12 çocuk, “Saddam gibi as larakâ€? ĂśldĂź!
Ayr mc ve eleyici yaklaĹ&#x; mlar
Sayfa 11
Sayfa 8
â€œĂ‡ocuÄ&#x;unuza hiç yalan sĂśylediniz mi?â€?
Sayfa 7
Yaanacak
Dßnya AYLIK GAZETE • SAYI 31
www.yasanacakdunya.net • info@yasanacakdunya.net
Naz m yine “yasakl �!
Sayfa 10
Dßnyay› istiyoruz, k›r›nt› de¤il !..
ďŹ ubat 2007
Tehlikeli olan biz deÄ&#x;iliz, biz de tehlikedeyiz! Toplumsal tedirginliÄ&#x;in artt Ä&#x; bir dĂśnem yaĹ&#x; yoruz. Yar nlar m z her geçen gĂźn biraz daha belirsizleĹ&#x;en bir hal ald . Toplum için “tehditâ€? ve “tehlikeliâ€? olarak gĂśsterilen herĹ&#x;ey, emekçilerin geleceÄ&#x;ini daha fazla tehdit eder hale geldi. Onlara gĂśre “tehditâ€? ve “tehlikeliâ€? olan yĂźksek iĹ&#x;çi maliyetleri! Y llarca sistemi s rt nda taĹ&#x; m Ĺ&#x;, emeklilik hakk kazanm Ĺ&#x; insanlar n ald Ä&#x; Ăźcret “tehlikeliâ€?! Onun için emekli olmadan ĂślĂźp gitmelidirler. Ä°Ĺ&#x;siz kalanlar n ald Ä&#x; iĹ&#x;sizlik Ăźcretleri “tehlikeliâ€?! K s tlanmal d r! EÄ&#x;itime, saÄ&#x;l Ä&#x;a bĂźtçe ay rmak “tehlikeliâ€?! SavaĹ&#x; bĂźtçesi bĂźyĂźtĂźlmelidir! Emekçilerin yaĹ&#x;amsal ihti-
yaçlar n karĹ&#x; layacak kadar “mĂźlkâ€? edinmeleri “tehlikeliâ€?! Vergi soygunu vites bĂźyĂźtmeli! Art k bunlar gizli, sakl da deÄ&#x;il aç ktan ilan ediyorlar. “Sana dĂźĹ&#x;man bana dĂźĹ&#x;man ‌â€? Kemerleri s kmak yetmez, buyuruyorlar; kafalar kopsun! Emekçiler yerlisiyle, gÜçmeniyle bir birleriyle kavga etsin. Her yaĹ&#x;tan gÜçmen emekçiler, sistemin sald r okunun en ucunda. Ä°Ĺ&#x;te, eÄ&#x;itimde, saÄ&#x;l kta, konutta, sokakta artan sorunlar iki kat daha fazla yaĹ&#x; yoruz. Yetmez! YĂźkselen rkç l Ä&#x; n hedefi haline getiriliyo-
ruz. Her alanda horlanman n, d Ĺ&#x;lanman n yan nda, yeni terĂśrle mĂźcadele yasalar n n, “yabanc"lar yasas"â€?n n k rbac alt nday z. YaĹ&#x;anan toplumsal sorunlarda dĂźĹ&#x;man bulundu. YaĹ&#x;am n her alan nda “tehlikeliâ€? olarak gĂśsteriliyoruz. Daha ileriye gidilerek tehlikenin “kaynaÄ&#x;"â€? olarak lanse ediliyoruz. Tehlikeli olan biz deÄ&#x;iliz, tĂźm emekçiler gibi biz de tehlikedeyiz! Tehlikenin kaynaÄ&#x; ise kar ve egemenlik Ăźzerine kurulu kapitalizmdir! Usta Ĺ&#x;airimizin dediÄ&#x;i gibi “onlar sana dĂźĹ&#x;man bana dĂźĹ&#x;manâ€?! O halde sen ve ben birlikte “onlarâ€?a dĂźĹ&#x;man olmal y z.
Almanya’da sokaklar s n yor IG-Metall ve Ver.di’nin birçok kentte organize etti¤i eylemlere, 70 bine yak›n içi kat›ld›. Sendikalar, eylem program›n› aamal› olarak devam ettirdi. nuĹ&#x;mada, fabrikada çal Ĺ&#x;an iĹ&#x;çilerin yaĹ&#x; ortalamas n n bugĂźnden 40’ n Ăźzerinde olduÄ&#x;unu sĂśylerken, “Emeklilik yaĹ&#x;"n"n yĂźkseltilmesi, bu ortalaman"n daha da yĂźkseltilmesine neden olacak. Dedeler burada çal"Ĺ&#x;"rken, torunlar d"Ĺ&#x;ar"da iĹ&#x;siz gßçsĂźz dolaĹ&#x;acaklarâ€? dedi.
Sendikan n amac ! Sendikan n iĹ&#x;çilerden yana, tutarl bir çizgi izlemediÄ&#x;ini biliyoruz . Emeklilik yaĹ&#x; n n 67’ye yĂźkseltilmesi karĹ&#x; s ndaysa ciddi ciddi hareketlendi.
5.sf’da
Chavez’e ulusallaĹ&#x;t rma yetkisi C h a v e z , â€œĂ–zelletirilen her ey kamulat›r›lacakâ€? slogan› ile, halk›n Ăśzlem ve taleplerini dile getiren bir program› uygulayaca¤›n› sĂśyledi.
YaĹ&#x;anacak
DĂźnya’dan YaĹ&#x;am n k y s nda olmayacaÄ&#x; z! 2007 y l n n her yĂśnĂź ile s cak geçeceÄ&#x;i politik gĂźndemleri az çok takip eden herkes için aç kt r. TĂźrkiye’de perde Agos gazetesi genel yay n yĂśnetmeni Hrant Dink’in katledilmesi ile aç ld . O, Ermeni as ll bir gazeteciydi. Ama sadece Ermeni olduÄ&#x;u için katledilmedi. Bu cinayet pek çok iç ve d Ĺ&#x; politik geliĹ&#x;menin kesiĹ&#x;me noktas nda iĹ&#x;lendi. Yaz m zda o nedenlere girmeyeceÄ&#x;iz. Ama gerek cinayet Ăśncesinde ve gerekse sonras nda yaĹ&#x;anan geliĹ&#x;meler bir kez daha gĂśsterdi ki, Ermeni ya da baĹ&#x;ka bir ulustan olmak (KĂźrt, Rum, Arap, Alevi‌) emekçileri “içâ€? ve “d"Ĺ&#x;â€? dĂźĹ&#x;man imgesi Ăźzerinden al klaĹ&#x;t rmakta nam salm Ĺ&#x; bir Ăźlkede halen “tehlikeli olmakâ€? ve “tehlikede olmaklaâ€? eĹ&#x;deÄ&#x;er. Hrant Dink katledilmeden Ăśnce Ermeni kimliÄ&#x;inin Ăśne ç kar lmas Ăźzerinden sald rgan bir kamuoyu faaliyeti yĂźrĂźtĂźldĂź. Gericilik birikiminin yoÄ&#x;unlaĹ&#x;t Ä&#x; bu nokta Ăźzerinden milliyetçilik bir kez daha tazelenmeye çal Ĺ&#x; ld . Ve sivil faĹ&#x;istlerlekontrgerilla uzmanlar n n ortaklaĹ&#x;a oluĹ&#x;turduklar eÄ&#x;itim kamplar nda kafa tasç ideoloji ile zehirlenen gençlere “tehlikeâ€? olarak ĂśzĂźmsetildi. Devam" ßçßncĂź sayfada
Aral k ay nda yap lan seçimleri yĂźksek oy oran yla yeniden kazanan Chavez, dillendirdiÄ&#x;i “ulusallaĹ&#x;t"rma program"â€?n h zland rmak için meclisten yetki talep etti. Yeni y l n ilk ay nda VenezĂźella Meclisi, oy birliÄ&#x;i ile Devlet BaĹ&#x;kan Hugo Chavez’e 18 ay boyunca Ăźlkeyi kanun hĂźkmĂźnde kararnamelerle yĂśnetme yetkisi verdi.
Tekellere devlet denetimi TelekomĂźnikasyon ve enerji alanlar nda faaliyet yĂźrĂźten tekeller baĹ&#x;ta olmak Ăźzere, uluslararas sermayenin etkisi alt ndaki Ĺ&#x;irketlerde devlet denetimi art r lacak. Chavez, â€œĂ–zelleĹ&#x;tirilen her Ĺ&#x;ey kamulaĹ&#x;t"r"lacakâ€? parolas ile, yoksul emekçi halk n Ăśzlem ve taleplerini dile getiren bir program 2007 y l nda iĹ&#x;leteceÄ&#x;ini kamuoyuna deklare etti. Fakat bu program henĂźz bĂźtĂźn yĂśnleri ile aç klanm Ĺ&#x; deÄ&#x;il. Chavez, anayasal reformlar yo-
luyla da “halk iktidar"â€?n gßçlendireceÄ&#x;i aç klamalar yapt . Merkez bankas na devlet denetimi getirileceÄ&#x;i sinyalleri verdi.
Bolivarc seçenek Emperyalist kapitalizm, uluslararas alanda insan ve onun Ăźretimine dair ne varsa hallaç pamuÄ&#x;u gibi sĂśkĂźp atarak, her Ĺ&#x;eyi mali sermayenin ihtiyaçlar temelinde yeniden dĂźzenlerken, Latin Amerika’da sosyal devlet modelinin iĹ&#x;letildiÄ&#x;i bir rĂźzgar n bĂślgede etkinlik kazand Ä&#x; gerçeÄ&#x;i var. Kimi k ta Ăźlkeleri aras nda “Latin Amerika İçin Bolivarc" Seçenekâ€? anlaĹ&#x;malar n n imzaland Ä&#x; ; eÄ&#x;itimden, saÄ&#x;l Ä&#x;a, Ăźretimden, ticarete bĂślgede ABD egemenliÄ&#x;ini k rmaya dĂśnĂźk politikalar giderek daha fazla gßç kazanmaya baĹ&#x;lad . Sadece tekellerin ve bireyin ihtiyaçlar na deÄ&#x;il toplumun beklentilerine de yan t veren sosyal politikalar, yoksulluÄ&#x;un içerisinden ileriye doÄ&#x;ru ç k Ĺ&#x;larda emekçilere insan olduÄ&#x;unu hat rlat yor.
AP’de rkç faĹ&#x;ist oluĹ&#x;um AP’de, aç›ktan ›rkç›-faist propaganda yĂźrĂźten, “Kimlik, Gelenek, Egemenlikâ€? isimli bir grup kuruldu.
Avrupa Parlemantosu’nda, aç ktan rkç -faĹ&#x;ist propaganda yĂźrĂźten, “Kimlik, Gelenek, Egemenlikâ€? (ITS) isimli bir grup kuruldu. Parlamento prosedĂźrĂźne gĂśre grup oluĹ&#x;turmak için en az 20 kiĹ&#x;inin bir araya gelmesi gerekiyor. Daha Ăśnce 16 kiĹ&#x;iyi bulan grup, Romanya ve Bulgaristan’ n ĂźyeliÄ&#x;e kat l m ile birlikte gerekli olan say ya ulaĹ&#x;t lar. Bu faĹ&#x;ist oluĹ&#x;umda Frans z rkç -faĹ&#x;ist parti Ulusal Cephe’den 7, Belçika’n n Vlaams Belang (Flaman Menfaati) partisinden 3, 5 Romen, 2 Ä°ngiliz, 1 Bulgar, 1 Avusturyal ve 1 Ä°talyan bulunuyor. Grup içerisinde Farans z faĹ&#x;istlerinden Jean-Marie Le Pen ve k z Marine Le Pen’nin aÄ&#x; rl Ä&#x; , Ä°talyan faĹ&#x;ist Musollini’nin k z n n kat l m yla da, tarihte kanl geçmiĹ&#x;e sahip simgelerin
daha fazla sivrilmesini getirdi.
Irkç l Ä&#x; n toplumsal taban Bu faĹ&#x;ist grubun “BĂźrokratik ve tek bir Avrupa’ya, bir SĂźperAvrupa Devleti ve gÜç politikas"na karĹ&#x;" mĂźcadele ediyoruzâ€? aç klamas , rkç l Ä&#x; n toplumsal taban ve temas n n da neyin Ăźzerine oturacaÄ&#x; n ele veriyor. AB Anayasas , geniĹ&#x;leme, gÜç politikas gibi iĹ&#x;çi ve emekçilerin yaĹ&#x;am n cendere alt na alan politikalara karĹ&#x; savaĹ&#x; maskesiyle, giderek artan yoksullaĹ&#x;madan beslenerek insanlar n zihnini buland racak. GÜçmen emekçiler, bu kesimler Ăźzerinden, “gĂźnah keçisiâ€? olarak hedef tahtas nda daha fazla boy gĂśsterecek. 3.sf’da
Deutschland: 2 â‚Ź Nederland: 2,30 â‚Ź Belgique: 2,20 â‚Ź
IG-Metall ve Ver.di sendikas n n birçok kentte organize ettiÄ&#x;i eylemlere, 70 bine yak n iĹ&#x;çi kat ld . IG-Metall ve Ver.di, eylem program n aĹ&#x;amal olarak Saarlan’da baĹ&#x;lat p Stuttgart, Berlin, Hannover, Nordrhein-Westfallen Eyaleti’nde devam ettirdi. Daha bir çok iĹ&#x;yerinde eylemler yap lacak. NRW’de bir hafta içinde yĂźz iĹ&#x; yerinden, 25 binden fazla iĹ&#x;çi Ăźretimi durdurarak eylemlere kat ld . IG Metall, eylemin ĂśnĂźmĂźzdeki gĂźnlerde artacaÄ&#x; n ve daha fazla iĹ&#x;çinin eylemlere kat lacaÄ&#x; n duyurdu. Ford’a yap lan eyleme 8 bin kiĹ&#x;i kat l p Ăźretimi durdu iĹ&#x;çiler, hĂźkĂźmet geri ad m at ncaya kadar eylemlere devam edeceklerini belirttiler. Eylemcilerin ellerinde “50 sene bantta çal"Ĺ&#x;mak mĂźmkĂźn deÄ&#x;il’’, “Anne, emeklilik maaĹ&#x;"m" iki metre aĹ&#x;aÄ&#x;" gĂśnder’’ dĂśvizleri vard . Ford Ä°Ĺ&#x;yeri TemsilciliÄ&#x;i BaĹ&#x;kan Dieter Hinkelmann yapt Ä&#x; ko-
Yaanacak
DĂźnya 2
O
K
U
R
E
K
T
U
P
L
A
R
I
“Yabanc"lar mahallesiâ€? iĹ&#x;gal alt nda!
EditĂśrden
â€œĂ–tekiâ€? kavram ; “Bilinenden ayr", ĂśbĂźr, diÄ&#x;erâ€? anlamlar n taĹ&#x; r. “Tan"mlanm"Ĺ&#x; ve meĹ&#x;ruiyet kazanm"Ĺ&#x;â€? bir dairenin içinden bakt Ä&#x; n zda, bu dairenin d Ĺ&#x; nda kalanlar, o dairenin içinde olanlara gĂśre â€˜Ăśteki’ olarak adland r l yorlar. Zenginsen, â€œĂśtekiâ€? yoksullar anlat yor. Ezensen, â€œĂśtekiâ€? ezilmiĹ&#x;leri. D Ĺ&#x;layansan, â€œĂśtekiâ€? toplumun d Ĺ&#x;lanm Ĺ&#x; kesimlerini ama bu arada o toplumu ayakta tutan deÄ&#x;erlere sahip insanlar tarif etmekte‌. TĂźm bunlar gĂśsteriyor ki â€œĂśtekiâ€? kavram n n Ăśncelikle siyasi, kĂźltĂźrel, dini ve ekonomik içerikli olarak kullan ld Ä&#x; ndan hiç Ĺ&#x;Ăźphe yok.Her toplumun ve “medeniyetinâ€? bir â€œĂśtekiâ€? kavram var. BugĂźn Avrupa’daki â€œĂśtekiâ€?ler ise, biz gÜçmenler oluyoruz. â€œĂ–tekiâ€?ler dairenin içindekilerin rahats zl k unsuru, yeni yasalar n aktĂśrĂź, yoksulluÄ&#x;un nedeni, iĹ&#x;sizliÄ&#x;in baĹ&#x; aktĂśrĂź ve daha nicesi ile aç klan r oldular. TĂźm bu cendereyle s k Ĺ&#x;t r lan gÜçmenler için yaĹ&#x;am aÄ&#x; rlaĹ&#x;t r l rken, biz yeni bir say yla birlikte yine sizlerleyiz.“Filler tepiĹ&#x;irken Ăśtekiler ezilirâ€? misali Hrant Dink, TĂźrkiye’de bir katliama kurban edildi. “Katil Devlet Hesap Verecekâ€?, “YaĹ&#x;as"n Halklar"n KardeĹ&#x;liÄ&#x;iâ€?, “Hepimiz TĂźrk, KĂźrt, Ermeniyiz‌â€? sloganlar bugĂźnlerde daha da bir Ăśnem kazan yor. Gazete olarak bulunduÄ&#x;umuz bĂźtĂźn bĂślgelerde bu katliam lanetliyen eylemlilikler içinde yer ald k. Bir kez daha yineliyoruz; bu kurĹ&#x;un â€œĂśtekiâ€?lereydi. Cevab â€œĂśtekilerâ€? verecek!Sosyal y k m yasalar yla, uluslararas sermayenin ç karlar uÄ&#x;runa k skaca al nan gÜçmenler; yerli-yabanc ayr m , anti-terĂśr yasalar , dil bilme zorunluluÄ&#x;u, budanan haklar, Ăźcret dĂźĹ&#x;ĂźĹ&#x;leri ile yaĹ&#x;amaya mecbur b rak l yorlar. Bu say m zda bu cendereye iliĹ&#x;kin çok say da haber, makale ve rĂśportaj bulacaks n z. GeçtiÄ&#x;imiz gĂźnlerde Yap Kredi Yay nlar bir aç klama yaparak, internet sitelerinde Naz m Hikmet’in Ĺ&#x;iirlerini yay nlayan sitelere karĹ&#x; davalar açmaya ve bu sitelere eriĹ&#x;imi mahkeme karar ile durdurmaya baĹ&#x;lam Ĺ&#x;t . Ăœreti-Yorum Kolektifi, eylemli bir kampanya baĹ&#x;latarak “Sanat banka kasas"na s"Ä&#x;r"r"lamazâ€? Ĺ&#x;iar n yĂźkseltti. Biz de bu kĂśĹ&#x;emizden tĂźm okurlar m za sesleniyoruz: Sanat n metalaĹ&#x;t r lmas na karĹ&#x; , bu kampanyaya siz de bir katk da bulunabilirsiniz. Ä°nternet ortam na Ĺ&#x;iirler aktararak, protesto mailleriyle, vs‌
M
Sarkozy’nin seçim çal Ĺ&#x;malar nda merkez Ăźs olarak seçtiÄ&#x;i onuncu Paris, yoÄ&#x;un olarak yabanc lar n yaĹ&#x;ad Ä&#x; kozmopolit
herkesi. Strasbourg-St-Denis, 60 etnik grubun birlikte yasad Ä&#x; , hareketli sokaklar ndan binler-
bir semt. Y llard r derneklerin, gazete bĂźrolar n n, konfeksiyoncular n, TĂźrk-KĂźrt kĂśkenli kßçßk esnaf n yaĹ&#x;ad Ä&#x; semte Sarkozy’nin gelmesiyle, bĂźtĂźn dengeler alt Ăźst oldu. YoÄ&#x;un polisiye Ăśnlemleri al nan semtte, esnaf h zla mĂźĹ&#x;teri kaybediyor. Her kĂśĹ&#x;e baĹ&#x; nda polislerin nĂśbet tuttuÄ&#x;u semti mahalle halk , “İrlanda ya da darbe olmuĹ&#x; Latin Amerika Ăźlkelerineâ€? benzetiyor. YoÄ&#x;un gĂźvenlik Ăśnlemleri, sadece Sarkozy’nin bĂźrosu ve çevresinden al nm Ĺ&#x; olsayd , kimse fazla tedirgin olmazd belki‌ Fakat olaÄ&#x;anĂźstĂź gĂźvenlik Ăśnlemlerinin tĂźm semtin etraf na yay lm Ĺ&#x; olmas , “Yabanc"lara dĂśnĂźk politikan"n pratikte yans"mas"â€? fikrinde birleĹ&#x;tiriyor
ce insan n geçtiÄ&#x;i Paris’in ender karabal k semtiyken, D’Enghine SokaÄ&#x; ’na Sarkozy’nin yerleĹ&#x;mesiyle, hareketlilik yerini tedirginliÄ&#x;e b rakt ..
Ak›l ve dirayetin ak saçl›lar›n ki gibi, ama kalbin çocuklar›n ki gibi olsun...
‚mkans›zla imkan dahilinde olan›n aras›ndaki tek fark, insan›n kararl›l›k derecesidir...
Ă–lĂź sessizliÄ&#x;indeki semt
Sarkozy’nin geliĹ&#x;i Fransa’da seçim start n n verilmesi ile tekelleĹ&#x;miĹ&#x; partiler aras ndaki rekabet de su yĂźzĂźne ç kt . Skandallarla çalkalanan Fransa’da, en son Sarkozy bakanl Ä&#x; n n tele-kulak skandal ile, burjuva siyasetin kirliliÄ&#x;i bir kez daha deĹ&#x;ifre oldu. Muhalif politikac lar izletmek, kiĹ&#x;isel haklar na tecavĂźz etmek gibi yĂśntemler, ĂśnĂźmĂźzdeki seçimin niteliÄ&#x;ini daha Ĺ&#x;imdiden gĂśsterdi! 2005 y l nda banliyĂślerde baĹ&#x;layan gÜçmen gençliÄ&#x;in isyan sonras nda meclisten geçen Yabanc lar Yasas ’n n ĂśzĂź, “tut-gĂśnderâ€? politikas oldu. Ortalama 20-25 bin kaÄ&#x; ts z, gizlilik içinde uçaklarla Ăźlkelerine gĂśnderildi. Muhalefetin de sessiz kald Ä&#x; bu uygulama, Sarkozy’nin seçim politikas n n temel taĹ&#x;lar n oluĹ&#x;turmakta; “Fransa’y" kalifiye olmayan yabanc"lardan ar"nd"rmakâ€?!
Seçim bahane! Seçim çal Ĺ&#x;malar bahane! As l hedef, semt nĂźfusunun çoÄ&#x;unluÄ&#x;unu oluĹ&#x;turan yabanc lar tedirgin ederek, semti etnik gruplardan temizlemek. GÜçmen kuruluĹ&#x;lar ve gÜçmen kitlesi sessizliklerini korudukça, Sarkozy ve bir bĂźtĂźn olarak sistemin bask ve y ld rma politikalar ile nefes alamayacak hale getirilmeye çal Ĺ&#x; lacaklar! Sessizlik Ăźzerimize daha çok gelmelerine neden olacak! YaĹ&#x;amlar m z ya bu sald r lar alt nda çekilmez olacak, buna katlanacaÄ&#x; z ya da baĹ&#x;lar m z kald r p, ĂśzgĂźvenimizle karĹ&#x; lar na dikilip “Bu semtlerde biz de yaĹ&#x;"yoruz!â€? diyerek bask lara dur diyeceÄ&#x;iz! Yar n geç olmadan herkes sesini yĂźkseltmeli, “Al"nterimle buraday"m!â€? demeli‌ Murat
DiÄ&#x;er ad yla “TĂźrk Mahallesiâ€?, Ĺ&#x;imdi ĂślĂźm sessizliÄ&#x;inde‌ ÇßnkĂź bu sokak, “kaÄ&#x;"ts"zlarâ€? n bar nma mekan olduÄ&#x;u gibi, ucuz lokantalar ile de bir çekim merkeziydi. KaÄ&#x; ts zlar, sokakta hakimiyet kuran polisin bask s na, kimlik kontrollerine dayanamay p bĂślgeyi terk etmek zorunda b rak ld lar. Strasbourg-St-Denis Caddesi, geçmiĹ&#x; gĂźnlerdeki c v l c v ll Ä&#x; n unutup, hĂźzne terk edilmiĹ&#x; bir kasaban n, insans z sokaklar n an msatmakta‌
Hayaller gerçek olsayd ! den kĂśrĂźklenir. Bazen bir tĂźrkĂźnĂźn m sras na saplan p tak lan Ăśzlemler hiç bir zaman gerçekleĹ&#x;mez. Buradan sonra fark na var lmadan sevdiÄ&#x;ini incitme, zor kullanma, hatta zoraki elde etme dĂźrtĂźsĂź Ăśne ç kar. GeçtiÄ&#x;imiz y l n popĂźler say lacak tĂźrkĂźsĂźnde olduÄ&#x;u gibi‌ Herkes birden bire onu sever, dinler ya da baĹ&#x; tac yapar.
Hayal kurmak gĂźzel bir Ĺ&#x;ey. Yani hayalde bile fukara olmamak gerekir. Lakin Ăźst perdeden çal p oynamak da gerekmez. KurduÄ&#x;un hayalin de gerçekle yak nl Ä&#x; , ortakl Ä&#x; olmal . Ă–zellikle ‘70’li y llarda birlerce genç k z n gĂśnlĂźnde yatan, YeĹ&#x;ilçam’a ad m atmakt .
Kimi duygular na esir olup s ras gelince s radan evlilikler yap p çoluÄ&#x;a-çocuÄ&#x;a kar Ĺ&#x; rken, kimi de yollara dĂźĹ&#x;Ăźp soluÄ&#x;u BeyoÄ&#x;lu’nun arka sokaklar nda al r. KĂśtĂź talih burada yakalad onlar . Batakl Ä&#x; n girdab nda yitip gittiler.
Arabeskin topluma etkileri Arabesk mĂźzik furyas n n zemin bulduÄ&#x;u yerlerin varoĹ&#x;lar ve kßçßk konfeksiyon atĂślyeleri olmas çok da tesadĂźf deÄ&#x;il. Arabesk, iĹ&#x;siz gençler ya da kalifiye eleman olmayan atĂślyelerde daha fazla tutar. Zira medya ve tv’nin dizi kĂźltĂźrĂź, yine ayn kitleler Ăźzerin-
“Tabipsen elleme benim yaram" Beni bu dertlere salan" getir Kabul etmem bir gĂźn eksik olursa Git onu bul getir. Saçlar"n" yol getir Fakirin derdine derman" getir Yoksulun derdine derman" g etir Git ara bul getir Saçlar"n" yol getirâ€? Ä°nsanlar n gĂśzĂź Ăśylesine kĂśrleĹ&#x;tirilir ki ne sĂśylediÄ&#x;inin, ne
yapmak istediÄ&#x;inin bilincinde dahi olmaz. Birini seveceksin, karĹ&#x; l Ä&#x; nda emek sarf etmek yok. Sevgiyi besleyen, geliĹ&#x;tiren birbirini bĂźtĂźnleyen zeminden uzaklaĹ&#x;, sonra da “Neye mal olursa olsun, benim olsunâ€? de! TĂźrkĂźnĂźn sĂśzlerinden egoistlik, kad na biçilen deÄ&#x;er(sizlik) ak yor. Derdine çare bulamayan yoksul emekçinin arzulay p da gerçekleĹ&#x;tiremediÄ&#x;i hayalleri‌ Hayaller gerçekleĹ&#x;meyince de yĂźrekler ac s bir halde “sevdiÄ&#x;ininâ€? saçlar ndan yolup getirilmesini hedefe koymak‌ BoĹ&#x; hayalle geçen gĂźnlerde giderek ç lg nlaĹ&#x; p, iĹ&#x;i cinayete kadar vard rmak. Ayn Sezen olay nda olduÄ&#x;u gibi. Ailesinin bask s yla zorla evlendirilen 16 yaĹ&#x; ndaki genç k z n, bask lara direnip ayr lmak istemesinin can na mal olmas gibi. Sezen, ayn “Saçlar"n" yol getirâ€? mant Ä&#x; nda olduÄ&#x;u gibi, ev-
lendirildiÄ&#x;i day s n n oÄ&#x;lu taraf ndan boÄ&#x;ularak ĂśldĂźrĂźlĂźr.
Kendimize ve geleceÄ&#x;imize sahip ç karak‌ TV’lerdeki dizi furyas na, tĂźrkĂźlerdeki çarp k sĂśzlere, insan toplumsal yaĹ&#x;amdan kopararak ruhsal çÜkĂźntĂźye sĂźrĂźkleyen geri yaĹ&#x;am tarz na neden mahkum oluyoruz ki? Bizi biz yapacak olan geleceÄ&#x;imize sahip ç kmakt r. Kad n ya da erkek olal m, biz deÄ&#x;erlerimize sahip ç kt kça, sevgiye, aĹ&#x;ka, birlikteliÄ&#x;e deÄ&#x;er katar z. Zira karĹ&#x; l kl emek sarf edilen her Ĺ&#x;ey kendi içinde kutsald r. Kad n ve erkeÄ&#x;in deÄ&#x;eri de buradan baĹ&#x;lar. Çav Bella Ĺ&#x;ark s n hemen hepimiz biliriz. Ăœlkeleri iĹ&#x;gal alt nda olan iki partizan aras nda geliĹ&#x;en sevgiyi, her koĹ&#x;ul alt nda birlikte yĂźrĂźmeyi, savaĹ&#x;may , gerektiÄ&#x;inde birlikte Ăślmeyi
anlat r. Tutsakl Ä&#x; asla kabul edemeyen bir kad n, duygular n d Ĺ&#x;a vurarak anlat r sevgisini. “İĹ&#x;te bir sabah uyand"Ä&#x;"mda Elleri baÄ&#x;lanm"Ĺ&#x; buldum yurdumun Her yan" iĹ&#x;gal alt"nda Sen ey partizan Beni de gĂśtĂźr daÄ&#x;lar"n"za Dayanamam tutsakl"Ä&#x;a Çav bella, çav bella‌â€? “Beni de gĂśtĂźr daÄ&#x;lar"n"zaâ€? dizesinde gĂśnĂźllĂź birlik, ortaklaĹ&#x;a paylaĹ&#x; m vard r. Alt-kĂźltĂźrde yank s n bulan “saçlar"n" yol getirâ€? gibi saçmal klar bulunmaz. TĂźrkĂźlerimiz ve Ĺ&#x;ark lar m z yaĹ&#x;am n gerçeÄ&#x;ine uygun dĂźĹ&#x;tĂźkçe, ezgisi yĂźreÄ&#x;imizi daÄ&#x;lar, içimizde f rt nalar kopar r, ard s ra inceden inceye bir s cakl k sal verir usulca... A. Vural
Bu iĹ&#x;i ĂśÄ&#x;renmek zorundas n! Merhabalar, ben BĂźlent‌ 23 yaĹ&#x; nday m ve bir Ford iĹ&#x;çisiyim. Sizlere biraz kendi iĹ&#x; koĹ&#x;ular m anlatmak istiyorum. GĂśzĂźnĂźzde bĂźyĂźttĂźÄ&#x;ĂźnĂźz Ford’un ne olduÄ&#x;una kendiniz karar verin. Ford’a girmeden Ăśnce akrabalar m ve çevremden Ĺ&#x;u sĂśzleri duyard m hep; “BĂźlent sen Ford’a girmelisin ve Ford’da çal"Ĺ&#x;mal"s"nâ€?. Ben de hep merak ederdim. Bir gĂźn akrabama; “Neden
Ford’a girmemi istiyorsun?â€? diye sordum. Ĺžu yan tt verdi; “Ford çok deÄ&#x;erli bir fabrikad"r. Kendi baĹ&#x;"na bir devlettir, gir hayat"n kurtulur.’’ Bu konuĹ&#x;madan sonra; “Ford kendi baĹ&#x;"na bir devletse emeÄ&#x;imin karĹ&#x;"l"Ä&#x;"n" al"r"mâ€? dedim kendi kendime. Ă–zgeçmiĹ&#x;imi haz rlay p Ford’a gĂśnderdim. K sa zamanda haber geldi ve iĹ&#x; baĹ&#x; yapmam istediler.
Ä°lk iĹ&#x; gĂźnĂźm!
Yan ma bir ustabaĹ&#x; yard mc s geldi ve bana yapmam gereken iĹ&#x;i anlatt . “Alt" ĂźstĂź 4 tane vida s"kacaks"n, sen kal"pl" ve gßçlĂźsĂźn, iĹ&#x;i kolay yapars"nâ€? dedi ve 10 dakikal k anlat mdan sonra beni yanl z b rak p gitti. Yapt Ä&#x; m iĹ&#x; ise, Ford’un motor bĂślĂźmĂźnde, eriĹ&#x;ilmesi zor olan bĂślĂźme 4 tane vida s kmakt . Tabii ki benim için zor‌ Yeni baĹ&#x;lam Ĺ&#x; m iĹ&#x;e, bant yĂźrĂźyor‌ 41 saniyede gitmesi gereken bant sistemi 35 saniyede gidiyor. Bant bana doÄ&#x;ru geliyor, elime vidalar al yorum ve motorun o eriĹ&#x;ilmesi zor olan bĂślĂźmĂźnĂź ar yorum. Neyse vidan n s k lmas gereken yeri gĂśrdĂźm ve vidalamaya baĹ&#x;l yorum. Birinci viday s k yorum, ikinci viday da, ßçßncĂź viday da, dĂśrdĂźncĂź viday s kamad m‌ Bant otomatikmen durdu. Bir yandan ustabaĹ&#x; , bir yandan iĹ&#x;çiler hep bir aÄ&#x; zdan baÄ&#x; rmaya baĹ&#x;lad lar, “N’oluyor, neden bant duruyor?â€? diye. Ben de Ĺ&#x;aĹ&#x;k nl k içindeyim. Bir yandan emekçi kardeĹ&#x;lerimin baÄ&#x; r Ĺ&#x;malar , bir yandan banda yetiĹ&#x;ememek terletiyor
beni. Laf ĂźstĂźne laf iĹ&#x;itiyorum. BaÄ&#x;r Ĺ&#x;malar‌ Ä°yice panikleyip kendi kendime k z yorum, “Birkaç yaĹ&#x;l" iĹ&#x;çi gĂśzlerini kapatarak vidalar" s"k"yor, bense daha dĂśrdĂźncĂź viday" s"kam"yorum, ne kadar beceriksizim!â€? Bir gĂźnĂźm bĂśyle geçti ve birkaç kez band durdurdum.
Bu iĹ&#x;i ĂśÄ&#x;remek zorundas n! Ä°kinci gĂźnde ise beni o bĂślĂźmden al p, baĹ&#x;ka bĂślĂźme verdiler. GĂśrĂźnĂźm olarak dĂźnkĂź yapt Ä&#x; m iĹ&#x;ten daha kolay bir iĹ&#x;e benziyor. UstabaĹ&#x; yard mc s n n sert bak Ĺ&#x;lar yla, “eÄ&#x;er burada çal"Ĺ&#x;mak istiyorsan, bu iĹ&#x;i ĂśÄ&#x;renmek zorundas"nâ€? sĂśzleri eĹ&#x;liÄ&#x;inde yeni bĂślĂźme doÄ&#x;ru ilerliyorum. Banda geldiÄ&#x;imizde içimde yeniden bir korku oluĹ&#x;maya baĹ&#x;lad . Kendi kendime “Sen yine bunu baĹ&#x;aram yacaks nâ€? dedim. Bu sefer de 2 vida ile bir lastik geçirme iĹ&#x;i‌ Bana gĂśsterdiÄ&#x;i Ĺ&#x;ekilde yapmaya baĹ&#x;lad m ki, ustabaĹ&#x; yard mc s beni yanl z
baĹ&#x; ma b rakt ve uzaklaĹ&#x;t . Ä°Ĺ&#x;e baĹ&#x;lamaya haz rland m. Bant bana doÄ&#x;ru geliyor “evet yapacaÄ&#x;"mâ€? diye kendi kendime sĂśyleniyorum; “Sen bunu baĹ&#x;aracaks"n, sen bunu yapacaks"nâ€? diyorum dĂśne dĂśne. Ä°ki viday s kmaya s kt m, kald lastik! LastiÄ&#x;i takay m diyene kadar da band çizgisinden geçti! Bense koĹ&#x;uĹ&#x;turma içerisinde diÄ&#x;erine geçiyorum, diÄ&#x;erinde de ayn Ĺ&#x;ekilde iki vida s k yorum, lastiÄ&#x;i takmakta zorlan yorum‌ Neyse bu Ĺ&#x;ekilde 2 saat geçiriyorum. Zamanlar bĂśyle geçip giderken, elim iĹ&#x;e al Ĺ&#x;maya baĹ&#x;l yor. Tabii ki emeÄ&#x;imin karĹ&#x; l Ä&#x; n tam olarak alam yorum ve bu da beni y prat yor. Patronlara olan kinim ve karĹ&#x; ç kma isteÄ&#x;im ikiye katlan yor. Bu koĹ&#x;ullarda çal Ĺ&#x;mak, sistemi daha iyi tan mama ve kinimin artmas na neden oluyor. DiÄ&#x;er taraftan, iĹ&#x;çilerin sessiz kalmalar , boyun eÄ&#x;meleri daha da rahats z ediyor beni. Haklar m z aramak, onlar için mĂźcadele etmek en doÄ&#x;rusu. Bunun için iĹ&#x;çilerle sorunlar m z
tart Ĺ&#x; p, “Neler yapmam"z gerekir?â€? sorusunu yan tlamam z ve kendi aram zda ĂśrgĂźtlĂźlĂźk aÄ&#x; -
n gßçlendirmemiz gerekiyor. BĂźlent EroÄ&#x;lu
Yaanacak
DĂźnya
AYLIK GAZETE
V.f.f.K.)’in yay›n› olarak Bu gazete, Verein fßr Freundschaft der Kulturen (V ç›kmaktad›r. Gazetemiz en az 2 euro ba¤› kar›l›¤› verilmektedir. Yay›n sorumlusu Can A. Tßrkmen Merkez Bßro: Lassallestr.54¡ 51065 KÜln Telefon: +49-(0)221- 99 28 115 - 116 - 123 ‚nternet adresimiz: www.yasanacakdunya.net • e-Mail: info@yasanacakdunya.net Paris irtibat: e-mail: pydunya@hotmail.com • Berlin irtibat: ydberlin@yahoo.com • ‚sviçre irtibat: ydisviçre@yahoo.com
Yaanacak
G YaĹ&#x;anacak
DĂźnya’dan YaĹ&#x;am n k y s nda olmayacaÄ&#x; z! Uzun sĂźredir KĂźrt halk na dĂśnĂźk olarak yaĹ&#x;anan toplumsal linç giriĹ&#x;imleri Ăźzerinden piyasaya sĂźrĂźlen bu gĂźruh, art k tetikçileri ile “tehlikeâ€? olarak gĂśrĂźlen-gĂśsterilenler Ăźzerine sĂźrĂźlĂźyorlar! TĂźrkiye’de birine yap lacak en bĂźyĂźk aĹ&#x;aÄ&#x; lama veya kĂźfĂźrdĂźr; “Ermeniâ€? ya da “Rumâ€?! KĂźrtler “az"l" dĂźĹ&#x;manâ€?d r, ayr ca “pis ve gĂśrgĂźsĂźzdĂźrlerâ€?! Aleviler de keza‌ TĂźrk olmayanlar n hepsi dĂźĹ&#x;man kavram n n en keskin imgesidirler. TĂźrk olanlardan komĂźnistler, devrimciler ya da rejimin çizdiÄ&#x;i s n rlar Ĺ&#x;u ya da bu Ĺ&#x;ekilde kabul etmeyenler de! Bu on y llard r bĂśyledir! Ve rejim gßçleri taraf ndan yĂźrĂźtĂźlen çok yĂśnlĂź manĂźpĂźlasyon faaliyeti ile emekçilerin kolektif belleÄ&#x;inde perçinlenmiĹ&#x;tir. Daha ilkokul s ralar ndaki çocuklar için haz rlanan kitaplardan baĹ&#x;lan r faaliyete! Bu yaklaĹ&#x; m cinayet sonras nda yĂźrĂźtĂźlen tart Ĺ&#x;malarda da devam ediyor. Emekçilerdeki bu bilinç kĂśkleĹ&#x;tirilmeye, toplumsal bir saflaĹ&#x;ma yarat lmaya çal Ĺ&#x; l yor pervas zca!
