ÖZGÜR GELECEK YOLUNDA
www.iscikoylu.org
Say›: 2004-8
8
*Y›l:2 *5-18 Kas›m 2004 *Fiyat›: 750. 000 TL ISSN:1303-9350
SSK’lar›n tasfiyesi, Tütün Yasas›, Gecekondu y›k›mlar›, dayat›lan kölelik ve esarete karfl› eme¤imizi ve ekme¤imizi savunal›m!
TALANIN YEN‹ HEDEF‹ SSK ✔ 1946 y›l›nda kurulan Sosyal Sigortalar Kurumu, bugün hükümet eliyle yabanc› sermayeye peflkefl çekilmeye çal›fl›l›yor. Varolan haliyle dahi emekçilerin ihtiyaçlar›na yan›t olmayan, önündeki uzun kuyruklarla insan› çileden ç›karan SSK’lar özelleflince iflçi ve emekçilerin gidecekleri, önünde uzun kuyruklar oluflturaca¤› yer de kalmayacak. Paran kadar oku, paran kadar tedavi ol, paran kadar yafla anlay›fl›yla “insanca flartlarda tedavi olma hakk›” da tamam›yla elimizden al›nacak. ‹flçilerin, emekçilerin al›nterinden kesilen paylarla ayakta duran SSK’lar, bugüne kadar hep devletin talan politikalar›yla yüzyüze kalm›flken, bugünse, emekçilere kapanan hastane kap›lar› “yerellefltirerek özellefltirme” sald›r›s›yla birlikte yabanc› sermayeye ard›na kadar aç›lacak. ✔ Ekonomide yalanc› baharlarla, yeni Türk liralar›yla halk›m›z› uyutmaya çal›flan AKP hükümeti, 2005 y›l› için haz›rlad›¤› bütçe ile gerçek yüzünü göstermekte. Ülkemizde yoksulluk riski s›n›r›nda bulunan ailelerin say›s› giderek artarken, iftar çad›rlar›nda boy gösterenlerin bizlere nas›l de¤er biçti¤i bu bütçe ile bir kez daha ortaya ç›kmaktad›r. Çünkü 2005 y›l› bütçesi de
hükümetin aksi söylemlerine ra¤men bir kez daha faiz, iflsizlik ve yoksullaflma bütçesidir. IMF’ye göre düzenlenmifl olan bütçede yine en büyük pay faiz ödemelerine gidecek, halk›n pay›na yine kocaman bir hiç düflecek. Ancak ifl vergi ödemeye gelince yükün en büyük pay› yoksullar›n s›rt›na binecek. ✔ Alibeyköy, Armutlu, Gülsuyu, Aydos... Tüm bu mahallelerin ortak özelli¤idir yoksulluk, iflsizlik, ezilmifllik. Bu mahallelerde yaflayan bizleriz, biz emekçiler. Ad›m›z “normal koflullar alt›nda” a¤›za al›nmaz, sorunlar›m›z bilinmez, gözden uza¤›zd›r. Ama ne zaman ki evlerimizi kurdu¤umuz araziler sermayenin dikkatine mazhar olur ve onlar›n sözcüsü hükümetler y›k›m canavarlar›yla üzerimize gelir, o zaman hat›rlan›r›z. Ama yine haketti¤imiz biçimde de¤il, sald›rganlar olarak, teröristler olarak an›l›r›z. Oysa bizim binbir emekle yapt›¤›m›z evlerimizi y›kanlar de¤il midir gerçek teröristler? Üstelik binlerce polisiyle, jandarmas›yla, panzerleri ve buldozerleriyle üzerimize gelenler, kimi koruyorlar, bize karfl›? ✔ Diyarbak›r’›n Bismil ilçesindeki köylüler “Sand›kta görüflürüz” diyorlar açt›klar› dövizlerde; Aydos’ta evle-
ÖZGÜR GELECEK YOLUNDA
ri y›k›lan emekçiler “Sand›kta görüflürüz” diyor. Çünkü AKP hükümeti iflbafl›na gelmeden önce her f›rsatta “halkç›” oldu¤unu, halk›n ç›karlar›n› savunaca¤›n› tekrarl›yordu. Ama bugün onlar›n bu söylemlerle ne demek istedikleri her gün, bir bir ortaya ç›k›yor. Halka ait oldu¤u ne kadar tart›flmal› da olsa kamunun tüm varl›klar› özellefltirilerek yerli ve yabanc› sermayeye sunuluyor. Evlerimiz bafllar›m›za y›k›l›-
yor, iflten atmalar h›zla sürüyor. Elimizdeki ekmek hergün küçülüyor. Evet, sand›kta da görüflmek laz›m ama bir di¤erinin de AKP’den farkl› olmad›¤›n›/olmayaca¤›n› bilerek ve sand›klar› bafllar›na geçirerek görüflmeliyiz. Yine de herfleyden önce örgütlenerek, örgütlü gücümüzle sald›r›lara karfl› koyarak hesaplaflaca¤›z halk düflmanlar›yla. Bu güçle gelece¤imizi ellerimize alaca¤›z.
Sorun her yerde dillendirilir ama ÇÖZÜM KEND‹ ELLER‹M‹ZDED‹R! AB “demokrasisi”ne övgüler dizen Zana’n›n Avrupa Parlamentosu’nda konuflmas›n› “tarihi bir an” olarak de¤erlendirenler, Abdullah Öcalan’› TC’ye teslim edenlerin yine AB üyesi bu emperyalist ülkeler olduklar›n› ne çabuk unuttular; bu “tarihi an›” objektif olarak de¤erlendirmek için o an› da hat›rlamak gerekmez mi? Bizim haf›zam›z zay›f olabilir, ama tarihin haf›zas› güçlüdür. O her fleyi kaydediyor. Yeter ki do¤ru okuyabilme bak›fl aç›s›na sahip olal›m. ‹flte o tarihi tecrübelerden birkaç sat›r daha okuyal›m: Kürt co¤rafyas›n›n parçalanmas›nda, yan›bafl›m›zdaki Arap halk›n›n küçücük
devletler fleklinde bölünmesinde ve dünyan›n birçok bölgesinde ezilen halklar›n ac›lar çekmesine bu “demokrasi flampiyonu AB üyesi” kimi emperyalist ülkelerin imzas› vard›r. Haydutun, haydutlu¤unu koflullara göre uyarlamas›, onun özde de¤iflti¤i anlam›na gelmez. En az›ndan insanl›k tarihi böyle insafl› bir hayduta henüz tan›kl›k yapmad›. Ve ça¤›m›z›n en büyük haydutlar› da emperyalistlerdir. Dolay›s›yla alk›fllar, ödüller tufan›na kendimizi kapt›rmadan alk›fllar›n arkas›nda yatan nedenleri sorgulamal›y›z. Bu farkl› tutumlar›n neden ve niçinlerine bilimsel temelde yan›tlar aramal›y›z. Aksi taktirde “ya-
fla, kahrol, övgü ve k›nama” ikilemleri aras›nda gidip gelmekten kendimizi kurtaramay›z. Sayfa 16-17
n ü’de l y ö k ‹flçi-H alklar›n Öfkesi Mayalan›rken; DAHA CÜRETL‹ ADIMLARLA DAHA BÜYÜK YANGINLAR ÇIKARALIM! Sayfa 30