şimdiBiz, ürünün dörtte birini kendisine vermemeda ister istemez bu durumun etkisi altında kal- ne üye oldu. Jura Federasyonundan haberdar olunca merkezini ziyarete gitti. lik bu olguya değinmiş olmak ve sonuçlarının si halinde köylünün toprağı işlemesine izin dığı için, kendimizi sahte akıl yürütmelerle, 1873-Hem polisten sakınmak, hem de kendisini (hedef kitlesi olan) köylülerle daha ilgili kılmak ne olduğunu tartışmakla yetindim. vermeyen Ortaçağ baronunun karşısına dikilip sofizmle yatıştırmaya çalışıyoruz. İkiyüzlülük için, genellikle kendini Borodin adında bir köylü olarak gizledi. Bugün, değeri, sürekli artan nüfusun gereksigüdüyoruz… Her şey ya patronların, ya toprak ve sofizm uygar insanın ikinci doğası olmuş 1874-Prens Peter Kropotkin olarak değil de, nimleriyle belirlenen toprak, halkın onu işlesahiplerinin; işçiye kalansa, ya onların dayatdurumda. anarşist köylü Borodin olatak tutuklandı.Ayrıntılı bir şekilde sorgulandı, fakat herhangi bir mesine -çağdaş isterlere uygun bir biçimde ve tığı koşullara boyun eğmek, ya da açlıktan Ama toplum böyle yaşayamaz: İnsanoğlu ya bilgi vermeyi reddetti. Peter ve Paul Kalesi’nde gereğince işlemesine- engel olan bir azınlığın ölmek!... doğru yola dönecek, ya da yok olacak. hapsedildi. 1877-Paul Brousse’le birlikte Paris Komününü elindedir. Maden ocakları genellikle birkaç …İşçiler, yarattıkları değerleri ücretleriyle Böylece, zenginliklerin bir avuç azınlık taraanma amacı ile 18 Mart’ta Bern’de bir gösteri kuşağın emeğiyle oluşmuştur, çevrelerinde sa- satın alamadıkları için, endüstri, kendine dış fından ele geçirilmesi basit gerçeğinin, toporganize ettiler. Polisin vahşi tutumu işçiler nayi ve nüfus gelişmiştir, bu nedenle de değer- pazar aramak zorunda kalır ve başka halklumsal yaşamın bütününü yansıttığını görmüş üzerinde büyük bir etki yarattı. 1878-Ağustos’ta Jura Fedarasyonu’na ilk leri her zaman yüksektir... İşte bu ocaklar bile ların sömürülen sınıflarına yönelir. Böylece oluyoruz. Antik dönemde pek çok devletin siyasi programını geliştirdi.Federasyonun yıllık toplantısında Guilllaume ve Bakunin’in bir ya da birkaç kişiye ait olabilmektedir. Bu Avrupalı her yerde, -Doğu'da, Afrika'da, başına geldiği gibi, yok olma tehdidiyle karşı yokluklarını doldurmaya çalıştı.Programı dört birkaç kişi, ocaklarından çıkarılan kömürün Mısır'da, Tonkin'de, Kongo'da- kölelerinin karşıya bulunan günümüz insan toplumu, nasıl kısımdan oluşuyordu: 1)kolektivizm 2)devletin yadsınması 3)toplumsal devrimin ve kapitafiyatını yükseltebilmek için kömür üretimini sayısını artırmaya çalışır. Ama gittiği her ki üretim araçları tüm halkların ortak çabalizmin sona erdirilmesinin kabulü 4)devleti kısabilmekte, hatta sermayelerini değerlendiyerde rakiplerle karşılaşır, çünkü o ülkelerde sıyla var edilmişse, bunların mülkiyetlerinin sona erdirmenin aracı olarak eylem (şiddet kullanımı) propagandasının kabulü. recekleri daha elverişli bir alan bulduklarında, de benzer gelişmeler yaşanmaktadır; bu yüzde herkese, tüm halklara ait olması gerektiği 1881-Londra’da toplanan Uluslararası Anarşist elverişli fırsatlar yakaladıklarında tümüyle den de, pazar paylaşımı, hangi pazara kimin ana ilkesine dönmelidir. Üretim araçlarının Kongresi’ne katıldı.Kongre’de, şiddet kullanımını devrimi ateşlemekte bir araç olarak durdurabilmektedirler. Makineler de birkaç egemen olacağı hesaplaşması nedeniyle bitmez özel ellerde bulunması hem adaletsizdir, hem kullanma fikirlerini açıkladı. La Revolte’i kişinin mülkiyetindedir; hatta yapılan ilk tükenmez savaşlar yaşanır. Doğuyu sahiplende yararsız. Herkesin her şeye ihtiyacı olduğu çıkarmaya başladı. 1882-Yılın büyük kısmında Newcastle’ın aracın, üç kuşak işçinin katkılarıyla mükemmek için savaş, denizlere egemen olmak için için her şey herkese aittir; herkes bunların Chronicle’ında makaleler yazdı.Ekim’de Fransız şehri Thonon’a gitti. Ne yazık ki, melleştirildiği tartışmasız bir kesinlikle kabul savaş, komşularından gelecek mallar üzerine üretiminde gücü oranında çalışmıştır ve buanarşist olarak ünü onun önünde gitmekteydi. edilen makineler için bile böyledir bu. Yüz vergi koymak ve bu konuda dayatabileceği her gün üretilmekte olan zenginliklerde herkesin İki ay sonra tutuklanarak, (artık varolmayan) Enternasyonal’le olan ilişkileri nedeni ile beş sene önce dantel kumaş türden koşulu dayatmak payının ne kadar olduğunu saptamanın fizikyıl hapse mahkum edildi. dokumak için buhar için savaş, bu tutum ve sel bir imkânı bulunmamaktadır. 1886-Fransız hükümeti onun ülke dışında oloplumun bu abuk dü - davranışlara karşı çıkan masının daha az tehlikeli olacağına karar verdi makinesini bulan adamın Her şey herkesindir! İşte on dokuzuncu yüzve en kısa zamanda ülkeyi terk etmek koşulu ile zeninden dolayı hayata torunları çıkıp Basel'e ya herkesle savaş! Avrupa'da yılın yarattığı dev bir araç kütlesi duruyor serbest bırakıldı atılan bir işçi çocuğu 1890’lar-İngiltere’deki popülaritesi zirveye da Nottingham'a gelseler top sesleri hiç dinmiyor, önümüzde! İşte, makine adını verdiğimiz, ulaştı. 1896 güzünde, La Revolt’u tekrar çıkarne işleyebileceği bir ve makineler üzerinde hak birbiri ardınca kuşaklar bizim için kesen, doğrayan, eğiren, dokumak amacı ile çalışmak üzere Fransa’ya davet toprak , ne başında çaedildi. 1897’de Britanya Bilim İlerlemesi Cemiiddia etseler, "Defolup giyok olup gidiyor, Avruyan, bölen, ayrıştıran, yeniden hammaddeye lışabileceği bir makine yeti adına Kanada’ya davet edildi. Kanada’yı din, nereden sizin oluyorpa devletleri gelirlerinin dönüştüren... kısacası çağımızın tüm mucize- ziyaretinden sonra dersler vererek ABD’yi bulabilir; onun payına muş bu makineler!" derler. üçte birini silahlanmaya lerini gerçekleştiren makine adını verdiğimiz dolaştı. Bir çok devrimci yayın için devamlı düşen bir efendinin yayazmasının yanısıra, üç ayrı kitap üzerinde de Zorla el koymaya çalışırayırıyor... ve biz vergi demirden köleler! Hiç kimsenin bu makineler- çalışmaları devam ediyordu: Tarlalar, Fabrinına girip çalışmak , işkalar ve Atölyeler; Karşılıklı Yardımlaşma ve larsa makinelerine, topa denen şeyin ne olduğunu, den bir tekine bile sahip olma ve "Bu benimgücünü boğaz tokluğu Ahlak. tutar patronlar onları… yoksullar için ne anlama dir; benim bu makinemi kullanabilmek için, 1902-Rus anarşist dergi Khleb i volia’nın çıkkarşılığında satmak tır. masına yardım etti. …Toplumun bu abuk düzegeldiğini çok iyi biliyoonunla üreddiğiniz her ürün için bana haraç 1914-I. Dünya Savaşına karşı aldığı tavır ninden dolayı hayata atıruz. vereceksiniz" deme hakkı yoktur; tıpkı bir oldukça açıktı. Tüm ülkelerin Almanya’ya lan bir işçi çocuğu ne işleyebileceği bir toprak, Bilim, hiç denecek kadar küçük bir azınlığın ortaçağ derebeyinin köylüye, "Şu tepelerle, şu karşı birleşmesini savunuyordu. Onun için, Almanya’ya karşı savaş devlete karşı savaş ne başında çalışabileceği bir makine bulabilir; ayrıcalığı... Gerçekten de, bir işçinin oğlu on çayırlık, şu mera benimdir, ve sen buralardan demekti. 1917-30 Mayıs 1917’de Peter Petrograd’a varonun payına düşen bir efendinin yanına girip üç yaşında kömür ocağına inmek ya da babası- kaldırdığın tahıldan, ottan bana şu kadar pay dı. Bu sıralarda bir çok devrimci geri dönüyor olsa da,onun ünü büyük bir kalabalığın onu çalışmak, işgücünü boğaz tokluğu karşılığınna tarlada yardım etmek zorundaysa eğer, vereceksin" demeye hakkı olmadığı gibi. karşılamak üzere toplanmasına neden oldu. da satmaktır. Oysa onun babası ve dedesidir, 'herkes için eğitim'den söz edebilmek mümkün Evet, her şey herkesindir! Erkek ya da kadın, 1918/20-Hayatının geri kalanını yarım kalmış eserlerini tamamlamakla geçirdi. Bir çok bataklığı kurutup o toprağı tarla yapan; o müdür! Gün boyu süren ve insanı ahmaklaştıbu bütüne kattığı emek payı ölçüsünde, herüniversiteden teklifler alsa da, bozulan sağlığı makineleri bugünkü verimli haline getirip ran korkunç ağır bir işten sonra akşam evine kesin ortak çabasıyla üretilen bütünden kendi nedeni ile hepsini geri çevirmek zorunda kaldı. o fabrikaları kuran; toprağı kazıp o ocakları bitkin bir şekilde dönen işçi için öğretim payını alabilir. Ve alınan bu pay, herkesin hoş- Avrupa’da yayınlanan bir çok dergi için yazılar yazmaya devam etti. 1920 yılında, sağlığı o açan... Güçlerinin son kertesine dek çalışıp sözcüğü ne anlatır? nut olmasını, bolluk içinde olmasını sağlayaderece bozulmuştu ki arkadaşları ile konuşmakta bile güçlük çekiyordu. Bir çok kimse bütün bu varları var eden hep onlardır; onlarBu durumda toplum, özgürlük sözcüğünün caktır. daha sağlıklı bir iklime sahip yerlere gitmesi dan daha fazla veren bir başkası daha yoktur! anlamsızlaştığı, boş bir tınlamadan ibaret Bizim, "çalışma hakkı", ya da "herkesin emeiçin Rusya’dan ayrılmasını öneriyordu ama o Öte yandan bu işçi çocuğu, soyu bitmiş son olduğu iki düşman kampa bölünmüş demektir. ğinin ürünü kendine" türünden dumanlı, belir- olduğu yerden oldukça memnundu. 8 Şubat 1921-Lenin’in kişisel izni ile anaryabanıl hayvandan daha yoksul bir durumda Siyasal özgürlüklerin daha da artırılmasını is- siz formüllere karnımız tok! Bizim talebimiz şistler tarafından büyük bir cenaze töreni düzenlendi.Hapishanedeki anarşistlerede bu dünyaya gelmiştir. Toprağı işlemesine bir tek teyen köktenci, kısa sürede, özgürlüğün işçiyi refah hakkıdır... herkes için refahtır… törene katılmaları için bir günlük izin verildi. koşulla izin verilir: Elde ettiği ürünün dörtuyanışa götürdüğünü fark eder; bu fark edişle Bu anarşistlerin kitlesel olarak Rusya’daki son bir araya gelişi oldu.

