YERYÜZÜNE ÖZGÜRLÜK 11 Ekim 2010 Pazartesi / Sayı 1 / Haftalık
Se... Se... Deneme... Bir... Ki... Se... Se... Neden böyle bir bültene ihtiyacımız olduğuna dair beylik laflar etmeye niyetimiz yok. Egemen kültüre karşı fikir ve eylem önerisinde bulunurken tüm isyan ve direniş hareketinin merkezinin buradan örgütleneceği illüzyonuna düşmek, kimseyi de düşürmek istemiyoruz. O nedenle, bu yayını ellerine aldıklarında ilk tepkileri “Bunların arka planında hangi kurum var?” olan, egemen kitle kültürü ile yoğrulmuş bilinçlere tatmin olabilecekleri bir tat vereceğimizi zannetmiyoruz.
Y
eryüzü ve üzerinde yaşayan canlılar, tekno-endüstriyel kapitalist sistemin gündelik gereksinimlerine kurban verilmekte, insan toplumunun refahı ve güvenliği de bu vurdumduymaz tahribatın temel ideolojisi olmaktadır. Neredeyse gelmiş geçmiş tüm ideolojiler, dinler ve felsefi bakış açıları tek bir amaçta birleşmiş görünüyorlar; “İnsanın yeryüzündeki yaşam yolculuğunda, nihai özgürlüğe ulaşabilmesi ancak doğaya topyekün egemen olmasıyla mümkün olacaktır.”
İnsanın sözüm ona özgürleşmesine yol açacak bu egemenlik süreci; bugün karşımıza yaşamı besleyen doğal kaynakların yok edilmesi, ötekileştirilen birey ve türlere karşı tahakkümün ve şiddetin sürekli artışı, ormansızlaşma, bitki ve hayvan türlerinin tükenmesi, yabanıl alanların daralması, sanayi, kentleşme ve otoyolların yarattığı yıkım, sömürü ve kirlilik, atık sorunu, denizlerin/suların kirletilmesi, endüstriyel süreçlerde daha fazla insan/hayvan/doğa sömürüsü, tarlalardan tabağımızdaki yemeğe kadar uzanan küresel gıda terörizmi, sağlığın yok edilmesi ve tıp endüstrisine bağımlı bir yaşam, yerli yaşamların yok edilerek insanların/hayvanların kendi doğal ortamlarından göç ettirilmeleri, katı göçmen karşıtı programların geliştirilmesi, tüketim kültürünün yaratmış olduğu depresif sosyal hava, anti-depresanların yaygınlaşması, sosyal huzurusuzluk ve sistemin sürdürülebilir olmamasından kaynaklı olarak devletlerin güvenliğe dayalı daha fazla baskı politikaları ve sosyal savaş... Buna karşın uygarlığın tüm bu semptomları bugün kendi muhalefet ve direnişlerini yaratmış durumda. Fabrikada işçiler, sokaklarda işsiz, evsiz ve aç kitleler, kırsalda çiftçiler, insan ve
Doğa Savunma Mücadelesi : « Happendon Ormanı’nın yok edilmesine karşı maden makinesi tahrip edildi. » İngiltere (Ekim) « MAL AG isimli alüminyum fabrikasında zehirli boksit çamurunun depolandığı bir havuzun duvarlarının yıkılması sonucunda, çok sayıda köy çamur selinin altında kaldı. Yüzlerce insan kayıp, binlerce hayvan (bunlardan sadece 4’ü insan) öldü. Tuna Nehri’ne karışan zehirli çamur Karadeniz’e doğru yaklaşıyor. » Macaristan(Ekim) « Köylüler dereye atlayarak HES inşaatını durdurdu. » Loç Vadisi (Eylül) « Munzur’da çevreciler sondaj
çalışması yapan araçlara saldırdı. » Dersim (Eylül) « Shell benzin istasyonu bloke edildi. Boru hattı inşaatı durduruldu. » Zürih (Eylül) « Espinar bölgesindeki bir baraj projesi nedeniyle protesto düzenleyen göstericilerle polis arasında çıkan çatışmada 1 kişi öldü, 43 kişi yaralandı. » Peru (Eylül) « Gerillalar HES trafosunu ateşe verdi. » Dersim (Eylül) « Cudi Mahallesi sakinleri, bir GSM şirketinin mahallede kurmaya çalıştığı baz istasyonu için gelen ekiplere tepki gösterip kurdurtmadı. » Cizre (Eylül)