Bizler de Avrupa’n n Hrant Dinkleriyiz! Avrupa’daki biz gÜçmen emekçilerin bugĂźn yaĹ&#x;ad Ä&#x; farkl m d r? AntiterĂśr konseptleri bizim varl Ä&#x; m z n yaratt Ä&#x; “tehlikeâ€? Ăźzerinden oluĹ&#x;turulmuyor mu? Bizler de “Avrupa kĂźltĂźrĂźâ€?nĂź bozacak, Avrupa gĂźvenliÄ&#x;ini tehlikeye sokacak potansiyel “terĂśristlerâ€? deÄ&#x;il miyiz? Ă–zellikle 11 EylĂźl sald r s ndan sonra tĂźm Avrupa baĹ&#x;kentlerinde bizlerin varl Ä&#x; n n yaratt Ä&#x; tehlikelerden dem vurulup, bizi hedefe çakan yasalar yap lmad m ard ard na? Bu tĂźm devletlerin temel politikalar ndan biridir. Ne zaman ki içerde yerli emekçilerin yoÄ&#x;un tepkileri ile karĹ&#x; laĹ&#x;acaklar dĂźzenlemelere gitseler ya da d Ĺ&#x;ar da daha militarist ve yay lmac bir siyaset dĂźzlemine geçiĹ&#x; yapsalar bunlar n ortaya ç karacaÄ&#x; tepkileri baĹ&#x;ka hedeflere yĂśnlendirecekleri bir kitle faaliyetine giriĹ&#x;irler. Medyalar , politikac lar , rkç ĂśrgĂźtlenmeleri, “bir bilenleriâ€? ile çok yĂśnlĂź bir manĂźpĂźlasyona giriĹ&#x;irler. BugĂźn Avrupa sermayesinin daha fazla kar ve diÄ&#x;er emperyalistlerle pazar yar Ĺ&#x; nda daha fazla gĂźce ihtiyac vard r. Bunun dĂźÄ&#x;ĂźmlendiÄ&#x;i temel noktalardan biri emek gĂźcĂźnĂźn maliyetini alabildiÄ&#x;ine alt s n ra çekmekse, diÄ&#x;eri de daha fazla militaristleĹ&#x;medir. Her ikisinin sonuçlar emekçileri daha fazla kĂśleleĹ&#x;tirmeye ç kar! Fazla uzaÄ&#x;a gitmeye gerek yok, Avrupa’da Bolkestein yasalar , Almanya’da Hartz IV dĂźzenlemeleri, Fransa’da geriletilen CPI dĂźzenlemeleri ilk akla geleceklerdir. MilitaristleĹ&#x;me eÄ&#x;iliminin dĂźzeyini anlamak için de 2007 bĂźtçelerinde silahlanmaya ayr lan paylara ya da dĂźnyan n çeĹ&#x;itli bĂślgelerine gĂśnderilen iĹ&#x;galci birliklerin say sal art Ĺ&#x; na bakmak yeterlidir! YaĹ&#x;amlar m zdan biliyoruz ki bunlar n hepsinin dolay ms z sonuçlar iĹ&#x;sizlik, yoksulluk ve yoksunlaĹ&#x;mad r! Ama Avrupa’n n yerli emekçileri bunu bĂśyle alg lamas nlar, suçluyu baĹ&#x;ka yerde aras nlar diye “içâ€? ve “d"Ĺ&#x;â€? dĂźĹ&#x;manlar yarat ld Ä&#x; n da biliyoruz. Ve sistemli bir propaganda ve manĂźpĂźlasyonla bu “tehlikeâ€? ve “dĂźĹ&#x;manâ€? hedeflerin geniĹ&#x; kitlelerin bilincinde kĂśkleĹ&#x;mesi için neler yap ld Ä&#x; n da yaĹ&#x; yor, gĂśrĂźyoruz! Bizler de bu toplumun “Ermenileriâ€?, “Rumlar"â€?, “KĂźrtleriâ€? yani Avrupal yerli emekçilere ak t lacak milliyetçilik zehirinin temel malzemesiyiz! Irkç faĹ&#x;ist partilerin Avrupa Parlamentosu’nda grup oluĹ&#x;turduklar haberleri ile girdik 2007’ye. Bu partilerin kitleler içinde bizim hedef gĂśsterilmemiz Ăźzerinden nas l bir propaganda yĂźrĂźttĂźkleri ve devletlerden ald klar geniĹ&#x; fonlarla faaliyetlerini nas l geniĹ&#x;lettiklerine dair haber ve yorumlara gazetemizin Ăśnceki say lar nda yer vermiĹ&#x;tik. SĂźreç gelecekte yayg nlaĹ&#x;t r lacak fiili sald r lara s nd r l yor. BugĂźn sĂśylem dĂźzeyinde kalan (ki az msanmayacak fiili sald r lar da vard r) ya da yasal dĂźzenlemeler biçimini alan her Ĺ&#x;ey yak n gelecekte Avrupa’n n bir haklar hapishanesi olmas Ĺ&#x;eklini alacakt r! Biz diyoruz ki iĹ&#x; iĹ&#x;ten geçmeden, sonumuz Hrant Dink gibi olmadan sesimizi yĂźkseltelim. TĂźm o rkç sĂśylem ve hedefte bizim olduÄ&#x;umuz dĂźzenlemeler somut sonuçlar ile yaĹ&#x;amda kendisini konuĹ&#x;turmadan “Al"nterimle buraday"m!â€? ĂśzgĂźveni ile sesimizi yĂźkseltelim. Yerli emekçi kardeĹ&#x;lerimizle atam zda yarat lan saflaĹ&#x;maya karĹ&#x; emeÄ&#x;in kardeĹ&#x;liÄ&#x;i temelinde bir araya gelmenin kĂśprĂźlerini kural m! As l asalak olan n biz deÄ&#x;il sermayenin kendisi olduÄ&#x;unu, as l tehlikeli olan n biz deÄ&#x;il sermaye ve onun maĹ&#x;alar n n olduÄ&#x;unu ve bizim tehlikede olduÄ&#x;umuzu bildiÄ&#x;imiz oranda ve bu bilinçle yerli emekçi kardeĹ&#x;lerimizle bir araya geldiÄ&#x;imiz oranda geleceÄ&#x;imize sahip ç km Ĺ&#x; olacaÄ&#x; z!
Fransa İçiĹ&#x;leri Bakan Nicolas Sarkozy’nin; Paris’te genel seçim karargah n TĂźrk, KĂźrt, Pakistanl , Hindistanl , Çinli, Arap, Antilli ve Afrikal gÜçmenlerin yoÄ&#x;un olduÄ&#x;u bir semtte kurmas , gÜçmenleri tedirgin etti. Semtteki çoÄ&#x;unluÄ&#x;u KĂźrt ve TĂźrklere ait olan restoranlar, çay salonlar ve kafeler deÄ&#x;iĹ&#x;ik bahanelerle kontrole tabi tutuldu. Halen iltica talebi kabul edilmemiĹ&#x;, yani “kaÄ&#x;"ts"zâ€? olarak tabir edilen gÜçmenler, art k bu semte giremez hale geldi. Metro ç k Ĺ&#x;lar nda yap lan polis kontrolleri, baĹ&#x;l baĹ&#x; na bir korku gerekçesi. Sokak ve metro giriĹ&#x;lerine kurulan polis noktalar , s radan in-
sanlarda bile bĂźyĂźk bir tedirginlik yaratmakta. GÜçmen dĂźĹ&#x;man Sarkozy’nin karargah n buraya kurmas , bĂślge esnaf n n tepkisini de toplad . ÇßnkĂź art k iĹ&#x; yapamaz hale geldiler. Seçim bĂźrosunun ĂśnĂźnde ilk eylemi, LCR’li liseliler yapt . Devam nda “KaÄ&#x;"ts"zlar Hareketiâ€?, ikinci eylemi gerçekleĹ&#x;tirdi. Say olarak kat l m n az olmas na raÄ&#x;men bu iki eylem, Sarkozy gibi tescilli bir gÜçmen dĂźĹ&#x;man na yan t olmas aç s ndan gerçekten de deÄ&#x;erliydi. Ĺžimdi s ra bĂślge esnaf , derneÄ&#x;i ve diÄ&#x;er oluĹ&#x;umlarda. Tepki eyleme dĂśnĂźĹ&#x;meli ve sokaÄ&#x;a inilmeli!
N
D
E
3 DĂźnya
M
Dilde hakimiyet kavgas Avrupa BirliÄ&#x;i, yeni y lla birlikte â€œĂ§ok dillilikâ€? Ăźzerine çal Ĺ&#x;ma yĂźrĂźtecek bir komiserlik belirledi. Daha doÄ&#x;ru bir ifade ile, EÄ&#x;itim ve KĂźltĂźrden Sorumlu KomiserliÄ&#x;in inisiyatifinde bu alanda çal Ĺ&#x;ma yĂźrĂźtecek bir komite oluĹ&#x;turuldu. Çerçevesi “Dil sorunu ve kĂźltĂźrler aras" diyalogâ€? olarak çizilen strateji, Avrupa’n n “dil ve kĂźltĂźr miras"â€? yaygaras ile pazarlanmaya çal Ĺ&#x; l yor. â€œĂ‡ok dilli ve çok kĂźltĂźrlĂź Avrupal"l"kâ€? maskesi alt nda, bir imaj yenilenmesi yĂśneliminin yan nda, as l olarak her alanda olduÄ&#x;u gibi dilde de bir hakimiyet kavgas d r yaĹ&#x;anan. Fransa, Almanya ve Avusturya baĹ&#x;ta olmak Ăźzere, Avrupa’n n bir çok Ăźlkesinde Ä°ngilizce hakimiyetine karĹ&#x; 2001’de baĹ&#x;lat lan “Avrupa Diller Y"l"â€? giriĹ&#x;im aÄ&#x; , “Avrupa Dil GĂźnĂźâ€? gibi uygulamalarla gelenekselleĹ&#x;tirilip sabitlenmeye çal Ĺ&#x; l yor. Asl nda bĂźtĂźn bunlar ekonomik ve siyasal alanda k yas ya devam eden egemenlik çat Ĺ&#x;mas n n dil ve kĂźltĂźr alan na
yans mas d r.
Çok dillilik yaygaras
Avrupa’da konuĹ&#x;ulan diller
Ä°nsanlar “raÄ&#x;bet gĂśrmeyen dillere yĂśnlendirmekâ€? bahanesiyle gĂźndemleĹ&#x;tirilen çok dillilik tart Ĺ&#x;malar n n pratik uygulamalar na bak ld Ä&#x; nda, gerçekte bunun hiçbir geçerliliÄ&#x;inin olmad Ä&#x; gĂśrĂźlĂźr. K ta Avrupas Ăźlkelerinin devlet politikalar bunu ele veriyor. Kendi dilinden konuĹ&#x;mayan, kĂźltĂźrĂźnden olmayan herkesin dĂźĹ&#x;man ilan edildiÄ&#x;i, buna uygun sosyal psikolojinin yarat ld Ä&#x; ve mutlak asimilasyonun dayat ld Ä&#x; bir devlet politikas n n gĂźdĂźldĂźÄ&#x;Ăźne tan k olmamak mĂźmkĂźn deÄ&#x;il. Bunun en somut ĂśrneÄ&#x;ini Almanya ve Hollanda’da, insanlara okul bahçelerinde ve sokaklarda anadilde konuĹ&#x;ma yasaÄ&#x; getirilmesinde gĂśrĂźyoruz. Sahte ve kendi ç karlar temelinde çok dillilik ve çok kĂźltĂźrlĂźlĂźk anlay Ĺ&#x; na sahip olduklar , gÜçmen emekçilerin yaĹ&#x;am n n her karesine yans yor.
Avrupa’da toplam dil say s 220. Bu dillerden en s k konuĹ&#x;ulanlar n say s 40! Bunlar n 23’ß AB’nin resmĂŽ dili. Eurobarometer’in bir araĹ&#x;t rmas na gĂśre, AB s n rlar içinde, AB’nin 23 resmi dilini, “ana dilâ€? olarak konuĹ&#x;anlar n oran Ĺ&#x;u Ĺ&#x;ekilde: Almanca yĂźzde 24, Frans zca yĂźzde 16, Ä°ngilizce yĂźzde 16, Ä°talyanca yĂźzde 16, Ä°spanyolca yĂźzde 11, Hollandaca yĂźzde 6, Yunanca yĂźzde 3, Portekizce yĂźzde 3, Ä°sveççe yĂźzde 2, Danca yĂźzde 1 ve Fince yĂźzde 1. Fakat, bu dilleri konuĹ&#x;an AB vatandaĹ&#x;lar n n oran ise daha farkl : Almanca yĂźzde 32, Frans zca yĂźzde 28, Ä°ngilizce yĂźzde 47, Ä°talyanca yĂźzde 18, Ä°spanyolca yĂźzde 15, Hollandaca yĂźzde 7, Yunanca yĂźzde 3, Portekizce yĂźzde 3, Ä°sveççe yĂźzde 3, Danca yĂźzde 2 ve Fince yĂźzde 1. Bu oranlardan da anlaĹ&#x; ld Ä&#x; gibi, AB vatandaĹ&#x;lar n n yaklaĹ&#x; k yĂźzde 50’si Ä°ngilizce konuĹ&#x;uyor. “Ana diliniz d"Ĺ&#x;"nda, faydal" olduÄ&#x;una inand"Ä&#x;"n"z hangi yabanc" dili ĂśÄ&#x;renmek isterdiniz?â€? sorusuna verilen cevap, AB’nin dil haritas n n bĂźyĂźk bir bĂślĂźmĂźne, gelecekte de Ä°ngilizce’nin hakim olacaÄ&#x; n gĂśsteriyor. Ana dilleri d Ĺ&#x; nda bir baĹ&#x;ka yabanc dili ĂśÄ&#x;renmek isteyenlerin oran Ĺ&#x;u Ĺ&#x;ekilde: Ä°ngilizce yĂźzde 69, Frans zca yĂźzde 37, Almanca yĂźzde 26 ve Ä°spanyolca yĂźzde 15. AB Ăźyesi Ăźlkelerin çoÄ&#x;unda, ilkokul ĂśÄ&#x;rencilerinin yĂźzde 90’ ndan fazlas Ä°ngilizce, yĂźzde 32’si Frans zca, yĂźzde 18’i Almanca ve yĂźzde 8 Ä°spanyolca ĂśÄ&#x;reniyor.
AP’de "rkç"-faĹ&#x;ist oluĹ&#x;um Avrupa BirliÄ&#x;i’nin gßç yoÄ&#x;unlaĹ&#x;t rmas ile â€œâ€˜Ă‡ekirdek’e dĂśnmek mi, yoksa yeni Ăźyelerin kat"l"m" ile geniĹ&#x;lemek mi?â€? iç tart Ĺ&#x;mas daha keskin biçimlere bĂźrĂźnecek. Geleneksel Fransa-Almanya ekseninin tĂźm yetkileri kendinde toplad Ä&#x; bir AB iĹ&#x;leyiĹ&#x;i oturtma giriĹ&#x;imi, yeni Ăźyelerin kat l m ve rakip emperyalist gßçlerin (ABD) ittifak içerisindeki etki alan n geniĹ&#x;letme çabas ile kap Ĺ&#x;ma sĂźreci keskinleĹ&#x;ecek. BĂśylece AB’nin geleceÄ&#x;i tart Ĺ&#x;malar daha fazla gĂźndeme gelmiĹ&#x; olacak. Azami kar ve azami kan kavgas n n bir biçimi olarak devreye giren bu gerilim asl nda bir geleceksizlik karabasan n nda ĂśnĂźnĂź açacak.
“Vicdan Testiâ€?ne makyaj! Almanya’n n Baden-WĂźrttemberg Eyaleti taraf ndan geçen y l n baĹ&#x; nda yĂźrĂźrlĂźÄ&#x;e konulan 30 soruluk “Vicdan Testiâ€?ndeki sorular yeniden formĂźle ediliyor. Bir y l Ăśnce Eyalet İçiĹ&#x;leri Bakan Heribert Rech’in bir genelgesiyle yĂźrĂźrlĂźÄ&#x;e konulan “Vicdan Testiâ€?, Ăźlke genelinde geniĹ&#x; tepki toplam Ĺ&#x;t . 30 soruluk “Vicdan Testiâ€?nde yer alan sorular n bir bĂślĂźmĂźnde, vatandaĹ&#x;l Ä&#x;a geçecek gÜçmenlerden Anayasa’ya baÄ&#x;l olmalar talep edilirken, diÄ&#x;er bĂślĂźmĂźnde Ĺ&#x;iddete aç k olup olmad klar n Ăślçme ad na ayr mc l k yap l yordu. Bu sorulardan sonra Bavreya Eyaleti baĹ&#x;ta olmak Ăźzere, CDU/CSU’nun iĹ&#x;baĹ&#x; nda olduÄ&#x;u diÄ&#x;er eyaletler de benzer
testler haz rlayabilecekleri mesaj n verdiler. Bavyera gÜçmenlerin ĂśrgĂźtlerle iliĹ&#x;kisini ortaya ç karmak için bir test haz rlad ve yĂźrĂźrlĂźÄ&#x;e koydu. Hessen eyaleti ise yĂźz soruluk bir Ăśneri testi haz rlad .
GeniĹ&#x; tepki toplayan “Vicdan Testiâ€? Ĺ&#x;imdi Ăźlke geneline yay lmak isteniyor. Makyaj çal Ĺ&#x;malar n n as l nedeni de bu. GeniĹ&#x; bir tepki toplad Ä&#x; için ayn biçimiyle Ăźlke genelinde uygu-
lanmas zor. Bu yĂźzden de ufak tefek deÄ&#x;iĹ&#x;ikliklerle her yerde uygulan r hale getirilmek isteniyor. Bu aĹ&#x;aÄ&#x; lay c uygulamaya karĹ&#x; ç kmak ve izin vermemek için Ĺ&#x;art.
Hrant Dink için Paris ve KĂśln’de sessiz yĂźrĂźyĂźĹ&#x; Genel Yay n YĂśnetmenliÄ&#x;ini yapt Ä&#x; Agos Gazetesi ĂśnĂźnde ĂśldĂźrĂźlen gazeteci Hrant Dink için Paris’te sessiz bir yĂźrĂźyĂźĹ&#x; dĂźzenlendi. Republique Meydan ’nda bir araya gelen kitleye, Hrant Dink’in son yaz s TĂźrkçe ve Frans zca okundu. Ard ndan Bastille Meydan ’na doÄ&#x;ru yĂźrĂźyĂźĹ&#x;e geçildi. 8 yĂźz kiĹ&#x;inin kat ld Ä&#x; eylemde “Hepimiz Hrant’"z, Hepimiz Ermeni’yizâ€? pankart ve dĂśvizleri taĹ&#x; nd . Yol boyunca KĂźrtçe, TĂźrkçe ve Ermenice Ĺ&#x;ark lar çal nd . 50 kurumun imzac olduÄ&#x;u yĂźrĂźyĂźĹ&#x; yaklaĹ&#x; k 2 saat sĂźrerken, Ermenilerin kat l m s n rl yd . Paris’te bulunan birçok Ermeni ĂśrgĂźtlĂźlĂźÄ&#x;ĂźnĂźn milliyetçi bir karektere sahip olmas n n bunda bĂźyĂźk pay vard . TĂźrkiyelilerle ayn platformda yer almak istemiyorlard . Eylemin diÄ&#x;er bir ĂśzelliÄ&#x;i ise, her eyleme gelen kitlenin Ăśtesinde çok say da yeni yĂźzĂźn bulunmas yd . Uzun sĂźredir bir
arada eylem yapmayan kurumlar n Hrant Dink katledilmesine karĹ&#x; ortak bir duruĹ&#x; sergilemesi de alt çizilmesi gereken diÄ&#x;er Ăśnemli nokta.
KĂśln 27 Ocak’ta gazeteci Hrant Dink’in katledilmesini protesto etmek amac ile dĂźzenlenen yĂźrĂźyĂźĹ&#x;e yaklaĹ&#x; k bin 500 kiĹ&#x;i
Bask’ta çat Ĺ&#x;ma Ä°spanya’da ETA tutuklular n n serbest b rak lmas için Astaksuna ĂśrgĂźtĂźnĂźn çaÄ&#x;r s ile yap lmak istenen eylem, hakim Ä°smael Moreno taraf ndan yasakland . Eyleme kat lan yĂźzlerce gençle gĂźvenlik gßçleri aras nda çat Ĺ&#x;ma ç kt .
Ä°dama onay BM Genel Sekreteri Ban KiMoon, â€œĂ–lĂźm cezas", her devletin kendisinin karar vereceÄ&#x;i bir konudurâ€? diyerek, Irak eski devlet BaĹ&#x;kan Saddam HĂźseyin’in idam n ĂźstĂź kapal bir Ĺ&#x;ekilde onaylad .
BM, 27 Ocak’ “Yahudi Soyk r m Kurbanlar n n An ld Ä&#x; GĂźnâ€? olarak kabul etti. BirleĹ&#x;miĹ&#x; Milletler Genel Kurulu, “Yahudi Soyk"r"m"’n" Anma GĂźnĂźâ€? vesilesiyle, 62 y l Ăśnce Auschwitz Toplama Kamp ’ndaki esirlerin Sovyet ordusu taraf nda kurtar lmas n ve toplama kamp nda hayat n kaybedenleri, yap lan bir oturumda and . BM Genel Kurulu, Yahudi soyk r m n n inkar n k nayan bir karar da kabul etti.
Steinmeier hakk nda suçlama Almanya D Ĺ&#x;iĹ&#x;leri Bakan Frank-Walter Setinmeier’a, Murat Kurnaz’ n yaralanmas ve haks z yere hapiste tutulmas nda ihmali bulunduÄ&#x;u suçlamas yĂśneltiliyor. M. Kurnaz, ABD’nin Guantanamo Ăœssß’nde yaklaĹ&#x; k 4,5 y l tutuklu kalm Ĺ&#x;t . Berlin Savc l Ä&#x; , iddialar inceledikten sonra soruĹ&#x;turma baĹ&#x;lat p baĹ&#x;latmayacaÄ&#x; na karar verecek.
Ă–rgĂźtlĂź karĹ&#x; ç k Ĺ&#x; Ĺ&#x;art MĂźslĂźman Ăźlkelerden gelen gÜçmenleri aĹ&#x;aÄ&#x; layan Vicdan Testi’ne karĹ&#x; , Ăźlke genelinde geniĹ&#x; tepki gĂśsterildi. Alman ve gÜçmen kurumlar taraf ndan ortak imza kampanyalar ve bas n aç klamalar dĂźzenlendi. Konu, Federal Parlamento’da da yoÄ&#x;un bir Ĺ&#x;ekilde tart Ĺ&#x; ld . SPD, mecliste yap lan oylama s ras nda çekimser kalmay tercih etti, muhalefet partileri ise karĹ&#x; ç kt lar.
Kimliksiz gÜçmenler GÜçmenlerin yasa d Ĺ&#x; olmaya itildiÄ&#x;i Ä°talyan gÜçmenlik yasas “Bossi-Finiâ€? sayesinde, Ä°talya’n n herhangi bir yerinde kendisi hakk nda hiçbir bilgiye sahip olunmayan onlarca gÜçmen her y l ĂślĂźyor. Ä°talya’da 3 gĂźn içinde kimliÄ&#x;i belirlenemeyen 3 kiĹ&#x;i yaĹ&#x;am n yitirdi. Ă–lenler, Roma’da 15 kiĹ&#x;inin birlikte yaĹ&#x;ad Ä&#x; bir evde ç kan yang nda, kendini apartman boĹ&#x;luÄ&#x;una atan BangladeĹ&#x;li anne ve k z ile, Milano yak nlar nda çal Ĺ&#x;t Ä&#x; bir evde cesedi bulunan Peru’lu kad n.
Soyk r m karar
AB iç gerilimi artacak
Paris
Sarkozy, karargah"n" gÜçmenlerin ortas"na kurdu!
Ăœ
kat ld . Ermeni ĂśrgĂźtleri taraf ndan dĂźzenlenen yĂźrĂźyĂźĹ&#x;, Rudolfplatz’dan baĹ&#x;lay p, Dom Kilisesi’nde son buldu. Çok say da Ermeni’nin yan s ra, TĂźrk-KĂźrt-Alman ve baĹ&#x;ka uluslardan devrimci, demokrat ve ilericinin kat l m ile halklar harmonisine dĂśnĂźĹ&#x;tĂź. DĂźzenleyici Ermeni ĂśrgĂźtler eylemi “yas yĂźrĂźyĂźĹ&#x;Ăźâ€? olarak tan mlam Ĺ&#x;lard ‌
Bu yaklaĹ&#x; mlar n yĂźrĂźyĂźĹ&#x; boyunca sĂźrdĂźrdĂźler. Pankart açman n, slogan atman n “yasakâ€? olduÄ&#x;u yĂźrĂźyĂźĹ&#x;te, TĂźrkiyeli devrimci ĂśrgĂźtlerin TĂźrkçe att klar , “YaĹ&#x;as"n halklar"n kardeĹ&#x;liÄ&#x;i!â€? “Katiller halka hesap verecek!â€? “Hepimiz Ermeniyiz, hepimiz Hrant Dink’iz!â€? sloganlar , milliyetçi bir yaklaĹ&#x; mla engellenmeye çal Ĺ&#x; ld . Buna raÄ&#x;men kortejimizden Almanca yĂźkselen, “YaĹ&#x;as"n uluslar aras" dayan"Ĺ&#x;ma!â€? slogan n , kat l mc lar n ezici bir çoÄ&#x;unluÄ&#x;unun atmas anlaml yd . YaĹ&#x;anacak DĂźnya imzal ve Almanca yaz lm Ĺ&#x; olan “Hrant Dink’in katili faĹ&#x;ist TĂźrk devletidir!â€? pankart , imza kapat larak yĂźrĂźyĂźĹ&#x; boyunca taĹ&#x; nd . YĂźrĂźyĂźĹ&#x;teki genel havan n aksine bu slogan ve dĂśvizlerde yer alan sloganlara olan ilgi de kendi içinde anlaml yd . YĂźrĂźyĂźĹ&#x; daha sonra, Dom Kilisesi’nin ĂśnĂźnde Agos Gazetesi Almanya Temsilcisi ve diÄ&#x;er Ermeni ĂśrgĂźtlerinin ortak aç klamalar n n okunmas ile son buldu.
Brigittie Mohnhaupt Almanya’da “RAFâ€? olarak bilinen K z l Ordu Fraksiyonu Ăźyelerinden 57 yaĹ&#x; ndaki Brigittie Mohnhaupt’un, cezas n tamamlamas nedeniyle tahliye edilmesi gĂźndemde. 11 Aral k 1982’de yakalanan B. Mohnhaupt, yaklaĹ&#x; k ßç y l sĂźren yarg lama sonunda, 1985 Nisan’ nda mahkum olmuĹ&#x;tu. Aralar nda Federal BaĹ&#x;savc Siegfried Buback’ n ĂśldĂźrĂźlmesinin de bulunduÄ&#x;u pek çok sald r ve eylemden sorumlu gĂśrĂźlmĂźĹ&#x; ve beĹ&#x; kez ĂśmĂźr boyu, art 15 y l hapis cezas na çarpt r lm Ĺ&#x;t .
Bankalara bask Ä°ran’ her yĂśnĂźyle izole etmeye çal Ĺ&#x;an ABD, Avrupa Ĺ&#x;irketlerine Ä°ran’dan çekilmeleri için bask yap yor. Ä°ran’da faaliyet gĂśsteren Alman firmalar n ABD’nin bask s yla Ăźlkeden tek tek çekildiÄ&#x;i iddia ediliyor. Ä°ran ile ticari iliĹ&#x;kilerin Dolar Ăźzerinden yĂźrĂźten son banka olan Commerzbank da Ä°ran’dan çekildi. Commerzbank’tan Ăśnce Credit Suisse, HSBC, UBS ve Dresdner Bank, Tahran’la iliĹ&#x;kilerini dondurmuĹ&#x;tu. Ĺžu an dĂźnya genelinde Tahran’a dolar Ăźzerinden Ăśdeme yapan sadece ßç banka mevcut.
Yaanacak
DĂźnya 4 ETA Ăźyesi açl k grevinde ETA Ăźyesi Juan Ä°gnacio de Juana Chaos açl k grevinde. 1986 y l nda tutuklanan ve 25 kiĹ&#x;iyi ĂśldĂźrmekle suçlanarak 3 bin y l hapis cezas na çarpt r lan, ancak Ä°spanya Ceza Yasas gereÄ&#x;i en fazla 20 y l hapis yatan Chaos, tam cezas sona erip hapisten ç kacaÄ&#x; s rada Bask bĂślgesinde yay n yapan GARA gazetesinde yay mlanan iki makalesinde “terĂśrizmi yĂźcelttiÄ&#x;iâ€? gerekçesiyle 12 y l hapis cezas daha alm Ĺ&#x;t . Bu cezay protesto amac yla 77 gĂźndĂźr açl k grevinde bulunan 51 yaĹ&#x; ndaki Chaos, 24 Kas m tarihinden bu yana Madrid’deki bir hastanede gĂśzetim alt nda tutuluyor.
SokaÄ&#x;a ç kma yasaÄ&#x; 23 Ocak Sal gĂźnĂź LĂźbnan’da gerçekleĹ&#x;en genel grevden sonra, hĂźkĂźmeti ve muhalefeti destekleyen Ăźniversite ĂśÄ&#x;rencileri aras nda ç kan çat Ĺ&#x;malardan dolay LĂźbnan ordusu, baĹ&#x;kent Beyrut’ta sokaÄ&#x;a ç kma yasaÄ&#x; ilan etti.
Tutsaklara ĂśzgĂźrlĂźk Oaxaca Haklar Halk Meclisi (APPO) kat l mc s Ăźniversiteliler ve aileleri, 15 Ocak’ta baĹ&#x;kent Mexico City’de dĂźzenledikleri yĂźrĂźyĂźĹ&#x;le politik tutsaklar n serbest b rak lmas n istediler.
Bin 500 kiĹ&#x;iye ne oldu? Arjantin’de, 1973 ile 1976 y llar aras nda yaklaĹ&#x; k bin 500 kiĹ&#x;inin ĂślĂźmĂźnden sorumlu tutulan “3 A Timiâ€? ile baÄ&#x;lant s olduÄ&#x;u iddias yla eski polis Ĺ&#x;efi Juan Ramon Morales tutukland . Morales, sĂśz konusu grupla ilgili olarak gĂśzalt na al nan ikinci zanl oldu. Ä°nsan haklar gruplar , â€œĂœĂ§ A Timiâ€? adl grubun, Mart 1976’daki askeri darbeyle daÄ&#x; ld Ä&#x; n , ekip Ăźyelerinin askeri yĂśnetim için çal Ĺ&#x;maya baĹ&#x;lad Ä&#x; n savunuyor. Arjantin’de 7 y ll k askeri rejim dĂśneminde resmi olarak 13 bin kiĹ&#x;i ĂślĂź ya da kay p olarak listelere geçti, ancak bu say n n 30 bin civar nda olduÄ&#x;u belirtiliyor.
Ä°ran’ vurma haz rl klar yap l yor Ä°srail, Ä°ran’daki uranyum zenginleĹ&#x;tirme merkezlerini ve aÄ&#x; r su reaktĂśrĂźnĂź hava sald r lar yla yok etmek istiyor. Bu alanlar çok iyi korunduÄ&#x;u ve normal bombalar n bir etkisi olmad Ä&#x; için, kullan lacak bomban n gĂźcĂź HiroĹ&#x;ima’ya at lan bomban n 15’te biri gĂźcĂźnde olacak.
D
Ăœ
N
Y
A
Onlar Afrikal larla dayan Ĺ&#x;maya gitmiĹ&#x;ti! “Biz Irak’ta On binlerce kĂźreselleme kar›t›, 7. DĂźnya Sosyal Forumu (DSF) için, ‘Afrika halklar› ile somut eylem halkalar› oluturmak’ ad›na Kenya’n›n bakenti Nairobi’de bir araya geldi. On binlerce kĂźreselleĹ&#x;me karĹ&#x; t , 7. DĂźnya Sosyal Forumu (DSF) için Kenya’n n baĹ&#x;kenti Nairobi’de bir araya geldi. Bir Ăśnceki y l Bamako, Karaçi ve Caracas’ta dĂźzenlenen DSF 2006’da al nan kararla bu kez DSF, bir Afrika Ăźlkesinde gerçekleĹ&#x;ecekti. KĂźreselleĹ&#x;menin getirdiÄ&#x;i y k mlar nedeniyle bĂśylesi bir aktivitenin bir parças olamayacaklar için Nairobi seçilmiĹ&#x;ti. 2001’de 20 bin, geçen y l 100 bin kiĹ&#x;iyi bir araya getiren DSF, Afrika halklar ile somut eylem halkalar oluĹ&#x;turma çabas nda. DSF organizasyon komitesinden Oduor Ongwen’in aç klamas na gĂśre Nairobi toplant s , yoksul Ăźlkeleri etkileyen savaĹ&#x;lar, çevre kirliliÄ&#x;i, gÜç gibi kĂźresel uygulamalara karĹ&#x; â€œĂ§ĂśzĂźm Ăźretme ve sert mesajlar verme imkan"â€? saÄ&#x;layacak.
Frans z çiftçi lideri Jose Bove de bu hareketin “Avrupa merkezli kalmamas" içinâ€? Afrika’ya taĹ&#x; nmas ve “neo-liberal kĂźreselleĹ&#x;menin ilk kurbanlar" olan halk y"Ä&#x;"nlar"na aç"lmas"n"nâ€? elzem hale gelmiĹ&#x; olduÄ&#x;unu sĂśyledi. KĂźreselleĹ&#x;me karĹ&#x; tlar , siyasi alternatif yokluÄ&#x;undan boÄ&#x;ulup gitmeye eÄ&#x;ilimli hale gelen bir sĂźreci yeniden canland rmak için DSF’yi somut Ăśneriler sunan bir kuvvet haline getirmek istediklerini belirtiyorlar. Forum Ăśnderleri, bu amaçla bu
y lki forumda yenilik yapmay kararlaĹ&#x;t rd ve “eylem Ăśnerileriâ€? gĂźnĂź oluĹ&#x;turdu. Kat l mc lar ayr ca, 2008 Ocak’ nda DSF’den hemen Ăśnce dĂźzenlenecek “DĂźnya eylem gĂźnĂźnĂźnâ€?
G8 zirvesi karĹ&#x;"t" konferans yap"ld"
Almanya’da yap lacak G8 Zirvesi Ăśncesinde, zirve karĹ&#x; t haz rl klar n bir parças olarak anti-emperyalistler, Berlin’de bir konferans dĂźzenlediler. “OrtadoÄ&#x;u’da SavaĹ&#x; ve Emperyalizmâ€?, “Meksika’da Oaxaca Ăœzerine Bilglendirmeâ€?, “G8-Zirvesi Ă–n Haz"rl"klar"â€? ve “Almanya’da EÄ&#x;itim Sorunlar"â€? Ăźzerine sunumlar yap ld . YĂźzĂźn Ăźzerinde kat l mc yla gerçekleĹ&#x;en konferansta, FilistinBerlin Cemaati temsilcisi, OrtadoÄ&#x;u’daki kurtuluĹ&#x; mĂźcadelesi Ăźzerine bilgi verdi. Uluslararas dayan Ĺ&#x;ma çaÄ&#x;r s nda bulundu. G8 zirvesinin Ăśn haz rl klar kapsam nda yap lan sunumda, devletin yapt Ä&#x; haz rl klar anlat l rken, anti-emperyalist direniĹ&#x; bloku oluĹ&#x;turma çaÄ&#x;r s yap ld . Burada bĂźtĂźn anti-emperyalistlere gĂśrev dĂźĹ&#x;tĂźÄ&#x;Ăź belirtildi. 9-12 Ĺžubat tarihleri aras nda MĂźnih’te yap lacak NATO toplant s na karĹ&#x; eylem çaÄ&#x;r s yap ld . Almanya’da eÄ&#x;itim sorunu Ăźzerine yap lan sunumda, gençlik hareketinin; emperyalizme, kapitalist sisteme karĹ&#x; mĂźcadele yĂźrĂźten toplumsal hareketlerin diÄ&#x;er bĂślĂźkleri ile birleĹ&#x;mesi gerektiÄ&#x;i, uluslararas gençlik hareketinin acil birliÄ&#x;e ve bir koordinasyona ihtiyac olduÄ&#x;u vurguland .
Dßnyan›n sokaklar›
temelini atacaklar n duyurdular.
alternatif hayat tarzlar"â€?, “İnsan haysiyetine yaraĹ&#x;"r istihdamâ€?, vb.
Bu mu sizin sosyalizminiz! Nairobi’de baĹ&#x;layan forumun aç l Ĺ&#x; etkinliÄ&#x;ine 10 bin kiĹ&#x;i kat ld . Kibera’dan baĹ&#x;layan aç l Ĺ&#x; yĂźrĂźyĂźĹ&#x;Ăź, Uha Park n’da aç l Ĺ&#x; etkinliÄ&#x;ine dĂśnĂźĹ&#x;tĂź. Filistin’den Leyla Halid, Via Campesina’dan konuĹ&#x;mac lar, eski Zambia CumhurbaĹ&#x;kan Kenneth Kaunda birer konuĹ&#x;ma yapt . Afrikal mĂźzik gruplar sahne ald .
DSF 7’nin baĹ&#x;l klar ise Ĺ&#x;Ăśyleydi : “AIDS’le mĂźcadeleâ€?, “Borç yĂźkĂź, g"dada egemenlik, açl"k ve yoksullukâ€?, “EtiyopyaABD’nin Somali iĹ&#x;galiâ€?, “Adil ticaret anlaĹ&#x;malar"â€?, “Gençlere
DSF’liler, Afrika halklar yla buluĹ&#x;maya gitmiĹ&#x;ti. Ama bu buluĹ&#x;ma, etkinlik izlemek isteyen Kenyal lar için pek de iç aç c deÄ&#x;ildi. 500 siling Forum giriĹ&#x; Ăźcreti, yoksul Kenyal lar’ n bĂźtçesinin çok Ăźzerindeydi. GĂźney Afrikal çok say da ĂśrgĂźt ĂśzelleĹ&#x;tirmelere, neo liberal sald r lara Ăśfkelerini hayk rd . 500 siling tutar ndaki giriĹ&#x; Ăźcreti nedeniyle forum alan na giremeyen Kenyal lar n yaĹ&#x;ad Ä&#x; s k nt n n ortadan kald r lmas n istedi. Bu gĂśsterinin ard ndan, Nairobi’nin yoksul semtlerinden gelen 100 kiĹ&#x;ilik genç kitle, Sosyal Forum’da stand açan tekelleri ve yĂźksek yemek fiyatlar n protesto etti. “Siz orada yemek yiyenler! Sosyal foruma çok paran"z olduÄ&#x;u için mi, yoksa mĂźcadelenizi bizimle paylaĹ&#x;mak için mi kat"ld"n"z? Bu mu sizin sosyalizminiz?!â€? sĂśzleri DSF’nin Afrikal larla buluĹ&#x;mas n n Ăśzeti niteliÄ&#x;indeydi. Bu içerik ikinci gĂźn, 10 Kenyal ’n n kay t paras vermek istememesi nedeniyle organizasyon taraf ndan askerlere teslim edilmesi biçiminde kendini daha da somutlad .
Nikaragua’da bĂźtĂźn meydanlar halka devrimden Ăśnce yasaklanm Ĺ&#x;. Herhangi bir meydanda toplu bulunmak, bildiri daÄ&#x; tmak, gĂśsteri yapmak, Samoza’ya (1985 y l nda Samoza yurtd Ĺ&#x; nda arabas na konulan bombayla havaya uçurulur) karĹ&#x; gelmek ile eĹ&#x; anlaml yd ve askerlerin vahĹ&#x;i sald r s ile yan tlan rd . YĂźzlerce insan n bir vesileyle infaz edildiÄ&#x;i eski kilise meydan , uzun y llar boyunca yoksullar için Pazar gĂźnleri ayin yapmak ya da gĂźnah ç kartmaktan baĹ&#x;ka bir Ĺ&#x;ey ifade etmedi. Kimi kilise papazlar n n bask lara ve devlet terĂśrĂźne aç ktan karĹ&#x; ç kmas , hatta gerillaya kat l mlar n olmas ndan dolay kiliseler de “Samoza’n"n dĂźĹ&#x;man"â€? ilan edildiler. Sadece meydanlar deÄ&#x;il yasak olan; Manugua, Ulusal Muhaf zlar taraf ndan dĂśrt bĂślgeye
ayr ld . Managua gĂślĂź ve çevresi Samoza ailesinin, Ĺ&#x;ehir merkezi etraf nda bulunan Ulusal MĂźze, Opera ve bĂźyĂźk kilise bĂślĂźmĂź ise elit tabakan n eÄ&#x;lence merkezi olmuĹ&#x;tu. Kuzey bĂślgesinde emekçilerin baraka evleri (Barrios) zaten merkez ile aras na çekilen bariyerlerle ayr lm Ĺ&#x;t .
“Ya ĂśzgĂźr vatan, ya ĂślĂźm!â€? Ulusal muhaf zlar n tampon bĂślgedeki kontrol ve denetimi Ăźlke de asla eksik olmayan Ĺ&#x;eylerden biriydi. Ăœlkesinde yabanc gibi gĂśrĂźlen halk birkaç kez bariyerleri parçalay p eski kilise meydan n (Devrim Meydan ) zapt ettiyse de 18 Temmuz’da diktatĂśrlĂźÄ&#x;Ăźn y k ld Ä&#x; Ulusal GĂźn’e kadar bu bask larla yaĹ&#x;amak zorunda kalacakt . Y llarca halka yasaklanan es-
DĂźnya Ekonomik Formu, 2428 Ocak tarihleri aras nda Ä°sviçre’nin Davos kasabas nda binlerce polis ve askerden oluĹ&#x;an bir gĂźvenlik çemberi alt nda, ayr ca kasaba Ăźzerinde uçuĹ&#x;lar n yasakland Ä&#x; bir ortamda gerçeklelĹ&#x;ti. 90 Ăźlkeden 2 bin 400 kat l mc n n bulunduÄ&#x;u zirvede 24 devlet ve hĂźkĂźmet baĹ&#x;kanlar , WTO BaĹ&#x;kan Pascal Lamy, uluslararas iĹ&#x; ve finans çevreleri ile 800 Ĺ&#x;irket yĂśneticisi yer ald . Zirve’nin aç l Ĺ&#x; konuĹ&#x;mas n ise AB ve G8’lerin dĂśnem baĹ&#x;kan olan Almanya baĹ&#x;bakan Merkel yapt . Zirvenin gĂźndemi “DeÄ&#x;iĹ&#x;en gßç dengeleriâ€? oldu. Bunun alt baĹ&#x;l klar olarak, zirvelerin deÄ&#x;iĹ&#x;mez konusu olan “TerĂśre karĹ&#x;" savaĹ&#x;â€?, “Irak ve OrtadoÄ&#x;u’nun geleceÄ&#x;iâ€?, “Asya’n"n ekonomik yĂźkseliĹ&#x;iâ€? (Avrupa emperyalizmini tehdit eden bir gĂźce ulaĹ&#x;mas ), “TĂźrkiye’nin siyasi geleceÄ&#x;iâ€?, “Enerji kaynaklar"â€? ayr ca tali konu olarak da “İklim deÄ&#x;iĹ&#x;ikliÄ&#x;iâ€? gĂśrĂźĹ&#x;ĂźldĂź. Filistin Lideri Mahmut Abbas
Nikaragua ulusu, ac s hiç dinmeyen uluslardan biridir. Tarih boyunca hep ezilmiĹ&#x;, hor gĂśrĂźlmĂźĹ&#x;, medeniyetleri yok edilmiĹ&#x;tir.
protesto eden tiĹ&#x;Ăśrtleriyle kĂźrsĂź Ăźzerinde topluca durdu ve hepsi ad na bir eski asker konuĹ&#x;ma yapt . Eski asker, “Biz Irak’ta savaĹ&#x;" kaybettik. Bu art"k kabul edilmelidir. Bu savaĹ&#x;"n galibi yoktur. Daha fazla insan"m"z"n Ăślmemesi için askerler Irak’tan hemen çekilmelidir.â€? dedi ve bu sĂśzler bĂźyĂźk alk Ĺ&#x;larla karĹ&#x; land . Sivil k yafetle eyleme kat lan, Tessi McKee de yurtseverlik duygular yla silahl kuvvetlere kat ld Ä&#x; n , ancak Irak’ta gĂśrev yapt ktan sonra, sĂśylenen yalanlar anlad Ä&#x; n belirtti. ABD’nin en bat s ndaki California eyaletinin San Francisco, Los Angeles ve Sacramento kentlerinde de, daha kßçßk boyutlu olarak, savaĹ&#x; protesto gĂśsterileri dĂźzenlendi.
DEF’e kar› Basel’da yap›lan eylemden gÜrßntßler...
ile Ä°srail BaĹ&#x;bakan Yard mc s Ĺžimon Peres ve D Ĺ&#x;iĹ&#x;leri Bakan Tzipi Livni aras nda yap lan toplant dan sonra “OrtadoÄ&#x;u’da bar"Ĺ&#x; sinyalleriâ€? verilmesinin ard nda, Filistin’li direniĹ&#x;çileri katletme gĂśrevini “Filistin polisiâ€?nin almas yat yor olmal . Ä°srail D Ĺ&#x;iĹ&#x;leri Bakan Livni ise, “Filistin devletinin kurulmas",
Ă–zgĂźrlĂźÄ&#x;Ăźn tad"na varan meydan
Seçimle kaybedilen Üzgßrlßk‌
ABD’nin baĹ&#x;kenti Washington’da ulusal an t n ĂśnĂźnde toplanan ve aralar nda baz ĂźnlĂź sinema oyuncular n n da yer ald Ä&#x; onbinlerce kiĹ&#x;i, Irak savaĹ&#x; n ve BaĹ&#x;kan George Bush’un politikalar n protesto etti. Çok say da sinemac n n kat ld Ä&#x; eylemde aktĂśr Sean Penn; ABD Kongresi’nin, Irak savaĹ&#x; n durdurma yĂśnĂźnde etkili Ăśnlemler almamas durumunda 2008 seçimlerinde halk taraf ndan cezaland r lacaÄ&#x; n sĂśyledi. Eylemde, sinema oyuncular Jane Fonda, Susan Sarandon ve Tim Robbins de yer ald . Jane Fonda, “Sessiz kalmak art"k bir seçenek deÄ&#x;ilâ€? dedi. “Irak SavaĹ&#x;" Gazileriâ€?, savaĹ&#x;
DĂźnya Ekonomik Formu’ndan baĹ&#x;l"klar
Ahmet Vural
ki kilise meydan , 17 Temmuz 1979’da FSLN’nin genel grev çaÄ&#x;r s na destek veren onbinlerce iĹ&#x;çi ve emekçi taraf ndan ĂśzgĂźrleĹ&#x;tirildi. Samoza, 42 y ll k baba yadigar diktatĂśrlĂźÄ&#x;ĂźnĂź b rak p Ăśzel uçaÄ&#x; ile yurtd Ĺ&#x; na kaçmak zorunda kald . 18 Temmuz’da Managua’ya giren gerilla, Devrim Meydan ’nda yeni oluĹ&#x;turulacak hĂźkĂźmetin program n , eski kilisenin burçlar nda dalgalanan bayraklar n n alt nda dĂźnyaya duyuruyordu. “Ya ĂśzgĂźr vatan, ya ĂślĂźm!â€? 100 bin Nikaragual ’n n hep bir aÄ&#x; zdan att Ä&#x; bu slogan, Devrim Meydan ’ndan tĂźm dĂźnyaya yay l yordu.
savaĹ&#x;" kaybettikâ€?
Nairobi’de ilk gßn !
1979 devrimiyle ac s dinen Nikaragua halk , bu kez ĂśzgĂźrlĂźÄ&#x;Ăź tatt ran FSLN’nin politik ĂśngĂśrĂźsĂźzlĂźÄ&#x;Ăź sonucu yeniden kĂślece yaĹ&#x;amaya mahkum olmak zorunda kald .
Samoza faĹ&#x;izmini silahla dize getiren mĂźcadelenin ĂśncĂźleri, devrimden on y l sonra iktidar , yap lan genel seçimler sonras kendi elleriyle yeni toprak aÄ&#x;as oligarĹ&#x;iye teslim ettiler. Zor ve bĂźyĂźk bedeller pahas na elde edilen ĂśzgĂźrlĂźk, hĂźzĂźnlĂź bir tĂźrkĂź olarak Nikaragua halk n n dilinde yer ediyor. Sosyalizmi inĹ&#x;a etme pers-
pektifinden yoksun olan FSLN’nin devrim perspektifi, sadece Samozalara ait olan mallar kamulaĹ&#x;t rmakla s n rl yd . Orta s n f toprak sahipleri, iĹ&#x;birlikçi bĂźyĂźk burjuvazi ise devrimden sonra da Ăśnceden olduÄ&#x;u gibi varl klar n ve iliĹ&#x;kilerini sĂźrdĂźrmeye devam ettiler. ABD emperyalizminin burjuvaziyi el alt ndan desteklemesi ve t kand Ä&#x; yerde ĂśnĂźnĂź katliam, iĹ&#x;kence, sĂźrgĂźn vb. yĂśntemlerle açmas için kontrgerillay ĂśrgĂźtlemesi, burjuva s n f n gßç olmas n n da ĂśnĂźnĂź açm Ĺ&#x;t . Palazlanan burjuvazi sonuçta kan ve can pahas na kazan lan devrimi sand kta y kt . Devrim Meydan ’nda ĂśzgĂźrlĂźÄ&#x;Ăźn tad na varan Nikaragua halk yine “Ya ĂśzgĂźr vatan, ya ĂślĂźmâ€? Ĺ&#x;iar n kuĹ&#x;an p, burjuva s n f tarihin çÜplĂźÄ&#x;Ăźne atacaÄ&#x; Temmuz’un s cak gĂźnlerinin tekrar geleceÄ&#x;i inanc yla Ăśfkesini bĂźyĂźtĂźyor. Ruhuna iĹ&#x;lemiĹ&#x; ĂśzgĂźrlĂźk coĹ&#x;kusuyla‌
y"llard"r bunu isteyen tĂźm Filistinlilere verilecek bir cevap, ulusal bir cevap olacakt"r. Bu ayn" zamanda, Filistin mĂźlteci sorununa iliĹ&#x;kin olarak en doÄ&#x;ru ve adaletli çÜzĂźmdĂźr. Bunun gerçekleĹ&#x;ebilmesi için, Gazze Ĺžeridi’ndeki tĂźm radikal unsurlar"n ortadan kald"r"lmas" Ĺ&#x;artâ€? dedi. Haftalar Ăśncesinden zirveyi
protesto için haz rl klara baĹ&#x;layan, yoÄ&#x;un gĂźvenlik Ăśnlemleri nedeniyle Davos kasabas na pek yaklaĹ&#x;amayan anti-emperyalistler, 27 Ocak gĂźnĂź çeĹ&#x;itli Ĺ&#x;ehirlerde eylem çaÄ&#x;rs yapt lar. Basel’de yap lan eylem, saat 14.00’da BarfĂźsserplatz’dan baĹ&#x;lad . Bin kiĹ&#x;inin kat l m yla gerçekleĹ&#x;en eylem, 2 saat sĂźren bir yĂźrĂźyĂźĹ&#x;le noktaland . Eyleme Ä°sviçreli AnarĹ&#x;istler, Ä°talyan KomĂźnist Partisi, “21. YĂźzy"la Sosyalizmi yazacaÄ&#x;"zâ€? pankart yla TÄ°KB ve diÄ&#x;er TĂźrkiyeli devrimci ĂśrgĂźtler kat ld . Eylemde okunan bir bildiride, 24 Ocak – 13 Ĺžubat tarihleri aras nda DĂźnya Ekonomik Formu’nu protesto etmek amac yla, Ä°sviçreli anarĹ&#x;ist Marco Comenish ve TĂźrkiye’ye gĂśnderilmek Ăźzere cezaevinde tutulan ErdoÄ&#x;an Elmas’ n açl k grevinde olduklar duyuruldu.
Nato karĹ&#x; t gĂśsteride buluĹ&#x;al m! 10-11 Ĺžubat tarihleri aras nda MĂźnih’te yap lacak olan NATO toplant s na karĹ&#x; bĂźtĂźn anti-faĹ&#x;istler ve anti-emperyalistler, 9 Ĺžubat gĂźnĂź MĂźnih’te buluĹ&#x;uyor. Eylemlere daha fazla insan n kat labilmesi amac yla Berlin’den otobĂźsler kalkacak. Cuma gĂźnĂź saat 17.00’da, Dorint-Sofitel’de yap lacak Finans Konferans ’na karĹ&#x; eylem yap lacak. Cumartesi gĂźnĂź saat 12.00’da savaĹ&#x; stratejilerinin tart Ĺ&#x; lacaÄ&#x; Tagungsort’ta eylem yap lacak.
Eylemcilerin buluĹ&#x;ma adresi: Convergence Center in MĂźnich Thalkirchnerstrasse 104/II, Goetheplatz U3/6 ile toplanma noktas na gidilebilir. Daha fazla bilgiye www.antig8.tk ve www.no-nato.de adreslerinden ulaĹ&#x; labilir.
Yaanacak
E
Sendikal Forum
R za DoÄ&#x;an
CGT • DGB • BGMEA • COSATU • KCTU • GSEE • COBAS
Neoliberalizm mi, sosyal liberalizm mi? Fransa’da CumhurbaĹ&#x;kanl Ä&#x; seçimi yaklaĹ&#x; rken, bĂźyĂźk sermayenin medyas yla, bas n yla halka empoze ettiÄ&#x;i; liberalizmin bu iki tĂźrĂźnden birini tercih etmek. Nicolas Sarkozy ve SĂŠgolen Royal, liberalizmin iki tĂźrĂźnĂźn temsilciliÄ&#x;ini ĂźslenmiĹ&#x; durumdalar. Anketlerde ikinci tura kalacaklar na kesin gĂśzĂźyle bak lan bu iki adayla halk, bĂźyĂźk olas l kla neoliberalizmle, sosyal liberalizm aras nda bir tercih yapmak zorunda kalacak. Sarkozy, iktidardaki saÄ&#x; hĂźkĂźmetin İçiĹ&#x;leri Bakan . Bakanl Ä&#x; boyunca, gÜçmenlerin Fransa’da yaĹ&#x;ama koĹ&#x;ullar n aÄ&#x; rlaĹ&#x;t ran yasalara “Sarkozy yasalar"â€? ad n verdi. Gençlere karĹ&#x; sert uygulamalarla varoĹ&#x;larda gĂźnlerce sĂźren bir isyana zemin haz rlad . Ç kan isyan n “yabanc" gençlerden kaynakland"Ä&#x;"â€? gibi demeçler vererek gÜçmenleri hedef gĂśsterip, yabanc dĂźĹ&#x;manl Ä&#x; n kĂśrĂźkledi. Yabanc dĂźĹ&#x;manl Ä&#x; nda rkç lider Le Pen’le yar Ĺ&#x; yor adeta. Bu konuda aralar nda gĂśrĂźĹ&#x; farkl l Ä&#x; yok. TĂźrkiye’nin Avrupa BirliÄ&#x;i’ne kat lmas na da “kĂźltĂźr ve din farkl"l"Ä&#x;"â€? gibi rkç ve gerici gerekçelerle karĹ&#x; ç k yorlar. Sermaye çevrelerinin gĂśrĂźĹ&#x;lerini yans tan Ekonomi dergisi, “Sarkozi ile her Ĺ&#x;ey mĂźmkĂźnâ€? baĹ&#x;l Ä&#x; yla aç klad Ä&#x; gĂśrĂźĹ&#x;lerinde, sermayenin Sarkozy’ye olan memnuniyetini ve desteÄ&#x;ini de ortaya koymuĹ&#x; oldu. Yine Patronlar n ĂśrgĂźtĂź MEDEF’in yay nlad Ä&#x; “Mavi Kitapâ€?ta ileri sĂźrdĂźkleri istekler ile, Sarkozy’nin seçim kampanyas nda Ăśne ç kard Ä&#x; gĂśrĂźĹ&#x;ler hemen hemen ayn . Sarkozy her f rsatta “35 saatlik iĹ&#x;gĂźnĂźâ€?nĂź eleĹ&#x;tiren biri. Ona gĂśre, Ăźretimi baĹ&#x;ka Ăźlkelere kayd rmamalar için patronlara, iĹ&#x; kanununda yap lacak deÄ&#x;iĹ&#x;iklerle iĹ&#x;ten ç karmalar n kolaylaĹ&#x;t r lmas , çal Ĺ&#x;t rd klar iĹ&#x;çiler için devlete yapt klar baz Ăśdemelerin kald r lmas , vergi indirimi gibi teĹ&#x;vikler yap lmal . Kamu sektĂśrĂźnĂźn kßçßltĂźlĂźp, kamu hizmetlerinin Ăśzel sektĂśrlere devredilmesine de h z verilmesini isteyen Sarkozy, MEDEF’in desteÄ&#x;ini fazlas yla hak ediyor! Sarkozy, ekonomi ve iç politikada iktidardaki saÄ&#x; hĂźkĂźmetin mevcut neoliberal politikalar n daha radikal biçimde uygulamay vaad ederken, d Ĺ&#x; politikada daha çok ABD’ye yak n olmak istiyor. Amerikan modelini Fransa’ya uygulamak isterken, seçim kampanyas nda da W.Bush’u kendine model ald Ä&#x; anlaĹ&#x; l yor. Sarkozy ve arkas ndakiler, CumhurbaĹ&#x;kanl Ä&#x; seçimi için Ăśne sĂźrdĂźkleri program ile sadece gÜçmenler, iĹ&#x;çi ve emekçiler için deÄ&#x;il, tĂźm Fransa halk için bĂźyĂźk bir tehlike oluĹ&#x;turuyorlar. BĂźyĂźk sermayenin desteÄ&#x;ine raÄ&#x;men Sarkozy seçimi kazan r m ? Geçen CumhurbaĹ&#x;kanl Ä&#x; seçiminde etkili olan aĹ&#x; r saÄ&#x; ve liberal saÄ&#x; n yĂźrĂźttĂźÄ&#x;Ăź “korkuâ€? ve “gĂźvenlikâ€? eksenli seçim propagandalar bu seçimde de belirleyici olur mu? Bunlara dair Ĺ&#x;imdiden kesin bir Ĺ&#x;ey sĂśylemek zor. Fakat, “iĹ&#x;sizlikâ€? ve “al"m gĂźcĂźâ€?ndeki dĂźĹ&#x;ĂźĹ&#x; bugĂźn geniĹ&#x; emekçi y Ä&#x; nlar n n sorunlar n n baĹ&#x; nda geliyor. NĂźfusun sekiz milyonunu kapsayan yoksullaĹ&#x;ma var. Sorunun ekonomik ve toplumsal boyutlar na kĂśklĂź çÜzĂźmler getirilmeden polisiye Ăśnlemlerle asayiĹ&#x;in saÄ&#x;lanamayacaÄ&#x; bizzat Sarkozy’nin bakanl Ä&#x; dĂśnemindeki uygulamalarla da bĂźyĂźk Ăślçßde ortaya ç kt . Ayr ca Fransa’da neoliberal politikalar n daha rahat uygulanmas n n ĂśnĂźnĂź açan “Avrupa Anayasas"â€?n n referandumla reddedilmesi, iĹ&#x; kanununda iĹ&#x;ten ç karmalar kolaylaĹ&#x;t ran yasa deÄ&#x;iĹ&#x;ikliklerine karĹ&#x; gençliÄ&#x;in ve iĹ&#x;çilerin gĂźnlerce sĂźren genel direniĹ&#x;i, yasal oturma izni olmayan gÜçmenlerle dayan Ĺ&#x;ma eylemleri, ĂśzelleĹ&#x;tirme ve toplu iĹ&#x;ten ç karmalara karĹ&#x; gerçekleĹ&#x;en kitlesel eylemler, k sacas anti liberal halk muhalefeti, Sarkozy’nin de yer ald Ä&#x; saÄ&#x; hĂźkĂźmete karĹ&#x; geliĹ&#x;ti. Sermayenin manipĂźlasyonuna raÄ&#x;men, Sarkozy’nin iĹ&#x;çi ve emekçilerden oy almas zor. BĂśylesi bir durumda sosyal liberaller, bĂźyĂźk sermaye için bir can simidi gibi. Ana muhalefet partisi Sosyalist Parti’nin aday SĂŠgolen Royal ise bunun tipik bir ĂśrneÄ&#x;i. Avrupa Anayasas referandumunda SP içinde “evetâ€?çi kamptayd . Ä°Ĺ&#x;çi ve emekçiler için vaat ettiÄ&#x;i tek Ĺ&#x;ey, CumhurbaĹ&#x;kan seçilirse asgari Ăźcreti “yĂźz Euroâ€? art racakm Ĺ&#x;! BanliyĂśdeki asayiĹ&#x; sorunu ile ilgili bir demecinde “gerekirse ordunun da seferber edilebileceÄ&#x;iâ€? gibi Sarkozyist demeçler verdi. SĂśzde 35 saatlik iĹ&#x; gĂźnĂźne sahip ç k yor ama diÄ&#x;er yandan patronlar memnun edecek ek deÄ&#x;iĹ&#x;ikler yap labileceÄ&#x;i mesaj n da veriyor. Avrupa Anayasas referandumunda Frans z solunun oluĹ&#x;turduÄ&#x;u anti-liberal kolektifinin alternatif anti-liberal tek aday Ăźzerinde anlaĹ&#x;amamas , SĂŠgolen Royal’in Ĺ&#x;ans n art r yor. Fakat Fransa’da, yĂźzde 65 SP’nin taban n n da içinde yer ald Ä&#x; gßçlĂź bir anti-liberal halk muhalefeti var. Sosyal liberalizmin seçimi kazanmas durumunda bile geniĹ&#x; emekçi y Ä&#x; nlar n beklentilerine yan t vermesi zor‌
“Wall-Mart usulĂź çal Ĺ&#x;t rmaâ€? yay l yor Son dĂśnemlerde “ihtiyaca gĂśre çaÄ&#x;"rmaâ€? ve “geçici çal"Ĺ&#x;t"rmaâ€? iĹ&#x;çiliÄ&#x;inin artmas Ăźzerine, Ä°sviçre Sendikalar BirliÄ&#x;i bir bas n aç klamas ile kayg lar n dile getirdi. Sendikalar BirliÄ&#x;i’nin 2007’nin baĹ&#x; nda yapt Ä&#x; bas n aç klamas nda; “Bu tĂźr çal"Ĺ&#x;ma, biz iĹ&#x;çileri daha fazla sĂśmĂźrmek ve haklar"m"zdan mahrum etmek anlam"na geliyor. Ä°Ĺ&#x; olunca çaÄ&#x;"rmak, iĹ&#x; olmay"nca eve gĂśndermek, dĂźzenli iĹ&#x;leri yok etmek anlam"na geliyorâ€? demiĹ&#x;ti. Sendika baĹ&#x;kan , iyi bir ekonomik durumun, sadece maaĹ&#x;lar n yĂźkseltilmesi olmad Ä&#x; n , ayn zamanda iĹ&#x; koĹ&#x;ullar n n da iyileĹ&#x;tirilmesi gerektiÄ&#x;ini sĂśyledi. Yap lan ankete gĂśre Ä°sviçre’de 2003 ile 2006 y llar ara-
s nda geçici iĹ&#x;lerde yĂźzde 25’lik bir art Ĺ&#x; olmuĹ&#x;. Bu, var olan iĹ&#x; alanlar n n yĂźzde 1,8’ni oluĹ&#x;turuyor.
Wall-Mart’ n hikmeti! Wal-Mart, 312 milyar cirosuyla, dĂźnyan n ikinci bĂźyĂźk Ĺ&#x;irketi. Amerika’da ise 1,3 milyon iĹ&#x;çisi ile birinci s rada yer al yor‌ DĂźnyada 6 bin 600 maÄ&#x;azas bulunuyor. Wall-Mart’ n “baĹ&#x;ar â€? s rlar ndan birinin teknoloji olduÄ&#x;u biliniyor. Wall-Mart, kendi iĹ&#x; yerlerine mĂźĹ&#x;terilerin yoÄ&#x;unluÄ&#x;unu veya azl Ä&#x; n belirleyen bir elektronik sistem yerleĹ&#x;tirerek, iĹ&#x;çileri mĂźĹ&#x;terilerin az olduÄ&#x;u saatlerde eve gĂśnderip, yoÄ&#x;un olduÄ&#x;u saatlerde ise tekrar çaÄ&#x; rarak, daha fazla kar ve en az masraf hedefliyor.
M
E
K
D
Ăœ
N
Y
A
S
5 DĂźnya
I
Almanya’da sokaklar s n yor Bir dĂśnem hĂźkĂźmet, sermayedarlar ve sendika iĹ&#x; birliÄ&#x;i yaparak, erken emekliliÄ&#x;i yasalaĹ&#x;t rd lar. O dĂśnem emeklilik yaĹ&#x; na gelmiĹ&#x; iĹ&#x;çilerin, uzun zaman çal Ĺ&#x;maktan dolay toplumdan koptuklar n Ăśne sĂźrĂźyorlard . “Topluma uyum saÄ&#x;layabilmeleriâ€? için iĹ&#x;çileri 2,5 y l erken emekliye ay r yorlard ! Ä°kinci Ăśnemli gerekçe de emekli olan iĹ&#x;çilerin yerine genç iĹ&#x;çi almakt . Fakat genç iĹ&#x;çi al nmad Ä&#x; gibi, daha az iĹ&#x;çi ile daha fazla iĹ&#x; ç kartmaya yĂśneldiler. Sendikan n 67 yaĹ&#x; nda emekliliÄ&#x;e bu kadar sar lmas n n ard nda yatan, iĹ&#x;çilerin gĂźvenini kazanmak. HĂźkĂźmetle pazarl Ä&#x;a oturulduÄ&#x;unda, elinde bir koz bulundurabilme hesaplar da var. Ya 67 yaĹ&#x; nda emekliliÄ&#x;i kabul edip, erken emekliliÄ&#x;in kald r lmas n talep ederler ya da tam tersi bir durum gerçekleĹ&#x;ebilir.
ten ç"kart"r"mâ€?, “d"Ĺ&#x;arda bir ton iĹ&#x;siz varâ€? tehditleri ile, mĂźcadelelerle kazan lm Ĺ&#x; haklar m z tek tek elimizden al yorlar. Ĺžimdi de 67 yaĹ&#x; nda emekliliÄ&#x;i getirmeye çal Ĺ&#x; yorlar. Art k mezara girip iki y l sonra emekliliÄ&#x;i hak ederiz! Ki o zaman da sermayenin emekli paras Ăśdeme gibi bir sorunu kalmaz! Biz sustukça sald r lar boyutlan yor! DĂźn ayn Ăźcretle daha uzun çal Ĺ&#x;ma, iĹ&#x; gĂźvencesinin ortadan kald r lmas , esnek çal Ĺ&#x;ma koĹ&#x;ullar ‌ Ĺžimdi ise, emekli olmadan mezara gĂśndermek istiyorlar. Bu sald r lara dur demek, bĂźtĂźn iĹ&#x;çi ve emekçilerin sorunudur! Ä°nsanca yaĹ&#x;amak bizim hakk m zd r, hak m za sahip ç kal m! Kendi yaĹ&#x;am m z biz belirlemeliyiz, sermeye deÄ&#x;il!
Bunun için 24 Ĺžubat’ta Berlin’de yap lacak merkezi yĂźrĂźyĂźĹ&#x;e gßçlĂź bir Ĺ&#x;ekilde kat lmal y z!..
zand"Ä&#x;"m"z" da yiyelim biraz. Bunlar"n her dediÄ&#x;ini kabul ederseniz, 80’e ç"kar"rlar. Gençlerimiz iĹ&#x; bulam"yor.
Fabrikalarda iĹ&#x; b rak ld
Reinhold (iĹ&#x;siz): Bu eylem bizim için çok Ăśnemli ve gerekli. 67 yaĹ&#x;"nda emeklilik, iĹ&#x;sizliÄ&#x;i korkunç derecede art"racak, gençlerin iĹ&#x; bulma Ĺ&#x;ans"n" ortadan kald"racak. 2 y"l daha Hartz’lanmamak için burday"m.
67 yaĹ&#x; nda emekliliÄ&#x;e karĹ&#x; , Asperg ve Ludwigsburg bĂślgelerindeki Gärtner&Klinger, Getrag ve Mahle fabrikalar nda da iĹ&#x;b rak ld . Gärtner&Klinger’den baĹ&#x;lat lan yĂźrĂźyĂźĹ&#x; yol ĂźstĂźndeki fabrikalardaki iĹ&#x;çilerin kat l m yla 500 eylemci Ludwigsburg merkeze kadar yĂźrĂźdĂź. Gece vard yas nda çal Ĺ&#x;an iĹ&#x;çiler, hiç uyumadan eyleme kat ld lar. Sevgi ve Fadime (Gärtner&Klinger iĹ&#x;çileri): 67 yaĹ&#x;"na kadar yaĹ&#x;ayabilecek miyiz? Ka-
24 Ĺžubat’ta Berlin’e! Kazan lm Ĺ&#x; haklar m z n tek tek elimizden al nmas na nereye kadar seyirci kalacaÄ&#x; z? Patronlar, karlar na kar katmak için iĹ&#x;çinin emeÄ&#x;i Ăźzerinde binbir oyunu, k l f na uydurarak oynuyorlar. “İĹ&#x; yerlerini kapat"r"mâ€?, “iĹ&#x;-
Manfred (iĹ&#x;siz): 43 y"ll"k çal"Ĺ&#x;ma hayat"m var. Ä°Ĺ&#x;sizim, Hartz 4 ile geçiniyorum. HenĂźz emekli olmad"m, daha 59 yaĹ&#x;"nday"m. Bu eylemde az insan var, yine de gĂźzel. Ä°nsanlar, iĹ&#x;lerini kaybederler diye sokaÄ&#x;a ç"kmaktan korkuyorlar. Hanifi (Gärtner&Klinger iĹ&#x;yeri temsilcisi): Ä°Ĺ&#x;yerine son 2-3 saatte ilan ast"lar “Bu politik bir eylemdir, yasal deÄ&#x;ildir. Ä°Ĺ&#x; sĂśzleĹ&#x;mesine ayk r d r. Uyar cezas verebilirizâ€?Ĺ&#x;eklinde bulan"kl"Ä&#x;" art"rmak istediler. Buna karĹ&#x;"n, insanlar"n ç"km"Ĺ&#x; olmas" çok anlaml"yd". DiÄ&#x;er fabrikalar"n kat"l"m"ndaki azl"k, iç ĂśrgĂźtlĂźlĂźk zay"fl"Ä&#x;"ndan kaynakl" olabilir. Birçok iĹ&#x;yerinin memur aÄ&#x;"rl"kl" olmas", etkilemiĹ&#x; olabilir. Politik bir eylem olmas", birçok insani s"n"rlandirmiĹ&#x;tir. Bizim iĹ&#x;yerinin 116 y"ll"k tarihinde ikinci eylem.
Bayer’de her hafta eylem! Aral k 2006’dan beri Bayer kimya fabrikas nda iĹ&#x;çiler direniĹ&#x;te. Her pazartesi gĂźnĂź eylem yap yorlar. Bu eylemlere kat lan ĂśncĂź iĹ&#x;çilerden Vedat SicimoÄ&#x;lu ile rĂśportaj yapt k. Bayer hakk"nda bizi bilgilendirebilir misin? VS: Bayer’de bitki ilac ndan, insan ilac na, plastikten, boya maddelerine, foto sanayisinde kullan lan ĂźrĂźnlere kadar, yani k saca petro kimya alan na giren her tĂźrlĂź ĂźrĂźn Ăźretiliyor. Bayer, bitki ve insana yĂśnelik ilaç Ăźretim bĂślĂźmlerini kendi bĂźnyesinde b rakt , rant getirmeyen bĂślĂźmleri ay rd . Ä°laç sektĂśrĂźndeki rekabet gĂźcĂźnĂź art rmak için. Nisan 2006’da Alman Schring gibi gßçlĂź bir firman n ilaç iĹ&#x;letmesi ve araĹ&#x;t rma bĂślĂźmĂźnĂź sat n ald .DĂźnyan n yaklaĹ&#x; k 25 Ăźlkesinde faaliyet gĂśsteren bu Ĺ&#x;irketin, 20 bine yak n çal Ĺ&#x;an var. 10 y l Ăśncesine bakt Ä&#x; m zda 40 bin çal Ĺ&#x;an vard . Çocuk yuvalar , havuzlar , sanatsal-sosyal faaliyetleri olan geniĹ&#x; anlamda bir Ĺ&#x;irket‌ Bu bĂślĂźmleri bir Ĺ&#x;ekilde kapatt ya da satt . BĂślĂźm tasfiyeleri, daha Ăśnce Bayer’e yĂźzde yĂźz baÄ&#x;l olan Alfa foto ile baĹ&#x;lad . Ă–nce baÄ&#x; ms zlaĹ&#x;t r ld , sonra da borsadan birileri sat n ald . Alfa’da çal Ĺ&#x;an iĹ&#x;çiler at ld . Sonra Bayer, fazla rant getirmeyen bĂślĂźmlerinden Kimya bĂślĂźmĂźnĂź, kendi kurduÄ&#x;u bir Ĺ&#x;irkete devretti. Ĺžu anda Lanxses ad yla faaliyet gĂśsteriyor. Ayr lma yaĹ&#x;and Ä&#x; nda iĹ&#x;çilerin genel olarak vermek durumunda kald klar tavizler oldu. Mesela haftada 35 saat çal Ĺ&#x;ma karĹ&#x; l Ä&#x; nda, kendi Ăźcretlerinden ayl k ortalama yĂźzde 7 feragat ettiler. Bu Ĺ&#x;irketin kurulmas ile iĹ&#x;ten ç kartmalar, sosyal dayanaklara baÄ&#x;l olarak, iĹ&#x;çilere erken emeklilik dayatmalar artt . Ayn zamanda yeni yetiĹ&#x;en gençlerin, yani Bayer’de Ausbildungsentrum’da yetiĹ&#x;en gençlerin iĹ&#x;e girme Ĺ&#x;anslar bu Ĺ&#x;irkette hemen hemen ortadan kalkt . Lanxses de bakt ki bu iĹ&#x; karl , bu sefer de kendi içerisinde ondan daha az rant getiren bĂślĂźmleri birleĹ&#x;tirdi ve ayr bir Ĺ&#x;irket kurdu, sonra her Ĺ&#x;eyi o Ĺ&#x;irkete devretti. O da baÄ&#x; ms z bir Ĺ&#x;irket oldu. Bunun da ad Saltigo’ydu. Bayer’in ayn zamanda kimya endĂźstri merkezine hizmet edecek yan kuruluĹ&#x;lar da var. At k kimyasallar n yak l p yok
edilmesi, at k sular n ar t lmas , kap c lar, duĹ&#x; yerlerinin temizliÄ&#x;ine bakan iĹ&#x;çiler, kap da gĂśrevli iĹ&#x;çiler, vb. Buralar yeterince rant getirmeyen yerler olduÄ&#x;u için Bayer buralar da elden ç kartt . Ve bunlar da bir çat alt nda birleĹ&#x;tirerek ayr bir Ĺ&#x;irket kurdu. Bu Ĺ&#x;irketin ismi de BIS (Bei Bayer Industry Services). Bu iĹ&#x;çiler, kimya bĂślĂźmĂź ile ilgilere olamasa da, kimya bĂślĂźmĂźnde çal Ĺ&#x;an iĹ&#x;çilerle ayn Ăźcreti al yorlard . Yani ayn TÄ°S sĂśzleĹ&#x;melerinden yaralan yorlard . Her ayr lma aĹ&#x;amas nda iĹ&#x;çiler, kendi haklar ndan bir Ĺ&#x;ekilde feragat etmek zorunda kald lar. Neden eylem yap"yorsunuz? VS: 8-9 sene Ăśnce Bayer’de toplu iĹ&#x; sĂśzleĹ&#x;mesi yap ld . Çal Ĺ&#x;an iĹ&#x;çiler bu toplu iĹ&#x; sĂśzleĹ&#x;mesinin Ăźzerinden ek olarak Ăśdeme al yorlard . Bu iĹ&#x;verenin kendi isteÄ&#x;i doÄ&#x;rultusunda idi. Sendikayla yapt Ä&#x; sĂśzleĹ&#x;meden ayr bir Ăśdemeydi. Bunlar n hepsi sĂźreç içerisinde tĂśrpĂźlendi. Son bir seneye kadar TÄ°S’ler Ăźzerinden Ăźcretler al n yordu. Ĺžimdi gelinen durumda ise iĹ&#x;verenler, iĹ&#x;çilerin Almanya’daki kimya sanayisinde yĂźrĂźrlĂźkte olan genel toplu iĹ&#x; sĂśzleĹ&#x;mesinin alt nda çal Ĺ&#x;mas n istiyorlar. Yani iĹ&#x;çilerin TÄ°S hakk n fiilen gasp ediyorlar. Daha fazla çal Ĺ&#x;t r p (haftada 40 saat) 35 saatin karĹ&#x; l Ä&#x; na denk Ăźcret Ăśdemek istiyorlar. Gelinen aĹ&#x;amada, Ăźcretleri kimya sektĂśrĂźndeki genel sĂśzleĹ&#x;menin d Ĺ&#x; na taĹ&#x; y p, daha dĂźĹ&#x;Ăźk Ăźcretle çal Ĺ&#x;mam z isteniyor. Elindeki silah da d Ĺ&#x;ardaki rekabet. D Ĺ&#x;ardaki Ĺ&#x;irketlerden ayn iĹ&#x;i daha ucuza yapmay kabul edebilecek iĹ&#x;çi temin etme olanaklar var. Ä°Ĺ&#x;letmeler de bunu tehdit arac olarak kullan yorlar. “Size yapt"rd"Ä&#x;"m bu iĹ&#x;i baĹ&#x;ka bir firmaya yapt"rtsam, ben bu iĹ&#x;ten Ĺ&#x;u kadar daha az zarar ederim’’ diyor. Ayn zamanda, vardiya say lar n dĂźĹ&#x;Ăźrmek istiyorlar. SĂźrekli AGFA Foto ve Siemens’ te yaĹ&#x;anan durumlar iĹ&#x;çilerin karĹ&#x; s na getirilerek, iĹ&#x;çiler tehdit ediliyorlar. Ä°Ĺ&#x;çiler de iĹ&#x;lerini kaybetmemek için, getirilen k s tlamalara boyun eÄ&#x;mek durumunda kal yorlar. Aral k ay n n ikinci haftas ndan beri BIS Ĺ&#x;irketinin çal Ĺ&#x;anlar eylemdeler. Her pazartesi gĂźnĂź eylem yap l yor. Eylemin ilk baĹ&#x;lad"Ä&#x;" zaman ile Ĺ&#x;imdiki zaman aras"nda, iĹ&#x;çi-
lerin kat"l"m" ve ruh halleri aç"s"ndan ne gibi bir farkl"l"k sĂśz konusu? DireniĹ&#x;lerin baĹ&#x;lamas yla birlikte sendika ile iĹ&#x;veren, BIS ile yapt Ä&#x; gĂśrĂźĹ&#x;melerini ßç ay erteledi. â€œĂœĂ§ ay sonra tekrar oturup konuĹ&#x;acaÄ&#x;"zâ€? dediler. Bir Ĺ&#x;ekilde olay n kĂźllenmesi, daha fazla ateĹ&#x;lenmemesi için bĂśyle bir taktik kulland lar. Bu, sĂźreç içerisinde insanlar n kat l m n etkiledi, kat l m n azalmas na yol açt . Bu hastal k yaln zca Bayer’ ait deÄ&#x;il. Ford’da da ayn Ĺ&#x;eyler yaĹ&#x;and . Almanya’n n genelinde bĂśyle, iĹ&#x;çi s n f na ait bir hastal k. Eyleme kimler?
