S111

Page 1

Yeni Evrede

Baþyazý

Mücadele Birliði

boþa çýkarýlýp, onu burjuvazinin kabul edebilir gördüðü sýnýrlara çekmiþ olacaktýr. Ancak, bu politikanýn kitleler üstündeki etkisi çok kýsa sürdü ve geçici oldu. Çünkü, halk kitlelerinin yaþamsal sorunlarý öyle reformlarla ve düzen sýnýrlarý içinde çözülecek gibi deðildir. Devrimci yöntemler ve devrimle, çok köklü bir yolla, kitlelerin sorunlarý çözülebilir. Bu geliþmeler, tüm yoðunluðuyla Türkiye ve K.Kürdistan’da yaþanýyor. Örgütlü devrimci mücadelenin on yýllarca süren varlýðý, sýnýflar arasýndaki çeliþkileri þiddetlendiren bir etmendir. Devrimci düþüncelerle tanýþan kitleler sýnýf savaþýmlarýný daha ileri noktaya götürmüþlerdir. Emekçi halk kitleleri devrimci görüþler yani marksist-leninist dünya görüþünü edindikten sonradýr ki, sermaye egemenliðine karþý sýnýf savaþýmý kalýcý hale gelmiþtir. Eðer bilimsel sosyalizmin o devrimcileþtirici ilkeleri olmasaydý, bir devrimci programdan ve devrimci hareketten sözedilmezdi. Bu yüzden, burjuvazi ve devletinin saldýrýlarý esas olarak komünistlere ve öteki devrimcilere olmuþtur. Bu yüzden bilimsel sosyalizmin devrimci düþünceleriyle donanmýþ devrimci güçler ve halk kitleleri tarihin en aðýr terör dönemlerinden birinden geçmek durumunda kaldýlar. Devrimci düþüncelerin geniþ kitleler içinde maddi bir güç durumuna gelmemesi için sosyalist yayýnlar üzerinde çok aðýr bir baský uygulanmýþtýr. Ancak hiçbir yasak, hiçbir baský emekçi kitlelerin komünist görüþlerle tanýþmasýný önleyememiþtir. Yýllarca açýk çatýþma içinde olmak, burjuva egemenliðine karþý açýktan açýða savaþmanýn çok aðýr bedelleri vardýr. Komünistler ve diðer devrimciler bu aðýr bedeli sürekli ödediler. Kýrýmdan geçtiler, vahþete uðradýlar, aðýr iþkenceden geçtiler ve bir ayaklarý daima zindanlarda oldu. Zaten, aðýr bedel ödemeyi göze alamayan, sýnýrsýz bir özveri gösteremeyen ve büyük bir cesaret gösteremeyen bu denli aðýr koþullarda devrimci mücadeleyi devam ettiremez. Üstelik bu þekilde mücadele öyle kýsa süreli deðil, yýllarca sürecektir. Tüm bunlarý uzun süre devam ettirmeyi göze alamayanlar, belli bir yerden sonra kenara çekildiler. Ama hedefe doðru büyük bir kararlýlýkla yürüyenlerin ortaya koyduklarý kahramanlýklar, tarihteki örnekleri bile aþmýþtýr. Ve en önemli kahramanlýk uzun soluklu olarak devrimci mücadeleyi sürdürmektir, ki bunun da azýmsanmayacak çok örneði var. Bugün devrimci hareket, yýllar boyu süren bu yiðit mücadelenin sonucu olarak bugünkü noktaya gelmiþtir. Devrim bu mücadelede büyümektedir. Zafer bu mücadeleyle kazanýlacaktýr. Bu topraklarda iç savaþ uzun süredir devam ediyor. Emekçi halklar kýrk yýldýr açýk çatýþma içinde. Uzlaþmaz sýnýf çeliþkileri son derece keskin olduðu ve bu durum hep derinleþerek devam ettiði için, bu açýk çatýþma bu denli uzun süre devam etmiþtir. Bu çatýþmanýn temelinde, uzlaþmaz sýnýf çeliþkileri temelinde meydana gelen devrim zorunluluðu var. Devrim zorunluluðu olmasaydý, devrimci hareket bu kadar uzun süre ayakta kalamaz, devrim mücadelesi bu denli boyutlanamazdý. Diðer bir etken ise kuþkusuz örgütlü devrimci hareketin devam eden varlýðýdýr. Sýnýf savaþýnýn yýllarca sürüp gitmesi, burjuva toplumu yokeder. Burjuva toplumu, yýkacak olan, uzlaþmaz sýnýf çeliþkileri ve sýnýf savaþýmýdýr. Burjuvazi ne kapitalizmin temelindeki çeliþkileri yokedebilir ne de bu çeliþkilerin bir çatýþmaya dönüþmesini engelleyebilir. Kendi yýkýlýþýný ve bu görevi yerine getirmekle yükümlü devrimci sýnýfý ve onun büyümesini kendisi hazýrlar. Devrimin büyümesi karþýsýnda eli-kolu baðlýdýr. Devrimi ezmek için giriþtiði her yöntem, yalnýzca devrimi biraz daha büyütür o kadar. Kendisini yýkacak devrim dinamiklerini yoketmeye çalýþýrken, bu dinamikleri hergün biraz daha güçlendirmekten baþka bir þey yapmýyor. Devrim nesnel koþullar tarafýndan gündeme getiriliyor. Burjuvazinin yeni bir toplum yolunda, sýnýf savaþýmýný yükselten devrimci dinamikleri, gerici zora dayanarak baský altýna almasý, ezmesi, kapitalizmin nasýl da her türlü geliþmeye ayakbaðý olduðunu, geliþmenin karþýsýna geçtiðini tüm açýklýðýyla ortaya koyuyor. Proletaryayla bu tarihi çatýþmayý burjuvazi kazanamaz. Çatýþma ne denli þiddetli geçerse geçsin, bu savaþta kazanan taraf proletarya olacaktýr. Ýnsanlýðýn geleceðini proletarya belirleyecektir.