İ

T


8

AHALİ

TUZLA ÖLMEYE DEVAM EDİYOR

gök han korkusuz

Ramazan ÇETİNKAYA, Ramazan AYGÜN ve Emrah VAROL. Bu ölümlerle beraber tersanedeki ölüm sayısı 107’ye ulaştı. sf.1

H

KUM TORBASI MIYIZ?

S

ermaye sistemi insalık için her za-

man ve her yerde bir kaza ve bir facia olmuştur. Patronlar daha fazla kar ve para kazanabilmek için işçilerin canı pahasına da olsa onları kobay olarak kullanmaktan çekinmiyorlar. Pazartesi günü Gisan tersanesindeki ölümler bunun açık bir göstergesidir. Ağırlık testi yapmak için kum torbası yerine 19 işçinin ağırlık olarak kullanılması ve halatın kopmasıyla gerçekleşen kazanın sonucu; Ramazan ÇETİNKAYA, Ramazan AYGÜN ve Emrah VAROL’un ölümü, diğer 12 işçinin de yaralanmasıdır. Bu olayla birlikte tersanedeki ölüm bilançosu 107’ye ulaşmıştır. Bugün iş sektöründe ölüme terk edilen işçiler birer, ikişer öldürülüyor. Kot taşlamadan, inşaat sektörüne kadar daha birçok iş kolunda çalışan işçiler bugün para hırsıyla gözü dönmüş patronların ölüm laboratuarlarında çalışmaya devam etmektedirler. Devlet yetkilileri ise bunun üstünü örtmeyi, gündem değiştirmeyi ve patronların sözcüsü olmayı tercih etmekte, işçilerin kanından beslenmeye devam etmektedirler. Patronlar ve sermaye sistemi için bir kum torbasından, bir güvenlik kemerinden ve bir güvenlik ağından daha da değersiz

Basın metninden…

“İnsan yaşamı hiçe sayılıyor, değersizleştiriliyor. Tuzla haberleri gazetelerde, televizyonlarda bir maç skoru gibi verilip insanların hafızalarına kazınıyor. Bu maçın sonucunda yenilginin tarafı hep işçiler oluyor... Bizler sessiz kaldıkça, tepkimizi sokaklarda, fabrikalarda bizi ölüme terk eden patronların yakalarına yapışmadıkça, örgütlenmedikçe, yaşamlarımızı kum torbaları içine sığdırmaya devam edecekler...”

olan bizler, kum torbası olmayı reddettiğimizde ya işten atılırız ya da işten atılma tehdidiyle ölüme mahkum ediliriz. İnsan yaşamı hiçe sayılıyor, değersizleştiriliyor. Tuzla haberleri gazetelerde,

canımız acıdı. Kapitalizme ve devlete karşı nefretimiz kat kat daha da arttı. Bu olanları asla unutmayacağız ve unutturmayacağız! (Ahali)

televizyonlarda bir maç skoru gibi verilip insanların hafızalarına kazınıyor. Bu maçın sonucunda mağlubiyetin ve yenilginin tarafı ise her zaman işçiler oluyor. Galip olan taraf ise hep kendi ceplerini doldurma hırslarıyla patronlar oluyor. Bizler sessiz kaldıkça, tepkimizi sokaklarda, fabrikalarda bizi ölüme terk eden patronların

yakalarına

örgütlenmedikçe,

yapışmadıkça,

yaşamlarımızı

kum

torbaları içine sığdırmaya devam edecekler. Bu bir yazgı değil, seri cinayet! Patronlara ve onları kollayan devlete karşı örgütlenirsek bu yazgıyı değiştirebiliriz. Ekmeğini kazanırken katledilen tüm iş-

çiler ve onların aileleri adına bizim de

Anarşist Blok Katillerin Peşinde...

DERELERİN KARDEŞLİĞİ

Vadilerinin yok olmasını istemeyen binlerce kişi; binlerce damla olarak Çayeli’nde aktı. sf.1

B

Platformun Açıklamasından... ölgemizde yer alan Derelerin yağma edil-

mesine, bölgenin doğal ve ekolojik yapısının değişmesine yol açacak yanlış yatırımlar olan HES’lere ve derelerine sahip çıkmak için bir araya gelen bizler “Çevrecilerin Daniskası

Basın metninden…

Bu açıklamaların bir başka boyutunu da UÇK Başkanı(Hayali Çay İhracatından yargılanan ve Mahkemesi devam eden) AKP Milletvekili’de aynı küçümser ifadesiyle yapmış ve hatta Vatan Hainliğine varan suçlamalar getirmiştir. ...40-50 kişidir diye küçümsedikleri topluluklardan bile bu kadar korkulması aslında ne kadar büyük bir suç işlediklerinin ve yanlış yolda olduklarının bilinci içinde olduklarını göstermektedir....Bu dereler için mücadele edenler bu derelerin çocuklarıdır.Aynı hırsı ,inancı ve gözü pekliği gösterirler...

olan” Sayın Başbakanın açıklamalarına katılmadığımızı tüm kamuoyuna bildiririz....40-50 kişilik işsiz güçsüz ların

insantopluluk-

ları olarak ilan etmekte ve bir şey

bilmeden

halkı kandırmaya

çalıştıkları-

mızı söyleyerek kamuoyunda bizleri

YETENEK(Lİ-SİZ)LER

küçük

düşürmeye çalışmaktadır... Sayın Artık yeter!! Derelerimiz özgür akacak... Başbakan ülkeyi işsizler cenneti haline getirdiği için her mücadele edeni işsiz güçsüz olarak görmektedir. “Çevrecinin Daniskası olan”Başbakan bilmektedir ki, bilmektedirler