ĂśncĂźlĂźk
Alman iĹ&#x;çi s"n"f" hakk"nda ne dĂźĹ&#x;ĂźnĂźyorsunuz? Almanya’da sadece Bayer’de deÄ&#x;il, kimya sektĂśrĂźnde, metal sektĂśrĂźnde, kĂśmĂźr sektĂśrĂźnde de gĂśrĂźyoruz ayn olaylar . Alman iĹ&#x;çi s n f n n etkinsizliÄ&#x;inden, yetersizliÄ&#x;inden, duyars zl Ä&#x; ndan, vurdumduymazl Ä&#x; ndan kaynaklan yor birçok sorun. Bayer’deki olayda, iĹ&#x;te bir anda yĂźzlerce insan n sokaÄ&#x;a dĂśkĂźp, ßçßncĂź-dĂśrdĂźncĂź haftalarda say lar n n gittikçe azalmas nda da gĂśrĂźyoruz. Ă–rgĂźtleme sorunu var. Tek tek insanlar mutlaka ĂśrgĂźtlenmeye haz r. Onlara ulaĹ&#x;ma sorunu da var.
yapanlar
Eyleme ĂśncĂźlĂźk yapanlar, Bayer’de sendikan n politikas na karĹ&#x; ç kan, çeĹ&#x;itli gruplar n bir araya gelmesiyle oluĹ&#x;turulan alternatif listelerdir. Bu listelerden biri olan BASÄ°S bu direniĹ&#x;i ĂśrgĂźtledi. BASÄ°S içerdeki iĹ&#x;çi temsilcileri taraf ndan ĂśrgĂźtlenildi ve baĹ&#x;lat ld . DiÄ&#x;er alternatif ĂśrgĂźtlerden de destek ald . Hangi ĂśrgĂźtler var bunun içerisinde? Asl nda birbirlerine yak n dĂźĹ&#x;Ăźnceler var. BASÄ°S’in d Ĺ&#x; nda, Durchschaubare var, Kamu sendikalar (Ver.di) iĹ&#x;çi temsilcileri, sol dĂźĹ&#x;Ăźnceli kiĹ&#x;iler, YeĹ&#x;iller var. Bunlar Kimya Sendikas ’na (IGEBCE) karĹ&#x; birlikte hareket ediyorlar. Eylemi ĂśrgĂźtleyenler ve gĂśtĂźrenler onlar. Sendika kesinlikle eyleme destek vermedi. Aç ktan eylemleri engelleme hareketinde bulunmad ama, gizliden gizliye eylemin canlanmas n engellemeye çal Ĺ&#x;t . Çal"Ĺ&#x;ma koĹ&#x;ullar"n"zdan bahsedebilir misiniz? Ĺžimdiye kadar uygulanan çal Ĺ&#x;ma sistemi, 5 vardiya usulĂź. Bu 5 vardiya sistemi ile 3 vardiya çal Ĺ&#x; rken, 2 vardiya istirahat ediyor. Bu Ĺ&#x;ekilde kimya sektĂśrĂźndeki iĹ&#x;çiler, ailelerine ay racak daha fazla zaman bulabiliyorlar. Ĺžimdi getirilmek istenen ise 4 vardiya ve 40 saat çal Ĺ&#x;ma sistemi. Getirilmek istenen bu sistem çal Ĺ&#x;ma koĹ&#x;ullar m z bĂźyĂźk anlamda kĂśtĂźleĹ&#x;tiriyor. Bu koĹ&#x;ullarda iĹ&#x;çiler daha fazla çal Ĺ&#x;t klar için ailelerine de zaman ay ram yorlar.
Alternatif grup etkili oluyor mu? Kimya Sendikas ’n n iĹ&#x;çiler Ăźzerinde bĂźyĂźk etkisi var. Almanya’daki sistemde bir iĹ&#x;çi temsilcileri var; onlar n alt nda da her iĹ&#x; yerinin, her fabrikan n, vardiyan n bir iĹ&#x; yeri temsilcisi var. Ă–nemli olan iĹ&#x;çi temsilcilerini ĂśrgĂźtleyebilmek. Ancak bu Ĺ&#x;ekilde iĹ&#x;çilere ulaĹ&#x;mak ve onlar bu tĂźr eylemelere çekmek daha kolay olabilir. Ĺžu andaki durumda bu iĹ&#x;çi temsilcilerinin çoÄ&#x;u sendikan n etkisi alt ndalar, iĹ&#x;çileri de ona gĂśre yĂśnlendiriyorlar. Ä°stedikleri zaman eyleme çekebiliyorlar, istediklerinde eyleme kat lmalar n engelleyebiliyorlar. Ă–nemli olan iĹ&#x;çi temsilcilerini ĂśrgĂźtleyebildiÄ&#x;imiz oranda sar sendikaya karĹ&#x; bir gßç olabiliriz. Bir de alternatif gruplar iĹ&#x;çi temsilciliklerini al rlarsa, iĹ&#x;çi meclisinde ve iĹ&#x;çiler Ăźzerinde daha etkili olunur. Ĺžimdi bu iĹ&#x; koĹ&#x;ullar n n deÄ&#x;iĹ&#x;mesi ile ilgili her tĂźrlĂź deÄ&#x;iĹ&#x;imin, iĹ&#x;çi meclisinin onay ndan geçmesi gerekir. Sendika ve iĹ&#x; veren ne karar alirsa alsin son geçerli yer iĹ&#x;çi meclislerinde bitiyor. Bu iĹ&#x;çi meclisi Ăźyelerinin çoÄ&#x;unluÄ&#x;uda sar sendikaya baÄ&#x;l ve etkisi alt nda. Bu alternatif gruplar iĹ&#x;çi meclisi içerisinde yĂźzde 10’luk bir oya sahiptir. Yani karara direkt etki edebilecek bir gĂźcĂźmĂźz yok. Onu oluĹ&#x;turmaya çal Ĺ&#x; yoruz. Daha pazarl klara baĹ&#x;lanmadan, meclisteki bu insanlarla tek tek gĂśrĂźĹ&#x;Ăźp, bir bask oluĹ&#x;turmaya çal Ĺ&#x; yoruz. Sonuçta sendika ile bir Ĺ&#x;ekilde uzlaĹ&#x; p anlaĹ&#x;acaklar ve anlaĹ&#x;ma dĂśnĂźp dolaĹ&#x; p meclise gelecek. Bunu meclisin onaylamas gerekiyor. Biz bunu engellemeye çal Ĺ&#x; yoruz.
“Hastaneme dokunma!â€? Ä°sviçre’nin Neuchatel Kantonu’nda, hastanelerin tek çat alt nda birleĹ&#x;tirilmesi ile birlikte ĂśzelleĹ&#x;tirilmesinin de ĂśnĂźnĂź açan yasa, geçen y l Kanton Meclisi’nden geçmiĹ&#x;ti. Bu y l ise hastanelerin daha az iĹ&#x;leyen bĂślĂźmlerinin baĹ&#x;ka bĂślgelere taĹ&#x; nmas gĂźndeme getirildi. Le Locle Hastanesi’nin doÄ&#x;um, La Chaux de Fonds Hastanesi’nin ise çocuk bĂślĂźmĂźnĂźn Neuchatel Hastanesi’ne kayd r lmak istenmesine karĹ&#x; , La Chaux de Fonds’da “Aile Ä°nisiyatifiâ€?, imza kampanyas baĹ&#x;latt . Toplanan 15 bin imzan n ard ndan 12 Ocak’ta La Chaux de Fonda’ da yap lan yĂźrĂźyĂźĹ&#x;e 3 bin kiĹ&#x;i kat ld .
Ä°Ĺ&#x;çilere rĂźĹ&#x;vet The Mail on Sunday gazetesi, Ä°ngiliz hava yolu British Airways’in (BA) 30 ve 31 Ocak’ta yap lan, Ĺžubat ve Mart aylar nda da 3’er gĂźn uygulanacak grevleri k rabilmek için, personeline gĂźnde 200 sterlin Ăśdemeyi vaat ettiÄ&#x;ini Ăśne sĂźrdĂź. Grev gĂźnĂźnde iĹ&#x;e gelen personelin bin 600 sterlin kazanabileceÄ&#x;ini ve iĹ&#x;verenin iĹ&#x;e gelmeye karar veren personeli Ăśzel otomobillerle taĹ&#x; may , deÄ&#x;iĹ&#x;ik kap lardan iĹ&#x; yerine sokmay ve sivil giysilerle iĹ&#x;e gelmelerine olanak saÄ&#x;lamay vaat ettiÄ&#x;ini de yazd !
Ä°Ĺ&#x;ten ç karmaya karĹ&#x; eylem Balkan London Ltd. taraf ndan “Ĺ&#x;irket kapat"lacakâ€? gerekçesiyle iĹ&#x;ten ç kar lan çal Ĺ&#x;anlar, “haklar"n" almak ve seslerini duyurmakâ€? amac yla LefkoĹ&#x;a’da eylem yapt . AtatĂźrk Meydan ’nda saat 14.00’te toplanan yaklaĹ&#x; k 80 çal Ĺ&#x;an, bas n bildirisi okuyarak, Balkan London Ltd. sahiplerini alk Ĺ&#x;larla protesto etti.
Beyrut’ta genel grev LĂźbnan’da Hizbullah ĂśnderliÄ&#x;indeki muhalefetin, Fuad Sinyora hĂźkĂźmetini istifaya zorlamak için yapt Ä&#x; genel grev, gĂźnlĂźk hayat felç etti. Genel grev çaÄ&#x;r s , baĹ&#x;ta Beyrut olmak Ăźzere bĂźtĂźn Ăźlkede etkili oldu. Ă–ncelikle Beyrut’ta gece baĹ&#x;layan lastik yakarak ana yollar kapatma eylemi nedeniyle, Ĺ&#x;ehir merkezine Ăźlkenin dĂśrt bir yan ndan baÄ&#x;lanan ana yollar saatlerce trafiÄ&#x;e kapand . Bu nedenle Beyrut’ta dĂźkkanlar ve resmi dairelerin bĂźyĂźk çoÄ&#x;unlÄ&#x;u aç lmad . Ă–Ä&#x;retmen ve ĂśÄ&#x;rencilerin okullara gelmemesi nedeniyle ĂśÄ&#x;retime ara verdi. Hava yolu ulaĹ&#x; m da durduruldu.
Ă–Ä&#x;retmenler grevde 25 ile 30 bin aras nda Frans z ĂśÄ&#x;retmen, EÄ&#x;itim Bakanl Ä&#x; ’n n, mĂźfredatla ilgili reformlar n n yan s ra, 2007 ĂśÄ&#x;retim y l için ĂśngĂśrĂźlen 5 bin kadar ĂśÄ&#x;retmen kadrosunu kald rmay planlamas na karĹ&#x; eylemdeydi. EÄ&#x;itim Federasyonu ise, gĂśsterileri devam ettirmeyi ve 8 Ĺžubat’ta da grev yapmay planl yor. GĂśsteriye kat lanlar aras nda EÄ&#x;itim Federasyonu Genel Sekreteri Gerard Aschieri de yer ald .
Nestle iĹ&#x;çi atacak Nestle, Seine et Marne’de bulunan Noisel fabrikas nda, 2008 y l sonuna kadar 350 iĹ&#x;çinin iĹ&#x;ine son verileceÄ&#x;ini duyurdu. Sendikan n bildirisinde bu karar n, sĂźt Ăźretim fabrikalar n n yeniden yap lanmas ve Marseille’de bulunan Ĺ&#x;irketin kapat lmas n n ard ndan gelmesinin dĂźsĂźndĂźrĂźcĂź olduÄ&#x;unu belirtildi. Dijon ve Challerange da bulunan Ĺ&#x;irketelerin de tehdit alt nda olduÄ&#x;unun aç klanmas , 2007’de Fransa’da iĹ&#x;çi k y m sinyallerini veriyor.
Yaanacak
A
M
I
N
R
E
N
‚nterneti Tßrkler bulmu olsayd›!.. - Ad, Soyad girin. - Şifrenizi girin. - İkametgah girin. - Nßfus sureti girin. - Annenizin genç k"zl"k soyad"n" girin.
- Emin misiniz? - Ciddi misiniz? - Bak son defa soruyorum! - GĂźnah benden gitti, baÄ&#x;l"yorum.
Hata mesajlar : - UlaĹ&#x;maya çal"Ĺ&#x;t"Ä&#x;"n"z bilgisayar"n mahallesinde elektrikler kesik olduÄ&#x;undan baÄ&#x;lant" kurulam"yor. - Eksik tuĹ&#x;a bast"n"z, lĂźtfen tekrar deneyin. - “Qâ€? harfine bast"n"z, bu durumun bir yanl"Ĺ&#x;l"k sonucu olduÄ&#x;una inan"yoruz. Bir kez daha “Qâ€? harfine basman"z halinde bilgisayar"n"z takibe al"nacakt"r. - Hatas"z bilgisayar olmaz. - Kime Ĺ&#x;ikayet ederseniz edin.
BaÄ&#x;lanamama mesajlar :
- NĂźfus CĂźzdan" asl" ve noter tastikli fotokopisi. - Ä°kametgah senedi. - Savc"l"ktan iyi hal kaÄ&#x;"d" - 6 fotoÄ&#x;raf - Son 3 ay içinde al"nm"Ĺ&#x; isme tescilli elektrik, su, doÄ&#x;algaz faturas" (ĂśdenmiĹ&#x; olacak). - Erkek kullan"c"lar"n asker-
- Bu siteye giris Ä°nternet YĂźksek Konseyi taraf"ndan yasaklanm"Ĺ&#x;t"r. - RTĂœK bu siteyi, çocuklar"n zihinsel geliĹ&#x;imini engellediÄ&#x;inden dolay" 1 gĂźn sĂźre ile kapatm"Ĺ&#x;t"r. - Arad"Ä&#x;"n"z adres Anayasa’ya ayk"r" bulunmuĹ&#x;tur.
‚
Delilikten yatÄąyoruz hanenin demir parmakl kl penceresinden izleyen bir deli, çaresiz adam n halini bir sĂźre daha ac yarak izledikten sonra seslenir; - Ulan salaaak! Sen ne yap"yorsun orda Ăśyle? - Sorma birader, lastik patlad" ve deÄ&#x;istirirken bijonlar" mazgala dĂźsĂźrdĂźm. - DĂźĹ&#x;ĂźndĂźÄ&#x;Ăźn Ĺ&#x;eye bak! SĂśk ĂśbĂźr lastiklerden birer tane hepsi 3 bijonlu olsun. Adam bir lastiklere bakar birde deliye ve hemen iĹ&#x;e giriĹ&#x;ir. HerĹ&#x;eyi tamamlay p bagaj kapaÄ&#x; n kapatan sĂźrĂźcĂźnĂźn akl deliye tak l r. Arabas na binmeden evvel dĂśner dikkatli dikkatli adama bakar. Ak l hastanesindeki adama seslenir: - Senin ne iĹ&#x;in var t"marhanede? - Biz burada ‘delilik’ten yat"yoruz kardeĹ&#x;im, ‘salakl k’tan deÄ&#x;il.
Adam n lastiÄ&#x;i t marhanenin ĂśnĂźnde patlar, kald r ma ancak yanaĹ&#x;abilir. Sonraki iĹ&#x;lem malum... Kriko, stepne, bijon anahtar derken, birde bunlar n yan na talihsizlik eklenince, sĂśktĂźÄ&#x;Ăź 4 adet bijon yuvarlan p yaÄ&#x;mur mazgal na dĂźĹ&#x;er. Mazgal aç l r gibi deÄ&#x;il, bijonlar gĂśrĂźnĂźr gibi deÄ&#x;il. Talihsiz sĂźrĂźcĂź bir saÄ&#x; na bakar, bir soluna bakar, çaresiz duygular içinde kaderiyle baĹ&#x;baĹ&#x;a, kald r ma çÜker. Olay en baĹ&#x; ndan beri t mar-
Erzurumlu Cennetin altÄąn anahtarÄą
Araplar ve Coca Cola Coca Cola’n n pazarlama temsilcilerinden biri, Arabistan’daki gĂśrevinden hayal k r kl Ä&#x; ile dĂśner. Niye baĹ&#x;ar l olamad Ä&#x; n arkadaĹ&#x;lar na Ĺ&#x;Ăśyle anlat r; - Beni Arabistan’a ilk gĂśnderdiklerinde iki sorun vard". Arapça bilmiyordum. Halkta da okuma-yazma Ăśyle iyi deÄ&#x;il. Bu yĂźzden, onlara vermek istedigim mesaj" yan yana ßç resim halinde dĂźzenledim . Birinci resimde bir Arap... ÇÜlde kumlar"n Ăźzerinde sĂźrĂźnĂźyor, susuzluktan kavrulmuĹ&#x;, Ăślmek Ăźzere. Ä°kinci resimde Arap, kumlar"n aras"nda bulduÄ&#x;u Coca Cola’y" içiyor.
R
- Sitemizi seçtiÄ&#x;iniz için teĹ&#x;ekkĂźr ederiz, sitemize girmekle art"k sadece bizim sitemize geleceÄ&#x;inize ve baĹ&#x;ka hiç bir adrese gitmeyeceÄ&#x;inize dair bir anlaĹ&#x;may" kabul etmiĹ&#x; oluyorsunuz. Bu durumu kabul ediyorsan"z “Evetâ€?, etmiyorsan"z “Evetâ€? tuĹ&#x;una bas"n. Ä°htilaf halinde Ä°stanbul Mahkemeleri geçerli olacakt"r.
Not 2: Ä°nternet iĹ&#x;leri genel MĂźdĂźrlĂźÄ&#x;Ăź, hiçbir tebligat yapmadan abonenin e-mail adresini Ăśnceden haber vermeden kapatma veya deÄ&#x;iĹ&#x;tirme hakk"na sahiptir.
E-mail almak için yap lmas gerekli iĹ&#x;lemler:
E
BaÄ&#x;lanma mesajlar :
Not 1: Ä°nternet e-mail kullan"m depozitosu 400 dolar olup, ayl"k 50 milyon kullan"m Ăźcreti al"nacakt"r. Faturas"n" Ăśdemeyen abonenin e-maili kesilir.
Ä°nternette gideceÄ&#x;iniz adresi yazd ktan sonra ekrana gelen mesajlar:
L
- Site borcundan dolay" kapat"lm"Ĺ&#x;t"r.
UyanÄąk Erzurumlu, hakkÄąn rahmetine kavuĹ&#x;ur, ĂśbĂźr dĂźnya ya gÜç eder. Ă–bĂźr dĂźnyada bakar ki, iki bĂźyĂźk kapÄą var ve mevtalar birinin ĂśnĂźnde kuyruk olmuĹ&#x;lar... Belli ki cenet kapÄąsÄą. Erzurumlu uyanÄąk ya, kuyruk beklemeyecek. Ă–nĂźnde hiç kim senin beklemediÄ&#x;i kapÄądan dalar içeri. Tabii içeri girer girmez zebaniler Erzurumluya dalarlar ve bi gĂźzel benzetirler. Erzurumlu kendine geldiÄ&#x;inde sĂśylenir: - Ahan beele yapirsizz, ondan kimse gelmiir bura..!
ĂœĂ§ĂźncĂźde adam dipdiri, ayakta, canl" ve neĹ&#x;eli. - Eee, harika fikir! Anlamad"lar m"? - Anlad"lar anlad"lar ama... sorun da bu ya. Araplar saÄ&#x;dan sola okuyorlar m"Ĺ&#x; meÄ&#x;er!..
Temel ĂślĂźr, cennetin kap s na gelir. Ă–lenler cennetin kap s nda sorguya çekiliyor. Temel’den bir Ăśnceki kiĹ&#x;i bir rahip. Melek rahibe sorar... - SĂśyle bakal"m hayat"nda neler yapt"n?
- Valla ben otobĂźs Ĺ&#x;ofĂśrĂźydĂźm, pek dindar biri de deÄ&#x;ildim, hem içki içer hem de çok h"zl" otobĂźs kullan"rd"m. Melek bu sĂśzler Ăźzerine - Buyur temel sana cennetin alt"n anahtar"n" veriyorum!..
Rahip cevaplar... - Ben rahiptim... bĂźtĂźn ĂśmrĂźm dua etmekle geçti... - BĂźtĂźn bunlar" biliyoruz ve sizi takdir ediyoruz, buyrun cennetin gĂźmĂźĹ&#x; anahtar"n" demiĹ&#x; melek...
Peder bu olaya çok sinirlenir - Ben hayat"m" tanr"ya adad"m, siz de gidip bu adam" cennette benden ĂźstĂźn tutuyorsunuz, haks"zl"k deÄ&#x;il mi!?. Melek gĂźlerek: - OÄ&#x;lum sen vaaz verirken herkes uyuyordu ama temel otobĂźs kullan"rken herkes dua ediyordu.
S ra temele gelir... Melek; - Sen ne yapt"n sevgili temel? Temel cevaplar...
Gelin ve kaynana Gelin ve kaynana sohbet ediyorlarm Ĺ&#x;. Kaynana: Gelin sen daha yenisin, birbirimizin huyunu suyunu oturup konuĹ&#x;arak anlayal"m. Gelin: Tabi anne konuĹ&#x;al"m. Kaynana baĹ&#x;lam Ĺ&#x; anlatmaya; - Aman k"z"m benim ßç halim vard"r dikkat et. Saç"ma gĂźl takm"Ĺ&#x;sam; neĹ&#x;eli olurum, her yola gelirim. KulaÄ&#x;"m"n arkas"na gĂźl tak-
ÇayĹrda otlayan keçi
m"Ĺ&#x;sam havamda olmam, çok "srarc" olma. EÄ&#x;er ki yakama gĂźl takm"Ĺ&#x;sam sak"n etraf"mda dolaĹ&#x;ma çok sinirli olurum. Gelin, kaynana laf n bitirince baĹ&#x;lam Ĺ&#x; lafa; - Anne benim halim malim yoktur. Bacak bacak ĂźstĂźne atar"m, sigaram" yakar"m. Sen gĂźlĂź nerene takarsan tak, ben keyfime bakar"m!
Çengel Bulmaca
Ă–Ä&#x;retmen resim dersinde çoçuklar d Ĺ&#x;ar ç kar r. “Konu serbest. herkes istediÄ&#x;i bir Ĺ&#x;eyin resmini yapabilirâ€? der. Sonra tek tek onlar izlemeye baĹ&#x;lar. Ă–Ä&#x;retmen Ăœmit’in kaÄ&#x; d nda hiçbir Ĺ&#x;ey gĂśremez. Ă–Ä&#x;retmen: “Sen ne yap"yorsun Ăœmit?â€? Ăœmit: â€œĂ‡ay"rda otlayan keçi...â€? Ă–Ä&#x;retmen: Peki ot nerede? Ăœmit: Keçi yemiĹ&#x;. Ă–Ä&#x;retmen: GĂźzel... peki keçi ne oldu? Ăœmit: Ot bulamay"nca baĹ&#x;ka bir yere gitmiĹ&#x;...
Haz rlayan: YaĹ&#x;anacak DĂźnya bulmaca ekibi Para biriktirme, artÄąrÄąm
Azot imi
‚rlanda kurtulu ordusu
Serbest, cilveli (kadÄąn)
Eski bir tĂźrk musikisi bestecisi
↾
Felsefik dĂźĹ&#x;Ăźnceler ¡ Felsefik dĂźĹ&#x;Ăźnceler ¡ Felsefik dĂźĹ&#x;Ăźnceler ¡ Felsefik dĂźĹ&#x;Ăźnceler ¡ Felsefik dĂźĹ&#x;Ăźnceler ¡ Felsefik dĂźĹ&#x;Ăźnceler ¡ Felsefik dĂźĹ&#x;Ăźnceler ¡ Felsefik dĂźĹ&#x;Ăźnceler
Yurt d Ĺ&#x; ; hayallerimizi sĂźsleyen, ulaĹ&#x;mak için kimi zaman hayat m z tehlikeye att Ä&#x; m z bir mekand r. S k s k olmasa da yurt d Ĺ&#x; na ç kmak için hayatlar n kaybeden insanlar n haberlerini okuruz gazetelerden. Ä°Ĺ&#x;te bu hayallerini gerçeÄ&#x;e dĂśnĂźĹ&#x;tĂźrmek isteyen bir yak n m TĂźrkiye’den geldi. Bilirsiniz yurt d Ĺ&#x; na ç kmak çok da kolay deÄ&#x;ildir. Herkes olmasa da bir çoÄ&#x;umuz Ĺ&#x;ebeke arac l Ä&#x; yla ya da dostlar m z arac l Ä&#x; yla gelmiĹ&#x;izdir. Dostum da herkes gibi ekonomik sorunlardan dolay derdine derman olacaÄ&#x; n dĂźĹ&#x;ĂźndĂźÄ&#x;Ăź bu Ăźlkeye gelmek için, yĂźklĂź miktarda para dĂśktĂź Ĺ&#x;ebekeye. En sonunda hayalleri gerçekleĹ&#x;ti ve hiçbir sorun yaĹ&#x;amadan geldi. Adettendir bilirsiniz, yeni bir insan geldiÄ&#x;inde ona “hoĹ&#x; geldinâ€?e gideriz. Ben ve birkaç arkadaĹ&#x;, bu adeti yerine getirmek için dostumuza “hoĹ&#x; geldinâ€?e gittik. Ayn zamanda y lbaĹ&#x; n birlikte geçirecektik. HoĹ&#x;, zaten çok sevdiÄ&#x;imiz bir dostumuz olduÄ&#x;u için bu adetin olmas na da gerek yoktu zaten, onu gĂśrmek için sab rs zlan yorduk doÄ&#x;rusu. “HoĹ&#x; geldinâ€? fasl bittikten sonra sohbete baĹ&#x;lad k. Nas l geldiÄ&#x;ini, geriĹ&#x;te herhangi bir sorun yaĹ&#x;ay p yaĹ&#x;amad Ä&#x; n konuĹ&#x;uyorduk. O ara bizimkilerden bir tanesi, sehpan n Ăźzerinde bulunan lokumlar yemeye baĹ&#x;lad . Tabii bu arada sohbet devam ediyor, bizimki lokumlar yerken “Kim getirdi?â€? diye sordu. DoÄ&#x;al olarak ev sahibi de “Bizim arkadaĹ&#x; GĂźl getirdi, çifte kavrulmuĹ&#x;â€? diye cevap verdi. Yeni gelen dostumuz geliĹ&#x; hikayesini anlatmaya devam etti. Kendisini getiren adam ve adam n defalarca bu yolla adam getirdiÄ&#x;ini ama hala uçak korkusu olduÄ&#x;unu, bu yĂźzden yolculuk boyunca uyumak için viski içtiÄ&#x;ini anlatt . Birden lokum yiyen arkadaĹ&#x; “Ya, seni GĂźl getirmemiĹ&#x; miydi, nereden ç"kt" Ĺ&#x;imdi bu adam?â€? diye sordu. Hepimiz birden Ĺ&#x;aĹ&#x;k nl kla “Ne GĂźl’ß ya, nereden ç"kartt"n GĂźl’ßâ€? deyince bizimki bizden daha çok Ĺ&#x;aĹ&#x; rarak “Biraz Ăśnce sorduÄ&#x;umda Cemal arkadaĹ&#x; GĂźl’ßn getirdiÄ&#x;ini sĂśyledi, hatta ona ĂśvgĂźyle çifte kavrulmuĹ&#x;â€? dedi. Hepimizi ald bir gĂźlme! GĂźlmekten karn m z y rt lacakt . Tabii bizimki Ĺ&#x;aĹ&#x;k nl Ä&#x; n korur bir biçimde hepimizi sĂźzĂźyor. Biz gĂźlmekten y k l rken, o Ĺ&#x;aĹ&#x;k n gĂśzlerler ne olduÄ&#x;unu anlamaya çal Ĺ&#x; yordu. Dayanamad ve “Ya, neden gĂźlĂźyorsunuz, komik olan ne ki? Anlat"n ben de gĂźleyimâ€? dedi. Ev sahibi arkadaĹ&#x; baĹ&#x;lad anlatmaya. “Senin biraz Ăśnce yediÄ&#x;in lokum çifte kavrulmuĹ&#x; ve o lokumu GĂźl getirdi. HĂźsnß’yĂź de, Ĺ&#x;ebekenin adam" getirdi.â€? dedi. Bizimki “hay Allah ben o soruyu sorarken HĂźsnß’yĂź kastetmiĹ&#x;tim, sen ‘GĂźl getirdi, çifte kavrulmuĹ&#x;’ deyince, sizin yĂśrelerde kullan"lan, anlamad"Ä&#x;"m bir ĂśvgĂźdĂźr ‘korkusuz, babayiÄ&#x;it’ anlam"nda diye dĂźĹ&#x;ĂźndĂźm. Ben de ‘vay be, kad ndaki yĂźrekliliÄ&#x;e bak, bĂźyĂźk bir cesaret doÄ&#x;rusu’ diye içimden geçiriyordumâ€? demez mi. Bu defa hepimiz gĂźlme krizine girdik diyebilirim. GĂźlmekten gĂśzĂźnden yaĹ&#x; gelenler, karn n tutanlar, ayaklar n yere vuranlar, vb‌ Ama bizimki hala Ĺ&#x;aĹ&#x;k n Ĺ&#x;aĹ&#x;k n olay anlamaya çal Ĺ&#x; rcas na gĂźlenleri seyrediyordu. GĂźlme fasl bittikten sonra gelen dostumuza jest olsun diye, çiÄ&#x; kĂśfte yapal m dedik. ÇiÄ&#x; kĂśfte yoÄ&#x;rulurken bir taraftan da malzemeler haz rlan yordu. YeĹ&#x;illikleri y kayan arkadaĹ&#x;, kĂśfteyi yoÄ&#x;uran arkadaĹ&#x;a “Bu maydanozlar"n hepsini mi y"kayacaÄ&#x;"z?â€? diye sordu. ArkadaĹ&#x; da “evetâ€? dedi. Malzemeler y kand , çiÄ&#x; kĂśfte neredeyse haz r, ama maydanozlar n iĹ&#x;i hala bitmemiĹ&#x;ti. KĂśfteyi yoÄ&#x;uran, neden bu kadar uzun sĂźrdĂźÄ&#x;ĂźnĂź merak ettiÄ&#x;i için maydanozlar doÄ&#x;rayana bakt ve birden ç Ä&#x;l k atarcas na “Maydanozlar"n hepsini mi doÄ&#x;rad"n!â€? dedi. ArkadaĹ&#x; gayet sakin bir biçimde, “eveeetâ€? diye cevap verdi. Yine bir kahkaha tufan baĹ&#x;lad , iki demet maydanozun hepsini bizimki ince ince, Ăśzenerek doÄ&#x;ram Ĺ&#x;t . Maydanozlar doÄ&#x;rayan, biraz Ăśnceki arkadaĹ&#x; n Ĺ&#x;aĹ&#x;k nl Ä&#x; yla “Neden, hepsini doÄ&#x;ramayacak m"yd"m?â€? demez mi!.. KĂśfteyi yoÄ&#x;uran, hem gĂźlĂźyor hem de ona cevap vermeye çal Ĺ&#x; yordu. “Bir demeti doÄ&#x;raman yeterli olurdu, diÄ&#x;er demeti çiÄ&#x; kĂśftenin yan"nda yiyecektikâ€? dedi. Bizimkisi kafas n ellerinin aras na alarak sadece “hay allahâ€? diyebildi. O gĂźn yanl Ĺ&#x; anlamalar gĂźnĂźydĂź, hepiniz bilirsiniz y l baĹ&#x; na nas l girilirse Ăśyle geçeceÄ&#x;i rivayet olunur. Umar m hiç birimiz bĂźtĂźn bir y l boyunca yanl Ĺ&#x; anlaĹ&#x; lmay z‌
likle iliĹ&#x;kileri olmad"Ä&#x;"na dair tecil belgesi veya teszkere belgesinin Noter tasdikli sureti. - 18 yaĹ&#x;"n" doldurmam"Ĺ&#x; kullan"c"larda velilerinin yaz"l" izin belgesi...
Bilgisayar aç l Ĺ&#x; mesajlar :
↾
Zeynep GĂźnel
Çifte kavrulmuĹ&#x;
K
Bir eyi ikili gÜren
→
→
↾
Çinko elementinin simgesi
Matematikte sabit say› →
→
ďŹ
↾
A
↾
Y
Felsefik dßßnceler
→
DĂźnya 6
ďŹ ark› DĂźrĂźst, do¤rucu
Delinin el arabasÄą!..
→
→
→
Parca
Bektai azizi
Delinin biri, hastanenin bahçesinde el arabas n ters çevirmiĹ&#x; ve sĂźrmeye uÄ&#x;raĹ&#x; yormuĹ&#x;. Bunu gĂśren doktor; â€œĂ–yle sĂźrĂźlmez, dĂźzeltsene arabay"â€? demiĹ&#x;. Deli hemen cevap vermiĹ&#x;: “Geçen gĂźn senin dediÄ&#x;in gibi sĂźrdĂźm, akĹ&#x;ama kadar kum taĹ&#x;"t"lar. Enayi miyim ben?..
Amerikan devesi
→
→
Son, sonraki
K›rm›z›
Kahraman, yi¤it
Halk›n kurtuluu →
→
Konuk
→
Mektup
↾
ArtÄą yĂźklĂź olanÄą
U
M
K
‘E¤er’ anlam›na gelen bir program yaz›m›nda komut olarak baa yaz›lan bir kelime
N
A
‚
sakÄąrga
M
E
L
A
↾
Tel stil, janr
T
‚
F
‚
F
E
Fiziksel bir olayĹ kendili¤inden tespit edip çizen araç, kaydedici
A
Seçkin ↾
Arapca’da bin say›s›
A
K
E
R
A
→
Rusya’da zengin kÜylß
K
U
L
A
K
L
R
Resimdeki1 ďŹ ubat 1979 y›l›nda katledilen gazeteci (‌ ‚pekçi)
Nikel elementinin imi →
→
‚lave
Y
E
M
E
N
→
‚ Kahraman, yi¤it
N
E
‚
Eski dilde ayak
E
P
‚
N
A
V
→
→
Z Digital Libraries Initi-→ ative(Elektronik kßtßphane inisiyatifi) k›saltmas› ‚vme’nin ilk hecesi
A
M
Klavye kullanarak belirli dillerde bilgi girme ile ilikili bir sorunun çÜzßlmesi
P
L
E
D
E
M
Bir diki malze- → mesi
Bir k›ta
Ç
E
Seyrek dokunmu keten bezi
K
→
Dingil
‚lan›n sesizleri
Bezginlik anlatan bir sĂśz
Yetersiz ↾
Eski dilde baba →
Eldiven
Yßk, balya →
→
→
→
Yasaklama, izin vermeme
BunalĹm, buhran Bßyßk delikli veya → seyrek telli elek
→
T
→
T
R
→
Psikolojik Dan›manl›k Merkezi
‚
→
K
A
→
Kuyu’nun sesizleri
V
K
‚
→
A
E
‚
↾
H
Katar, imendifer
→
L
ďŹ
→
AslÄą olmayan sĂśz, olay
K›saca lira
→
Çekidßzen
↾
L ‚stek, heves
→
Terbiyesiz kimse
E
→
M
T
→
→
→
→
Y
→
→
↾
O
Bir renk
ÇÜlden esen s›cak rßzgar ‚pekten yapĹlan, yarĹ mat, kalĹnca bir tßr yazĹ kâ¤ĹdĹ
Net olmayan
Yeti
Ezgi, makam, na¤me
→
TĹrpana bal›¤›
L
ďŹ aka M›s›r’da Ăźretici gßç
→
→
→
Aktif
→
→
→
→
N
→
Biçimsiz
→
A
→
↾
E
→
R
M
→
Hizip
→
O
Z
A
‚
Sßmer su tanr›s›
Resimdeki M›s›rl› nobel Üdßllß yazar (Necip‌)
Giysi
→
→
L
F
→
A Flor elementinin simgesi Bir eyin aç›klamas›
→
→
L
↾
K
Mektup
K
Ortak
Kamu
→
Y
A
TaĹt ve konut olarak kullanĹlan ßstß kapalĹ araç
E
Airet
↾
→
S
L
→
Vikaye etmek, sÄąyanet etmek
Ǜkar
Tßrkiye’nin plaka imi
Bir hĂźcreli canlÄą (Amoeba)
Modern fizi¤in temel ta› A
ĂœstĂźn, yĂźksek
O
→ Dili tutulmu, konuamaz duruma gelmis
Diyalektik
‚yot elementinin simgesi
→
→
S
Ăœye
A
Latin alfabesinin birinci harfi
→
O
→
TutarÄąk, yilbik
↾
↾
Yunan alfabesinin birinci harfi
↾
Hacimli, geni
K
↾
↾
Haz rlayan: YaĹ&#x;anacak DĂźnya bulmaca ekibi
SÜmßrge Özgßr ve eit insanlardan oluan, karĹlĹklĹ anlamaya dayalĹ toplum ܤretisi
→
Tßrkiye babakan›n›n ba harflari
↾
↾
Tßrk mal›
‚kicilik
Çengel Bulmaca
Yaflanacak
K
A
D
I
7 Dünya
N
‹çimdeki Pencere Kiraz
Çocuğunuza hiç yalan söylediniz mi?
Çocuğunuza hiç yalan söylediniz mi? Söylediyseniz zaman n aleyhinize işlediğini unuttuğunuzdan olmal ! Çünkü çocuğunuzun, söylediğinizin yalan olduğunu öğrenme şans , sizin gerçekleri gizleme imkan n zdan mutlaka daha fazlad r. Bu gerçeğin en yayg n örneği “Seni leylekler getirdi”yse, çocuğunuz için en zararl örneği de ona verip de tutmad ğ n z sözlerdir. Çocuğunuzun ‚ “seni leylekler getirdi”nin yalan olduğunu anlamas biraz zaman al r, ama verip de tutmad ğ n z sözler, çocuğunuzun size güvenini azalt r, güven kayb yla da sayg s n .
Ruhsal gelişimi, merak n giderme ve isteğine ulaşma güdüsü ile beslenen çocuklar n, bu güdü ile y lan n baş n ağz na alabildikleri bilinir. Bir istek için verilip tutulmayan sözü sürekli hat rlatan çocuklar da anneler, babalar bilirler. Uzun vadeli yalanlar m z bir yana b rakal m (onlar n gerçek olmad ğ n çocuklar büyüyünce nas lsa öğrenecekler), k sa vadeli yalanlar m z n çocuklar m z nas l etkilediğine, onlara nas l zarar verdiklerine bir göz atal m.
