Teknoblog Dergi: Sayı 13 - Ocak 2016

Page 1

SAYI 13 - OCAK 2016

www.teknoblog.com

CASPER VIA M1 25‘inci yıla yeni bir Android telefonla giriş

SAMSUNG GALAXY A7 (2016) vs. HUAWEI G8 Orta üst segmentin iddialı üyeleri karşı karşıya.

NETFLIX Popüler film ve dizi servisi şimdi Türkiye’de

YILIN İLK BÜYÜK TEKNOLOJİ ETKİNLİĞİ

CES 2016 CES 2016‘NIN GÖZE ÇARPAN ÜRÜNLERİ ÖZEL DOSYADA

YENİ APPLE TV Apple’ın yeni nesil multimedya cihazı detaylı incelemede


İÇİNDEKİLER

3

7

HABER

iOS 9.3 beta çıktı, hangi yenilikler ile geliyor? Apple ücretsiz iTunes Radio dönemini sonlandırıyor Periscope canlı yayınları Twitter zaman akışında

YEPYENİ

3 6 16

19

Casper VIA M1

KARŞILAŞTIRMA Samsung Galaxy A7 (2016) vs. Huawei G8

22

21

vs

DOSYA

22 26

Netflix nedir? CES 2016

UYGULAMALAR 360 Security

İNCELEMELER Apple TV Asus ZenPad C 7.0

26

39

41 49

38

TEKNOBLOG DERGİ

Genel Yayın Yönetmeni Sabri KÜSTÜR

21

Editörler Sinan KÜSTÜR Grafik - Tasarım Oya KÜSTÜR

-2 -

Adres:

Küçükbakkalköy Mah. Derebey Sok. Dumankaya Flex 13/44 34750 Ataşehir / İSTANBUL

Telefon:

0850 223 19 17 0532 453 02 94

E-posta:

dergi@teknoblog.com


HABER

iOS 9.3 beta çıktı, hangi yenilikler ile geliyor? Apple iOS 9.3 güncellemesi ile birlikte sunacağı özelliklerin ön gösterimini yaptı, aynı zamanda beta sürümünü de geliştiricilere sunmaya başladı. iOS 9.3 ile birlikte gelecek en büyük yenilik, birden fazla kullanıcı desteğinin başlaması olacak. Bunun yanı sıra “Night Shift” adı verilen özellik de birçok kullanıcı için büyük önem taşıyacak. sürümünü kapattığında, bu uygulamanın işlevlerinin iOS’e entegre edilmiş şekilde geleceğini tahmin ediyordu ki, bu tahmin boş çıkmadı. Night Shift’in yanı sıra Apple özel notları da ekliyor. Bu özellik sayesinde bazı notları Touch ID ile açmadığınız sürece onlar gizli kalacak. Apple News de Sizin İçin bölümüyle daha iyi haber tavsiyeleri sunacak, aynı zamanda yatay yönde de görüntüleme imkanı sunacak. CarPlay’in de bazı iyileştirmeler görmesi, Sağlık uygulaması için yeni bir kontrol paneli bulunması bekleniyor. Öte yandan Apple’ın işletim sistemine ekleyeceği çeşitli eğitim odaklı özellikler de bulunuyor.

Night Shift sayesinde ekranın renk sıcaklığını iPhone veya iPad’in konumuna veya zamana göre ayarlamak mümkün oluyor. Bu özelliğin getirilmesindeki temel mantık ekranın göz bebeklerine daha az mavi ışık göndermesi. Bilim insanları ekranın akşam geç saatlere kadar kullanılmasının uyku problemine yol açmasında bu durumun payı olduğuna inanıyor.

iOS 9.3 henüz geliştiricilere beta olarak sunuldu. Çok yakında da public beta sürümü çıkabilir, böylelikle isteyen kullanıcılar denemek için başvurabilirler. Ancak hatırlatmalıyız ki, bu işletim sistemi sürümü henüz beta aşamasında olduğundan, cihazınıza yükledikten sonra çeşitli hatalar ve uygulama uyumluluk problemleriyle karşılaşmanız olası görünüyor. iOS 9.3 beta sürümü yayınlandığına göre, final sürümü de birkaç hafta sonra resmi olarak yayınlanmış şekilde görebiliriz.

Amazon geçen ay benzer bir özelliği Fire tabletlerine eklemişti. Gerçekten de birçok cihazda ekranın renk sıcaklığını oynamak giderek popüler hâle gelen özelliklerden biri olmaya başladı. Mac için popüler bir araç olan F.lux, bu amaçla kullanılıyor, aynı zamanda benzer işler yapan başka sistem araçları da bulunuyor. Aslında F.lux’ın uygulamasının iOS versiyonu da bulunuyor, ancak Apple bu uygulamayı geçtiğimiz kasım ayında, özel API’ların kullanılmış olmasını gerekçe göstererek kapatmıştı. Apple F.lux’ın iOS

-3 -


HABER

iOS 9.3 eğitim tarafında iPad’e büyük sıçrama yaptıracak

A

pple her zaman iPad’i bir sınıfın en önemli aracı olarak konumlamak istedi, ancak bu cihazı veya yazılımını eğitim ortamlarına bağlamak için şimdiye kadar hiç bu kadar somut adımı bir arada atmadı. iOS 9.3 güncellemesinin detaylarını paylaşan Apple, sınıflara özel birtakım özelliklerin de gösterimini yaptı.

ÇOKLU KULLANICI HESABI DESTEĞİ SADECE SINIFLARDAKİ İPAD’LERDE KULLANILABİLECEK Apple’ın bu özelliği okullar için sunmasının temel nedeni, bir okulun her bir öğrenci için iPad satın alamayacağı gerçeğini kabul etmesi. Çoklu hesap desteği sayesinde öğrenciler kısıtlı sayıdaki iPad’de benzer deneyimleri yaşayabilecekler, kişisel hesapları üzerinden eğitim uygulamalarına veya ihtiyaç duydukları diğer materyallere erişebilecekler. Bireysel profilin fazla depolama alanı tüketmediğini garanti altına almak amacıyla, bir öğrenci iPad’i kullanmaya başladığı zaman tablet çoğu içeriği yeniden indirecek.

iOS 9.3 eğitim tarafında en başta çoklu kullanıcı desteğini getiriyor. Okul görevlileri bir sınıftaki her çocuk için profiller oluşturabilecekler ve bu profiller herhangi bir sınıftaki iPad üzerinden erişilebilir olacak. Apple’ın tek bir iPad üzerinde birden fazla kullanıcı hesabına izin vermesi biraz geç oldu gibi görünüyor. Yine de, bu yenilik herkes için kullanılabilir bir özellik olmayacak. Apple bu işlevi sadece okullar için sunacak, yani çoklu kullanıcı desteği her iPad kullanıcısına açık olmayacak. Ancak Apple’ın şimdilik kapsamını kısıtlı tuttuğu özelliği yakın gelecekte tüm bireysel veya kurumsal kullanıcılar için sunmasını bekleyebilirsiniz.

Güncellemeyle birlikte sunulacak diğer yeni özellikler arasında okul görevlilerinin öğrencilerin neler yaptığına dair özet niteliğinde bir gösterim elde etmesi de bulunuyor. Örneğin bir öğretmen, sınıfındaki her bir öğrencinin neler kullandığını görebilecek, ayrıca bir öğrencinin ekranında o an açık olan içeriği de kendi cihazının

-4 -


HABER

ekranında görüntüleyebilecek. Buna ek olarak öğretmenler uygulamaları, web sayfalarını veya bir kitaptaki sayfayı sınıftaki bütün iPad’lerde, tek seferde açabilecekler. Üstelik öğrencilerin sadece tek bir uygulamayı kullanmasını da mümkün kılabilecekler. Apple, okulların öğrenciler ve görevliler için tüm hesapları yönetebileceği, uygulamalar ve kitaplar satın alıp dağıtabileceği bir web sitesi de açıyor.

bu şekilde özellikle yurt dışında eğitim amaçlı olarak sıklıkla kullanılan Chromebook bilgisayarlarla daha yoğun rekabete girişecek. Bu, Apple’ın Google’ın giderek büyüyen hakimiyetini kesmesine vesile olabilir. Sınıfta iPad kullanımına odaklı yeni özellikler, bugün beta olarak çıkarılan ve muhtemelen ilerleyen haftalarda son kullanıcılarla buluşacak iOS 9.3’ün bir parçası olarak geliyor. Bu eğitim işlevlerinin yanı sıra, iOS 9.3’ün herkes için sunulacak özelliklerine de değindi. Bunların arasında f.lux benzeri bir ekran kontrol özelliği, notları kilitleme, Apple News ve Sağlık uygulamalarına yapılan yenilikler bulunuyor.

iOS’e yapılan bu değişiklikler Apple’ın eğitimi daha fazla ciddiye almaya başladığını gösteriyor. iPad’e bu özellikleri eklemek onu bir sınıfta daha kullanışlı hâle getirecektir. Apple

Apple iAd reklam servisini 30 Haziranda sonlandıracağını doğruladı Apple‘ın iAd reklam servisindeki etkinliğini sonlandırmaya hazırlandığına dair haberler hafta içinde gündeme gelmişti. Söz konusu haberlerde, şirketin doğrudan reklam satış işine dahil olmak yerine işleri daha otomatik bir yapıya bırakmayı ve geliştiricilere reklamları doğrudan sunma fırsatı vermeyi planladığı belirtilmişti.

aracılığıyla kampanya oluşturmaya 30 Haziran tarihine kadar devam edebilecek. Apple iAd sonrasına dair ipucu vermedi

Bu yönde bir değişim halen muhtemel olsa da, Apple yazılımcılara gönderdiği mesajda çok daha kesin bir dil kullandı ve iAd servisinin 30 Haziranda kapanacağını açıkladı. Apple iAd servisine bundan böyle yeni uygulamalar kabul etmeyecek. Ancak platformdaki mevcut kampanyalar 30 Haziran tarihine kadar sürdürülebilecek ve geliştiricilere gelir getirecek. Ağın kapsamında bir uygulamaya sahip olanlar, iAd Workbench

-5 -


HABER

30 Haziran sonrasında neler olacağı ise şu an için belirsizliğini koruyor. Daha önce çıkan haberlerin doğru olması durumunda, iAd’in yerini yine Apple’ın kurduğu ancak daha özerk bir sistem alacaktır. Ancak halihazırda Cupertino merkezli şirketten bu yönde bir işaretin gelmediğini de belirtmekte fayda var. Apple’ın reklam konusundaki yeni oyun planı zamanla ortaya çıkacak.

Apple için reklam işi Google açısından olduğu kadar büyük bir gelir kaynağı niteliği taşımıyor. Dolayısıyla planlanan değişimin şirketin ekonomik tablolarına dramatik bir etkide bulunması pek olası gözükmüyor. Hatta alınan kararın Cupertino merkezli şirkete enerjisini ve zamanını farklı alanlara yönlendirme imkanını verebileceği bile söylenebilir.

Apple ücretsiz iTunes Radio dönemini sonlandırıyor

Apple‘ın çevrim içi müziğe giriş adımlarından biri olan iTunes Radio, önemli bir dönüşümün arefesinde. Şirket tarafından kullanıcılara gönderilen e-postada, çevrim içi radyonun iTunes kullanıcıları için reklam destekli ücretsiz bir servis olmaktan çıkacağı belirtildi. Ocak ayının sonu itibarıyla iTunes Radio, sadece Apple Music abonelerinin erişebileceği bir platform olacak. Beats 1 ise iTunes kullanıcıları için tek ücretsiz müzik seçeneğine dönüşecek.

Reklam destekli bir çevrim içi müzik servisi olarak tanımlanabilecek iTunes Radio, Pandora ile benzer bir yapıda işliyor. Kullanıcılar sanatçı, şarkı veya türe dayalı olarak bir radyo istasyonu başlatıyor ve Apple’ın algoritmaları benzer şarkıları dinleyicilere ulaştırıyor. Ancak kullanıcıları şarkıyı ileri sarma imkanı verilmiyor ve bir saatlik süre içinde maksimum altı şarkı pas geçilebiliyor. Buna ek olarak, iTunes Match servisine abone olmayanlar şarkı aralarında çeşitli reklamlara maruz kalabiliyor.

Apple, söz konusu değişimi BuzzFeed’e gönderdiği bir açıklamayla doğruladı. Beats 1’ın önümüzdeki dönemde şirketin ücretsiz müzik yayını konusunda ilk mecrası olacağı ifade edildi.

iTunes Radio özelliklerinden bazıları geçtiğimiz haziran ayının sonunda faaliyete geçen Apple Music’e entegre edilmişti. Ancak ilk etapta Apple Music abonesi olmayanların da reklam

-6 -


HABER destekli istasyonlara erişmesi mümkün olmuştu. Ocak ayının sona ermesiyle birlikte bu geçici durum son bulacak ve radyo servisine erişim için Apple Music aboneliği zorunlu hâle gelecek. Alınan kararın şaşırtıcı olduğunu söylemek ise pek mümkün değil. Apple Music

için ücretsiz bir dinleme planı sunmayan Cupertino merkezli şirket, bu sayede Taylor Swift’in son albümü gibi “özel” içerikleri abonelerine ulaştırma şansını yakalamıştı.

Microsoft Windows 10 Mobile dağıtımına başlamaya hazırlanıyor

M

icrosoft, Windows Phone 8.1 işletim sistemli akıllı telefonlar için Windows 10 işletim sisteminin dağıtımını ertelemişti. Yazılım devi, şu sıralarda işletim sistemini kullanıma sunmaya hazır olduğunun işaretlerini veriyor. Şirket, Windows 10 Upgrade Advisor uygulamasının iç beta sürümünü yayınladı. Söz konusu aracın bir benzeri, PC kullanıcılarını Windows 10’a geçişe hazırlama amacıyla hazırlanmıştı.

Ancak işletim sisteminin eski cihazlara gelişi geçtiğimiz ayın ortalarında ertelenmişti. Bu ertelemenin gerekçesi bilinmese de, Lumia 950’yi inceleme fırsatı bulanlar işletim sisteminin düzeltilmesi ve parlatılması gereken noktalarının bulunduğunu belirtmişti. Microsoft’un güncellemeden önce alan boşaltılmasını tavsiye etmesi, yeni yazılımın eskisine kıyasla daha fazla yer kaplayabileceği anlamına geliyor. Uygulama,

Tanım bölümünde uygulamanın Windows Phone 8.1’e yüklü cihazın Windows 10 Mobile yüklemeye uygun olup olmadığını kullanıcıya aktaracağı belirtiliyor. Uygulama, kullanıcıların güncelleme için gerekli alanı açmasına da yardımcı oluyor. Uygulama henüz herkesin indirmesine açılmasa da, yakında bu durumun değişmesi muhtemel gözüküyor. Windows 10 Mobile, Microsoft Lumia 950 ve Lumia 950 XL modellerinde yüklü olarak kullanıcılara sunulmuştu.

