A. H. Halikov - Rus Tanınan 500 Bulgar-Tatar Türk Asıllı Sülale

Page 1



RUS TANINAN 500 BULGAR-TATAR TÜRK ASILLI SÜLALE

A.

H. Halikov

Çeviren: Mustafa ÖNER

İSTANBUL,

1995


il

Bu eser, Bakanlar Kumlu'nun 20.7.1980 tarih ve 8/1307 sayılı kararıyla kamu yararına hizmet verdiği kabul edilerek vergi muafiyeti tanınmış olan

TÜRK DÜNYASI ARAŞTIRMALARI

VAKFl'nın yayınıdır.

Her hakkı mahfuzdur.

TÜRK DÜNYASI ARAŞTIRMALARI

VAKFl'nın

müsaadesi olmaksızın tamamen, kısmen veya herhangi bir değişiklik yapılarak iktibas edilemez.

Baskı

Haberleşme Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı P.K. 94 Aksaray/İstanbul

JSBN : 975-498-091-8 Milli Yayın Nu. : 94-34-Y-0147-131 Türk Dünyası Araştırmalan Vakfı Yayınlan No

131


111

Ônsöz Bu kitabı yazma arzusu, çok önceden, daha 1960'larda "Tataristan Tarihi"nin ilk kısımlarını yazmaya başlarken doğmuştu. Fakat daha sonra Tatar halkının şekillenmesini, atalannın tarihini araştırırken, bu arzu daha da büyüdü. Yine de bu kitabı yazmaya başlamam, nedense, aniden oldu. 1990 yılında Japonya 'nın Sapporo şehrindeki Hokkaido ve Kobe şehrindeki Kyoto üniversiteleri beni öğretmenler için "SSCB tarihinde Orta idil ve Ural boyu Tatarlannm Ruslarla münasebeti" baklanda konferanslar vermek üzere davet ettiler. Konferanslara hazırlanırken bu meselelerin t:arihçiler tarafından neredeyse hiç araştınlmadığını veya pek tarafgir olarak Rus devletinin ve Rus halkının Bulgar tarihine ve halkına, Kazan ve idil boyu Tatarlarına "faydalı" tesirlerinden; Tatarlannsa Rus tarihine "menfi" tesirinden söz açıldığını gördüm. Böyle olduğuna inanmak için, ihtilalden ewelki devrin t:arihçilerinden N. M. Karaınzin 'in "Rusya Tarihi"ni; S. M. Solovyev'in. "Eski Çağlardan itibaren Rusya Tarihi"ni; "Üniversiteler için Sovyetler Birliği Tarihi"ni; bugünkü aka­ demik külliyatlan, Rus ve Tatar mektepleri için çıkanlan "SSCB Tarihi" gibi ders kitaplarını şöyle bir karıştırmak da yeterlidir. Zamanımızda "Yeniden Yapılanma" ile ve bütün hayatımızın ve toplumun yenilenmesi sürerken, milletler arasındaki münasebetlerde de ciddi değişiklikler doğacaktır: Bence bu münasebetlerin tarihini objektif şekilde araştırma zamanı da gelmiştir. Bu her şeyden önce, asırlardır çok milletli bir devlet olarak yaşayan Rusya için söz konusudur. Bu hedefi dikkate alarak, verdiğim konferanslan iki bölümde hazırlanmış popüler bir kitap olarak okuyucuya sunmak istedim. 1lk bölümde Bulgaristan 'ın, Kazan 'ın ve Tatar halkının atalannın Rus Devleti ve Rus halkı tarihindeki yeri hakkında bir değerlendirme yapılmaktadır. Burada umumi tarihi gelişmelerle beraber, Türkçe konuşan idil Bulgaristan 'ı, Altın Ordu, Kazan Hanhğı halklannın Rus halkı ve onun atalan arasında kavmi ve medeni balamdan kanşma yönündeki hadiseler araştınlmıştır. ikinci bölümde esasen Orta idil ve Ural boyu Tatarlannm atalanna bağh, aslen de Türk, hepsinden ziyade de Mişer - Tatar olan Rus veya Ruslaşan 500 sülalenin açıklanması yapılmıştır. Yazar, takdim edilen kitabın Rus ve Tatar okuyuculannda bir dikkat uyandıracağını, Tatar ve Rus halkının ortak tarihi mukadde­ ratını doğru anlamaya yardım edeceğini ümit etmektedir.


iV


1

1. BÖLÜM Rusya Tarihinde Bulgar, Kazan, Orta İdil Ve Ural .Boyu Tatarlarının Ataları


2


3

Orta İdil ve Ural boyu Tatarlarının, daha ziyade de Kazan Ta­ tarlarının uzak atalan, Sovyetler Birliği tarihinde ve ondan önceki devlet geleneğinde mühim bir yer tutarlar; çünkü Rusya'run tarihi, doğrudan doğruya onların katılmasıyla Rus halkı ve onun uzak atalarıyla türlü münasebetler kurmasıyla şekillenir. Bu tarih gelişmesi esnasında birkaç yoldan geçmiştir: 1 . Bulgar'a kadarki Slav (Balt) devri: V - VII asırlar. 2. Bulgar - Slav devri

:

X - XIII asırlar.

3. Bulgar - Ordu ve Kadim Rus devri: XIII 4. Kazan - Rus devri: XV

-

-

XV asırlar.

XVI asırlar.

5. Feodal Rus devri: XVI - XVIII asırlar. 6. Burjuva Rus devri: XVIII

-

XX asırlar.

7. Sovyet devri: XX asır. Rus ve Tatar bilim literatüründe, umumen de Sovyet ilminde, bu mesele hakkında monografik bir çalışma maalesef yapılmamıştır. Buna rağmen ayn ayn devirler için tarihçilerin (A. P. Smirnov, N. F. Kalinin, B. D. Grekov, A. H. Halikov vb'lerinin 1 . ve 2. devirler için; S. B. Veselovskiy, K. V. Bazilyeviç, A. A. Zirnin, V. V. Kargolov vb.'lerinin 3. devir içirı; M. G. Hudyakov, N. F. Kalirıirı, Ş. F. Möhemmedyarov, Ya. Pelenskiy, A. Kappeller, T. Kyurudzava vb.'le­ rinin 4. devir için; G. Peretyatkoviç, İ. P. Yermolayev, S. H. Alişev vb.'lerinin 5. devir için) ve bunun yanında filologların da (K. Menges, N. A. Baskakov, N. K. Dmitriyev) eserleri vardır. Türkiye'de yaşayan Tatar göçmeni tarihçiler A. Battal, A. Kurat, R. R. Arat; ABD'de A. G. Rorlich vb.'lerinin daha ziyade, 4., 5. ve 6. devirler hakkındaki kitaplan ilgi çekicidir. ·

Biz bu kitapta, sadece, Slav-Bulgar-Kazan münasebetlerine esas olmakla kalmayan, aynı zamanda Rus tarihinde de tayin edici bir yeri olan ilk dört devre bakacağız. Birinci devir, yazının ortaya çıkmasından evvelki zamana aittir. N. F. Kalinirı, A. H. Halikov, V. F. Genirıg, P. N. Starostin, P. D. Stepanov, G. İ. Matveyeva vb.'lerinirı eserlerinde, V-VII asırlara ait İmenkiske arkeolojik kültürüne bilhassa işaret edilir. Bu kültür batından Sura nehri, doğudan Ak İdil, kuzeyden Tüben Kama'nın sol yakası, güneyden Jiguli'ye kadarki sahaya yayılmıştır. G. İ. Matveyeva'nın ifadesine göre, bu kültürün başlangıcı güney-batıda,