Yarg sal iradenin oluşumu Doğum sonras ilk y llar nda hayat duyu ağ rl kl alg layan çocuklar, gerçek ile hayal, doğru ile yalan aras ndaki s n r hissetseler de, henüz tan mlayamad klar ndan, bir bütünsellik içinde yaşarlar. Doğru ile yalan aras ndaki s n r, çocuklarda soyut/kavramsal bilinç gelişimi ile
giderek belirginleşir ve yarg sal bir irade oluşumu sağlar. Burada çocuklar n yarg sal iradesinin oluşumunda masallar n önemini vurgulamakta yarar var. “İyilik ve kötülük”, “doğru ve yalan” üzerine kurgulanm ş masal kültürü çocuklar n yarg sal iradesinin oluşumunu etkiler. Bu etkiye örnek olarak “cad"” kavram n n yayg n çağr ş m n gösterebiliriz. “Cad"” kavram n iyilik ile bağdaşt ran bir yetişkin çoğunluktan söz edebilir miyiz? Ya da, “cad"” kavram n n kötülükle birlikte alg lanmas n masallarla içselleştirdiğimizi reddedebilir miyiz? Çocuk ile anne-baba aras ndaki ilişkiyi belirleyen öncelikli yarg lar güven, sevgi ve sayg d r. Ve verdiği sözü tutmayan annebaba, çocuğunun ona ve kendisine güvenini zay flat r, sevilmediği duygusuna kapt r r ve giderek çocuğun anne-babas na sayg s n azalt r. Güven, sevgi ve
sayg eksikliği ile büyüyen çocuklar n ömür boyu bilinçli bir yetişkin olma zorluğu yaşad klar n n kan tlar , psikoloji/psikiyatri araşt rmalar nda yeterince mevcuttur.
Yalan üzerine kurulu ilişkiler… Konunun bilimsel değerlendirmesi bir yana, as l önemli yan , çocuğumuzla kurduğumuz iletişimin çocuğun gelişimi, kişiliğinin oluşumundaki etkileridir. Çünkü biz söylediğimiz yalanlarla çocuğumuza da yalan söylemeyi öğreterek, onun da bize yalan söylemesini teşvik ediyoruz. Ve yalan üzerine kurulu bir anne- baba ve çocuk ilişkisi, ayn zamanda çocuğun hayatla yalan üzerine kurulu bir bağ oluşturmas na zemin haz rl yor. Ta ki bu yalanlar gerçek hayat n çelmesine tak lana kadar… Çocuklarla iletişimin biçimi
elbette ki yetişkin insanlar aras ndaki iletişimden farkl d r. Bu noktada önemli olan, çocuklarla iletişimde, anlamalar n n zor olduğunu düşündüğümüz konular da dahil, mümkün mertebe gerçeğe en yak n biçimi/ dili kullanabilmek ve çocuklara tutamayacağ m z sözler vermemektir. Çocuklar için hayat s rlar yumağ na dönüştüren, yalanlarla kurulu bir iletişimin, çocuklar ömür boyu gerçeği öğrenme tutkusuna esir ettiğinin örnekleri “Aile S"rlar"” üzerine yap lan psikoloji araşt rmalar nda yeterince mevcuttur. Unutmayal m ki; gerçekler inatç d r ve çocuklar m z, istisnalar d ş nda, bizden uzun yaşarlar. Sözü Can Yücel’in dizeleriyle bağlayal m, “Ne kadar yalans"z yaşarsak o kadar iyi”. Pedagog-Ali Erenler
Binbir Gece “Masal"” “Binbir Gece Masal"” adl dizi, toplumda geniş tart şmalara neden oldu. Dizide başrol oyuncusu olan kad n, lösemili çocuğunun tedavisine gerekli paray bulmak için patronuyla bir gece birlikte oluyor. Fuhuşu “anlaş"l"r” k lmaya çal şan dizi, emekçiler içinde ilginç tart şmalar tetikledi. En çarp c olan , emekçi kad nlar n kendi içinde “İnsan mecbur kal"rsa…” gibi bir sorgulama yaşamalar ! Bu sorgulama, dizilerin toplumda yaratt ğ kültürel sonuçlardan en uç olan d r! Toplumsal çürümenin henüz derinleşmediği ya da ulaşmad ğ kesimlerde bile tart ş lmas ise, bu tür dizilerin toplumda yaşanan deformasyona ne düzeyde kan taş d ğ n n çarp c örneği olsa gerek. Konunun bu öneminden dolay , gazete olarak bir işçi ailesi ile dizi üzerine yapt ğ m z sohbetin k sa özetini size de taş may uygun gördük:
Nermin: Çocuklar hasta olan, ilaç-doktor paras bulamayan, hastane yüzü görmeyen annelerin kendilerini satmas m gerekiyor? Böyle bir şey yapmak, kad n n y k lmas demektir asl nda. Bu, asl nda bir anlam yla hakaret, aşağ lama anlam na gelir. Tüm kad nlara, tüm annelere önerim şudur: Ben de temizlik işçisiyim. İki çocuğum var, çocuklar m her şeyden çok sevi-
yorum. Ama ne olursa olsun, beden sat lamaz. Çal şs nlar, uğraşs nlar, emek harcas nlar. Yaşam savaş versinler. Mehmet: Emeğin sömürüsü de bir anlamda “namus” kavram içinde kabul edilmeli. Emek sömürüsüne karş mücadele edemeyen bir insan, kendini satman n da pek fazla ahlaks zca olmad ğ n düşünebilir. Onur ve namus gittikten sonra,
insan n uğruna mücadele edeceği bir şeyi kalmam şt r. Namus sadece “bacak aras"” değildir. Emeğine sahip ç kmakt r.
Fuhuşa itiyor Nermin: Mesela, bu dizinin içinde o firmada iki patron ayn zamanda arkadaşlar. İkisinin anneleri böyle bir kurumda lösemili çocuklara yard m ediyorlar. Bu bir çelişki mesela. Bu bayan neden buraya gitmiyor da direkt bedenini sat yor. İnsanlar fuhuşa iteliyorlar. Cahil ve bilinçsiz insanlar da, “Bu yap"yor, ben neden yapmayay"m?” diye düşünüyor. Her şeyi saçma dizinin. Patron bu paray neden istediğini sormuyor bile. Yavaş yavaş o yöne doğru götürüyorlar. Kendini satan kad n n evde bir eltisi daha var, o da mal-varl k delisi. “Miras bana kals"n, k"zlar"ma kals"n” diye yapmayacağ şey yok. Özel mülkiyetçilik çok rol oynuyor. Verilen kültür bu. Mesela dedenin paras olduğu halde vermemesi, toplumda giderek bencilleşmeyi gösteriyor. Duygular n ve dayan şman n, paylaş m n bittiği nokta buras .
her şeyi sat n alabilir! “İyi patron”, “temiz patron” imaj da var… Parayla kad na sahip olmas , bütün patronlar n gerçek yüzünü ortaya ç kar yor oysa ki. Toplumda baz patronlar n iyi olduğu, baz lar n n insanc l olduğu yan lg s var. “Paray" alan da, bu biçimde paray" veren de ayn" batakl"ğ"n sinekleri” diye düşünebiliriz. Nermin: “Evlad"m" kaybederim” korkusunu kendim yaşad m. Ama insan n baz şeyleri anlamas için yaşamas gerekmiyor. Doğurmuş olabilirsin ama insan olmayabilirsin. Bir kad n, komşusunun çocuğunun rahats zl ğ n , bir başka ülkedeki çocuğun açl ğ n , Hakkari’de çöp toplayan çocuğun açl ğ n hissetmiyorsa, tiner koklayan, sokakta yatan çocuğu hissetmiyorsa, yüzlerce çocuk doğursa da insanl ğ n yitirmiş demektir. Anne olsa bile insan olamam şt r. Sadece kendi ve kendi çocuğu için var olmak anlam ifade
etmiyor.
Limon satan memurlar! İnsanlar uyutan, mücadeleden al koyan bir masal bu dizi. 12 Eylül darbesinden sonra tüm işçi ve emekçilerin haklar n n dibe vurduğu bir süreçte, geçinemeyen memur veya işçilerin esas işlerinin d ş nda sokakta limon, mendil, leblebi, vb. şeyler satt klar n ve bunu da aç kalmamak uğruna yapt klar n biliyoruz. Çeşitli biçimlerde en az ndan mücadele ederek, çeşitli yard m kurumlar na başvurarak, gecelerde, düğünlerde kampanya aç larak, yard m toplanabilir. İnsanlar n geri bilinçlerinden faydalanarak, çocuk duygusu kullan larak fuhuş, meşru k l nmaya çal ş l yor. Yard mlaşma ve dayan şman n temelleri de ortadan kald r lmaya…
Hartz IV ve seks partileri Örneğin Almanya’da Hartz denen adam, bizim haklar m z budamak için sahte temsilcilerimizi Tayland’a götürüp, seks partileri düzenledi. Orada milyonlarca euro para harcay p, haklar m za tecavüz ettiler. İnsanlar n ruhunu, emeğini, kişiliğini sat n al yorlar. Patronlar için her şey sat l k!
Mehmet: Asl nda orada paran n gücü gösterilmeye çal ş l yor. Paraya sahip olan patron
“Birilerine adanm"ş bir yaşam bizimkisi!” -2 Eşlerinizle ne gibi sorunlar yaş"yorsunuz? Gamze: Ben bir arkadaş ma derdimi anlatamam. Eğer anlatt ğ m duyarsa, tamam… Anlatamazs n, konuşamazs n düşünün ya!.. B rak arkadaş , bir de anlatacağ z. Adam diyor ki; sen beni kime anlatt n?! Y k yor art k o evi beynime… Yasemin: Bask , bask … Kad nlar n üzerinde büyük bir bask … Neden böyle davran"yorlar? Gamze: Neden mi? Ben onu da biliyorum. Kendi yapt ğ hareketleri herkes bilecek, öğrenecek diye. Tabii ki k nayacaklar ndan korkuyorlar. Yasemin: Çift karakterliler! Gamze: Yapt ğ davran ş n yanl şl ğ n n kendi de bilincinde. Ama çevre duymas n, bilmesin. Gamze içine ats n, Gamze içine gömsün herşeyi. Devam etsin bu böyle. Ne annene, ne babana, ne de
arkadaş na hiç kimseye birşey söyleyemezsin. Eğer böyle birşeyi duyarlarsa “y"kar"m”, “öldürürüm” bask lar ve tehditleri. Yasemin: Bizde de hata var. Erkek çocuklar n yetiştirirken bir kere yanl ş yetiştiriyorlar. Annelerde, babalarda suç. İşte, “Erkek çocuğu iş yapar m"?”, “Erkek çocuk istediğini yapar” “K"z çocuğu evde oturur işini gücünü yapar.” Böyle bak l yor… Sonra ne oluyor? Evlendiğinde eşine de ayn s n yap yor. Çünkü ailede onu görüyor. Sosyal olarak neler yap"yorsunuz? Yasemin: Hiç öyle bir yaşant m z yok. Hayal bunlar! Evlendim evleneli bak bir gün bile beni sinemaya götürmedi. Zaten ortak bir sosyal yaşant m z yok ki. Kendisi kahveye gider, kad n evde oturur! Şimdi herşeyi göze alarak istemlerimi gerçekleştirmeye çal ş yorum. Art k yeter diyorum! Benim de bir yaşant m var, isteklerim var. Beni o yaratmad ki…
Elvan: Benim evliyken herhangi bir sosyal hayat m olmad . Herşey yasakt bana. Sinemaya, havuza, tiyatroya gitmek, nerede… Hiçbir şey yoktu hayat mda. Arkadaş bile yasakt . Şimdi öyle değil, sinemaya gidiyorum, arkadaşlar m var ve hayat mda hiç gitmediğim tiyatroya gitmek istiyorum. Gamze: Ben eğlenmeyi seven bir insan m. Fakat hiç bu tür bir yaşant m olmad . Bunlar eşimle birlikte yapman n özlemini duydum hep. Fakat onun böyle bir istemi hiç olmad . Eğlence deyince yanl ş anlamay n… Öyle diskolar falan değil, s cak bir dost ortam , dost sohbetleri ve müzikti benim istediğim. Evlenmeden önce o zamanlar Selvi’nin, Gamze’nin, Yasemin’in ve Elvan’"n ne gibi hayalleri, umutlar" vard"? Kad"n olmak neydi sizin için? Yasemin: Ben böyle olacağ n bilmiyordum. Evlilikten sonra herşey değişti. Hep eziliyorsun.
Nas l bir hayvana bakarlar, öyle bak yorlar kad na. Oysa genç bir kad nken daha özgürdüm. Çal ş yordum ve aileme katk m oluyordu. Gamze: Yok ben yaşamad m, genç bir kad nken de yaşamad m. Ne k z arkadaş m bize gelebilirdi, ne de ben onlara gidebilirdim. Bunlar yaşamad ğ m için ben yaln z hayat bilmiyorum. Babam çok bask uygulard . Dakikalar m say l rd . Eve bir dakika geç kalsam sopayla beklerdi evde. Ekmek almaya yollasa, saat tutard . Onun için dedim ya, evliliği kurtuluş zanettim, evlilik de ayn ç kt !.. Selvi: 17 yaş nda evlendim, çocukluktan gençliğe geçme dönemi… 18 yaş nda çocuğum oldu. 7 sene evli kald m ve şimdi boşan yorum. Tan mak gerekliydi. Ee biz onu da yapamad k. Toplumun gelenek duvar na çarp yorsun. Hakl olduğun yerde kendini savunmak insan mahvediyor. Elvan: Bende de saatler say l yordu. Arkadaşlar kontrol edili-
yordu. D şar ç kt ğ m zaman bir korku vard üzerimde. Bundan dolay çoğu şeyi gizli sakl yapmak zorundayd m. Onlar n saatlerini kontrol ediyordum ve ona göre yaşamaya çal ş yordum. Evlilikte suskun ve içine kapan k bir insan oldum. Çok hayallerim vard , mutlu olmak istiyordum. Huzurlu bir aile ortam umut ediyordum. Yasemin: Biz köyde yetiştik. Çok zorluk çektik. Annem beni okulu dahi göndermedi. Babam evi düşünmezdi, kumar oynard . Annem evin bütün yükünü taş yordu. Çok büyük bir yoksulluktu yaşam bizim için.
An ve Aşk Y llard r, hatta yüz y llard r yaşam n anlam na varmaya çal şan düşünürler, yazarlar, şairler kendilerine özgü deyişlerle, önemini vurgulaya vurgulaya hep ayn mesaj verdiler: “Ân" yaşay"n!”. İçsel olarak bunun doğruluğunu hepimiz hissettik ama hayata geçirmekte daima zorland k. Zihnimiz bize engel oldu. Ne geçmişin birikimlerini, ağ rl ğ n atabildik üzerimizden ne de gelecekle ilgili kayg lar m zdan, beklentilerimizden s yr labildik. “Ân"” ya da “Şimdi”yi düşüncelerin gölgelerinden kurtar p, sadece olan haliyle yaşay p hissetmeyi bir türlü beceremedik. Bunu başard klar n söyleyenler bile kendilerini kand rd lar; ân yaşama fikri hoşlar na gittiği için zoraki bir çabayla kendilerini anlar n içine s k şt rmaya çal şt lar ve zoraki olan her şey gibi bu çaba da sahtelik yaratmaktan başka bir işe yaramad . Bir tek aş klar ân hakk yla yaşar bana göre. Ân yaşama şuuru yaln zca aş klarda vard r çünkü. Dudaklar ndan dökülen her sözcük o ân n duygusuyla dökülür. Ellerinin nemli s cakl ğ o ân n heyecan ndand r. Gözlerindeki çocuksu p r lt lar o ân n sevinciyle doludur. Al p verdikleri nefeslerde o ân n enerjisi vard r. Ve bu enerjidir ân an yapan, şimdiyi diğer zamanlardan ay ran, geçmişi ve geleceği unutturan. Biz, sanc lar çekerek doland k durduk hayat n k y lar nda. Iş ğa üşüşen pervaneler gibi bilinçsizce döndük ân n ve aşk n etraf nda. An geçti, aşk tükendi. Boşlukta, yapayaln z buluverdik kendimizi. Âna ve aşka olan inanc m z da yitirdik. Akrebin ve yelkovan n pençesine düştük yeniden; haftalar n, aylar n ve y llar n bir akbaba gibi bizi didiklemesine göz yumduk. Eski aşklar n açt ğ yaralar sarmaya çal ş rken yeni aşklar n ac lar yla karş laşt k. Aşktan da korkar olduk. S n rlar koyan bizdik oysa. Ân da, aşk da indirgeyerek yaşad k, anlamlar n daraltt k. Ân uzatmay bilemedik, aşk genişletmeyi. Bir âna geçmişin ve geleceğin s ğabileceği hiç akl m za gelmedi. O anda geçmişin temizlenip geleceğin ş ldayabileceğini düşünmedik bile. Aşk tek bir kişiyle s n rlad k, ayn duyguyu gördüğümüz her şeye karş hissedebileceğimiz gerçeğini bir ihtimal olarak dahi görmedik. Bencilce sapland k kald k anlar n ve aşklar n bizi tutsak eden dar alanlar na. An, gündüzden geceye, haftalardan aylara, aylardan y llara kadar uzanan geniş bir “şimdi” olabilecek kadar uzun olabilirdi asl nda. Bir yürüme band nda yürür gibi yaşayabilirdik zaman . Ayaklar m z n alt ndan gelip geçen anlara fark ndal kla serptiğimiz her güzel duyguyu arkam zda b rakt ğ m z san rken yeniden karş m za ç kt ğ n görebilirdik bir süre sonra. Ân yaşarken geçmişi ar nd rd ğ m z ve ayn zamanda geleceği de haz rlad ğ m z fark edebilirdik. Bir kuşun kanat ç rp şlar nda yakalayabilirdik aşk , bir çocuğun c v l c v l gülüşünde… Komşunun k z n n mavi gözlerinde ya da köşedeki çingenenin kirli ellerinde… Sahildeki bal kç lar n güneşten yanm ş yüzlerinde, rüzgârda uçuşan gülibrişim çiçeklerinde… Denizin köpüklerinde, camdan baş n uzatan bir kad n n tebessümünde… Vapurlar n düdüklerinde, mart lar n ç ğl klar nda… Sal na sal na yürüyen bir genç k z n omuzlar ndan dökülen saçlar nda, yaşl bir adam n titrek ad mlar nda… Türkü okuyan temizlikçi kad nda, ağ r makyajl bir orospuda…Ve kat ks z haliyle yaşad ğ m zda aşk ; yükselir ve yücelirdik. “Kat"ks"z” diyorum üstüne basa basa, sihrin bu kat ks zl kta olduğunu art k bildiğimden olsa gerek. Evet, biliyorum; ak l aşk n gücünü keser daima, mant k sevincini yok eder, hesap safl ğ n götürür, zaman büyüsünü kaç r r... Bu durumda an, aşk n koruyucu meleğidir; gerçek aş klar, derinlik sarhoşluğu içinde âna hak ettiği değeri verirler. Kurmak ile hayal kurmak, düzüşmek ile sevişmek, oyalanmak ile yaşamak aras ndaki fark gibi, büyük bir kalite fark yarat r bu. Saniyeleri kalp at şlar nda hissetmenin, alarm yerine heyecanla uyanman n, akreple dost olman n, yelkovanla bar şman n ve baş n uzatan o küçük kuş gibi şak man n ne demek olduğunu ancak gerçek aşk paylaşanlar anlarlar. Diğerleri ise, sarkaça tutunup b kk n bir halde oradan oraya gidip gelmeyi sürdürürler. Gerçek aşk aramak değil, bulmak; susmak değil, bağ rmakt r. Bir eriyip bir donmakt r. Ac ve hazd r. Ayr lmak ve bar şmakt r. Ağlamak ve gülmektir. Öfkelenmek ve yat şmakt r. Med ve cezirdir. Anlaşmak değil, belki de hiçbir konuda anlaşamay p yine de ölümüne yak n olabilmek ve şairin dediği gibi, bir öpücük için hayat n n kavgas n verebilmektir. Gerçek aşk, her türlü duyguya karş n doyumsuz kalmak ve durmadan yaratmak, üretmektir. Nihayetinde de karş s ndakiyle birlikte kendini de sever hale gelmektir. Ân aşka, aşk âna dönüştürmeyi öğrendiğimizde hayat da yaşamay öğreniriz belki de. Bunu öğrendikçe genişleriz, çoğal r z, kendimizi aşar z. Varl ğ m z n sessizliğinde düşünme, yaratma ve ne olmak istersek o olma yeteneğini keşfederiz. Kendimizi sevmenin ne demek olduğunu anlar z. Mutluluğu, sevinci ya da hazz hissetmekten öte biz kendimiz mutluluk, sevinç ve haz oluruz. O zaman “Ân yaşay n!” diyen düşünürleri, yazarlar ve şairleri de daha iyi anlar z. “Ne yapmal"y"m sevgilim, sevdiceğim, bilmiyorum nas"l sever başkalar", eskiden nas"l severlerdi, ben yaş"yorum bakarak, severek her şeyi, aşk tabiat"md"r benim.” Pablo Neruda
Özgürlük kelimesi size neyi anlat"yor? Nedir özgürlük?
Yasemin: Özgürlük güvendir. Bir insan birine güvenebiliyorsa bu özgürlüktür. İlla ki bir yerlere gidip, gezmek değil. Biz ilişkilerimizde özgürlüğün ne olduğunu unuttuk.
Gamze: Kendi karar n verebilmektir özgürlük. Evlenmeden önce anneye babaya dan ş rs n, evlenince eşin girer devreye. Hiç bir zaman kendi ad na karar veremiyorsun. Onun için en küçük bir şeyde dahi karar verebilmek bazen çok anlaml oluyor.
Selvi: Baz insanlar özgürlüğü farkl şekilde alg l yorlar. Geceleyin d şar ç kmay özgürlük san yorlar. Şimdi ben gecenin bir vakti d şar ç ksam hemen vurulacak etiket belli, “bu da fazla özgürleşmiş”. Yani özgürlüğü de tam olarak aç klamak gerekiyor.
Peki yaşam"n"zdaki k"s"tlamalar sizleri nas"l etkiliyor? Elvan: Bunal m geçiriyorsun. Baz arkadaşlar m ç k ş yolu olarak ölümü dahi düşünüyorlar. Hayat boş görüyorlar, anlam n yitiriyor yaşam. Oturup bir kahve içmek herhangi bir arkadaş nla, özlem duyuyorsun buna. Yasemin: Yalan söylemeye başl yorsun k s tland ğ nda özgürlüğün. Her yola başvuruyorsun ve gizli yapmaya başl yorsun…
Yaanacak
DĂźnya 8
G
GençLink Ergin
Paran"n mutluluÄ&#x;u bu kadar!
E
N
Ç
L
21 Ocak’ta “Al"nterimle buraday"m!� kampanyas kapsam n-
olmad Ä&#x; için eÄ&#x;itim alamad klar n ve bunun burada biz
“RĂźyalar Ăźlkesiâ€?nde gerçekler!
DeÄ&#x;er mi?.. GeleceÄ&#x;e gĂźvenle bakmak ve bu nedenle hayallerini gerçeÄ&#x;e çevirmek için sadece gßçlĂź bir Ăźlkenin vatandaĹ&#x; olmak yetmiyor. O “gßçlĂź Ăźlkelerâ€?in istemleri o gençler ile buluĹ&#x;mad Ä&#x; sĂźrece, o toplumun geleceÄ&#x;e gĂźvenle bakmas ve kendini de o geleceÄ&#x;in parças olarak gĂśrmesi mĂźmkĂźn deÄ&#x;ildir. Birçok eĹ&#x;yaya, alete, gerece, elbiseye, vb. sahip olmak veya sahip olabilme olanaÄ&#x; n n var olmas , bu mutsuzluk içinde yaĹ&#x;amaya deÄ&#x;ebilir mi?
K
Ayr mc ve eleyici yaklaĹ&#x; mlar‌
GeçtiÄ&#x;imiz aylarda 14 Ăźlkede, yaĹ&#x;lar 16 ile 34 aras nda deÄ&#x;iĹ&#x;en gençleri kapsayan bir araĹ&#x;t rma yap ld . AraĹ&#x;t rma sonuçlar , dĂźnya gençliÄ&#x;inin genel olarak gelecekten umutsuz olduÄ&#x;unu gĂśsteriyor. Ama daha ilginci, bu oran n “geliĹ&#x;miĹ&#x; Ăźlkelerâ€?de daha yĂźksek olmas . Bu konuda ulaĹ&#x; lan çarp c sonuçlar, yaĹ&#x;an lan Ăźlkenin gßçlĂź bir ekonomiye sahip olmas n n, oralarda yaĹ&#x;ayan insanlar n mutluluÄ&#x;una ve gelecekten umutlu olmalar na yetmediÄ&#x;ini gĂśsteriyor.
AraĹ&#x;t rma sonuçlar na gĂśre, gßçleri ile dĂźnyaya hĂźkmeden Ăźlkelerin gençleri, baÄ&#x; ml Ăźlkelerin gençlerine gĂśre geleceÄ&#x;e daha karamsar bak yorlar. Mesela teknoloji ve geliĹ&#x;miĹ&#x;lik s ralamas nda ilk s ralarda yer alan Japon gençleri “en mutsuzâ€? gençliÄ&#x;i temsil ediyor. En umutlu ve yaĹ&#x;amlar n geleceÄ&#x;e dĂśnĂźk olarak belirleyen, bu nedenle de en mutlu olanlarsa Hintli gençler! AraĹ&#x;t rman n bir baĹ&#x;ka çarp c yan ise; “rĂźyalar Ăźlkesiâ€? olarak tan mlanan ABD ve Ä°ngiltere’de bu oran n dĂźĹ&#x;ĂźndĂźrĂźcĂź boyutlarda olmas . Bu iki Ăźlkede gençlerin yĂźzde 30’dan daha az n n geleceÄ&#x;e umutlu bakt Ä&#x; tespit edilmiĹ&#x;. Peki bunun nedeni ne olabilir? BaĹ&#x;l ca nedenleri “baĹ&#x;ar l olma bask s â€?, “iĹ&#x; kayg s â€? ve “toplumsal deÄ&#x;erlerin yitimiâ€? olarak s ralan yor. Ä°Ĺ&#x;in ilginci, yoksulluk ve yoksunluÄ&#x;un kol gezdiÄ&#x;i Arjantin, GĂźney Afrika ve Çin gibi Ăźlkelerin gençlerinin “geleceÄ&#x;e daha bir umutlu bakt klar â€? ve “yaĹ&#x;amlar ndan memnunâ€? olduklar sonucuna ulaĹ&#x; lm Ĺ&#x; olmas ! Bu, araĹ&#x;t rman n sonuçlar n n bilimselliÄ&#x;i konusunda soru iĹ&#x;aretleri yaratsa da, belirlenen nedenler oldukça anlaml : “Toplumdaki duygu bĂźtĂźnlĂźÄ&#x;Ăźâ€? ve “birlikte baĹ&#x;arma inanc â€?n n henĂźz tĂźmĂźyle çÜzĂźlmemiĹ&#x; olmas , “kĂźreselleĹ&#x;meâ€?nin kĂźltĂźrel erozyonu henĂźz tamamen tetiklememiĹ&#x; olmas ve ideallerin hala tazeliÄ&#x;ini korumas . Yani gençliÄ&#x;in damarlar nda dolaĹ&#x;an mĂźcadeleci kan n gĂźcĂź.
‚
geçiĹ&#x;tirmeye çal"Ĺ&#x;t". Oysa ki asl"nda kendileri de biliyorlar ki, bu eÄ&#x;itim sisteminde sadece gÜçmen çocuklar" deÄ&#x;il, Alman çocuklar"n"n ezici bir çoÄ&#x;unluÄ&#x;u da baĹ&#x;ar"s"z. ÇßnkĂź bu eÄ&#x;itim için kullan"lan dil, elit kesimlerin anlayacaÄ&#x;" bir dil. Bu dil ve yine bu kesimlerin ihtiyaçlar" gĂśzetilerek oluĹ&#x;turulmuĹ&#x;. EÄ&#x;itim sistemi deÄ&#x;iĹ&#x;medikçe, eÄ&#x;itimde baĹ&#x;ar"n"n yakalanmas" mĂźmkĂźn deÄ&#x;ildir. Ĺžu an kullan"lan dili Alman çocuklar" da anlam"yor. O yĂźzden de sorun ‘GÜçmen çocuklar dili bilmiyorlar’ sorunu da deÄ&#x;il. GÜçmen çocuklar", Ăśzellikle son genç kuĹ&#x;ak Almanca’y" biliyorlar. Ama o okullarda kullan"lan Almanca’y" bilmiyorlar!â€? dedi.
“Sondershuleâ€? da yap lan sĂśyleĹ&#x;iye, KĂśln Ăœniversitesi EÄ&#x;itim FakĂźltesi Sosyoloji BĂślĂźmĂź ĂśÄ&#x;retim gĂśrevlilerinden Erol Y ld z da konuĹ&#x;mac olarak kat ld . Y ld z’ n sunum yapt Ä&#x; konu, Almanya’da eÄ&#x;itim sistemi ve gÜçmen çocuklar na yans mas yd . Ă–rneklerle birleĹ&#x;tirerek yapt Ä&#x; konuĹ&#x;ma oldukça canl bir ilgiyle dinlendi. Keza Y ld z, sadece eÄ&#x;itim sisteminin genel karakterini anlatmakla kalmay p, bu sistemin biz gÜçmen çocuklar na ayr mc ve eleyici yaklaĹ&#x; mlar na karĹ&#x; neler yapmam z gerektiÄ&#x;ini de baz somut talepler Ăźzerinden formĂźle etti. Bu konuĹ&#x;man n k sa bir Ăśzetini notlar m zdan ç kararak siz genç okurlar m za da taĹ&#x; mak istedik. 1978’lerden itibaren Almanya’da yaĹ&#x;ayan Y ld z, o dĂśnemden itibaren hem ailelerimizin yaklaĹ&#x; m na, hem de eÄ&#x;itim politikalar na dair gĂśzlem ve tan kl klar n anlatarak konuĹ&#x;mas na baĹ&#x;lad . Ailelerimizin ezici bir çoÄ&#x;unluÄ&#x;unun TĂźrkiye’de koĹ&#x;ullar
gençlerin eÄ&#x;itim sorunlar na daha gßçlĂź eÄ&#x;ilmelerini engellediÄ&#x;ini, ilk dĂśnemler bask n eÄ&#x;ilimin “Okuyacak da ne olacak, iĹ&#x;e girsinâ€? olduÄ&#x;unu, tan k olduÄ&#x;u Ăśrneklerle anlatt . Ancak Y ld z, bugĂźn yaĹ&#x;anan pek çok eÄ&#x;itim sorununda ailelerin bu yaklaĹ&#x; m ndan Ăśte, Alman devletinin de gÜçmen çocuklar na “En fazla iĹ&#x;çi olabilirâ€? yaklaĹ&#x; m n n etkili olduÄ&#x;unun alt n çizdi. Alman eÄ&#x;itim sisteminin ve eÄ&#x;itimde kullan lan dilin, emekçilerin çocuklar na gĂśre deÄ&#x;il, gelir ve eÄ&#x;itim dĂźzeyi daha yĂźksek olan kesimlerin çocuklar na gĂśre belirlendiÄ&#x;ini sĂśyleyen Y ld z; “EÄ&#x;itimin bu s"n"fsal karakterinden dolay" sadece gÜçmen çocuklar" deÄ&#x;il, emekçi ailelerden gelen Alman çocuklar" da zorlan"yor. 40 kĂźsĂźr Ăźlkede yap"lan ‘Pissa 2000’ isimli eÄ&#x;itim araĹ&#x;t"rmas"na gĂśre Alman eÄ&#x;itim sistemi ‘en baĹ&#x;ar s z sistem’ olarak tan"mland". Alman devleti bunu hemen ‘GÜçmen çocuklar eÄ&#x;itim dĂźzeyimizi de bozuyor’ Ĺ&#x;eklinde
EÄ&#x;itimin kategorilere ayr lmas ve “baĹ&#x;ar"s"zâ€? çocuÄ&#x;un daha ilkĂśÄ&#x;retimde elenerek lise ve Ăźniversiteye gidemeyip, meslek edindirme kurslar na mecbur b rak lmas na deÄ&#x;inen Y ld z; “‘BaĹ&#x;ar ’ ĂślçßtĂź, ĂśÄ&#x;retmenlerin bireysel inisiyatifine b"rak"ld"Ä&#x;" gibi, bu Ăślçßte gĂśre yap"lan eleme de daha çocuÄ&#x;un kendi geleceÄ&#x;ine karar veremeyeceÄ&#x;i yaĹ&#x;larda yap"l"yor. Bu tek yĂśnlĂź yaklaĹ&#x;"mla pek çok gÜçmen çocuÄ&#x;u zeka ĂśzĂźrlĂź çocuklar"n gittiÄ&#x;i ‘Sondershule’ denilen okullara yollan"yor. Bu çocuklar"n zeka sorunu yok oysa ki! Bu eÄ&#x;itimdeki ayr"mc"-eleyici yaklaĹ&#x;"m"n en trajedik sonucudur! Ă–yle ilginç Ĺ&#x;eyler var ki‌ 1994’lerde Hamburg’da yeni bir Sondershule aç"lm"Ĺ&#x;t". Bir anda oraya devam eden Ăśrgenci say"s"nda olaÄ&#x;anĂźstĂź bir art"Ĺ&#x; oldu! Ä°nsanda ‘Aç, nas lsa doldurursun’ yaklaĹ&#x;"m" ile bu okullar"n aç"ld"Ä&#x;" duygusu yarat"yor bu Ăśrnekler! Ä°Ĺ&#x;in daha trajik boyutu ise, bir dĂśnem birçok TĂźrkiyeli gÜçmen ailenin Sondershule’leri â€˜Ăśzel okul’ sanmas"yd". BĂśyle
olunca toplumsal bir tepkinin oluĹ&#x;mas" da kolay deÄ&#x;il tabii!â€?
Ayr Ĺ&#x;ma belirginleĹ&#x;iyor! GÜçmen çocuklar n n devam ettiÄ&#x;i okullar n giderek Almanlardan ar nd Ä&#x; na dikkat çeken Y ld z, Berlin’deki Rutli Hapschule’de geçen y l yaĹ&#x;anan olaylardan sonra gÜçmen çocuklar n n eÄ&#x;itim sistemini bozduklar na dair yĂźrĂźtĂźlen geniĹ&#x; toplumsal propagandaya deÄ&#x;inerek, “Eskiden hangi bĂślgede oturuyorsan"z, çocuÄ&#x;unuzu o bĂślgedeki okula gĂśndermek zorunda olduÄ&#x;unuzu belirten bir yasa vard". Bu yasa yĂźrĂźtĂźlen propagandalar eĹ&#x;liÄ&#x;inde ‘İstediÄ&#x;iniz okula yollayabilirsiniz’ Ĺ&#x;eklinde sessiz sedas"z deÄ&#x;iĹ&#x;tirildi. Ve sonuç, eskiden gÜçmen çocuklar"n"n devam ettiÄ&#x;i okullara giden Alman çocuklar"n"n, kay"tlar"n" buralardan almas" oldu. Giderek belirginleĹ&#x;en olgu, eÄ&#x;itimde belirginleĹ&#x;en ayr"Ĺ&#x;ma olacak. Ve bu gÜçmen çocuklar"n"n devam ettiÄ&#x;i okullardaki eÄ&#x;itimin dĂźzeyini etkileyeceÄ&#x;i gibi –daha geri bir noktaya çekeceÄ&#x;i yani-, ĂśzĂźnde "rkç" bir yaklaĹ&#x;"md"râ€? dedi.
EÄ&#x;itimdeki asimilasyoncu yaklaĹ&#x; ma da deÄ&#x;inen Y ld z, “Son olarak gĂźndeme getirilen ‘teneffĂźste bile ana dilde konuĹ&#x;ma yasaÄ&#x; ’ bunun tipik yans"mas"d"r.â€? dedi.
Neler gerekir? KonuĹ&#x;mas na, eÄ&#x;itim sisteminin gÜçmen çocuklar için daha saÄ&#x;l kl bir eksene oturabilmesi için nelerin gerektiÄ&#x;ini anlatarak devam eden Y ld z, â€œĂ–ncelikle 10 y"ll"k kesintisiz eÄ&#x;itim olmal". Ve anadilde eÄ&#x;itim bir ihtiyaçt"râ€? noktalar n n alt n çizdi. Ana dilde eÄ&#x;itim konusunda Ä°sveç modelini Ăśrnek verirken, 10 y ll k kesintisiz eÄ&#x;itim konusunda da 1974’lerde iĹ&#x;çi s n f hareketinin talep olarak yĂźkselttiÄ&#x;i ve Ĺ&#x;u anda NRW Eyaleti’nde Ăśrnekleri bulunan Gesamschuleleri Ăśrnek verdi. Ancak Gesamschulelerin de genel yaklaĹ&#x; mdan dolay gelinen noktada Ăźniversiteye gitme oranlar n n hayli dĂźĹ&#x;Ăźk olduÄ&#x;unun da alt n çizerek, as l sorunu eÄ&#x;itimdeki s nfsal bak Ĺ&#x; aç s n n deÄ&#x;iĹ&#x;tirilmesine baÄ&#x;layarak noktalad .
Ă–Ä&#x;rencilerden deklarasyon MĂźnsterli ĂśÄ&#x;renciler: “Har(a)ç ĂśdemeyeceÄ&#x;iz!â€? Paris’te eÄ&#x;itimlerini sĂźrdĂźren TĂźrkiye’li 55 araĹ&#x;t rmac ve ĂśÄ&#x;renci, Hrant Dink’in katliam n protesto amac yla bir araya gelerek bir deklarasyon yay nlad . AraĹ&#x;t rmac ve ĂśÄ&#x;renciler Ĺ&#x;Ăśyle diyor: “Bizler, Fransa’da yaĹ&#x;ayan TĂźrkiye’li araĹ&#x;t"rmac" ve ĂśÄ&#x;renciler olarak, halklar"n kardeĹ&#x;liÄ&#x;i ve bar"Ĺ&#x;"n savunucusu Hrant Dink’in katledilmesinden bĂźyĂźk ĂźzĂźntĂź duymaktay"z. Onun yok ediliĹ&#x;i, katiller ve azmettiricilerin yaĹ&#x;am ve dĂźĹ&#x;Ăźn-
ce ĂśzgĂźrlĂźÄ&#x;Ăźne olan tahammĂźlsĂźzlĂźklerini bir kere daha ortaya koymaktad"r. Bu ĂźzĂźcĂź olay"n, nefret ve Ĺ&#x;iddeti kĂśrĂźkleyen yanl"Ĺ&#x; devlet politikalar"na baÄ&#x;l" olduÄ&#x;unu dĂźĹ&#x;ĂźnĂźyoruz. Ceza kanunundaki 301. madde gibi antidemokratik yasalar"n kald"r"lmas"n", ĂśzgĂźr ve kardeĹ&#x;çe bir arada yaĹ&#x;ama yĂśnelik gerekli dĂźzenlemelerin yap"lmas"n" talep ediyoruz. Bizler; etnik, dĂźĹ&#x;Ăźnsel ve tĂźm farkl"l"klar"m"zla, bir arada ya-
Ĺ&#x;am" savunuyoruz. Bu cinayete zemin haz"rlayan linç kĂźltĂźrĂź ve giderek etki alan" geniĹ&#x;leyen Ĺ&#x;iddetin toplumda meĹ&#x;ruluk kazanmas"ndan endiĹ&#x;e duyuyoruz. Hrant Dink, TĂźrkiye’de olduÄ&#x;u kadar Fransa ve dĂźnyan"n diÄ&#x;er Ăźlkelerinde de dĂźĹ&#x;Ăźnce ve ifade ĂśzgĂźrlĂźÄ&#x;ĂźnĂźn s"n"rland"r"lmas"na karĹ&#x;" mĂźcadelesini sĂźrdĂźrdĂź. Onun ard"ndan, bugĂźn TĂźrkiye’de demokrasi ad"na mĂźcadele eden herkesle bir arada olduÄ&#x;umuzu duyuruyoruz‌â€?
