5 minute read

When Harry Met Meghan

We all know of the clas- sic fairytales, Prince meets girl, falls in love, they have a magical wedding at the pala- ce and live happily ever after. The story of Prince Harry and American born Actress Me- ghan Markel was just like one of those stories, we all witnes- sed the beautiful ceremony in 2018 and in 2019 they wel- comed their first born Archie Harrison Mountbatten-Wind- sor who is seventh in the line of succession to the British throne. The spell of the rose coloured glasses has been broken, and the harsh reali- ties have set in to reveal the goings on behind the guards and closed doors.

Diana, Princess of Wales had died in a tragic accident in 1997, bringing thousands if not millions of people all over the world to tear. Diana’s heart, love for her children, fashion sense and beauty are still admired to this day. Her death had left her children Prince William and Harry with her loving memory. Catherine, Duchess of Cambridge and wife of Prince William was compared to Princess Diana due to her iconic dresses and etiquette. However Meghan did not have the British tabloid’s love and care, she was insulted and questioned, which left her very unhappy. She mentioned how she felt about the media’s effects in an interview last year, when she was asked about her well-being by the reporter, her response was “Thank you for asking. Not many people have asked if I’m OK, but it’s a very real thing to be going through behind the scenes.” After this interview, the newly parents said they were suing a British newspaper for releasing an edited version of a private letter Meghan sent to her father in the US.

Advertisement

The Prince had explained “Unfortunately, my wife has become one of the latest victims of a British tabloid press,” underlining the problem they had been facing for a while.

Most recently, Prince Harry shocked the world in his speech at a charity event to have renounced his royal title with “great sadness”. He had mentioned that they had “no other option” as they had faced “so many years of challenges.” Leading up to this decision. The Duke and Duchess of Sussex have intentions to repay £2.4m of taxpayer money for the refurbishment of their their UK family home, there has been reports that they would be staying at the Frogmore Cottage when they divide their time between the UK and Canada going forward, which will come into affect

As a response to this announcement her Majesty the Queen broke her silence by saying she was “pleased that together we have found a constructive and supportive way forward for my grandson and his family”.

This decision would mean that the couple will not use their HRH titles as they are no longer members of the Royal Family, also giving up their military appointment and their duty to formally representing the Queen. The endless talks about who would cover their new security costs, is still an on going discussion. It is unknown what is to be expected for the young family, as time can only tell what their occupations will be, how they will choose to brand themselves and whether they will live public or private lives. The show of bravery and decisiveness to protect the future of their relationship is a true testimony of their commitment to one another, amongst the many enquiries of the public, perhaps there is a question that the public must answer; what would you do for love?

SUYU YUTAN ATEŞ

Dünya artık eskisi gibi değil. Daha 2020’nin ilk günlerinde hemen hemen her coğrafya- da görmekte olduğumuz afetler bizleri derinden üzmekte. Dünyada doğal dengenin en önemli bölgelerinden biri olan Avustralya’da yaşanan elem verici yangınlar bütün insanlık için tehlike oluşturdu. Dünya Doğayı Koruma Vakfı (WWF) Avustralya’nın açıklamalarına göre , 1,25 milyar hayvanın hayatını kaybettiği tahmin edilmekte. Yetkililer 250 bin insanın evlerini terk etmek mecburiyetinde kaldıklarını açıkladı. Yine siyasiler yangınların aylarca devam edebileceği haberlerini veriyor.

Avustralya Başbakanı Sco- tt Morrison itfaiyecilerden ge- len şiddetli eleştiriler tarafın- dan hedef alındı. Basında çıkan haberlere göre, Yeni Zelanda buzulları Avustralya’daki yan- gın nedeniyle kahverengi bir renk aldı. Avustralyalı yetkililer felaketli hava koşullarının dam- gasını vurduğu bir dönemin ardından, Avustralya’nın tüm bölgelerini harap eden ben- zeri görülmemiş bitki örtüsü yangınları ve şiddetin ölümcül vakalarla sonuçlandığını ve “ci- ddi hasara” neden olduğunu bildirdi.

Maalesef Avustralya’da tarih boyunca hep yangınlar, sel felaketleri, tsunamiler, toprak kaymaları ve bunların neticesinde yabani hayvanların istilasına uğramış birçok şehirler mevcuttur. Daha önce 2009’da yaşanan yangınlarda 200’e yakın insanın öldüğünü bilmekteyiz.Bu yıl yaşanan felakette ise 20’ye yakın insanın dumanlardan zehirlenerek yada feci şekilde yanarak can verdiği açıklandı. Doğal afetler gittikçe daha ölümcül hale geliyor ve az sayıda duyarlı insanlar dışında dünyanın geneli arkasına yaslanıp kaderimizi kabul etmek için oldukça memnun görünüyorlar. Av, çarşamba günü Anangu Pitjantjatjara Yankunytjatjara (APY) bölgesindeki yaşayan Aborijin liderlerin emriyle başlayacak.

Yerliler, yabani susuz develerin yerleşik topraklara girmeye başladığı ve rezervuarlarında olan su kaynaklarında hasara yol açtıklarından şikayet ettiler. APY liderliğinin bir üyesi olan M. Baker, “Develer çitleri yıkıyor ve su bulmak için evlere yaklaştıklarında zorlu koşullarla karşılaşıyoruz “ dedi. Avustralya’da 1,2 milyon olduğu tahmin edilen deve nüfusunu azaltma operasyonu 5 gün sürecek. Develer 19. yüzyılda Avustralya’ya Hindistan ve Afganistan’dan getirildiler. Nakliye ve inşaat için kullanıldılar. Eğer sayıları kontrol altında tutulmazsa, Avustralya’daki deve nüfusu her 8-10 yılda bir ikiye katlanılacağı iddia ediliyor.

Dünya Bankası, dünyanın her yerindeki büyük şehirlerde, aşırı hava şartları ve diğer tehlikelerin sebep olduğu büyük felaketlere karşı hazırlıklı olmadığımız konusunda bir uyarı yayınladı.Bu etken nüfus artışı ve artan göç nedeniyle daha da yoğunlaşacak.

Bunca yaşanan elem verici hadiselerin ardından Avustralya hükümetinin yaptıgı insanlık dışı açıklamalar herkesi derinden üzdü. Söz konusu Avustralya’da 10.000’den fazla deve helikopterlerden vurularak öldürülmek isteniyor. Sebebi ise çok fazla su içiyor olmaları.

Öncelikle yaşanan bunca hadisede Avustralya halkları adına yapılabilecek en güzel aktivite olarak yardım kampanyalarına cömertçe destek verebiliriz. Sizler için derlediğimiz güvenilir kaynak olan WWF hakkında bazı bilgiler sunacağız. WWF dünyanın önde gelen bağımsız koruma kuruluşudur. Misyonu insanların ve vahşi yaşamın birlikte gelişebileceği bir dünya yaratmaktır.

Gelecek dünyanın vahşi yaşamı, nehirleri, ormanları ve denizleri için dönüştürülmesine yardımcı olacak yollar buluyor; felaket niteliğindeki iklim değişikliğini önleyecek karbon emisyonlarında bir azalmaya itilmesi; ve insanların tek bir gezegenimiz içinde sürdürülebilir bir şekilde yaşamasına yardımcı olacak önlemler almak için faliyetler sürdürmektedir. Gönül rahatlığıyla bu kurama bağışlarımızı yapabiliriz.

This article is from: