Sinemaya ilk kez ne zaman gittiniz?
“Birilerine adanm ş bir yaşam bizimkisi!”
Sayfa 8
Sayfa 7
“O, sesin ateşli akl yd .”
Sayfa 10
Yaflanacak
Dünya AYLIK GAZETE • SAYI 30
www.yasanacakdunya.net • info@yasanacakdunya.net
2006 y l n n panaromas
Sayfa 3, 4, 5
Dünyay› istiyoruz, k›r›nt› de¤il !..
Ocak 2006
İnsanca yaşamak istiyoruz! birkuru ekmeğe mahkum olanlar. Bir yanda şatafat ve şaşal" yaşam, diğer yanda milyarlar"n yaşam savaş". Büyük insan l"ğ"n pay"na nedense hep sömürü, işsizlik, açl"k, yoksunluk, yoksulluk, savaşlar, ölümler, işkenceler düşüyor.
Ninniler söyleniyor…
“Ya”Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür/ Ve bir orman gibi kardeşçesine” diyordu usta şair. İnsanca yaşam özleminin en güzel dile getirilişlerinden biriydi bu dizeler.
Bu Özlemi gerçekleştirme düşü daha da büyüyerek sürüyor. Bir yanda zenginlik büyürken, diğer yanda sefalet büyüyor. Bir yanda milyarlar içinde yüzenler, diğer yanda
Yaşam"m"z çal"n"yor. Ve h"rs"zlar, gözümüzün içine baka baka yalan ninnileri söylüyorlar. “Uyuyun, uyuyun aman uyanmay n” diyorlar. Uykumuzda tatl" düşler görmüyoruz oysa ki. Uyudukça kabuslar"m"z büyüyor
her geçen gün. İşçiysek işsiz kalma, işsizsek iş bulamama kabusunu görüyoruz hep. Hep bir yerlere yetişme telaş"nday"z. Çünkü h"zl" olmam"z" ve koşmam"z" istiyor zenginlikleri ellerinde tutanlar. Sürekli koşturuyoruz bu yüzden. İşe koş, okula koş, al"şverişe koş, ev işlerini yapmaya koş, çocuklar"n sorunlar"na koş, doktora koş… Yaşamak sanki koşturmaca ve sürekli sorunlarla boğuşma. 2006’y" da bu şekilde geride b"rakt"k.
ca yaşamak hepimizin hakk"… İşsizdik kendi yurdumuzda ve bir iş, daha iyi bir yaşam özlemiyle geldik buralara. Hem işçi hem de göçmen olduk. İki kat ezildik bu yüzden. Sömürüldük ve
"rkç" sald"r"lara maruz kald"k, kal"yoruz. Dün davul ve zurnayla bizi karş"layanlar, şimdi “asalak” gibi göstermeye çal"ş"yor. Asalak değiliz, al"nterimizle buraday"z! “Yaşamak, sadece yaşamak/ Yosun ve
solucan harc d r” diyordu başka bir usta şair. “Asalak, solucan gözüyle kimse bakmas n bize” demeliyiz hep birlikte. Biz ne solucan"z ne de yosun! Ve bu yüzden sadece yaşamak değil, insanca yaşamak istiyoruz!