Burcu’dan Burcunuz Sevgili okurlar, bakarlar ve de bekarlar‌ Bir ay daha geride kald . Bundan sonra burcunuz, yani ben Burcu, s n fa Ăśzel burç hizmeti vercem. Herkes hem burcunu, hem s n f n bilsin di mi ama?.. Ă–nce, “Gelire gĂśre burçliimâ€? dedim. Bakt m, TĂźrkiye’nin yar s ndan fazlas “Emekçi Burcuâ€?na gircek. Haks zl k olcek! ‘Burcuva’n n hakk n kim savuncek, di mi ama?! Bi kaç burç dĂźĹ&#x;ĂźndĂźm: Emekçi Burcu: Bak"n bu burç çok ilginç. Hangi ayda doÄ&#x;arsa doÄ&#x;sun, bu burç hep emekçi kal"yo, ne ilginç di mi? Ay çok ilginç valla! Ä°ktidar Burcu: Bunlar da iktidar" elde etmek için her Ĺ&#x;eyi yapabilcek kadar ac"mas"z ve h"rsl"d"rlar. Bilimsel burç çal"Ĺ&#x;malar"m"z bĂźtĂźn h"z"yla ve hizmet aĹ&#x;k"yla sĂźrcek‌ Ĺžimdi; burcu burcu burcunuz‌ Ne demiĹ&#x; atalar, “Burca inanma burçsuz da kalmaâ€?. Ay o fal m yd yoksa? Amaan can m devir deÄ&#x;iĹ&#x;ti art k. Baaaay‌
zar, karikatĂźrist, ressam, filozof ve sinema y ld z Nilaycan Ă–zcanbeyoÄ&#x;ullar ndan da Kova burcundanm Ĺ&#x;! Eh yaĹ&#x;ad n z bu ay kĂśtĂź biĹ&#x;i olamaz. Koca sanatç , yazar vs‌ Hiç mi hat r yok di miii? Yok yok korkmay n ayn burç yaa‌ KOÇ Bu çok sevilen burcumuzdan evde kalan gençlerimize mĂźjdeee! (“Evde kalmak ne demekâ€? diye sormay n ayyy‌. her Ĺ&#x;eye itiraz ediyosunuz yaaaa) Kiral k ev de bulamasan z, niĹ&#x;an dĂźÄ&#x;Ăźn masraf n karĹ&#x; layamasan z da korkmay n, koç gibi direnceeniz valla! BAĹžAK Sizi gidi filozoflar, b rak n art k yok Afrika açm Ĺ&#x;, yok dĂźnya kirleniyomuĹ&#x;‌ Size ne! Sen mi kurtarcan! Kominismisiniz nesiniz! B kt m bu burçtan yaa‌ Azc k NeptĂźn, Mars, JĂźpiter etkilerine aç k olun!
KOVA Kovalar‌ Ä°Ĺ&#x;te buna iyi haber denir: ĂœnlĂź Ĺ&#x;ark c , dansĂśz, fotoÄ&#x;rafç , ya-
AKREP BĂścek sokmalar na karĹ&#x; tedbirli olun diicem
ama‌ saçma geldi bana da‌ Neyse ‘VenĂźs’ßn Mars’a yĂśneliĹ&#x;i, aĹ&#x;k hayat n za renk getircek’ diyip s yr lal m iĹ&#x;in içinden‌ ASLAN Bu burcun nesli tĂźkeniyo‌ Nerde o eski Aslanlar‌ Biz de anlamad k ne dediimizi ama ossun‌ Burç burçtur‌ Okumas hoĹ&#x;tur, içi de boĹ&#x;tur‌ TERAZÄ° Terazi lastik cimlastiii!‌ Taam taam‌ Bulcam biĹ&#x;iiiler size de‌ Hahhh‌ Kilolara dikkat‌ Gerçi yĂźkseleniniz Emekçi Burcu’ysa ne bulup da ne yiycen ald n sadakayla (pardon maaĹ&#x; diycektim)! YAY Bu gazetenin “yayâ€? n hayat na girdiÄ&#x;inden beri çok geliĹ&#x;meler gĂśsterdi bu burcumuz! Enflasyona, iĹ&#x;sizliÄ&#x;e ve bi çok bÜÜle zararl Ĺ&#x;eylere direndi. Gelcek ay da sĂźper yanii!.. KARINCA ‘BÜÜle bi burç olmaz’ deme-
yin. DiÄ&#x;erleri nas oluyo peki? Bu burcumuz da çok çal Ĺ&#x;kan bi burcumuzdur. Ay baĹ&#x;lar nda doÄ&#x;anlar bu burçtan olurlar(m Ĺ&#x;). OÄžLAK Ay n en Ĺ&#x;ansl burcu. Politik cinayetlerden, emperyalist kargaĹ&#x;a tezgahlar ndan en az bu burcumuz etkilencek. BOÄžA Borç istemeyin kimse vermez, zaten kimsede para yok. DiÄ&#x;er burçlarla da tak Ĺ&#x;may n‌ Ya size ne yok kargaĹ&#x;a ortam ‌ Hrant Dink’i emperyalistler ĂśldĂźrmĂźĹ&#x;se sana ne? Sen burcuna bak! Yok emekçiler ĂśdiicekmiĹ&#x; faturay ‌ Amaan, anlam yom su faturas m elektirik mi ne? Zaten bu fakirlikle hangi faturay Ăśdiyebiliyo ki millet?.. DOÄžA Bu burçtan olanlar çevreci falan oluyolar deeermiĹ&#x;izz!.. Ay nerden ç kt bu ‌ Programda bi hata olmal ‌ Neyse can m eksik kalan burç, kendine says n!.. DeÄ&#x;iĹ&#x;tirip deÄ&#x;iĹ&#x;tirip yaz yom zaten‌ Hepimiiiz kardeĹ&#x;iiiiz...
MĂźnsterli ĂśÄ&#x;renciler: “Har(a)ç ĂśdemeyeceÄ&#x;iz!â€? Almanya’da Ăźniversite ĂśÄ&#x;rencilerinin uzun sĂźredir harçlara karĹ&#x; verdiÄ&#x;i mĂźcadele, MĂźnster’de sonuç verdi. MĂźnster Ăœniversite Senatosu, ĂśÄ&#x;rencilerden sĂśmestr baĹ&#x; na ßçyĂźz Euro harç alma karar n bir kez daha ertelemek zorunda kald .
Senato karar alamadan daÄ&#x; ld ! Polisin ĂśrdĂźÄ&#x;Ăź etten duvar n arkas nda toplanabilen senato Ăźyeleri, d Ĺ&#x;arda eylem yapan ĂśÄ&#x;rencilerin bask s na dayanamayarak karar alamadan daÄ&#x; ld . Ăœniversite senatosu geçtiÄ&#x;imiz hafta içinde de toplanm Ĺ&#x;, fakat ĂśÄ&#x;rencilerin inatç eylemleri sonucu yine karar alamadan daÄ&#x; lmak zorunda kalm Ĺ&#x;t . Senato Ăźyeleri bunun Ăźzerine â€œĂ§ĂśzĂźmĂźâ€? Ăźniversitenin kapal olduÄ&#x;u hafta sonunda toplanmakta bulmuĹ&#x;lard ama bu da iĹ&#x;e yaramad . Cumartesi olmas na raÄ&#x;men bir araya gelen yĂźzlerce
ĂśÄ&#x;renci, MĂźnster’deki polis say s yetmiyormuĹ&#x; gibi KĂśln ve Bochum Ĺ&#x;ehirlerinden de takviye yap lan polis gĂźcĂźnĂźn arkas nda toplanan senatonun bu oturumunu da kararl eylemleri ile boĹ&#x;a ç kard . Eylemi engellemek Ăźzere getirtilen yĂźzlerce polis de ĂśÄ&#x;rencilerin kararl ve inatç duruĹ&#x;u karĹ&#x; s nda geri ad m atmak zorunda kald . Senato karar alamadan daÄ&#x; l rken, Mart ay nda tekrar gĂśrĂźĹ&#x;mek Ăźzere harç konusunun ertelendiÄ&#x;ini aç klad .
“GiriĹ&#x; Ăźcretsizdirâ€? MĂźnster Ăœniversitesi ĂśÄ&#x;rencileri yapt klar aç klamada, harçlar n ertelenmesinin yeterli olmad Ä&#x; n belirterek, karar tamam yla kald r l ncaya ve harç al nmayacaÄ&#x; aç klan ncaya kadar eyleme devam edeceklerini sĂśylediler. Ă–Ä&#x;renciler ayr ca, Mart ay nda daha kapsaml eylemlere haz rland klar n ve harç karar n n yaĹ&#x;am bulmas n engellemek için her tĂźrlĂź mĂźcadeleyi vereceklerini de
eklediler. Almanya’da Ăźniversite ĂśÄ&#x;rencilerinden sĂśmestr baĹ&#x; na beĹ&#x;yĂźz Euro harç al nmas karar alt na al nm Ĺ&#x; ancak, ĂśÄ&#x;rencilerin kararl mĂźcadelesi sonucunda harç al nmas karar , eyalet hĂźkĂźmetlerinin inisiyatifine b rak lm Ĺ&#x;t . Eyalet hĂźkĂźmetleri de protestolar dindiremeyince, mĂźcadeleyi bĂślmek için harç ile ilgili karar n al nmas n her bir Ăźniversitenin kendisine b rakm Ĺ&#x;t . Bu karar sonras nda mĂźcadele giderek birleĹ&#x;ik olmaktan ç karak tek tek Ăźniversitelere doÄ&#x;ru darald . Bunun sonucunda da pek çok Ăźniversitede harç karar yaĹ&#x;ama geçti. Kuzey Ren Vestfalya eyaletinde Ĺ&#x;u anda sadece MĂźnster ve Hagen Ăźniversitelerinde harç uygulamas bulunmuyor. MĂźnster Ăœniversitesi ĂśÄ&#x;rencilerinin mĂźcadelesi, diÄ&#x;er Ăźniversite ĂśÄ&#x;rencilerinin mĂźcadele dinamiklerini harekete geçirmesi ve harçlara karĹ&#x; yeni ve daha dinamik bir mĂźcadelenin baĹ&#x;lat lmas aç s ndan Ăśnem taĹ&#x; yor.
Yaanacak
B
‚
L
‚
M
GeleceÄ&#x;in aynas Biyo-teknik
Nas"l bak"yoruz çevremize? Neler gĂśrĂźyoruz? GĂśrdĂźklerimiz bizim için ne ifade ediyor? Bizim için fazla bir Ĺ&#x;ey ifade etmese de bilim dĂźnyas , var olan biyolojik canl lardan biyo-teknik yĂśntemlerle, geleceÄ&#x;i tasarl yor. Biyo-tekniÄ&#x;in amac n , “Canl"lar"n biyolojik Ăśzelliklerinden yararlanarak teknolojide yeni ĂźrĂźnler Ăźretmek ve bilime yeni ufuklar açmakâ€? olarak tan mlayabiliriz. Ä°Ĺ&#x;te bu durum, bilim için bitmez tĂźkenmez bir alan sunuyor. Tabii, dĂźnyan n gidiĹ&#x;at bu Ĺ&#x;ekilde devam ederse, hayvan ve bitki tĂźrlerinin yok olma tehlikesine karĹ&#x; bir çÜzĂźm bulunamazsa, bu geniĹ&#x; gĂśzlem alan da k s rlaĹ&#x;acak.
Biyo-tekniÄ&#x;in kullan m alanlar Fiber optik kablolar, uzay seramikleri, manyetik bellekler ve çok daha fazlas , doÄ&#x;ay kopya ediyor‌ “EndĂźstri alan"nda gerçekleĹ&#x;mesini dĂźĹ&#x;lediÄ&#x;imiz birçok Ĺ&#x;ey, zaten doÄ&#x;ada var.’’ Bu sĂśzler, ABD’nin ĂźnlĂź iletiĹ&#x;im Ĺ&#x;irketi Lucent Technologies’ den biyo-taklit uzman Joanna Aizenberg’e ait. DoÄ&#x;an n mĂźkemmel taklidi olan biyolojik malzemeler, insan yap m malzemelerden
farkl . Yenilenen, geri dĂśnĂźĹ&#x;ĂźmlĂź, koĹ&#x;ullara gĂśre deÄ&#x;iĹ&#x;en ‘ak ll malzemeleri’ bĂźkĂźldĂźÄ&#x;Ăź halde k r lmayan, darbe almas na raÄ&#x;men çatlamayan, hem esnek hem de dayan kl olan maddeleri, karmaĹ&#x; k, çok iĹ&#x;levli kompozitleri (Homojen bir yap ya sahip olmay p, farkl cins malzemelerden meydana gelen elemanlara ‘kompozit elemanlar’ denir) doÄ&#x;ada gĂśzlemlemek mĂźmkĂźn. Biyo-tekniÄ&#x;e esin kaynaÄ&#x; olan baz Ăśrnekler vereceÄ&#x;iz fakat doÄ&#x;a bundan daha fazlas n da sunuyor bizlere.
Ä°lham doÄ&#x;adan KĂśpekbal Ä&#x; : KĂśpekbal Ä&#x; n n derisindeki V biçimindeki sert ç k nt lar, sĂźrtĂźnmeyi azaltarak bal Ä&#x; n h zl yĂźzmesini saÄ&#x;l yor. Speedo adl firma, bundan esinlenerek Ăśzel mayolar geliĹ&#x;tirdi. Ve bu mayolar ilk deneyen yĂźzĂźcĂźler, Sydney Olimpiyatlar ’nda 33 alt n madalyadan 27’sini, bu mayolar sayesinde kazand lar. SĂźmĂźklĂź bĂścek: SĂźmĂźklĂź bĂśceÄ&#x;in salg s , s k Ĺ&#x; k mekanlarda, orman taban nda, hatta bir jiletin ĂźstĂźnde bile rahatça iler-
lemesini, dik yĂźzeylere yap Ĺ&#x;mas n , aÄ&#x;aç dallar ndan sarkmas n saÄ&#x;l yor. Ä°Ĺ&#x;te bu salg n n nas l sakland Ä&#x; ve zaman geldiÄ&#x;inde nas l iĹ&#x;levsel bir rolĂź olduÄ&#x;unu araĹ&#x;t ran bilim insanlar , iĹ&#x;in s rr n n sĂźmĂźÄ&#x;Ăźn, kuru tanecikler Ĺ&#x;eklinde hayvan n bedeninde paketlenmesinde yatt Ä&#x; n belirtiyorlar ve zaman geldiÄ&#x;inde suyla çevrelenen bu “paketâ€?ler aç l yor. , 1993’te Washington Ăœniversitesi’nden Christopher Viney ve Pedro Verdugo, bu salg n n, ĂźstĂźn Ăśzellikli polimerik bir malzeme olduÄ&#x;unu ortaya koydular. Ayr ca sĂźmĂźk, yĂśnsel Ăśzellikleri olan s v kristallerden oluĹ&#x;an bir tabaka içeriyor. Hareket halindeki hayvan, arkas nda b rakt Ä&#x; izde, hangi yĂśne gittiÄ&#x;i bilgisini de b rak yor. Viney, sĂźmĂźÄ&#x;Ăźn bu ĂśzelliÄ&#x;ine iliĹ&#x;kin bulgular n, gelecekte bilgisayar yap m nda manyetik parçac klar yerine, kimyasal maddelerin kullan lmas n saÄ&#x;layarak, daha h zl bilgisayarlar mĂźmkĂźn k lacaÄ&#x; n dĂźĹ&#x;ĂźnĂźyor. Ă–rĂźmcek: Bilim insanlar , y llardan beridir ĂśrĂźmcek aÄ&#x; n n n yap s n ve nas l ĂźretildiÄ&#x;ini anlamaya çal Ĺ&#x; yor, taklit etmenin yollar n ar yor. Bilimin en çok ilgisini çeken ise, ĂśrĂźmcek aÄ&#x; n n radyal (merkezden d Ĺ&#x;a doÄ&#x;ru) ipliklerini oluĹ&#x;turan ipek. Bu ipek, kurĹ&#x;un geçirmez yeleklerin yap m nda kullan lan Kevlar’dan (y rt lmaya, çizilmelere, kesilmelere, s ya ve soÄ&#x;uÄ&#x;a karĹ&#x; olaÄ&#x;anĂźstĂź gĂźvenlik saÄ&#x;layan, insan yap m bir malzemedir. Bire bir çelikten beĹ&#x; kat daha gßçlĂźdĂźr. 400C° derecelik ateĹ&#x;e dayan kl d r.) daha saÄ&#x;lam, ayn kal nl ktaki çelik bir telden ise beĹ&#x; kat daha dirençli. Bilim insanlar ipek liflerinin, ĂśrĂźmceÄ&#x;in bedeninin d Ĺ&#x; nda, bĂścek hĂźcrelerinin içinde oluĹ&#x;mas n saÄ&#x;lad lar. Bu lifler, orijinal ipeÄ&#x;in ayn s olmasa da, kimyasal direnç Ăśzellikleri benzer. AraĹ&#x;t rmac lar, gelecekte çok miktarda lif Ăźretimini saÄ&#x;layacak koĹ&#x;ullar oluĹ&#x;turabilmeyi umuyorlar.
¡
T
E
K
N
‚
Tuzun hikayesi
n"Ĺ&#x;"n kĂśkenleri konusunda ipucu verebilir’’ diyor.
Ä°nsan toplumsal bir varl kt r! Bilim insanlar araĹ&#x;t rmayla insan n bu Ăśnemli davran Ĺ&#x; ko-
asl nda toplumsal bir iĹ&#x; bĂślĂźmĂźne aç k, toplumsal-dayan Ĺ&#x;mac bir yap ya sahip olduÄ&#x;unun bilimsel bir kan t olarak da Ăśnem kazan yor. Ve yine araĹ&#x;t rma, “insan"n genlerinde taĹ&#x;"y"p getirdiÄ&#x;i bencil bir yap"da olduÄ&#x;u ve yaĹ&#x;amak
YaĹ&#x;am m zda çok s radanm Ĺ&#x; gibi gĂśrĂźnĂźp, bir o kadar da “vazgeçilmezâ€? olan ne kadar çok Ĺ&#x;ey var deÄ&#x;il mi? İçtiÄ&#x;imiz su, yediÄ&#x;imiz ekmek, soluduÄ&#x;umuz hava, çeĹ&#x;itli bakteriler ve daha neler neler‌ Tuz da bu “vazgeçilmezlerdenâ€? sadece biri. Tuzun faydalar n anlatmayacaÄ&#x; z‌ Hepimiz Ăśyle ya da bĂśyle bunu biliyoruz. Biz, tuzun yaÄ&#x;murla baĹ&#x;lay p, sofram za-yemeklerimize gelinceye kadarki hikayesini anlatacaÄ&#x; z. YaÄ&#x;murla baĹ&#x;layan bu yolculuk, topraÄ&#x;a çÜken yaÄ&#x;mur suyunun, farkl kayaç ve toprak tabakalar na kar Ĺ&#x;arak belli maddeleri çÜzmesi, Ăśzellikle tabakalarda var olan tuz ve kireci beraberinde gĂśtĂźrmesi ile baĹ&#x;lar. Buralarda iyice biriken yaÄ&#x;mur suyu akarsu yataklar na, derelere, rmaklara ve en sonunda da denizlere akar. Suyun bu yolculuÄ&#x;u s ras nda nehrin taban ; sodyum (tuz), kalsiyum veya alĂźminyumdan ar n r ve bunlar t pk yĂźrĂźyen bantta taĹ&#x; n r gibi denize akarlar. Ama denizdeki tuz oran n n belirlenmesinde, nehirler d Ĺ&#x; nda yanardaÄ&#x;lar da bĂźyĂźk oranda etkilidir. Okyanuslar n diplerinden f Ĺ&#x;k ran s v lavlar, deniz suyuyla
için egosunun etkisiyle davrand"Ä&#x;"â€? Ăśnermesinin de bĂźyĂźk bir yara almas na yol açt . Sistem dayanaklar ndan en Ăśnemlisi olan bireyci ve “gemisini kurtaran kaptanâ€? slogan n n araĹ&#x;t rman n ileriki safhalar nda ortaya koyacaÄ&#x; gibi koca bir yalana dayand Ä&#x; n gĂśstermektedir.
Derya Tanr vermiĹ&#x;
etkileĹ&#x;ime girer ve tuzlar çÜzĂźlĂźr.
Denizlerdeki tuz oran Deniz diplerine, yoÄ&#x;un tuz içerikli suyla birlikte tortul maddeler de çÜker. Deniz suyundaki ortalama tuz oran yĂźzde 3,5’tur. Bir litre deniz suyu buharlaĹ&#x;t r ld Ä&#x; nda, yaklaĹ&#x; k olarak 35 gram çÜzĂźlmĂźĹ&#x; mineral tuz elde edilir. Bunun bĂźyĂźk bir k sm , bildik yemeklik tuzdur ve aĹ&#x;aÄ&#x; yukar ßç yemek kaĹ&#x; Ä&#x; na eĹ&#x;ittir. Tuz oran buharlaĹ&#x;man n yoÄ&#x;un yaĹ&#x;and Ä&#x; denizlerde daha fazlad r. TĂźm okyanuslardaki toplam tuz oran o kadar çoktur ki, dĂźnyadaki karalar Ăźzerinde 150 metre kal nl Ä&#x; nda tuz tabakas meydana getirebilir. Deniz tuzu elde etmek için k y larda oluĹ&#x;turulan kßçßk yapay gĂśller, bilinçli olarak kurutulur. Buralarda kurutulan suyla birlikte tuz kristalleĹ&#x;ir, tuz denizleri ve kupkuru tuz çÜlleri oluĹ&#x;ur. Bu tuz birikimlerinden milyonlarca y l içinde kilometre kal nl Ä&#x; nda kayalar oluĹ&#x;ur. Burda kuruyan tuzlar toplanmaya haz rd r. Kaya tuzu dediÄ&#x;imiz tuz iĹ&#x;te bu tĂźr tuz kayalar ndan elde edilir.
Îą β Îł δ Ď€ Îť Ď• Ρ φ Ďƒ Ďˆ Ď– ν Âľ â„Ś
Asl nda bu ay Patrick SĂźskind’in roman ndan uyarlanan “Kokuâ€? filmini izleyip, KĂźltĂźr-Sanat sayfam za bir yorum yazmay dĂźĹ&#x;ĂźnĂźyordum. Y llar Ăśnce okuduÄ&#x;um bu kitab n içeriÄ&#x;ini çok genel çizgileriyle an ms yorum ama beni çok etkilediÄ&#x;ini unutmad m. Ancak filmdeki sahnelere iliĹ&#x;kin okuduÄ&#x;um deÄ&#x;erlendirmeler ve izlediÄ&#x;im fragmanlar beni korkuttuÄ&#x;u için kendi kĂśĹ&#x;emde, kendi alan mla ilgili yazmay daha gĂźvenli buldum. Eh, konu koku olunca yazacak çok Ĺ&#x;ey var ne de olsa. Canl lar n Ăźreme sĂźrecinde rol oynayan onlarca faktĂśrden sĂśz etmek mĂźmkĂźn. Ama vĂźcut kokusu, Ăśzellikle tĂźrĂźn devam n saÄ&#x;layan Ăźreme içgĂźdĂźsĂźnĂź doÄ&#x;rudan etkiliyor ve eĹ&#x; seçiminde belirleyici bir rol oynuyor. Ăœremeyi doÄ&#x;rudan aĹ&#x;k ile iliĹ&#x;kilendirmek istemiyorum. ÇßnkĂź aĹ&#x;k n kimyas na deÄ&#x;inmeye baĹ&#x;larsak bu kĂśĹ&#x;enin darl Ä&#x; içimizi s kar. Ben daha çok neden “koklaĹ&#x;a koklaĹ&#x;aâ€? eĹ&#x; seçtiÄ&#x;imize deÄ&#x;inmek istiyorum. Evrime gĂśre kad n “seçenâ€?, erkek de “seçilenâ€?dir. Bu yĂźzden doÄ&#x;ada birçok canl n n erkeÄ&#x;i daha gĂśz al c renklere ve biçimlere sahiptir. EĹ&#x; seçimi ve genetik aras ndaki iliĹ&#x;ki konusunda sĂźrdĂźrĂźlen çal Ĺ&#x;malara gĂśre her birimiz spesifik bir gen grubuna sahip insanlar daha çekici buluruz. Major Histocompatibility Complex (MHC) olarak bilinen bu spesifik gen grubu, vĂźcudun hastal klara karĹ&#x; kendini savunmas için gereken antijenlerin Ăźretiminde Ăśnemli bir rol oynar. MHC genleri farkl olan eĹ&#x;ler, baÄ&#x; Ĺ&#x; kl k sistemlerinin kapsama alan geniĹ&#x; olan daha saÄ&#x;l kl çocuklara sahip olurlar. Bilimsel çal Ĺ&#x;malardan elde edilen kan tlara gĂśre çiftler geliĹ&#x;igĂźzel bir Ĺ&#x;ekilde çiftleĹ&#x;tirilmiĹ&#x; olsalard , MHC’leri birbirine daha yak n olurdu. Oysa doÄ&#x;al olarak bir araya gelen çiftlerin MHC’lerinin daha az birbirine benzediÄ&#x;i gĂśrĂźlĂźyor. MHC’leri birbirinden farkl olan insanlar birbirlerini koku alg lar n kullanarak buluyorlar. Bilimsel araĹ&#x;t rmalarda insanlar n, farkl MHC’lere sahip olan diÄ&#x;er insanlar n giydiÄ&#x;i tiĹ&#x;Ăśrtlerin kokusunu en çekici kokular s n f na dahil etme eÄ&#x;iliminde olduÄ&#x;u gĂśrĂźldĂź. “Cinsel kimyaâ€? bu olsa gerek‌ Ancak hormonal doÄ&#x;um kontrol haplar kullanan kad nlar için bu durum biraz farkl . Bu kad nlar MHC genleri kendilerininkine benzeyen erkekleri tercih ediyorlar. Dolay s yla doÄ&#x;um kontrol hap kullanan kad nlar, genetik olarak uygun olmayan kiĹ&#x;ileri eĹ&#x; olarak seçebilirler. Demedi demeyin! BaĹ&#x;ka bir s ra d Ĺ&#x; durum da adet dĂśnemlerindeki hormonal dalgalanmalar. Erkekler, yumurtlamaya yak n evredeki kad nlar n kokular ndaki fark alg layarak, daha sevgi dolu oluyorlarm Ĺ&#x;. Ben Californiya Ăœniversitesi araĹ&#x;t rmac lar n yalanc s y m!
DoÄ&#x;an n bir fiyat var m ? ka ç"kar yolu yokâ€? diye yaz yorlar.
Kirlilik sistemin ĂśzĂźnde! Her sistem kendi karakterine uygun çÜzĂźmler Ăźretir ve ona gĂśre deÄ&#x;erlendirme yapar. Peki sormak gerekmez mi; yarat lan bu kabusun sorumlular , ortaya ç kan sonuçlar neden herkese paylaĹ&#x;t rmak istiyorlar? Oysa kendi karlar ndan, savaĹ&#x; bĂźtçelerinden feragat etmediklerini hepimiz biliyoruz. Yine hepimiz çok iyi biliyoruz ki as l DoÄ&#x;aya verilen tahribat n boyutlar her geçen gĂźn art yor. Ĺžu ana kadar bunun gerçek sorumlular n n gerekli Ăśnlemlerin al nmas konusunda bir yĂśnelimlerinin olmad Ä&#x; da ortadad r. Kapitalist sistem, yaratm Ĺ&#x; olduÄ&#x;u tahribat n boyutlar n ortaya ç karacak say s z araĹ&#x;t rmaya - “daha ne kadar sĂśmĂźrebilirimâ€?i anlamak istercesinedestek veriyor. Bu araĹ&#x;t rmalarda ortaya ç kan çarp c sonuçlar yay nlan p duruyor. BirleĹ&#x;miĹ&#x; Milletler, DĂźnya Bankas ve DĂźnya DoÄ&#x;al Kaynaklar EnstitĂźsĂź taraf ndan desteklenen ve 95 Ăźlkeden bin 300 bilim insan n n, 4 y l boyunca bir araya gelip haz rlad Ä&#x; rapora gĂśre, dĂźnya kaynaklar n n ßçte ikisi, h zl geliĹ&#x;me ve kontrolsĂźz Ăźretim nedeniyle tĂźkenmiĹ&#x; durumda.
â€œĂ–neriâ€? dedikleri‌
nusunda Ăśnemli sonuçlara ulaĹ&#x;abileceklerini belirtiyorlar. Fedakarl Ä&#x; belirleyen bu bĂślĂźmĂźn varl Ä&#x; ayn zamanda insan n bencillik ve dayan Ĺ&#x;ma davran Ĺ&#x;lar n n toplumsal dayanaklar tart Ĺ&#x;malar na da yeni bir boyut kazand racaÄ&#x;a benziyor. “İnsan doÄ&#x;uĹ&#x;tan bencildirâ€? sav na karĹ&#x; araĹ&#x;t rma, insan n
Bilimde yolculuk
Ä°nsanlar’da ‘koklaĹ&#x;a koklaĹ&#x;a’!..
“Gemisini kurtaran kaptanâ€? Beynimiz bir çok davran Ĺ&#x; n ev sahipliÄ&#x;ini yap yor. Ayn zamanda, baz toplumsal davran Ĺ&#x;lar m z n sorumlusu olarak da deÄ&#x;erlediriliyor. “Fedakarl"k, ĂśÄ&#x;renilmiĹ&#x; bir davran"Ĺ&#x; m"d"r, yoksa insan"n varoluĹ&#x;undan bu yana sergilediÄ&#x;i içgĂźdĂźsel bir davran"Ĺ&#x; m"?â€?. Bilim insanlar da bu soruyu merak edip, araĹ&#x;t rmalar na konu etmiĹ&#x;ler. Duke Ăœniversitesi T p Merkezi bilim insalar , 45 gĂśnĂźllĂź Ăźzerinde Manyetik Rezonans GĂśrĂźntĂźleme (MRI), Fonksiyonel MRI (fMRI) ile beyin taramas yaparak, beynin belli bir bĂślgesindeki hareketlerin, fedakarl k tutumu ile baÄ&#x;lant l olduÄ&#x;unu tespit ettiler. AraĹ&#x;t rmac lar karĹ&#x; laĹ&#x;t rmal bir yĂśntem kullanarak deneye kat lan gĂśnĂźllĂźlerin beyinlerinde fedakarl k ve bencilliÄ&#x;i belirleyen bir bĂślĂźm tespit ettiler. ABD’li bilim insanlar , “hiçbir Ĺ&#x;ekilde karĹ&#x;"l"k beklemeden diÄ&#x;er insanlara yard"m etme eÄ&#x;ilimiâ€? olarak tan mlanan fedakarl Ä&#x; n, beynin ‘posterior superior temporal sulcus’ bĂślgesiyle baÄ&#x;lant l olduÄ&#x;unu saptad . Tabii bunun için gĂśnĂźllĂźlere baz sorular n yan s ra, bilgisayar oyunlar ndan seçilen bir yĂśntemi kulland lar. Bu esnada deneklerin beyin hareketleri kontrol edildi. AraĹ&#x;t rma ekibinin baĹ&#x;kan Scott Huettel “AraĹ&#x;t"rma, fedakarl"k gibi Ăśnemli bir toplumsal davra-
9 DĂźnya
K
Bilim insanlar , bugĂźne kadar yĂźrĂźtĂźlen en geniĹ&#x; kapsaml araĹ&#x;t rma olan ve 24 milyon dolara mal olan Milenyum Ekosistem DeÄ&#x;erlendirme Raporu’nda, dĂźnyan n felaketin eĹ&#x;iÄ&#x;inde olduÄ&#x;unun alt n kal n çizgilerle çiziyor ve â€œĂ§ĂśzĂźm Ăśnerileri paketiâ€? sunuyorlar. Bu paketin, gerçek sorumlular gizlemek amac n taĹ&#x; d Ä&#x; aç kt r. Bilim insanlar , çevreye
kirlilik, bu sistemin kendi var oluĹ&#x;unda. Raporda yer alan çarp c sonuçlar bize yap lmas gerekenleri kĂśklĂź bir Ĺ&#x;ekilde anlat yor. Rapora gĂśre; son 50 y lda insanl k tarihinden bu yana var olan kaynaklardan daha fazlas tĂźketilmiĹ&#x; durumda. Raporu Ăśnemsememize yol açan bir baĹ&#x;ka etken ise; bugĂźne kadar gerçekleĹ&#x;tirilen ekosistem araĹ&#x;t rmalar ndan farkl olarak, hem mevcut durumu ortaya ç karmas hem de bunun insanl k Ăźzerindeki etkilerini kĂźresel bazda araĹ&#x;t rmas .
verilen zarar n fiyatland r lmas gerektiÄ&#x;ini belirtiyorlar. Uçaklara, atmosferde karbondioksit kirliliÄ&#x;i yaratt klar için ek fiyat getirilmesini, g da ĂźrĂźnlerinin fiyatlar na da tar m kirliliÄ&#x;inin nehirlerden temizlenme maliyetinin eklenmesini Ăśneriyorlar! Nature ve New Scientist dergileri de bu Ăśneriye sar larak “İnsanl"Ä&#x;"n refah" ile ekosistemin mevcut durumu ve sĂźrdĂźrĂźlebilir kullan"m" aras"ndaki baÄ&#x;"n kurulmas" Ĺ&#x;artâ€? dedikten sonra, “Evet doÄ&#x;al kaynaklara paha biçmek zor, ama sorunun çÜzĂźmĂźnĂź istiyorsak, ‘saÄ&#x;l kl bir gelecek’ için paha biçmeliyiz. BaĹ&#x;-
- 1945 y l ndan sonra tar ma aç lan arazinin yĂźz ĂślçßmĂź, 18 ve 19. yĂźzy l n toplam ndan daha fazla. - 1913 y l nda icat edilen sentetik azotlu gĂźbrelerin yar s ndan fazlas 1985’ten sonra kullan ld . - YaĹ&#x;amakta olan memeli hayvan, kuĹ&#x; ve sĂźrĂźngen tĂźrlerinin yĂźzde 10-30’u yok olma tehlikesi ile karĹ&#x; karĹ&#x; ya. - Ă–nĂźmĂźzdeki 50 y l içinde g da talebinin yĂźzde 70-80 oran nda artmas ĂśngĂśrĂźlĂźyor, ancak ekosistemin mevcut tahribat ile bunun karĹ&#x; lanmas mĂźmkĂźn gĂśrĂźnmĂźyor. - Toplam bitki tĂźrlerinin say s , 2050 y l na gelindiÄ&#x;inde, 1970 y l ndaki toplam ndan yĂźzde
10-15 daha dĂźĹ&#x;Ăźk olacak. - Denizlerdeki bal klar n dĂśrtte biri, aĹ&#x; r ve kontrolsĂźz avlanma nedeniyle tĂźkenmiĹ&#x; durumda. Baz bĂślgelerde av bal Ä&#x; say s , endĂźstriyel bal kç l k Ăśncesi dĂśnemin yĂźzde 1’i seviyesine dĂźĹ&#x;tĂź. - 1980’den beri deniz yosunlar n n yĂźzde 35’i, mercanlar n yĂźzde 20’si yok oldu. - Ormanlar n yok olmas ve diÄ&#x;er olumsuz deÄ&#x;iĹ&#x;iklikler, kolera ve s tma riskini art rabilir. Bilinmeyen yeni hastal klar ortaya ç kabilir. - 1milyar 100 milyon insan, temiz içme suyu bulam yor. Her y l 3-4 milyon kiĹ&#x;i, pis sular n yol açt Ä&#x; hastal klar yĂźzĂźnden ĂślĂźyor.
Yaanacak
DĂźnya 10
K
Ăœ
L
T
Ăœ
R
¡
S
A
N
A
T
Naz m Hikmet yine ‘yasakl"’!
Kßltßr Deryas› Cem Gßnhan
Ĺžiiri çok severim. Y llard r nerdeyse “kendimi ifade etme biçimiâ€?dir Ĺ&#x;iir benim için. Hay r yazmam Ĺ&#x;iir. Akl mdan ve yĂźreÄ&#x;imden geçenlerin bĂźyĂźk bir çoÄ&#x;unluÄ&#x;unu bĂźyĂźk ustalar yazm Ĺ&#x;lard r çßnkĂź! HĂźznĂź, coĹ&#x;kuyu, Ăśfkeyi, aĹ&#x;k , gelecek dĂźĹ&#x;lerini, inanc ve daha nicelerini bulurum ustalarda. Ĺžiir okumak ihtiyaçt r benim için. Duygu yoÄ&#x;unluÄ&#x;um Ăśyle bir noktaya gelir ki, susuzluktan çatlam Ĺ&#x;lar gibi kitaplara sald r r m. Ä°mgeler dĂśkĂźlĂźr dudaklar ma damla damla, sonra kana kana içerim Ĺ&#x;iirsel imgeleri.
