pdf27

Page 1

EÄ&#x;itim hakk kime?

Bir film: F rt na’n n DoÄ&#x;uĹ&#x;u!..

Sayfa 8

BangladeĹ&#x;’te iĹ&#x;çi ve halk isyanlar

Sayfa 10

Sayfa 5

Dßnya Yaanacak

AYLIK GAZETE • SAYI 27

www.yasanacakdunya.net

Nihayet BaÄ&#x;bozumunday z! Sayfa 11

DĂźnyay› istiyoruz, k›r›nt› de¤il !..

Ekim 2006

Fiyat›: 2 euro

SavaĹ&#x;, iĹ&#x;sizlik, rkç l k, çßrĂźme ve çÜzĂźlmeye karĹ&#x;

EmeÄ&#x;e ve kazan mlar na sahip ç kal m! Bir oyun var ortada. Oyunu yĂśnetenler, bir birleriyle rekabet’te egemenlik kavgas n n en keskin biçimlerine tutuĹ&#x;muĹ&#x;lar. Bu kavgay zay flatan, darbeleyen her kesime çÜzĂźlme, çßrĂźme ve dĂźĹ&#x;kĂźnleĹ&#x;me dayatarak, en bĂźyĂźk ekonomik

ve askeri gßç olma yar Ĺ&#x; nda garanti ar yorlar. Kendilerine bu garantiyi verecek bir toplumsal bulan kl k ve karmaĹ&#x;a için bĂźtĂźn yeteneklerini sergiliyorlar. Seyreden, boyun eÄ&#x;en, sistemle ve onun sald r lar yla deÄ&#x;il bir biriyle kavga eden

bir insan tipi ortaya ç karmaya çal Ĺ&#x; yorlar.

yat yorlar. Emekçilerin eÄ&#x;itim, saÄ&#x;l k baĹ&#x;ta olmak Ăźzere, tĂźm sos-

Ä°nsana dair bĂźtĂźn birikimleri sĂśkĂźp atmaya giriĹ&#x;iyorlar. EmeÄ&#x;i ve onun kazan mlar n parçalamay baĹ&#x;ard klar nda iĹ&#x;lerinin kolay olacaÄ&#x; n biliyorlar. Yeni Ăźretim organizasyonlar yla, emekçilerin birlikte hareket etme koĹ&#x;ullar n s f rlamak peĹ&#x;indeler. Ăœretimi emeÄ&#x;in ucuz olduÄ&#x;u alanlara kayd rma ve iĹ&#x;sizlik tehdidi ile çal Ĺ&#x;ma saatlerinin yĂźkseltilmesi, Ăźcretlerin dĂźĹ&#x;ĂźrĂźlmesi, Toplu Ä°Ĺ&#x; SĂśzleĹ&#x;meleri’nin geçersizleĹ&#x;tirilmesi, sendikal ĂśrgĂźtlĂźlĂźklerin eritilmesini da-

dĂźĹ&#x;ĂźrĂźlĂźyor. GĂźvenlik paranoyas ve ĂśzgĂźrlĂźklerin bast r lmas da cabas .

Ä°zin vermeyelim BĂźtĂźn bunlar biz gÜçmen emekçilerin yaĹ&#x;am na daha aÄ&#x; r biçimlerde yans yoryans yacak. Sald r okunun en ince k sm her zaman bizlere bat r lacak. Sistem bunlar gerçekleĹ&#x;tirmeye çal Ĺ&#x; rken, faturay “yabanc larâ€?a ç kart p, “hesab n z onlarla gĂśrĂźnâ€? diyerek emekçiler aras na bir kama sapl yor. KarĹ&#x; l kl rkç l k kĂśrĂźklenerek, kafatasç politikalar n

Paras olana saÄ&#x;l k! Almanya’da koalisyon hĂźkĂźmeti uzun sĂźredir tart Ĺ&#x; lan SaÄ&#x;l k Reformu Tasar s Ăźzerinde uzlaĹ&#x;t . Tasar bu ay sonunda parlamentoda onaylanacak. Tasar n n yans yan içeriÄ&#x;ine gĂśre; SaÄ&#x;l k sigortas Ăśdemeleri için, çal Ĺ&#x;an ve iĹ&#x;verenlerden al nan primlerin topland Ä&#x; bir fon oluĹ&#x;turulacak. Bu fon genel seçimlerin yap lacaÄ&#x; 2009’da hayata geçirilecek. Sigorta Ĺ&#x;irketleri poliçe sahiplerinden belli miktarda para alacak. Fonda para s k nt s yaĹ&#x;anmas halinde poliçe sahiple-

rinden ek katk istenebilecek. Ă–zel Ĺ&#x;irketler kamu saÄ&#x;l k sigortas ndan kendilerine gelmeyi tercih edenler için baĹ&#x;lang ç seviyesinde pirim belirleyecek. Sigorta Ĺ&#x;irketinden ayr lanlara birikmiĹ&#x; paralar iade edilecek, bir sigorta Ĺ&#x;irketinden baĹ&#x;kas na geçiĹ&#x;lerde sorun ç kmayacak. Çok say da kronik hasta ve yaĹ&#x;l n n sigortalanmas halinde sigorta Ĺ&#x;irketlerine ilaç ve para verilecek. Bu,“Giderek yaĹ&#x;lanan nĂźfusun devletin saÄ&#x;l k harcamalar Ăźzerinde oluĹ&#x;turdu- 3.sf’da

zemini gßçlendiriliyor. Bu yÜnßyle tehlike bßyßk, biz gÜçmen emekçilerin sorum-

EmeÄ&#x;in kazan mlar na yal kazan mlar , parça parça luluklar daha fazla. BaĹ&#x;ta sald r biçilerek “eskinin gerisineâ€? emeÄ&#x;e ve onun kazan mlar -

Sa¤l›k reformu ile tĂźm sa¤l›k harcamalar›n›n kesilen prim ve ilerde uygulanacak Ăśzel vergiler yoluyla teminine gidiliyor.

na sahip ç kmak olmak Ăźzere, rkç l Ä&#x; n, toplumsal çÜzĂźlmenin her tĂźrlĂźsĂźne karĹ&#x; militan bir mĂźcadele Ĺ&#x;art. ÇÜzĂźldĂźkçe geri giden, geri gittikçe çÜzĂźlen bir dĂśngĂź içerisinde kalmak istemiyorsak bunlara karĹ&#x; bir seferberlik içinde olmak zorunday z.

Nßkleer deneme Nßkleer denemeler sonucu Ülßrsßn, kuaklar

Kuzey Kore nĂźkleer deneme yapt Ä&#x; n aç klad . ABD ve AB Ăźlkeleri baĹ&#x;ta olmak Ăźzere emperyalist devletler k nama yar Ĺ&#x; na girdiler. Tepki dozaj n n ayar için ABD Ăśnerilerini tart Ĺ&#x;mak Ăźzere BM GĂźvenlik Konseyi devreye sokuldu. Aç klama Ăźzerine aç klama yap ld . NĂźkleer deneme konusunda en tiz sesi verenler bu konuda en sab kal lard r. 1940’l y llardaki HiroĹ&#x;ima, Nagazaki vahĹ&#x;eti ve 1950’li y llarda okyanuslarda yap lan denemelerin yaratt Ä&#x; sonuçlar n irdelenmesini okura b rakal m. BaĹ&#x;ta ABD olmak Ăźzere emperyalist devletler 1963’ten bu yana yĂźzlerce nĂźkleer deneme yapm Ĺ&#x; durumda. ABD’nin nĂźkleer denemelerinin bir k sm n yapt Ä&#x; Nevada çÜlĂź çevre-

“KaÄ&#x; ts zlara oturum, evsizlere konut, çocuklara eÄ&#x;itimâ€? ‚çileri Bakanl›¤› ta-

Yaanacak

DĂźnya

raf›ndan da kabul gĂśren yerlerden 158’i kaçak gÜçmenlere ayr›ld›. Açl›k grevinde olan 6 gÜçmen eylemlerine son verdi...

Dayat lan ikilemi reddedelim! Siyasal ve sosyal kazan mlar m za dĂśnĂźk sald r lara her gĂźn yenisi ekleniyor. Temel amac n ; “DiÄ&#x;er bĂźyĂźk ekonomik gßçlerle rekabet yeteneÄ&#x;inin yĂźkseltilmesiâ€? olarak belirleyen AB, tĂźm sistemini bu amaca uygun olarak elden geçiriyor. Bu basit bir dĂśnĂźĹ&#x;Ăźm olarak yaĹ&#x;anm yor. Akl m za gelebilecek her alan (ekonomik-siyasal-sosyal), sermayenin rekabet Ĺ&#x;ans n yĂźkseltmek doÄ&#x;rultusunda tepeden t rnaÄ&#x;a bir altĂźst oluĹ&#x; ve yeniden yap lanma ile ele al n yor.

Pervas zl k‌ Sald r lar kendi karĹ&#x; t n da yaratarak ilerlediÄ&#x;i için elbette ki dĂźmdĂźz bir yolda, engelsizce gerçekleĹ&#x;miyor. Fransa’da CPI yasas karĹ&#x; s nda geliĹ&#x;en kitlesel ve militan hareket ĂśrneÄ&#x;inde olduÄ&#x;u gibi. Ancak Avrupa emperyalist sermayesi bu konuda kolay kolay geri ad m atmayacaÄ&#x; n her vesile ile hissettirmekten vazgeçmiyor. MilitaristleĹ&#x;me noktas nda ard ard na att Ä&#x; ad mlar bunun somut ifadesidir. (Devam ßçßncĂź sayfada)

Paris’in Cachan mahallesinde sabah n ilk Ĺ&#x; klar yla yĂźzlerce çevik-kuvvet kalkanlarla, gaz bombalar yla sald rd Afrikal gÜçmenlere. Ăœniversiteye ait eski kampĂźste susuz ve elektriksiz yaĹ&#x;amaya

çal Ĺ&#x;an gÜçmenlere bu yaĹ&#x;am bile çok gĂśrĂźldĂź. ÇoÄ&#x;unluÄ&#x;u Mali, Ä°vorienne ve doÄ&#x;u Ăźlkelerinden gelen gÜçmenlerin bir k sm sald r dan hemen sonra yaka paça uçaklara bindirilip Ăźlkelerine

sinde yaĹ&#x;ayan yoksul halk n bĂź-

me yap lmayacaÄ&#x; na dair karar ald Ä&#x; tarih olmas d r. Fakat sonras nda bu karar eÄ&#x;ilip bĂźkĂźlerek denemeler yer ĂźstĂźnde de devam etmiĹ&#x; ve maÄ&#x;durlara tazminat Ăśdenmesi gibi bir “çÜzĂźmâ€?e baĹ&#x;vurmuĹ&#x;-

yĂźk bir çoÄ&#x;unluÄ&#x;u radyoaktif etkilere, kanser ve radyasyonla alakal hastal klara maruz kalm Ĺ&#x; durumda. Ki 1963’ßn ĂśzelliÄ&#x;inin ABD kongresinin yer ĂźstĂźnde dene-

lar. NĂźkleer denemeler sonucu ĂślĂźrsĂźn, kuĹ&#x;aklar boyu sĂźren hastal k ve sakatl klara maruz kal rs n, “tazminatlaâ€? vicdan rahatlat 4.sf’da r m havas ndalar.

boyu sĂźren hastal›k ve sakatl›klara maruz kal›rs›n, onlar “tazminatlaâ€? vicdan rahatlat›rlar...

gĂśnderildi. “Sarkozy yasas â€? olarak bilinen “gÜçmenler yasas â€?, meclisten geçtikten hemen sonra sald r y dĂźzenleyen polis bas na ve kamuoyuna Ĺ&#x;irin gĂśzĂźkmek için bir k s m aileyi belediyeye ait Gymnase binas na yerleĹ&#x;tirdi. 700’e yak n gÜçmenin çoÄ&#x;unun kaÄ&#x; d bulunmamakta. 3.sf’da

Kad n emeÄ&#x;ine “adilâ€? yaklaĹ&#x; m! Kad›n i gĂźcĂźnĂźn daha dßßk Ăźcretle çal›mas›n›n yasalamas›, Patronlar›n kad›n eme¤ine daha fazla sĂśmĂźrĂź alan› açacak... Hepimiz yaĹ&#x;ad klar m zdan da biliriz; erkek s n f kardeĹ&#x;imizle ayn çal Ĺ&#x;ma koĹ&#x;ullar n paylaĹ&#x;sak da Ăźcretlerimiz genellikle daha dĂźĹ&#x;Ăźk olur. Ya da patron çeĹ&#x;itli nedenlerle iĹ&#x;çi ç kard Ä&#x; nda listenin en baĹ&#x; nda biz kad nlar oluruz. Bazen de iĹ&#x; piyasas n n kap lar

sonuna kadar bize aç l r. Sonra bir bakar z ki, bu asl nda geçicidir. Daha ucuz olan iĹ&#x;gĂźcĂź fiyat m z Ăźzerinden, emek piyasas bir bĂźtĂźn olarak iĹ&#x;veren lehine yap land r lmaya çal Ĺ&#x; l yordur. Bu denge tutturulduÄ&#x;unda yine bize ihtiyaç kalmaz ve yine ayn dĂśngĂź yaĹ&#x;an r. Bu durumun yasal bir dayanaÄ&#x; da yoktur hiçbir yerde. En iyi biz biliriz yasalar n sermayenin ihtiyaçlar na gĂśre eÄ&#x;ilipbĂźkĂźldĂźÄ&#x;ĂźnĂź. SĂśzĂź uzatmayal m, dĂźnyan n her yerinde var olan bu uygulama, en son Avrupa Adalet Divan taraf ndan onaylanarak, yasal bir zemine oturtuldu! 7.sf’da


Yaanacak

DĂźnya 2

O

K

U

R

M

E

K

U

P

L

A

R

I

“Uçurtmay vurmas nlarâ€? Sincan’da

EditĂśrden

Yaz bitti‌ Haziran ay nda ara verdiÄ&#x;imiz yay n ak Ĺ&#x; m za yeniden baĹ&#x;l yoruz. GĂźz yaÄ&#x;murlar n n slatt Ä&#x; sokaklar arĹ&#x; nlayamaya baĹ&#x;lad Ä&#x; m z Ĺ&#x;u gĂźnlere, gĂźzĂźn insana katt Ä&#x; hĂźzne, yaz n gidip de gĂśrdĂźÄ&#x;ĂźmĂźz memleketten ayr l Ä&#x; n burukluÄ&#x;u kar Ĺ&#x; yor‌ Yine de hayat dolu-dizgin, tĂźm ac s -tatl s -ac mas zl Ä&#x; yla devam ediyor. DiĹ&#x;liler, atĂślyeler, kepçeler, kazanlar, iplikler, iÄ&#x;neler, iĹ&#x; atĂślyeleri ve fabrikalar; iĹ&#x;liyor yaĹ&#x;am ileriye ve geriye doÄ&#x;ru. Ăœrettiklerimizin bize geri dĂśnĂźĹ&#x;ĂźmĂźnĂźn kan, ac , gĂśzyaĹ&#x; olduÄ&#x;u bir dĂśnemde yine de biz Ăźrettikçe yaĹ&#x;amaya, yaĹ&#x;atmaya devam ediyoruz! Ä°Ĺ&#x;te bu dĂśngĂź aras nda yaz bir savaĹ&#x;la aç verdik. Ä°srail dokunmuĹ&#x;tu kardeĹ&#x; halk m za, s n fdaĹ&#x; m za; LĂźbnanl iĹ&#x;çi ve emekçilere. Sonras m ? Malumun BM gĂźcĂź yerleĹ&#x;tirildi bir bekçi olarak diÄ&#x;er haklar n baĹ&#x; na olduÄ&#x;u gibi. Afganistan’dan, Irak’a unutmad Ä&#x; m z ac m z-Ăśfkemiz bir kez daha kamç land , katmerlendi. Bu y l n sonunda “Bir savaĹ&#x; daha b rakt k, bir halk daha boÄ&#x;azlad kâ€? diye yazacak emperyalistler. Ama biz Ăśzellikle unutacak m y z milyonlar olarak suskunluÄ&#x;umuzu! Bu sonbahar n en bĂźyĂźk hĂźznĂź bu olsa gerek. Bu sonbahar, baĹ&#x;ka bir sonbahar olsun istiyor gĂśnĂźller; ç kmal Ăśfke sokaÄ&#x;a ne dersiniz?! Yaz ay , Ăśzellikle kart sorunu olan gÜçmenler için bir kabusa dĂśnĂźĹ&#x;tĂź. Ă–zellikle Fransa’da karts z gÜçmenlere dĂśnĂźk baĹ&#x;lat lan yakalama av , onlarca uçaÄ&#x; n havalanmas yla son buldu. Daha yĂźzlerce gÜçmeni ayn kader bekliyor. 30 bin aileye kart verme yalan alt nda kart bulunmayan on binlerin yerleri tespit edildi. Randevulardan karts z gÜçmenlere ç kan ise, yaka-paça al n p uçaklara doluĹ&#x;turulup gĂśnderilmek oldu. Bu aldatmacan n kurban gÜçmenler, Ĺ&#x;imdi bĂźyĂźk salonlara doluĹ&#x;turulmuĹ&#x; durumda. Buna dair eylemler ĂśnĂźmĂźzdeki dĂśnemde giderek yoÄ&#x;unlaĹ&#x;acak. Burada da kartl -karts z ayr m yapmadan, daha dĂźn geçtiÄ&#x;imiz yollar da unutmadan s n f kardeĹ&#x;lerimizle omuz omuza eylemde, sokakta olman n Ăśtesinde bir gĂśrevimiz yok kan s nday z! YaĹ&#x;anacak DĂźnya olarak sadece onlar n sesi ve soluÄ&#x;u olmakla yetinmeyip onlarla alanlarda olmaya devam edeceÄ&#x;iz, okurlar m zdan da bunu bekleriz. Bu beklentiyle bir kez daha merhaba! Bir kampanyan n arefesindeyiz. Ekonomik, siyasal, kĂźltĂźrel olarak emeÄ&#x;in kazan mlar n ezip geçen sosyal y k m sald r lar n n sonuçlar , en insani gereksinimler aç s ndan dahi emek cephesinin bĂźtĂźnĂźnĂźn gĂźnlĂźk yaĹ&#x;am n n s n rlar n daraltmaya baĹ&#x;lad . Biz gÜçmen emekçiler aç s ndan bu daha keskin biçimlerde yaĹ&#x;an yor. Fabrikalarda, okullarda, sokaklarda toplumsal yaĹ&#x;am n tĂźm alanlar nda, sistemin politikalar yla birleĹ&#x;ik geliĹ&#x;en yeni konum, on y llard r buralarda yaĹ&#x;ayanlar dahil, her kesin yaĹ&#x;am nda bir sars nt yaratacak dĂźzeyde. Emekçilerin daralt lan yaĹ&#x;am alanlar nda, asgari yaĹ&#x;am gereksinimlerinin karĹ&#x; lanmas aç s ndan bile, topluma bir “yĂźkâ€? olarak gĂśsterilen gÜçmenler, her cepheden ‘potansiyel suçlu’ konumuna itilmekte, d Ĺ&#x;lanma ve horlanma derinleĹ&#x;tirilmektedir. GeliĹ&#x;en, tetiklenip bĂźyĂźtĂźlen rkç l k en bayaÄ&#x; yĂśntemlerle iç içe geçirilip yeni biçimler kazanarak karĹ&#x; m za ç kart l yor. Bunlar n her birine sayfa s n rlar m z içerisinde yer verebildiÄ&#x;imiz kadar rastlayacaks n z. Fakat bu yetmez. Bunun karĹ&#x; s nda tutum geliĹ&#x;tirmenin araç ve biçimlerini zorlayacaÄ&#x; z. EmeÄ&#x;in korunmas mĂźcadelesi ekseninde, emeÄ&#x;ine ve ĂśzgĂźrlĂźklerine sahip ç kan bir çal Ĺ&#x;man n ĂśrgĂźtlenmesi sorununu, yoÄ&#x;unlaĹ&#x;t r lm Ĺ&#x; bir faaliyet olarak kampanya dĂźzeyinde ĂśrgĂźtleyeceÄ&#x;iz. Ä°Ĺ&#x;çi, kad n, ĂśÄ&#x;renci tĂźm yaĹ&#x;am alanlar nda karĹ&#x; karĹ&#x; ya olduÄ&#x;umuz sorunlar Ăźzerinden bir talepler bĂźtĂźnlĂźÄ&#x;Ăź ile d Ĺ&#x; m zda faaliyet yĂźrĂźten kurum, birey ve ĂśrgĂźtlenmelerle iliĹ&#x;ki içerisinde bir zenginleĹ&#x;meyi de hedefleyerek yĂźrĂźteceÄ&#x;imiz bir kampanya olacak bu. YaĹ&#x;anacak DĂźnya ailesi olarak herkes bunun araç ve yĂśntemlerine kafa yormaya baĹ&#x;lamal . Kapsaml bir faaliyetin taĹ&#x;lar n dĂśĹ&#x;emeye baĹ&#x;lamal d r. Yaz n ayr l k vaktinde sĂśzleĹ&#x;miĹ&#x;tik sizlerle. Yaz boyunca biriktirdiklerinizi, ç k nlar n za koyduklar n z bizimle paylaĹ&#x;acakt n z. Hala bunlar gelmedi ya da eller buluĹ&#x;mad diyelim. Ama biz srar ve inatla beklemekten yorulmayacaÄ&#x; z. “Bu say olmad , gelecek say mutlaka gelirâ€? diyoruz. Unutmadan sĂśyleyelim. Gazetemizin kĂźnyesinden de gĂśreceÄ&#x;iniz gibi, yeni bir statĂźmĂźz var art k. “Bu kadar hat rlatma yeter kan s nday z. Art k yeni yay n dĂśneminde bizlerle ne paylaĹ&#x;acaks n zâ€? seslerini duyar gibiyiz. Ă–yle iĹ&#x;i kendinizi d Ĺ&#x; nda tutarak kurtaracaÄ&#x; n z san yorsan z yan l yorsunuz diyelim baĹ&#x;ta! Biz her say m zda olduÄ&#x;u gibi sorun ve s k nt lar m zdan da bahsedeceÄ&#x;iz. çÜzĂźmleriyle. SevinçleriĂśzlemleri de paylaĹ&#x;acaÄ&#x; z. T pk ad m zdaki yaĹ&#x;am gibi her Ĺ&#x;ey olacak bu gazetede. Eller uzanacak zillere. “YaĹ&#x;anacak DĂźnya, merhaba!â€?, iĹ&#x; yerinizin kap s ndan k zlar, erkekler girecek her yaĹ&#x;tan “Merhaba YaĹ&#x;anacak DĂźnyayla!â€? diyecek. Ä°Ĺ&#x;te geldik; çam sak z -çoban armaÄ&#x;an yeni say m zla‌.

Prometheus’un atei çald›ktan sonra yaad›klar› Eski Edda yaz›t›nda Üyle geçer: “Ba›ma geleceklerin hepsini biliyordum, bile bile yapt›m.â€? Biz ba›m›za gelecekleri biliyorduk, bile bile ĂśzgĂźrlĂźk istedik. Hem çald›¤›m›z ateten henĂźz tĂźm insanl›k nasiplenmi de¤il.

En bĂźyĂźyk zaferimiz dßmemek de¤il, dßtߤßmĂźz zaman aya¤a kalkmam›zd›r!

Do¤ru yolda bile olsan›z, e¤er oturuyorsan›z, sizi ezip geçerler!

Dßßncelerinde inat ve iddet aptall›¤›n en aç›k belirtileridir!

Mermere s›k›t›r›lm› bir melek gĂśrdĂźm ve onu ĂśzgĂźrlߤßne kavuturuncaya dek mermeri oydum!

ZulĂźm

Sincan’ duydunuz mu? Hani sokaklar nda tanklar geçmiĹ&#x;ti! Ĺžimdi bir k y s nda bir kampĂźs-cezaevi var. Bu Haziran sonu bir hapishane taĹ&#x; nd . Duydunuz mu? Gazetelerde “87 y ll k hapishane taĹ&#x; nd â€? diye yazd lar birkaç sat rla. Ulucanlar, koca bir tarih. Kaç yaĹ&#x;am geçti buradan, kaç canl ve kaç Ăślmeyen ĂślĂźmĂźz. Ă–lĂźm oruçlar , 26 EylĂźl tarihine dĂźĹ&#x;Ăźlen kanl bir kay t. “Uçurtmay vurmas nlarâ€? klasiÄ&#x;ine “Bar Ĺ&#x;â€? dolu gĂźlĂźĹ&#x;. Ulucanlar ceza evi taĹ&#x; nd duydunuz mu? Gecenin ßçßne al Ĺ&#x; k operasyonlara tan k olunmad bu kez, gĂźneĹ&#x; tam tepemizdeyken gĂźndĂźzĂźn ßçßne tan k olundu. Ulucanlar yerli yerinde bir sabah y k lmay bekliyor. Sincan’ duydunuz mu? Hani sokaklar nda tanklar geçmiĹ&#x;ti! Ĺžimdi bir k y s nda bir kampĂźs ceza evi var. F1-F2-L1-L2 ve bunlardan hiç fark olmayan Kad n Cezaevi. Art k YĂźksek GĂźvenlikli Cezaevleri bir arada olacakm Ĺ&#x;. Yeni ad ise “KampĂźs Cezaeviâ€? Kelimenin ĂśzgĂźrlĂźÄ&#x;Ăźne “cezaeviâ€? yerleĹ&#x;tirilir mi, yerleĹ&#x;tirilmiĹ&#x; iĹ&#x;te. “BaĹ&#x; ma gelecekleri biliyordum!â€? Peki bu cezaevine sevk edilen kad n tutsaklar n yaĹ&#x;ad klar n biliyor musunuz? Prometheus’un ateĹ&#x;i çald ktan sonra yaĹ&#x;ad klar Eski Edda yaz t nda Ĺ&#x;Ăśyle geçer: “BaĹ&#x; ma geleceklerin hepsini biliyordum, bile

Merhaba YaĹ&#x;anacak DĂźnya!

Ona anlat›lanlara inanmaya her zaman haz›r olan biri hiçbir zaman iyi bir i baaramaz!

“HoĹ&#x;geldin! KesilmiĹ&#x; bir kol gibi omuz baĹ&#x; m zdayd boĹ&#x;luÄ&#x;un. HoĹ&#x;geldin! Ayr l k uzun sĂźrdĂź Ă–zledik, gĂśzledik‌â€?

YASAK!‌ Hatta hĂźcreden hĂźcreye hava bile vermek YASAK!‌ KulaÄ&#x; m z n dibinden geçen ezgileri yakalamaya gĂśrevli idare memurlar var bu Ăźlkede, ne ac ve kayg verici‌ Ä°nsanl Ä&#x; n ipi çekiliyor, ilmek her gĂźn biraz daha s klaĹ&#x; yor‌ Soru sormak iyidir. Son bir soru. TMY, yani “Toplumla MĂźcadele Yasas â€? ç kt . CumhurbaĹ&#x;kan Sezer’in kendini inkar ve onay yla tĂźm haklar m z veto edildi, biliyor olmal s n z! Ä°lmek biraz daha s klaĹ&#x;t ! Bir Ăźlkenin en zorlu en bedel

Ĺ&#x; yorum. Konu-komĹ&#x;u, akraba ziyaretlerinde yap lan sohbetlerin konusu çok deÄ&#x;iĹ&#x;ti. “DeÄ&#x;iĹ&#x;tiâ€? dediysem, bundan insanla-

Bunlar konuĹ&#x;uyor olmak bile insanler tedirgin ediyor. “Yar n daha kĂśtĂź olacakâ€? kayg s belirmeye baĹ&#x;lad . Çal Ĺ&#x;an-

r n çok çeĹ&#x;itli konularda sohbetler ettiÄ&#x;ini anlamay n sak n. Sohbet konusu neredeyse tek bir Ĺ&#x;ey: Geçim s k nt s !.. Evet evet yanl Ĺ&#x; okumad n z, “geçim s k nt s â€? diyorum. Bir zamanlar n “refah Ăźlkesiâ€? olan Almanya’da insanlar ciddi ciddi geçim s k nt s yaĹ&#x; yor. Eskiden birbirlerine hava atarcas na al nan eĹ&#x;yalardan, yap lan harcamalardan sĂśz edilirdi. Fiyakal arabalar n marifetleri anlata anlata bitirilmezdi. Ä°zin sezonunun maceralar neredeyse bir dahaki izine kadar balland ra balland ra anlat l rd , falan‌ Gelin gĂśrĂźn ki insanlar Ĺ&#x;imdi, ay n sonunu nas l getirmeye çal Ĺ&#x;t klar ndan sĂśz eder oldular. Bitmek bilmeyen masraflar, sĂźrekli yĂźkselen fiyatlar, çocuklardan k s lan sosyal aktiviteler, eskidiÄ&#x;i ya da bozulduÄ&#x;u halde deÄ&#x;iĹ&#x;tirilemeyen eĹ&#x;yalar sohbetlerin baĹ&#x; konusu art k!

lar, “ya iĹ&#x;ten at l rsam o zaman nas l geçinirim?‌â€? diyor. Ä°Ĺ&#x;sizler, “bĂśyle giderse sonum hay rl olmayacak‌â€? diyor. Sosyal yard m alanlar zaten kayg l , “elimdeki yetmezken bir de bu giderse‌â€? diyor. Herkes birĹ&#x;eyler sĂśylĂźyor sĂśylemesine de, içinden sĂśylĂź-

‌ diyor ya Ĺ&#x;air, ben de bunlar hissettim yaz dĂśnemi boyunca. Gerçekten de gazetemin her ay elime gelmeyiĹ&#x;i bir boĹ&#x;luk yaratt bende. Ă–zledim sizi. Ekim ay nda okularla buluĹ&#x;acaÄ&#x; n z duyunca, bir k sa mektup da ben yazay m dedim‌ Ben, sohbetlerin yeni konusundan behsetmek istiyorum. O kadar dikkatimi çekti ki, “mutlaka yazmal y mâ€? dedim. Uzun sĂźredir Almanya’da ya-

GÜçmen emekçilere Tarihsel bir olgu yaad›¤›n gÜç Sen suçlu de¤ilsin bil gÜçmen içi Arz ve talep ikileminde yaars›n Arat›r incele sor gÜçmen içi. Yabanc› kavram›n kald›r ĂźstĂźnden Bunun ruhu ››mas›n yĂźzĂźnden ‚NSAN horlan›r m› farkl› renginden sĂśyle bu ark›y› çal gÜçmen içi. Çark dililerinde suyun s›k›ld› A¤â€şr iler vurdu belin bĂźkĂźldĂź Ruhun parçaland› dĂźnyan y›k›ld› Sorgula bunlar› gÜçmen içi. Çal›t›¤›n yerde ortak talebin GĂśrebilsen bulacaks›n kuvvetin Her renkten için ortak birli¤in Kurmak gĂśrevindir bil gÜçmen içi. 24.04.2006 KESÄ°K Yusuf -Fransa

bile yapt m.â€? Biz baĹ&#x; m za gelecekleri biliyorduk, bile bile ĂśzgĂźrlĂźk istedik. Hem çald Ä&#x; m z ateĹ&#x;ten henĂźz tĂźm insanl k nasiplenmiĹ&#x; deÄ&#x;il. Ve biz tecriti ve zulmĂź iç tĂźzĂźk k lm Ĺ&#x; bir kad n hapishanesine getirildiÄ&#x;imizde baĹ&#x; m za gelecekleri az çok biliyorduk. HĂźcre, tecrit ve Ceza Ä°nfaz Kanunu’na yat r lm Ĺ&#x; bir hapishane‌ Ama yine de ‘erk’ek k l Ä&#x; na bĂźrĂźnmĂźĹ&#x; kad n gardiyanlar n gĂźruh halinde “soyunun’’ demeleri Ĺ&#x;aĹ&#x; rtt bizi‌ ĹžaĹ&#x; rmak insanl Ä&#x; m zdan, bilmezlikten deÄ&#x;il. Ä°taatsizlik etmekte Ăśyle‌ O halde ‘erk’ek bilinçli kad n eller soyar bizi, y rtarak, dĂśverek, yerlere atarak‌ Sonra bu eller eldiven takar, aranmad k, girilmedik, iĹ&#x;gal edilmedik alan b rakmayacakt r. Zorla, dayakla, yani r za al nmadan vajina, anĂźs aramas n n uluslararas insan haklar belirlemelerinde ad nedir, kaç n z biliyor bunu? Bir kad n n baĹ&#x;ka bir kad na bu sald r y yapmas yan ltmas n sizi. Bu fiilin ad ‘tecavĂźz’dĂźr. Ve biz baĹ&#x; m za geleceklerin bu kadar na hay r demeliydik. Dedik de. TĂźm inanc m zla, kad nl Ä&#x; m zla, devrimci kimliÄ&#x;imizle‌ Sald r n n amac hep ayn d r, kad n n bedeni ve ta baĹ&#x; ndan kurulmak istenen hegemonya‌ ‘Erk’ek bilinçli bir hegemonya. Hapishaneler de bĂśyle deÄ&#x;il mi?

Hapishane tek baĹ&#x; na bir zulĂźmdĂźr. Ä°nsan n insana yapacaÄ&#x; en bĂźyĂźk zulĂźm. Peki bu zulme birde CÄ°K (Ceza Ä°nfaz Kanunu) eklenirse ne olur? Cezaevi “içinâ€?de hĂźcre, hĂźcre “içinâ€?de ceza, ceza “içinâ€?de tretmanl slah‌ Pandoran n kutusu bu, sonu mutluluÄ&#x;a ç kmayan. Yan hĂźcredeki arkadaĹ&#x; nla konuĹ&#x;mak istersin, seslenirsin

gerektiren dĂśnemleri hep devrimcilerin s rt na yĂźklenmemeli. Darbeler, sonraki y llar, sonraki y llar, karanl Ä&#x; n zifir sessizliÄ&#x;ini yĂźreklerimizle yard k evet. Hiç gam etmedik. Bu Ăźlkenin ayd nlar , ilericileri ve demokratlar daha neyi bekliyorsunuz merak ediyorum. DĂźĹ&#x;ĂźnĂźn ki sĂśz ve eylem ĂśzgĂźrlĂźÄ&#x;ĂźnĂźn kullan m deÄ&#x;eri insanlar n, kitlelerin emeÄ&#x;iyle somutlaĹ&#x;mayacak diye buyuruyor TMY. Cepten ç kacak para-

dan somutlaĹ&#x;acak deniliyor. Ä°ki har(a)ç Ăśdeyene ßçßncĂź eylem bedava‌ Her Ĺ&#x;eyin paralaĹ&#x;t Ä&#x; ve her kesimin ĂśrgĂźtsĂźzleĹ&#x;tirildiÄ&#x;i bir toplumda yaĹ&#x;amak istemiyoruz. Yabanc laĹ&#x;man n ve terĂśrĂźn ad d r TMY. Sorular da nihayet çaÄ&#x;r Ĺ&#x; mlardan doÄ&#x;abilir. Ulucanlar Sincan’a taĹ&#x; nd hiç soru soran n z oldu mu? YaĹ&#x;am savunacak sorular n z var m ? Necla Çomak Sincan Kad n Kapal Cezaevi (Kaynak: Ä°zmir Cezaevi Ä°nisiyatifi Dergisi)

“İçimizden konuĹ&#x;mayal m!â€? Oturarak baar›ya ulaan tek yarat›k tavuktur!..

GÜçmen emekçilere Merhabalar deÄ&#x;erli arkadaĹ&#x;lar YaĹ&#x;anacak DĂźnya gazetesinin haz rlanmas ndan okuyucuya ulaĹ&#x; ncaya kadar emeÄ&#x;i geçen bĂźtĂźn arkadaĹ&#x;lara teĹ&#x;ekkĂźr ediyorum. Bir okuyucu olarak dikkatle izlediÄ&#x;im gazetemin yay n hayat nda baĹ&#x;ar lar dileyerek, kĂźltĂźr ve sanat cephesinden gĂśndereceÄ&#x;im Ĺ&#x;iirlerimin (eÄ&#x;er mĂźmkĂźnse) zaman zaman yay nlanmas n bekleyeceÄ&#x;imi sĂśylemek istiyorum. Ä°nan yorum ki dikkate al r gerekeni yapars n z. Sevgi, sayg ve dostluklarla hoĹ&#x;ça kal n. Fransa Nancy’den bir okurunuz. Yusuf Kesik

T

TangLedhelix’in bu çizimi neyi anlat yor? GĂśrĂźĹ&#x;lerinizi yasanacakdunya@yahoo.com e-mail adresine gĂśnderebilirsiniz.

yor! Taa geçen sene ben hat rl yorum, gazetemizde tĂźm bunlar n olacaÄ&#x; yaz l yordu. Ă–zellikle Hartz IV ve Agenda 2010’un bizden neler gĂśtĂźreceÄ&#x;i anlat l yordu. Ama benim çevremdeki insanlar, “Yok can m, bunlar yapamazlar!â€? diyorlard . Bak n bakal m yapabiliyorlar m ym Ĺ&#x;! Ä°nsanlar n art k anlamas laz m ki, Almanya eski Almanya deÄ&#x;il. Çok Ĺ&#x;ey deÄ&#x;iĹ&#x;ti emekçilerin aleyhine. Ve as l Ăśnemlisi, daha çooook deÄ&#x;iĹ&#x;iklikler olacak. Herkesin dilinde bir “Almanya ĂśldĂź art kâ€? var. Ä°yi gĂźzel de, bunun yan nda “Madem Ăśyle, birĹ&#x;eyler yap lmal â€? denmesi laz m. Kimse bunu sĂśylemiyor. O zaman da bu korkunç yasa deÄ&#x;iĹ&#x;ikliklerini yapanlar rahat rahat hareket ediyor. Bence, gerçekten birĹ&#x;eyler yapman n zaman geldi art k. DeÄ&#x;il mi?‌ Yeni yay n dĂśneminde YaĹ&#x;anacak DĂźnya emekçilerine ve okurlar na bir kez daha “merhabaâ€?, gazeteme de “hoĹ&#x;geldinâ€? diyorum. Salih Akkaya-KĂśln

Yaanacak

DĂźnya

AYLIK GAZETE

Bu gazete Verein fĂźr Freunschaft der Kulturen (V.f.f.K.)’in yay›n›› olarak ç›kmaktad›r. Yay›n sorumlusu C. Ali TĂźrkmen Merkez BĂźro: Lasallestr.54¡ 51065 KĂśln Telefon: +49-(0)221- 99 28 115 - 116 - 123 ‚nternet adresimiz: www.yasanacakdunya.net • e-Mail: info@yasanacakdunya.net Paris irtibat: e-mail: pydunya@hotmail.com • Berlin irtibat: ydberlin@yahoo.com • ‚sviçre irtibat: ydisviçre@yahoo.com

Hesap Numaras›: Deutsche Bank • Konto No.: 612 523 100 • BLZ: 370 700 24


Yaanacak

G S n rd Ĺ&#x; larda ortak karar AB’nin deÄ&#x;iĹ&#x;en gÜç politikas yla birlikte, bir yanda her Ăźlke kendi içinde yeni yasa ve uygulamalar yĂźrĂźrlĂźÄ&#x;e koyarken, diÄ&#x;er yanda “kaçak gÜçle mĂźcadeleâ€? ad alt nda ortak projeler geliĹ&#x;tiriyorlar. Bu projelerin ortak ekseni, bugĂźnĂźn nitelikli iĹ&#x; gĂźcĂź ihtiyac na yan t vermeyen her tĂźrlĂź gÜçß engellemek. EngelleyemediÄ&#x;i koĹ&#x;ulda bir biçimde AB Ăźlkeleri topraklar na girmiĹ&#x; insanlar derhal s n r d Ĺ&#x; etmek. En son AB’nin gĂźney Ăźlkelerinin içiĹ&#x;leri bakanlar n n Madrid’de yapt Ä&#x; toplant da bunlar tart Ĺ&#x; ld . Ä°sviçre modelinde olduÄ&#x;u gibi, sĂźreli oturum izni vb. dahi ortadan kald r ld Ä&#x; bir zemine doÄ&#x;ru geçiĹ&#x; yap lmaya çal Ĺ&#x; l yor. Toplant da gÜçmenlere insan deÄ&#x;il, eĹ&#x;ya muamelesi yapan anlay Ĺ&#x; n temsilcilerinden Fransa İçiĹ&#x;leri Bakan Sarkozy kaçak gÜçmenlerin, statĂź kazanmas n saÄ&#x;layan uygulama Ăśrneklerine ateĹ&#x; pĂźskĂźrttĂź. Geçen y l 600 bin kaçak gÜçmene oturma izni vermiĹ&#x; Ä°spanya İçiĹ&#x;leri Bakan Alfredo Perez’in “Yasad Ĺ&#x; yollardan AB’ne gelenlerin s n rd Ĺ&#x; edilmeleri politikas n biz de uygulayacaÄ&#x; z. ÇßnkĂź bĂśylesine zorlu bir sĂźreçte tĂźm Ăźlkeler birlikte hareket etmelidir.â€? gĂźrlemesi nas l bir dĂźzleme geçildiÄ&#x;ine iĹ&#x;arettir.

