TİMDER Dergisi 101. Sayı by TİMDER (Tesisat İnş aat Malzemecileri Derneği)

TÜRKİYE’NİN EN BÜYÜK PORSELEN SERAMİĞİ; KALESINTERFLEx

ANCAK ONUNLA BOY ÖLÇÜŞÜR

120x360 Teknoloji ve inovasyonun eseri olan, Türkiye’nin en büyük porselen seramiği Kalesinterflex; üstün boyutu, esnek yapısı ve ince formuyla özgün mimariler için sınırsız özgürlükler sunuyor. kale.com.tr

Sayı: 101 / Temmuz - Eylül 2019

TİMDER Yönetim Kurulu: Aydın Eşer, Deniz Kaya, Yücel Baran, Ali Canik, Begüm Kıratlılar, Bekir Zabcı, Cemal Kır, Ertan Sapankaya, Kemal Yıldırım, Serdar Dönmez, Yıldıray A. Yılmaz,

İLAN İNDEKSİ

Küçülmeye Devam mı? Çıkışa Geçiş mi? Dr. Mahfi Eğilmez

Yeni Düzenlemeler Işığında Konkordato

Arka Kapak:

Seramiksan

Ön Kapak İçi:

Uğur Endüstri

Arka Kapak İçi:

Fırat Boru

Kale

Teska

Dergi Adı: Tesisat İnşaat Malzemecileri Derneği Dergisi

Livea - Motto Banyo

İmtiyaz Sahibi ve Adresi: Aydın Eşer (baskan@timder.org.tr) Demirciler Sit. 1. Cd. No:21 34780 Zeytinburnu, İstanbul

Eczacıbaşı Yapı Ürünleri Grubu

E.C.A. - Serel

Mapei

Sanica

Bien Banyo

Hukuk Danışmanı: Av. Fırat Barış Kavlak (firat@kavlak.av.tr)

Formina - Ece Seramik

Yayın & Tasarım Yönetmeni: Orhan Hopa (orhan@timder.org.tr)

Lucco

Hitit Seramik

Özlider

Kalay Banyo

Kurumsal İletişim Sorumlusu: Ayşe Arslan (ayse@timder.org.tr)

Güral Vit

Norm Bağlantı & Tesbit Elmanları

Yönetim Yeri Adresi: Atatürk Mh. Namık Kemal Cd. Ekincioğlu Sk. No:44/1 K:1 34758 Ataşehir, İstanbul

Pimtaş

Aknur Endüstri Malzemeleri

Blanco Öztiryakiler

Ge-Ti

NG Kütahya Seramik

Qua - Hayal Seramik

Bien Seramik

Yayın Yürütme Kurulu: Aydın Eşer, Deniz Kaya, Begüm Kıratlılar, Nurhan Tanyeli, Orhan Hopa, Yeliz Kılıçaslan, Ayşe Arslan.

Franke

UNICERA

İletişim Bilgileri: Atatürk Mh. Namık Kemal Cd. Ekincioğlu Sk. No:44/1 K:1 34758 Ataşehir, İstanbul T: (0216) 580 8343 dergi@timder.org.tr www.timder.org.tr

ORKA Banyo

Dura∙tiles - Akgün Group

NPlus Banyo

Yurtbay Seramik

ÇYDD

Av. Arb. Fırat Barış Kavlak Rehber: Muğla’nın Saklı Cenneti; Akyaka

Söyleşi: Teka Genel Müdürü Kıvanç Işık Üretici: Özlider Genel Müdürü Serkan Güleç

“Markamızın odak noktası; kalite, teknoloji ve inovasyon.” Teka Genel Müdürü

Kıvanç Işık

Geçerken Uğradık: Aksimum Yapı Ali Rıza Yıldırım Geçerken Uğradık: ATM İnşaat Ali Rıza Sert

Online Yayın

issuu.com/timder

Sorumlu Yazı İşleri Müdürü ve Adresi: N. Begüm Kıratlılar (dergi@timder.org.tr) Nisbetiye Mh. Peker Sk. No:2C Beşiktaş, İstanbul

KÜNYE / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

Genel Koordinatör Yardımcısı: Yeliz Kılıçaslan (yeliz@timder.org.tr)

Basım Yeri Adresi Telefonu: Uniprint Basım Sanayi ve Ticaret A.Ş. Ömerli Mh. Hadımköy-İstanbul Cd. No:159 34555 Hadımköy, Arnavutköy, İstanbul T: (0212) 798 2840 Basım Tarihi: Eylül 2019

Yayın Türü: Yaygın Süreli

/timder1988

Dergimizde yayınlanan yazı ve görsellerden imza sahipleri sorumludur. Ticari reklamlar, reklam verenlerin sorumluluğundadır. Yayınlanan yazı ve görsellerin her hakkı saklıdır. İzinsiz alıntı yapılamaz, kullanılamaz.

YÖNETİMDEN

AYDIN EŞER TIMDER YÖNETIM KURULU BAŞKANI “UNICERA, İç pazarda yaşanan daralmanın telafisi noktasında sektörümüze nefes aldıracak.”

DİPNOT

N. BEGÜM KIRATLILAR TIMDER SORUMLU YAZI IŞLERI MÜDÜRÜ “Marka imajını müşteriye en iyi yansıtabilecek olan aracılar, şüphesiz bayilerdir.”

KIVANÇ IŞIK

SERKAN GÜLEÇ

TEKA TEKNIK MUTFAK GENEL MÜDÜRÜ VE TEKA EURASIA BÖLGESI CCO

ÖZLIDER PLASTIK VE METAL SAN. TIC. A.Ş. GENEL MÜDÜRÜ

EKONOMİNİN NABZI A. MAHFI EĞILMEZ EKONOMIST

Küçülmeye Devam mı Çıkışa Geçiş mi?

TİMDER’DEN

TİMDER 21. Olağan Genel Kurul Toplantısı Gerçekleşti Banka Hesaplarının Tek Ekrandan Yönetebilmesini Sağlayan Yenilik Netekstre’den TİMDER Üyelerine %25 İndirim

ALİ RIZA YILDIRIM

ALİ RIZA SERT

AKSIMUM YAPI MALZEMELERI YÖNETIM KURULU ÜYESI

ETKİN YÖNETİM HUKUKEN

ATM INŞAAT VE GIDA SAN. TIC. LTD. ŞTI. GENEL MÜDÜRÜ DR. ATAKAN GENÇ

Karar Verirken Analitik Düşünmek Şart!

AV. ARB. FIRAT BARIŞ KAVLAK

Yeni Düzenlemeler Işığında Konkordato

İLETİŞİMDE İLETİŞİM

ALMILA DALKILIÇ % 110 İletişim

ÇALIŞAN MUTLULUĞU REHBER

DR. ÖĞR. ÜYESI GÜLBENIZ AKDUMAN Bir Mutlu Çalışan Hikayesi

Muğla’nın Saklı Cenneti, Mavi ve Yeşilin Birlikteliği; AKYAKA

OTO TEST ÜRÜNLER

30. Geleneksel Taner Oğuz - TİMDER Halı Saha Futbol Turnuvası Tamamlandı

Mercedes Benz CLS 400d

HABERLER

TİMFED Yönetim Kurulu Ankara’da Buluştu TOBB ve ATO Başkanlarını ziyaret etti 14. Uluslararası “ISK – SODEX” 2019 Fuarı ile Sektör İstanbul’da Buluşmaya Hazırlanıyor! Kale Yeni Mağazacılık Konseptini Çorum’a Taşıdı Bien’in Usta Seminerlerindeki 13. Durağı Urfa Oldu Creavit Ultra Hijyen teknololijsi, TSE tarafından da Onaylandı ve sektörden birçok haber...

“UNICERA, IÇ PAZARDA YAŞANAN DARALMANIN TELAFISI NOKTASINDA SEKTÖRÜMÜZE NEFES ALDIRACAK.” Önümüzdeki 2 yıllık süreçte mevcut hedeflerimizi hayata geçirmek için çalışmaya ve yeni hedefler belirlemeye devam edeceğiz. Özellikle sektörümüzü rahatlatacak ve hareketlenmesini sağlayacak projelerimizi harekete geçirmek için üst mercilerle sürdürdüğümüz görüşmelerimizi hızlandıracağız.

YÖNETİMDEN / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

Sektörümüzde bir süredir devam eden durgunluk, yaz aylarının getirdiği rehavetle birlikte etkisini daha fazla göstermeye başladı. İnşaat sektörünün içerisinde bulunduğu durumu göz önüne aldığımızda; kentsel dönüşüm beklentisiyle düşüşe geçen yenileme pazarının yeniden canlandırılmasının sektörümüz için hayati önem taşıdığını rahatlıkla söyleyebiliriz.

Dünyada inşaat sektöründe büyük bir ağırlığa sahip olan yenileme pazarının ülkemizde çok az bir paya sahip olması da yapılan yanlış uygulamaların bir sonucu. Deprem kuşağında yer aldığımız gerçeğiyle hareket ederek binalarımızın bir an önce derin yenileme uygulamalarıyla güçlendirilmesi gerekiyor. Yenileme pazarının canlanması konutları daha güvenli bir hale getirirken sektörümüzde de ciddi bir hareketlenme yaratacaktır. TİMDER olarak yenileme pazarının canlandırılmasıyla ilgili geçmiş yıllarda hayata geçirdiğimiz projelerden verimli sonuçlar almıştık, önümüzdeki dönemlerde konuyla ilgili daha kapsamlı çalışmalar gerçekleştirmeyi hedefliyoruz.

“Sektörümüze nefes aldıracak başarılı bir fuar hazırlıyoruz.” Sektörümüz için en önemli etkinliklerin başında gelen ve bu sene 10 - 14 Mart 2020 tarihleri arasında gerçekleştireceğimiz UNICERA Fuarı için hazırlıklarımıza da aralıksız olarak devam ediyoruz. Geçen yıl katılımcı ve ziyaretçilerden aldığımız geri dönüşler doğrultusunda eksiklerimizi tamamlama ve iyi olduğumuz noktaları daha da iyi hale getirme noktasında büyük çaba sarf ediyoruz. Amacımız sektörümüz için adeta can suyu olan fuarımızı daha iyi hale getirerek dünyadaki yerini sağlamlaştırmak ve sektör paydaşlarımızın ajandalarında öncelikli bir yer edinmek. Özellikle son birkaç yıldır yakaladığımız yabancı ziyaretçi sayısındaki ivmeden katılımcılarımız çok memnun, bu yıl yabancı ziyaretçi sayısını ve hedef pazarlarımızı daha da artıracağımızın müjdesini vermek isterim. İç pazarda yaşanan daralmanın telafisi noktasında sektörümüze nefes aldıracak başarılı bir fuar hazırlıyoruz. Firmalarımızın fuar aracılığıyla dünyayla irtibata geçmeleri ve ihracat rakamlarını artırmaları sanayimizi güçlendirdiği gibi ülkemizin daha fazla pazarda prestij kazanmasına da katkıda bulunmuş oluyor. Yürüttüğümüz pazarlama çalışmalarının neticesinde bu yıl çok daha fazla ülkeden alım heyeti ağırlayarak milyarlarca dolar seviyesinde ihracat hacmi oluşmasına katkı sağlamayı hedefliyoruz.

AYDIN EŞER

TİMDER Yönetim Kurulu Başkanı baskan@timder.org.tr

“TİMDER Akademi için yeni bir müfredat hazırladık.” Bu yıl 15.’sini gerçekleştireceğimiz TİMDER Akademi için de çalışmalarımıza başladık, 2019 dönemi için planlama toplantılarımızı dernek merkezimizde gerçekleştiriyoruz. Bu yıl için hazırlanan yeni müfredatın sektör çalışanlarımızın ilgisini her zamankinden çok çekeceğine ve fayda sağlayacağına eminiz. Siz sevgili sektör paydaşlarımızdan da TİMDER Akademi eğitimlerine katılmanızı ve değerli görüşlerinizi bizlerle paylaşmanızı rica ederim. TİMDER Akademi’nin yanı sıra TİMDER Ekonomi Sohbetleri ve farklı alanlardan uzmanlarla bir araya geldiğimiz TİMDER Sohbetleri için de yeni isimlerle görüşmelerimizi sürdürüyoruz. Tüm bu çalışmalarla birlikte, sektörümüze katkı sağlamaya devam etmek nihai amacımız.

“DEPREM KUŞAĞINDA YER ALDIĞIMIZ GERÇEĞIYLE HAREKET EDEREK BİNALARIMIZIN BİR AN ÖNCE DERİN YENİLEME UYGULAMALARIYLA GÜÇLENDİRİLMESİ GEREKİYOR.”

“Samimi ve meşru olmak şartıyla her fikre hürmet ederiz. Fikirler, şiddetle, top ve tüfekle öldürülemez.”

“MARKA İMAJINI MÜŞTERIYE EN İYİ YANSITABİLECEK OLAN ARACILAR, ŞÜPHESIZ BAYİLERDİR.”

DİPNOT / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

Günümüz dünyasında yaşanan değişimlerle birlikte, varlığını sürdürmek isteyen işletmelerin sundukları ürün ve hizmet kadar hedef kitleleriyle olan iletişimlerine de dikkat etmeleri gerekiyor. Özellikle yıllar içerisinde mevcut tüketici kitlesinin daha bilinçli hale gelmiş olması ve beklentilerinin hızla artması firmaların üzerine daha fazla sorumluluk yüklemeye başladı. Önceden iyi bir ürün ortaya çıkartarak fiyat skalasını hedef kitlenin alım gücü doğrultusunda belirlemek satış için yeterli olabiliyorken bugün başarı için birçok farklı etkenin söz konusu olduğunu görüyoruz. Özellikle müşteri sadakati yaratma noktasında müşteriyle duygusal bir bağ kurmak zorunluluk haline geldi. Markalar, hedef kitlelerinden gelen bildirimleri dikkate alarak çalışmalarını bu doğrultuda şekillendirdikleri takdirde müşteri gözünde tercih edilebilir hale geliyorlar.

“Marka ne kadar iyi olursa olsun tüketiciye bunu yansıtamadığı sürece rekabet ortamında yok olması kaçınılmaz.” Bu noktada sektörümüzün önemli yapıtaşı olan bayilerimize büyük rol düşüyor. Üretici firmayla müşteri arasında köprü görevi gören bayiler, aynı zamanda markanın müşteri gözündeki imajını da şekillendiriyor. Özellikle birbirine benzer ürünler sunan markaların yer aldığı piyasalarda rakiplerin sayısı arttıkça markaların kendilerini farklılaştırmaları da zorlaşıyor. Bu durumda markanın, tüketicilerin zihinlerinde pozitif hisler yaratabilmesi için başarılı bir marka imajı inşa etmesi gerekiyor. Sonuçta marka ne kadar iyi olursa olsun tüketiciye bunu yansıtamadığı sürece rekabet ortamında yok olması kaçınılmaz olacaktır. Marka imajını müşteriye en iyi yansıtabilecek olan aracılar da şüphesiz bayilerdir. Bayiyle olumsuz bir deneyim yaşayan müşteri süreci tüm markaya mal

ederek ürünlerine karşı set çekip çevresindekilere de markayla ilgili olumsuz bildirimlerde bulunabiliyor. Bu anlamda üretici firmaların bayi seçiminde, bayilerin de satış temsilcisi seçiminde titizlikle hareket etmeleri gerekiyor. İyi bir satış elemanı, müşterinin satın alma kararı üzerinde etkili olduğu gibi satın alma çeşitli nedenlerle gerçekleşmese dahi müşterinin markayla ilgili olumlu bir izlenimle mağazadan ayrılmasını sağlayabiliyor. Bu da müşterinin, başka bir zamanda yine aynı markayı tercih etmesinin veya çevresindekilerin olası bir ihtiyacında markayı önermesinin yolunu açıyor. Reklamcılık yıllar içerisinde önemli ölçüde şekil değiştirmiş olsa da ağızdan ağıza yapılan reklam hala etkisini korumayı sürdürüyor. Üstelik gelişen teknolojiyle birlikte değerlendirmeler yalnızca ağızdan ağıza yayılmakla kalmıyor, bloglar ve sosyal medya aracılığıyla büyük kitlelere ulaşmış oluyor. Olumlu ve olumsuz her değerlendirme sanal dünyada markanın hedef kitlesine hızla ulaşıyor. Bir de insanların genellikle olumlu deneyimleri değil, olumsuz deneyimlerini paylaşma eğiliminde olmaları markaların her an bir krizle karşı karşıya gelmelerini kolaylaştırıyor. Müşteri olumsuz bir deneyimini paylaştığında da bu içerik kartopu etkisiyle geniş kitlelere ulaşabiliyor. Markayla ilgili herhangi bir deneyimi olmayan kişiler, gördükleri yorumlar sonrası o markayla ilgili olumlu ya da olumsuz bir karara varabiliyorlar. Hedef kitlenin zihninde oluşan imajı tekrar değiştirmek de çok uzun bir süreç ve çabaya mal oluyor. Müşteriyle pozitif bir ilişki kurabilmek için satış temsilcisinin, müşteriyi güler yüzle karşılayarak kendisini özel hissetmesini sağlaması ve ortada bir sorun olduğu takdirde yapıcı bir

N. BEGÜM KIRATLILAR

TİMDER Dergisi Sorumlu Yazı İşleri Müdürü dergi@timder.org.tr

tavır takınarak problemi en kısa sürede çözüme kavuşturmak için çaba göstermesi gerekiyor. Nihayetinde satış süreci çok aşamalı bir süreç, satış temsilcisi başarılı bir ikna süreciyle satın alma sürecini tamamlasa dahi lojistik problemler gibi farklı unsurlarla süreç sekteye uğrayabiliyor. Burada önemli olan; sorumlu kişilerin problem çözme konusundaki yetenekleri ve bu süreci yönetirken müşteriye karşı takındıkları tavır. Sorunuyla ilgilenildiğine ikna olan müşteri, mevcut durum karşısında daha ılımlı bir tavır takınacak bu durum da markaya hatasını telafi etme noktasında önemli bir şans yaratacaktır. Perakende sektörünün mottosu haline gelmiş olan “müşteri her zaman haklıdır” ifadesi çok gerçeği yansıtmasa da müşteriyi suçlu çıkarmanın iki tarafa da bir fayda sağlamayacağı hatta tam tersine müşteri kaybına yol açacağı çok açık. Satış temsilcisinin, hatalı taraf müşteri olsa dahi bunu ona hissettirmeden işin doğrusunu nazikçe açıklaması ve sorunun çözümünde elinden gelen tüm çabayı göstermesi gerekiyor. Sonuç olarak asıl önemli olan müşterinin mağazadan memnun ayrılmasıdır. TİMDER Akademi’de de sektör çalışanları ile alanında uzman isimleri bir araya getirerek, satış temsilcilerinin müşterilerle iletişim kurarken dikkat etmesi gereken hususlara dikkat çekiyor ve olası iletişim krizlerini önlemeyi hedefliyoruz, sizleri de bu eğitimlerden yararlanmaya davet ediyoruz.

“HEDEF KITLENIN ZIHNINDE OLUŞAN İMAJI TEKRAR DEĞİŞTİRMEK DE ÇOK UZUN BİR SÜREÇ VE ÇABAYA MAL OLUYOR.”

KÜÇÜLMEYE DEVAM MI ÇIKIŞA GEÇIŞ MI? Ekonominin arz yönünü önemli ölçüde temsil ettiğini düşündüğüm sanayi üretimi yıllık değişim oranı (bir önceki yılın aynı ayına göre değişimi gösteriyor) 2018 sonunda dibi gördükten sonra çıkışa başlamış, bu yılın Nisan ayında bir düşüş sonrası Mayıs ayında yeniden yükselişe geçmişti. Genel beklenti Haziran ayında bu yükselişin süreceği ve olasılıkla eksiden artıya geçileceği yönündeydi.

EKONOMİNİN NABZI / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

Aşağıdaki grafik takvim etkilerinden arındırılmış olarak sanayi üretimindeki yıllık değişim oranlarını gösteriyor. Grafikten izlenebileceği gibi Haziran ayına ilişkin sanayi üretimi yıllık değişim oranı açıklandığında ekonominin artık çıkışa geçtiğine ilişkin söylemler ciddi darbe yemiş oldu. Haziran ayı verilerine göre takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretimi geçen yılın Haziran ayına göre % 3,9 ve bu yılın Mayıs ayına göre % 3,7 oranında düşüş göstermiş bulunuyordu. Grafik, sanayi üretimindeki yükselişin Haziran ayında da devam ederek artıya geçeceği beklentisindeki hayal kırıklığını ortaya koyuyor. Ekonominin talep yönünü bir ölçüde temsil ettiğini düşündüğüm perakende satış hacmi zaman gecikmelerinin etkisiyle bazı farklılıklar sergilese de büyük ölçüde sanayi üretimindeki yıllık değişimle aynı yönde hareket ediyor. Haziran ayındaki beklenti tıpkı sanayi üretiminde olduğu gibi artış olacağı ve bu artışla birlikte pozitif alana geçilebileceği yönündeydi. Aşağıdaki grafik takvim etkilerinden arındırılmış olarak perakende satış hacmindeki yıllık değişim oranlarını sergiliyor. Haziran ayına ilişkin takvim etkisinden arındırılmış yıllık perakende satış hacminde geçen yılın aynı ayına göre % 1,2 gerileme olmasına karşılık bu yılın Mayıs ayına göre % 2,3 oranında artış ortaya çıkmış bulunuyor.

Grafik, takvim etkisinden arındırılmış perakende satış hacminin, geçen yılın gerisinde kalmış olsa da, bu yılki artışının devam ettiğini gösteriyor. Bu iki grafiği bir arada incelediğimizde arzda iniş ve çıkışlar, talepte ise daha derli toplu bir çıkış eğilimi olduğunu görüyoruz. Sonraki aylarda faizlerin düşüşü, özellikle kamu bankalarının kredi vermeye teşvik edilmesi, bütçe harcamalarının artması gibi nedenlerle talep yönündeki artışın arz tarafını da yanına çekmesi mümkün olabilir. Talep yönünü daha net görebilmek için Ocak - Temmuz döneminin satışlar üzerinden alınan KDV ve ÖTV vergilerinin tahsilat gelişimine de bakmakta yarar var. Bu yılın ilk 7 ayında dahilde alınan KDV tahsilatı geçen yılın ilk 7 ayına göre % 12, ÖTV tahsilatı ise % 3,7 gerilemiş bulunuyor. İlk 6 aydaki gerilemeler dahilde alınan KDV tahsilatında % 14,7, ÖTV tahsilatında % 4,2 idi. Temmuz ayında bir miktar iyileşme olmuş görünüyor

“EKONOMI HIÇBIR ZAMAN SADECE EKONOMI DEĞILDIR. BIRÇOK FARKLI ALANDAN GELEN ETKIYE AÇIKTIR.”

Sanayi Üretimi (Kaynak: TÜİK Sanayi Üretim Endeksi Haziran, 2019)

A. MAHFİ EĞİLMEZ Ekonomist

mahfie@gmail.com www.mahfiegilmez.com ama bu iyileşme henüz talep artışının arzı yanına çekecek güçte olduğunu göstermiyor. Buraya kadar ekonomiyi geçmiş veriler için takvim etkilerinden arındırılmış ve gelecek tahmini için de siyasal, sosyal ve jeopolitik etkilerden arındırılmış olarak ele aldık. Oysa ekonomi hiçbir zaman sadece ekonomi değildir. Birçok farklı alandan gelen etkiye açıktır. Ki içinden geçtiğimiz dönem bu tür ekonomi dışı meselelerin sayı olarak ve etki büyüklüğü olarak en fazla olduğu dönemdir. Özellikle risk artışı ve onun yarattığı kur yükselişi Türkiye ekonomisi üzerinde çok etkili olabilmektedir. Eğer önümüzdeki dönemde bu etkiler ortaya çıkmazsa talep cephesindeki bu artışın arzı da etkileyebileceğini söylememiz mümkündür. Özetle talep tarafındaki bu eğilim devam ederse arzı da kendi yanına çekebilir ve ekonomiyi büyümeye döndürebilir. Yine de eldeki birkaç aylık veriye bakarak “ekonomi çıkışa geçiyor” ya da “ekonomi toparlanamıyor” gibi keskin yorumlar yapmak için çok erken. Daha anlamlı tahminler yapabilmemiz için Temmuz ve Ağustos verilerini de görmemiz gerekecek.

Perakende Satış Hacmi (Kaynak: TÜİK Perakende Satış Endeksleri Haziran, 2019)

YILLARCA BERABER OLMAK GARANTi! Geliştirdiğimiz teknoloji ve yeniliklere duyduğumuz sonsuz güvenle, E.C.A. bataryalarda garanti süresini tam 20 yıla çıkardık! Bu, Türkiye’de bir ilk!

YIL

GARANTi TÜRKİYE’DE İLK

Icon

Purity

Icon

Banyo Bataryası

Lavabo Bataryası

Lavabo, Banyo, Eviye Bataryaları

Banyo Bataryası

Purity Lavabo Bataryası

/elginkaneca

/ecayillarcaberaber

www.eca.com.tr

*Garanti, E.C.A. markalı krom kaplı tek kumandalı - çift kumandalı batarya ve musluk grubu ürünlerimizi kapsamaktadır.

Icon Banyo Bataryası

Purity Lavabo Bataryası

TİMDER’den / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

TİMDER Geçmiş Dönem Başkanları & Yönetim Kurulu Üyeleri

TİMDER 21. OLAĞAN GENEL KURUL TOPLANTISI GERÇEKLEŞTİ Yapı malzemeleri sektörünü üretici ve satıcılarıyla aynı çatı altında toplayan TİMDER’in (Tesisat İnşaat Malzemecileri Derneği) 21. Olağan Genel Kurulu, 30 Nisan 2019 Salı günü, İstanbul Ataşehir’de bulunan Dernek Merkezi’nde gerçekleştirildi.

tüzük değişiklik önerileri görüşülerek karara bağlandı ve 2019-2021 dönemi için yönetim, denetim ve disiplin kurulları seçimine geçildi. Yapılan istişareler neticesinde belirlenen ve önerilen liste oy birliği ile kabul edilerek görev dağılımları belirlendi.

Genel Kurul’un açılış konuşmasını üstlenen TİMDER Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Kemal Yıldırım, 2017-2019 yılları arasında gerçekleştirilen faaliyetlerle ilgili bir sunum yaparak iki yıl süresince büyük bir özveri ile çalışan Yönetim Kurulu Üyelerine teşekkürlerini iletti. Yıldırım’ın konuşmasının ardından yönetim ve denetim kurulları ibra edildi,

Sektörünün önde gelen sivil toplum kuruluşu olarak 30 yılı geride bırakan TİMDER’in 2019-2021 dönemi yeni yönetim kurulunda görev alacak isimler; Aydın Eşer, Adem Yılmaz, Ali R. Canik, Bekir K. Zabcı, Cemal Kır, Deniz C. Kaya, Kemal Yıldırım, N. Begüm Kıratlılar, Serdar Dönmez, S. Ertan Sapankaya ve Yücel Baran olarak belirlendi.

Aydın Eşer ile devam… Yeni dönemin ilk Yönetim Kurulu toplantısı ise 15 Mayıs Çarşamba günü dernek merkezinde gerçekleşti. Yönetim kurulu üyelerinin görev dağılımlarının yapıldığı görüşmelere, asil ve yedek üyeler birlikte katılım sağladı. Yapılan görüşme ve oylamalar neticesinde, geçtiğimiz dönemin Yönetim Kurulu Başkanı, Isı Malzemeleri Ticaret A.Ş. Ortağı Aydın Eşer’in bir dönem daha başkanlık görevini sürdürmesine, TİMDER Yön. Kur. Başkan Yardımcılığı görevini; Kombi Klima Shop’un Kurucu Ortağı Deniz Kaya’nın üstlenmesine karar verildi. Baran Mühendislik Genel Müdürü Yücel Baran ise Muhasip Üye olarak belirlendi.

IN TER IOR LIV ING

ULTRATOP LOFT

Kişiselleştirme, işlevsellik, tasarım ve dayanıklılık. Zemin ve duvarlar hayat buluyor. Ultratop Loft; çağdaş iç mekan tasarımları için farklı tonlar, düzlemsellik ve bu birlikteliğin yarattığı yenilikçi çözüm önerisi. Ultratop Loft; çarpıcı bir etkiye sahip, dekoratif zemin ve duvar kaplamaları oluşturmak için tek bileşenli malayla uygulanan çimento esaslı ürün.

/MapeiTurkiye

TİMDER’den / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

BANKA HESAPLARININ TEK EKRANDAN YÖNETEBİLMESİNİ SAĞLAYAN YENİLİK NETEKSTRE’DEN TİMDER ÜYELERİNE %25 İNDİRİM Üyelerinin banka hesaplarını çok daha kolay takip edebilmelerini mümkün kılmayı ve dijital dönüşüme daha hızlı entegre olmalarını sağlamayı hedefleyen TİMDER, inovatif bir çözüm olan Netekstre’den faydalanıyor. Tüm banka hesaplarının tek bir platformda takip edilebilmesini mümkün kılan bu yenilikçi çözüm sayesinde kurumlar da zaman ve iş gücü açısından kazanç sağlıyor. TİMDER, üyelerine banka hesaplarını daha kolay takip edebilmeleri amacıyla yenilikçi bir çözüm sunuyor: Netekstre. Tüm banka hesaplarının tek bir platformda takip edilebilmesini sağlayan Netekstre, ERP ve muhasebe programlarıyla entegre çalışabilmesiyle de öne çıkıyor. TİMDER üyeleri, 15 Eylül 2019 ile 15 Aralık 2019 tarihleri arasında Netekstre hizmetinden % 25 indirimli faydalanabiliyor.

Netekstre Nedir? Netekstre, tüm hesap hareketlerinizi bankalardan online olarak alır ve tek panel üzerinde tüm hareketleri görüntülemenizi sağlar. Toplanan tüm hareketler ortak bir veri yapısına çevrilir ve web servis üzerinden SAP, Oracle, Microsoft Dynamics, Logo, Netsis, Mikro ve Eta gibi ERP sistemlerine aktarılır.

Netekstre sayesinde tüm banka hareketleri tek panel üzerinde izlenebilir, panel üzerinden özel raporlar oluşturulup dışarıya aktarılabilir, anlık ve periyodik olarak SMS ve e-posta ile raporlar alınabilir. Tüm işlemlerin ortak bir veri yapısına dönüştürülüp hızlıca ERP/muhasebe sistemlerine aktarılması sayesinde kurumlar hem zaman hem de iş gücü bakımından büyük kazanç elde eder.

Premix Tam Yoğuşmalı Kombi Paslanmaz Çelik Eşanjör

TİMDER’den / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

30. GELENEKSEL TANER OĞUZ - TİMDER HALI SAHA FUTBOL TURNUVASI TAMAMLANDI TİMDER tarafından, üyeler arasındaki dostlukları güçlendirerek yeni dostlukların kurulmasına vesile olmak amacıyla düzenlenen 30. Geleneksel Taner Oğuz - TİMDER Halı Saha Futbol Turnuvası 5 Mayıs 2019 Pazar günü oynanan final maçıyla sona erdi. Büyük mücadelelere sahne olan turnuvanın bu yılki şampiyonu Durul Banyo oldu, takıma birincilik kupasını merhum Taner Oğuz’un kıymetli eşi Emel Oğuz takdim etti (1). Turnuva ikincisi olan Daikin’in kupasını TİMDER Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Kemal Yıldırım, turnuva üçüncüsü Kaleseramik’in ise kupasını, TİMDER Sosyal İşler Komitesi

Başkanı Yücel Baran verdi. Gol krallığı mücadelesinin kazananı ise Daikin formasını taşıyan Gökhan Taşkın oldu. Taşkın’a Gol Kralı kupasını TİMDER Yönetim Kurulu Üyesi Yıldıray Yılmaz sundu.