-7 -

kullanıcılara geçici olarak OneDrive’a veya SD karta aktarabilecekleri video, fotoğraf ve dosyalar konusunda öneride bulunuyor. Yeni işletim sisteminin dağıtımına önümüzdeki hafta başlanabileceği belirtiliyor. Şirketin ilerleyen dönemde işletim sistemini taşıyan yeni cihazları da piyasaya sürmesi ve yazılımın erişilebilirliğini daha geniş bir alana yayması öngörülüyor. Bu yöndeki bazı işaretler şimdiden gün yüzüne çıkmış durumda.


HABER

Fujifilm X70: X100’den daha küçük, geniş ve ucuz

G

Fujifilm X70, dünyanın en küçük ve hafif X-Series kompakt dijital kamera olarak resmiyet kazandı. APS-C boyutlu 16.3 megapiksel X-Trans CMOS II sensöre sahip olan bu makine FUJINON 18.5mm F/2.8 lens ile birlikte geliyor. EXR Processor II görüntü işlemcisi, 180 derece döndürülebilir LCD dokunmatik ekran da diğer başlıca özellikler arasında yer alıyor. Fujifilm X70’i tanımlayan esas unsur lens, bu lens yerinden çıkarılmıyor ve herhangi bir zum işlevi bulunmuyor. Fujifilm’in yer verdiği

18.5mm F/2.8 lens, X100 makinelerinde yer alan 23mm F/2.0 lensten daha yavaş ve geniş. Bunun sonucunda ışık emilimi biraz azılıyor, görüş açısı ise 35 mm’den 28 mm eşdeğere genişliyor. Daha geniş açı isteyenler için 21 mm eşdeğere gelmeyi sağlayan 14 mm adaptör de opsiyonel olarak sunuluyor. Optik vizör eklentisi de her iki odak aralığı için çerçeve hatlarını barındırıyor. Fujifilm X70 şubat ayında itibaren siyah ve gümüş renkli versiyonlarla satışa sunuluyor. Makinenin ABD fiyatı yaklaşık 700 dolar olarak belirlenirken İngiltere sayısı da 549 pound.

-8 -


HABER

App Store oyunları aralık ayında 1 milyar dolar gelir getirdi Yeni cihazların gelişine paralel olarak, aralık ayları Apple için daima oldukça kârlı geçmiştir. Genellikle bu dönemde en yüksek satış rakamlarına ulaşan Cupertino merkezli şirketin uygulama mağazası App Store ile ilgili veriler de bu dönemde biraz daha büyüyor. Analiz şirketi Sensor Tower tarafından Aralık 2015 dönemine ait veriler, Apple adına rekorlarla dolu bir ayın daha geride kaldığını gösteriyor. Sensor Tower verilerine göre, App Store oyunları 1 milyar dolara yakın gelir getirdi.

2 ulaştı. Piano Tiles 2’yu sırasıyla Cut The Rope 2, Monument Valley, Temple Run 2 ve Geometry Dash Meltdown izledi. En çok gelir getiren oyunlar sıralamasının zirvesinde ise hem ABD’de hem de kürsel çapta Clash of Clans bulunuyor. Oyun aralık ayında 59.7 milyon dolar gelir getirdi. ABD çapında en çok gelir getiren oyunlar listesinde ilk beşin geri kalanını da Game of War, Candy Crush Saga, Madden NFL ve DoubleDown Casino oluşturdu.

Kasım ayında açıklanan oyun geliri 847 milyon dolar olarak gerçekleşmişti. Bu da, Apple’ın uygulama mağazası aracılığıyla elde ettiği oyun gelirlerinin aydan aya yüzde 18 oranında arttığını gösteriyor. Bu gelir artışı, oyun indirme sayılarındaki artışa paralel olarak gerçekleşiyor. ABD’de geçtiğimiz kasım ayında 143 milyon olan oyun indirme sayısı, aralık ayında yüzde 26 oranında artışla 179 milyona çıktı. Küresel çapta bakıldığında ise kasım ayında 510 milyon olan oyun indirme rakamımın 614 milyona yükseldiği görülüyor. App Store oyunları arasında ABD’de aralık ayında en yüksek indirme rakamına Piano Tiles

YouTube yıldızı PewDiePie kendi kanalını kuruyor PewDiePie rumuzuyla ünlenen 26 yaşındaki İsveçli Felix Kjellberg, 41 milyon abonesi bulunan YouTube kanalıyla internet dünyasının en popüler isimleri arasında yer alıyor. YouTube bir süre önce Kjellberg ve popüler TV dizisi The Walking Dead’in yapımcılarıyla “Scare PewDiePie” adını taşıyan yeni bir diziye başlayacağını açıklamıştı. Kjellberg şimdi de yetenekli bir internet kullanıcısı olmaktan medya devi olmaya giden yolda önemli bir adım daha atarak “RevelMode” adını taşıyan

kendi video kanalını kuracağını duyurdu. Söz konusu kanalda PewDiePie ve seçtiği yıldızların boy gösterdiği orijinal programlar yer alacak. Disney’in sahibi olduğu YouTube ağı Disney, RevelMode’da yayınlanacak programları destekleyecek. Felix Kjellberg, RevelMode’da oyun, animasyon, giyim, müzik ve pek çok kategoride izleyicilerin gözüne hoş gelebilecek orijinal içeriklerin yayınlanacağını dile getirdi.

-9 -


HABER Maker’dan yapılan açıklamada ise PewDiePie’ın RevelMode’u YouTube, Snapchat, Facebook, Instagram ve Twitter’daki 100 milyonu aşkın takipçisi için kurduğu belirtildi. CinnamonToastKen (Ken Morrison), CutiePieMarzia (Marzia Bisognin), Dodger (Brooke Lawson), EmmaBlackery (Emma Blackery), JackSepticEye (Sean McLoughlin), Jelly (Jelle van Vucht), Kwebbelkop (Jordi van den Bussche) ve Markiplier (Mark Fischbach), RevelMode’da boy gösterecek diğer isimler arasında bulunuyor.

kurma isteğini açık biçimde dile getirdiğini hatırlattı. RevelMode’un hayata geçişiyle birlikte YouTube’un fenomen ismi bu isteğine iki yıllık bir sürenin ardından kavuşmuş olacak.

Recode sitesinden Peter Kafka, Kjellberg’in 2014 yılında Maker ile kontrat yenileme görüşmesi yaparken kendi video kanalını

ASUS Zenfone 2 Laser 6.0 Türkiye’de satışa sunuldu Kullanıcıların yalnızca 0,03 saniye içerinde net fotoğraf çekimi yapmasını sağlayan ASUS ZenFone 2 Laser akıllı telefon ailesinin 6.0 inç ekrana sahip versiyonu Zenfone 2 Laser 6.0 dünyada ilk kez Türkiye’de tanıtılmıştı. ASUS şimdi bu beklenen Android telefonu Türkiye’de satışa sundu. ASUS’un daha önce satışa sunduğu 6.0 inç ekranlı Zenfone 6 telefonlarına yoğun ilgi gösteren tüketiciler, Laser serisinin 5-inç ve 5.5-inç ekranlı versiyonları ardından Zenfone 6’nın daha da geliştirilmiş versiyonu 6.0 inç ekranlı ZenFone 2 Laser’in satışını bekliyordu. 6.0 inç (ZE600KL) ZenFone 2 Laser akıllı telefonun 1280 x 720 piksel HD çözünürlüklü ekranında çizilmeye dirençli Corning Gorilla Glass 4 camı bulunuyor. Daha iyi bir performans için 2 GB RAM barındıran telefonda 8 çekirdekli Qualcomm Snapdragon 615 işlemci güç çalışıyor.

Yeni ZenFone 2 Laser 6.0 inç telefon, 13MP PixelMaster kamerasında bulunan f/2.0 büyük açılı merceği ile sıfır deklanşör gecikmesi sağlayarak yüksek kalitede çekim imkanı sunuyor. Lazer bazlı otomatik odaklama teknolojisi de kullanıcıların yalnızca 0,03 saniye içerinde fotoğraf çekimleri yapmasını sağlıyor. PixelMaster’ın “Düşük Işık” modu ise piksel birleştirme teknolojisini kullanarak geceleri ya da düşük ışık ortamında flaşa gerek olmaksızın %400’e varan daha aydınlık çekimler yapılmasına imkân veriyor. Bunun yanı sıra ZenFone 2 Laser 6.0″, sahip olduğu Real Tone flaş ile fotoğraflarda sıcak ve doğru renk tonlarını da ortaya çıkarıyor. Telefonun PixelMaster kamerası Süper HDR (Ters Işık) modu ile günbatımı gibi zorlayıcı sahnelerde dahi canlı fotoğraf çekimi yapılmasını sağlıyor. Piksel zenginleştirici teknolojisi ise kontrastı %400’e kadar artırarak

- 10 -


HABER

ön plandaki nesnelerin gölgeler içerisinde kaybolmadan daha net bir şekilde gösteriyor. Kamera üzerinde ISO ve objektif hızı gibi ayarları el ile ayarlamak isteyenler için de El ile Ayar modu, kullanıcılara akıllı telefonlarında DSLR benzeri bir deneyim yaşatıyor. Yüksek sesli çift hoparlör ile müzikler artık daha canlı, daha güçlü Telefonda oldukça yüksek ses veren hoparlörler de bulunuyor. Çift sürücülü ses alanı telefonun önceki versiyonunda bulunan alana kıyasla yüzde 50 daha da büyütüldü. Beş-mıknatıslı yapısı ve metal ses bobini sayesinde hoparlörlerden daha güçlü ve daha kaliteli bir ses alınıyor. Güçlü çift hoparlör ile kullanıcılar artık sevdiği şarkıları daha canlı ve daha yüksek ses seviyesinde dinleyebiliyor. ZE600KL’nin 1280 x 720 piksel HD 6.0 inç ve 368ppi piksel yoğunluklu 178 dereceli izleme açısı sunan ekranı, fotoğraf ve videoları net bir şekilde kullanıcının önüne getirirken

- 11 -

uygulamalar da daha canlı görünüyor. 400nits parlaklık ise kullanıcıların daha net fotoğraflar çekmesine imkân verirken ASUS TruVivid teknolojisi fotoğraflarda parlaklık ve canlılığı artırıyor. Gorilla Glass 4 camı ise telefon ekranını düşmelere karşı önceki modellerine kıyasla iki kat daha dayanıklı hale getirirken genel olarak 2,5 kat daha sağlamlaştırıyor. Telefonda ayrıca 3000mAh değiştirilebilir güçlü lityum polimer pil yer alıyor. Özgürlük, bağlantı ve kendini ifade etmek ASUS ZenUI mobil kullanıcı arayüzünün temellerini oluşturuyor. Bu üç temel, ZenFone 2 Laser 6.0″ için ZenUI arayüzünde yapılan değişikliklerin de ilham kaynağı oldu. Temiz bir tasarım için beyaz alanların kullanıldığı yeni arayüz, daha basit ve daha akıllı kullanıcı deneyimi sunuyor. Ayrıca kullanıcılar, cihaz arayüzünü kişisel tarzlarına uygun bir şekilde tamamen kişileştirebiliyor. ZenFone 2 Laser 6.0″, Türkiye’de Ocak ayı sonunda zincir mağazalarda yerini alacak.


HABER

PC satışları Windows 10’a rağmen 2015’in son çeyreğinde geriledi Pazar araştırma şirketi IDC tarafından gerçekleştirilen son araştırma, PC sektörünün yüzde 10.6’lık düşüşle birlikte satışlarda tarihindeki en büyük düşüşü yaşadığını gösteriyor. Rakip araştırma şirketi Gartner ise biraz daha iyimser bir tabloyla düşüşün yüzde 8.3 seviyesinde olduğunu kaydediyor. Windows 10’un çıkması ve yıl sonu tatil dönemine rağmen, dünya çapında PC satışlarının yedi yıl aradan sonra ilk kez 300 milyon birimin altında kalmış olması iki pazar araştırma şirketinin de buluştuğu ortak nokta olarak dikkat çekiyor. IDC, PC pazarının inişe geçmesine neden olan birkaç hususa dikkat çekiyor. Bunlar arasında akıllı telefonlar ve tabletlerle rekabet, çapraz döviz kurlarının zayıflığı ve 2014’te yeni bir PC satın almış olanları 2015’te yeni makinelere geçmekten alıkoyan ücretsiz Windows 10 güncelleme programı gösteriliyor.

bileşenlerinin düşüşe geçmesine rağmen artışını sürdürdü. Lenovo’yu geride bırakan Apple, hem Gartner hem de IDC’nin verilerine göre ABD’de en büyük üçüncü PC üreticisi hâline geldi. Dünya çapındaki tabloda ise Apple, IDC’nin araştırmasında dördüncü, Gartner’ın araştırmasında ise beşinci sırada geliyor. 2015’teki düşüşlere rağmen her iki şirket de, kurumların Windows 10’a uyumu ve henüz Windows 10’a geçmemiş olan bireysel tüketici PC kullanıcılarının uyum döngü hızının artmasıyla birlikte PC endüstrisinin 2016’da geri sıçrama yapacağını düşünüyor. IDC’nin notunda PC kullanıcılarının önemli bir kısmının başka bir PC alacağını, yeni ürünler ve çekici fiyatların da bu noktada motivasyon kaynağı olduğunu belirtiyor. Windows 10’a tüketici geçişinin hızlanmasını bekleyen şirket, yılın ikinci yarısından itibaren bireysel tüketicilerin satın alma gücünün de daha kararlı seviyeye geleceğini dile getiriyor.

Ancak bunların hiçbirisi Apple‘ı etkilemedi, Mac satışları PC sektörünün diğer bütün

- 12 -


HABER

iPhone 7’nin A10 işlemcisini Samsung üretmeyebilir Skype ücretsiz video görüşme özelliğinin onuncu yıldönümünü tüm büyük akıllı telefon platformları için mobilde Skype grup video görüşmeleri özelliğini ekleyerek kutluyor. Mobil cihazlarda karşılıklı video görüşmelerini başlatmasının üzerinden altı yıl geçen Microsoft’un mesajlaşma uygulaması Skype, şimdi de birden fazla kişinin katıldığı görüntülü telekonferans görüşmelerini iOS, Android ve Windows 10 Mobile platformundaki kullanıcılara sunuyor. Şirket, bu özelliğin önümüzdeki birkaç hafta içinde geleceğini söyledi, ancak arzu edenlerin onuncu yıldönümü için özel olarak açılmış web

sitesinden kayıt yaptırarak erken aşamadaki bir versiyonu deneyebileceklerini kaydetti. Skype mobil cihazlarda grup video görüşmelerini ekleyen ilk uygulama değil. Google Hangouts bu özelliği uzunca bir süredir sunuyor ve aynı anda en fazla 10 kişinin bir video görüşmesine katılmasına izin veriyor. Skype, bir mobil video görüşmesine kaç kişinin katılabileceği noktasında henüz bir açıklama yapmış değil. Servis masaüstünde 25 kişinin bir sesli grup görüşmesini, 10 kişinin de video görüşmesini paylaşmasına izin veriyordu. Bunun mobil tarafta da tekrarlanıp tekrarlanmayacağını göreceğiz.