Kitaba dĂźĹ&#x;manl k Frankfurt’ta 58. Uluslararas Kitap Fuar “halk dĂźĹ&#x;manl Ä&#x;a sevkediciâ€? yay nlar olduÄ&#x;u gerekçesiyle polis bask n na uÄ&#x;rad . Ellerinde bir listeyle Fuara giren polis Ä°ran, M s r, TĂźrkiye, Libya stantlar nda arama yapt . Ellerindeki listede yer alan kitaplar n fotoÄ&#x;raflar n çekti. Bu listede yer alan kitaplar Ä°srail ve onun politikalar na iliĹ&#x;kindi. Fuar n bas n sĂśzcĂźsĂź Thomas Minkus: “Frankfurt Savc l Ä&#x; , fuarda birkaç standta halk dĂźĹ&#x;manl Ä&#x;a sevkedici kitaplar n bulunduÄ&#x;una dair anonim bir ihbar ald . Almanya’da halk dĂźĹ&#x;manl Ä&#x;a sevkedici yay nlar yasak. Bunun Ăźzerine Frankfurt polisi standlara gittiler ve kitaplara bakt lar.â€? aç klamas yapt . 4 - 8 Ekim aras nda yap lan Fuar’daki olay bir kez daha gĂśsterdi ki dĂźĹ&#x;manl Ä&#x; kitaplarda arayan anlay Ĺ&#x;a dĂźĹ&#x;manlaĹ&#x;mamak mĂźmkĂźn deÄ&#x;il.

Ä&#x;u kĂźlfet‌â€? cĂźmleleri ile meĹ&#x;rulaĹ&#x;t r lmaya çal Ĺ&#x; l yor. Ve “kaynak s k nt s â€? bahanesi ile tĂźm saÄ&#x;l k harcamalar n n kesilen pirim ve ilerde uygulanacak Ăśzel vergiler yolu ile teminine gidiliyor. Kamu saÄ&#x;l k hizmetlerinin artt r lan pirim kesintileri ve vergilerle fiilen paral hale getirilmesi ile çal Ĺ&#x;mayanlar, dĂźĹ&#x;Ăźk Ăźcretli iĹ&#x;lerde çal Ĺ&#x;anlar neredeyse saÄ&#x;l k hizmeti alamaz duruma getiriliyor.

D

E

Bu kesimlerin yĂźksek fiyatl Ăśzel saÄ&#x;l k sigortalar ndan hizmet almas da mĂźmkĂźn olmad Ä&#x; na gĂśre bu, nĂźfusun yaklaĹ&#x; k yĂźzde 14’ßne tekabĂźl eden bir kesiminin saÄ&#x;l k hizmeti alamamas anlam na geliyor. Bu kesim içerisinde say sal aÄ&#x; rl Ä&#x; n gÜçmen emekçilerden oluĹ&#x;tuÄ&#x;u bilinen bir gerçek! Yeni SaÄ&#x;l k Reformu’nda ayr nt lar na kadar sinmiĹ&#x; bir piyasalaĹ&#x;t rma sĂśzkonusudur. Ä°laç tekelleri, Ăśzel saÄ&#x;l k Ĺ&#x;irket-

3 DĂźnya

M

leri ve iĹ&#x;veren lehine yap lan tĂźm dĂźzenlemelerle emekçilerin saÄ&#x;l k ihtiyaçlar tamamen bu ßçlĂźnĂźn ç karlar na endeksleniyor. EÄ&#x;itimden, saÄ&#x;l Ä&#x;a kadar her alanda yap lan deÄ&#x;iĹ&#x;im, sermayenin daha fazla kar na endekslidir. Bize dĂźĹ&#x;ense sefalet ve yokluktur. Ä°zlemeye devam ettiÄ&#x;imiz sĂźrece bu bizi içine çeken bir uçuruma dĂśnĂźĹ&#x;ecektir. KĂśln YD.

Ä°sviçre’de referandum Bir gÜçmen ‚sviçreli biriyle evleniyorsa, evlendirme dairesi evlili¤in sahte olup olmad›¤›n› arat›racak. Ä°sviçre’de 24 EylĂźl’de yap lan referandumla Yabanc lar ve Ä°ltica Yasas yĂźzde 68’lik oranla kabul edildi.

Yabanc lar yasas Yeni yasa 700 bin kiĹ&#x;iyi yani gÜçmenlerin yĂźzde 40’ bu ya-

uyruklar na gĂśre de ay r yor. Aile birleĹ&#x;melerinde 12 yaĹ&#x; alt nda olan çocuklar 5 y l, 12 yaĹ&#x; ĂźstĂźndeki çocuklar ise 1 y l içerisinde getirmek zorundalar, aksi halde bu haklar n kaybediyorlar. Evliliklerde, bir gÜçmen Ä°sviçreli biriyle evleniyorsa, ev-

sadan etkilenecek. Bu yasa AB ßlkelerinden gelenleri kapsam yor. Bu rkç yasa gÜçmenleri

lendirme dairesi evliliÄ&#x;in sahte olup olmad Ä&#x; n araĹ&#x;t racak. KomĹ&#x;ular na ve arkadaĹ&#x;lar na

sorular sorabilecek. EvliliÄ&#x;in sahte olduÄ&#x;una kanaat getirilirse evlilik iĹ&#x;lemi iptal edilebilir. Sadece kalifiye iĹ&#x;çiler ve yĂźksek eÄ&#x;itim alm Ĺ&#x; kiĹ&#x;ilere k sa sĂźreli oturum veriliyor. Petrol krizinin olduÄ&#x;u 1974’te, 200 ile 300 bin gÜçmen yurt d Ĺ&#x; edilmiĹ&#x;lerdi. GÜçmen iĹ&#x;çi sosyal yard ma dĂźĹ&#x;erse ya da kendi isteÄ&#x;iyle iĹ&#x;ten ç karsa oturumu uzat lmayacak ve yurt d Ĺ&#x; edilebilecek. GÜçmenler, çal Ĺ&#x;mad klar sĂźrece kanton deyiĹ&#x;tiremiyecekler. 10 y l sonra B oturumun C olmas olay kalk yor. EÄ&#x;itim amaçl gelen ĂśÄ&#x;rencilerden garanti olarak para talep edilecek. K sa vadeli oturumlarda gÜçmen Ä°sviçre’yi terk edeceÄ&#x;ine dair garanti vermek zorunda. Kaçak yakalanan gÜçmenler, 1 y la kadar hapis ve 20 bin frank para cezas na çarpt r l yor. Çal Ĺ&#x;ma mĂźsaadesi olmayan bir gÜçmen iĹ&#x;çiyi çal Ĺ&#x;t ran patron 500 bin frank para cezas ve

1 y l hapis ile cezaland r l yor. Pasaport, vize iĹ&#x;lemleri saÄ&#x;lam olmayan bir yolcu getiren uçak Ĺ&#x;irketine 5 bin frank para cezas veriliyor ve geri gĂśtĂźrme masraflar Ăśdetiliyor.

Ä°ltica yasas Ä°lticac kimliksiz baĹ&#x;vurmuĹ&#x;sa 48 saat içerisinde kimlik belgelerini getirtemezse yurt d Ĺ&#x; edilecek. Ä°lticac hakk nda kendi Ăźlkesinin hĂźkĂźmetine sorularak bilgi istenilebilecek. Ä°lticac n n evi, her yerde savc l k iznine gerek olmadan aranabilecek. Kamu alanlar nda polis istediÄ&#x;i gibi arayabilecek. Ret karar ald Ä&#x; nda ilticac istiyorsa Ä°sviçre’de kalarak itiraz sonucunu bekleyebilir. Ancak tĂźm sosyal haklar kesilecek. Kampta kal yorsa at lacak. Ă–denek varsa kesilecek. Terk durumunda ise Ä°sviçre’yi terk etmek istemezse 2 y l hapis yatacak.

“Yabanc lar Almanya’ya sokmayacaÄ&#x; z!â€? NPD Meclenburg-vorpommern’de yap›lan eyalet seçimlerde parlamentoya girdi. Oy verenlerin ço¤unlu¤u gençler ve isizler... Berlin ve Mecklenburg’da EylĂźl 2006‘da yap lan eyalet seçimlerinde, NPD Mecklenburg-Vorpommern’de yĂźzde 7,3 oran nda oy alarak eyalet parlementosuna girdi. Daha Ăśnce Saksonya parlementosuna girmisti. Berlin’de de, yĂźzde 2,6’l k oy oran yla senatoya seçilemese de, baz ilçe parlamentolar na girebildi.

Nazi ruhu Nazi’lerin yeni partisi Ulusal Demokratik Parti (NPD), seçime haz rlan rken gençleri ve iĹ&#x;çileri hedeflemiĹ&#x;ti. Seçim propagandas nda gÜçmenlerin Al-

manya’ya giriĹ&#x;ini yasaklamak istediÄ&#x;ini sĂśylemiĹ&#x; ve “Almanya herĹ&#x;eyin Ăźzerindeâ€? slogan n kullanm Ĺ&#x;t . NPD bugĂźn“geri kafal ve h rç nâ€? imaj n y kmaya çal Ĺ&#x; yor. “Almanlar için toplumsal adaletâ€?, “Her Almana iĹ&#x;â€?, “Almanya Almanlar nd râ€?. Sol sĂśylemler ve milliyetçi duygulara hitap eden sloganlar kullan yor. DiÄ&#x;er sistem partileri de; GÜçmenlerin sosyal kasalara yĂźk olduÄ&#x;unu sĂśyleyerek “Sosyal yard m alan yabanc , yurtd Ĺ&#x; edilmelidirâ€?, iĹ&#x;sizleri “parazitlerâ€? diye nitelendirerek, “çal Ĺ&#x;mayan yemek de yemesinâ€? propagandas yap yorlar.

Dßnya Yaanacak

(baĹ&#x;taraf birinci sayfada)

Dayat lan ikilemi reddedelim! GeniĹ&#x; bir manipĂźlasyon faaliyeti ile Avrupal emekçileri korku duvarlar içine hapsedip, â€œĂśzgĂźrlĂźk-gĂźvenlikâ€? ikilemine s k Ĺ&#x;t rarak ard ard na faĹ&#x;izan yasalar geçirmesi de. Ya da sermayenin kendisini Ăźretim organizasyonlar ndan (esnek Ăźretim), Ăźretim alanlar n n yeniden belirlenmesine (Ăźretimi iĹ&#x; gĂźcĂźnĂźn daha ucuz olduÄ&#x;u merkezlere kayd rmas ) kadar geniĹ&#x; bir alanda yeniden yap land rmas n n ĂźrĂźnĂź olan iĹ&#x;sizlik, yoksullaĹ&#x;ma oran n n her geçen gĂźn yĂźkselmesini emekçilerin baĹ&#x; nda “Demokles’in K l c â€? gibi sal nd rarak, emek piyasalar n en geri noktaya çekme çabalar ndaki pervas zl k! Bu pervas zl kla bir taraftan sindirilmiĹ&#x;, terbiye edilmiĹ&#x; bir emek pazar n eski kazan mlar ndan daha kolay ar nd rmay hedefliyor. Bir taratan da tĂźm bunlar gÜçmen emekçilerin varl Ä&#x; na baÄ&#x;lay p, rkç l Ä&#x; n geliĹ&#x;imine kan taĹ&#x; yarak, bu pazar tamamen ehlileĹ&#x;tirmeye çal Ĺ&#x; yor. Sermaye emekçileri tarihsel kazan mlar ndan soyundurarak kĂśleleĹ&#x;tirmek istiyor.

Onlar ne gerekiyorsa onu yapar! Sermaye toplumun batakl kta kaybolmas , her ihtiyac na kĂślece boyun eÄ&#x;ecek bir al kl kla malul olmas için elinden geleni yap yor. Ăœretimin devam n saÄ&#x;layacak kadar “uyan kâ€? kalan bir toplumdur onun istediÄ&#x;i. Ä°Ĺ&#x;sizlik ve yoksulluÄ&#x;un yĂźkseldiÄ&#x;i dĂśnemlerde bunun bĂśyle olmas n daha fazla ister. BĂśylesi dĂśnemler, geliĹ&#x;ecek s n f ve emek temelli her tĂźrlĂź ĂśrgĂźtlĂźlĂźÄ&#x;Ăźn bĂźyĂźk depremlere vesile olacaÄ&#x; n bilmenin pervas zl Ä&#x; ile çßrĂźmeyi yayg nlaĹ&#x;t r p derinleĹ&#x;tirmek için canh raĹ&#x; bir çabaya girer. Gelecek depremleri etkisizleĹ&#x;tirmek için ne gerekiyorsa onu yapar. O yĂźzden de tarihsel kazan mlar m za sahip ç kmak, onlar için diĹ&#x;e diĹ&#x; bir mĂźcadeleye giriĹ&#x;mek bu gĂźn her zamankinden daha fazla insan olup-olmama ikilemi ile karĹ&#x; karĹ&#x; ya b rak yor bizi.

Devasa sonuçlar Biz gÜçmenler içinse bu daha fazla bĂśyledir. Sermayenin bu çok yĂśnlĂź faaliyetinin Avrupal emekçiler Ăźzerindeki etkilerini kendi deneyimlerimizden de biliyoruz. Kald ki, Avrupa’n n pek çok Ăźlkesinde son aylarda yaĹ&#x;anan yerel ya da genel seçimlerde rkç partilerin yĂźkselen oy oranlar da bunun somut gĂśstergesidir. Yap lan kamuoyu yoklamalar na yans yanlar da‌ TĂźm bunlar n eĹ&#x; gĂźdĂźmĂźnde gerçekleĹ&#x;tirilen bu yeniden yap lanman n en aÄ&#x; r sonuçlar n biz gÜçmenlerin yaĹ&#x;ayacaÄ&#x; n gĂśrmemek için saf olmak gerekir. Ard ard na ç kan gÜç yasalar , say s artan s n r d Ĺ&#x; lar, çocuklar m z n gittiÄ&#x;i okullar n her geçen gĂźn daha belirgin bir tan mlama ile “kara okullarâ€? kategorisine sokulmas , sermayenin yeni ihtiyaçlar na yan t verecek donan ma sahip olmad Ä&#x; m zdan iĹ&#x; bulmam z n giderek sorun haline gelmesi, ama yeni donan mlar edinmemizin de ĂśnĂźnĂźn yeni dĂźzenlemelerle kesilmesi, entegrasyon denilen tan m n içindeki “ya sev ya terk etâ€? mant Ä&#x; n n diĹ&#x;lilerini daha fazla hissetmemizi saÄ&#x;layan aĹ&#x;aÄ&#x; lay c uygulamalar, yap lan yeni dĂźzenlemelerle en temel hakk m z olan saÄ&#x;l k hizmetlerinden yararlanamaz hale getiriliĹ&#x;imiz, sadece geldiÄ&#x;imiz coÄ&#x;rafyadan kaynakl olarak potansiyel suçlu kategorisine konulmam z ve bunun tĂźm topluma içerilmeye çal Ĺ&#x; lmas ‌ Saymakla bitirilemeyecek devasa sonuçlarla karĹ&#x; karĹ&#x; yay z. Ă–nĂźmĂźzdeki gĂźnler bunlar daha katmerli halleri ile yaĹ&#x;ayacaÄ&#x; z.

Ä°nsanl Ä&#x; m za sahip ç kal m!

Kimler oy veriyor? NPD’ye oy verenlerin çoÄ&#x;unluÄ&#x;unu gençler ve iĹ&#x;sizler oluĹ&#x;turuyor. Oy taban na bakt Ä&#x; m zda: 30 yaĹ&#x; alt ndakilerin yĂźzde 12’si; 30-44 yaĹ&#x; aras ndakilerin yĂźzde 7’si. Ä°lk kez oy kullananlar n yĂźzde 17’si, iĹ&#x;çilerin yĂźzde 11’i, memurlar n

yĂźzde 4’ß, serbest meslek sahiplerinin yĂźzde 9’u, emeklilerin yĂźzde 3’ß, ç raklar n yĂźzde 8’i ve iĹ&#x;sizlerin yĂźzde 17’si bu faĹ&#x;ist partiye oy veriyor. Naziler iĹ&#x;sizliÄ&#x;in gÜçmenlerden kaynakland Ä&#x; propagandas yla gßç kazan yorlar.

KĂśleleĹ&#x;mek, teslimiyet ve en Ăśnemlisi insanl ktan ç kmak dayat l yor bize. Tam da bu nedenle her alanda geliĹ&#x;en sald r lar karĹ&#x; s nda ĂśrgĂźtlĂź bir duruĹ&#x; sergilememiz tarihsel bir zorunluluktur. GÜçmen ĂśrgĂźtlenmelerimizi gßçlendirmek, sendikalarda daha gßçlĂź bir bas nç yaratmak, çocuklar m z n eÄ&#x;itim sistemi içinde alenen ikinci s n f muamelesi gĂśrmeleri karĹ&#x; s nda sokaÄ&#x; n dili ile konuĹ&#x;mak, saÄ&#x;l k aln nda gaspedilen haklar m z konusunda sesimizi yĂźkseltmek‌ bizim için tek ç k Ĺ&#x; yoludur. Gerisi bunal m, intihar, alkolizm ve her tĂźrlĂź yozlaĹ&#x;maya ç kar! Ä°nsanl ktan ç kmaya yani‌ Her Ĺ&#x;eyden Ăśnce insanl Ä&#x; m za sahip ç kal m!

“KaÄ&#x; ts zlara oturum, Ä°ngiltere’de rkç l k evsizlere konut, çocuklara eÄ&#x;itimâ€?

Belçika’da rkç parti Belçika’da yap lan yerel seçimlerde Flaman Belang (Flaman Menfaati) adl rkç partinin oy oran yĂźkseldi. Irkç partinin bir Ăśnceki seçimlere gĂśre oy oran n n yĂźzde 6 ile 10 oran nda artt Ä&#x; belirtiliyor. Hollandaca konuĹ&#x;ulan Flanders’te oylar n yĂźzde yirmisini alan parti gÜçmen karĹ&#x; t politikalar ve tutumuyla Ăśne ç k yor. Parti Ăźye ve yĂśneticilerinin rkç sĂśylemleri ve gÜçmen karĹ&#x; t propagandalar ile oy oranlar n yĂźkseltmiĹ&#x; olmas , emekçiler aç s ndan yapay saflaĹ&#x;malar n h z kazand Ä&#x; tehlikeli bir zemine iĹ&#x;aret ediyor.

N

Paras olana saÄ&#x;l k!

“Hiç bir insan illegal deÄ&#x;ildirâ€? Avrupa Sosyal Forumu’nun 7 Ekim 2006 tarihli sonuç bildirgesinde “Avrupa’da tĂźm gÜçmenlerin koĹ&#x;ulsuz olarak yasallaĹ&#x;t r lmas ve tĂźm gÜçmenlere eĹ&#x;it haklar verilmesi; d Ĺ&#x;lanman n sona ermesi, s n rd Ĺ&#x; edilmelerin sonlanmas , Avrupa’da tĂźm mĂźlteci kamplar n n kapat lmas için Avrupa ve Afrika çap nda uluslararas eylem gĂźnĂź çaÄ&#x;r s â€? yap ld . Bu çaÄ&#x;r , Almanya’n n KĂśln kentinde yaklaĹ&#x; k 500 kiĹ&#x;inin kat l m yla 7 Ekim Cumartesi gĂźnĂź Rudolfplatz’ta yan tland .

Ăœ

miĹ&#x;ti. Sarkozy’nin tĂźm bunlar n Ăźzerine, “GĂśrevini ihmal ettiÄ&#x;iâ€? gerekçesiyle Limeil Belediye BaĹ&#x;kan ’n n ask ya al nmas için Val de Marne valisine talimat vermesi skandal oldu.

Tepkiler yank buldu

Oturum talebiyle her hafta eylemde olan bu gÜçmenlere, diÄ&#x;er gÜçmen dernekleri taraf ndan da yap lan destekler yeterli deÄ&#x;il.

Hepimize iĹ&#x;-ev, çocuklara okul! Ä°nsan haklar derneÄ&#x;i, kilise ve sendikalardan oluĹ&#x;an SOS. CACHAN komitesinin dĂźzenlediÄ&#x;i eyleme 25 bin kiĹ&#x;i kat ld . YĂźrĂźyĂźĹ&#x; boyunca at lan sloganlarda “kaÄ&#x; ts zlara oturum, evsizlere konut, çocuklara eÄ&#x;itimâ€? talebi yĂźkseltildi. YĂźrĂźyĂźĹ&#x;e Sosyalist Parti, Ko-

mĂźnist Parti, CGT ve diÄ&#x;er sendikalar kat ld . Eyleme çoÄ&#x;unlukla Afrika ve Çinli gÜçmenler kat lm Ĺ&#x;t . GÜçmenler her platforma sorunlar n taĹ&#x; maya çal Ĺ&#x;t lar. 6 EylĂźl’de Fransa-Ä°talya maç s ras nda 70 Afrikal gÜçmenin tribĂźnleri iĹ&#x;gal edip sorunlar n dile getiren slogan atmas , tribĂźnlerde oturanlarca da desteklenmiĹ&#x;ti. 21 AÄ&#x;ustos’ta açl k grevine baĹ&#x;layan iki gÜçmen, fenalaĹ&#x;t Ä&#x; için hastaneye kald r ld . Doktorlar n zorla tedavi mĂźdahalesine tepkiyle karĹ&#x; land . 6 kiĹ&#x;i, açl k grevine devam et-

Sedikalar, insan haklar dernekleri, baz tan nm Ĺ&#x; isimler (Abbe Pierre), milletvekili Jack Lang- FKP baĹ&#x;kan Marie Georges-Buffet, Paris Belediye BaĹ&#x;kan ’n nda içinde bulunduÄ&#x;u kurumlar, gÜçmen Afrikal lar n sorunlar n n çÜzĂźmĂź konusunda telepte bulundular. Tepkilerin yĂźkselmesi Ăźzerine, yaklaĹ&#x; k 200 gÜçmenin sivil toplum ĂśrgĂźtlerinin denetiminde çeĹ&#x;itli banliyĂślerdeki konutlara yerleĹ&#x;tirilmesi Ăśnerisi kabul edileceÄ&#x;e benziyor. İçiĹ&#x;leri Bakanl Ä&#x; taraf ndan da kabul gĂśren yerlerden 158’i kaçak gÜçmenlere ayr ld . Bu geliĹ&#x;meler Ăźzerine açl k grevinde olan 6 gÜçmen eylemlerine son verdiklerini aç klad .

Kara ailesi, belediyenin kendilerine gÜsterdi¤i

ve kamu gĂśrevlileri hakk nda

eve ta›n›nca. Irkç›lar taraf›ndan evlerinin cam› dava açt lar. k›r›ld›, evlerinin bahçesi yak›ld›... Ă–rgĂźtlenmek zorunlu

Ä°ngiltere’nin Enfield-Edmonton bĂślgesinde yaĹ&#x;ayan Kara ailesi, yoÄ&#x;un rkç sald r lar nedeniyle taĹ&#x; nmak zorunda kald . Ăœç y l kadar Ăśnce belediyenin kendilerine gĂśsterdiÄ&#x;i eve taĹ&#x; nan aile, baz komĹ&#x;ular n n evi terk etme telkinlerine kulak

tĂźm camlar k r ld . Evde art k kalmaktan korkar hale gelerek akrabalar na s Ä&#x; nmak zorunda kald lar. Son olarak evlerinin bahçesi yak lan aile evi boĹ&#x;alt rken mahallelinin ve gençlerin sĂśzlĂź ve taĹ&#x;l sald r lar na uÄ&#x;rad .

asmay nca mahallenin baz gençleri taraf ndan çeĹ&#x;itli rkç tacizlere uÄ&#x;rad lar. Evlerinin

Aile’nin Ĺ&#x;ikayetleri polis taraf ndan umursanmad . Avukatlar vas tas yla sorumlular, polis

Bu yaĹ&#x;ananlar Ä°ngiltere ve Londra’da ki rkç sald r lar n ne ilk ne de son ĂśrneÄ&#x;idir. TĂźm Avrupa Ăźlkelerinde de rkç l k yĂźkselme eÄ&#x;iliminde. HĂźkĂźmetler de bu rkç eÄ&#x;ilimleri besleyecek politikalar izliyorlar. Sosyal ve saÄ&#x;l k alan ndaki k s tlamalar n sebebi olarak gÜçmenler gĂśsteriliyor. GÜçmenlerin çok dĂźĹ&#x;Ăźk Ăźcretlerle çal Ĺ&#x;t klar için burada yaĹ&#x;ayan emekçilerin iĹ&#x;lerini ellerinden ald klar ve maaĹ&#x;lar n n dĂźĹ&#x;mesine sebep olduklar gibi as ls z iddialara maruz kal yorlar. GÜçmenlerin, kendilerini korumalar ve bu rkç sald r lar deĹ&#x;ifre edebilmeleri için ĂśrgĂźtlenmeye ihtiyac var. As l sorumlular topluma gĂśstermek ve tĂźm toplumla bĂźtĂźnleĹ&#x;mek için daha ĂśrgĂźtlĂź davranma mecburiyetimiz var. M. Çelebi/ Londra


Yaanacak

DĂźnya 4 ABD’de dev protesto ABD’de, 200’den fazla Ĺ&#x;ehirde binlerce kiĹ&#x;i, Bush yĂśnetiminin politikalar n eleĹ&#x;tiren gĂśsteriler dĂźzenledi. New York sokaklar nda toplanan binlerce kiĹ&#x;i, BirleĹ&#x;miĹ&#x; Milletler (BM) merkezine doÄ&#x;ru yĂźrĂźyĂźĹ&#x; yaparken, Bush rejiminin devrilmesi ve Irak savaĹ&#x; n n bitmesi gerektiÄ&#x;ini dile getiren pankartlar taĹ&#x; d . Washington’da Irak savaĹ&#x; ndan kĂźresel s nmaya kadar bir dizi konuda Bush’u protesto eden eylemcilerden yĂźzlercesi, Beyaz Saray ĂśnĂźnde de gĂśsteri yapt . Seattle’da battaniyeye sar l tĂźfek taĹ&#x; yan bir kiĹ&#x;i dahil 5 kiĹ&#x;i, Oregon’da polisin ikaz na uymayan en az 10 kiĹ&#x;i gĂśzalt na al nd .

Ä°Ĺ&#x;galciler zor durumda Irak’ta direniĹ&#x;çiler taraf ndan her 15 dakikada bir iĹ&#x;galci ABD askerlerine karĹ&#x; sald r dĂźzenleniyor. Bush yĂśnetiminin, Amerikan askerlerine yĂśnelik sald r lar gizlediÄ&#x;ini ifade eden Washington Post gazetesinin muhabiri Bob Woodward ulusal bir televizyona yapt Ä&#x; aç klamada Ĺ&#x;Ăśyle konuĹ&#x;tu: “Haftada 800, 900 sald r n n dĂźzenlendiÄ&#x;i bir noktaya geldik. Bu da, birliklerimize gĂźnde 100, saatte 4 sald r dĂźzenleniyor demek.â€? Amerika’da iĹ&#x;gal haberlerinin sansĂźre uÄ&#x;rad Ä&#x; ve CIA’in psikolojik savaĹ&#x; kapsam nda haberler yapt rmak için gazetecilere para verdiÄ&#x;i bilinen bir gerçek. Woodward Ĺ&#x;Ăśyle konuĹ&#x;tu: “DireniĹ&#x;çiler ne yapacaklar n biliyorlar ve saÄ&#x;lamlar. Kim bir Ĺ&#x;ey bilmiyor? Amerikan halk .â€? Yine Baltimore’daki John Hopkins Ăœniversitesi Bloomberg Halk SaÄ&#x;l Ä&#x; Okulu’nca yĂźrĂźtĂźlen araĹ&#x;t rmaya gĂśre, 2003 y l Mart ay ndan bu yana Irak’taki ĂślĂź say s 655 bine ulaĹ&#x;t .

D

Suçlanan çocuklar Kamuoyuna duyurulan iki ayr araĹ&#x;t rma çocuklar n karĹ&#x; karĹ&#x; ya kald Ä&#x; Ĺ&#x;iddet hakk nda bir fikir veriyor. DĂśrt y ll k bir araĹ&#x;t rman n sonucu haz rlanan BirleĹ&#x;miĹ&#x; Milletler raporuna gĂśre, dĂźnyada 1 milyardan fazla çocuk okullarda dayaÄ&#x;a maruz kal yor. 6 milyon çocuk zorla çal Ĺ&#x;t r l yor. Bunlardan çok daha fazlas fuhuĹ&#x; ve pornografiye zorlan yor. Ä°ngiliz yard m ĂśrgĂźtĂź Save the Children’e gĂśre de 1 milyondan fazla çocuk hapishane ve gĂśzalt merkezlerinde tutuluyor. Bu çocuklar n yĂźzde 90’ ndan fazlas h rs zl k vb. olaylardan tutsak edilmiĹ&#x;.

Sri Lanka’da çat Ĺ&#x;ma BaÄ&#x; ms zl k mĂźcadelesi veren Tamil Kaplanlar ile Sri Lanka ordusu aras nda yaĹ&#x;anan çat Ĺ&#x;malarda 129 askerin ĂśldĂźÄ&#x;Ăź 283 askerin de yaraland Ä&#x; aç kland . Çat Ĺ&#x;ma Ăźlkenin kuzeyindeki Jaffna kenti yak nlar nda gerçekleĹ&#x;miĹ&#x;. Çat Ĺ&#x;malarda Sri Lanka askerlerinin rehin al nd Ä&#x; da bildiriliyor.

N

Y

A

Filistin: Açl k, ilaçs zl k, savaĹ&#x; Amerikan cad›s› Rice’›n, “Yeni Ortado¤u’nun

dĂźs’e geçmesi gerekiyor.

gßçâ€?le gerçekleĹ&#x;tirilmesi gĂźn-

luklanan Ä°srail ordusu Filistin

rail Bilgi Merkeziâ€?nin aç klamalar na gĂśre 2000 y l ndan bu yana Bat Ĺžeria ve Gazze’de 676’s çocuk olmak Ăźzere 3 bin 733 Filistinli katledildi. BĂźtĂźn bunlar Filistin halk -

topraklar nda terĂśr estirmeye devam ediyor. Filistin meĹ&#x;ru yĂśnetimi temsilcilerine dĂśnĂźk suikastlar, Bat Ĺžeria ve Gazze’de bombalamalar, katliamlar h z ndan bir Ĺ&#x;ey kaybetmedi. “İĹ&#x;gal Topraklar ndaki Ä°nsan Haklar İçin Ä°s-

n n ĂśzgĂźrlĂźk Ăśzlem ve istemini engellemeyince farkl senaryolar sahneye koyuldu. Filistin halk n n yaĹ&#x;amsal ihtiyaçlar n n dahi karĹ&#x; lanamad Ä&#x; bir dĂźzlemde, Hamas ile El Fetih aras nda bir “Ulusal Birlik HĂźkĂźmetiâ€? kurulmas gĂźndeme

Fakat KudĂźs, kimlik kart ol- deme geldi. zaman› geldiâ€? aç›klamas›ndan bu yana... igal DeÄ&#x;iĹ&#x;ik Ăźlkelerden bu askeri mayanlar n geçiĹ&#x; izni almas ve sava›n hedeflerinin BM emsiyesi alt›nda koĹ&#x;ulu var. Bu iznin onay n Ä°s- gĂźcĂźn tam tak m LĂźbnan’a yerrailliler veriyor. Ä°srailli gßçlerin leĹ&#x;mesi sĂźrecinde, burada so“uluslararas› askeri gßçâ€?le gerçekleecek...

Açl kla, ilaçs zl kla terbiye edilmek istenen bir halk. On y llard r kendi topraklar nda mĂźlteci konumunda yaĹ&#x;ayan Filistin halk , bir ĂśzgĂźrlĂźk aray Ĺ&#x; olarak Hamas’ iktidara taĹ&#x; d . Bu tercih kendileri için uluslar aras alanda bir cezaland r lma nedeni oldu. AB Ăźlkeleri ve ABD’nin ambargo ve yapt r mlar , Ä°srail’in geçiĹ&#x; noktalar ndaki kontrolĂź, halk hastaneye gidemez, ilaç alamaz, çal Ĺ&#x;amaz, en temel beslenme g das olan ekmek için bile un bulamaz hale getirdi. Ekmek f r nlar n n ĂśnĂź insan kuyruÄ&#x;undan geçilmez durumda. Memurlar n maaĹ&#x;lar Ăśdenemez oldu. Bir tarafta açl k, yoksulluk, ilaçs zl k diÄ&#x;er tarafta Ä°srail’in dur durak bilmeyen

bombard man ve sald r lar . Bat Ĺžeria ve Gazze’de açl k, yoksulluk ve ĂślĂźmle koyun koyuna yat yor insanlar. Bat Ĺžeria’da hastalanan bir kiĹ&#x;inin hastaneye gidebilmesi için Ku-

keyfi davran Ĺ&#x;lar , geçiĹ&#x;leri kapat p durmas ve ĂśrĂźlen duvardan kaynakl tedaviye gidebilmek neredeyse olanaks z. Gazze’de bulunan hastane ve saÄ&#x;l k merkezlerinde ilaç yokluÄ&#x;undan kaynakl tedavi koĹ&#x;ulu fiili olarak ortadan kalk yor. Ä°srail’in kuĹ&#x;atmas , uygulanan Uluslar aras ilaç ve g da ambargosu, ĂśrĂźlen duvar Bat Ĺžeria ve Gazze’yi dev bir hapishaneye çevirmiĹ&#x; durumda. Fakat bu da yetmedi.

LĂźbnan’da olmad Filistin Amerikan cad s Rice’ n, “Yeni OrtadoÄ&#x;u’nun zaman geldiâ€? aç klamas ndan bu yana, Ä°srail’in LĂźbnan halklar n n yekvĂźcut direniĹ&#x;i karĹ&#x; s nda ald Ä&#x; yenilginin etkisiyle de iĹ&#x;gal ve savaĹ&#x; n hedeflerinin BM Ĺ&#x;emsiyesi alt nda “uluslararas askeri

geldi. Ä°Ĺ&#x; birlikçi Mahmut Abbas devredeydi. ÇaÄ&#x;r ld Ä&#x; Amerika’dan Bat Ĺžeria ve Gazze’ye ekonomik yard m talebinde bulundu. Bush, BM Genel Kurulu toplant s nda Hamas hĂźkumetinin Ä°srail’i tan mas n buyurdu. Emperyalist gßçler Abbas’la birlikte, Hamas’ n direniĹ&#x;i b rak p, silahtan ar nmas ve topraklar nda iĹ&#x;galci konumda bulunan Ä°srail’i tan mas n sal k verdiler. Hamas bunu reddedince, Filistin’de bir iç çat Ĺ&#x;man n fitili ateĹ&#x;lendi. DireniĹ&#x;in birleĹ&#x;tirici gĂźcĂźnden kaynakl LĂźbnan’da bunu baĹ&#x;aramam Ĺ&#x;lard . Ĺžimdi Filistin’in direniĹ&#x; geleneÄ&#x;ini çÜzĂźp, bĂślgede gerçekleĹ&#x;tirilmeye çal Ĺ&#x; lan emperyalist planlar n ĂśnĂźnĂźn aç lmas için, her tĂźrlĂź kirli yĂśntem kullan larak iç savaĹ&#x; ç Ä&#x; rtkanl Ä&#x; yap lmaktad r. Fakat bu oyun kolay tutmaz çßnkĂź bĂślge halklar dĂźĹ&#x;man n çok iyi tan yor.

DireniĹ&#x; ve yard mlaĹ&#x;ma! Denetim kavgas KĂźba, VenezĂźella, Bolivya aras›ndaki “Ameri-

visi için uygulanan “Mission Miracleâ€? (Mucize Misyonu)

kalar için Bolivar Seçene¤iâ€? anlamalar›, em- projesi kapsam nda on binlerce peryalizmin bu politikalar›n›n, bĂślgede kendisi- VenezĂźellal , yol masraflar da dahil Ăźcretsiz tedavi edildi. Ve ne alan açmas›n›n ĂśnĂźne ta koyuyor. bu projenin kapsam daha bir geniĹ&#x;letilmeye çal Ĺ&#x; l yor. BugĂźn, savaĹ&#x;lar da içine alan emperyalist egemenlik çat Ĺ&#x;malar , kimi bĂślgelerde haritalar n yeniden çizildiÄ&#x;i bir paylaĹ&#x; m kavgas n doÄ&#x;ururken, bunun karĹ&#x; s nda tav r alanlar n etki alanlar n n da geniĹ&#x;lediÄ&#x;i

“Umut ekseni�

KĂśklere sahip olmak

Emperyalizm kendi egemenliÄ&#x;i ve kar için insan yok sayan politikalar gĂźdĂźyor. Bu politikalar n yaĹ&#x;am bulmas için diz-

ABD emperyalizmi, iĹ&#x;birlikçileri ile birlikte dĂźnyay bir ahtapot gibi sar p emerken, “Serbest Ticaret AnlaĹ&#x;mas â€? politikalar kendisine her bak mdan, dizginsiz bir sĂśmĂźrĂź aÄ&#x; oluĹ&#x;turuyor. KĂźba ve VenezĂźella aras nda imzalanan son dĂśnemde Bolivya’n n da dahil olduÄ&#x;u “Amerikalar için Bolivar SeçeneÄ&#x;iâ€? anlaĹ&#x;malar , emperyalizmin bu politikalar n n, bĂślgede kendisine alan açmas n n ĂśnĂźne taĹ&#x; koyuyor. ABD, Urugay’la “ikili serbest ticaret anlaĹ&#x;mas â€? imzalamaya giriĹ&#x;ti. Bunun Ăźzerine VenezĂźella Uruguay’a ekonomik iĹ&#x;birliÄ&#x;i Ăśnerdi ve petrol rafinerisi kurmas için bu Ăźlkeye 500 milyon dolarl k yat r m yapmay taahhĂźt etti. BĂśylece Urugay’ n ucuz ham petrol ihrac Ăźzerinden fahiĹ&#x; fiyatlara iĹ&#x;lenmiĹ&#x; petrol sat n almas sorunu gerilemiĹ&#x; oldu. Emperyalist kapitalist sistem zincirinin vahĹ&#x;i rekabet ve sĂśmĂźrĂź aÄ&#x; dĂźĹ&#x;ĂźnĂźldĂźÄ&#x;Ăźnde, bunlar emekçi halklara tutunacak bir dal vermiĹ&#x; oluyor. Fakat bu dal ayakta tutan aÄ&#x;ac n kĂśklerine sahip olunmad Ä&#x; koĹ&#x;ulda gerçek kurtuluĹ&#x; mĂźmkĂźn olmuyor. Bolivya’da çal Ĺ&#x;t klar madenlerden bireysel kazanç elde eden Kooparitastalar n maden iĹ&#x;çilerine sald r p katletmesi bunun en aç k ĂśrneÄ&#x;i.

