Bütün yollar› savafla ç›k›yor n Yüksek Askeri fiura öncesinde iktidar çat›flmas›n›n son halkas›nda Reha Taflkesen’in istifas› vard›. fiimdi oyunun eli müstakbel Genelkurmay’a geçmifl görünüyor. “Yükselen teröre karfl› yetkilerinin art›r›lmas›n›” istemeye bafllad›lar bile. TMY ile yetinmeyip Ola¤anüstü Hal ilan› da istiyorlar.
n Ola¤anüstü Hal ilan›n› “elimizde bulunsun” diye istemedikleri aç›k. Hemen tamam› Özel Harp ayg›t›ndan gelen “yeni ekip”in 2005 Newroz’undan bu yana yükseltti¤i provokasyon çizgisi, OHAL’in ilan edilmesini isteyenlerin gerçekte “Kirli Savafl” a geri dönmeyi amaçlad›klar›n› gösteriyor. Sayfa 4’de
n Umar Karatepe
Kullanma K›lavuzu
AKP Hükümeti, iktidar›n› korumaya almak için emperyalistlerin Lübnan’daki operasyonunda rol ar›yor. Sayfa 4’te
F›nd›k kurtlar› ‹fiBAfiINDA
Erdo¤an hakaretleriyle hem üreticiye hem Türkiye’ye a¤›r zarar verdi. Köylü isyanda.
Y›l 1 Say› 8 27 Temmuz 2006 50 YKr 15 Günlük Siyasi Gazete
www.halkinsesigazetesi.net yay›nda!
Sayfa 6’da
Hükümet ‹srail vahfletine karfl› ç›kar gibi yap›yor ama askeri iliflkisini sürdürüyor
SOV YAPMA ILISKINI KES! Ortado¤u bo¤azlan›yor!
Yaflas›n Filistin Filistin Yaflas›n Halkevleri, direnen Arap halklar›na destek vermek için bir dayan›flma kampanyas› bafllatt›. Sayfa 12’de
n Savafl›n gerçek nedeni iki askerin kaç›r›lmas› de¤il. Bu çok önceden planlanm›fl bir sömürge savafl›.
Bir de üzerine para verseydik
n Türkiye sermayesi, ‹srail’in y›kt›¤›n› yaparak kazan›yor. ‹srail’le birlikte Filistinlileri Enez’de kölelefltirme hesab› yap›yor
Sayfa 8’de
IMF, krizden ç›k›fl›n yolunu buldu: Ücretlerin düflürülmesi. Hiç almazsak ekonomi düzelir mi? Sayfa 10’da
n Uflak Eflme’deki zehirlenmelerin siyanürden oldu¤u ortaya ç›kt›. Bakan›ndan valisine, kaymakam›na kadar bütün yetkililer zehirleyeni de¤il, zehirin pefline düfleni suçlad›lar. Güler madeni alelacele açt›.
George Habash
En genifl Arap halk cephesi
H. Hüseyin Baflar
Ekmek davas›, siyaset ve demokrasi
Halk›n Ö¤retmeni
Ve Tatil...
Sayfa 5’te
Tart›flmal› bürokrat teftifl kurulunda
Sayfa 2’de
Bunlar›n gözü dönmüfl
Ali E. Demirhan
Sayfa 2’de
“Türkiye’de hayat tarz› temsilleri, 1980-2005” sergisi, Türkiye toplumunun 25 y›l içindeki kültürel de¤iflimini anlat›yor. Sayfa 11’de
Sayfa 6’da
n ‹srail ile askeri, ticari ve diplomatik tüm iliflkiler kesilmeden, ABD kap› d›flar› edilmeden Filistin için gözyafl› dökmek ikiyüzlülüktür. Sayfa 3’te
Nereden nereye
Bin kifli zehirlendi görmezden geldiler
n Katliamc› ‹srail ordusu Türkiye’de e¤itim yap›yor. Türk ordusuyla ortak tatbikatlar düzenliyor. MOSSAD’la M‹T istihbarat paylafl›yorlar.
ELEKTR‹⁄E ZAM!
Güçleri yoksula yetiyor
n ABD Meksika’da ›l›ml› sola bile tahammül edemeyip, seçim yolsuzlu¤u yapt›rd›. Tüm halk direniflte. Sayfa 8’de
n Erdo¤an tükürdü¤ünü yalad›. “Elektri¤i kesenlere ac›mas›z davranaca¤›z” deyip özel santral sahiplerine kesenin a¤z›n› açt›. Elektrik zamm› kap›da. Sayfa 5’te
Sayfa 5’te
Birinin hayat›, di¤erinin hayalleri söndü Ezilen kad›nlar›n öyküleri ve umutlar› bundan böyle Kibele’de
n Aile içi fliddet, yaln›zca “Do¤u’nun” veya “e¤itimsiz kad›n”›n sorunu de¤il. Bir “a¤abey”, eve geç geldi¤i için Manisa’daki genç anneyi öldürdü, bir di¤eri ‹stanbul’daki üniversiteliyi dövdü. Sayfa 10’da
‹lac› pazara düflürdüler n Sa¤l›kta Dönüflüm Program›’yla iki kat›na ç›kan sa¤l›k harcamalar› içinde aslan pay› ilac›n. Hükümet, yeni düzenlemelere giderek ilaç marketlerinin önünü aç›yor. Tezgah›n› ilk açan yine Zapsu. Sayfa 7’de
‹ktidar›n bedelini kanla m› ödetecekler Devlet iktidar› için mücadele, Kürt sorunu ve Büyük Ortado¤u Savafl› dekorunun önünde, 30 A¤ustos sonras›ndaki bölümü do¤ru gelifliyor. Hükümet de ordu da iktidara a¤›rl›k koymak için ülkeyi kan banyosuna sokmaya yöneliyor. Sayfa 2’de
Ali E. DEM‹RHAN
Cemal Boyal› AKP’nin kadrolaflmas›n›n prototipi. Hem IMF’ci, hem partizan, hem de militan... Ankara Vergi Dairesi Baflkanl›¤› boyunca örgütlü kamu çal›flanlar›n›n maliyede güvencesiz çal›flmaya karfl› direniflini ezmeye öncelik verdi. Bütün ifllemleri yarg›dan döndü ama o hukuksuz bask› yolundan dönmedi. fiimdi Teftifl Kurulu Baflkan›.
D
Tart›flmal› bürokrat Maliye Bakanl›¤› Teftifl Kurulu Baflkanl›¤›’nda A A
Mümkün olan en genifl Arap halk cephesini kural›m
George Habash
nkara Defterdarl›¤›’na asaleten atanmas› Cumhurbaflkan›’nca veto edilen, Gelir ‹daresinin Yeniden Yap›land›r›lmas› düzenlemeleri sonunda Maliye Bakan› taraf›ndan Ankara Vergi Dairesi Baflkanl›¤›’na atanan Cemal Boyal›, Birleflmifl Milletler (BM) Güvenlik Konseyi’nin de “terör örgütü finansörleri” aras›nda sayd›¤› El Kad› için Türkiye’deki Mali Suçlar› Araflt›rma Kurulu (MASAK) (Maliye Baflmüfettifli Hamza Kaçar) taraf›ndan haz›rlanan raporun ülke siyasetinde ve bas›nda yo¤un olarak tart›fl›ld›¤› bir dönemde, Maliye Bakanl›¤› Teftifl Kurulu Baflkanl›¤›’na vekaleten atand›. Ad› geçen raporda Baflbakan Tayyip Erdo¤an’›n Dan›flman› Cüneyd Zapsu’nun, bir dönemler Maliye Bakan› Kemal Unak›tan’›n yönetim kurulu üyesi oldu¤u Albaraka Türk üzerinden El Kad›’n›n hesab›na para aktar›p aktarmad›¤› konusu da inceleniyor. Hamza Kaçar’›n baflka bir göreve atand›¤›, mahkeme karar› ile geri döndü¤ü de yine bas›nda yer almaktad›r. Teftifl Kurulu ile Maliye Bakanl›¤› aras›nda bu olayla ilgili bir “so¤uk savafl” yafland›¤› da söylentiler aras›nda. Kim bu Cemal Boyal›? Bir dönem Teftifl Kurulu Baflkan Yard›mc›l›¤› yapan Maliye Baflmüfettifli Cemal Boyal›, AKP iktidar›yla birlikte Ankara Defterdarl›¤›’na atand›. Atamas›, Gelirler Genel Müdürü Osman Ar›o¤lu, MASAK Baflkan› Genç Osman Yarafll› ve di¤er kurumlardaki birçok bürokrat gibi Cumhurbaflkan›’nca veto edildi. Asaleten atanamamas›na ra¤men uzun süreler vekaleten görev yapt›. Gelir ‹daresi Baflkanl›¤›’n›n kurulmas› ile birlikte Osman Ar›o¤lu Gelir ‹daresi Baflkanl›¤›’na vekaleten, Cemal Boyal› ise Ankara Vergi Dairesi Baflkanl›¤›’na Maliye Bakan› Unak›tan taraf›ndan asaleten atand›. Atamaya dayanak olan yasan›n ilgili maddesi Cumhurbaflkan›’nca Anayasa Mahkemesi’ne götürüldü. Yarg›lama devam ediyor. Cemal Boyal›’n›n Ankara Defterdarl›¤› ve Vergi Dairesi Baflkanl›¤›’ndaki icraatlar› neler? Cemal Boyal›’n›n göreve geldi¤i günden itibaren yaklafl›k 6000 personelin görev yapt›¤› Ankara Defterdarl›¤›’nda ciddi huzursuz-
evlet iktidar› için mücadelenin “30 A¤ustos sonras›”ndaki düzlemi yavafl yavafl belirginlefliyor. Ortado¤u’yu alevlerin sarmas›yla birlikte taraflar manevralar›n› bu kez “Kürt sorunu”nu öne ç›kararak gelifltirmeye bafllad›lar. ‹ktidar mücadelesinin taraflar› de¤iflmedi ama öne ç›kan konusu de¤iflti. fiimdiki taktik çat›flma sahas›, Kürt sorununun hangi askeri yöntemle konusunda: Kandil’e operasyon mu yapal›m, Lübnan’a “bar›fl gücü” mü gönderelim, Ola¤anüstü Hal mi ilan edelim? Her iki yöntemin de sorunun çözümüne en küçük bir katk› sa¤lamayaca¤› biliniyor. Bunlar denenmifl yöntemler. Bu yöntemlerle yaln›zca, Türkiye hem içerde hem d›flarda çok a¤›r zararlara u¤rat›l›yor. Ama Türkiye’nin u¤rayaca¤› zarar kimin umurunda, devletin iktidar›n› ele geçirmek veya elde tutmak her fleyin üzerinde. Sanki 1984-2000 aras›ndaki dönem hiç yaflanmam›fl, 30 bin insan ölmemifl, ülkenin yüz elli milyar dolar› kendi insanlar›m›z›n bombalanmas›na, kurflunlanmas›na, iflkenceye, cezaevi yap›m›na, ormanlar›n yak›lmas›na, dehflet ve korku ortam› yaratmaya, düflünce hayat›n›n bask› alt›na al›nmas›na harcanmam›fl gibi yap›yorlar. Türkiye insan› aptal yerine konularak, Kürt sorununun “çözümü” için Ola¤anüstü Hal’in de, s›n›r d›fl› operasyonun da akla gelen her biçimi uygulanmam›fl gibi ba¤›ra ça¤›ra, “girerdin, giremezdin”; “bu yasalar yetiyor”du, “elimizi kolumuzu ba¤l›yor”du tantanas› yap›l›yor. Bu tart›flman›n karfl›l›kl› argü-
luklar yafland›. Kurumun yeniden yap›land›r›lmas› için yasa tasar›s› haz›rlanmas› s›ras›nda aktif görev alm›fl, yasa tasar›s›na karfl› elefltirel görüfl sergileyen tüm kesimlere bask› uyguland›, kanunsuz uygulamalar yapt›. Bir bürokrattan öte, adeta bir “AKP Sözcüsü” gibi davrand›. Özellikle Maliye Bakanl›¤› bünyesinde örgütlü olan Büro Emekçileri Sendikas› (BES) üyelerine yönelik bask›lar›, keyfi ve hukuk d›fl› tutumlar› nedeniyle ifl bar›fl› bozuldu, birçok adli ve idari dava sonucunda devlet zarara u¤rat›ld›. Bu davalar sonucunda; n Gelir ‹daresi’nin yeniden yap›land›r›lmas› nedeniyle demokratik tepkilerini gösteren 39 Maliye çal›flan› çeflitli görev yerlerine sürgün edildi, aç›lan davalar sonucunda tamam› eski birimlerine geri döndüler, yarg›lama giderleri ve vekalet ücretleri yasal faiziyle birlikte (kifli bafl›na ortalama 325 YTL) idare üzerine yüklendi. n Yine ayn› olaylar nedeniyle verilen disiplin cezalar›ndan dolay› yap›lan ek ücret kesintilerinden 29 adedi kazan›ld› (kifli bafl›na ortalama 400 YTL), 43 dava da devam ediyor. Henüz sendikan›n kaybetti¤i bir dava yok. n Yine hukuksuz olarak yap›lan 11 ataman›n davas› devam ediyor. ‹lk sürgünlerinde dava ile geri dönen 11 kifli yeniden sürgün edildi. n Son yap›lan 3 sürgün davas›nda yürütmeyi durdurma karar› verildi. n Bir BES üyesinin yürütmeyi durdurma karar› henüz uygulanmad›. n BES iflyeri temsilcili¤inin tan›nmamas›na iliflkin bir dava devam ediyor. n Talep ettikleri halde fazla mesaiye b›rakt›r›lmayan, ayr›mc› uygulama nedeniyle 01/03/2006 tarihinden itibaren mesai ücreti (ayl›k ortalama 350 YTL) ödenmeyen yaklafl›k 50 BES üyesinin davas› devam ediyor.
n BES taraf›ndan Cemal Boyal› hakk›nda görevi kötüye kulland›¤› gerekçesiyle dört kez suç duyurusunda bulunuldu, ancak 4483 say›l› kanuna istinaden yarg›lama izni verilmedi¤inden iflleme konulmad›. n BES yöneticilerinin flahs›na hakaret etti¤i gerekçesiyle Cemal Boyal› taraf›ndan iki kez suç duyurusu yap›ld›, biri takipsizlik karar›yla sonuçland›, di¤eri ise bilirkifli taraf›ndan inceleme aflamas›nda. n Yine hakaret gerekçesiyle BES yöneticilerine açt›¤› iki tazminat
davas› Cemal Boyal›’n›n aleyhine sonuçland›, biri ise devam ediyor. Yukar›da belirtilen hukuki süreçler sadece BES’in yürüttükleri. Buna bir de kiflisel davalar eklendi¤inde idare etmekle sorumlu oldu¤u Ankara Vergi Dairesi Baflkanl›¤›’nda yaflanan partizanl›k ve hukuksuzlu¤un boyutlar› daha da vehamet kazan›yor. Bu davalar›n tamam›na yak›n›n›n kazan›laca¤› düflünüldü¤ünde Boyal›’n›n kamuya verdi¤i zarar›n bir baflka boyutu ortaya ç›k›yor. fiunu sormadan geçemiyoruz:
GEL‹P GEÇERKEN...
Ankara Vergi Dairesi Baflkanl›¤›’nda bu kadar hukuksuzluk yapan bir bürokrat Teftifl Kurulu Baflkanl›¤›’nda neler yapar? Kendi anlay›fl› d›fl›nda baflka düflüncelere tahammül edemeyen bir bürokrat, her müfettiflten de kendi talebi do¤rultusunda rapor istemez mi, vermeyene memurlara uygulad›¤› yöntemleri uygulamaz m›? Teftifl Kurulu Baflkanl›¤›’na vekaleten atanmas›n›n, El Kad› operasyonu ve bas›nda yer alan 87 ayr› dosyayla bir ilgisi var m›?
Alaattin T‹MUR
Ç›plak heykeller yapmal›y›m. Ç›r›lç›plak heykeller Nefis rüyalar›n›z için Ey önünden geçen ak sakall› kasketli, Y›rt›k mintan›ndan adaleleri gözüken Dilenci Sana önce fiiirlerin tad›n› Aflklar›n tad›n› Kitaplardan tatt›rmal›y›m Resimlerden duyurmal›y›m, resimlerden... fiu o¤lan çocu¤una bak F›rça sall›yor Kokmufl manifaturac›n›n aya¤›na Dörtyüzbin tekli¤inden On kurufl verecek. Seni satmam çocu¤um Dörtyüzbin tekli¤e. Ne güzel kafllar›n var Ne güzel bileklerin Hele ne ellerin var, ne ellerin Sait Faik Abas›yan›k
‹ktidar›n bedelini yoksul kan›yla m› ödetecekler manlar›n›n Kürt sorununun çözümü aç›s›ndan hiçbir de¤eri olmad›¤› ortada. Bu tart›flma yaln›zca gerici ve y›k›c› bir iktidar kavgas› olarak anlam tafl›yor: Ola¤anüstü Hal, ordunun ve kontrgerillan›n devlet iktidar› üzerindeki gücünü art›racak kesin formül. Orduyu handikapl› bir konuma yuvarlayarak “s›n›r d›fl› etmek” ise kimi koflullarda AKP Hükümeti’nin elini rahatlatabilir. Her iki durumda da okkan›n alt›nda Türkiye halk›n›n kalaca¤› kesin. Her iki senaryo da yoksul kan› üzerinden iktidar hesab›d›r! ‹srail’in Lübnan’a girifliyle birlikte bu iki taktik çizgi birbirine karfl› hem içerde hem de d›flarda manevralar gelifltirmeye bafllad›. Zapsu’nun mekik diplomasisi ile Lübnan’da NATO önderli¤inde bir bar›fl gücünün oluflturulmas› önerisi aras›nda do¤rudan bir ba¤lant›n›n olup olmad›¤› henüz bilinmiyor. ‹srail’den ç›kt›¤› söylenilen bu önerinin daha önce nerede piflirildi¤i karanl›kta da kalsa, Türkiye’yi ABD’nin Ortado¤u’ya sald›r›s› sürecinin eli kolu ba¤l› bir parças› haline getirece¤i kesin. Çünkü ister NATO önderli¤inde olsun, isterse de BM Güvenlik Konseyi’nin emrinde, bu kanallardan geçirilerek oluflturulacak bir silahl› gücün ‹srail’in ABD taraf›ndan arkalanm›fl sald›rganl›¤›n› perdelemekten, Ortado¤u direniflini baltalamak ve bast›rmaktan öte bar›fl yönünde olumlu bir rol oynamas› olanaks›z. Bu nedenle de, böylesi bir “misyon”da görev almak, Türkiye’yi Ortado¤u halklar›n›n emper-
yalizme karfl› direniflinde hedef haline getirebilecektir. Bu formülün, fiilen “d›fl savafl halinde” bir Türkiye durumu yarataca¤› ve AKP iktidar› üzerindeki ordu tehdidini zay›flataca¤› da düflünülebilir. Ama di¤er yandan, “uluslararas› müdahale” ad› alt›nda gerçeklefltirilecek bir sald›r›ya karfl› direniflin genifllemesi, AKP Hükümeti’ni kendi taban›ndan koparan bir etki de yapabilecek; tamam›yla “politik otoritenin” karar› olaca¤› için de olas› bir baflar›s›zl›kta, ordu fatura kesilen de¤il, fatura kesen bir konumda durabilecektir. *** AKP ve ordu aras›nda süregiden iktidar mücadelesi, toplumun politik biçimlenmesinde güçlü bir etki yap›yor. Türkiye toplumunun zihni, ulusalc›l›¤› Kürt düflmanl›¤›yla, modernizmi militarizmle kaynaflt›rm›fl bir siyasi zihniyet dünyas› ile halkç›l›¤› ümmetçilikle, özgürlü¤ü fleriatç›l›kla kaynaflt›rm›fl bir baflka siyasi zihniyet dünyas›n›n etki alan› içinde flekilleniyor. Toplum bu flekillenme içinde iki büyük gericilik kamp›na bölünüyor: Siyasal ‹slam ve Otoriter Milliyetçilik. Türkiye solunun etraf›n› saran bu gerici kuflatman›n bir günde ortaya ç›kmad›¤›n›; basitçe “ideolojik” bir fley olmad›¤›n›; “dünyadaki havan›n tersine dönmesiyle” çözülmeyece¤ini; bu gericili¤in içerisinde oluflacak çatlaklardan medet umulamayaca¤›n›; ve hepsinden önemlisi, Siyasal ‹slam’a ve Otoriter Milliyetçili¤e aç›ktan a盤a karfl› bir toplumsal politik güç merkezi yaratman›n, solun bu kuflatmay› aflabil-
mesi için bir ön flart oldu¤unu görmemiz gerekir. Bu gerçekler görülmedi¤i, üzerinden atland›¤› sürece, zaten afl›r› ölçüde parçalanm›fl, da¤›lm›fl ve demoralize olmufl olan solun büyük gerici güçlerin kuyru¤una tak›lmaktan, de¤irmenine su tafl›maktan kurtulabilmesi olanakl› de¤il. Bu gerici kuflatman›n büyük siyasi güçler taraf›ndan ve çok genifl bir cepheden topluma dayat›ld›¤›, bu nedenle de k›r›lamayaca¤› kayg›s› yayg›n ve etkili bir kayg›. Ancak bu düflünce tarz› yanl›fl. Türkiye toplumunun gündemini iflgal eden sorunlar› sol bir bak›fl aç›s›yla ele almak, alternatif çözümler gelifltirmek ve bu çözümlere inand›r›c›l›k ve çekim gücü kazand›rmak elbette zor ama olanakl› da. Türkiye solu bugünkü zay›f halinde dahi, sözünü eylemle tamamlayabildi¤inde toplumsal bir çözüm gücü hüviyetini kazanabiliyor. Çünkü Türkiye toplumunun Siyasal ‹slam ve Otoriter Milliyetçilik’le ilgili yak›n dönem deneyimleri hiç de olumlu de¤il. Bu ak›mlar›n Türkiye’yi dün oldu¤u gibi bugün de bir toplumsal y›k›m sarmal›na sürükledi¤i hissediliyor. Özellikle fiemdinli provokasyonundan bugüne kadar uzanan suikast, sabotaj ve entrika zinciri, her iki taraf›n da inan›l›rl›¤›n› önemli ölçüde zedeledi. Di¤er yandan Türkiye toplumu, Ortado¤u’ya yap›lan emperyalist müdahalenin kendi gelece¤ini de karartt›¤›n› görüyor; bu yang›n›n Türkiye’ye s›çramas›n›n huzursuzlu¤unu sürekli yafl›yor. Bu huzursuzluk neo liberal yeni sömürgecilik politikalar›n›n neden oldu¤u yok-
sullaflma süreciyle bütünleflti¤inde daha önce milliyetçi ve islamc› istismara kolayca aç›labiliyordu. Bugün bu ak›mlar›n, az çok derli toplu bir sol toplumsal muhalefet zemininin oluflturulmas› halinde ayn› baflar›y› gösterebilmesi oldukça flüphelidir. Solun sorunu, bu istismar› önleyecek kitle politikalar›n› üretmekteki zay›fl›klar›nda yat›yor. Yoksullaflan kitleleri, kendi öz güçlerinin Kürt sorununu da Ortado¤u sorununu da ba¤›ms›zl›kç› ve halkç› yöntemlerle çözmeye yetece¤ine inand›rmay› hedefleyen bir kitle çizgisi ve bu kitle çizgisinin, halk› oligarfli karfl›s›nda bütünlefltirici bir siyasi iradeye dönüfltürülmesini öngören bir siyasi süreçle iç içe geçirilmesi gerekiyor. Böylesi bir çizgi birçok noktadan bafllayarak üretilebilir. Elbette, neo-liberal yeni sömürgecilik politikalar›n›n yaratt›¤› toplumsal y›k›ma karfl› sol politikalarla yürütülecek direnifller en güçlü bafllang›ç noktalar›ndan biridir; ama ilerici emek ve halk güçlerinin ortak mücadele zeminlerinden gelifltirilecek, Kürt sorunu gibi bir soruna odaklanm›fl tümüyle politik bir kitle çizgisi de bir bafllang›ç noktas› sa¤layabilir. *** Siyasal ‹slam ve Otoriter milliyetçilik, kendi toplumsal tabanlar›n› diri tutabilmek için cemaatçili¤i ve Kürt düflmanl›¤›n› ateflleyecek araçlar› kullan›yor. Temel araçlar› her iki kesimin kendine özgü provokasyonlar›. Solun görevi, bu provokasyonlarla harekete geçirilen gerici ve faflizan toplumsal duyarl›l›klar› nötralize edecek sol politik-toplumsal önermeleri güç haline getirmektir.