ki Derelerin Kardeşliği Platformu gücünü kendi derelerinden

er yıl ağustos ayı sonuyla eylül ayı başlarında, farklı üniversiteler tarafından, binlerce kişinin umudunu bağladığı bir sınav yapılıyor: Yetenek sınavları. Güzel sanatlar fakülteleri ve konservatuarlar bünyesindeki bölümlerde açılan sınavlarda, belirlenen ÖSS baraj puanını geçip, başvurunuzu yapıyorsunuz. ÖSS için söylenen, geleceğini üç saatte belirleme durumu, bu sınavlarda iki-üç dakikaya kadar düşebiliyor. Yüzü genelde gülmeyen ve karşınızda oturmakla size lütufta bulunduğunu her hâliyle belli eden bir jüri seyrediyor sizi. Yıllarca çeşitli okulların yetenek sınavlarına girip, bir jüri tarafından, sınav sistemini eleştirdiği için kovulmuş biri olarak söylüyorum bunu. Her sınavda olduğu gibi sınava saygı bekleniyor. Bütün dikkatinizi ve yeteneğinizi toparlamanız ve ortaya dökmeniz gerekiyor. Bazı okullarda kontenjanın on, bazılarında elli katı kadar başvuru oluyor. Basamak basamak ilerleyen sınavlarda, basamakları geçenler, adları listelere yazılarak duyuruluyorlar. Ve tüm sınav sonunda son liste asıldığında, listede adı olanlar, yeteneklerine yetenek katmak için okula girerken, “yeteneksizler”in bazıları umutlarını bir dahaki seneye erteliyor, bazıları vaz cayıyor. Dördüncü sene girdiği sınavda listede adı olan yeteneksizlerden biri olarak bunu da çok gördüm. Listede adı olmayan “yeteneksizler” için hiç kimse bir açıklama yapma zahmetinde de bulunmaz. “Yeteneksizler” bir sürü soru işaretiyle ayrılırlar adlarının yazmadığı listelerin önünden. Yeterince iyi hazırlanamadıkları için mi, gerçekten yeteneksiz oldukları için mi, yoksa salak olup da farkında olmadıkları için mi kazanamamışlardır? Akıllı jürileri oluşturanların hepsi saygın birer akademisyen ve sanatçı oldukları için bu sorulardan daha önemli işleri vardır ilgilenecek. Bir de sürekli torpilden bahsedilir. Genelde adları listede olmayanlar bahseder. Bir önceki yılın “yeteneksizleri” sonraki yıl listede adlarını görünce, artık böyle bir şeyi dillendirmez olurlar. Okudukları okul en iyisi, hocaları en dürüstleridir. Bir okulun yetenek sınavında bizzat gördüğüm için hepsinde olmasa da bu sınavlarda torpil olduğunu da biliyorum. Yetenek sınavları en dramatiğidir sınavların. Bilgisayarlı sistemlerin değil, etten kemikten sistemlerin sınavlarıdır. Daha zordur bu yüzden. Şan sınavına giriyorsanız her şarkıyı söyleyemezsiniz. Her şeyi çizemezsiniz her okulun resim sınavında. Her okulda her oyundan tiradlar oynayamazsınız. O okulun, o jürinin bakış açısına, beğenilerine aykırı olmaması gerekir. Bu yönüyle birçok okulun sınavı, sistemin sınavlarının, o sınavları hazırlayanların sistemleri de sistemin kendisinin birebir kopyasıdır. Kendi sistemlerinin ve çizdikleri çerçevenin dışına çıkılmasına tahammülleri yoktur. Kapıları rahatlıkla yüzünüze kapatırlar. O kapıların kapanmaması için, her sınav için farklı bir şekle bürünmeniz gerekir. Böylece kendinizden uzaklaşırsınız. Sistemin varlığını sürdürecek bireyler oluşturmayı amaçlar bütün sınavlar. Bu sınavlar da otoriteye hizmet eden sınav zincirinin bir parçasıdırlar. Bunca sınav içerisinde en dramatiğinin yetenek sınavları olması ise bunların sanat sınavları olmasıdır. Hayal gücüne, duyguya ve yaratıma dayanan bu sınavlara bile, bu derece otoritenin sinmiş olması, ne şekilde olursa olsun otoritelerin bizler için hiçbir yerde hiçbir şekilde yaşam bırakmadığını göstermektedir. Geçtiğimiz ayın sonunda ve bu ayın başında yapılıyor bu seneki yetenek sınavları da. Herkes birikimlerini ve yeteneklerini göstermeye çalışıyor. Yetenekliler, şartlara uyanlar, “saygılı” olanlar, bazı, torpilliler adlarını görecekler listelerde. “Yeteneksiz” olanlar ise başka listelere saklayacaklar umutlarını. Ya da vaz cayacaklar. Yetenek sınavıyla girdiği bir okulda okuyan biri olarak verebileceğim tek tavsiye, sınavlarda ya da okula girdikten sonra en az acı ve hayâl kırıklığı için bu sınavlara ve okullara, o sınav ve okulların ne olduklarının farkında olarak girilmesinin en iyi olacağıdır.

almaktadır....Her şeyden önce bilinmelidir ki, biz enerjiye karşı değiliz. Biz niye elektriğe karşı çıkalım?

raporu alınmasını gerekliliğini ortadan kaldırdınız?...Baş-

Niye Aydınlanmaktan korkalım.? Bizim söyledi-

bakan diyor ki, ”Yaradanı severim yaradılandan ötürü” Peki

ğimiz çok açık ve sabit bir gerçekliktir....İnsanla-

bu doğa, dereler, denizler bu dünya kimin eseridir?...Ağaçları

rın nefes alacağı, doğanın bir parçası olduklarını

kesin,dereleri kurutun,denizleri yok edin,her şeyi talan edin

hissedecekleri bir yerleri kalsın. Her yeri ve her

yağma edin mi demektedir?

şeyi “paraya” ve “ranta” çevirmeyin. Her tarafı

Doğayı korumak gibi bir zorunluluğumuz yok mudur?...Çün-

talan ediyorsunuz bırakında buralar biz sıradan

kü bilinmelidir ki bu olay bir “Su olayıdır”.”Su “ artık paraya

kıt kanaat geçinen insanlara kalsın....Binlerce

dönüştürülebilir bir mal haline dönüşmüştür.Artık yeni rant

yıldır,çevrelerine ve bize hayat vererek akan bu

kapısı odur. Bu bölgede yapılanlar su savaşlarının ilk hamle-

dereleri yok etmeyin....Yapılan hesaplamalarla

sidir. (Ahali)

ulusal elektrik sistemine %04 veya %018 katkı yapacağı belirlenen bu yatırımlarla mı Türkiye

Elektrik adı altında ilk işgaller yapılmaktadır.

elektriksiz kalmaktan kurtulacak.? Yani Başba-

Asıl amaç Karadenizin, Karadenizli’nin

kan buna mı inanmamızı istiyor? ...Dünya’nın 200 ekolojik bölgesinden birisi olan Fırtına vadisini bu küçük yüzdeler için niye yok etmeye çalışıyorsunuz?...Niye bu bölgede ÇED

suyuna sahip çıkmaktır.


9

Ahalinin Retçisi

“ŞÖVALYE DEĞİLİM, YANLIŞ ANLAMAYIN”

Ahali gazetesi Vicdani Red röportajlarına kaldığı yerden devam ediyor. Bu sayımızda Vicdani Reddini 2005 yılında İzmir’de açıklayan Yahsan Çatak’la görüştük. Tanıdığımız dostumuzu biraz daha yakından tanıdık. Artık sistemin dışına çıkmak lazım. Artık özgürlük savaşını yapalım. Vicdani retçidir arkadaş bir şeyi ortadan kaldırırken yerine neyi koyuyoruz. Ordular kurmaktarn kitleler oluşturmaktan bahsetmiyorum. Ben burada kendime özgürlük savaşçısı demek istiyorum. Bir kahraman değil.Bir şövalye değil. Bu da günlük yaşamda bunun karşılığını ortaya koymakla mümkün oluyor. Ordular kurmak, kitleler oluşturmak çözüm değil. Birey olarak savaşını tek başına verme olayı ortaya çıkıyor.

ler vicdani retçi olduktan sonra yaşamlarını ona göre düzenlemeliler? Bir şey dayatılıyor sana. Sen de ona göre yaşamak zorundasın. Karşıtını doğuruyorsun.