G da s k nt s BirleĹ&#x;miĹ&#x; Milletler G da ve Tar m Ă–rgĂźtĂź (FAO) taraf ndan yay mlanan rapora gĂśre dĂźnyada 40 Ăźlkede g da s k nt s yaĹ&#x;an yor. Raporda dĂźnyan n baz bĂślgelerinde bu y l tah l Ăźretiminin azalacaÄ&#x; , kĂźresel g da Ăźretiminin geçen y la gĂśre yĂźzde 1.6 azalmas n n beklendiÄ&#x;i ifade ediliyor. Ä°klim gibi nedenlere dayand r larak yap lan bu tespitler, egemenlik kavgas n n yol açt Ä&#x; savaĹ&#x;lar n, kullan lan kimyasal silahlar n bunu nas l beslediÄ&#x;ine deÄ&#x;inilmiyor. Yine raporda g da s k nt s n en fazla yaĹ&#x;ayan bĂślgenin Afrika olduÄ&#x;u belirtiliyor. Fakat Afrika’n n nas l yoksulluÄ&#x;a mahkum edildiÄ&#x;ine dair hiçbir veri sunulmuyor.

Ăœ

bir zemin ortaya ç k yor. Ä°Ĺ&#x;te, ABD emperyalizminin bir zamanlar her tĂźrlĂź kirli yĂśntemi devreye sokarak, kontrgerilla faaliyetleri, kitle katliamlar , gĂźdĂźmlĂź askeri faĹ&#x;ist darbeler gerçekleĹ&#x;tirdiÄ&#x;i, bir çÜplĂźk gibi arka bahçesi olarak kulland Ä&#x; Latin Amerika’dan yĂźkselen Anti-Amerikanc hareket. Bu tarihsel Ăśfke birikiminin gĂźcĂźyle KĂźba, VenezĂźella, Bolivya baĹ&#x;ta olmak Ăźzere bĂślge halklar n n ABD egemenliÄ&#x;ine kafa tutmas . Ä°Ĺ&#x;te, LĂźbnan’da, Filistin’de, Irak’ta, Afganistan’da iĹ&#x;gale karĹ&#x; halklar n direniĹ&#x;inin her geçen gĂźn bĂźyĂźmesi.

ginsiz terĂśr uygulamas ise cabas . Bunun d Ĺ&#x; nda at lan ad mlar bir “alternatifâ€?e, emekçiler aç s ndan sar l nan bir “umutâ€?a dĂśnĂźĹ&#x;Ăźyor. EÄ&#x;itim, saÄ&#x;l k alanlar nda kurulan dayan Ĺ&#x;ma aÄ&#x;lar nda olduÄ&#x;u gibi, toplumsal ihtiyaçlar temelinde ileriye doÄ&#x;ru at lan en kßçßk ad m, yoksulluÄ&#x;un k skac nda yaĹ&#x;ayan emekçiler için bir “seçenekâ€? oluyor. KĂźba-VenezĂźella “okumayazmaâ€? plan kapsam nda 10 bin Bolivyal gence eÄ&#x;itim ihtiyaçlar için burs veriyor. Afrika kĂśkenli yoksul ABD’lilerin KĂźba’da eÄ&#x;itimi için burs Ăśdeniyor. KĂźba’da Ăźcretsiz gĂśz teda-

Dßnyan›n sokaklar›

DĂźnya hapishanesinde, tek tek Ăźlke gardiyanlar n n-devletlerinin gĂśzetleme yoluyla elinde toplad Ä&#x; bilgilerin paylaĹ&#x; m , egemenlik ve ç kar iliĹ&#x;kilerinde kavga konusu... Bir sistem dĂźĹ&#x;ĂźnĂźn ki, “gĂźvenlik paranoyas â€? yaĹ&#x;as n. Bu Ăśyle bir paranoya ki hareket halinde olan her Ĺ&#x;eyi kontrol alt nda tutma ihtiyac duysun. Binbir çeĹ&#x;it gĂśzetleme metodu ve arac geliĹ&#x;tirsin. GĂślgesinden korkar hale gelsin. Asl nda bugĂźn Ăśyle bir dĂźnya sisteminde yaĹ&#x; yoruz.

oturumlar nda devletin yetkilileri “sokaÄ&#x; n bask s ndanâ€? bahsetmesi hayli ilginç.

DĂźnya koca bir hapishaneye çevrilmiĹ&#x; durumda. T pk ‘panaptikon’ sisteminde olduÄ&#x;u gibi: “Bina dairesel olacak. Çember boyunca, tutuklular n odalar bulunacak. Odalar, tutuklular n, birbirleriyle iletiĹ&#x;im kuramayacaklar gibi yal t lacak. Gardiyan odas tam merkezde. HĂźcreler gece-gĂźndĂźz ayd nlat lacak ki gardiyan, asgari çaba gĂśstererek bĂźtĂźn bir kat gĂśzleyebilsin. Gardiyan odas n n pencereleri, içeriyi gĂśstermeyecek Ĺ&#x;ekilde yap lmal . Tutuklu, kurallar çiÄ&#x;nemek suçlamas yla birkaç kez cezaland r ld ktan sonra, her an gĂśzetlendiÄ&#x;ini var saymay ĂśÄ&#x;renecektir. Odas ndan her bir hĂźcreye, ince teneke borular uzanacak. Zorunlu çal Ĺ&#x;maya tabi tutulan tutuklular, bu s rada denetim merkezinden gerekli talimatlar alabilecekler.â€? Bu cezaevi modeli 17. yĂźzy l n sonlar nda Jeremy Bentham

Temmuz-AÄ&#x;ustos s cakl Ä&#x; ...

Sokaklar‌ sokaklar‌ Meksika ve Ĺžili’deki ĂśÄ&#x;retmenlerin hak talebi kapal kap lar ard ndan s yr larak bĂźtĂźn gĂśvdesiyle sokaklar inleten eÄ&#x;itim emekçileri, gßçlerinden ald klar cesaretle yĂźrĂźdĂźler iktidar n Ăźzerine. Yine emperyalist iĹ&#x;gal ordular n n peĹ&#x;peĹ&#x;e ald klar darbelerle, BaÄ&#x;dat’ n arka sokaklar nda ortalama gĂźnde 30-40 ceset toplanmakta. Art k ABD askerlerinin BaÄ&#x;dat sokaklar nda gĂśÄ&#x;sĂźnĂź gere gere dolaĹ&#x;amad klar bilinen bir gerçek. GĂźney LĂźbnan’a sald -

ran siyonistler ßç hafta sĂźren Hizbullah’ n karĹ&#x; koyuĹ&#x;uyla geldikleri gibi ayn yoldan geri dĂśndĂźler. Beyrut sokaklar na doluĹ&#x;an yĂźzbinlerce siyonizm karĹ&#x; t , ABD ve Ä°srail’i protesto eden sloganlarla kinlerini hayk rd . DeÄ&#x;iĹ&#x;en dĂźnyada bir “eylĂźl hastal Ä&#x; â€? olan faĹ&#x;ist askeri darbe, Tayland’ta gerçeklestirildi. DĂźnya kamuoyuna aç klanan, “darbenin kans z olduÄ&#x;uâ€? idi. Acaba Ăśyle mi oldu, nedense (!) pek fazla bilgi geçmedi ajanslar. Darbe karĹ&#x; t muhalefet ise sessizliÄ&#x;i tercih etti.

Sokaklardan alanlara akt kça‌ Ä°srail-LĂźbnan savaĹ&#x; gĂźnlerinde savaĹ&#x; karĹ&#x; tlar platformu

Ĺžimdilerde saklanan verilerin

Ĺ&#x;ivlerinin kendilerine de aktar lmas n istiyor. Bu da yetmiyor. AB Ăźlkelerinin havayollar Ĺ&#x;irketleri, Amerika’ya uçan bĂźtĂźn yolcular n adreslerini, isimlerini, Ăśdeme Ĺ&#x;ekillerini ve telefon numaralar n 11 EylĂźl’den bu yana ABD’ye veriyor. AB buna bir ara taĹ&#x; koymaya çal Ĺ&#x;sa da yeiden bilgileri paylaĹ&#x;may kabul etti. DĂźnya hapishanesinde, tek tek Ăźlke gardiyanlar n n-devletlerinin gĂśzetleme yoluyla elinde toplad Ä&#x; bilgilerin paylaĹ&#x; m , egemenlik ve ç kar iliĹ&#x;kilerinde bir kavga konusu ol-

paylaĹ&#x; m konusunda, ABD ile AB aras nda bir kavga var. Her alanda olduÄ&#x;u gibi burada da olan azami egemenlik kavgas d r. ABD baĹ&#x;tan beri, AB Ăźlkelerinin elinde bulunan bilgi ar-

maya devam edecek. Ç karlar ĂśrtĂźĹ&#x;tĂźÄ&#x;Ăź noktada o bilgileri deÄ&#x;erlendirip insanlar n boÄ&#x;az na birlikte çÜkecekler. Ç karlar çat Ĺ&#x;t Ä&#x; noktada bilgileri bir birlerine karĹ&#x; kullanacaklar.

Azami egemenlik

DĂźnya koca bir hapishane

Ahmet Vural

Uzun ve s k c yaz geride b rak p sonbahara ad m att k. Bahar n eylem dalgas yla geri pĂźskĂźrtĂźlen sald r lar iktidarlar, tekrar elden geçirip gĂźndeme getirecekler. Biriken toplu sĂśzleĹ&#x;meler, gÜçmen yasalar , henĂźz sonuçlanmam Ĺ&#x; ĂśÄ&#x;renci ilk iĹ&#x;e giriĹ&#x; kartlar , vs‌ Sonbahar hareketli geçeceÄ&#x;e benzemekte. Zira bĂźtĂźn yaz boyunca dĂźnyan n sokaklar hareketlendi. GĂźzel geliĹ&#x;melerle can s k c olaylar iç içe geçerek geliĹ&#x;ti. F Fransa’da ĂśÄ&#x;renciler CPE Yasas ’na karĹ&#x; baĹ&#x;latt klar direniĹ&#x;-boykot ve iĹ&#x;gallerden sonra milyonu bulan kitlenin sokaklara inmesiyle iktidar geri ad m atmak zorunda kald . Eylemlerden hayli sonra TV

taraf ndan geliĹ&#x;tirildi. BugĂźn aç k alanda, yaĹ&#x;am n her karesinde gĂśzetlemeyi esas alan ‘panaptikon’ anlay Ĺ&#x; , her yĂśnĂźyle boĹ&#x;luksuz yerleĹ&#x;tirilmeye çal Ĺ&#x; l yor. KuĹ&#x;kusuz bu sadece insanlar n can n yakmaya, cezaland rmaya dĂśnĂźk bir anlay Ĺ&#x;la yap lm yor. Her Ĺ&#x;eyin denetim alt nda olduÄ&#x;u, izlendiÄ&#x;i insanlar n duygu ve bilincine yerleĹ&#x;tirilerek, emperyalist-kapitalizmin verili tĂźm politikalar na boyun eÄ&#x;ilmesi isteniyor.

ortal kta gĂśzĂźkmedi. Ă–zellikle de BM’e asker verilmesi dĂśneminde Avrupa sessiz kal rken, OrtadoÄ&#x;u’yu yak nda ilgilendiren TĂźrkiye’de devrimciler baĹ&#x;kent sokaklar n s nd rd . Paris’in Cachan bĂślgesinde de Afrika kĂśkenli gÜçmenleri bulundurduklar yerlerden zorla tahliye eden polisin Ĺ&#x;iddetini protesto eden 20 bini aĹ&#x;k n kitle, son haftalarda yine sokaklardayd . Temmuz-AÄ&#x;ustos s cakl Ä&#x; na raÄ&#x;men hak ve ĂśzgĂźrlĂźklerin teminat n sokaklar n gĂźcĂźnde gĂśren kitleler, frans zca konuĹ&#x;maya devam edecek. Ăœç ayl k kßçßk çapl muharebeler sokaklardan mĂźcadele alanlar na ak p gittikçe, gasp edilen haklar tekrar elde edilir. A. Vural

NĂźkleer deneme Bir birlerinden farklar yok Emperyalist egemenlik kavgas nda, bir gßç simgesi ve gĂśsterisine dĂśnĂźĹ&#x;en nĂźkleer silah bulundurma ve deneme yar Ĺ&#x; konusunda diÄ&#x;erlerinin de Amerika’dan aĹ&#x;aÄ&#x; kal r yan yok. Kamuyoyunda yeralan rakamlara gĂśre: 10 binden fazla nĂźkleer silaha sahip olan ABD bugĂźne kadar 1032 deneme yapm Ĺ&#x;. 16 bin nĂźkleer silaha sahip olan Rusya 715 deneme yapm Ĺ&#x;. 350 nĂźkleer silaha sahip olan Fransa 250 deneme yapm Ĺ&#x;. 1952-1992 aras elinde 834 nĂźkleer silah olan Ä°ngiltere 44 deneme yapm Ĺ&#x;. 1992 sonras rakamlar bilinmiyor. 400 nĂźkleer silaha sahip olan Çin 45 deneme yapm Ĺ&#x;. 400 nĂźkleer silah olduÄ&#x;u sĂśylenen Ä°srail’in denemeleri resmi olarak aç klanm Ĺ&#x; deÄ&#x;il. 75-100 aras nĂźkleer silaha

sahip olduÄ&#x;u sĂśylenen Hindistan 2 deneme yapm Ĺ&#x;. Pakistan’ n elinde 50-110 aras nĂźkleer silah Ăźretecek zenginleĹ&#x;tirilmiĹ&#x; uranyum olduÄ&#x;u var say l yor. 9 nĂźkleer silah ĂźrettiÄ&#x;i sĂśylenen Kuzey Kore 1 deneme yapm Ĺ&#x; oldu. NĂźkleer deneme programlar n geliĹ&#x;tirip uygulayanlar, Ăźzerinde hakimiyet kavgas verdikleri Ăźlke ve bĂślgeleri “nĂźkleer tehditâ€? bahanesiyle dize getirmeye çal Ĺ&#x; yor. â€œĹžer ekseniâ€? listesinde yer alanlar ise nĂźkleer silaha sahip olsun ya da olmas n, bĂślgeler Ăźzerinde hakimiyet kurman n ve bir birlerinin egemenlik alanlar n geriletmenin arac olarak kullan lmak istenecekler. OrtadoÄ&#x;u’da yaĹ&#x;ananlar bunun ç plak Ăśrneklerindendir. Sonuç olarak nĂźkleer silah ve denemeleri, insan ve tĂźm canl lar için onulmaz y k mlar getirmektedir. BĂźtĂźnĂźyle ortadan kald r l p yasaklanmal d r.


Yaanacak

E

Sendikal Forum

R za DoÄ&#x;an

Tatil yapmak lĂźks mĂź? Bir tatil dĂśnemi daha geride kal rken, ĂśÄ&#x;renciler yeniden okula, y ll k izinlerini kullanan emekçiler de yeniden iĹ&#x;lerinin baĹ&#x; na geçtiler. Ă–zellikle bĂźtĂźn bir y l boyunca çal Ĺ&#x; p bir kaç haftal Ä&#x; na tatile gidenlerin hemen hepsinin ortak cevab , “çok çabuk geçtiâ€?dir. AB Ăźlkelerinde y ll k Ăźcretli izin, resmi tatil gĂźnlerinin haricinde 20 gĂźnle 26 gĂźn aras nda deÄ&#x;iĹ&#x;iyor. Ă–rneÄ&#x;in; Almanya ve Ä°ngiltere’de y ll k Ăźcretli izin 20 iĹ&#x; gĂźnĂźyken, Fransa, Avusturya, Yunanistan, Ä°sveç ve Danimarka da 26 gĂźn. AB aday TĂźrkiye’de ise 14 iĹ&#x; gĂźnĂź ile baĹ&#x;l yor, çal Ĺ&#x;anlar n k dem durumuna gĂśre deÄ&#x;iĹ&#x;iyor.

M

E

K

D

Ăœ

N

Ve gÜçmenler‌ Avrupa’da yaĹ&#x;ayan TĂźrkiyeliler de dahil tĂźm gÜçmenlerin y ll k tatili, diÄ&#x;erlerinden Ăśnemli farkl l klar içeriyor. GÜçmenlerin ezici çoÄ&#x;unluÄ&#x;u farkl tatil yerlerine gidip dinlenmek yerine, her y l Ăźlkesine gidip yak nlar yla birlikte Ăśzlem gidermeyi yeÄ&#x;liyor. Daha izine aylar varken valizler haz rlan yor, yol haritas ç kar l yor. Tatil sezonunda uçak biletlerinin iki-ßç misli artmas , TĂźrkiye’de Ăśzel otomobile ihtiyaç duyulmas nedeniyle bĂźyĂźk çoÄ&#x;unluk kendi araçlar yla izine gidiyor. Zaten çoÄ&#x;u gide gele yolu ezbere biliyor. Bilmeyenler de bilenlerin peĹ&#x;ine tak l yor. GĂźnlerce sĂźren yolculuk, gĂźmrĂźklerde beklemeler, Ăśzellikle TĂźrkiyeli gÜçmenler için bir tatil iĹ&#x;kencesi. Onca Avrupa Ăźlkesini transit geçip, kendi Ăźlkesinin s n r nda onlarca saat bekletilmenin mant Ä&#x; nas l izah edilebilir?.. GÜçmen iĹ&#x;çilere “dĂśvizâ€? gĂśzĂźyle bakan devlet yetkilileri, onlarca y ld r bu soruna bile bir çÜzĂźm getirmemiĹ&#x;lerdir.

Tatil yapmak hakt r! Tatil yapmak bir lĂźks deÄ&#x;il bir hakt r. Bir y l boyunca sĂźren yorucu çal Ĺ&#x;madan, monoton ve stresli yaĹ&#x;amdan uzaklaĹ&#x;mak, ailesi ile birlikte dinlenmek, ya da yaĹ&#x;am boyunca gezip gĂśrmeyi hayal ettiÄ&#x;i yerleri gezip gĂśrmek, tĂźm emekçilerin en doÄ&#x;al hakk d r. Ne var ki ortalama bir tatil için kiĹ&#x;i baĹ&#x; na bin 500 euronun gerektiÄ&#x;i koĹ&#x;ullarda bir emekçi ailesi bu sosyal haktan ne kadar yararlanabiliyor?! KoĹ&#x;ullar bugĂźn sosyal kazan mlar n elde edilmesinin Ăśnemi kadar, onlar koruman n ve azami Ăślçßde yararlanman n da en az o kadar Ăśnemli olduÄ&#x;unu gĂśsteriyor. TĂźm çal Ĺ&#x;anlar n eĹ&#x; ve çocuklar n n bu haktan eĹ&#x;it bir biçimde yararlanmas için tatil suresinin uzat lmas , en ucuz ve en iyi biçimde hizmet verecek dinlenme ve tatil merkezlerinin kurulmas Ăśnemlidir. Turizm sektĂśrĂźndeki ĂśzelleĹ&#x;tirmeler, tatil yapma maliyetini son y llarda iki-ßç misli art rm Ĺ&#x;t r. Tatil yapma imkanlar n n yan s ra, emekçilerin, eĹ&#x; ve çocuklar n n boĹ&#x; zamanlar n en iyi bir Ĺ&#x;ekilde deÄ&#x;erlendirecek, yeterli miktarda sosyal-kĂźltĂźrel merkezlerin, spor alanlar n n hizmete sokulmas da bir o kadar Ăśnemlidir. Ne var ki tĂźm bunlar n yerine getirilmesi, her Ĺ&#x;eyden Ăśnce egemen s n flar n neoliberal politikalar n n ĂśnĂź al narak demokratik, emekten yana politikalar n yaĹ&#x;ama geçirilmesiyle mĂźmkĂźn olabilir.

Otomotov sanayisin yaĹ&#x;anan geliĹ&#x;meler Ăźzerine, Ä°G Metal Ăźyesi ve ayn zamanda Ford Ä°Ĺ&#x;yeri-Ä°Ĺ&#x;çi temsilcisi Ali Çiçek’le yapt Ä&#x; m z rĂśportaj yay nl yoruz. Otomotiv sanayii hakk nda neler sĂśyleyebilirsiniz? Ali Çiçek: Otomotiv sanayisini toplumdan farkl gĂśremeyiz. Otomotiv iĹ&#x;çileri uzun y llard r sendikal ĂśrgĂźtlenmenin yoÄ&#x;un ve aktiv olmas ndan ĂśtĂźrĂź toplu sĂśzleĹ&#x;melerden ve hatta iç anlaĹ&#x;malardan bir tak m haklar alm Ĺ&#x;lard .

men birine ortalama, diÄ&#x;erine ise 200-500 euro dĂźĹ&#x;Ăźk Ăźcret Ăśdeniyor. 2- Araba sanayisi son 3-4 senedir kendisi baÄ&#x; ms z ama yĂźzde 100 kendi Ĺ&#x;irketi olan taĹ&#x;eron firmalar kuruyor. Firmalardan emekliye ayr lan, paral ç k Ĺ&#x; alan iĹ&#x;çilerin yerine, bu ta-

Son dĂśnemdeki geliĹ&#x;melerde, Ăśzellikle aĹ&#x; r derecede iĹ&#x;sizlik, doÄ&#x;u Ăźlkelerinin daha ucuz araba Ăźretmesinin etkisi var. Bizden daha ucuz bir Ĺ&#x;ekilde Ăźretim yapmam z istiyorlar. Araba sanayisi, buna karĹ&#x; l k baĹ&#x;ta iĹ&#x;çi temsilciliÄ&#x;i olmak Ăźzere var olan haklar korumaktan ziyade taviz veriliyor. Bu tavizler iĹ&#x;letmeye nas l yans yor? A. Çiçek: Bu tavizler iĹ&#x;letmeye Ĺ&#x;u Ĺ&#x;ekilde yans yor. 1- Meslek okulunu o iĹ&#x;letmede bitirmiĹ&#x; yeni çal Ĺ&#x;maya baĹ&#x;lam Ĺ&#x; arkadaĹ&#x;lar ve ç rakl k okulunu bitirmiĹ&#x; olanlar, var olan anlaĹ&#x;malardan hiçbir Ĺ&#x;ey talep edemiyorlar. BugĂźnkĂź “tarifvetrakâ€? dedikleri toplu sĂśzleĹ&#x;meden fazlas n alam yor. BĂśylelikle ayn iĹ&#x;letme içerisinde iki farkl s n f doÄ&#x;uyor. Ayn iĹ&#x;i yapan, ayn iĹ&#x;letmenin eleman olmas na raÄ&#x;-

Ĺ&#x;eron firmalardan daha dĂźĹ&#x;Ăźk Ăźcret vererek iĹ&#x;çi al yorlar. Ĺžu anda araba sanayisinde yaĹ&#x;ananlar, 1980’li y llarda kĂśmĂźr ocaklar nda, çelik sanayisinde yaĹ&#x;an lan durumla ayn . Bir yandan aĹ&#x; r derecede iĹ&#x;çi azalt l yor. Bu azaltma karĹ&#x; l Ä&#x; nda eĹ&#x; Ăźcretli iĹ&#x;çi al nm yor. DĂźĹ&#x;Ăźk Ăźcretlerle ayn iĹ&#x;i yapt r yor. Volkswagen’de yap lan sĂśzleĹ&#x;mede sendikan n tutumu sizce ne olmal yd ? A. Çiçek: DoÄ&#x;u Bloku, Çin ve Uzak DoÄ&#x;u Ăźlkelerindeki yat r mlar sĂźrekli bize gerekçe olarak gĂśsterilerek, daha dĂźĹ&#x;Ăźk Ăźcret karĹ&#x; l Ä&#x; nda iĹ&#x;yerinin korunmas gerektiÄ&#x;ini empoze etmeye çal Ĺ&#x; yorlar. Ĺžimdi bu konuda sendikalar içerisinde de farkl yaklaĹ&#x; mlar var. Biz ne yaparsak yapal m iki Ĺ&#x;eyi Ăśnleyemeyiz, bunun bilincinde olmak laz m:

Alman Demiryollar (DB) yar Ăśzel yar devlete aitti. Ĺžimdi devlete ait olan k sm n bir bĂślĂźmĂźnĂź de borsada sat Ĺ&#x;a ç kart yor. BĂśylece sadece mĂźlk say lan ve masrafl olan k sm , yani ray hatlar devletin elinde kalacak. DiÄ&#x;er gelir getiren alanlar bir daha ĂśzelleĹ&#x;tirilecek. Yani DB’n parça parça yap p sat yorlar. DB ile demiryollar nda ĂśrgĂźtlĂź olan Transnet ve GDBA aras nda yap lan ilk gĂśrĂźĹ&#x;meden sonuç ç kmay nca, 2 bin 200 demiryolu çal Ĺ&#x;an uyar grevine baĹ&#x;lad . Almanya’n n merkez Ĺ&#x;ehirle-

rinden Dortmund, SaarbrĂźcken, KĂśln, Pederborn, DĂźsseldorf, Duisburg, Berlin, MĂźnih ve Frankfurt’ta iĹ&#x;çiler iĹ&#x; b rakma ve iĹ&#x; yavaĹ&#x;latma eylemleri yaparak Almanya’n n ulaĹ&#x; m n alt Ăźst ettiler. DB ile 130 bin iĹ&#x;çisi aras nda 10 y ll k gĂźvenceli çal Ĺ&#x;ma sĂśzleĹ&#x;mesi var. Bu ĂśzelleĹ&#x;tirme sald r s ile 10 y ll k sĂśzleĹ&#x;me ortadan kalkacak ve iĹ&#x;ten ç kartmalar olacak. Transnet BaĹ&#x;kan , “2010 y l na kadar 130 bin iĹ&#x;çinin iĹ&#x; gĂźvencesini saÄ&#x;lamak için olumlu cevap al ncaya kadar yer yer uyar grevlerine devam edeceÄ&#x;izâ€? dedi.

S

5 DĂźnya

I

a- Teknolojinin geliĹ&#x;imiyle iĹ&#x;yerleri yok oluyor. Ne yaz k ki ĂźzĂźcĂź olan, teknolojinin geliĹ&#x;mesi insan ç kar na deÄ&#x;il tam tersi zarar na kullan l yor. b- Global dĂźĹ&#x;ĂźnĂźlen dĂźnyada ne yaparsak yapal m bir iĹ&#x;letmenin, baĹ&#x;ka bir Ăźlkede daha ucuz Ăźretim Ĺ&#x;ans varsa biz burada ne kadar taviz verirsek verelim bu Ĺ&#x;irketler oraya gidecektir. Bana gĂśre bunu engelleyemeyiz. Ama sendikalar n bu konudaki tutumu benim aç mdan daha farkl olmal . Biz yĂźzy llard r verilen mĂźcadelenin sonucu kazan lan haklar n geri verilmesi noktas nda birileri“Var olan haklar n korunmas gerekirâ€? derken, bir diÄ&#x;er grup ise “Sonuçta insan bundan etkileniyor, bu tehdit karĹ&#x; s nda iĹ&#x;inden olabilirsin. Fabrika taĹ&#x; nd Ä&#x; nda ne olacak? Burada çal Ĺ&#x;anlar iĹ&#x;siz kalacak ve sendikac olarak bundan sen sorumlusunâ€? diyor. Bu insanlar dĂźĹ&#x;ĂźndĂźÄ&#x;Ăźnde, siyasi dĂźĹ&#x;Ăźncenden baÄ&#x; ms z, sendikal çizginden baÄ&#x; ms z olarak istemediÄ&#x;in bir tutum al yorsun ve taviz veriyorsun. Sonuçta bu tavizden kazanan iĹ&#x;veren olacak. GittiÄ&#x;inde de, kald Ä&#x; nda da kazanan iĹ&#x;veren oluyor. Ford ĂśnĂźmĂźzdeki dĂśnemde 14 fabrikay kapat p 30 bin iĹ&#x;çi ç kartmay planl yor? A. Çiçek: Bu sadece Ford ile ilgili deÄ&#x;il, Amerika’daki araba sanayisinin plan . General Motors, Ford Crayisler Ăśzellikle Amerikan mĂźlkiyeti ve sermayesi olan araba sanayisinde Ĺ&#x;u ana kadar bu konuyla ilgili bir çal Ĺ&#x;ma yapmam Ĺ&#x;t r. Neden yap lmam Ĺ&#x;t r? AĹ&#x; r derecede yĂźksek piyesli araba Ăźretti. AĹ&#x; r derecede benzin kullanan arabalar Ăźretti. Yani 18-20-25 litre, petrol fiyatlar n n yĂźkselmesiyle birlikte benzin fiyatlar yĂźkseldi. 15

litre yakan bir araba ile 18 litre yakan araba ayn deÄ&#x;il. Petrol fiyatlar yĂźkseldikçe Amerika’da halk ister istemez daha ekonomik araba alma ihtiyac hissediyor. Amerika’n n da alternatif arabas yok. Dizel motorlar da yok. Bu anlamda Japon arabalar Ăśzellikle Toyota, bir avantaj haline geliyor. Toplu sĂśzleĹ&#x;meler hakk nda neler sĂśyleyeceksiniz? A. Çiçek: GeçmiĹ&#x;teki sendikal mĂźcadele ve kazan mlarla k yaslarsak, son dĂśnemlerde ciddi geri ad mlar at ld . Yanl zca bunu sendikal mĂźcadele ile aç klaman n yeterli olmayacaÄ&#x; kan s nday m. Yani toplumsal çerçeve içerisinde ele almak laz m. Alman Sendikalar BirliÄ&#x;i (DGB) 21 Ekim tarihinde Almanya çap nda (Dortmund, Stuttgart vb. merkezlerde) yĂźrĂźyĂźĹ&#x; ĂśrgĂźtlĂźyor. Bu yĂźrĂźyĂźĹ&#x; Almanya Parlementosu’ndan ç kart lan saÄ&#x;l k, emeklilik, vergi reformlar ve Hartz IV yasalar na karĹ&#x; organize ediliyor. Biz sendika olarak bu yĂźrĂźyĂźĹ&#x;e herkesin kat lmas n ve duyarl l k gĂśstermelerini isteriz. Son olarak eklemek istediÄ&#x;iniz bir Ĺ&#x;eyler var m ? A. Çiçek: Ĺžunu sĂśyleyebilirim, gerçekten otomotiv sanayi zor bir dĂśnem yaĹ&#x;amakta ve ciddi sorunlarla karĹ&#x; karĹ&#x; ya. GeçmiĹ&#x;teki refah dĂśnemi bitmiĹ&#x;tir. Bu kesin, bu noktada yap lacak tek Ĺ&#x;ey, alternatif ciddi bir sendikal kurum temelinde ĂśrgĂźtlenmektir. Araba sanayisi için Ăźretim yapan yan sektĂśrlerin ĂśrgĂźtlĂźlĂźkleri dĂźĹ&#x;ĂźktĂźr. Bu ĂśrgĂźtlĂźlĂźÄ&#x;e aÄ&#x; rl k vermeli. Sendikalar insanlar ifade edemeyecek bir duruma gelirse, s n f hareketi sendikalardan baÄ&#x; ms z, farkl bir sendikal ĂśrgĂźtlenme ya da bir iĹ&#x;çi temsilciliÄ&#x;i, yeni ve farkl bir kurum biçiminde yeniden boy verebilir.

BangladeĹ&#x;’te iĹ&#x;çi ve halk isyanlar Grevler, tekstil-konfeksiyon d››nda, nehir ta›-

kent Dakka’n n 350 km. kuzeyindeki Fulbari bÜlgesinde ma-

kez polis ve ordu birlikleriyle çat Ĺ&#x;t lar.

bĂślgedeki yerliler ve kĂśylĂźler ayakland .

pur’daki binas na yĂźrĂźmesi Ăźzerine ç kan çat Ĺ&#x;malarda 5

mac›l›¤›, eker ve jĂźt fabrikalar›na, e¤itim sek- dencilik için 100 bin kiĹ&#x;iyi zorla Onbinlerce yerli ve kĂśylĂźnĂźn yerinden etme projesine karĹ&#x; , Asya Enerji Ĺ&#x;irketinin DinyatĂśrĂźne de yay›ld›... BangladeĹ&#x;, May s-Haziran aylar ndaki onbinlerce tekstilkonfeksiyon iĹ&#x;çisinin isyan dalgas n n ard ndan yat Ĺ&#x;mad . Dakka’da ordu ve polisin 1 iĹ&#x;çiyi ĂśldĂźrmesi, yĂźzlercesini kurĹ&#x;unla yaralamas ve tutuklamas na karĹ&#x; n, militan iĹ&#x;çi direniĹ&#x;leri, AÄ&#x;ustos ay ndan itibaren yeniden yĂźkseliĹ&#x;e geçti. Grevler, tekstil-konfeksiyon d Ĺ&#x; nda, nehir taĹ&#x; mac l Ä&#x; , Ĺ&#x;eker ve jĂźt fabrikalar na, eÄ&#x;itim sektĂśrĂźne de yay ld . Binlerce iĹ&#x;çi, EylĂźl ay boyunca, â€œĂźcret art Ĺ&#x; â€? ve “insanl k d Ĺ&#x; muameleye sonâ€? taleplerini yĂźkselttiÄ&#x;i eylemler yapt . Bir çok kere anayollar trafiÄ&#x;e kapatan gĂśsteriler yapt lar, bĂślge d Ĺ&#x; na yĂźrĂźyĂźĹ&#x;ler dĂźzenlediler, bu eylemlere polis-ordu

birlikleri sald rd . BangladeĹ&#x; burjuvazisi, sertleĹ&#x;en ve yayg nlaĹ&#x;an iĹ&#x;çi hareketi karĹ&#x; s nda “İĹ&#x;çilere sendikal haklar n tan nmas na karĹ&#x; deÄ&#x;iliz, ama May s-Haziran olaylar ndan 140 milyon dolar zarar ettik. Sendikal haklar birden deÄ&#x;il ad m ad m geliĹ&#x;tirmeliyizâ€? tĂźrĂźnden laflar gevelemeye baĹ&#x;lad . DiÄ&#x;er yandan da tĂźm iĹ&#x;çi bĂślgelerinde â€œĂśzel sanayi polisiâ€? kurma karar n y ld r m h z yla ç kard lar.

BangladeĹ&#x; iĹ&#x;çi direniĹ&#x;leriyle sars l rken, bir isyan da yerlilerden ve kĂśylĂźlerden geldi. Ä°Ĺ&#x;birlikçi devlet ile Ä°ngiltere merkezli Asya Enerji tekelinin, baĹ&#x;-

Ok-yay, m zrak ve sopalarla silahlanan yerli halk ve kĂśylĂźler, maden projesiyle topraklar n n al nmas na karĹ&#x; , say s z

eylemci, polis taraf ndan ĂśldĂźrĂźldĂź. Katliam, emperyalist tekele karĹ&#x; Ăźlke çap nda infialin bĂźyĂźmesine yol açt .

GĂźney Kore’de mĂźcadele sertleĹ&#x;iyor sendika Ăźyeleri ve ube bakanlar› gĂśzalt›na al›nd›, 81 sendika ubesi kapat›ld›... GĂźney Kore’de devletin, Kamu Çal Ĺ&#x;anlar Sendikas ’na (KGEU) sald r s n n yank lar sĂźrĂźyor. 22 EylĂźl’de binlerce polis ve Ăśzel harekat timi, KGEU’nun Ĺ&#x;ubelerinin camlar n ve kap lar n balyozlarla k rarak girmiĹ&#x;, Ĺ&#x;ubelerde bulunan yĂźzlerce sendikac ve kamu emekçisini dĂśverek gĂśzalt na alm Ĺ&#x;, 81 sendika Ĺ&#x;ubesi kapat lm Ĺ&#x;t . Devlet, y llard r toplu sĂśzleĹ&#x;me ve grev hakk için mĂźcadele eden KGEU’yu “yasad Ĺ&#x; â€? ilan etti, meĹ&#x;ru ve fiili mĂźcadele temelinde kurulan sendikay bask alt nda tutmaya çal Ĺ&#x; yor. Ä°nĹ&#x;aat Ä°Ĺ&#x;çileri Sendikalar Federasyonu (KFCITU) ise, Ul-

san, Pohang ve Dagau’daki militan kitle grevleriyle Ăśne ç k yor. Devlet her bir greve, bin-

lerce Üzel tim polisi ile sald rd , 100’ßn ßzerinde yerel sendika

EÄ&#x;itimciler eylemde! Yunanistan da ĂśÄ&#x;retim gĂśrevlileri maaĹ&#x;lar n n yĂźkseltilmesi talebiyle greve ç kt . Grev 2 Ekim gĂźnĂź Yunanistan EÄ&#x;itim Bakanl Ä&#x; ĂśnĂźndeki protestoyla baĹ&#x;lad . Ard ndan eylem, Ĺ&#x;ehrin diÄ&#x;er k s mlar na yay ld . 5 Ekim gĂźnĂź ise Yunanistan’da dĂźnya eÄ&#x;itim gĂźnĂź çerçevesinde yap lan kutlamalara ĂśÄ&#x;retmenlerin eylemleri damgas n vurdu. EÄ&#x;itim sendikalar n n yapt Ä&#x; aç klamaya gĂśre, taleplerinin kabul edilmemesi halinde bu grev ve eylemlerin sĂźresiz devam edecek.

4 bin grevciye gĂśzalt Hindistan’da HĂźkĂźmet, tar m topraklar n fabrika kurmas için Ăśzel bir otomobil Ĺ&#x;irketine vereceÄ&#x;ini aç klay nca, muhalefet partisinin çaÄ&#x;r s yla iĹ&#x;çiler 12 saatlik grev yapt . Hindistan’n n Bengal eyaletinde yap lan greve polis sald rd ve 4 bin kiĹ&#x;iyi gĂśzalt na ald .

Goodyear’de grev DĂźnyan n en bĂźyĂźk araba lastiÄ&#x;i Ăźreticilerinden Goodyear’ n Amerika ve Kanada’daki 16 fabrikas nda yap lacak yeni iĹ&#x; sĂśzleĹ&#x;mesinde iĹ&#x;letme yetkilileri, iĹ&#x;çilerle anlaĹ&#x;amad Ä&#x; takdirde fabrikay kapatma tehdidinde bulundu. Yeni iĹ&#x; sĂśzleĹ&#x;mesi Ăźzerinde anlaĹ&#x;amayan sendikan n çaÄ&#x;r s yla 15 bin iĹ&#x;çi greve ç kt . Yeni iĹ&#x; sĂśzleĹ&#x;mesi, kemer s kma politikas yla yeni k s tlamalar içeriyor.

GĂźney Afrika’da grevler zirvede GĂźney Afrika Merkez Bankas ’n n yapt Ä&#x; aç klamaya gĂśre, 2005’in ilk yar s nda grevler nedeniyle kaybolan iĹ&#x; gĂźnĂź say s 700 bin iken bu say 2006’n n ilk yar s nda 1.6 milyona ulaĹ&#x;t . Bu da grevlerin son on y ll k periyod içerisinde ulaĹ&#x;t Ä&#x; en yĂźksek seviyeyi gĂśsteriyor. GeçtiÄ&#x;imiz y l içerisinde GĂźney Afrika’da tam 102 grev yap ld .

Peugeot’da iĹ&#x;ten ç karma Avrupa’n n en bĂźyĂźk ikinci otomobil Ăźreticisi, Frans z Peugeot Citroen. Peugeot Avrupa’daki 10 bin çal Ĺ&#x;an n iĹ&#x;ten ç karmaya haz rlan yor ve bu kararla y lda 500 milyon euroluk tasarruf elde etmeyi hedefliyor.

Irak’ta iĹ&#x;gal alt nda grev

Bir isyan da

Kamu çal›anlar› sendikas›na polis sald›rd›,

DB iĹ&#x;çisi grevde...