Turnuvası bu yıl da ebedi dostlukların temelinin atıldığı bir atmosferde gerçekleşti. Takım oyuncuları aileleriyle birlikte katıldıkları turnuvada keyif dolu pazar kahvaltılarıyla güne başladılar ve iş hayatının stresini turnuva maçlarıyla attılar.

En Centilmen Takım kategorisinde ise Elmor ve Ge-Ti olmak üzere iki takım kupa almaya hak kazandı. Elmor’un kupasını, Daikin Yönetim Kurulu Üyesi Zeki Özen, Ge-Ti’nin kupasını ise TİMDER Yönetim Kurulu Üyesi Deniz Kaya takdim etti.

Elmor sponsorluğunda düzenlenen ve profesyonel hakemler tarafından yönetilen maçlarda, sağlık ekipleri herhangi bir olumsuzluk durumunda müdahale etmek üzere hazır bekledi. Maç sonuçları, videolar ve fotoğraflar oyuncuların kolaylıkla ulaşabilmeleri adına timderturnuvasi.com adresinden güncel olarak yayınlanarak TİMDER sosyal medya hesaplarından anlık olarak paylaşıldı.

Sezon boyunca heyecan dolu karşılaşmalara sahne olan 30. Geleneksel Taner Oğuz - TİMDER Halı Saha Futbol

HABERLER / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

BİEN’İN USTA SEMİNERLERİNDEKİ 13’ÜNCÜ DURAĞI URFA OLDU

Seramik sektörünün önemli oyuncularından Bien, 12 Temmuz’da Urfa’da seramik ustalarıyla buluştu. Bien’in Urfa Bayisi Yılkes Seramik ile ortak düzenlediği eğitim semineri Divan Otel’de gerçekleşti. Seminere 150’nin üzerinde seramik ustası katıldı. Bien, ustalarını yeni ürünler ve uygulamalar konusunda eğitmek amacıyla seminerler düzenlemeye devam ediyor. İş kalitesini ve müşteri memnuniyetini artırmayı hedefleyen Bien, seminerler aracılığıyla ustalarla iletişim kurma olanağı da yaratıyor.

yeni ürünler ve ürünlerin özellikleri ile ilgili detaylı bilgi sahibi oldu. Bien’in Teknik Hizmetler Şefi Cenk Senotay’ın hazırladığı sunumlarla gerçekleşen seminerlerde, Bien’in üretim tesisleri ve ürünlerinin anlatıldığı tanıtım filmi de gösterildi.

Bien’in Mart ayından bu yana düzenlediği seminerlerin bu seferki durağı 12 Temmuz’da Urfa oldu. Uzun yıllardır birçok şehirde usta seminerleri organize eden Bien, 2019 yılında usta seminerlerine daha da ağırlık verdi. Urfa’da düzenlenen seminer yılbaşından bu yana gerçekleştirilen 13’üncü seminer oldu.

Bien Teknik Hizmetler Şefi Cenk Senotay “Ustalar seramik seçmeye çalışan müşterileri yönlendirme konusunda çok etkili. Ustalara ürünlerimizi ne kadar iyi anlatıp onlara ürünleri döşerken hangi konulara dikkat etmeleri gerektiğini belirttiğimizde, işçilik kaliteleri de yükseliyor. Mekânlar daha şık oluyor ve müşteri memnuniyeti de aynı oranda artıyor.” dedi.

Bien’in, Yılkes Seramik ile ortak düzenlediği eğitim programında ustalar

Cenk Senotay ‘’Hangi koşullarda,

hangi zeminlerde, hangi ürünün kullanılması gerektiği, dış mekan, iç mekan, ortam ve hava koşullarının göz önünde bulundurulması gerektiği, doğru yönlendirmenin ana unsurları. Müşteri memnuniyeti markamız adına çok değerli. Bir alan seramik ile kaplandığında, yani yeni bir yaşam alanı oluşturulduğunda; burada tasarımın ve ürünün kalitesi %50 oranında önemli ise geri kalan %50’lik kısım da iyi bir işçiliktir.” diyerek sözlerini tamamladı. Bien Bölge Satış Müdürleri’nin de katıldıkları seminerde düzenlenen çekilişte ustalara profesyonel seramik kesme makinesi hediye edildi. Ürünler, ürün özellikleri ve uygulamalar hakkında detaylı bilgiler içeren eğitim programında ustalar sorularına yanıt aldı, isteklerini ve önerilerini aktardılar.

formina

SAUNAS

Banyo

Sauna, kasları gevşetir, yorgunluğu ve stresi azaltır, toksik maddelerin vücuttan atılmasını sağlar. Sauna relaxes the muscles, reduces stress and fatigue. It reduces joint pain, helps eliminate the toxic substances from body.

/ formina

/ forminabanyo

/ formina_banyo

HABERLER / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

BOSCH TERMOTEKNİK: “HER ZAMAN HER YERDE ÖNCE MÜŞTERİ”

Bosch Termoteknik, Manisa fabrikasında yaklaşık 1000 çalışanı ile proje lansmanı için buluştu. Lansmanda şirket stratejisinin temelini oluşturan müşteri odaklı yaklaşımı bir adım daha ileriye taşıyacak etkinlikler gerçekleştirildi. Bosch Termoteknik, stratejisindeki en önemli konulardan biri olan “Müşteri odaklı yaklaşım” ilkesini geliştirmek için çalışmalarına devam ediyor. Bu ilke kapsamında yürütülen “Her Zaman Her Yerde Önce Müşteri” projesinin lansmanı 21 Haziran günü Bosch Termoteknik Manisa Fabrikasında gerçekleştirildi. Tüm gün süren proje lansmanına; üretim hatlarından tedarik zincirine, Ar-Ge’den satışa kadar her birimden yöneticiler, çalışanlar ve uzun dönem stajyerler katılım gösterdi ve öğretici, eğlenceli etkinlikler düzenlendi. Proje kapsamında müşterilerin beklenti, talep ve ihtiyaçlarının daha hızlı ve verimli şekilde ele alınması hedefleniyor.

Bosch Termoteknik Ticari Genel Müdürü Akın Kazak, Fabrika Teknik Genel Müdürü Haşiman Üsküdar ve Satış Genel Müdürü Zafer Polat’ın açılış konuşmasıyla başlayan etkinlik, “Her zaman, her yerde önce müşteri” mesajlarını içeren skeçler ve İnovasyon Merkezi’nde gerçekleştirilen manifesto sunumuyla devam etti. Sunumlardan sonra son kullanıcıların da katılım gösterdiği interaktif panelde müşterilerin deneyimleri ve süreçlerdeki beklentileri konuşuldu. Ardından TTiyatro Kulübü, müşteri deneyimini ve yolculuğunu anlatan komedi oyunuyla renkli dakikalar yaşattı. Etkinliğin öğleden sonraki programında ise “Önce

müşteri” mesajlarını içeren oyunlar oynatıldı. Bosch Termoteknik Satış Genel Müdürü Zafer Polat konuşmasında: “Müşterilerimiz, her zaman vizyonumuzun ve stratejimizin temelinde yer alıyor. Hepimiz; zincirimizin başlangıcı olan Ar-Ge’den, ürünlerimizin son kullanıcıların evlerine girene kadar olan sürece katkı sağlıyoruz. Bu temeli tüm süreçlerimize yansıtmak ve daha da ileriye taşımak için “Önce müşteri” diyerek bugün önemli bir adım daha attık. Dönüşümümüzün önemli bir parçası olan bu yaklaşıma değerli katkılarınız olacağına ve bir adım öteye taşımak için çalışacağınıza eminiz.” dedi.

BIANCA WALL-HUNG / HALF MONOBLOCK WASHBASIN ASMA YARIM MONOBLOK LAVABO

CAZGIR A.Ş. ALT BAYİLERİ TERMO TEKNİK DESTEĞİNDE ROMA VE VENEDİK’TEYDİ Termo Teknik’in Karadeniz Bölge Bayi Cazgır A.Ş, bayilerini İtalya’nın ve dünyanın en önemli turizm rotaları arasında yer alan, tarihi ve mimari açıdan eşsiz güzelliklere sahip Roma ve Venedik’e götürdü. Karadeniz bölgesinde faaliyet gösteren Termo Teknik Bölge Bayi Cazgır A.Ş, müşterilerini dünyanın en gözde kentleri arasında yer alan Roma ve Venedik’te ağırladı. Termo Teknik desteğinde gerçekleşen gezide iki kenti keşfederek bir hayali gerçekleştiren konuklar, tarihi ve mimari açıdan eşsiz birer değer olan mekanları ziyaret etme, eserleri görme ve inceleme olanağı yakaladı.

HABERLER / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

Katılımcılar, gezinin ilk 2 günü muhteşem Roma Kenti’ni tanıma fırsatı buldu. Katolik Dünyası’nın merkezi Vatikan, Vatikan Müzesi, Navona Meydanı, İspanyol merdivenleri, Phanteon, Kolezyum gibi Roma’nın tarihsel kimliğini oluşturan yerleri ziyaret eden konuklar aynı zamanda, göz alıcı anıtları, paha biçilmez mimari

eserleri inceledi ve her zaman cıvıl cıvıl olan meydanlarda dolaşarak, lezzetli İtalyan yemeklerini tattı. Roma’nın ardından “sanat ve kültürün başkenti” olarak anılan Venedik’e geçen katılımcılar, 400’ü aşkın köprü ile biri birine bağlanmış 120 adadan oluşan bu eşsiz kenti tanıdı. Venedik’in simgesi haline gelmiş “Gondol Turu”na çıkan ve en az kent kadar ünlü San Marco Meydanı ile büyük San Marco Bazilikası’nı gezen seçkin Cazgır A.Ş. müşterileri, kentin daracık tarihi sokaklarını adımlayarak Çan Kulesi, Saat Kulesi, Dükler Sarayı ve Ponte di Sospiri gibi tarihi yapıları keşfetti. Nefes kesen mimari eserleri ve manzaraları hafızalarına, yemeklerin tadını damaklarına, kahkaha dolu dakikaları ve dostlukları ise kalplerine işleyen

CREAVİT GELİŞTİRDİ, TSE ONAYLADI Creavit’in geliştirdiği, seramik ürünler üzerine uygulanan özel sır kaplama ve bu kaplamanın içerisinde yer alan gümüş iyonlarıyla bakteri barınmasını %99 oranında engelleyen Ultra Hijyen teknololijsi, TSE tarafından da onaylandı. Daha önce de bilimsel olarak Anadolu Üniversitesi ve Nano Bio Matters Laboratuvarı tarafından onaylanan Ultra Hijyen, kaplama sır içine eklenen gümüş iyonları ile klozet, lavabo, pisuar, duş teknesi gibi istenilen her seramik yüzeye uygulanabiliyor. Bakteri barınmasını engellemenin yanı sıra, uygulanan yüzeyi pürüzsüz hale getiren sır kaplama sayesinde seramik alanlar daha zor kirleniyor ve çok daha kolay temizleniyor. Eski çağlardan bu yana gümüşün antibakteriyel ürün olarak kullanılması ve bilim adamlarının yaptığı araştırmalarla da bunun kanıtlanmasından ilham alarak geliştirilen Ultra Hijyen teknolojisi, bakteri oluşumunun fazla olduğu banyoları, güvenli ve hijyenik alanlar haline getiriyor. Ultra Hijyen ile özellikle ortak alanlardaki hijyen sorununu çok daha aza indirgeyen Creavit, kişisel yaşam alanlarında da çocukların ve ailelerin banyoyu güvenle kullanabilmesini sağlıyor. Seramik ürünlerden banyo mobilyalarına, gömme rezervuarlardan kumanda panellerine, armatürlerden aksesuarlara kadar uzanan geniş ürün yelpazesi ve teknolojik çözümleriyle Creavit, banyoda yeni deneyimler yaşatmaya devam ediyor.

konuklar bir sonraki gezide buluşmak üzere sözleştiler. Termo Teknik Bayi Kanalı Satış Müdürü Selim Kabiloğlu ise Cazgır A.Ş.’nin Karadeniz’de son derece başarılı çalışmalar yaptığını hatırlarak şunları söyledi: “Karadeniz Bölge Bayimiz Cazgır A.Ş’nin seyahat kampanyasına katkı sunmaktan mutluluk duyuyoruz. Sürdürülebilir olarak sağlıklı büyüme hedefine sahip olan Termo Teknik, ürünlerini dünya kalite ve standartlarına uygun olarak üretmeye devam ederken, bir yandan da tüketiciye sağladığı kullanım kolaylıklarını arttırıyor, bayileri ile kurduğu güven ilişkisini geliştiriyor. Ürünlerimize duyulan güveni ve bayilerimiz ile kurduğumuz samimiyete dayalı açık iletişimi güvenli ve sağlam büyümenin temel taşı olarak görüyoruz.”

HABERLER / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

HİTİT SERAMİK YENİ SERİLERİYLE CERSAIE’DE İtalya’nın Bologna kentinte 23-27 Eylül tarihlerinde gerçekleşecek olan Cersaie Fuarı’nda 25.Hol B174 numaralı standında yer alan Hitit Seramik, her zevk ve tercihe uygun yeni koleksiyonunu hazırladı. Bu yıl porselen ağırlıklı ürünlerle ön planda olmayı hedefleyen firma, outdoor konsepti için 60x120, 40x80 ve 60x60

ebatlardaki 20 mm. Koleksiyona özel bir bölüm ayırdı. Hit2Power başlığında toplanan seriler, özel yüzey ve gövde yapıları ile darbe, asit, nem, yangın, ağır hava koşulları ve tuza dayanımları ile her türlü kamusal ve özel açık alan kullanımları için hazırlandı. Fuarda sergilenen güncel yaklaşımlara uygun hazırlanan tüm tasarımlar, şu

şekilde kategorize edildi: Taş, Mermer, Beton, Çini, Ahşap, Chic ve Outdoor. Tüm dünya pazar tercihlerine hitap edebilecek çeşitlilikteki ürünlerde, farklı yüzey yapılarının düşünülmüş olması Hitit Seramik ürünlerinin tercih edilmesinin bir başka nedenini teşkil ediyor.

HABERLER / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

MESLEK LİSELİ ÖĞRENCİLER BU YIL DA DEMİRDÖKÜM İLE DERS BAŞI YAPTI

DemirDöküm, Meslek Liseli öğrencilerin eğitimine destek olmaya devam ediyor. Mesleki ve Teknik Anadolu Meslek Liseleri öğrencileri için hayata geçirilen ücretsiz mesleki eğitim ders kitabı dağıtım projesinin dördüncü yılında da destekçisi DemirDöküm oldu. 20 bine yakın Meslek Liseli 11’inci sınıf öğrencisi DemirDöküm sponsorluğunda hazırlanan kitaplar ile ders başı yaptı. DemirDöküm, iklimlendirme sektörünün geleceğini şekillendirecek gençlerin eğitimine destek olmayı sürdürüyor. İlk olarak 2016 yılında hayata geçirilen Mesleki ve Teknik Anadolu Meslek Liseleri öğrencileri için ücretsiz ders kitabı dağıtımı projesi, dördüncü yılına ulaştı. Türkiye genelinde 20 bine yakın Meslek Liseli 11’inci sınıf öğrencisi DemirDöküm sponsorluğunda hazırlanan “Isıtma Tesisatı”, “Doğal Gaz Bina İçi Tesisatı” ve “Gaz Yakıcı Cihazlar” kitapları ile ders başı yaptı.

Yönetim Kurulu Üyesi Erdem Ertuna; “Bundan 65 yıl önce Türkiye’nin en büyük ısıtma markası olma hedefiyle yola çıktık. Öğrenme aşkımız, işimize olan inancımız ile başarı çıtamızı her yıl yükselttik. İlk döküm radyatör, ilk panel radyatör, ilk kombi ve yoğuşmalı kombi gibi ürünleri sanayimize kazandırdık. Bugün Türkiye’nin 140’ıncı Ar-Ge merkezinin de yer aldığı Bozüyük fabrikamızdan dünyanın 50 ülkesine yenilikçi ürünlerimizi ihraç ediyoruz.” dedi.

Türkiye’nin ilk sanayi şirketlerinden biri olan DemirDöküm’ün 65 yıldır geleceğe yaptığı yatırımla birçok ilki gerçekleştirdiğini, ülke ekonomisi ve sektörü kalkındıracak yatırımlar arasında mesleki eğitimin hayati önem taşıdığını belirten DemirDöküm

Dijital dönüşümü gelecek vizyonunun merkezine koyan DemirDöküm’ün Türkiye’de ve dünyada yakaladığı başarıyı gençlerle daha da yukarı taşımak istediklerini kaydeden Ertuna şöyle konuştu; “Dijital dönüşümün her geçen gün önem kazanması

hayatımızın her alanını etkiliyor. Sanayide modernleşen makinalar, gelişen iletişim teknolojileri verimliliği ve kaliteyi artırıp yeni iş kollarını da karşımıza çıkaracak. Önümüzdeki 10 yılda güvenlik analisti, makina öğrenim bilimcisi, sanal gerçeklik tasarımcısı, inovasyon/mekanik uzmanlığı gibi 15’in üzerinde yeni meslekle karşılaşacağız. Global platformdaki konumumuzu kuvvetlendirmek, ülkemizin gayri safi milli hasılasına daha çok katkı sağlamak için gençlerimizin uzmanlığına başvuracak, geleceğimizi onlarla şekillendireceğiz. Sahip olduğumuz ilklerimize, gençlerimizin vizyonu ile yenilerini ekleyeceğiz. DemirDöküm olarak eğitime, meslek liseli öğrencilerimizi desteklemeye devam edeceğiz.”

FORM’DAN YERLİ ÜRETİM ISI POMPALARINDA TEKNİK EĞİTİM

HABERLER / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

İklimlendirme sektörünün öncü firmalarından Form Şirketler Grubu, kısa bir süre önce yerli üretime geçtiği su kaynaklı ısı pompası alanında yetkili servis ve satış personelinin katıldığı bir teknik eğitim gerçekleştirdi. İzmir’de Pancar OSB’de yer alan üretim tesislerinde düzenlenen eğitimde Form’un 30 yıllık deneyiminin yansıtıldığı yerli ısı pompalarının kurulum, onarım, çalışma sistematiği gibi kapsamlı konularda katılımcılarla uygulamalı ve teorik bilgi paylaşımı yapıldı.

Form iştiraki Form Endüstri Ürünleri A.Ş.’nin 30 yılı aşkın bir süredir deneyiminin bulunduğu ve kısa süre önce yerli üretimine başlanan ısı pompaları alanında Form merkez servisi ile yetkili servislerin ve ısı pompası satış personelinin katıldığı bir teknik eğitim toplantısı gerçekleştirildi. Form’un İzmir Pancar OSB’de yer alan fabrikasında düzenlenen ve toplamda 28 kişinin katıldığı eğitimde; Ar-Ge’si Form Endüstri Tesisleri A.Ş. bünyesinde geliştirilmiş yerli üretim su kaynaklı ısı pompalarının genel yapısı, komponentler, yazılım ve otomasyon senaryoları ile kurulum, devreye alma ve arıza onarımlarda dikkat edilecek konular hakkında detaylı bilgi paylaşıldı. Bunun yanı sıra toplantı süresince katılımcı servisler yeni ürün hakkında kendi saha tecrübelerine ve birikimlerine yönelik görüşlerini paylaştı. Uygulamalı eğitimin de yapıldığı toplantıda, üretim alanı ve ürün test standı da gezilerek ürün üzerinde bilgi

paylaşımı yapıldı ve merak edilenler hakkında yöneltilen sorular yanıtlandı. Katılımcılar tarafından büyük ilgi gören eğitim, ürünün ortaya çıkış sürecinde yer alan Ar-Ge Müdürü Muhammed Damar ve Ar-Ge Müdür Yardımcısı Cansu Özçelik tarafından düzenlendi. Eğitimde Form’un ısı pompaları alanındaki deneyim ve tecrübesine vurgu yapan Ar-Ge Müdürü Muhammed Damar şunları söyledi: “55 yıldır iklimlendirme sektörüne yön veren ve su kaynaklı ısı pompaları konusunda 30 yıllık deneyimimizle öncü bir firma olarak yerli ısı pompalarımızı piyasa ihtiyaçlarını göz önünde bulundurarak geliştirdik. Bunun yanı sıra bu ürünlerin ana kart ve yazılım gibi detaylarını da yine bilgi birikimimizi ve ihtiyaçları göz önünde bulundurarak hazırladık. Piyasadaki yüzlerce su kaynaklı ısı pompası projesinin uygulayıcı firması olarak tüm tasarım, Ar-Ge ve üretim süreçleri tarafımızca gerçekleştirilen bu ürünleri gerek gaz gerekse su devresinde

üst seviyede koruma ve otomasyon yönetimi ile donattık ve profesyonellerin dikkatine sunduk. Müşterilere kullanım kolaylığı sağlayabilmek amacıyla özel donanımlarla oda termostadı üzerinde geliştirmeler yaptık. Müşterilerimizin üründen maksimum derecede verim alabilmesi için fan hızı konusundaki beklentileri karşılayabilmek adına 3 ayrı fan hızı seçebilme imkanı tanıdık. Aynı zamanda ana kart üzerinden kontrol edilebilen 2 kademeli ısıtıcı sayesinde de cihazların direk taze hava ile çalışması sağladık. Yeni ısı pompalarımız Modbus veya Bacnet otomasyona uyumlu olarak direk sahaya sevk edilmekte, müşterinin ihtiyaçlar doğrultusunda diğer BMS taleplerine de cevap verebilmektedir. Bunun gibi birçok inovatif yaklaşımda bulunduğumuz bu yeni ürün ile Form olarak su kaynaklı ısı pompası uygulamalarındaki iddiamızı artırmaktan ve ülke ekonomisine katkıda bulunacak bu özel ürünü piyasaya sunmaktan dolayı büyük gurur duyuyoruz.’’

YUMUŞAK BİR AKDENİZ ESİNTİSİ...

İKLİMLENDİRME SEKTÖRÜ’NDEN İHRACAT ATAĞI; 14. ULUSLARARASI “ISK – SODEX” 2019 FUARI İLE SEKTÖR İSTANBUL’DA BULUŞMAYA HAZIRLANIYOR!

HABERLER / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

2019’un ilk yarısında 2 milyar doların üzerinde ihracata imza atarak ekonomiye değer katmayı sürdüren iklimlendirme sektörü, Ekim ayında 14. Uluslararası “ISK-SODEX” Fuarı ile İstanbul TÜYAP’ta buluşacak. 2 – 5 Ekim Uluslararası “ISK-SODEX” 2019 Fuarı, AB ülkeleri başta olmak üzere Afrika ve Güney Amerika kıtasından satın alma heyetlerini de yeni ticari iş birlikleri için Türkiye’deki üreticilerle bir araya getirecek.

Klima sistemleri, havalandırma, yalıtım elemanları, tesisat ekipmanları ile ısıtma ve soğutma sistemlerini kapsayan iklimlendirme sektörü, 2019 yılında 5,5 milyar dolar ihracat hedefiyle ihracatta yeni pazarlarla yöneldi. 2 – 5 Ekim 2019 tarihleri arasında İstanbul TÜYAP Fuar Merkezi’nde düzenlenecek ISK-SODEX 2019, bu yıl da iklimlendirme sektörüne ihracatta yeni kapılar aralayacak. Dünyanın lider fuar organizasyon firmalarından Deutsche Messe’nin Türkiye ofisi Hannover Messe Sodeks Fuarcılık tarafından ISKAV, DOSİDER, İSKİD, İZODER, TTMD, POMSAD, SOSİAD, ESSİAD, MTMD ve KBSB iş birliğiyle gerçekleştirilen ISK-SODEX 2019’da bu yıl, Almanya, Çin, Fransa, Hindistan, Hollanda, İtalya, Güney Kore, Tayland, Birleşik Arap Emirlikleri, Lübnan, Pakistan, İspanya, İran, Rusya, Yunanistan, Amerika Birleşik Devletleri, Mısır, Tayvan ve Japonya gibi ülkelerden de katılımcılar yer alıyor. Alım Heyeti kapsamında ISK-SODEX Fuarı İkili İş Görüşmeleri’ne tüm dünyadan HVAC&R sektör alıcıları katılacak. Ticaret Bakanlığı ve İklimlendirme Sanayi İhracatçıları Birliği (İSİB) desteği ile organize edilecek olan ISK-SODEX Fuarı kapsamındaki İkili İş Görüşmeleri 2 ve 3 Ekim tarihlerinde 13. Salon B2B Alanı’nda gerçekleştirilecek. Türkiye iklimlendirme sektörünün dış pazarlarda ciddi bir rekabet üstünlüğü elde ettiğini belirten Hannover Messe Sodeks Fuarcılık Genel Müdürü

Alexander Kühnel, yatırımcıların Türkiye’ye gelme noktasında artık çok daha istekli olduklarını belirterek şunları söyledi; “İklimlendirme sektörü Türkiye sanayinde önemli ihracat alanı ve her geçen yıl büyüme rakamlarıyla yeni rekorlar kırıyor. Sektörün son yıllarda Ar-Ge ağırlıklı ileri teknoloji ürünlere odaklanması özellikle dış pazarlarda rekabet üstünlüğü kazandırırken, bu yatırımlar yabancıların da dikkatini çekiyor. Türkiye iklimlendirme sektörünün önde gelen üreticileri ile ticari iş birlikleri yapmak isteyen yabancı yatırımcıların sayısındaki artış hızla devam ediyor. Artan bu ilginin de etkisi ile sektör temsilcileriyle birlikte ISKSODEX Fuarı hazırlık çalışmalarımız kapsamında, iklimlendirme sektörü ihracat hacminin yüksek olduğu pazarların yanı sıra, düşük hacimli yeni pazarlarda da ticaret hacmini pekiştirmeye yönelik çalışmalarımız hız kesmeden devam ediyor. Sektörün hedef pazarlarla ISK – SODEX’te bir araya gelmesi ve bu potansiyelini sergilemesi gerek Türkiye, gerekse Avrasya bölgesinde kendi alanında lider bir marka olan ISK – SODEX Fuarı için çok büyük önem taşıyor.” Türkiye en başarılı kombi ustasını seçmeye hazırlanıyor! İklimlendirme sektörünü bir araya getirecek olan fuar, renkli etkinliklere de sahne olacak. Bu yıl ikinci kez düzenlenecek olan “ISK-SODEX Ustalar Ligi 2019” yarışmasında doğru montaj, projeye uygunluk ve estetik kriterlerinde dereceye giren ilk üç kombi

ustası “Türkiye’nin en iyi ustası” olarak ödüllendirilecek. Çayırova Boru, ECA Emas Makine, Georg Fischer Hakan Plastik ve Rothenberger sponsorluğunda düzenlenecek olan yarışmada, pratik uygulama etabı 13. Salon Ustalar Ligi Özel Alanı’nda fuar süresi boyunca gerçekleşecek. Uluslararası ISK - SODEX Fuarı; forum alanı, konferans ve çekiliş ile de dikkat çekiyor! ISK-SODEX Fuarı, katılımcılarını bir yandan yeni iş birlikleri için potansiyel müşterilerle bir araya getirirken, diğer yandan fuar süresince düzenlenecek forum ve konferanslarla 4 gün boyunca bilgi ve deneyimlerin paylaşıldığı bir platform oluşturacak. Fuar katılımcılarının marka bilinirliklerine önemli bir katkı sağlayan Forum Alanı, bu yıl da 11. Salon’da ISK-SODEX katılımcı ve ziyaretçileri ile buluşmaya hazırlanıyor. Daikin, Aldağ, Siemens gibi katılımcılarımızın önemli gündemlerini paylaşacakları oturumlar, fuar katılımcı ve ziyaretçileri tarafından ücretsiz olarak takip edilebilecek. Ayrıca Karadeniz Salonu’nda düzenlenecek olan “Dernek Özel Oturumları” da sektörün geleceğine ışık tutacak. Fuar kapsamında gerçekleştirilecek çekilişle 1 adet FIAT Fiorino, 6 adet Kombi, 1 adet nem alma cihazı ve ISKAV Yayınları’ndan oluşan 10 set kazanma şansı ISK-SODEX Fuarı kapsamında düzenlenecek olan çekiliş ile ziyaretçilerimizin olacak. Çekilişe 13. Salon Çekiliş Alanı’nda katılabilirsiniz.

HABERLER / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

KALE YENİ MAĞAZACILIK KONSEPTİNİ ÇORUM’A TAŞIDI Kaleseramik’in, Çorum’daki iş ortağı Duranlar Yapı Market ile birlikte faaliyete geçirdiği yeni mağazacılık konseptiyle hazırlanan showroom’u, düzenlenen görkemli açılış töreni ile hizmete açıldı. Türkiye seramik sektörü ve yapı kimyasalları sektörünün önemli markaları Kaleseramik ve Kalekim’i bünyesinde bulunduran Kale’nin, Çorum’un en büyük yapı marketi Duranlar Yapı Market ile faaliyete geçirdiği yeni showroom’u 23 Ağustos Perşembe günü düzenlenen törenle açıldı.

Geniş katılımın sağlandığı açılış törenine Çorum Belediyesi Bşk Yard. İsmail Yağbat, Duranlar Yapı Market Yön. Kur. Başkanı Necmettin Duran, Kaleseramik Sat. Müd. Serhat Köklü, ve Bölge Mimarı Berk Can Cıbır, Duranlar Yapı Market Mağ. Müd. Özkan Özbulut, ve Türkiye’nin çeşitli illerinden bayi temsilcileri, fabrika müdürleri katıldı.

Açılış töreninde konuşan Duranlar Yapı Market Yönetim Kurulu Başkanı Necmettin Duran, uzun yıllardır yapı market olarak Çorum halkına hizmet verdiklerini belirterek “Bizi olduğumuz noktadan bir ileri noktaya taşıyacağına inandığımız yeni Kale mağazamızla Çorum halkına daha kaliteli ve daha iyi hizmet vereceğiz’’ dedi.