sergileyip bir şeyi hedefliyorum: Sistemi ret. Total reddin örgütlemesini hangi esaslar üzerine aldığına dair tarihsel bir incelemem ve araştırmam olmadı. Bu yalnızca bir askeri otoriteye karşı örgütleme olarak ele alınırsa, Ahali: Bu mücadelede, özgürlük savaşçıbenim yanıtım şudur: Bizi kuşatan otoriteler AHALI/Yort Savul sı oluyorsun diyorsun. Öyle tanımlanıyor nelerdir, bunları sorgulamak gerekiyor. Aile, diyorsun. okul, iş vs. Günlük yaşamda gırtlağımızı Evet. Zor, bir baskı aracıysa sen zoru aştıkça Ahali: İki sayıdır vicdani retçileri tanıtıyosıkan, soluk almamıza bile izin vermeyen yaşıyorsun. Baskı olduğu için özgürlükten ruz. Her sayıda bir vicdani retçiyle röportaj otorite devlet yapılanması ise ben bütün bahsediyoruz. Baskılar bizi kuşatan zincirin yapıyoruz. İlk olarak hassas bir soruyla duruşumu, karşı koyuşumu, isyanımı bu halkalarıdır tek tek. Sen bunları kestikçe başlayalım. Sen vicdani retçimisin asker sistemin yıkılmasını hedef alarak yaşamayı daha da zorlaşıyor. Ben bazen yolda yürürken esas alıyorum. Bütün canlıların kendilerine kaçağı mısın? gezegende Benim asker kaçağı olmadığım net. Vicdani Ahali: Savaş vermekten bahsediyorsun. göre yaşam koyaşayan tek retçi olarak da yola çıkmıyorum. Salt olarak Cümlelerini öyle kuruyorsun. Sence bu şulları vardır. askılar bizi kuşatan zincirin hal canlı benim vicdani reddi dile getirmek bir noktada vicdani redle çelişkili değil mi? Yani vicdani Ben de anarşist gibi geliyor. kalarıdır tek tek. Sen bunları kesduraklamaktır. Ben vicdani reddi askere gitred hani doğrudan şiddetsiz bir dünya kurdüşünce ve Yaşam o kamemek olarak adlandırıyorum. Sorun askere mak için varya... Bir vicdani retçi olarak bu yaşam biçimi tikçe daha da zorlaşıyor. Ben bazen dar daralıyor. gidip gitmemek değil aslında sorun militarist cümleleri kurmak bir çelişki oluyor mu? içerisinde kendi yolda yürürken gezegende yaşayan yapının, insanlığa ve doğaya bela oluşuna Özgürlük savaşçısı derken, kendimi var etme Bu daralmayı yaşama koşulutek canlı benim gibi geliyor. Yaşam o aştıkça özgürkarşı bireyin bir duruşu olarak ele alıyorum. olayı. Birileri beni vatandaş etmiş. Ben bunmu buluyorum. kadar daralıyor. Bu daralmayı aştıkça leşebiliyorVicdani reddi işte bu belaya karşı bir duruş dan sıyrıldığım zaman var olabilirim. Topla Tekrar altını özgürleşebiliyorsun. sun. olarak ele alıyorum. Aslında vicdani retle tüfekle verilen bir savaş değil bu. Kendimi çiziyorum: Ben ilgili benim okuduğum çok bir şey yok. var etme savaşı. Bir sözüm var: Bütün tanrıanarşist fikirAhali: Vicları yok edin. Kendi kendinin tanrısı olman lerle antimiliAhali : Nasıl yani? gerekir. Vicdani red yetmiyor. Binlerce asker dani red diye tarizmi reddebir duruş var. Tarihsel bir kavram. Askerlik Yani vicdani reddin tarihsel gelişimi hakkaçağı var. Ama sistemle beslenip, sistemle diyorum. Feministler de otoriteye karşı kurumunun ortaya çıkışından beri var olan kında pek bir fikre sahip değilim. Bir şeyleri iç içe yaşıyorlar. olduklarını söylüyorlar. Otorite karşıtlığı bir kavram. Yalnızca zorunlu askerlik değil, sorgulayarak yola çıktığımda , kendimde erkek egemenliğini hedef alan mücadele gönüllü askerlik sisteminde de var olan bir bir eksiklik hissediyorum. Muhalifim, uzun Ahali: Türkiye’deki vicdani red hareketi, tarzı üzerinden hareket ediyorsa eğer, erkeği durum. Bir de total ret diye bir kavram var. yıllar politik mücadele içerisinde yaşadım. asker kaçaklığının daha örgütlü bir halidir, yaratan devletse, erkek egemenliğine karşı Sence bu vicdani red, total red diye iki ayrı Yaptığım bu şeyleridüşündüğümde kendimdiyebilir miyiz? olmak yerine devletin varlığına karşı olmak kavramın de bir eksiklik hissettim. Bunun adı ne oldu Biraz öyledir. gerekmektedir. Kısaca otorite karşıtlığını olması vicdani ret oldu. Bunun genelde militarizmi Emir komutakavramlara sıkıştırmamak gerekiyor. Bu doğru mu? temelde yaptığım Bir anarşizm propagandası hedef almakta olduğudur. ya gelmeme. Anti totalideğildir. Bu konuda Ahali:Yani askere gidip gitmemekle ilgili bir ter, benim bireyin sorun değil bizim anladığımız. için bir şey Ahali: Anarşist yaşam biçimi içerisinde kenkendiVicdani retçi bir bütünü reddeder. İşin uç ifade etmidi yaşam koşullarını bulduğunu söylüyorne göre noktası olarak bu reddi alıyorum. Sistemin yor. Sadece sun. Bu anarşist yaşam biçimini biraz açıp, uyarlaması örneklendirebilir misin? bir kısmını değil hepsini tümden reddedislogan olarak olamaz. yorum. Eğer bir vicdani retçi otelde yatamıgeliyor. Ben Yıllarca politik bir hareket içerisinde de yer Bunlar yorsa ve bundan şikayet ediyorsa reddiyle bunu yaaldım. Bu politik hareketi de kendimi de bana göre beraber otelde kalma şansını da atar. Bana şamsal hale sorgularken kendimle çeliştiğimi fark ettim. kalıplara bir kimlik verilmiş TC damgası verilmiş. Bu getirmeliyim. Özgürlüğü esas alan bir politik mücadele sığdırılmış içerisinde yer alırken örneğin, özgürlüğün benim sorunum değil bana bu kimliği verenVicdani Red kavramlerin sorunu. Eğitiyorlar, 20 yaşına geldiğinTürkiyede ne kadar savaşçı olduğunla esas alındığını lardır. de askere alıyorlar. Benim sorunum değil bu. yetmişe ulaş- “Kim olduğum açığa çıkarken kendimi anarşizmle tanımladım.” gördüm. Yani red mış yaklaşık. Kim olduğum açığa çıkarken kendimi anarkavramından yola çıkma durumu vardır. Ahali: Biz de vicdani reddin aslında bir yaŞimdi bunlara baktığında, bireysel bir tutum şizmle tanımladım. Özgürlüğü kendini var Birçok şeyi reddedebilirsin. Militarizmi ret şam tarzının reddi olduğu ve bu reddi de mi- olarak ortaya çıkıyor. Bu kişinin bireysel etme olayı olarak ele alıyorum. Ben kendimi olarak bir duruş sergileyen bir bireyin milita- var edebildikçe özgürüm. Beni, özgürlülitarizmin en fazla kendini gösterdiği alanda tercihidir.Bugün bütün muhalif sistemlere rizmin amaçlarını görmesi ve buna karşı duyani kendi alanında göstermekle gerçekleşbakınca hem sistem içi hemde sistemden ğümü kısıtlayan her şeyin karşısında da ruş sergilerken otoritenin amacının farkında tirilebileceği besleniyor. Sen bir savaşçıyım. Başka hangi koşullarda ve üzerinden anarşist bir kimlikle olması gerekiyor. Total reddin antimilitarist düşünce biçiminde özgür olarak kendimi var zihin çalıştıortaya çıktığın vakit bir yapı olarak ortaya çıkması sadece miliedebilirim ki? Günlük yaşamımda anarşist icdani retçi bir bütünü redde tarizmi hedefleyen bir örgütleme mi, yoksa rıyoruz. Bu antimilitarist ya da yaşam biçimini oluşturma şeklim zora karşı der. İşin uç nok tası olarak bu reddi bütün otoriteyi hedef alan bir örgütleme mi? kadar kendivicdani retçi olarak koymaktır. Diğer bir yönden ise sistem dışı alıyorum. Sistemin bir kısmını de Bu soruyu, bu misyonu kendine biçenlere ni gösteren çıkmıyorsun. kalmak ve bunun için çabalamaktır. ğil hepsini tümden reddediyorum. sormak gerekiyor. Ben vicdani ret açıklamabir yapı, Eğer bir vicdani retçi otelde yata mı yaparken anarşist düşünce ve fikirlerin ordu karşıAhali: Yani şöyle doğrultusunda bunu esas aldım. Militarizmin sında vicdani mıyorsa ve bundan şikayet ediyor bir cümle kursak nasıl bir otoriter güç olduğu hele bu coğrafretçiler yanlış olmaz hersa reddiyle beraber otelde kalma yada nasıl kutsandığı herkesçe bilinmektedir. kendini yeter halde, kralın işine şansını da atar. Ben anarşistim. Anarşist bir ruh ve düşünkadar gösteburnunu sokan ceyle gidip askerlik yapmak anarşizmle ne riyor mu? sonucuna katlanır. kadar çelişirse, total reddin de salt askeri Vicdani retçiler, anladığım kadarıyla öyle Barınmak en temel insani ihtiyaç değil miörgütlemeyi reddedip, bir bütün otorite içeçok yakın bir irtibatım da olmadı dıştan bak- dir? Düşün, bir şehirdeyim, sokakta yatacarisinde yaşamaya çalışması da total redle o tığım zaman, tutuklananlar da olmuştur vicğım. Ölebilirim de sokakta. şekilde çelişir. Total ret, vicdani ret hiç fark dani tavrını sürdüren de , ama dediğim gibi , ben seni tanımıyorum dediğin an iş bitmiştir. Ahali: Yani şunu mu diyorsun, vicdani retçi- etmez. Ben anarşistim ve duruşumu böyle

Röportaj

B

V


10

AHALİ

ORTADOĞU, KAFKASYA, AFRİKA, DOĞU VE BATI HER YERDE SAVAŞ

Muzaffer MankIr

UÇURUMUN KENARINDA

Eğitim, Bilim ve Teknik İşçiler Federasyonu, CRAS-IWA’ nın açıklaması

K

afa yormak için fazla vaktiniz olmuyor gazetelere gün içinde şöyle bir göz attığınızda. Gündem o kadar hızlı ve o denli iç içe geçmiş ki bir an gazeteden sıyrılıp düşündüğünüzde sorgulansf.1 maya değer konular ve bizi bağlamayan gündem arasında müthiş Açıklamanın bir uçurumu siz de fark ediyorsunuzdur. Memleketteki laiklik Kısaltılmış Metni elden gidiyor serzenişleri ya da asıl bizi çokça düşünmeye iten yanı başımızdaki savaş çılgınlığı yaşamsal anlamda ne kadar Basın metninden… birbirine uzaktır düşünmek gerek. Savaş üzerine öyle kuvvetSaakashvili sadece Putinci askerlerin 9 yıl önce Çeçenya’da yaptıklarını tekrarlamakevletler arasında her zaman ve her li söylemlere sahibiz ki yaptığımız herhangi bir çözümlemeyi tadır. Osetya ve Abazya’nın yöneten çevresi bölgede Rusya’nın özel müttefiki rolünü yerde yaşanan çatışmalar olduğu gibi, güçlendirmeyi ve aynı zamanda “ulus fikri” ve “insanları kurtarmanın” test edilmiş reddedecek sağlıklı bir mantığa rastlamadım daha. Fakat savaşı meşalesi etrafındaki fakirleştirilmiş nüfusu harekete geçirmeyi amaçlamaktadırlar. yeni Kafkas savaşında dürüstlük ve genel anlamda irdelemek ve söz gelimi Rusya Gürcistan arasınABD liderleri, Avrupa devletleri ve NATO öte yandan, yakıt kaynaklarına ve ticaret da devam eden bir savaşı tartışmak arasındaki uçurum yukarıda adalet de olamaz – ancak suç olabilir. yollarını kontrol altında tutabilmek için Kafkasya’daki Rus rakiplerinin etkisini zabahsettiğimiz uzaklığa benzer. Bugün dünyada etkinliğini koruYıllardır körüklenen kor askeri bir yanyıflatmayı düşünmektedirler. Bu yüzden iktidar, petrol ve gaz için mücadelede dünya yan ve halen hayatın her alanına etki eden bir devrimi yaşıyoruz: karşıtlığının son halkasının şahitleri ve kurbanları haline geldik. gına neden olmaktadır. Gürcistan’daki iletişim-bilişim devrimi. Bilgisayarın icadından bu yana soğuk savaş dönemini kapsayan bir kitlesel dönüşüm kampanya süreci Saakashvili rejimi nüfusun 3/2’sinin korumak için azmetmektedir. Bugün Osetya, Abazya ve Gürcistan’daki çalıbu. Ve tabi ki başı çeken A.B.D. Dünyanın önde gelen emperyayoksulluğundan ve ülkenin şimdiye ka- zayıfın yanında oluyormuş gibi davşan insanları milliyetçiliğin ve vatanlist devletleri bu geçiş döneminin tamamlanması için teknolojiledar ki en büyük iç huzursuzluklarından rine bir finansör ve kaynak arama peşindeler. Düşünün savaş yanı ranıyor, ancak ikiyüzlülükleri apaçık severliğin yemini yutmamaya ve öfkeyi başınızda, şimdi şöyle serbest çağrışımla nelerin yaşanabileceğini sorumludur. Bu her şeyin silinip yok ortadadır: aslında, Bu kavga çalışan sınırların her iki tarafındaki yöneticiler düşünelim. Gürcülerin arkasındaki güç A.B.D. Saakaşvili kendi edileceği umuduyla “küçük başarılı Gürcü, Osetyalı, Abaza ve Rus halkve zenginler üzerine çevirmeye çağırıiçerisinde bağımsızlığını ilan eden Güney Osetya ile çatışıyor, bir savaşa” kilitlenme dışında bir yol tabi Rusya’nın karşı çıkacağını bilerek. Şimdi yakın zamanlı olalarına kan ve göz yaşı, sayısız felaket yoruz. bulma arzusuna neden olmuştur. Rus rak şunların olabileceğini düşünelim: Ruslar bu durum karşısınve yoksulluktan başka bir şey getirmeRus, Gürcü, Osetik ve Abaza askerler! da, bağımsızlığını yeni ilan etmiş Kosova’ya karşı Sırpları sürse, hükümeti Kafkas’taki hegemonyasını yecektir. Kurbanların arkadaşlarına ve Komutanlarınızın emirlerine itaat etA.B.D. alelacele bu karambolden hareketle Kuzey Irakta oluşan ailelerine, tepelerinde çatısız bırakılan meyin! Silahlarınızı sizi savaşa göndeözerk yönetimi yönlendirip, memleketin güneydoğu bölgesini kapsayan ve bu savaşın sonucu olarak geçim kay- renlere karşı doğrultun! “Karşınızdaki” bölgesini iç edip bağımsızlığını ilan naklarından edilen insanlara derin duy- askerleri vurmayın – onlarla arkadaşlık etse, bu arada İsrail beklenen İran gularımızı derin üzüntülerimizi ifade edin: süngüyü yere saplayın! saldırısını gerçekleştirse, Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki ediyoruz.Bizler “bizim” hükümetimiz Geri saflardaki çalışan insanlar! Asgerginlik bütün bunlardan dolayı ile birlik ve “ana vatanı korumanın” keri çabaları sabote edin, savaşa karşı çatışma boyutuna varırsa ki kaçıbayrağını dalgalandırmayı talep eden miting ve gösteriler düzenlemek için iş nılmaz bir sonuçtur bu. Düşünmek milliyetçi demogojinin etkisi altında yerlerini terk edin, kendiniz örgütleyin gerekir, diğer dünya savaşlarından kaç kat büyük bir dünya savaşı kalmamalıyız. Basit insanların esas ve savaşa karşı direnişe geçin! başlar, kaç milyon insan hayatı düşmanı diğer milliyetlerden veya huSavaşa ve yönetici ve zenginler olan mahvolur. Bu tabi ki çok büyük bir dutların diğer tarafındaki fakir insanlar organizatörlerine hayır! Cephelerdekurmaca ve beklenmeyendir ama her tehdit ya da tehdit olasılığı bir değildir. Onların düşmanları tüm kaki ve hudutların arkasındaki çalışan sinyal niteliğindedir. Böyle büyük nun koyucular ve patronlar, başkan ve insanlarla dayanışmaya evet! çapta bir savaşa şans vermeyecek başbakanlar, iş adamları ve iktidarı ve Eğitim Bilim ve Teknik İşçiler olan sadece çatışmaların eş zamanlı zenginliği arttırma amacı için savaşlaFederasyonu olmayışıdır. Savaşın yıkımı ağırdır.Sivillerin ise bu yıkımda hiç bir kıymeti yoktur. Kafkas göçüyle başlayan süreçte rı yöneten generallerdi. Bizler Rusya, CRAS-IWA (Fotoğrafın nerede çekildiğinin bizim için bir kıymeti yoktur.) S.S.C.B.’nin dağılmasından sonra Gürcistan’ın bağımsızlığını ilan eden Abhazya’ya ambargo uygulaması, bölgeye hakim olabilmek için halkını Abhazya’ya göçe teşvik etmesi Rusya’nın Bağımsız Birleşik Kafkasya planlarını boşa çıkarmak adına Çeçenistan’ı kırıp geçirmesi Nisan ayında Rusya’nın bir Gürcü uçağını düşürmesi etraflıca düşünüldüğünde Gürcistan’ın akıbetinin bu şekilde olabileceğinin sinyalleriydi. Rusya 2 gün içerisinde 2000 kişiyi katletti, olayın bir soykırım olabileceğini iddia etmekte bir beis görmüyorum. Bu Stalin’in 30’lu yıllarda 13 milyon mülteciye, Norveç’in tatarlara, Almanya’nın Nambiya’ya uyguladığı zaman destansı mücadeleleri jüriyle karşı karşıya gelme onun yaşamı boyunca gittiği şiddettir. Gürcistan’a uluslar arası güçlerin destek vereceği Seville’daki yolu kabul etmiştir ve çok az performansı, SAS’ı, polisi ve desteklemiştir (Tomares veya düşünüldüğünde Rusya’nın sorunu olabildiğince hızlı bir biçimde CNT-AIT Sendikası Grúa Belediye grevleri gibi) mahkemeleri alenen suçlainsan ona dikkat etti, fakat çözmeye çalışması doğaldı. Gürcistan beklediği desteği bulamadı, Yerel Federasyonu ve Rosanın faka bastı. Devletlerin hastalıklı ilişkileri her zaman birbirinin ve o her zaman nerede ve ne ması çoğu kez onun işten o her zaman transeksüel, yoldaşlarının açıklaması tekrarı olmuştur. Emperyalistler birbirini kapital mantıkla satar, zaman olursa olsun emek ve atılmasına, alaya alınmaanarşist ve hastalıklı olma hatırlamak gerekir Sovyetler de füze krizi zamanında Küba’yı sosyal hadiselere katılmaya sına neden olmuştur (EFE gibi konumlarından dolayı satmıştı sadece ideolojik mantıkla mı dersiniz ? İşte bahsettiğiRosa her zaman bir gün çalışırdı. ajansının ölümünü haber toplumun dışlamasıyla karşı miz böylesine derin bir uçurumdur. öldürülebileceği-

D

Anarşist Rosa Pazos öldürüldü

11 Temmuz’da anarşist ve transeksüel aktivist Rosa Pazos katledildi.

Rosa Pazos

Anarşist transseksüel. 11 Temmuzda katledildi. Katili heteroseksist düzen.

ni söylerdi, ama kimse onu ciddiye almıyordu. Ne yazık ki, gerçekler onun haklı olduğunu gösterdi: bizler onun bir itfaiyeci tarafından ölü olarak bulunduğunu ana akım medyadan duyduk ve ondan hemen sonra Adli Tıp Enstitüsü tarafından gerçekleştirilen otopside ölümüne neden olan şeyin göğsüne saplanan bir bıçak olduğu ortaya çıktı. Bu yüzden bir kovuşturma başladı ve gizli fezleke hükmü verildi. Ailesi de dahil çok az insan

Rosa’nın yoldaşları ve CNT.

karşıya kaldı. Rosa kendi yaşamının savaşçısı ola gelmiştir, o kadın olarak tanınma, doğru tıbbi tedavi, sosyal ve profesyonel olarak kabul edilmiş olma, konuşma özgürlüğü ve gizli kalma hakkı için savaşmıştır. Bir çok yıldır, tişörtleri, pankartları, protesto eylemleri,

verirkenki transfobik tavrını da dahil etmeliyiz ), ancak tüm bu durumlarda bakmaları gereken yere bakmayan kamusal güçlerin ikiyüzlülüğü ortaya çıkmaktadır. Rosa CNT’ye hiçbir zaman üye olmadı, kişiliği ve koşulları onu bireysel ve bağımsız olarak eylemeye yöneltti, ama yine de sendikayla işbirliği halinde olmaya yorulmadan devam etti ve her zaman mücadelemize bütün dayanışmasını gösterdi: sessizce, ona karşı ilgi gösterilmeden, neredeyse meçhul olan Rosa her

Seville’daki CNT-AIT Sendikası Yerel Federasyonu’ndan yoldaş Rosa Pazos’u tanıdığımızı kamuya açmak istiyoruz ve ayrıca onun katledilmesi haberlerinden dolayı en derin dehşet duygularımızı da ifade etmek istiyoruz. Bizler Polis’ten ve Adli Kurumlardan onun ölümünden sorumlu olanlardan hesap sormasını ve olayın sağlam bir araştırmasının yapılmasını istiyoruz. Anarşist Yoldaş Rosa, seni ve mücadeleni asla unutmayacağız. Toprağın bol olsun.