rap Milliyetçileri Hareketi ve Filistin Halk Kurtulufl Cephesi kurucusu Dr. George Habash, Lübnan ve Filistin direnifllerini desteklemek için, Arap halk›n›n mümkün olan en genifl cephesini kurma ça¤r›s› yap›yor. fianl› Arap Ulusumuzdan Halklar, Kardefl Lübnan topraklar›n›n Yi¤it Direnifl Savaflç›lar›, Filistin halk›m›z›n azimli kitleleri ve onlar›n Direniflinin kahramanlar›, Arap Ulusu bugün, bize, yak›n geçmiflimizin büyük dönüm noktalar›n› an›msatan tarihsel bir kavflakta. Arap ulusumuzun, Bat›l› emperyalist ve sömürgeci çevrelerce desteklenen Siyonist düflmana karfl› direniflini ateflleyen; tarihsel olarak, büyük ulusumuzun hak etmedi¤i yenilgilere ve gerilemelere yol açan resmi Arap yönetimlerinin boyun e¤ifli, basiretsizli¤i ve iflbirlikçili¤inin neden oldu¤u ac› ve ›st›rap duygular› olmufltur. Ama bugün, belki de ilk defa olmak üzere, bu durumun de¤iflmek üzere oldu¤unu yo¤un bir biçimde hissediyoruz. Bunun nedeni, ne resmi Arap yönetimlerinin iflbirlikçili¤i ve basiretsizli¤inin son bulmas›, ne de çifte standartl› uluslararas› toplumun her nas›lsa makulleflmesi; aksine, her iki cephede de durum her zamankinin ayn›s› ve belki de daha kötüsü. Bunun nedeni, Hizbullah ve Genel Sekreteri Seyid Hasan Nasrallah’›n liderli¤inde yürütülen Lübnan Direnifli’nin kahramanlar› ile Gazze ve di¤er Filistin kentlerindeki Filistin Direnifli’nin kahramanlar› taraf›ndan yaz›lan yi¤itlik ve direnifl destan›. Bu kahramanlar, bu kez, hiçbir yan›lg›ya düflmeksizin, davay› kendi ellerine ald›lar ve flimdi, galip gelmek için can atan bir Arap ulusunun öncülü¤ünü temsil ediyorlar. Filistin ve Lübnan’daki halk›m›z›n azmi, Lübnan ve Filistin’in sebatkar kad›nlar›n›n, yafll›lar›n›n, çocuklar›n›n ve gençlerinin sel gibi dökülen kanlar›, bu kez ya yeniden aya¤a kalkacak ya da dipsiz bir kuyuda yok olacak olan bu Ulus’un önündeki yolu, bir kez daha ayd›nlat›yor. Onurumuzu ve gururumuzu yeniden kazanmakta oldu¤umuza ve zaferin yak›n oldu¤una dair güçlü bir duyguyla doluyuz. Yi¤it Lübnan ve Filistin Direnifli, ilk kez, söz ve eylem aras›ndaki uçurumu kapatmaya bafllad›. Düflman› ve uluslararas› toplumu flafl›rtan ve mahcup eden muazzam bir güvenilirlik kazan›yoruz. Sözleri, Direnifl eylemleri takip ediyor. Sloganlar, kahramanca bir pratik içinde gerçeklefltiriliyor ve uykular› kaçan Siyonist düflman, hedeflerini kabul ettirmek için devasa savafl ayg›t›n› masum sivilleri öldürüp, altyap›y› y›kmak için en vahfli flekilde kullan›yor. Ama bu, etraf›nda topland›klar› meflru ulusal direnifli desteklemek için a¤›r bir bedel ödemekte olan Filistin ve Lübnan’daki halk›m›z›n sebat›n› ya da yi¤it Direnifl’in kararl›l›¤›n› hiçbir flekilde k›rm›yor. Siyonist tutsaklar meselesi, giderek; Amerikan yönetimi ve uluslararas› toplumun ‹srail’in üstüne yükledi¤i kirli görevin, Amerikan-Siyonist stratejik plan›n›n uygulanabilmesi için Lübnan Direnifli’ni savaflç› güçlerinden mahrum b›rakma, Lübnan’› yenik ve uysal Arap rejimlerinin saf›na itme, Suriye’nin direnme kapasitesini zay›flatma, tek tarafl› olarak empoze edilen yerleflim düzenlemeleri alt›nda, Siyonist zorlamalar› Filistin halk›na dayatma görevinin bahanesi haline geldi. fianl› Arap Ulusumuzun Halklar›, Bugün, baflkald›rmak ve direnmek için tarihsel bir olanakla karfl› karfl›yay›z. Bugün, Lübnan ve Filistin Direnifli’nin temsil etti¤i öncülü¤ü desteklemek için, Arap Ulusumuzdan kitlelerin önemli güçlerini -partiler, sendikalar, federasyonlar, sivil toplum temsilcileri, kültürel flahsiyetler, yurtsever flahsiyetler- kucaklayacak en genifl Arap ulusal halk cephesini kural›m. B›rakal›m, Arap Ulusu içindeki bütün gizli enerji ve yarat›c›l›k, zalim Siyonist-Amerikan plan›n› geri püskürtmek için, ulusun onuru ve gururunun savunmas›nda mümkün olan en genifl halk hareketinde, her yerde harekete geçsin. Selam olsun, Lübnan halk›na ve onlar›n kahraman yurtsever direnifline! Selam olsun, Filistin halk›na ve onlar›n azmine ve fedakarl›¤›na! ‹flgal zindanlar›ndaki bütün hükümlü ve tutuklulara özgürlük! Erdemli flehitlere ebedi fleref! Zafer özgürlük ve onur için savaflan insanlar›nd›r! MR Zine’den Çeviri: Sendika.Org
27 Temmuz 9 Ağustos
2006
GÜNDEM 3
‹srail’in barbarca sald›r›lar›ndan sonra, hükümet, muhalefet ve ordunun ‹srail’i k›nayan çeflitli aç›klamalar› bas›na yans›d›. ‹srail ile Türkiye aras›nda derin askeri, ticari ve siyasi iliflkileri kuranlar›n Filistin halk› için döktükleri gözyafllar›na halk inanm›yor.
Soldan sa¤a: Hilmi Özkök, ‹srail Genelkurmay Baflkan›’yla görüfltükten, MGK Genel Sekreteri Alpogan da ‹srail Savunma Bakanl›¤› yetkilileriyle bulufltuktan sonra ‹srail’in katil askerleri Türkiye‘ye tatbikata geldiler. Erbakan, Ecevit ve Erdo¤an da baflbakanl›klar› döneminde, ‹srail ile birçok askeri, ticari ve ekonomik iflbirli¤i anlaflmas›na imza att›lar. Filistin ve Lübnan’a düflen her bir bombadan sorumlu olanlar, lafa gelince utanmadan Filistin’in ac›lar›ndan bahsediyorlar.
Baflbakan, ‹srail cinayetleri karfl›s›nda halk›n tepkisini yat›flt›rmak için “sert” aç›klamalar yapt›. Ancak AKP ‹srail ile en s›cak iliflkiler kuran hükümetlerden. AKP-‹srail iliflkilerinden bir kesit: 2004 Ocak ay›nda Amerikan Yahudi Komitesi, Baflbakan Erdo¤an’› “Profiles in Courage” (Cesur Kifliler) listesine dahil etti ve cesaret madalyas› takt›. ayn› saatlerde, ‹srail Gazze’yi bombal›yor ve 13 Filistinliyi öldürüyordu. AKP Milletvekili Turhan Çömez, Ey-
lül 2004’teki Cumhuriyetçi Parti kurultay›nda, Amerikan Yahudi Komitesi’nin organize etti¤i “Türkiye-‹srail-ABD iliflkileri” bafll›kl› toplant›ya kat›larak Türkiye, ABD ve ‹srail’in “dünya bar›fl›” için “teröre karfl›” ortak mücadele etmesi gerekti¤ini anlatt›. Erdo¤an’›n Siyonistlerden ald›¤› cesaret madalyas›n›n ve Çömez’in bahsetti¤i “ortak mücadele”nin kapsam› sonralar› anlafl›ld›. 2005
Ocak’›nda ABD, ‹srail ve Türkiye, Akdeniz’de ortak bir askeri tatbikat gerçeklefltirdiler. Ayn› y›l hükümet ve Genelkurmay, ‹srail’den Heron uça¤› sat›n alma karar› ald› ve uçak modernizasyonu ifli ‹srail’e ihale edildi. AKP döneminde BaküCeyhan boru hatt›n›n, Ceyhan-Hayfa hatt›yla birlefltirilerek Rusya-Hazar do¤algaz ve elektri¤inin ‹srail’e tafl›nmas› için çal›flma-
‹SRA‹L’LE TÜM ‹L‹fiK‹LER KES‹LMEL‹D‹R
lara baflland›. May›s 2005’te Erdo¤an’›n görüflmeleri sonunda ortak füze üretimi ve istihbarat paylafl›m› anlaflmalar› yap›ld›. Bir hafta sonra MGK Genel Sekreteri Yi¤it Alpogan ‹srail Savunma Bakanl›¤› yetkilileriyle görüflmek üzere Tel Aviv’in yolunu tuttu. Aral›k 2005’te ise ‹srail Genelkurmay Baflkan› Dan Halutz Türkiye’ye gelerek Hilmi Özkök ve Vecdi Gönül ile görüfltü. Görüflmelerin ard›ndan ‹srail’e ba¤l› kar devriyelerinin Türki-
LAFA GEL‹NCE KINAMA ‹CRAATA GEL‹NCE ‹fiB‹RL‹⁄‹
ye’de e¤itim alaca¤› duyuruldu. Genelkurmay ve hükümetin onay›yla ‹srail komandolar› Türkiye’de e¤itilmeye baflland›. AKP ve Genelkurmay, Filistin ve Lübnan halk›na ölüm ya¤d›ran ‹srail ile askeri iflbirli¤i yapan kendileri de¤ilmifl gibi “Filistin halk›n›n ac›lar›ndan” bahsediyorlar.
Lübnan ve Filistin üzerine ‹srail bombalar› ya¤arken halk taraf›n› belirledi
Halk›n öfkesi sokaklar› tutuyor Ankara’da 19 Temmuz günü Ziya Gökalp Caddesi üzerinde bir araya gelen çok say›da sendika, meslek örgütü, siyasi parti, demokratik kitle örgütü ve üniversite ö¤rencisi ‹srail’in Lübnan ve Filistin halk›na yönelik vahfli sald›r›s›n› protesto etti. Ziya Gökalp’te buluflan Halkevleri ve Ö¤renci Kolektifleri yürüyüfl için yolu trafi¤e kapatt›. Yolun kapat›lmas›n›n ard›ndan polis kitleye sald›rd›.
ANKARA
Antakya halk›: “Yan›nday›z Filistin” ANTAKYA
21 Temmuz’da Antakya ‹nönü Caddesi'ni zincirle trafi¤e kapatan Halkevciler Filistin ve Lübnan halklar›n›n yaln›z olmad›¤›n› hayk›rd›lar.
Hatay Demokrasi Platformu taraf›ndan 20 Temmuz’da gerçeklefltirilen eylemle ‹srail sald›rganl›¤› protesto edildi. Hatay Yunus Emre Park›'nda toplanan kitle “Ortado¤u’da ABD ve ‹srail ‹flgaline Hay›r” pankart›n› aç›p valilik önünden flehir merkezinde bulunan Ulus Meydan›’na kadar yürüdü. Yürüyüflte kentin en ifllek caddelerinden birisi olan Saray Caddesi’ni de trafi¤e kapatan kitle Ulus Meydan›'nda bir bas›n aç›klamas› yapt›.
‹stanbul’dan Filistin’e bin selam 6. Filo’nun Dolmabahçe'den kovulmas›n›n 38. y›ldönümü olan 18 Temmuz günü Taksim AKM önünde bir araya gelen yaklafl›k bin kifli, sloganlar ve meflalelerle Dolmabahçe’ye yürüdü. Yürüyüflün ard›ndan yap›lan bas›n aç›klamas›n-
‹STANBUL da ‹srail’e ve iflbirlikçilerine tepki dile getirildi. Irak'ta ‹flgale Hay›r Koor-
dinasyonu, Al›nteri, BDSP, Divri¤i Kültür Derne¤i, Filistin Halk›yla Dayan›flma Derne¤i, Halkevleri, HKP, ÖDP, SEH, SDP ve TÖP taraf›ndan örgütlenen eylem bas›n aç›klamas›n›n ard›ndan sona erdi.
Filistin’le Havaalan›’nda ‹srail protestosu ‹stanbul Atatürk Ha- Merkezleri” yaz›l› bir dayan›flmaya valiman›’nda bulunan, pankart açt›lar. ‹stanbul Halkevleri, Filistin halk›yla dayan›flmak için 16 Temmuz günü Taksim Meydan›’na yürüdü. Halkevleri, direnen Filistin Halk›yla dayan›flma kampanyas› örgütleyeceklerini duyurdu.
‹srail Havayollar› El-Al bürosunun önünde, 18 Temmuz’da toplanan Halk Kültür Merkezleri üyeleri, “Siyonizm Yenilecek, Direnen Filistin Kazanacak / Halk Kültür
Polis, pankart›n aç›lmas›n›n ard›ndan bas›n aç›klamas›n› okuyan eylemcilere sald›rd›. Filistin’e destek sloganlar› atan eylemciler dövülerek gözalt›na al›nd›lar.
‹flbirlikçili¤i protesto etmek için zincirli eylem Irak'ta ‹flgale Hay›r Koordinasyonu üyesi 11 kifli, 24 Temmuz’da, ‹srail'i ve katliamlar›na sessiz kalan iflbirlikçi AKP Hükümeti’ni protesto etmek için kendilerini AKP il binas› ile ‹srail Konsoloslu¤u’na zincirlediler. ‹srail ile tüm iliflkilerin kesilmesini isteyen eylemciler gözalt›na al›nd›lar.
Sald›r› Halkevcilere destek veren ESP üyeleriyle birlikte bofla ç›kar›ld›. Sald›r› esnas›nda TKP de yolu öbür uçtan trafi¤e kapatt›. Arbedenin ard›ndan bulvar üzerinde gerçekleflen eylemde, bir bas›n aç›klamas› okundu. Eylemde, ABD ve ‹srail emperyalizmine karfl› mücadele ve direnifl fliar› öne ç›kt›, s›k s›k “Terörist ‹srail Filistin’den Defol”, “‹srail fiafl›rma Elrom’u Unutma” sloganlar› at›ld›.
ADANA
Emperyalizm yenilecek... ‹srail’in Lübnan iflgalinin 12. gününde Adana’da ilerici oda, dernek ve sendikalar taraf›ndan örgütlenen mitinge yaklafl›k 1000 kifli kat›ld›. Eyleme gericilerin ça¤›r›lmamas› karar› al›nm›flt›. “Filistin ve Lübnan ‹flgaline Son, Ortado¤u Halk›na Özgürlük” pankart›n›n aç›ld›¤› eylemde, iflgal karfl›t› sloganlar at›ld›. Yürüyüfl s›ras›nda Halkevcilerin yolu trafi¤e kapatmas› nedeniyle k›sa süreli bir gerilim yafland›. Miting alan›nda Lübnan as›ll› savafl karfl›t› sanatç› Feyruz’un Beyrut isimli flark›s› yank›land›.
Yüreklerimiz intifadayla... Bursa'da 22 Temmuz günü yap›lan eylemde Fomara Meydan›’nda bir araya gelen yüzlerce kifli, Osmangazi Metro ‹stasyonu’na kadar sloganlarla yürüdü. Osmangazi Metro ‹stasyonu önünde okunan bas›n aç›klamas›nda “Yüreklerimiz intifadan›n kahraman çocuklar›yla birlikte. Emperyalistleri ve siyonist kasaplar› bir kez daha lanetliyoruz” denildi.
‹srail da¤ komandolar› AKP ve Genelkurmay’›n onay›yla Türkiye’de e¤itiliyorlar.
Katilin orta¤› katliam orta¤›d›r
Y›l 2002: ‹srail tanklar› ‹nflaat üstün hizmetlerinden Cenin mülteci kamp›nda katli- dolay› ‹srail’de Baflbakan Yaram yap›yor. Tanklar›n perfor- d›mc›s› fiilvan fialom’dan ödül mans› be¤enilmifl olmal› ki al›rken AKP’li Osman Pepe, Baflbakan Ecevit, Milli Savun- Ali Coflkun, Salih Kapusuz, ma Bakan› Sebahattin Çakma- Mustafa Bafl ve Vahit Kiriflçi ko¤lu ve Genelkurmay Baflka- de bu “gurur”u paylaflmak için n› Hüseyin K›vr›ko¤lu’nun da Tel Aviv’e gitti. Yap›lan kokat›ld›¤› bir nuflmalarda Petoplant›yla Türpe, fiaron’un kiye tanklar›n›n Gazze’yi y›kamodernizasyonu rak çekilmeye ihalesi ‹srail’e dayal› Filistin veriliyor. Arsiyasetini övdü. d›ndan ‹sraCoflkun ise Oril’den inflaat tado¤u'da bar›A. Reyiz Y›lmaz ihaleleri fl›n geliflmesialan Y›lnin Türkiye-‹smazlar ‹nflaat’›n rail iliflkilerinin geliflmesine Genel Müdürü ba¤l› oldu¤unu iddia etti. AKP Ar›k, "fiirketimizin döneminde ‹srail ile gelifltirilen kapanmas›n› engel- bir proje de Ankara Sanayi leyen sebep, tank Odas›’n›n Filistin-Enez’deki modernizasyonu ihale- serbest bölge projesi. Projenin si” sözleriyle bu ticare- uygulanabilmesi için “Filistinliti kamuoyuna duyurdu. lerin ezilmesi” gerekiyor. Serfiirketin yönetim kurulu best bölgeler kölece çal›flt›rma Baflkan› Ahmet Reyiz koflullar›na dayan›yor ve direY›lmaz da Baflbakan’›n partisi nen Filistin’in köleli¤e boyun DSP’dendi. Bu tarihten sonra e¤meyece¤i tahmin ediliyor. Y›lmazlar ‹srail’deki ilk üç in- Sonuçta Türkiye egemenlerinin flaat flirketi aras›na girdi ç›karlar› ‹srail ile ortak ve bu ve AKP hükümetinin de ortakl›k hükümetlerin ‹srail ile y›ld›z› oldu. Y›lmazlar ba¤lar›n› kuvvetlendiriyor.
Siyonistlerle ittifak yapmak “Milli Görüfl” gelene¤idir Türkiye’de Filistin’in yan›nda oldu¤unu söyleyip sonra da ‹srail’le iflbirli¤i yapma gelene¤i çok eskilere dayan›yor. Bugünkü AKP Hükümeti’nin kökenlerini oluflturan milli görüflçüler de muhalefetteyken zalimlerden hesap soracaklar›n› söylemifl, Refahyol hükümetiyle iktidara geldiklerindeyse ‹srail’le iflbirli¤i anlaflmalar› imzalam›fllard›. AKP’nin ‹srail sevdas› Milli Görüfl gelene¤inden geliyor. Muhalefetteyken ‹srail ile tüm anlaflmalar› y›rtaca¤›n› söyleyen milli görüflçüler iktidara gelince ‹srail’le çeflitli askeri ve ticari anlaflmalar imzalam›fllard›. Toplam üç anlaflmayla o tarihe kadar ‹srail ile en fazla anlaflma imzalayan hükümet Necmettin Erbakan baflbakanl›¤›ndaki Refahyol oldu. Anlaflmalardan biri 18 Eylül 1995’te imzaland›. Bu anlaflmayla ‹srail Hava Kuvvetleri pilotlar›n›n Türk hava sahas›nda e¤itim uçufllar›n› sürdürmesine izin verildi. Yani bugün Lübnan’da ve Filistin’de halka bomba ya¤d›ran uçaklar›n pilotlar› Erbakan Ho-
ca’n›n imzas›yla Türkiye’de “ustal›k kazand›lar”. Bugün Saadet Partisi’nin Genel Baflkan Yard›mc›l›¤› görevini sürdüren Lütfi Esengül’ün o günlerde konuya dair verilen bir soru önergesine verdi¤i yan›t ibret vericiydi: “Anlaflman›n ülkemiz ç›karlar› aç›s›ndan yararl› oldu¤u de¤erlendirilmektedir.” Refahyol hükümetinin ‹srail ile yapt›¤› bir di¤er anlaflma ise Türk Silahl› Kuvvetleri’nin modernizasyonuna dair idi. Erbakan ‹srail ile ticari iliflkilerin geliflmesi için de elinden geleni ard›na
koymad›. Türkiye ile ‹srail aras›nda yap›lan serbest ticaret alan› anlaflmas›na dair kanun Erbakan Hoca’n›n yaz›l› talebiyle TBMM’de öncelikli kanun olarak ç›kart›ld›. ‹flte siyonist ‹sral’in sözde bafl düflman› mücahit Necmettin Erbakan hocan›n icraatlar›. Saadet Partisi sözcülerinin bugün nas›l yüzleri k›zarmadan “Filistin’e Destek Eylemleri” düzenlediklerinin yan›t› ise takiyyecili¤in ve ikiyüzlülü¤ün sembolü Milli Görüfl gelene¤inde gizli.
Katliama karfl› hemen flimdi... n ‹srail ile düzenlenen ortak tatbikatlar›n bir daha gerçekleflmeyece¤i ilan edilmeli n ‹srail ile imzalanan tüm askeri e¤itim anlaflmalar› ve TSK’n›n modernizasyon ihaleleri iptal edilmeli n ‹srail’e destek veren ABD’nin tüm üsleri kapat›lmal› n Türkiye Enez Serbest Bölge
Projesi’nden çekilmeli n ‹srail’e Rusya-Hazar do¤algaz› ve elektri¤i ile Manavgat suyunu tafl›yacak Bakü-CeyhanHayfa projesi iptal edilmeli n M‹T-MOSSAD aras›ndaki istihbarat paylafl›m› anlaflmas› iptal edilmeli n Filistin ve Lübnan halk›na ambargo uygulayan ‹srail’deki
Türkiye kökenli firmalar geri ça¤›r›lmal›, Türkiye’deki ‹srail firmalar› s›n›r d›fl› edilmeli, tüm ticari iliflkiler kesilmeli n Hükümet ABD’deki Siyonist Lobileriyle kurdu¤u tüm iliflkileri kesmeli n Türkiye’nin ‹srail’de bulunan tüm diplomatik temsilcileri geri ça¤›r›lmal›
27 Temmuz 9 Ağustos
4 GÜNDEM S‹NOP’TA YEN‹ B‹R HALKEV‹
78’L‹LER VAKFI G‹R‹fi‹M‹’NE TEPK‹
Erfelek Halkevi aç›l›yor
De¤erlerimize dokunma
Sinop’un Erfelek ilçesinde aç›lmas› kararlaflt›r›lan Halkevi’nin kurucular kurulu 21 Temmuz’da resmi kurulufl ifllemlerini bafllatt›. Erfelek Halkevi önümüzdeki günlerde bir kurulufl flenli¤i ile ilçe halk›yla buluflacak. Böylece Sinop ikinci Halkevi’ne kavuflmufl olacak.
‹stanbul 78'liler Vakf› Giriflimi ad›na bir grubun faflist cunta döneminde flehit düflmüfl devrimciler üzerinden kiflisel ç›kar elde etmeye dönük tutumlar›, 17 Temmuz’da Taksim’de protesto edildi. Devrimci gruplar ad›na yap›lan aç›klamada, "devrimcilerin iradesini yans›tmayan giriflimlerin meflru olmad›¤›" vurguland›.
Yine ayn› maflalar
U⁄UR KAYMAZ DAVASI
Avukatlara örtülü tehdit
ATILIM YAZARI TUTUKLANDI
Temel Haklar Federasyonu’nun düzenledi¤i yaz gezisine polis ve jandarma gaz bombalar›yla sald›rarak kampa kat›lan 61 kifliyi göz alt›na ald›. Bir grup faflist, dernek üyelerinin gözalt›nda tutuldu¤u karakolun önünde saatlerce terör estirdi. Polis avukatlar›n arabas›n› yakan faflist güruhu yaln›zca izledi.
U¤ur Kaymaz davas› 20 Temmuz’da yap›lan duruflmayla devam etti. Mahkeme, tutuksuz yarg›lanan 4 polisin tutuklanmas› talebini reddetti. Kaymaz ailesinin Avukat› Kemal Aytaç, emniyetin davaya bakan avukatlar›n isim listesini istemesini avukatlara yönelik bir tehdit olarak niteledi ve mahkemenin bu tür baflvurular› reddetmesini istedi.
Tutuklu Gazetecilerle Dayan›flma Platformu 21 Temmuz’da bir aç›klama yaparak, At›l›m gazetesi yazar› Emin Orhan’›n yeri-yurdu, çal›flt›¤› gazetelerin aç›k adresi bilinmesine ra¤men eski bir dava gerekçe gösterilerek, keyfi olarak tutuklanmas›n› protesto etti.
YAZ KAMPINA SALDIRI
Gazetecilere özgürlük
YAS savaslar› sürüyor fiura’da resmiyet kazanacak atamalar› etkilemek için yap›lan son atak, KHO Komutan› Taflkesen’in “yabanc› servislere” mal edilen bir telekulak operasyonu ile istifa ettirilmesi oldu. Yeni Genelkurmay’›n iktidar oyunu ise hükümeti Ola¤anüstü Hal ilan etmeye zorlama yönünde gelifliyor. A¤ustos ay›nda yap›lacak Yüksek Askeri fiura’da belirlenecek olan atama ve terfilere iliflkin çat›flma sürüyor. Son hamle Kara Harp Okulu komutan› Reha Taflkesen’i istifa etmek zorunda b›rakt›. Üç dönemin kadrolaflmas› Ordunun kurmay kademesinin oluflumu, uzun vadeli olarak planlan›yor. Genelkurmay Baflkanl›¤›, kuvvet komutanl›klar› ve yükselme aç›s›ndan kritik görevlere gelecek kadrolar çok önceden belirleniyor. Büyükan›t ve daha sonra gelecek iki Genelkurmay Baflkan› Taflkesen, hem Büyükan›t’›n “sa¤ kolu” olarak nitelendiriliyor ve 2012’nin Genelkurmay Baflkanl›¤› için en parlak aday olarak biliniyordu. ‹stifa ettirilmesiyle “ekip” yara ald›.
belli: 2008’de ‹lker Baflbu¤, 2010’da Ifl›k Koflaner. J‹TEM, J‹T vb. birimleri arac›l›¤›yla tuttu¤u özel yer nedeniyle yeniden ön plana ç›kan Jandarma Genel Komutanl›¤›’na iliflkin belirsizlik çözülmüfl gibi görünmüyor. Geçti¤imiz iki y›l boyunca Bölge’deki 2. Ordu’nun bafl›nda bulunan Org. fiükrü Sar››fl›k, Jandarma Gn. Komutanl›¤›’na en yak›n aday. Ancak atanmas› halinde bu görevde ancak bir y›l kalabilece¤i için Kara Kuvvetleri E¤itim ve Doktrin Komutan› Org. ‹smail Koçman da göreve getirilebilir. Bu “belirsizlik”in ayn› zamanda bir ekip sorunundan kaynaklan›p kaynaklanmad›¤› aç›k de¤il. Kontrgerilla etkisi Kurmay atama ve terfilerinin genel tablosuna bak›ld›¤›nda, yükselen kadrolar›n kontrgerilla süreciyle yak›n iliflkisi dikkat çekiyor. Bu kadronun kariyerinde önemli yer tutan NATO ‹stihbarat Birimleri, OHAL Bölgesi ve K›br›s’ta görevli birimlerin kontrgerillan›n organizasyonunda kilit önemde oldu¤u biliniyor. Bu kadronun, devlet iktidar›ndaki etkinli¤ini art›rmak için Kürt sorununun
kontrgerillac› yöntemlerle çözümüne odakl› politikalar önermesi kaç›n›lmaz gibi... Bu politik yönelim, Kürt sorununun giderek t›rmanan bir fliddet sarmal›na do¤ru ilerlemeye bafllamas›yla birlikte, geçti¤imiz y›l müstakbel Kara Kuvvetleri Komutan› ‹lker Baflbu¤ taraf›ndan gayet aç›k bir biçimde dile getirilmiflti. Baflbu¤ “teröre karfl› askeri ve psikolojik harekat› yönetecek” ayr› bir merkezi birim oluflturulmas›n›; "örgütle ba¤lant›s› olan, destek sa¤layan, propagandas›n› yapan baz› kurulufllar, kifliler ve sivil toplum örgütleriyle mücadele edilmesi"ni istemifl ve s›n›r d›fl› operasyonlardan istenilen sonucun al›nabilmesi için ABD ve Irak’taki yönetimle birlikte çal›flman›n zorunlulu¤unu vurgulam›flt›. fiimdi ayn› kesimlerin, daha sert politika önerilerini öne ç›karmaya bafllad›¤› görülüyor. Sözkonusu kadroya at›fta bulunarak verilen haberlere göre, Irak Kürdistan›’na yap›lacak bir “s›n›r ötesi operasyonun anlaml› olabilmesi için öncelikle yurtiçinde üslenen terör örgütü gruplar›n›n imha edilmesi gerekti¤ini; bunun için ise mevcut yasal mevzuat›n –yeni ç›kar›lan TMY dahilyetersiz oldu¤unu; mutlaka Ola¤anüstü Hal’e geçilmesi gerekti¤ini” savunuyorlar (G. Kömürcü / Akflam). Baflta Baykal olmak üzere, kendisine “ulusalc›” etiketi yap›flt›ran bütün gericilerin de ayn› anda “terörün iç kaynaklar›n› kurutmak laz›m” söy-
‹HD 20 Yafl›nda
Özel Harp Dairesi Kurmay Baflkanl›¤›, Genelkurmay Özel Kuvvetler Komutanl›¤› Kurmay Baflkanl›¤› ve K›br›s Türk Bar›fl Kuvvetleri Komutanl›¤› görevlerinde bulundu.