A

GeçmiĹ&#x;teki “Refah dĂśnemi bittiâ€?

Hak kazan m Y ll k Ăźcretli izin de, 8 saatlik iĹ&#x; gĂźnĂź, hafta sonu tatili gibi uzun ve zorlu mĂźcadeleler sonucu kazan lan sosyal bir hak. Ä°lk olarak Fransa’da 1936’da bir y l çal Ĺ&#x;ana 2 hafta Ăźcretli izin hakk tĂźm çal Ĺ&#x;anlar için yasallaĹ&#x; yor. Bu sĂźre 1956’da 3 haftaya,1969’da 4 haftaya, 1982 y l nda da 5 haftaya kadar uzat l yor. GeliĹ&#x;miĹ&#x; Avrupa Ăźlkelerinde 20.yy’ n ortalar na doÄ&#x;ru 8 saatlik iĹ&#x; gĂźnĂź, hafta sonu tatili, Ăźcretli y ll k izin hakk gibi sosyal kazan mlar, emekçi y Ä&#x; nlar n sosyal yaĹ&#x;am nda Ăśnemli deÄ&#x;iĹ&#x;imleri beraberinde getirdi. Daha Ăśnceki dĂśnemde tatil yapmak Ăźst dĂźzey meslek sahibi kiĹ&#x;iler, memurlar ve burjuva s n f na mensup insanlarla s n rl yken, Ăśzellikle sendikal mĂźcadelenin kazan mlar ndan biri olarak, y ll k Ăźcretli izin hakk n n kazan lmas yla, emekçilerden de Ăśnemli bir kesim tatil yapma imkan buldu. Fransa’da Turizm Bakanl Ä&#x; ’n n verilerine gĂśre 1936’dan 1990’a kadar emekçilerin tatil yapma oran art Ĺ&#x; gĂśsterirken, 1990-2006 y llar aras bir durgunluk sĂśz konusu. Yine yap lan araĹ&#x;t rmaya gĂśre, 2006 y l nda Frans zlar n yĂźzde 60’ tatil yapmak için en az birkaç gĂźnlĂźÄ&#x;Ăźne de olsa bir yerlere giderken, geri kalan n yĂźzde 14’ß paras zl ktan k sa sĂźre için de olsa tatile gidemiyor. Bu rakam ayn zamanda bugĂźn 8 milyon Frans z n yoksulluk s n r nda yaĹ&#x;ad Ä&#x; n gĂśsteriyor. 1990 ile 2006 y llar aras nda emekçi kitlelerin yaĹ&#x;am seviyesindeki dĂźĹ&#x;ĂźĹ&#x;Ăźn ayn dĂśnemde dĂźnyada esen neoliberal politikalarla doÄ&#x;rudan bir baÄ&#x; vard r. Ä°ssizlik, maaĹ&#x;lar n dĂźĹ&#x;ĂźklĂźÄ&#x;Ăź, hayat pahal l Ä&#x; ndaki art Ĺ&#x; bu yoksullaĹ&#x;man n baĹ&#x;l ca nedenleri.

Y

militan ve ĂśncĂź iĹ&#x;çiyi tutuklad . Ha Joong Keun adl iĹ&#x;çi, polisler taraf ndan dĂśvĂźlerek ĂśldĂźrĂźldĂź.

“İĹ&#x; yasas â€? gerdi! GĂźney Kore’de, s n f mĂźca-

delesinde gerilim, iĹ&#x;birlikçi burjuvazi ve devletinin dayatt Ä&#x;

yeni neoliberal iĹ&#x; yasas ile t rmand . 11 EylĂźl’de, hĂźkĂźmet, “BĂźyĂźk ĂœçlĂź AnlaĹ&#x;maâ€? ad alt nda, emperyalist tekellerin iĹ&#x; yasas nda istediÄ&#x;i yeni dĂźzenlemeleri yapt . â€œĂœçlĂźâ€?, patronlar federasyonu, devlet ve devlet gĂźdĂźmlĂź iĹ&#x;çi sendikas FTCU’dan oluĹ&#x;uyordu. GĂźney Kore iĹ&#x;çi s n f n n militan mĂźcadelerle kazand Ä&#x; haklar budayan yasa, iĹ&#x;çi s n f n n bĂźyĂźk tepkisini çekti. BaĹ&#x;kent Seul’un dĂśrt bir yan ndaki sanayi bĂślgelerinden yĂźrĂźyerek Ĺ&#x;ehir merkezinde toplanan 50 bin iĹ&#x;çi yasay protesto etti. 800 bin Ăźyeli muhalif Kore Sendikalar Konfederasyonu (KCTU) ise, devletin iĹ&#x;çi s n f na ve muhalif sendikalara sald r lar na karĹ&#x; , 15 Kas m’da GĂźney Kore iĹ&#x;çi s n f yla uluslararas dayan Ĺ&#x;ma çaÄ&#x;r s yapt .

Irak Ä°Ĺ&#x;çi Konseyleri ve Sendikalar Federasyonu, Irak’ta iĹ&#x;çi grev ve direniĹ&#x;lerinin yayg nlaĹ&#x;t Ä&#x; n aç klad : Nas riye ve Amara Ĺ&#x;ehirlerinde saÄ&#x;l k iĹ&#x;çileri, 3 EylĂźl’de, Ăźcret art Ĺ&#x; ve saÄ&#x;l k hizmetlerinin iyileĹ&#x;tirilmesi için greve ç kt . BaÄ&#x;dat’ n Al Adhamiye bĂślgesinde, Amerikan askerlerinin çal Ĺ&#x;t klar binay iĹ&#x;gal etmesi ve silah arama bahanesiyle eĹ&#x;yalar k r p dĂśkmesi Ăźzerine, belediye iĹ&#x;çi ve memurlar 30 AÄ&#x;ustos’ta zararlar n n Ăśdenmesi talebiyle greve ç kt . Grev halen devam ediyor. Hilla Tekstil fabrikas iĹ&#x;çileri, Ăźcret art Ĺ&#x; talebiyle greve ç kt . GĂźneydeki petrol sektĂśrĂźnde yer alan gaz iĹ&#x;leme tesislerinde çal Ĺ&#x;an iĹ&#x;çiler, taleplerinin karĹ&#x; lanmamas nedeniyle ikinci kez Ăźretimi durdurdular. Gaz Ăźretim iĹ&#x;çileri de greve kat ld .

Oaxaca rĂźzgar EÄ&#x;itim reformu ve Ăźcret talebiyle baĹ&#x;latt klar grevleri, kitle k r mlar , faili meçhuller, tecavĂźzler, iĹ&#x;kenceler, gĂśzalt nda kay p sald r lar geriletemedi. MĂźcadeleleri 5. ay na doÄ&#x;ru yol olan Oaxacal ĂśÄ&#x;retmenler ve onlar n ĂśncĂźlĂźÄ&#x;Ăźnde kurulan Oaxaca Halk Meclisi (APPO) "Ă–Ä&#x;retmenler SavaĹ&#x; yor ve Ă–Ä&#x;retiyor" pankart n n arkas nda Binlerce ĂśÄ&#x;retmen ve destekçileri Meksika Senato’sunun ĂśnĂźnede Vali Ruiz gĂśrevden ayr lana kadar direniĹ&#x;e baĹ&#x;lad lar.


Yaanacak

DĂźnya 6

Y

A

ďŹ

A

M

I

N

R

E

N

Amerika’n›n ilginç yasalar›!..

K

L

E

R

‚

Felsefik dßßnceler

Zeynep GĂźnel

YaĹ&#x;anacak DĂźnya pikniÄ&#x;i! ABD’nin çeĹ&#x;itli eyaletlerinde halen kanun kitaplar nda yer almay sĂźrdĂźren ve ihlali durumunda cezai yapt r m bulunan yasa maddelerinin doÄ&#x;ru olup olmad Ä&#x; ndan Ĺ&#x;Ăźphe edebilir. Ama hepsi gerçek. Bu yasalar n hepsi, deÄ&#x;iĹ&#x;ik zamanlarda, yasa koyucular taraf ndan kabul edilerek kitaplara konulmuĹ&#x;. ABD’deki yasalar n eyaletlere gĂśre daÄ&#x; l m Ĺ&#x;Ăśyle:

California •Hiçbir motorlu taĹ&#x; t, sĂźrĂźcĂźsĂź yokken saatte 75 km’den fazla sĂźrat yapamaz. •Hareket halindeki bir motorlu araçtan hayvanlara ateĹ&#x; açmak yasak. Bu yasan n tek istisnas balinalar. •Arcdia kentinde, tavuskuĹ&#x;lar n n yolda geçiĹ&#x; ĂźstĂźnlĂźÄ&#x;Ăź var. Baldwin Park’ta havuzda bi-

Connecticut •New Britain kentinde, yang na bile gitse, itfaiye arabalar saatte 40 km’den fazla sĂźrat yapamazlar. •Hartford’da, bir kimsenin ellerinin ĂźstĂźnde karĹ&#x; dan karĹ&#x; ya geçmesi yasak. Florida •KuafĂśre giden kad nlar n saç kurutma makinesindeyken uyumalar yasak. •Evli olmayan kad nlar n pazar gĂźnleri paraĹ&#x;Ăźtle atlamalar yasak.

Alaska •Uçaklardan geyik fotoÄ&#x;raf çekmek yasak. •Uyuyan bir ay y fotoÄ&#x;raf çekmek amac yla uyand rmak yasak. •Bir geyiÄ&#x;i hareket halindeki bir uçaktan aĹ&#x;aÄ&#x; atmak yasak.

siklet kullanmak yasak. •Riverside’da, 11.00 - 13.00 saatleri aras nda sefertas yla sokakta yĂźrĂźmek yasak. •San Francisco’da Market Caddesi’nde fillerle dolaĹ&#x;mak yasak. Ä°llionis •Chicago’da ise bir nĂźkleer bomba patlatman n cezas sa-

Georgia •Adli t pta ya da bir cesedin yan nda kĂźfĂźr etmek yasak. •Atlanta’da, bir zĂźrafay telefon direÄ&#x;ine baÄ&#x;lamak yasak. •Gainesville’de, tavuÄ&#x;u mutlaka elinizle yemek zorundas n z. Wyoming •Haziran ay nda bir tavĹ&#x;an n fotoÄ&#x;raf n çekmek yasak. •Cheyenne kentinde, çarĹ&#x;amba gĂźnleri duĹ&#x; almak yasak. GĂźney Dakota •Eyalet s n rlar içindeki

lirsiniz. •Bir kad n n eĹ&#x;ine ait bir mektubu açmas aÄ&#x; r bir suç. Nebraska •Çocuklar n kilisede geÄ&#x;irmesi yasak. •Bar sahipleri çorba bulundurmak zorunda. Aksi takdirde bira satmalar yasak. •Waterloo kentinde berberlerin 07.00 - 19.00 aras soÄ&#x;an yemeleri yasak.

Texas •Ayakta bira içerken bardak en fazla ßç kez yudumlanabiliyor. DĂśrdĂźncĂź yudum yasak; içmek için oturmak gerekiyor. •Britannica Ansiklopedisi eyalet genelinde yasak. ÇßnkĂź

Nevada •Size ait bir mekanda kĂśpeÄ&#x;inize ateĹ&#x; açan birini an nda asma hakk n z var. •Karayoluna deveyle ç kmak yasak... •Eureka kentinde b y kl erkeklerin kad nlar Ăśpmeleri yasak. Ohio •Bal klar sarhoĹ&#x; etmek yasak. •Clinton Ä°lçesi’nde, kamuya ait bir binaya yaslanmak yasak. •Paulding’de polis kĂśpeklerinin s rma hakk var. •Youngstown’da yolda araban n benzininin bitmesi yasak.

içinde nas l bira yap ld Ä&#x; tarif ediliyor. •Bir otelin ikinci kat ndan mandalara ateĹ&#x;etmek yasak. •San Antonio’da s Ä&#x; r h rs zl Ä&#x; n n cezas , h rs z çald Ä&#x; yerde asmak.

Utah •Bir at n Ăźzerinden bal k tutmak yasak. •KiĹ&#x;i, nĂźkleer silah bulundurabilir ama patlatamaz. •BĂźtĂźn karayollar nda kuĹ&#x;lara geçis ĂźstĂźnlĂźÄ&#x;Ăź var. • Bir insan 50 yaĹ&#x; n geçtikten sonra kuzeniyle evlenebilir. • Salt Lake City’de içinde keman bulunan bir torbayla yĂźrĂźmek yasak.

Maryland •Bir aslan sinemaya gĂśtĂźrmek yasak. •Ocean City’de, yĂźzerken yemek yemek yasak. Montana •Yedi ya da daha fazla K z lderili’yi bir arada gĂśrĂźrseniz vicdan azab çekmeden ve yasay da arkan za alarak ĂśldĂźrebi-

1 Trilyon, siz de bir deneyin... Bir Karadenizli "Life TV Show " adl yar Ĺ&#x;ma program na kat l r. 1.000.000.000.000 TL (1 Trilyon) Siz de bir deneyin...

kede keĹ&#x;fedilmiĹ&#x;tir? A) Brezilya B) Ĺžili C) Panama D) Ekvador

nedir? A) Albert B) Georg C) Manuell D) Jonas

* Karadenizli seyircilerin yard m n istemiĹ&#x;tir...

* Karadenizli, iki yanl Ĺ&#x; gĂśtĂźrme hakk n kullan yor...

3. Ruslar n Bayram olan Ekim direniĹ&#x;i hangi aydad r? A) Ocak B) EylĂźl C) Ekim D) Kas m

5. Kanarya Adalar ’n n ismi, hangi hayvandan gelmiĹ&#x;tir? A) Kanarya B) Kanguru C) Fare D) Fokbal Ä&#x;

* Karadenizli bu soruda pas geçme hakk n kullan r...

* Karadenizli telefon hakk n kullan yor ve baĹ&#x;ka bir Karadenizliyi ar yor...

* Karadenizli oyundan çekiliyor.

2. Panama Ĺžapkas hangi Ăźl-

4. Kral Georg IV. doÄ&#x;ru ad

Sunucu aĹ&#x;aÄ&#x; daki sorular sorar: 1. Tarihteki YĂźzy l SavaĹ&#x;lar ne kadar sĂźrmĂźĹ&#x;tĂźr? A) 116 Y l B) 99 Y l C) 100 Y l D) 150 Y l

1. Yuzy l SavaĹ&#x;lar 116 Y l sĂźrdĂź (1337 ile 1453 aras ) 2. Panama Ĺ&#x;apkas Ekvador’da keĹ&#x;fedilmiĹ&#x;tir. 3. Rus bayram “Ekim direnisiâ€? 7 Kas m’da kutlan r. 4. Kral Georg IV’un as l ad Albert. Kral 1936 y l nda ismini deÄ&#x;iĹ&#x;tirmiĹ&#x;tir. 5. Kanarya adalar n n Latince ad “Foklar nâ€? adas d r ve bu isim “Fokbal Ä&#x; â€?ndan gelmiĹ&#x;tir.

Ne oldu...? Bir an kendinizi Karadenizli’den daha m zeki sanm Ĺ&#x;t n z?..

Not: Okurken gĂźldĂźyseniz doÄ&#x;ru cevaplara da bir gĂśz at n:

Ne zaman at diyorlar? - “BugĂźn ĂśÄ&#x;retmen bize atlardan sĂśz etti. Ama ben at n ne olduÄ&#x;unu hala anlayamad mâ€? dedi. - “Neden?â€? diye sordu annesi. - â€œĂ–Ä&#x;retmen ‘At n yavrusuna tay, diĹ&#x;isine k srak, erkeÄ&#x;ine ayg r derlerâ€? dedi. - “Bunda anlaĹ&#x; lmayacak ne var çocuÄ&#x;um?â€?

At çiftli¤i

↾

Ay AB Konseyi YĂźksek

Eski dilde ayak →

Temsilcisi Merkezden uzak k›- → y›da kÜede kalm› Van’da bir adaya ad›n› veren efsane kahraman›n›n ad›

→

Askerlikte Topun içini silmekte kullanĹlan, ucu fĹrçalĹ çubuk

Romen rakam›yla 100

→

Birinci s n f ĂśÄ&#x;rencisi okuldan dĂśnĂźnce annesine:

- “Peki anneciÄ&#x;im, ne zaman ata at diyorlar?â€?

Turlamak →

Çengel Bulmaca

Tan›t›m Filmi

Haz rlayan:

Edirne’nin bir ilçesi

Azerbaycan'da çalĹnan bir çalgĹ tßrß

S

‚srailde bulunan dĂźnyan›n en derin çukuru

K

Hidrojen elementinin imi

T

Resimdeki, TĂźrkiye devrimci hareketinin Ăśnderlerinden (... Cayan)

A

L

A

M

A

F

U

L

A

R

A

T

Matematikte sabit say›

H

Be¤enilen, duygularĹ oksayan, zevk veren

H

→

E

Radyum elementinin imi

D

↾

Halk dilinde anne’nin bir sĂśyleni biçimi

E

R

N

A

S

A

T

→

→

→

ďŹ

P

‚

R

A

Y

‚

R

Eski Roma'da Üzellikle soylulardan oluan yÜneticiler meclisi

Z

Yer altĹ yapĹlarĹnĹn hava deli¤i

A

N

E

Serbest ekonomiden yana olan

L

→

VarlŤĹn yapÄąsÄąna karĹmĹ olan, mĂźndemiç

→

→

→

→

KĂźkĂźrt elementinin imi

S

Rina bal›¤›n›n ilk hecesi

B

E

T

Lityum elementinin imi

Bir rakam

Alfabe

N

K

E

→

→

O

‚

B

E

Ç

‚

N

K

N

A

‚

Bir cetvel tĂźrĂź

L

R

A

‚

C

‚

A

‚ngilizce avrupa birli¤i

→

→

D

O zamirinin yĂśnelme durumu

Çini iini yapan kimse

A

‚

→

Bir ‚svec irketi

L

Ma¤ara

→

‚nand›rma

Yabanc›

‚

Yßzey Ülçß birimi

↾

→

Vanadyum elementinin imi

→

Prensip

Nikel elementinin imi

→

Uranyum elementinin simgesi

→

Lezzet’in ilk hecesi

→

Bir soru sĂśzĂź

→

→

→

Alfabe de bir harf

→

→

→

↾

A

Alfabe’de sesiz bir → harf

→

Geni zaman kipinden sonra gelerek belirsizlik, olasĹlĹk anlamĹ katan bir sÜz

H

ďŹ an, sĂśhret

Hayvan bar›na¤â€ş →

↾

→

R

→

→

→

Her yerde geçerli olan → fiyat

Gßmßßn elementinin imi

A¤abey

→

Bir bitki

Ribonßkleik asit →

Abartmak ii

→

→

Ăœ

O

Mitoloji

S Okey oyununda ta dizini

Erme eylemi

Karaca

→

K

T

Lif

‚çilerin siyasal, toplumsal ve kĂźltĂźrel çĹkarlarÄąnÄą korumak için kurduklarÄą birlik

Lokman ruhu →

P

9 Ekim 1967 y›l›nda CIA ve Bolivyal› ibirlikçilerinin ortak operasyonu ile katledilen, resimdeki Arjantinli devrimci

Gemi veya tren yata¤Ĺ

Ziyafet

Farsça ziynet, sĂźs Bir oyun veya filmin balÄąca bĂślĂźmlerinden her biri

Emeklilik GĂśzetim Merkezi

Nesne

Bir kayak sporu

→

→

→

→

→

3.tekil ah›s zamiri →

Bir eyden duyusal veya manevi sevinç duyma

→

Olumsuzluk veren Ăśn ek

↾

→

→

→

Dava adl› kitab›n ßnlß → Çek yazar› (Franz‌)

→

Yaz›klar olsun → anlam›nda bir ßnlem

Huzur

↾

Otomobiller de vites de¤itirme esnas›nda devrin dßmemesi için, debriyaja basma ii

Kak›m

Belli olmayan

Boyna ba¤lanan, bir tĂźr ince ipek kuma

→

→

→

→

↾

Zazaca s›cak

A¤abey

→

DĂźzeltme, dĂźzelti

R

Bir nota →

YassÄą, basÄąk

H Sesiz bir harf

→

↾

→

R

↾

‚lkel bir ta›ma arac›

↾

Alakok

Mßrekkep balŤĹnĹn bir tßrß

→

→

Bitkilerin etli ve yumuak kÄąsÄąmlarÄąnÄą macun kÄąvamÄąna getirmek Ăźzere parçalayarak, ayÄąklama ilemi.

→

Eeklere ve atlara vu- → rulan bir çeit eyer.

→

↾

Sama, sevinme, → acÄąma vb. gibi duygularÄą gßçlendiren sĂśz

↾

YaĹ&#x;anacak DĂźnya bulmaca ekibi

→

→

E biçim

Bayramlar caddelerde kurulan sĂźslĂź kemer

→

→

→

Kas

→

Polonya’n›n ßlke kodu

→

↾

→

elementiDĂśkĂźlen tohumlarla Hidrojen nin imi ertesi yÄąl kendili¤inden çĹkan tahÄąl, so¤an vb KĂźkĂźrt’ßn elementinin imi

Yi¤it, kahraman ĂœstĂźn nitelikli, ĂźstĂźn yetenekli

→

→

↾

Çengel Bulmaca

↾

Haz rlayan: YaĹ&#x;anacak DĂźnya bulmaca ekibi

→

TĂźrk kazanÄą Cehennemde her Ăźlkenin bir kazan varm Ĺ&#x;. Kazanlarda kaynayan yaÄ&#x; içinde gĂźnah iĹ&#x;leyenler cezaland r l yormuĹ&#x;. Kazandan kafas n ç karanlar zebaniler kafas n a vurarak geri kazana sokuyormuĹ&#x;. BaĹ&#x; zebani bir bakm Ĺ&#x; diÄ&#x;er kazanlarda her kes ç kmaya çal Ĺ&#x; yor ama TĂźrkiye’nin kazan ndan kimse kafas n bile ç karm yor. Zebanilerden birini çaÄ&#x; rm Ĺ&#x;; - “Niçin TĂźrkiye’nin kazan ndan kimse ç km yor yoksa orda gĂźnahkar yokmu?â€? - “Olmazm , ama ç kmaya çal Ĺ&#x;an alttakiler geri çekiyor...â€?

Uzun bir ayr l ktan sonra yine birlikteyiz. Umar m bu sĂźre içinde herkes gĂśnlĂźnce tatilini yapm Ĺ&#x;t r. Bizlerde bu sĂźreyi deÄ&#x;erlendirdik say l r. Bu yaz dĂśneminde bĂźtĂźn Ăźlkelerde YaĹ&#x;anacak DĂźnya okurlar n bir araya getirecek piknikler yapt k. Kat lan dostlar m z biliriler. Almanya, Fransa ve Ä°ngiltere’de gerçekleĹ&#x;ti bu piknikler. Fransa’da 100’e yak n Y. DĂźnya okurunun bir araya geldiÄ&#x;i piknik oldukça keyifli geçti. Asl nda sizlere bu keyifli piknik haz rl klar ve sonras n biraz anlatmak istiyorum. BĂźyĂźk bir heyecanla okurlar m za ulaĹ&#x; p onlar pikniÄ&#x;imize davet ettik. TĂźm haz rl klar yapt k, mangal malzemelerini, mangalda piĹ&#x;ireceÄ&#x;imiz eti, tabak, bardak, içecek ve piknikte bizi eÄ&#x;lendirmesi için teyp ve gĂźzel bir CD haz rlad k. Elimizde teyp olmad Ä&#x; için bir arkadaĹ&#x; n teybini ald k. Kader mi desek, talih mi desek art k siz karar verin. PikniÄ&#x;i yapacaÄ&#x; m z gĂźn korkunç bir yaÄ&#x;mur yaÄ&#x;d . UlaĹ&#x;abildiklerimize ulaĹ&#x;t k ve pikniÄ&#x;in bir sonraki haftaya kayd r ld Ä&#x; n haber verdik. Tabi bize k zanlarda oldu ama elimizden pek bir Ĺ&#x;ey gelemezdi. Bir sonraki hafta biraz tereddĂźtle piknik alan na gittik ve gelecek misafirleri bekledik. Geçen hafta iptal ettiÄ&#x;imiz için bize k z p ta gelmeyen olur diye dĂźĹ&#x;ĂźndĂźk. Ama tahminlerimiz yanl Ĺ&#x; ç kt ve bĂźtĂźn davetliler hatta davetli okurlardan duyan okurlar m z bile gelmiĹ&#x;ti. Baz aksakl klar ç ksa da piknik oldukça keyifli geçti. Piknik sĂźrecinde Ĺ&#x;iirler okundu, halaylar çekildi, çekiliĹ&#x;ler yap ld ve Avrupa’da son sĂźreçte gĂźndeme giren “GÜçmen yasalar ylaâ€? ilgi bir konuĹ&#x;ma yap ld . Piknik sonras gĂśnĂźl rahatl Ä&#x; yla misafirlerimizi uÄ&#x;urlad k. Laf aram zda piknikten sonra en çok beÄ&#x;enilen Ĺ&#x;ey yapt Ä&#x; m z kĂśfteler olmuĹ&#x;tu. Tabi bizde SĂźleyman ustaya teĹ&#x;ekkĂźrlerimizi ilettik ve kĂśftelerinin ĂźnĂźnĂź anlatt k. Evet piknik bitmiĹ&#x;ti ama bizim yapacak iĹ&#x;lerimiz bitmemiĹ&#x;ti. Piknik haz rl klar s ras nda dostlar m zdan ald Ä&#x; m z malzemeleri daÄ&#x; tmaya baĹ&#x;lad k. O gĂźn bende bir dostumuzdan ald Ä&#x; m teybi gĂśtĂźrmek için yola koyuldum. Tam o s rada bir arkadaĹ&#x; m arad ve benimle gĂśrĂźĹ&#x;mek istediÄ&#x;ini sĂśyledi. ArkadaĹ&#x;la gĂśrĂźĹ&#x;meye gittim ve sohbete dald k saat çok ilerlemiĹ&#x;ti ve benim bu teybi mutlaka gĂśtĂźrĂźp b rakmam gerekiyordu. ArkadaĹ&#x;la vedalaĹ&#x;t m ve yola ç kmadan kasaba uÄ&#x;rad m. Kasap sĂźrekli gittiÄ&#x;im ve al Ĺ&#x;veriĹ&#x; yapt Ä&#x; m bir marketti. Ä°stediklerimi sĂśyledim ve beklemeye baĹ&#x;lad m. Tam o s rada marketin içinden oldukça yĂźksek sesle Arapça bir mĂźzik çalmaya baĹ&#x;lad . Ses abart l bir biçimde aç kt ve çok rahats z ediciydi. Sinirli bir Ĺ&#x;ekilde kasaba bakmaya baĹ&#x;lad m ve içimden ‘bu kadarda olmaz ki can m, insan biraz mĂźziÄ&#x;in sesini k sar’ diye kendi kendime sĂśyleniyordum. O ara markette bulunan herkesin bana dik dik bakt Ä&#x; n hissettim, hatta kasab n bile. Bu tutuma bir anlam veremiyordum, ‘acaba kasap sĂśylediklerimi hissetti de bana bundan kaynakl bĂśyle kĂśtĂź kĂśtĂź bak yor’ diye dĂźĹ&#x;ĂźnĂźrken, sesin kucaÄ&#x; mdan geldiÄ&#x;ini fark ettim. Aman allah m kucaÄ&#x; mdaki teyp aç lm Ĺ&#x;t ve bang r bang r Arapça mĂźzik çal yordu. Hemen CD çalar yerine bakt m ama boĹ&#x;tu, kahretsin, hemen kaset çalar yerine bakt m ama oras da boĹ&#x;tu. MeÄ&#x;er radyo aç km Ĺ&#x;. Bir telaĹ&#x; hemen radyoyu kapatt m ve kasaptan utana utana ĂśzĂźr dileyerek ‘kusura bakmay n, arkadaĹ&#x; n teybini onu gĂśtĂźrĂźyordum, yoksa yan mda teyp taĹ&#x; mak gibi bir al Ĺ&#x;kanl Ä&#x; m yoktur, radyo dĂźÄ&#x;mesi ĂśnĂźmdeki dolaba çarp p aç lm Ĺ&#x; ‌‌. vb’ aç klamalar yapmaya baĹ&#x;lad m. Ne kadar utand Ä&#x; m tahmin etmiĹ&#x;sinizdir. Yanaklar m k zarm Ĺ&#x; bir biçimde etimi de alarak marketi terk ettim. Tabi ki kendi kendime ve lanet olas teybe içimden bildiÄ&#x;im bĂźtĂźn lanetleri okuyarak sahibine teslim etmeye gittim. BĂśylelikle piknik sonras iĹ&#x;lerde bitmiĹ&#x;ti. Piknikte ve piknik sonras baz aksakl klar olsa da yinede gĂźzeldi ve zevkliydi.

→

Arizona •EĹ&#x;eklerin kĂźvette uyumas yasak. •K rm z bir maske ile iĹ&#x;lenen hafif bir suç “aÄ&#x; r suçâ€? say l yor. •Globe kentinde bir K z lderili ile sokakta iskambil oynamak yasak. •Hayden’da, tavĹ&#x;anlar ve kurbaÄ&#x;alar rahats z edenler, para cezas na çarpt r l yor. •Maricopa ilçesinde bir evde 6’dan fazla kad n yaĹ&#x;ayam yor.

Colorado •Denver kentinde, komĹ&#x;uya elektrik sĂźpĂźrgesini ĂśdĂźnç vermek yasak. •Kentte, farelere kĂśtĂź davranmak da yasak.

peynir fabrikalar nda uyumak yasak. •Spearfish kentinde 3 K z lderili’yi sokakta vurmak serbest.

↾

Alabama •Motorlu taĹ&#x; t kullanan bir sĂźrĂźcĂźnĂźn gĂśzbaÄ&#x; kullanmas yasak. •Pantolonun arka cebinde dondurma bulundurmak yasak. •Anniston kentinin Noble Caddesi’nde bluejean giymek yasak. •Lee ilçesinde, çarĹ&#x;amba gĂźnleri gĂźneĹ&#x; batt ktan sonra f st k satmak yasak.

dece 500 dolar. •Ontario’da, horozlar n kent s n rlar dahilinde Ütmeleri yasak.

‚

K

E

A

→

Azot’un imi Nicelik, nitelik, gßç, sĂźre, sayÄą bakÄąmÄąndan eksik olan

Birden bire olan

A

N

A

Z

Brom’un imi

B

R

Azot’un imi

T

E

O

L

E

→

→

→

N

BirtakÄąm olaylarÄąn dayandŤâ€ş sebep veya bu sebeplerin yol açtŤĹ sonuç, vakÄąa

G

U


Yaanacak

K

A

D

I

7 DĂźnya

N

Bu analar n ne çok yĂźreÄ&#x;i var! Bu kez tenleri ve dilleri onlara benzemeyen, renkli gĂśzlĂź sar››n anti-faist çocuklar›yla birlikte, gĂśzalt›lara, ›rkç›l›¤a, gĂśzalt›nda kaybedilmelere kar› her yerdeler.

‘“Bu analar n ne çok yĂźreÄ&#x;i varâ€? der ya Ĺ&#x;air‌ Analar m z; ĂśldĂźrĂźlen, kaybedilen, sald r ya uÄ&#x;rayan, Avrupa’l kapitalistlerin “nitelikli iĹ&#x;gĂźcĂźâ€?ne yan t olamad klar için s n rd Ĺ&#x; edilen, rkç l k yasalar ve neo-faĹ&#x;istler taraf ndan parçalanmak istenen çocuklar na dĂźnyan n neresinde olursa olsun sahip ç kmaya devam ediyorlar. YĂźrekleri s n rs z, s n rlara s Ä&#x;d r lamayan analar m z‌ Berlin’de Der Migrant nnen und FlĂźchtlinge (Politik mĂźlteci ve kaçak gÜçmenlere sahip ç kan çeĹ&#x;itli anti-faĹ&#x;ist gruplardan oluĹ&#x;an bir platform) içerisinde yer alan Latin Amerikal kad nlar bunlar içerisinde. Kendi Ăźlkelerindeki devletle-

“Kim yazar bu kanunlar›, kim bunca dengesiz k›lar Ăźretilenlerin insanca bĂślßßmĂźnĂźâ€? O kadar ço¤uz ki... Ama tekimiz hepimizi anlat›r›z asl›nda... BM raporlar›nda 95 milyonuz Kimimiz Rusya’dan, kimimiz Asya’n n çeĹ&#x;itli bĂślgelerinden, kimimiz Latin Amerika’dan kopup gelmiĹ&#x;iz... Ve o kadar çoÄ&#x;alm Ĺ&#x; z ki bugĂźn, dĂźnya ĂślçeÄ&#x;indeki gÜçmen nĂźfusun yar s ym Ĺ&#x; z. SanayileĹ&#x;miĹ&#x;, iĹ&#x; bulma olanaÄ&#x; n n Ăźlkelerimize gĂśre daha yĂźksek olduÄ&#x;u Ăźlkelere akm Ĺ&#x; z. ABD’ye, AB Ăźlkelerine, Kanada’ya ya da Avusturalya’ya‌ Genellikle temizlik, hasta bak c l k, çocuk bak m ‌ gibi iĹ&#x;lerden oluĹ&#x;an ve hizmet sektĂśrĂź olarak tan mlanan iĹ&#x;lerde istihdam edilmiĹ&#x;iz. Arkam zda bak lmas gereken çocuklar m z, ilgiye muhtaç yaĹ&#x;l ve hastalar m z varken, onlar n yaĹ&#x;amas , okuyabilmesi, en az ndan kar nlar n doyurabilmeleri için baĹ&#x;ka Ăźlkelerde, para karĹ&#x; l Ä&#x; baĹ&#x;kalar n n çocuklar na, yaĹ&#x;l lar na, hastalar na bakmaya

re kafa tuttuklar için Ăźlkelerine s Ä&#x;d r lamayan gÜçmen analar. Ĺžili, Kolombiya ve Latin Amerika’n n diÄ&#x;er Ăźlkelerinden gelmiĹ&#x;ler. Berlin’de de onlar durdurmak mĂźmkĂźn deÄ&#x;il.

Her yerdeler‌ Bu kez tenleri ve dilleri onlara benzemeyen, renkli gĂśzlĂź sar Ĺ&#x; n anti-faĹ&#x;ist çocuklar yla birlikte, gĂśzalt lara, rkç l Ä&#x;a, gĂśzalt nda kaybedilmelere karĹ&#x; her yerdeler. Bazen, Dessau’ da gĂśzalt nda yak larak, “intiharâ€? etti denilen siyahi Oury Jallow’un bildirilerini daÄ&#x; t rlar bir kĂśĹ&#x;e baĹ&#x; nda. Bazen, s n rd Ĺ&#x; edilecekler için kurulan cezaevinde açl k grevinde yapanlar

lar. Ä°lk olarak Ĺžili’de ĂśÄ&#x;renci eylemlerini ve kay plara karĹ&#x; eylemleri gĂśsteren bir belgesel izledik. Bu arada kapkara sevimli yumurcaklar n, mikrofonu her boĹ&#x; bulduklar nda koĹ&#x;up Ä°spanyolca bir Ĺ&#x;eyler baÄ&#x; rmalar ve annelerinden yedikleri z lg tla sahneden zorla indirilmeleri s k s k aralara giriyor.

Dans n bĂźyĂźsĂź Bu kez seslerini bir gece dĂźzenleyerek duyurmak istediler. Ad eÄ&#x;lence ya, “İlla da gitmem gerekli mi?â€? diye dĂźĹ&#x;ĂźnĂźyor insan. Fakat gecenin yap lacaÄ&#x; salona kap dan ad m n atar atmaz Latin s cakl Ä&#x; sar yor insan . Ä°stediÄ&#x;in kadar Ä°spanyolca bilmiyorum de, onlar vĂźcut dilleriyle konuĹ&#x;may sĂźrdĂźrĂźyor-

Ä°ri kemikli hayli uzun boylu Ĺžilili bir anay davet ettiler sahneye. Salondan ç t ç km yor. Ă–nce bir gĂśmlek serdi yere hĂźzĂźnlĂź yĂźzĂźyle. Sonra bir mum

GÜçmen kad nlar gelmiĹ&#x;iz. Ä°zne bile gidememiĹ&#x;iz y llarca. Çocuklar m z bizim d Ĺ&#x; m zda bĂźyĂźmĂźĹ&#x;, hastalar m z ya da yak nlar m z gĂśstermeyi çok çok istediÄ&#x;imiz ilgiye hasret kala kala “gitmiĹ&#x;lerâ€?. DĂźnyadaki bu uçurumsal adaletsizliÄ&#x;in burgac içine hapsolmuĹ&#x; tĂźm duygular m z, Ăśzlemlerimiz. “Biraz daha para kazanay m‌â€?

diye diye s km Ĺ&#x; z diĹ&#x;lerimizi, ertelemiĹ&#x;iz dĂźĹ&#x;lerimizi. “Kim yazar bu kanunlar , kim bunca dengesiz k lar Ăźretilenlerin insanca bĂślĂźĹ&#x;ĂźmĂźnĂźâ€? diye dĂźĹ&#x;Ăźnmemize bile zaman kalmaz çal Ĺ&#x;maktan.