Kozmetik ve Makyaj Kozmetik Grekçe “tak"â€?, “evren dĂźzeniâ€?, “mesafeâ€? anlamlar na gelen “kosmosâ€? sĂśzcĂźÄ&#x;Ăźnden tĂźreyen ve vĂźcutyĂźz bak m temizliÄ&#x;ini formĂźle eden bir kavram. “Belirli maddeleri kullanarak cildin, vĂźcudun bak"m ve temizliÄ&#x;inin yap"lmas"â€? anlamlar n içeriyor. “Saçlar"n, derinin, vĂźcudun akla gelen her noktas"n"n bak"m ve temizliÄ&#x;i, gĂźzelleĹ&#x;tirilmesiâ€? anlamlar n , çok geniĹ&#x; bir endĂźstri sektĂśrĂźnĂź de arkas na alarak içeriyor. Her hangi bir fast food restoran n n laÄ&#x; mlar nda biriken at k yaÄ&#x;lar n, kad nlar n dudak ruju ya da yĂźz boyas na dĂśnĂźĹ&#x;tĂźÄ&#x;ĂźnĂź duyduÄ&#x;umda, y llard r kafamda çeĹ&#x;itli biçimlerde sorgulad Ä&#x; m, “İnsan"n -ya da daha çok kad"nlar"n- gĂźzelleĹ&#x;me ve gençleĹ&#x;me arzular" ve tak"nt"lar"n"n hangi sebeplerden kaynakland"Ä&#x;"â€? konusunu araĹ&#x;t rmam gerektiÄ&#x;ine karar verdim. Hindistan’da zina yapan kad nlar n burnu kesilince ortaya; kesik burunlu bu insanlar n burunlar n dĂźzeltmek için, estetik cerrahiyi and ran maske ya da deÄ&#x;iĹ&#x;ik maddelerle burnun yerini tutan protezler yapan bir sanat ya da t p kolu ç km Ĺ&#x;, hat rlad Ä&#x; m kadar yla. Bu bir zorunluluktan kaynaklan yor ama kozmetik malzemenin kullan m ya da gĂźzelleĹ&#x;meye çal Ĺ&#x;mak, daha farkl bir anlay Ĺ&#x; n sonucu olmal . Ayr ca bĂźtĂźn bunlar dĂźĹ&#x;ĂźnĂźrken akl ma, yarat lan ve insanlar n beynine yerleĹ&#x;tirilen “GĂœZELLÄ°K anlay"Ĺ&#x;" ve gĂźzellik idealiâ€? geldi. Ama bunun ve de “Kara derili Ä°saâ€?n n baĹ&#x;ka bir yaz konusu olduÄ&#x;unu dĂźĹ&#x;ĂźnĂźyorum. Çinli kad nlar n, geçen yĂźzy l n ortalar na kadar kßçßk ayaklar elde etmek için, demir ya da çok s k meĹ&#x;in ayakkab lar giyerek, ayaklar n fil hastal Ä&#x; ile deforme etmelerinden tutun da, Togo Krall Ä&#x; ’nda çekici olman n fazla kilolu olmayla eĹ&#x; anlaml say lmas ya da boyunlar na aÄ&#x; r halkalar dizerek -ç kar ld Ä&#x; nda boyun k r lmas tehlikesine raÄ&#x;menboyunlar n uzat p gĂźzelleĹ&#x;meye çal Ĺ&#x;an ya da kulak, dudak ve vĂźcudunun deÄ&#x;iĹ&#x;ik yerlerini keserek, çizerek, delerek tak lar takan kabile Ăźyeleri, modern toplumun piercing ve tatoo tutkusu gibi binlerce her biri ayr ayr iĹ&#x;lenebilecek Ăśrnekler, konuyu inan lmaz zenginleĹ&#x;tiriyor. Herhangi bir eczane ya da markete gittiÄ&#x;imizde karĹ&#x; m za mutlaka vĂźcut temizlik malzemeleri, makyaj ve gĂźzellik malzemeleri, kremler, Ĺ&#x;ampuanlar olan reyonlar ç kar. Bunlar art k yads mam z olas deÄ&#x;il. Hitit kad nlar n n, yĂźzlerine k rm z kiremit tozunu (ya da baĹ&#x;ka bir kaya tozu) all k olarak sĂźrdĂźklerini biliyoruz. Romal filozof Plautus “Boyas"z bir kad"n, tuzsuz yemek gibidirâ€? demiĹ&#x; tam 2 bin 200 y l Ăśnce! Romal kad nlar n gĂśz altlar nda ve gĂśz kapaklar nda kĂśmĂźr kulland klar n biliyoruz. Ä°ranl ve Arap kad nlar n, saç ve ellerine k na kulland klar biliniyor binlerce y l Ăśncesinden. 6. yĂźzy l Avrupa’s nda soluk yĂźzlĂź gĂśrĂźnmenin zenginlik iĹ&#x;areti say ld Ä&#x; ve kad nlar n s rf bu gĂśrĂźntĂźyĂź elde etmek için çeĹ&#x;itli yĂśntemlerle kan kaybederek, soluk yĂźzlĂź gĂśrĂźnmeye çal Ĺ&#x;t klar tarihi belgelerde geçmekte. RĂśnesans Fransa’s nda k rm z dudak boyas , saÄ&#x;l k ve neĹ&#x;e ifadesi say l yor. HoĹ&#x;, bugĂźnkĂź sosyolog ve psikologlara bak l rsa cinsel vurgu da dudak boyas n n iĹ&#x;levleri aras nda. Bu arada bir anektodu da aktaral m. Ä°talyan RĂśnesans dĂśneminde “Aqua Toffanaâ€? diye bir cilt bak m suyu icat eden Toffana, kad nlara sadece kocalar varken bu suyu kullanmalar n ĂśÄ&#x;ĂźtlĂźyordu. Alt yĂźz kocan n ĂślĂźmĂźnden sonra Sinyorina Toffana idam edildi. Nedeni, arsenik zehirinden yapt Ä&#x; Aqua Toffana’yd tabii ki! S rf gĂźzel gĂśrĂźnmek için c va ve kireç gibi zehirli maddelerin kullan m az rastlan r Ĺ&#x;eyler deÄ&#x;il tarihte. Civan n ve kirecin zehirli etkileri bilinmesine; mide, baÄ&#x; rsak, deri problemleri yaratt Ä&#x; ortaya ç kmas na raÄ&#x;men, uzunca sĂźre kullan lmaya devam edildi. Bir dĂśnem “soluk yĂźzlĂźlĂźkâ€? gĂźzellik say l rken, bir baĹ&#x;ka dĂśnem de çok aÄ&#x; r ve abart l boyamalar “zenginlik ve saÄ&#x;l"kâ€? gĂśstergesi say l yordu. 1800’lĂź y llarda “Belladonnaâ€? yani “Deli kiraz, zehirli kiraz suyuâ€? ad verilen zehirli madde, bile bile kullan l yordu ve birçok kozmetik malzemesi c va, nitrik asit gibi zehirli maddeler içeriyordu. Ă–rneÄ&#x;in bir çay kaĹ&#x; Ä&#x; sĂźlfĂźrĂźn, kireçli suda çÜzĂźlĂźp, gĂźl suyu ve gliserinle iyice çalkalan p cilde sĂźrĂźlmesi reçetesi çok meĹ&#x;hurdu. Kad nlar n ve bazen erkeklerin vĂźcut k llar ndan ar nmalar , bir ritĂźel halinde bu gĂźn de devam ediyor. Sanki “doÄ&#x;an"n fazlal"klar"â€? gibi gĂśrĂźlen k llar kaĹ&#x;lardan, bacaklardan, yĂźzden yolunuyor. M s r’da “Eber papirĂźs yazmalar"â€? olarak tan nan Ä°sa Ăśncesi (3100-2907) bir belgede, ilk t bbi ve kozmetik tedavi ve bak m yĂśntemleri formĂźle edilmiĹ&#x;. BĂśylece M s r’da ayaklara tarç n ve mĂźr yaÄ&#x; , boyuna ve gĂśÄ&#x;Ăźse palmiye yaÄ&#x; , kollara nane yaÄ&#x; , saçlara ve kaĹ&#x;lara mayoran, diz ve boÄ&#x;aza da kekik sĂźrĂźldĂźÄ&#x;ĂźnĂź ĂśÄ&#x;reniyoruz. Ä°talya’da kad nlar n daha parlak ve bĂźyĂźk gĂśrĂźnsĂźn diye zehirli bir maddeyi gĂśzlerine damlatmalar , annelerimizin yaÄ&#x;mur suyu ile saçlar n y kayarak parlakl k ve canl l k saÄ&#x;lad klar na inanmalar (belki de Ăśyledir ), eski Japonya’da kad nlar n yĂźzlerine pirinç tozu sĂźrerek beyazlamalar , Arap kad nlar n ve Ä°ranl erkeklerin sĂźrme çekmesi, peruklar, tak lar‌ Ă–ylesine geniĹ&#x; bir konu ki‌ AraĹ&#x;t r lmas bir yan ile tarih, antropoloji, arkeoloji, diÄ&#x;er yan ile t p, sosyoloji ve hatta psikolojinin konusu‌ Gelecek say da, konumuza devam edeceÄ&#x;iz‌
“Okur eriĹ&#x;imine kapat lm Ĺ&#x;t râ€? Yine bĂśyle bir “krizâ€? an nda sald rd m internete. (Bu aralar Ĺ&#x;iir kitaplar m yan mda deÄ&#x;il. Neyse ki internet var ve kolayca dalabiliyorum imge p nar na.) YĂźreÄ&#x;imde kopan f rt nay Naz m usta dindirebilirdi ancak. O da ne?.. “Yap" Kredi KĂźltĂźr Sanat ve Yay"nc"l"k A.Ĺž.’nin is-
teÄ&#x;iyle okur eriĹ&#x;imine kapat"lm"Ĺ&#x;t"râ€? diyor! Ne olduÄ&#x;unu anlayamad m Ăśnce. “Bir Hazin HĂźrriyetâ€?, “Arhavilli Ä°smaiâ€?, “Vatan Hainiâ€?‌ derken bir de gĂśrdĂźm ki, tĂźm Ĺ&#x;iirlere Yap Kredi’nin sahibi Koç Holding kelepçe vurmuĹ&#x;. Olay n boyutlar n n ne kadar vahim olduÄ&#x;unu k sa bir araĹ&#x;t rmadan sonra daha iyi anlald m. Koç Holding, sadece Naz m Hikmet’i deÄ&#x;il, Sabahattin Ali, Sait Faik Abas yan k, Orhan Veli Kan k, Melih Cevdet Anday, Behçet Necatigil, Ahmet Muhip Dranas, Cemal SĂźreya, Edip Cansever, Turgut Uyar ve Ece Ayhan’ da tekeline alm Ĺ&#x;! “Telif haklar"â€? aldatmacas yla oynanan kirli bir oyun bu. BaĹ&#x;ta Naz m Hikmet olmak Ăźzere birçok sanatç , yaĹ&#x;arken de burjuvazinin k skac ndayd . Tutukland lar, hapse at ld lar, kitaplar yasakland ve yak ld . Onlar n halk ile buluĹ&#x;mas n engellemek içindi tĂźm bunlar. Ayn burjuvazi, bir baĹ&#x;ka yĂśntemle halk ndan kopar yor
Ĺ&#x;imdi bu sanatç lar . Ayn zamanda da s rtlar ndan en fazla para kazan lacak birer kar makinas haline de getirerek‌
“Sanat holding mal deÄ&#x;ildir!â€? Yap Kredi Yay nc l k tekelinin, okunurluÄ&#x;u en yĂźksek iki Ĺ&#x;iir sitesi Ăźzerinden baĹ&#x;latt Ä&#x; uygulama, bir nab z yoklamas ve gßç s namas d r. Buna karĹ&#x; ç kmad Ä&#x; m z oranda, bu uygulama h zla yayg nlaĹ&#x;t r lacak. Ä°stanbul’da Yap Sanatevi ve Ăœreti-Yorum Kolektifi, “Sanat holding mal" deÄ&#x;ildir!â€? slogan yla bir kampanya baĹ&#x;latt . Emekçi halklar n sanatç lar na sahip ç kma çaÄ&#x;r s bu. TĂźm Ĺ&#x;iirseverlerin, iĹ&#x;çi ve emekçilerin, ayd n ve sanatç lar n sahiplanmesi gereken bir kampanya‌ (Daha fazla bilgi ve kampanyaya kat lmak için, www.uretiyorum.org adresine bakabilirsiniz) S. Ă–zdemir
Farkl" kßltßrler, farkl" tatlar! R"fat Ilgaz KÜln’de an"l"yor
“Sanat ruhun g"das"d"râ€? sĂśzĂźnden hareketle, geçtiÄ&#x;imiz gĂźnlerde kendimi bir Ĺ&#x;iir dinletisi organizasyonu aras nda buldum. Dersimliler DerneÄ&#x;i’nin organize ettiÄ&#x;i etkinlik, saat 18.00’da baĹ&#x;layacakm Ĺ&#x;. Benim Ĺ&#x;iir konusunda hiç hoĹ&#x; olmayan deneyimlerim -yer de Dersimliler derneÄ&#x;i oluncaakl ma geliverdi. Bu iĹ&#x;e daha ßç saat Ăśnceden haz rl k yapan ve bu zaman kafelerde sĂźrĂźnerek geçiren arkadaĹ&#x;lara kĂśtĂź an y anlatarak baĹ&#x;lad m.
“Anlamad k anlayacaÄ&#x; n z!â€? Ä°stanbul’da Gazeteciler DerneÄ&#x;i’nin ĂśrgĂźtlediÄ&#x;i bir gecedeyiz. 50’ye yak n arkadaĹ&#x; var z. Ahmet Telli, Piya Ĺžiir Grubu’ndan Ĺ&#x;airler, Kaz m Koyuncu gelecek. Dernek binas nda heyecanla bekliyoruz. Ä°lk sĂśz Ahmet Telli’ye verildi. Ĺžiirler hayat tad nda valla‌ ne denir‌ Kaz m Koyuncu’yu o ana kadar hiç dinlememiĹ&#x;tim. Kim olduÄ&#x;unu da bilmiyorum. “Haylaz bir Laz uĹ&#x;aÄ&#x;"d"râ€? dediler. DaÄ&#x; n k saç ve sakal yla gitar na dokundu. Gerçekten bir mĂźzik ziyafetinin içinden geçiyorduk. KĂźltĂźrler birbirine kar Ĺ&#x; yor, ezgiler buna eĹ&#x;lik ediyordu. Derken Dersimli Ĺ&#x;airimiz sahneye ç kt . Zaza’ca 10 Ĺ&#x;iir okudu herhalde. Salonda kim Zaza derseniz, kimsecikler!.. Belki sĂśzler çok anlaml , Ĺ&#x;iirler gĂźzel‌ ama anlayan yok. Sessiz bir yar m saati geçen bekleyiĹ&#x;-
ten sonra bu dinleti son buldu. Anlamad k anlayacaÄ&#x; n z! Bir arkadaĹ&#x;, Ĺ&#x;airin aff na s Ä&#x; nmay talep ederek sĂśze koyuldu; “Evet eminim çok gĂźzel yazm"Ĺ&#x;s"n"zd"r. YaĹ&#x;ar gibi okuyorsunuz. Ama biz bir Ĺ&#x;ey anlamad"k ne yaz"k ki. Bu dernek oldu olas" bĂśyle bir zulĂźm gĂśrmedi!â€? Derken salonda Ĺ&#x;airin kendisi de dahil bir kahkaha tufan koptu.
GĂśnlĂźnĂźz genç olsun! Bu an y anlatmama raÄ&#x;men bizim iki kafadar hala srarl bekleyiĹ&#x;lerini sĂźrdĂźrĂźyor “illa da gideceÄ&#x;izâ€? diye. Elimiz mahkum bekliyoruz. Bu bekleyiĹ&#x;le kaç kahve tĂźketildi bilmiyorum. Derken malum saat geldi. Hadi dald k içeri. Dernek binas nda çok az say da insan var. Bizim kafadarlar kendi kuĹ&#x;ak arkadaĹ&#x;lar n orada da buldular. BaĹ&#x;lad gÜç an lar , Meriç nehri geçiĹ&#x;leri‌ Pasaport alma ve daha onlarca hikaye. Arada bir “hangimiz daha gencizâ€? sorusu, gĂźnĂźn çerezi. “YaĹ&#x;l"s"nâ€? desen bir kabahat, “gençsinâ€? desen gĂśnĂźl-gĂśz elvermiyor. Kald k m arada‌ “GĂśnlĂź genç olan en gençtirâ€? deyiverip s yr ld m aradan. Yoksa baĹ&#x; edilecek gibi deÄ&#x;il...
Az c k yavaĹ&#x; konuĹ&#x;salar anlayacaÄ&#x; m! Derken derneklerin deÄ&#x;iĹ&#x;meyen klasiÄ&#x;i, etkinliklere geç baĹ&#x;lama ritĂźeli burada da bizi buldu. Etkinlik 7:30 baĹ&#x;layacak.
Bir s k nt halidir gidiyor. YaĹ&#x; uymaz, diyaloglar açmaz. Sigarada bitti. SoluÄ&#x;u d Ĺ&#x;arda sigara bulmak için ald m. Geri dĂśnĂźĹ&#x;Ăźm muhteĹ&#x;em. Salon sessizleĹ&#x;miĹ&#x;, herkes ilk konuĹ&#x;may yapacak Ĺ&#x;aire odaklanm Ĺ&#x;. İçeri girmemle telefonuma mesaj gelmesi bir oldu. SessizliÄ&#x;i bir zil sesi delip geçti. Kapakland m telefonun Ăźzerine. Nafile‌ Ç ban baĹ&#x; olmuĹ&#x;tum art k. Yan taraflardan Ăśyle bak Ĺ&#x;lar at l yor ki tarif edilemez; “Sayg"s"z, telefonunu aç"k b"rakm"Ĺ&#x;!â€? dercesine. DĂźĹ&#x;tĂźÄ&#x;Ăźm durumun fark nda, ama çakt rmadan Ĺ&#x;iirlere konsantre olmaya çal Ĺ&#x; yorum. Ama arada okunan Zazaca Ĺ&#x;iirleri anlamad kça etrafa dĂśnĂźyorum, bir tercĂźman bulmaya çal Ĺ&#x; yorum. Nafile‌ Yan mda yĂśremdekilerin de hiçbiri Dersimli deÄ&#x;il. Onlar da anlam yor. Benim durum, kat ld Ä&#x; m bir eylemde Ä°spanyolca konuĹ&#x;ulduÄ&#x;unda “az"c"k yavaĹ&#x; konuĹ&#x;salar anlayacaÄ&#x;"mâ€? diyen TĂźrkiyeli bir kad n n durumu. Bu k vranmam gĂśren kafadarlardan biri konuĹ&#x;maya baĹ&#x;l yor. “İngilizceyi anl"yonuzda m" huĹ&#x;u içinde dinliyonuz?!â€? Asl nda Ăśn yarg lar , al Ĺ&#x; lm Ĺ&#x; olmayana tepkilerimizi, “Yabanc" olursa gĂźzeldirâ€? anlay Ĺ&#x; n ve daha birçok Ĺ&#x;eyi Ăśzetliyordu bu cĂźmle‌ Bu sĂśzler Ăźzerine, “Farkl" dillerden bir Ĺ&#x;eyleri paylaĹ&#x;mak gĂźzelâ€? deyip salondan ayr l yorum. Her Ĺ&#x;eye raÄ&#x;men keyif ald Ä&#x; m bir gĂźn geçirmenin sevinciyle sokaktay m art k. Esin- Paris
Hababam S n f ’n n ĂźnlĂź yazar R fat Ilgaz’ n an s na KĂśln’de dĂźzenlenecek olan iki gĂźnlĂźk etkinlik boyunca, yazar n hayat n n anlat ld Ä&#x; belgesel dokĂźmantasyon gĂśsterimi, fotoÄ&#x;raf sergisi, panel, film ve tiyatro gĂśsterimleri sunulacak. Creativum Sanat DerneÄ&#x;i’nin dĂźzenlediÄ&#x;i etkinliÄ&#x;in konuklar Ayd n Ilgaz, Halit Akçatepe, Mehmet Saydur ve MevlĂźt Asar. Hababam S n f ’n n 50. y ll n devirdiÄ&#x;i bu gĂźnlerde, ĂźnĂź R fat Ilgaz’ da aĹ&#x;an bu eserin dĂźnya çap ndaki baĹ&#x;ar lar n n konu edinildiÄ&#x;i panelde, Hababam S n f ’n n bilinmeyen yĂśnleri de tart Ĺ&#x; lacak. Mehmet Saydur’un kaleme ald Ä&#x; ve R fat Ilgaz’ n yaĹ&#x;am n konu alan “R"fat Ilgaz’l" Y"llar,
Biz de YaĹ&#x;ad"kâ€? adl iki kitab hakk nda da sĂśyleĹ&#x;i yap lacak. Hababam S n f ’n n film mĂźziklerinden oluĹ&#x;an, Grup Meyname’nin sunacaÄ&#x; konserin de yer ald Ä&#x; etkinlikte, geçmiĹ&#x;e nostajik bir yolculuk yap lacak. Yazar n kendi hayat n konu ald Ä&#x; , Ä°kinici DĂźnya SavaĹ&#x; ’n n anlat ld Ä&#x; , baĹ&#x;rollerinde Tar k Akan ve Nurseli Ä°diz’in oynad Ä&#x; Karartma Geceleri de gĂśsterilecek. Etkinlik sĂźresince, R fat Ilgaz’ n fotoÄ&#x;raflar ndan oluĹ&#x;an serginin yan s ra, yazar n kitaplar ndan oluĹ&#x;an kitap stant da bulunacak. Etkinlik, Creativum Tiyatro Grubu’nun sahneleyeceÄ&#x;i, R fat Ilgaz’ n hayat n n anlat ld Ä&#x; ve Ĺ&#x;iirlerinden Ăśrneklerin sunulduÄ&#x;u ‘S n f’ adl gĂśsteriyle son bulacak.
“Vard"m, var"m, var olacaÄ&#x;"m!‌â€? Tarihin Gemisinden
Tarih Gemisi’nin yelkenleri dolu dolu‌. Yelkenleri dolduran rĂźzgar, bugĂźn de “bahar esintisiâ€? misali taze ve canl d r. “1919’da yaĹ&#x;anm"Ĺ&#x; ve bitmiĹ&#x; bir olayâ€? deÄ&#x;ildir bu. Aradan 88 y l geçtiÄ&#x;i halde, bugĂźn yĂźrĂźnen yollara da Ĺ&#x; k tutar. BugĂźnĂźn talep ve Ăśzlemleri, “Unutmad"k, unutturmayacaÄ&#x;"zâ€? sloganlar na kar Ĺ&#x; r. 15 Ocak 1919‌ Roza Luxembung ve Karl Liebknecht katledildi. Almanya Sosyal demokrat Parti (SPD) Ăźyesiydiler. Birinci Emperyalist PaylaĹ&#x; m SavaĹ&#x; ’n n baĹ&#x;lamas yla esen milliyetçi rĂźzgar, SPD’nin de milliyetçi bir tutum almas na neden oldu. Bu, Rosa’n n fikirlerine tersti ve partiyle olan tĂźm iliĹ&#x;ki-
sini kesti. 1914 AÄ&#x;ustos’unda Liebknecht ile beraber, “Internationaleâ€? grubunu kurdular. 1 Ocak 1916’da bu grubun ad “SpartakĂźs BirliÄ&#x;iâ€? oldu. “Spartakistlerâ€? dendi onlara. Grubun devlete karĹ&#x; t tutumu yĂźzĂźnden, 28 Haziran 1961’da Luxemburg hapis cezas na çarpt r ld . Hapiste geçirdiÄ&#x;i y llarda birçok makale kaleme ald . 1918 Kas m’ nda Rosa hapisten ç kt ve Liebknecht ile birlikte Alman KomĂźnist Parti’sini kurdular.
â€œĂ–nderlerini vurâ€? Yaz lar ndaki teorik hatalara raÄ&#x;men Roza Luxemburg, Alman ve uluslararas iĹ&#x;çi s n f n n Ăśnde gelen Ăśnderlerinden birisiydi. Burjuvazi, proleter y Ä&#x; nlar içinde kĂśk salm Ĺ&#x; Roza Luxemburg ve Karl Liebknecht gibi iĹ&#x;çi s n f Ăśnderlerinin ne denli tehlikeli olabileceklerini çok iyi biliyordu ve bu nedenle her tĂźrden arac kullanarak onlarla mĂźcadele ediyordu.
Kapitalist dĂźzeni sarsan Kas m devriminden ve arkas ndan gelen Ocak ayaklanmas ndan sonra aç k katliamlar gerçekleĹ&#x;tirmekten de çekinmemeye baĹ&#x;lad lar. â€œĂ–nderlerini vurâ€? yaz l afiĹ&#x;ler her tarafa yay ld ve proletaryan n Ăśnderlerinin av na ç k ld .
SPD’nin doÄ&#x;rudan kat l m yla, SoÄ&#x;uk bir k Ĺ&#x; gĂźnĂź, 15 Ocak 1919’da Rosa, Liebknecht ve Wilhelm Pieck gĂśzalt na al nd . Pieck kaçmay baĹ&#x;ar rken, Luxemburg ile Liebknecht cellatlar n elinde kald . Luxemburg’un baĹ&#x; dipçikle ezildi, Ăślene kadar dĂśvĂźldĂź. Li-
ebknecht de baĹ&#x; na s k lan kurĹ&#x;unlarla ĂśldĂźrĂźldĂź. Son nefeslerine kadar cesur ve kararl olan iki devrimcinin bedenleri, Landwehr Kanal ’na at ld . Aylarca bulunamad lar.
“15 Ocak’ta gĂśrĂźĹ&#x;mek Ăźzere‌â€? Ama burjuvazinin onlar kaybetme plan tutmad . Onlar n an s bugĂźn de canl d r. Onlar n ve Alman komĂźnist-devrimcilerinin an s na Berlin’de yap lan An t mezar, her sene 15 Ocak’ta enternasyonalizmin en s cak yaĹ&#x;and Ä&#x; anlara sahne olur. Hangi ulustan olduÄ&#x;u bilinmeyen, deÄ&#x;iĹ&#x;ik yaĹ&#x;larda binlerce insan, “iÄ&#x;ne atsan yere dĂźĹ&#x;mezâ€? kalabal kta iç içedir. S n fs z-sĂśmĂźrĂźsĂźz dĂźnya Ăśzleminin dolay ms z ifadesi olan Enternasyonal, birçok deÄ&#x;iĹ&#x;ik dilden, hep birlikte sĂśylenir. “İdeallerini/ ideallerimizi yaĹ&#x;atmak için, seneye 15 Ocak’ta gĂśrĂźĹ&#x;mek Ăźzere‌â€? diyerek ayr l n r oradan‌
Yaanacak
‚
N
S
A
N
Sokak
¡
T
Bu say m zda sokaktaki emekçilere mikrofonumuzu, “Hrant Dink’in ĂśldĂźrĂźlmesi hakk nda ne dĂźĹ&#x;ĂźnĂźyorsunuz?â€? sorusuyla uzatt k.
Evet yanl Ĺ&#x; okumad n z‌ 12 çocuk, “Saddam gibi as"larakâ€? ĂśldĂź! Bu haberi elbette kapaktan, hatta belki manĹ&#x;etten vermek gerekiyordu. Ama bunun neden mĂźmkĂźn olmad Ä&#x; n birazdan anlayacaks n z‌
“İbret-i alem olsun!â€? diÄ&#x;im bu yani. Onun Ermeni olmas" bence bunun nedeni olamaz. Bunun alt"nda baĹ&#x;ka hesaplar yat"yor.
HĂźlya (KuafĂśr): Bence bu cinayetin sebebi, TĂźrkiye’yi kar"Ĺ&#x;t"rmak isteyen baz" insanlar olabilir bundan dolay"d"r. BaĹ&#x;ka bir Ĺ&#x;ey sĂśyleyemeyeceÄ&#x;im bir tek bil-
Ä°smini sĂśylemek istemedi: Ä°nsan ĂśldĂźrmek gĂźzel bir Ĺ&#x;ey deÄ&#x;il. SavaĹ&#x; olmasa, silah olmasa ama birileri bir Ĺ&#x;eyler yap"yorlar. Ben nedeni konusunda tam bir Ĺ&#x;ey
Safer (Ä°Ĺ&#x;çi): Yaz"k yani‌ Ermeni’ymiĹ&#x;, Rum’muĹ&#x;, KĂźrt’mĂźĹ&#x;, Arap’m"Ĺ&#x; deÄ&#x;mez. Huzur içinde yaĹ&#x;amak varken neden bĂśyle yollar seçiyorlar? Maalesef çok ĂźzĂźldĂźm. Yar"n bu bizim baĹ&#x;"m"za da gelebilir. Irkç"l"Ä&#x;a hay"r diyorum ve lanetliyorum. Tabii cenazede taĹ&#x;"nan sloganlara ben kat"lm"yorum. Yani yar"n KĂźrt bir yazar ĂśldĂźrĂźlse, yine ayn" Ĺ&#x;ey olursa ne olacak? TĂźrkiye’de her Ĺ&#x;ey kar"Ĺ&#x;"r.
sĂśyleyemem ama sadece gazeteci olduÄ&#x;unu biliyorum. Bu yeni bir olay deÄ&#x;il, daha Ăśnce de UÄ&#x;ur Mumcu bĂśyle ĂśldĂźrĂźldĂź. Kendini iyi yetiĹ&#x;tiren gazetecilere maalesef bĂśyle sald"r"lar yap"l"yor. Fatih (Ä°nternet cafe sahibi): Rahmete kavuĹ&#x;muĹ&#x;; bĂśyle ĂśldĂźrĂźlmesi iyi deÄ&#x;il. Peki niye ĂśldĂźrĂźlmĂźĹ&#x; bu insan? Tam tan"m"yorum ama bu Ĺ&#x;ekilde ĂśldĂźrĂźlmesi iyi deÄ&#x;il. Mustafa: Canice ĂśldĂźrĂźldĂź. Fakat duyduÄ&#x;uma gĂśre ‘TĂźrk kan pis kand r’ diye bir yaz" yazm"Ĺ&#x; ondan ĂśldĂźrĂźlmĂźĹ&#x;, ben bĂśyle duydum. EÄ&#x;er bĂśyleyse, bence biraz dikkat etmek gerekir. Mesela ben Almanya’da bĂśyle bir yaz" yazamam yani. Ama buna karĹ&#x;"n yine de iyi karĹ&#x;"lam"yorum bu cinayeti.
“Devrimci iĹ&#x;çi geyikâ€?! Bilmem sohbeti sever misiniz?.. KarĹ&#x; n zdakinin kĂźltĂźrĂź, yorumu ve anlat m tarz size uyar hoĹ&#x; gelirse, evvvet! Ben sohbeti en çok, mesai saatinde kaçamak yaparken veya molalarda severim. Neleri konuĹ&#x;uruz?.. Neleri konuĹ&#x;may z ki?! Her Ĺ&#x;eyi!‌ Ä°Ĺ&#x; yerindeki s radan sorundan, dĂźnya ve toplumdaki tĂźm sorunlara kadar her Ĺ&#x;eyi! Bunlar bazen gĂźnceldir, bazen de “arkas" yar"nâ€? Ĺ&#x;eklinde sĂźrer. Tabii mola sĂźreleri elverdiÄ&#x;ince.
Anlatt klar n z, zaman içinde sizi hakl ç kar r. ÇßnkĂź her mola, bir “arkas" yar"nâ€?d r ve haf zalar n beslendiÄ&#x;i bir bilgi
Bu sohbetler, devrimci bir iĹ&#x;çinin kendi felsefesini, umutlar n ve dĂźnyas n anlat p, tan tmas için çok Ăśnemli anlard r. Burada haz r dinleyici kitleler (kiĹ&#x;iler) vard r. Burada devrimci iĹ&#x;çinin birikimi ve tecrĂźbesi, onu sĂśzĂź dinlenen yapar. Siz bakmay n ilk bak Ĺ&#x;ta size karĹ&#x; ç kt klar na.
Bu, size karĹ&#x; n zdakinin bilinci, dĂźĹ&#x;Ăźncesi ve eÄ&#x;ilimleri hakk nda bilgi verir. Bu da daha sonras nda o kiĹ&#x;iyle Ăśzel konuĹ&#x;malar n zda neye dikkat etmeniz gerektiÄ&#x;ini gĂśsterir.
Ä°Ĺ&#x;çilerin buna ihtiyac var
Her mola, bir “arkas yar n�d r
kumbaras d r. Arkas ndan bir bakars n z ki,sizin daha Ăśnce sĂśylediÄ&#x;iniz, bir iĹ&#x; arkadaĹ&#x; n z taraf ndan savunuluverir. Burada sadece konuĹ&#x;mak yetmez. Ayn zamanda bolca ve dikkatli Ĺ&#x;ekilde karĹ&#x; n zdakini dinlemek gerekir.
P
L
U
Ä°Ĺ&#x; yerlerinde yap lan sohbetler, iyi dĂźĹ&#x;ĂźnĂźldĂźÄ&#x;Ăźnde gerçek bir propagandad r. Burada slogan gerekmez. Ama espri size o insanlar yaklaĹ&#x;t r r. Ä°Ĺ&#x; yorgunluÄ&#x;unu ve iĹ&#x;in bunalt c atmosferini daÄ&#x; t r ve sĂśyleĹ&#x;i için ortam yarat r. Ben buna “devrimci geyikâ€? diyorum! Eh o zaman, hadi bakal m nice “devrimci geyiÄ&#x;e!â€? Ben iĹ&#x;çilerin buna ihtiyac olduÄ&#x;unu dĂźĹ&#x;ĂźnĂźyorum. Paparazzi ortamlar n olmad Ä&#x; bu durumlarda iĹ&#x;çiler yavaĹ&#x; yavaĹ&#x; bilinçlenir, Ĺ&#x;ekillenir. Bir de bunlara iĹ&#x; yeri d Ĺ&#x; buluĹ&#x;ma ve ev ziyaretleri katabilirsek, gelsin yeni çaÄ&#x; n yeni iĹ&#x;çileri‌ Murat
Hat rlayacaks n z, Saddam’ n as lma gĂśrĂźntĂźleri saniye saniye yay nland . Hem de birkaç gĂźne sĂźndĂźrĂźlerek ve bir Ăśnceki gĂśrĂźntĂźye birkaç saniye eklenip “Son dakika gĂśrĂźntĂźleriâ€? diye balland r larak! “GĂśzler ĂśnĂźnde infazâ€?, elbette yeni deÄ&#x;ildi egemen s n f için. Tarihe bakt Ä&#x; m zda, ayn mant Ä&#x; s kça gĂśrmek mĂźmkĂźn. Kasaba ortas na kutulan daraÄ&#x;ac , giyotin ve zorla meydana toplanan halk! Ahali, silah zoruyla da olsa getirilmeli ve infaz herkese izletilmeli ki, “ibret-i alem olsun!â€? Ayn “ibret-i alem olsunâ€? mant Ä&#x; yd Saddam’ n idam n n saniye saniye izletilmesi; modern çaÄ&#x; n araçlar olan televizyon ve internet Ăźzerinden. Televizyon karĹ&#x; s nda tĂźylerimiz Ăźrpererek ve bir infaz n bĂśylesine pervas zl kla her an n n yay nlanmas na Ăśfkeden kudurarak izledik gĂśrĂźntĂźleri‌ Elbette bunlar “bilinçli yetiĹ&#x;kin insanâ€? tepkileriydi. Ama o gĂśrĂźntĂźleri sadece yetiĹ&#x;kinler izlemedi. Çocuklar da televizyon ve bilgisayar karĹ&#x; s ndayd . Onlarca merakl soruyu yan tlamak zorunda kald
anne-babalar. Hepsi de çocuklar n n bĂśylesine yĂźksek dozda Ĺ&#x;iddete maruz b rak lmas ndan kayg l yd .
“Saddam gibi!â€? Ve anneler-babalar taraf ndan korkulan, istenmeyen ama eller yĂźrekte ‘beklenen’ gerçekleĹ&#x;ti ne yaz k ki‌ Azerbaycan-Belasuvar’da 17 yaĹ&#x; ndaki Natig AlioÄ&#x;lu Orujev de izlemiĹ&#x;ti infaz . 15 Ocak gĂźnĂź, k z kardeĹ&#x;ine idam n nas l gerçekleĹ&#x;tiÄ&#x;ini anlat yordu! O s rada Ăźzerine ç kt Ä&#x; sandalye kay verdi‌ Kßçßk kardeĹ&#x; ne olduÄ&#x;unu anlayamad ama korkuyla annesini çaÄ&#x; rmaya koĹ&#x;tu. Fakat art k çok geçti‌ Annesi yetiĹ&#x;tiÄ&#x;inde Natig, “ayn" Saddam gibiâ€? ĂślmĂźĹ&#x;tĂź! Yine Azerbaycan-Tovuz’da, 8
Hukuk Ç k Ĺ&#x;lar için Ăśdenen tazminatlar n bir k sm vergiden muaf tutuluyordu. Bu uygulama 1 Ocak 2006 tarihinden itibaren geçtiÄ&#x;imiz y l haz rlanan bir yasa sonucu- maalesef kald r ld . Yani al nan tazminat n tĂźmĂź, vergiye tabi art k. Ancak tazminat n “beĹ&#x;te birâ€?i (FĂźnftelungsregelung) dĂźĹ&#x;Ăźk vergilendirmeye tabi tutulabiliyor. Bir de tazminat n eski uygulamaya m yoksa yeni uygulamaya m tabi olduÄ&#x;unun da aĹ&#x;aÄ&#x; daki s n fland rmaya gĂśre tek tek incelenmesi gerekiyor. 1) Tazminat hakk" 1 Ocak
rakterinin, gÜçmen çocuklar aç s ndan daha ayr mc ve d Ĺ&#x;lay c bir Ăśz kazand Ä&#x; na deÄ&#x;indi. YaĹ&#x;anacak DĂźnya temsilcisi ise, kampanyan n hangi ihtiyaçlar Ăźzerinden yĂźkseldiÄ&#x;i ve neleri hedeflediÄ&#x;ini Ăśzetleye-
Av. GĂźlĹ&#x;en Çelebi
2006’dan Ăśnce doÄ&#x;muĹ&#x; ise. 2) Tazminat hakk" 1 Ocak 2006 tarihinden Ăśnce bir mahkeme karar" sonucu doÄ&#x;muĹ&#x; ise. 3) EÄ&#x;er 1 Ocak 2006 tarihinden Ăśnce iĹ&#x;verene karĹ&#x;" bir tazminat davas" aç"lm"Ĺ&#x;, fakat bu dava yasan"n yĂźrĂźrlĂźÄ&#x;e girdiÄ&#x;i tarihten sonra sonuçlanm"Ĺ&#x; ise. Her ßç durum için de geçerli olan Ăśn koĹ&#x;ul; tazminat n 1 Ocak 2008 tarihinden Ăśnce Ăśdenmesi gerekliliÄ&#x;idir. EÄ&#x;er bu koĹ&#x;ullar yerine getiriliyorsa, tazminat n vergi d Ĺ&#x; tu-
11 DĂźnya
rek, bu çal Ĺ&#x;man n bĂźyĂźtĂźlmesi için herkesi katk yapmaya çaÄ&#x; rd . Soru ve cevaplarla derinleĹ&#x;en sĂśyleĹ&#x;i, Ĺ&#x;iir ve mĂźzik dinletisi ile son buldu.
Her birinin ac kl bir hikayesi var‌ Erkekler belki de zay fl Ä&#x; n belirtisi olarak gĂśrdĂźklerinden kendi sorunlar ndan bahsetmek istemezken, kad nlar biraz s cak yaklaĹ&#x; m bulduklar nda hemen sohbete giriĹ&#x;irler. Evet Ä°sviçre’deki huzurevi sakinlerinden bahsediyorum. Hayat hikayelerini, yaĹ&#x;ad klar ac lar gĂśzleri dolu anlat rlarken yaĹ&#x;ad Ä&#x; m z topraklar,
da Avrupal larda da duygular n bu denli yoÄ&#x;un yaĹ&#x;ana bileneceÄ&#x;ini sanm yordum. â€œĂ‡ocuklar"na 18 yaĹ&#x; na kadar bak"p, sonra da git kendi baĹ&#x;"n"n çaresine bakâ€? diyen bir toplumdu onlar benim için‌ Ä°nsani s cakl Ä&#x; n, paylaĹ&#x; m n, yard mlaĹ&#x;man n onlara uzak olduÄ&#x;unu dĂźĹ&#x;ĂźnĂźrdĂźm. Huzurevinde iĹ&#x;e baĹ&#x;lad ktan sonra bu dĂźĹ&#x;Ăźncelerim yavaĹ&#x; yavaĹ&#x; de-
konuĹ&#x;tuÄ&#x;umuz dil, tenimizin rengi ne olursa olsun, bizi birleĹ&#x;tiren nokta hiç deÄ&#x;iĹ&#x;miyor; insan olma ĂśzelliÄ&#x;imiz!
Onlar tan m yormuĹ&#x;um‌ YaĹ&#x;l lar yurdunda iĹ&#x;e baĹ&#x;lamadan Ăśnce, Ä°sviçrelilerde ya
- Tazminat alan kiĹ&#x;inin iĹ&#x; aktinin fesh edilmesi gerekir. - Ä°Ĺ&#x; aktinin feshi, iĹ&#x;veren taraf"ndan yap"lm"Ĺ&#x; olmal"d"r. -Tazminat, iĹ&#x; aktinin fesh edilmesinden dolay" verilmiĹ&#x; olmal"d"r.