İnsanca yaşamak hakk m z… Farkl" dillerden, farkl" uluslardan emekçiler olarak emeğimizle, al"nterimizle her şeyi üretiyoruz ve insan-
Cellad"n cellad" infaz"!.. Ama kendi halk› taraf›ndan ve ba¤›ms›z halk mahkemelerinde yarg›lanarak... Saddam Hüseyin, 30 Aral k 2006’n"n ilk saatlerinde idam edildi. Saddam Hüseyin, ölüm cezas"na 1982 y"l"nda Duceyl köyünde 148 Şii erkeğin topluca öldürülmesine yol açan operasyonun talimat"n" vermek suçundan dolay" çarpt"r"ld". ABD emperyalizminin uşaklar" daha önce ABD’ye uşakl"k etmiş olan halklar"n katili olan Saddam’" idam etti. Çoğu Müslüman ülkenin Suudi takvimine uyarak kutlamaya başlad"-
Yaşanacak
Dünya’dan Yaşam n k y s nda olmayacağ z! İnsan yaşam"n" kolaylaşt"ran onca gelişmeye rağmen, yaşam koşullar"n"n kötüleşmesi ne garip bir çelişki değil mi? Bu çelişkiyi ortaya ç"kartan ve her geçen gün derinleştiren bir toplumsal ilişkiler sistemi var çünkü. Kar ve egemenliğe dayal" bir sistem… Dünyan"n her yerinde, kendini yeniden yeniden üreten bu sistem, insana dair her şeyi bir hallaç pamuğu gibi söküp atabildiği oranda nefes al"yor. Zenginlik artt"kça genişleyen yoksulluk. Yoksulluk genişledikçe artan zenginlik. Bu çelişkinin bağr"nda yaşanan savaşlar. İnsanl"k dram" açl"k kareleri, iç çat"şmalar. Büyüyen işsizlik. İş bulabilenlere dayat"lan kölelik koşullar". Çal"şma saatlerinin uzat"lmas", düşük ücretler. Emekliliği imkans"zl"ğa iten uygulamalar. Emekçileri geleceksizleştiren eğitimsizlik, sağl"ks"zl"k… Her yönüyle emekçilerin yaşam"n" y"k"ma uğratan ekonomik ve sosyal çöküntü… Bunun siyasal zor ve devlet terörü ile paralel ilerlemesi… Yarat"lan toplumsal paranoya ile birlikte, AB ülkelerinde “kamuoyuna aç k mesaj vererek toplumu tahrik” ‘terör’ olarak tan"mlan"r oldu. Egemenliğin korunmas" savaş"m"nda toplumsal kontrol başa yaz"ld". Devam üçüncü sayfada
ğ" Kurban Bayram ’n"n ilk günü ve bayram namaz" öncesinin idam"n infaz" için seçilmiş olmas" da sembolik anlam taş"yor.
Karar ABD’de verildi… ABD’nin kurdurduğu kukla hükümetin göstermelik mahkemesinde yarg"land" Saddam. Nerdeyse uluslararas" hiçbir hukuk kural" işletilmedi. Avukatlar" öldürüldü. Zaten karalar mahkemece verilmiyordu, ve-
Batakl"ktaki ç"rp"nmalar
İşgalciler için ateş çemberine dönen Ortadoğu, işbirlikçiler üzerinden kanl" iç savaş batağ"na sürükleniyor. ABD emperyalistleri, Baker Plan nezdinde Irak’taki yenilgiyi itiraf etmek durumunda kald", “yeni strateji” aray"şlar"na girdi. Bu strateji değişikliği hamlelerinin içinde mezhep çat"şmalar"n" k"şk"rtarak, bölgenin hassas dengelerini sarsma hesaplar" da var. 4.sf’da
rilmedi de. Karar ABD’de verildi. Hem idam, hem de infaz karar". Bush’un Teksas’taki çiftliğinde, 28 Aral k’ta Savunma Bakan Robert Gates, Başkan Yard mc s Dick Chenney, D şişleri Bakan Condoleezza Rice ve Genelkurmay Başkan Orgeneral Peter Pace’nin kat"ld"ğ" bir toplant" yap"ld". Bu toplant"dan iki gün sonra da Saddam idam edildi.
ABD Saddam’dan daha fazla katliamc Saddam bir diktatördü, ama zaman"nda ABD taraf"ndan
desteklenen bir diktatördü. Yönetimi s"ras"nda işkenceler de, katliamlar da yapt". Cezaland"rmay" elbette ki hak ediyordu. Ama kendi halk" taraf"ndan ve bağ"ms"z halk mahkemeleri taraf"ndan yarg"lanarak. Halklar"n katili ABD taraf"ndan değil. ABD emperyalizminin de, Bush’un da dünya halklar"na karş", Saddam’dan daha çok işlenmiş suçu var.