KALEKİM İKİNCİ KEZ “TÜRKİYE’NİN EN İYİ İŞ YERLERİ” ÖDÜLÜNE LAYIK GÖRÜLDÜ Kalekim, Aon Hewitt’in 2018 yılı Aon Best Employers Programı kapsamında yapılan değerlendirme sonucu “Aon En İyi İş Yerleri” ödülünün sahibi oldu. İnsan kaynakları ve yönetim danışmanlığı alanında dünya lideri Aon Hewitt tarafından gerçekleştirilen, Türkiye’de 175 şirketin değerlendirilmesi sonucu 18 şirkete verilen “Aon Best Employers” ödülleri, 24 Nisan’da Boğaziçi Üniversitesi’nde düzenlenen törende sahiplerini buldu. Bağımsız çalışan görüşlerine dayanan 2018 Aon Best Employers (En İyi İş Yerleri) Araştırması sonuçlarına göre; en iyi iş ortamı ve en iyi çalışan deneyimi yaratan organizasyonlar arasında yer alan ve ikinci kez ödüle layık görülen Kalekim, “Aon Best Employer” unvanını kazanarak Türkiye’nin En İyi İş Yerleri’nden biri oldu. Kalekim’in Türkiye yapı kimyasalları sektöründe pazar payı olarak açık ara

lider olduğunu vurgulayan Kalekim Genel Müdürü Altuğ Akbaş, “Bu denli büyük bir değerin yaratılması şirketin tüm kademelerinde çalışanların uyum ve iş birliği içerisinde bulunmasıyla gerçekleşiyor. Kalekim çatısı altında, çalışanlarımızın her anlamda beklentilerini karşılayacak bir iş süreci hedefliyoruz. Takım ruhu ve motivasyonu sağlamak için şirketimizde pozitif, adil ve iyi düzenlenmiş bir iş ortamı yaratmaya gayret ediyoruz. Çünkü ancak pozitif bir iş ortamını temel adım olarak garanti ettiğimizde takım ruhu oturuyor ve gelişim başlıyor. Biz sahip olmaya değil, geleceğimize sahip çıkmaya inanıyoruz ve tüm işlerimizde bunu önceliklendiriyoruz. Bu çerçevede geleceğimizin yeni yıldızlarını, temelimizi oluşturan

Kalekim Genel Müdürü Altuğ Akbaş

değerlerin yeni sahiplerini kurum içerisinden yetiştiriyoruz. Aon Hewitt’in araştırması vesilesi ile Kalekim’i, çalışanlarımızın gözünden görmek bizi daha da cesaretlendiriyor. ‘Biz’ kültürünün, hedeflere ulaşmak için birlikte çalışmanın, çeşitliliğin ve bireysel farklılıkların değer gördüğü bir ortamın başarıyı getirdiğine inanıyorum.” diye konuştu. Aon BestEmployer (En İyi İş Yerleri) ödülü, programa dahil olan şirketler içerisinde Türkiye’de 3 yıldan uzun bir süredir faaliyet gösteren, en az 50 çalışanı bulunan ve bağlılık araştırmasında Çalışan Bağlılığı, Liderlik, İşveren Markası ve Performans Kültürü endeks değerlerine göre ilk yüzde 25’lik dilimde bulunan şirketlere veriliyor.

HABERLER / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

KALEKİM KÜRESEL PAZARDA YERİNDE ÜRETİMLE BÜYÜYECEK

Balıkesir’de hayata geçirdiği yapı kimyasalları ve boya fabrikasıyla üretim kapasitesini artıran Kalekim; yurt dışı pazarlarda da yerinde üretime yönelerek küresel bir marka olma yolunda hızla ilerliyor. Kalekim Genel Müdürü Altuğ Akbaş, “Özellikle Afrika ve Balkanlar’da farklı açılımlarla büyümek amacıyla üretim ve dağıtım çalışmalarını hızlandırdık. Balıkesir’de 45 milyon lira yatırımla hizmete açtığımız yeni fabrikamızda, teknoloji yoğun üretime geçtik. Aynı zamanda sektöre yepyeni bir boya markası kazandırdık. Yeni markamız Bi’Boya, dijital platformda her yönüyle düşünülmüş uygulamalarımızla tüketicilerin boya konusunda tüm ihtiyaçlarını karşılayacak.” dedi. “Türkiye’de neredeyse her iki yapıdan birinde ürünlerimizin kullanılması da Kalekim’e duyulan güvenin göstergesidir.” diyen Kalekim Genel Müdürü Altuğ Akbaş, küresel bir marka olma yolunda hızla ilerlediklerinin altını çizerek, şunları söyledi: “Bugün dünyanın pek çok yerinde güçlü bir dağıtım ağıyla, ürünlerimizi 80 ülkede tüketici ve profesyonellerle buluşturuyoruz. İhracatımızın % 6’sını Avrupa Birliği ülkelerine, %35’ini Ortadoğu’ya, geri kalanını tüm dünyaya gerçekleştiriyoruz. Yurt içindeki konumumuzu, yurt dışındaki faaliyetlerimizle daha da güçlendirmeyi hedefliyoruz.”

“Kuzey Afrika ve Balkanlar’da da üretim yapacağız.” Yurt dışı pazarlarda, farklı açılımlara ağırlık vererek yerinde üretime yöneldiklerini vurgulayan Altuğ Akbaş, “2016 yılında Kenya’da bir yatırım projemiz başladı. Burada yerel iş birlikleri kurarak, lisanslı üretim ve formül transferiyle faaliyet gösteriyoruz. Afrika’da başlattığımız yatırımlarımızı, şimdi Kuzey Afrika’da Cezayir ve Balkanlar’da Arnavutluk’ta sürdüreceğiz. Bu bölgelerde de yatırım ortaklığı modeliyle ilerleyeceğiz. Bir sonraki çember Batı Afrika ve Avrupa olacak.” diye konuştu.

“İleri teknolojiye sahip fabrikamızla üretim kapasitesini artırdık.” Balıkesir’deki fabrika yatırımıyla üretim kapasitesini artırdıklarını belirten Akbaş, “45 milyon TL yatırımla hizmete açtığımız 7. fabrikamızda, her türlü yapı kimyasallarını kapsayan seramik yapıştırıcıları, derz dolguları, su ve ısı yalıtım malzemeleri, iç ve dış cephe boyaları, dekoratif boya ve sıvaları üretmeye başladık. Emek yoğun işten otomasyon ve teknoloji yoğun üretime geçtiğimiz fabrikamızla toplam ciro hedefimiz ise 100 milyon TL seviyesinde. Boya üretimine ağırlık verdiğimiz yeni fabrikamızda, boya alanında üretimi tek merkeze toplayıp büyüterek yeni bir faza geçtik.” dedi.

KALESERAMİK, YİNE TÜRKİYE’NİN EN DEĞERLİ MARKALARI ARASINDA Türkiye seramik sektörünün lider kuruluşlarından Kaleseramik, uluslararası marka değerlendirme kuruluşu Brand Finance’ın “Türkiye’nin En Değerli Markaları-Turkey 100” araştırmasında bu yıl da yerini aldı. Kaleseramik Genel Müdürü Okan Gedik, Türkiye’nin en değerli markaları arasında yer almaktan dolayı gurur duyduklarını ve uluslararası arenada marka bilinirliğini daha da arttırmayı hedeflediklerini belirtti.

HABERLER / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

Uluslararası marka değerlendirme kuruluşu Brand Finance, “Türkiye’nin En Değerli Markaları-Turkey 100” çalışmasının 2019 sonuçlarını açıkladı. Kaleseramik, her yıl olduğu gibi bu yıl da Türkiye’nin en değerli markaları arasındaki varlığını sürdürdü.

Çanakkale Seramik, Kalebodur, Kale Banyo, Edilcuoghi ve Edilgres markalarıyla, hem teknolojik, hem de inovatif ürünler üreterek, sektörde ilkleri gerçekleştiren Kaleseramik, Türkiye’nin en değerli markaları arasındaki yerini korurken, küresel marka olma yolunda da büyük aşama kaydediyor. Türkiye’nin en değerli markaları arasında yer almaktan dolayı gurur duyduklarını ve daha üst sıralara çıkmayı hedeflediklerini ifade eden Kaleseramik Genel Müdürü Okan Gedik, Kaleseramik olarak, ‘insan’, ‘teknoloji’ ve ‘tasarım’ odaklı yaklaşımımızla; bugün ürün sunmaktan çok, yeni çözümler ve mekanlar oluşturmayı amaçlıyoruz. Trendleri yakalamanın ötesinde, her zaman trend yaratan lider markalara sahip olma misyonuyla hareket ediyoruz.” dedi. Kaleseramik’in dünya liginde yer alan dev bir Türk şirketi olduğunu vurgulayan Okan Gedik, “Kaleseramik çatısı altında faaliyet gösteren Çanakkale Seramik, Kalebodur, Kale Banyo, Edilcuoghi ve Edilgres markalarımıza ait ürünlerimizi; Türkiye çapında birçok Kale mağazasının yanı sıra uluslararası pazarda tüketiciyle buluşturuyoruz. Kaleseramik olarak, pazar liderliğimizin korunması, müşterilerimizin tatmin seviyesinin yükseltilmesi ve markalarımızın adım adım küresel marka olması yolunda yüksek Ar-Ge gücümüzle çalışmalarımıza devam ediyoruz.” diye konuştu.

KALESERAMİK’E “İNSANA SAYGI” ÖDÜLÜ Türkiye seramik sektörünün liderlerinden Kaleseramik, kariyer.net tarafından bu yıl 18’inci kez düzenlenen İnsan Kaynakları Zirvesi’nde “İnsana Saygı Ödülü”ne layık görüldü. Türkiye’nin en büyük insan kaynakları platformlarından kariyer.net tarafından her yıl geleneksel olarak düzenlenen “İnsana Saygı Ödülleri” İstanbul’da Volkswagen Arena’da düzenlenen törenle sahiplerini buldu. Kaleseramik, 20 bini aşkın firma arasından tüm koşulları sağlayarak ödül almaya hak kazanan sayılı firmalar arasında yer aldı. Kaleseramik adına ödülü, Kaleseramik İnsan Kaynakları Müdürü Kağan Özsarı Kaleseramik İşe Alım, Gelişim ve Performans Yöneticisi Fatmanur Çakır Uzan ve Kaleseramik İşe Alım ve Gelişim Kıdemli Uzmanı Merve Ünal Yayık aldı.

NG KÜTAHYA SERAMİK YENİ NESİL TASARIMLARI VE UYGULAMALARIYLA CERSAIE’DE

HABERLER / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

NG Kütahya Seramik, İtalya’nın Bologna kentinde düzenlenen dünyanın en büyük uluslararası seramik fuarı Cersaie’de, yeni nesil tasarımlarıyla ve NG Digi+ uygulamasıyla dikkatleri üzerine çekmeye hazırlanıyor.

Dünya seramik sektörünün öncü markalarından NG Kütahya Seramik, yeni nesil tasarımları, inovatif ebatlı ürünleri ve fark yaratan stant tasarımıyla 23-27 Eylül tarihleri arasında Cersaie Fuarı’na katılacak.

tecrübesinden gücünü alan NG Spain, ilk kez Cersaie’de yer alacak. NG Spain’in 30x75 cm, 30x90 cm, 20x120 cm ve 120x240 cm ebadındaki mermer ile ahşap dokulu serileri akıllarda yer edinecek.

NG Kütahya Seramik; 120x120 cm ve 60x120 cm ebatlarındaki ürünleri başta olmak üzere 120x240 cm, 30x240 cm, 30x120 cm, 18x118 cm ve 80x80 cm gibi farklı ebatlardaki ürünlerini sergileyecek. Yeni ürünleri arasında yer alan 120x120 cm Porfir, Milestone, Faedis ve 60x120 cm Kingstone serilerini sektör profesyonelleriyle buluşturacak. Double Charge granit seramik grubuna ait 60x120 cm ebadındaki Nexus ise fuarın en iddialı serileri arasında öne çıkacak. Tecnoplus tekniği ile dünyada bir ilke imza atan markanın üstün teknik özelliklere sahip koleksiyonları Cersaie’de yerini alacak.

NG DIGI+ LANSMANI YAPILACAK NG Kütahya Seramik, NG Digi+ adını verdiği ‘‘Yeni Nesil Dijital Deneyim Merkezi’’ ile seramik sektöründe bir ilke imza atıyor. NG Digi+ uygulaması; taşınabilir zemin görüntüleme sistemi, yüksek çözünürlükte 3 boyutlu görüntüleme ve döşeme şablon alternatifleri ile kullanıcılara geniş çaplı bir deneyim yaşatıyor.

NG SPAIN İLK KEZ CERSAIE FUARI’NDA Azuvi, Cerocuarenta ve Living Ceramics firmalarının; sektöre öncülük eden tasarımları ile NG Kütahya Seramik’in

NG Kütahya Seramik, yapay zekâ desteğiyle kontrol edilen ve 240 cm x 480 cm’lik üzerinde yürünebilen interaktif zemin görüntüleme sistemiyle birebir ölçekli dijital ürün deneyimini ilk kez Cersaie Fuarı’ndaki ziyaretçilerine yaşatacak. Uygulama sayesinde ürünler üç boyutlu bir şekilde incelenerek, yüzey dokuları en gerçekçi şekliyle deneyimlenecek.

NG DIGI+ İLE DİJİTAL DÖNÜŞÜM BAŞLIYOR Dijital dönüşüm sürecinde interaktif çalışmalarına son hız devam eden NG Kütahya Seramik, NG Digi+ ile web sayfasında ve mobil uygulamalarında kullanıcılara ürün seçiminde kolaylık sağlıyor. Seramiklerdeki rölyef ve geometrik yüzey hareketleri, ışık altındaki yansıma ve parlaklık özellikleri NG Kütahya Seramik’in web sitesinde ve mobil uygulamasında gerçekçi bir simülasyonla sunuluyor. Aynı zamanda mekânların her bir yüzeyinde döşeme şablonunu deneyimleme imkânı bulan ziyaretçiler, ürünleri sanal ortamda uygulayarak kendi zevklerine göre mekânlarını tasarlayabiliyor. NG Digi+, kullanıcılarına çok gerçekçi sanal bir tasarım aracı sunmasıyla ve interaktif zemin görüntüleme sistemiyle mağazacılık konseptine yeni bir bakış açısı getiriyor.

Ferhatpaşa Mh. 34.Sk. No:19/23 Ataşehir/ İstanbul T: (0216) 471 56 61 F: (0216) 526 16 81

ge-ti@ge-ti.com www.ge-ti.com

ODE’DEN SU YALITIMI USTALARINA MESLEKİ YETERLİLİK BELGESİ DESTEĞİ

HABERLER / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

Yalıtımda dünya markası olma hedefiyle yatırımlarını sürdüren ODE, su yalıtımı ustalarının zorunlu hale getirilen Mesleki Yeterlilik Belgesi’ne sahip olabilmesi için sosyal sorumluluk projesi kapsamında yeni bir belgelendirme desteği başlattı. ODE Yalıtım’ın desteği ile tüm Türkiye’den su yalıtımı ustaları, gerçekleştirilecek yazılı ve uygulamalı sınavlara herhangi bir bedel ödemeden katılabilecek, başarılı olan ustalara belgelendirmeleri yapılacak.

Türkiye’nin yüzde 100 yerli sermayeli en büyük yalıtım şirketi olan ODE Yalıtım, paydaşlarıyla birlikte büyüme hedefi doğrultusunda, Mesleki Yeterlilik Kurumu’nun 2018/1 No’lu genelgesinin 6. maddesine uygun olarak Üretici Firma Sosyal Sorumluluk Projesi kapsamında Mesleki Yeterlilik Belgesi desteği başlattı. ODE Yalıtım, su yalıtımı ustalarının İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ile zorunlu hale getirilen Mesleki Yeterlilik Belgesi’ni alması için Alberk QA Uluslararası Teknik Kontrol ve Belgelendirme Anonim Şirketi ile Mesleki Yeterlilik Kurumu’nun bilgisi dahilinde bir protokol imzaladı. ODE, belge için başvuran ustaların 31 Aralık tarihine kadar geçerli devlet desteğinden yararlanabilmeleri için de bir teminat gösterdi. Bu paralelde başvuruda bulunan ustalar gerçekleştirilecek yazılı ve uygulamalı sınavlara hiçbir bedel ödemeden katılabilecek ve başarılı olmaları durumunda belge almaya hak kazanacaklardır. Akdemir: “Ustalarımızın rekabetçilik gücünün artıran uygulamaları destekliyoruz” Paydaşlarına daha fazla değer

yaratmaya yönelik çalışmalarına hızla devam ettiklerini belirten ODE Yalıtım Pazarlama Direktörü Ceylin Akdemir, “Bu kapsamda en önemli paydaşlarımızdan birisi de farklı projelerde membran ürünlerimizin uygulamasını yapan su yalıtımı ustalarımız. Mesleki Yeterlilik Belgesi sayesinde ustalarımız mesleklerini daha güvenli bir şekilde icra ederken, yurtdışında da geçerli bu belge ile rekabetçilik güçlerini de önemli ölçüde artırıyorlar. Biz de ODE olarak üzerimize düşen sorumluluğu yerine getirerek, daha fazla ustamızın Mesleki Yeterlilik Belgesi sahibi olması için verdiğimiz destekle sürece yardımcı olmayı hedefliyoruz” şeklinde konuştu.

başvurularına açık olan destekten yararlanmak isteyenlerin http://www. qameslekiyeterlilik.com/sinav/basvuru/ veya http://www.qatechnic.com/hizmet/ personel-belgelendirme/basvuru-124/ linkindeki formu doldurmaları veya telefon yoluyla Alberk QA Technic ile iletişim kurmaları yeterlidir.

ODE’nin desteği ile ustalar hiçbir bedel ödemeden belge sahibi olacak ODE Yalıtım’ın başlattığı destek, bu sürece yardımcı olarak ustaların hiçbir bedel ödemeden belge almasına yardımcı oluyor. ODE Yalıtım ve Alberk QA Technic’in web sitesinde tüm tarafların erişebileceği bir şekilde sosyal sorumluluk projesi ilan edilmiştir. Tüm Türkiye genelinden her tecrübe düzeyinden su yalıtımı ustasının

Sınavlar, Adana, Antalya, Eskişehir, İstanbul, İzmir, Konya, Mersin, Samsun, Şanlıurfa ve Tekirdağ’da gerçekleştirilecek. Sınav için gerekli olan tüm araç gereç ve dokümanlar sınav merkezlerinde adaylara verilecek. Hem teorik hem de uygulamalı olarak gerçekleşen sınavlarda başarılı olan ustalara Mesleki Yeterlilik Kurumu tarafından basılacak belgeleri ulaştırılacaktır.

Belge almak için başvuru yapan adaylara sınav tarihi ve saati telefonla aranarak ve kısa mesajla bildirilecek. Teorik ve performansa dayalı sınavlarda başarılı olan adaylara Mesleki Yeterlilik Kurumu’nca Mesleki Yeterlilik Belgesi ve aynı format dâhilinde taşınabilir cüzdan tipi MYK Mesleki Yeterlilik Kimlik Kartı düzenlenerek ulaştırılacak.

Aydın Eşer

Nurhan Tanyeli, Y. Ali Tung ve Yücel Baran

HABERLER / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

TİMFED 7. OLAĞAN GENEL KURUL TOPLANTISI GERÇEKLEŞTİ

İnşaat malzemecilerinin en geniş katılımlı sivil toplum kuruluşu olan TİMFED’in 7. Olağan Genel Kurul Toplantısı üye dernek delegelerinin katılımıyla İstanbul’da gerçekleşti. Yapılan seçim ile 2 yıllık yeni dönemin yönetim kurulları belirlendi. İnşaat malzemecilerinin en geniş katılımlı sivil toplum kuruluşu olan TİMFED (Tesisat İnşaat Malzemecileri Federasyonu) 7. Olağan Genel Kurul Toplantısı 30 Mayıs 2019 Perşembe günü, TİMDER, TİMKODER, DİMSİAD, BURTİMDER, ANTİMDER ve KONTİMDER delegelerinin katılımıyla İstanbul Ataşehir’de bulunan Federasyon Merkezinde gerçekleştirildi. Kongre Divan Kurulu’nun seçimi ile başlayan toplantıda, TİMFED Muhasip Üyesi Kemal Yıldırım’ın önerisinin oy birliği ile kabul edilmesinin ardından; Divan Başkanlığına Y. Ali Tung, Divan Üyeliğine Yücel Baran ve Divan Kâtipliğine Nurhan Tanyeli seçildi. Kongre Divan Kurulu’nun moderatörlüğünde devam eden Genel

Kurulda, belirlenmiş olan gündem maddeleri sırasıyla ele alındı. TİMFED 2017-2019 yılı faaliyet raporu sunumu Kemal Yıldırım tarafından gerçekleştirildi. Bölgesel eğitim faaliyetleri, derneklerin güçlendirilmesi için yapılan çalışmalar ve TİMFED Sektör Araştırma Raporu’nun öne çıktığı sunumun ardından Yıldırım, iki yıl süresince büyük bir özveri ile çalışan Yönetim Kurulu Üyelerine sundukları değerli katkılardan ötürü teşekkürlerini iletti. Faaliyet raporu sunumunun ardından yönetim ve denetim kurulları ibra edildi, tüzük değişiklik önerileri görüşülerek karara bağlandı ve 2019-2021 dönemi için yönetim, denetim ve disiplin

kurulları seçimine geçildi. Yapılan istişareler neticesinde belirlenen ve önerilen liste oy çokluğuyla kabul edilerek görev dağılımları belirlendi. Genel Kurulda 2019-2021 dönemi Yönetim Kurulu Üyeleri; Aydın Eşer, Adem Yılmaz, Ali Canik, Begüm Kıratlılar, Bekir Zabcı, Cemal Kır, Deniz Kaya, Ercan Yılmaz, Ertan Sapankaya, Kemal Yıldırım, Murat Tuncer, Osman Başaran, Osman Güngör, Serdar Bayramkaya, Serdar Dönmez, Tekin Yetiş, Temel Aktay, Yunus Altun, Yusuf Aydın Eskibozkurt, Yücel Baran ve Zekeriya Fındıkoğlu, Denetim Kurulu Üyeleri; Kemal Çelik, Birol Öztürk, Ömer Kanter, Disiplin Kurulu Üyeleri ise Serdar Dönmez, Fatih Ayhan, Salim Yılmaz olarak belirlendi.

HABERLER / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

TİMFED YÖNETİM KURULU ANKARA’DA BULUŞTU TOBB VE ATO BAŞKANLARINI ZİYARET ETTİ

TİMFED yeni dönem ilk yönetim kurulu toplantısını Ankara’da gerçekleştirdi. TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu ve ATO Başkanı Gürsel Baran’ı da ziyaret eden heyet sektörün daha iyi bir noktaya taşınması adına fikirlerini masaya yatırdı. İnşaat malzemecilerinin en geniş katılımlı sivil toplum kuruluşu olan Tesisat İnşaat Malzemecileri Federasyonu’nun (TİMFED) Yönetim Kurulu Üyeleri, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu ve Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Gürsel Baran’ı Ankara’da ziyaret etti. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, sektörün daha iyi bir noktaya taşınması hususunda federasyon üyelerinin önerilerini dinleyerek her zaman desteğe hazır olduklarının altını çizdi. Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Gürsel Baran’ın makamında gerçekleşen ziyarette, federasyon üyeleri sektörde

yaşanan problemlerden bahsederek Gürsel Baran ile fikir alışverişinde bulundular. Yapılan ziyaretler sonrasında TİMFED’in 2019-2021 dönemi görev dağılımının belirlendiği ilk yönetim kurulu toplantısı TİMKODER ev sahipliğinde TİMDER, DİMSİAD, BURTİMDER, ANTİMDER ve KONTİMDER delegelerinin katılımıyla gerçekleştirildi. Aydın Eşer bir dönem daha TİMFED Yönetim Kurulu Başkanı TİMKODER Yönetim Kurulu Başkanı Tekin Yetiş’in açılış konuşmasıyla başlayan toplantıda; TİMFED Yönetim Kurulu Başkanı Aydın Eşer’in bir dönem daha görevine devam etmesine oy birliğiyle karar verildi.

TİMFED Yönetim Kurulu Başkan Yardımcılığı için belirlenen iki isim ise; TİMKODER Yönetim Kurulu Başkanı Tekin Yetiş ve geçtiğimiz dönem de bu görevi üstlenmiş olan BURTİMDER Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Aydın Eskibozkurt oldu. TİMDER Yönetim Kurulu Üyesi Kemal Yıldırım’ın da bir dönem daha TİMFED Muhasip Üyeliğine devam etmesi kararlaştırıldı. Başkan, başkan yardımcıları ve muhasip üyenin belirlenmesinin ardından çalışma grupları için görev dağılımları da yapılarak gündem maddeleri sırasıyla ele alındı. Toplantı, yıl içerisinde yapılacak TİMFED yönetim kurulu toplantıları için tarih ve ev sahipliği yapacak derneklerin saptanmasıyla sona erdi.

TÜRKİYE İMSAD GÜNDEM BULUŞMALARI: ‘FIRTINALI HAVADA DÜMENDE OLMAK’

HABERLER / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

Türkiye İMSAD’ın geleneksel hale getirdiği, 2019 yılı Haziran ayı ‘Gündem Buluşmaları’ toplantısı, 27 Haziran Perşembe günü İstanbul Sanayi Odası Odakule’de düzenlendi. Türkiye İMSAD Yönetim Kurulu Başkanı Ferdi Erdoğan’ın açılış konuşmasını yaptığı ‘Gündem Buluşmaları’nda, Türkiye İMSAD Ekonomi Danışmanı Dr. Can Fuat Gürlesel, sektöre ilişkin güncel verileri ve değerlendirmelerini aktardı. Türkiye İMSAD Başkan Yardımcısı Çetin Tecdelioğlu’nun moderatörlüğünde gerçekleşen ‘Fırtınalı Havada Dümende Olmak’ başlıklı oturumun konuk konuşmacısı ise Eczacıbaşı Topluluğu CEO’su Atalay Gümrah oldu.

“Gelişmiş ülkelere daha fazla ihracat yapıyoruz” İnşaat malzemesi sanayicileri ve iş dünyasından isimlerin büyük ilgi gösterdiği Gündem Buluşmaları’nda, sektördeki son gelişmeleri aktaran Türkiye İMSAD Yönetim Kurulu Başkanı Ferdi Erdoğan, “Biz sadece Türkiye’nin değil içinde bulunduğumuz coğrafyanın önemli bir yapı taşıyız” dedi. İnşaat malzemesi sanayisinin büyüklüğünün son yıllarda özellikle iç pazarda inşaat sektöründe yaşanan daralma sonrası 100 milyar dolara gerilediğini dile getiren Ferdi Erdoğan, bunun 21,5 milyar dolarının ihracat, geri kalanının ise iç pazarı temsil ettiğini söyledi. Ferdi Erdoğan, şöyle devam etti: “İnşaat malzemeleri ihracatında zirve olarak 23 milyar doları görüp, 2015-2016 yıllarında 15 milyar dolar seviyesine insek de şimdi yeniden 23 milyar dolar ihracata doğru gidiyoruz. İnşaat malzemeleri ihracatında önemli pazarlarımız sanılanın aksine AB ülkeleri ve ABD. Biz gelişmiş ülkelere daha fazla ihracat yapıyoruz. İngiltere, Fransa, Almanya, ABD, Kanada, Orta Doğu’da İsrail ve Irak en önemli pazarlarımız. Bunun anlamı şu; Batı’nın standartlarıyla üretip Doğu’nun fiyatlarıyla rekabet eden bir ülkeyiz.” Her 10 sentlik artış Türkiye’nin ihracatına 4 milyar dolar katkı sağlıyor Konuşmasında maliyet artışına da değinen Ferdi Erdoğan, “İnşaat malzemeleri sanayisi enerji yoğun bir sektör olduğu için yüzde 45 maliyet artışı var ama bunun yüzde 25’i fiyatlara yansıyabildi. Bu süreçte ihracata nasıl ivme kazandırabileceğimize bakmamız gerekiyor. Bizim sektörümüzün ihracat birim fiyatı maalesef 50 sentlerden ortalama 40 sente düştü. Oysa her 10 sentlik artış, Türkiye’nin ihracatına 4 milyar dolar katkı yapar. Kendi içimizde fiyat rekabeti yapmak yerine ortalama ihracat değerini artırmaya odaklanmalıyız” diye konuştu. “Atığı yöneteceksek binayı atık haline getirmeye gerek yok” Kentsel dönüşümün hayata geçen yeni yönetmeliklerle aslında yeni

Ferdi Erdoğan, Atalay Gümrah, Can Fuat Gürlesel ve Çetin Tecdelioğlu

başladığını vurgulayan Ferdi Erdoğan, konuşmasını şöyle tamamladı: “Kentsel dönüşüm artık alan yapılanması adı altında yapılacağı için bunun planlanması önemli. 20 milyon konuttan, 7 milyonunun yeniden yapılacağı açıklandı. Sektörün yeniden canlanması için şantiye pazarı yerine yenileme pazarını devreye almalıyız. Burada derin yenilemeden yani iklimlendirme, ısıtma-soğutma, aydınlatma, yangın güvenliği, güçlendirme gibi konulardan bahsediyoruz. Aynı zamanda enerji verimliliği ve sera gazı salımının daha da önem kazandığı günümüzde, atığı yöneteceksek binanın kendisini atık haline getirmeye yani binayı önce moloza çevirip sonra yeniden yapmaya gerek yok. Mevcut binaların hepsini yenilemek, hatta yeşil bina haline getirmek bile mümkün” dedi. “Belirsizliğin yüksek olduğu ortamlarda pazarda daha çok bulunmalıyız” Eczacıbaşı Topluluğu CEO’su Atalay Gümrah da toplantıda yaptığı konuşmada, belirsizliğin ve değişkenliğin yüksek olduğu ortamlarda pazarda daha çok bulunmanın, müşteriler ile daha çok zaman geçirmenin önemine dikkat çekerek, “Bütünde sıkıntılar, belirsizlikler olsa da, fırsatlar barındıran alt sektörler, coğrafyalar veya projeleri olan akıllı müşteriler her zaman vardır ve var olacaktır” dedi.

“İş insanının umutsuz, çözümsüz olma şansı yok” İş insanının, hayalperest olma şansı olmadığı gibi umutsuz, çözümsüz olma şansının da olmadığını vurgulayan Gümrah, “Bizler rasyonel olmalıyız, çözüm üreten, fırsatlar yaratan kişiler olmak zorunluluğundayız. Aldığımız her kararın uzun dönem etkisini göz önüne almalıyız. Türkiye İMSAD çatısı altındaki her bir yönetici eminim çok zor koşullarda dümende oldu. Biz bu ülkede profesyonel yöneticiler olarak arkasına rüzgarı almış, doğru dürüst dalga görmemiş, çarşaf gibi denizlerde süzülmüş kaptanlar değiliz. Fırtına yabancımız değil. Her fırtınada yeniden öğreniyoruz yüzmeyi, yüzdürmeyi, demir almayı, yeni limanlara varmayı. Bu zor günleri de atlatacağımıza, ülke olarak, sektör olarak sıkıntıların üstesinden geleceğimize inanıyorum” diye konuştu. ‘’İnşaat sektörüne yönelik özel programa ihtiyaç var’’ İnşaat malzemesi sektörünün son dönemini grafiklerle anlatan Türkiye İMSAD Ekonomi Danışmanı Dr. Can Fuat Gürlesel de, inşaat sektöründe yaşanan daralmadan ve olası senaryolardan bahsederek, inşaat sektörüne yönelik özel programa ihtiyaç olduğunu dile getirdi.