Yaflar Büyükan›t Kurmayl›k kariyerine NATO ‹stihbarat Dairesi’nde bafllad›. Genelkurmay Personel Dairesi, Kuleli Askeri Lisesi Komutanl›¤› ve Kenan Evren’in Cumhurbaflkanl›¤› Muhaf›z Alay Komutanl›¤›’na atand›. Genelkurmay Genel Sekreterli¤i’nin ard›ndan Kara Harp Okulu Komutanl›¤›’na getirildi. 1996’da “Kirli Savafl” en yüksek noktas›na ulafl›rken Diyarbak›r 7. Kolordu Komutanl›¤›’na, buradan da Genelkurmay Harekat Baflkanl›¤›’na geçti. Kirli savafl›n Özel Harp cihaz›n› örgütledi. ‹lker Baflbu¤ 2005 Yüksek Askeri fiuras› sonras›nda, yeni ç›kar›lan TMY’yi ve ola¤anüstü hal iflleyiflini talep eden ç›k›fl›yla zihinlerde yer eden Org. ‹lker Baflbu¤ da kariyer basamaklar›n› NATO istihbarat birimlerinden geçip, kirli savafl döneminin Jandarma Asayifl Komutanl›¤› ve Malatya’daki 2. Ordu Komutanl›¤›’nda görev yaparak t›rmand›.
lemine geçmeleri, bu bilgiyi do¤ruluyor. OHAL’in arkas›nda ne var? Kürt sorununun kontrolden ç›kt›¤›; sorunun kontrol alt›na al›nabilmesi için “askeri ve psikolojik harekat›” temel alan çizgiye “geri dönülmesi” gerekti¤i; AB’ye uyum çerçevesinde ç›kar›lan yasalarla güvenlik kuvvetlerinin “elinin kolunun ba¤lan-
Didar fiensoy Didar abla ve Emil a¤abey, ‹nsan Haklar› mücadelesini tüm Türkiye üzerinde bayraklaflt›rd›lar.
fiükrü Sar››fl›k
Org. Yaflar BÜYÜKANIT
Org. BAfiBU⁄
Sar››fl›k’›n kurmayl›k kariyeri K›br›s Türk Bar›fl Kuvvetleri Güvenlik Kuvvetleri Komutanl›¤›'nda ‹stihbarat ve ‹stihbarata Karfl› Koyma fiube Müdürlü¤ü’nden bafll›yor, K›br›s Türk Bar›fl Kuvvetleri Komutanl›¤›, 5. Kolordu Komutanl›¤›’ndan geçip halen Bölge’de s›cak çat›flma içinde bulunan 2. Ordu Komutanl›¤›’nda sürüyor.
Org. KOfiANER
‹smail Koçman
Org. SARIIfiIK
“alternatifi” Sar››fl›k’›n olan Koçman ise K›br›s Türk Bar›fl Kuvvetleri Güvenlik Komutanl›¤› Kurmay Baflkanl›¤› ve KKTC Güvenlik Kuvvetleri Komutanl›¤›, Harp Akademileri Komutanl›¤› Kurmay Baflkanl›¤›, Kara Kuvvetleri E¤itim ve Doktrin Komutanl›¤› gibi görevler yürüttü.
Org. KOÇMAN
Ifl›k Koflaner Baflbu¤’un ard›ndan 2010’da Genelkurmay Baflkan› olmas› planlanan Koflaner de Özel Harpçi. Genelkurmay
d›¤›”; güvenlik kuvvetlerinin rahat çal›flabilmesi için Ola¤anüstü Hal’e gidilmesi gerekti¤i, Kürt sorununun her fliddetleniflinde temcit pilav› gibi önümüze sürülür. Bu politikan›n, ordunun özel bir grubunu oluflturan “kontrgerillac› çekirde¤in” devlet iktidar›ndaki a¤›rl›¤›n› belirgin bir biçimde art›rd›¤› biliniyor. Bu tezlerin sözkonusu
ekip taraf›ndan giderek artan bir s›kl›kla gündeme getirilmesi bekleniyor. fiimdilerde bafllam›fl bile olsa, OHAL talebinin, kontrgerillan›n iktidar talebi olarak 30 A¤ustos sonras›nda çok daha büyük bir güç kazanaca¤› giderek belirginlik kazan›yor. Eylül’den itibaren AKP Hükümeti’ni daha s›k›nt›l› günler bekliyor.
Güvencesizlik kuflatmas› s›k›laflt›r›ld› Tafleron iflçilerinin mücadelelerinin yükselmesi karfl›s›nda hükümet, ifl yasas›nda sermaye aleyhine bir boflluk b›rakmamak için harekete geçti. 12 Temmuz’da yay›nlanan kümler de yer alamayacak. bir yasayla 4857 say›l› ‹fl YasaBilindi¤i gibi, birçok s›’nda de¤ifliklik yap›ld›. kamu kuruluflunda Yap›lan de¤ifliklikle, tafleron güvencesiz çal›flma firmalara ihale edilerek veya koflullar›nda çal›flt›r›özel sözleflme yoluyla sa¤lan›lan lan tafleron, geçici hizmetlerde çal›flt›r›lan iflçiler, ve özel sözleflmeli iflçibu iflyerlerinde kadrolu olarak ler, kendilerine uygulanan ayçal›flt›r›lamayacak, bu iflyerlerin- r›mc›l›¤a karfl› mücadelelerinde kadrolu olarak çal›flt›r›lan de, çeflitli mahkemelerpersonelin sahip olduklar› den olumlu kararB lar ç›karmaya mali ve sosyal haklar› U ‹R bafllam›fllard›. talep edemeyecek, uyguSon olarak Galanmakta olan toplu sözH ziantep Beledileflmeden yararland›r›lA B E R‹D yesi’ne iliflkin bir mayacaklar. Ç›kar›lan yamahkeme karar›yla, sada, tafleronlarla yap›lan hizmet al›m sözleflmelerinde, ifle Belediye’nin asli ifli olan al›nacak kiflilerin belirlenmesi temizlik hizmetlerinve iflten ç›karma yetkisinin üst de çal›flt›r›lan iflçileiflverenli¤e verilmesi de yasakla- rin imzalanan toplu n›yor. Bu sözleflmelerde, daha ifl sözleflmesinden önce tafleron flirket bünyesinde yararlanmalar› hükba¤lanm›flt›. veya geçici iflçi olarak bu hiz- me metlerde çal›flt›r›lan iflçilerin, Birçok kamu iflyerinde, kadrolu yeniden ifle al›narak çal›flmaya iflçilere verilen devlet ikramiyedevam ettirilmesini öngören hü- leri mahkeme karar›yla ayn› ifl‹R
‹nsan Haklar› Derne¤i cunta sonras›, 1986 y›l›n›n Türkiye’sinde iflkencehanelerde, cezaevlerinde yaflanan insanl›k suçlar›na karfl› tutsak yak›nlar› ve ayd›nlar›n bafllatt›¤› mücadele içinde do¤du. Tutsaklar için bafllayan hak mücadelesi cunta sonras› dönemin demokrasi mücadelesinin de mayas›n› oluflturdu. Yitirdi¤imiz Emil Galip Sandalc›, Didar fiensoy gibi onlarca özverili insan›n bafllatt›¤› ‹HD örgütlenmesi k›sa bir sürede ülke çap›nda hak ihlallerini takip eden ve insanl›k onurunun savunucusu haline gelen bir kurum oldu. ‹HD, mücadelesi boyunca defalarca kapat›lma davas› ile üyelerine ve dernek binalar›na yönelik onlarca sald›r›yla karfl›laflt›. Üyelerinden 14’ü öldürüldü, onlarcas› yaraland›. Temmuz ay›nda 20. yafl›n› kutlayan ‹HD halen ülke genelinde ulaflabildi¤i hak ihlallerini takip ediyor, raporluyor, iflkenceye u¤rayanlara destek veriyor, cezaevi koflular›n› takip ediyor, tecridi reddediyor ve ülke genelinde yaflanan demokratik hak ihlallerine karfl› tav›r al›yor.
YAfi’›n yükseltecekleri nereden geliyor
B
Cunta günlerinde zulme karfl› öfkeyle dolan ana yürekleri Türkiye’yi “‹nsan Haklar›” kavram› ile tan›flt›rm›flt›.
leri gören tafleron ve geçici iflçilere de veriliyordu. Tafleronlaflt›r›lan hizmet birimlerinde daha önce hizmet al›nan tafleron ve geçici iflçilerin çal›flt›r›lmas›na öncelik verilmesi sözleflmelere kimi zaman sokulabiliyordu. Yap›lan de¤iflikliklerle, iktidar, tafleronlaflt›rma uygulamas›n›n temel amac›n›n güvencesiz çal›flt›rma oldu¤unu aç›kça ilan etmifl oldu. Tafleronlaflt›rma kuflatmas› alt›nda silinme noktas›na gelen sendikalar›n kuflatman›n s›k›laflt›r›lmas› karfl›s›nda s›¤›nabilece¤i “yasal mevzilerin” sonuna do¤ru geliniyor.
Jandarma vuruyor, sendika bak›yor Emil Galip Sandalc› ‹HD’nin 20. y›l›n› kutlama resepsiyonuna, birkaç gün önce Lenin’in an›t kabirini ziyaretinde “Lenin’i ölü olarak ziyaret etmek çok güzel” diyen TBMM Baflkan› Bülent Ar›nç da kat›ld›. Ar›nç, SDP eski Baflkan› Ak›n Birdal’dan yak›n ilgi gördü.
2006
Artvin Murgul’da Karadeniz Bak›r ‹flletmeleri'nin özellefltirme sonucu CEKA A.fi.'ye devredilmesi ve iflverenin iflçileri ç›kart›p, d›flar›dan iflçi getirmesine karfl› iflyeri önünde çad›r kurularak bafllayan eylem bir hafta sürdü. ‹flçilerin, ifle dönmek, sendikal› kalmak ve müesseseye sadece Murgul’dan iflçi al›nmas› talebiyle bafllatt›klar› direnifl, jandarma sald›r›s› ve Türkiye Maden-‹fl sendikas›n›n iflverene teslim olmas›yla sona erdi.
Kullanma k›lavuzu Umar KARATEPE umar@sendika.org
D
ört ülkenin büyükelçileri Tayyip Erdo¤an’›n esrarengiz dan›flman›n› aray›p, ayn› güne randevu veriyorlar. Üstelik hepsi bu zat ile “kiflisel görüflmeler” yapmak istiyorlar. Büyükelçiler Zapsu ile ne konuflur? Aç›klamaya bak›l›rsa Zapsu’nun kiflisel u¤rafllar›n›. Peki Zapsu ne iflle ifltigal eder? F›nd›k tüccar› Zapsu’nun bugünlerde en bilinen ifllerinden biri çokuluslu çikolata tekelleri için f›nd›k fiyat›n› düflürme operasyonu. Bu konuyla ilgilenmesi en olas› kifli, ‹sviçre Büyükelçisi, listede olmad›¤›na göre bu olas›l›¤› geçelim. Zapsu’nun di¤er kiflisel u¤rafl› ise Tayyip Erdo¤an. AKP kurulurken Tayyip Erdo¤an’› ABD’de vitrine ç›karan ismin Zapsu oldu¤u biliniyor. Baflbakan’›n Bush’tan bir türlü randevu koparamad›¤› ve iliflkilerin eski s›cakl›¤›n› kaybetti¤i bir dönemde “bu adam› süpürmeyin kullan›n” diye ABD’de turlayan ama pek yüz bulamayan Zapsu idi. Baflbakan tüm elefltirilere karfl› kendisi görevden almam›fl, korumaya ve kollamaya devam etmifl, hatta koruma kapasitesini bir hayli geniflletmiflti: Zapsu’nun eski orta¤›, El Kaide ile ba¤lant›lar›yla gündeme gelen El Kad›’ya kefil olacak kadar genifl bir koruma çemberiydi bu… Belli ki Zapsu’nun Nisan ay›nda ABD’lilere yöneltti¤i “teklif”, Temmuz’da Ankara’da dört elçilik binas›nda de¤erlendirmeye al›nd›. Tam da ‹srail ABD’nin vurucu gücü olarak Ortado¤u’da savafl› geniflletiyorken; Tam da Lübnan’a “Bar›fl Gücü” ad› alt›nda emperyalist iflgal ordusu göndermenin tezgah› kurulurken; Tam da ABD bu ordu için yeterli askeri olmad›¤›ndan yak›n›yorken; Tam da Avrupa Birli¤i bu iflgal harekat› için s›cak mesajlar vermeye bafllam›flken; Zapsu büyükelçiler taraf›ndan ça¤›r›l›yorsa “çoluk çocuk, han›m nas›l; afiyettedirler inflallah” kadar kiflisel sorularla muhatap olacak de¤ildir. Zapsu’nun konufltu¤u dört büyükelçinin en olas› sorusu, “Bu adam› nas›l kullanacaklar›”na dairdir. Hele hele ülke içinde savafl fliddetleniyorken; Baflta Cumhurbaflkanl›¤› olmak üzere iktidar kavgalar›nda AKP’nin üniformal› rakiplerini güçlendirecek Ola¤anüstü Hal gibi seçenekler ›s›t›lmaya bafllanm›flken; Ne desin Tayyip Erdo¤an? ‹ktidar yar›fl› içindeki rakiplerini güçlendirecek olan Ola¤anüstü Hal gibi taleplerine nas›l dirensin? Ç›k›p “Bu sorun savaflla, fliddetle, bask›yla çözülmüyor. 30 y›ld›r çözülmedi gene çözülmez. Demokratik ve sosyal aç›l›mlara ihtiyaç var” diyecek hali yok ya… Ne de olsa devlet terbiyesi alm›fl koskoca Baflbakan… Yapaca¤› tek fley “daha fazla savafl” diye tutturan güçlere baflka savafl adresleri göstermek: “Gidin Kandil’de savafl›n… Kandil’de savaflmak için icazet mi laz›m.. Gidin Lübnan’da savafl›n… S›n›r ötesinde savafl›n… Benden uzak emperyalistlere yak›n olun. Yak›n olun ki hem siz rahat edin hem de ben…” Büyükelçiler AKP’nin “Kandil’e gireriz ha” diye gürlemesinden gerekli mesaj› ald›lar. Ne kadar Kas›mpafla tonlamas›yla verilse de bu mesaj›n anlam› “pazarl›¤a a盤›z”d›r. Türkiye’nin emperyalistlerin operasyonlar›nda kullan›lmas›na dair bir pazarl›k ise Zapsu ile bafllat›lm›flt›r. Ne de olsa AKP’nin ve memleketin kullanma k›lavuzu ondad›r.
27 Temmuz 9 Ağustos
2006
GÜNDEM 5
BUNLARIN GOZU DONMUS! K›fllada¤ madeni, zehirlenmelerin siyanürle ba¤lant›l› oldu¤u aç›klanmadan iki gün önce, çevre duyarl›l›¤› karfl›s›nda düflmanl›¤›n› art›k saklamayan Hilmi Güler taraf›ndan alelacele aç›ld›.
bulundu. Madene 7 km me- s›radan bir “enfeksiyon” diye programlar yapan Tayfun safedeki bir kuyu da, yüksek nitelendirilmesinin nedenini Talipo¤lu’nun sunuculuk düzeyde arsenik tesbit edile- anlayam›yorlar. yapmas› köylüler ve çevrecirek kapat›ld›. Belediye BaflEnerji ve Tabii Kaynaklar lerce k›nand›. kan› Ahmet Y›ld›r›m kapat›- Bakan› Hilmi Güler ise, kitBölgede, kitlesel siyanür lan kuyudaki arseni¤in TSE lesel kimyasal zehirlenmeyi zehirlenmelerinin saptanmas› standartlar›n›n alt›nda oldu¤u- gösteren bütün delillere kar- ve tedavisi için Sa¤l›k Banu ve kuyunun tedbiren ka- fl›n K›fllada¤ alt›n madenini kanl›¤›’nca haz›rlanm›fl bir pat›ld›¤›n› söyledi. Zehirlen- üretime açarken, "madene acil eylem plan› da yok. me olaylar› Belediye Baflkan› karfl› ç›kanlar bir avuç çapul- Tahlil laboratuvar› dahi mevtaraf›ndan “klorlanmam›fl ku- cu" dedi. Madenin aç›l›fl tö- cut de¤il. Madenin yaratt›¤› yu suyu”nun neden oldu¤u reninde Bergama köylülerinin tek tehlike kitlesel zehirlenme “ba¤›rsak enfeksiyonu”na mücadelesini destekleyen de¤il. Tozlanma ve buharlaflba¤lanm›flt›. malar nedeniyfiimdi çevrecile bölge insan› ler, Belediye bir süre sonra B a fl k a n › ’ n a , düflük miktarl› “arsenikli suarsenik ve sida koli basiliyanür zehirlennin nas›l yamelerine karfl› n Elele Hareketi sözcüsü Av. Arif Ali Cang› Eflme ilflad›¤›n›” soruba¤›fl›kl›k kaçesi ve köylerinde binlerce kiflinin zehirlenmesine yorlar. Uflak zanacak. Ansiyanürün yol açt›¤›n›n saptand›¤›n› aç›klad›. Valisi Ayhan cak her iki Kavas ise inelement de n Eflme’de arsenik ç›kan su kuyusu, belediye celeme grubukanserojen. Bu taraf›ndan kapat›ld›. nu "hurafelernedenle bölgele doldurulade kanser van Uyar›lara kulak t›kayan hükümet, bu tesbitten rak eline fl›kalar›nda büiki gün önce K›fllada¤ oca¤›n› üretime açt›. r›nga alm›fl yük art›fl göbir iki hekim" rülmesi olas›. n Hükümet ve yetkililer zehirlenmenin neolarak nitelenNitekim Berdenini araflt›ran uzmanlar› suçlamay› sürdüdirmiflti. gama’da “siyarüyor. Devlet yetnürlü alt›n kililerinin üretiminin zan Elele Hareketi, Uflak Valisi, Sa¤l›k aç›klamalar› rarl› olmad›¤›Bakanl›¤›, Eflme Kaymakam› ve Beile araflt›rma n›” kan›tlamak lediyesi ve di¤er yetkililer hakk›nda, heyetinin buliçin havuzda gular› ve yayüzdürülen befl suçu gizleme, suç delillerini karartflad›klar› araçocuktan biri, ma ve çevreye zarar verme suçlas›nda kalan geçti¤imiz r›ndan dava açacaklar›n› aç›klad›. köylüler flaflgünlerde kan k›n. Yaflad›kkanserinden lar› felaketin Av. Arif Ali CANGI öldü.
FELAKETE DAVET‹YE
Çapulcular kimler? Köylüler kendilerini “bir avuç çapulcu” olarak suçlayan Güler’in karfl›s›na “Vicdan Hareketi” ile dikiliyor. “Kim talanc›, kim ya¤mac›?” demekten kendilerini alam›yorlar. As›l ya¤mac›, insanlar› zehirlemek pahas›na siyanürlü alt›n üretmek için hukuku çi¤neyenler Bakanl›k yetkilileri ve çokuluslu madencilik tekelleri de¤il mi? ‹kiyüzlülük bu flirketlerin ortak özelli¤i. En ilkel yöntemlerle madencilik yapan
Rio Tinto isimli flirketin Türkiye’deki uzant›s›n›n ad›: Anadolu Alt›nc›l›¤›n› Gelifltirme fiirketi.
Eflme ve köylerindeki kitlesel zehirlenmeler üzerine, Elele Hareketi, TTB ve TMMOB’un yerald›¤› çal›flma grubu, devletin bütün engellemelerine karfl›n, zehirlenmelerin siyanürden kaynakland›¤›n› ortaya ç›kard›. Kan örnekleriyle kaymakaml›¤› ziyaret eden heyet, Kaymakam’› Eldorado yetkilileriyle görüflme halinde bulmufl ve jandarma görüflme sonras›nda 8 kan örne¤ine el koymufltu. Heyet zehirlenen 9 gönüllüden kan örne¤i alarak inceletmeyi baflard›. Kan örneklerinde yüksek düzeyde siyanür
ÖSS’de dersaneler kazand› ÖSYM Baflkan› Ünal Yar›ma¤an, 1 milyonu aflk›n gencin hayat›n› karartan s›nav› elefltirenlere “marjinal kifli ve kurumlar” dedi.
ÖSS sonuçlar› 18 Temmuz’da aç›kland›. Bu y›l da 1 milyonu aflk›n ö¤rencinin umutlar›n› bir sonraki y›la erteledi¤i ÖSS’de kazanan yine özel okullar ve dershaneler oldu. Dersaneye gidemeyen, özel ders alamayan ö¤recilerin gözden ç›kar›ld›¤› s›navda baflar›l› olabilmek için milyarlarca lira harcamak gerekiyor. S›nav sonuçlar›, s›nav sisteminin art›k bilgi sahibi olanla olmayan› de¤il, zenginle yoksulu ay›rdeden bir sistem oldu¤unu gözler önüne serdi. 27 bini aflk›n ö¤rencinin “0” çekti¤i, bir o kadar›n›n da girmeye dahi gerek görmedi¤i s›navda, özel okul ö¤rencilerinin %96’s› 185 baraj›n› aflt›. Bu oran Endüstri Meslek Liselerinde yüzde 20’ye kadar düfltü. Baflar› s›ralamas›nda son s›rada yer alan 10 ilin tümünü Do¤u ve Güneydo¤u Anadolu’daki il-
ler oluflturdu. 1 milyon 510 bin 320 aday›n 881 bin 903'ü Fen Bilimleri-1, 244 bin 699'u Matematik-1 testinde "1" puan›n alt›nda ald›. Kopya çekti¤i tespit edilen aday say›s› art›fl göstererek 500’e ulaflt›. Sonuçlar› aç›klamak için bas›n›n karfl›s›na geçen ÖSYM Baflkan› Ünal Yar›ma¤an, bu dramatik tabloyu elefltirmek yerine, protesto amac›yla bütün sorular› yanl›fl yan›tlamak için s›nava giren Sefa Boyar ve ÖSYM flark›s› ile gündeme gelen Deli grubunu elefltirmeyi tercih etti. Yar›ma¤an, sistemi elefltirenlere, “marjinal kifli ve kurumlar” dedi.
Sopas› yok ki gözüne soksun Milli E¤itim Bakan› Hüseyin Çelik'in o¤lu Enis Çelik ÖSS’de baraja tak›ld›. S›nav sonras›nda kendisiyle yap›lan röportajda, “çok kolayd›” diyen küçük Çelik say›salda 185 puan baraj›n› geçemedi. Sözelde de baflar›l› olmayan Çelik bu y›l babas›n›n kurbanlar›ndan biri oldu.
Punk grubu “Deli” ÖSYM’yi yerin dibine bat›rd›¤› flark›s›yla internette dinlenme rekorlar› k›rd›.
Üniversite DGM gibi Akademik takvim sona ererken üniversitelerde soruflturma terörü durmak bilmedi. Ö¤rencilerin büyük k›sm›n›n okulda olmamas›n› f›rsat bilen yönetimler soruflturma açma iflini abartt›. ‹stanbul Üniversitesi’nde Rektör Mesut Parlak yönetimi 50 ö¤renciye 800 soruflturma açt›. Soruflturmalar›n hedefinde yemekhane özellefltirilmesine ve özel güvenlik terörüne karfl› ç›kan ö¤renciler var. Soruflturmalar devam ederken, sonuçlar da aç›klanmaya baflland›. fiu anda 1 kifliye yüksekö¤retimden ç›karma, 20’ye yak›n kifliye bir haftadan dört yar›y›la kadar ceza verilmifl durumda. Hacettepe Üniversitesi Beytepe Kampüsü’nde ise 5 May›s günü yaflanan jandarma sald›r›-
s›yla ilgili aç›lan soruflturmalar sonucunda 23 ö¤renciye toplam 10 y›l 4 ay uzaklaflt›rma ve 1 ö¤renciye at›lma cezas› verildi. 5 May›s‘ta Beytepe Kampüsü’nde düzenlenen bir konferansa kat›lmak isteyen ö¤renciler salona sokulmam›fl, ard›ndan jandarman›n sald›r›s›na maruz kalm›fllard›. Sald›r›da bir ö¤rencinin baca¤›, bir ö¤rencinin kolu k›r›l›rken 9 ö¤renci dövülerek gözalt›na al›nm›flt›. Ö¤renciler 21 Temmuz’da Yüksel Caddesi’nde yapt›klar› bas›n aç›klamas›nda cezalar›n amac›n›n olaylara en h›zl› tepkiyi verecek olan ayd›n gençli¤i sindirmek oldu¤unu söyleyerek, y›lmayacaklar›n› ve cezalara karfl› gerekli hukuki mücadeleyi bafllatacaklar›n› vurgulad›lar.