AÇIK ÇATIÞMADAN GEÇMEK Baðýmlý kapitalist ülkelerde uzlaþmaz sýnýf çeliþkileri, emperyalist ülkelerdeki kadar olgun olmasa da; oradaki çeliþkiden daha keskin. Sýnýf çeliþkilerinin bu denli keskin olmasýnýn kaçýnýlmaz sonucu, sýnýf çatýþmasý da ayný ölçüde þiddetli geçiyor. Proletarya ve diðer emekçiler on yýllardýr açýk çatýþma içinde bulunuyorlar. Proletaryanýn sýnýf savaþýmý, kapitalizmin zeminlerinde oluþur. Kapitalist sýnýfla ekonomik temelde ortaya çýkan sýnýf çeliþkisi ve karþýtlýðý, iki sýnýfýn politik alanda karþý karþýya gelmesine yolaçar. Uzlaþmaz sýnýf çeliþkileri kendini politik çeliþkiler olarak gösterir. Maddi temel, sýnýf çeliþkisinin biricik zeminidir, ancak baþka etkenlerin de rolü vardýr. Proletaryanýn sýnýf savaþýmý, varolan uzlaþmaz çeliþki üzerinde keskinleþtirici bir etkendir. Baðýmlý kapitalist ülkelerde emekçi sýnýflarýn yaþam koþullarý ve gelecekleri, emperyalist ülke emekçilerine göre çok daha kötüdür. Yaþam koþullarýný deðiþtirmek için, zorunlu olarak kapitalistlerle açýk bir savaþýma girerler. Bu savaþýmla birlikte iki sýnýf arasýndaki çeliþki iyice derinleþir. Kapitalistlerin egemenliði, bu ülkelerde, emekçi sýnýf tarafýndan tehdit altýna alýnmýþtýr. On yýllardýr sürüp giden sýnýf çatýþmalarý, burjuvazinin egemenliðini derinden sarsmýþ ve önemli ölçüde zayýflatmýþtýr. Burjuvazi egemenliðini, ancak devrimci sýnýfa karþý zor kullanarak, onu sürekli aðýr bir baský altýnda tutarak ayakta tutabiliyor. Burjuvazinin attýðý her adým katliam, terör ve yasaklarla damgalanmýþtýr. Yine de o çok istediði politik istikrarý saðlayamamýþtýr. Politik iktidarsýzlýðý her gün biraz daha derinleþiyor. Emperyalizmin tüm desteðine karþýn, politik iktidarsýzlýktan kurtulamamýþtýr. Burjuvazinin gerici terörü kitlelere boyun eðdiremediði gibi, emekçi halka karþý sürdürülen her vahþete karþý, halk kitlelerinin baðrýnda çýkan yeni devrim fýrtýnalarýna yolaçmýþtýr ve yolaçmaktadýr. Burjuvazinin her giriþimi, bu toplumun nasýl bir baský toplumu olduðu ve yýkýlmasý gerektiði düþüncesi en kenarda duran kitlelerce de anlaþýlýr duruma geliyor. Burjuvazinin gerici zoru, kitlelerin devrimci zoru ile karþýlýk buluyor. Sýnýflarýn böylesine þiddetli çatýþmasýnýn olduðu bir yerde politik istikrar doðal olarak havaya uçar. Devrimci durumun ortaya çýkmasýyla birlikte burjuvalar artýk egemen deðildir. Baðýmlý kapitalist ülkelerde, burjuvazi, egemen olamadýðý için, güçsüz olduðu için, zayýflýðýnýn sonucu olarak sýk sýk askeri faþist darbelere kavuþur. Askeri faþist diktatörlük yýllarca devam etmiþ, devlet faþistleþtirilmiþti. Halk kitleleri ne zaman egemen güçleri ciddi bir biçimde tehdit etmeye baþlamýþsa, kitlelerin önü hemen faþist askeri darbelerle kesilmiþtir. Fakat ne faþist darbeler, ne sürekli sýkýyönetim, emekçi kitleleri ayaklanmalara, iç savaþa ve devrime iten nesnel koþullarý ortadan kaldýrabilir. Tersine, emekçilerin yaþam koþullarýný iyice aðýrlaþtýrýr. Çünkü faþizm halk kitlelerinin tüm ekonomik ve politik haklarýnýn kabaca çiðnenmesidir. Çünkü faþizm, sömürünün daha da yaygýnlaþmasý demektir. Sonuç olarak, burjuvazinin ve emperyalizminin istediði ortam yaratýlamadýðý gibi, varolan uzlaþmaz sýnýf çeliþkilerinin ileri derecede keskinleþmesine ve iç çatýþmanýn þiddetlenmesine yolaçmaktadýr. Emperyalizm ve iþbirlikçi tekelci sermaye, askeri faþist diktatörlüklere karþý giderek büyüyen halk ayaklanmalarýnýn yolunu kesmek için , politik çevirme hareketi politikasýný devreye soktu. Politik çevirme ile kitlelere sözüm ona farklý ve kendisini ifade edebilen politik seçenekler sunuluyor. Bunun baþýnda parlamentoda emekçilerin ve onlarý temsil eden komünistlerin yer almasý geliyor. Böylece devrimin halk hareketi

111. Sayý / 30 Ocak - 13 Þubat 2008

3


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.