Dünyanın en küçük ve en etkili su filtresi Franke Vital Kapsül Filtre Sistemi; sadece daha lezzetli değil, daha sağlıklı olan suyun keyfini çıkarmanızı sağlar. İsviçre’de geliştirilen bu kapsül filtre sistemi; suyun aktif karbonu, zararlı bakterileri ve virüsleri yok eden yüksek filtreleme teknolojisi sunan ilk sistemdir.

www.franke.com.tr facebook.com/franketr instagram.com/franke_tr youtube.com/Franke Türkiye

VİTRA’NIN KAROLARINA MİMARİDE İNOVASYON ÖDÜLÜ

HABERLER / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

VitrA’nın en yeni porselen karo serilerinden Cardostone, Alman Tasarım Konseyi (German Design Council) tarafından verilen Iconic Awards 2019: Innovative Architecture (İkonik Ödüller 2019 - Mimaride İnovasyon) kapsamında ödül almaya hak kazandı. Alman

Tasarım Konseyi, yüzey kategorisinde ödüllendirdiği Cardostone’a daha önce de Interior Innovation ödülünü vermişti. VitrA Tasarım Ekibi’nden Selma Gülkan’ın imzasını taşıyan Cardostone serisi, Red Dot: Product Design 2019 kapsamında da ödüle layık görülmüştü.

Başvuruların konsept, kalite, estetik, üretim teknolojisi, fonksiyonellik, yenilikçilik ve çevre sorumluluğu gibi kriterlerle değerlendirildiği Iconic Awards 2018: Innovative Architecture, mimarlıkla etkileşim içindeki sektörlerden inovatif ürünleri ödüllendiriyor.

KADIN USTALAR HAREKETİNE VİTRA DA KATILDI! “İşin cinsiyeti olmaz, ustası olur!” söylemiyle geçtiğimiz yıl başlayan Kadın Ustalar projesi, kadınları 50 farklı iş kolunda mesleki yeterlilik belgesi sahibi yapmayı hedefliyor. Ülkemizdeki kadın istihdamını artırmak amacıyla başlatılan kadın ustalar hareketine VitrA da katıldı. Kadın Ustalar projesi kapsamındaki ilk banyo ustası eğitimi, 18-20 Haziran 2019

tarihlerinde Zincirlikuyu İSOV Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’ndeki VitrA Atölyesi’nde gerçekleştirildi. 3 günde 4’er saatlik 6 oturumda düzenlenen program kapsamında; Eczacıbaşı Yapı Gereçleri çalışanları tarafından yıkanma alanları, banyo mobilyası, tamamlayıcı ürünler, seramik sağlık gereçleri, gömme rezervuar, armatür ve banyo aksesuarları

hakkında arıza ve montaj eğitimi verildi. En az lise mezunu 20-40 yaş aralığındaki kadınlar katılımcıların eğitim masrafları, harcırahları, eğitim dönemindeki SGK ödemelerinin yanı sıra, eğitimi başarıyla tamamlayanların sertifika sınavı masrafları; VitrA’nın desteğiyle kadinustalar.com tarafından karşılanıyor.

HABERLER / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

YURTBAY SERAMIK YATIRIMLARINA TÜM HIZIYLA DEVAM EDIYOR! Bayi ağına her geçen gün bir yenisini ekleyen Yurtbay Seramik, en yeni ürünlerini Beğtaşlar ortaklığı ile açtığı Bodrum Konacık bölgesinde yer alan, konsept showroom’u ile tüketicilerle buluşturacak. Yurtbay Seramik, Bodrum Konacık mevkiindeki mağazasını Beğtaşlar ortaklığı ile 3 Mayıs Cuma günü açtı. Büyük ilgi gören mağaza; ürün çeşitliliği, şık tasarımlı konsepti ve yüksek metrekareli satışlara cevap verebiliyor olmasından dolayı bölgede tek olma özelliğine sahip. Birçok değerli misafirin yer aldığı açılışta, bayi ağına her geçen gün bir yenisini ekleyen Yurtbay Seramik, en yeni ürünlerini, Konacık bölgesinde

yer alan konsept showroom’u ile tüketicileriyle buluşturacağını iletti. Yurtbay Seramik Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve aynı zamanda SERKAP Yönetim Kurulu Başkanı İlter Yurtbay; yapılan yatırımların istihdam sağladığı, Türkiye ekonomisine canlılık ve hareket katarak katma değer yarattığı hususuna vurgu yaparken, Türkiye’nin ekonomik olarak imtihana tabii tutulduğu bu süreçte “yatırımların hızını kesmediklerini” iletti.

Daha sonrasında Beğtaşlar kurucu ortaklarından Mahmut Beğtaş, Bodrum’un Konacık mevkiinde A+ konseptte bir showroom açmaktan mutluluk duyduklarını ifade ederken, Yurtbay Ailesi’nin gücünü hep yanlarında hissettikleri hususuna vurgu yaptı. 600 metrekare, 3 kat olan mağaza içindeki en yeni ürünler, ferah ve modern döşenmiş mekânlarla misafirlerine kapılarını açtı. Bu güzel dileklerle açılışı gerçekleştirilen mağaza şimdi misafirlerini bekliyor.

KIVANÇ IŞIK

SÖYLEŞİ / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

TEKA TEKNIK MUTFAK GENEL MÜDÜRÜ VE TEKA EURASIA BÖLGESI SATIŞTAN SORUMLU ICRA KURULU ÜYESI (CCO)

“MARKAMIZIN ODAK NOKTASI; KALİTE, TEKNOLOJİ VE İNOVASYON.” yimimiz ile Çerkezköy ve İzmir’deki üretimlerimizi iç pazar ve tüm dünya ülkelerine sunuyoruz. Ayrıca Türkiye ofisi olarak Türki Cumhuriyetler, Körfez ülkeleri ve Kuzey Afrika bölgelerindeki 18 ülkeye satış ve pazarlama anlamında hizmet sunuyoruz.

Bağımsız Basın Ajansı’nda mühendislik tecrübesinden sonra, Gestaş firmasında Satış Mühendisliği görevinde bulundum.

400’ü aşkın çalışan sayımızla birlikte, müşterilerimizin ihtiyaçlarını karşılayacak hizmet ve servisi ön planda tutan bir misyon üstleniyoruz.

2003-2018 yılları arasında Zorlu Holding bünyesindeki Vestel Şirketler Grubu’nda sırasıyla Kuzey Afrika Satış ve Pazarlama Müdürlüğü, Dijital Teknolojiler Ürün Müdürlüğü, Slovakya Ülke Müdürlüğü, Rusya Ülke Müdürlüğü ve en son olarak Kurumsal Satışlardan Sorumlu GMY olarak İstanbul’da çalıştım. Ekim 2018 tarihinde, Teka Grup bünyesinde Teka Teknik Mutfak Genel Müdürü M ve Teka Eurasia Bölgesi Satıştan Sorumlu İcra Kurulu Üyesi (CCO) olarak göreve başladım. “Markamızın odak noktası; kalite, teknoloji ve inovasyon.” Yaklaşık 100 yıllık bir geçmiş ve sektör deneyiminin getirdiği tecrübe ile ankastre mutfak aletleri & banyo çözümleri konusundaki uzmanlığımızla; üretim ve pazarlama faaliyetlerini yürüten çok uluslu bir firmayız. Tarihi Almanya’da başlayan, şu anda merkezi Madrid, İspanya’da olan Avrupa’nın öncü ve iddialı bir markasıyız. Markamızın odak noktası; kalite, teknoloji ve inovasyona dayanmaktadır. Son yıllarda yaptığımız atılımlarla yerli ve yabancı pazarlardaki etkinliğimizi arttırmaya tüm hızımızla devam ediyoruz. Tüm ürünlerimizde, en iyi işlevselliği sağlamak ve her adımda mükemmelliğe ulaşmak üzere tasarımlar yapmak için yoğun bir şekilde çalışmalara devam ediyoruz. “57 ülkedeki iştirakımız ve 15 fabrikamız ile 116 ülkede faaliyet göstermekteyiz.” Avrupa, Asya ve Amerika kıtalarında 57 ülkedeki iştirakımız ve 15 fabrikamız ile 116 ülkede faaliyet göstermekteyiz. Tüm dünyada 100 milyondan fazla kullanıcının evine hizmet sunuyoruz. Türkiye’de ise 30 yılı aşkın sektör dene-

En büyük mutluluk kaynaklarımızdan biri de, işimiz ve ürünlerimize duyduğumuz tutku. Kullanıcılarımıza mümkün olan en iyi deneyimi sunabilmek için mutfak dünyasını yoğun bir şekilde yaşıyoruz. Uzmanlığımızla tasarladığımız mutfak cihazlarımız sayesinde, sevdikleriyle en benzersiz anları paylaşan kullanıcılarımızla aynı duygu paydasında buluşuyoruz. Bu konuda edindiğimiz güvenilirliğin sonsuz bir değer olduğuna inanıyoruz. “İzmir Serbest Bölge’deki üretim tesisimiz, Teka bünyesinde üretilen ürünler için ‘Competence Center’ Ar-Ge merkezidir.” İspanya, Portekiz, İsveç ve Meksika gibi ülkeler olmak üzere, dünya genelinde 15 fabrikada verimli kullanım, inovasyon ve ergonomik kullanım avantajı sağlayan ürünlerimizi üretiyoruz. Fabrikalarımız arasında yer alan İzmir Serbest Bölge’deki üretim tesisimiz, Teka bünyesinde üretilen ürünler için “Competence Center” Ar-Ge merkezidir. Teka’da üretilen tüm ürünler için, Ar-Ge hizmeti vermekte ve tüm çalışanlarımızın güncel teknolojiyi takip edebilmeleri amacıyla yan sanayici ve üniversite iş birliği de yürütmektedir. 2018 yılından itibaren, tasarım ve özellik bakımından iyileştirilen, yeni bir endüstriyel platform üzerine odaklandık, son iki yıldır Ar-Ge’ye büyük miktarda yatırım yaptık ve bu yatırımlarımızı 2020 yılında da büyüterek devam ettireceğiz. “Doğaya, topluma ve gelecek nesillere karşı sorumluluklarımızın farkındayız.” Teka olarak; doğaya, topluma ve gelecek nesillere karşı sorumluluklarımızın farkındayız. Bu doğrultuda Ar-Ge yatırımlarımızda güncel teknolojileri takip ediyor, tüketiciye en iyiyi sunmak için çalışıyoruz. Uzun ömürlü, yüksek verimli, çevre dostu, enerji tasarrufu sağlayan ve yenilenebilir enerjiye

dayanan ileri teknolojili ürünler geliştiriyoruz. Ürünlerimiz, su ve enerji tasarrufuyla çevreyi korurken, uzun ömürlü kullanım kalitesiyle de kullanıcıların ev ekonomisine önemli miktarda katkıda bulunuyor. Bu kapsamda özellikle beyaz eşya sektöründe, çevreye duyarlı ürünlerin yönetmeliklerle desteklenmesi, bizler gibi üreticilerin ve markaların bu konuda yenilenmesi ve geliştirmelerini arttırmasını sağlayacaktır. “Yeni logomuzda bulunan büyük harflerle yazılan tipografi; sağlamlık, performans, tutum, şık tasarım uyandıran ve Alman mirasımıza atıfta bulunan geometrik şekillere sahip minimalistik bir duruş sunuyor.” Logolar markaların görünen yüzüdür ve kullanıcı ile ilk temas logo üzerinden kurulur. Teka olarak asıl amacımız tüketicilerimizin mutfaklarına ruh katmak ve hayatı yaşamaya değer kılan anlamlı anlar yaratmak. Nisan ayı itibariyle güçlü marka bilinirliği olan klasik logomuzu ürünlerimizde kullanmaya devam ederken, yeni logomuzu da iletişim çalışmalarımızda kullanmaya başladık. Yeni logomuzda bulunan büyük harflerle yazılan tipografi; sağlamlık, performans, tutum, şık tasarım uyandıran ve Alman mirasımıza atıfta bulunan geometrik şekillere sahip minimalistik bir duruş sunuyor. Logomuzdaki bu değişim ile tüketicilerimizin ihtiyaçlarını karşılayarak, yıllardır inşa ettiğimiz marka algımızı daha da güçlendirip; güvene dayalı, samimi bir ilişki yaratıp bunu geniş kitlelere ulaştırmak en büyük hedefimizdi. Bu amaç ile başlayan süreçlerimizi önümüzdeki dönemde de geliştirerek devam ettiriyor olacağız. “Müşteri dostu servis anlayışımızı yaygınlaştırmayı amaçlıyoruz.” Teka olarak, müşteri memnuniyetini her zaman ön planda tutuyoruz. Bu amaç doğrultusunda, tüketicilerimize daha iyi hizmet verebilmek için Ağustos ayı itibariyle, satış ve satış sonrası hizmetlerimiz yeni iş ortağımız ile yürütmeye başladık. Bu işbirliğindeki, asıl odağımız; iş ortaklarımız ve müşterilerimizin memnuniyeti olduğu için hizmet kalitemizi tüketici odaklı ve en optimum sürelerde hizmet verecek şekilde daha da arttırarak yolumuza devam ediyoruz.

SÖYLEŞİ / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

1977 yılında Manavgat’ta doğdum, evli ve 2 çocuk babasıyım. Ortaokul ve lise öğrenimimi İstanbul Saint Joseph Fransız Erkek Lisesi’nde, üniversite eğitimimi ise İstanbul Teknik Üniversitesi Elektronik ve Haberleşme Mühendisliği bölümünde tamamladım.

SÖYLEŞİ / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

Yeni servis yönetim programı entegrasyonu ile önümüzdeki dönemde montaj ve onarım bildirim taleplerini online olarak takip edebileceğiz, satış sonrası hizmetlere kolay erişim ve zamanında geri bildirimleri kolaylaştırmak amacıyla kapsamı geliştirilmiş yeni çağrı merkezi numaraları tanımladık. Bu şekilde müşteri dostu servis anlayışımızı yaygınlaştırmayı amaçlıyoruz.

Dijitalleşme ve Endüstri 4.0’a önem veriyoruz ve bu yönde projelerimiz devam ediyor. Örnek vermek gerekirse, pazarın ve müşterilerin ihtiyaçlarına hızlı cevap verebilmek için tedarik ve üretim süreçlerimizi ERP (Kurumsal Kaynak Planlama) sistemimiz üzerinden entegre bir şekilde yürütüyoruz. Bu sistemi Endüstri 4.0 projemiz ile entegre etmek bir sonraki adımımız.

Kolay erişimin haricinde, müşterilerimizin aldığı hizmet ve servis memnuniyetini ölçüp hızlı aksiyon almak amacıyla anket sistemimizi geliştirdik.

Üretim tesislerimizde malzeme ve ürün hareketlerini Endüstri 4.0 kapsamında gözlemleyip, aksiyona geçmek için bazı projelerimiz mevcut. Bunların arasında sayabileceğimiz; RFID teknolojilerinin takibi ile süreçlerimize yönelik anlık verileri toplayıp değerlendirerek üretkenliğimizi ve verimliliğimizi artırmak.

Yeni iş ortağımız ve yenilenen servis hizmetimizle birlikte; ölçülebilirliği maksimize ederek, şeffaf ve kaliteli hizmet için sürekli geliştirmeye yönelik çalışıyoruz. 200’ü aşkın servis noktamızda, anlık kontroller ve ölçümlerle servis hizmetinin zamanında ve gerektiği şekilde verilmesini sağlayacağız. Satış sonrası hizmetlerin en önemli beklentilerinden olan, kurumsal servis hizmeti, yedek parça fiyatlandırılması, servis ücretlerinin iyileştirilmesi ve garanti kapsamında işlemlerin optimum sürelerde işlenmesi için çalışmalarımızı takip ediyor ve geliştiriyor olacağız. “Dijitalleşme ve Endüstri 4.0’a önem veriyoruz.” Teknoloji hızla ilerlerken şirketlerin de eş zamanlı olarak buna ayak uydurması gerekiyor. Son dönemin gündem maddelerinden biri de dijitalleşme ve Endüstri 4.0 süreçlerimizin, farklı bakış açısı noktalarından daha iyi olması için

Müşteri talep ve siparişlerine en optimum sürede cevap verebilmek için stoklarımızı anlık takip edebilmek. Çalışanlarımızın yetkili olduğu operasyonlarda çalışma izni verecek sistemi kurgulayarak çalışan iş güvenliğini artırmak gibi farklı hedeflere yönelik projelerimiz bulunuyor. “Sektörümüzde 2019 yılında yüksek yüzdeli küçülmeler yaşandı. 2020 yılında daha stabil ve öngörülebilir bir pazar bekliyoruz.” 2019 inişli-çıkışlı ve planlaması, öngörmesi zor bir yıl oldu. Hem dünya hem de Türkiye’deki politik ve ekonomik gelişmelerin çok yoğun yaşandığı bir dönem olarak tarihe geçti. İş çevreleri de bu ortama paralel bir sene geçirdi. Bu fırsat ile şirketler uzun süredir aslında çok üzerinde durmadıkları fakat şirket için önemli olan konularda ciddi

iyileştirmeler yapma imkanı buldular. Sektörümüzde 2019 yılında yüksek yüzdeli küçülmeler yaşandı. 2020 yılında daha stabil ve öngörülebilir bir pazar bekliyoruz. Teka olarak 2019 yılını geleceğe yatırım yılı olarak geçirdik. Bu sene yaptığımız çalışmaların sonuçlarını 2020 ve takip eden yıllarda alacağımızı öngörüyoruz. TİMDER, sektör içi haberleşme ve sektörü bilinçlendirme faliyetleri açısından çok önemli rol oynuyor. Her geçen gün gelişerek hem üretici hem de tüketicisinin sesi olmayı başaran TİMDER, biz kurumsal şirketlere de bu anlamda hem sektör raporlamaları hem de sektör haberleri aracılığıyla ışık tutuyor. Güncel gelişmelere paralel konularda organize edilen seminerlerle, ekonomik ve sektörel değişimler gibi birçok konuda detaylı bilgi sahibi olmamızı sağlıyor. Sektöre firmalarına sağladığı eğitimlerle; toplumda eğitim işlevini üstlenmiş bir sivil toplum kuruluşu olan TİMDER, yaptığı sosyal organizasyonlarla her yıl var olan dostlukları pekiştirmek ve yeni dostluklar kurulmasına vesile olmak için de bizleri teşvik ediyor. Sektör toplantıları organize ederek, sektörün ortak sorunlarını tespit etmek ve çözüm önerileri sunmak için kapsamlı bir platform sağlıyor. Bunun yanı sıra, dernek vasıtasıyla önemli kararların ve faydalı aksiyonların ülke içi ve dışında alınarak; üye firmaların bu avantajlardan yararlanmasına olanak sağlıyor. Biz de, Teka olarak TİMDER bünyesinde olmaktan mutluluk duyuyor ve iş ortaklığımızı her geçen gün arttırarak devam ettirmek istiyoruz.

ÜRETİCİ / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

SERKAN GÜLEÇ

ÖZLIDER PLASTIK VE METAL SAN. TIC. A.Ş. GENEL MÜDÜRÜ

“ÜRETMEYEN BIR TOPLUM YOK OLMAYA MAHKUMDUR, ÜRETMENİN DE SINIRI YOKTUR.”

eç

1978 yılında İstanbul’da doğdum, ilk ve orta öğrenimimi de İstanbul’da tamamlayıp Yıldız Teknik Üniversitesi Makine Mühendisliği bölümünden mezun oldum. Lisans eğitimimin ardından da Amerika’da işletme mastırı yaptım. 2003 yılındaysa aile şirketimize dahil olarak, sırasıyla dış ticaret ve iş geliştirme alanlarında çalıştım. 2010 yılından bu yana da Genel Müdür olarak görevimi sürdürüyorum. “Üretim serüveni 200 m²’lik bir alanda, tek bir makineyle başladı.” Lider markasının başlangıcı plastik çerçeveli lavabo aynasına dayanıyor. Rahmetli babam Cevat Güleç Sanat Okulu mezunu bir elektrikçiydi. Yıllarca elektik bakım şefi olarak çalıştıktan sonra 1983 yılında kendi işini kurmaya karar veriyor. O günün şartlarına göre ortalamanın üzerinde bir yaşam standardına sahip olsa da üretme arzusuna karşı koyamıyor. Ürettiği ürünün sektöründe lider olmasını istemesiyle de bugünkü “Lider” markasının temelleri atılmış oluyor. İlk olarak Yenibosna’daki Doğu Sanayi Sitesi’nde 200 m²’lik bir alanda, tek makineyle üretime başlıyor. Plastik çerçeveli lavabo aynasını; banyo dolapları, çamaşır sepetleri ve küvet oturakları izliyor. Talep arttıkça mevcut

dükkana ek olarak iki dükkan daha tutuluyor ve istihdam sayısı 40’a ulaşıyor. Sonrasında alınan bir plastik plaka makinesinin revizyondan geçirilerek plaka üretimine başlanmasıyla üretim büyük bir ivme kazanıyor. Elbette o dönemde üretilen plakalar şimdiki gibi şekillendirilemiyor, ham haliyle satılıyor ama buna rağmen sektördeki önemli bir açık kapatılmış oluyor. Şimdilerde soğutma sektöründe faaliyet gösteren çoğu firmanın kendi içerisinde plastik plaka makinesi olsa da o dönemde bünyelerinde barındırmıyor ve bizden temin ediyorlardı. Haliyle bu alanda yapılan girişim, firmaya atağa geçme fırsatı sağlıyor ve 90’lı yıllarda işlerin iyi gitmesi ve daha büyük bir alana ihtiyaç duyulması nedeniyle üretim alanı Yenibosna’dan Kavaklı’ya yani şimdiki adıyla Beylikdüzü’ne taşınıyor. “Bugün dahi babamın ismi saygıyla hatırlanır.” Beylikdüzü’nün gelişmesinde babamın çok büyük emeği var, kendi işinin yanı sıra birçok sivil toplum kuruluşunun oluşmasında aktif rol aldı. Bölgenin imara açılmasında, bu sürecin denetlenmesinde ve kooperatiflerin kurulmasında öncülük ederek uzun bir süre Kooperatifler Birliği Başkan Vekili olarak görev aldı. Tüm bu

emekleri sayesinde bugün dahi bölgede babamın ismi bilinir ve saygıyla hatırlanır. Bizler de babamızın adını okul açarak yaşatmak istedik ve özel okul seviyesinde donattığımız Cevat Güleç Ortaokulu’nu 24 Kasım 2017 tarihinde devlete bağışladık. Okulumuz 750 öğrenci kapasitesine ve 24 dersliğe sahip, sık sık ziyaret ederek okul müdürüyle istişarede bulunuyoruz. Yakın bir zamanda teknoloji sınıfının da açılışını yapacağız. Burada eğitim gören öğrenciler için farklı projelerimiz de var, henüz üzerinde çalışmaya devam ediyoruz ama temel amacımız okuldan mezun olan başarılı öğrencileri istihdam ederek ailemize kazandırmak. Bir de CEGEV Cevat Güleç Eğitim Vakfı’nı kurarak babamızın adını bu vakıf aracılığıyla yaşatmayı istiyoruz. “Farklı teknolojileri bünyemize katarak müşteri portföyümüzü geliştirdik.” Babamın tek başına 200 m²’lik bir alanda başladığı üretim serüveni bugün 440 kişinin istihdam edildiği, 70 bin m² kapalı alana sahip bir yapıya evrildi. Bu gelişim elbette birden bire olmadı, gelişmeleri takip ederek ve müşteri beklentilerini iyi ölçerek kendimizi geliştirdik. 2000’li yıllarda katma değerli ürünler ortaya çıkarma düşüncesiyle plakaları şekillendirmeye başladık.

ÜRETİCİ / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

G ül Cevat

ÜRETİCİ / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

“İMALATIN KALBI AR-GE’DİR.”

Bu sayede farklı teknolojileri bünyemize katarak müşteri portföyümüzü de geliştirmiş olduk. Yine 2000’li yıllarda inşaat sektörünün güç kazanmasıyla yapı malzemesi sektörü de güçlendi bizler de kapasitelerimizi artırdık ve yine bu yıllarda ihracat yapmaya başladık. 2001 krizi de ihracat kararımızın çok yerinde olduğunu göstermiş oldu, o dönemde yaşanan sıkıntılardan en az hasarla sıyrılmayı başardık. Bazı ülkelerde kendi şirketimizi kurarak bazı ülkelerde de distribütörlükler vererek satış ağımızı genişlettik. Yapı gereçlerinde ciromuzun %40’ını ihracat gelirlerimiz oluşturuyor. En çok ihracat yaptığımız ülkelerin başında Romanya, Rusya, Bulgaristan, Azerbaycan ve Ukrayna geliyor. Yurt içi ve yurt dışından da farklı talepler almaya başlayarak ürün portföyümüzü zamanla artırdık, metal aksesuar ve ıslak hacimli parçaları üretmek için yatırım yaptık. Kataloğumuzdaki ürünlerin bütün üretim ve montaj aşamalarını kendi bünyemizde tamamlıyoruz. Türkiye’de her prosesi kendi bünyesinde gerçekleştirebilen firma sayısı çok azdır. Bir de her ekonomik sınıftan müşterimiz olduğu için ürün skalasını geniş tutmak artık zorunluluk halini aldı.

“Yapı malzemeleri ve plastik olmak üzere iki ana iştigal alanımız var.” Şirket olarak yapı malzemeleri ve plastik olmak üzere iki ana iştigal alanımız var. Ciromuzun %20’sini yapı gereçleri oluşturuyor. Plastik tarafında Türkiye’nin en büyük plastik plaka üreticisiyiz. Plakayı yalnızca üretmekle kalmıyor aynı zamanda sahip olduğumuz teknoloji sayesinde şekillendirebiliyoruz. Ürünlerimizi ağırlıklı olarak savunma, soğutma, otomotiv ve reklam sektörlerine tedarik ediyoruz. Soğutma sektörünü iyi bildiğimiz ve bu alanın hali hazırda önemli bir tedarikçisi olduğumuz için bir yatırım yaparak bu alandaki etkimizi büyütmek istedik ve yollarımız Türkiye’de yatırım yapma niyetinde olan Brezilyalı bir firmayla kesişti. Hedeflerimiz ve çalışma prensiplerimizin uyum göstermesi sonucu 2006 yılında Brezilya’nın en büyük derin dondurucu ve soğutucu üreticisi olan Metalfrio Solutions ile Manisa’da ortak bir girişime imza atmış olduk. Ortak girişimin hem kurucu ortağı hem de Yönetim Kurulu Başkan Vekili olarak hayatımın o dönemini ağırlıklı olarak Manisa’da geçirdim, haftanın 3 veya 4 günü Manisa’da, geri kalan günlerinde İstanbul’daydım. 2008 yılında da halka açık bir şirket olan Klimasan’ı satın aldık ve burada da Yönetim Kurulu Üyesi olarak faaliyet

göstermeye başladım. 2010 yılından bu yana da aile şirketimiz Özlider’de Genel Müdür olarak görevimi sürdürüyorum. “Dinamik bir kadroya sahip olmanın avantajını yaşıyoruz.” Yaklaşık 400-450 kişi istihdam ediyoruz bir de 30-35 kişilik bir yönetici kadromuz var ve yönetici kadromuzun tamamı kendi bünyemizde yetişen insanlardan oluşuyor. 36 yıllık bir firma olmamıza rağmen yönetim kadromuzun yaş ortalaması 30’larda, dinamik bir kadroya sahip olmanın çok fazla avantajını yaşıyoruz. Ayrıca dışarıdan bir yönetici getirmek yerine şirket kültürüyle yetişen birini yönetici atamanın verimliliği artırdığını düşünüyorum, aidiyet duygusuyla hareket ederek kendileriyle birlikte şirketimizi de yukarı taşıyorlar. “Yapı gereçlerindeki satış süreçlerimizi 3 grupta ele alıyoruz.” Yapı gereçlerindeki satış süreçlerimizi 3 grupta ele alıyoruz; yurt içi satış, yurt dışı satış ve kurumsal satış. Yurt içi satışı tamamen bölge bayiliklerimiz ve ara toptancılarımızla yapıyoruz. Yurt dışı satış ise bölgeye göre farklılık gösterebiliyor. Romanya’da kendi fabrikamız olduğu için orada Türkiye’dekine benzer bir organizasyonumuz var, diğer

“Marka ve logomuz Türkiye’nin dışında 14 kadar ülkede daha tescilli.” 2013 yılında şirketimizin 30. yılını kutladık, o dönemde bir kurumsal kimlik değişikliği de gerçekleştirerek

logomuzda farklılaşmaya gittik. Ürün gruplarımızı segmentlerine göre ayırdık ve ekonomi sınıfı ürünlerimizi Ekobanyo, mutfak ürünlerimizi Kitchenox markaları altında topladık. Patent ve tescil konusunda Türkiye’nin önde gelen firmalarından biriyiz, 90’lı yıllardan beri bu alana özellikle ilgi gösteriyoruz hatta bünyemizde yalnızca patent konularını takip eden bir arkadaşımız çalışıyor. Marka ve logomuz Türkiye’nin dışında 14 kadar ülkede daha tescilli. “Nihai tüketicimizle birlikte ürünü onlara ulaştıran bayilerimizi de mutlu etmeye çalışıyoruz.” Üretim yaparken her zaman tüketicilerin taleplerine onları mutlu edecek şekilde yanıt vermeye çalışıyoruz, bu nedenle gerek tasarım gerek fiyat anlamında skalamızı çok geniş tutuyoruz. Nihai tüketicimizle birlikte ürünü onlara ulaştıran bayilerimizi de mutlu etmeye çalışıyoruz. Ürünlerimizin ortalama satış süresi 40-50 gün olmasına rağmen 6 aylık vadelerle ürün verebiliyoruz. Onları zorlamadığımız ve para kazanmalarını kolaylaştırdığımız için bayilerimiz bizi seviyor. Nihayetinde satış miktarlarımızı artırmak için bayilerimizin süreçlerini kolaylaştırmamız gerekiyor. “Türkiye’nin ilk 1000 sanayi kuruluşu arasında yer alıyoruz.” Şirketimiz %100 yerli bir yapıya sahip,

yabancı ortaklıklarımızı tüzel kişilikler üzerinden kuruyoruz. %100 yerli bir firma olarak Türkiye’nin ilk 1000 sanayi kuruluşu arasında yer alıyoruz, bu çok büyük bir gurur kaynağı. “Üretmekten, istihdam etmekten ve babamızın mirasını yaşatmaktan büyük keyif alıyoruz.” Rahmetli babam bu hayata bir misyonla gelmiş bu misyonu da; üretmek. Babamın mottosu; “Üretmeyen bir toplum yok olmaya mahkumdur, üretmenin de sınırı yoktur.” Bizim bütün çabamız da bu anlayışı yaşatmak üzerine kurulu. Aslına bakarsanız üretmek özellikle Türkiye’de çok zordur, kuralları siz koyamazsınız, süreçlere müdahil olamazsınız bilakis her aşamada sizin süreçleriniz sekteye uğratılabilir. Siz firma olarak ne kadar başarılı olursanız olun dış etkenlerden dolayı birçok sorun yaşayabilirsiniz, krizler bunun en bariz örneği. Bütün planlamalarınız yaşanan bu tarz olaylar nedeniyle askıya alınabiliyor. Biz yine de üretmekten, istihdam etmekten ve babamızın mirasını yaşatmaktan büyük keyif alıyoruz. Bu işletmenin mal sahipleri biz dört kardeş olsak da işletmenin asıl sahibi çalışanlarımızdır. Onlar olmadan çarkları döndürmemiz mümkün olmaz. Biz geminin kaptanıysak onlar da her biri birbirinden kıymetli mürettebatıdır, nihayetinde sorumluluklarımız farklı olsa da hepimizin amacı gemiyi yüzdürmek. Bunu da başardığımızı düşünüyorum.