Güçleri ancak yoksula yetiyor Hükümetten 13 ilin elektri¤ini kesen otoprodüktörlere ödül gibi karar: Elektri¤e zam ve piyasaya göre fiyatland›rma yolda. Olan yine halka oldu.
‹kizdere’den elinizi çekin Rize ‹kizdere ‹lçesi Rüzgarl› Köyü'nde özel sektör taraf›ndan yap›lmas› planlanan 2 hidroelektrik santralinin kurulmas›n› istemeyen köylüler, 21 Temmuz’da bas›n aç›klamas›yla santralleri protesto ettiler. Çeflitli illerden gelen 500 Rüzgarl› köylüsü, santral istemediklerini söyledi, Daha sonra Rüzgarl› Köyü Giriflimcileri Sözcüsü olarak konuflma yapan Makbule Köker flunlar› söyledi:
“Santral istemiyoruz. Son dönemlerde sudan para kazanma bir salg›n hastal›k gibi paras› az olan›n da çok olan›n da kap›ld›¤› bir macera olarak bafllam›fl ve tüm Do¤u Karadeniz bu hastal›¤›n pençesinde k›vranmaya bafllam›flt›r. ‹ki santralin üretece¤i elektrik, kurulu gücün sadece 10 binde 3'ü kadar olacakt›r". Aç›klama sonunda köylüler, "Deremize Dokunmay›n" tiflörtleri giyerek horon çektiler.
Özel elektrik santrali sahiplerinin 13 ilde birden elektri¤i kesmeleri sonucu milyonlarca kifli 6 saat karanl›kta kalm›flt›. Kesintinin nedeni özel santralcilerin elektri¤e zam yap›lmas› talebiydi. 17 Temmuz günü Enerji Bakanl›¤›’nda yap›lan zirvede, hükümet do¤algaz zamlar›n› gerekçe göstererek flalter indiren özel santralcilerin taleplerini kabul etme sinyalleri verdi. Toplant›da A¤ustos ay›ndan geçerli olmak üzere elekt-
Ci¤er kediye emanet
ri¤e zam yap›lmas› ve fiyatlar›n piyasa koflullar›na göre belirlenmesi kararlaflt›r›ld›. Özel santralcilerin tüketti¤i do¤algaz›n fiyat›nda art›r›ma gidilmeme-
BEDAfi’›n tafleronu Ülgen Elektrik, 100 bin aboneye “elektrik aç›ld›” mührünü takmayarak, 3500 YTL’lik yolsuzluk yapt›. fiirketin ce-
sine karar verilen toplant›da, hem elektrik hem do¤algaz da¤›t›mc›lar› için karl› olacak kararlar al›n›rken, fatura yine yoksul halka kesildi.
zalar›n› yat›ran abonelerin sayaçlara “aç›ld›” mührünü takmas› gerekiyor. Firma yapt›¤› ifllem bafl›na 5 YTL almas›na ra¤men mü-
hürleri takmad›. BEDAfi yetkilileri yolsuzlu¤un abart›ld›¤› kadar büyük olmad›¤›n› söyleyerek iflin içinden s›yr›lmaya çal›fl›yor.
Mühendisler: “Elektrik kamusald›r” TMMOB 17 Temmuz’daki aç›klamas›nda enerjideki krizlerin sektörün tümüyle piyasa kurallar›na terk edilmesinden kaynakland›¤›n› vurgulad›. “Kamusal bir hizmet olmas›na karfl›n siyasal iktidarlar taraf›ndan, IMF, Dünya Bankas›, AB, OECD vb. uluslararas› kapitalist örgütlerin talimatlar›yla özellefltirilmeye ve piyasaya terk edilmeye çal›fl›lan elektrik üretiminde, her ne flartta olursa olsun piyasa egemenli¤ine teslim olma anlay›fl› yaflanan ciddi s›k›nt›lar›n ana etkenini oluflturmaktad›r” denen aç›klamada elektri¤i kesen otoprodüktörler elefltirildi. Aç›klamada flu görüfllere yer verildi: “Elektrik üretimi, yasal bildirim flartlar›na bile uymadan, yük tevzi planlamas›nda gerekli de¤iflikliklere imkan vermeden, kafas›na esti¤ince üretimini durdurabilen özel sektör üreticilerine b›rak›lamayacak kadar ciddi kamusal bir hizmettir”.
Ve tatil...
H
er e¤itim-ö¤retim y›l› sonland›¤›nda çocuklar›m›z›n karneleriyle özdeflleflen görüntüler yerleflir hayat›m›za. Televizyonlarda a¤layan ya da gülen çocuklarla karfl›lafl›r ve ertesi gün gazetelerde haberlerini okuruz. Bu haberlerin ço¤u karnesinde zay›f olan çocuklar›m›z›n korkular› nedeniyle kendilerine verdikleri zararlarla ilgilidir. Bu nedenle yine her dönem uzman a¤›zlar›ndan çocuklar›m›za karneleri nedeniyle nas›l davranmam›z gerekti¤ini anlatan söylefliler izler, yaz›lar okuruz. Okullar›n beton duvarlar›na s›k›flm›fl ve sorunlar yuma¤› haline gelen e¤itim için karne ve zay›f ya da iyi not gerçek baflar›y› belirleyen unsurlar de¤ildir. Kendi kiflili¤ini gelifltirecek, yeteneklerini a盤a ç›kartacak ve bunu baflar› örneklerine tafl›yacak bir e¤itim sistemi içinde de¤il çocuklar›m›z. Ezber yöntemine dayanan ve çocu¤un gerçek baflar›s›n› ölçme yetene¤inden maalesef yoksun olan bu sistemde baflar›s›zl›k çocu¤un “zekas›”, “tembelli¤i” ile ilgili do¤ru sonuçlar vermez. Çünkü çocuklar›m›z eflit koflullara sahip olduklar› bir okul sisteminde okumuyorlar. Zenginli¤ini e¤itim yat›r›m› olarak kullananlar›n çocuklar› her türlü olanaklara sahip okullarda okurken, s›n›flar›nda üflüyen, düzenli beslenemeyen, e¤itim araçlar›ndan ve teknolojik yeniliklerden yoksun olan çocuklar ayn› terazide de¤erlendirmeye tabi tutulamazlar. Yaz tatili çocuklar›m›z›n karnelerindeki baflar› ya da baflar›s›zl›¤›na ba¤l› bir ödül ya da ceza haline dönüfltürülmemelidir. Zaten yoksulluklar›n› en büyük ceza olarak çeken çocuklar›m›za tam da geliflme ça¤›nda ikinci bir cezay› uygulamayal›m. Çocuklar›m›z›n tatillerini olabildi¤ince ve serbestçe dinlenebildikleri, kitap okuyabildikleri biçimde geçirmelerini; bugünkü okul sisteminin teflvik etti¤i bireyci rekabet duygusunun yerini dayan›flma duygusunun ald›¤› oyun arkadafll›klar› kurmalar›n› sa¤layal›m. Birer yar›fl at›na dönen çocuklar›m›z için yaz tatilleri paral› e¤itimin yükledi¤i zehiri boflaltt›klar› zamanlar olsun. Art›k, hikayelerdeki gibi köylerde çiftliklerde k›rlarda olam›yorlar belki ama yine de kendilerini özgür hissettikleri bu serbest zaman›n, onlar›n kiflilik gelifliminin önemli bir bölümünü oluflturdu¤unu unutmayal›m.
KISA KISA... Bakan Çelik iflsiz ö¤retmenleri azarlad› n Hüseyin Çelik Van’daki bas›n toplant›s› sonras›nda kendisine soru soran iflsiz ö¤retmenleri azarlad›. Atanmak istediklerini söyleyen ö¤retmenler Çelik’ten “Ö¤retmen alm›yorsak ihtiyac›m›z yok demektir” cevab›n› ald›. Niyazi fien ad›ndaki ö¤retmen gözalt›na al›nd›. Ö¤retmene ihtiyac›m›z yok diyen bakan iki ay önce 165 bin ö¤retmen a盤› oldu¤unu aç›klam›flt›.
ADSL’de h›z tuza¤› n Tüketiciler Birli¤i 17 Temmuz günü yapt›¤› aç›klamada, Türk Telekom’un ADSL h›z›n›n art›r›laca¤›, ancak ücretlerin sabit kalaca¤› aç›klamalar›n›n kand›rmacadan ibaret oldu¤unu söyledi. Aç›klamada, Türkiye’nin dünyan›n en yavafl ADSL’sini, dünya ortalamas›ndan 6 kat daha pahal› kulland›¤› belirtilirken, altyap› güçlendirilmeden h›z› art›rman›n mümkün olmad›¤› vurguland› ve ADSL fiyatlar›nda yar› yar›ya indirime gidilmesi istendi.
Kad›köy’de olayl› y›k›m n Büyükflehir Belediyesi deste¤indeki Kad›köy Belediyesi zab›ta ekipleri, 156 gecekonduyu y›kma karar› ald›. Y›k›mlar›n ilk gününde gecekondu sakinlerinin y›k›ma izin vermemesi üzerine çevik kuvvet gecekonduculara sald›rarak 4 kifliyi gözalt›na ald›. Bayg›nl›k geçiren 2 kad›n hastaneye kald›r›ld›. Ekipler çevik kuvvet sald›r›s›ndan sonra y›k›ma bafllad›.
27 Temmuz 9 Ağustos
6 EMEK
Ekmek davas›, siyaset ve demokrasi
G
eçen say› bu köflede “adalet ve eflitlik” mücadelesinin sadece ekmek davas› olarak alg›lanmas› tehlikesine dikkat çekmifltim. Gerçekten de iflçiler sadece “ekmek davas›” peflinde midirler? Toplumsal, siyasal bir talep olmadan “ekmek davas›”n› sürdürmek veya kazanmak mümkün müdür? Demokrasi, sosyal adalet, özgürlükler, laiklik, toplumsal bar›fl… Bütün bunlar iflçilerin ekmek davas›ndan ayr› fleyler midir? ‹flçiler, “Ben karn›m›n doymas›na bakar›m demokrasi ya da diktatörlük, fleriat ya da laiklik beni ilgilendirmez” diyebilir mi? Özetle, ekmek davas› için demokrasi, temel insan hak ve özgürlükleri, sosyal adalet flart m›d›r? En sonda söyleyece¤imizi bafltan söylemekten çekinmeyelim: Evet flartt›r. Çünkü iflçi s›n›f›n›n “ekonomik mücadelesi”nin özü art› de¤er sömürüsünün s›n›rland›r›lmas› mücadelesidir. Art› de¤er sömürüsü de az fley de¤ildir hani! Bu afla¤›l›k kapitalist düzenin sürmesi için temel g›da maddesidir. Böyle olmasayd› 3 kurufl fazla ücret almak için u¤raflan, sendikaya üye olmaya çal›flan iflçilerin bafl›na piflmifl tavu¤un bafl›na gelenler gelmezdi. S›rf sendika üyesi oldu diye at›lan, yoksullu¤a, periflanl›¤a mahkum edilen iflçilerin ve aile fertlerinin say›s› art›k milyonlarla ifade edilir hale geldi. Evet, iflçi s›n›f›n›n “ekonomik” gibi görülen mücadelesi esas itibariyle siyasidir. Kapitalizm bu nedenle sald›rmaktad›r iflçilere. Bas›n sektöründe örgütlenme yürüttü¤ümüz bir iflyerinde sendikal faaliyet ortaya ç›kt›¤›nda patronun bütün iflçileri yemekhaneye toplay›p “‹sterseniz gidin PKK’ya üye olun ama burada sendikan›n ad›n› bile duymak istemiyorum” diye nutuk çekmesi bofluna de¤ildi. Yani, sendikal haklar›n anayasa kitaplar›nda yazmas›n›n bir anlam› yoktur gerçek hayat için. Gerçek hayatta sadece “güç” vard›r. ‹flçi s›n›f›n›n gücü ise “bilinç” ve “örgütlenme”dir. Demokrasi bu nedenle iflçi s›n›f› için çok önemlidir, zira özgürce örgütlenmesi ve hakk›n› aramas› gerekir, özgürlükler çok önemlidir iflçi s›n›f› için. Çünkü hak arama yollar›n› serbestçe kullanmas› gerekir. Demokrasi emekçi ve ezilen halk kesimlerinin eflitlik ve adalet içinde, demokratik hak ve özgürlüklerden faydalanabilmesinin kurumsallaflmas›ndan ve güvenceye al›nmas›ndan baflka bir fley de¤ildir. Demokrasi ve insan haklar› dendi¤inde örnek olarak gösterilen Avrupa demokrasisi de zaten iflçi s›n›f›n›n Avrupa sermaye s›n›f›na karfl› verdi¤i zorlu mücadelelerle kazan›lm›flt›r. Bugün yeryüzünde bir nebze demokrasi varsa bunun mimar› iflçi s›n›f› ve emekçilerin 1800’lerden bu yana verdikleri eflitlik ve adalet mücadelesidir. Bu gerçe¤in en basit kan›t› ise iflçi s›n›f›n›n etkisizlefltirildi¤i son 20 y›ld›r AB süreci ile Avrupa’da toplumun ekonomiksosyal-siyasal haklar›nda nas›l k›s›tlamalara gidilmeye çal›fl›ld›¤›d›r. Dolay›s›yla, demokrasi (kelime anlam›nda oldu¤u gibi) ancak halk›n iradesiyle kuruldu¤unda gerçek demokrasi haline gelir. Egemen s›n›flar›n lütfuyla istedikleri kadar verdikleri veya geri ald›klar› demokratik haklar›n oluflturdu¤u sisteme demokrasi denemez. Peki niye hep iflçi s›n›f›ndan bahsediyoruz. Bu ülkede esnaf, köylü, çiftçi yok mu? Bu konu da önümüzdeki say›ya…
En büyük korsan TOK‹ n Devlet kurumu TOK‹ inflaatlar›nda 700 bine yak›n iflçinin ço¤u kay›t d›fl› çal›flt›r›l›yor. TOK‹’nin ifllerini gören tafleron firmalarda hemen hiçbir denetim yok. TOK‹ iflçileri için paralar›n› alamamak, ölümlü ifl kazalar› ya da yemeklerden zehirlenme s›radan olaylar. Trabzon’da TOK‹’nin güvenliksiz inflaat›nda kaçak çal›flt›r›lan Gürcistan uyruklu Mamuka Chumbadze, 11 Temmuz’da geçirdi¤i kaza sonucunda a¤›r yaraland›.
2006
F›nd›k kurtlar› iflbafl›nda köylünün isyan› büyüyor AKP Fiskobirlik’i alivrecilerin istedi¤i gibi çökertip f›nd›¤› 4.5 YTL’ye düflürdü; Erdo¤an’›n hakaretleri fiyat› 2.5 YTL’ye düflürünce öfke patlad›. Düzce’deki protestonun ard›ndan 4 ö¤rencinin gazete ilan›yla Ordu’da düzenledi¤i “Ba¤›ms›z, partisiz, vekilsiz f›nd›k mitingi”nde yollar kesildi.
fl›n Her tada alt›n li bu iki
Alivre dalavere Avrupal› al›c›, Türkiye’deki uzant›s› olan f›nd›k tüccar›yla, bir y›l sonran›n ürünü hakk›nda bir fiyat anlaflmas› yap›yor ve kaparo veriyor. Bu ön al›m anlaflmas›na “alivre”, anlaflmay› yapan tüccara “alivreci” deniliyor. Alivreci, köylünün f›nd›¤›n› ne kadar ucuza al›rsa o kadar kar eder. Bunun için milletvekillerini, bakanlar› sat›n al›r, hükümete, Fiskobirlik’e bask› yapar; Gazetelerle anlafl›p, Avrupal› flekerleme flirketlerinin f›nd›¤›n fiyat›n› yüksek bulduklar› için bademe yönelecekleri, f›nd›k üretimini baflka ülkelere kayd›racaklar› yalan›n› yayd›r›r. Oysa 5 y›lda f›nd›k ihraç fiyat›n›n 2.5 dolardan 8 dolara ç›kmas›na karfl›n Türkiye’nin f›nd›k ihracat› yaln›zca %10 azald›. ‹hracat geliri 635 milyon dolardan 2 milyar dolara ç›kt›. Alivrecinin çark›n› çeviren hükümetler Fiskobirlik’in f›nd›k al›m›n› önlemek için banka kredisi almas›n› önler, ödemeleri
geciktirir. Çaresiz köylü f›nd›¤›n› Fiskobirlik fiyat›n›n alt›nda tüccara satmak zorunda kal›r. Birkaç alivreci f›nd›k ihracat›n›n yar›s›na yak›n›n› yap›yor. Oltan G›da patronu Kenan Oltan tek bafl›na f›nd›k ihracat›n›n %25’ini gerçeklefltiriyor. Alivrecilerle Avrupal› flirketler ad›na sözleflme yapan en önemli isimlerden biri Cüneyd Zapsu. Zapsu, en büyük f›nd›k al›c›s› Nutella’n›n eski Türkiye temsilcisidir. Alivreci kimin dostu? Avrupal› flekerleme flirketlerinin; Kimin düflman›? Ürününü de¤erinden satmak isteyen köylünün; Alivreci dalaveresini nas›l döndürüyor? Zapsu’nun kimli¤i, Erdo¤an’›n köylüye hakaretleri göstermiyor mu? Bu çark nas›l k›r›l›r? F›nd›k köylüsünün baflta Fiskobirlik olmak üzere, kendisiyle ilgili bütün örgütleri aktif tav›r almaya zorlamas›, çifçi sendikalar›nda örgütlenmesi ve alivreciye Karadeniz’i dar etmesiyle...
Üretici çocu¤u dört gencin, Ordu pazar›n›n kuruldu¤u 17 Temmuz Pazartesi günü düzenledi¤i “F›nd›¤›na sahip ç›k” mitingine 3 bin üretici kat›ld›. Mitinge kat›lan üreticiler, sözün bitti¤ini söyleyerek Karadeniz sahil yolunu kesti. Polis halka biber gazlar›yla sald›rd›. Ancak, halk bu sald›r›y› püskürtünce, Emniyet Müdürü, yolun aç›lmas› karfl›l›¤› polisi geri çekti. Ard›ndan “Hükümet istifa”, “F›nd›¤› satan› biz de satar›z”, “Tayyip-Zapsu f›nd›ktan elini çek” sloganlar›yla Fiskobirlik’in ve AKP ‹l Baflkanl›¤›’n›n önüne yönelen kitle burada oturma eylemi yapt›. Daha sonra ticaret borsas› önüne gelen kitle burada da alivreci borsa yönetici-
lerine tepki gösterdi. Hükümetin Fiskobirlik yönetimini ele geçiremeyince sald›r›ya geçerek, birli¤i mahkemeye sevkedece¤ini aç›klamas›yla, alivrecilerin Fiskobirlik’i iflas ettirme hayali yak›nlaflt›. 2006 y›l› resmi maliyeti 3.40 YTL olan f›nd›¤›n al›m fiyat› hükümetin bilinçli politikas›yla 4.5 YTL’ye kadar düflürüldü. Destekleme Fiyat ‹stikrar Fonu, Fiskobirlik’e krediyi kesti. Ard›ndan Zapsu’nun müdahalesiyle bankalar da kredi vermediler. Erdo¤an’›n Ordu’da f›nd›k üreticilerine hakaret etmesiyle fiyat 2.50 YTL’ye düfltü. Gelecek y›l›n fiyat›n›n bu y›l›n sezon sonu fiyat›na göre belirlenmesi nedeniyle
F›nd›k üreticilerinin tepkisi kab›na s›¤m›yor. Ordu mitinginin ard›ndan Fatsa’da ÖDP’nin düzenledi¤i mitinge polis ablukas›na karfl›n ikibine yak›n köylü kat›ld›. Ziraat Odalar›’n›n 30 Temmuz’da Ordu’da yapaca¤› mitinge çok güçlü bir kat›l›m bekleniyor.
bu fiyat, üreticiye y›k›c› darbeyi vurdu. ‹flte bu noktada, bafl›n› Rifat Hisarc›kl›o¤lu’nun çekti¤i F›nd›k A.fi, Fiskobirlik’in ihtiyac› olan finansman karfl›l›¤›nda, birli¤i “kiral›k antrepocu” haline dönüfltürmeyi iste-
‹ktidar kaç›yor KESK koval›yor KESK, bafllatt›¤› eyemlerle, önümüzdeki dönemin toplu görüflmelerinin gündemini sokaktan belirlemeye çal›fl›yor. Enflasyonun eritti¤i ücretleri iyilefltirmek için 2006’da %10 ek zam isteyen KESK’in karfl›s›nda hükümet, 2007 ve 2008 y›llar›nda %12 ve %7’lik zamlar yap›laca¤›n› söyleyerek topu taca at›yor. KESK 14 Temmuz’da ülke genelinde düzenledi¤i eylemlerle %10 ek zam istedi. Toplusözleflme talebini de yineleyen emekçiler, AKP’nin ek zam taleplerine kulak t›kamas› durumunda eylemlerini yükseltecekleri uyar›s›nda bulundular. ‹stanbul Aksaray Metro önünde yap›lan bas›n aç›klamas›nda E¤itim-Sen Genel Baflkan› Alaaddin Dinçer, AKP hükümetinin 2005 y›l› toplu görüflmelerinde “Memuru enflasyona ezdirmeyece¤iz” sözünü hat›rlatt› ve memurlar›n daha y›l›n ilk alt› ay›nda enflasyonunun alt›nda kald›¤›n› kaydetti. Dinçer, “Hükümet sesimize kulak vermeli, kamu emekçisinin ek zam talebini karfl›lamal›d›r. Aksi halde bu gidiflata seyirci kalmayaca¤›z ve meydanlara ç›kaca¤›z” diye konufltu.
yasal engel yoktur” dedi.
Kayseri Kayseri fiubeler Plat-
Ankara 12 Temmuz’da E¤itim
Sen flubeleri Milli E¤itim Bakanl›¤›’na; 13 Temmuz’da BES flubeleri Ulus’a yürüdüler. 14 Temmuz’da Baflbakanl›k önüne yürüyen KESK üyeleri çevik kuvvet taraf›ndan ablukaya al›nd›lar. Bas›n aç›klamas›n› okuyan KESK Genel Sekreteri Abdurrahman Dafldemir, konfederasyonlar›n›n alt›na imza atmad›¤› mutabakat metninde yer alan ücreti onaylamamay› sürdürdüklerini
belirterek, “Toplu görüflmeler hiçbir ba¤lay›c›l›¤› olmayan orta oyununa dönmüfltür. Biz bu oyunun figüranlar› olmayaca¤›z” dedi. ‹zmir Konak eski Sümerbank önünde toplanan KESK üyeleri, sloganlarla Merkez Bankas› binas› önüne kadar yürüdü. Burada gerçeklefltirilen bas›n aç›klamas›n› okuyan Yap› Yol-Sen Genel Sekreteri Bahri Y›ld›r›m, “Toplusözleflme yapmam›z›n önünde herhangi bir
formu AKP il binas› önünde düzenledi¤i bas›n aç›klamas›nda 2005’te mutabakat imzalayan Kamu-Sen ve MemurSen’in iktidar›n suç orta¤› oldu¤u söylendi. Aç›klamada “Devlet güdümlü sendikaya hay›r” slogan› at›ld›. Mersin AKP il binas› önünde toplanan kitle ad›na konuflan Mersin KESK fiubeler dönem sözcüsü Ünsal Y›ld›z “Yoksullaflmaya karfl› hükümetin politikas›n› protesto ediyoruz” dedi. Ard›ndan söz alan KESK Genel Baflkan› Hakk› Tombul, kamu çal›flanlar›n›n demokratik direnme hakk›n› kullanmaya devam edece¤ini vurgulad›. Malatya, Antep, Hakkari ve Samsun’da da fiubeler Platformlar› eylemdeydi. n Sendika.Org
KESK Gn. Bflk. ‹. Hakk› Tombul:
BES Gn. Sek. Hüseyin Gölpunar:
Hükümetin öngördü¤ü enflasyon oran› alt› ayda afl›ld›. Biz 2006 için %10 ek zam istedik ve MYK’m›z› görevlendirerek 15 ilde eylemler gerçeklefltirdik. Hükümet kendi bildi¤ini yapmaya devam ediyor. Toplu görüflmeleri beklemeden önümüzdeki üç y›l için öngördü¤ü zamlar› aç›klad›. Bu zamlara 2006 için istedi¤imiz ek zam dahil de¤il. Bu konu toplu görüflmelerin gündemi olacak.
Hükümet bir taraftan demokrasi diyor öbür taraftan toplu görüflmeleri ve seçilecek yeni meclisin da¤›l›m›n› yok sayarak 3 y›ll›k zam oran›n› aç›kl›yor. Emekçinin a¤z›na bir parmak bal çal›yor, sendikalar› ise yok say›p maniple ediyor. KESK’in politikas› ortaya ç›kan ma¤duriyeti gidermeyi esas al›yor. Bu mücadeleyi, krizin yükünü emekçilere y›kmay› temel alan politikan›n bütününü hedef alan bir hareketle birlefltirmemiz gerekir.
Ek zam masaya gelecek
di. Böylece f›nd›k üreticileri de tütün üreticileri gibi sözleflmeli çiftçili¤e zorlanacaklar. MHP’nin elindeki Fiskobirlik yönetimi, bütün bu geliflmeler karfl›s›nda, üretim ve ihracata yönelik yat›r›mlara yönelerek f›n-
d›k üreticisinin elini güçlendirmeye yönelmiyor. Fiskobirlik yönetimi, 18 Temmuz’da yapt›¤› toplant›da, koltu¤unu koruman›n karfl›l›¤›nda, Fiskobirlik’in içinin boflalt›lmas›na “evet” diyece¤ini ilan etti.
l “Kürese ilke”nin yald›z› ü döküld
Tafleronda k›y›m Koç’ta sessizlik Eskiflehir Organize Sanayi Bölgesi’nde kurulu Koç grubunun tafleronlar›ndan Tanatar Kal›p iflçileri D‹SK/Birleflik Metal ‹fl’de örgütlenince iflten at›ld›lar. At›lmalarda KOÇ grubunun bask›lar› etkili oldu. Grup, kendi ifl yerlerinde Türk Metal d›fl›nda bir sendikan›n örgütlenmesine tahammül edemiyor. Haziran’da bafllayan örgütlenme çal›flmas› karfl›s›nda, Arçelik yetkilileri, Tanatar iflverenine iflçilerin Türk Metal’e yönlendirilmesi yönünde bask› yap›yorlar. Koç grubunun, iflçilerin örgütlenme özgürlü¤üne sayg› gösterme taahhüdünün yer ald›¤› “Küresel ‹lke”yi imzalad›¤›n› tam sayfa gazete ilanlar›yla duyurmas›n›n üzerinden 1 y›l dahi geçmedi.