Ă–nemli bilgi: “BeĹ&#x;te birâ€? uygulamas Tazminat n vergi d Ĺ&#x; tutulmas nda aĹ&#x;aÄ&#x; daki koĹ&#x;ullar n da yerine getirilmesi gerekmektedir. - Ă–denen paran"n vergi d"Ĺ&#x;" tutulmas", Ĺ&#x;ahs"n yarar"na olmal"d"r.
n n sosyal varl k olmas nda birleĹ&#x;iyorduk. Biri 90 yaĹ&#x; na merdiven dayam Ĺ&#x; olsa da, 60 yaĹ&#x; ndaki çocuÄ&#x;unu kaybetmenin ac s n bir anne olarak hala içinde taĹ&#x; yordu. DiÄ&#x;eri, 12 yaĹ&#x; nda babas na yemek gĂśtĂźrĂźrken, taĹ&#x; ocaÄ&#x; nda dinamitin patlamas yla kaya alt nda can veren babas n n ĂślĂźmĂźne nas l Ĺ&#x;ahit olduÄ&#x;unu, bugĂźn yaĹ&#x; yormuĹ&#x; gibi anlat yordu. Sonra evin bĂźyĂźk k z olarak, hasta yatan annesinin yerine, kardeĹ&#x;lerine nas l bakt Ä&#x; n , evlerde dikiĹ&#x;e giderek yaĹ&#x;amlar n kazanmak zorunda olduÄ&#x;unu anlat rken yaĹ&#x;ad Ä&#x; ac lar, yĂźz çizgilerine yans yordu.
“YĂźkâ€? olarak gĂśrĂźlĂźyorlar
Ä&#x;iĹ&#x;meye, aram za çektiÄ&#x;im suni setler bir bir y k lmaya baĹ&#x;lad . “Nas"l olur da 20 y ld r yaĹ&#x;ad"Ä&#x;"m bir Ăźlkenin insanlar"na, kĂźltĂźrĂźne bu kadar yabanc" olabilmiĹ&#x;im?â€? diye dĂźĹ&#x;ĂźnĂźyordum. Elbette ki farkl yanlar m z, farkl bak Ĺ&#x; aç lar m z vard ‌ Ama ortak noktam z olan insa-
Ç k Ĺ&#x; tazminat n n (Abfindung) vergilendirilmesi tulacak bĂślĂźmĂź esas olarak 7 bin 200 Euro’dur. 50 yaĹ&#x; n doldurmuĹ&#x; ve en az 15 y l çal Ĺ&#x;m Ĺ&#x; olanlar için bu miktar 9 bin Eurodur. 55 yaĹ&#x; n doldurmuĹ&#x; ve en az 20 y l çal Ĺ&#x;m Ĺ&#x; olanlar için 11 bin Eurodur.
yaĹ&#x; ndaki bir erkek çocuk, “Saddam gibiâ€? ast kendini. Ve Ä°talya’da da izledi çocuklar as lma sahnelerini. Bir grup erkek çocuk, bir k z arkadaĹ&#x;lar n seçtiler. Olay n nas l geliĹ&#x;tiÄ&#x;i bilinmiyor. Belki merak ettiler “Saddam gibi as"lman"nâ€? nas l bir Ĺ&#x;ey olduÄ&#x;unu, belki de “oyun oynamakâ€? istediler! “Saddam gibi as"lmacaâ€? m koymuĹ&#x;lard oynad klar oyunun ad n , bilinmez‌ Ama bilinen bir Ĺ&#x;ey var ki, bir k z çocuÄ&#x;u, yaĹ&#x; tlar taraf ndan “Saddam gibiâ€? as ld !‌ Ve ard ard na devam etti kendini asmalar. Yemen’de biri 13 yaĹ&#x; nda iki çocuk, Suudi Arabisatan’da 12, Pakistan’da 9, ABD-Teksas’ta 10, MuĹ&#x;’ta 12 yaĹ&#x; ndaki toplam 6 çocuk art k yaĹ&#x;am yor! Ayr ca Cezair ve Hindistan bas n nda, say s
net verilmeyen birkaç çocuÄ&#x;un daha ĂślĂźmĂźnden sĂśz ediliyor.
Yak ndan tan yal m! Evet, bu haberleri manĹ&#x;etten vermeliydik. Ama mĂźmkĂźn olmad . Neden mi? ÇßnkĂź Saddam’ n infaz gĂśrĂźntĂźlerini medyaya daÄ&#x; tarak gĂźnlerce saat baĹ&#x; yay nlanmas n saÄ&#x;layan burjuvazi ve onlar n uĹ&#x;aklar medya, çocuklarla ilgili bu haberleri s r gibi saklad ! “Birileriâ€? hemen olaya el koydu! O “birileriâ€?, irili ufakl her olay ve arac , kendi kapitalist sistemlerini gßçlendirmek için kullananlar, kendilerine zarar verebilecek olanlar da gĂśzlerden saklayanlard . YaĹ&#x;anacak DĂźnya olarak, tĂźm çabalar m za raÄ&#x;men daha fazla bilgiye ulaĹ&#x;amasak da, haberi en az ndan duyurmay , ve olay n sorumlular n teĹ&#x;hir etmeyi sorumluluk bildik‌ Çocuklar m z n katili sistem sahiplerini biraz daha yak ndan tan yal m ve susmayal m diye!
Ac lar n dili hep ayn !
Sinik ve sessiz kalmayacaÄ&#x; z! “Al"nterimle buraday"m!â€? kampanyas kapsam nda 21 Ocak’ta KĂśln’de gerçekleĹ&#x;tirilen sĂśyleĹ&#x;ide, IG-Metal YĂśnetim Kurulu Eski Ăœyesi Y lmaz Karahasan, KĂśln Ăœniversitesi EÄ&#x;itim FakĂźltesi’nden Doç. Dr. Erol Y ld z ve bir YaĹ&#x;anacak DĂźnya gazetesi çal Ĺ&#x;an sunumlar yapt . Karahasan, TĂźrkiyeli gÜçmen iĹ&#x;çi tarihinin, ilk evrelerinden baĹ&#x;layarak, sendikalarla iliĹ&#x;kisinin çeĹ&#x;itli tarihsel kesitlerde nas l bir seyir izlediÄ&#x;ini anlatt . Erol Y ld z da konuĹ&#x;mas n eÄ&#x;itim politikalar n n s n fsal ĂśzĂźnĂźn aç mlanmas Ăźzerine oturttu. EÄ&#x;itimin bu s n fsal ka-
M
12 çocuk, “Saddam gibi as larakâ€? ĂśldĂź!
RĂśportajlar" Ä°hsan Y ld r m (Kuyumcu): TĂźrkiye’de Hrant Dink’in ĂśldĂźrĂźlmesi asl"nda çok utanç verici bir durum. Çok yanl"Ĺ&#x; olmakla birlikte, bir yerde de insanlar"n geliĹ&#x;imini tamamlamad"Ä&#x;"n" dĂźĹ&#x;ĂźndĂźÄ&#x;ĂźmĂźzde çok Ĺ&#x;aĹ&#x;"rt"c" gelmiyor. Yar"n Orhan Pamuk’a da ayn"s"n"n olmas" beni Ĺ&#x;aĹ&#x;"rtmayacak. Bu beklenmeyecek bir Ĺ&#x;ey deÄ&#x;il yani. Mesela Trabzon’da 5 tane ĂśÄ&#x;rencinin, yĂźzlerce insan taraf"nda linç edilmek istenmesi. Bundan yola ç"karak Ĺ&#x;aĹ&#x;"rtmamas" gerekir Dink’in ĂśldĂźrĂźlmesi. TĂźrkiye’nin tutumunun deÄ&#x;iĹ&#x;eceÄ&#x;ini zannetmiyorum.
O
Al nan tazminat miktar , vergi d Ĺ&#x; say lan miktardan yĂźksek ise, tĂźmĂźyle vergilendirilmesi mecbur deÄ&#x;ildir. “BeĹ&#x;te birâ€? (FĂźnftelungsregelung), uygulamas ndan yararlanarak dĂźĹ&#x;Ăźk
vergilendirme mĂźmkĂźn olabilir. Bu konuda vergi dan Ĺ&#x;manlar ndan bilgi alarak hareket edildiÄ&#x;i takdirde, tasarruf edilebilir. “BeĹ&#x;te birâ€? uygulamas , tazminat n beĹ&#x;e bĂślĂźnerek hesaplanmas ve ç kan sonucun yine beĹ&#x;le çarp lmas yĂśntemidir. Bu uygulama Ăśzellikle yĂźksek kazanç sahibi kiĹ&#x;iler için, tazminat n bĂźyĂźk bĂślĂźmĂź vergiye kesilebileceÄ&#x;inden dolay uygun deÄ&#x;ildir. Kazanc bekarlarda 55 bin, evlilerde 110 bin Euroyu aĹ&#x;anlar için, “beĹ&#x;te birâ€? uygulamas uygun deÄ&#x;ildir.
Ä°talyan Rina, 1940’larda Ä°sviçre’ye gelmiĹ&#x;. Ailesinin ve kendisinin geçimini saÄ&#x;lamak için 20 yaĹ&#x; nda vatan n nas l terk ettiÄ&#x;ini, Ä°sviçreli biriyle evlilik yapt ktan sonra kocas n n ailesinin kendisine dĂśnĂźk rkç yaklaĹ&#x; mlar n , nas l horland Ä&#x; n , kocas n n ailesinin kendi ailesine ait bilgiler almak için kendi Ăźlkesindeki kĂśyĂźnĂźn belediyesine yapt Ä&#x; baĹ&#x;vurular anlat rken boÄ&#x;az dĂźÄ&#x;Ăźmleniyordu‌ “GĂśrĂźmcemin, nikah tĂśrenimizde biz Katolik, kendileri Protestan olduklar" için kilise duvar"na tĂźkĂźrmesini gĂśrdĂźm. Ona, â€˜ĂśÄ&#x;retmen olmuĹ&#x;sun ama insan olamam Ĺ&#x;s n, senin yetiĹ&#x;-
Ä°Ĺ&#x;sizlik paras na gĂśre hesaplama Al nan tazminat n iĹ&#x;sizlik paras na gĂśre hesaplan p hesaplanmayacaÄ&#x; da çoÄ&#x;u zaman tereddĂźt konusu olmakta ve al nan paran n bir faydas olmayacaÄ&#x; zannedilmektedir. Bu yayg n anlay Ĺ&#x; n nedeni birkaç sene Ăśnceki uygulamalara dayanmaktad r. Tazminat n iĹ&#x;sizlik paras na gĂśre hesaplanmas uygulamas y llar Ăśnce kald r ld Ä&#x; için, gĂźnĂźmĂźzde Ăśzel durumlar hariç olmak Ăźzere- sĂśz konusu deÄ&#x;ildir. Bu Ăśzel durumlar ise §143 a SGB III say l yasaya gĂśre dĂźzenlenmiĹ&#x;tir. Buna gĂśre, eÄ&#x;er yasal ç k Ĺ&#x; sĂźresi gĂśzetilmemiĹ&#x; ise, iĹ&#x;sizlik paras Ăśdemesi bir
tirdiÄ&#x;in çocuklar n Allah yard mc s olsun’ dedim. Neler çektim‌ Hem bayan, hem yabanc" olarak yaĹ&#x;amak kolay deÄ&#x;ildi. Hep bir çocuÄ&#x;um olsun istedim. Ama kocam kßçßk yaĹ&#x;ta ailesi taraf"nda terk edildiÄ&#x;i için çocuk yapmak istemedi‌â€? Ä°nsan olarak yaĹ&#x;ad Ä&#x; m z ac lara verdiÄ&#x;imiz tepkiler ayn ! Dil, din, rk ayr m gĂśzetmeksizin insan, yaĹ&#x;ad Ä&#x; ac ya ve sevince ayn tepkiyi veriyor. YaĹ&#x;l lar n insan olarak, milliyetleri, rklar ne olursa olsun, arzular yaĹ&#x;amlar n n son gĂźnlerinde s cak bir aile yuvas ! Hat rlanmak, deÄ&#x;er verilmek, Ăśnemsenmek istiyorlar. Fakat maalesef yaĹ&#x;ad Ä&#x; m z sistemde her Ĺ&#x;ey, daha fazla kâr politikas na dayan yor. Ăœretime katk da bulunmad klar için onlar, sisteme “yĂźkâ€? olarak gĂśrĂźlĂźyorlar ve bu her f rsatta onlara hissettiriliyor. YaĹ&#x;l lar, iĹ&#x;sizler, hastalar, malĂźller‌ Yani “daha fazla kâr"n ĂśnĂźnde engelâ€? ya da “iĹ&#x;levsizâ€? olarak gĂśrĂźlen toplumun tĂźm katmanlar hedefe çak l yor. Kazan lm Ĺ&#x; haklar budan yor, çal Ĺ&#x;anlara kĂślece çal Ĺ&#x;ma koĹ&#x;ullar dayat l yor. Aram zdaki suni setleri, getto yaĹ&#x;amlar m z y karak, ezilen insanlar olarak, ĂśzlediÄ&#x;imiz gĂźzelliklere birlikte ulaĹ&#x;mam z gerekiyor diye dĂźĹ&#x;ĂźnĂźyorum. Ali- Ä°sviçre
y la kadar dondurulabilir. Bu nedenle, iĹ&#x;verenle yap lan anlaĹ&#x;mada bu yasal sĂźrenin kesinlikle k salt lmas na mĂźsaade edilmemelidir. Ă–rneÄ&#x;in baĹ&#x;ka bir iĹ&#x; bulduÄ&#x;u için iĹ&#x;sizlik paras na mĂźracaat etmek istemeyenler, ç k Ĺ&#x; için iĹ&#x;verenle istedikleri gibi anlaĹ&#x;abilirler. Yasal ç k Ĺ&#x; sĂźresi gĂśzetilmediÄ&#x;i durumda, tazminat n yĂźzde kaç n n iĹ&#x;sizlik paras na gĂśre hesaplanabileceÄ&#x;i konusunda ise Ăśzel durum da dikkate al narak dan Ĺ&#x; lmas n Ăśneriyorum. Av. GĂźlĹ&#x;en Çelebi Graf-Adolf-Str. 80 40210 DĂźsseldorf Tel: 0211-355 83
Dßnya Yaanacak
Dßnyay› istiyoruz, k›r›nt› de¤il !..
Hrant Dink’in katili kim?..
Tßrkiye’den Mektup var Ece Temelkuran
bu. DiÄ&#x;er bir ifadeyle, yeni cinayetlere haz rl ktan baĹ&#x;ka bir Ĺ&#x;ey deÄ&#x;ildir. Posterin planl ve hedefli olduÄ&#x;u her Ĺ&#x;eyinden belliydi. “Vatan topraÄ&#x;" kutsald"r, kaderine terk edilemezâ€?dir! “Kahraman Samastâ€? da kutsal vatan topraÄ&#x; n kaderine terketmeyerek, bir vatan hainine gerektiÄ&#x;i gibi davranm Ĺ&#x;t ! Bayrak alt nda çekilen fotoÄ&#x;raflar n mesaj buydu.
TĂźrkiye vicdan na yĂźrĂźyor BĂźyĂźk bir vicdan azab ‌ Ă–yle ki yapamad Ä&#x; m z, beceremediÄ&#x;imiz, sustuÄ&#x;umuz, korktuÄ&#x;umuz, çekindiÄ&#x;imiz her Ĺ&#x;ey için bir vicdan azab ‌ Hrant’ n gidiĹ&#x;iyle gelen, bĂźtĂźn Ăźlkeyi kaplayan, geniĹ&#x;lemesine ve derinlemesine bir vicdan azab ‌ Kalabal klar, sanki tetiÄ&#x;i kendisi çekmiĹ&#x;çesine aÄ&#x;l yor Ä°stanbul’da. Tuhaf Ĺ&#x;ey. ÇßnkĂź insanlar Hrant’ n gidiĹ&#x;iyle birlikte ve ayn anda bir çok Ĺ&#x;eye aÄ&#x;l yor. Herkes neyi yitirdiyse ona aÄ&#x;l yor. Hrant, insanlar kendi kalbine çaÄ&#x; r rd . Ĺžimdi insanlar, t pk onun istediÄ&#x;i gibi, kendi kalbine, kendi suçluluÄ&#x;una, kendi vicdan na yĂźrĂźyor. BugĂźnkĂź kalabal k bu. BugĂźnkĂź kalabal Ä&#x; n yĂźrĂźdĂźÄ&#x;Ăź yer bir mezarl k deÄ&#x;il. TĂźrkiye bugĂźn kendi vicdan na, kederine ve tĂźm kay plar na yĂźrĂźyor‌
“Hat ra fotoÄ&#x;raf â€?n n anlatt klar ‌
Hrant gĂźlerdi Hrant gĂśrseydi gĂźlerdi muhakkak. Hiçbir Ĺ&#x;eye gĂźlmese bile, bir canl yay nda, mĂźhim adamlardan birinin, cinayetten sĂśz ederken aÄ&#x;lamakl olup “Art"k komĹ&#x;ular bile birbiriyle konuĹ&#x;muyorâ€? deyiĹ&#x;ine gĂźlerdi. Ä°Ĺ&#x; oralara geliyor iĹ&#x;te. Ä°nsanlar bĂźtĂźn yitirdiklerine aÄ&#x;l yor Hrant ile birlikte. Hrant, topraÄ&#x;a dĂźĹ&#x;erken gĂśrĂźyorlar ki topraÄ&#x;a neler neler dĂźĹ&#x;ĂźrmĂźĹ&#x;ler asl nda. Herkeste “Bir hikâyenin sonuna geldikâ€? hissi. Canl yay nlarda, normalde çok soÄ&#x;ukkanl olan televizyoncular n bile delirip Ăśfkeyle konuĹ&#x;maya baĹ&#x;lamas bundan. Hrant’ n bir yaz s n bile okumad Ä&#x; na ad m gibi emin olduÄ&#x;um teyzelerin, amcalar n Agos gazetesi ĂśnĂźnde aÄ&#x;layamaya baĹ&#x;lamas bundan. Ä°nsanlar sadece Hrant’ n deÄ&#x;il, bir Ăźlkenin yas n tutuyor. Yitirdikleri art k kesin olan bir Ăźlkenin. Art k anlad herkes: Bu geri dĂśnĂźĹ&#x;Ăź olmayan bir parçalanma. Art k hiçbirimiz birbirimizi bir Ăźlkede yaĹ&#x;ad Ä&#x; m za inand ramay z. Art k kimse bize bir Ăźlkede, bir halk olarak yaĹ&#x;ad Ä&#x; m za inand ramaz. DemiĹ&#x;tim bir zaman:“Bir çak"l taĹ&#x;"n" dahiâ€? vermedikleri bu Ăźlkede her gĂźn insanlar ĂślĂźyor. Hrant ile birlikte Ĺ&#x;imdi insanlar art k ellerinde sadece çak l taĹ&#x;lar n n kald Ä&#x; n gĂśrĂźyor‌ Zanl n n “yaln"z kurtâ€? olabileceÄ&#x;i sĂśyleniyor. Bir ĂśrgĂźt baÄ&#x;lant s olmayan yeni bir katil tipi olabileceÄ&#x;i. BaĹ&#x;kalar ise “derin devletâ€? ile baÄ&#x;lar n n ç kar lmas gerektiÄ&#x;i gĂśrĂźĹ&#x;Ăźnde. Ben Ĺ&#x;Ăśyle dĂźĹ&#x;ĂźnĂźyorum:
Dink cinayetinin azmettiricisi, daha ilk gĂźnden kendini belli etmiĹ&#x;ti asl nda. Sonras nda yaĹ&#x;ananlar, “kĂśr gĂśzĂźm parmaÄ&#x;"naâ€?dedi adeta. Azmettirici, yeni katiller yetiĹ&#x;tirmek için iĹ&#x;e koyulmuĹ&#x;ken yakay ele verdi. Hrant Dink’in tetikçisi OgĂźn Samast’ n AtatĂźrk posteri ĂśnĂźnde çektirilen fotoÄ&#x;raf , daha Ăśnce bas na yans m Ĺ&#x;t . Katil Samast’ n cĂźrĂźmleri Yasin Hayal ve Erhan Tuncel’den baĹ&#x;ka as l “abiâ€?leri jandarma ve polis, onu kahramanlaĹ&#x;t rarak yeni katiller yetiĹ&#x;tirme, yeni cinayetleri teĹ&#x;vik
etmek amac yla fotoÄ&#x;raf n çekmiĹ&#x; ve bas na servis etmiĹ&#x;ti. “Eylemi Ăźstlenmeâ€? anlam na gelen bu poster servisi, İçiĹ&#x;leri Bakanl Ä&#x; taraf ndan “araĹ&#x;t"r"yoruzâ€? denilerek geçiĹ&#x;tirilmiĹ&#x;ti. Poster daÄ&#x; tman n, asl nda Ĺžemdinli’de suçßstĂź yakalanan kontrgerilla tetikçilerinin, YaĹ&#x;ar BĂźyĂźkan t taraf ndan “Onlar iyi çocuklarâ€? denilerek sahiplenilmesinden bir fark yoktu. Onlar sahiplenmek, aklamak, dahas yeni tetikçiler yetiĹ&#x;tirmek için, Ăśzendirmek için onlar kahramanlaĹ&#x;t rmakt r
Koç Holding’e baÄ&#x;l Yap Kredi Yay nlar , baĹ&#x;ta Naz m Hikmet olmak Ăźzere, birçok Ĺ&#x;air ve yazar m z tekeline ald ! “Telif hakk"â€? maskesiyle yap lan, halk sanatç lar n halktan koparmakt r asl nda. Ä°stanbul’da Ăœreti-Yorum Kolektifi taraf ndan bu sald r ya karĹ&#x; bir kampanya baĹ&#x;lat ld ve birçok kuruma çaÄ&#x;r yap ld . 20 Ocak gĂźnĂź Ä°stanbul’da yap lan bir bas n aç klamas yla bu sald r protesto edildi. “Koç Holding, Ĺ&#x;airime yazar"ma dokunma!â€? slogan yla bir araya gelen Ăœreti-Yorum Kolektifi, Yap Sanatevi ve Tohum KĂźltĂźr Merkezi, yapt klar aç klamada Hrant Dink katliam na da deÄ&#x;indi.
â€œĂ‡ek sanat mdan eliniâ€? Saat 14:30’da Ä°stiklal caddesindeki Yap Kredi Yay nlar ’n n yan taraf ndaki Galatasaray Lisesi ĂśnĂźnde toplanan eylemciler dĂśvizlerini, pankartlar n ve Ăźzerinde Ĺ&#x;iirler yaz l dev afiĹ&#x;lerini aça-
rak eylemi baĹ&#x;latt lar. “Koç Holding Naz"m’dan elini çekâ€? sloganlar n n at lmas yla çevrede insanlar ilgiliyle toplanmaya baĹ&#x;lad lar. Bas n metnine geçilmeden Ăśnce, bir Ăśnceki gĂźn faĹ&#x;ist bir katliamda ĂśldĂźrĂźlen Hrant Dink hat rlat ld . Ĺžiirleri sansĂźrleyen, topluma ulaĹ&#x;mas na engel olanlar n, Dink’i ĂśldĂźrenler gibi faĹ&#x;ist olduklar sĂśylendi. KĂźltĂźr Bakanl Ä&#x; n n ç kartt Ä&#x; Naz m Oratoryosu CD’sinde, Naz m’ n “AkĹ&#x;am Gezintisiâ€? Ĺ&#x;iirinin bir bĂślĂźmĂźnĂźn, “Ermeni soyk"r"m"na deÄ&#x;indiÄ&#x;i içinâ€? kesilerek yay nland Ä&#x; sĂśylene-
Cezaevinde bir sĂźre kalmak durumunda olan kiĹ&#x;i (hĂźkĂźmlĂź ya da tutuklu), al Ĺ&#x; k olduÄ&#x;u sosyal çevreden ve toplumun genelinden yal t lm Ĺ&#x;t r ve kurallar ve mekanlar çok daha
Ortaya ç kan veriler, hiçbir kuĹ&#x;kuya yer b rakmayacak kadar aç kt r: Dink cinayeti, devlet komutas ve yĂśnlendirmesiyle yap lan bir kontrgerilla eylemidir. Hrant Dink, rkç -faĹ&#x;ist katillerce ĂśldĂźrĂźldĂź. Dink’i katledenlerin doÄ&#x;rudan ya da dolayl olarak Genelkurmay eksenli kontrgerilla olduÄ&#x;u herkes için aç k olmal d r. Rejimin karakterinden ve geleneklerinden, siyasi konjonk-
z m Ĺ&#x;iirlerinden bestelenmiĹ&#x; “GĂźneĹ&#x;in Sofras"â€? ve “GĂźzel GĂźnler GĂśreceÄ&#x;izâ€? Ĺ&#x;ark lar sĂśylendi. Son olarak Yap Kredi Yay nlar ĂśnĂźne gelinerek, pankart ve Naz m’ n içinde â€œĂ‡ek sanat"mdan eliniâ€? dizelerinin yer ald Ä&#x; “AyaÄ&#x;a Kalk"n Efendilerâ€? Ĺ&#x;iirinin yaz l olduÄ&#x;u dev bir afiĹ&#x; yere b rak larak Yap Kredi Yay nlar alk Ĺ&#x;larla protesto edildi. Bas n aç klamas , sonraki haftalarda da devam edilmesi çaÄ&#x;r s yla sonland r ld .
Kampanya bĂźyĂźyor rek, inad na Ĺ&#x;iirin bu bĂślĂźmĂź okundu: bakkal karabetin "Ĺ&#x;"klar" yanm"Ĺ&#x; affetmedi bu Ermeni vatandaĹ&#x; KĂźrt daÄ&#x;lar"nda babas"n"n kesilmesini fakat seviyor seni çßnkĂź sen de affetmedin bu karay" sĂźrenleri TĂźrk halk"n"n aln"na Bas n metninin ard ndan Ä°Ĺ&#x;çi Korosunun mĂźzikleri eĹ&#x;liÄ&#x;inde hep beraber Na-
Bas n aç klamas sonras nda Ä°stiklal caddesi boyunca “Sanat banka kasas"na s"Ä&#x;maz!â€?, “Sevdal"n"z okur eriĹ&#x;imine kapat"lm"Ĺ&#x;t"r!â€?, “Sevdal"n"z hapistir, banka kasas"nda!â€?, “Sanat"n metalaĹ&#x;mas"na hay"r!â€?, “Koç Holding Ĺ&#x;airimden elini çek!â€? ve “Hrant Dink’i katledenleri affetme!â€? yaz l dĂśvizlerle yĂźrĂźyĂźĹ&#x;e geçen eylemciler, yol boyunca megafonla Ĺ&#x;iirler okuyarak bildiri daÄ&#x; tt lar. Eyleme çev-
Psikologlar: “Tecrite karĹ&#x;" mĂźcadeleye!â€? 23’ß akademisyen ve 73’ß ĂśÄ&#x;renci olmak Ăźzere toplam 316 ruh saÄ&#x;l Ä&#x; çal Ĺ&#x;an (Alanlar na gĂśre; 235 psikolog, 47 psikolojik dan Ĺ&#x;man, 33 psikiyatr), yay mlad klar bir bildirgeyle F tipi cezaevlerinde uygulanan tecrit rejimini protesto etti. Bildirge imzaya aç ld ktan sonra, 21 Ocak 2007 tarihinde, Adalet Bakanl Ä&#x; ’n n yay nlad Ä&#x; bir genelgeyle tecrit rejiminde çok k smi bir iyileĹ&#x;tirmeye gittiÄ&#x;ine dikkat çeken bildirge giriĹ&#x;imcileri, bu geliĹ&#x;meyi olumlad klar n ancak sorunun bu çapta bir iyileĹ&#x;tirmeyle çÜzĂźmlenmiĹ&#x; say lamayacaÄ&#x; n , cezaevlerinde çok daha kĂśklĂź bir reforma ihtiyaç olduÄ&#x;unu, bu yĂśnde çabalar n sĂźrdĂźreceklerini belirttiler. Bildirge metni Ĺ&#x;Ăśyle: Ruh SaÄ&#x;l Ä&#x; çal Ĺ&#x;anlar F-Tipi tecrit rejinime “Hay"râ€? diyor!
Gerçek katil devlettir!
tĂźrĂźn doÄ&#x;ru tahlil edilmesinden, Hrant Dink’in siyasal kimlik ve tutumundan ve kimler için hedef olduÄ&#x;undan ç kar lan bu sonuç, daha cinayetin ikinci gĂźnĂź ortaya saç lan somut verilerce de doÄ&#x;rulanm Ĺ&#x;t . GĂźnler ilerledikçe bu yarg y doÄ&#x;rulayan pekçok veri kamuoyunun ĂśnĂźne serildi. Katilin kimliÄ&#x;i ve “abiâ€?lerinin emniyetle, kontrgerillac generallerle iliĹ&#x;kileri sonraki gĂźnlerde ortaya ç kt . Emniyet ve jandarman n, İçiĹ&#x;leri Bakanl Ä&#x; ’n n rededemeyeceÄ&#x;i denli aç k olan kan tlar cinayetin devlet taraf ndan iĹ&#x;lendiÄ&#x;ini belgelemektedir. Kan ve irin rejimini, katiller dĂźzenini az çok tan yan herkes, Dink cinayetinin ferdi bir eylem olmad Ä&#x; n , devletin komutas ve yĂśnlendirmesiyle yap ld Ä&#x; n teslim eder. Bu Ăźlke gĂśzalt nda kay plara, faili meçhul kalan kontrgerilla cinayetlerine, kĂśy yakmalara, MaraĹ&#x;, Sivas ve Gazi katliamlar na tan k olmuĹ&#x;tur. Dink cinayeti de devletin bu tĂźr eylemlerinden biri olarak tarihe yaz ld , belgelendi. DĂźzenin yarg s ne derse desin tarihin hĂźkmĂź budur. Ĺžimdi bu failin yakas na yap Ĺ&#x;maya gelmiĹ&#x;tir s ra; onun ĂźstĂźne ĂźstĂźne gitmek, katliamlar , cinayetleri için ondan hesap sormaya gelmiĹ&#x;tir s ra‌
“Koç Holding, Ĺ&#x;airimden elini çek!â€?
Yaln z “kĂśpeklerâ€? Ne “yaln"z bir kĂśpekâ€?ti katil ne de gizli bir ĂśrgĂźtle baÄ&#x;lant s var. Her ikisinin ortas nda bir yerde bu mesele. Bu hikâyedeki katil asla yaln z deÄ&#x;ildi. Televizyon dizilerinden, bĂźyĂźk gazetelerin baĹ&#x;yazarlar na, devletin en Ăźst katlar ndan partilerin ilçe ĂśrgĂźtlerinin en dibine, camilerin avlular ndan okullar n bahçelerine kadar her yerde korunan bir kimlikti bu. Bu kimlik, bu â€œĂśrnek vatandaĹ&#x;â€? tipi, Susurluk’tan sonra yarat ld . Mumlar m z yak p, Ĺ&#x; klar m z yak p sĂśndĂźrĂźrken seslerimizi susturanlar, bu kimliÄ&#x;i bu memlekete armaÄ&#x;an etti. Biz yenildik, “onlarâ€? yendi ve yeni doÄ&#x;an çocuklar “yenenâ€? tarafta yer almak istedi. Susurluk bĂślĂźnerek çoÄ&#x;ald , sokaklara, mahalle kahvelerine, okullara, camilere yay ld . Bu Ăźlkenin “esas sahibiâ€? onlar. Biz hep sesimizi k sarak konuĹ&#x;mak zorunday z onlar n yan nda. O kadar ki Hrant’ n gittiÄ&#x;i gĂźn yan mdan geçerken “Gebersin it!â€? diyen, 20 yaĹ&#x; nda bile olmayan “delikanl"â€?ya hiçbir Ĺ&#x;ey diyemiyorum ben. ÇßnkĂź daha bakar bakmaz yĂźzĂźne, elini ceketinin içine gĂśtĂźrĂźp bĂźyĂźk bir kendine gĂźvenle dĂśnĂźp soruyor: “Bi’ derdin mi vard"?â€? Biliyorum ki bir Ĺ&#x;ey desem en yak n kahveye girip baÄ&#x; rabilir: “Vatan haini! Dinimize, bayraÄ&#x;"m"za kĂźfretti!â€? Biliyorum ki o andan sonra baĹ&#x; ma gelecek Ĺ&#x;ey Ăślmekten beter. Ĺžimdi TĂźrkiye buna aÄ&#x;l yor iĹ&#x;te. KĂśpeklerin deÄ&#x;il, insanlar n yaln z olmas na‌ TaĹ&#x;lar baÄ&#x;lay p kĂśpekleri salanlar n kanl zaferine‌ Ä°stanbul’daki kalabal k bugĂźn bu kedere doÄ&#x;ru yĂźrĂźyor. Bu vicdan azab yla. Biz korktuk ve en gĂźzel çocuÄ&#x;umuz ĂśldĂź, herkes, her nas lsa, Hrant’ hiç tan masa bile, bunu dibine kadar biliyor. Hrant, gĂśrĂźyor musun? Sevgili arkadaĹ&#x; m, ac ac gĂźlĂźyor musun?
Nitekim posterden sonra, katilin gĂśzalt nda çekilen ve tv’lere yans yan gĂśrĂźntĂźleri de bunu kan tl yor, verilmek istenen mesaj n bu olduÄ&#x;unu gĂśsteriyor. Samsun Emniyet MĂźdĂźrlĂźÄ&#x;ß’nde jandarma ve polisin birlikte çektiÄ&#x;i, ortaya ç kan kamera gĂśrĂźntĂźlerinde AtatĂźrk’ßn sĂśzlerinin fotoÄ&#x;rafta yer almas için çaba sarfedildiÄ&#x;i, katilin eline bayrak verildiÄ&#x;i gĂśrĂźlĂźyor. GĂśrĂźntĂźyĂź videoya kaydeden jandarma, arkadaĹ&#x;lar na seslenerek, “O yaz"y" Ĺ&#x;Ăśyle kafas"n"n Ăźzerine denk getirebilir miyiz arkadaĹ&#x;larâ€? diye soruyor. “OgĂźn’ß yaz"n"n tam alt"na getirin. Vatan topraÄ&#x;" kutsald"r yaz"s"n"n alt"na getirinâ€? diyor. Bunun Ăźzerine diÄ&#x;er iki jandarma,
“Oradan gĂśrĂźnmĂźyor mu?â€? diye soruyor. Çekim yapan jandarma, “Hay"r tam gĂśrĂźnmĂźyor, biraz daha alt"na getirinâ€? diyor. Bu s rada, çekimi yapan jandarma, hat ra fotoÄ&#x;raf çektirmek isteyen arkadaĹ&#x; na â€œĹžapkan" ç"kar, saç"n" da dĂźzeltâ€? diyor. OgĂźn Samast’ n yan nda poz veren jandarma, saç n dĂźzeltiyor. Daha sonra, karkolda bulunan, muhtemelen Genelkurmay’a baÄ&#x;l Ă–zel Harp Dairesi adl konrgerilla biriminden sivil giyimli baĹ&#x;ka biri de Samast’ n yan na gelerek “hat"ra fotoÄ&#x;raf"â€? çektiriyor. “Bir de bu yĂśnden çekeyimâ€? Ĺ&#x;eklinde konuĹ&#x;malar n geçtiÄ&#x;i klip çekimi, katilin devlet kat nda nas l hĂźrmet ve kabul gĂśrdĂźÄ&#x;ĂźnĂź belgelemekten baĹ&#x;ka, gerçek katilin de kim olduÄ&#x;unu gĂśsteriyor.
kat bir Ĺ&#x;ekilde belirlenmiĹ&#x; bir “kapat"lmaâ€? yaĹ&#x;amaktad r. TĂźrkiye’de bir sĂźredir gĂźndemde olan F tipi cezaevleri ise, bu kapat lma ile yetinmeyip, kiĹ&#x;inin zaten oldukça s n r-
lanm Ĺ&#x; olan sosyal çevresiyle etkileĹ&#x;imini, Ăśzel ve aĹ&#x; r bir mahrumiyet rejimine tabi k lmaktad r. Alg ve duyu kaynaklar n n s n rland r lmas ile oluĹ&#x;an psiko-sosyal yoksunluk, insan n benlik alg s n , kiĹ&#x;iliÄ&#x;ini tehdit etmekte, bireyi, kendisini var eden fikri ve yaĹ&#x;ant sal deÄ&#x;erleri kaybetme riski alt nda b rakmaktad r. Ruh saÄ&#x;l Ä&#x; alan nda çal Ĺ&#x;anlar, mesleki duyarl l klar ve etik sorumluluklar itibariyle, F-tipi cezaevlerinde vĂźcut bulan ve insan olman n temel niteliklerine yĂśnelen tecrit temelli bir infaz rejimini kabul edemezler. Bilimsel çal Ĺ&#x;malar, bir kĂźltĂźr için ideal olabilecek iliĹ&#x;ki miktar n n, baĹ&#x;ka bir kĂźltĂźr için yaln zl k ve yal t lm Ĺ&#x;l k deneyimine neden olabileceÄ&#x;ini kan tlamaktad r.
Tecrit temelli cezaevlerindeki infaz rejiminin, her kĂźltĂźr mensubu için ciddi zorluk yaratmas beklenir; ancak TĂźrkiye gibi daha fazla sosyal iliĹ&#x;ki ihtiyac n n belirgin olduÄ&#x;u kĂźltĂźrel havzalarda, bu tarz bir tecrit rejiminin yaratacaÄ&#x; insani ve toplumsal tahribat çok daha aÄ&#x; r olacakt r. Biz aĹ&#x;aÄ&#x; da imzas bulunan ruh saÄ&#x;l Ä&#x; çal Ĺ&#x;anlar , tecrit tipi mahkumiyet sisteminin psikolojik ve bedensel tahribatlara neden olduÄ&#x;unu, tecrit alt nda tutman n bilimsel bak Ĺ&#x; aç s ndan “iĹ&#x;kenceâ€? olarak kabul edildiÄ&#x;ini, F tiplerinde yaĹ&#x;ananlar n ruh saÄ&#x;l Ä&#x; çal Ĺ&#x;anlar için bir utanç tablosu olduÄ&#x;unu beyan ediyor; kamuoyunu bu konuda sesini yĂźkseltmeye, yetkilileri de acilen tecriti sonland rmaya çaÄ&#x; r yoruz.
reden sloganlarla ve alk Ĺ&#x;larla yoÄ&#x;un bir destek verildiÄ&#x;i gĂśrĂźldĂź. Bu eylemin ard ndan, farkl sanat kurumlar n n da kat l m yla 24 Ocak’ta bir toplant yap ld . Ay Ĺ&#x; Ä&#x; Sanat Merkezi, BaĹ&#x;ka KĂźltĂźr Evi, Tohum KĂźltĂźr Merkezi, Yap Sanatevi ve Ăœreti-Yorum Kolektifi’nin kat ld Ä&#x; toplant da sĂźreci bĂźyĂźtmek ve geniĹ&#x; kitlelere duyurmak yĂśnĂźnde baz kararlar al nd . Buna gĂśre; 27 Ocak Cumartesi gĂźnĂź saat 14:00’te Ä°stiklal Caddesi Rumeli Han ĂśnĂźnde buluĹ&#x;ulup kitlesel bir Ĺ&#x;ekilde Naz m Ĺ&#x;iirleri daÄ&#x; t ld . 3 Ĺžubat Cumartesi gĂźnĂź ise Taksim’de bas n aç klamas yap lacak; bu aç klamaya konuya duyarl çeĹ&#x;itli ayd n ve sanatç lar n kat l m da saÄ&#x;lanmaya çal Ĺ&#x; lacak. 10 Ĺžubat Cumartesi gĂźnĂź, “Sanat"n MetalaĹ&#x;t"r"lmas" ve Telif Haklar"â€? konulu bir panel-forum gerçekleĹ&#x;tirilecek. Forumda konuyla ilgili konuĹ&#x;ma ve tart Ĺ&#x;malar n yan s ra, sanatsal etkinlikler de gerçekleĹ&#x;tirilecek.