ÜRETİCİ / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

bölgelerdeyse tamamen bayilik ağıyla ürünlerimizi satışa sunuyoruz. Kurumsal satış diye tabir ettiğimiz kısımda ise proje bazlı ve yapı marketlere yaptığımız satışlar yer alıyor. İlgili çalışanlarımız Türkiye’deki seçkin inşaat firmalarıyla irtibata geçiyorlar ve uygun projelerde yer almamızı sağlıyorlar, yine aynı şekilde yapı marketlerle ilgili süreçler de buradaki çalışanlarımızın sorumluluğunda. Her birimimizin başında bir yöneticimiz var, organizasyon yapısının denetlenmesi yöneticimizin sorumluluğundadır. İşimizi geliştirmek için sürekli sektör araştırması yapıyor, gelişmeleri izliyoruz, yerli ve yabancı birçok fuarı takip ediyoruz. Bizim için Ar-Ge imalatın kalbidir, bütün çözümleri Ar-Ge ile üretebiliyoruz. Ar-Ge’de 20’nin üzerinde çalışanımız var, müşterilerimizin çözüm ortağı olarak çalışıyoruz. Tasarladıkları ürünün nihai ürüne dönüşmesi sürecinde yardımcı oluyoruz, tasarımı yapsalar dahi kalıp aşamasıyla ilgili çok bilgi sahibi olmayabiliyorlar, bu aşamada mühendis arkadaşlarımız destek sunuyor. İlk prototipi yaparak numuneyi sunuyoruz, onay sonrası da üretim aşamasını gerçekleştiriyoruz.

GEÇERKEN UĞRADIK / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

AKSIMUM YAPI MALZEMELERI YÖNETIM KURULU ÜYESI

ALI RIZA YILDIRIM

Malatya doğumluyum, Gazi Üniversitesi İktisadi İdari Bilimler Fakültesi İşletme bölümünden mezun oldum. Sektöre girişim de ailemin etkisiyle oldu, babam ve amcamlar uzun yıllardır bu alanda faaliyet gösteriyorlardı, ben ve kardeşlerim de okuldan arta kalan zamanlarda özellikle yaz tatillerinde işlere yardım ederek süreçleri öğreniyorduk. Fakülteden mezun olunca vakit kaybetmeden askerlik görevimi de yerine getirerek tam zamanlı olarak işlerle ilgilenmeye başladım. Merkezi Ümraniye’de olan şirketimizin adı Akarsu Yapı Malzemeleri’ydi sonrasında Akış Yapı olarak değiştirdik. “Elginkan Grubu’na bağlı Elmor’un münhasır bayisi olarak vitrifiyeden armatüre, küvet kabininden aksesuara kadar geniş bir ürün yelpazesini barındırıyoruz.” Aksimum Yapı Malzemeleri’ni ise yaklaşık 12 yıl önce E-5 üzerinde açtık. 10 yıl kadar aynı yerde faaliyet gösterdikten sonra daha prestijli bir yere geçme isteğiyle taşınma kararı aldık. Üretici firmamız Elmor ile de görüşerek 2 yıl kadar önce Şemsettin Günaltay Caddesi’ne taşındık. Burada showroom alanımız yaklaşık 300 m², 200 m² de depomuz var. 9 kişilik bir

ekiple çalışıyoruz, ben de genellikle mağazada oluyorum. Elginkan Grubu’na bağlı Elmor’un münhasır bayisi olarak vitrifiyeden armatüre, küvet kabininden aksesuara kadar geniş bir ürün yelpazesini barındırıyoruz. Nalburlara ve müteahhitlere toptan satış yapmamızın yanı sıra perakende müşterimiz de var. “Istanbul’da Elmor Plus konseptiyle hizmet veren tek bayiyiz.” Elmor Plus, Elginkan Grubu’nun yenilikçi bir projesi aslında. A+ diye tabir edebileceğimiz prestij mağazalar oluşturma fikriyle yola çıkıldı. Tabii mağaza sayısının daha yüksek olması planlanıyordu ancak mevcut durumda bölgede yalnızca biz varız. Yani İstanbul’da Elmor Plus konseptiyle hizmet veren tek bayiyiz. Bizim dışımızda Ankara, Antalya ve İzmir’de de birer tane Elmor Plus mağazası hizmet veriyor. Şartlar iyileştiği takdirde proje tüm ülke genelinde uygulanabilir hale gelecektir. “Ekonomik sıkıntılar inşaat sektörünü ve inşaat sektörüyle birebir temasta olan biz inşaat malzemeleri satıcılarını önemli oranda etkiledi.” Şu an bulunduğumuz cadde, uzun yıllardır büyük firmaların prestijli satış açı-

sından bulundukları önemli bir yer konumundaydı. Ancak son dönemde yaşanan ekonomik sıkıntılar inşaat sektörünü ve inşaat sektörüyle birebir temasta olan biz inşaat malzemeleri satıcılarını önemli oranda etkiledi. Yıllardır faaliyette olan çok sayıda firma kapatmak zorunda kaldı, şu an bu caddede sektörümüzde faaliyet gösteren çok fazla firma kalmadı açıkçası. Kalanlar da eminim ki yaşanan verimlilik ve kârlılık düşüşüyle ilgili benimle hemfikirlerdir. Eskiden caddede dükkan sahibi olmak önemli bir prestij ve gelir kaynağıydı ama şimdi bu da bir dert ve külfet haline geldi. Çünkü kiralayacak firma bulmakta zorlanıyorsunuz, bulduğunuz firma kirayı zamanında ödeyemeyebiliyor. Biz buraya büyük umutlarla taşındık ama umduğumuzu bulamadık açıkçası. Bu konuda yalnız olmadığımızı da istişare içinde olduğum arkadaşlarımdan dolayı biliyorum. “Sektörümüz içinden çıkamayacağımız kadar verimsiz bir hal aldı.” Geçen yıl sanayi üretimi %4 oranında düşüş gösterdi, bu durum bizi direkt olarak etkiliyor. Sektöre ilk girdiğim yıllarda Türkiye’nin dört bir yanını dolaşır, malımı satacak birilerini muhakkak bulurdum, yaşanan kriz yıllarında, deprem zamanlarında dahi karamsar

GEÇERKEN UĞRADIK / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

“ARTIK SATIŞIN HER AŞAMASI AYRI BİR RİSK BARINDIRIYOR.”

GEÇERKEN UĞRADIK / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

“OLUMSUZLUKLARI ÖNGÖREBİLECEK, ÖNLEM ALABİLECEK BİR İNSAN KAYNAĞIMIZ MAALESEF YOK.”

olmaz illa ki bir çıkış yolu bulunur düşüncesiyle il il gezmeye devam ederdim. Ancak şimdi geldiğimiz noktada eskisi kadar iyimser olamadığımı fark edip üzülüyorum. İşe ilk başladığım dönemlerde her satıştan kâr edebiliyorduk. Yaptığımız satışla hem işletmenin giderlerini karşılayacak parayı kazanmış oluyorduk hem de yatırım yapacak tutarı ayırabiliyorduk. Bütün bunlar istekle çalışmamızı sağlıyordu, evimizden uzak kalmayı sorun etmiyor, hangi şehir olursa olsun gidiyorduk. Çünkü emeğimizin karşılığını alacağımızı biliyorduk, şimdilerde böyle bir kesinlik yok, bu da şevkimizi kırıyor açıkçası. Sektörümüz içinden çıkamayacağımız kadar verimsiz bir hal aldı. Gittiğimiz yerde mal satamıyoruz, satsak kâr edemiyoruz, kâr etsek ödemeyi alamıyoruz, yani artık satışın her aşaması ayrı bir risk barındırıyor. Ticaretle uğraşan kişiler de bu mücadeleden yorulmaya başladı, parayı satılmayacak

mala yatırmak yerine bankaya yatırıp faiziyle geçinmek daha avantajlı gelir oldu. Piyasanın içerisinde bulunduğu bu şartlarda ayakta kalmayı başarabilen her firma bir mucizeyi gerçekleştiriyor aslında. İnsani değerlere verilen kıymet de kapitalizmle birlikte yok olmaya başladı, eskiden karakterli olan sözünde duran kişiler saygı görürken şimdilerde parası olana itimat edilir oldu. Kısacası ticaretin tadı tuzu kalmadı. “Bizim gibi ülkelerin üretimle yükselmesi şart.” Üreticiler için süreç biraz daha farklı, son dönemde dünyayla etkileşimimizin artmasıyla birlikte küçük bir üretici için bile ihracat mümkün hale geldi. İç pazarın daralmasıyla birlikte oluşan açığı ihracat yoluyla kapatmaya çalışıyorlar. Ancak durum üreticiler için daha iyimser görünse de nihayetinde onlar da güvensiz ve kırılgan bir ekonominin içinde faaliyet gösterip çarklarını durdurmamaya çalışıyorlar. Özellikle bizim

gibi ülkelerin üretimle yükselmesi şart, geldiğimiz noktadaysa üreticiler birer birer çekiliyor, fabrika kapatıyor ya da küçülme yoluna gidiyor. Son yıllarda üreticisinden satıcısına kadar herkes aşırı bir titizlikle iş yapmaya başladı halbuki ticaret daha rahat ve huzurlu olmayı gerektiriyor, şu an böyle bir ortam kesinlikle yok. “Fiyat kırarak satış yapanlar nedeniyle piyasanın değeri ve kârlılık düşüyor.” Dar dönemlerin en önemli göstergesi olan yoğun rekabeti sonuna kadar hissediyoruz, özellikle elindeki malı bir an önce nakit paraya çevirme gayesiyle fiyat kırarak satış yapanlar nedeniyle piyasanın değeri ve kârlılık düşüyor. “Stabil bir ekonomide faaliyet göstermediğimiz için uzun soluklu planlamalar yapamıyoruz.” Normal şartlarda önümüzdeki 5 yılın hatta makro düzeyde 10 yılın planlama-

Ekonomik çalkantıların yalnızca ülkemizde yaşandığı düşüncesine kapılmak da elbette yanıltıcı olacaktır, şu an dünyanın birçok ülkesinde benzer sorunlar söz konusu. Aradaki tek fark gösterdiğimiz reaksiyonlarda ve krize karşı takındığımız tavırda, bizim gibi henüz gelişmekte olan ülkelerde bu süreçler daha fazla sayıda kurum ve kuruluşa kalıcı zararlar verebiliyor. Olağanüstü hallerde ve kriz durumlarında takınacağımız net bir tavır olmalı, bizde henüz bu oluşmuş değil. Olumsuzlukları öngörebilecek, önlem alabilecek bir insan kaynağımız maalesef yok. Genellikle rüzgara karşı yön belirlemek ve anlık kararlarla hareket ederek

“HER KADEMEDEKİ İNSAN İÇİN ZORLAYICI SÜREÇLERDEN GEÇİYORUZ.” günü kurtarmak zorunda kalıyoruz. Eğer oturmuş bir sistemimiz olsaydı, mevcut olumsuzluklar bu sistem içerisinde yok olabilirdi. Elbette bulunduğumuz coğrafyanın da üzerimize yüklediği çok fazla yük var, komşularımız huzursuz, sürekli yeni bir gelişme söz konusu. Haliyle kendimizi çevremizden soyutlamamız çok mümkün olmuyor bu bizim için bir dezavantaj. “Öyle bir durumdayız ki ucuza mal vereni de kârını yok sayarak satış yapanı da eleştiremiyoruz.” Tüketiciler artık çok bilinçli, en iyi ürünü en iyi fiyatla almak için çok fazla

dolaşmasına gerek kalmıyor, internet üzerinden aradığı ürünü bütçesine uygun fiyatlarla alabiliyor. Aslına bakacak olursanız; internet üzerinden yapılan satışlar da bayiler açısından rekabeti zorlaştırıyor, nihayetinde bir mağaza açtığınız zaman kiranız, işletme ve çalışan giderleriniz oluyor, haliyle internette satış yapan biriyle aynı bantta fiyatlandırma yapamıyorsunuz. Burada aslında üreticilere de çok iş düşüyor ama onlar da bu dönemde nakit akışı sağlamak adına alıcı ayırt etmiyorlar. Öyle bir durumdayız ki ucuza mal vereni de kârını yok sayarak satış yapanı da eleştiremiyoruz. Eskiden herkes ticaret yapana özenirdi, geliri iyi bir iş olarak görüldüğü için herkes ticaret yapmak isterdi. Şu anki durumdaysa ticaret korkutucu gelmeye başladı. Artık maaşlı bir işi olanlar şanslı durumda, tabii maaşı alabiliyorlarsa nitekim artık işverenlerin birçoğu maaşları zamanında ödeyemiyor. Biz yaptığımız iş dolayısıyla hem üretici, hem bayi sahibi hem de bayi çalışanlarıyla iletişim halindeyiz. Hepsinin ayrı ayrı sorunları var, her kademedeki insan için zorlayıcı olan süreçlerden geçiyoruz.

GEÇERKEN UĞRADIK / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

sını yaparak hareket etmemiz gerekiyor, ancak hem ihtiyaç ve beklentiler çok hızlı değiştiği hem de stabil bir ekonomide faaliyet göstermediğimiz için uzun soluklu planlamalar yapamıyoruz. Şu an şirketlerin yaptıkları tek planlama, hangi alanlarda küçülmeye giderek kaç personel azaltacakları yönünde oluyor. Biz aile şirketi olduğumuz için bu konuda politikamız biraz daha katı. Kriz ortamında dahi kimseyi yarı yolda bırakmamak adına işçi çıkarımı yapmıyoruz.

GEÇERKEN UĞRADIK / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

“MEŞE OLMAYI BAŞARAMAYANLARIN DA BAŞKA ORMANLARDA ŞANSLARINI DENEMELERİ LAZIM.” İnşaat sektörünü durma noktasına getiren ve plansız kentleşmeyi oluşturan unsurlardan biri de herkesin müteahhitliğe özenmesi oldu. Bir işe girerken koşulları ve kendi imkânlarını çok iyi değerlendirmek, o yolda daha önce yürümüş insanların deneyimlerinden ders almak gerekiyor. Bir ormanda fırtına çıkması halinde kavak, sedir ve diğer ağaçlar yıkılıyor yalnızca meşe ayakta kalıyorsa bu ormanda yaşayabilmek için meşe olmanın zorunlu olduğunu kabul etmek gerekiyor. Meşe olmayı başaramayanların da başka ormanlarda şanslarını denemeleri lazım. Aksi taktirde sıklıkla şahit olduğumuz gibi kendileri yıkılırken ormana da zarar verecekler. Memleketlerinde ticaretle geçinen kişiler bir heves büyük şehre gelerek kendilerini zengin edeceği düşüncesiyle inşaat yapmaya kalkışıyorlar, sonucunda başarısız olarak birlikte iş

yaptıkları kişileri de batırarak çıkıyorlar piyasadan. Bu konuda devletin de bir denetim mekanizması oluşturarak her talep edenin istediği alanda iş yapmaya başlamasına engel olması lazım. “TIMDER, sektörümüzü en iyi şekilde temsil ediyor.” Piyasada TİMDER üyesi çok esnaf tanıyorum, TİMDER artık sektörde kendini kanıtlamış, sektörün gözetleyicisi, uyarıcısı ve yardımcısı konumunda olan bir oluşum. Ziyarete gittiğim her yerde de TİMDER yayınlarını muhakkak görüyorum, tüm sektörü kapsıyor ve kucaklıyor. Sektörün içerisinde bulunduğu olumsuz koşullarda alanında uzman kişileri davet ederek bilgi almamızı sağlıyorlar. Bu sayede kendimize bir yol haritası çıkarabiliyoruz. Geçtiğimiz aylarda Ersin Özince gibi önemli bir ismi ağırladılar,

bizim için çok yararlı bir buluşma oldu, merak ettiklerimizi sorma fırsatı yakaladık. Nihayetinde Mahfi Eğilmez, Özgür Demirtaş gibi isimleri ağırlayabilmek prestij meselesidir, TİMDER bu anlamda da sektörümüzü en iyi şekilde temsil ediyor. Yine aynı şekilde sektörün önde gelen isimlerini de üyelerle bir araya getirerek deneyim paylaşımı için uygun bir ortam sağlıyorlar. Piyasa daha normal bir dönem yaşıyor olsa bu buluşmalardan çok güzel iş birlikleri çıkar. TİMDER aynı zamanda hukuksal konularda da üyelerini sıklıkla bilgilendiriyor, ön gördükleri konularla ilgili de uyarılarda bulunuyor. Konkordatolar henüz başlamadan bizleri bu konuda uyararak dikkatli olmamızı salık verdiler, bu sayede birçoğumuz yanlış hamlelerden sakınarak kendimizi koruyabildik. Yönetiminde görev alan herkesi de tekrar tekrar kutluyor ve teşekkür ediyorum.

GEÇERKEN UĞRADIK / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

ATM İNŞAAT VE GIDA SAN. TİC. LTD. ŞTİ. GENEL MÜDÜRÜ

ALI RIZA SERT

Lise öğrenimimi tamamlar tamamlamaz iş hayatına atıldım. Başlarda pazarcılık yaparken sonrasında Tahtakale piyasasında tekstille alakalı bir iş yerinde çalışmaya başladım ve ticaretin kurallarını da esas olarak burada öğrendim. Pazarcılıkla ilişkimi de tam olarak kesmedim, hafta içleri maaşlı olarak çalışırken hafta sonları iş yerinden satın aldığım tekstil malzemelerini pazarda satıyordum. Sonrasında bir inşaat firmasının satın alma departmanında işe girdim, sektördeki yolculuğum da bu şekilde başlamış oldu. Aynı departmanda birlikte çalıştığım arkadaşım, şirketin Moskova ofisine transfer olunca kendisiyle irtibatta kalarak Moskova’da ne satabiliriz diye araştırmasını istedim. Bölgede seramik talebinin yüksek olduğunu ve pazarın genişleyebileceğini söylemesi üzerine az bir sermayeyle kendi şirketimizi kurduk. İlk olarak da Hitit Seramik’ten ürün almaya başladık, başlarda ufak sevkiyatlar yaparken kısa süre sonra iş hacmimizi genişleterek Moskova’da ilk mağazamızı açtık. Başlarda bölgede Türkiye’den çok fazla oyuncu yoktu, daha çok İspanyollar ve İtalyanlar boy gösteriyordu. Sonrasında Ege Seramik de Moskova’da faaliyet göstermeye başladı, onu izleyen başka markalar da oldu. Yaklaşık 7-8 yıl

bu şekilde faaliyet gösterdikten sonra ortağım Moskova’daki mağazayı kapatarak Türkiye’ye döndü, sonrasında burada kalmak istemediğine karar vererek Rusya’ya yerleşti, şu anda da farklı bir iş kolunda ticaret yapmayı sürdürüyor. “23 yıldır Yurtbay Seramik bayisiyim.” Moskova’daki işlerin nihayete ermesinin ardından 1996 yılında Yurtbay Seramik bayisi olarak Ümraniye’de bir mağaza açtım, 23 yıldır da Yurtbay Seramik bayisi olarak devam ediyorum. Hatta ilk mağazamı açtığımda çalıştığım firmaların neredeyse tamamıyla da hâlâ iş ilişkimizin devam ettiğini söyleyebilirim. Seramik grubunda Yurtbay Seramik, vitrifiye grubunda Creavit, batarya grubunda Newarc ile devam ediyoruz. Keza Orka Banyo’yla da kurulduğu günden bu yana ticari ilişkilerimizi sürdürüyoruz. “Prestijli noktalarda açılan mağazaların, markanın imajını güçlendirdiğine inanıyorum.” Ümraniye’deki mağazada hedeflerimize ulaşınca, markayı daha iyi temsil edebilme ve yeni bir vizyona ulaşabilme amacıyla daha prestijli bir konumda yeni bir mağaza açmak istedim. Ümraniye mağazamda temsil ettiğim markaları, prestijli bir semtte yeni bir mağaza açma

fikrine ikna etmek için de epey uğraştım. Bu konuda ısrarcı olmamın temel nedeni; çalıştığım tüm markaların alanında liderliğe oynayan, fuarlarda yıllardır boy gösteren markalar olmasıdır. Fuar esnasında ürünleri beğenerek mağazayı ziyaret etmek isteyen insanların bize daha kolay ulaşabilmesi gerekiyordu. Sonuç olarak Kozyatağı’ndaki mağazamızı açtık. Prestijli noktalarda açılan mağazaların, markanın imajını da güçlendirdiğine ve daha fazla kişiye ulaşıp daha iyi bir hizmet sunabilmemize olanak sağladığına inanıyorum. “Mağazalaşmaya devam etmeyi hedefliyorum.” Şu an iki mağazada hizmet vermekteyiz ama mağaza sayısını daha da artırmayı hedefliyorum. Bu noktada ürünlerini sattığımız markaların desteği çok önemli, nihayetinde bizim iyi yerlerde açtığımız mağazalar onların da marka imajını artırıyor. Mağaza açarken, konum, müşteri otoparkı, toplu taşımaya yakınlık gibi unsurların da göz önünde bulundurulması gerektiğini, tüm bunların tüketici nezdinde tercih sebebi olduğuna inanıyorum. Bu yüzden tabelamızın her zaman görünür olan yerlerde bulunması gerektiğini düşünüyorum.

GEÇERKEN UĞRADIK / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

“İYİ VE KALİTELİ HİZMET SUNAN HER ZAMAN KAZANIYOR.”

GEÇERKEN UĞRADIK / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

“BİLMEDİĞİNİZ İŞİ YÖNETEMEZSİNİZ.”

Ümraniye mağazamız yaklaşık 150 m², Kozyatağı mağazamız ise 400 m², ayrıca bir de 4 dönümlük depo alanımız bulunuyor. Kozyatağı mağazamızda 4, Ümraniye mağazamızda 3, depomuzda sevkiyat sorumlularıyla beraber 15 kişiyi istihdam ediyoruz. Ben de düzenli olarak üç nokta arasında ziyaretlerime devam ediyorum. Bildiğiniz üzere zor bir sektördeyiz. Elbette her işin kendine göre bir zorluğu var ama bizim işimiz çok meşakkatli ve takip gerektiren bir iş. Her ne kadar şimdiki aklım olsa bu sektöre girmezdim desem de bu işten uzaklaştığımı da düşünemiyorum. Bir kere başlayınca bırakmak zor bu yüzden sektöre girmek isteyenlerin iyi düşünüp taşınmalarını, işe uygunluklarını ve piyasanın durumunu gözden geçirmelerini tavsiye ediyorum. Sektörümüzün zorluğu aslında her sürecin büyük sorumluluk yaratmasından ileri geliyor. Satın alma, depolama, satış, muhasebe, teslimat, teslimat sonrası süreçler hepsi ayrı ayrı emek ve takip istiyor. Bir de ben bu işi tek başıma yaptığım için bütün

işlerin takibini yapmak zorundaydım, iyi bir forklift operatörü, kamyon şoförü, depo çalışanı, muhasebeci, satış sorumlusu ve satın almacı olmak için çalışmam gerekti, çünkü bilmediğiniz işi yönetemezsiniz. Yeri geldiğinde de bütün süreçlerde aktif olarak yer aldım. “Perakende pazarı öncelikli hedefimiz haline geldi.” Biz daha çok müteahhit ve perakende müşterisine hizmet veriyoruz. Kentsel dönüşüm sürecinde büyük risk taşıyan projelere verilen hizmetlerin riskini firma olarak üstlenmek istemediğimiz için toplu işler ve projelerle çalışmak yerine tadilat ve perakende pazarını hedefledik. İlk yıllarımızda geniş bir tali bayi ağıyla hizmet verirken son dönemde bundan da vazgeçtik. Bu vazgeçişin en önemli nedeni tali bayilerin çok fazla yayılması ve küçük bir nalburun bile bayilik alabildiği bir sistemin işletilmeye başlanması oldu. Bu tabloya bakarak artık toptancılık yapmanın da bir getirisi kalmadığını söyleyebiliriz, bu nedenle perakende pazarı bizim öncelikli hedefimiz haline geldi.

“Her sürecimizi müşteriyi memnun etmek ve kaliteli hizmet vermek üzerine kurgulayıp hayata geçiriyoruz.” Uzun yıllardır sektörde tutunabilmiş olmamızı müşteri memnuniyetini ön planda tutmamıza bağlıyorum. Sonuç olarak rekabetin çok yoğun olduğu bir sektörde faaliyet gösteriyoruz ve en belirgin farklılaşmayı kaliteli ürün sunmanın yanı sıra müşteri memnuniyetiyle sağlayabiliyoruz. Burada her sürecimizi müşteriyi memnun etmek üzerine kurgulayıp hayata geçiriyoruz. Müşteri mağazamızdan içeri girdiği andan itibaren başlayan süreç ürün teslim edilene kadar birçok farklı aşamayı barındırıyor. Çeşitliliğin çok fazla olduğu bir alan olduğu için müşterimizin talep ettiği ürün depolarımızda olmayabiliyor, burada teslimat sürelerine hakim olmak ve müşteriye doğru bir teslimat süresi bildirmek büyük önem taşıyor. Söz verdiğiniz tarihi bir gün dahi aksattığınızda o zamana kadar yarattığınız bütün olumlu intibayı yok edebiliyorsunuz. Günün sonunda iyi ve kaliteli hizmet sunan her zaman

“Türk seramik sektörü şu an dünya ile rekabet edebilecek bir konumda.” Sektöre ilk girdiğim yıllarla bugün arasında birçok farklılık var. O dönemlerde inşaat sektörünün bu kadar gelişmiş olmamasından da kaynaklı olarak ürünlerdeki çeşitlilik daha azdı, yalnızca belli başlı markalar vardı. İnşaat sektöründe yaşanan hareketlilikle birlikte bizim sektörümüz de farklılaşmaya, kendini geliştirmeye, daha çok yatırım yapmaya başladı. Bugün birçok Türk markası yurt dışında da faaliyet gösteriyor, fuarlara katılıyor bizler de ülkemiz adına gururlanıyoruz elbette. Türk seramik sektörü şu an dünyayla yarışabilecek bir konumda. Yine de markalarımız ne kadar başarılı olursa olsun şu an ülkemizin içerisinde bulunduğu ekonomik sıkıntılardan dolayı ileriye dönük bir belirsizlik hakim. “Yanlış planlanan büyük projeler, çarpık ve sonlanmamış inşaatlar sektörde kaosa yol açtı.” Türkiye’de inşaat sektörü, kentsel dönüşümle birlikte büyük bir atağa

kalktı. Maalesef kentsel dönüşüm istenildiği şekilde planlanamadı, çok büyük hatalar yapıldı. Kentsel dönüşüm adı altında yıkılan tek katlı evlerin yerine 10 katlı evler inşa edildi. Yanlış uygulamalar inşaat fazlasının oluşmasına, otopark ve altyapı sorunlarına yol açtı. Burada belediyelerin de ciddi hataları oldu, denetimler yetersizdi, izinler çok kolaylıkla verildi. Sonuç olarak ekonomimiz tamamen inşaata bağlı hale geldi. Bizler açısından baktığınızda, inşaatlar arttıkça inşaat malzemelerine karşı talep arttı, fabrikalar kapasitelerini artırdılar yeni yatırımlar yaptılar. Şimdi inşaat sektörü durma noktasına gelince fabrikalarda da bir üretim fazlası oluştu, üreticiler kapasitelerini tekrar düşürdüler, bu da istihdamı olumsuz yönde etkiledi. İhracat kolu güçlü olan üreticiler bu durumdan daha az etkilenirken iç pazar odaklı çalışan markalar zorlanıyorlar. Şu an inşaat sektörü yeniden canlansa dahi bu canlılığın bizlere etki etmesi 1,5-2 yılı bulacaktır. Bu nedenle perakende pazarına hizmet vermeye devam edeceğiz. Geçirdiğimiz bu zorlu süreçte risk günden güne artmaya devam etmekte. Bu süreçleri yönetirken bizim

politikalarımız kadar üretici firmaların bizlerle olan iletişimi ve satış politikaları da çok önemli. Eğer üretici bize sürekli stok baskısı politikasıyla yaklaşırsa bu sefer bizler de çıkmaza giriyoruz. Yurtbay Seramik bu konuda çok başarılı bir denge politikası izliyor, bayileriyle kol kola yürüyor. İhtiyaç noktasında stokumuzu kendimiz belirleyebiliyoruz. “Çalışanlarımı, TIMDER Akademi’ye katılmaları konusunda teşvik edeceğim.” TİMDER, sektörümüz adına çok kıymetli bir işi üstleniyor, birbirimizden haberdar olmamızı sağlıyor. Her türlü gelişmeyi, şirket haberlerini, etkinlikleri TİMDER Dergisi aracılığıyla öğreniyoruz. 2 bayiye tek başıma bakıyor olmam nedeniyle etkinliklerine çok katılım sağlayamasam da yaptıkları işleri takip ediyorum. Ayrıca sektörümüzün en büyük sorunlarından biri olan kalifiye eleman eksikliği konusunda da TİMDER elini taşın altına koyarak bir eğitim programı düzenliyor. Nihayetinde biz bir takım işi yapıyoruz, takımdan birinin yaptığı en ufak bir hata diğer herkesin başarısını gölgede bırakabiliyor. Önümüzdeki dönemde çalışanlarımı TİMDER Akademi’ye katılmaları konusunda teşvik edeceğim, umarım bizler de faydalı sonuçlar alacağız.

GEÇERKEN UĞRADIK / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

kazanıyor. Verdiğiniz hizmetten memnun kalan müşteriler de sizin en iyi referansınız oluyor. Markanız için yapabileceğiniz en güzel reklam da bu bence.

ETKİN YÖNETİM / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

KARAR VERİRKEN ANALİTİK DÜŞÜNMEK ŞART!