Bir yol bulmal y z‌ Almanya’n n TĂźbingen kentin’de “İantihar GiriĹ&#x;imleriâ€? konulu bir toplant yap ld . Toplant da konuĹ&#x;an Alman Ä°ntihar Ă–nleme DerneÄ&#x;i (DGS) BaĹ&#x;kan Armin Schmidtke Almanya’da her gĂźn 12 bin kad n n intihar ettiÄ&#x;ini sĂśyledi. Bu kad nlar n yar s ndan fazlas n n gÜçmen kad nlardan oluĹ&#x;tuÄ&#x;unu, gÜçmen kad nlar aras nda da TĂźrkiyeli kad nlar n Ăśn s rada yer ald Ä&#x; n belirtiyor Schmidtke. Ä°ntihar n pek çok sebebi vard r. Belki de en baĹ&#x;ta geleni çÜzĂźmsĂźzlĂźk duygusudur. Bu duygu bireyin kendisini yapayaln z hissetmesi ile ortaya ç kar. Evle iĹ&#x; aras nda mekik dokuyan yaĹ&#x;amlar, iĹ&#x; bulamad Ä&#x; için ne yapacaÄ&#x; n nereye tutunacaÄ&#x; n bulamay p, yaln zl k dehlizinde boÄ&#x;ulanlar. Dilini-kĂźltĂźrĂźnĂź bilemediÄ&#x;i bir Ăźlkede karĹ&#x; laĹ&#x; lan her tĂźrlĂź aĹ&#x;aÄ&#x; lama, horlanma karĹ&#x; s nda tĂźm benliÄ&#x;i ile

için cezaevi ĂśnĂźndedirler. Onlar çal Ĺ&#x;t klar platformlara gelir getirmek için bir stand baĹ&#x; nda kendi elleriyle yapt klar yemekleri satarken de bulabilirsiniz. Cumartesi anneleri, Plaza de Mayo analar ‌ S n rd Ĺ&#x; na karĹ&#x; insiyatif analar .. Bazen geldikleri Ăźlkelerde anlat lan demokrasi masallar n n sahteliÄ&#x;ini anlatmak için film gĂśsterimlerinde. YaĹ&#x;lar na, ak saçlar na ald rmaks z n, kendi çocuklar n n ac s n , dĂźnyan n neresinde olursa olsun, ancak baĹ&#x;ka çocuklar n n yok edilmemesi için mĂźcadele ederek dindirebileceklerinin dingin bilincindeki analar!

yakt . As l f rt na bundan sonra koptu. Sert hareketlerle topuklu ayakkab s salonu inleterek dans etmeye baĹ&#x;lad mumun etraf nda. ÇocuÄ&#x;unun kaybedildiÄ&#x;ini anlat rken baĹ&#x;layan hĂźzĂźnlĂź mĂźziÄ&#x;in ritmi, kay plara karĹ&#x; mĂźcadeleyi anlat rken h zland , h zland ‌ MĂźzik durup ana dans n bitirdiÄ&#x;inde, “Alk Ĺ&#x;layal m m , yoksa sessizce bu an bozmadan dural m m ?!!â€? der gibi tĂźm salon k p rt s z durduk. BaĹ&#x;ka bir ana baĹ&#x;latt alk Ĺ&#x; . Sonra hepimiz kucaklay p ĂśpĂźyoruz anam z . Sonra hamile genç bir kad n eĹ&#x;iyle birlikte ç kt . Hani doÄ&#x;urdu doÄ&#x;uracak haliyle, ç plak ayaklar , otantik giysileriyle sahneye ç k nca yĂźreÄ&#x;iniz aÄ&#x;z n za geliyor. “Nas l dansedecek bu haliyle!â€? O’nun umurunda bile deÄ&#x;il. K vrak dans yla “Karn mdaki bebeme ve tĂźm dĂźnyadaki bebelere sahip ç k yorumâ€? diyor adeta. Kolombiyal gençler ve iyiden iyiye yaĹ&#x;l bir anam z n Jara’n n dia gĂśsterimi eĹ&#x;liÄ&#x;inde Jara’dan Ĺ&#x;iirleriyle sĂźrdĂź gece. Salondan ç k nca bildiÄ&#x;iniz, hem de çok iyi bildiÄ&#x;iniz bir Ĺ&#x;eyi kendi içinizde defalarca tekrarl yorsunuz. Bu analar n ne çok, ne kadar s n rs z bir yĂźreÄ&#x;i var! Aysel Ä°nce

ezilenler, geldiÄ&#x;i memleketin kĂźltĂźrel dokusu ile buralar nki aras nda s k Ĺ&#x; p kalanlar, kendine bir yol bulamayanlar, çocuklar , ailesi ile hep ayn iletiĹ&#x;imsizlik duvar na çarpanlar, insan içine al p boÄ&#x;uveren bĂźrokrasi çemberi içinde s k Ĺ&#x;t kça, kendisini daha fazla anlams z hissedenler‌ Daha pek çok Ĺ&#x;ey say labilir. Ama ne ç kar, bunlar bilmek neye yarar? Mesele, Ăśzellikle biz gÜçmen kad nlar için, her gĂźn her gĂźn daha fazla s k Ĺ&#x;t r ld Ä&#x; m z , nefessiz kald Ä&#x; m z hissettiren bu ablukay nas l daÄ&#x; tacaÄ&#x; m zda. Mesele, ellerimizi birbirimize ulaĹ&#x;t rmakta, ortak ç k Ĺ&#x; yollar bulmak için bir araya gelmemizde. Bu dĂźnyada bir nokta bile olamad Ä&#x; m z her an m zda hissettirenlere inat, pek çok noktay bir araya getirerek kocaman zincirler oluĹ&#x;turmam zda‌ BaĹ&#x;ka bir yolu yok‌

Birkaç iĹ&#x;te çal Ĺ&#x;mak için koĹ&#x;uĹ&#x;tururken, bir bakm Ĺ&#x; z ki k sa sĂźrede biz bak ma muhtaç hale gelmiĹ&#x;iz.

O kadar çoÄ&#x;uz ki‌ O kadar çoÄ&#x;uz ki‌ Ama tekimiz hepimizi anlat r z asl nda‌. 45 yaĹ&#x; nda, El Salvador’dan kalk p, San Francis-

co’ya saati 7 dolara araba y kayarak, kazand Ä&#x; paran n Ăśnemli bir k sm n Ăźlkesinde b rakt Ä&#x; çocuklar na yollayan Margarita Gutierrez’in yaĹ&#x;am gibidir pek çoÄ&#x;umuzun yaĹ&#x;am . Ya da Honduras’tan Kalifor-

niya’ya gelip bir restoranda temizlik yapan 39 yaĹ&#x; ndaki Aida Andino‌ Her ay 400 dolar gece Ăźniversiteye gidip, gĂźndĂźz ßç kardeĹ&#x;ine bakan oÄ&#x;lumuza gĂśndermek zorunday zd r. Ä°simlerimiz, yapt Ä&#x; m z iĹ&#x;ler deÄ&#x;iĹ&#x;ebilir‌ Ama biz ortak bir paydada buluĹ&#x;uyoruz; gÜçmen kad n! BM raporlar nda dĂźnya Ăźzerindeki say m z 95 milyonla ifade ediliyor (resmi olmayanlar m z hariç). Ve bizim erkek s n f kardeĹ&#x;lerimizden daha az kazand Ä&#x; m z halde, geldiÄ&#x;imiz Ăźlkelere daha fazla para yollad Ä&#x; m z kaydediliyor ayn raporlarda. Biz kad n z... Patronlar için, as rl k kad n kimliÄ&#x;imizin avantajlar vard r. Daha kolay boyun eÄ&#x;eriz haks zl klara‌ D Ĺ&#x; dĂźnya ile daha az etkileĹ&#x;im içinde olduÄ&#x;umuzdan, daha uzaÄ&#x; zd r ĂśrgĂźtlenmeye‌ Bizi onun için “cazip iĹ&#x; gĂźcĂźâ€? yapan, budur‌ Yine ayn al Ĺ&#x;kanl klarla, boynumuzda taĹ&#x; d Ä&#x; m z ailevi sorumluluk zincirlerimiz daha da aÄ&#x; rd r. O yĂźzdendir raporlara da yans d Ä&#x; gibi, memlekette b rakt klar m za daha fazla para gĂśnderiyor oluĹ&#x;umuz. Ne de olsa çocukluktan ĂśÄ&#x;retilmiĹ&#x;-

tir bize, boÄ&#x;az m zdan k smam z!

Kimse sormaz‌ Bu seferki BM raporunun ad ; Umuda Bir Geçit: Kad nlar ve Uluslararas GÜç! Rapora gĂśre; “GÜçmen kad nlar gelirlerinin ßçte birini Ăźlkelerine yolluyorlar. YaklaĹ&#x; k 232 milyar dolarl k para transferinin çoÄ&#x;u gÜçmen kad nlarca yap l yor!â€? Ä°Ĺ&#x;-ekmek bulamad Ä&#x; m z Ăźlkelerimizin kasalar na yabanc yat r mlardan sonra en fazla bizim param z girermiĹ&#x;. Kimse neden kendi Ăźlkelerimizden kopup, dilini-kĂźltĂźrĂźnĂź bilmediÄ&#x;imiz topraklara savrulduÄ&#x;umuzu sormaz ama. Kimse bizim bu yĂźzden her gĂźn travmalar yaĹ&#x;ad Ä&#x; m zdan bahsetmez. Kimse dĂźnyan n bu dĂźzeninin sahibinin kim olduÄ&#x;u konusunda sĂśz sĂśylemez. Arkam zda bak lacak çocuk, hasta, yak n b rakarak hiç bilmediÄ&#x;imiz topraklara gelip, ak l almaz koĹ&#x;ullarda çal Ĺ&#x;mam z n hesab n sormaz! Ya biz, daha ne zamana kadar sormadan duracaÄ&#x; z?!

‚çimdeki Pencere

Kad n emeÄ&#x;ine “adilâ€? yaklaĹ&#x; m! caÄ&#x; ve gĂśrevlerini daha iyi yerine getireceÄ&#x;i Ĺ&#x;eklindeki argĂźman meĹ&#x;ru gĂśrĂźnmektedirâ€? cĂźmleleri ile formĂźle edilen karar, iĹ&#x; terfilerindeki eĹ&#x;itsiz yaklaĹ&#x; m da onayl yor. Adalet Divan karar ndaki argĂźmanlar iĹ&#x;verenlerin sunduÄ&#x;u argĂźmanlard r. Bu da onun asl nda kim ve ne için adalet daÄ&#x; tt Ä&#x; n n tescillenmesidir. Çal Ĺ&#x;ma yaĹ&#x;am nda kad na dĂśnĂźk ayr mc l k ve eĹ&#x;itsizliÄ&#x;in ifadesi olan bu karar, bundan sonra tĂźm iĹ&#x; mahkemeleri için emsal teĹ&#x;kil edecek!

Figen Candan

Cinayetlerin ad : TĂ–RE Namus cinayeti, tĂśre cinayeti, zorla evlendirme cinayeti‌ KadÄąna yĂśnelik ne çok cinayet biçimi ve vesilesi var. Hepsi bizim coÄ&#x;rafyamÄąza ait bu gerici gelenek ve deÄ&#x;erlere kurban giden sayÄąsÄąz kadÄąn ismi sayabiliriz. Ama daha son ikisinin ismini saymaya baĹ&#x;ladÄąÄ&#x;ÄąmÄązda boÄ&#x;azÄąmÄąza dĂźÄ&#x;ĂźmlenmiĹ&#x; bir hĹçkÄąrÄąkla kesilip kalÄąrÄąz. Sonunculardan birisi, kendisinden 40 yaĹ&#x; bĂźyĂźk, iki evlilik yapmÄąĹ&#x; bir adamla zorla evlendirilmek istenen 18 yaĹ&#x;Äąndaki Saliha Demir. KadÄąn intiharlarÄą kenti Batman’dan. Saliha geleceÄ&#x;ine dĂśnĂźk bu saldÄąrÄąyÄą sindiremeyip, boynuna geçirdiÄ&#x;i ilmikle yaĹ&#x;amÄąna son verdi geçen ay. DiÄ&#x;eri daha geçen hafta Paris’te zorla evlendirildiÄ&#x;i adam tarafÄąndan dĂźÄ&#x;Ăźn gecesi katledilen 18 yaĹ&#x;Äąndaki Sezen YĂźksel. Ä°kisinin o kadar çok ortak ĂśzelliÄ&#x;i var ki.

YaĹ&#x;larÄą, zorla evlendirilmeleri, buna karĹ&#x;Äą yĂźkselttikleri çĹÄ&#x;lÄąklarÄą ve sonlarĹ‌ Onlar sadece kendileri deÄ&#x;iller. Kendileri gibi aynÄą nedenlerle yaĹ&#x;amÄąna son vermiĹ&#x; ya da verdirilmiĹ&#x; sayÄąsÄąz hemcinslerinin son temsilcileridirler. Tek farklarÄą çĹÄ&#x;lÄąklarÄąnÄąn daha gĂźr

bir ses olup yankÄąlanmasÄą. Gelenek miydi onlarÄąn katili, bu geleneklere gĂśre hareket eden ebeveynler mi ? Ya da onlarÄą bu geleneklerle hareket etmeye iten yaĹ&#x;am koĹ&#x;ullarÄą, gelecek kaygÄąlarÄą mÄą? Yoksa kadÄąna biçilen misyon gereÄ&#x;i onun adÄąna karar veren ataerkil kĂźltĂźr mĂź? Bu barbarlÄąk çaÄ&#x;Äąnda paramparça edilmiĹ&#x;, ezilmiĹ&#x;, hiçleĹ&#x;ti-

rilmiĹ&#x; benliklerin sadece kÄązlarÄą ve kadÄąnlarÄąnÄąn gelecekleri Ăźzerine sĂśz sĂśyleyerek varlÄąklarÄąnÄą duyumsayabileceklerine dair dĂźrtĂźler mi? SanÄąrÄąz hem hepsi, hem tek tek herbiri. Saliha ve Sezen yĂźkselttikleri çĹÄ&#x;lÄąkla bunlarÄąn artÄąk yaĹ&#x;amda karĹ&#x;ÄąlÄąk bulamayacak nedenler olduÄ&#x;unu haykÄąrdÄąlar. DeÄ&#x;iĹ&#x;en dĂźnyada hangi kaygÄą ve dĂźrtĂź ile olursa olsun iĹ&#x;letilmeye çalÄąĹ&#x;Äąlan bu çarkÄąn artÄąk dĂśnemeyeceÄ&#x;ini ilan ettiler ĂślĂźmleri ile. ÇĹÄ&#x;lÄąklarÄą bireysel olsa da, onlar tĂźm hemcinsleri adÄąna dĂźnyadaki tĂźm eĹ&#x;itsizliklere, Ăśzellikle de kadÄąna dĂśnĂźk olanlarÄąna karĹ&#x;Äą yĂźkselttiler bu çĹÄ&#x;lÄąklarÄą. ÇaÄ&#x;rÄąlarÄą bunlarÄąn kaynaÄ&#x;ÄąnÄąn kurutulmasÄą uÄ&#x;runa yĂźrĂźtĂźlecek kavgalarla buluĹ&#x;tuÄ&#x;u oranda anlamlÄą olacaktÄąr.

Arzu Bayrak

Bir çÜzĂźmĂź olmal ... Bizim çilekeĹ&#x; gÜçmen kad nlar m z! Kimi ailesi taraf ndan sorgusuz sualsiz evlendirilmiĹ&#x;, kimisi de kalbini kapt r p kendi r zas yla evlenip yuva kurmak için vatan ve ailesi dahil he rĹ&#x;eyini b rak p gelmiĹ&#x;. Herkesin kendi içinde umutlar hayalleri vard r, kim bilir‌ Onlar ne hayallerle geldiler. KarĹ&#x; lar na neler ç kt . Ä°yi ve gĂźzel Ĺ&#x;eyler de yaĹ&#x;ayanlar var tabii ki! Ama bizim sorunumuz kĂśtĂź durumda olanlar. Hani bizim bir sĂśzĂźmĂźz vard r: “İnsan ekmeÄ&#x;i neredeyse oraya gider.â€? Bizim kad nlar m z n da durumu bĂśyle. Kocalar neredeyse onlar da orada. Kim olursa olsun herkes yaĹ&#x;ad Ä&#x; yere elinden geldiÄ&#x;ince belli Ăślçßlerde ayak uydurmak zorundad r. Bunun için de en Ăśnemlisi, yaĹ&#x;ad Ä&#x; n yerdeki insanlarla ayn dili konuĹ&#x;abilmektir. Ama gel gelelim bizim kad nlar m z n gĂśrevleri bellidir; eĹ&#x;i ile ilgilenmek, çocuk doÄ&#x;urmak ve bĂźyĂźtmek, ev iĹ&#x;leriyle ilgilenmek, vs. Akl n za gelebilecek her Ĺ&#x;ey var asl nda bu listede. Tabii ki en Ăśnemli Ĺ&#x;ey hariç: YaĹ&#x;ad Ä&#x; yerin dilini ĂśÄ&#x;renmek. Kendilerine ait birĹ&#x;ey yapmak isteseler, bunun imkan yok. Doktora gidemezler çßnkĂź dil bilmiyorlar, dertlerini nas l anlatacaklar. Al Ĺ&#x;-veriĹ&#x;e gidiyorlar ama tedirginler “ya birisi birĹ&#x;ey sorarsa, anlayamam ki nas l cevap vereyim?â€? diye dĂźĹ&#x;ĂźnĂźyorlar. Peki ya en Ăśnemlisi, çocuklar okul çaÄ&#x; na geldiÄ&#x;i zaman onlar n ĂśÄ&#x;retmenleri ile nas l iletiĹ&#x;im kuracaklar? Ă–Ä&#x;retmenler çocuklar n n sorunlar n anlatacak ama onlar anlamayacak, bu nedenle de çocuklar yla iyi ilgilenemeyecek. Ben bir bayan olarak iyi veya kĂśtĂź hiç fark etmez, her zaman çocuÄ&#x;uma destek olabilmek istiyorum ki bu da benim en doÄ&#x;al hakk m. ŞÜyle biraz gĂśzlerinizi kapat p dĂźĹ&#x;ĂźnĂźn. Bir bayan ve onun eĹ&#x;i. Erkek y llard r Almanya‘da yaĹ&#x; yor ve çok iyi Almanca konuĹ&#x;uyor. Ama eĹ&#x;i yedi sene Ăśnce gelmiĹ&#x;, buna raÄ&#x;men Almanca bildiÄ&#x;ini pek sĂśyleyemeyiz. Kursa gitmek istemiĹ&#x; ama eĹ&#x;i veya eĹ&#x;inin ailesi bunu uygun gĂśrmemiĹ&#x;. Neden mi? Çok basit: “Gelinin kursta ne iĹ&#x;i var!â€? Ĺžimdi yaln z eĹ&#x;i Almanya’da, ailesi temelli dĂśnmĂźĹ&#x;. Sadece kendisi ve eĹ&#x;i var art k. Ve Ăśyle bir gĂźn geliyor ki, adam aniden rahats zlan yor ve konuĹ&#x;amaz duruma geliyor, kendinde deÄ&#x;il. KĂśtĂź olansa ona yard m edebilecek tek kiĹ&#x;i kar s . Fakat kar s n n yapabileceÄ&#x;i tek Ĺ&#x;ey, en yak ndaki ve Almancas iyi olan kendi milliyetinden birisi. Neden mi? Hemen cevap vereyim: Unuttunuz mu kar s Almanca bilmiyor! Kimse bĂśyle kĂśtĂź Ĺ&#x;eyler yaĹ&#x;amay tabii ki istemez. Ama Ĺ&#x;Ăśyle bir dĂźĹ&#x;Ăźnsenize, bu durum adam n hayat na bile mal olabilir. Her Ĺ&#x;eyin kĂśtĂźsĂźnĂź dĂźĹ&#x;Ăźnmek belki iyi deÄ&#x;il ama bu olmayacak birĹ&#x;ey deÄ&#x;il. KeĹ&#x;ke kad nlar n tek sorunu dil olsayd . Dayak ve Ĺ&#x;iddet‌ Bu konuya nereden ve nas l baĹ&#x;lan r hiç bilmiyorum. Çok hassas bir durum. Kad nlar n çoÄ&#x;u dayak yediklerini sĂśylemekten bile korkarlar. Oysa yard m alabilecekleri yerler var. Ama onlar basit bir kursa bile gidemezken nereden yard m alacaklar n nas l bilebilirler ki! Asl nda gÜçmen kad nlar n o kadar çok ve birbirinden farkl sorunu var ki hangi birisine deÄ&#x;ineceÄ&#x;inizi bilemiyorsunuz. Bunun bir çÜzĂźmĂź olmal . Kad nlar m z bilinçlendirmek için iyi ve doÄ&#x;ru bir yol bulmam z gerek.

Kartopu gibi!.. EĹ&#x;itsizliÄ&#x;e onay Divan’ n karar na konu olan dava, Ä°ngiliz SaÄ&#x;l k MĂźfettiĹ&#x;i Bernadette Cadman taraf ndan aç lm Ĺ&#x;. Ä°Ĺ&#x;verenlerin gĂśrĂźĹ&#x;lerini de divana sunan bayan mĂźfettiĹ&#x;, daha Ăśnce de kendisi ile ayn konumda çal Ĺ&#x;an bir erkek çal Ĺ&#x;ana 13 bin euro daha fazla maaĹ&#x; ĂśdendiÄ&#x;i gerekçesi ile Ä°ngiliz mahkemelerine baĹ&#x;vurmuĹ&#x;. Ä°lk mahkemeyi kazanmas na raÄ&#x;men, yĂźksek mahkeme bu karar bozup, temyize gitmiĹ&#x;. O da Avrupa adaletinin en yĂźksek mercii olarak sunulan Divan’a gitmiĹ&#x;. Karar; Ĺ&#x;irketlerin erkek çal Ĺ&#x;anlara, kad nlardan daha çok Ăźcret Ăśdeyebilecekleri! Buna gĂśre kad nlar n hamilelik, çocuk bak m gibi nedenlerle erkekler kadar uzun çal Ĺ&#x;am yor olmalar , Ăźcret eĹ&#x;itsizliÄ&#x;inin gerekçesi say l yor. “Hizmet sĂźresi ĂślçßtĂź dikkate al nd Ä&#x; nda, daha fazla çal Ĺ&#x;an n daha fazla tecrĂźbe kazana-

“DĂźnyan n en adil ve eĹ&#x;itlikçiâ€? kurumu olarak sunulan Divan’ n karar , bundan sonra Avrupa iĹ&#x; piyasas nda cinsiyetimizden dolay karĹ&#x; laĹ&#x;t Ä&#x; m z eĹ&#x;itsizliklerin pervas zlaĹ&#x;acaÄ&#x; anlam na geliyor. Sadece bize dĂśnĂźk olarak deÄ&#x;il, bir bĂźtĂźn olarak iĹ&#x; piyasas n biz emekçiler aleyhine deÄ&#x;iĹ&#x;tirecek olan bu karar , erkek s n f kardeĹ&#x;lerimizle birlikte tepkilerimizi birleĹ&#x;tirerek bozal m. Keza bu karar, Ĺ&#x;imdi deÄ&#x;ilse, yar n onlar n da iĹ&#x; gĂźvencelerini dolay ms zca etkileyecektir. Kad n iĹ&#x; gĂźcĂźnĂźn daha dĂźĹ&#x;Ăźk Ăźcretle çal Ĺ&#x;mas n n yasalaĹ&#x;mas demek, iĹ&#x;verenlerin kad n emeÄ&#x;ine daha fazla sĂśmĂźrĂź alan açacaklar anlam na geliyor! Bu zemin kad n erkek tĂźm çal Ĺ&#x;anlar n ortak mĂźcadele zorunluluÄ&#x;unu gĂśsteriyor. Ĺžimdiden ortaya ç kan tepkileri bir kartopu gibi bĂźyĂźttĂźÄ&#x;ĂźmĂźz oranda hiçbir yasa ĂśnĂźmĂźzde duramaz. O halde tepkileri ĂśrgĂźtlĂź bir tarzda bĂźyĂźtelim.


Yaanacak

DĂźnya 8

G

E

N

Ç

L

‚

K

Egitim hakk kime? Yapt›¤›m›z bĂźtĂźn protesto ve eylemliklere ra¤men bu yasalar geçiyorsa bundan sonra biz bir ey yapaca¤â€şz bir sonuç yok ortada yarg›s› ve politik bilinçsizli¤in Ăśne geçti¤i bir durum...

Ă–Ä&#x;renci harçlar ile ilgili yasa NRW ’de (Nord Rhein Westfallen) ĂśÄ&#x;rencilerin yoÄ&#x;un protestolar na karĹ&#x; n geçen sene sonbaharda (2005) yĂźrĂźrlĂźÄ&#x;e konuldu. Ayn Ĺ&#x;ekilde Frankfurt am Main ve Hessen’ni de içine alan bĂślgede ise 2007-2008 ĂśÄ&#x;retim y l nda geçerli olmak Ăźzere benzer yasa kabul edildi. Fakat bu iki bĂślgede yĂźrĂźrlĂźÄ&#x;e konulan yasa daha sert maddeler içeriyor. Buna karĹ&#x; yap lan eylemlikler ise, ĂśÄ&#x;rencilerin ruh hallerini yans t yordu. “Her Ĺ&#x;eye raÄ&#x;men bu yasalar geçiyor ve biz bir Ĺ&#x;ey yapam yoruzâ€? diyorlard . Ăœniversitelerdeki bu geliĹ&#x;meler, toplumsal ve sosyal uçurumu derinleĹ&#x;tirirken, birer ticarethaneye çevrilen ve paras olan n eÄ&#x;itim hakk n elde edeceÄ&#x;i bir dĂśneminde kap s n aralam Ĺ&#x; oldu. Bu durum ise ĂśÄ&#x;renciler için yaln zca ekonomik deÄ&#x;il, ayn zamanda geleceklerini belirleyen bir geliĹ&#x;me olmas nedeniyle çok Ăśnemli. Fakat as l olarak iĹ&#x;çi çocuÄ&#x;u olan ĂśÄ&#x;rencilerin aileleri için çok daha zor ve bu konuda aileler çocuklar n bu Ĺ&#x;artlar alt nda okutmak noktas nda kayg duyuyorlar. 20 sene Ăśnce iĹ&#x;çi olan ailelerin çocuklar n n yĂźzde 21’i Ăźniversitelerdeyken, bugĂźn ancak yĂźzde 10’u eÄ&#x;itimine devam edebiliyor. Tabii bĂśyle devam ederse ilerde bu say n n daha da dĂźĹ&#x;mesi sĂśz konusu.

KĂśln Ăœniversitesi’nde Alex Simon ile ĂśÄ&#x;renci eylemliklerinin geçmiĹ&#x;i, geleceÄ&#x;i ve bugĂźnkĂź durumu hakk nda yapt Ä&#x; m z rĂśportajda, konunun yaln zca ĂśÄ&#x;rencilerin harç sorunu olmad Ä&#x; , kapitalizmin yeniden yap lanma politikalar n n yaln zca bir ucunun deÄ&#x;diÄ&#x;i Ăźniversiteler deÄ&#x;il, toplumun geniĹ&#x; katmanlar nda yaratt Ä&#x; geleceksizliÄ&#x;in, umutsuzluÄ&#x;un ve korkunun nas l da derin olduÄ&#x;unu gĂśrdĂźk.

Almanya’da ĂśÄ&#x;renci eylemleri geçmiĹ&#x;ten bugĂźne nas l bir grafik izledi? Ă–Ä&#x;renci eylemeleri son 2 sĂśmestrde, 10 y lda olmad Ä&#x; kadar canl . Bu eylemler 95’ten beri farkl l klar gĂśstererek devam ediyor. Hatta 1990’dan beridir var bu eylemler. GeçmiĹ&#x;te bu eylemler-grevler ĂśÄ&#x;rencilerin oyuna sunularak yap l yordu. Bu karar için en az ndan ĂśÄ&#x;rencilerin yĂźzde 75’ini kapsamas gerekiyordu. Greve gidebilmek için burada eylem biçimleri ele al n yor ve bu eylem biçimleri Ăźzerine tart Ĺ&#x; l yordu. Ă–Ä&#x;rencilerin kat l m ve eylemlere bak Ĺ&#x; nas l(d )? Daha Ăśnce sesiz kalan bir kesim vard , kat lmayan. Bunlar daha ziyade ĂśÄ&#x;retim gĂśrevlilerine yak n olan, okumaktan

baĹ&#x;ka dĂźĹ&#x;Ăźncesi olmayan, okuyarak baĹ&#x;ar l bir yere gelme gibi dĂźĹ&#x;Ăźnceleri olanlard . Bu kesim bizim eylemliklerimiz esnas nda pratik olarak bizim karĹ&#x; m za ç k p bize karĹ&#x; bir duruĹ&#x; sergilediler. Tabii ayn zamanda bize sald rd lar da. Bu durum ise eylemlere kat lan ĂśÄ&#x;rencileri rahats z etti. Bundan dolay kat l m gitgide dĂźĹ&#x;tĂź. K r lman n sebebi neydi?

kat l m b rakt . Tabii baĹ&#x;ka etkenlerde sĂśz konusu, daha çok yapt Ä&#x; m z bĂźtĂźn protesto ve eylemliklere raÄ&#x;men bu yasalar geçiyorsa hala bundan sonra biz bir Ĺ&#x;ey yapacaÄ&#x; z bir sonuç yok ortada yarg s ve politik bilinçsizliÄ&#x;in Ăśne geçtiÄ&#x;i bir durum hakim oldu. Bu durum ĂśÄ&#x;rencilerin inanc n gĂźcĂźnĂź dĂźĹ&#x;ĂźrdĂź. Bu durum karĹ&#x; s nda neler yapt n z?

Yasa neleri içeriyor? - Daha Ăśncesinde 14 sĂśmestrden sonra baĹ&#x;ar l olmayan ĂśÄ&#x;renciye her sĂśmestr baĹ&#x; na 250 euro olarak belirlenen Ăźcret, Ĺ&#x;imdi ise bĂźtĂźn ĂśÄ&#x;renciler için okula baĹ&#x;lar baĹ&#x;lamaz sĂśmestr baĹ&#x; na 500 euro olarak belirleniyor. - Hemen hemen bĂźtĂźn ĂśÄ&#x;renciler (baĹ&#x;ta uzun sĂźre okuyanlar ve yabanc ĂśÄ&#x;renciler olmak Ăźzere) ald klar kredileri ĂśÄ&#x;retim y l sonunda taksitle Ăśdeyebilirler. - Bunun için haz r bulunan kredileri kullananlar (burs alanlar hariç) faiziyle geri Ăśdemek zorundalar. - Kredinin geri Ăśdemesi, okul bitiminden 2 y l sonra baĹ&#x;layacakt r. - EÄ&#x;er ĂśÄ&#x;renci tek baĹ&#x; na yaĹ&#x; yor ve geliri bin 260 euro tutuyorsa baĹ&#x;vuru ile bundan 1 y l olmak Ăźzere muaf tutuluyor. - Al nan kredi 25 y ll k bir sĂźreye yay lm Ĺ&#x; ve geri ĂśdenmemiĹ&#x; ise eyaletler geri alma haklar n kaybediyorlar. - Ă–Ä&#x;rencilerin yĂźzde 10 genel ortalaman n Ăźzerinde bir baĹ&#x;ar gĂśstermiĹ&#x; iseler harçlardan otomatikman muaf tutulacaklar. - 14 yaĹ&#x; ndan kßçßk çocuklar olan ĂśÄ&#x;rencilerin çocuk baĹ&#x; na 6 sĂśmestr harçlardan muaf olacaklar. - EÄ&#x;er ĂśÄ&#x;rencinin kendisi engelli ise veya bir yak n na bak c l k yapmakla yĂźkĂźmlĂź ise, yasan n Ăśn gĂśrdĂźÄ&#x;Ăź çÜzĂźm Härtefallregelung (Zor durum kural ) mevcuttur. Fakat bu tek kiĹ&#x;ilik olmas Ĺ&#x;art yla geçerlidir.

KĂśln’de 45 bin ĂśÄ&#x;renci olmas na raÄ&#x;men Ăźniversitelerde bunlar n yaln zca 2 bin kadar eyleme kat l yordu. Bu 2 bin kiĹ&#x;i içerisinde ise polisin sald r s yla yar s aktif olarak eyleme

DĂśnem dĂśnem polisin sald r lar n da protesto ettik bir araya getirdiÄ&#x;imiz bu ĂśÄ&#x;rencilerle tĂźrlĂź tĂźrlĂź eylemler organize ettik. Bu durumda biraz daha zor kullanmak gerekiyor.

Mesela bunun içerisinde gidip otobanlar iĹ&#x;gal etmek,fabrikalar n Ăśnlerini iĹ&#x;gal etmek zincirlemek iĹ&#x;çileri d Ĺ&#x;ar ya ç karmamak bu yĂźzden dayakta yedik. Enternasyonal dayan Ĺ&#x;ma‌ Bu eylemlerinizi Fransa’dan Ăśrnek alarak m gerçekleĹ&#x;tirdiniz? Tabii ki Fransa’da geliĹ&#x;en olaylar bizi de etkiledi. Onlar n yapt Ä&#x; Metro iĹ&#x;galleri, otoban iĹ&#x;galleri, bu tarz buraya da taĹ&#x; nd . Orada ki ĂśÄ&#x;renci arkadaĹ&#x;lar buraya geldi. ÇeĹ&#x;itli eylemler Ăźzerinde konuĹ&#x;tuk tart Ĺ&#x;t k biz onlar buraya uygulamaya baĹ&#x;lad k. Fakat her toplum farkl tepkiler veriyor tabii ki. Eylemlerinizde genellikle nas l bir etki yaratmak istiyorsunuz? Yapt Ä&#x; m z eylemler daha çok ekonomik içerikli ayn zamanda bu tĂźr eylemlerle ekonomik anlamda Ăśne ç kan otoban, fabrika gibi yerleri iĹ&#x;gal etmek veya eylem sĂźresince kullan lmaz hale getirmek olarak gerçekleĹ&#x;iyor. Yani ekonomik olarak sarsmak diyebiliriz.. GĂźnĂźmĂźz Almanya’s n deÄ&#x;erlendirebilir misin? Almanya’da art k refah toplumundan bahsedemeyiz. BĂźyĂźk çoÄ&#x;unluk iĹ&#x;çi olanlar, iĹ&#x;lerini kaybetme korku psikolojisine sokuluyor. Ă–Ä&#x;rencilere ise Ăśyle bir psikoloji dayat yorlar ki; kuĹ&#x;ku duyarak, umutsuzlaĹ&#x;arak ve geleceksizleĹ&#x;tirilerek bu korku bĂźyĂźtĂźlĂźyor. Bundan dolay toplumda birbirine karĹ&#x; bĂźyĂźk bir huzursuzluk ve gĂźvensizlik yarat l( yor)d . Bu korku ve kaybetme psikolojisi ile insanlar daha iyi kontrol edebilmeyi saÄ&#x;l yorlar ve bunu yarat yorlar. BĂślparçala-yĂśnet politikas n n en iyi ĂśrneÄ&#x;i mevcut Almanya’da.

GençLink

Ezgi

Birbirimizi anlama becerisi! Bu sayfaya yaz yazmak için çok genç say lmam, belki de 17’sinde bulunanlar için “ablaâ€?da say l r m. Son dĂśnemde yaĹ&#x;am na yak ndan tan kl k ettiÄ&#x;im henĂźz 17’sinde bir gencin ĂśykĂźsĂźnĂź paylaĹ&#x;ay m dedim sizlerle. Sorunlu bir evlilik yaĹ&#x;ayan ailesi daÄ&#x; lal tam 13 y l oldu. Anne ve baba da ikinci evliklerini yapal 5-6 y l geçti denilebilir. Annenin fabrikada çal Ĺ&#x;t Ä&#x; y llar, gencimizin anneanne yan nda geçirdiÄ&#x;i gĂźnler, ikinci evlilikle birlikte farkl bir mecraya kayd . Art k onlar Avrupa’dayd . Annesi ikinci evliliÄ&#x;ini daha çok onun geleceÄ&#x;i için yapt Ä&#x; n belirtiyor her f rsatta. Gencimiz mi?.. â€œĹžu an ne yaĹ&#x; yor veya ne yap yor?â€? sorusunu keĹ&#x;ke daha farkl yan tlayabilseydim. Avrupa’da pekçok genç, onun yaĹ&#x;am ndan haberdard r asl nda. ÇßnkĂź ayn sorunlar kendileri de yaĹ&#x; yor. Annesinin Avrupa’ya geliĹ&#x;inin ikinci y l nda o da yeni yaĹ&#x;ayacaÄ&#x; yere gelmiĹ&#x; oldu. Ă–nce dil ĂśÄ&#x;renmeliydi. BaĹ&#x;lad okula. Pek baĹ&#x;ar l oldu denilemez ama belli bir dĂźzeyde dil ĂśÄ&#x;rendi. Bu olmas gereken s n f için yeterli gelmedi. Bu nedenle 2 y l geriden baĹ&#x;lamak durumundayd . Haliyle arkadaĹ&#x;lar kendinden kßçßktĂź. Ä°lk y l okulda bĂśylesi bir uyum sorunu da yaĹ&#x;amaya baĹ&#x;layan genç, bulunduÄ&#x;u yabanc lar semtinin ayk r gençleriyle bĂśylelikle tan Ĺ&#x;t . Okulda bulunamayan arkadaĹ&#x;lar, sokakta edinilmeye baĹ&#x;land . Derken onlar n al Ĺ&#x;kanl klar da. Okul giderek kĂśtĂźye gitti. Art k liseye gitme Ĺ&#x;ans n yitirmiĹ&#x;, her 10 gÜçmen çocuÄ&#x;undan 9 için aç lan “meslek ĂśÄ&#x;renâ€? kap s , onun için de tek seçenek oluvermiĹ&#x;ti. Seçti mesleÄ&#x;ini! Ă–nce staj yapacak alan sorunu, sonra bulunduÄ&#x;u yerlerden ikide bir at lma‌ Bu zincirleme kazalar birbirini izledi. Ä°kinci y l nda okulsuzluk, aile ile artan çeliĹ&#x;ki ve çat Ĺ&#x;malar, eve geç gelmeler, sigara, vb‌ Kendisi de ne yaĹ&#x;ad Ä&#x; n n, ya da ne kaybettiÄ&#x;inin pek fark nda deÄ&#x;il! Ona gĂśre aile onu anlam yor, onu bask alt nda tutmaya çal Ĺ&#x; yor, kendi geriliklerini ona dayatmaya çal Ĺ&#x; yorlard . Aileye gĂśre genç onlar anlam yor, sayg s zl k ediyor, hayat n belirleyebileceÄ&#x;i bir dĂśnemden geçerken bu sorumluluÄ&#x;u almaktan kaç yor, okumas gerekirken kĂśtĂź bir hayata yĂśneliyordu. KarĹ&#x; l kl onlar bu listeyi uzat p gidebilirler. Her iki taraf nda kendine gĂśre onlarca hakl yanlar var da denilebilir. Ama bunlar s ralamak sorunu çÜzmĂźyor. Bu yaĹ&#x;ta olan gençlerin sorunlar na nas l yaklaĹ&#x;mak gerektiÄ&#x;i aileler taraf ndan giderek karmaĹ&#x; klaĹ&#x; rken, gençler için geleceÄ&#x;e dair hedefsizlik giderek bĂźyĂźyor. Okul, iĹ&#x;, aileye karĹ&#x; sorumluluÄ&#x;un Ăśtesinde, “yar n ben Ĺ&#x;unu yapmak istiyorumâ€? gibi basitlikte bir hedef bile taĹ&#x; m yor çoÄ&#x;u genç. Ä°Ĺ&#x;te gencimizin en bĂźyĂźk kayb da buradan baĹ&#x;l yor. Tamamen hedefsizleĹ&#x;me! ÇÜzĂźm konusunda neler mi yap labilir? Onlarca doÄ&#x;ruyu alt alta yazmak yerine, ortak paydalar yaratmak için biraz daha birbirimizi anlamaya çal Ĺ&#x;al m! Aileler, onlar n çocuklar , etraf ndaki diÄ&#x;er dostlar-arkadaĹ&#x;lar olarak!..