Bush ve ABD’nin ç k şs zl ğ Saddam’"n böyle alelacele as"lmas", ABD’nin ve Bush yönetiminin Irak batağ"nda yaşa-
d"klar" ç"k"şs"zl"ğ"n bir sonucudur asl"nda. Evdeki hiçbir hesab" çarş"ya uymad" ABD’nin. İçine girdiği batakl"k, her geçen gün daha fazla derinleşiyor. “Belki bir nebze nefes alabilirim” diye att" bu ad"m". Şiiler ve Kürtlerin desteğini art"rmak için, Saddam alelacele as"ld". Özellikle de Şiilerin desteği arts"n diyeydi bu idam. Ne Saddam Hüseyin’in idam", ne kurdurduğu kukla hükümet ne de ABD’nin katliam yöntemleri Irak’ta istikrar sağlayabilir. İşgalci ve katil ABD bölgede olduğu sürece, hem istikrars"zl"k hem de halklar"n direnişi olacak.
Avrupa’n n başkenti çat rd yor mu? Avrupa Birliği, öncelikle bir ‘ekonomik birlik’ olarak tan"mlanm"şt". 90’lar"n baş"nda özellikle ‘Avrupal kimliği’nin tart"ş"ld"ğ" sosyal ve siyasal da bir birliğin zorunluluğu, Avrupal kapitalistlerin vazgeçilmez temel politikalar"ndan biriydi. Fakat bu asl"nda hiç de kolay bir yol değildi. Avrupa’n"n başkenti Belçika’da devlet televizyonu taraf"ndan yap"lan bir “kurgu şaka” ile, tüm bu suni kapitalist üretim ve birlik zorlamalar"n"n ne denli k"r"lgan bir dengeyle sağland"ğ"n" gösterdi. Belçika’da devlet kanal" RTBF’nin yapt"ğ" kurgu şaka, atlan alta beslenen ve büyütülen "rkç" ayr"l"ğ" aç"ğa ç"kard". Globalizm, yeni dünya düzeni ve bütünleşen dünya, Belçi-
ka’daki şakaya çarpt" aç"kças". Peki kurgu haberde ne vard" da bu kadar infial yaratt"? Habere göre Kral ülkeyi terk etmişti, Flamanlar bağ"ms"zl"klar"n" ilan etmişti. Bu habere halk"n yüzde 89’u inanm"şt" bir kere! Gerçek, bir şakayla su yüzüne ç"km"ş ve testi k"r"lm"şt".
Tehlikeli k v lc mlar Belçika, suni bir devlet olarak, emperyalistler taraf"ndan 1830 y"llar"nda tampon bir bölge olarak kuruldu. Zenginliğini yoksul bir Afrika ülkesi olan Kongo’nun sömürülmesi ile sağlayan bu devlet, Avrupa’n"n başkenti kabul edildi ve “model bir devlet” olarak sunuldu.
Federal bir sistemin egemen olduğu bu küçük devlet, kuzeydeki Flamanlar ve güneydeki Valonlardan oluşuyor. Ayr"l"k rüzgar" özellikle Flamanlar taraf"ndan estiriliyor. Avrupa’n"n bir çok ülkesinde, bölgesel zenginlikleri ile kendilerini dayatan ve bunu “fakirlerin yükünü daha fazla taş yamay z” temelli şoven politikalarla gösteren yaklaş"mlar var. Bunlar, "rkç" ve şoven partilerce sürekli gündemde tutulup besleniyor. Bu da bu türden k"v"lc"mlar"n kolayca alev almas"nda etkili oluyor. Flamanlar"n kendi zenginliklerini Valonlar ile paylaşmak istememeleri, bu suni devletin suni birliğini tehdit ediyor.
Deutschland: 2 € Nederland: 2,30 € Belgique: 2,20 €
Saddam cezaland›r›lmay› hak ediyordu.