Küreselleşen yoğun rekabet ortamında işletmeler; sürdürülebilirliği sağlamak adına teknolojiyi takip etmek, doğru pazarda doğru ürünle konumlanmak, kalifiye iş gücünü bünyesinde bulundurmak, Ar-Ge ve inovasyon çalışmalarına ağırlık vermek, kaliteli mal ve hizmet üretiminde hızlı olmak mecburiyetinde. Ayrıca bir taraftan yatırım yaparken diğer taraftan da kâr etmek, hem müşteri hem çalışan için memnuniyet ve aidiyeti sağlamak gibi pek çok süreci aynı anda yürütmek zorundalar. Eğer bir yöneticiyseniz ve şansınız da her daim yanınızda değilse, tüm bu süreçler, karşılaşma olasılığınızın oldukça yüksek olduğu yeni sorunlar ve alınması gereken zorlu kararlar anlamına geliyor. İşletmelerin büyüklük ve karmaşıklıklarının artmasına paralel olarak gerek yöneticiler gerekse tüm çalışanlar açısından karar verme, inisiyatif kullanma ve problem çözme becerileri giderek daha fazla önem kazanıyor. Bir yöneticinin sahip olması gereken pek çok vasıf sayabiliriz ancak bu beceriler içerisinde belki de en kritik öneme sahip olanlardan biridir problem çözme ve karar verme becerisi. Yönetici, gerek iş gereği gerekse de kendi özel yaşamında karar vermesi gereken pek çok durumla karşı karşıya kalır ve bunların büyük çoğunluğunda pek fazla zorlanmadan kararını verir. Ancak kararın başkalarını ilgilendirmesi, alternatiflerin belirsiz olması, yanlış kararın faturasının ağır olabilmesi gibi durumlarda isabetli karar verebilmek bir problem halini alır. Zaman faktörü de yöneticinin elinde saatli bir bomba gibidir. Kısacası, zamanında ve doğru kararı vermek ve verilen kararın etkin biçimde uygulanmasını sağlamak tüm yöneticiler için en önemli yürütme fonksiyonudur denilebilir. Gündelik hayatımızda seçmemiz gereken birçok alternatifle karşı karşıya kalıyoruz. Bazen karar vermeden ilerliyor, bu yüzden bazı şeyleri ıskalıyor ya da kendimizi başkalarının kararlarına teslim ediyoruz. Peki, bunu iş dünyasında yapma lüksümüz var mı? Karar zihinsel olduğu kadar aksiyonu da içeren bir süreçtir. En iyi analizleri yapıp

aksiyon almamak da kararsız kalmak ya da karar vermemekle eşdeğerdir. Yani iş dünyasında kabul edilebilir bir uygulama olmayacaktır. Kabul etmeliyiz ki ne istediğini bilmek ya da neyin doğru olduğunu kanaat getirmek her zaman kolay olmuyor. Karşımıza çoğu zaman bir sürü psikolojik süreç, çevresel faktör, öğrenilmiş

“OLGULARI ‘YARARLI YARARSIZ’ OLARAK ALGILA.” çaresizlik, daha önce yaptığımız hatalar, hatta başkalarının hataları çıkıyor. Bunlar da karar vermemizi, kararlılık göstermemizi zorlaştırıyor. Bu noktada yapacağınız en büyük hatalardan biri olayı, sorunu, süreci anlamadan, doğru bilgi toplamadan aksiyona geçmek olur. “Neyi, niçin istiyorum?” ya da “Karşı taraf neyi ne için istiyor?” konusunda çok net olmak gerekiyor. Amacı, hedefleri, etkileyen ve kısıtlayan faktörleri tanımlamaya; bir yönetici olarak, olguları “doğru-yanlış” diye algılamak yerine “yararlı-yararsız” olarak algılamaya başladığınızda göreceksiniz ki işiniz daha fazla kolaylaşacaktır. İki kavram çoğu zaman birbirine karıştırılsa da yöneticinin bir diğer görevi de problem çözmedir. Karar verme seçenekleri daraltma ile alakalıyken, problem çözme yaratıcılıkla ilgilidir. Kendinizi ve aldığınız kararları bir düşünün. Karar verirken yaratıcı olmak zorunda değilsiniz ancak analitik düşünmek zorundasınız. Bunun için de yeterli motivasyona ve daha az stresli

DR. ATAKAN GENÇ

Stratejitek Kurumsal Danışmanlık Hizmetleri agenc@stratejitek.com

bir ortama ihtiyaç duyacağınız aşikâr. Çünkü aşırı stres çoğu zaman ilerlemeyi yavaşlatabilir ya da nihai başarıyı engelleyebilir. Stres sorununu çözdüyseniz ve orta yerde değişmesi gereken bir durumun olduğunu da kabul ediyorsanız önemli bir kısmı aştınız demektir. İhtiyacınız olan diğer şey ise problemi çözebilecek tüm kişilerin, bu durumu ortadan kaldırmaya istekli olmasıdır. Bir problem, eğer onu çözmek için gerekli olan herkesi rahatsız etmiyorsa ya da çözüm için kritik olan kişilerden bir kısmı problemi çözme arzusunda değillerse, emin olun ki gerçek anlamda bir çözüm söz konusu olmayacaktır. Peki, ortada çözmemiz gereken bir problem varsa buna nasıl yaklaşmalıyız? Önemli bir detay da budur. Albert Einstein, “Hiçbir problem, onun farkına vardığınız andaki kafa yapısıyla çözülemez. Mutlaka farklı bakış açısı yakalanmalıdır.” diyor. Yani problemi çözmeye çalışırken kendinize uzaktan bakabilmelisiniz. Böylelikle alternatif geliştirebilirsiniz. Eleştirel düşünmeyi, bütün varsayımları sorgulamayı da unutmayın ki en uygun hareket tarzını, aksiyon planını yaratın. Unutmayalım ki yaşadığımız sonuçlar çoğu zaman kendi seçimlerimizin bedeli. Problemin bir parçası olmak, çözüme giden yolda ipucu olmak ya da problemi çözen kişi olmak... Hangisi olacağınızla ilgili bu “karar” da sizin.

“UNUTMAYALIM KI YAŞADIĞIMIZ SONUÇLAR ÇOĞU ZAMAN KENDI SEÇIMLERIMIZIN BEDELI.”

YENİ DÜZENLEMELER IŞIĞINDA KONKORDATO Konkordato ilk defa 1850 tarihli Kanunname-i Ticaret ile hukuk hayatımıza girmiş ve 1929 yılında kabul edilmiş olan ilk İcra ve İflas Kanunumuzdan itibaren, hukukumuzda varlığını sürdürmüş olan bir kurumdur. Bu kurum, kaynağını 11.04.1889 tarihinde kabul edilen ve 01.01.1892 tarihinde İsviçre’de yürürlüğe girmiş olan ‘Borç için Takip ve İflas Hakkında Federal Kanun’da bulmaktadır.

HUKUKEN / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

Konkordato, elinde olmayan nedenlerle, işleri iyi gitmeyen ve mali durumu bozulmuş olan dürüst borçluları korumak için kabul edilmiş bir müessesedir.

Konkordato, İcra İflas Kanunu’nun (İİK) 285 ile 309. maddeleri arasında düzenlenen ve mali durumu bozulmuş olan borçlular ile bu durumda olan bir borçlunun alacaklılarını korumayı amaçlayan bir uygulamadır. Konkordato, “dürüst bir borçlunun, alacaklılarının belli bir çoğunluğu ile yaptığı ve ticaret mahkemesinin tasdiki ile hüküm ifade eden bir cebri anlaşma olup, bununla alacaklılar, borçluya borcunu ödeme konusunda belli bir süre verirler, borçlunun bu süre içinde, borcunun kabul edilen kısmını ödemekle borçlarının tamamından kurtulmasını sağlayan bir hukuki müessesedir.” Yani mahkeme denetiminde, borçluların alacaklılarıyla anlaşması ve kanunda öngörülen şartlar altında alacaklıların kabul edeceği şekilde borçlarını ödemesini amaçlar. Alacaklılar açısından ise, konkordato ile haciz ve iflasın gerektirdiği masrafları yapmadan ve yine diğer alacaklılar ile eşit oranda alacaklarına kavuşma imkanı getirilmektedir. Bu kurum hem borçlunun hem de alacaklıların lehinedir. Gerçekten, konkordato sayesinde borçlu iflasa tabi ise iflastan ve onun bütün hukuki ve cezai sonuçlarından kurtulmuş olur. Eğer borçlu iflasa tabi değilse, bütün malvarlığının alacaklıları tarafından haczedilip sonunda satılmaları sonucunda, borçlu-

larından kısmen kurtulur ve alacağını kısmen ya da tamamen alamamış olan alacaklılarının da cebri icra tehdidiyle hayatını sürdürmeye çalışır. Bu kurum alacaklıların da lehinedir. Çünkü konkordato ile alacaklılar haciz ve iflasın gerektirdiği masrafları yapmadan ve dolayısı ile daha fazla ölçüde alacaklarını elde ederler. Hem borçlu (İİK. m.285/I) hem de alacaklılar (İİK.m.285/II) konkordato talebinde bulunabilirler. İflasa tabi olsun olmasın tüm borçlular konkordato talebinde bulunabilirler. Eskiden iflasa tabi olmayan borçluların da konkordato sürecinin başarısız olması halinde iflasına karar veriliyordu. Konkordato talebine ilişkin olarak yapılan en önemli değişiklik iflasa tabi olmayan borçluların konkordato talebinde bulunduktan sonra, konkordato süreçlerinin başarısız olması halinde, “iflas kararı” verilemeyecek olmasıdır. Konkordato hangi mahkemeden talep edilebilir? Konkordatoda yetkili ve görevli mahkeme; iflasa tabi olan borçlu için “154’üncü maddenin birinci veya ikinci fıkrasında” yazılı yerdeki, iflasa tabi olmayan borçlu için yerleşim yerindeki asliye ticaret mahkemesidir. Adi Konkordato Uygulamada en çok karşımıza çıkan konkordato çeşidi Adi Konkordatodur. Adi konkordato; borçlunun iflasına karar verilmeden önce başvurulabilecek bir yoldur. Borçlu veya iflas isteyebilecek bir alacaklı icra mahkemesine dilekçe ile başvurup konkordato teklifi (projesi) verebilir. Borçlunun, teklifine ayrıntılı bilançosunu ve gelir gider tablosunu da eklemesi gerekir. Yeni düzenlemeler ışığında konkordatonun temel aşamaları şu şekildedir:

“HEM BORÇLU HEM DE ALACAKLILAR KONKORDATO TALEBİNDE BULUNABİLİRLER.”

AV. ARB. FIRAT BARIŞ KAVLAK

TİMDER Hukuk Danışmanı firat@kavlak.av.tr

◉ Konkordato teklifi verildikten sonra icra mahkemesi, konkordatonun şartlarının mevcut olduğunu görürse, derhal en çok üç aylık olmak üzere geçici mühlet kararı verir ve birkaç konkordato komiseri atar. Mahkeme bu üç aylık süre dolmadan borçlunun veya geçici komiserin yapacağı talep üzerine geçici mühleti en fazla iki ay daha uzatabilir ancak her halde verilecek olan bu sürenin toplamı beş ayı geçemez. ◉ Geçici mühlet aşamasından sonra kesin mühlet aşaması başlar. Mahkeme, kesin mühlet hakkındaki kararını geçici mühlet içinde verir. Konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün olduğunun anlaşılması hâlinde borçluya bir yıllık kesin mühlet verilir. ◉ Bu kararla birlikte mahkeme, yeni bir görevlendirme yapılmasını gerektiren bir durum olmadığı takdirde geçici komiser veya komiserlerin görevine devam etmesine karar verir ve dosyayı komisere tevdi eder. Konkordato hakkında yapılan yargılamada kesin mühlet içinde bir karar verilemeyeceği anlaşılırsa, mahkeme gerekli görürse komiserden gerekçeli bir rapor alarak, karar verilinceye kadar mühlet hükümlerinin devamına karar verebilir. Ancak bu süre 6 aydan fazla olamaz. Atanan bu komiserler, alacaklıları toplantıya çağırır ve alacaklılar bu toplantıda, konkordatonun kabul veya reddine karar verirler. Alacaklıların konkordatoyu kabulü üzerine, konkordato ticaret mahkemesinin tasdikine sunulur. Ticaret mahkemesi, konkordatoyu tasdik ederse, konkordato hüküm ve sonuçlarını doğurmaya başlar.

İflastan Sonra Konkordato İflastan sonra konkordato, iflas içi konkordato diye de geçer, halihazırda iflas etmiş borçlular için öngörülmüştür. Yani bu hak sadece müflis (“mahkeme tarafından iflas ettiğine hükmedilen kimse”) borçluya tanınmıştır. İflasına

karar verilmiş bir kimse, verilen bu iflas kararının kaldırılması için iflas masasının açılması ile paraların kesin dağıtımı arasındaki dönemde, konkordato teklif edebilir. Bu teklifin kabul edilebilmesi için, borçlunun başarılı olma ihtimalinin bulunması ve alacaklılara zarar verme kastının olmaması gerekir. Borçlu aynı zamanda kaynakları ile orantılı bir ödeme teklifinde bulunması gerekir. İflastan sonra konkordatoda geçici mühleti yoktur ve bir komiser tayin edilmez. Devam etmekte olan iflas tasfiyesi durmaz. Konkordatonun kabul ve tasdiki halinde borçlu hakkındaki iflas bütün hüküm ve sonuçlarıyla ortadan kaldırılır. Malvarlığının Terki Suretiyle Konkordato Malvarlığının terki suretiyle konkordato borçlu, malvarlığı üzerindeki tasarruf etmek veya bu malların tamamını ya da bir kısmını üçüncü kişiye devretmek yetkisini alacaklılara verir. Bu şekilde alacaklılar, borçlunun -kendilerine terk edilen- malvarlığını tasfiye ederek alacaklarını tahsil ederler. Tasfiye memurlarını alacaklılar seçebilir; ancak İcra Mahkemesi seçilen kişiyi onayladıktan sonra, tasarruf yetkisi alacaklılara ve tasfiye memurlarına geçer. Tasfiye memurları, borçlunun mallarını iflas tasfiyesinde izlenen sürece benzer bir şekilde tasfiye eder ve elde edilen para, alacaklılara dağıtılır. Adi konkordato hükümleri, işin niteliğine aykırı düşmediği sürece, malvarlığının terki suretiyle konkordatoda uygulanır. Malvarlığının

terki suretiyle konkordato, iflas tasfiyesi süresince malvarlığının değerinden düşük fiyatlara satılması riskine karşı borçluyu; iflas sürecinin uzun sürmesi ve alacağını tahsil edememe riskine karşı alacaklıyı koruyan bir tasfiye sürecidir. KAYNAKÇA KURU, B. İstinaf Sistemine Göre Yazılımı İcra ve İflâs Hukuku, 2016, s: 680 – KURU, B. İcra ve İflâs Hukuku El Kitabı, 2013, s: 1143 TANRIVER, S. 4949 sayılı İcra ve İflâs Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun, Âdi Konkordato İle İlgili Hükümlerde Getirmiş Olduğu Değişikliklerin Tesbiti ve Değerlendirilmesi (Tür. Bar. Bir. Der. Mart-Nisan/2004, S: 51, s: 69 - Yeditepe Ünv. Huk. Fak. Der. 2005, C: 1, S: 2, s: 530) – TAŞPINAR, S. Adi Konkordato Hakkında İcra ve İflâs Kanununda Yapılan Değişiklikler (BATĠDER, Aralık/2003, C: XXII, S: 2, s: 57) – ALTAY, S. age. C: 1, s: 7 Bknz: 12. HD. 20.4.1989 T. 10847/5857; 18.6.1986 T. 1228/12543 (www.euyar. com) KONCA, N. Konkordato Uygulamalarına İlişkin Beklentiler ve Riskler, Analiz Sayı:263, Kasım 2018 Yeni Düzenlemesi ile Konkordato ve Getirdikleri, http://www.mtmd.org.tr/ data/mtmd2017/upload_download/ Konkordato%20Uzun%20(r).pdf

HUKUKEN / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

Adi konkordatonun tenzilat ya da vade konkordatosu şeklinde düzenlenmesi mümkündür. Tenzilat konkordatosunda, uygulamada yüzde konkordatosu diye de geçer, borçlu alacaklılara, alacaklarının belirli bir yüzdesini tahsil etmekten vazgeçmeleri halinde ödemeyi teklif eder ve belli oranda (iskonto) borçlarından kurtulur. Vade konkordatosunda ise, aslen mevcudu borçlarının tamamını ödeyebilecek durumda olan bir borçlu mallarını o anda satarak vadesi gelmiş bütün borçlarını tasfiye imkanına sahip değildir. Dolayısıyla borçlu, alacaklılara borçlarının tamamını taksitle ve erteleyerek ödeme taahhüdünde bulunur. Uygulamada seyrek olarak rastlanan vade konkordatosu 2018 değişikliğine kadar İİK’de açıkça düzenlenmemiş, ancak 2018 değişikliğiyle birlikte bir konkordato türü olarak İİK’de yer almıştır. Bu iki türün farkı, tenzilat konkordatosunda alacaklılar tarafından bir feragat söz konusu iken, vade konkordatosunda, alacaklıların alacaklarının belli bir yüzdesinden feragat etmesi gibi bir durum olmaması ve vade sonunda alacakların işlenmiş faizleriyle birlikte tam olarak ödenmesidir.

%110 İLETİŞİM Konu başlığını görünce, henüz iletişim konusunda %70’lere bile ulaşamıyorken nasıl olur da %100’ünü halledip %110’a gelebiliriz diye düşünmüş olabilirsiniz ve aslında çok da haklısınız. Tam da bu sebeple iletişim konusuna biraz daha farklı açılardan bakacağız. Kaç kişiyle kendinizi geliştirecek şekilde iletişim halindesiniz? sorusunun cevabı belki %5, belki de %10’dur. Peki ya geriye kalan %90 nerede? Geriye kalan %90’lık kısım aslında başarısızlığımızın simgesi. Hiç alâkanız olmayan %25’lik kısmı attığımızda geriye ortalama %6065’lik bir oran kalıyor. Tanıştığınız herkesle işinizle doğru orantılı bir bağlantı veya kişisel gelişim için iletişim kursaydınız, emin olun şu anki durumunuzdan çok farklı bir konumda olabilirdiniz.

İLETİŞİMDE İLETİŞİM / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

Konuya bir örnek üzerinden yaklaşacak olursak:

Eğer kurumunuzun CEO’su ya da Yönetim Kurulu Başkanı ile görüşmek istiyorsanız; 50’lik çözüm; başkana asansörde rastlamanın iyi olacağını düşünmektir, 75’lik çözüm; asansörde karşılaştığınızda kendisine ne söyleyeceğinizi düşünmektir, 100‘lük çözüm; bu konuyla ilgili bol pratik yapmaktır. 110’luk çözümse; söyleyeceğiniz sözleri tasarlamanın yanı sıra başkanın asansöre ne zaman bindiğini öğrenmektir. Yeni tanışmalarda evrensel soru “neyle uğraşıyorsunuz”dur. Ancak bu soruya çoğu zaman hazırlıklı değilizdir ve aklımıza ilk gelen cevabı veririz. Aklımıza ilk gelen şeyler de genellikle; geçmişte neyle uğraştığımız, sektörün son durumu, şık terimler, şirketimiz hakkında genel bilgiler olur. Aslında kimse ne iş yaptığınızla ilgilenmez. Asıl ilgilendikleri, yaptığınız işin o kişiye nasıl fayda sağlayabileceğidir. Size “neyle uğraşıyorsunuz” sorusu yöneltildiğinde, maksimum 45-60 saniye süreniz olduğunu ve aslında size “bana ve yakın çevreme fayda sağlayabilecek neyle uğraşıyorsunuz” diye sorulduğunu unutmamalısınız. Bu şekilde düşünüp, duruma özel cevapladığınızda şaşırtıcı sonuçlar ve yeni networking fırsatları elde edeceğinizi göreceksiniz. Manşetler halinde konuşun, yoksa dinleyicinizi kaybedebilirsiniz.

Manşetler insanların ilgisini çeker ve onların aklında görüntüler olarak kalır. İnsanlara gazeteyi satın aldıran MANŞETİDİR! Mingling & GSD ◉ Networking gibi İngilizce kökenli bir kelime olan mingling yani ‘’karışma’’ aslında “katma değerli ayaküstü” konuşmadır. ◉ Normalde halk dilinde ayaküstü konuşma terimi zaman öldürmek için yapılan sohbetler için kullanılır. Çoğu zaman bu konuşmalar havadan sudan konuları içerir. Oysa “mingling” ilişkinin devamını sağlayacak ilk adımdır. ◉ Bu kavramın diğer bir adı da “asansör cümlesi”dir. Amaç, bir asansör yolculuğu kadar kısa sürede içten bir tanışma cümlesiyle hoşsohbeti başlatabilmektir. “Mingling” Nasıl Yapılır? Dr. Roane’nin geliştirdiği GSD Metodu (Gözlemle, Sor, Detaylandır) ayaküstü konuşmalara değer katan bir tekniktir. Bu tekniğe göre; karşınızdaki kişi ya da durumla ilgili gerçekleştirdiğiniz gözlem ve sonrasında soracağınız soru ve cevaba bağlı kalarak, sohbet bu doğrultuda detaylandırılır. Asansör Cümlesi Kime ne zaman nerede rastlayacağınız hiç belli olmaz. Fırsatları değerlendirebilmek ve doğru bir iletişimle karşınızdaki kişiyi etkileyebilmek tamamen sizin elinizdedir. Bunu sadece siz yapabilirsiniz. Farz edin ki idolünüz ya da örnek aldığınız bir rol modele asansörde rastladınız. Kendisine ne dersiniz ya da ilk söyleyeceğiniz kelimeler neler olmalıdır? ◉ En fazla 60 saniyeniz var! ◉ Fark yaratacak kelimeler seçmelisiniz, ◉ Şaşırtmalısınız, ◉ Yüksek bir enerji ile konuşmalısınız, ◉ Düşünmeli ve herkesin söyleyebileceği sözleri kullanmamalısınız, ◉ Bu bir satış konuşması mı yoksa inovatif bir konuşma mı olmalı sorusuna vereceğimiz cevap %60 inovatif, %40 satış olmalı, ◉ Kullanabileceğiniz kelime sayısının en fazla 50-60 olduğunu unutmamalısınız, ◉ Vermeniz gereken en önemli şey enerji ve coşkudur, ◉ Konuşmanız çok basit olmalı, gereksiz jargonları (teknik kelimeler) kullanmamalısınız, ◉ İlk olarak ad ve soyadınızı söylemelisiniz,

ALMILA DALKILIÇ

Yönetim & Kişisel Gelişim Eğitmeni, Hitabet Koçu almilad@gmail.com

◉ O kişi zaten rol modeliniz ise işi hakkında bilgi sahibisinizdir ve eksik gördüğünüz kısımları söyleyip, konuşmanıza dikkat çekerek başlamalısınız. Unutmayın ki böyle bir durumda herkes övgü ve iltifat dolu kelimeler seçerek konuşmaya başlayacaktır. Siz farklı olanı yapmalısınız, ◉ Bu kadar kısa bir sürede kendinizi anlatma yanlışına düşmemelisiniz. Onun yerine merak uyandıracak ve ilgi çekecek ifadeler kullanmaya çalışmalısınız. İletişim, kişilerin bağladıkları halatları çözebilme becerisidir. Özveri, hoşgörü ve anlayış ile iletişime başlanır ve kazan-kazan yöntemi ile devam edilir. Size bu ay önereceğim kitap: Roger Fritz “Kendinizi Kazanın” “Kendinizi asla küçümsemeyin” gibi net bir mesajı olan bu kitapta, potansiyelinin en üst düzeyine ulaşma konusunda azimli olan herkes için 100 maddelik bir yol haritası sunuluyor. Sistem Yayıncılık tarafından basılmış olan bu kitabın sizlere çok şey katacağına inanıyorum. Doğru iletişim kurabilen kişilerle karşılaşmanız dileğiyle...☺ NOT: %110 İletişim konusu son yıllarda şirketlere sıklıkla verdiğim eğitimlerden bir tanesi. 27 Eylül Cuma günü genele açık olarak gerçekleşecek olan eğitimime katılmak ve %110 iletişim metodolojisini hayatınıza dahil edip uygulamaya koymak isterseniz TİMDER üyelerine özel %20 indirim avantajından yararlanabilirsiniz. Ayrıntılı bilgi için bana mail göndermeniz yeterli olacaktır.

BIR MUTLU ÇALIŞAN HIKAYESI

:) Bir zamanlar uzak bir ülkede; verimli ve mutlu fakat tek başına, hiçbir yönetici olmadan çalışan bir kişi varmış:

Verimli ve mutlu çalışanın bulunduğu departmanın hızla büyüdüğünü gören organizasyon, bölümün başında bulunan yöneticiyi müdür yapmaya karar vermiş ve terfi eden yöneticinin yerine de yeni bir yöneticiyi işe almış:

Çalışan

Çalışanın bir yöneticiye sahip olmadığını gören organizasyon, çalışanı yönetmesi için bir yönetici işe almış:

Müdür

Yönetici

DR. ÖĞR. ÜYESI GÜLBENIZ AKDUMAN

Akademisyen, Eğitmen, Yazar gulbeniz@akduman.com

Yönetici

Koordinatör

Takım Lideri

Çalışan

Çalışanın verimli ve mutlu olduğunu gören yönetici, onu daha verimli ve mutlu çalıştırabilmek için bir koordinatör işe almış ve astıyla arasında bir pozisyona konumlandırmış:

ÇALIŞAN MUTLULUĞU / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

Çalışan

Çalışanın verimli ve mutlu olduğunu gören müdür, kendisine de yardımcı olması için bir müdür yardımcısı işe almış ve kendisiyle yönetici arasına konumlandırmış:

Yönetici

Genel Müdür

Müdür Koordinatör

Müdür

Çalışan

Çalışanın verimli ve mutlu olduğunu gören koordinatör çalışanın üstüne bir takım lideri işe almış ve çalışanla arasına konumlandırmış:

Müdür Yard.

Yönetici

Koordinatör

Takım Lideri

Takım Lideri Takım Lideri

Çalışan Çalışan

Departmanın verimli ve mutlu olduğunu gören organizasyon, işlerin daha verimli yapılması ve mutluluğun da artması amacıyla departmanın başına bir genel müdür işe almış ve departmanın en üst hiyerarşik seviyesine konumlandırmış:

Çalışan

Departmanın verimli ve mutlu olduğunu gören müdür, işlerin daha verimli yapılması ve mutluluğun da artması amacıyla kendisine yardımcı olacağını da düşünerek işe bir müdür asistanı almış:

Departmanın verimli ve mutlu olduğunu gören genel müdür işlerin daha verimli yapılması ve mutluluğun da artması amacıyla kendisine yardımcı olacağını da düşünerek işe bir genel müdür asistanı almış:

Çalışan sayısının ve maliyetlerin artmasına rağmen departmanın ne verim ne de mutluluğunda artma olmadığını gören genel müdür ne yapacağını bilemediği için kendisine akıl vermesi amacıyla bir danışmanla çalışmaya başlamış:

Genel Müdür Genel Müdür

Danışman

Genel Müdür

Gen. Müd. Asist.

Müdür Müdür Asist.

Müdür

Müdür Müdür Asist.

Müdür Asist.

Müdür Yard. Müdür Yard.

Müdür Yard.

Yönetici

Koordinatör Koordinatör

Koordinatör

Takım Lideri Takım Lideri

Takım Lideri

Çalışan

Organizasyonun neden daha verimli ve mutlu olmadığı hatta tersine her geçen gün daha mutsuz ve verimsiz bir hale geldiğini anlamaya çalışan danışman da çözüm bulamayınca, genel müdür sorunun en alt konumda bulunan çalışandan kaynaklı olduğuna karar vermiş ve çalışanı işten çıkarmış.

ÇALIŞAN MUTLULUĞU / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

Çalışan

Yukarıda anlatılan mutlu çalışan hikayesinden çıkartılacak sonuçları aşağıda sıralayacak olursak:

◉ Çalışanları daha mutlu ve verimli çalıştırmak için sürekli başlarında onları direkt ve sıkı sıkıya denetleyecek yöneticilerin olmasına gerek yoktur. ◉ Çalışanlar mutluysa onları destekleyen yöneticilere ihtiyaç duymadan da verimli çalışabilirler.

◉ Mutlu ve verimli çalışanlara sahip organizasyonların yönetici işe alımı ve ataması yaparken yöneticinin organizasyondaki mutluluk-performans dengesini nasıl etkileyeceğini de göz önünde bulundurmaları gerekir. ◉ Mutlu ve performansla çalışan kişilerin değeri ve önemi bilinerek davranılmalıdır.

◉ Verimlilik ve mutluluğun kaynağı olan çalışanlarla araya ne kadar çok hiyerarşik mesafe eklenirse mutluluk ve verimlilik kaynaklarından o derece uzaklaşılır.

MUĞLA’NIN SAKLI CENNETI,

Ege’nin kıymetlisi Akyaka Muğla’nın Ula ilçesine bağlı bir tatil beldesi olan Akyaka, ülkemizin saklı güzelliklerinin başında geliyor. Deniz sezonunun Nisan ayıyla birlikte başladığı ve Ekim ayının sonlarına kadar devam ettiği bu cennet köşesinin her noktasında farklı bir güzellik saklı. 2011 yılında Cittaslow (sakin şehir) seçilerek ülkemizin 11 sakin kentinden biri olarak tescillenen Akyaka, doğal sit alanı ilan edilmesi sayesinde yüksek yapıların inşa edilmesine karşı koruma altına alınmış oldu. Eşsiz doğası ve dinginliğiyle Ege’nin incisi kabul edilen Akyaka’da öncelikle görülmesi gereken güzelliklerin başında Azmak Nehri geliyor. Yaklaşık 1200 metre uzunluğa sahip nehirde derinlik 8 metreye kadar ulaşabiliyor, sıcaklık ise 8-12 derece arasında seyrediyor.

REHBER / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

Yaz kış soğuk suyuyla serinlemek isteyenlerin kendilerini kucağına bıraktıkları Azmak Nehri aynı zamanda, tekne turlarından ringoya kadar birçok su sporu için elverişli bir ortam da sunuyor. Yaklaşık yarım saat süren tekne turunda sazlıkların arasında usul usul gezerken Akyaka’nın dinginliğini yoğun olarak hissedebiliyorsunuz. Akçapınar köyünden başlayarak yaklaşık 3 saat süren kano turu da Azmak’ın denize kavuştuğu yerde son buluyor, sonrasında başlangıç noktasına geri dönüş süreci başlıyor. Kano turu esnasında yüzmek için de belirli bir süre ayrılıyor.

Sessiz, huzurlu plajlar Tatil beldesinde bakılacak en önemli şey elbette deniz ve plaj. Akyaka, mavi bayraklı plajı ve eşsiz doğasıyla tatilcilerin gönlünü ilk görüşte kazanmayı başarıyor. Üstelik Akyaka’nın sığ suları çocuklu aileler için bu rotayı daha ideal bir hale getiriyor. Tatil boyunca aynı noktada denize girmek istemeyenler için Çınar Plajı ve Akbük Koyu da oldukça güzel alternatifler. Üstelik bu iki nokta Akyaka Plajı’na göre çok daha sakin ve bakir alanlar olduğu için sessizlik arayanların öncelikli tercihi olabiliyor. Akyaka, konaklama konusunda her bütçeye ve zevke uygun seçenekler barındırsa da lüks otellerden ziyade butik oteller daha yaygın. Oteller genellikle Azmak Nehri ve Azmak Plajı çevresinde konumlandırılmış vaziyette, merkeze yakın kısımlarda ise çok sayıda pansiyon bulunuyor. Dilediğiniz gibi bir yerde konaklamak için özellikle bayram gibi yüksek sezonlarda önceden rezervasyon yaptırmanızda fayda var.

MAVI VE YEŞILIN BIRLIKTELIĞI;

Zengin Ege mutfağı Konu yemeğe gelince; Akyaka size Ege’de olduğunuzu en çok hissettirecek adreslerin başında geliyor. Tadına doyulmaz zeytinyağlı yemekleri, çeşit çeşit otları ve mezeleriyle her yemek adeta bir ziyafete dönüşüyor. Azmak Nehri üzerinde kurulu restaurantlar ise, balığın en tazesini, doğayla bütünleşerek tatmanıza imkan sunuyor. Üstelik Azmak Nehri’nin, her daim soğuk olan suyu sayesinde etrafa yaydığı serinlik yemeğinizi yaz sıcaklarına inat keyifle yemenizi sağlıyor. Hatta bazı mekanların nehrin içerisine yerleştirmiş oldukları masalar sayesinde yemeğinizi ayaklarınız soğuk sulara değerken yiyerek bambaşka bir deneyim yaşayabiliyorsunuz.