Yazmak m yazmaya baĹ&#x;lamak m ? Bu â€˜Ăśfke’ kime ve neye? Ă–nce çevremizdeki renkleri de anlamaya ve ta-

YaĹ&#x;arken bunlar kendimiz ve

maya ve tan maya çal Ĺ&#x;arak,

n›maya çal›arak, kendi rengimizin de fark›na baĹ&#x;kalar na karĹ&#x; kendimizi ifa- kendi rengimizin de fark na vade biçimi olarak gĂśstermemiz rarak baĹ&#x;layal m. Ă–nce tabii o vararak balayal›m. Ă–nce tabii o hayat› da se- ve meyvelerini toplay p, yaĹ&#x;am hayat da severek, yaĹ&#x;ama sevverek, yaama sevdas›yla dolucas›na... gĂźzelleĹ&#x;tirmek için kullan ma das yla dolucas na. Zor olan nedir? Biraz baĹ&#x;lasak duram yoruz. Ama daha baĹ&#x;lamam Ĺ&#x;sak‌ Ä°Ĺ&#x;te o zaman baĹ&#x;layabilme olas l Ä&#x; m z Ăźzerine yorumlar yap yoruz. Bizi bitiren sĂźrekli bir Ĺ&#x;eylere baĹ&#x;lama ve bitirememe kayg s . BĂśyle bir Ĺ&#x;ey benliÄ&#x;imizi sarmaya gĂśrsĂźn. O andan itibaren kendimiz, baĹ&#x;laman n gerisinde, bir yerlerde sĂźrekli say yoruz. Hala “baĹ&#x;layacaÄ&#x; mâ€? diye bir dĂśngĂźde kal yoruz sadece. Bunlar insan n hayat ndaki her alan etkileyen durumlar. Biz asl nda Ăśzelliklerimizin kulland kça geliĹ&#x;kinliÄ&#x;ini saÄ&#x;layan canl lar z. Ama kullanma-

Satranç Tahtas›

“Satranc hakk nda, hayat için çok uzun olduÄ&#x;u sĂśylenir ama bu satranc n deÄ&#x;il, hayat n kusurudur.â€? Irning Chernev Bu sĂśz bir çok aç dan deÄ&#x;erlendirilebilinir. Uzun santranc karĹ&#x; laĹ&#x;malar n n verilen sĂźrede bitmemesi, zaman n yetersizliÄ&#x;i, satranc n ise milyon ihtima-

d kça da onu yitiren veya kĂśrelten canl lar z. Bazen bunu aĹ&#x;mak için o kadar uÄ&#x;raĹ&#x; r z ama hala bir baĹ&#x;lang ç yapmam Ĺ&#x;sak, yine ayn yerde sayd Ä&#x; m z n gĂśstergesidir. Sadece bunu bir Ĺ&#x;eylerin ilk ad mlar n atarak anlayabiliyoruz. Nas l ki bir Ĺ&#x;eyleri kaybettiÄ&#x;imizi anlad Ä&#x; m z gibi. Hayatta sosyal, edebi, vb. Ĺ&#x;ekilde kendimizi ifade biçimleri geliĹ&#x;tirmediÄ&#x;imiz sĂźrece, yaĹ&#x;ad Ä&#x; m z yaĹ&#x;am kĂśtĂźye kullanmak gibi bir suç iĹ&#x;lemiĹ&#x; de oluyoruz asl nda. Ä°nsan olma Ăśzelliklerimizi, bizden baĹ&#x;ka yarg layacak bir birim ya da kurum olmad Ä&#x; na gĂśre‌

sunmam z gerektiÄ&#x;ine inan yorum. Ama bir genç olarak da Ăśnce çevremizdeki renkleri de anla-

Yazma sanat n bu yaĹ&#x;larda icra edelim‌ Ergin

Almanya’da 29 EylĂźl Cuma gĂźnĂź ARD kanal nda gĂśsterilen bir TV filmi Alman ve TĂźrk toplumu aras nda olduÄ&#x;u gibi uzmanlar aras nda da epey bir tart Ĺ&#x;ma yaratt . Neydi Filmi bu kadar tart Ĺ&#x;t ran Ĺ&#x;ey? K saca Ăśzetini aktaral m; Can, Berlin’de yaĹ&#x;ayan bir TĂźrk genci. Oktay Ă–zdemir’in canland rd Ä&#x; Can karakteri, vahĹ&#x;i bir uyuĹ&#x;turucu çetesinin elebaĹ&#x; , Ăźniversite profesĂśrĂź Simon Laub’un korkulu rĂźyas . Can isminden anlaĹ&#x; lacaÄ&#x; gibi bir yabanc ve kendisinde olmayan her Ĺ&#x;eyin olduÄ&#x;u Felix ĂśzgĂźlĂźnde sisteme olan Ăśfkesini daha da ileri taĹ&#x; yarak onun ‘gĂźzide’ ve varl kl ailesine de taĹ&#x; yor. Ayn Ĺ&#x;ekilde Can’da olanlar da Felix’te yok, geleceksizlik, d Ĺ&#x;lanm Ĺ&#x;l k, yabanc olma, herhangi bir topluma ait olamama ve aidiyet duygusunun

yitirilmesi, binlerce yabanc uyruklu genç gibi.

Filmin ARD gĂśsterildiÄ&#x;i saatin hemen arkas nda bir tart Ĺ&#x;ma program da yer al yordu yay nda, Almanya’da yaĹ&#x;ayan

‘gÜçmen’ gençlerin entegrasyon ve gelecek sorunu temelli ele al n yor. Evet, tart Ĺ&#x;ma açan bu film bir gerçeÄ&#x;i de gĂźndeme taĹ&#x; d ; Bu Ăśfke nereden kaynaklan yor? UyuĹ&#x;turucu, çeteleĹ&#x;me, Ĺ&#x;iddet neyin sonucu? Genel olarak yaĹ&#x;ananlar yaln zca gÜçmen gençlerin entegrasyon sorunu mu? Yoksa asl nda kapitalizmin çßrĂźtme, tĂźketme, yozlaĹ&#x;ma k skac na s k Ĺ&#x;t rd Ä&#x; gençliÄ&#x;in resmi mi, ne zaman deÄ&#x;iĹ&#x;ir bu resim? Onu yaratanlara karĹ&#x; ; gençliÄ&#x;in gerçek ruhuyla donatacaÄ&#x; , gĂźcĂźnĂź enerjisini, yeteneklerini ĂśzgĂźrce yaĹ&#x;ayacaÄ&#x; bir yaĹ&#x;am n yap c lar olarak bu k skac parçalay p, bu resmi mutluÄ&#x;un resmi kendileri yapt klar zaman. Bu Ăśfke kaybedenlerin, sokaklar n geleceksizliÄ&#x;in, dikkate al nmaman n Ăśfkesi. Ä°yi okuyun bu Ăśfkeyi.

Bu oyun, çok uzun sĂźrecek‌

Ey lise ĂśÄ&#x;rencileri!

lini içinde bar nd ran hamlelerini gerçekleĹ&#x;tirecek zaman dilimlerine ihtiyac ‌ Ve uzun tarihi yolculuÄ&#x;undan gĂźnĂźmĂźzĂźn dĂźnyas na gelene kadar geçirdiÄ&#x;i evrimleĹ&#x;me‌ Tabii bunun için yine tarihe ve onun kronolojik s ralamas nda, satranc n politikaya, sanata, aĹ&#x;ka, savaĹ&#x;a nas l konu olduÄ&#x;unu, hatta baz durumlarda bir yaĹ&#x;ama mal olabilecek derece Ăśneme sahip olmas , satranca yĂźklenen anlam bak m ndan dikkate deÄ&#x;er bir durum.

rine girmek zorunda kal rsan eÄ&#x;er, kopya çekmek için içinde bulunduÄ&#x;un durumun imkan ve Ĺ&#x;artlar n dĂźĹ&#x;Ăźnmeyeceksin Bu yaz l da sorular çok zor olabilir, hatta ĂśÄ&#x;retmenler hiçbir yerde gĂśrĂźlmemiĹ&#x; kĂźl yutmazlar olabilir. Zorla ve hile ile kutsal s n f n bĂźtĂźn s ralar taranm Ĺ&#x;, bĂźtĂźn defterlerine el koymuĹ&#x; ve senin her Ĺ&#x;eyin didik didik aranm Ĺ&#x; olabilir. BĂźtĂźn bunlardan daha ac ve daha kĂśtĂź olmak Ăźzere s n f içinde iktidara (s n f baĹ&#x;kanlar ve disiplin kurulu Ăźyesi ĂśÄ&#x;renciler) sahip olanlar dalg n ve doÄ&#x;ru yoldan sapm Ĺ&#x; ve hatta ihanet içinde bulunabilirler Bu iktidar sahipleri kiĹ&#x;isel Ăśfke ve kinlerini disiplin yĂśnetmenliÄ&#x;inin kararlar yla birleĹ&#x;tirebilirler. Ă–Ä&#x;renciler farkl bilgisizlik içinde harap ve yorgun

AĹ&#x;aÄ&#x; daki bilgiler k salt larak http://www.satrancokulu.com sitesinden al nm Ĺ&#x;t r. Ä°.Ă– 4000: M s r’da Kraliçe Nefertiti’ye ait pramitin Ăźzerindeki plaka kay tlar, satrancla ilgili bilinen ilk dĂśkĂźmanlard r.

Ä°.Ă– 13’ßncĂź yĂźzy l: Troya KuĹ&#x;atmas s ras nda Palamades’in bu oyunu bildiÄ&#x;i ve bu nedenle “Tahta Atâ€? ile tuzak kurma fikrini geliĹ&#x;tirip uygulad Ä&#x; bilinmektedir. Ä°.Ă– 218: Kartacal Hannibal Romal lar’a karĹ&#x; fillerle kuzeyden sald rma stratejisini geliĹ&#x;tirip baĹ&#x;ar l bir biçimde uygulad . Ancak, iklim koĹ&#x;ullar n hesaba katmam Ĺ&#x; olmas , yĂźksek askeri ve satranc dehas n n yan nda yaĹ&#x; n n genç oluĹ&#x;unun getirdiÄ&#x;i deneyimsizlikten kaynaklan yordu. 946: BulunduÄ&#x;u çaÄ&#x; n en gßçlĂź satrançc s olarak TĂźrk Assuli kabul edilmektedir. 1011: Firdevsi’nin ĂźnlĂź â€œĹžehnameâ€? sinde satranc oyununa

geniĹ&#x; biçimde deÄ&#x;inilmektedir. 1061: Kilise, satranc Ä°slam kĂźltĂźrĂźnĂźn bir parças olarak ilan etti ve oynayanlar aforoz etti. 1200: Frans z roman “Huon de Bordeauxâ€?da, Huan, Kral Ivory’nin k z yla, kazan rsa geceyi birlikte geçirmek ve yenilirse baĹ&#x; n n kesilmesi koĹ&#x;uluyla satranc oynad . 1475: Avrupa’da oyunun içine Kraliçe (Vezir) ve Papaz (Fil) dahil edilerek, oyunun ĂźstĂźnde bulunan Ä°slam kĂźltĂźrĂźnĂźn bir parças olma gerekçesi ve dolay s yla da aforoz edilme tehlikesi ortadan kald r ld . Bu da satranc zekas n n en despot kafa yap lar n bile ikna ederek dĂźzeltebildiÄ&#x;inin diÄ&#x;er bir iĹ&#x;aretidir.

Birinci gĂśrevin s n f n geçmek, derslerinde sonsuza dek kalmamak, Bir al p kurtulmakt r. Burada bulunman n tek nedeni budur. Bu temel durum senin en k ymetli hazinendir. Ăœniversitede bile seni bu hazineden mahrum etmek isteyen hocalar n olacakt r. Bir gĂźn b km Ĺ&#x; olduÄ&#x;un yaz l lardan bi-

dĂźĹ&#x;mĂźĹ&#x; olabilirler. Ey Lise Ă–Ä&#x;rencisi! Ä°Ĺ&#x;te bu disiplin ve zor s n fta dahi gĂśrevin s n f geçmektir.

Ä°htiyaç duyduÄ&#x;un bilgi, cebinde sakl duran kßçßk kaÄ&#x; tlarda mevcuttur.


Yaanacak

B

‚

L

‚

M

¡

T

E

K

N

‚

Evrim yolculuÄ&#x;unda insan Amerika’da ve Almanya’da muhafazakar ve sa¤c› politikac›lar, kiliseler,“Evrim teorisi geçerlili¤ini yitirdiâ€?, “bilim evrim teorisini terk ediyorâ€? propagandas› yap›yor. Peki bu tart›may› gĂźndeme neden imdi tekrardan ›s›t›p koydular? Ä°nsan n evrim sĂźrecinde nas l ayakta kald Ä&#x; n araĹ&#x;t ran Harvard Broad EnstitĂźsĂź ve Massachusetts Teknoloji EnstitĂźsß’nden David Reich ve uzman ekip ilginç sonuçlarla karĹ&#x; laĹ&#x;t . Ä°nsan ve Ĺ&#x;empanzenin atalar , iki tĂźr birbirlerinden ayr ld ktan sonra da, binlerce y l boyunca gen al Ĺ&#x; veriĹ&#x;inde bulundu. Ä°nsan evrimini ilk elden, kaz lar ve laboratuvar çal Ĺ&#x;malar yla araĹ&#x;t ran “paleoantropolojiâ€? uzmanlar (fosil kay tlar na dayanarak tĂźrler aras iliĹ&#x;kileri genetik ya da anatomik yap lar na bakarak aç klayan bilim dal ) Ä°nsan ve Ĺ&#x;empanzenin atalar n n, iki tĂźr birbirlerinden ayr ld ktan sonra da binlerce y l boyunca çiftleĹ&#x;meye devam ettiÄ&#x;ini belirtiler.

da ki verilerin incelendiÄ&#x;i son araĹ&#x;t rma gĂźnĂźmĂźze kadar yap lanlar n en kapsaml s . Bununla yetinmeyen bilim insanlar daha gĂźvenli sonuçlara ulaĹ&#x;mak için iki primat’t (BĂź-

En kapsaml araĹ&#x;t rma

tĂźn maymun tĂźrlerini ve insanlar içine alan memeliler tak m ) tĂźrĂźnĂź (goril ve orangutan) analizlere kontrol grubu olarak dahil etmiĹ&#x;ler. Kromozomlardaki benzerlik, her iki evrim çizgisi (Ĺ&#x;empanze ve insan) aras nda ‘uzun sĂźrelimelezleĹ&#x;me’ olduÄ&#x;unu dĂźĹ&#x;ĂźndĂźrĂźyor. Washington University-St. Louis’den profesĂśr Erik Trinkaus, ise olguyu insan n canl tĂźrleri aras nda ki fark nda aranmas gerektiÄ&#x;ine vurgu yaparak aç kl yor. BugĂźnden geriye bak ld Ä&#x; nda insan n doÄ&#x;al bir sonuç gibi deÄ&#x;erlendirildiÄ&#x;ini, ancak evrimin kendi ak Ĺ&#x; içinde insan n atas Homo tĂźrĂźne k yasla Neandertal’lerin evrimin ak Ĺ&#x; na daha uygun bir tĂźr olduÄ&#x;unu vurguluyor. Fakat buna raÄ&#x;men Neandertal’lerin evrime yenik dĂźĹ&#x;mesine karĹ&#x; n, insan n bugĂźn geliĹ&#x;miĹ&#x; bir uygarl k kurmuĹ&#x; olmas n ise Prof. Trinkaus, insan n evrim sĂźrecinde daha yĂźksek ‘direnç’ gĂśstermesine baÄ&#x;l yor.

BugĂźne kadar ki araĹ&#x;t rmalardan farkl olarak, bilim insanlar gen biliminden de faydalanarak, genlerdeki yaĹ&#x; faktĂśrĂźnĂź dikkate alarak yapt klar

araĹ&#x;t rma sonucunda iki tĂźrĂźn, asl nda çok daha sonra, yaklaĹ&#x; k 5.4 milyon y l Ăśnce ayr ld Ä&#x; n ortaya ç kard lar. Ancak bu ayr l k, her iki rk n gen al Ĺ&#x; veriĹ&#x;ine engel olamad . 20 milyon farkl zaman aral Ä&#x; n-

Ä°nan yaln zca inan! Y llard r hatta yĂźzy llard r hep tart Ĺ&#x; ladurdu, dĂźnya Ăźzerindeki yaĹ&#x;am nas l oluĹ&#x;tu? Ä°nsan n atas kim? Benzer bir çok soruyla meraklar m z gĂźdĂźlendi. Pozitif Bilimler, bu tart Ĺ&#x;man n bilimsel kriterlere uymayan yĂśntemlerini, yani; somut gĂśzleme, Ăślçmeye, yinelenmeye ve yanl Ĺ&#x;lanabilmeye dayanan bilimsel araĹ&#x;t rma prensiplerinden uzak ‘Yarat l Ĺ&#x; Teorisi’nin savunucular n n, aksine yoluna devam etmektedir.

1990’larda Ak ll Tasar m benzeri bir Ăśneri getirilmiĹ&#x;ti) Neden Ăśzellikle yaĹ&#x;am n bir Ak ll Tasar m’c taraf ndan yarat lm Ĺ&#x; olduÄ&#x;unu savunuyorlar? Yarat lmaya çal Ĺ&#x; lan bu tart Ĺ&#x;ma, Ăśncelikle dĂźnyadaki politik ve ekonomik geliĹ&#x;melerden asla ve asla azade deÄ&#x;erlendirilemez. Egemenlik iliĹ&#x;kileri yaln zca ekonomik, politik ve askeri gßçlerle aç klanamaz. Ăœst yap alt yap iliĹ&#x;kileri de keza sosyal ve psikolojik davran Ĺ&#x;lar n kĂśkenini ve bunlar besleyen Ăźretim iliĹ&#x;kilerini incelenmeden anlamlad r lamaz.

Ä&#x; n mĂźdahale edemediÄ&#x;i Ăśzel bir okul deÄ&#x;il, kendi sorumluluÄ&#x;unda bulunan bir devlet okulu. Devlete baÄ&#x;l Liebig Okulu’nda Liebigschule’de biyoloji ve kimya ĂśÄ&#x;retmenliÄ&#x;i yapan Wolfgang Meyer, “Evrim teorisinin saçmal Ä&#x; n , Allah’ n dĂźnyay , gezegenleri ve canl lar nas l yaratt Ä&#x; n â€? anlatt yor ĂśÄ&#x;rencilerine. Ä°lginç bir tesadĂźf olsa gerek

Fakat konu yaln zca bilimsel platformlarda deÄ&#x;il politik arenada da tart Ĺ&#x; l yor. Amerika’da ve Almanya’da muhafazakar ve saÄ&#x;c politikac lar, kiliseler, gitgide gericileĹ&#x;en eÄ&#x;itim kurumlar , gĂźndelik insan bilincine yĂśnelik yapt klar gerici propagandalarla “Evrim teorisi geçerliliÄ&#x;ini yitirdiâ€?, “bilim evrim teorisini terk ediyorâ€? yalan ve demagojisiyle yaĹ&#x;am n ancak ĂźstĂźn bir gßç taraf ndan dizayn

edilmiĹ&#x; olabileceÄ&#x;i savunuyorlar. Peki bu tart Ĺ&#x;may gĂźndeme neden Ĺ&#x;imdi tekrardan s t p koydular? (Amerika’da

okullara kar Ĺ&#x;amay z’ cevab n veriyor. Yine Almanya’n n Giessen kenti, benzer bir olay ama bu defa sĂśz konusu okul bakanl -

ĂśÄ&#x;retmen Meyer ile “Ak ll Tasar mc â€? Bush ayn mezhepten. KĂśktendinciliÄ&#x;iyle tan nan Ă–zgĂźr Protestan Kilisesi taraftar ikiside. Okulun ĂśÄ&#x;rencilerinden Jacobus Gaeth “okulun bilim insanlar n n kĂśtĂź niyetli ve bak Ĺ&#x;l insanlar olduÄ&#x;unu yazan bir ders kitaplar olduÄ&#x;unu, mĂźzik ĂśÄ&#x;retmenlerinin ise baĹ&#x;ta Mozart olmak Ăźzere, H ristiyan olmayan sanatç lar n eserlerini okulda yasaklad klar n â€? sĂśylĂźyor. TĂźm bunlarla hedeflenen, insanlar n kafalar nda kuĹ&#x;ku uyand rmak, sĂźrekli gĂźndemde tutarak tart Ĺ&#x;t rarak “acaba?â€? sorusuyla bilinçleri suland rmak hedefleri. Sistem dayanaklar ndan “var olan n var olmas gerekenin en iyisi olduÄ&#x;uâ€? dĂźĹ&#x;Ăźncesini meĹ&#x;rulaĹ&#x;t rmak. Geleceklerini bu Ĺ&#x;ekilde ‘yonttuklar ’ nesil Ăźzerinde saÄ&#x;lama almak. Ama bu hezeyanlar boĹ&#x;una deÄ&#x;il. ÇßrĂźyen sistemin kriz anlar nda devreye soktuÄ&#x;u, yan gĂźcĂź, kurtar c ilac , dinsel kurtuluĹ&#x; reçetelerinin insanl Ä&#x; n gerçek kurtuluĹ&#x;unu muĹ&#x;tulamayacaÄ&#x; n n gĂśrĂźlmesinin sonuçlar d r.

Uykusuz her gece! YĂźzĂźmĂźz yalan m z n aynas m ? Sabah kalkt Ä&#x; n zda baĹ&#x; n z patlayacakm Ĺ&#x; gibi, gĂśzlerinizden uyku ak yor. Kendinizi boĹ&#x; bir çuval gibi hissediyorsunuz, nereye olsa atabilecek gibisiniz, uykusuz bedeninizi. Ama ne fayda, geceleri de uyuyam yorsunuz. Uykusuzluk! Uyuyabilsek kabus gĂśrebilmemiz olas ama ya uykusuzluÄ&#x;un kendisi bir kabusa dĂśnĂźĹ&#x;Ăźyorsa?.. O zaman sorun daha acil demektir.

Riskler ciddi

UykusuzluÄ&#x;un yol açt Ä&#x; ekonomik kayb n miktar dudak uçuklatacak boyutlara varsa da, -ki gĂźnĂźmĂźz modern insan n n en bĂźyĂźk dertlerinden biri stres ise biride uykusuzluktur- as l Ăśnemlisi uykusuzluk sorunuyla baĹ&#x; dertte olan n karĹ&#x; karĹ&#x; ya kald Ä&#x; risklerin ciddiyeti. Ä°Ĺ&#x; kazalar , geç kalma, tahmin edebileceÄ&#x;imiz veya karĹ&#x; laĹ&#x;t Ä&#x; m z bir durum. Ama uykusuzluÄ&#x;un, Ĺ&#x;iĹ&#x;manl k veya diyabet (Ĺ&#x;eker hastal Ä&#x; ) gibi hastal klara yol açt Ä&#x; n bilim yeni yeni ĂśÄ&#x;reniyor. Ayr ca yine uykusuzluk sonucu direkt etken olmasa da ne-

denlerinden birini oluĹ&#x;turmas bak m ndan bile dikkate deÄ&#x;er bir baĹ&#x;ka negatif etkisi erken kalkmak zorunda olan ve bu nedenle uykular n tam alamam Ĺ&#x; insanlar n uyuĹ&#x;turucu, vb. baÄ&#x; ml l klara daha yatk n olduklar n n ve uyuĹ&#x;turuculara daha kolay al Ĺ&#x;t klar n n ortaya ç kmas . Ayr ca -bunu bilmek için kahin olmaya gerek yok- trafik kazalar na yol açan sebeplerin baĹ&#x; nda yorgun,uykusuz Ĺ&#x;ofĂśrler gelir. AraĹ&#x;t rmalar bu tĂźr ka-

zalarda uykusuzluÄ&#x;un yĂźzde 20’lik pay n n olduÄ&#x;unu gĂśsteriyor.

ÇÜzĂźm basit‌ Uykusuzluk kiĹ&#x;inin yaĹ&#x;am , psikolojisi ve iĹ&#x;i ile de çok baÄ&#x;lant l , tabii bunun yan s ra uyku bozukluklar , Uyku apnesi denilen uykuda soluksuz kalma, vb. rahats zl klar, kiĹ&#x;inin saÄ&#x;l kl bir uyku uyumas n direkt etkileyen faktĂśrler ama uzmanlar bunun çÜzĂźmĂźnĂźn de yine kiĹ&#x;inin elinde olduÄ&#x;unu da belirtiyorlar. Modern dĂźnya da zor ama olmazsa olmaz

Art›k yalan sĂśylemek gerçekten Ăśzel bir yete-

istem d Ĺ&#x; mimiklere, mikro ifadelere dikkat ediyor. Ayr ca Ekman, yĂźz kaslar m z n 43 temel hareketi yapabileceÄ&#x;ini, bunlar n toplam n n bĂźtĂźn ifadelerimizi oluĹ&#x;turduÄ&#x;unu sĂśylĂźyor. Uzmanlar, insanlar n sĂśylediklerinin ve davran Ĺ&#x;lar n n doÄ&#x;ruluÄ&#x;unu tespit edebilmek için, bunun merkezi olan beyni okuyabilme yĂśntemini araĹ&#x;t r yorlar. Ĺžu an bunun için en iyi araç, daha çok tomografi için

celenen zoraki gĂźlĂźmsemeyi Ăśrneklediklerinde, beynimizin en yeni alan olan ve bilinçli korteks olarak da adland r lan bu durumun neokorteksin eseri olduÄ&#x;unu sĂśylĂźyorlar. Evrim sĂźrecinde beynin somut dĂźĹ&#x;Ăźncenin yan s ra, soyut dĂźĹ&#x;Ăźnceyi yani ikiyĂźzlĂźlĂźÄ&#x;Ăź de ĂśÄ&#x;rendiÄ&#x;i Ĺ&#x;eklinde aç klan yor! Fransa ve Belçika’da laboratuvarlarda hala deneme aĹ&#x;amas nda olan 3 boyutlu Biyometri (kiĹ&#x;ileri biyolojik Ăśzellikleri arac l Ä&#x; yla tan mlamak) yĂśntemleri, Almanya’n n ĂźnlĂź Max Planck EnstitĂźsß’nde FacelLab bir yĂśntemin kullan m aĹ&#x;amas nda olmas , bu teknolojinin çeĹ&#x;itli alanlarda kullan m esnekliÄ&#x;inden kaynaklan yor. Bu geliĹ&#x;meler, geniĹ&#x; bir alanda kullan lacak bu teknolojinin, sinema seyircisinden, yeni

kullan lan yĂśntem olan “Manyetik Rezonansâ€? (aÄ&#x;r s z ve hasta vĂźcuduna zarar vermeden uygulanan bir gĂśrĂźntĂźleme) tekniÄ&#x;idir. Uzmanlara bu yĂśntemle in-

bir ĂźrĂźne yĂśnelen tĂźketicilerin memnuniyet ifadesini dĂźzeyini, baz zihinsel hastalar n ve hastalar n tespitini kolaylaĹ&#x;mas , videoyla “biri bizi gĂśzetliyorâ€?a kadar geniĹ&#x; bir alan‌

nek gerektirecek; yĂźz ifadelerini analiz eden uzmanlar, bu konu hakk›nda detayl› bir arat›rma yaparak yĂźz mimiklerinin iyi okunmas› durumunda, kiinin yalan sĂśyleyip sĂśylemedi¤ini tespit edebiliyorlar. Kim hayat nda yalan sĂśylememiĹ&#x;tir ki? Hele de an kurtarma ad na sĂśylenen ‘beyaz yalanlar’. En çokta okul hayat m zda ĂśÄ&#x;renci kurnazl Ä&#x; yla, ĂśÄ&#x;retmenlerimize karĹ&#x; profesyonel senaristlere taĹ&#x; ç kartan yalanlar. Ă–len ya da hastalanan yak nlar m z, sĂźrekli kesilen elektrikler... Art k yalan sĂśylemek gerçekten Ăśzel bir yetenek gerektirecek; çßnkĂź bilimin geliĹ&#x;imiyle birlikte ortaya ç kan yalan makinalar na baÄ&#x;lanan kiĹ&#x;inin, yalan makinaya kadar. Ama makinaya da gerek duyulmadan, yalan m z ele verecek yĂźz ifadelerini analiz eden uzmanlar, bu konu hakk nda detayl bir araĹ&#x;t rma yaparak yĂźz mimiklerinin iyi okunmas durumunda, kiĹ&#x;inin yalan sĂśyleyip sĂśylemediÄ&#x;ini tespit edebiliyorlar.

Ne varsa orada sakl ... Bu konuda en yetkin kiĹ&#x;ilerden biride Paul Ekman. Amerikal yĂźz ifadeleri uzman olan Paul Ekman tam anlam yla bir insan sarraf ve bu nedenle istihbarat servisleri içinde çal Ĺ&#x; yor! Paul Ekman çal Ĺ&#x;ma alan olarak yĂźzĂź temel al yor. YĂźzĂźmĂźzde meydana gelen

Bilimde yolculuk

Derya Tanr vermiĹ&#x;

Umar m tatilinizi dinlenerek geçirmiĹ&#x;sinizdir. Tatil sonras bu ilk say ya, bir deÄ&#x;iĹ&#x;iklik yap p, biraz beyin cimnastiÄ&#x;i olsun diye bir dizi bilmeceyle baĹ&#x;layal m istedim. DoÄ&#x;ru yan tlar gazetemizin elektronik ya da posta adresine yollayan bir okuyucumuza Ă–mer Kuleli ile Osman GĂźrel’in Nar Yay nlar ’ndan ç kan “Kimya GĂźzeldirâ€? kitab n armaÄ&#x;an edeceÄ&#x;im. 1. Mermer Ăźzerinde paten yapabilir misiniz? ‘Buzun Ăźzerinde yapsak’ dediÄ&#x;inizi duyar gibiyim. Peki ama neden buzun Ăźzerinde kaymak bu kadar kolayd r? a) Buz diÄ&#x;er kat maddelerden daha yumuĹ&#x;akt r b) Buz, patenlerin demirinin uygulad Ä&#x; bas nç nedeniyle erir c) Buzun yĂźzeyi, dĂźĹ&#x;Ăźk derecelerde bile neredeyse s v haldedir 2. Nas l oluyor da bir insan, bir pire ve bir çekirge ayn yĂźksekliÄ&#x;e s çrayabiliyor? a) AÄ&#x; rl k ve s çrama enerjisi, bu canl lar n boyunun ßçßncĂź kuvvetiyle doÄ&#x;ru orant l d r b) Hayatta kalabilmek için s çrama yetisine sahip olmak gerekmez c) Hafif hayvanlar s çray nca, havada biraz as l kal rlar. BĂśylece s çramak için daha az enerjiye ihtiyaç duyarlar

Neden Okullar? Her sistem, yaĹ&#x;am n her hĂźcresine nĂźfuz etmek ve her alan nda kendini yaratmak, tamamlamak ve idame etmek ister. Hiç bir sorgulaman n ve sorunun kabul edilmez olduÄ&#x;u, doÄ&#x;malar ile eÄ&#x;itilmiĹ&#x; veya eÄ&#x;itilecek olana egemen olan, bunun için mĂźcadele ettiÄ&#x;ini Ăśne sĂźrecek, politikas n ve bunun sonuçlar n da sorgulatmayacak, hatta onun kutsal bir dava uÄ&#x;runa giriĹ&#x;ilmiĹ&#x; fedakar bir eylem olduÄ&#x;unu inand rmak isteyecektir. Yani boĹ&#x;una deÄ&#x;il, Amerika’da ‘Ak ll tasar m’ okullarda okutulsun Ăśnerisi, Almanya’da okullarda art k fiili olarak mĂźfredata girmiĹ&#x; olmas . Almanya’n n Giessen kentinde Ăśzel bir okulda, ĂśÄ&#x;rencilere evrim teorisinin uydurma olduÄ&#x;unu anlatan ĂśÄ&#x;retmenin gĂśrevden al nmas için yap lan baĹ&#x;vurulara bakanl Ä&#x; n, â€˜Ăśzel

9 DĂźnya

K

3. Bir atlet, tramplende bir kez z plad Ä&#x; nda, sert zeminde z playabildiÄ&#x;inden ne kadar fazla yĂźkseÄ&#x;e ç kabilir? a) Ayn yĂźksekliÄ&#x;e b) Normalin iki kat yĂźksekliÄ&#x;e c) Normalden biraz daha az d) Normalden biraz daha fazla 4. Uçan balonlar n içindeki helyum gaz n soluduÄ&#x;umuzda sesimiz neden incelir? a) AÄ&#x; z boĹ&#x;luÄ&#x;unda ses dalgalar yĂźksek frekansa ulaĹ&#x; r b) Hava ile helyum kar Ĺ&#x; rken frekans fark oluĹ&#x;ur c) Ses telleri gerilerek daha h zl titreĹ&#x;irler d) Ses h z , gaz n yoÄ&#x;unluÄ&#x;una gĂśre deÄ&#x;iĹ&#x;ir 5. Neden rĂźzgars z bir havada 40 km/saat h zla bisiklet sĂźrmek, 30 km/saat h zla esen rĂźzgara karĹ&#x; 10 km/saat h zla bisiklet sĂźrmekten daha zordur? a) RĂźzgars z havada, vĂźcudun etraf nda tĂźrbĂźlans olmad Ä&#x; için hava direnci kßçßktĂźr b) Bisiklet tekerleÄ&#x;inin direnci, yĂźksek h zla giderken daha fazlad r c) RĂźzgar hiç bir zaman sabit bir h zla esmez. Bu deÄ&#x;iĹ&#x;kenlik fazladan dirence neden olur d) Daha zor deÄ&#x;ildir. RĂźzgar bizi rahats z ettiÄ&#x;i için bize Ăśyle gelir. 6. Neden elektrik sigortalar n n içinde genellikle kum vard r? a) Kum havadan daha iyi bir izolasyon malzemesidir b) Kum sigortay mekanik Ĺ&#x;oklardan korur c) Kum, sigorta atacaÄ&#x; zaman oluĹ&#x;an k v lc mlar sĂśndĂźrĂźr. 7. Hepimiz biliriz, kendi sesimizi bir kay t cihaz ndan dilediÄ&#x;imizde bize garip gelir. Ama baĹ&#x;kalar sesimizi farkl duymad klar n sĂśyler. Neden? a) AÄ&#x;z m zla kulaÄ&#x; m z aras ndaki mesafe az olduÄ&#x;undan alçak tonlar daha iyi duyar z b) KonuĹ&#x;urken, kulaÄ&#x; m z, koruma mekanizmas nedeniyle daha az duyar c) Sesin kaynaÄ&#x; bizden uzaklaĹ&#x;t kça ince sesleri daha iyi duyar z d) KonuĹ&#x;urken sesimiz, vĂźcudumuzdan geçerek kulaÄ&#x; m za ulaĹ&#x; r. 8. DĂźzgĂźn silindir biçiminde bir kule dĂźĹ&#x;ĂźnĂźn. Bu kulenin hem içinden hem d Ĺ&#x; ndan merdiven ç k yor. EÄ&#x;imleri ayn olan bu merdivenlerin hangisinin daha fazla basamaÄ&#x; vard r? a) İçeridekinin b) D Ĺ&#x;ar dakinin c) Ä°kisinin de ayn say da basamaÄ&#x; vard r 9. Bir balonu Ĺ&#x;iĹ&#x;irmeden (inikken) tartal m. Bir de aÄ&#x;z m zla Ĺ&#x;iĹ&#x;irdikten sonra. AÄ&#x; rl Ä&#x; nda nas l bir fark gĂśrĂźrĂźz? a) ĹžiĹ&#x;ikken daha aÄ&#x; rd r b) ĹžiĹ&#x;ikken daha hafiftir c) AÄ&#x; rl klar ayn d r.

Linux 15 yaĹ&#x; nda â€œĂ–zgĂźrâ€? ve Aç k Kaynak Kod’lu yaz l m dĂźnyas n n en temel iĹ&#x;letim sistemi çekirdeklerinden olan Linux 15 yaĹ&#x; nda. 25 AÄ&#x;ustos 1991’de bir haber grubuna at lan e-posta ile baĹ&#x;layan Linux geliĹ&#x;tirme sĂźreci, bilgisayar dĂźnyas nda bir dĂśnĂźm noktas oldu. Finlandiyal bir ĂśÄ&#x;renci olan Linus Torvalds’ n, haber gruplar na yazd Ä&#x; bir e-posta ile baĹ&#x;layan bu sĂźreç â€œĂśzgĂźrâ€? ve aç k kaynak kodlu yaz l mc lar taraf ndan h zla sahiplenildi ve geliĹ&#x;tirildi. â€œĂ–zgĂźrâ€? ve aç k kaynak kodlu yaz l mlar n bu alandaki boĹ&#x;luÄ&#x;unu tamamlayan Linux k sa sĂźrede temel iĹ&#x;letim sistemi çekirdeÄ&#x;i haline geldi. Richard Stallman’ n ĂśncĂźlĂźk ettiÄ&#x;i â€œĂśzgĂźrâ€? yaz l m hareketi, Ĺ&#x;imdilerde dĂźnyadaki tĂźm bilgisayar sistemlerinde, cep telefonlar nda, telefon santral nda, oyun makinelerinde kullan lmakta. Bunun yan s ra internet su-

nucular n n yĂźzde 60’ na yak n ve tĂźm sunucu bilgisayarlar n yĂźzde 30’unun Linux olduÄ&#x;u gĂśrĂźldĂźÄ&#x;Ăźnde az msanmayacak boyutlara ulaĹ&#x;t .

Stallman’ n kurduÄ&#x;u Free Software Foundation (Ă–zgĂźr Yaz l m Vakf ) ile de korumaya al nan ve Genel Kamu Lisans ’na (GPL) kavuĹ&#x;an Linux için geliĹ&#x;menin h zl olmas kaç n lmaz oldu.