- 13 -


HABER

VLC Apple TV uygulaması ile indirilmiş videolar için alternatif yöntem

İ

VLC’nin esnek ve kullanışlı video oynatıcısı sözü verildikten birkaç ay sonra Apple TV’ye geldi. Masaüstü uygulamasında olduğu gibi, VLC Apple TV uygulaması da videolarınızı yaygın şekilde kullanılandan sıra dışı olan veya nadir kullanılana kadar geniş yelpazedeki formatta oynatmanızı sağlıyor. Ayrıca özelleştirilmiş çalma hızlarını seçme, birden fazla ses veya alt yazı izleri arasında geçiş yapma, radyo dinlerken albüm kapak fotoğraflarını ve sanatçıların bilgilerini görme gibi özellikleri de sunuyor.

içeriklerin TV’de oynatılması için pek fazla yol bulunmuyor. Bu noktada VLC uygulaması Apple TV sahiplerine alternatif bir yol sunacaktır. VLC Apple TV uygulamasını kullanırken karşılaşılan en büyük handikap dosyaları bilgisayardan TV üzerine aktarmak. Bunu aşmak amacıyla, dosyaların yerel bilgisayardan seçildiği ve Apple TV’ye gönderildiği, sürüklebırak yöntemiyle dosya taşımaya izin veren bir web arayüzü oluşturulmuş. Ayrıca uygulama, yerel medya sunucularını da kontrol ediyor ve oralardan da içerik çekebiliyor.

Doğrusunu söylemek gerekirse, VLC Apple TV uygulaması her Apple TV sahibinin ihtiyaç duyacağı bir uygulama olmayabilir. Bu uygulama daha çok yerel depolama alanı üzerindeki videoları oynatmak için geliştirilmiş. Özellikle korsan yollarla indirilmiş video

VLC çok yakında daha fazla kullanıcı dostu servisi eklemeyi planlıyor, bunların arasında Dropbox, OneDrive ve Box gibi servisler de bulunuyor. Bunlar şu anda test ediliyor.

- 14 -


HABER

Google I/O 2016 bu yıl 18-20 Mayıs tarihleri arasında düzenlenecek

İ

Google CEO’su Sundar Pichai, şirketin geleneksel I/O geliştirici konferansının bu yıl 18-20 Mayıs tarihleri arasında düzenleneceğini açıkladı. Bu yılki etkinliğin düzenleneceği mekan geçen seferkinden biraz farklı; Mountain View’daki Shoreline Amfi Tiyatrosu seçildi.

IO 2016 etkinliğiyle ilgili, bilet bilgileri veya diğer detaylar daha sonra açıklanacak. Google, I/O sahnesini genellikle her yılın büyük Android sürümünü duyurmak amacıyla kullanıyor. 2015’te de daha sonra Android 6.0 Marshmallow olarak çıkan Android M hakkında ilk bilgiler Google I/O etkinliğinde verilmişti.

Pichai, paylaştığı tweet mesajında, seçilen yeni mekanla birlikte Google’ın en büyük etkinliği bundan 10 yıl önce başladığı yakın çevreye geri dönmüş oluyor. Ayrıca mekan seçimi sayesinde Google’ın sürücüsüz otomobil filosunun da Google IO 2016 katılımcılarına gösterimi kolaylaşacaktır.

Google IO 2016 etkinliği de Android tarafındaki yenilikler ve gelişimlerle dolu olarak geçecektir. Bunlar arasında muhtemelen tablet yazılımının iyileştirilmesi ve yan yana iki uygulamanın çalıştırıldığı çoklu görev özellikleri de bulunacaktır. Her ikisi de Google’ın ana rakipleri Apple ve Microsoft’un yazılım platformlarının iyi olduğu taraflar, Android ise bu konuda biraz eksik kaldı. Ayrıca her ne kadar Google daha önce söylentileri yalanlamış olsa da, şirketin Android ve Chrome OS’i biraz daha yakınlaştıracağı söyleniyor. Göreceklerimiz ve duyacaklarımız için biraz daha beklememiz gerekecek.

I/O'16 coming to neighborhood where it all started 10 yrs ago: Shoreline Amphitheatre in Mountain View, May 18-20. More details soon. #io16 — sundarpichai (@sundarpichai) January 12, 2016

- 15 -


HABER

Periscope canlı yayınları Twitter zaman akışında gösterilecek

Twitter zaman akışınız çok yakında daha kalabalık ve gürültülü hâle gelecek. Çok yakında Periscope’ta yayınlanan canlı yayın videolarını Twitter’ın uygulamalarında ve web sitesinde tweetler içinden oynatıldığını göreceğiz. Böylelikle Periscope yayınlarını izlemek için ayrı bir web sitesine veya uygulamaya gitmek gerekmeyecek. Söz konusu özellik önümüzdeki birkaç gün içinde Twitter’ın iOS uygulamasına gelecek, daha sonraki bir tarihte de web sitesine ve Android uygulamasında kullanıma sunulacak. Bu özellik sayesinde Periscope uygulaması aracılığıyla Twitter’da paylaşılan videolar zaman akışı, arama sonuçları veya bir başka kullanıcının profil sayfası içinde gezinirken otomatik olarak oynatılmaya başlanacak. Bir videoya tıklatmak onun tam ekranda görüntülenmesini sağlayacak, tıpkı Periscope’un canlı yayınında olduğu gibi yorumlar ve kalpler de gösterilecek. Bu yenilik bazı kullanıcılar için büyük rahatlık getirecektir. Böylelikle herhangi bir canlı yayına

sadece birkaç saniye için bakmak, daha sonra zaman akışına geri dönüp Twitter’da gezinmek mümkün olacak. Aynı zamanda birçok kullanıcı için de bu yenilik, birçok yeni otomatik başlatılan videonun zaman akışına eklenmesi anlamına geliyor. Ayrıca bu hamle, Twitter’ın geçen yıl satın aldığı Periscope’u platformun daha resmi bir parçası hâline getirmek için attığı önemli bir adım olarak nitelendirilebilri. Geçen yıl mart ayında çıkan Periscope’un üyelikleri Twitter’a bağlanıyordu. Bunun yanı sıra mobil cihazda canlı yayınları izlemek için Periscope uygulamasının yüklü olması ve açılması gerekiyordu. Ayrıca bu son adım Twitter ile olan bağlılığı ve Twitter kitlesinin Periscope’a katılımını artıracaktır. Periscope canlı yayın etkinlikleri birkaç saat de sürebiliyor. Twitter uygulamasını veya uygulamasını terketmek zorunda olmamak, kullanıcıların Twitter içinde geçirdikleri zamanı daha hatırı sayılır oranda artıracaktır.

- 16 -


HABER

Samsung Qualcomm Snapdragon 820 işlemcinin üretimini gerçekleştirecek

Samsung, 14 nm.’lik ikinci nesil işlemcilerinin üretimine başlayacağını açıkladı. Söz konusu teknoloji, hem Güney Koreli şirketin Exynos 8 Octa işlemcisinde hem de bu işlemcinin en büyük rakiplerinden Qualcomm Snapdragon 820’de kullanılacak. Snapdragon 820, yeni 14 nm. LPP yöntemiyle Samsung tarafından üretilecek. Qualcomm Snapdragon 820, 2016’nın ilk yarısında piyasaya çıkacak pek çok amiral gemisi cihazda kullanılacak. Qualcomm için 2015 ‘in pek iyi geçtiği söylenemez. Snapdragon 810 işlemcisinin bekleneni verememesi, şirketin Android pazarındaki “lider” imajının zedelenmesine yol açtı. Samsung, 2015 model amiral gemisi telefonlarında Snapdragon 810 yerine kendi üretimi Exynos işlemcileri tercih etti ve oldukça iyi geri dönüşler aldı. Samsung’un döküm işini şirketin kendi ürettiği telefonlar veya tasarladığı işlemcilerle karıştırmamak gerekiyor. Daha çok kiralama

üzerine işleyen birim, uzun süredir iPhone işlemcilerinin üretiminde Apple‘ın iş ortakları arasında yer alıyor. Samsung Qualcomm Snapdragon 820 işlemciyi bazı Galaxy S7 modellerinde de kullanabilir. Qualcomm’un işlemci üretimi işini Samsung’a vermesinde, Güney Koreli elektronik devini yeniden kendi saflarına çekme düşüncesinin de etkili olmuş olabileceği söyleniyor. Ancak Samsung’un üretim teknolojisinin Qualcomm’un geleneksel iş ortağı TSMC’nin üretim teknolojisine kıyasla daha gelişmiş olduğunu da belirtmek gerekiyor. Böylelikle şirketin daha az enerji sarfiyatı yapan işlemcileri daha uygun fiyat karşılığında üretmesi de mümkün hâle geliyor. Qualcomm’un kararındaki motivasyon ne olursa olsun, bundan sonraki dönemde Galaxy S7 bileşenlerinin teknoloji dünyasında biraz daha yakından takip edileceğini görmek pek zor değil.

- 17 -


TEKNOBLOG MOBİL UYGULAMALARIYLA GÜNDEMİ HER AN HER YERDE TAKİP EDİN


YEPYENİ

CASPER VIA M1

Teknoblog.com’dan Casper VIA M1

Casper kuruluşunun 25’inci yılını yeni bir Android telefonu ile karşılıyor. 8 çekirdekli işlemci, 3 GB RAM, Android 5.1 Lollipop işletim sistemi, 16 veya 32 GB depolama alanı seçenekleriyle Casper VIA M1’i satışa sunuluyor. Kavisli 5.2 inç Full HD ekrana, 4.8 mm görünür; 8.6 mm fiziksel kalınlığa sahip olan Casper VIA M1’e tüm satış kanallarından 25’inci yıla özel indirimli fiyatıyla sahip olmak mümkün oluyor.

G

ücünü, 64 bitlik 8 çekirdekli işlemcisinden ve 3 GB belleğinden alan Casper VIA M1, her kullanım seviyesinde çoklu işlemde donma veya

zorlanma yaşamadan kullanım vadediyor. Uygulamalar arası hızlı geçiş, sosyal medya kullanımı ve güçlü bir oyun deneyimi için tasarlanan ürün, dahili 16 GB ve 32 GB

- 19 -


YEPYENİ

CASPER VIA M1

Ekran

5.2 inç, 1080 x 1920 piksel, IPS kapasitif dokunmatik

İşlemci

1.3 GHz sekiz çekirdekli MediaTek MTK 6753V

RAM

3 GB RAM

Dahili Hafıza

16 GB / 32 GB microSD kart yuvası (64 GB’ye kadar kapasiteye sahip kartları destekliyor)

Kamera

Arka: 13 megapiksel, otomatik odak, LED flaş, 1080p video Ön: 5 megapiksel

Boyutlar

149.5 x 73.6 x 8.6 mm.

Ağırlık

145 gr.

İşletim Sistemi

Android 5.1 Lollipop

depolama alanı seçeneklerine sahip. Daha çok fotoğraf ve video yükleyebileceğiniz, daha fazla uygulama saklayabileceğiniz VIA M1, Casper’ın iddiasına göre teknik özellikleriyle epey göz dolduracak. Casper VIA M1, 5 adet Largan lens ile zenginleştirilmiş 13 megapiksel arka kamera, 5 megapiksel flaşlı ön kamera ve mavi filtreleri sayesinde oldukça tatmin edici çekim deneyimleri sağlıyor. Profesyonel çekim fonksiyonlarının yanı sıra kullanıcısının ihtiyacına uygun manuel kamera modunu da üzerinde barındıran ürün, otomatik odaklama, geliştirilmiş gece, panorama, spor çekim özellikleriyle en güzel anlarınızı ölümsüzleştiriyor. Performansının yanında metal kenarlar ile tasarlanmış Casper VIA M1, 2.5D kavisli ekranı ve kusursuz yumuşaklık hissi ile de elinize tam uyum sağlıyor. Siyah ve beyaz renklerde üretilen Casper VIA M1, mühendislik başarısını güçlü özellikleriyle taçlandırıyor. 5.2 inç büyüklüğünde, 1920 x 1080 Full HD IPS ekranıyla eşsiz bir görsel deneyim yaşatacak ürün, Corning Gorilla Glass 3 ile çizilmelere karşı dayanıklılık kazanıyor. Casper VIA M1’in 2900mAH güçlü bataryası, ekranda arka ışık yoğunluğunu ayarlayan güç tasarrufu teknolojisi sayesinde kazandığı uzun kullanım özelliğiyle de ön plana çıkıyor. 145 gr ağırlığı ile kolay taşıyabileceğiniz ürün 4G uyumu sayesinde en güncel teknolojiyi sağlıyor. Casper VIA M1’in, 32 GB modelinin fiyatı 1399 TL’den KDV dahil 999 TL’ye, 16 GB modelinin fiyatıysa 1 299 TL’den KDV dahil 899 TL’ye indi.

- 20 -


KARŞILAŞTIRMA

SAMSUNG GALAXY A7 (2016) vs. HUAWEI G8 Orta üst segmentin iki güçlü üyesi karşı karşıya

Yorum

Ekran

5.5 inç, 1080 x 1920 piksel, Super AMOLED kapasitif dokunmatik

5.5 inç, 1080 x 1920 piksel, IPS kapasitif dokunmatik ekran

Her ikisi de aynı çözünürlükte ekrana sahip. Güneş ışığı altında Galaxy A7‘nin ekranı Super AMOLED farkını ortaya koyabilir.

İşlemci

Sekiz çekirdekli 1.6 GHz Cortex-A53

Sekiz çekirdekli Snapdragon 615 (1.5 GHz dört Cortex A53, dört adet 1.2 GHz Cortex A53 çekirdek)

İşlemci performansı bakımından Galaxy A7 rakibinden daha önde olabilir.

RAM

3 GB

2 GB / 3 GB

G8’in 2 GB RAM’lisi 16 GB, 3 GB RAM’lisi 32 GB dahili hafızayla geliyor.

Depolama Alanı

16 GB microSD kart yuvası (128 GB’ye kadar)

16 GB / 32 GB microSD kart yuvası (64 GB’ye kadar)

Depolama alanı bakımından Huawei G8’de çeşit daha fazla. Her ikisinde de microSD kart desteği mevcut.

Kamera

13 MP, f/1.9, otomatik odak, HDR, optik görüntü sabitleme, 1080p (Arka) 5 MP, f/1.9, 1080p (Ön)

13 MP, f/2.0, otomatik odak, optik görüntü sabitleme, LED flaş, HDR, 1080p video (Arka) 5 MP, f/2.4 (Ön)

Her iki telefonda da aynı çözünürlükte ön ve arka kameralar var. Ancak Galaxy A7‘nin düşük ışık performansı daha iyi olabilir.

Batarya

3300 mAh

3000 mAh

Her iki telefon da bir günün üstünde çalışma ömrü sağlayacak ve yerinden çıkarılamayan pillere sahip.

Boyut ve Ağırlık

151.5 x 74.1 x 7.3 mm. 172 gr.

152 x 76.5 x 7.5 mm. 167 gr.

Galaxy A8 daha büyük boyutlu, ancak daha ince bir telefon. Buna rağmen ağırlıklar birbirine yakın.

İşletim Sistemi

Android 5.1 Lollipop

Android 6.0 Marshmallow

Huawei G8 sahipleri daha en baştan en güncel Android sürümüne sahip oluyor.

1499 TL

Huawei G8 fiyat bakımından Samsung Galaxy A7 (2016)’ya göre biraz daha uygun görünüyor.

Türkiye Fiyatı

1799 TL

- 21 -


DOSYA

Popüler multimedya servisi şimdi Türkiye’de

nedir? Teknoloji ve internetin gelişimi, medya ve eğlence sektörlerini büyük ölçüde değiştirdi. Eskiden bir şarkıyı dinlemek, bir diziyi veya filmi izlemek için radyo veya televizyon başında beklemek gerekirken; insanlar günümüzde çevrim içi servisler ve gelişmiş mobil cihazlar sayesinde diledikleri içeriğe diledikleri yerde erişebiliyor. İlk olarak müzik endüstrisinin yaşadığı bu dönüşüm, şu sıralarda dizi ve film sektörünü de avucuna almış durumda. Artık hem klasik hem de popüler dizi ve filmler çevrim içi servisler aracılığıyla izlenebiliyor. Netflix, söz konusu çevrim içi servislerin öncüsü olma niteliğini - 22 -

taşıyor. Televizyon izleme deneyimini kökten değiştirme potansiyelini barındıran Netflix, özel prodüksiyonlara imza atmasıyla da türevlerinden farklı bir yerde konumlanıyor. Şirket, CES 2016 kapsamında düzenlediği etkinlikle 130 ülkede daha hizmet vermeye başladığını tüm dünyaya ilan etti. Söz konusu ülkeler arasında Türkiye’nin de bulunmasını, Netflix’i merakla bekleyenler açısından “2016’nın ilk büyük müjdesi” şeklinde nitelemek yanlış olmayacaktır. Yeni bir pazara giriş yapan çevrim içi abonelik servislerinin klasik hamlesini


DOSYA

Netflix de uyguluyor ve servisine yeni üye olanlardan ilk bir ay boyunca ücret almıyor. Netflix, potansiyel kullanıcılarının karşısına üç farklı abonelik paketiyle çıkıyor. Aylık ücreti 7.99 avro olan Basic paket, adından da anlaşılacağı üzere, en baz Facebook paketi olma niteliğini taşıyor. Bu pakete üye olanlar HD veya Ultra HD kalitesinde içerik izleyemiyor. Hesaba başka kullanıcı eklemeye izin vermeyen bu paketin diğer özellikler bakımından üst seçeneklerle herhangi bir farkı bulunmuyor. Standard adını taşıyan pakete üye olmak içinse aylık 9.99 avro ödemek gerekiyor. Bu pakette aynı hesap üzerinden iki kişi aynı anda dizi veya film seyredebiliyor. Buna ek olarak,

pakette HD kalitesindeki içerikler kullanıcılara sunuluyor.

Aylık abonelik ücreti 11.99 avro olan Premium paket ise Netflix tarafından önerilen abonelik paketleri içinde zirveyi

- 23 -


DOSYA

temsil ediyor. Hesaba dört kullancının eklenebildiği pakette Ultra HD kalitesinde dizi veya film izlenebiliyor. Kullanıcılar aboneliklerini diledikleri zaman iptal edebiliyor. Bu noktada birden fazla Netflix profili oluşturabilen kullanıcıların çocukları için uygun içerikleri bir araya toplayan özel çocuk moduna da erişebileceğini belirtmekte fayda var.

doğrultusunda kullancılara sevebilecekleri başka dizi ve filmler öneriyor. Bu öneriler tüm platformlarda kullanıcıların Netflix açılış sayfasında gösteriliyor.

Netflix’i değerli ve popüler kılan şeylerden birisi de, kendisine özel diziler hazırlaması. House of Cards, Orange is the New Black, Daredevil, Narcos gibi pek çok popüler dizinin altına imza atan şirket, bu dizilerin bir sezonundaki tüm bölümleri aynı anda yayınlayarak dizileri “maraton” formatında izlemeyi sevenlere bayram yaşatıyor. Ancak söz konusu özel içeriklerin tamamı henüz Türkiye’deki abonelere sunulmuyor. Yayın hakkı anlaşmaları nedeniyle şu an için Netflix Türkiye üzerinden House of Cards,

Netflix’e üyelik işlemlerinin tamamlanmasının ardından ekrana servisin Türkiye’de gösterebildiği dizi ve filmlerden oluşan bir liste çıkıyor ve kullanıcılardan bu listeden üç adet dizi veya film seçmesi isteniyor. Servis, gerçekleştirilen seçimler

- 24 -


DOSYA

Orange is the New Black gibi özel prodüksiyonlar izlenemiyor. Ancak şirketin zaman içinde bu problemleri çözmesi ve kendi prodüksiyonlarının izlenmesini mümkün kılması şaşırtıcı olmayacaktır. Netflix kullanıcıları şimdilik platformda yerli dizi ve filmleri de göremiyor. Bu durumun da ilerleyen dönemlerde değişmesi öngörülüyor. Netflix’teki dizi ve filmleri izlemek için kullanıcılara çeşitli yollar sunuluyor. Tercihini büyük ekran üzerinden kullananlar Netflix’in akıllı televizyon, Apple TV, PlayStation veya Xbox uygulamaları üzerinden dizi ve film keyfi yaşayabiliyor. Apple TV veya Google Chromecast sahibi olanlar, servisin mobil veya web uygulamaları üzerinden izledikleri yayını büyük ekrana yansıtabiliyor. iPhone, iPad, Android telefon ve tablet, Windows telefon ve tablet uygulamaları sayesinde hareket halindeyken Netflix keyfi yaşanabiliyor. Netflix.com sitesi ise bilgisayar üzerinden de platforma erişilebiliyor. Bir cihaz üzerinde izlenmeye başlanan bir dizi veya filme daha sonra başka bir cihaz üzerinde devam edilebildiğini de belirtmek gerekiyor.

Netflix Türkiye’de halihazırda sunulan içeriklerin hepsinde Türkçe altyazı desteği bulunmuyor. Örneğin, son zamanların popüler dizilerinden Narcos’u izlerken - 25 -

Türkçe altyazı sunulmuyor. Ancak klasikleşmiş filmlerden “Bülbülü Öldürmek” Netflix’te Türkçe altyazı eşliğinde izlenebiliyor. Platformun Türkçe altyazı desteğini önümüzdeki dönemde geliştirmesi, hatta bazı içeriklere Türkçe dublaj desteği eklemesi şaşırtıcı olmayacaktır.

Müzikte MP3, videoda ise Torrent içeriklerin küresel ölçekte dolaşımının önünü açmıştı. Ancak bu açılış büyük ölçüde korsan yollar üzerinden gerçekleştirildiği için ortaya konulan çözüm pek makul olmamıştı. iTunes ve türevi platformlarla içeriklerin yasal olarak satın alınması mümkün hâle gelmiş ve yeni bir dönemin kapıları açılmıştı. Teknolojideki gelişimle birlikte bu platformlar da demode hâle gelirken, çevrim içi müzik ve video servisleri yükselen değere dönüştü. Müzikte Spotify ve benzerlerinin dalgalandırdığı bayrağı, video kısmında Netflix taşıyor. İzleyiciye dilediği içeriği dilediği yerde izleme imkanı veren Netflix’in Türkiye pazarında nasıl bir etki yaratacağını görmek için biraz sabırlı olmak gerekiyor. Ancak özellikle yabancı dizileri yakından takip eden kitlede Netflix’in uyandırdığı haklı heyecan rahatlıkla görülebiliyor.


DOSYA

Yılın ilk büyük teknoloji şöleni

CES 2016 Teknoloji dünyası yılbaşı rehavetini hemen üstünden atıp ABD’nin Las Vegas şehrinin yolunu tutuyor. Yılın ilk yeni teknolojik ürünleri ve konseptlerini gördüğümüz CES 2016 tüketici elektroniği fuarını geçen yıllarda olduğu gibi bu yıl da Teknoblog olarak uzaktan takip ettik. Ancak her ayrıntıyı sanki oradaymış gibi ziyaretçilerimize aktardık. İlerleyen sayfalarda CES’ten seçtiğimiz önemli ürün ve konseptleri bulacaksınız.

- 26 -


DOSYA

En son teknolojilerle dolu elektrikli minivan

Volkswagen BUDD-e

Fütürist görünümlü elektrikli otomobil

Faraday Future FFZERO1

Detaylarını Teknoblog.com’da okuyun

Volkswagen’in CES açılış toplantısının yıldızı Volkswagen BUDD-e Concept olarak adlandırılan elektrikli taşıt oldu. Bir minivana benzeyen bu elektrikli otomobil Alman otomotiv devinin elektrikli araç planlarının göstergesi olmanın yanı sıra bağlantı teknolojileri, Nesnelerin İnterneti ve yeni nesil insan-makine arayüzü gelişimiyle ilgili de çeşitli fikirler elde etmeyi sağlıyor. BUDD-e, Volkswagen’nin Modüler Elektrik Platformu (MEB) olarak adlandırdığı ve gelecekteki tüm pille çalışan araçlarında kullanmayı planladığı temel üzerine konumlandırılmış. MEB pil, motor ve soğutma sistemlerinin optimal yerleşimine izin vererek sürüş dinamiklerini genişletiyor, yolcu bölümünü iyileştiriyor. BUDD-e’de bir çift elektrik motoru sayesinde minivanın yaklaşık 150 km/saat hıza ulaşması sağlanıyor. 101 kW-saatlik pil tasarımı da tek bir şarjla 600 kilometre yol almasını sağlıyor. En çekici olan nokta ise Volkswagen’in 2019’da BUDD-e’nin pilinin yüzde 80’lik kısmının kablo veya endüktif enerji kaynaklarıyla sadece 15 dakika içinde şarj edilebileceği yönündeki iddiası. Mevcut teknolojilerle bu iddianın desteklenmesi mümkün görünmüyor, ancak 2019’a kadar daha çok yol var. Volkswagen BUDDe’nin kabininde çeşitli bağlantı özellikleri ve yeni nesil arayüzler yer alıyor.

Devamını Teknoblog.com’dan okuyun - 27 -


DOSYA

HDR teknolojisi ön planda

LG UH9500, UH8500, UH7700

HDR-Plus LG’nin Color Prime Plus olarak adlandırılan, sinema kalitesindeki renkleri yeni bir filtreyle oluşturmak için kullanılan teknolojiyi yine Güney Koreli şirketin Ultra Luminance teknolojisiyle birleştirerek kontrast oranını artırıyor. Bu teknoloji sayesinde LG, kendi HDR teknolojisinin diğerlerinden daha iyi olduğu noktasında tüketicileri ikna etmek istiyor. LG’nin üç yeni 4K LCD modeli; UH9500, UH8500 ve UH7700 büyüklükleri 49 ile 86 inç arasında değişen ekranlarla geliyor. Her bir model LG’nin yeni webOS 3.0 yazılımıyla, LG’nin bu hafta içinde lansmanını gerçekleştireceği yeni yazılımla çalışacak. Her bir TV arasında küçük farklar bulunuyor, ancak LG UH9500’in ince tasarımına vurgu yapıyor. Bu modelde ekran ve arkayı kaplayan kasa arasında sadece 6.6 milimetre kalınlıkta bir boşluk bulunuyor.

98 inçlik 8K televizyon

LG UH9800 Sunduğu ses ve görüntü deneyimi LG tarafından “etkileyici” olarak tanımlanan LG UH9800, hareketli hoparlörlerle birlikte geliyor. LG UH9800 boyut bakımından CES tarihindeki en büyük televizyon olmasa da, bugüne kadar üretilen en büyük 8K ekranlardan biri olma niteliğini taşıyor. 8K televizyonların yakın zaman içinde oturma odalarında görülmesine pek ihtimal verilmiyor. Buna ek olarak, 98 inç ekranlı bir televizyonun oturma odalarına girmesi de pek kolay ve mantıklı gözükmüyor. Dolayısıyla 98 inç ekranlı TV’yi abartılı bir gösteri şeklinde nitelemek mümkün olabilir. Ancak bu durumun CES’i güzel kılan şeylerden biri olduğunu da unutmamak gerekiyor. LG, dev televizyonunun fiyatı konusunda herhangi bir bilgi vermiş değil. Ancak Sharp’ın 85 inç 8K televizyonu için 130 bin dolar talep ettiği göz önüne alınınca alt limit konusunda bir fikir edinmek mümkün oluyor.

- 28 -


DOSYA

4K HDR içeriklerden en iyi şekilde yararlanmak için

Sony X93D

Sony, daha yüksek parlaklık aralığı ve kontrast sunan ve ince tasarımına rağmen, arkadan aydınlatma teknolojileri sayesinde 4K HDR (Yüksek Dinamik Aralık) içeriğinden en iyi şekilde yararlanmak üzere tasarlanan yeni 4K HDR televizyon serisini piyasaya sunuyor. 4K HDR TV serisi, 55 inç ,65 inç ve 75 inç ekran boyutlarına sahip. X93D serisi, HDR içerikten en yüksek kaliteyi sağlayarak görüntü kalitesini en üst düzeye taşıyor. Sony’nin bundan önce sadece “full array” arkadan aydınlatma sistemlerinde bulunan yeni “grid array” arkadan aydınlatma yapısına sahip en son Slim Backlight Drive teknolojisi, ince tasarımı korurken Xtended Dynamic Range PRO teknolojisinin en üst düzey parlaklık ve siyah düzeylerini daha hassas şekilde arttırmasına ve kontrast düzeylerini iyileştirmesine imkan veriyor.

Tizen destekli uzaktan kumanda

Samsung Smart Control Remote Samsung, smart TV’lerine bağlanan her cihazı tek bir yerden kontrol etmeyi sağlayacak yeni bir uzaktan kumanda geliştirdiğini duyurdu. Smart Control Remote adını taşıyan bu akıllı uzaktan kumanda Samsung’un kendi bünyesinde geliştirdiği Tizen işletim sistemiyle çalışıyor. Uzaktan kumanda otomatik kaynak algılama işlevine sahip. Bu sayede set üstü cihazları, uydu alıcılarını, Blu-ray oynatıcıları, oyun konsollarını veya bağlı olan diğer cihazları hızlı şekilde tanıyabiliyor. Buna ek olarak şirket yeni bir Smart Hub arayüzünün de tanıtımını gerçekleştiriyor. Bunun sayesinde kullanıcılar farklı içerikler veya oyun konsolu, Blu-ray oynatıcılar gibi diğer bağlı cihazlar arasında kesintisiz geçiş yapabiliyor. Sadece bununla da kalmayan bu yeni kullanıcı arayüzü, izlemek istediğiniz içerikleri bulmanıza, ana ekranda favori içeriklerinizi listelemenize izin veriyor. Tabii ki, bunun için bölgesel kısıtlamalar veya farklılıklar söz konusu olabilir.