Rektör sald›r›s›nda Baflo¤lu parma¤›
‹ktidar sendikalar› yok say›yor
Öncü Plastik’te sald›r›
Limter-‹fl’liler serbest
Petrol iflçilerinin baflar›s›
n Gebze Organize Sanayi’de faaliyet gösteren plastik firmas› Öncü A.fi.'de, Petrol-‹fl Sendikas›’na üye olduklar› için 12 iflçinin iflten at›lmas› karfl›s›nda iflçiler eyleme geçti. 19 Temmuz’da fabrika önünde di¤er sendikalar›n da kat›ld›¤› bir eylem yapan iflçiler, at›lan arkadafllar› sendikal› olarak ifle dönene kadar mücadele edeceklerini aç›klad›lar.
n Tuzla Tersanesinde ücretlerini alamad›klar› için direnifle geçen Desan iflçilerine destek verdikleri için 10 Haziran günü patronlar›n talimat›yla tutuklanan D‹SK Limter-‹fl Genel Baflkan› Cem Dinç ve e¤itim uzman› Kamber Sayg›l› 20 Temmuz günü görülen dava sonucu tutuksuz yarg›lanmak üzere serbest b›rak›ld›lar. Davan›n görüldü¤ü Kartal Adliyesi’ne destek için gelen Desan iflçileri, demokratik kitle örgütü ve sendikan›n temsilcileri adliye önünü eylem yerine çevirdi. Duruflma 19 A¤ustos tarihine ertelendi.
n ‹zmir Alia¤a’da kurulu PETK‹M iflçilerinin, iflyerindeki keyfi uygulamalar, kurals›z çal›flma dayatmas› ve sendikas›zlaflt›rma giriflimlerine karfl› 12 ve 13 Temmuz’da yapt›klar› ifl b›rakma eylemi, iflçilerin taleplerinin ço¤unun kabul edilmesiyle sonuçland›. ‹flçilerin eylemi sonucunda yeni iflçilerin ifle al›nmas› yükümlülükleri d›fl›nda bütün konularda mutabakata var›ld›. Petkim’in KOÇ grubuna sat›lmas› sonras› iflçiler üzerinde bask›lar arttarken, Petrol-‹fl’te örgütlü iflçiler örgütlülüklerine sahip ç›karak bu sald›r›lara karfl› direniyor.
Adana Balcal› Hastanesi’nde “eflit ifle eflit ücret” talebini yükselten iflçilere karfl› rektörlü¤ün gösterdi¤i tutars›z davran›fllar›n arkas›nda Türk-‹fl’e ba¤l› Sa¤l›k-‹fl sendikas›n›n fleriatç›-faflist k›rmas› yönetiminin kulis çal›flmalar›n›n oldu¤u ortaya ç›k›yor. Rektörlü¤ün yay›nlad›¤› bildiriler ve baflvurulara karfl› verdi¤i yan›tlarda, Sa¤l›k ‹fl’in, Dev Sa¤l›k-‹fl’e yönelik olarak daha önce yapt›¤› ihbar ve flikayetlerdeki ifadeler aynen tekrarlan›yor.
Ars›za tokat ICFTU’dan: Sendika de¤ilsiniz n Uluslararas› Hür Sendikalar Konfederasyonu (ICFTU), KamuSen ve Memur-Sen’in yapt›klar› üyelik baflvurular›n›, sendika olma niteli¤ini tafl›mad›klar› gerekçesiyle reddetti. KESK, D‹SK, Türk-‹fl ve Hak-‹fl’li birlikte ICFTU üyesi. Bu karar, kamu çal›flanlar›n›n sendikalaflma hareketini ihbarc›l›k yaparak engellemeye çal›flan, ard›ndan arkas›na ald›¤› iktidar deste¤i ile KESK’in önüne geçtikten sonra terbiyesiz beyanatlar veren bu sendikalara vurulmufl bir tokat oldu.
27 Temmuz 9 Ağustos
2006
SA⁄LIK 7
ZAPSU Y‹NE ZAPSU E N Y‹ ZAPSU E Y‹N
‹lac› pazara düflürdüler Yeni yasalar, eczaneleri hizmet üretemez, hastalar› ilaç bulamaz noktaya getirdi. Eczac›lar›n ve sa¤l›k örgütlerinin itirazlar›na kulak t›kayan hükümet, ilaç piyasas›n› zincir ilaç sat›fl marketlerine teslim etmeye haz›rlan›yor.
‹lac›n da çetesi var Türkiye’nin yaklafl›k 20 milyar dolar› bulan sa¤l›k harcamalar›n›n %30’a yak›n›n› ilaç harcamalar› oluflturuyor. “Sa¤l›kta Dönüflüm Program›” ile birlikte, kamusal kontrolün hemen hemen yok edildi¤i ilaç sektöründeki bu büyük pastadan pay kapmak için yar›flan flirketler ile hükümet aras›nda düflündürücü bir iliflkiler a¤› var. Bu iliflkiler a¤›n›n tepesindeki isim, Erdo¤an’›n “derin dan›flman›” Cüneyt Zapsu. ABD’li AIG ile ortakl›¤a giderek “For You” adl› ilaç ve kozmetik sat›fl marketlerini yayg›nlaflt›rma yönünde karar alan Cüneyt Zapsu, ilaç piyasas›na ad›m atmak isteyen di¤er flirketlerle hükümet aras›nda bir köprü rolü de oynuyor. Cem Boyner de zincir eczane marketleri açmak için ad›m atan isimler aras›nda. Boyner’in yat›r›mlar›
flu an Rusya’yla s›n›rl›. Ancak gerekli yasal düzenlemeler yap›ld›ktan sonra Türkiye’deki Boyner ma¤azalar›nda da ilaç sat›fl reyonlar› görmek sürpriz olmayacak. Bir di¤er isim Boyner’in yurtd›fl› ma¤azalar›n›n orta¤› ve yurtiçi ilaç da¤›t›m›n›n yar›ya yak›n›n›n elinde tutan Hedef Alliance flirketinin patronu Ethem Sancak. Ethem Sancak’›n ad› da Erdo¤an’a yak›n patronlar aras›nda say›l›yor. ‹laç lobisinin en tan›nm›fl ismi olan Bülent Eczac›bafl› ise, AKP hükümetinin SSK’l›lar› serbest eczanelere yönlendirmesinin ve SSK ilaç fabrikalar›n› kapatmas›n›n ard›ndan hem ilaç piyasas›ndaki pay›n› geniflletti, hem de flirketinin de¤erini ikiye katlad›. Eczac›bafl› da¤›t›m ifllerini Ethem Sancak’a yapt›r›yor. Eczac›bafl› ile AKP aras›ndaki iletiflim ise yak›n dostu Zapsu arac›l›¤›yla kuruluyor.
Tasarruf genelgesiyle 112 ilac›n ödeme kapsam›ndan ç›kar›lmas›n›n ard›nda Cüneyt Zapsu’nun gölgesi görüldü. Genelgeyle, ilaç piyasas›n›n zincir eczane marketlerine aç›lmas› hedefleniyor. Gerekli yasalar ç›kmam›fl olmas›na ra¤men, yurt içinde bu alana yat›r›m yapan tek isim Zapsu! Zapsu’nun bu yat›r›mdan kar edebilmesi için eczac› olmayanlar›n da ilaç satabilecekleri bir yasal düzenleme gerekiyor. Hükümet bir süredir eczane-kozmetik zincirlerine olanak tan›yan yasa üzerinde çal›fl›yor. Eczane marketlerin aç›lmas› için gereken di¤er dönüflüm de ilaçlar›n “piyasaya” devredilmesi. Nitekim hü-
kümet, 1 Temmuz’da eklem hastal›klar›, obezite, öksürük, grip ve bo¤az enfeksiyonlar› için kullan›lan 112 ilac› bedeli ödenecek ilaçlar listesinden ç›karm›fl, bu da Eczac› Odalar› taraf›ndan elefltirilmiflti. Bu flekilde, ilaçlar› eczaneden almak ile baflka bir sat›fl noktas›ndan almak aras›nda fark kalm›yor. Zapsu ailesine ait Azizler Holding ise ABD’li AIG firmas› ile birikte “For You” isimli kozmetik marketlerini her ay on ma¤aza açarak büyütece¤ini ve “For You”nun Türkiye’nin “ilaç ve kiflisel bak›m ürünleri marketi zinciri” olaca¤›n› duyurdu. Bugüne kadar reçetesiz sat›lan ilaçla-
r›n, yani mide düzenleyiciler, çocuk fluruplar›, diyet ilaçlar›, vitamin, aspirin gibi ürünlerin yan› s›ra kozmetik malzemelerinin de yer ald›¤› “For You”nun bu at›l›m›n›n zamanlamas› ilgi çekici. 35 ma¤azas›n› kurmufl, d›fl ortaklar› ba¤lam›fl, yeni ma¤aza aç›l›fllar›n› planlam›fl ve bekliyorken bir anda AKP iki ad›m at›yor: Zincir eczane ma¤azalar›na iliflkin yasal düzenlemeler haz›rl›yor ve eczane d›fl›nda ilaç sat›fl›na olanak tan›yor. Tüm bu yaflananlar› rastlant› olarak nitelemek pek kolay de¤il. Anlafl›lan IMF’nin tasarruf talebi yerine getirilirken, ilaç piyasaya, piyasa da Zapsu’ya devrediliyor.
AKP’nin Sa¤l›kta Dönüflüm Program› ile, sa¤l›k harcamalar› üç y›lda yaklafl›k iki kat›na ç›karak 19-20 milyar dolara ulaflt›. Bu tutar›n %50’sini ilaç ve teknoloji harcamalar› oluflturuyor. Sadece ilaç harcamalar› yaklafl›k 6 milyar dolar tutuyor.
Eczac›lar öfkeli Yeni düzenlemeler “ilaç sat›fl marketleri”nin önünü aç›p eczac›lar› iflasa itiyor. Mevcut durum, hem eczac›lar›, hem de hastalar› olumsuz yönde etkileyen bir tablo a盤a ç›kar›yor. Reçetesiz ilaç sat›fl›n›n ve ilaçta reklam›n önünü açmaya yönelik giriflimlerden sonra, flimdi de 112 ilac›n bedeli ödenecek ilaçlar listesinden ç›kar›lmas› eczaneleri tercih sebebi olmaktan ç›kar›yor. ‹laç sat›fl›nda t›bbi ilkelerin yerini ticari ilkeler al›yor. Ankara Eczac› Odas›, bir aç›klama yay›nlayarak, “elle tutulur bir tasarruf sa¤lamayacak bu 112 kalem ilac›n ödeme listesinden ç›kar›lmas›n› gerçekçi bulmad›klar›n›” belirtti. “Bununla birlikte eklem içi hastal›klarda, obezite tedavisinde ve öksürük için kullan›lacak ilaçlar›n ödenmemesinin daha ileri sa¤l›k sorunlar›na neden olabilece¤i ve bunun tedavisinin daha maliyetli, ayn› zamanda hasta için de daha eziyetli olaca¤› aç›kt›r. Bunun bir Bilim Kurulu taraf›ndan onayland›¤› aç›klamas› da hayretle karfl›lanm›flt›r” denilen aç›klamada, ilaç al›m kurallar›n›n sürekli de¤iflmesinin eczac›lar ile hastalar› karfl› karfl›ya getirdi¤i ve eczac›l›k hizmetini neredeyse durma noktas›na getirdi¤i vurguland›. ‹stanbul Eczac› Odas› da 17 Temmuz günü bir aç›klama yay›nlayarak "Tedavi Yard›m›na iliflkin Uygulama Tebli¤i"nin yürütmesinin durdurulmas› talebiyle Dan›fltay'a dava açacaklar›n› aç›klad›. ‹laçla ilgili son düzenlemelerin, sa¤l›¤›n özellefltirilmesine yönelik oldu¤unu ve eczac›l›¤› tasfiye edece¤ini belirten Genel Sekreter Semih Güngör, geri ödeme listesinden ç›kar›lan bu ilaçlar›n yak›n zamanda tezgah üstü sat›fl kapsam›na al›naca¤›n› belirtti.
“AÇSAP’› kapatt›rmayaca¤›z” Kocaeli Santral Mevkii’nde bulunan Ana Çocuk Sa¤l›¤› E¤itim Merkezi (AÇSAP) hakk›nda al›nan tafl›nma karar›, halk›n tepkisini çekiyor. Emekçiler soruyor: “Buradaki hizmeti nas›l etkin hale getireceklerini ve yayg›nlaflt›racaklar›n› düflünecekleri yerde, neden kald›rma karar› al›yorlar?” AÇSAP’›n tafl›nmak istenmesine tepki gösteren Santral Mevkii halk›, Temmuz ortas›nda bir imza kampanyas› bafllatt›. ‹l Sa¤l›k Müdürü ile yapt›klar› görüflmeden sonuç alamayan çevre halk› 23 Temmuz’da AÇSAP'›n önünde bir bas›n aç›klamas› yapt›. Mahalleliler ad›na konu-
flan Mithat Cambaz, iki ayd›r AÇSAP’›n y›k›laca¤› ya da kapat›laca¤›na dair söylentilerin dolaflt›¤›n› belirterek, AÇSAP'›n 1975 y›l›ndan beri hizmet verdi¤ini, özellikle Erenler, Kad›köy, Çukurba¤, Çubuklu ve Akmefle gibi yerleflim alanlar›n›n ihtiyac›na önemli ölçüde cevap verdi¤ini vurgulad›.
Cambaz, “Biz bu merkezde, bebek afl›s›ndan çocuk hastal›klar›na kadar her türlü hizmeti al›yoruz. Bu merkezin baflka bir yere tafl›nmas› veya y›k›lmas› bu bölgede yaflayan halk› ma¤dur edecektir” dedi. Sa¤l›¤›n ticarilefltirilmesini kabul etmediklerini söyleyen Cambaz, “Biz bu bölge-
AKP’den SES’e sürgün bask›s›
Sa¤l›kç›lardan ‹srail vahfletine tepki
‹srail’in Lübnan ve Gazze’ye sald›rarak, yaflam hakk›n› hiçe saymas›n› protesto eden sa¤l›k emekçileri, ‹srailli meslektafllar›na mektup gönderdiler. TTB, ‹stanbul Tabip Odas›, Difl Hekimleri Odas›, Eczac›lar Odas›, Veteriner Hekimler Odas› ve SES üyesi emekçiler, 21 Temmuz’da Haydarpafla Numune Hastanesi önünde bir bas›n aç›klamas› yaparak, ‹srail devletinin Lübnan ve Filistin’de uygulad›¤› terörü lanetleyerek, ‹srail vahfletinin durdurulmas›n› istediler. Sa¤l›k emekçileri ad›na bas›n aç›klamas›n› okuyan Tabipler Birli¤i Baflkan› Gençay Gürsoy, “Yaflama hakk›n›, daha da önemlisi sa¤l›kl› yaflama hakk›n› ülkemiz baflta olmak üzere dünyan›n her yerinde savunmak hekim olman›n evrensel de¤erlerinin bafl›nda gelir” dedi. Gürsoy, hayatlar›n› baflka insanlar›n hayatlar›n›
kurtarmaya adam›fl sa¤l›k emekçileri olarak, tüm dünyay› Filistin ve Lübnan halklar›n›n çekti¤i ac›lara karfl› duyarl› olmaya ça¤›rd›klar›n› söyledi. ‹stanbul Tabip Odas› Baflkan› Özdemir Aktan da bir konuflma yaparak, ‹srail'in en önemli insan hakk› olan yaflama ve sa¤l›kl› yaflam hakk›na sald›rd›¤›n›n ve bu konuya duyars›z kal›namayaca¤›n›n alt›n› çizdi. Sa¤l›k emekçileri daha sonra, ‹srail Tabipler Birli¤i, Dünya Tabipler Birli¤i, BM Genel Sekreteri Kofi Annan, Tayyip Erdo¤an ve Bülent Ar›nç’a birer mektup göndererek Lübnan’a yönelik sald›r›lar›n bir an önce durdurulmas› için somut ad›m at›lmas›n› istediler.
nin halk› olarak AÇSAP'›n buradan kald›r›lmas›n› istemiyoruz. Buradaki hizmetin daha etkin hale getirilmesini ve yeni sa¤l›k merkezlerinin kurulmas›n› istiyoruz” dedi. Yap›lan bas›n aç›klamas›na Halkevleri yo¤un kat›l›m sa¤larken, SES, BES ve Devrimci Sa¤l›k ‹flçileri sendikalar› da destek verdi.
Sa¤l›k ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikas› (SES) Mersin fiube Baflkan› Y›lmaz Bozkurt, 15 Temmuz’da bir bas›n aç›klamas› yay›nlayarak AKP Hükümeti ve Mersin ‹l Sa¤l›k Müdürlü-
¤ü'nün, SES üyesi sa¤l›k çal›flanlar›na yönelik özel bir bask› politikas› uygulad›¤›n› söyledi. Bozkurt, son aylarda özellikle Acil Servis hizmetlerinde çal›flan sa¤l›k emekçilerine yönelik
olarak geçici görevlendirmelerin yap›ld›¤›n› belirtti. Yap›lan geçici görevlendirmelerde sürekli SES üyelerinin seçilmesinin dikkat çekici oldu¤unu belirten Bozkurt, yaflananlar›n gerçek anlam›yla “sürgün” oldu¤unu söyledi.
“Vaka bafl›”nda iflaslar bafllad› n Hükümetin teflvikiyle p›trak gibi ço¤alan özel poliklinikler, “vaka bafl› ödeme” uygulamas› yüzünden can çekifliyor. Uygulaman›n yol açt›¤› ilk iflas haberi, Van’dan geldi. ‹ki y›l önce aç›lan Van Etfal Çocuk Hastal›klar› Merkezi, 13 Temmuz’da kapatma karar› ald›. fiirket Müdürü Erdal Güvener, 'Paket Fiyat' uygulamas›ndan dolay› önce eleman ç›karma uygulamas›na gidildi¤ini, yine de zarar ettikleri için merkezi kapatt›klar›n› söyledi. Pek çok sa¤l›k kurumunun ayn› durumda oldu¤unu belirten hastane yöneticileri ilk alt› ay içerisinde binlerce kiflinin iflten at›laca¤›n› ve pek çok özel hastanenin kapanaca¤›n› belirttiler.
Trafik de¤il piyasa canavar›
Eskiflehir’de aile hekimli¤ine isyan Aile Hekimli¤i uygulamas› karar›n›n geri çekilmesi için aylard›r kampanya yürüten Eskiflehirli emekçiler, itirazlar›na kulak t›kanarak uygulaman›n bafllat›lmas› üzerine ‹l Sa¤l›k Müdürlü¤ü’nü bast›lar. Eskiflehir-Bilecik Tabip Odas› üyesi 200 emekçi, 18 Temmuz’da, bir gün önce bafllat›lan Aile Hekimli¤i pilot uygulamas›n›n durdurulmas› talebiyle ‹l Sa¤l›k Müdürlü¤ü önünde bir araya geldi. Aile Hekimli¤i projesini alk›fllarla protesto eden hekimler, Sa¤l›k Müdürü Seraceddin Çom ile görüflmek istediler. Hekimler, daha sonra Sa¤l›k Müdürlü¤ü binas›na girerek tepkilerini içeride de sürdürdüler. Çom'un, görüflme talebini reddetmesi üzerine hekimler Sa¤l›k Müdürü’nün makam odas›na yürüyünce, Çom grupla görüflmek zorunda kald›. Sa¤l›k Müdürü’nün “Ben her flartta hastaya hizmet edece¤im
diye söz veren tabipler, flimdi hastaya hizmet etmek istemiyorlar" diye konuflmas›na tepki gösteren doktorlar, Seraceddin Çom'u alk›fllarla protesto ederek Sa¤l›k Müdürlü-
¤ü’nü terk ettiler. Olaydan iki gün sonra Devlet Hastanesi Acil Servisi’nin önünde toplanan hekimler, bir bas›n aç›klamas› yaparak, acil servis hizmetlerinin Sa¤l›k
Müdürlü¤ü'nün ald›¤› kararla çökertildi¤ini duyurdular. Hekimler ad›na okunan bas›n aç›klamas›nda flöyle denildi: "Aralar›nda 15-20 y›ld›r burada çal›flmakta olan, yüksek deneyimli 16 hekimimizin 11'i, aile hekimli¤i uygulamas›yla geçici göreve gönderildi. Varolan dört 112 acil servis istasyonundan biri kapat›ld›. Bu, Sa¤l›k Müdürü’nün hiçbir uyar›y› ciddiye almadan aile hekimli¤ine geçme hevesi u¤runa yap›ld›". Aile Hekimli¤i pilot uygulamas›n›n Düzce’nin ard›ndan on ile daha geniflletilmesi karar› emekçilerden yo¤un tepki alm›fl ve Sa¤l›k Bakanl›¤› uygulamay› geciktirmek zorunda kalm›flt›.
n Almanya'dan, tatil için Türkiye’ye gelen Özsu ailesi, 17 Temmuz’da Kayseri yolunda bir trafik kazas› geçirdi. Emel ve Hasan Özsu olay yerinde öldü. Baba H. Ali Özsu ve k›z› Kübra ise Yozgat Devlet Hastanesi’ne kald›r›ld›. Bas›na bu kadar›yla yans›yan olay›n devam› ise, piyasalaflm›fl sa¤l›k sistemine dair çarp›c› bir örnek. Baba Özsu, Kayseri'ye; 10 yafl›ndaki Kübra ise Ankara S. U. Çocuk Hastanesi’ne gönderildi. Hastanede “masraflar› kimin karfl›layaca¤›” soruldu. Kübra’n›n senetsiz kabul edilmeyifline isyan eden ambulans floförü, masraflar› üzerine ald›. fioförün ayr›lmas›ndan sonra, bir baflka hastaneye sevki gereken Kübra, bu kez de senedi devralacak bir yak›n› gelinceye kadar bekletildi. Masraflar› üzerilerine alarak Kübra’y› “kurtaran” yak›nlar›, “rehin dönemi bittiyse, bu nedir” diyerek hükümete tepkilerini dile getirdiler.
27 Temmuz 9 Ağustos
8 DÜNYA
Büyük Ortado¤u Savafl› ‹srail’in Lübnan ve Filistin’e karfl› sald›r›lar›nda rakamlar›n bir anlam› kalmad›. Bombard›manlar›n, iflgal güçlerinin, y›k›lan evlerin, ölü ve yaral›lar›n say›s› her an art›yor. Giderek büyüyen bu vahflet tablosunun ortas›nda, Ortado¤u’yu köklü bir dönüflüme zorlayan önemli siyasi ad›mlar at›l›yor. Bu iki cepheli sald›r›y› f›rsat bilen “neo-con”lar, Ortado¤u’ya istedikleri flekli vermek için savafl› geniflletmek istiyorlar. “ABD’nin ‹ran’a ya da Suriye’ye karfl› Irak benzeri bir iflgal gerçeklefltirmesi, yak›n vadede mümkün görünmüyor. Ne var ki, ‹ran ve Suriye’ye karfl› savafl ilan edileli çok oldu. Lübnan, Ortado¤u ülkelerinin ve emperyalizmin karfl›l›kl› güç yar›flt›rd›¤› bölge olarak bu savafl›n flimdilik en uygun adresi. Yüksek perdeden müdahale tehditlerinin k›sa vadedeki yans›mas›n› Lübnan’da aramak hata olmayacak.” Halkevleri’nin Sesi gazetesinin fiubat 2006 say›s›nda böyle yaz›lm›flt›. ‹srail’in Gazze’ye sald›r›lar› sürerken, Hizbullah’›n iki ‹srail askerini kaç›rmas›, beklenen savafl› bafllatt›. ‹srail, güya Hizbullah’a misilleme olarak hava sald›r›lar›yla bafllay›p, kara harekat›yla sürdürdü¤ü savaflta, önce ülkenin altyap›s›n› harap etti. Lübnan hükümeti ülkenin bir hafta içinde on y›l geriye gitti¤ini aç›klad›. Hizbullah’›n 3-5 militan›n› yitirdi¤i ilk 10 gün içinde, 300 sivil öldürüldü. Hizbullah’› yal›tmak için sivillere özellikle sald›rd›¤› savunulan ‹srail, Lübnan’›n H›ristiyan mahallelerini de bombalad›. ‹srail vahfleti, geçen y›l ABD ve ‹srail onay›yla kurulan Lübnan hükümetini de isyan ettirdi. Hükümet, bir kara harekat›na karfl› koyaca¤›n› aç›klad›. Bu sürede ‹srail’in Gazze’deki iflgal ve bombard›manlar› da durmad›. ABD’li neo-con’lar ise, ‹srail’e
koflulsuz destek verilmesi ve Suriye ve ‹ran’da “rejim de¤ifliklikleri” yap›lmas› ça¤r›s› yap›yor. Neocon’lara göre, ABD ç›karlar›, ‹srail’in askeri kampanyas›n›n baflar›s›na ya da yenilgisine ba¤l›. Savafl› kendi istedi¤i do¤rultuda geniflletmek isteyen ABD; ‹ran ve Suriye’yi Hizbullah’› desteklemekle suçlamaya bafllad›, ancak flimdilik di¤er büyük devletlerden bekledi¤i deste¤i bulamad›. Suriye ve ‹ran ise, herhangi bir sald›r›ya fiili karfl›l›k vereceklerini aç›klad›lar. Uluslararas› kurumlar›n, ‹srail sald›r›lar›n›, orant›s›z bir “meflru müdafaa” olarak desteklemesine ra¤men savafl›n ‹ran ve Suriye’ye yay›lmas›n› flimdilik istemedi¤i görülüyor. ABD D›fliflleri Bakan› Rice’›n 24 Temmuz’da Lübnan’a sürpriz bir ziyaret düzenleyerek, flartl› da olsa bir “ateflkes” gerekti¤inden söz etmesi neo-con stratejisinin tek bafl›na belirleyici olmad›¤›n› gösteriyor. Lübnan’a, NATO kapsam›nda, Fransa ve Türkiye kuvvetlerinden oluflan bir bar›fl gücü yerlefltirilmesi de yeflil ›fl›k yak›lan seçenekler aras›nda. Ne var ki, Hizbullah’›n ‹srail’e a¤›r kay›plar verdirerek direniflini sürdürmesi, ‹srail’in Arap dünyas›ndaki öfkeyi gittikçe kabartan sald›r›lar› ve Irak’›n iflgalinden bu yana t›rmand›r›lan bölgesel gerilim, çat›flman›n bölgesel bir savafla do¤ru derinleflmesinin koflullar›n› olgunlaflt›r›yor.
Halklar ‹srail vahfletine karfl›
‹srail’in Gazze ve Lübnan’a sald›rmas› karfl›s›nda devletler düzeyinde somut ad›m at›lmazken, ‹srail vahfleti dünya halklar›n›n vicdan›nda mahkum ediliyor. Atina ve Roma’da, 16 Temmuz’da gerçeklefltirilen eylemlerde, binlerce kifli ‹srail’in Filistin ve Lübnan’a karfl› iki cephede yürüttü¤ü sald›r›lar› k›namak için yürüdü. Yunanistan’daki eylemde göçmen örgütleri ve Komünist Partisi’nin de aralar›nda bulundu¤u pek çok örgüt ‹srail konsoloslu¤una yürüdü. Roma’da 2000 kiflinin kat›l›m›yla gerçekleflen eylemde de acil ateflkes ça¤r›s›nda bulunuldu, ‹srail sald›rganl›¤›n›n son bulmas› ve iflgal alt›ndaki Arap topraklar›n›n özgürlü¤ü talep edildi. Bir sonraki hafta sonundaysa Almanya’dan Avustralya’ya, Fransa’dan Hollanda’ya binlerce kifli sokaklardayd›. Fransa’da Afrikal› iflçiler taraf›ndan düzenlenen “Lübnan Halk›yla Dayan›flma Gösterisine” savafl karfl›t› di¤er gruplar da kat›ld›. Göstericiler hükümetin ‹srail’e karfl› somut ad›m atmas›n› talep ettiler. Berlin, Amsterdam ve Sydney’deki eylemlerde de on binlerce kifli Arap halklar›yla dayan›flma için yürüdü. Ayn› gün düzenlenen bir di¤er eylem de ‹srail’deydi. ‹srailli Arap ve Yahudilerin Tel Aviv'de düzenledi¤i gösteriye 5 bin kifli kat›ld›. Faflist gruplar›n sald›r›lar›na ra¤men eylemlerine devam eden göstericiler ‹srail hükümetini istifaya ça¤›rd›. Öte yandan ‹srail’e karfl›, Güney Afrikal› COSATU’nun da aralar›nda oldu¤u çeflitli sendikalar uluslararas› bir boykot kampanyas› örgütleyerek Filistin ve Lübnan halklar›yla dayan›flmalar›n› gösteriyorlar.
‹srail, yollar›, köprüleri, elektrik santrallerini bombalay›p, halk›n su ihtiyac›n› karfl›layan nehirlerin yönünü dahi de¤ifltirerek mutlak bir çaresizlik ortam› yaratmaya çal›fl›yor. Filistin Halk Kurtulufl Cephesi (FHKC) lideri Dr. George Habash, Lübnan ve Filistin direnifllerini desteklemek ve siyonist-emperyalist düflmanlara karfl› koymak için Arap halk›n›n mümkün olan en genifl cephesini kurma ça¤r›s› yapan bir bildiri yay›nlad›.
Gazze ve Lübnan bombard›man› tek kelimeyle bir vahflet. Moloz y›¤›n›na dönen kentler, yanm›fl ve parçalanm›fl çocuk cesetleriyle dolu. BM Acil Durum Koordinatörü Jan Egeland, Lübnan’a yard›m edebilmek için en az 100 milyar dolar gerekti¤ini, ancak yard›mlar›n ‹srail ablukas› nedeniyle halka ulaflt›r›lamad›¤›n› bildirdi.
Meksika’da sol direniflte Meksika’da seçim yolsuzlu¤unun belgelenmesinin ard›ndan sokaklara dökülen halk›n öfkesi dinmiyor. Obrador taraftar› yüz binlerce Meksikal›’n›n eylemlerine, iflçi ve yerli hareketlerinin aylard›r süren direniflleri efllik ediyor. Seçimleri k›l pay› kaybeden, merkez-sol Demokratik Devrim Partisi lideri Lopez Obrador, sonuçlar› kabul etmiyor. Obrador, 17 Temmuz’da baflkentte düzenlenen ve 1 milyon kiflinin kat›ld›¤› mitingde, yandafllar›na, ''sivil direnifl bafllataca¤›z'' diye seslendi. Baflkentin eski belediye baflkan› olan Obrador, mahkemeye bir itiraz dilekçesi sunmufltu. Seçimleri kazand›¤› ilan edilen Calderon ise, bir yandan mahkeme karar›na uyaca¤›n› söylerken bir yandan da hükümet haz›rl›klar› yap›yor. Ayr›ca ö¤retmenlerin Oaxaca eyaletinde sürdürdükleri direnifl aylard›r devam ediyor.
Ö¤retmenler, ölümlerle sonuçlanan polis sald›r›lar›ndan sorumlu tuttuklar› valinin görevden al›nmas›n› istiyorlar. Geçti¤imiz yaz, neo-liberalizme karfl› bir siyasal cephe kurma iddias›yla bafllatt›klar› “Öteki Kampanya”y› geniflleten Zapatistalar ise, Obrador da dahil bütün parlamenterlere karfl› olduklar›n› söyleyerek, ba¤›ms›z eylemlerini sürdürüyorlar.
gösteriliyor. ‹ngiliz askeri üssü yak›nlar›ndaki Navay ve Garmser kasabalar›n›n kontrolü Temmuz ortas›nda iki kez el de¤ifltirdi. Yine Helmand'a komflu Uruzgan bölgesinde ve Tirin Kot'ta yaflanan çat›flmalarda bir koalisyon askeri çat›flmada öldü, 11 asker de yaraland›. ‹ngiltere, Afganistan’a 900 asker daha göndererek asker mevcudunu 4500’e ç›karmay› planl›yor.
Demokratik Eylem Örgütü (‹srailli Marksist-Leninist Parti)
‹
srail, siyasi geliflmeleri etkilemek istedi¤inde, askeri güce yaslan›r. FKÖ’yü Lübnan’dan ç›karmaya ve burada ‹srail yanl›s› bir rejim kabul ettirmeye çal›flt›¤› 1982’de durum buydu. Gazze’deki Hamas rejimini düflürmek ve Lübnan’daki Hizbullah’› zay›flatmak niyetiyle yürüttü¤ü iki cepheli savafltaki durum da bu. ‹srail Lübnan’dan May›s 2000’de, Gazze’den de A¤ustos 2005’te çekilmiflti. Baflbakan Ehud Olmert de (yine tek tarafl› olarak) Bat› fieria’n›n baz› k›s›mlar›ndan çekilmek istediklerini ilan etmiflti. Bugünkü savafl, bütün bu beyanlara ra¤men, karfl› tarafla anlaflmadan yap›lan bir geri çekilmenin kendi kendini baltalad›¤›n› kan›tl›yor. Bu çekilmelerin her birinin gizli bir stratejik amac› vard›. Gazze’den çekilmeyle amaçlanan, Bat› fieria topraklar›n›n ilhak›na karfl› muhalefeti yumuflatmakt›. ‹srail’in, iflgal etti¤i bölgelerden, hiçbir sorumluluk almadan kaçmas› sadece çat›flmay› derinlefltiriyor. Müzakereden niçin kaç›yor? Komflular›n›n haklar›n› niçin tan›m›yor? Ona, s›n›rlar›n› istedi¤i gibi belirleme hakk›n› veren nedir? Hamas ve Hizbullah ise ‹srail’e flükrediyorlar. ‹srail’in Gazze’den çekilmesi, asl›nda Hamas’›n zaferini besledi ama kafas›n› da kar›flt›rd›. Bu durum, Hamas’›, hükümet olarak görevini yapmak ve silahl› direnifle devam etmek aras›nda seçim yapmaya zorlad›. O da hem yönetmeye hem de savaflmaya karar verdi. Sonuç, stratejiden yoksun askeri maceralar oldu. Hizbullah da a¤›r bir siyasi kriz ile karfl› karfl›ya. Suriye’nin Lübnan’dan çekilmesi ve muhalefetin seçim zaferi, Hizbullah’›n bir silahl› güç olarak yola devam etmesini zora sokuyor. ‹srail uluslararas› s›n›rlar›na çekildi¤i için bir direnifl hareketine ihtiyaç olmad›¤›n› savunan yeni Lübnan hükümeti, bu milis gücünden kurtulmak istiyor. Ne Hizbullah ne de Hamas “nitelikli” sald›r›lar›n› gerçeklefltirmeden önce kendi halklar›na dan›flt›lar. Ama, Lübnan ve Filistin yönetimlerinin sonuçlar› kabul etmesini bekliyorlar. ‹srail bu hassas durumu görüyor. Sald›r›lar›yla, direnifl hareketlerini kitlelerden ay›rmaya, iç bölünmeleri derinlefltirmeye çal›fl›yor. Bu iki cepheli savafl, flüphesiz, siyasi yenilgilerle sonuçlanacak. Halklar›n› kand›ranlar er ya da geç bir siyasi bedel ödemeye zorlanacaklar. Bu, Irak’›n iflgalinden sonra Bush’un bafl›na gelen fley. Bu, halk›n› kurtulufl vaadi ile kand›rd›ktan sonra, Arafat’›n bafl›na gelen fley. Bu, “mutlu bir ülke” sözü veren, ama bunun yerine, yükselen y›k›m sarmal›na yaln›zca yenilerini ekleyen ‹srail hükümetinin de bafl›na gelecek.
Latin Amerika siyasetinde özel bir yeri olan Meksika, Güney Amerika ülkelerinden farkl› olarak ilerici bir parlamenter alternatife sahip de¤il. Seçimleri hile sonucu az farkla kaybeden Obrador’un da iktidara gelmesi halinde köklü bir dönüflüm gerçeklefltirmesi beklenmiyor.
Almanya’da sosyal y›k›m politikalar›n›n yo¤unlaflmas›yla birlikte sa¤l›kç›lar›n grevleri de s›k s›k gündeme geliyor.
ABD liderli¤indeki koalisyonun iflgali alt›ndaki Afganistan’da çat›flmalar durulmuyor. Güney kasabalar›nda denetim bir gün Taliban’›n, bir gün koalisyon birliklerinin eline geçiyor. Say›lar› 10 bini bulan koalisyon askerlerinin, Kabil d›fl›ndaki bölgelerde sürekli ve etkin bir güç bulunduramamas› ve halktan destek görmemesi Taliban’›n bu denli etkin hale gelmesinin as›l nedeni olarak
Tek tarafl›l›k savafl getirir
Çeviri: Sendika.Org
Alman doktorlar haftalard›r grevde Afganistan’da köfle kapmaca
2006
Alman doktorlar›n, Temmuz ay› bafl›nda, ücret art›fl› ve çal›flma koflullar›n›n düzeltilmesi talebiyle bafllatt›klar› grev dalgas› gittikçe yay›l›yor. ‹flverenlerle sürdürülen görüflmelerin t›kand›¤›n› aç›klayan doktorlar sendikas› Marburg Birlik (MB), 700 klinikte çal›flan 70 bin doktoru temsil ediyor. Sendika temsilcileri, iflverenlerin bir “avanta paketi” önerdi¤ini, ancak bunu kabul etmeyeceklerini aç›klad›lar. Söz konusu pakette, asistanlara 600
Avro’luk bir zam öngörülüyor. Haftada 80 saate kadar çal›flt›r›ld›klar›n› belirten doktorlar, maafllar›n yükseltilmesinin yan›nda, çal›flma saatlerinin düzenlenmesini ve ba¤›ms›z bir ifl sözleflmesi yap›lmas›n› da talep ediyorlar. Grevdeki yerel hastane doktorlar›, 3 ayl›k baflar›l› bir grev gerçeklefltiren üniversite hastaneleri doktorlar›n› örnek al›yorlar. Üniversite hastanelerinde çal›flan doktorlar 3 ayl›k grevin ard›ndan taleplerini kabul ettirmifllerdi.
G8’de uzlaflma yok n Rusya’da, 15 Temmuz’da toplanan G-8 zirvesine, Ortado¤u’daki geliflmeler damgas›n› vurdu. Rusya ve Fransa’n›n ‹srail’e yönelik elefltirileri, ABD ve ‹ngiltere’nin itiraz›na tak›l›nca zirveden ortak bir mesaj ç›kmad›. Zirve devam ederken, Rusya Komünist Partisi üyesi 250 kiflinin kat›ld›¤› bir protesto düzenlendi. G-8'e karfl› düzenlenen Rus Sosyal Forumu'na kat›lmak için kente gelmeyi baflaran 150 kifli de polis terörüne ra¤men bir yürüyüfl gerçeklefltirdi.
Mercosur dönemeçte n Güney Amerika Ortak Pazar› Mercosur’un, 19-21 Temmuz’da yap›lan otuzuncu zirvesi, önemli geliflmelere sahne oldu. Zirveye, kurucu üyeler Brezilya, Arjantin, Paraguay, Uruguay ve yeni üye Venezüella’n›n yan› s›ra Bolivya ve Küba da kat›ld›. Mercosur’un bu yeni bileflimi, k›tadaki sol dalgan›n güçlenmesinin bir iflareti olarak yorumlan›rken, ‹srail’le imzalanmas› planlanan serbest ticaret anlaflmas› da tepkiler karfl›s›nda iptal edildi.
27 Temmuz 9 Ağustos
2006
EKONOM‹ 9
Bir de üzerine para verseydik Sadece parma¤›n› oynatarak borsadan milyarlarca dolar› götüren patronlar ve ülke ekonomisini çökerten faiz zenginleri dururken IMF flefleri ülke ekonomisini kurtarmak için yoksulun kuru ekme¤ine göz dikti. “Senin kurtaraca¤›n can ç›ks›n” dedirtti. IMF Türkiye ekonomisinin temel sorununu buldu! Asgari ücret ve k›dem tazminatlar›. IMF flefi Anne Kreuger Türkiye’nin almas› gereken önlemleri s›ralarken patronlar›n faiz getirilerinden, borsa denen kumarhane üzerinden kazan›lan rantlardan bahsetmezken sorunun ücretlerin yüksekli¤i oldu¤unu iddia etti. Y›llard›r ekonomiyi yöneten ve Türkiye’nin büyüme performans›na övgüler düzen IMF, büyümenin istihdam› art›r›c› bir özelli¤e sahip olmad›¤›n› belirterek iki yüzlülü¤ü ile “pes” dedirtti. Bugüne kadar “büyüme halka yans›m›yor, iflsizli¤i azaltm›yor” elefltirilerine kulak t›kayan IMF flefleri bir anda ekonominin bu yap›sal sorununu keflfetti. Bu sorunu bir anda keflfeden IMF, faturay›, paradan para kazanmay› al›flkanl›k haline getiren sermayeye de¤il emekçilere kesmek istiyor. Onlara göre istihdam›n artmay›fl›n›n temel nedeni patronlar de¤il emekçiler. IMF’ye göre iflçiler fazla para istemese, açl›k s›n›r›n›n alt›ndaki asgari ücret düflürülse, k›dem tazminatlar› olmasa, sosyal güvenlik tamamen tasfiye edilse; iflçilerin insanca yaflama ihtiyaçlar› olmasa istihdam artacak. Gerçekten de bu koflullarda çal›fl›nca istihdam artar. Ancak istihdamla beraber açl›k, sefalet ve yoksulluk da artar. Tabii bu IMF’nin ve patronlar›n derdi de¤il. Onlar›n derdi karlar›n› art›rmak, Türkiye’yi, kölece çal›flt›r›lacak emekçiler cenneti haline getirmek. Fikirleri bu olunca zikirleri asgari ücreti düflürmek, çal›flma koflullar›n› esneklefltirmek, k›dem tazminat›n› kald›rmak, sosyal güvenli¤i yok etmek oluyor. Yak›nda “istihdam›n artmas› için iflçiler 20 saat çal›flmal›, iflyerinde yaflamal› ve yat›p kalkmal›, kuru ekmekle doymal›, hatta onlara bak›p besledi¤imiz için bize üste para vermeli” derlerse hiç flafl›rIMF flefi Anne Kreuger’e göre Türkimamak laz›m. ye ekonomisinin temel sorunu ücretO zaman lerin yüksekli¤i. Oysa Türkiye’de iflçi görürüz istihdam ücretleri açl›k s›n›r›n›n çok alt›nda. nas›l art›yor…
IMF’ye tepkiler
ret Hiç üc izlik ak ifls almazs ekmifl! çözülec
Eme¤i sefalet yar›fl›na sokacaklar
Onlar kölelik istiyor Biz insanca yaflamak IMF ve patronlar istihdam› art›rmak için kölece çal›flt›rma özgürlü¤ü istiyorlar: n Asgari ücret, Türkiye'nin rekabet etti¤i di¤er ülke gruplar›yla ayn› düzeye çekilmeli: düflürülmeli. n Esnek iflgücü piyasas› uygulamas›na gidilmeli: Yani k›smi-zamanl› çal›flma, ev eksenli çal›flma gibi uygulamalar yayg›nlaflmal›. Patron iflçiyi istedi¤i zaman atabilmeli. n ‹flgücü üzerindeki, k›dem tazminat› ve di¤er maliyet unsurlar› düflürülmeli. n Sosyal güvenlik reformunun etkin bir flekilde uygulanmal›: Sosyal Güvenlik kald›r›lmal›.
Sömürüye doymad›lar
n Asgari ücret, sendikalar ve üniversitelerce saptanacak yoksulluk s›n›r›n›n üstüne çekilmeli. Emek örgütlerinin önderli¤inde, asgari ücretin alt›nda kay›ts›z iflçi çal›flt›rmaya son verecek etkin denetim organlar› kurulmal›. n Esnek çal›flmaya son verilmeli. Herkesin ifl bulabilmesi için çal›flma saatleri düflürülmeli. n ‹flten ç›karmalar yasaklanmal›. n Sosyal güvenlik hizmetlerine ayr›lan bütçe artt›r›lmal›. Sermaye daha yüksek oranlarda vergilendirilmeli. n ‹ç ve d›fl borç faizleriyle sermayeyi beslemekten vazgeçilmeli. Devlet kaynaklar› faize de¤il istihdam yarat›c› özelli¤i olan yat›r›mlara harcanmal›.
Daha fazla istiyorlar
Türkiye ‹statistik Kurumu’na göre 1999–2005 y›llar›nda iflgücü verimlili¤i %35 artarken ücretler %14 geriledi. Bir iflçi 1995’de 100 birim mal üretirken 2005’te 135 üretiyordu. Ancak 100 lira al›yorken, 86 lira almaya bafllad›. Sömürü derinleflirken patronlar›n karlar› artt›. Devletin istatistiklerine göre 1991 y›l›nda milli gelirin %31.9’u ücretlere giderken bu oran 2004’te %26’ya düfltü. Buna ra¤men patronlar ve IMF, iflçiler bölgesel asgari ücret ile daha da ucuza ve daha çok çal›fls›n istiyorlar. Tu¤rul Kudatgobilik
Türkiye ‹flveren Sendikalar› Konfederasyonu Yönetim Kurulu Baflkan› Tu¤rul Kudatgobilik IMF’nin emekçilere ç›kard›¤› ölüm reçetesine tam destek verdi. IMF’nin taleplerinin T‹SK taraf›ndan y›llard›r ifade edildi¤ini ve bunlar›n yap›lmamas› nedeniyle Türkiye’de iflsizli¤in temel sorun olarak tüm heybetiyle karfl›m›zda durdu¤unu belirten Kudatgobilik “yüksek” iflgücü maliyetinin ve k›dem tazminat›n›n, “kat›” iflgücü piyasas›n›n çal›flma hayat›n›n ve istihdam›n geliflmesini engelledi¤ini iddia etti.
ERDEM‹R’i murdar edecekler
Makina Mühendisleri Odas›’n›n itirazlar› sonucunda al›nan Dan›fltay karar›yla Erdemir özellefltirmesinin yasal dayanaklar› ortadan kalkt›. Erdemir’i OYAK’a satmak için yap›lan tüm ayak oyunlar› bofla ç›kt›. OYAK, Erdemir’in paras›n› ödeyemiyor, OYAK’›n de¤eri düflerken, çelik tekeli Arcelor-Mittal ellerini ovuflturuyor. Yarg› kararlar›na uyulmal›, Erdemir derhal OYAK’tan geri al›nmal›! Makine Mühendisleri Odas›’n›n yapt›¤› itiraz üzerime Erdemir Demir Çelik'in OYAK’a (Ordu Yard›mlaflma Kurumu) sat›fl›na onay veren Özellefltirme Yüksek Kurulu Karar›'n›n yürütmesi Dan›fltay taraf›ndan durduruldu. Dan›fltay daha önce Erdemir’in özellefltirilmesine izin veren Rekabet Kurulu karar›n›n yürütmesini de durdurmufltu. Bu yarg› kararlar›yla, yang›ndan mal kaç›r›rcas›na yap›lmaya çal›fl›lan Erdemir özellefltirmesinin hiçbir yasal dayana¤› kalmad›. Erdemir’in özellefltirilmesi öncesinde çeflitli çevrelerde bir ulusal sermaye aflk› alm›fl bafl›n› yürümüfl, milliyetçi sermaye cepheleri bile kurulmufltu. ‹halenin OYAK’a kalmas›yla bu çevreler y›llar sonra “milli burjuvazi”yi OYAK flahs›nda yeniden keflfetmiflti. OYAK’sa tüm bu cephelerin ve yeniden keflfin bofl hayalden ibaret oldu¤unu Erdemir ihalesini al›r almaz elindeki hisselerin %41’ini dünyan›n 2. büyük çelik tekeli olan Arcelor’a satmaya çal›flarak göstermiflti. Yasal zemini olmad›¤› için OYAK, hisselerini Arcelor’a satamad›. Arcelor aradan çekilince OYAK’›n tek bafl›na bu ifli yapamayaca¤› daha aç›k bir flekilde görülmeye bafllad›. OYAK önce gereken kayna¤› bulamad› sonra baz› yazarlar›n diline düfltü.
n D‹SK Genel Baflkan› Süleyman Ç e l e b i IMF’nin saçmalad›¤›n› söyledi. Kendi alacaklar›n›n tahsilat›na soyunan IMF’nin yoksullaflt›rma politikalar› uygulad›¤›n› vurgulayan Çelebi “Bölgesel asgari ücret konusunu ›s›t›p ›s›t›p bu ülkenin gündemine getiriyorlar. Sanki Do¤u ve Güneydo¤u’da insanlar›n yaflam koflullar› çok iyi. Düflük asgari ücret ile o bölgenin sorunlar› çözülemez. Sosyal çözümler getirilmeli” dedi. n Türk-‹fl Genel Baflkan› Salih K›l›ç ise iflsizli¤in, asgari ücret yüksek oldu¤u için de¤il, stand-by anlaflmalar› yüzünden t›rmand›¤›n› belirterek bu programlar›n yat›r›ms›zl›¤a yol açt›¤›n› söyledi.
n Araflt›rmac› yazar Mustafa Sönmez ise sendika.org’da yay›nlanan “Türkiye’yi Çinlilefltirmek” bafll›kl› yaz›s›nda Haziran 2006 fiyatlar›yla açl›k s›n›r›n›n 517 YTL , yoksulluk s›n›r›n›n da 1862 YTL olarak hesapland›¤›n› hat›rlatarak, bölgesel asgari ücret ve asgari ücretin düflürülmesi önerilerini ahlaki çöküntü olarak nitelendirdi. K›dem tazminatlar› ve sosyal güvenli¤in kald›r›lmas› önerisini “‹çine bir kez daha düfltükleri çukurdan ç›kmak için, bir ahlaks›zl›k daha yap›p ücretlerle, k›dem tazminat› hakk› ile, dal› buda¤› kopar›lm›fl sosyal güvenlik haklar› ile oynayacaklar” sözleriyle elefltiren Sönmez, Türkiye emekçilerinin Çin proletaryas›yla sefalet yar›fl›na sokuldu¤unu vurgulad›.
Çiftçiye ölüm fetvas› Tar›m Bakanl›¤›, 2005 y›l› Do¤rudan Gelir Deste¤i ödemelerinin A¤ustos ay›nda bafllayaca¤›n›, dekar bafl›na 10 YTL, organik tar›m yapanlara ek 3 YTL, toprak analizi yapt›ranlara ek 1 YTL ödeme yap›laca¤›n› duyurdu. 2005 y›l› ödemelerini yeni yapmaya bafllayan hükümet, 2006 ödemeleri için de 2007’ye tarih kesti. Hükümet destekleme öde-
melerini bir y›l geç vermesi yetmiyormufl gibi ödemelerde de k›s›nt›ya gitti. Çiftçi borçlar›na faiz uygulayan hükümet Do¤rudan Destekleme Gelirleri’ni ise hem geç hem de geçmifl senelerin alt›ndaki miktarlarda ödeyecek. 2004 y›l› ödemesi olarak iki taksit halinde 16 YTL ödeyen hükümet, 2005 y›l› ödemesi olarak 10 YTL ödeyecek.
Türkiye Bankalar Birli¤i, Mart ay›na iliflkin Tüketici Kredileri raporunu aç›klad›. Kredi kullanan kifli say›s› bir önceki üç ayl›k döneme göre yüzde 7, kredi miktar› ise yüzde 19 artt›. Kredi kullan›m›nda ihtiyaç kredilerinin tafl›t ve konut kredilerini geçmesi, “vatandafl›n borçlanarak yoksullu¤a direndi¤i” yorumlar›n›n yap›lmas›na
neden oldu. Ancak bu “direnme” biçimi halk›n içine düfltü¤ü borç bata¤›n› da büyüttü. Kanuni takipteki krediler Ocak-Mart 2006 döneminde, bir önceki üç ayl›k döneme göre yüzde 2 artarak 51 milyon YTL oldu. ‹cral›k olan vatandafllar›n yar›s›na yak›n›n› da ihtiyaç kredisi kullananlar oluflturuyor.
Tüketici Dernekleri Federasyonu Baflkan› Ali Çetin, 19 Temmuz’da düzenledi¤i bas›n toplant›s›nda, akaryak›t zamlar› konusunda dünya lideri oldu¤umuzu söyledi. Çetin, zamlar›n, Ortado¤u’daki olaylarla izah edilemeyecek kadar fahifl oldu¤unu belirtti. Bafllatacaklar› kampanya ile zamlar› anlatacaklar›n› ifade eden Çetin “10 Ey-
lül’de hükümete ihtar verece¤iz. Tüketiciler o gün akaryak›t istasyonlar›na gitmeyecek” dedi.
Hem yoksullaflt›k hem borçland›k
Erdemir geri al›ns›n!
OYAK, Erdemir’in ödeyemedi¤i paras›n› bu yazarlardan ç›karmak istercesine, ihaleyi elefltiren Güngör Uras, Metin Münir, Yi¤it Bulut, Ayd›n Ayayd›n ve ‹brahim Haselçi hakk›nda toplam 25 milyon dolarl›k tazminat davas› açt›. Dan›fltay’›n iki yürütmeyi durdurma karar›ndan sonra OYAK’›n iflleri sarpa sard›. Gelinen noktaysa flu: Erdemir’i OYAK’a satmak için yap›lan tüm ayak oyunlar› bofla ç›k-
t›. Dolar›n yükselmesiyle OYAK’›n ifli iyice zorlaflt›. OYAK, Erdemir’in paras›n› ödeyemiyor. Erdemir’in de¤eri düflüyor, bu da Arcelor ve Mittal’in birleflerek oluflturduklar›, dünya çelik piyasas›n›n %10’unu kontrol alt›nda tutan Arcelor-Mittal’›n a¤z›n› suland›racak bir geliflme. K›sacas› Erdemir çökertilmeden ve birilerine bedavaya peflkefl çekilmeden önce yarg› kararlar›na uyulmal›, bu peflkefl durdurulmal›. Yap›lacak olan ise yarg› kararlar› do¤rultusunda Erdemir’in derhal geri al›nmas›.
TMMOB Makine Mühendisleri Odas›’n›n (MMO) Erdemir’in OYAK’a sat›lmas›yla ilgili ç›kan yürütmeyi durdurma kararlar›ndaki pay› büyük. Yürütmenin durdurulmas›yla sonuçlanan her iki dava da MMO taraf›ndan aç›lm›flt›. Yürütmenin durdurulmas› karar›n›n ard›ndan MMO Yönetim Kurulu Baflkan› Emin Koramaz yapt›¤› aç›klamada yasal dayanaktan yoksun olan Erdemir
özellefltirmesinin yarg› karar›na uyularak durdurulmas› gerekti¤ini belirtirken “Geliflmeler Odam›z›n ERDEM‹R özellefltirmesine iliflkin kamu ve ülke ç›karlar›n› koruyan tutumunu do¤rulamaktad›r. ERDEM‹R gibi dev bir kuruluflun özellefltirilmesinin kamu yarar›na ve hukuka ayk›r›l›¤›, ihaleyi kazanan›n yerli ya da yabanc› olmas›na göre de¤iflkenlik göstermemektedir” dedi.
Ne zaman bitecek bu benzin zamm›
27 Temmuz 9 Ağustos
10 YOKSULLAR/KADIN
Yoksul mahallede yaz böyle geçiyor
Halkevleri’ne yaz geldi Yoksul halk›n tatile gitmeyi akl›ndan geçiremedi¤i yaz aylar›nda yoksullar›n örgütü Halkevleri çal›flmalar›na devam ediyor. Bu yaz Halkevcileri, imza toplarken, yaz okulu çal›flmas› yaparken, turnuvalar düzenlerken görmek mümkün.
‹zmirli Halkevciler yaz mevsiminde bofl durmuyor ‹zmir Gültepe Halkevi 15 A¤ustos’ta bafllayacak olan okul kay›tlar›nda yoksul ailelerin haklar›na sahip ç›kmak için çal›flmalar›na bafllad›. Kay›tlarda para toplanmas›na karfl› halk› uyarmak için Halkevi dan›flma telefonlar› mahallenin dört bir yan›na as›l›yor. Her köfle bafl›na “Kay›t Döneminde Para Vermeyelim” pankartlar› asmay› planlayan Gültepeli Halkevciler, pazar yerlerinde velilerin haklar›n› ö¤renmelerine yard›mc› olacak sokak tiyatrolar› sergileyecek. Di¤er taraftan üretimini mahalleli kad›nlar›n yapaca¤› bir kermes için de haz›rl›klar bafllad›.
2006
‹zmir Çi¤li’de ise Halkevci kad›nlar “Çocuklar Sokakta De¤il Kreflte Büyüsün” bafll›kl› bir imza kampanyas› düzenleyecek. Kampanya krefl talebine tüm mahallelilerin sahip ç›kmas›n› hedefliyor. Kad›nlar, kampanya boyunca, ev toplant›lar› düzenleyecek, “siz yapamazs›-
n›z” diyenlere inat ‹zmir sokaklar›n› afiflleyecek. Halkevci kad›nlar, birlikte ö¤renmek ve üretmek için bir de atölye kurmaya karar verdi. Çi¤li Halkevi yoksullu¤un getirdi¤i, madde ba¤›ml›l›¤›, h›rs›zl›k, stres gibi s›k›nt›lara karfl› bir çözüm yolu arayan ancak bulmakta zorlanan Çi¤li halk›n›n bu talebine yan›t vermek için sohbetler düzenlemeye bafllad›. ‹lk sohbetlerini 13 Temmuz’da çocuk sa¤l›¤› üzerine yapan Çi¤lililer, önümüzdeki günlerde madde ba¤›ml›l›¤› ve meme kanseri konular›nda da bilgilenme sohbetleri gerçeklefltirecek.
Ümraniye Halkevi’nde çizgi film gösterimleri 50 çocu¤un kat›ld›¤› “Buz Devri” gösterimiyle 24 Haziran’da bafllad›. Haftal›k periyodlar halinde yap›lan gösterimler 28 Temmuz’da gösterilecek olan “Kay›p Bal›k Nemo” filmiyle son buluyor. Ankara’da ise Bat›kent, Mamak ve Keçiören Halkevleri A¤ustos ay›nda aç›k havada film gösterimlerine bafllayacak.
Bahçelievler’de herkesin okulu var ‹stanbul Bahçelievler Halkevi Temmuz ve A¤ustos aylar›nda bir yazokulu çal›flmas› bafllatt›. Klasik e¤itim anlay›fl›yla, tahta ve defter kullanarak de¤il; aç›k alanda, çeflitli oyunlar eflli¤inde matematik dersleri iflleniyor. Kimi günler çizgi film, kimi za-
mansa yarat›c› drama kurslar›yla, e¤itim çocuklar için eziyet olmaktan ç›kar›larak e¤lence haline getiriliyor. ‹ngilizce ve tiyatro dersleri, resim, müzik, rehberlik dersleri yap›l›yor. Derslerin yan› s›ra,
e¤lenceli bir gezi program› da ç›kart›lm›fl. Programda Sunay Ak›n’›n oyuncak müzesi; Aziz Nesin Vakf› ve fiiflli Belediyesi Bilim Müzesi var. Eylül ay›nda yap›lacak kermes için de
mahalleli kad›nlar flimdiden çal›flmaya bafllad›lar. Eylül ay›nda gençlere yönelik bir futbol turnuvas› da planlan›yor. 19 Haziran’da bafllayan politika okulunda ise ülke gündemini ilgilendiren siyasi gündemler tart›fl›l›yor.
Kemalpafla halk› festivalle coflacak 12-14 A¤ustos tarihlerinde yap›lacak 3. Halkevleri HopaKemalpafla Halk Festivali, “Neo-liberalizme Karfl› ‹nsanca Yaflam Yürüyüflü” ile bafllayacak. Programda halkoyunlar›, çocuk korosu, çocuk fliir toplulu¤u, tiyatro gösterileri ve müzik gruplar›n›n yan›s›ra, “Çernobil’in yaratt›¤› sorun-
HALKIN SES‹, kad›nlarla ilgili haberlerini bundan sonra “Kibele” köflesinde toplayacak. Neden Kibele? Üzerinde yaflad›¤›m›z Anadolu topraklar› binlerce y›ld›r “kavimler kap›s›” olarak an›l›yor. Pusulan›n gösterdi¤i tüm yönlerden ça¤lar boyunca yurt ve umut arayanlar›n u¤rak yeri oldu Anadolu. Bir baflka deyimle “Analar Diyar›”. Anadolu için pek çok simgeden söz
lar ve kanser sorunu” ile “IMF, tar›m politikalar› ve çay” konulu paneller yer al›yor. Masa tenisi, tavla, satranç turnuvalar›n›n da yap›laca¤› festivalde, kent d›fl›ndan gelecek misafirler çad›rlarda a¤›rlanacak. 1-15 A¤ustos tarihlerinde Kemalpafla sahilinde Halkevi taraf›ndan tüm Ka-
radeniz Halkevlerinin kat›ld›¤› bir kamp düzenlenecek. Hopa ve Kemalpafla Halkevleri, yaflad›klar› büyük maddi zorluklara karfl›n, Hopa ve Kemalpafla halk›n›n sponsorlu¤undan baflka destek kabul etmiyor ve festival masraflar›n› halkla birlikte karfl›l›yor. ‹rtibat ‹çin: hopahalkevi@mynet.com
edilebilir. Ancak bunlardan en önemlisi, üretkenli¤i ve bereketi ve belki de insanlar aras›ndaki sevgiyi ve eflitlik iliflkilerini simgeleyen, Anadolu’nun annesi, ana tanr›ças› Kibele inanc›d›r. Bu topraklar›n sakinleri binlerce y›l, anaç, do¤urgan, bereketli bu “anneden”, ana tanr›ça olarak iyilik dilediler. Frigyal›lar baflta olmak üzere tüm Anadolu halklar›n›n ana tanr›ças› olan
Ankara yaz için kollar› s›vad› Halkevciler yaz aylar›n›n gelmesiyle bir dizi spor ve kültür sanat etkinli¤i örgütleme karar› ald›. Bat›kent ve Mamak Halkevleri A¤ustos ay› içinde voleybol turnuvalar› düzenliyor ve aç›k hava film gösterimleri haz›rl›klar›na bafll›yor. Yeni aç›lan Keçiören Halkevi her 15 günde bir dernek binas›nda kad›nlara, gençlere ve emekçilere yönelik film gösterimleri yapmay› planl›yor. Dikmen ve ‹lker Halkevleri de yaz aylar›nda spor ve sanat etkinlikleri için kollar› s›vam›fl durumda. Mamak Eski Çöplük Bölgesi ve ‹lker Mahalleleri’nde önümüzdeki günlerde y›k›m karfl›t› etkinlikler yap›lmas› Halkevcilerin gündemleri aras›nda.
Kibele, kad›nla erkek aras›ndaki eflitsizlikler sürdükçe, direnen Anadolu kad›n›n›n en önemli simgesi olmaya devam edecek. T›pk› Bergamal› köylü kad›nlar, yoksul mahalleli kad›nlar, genç iflçi ve ö¤renci kad›nlar gibi. HALKIN SES‹ günümüzün Kibelelerinin öykülerini okuyucular›n›n da katk›lar›yla, bundan sonra da sayfalar›na tafl›maya devam edecek.
Birinin hayat›, birinin hayalleri vard› Aile içinde kad›n›n yaflad›¤› fliddet ancak ölümle sonuçland›¤›nda gazetelere konu ediliyor. Eflitlik ve özgürlük konusunda flansl› görülen üniversiteli kad›n da fliddete u¤ruyor, yaflam›n› kad›nl›k rolleriyle kurmaya zorlan›yor. ‹TÜ ö¤rencisi Meltem Çavdar’la aile içi fliddet ve üniversiteli kad›nlar›n yaflad›¤› sorunlar üzerine sohbet ettik. Lisedeyken bir kad›n olarak üzerinden dikkatli ol telkinleri baflüniversiteden beklentilerin nelerdi? l›yor. Üniversite tercihlerini belirLiseli kad›nlar üniversiteyi da- lerken bile kad›nl›k rolleri devreha özgür olacaklar›, istedikleri gi- ye giriyor. Birçok bölüm için kabi, kendi tercihlerine göre yaflaya- d›nlar bunlar› yapamaz deniyor. caklar› bir yer olarak düflünüyor- Ben tercihleri yaparken ailem bafllar. Aileden ayr› eve ç›kmak ya ta olmak üzere herkes “Ö¤retmen da yurtta kalmak herkesin iste¤i. ol üç ay tatilin olur, eczac› ol dipAilem, üniversiteyi kazan›nca be- lomay› satar evdeki ifllerine bakarnimle ‹stanbul’a geldi ama okulun s›n” dedi. Ben de hiç istemedieve uzak olmas› yüzünden ben ¤im halde ilk tercihime kimya yurda ç›kmaya ikna edebildim. yazd›m ama sonuçlar gelene kadar Aileden ayr›lmak neden bu ka- da geceleri gözüme uyku girmedi. dar önemli ? Aileleriyle yaflayan kad›nlar›n üzerindeki bask› çok daha fazla. Kad›na yönelik flid- ha sonra da tabancas›yla Bask›lar erdete, bir “erkek kardefl üç el atefl etti. Bafl›ndan kekler için gecinayeti” daha eklendi. vurulan kad›n olay yeçerli de¤il mi? A¤abey, evlerinde misa- rinde hayat›n› kaybetti. Hay›r. Kafir olan k›z kardeflini Annelerinin, day›lar› d›nlara dönük 'eve geç geldi¤i' için iki taraf›ndan öldürülmesibask› daha üniçocu¤unun önünde vur- ne tan›k olan befl ve yedu. di yafllar›ndaki versite tercihleManisa‘da iki çocuksa florini yaparken meydana geka girdi. Day›bafll›yor. Erkelen olayda, 29 lar›n›n öfke¤e sen her yeryafl›ndaki Nisinden korkan de okursun, k›hat Gemli, 28 çocuklar, arza ise uzakta yafl›ndaki k›z kadaki odaya bafl›na bir hal kardefli Sevda sakland›. Y›lmaz'›n eve Sevda’y› gelir deniyor. geç saatte ölüme götüErkekler ünidönmesine siren “namus” versiteyi kazannirlendi. ‹ki SEVDA YILMAZ kavram›, ülked›klar›nda eve kardefl aras›n- Genç bir anne aile içi mizde kad›nç›kabiliyorlar daki tart›flma fliddetin bu kez Mani- lar›n ço¤unlukad›nlar ise b ü y ü y ü n c e sa’da kurban› oldu. ¤u için en cidyurda gönderiGemli kardefli- “Namus” yaln›zca di tehlike kayni dövmeye Do¤u’da vurmuyor. na¤›n› oluflliyorlar. Ünibafllad› ve daturuyor versiteyi kazand›¤›nda namus
A¤abeyi Sevda’y› eve geç geldi¤i için öldürdü
Ev de çocuk da niye kad›n›n derdi oluyor diye düflündüm. Üniversiteye girdikten sonra kad›nlar için sorunlar bitiyor mu? Üniversiteli kad›nlar›n özgürlü¤ü yalanlarla kurulan bir özgürlük. Birçok arkadafl›m›z derslerden hemen sonra eve dönmek zorunda. Aileleri flehir d›fl›nda olanlar da ellerinden telefonu b›rakam›yor. Her an ailelerine ne yapt›klar›n› nerede olduklar›n› haber vermek zorunda kal›yorlar. Bunlar›n ço¤u da yalan oluyor. Üniversitede bask› ve ayr›mc›l›k devam ediyor. Örne¤in yurtlarda erkekler istedikleri saatlerde girifl yapabilirken kad›nlar›n girifl saatleri k›s›tlan›yor. Aile kendi denetim mekanizmalar›n› üniversitenin denetim mekanizmalar›na devrediyor. Üniversiteli kad›n›n yaflam›nda da taciz her yerde var. ‹TÜ gibi kad›nlar›n çok az oldu¤u üniversitelerde baflka tür tacize u¤ruyor kad›nlar. Örne¤in ‹TÜ’de erkekler sürekli k›zlar›n çok bak›ms›z oldu¤undan flikayet eder ve bunu erkeklerin çoklu¤una ba¤larlar. Sanki onlar›n istedikleri gibi görünmek gibi bir zorunlulu¤umuz var. Üniversitede cinsiyetçi dille ve yaklafl›mla her an karfl›lafl›yorsunuz derslerde, kampus içinde. Kad›nlardan mühendis olmaz deniyor örne¤in. Üniversiteli olman›n bir kad›n olarak senin yaflam›n›nda nas›l etkileri oldu? Üniversitede ailenin beklentileri ile senin isteklerin çeliflti¤i anda bask› su yüzüne ç›k›yor. Benim için tiyatro çal›flmalar›na kat›lmam
sorun oldu. Ciddiye alarak, e¤itimini yaparak, emek harcayarak yürütüyoruz tiyatro çal›flmalar›n›. Ortaklafla bir fleyler üretmenin tad›na var›yoruz. Ancak çal›flmalar›n geç saatlere kadar sürmesi yaz›n evde kalmaya bafllad›¤›m andan itibaren sorun olmaya bafllad›. Yine ailemin çizdi¤i s›n›rlar içinde özgür olmaya bafllad›m. Geç gelmemem gerekti¤i, bafl›ma bir fley gelebilece¤i söylenmeye bafllad›. Sürekli güvende oldu¤umu göstermek zorundayd›m. Sürekli ben kendimi koruyabilirim, nas›l yürümem gerekti¤ini, nas›l otobüse binmem gerekti¤ini biliyorum demen gerekiyor. Geç saatlerde otobüste sürekli tacize u¤ruyorsun. Ama yolda bir sorun olduysa paylaflmaman gerekiyor. Tacize u¤rarsan bu senin suçunmufl gibi davran›l›yor. Ben bunu yaflad›m. Otobüsteki tacizi a¤abeyime anlatt›¤›mda tart›flmaya bafllad›. Baflta ›l›ml› yaklaflt›m ama “istersem seni hiç göndermem tiyatroya” dedi¤inde dayanamad›m. Ne hakk›n var engellemeye dedi¤imde ise fliddet uygulamaya bafllad›. Tiyatroyu okuluma faydal› gibi sözlerle savunmaya çal›fl›rken a¤abe-
yim “Sen okula gitmesen benim yüzüme tükürmezler ama bafl›na bir fley gelse cümle alem bana laf söyler ben onlara ne derim” dedi. Dayak s›ras›nda annen yan›n›zda m›yd›? Nas›l tepki verdi?
Yapma etme dedi ama sonra da laf› “sen hak ettin demek ki dayaktan anl›yormuflsun” oldu. Bir de tart›flma s›ras›nda “‹stedi¤ini yaflamak istiyorsan git bir koca bul o sana baks›n o zaman tiyatroya da gidersin” demiflti. O
an nefret ediyorsun onlardan ald›¤›n paradan da. Onlardan bir kurufl para almayaca¤›m diye düflündüm. Yani ailenle senin tek kurdu¤un iliflki para iliflkisi midir? E¤itimdeki paral›laflma üniversiteli kad›nlar üzerindeki bask›n›n artmas›na ya da paran›n egemenli¤indeki baflka bir dil üzerinden kurulmas›na yol aç›yor mu? Aynen öyle. Yani flöyle diyor bizimkiler: “Seni zor koflullarda okutuyoruz. Baban ‹zmit’te çal›flmak zorunda; evde kalam›yor. ‹stedi¤imiz gibi ol. ‹stedi¤imiz gibi olursan elimizden gelen her türlü fedakarl›¤› yapmaya çal›fl›r›z. Aksi halde ifl de¤iflir” Sana uygulanan fliddetten sonra ne yapt›n nas›l hissettin ? Önce unutmak istiyorsun. Ola¤anlaflt›r›yorsun. Benim düflündü¤üm ilk flu oldu: Bu milyonlarca kiflinin bafl›na gelmifltir sonuçta o senin abin bu kadar büyütmemem gerekir. Sonuçta belki ben tiyatroyu b›rak›r›m tamamen. Ama b›rak›n da ben karar veriyim. Tiyatroya gidip gitmememle çözülmüyor bu sorun. Toplumsal olarak düflündü¤ümde tüm kad›nlar için bu sorunlar var. Bu çözülsün o zaman. Röportaj›n tamam› için www.halkevleri.org.tr
20. YIL KONSER‹
KÜRT ROMANCI MEHMET UZUN
MAHALLEM‹ZE AfiIK GELD‹
Bulutsuzluk Özlemi
Memleketine döndü
Türküler Aç›khava’dayd›
Türkçe Rock müzi¤inin en iyi gruplar›ndan Bulutsuzluk Özlemi 31 Temmuz pazartesi günü Harbiye Aç›khava Tiyatrosu’nda dinleyicileriyle bulufluyor. fiebnem Ferah, Mor ve Ötesi, Duman, Zuhal Olcay ve Aylin Asl›m gibi sanatç›lar›n Bulutsuzluk Özlemi’ne efllik edecekleri konser 21.00’da bafllayacak.
Kürt roman›n›n yarat›c›s› Mehmet Uzun hayat›n›n geri kalan›n› memleketinde geçirmek istedi¤ini söyleyerek 14 Temmuz’da Diyarbak›r’a geldi. Uzun, bir süredir Stockholm’de mide kanseri tedavisi görmekteydi. 2 Eylül’de düzenlenecek olan 14. Berlin Uluslararas› Kürt Kültür Festivali’nde Uzun’a özel bir yer verilecek.
Halk kültürü alan›nda çal›flmalar yapan Sayat Nova Korosu, Ruhi Su Dostlar Korosu ve Kardefl Türküler, 17 Temmuz günü “Mahlemize Âfl›k Geldi” konserinde birlikte sahnedeydiler. Birçok dilde türkülerin söylendi¤i konserde, Lazca söyleyen Birol Topalo¤lu “Bu geç kalm›fl bir birliktelik. Umar›m art›k birlikte flark›lar›m›z› söyleyece¤iz” dedi.
27 Temmuz 9 Ağustos
2006
Çatalhöyük evi canland›rmas›
‹nsanl›¤›n s›n›fs›z dönemi:
ÇATALHÖYÜK
Konya yak›nlar›n- p›lar› hakk›ndaki pek daki Çatalhöyük’te çok ayr›nt› bu resimtarihin en ilgi çekici ler arac›l›¤›yla a盤a topluluklar›ndan biri ç›kt›. Araflt›rmalarda yaflad›. 1400 y›l bu “dünyan›n ilk köyünde” ne bölgeyi yönetici mesken bir s›n›tutan, fa, ne nüfusu 8 inanca bini budayal› lan bir bir hiyeköydü Dünyan›n ilk flehir plan›n› anlatan duvar resmi. rarfliye, buras›. ne de Belki de dünyan›n ilk büyük cinsler aras›nda eflityerleflimi... Çatalhö- sizli¤in izlerine rastyüklülerin ay›rt edici land›. Kap› kullanevlerine özelli¤i her evden ç›- mayan, kan eflfliz duvar re- damdan giren ve basimleri oldu. Bu re- takl›k arazi sebebiyle hayatlar›n› simler insan›n yeryü- günlük zündeki serüvenine damlarda sürdüren yak›ndan tan›kl›k et- Çatalhöyüklülerin memizi sa¤lad›. sergisi Yap› Kredi Gündelik hayatlar›, Sermet Çifter sergi inançlar›, sosyal ya- salonunda sürüyor.
Tiyatro sanatç›s› Mehmet Akan öldü Tiyatro sanatç›s› Mehmet Akan, 8 Temmuz günü öldü. Uzun y›llar "Bizimkiler" dizisinde "Sabri Bey" rolünde oynad›, "Kad›n›n Ad› Yok", "Gramofon Avrat", "Bez Bebek", “Asiye Nas›l Kurtulur” gibi birçok filmde rol ald›. “Diziler sürünen tiyatrocular için faydal› ama tiyatro için zararl› oldu” diyen Akan 67 yafl›ndayd›.
PINK FLOYD’UN KURUCUSU
Yasakmeyve fliir dergisi bu ay ‘Genç ölmek’ dosyas›nda, genç yaflta aram›zdan ayr›lan flairleri, çocuklar›n›n ve yak›n dostlar›n›n tan›kl›klar›yla an›yor. Muzaffer Tayyip Uslu, Orhan Veli, Rüfltü Onur, Ergin Günçe, Abdülkadir Bulut, Metin Alt›ok, Behçet Aysan, U¤ur Kaynar ve Arkadafl Z. Özger dosyada yer alan flairlerden baz›lar›.
Pink Floyd'un kuruluflunda yer alan ve ilk albümü olan The Piper At The Gates Of Dawn'n›n sözlerini yazan ve besteleyen Syd Barrett 60 yafl›nda öldü. Barrett henüz 22’sindeyken uyuflturucu ba¤›ml›¤›n›n müzikal yetene¤inin önüne geçmesiyle gitar dahi çalamaz hale gelerek gruptan ayr›lmak durumunda kalm›flt›.
Genç ölmek dosyas›
Syd Barret öldü
Nereden nereye? “Türkiye’de hayat tarz› temsilleri, 1980-2005” sergisi, Türkiye toplumunun 1980 sonras›nda giyimden tüketim kültürüne, e¤lence anlay›fl›ndan, gündelik nesnelere, yaflad›¤› de¤iflimleri günlük gazete, dergi, TV programlar›, radyo yay›nlar› ve belirli dönemlere damgas›n› vurmufl tüketim nesneleriyle göz önüne seriyor.