4

Orta Dinyeper'in sol yakasındadır; bu coğrafyadaki halkların kültürü etnik bakımdan, Doğu Slavlanna (P. N. Tretyakov ve Ukrayna a­ raştırmacılarına göre) veya Doğu Baltlanna ait denen Zarubenets veya Postzarubenets tipindeki kültürlerle aynıdır. Ben son fikrin taraftarıyım; çünkü İmenkiske sahasındaki Doğu Baltlannın yer adlan ("Sviya", "Bns", "Upa", "Usa", vb. tipindeki hidronimler) ve eski Mordva, Mari ve Macar dillerindeki Doğu-Balt izlerinin bulunması bunu desteklemektedir (Halikov 1990). Hemen VII-VIII asırlarda İ­ menkiske kabilelerinin büyük bir kısmı bu bölgeden gider, kalanları da burada yaşayan halklar tarafından eritilir. Bu kabilelerin giden kısmı Dinyeper nehri boyunda yerleşir ve burada VIII asırda eski kuzey kabilelerinin Volıntsev kültürüne temel atılır. Belki de daha kuzey-banda, aynı zamanda yan göçebe Prus-Sernbler'in kültürünün geliştiği yerdedir. Bütün bu birleşip kaynaşmalarda yerli özelliklerle beraber doğu (İdil-Ural) unsurları da faal olarak yer alır. İdil-Ural boyu ve Slav halklarının birbirleriyle münasebetleri ta­ rihinde bu devir, kendi özelliğiyle fark edilmese de gelecekteki hayatın akışında kendisini hissettirmektedir. Bu devir, İdil-Ural boyu ve Slav münasebetlerinde, pek mühim bir yer almasa da, şüphesiz bundan sonraki gelişmelerde akis bulacaktır. İmenkiskelilerin, eski Baltlann İdil-ural boylarının orman ve bozkır kabileleriyle, bu bölgeye gelen ilk Türk kabileleriyle (Bulgarların uzak atalarıyla) uzun zaman temasta olmaları, İdil ve Ural boylarında yaşayan halkların Dinyeper (X-XIII) ve Baltık (XIII-XIV) boylarındaki halklarla sıkı bağ kurma­ larına yardım etmiştir. Son İmenkiske kabileleri ve Doğu Baltlar - Sembler ile beraber, VIII asır civannda, Baltık boyuna Türkleşen bir kabile birliği de girçr. Onlar daha sonra, etnokültür asıllarını korumuş halde, doğuya doğru, ama Novgorod'dan uzağa gitme­ den, çıkmağa çalıştılar. Aynı şekilde, Baltık boyuna, bilhassa da doğusuna, İdil boyundan çıkan yeni Türk gruplarının gelmesine de sebep oldular (Bilhassa XN-XV asırda Litvanya ve Polonya Tatarlarının teşekkülü). Ama daha erken bir çağda, XIII. asır orta­ larında, bu Sernb nesilleri arasından Çud gölündeki savaşa katılan ve Moğolların kuzey-banya hareketlerini durdurmaya yardım eden (2. devrin sonuna bakınız) efsanevi Gavriil Ratşa (Saburovlar, Puş­ kinler vb. 'nin soy kökü) ve Glanda Kambıla (Şçeremetyevler, Ro­ manovlar, Suhovo-Kabilirıler vb.'lerinin soy kökü) Aleksandır Nevs­ kiy'in tarafına geçerler.


5

2. devrin şekillenmesi, Doğu Avrupa'nın ormanlık ve bozkır topraklarında ilk Doğu-Slav (hepsinden de önce Kiyev Rusyası) ve İdil-Bulgar devletlerinin doğuşuna bağlıdır. Bu çağda, (X-XI asırlar) İdil Bulgaristan'ı biraz çabuk gelişir ve Avrupa ile Asya, Doğu ile Batı sınırlan arasındaki genişliklerde tayin edici bir siyasi ve iktisadi güce dönüşür. Bulgaristan artık daha o zamandan beri, Hindistan'ın hatta Uzak Çin'in, Yakın ve Orta-Doğu'nun medeni, ideolojik, siyasi ve iktisadi fikirleri, özellikle de Müslümanlık yenileşmeleri (Bulga­ ristan IX asır başında İslamiyeti kabul eder, bazı gruplarsa, mesela Berencerler, VII asır ortasında Müslüman olmuştur) ile yeşermiş ve ilerlemiştir. X. asır sonunda Bulgaristan o kadar güçlü Müslümanlaşır ki İslam dinini bütün Rusya'ya yaymaktan bile söz etmeye başlar. Rus yıllıklan bu konuda şöyle yazar: "6494 (986) yılında Muhammed dinindeki Bulgarlar, Vladirnir'e gelip şöyle demiş: Sen knez, akıllı ve manalı kişi, karşı gelmeden bizim kanuna uy, Muhammed'e boyun eğ. Vladirnir demiş: İmanınız nedir? Bulgarların cevabı: Al­ lahırnıza Muhammed'e inanınz. O sünneti olmayı, domuz eti ye­ memeyi, şarap içmemeyi, başka kadınlarla zina kılmamayı emrediyor. Muhammed her erkek kişiye, kadın olarak yetmiş dilberin güzelliğini toplamış kızı verir. Vladirnir onları dinlerken çok kadın sevdiğini keyifle hatırladı. O sünnet, domuz eti yememek, içmeden durmak gibi işleri kabul etmeksizin, "Rusya'da içip keyif açmamak mümkün iş mi ki" dedi." (PVL., 257-258.) Vladirnir müslümanlığın asıl manasını öğrenmek için 987 yılında Bulgarlara on akıllı adam gönderir: "Önce Bulgarlara gidin ve dinlerini öğrenin." Fakat Müslüman dini elçilerin hoşuna gitmez.988-989 yıllarında Vladimir ve Kiyev Rusyası Hristiyan dinini kabul eder ve hemen 990 yılında bu dini Bulgarlar arasında da yaymak arzusuyla Mark Makedonyanin'i gönderir. Bu konuda Nikon yıllı­ ğında şunlar yazılmıştır: "Filozof, Bulgar'a geldi ve tanrı sözlerini onlara çok söyledi, onlarsa kendi akılsızlıklarıyla tamamen çıl­ dırmışlar. O, Kiyev'e Vladimir'in yanına döndü. O yıl Vladimir yanına, Kiyev'e Bulgardan dört knez geldi ve ilahi takdis ile tesirlenip gittiler." (PSRL 9, 58-59.) Bunlar, anlaşılan, Bulgaristan'ı merkezileştirmeye çalışan Bulgar hanının siyasetiyle uyuşmayan Bul­ gar knezleridir. Fakat Bulgarların yavaş yavaş Rusya'ya göçmeleri bunlardan başlar.


6

Böylece, daha Bulgar devletinin temeli atılırken ve gelişmeğe başlarken, doğu Slav devletleri (X-XI. asırlarda Kiyev Rusyası, Xl­ l-XIII. asırlarda Vladimir-Suzdal, Ryazarı, Novgorod ve diğer knez­ likler) ile sıkı bağları olmuştur. (bk. Halikov 1986) 985-986 yıllarındaki barış, anlaşıları, Vladimir'in Bulgar hanının kızıyla nikah kıymasından sonra resmen de sağlamlaştırılmıştır. Al­ man tarihçi Müller'in fikrine göre, "Boris ile Gleb, Ruslann büyük knezi Vladimir'in oğulları idi. 1015 yılında babaları ölünce, biz onları Bulgar devleti sınırında Rostov ve Murom topraklarının knezleri olarak görüyoruz. İdil Bulgarlarına karşı yaptığı seferlerden sonra Vladimir'in Bulgar kızıyla evlenmesi, 985 yılının barış anlaşmasını daha da güçlendirmiştir.' (Halikov 1986, 12). Bundan sonra Rusların Türklerle nikahlanması Rusya'nın Bulgaristarı, Becnekler, Kıpçaklar vb. ile münasebetleri, sıradarı bir marızara halini alır. Ama aynı zamarıda, X. asır sonunda (994, 997 yılları} ve daha faal olarak da XII-XIII asırda (1164, 1172, 1183, 1205, 1220 vakalan) çoğu zaman Bulgaristarı'a Slav-Rus hücumları neticesinde karışık­ lıklar olur. Bunlara cevaben Bulgar devleti batı sınırlannı takviye eder: 1177 yılında mühim bir Bulgar kalesi oları Kazarı'ın inşası bunun açık bir delilidir (Halikov 1976). XII ve XIII asır başlarında Slav-Rus knezlerinin Kıpçak dünyasıyla bağları güçlense de Rus-­ Bulgar münasebetleri bu şartlarda da tayin edici yerini korur. Bunun böyle olduğunu, en ewel, Bulgaristarı'ın Rusya ile, sadece de Kiyev Rusyası değil, kuzey-doğu ve Novgorod ile de hem karada hem suda aralıksız devam edeh kervan ve ticaret yollarının bulun­ ması gösteriyor. Bu yollardan, Bulgar'darı Kiyev'e ve Kiyev'den Bulgar'a gideni, son yıllarda Kazarı ve Kiyev arkeologları tarafından araştırılmaktadır. (Motsya, Halikov 1989). Umumi mesafesi 1500 km.'den daha uzun olan bu yoldan bir kervanın 60 günde geçtiği belirlendi: Bunun kırk günü yol için, yirmi günü de dinlenmek ve yolda rastlanan İdil, Don, Dinyeper gibi büyük nehirleri geçmek için sarf edilmiş. Yolun Kiyev-Rus ve Bulgar-Burtas taraflarında onar tane durak yeri yapılmış. Yolun ortası Don civarına denk geldiği için, onu Orta h veya Ertil diye adlarıdınruşlardır. Yolun Bulgar tarafının batı kısmı, esasen IX-XI asırlarda Bulgarlaştırılan, daha sonra Tatar-Mişer etniğine temel oları Burtas topraklarındarı geç­ miştir. Bulgardarı Kiyev'e giden ticaret yolu Moğol devrine kadar


7

da Altın Ordu devrinde ve Kazan Hanlığı devrinde de durmamıştır. Rusya'ya ve Baltık boylarına ulaştıran diğer yollar gibi, bu yol da Rusya'yı Şark'a ve Şark'ı Rusya'ya açmıştır. Ekonomik bağlardan söz edince, şunu da vurgulamak gerek: Rus devletinin en zor yıllarında Bulgaristarı ona her zaman yardım etmeye çalışmıştır. Mesela, 1024 yılında Rus yıllıkları Rusya'da başlayan korkunç açlıktarı bahseder ve eklerler: "İdil boyunca her insan Bulgar'a gitti, buğday ve yiyecek alıp döndü, bununla karnını doyurdu.' (PSRL. 34., 62.) Bu yardımın sadece bir kere olmadığını V. N. Tatişçev tarafından daha sonra 1229 yılında kaydedilen haber de doğruluyor: "Bu devirde bütün Rusya'da iki yıl boyunca açlık oldu, pek çok irısan öldü, halkın en çok kırıldığı yerler Novgorod ve Ak Kül idi. Ama Bulgarlılar, barış anlaşması yapıp İdil ve Oka boyunca bütün Rus şehirlerine yiyecek taşıyıp sattılar, böylelikle çok büyük yardımda bulundular. Bulgar hanı Büyük Knez Yurty'e

30 gemi yiyecek hediye etti.• Gayet mühim bir şeyi de söylemek gerek: Pek zor zamanlarda bile Ruslarla Bulgarlar arasındaki mü­ nasebetler kopmamıştır. Hatta XII. asırda Bulgarlarla kuzey bölge­ sindeki Rus knezleri arasında, daha çok da Andrey Bogolyubskiy zamanında süren savaşın en kızışık zamanında da medeni ve eko­ nomik bağlar ve evlilikler durmamıştır. Bildiğimiz kadarıyla, Andrey, Bulgar hanının kızıyla evlenmiştir, çocukları da yarı Bulgar yarı Rus olmuştur. Kuzeydeki Rus şehirleri Ryazan, Suzdal, Vladimir, Murom, Novgorod vb.'lerirıde Bulgar tüccarları, zanaatkarları, ustaları yaşa­ mıştır. Onları buralarda yaşamaya çağırmışlar, yerleşip kalmaları için borç para vermişler ve ücret tayirı etmişlerdir. Göçüp gelenler Polonya Yuryev'indeki yeni kilisenin irışaatında çalışmışlardır. Ner­ li'deki Pokrov Kilisesi, Validimir'deki manastırlar için taş taşımışlar­ dır. Neticede Slav Rus diline, medeniyetine, ekonomik ve sosyal-si­ yasi termirıolojisine pek çok Türk-Bulgar alıntıları geçer. Bu, İgor Destanı gibi eski bir manzumede de açıkça görülür. Pek çok alimin (V. V. Barkold, K. Menges, S. E. Malov, F. Korş, N. A. Baskakov vb.) eserlerine bakınca Türk alınmalarının epeyce yer tuttuğu an­ laşılmaktadır. Bunlar sadece yer adlarında değil (Kayala, Sula, İtil, Tmutarakan vb.) hayvan adlarında (kreçet, gogol, bus büri vb.), Mecusi tann adlarında (Boyan, Veles vb.), kavim adlarında (Hunlar, Hınovlar, Ugırlar, Ovarlar, Olberler, Alperler vb.) askeri terimlerde


8

(kılıç, konç, horugv, telega, yapança vb.) de görülür. Daha bu devirlerde bile, Slav ve Rus dillerinde Bulgar-Kıpçak muhitinden ticaret ve ekonomi faaliyeti baklandaki. altın, arba, banş, denga, basma, bizmen, tovar vb. sözler girmiştir. Bulgarlann ve İdil boyundaki. diğer halklann, sadece Rusya'nın değil, XIII asır Doğu ve Orta Avrupa'nın tarihinde de mühim bir rol oynadığını belirtmeden geçmek mümkün değildir; bu, onlann Moğol akınını geri çevirmek hususundaki. paylandır. Bulgarlar ilk defa Moğollarla 1223 yılında karşılaşıp direndikten sonra da 50 yıl boyunca (1223-1278) Moğol akınlanna büyük bir cesaretle karşı koydular. (XVIII. asırda bu Moğollar, Tatar, Moğol diye adlandırıl­ maya başlandılar.) 1238-1241 yıllannda Moğol askeri arasında kıvıl­ cımlanan isyanlar Batu'nun Batı Avrupa'ya hücurnlannı geçici olarak durdurdu, sonra da tamamen kesildi. 1242 yılında Batu, hemen hemen bütün askeriyle İdil boyuna dönüp dört yol için (1242-1246) ele geçirilen yerlerin en kanşık yerinde, Bulgar devletinin merke­ zinde, karargfilunı kurmaya mecbur kalır. Bulgaristan'ın 1278 yılına kadar uzayan pek sabırlı direnişi, neticede Rusya'nın ve Rus top­ raklannın Ordu bünyesine girmeden kalmasının esas sebebi olmuş­ tur. Bu bakımdan Bulgaristan Rusya'yı yok edilmekten korudu demek mümkündür (bk. Halikov 1984). Rusya da Moğollara karşı mücadelede Bulgarlara elinden geldi­ ğince yardım etmiştir elbette. Bütün Rus yıllıklan 1236 yılı altında: "Doğudaki. ülkelerden Bulgar topraklanna gelen dinsiz Tatarlar, şanlı Bulgar'ın Böyük şehrini bastılar ve ihtiyanndan gencine kadar silahla kınp geçirdiler ve mallannı yağmaladılar, şehri ateşe verdiler, esir aldılar, diye sızlanarak yazarlar. O devirde Bulgarlann bir kısmı Rusya'ya ve en peşin de kuzey-doğu Rus knezli.klerine ve Novgorod'a kaçar. V. N. Tatişçev, bugüne kadar saklanamamış kaynaklara da­ yanarak "o tarihte (1236-1237 yıllan) Tatarlardan pek çok Bulgar esiri kaçtı; Rusya'ya gelip kendilerine yer istediler. Büyük Knez Yuriy, buna çok sevindi ve kaçaklann İdil boyundaki. şehirlere ve başka yerlere dağıtılmasını emretti" diye yazar. Kostroma civanndaki. bazı Bulgar köyleri de o zaman meydana gelmiş olmalıdır (daha sonraki yıllarda da bu topraklar İdil boyundaki. Türk halklannın devamlı göçtükleri yerler haline gelir). Buna dair S. B. Veselovskiy'in (1974, 44) Tver boyundaki. Yana Torjok bölgesinde yerleşen Bulgar hakimiyeti baklanda yazdıklan dikkat çekici: Buraya daha sonra


9

göçenlerin soy adlan Bulgarin, Bolgarovskiy vb. olmuştur. OGDR'de (il, 25; IV, 4) yazılan Zubovlar soyunun tarihi de ilgi çekici: Zubovlar kök itibarıyla Amragatlara bağlıdır (1237 yılında Hristiyanlaştınlan Vladimir başlarıdır). "Amragat" unvanı Emir Gata'dan bozularak ya­ pılan isim, yani Arapça-Müslüman (Bulgarca) ad ve "Allah'ın rah­ metiyle idare eden kişi" manasında (Gafurov, 1987, 125, 128). Vla­ dimir Moğollar tarafından ancak 1238 yılının Şubat ayında alındığına göre, Emir Gata her halde Moğol idarecisi değildir, onun Vladirnir knezinin kabul ettiği Bulgar hanının oğullarından (Gata Emir) birisi olması muhtemeldir. Onun Bulgar hükümdarlarının ünvanı olan "e­ mir" adı da bunu doğruluyor. Moğollardan sadece Bulgarlar değil, Mişerlerin atalan olan Bur­ taslar da kaçmıştır. Bu bakımdan, Bekleşevlerin şeceresi hakkındaki haberler de enteresan; orada nesil başında Möhemmed Bolgarin'in oğlu Bikleş'in olduğu yazılıdır. XII-XIII. asırlarda Meşçera bölgesinde İslam dinini yaymış, sonra da kendi arzusuyla Hristiyan olmuştur (İRRD I. 206). Bulgar feodallerinin ve onlara bağlı kişilerin kaçıp gitmesi daha sonra, 1238-1242 yıllarında da, Moğolların Bulgaristan ile hiç dur­ madan savaştıkları devirde de devam etmiştir. Kaçaklar o zaman, daha ziyade, Rus devletinin batısına Novgorod topraklarına yerleş­ mişlerdir. O zaman hükümdar olan Aleksandr Yuriyeviç'in (Aleksandr Nevskiy) akıllı siyaseti neticesinde, buralara Moğol akırılan ulaşamaz. Dolgovo-Saburov, Matyuşkin, Golenişçev-Kutuzov, Şeremetyev, Mu­ sin-Puşkin gibi meşhur Rus ailelerinin (kitabın ikinci bölümüne bk.) şecerelerinde epeyce Türk feodalinin Aleksandr Nevskiy'e geldiği ve hatta bazılarının Neva savaşına da katıldıkları kaydedilmiştir: Etüne Morza Andanoviç, Arbant (Alpavıt), Kotlımemet Ogar Mor­ za; efsanevi Radşi (Alman) ile Glanda Kambala (Prusyalı) vb. So­ nuncuları, yukarıda denildiği gibi, aslen Prusya (Baltık-Türk) muhi­ tinden olmalıdırlar.

1257-1258 yıllarında Altın Ordu'nun ilk hanları Berke (1255-1266) ve daha ziyade de Mengü Timur (1266-1280) zamanında, Bulgaris­ tan'ın Moğollar ve Ordulular tarafından tamamen hakimiyete alındığı devirde, Bulgar-Türk halklarının Rusya'ya birkaç göçü mevcuttur. Mesela, Berke Han hakimiyetinde, Rusya'ya (Bulgaristan'dan veya belki de eski Kazan'dandır) Knez Çurikovlann nesil başı olan efsanevi


10

Çura Batır göç eder. 1277-1278 yıllannda Rostov knezi Fedor Çer­ nıy'ın (Çeremnıy) yardımıyla Bulgarlann son isyanı da bastırılır. Neticede 30 kadar Bulgar şehri, Kazan da dahil olmak üzere. bu Fedor'a verilir. Bulgar-Kazan feodallerinin Rusya'ya ve Litvanya'ya göçmesi bu devre denk gelir. Sonra da meşhur Rus knez-boyarla­ nndan Şahovskiy, Teglev, Derjavin, Tolbuzin vb.'lerin nesillerinde devam etmiştir. Aynı devirde (1278) Ordu knezi Bahmet (Mehmüt­ Möhemmet) Üsein oğlu Şirinskiy Bulgarlaşan Burtaslann yaşadığı Meşçer (Mişer) topraklannı ele geçirir ve bunun neticesinde de, anlaşılan, Rusya'da Meşçerskiy, Bahmetyev gibi adlan olan knezlerin temeli olacak feodaller meydana gelir. Böylece birkaç asır sonra Rus halkı diye adlandınlacak halkın ve Rusya diye bilinecek devletin temeli Bulgar devrinde atılmağa başlanmıştır diye düşünmeliyiz. Fakat bu gelişmelerde, sadece eski Rus-Slav kabilelerinin değil, İdil Bulgaristanı ve bugünkü İdil ve Ural boyu Tatarlan diye adlandınlan halkın XIl-XIII. asırda esasını teşkil eden Bulgar halkının da rolü hiç tartışmasızdır. Üçüncü (Altın Ordu-Bulgar) devri XIV asır sonuna kadar sürer. Moğol zulmü altında kalan Bulgaristan bu devirde iki ulusa, Bulgar ve Mokşa uluslanna bölünmüş olur. Muslann ikisi de, daha çok da Bulgar, XIII asnn 80-90'1ı yıllannda Altın Ordu'nun iktisadi bakımdan gelişmiş ülkesi haline gelir. Rusya ile ekonomik bağlan faal ve devarrılı bir şekilde tutan Bulgarlar Rusya'daki yerlerini korumaya çalıştılar, bu, bazen Ordu'nun vergisini (yasak) toplama haklannı, Baskaklığı satın almaya kadar vardı. Mesela 1283-1284 yıllannda da iki kardeş Besermen (Müslüman Bulgarlar), Kursk-Lipovets toprak­ lannda bu hakkı satın alırlar. Rusya'da Baskakov, Bersenov, Çeglokov vb. sülaleler, muhtemelen bu devirde meydana gelmişlerdir. .

XIII-XIV. asırlar arasında Altın Ordu devletinde epeyce kavmi­ medeni değişmeler gerçekleşir. XIII. asnn 80'li yıllannda Berke Han ve Altın Ordu'nun diğer feodalleri İslamiyeti kabul ederler. Kavmi ve medeni bakımdan büyük gelişme sahibi olan Bulgarlar ve onlara yakın, Bulgarlaşan Burtaslar, Moğol akınlanna kadar Kıpçak-Polo­ vetsler ile yakınlaşıp Ordululara da kendi medeniyetini ve dillerini yaydılar. "Eskiden bu devlet (Altın Ordu topraklan, sık sık Zur Urda diye adlandınlan topraklar - AH.) Kıpçaklann ülkesi olmuştur, ama Tatarlar buralan ele geçirince, Kıpçaklar onlara boyun eğmiş halde


11

kalırlar. Ondan sonra Tatarlar, Kıpçaklarla karışırlar, kardeşleşirler ve yer Tatarların tabii ve ırki özelliklerine üstün gelir ve onların hepsi de tam Kıpçaklar gibi olurlar. Sanki onlar aynı kavimdendir artık. Bu, Moğolların Kıpçaklar toprağına oturup evlenerek onların yerlerinde yaşamasındandır' diyen El-Ömeri XIV asnn 40'1ı yıllarında yazmıştır. Bu durum XIV-XVI. asırlarda Türkçe konuşan halkların Rusya'ya göçmesini değerlendirirken dikkate alınmalıdır. Çoğu za­ man da, XlV-X:V. asırlarda gidenler içinde çoğunluğu Bulgar-Kıp­ çaklaşan halklar topluluğu teşkil etmiş olmalıdır.