11

Ahaliden Sesler

seksüelleri de özgürleştirecektir. gibi şeyler söylemeye gerek yok. Eşcinsel ilk dönemi örneğin, anarşist geyler olarak da olanaklarını yaratan, destekleyen, bağlantılaÇünkü aramızdaki ilişkisi açısından diyebilirsin. Çünkü eşcinsellik insanın oldusöylendi. Ama bunu söylerken bir suçlama rını kuran Kaos GL değil mi. Ama bu sürecin bakınca, biz burada yol alırken onlar orada ğu her dönemde vardı. Sadece yaşanılışı ve şeklinde, bir itham olarak söyleyeler de oldu. ana takipçisi olarak da Kaos GL organizkalmayacaklar. Zaten böyle bir denklem olur- adlandırılışı farklıydı. Bilmemne tarihinde İşte bunlar anarşist, terörist gibi. Ama şimdi masından bir beklenti olabiliyor. Bu doğru sa biz yol alamayacağız. Tabi burada birden Avustralya yerlileri kadın kadına ya da erkek Kaos GL nin farklı çalışma tarzlarından değil. Üstelik bunun karşılığı da yok. Fiziken çok şey devreye giriyor. Örneğin, daha Kaos erkeğe ilişkiyi şu şekilde yaşar, Osmanlı dolayı, bazı çalışmalarını projelendirmeden bu zaten mümkün olmaz, diğer açıdan da GL yokken biz bunları tartışmaya başladığıtarihinde farklı şekilde yaşar. Mesele bunu dolayı ilk dönemin tam tersi şeklinde itham Türkiye de eşcinseller sadece antimilitarist mızda yine DTCF’de şunu da konuşuyorduk. görebilmek aslında. Buradan şunu çıkarabietme durumu da oluyor. Ben bunların çok eşcinsellerden oluşmuyor. Biz Kaos GL olaİçinde bulunduğumuz kültürel süreci düşünliriz: Eşcinsellik yani kişinin kendi cinsine kaba yaklaşımlar olduğunu düşünüyorum. rak şunu söylüyoruz: Vicdani reddi destekdüğümüzde, dönük olma Ahali: Tam tersi derken? liyoruz, aynı zamanda askeri, sivil işyerleerkekliğin ya hali hep vardı. Çok klişe yaklaşımlar vardır ya. Örneğin; rindeki sendikalar neden kapatıldı, neden da kadınlığın Bu eşcinselliAvrupa Birliğin den proje alıyorsan ABcisin- bunların tekrar örgütlenmesine dair sendikal değişebileceği, ğin yaşanılışı dir gibi. Buna benzer yaklaşımlar. Bu süreçte bir mücadeleye dair bir cümle kurulmuyor dönüşebileceğive adlandırılışı pekala herhangi bir yapıya tabi olmadan, yıllardır? Bu soruyu soruyoruz. Aynı zamanni söylerken, iyi değişiyordu. Bu onun yönlendirmesinde kalmadan kendi da askeri psikiyatri ne hakla, eğer bilimse de ne olacak, sogün örneğin, bağımsız hareketliliğini koruyabiliyorsan ne münasebet hâlâ DTM2’yi kullanıyor da rusu gelebiliyorgeylik diyoruz. ve eşcinsellerin özgürleşmesi, bu toplumda DTM4ün revize edilmiş aşamasına geçmiyor, du. Biz diyorİki yüz yıl önce soluk alacağı alanı genişletme çalışmasısorusunu soruyoruz. Bunu sorarken de aynı duk ki; mesela geylik yoktu. nı sürdürebiliyorsan ve bunu yaparken de şekilde bu mevcut süreçte ben rapor almak heteroseksüel Bu Kaos GL aynı zamanda diğer heteroseksüel kadın ve istiyorum, asker olmak istemiyorum ve bir erkek içinde için de geçerli. erkeklerin önünün açabiliyorsan bu benim bunun için de bu olanağı kullanmak istiyodoğduğu ve Bizim yakiçin hâlâ yeterlidir. Örneğin anarşistler için rum, diyen insanlarla daha önceki deneyimaslında üzerinde laşımımızda antimilitarist olmak şarttır. Ama burada bile leri paylaşıyoruz. Bütün bunların yan yana bir yük gibi takimlik sınırlafarklı yaklaşımlar var. Tarihe baktığımızda gidebileceğini düşünüyorum. Bütün bunların şıdığı erkekliği yıcılığından öte kendisini gerilla olarak tanımlamayan ama yan yana gitmesi Kaos GLnin antimilitarist sorgulayabilir. önemli olan se- öz savunma için silahlı bir mücadele geliştir- oluşuna halel getirmez diye düşünüyorum. Bu sorgulama nin eşcinselliği miş hareketler, Ahali: Şimdi süreci onun nasıl yaşadığın, pratikler var. eşcinsellere heteroseksüel nasıl kurduBunlar da antiçürük raporu iz diyorduk ki; heterosek süel cinsel yöneliğun önemli. militarist. Devveriliyor ve bir erkek içinde doğduğu ve aslın KAOS GL toplumsal mücadelesine 15 minden vazgeçBu anlamda letin o militarist askere alınmıyıldır ara vermeden devam ediyor. da üzerinde bir yük gibi taşıdığı mesini gerektiranarşizmde ana merkezini yorlar. Çürük erkekliği sorgulayabilir. Bu sorgu mez. Sadece aslında erkeklik olarak taşıdığı olduğu gibi eşcinsel harekette olmazsa olmaz ortadan kaldırraporu verillama süreci onun heterosek süel o yapı nasıl kurulmuş, maddi, manevi ve sınırlaması yapmak pek mümkün olmuyor. mak için geliştimesinin hak cinsel yöneliminden vazgeçmesini kültürel süreçte nasıl kurulmuş? İyide bu Burada ancak seçim yapabilirsin. Örneğin rilmiş pratikler gaspı olarak ezeli ve ebedi midir? Değişmez mi? Değişiranarşinin bazı ilkelerinin sencesi bencesi olbunlar. Ama biz görüyorsunuz? gerek tirmez . se, nasıl hep birlikte hepimizin önünü açar? maz. Ya öyledir ya böyledir. Arjantin de de, kendimiz için bir Eşcinsellerin Bunlara cevap arıyorduk biz aslında. Bu İstanbulda da, İranda da öyledir. O ilkeleri cümle kuraraskerliğe kabul anlamda genelde bir kimlik mücadelesi var. hayata geçirmedeki pratikler farklı olabilir. ken, o cümleyi bir ayetmiş gibi kurmaya ve edilmesi bir kazanım mı sizce? Ahali: Bence geyliğin tarihsel bir kurgusu Bu farklılıklarda üst bir ilkenin şemsiyesi herkesi o cümlenin içine çekmeye çalışıyoruz Burda çeşitliliği ve çelişkiyi göstermeye var. Şöyle ki; yazına başladığında, yazı altındaki farklılıklardır. Eşcinsellik söz bazen. Örneği; kendisini pasifist olarak adçalışıyoruz biz. Savaşa karşı vicdani ret, şekline döndüğünde sadece kimlik değil konusu olduğunda, eşcinselin her türlüsü landıran bir kişi, kendisini pasifist olarak ad- sloganı da Kaos GL nin yürüyüşlerinde döviz başka şeyleri de içine katıyor. Politik bir olur. Elli bin Almanyalı eşcinseli katleden landırmayan ama pekala ve doğru bir şekilde hâline getirildi. Ama orda anlatmaya çalıştıkimlik haline dönüşme iddiası var. Nazilerin içinde de eşcinsel olur, ama o şiddet karşıtı ve antimilitarist olarak adlanğım şu: Türkiye de eşcinsellerin militarizmle Bu açıdan,eşcinsellik, olmazsa olmazı olan naziler, sırf eşcinsel diye elli bin Almanyadıran bireylerin ya da pratiklerin nerdeyse, ya da özelde askerlikle ilişkilerinin birden bir kimlik türü mü? Anarşist kimliği gibi lıyı da katledebilir. Türkiye içinde geçerli kaşının üzerinde gözün vara kadar gerileyen çok kanalı var. Biz