- 29 -


DOSYA

Tizen ile çalışan akıllı buzdolabı

Samsung Family Hub Samsung’un CES’e getirdiği en iddialı ürünlerden bir tanesi büyük dokunmatik ekran barındıran Samsung akıllı buzdolabı. Öyle ki, Güney Koreli şirket bunu tanıtmak için CES’te bile reklam alanı kiraladı, bazı materyalleri önceden paylaştı. En sonunda bu buzdolabının resmi duyurusu da gerçekleştirildi. Sanki üstüne büyük bir Android tableti yapıştırılmış izlenimi veren akıllı buzdolabı şimdiye kadar görülen en iyi uygulamalardan bir tanesi olma özelliğini taşıyor. Akıllı buzdolabının en öne çıkan özelliği MasterCard tarafından geliştirilmiş alışveriş uygulaması. Uygulama sayesinde buzdolabının kapısından alışveriş yapmak ve birden fazla mağazadan yapılan alışverişleri tek bir sepette birleştirmek mümkün oluyor. Başlangıçta FreshDirect ve ShopRite gibi yurt dışındaki servislerden alışverişe izin verecek olan bu uygulama, MasterCard’ın söylediğine göre 2016’da daha fazla mağazayı bünyesine ekleyecek. 21.5 inç ekranda Tizen işletim sistemi çalışıyor. İçeriye yerleştirilmiş üç adet kamera sayesinde içeride neler olduğunun fotoğrafı kapının kapatıldığı her seferde çekiliyor. Bu sayede içeride nelerin olduğunu yardımcı iOS ve Android akıllı telefon uygulamalarıyla da görmek mümkün oluyor. Ayrıca buzdolabında yer alan dahili hoparlör sayesinde müzik çalmak mümkün oluyor. Bluetooth desteği sayesinde sesi evdeki diğer hoparlörlere yansıtmak da imkan dahilinde bulunuyor. Ayrıca ekran Samsung Smart TV üzerindeki görüntüleri de yansıtma imkanına sahip. Family Hub olarak adlandırılan bu akıllı buzdolabı mayıs ayında ABD’de satışa sunulacak. Fiyatı ise henüz netlik kazanmadı.

- 30 -


DOSYA

Sürücüsüz otomobiller için süper bilgisayar

Nvidia Drive PX2

Nvidia’nın CES 2016 açılış toplantısında öne çıkan en büyük duyuru geçen yıl çıkarılan, otomobillere özel Drive CX platformunun takipçisi, yeni bir araç bilgisayarı olan Drive PX2 oldu. Nvidia işlemcilerinin gücünü ortaya koymak için büyük rakamlar kullanmayı sever. Nvidia Drive PX2 için de durum değişmiyor. Şirketin belirttiğine göre bunun işlemci gücü 150 MacBook Pro’nunkine eşdeğer seviyede. Bu kadar fazla sayıda bilgisayarın gücünü sadece bir beslenme çantası büyüklüğündeki kutuya sığıyor. Drive PX’in 12 CPU çekirdeği bulunuyor, bunlar birleştirilmiş şekilde saniyede sekiz teraflop ve 24 derin öğrenme tera operasyonunu destekliyor. Su soğutmalı olması da bu yongaların ne kadar yoğun şekilde işlev gördüğünün önemli bir işareti olsa gerek. Nvidia’nın söylediğine göre, PX2 12 adet video kameranın verilerini, buna ek olarak lidar, radar ve ultrasonik sensörlerin bilgilerini aynı anda işleyebilecek kapasiteye sahip.

- 31 -

Devamını Teknoblog.com’dan okuyun


DOSYA

Selfie meraklılarının hoşuna gidecek

Lenovo Vibe S1 Lite Vibe S1 Lite Android 5.1 Lollipop ile yüklü olarak gelecek. İçinde 1.3 GHz, sekiz çekirdekli 64-bit MTK 6753 işlemcinin bulunduğu bu telefonda 5 inç, 1920 x 1080 Full HD IPS ekran, 8 megapiksel, Sony sensörlü ön kamera, 13 megapiksel arka kamera, 2 GB RAM, 16 GB dahili hafıza, microSD kart yuvası, 4G LTE bağlantı desteği ve 2700 mAh kapasiteli pil bulunuyor. Telefonun inci beyazı ve gece mavisi gibi farklı renk seçenekleri de olacak. Bu akıllı telefonu öne çıkaran nokta yüksek kaliteli görüntüler üreten ön kamerası olsa gerek. Selfie flaşı ve Sony görüntü sensörünün kullanılmış olması fark yaratıyor. 13 megapiksel ana kamera da PDAF ve çift LED CCT flaş sayesinde işini iyi şekilde yerine getiriyor. Telefonun pili birkaç saat müzik dinleme, video izleme veya internetten bir şeyler izleyip dinlemeye yetecektir. Metal çerçeveli ve kavisli arka yüzeyli telefon oldukça sağlam ve rahat kullanıma sahip gibi görünüyor.

Akıllı telefon ve PC’yi birbirine bağlıyor

Tansiyonunuzu pratik şekilde ölçün

Lenovo LINK 32GB

Omron Project Zero

Lenovo LINK 32GB küçük ve USB parmak sürücü boyutlarında bir aygıt. Onun sayesinde akıllı telefonların sağladığı rahatlığı ve pratikliği büyük bilgisayar ekranlarının sunduğu kolaylıkla birleştirmek mümkün hâle geliyor. Lenovo LINK 32GB bilgisayarınızın USB 3.0 portuna bağlanabiliyor. Akıllı telefonun ayna niteliğinde bir görüntüsünü bilgisayarınızın ekranında gösteriyor.

Omron Project Zero Wrist Kan Basıncı Monitörü kol saati boyutlarında olan ve kan basıncını üst kola takılan tansiyon aletleri kadar doğru ölçen giyilebilir bir aksesuar olma özelliğini taşıyor. Kan basıncını ölçmeye ek olarak, Omron’un büyük boyutlu giyilebilir ürünü fiziksel aktivite, gece uyku kalitesi gibi diğer parametreleri de sürekli takip edebiliyor.

- 32 -


DOSYA

Drone’ların yeni versiyonları duyuruldu

DJI Phantom ve Inspire 1

Dünyanın en popüler drone üreticisi iki popüler modelinin yeni versiyonlarını tanıttı. Inspire 1 üzerinde temel nitelikte bir oynama yapıldı, artık bu ürünü siyah renkte de satın almak mümkün oluyor. Ne var ki, Phantom serisi gerçekten ilgi çekici bir yeni ürünü, Phantom 3 4K’yı kazandı. Phantom 3 4K, DJI’nin Lightbridge video bağlantı sistemi yerine Wi-Fi üzerinde bağlantı sağlıyor. Bu demek oluyor ki, canlı video beslemesinin kapsamı daha dar ve kalitesi de daha düşük. Bu ödünün karşılığında DJI, şimdiye kadar sadece en pahalı ürün olan Phantom 3 Professional’da yer alan 4K kamerasını ekliyor. Burada kaydedilen görüntülerin kalitesiyle drone’un efektif şekilde kontrol edildiği menzil arasında bir denge kuruluyor. Lightbridge

- 33 -

sistemiyle birlikte DJI, kullanıcıların drone’dan 5 kilometre uzaklıkta bile HD yayın akışını alabileceğini söylüyor. Wi-Fi destekli Phantom 3 4K’de ise 480p video görüntüleri en fazla 1.2 kilometre uzaklıktan alınabiliyor. Phantom 3 Professional’ın yurt dışı satış fiyatı 1259 dolar iken, Phantom 3 4K modeli 999 dolarlık fiyata sahip olacak. ABD’de bir drone’u pilotun görüş alanının ötesinde uçurmak Amerikan Havacılık Dairesi’nin kurallarına aykırı. Bu da 1.2 kilometrelik menzilin pratikte yeterli olduğunu gösteriyor, en azından ABD için durum böyle. Türkiye’de ise drone’lar için henüz resmi bir mevzuat oluşturulmadı. Ancak kısa zaman içinde bu araçlar için bir düzenlemenin geldiğini görebiliriz.


DOSYA

15 inç 4K ekran ve OLED seçenekleri

10 inç ekranlı Android tablet

HP Spectre x360

Huawei MediaPad M2

HP Spectre 360 daha önce sadece 13.3 inç ekran seçeneğiyle sunuluyordu. Şimdi 15.6 inç, 4K (3820 x 2160= ekranlı versiyonunu da seçenek olarak sunuyor. 8 milyonun üstünde pikseli canlı tutmak için teknik özellikleri de güçlendiriyor. Intel’in Iris grafik işlemci birimi ve 16 GB’ye kadar RAM seçenekleri mevcut. Bunun yanı sıra tüm HP Spectre x360 modellerinde Bang & Olufsen’in ses teknolojisi geliyor. 15 inçlik versiyonda dört hoparlörlü bir kurulum bulunuyor.

Huawei’nin CES 2016’da tanıttığı ürünlerden bir tanesi de 10 inç ekranlı Android tablet MediaPad M2 oldu. MediaPad M2’de 10.1 inç, 1920 x 1200 piksel çözünürlüklü akıllı ekran bulunuyor. İlk bakışta Samsung’un 10 inçlik Galaxy Note tabletine epey benzer bir görünüme sahip olan MediaPad M2’de güç butonuna yerleştirilmiş parmak izi okuyucusu mevcut. Oldukça hafif olan bu tablet yaklaşık 450 gr. ağırlığında.

Giyilebilir cihaz serisini genişletiyor

Fossil Q54 Pilot Q54 Pilot adını taşıyan yeni analog saat, temel akıllı telefon bildirimlerini ve egzersiz takip özelliklerini Intel teknolojisi aracılığıyla sunuyor. Tıpkı Q Grant gibi, Q54 Pilot’ta da Fossil’in geleneksel analog saatlerindeki kasa ve tasarım tercih ediliyor. iOS ve Android cihazlarla eşleştirilebilen saat, kullanıcıların adımlarını sayıp yeni mesajlar konusunda bilgi verebiliyor. Kapasite bakımından Android Wear, Apple Watch ve hatta Pebble kadar yüksek bir seviyede olmayan Q54 Pilot’ta mesajları okumak, bildirimleri temizlemek, müzik kontrol etmek ve uygulama kullanmak için ekran bulunmuyor. Q serisi için yeni kayışlar da tanıtan şirket, Q Dreamer aktivite takip cihazının kasasında kullandığı materyallerin sayısını da artırdı. Q54 Pilot, ilkbahar aylarında satışa sunulacak. Saatin fiyatı kullanılan kayış seçeneklerine göre 175 ila 215 dolar arasında değişecek.

- 34 -


DOSYA

Saatte 80 kilometre hıza ulaşabiliyor

Parrot Disco Drone

CES 2016’da duyurusu yapılan Parrot Disco drone alışılmış pervaneli hava aracı tasarımını değiştiriyor, bunun yerine saatte 80 kilometreye varan hızla havalanmayı mümkün kılan büyük ve sabit kanat tasarımını sunuyor. Şu anda piyasada olan pek çok bireysel drone hava aracı benzer şekilde dört pervaneli yapıya ve yavaş hızlara sahip. Ancak Parrot’ın yeni drone’u Disco tamamen farklı bir yaklaşım sergiliyor, daha çok bir Stealth bombardıman uçağına benziyor. Disco bireysel tüketici pazarına çıkış yapacak ilk kanat yapılı drone olacak ve bu nedenle beklemeye değer gibi görünüyor. Parrot Disco Drone’un kanatları çıkarılabiliyor, böylelikle kolaylıkla taşınıyor. Ayrıca bu şekilde sert inişlerde zararın önüne geçilecektir. Aslında bundan pek endişe

- 35 -

duymak gerekmiyor, çünkü sadece 680 gr. ağırlığıyla havada kalmak için fazla çaba göstermesi zorunlu olmayacaktır. Parrot’a göre, yeni Disco Drone saatte 80 kilometreye varan hıza ulaşabiliyor ve tek bir şarjla kabaca 45 dakikalık uçuş yapabiliyor. Bunu düzgün tasarım, kolay kalkış ve iniş ve burunda yer alan 14 megapiksel HD kamera ile birleştirdiğimizde, karşımızda eşsiz bir drone var gibi görünüyor. Uçuş sırasında otomatik pilot devreye girebiliyor, bu şekilde herhangi bir yanlış manevra ile uçan aracın düşmesinin önüne geçiliyor. Parrot bu aracı uçurmanın video oyununda bir uçak uçurmak kadar kolay olduğunu iddia ediyor. Parrot, Disco drone’un 2016 yılı içinde çıkacağını söyledi.


DOSYA

Fitness takip özelliği ön planda

Fitbit Blaze Fitbit Blaze 200 dolarlık yurt dışı satış fiyatına sahip olan, renkli dokunmatik LCD ekrana sahip olan bir akıllı saat. Akıllı telefona gelen bildirimleri gösteriyor, içinde yer alan pil de 5 güne kadar kullanım imkanı sağlıyor. Tabii ki, adım sayısı, nabız ve diğer fitness istatistiklerini de tutuyor. Fitbit’in akıllı saati tam gelişmiş bir akıllı saat değil, en azından 2016 standartlarına göre durum böyle. Android Wear, Tizen veya Apple Watch saatleri gibi üçüncü taraf uygulamaları çalıştıramıyor. Ancak gelen aramalara, yazılı mesajlara veya yaklaşan randevulara ait bildirimleri gösteriyor. Ayrıca akıllı telefonunuzla eşleştirerek telefonun GPS’ini kullanabilir, koşarken mesafe veya hız ölçümü yapabilirsiniz. Blaze’in büyük ekranı şirketin şimdiye kadar çıkardığı diğer fitness aygıtlarınınkinden daha büyük. Bu da temel bildirimlerin yanı sıra egzersiz bilgilerini de daha büyük ekranda, daha detaylı şekilde görme fırsatını veriyor.

Nikon’dan 360 derece aksiyon kamerası

LG’den Apple MacBook’a cevap

KeyMission 360

LG Gram 15

Nikon, KeyMission 360 adını taşıyan, Nikon’un da ilk aksiyon kamerası olan ürünü duyurdu. 360 derece videoyu 4K formatında çeken KeyMission 360 için Nikon, aksiyon kameraların içinde yeni bir ailenin ilk üyesi nitelendirmesini yapıyor. KeyMission 360 kare şekilli, GoPro Hero Session 4’ten biraz daha büyük, ancak onun gibi küp şeklinde olmayan bir kamera.