XIV. asnn 30-40'1ı yıllarında, Üzbek Han zamanında (1312-42) siyasi ve iktisadi gelişmenin doruğuna çıkılmıştır. Ordu yöneticileri idareyi merkezileştirme şartları içinde, Ordu'dan ve Bulgaristan'dan Türkçe konuşan pek çok feodal, Büyük Knez İvan Kalita (1325-40) zamanında (krş. Bulgar Türkçesi kalta "çanta, torba") Rusya'ya kaçar. Daha sonra bunlar arasından Velyarninovlar, Aksakovlar, Adaşevler. Kodaşevler, Tenişevler (Safargaleyev, 1960, 95), Godunovlar, Moso­ lovlar, Mamonovlar, Davletovlar, Tarbayevler vb. gibi tanınmış Rus boyar ve dvoryan sülaleleri ortaya çıkıp gelişir. Onlar aslen lmezler (S. V. Solovyev'e göre morzalar) Çet-Çeta-Çetti (Velyarninov-Godu­ novlar neslinin başı), Alivtey Şigildeyevler, Emir Devlet, Aksak Mirza, Terbi vb. 'lerinin Türk kabilelerine bağlıdır. XIII. asnn sonu ve XIV. asnn ilk yarısında, Rus lmezleri kendi aralarındaki savaşlarda sık sık destek isteyerek Ordu feodallerine müracaat etmişlerdir. Onlar da askerle gelerek şu veya bu kneze (ya Moskova'runkine, ya Ryazan'ınkine veyahut da Tver'inkine) yar­ dım etmişlerdir. Rus knezlerinin Ordu hanlanrun kız kardeşleriyle evlenmesi de çok normal bir şey olmuştur artık. Mesela, Rustov ve Beloozersk knezi Gleb Vasilyeviç'in karısı, Hristiyanlaştınldıktan sonra Fedora ismi verilen Sartak kızıdır. 1317 yılında knez Yuriy Daniloviç Moskovskiy de Üzbek Han'ın kız kardeşiyle evlenir. Bu şartlarda onların Türk hizmetkarları da Rusya'ya göç etmiştir. Türk feodallerinin Rus knezlerine geçmesi Moskova knezi Dmitriy İvanoviç'in (Donskoy) 1380 yılında Mamay'ı yenmesiyle daha da güçlenir. Hemen bu galibiyetten sonra, Adaşevler, Zagoskinler, Pav­ lovlar, Rtişçevler vb.'lerinin nesil başı (Oslan Morza, Zagryajskiylerin nesil başı) İsahar Morza (Mamay'ın bacanağı), Mansurovlar, Moso­ lovlar vb.'lerinirı nesil başı, Mansur Morza gibi Bulgarlar ve Kazan-


12

War, aynı şekilde Tatar - Mişerlerin atalarıyla yakın bağı olan başka Ordulular Dmitrty Donskoy'a giderler. Bu çıkışlardan olmalı ki Rusya dvoıyanlannın (asilzadeler) esasını teşkil eden hususi hizmetliler tabakası gelişmeğe başlan. Bu hadiseler batı ve güneyden sınırdaş knezli.klerde, bilhassa Ryazan Knezliğinde gayet faal olur. Mesela, daha 1371 yılında Ryazan knezlerine Ordu'nun tanınmış feodalle ri ("emir" diye unvanları olduğurıa bakınca, muhtemelen Bulgaristan ve Naruçad'a bağlı) Solohmir-Solıh Emir- Apraksinler, Hitrovlar, Kryu­ kovalar vb.'lerinin başı; Şay Emir (Şah) (Bulgakovlar, Golitsinler, İzmaylovlar ve Tatişçevlerin nesil başı) giderler. Daha sonra, XIV - XV. asırlarda Ryazan knezleri Olg ve Fedor'a, Baturinlerin, Pet­ rov-Solovovlann, Leontyevlerin atalan Batura, Kara Biy, Kiçi Biy vb. mirzalann göçtüğü malumdur. XV. asır başında Fedor Olgaviç Rya­ zanlı'ya Naruçad'dan Soltaneyiç Tregub başkanlığında iki bine yakın kişinin hizmet etmeğe gelmesi hususunda kayıt bulunması, onların çoğunun Bulgaristan ve Naruçad (Narovçat-Muhşı) knezliğiyle bağı olduğunu doğruluyor (içlerinde Plemyannikov, Molyannikov vb.'le­ rinin atalan vardır).

XIV. asnn son çeyreğinde Ordu dağılmaya başlar ve eski Bulgar topraklan da önce muhtariyet sonra müstakillik almağa yönelir. Bulgarlaşan Tatar, Mişerlerin atalan Burtaslann topraklan XIV. asır sonunda, daha ziyade de 1372 yılında Sura boyundaki Kurrnış Rus tahkimatı kurulduktan sonra. Rusların eline geçer. XIV-XV. asır arasında Bulgar ulusu halla kuzeye ve kuzey-batıya, Bulgar örf ve adetlerini korumuş halde, giderek değerleri artan Kazan'a ve Kazan knezliğine göçer (o devirdeki Kazan'ın "Bulgar-el-cedid" yani "Yeni Bulgar" adı da burıu doğruluyor). Rus, Ordu tesirinden annmağa başlayarak siyasi ve iktisadi güç toplar ve aynı zamanda da şarktaki itibarını arttırmağa başlar. Böylece Rusya'nırı şarktaki politikası şe­ killenir. Daha XIV-XV asırlarda Novgorod askerinin Bulgar ve Ka­ zan'la eskiden beri bağı olan Perm ve Ural boyu topraklarına hü­ cumları şeklindedir bu. Fakat bu hareketin yolunda her zaman Kazan Knezliği daha sonra da Kazan Hanlığı durmuştur. XIIl-XIV. asırda yine bir Türk göçü belirir, bu artık Rusya'ya değil, daha batıda, Dirıyeper'den Baltık boylarına kadar hakim olan Litvanya-Polonya Knezliğine doğru olur. Yine 1300'lü yıllar civarında Nogay Hanının torunu Kara Kisek maiyetiyle beraber Berke ülke­ sinden Polonya Knezliğine çıkar ve kendisine Krakov Voyvodasından


13

yer verilir. Gedim'in idare ettiği zamanda (1305-1341) Orda'nın Türk­ çe konuşan halkı Polonya-Litvanya askerine hizmet için resmen çağınlmıştır. XIV. asır sonunda Altın Ordu'nun dağılması sürerken Türkçe konuşan halkların Litvanya'ya göçü daha da artar. Mesela 1380'li yıllarda Mamay'ın oğlu Mansur Kiyat kalabalık askeriyle beraber Litvanya'ya gitmiştir. Onlar arasında daha sorıra malum olan Rus sülaleleri Glinskiy, Balakirev, Bulgakov, Berdiyev vb.'lerinin asılları olan ataları da mevcuttur. 1396-1399 yıllarında Aksak Timur askerleri tarafından birkaç defa mağlup edilen Tuktamış Han da otuz bin askeri ve onların aileleriyle Litvanya'nın Vitort isimli büyük knezine sığınır, kendilerine de Trakay yanında yer verilir. Onun savaşçıları daha sonra Ordu'dan gelen Celaleddin Knez'in savaşçı­ larıyla beraber 1410 yılındaki Gryunvald savaşına katıldılar. Bu göç edenler hakkında bizzat Litovt da yazmıştır: "Bize sayılamayacak kadar Tatar göçüp geldi... , onlar savaşlardan bitap düşmüş... , biz­ lerden dostça kabul etmemizi istiyorlar". Kaynakların ifadesirıe göre, Vitovt'un idaresi sonunda (1430 yıllarında) sadece Litvayna'da 40 birı kadar Tatar savaşçısı (ailelerinin nüfusu hariç) mevcuttur. XVI. asır ortalarında ise "Polonya ve Litvanya'da yaşayan Tatarların sayısı 200 bine ulaşır" diye yazıyor kaynaklar. Daha sorıra, Polonya, Lit­ vanya devleti Rusya'ya katılınca bunların arasından, tanınmış Ada­ moviç, Baranovskiy, Belyakov, Keldış, Gogol, Tuhaçevskiy, Yaku­ bovskiy gibi Rusya sülaleleri çıkmıştır.

'}01_ asır ortalarında Kazan hükümdarlığı şekillenir. Başında Or­ du'nun asilzadeleri dursa da onun medeniyeti, sosyal siyaseti ve iktisadiyatının yapısı Bulgar-Kazan geleneklerini sürdürmektedir. Böylece dördüncü devir, yani Kazan-Rus devri başlar. Kazan dev­ letine harılık demek mümkün değildir, çünkü yerli halk onu Kazan Patşalığı (Farsça "padişah" sözünden) ve idarecisini de patşa diye adlandırmıştır. Bu '}N-XVI asır Rus kaynaklarında da böyle geçer. Kazan Patşalığı Rus (Moskova Devleti) ile nispeten sakin bir barış siyaseti izlemiştir. Fakat bu devirde kendi topraklarını genişletmeyi heves edinen Rusya Kazan için düşmanca bir siyaset izlemiştir. Bu siyasetin aslında Kazan devletinin, Rusya'nın doğuyu ele geçirme hareketinde büyük bir engel olması yatmaktadır. Bu sebeple de '}N-XVI. asırlarda Moskova Devleti, Kazan için hep saldırgan (agressör) olup Kazan topraklarına faal hücumlarda bulunmuştur. Sadece 1461-1552 yılları arasında bile Rusya Kazan'a


14

25 defadan fazla askeri seferler ve hücumlar tertipler v e çoğu zaman da bunlar Kazan'ı, tahrip etmek ve ele geçirmek şeklinde sonuçlanır

(1461, 1468-4 sefer, 1469, 1470, 1478, 1487, 1496, 1501, 1506, 1508, 1520, 1523, 1524, 1530, 1536, 1544, 1547-1552 yılı vakaları). Bu hücumların çoğu önceden iyi hazırlanıp çok askerin katılmasıyla ve her zaman da Kazan'a karşı tertiplenir. Aynı dönemde Kazanlılar Rusya'ya toplam 8 hücumda bulunurlar. Bunlar da Moskova'ya veya başka büyük bir şehre değil de, daha çok, kuzey sınırlarında Kazan topraklarına yakın Kiçmenga'ya (1468) Vyatka'ya (1478), Kostroma'ya

(1478, 1536, 1537, 1548 yıllan), Nijni Novgorod'a (1505) yapılmıştır. Böylece, Kazan Rusya'nırı doğuya ilerlemesini engelleyip durmaktadır ve XVI . asır sonuna kadar Rusya'nırı Sibirya'ya çıkamamasının esas sebebi yolda Kazan'ırı bulunmasıdır. Cevap verilmesirıden ötürü Rus idarecileri ve ruhanilerinin acı­ masızlıklarının arttığını görüyoruz. Bu sadece Rus devlet idaresinin değil, Kazan ülkesirıirı "dostlukla yaşadığına" bakmaksızın "busunnan askerini tamamen yok etmeğe ve onun padişahlığını itaat ettirmeğe ve bütün topraklarını asayişe kavuşturmağa" çağıran asiller (dvor­ yanlar) zümresinin de arzularını gösteren İvan Peresvetov ile bo­ yarların bağlarını destekleyen Andrey Kurbskiy'irı ideolojik planla­ nni;la da yer alır. Aynı zamanda Kazan'ı "Ordu'nun kızı" Kazan devletini de "Or­ du'nun kırıntısı" diye ilan eden ideolojik gayretler yayılır. Moskova Rusyasının Kazan'ı itaat ettirme arzusuna, onun doğuya doğru yönelme siyasetine Kazan feodallertnirı bir kısmı ve onlara bağlı Mişer feodalleri, aynı şekilde arada kalan Kasım, Temnikov tipindeki başka Rus-Tatar şehirlerinin feodalleri de yardım eder. Böylece, XIJ. asır ortalarına kadar, belki daha da erken zaman­ larda, Oka boyundaki Temnikov civarında Temnikov Knezliği e­ saslanır. Orada da Moskova vassallan olan Sadiehmet, Adaş, Kuguş, Teniş, Yenikey, Akçura vb. knezler idare ederler. Bunlar Rus hükümdarlarının en güvenilir hizmetkarları olarak 1506, 15231524, 1552 yıllarında Kazan'a hücumlarda katılırlar, bunun için de toprak verilerek taltif edilirler, başka üstünlüklerden faydala­ nırlar. Temnikov kişilerinden başka görevlilerin de isimleri ma­ lumdur: Tyuvey Asberdinov ve onun oğullan Teni, Kudeş, İyessey (bunlara 1535 yılında toprak verilir), Mukşa'daki Kadem bölgesinde


15

Yanuş, Budiş knezleri, Ageyev, Agişev, Aytuganov, Akbulatov, Bay­ tirevkov, Dosayev, Yenikeyev, Kamuşev, Teregulov vb.'lerinin top­ raklanna yerleşmiştir. Bunlar arasında, daha sonra Yenikeyev, Ak­ çurin Teregulov, Adaşev, Agayev vb. gibi meşhur Rus ve Tatar sülaleleri çıkmıştır. Oka nehri boyunda, daha XIV . asırdan itibaren hizmetli Tatarlann yerleştiği merkez olan Gorodetz (1967'de) kurulur. Bu rnu Möhem­ med'in oğlu Kasım'a verildikten sonra, Kasım şehri diye arulmağa başlar. XV. asırda ve XVI. asnn ilk yansında Kasım'a ve onun civanna Kazan, Orda, Kının ve Astırhan hanlannın çocu.klan Daniyar, Nur-Devlet, Satılgan, Alahiyar, Bikbulat, Saybulat, Şah Gali vb. gelip yerleşir. Bunlar arasından dört defa Kazan tahtına oturup birkaç defa buradan kovulan Şah Gali Rusya'ya teslimiyeti bakımından biraz farklıdır. Onun ile beraber Kasım şehrine kazandırılan Urazlı, Kanbar. Nur Gali vb. de göçerler. 1551'de Şah Gali Kazan Patşa­ lığı'nın son sultanı (hanbike) Süyüm Bike'yi hanımı olarak alır. İvan Grozniy tarafından esir edilip Hristiyanlaştığında Semeon adını alan son Kazan patşası Ediger da onun dostudur. Şunu da ilave etmeliyiz ki XV-XVI asırlarda Rusya'da ve ona boyun eğen yerlerde Ordululara ve Kazarılılara verilmiş başka şehirler de mevcuttur. Zvenigorod, Taldom ve Yahroma şehirleri bunlardan­ dır. Bu şehirler 1449 yılında Ulu Möhemmed evlatları Yakub ile Kasım'a ve 1493'de de Kazan'ın müstakbel hükümdarı Abdul Latıyp'a verirler. Sonuncusuna 1517 yılında Kazan' dan kovulunca. kalması için Kaşira şehri verilir. Kuzey şehirleri (Beloozerye, Vo­ logda, Kostroma vb.) sık sık zulmedilen Kazan hanları, knezler, hizmetli kişiler için sürgün yeri olarak da kullanılmışlardır (mesela Ali-İlham Vologda'ya, Fatim de Kargapol'a). Ali İlham'ın nesli Mstislavskiy, Şuyskiy, Belskiy gibi Rusya'nın tanınmış knezleriyle akrabadır. Bunların hepsi de, Moskova Rusyasının XV-XVI. asırlarda, Kazan­ lılan ve onlara yakın duran Mişerleri, iç ve dış siyasetini gerçekleştirirken kullandığını göstermektedir. Rusyanın hizmetliler zümresi, yani dvor­ yanlar asilzadeler (ki bunlar arasında 300 civarında Türk asıllı sülale görüyoruz; mesela Adaşevler, Daşkovlar, Yenikeyevler. Mamonovlar. Turçaninovlar, Saltıkovlar, Kuşelevler, Kasıymovlar, Yakubovlar vb.) çoğu zaman bunlara dayanarak maydana gelmiştir. =