hayvan hakları savunucuları, çevreciler, topraklarının ve doğanın yok edilmesine karşın direnişe geçen yerliler, gündelik yaşamın haksızlıklarına karşın öfke patlaması yaşayan ve hatta cinnet geçiren kişiler veya kalabalıklar, hükümetlerin, şirketlerin, devletlerin baskı ve sömürü politikalarına karşı ayaklanan insanlar, muazzam baskı, işkence, hapis ve cinayetlere kurban giden direnişçiler, isyancılar... Bizler, bu yayınla her hafta yeryüzü ölçeğinde “Uygarlığa Karşı Yeryüzünün Özgürleşmesi”nden yana olan direnişleri, isyanları ve öfke patlamalarını anlatan haber, yorum, tartışma ve makaleleri, sayfalar yettiği kadar aktarmaya çalışacağız. Yeryüzüne Özgürlük’ü periyod olarak şimdilik haftalık, sayfa sayısını 4 veya daha fazla olarak düşündük. Ancak bu süre 2 haftaya da sarkabilir. İçerik konusunda herhangi bir kısıtlamamız yok. Seksizm, ırkçılık, türcülük, homofobi/transfobi vb. ayrımcılıkları içermeyen, otoriter olmayan her türlü katkıyı elimizden geldiği ölçüde yayınlamak istiyoruz. Bu yayını çıkaran bizler arasında homojen bir yapı olmadığı kadar sizlerden bu doğrultuda gelecek her türlü katkı, öneri, destek ve katılıma açığız. iletişim: audioslave@riseup.net
UYGARLIĞA KARŞI İSYAN VE DİRENİŞ HABERLERİ Hayvan Direnişleri : « Patates tarlaları için, dağdan sürüler halinde inen domuzlara karşı tarlaların dört bir tarafına pilli radyolar yerleştirildi. » Erzurum (Ekim) « Referandumda sandık başkanı olan köy imamını parçalayarak öldüren ayı için ‘vur’ emri verildi. » Erzurum (Ekim) « Vampir yarasalar terör estiriyor.» Peru (Eylül) « Kaplan saldırıları arttı. » Endonezya (Eylül)
s1
Tahakküme Karşı :
Gündelik Hayat Kavgası :
« “Squat”ın yasaklanmasının ardından gerçekleşen bir protesto yürüyüşünde polis ve göstericiler arasında şiddetli çatışmalar yaşandı. » Selanik (Ekim) « Bir polis toplantısının yapılması planlanan Kreonidis Restoranı’na birkaç saat önce bir kundaklama eylemi gerçekleştirildi. » Selanik (Ekim) « Polis merkezine saldıran anarşistler camları kırarak, hiçbir kayıp vermeyerek geri çekildi. Başka bir grup da bankalara saldırarak makineleri tahrip etti. » Brüksel (Ekim) « Khimki tutsaklarıyla dayanışmak için Belarus’un başkentindeki Rusya Başkonsolosluğu’na yangın bombalarıyla saldırıldı. Bu saldırının ardından Belarus devleti, anarşist ve anti-otoriter çevreye karşı bir cadı avı başlattı. Yapılan baskın ve gözaltılar sonucu onlarca aktivist gözaltına alındı, sorguya çekildi ve kimisi halen tutuklu bulunuyor. » Minsk(Ekim) « Bir grup, Exarchia semtindeki Hippocrates ve Navarino kavşağında bulunan çevik kuvvete 10 adet molotof kokteyli attı. » Atina (Eylül) « Post-kolonyal anarşist perspektifi benimseyen Qijika Reş Dergisi çıktı! » Kürdistan (Eylül) « Bir grup anarşist, Moskova’daki Khimki Ormanı’nı savunmak için gerçekleştirdikleri bir protesto nedeniyle tutuklanan Alexei Gaskarov ve Maxim Solopov ile dayanışmak için Rusya Başkonsolosluğu’na boya bombalarıyla saldırdılar. » İstanbul (Eylül) « Çoğunlukla muhafazakar kesimin okuduğu El Mercurio gazetesinin önünde bir patlama meydana geldi. Son yıllarda saldırılar, başta başkent olmak üzere birçok şehirde bankalara, yabancı şirketlerin ofislerine, konsolosluklara, kilise ve karakollara yapılmakta. 15 Şilili anarşist, Santiago ve diğer şehirlerdeki 23 patlamadan sorumlu tutuluyor. » Santiago(Eylül)