Güney Koreli şirketin yeni dizüstü bilgisayarı LG Gram 15, 15.2 mm. kalınlığı ve 979 gr. ağırlığıyla bu ihtiyacı karşılamaya talip oluyor. 15 inç ekran kategorisindeki en hafif cihaz konumunda olan Gram 15’in altın rengi ise görenlerde beğeni duyguları uyandırmayı başarıyor. 1080p IPS ekran barındırıyor, kutusundan Windows10 ile çıkıyor.

- 36 -


DOSYA

HTC ve Under Armour’dan sağlık paketi

UA HealthBox HTC, ünlü spor markası Under Armour ile var olan işbirliğini yeni bir boyuta taşıdı ve bu sefer de ağ bağlantılı ilk fitness sistemi UA HealthBox’ı geliştirdi. Uyku, hareket ve beslenmeyi ölçen ve takip eden UA HealthBox’ın tasarımını HTC gerçekleştirdi. UA HealthBox, UA Record uygulamasıyla birlikte çalışıyor. Kutusundan çıkan UA Band, UA Heart Rate ve UA Scale cihazlarıyla sağlığını korumak ve formunu iyileştirmek isteyenlere kişisel bilgiler sağlayarak performanslarını yükseltmelerine imkan tanıyor. UA Band’i sadece spor yaparken değil, günün her anında kullanılabilirsiniz. Bu cihaz günlük faaliyetleri, egzersizleri ve uykuyu takip edebiliyor. Tüm gün aktivite kayıt özelliği, günlük performansı anında kontrol etme olanağı

- 37 -

sunuyor. UA Band’ın dış yüzeyinde bulunan ekran, kullanılmadığı zaman uyku modunda kalıyor. Egzersiz anındaki ihtiyaçlar düşünülerek tasarlanan bant, egzersiz sırasında UA Heart Rate ile eşleşerek kalp atım hızını gösteren bir LED ekranın da yer aldığı gelişmiş egzersiz moduna geçiyor. UA Band, iç kısmı kırmızı, dışı siyah özel tasarımıyla aynı zamanda terin emilmesini sağlayarak konforlu bir kullanım vaat ediyor. UA Heart Rate ise “mikro kopça teknolojisi” ile egzersiz sırasında varlığı fark edilmeyecek şekilde tasarlanan, kompakt bir kalp atım hızı ölçüm monitörü. Göğüs kayışı ve çıkartılabilir sensörü, kullanıcıların egzersizin yoğunluğunu takip etmesini sağlayarak verimli bir şekilde spor yapmalarına yardımcı oluyor.


DOSYA

Android Wear ile çalışıyor

Casio WSD-F10 Smart Outdoor Watch Casio yeni WSD-F10 Smart Outdoor Watch akıllı saatiyle Android Wear sahasına giriş yapıyor. Şirketin ilk akıllı saati MIL-STD-810 standartlarıyla test edildi ve 50 metreye kadar derinlikte suya dayanabiliyor. Akıllı saatin 1.32 inç, 320 x 300 piksel ekranı, Wi-Fi, Bluetooth bağlantı destekleri, hareket algılama, hava basıncı, yükseklik ve bunun gibi sensörleri bulunuyor. Gün doğumu ve batımı zamanı gibi bilgileri, pusula yönünü özel bir tuşa basarak görmek de mümkün oluyor. Casio akıllı saat, yine Casio’nun Moment Setter+ uygulamasını çalıştıran bir telefonla eşleştirdiğinizde bisiklete binerken, doğa yürüyüşü yaparken, balık

tutarken veya diğer dış ortam aktivitelerinde bulunurken hız, mesafe veya diğer detayları izleyip kayıt altına alabilirsiniz. Casio akıllı saat tam renk modunda kullanıldığında bir güne varan pil ömrüne ulaşıyor. Ancak çift katmanlı ekranı saati “Timepiece Mode” adı verilen özel moda almanızı sağlıyor. Bu şekilde kullanımda renkli ekran kapanıyor, onun yerine monokrom ekran çalışıyor, telefonla bağlantı kesiliyor. Bu şekilde, saat sadece zamanı gösterecek şekilde kullanıldığında pil ömrü 1 aya kadar çıkabiliyor. Casio Smart Outdoor Watch nisan ayında 500 dolar civarında bir fiyattan satışa sunulacak.

Daha fazla ürün Teknoblog CES 2016 portalında sizi bekliyor - 38 -


UYGULAMA

360 Security: iPhone’a yüklemeye değer mi?

D

iOS

epolama alanı ve pil ömrü, günümüzde akıllı telefon sahiplerinin en çok yakındığı konuların başında geliyor. Özünde bir güvenlik uygulaması olan 360 Security, iPhone’larda kullanıcıların muzdarip olduğu bu problemlerin çözümü konusunda imdada yetişme iddiasıyla ortaya çıkıyor. iPhone sahiplerinin depolama alanı problemi yaşamasında fotoğraflar bir numaralı neden olarak ön plana çıkıyor. Bir anda heyecanla çekilen ancak daha sonra unutulan fotoğraflar, bir köşede bırakılan ekran görüntüleri ve birbirlerinin aynısı görüntüler, özellikle 16 GB’lık iPhone’larda hafızayı sinsi sinsi işgal ediyor. Bu işgal, telefonların işlem gücünün de düşmesine neden oluyor. 360 Security, Fotoğraf Optimizasyon

- 39 -

aracılığıyla kullanıcıların cihazındaki optimize edilebilir fotoğrafları hemen bulmayı ve yüzlerce fotoğraf arasında dolaşma zahmetini ortadan kaldırmayı vadediyor. Optimizasyona uygun fotoğrafları tarama işlemi yaparak ve biraz uzun sayılabilecek bir süre sonunda tespit eden uygulama, film rulosundaki fotoğrafları otomatik olarak grupluyor. Bu gruplama esnasında birden fazla kopyası bulunan görüntüler, sıkıştırılabilecek fotoğraflar, ekran görüntüleri ve filtreli fotoğraflar ayrıştırılıyor. Tarama ve gruplama işlemlerinin tamamlanmasının ardından kullanıcıların cihazlarının hafızalarında gigabaytlarla ölçülecek boyutlarda alanı boşaltabileceği belirtiliyor. Ancak bu sürecin vadedildiği gibi pürüzsüz biçimde ilerlemediğini vurgulamak gerekiyor.


UYGULAMA

Sıkıştıracağı fotoğrafların bir kopyasını alan 360 Security, fotoğrafların asıllarının silinmesi konusunda problem yaşayabiliyor. Bu problemler cihazdaki fotoğraf sayısının artmasına yol açarken, eş fotoğrafları silme özelliğinin kullanımı sırasında da uygulamanın kendiliğinden kapanabildiğini söylemek gerekiyor. Aynı zamanda kopya olarak işaretlenen fotoğrafların birebir tutmayabildiği de gözlemlerimiz arasında bulunuyor. 360 Security iPhone uygulamasının bir diğer ön plana çıkan yönü ise Pil Koruma özelliği. iPhone sahiplerinin pil ömrü konusundaki şikayetleri göz önüne alınınca pil ömrü konusunda daha fazla bilgi sağlayacak bu özelliğin değeri biraz daha artıyor. Uygulamanın Pil Koruma özelliği, kullanıcılara cihazın kalan pil yüzdesinin sağlayacağı kullanım süresini farklı başlıklar altında gösteriyor. Genel kullanıma ek olarak; konuşma, fotoğraf çekme, internette gezinme

ve müzik dinleme gibi işlemlerin gerçekleştirilebileceği süre bu özellik kapsamında gösteriliyor. 360 Security iPhone uygulaması, telefon şarjdayken tam doluluğa erişilmesi için gereken süre konusunda da bilgilendirme yapıyor. Bu özelliklerin işleyişinde herhangi bir problem yaşanmıyor. 360 Security’nin fotoğraf yöneticisini kullanırken cihazın şarjda olmasında fayda var. Zira oldukça uzun sürebilen tarama ve sıkıştırma işlemleri sırasında iPhone’un şarjı epey hızlı biçimde düşebiliyor. Buna ek olarak, kişisel deneyimimizde 360 Security fotoğraf yöneticisinin hayatı kolaylaştırma vaadine rağmen, bunun aksine yol açtığını belirtmek gerekiyor. Dolayısıyla iPhone sahiplerinin 360 Security’nin fotoğraf odaklı imkanlarından yararlanma konusunda iki kez düşünmesinde fayda var.

- 40 -


İNCELEME

Oyun ve uygulamalarla şimdi daha zengin:

Apple TV

A

Apple bundan yıllar önce Apple TV ile birlikte oturma odasıyla bir hobi olarak ilgilenmeye başlamıştı. Ancak geçen zamanla birlikte Apple TV’ye gösterilen ilgi arttı ve bu durum Apple’ın set üstü cihazı bir hobi aracı olarak görmenin ötesine geçip onunla ciddi şekilde ilgilenmeye başlamasına neden oldu. Geçen son 1-2 yıl boyunca Apple’ın oturma odasındaki ciddi adımının bir düz ekran TV olacağı yönünde beklentiler kuvvetle muhtemeldi, buna dair birçok dedikodu Teknoblog

sayfalarında yer aldı. Ancak Apple bunun yerine set üstü cihazıyla kurduğu temelin üstüne yeni bir şeyler inşa etmeyi tercih etti. Bundan önce son olarak Mart 2012’de güncellenmiş olan Apple TV’nin dördüncü ve son versiyonu yaklaşık üç buçuk yıl sonra, hemen hemen değişmemiş bir tasarımla ve yepyeni bir platform ve yeni deneyimlerle birlikte tüketicilerle buluştu. Tabii, yeni fiyat veya fiyatları da bu noktada söylemeden geçmeyelim. Dördüncü nesil Apple TV kullanıcılara farklı bir TV ve eğlence deneyimi

- 41 -

sunmayı hedefliyor. Bu hedefine ulaşmakta ne kadar başarılı olacak, bunun cevabını yazının devamındaki incelemede arıyoruz. Dördüncü nesil Apple TV şekil açısından daha önceki iki nesil Apple TV ürünlerinden fazla fark içermiyor. Karşımızda yine siyah renkli, kare şekilli, kenarları yuvarlatılmış küçük bir kutu var, ancak bu sefer boyu biraz daha uzun. Arka tarafta yine ethernet portu, HDMI çıkışı, güç konnektörü yer alıyor. Buna ek olarak bir de yeni eklenmiş USB-C portunu


İNCELEME Siri Remote siyah renkte bir ön yüz ve biraz eskiyi hatırlatan, ayrıca dar ve uzun bir iPod touch’a arkadan bakıyormuş hissi uyandıran alüminyum arka yüzle birlikte geliyor. Yeni Touch Surface Remote’un en önemli özelliği üstünde dokunmatik izleme dörtgeni barındırması. Eskinin dört yönlü ve ortasında OK tuşu barındıran navigasyon sistemi yerine şimdi bütün gezinti ve seçim işlemleri izleme dörtgenine sürükleyerek ve tıklatarak yapılıyor. Menu ve Oynat/Duraklat tuşları bulunmaya devam ediyor. Ayrıca yeni Touch Surface Remote kumanda + ve – tuşları, ana ekran tuşu ve üstünde mikrofon ikonu barındıran Siri düğmesiyle birlikte geliyor. Henüz Türkiye’de Siri özellikleri desteklenmediği için bu Siri düğmesi şu an için pek bir işe yaramıyor, ancak gelecekte epey kullanılacağı bir gerçek.

görüyoruz. Apple Retina ekranlı MacBook’un ardından ikinci bir ürününe bu yeni nesil portu eklemiş oluyor. Bu port sayesinde Apple TV’ye Mac bilgisayara bağlamak ve ekran görüntüsü alma ya da DRM kopya koruması olmayan kullanıcı arayüzü videolarını yakalama gibi işlevleri gerçekleştirebilirsiniz. Optik dijital ses çıkışı ise yeni nesil Apple TV’de yer almıyor.

Touch Surface Remote’un Apple TV ile bağlantısı Bluetooth üzerinden sağlanıyor. Bu da kumandanın Apple TV’yi doğrudan görmesine gerek olmadığı anlamına geliyor. Ayrıca Apple TV’nin bu yeni uzaktan kumandası ivmeölçer ve jiroskop gibi modüller de barındırıyor. Böylelikle hareket algılayabiliyor ve tıpkı Wii oyun konsollarının kumandaları gibi oyun oynarken kullanılan başlıca kontrol araçlarından biri oluyor. Bu arada Apple TV’nin çeşitli Bluetooth oyun kumandalarını desteklediğini de bu noktada

İçeride ise bir hayli fazla değişiklik var. Bir önceki nesil Apple TV’de Apple’ın birkaç yıl önceki işlemcisi A5 yer alıyordu. Ancak şimdi 2014 yılının iPhone’larında yer alan Apple A8 işlemci ve buna eşlik eden 2 GB RAM bulunuyor. Depolama alanı bakımından da yeni Apple TV’de önemli bir gelişim kaydedildiğini görüyoruz. Apple TV’nin 32 GB ve 64 GB saklama alanına sahip iki farklı versiyonu bulunuyor ve bunlar sırasıyla 629 TL ve 829 TL’lik fiyat etiketiyle satılıyor. Yeni Apple TV’ye disk eklenmesi içeriklerin depolanmasından daha çok uygulama ve oyunların yüklenebilmesi ön planda tutularak atılmış bir adım gibi görünüyor. Yeni Apple TV ile birlikte büyük değişim geçirenler arasında uzaktan kumanda da bulunuyor. Önceki nesil Apple TV’lerle birlikte sunulan Apple Remote uzaktan kumanda yerine şimdi Apple’ın Touch Surface özellikli Apple TV Remote olarak adlandırdığı yeni bir uzaktan kumanda bulunuyor. Eskinin tek kalıp, gri renkli uzaktan kumandasının aksine, yeni

- 42


İNCELEME belirtmeden geçmeyelim. Hareket algılama yeteneği Siri Remote’un eskisine göre daha fazla güç tüketen bir aksesuar olduğu anlamına geliyor. Ancak kutudan çıkan Lightning kablosu yardımıyla, alttaki Lightning portu üzerinden Siri Remote’u şarj etmek mümkün oluyor. Apple TV’nin bu yeni uzaktan kumandasına alternatif olarak, eğer bir iPhone, iPad veya iPod touch sahibiyseniz, yenilenen ve yeni Apple TV’yi destekler hâle gelen Remote iOS uygulamasını da kullanabilirsiniz. Remote uygulaması en çok yazı girişi sırasında farkını gösteriyor. Apple TV’nin, Remote ile üstünde gezinilmesi ve yazı yazılması epey zahmetli ve uzun görünen ekran klavyesi yerine iOS cihazınızın dokunmatik ekranında beliren sanal klayveyi kullanarak