16

Bu kişilerin çoğu kendi dilleri Türkçeyi de iyi bildiğine göre, Rus diplomatiğinde ve askeri araştırma işlerinde faal olarak kulla­ nılırlar. Çoğu zaman bunlar arasından eski Rusya'nın çinovnikleri (bürokratlar), devlet görevlileri Akişevler, Agişevler, Emirevler, Ara­ povlar, Asmanovlar, Artsıbaşevler, Ehmetovlar, Baybekovlar, Bahti­ yarovlar, Burnaşevler, vb. çıkmıştır. Bunların çoğu XV-XVI. asırda Rusya elçilik hizmetini de görmüştür: Biklemişçevler Kınm'da (14741475); Karaçorovlar İtalya'da (1499); Bahtiyarovlar Polonya ve Llt­ vanya'da (1549); Şerefetdinovlar Polonya ve Danimarka'da Stochol­ m'da; Agişevler İngiltere, Hollanda, Kının ve Türkiye'de; Buharovlar ise Şarapovlar İran'da... Kazan'ın alınmasından evvel Kazanlıların Moskova'ya göçü iyice ilerler. 1547 yılında hizmet için Moskova'ya göçenlerin sayısı sadece 76 iken, 1551 yılında Moskova'da artık beş yüz kadar knez ve mirza kendi akrabalarıyla yaşamaktadu. Aynı yılda Süyüm Bike ile Şah Gali yanında 70 knez ve mirza ve biraz sonra da yine 84 knez ve mirza gider. (Peretyatkoviç 1877, 129 2. not). Daha önce denildiği gibi Moskova hükümdarına hizmet için göç eden Türk feodalleri hizmetçileriyle Kazan'a karşı savaşta aktif bir güç oldular. IV. İvan'ın Kazan'ı almasına katılan 150 bin kişilik ordunun üçte biri eski Kazan patşası Şah Gali, knezlerden Yeni­ keyevler. Tenişevler vb. ile gelen Temnikov, Kasım. Kazan feo­ dalleri ve onların hizmetçilerinden meydana geliyordu. Bunlar i­ çinde Kazan knezi Kamay Mirza da dikkat çekicidir. Kazan alınınca, bunlann çoğuna, Hristiyan olurlarsa, kendilerine bırakılacak top­ raklardan verimli tarlalar ayrılıp verilmiştir. Bazıları resmi bürok­ ratlar olarak, Kazan topraklarına paylaştırmaya katılmıştır: Mesela Müdür Murzin 1576-1577 yıllarında Kazan bölgesindeki toprakların kalitesinin tayininde; Emirovlar ve Apraksinler de aynı yerde hükümdann topraklarının muhafazasında çalışmışlardır. Ondan sonra da doğunun alınması esnasında bunlar bürokrat olarak kullanılmışlardır: Atarskiyler 1632-1650 yıllannda Mangezeya ve Tobelskide; Kaysarovlar 1622-1626 yıllarında Perm ve Sol Veliki'de. Bu hadiseler gayet teferruatlı olarak 1602-1603 yılı Pistsovıy defter­ lerinde kaydedilmiştir (zamansız vefat eden R. N. Stepanov, bu defterleri yayıma hazırlayıp 1978 yılında basurdı, ama bu devir bizim araştırmamıza girmiyor).


17

Türkçe konuşan pek çok feodal, tüccar ve zanaatkar v e dolayısıyla Kazan'dan çıkanlar da, XV-XVI. asırlarda Moskovada ve başka büyük şehirlerde yerleşip kalırlar. XV-XVI. asırlarda Moskova, Nijni Nov­ gorod, Ryazan vb. şehirlerde Kildyuşev, Apakov, Çurilin, Tabeyev, Malki.n, İbrahimov vb. ailelerden kişilerin burada yaşadığı belirlen­ miştir. Neticede, zikredilen şehirlerde Türkçe konuşan halkların kendi muhitleri ve sokakları kurulur: Tatar, Urda, Balçuk (Türkçe balşik "balçık") Arbat (Arapça-Türkçe "rahat") vb. Bu devirde Rus dili Türk dilinden geçen sözlerle daha da zenginleşir. Dil bilginleri (N. K. Dmitriyev, E. N. Şipova, N. A. Baskakov vb.) Rus dilinde içtimai ve sınai münasebetlerde, iş kağıtları yazımında ve diplomaside, sosyal terminolojide, giyirn-kuşam, hayvan ve bitki adlarında beş yüz kadar Bulgar-Tatar alıntısı olduğunu belirtirler. Rus ve başka doğu Slav dillerinin zenginliğini ve özelliğini çoğu zaman bu alınma sözler tayin eder desek mübalağa etmiş olmayız. Rus feodallerinin itaat ettirme faaliyeti içirı, uzun yıllara uzanan Rusya ile Kazan savaşı Türk feodallerinirı yardımları neticesinde XVI. asnn ikinci yarısında Rusların galibiyetiyle tamamlanır. Uzun zaman süren (1580'e kadar) direnişe rağmen Moskova Rusyası ken­ disi için pek mühim galibiyete erişir ve XVIII. asırda Rusya impa­ ratorluOUnun ve daha sonra da Sovyetler Birliği'nirı kurulmasına varır. doğuya, güneye ve batıya güçlü hareketleri başlar. Sonuç olarak şunları söylemeliyiz: İdil Bulgaristanı, Altın Ordu ve Kazan Devleti, Moskova Rusyasının sadece doğuya hareketini değil, hakimiyetinin de hızla gelişmesini durdurdular. Kazan ve daha sonra da Astırhan yenilince Rusya için Sibirya ve Kuzey Asya'nın sınırsız genişlikleri, ondan sonra da Uzak Doğu'nun bitmez tükenmez tabii zenginlikleri açılır. Neticede yeni kardeş Rusya, bugüne kadar uzanan ve I. Petro ile il. Katerina'nın refomılarının da, ihtilallerinde, dolayısıyla 1917 yılındakinin de halledemeği zorluklar doğurdu.



19

il. BÖLÜM Aslı Bulgarlara, Kazanlılara Ve Tatarlara Dayanan 500 Rus Sülalesi


20


21

Daha evvel zikredildiği gibi, bu konu üzeıinde epey araştırmacı çalışmıştır. Bunlar içinden, tarihçi S. B. Veselovskiy, "Onomastikon. Drevnerusskie imena, prozvişa i farnili" (1974) ve dil bilgini N. A. Baskakov adı geçen "Russkie farnilii tyurskogo proishojdeniya" (1979) adlı kitaplannda bu meseleleıi teferruatıyla araştırmışlardır. Fakat, onlar bu konuya farklı bilimlere dayanarak yaklaşırlar: İlki tarihçi, ikincisi ise filolog. Üstelik birbirleıinin eserleıinden de haberdar değillerdir. Kendileıi diğer bilginleıin eserleıini de kull anmamışlardır. Aynı şekilde XVI-XVII. asırlardaki Pistsovıy defterleıinden de, bil­ hassa Kazan bölgesi hakkında, malzeme olarak faydalanmarruşlardır. Biz Türk asıllı Rus sülaleleıi listesini daha geniş bir şekilde sunuyoruz ve Bulgar, Kazan, Tatar-Mişer sülaleleıine dikkatimizi mümkün ol­ duğu kadar çok yöneltiyoruz. Listede sülaleler alfabe düzeninde veıilrniş, kaynaklar kısaltma şeklinde ve parantez içinde gösteıilrniştir; kısaltmalar ise kitabın sonundadır.