« Yenimahalle halkı, yıkım ekibini püskürttü. » Ankara (Ekim) « TEKEL işçileri iş kaybı tazminatlarının ödenmesinin son bulması üzerine “sendikanın verdiği hiçbir sözü tutmadığı” gerekçesiyle TEKGIDA-İŞ’i protesto ediyorlar. » İstanbul (Ekim) « Metal iş kolunda Toplu İş Sözleşmesi (TİS) görüşmelerinin başladığı gün, Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası (MESS) önünde oturma eylemi gerçekleştirildi. » İstanbul (Ekim) « İspanya’da Genel Grev... Gece yarısı 100 grevci otobüslerin istasyondan ayrılmamaları için birçok barikat kurdular. Ülke çapında greve katılım oranı yüksekti. » İspanya (Eylül) « Lise öğrencilerinin okul işgalleri sürüyor. » Arjantin (Eylül) « Avcılar’da yaşayanlar, evlerini yıkmak isteyen ekiplere direndi. Polisin gaz bombası kullandığı olaylarda ortalık savaş alanına döndü. » Avcılar (Eylül)
MAKİNE DÜŞMANDIR
N
eredeyse her gün gastelerde çevrecilerin çeşitli konularda açıklamalarını ve eylemlerini takip edebiliyoruz. Yapılan yatırımların çevre dostu olmadığı, doğayı katlettiği söyleniyor. Alternatifler sunuluyor. Yapılan tüm bu çabalar ve aktiviteler aslında Endüstriyel Medeniyetin daha sürdürülebilir olması için. Bu ise anlamsız bir çaba. Çünkü Endüstriyel Medeniyetin doğası yok etmek. Hedefine ulaşana kadar her şeyi almak. Doğa üzerindeki her şeyi kontrol etmek isteyen bir yok edici. Yok ederek daha fazla büyümesine harcayacak hiçbir varlık kalmayana dek yok etmeye ve büyümeye devam edecek. Kendi isteğiyle hiçbir zaman durmayacak.
s2
Doğa hareketleri, çağımızın en ciddi sorunlarının - küresel ısınma, altıncı kitlesel
yok oluş, enerji yatırımlarına bağlı yıkım, vs. - endüstriyel medeniyetin varlığını sürdürmesinin doğrudan sonuçları olduğu gerçeğini kavramalı. Hareketler, vadilerdeki, ormanlardaki, ovalardaki, denizlerdeki asıl sorunun yanlış planlama, yanlış devlet politikası, mevcut sosyal ve siyasi örgütlenme yapısı, vs. olduğunu söylemeye devam ederek şimdilik bu idrakın çok uzağında. Endüstriyel medeniyetin makineleştirdiği insanlardan - ki artık onlar yarı makine
yarı insan - nazikçe taleplerde bulunarak makineyi durdurmayı amaçlıyor. Ama durmayacak. Her gün milyonlarca ağaç, milyonlarca hayvan öldürülüyor. Milyonlarca atık toprağı, havayı ve suyu öldürüyor. Makine dünyayı yok ediyor ve var olduğu sürece geride kalanları da öldürmeyi sürderecek. Düşman ortada. Kendisinin en çok korktuğu varlıkları yok etmeye, kontrol altına almaya devam ediyor. Düşman, makine.
Petrol Sızıntısı üzerine bir yorum;
Hayvan Kurtuluşu :
« Bugün, Ted Kaczynski’den Körfez’deki Petrol Sızıntısı üzerine özet şeklindeki düşüncelerini de içeren bir mektup aldım. İşte burada. -- Adam Parfrey »
« Geçtiğimiz yıl 70′e yakın yavru köpeğin “kuduz şüphelisi” oldukları gerekçesiyle katledilmesini protesto etmek amacıyla anarşistler, Hasdal Geçici Hayvan Bakımevi denen işkencehaneye saldırdı ve İ.B.B.’yi uyardı. » İstanbul (Eylül)
Ç
oğu insan, felaket konusunda suçu British Petrol’ün (BP), petrol endüstrisinin veya genel olarak büyük şirketlerin üzerine atıyor. Şirketlerin acımasız, aç gözlü ve sahtekar oldukları elbette ki doğrudur ve bunun için petrol endüstrisi ve özellikle British Petroleum derhal Meksika Körfezinde olanların sorumluluğunu üstlenmektedir. Ancak modern teknoloji ilerlemeye devam ettiği sürece, bir veya bir kaç şekilde insan kaynaklı felaketler olacaktır. Hiç bir hükümet denetimi tüm bu felaketleri önleyemez. Bunun sebebi, sadece sorumsuzluğun, dikkatsizliğin ve kazaların her zaman olacağı değil, ayrıca yeni teknolojilerin kaçınılmaz olarak kimsenin, ne kadar dikkatli ve sorumlu