Yaanacak

DĂźnya 10

K

Ăœ

L

T

Ăœ

R

¡

S

A

N

A

T

Bir film: F rt nan n DoÄ&#x;uĹ&#x;u! Usta yĂśnetmen Ken Loach’ n AÄ&#x;ustos ay nda gĂśsterime giren Alt n Palmiye ĂśdĂźlĂź alm Ĺ&#x; “De vent se leveâ€? “F rt nan n DoÄ&#x;uĹ&#x;uâ€? adl filmi, Ä°rlanda halk n n ĂśzgĂźrlĂźk mĂźcadelesinden bir

nelmesini de kolaylaĹ&#x;t r r. â€œĂœlke ve Ă–zgĂźrlĂźkâ€? filmiyle yak ndan tan d Ä&#x; m z Ken Loach, son filmi olan “De Vent se Leveâ€?de de ayn duyarl l Ä&#x; gĂśstermiĹ&#x;. Film baĹ&#x; ndan sonuna kadar seyirciye “Acaba kazanabilecekler mi?â€? sorusunu sordurmakta. Tepeden t rnaÄ&#x;a techizatl ve say sal olarak da gßçlĂź birliklere karĹ&#x; s k lan ilk kurĹ&#x;unun dalgalanarak bĂźyĂźyĂźp geliĹ&#x;mesiyle, tahmin etmek pek

d rmas yla patlak verir ilk k v lc m. Ä°ngiliz askerlerinin horlamalar na, bask ve zorbal Ä&#x; na art k tahamĂźl edemeyen Ä°rlandal lar, bulunduklar kĂśyde ĂśrgĂźtlenmeye giriĹ&#x;ir. Zaten geliĹ&#x;mekte olan ĂśzgĂźrlĂźk hareketinin etkisiyle h zlanan mĂźcadele, tek ç k Ĺ&#x; olarak “silahl direniĹ&#x;â€? olarak geliĹ&#x;ir. BĂślgede ikinci s n f muamelesi gĂśren Ä°rlandal lar nefretle bakmaktad r Ä°ngiliz askerlerine.

tor’un çiftlik sahibi Ä°ngiliz iĹ&#x;birlikçisiyle birlikte grubun gizlendiÄ&#x;i bĂślgeyi askerlere gĂśstermesiyle yakalan r. YoÄ&#x;un iĹ&#x;kencelere maruz ka-

Her yerde ayn Film kareografisiyle, efektleriyle sĂśmĂźrgeciliÄ&#x;e karĹ&#x; baĹ&#x;kald r y ĂśrgĂźtleyen Ä°rlanda

DireniĹ&#x; ve Ä°hanet

kesiti bizlere sunuyor. YĂśnetmenin ilgi alan n belirleyenler toplumsal geliĹ&#x;meler, ĂśzgĂźrlĂźk mĂźcadelesi, vb. olunca, gençlik y llar nda edindiÄ&#x;i duyarl l klar, film setlerinde gerçekliÄ&#x;e yĂś-

kolay olmasa da “inad na baĹ&#x;kald r â€? var filmin her karesinde. 20. yy baĹ&#x;lar nda Ä°ngiliz sĂśmĂźrgeciliÄ&#x;inin kendi halinde çal Ĺ&#x;an çiftlik çal Ĺ&#x;anlar na sal-

Teddy ve Damien, iki ayr karakter olarak izleyenlerde iz b rakmakta. Ä°ngiliz askerlerinin hayas zca bask lar na karĹ&#x; direniĹ&#x;i ĂśrgĂźtleyen Teddy ĂśngĂśrĂźsĂźyle, yetenekleriyle, militanl Ä&#x; yla Ä°ngiliz askerlerinin baĹ&#x;belas olarak gĂśrdĂźkleri kiĹ&#x;ilerin baĹ&#x; nda gelmekte. Teddy’nin ĂśrgĂźtleyip yĂśnettiÄ&#x;i kßçßk birlik, k sa sĂźrede Ä°ngiliz askerlerinin istediÄ&#x;i anda elini kolunu sallayarak girdiÄ&#x;i bar, kahve ve evlerde iÄ&#x;renç hal ve davran Ĺ&#x;lar n n sonunu getirir. ÇßnkĂź birkaç bask na maruz kalan askerler aÄ&#x; r darbeler al rlar. Karakollarda korku içinde yaĹ&#x;arlar. Birliklerden elde edilen silahlarla donanan Ä°rlandal grup, askerlerin geçiĹ&#x; bĂślgelerinde pusu kurarak Ä°ngiliz askerlerini etkisiz k lar. Damien, gĂśrdĂźÄ&#x;Ăź vahĹ&#x;ete tahammĂźl edemez. Londra’daki t p eÄ&#x;itimini b rak p, halk için savaĹ&#x;a kat lmay tercih eder. Ä°ki kardeĹ&#x;inin ĂśncĂźlĂźÄ&#x;Ăźndeki grubun tamam , zay f kiĹ&#x;ilikli Vic-

lan grup, Ăśzellikle tĂźm t rnaklar kelpetenle çekilen Teddy, gizli depoyu Ä°ngilizlere vermez. Ä°rlanda kĂśkenli bir askerin yard m yla firar eden grup, eylemlerini daha da yoÄ&#x;unlaĹ&#x;t r r. Victor ve toprak aÄ&#x;as , ihanetin bedeli olarak kurĹ&#x;unlan r. Michael Collins ĂśnderliÄ&#x;inde yap lan anlaĹ&#x;mayla Ä°rlanda ikiye bĂślĂźnĂźr. Ä°ngiliz askerleri aday terk eder. Yap lan anlaĹ&#x;may “ihanet belgesiâ€? olarak gĂśrenler ve anlaĹ&#x;may destekleyenler olarak bir ayr Ĺ&#x;ma yaĹ&#x;an r. Michael Collins ordusuna kat lan Teddy, Dublin yĂśnetiminin kararlar n kabul etmeyen kardeĹ&#x;i Damien’den silah b rakmas n ister. Ä°hanet belgesini asla kabul etmeyeceÄ&#x;ini hayk ran Damien, kardeĹ&#x;i taraf ndan kurĹ&#x;una dizilir.

halk n n direniĹ&#x;ini abartmadan tĂźm ç plakl Ä&#x; yla ele alm Ĺ&#x;. Filmi seyrederken, kare kare insan n gĂśzĂźnĂźn ĂśnĂźne KĂźrdistan’ n herhangi bir kasabas nda Ă–zel Tim’in yapm Ĺ&#x; olduÄ&#x;u vahĹ&#x;et gelmekte. Farkl bir ulusun topraklar n iĹ&#x;gal ederek onlara iĹ&#x;kence yap lmas Ä°rlanda’da gerçekleĹ&#x;miĹ&#x;tir. Farkl dili konuĹ&#x;tuklar için zulĂźm gĂśrenler, askerlerin her geliĹ&#x;inden korkan çocuklar her yerde ayn . Buras GĂźney Afrika, Ä°rlanda ya da KĂźrdistan olmuĹ&#x; fark etmez. ÇßnkĂź iĹ&#x;galcilerin yĂśntemleri deÄ&#x;iĹ&#x;miyor. Ă–lĂźm mangas karĹ&#x; s nda ayakta Ăślmeyi yeÄ&#x;leyen Damien’in, kardeĹ&#x;iyle keĹ&#x;iĹ&#x;tiÄ&#x;i nokta ise bir halk n ĂśzgĂźrlĂźk tutkusudur. Ä°Ĺ&#x;te “KeĹ&#x;ke bitmesin!â€? diyeceÄ&#x;iniz yeni bir film daha‌ De vent se leve! A. Vural

(Eskiye Ad mlar)

YaklaĹ&#x; k bir seneden bu yana TĂźrk, KĂźrt, Alman, Grek ve Ro-

man kĂśkeninden 20 kiĹ&#x;inin 1936’dan 1945’e kadar Hitler zaman nda faĹ&#x;izme kurban edilmiĹ&#x; Çingene halk n n izlerini arad Ä&#x; bir belgesel film projesi Purane Korakori. Kat l mc lar n Çingene halk ve sorunu ile ilgili bireysel ilk yaĹ&#x;amsal deneyimlerinden tutun da Çingenelerin Almanya’da oturum hakk na kadar çok deÄ&#x;iĹ&#x;ik bir yelpazenin sadece izlenimleri ile ele al nd Ä&#x; projenin film gĂśsterimi, 24 EylĂźl 2006 ile 02 Ekim 2006 aras nda KĂśln’de yap ld . Ayr ca proje, Romanya’da da gĂśsterildi ve baĹ&#x;ka davetler de

almas bekleniyor. Projeye kat lan bir arkadaĹ&#x; m z n da belirttiÄ&#x;i gibi “Bizleri ay ran asl nda s n flar m z, milliyetlerimiz deÄ&#x;il.â€? Proje kapsam nda Hitler faĹ&#x;izminin utanç abidesi olan Auschwitz toplama kamp n da ziyaret eden grup Ăźyelerinden birisinin sĂśylediÄ&#x;i Ĺ&#x;u sĂśz, projeyi Ăśzetliyor gibi: Auschwitz ve soyk r m, biz buray gĂśrmeden Ăśnce sadece bir cĂźmleydi, Ĺ&#x;imdi gerçekliÄ&#x;e kavuĹ&#x;tu kafam zda!â€?

Komitas Vardapet (Sogomon Sogomonyan) Tarihin Gemisinden

Bu ayki yaz m z n konusu, 26.09.1869 KĂźtahya doÄ&#x;umlu Ermeni ayd n ve mĂźzik bilimci Sogomon Sogomonyan. Annesi hal dokumac s , babas ayakkab yap c s ve tamircisiydi. Ä°ki ebeveynin de sesleri gĂźzeldi. ÇocukluÄ&#x;u pek de mutlu geçmedi. Annesini 1 yaĹ&#x; ndan Ăśnce kaybetti. Babas çal Ĺ&#x;mak zorunda olduÄ&#x;u için bak m n ninesi Ăźstlendi. Okul arkadaĹ&#x;lar n n birisinin ifadesine gĂśre â€œâ€Śzay f, ĂźstĂź baĹ&#x; periĹ&#x;an, solgun yĂźzlĂź, dĂźĹ&#x;Ăźnceli ve çok iyi huylu biriydi‌.â€? “Vardapetâ€?, Ermenice “rahip’’ demektir. Komitas da 7. yĂźzy lda yaĹ&#x;am Ĺ&#x; Ermeni edebiyat nda Ăśnemli bir Ĺ&#x;air olan ve ‘Sharakan’lar n yazar n n ad d r.

YeteneÄ&#x;in keĹ&#x;fi Belki de yaĹ&#x;am n n ak Ĺ&#x; n deÄ&#x;iĹ&#x;tiren olay çok ilginçtir. Babas n da 11 yaĹ&#x; nda kaybeden Sogomon’u Ermeni bir rahip, beraberinde Eçmiyatzin/

Etschmiadsin kentine gĂśtĂźrĂźr. Bu kent, Ermenilerin dini olarak baÄ&#x;l bulunduÄ&#x;u en yĂźksek kilise makamlar ndan biri olan Katolikas’ n (cemiyet,toplum,toptan) da merkezidir. Gevork’un, yetenekli Ermeni çocuklar n her alanda eÄ&#x;itilmesi talimat Ăźzerine 20 çocuk aras ndan hem sesinin gĂźzelliÄ&#x;i hem de zekas ve bilgisi ile Sogomon, bu eÄ&#x;itime lay k gĂśrĂźldĂź. Ermenice bilmeyen Sogomon’un Gevork karĹ&#x; s na ç kt Ä&#x; nda TĂźrkçe olarak “Ermenice bilmiyorum ama dilerseniz ilahi sĂśyleyeyimâ€? diyerek anlam n bilmeden Ermenice bir ilahiyi sĂśylemesi, anekdotlar aras nda say labilir. 1893’te rahip payesi alan Sogomon, kilise geleneÄ&#x;ince yeni doÄ&#x;muĹ&#x; say ld Ä&#x; için, ad n deÄ&#x;iĹ&#x;tirip seçtiÄ&#x;i yeni ismi olan ‘Komitas’ ile vaftiz oldu. Komitas, 1985 y l ndan itibaren Tiflis MĂźzik Koleji’nde çal Ĺ&#x;maya baĹ&#x;lad . Daha sonra petrol zengini Alexander Mantashyan’ n finansal desteÄ&#x;i ile MĂźzik çal Ĺ&#x;malar na Berlin’de profesĂśr Richard Schmidt’in yan nda devam etti. Burada mĂźzik felsefesi, genel mĂźzik tarihi, estetik gibi konularda çal Ĺ&#x;malar na devam etti. 1899’da tekrar Eçmiyatzin’e

dĂśndĂź ve KĂźrt, TĂźrk, Arap, Fars ve Ermeni halk mĂźziklerini araĹ&#x;t rmak için bĂślgesel geziler ve derlemeler yapt . Bu arada Ermeni kilise mĂźziÄ&#x;i ile ilgi-

Cem GĂźnhan

Tiyatro Grekçe “Theatronâ€? (seyir alan ) ve “Theasthaiâ€? (seyretmek) sĂśzcĂźklerinden tĂźrer ve bir içsel /d Ĺ&#x;sal oluĹ&#x; veya olay n seyredenler ile oyuncular aras nda sahneler arac l Ä&#x; ile gerçekleĹ&#x;en bir iletiĹ&#x;im biçimi olarak sunulmas d r‌ Tarihsel olarak bak ld Ä&#x; nda tiyatronun dinsel kĂźlt kĂśkeni, ilk insanlar n hasat, ruhlarla temas, doÄ&#x;ayla konuĹ&#x;ma gibi Ĺ&#x;aman tĂśrenlerine kadar uzanmaktad r. Dans, mitoloji, mĂźzik, insanoÄ&#x;lunun gĂźndelik ihtiyaçlar ve politikan n da iĹ&#x;in içine girmesi ile bu sanatsal iletiĹ&#x;im biçimi, en Ăśnemli sanatlardan biri olmaktad r. Bir sonraki yaz m z n konusu olmas n planlad Ä&#x; m z bu tarihsel geliĹ&#x;im sĂźrecini Ĺ&#x;imdilik as l konuya dĂśnmek için bir yana b rak yoruz.

GĂźnĂźmĂźze seslenebiliyor mu?

Patronsuzlar! Purane Korakori Metin YeÄ&#x;in, bir Latin Amerika dostu. Kameras yla Latin Amerika’n n deÄ&#x;iĹ&#x;im bĂślgelerinde madenleri, fabrikalar , okullar , binlerce iĹ&#x;çinin mekanlar n dolaĹ&#x;an Metin YeÄ&#x;in, bu dolaĹ&#x;malar ndan sĂźzdĂźklerini ‘Patronsuzlar’ adl bir kitapta toplad . Brezilya, Uruguay, Arjantin, Bolivya ve VenezĂźella beĹ&#x;geni aras ndaki iĹ&#x;çilerin mĂźcadele ĂśykĂźleri, ‘Patronsuzlar’ n temel aktĂśrĂź durumunda. TĂźrkiye’deki birçok iĹ&#x;çinin kendi yaĹ&#x;am ndan benzerlikler de kurabileceÄ&#x;i bu kitap hakk nda Brezilya Ä°Ĺ&#x;gal Fabrikalar Konseyi KoordinatĂśrĂź Serge Goulart Ĺ&#x;unlar sĂśylĂźyor: “Bu kitap-rĂśportaj, bĂźtĂźn iĹ&#x;çi s n f n nd r. Bu kitap bizi de yĂźreklendiriyor. ÇßnkĂź iĹ&#x;gal fabrikas mĂźcadelesinin, tarihsel olarak kolektifi zafere taĹ&#x; mas ndaki pay n yans t yor.â€?

Kßltßr Deryas›

li bilimsel baĹ&#x;ka bir çal Ĺ&#x;maya da baĹ&#x;lad .

Ä°stanbul’a geliĹ&#x;

Bu arada Kilise çevrelerinde aleyhine sĂśylenti ve dedikodular ç kar lmas na dayanamayan Komitas, huzur içinde yaĹ&#x;amak isteÄ&#x;ini ve ĂśzgĂźr b rak lmas n talep eden ilginç bir mektubu da Katolikos’a iletti. Cevap alamay nca kendisini anlayacak bir çevre bulma umudu ile Ä°stanbul’a geldi. Komitas ulusal bir konservatuar kurmak istiyordu. Ä°stanbul’da 300 kiĹ&#x;iden oluĹ&#x;an ve ‘Gousan’ ad n verdiÄ&#x;i koroyu kurdu. Sesi, piyanosu ve flĂźt çal Ĺ&#x; çok gßçlĂź olan Komitas ayn zamanda konferans ve dinletiler dĂźzenliyordu. 1906 y l nda ĂźnlĂź mĂźzisyen Claude Debussi’nin “Dehan z ĂśnĂźnde eÄ&#x;iliyorumâ€? diyerek iltifat ettiÄ&#x;i bu bĂźyĂźk mĂźzisyen ve bilim adam , Ermeni halk ve kilise mĂźziÄ&#x;inin geliĹ&#x;mesi ve bilimsel incelemesinin mimar d r. 1915 y l nda birçok Ermeni ayd n ile birlikte tutuklanarak sĂźrgĂźne gĂśnderildi. 24 Nisan 1915 tarihli Tehcir Karar gereÄ&#x;ince ertesi gĂźn, 180 kadar Ä°stanbullu Ermeni ileri geleni ile birlikte trene bindirilerek Çank r ’ya sĂźrĂźldĂź. Mehmet Emin Yurdakul, Halide Edip Ad var ve yabanc diplomatlar n giriĹ&#x;imleri Ăźzerine Talat PaĹ&#x;a’n n Ăśzel emriyle [*], diÄ&#x;er 8 Ermeni sa-

Tiyatronun iletiĹ&#x;im biçimlerinden birisi olduÄ&#x;undan yola ç karak, insanoÄ&#x;lunun komĂźnikasyon biçimlerini sĂźrekli geliĹ&#x;tirdiÄ&#x;i ve deÄ&#x;iĹ&#x;tirdiÄ&#x;i gerçeÄ&#x;i ile baĹ&#x;layabiliriz. MaÄ&#x;ara resimleri çizen Ĺ&#x;aman n iletiĹ&#x;im kurduÄ&#x;unu dĂźĹ&#x;ĂźndĂźÄ&#x;Ăź kim bilir hangi doÄ&#x;a ruhlar ndan gĂźnĂźmĂźze deÄ&#x;iĹ&#x;erek ve geliĹ&#x;erek gelen tiyatro sanat , bizim kan m zca gĂźnĂźmĂźze hitap edememektedir. Sokak tiyatrosu, tek kiĹ&#x;ilik gĂśsteriler, dans ve mĂźzik gĂśsterileri ile iç içe girmiĹ&#x; teatral sunumlar, ancak teknoloji çaÄ&#x; n n donan mlar n kullanarak kitlelerle iletiĹ&#x;im kurabilme arac olabiliyor. Seyredenin seyirciliÄ&#x;inin bilincinde ve oyuncunun da konumunun bilincinde olduÄ&#x;u klasik sahne tiyatrosu art k iĹ&#x;levsel olarak hantallaĹ&#x;m Ĺ&#x; ve yeni farkl teknik ve yĂśntemlere ihtiyaç duyulduÄ&#x;u gerçeÄ&#x;i ortaya ç km Ĺ&#x;t r. Tan nm Ĺ&#x; kiĹ&#x;ilerin bireysel çaba ve karizmalar ile ayakta kalmaya çal Ĺ&#x;an, bir anlamda direnen sahneler, s k Ĺ&#x;man n ĂśnĂźne geçip bir umut olam yor. GeliĹ&#x;en sinema sektĂśrĂź ve bu sektĂśrĂźn kulland Ä&#x; dijital tasar mlar, DVD, televizyon gibi eÄ&#x;lence araçlar , bu gidiĹ&#x;atta belirleyici de olmaktad rlar. Mesaj verme, eÄ&#x;itme ya da dĂźĹ&#x;ĂźndĂźrme amaçlar ndaki gerileme ve klasikleĹ&#x;me de donukluÄ&#x;a damgas n vuran diÄ&#x;er Zeugma faktĂśrler. Sosyal olarak ve ekonomik olarak zay f durumda olanlar n tiyatroya gitmeye ne zamanlar ne paralar var. Bu durumda tiyatro, sĂźperiĂśr mal yani “lĂźks tĂźketimâ€? içine giriyor. GĂźlĂźnç gibi gĂśrĂźnse de bu durumun da gidiĹ&#x;at n olumsuzluÄ&#x;una katk s bĂźyĂźk!.. Ă–rneÄ&#x;in sadece Almanya’da 100’ßn ĂźstĂźnde devletçe desteklenen sahne olmas na raÄ&#x;men, seyirci k tl Ä&#x; ndan sĂśz edilebiliyor. Tiyatro eÄ&#x;itimi alm Ĺ&#x; insanlar n sinemaya ya da paran n daha bol olduÄ&#x;u alanlara yĂśnelmesi ayr bir sorun. BĂśylece yetiĹ&#x;miĹ&#x; eleman s k nt s da iĹ&#x;in içine ekleniyor.

BaĹ&#x;ka bak Ĺ&#x;la Ä°Ĺ&#x;in doÄ&#x;rusu, tiyatro sanat eskimiĹ&#x; yĂśntemler ve tekniklerle sadece elit bir kesime hitap eder konuma gelmiĹ&#x;tir. Her evde bir televizyon bulunmas gerçeÄ&#x;i, tiyatronun iĹ&#x;levselliÄ&#x;ine darbe vurmuĹ&#x;, daralan bu Aspendos sanat ekonomik durumu gßçlĂźlere hitap eder olmuĹ&#x;, bĂśylece de mesajlar ndaki vurgu da deÄ&#x;iĹ&#x;miĹ&#x;, komĂźnikatif ĂśzelliÄ&#x;i s n fsal alanda da darlaĹ&#x;m Ĺ&#x; hatta teatral imkanlar baĹ&#x;ka metodlarla kitlelerin uyuĹ&#x;malar na daha da katk sunar olmuĹ&#x;lard r.

Ne yap labilir? BĂźtĂźn sanatlarda olduÄ&#x;u gibi tiyatronunda paras zlaĹ&#x;t r lmas , mĂźmkĂźn olduÄ&#x;unca geniĹ&#x; kitlelere paras z sunulmas , gĂźndelik veya felsefi sorunlar n baĹ&#x;ka ve yeni bir dĂźnya arzu edenler eli ile, farkl yarat c teknikler yolu ile ilgi çekici ve talep edilir hale getirilmesi, belki de ad na tiyatro diyemeyeceÄ&#x;imiz ama gĂźnĂźmĂźze seslenen bir baĹ&#x;ka iletiĹ&#x;im biçimi yarat lmas için topluluklar kurulmas ya da var olan topluluklar n bu baÄ&#x;lamda dĂźĹ&#x;Ăźn f rt nalar yaratmalar gibi belki basit gelebilecek ama “baĹ&#x;lang ç içinâ€? diyebileceÄ&#x;imiz Ăśneriler say labilir. Her alanda olduÄ&#x;u gibi bu alanda da yeni ve farkl dĂźnyay arzu edenlerin ne çok iĹ&#x;i olduÄ&#x;u gerçeÄ&#x;i ortaya ç k yor. Kolay gelsin hepimize‌

natç s ile birlikte Ä°stanbul’a dĂśnmesine 7 May s’ta izin verildi. Ermeni kaynaklar , ĂśmrĂźnĂźn geri kalan 20 y l n geçireceÄ&#x;i Vil-Jouif senatoryumuna giriĹ&#x;ini, Çank r sĂźrgĂźnĂźne baÄ&#x;lamaktad rlar. Bu bĂźyĂźk ve vizyon sahibi mĂźzik adam , 22 Ekim 1936’da hayata gĂśzlerini kapam Ĺ&#x;, kemikleri ayn y l Erivan’a taĹ&#x; nm Ĺ&#x;t r. Ä°nsanoÄ&#x;lu kendini anlamaya çal Ĺ&#x; rken bazen bĂźyĂźk Ăśrneklerden yola ç kar; bĂźyĂźk yazar, Ĺ&#x;air, bilimadam , sanatç gibi. Komitas da bĂźyĂźk bir mĂźzik bilgini eĹ&#x;siz bir araĹ&#x;t rmac d r. Derinliklerine çok fazla girmediÄ&#x;imiz hayat , mĂźzik alan nda ĂźrĂźnler vermek ve de trajedilerle dolu. Ä°Ĺ&#x;te bu trajedileri yaratan n kim ve ne olduÄ&#x;u, bĂźtĂźn bunlar n niçin yaĹ&#x;and Ä&#x; sorusuna verilecek yan t da bizi

dĂźnyam z anlama yolunda bir ad m daha ilerletebilir kan s nday z. (*) Bâb- Ă‚lĂŽ Dâhiliye Nezâreti Emniyyet-i UmĂťmiyye MĂźdĂŽriyyeti HususĂŽ: 8 Ĺžifre Kastamonu Vilâyeti’ne Kengiri’ye i‘zâm olunan Ermeniler meyân nda bulunan Doktor Vahram Torkumyan, Agob Nargileciyan, Karabet Keropeyan, Zare Bardizbanyan, Pozant Keçiyan, Pervant Tolayan, Rafael KaragĂśzyan, Vartabet Komidas Efendilerin Der-sa‘âdet’e avdetlerine mĂźsâ‘ade olunduÄ&#x;unun kendilerine teblĂŽÄ&#x;i, FĂŽ 24 Nisan sene [1]331 Nâz r Tal‘ât BOA. DH. ĹžFR, nr. 52/255


Yaanacak

‚

N

S

A

N

¡

T

RĂśportajlar

SĂźleyman (Bilgisayar teknikeri): AteĹ&#x; olmayan yerden duman ç kmaz. Ä°nsanlar mesela boĹ&#x;una bu atom silah n yapm yorlar. Birisi yap yorsa Ăśteki de mecburen kendini korumak için yap yor. Ă–nce bir alt zeminini haz rl yorlar, iĹ&#x;te gĂźndem de mesela Irak var. Alt zeminini haz rlad , Saddam’m beslediler silahla Ä°ran’a karĹ&#x; ondan sonra dĂśnĂźp hop Saddam’a “sen iĹ&#x;te Ĺ&#x;usun busunâ€? dediler. İçeri girip herĹ&#x;eyi daÄ&#x; tt lar. HergĂźn s radan bir olaym Ĺ&#x; gibi 20 kiĹ&#x;i 30 kiĹ&#x;i ĂśldĂźrĂźlĂźyor. Kimse birĹ&#x;ey diyor mu? Demiyor. Oktay KĂśksoy (Ä°nternet cafe sahibi): Ä°nsan olarak herkes hĂźr olmal . EÄ&#x;er sana demokrasi varsa bana demokrasi yoksa bunun ad denokrasi deÄ&#x;ildir. Bu

HĂźlya Aslan (Pastene sahibi): Hiç kimseye karĹ&#x; nĂźkleer silahlarla bir sald r yap lmamal ve insanlarda Ăślmemeli bu yĂźzden. Ama Ĺ&#x;imdi misal, Amerika gelip bu silahlar kullan yorsa ve denemeler yap yorsa, tutup Rusya bunun denemesini yap yorsa, diÄ&#x;er Ăźlkeler Kore gibi neden yapmas nlar. Onlar ne yapacak, onlarda kendilerini garantiye almak isteyecekler. Amerika bir yere sald rd Ä&#x; nda onlarda Ăśnlem al p kendilerini korumak isteyeceklerdir. Onun için ya bĂźtĂźn devletler ayn haklar verilecek, hiç kimse kullanmayacak‌ Bence, bu

Amerika sadece bĂźtĂźn dĂźnyay kontrol etmek istiyor ve kendi eli alt na almak istiyor. Kendine gĂśre bĂźtĂźn haklar n almak istiyor, diÄ&#x;er bĂźtĂźn Ăźlkelere ise bu haklar tan mak istemiyor. DoÄ&#x;an (Elektronik MĂźhendisliÄ&#x;i): Ben Kuzey Kore’yi bu konuda çok hakl gĂśrĂźyorum. Niye? Kuzey Kore kendisine yĂśnelik bir tehlikeye karĹ&#x; bu Atom bombas n yapmaya çal Ĺ&#x; yor. En son Kuzey Kore d Ĺ&#x;iĹ&#x;leri bakan diyor ki; “biz bu denemeyi savunma için yapt k. Siz bizim için tehlike olmaktan ç k n, bizde atom bombas yapmay z.â€? Bu bence çok mant kl bir aç klama, bu bana gĂśre her Ăźlkeninde hakk d r. Ä°srail’in dahi iki yĂźze yak n nĂźkleer baĹ&#x;l kl silah var. Hatta Fransa ve Ä°ngiltere’nin kinden daha fazla. Onun ki herhangi bir tehlike olmuyor da dĂźnyan n ĂśbĂźr ucunda ki Kuzey Kore’nin ki tehlike oluyor veya Irak dĂźnya için bir tehlike, Ä°ran dĂźnya için bir tehlike. Ama ortadoÄ&#x;unun merkezinde iki yĂźz nĂźkleer baĹ&#x;l kl , Ä°srail tehlike deÄ&#x;il.

Bir gĂźl ver bana, açay m kalbimi sana! Ăœzerine binlerce Ĺ&#x;iir, Ĺ&#x;ark ve deyiĹ&#x;ler sĂśylenip-yaz lan, aÄ&#x; tlar yak lan, Ăśnceleri vahĹ&#x;i yabangĂźl iken insanoÄ&#x;lunun ehlileĹ&#x;tirdiÄ&#x;i doÄ&#x;a harikas gĂźller‌ Bir sĂśylenceye gĂśre, millattan Ăśnce daÄ&#x; yamaçlar nda vahĹ&#x;i bir çiçek olarak gĂśrĂźlmĂźĹ&#x;. Yine Konfiçyus’un, Çin imparatorunun saray n bu yaban gĂźlleriyle sĂźslediÄ&#x;i bilinir. 1. Sargon, Ur Ĺ&#x;ehrine yapt Ä&#x; bir sefer sonras Mezopotamya’n n Dicle havzas nda gĂśrdĂźÄ&#x;Ăź asma ve gĂźl bahçelerini getirmiĹ&#x; Ăźlkesine. GĂźl aÄ&#x;ac n Babil Asma Bahçeleri’nden al p Ăźlkesine gĂśtĂźren Grekler bu aÄ&#x;ac n tĂźm Avrupa’ya yay lmas n n ĂśncĂźleri olmuĹ&#x;lar.

GĂźl’ßn kutsall Ä&#x; ! Hristiyanlar, Ä°sa’n n din uÄ&#x;runa dayand Ä&#x; iĹ&#x;kence ve zulmĂźn ac lar n dindirmek için Ä°sa ĂśldĂźÄ&#x;Ăźnde gĂźlden çelenk koyarlar mabetine. Ä°slam dininde ise, Muhemmed’in yorgun dĂźĹ&#x;tĂźÄ&#x;Ăź zamanlarda gĂźl aÄ&#x;ac gĂślgesinde dinlendiÄ&#x;i rivayet edilir. Bu yĂźzden hacdan dĂśnen MĂźslĂźmanlar, gĂźl suyugĂźl yaÄ&#x; getirirler eĹ&#x;e-dosta.

Hukuk

Museviler ise bunu bir bayramla taçland rm Ĺ&#x;lar: “GĂźl bayram â€?. Yunan mitolojisinde, gĂźzellik tanr ças Afrodit doÄ&#x;arken, vĂźcudunun beyaz kĂśpĂźkleri gĂźl olmuĹ&#x;. Kleopatra’dan Nero’ya, Frans z edebiyat na kadar gĂźl (Roze, Rozes, vb.) hikayeleri dilden dile anlat l r.

BĂźlbĂźlĂźn gĂźle olan aĹ&#x;k ! Mitolojiye gĂśre, sevdiÄ&#x;i k z dansa gĂśtĂźrmek isteyen delikanl dan, sevdiÄ&#x;i k z k rm z bir gĂźl ister karĹ&#x; l Ä&#x; nda. Genç daÄ&#x;, tepe dolaĹ&#x; r ama gĂźlĂź bulamaz. Çaresiz oturup aÄ&#x;lar. Delikanl y o halde gĂśren bĂźlbĂźl sorar; genç ise anlatmaya baĹ&#x;lar. BĂźlbĂźl kanat ç rpar beyaz gĂźllere. GĂśvdesine saplanan dikenlerden dolay akan kan , beyaz gĂźllere k rm z rengini verir. Delikanl , elinde bu gĂźllerle soluksuz bir koĹ&#x;udad r art k. ÇßnkĂź o çoktan sevdiÄ&#x;i k z n yolunu tutmuĹ&#x;tur. Ne var ki k z, zengin bir prensle çoktan evlenmiĹ&#x;tir. Delikanl , kahr ndan orada ĂślĂźr. Asl nda ĂśykĂźnĂźn bilinmeyen

Av. GĂźlĹ&#x;en Çelebi

Almanya’da beĹ&#x; y ldan uzun sĂźre yaĹ&#x;ayan yabanc lar n oturma mĂźsaadelerini kontrol etmeleri ve bir an Ăśnce Avrupa BirliÄ&#x;i Oturma MĂźsaadesi (EU- Aufenthaltstitel) için mĂźracaat etmeleri kendi faydalar na olacakt r. ÇßnkĂź Alman HĂźkĂźmeti bu oturma mĂźsaadesini almak için ĂśngĂśrĂźlen mevcut Ĺ&#x;artlar daha da zorlaĹ&#x;t rmay planl yor.

Bir an Ăśnce baĹ&#x;vurmal HĂźkĂźmet’in haz rlad Ä&#x; tasar ya gĂśre, YerleĹ&#x;im Ä°zni (Niederlassungserlaubnis) almak için gerekli olan Ĺ&#x;artlar n ayn s , AB oturumu için ĂśngĂśrĂźlĂźyor. BilindiÄ&#x;i gibi YerleĹ&#x;im Ä°zni alabilmek için Almanca’y bilmenin yan s ra, 60 ay çal Ĺ&#x;m Ĺ&#x; olma ve ve sosyal sigortalara 60 ay aidat ĂśdemiĹ&#x; olma zorunlu-

ĂśzĂź, bĂźlbĂźlĂźn gĂźle olan karĹ&#x; l ks z sevgisidir. Her gĂźl mevsiminde gĂźl aÄ&#x;ac na konan bĂźlbĂźl susmadan Ăśter. BĂźlbĂźl aĹ&#x; klar n sembolĂźdĂźr. GĂźle olan aĹ&#x;k ndan kaynakl her seher vakti feryat eder. Ama aĹ&#x;k na karĹ&#x; l k bulamaz ve figan eyleyip vurur kendini daÄ&#x; yamaçlar na çaresizce. Ta ki gĂźl mevsimi gelene kadar mecnun misali dolaĹ&#x; r aĹ&#x;ks z ve amaçs z. BĂźlbĂźl gĂźle eĹ&#x; olmad n GĂźzellere baĹ&#x; olmad n AĹ&#x; Ä&#x; na dĂźĹ&#x; olmad n Ä°nle bĂźlbĂźl inle Seherde figan eyle GĂźl aÄ&#x;ac dirençlidir; soÄ&#x;uÄ&#x;a, s caÄ&#x;a her iklime direnir. Tomurcuklar gĂźl vermeye baĹ&#x;lad Ä&#x; nda, narinliÄ&#x;ini ortaya ç kar r. GĂźlĂźn cazibesi kad ns d r. Dokunulmas n istemediÄ&#x;i için kendini dikenleriyle korur. Divane aĹ&#x; k bĂźlbĂźlĂźn sevgisini gĂśrmez. BĂźlbĂźl saf ve temizdir. Tomurcuklar aç ld Ä&#x; nda gelip konar dikenli dallar na gĂśÄ&#x;sĂźnĂź kanat rcas na. ÇßnkĂź bĂźlbĂźl gĂźlĂźn yĂźrekten dostudur.

EU- Oturumu al n!

luÄ&#x;u var. Buna karĹ&#x; n halen AB Oturumu alabilmek için gerekli Ĺ&#x;artlar ise Ĺ&#x;Ăśyle: 1) YaĹ&#x;am n sĂźrdĂźrmeye yetecek kadar kazanca sahip olmak. 2) Sigortal olmak (Hastal k Sigortas ). 3) 5 y ll k ikamet (Ă–Ä&#x;rencilik sĂźresinin yar s da bu sĂźreye hesaplan yor). Bu Ĺ&#x;artlarda gĂśrĂźldĂźÄ&#x;Ăź gibi, birçok insan için yerine getirilmesi oldukça zor olan, sosyal sigortalara 60 ay aidat Ăśdeme zorunluluÄ&#x;u yok. Buna karĹ&#x; n AB Oturma MĂźsaadesi, YerleĹ&#x;im Ä°zni’nden kimi haklar bak m ndan daha avantajl . HĂźkĂźmetin haz rlad Ä&#x; tasar n n bĂźyĂźk bir olas l kla yasalaĹ&#x;ac Ä&#x; ndan hareketle, Ĺ&#x;u anda AB Oturumu için gerekli Ĺ&#x;artlar yerine getirenlerin bir an Ăśnce baĹ&#x;vurular kendi faydalar na

olacakt r. Zira tasar yasalaĹ&#x;t ktan sonra, Ăśn gĂśrĂźlen koĹ&#x;ullar yerine getirmek birçok kiĹ&#x;i için mĂźmkĂźn olmayabilir.

AB oturumu neden Ăśnemli? AB Oturma MĂźsaadesi’ne sahip olanlar n, Alman YerleĹ&#x;im Ä°zni’ne sahip olanlara gĂśre birçok konuda daha fazla haklar bulunuyor. AB Oturumu’na sahip olanlar, yurd Ĺ&#x; edilmeye karĹ&#x; daha fazla gĂźvence alt ndalar. Avrupa BirliÄ&#x;i’ne baÄ&#x;l diÄ&#x;er Ăźlkelerde de istedikleri kadar kalabilirler. Avrupa d Ĺ&#x; ndaki Ăźlkelerde ise bir y la kadar kalabilirler. Bu sĂźre YerleĹ&#x;im Ä°zni’nde 6 ayd r. Ayr ca bu oturuma sahip olanlar, diÄ&#x;er Avrupa Ăźlkelerinde çal Ĺ&#x;abilir ve ikamet edebilirler. Yine Avrupa BirliÄ&#x;i Ăźyesi

L

U

K y dan dÜnmek‌

Sokak ropĂśrtajlar n n bu ayki sorular : 1- Ä°srail’in LĂźbnana sald rmas n nas l deyerlendiriyorsunuz? 2- Kuzey Kore’nin NĂźkleer denemesi hakk nda ne dĂźĹ&#x;ĂźnĂźyorsunuz?

bir bask d r, bir zulĂźmdĂźr. Efendim sen nĂźkleer deneme yap yorsun, sana yok bana var; bende 10 bin tane olacak sende hiç olmayacak‌ OrtadoÄ&#x;u’da yaĹ&#x;anan savaĹ&#x; tek tarafl , çifte standartl bir savaĹ&#x; olarak gĂśrĂźyorum. ÇßnkĂź; orda yap lan zulĂźm Ĺ&#x;u anda gĂśz ĂśnĂźnde. Ä°srail bugĂźn LĂźbnan’ altĂźst etti, Filistin’i hali haz rda vuruyor. Hangi inançtan olursak olal m, bir baĹ&#x;ka inanç sahibini, kĂśkĂźnden yok etmek, hangi inanca s Ä&#x;ar?

P

M

11 DĂźnya

Nihayet baÄ&#x;day z!

Sokak

Suat ErdoÄ&#x;an (Ä°Ĺ&#x;çi): SavaĹ&#x;lar, bunlar n hepsi politik diyorum. Politik bir sebepten dolay senelerdir sĂźrĂźyor. Bu savaĹ&#x; n sonu da, galibi de olmaz. BĂśyle insan k y m gider. Silahlanma deÄ&#x;ilde NĂźkleere ben karĹ&#x; deÄ&#x;ilim. EÄ&#x;itim amaçl , hizmet amaçl kullan ld Ä&#x; zaman iyidir.

O

BĂźyĂźk bir heyecanla yine BaÄ&#x; Bozumunday z! Ĺžimdi “Bu baÄ&#x; bozumu da neyin nesi?â€? diye soranlar olabilir. Evet k z l baÄ&#x; bozumu, bizim aç m zdan gelenekselleĹ&#x;miĹ&#x; çal Ĺ&#x;ma. Toplumsal ideallerimiz için bireysel karĹ&#x; l k beklemeden herkesin gĂśnĂźllĂź çal Ĺ&#x;t Ä&#x; bir emek seferberliÄ&#x;i. Oraya kat lan herkes kendisini yoÄ&#x;un emeÄ&#x;iyle, yetenekleriyle, espirileriyle yeniden Ăźretiyor.

Ä°lk gĂźnĂźn keyfi! Nihayet yolday z. Ä°lginç bir bileĹ&#x;im var yola ç km Ĺ&#x; ilk araçta. Bir arkadaĹ&#x; dĂśnĂźp arac n içine “ac kl ac kl â€? bak yor. Niye mi? Tabloda gĂśzlĂźÄ&#x;Ăź olmay nca etraf gĂśrmeyen, bacaÄ&#x; , s rt tutmayan, vb. daha birçok hasara sahip bir kitle var. Ama her Ĺ&#x;eye raÄ&#x;men, herkesin neĹ&#x;esi k vam nda! Ä°lk gĂźnĂźmĂźz için sabah saat alt da haz rd k. Ă–nce patron taraf ndan gĂśrĂźlmemiz gerekiyor. Bir nevi diĹ&#x;, kimlik kontrolĂź! Ama biz yine de cebimize -Avrupa gerçeÄ&#x;ine uyarak- iki kaçak iĹ&#x;çi koymay unutmuyoruz. BĂźtĂźn bu iĹ&#x;lemler bitiverdiÄ&#x;inde kendimizi nihayet baÄ&#x; n aras nda bulduk. “Makaslar, kovalar, kasalar, kasa niye gelmiyor, çay haz r m â€? sesler birbirini izliyor. AnlayacaÄ&#x; n z ilk gĂźnĂźn keyfi baĹ&#x;ka oluyor. Hala yorulmam Ĺ&#x; bedenler, ilk Ĺ&#x;akalar, kirlenmemiĹ&#x; eller ve k yafetler‌ Ä°lk akĹ&#x;am yemeÄ&#x;imizi keyifle yedikten sonra çaylar yudumluyoruz. “Otele dĂśnĂźyoruzâ€? çaÄ&#x;r s yla arabalara doluĹ&#x;uyoruz.

“Kurallar bizim için deÄ&#x;il, yasaklar da çiÄ&#x;nenmek için vard râ€? s Ä&#x; naÄ&#x; m zdan hareketle, hiçkimse kemerlerini baÄ&#x;lamam Ĺ&#x; durumda. Daha birkaç dakika bile geçmemiĹ&#x;ken, bizim Ĺ&#x;ĂśfĂśr Ăśnde giden arac m z için; “kaza oluyoooor‌ ve oldu!â€? deyiveriyor. Herkes suspus‌ Akl m z baĹ&#x; m za geldiÄ&#x;inde kaza yerine koĹ&#x;uyoruz. KarĹ&#x; laĹ&#x;t Ä&#x; m z manzara ĂźrkĂźtĂźcĂź. Araçtaki tĂźm arkadaĹ&#x;lar kendilerini an nda d Ĺ&#x;ar ya atm Ĺ&#x;lar. Herbirinin bir yerleri kan yor, aÄ&#x;r yor‌ Havada panik de var doÄ&#x;al olarak. Biz o Ĺ&#x;okun etkisinden ç k p, yerdekileri kald rma telaĹ&#x; na dĂźĹ&#x;tĂźk. Bu arada patron geliyor. Her patron gibi durumdan s y rma telaĹ&#x; nda. Bir taraftan da gĂźlĂźyor. Bu hepimizin sinirlerini altĂźst ediyor tabi. Ambulans, jandarma sirenleri, vb. birbirine kar Ĺ&#x; yor sonra. Kaçak iĹ&#x;çilerimizi o alandan kurtarmak için diÄ&#x;er araçla uzaklaĹ&#x;t r yoruz. Kazan n ilk Ĺ&#x;oku atlat ld ktan sonra yaral lar m z n durumu hakk nda bilgi almaya çal Ĺ&#x; yoruz. Ald Ä&#x; m z haberler bir nebze olsun rahatlat yor bizleri. Asl nda çok daha vahim sonuçlardan jandarman n deyimi ile; “kaza yapan araban n saÄ&#x;laml Ä&#x; sayesindeâ€? kurtuluyoruz.