Apple TV üzerinde metin girişi yapabilirsiniz. Yeni Apple TV’nin kurulumu sırasında Apple iki farklı seçenek sunuyor. Bunlardan bir tanesi eskiden olduğu gibi Wi-Fi ve iTunes hesabı bilgilerini Remote uzaktan kumandayı kullanarak, elle girmek. Diğeriyse özelllikle

iOS cihaz sahiplerinin epey hoşuna gidecek bir özellik. iPad 2 dışında, iOS 9.1 veya üstü sürümle çalışan bir iOS cihazını kullanarak Apple TV’yi daha hızlı şekilde kurabilirsiniz. Bunun için iPhone, iPad veya iPod touch’ınızı Apple TV’nin yakınına getirmeniz gerekiyor, tabii ki Bluetooth bağlantısı açık olmalı. Apple TV otomatik olarak algılanıyor ve siz onay verdikten sonra Wi-Fi bağlantısı kurma ve Apple kimliği bilgilerinin girişi gibi işlemler otomatik olarak gerçekleştiriliyor, iOS cihazındaki bilgiler Apple TV’nin kurulumu için de kullanılmış oluyor. Kurulum işlemini kısa sürede tamamladıktan sonra artık yeni Apple TV’nin, yepyeni tvOS işletim sistemiyle çalışan kullanıcı arayüzü karşınıza çıkıyor. Aslına bakarsanız, genel şablon

- 43 -


İNCELEME

bakımından tvOS’in daha eski Apple TV’lerde gördüğümüz kullanıcı arayüzüne epey benzediğini görüyoruz. iTunes, Fotoğraflar, Müzikler yine ön planda ve siz hangisini seçerseniz, öne çıkarılan içerikler ekranın en üst bölümünde, manşet niteliğinde gösteriliyor. Arama özelliği biraz daha ön plana çıkarılmış ve saydığımız bu üç temel içerik grubunun yanına yerleştirilmiş. Aslına bakarsanız, yeni Apple TV’nin en önemli farkı Siri’nin yoğun şekilde entegre edilmiş olması ve içerik aramalarında sesli komutların yardımıyla bunu iyice zahmetsiz bir hâle getirmesi. Ancak Siri desteği şu an için Türkiye’de sunulmuyor. Bu da Apple TV üzerinde içerik aramalarının daha kısıtlı imkanlarla, biraz daha geleneksele yakın şekilde gerçekleştirilmesi anlamına geliyor. Arama yapmak için metin girişi yapmanız gerekiyor, bunun için de ya Apple TV’nin sanal klavyesini ya da iOS Remote uygulamasını kullanacaksınız. Siz aradığınız metni girmeye başladıkça iTunes veya App Store’dan içerik

veya uygulama tavsiyeleri ekrana düşmeye başlayacaktır. iTunes Store tarafında yeni Apple TV’de değişen çok fazla bir şey yok. Apple’ın film satın alma ve kiralama ve bunları Apple TV’de izleme imkanı sunan hizmeti daha önceki nesil ürünlerde sunduğundan farklı bir deneyim sunmuyor. iTunes Store’un tasarım şablonu fazla değişikliğe uğramıyor, sadece görsel açıdan daha renkli ve çekici bir tasarım karşımızda duruyor. Filmlerin detay sayfalarında bulanık arka planların fazlasıyla kullanıldığını görüyoruz. Her bir filmin detayları, ilgili filmler, kullanıcı yorumları film sayfaları içinde gösteriliyor. 4K TV’ler giderek daha fazla oturma odasına giriş yapıyor. Ancak Apple henüz ultra yüksek çözünürlüklü görüntü teknolojisinin olgunlaştığını düşünmüyor olmalı ki, 2015 model Apple TV’de 4K desteğini sunmuyor. iTunes üzerinden sunulan filmlerin en yüksek çözünürlükleri 1080p olmaya devam ediyor. Bu

- 44 -


İNCELEME

da önceki nesil Apple TV ile aynı film izleme deneyiminin yaşandığı anlamına geliyor. Aslına bakarsanız, yeni Apple TV’nin Full HD ile yetinmesi çok kötü sayılmaz. Full HD TV’lerin hâlâ çoğunlukta olduğunu düşündüğümüzde çoğu evde en iyi film keyfi bu şekilde sunulacaktır. Bununla birlikte 4K TV’lerde de Apple TV’nin Full HD filmlerinin ölçeklenmesinin fena sonuç vermediği söyleniyor.

geziyormuş hissi veriyor. Ancak Apple’ın tvOS platformuna olan geliştirici ilgisi yüksek, kısa sürede daha fazla dikkate değer ve popüler uygulama Apple TV ile TV ekranlarına uyumlu hâle gelecektir. Şu an için Türkiye tvOS App Store’una baktığımızda, özellikle Doğuş Yayın Grubu’nun TV kanallarının uygulamalarının dikkat çekici olduğunu görüyoruz. NTV,

Türkiye’deki kullanıcılar açısından şu anda yeni Apple TV’yi en çekici kılan unsur uygulama ve oyun desteği olmalı. Apple TV’de yepyeni bir uygulama mağazası var. App Store bu sefer tvOS uygulamalarını Apple TV sahiplerine sunuyor. App Store’a baktığımızda henüz emekleme aşamasında olan bir platformun izlerini rahatlıkla görebiliyoruz. Uygulama katalogu sınırlı, sanki bir Windows’un uygulama mağazasını

- 45 -

Star TV, Kral TV, NTV Spor gibi uygulamalar TV kanallarının Apple TV’yi nasıl değerlendirebileceklerini güzel şekilde gösteriyor. Bu uygulamalar içinden TV kanallarının canlı yayınına erişebilir, örneğin Star TV uygulaması içinden dizilerin eski bölümlerini izleyebilirsiniz. Bunun dışında YouTube uygulaması daha önce üçüncü nesil Apple TV’ye geldiği şekilde App Store’da yer alıyor. Periscope uygulaması da var, ancak tvOS versiyonu kullanıcı girişi yapmaya izin vermiyor, sadece Periscope’un seçtiği belirli canlı yayınları büyük ekranda izleme fırsatı sunuyor. EarthCam TV de Apple TV’de en çok açtığımız uygulamalardan bir tanesi. Bu uygulama sayesinde dünyanın dört bir yanındaki şehirlerde yer alan canlı yayın kameralarına erişmek ve oralarda neler olup bittiğine bakmak mümkün.


İNCELEME için yeniden para ödemenize gerek kalmıyor. Uygulamalar tvOS ana ekranına eski Apple TV’nin ekranında olduğu gibi büyük dikdörtgen bloklar şeklinde diziliyor.

Oyun tarafında App Store daha zengin seçenekler sunuyor gibi görünüyor. Asphalt 8: Airborne, BADLAND, Just Dance, Crossy Road ve bunun gibi popüler iPhone veya iPad oyunlarının tvOS’e geldiğini görüyoruz. Bu oyunlar TV’ye özel deneyimler sunmaktan çok mobildeki versiyonun TV ekranı için ölçeklenmiş hâli gibi çalışıyor. Yine de, bu oyunları büyük ekranda oynamak güzel, Touch Surface Remote kumanda ile de kontrol bir hayli kolay, alışmak zor olmuyor. Üstelik Siri Remote’un hareket algılama kabiliyeti sayesinde Just Dance gibi oyunlara fazlasıyla hareket katmak, Apple TV üzerinden oynatılan oyunla yoğun etkileşime geçmek mümkün oluyor. Kısacası Apple TV bir Xbox One veya PlayStation 4 tadında ev konsolu seviyesinde bir oyun deneyimi sunmuyor. Onların bir kademe altında kalsa da,

eğlenceli dakikalar yaşatacağı kesin. iPhone ve iPad uygulamaları arasındaki evrensellik tvOS uygulamaları için de geçerli oluyor. Eğer bir uygulamayı iPhone veya iPad’inize yüklediyseniz, o uygulamanın tvOS versiyonu da yüklenebilir şekilde sizi bekliyor. Eğer daha önce iOS cihazınızdan bir uygulamayı satın aldıysanız, aynı uygulamanın tvOS versiyonu

- 46 -

Bu arada Apple’ın tvOS’in derinliklerine gizlediği bazı güzellikler de mevcut. Örneğin kumandadaki Ana ekran tuşuna iki kez basmak uygulama geçiş ekranını karşınıza çıkarıyor, tıpkı iPhone ve iPad’de olduğu gibi. Böylelikle uygulamalar arasında geçiş yapmak için ana ekrana gidip gelmek gerekmiyor. Öte yandan Siri Remote uzaktan kumandanın izleme dörtgeninin hassasiyetini kullanım rahatlığınıza göre ayarlamanız da mümkün. Apple TV ses tarafında 5.1 çevresel ses desteği sunuyor. Eğer uygun bir ses sisteminiz varsa bu destekten yararlanabilirsiniz. Bunun yanı sıra Bluetooth


İNCELEME şekilde bir ülke kısıtlaması çıkıyor. Apple’ın Apple TV’yi tanıtırken üstünde en fazla durduğu özellikler arasında yer alan Siri henüz Türkiye’de çalışmıyor. Bu, sesli komutlarla içerik araması yapamadığımız, belirli sorulara cevap alamadığımız anlamına geliyor. Ancak Siri’nin iPhone ve iPad’de Türkçe’yi anladığını dikkate alırsak, Apple TV’de Siri desteği için fazla beklememiz gerekmeyebilir. Üstelik Siri’nin eksikliğini fazla hissetmediğimizi de söylememiz gerekiyor. kulaklıklarla eşleştirme yapabilir, böylelikle özellikle gece yarısı oyun oynarken veya film izlerken kimseyi rahatsız etmezsiniz. Bu arada “Yüksek Sesleri Azalt” seçeneği sayesinde yüksek şiddetteki patlama ve benzeri sesleri azaltabilir, konuşmaların ön plana çıkarıldığı ve duyulabilir hâle getirildiği bir ses elde edebilirsiniz. Öte yandan AirPlay desteği yine mevcut. iOS cihazınız, Mac bilgisayarınız veya PC’deki iTunes üzerinden içerikleri Apple TV’de oynatabilir ya da iOS veya Mac cihazınızın ekran görüntüsünü Apple TV üzerinden ekrana yansıtabilirsiniz.

2015 model Apple TV’yi Türkiye’deki kullanıcılar açısından çekici kılan en önemli unsur şu an için tvOS App Store gibi görünüyor. Yüklenebilen uygulama ve oyunlarla birlikte Apple TV’nizin yeteneklerini istediğiniz gibi artırmanız mümkün. Şu an için mevcut olan uygulama ve oyun katalogunu sınırlı bulabilirsiniz, ancak ekosistemin hızlı şekilde geliştiğini biliyoruz ve gelecekte daha fazla başlığı burada göreceğimiz bir gerçek. TV kanalları, Digiturk, D-Smart, Tivibu gibi platform işletmecileri için burada büyük bir fırsat olduğunu da belirtmek gerekiyor.

Yeni Apple TV’yi belirli bir süre aktif olarak kullanmadığınız zamanlarda ekran koruyucu devreye giriyor. Eğer isterseniz, Apple’ın hazırladığı havadan görüntüleri seçebilir ve sunulan yüksek kaliteli görüntülerin tadını çıkarabilirsiniz.

Apple TV’nin yetenekleriyle birlikte fiyatı da büyük oranda artıyor. Üçüncü nesil Apple TV 279 TL’lik fiyata sahip. Halbuki yeni Apple TV’nin 32 GB kapasiteli modeli 629 TL’ye, 64 GB’lık modei ise 829 TL’ye satılıyor. Aradaki fiyat farkı epey fazla, ancak sunulan yenilikler bu fiyat artışını karşılayacak yeterlilikte. Eğer yeni Apple TV’de önceliğiniz film izlemek, müzik dinlemek, bir elin parmağını

Apple TV’nin henüz Türkiye’de resmen satılmadığı zamanları hatırlıyoruz. O zamanlar iTunes Store’un film mağazası Türkiye’ye açılmamıştı. Apple’ın set üstü cihazını satın alanların sadece Podcast’ler, YouTube ve bunun gibi Apple’ın yüklü olarak sunduğu çeşitli uygulamalarla yetinmesi gerekiyordu. iTunes Store’un Türkiye’ye gelmesiyle birlikte Apple TV gerçekten de esas amacına hizmet etmeye başlamış ve oturma odamızda film izlemek için kullandığımız yegane cihaz hâline gelmişti. Yeni Apple TV ile birlikte oturma odasında imkanların daha da arttığı bir gerçek. Aslında karşımıza yine eskiden olduğuna benzer

- 47 -


İNCELEME

geçmeyecek sayıda uygulama kullanmak veya oyun oynamak ise, 32 GB’lık Apple TV sizin için fazlasıyla yeterli olacaktır. Ancak çok sayıda oyun ve uygulama kuracağınızı düşünüyorsanız, o hâlde kendinizi bütçe açısından kısıtlamamanız ve daha yüksek kapasiteli modeli seçmeniz uygun olacaktır. Bu arada sadece dördüncü nesil Apple TV ile uyumlu yeni Touch Surface özellikli Apple TV Remote uzaktan kumandayı kaybetmemeye özen gösterin. Çünkü bu aksesuar tek başına üçüncü nesil Apple TV ile aynı fiyata sahip.