B
o¤aziçi Üniversitesi Sosyoloji Bölümü ö¤retim üyeleri Doç. Dr. Meltem Ah›ska ile Yrd. Doç. Dr. Zafer Yenal’›n haz›rlad›¤›, tasar›m›n› Bülent Erkmen’in üstlendi¤i sergi, giyimden, yeme¤e, toplum psikolojisinden, sosyal devletin tasfiyesine kadar birçok noktaya de¤iniyor. Hat›rlad›kça insan› içten içe güldüren, ço¤umuzun yaflam›n›n bir parças› olmufl, geride kalm›fl, tüketilmifl ve yaflanmakta olan birçok nesnenin ve kavram›n ekonomik, siyasi ve toplumsal altyap›s›n›n anlafl›lmas› noktas›nda önemli katk›lar sunuyor. Sergiyi haz›rlayanlar amaçlar›n› en öz haliyle flöyle tan›ml›yor “bu dönemde flekillenen popüler kültürün somut ve yüzeysel imgeleriyle, bunlara zemin haz›rlayan genifl ekonomik ve toplumsal süreçlerin elle tutulamaz, soyut ve köklü e¤ilimlerini birlikte, birbirine karfl› okumak.” Sergide düflünsel altyap›s›n›, Ertürk Yöndem’lerden “zor kurtar›p”, “Kim 500 Milyar ‹ster”lere teslim eden bir toplum ç›k›yor karfl›m›za. Üst-orta s›n›flara dayat›lan yaflam tarz›n›n alt s›n›flara nas›l yans›d›¤› ise dönüflümün en trajik yönünü oluflturuyor. De¤iflen e¤lence anlay›fl›, zenginler için Laila’y› kurarken, yoksullar içinse “kuflum Ayd›n”lar yara-
2000’li y›llara var›ld›¤›nda, gündelik yaflam›n ola¤an unsurlar› haline gelen birçok yaklafl›m ve al›flkanl›k, asl›nda kökleri 1980’lerin bafllar›ndaki köklü altüst olufl sürecinde toplumun zihnine kaz›nan flartland›rmalara dayan›yor. 80’lerin bafl›nda b›y›klar› zorla kesilen erkekler, 2000’lerde gönüllü metroseksüel oldular.
t›yor. Zenginler için villa alan› açarken, yoksullar›n evlerini bafllar›na y›k›yor, güzelleflmek, metroseksüelleflmek zenginler için bir yaflam tarz› ha-
line getirilirken, yoksullara ise televole kültürünü arma¤an ediyordu. Tüketim ç›lg›nl›¤›, markalar›n kiflilerin toplumsal statüsünü belirledi¤i bir top-
Nixon'›n Lennon düflmanl›¤› ABD'nin flahin liderlerinden Nixon'›n devletin bafl›nda oldu¤u dönemde 'resmi otoriteler' savafl karfl›t› olmas› nedeniyle Beatle John Lennon'› ülkeden kovmak için nas›l bin dereden su getirmiflti? ABD'de eylül ay›nda vizyona girecek 'The US vs John Lennon' adl› film Amerikan tarihinin bu bilinmeyen sayfas›na ›fl›k tutacak. Film ekibi belgesel filmleri giflede baflar›ya götürmesiyle tan›nan, Michael Moore imzal› “Fahrenheit 9/11”in arkas›n-
YASAK MEYVE: 21. SAYI ÇIKTI
daki ekip. Büyük tart›flmalar yaratmas› beklenen film, FBI'›n Lennon hakk›nda haz›rlad›¤› dosyadan yola ç›k›larak çekildi. Filmde Beatles'›n en aç›ksözlü üyesi John Lennon'›n özellikle 1968'de Yoko Ono ile tan›flmas›ndan sonra giriflti¤i politik eylemci yönünün ABD otoritelerini nas›l rahats›z etti¤i ve FBI, Göçmen Ofisi ve polisin nas›l birlikte çal›flarak Lennon'› ülkeden kovmak için bahane arad›klar›n› anlat›yor.
Bar›fla adanm›fl orkestra
Film ayn› zamanda iktidar odaklar›n›n bunu yaparken ne kadar acemice davrand›klar›yla da dalga geçiyor. David Leaf ve John Scheinfeld'in yönetti¤i filmin ekibi yap›mdan bahsederken Bush'un Amerikas›na gönderme yapmay› ihmal etmiyor. Ekip üyeleri, filmin sadece Amerikan tarihinin üstü kapat›lm›fl bir bölümünü anlatmad›¤› ama o dönemden kalan miras›n bugün de devam ettirildi¤ini belirtiyor. (The Independent)
Aralar›nda M›s›r, Suriye, Lübnan, Ürdün, Tunus, ‹spanya, Hollanda ve ‹srail'in de oldu¤u 17 ülkeden110 genç müzisyenden oluflan Do¤u-Bat› Divan› Orkestras› ‹stanbul'da ilk kez konser verecek. 1999'da Daniel Barenboim ile Edward Said taraf›ndan, ‹srailli ve Arap genç müzisyenler bir araya getirilerek kurulan Do¤u Bat› Divan› Orkestras› (West-Eastern Divan Orchestra) 16 A¤ustos günü saat 20.00’da, Aya ‹rini Müzesi'nde özel bir konser verecek. Orkestra flefi Daniel Barenboim, orkestran›n amac›n›n “Müzi¤in evrensel dili sayesinde, bölge halklar›n›n birbirlerini daha iyi anlayabilmesi ve farkl›l›klar›yla birlikte yaflayabilmeyi ö¤renmesi” olarak özetliyor. Orkestran›n konser kay›tlar›ndan derlenen iki de albüm kayd› bulunuyor. Daniel Barenboim müzik yapmay› bir tür birleflme, bütünleflme olarak tan›ml›yor. “Günlük hayatta birbirlerinin yüzüne bakmaktan imtina edecek” ‹srailli ve Arap genç-
lerin Beethoven’›n 5. senfonisi birlikte söylemesi bu bütünleflmenin bir göstergesi. Di¤er taraftan bir orkestran›n kurucu unsurlar›ndan birinin de, tam da Ortado¤u’nun ihtiyac› olan fley olan eflitlik oldu¤unu dile getiriyor. Ve devam ediyor “Birbirleriyle konuflam›yorlar, çünkü birbirlerinin gözünde eflit de¤iller. Oysa Beethoven ya da Brahms'›n bir senfonisi önünde herkes eflittir”. ‹srail’in Lübnan sald›r›s›n› kabul edilemez olarak de¤erlendiren Barenboim’in, “fiu anda Beyrut’ta konser teklifi gelse kabul eder misiniz?” sorusuna yan›t› ise tereddütsüz “Evet”. Müzi¤in dinlenilece¤i, müzi¤i anlamak isteyen dinleyicilerin bulundu¤u her yerde, o yer her neresi olursa olsun, konser verirdim”.
lum yap›s› idealize edilirken, di¤er taraftan cumhuriyet tarihinin en büyük yoksullaflma süreci yaflan›yordu. Kredi kartlar› “bedavaya ne alsak” reklamlar› yaparken, kredi kart› borçlar› yüzünden “bedavadan” intiharlar yaflan›yordu. 19802005 aras›nda “hayat tarz› temsilleri”ne bakarken günümüz toplumunu tarihin aynas›nda görebilme f›rsat› da do¤uyor. Sergide paray› bast›r›p hayat tarz› sat›n alanlar›n ›fl›lt›l› dünyas› gözleri kamaflt›r›rken, bu dönüflümün alt›nda kalan ezilen yok olan parçalanan hayatlar›n, iz düflümleri serginin bir köflesinde duruyor. Tabii de¤inilmesi gereken belki de en önemli nokta serginin Karaköy’deki Osmanl› Bankas› Müzesi’nde sergileniyor olmas›. Yaflam tarz› de¤iflimlerini elefltirmeye bu noktadan bafllamak gerekiyor. Sergi en olmamas› gereken yerde, bir bankada hizmet verdi¤i için en gitmesi gerekenler için uzak bir ihtimale dönüflüyor. Velhas›l sergiye gelen giden kifli say›s›na göz at›nca rakamlar›n pek de iç aç›c› olmad›¤› göze çarp›yor. Ne demifller “tafl yerinde a¤›rd›r”. Yine de bir halk ajan› hissiyat›yla gidip görmekte fayda var, ne de olsa her fleyin de¤erini nakit olarak belirleyen sermaye bu sergiye nakdi bir de¤er biçmemifl.
Kütüphane El Diego
El Diego Yazan: Diego Maradona Çeviri: Kaan Özdemir 357 s. Goa Yay›nlar›
Diego Armando Maradona, Buenos Aires varofllar›nda yoksul bir çocukken, futbol dehas› onu dünya futbolunun zirvesine tafl›m›fl; oyun içi ve d›fl› gerilimler müthifl bir çöküfl yaflamas›na neden olmufltur. Maradona'y› ister kahraman ister iblis olarak kabul edin, inkâr edemeyece¤iniz bir fley vard›r: Tüm zamanlar›n en büyük futbolcusudur. Maradona'n›n sadece futbol kariyerinin de¤il, müthifl renkli ve gerilimli yaflam›n›n öyküsü kendi a¤z›ndan ilk kez bu kitapta...
Kurba¤a ya¤› sat›c›s› “Raflomon”, “Yedi Samuray”, ”Ran” ve “Düfller” adl› filmleriyle 20. yüzy›l›n dev sinemac›lar› aras›nda eflsiz bir yere sahip olan ve kameras›n› her zaman “insanl›¤›n büyük serüveni”ne çeviren yönetmenlerden Kurosawa, “otobiyografi gibi birfley” dedi¤i kitab›nda, hayat›n›n dönüm noktalar›n›, kurba¤an›n ayna kapl› bir kutuya kondu¤unda kendi görüntüsünü seyrederken hayretler içinde salg›lad›¤› s›v›n›n kaynat›lmas›yla elde edi- Kurba¤a Ya¤› Sat›c›s› len kurba¤a ya¤› diye tan›mlad›¤› si- Akira Kurosawa nemas›n› masal tad›nda anlat›yor... Çeviri: Deniz Egemen
240 sayfa, Agora Yay›nlar›
Medyan›n sorunu Bir dönem Monthly Review ortak editörlü¤ünü yapan ve halk örgütleriyle medya reform hareketini Free Press platformunda buluflturan Mc Chesney’nin Amerikan medyas›ndaki tekelleflme, tekellerin bas›n özgürlü¤üne yönelik yeni müdahale yöntemleri ve demokratik medya hareketinin oluflumu ve geliflimi hakk›ndaki bu kitab› Medyan›n Sorunu sermaye taraf›ndan yönlendirilen Robert Mc Chesney medya konusunda son derece kapÇeviren: Emel Coflkun, Erdo¤a Usta, Çi¤dem saml› Marksist bir elefltiri sunuyor. ‹nÇidaml› ternet yay›nc›l›¤› kitaptaki bafll›klardan 398 sf. Kalkedon bir di¤eri...
KÜLTÜR/SANAT 11
ATMA RECEP recepatma@gmail.com
Televizyonlar› bafl›nda Recep acaba ne zaman atacak diye sab›rs›zl›kla bekleyen “atma Recep” emekçileri bir anda titreyerek kendinden geçmeye bafllad›. Birden içlerinden birisi f›rlayarak telefonu kapt›¤› gibi Recebin numaras›n› tufllamaya bafllad›. Recebin yapt›¤› ‹srail karfl›t› aç›klamalardaki atma düzeyini belirlemek için Recebölçerimizi telefonumuza yerlefltirdik. Ve sorduk “‹srail o topraklardan çekilmelidir yoksa tüm insanl›¤› karfl›s›nda bulur” dedin Recep, “emin misin, son karar›n m›, bak sonra koltu¤undan olma” dedik. Bakt›k Recebölçerden t›k yok. Olay›n asl›n› Recep tüm ç›plakl›¤›yla anlatt›, me¤er olay hiç de düflündü¤ümüz gibi de¤ilmifl. Recebin Rize’de oturan amcas›n›n o¤lu ‹smail’le aralar›nda miras kavgas› varm›fl, ‹smail Recebin dededen kalma tarlas›na ev yap›nca Recep veryans›n etmifl, aç›klama asl›nda “‹smail o topraklardan çekilmelidir” fleklindeymifl. Çok üzüldük sevgili okur insanl›k ailesinin bir mensubu olarak hemen ‹smail’in karfl›s›na dikildik, hesap sorduk. *** Recebin “El Kad›ya kefilim” aç›klamas› üzerine atma Recep emekçileri olarak hemen gog›la girip Recep+kefil yazarak Recebin cemazül evvelini kurcalamaya bafllad›k. Ana! Bi de ne görelim me¤er Recep daha önce 20 Mart 99’da, ali müfit gürtuna’ya kefil misiniz diye soranlara “ben babama bile kefil olmam” demifl. Hemen Recebi babas›na flikayet ettik. Senin o¤lan böyle böyle demifl dedik. Biz bir insan olarak görevimizi yapt›k. Gururluyuz. Bitti mi bitmedi, ayn› gün Recep “Türkiye’de kim bir insana ‘ben kefil olurum’ diyorsa yalan söylüyordur” da demifl. bize diyecek laf b›rakmam›fl. Bu Recep yak›nda gelip atma Recebi ben yaz›cam derse ne yapacaz onu düflünmeye bafllad›k flimdiden. Dövsek mi? *** Recep iflimizi elimizden al›rsa ne yapar›z diye düflünürken, ya huyundan ya suyundan diyerek önce Recebin yan›nda duranlardan bafllad›k çal›flmaya. Akl›m›za atma enerjik Hilmi köflesi yapma fikri geldi Sa¤olsun Hilmi de, Eflme’de millet zehirlenmesin diye didinen doktorlara “hurafelerle doldurularak eline fl›r›nga alm›fl bir iki hekim” diyerek yard›m›n› esirgemedi. Hilmi’nin daha önce de madenin aç›l›fl›na giderken o¤luna “biz i¤neciye gidiyoruz sen gelme” diye att›¤›n› o¤lundan bir dondurma karfl›l›¤›nda ö¤rendik. Sonra bizim de can›m›z çekti biz de bi tane ald›k sen mi yiycen ben mi derken dondurma yere düfltü, yiyemedik.
www.halkinsesigazetesi.net iletisim@halkinsesigazetesi.net 15 günlük Yayg›n, Süreli, Türkçe yay›nd›r.
n Sahibi ve Sorumlu Yaz› ‹flleri Müdürü Umar KARATEPE n Telefon-Faks 0 212 245 9037 n Adres Tomtom Mah. Örmealt› Sk. 6/3 BEYO⁄LU/‹STANBUL n Bas›ld›¤› Yer Gün Matbaac›l›k n Da¤›t›m Yay Sat
Ankara-‹lker Mahallesi’nde “Bar›nma Hakk› Bürosu” aç›ld›
Al›nterimizle kurduk rantç›lara b›rakmay›z Y›k›lacak evleri karfl›l›¤›nda ödenemez koflullarla borçland›r›larak veya baflka semtlere sürülerek ev sahibi olabilecekleri vaat edilen ‹lker halk›n›n mücadelesi giderek büyüyor. Haklar›n› ö¤renmek ve dertlerini paylaflmak için bir Bar›nma Hakk› Bürosu açan ‹lkerliler evlerini y›kt›rmamakta kararl›.
Yüre¤imizle eylemimizle FILISTIN’IN YANINDAYIZ
Evlerini y›kt›rmamak için kararl› ad›mlarla ilerleyen mahalle halk› bir araya gelmek, haklar›n› ö¤renmek, dertlerini paylaflmak için Bar›nma Hakk› Bürosu’nu açt›. Geçti¤imiz hafta aç›lan büro, h›zla hukuki konularda bilgilendirme çal›flmalar›na bafllad›. Büro, fiehir Planlamac›lar› Odas›, Mimarlar Odas› ve Çevre Mühendisleri Odas› temsilcilerini 23 Temmuz Pazar günü bölge halk›yla buluflturarak teknik konularda bilgi verilmesini sa¤lad›. Bölgede y›k›mlar› gerçeklefltirecek olan firma ve Belediye, mahalle halk›n› as›ls›z ve gerekçesiz tehditlerle y›k›ma raz› etmeye çal›fl›yor. Hiçbir yasal dayana¤› olmayan söylentilerle bölge halk›n› oyuna getiremeye çal›flanlara karfl› mahalle halk› art›k daha uyan›k. ‹lker ve Yukar› Dikmen halk›, Temmuz ay›n›n or-
tas›nda, bölgede yalan anonslar yaparak gözlerini korkutmaya çal›flan “y›k›mc›lar›” yakalay›p semt karakoluna teslim ettiler. Bar›nma Hakk› Bürosu’nun aç›lmas›yla birlikte art›k daha kararl›lar ve haklar›n›, hukuklar›n› bilerek mücadele yürütüyorlar. Bölge halk›n›n hiç bofl b›rakmad›¤› büroda hukuki çal›flmalar Av. Ender Büyükçulha’n›n sorumlulu¤unda gerçeklefliyor. Bölge halk›na taleplerini ve Bar›nma Hakk› Bürosu’ndan beklentilerini sorduk.
Halkevleri, Filistin halk›na destek için “Yaflas›n Filistin Filistin Yaflas›n” bafll›¤› alt›nda bir kampanya düzenliyor. Herkesi ablukay› yarmaya, direnen Arap halklar›yla dayan›flmaya ça¤›ran kampanyayla ilgili olarak ‹stanbul fiube Sekreteri Nuri Günay ile konufltuk. Bize bu kampanyan›n gerekçelerini anlatabilir misiniz? Tüm dünyan›n gözleri önünde ‹srail, Filistin halk›n› ölüme ve yoksullu¤a mahkum ediyor. Siyonistler, emperyalistlerin jandarmal›¤›n›n ödülü olarak refah içinde yaflarken, komflu ülkeleri y›k›m ve yoksullukla tehdit ediyorlar. Emperyalist ülkeler diyor ki “bu ‹srail’in kendini savunma hakk›d›r”. Çocuklar›, elektri¤i kesik hastanelerde, aletler çal›flmad›¤› için ya da ilaçs›zl›ktan ölüme terk etmeyi, bombalarla yerle bir olan evleri, bir halk› açl›¤a mahkum etmeyi nas›l bir “kendini savunma” eylemi ile izah edebilirsiniz? Bu alçakl›¤› elimiz kolumuz ba¤l› izleyemeyiz. ‹srail’in Filistin ve Lübnan halk›n› kitleler halinde öldüren plan›na karfl› bir fleyler
yapmal›y›z. Filistin ve Lübnan için hemen bugün neler yap›labilir? Arap halklar›n›n direnifline destek vermemiz gerekiyor. Bunun iki yolu var. Sald›rgan ‹srail’i tecrit etmek. Hem Erbakan, hem Ecevit, hem AKP ik-
tidarlar› ‹srail ile say›s›z tiorada insanlar›n acil ihtiyaçcari ve askeri anlaflma lar› var. ‹laç, g›da, çocuk yapt›lar. ‹srailli ifladamlar› mamas› bunlardan bafll›calaile AKP’li bakanlar otel r›. Ama topyekün y›k›lan odalar›nda bulufluyor. ‹srail bir ülkede her fleye ihtiyaç askerleri Türkiye topraklavard›r. Biz herkesi bu y›k›r›nda e¤itim görüyor, ma karfl› Filistin’e eliortak tatbikatlar yani uzatmaya ça¤›r›p›l›yor. ‹srail ile yoruz. Herkes gütüm iliflkilere cü neye yetiyorNuri Günay derhal son sa seferber olHalkevleri Kampanya Koordinatörü verilmesi mal›. Unutiçin mücadele etmemiz gereki- mamak laz›m. Filistin direnifli yor. Ancak bu ülkeyi yöneten- emperyalizme karfl›. Bu kavga ler ABD deste¤ini kaybetme- tüm Ortado¤u halklar›n›n ortak mek için ve sermayenin ‹srail kavgas›. Bu kavgaya güç verile kurdu¤u ticari iliflkiler yü- mek istiyoruz. zünden bu karar› almak istemeHalkevleri yoksul mahalleleryeceklerdir. Bunu ancak halk›n de örgütlü bir dernek. Sizce naortak tepkisi ile sa¤layabiliriz. s›l bir katk› sunulabilir? Nas›l 1 Mart 2003’te fiimdi s›n›rlar› düflünmenin Türkiye’nin ABD’nin yan›nda vakti de¤il. Evet biz yoksul maIrak savafl›na girmesini engelle- hallelerde örgütlüyüz. Asl›nda Filistin halk› ile ayn› kaderi paylafl›yoruz. Bafl›m›zda ayn› k›l›ç sallan›yor: Emperyalizm. Biz Türkiye’nin yoksul mahallelerinden, Filistin’e destek eli uzatmak istiyoruz. Türkiye sermayesi ‹srail ile pek çok ticari iliflki içinde olabilir. Türkiye ile ‹srail ordusu ortak tatbikat yapabilir. Hükümet, ‹srail sermayesine liman satmak için can›n› difline tak›yor olabilir. Onlar köflklerde, konaklarda, otel odalar›nda ‹srailliler ile ortak ç›karlar›n›n hesab›n› yaparken biz Türkiye’nin yoksul halk›n›n Filistin’in yan›nda oldu¤unu gösdiysek flimdi de ‹srail’e, baflta termek istiyoruz. Egemenlerin AKP Hükümeti olmak üzere kirli ç›kar ortakl›klar›n› ezilenletüm egemenlerin verdi¤i deste- rin dayan›flmas› bozacak. Bu ¤e bir son verebiliriz. mesaj› tüm Ortado¤u ve dünya Peki Filistin’e yönelik ablu- halklar›na vermek istiyoruz. fiimdi yüre¤imizle, eylemimizle ka nas›l yar›lacak? Biz herkesi Filistin’e sahip direnen Arap halklar›n›n yan›nç›kmaya ça¤›r›yoruz. Bugün da olma zaman›d›r.
‹lker ve Yukar› Dikmen Mahalleleri halk›n›n haklar›n› ö¤renmek ve dertlerini paylaflmak için kurdu¤u Bar›nma Hakk› Bürosu’nun aç›l›fl›na yüzlerce mahalleli kat›ld›. Mahalleli, Mimarlar Odas›, fiehir Planlamac›lar› Odas› ve Çevre Mühendisleri Odas› temsilcileriyle buluflarak dertlerini anlatt›, çözüm yollar› arad›
Emine Atefl / Ev han›m› Bizim oturup dertlerimizi paylaflaca¤›m›z, hakk›m›z› hukukumuzu ö¤renece¤imiz, bilenlerle bil-
meyenlerin daha kolay bir araya gelece¤i, bir büro bu. Bir bilgilendirme bürosu yani.
Veysi Aytemiz / ‹flçi Emeklisi Bu büroda hakk›m›z› alana kadar çal›flaca¤›z. Tapulu, tapusuz hepimiz bu haks›zl›¤a maruz kal›yoruz. Ev alacak durumumuz yok. Mahallede herkes emekli, iflçi, dul, yetim ve ço¤umuz belediyenin yard›mlar›yla geçiniyoruz. Zor koflullarda yaflama kavgas› veriyoruz. Ben kentsel
d ö n ü fl ü m l e tüm vatandafllar›n ev sahibi olamayaca¤›n› düflünüyorum. Burada zorla, tehditle, okutmadan insanlara belgeler imzalat›p evlerini y›kmaya çal›fl›yorlar. Karfl›m›zda hiçbir resmi muhatap bulam›yoruz. Evlerimizi y›kmak isteyenlere karfl› sonuna kadar buraday›z.
Naciye ve Mustafa Balyürek Evimiz için burada bekliyoruz, 30 y›ld›r burada oturuyorum, evimi kendi ellerimle yapt›m, kumunu tu¤las›n› kendim tafl›d›m. Buralara biz yerleflti¤imizde yol, su, elektrik hiçbirisi yoktu. Bu mahalleyi biz adam ettik.
Filiz fiahin / ‹flçi Büronun aç›ld›¤› iyi oldu. Ben eflimden ayr›y›m. K›z›mla beraber asgari ücretle yaflamaya çal›fl›yoruz. Tek derdim bafl›m› sokacak bir ev. Büro sayesinde çok yol katettik. ‹nsan-
Yoksul mahallenin minik flampiyonlar› ‹stanbul fiampiyonas›’nda Halkal› Tafltepe Minik Tak›m› imkans›zl›klara ra¤men Befliktafl’› yenerek flampiyon oldu
Yoksul Halkal›’n›n üç mahallesinden 60 çocu¤un bulundu¤u kulüp, mali yap›, tesis ve malzeme gibi yönlerden kendisinden kat kat üstün olan Befliktafl’› yenerek flampiyon olmay› baflard›. Mahallede birçok çocuk tiner gibi kötü al›flkanl›klar›n pençesindeyken, deneyimli antrenör Harun Özkan nezaretindeki Tafltepeli minikler büyük bir baflar›ya imza att›. Grubunda s›ras›yla Galatasaray, fiirinevler, Bat› Trakya Minik Tak›mlar›’n› geçen Halkal› Tafltepe minikleri, finalde 2-0 yenik duruma düflmelerine ra¤men maç› son
dakikalarda att›klar› iki golle 22’ye tafl›d›lar. Tafltepe Minikleri, penalt›larda ‹stanbul flampiyonlu¤unu kazanan tak›m oldu. Bütün s›k›nt›lara gö¤üs gererek baflar›ya flartland›klar›n› söyleyen Özkan, ö¤rencilerine sar›larak gözyafl› döktü. Kupa töreninden sonra bir aç›klama yapan Özkan, “Biz amatör futbol camias›n›n bütün sorumlulu¤unu tafl›d›¤›m›z› bilerek ve onlar›n da dualar›n›n bizimle oldu¤unu hissederek oynad›k. Herkes suni çim veya çim sahalarda antrenman yaparken biz bize ait olmayan ve balç›k içinde
avuç içi kadar sahada antrenman yapmaya ç a l › fl t › k . Ben bugün flunu anlad›m; inanç ve azim çok önemli bu çocuklar bunu baflard›lar. Ayakkab›s› olmayan çocuklar›m›z bile vard› ama inanc›m›z, azmimiz, kendimize olan güvenimiz bugün bizi buralara getirdi. Bizi küçümsediler, bize mahalle tak›m› dediler. ‹flte bugün mahalle tak›m›n› cümle alem gördü. Bizi destekleyen manevi yar-
fiimdi bizi kovuyorlar. Tüm zorluklara gö¤üs gererek yapt›¤›m›z evlerimizi öyle kolay kolay vermeyiz kimseye. Bu büronun aç›ld›¤› iyi oldu. ‹nsanlar› bilgilendiriyorlar. Daha önce aç›labilseydi keflke.
d›mlar›n› üzerimizden eksik etmeyen Yefliloval›lara teflekkür ediyorum. Bütün kulüplerimizin kalplerinin bizimle att›¤›n› biliyorduk” dedi. Maç sonras›nda futbolcular ve teknik heyet toplanarak bileklerinin hakk›yla kazand›klar› flampiyonlu¤u kutlad›lar.
lar birbirlerine yaklaflt›lar. Demek ki bafl›m›z s›k›fl›nca bir araya gelebiliyoruz. Bu bürodan ve bu mahalleden ümitliyim. Evlerimizi kurtaraca¤›m›za inan›yorum.