Kaos GL olarak antimiörneğin. Bir anarşist militarist olamaz bu. Bütün sosyal, kültürel, dini, politik, her bir tartışmayla birbirimizi yıpratıcı, diyaloğu litarizme dönük olan yüzümüzü koruyoruz mesela. Eşcinselliğin de böyle olmazsa türlü grupları kesen bir varoluş eşcinsellik. ortadan kaldırıcı reaksiyonlar gösterebiliyoama bunun ötesinde bu birden çok olan olmazı var mı? Burjuvazi içinde de olur, işçi sınıfı içinde de ruz. Aynı şey bizim için de geçerli. Eşcinsel kanallara da gözümüzü kapamıyoruz. Ben Yok, böyle bir şey. Yeryüzünde ne kadar sosolur. Zengin de olur, yoksul da olur. Ama biz süreç için de geçerli. Örneğin; bu ülkede en bunun altını çizmeye çalışıyorum. Türkiye yal, kültürel öbekler içerisinde insan çeşitliburada şöyle bir problemle de karşılaşıyoruz; azında Kaos GL nin başından beri varolan de bazı eşcinseller bu aşamaya gelemedi. liği varsa o kadar çeşitli eşcinsel var. Daha bu varoluşdaki hayata dair bu çeşitliliği, nabir birey olarak, bir gey olarak benim vicdaTürkiye de bazı eşcinseller pekala şunu yapadoğrusu burada iki ayrım yapmak lazım. Bir sıl kurulduğuna bakmadan doğudan ön yargı- nım rahat. Durduğum yeri biliyorum. Bu ülbilirdi: Askeri psikiyatri eşcinselliği hastalık eşcinsellikler var. Bir de eşcinsel var. lar da çıkabiliyor. Örneğin; tutucu üst orta kede eşcinsel hareketin içine antimilitarizmi, olarak adlandırmaktan ve böyle görmekten Pek çok hareket, pek çok söz kendini temelsınıftansan eğer, eşcinselliği ayak takımının vicdani reddi, tahakküme karşı mücadeleyi, vazgeçsin ama aynı zamanda vicdani reddi lendirmek ister. Temellendirmek isterken bir hastalığı olarak görebilirsin.Onlara özgü hem birincil anlamda düz anlamda terimlede kabul etsin diyoruz. Yoksa bu geçiş aralığı hiç de gerekmeyen yöntemlere başvurabilir. bir davranış olarak riyle, kavnasıl olacak? Oradaki kör noktadan nasıl Bunu Marksistler ve anarşistler de yapar me- görebilirsin. Ama ramlarıyla ve kurtulacağız, duvara çarpmayacaksak eğer. sela. Örneğin sen buradasın ya da dünyanın işçi sınıfı içerisincümleleriyle Biz bunu daha çok dillendiriyoruz ve özelliku ülkede eşcinsel hareketin herhangi bir yerindesin, geleceğe bakıyorsun den geleneksel idehem de fiilen le dillendiriyoruz. Ama pekala bazı insanlar içine antimilitarizmi, vicdani reddi, ama aynı zamanda mevcut olana düne de olojiden kopamamış göstererek ya da şunu diyebilir: Eşcinselliğin hastalık tahakküme karşı mücadeleyi, hem bakıyorsun. İki örnek alalım. Bir Spartaküsü biriysen eşcinselliği da destekleolarak görülmesi DTM2 nin kullanılması, birincil anlamda düz anlamda te alalım, bir de Şeyh Bedreddin’i alalım. Bir burjuvazinin zevkü yerek taşıyan askeri psikiyatrinin hem bilimselliğine halel rimleriyle, kavramlarıyla ve cümle - Kaos GL Marksist ya da bir anarşist bu günden basefası, zengin sınıfgetirir -umrumda bile değil- hem de sen nasıl leriyle hem de f iilen göstererek ya karak kendi marksizmini ya da anarşizmini ların artığı olarak da olmuştur. bana ayrımcılık uygulayabilirsin, diyebilir. da destekleyerek taşıyan Kaos GL temellendirirken geçmişi de kendi marksizmi görebilirsin. Bütün Aynı şey Bu hepimizin tahmin edeceği klasik eşitlikya da anarşizmi üzerinden temellendirebilir. buradaki çelişkiler, vicdani red çi yaklaşımdır. Bu eşitlikçi yaklaşım bizim olmuştur. Aynı şey vicdani red ve Oysa Spartaküs’ün ya da Şeyh Bedreddin’in iyi görmek gerekive antimilitaleplerimizin biridir. Ama bu talebimizi biz antimilitarizm için de geçerlidir. otoriteyle ya da merkezi otoriteyle ilişkisini yor. Kaos GL için tarizm için askerlik özelinde birincil olarak dillendiro dönem içerisinde elbette bir süreklilik kusöz konusu oldude geçerlidir. miyoruz. Orda dillendirdiğimiz da, hem bu kalksın hem de vicdani ret tanınsın. Dolayırarak tanımlamak var bir de ona etki vermek ğunda bizim ilkelerimiz biraz fili ve politik Ama antimilitarist ya da vicdani retçi yaksıyla ortaya çıkmadan ama rapor da almak var. Bu eşcinseller için de geçerli. Şimdi ilkeler oldu. Herkes kendi kafasında bir laşımlardan eleştiri gelebiliyor: Ben antiistemeyeni askerlikte yapmak istemeyen örneğin gey var. Eee gey her zaman vardı. Kaos GL şekillendirmek isteyebilir, bir Kaos militarist ve vicdani retçiyim Kaos GL niye insanlara bu alan kapsayıcı ve de genişletici Hayır gey her zaman yoktu. Her zaman olan GL görmek isteyebilir. Biz şunu söyledik: değil? Nerden biliyorsun? İkincisi Kaos GL eşcinsellikti. Gey belki de iki yüz yıllık bir Kaos GL nin olmazsa olmazı bağımsız bir kendisini vicdani ret pratikleri geliştirmek ve bir alan olur. Şu an vicdani ret pratiğinin sadece düz doğrusal bir şekilde tek kanaldan süreç, gey kavramı. Gey kavramı, sanayileşeşcinsel harekettir. Kaos GL hiç kimsenin bunları örgütlemek için kuran antimilitarist işte anarşizan bir hattan giden bu yaklaşımı me sonrası, metropolleşme dönemine tekabül vitrinine çıkacak, ya da herhangi bir yapıya bir örgüt değil ki. Kaos gele aynı zamanda belki daha da genişleyecek. Belki de oradaki ediyor. Metropolleşmeyle beraber geleneksel tabi olacak bir hareket değildir. Bu hareket militarizme karşı. Bu ikisi arasındaki farkı vicdani reddin tepkisi olanakları daha da aile yapısının çözülmesi, kadın ve erkeklerin eşcinsellerin doğrudan kendi öz örgütlengörmek hem bizim aramızdaki yabancılaşartabilir. Artmayadabilir ama en azından metropollerde tekil olarak yaşamaya başlamelerini gerçekleştirdikleri, kendi sözünü mayı azaltacaktır, birbirimize dönük olma bunları birbirine bağlayabilecek bir olanak ması, metropollerde yeni çalışma sistemi ve söyleyebilecekleri bir hareket olacak. Bu hâlimizi daha da güçlendirecektir hem de bu. yeni kurulan sosyolojilerle yeni ilişkilerin sözde çeşitlilik olabilir. Kaos GL nin dergisi bunu görmeyerek tersinde diretmek kimseortaya çıkması, bireylerin gey, lezbiyen vs. olabilir, aktiviteleri olabilir, mücadelesi olaye bir şey kazandırmayacaktır. Biz diyoruz olarak tanımlanabilmesini getirdi. Dolayısıy- bilir, burada herkes kendi rengini bu sürece ki, vicdani retçi bir kişinin vicdani reddini la, papa da geydi, roma imparatoru da geydi katabilir. Öyle de oldu zaten. Kaos GL nin açıklama sürecinde, Kaos GL olarak bunun