olursa olsun önceden kestiremeyeceği sonuçları olmasıdır. (1) Bu nedenle, felaketler genellikle hiç beklenmedik yönden gelirler. Ve teknoloji tarafından zincirlerinden kurtarılmış iktidarlar ne kadar büyük olursa, felaketler de daha büyük olur. (2) O halde Meksika Körfezindeki felaketin makul sebebi BP adına yetersiz dikkat, ancak, altında yatan sebep ise modern teknolojinin kendisidir. İnsanlar modern problemleri soyutlayarak gördüklerinden hata yapıyorlar: Körfez’de bir felaket var, o halde petrol şirketlerine karşı sıkı önlemler almalıyız; klinik depres-
yon oranı artmaya devam ediyor, o halde daha iyi terapiler bulmalıyız; gezegen ısınıyor, o halde yeni elektrik üretme biçimleri geliştirmeliyiz vs.vs.. İnsanların bu sorunları ve pratik olarak modern zamanların en ciddi sorunlarının hepsi teknolojik ilerlemenin doğrudan veya dolaylı sonuçları olduğunu dikkate almaları gerekiyor. (3) Teknoloji ilerledikçe, belaya daha fazla batıyoruz, ve bütün teknolojik sistemini ortadan kaldırmadığımız sürece bu beladan asla kurtulamayacağız. Eğer teknolojik sistemi ortadan kaldırmazsak, o halde yakın gelecekte veya ileride o bizi ortadan kaldıracaktır. Theodore J. Kaczynski, Teknolojik Köleliğin yazarı 10 Haziran, 2010
« Lerum’daki domuz çiftliğinden iki domuz kurtarıldı, şu an yeni yuvalarında yaşıyorlar ve bir daha mezbaha görmeyecekler. ALF » Gothenburg (Eylül) « - Avrupalı Koruma Örgütü Kara Balık üyesi dalgıçlar, iki ağ kafesi keserek yunus avı sırasında yakalanan birkaç yunusun kurtulmasını sağladı. » Taiji (Eylül) « Lurate Caccivio’daki bir evden 10 tavuk alındı ve şu anda hayatlarının geri kalanını mutlu bir şekilde yaşıyorlar... » İtalya (Eylül) « ALF, Granite Falls/ Washington’daki Becks Kürk Çiftliği’ni ziyaret etti, 400 minki kurtardı. » ABD (Eylül) « Süderbrarup’taki bir kürk çiftliğinden binlerce mink salıverildi. 40 mink çiftlikten alındı ve doğaya bırakıldı. » Almanya (Eylül)
“Teknolojik Kölelik” kitabına bakın: Theodore J. Kaczynski’nin Toplu Yazıları (Feral House, 2010), 92. sayfa. (2) 278. sayfaya bakın. (3) 268. sayfaya bakın.
« Hayvan Kurtuluş Cephesi, Sprötze’de kurulmakta olan tavuk çiftliği ve tavuk mezbahası tesisini kundakladılar. » Saksonya (Eylül)
Alıntı: Feral House
« Granite Falls’taki isimsiz bir kürk çiftliğinden 400 vizon serbest bırakıldı. » Washington (Eylül)
(1)
Çeviri: u.
Cinnet-Vandalizm : « Yeşil kartı iptal edilen bir kişi pompalı tüfekle sağlık merkezini bastı. » İzmir (Ekim)
« Hükümet politikalarını protesto eden bir kişi çimento kamyonuyla meclisi bastı. » İrlanda (Ekim)
« Atatürk maskı, kimliği belirsiz kişi veya kişilerce kurşunlandı. » İzmir (Eylül)
« Satış yapmasına izin verilmeyen balıkçı, zabıta müdürüne silahla saldırdı. » Zonguldak (Ekim)
« Bir genç, alkol ve kimlik uygulaması yapan polisin belinden aldığı tabancayla ateş ederek polisi bacağından vurdu. » İstanbul (Eylül)
« İki silahlı soyguncu bir süpermarketi soyduktan sonra 50.000 Euro’luk nakti alıp kaçtı. » Atina (Eylül)
« Polis, dışarıda parti yapan gençlere göz yaşartıcı gaz bombalarıyla saldırdı. Şiddetli çatışmalar çıktı. » Oregon (Eylül)
« Madencilik firmasının motorları ve diğer materyalleri geçtiğimiz 3 ayda üç kez bombalandı. » Belçika (Eylül) s
« Bir işçi, 6 aydır çalıştığı şirketten hakettiği parayı alamayınca vincin üzerinde yaşamaya başladı. » Madrid (Ekim)
3
ZULMÜ GÖRÜNTÜLE! KAMPANYASI BASLIYOR... . ZULMÜ GÖRÜNTÜLE!
HEDEFLERi BELiRLE!
Zulmü Görüntüle, ne bir suç duulmü Görüntüle, bu coğraf- yurusu ne de bir ajanlık teklifiyada hayvanlara yönelik tüm dir. Aksine zulmü gerçekleştiren işkence ve zulüm süreçlerini işleten kurum ve şirketlere karşı “doğkurum ve şirketlerin hayvan istisrudan eylem”i ve hayvanların marlarını gözler önüne sermeyi ve ivedilikle kurtarılmasını teşvik bir “doğrudan eylem” hareketini eden bir kışkırtma girişimidir. örmeyi amaçlamaktadır. Tüm iş-
Z
kence ve zulüm süreçleri kimimizin çalıştığı veya öğrenim gördüğü kurumlar veya şirketler tarafından gerçekleştiriliyor. Üniversiteler, tıp ve veteriner fakülteleri, laboratuvarlar, şirketler, endüstriyel çiftlikler, aqua parklar, sirkler, kürk çiftlikleri, tavuk çiftlikleri, hayvanat bahçeleri, petshoplar, barınaklar, denizler, ormanlar, sokaklar ve hayvanların zulme uğradığı her neresi varsa. Bu zulme seyirci kalmak istemiyorsanız, tek başınıza güçsüz olduğunuzu ve elinizden bir şey gelemeyeceğini düşünüyorsanız size bir eylem önerimiz var. NE YAPABİLİRSİNİZ? Öncelikle çevremizde zulme karşı veya hayvanların kurtuluşundan
yana olan güvenilir insanlara “Zulmü Görüntüle!”yi anlatmakla başlayabiliriz. Böylelikle hareketi yayma ve genişletme imkanını yaratmış olabiliriz. Daha sonra kameramızı alarak işe koyulabiliriz. Laboratuvar dersinde, kesimhanede, sokakta veya barınakta çekeceğiniz görüntülerin sizin tarafınızdan çekildiğinin anlaşılmayacağından emin olun. Bu yasal olarak başınıza bela açabilir. Bu yüzden gizli çekim veya bir gece gezintisi yapmanız gerekebilir. Kaydettiğiniz görüntüleri güvenli bir şekilde bize ulaştırmanız bu faaliyete aktif olarak katılmanız için yeterlidir. Video veya fotoğraf dosyalarınızı e-mail adresimize gönderebilirsiniz: zulmugoruntule@riseup.net
BAŞLARKEN… ”Zulmü Görüntüle” kampanyasını uzun soluklu bir mücadelenin parçası olarak çeşitli dosyalar üzerinden yürütelim istedik. Bu dosyalar, kürk endüstrisi, et-süt endüstrisi, deneyler (tıp-kozmetik vb.), gösteri hayvanları (sirkler, hayvanat bahçeleri, hayvan dövüşleri, aqua parklar), av hayvanları (av sporları, balıkçılık), nesli tükenen hayvanları ve sokak hayvanlarını (petshoplar, barınaklar, ev hayvanları) içermektedir. Kampanyanın startını da tıp ve kozmetik endüstrilerinin kurbanları olan Deney Hayvanları dosyası ile vermiş bulunuyoruz. Üniversitelerin ve şirketlerin laboratuvarlarındaki işkence tezgahlarında muazzam ızdıraplı süreçlerden geçirilerek, kesilip biçilen, sakat bırakılan, yakılan, kör edilen, kanser edilen ve nihayetinde ölerek kurtulan hayvanlar için bir şeyler yapmak isterseniz, arkadaşlarınıza bahsedin, kameralarınızı alın ve “Zulmü Görüntüleyin!” Ayrıntılı bilgi için; www.zulmugoruntule.wordpress.com
blogunu ziyaret ediniz.
Minimum Güvenlik Minimum Security, gezegenleri şeytani şirketler tarafından yok edilmekte olan bir grup arkadaşın hikayesini anlatan günlük bir karikatür. Gruptan bazıları doğa soykırımını durdurmak için ne gerekiyorsa yapmaya yemin ediyor. Stephanie McMillan 1998 yılından bu yana çeşitli şekillerde karikatür çizmekte. Karikatürler, United Media tarafından Comics.com adresinde yayınlanıyor. Ayrıca Stephanie’nin MinimumSecurity.net sayfasında da mevcut. Sitede şu an yayınlanmakta olan hikaye ise 22 Nisan (Dünya Günü) 2010 tarihinde başladı. Ancak bizler bültende Minimum Güvenlik hikayesini 1 Mayıs 2007’den itibaren yayınlayacağız. s
4