“Elbette devam!â€? Hastane ziyareti, otele geri dĂśnĂźĹ&#x;, vb. birbirini izleyen bir s k nt hali. Bu aĹ&#x;amadan sonra devam edip etmemek gĂźndeme geliyor. TĂźm arkadaĹ&#x;larla bir toplant yapt k. Ä°Ĺ&#x;in organizasyonundan sorumlu olanlar m z, “devam m , bitirelim mi?â€? sorusunu gĂźndeme getirdiler. Herkes kalmaktan yanayd , bu gßçlĂź bir ortak irade olarak karar haline geldi. Hastahanedeki arkadaĹ&#x;lar n

iyilik haberlerini ald kça, s k nt m z daÄ&#x; lmaya baĹ&#x;lad . İçimizdeki en s k nt l arkadaĹ&#x; kazay yapan Ĺ&#x;ĂśfĂśr. Uzun sĂźre, “Benim yĂźzĂźmden ‌â€? le baĹ&#x;layan hay flanma cĂźmleleri kurdu. O hepimizden daha fazla etkilenmiĹ&#x;ti. Hemen arkas ndan, baÄ&#x; n deÄ&#x;iĹ&#x;mez ritĂźellerinden olan mizah ve Ĺ&#x;en kahkahalar devreye girdi! Konumuz kazayd elbette! “Nas l oldu da tarlan n kenar ndaki çukura uçtukâ€? sorusu bomba gibi masaya dĂźĹ&#x;tĂź. Kahkahalar ard s ra‌ Herkesin kafas nda “patron sizce neden gĂźlĂźyorduâ€? sorusu var. Neyse, baÄ&#x;la ilgili arkadaĹ&#x;; “Bizi TĂźrkiye’de trafik kazas nda sakat kalm Ĺ&#x; arkadaĹ&#x;lar na yard m eden bir grup olarak tan yor. Durum bĂśyle olunca, ‘bunlar kaza geçire geçire telef olacaklar’ diye dĂźĹ&#x;ĂźndĂź herhalde!â€? sĂśzleri ile durumu ayd nla-

Ĺ&#x; yorâ€?, farkl l klar zenginliÄ&#x;in vesilesi oluyor! ĹžaĹ&#x;mayan bir Ĺ&#x;ey yemeklerin zaman nda haz r olmas , çay n kokusunun baÄ&#x;a yay lmas , tĂźrkĂźlerin onlar izlemesiydi herhalde. Sohbetler, k vamdaki çayla iyi gidiyordu. Yar Ĺ&#x;malar, iĹ&#x;in baĹ&#x;ka bir zevkiydi. Kendi s ralar ndaki iĹ&#x;lerini bitiren h zl yoldaĹ&#x;lar n, hiç erinmeden bitirememiĹ&#x; olanlar n yard m na koĹ&#x;malar ise, bu eylemin temel felsefesi olan sosyalist emek seferberliÄ&#x;inin en tipik yans mas olsa gerek. Geçen y llardaki baÄ&#x;larda; “bana baÄ&#x; gĂśsterinâ€? baÄ&#x; r Ĺ&#x;lar ile alk llara kaz nan emekçimiz, bu y l da “delirdim, delirdimâ€? nidalar ile yĂźksek çal Ĺ&#x;ma temposunun yaĹ&#x;att Ä&#x; mutluluÄ&#x;u dillendiriyordu. Kim için ve niye çal Ĺ&#x;t Ä&#x; n bilmenin hazz n !.. Ä°Ĺ&#x;te bu! Ya en genç olan kasac m z!

t yor. Bu kritikler ve kahkaha tufanlar baÄ&#x; boyunca devam ediyor. Daha ac bir sonuçla karĹ&#x; karĹ&#x; ya kalmam Ĺ&#x; olman n hafifleticiliÄ&#x;iydi yaĹ&#x;anan. Bu durum baÄ&#x; boyunca da devam etti asl nda. Kazay yapan arkadaĹ&#x; bile bir sĂźre sonra etkisi alt na alacak ince ve k vrak espirilerin arkas kesilmedi.

Bir çocuk sevinci ve bir bĂźyĂźk sorumluluÄ&#x;u ile bu kadar zor bir iĹ&#x;in Ăźstesinden gelmekle hepimizin doÄ&#x;al sayg s n kazan yor. Yak n n daha yeni kaybetmiĹ&#x;, ac s henĂźz soÄ&#x;umadan kendisini her Ĺ&#x;eyi ile aram za katm Ĺ&#x; bir arkadaĹ&#x; m z da var. EmekçiliÄ&#x;i ile her baÄ&#x;da Ăśne ç kan bu arkadaĹ&#x; n, “Burada, sizlerle birlikte olmak istedimâ€? sĂśzleri, ac y kolektifleĹ&#x;tirerek hafifletiyor. Daha sonra o da ac s n bir nebze de olsa “unutarakâ€? kendisini baÄ&#x; n “saÄ&#x; lt c l Ä&#x; naâ€? b rak veriyor. Bu geleneÄ&#x;i ĂśnĂźmĂźzdeki y la daha gßçlĂź ve eksiksiz taĹ&#x; yacaÄ&#x; z‌

Daha gßçlĂź ve eksiksiz‌ Derken gĂźnler ve uzayan-k salan tarlalar birbirini izledi. YaĹ&#x; ve kuĹ&#x;ak itibari ile son derece heterojen olan bu bileĹ&#x;im olumlu anlamda h zla “ayn la-

GĂźnlĂźk yaĹ&#x;amdaki rkç l k O an› ya›yormuças›na heyecanal›, Ăźrkek ve onuru k›r›lm› bir bĂźyĂźk gibi “utangaçâ€?t›!.. Daha olay›n nas›l geliti¤ini anlamaan onun tav›rlar›n›, o an ve sonras›nda yaad›¤› tĂźm duygular› kendisinde toplayan gĂśzleri ...

baĹ&#x;ka bir Ăźlkeden evlendikleri taktirinde, eĹ&#x;lerini Almanya’ya daha kolay getirebilirler. Alman vatandaĹ&#x;lar n n aile birleĹ&#x;iminin de zorlaĹ&#x;t r lmas tasarlan yor. HĂźkĂźmetin haz rlad Ä&#x; tasar ya gĂśre, diÄ&#x;er yabanc larda olduÄ&#x;u gibi Alman vatandaĹ&#x;lar n n da eĹ&#x;lerini Almanya’ya getirebilmeleri için yeterli gelire sahip olmalar Ăśn gĂśrĂźlĂźyor. Anne ve babas daha Ăśnce Alman vatandaĹ&#x; olup, yeniden TĂźrk vatandaĹ&#x;l Ä&#x; na geçen çocuklar n, Alman vatandaĹ&#x;l Ä&#x; na geçen çocuklar n Alman vatandaĹ&#x;l Ä&#x; n n devam etmesi de haz rlanan tasar da yer al yor. Tasar da yer alan baĹ&#x;ka bir konu da Ĺ&#x;u: Konvensiyonel ilticac lar n ileride oturma izini al p, Alman vatandaĹ&#x;l Ä&#x; na geçmeleri durumunda, iltica sĂźreleri de sĂźrelerine hesaplanacak. Avukat GĂźlĹ&#x;en Çelebi Graf-Adolf-Str. 80 40210 DĂźsseldorf Tel: 0211-355 83 14

Geçen ay, bir yak n m ziyaret etmek için Avusturya’ya gittim. Sohbet sohbeti açarken sĂśz Avrupa’da, Ăśzelde de Avusturya’da yĂźkselen rkç l Ä&#x;a geldi.

vard r ya onlardan birini yaĹ&#x; yorum.

Kendisi daha birkaç hafta Ăśnce rkç bir sald r ya maruz kalm Ĺ&#x;t . Anlatmak için sĂśze baĹ&#x;lam Ĺ&#x;ken, sald r esnas nda yan nda bulunan iki çocuÄ&#x;undan bĂźyĂźk olan sĂśzĂź al verdi.

Daha sonra olay defalarca gĂśzĂźmĂźn ĂśnĂźne geliyor. Anne çocuklar gezdirmek için d Ĺ&#x;ar ya ç kar yor. En kßçßÄ&#x;Ăź bebek arabas nda‌ Yol herkese yetecek geniĹ&#x;likte. Aniden arkadan bir el anneyi itek-

Boynunda bir zincir gibi‌

Bir travma O an yaĹ&#x; yormuĹ&#x;ças na heyecanl , Ăźrkek ve onuru k r lm Ĺ&#x; bir bĂźyĂźk gibi “utangaçâ€?t ! Daha olay n nas l geliĹ&#x;tiÄ&#x;ini anlamadan onun tav rlar , o an ve sonras nda yaĹ&#x;ad Ä&#x; tĂźm duygular kendisinde toplayan gĂśzleri her Ĺ&#x;eyi anlamama yetiyor. Olay anlat p bitirdiÄ&#x;inde bask n duygunun “utançâ€? olduÄ&#x;unu, bu kßçßcĂźk yĂźreÄ&#x;in daha bu yaĹ&#x; nda belki de yaĹ&#x;am n n sonuna kadar taĹ&#x; yacaÄ&#x; onursal bir k r lma ile ĂśrselendiÄ&#x;ini fark ediyorum. İçim Ăśylesine burkuluyor ki‌ Bir de kendisinden daha kßçßk kardeĹ&#x;i var. HenĂźz 4 yaĹ&#x; nda‌ Yerinde durmayan bu sevimli miniÄ&#x;in o anda kulaklar n dĂśrt açarak anlat lanlar dinlediÄ&#x;ini fark ediyorum. Sonra tĂźkĂźrdĂźÄ&#x;Ăźnß‌ Bu davran Ĺ&#x; , TV’de ya da sokakta yaĹ&#x;l Avusturyal kad nlar gĂśrdĂźÄ&#x;Ăźnde sĂźrekli tekrarlad Ä&#x; n ĂśÄ&#x;reniyorum annesinden. Sonra annemiz sokakta yaĹ&#x;ad klar n o an yaĹ&#x; yormuĹ&#x;ças na anlat yor. Bir anda sald r ya maruz kalan bu ailenin ruhlar nda derin izler b rakan bir travma yaĹ&#x;ad klar gerçeÄ&#x;ine çarparak sars l yorum. Ä°nsan n ne diyeceÄ&#x;ini Ĺ&#x;aĹ&#x; rd Ä&#x; anlar

konusunda fikir sahibi. â€œĂ‡ĂźnkĂź elimi kald rsam ben suçlu olacaÄ&#x; m ve arkas ndan pek çok Ĺ&#x;ey zincirleme gelecekâ€? diyor. Sadece polis çaÄ&#x; r yor, çevreden yard m istiyor, kad n n ellerinden tutmaya çal Ĺ&#x; yor. Ama ses yok, hiç kimse ilgilenmiyor. Uzunca bir mesafe kad nla h rpalana h rpalana yĂźrĂźyorlar. Bizimki onu daha kalabal k bir yere çekip, orada yard m alacaÄ&#x; n umuyor. Ama nafile, herkes seyrediyor. “O bir kara kafal ne de olsa!â€? Sonra onu yak n bir karakola doÄ&#x;ru sĂźrĂźklemeye çal Ĺ&#x; rken, kad n elinden kurtulup kaçmaya çal Ĺ&#x; yor. Çevredeki diÄ&#x;er Avusturyal lar n, “Utanm yor musun, o yaĹ&#x;l bir kad n!â€? baÄ&#x; r Ĺ&#x;lar aras nda k sa bir kovalamaca yaĹ&#x; yorlar. Polis geliyor. “YaĹ&#x;l bir kad nâ€? diyerek, bu rkç histeriyi kapatmak istiyor.

“Onurum için‌â€?

liyor. Anne “Ne oldu, neden bunu yapt n?â€? diye soramadan, yaĹ&#x;l Avusturyal kad n sald r n n dozunu artt r yor. Sokak ortas nda bizim genç anneyi, t rnaklar , tekme ve tokatlar ile dĂśvmeye kalk yor. Anneye ve çocuklara tĂźkĂźrĂźyor, bĂźyĂźk olan h rpal yor! KßçßÄ&#x;Ăźn olay anlat ld Ä&#x; nda neden tĂźkĂźrdĂźÄ&#x;ĂźnĂź anl yorum. Bu arada onlar kimliklerinden dolay aĹ&#x;aÄ&#x; layan pek çok sĂśz sarf ediyor! Anne, elini kald rsa y k lacak olan bu kad na, elini kald ram yor. Ă–ncesinden yaĹ&#x;ad Ä&#x; ya da tan k olduÄ&#x;u olaylarla polisin yaklaĹ&#x; mlar

Anne ald Ä&#x; darbeleri raporlayarak mahkemeye baĹ&#x;vuruyor. Ama umutsuz‌ “Bir Ĺ&#x;ey ç kacaÄ&#x; n sanm yorum, ama onurum için de olsa sonuna kadar gideceÄ&#x;imâ€? diyor. En fazla “onurâ€? sĂśzĂź geçiyor cĂźmlelerin içinde. Onu en çok, çocuklar n n yan nda bĂśylesi bir sald r ya maruz kalmak ve bir Ĺ&#x;ey yapamam Ĺ&#x; olmak yaralam Ĺ&#x; belli ki. O sadece bir Ăśrnek. Bu tekil ĂśrneÄ&#x;in bu denli derin bir travma yaratmas n n biricik nedeninin, bizlerin bu yĂźkseliĹ&#x; karĹ&#x; s nda kendimizi yaln z hissetmemiz olduÄ&#x;unu anl yorum. Ve bu sald r lar n bu yaln zl k aĹ&#x; lmadan giderek pervas zlaĹ&#x;acaÄ&#x; n ... F. Candan


Dßnya Yaanacak

DĂźnyay› istiyoruz, k›r›nt› de¤il !..

MGK, konuĹ&#x;tu! “kirli

BĂźyĂźkan›t da, hĂźkĂźmeti yaln›zca irtica konusunda aç›kça hedef ald›, buna kar›l›k... en Ăśnemli vurgusu, “silahl› kuvvetlerin kendisini savunma hakk› vard›râ€? biçimindeydi...

savaĹ&#x; vizesiâ€?

TĂźrkiye, Ortado¤u’da emperyalizmin sadece bekçili¤ini de¤il, onun ucuz asker finansmanl›¤›n› da Ăźstlenmi oluyor...

Tßrkiye’den mektup var Hasan Uysal

Ĺ&#x; l Ä&#x; nda verilmemiĹ&#x;miydi! ErdoÄ&#x;an gĂśrĂźĹ&#x;me sonras “ABD’de yaĹ&#x;ayan TĂźrk toplumu temsilcileriâ€?ne yapt Ä&#x; konuĹ&#x;mada; “Ortak bir kanaatimiz

Deliye Her Gßn Bayram‌ Ya Tßrklere?‌ hasanuysa@gmail.com

Gßç ve iktidar mĂźcadelesi giderek k z Ĺ&#x; yor. Bu k z Ĺ&#x;ma kendini Kara, Deniz ve Hava Harp okullar n n aç l Ĺ&#x; tĂśrenlerinde komutanlar n yapt klar “zehir zemberekâ€? denilen konuĹ&#x;malara yans tt . Bu seriye, CumhurbaĹ&#x;kan Sezer’in Meclis’in aç l Ĺ&#x; nda yapt Ä&#x; konuĹ&#x;man n ard ndan, BĂźyĂźkan t’ n Harp Akademileri’nin aç l Ĺ&#x; nda yapt Ä&#x; konuĹ&#x;ma eklendi. KonuĹ&#x;malar n “canal c â€? noktas ise bitip tĂźkenmeyen irtica tehlikesi oldu. Generaller, bu konunun d Ĺ&#x; nda hĂźkĂźmeti aç kça suçlayan ifadeleri pek kullanmad lar. AteĹ&#x;li Ăźsluplar n n aÄ&#x; rl kl hedeflerini AB, KĂźrtler, bas n, kimi kurumlar ve liberal ayd nlar olarak belirlediler.

TĂœSÄ°AD’ n ç karlar ! Bu karmaĹ&#x; k denklem içerisinde en kapsaml konuĹ&#x;may CumhurbaĹ&#x;kan yapm Ĺ&#x; oldu. CumhurbaĹ&#x;kan ’n n ĂśzelleĹ&#x;tir-

melerden d Ĺ&#x; politikaya, idarenin iĹ&#x;leyiĹ&#x;inden bas n n tekelleĹ&#x;mesine kadar uzanan oldukça geniĹ&#x; bir alan içine alan konuĹ&#x;mas n n hemen tamam ise hĂźkĂźmeti hedefliyordu. BĂźyĂźkan t’ n, diÄ&#x;er komutanlar n eleĹ&#x;tirilerini “toparlayanâ€? konuĹ&#x;mas da ayn çizgide oldu. Kendinden Ăśnce konuĹ&#x;an tĂźm komutanlara “harfiyyenâ€? kat ld Ä&#x; n ifade etti. BĂźyĂźkan t da, hĂźkĂźmeti yaln zca irtica konusunda aç kça hedef ald , buna karĹ&#x; l k, “hassasiyetininâ€? aÄ&#x; rl kl unsurunu “ordunun y prat lmas â€? ve “bĂślĂźcĂź terĂśre karĹ&#x; mĂźcadelede, bat dĂźnyas n n gĂśsterdiÄ&#x;i iki yĂźzlĂźlĂźkâ€? olarak belirledi; en Ăśnemli vurgusu, “silahl kuvvetlerin kendisini savunma hakk vard râ€? biçimindeydi. Komutanlar n konuĹ&#x;malar n n Ăśzeti Ĺ&#x;uydu: TSK; TĂœSÄ°AD’ n bugĂźnlerdeki s k nt lar n n sĂśzcĂźsĂźdĂźr. Onun ç karlar n ilelebeten koruyacakt r, savunacakt r!

Herkesin dilinde bugĂźnlerde TĂźrkiye için “sanc l gĂźnler geçiriyoruzâ€? cĂźmlesi. “Peki bu Sanc l gĂźnlerin gerisinde duran neydi?â€? diye sorsak herkesin yine farkl cevaplar olabilir. Ä°rtica, asker hĂźkĂźmet çat Ĺ&#x;mas , AB ile anlaĹ&#x;amamak, demokrasi‌ Bu liste uzay p gidebilir. Pazarl klar, akbabalar, Ĺ&#x;ahinler tart Ĺ&#x;malar , ErdoÄ&#x;an’n n ABD “kirli savaĹ&#x;â€? ç karmas vb. derken iĹ&#x;in ĂśzĂź yine sanc n n sonuçlar n bizlerin yaĹ&#x;ayacaÄ&#x; gerçeÄ&#x;ine ç k yor! 5 ay kap da bekledikten sonra nihayet Bush hazretlerinin karĹ&#x; s na ç kan ErdoÄ&#x;an “kirli savaĹ&#x; vizesiâ€? karĹ&#x; l Ä&#x; nda BaÄ&#x;dat’taki ABD gĂźcĂźne 5 bin asker verme teklifinde bulundu. Teklif ne uÄ&#x;runayd ? Hem PKK’nin kendisinin de umut baÄ&#x;lad Ä&#x; ABD’den, TĂźrkiye’de

srar ve OrtadoÄ&#x;u’dan k r nt lar! BaĹ&#x;ka neler istendi, neler konuĹ&#x;uldu, gĂźndeme yans yanlar n Ăśtesindedir elbet. Ă–nĂźmĂźzdeki dĂśnem Ăśzellikle OrtadoÄ&#x;u’daki geliĹ&#x;meler içerisinde TĂźrkiye iĹ&#x;birlikçi rejiminin alacaÄ&#x; rolden gĂśreceÄ&#x;iz pazarl k konular n .

baĹ&#x;ka bir Ĺ&#x;ey istiyordu: “KĂźrt sorununun askeri çÜzĂźmĂźâ€?ndeki

gĂśnderme karar n ç karacaÄ&#x; gĂźvencesini onaylamas n n kar-

Stratejik Vizyon Belgesi Gazetelere yans yanlar ise bu rolĂźn ipuçlar n içeriyordu. Bush-ErdoÄ&#x;an gĂśrĂźĹ&#x;mesi ABD’nin Ä°ran, Suriye, LĂźbnan, K br s ve Irak’ta TĂźrkiye’den istediklerinden oluĹ&#x;uyordu denilmekte. Haks zda deÄ&#x;iller. ErdoÄ&#x;an’a bu randevu da, TĂźrkiye’nin Ä°ran’a karĹ&#x; ABD’nin yan nda yer almay kabullendiÄ&#x;i “Stratejik Vizyon Blegesiâ€?ni imzalamas ve LĂźbnan’a asker

vard r o da terĂśr ĂśrgĂźtĂźnĂź yok etmektir. EÄ&#x;er Afganistan’da varsak, terĂśrle mĂźcadele için var z. Ayn Ĺ&#x;ekilde dĂźnyan n deÄ&#x;iĹ&#x;ik yerlerinde varsak, bunun için var zâ€? dedi. “PKK’yle mĂźcadeleyle etkin iĹ&#x;birliÄ&#x;iâ€? olarak tan mlanan bu sĂźreç karĹ&#x; s nda ise BaÄ&#x;dat’a 5 bin asker gĂśnderileceÄ&#x;i yĂśnĂźndeki haberler ErdoÄ&#x;an’ n bu sĂśzleriyle doÄ&#x;rulan yordu. ABD’nin ise TĂźrkiye’nin bu “kirli savaĹ&#x;â€? isteÄ&#x;ine nas l bir yan t vereceÄ&#x;i belli deÄ&#x;il! Peki ABD emperyalizmi TĂźrkiye’nin bu isteÄ&#x;ini kabul eder ise neler olacak? Ă–ncelikle TĂźrkiye, kardeĹ&#x; bir halk n ĂśzgĂźrlĂźk mĂźcadelesini bast rmak için ABD emperyalizmi ile iĹ&#x;birliÄ&#x;i rolĂźne soyunmuĹ&#x; ve katliam n ortaÄ&#x; olmuĹ&#x; olacak. OrtadoÄ&#x;u’da emperyalizmin sadece bekçiliÄ&#x;i deÄ&#x;il, onun ucuz asker finansmanl Ä&#x; n da bĂśylelikle daha aç k bir biçimde yĂźrĂźtmĂźĹ&#x; bir Ăźlke olmak! OrtadoÄ&#x;u halklar n n kalbine saplanm Ĺ&#x; Ä°srail’den sonra ikinci hançer bunun diÄ&#x;er ad !

Al n size saÄ&#x;l k! Dev ilaç tekeli Roche’un kendi ilaçlar sebebiyle Ăślen hastalar n ĂślĂźm raporlar n doktorlarla iĹ&#x;birliÄ&#x;i içinde deÄ&#x;iĹ&#x;tirdiÄ&#x;i ortaya ç kt . Kapitalizm ĂśldĂźrĂźr, doktorlar eliyle de ĂśldĂźrĂźr... Ä°laç sektĂśrĂź ve doktorlar, insanlar iyileĹ&#x;tirme Ăźzerine kurulu bu meslek dallar kapitalizmde ĂślĂźm ortakl Ä&#x; nda buluĹ&#x;uyorlar. SaÄ&#x;l Ä&#x; n tekellerin azami kar

‚laç sektĂśrĂź ve doktorlar, insanlar› iyiletirme Ăźzerine kurulu bu meslek dallar› kapitalizmde ĂślĂźm ortakl›¤›nda buluuyorlar... Yaamlar›m›z ise bugĂźnĂźn piyasas›nda 15 YTL ediyor...

sine gitti. Yap lan iÄ&#x;nenin ard ndan evine gĂśnderildi. Eve geldiÄ&#x;inde saÄ&#x; ayaÄ&#x; nda Ĺ&#x;iddetli aÄ&#x;r baĹ&#x;lad . AyaÄ&#x; n hissedemi-

Ä&#x;i, gĂźndĂźzleri ise pazarc l k yap yordu. Sakat b rak ld ktan sonra bir gĂźn bile iĹ&#x;e gidemedi. Kiralar ĂśdenemediÄ&#x;i için s k s k

Sat l k yaĹ&#x;amlar n kiral k çocuklar alan na çevrilmesinin; yaĹ&#x;am hakk m z n tekellerin insaf na terk edilmesinin kaç n lmaz ve korkunç sonucu. YaĹ&#x;amlar m z ise bugĂźnĂźn piyasas nda 15 YTL ediyor. Ona da 8 y l bulan dava sĂźrecinde Ăślmemeyi baĹ&#x;arabilirsek ulaĹ&#x;abiliyoruz.

Kararan 10 yaĹ&#x;ama toplam 150 YTL 8 çocuk babas Cevdet ÇaÄ&#x;lar, sekiz y l Ăśnce bir gece testislerinde aÄ&#x;r Ĺ&#x;ikayetiyle Tepecik EÄ&#x;itim Hastanesi acil servi-

yordu. Ä°Ä&#x;ne yanl Ĺ&#x; yere yap lm Ĺ&#x;t ve Cevdet ÇaÄ&#x;lar’ n saÄ&#x; ayak bileÄ&#x;i gĂźnden gĂźne erimeye baĹ&#x;lad . SaÄ&#x;l k Bakanl Ä&#x; ve sorumlular hakk nda tazminat davas açt . Tam 8 y l sĂźren davan n sonucunda mahkeme SaÄ&#x;l k Bakanl Ä&#x; ’n n 4 bin YTL’si manevi 35 bin YTL’si maddi toplam 39 bin YTL tazminat Ăśdemesine karar verdi. Cevdet ÇaÄ&#x;lar’ n avukat yasal faiziyle birlikte 150 bin YTL alacaklar n sĂśyledi. Cevdet ÇaÄ&#x;lar sakat b rak lmadan Ăśnce geceleri f r n iĹ&#x;çili-

ev deÄ&#x;iĹ&#x;tirmek zorunda kald lar. DĂśrt çocuk okuyamad . Sand k taĹ&#x; yabilen erkek çocuklar boyac l k yapmaya baĹ&#x;lad . GeçtiÄ&#x;imiz hafta içinde yanl Ĺ&#x; tedavi sonucu 3 çocuk yaĹ&#x;am n yitirmiĹ&#x;ti. Temmuz ay nda Yozgat’ta K r m Kongo Kanamal AteĹ&#x;i Ĺ&#x;Ăźphesiyle getirilen bir hastadan kan alan, 6 ay Ăśnce sĂśzleĹ&#x;meli memur statĂźsĂźyle iĹ&#x;e baĹ&#x;lam Ĺ&#x; olan Nazl hemĹ&#x;ire iÄ&#x;neyi yanl Ĺ&#x;l kla eline bat r nca KKKA’dan ĂślmĂźĹ&#x;tĂź. Ä°Ä&#x;neler emekçilere batar!..

Avrupa BirliÄ&#x;i (AB) ve Uluslararas Çal Ĺ&#x;ma Ă–rgĂźtĂź (ILO) ile Çal Ĺ&#x;ma ve Sosyal GĂźvenlik Bakanl Ä&#x; taraf ndan ortaklaĹ&#x;a yĂźrĂźtĂźlen “TĂźrkiye’de Çocuk Ä°Ĺ&#x;çiliÄ&#x;inin En KĂśtĂź Biçimlerinin Ortadan Kald r lmas Projesiâ€?

kapsam nda Sinop’un DuraÄ&#x;an Ä°lçesinde gerçekleĹ&#x;tirilen saha çal Ĺ&#x;mas kapitalist çßrĂźmenin Karadeniz bĂślgesindeki durumuna çarpt . DuraÄ&#x;an’da çocuklar n okuldan al n p Samsun’un Bafra Ä°lçesi’ndeki çiftliklere kiralanmas n n ĂśnĂźne geçilemiyor. Geçimini topraktan karĹ&#x; layan halk, tĂźtĂźnden sonra f nd k ve m s rda da tekeller karĹ&#x; s nda yaln z kal p h zla dĂźĹ&#x;ĂźrĂźlĂźrken, s ra onurlar na geldi. Birkaç dĂźzine aÄ&#x;aç ya da bir avuç topraÄ&#x;a hapsolup, duygu ve dĂźĹ&#x;Ăźncede gerici faĹ&#x;ist parti

“Deliye her gĂźn bayramâ€? sĂśzĂź doÄ&#x;ruysa durumumuz pek iç aç c gĂśzĂźkmĂźyor. ÇßnkĂź bir y l boyunca Ăźlkemizde, resmi ve dini bayramlar hariç Ĺ&#x;enlik, festival, panay r ve fuar ad alt nda toplam tam beĹ&#x; yĂźz on yedi eÄ&#x;lenceli toplant dĂźzenleniyor. Daha doÄ&#x;ru bir deyiĹ&#x;le her gĂźn ortalama bir deÄ&#x;il tam 1.4 bayram yap yoruz. Ä°Ĺ&#x;in içine resmi ve dini bayramlarla, sĂśz konusu Ĺ&#x;enlik, festival ve bayramlar n bir gĂźnden fazla sĂźrdĂźÄ&#x;ĂźnĂź de gĂśz ĂśnĂźne al rsak, gĂźn baĹ&#x; na dĂźĹ&#x;en bayram say s 4’e ulaĹ&#x; yor ve hesaplaman n neredeyse “kiĹ&#x;i baĹ&#x; na dĂźĹ&#x;en bayramlarâ€? noktas na ulaĹ&#x;t Ä&#x; gĂśzĂźkĂźyor. Tabii Ĺ&#x;Ăśyle de dĂźĹ&#x;ĂźnĂźp rahatlayabiliriz: “GĂźnde bir kere deÄ&#x;il birden fazla bayram yapt Ä&#x; m z için deli kategorisine sokulamay z!â€? Biz TĂźrklerin bayram yapmak konusunda hiç zorlanmad Ä&#x; KĂźltĂźr Bakanl Ä&#x; ’n n ‘anlaml gĂźnler’ almanaÄ&#x; nda aç kça gĂśzĂźkĂźyor. Ĺženlik, festival ve bayramlar n çeĹ&#x;itliliÄ&#x;ine bak ld Ä&#x; nda, “TĂźrklerin neden insanl Ä&#x;a hizmet edecek doÄ&#x;ru dĂźrĂźst bir buluĹ&#x; yapamad Ä&#x; n nâ€? gizi de kendiliÄ&#x;inden ortaya ç k yor. Belli ki TĂźrkler tĂźm zekâ, beceri ve zaman n bayram ve Ĺ&#x;enliklerin çeĹ&#x;itliliÄ&#x;ine harcam Ĺ&#x;. Bayramlardan baĹ&#x; n kald r p ne bulursun ki? Bayramlar Ăśnce kendi içinde meyve, sebze, tar m ĂźrĂźnleri, hayvan, çiçek, yiyecek, içecek, nesne, gĂźreĹ&#x; , Ăśnemli Ĺ&#x;ahsiyetler ve Ăśnemli gĂźnler gibi konulara gĂśre grupland rmak gerekiyor. Tabii ki bunlar aras nda, neredeyse insan kurtulduÄ&#x;una piĹ&#x;man eden KurtuluĹ&#x; Ĺženlikleri ile Ĺ&#x;enliÄ&#x;in yap ld Ä&#x; il ve ilçenin ad n taĹ&#x; yanlar da var. Sebzeyle ilgili Ĺ&#x;enlikler aras nda biber, bamya, domates, sar msak, havuç; meyvelere iliĹ&#x;kin Ĺ&#x;enlikler aras nda ĂźzĂźm, çilek, kiraz, dut, kavun, karpuz, incir, Ĺ&#x;eftali, kay s , elma, ayva, viĹ&#x;ne ve armut, tar m ĂźrĂźnlerine iliĹ&#x;kin Ĺ&#x;enlikler aras nda pancar, kendir, ceviz, nohut, kenevir, çay, ayçiçeÄ&#x;i, pirinç, zeytin, buÄ&#x;day ve f st k, çiçeklere iliĹ&#x;kin Ĺ&#x;enlikler aras nda lale, gĂźl ve karanfil bulunuyor. Ad na festival dĂźzenlenen meyveler aras nda, TĂźrkiye’nin hemen her yĂśresinde yetiĹ&#x;en kiraz 13, çilek ise 6 festivalle rekortmen gĂśzĂźkĂźyor. Anadolu’nun çeĹ&#x;itli bĂślgelerinde ad na Ĺ&#x;enlik dĂźzenlenen nesne ve yiyecekler aras nda yoÄ&#x;urt, dut pekmezi, kaymak, simit, helva, selesepet, keĹ&#x;kek, past rma, ayran, tuz, bal, hal , çini, baston, lĂźle taĹ&#x; , kandil ve bak r Ĺ&#x;enlikleri dikkat çekiyor. ĹženliÄ&#x;ini dĂźzenlediÄ&#x;imiz bir festivalin ad ise “top!â€? Bakanl k almanaÄ&#x; ndan bunun ne çeĹ&#x;it bir Ĺ&#x;enlik olduÄ&#x;u ve neyin kutland Ä&#x; ise tam anlaĹ&#x; lam yor‌. Yukar da da gĂśrĂźldĂźÄ&#x;Ăź Ăźzere Ĺ&#x;enliklerin Ăśnemli bĂślĂźmĂźnĂź meyve, sebze, tar m ĂźrĂźnleri ile yiyecek-içecekler oluĹ&#x;turuyor. G da anlam nda kendine yeten Ăźlkeler s ralamas ndan ç kmaya baĹ&#x;layan TĂźrkiye’nin, sĂśz konusu meyve ve sebzeler ad na Ĺ&#x;enlik dĂźzenleme yerine anma toplant lar yapmaya baĹ&#x;lamas pek uzak bir olas l k olarak gĂśzĂźkmĂźyor. Ăœlkemizin belki de en bĂźyĂźk nĂźfusuna sahip eĹ&#x;eklerle ilgili bir Ĺ&#x;enlik dĂźzenlenmemesi bĂźyĂźk eksiklik olarak gĂśze çarp yor. Yine “h yar Ĺ&#x;enliklerininâ€? dĂźzenlenmemiĹ&#x; olduÄ&#x;u da gĂśz ĂśnĂźne al nd Ä&#x; nda bunun bir “kompleks meselesiâ€? olduÄ&#x;u akla gelmiyor deÄ&#x;il. Buna karĹ&#x; l k erkek çocuklar n organ n kestikleri için Ĺ&#x;enlik dĂźzenleyen tek ulusun TĂźrkler olduÄ&#x;u ve ad na “geleneksel sĂźnnet Ĺ&#x;enlikleriâ€? denildiÄ&#x;i almanaktan anlaĹ&#x; l yor. Gelenekselden amac n, sĂśz konusu çocuklardan her y l bir parça gĂśtĂźrĂźlmesinin mi, yoksa yenilerinin bulunup doÄ&#x;ranmas m olduÄ&#x;u yine anlaĹ&#x; lam yor. Organlar n n çocukken kesilmesi yerine, evlenince kar lar taraf ndan, istenildiÄ&#x;i boyda kesilmesi yaklaĹ&#x; m ise almanakta tart Ĺ&#x; lm yor! Hayvanlara iliĹ&#x;kin Ĺ&#x;enlikler aras nda bal k, hamsi -hamsi asla paluk deÄ&#x;ildir!- horoz, kuĹ&#x; ve kaz gĂśze çarp yor. Kelaynaklar festivalinde ise nesillerinin kurutulmas n saÄ&#x;lad Ä&#x; m z kuĹ&#x;lar n TĂźrkiye’yi terk etmelerinin mi yoksa ayn adla an lan kimi siyasilerin varl Ä&#x; ndan duyulan “gizli sevincinâ€? mi kutland Ä&#x; anlaĹ&#x; lm yor. Bir çeĹ&#x;it insanlar n yapt Ä&#x; faaliyeti anlatan “geleneksel gĂźreĹ&#x; Ĺ&#x;enlikleriâ€? ile “deve gĂźreĹ&#x;i Ĺ&#x;enlikleriâ€? adeta birbirleriyle yar Ĺ&#x; yor. Bu Ĺ&#x;enliklerin yan s ra Anadolu insan “koyun y kamaâ€? ve “koyun k rpmaâ€? festivalleri dĂźzenliyor. Sonuç olarak, Pir Sultan, Hac BektaĹ&#x;, Hac Bayram, (Niye Hac Demirel, Hac Necmettin, Hac Tayyip Ĺ&#x;enlikleri yok?) Mevlana, Hayme Ana, Said-i Nursi, Kutlu DoÄ&#x;um Haftas vb. Ĺ&#x;enlikleri de dahil edersek, yukar da da hesaplad Ä&#x; m z n da ĂźstĂźnde, gĂźnde ortalama beĹ&#x; bayram yapan bir toplumuz. Yani dĂźnyan n en çok bayram na sahip ulusuyuz. Ne kadar ĂśvĂźnsek az deÄ&#x;il mi? Ancak, “okuma, kitap, bilim, biliĹ&#x;im, emek, dĂźĹ&#x;Ăźnceâ€? gibi Ăśnemsiz konularda Ĺ&#x;enlik yapmaya tenezzĂźl buyurmamam z da tabii bir baĹ&#x;ka ilginç nokta‌. Buna karĹ&#x; l k, sanki bayram eksiÄ&#x;imiz varm Ĺ&#x; gibi KĂźrtlerin Newroz Ĺženliklerine sahip ç kmam z n gereÄ&#x;i pek anlaĹ&#x; lam yor. Tam anlayacak gibi oluyoruz ki, sĂśz konusu Ĺ&#x;enliÄ&#x;in ad ndaki W’nin nereden geldiÄ&#x;i kafam z kar Ĺ&#x;t r yor. Her neyse, anlaĹ&#x; lan deliye her gĂźn, TĂźrklere gĂźnde beĹ&#x;, bĂśyle giderse san r m bana da 5.2 bayram dĂźĹ&#x;ecek‌

ve ĂśrgĂźtlere yedeklenerek gĂźnĂźnĂź/elinde kalan geçimliÄ&#x;ini korumaya çabalarken geleceÄ&#x;ini de kaybettiÄ&#x;ini farketmiyordu. Tekelci kapitalizmin doymak bilmez iĹ&#x;tah çocuklar na sald rd Ä&#x; nda art k çok geçti. DĂźnkĂź suskunluÄ&#x;uyla yaln z b rakt Ä&#x; yan baĹ&#x; ndaki çiftçi kardeĹ&#x;i y k l rken asl nda bu gidiĹ&#x;in onu da sĂźrĂźkleyip gĂśtĂźreceÄ&#x;ini biliyordu. Bu yĂźzden onu y k m yla baĹ&#x;baĹ&#x;a b rak p, topraÄ&#x; na, yaĹ&#x;am na elkoyan alçaklara yĂźz sĂźrmeye giriĹ&#x;ti.

O gerici-faĹ&#x;ist partilerin yerel yĂśneticileriydi topraklar n yok pahas na kapatanlar. O gerici-faĹ&#x;ist partilere finansman saÄ&#x;layanlard topraklar na el koyup, nesillerdir sahibi olan kĂśylĂź kardeĹ&#x;lerini yokluk ve yoksunluklar içine f rlat p atan. Hep susuldu‌ Az c k karĹ&#x; ç kanlar n ezilmesine seyirci kal nd ve s ra onlara, çocuklar na geldi. Peki biz ne yapacaÄ&#x; z? SessizliÄ&#x;in iÄ&#x;renç ortakl Ä&#x; ile s ran n bize gelmesini mi bekleyeceÄ&#x;iz? kaynak:www.alinteri.org


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.