Kitesurf tutkunları için eşsiz bir merkez Akyaka hiç durmayan rüzgarı “Deli Mehmet” sayesinde kitesurf tutkunlarının da favori beldesi haline gelmiş durumda. Son yıllarda kitesurf sporu açısından popülerliği artınca bu alanda eğitim veren okulların sayısında da gözle görülür bir artış meydana geldi. Zahmetli ve uğraş gerektiren bu sporu tam anlamıyla öğrenmek adına en azından dört beş gün ayırmak gerekebiliyor. Başlangıç seviyesinden en ileri seviyeye kadar her sporcu için en iyi koşulları sunan Akyaka Kitesurf sahili 3 km uzunluğa sahip. Denizden karaya doğru esen termal rüzgarları ve alabildiğince dümdüz ve alçak su alanı ile Akyaka, kitesurf öğrenmeyi tamamıyla güvenli hale getiriyor. Kitesurf yapmayı öğrendikten sonra da okullardan günlük veya saatlik olarak ekipman kiralanabiliyor. Akyaka sakinliğiyle öne çıkan bir belde olduğu için gece hayatıyla ilgili beklentileri olanları hayal kırıklığına uğratabilir. Saat gece yarısını gösterdiğinde tüm müziğin bir anda kesildiği Akyaka’da cıvıl cıvıl cafeler geç saatlere kadar misafirlerini ağırlamaya devam ediyor. Yine de sohbete ara verip eğlenmek isteyenler yarım saatlik mesafede bulunan Marmaris’e giderek müziğin tadını çıkarmaya devam edebilir.

REHBER / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

Eşsiz bir manzara Güneşin doğuş ve batış anlarına tanık olmaktan keyif alanlar için manzaraya tam anlamıyla hakim olan Sakartepe Seyir Terası eşsiz bir adres. Yaklaşık 600 metre yüksekliğe sahip olan bu tepe Akyaka’dayken mutlaka ziyaret edilmesi gereken bir nokta.

OTO TEST / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

MERCEDES BENZ CLS 400D TEST SÜRÜŞ İZLENİMLERİ

Otomobil gazetecisi ve test pilotu Murat Tosun, Mercedes’in en sevdiğim modeli bile olabilir dediği CLS 400d’yi TİMDER okuyucuları için yorumladı. Sizleri Tosun’un değerlendirmeleriyle baş başa bırakıyoruz: Murat Tosun Mercedes’in en sevdiğim modeli bile olabilir dediği CLS’yi 400d versiyonuyla test etti. Mercedes CLS 400d sunduklarıyla onun içinde yolculuk yapanlara unutamayacakları anlar yaşatacak bir araba. Üstelik her defasında. Mercedes tasarımcıları bu işi çok iyi biliyor. Özellikle bu arabaya ayrı bir özen gösteriyorlar gibi düşünüyoruz. Çünkü arabanın her tarafından büyüleyici detaylar çıkıyor. Motor kaputunun uzun tasarımı bile keyifli görünüyor. Bazı araçlarda bu tip tasarım atıl bir görüntü oluştururken Mercedes CLS’de durum tam tersi. Aşağıya doğru eğimli bir şekilde inen uzun motor kaputu, yan taraflarında belirgin kat çıkışları ile dinamik görünüm sağlıyor.

Havalandırma ızgarasının havalı tasarımı Mercedes logosuna ve onu iki şerit halinde kesen krom çıtalara ev sahipliği yapıyor. Tamponun alt kısmındaysa ona yırtıcı görünüm kazandıran keskin hatlar ve büyük hava kanallarına yer verilmiş. Biz ona en çok yandan baktığımız zaman keyif aldık. Coupe formunun en iyi şekilde uygulandığı araçlardan biri. Omuz çizgisi sanki yıllarını spor salonlarında geçirmiş sporcular gibi görünüyor. Kaslı hatlar aynı şekilde arka tarafa da taşınıyor. Arka tasarım bazılarının beğenisini kazanmasa bile bizler bu bölümde de Mercedes CLS’nin son derece karizmatik olduğunu düşünüyoruz. Bütününe bakıldığında müthiş görünen bir araç. Aydınlık iç mekanı sevdim Mercedes Benz modellerinin büyük bir bölümünde ahşap detaylar kullanılır. Bu araçta da aynı şekilde ahşap malzemelere yer verilmiş. Genel anlamda bu tip ahşap detayları sevenler olduğu kadar

sevmeyenler de vardır. Ancak bu araçta bu durum tam tersi olacak diye düşünüyoruz. Çünkü kullanılan açık renkli ahşap detaylar yaşam alanına muhteşem bir uyum sağlamış. Açık renkli yaşam alanı her zaman çok daha iyi. Karanlık ambiyansların artık yerini daha aydınlık ve daha teknolojik alanlara bıraktığı günümüzde Mercedes CLS’de bundan nasibini almış. Son derece aydınlık olan bir yaşam alanı var ve insanın kendisini daha iyi hissetmesini sağlıyor. Teknolojik değişim konusunda en iyi uygulamaları yapan markalardan birisi olan Mercedes Benz, tek bir parça halinde ekranı direksiyon simidinin önünden orta konsolun sonuna kadar kullanmaya başladı. Bu tip bir tasarım, rakiplerine de örnek olmalı diye düşünüyoruz. Sonradan takılmış gibi görünen ekranlar yok ve kullanım ile birlikte gereken detayların takibi çok kolay. Eşya gözlerinin sayısı, genişlik, bagaj hacmi,

arkadaki yaşam alanı gibi konularda da sıkıntı yok. Sadece arka tarafta uzun boylu yolcular oturduğu zaman coupe formu nedeniyle baş mesafesinden şikayetçi olacaklardır. 5 saniyede 100 km/s hız Karizmatik ve güçlü görünen bir arabanın motor kaputunun altında güçlü bir

şeyler olmalı fikrinde olanlar aradıklarının tam karşılığını bulacak. Mercedes Benz CLS 400d performans konusunda daha ne olsun dediğimiz araçlardan biri oldu. Motor kaputunun altında 2925 cc hacminde 3.0 litrelik canavar gibi dizel ünite yatıyor. Bu motor seçeneği homurtular eşliğinde çalışırken sadece keyif verecek sesleri yaşam alanına yansıtıyor.

Motor: 3.0 lt Motor Hacmi: 2925 cc Silindir Adedi: 6 Maksimum Güç: 340 HP Maksimum Tork: 700 Nm 0-100 km/s Hızlanma: 5.0 sn Maksimum Hız: 250 km/s Frenleri Ön: Hava kanallı disk Frenleri Arka: Hava kanallı disk Yakıt Türü: Dizel Şehir İçi: 6.9 lt/100 km Şehir Dışı: 5.4 lt/100 km Karma: 5.9 lt/100 km Test: 8.9 lt / 100 km CO2 Emisyonu: 156 gr/km Uzunluk: 4988 mm Genişlik: 1890 mm Yükseklik: 1435 mm Dingil Mesafesi: 2939 mm Bagaj Kapasitesi: 520 lt Yakıt Depo Kapasitesi: 66 lt Boş Ağırlık: 1935 kg Lastik Boyutu: 275/35 R19

OTO TEST / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

TEKNİK ÖZELLİKLERİ

OTO TEST / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

2925 cc hacmindeki dizel ünite, 4400 d/d’de 340 HP güç üretirken bunun yanında 700 Nm tork sunuyor. Sadece bu veriler bile insanın kanını kaynatmak için yeterli diye düşünüyoruz. Maksimum hızı 250 km/s olarak sınırlandırılan Mercedes CLS 400d yüksek hızlara çıkmaya son derece istekli bir araba. 0-100 km/s hızlanmasını 5 saniyede tamamlayan araç, açıklanan fabrika verilerine göre 5.9 litrelik tüketim değerine sahip. Bizlerin 100 km’lik karma yol şartlarında yaptığımız tüketim testinde elde ettiği sonuçsa 8.9 litre oldu. Hem konforlu hem dinamik Mercedes Benz modelleri konfor odaklıdır... İşte bunun üzerine artık kocaman bir çizik atıyoruz. Mercedes Benz son dönemlerde yaptığı değişimlerle konforlu olmasının yanına tıpkı rakiplerinde olduğu gibi dinamik sürüşler konusunda başarılı unvanını da ekledi.

Mercedes Benz CLS’nin en büyük kozlarından birisi Air Body. Bu sistem, adaptif bir sönümleme ayarı ile kombinasyon halinde, en üst seviyede hareket konforu ve sürüş dinamiği sağlıyor. Sönümleme, her tekerlekte güncel sürüş ve yol durumuna uyum içinde çalışıyor. Amortisörlerdeki hareket ve basınç yönü için ayrı valfler üzerinden hızlı ve hassas bir şekilde gerçekleşirken, yolcular, yumuşak bir temel süspansiyonun ve artan hızda yüksek sürüş stabilitesinin vermiş olduğu güvenli hissin keyfini çıkarıyor. Sönümlemenin sertleştirilmesi, örneğin virajlarda veya fren yaparken, sağa-sola salınım hareketlerini etkili bir şekilde azaltır. Dynamic Select üzerinden Air Body Control sistemi için “Comfort” (konfor), “Sport” (spor) ve “Sport+” (spor+) olmak üzere üç farklı kademeden biri seçilebiliyor. Pnömatik olarak çalışan tüm seviye düzenlemeleri, aracın değişken ancak yükten bağımsız

bir seviyede tutulmasına yardımcı olur. Bunun yanında 138 km/s’nin üzerindeki hızlarda hava direncini azaltmak ve stabiliteyi daha da arttırmak için araç seviyesi 15 mm daha alçaltılıyor. EuroNCAP çarpışta testi sonucu Mercedes Benz CLS 2016 yılında yapılan çarpışma testinden 5 yıldız aldı. Yetişkin yolcu korumasından % 95, çocuk yolcudan % 90, yaya güvenliğinden % 77 ve sahip olduğu güvenlik yardımcılarından % 62’lik başarı elde etti. Bu sonuçların son derece iyi olduğunu notlarımız arasına ekleyelim. Otomotiv dünyasının son dönemlerde girdiği kalıplardan sıyrılmış ve kendine has karakteri olması benim onu sevmemin en önemli nedeni. Hem dış tasarımında hem de yaşam alanı tasarımında bildik otomotiv kalıplarını yıkıp bir kenara atıyor.

AKSU BANYO AKSESUARLARI İML. PAZ. SAN. TİC. LTD. ŞTİ. SERDAR MÜSLÜM HAKSEVER

HASTEKİN İNŞAAT DEKORASYON SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. YUSUF GÜLLÜ

ORGE YAPI TASARIM DEK. İNŞ. NAK. MAD. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. AHMET GEÇGEL

Çağlayan Hürriyet Mh. Hudut Sk. No:93/B Çağlayan, Kağıthane, İstanbul T: (0212) 232 1959 F: (0212) 232 1966 www.aksybagno.com.tr

Fevzi Çakmak Mh. Osman Gazi Cd. No:113/A Bağcılar, İstanbul T: (0212) 634 3890 F: (0212) 634 3890

Ata Mahallesi Tralles Bulv. Astis Sanayi Sitesi No: 176 Efeler, Aydın T: (0256) 444 2160 - 212 5658 F: (0256) 231 1942 www.orgeyapitasarim.com.tr

Cihangir Mh. E-5 Yanyol (Londra Asfaltı) Cd. No:291/165 Beyaz Center Avcılar, İstanbul T: (0212) 872 1225 - 872 13 25 F: (0212) 872 1325 www.seramikev.com

Bozüyük Org. San. Bölgesi 1. Cd. No: 1/4 Bozöyük, Bilecik T: (0228) 355 0077 www.karotr.com

MERTİNOKS YAPI MALZEMELERİ SAN. VE TİC. A.Ş. MUSTAFA TANDUR GAZİLER YAPI MALZEMELERİ İNŞ. PAZ. SAN. İÇ VE DIŞ TİC. LTD. ŞTİ. ILICAN GAZILER Merkez: Genç Osman Mh. Çinçindere Cd. No:77 Güngören, İstanbul T: (0212) 610 4000 F: (0212) 610 3000 Şube: Çan Biga Yolu 6.Km Han Mesire Yeri Yanı Çan, Çanakkale www.gazileryapi.com

Akçaburgaz Mh. 3073 Sk. No:4/3-4 Esenyurt, İstanbul T: (0212) 617 2822 F: (0212) 617 2852 www.mertinoks.com

MR. İNŞAAT TAAHHÜT SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. MEHMET SUSAM Hamle Sk. Yavuzkule Apt. No:16/56 Merdivenköy, Kadıköy, İstanbul www.mrmutfak.com

GEBERİT TESİSAT SİSTEMLERİ TİC. LTD. ŞTİ. UFUK ALGIER İçerenköy Mh. Engin Sk. No:10 D:1 34752 Ataşehir, İstanbul T: (0216) 340 8273 F: (0216) 340 8279 www.geberit.com.tr

OKYANUS MUTFAK EŞYALARI SAN. VE DIŞ TİC. LTD. ŞTİ. HASAN GÖKHAN YÜKSEL Mahmutbey Mh. 2426 Sk. No:78 Bağcılar, İstanbul T: (0212) 549 7795 F: (0212) 659 7651 www.okyanushome.com

RADEKS RADYATÖR SAN. VE DIŞ TİC. LTD. ŞTİ. OĞUZHAN CELLAT Fabrika: Eskişehir Org. San. Bölg. 25. Cd. No:4 26110 Odunpazarı, Eskişehir T: (0222) 236 9011 F: (0222) 236 9012 Showroom: Bağdat Cd. Arda Apt. No:169/A 34730 Selamiçeşme, Kadıköy, İstanbul T: (0216) 363 3400 F: (0216) 363 3404 www.hammamradiator.com.tr

SERİCO İNŞAAT VE YAPI MALZEMELERİ TİC. A.Ş. HASAN ŞENER BILGE Barbaros Mh. Ak Zambak Sk. Uphill Court 1A No:3/114 Ataşehir, İstanbul T: 444 1204 F: (0212) 482 1238 www.sericoyapi.com.tr

UĞUR İNŞAAT YAPI MALZEMELERİ TAAH. SAN. VE TİC. SERDAR SEÇGIN Arapcami Mh. Kalyon Sk. No:5/B Beyoğlu, Karaköy, İstanbul T: (0212) 237 9744 F: (0212) 237 9745 www.ugursizdirmazlik.com

ARAMIZA KATILANLAR / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

DECOTİVE İNŞAAT MALZEMELERİ SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. TUĞRUL SARISOY

KARO METRO SERAMİK SAN. VE TİC. A.Ş. BEYCAN KINAŞ

ARTEMA’DAN KESKIN HATLARIYLA ZARIF BIR TASARIM: BRAVA

Artema’nın armatür serisi Brava, ince ama kendinden emin keskin hatlarıyla, banyolara zarafet katıyor. Brava serisi, standart ve ankastre seçeneklerinin yanı sıra, lavabodan banyo ve bide bataryalarına uzanan geniş bir ürün gamı sunuyor. Pentagon tasarım ofisinin imzasını taşıyan Brava, suyun akışını kısıtlayan özel kartuşu sayesinde dakikada en fazla 5 litre suyun akmasını sağlayarak tasarruf yaptırıyor.

ÜRÜNLER / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

ARTEMA’DAN SERINLETEN DUŞ KEYFI

Artema’nın sunduğu farklı duş sistemleriyle, en sıcak havalarda bile serinlemek mümkün oluyor. Artema, farklı tercihlere uygun canlandıran ve serinleten bir duş keyfini farklı ürünlerle sunuyor. Artema’nın Aquamassage özellikli duş sistemleri, yoğun su akışıyla gerginliği azaltıyor ve vücudu rahatlatıyor. Sakin ve rahatlatıcı bir duş arayanlar, Artema’nın Aquasoft özellikli duş sistemlerini tercih ediyor. Aquaspray özellikli sistemler ise canlandıran etkisiyle güne hızla başlayanların yanında oluyor. Duş keyfini doğayla bütünleştirmek isteyenler ise Waterfall özellikli duş sitemleriyle, şelaleden dökülen suyun güçlü etkisini hissediyor. Yağmurdan ilham alınarak geliştirilen yoğun damla teknolojisine sahip Artema duş başlıkları ise dakikada 2 litre havayı suyla karıştırarak, damlaların yalnız daha yumuşak değil, daha hacimli olmasını da sağlıyor. Böylece duş keyfinden ödün vermeden su tasarrufu da yapılabiliyor.

Warmhaus, Avrupa Birliği ErP direktifine tam uyumlu kombileri arasına yeni bir ürün daha ekledi. Ewa 24 Full Premix yoğuşmalı kombi; full premix sistemi sayesinde enerjiden maksimum faydalanılırken aynı zamanda daha yüksek gaz ve elektrik tasarrufu sağlıyor. Yeni kombinin tasarruf konusunda öne çıkan özelliklerine vurgu yapan Warmhaus Genel Müdürü M. Kağan Turan, “Isıtma giderlerinde tasarruf etmek için öncelikle kombi seçimine ve doğru kullanıma dikkat edilmesi, kombi seçiminde ise Gaz Adaptif Sistemli Yoğuşmalı ve ErP yönetmeliğine uyumlu olanlarının tercih edilmesi gerekiyor. Gaz Adaptif, Pre-Heat, Paslanmaz Çelik Eşanjör özellikli komponentlerden oluşan ve izolasyonlu gövde yapısına sahip

kombiler tüm ısıtma sezonu boyunca düşük ısı ihtiyacında bile yüksek verimle yanarak tasarruf sağlıyor” dedi. Sunduğu ürün ve hizmetlerde fark yaratma hedefiyle yeni ürün ve teknolojileri geliştirmeye devam edeceklerini belirten Turan, yurt içinde 2018 yılı sonu itibari ile kombide yüzde 3.5’lik pazar payımız bulunuyor. Yurt dışında ise bugün itibari ile ürettiğimiz kombileri 20 ülkeye ihraç ediyoruz” ifadelerini kullandı. Tasarruf ve konfor bir arada Warmhaus’un yeni kombisi Ewa, teknik özellikleri sayesinde tüketicilerin konforlarından vazgeçmeden tasarruf etmelerini de sağlıyor. Elektronik Gaz

Adaptif Sistem sayesinde gaz kalitesi sürekli sabit tutuluyor ve gazın tüm enerjisi kullanılarak yüzde 108 verim alınabiliyor. Ön ısıtma parametre seçimi ile kullanım suyu sürekli sıcak tutulabiliyor bu sayede sıcak su bekleme süresi minimuma iniyor. 1/7 oranındaki geniş modülasyon aralığı ile kapasitesini kullanıcının ihtiyacına göre ayarlayarak hem gaz hem de elektrik enerjisinden tasarruf sağlıyor. ErP yönetmeliğine göre A sınıfı sıcak su verimliliğine sahip Ewa kombi, su ısıtmada günlük 117 W ve yıllık 26 kW gibi çok düşük elektrik tüketim değerlerine sahip. Özel tasarımlı eşanjörü sayesinde Ewa kombi, dakikada 14,4 litreye kadar yüksek sıcak su kapasitesi ile çift musluktan aynı anda yararlanılmasını da sağlıyor.

ÜRÜNLER / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

WARMHAUS’UN YENI ÜRÜNÜ EWA FULL PREMIX SISTEMI ILE DAHA AZ ENERJIYLE DAHA IYI ISINMA

MERMERIN IŞILTISI BİEN’IN BIANCO LASA KOLEKSIYONU ILE MEKANLARDA

Mermerin derinlikli dünyasını zeminden duvara taşıyan “Bianco Lasa” görünümü ile dikkat çeken bir koleksiyon. Mermerin doğasındaki en ince detayları üzerinde barındıran Bianco Lasa, Bien’in 2019 yılı yeni koleksiyonlarından. Snow diye adlandırılan kar tanesi dekofonu ve çizgili dekofonu ile farklı tasarımlar yaratmanıza olanak sağlayan koleksiyon, mekanlara eşsiz bir dinamizm de katıyor. Öncelikli olarak banyolarda tercih edilen Bianco Lasa Koleksiyonu 40x120 cm özel ebadı ile kullanım kolaylığı sunuyor. Koleksiyonun 60x60 cm ebadında teknik porselen özelliğine sahip zemin karosu da mevcut.

ÜRÜNLER / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

Koleksiyon mermerin parlak ve gösterişli halini mekanlara yansıtarak ayrıcalıklı yaşam alanları oluşturuyor.

BİEN’IN GRACE ARMATÜR SERISI BANYOLARDA NOSTALJI HAVASI ESTIRIYOR En son teknolojiyi kullanarak üretim yapan Bien’in klasik çizgilerde tasarladığı Grace Armatür Serisi, her tarzda banyo ve mutfakta kullanıma imkan sağlıyor. Bien’in Grace Serisi modası geçmeyecek klasik formuyla, modern banyolarda zıtlık oluşturarak dikkat çekerken, klasik banyolarda bütünlük duygusunu yansıtmanıza yardımcı oluyor. Hem modern hem de klasik banyo ve mutfaklarda tercih edebileceğiniz Grace Serisi’nin, iki adet farklı lavabo bataryası, el duşu, mutfak bataryası ve duş kolonu mevcut.

ÜRÜNLER / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

Oryantal kıvrımları olan Grace Armatürler, porselen açma kapama kumanda koluyla da banyo ve mutfaklara ayrı bir hava katıyor.

BANYOLARDAKI TÜM KÖŞELERI GEBERİT OMEGA TUTUYOR! Banyosunu en efektif şekilde kullanmak ve her köşesinden faydalanmak isteyenler için Geberit birbirinden yaratıcı çözümler sunuyor. Pencereler ve eğimli çatılar gibi rezervuar ve klozetlerin rahatlıkla konumlanamadığı alanlarda bile tasarımıyla yer alabilen Geberit Omega gömme rezervuar, banyolarını minimalist bakış açısıyla tasarlamak

isteyenlerin tercihi oluyor. Çift kademeli deşarj sistemine sahip gömme rezervuar, farklı montaj yükseklikleri ile küçük alanları değerlendirmeye yardımcı oluyor. Omega serisinde yer alan Omega kumanda kapakları ise diğer serilerdeki kumanda kapaklarından boyut olarak yaklaşık % 25 daha küçük olmasıyla estetik bir görünüm sağlıyor. Geberit

kumanda kapakları akıllı fonksiyonları uyumluluk ile bir araya getirerek banyonuzda ferahlık ve temizlik garantisi veriyor. Şık renk alternatiflerinin yanında yüzey montaj seçenekleri de sunan modelleri ile Geberit banyonuzda tasarım ve teknolojiyi birleştiriyor.

ÜRÜNLER / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

DEMİRDÖKÜM’DEN DOĞALGAZLI KOMBIYE ALTERNATIF

Tüketicilerine yüksek kaliteli, maksimum enerji tasarrufu sağlayan ürünler geliştirmek için Ar-Ge alanında önemli yatırımlar yapan DemirDöküm, ürün gamını elektrikli ısıtma cihazı ile genişleterek Volto’yu satışa sundu. Doğal gazın olmadığı il ve ilçelerdeki tüketiciler tamamen elektrikle çalışan Volto ile ısıtma ihtiyacını karşılayabilecek. Düşük enerji tüketimiyle kullanıcısına yüksek verimlilik vadeden Volto, harici boyler bağlantısı ile sıcak su konforu da sağlıyor. Yüksek enerji tasarrufu ile aile bütçesine; zararlı ve atık gaz salımı yapmadığı için çevreye katkı sağlayan DemirDöküm Volto’nun iki farklı kapasite seçeneği bulunuyor. Isıtmada Yeni Seçenek Kompakt boyutlarıyla kullanıcısına yer tasarrufu sağlayan Volto, 14 ve 18 kW seçenekleri ile farklı kullanım alanlarına uygun çözüm sunuyor. Sahip olduğu teknolojiler ve yüksek verimli pompası sayesinde tesisat ihtiyacına göre istenilen

hızda çalıştırılabilen ürün, yüksek ısı transferini düşük elektrik tüketimi ile gerçekleştiriyor. Baca bağlantısı gerektirmediği için dar alanlarda bile kısa sürede montajı yapılabilen ürün, 7 adet cihaza kadar kaskad yapılarak yüksek kapasite ihtiyacı olan konutlarda da kullanılabiliyor. Donmaya Karşı Kendini Koruyor Harici boyler bağlantısı ile sıcak su konforundan ödün vermeyen Volto, sahip olduğu sensörlerle de konfor çıtasını yükseltiyor. Kış mevsiminde sıcaklığın 5 derecenin altına düştüğü durumlarda tesisat sıcaklığı 15 dereceye ulaşana kadar otomatik olarak çalışan Volto, donmaya karşı kendini koruyarak uzun ömürlü kullanım imkânı sağlıyor. Kütüphane sessizliğinde çalışarak yaşam alanlarındaki ses kirliliğinin de önüne geçen DemirDöküm Volto, geniş LCD ekranı ve kontrol düğmeleri ile her yaştan kullanıcının kolayca kullanabileceği fonksiyonel kontrol paneli ile de öne çıkıyor.

Duravit, ünlü tasarımcı Philippe Starck ile birlikte, işlevselliği organik biçimlerle bir araya getiren aksesuar serisi “Starck T”yi ortaya çıkardı. Philippe Starck’ın Duravit ile iş birliğinin geçmişi, Starck 1 serisinin lanse edildiği 1994 yılına dayanıyor. Yıllar içinde çeşitli banyo ürünleri üzerinde Duravit ile birlikte çalışan Starck, ilk kez bir aksesuar serisine de imza attı. Starck T serisinin tasarım anlayışının temelinde, yuvarlak bir temelden yükselen “T” şekli yatıyor. Bu tasarım

anlayışı, serideki ürünlere şık ve resmi bir dokunuş veriyor. Starck T serisinde bulunan tuvalet kağıdı ve havlu askılarından sabunluğa kadar uzanan 16 ürünün tamamı, hem krom hem de son zamanların gözde rengi mat siyah seçenekleriyle geliyor. Seride özellikle el yapımı mat camdan üretilen ve kolayca doldurulabilen matara biçimindeki sabunluk dikkat çekiyor. Starck T’deki tüm ürünlerin malzeme ve tasarımları, diğer tüm Duravit ürünleriyle uyum sağlıyor ve banyoların çağdaş görünümünü tamamlıyor.

Stark T serisinde bulunan ürünler: ◉ Havlu askısı ◉ İkili havlu askısı ◉ Bardak tutacağı ◉ Sabunluk ◉ Sıvı sabunluk (Matara biçimli) ◉ Tuvalet kağıdı askısı ◉ Kapaklı tuvalet kağıdı askısı ◉ Çiftli tuvalet kağıdı askısı ◉ Yedek tuvalet kağıdı askısı ◉ Havlupan ◉ Havluluk (600 mm) ◉ Havluluk (800 mm) ◉ Halka biçimli havlu askısı ◉ Havlular için raf ◉ Yerden tuvalet fırçası ◉ Duvara monte tuvalet fırçası

ÜRÜNLER / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

DURAVİT, PHILIPPE STARCK ILE BIRLIKTE YENI BANYO AKSESUARI SERISI STARCK T’YI ORTAYA ÇIKARDI

BOLIVIA

DESERT STONE

CASABLANCA

JOY

OASIS

ÜRÜNLER / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

BAHAR YENILIĞI, EGE SERAMİK ŞIKLIĞI

Her yıl olduğu gibi bu yıl da bahar ayında yeni serilerini tanıtan Ege Seramik, yeni serileri ile bahar şıklığını vadediyor. Spring Collection 2019 kapsamında 40 seri tanıtan firma yeni tasarımları ile iddiasını sürdürüyor. 60x120 cm ebatlı mimari ürünlerin yanı sıra, sezonun trendleri 20x20 cm ölçülü ve terrazzo görünümlü seriler hazırlayan Ege Seramik, sektöründe bir ilk olan altıgen geçme kalıplı ürün serilerini de tüketicilerin beğenisine sundu. Her tarz ve her yaş grubuna hitap eden Spring Collection 2019’u yaşam alanlarını yaza hazırlayan herkes mutlaka incelemeli. Mutfaktan salona, banyodan terasa kadar tüm yaşam alanları için farklı çözümleri olan koleksiyon, geniş ebat ve desen seçeneğine sahip. Casablanca; Casablanca ile kendinizi

Fas’ın sıcak rüzgarlarına bırakın. Etnik desenleri ve ahenkli renkleri ile Casablanca, aynı anda farklı seramik trendleri evinize taşıyor. 20x20 cm ölçülü ve terrazzo görünümlü seri ile sıcak ve şık mekanlar yaratmak artık çok kolay. Bolivia; Terrazzo Yılın öne çıkan modern görünümlerinden biri. Terrazzonun yoğun görünümlü yorumlarından olan Bolivia, mekanlarınıza modern ve canlı bir görüntü kazandırmayı vadediyor. 60x60 cm ebat ve mat yüzeyi ile Bolivia hem iç hem de dış mekanlarınız için ideal. Joy; Altıgen geçme kalıplı ürünleri ile yeniden sektöründe bir ilki başaran Ege Seramik, bu ürün klasmanının yeni serisi Joy ile karşınızda. Beyazın sadeliğini rölyefin yanı sıra tekstil görünümlü

ve düz renkli desenleri ile zenginleştiren Joy serisi ile en kısa zamanda siz de tanışın. Desert Stone; Günümüz mimari çizgisinin benimsediği tarzlardan biri de kullanılan dekorasyon elementlerinin doğal ve sade bir görünüme sahip olması. Ege Seramik Desert Stone serisi ile modern mimari tarzı seramik seçiminizle yansıtmak oldukça rahat. 3 farklı renk alternatifi, çizgili rölyefli dekorları ve 2 ebat seçeneği ile Desert Stone tüm beklentilerinize kolaylıkla cevap veriyor. Oasis; Sezonun parlayan stillerinden biri terazzo görünümlü seramikler. Tam parlak yüzeyi ve sakin tasarımı ile Oasis serisi sezonun en dikkat çekici parçası. Sade şıklığın moda ile dengeli birleşiminden doğan Oasis serisi 60x60 cm ve 60x120 cm ebat seçeneklerine sahip.