- 48 -


İNCELEME

Uygun fiyatlı Android tablet arayanlara:

Asus ZenPad C 7.0

A

sus, ününü bilgisayarlarına ve bilgisayar donanımlarına borçlu olsa da, son yıllarda zamanın ruhuna uygun biçimde mobil cihazlara da ciddi yatırım yapıyor. ZenFone serisi akıllı telefonlar bu yatırımın en somut örneği niteliğini taşısa da, şirket tabletleri de unutmuyor. Tablet segmentinde geniş bir kitleyi yakalamayı hedefleyen Tayvanlı üretici, bu hedefi doğrultusunda ZenPad

serisini 2015 içinde yeniledi. Asus ZenPad C 7.0, yenilenen ailenin en küçük üyesi olma niteliğini taşıyor. Asus ZenPad C 7.0, giriş seviyesinde konumlanan bir tablet olmasına ve ana materyal olarak plastiğin tercih edilmesine rağmen, oldukça etkileyici bir görünüşe sahip. Cihazın ön tarafında uçtan uca uzanan ve hem ekranı hem de kamerayı kaplayan camın etrafında ince ve ekrana

kıyasla yükseltilmiş bir çerçeve bulunuyor. Söz konusu çerçevenin rengi, tabletin rengine göre değişiklik gösteriyor. ZenPad C 7.0’ın arka tarafının ön kısma göre biraz daha geniş olması ise daha rahat bir kavrama sağlıyor. 189 x 108 x 8.4 mm.’lik boyutlara sahip tablet, tartıda sadece 265 gram çekiyor. Bu boyutlar ve ağırlık, ZenPad C 7.0’ın dikey vaziyette tek elle rahatlıkla tutulabilmesini sağlıyor. Yatay pozisyonda da aynı rahat kavrayıştan söz etmek mümkün olsa da, tabletin hoparlörünün ve ön kamerasının sol elin altında kaldığını belirtmek gerekiyor. Cihaz, kolay tutulabilmesinin yanı sıra rahatlıkla taşınabiliyor. Pantolon cebine rahatlıkla sığan tablet; kaban, mont, ceket gibi giysilerin iç ceplerine de girebiliyor. ZenPad C 7.0’ın dokulu bir yapıya sahip arka panelinin yükseltilmiş olması da tabletin kolay tutulabilmesinde önemli rol oynuyor. Arka panelin ortasında metalik bir Asus logosu bulunuyor. Logonun alt kısmına denk gelen kenar,

- 49 -


İNCELEME

üstteki kenara göre biraz daha ince. Bu ince kenar, arka panelin genelinden farklı olarak daha pürüzsüz bir yapıya sahip. Logonun üst kısmına bakıldığında ise sol tarafta microSD girişine ulaşmayı sağlayan kapak görülüyor. Bu kapak küçük bir tırnak hamlesiyle rahatlıkla açılabiliyor. Ancak tırnağı kısa olanların bu işlem sırasında zorlanabileceğini söylemekte fayda var. Üst kenarın sağ bölümünde ise Asus ZenPad C 7.0’ın 2 megapiksel arka kamerası bulunuyor. Asus ZenPad C 7.0’ın ön kısmında fiziksel bir tuş

bulunmuyor. Cihaz dikey vaziyette tutulduğunda ekranın alt kısmında Asus logosu görülürken, üstte de kamera ve hoparlör yer alıyor. Güç butonu ve ses kontrol tuşlarının sağ kenara yerleştirildiği cihaz, alt kenarındaki microUSB girişi aracılığıyla şarj ediliyor. Kulaklık jak’ı ise cihazın üst kenarında konumlanıyor. Asus ZenPad C 7.0’ın ekranı 1024 x 600 piksel çözünürlük ve 170 ppi piksel yoğunluğu sunuyor. Ekranda IPS panelin tercih edilmesi ise gerçekçi renkler ve güçlü görüntüleme açıları sağlıyor. 7 inç’lik ekran

- 50 -

boyutunun taşınabilirlik ve kullanışlılık arasındaki dengenin sağlanması konusunda başarılı olduğunu belirtmek gerekiyor. Asus, ZenPad C 7.0’de çeşitli ekran teknolojilerini yerleşik olarak kullanıcılara sunuyor. Tru2Life ve TruVivid teknolojilerinin birleşimi Asus VisualMaster’ı doğuruyor. Asus VisualMaster ile donanım ve yazılım bir araya gelerek daha iyi ve gerçekçi bir görsel deneyim sunmayı amaçlıyor. Şirketin ürünü pazarlarken kullandığı ifadeler nedeniyle ZenPad C 7.0’dan daha kuvvetli bir


İNCELEME

görsel deneyim bekleniyor. Ancak gerçek deneyim, beklenen seviyenin biraz altında kalıyor. Özellikle multimedya içerik tüketimi sırasında renkleri daha canlı görmek, pek çok kişi tarafından tercih edilen bir durum.

başlatırken gecikmeler yaşanabiliyor. Bu gecikme süresi, kamera uygulamasında biraz daha artıyor. ZenPad C 7.0, oyun oynarken de “hızlı” olarak nitelenebilecek bir sürede ısınıyor.

Ses konusunda ise ZenPad C 7.0, görevini layıkıyla yerine getiriyor. Tablet üzerinden video izlerken ya da bir şarkı dinlerken, ses net ve yüksek biçimde iletiliyor. Asus ZenPad C 7.0, günlük web taraması, e-posta kontrolü ve sosyal medya keyfi için iyi bir araç. Ancak cihazın dört çekirdekli Intel Atom işlemcisi, 1 GB RAM’i ve Mali-450 MP4 grafik işlemcisinin yüksek performans bileşenleri olmadığını belirtmek gerekiyor. Menüler arasında dolaşırken veya uygulama

- 51 -

ZenPad C 7.0, Geekbench 3 benchmark testinde tek çekirdekte 347, çok çekirdekte ise 982 puan elde ediyor. Bileşenlere ve kullanım deneyimine bakıldığında bu skorlar pek şaşırtıcı gelmiyor. Cihaz, AnTuTu Benchmark testinde ise 18863 puan alıyor. Ana bileşenlerine ve görece “düşük” olarak nitelenebilecek ekran çözünürlüğüne bağlantılı olarak ZenPad C 7.0, yoğun bir pil tüketimi gerçekleştirmiyor. Ortalama yoğunlukta bir kullanım senaryosunda ZenPad C 7.0’ın pil ömrü 8-9 saati buluyor. Bu sürenin kullanılan uygulamalara göre değişebileceğini belirtmekte fayda var. Tablette bulunan farklı Güç Koruma modları, kullanım süresinin mümkün olduğunca artırılmasında önemli rol oynuyor. Uygulama


İNCELEME ülkemizde satılmıyor. A-GPS, GLONASS, 802.11b/g/n Wi-Fi ve Bluetooth 4.0, ZenPad C 7.0’ın bağlantı seçenekleri arasında yer alıyor.

yöneticisi ise başlangıçta hangi üçüncü taraf uygulamalarının açılacağını belirlemeyi sağlıyor. Asus ZenPad C 7.0’da kablosuz veya hızlı şarj gibi özellikler bulunmuyor. Cihaz kutusundan 7W bir şarj aletiyle çıkıyor. Pil tamamen boşaldığında tekrar tam doluluğa ulaşması için yaklaşık 2 saatlik bir süre gerekiyor. Tam doluluğa erişilmesi için ihtiyaç duyulan süre, cihazın kilit ekranında gösteriliyor. Asus ZenPad C 7.0 için 8 ve 16 GB olmak üzere iki farklı dahili depolama seçeneği bulunuyor. Türkiye’de cihazın 8 GB’lık versiyonu satılıyor. MicroSD kart girişiyle bu alanın üzerine 64 GB daha eklenebiliyor. Sistem dosyalarına 3.93 GB ayrıldığı için alan sıkıntısı yaşamak istemeyenlerin microSD kart seçeneğini fazla vakit kaybetmeden gündeme alınması gerekiyor.

Tabletlerin fotoğraf çekmek için fazla ideal cihazlar olmadığı konusunda teknoloji dünyasında genel bir uzlaşı hakim. Yine de, bu durum kameranın tablet için “olmazsa olmaz” niteliği taşıdığı gerçeğini değiştirmiyor. Skype ve türevi uygulamalarla video sohbet yapılabilmesi için tabletlerde ön kameranın varlığı da önem taşıyor. Asus ZenPad C 7.0’ın kamerasında yazılım, donanımın eksikliklerini

de kapatıyor. Tablette 0.3 megapiksel çözünürlüğünde fazlasıyla standart olarak niteleyebileceğimiz bir ön kamera bulunuyor. Asus, donanımı geliştirmek için yazılımdan faydalanıyor.

Asus WebStorage kullanıcılara 5 GB’lık ömür boyu depolama alanı sağlıyor. Tabletin sahiplerine 100 GB kapasiteli Google Drive alanı da iki yıl boyunca ücretsiz olarak tahsis ediliyor. Bu hediyenin ZenPad C 7.0’ın cazibesini biraz daha artırdığını söylemek yanlış bir önerme olmayacaktır. Bağlantı seçenekleri konusunda Asus ZenPad C 7.0, giriş seviyesindeki bir tabletten beklenenleri sunuyor. Tabletin 3G bağlantılı versiyonu da bulunuyor, ancak bu versiyon

- 52 -


İNCELEME birlikte çıkıyor. Neredeyse tüm Android cihazlarda yüklü olarak sunulan Gmail, YouTube, Chrome gibi Google uygulamalarına ek olarak, App4U isimli klasörde toplanan Clean Master, Amazon Kindle, Zinio ve TripAdvisor gibi uygulamalar da ZenPad C 7.0 ile geliyor. Asus klasöründe ise Kişiler, Do It Later, Dosya Yöneticisi, Saat, Müzik, Hava Durumu, SuperNote ve Asus WebStorage uygulamaları bulunuyor.

“Güzelleştirme” adını taşıyan kontroller sayesinde kullanıcılar ön kamerayla çektikleri selfie’lerden sonra deri yumuşatma, allık sürme, yanakları inceltme ve gözleri büyütme gibi işlemleri gerçekleştirebiliyor. ZenPad C 7.0’ın ön kamerasında sunulan Güzelleştirme seçenekleri arasında yanak inceltme ve göz genişletmenin etkilerini daha bariz biçimde görmek mümkün oluyor. Ancak bu seçenekleri uygularken dikkatli olmakta fayda var. Aksi takdirde kendinizi bir uzaylıya benzetmeniz pek zor değil. Asus ZenPad C 7.0’ın arkasında ise 2 megapiksel çözünürlüğünde bir kamera yer alıyor. Şirket, bu düşük

çözünürlüğün etkisini azaltmak için yine yazılımdan yardım alıyor. HDR, Güzelleştirme, Gece, Etki, Kendi Fotoğrafını Çekme, GIF animasyon, Panorama, Minyatür, Akıllı kaldır, Tüm Gülümseme ve Yavaş Çekim modları, Asus ZenPad C 7.0’ın kamerasıyla çekilen fotoğraflara hem kalite hem de fazlasıyla eğlence kazandırıyor. Asus ZenPad C 7.0 ile 1280 x 720 veya 640 x 480 piksel çözünürlüğünde video kayıt yapılabiliyor. Video kayıt yeteneğinin sadece arka kamerayla sınırlı olduğunu da belirtmek gerekiyor. Asus ZenPad C 7.0 kutusundan Android 5.0 Lollipop işletim sistemi ve çok sayıda ön yüklü uygulamayla

- 53 -

Özellikle SuperNote uygulaması kullanıcılara kalem kullanmadan el yazısıyla not alma fırsatını sunmasıyla dikkat çekiyor. Ancak kalın parmaklara sahip olanlar için bu imkandan faydalanmak pek kolay olmuyor. Dolayısıyla dokunmatik ekran uyumlu bir kalem ile bu uygulamanın hakkının daha iyi verilebileceğini söylemek yanlış olmayacaktır. Asus ZenPad C 7.0’da yüklü gelen Otomatik Başlama Yöneticisi sayesinde kullanıcılar cihazdaki uygulamalar üzerinde daha keskin bir hakimiyet kurabiliyor. Tablet açıldığında otomatik olarak başlatılan ve arka planda çalışan uygulamaların listesi, bu araç üzerinden belirleniyor. Böylelikle hem pil ömrünü uzatmak hem de bellek tasarrufunu sağlamak mümkün hâle geliyor.


İNCELEME

ZenPad C 7.0, özel bir Çocuk Modu da barındırıyor. Çocuklara güvenli bir oyun alanı sağlamayı amaçlayan bu modda Asus Tarayıcı, çocuklara uygun olmayan web sitelerini filtreliyor ve daha güvenli bir internet gezintisi ortamı sunuyor. Kullanıcılar Çocuk Modu’nda çocuklarının aygıta erişimini kısıtlamak ve gizliliklerini pekiştirmek için özel bir PIN kodu belirleyebiliyor. Çocuk Modu’nda erişime açık olan uygulamaların listesi de yine kullanıcılar tarafından belirlenebiliyor. Asus ZenPad C 7.0’da Android 5.0 Lollipop işletim sistemine şirketin Zen UI adını taşıyan kullanıcı arayüzü eşlik ediyor. Arayüzün görünür etkisinin en somut hissedildiği yer ise Ayarlar menüsü oluyor. Kullanıcılar tarafından düzenlenebilen hızlı ayarlar menüsünde de aynı etkiyi görmek mümkün. Tablette yazılım bakımından dikkat çeken bir diğer nokta ise dokunma ve hareket yoluyla

sunulan kontrol seçeneklerinin fazlalığı. Örneğin, cihazı iki kez sallayarak ekran görüntüsü alınabiliyor. Uyku halindeyken ekrana iki kez dokunmak ise ekranı uyandırıyor. Ana ekranda yukarıdan aşağıya doğru sürükleme yapıldığında özel bir arama ekranı beliriyor. Bu ekranın üstünde Google arama kutusu yer alırken, hemen altında kullanıcıların sık kullandığı uygulamalar yer alıyor. Uygulama önerilerinin altında ise o anda Google’da yaygın biçimde aranan terimler listeleniyor. Ana ekranda aşağıdan yukarıya doğru sürükleme yapıldığında ise “Girişi Yönet” menüsü ortaya çıkıyor. Bu menü üzerinden ana ekran düzenleme, uygulamaları yönetme, tema değiştirme gibi işlemler gerçekleştiriliyor. Asus ZenPad C 7.0; internette gezinmek, eposta kontrolü yapmak ve sosyal medyada takılmak için yeterli bir araç. Cihazın uygun fiyatı da, bazı eksikliklerin göz ardı edilmesi için yeterli oluyor. Giriş seviyesi için

- 54 -


İNCELEME hazırlanmış bir tabletten dünyaları beklememek gerekiyor. ZenPad C 7.0’ın Intel Atom işlemcisi ve ona eşlik eden 1 GB RAM’i “performans ikilisi” şeklinde nitelemek pek kolay değil. Bu durum cihazda menüler arasında gezinirken, uygulama başlatırken veya oyun oynarken rahatlıkla fark ediliyor. Ancak ortada “dayanılamaz” diye tanımlanacak cinsten bir yavaşlığın bulunmadığını vurgulamakta fayda var. Asus’un 7 inç’lik tabletinin kameraları kağıt üzerinde pek etkileyici gözükmese de, arka kamera için sunulan yazılım araçları sayesinde fotoğraf ve video performansına bir farklılık kazandırılıyor. Çekim modlarının çeşitliliği, tabletin artı hanesine yazılıyor. Asus ZenPad C 7.0, çantanızda her yere taşıyarak e-postalarınızı kontrol edebileceğiniz, sosyal medyada nelerin olup bittiğine bakabileceğiniz ve web’de gezinebileceğiniz bir cihaz. Bunun dışında ZenPad C 7.0’ın vaatleri sınırlı olsa da, 360 – 400 TL arasında değişen fiyatlarla satılan bir tabletten daha fazlasını beklememek gerekiyor. ZenPad C 7.0, vadettiği deneyimi elinden geldiğinde kapsamlı biçimde sunuyor.

Teknoblog.com’dan Asus Zenpad C7.0

- 55 -


facebook.com/teknoblog

instagram.com/teknoblog

twiWer.com/teknoblog

youtube.com/teknoblog

google.com/+teknoblog

pinterest.com/teknoblog


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.