sf.12

B

B


A hali yeryüzü bir bütündür bölünemez

“Eşcinsellerin kurtuluşu heteroseksüelleri de özgürleştirecektir.”

Eylül 2008 yıl:1 - sayı:6 aylık haber fikir yorum gazetesi 2,5 YTL

Yaklaşık 15 yıl önce büyük bir iddiayla çalışmalarını başlatan KAOS GL ye geç kalmış bir ziyaret gerçekleştirdik. Yanılmamışız. Başladıkları işe devam ediyorlar...

ilişkiler açısından yıpratıcı oluyor. Bizim ilk bir mayıs denememiz, ilk pankartlı 2001 1 mayıs denememiz, ardından 9 kasım emeğin küresel eylem günündeki Ankara’ya sendikaların yürüdüğü o büyük eylemdeki AHALI/Yort Savul yürüyüşümüz hep aslında eleştirdiğimiz o kafedeki ilişkilerin sonucuydu. Bu anlamda sadece, kafe tüketim kültüründen dolayı Ahali: Gazete var olan muhalif hareketelden kayıyor, ne idüğü belirsiz bir mekâna leri, yeni toplumsal hareketler şeklinde dönüşüyor, demek o sürece haksızlık olur katagorize edilmiş hareketleri görünür bence. kılmaya çalışıyor. Bu hareketleri kendi Ahali: Yaklaşık on beş yıl oldu galiba ağızlarından aktarmak buna bir araç olmaya çalışıyoruz. İddiaları büyük ancak Kaos GL kurulalı. Kuruluşunuzla beraber bir şiarda sizinle beraber yürüdü. Kaos bu iddialarına göre daha küçük bir hareGL şanlıyor ne demek? ket alanına kendisini sığdırmaya çalışan Şanlamak, eşcinsel argosunda çok bildik hareketler bunlar. Siz biraz daha farklıve çok anlamlı bir kelimedir. Burada şanlasınız bunlara nazaran. Büronuza bakınca mak, geliyor ortaya bile bu anlaşılıyor. çıkıyor, demek. Daha oturmuş bir Bu anlama geliyor. hâliniz var. iz birileri için uğraşmıyorAçılmak, neysen Bundan önceki duk , biz zaten eşcinseldik , biz kendini o hâlinle yerlerdeki bürolarıeşcinsel olarak saklanmak , gizortaya koymak. mızda ve buraya ilk Kaos un şanlamasılenmek- or taya çıkmak gelgiti taşındığımızdaki nın da iç içe geçmiş yaşıyorduk. Ve biz zaten haya ilk yıl daha iyiydi. iki anlamı vardı biAma artık insanlatın içinde normal insan olarak zim için: Birincisi, rın kültürel, sosyal öğrenci, işçi, memur, ailesiyle Eşcinseller ortaya yetindiği ortalama yaşayan, yalnız yaşayan, ayakçıkıyor. O döneme buysa böyle olsun ta kalmaya çalışan kendi eşkadar eşcinselliğe diyoruz. cinselliğini kurmaya çalışan dair ama olumlu Ahali: İlk büronuama olumsuz söyinsanlardık. zu konur sokakta lenen sözler hep bir açmıştınız. Bürodolayım üzerinden nuzda aynı zamanda bir kafeniz de vardı. söylenmişti. Ama Kaos la başlayan dönemde Şimdi görüldüğü üzere kafeniz yok. Neden ilk defa sıradan genç, öğrenci, işçi eşcinsel kaldırdınız? insanlar kendi sözlerini söylemek, kendi sözBiz görünür olmaya, ortaya çıkmaya çalerini üretmek ve bunu hayata geçirmek için lışsakta eşcinseller söz konusu olduğunda, ortaya çıktılar. Ve doğrudan kendi eşcinselgüneş ışığının girmediği ortamlar, mekânlar likleri üzerinden ortaya çıktılar. Bu anlamda ve ilişkiler sözkonusuydu. Biz diyorduk ki, şanlamak tam da bizi ifade eden bir kelimeygün içinde birbirimizin yüzünü görebilecek di. Sadece Kaos GL dergisinin ilk sayısının şekilde, konuşurken birbirimizi duyabilecek şekilde, oturup çayımızı içebileceğimiz, sak- ortaya çıkıyor olması değil, aynı zamanda lanmadan gizlenmeden, uyarılmadan yaşaya- Kaos GL etrafındaki insanlarında Kaos GL bileceğimiz ve paylaşabileceğimiz bir mekân kanalıyla kendilerini ortaya çıkarmasıydı. olsun diyorduk. Ancak ikinci sene sonrasında Ahali: Şimdi bir de örgütlenme durumutecrübe ettik ki, bir kültür merkezi içerisinde nuz var. Barışa Rock festivalinde Kaos aynı zamanda bir kafe, değişen dönüşen eko- GL, pembe hayat ve Lambda İstanbul olarak standlar açtınız. Orada, örgütlenme nomik, sosyal ve kültürel ilişkiler sürecinde hakkımız engellenemez, diye slogan attımiadını doldurmuş sanırım. Bilirsiniz bu nız. Peki, örgütlenme derken kastettiğiniz genelde biraz solcuların, belki İslamcıların, ne? Bu hakkı kim sizin elinizden alıyor? belki başlangıçta, aynı kültürel toplumsal Örgütlenme sürecinin bir sosyal yönü var, bir ilişkilerden gelen anarşistlerin, evet bizimde de formel yönü var. mekanımız kültür merkezimiz olmalı, üzeTürkiyeli eşcinsellerin buna tavsiyeleri rinden denendi ama bunlar artık olmuyor. dahil, formel örgütlenme süreci daha dünkü Ahali: Mekânlar zamanla beraber bir hikaye. Türkiyeli eşcinseller zaten sosyal tüketim konumuna geçiyor ve tüketim anlamda örgütlü bir süreç yaratıp bunu dediğin gibi, işte iki yıldan sonra miadıhayata geçirdikleri için formel aşamaya genı dolduruyor. Sen de mekanla beraber çilme ihtiyacı duyuldu aslında. İlk aşamada, tükeniyorsun. doksanların başı gibi ilk ortaya çıktığımız Her anlamda çok yıpratıcı oldu. Birincisi aşamada şöyle bir problem vardı: İnsanlar kirasını, rutin ihtiyaçlarını karşılasın dedisürekli sorunlardan yakınıyordu. Ama ikinci ğimizi bile karşılayamıyordu. Diğer yandan bir adım atılmıyordu. Herkes dert yanıyordu

Röportaj

B

Şanlıyor...

ve orda kalıyordu. Kaos GL nin buradaki çok bahsediyorsun aslında. Hatta bu bürokrasi de bunun ilki olmak istemez dedin. basit ama radikal adımı şuydu: Biz birbiriBir tarih yazılıyor aslında. Yaptığınız mize sahip çıkarsak, sorunlarımıza sahip bu mücadeleye kimlik mücadelesi olarak çıkarsak, bu sorunlara müdahale etmenin algılarsak, tarihsel bir kimlik mücadelesi yollarını da yaratabiliriz. Biz zaten hayatın veriyorsunuz aslında… içinde normal insan olarak öğrenci, işçi, Kimlik mücadelesi çok farklı anlaşılabiliyor memur, ailesiyle yaşayan, yalnız yaşayan, ve çok farklı yaklaşımlar üzerinden değerayakta kalmaya çalışan kendi eşcinselliğini lendirilebiliyor. Eğer kimlik mücadelesini kurmaya çalışan insanlardık. Dolayısıyla negatif bir sınırlama olarak atfediyorsanız attığımız bu adım, soluk alabileceğimiz, eşcinsel olarak kendimizi var edebileceğimiz Kaos GL mücadele sürecine kendi adıma ben bunu doğru bulmuyorum. alanları genişletme adımıydı aslında. ÖrgütAhali: Eşcinsel kimliği… lenme hakkımız engellenemez, aşamasında Biz şunu diyoruz: Bizim bir ana rengimiz ise 2005 Temmuzunda Türkiye’de ilk defa vardı, bir güzergahımız vardı ama bununla Kaos GL nin dernekleşme formuyla yasal bir örgüt olma adımıydı. Türkiye de bu ilkti. Do- birlikte eşcinsellik dediğimiz varoluş toplumun her kesimini kesiyordu. Zengini fakiri, layısıyla hemen kapatılmak istendi dernek. türkü kürdü, alevisi sünnisi, genci yaşlısı, Ama savcılık bunu reddetti. Aslında bu şunu kadını erkeği. da gösteriyordu: Türkiye de eşcinseller var, dünya da eşcinseller var, sana uyup uymama- Ahali: Çünkü bir iddianız da var sizin. Mottonuzda da yazıyor: Eşcinsellerin sının ötesinde kendisine gey diyen, lezbiyen diyen insanlar var. Dolayısıyla, pekala eşcin- kurtuluşu heteroseksüelleri de özgürleştirecek. seller de örgütlenebilirler niye kapatılması Aynen öyle. Bu, şu anlama geliyor: Bizim gerekiyor, diye bir red gerekçesiyle Kaos GL yaşamımıza kastetmeyen herkesle, her grupla formel olarak da dernekleşti. Burada hem iletişim kurmaya ve onlarla diyaloğa geçbireysel inisiyatifler hem de yapısal durumme anlamına geliyor. Hani barışa rocktaki lar devreye girebilir. Yapısaldan kastım, işte standa gelene kadar onlarca farklı yerde, Türk aile yapısı, hukuk, genel ahlak gibi belki yarın bamengeller. Yasal başka yerlerde engeller. Ama ulaşabildiğimiz, diğer taraftan kampusünden şu var: “Benim kampus dışına bölgemde, benim ulaşmaya çalıinisiyatifimde bu şıyoruz aslında. örgütlenmenin Diyalog kurmaya şartlarını yasal çalışıyoruz. Bunu olarak yerine iki şekilde yapıgetiriyorsa ve yoruz: Birincisi, evet dersem, bu eşcinseller olarak ilk eşcinsel derbir özgürlük neğe evet deme talebimiz var. Bu benim üzerime özgürlük talebi, kalır mı acaba” bu toplumda, bu gibi bir düşünce toplumsal ilişkiTürkiye’deki bülerde eşcinsellerin rokrasi çarkında soyutlanarak, yalanlaşılabilir bir nızca eşcinsellerin reaksiyon. özgürleşeceği ve Hemen ardından rahatlayacağı bir madem Kaos GL talep değil aslındernekleşti ve da. Biz diyoruz tüzüğü onandı Kaos GL yayın kurulundan Ali EROL. ki, insanlar kendi o zaman biz de cinselliğini araştırma ve geliştirme önünde dernekleşelim, diyen diğer gruplar devreye bir engelle karşılaşmasınlar. Cinsel yönegirdi. İstanbul da ilginç bir şekilde, savcılimler kendi varoluşlarını rahatça kurabillık dava açılmasına gerek yoktur, demesine sin. İnsanlar cinsiyet kimlikleriyle istiyorsa rağmen valilik Ankara ve Bursa valiliğinden oynayabilsin. Dolayısıyla bu böyle olmalı, farklı olarak kapatılma talebinde direddi. şu şöyle olmalı demedikten sonra bu zaten Yerel mahkeme kapatılması kararı verdi ve aslında bütün kadınlara ve erkeklere kendi Lambda İstanbul’un örgütlenmesinin önünde cinsellikleri ve bedenleri üzerinde oynama bir engel olan bu dava yargıtaya geçti. Orda ve düzenleme olanağı sunuyor. Ya da böyle ne olacak bakacağız. Ahali: İlk defa şöyle oldu, ilk defa şu oldu, bir hakkı talep ediyor. Bu anlamda elbette sf. 11 ki eşcinsellerin kurtuluşu heterobu oldu diyorsun. Bir tarih yazmaktan


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.