Yüksek sıcaklığa ve basınca karşı son derece dayanıklılığı ile uzun bir kullanım ömrüne sahip olan GF Hakan Plastik Boru Sistemi ve ek parçaları, binalardaki merkezi ısıtma sistemlerinde, hava kanallarında, endüstriyel ve zirai alanlarda kullanılabildiği gibi içme suyu tesisatlarında da sıklıkla tercih edilen bir ürün grubu. Aquasystem‘in en yeni üyesi ise PP-RCT boru sistemi. ß-nucleation prosesi uygulanarak geliştirilen GF Hakan Plastik PP-RCT Aquasystem Boru Sistemi, daha geniş iç çap ile daha yüksek akış performansı, daha yüksek basınç dayanımı gibi pek çok avantaj sağlıyor. PP-RCT ile üretilen standart (düz) ve cam elyaf katmanlı (fazer) borular, GF Hakan Plastik basınçlı boru sistemlerinin en yeni ürün grubunu oluşturuyor. d20160 mm aralığında ve SDR7.4 ve SDR9 basınç sınıflarında geniş bir ürün gamı ile üretilebilen; ham maddesi PP-R’dan farklı olarak özel bir kristallenme işlemi uygulanan (ß-nucleation) PP-RCT boru sistemi, bina içi su tesisatlarında daha

yüksek sıcaklıklarda ve daha yüksek basınç altında çalışma imkânı sunuyor. Aynı sıcaklık ve basınç koşullarında, PP-R sistemlere göre daha ince cidar yapısı (et kalınlığı) ile yüksek dayanıklılığa sahip PP-RCT borular, daha geniş iç çap ile daha yüksek akış performansı yakalıyor. Ayrıca, ince cidarlı ürünlerin kullanılmasıyla, toplam mekanik tesisat ağırlığının daha hafif olmasına da katkıda bulunuyor. PP-RCT yapısı gereği, yüksek korozyon direnci ve mekanik dayanımı ile daha zorlu koşullarda daha uzun servis ömrü ile ön plana çıkıyor. GF Hakan Plastik Aquasystem Cam Elyaf Takviyeli Katmanlı PP-RCT borular, darbe dayanımı ile de uzun vadeli kullanım imkânı sunuyor. Yeşil ve gri olarak üretilebilen PP-RCT borular, PP-R ürünler ile aynı kaynak parametreleri ile (sıcaklık, süre, vs.) aynı kaynak makineleri kullanılarak sorunsuz kaynaklanabilme yeteneği taşıyor. Daha büyük ek parçalar GF Hakan Plastik Aquasystem, ürün portföyüne dahil olan daha büyük çaplı ek parçaları ile çözüm odaklı

yaklaşımını da zenginleştiriyor. Kullanım alanına göre 6 farklı tipte üretilebilen Aquasystem PP-R ve yeni ürün grubu PP-RCT boru sistemi d160 mm çapında ek parçalar ve d200 mm çapında düz borular dahil oldu. ◉ GF Hakan Plastik Aquasystem ürün gamına eklenen d160 mm çapında, soket füzyon kaynak tekniği ile tüm basınç sınıflarındaki borular ile sorunsuz kaynaklanabilme yeteneğine sahip 5 farklı ek parça bulunuyor. Basınç sınıfı PN25 olan bu ek parçalar dirsek (45o ve 90o), Te, manşon ve 160-110 mm redüksiyon. ◉ Tüm Ar-Ge ve kalite kontrol testlerinden başarı ile geçen d200 mm çapında SDR11 (PN10), SDR7,4 (PN16) ve SDR6 (PN20) basınç sınıflarına ait standart düz borular, mevcut ürün gamını d20-d200 mm olarak genişletiyor. GF Hakan Plastik Aquasystem Boru ve ek parçaları, taleplere bağlı olarak yeşil, gri ve beyaz renk üç farklı renkte üretilebiliyor.

ÜRÜNLER / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

GF HAKAN PLASTİK’TEN AQUASYSTEM AILESINE YENI ÜYELER

ÜRÜNLER / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

GROHE’NIN YENI EUPHORIA SMARTCONTROL DUŞ SISTEMI YEPYENI BIR DUŞ DENEYIMI SUNUYOR

Grohe SmartControl akıllı teknolojisiyle duş almayı farklı bir boyuta taşıyor. “Bas, Çevir, Duş Al” deneyimini daha da çok yönlü hale getiren Grohe Euphoria SmartControl duş sisteminde yeni sıva üstü montaj, SmartControl kontrol ünitesine son derece ince formunu kazandırırken Grohterm thermostat sayesinde, sıcaklığın konforlu şekilde ayarlanmasına da imkan veriyor. Duşta Üç Kat Eğlence Grohe Euphoria SmartControl çok jetli duş başlıkları Alman teknolojisi ve kalitesine sahip. Akıllı duş sisteminin merkezinde öne monte bileşik bas ve çevir özellikli kontrol ünitesi yer alıyor. Grohe EasyLogic adı verilen özgün resimli şemalar sezgisel kullanım sağlıyor. Düğmeler, yumuşak duştan enerjik tazelenmeye kadar kişinin bireysel ruh haline göre, su miktarını düzenleyebiliyor. Akış tipleri, bir butona basılarak seçilebiliyor. Örneğin, ilk buton Euphoria veya Euphoria Cube Stick el duşunu devreye sokarak suyun tam olarak ihtiyaç duyulan noktaya yönlendirilebilmesi için maksimum

esneklik sunuyor. Ortadaki buton, tam SmartControl gücü sağlıyor. ActiveRain jet versiyonu sayesinde, şampuanı tamamen temizleyen veya günlük hayatın stresini masajla atan güçlü bir jet akış seçilebiliyor. Üçüncü buton ise, nazik PureRain akışı ile, en üst düzey rahatlama sağlayan bir duş deneyimi sunuyor. Su kapatıldıktan sonra, sistem seçilen akış hızını otomatik olarak bir sonraki duş için kaydediyor. Rainshower 310 SmartActive duş başlığına ek olarak, Grohe Euphoria SmartControl duş sistemi, çok jetli Euphoria 260 duş başlığında da bulunuyor. Duş başlığının ortasındaki yenilikçi buton kullanılarak güçlü jet akışı, canlandırıcı SmartRain jet akışı ve zarif yaz yağmurunun rahatlatıcı hissini veren tam rain jet akışı olmak üzere üç farklı akış tipi seçilebiliyor;

Grohe TurboStat teknolojili Grohterm SmartControl termostatik batarya da sıcaklığın düzenlenmesi sırasında en yüksek hassasiyeti güvence altına alıyor.

Mevcut sıva üstü SmartControl çözümlerine kıyasla daha ince bir versiyon sunan bu yeni tasarımlı Grohe Euphoria SmartControl duş sistemi, sofistike tasarım meraklıları tarafından çok beğeniliyor. Cömert boyutlara sahip 310mm duş başlığı, dairesel ve kare tasarımlar ile sunuluyor.

Ayrıca, Grohe QuickFix ile her iki modelin de üst bağlantısında özel ayarlamalar yapılarak, ek delikleri gereksiz hale getiriyor. Tepe duşunun kolunun 180 derece çevrilmesi de mümkün. GROHE CoolTouch teknolojisi sayesinde, kontrol ünitesinin krom yüzeyi çok ısınmıyor.

Çok parlak ve dayanıklı Grohe StarLight chrome yüzey veya zarif MoonWhite akrilik cam ile ürün her modern banyo ile mükemmel şekilde eşleştirilebiliyor. Aynı zamanda, Grohe EasyReach duş tablası da banyo ve vücut jelleri için kullanışlı bir depolama çözümü sağlıyor.

Minimalist Tasarım - Net ve Anlaşılır Sıva üstü montaj için yeni Grohe Euphoria SmartControl modeli, kompakt boyutlara sahip çok ince ve minimalist bir tasarıma sahip, bas ve çevir teknolojisinden yararlanan, kolayca kullanılabilen bir kontrol ünitesi ile çalıştırılıyor.

ARTEON CERATO

NPLUS’TAN CERATO, CENTURY VE ARTEON SERILERI CENTURY Avangarde tarzından esinlenerek modern çizgide tasarlanmış olan modelin gövde ve kapakları termoform. Üst modül sade ve şık tek parça aynadan oluşuyor. Alt modül cam tezgah üstüne kullanılan kırmızı seramik lavaboyla tamamlanmış. Siyah ve beyaz renk seçeneklerinden birisini tercih ederek standart tasarımlara mahkum olmadan banyonuzun ruhuna dokunabilirsiniz.

CERATO Banyonuza yeni bir kimlik kazandırmak istiyorsanız Cerato sizin için tasarlandı. Gövde ve kapaklar polimerik high gloos, alt modülde cam tezgah üstü seramik lavabo ve çekmece, üst modülde ise LED aydınlatma ayna ve kutu etajer kullanıldı. Boy dolabı ile tamamlanan modelin Lizbon- Antrasit, Beyaz- Antrasit, Karina- Antrasit renk seçenekleri var.

ARTEON Modern banyo dekorasyonu için benzersiz bir tasarım. Gövde MDF üstü melamin kaplama, kapaklar ise MDF üstü thermoform kaplama olarak çalışıldı. Alt modül cam tezgah üstü seramik lavabodan, üst modül ise LED aydınlatmalı amorf aynadan ve kutu etajerden oluşuyor. Siz de banyonuzda değişime yer açın.

ÜRÜNLER / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

CENTURY

TERMO TEKNİK SILÜET SERISI, PANEL RADYATÖR KULLANMA ALIŞKANLIĞINI DEĞIŞTIRIYOR Termo Teknik’in Çorlu’da bulunan fabrikasında ileri teknoloji ve çelik sac kullanılarak üretilen Silüet dekoratif radyatör serisi; verimlilik, sağlamlık, mekâna uyum ve estetik katkı gibi başlıklarda çıtayı yükseltiyor, panel radyatör kullanma alışkanlıklarını değiştirecek görünüm sunuyor.

ÜRÜNLER / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

Dekoratif tasarımı ile kullanıcıların ince zevkine; sağlamlığı, verimliliği ve 15 yıl garantisi ile de bütçesine hitap eden

Silüet Serisi’nin Minima, Style, Vertica ve Latida modelleri bulunuyor.

zenginleştirmek isteyenlere farklı ebat ve boyutlarda binlerce seçenek sunuyor.

Minima, düz ve çizgisiz görünümüyle sadelik ve uyumun seçkin örneğini sunuyor. Kullanıldıkları mekân ile bütünleşen radyatörler, dekorasyonda minimalizmi tercih edenlerin seçeneği oluyor.

Mekânın yapısı dikey ve çizgili radyatör gerektirdiğinde Vertica, bulunduğu ortama dinamizm katan yapısıyla dikkatleri üzerine çekiyor. Silüet serisi radyatörler taşıdıkları özellikler sayesinde, marka ve tasarım sahibi butik konut projelerin ve kalite tutkunu bireysel kullanıcıların beğenisini kazanıyor.

Style ve Latida ise yatay çizgili pürüzsüz yüzeyleri ile iç mekanların görünümünü

KALE BANYO, YENI NESIL ÇEVRE DOSTU ARMATÜRLERI VE DUŞ SISTEMLERI ILE HEM SU TASARRUFU HEM KONFOR Günümüzde mutfak ve banyolar kullanıcının kendini ifade ettiği, teknolojiyle tamamlanan ve fonksiyonelliğin ön planda tutulduğu yaşam alanlarına dönüştü. Banyo ve mutfaklarda yaşanan bu dönüşüm, armatürler ve duş sistemlerindeki teknoloji ve fonksiyonelliği daha çarpıcı hale getirdi. Kale Banyo, kullanıcıların giderek daha fazla önem verdiği ergonomi, su tüketimi, dayanıklılık, hijyen, debi miktarı gibi tüm unsurları teknolojiyle harmanlanan armatürleri ve duş sistemleri ile sunuyor.

Yeşil Binalar ve çevreye duyarlı tüketicilerin tercihi Tüm üretim süreçlerinde sürdürülebilirlik odaklı hareket eden Kale Banyo’nun yeni nesil tasarım felsefesiyle hayata geçirdiği seriler, Yeşil Binalar için de son derece verimli bir kullanım sağlıyor. Kale Banyo’nun teknolojik armatür serisi Flat Dual, özellikle çevreci projeler inşa eden profesyonellerin ve kendi tarzını yaratmak isteyen çevreye duyarlı tüketicilerin tercihi haline geliyor. Yeni nesil tasarım felsefesiyle üretilen,

kaliteli, işlevsel, estetik, çevre dostu yeşil binalar için üretilen tüm armatür ve duş sistemleri serilerinin hepsi için özel debi regülatörü kullanılarak, basınç değişikliği olsa bile sabit debisinde akış sağlanıyor. Duş sistemleri serileri silikon uçları sayesinde kireç oluştuğunda rahatça temizlenebiliyor. El duşu takımları 5,7 litre/dakika, duş başlıkları da 9 litre/ dakika su akışı ile oldukça yüksek miktarlarda su tasarrufu sağlıyor.

Banyolarda konfor, estetik ve işlevsellik ihtiyacına bütünsel çözümler sunan Kale Banyo, yeni koleksiyonu Casa ile tüketicilerin tüm ihtiyaçlarını karşılıyor. Mat gri beyaz, mat vizon gri renk seçenekleriyle her beğeniye hitap eden Casa, geniş hacimli çift çekmecesiyle daha fazla depolama alanı sağlıyor. Casa mobilya koleksiyonunda aydınlatmalı çerçeveli ayna veya aydınlatmalı dolaplı ayna alternatifleri de tüketicilerin beğenisine sunuluyor. 65, 80, 100 cm boyutlarında üretilen Casa banyo mobilyası; uygun fiyatı, yüksek kaliteli durabad kaplaması, metal kulp detaylarının yanında boy dolabında sunulan alternatifli çamaşır sepeti ve raf seçeneği ile de ön plana çıkıyor.

ÜRÜNLER / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

KALE BANYO’DAN SPORTIF VE DINAMIK GÖRÜNTÜ ARAYANLARA: ’CASA BANYO MOBILYASI’

SEREL ILE GÖMME REZERVUARDA DA “YILLARCA BERABER” DEYIN Türkiye’nin önemli sanayi kuruluşlarından Elginkan Topluluğu markaları E.C.A. ve SEREL ürünleri kalitelerine olan güveni “Yıllarca Beraber” sloganı ile özetliyor. Bu felsefenin ürünlerinden biri de SEREL markalı gömme rezervuarlar. Güven ve kaliteyi yaşatan SEREL Gömme Rezervuarlar, dayanıklılığıyla gerek müteaahhitin gerekse nihai tüketicinin yüzünü güldürüyor. “Yıllarca Beraber” mottosuna uygun üretilen SEREL gömme rezervuarlar satışa sunulmadan önce labaratuvarlarda 200.000 kez çalışma testine tabii tutuluyor.

ÜRÜNLER / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

Kireç kırıcı özelliği, yüksek basınca dayanıklı mekanizması ve 500 kg ağırlığa dayanabilmesinin yanı sıra SEREL gömme rezervuarlar uygulamacıya pratik kolay montaj avantajı sağlayacak şekilde dizayn ediliyor. Üstelik 6 LT’yi 30 saniyede doldurabilen hızlı dolum özelliği ve sessiz dolum özellikleriyle de kullanıcıyla kolaylık sağlayan SEREL gömme rezervuarlar her geçen gün gelişen gömme rezervuar pazarının tercih edilen markası.

BUDERUS LOGAMATIC TC100 YENI NESIL AKILLI ODA KUMANDASI YENILENDI! Isıtma, soğutma ve havalandırma sektöründe uzman çözümleriyle dikkat çeken Buderus, yenilenen akıllı oda kumandası Logamatic TC100’ü kullanıcılara sundu. Gelişmiş özelliklere sahip akıllı oda kumandası kullanım kolaylığı ve sağladığı enerji verimliliği ile ön plana çıkıyor. Duvar tipi yoğuşmalı kombiler için özel olarak tasarlanan Buderus Logamatic TC100, kolay kurulum imkanı ve App Store ile Google Play’den indirilebilen MyMode mobil uygulamasıyla hızlı bağlantı sağlıyor. Kurulumu yapılan oda kumandası ısıtma sistemleriyle “iletişim kurarak” etkileşime geçiyor ve entegre algılama sensörü ile kullanıcı yaklaştığında dokunmatik ekran otomatik olarak açılıyor. Akıllı kontrol mekanizmaları sayesinde oda sıcaklığı ve sıcak kullanım

suyu işletimi kolayca ayarlanabiliyor. TC100 akıllı oda kumandası “evde/ dışarda” veya “otomatik/manuel” gibi birçok farklı moda uyarlanabiliyor. Manuel oda sıcaklık kontrolü dışında akıllı oda kumandası, dışardaki sıcaklığı otomatik olarak tespit ederek ısıtma sıcaklığını kendi kendine ayarlayabiliyor. Dış hava sıcaklık sensörü bulunmayan durumlarda ise hava bilgisine internet üzerinden erişerek yüksek verimli ısıtma sağlıyor ve kullanıcıların enerji tasarrufu sağlamasına yardımcı oluyor. Enerji verimliliği takibi için akıllı telefon uygulamasıyla kullanıcının ısıtma alışkanlıkları kaydedilerek; bağıl nem, günlük enerji tüketimi ve enerji maliyetleri görüntülenebiliyor. Logamatic TC100’ün akıllı termostatik vanaları sayesinde odaların kullanım şekli ve ihtiyacına bağlı olarak her odaya

göre farklı ayarlanan sıcaklık seviyesi, önemli ölçüde enerji verimliliği sağlıyor. Ayrıca Geo-fencing (Coğrafi konum belirleme) özelliği sayesinde kullanıcının muhtemel eve varış saati GPS tarafından tespit edilerek ısıtma sistemi doğru zamanda çalışmaya başlıyor ve bu özellik ile kullanıcılar %21 oranında tasarruf sağlayabiliyor.

Değişen koşullarda doğru ihtiyaca doğru çözüm geliştirme hedefinde olan İzocam, Ar-Ge çalışmaları sayesinde daha yüksek ısı yalıtımı sunan “İzocam Optiflex” ürününü geliştirdi. İklimlendirme sistemlerinde kullanılmak üzere üretilen, elastomerik kauçuk esaslı kapalı gözenekli boru ve levha şeklindeki İzocam Optiflex, uygulandığı yerde yoğuşma kontrolü ve yüksek ısı yalıtımı amacıyla kullanılıyor. İzocam Pazarlama Direktörü Dr. Kemal Gani Bayraktar, CFC içermeyen, yüksek ısı yalıtımı da sağladığı için çevre dostu bir ürün olan İzocam Optiflex’in sürdürülebilir yaşam alanlarını enerji

etkin iklimlendirmede, kullanıcıları daha az enerji tüketmeye yönlendirdiğini belirterek şunları söyledi. “Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri açısından enerji tasarrufu ve enerji tasarrufunu sağlamada yalıtım büyük önem taşıyor. Erişilebilir ve Temiz Enerji, Sorumlu Üretim ve Tüketim, Sürdürülebilir Şehir ve Yaşam Alanları, Sanayi Yenilikçilik ve Altyapı, Sağlıklı Bireyler, İklim Eylemi, İnsana Yakışır İş ve Ekonomik Büyüme başlıklarını da kapsayan Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerine ulaşabilmek açısından enerjiyi nasıl kullandığınız geleceği belirliyor. Hedeflere erişimde sağlık ve çoklu konfora, verimli enerji tüketimine, çevre koruma ve düşük

karbolu ekonomik kalkınmaya katkıları ile yalıtım da önemli rol oynuyor. Binaların iklim değişikliği ile mücadele ve enerji tüketimlerinin daha fazla sınırlandırılması; AB’nin 2020 hedefleri gibi Türkiye’nin de İklim Değişikliği Ulusal Eylem Planı ve Enerji Verimliliği Strateji Belgesindeki hedeflerini destekleyecek, yenilikçi uygulamaların yaygınlaşmasını sağlayacaktır.” dedi. Isı yalıtım ekonomisi açısından bakıldığında İzocam Optiflex ilk yatırımda daha az ödeyerek daha yüksek ısı yalıtımı elde etmeyi sağlıyor ve tesisatta “optimum ısı yalıtımı, Optimum yatırım fiyatı” dengesini sunuyor.

ÜRÜNLER / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

İZOCAM’DAN OPTIMUM FIYATA OPTIMUM ISI YALITIMI; OPTIFLEX

VAILLANT AROTHERM SPLIT ILE ISI POMPASI AILESINI BÜYÜTTÜ Yüksek teknolojili geniş ürün yelpazesiyle sektörünün öncü firması olan Vaillant, geliştirdiği çevreci ürün ve çözümlerle iklimlendirme sektöründe hem ısıtma hem de soğutmada tasarruf etmek isteyenlerin markası olmaya devam ediyor. Vaillant; dış havadaki doğal ısıyı radyatör, yerden ısıtma ve fan coil sistemleri ile yaşam alanlarına aktaran Vaillant aroTHERM havadan suya ısı pompası serisine yenisini ekledi. 5 farklı geniş kapasite seçeneği sunan yeni Vaillant aroTHERM Split Isı Pompası ile A++ sınıfı enerji verimliliği sağlıyor.

ÜRÜNLER / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

Yüksek konfor/performans oranı ile hem yeni yapılar, hem de modernizasyon yapılan projeler için avantajlı bir seçenek sunan aroTHERM ısı pompası, havada bulunan serbest haldeki ısı enerjisini

100

kullanıyor. aroTHERM ailesine yeni katılan aroTHERM Split ısı pompasının dış ünitesinde inverter kompresör ve aksesuar bulunurken, kondenser ve yüksek verimli pompa iç ünitede yer alıyor. aroTHERM Split ısı pompası tüketicilere; yüksek verim COP’si, uzaktan bağlantı imkanı, düşük ses seviyesi ve kolay kurulum ile her bakımdan konfor sunuyor. Vaillant olarak, ısı pompası teknolojisinin gelişimi için ayırdıkları 50 milyon avro kaynak ile Ar-Ge çalışmalarına devam ettiklerini belirten Vaillant Satış ve Pazarlama Direktörü Erol Kayaoğlu, Vaillant’ın geliştirdiği yeni ürünlerin, zor çevresel koşullar göz önünde bulundurularak test merkezinde yapılan kapsamlı değerlendirmeler sonrasında tüketicinin kullanımına

sunulduğunu söyledi. Kayaoğlu, “Vaillant olarak kombi kategorisindeki başarımızı ısı pompasına yansıtıyoruz. Isıtma sektöründeki 145 yıllık bilgi birikimimiz, müşteri deneyimine verdiğimiz önem, geniş ve uzman taahhütçü satış ağımız, 7/24 hizmet veren servis ekibimiz ile ısı pompasında da iddiamızı ortaya koyuyoruz. Yüksek verimlilik değerlerine sahip monoblok ısı pompalarından oluşan ürün gamımızı yeni split serimiz ile genişleterek farklı müşteri taleplerini de karşılamayı hedefliyoruz. Yüksek verimliliği, düşük ses seviyesine sahip ısı pompalarından biri olması, RedDot ve IF Design Awards ödüllü estetik dizaynı ve korozyona karşı etkin koruma gibi özelliklere sahip yeni aroTHERM Split serisini pazara sunmaktan mutluluk duyuyoruz.” diye konuştu.

MODERN TASARIM ANLAYIŞINA SOFISTIKE BIR YORUM: ISVEA PIETRA Yalın çizgisini işlevsel ve estetik tasarım detayları ile buluşturan Pietra, modern tasarım anlayışına sofistike bir yorum getiriyor. Estetik ve fonksiyonel tasarım Isvea’nın estetik ve fonksiyonel tasarımlarına hayat veren Genesis Research&Design tarafından tasarlanan Pietra, 120 ve 80 cm’lik 2 farklı boyutta lavabo dolabı sunuyor. Çekmecelerindeki bas-aç özelliği güvenli ve kolay kullanım olanağı sunuyor. Kombin ile gelen şıklık Sunduğu zarif renk seçenekleri ile banyolara sofistike şıklığı getiren ColorIsvea lavabolar ile kombinlenebilen Pietra, banyolara estetik şıklığı getiriyor. Banyolarında uyum isteyenler için lavabo renkleri ile uyumlu asma klozetler de alternatif oluyor. Pietra, siyah yuvarlak formlu aynalarla kombinlendiğinde ise zarif bir görünüm ortaya çıkıyor. 55 ve 40 cm’lik 2 seçeneği bulunan high gloss lake aynalar, led özelliği ve antiFog teknolojisi sayesinde buğu yapmama özelliği ile dikkat çekiyor.

mottosuyla benzersiz tasarımlara imza atan Seramiksan, son tüketicinin ve profesyonellerin değişen ihtiyaçlarına yönelik tasarladığı teknoloji ve tasarım odaklı 2019 yılı koleksiyonuyla fark yaratıyor. UNICERA Fuarı’nda ilk kez sektör profesyonelleri ve ziyaretçilerin beğenisine sunulan ve yoğun ilgi gören koleksiyon, farklı dekorasyon tarzıyla

özgün yaşam alanları oluşturuyor. Balıksırtı olarak adlandırılan etkileyici Fishbone Koleksiyonu, eski ahşap parke döşemelerini anımsatıyor. Seramiksan tarafından üretilen Fishbone Koleksiyonu, Ahşap, mermer, beton ve patchwork görünümlerinin bir araya geldiği, Classic Wood, Nordik, Loft, Cement-Art, Soho, Matrix, Ladin, Illusion ve Nova olarak 9 farklı seriden oluşuyor. İçerisinde yer alan dokuz

farklı serinin bütünsel uyum içinde kullanılabildiği koleksiyon, dekorasyon dünyasına damga vuran ve yaratıcılığı ön plana çıkaran Mix&Match döşeme şekli ile kalıpları kırarak sofistike ve yaratıcı mekanlar vaat ediyor. 40x60 cm ebadında ve porselen karo olarak üretilen Fishbone Koleksiyonu, hem mat hem parlak alternatifleriyle farklı yüzey kullanımı imkânı sağlıyor.

ÜRÜNLER / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

SERAMİKSAN’DAN TÜRKIYE’DE BIR ILK

101

VILLEROY & BOCH’TAN MÜKEMMEL ESTETIK Villeroy & Boch’un Squaro Edge 12 solo küvetleri, 200’den fazla renk seçeceğine sahip panelleriyle, banyo tasarımına estetik bir dokunuş getiriyor. 180 cm uzunluğundaki Squaro Edge 12, birinci sınıf Quaryl materyalinden ve 12 mm kalınlığında üretiliyor. İnce formlu küvetler, zengin renk yelpazesi ve hidromasaj alternatifiyle banyoların kişiselleştirilmesine olanak tanıyor.

ÜRÜNLER / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

VILLEROY & BOCH’TAN DUŞ TEKNELERI IÇIN ESTETIK VE SAĞLAM BIR ÇÖZÜM

102

Villeroy & Boch’un Architectura MetalRim duş tekneleri, minimalist ve çerçevesiz tasarımıyla dikkat çekiyor. 2014 yılında Red Dot ödülü alan duş teknelerinde, Villeroy & Boch tarafından geliştirilen özel MetalRim teknolojisi kullanılıyor. Galvanizli çelikle güçlendirilen birinci sınıf akrilik, sağlam bir zemin alternatifi yaratıyor. Architectura MetalRim duş teknelerinin iki farklı yükseklikteki toplam 62 modeli, 3 değişik şekilde monte edilebiliyor. Çeşitliliğiyle tüm banyolar için uygun bir çözüm sunan duş teknelerinin; karenin yanı sıra, 90’dan 180 cm’e kadar uzanan geniş bir yelpazede dikdörtgen versiyonları bulunuyor. Beyazın 3 farklı tonunun yanı sıra, krem, kahverengi, gri ve antrasit renklerindeki Villeroy & Boch duş teknelerinin bazı modellerinde mat renk alternatifi de sunuluyor. Mat - parlak krom ya da beyaz olarak üretilen giderler, duş teknelerinin minimalist tasarım dilini tamamlıyor.

VitrA’nın Sento koleksiyonu, her banyonun ihtiyacına özel pratik tasarımlarıyla dikkat çekiyor. Banyo mekanını daha sıcak ve daha düzenli hale getiren zengin seçenekleriyle, her banyoya özel çözüm sağlıyor. Yalın ve sıcak tasarımıyla İskandinav tarzını banyolara taşıyan Sento koleksiyonuna yeni eklenen çanak lavabolar, farklı zevkler için alternatif oluştururken, derin iç haznesiyle kullanım kolaylığı sunuyor. VitrA Tasarım Ekibi’nin imzasını taşıyan Sento koleksiyonu, fonksiyonel saklama üniteleriyle de dikkat çekiyor. Uzun temizlik gereçlerini saklamak için ideal bir çözüm oluşturan boy dolapları, iç kısmında bulunan hava menfezleri ile dolap içerisinde kötü koku ve nem barındırmıyor. Sento koleksiyonunda, depolama alanlarının yanı sıra, çamaşır sepeti, elektrik prizi, makyaj malzemeleri, saç kurutma ve tıraş makinesi gibi kişisel bakım eşyaları için özel alanlara yer açan farklı tasarımlarda boy dolapları bulunuyor. Beyaz, mat antrasit ve mat krem renk seçenekleriyle sunulan Sento’da, LED aydınlatmalı aynaların dolaplı alternatifleri de ekstra saklama alanı yaratıyor.

ÜRÜNLER / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

VİTRA’DAN SIRADAN IHTIYAÇLARA SIRA DIŞI ÇÖZÜMLER

103

ISKANDINAV STILI CREAVİT LEGNO ILE BANYOLARDA Creavit, evlerinde sade, minimal ve doğal çözümleri sevenler için son yılların trend tasarım akımı İskandinav stilini, Legno ile banyolara taşıyor.

ÜRÜNLER / TİMDER Dergisi 101.Sayı, Temmuz - Eylül 2019 / issuu.com/timder

Legno, doğal ahşap, metal ve seramiğin mükemmel uyumuyla, modern banyolara yeni bir tasarım çizgisi getiriyor.

104

Creavit’in tasarımcıları İskandinav stilinin belirleyici özelliği beyazı, Legno’da baskın renk olarak kullanmışlar. Legno, evlerinde aydınlık, ferah, sade ama tarz sahibi bir banyo isteyenlere, arzuladıkları tasarımı sunuyor. Legno 70 cm’lik kübik hatlara sahip minimal lavabosu, mat siyah metal

platform ve cilalı doğal kayın ayaklardan oluşan alt modülü ile tamamlanıyor. 70 cm’lik mat siyah çerçeveli kare aynası ve dar banyolar için efektif saklama çözümü sunan boy dolabı ile Legno, modern, minimal İskandinav stilini arzulayanların banyolarına tarz kazandırıyor.

ODE YALITIM ÜST SEGMENT MEMBRANDA EPIKON SERISI ILE FARK YARATIYOR ODE Yalıtım, üstün Ar-Ge gücüyle sektörde ezber bozmaya devam ediyor. Bitümlü membran pazarında farklı talep ve ihtiyaçlara yanıt verebilmek amacıyla ürün geliştirme çalışmalarını aralıksız sürdüren ODE, üst segmentte sunduğu yeni Epikon Membran serisinin üstün kalitesi, geniş ürün çeşitliliği ve üst düzey performansı ile farkını ortaya koyuyor. Epikon Membran serisi; -5, -10 ve -20 derece soğukta bükülme değerine sahip

bitümlü su yalıtımı örtülerine ek olarak, Türkiye’de ilk kez -30 derece soğukta bükülme dayanımına sahip versiyonları da bünyesinde barındırıyor. Epikon Membran serisi ayrıca HDPE filmli, mineralli bitümlü, Epikon Proof ve Epikon Antiroot Kök Önleyici membran çeşitleriyle her ihtiyaca cevap veriyor. Epikon Proof membran hem taze betona yüksek yapışma mukavemeti sayesinde üzerinde demir donatı işlerinin yapılmasına izin veriyor hem de -20 derece soğukta bükülme değeri ile temel

ve tek yüz kalıp perde su yalıtım uygulamalarında güvenli kullanım imkânı sunuyor. ODE Epigreen Yeşil Çatı Sistemi için üretilen Epikon Antiroot Kök Önleyici membran ise, sahip olduğu kök dayanımı özelliği ile bitki köklerinin uzamasına izin vermiyor. Soğuğa dayanıklılık seviyesine göre Ataktik Polipropilen (APP) modifiye ve Stiren-Butadien-Stiren (SBS) modifiye bitümün özellikleriyle üretilen Epikon Membranlar ayrıca, mineralli yapıları sayesinde UV ışınlarına karşı da yüksek direnç sergiliyor.

[HALL 18 - STAND B56-C53]