1. ABAŞEVLER. Dvoryanlıkta (asilzade zümresi) 1615 yılından itibaren (OGDR VIII, 42). Aslen, 1499'da Rus askeri hizmetine giren, Kazan Hanının komutanı olan Abaş Olan'dan. 1540'da Aleşa, Çlok, Başmak, Abaşevler Tver şehri sakinler olarak zikredilirler. (Vese­ lovskiy 1974, 9). N. A. Baskakov'a göre, (1979, 216), soyadı Tatarca aba "baba tarafından kardeş", abay "ağabey" sözlertnden yapılmıştır. Soylannda daha sonra meşhur alimler, askerler ve tabipler mevcuttur. 2. ABDULOVLAR. Müslümanlar arasında çok yaygın Abdullah (Gabdullah) "Allah kulu" adından yapılmış soyadı. İsim, Kazanlılar arasında da çok yaygındır: mesela, 1502 yılında esir düşen, daha sonra da Kaşira'da yaşayan Kazan hükümdan Abdullatıyp. Daha sonra Abdulovlar, meşhur Dvoryanlar, alimler, sanatçılar vb...

3. ABDULOVLAR. XVIII. yüzyıldan itibaren alpavıtlar (derebeyi) (OGDR X. 62). Abdullah adından yapılmış (bk. Abdulovlar); belki Türk-Moğol avdıl "değişken kişi" sözündendir. Bu bakımdan 1360'lı yıllardaki Altın Ordu hükümdan Avdullah'ın adıyla karşılaştınnız. 4. ADAŞEVLER. XVI. yüzyıldan itibaren dvoryanlar. Soylan XV. yüzyıl ortasında Kazan'dan Poşehone'ye göçürülen knez Adaş'tandır. (510 yılında Kostroma'da Gıigoıiy İvanoviç Adaş-Olgov adlı kişinin yaşadığı malumdur. S. B. Veselovskiy'e (1974, 9) göre, Adaşevler'in soyadı bu kişinin isminden alınmıştır. XVI. yüzyılın ilk yansında ve


22

ortalarında Adaşevlerden (Aleksandr Fedoroviç ile Daniyil Fedo­ roviç) IV. İvan'ın güçlü askerleri ve diplomatları çıkmıştu. Onlar, N. İvan tarafından 1561 - 1563 yılland n a işkence yapılarak öldürül­ müşlerdir. Kolomna ve Pereyaslavi çevresinde toprakları olmuştur (RBS I, 62 - 71); Zirnin 1988, 9). Adaş 'adaş, arkadaş' manfilarındaki Türk-Tatar sözüdür. 1382 yılında, Adaş Rus devletinde Toktamış'ın elçisi olmuştur. 5. AGDEVLETOVLAR. XVII. yüzyıldan itibaren dvoryanlar. Al­ tın Ordu'dan (BK II, 280, no. 105; Zagoskin 1875, no. 1). Akdevlet Türk-Arap 'ak zenginlik' (özel manasıyla "asilzade").

6. AGİŞEVLER. XVII. yüzyıldan itibaren dvoryanlar. Soyları, XVI . yüzyılın ilk yarısında Kazan'da yaşamıştu. Agiş Aleksey Kali­ teyevskiydenciİ! . 1550 yılında Pskov'da yaşadığı malumdur (Vese­ lovskiy 1974, 9). XVI. yüzyılın ilk yansında Agiş Guyaznoy, Türki­ ye'de ve Kuun'da elçidir. 1667 yılında Agiş Fedor, İngiltere ve Hollanda'da ulaktır (Vegelovskiy 1974, 9). 7. AHMATOVLAR. 1582 yılından itibaren dvoryanlar (OGDR V, 52). Kazan'dan gelen kişiler olarak düşünülür, çünkü 1554 se­ nesinde Kaşira civarında Fedor Nikuliç Ahmatov kaydedilmiştir (Ve­ selovskiy 1974, 17). Ahmet-Ehmet tipik bir Türk-Tatar ismidir (Baskakov 1979, 176). 1283 yılında Kursk bölgesinde bezermen (muh­ temelen Bulgar müslümanlarından) Ehmet adı zikredilir (PSRL 25, 154). Ahmatovlar XVIII-XIX. yüzyıllarda askerler, denizciler, Sınod savcısı (RBS II, 362). 8. AHMETOVLAR. 1582 yılından itibaren dvoryanlar, XVI-XVII. yüzyıllarda dyak yardımcıları, XVIII-XX. yüzyıllarda tüccarlar ve sanayiciler (OGDR V, 55; Veselovskiy 1974, 17; RBS II, 363). Eh­ met/Ehmet/Ahmad, Arapçada "methedilmiş" manasındaki sözdür (Gafurov 1987, 129). 9. AHMILOVLAR. xvı� yüzyıldan itibaren dvoryanlar: Fedor Ahmıl, 1332 yılında Novgorod'da, Andrey Semenoviç Ahmılov, 1553 yılında Ryazan'da validir. (Veselovskiy 1974, 17). Novgorod ile Rya­ zan'a yerleşmeleri Kazan-Bulgar olduklarını gösterir. 1318, 1322 yıl­ larında Rusya'da Alnn Ordu'nun Ahmıl adlı bir elçisi vardu (PSRL 25, 162. 167). Muhtemelen, Rusçayı iyi bilen bir Bulgardu.

10. AKÇURİNLFR. >N. yüzyılda mirzalar ve dvoryanlar olan Akçurinlerin başında Mişer-Mordva knezi Adaş bulunmuştur. XVI-


23

I-XVIII. yüzyillarda meşhur bürokratlar, diplomatlar, askerler (RBS. I, 108, 109). Bu soyadı, Türk-Bulgar akçura 'ak yiğit" sözündendir.

11. AKİŞEVLER. XVII. yüzyıl ortasından hizmetiller: Gryaznoy Akişev soyadı, hiç şüphesiz, Akiş, Agiş'ten (bk. no. 5) yapılmıştır. Moskova'da 1637 senesinde dyak, 1648 yılında dyak yardımcısı olarak çalışmıştır (Veselovskiy 1974, 11). Ve yine bk. Agişevler. 12. AKSAKOVLAR. XV. yüzyıl ortalarında Aksakovlara Klyazma nehri boyundaki Aksakovo köyü verilir, XV. yüzyılın sonunda "Nov­ gorod'a göç ettirilirler". Aksakovlann neslinin atası İvan Aksak'dır (torunları Şadra İvan ile Oblyaz İvan). İvan Kalita da binbaşı Ywiy Grunk'ın torununun oğludur. (Zimin 1980, 159-161). Barhatnoy Kni­ ge'de (II. 296, no. 169) yazıldığına göre, aksak lakaplı İvan Federov, Ordu'dan çıkan Velyemin'in oğludur (Veselovskiy 1974, 11). Aksa­ kovlar Litva'da da yaşamışlardır, oraya XIV . yüzyıl sonlarında gitmiş olmalılar (W. D. 1986, 22). Aksakovlar arasından yazarlar, gazeteciler, alimler mevcuttur. Onlar Borontsovlar ve Velyarninovlar ile akrabadır (RBS. I. 96-107). Aksak-oksak. Türk-Tatar sözü aksaktandır.

13. ALABERDİYEVLER. 1600 yılında hınstiyanlaştınlarak Yakov ismini alan ve Novgorod'a yerleştirilen Alaberdiyev'den (Veselovskiy 1974, 11). "Allah verdi" sözündendir. 14. ALABIŞEVLER. Çok eski bir soyadıdır. 1428 yılında Ya­ roslavl şehri knezi Fedor Fedoroviç Alabış'tır (BK. II, 281: Veselovskiy 1974, 11). N. A. Baskakov'a (1979, 257-259) göre, bu soyadı Tatarların ala baş "akılsız baş" sözlerinden yapılmıştır. 15. ALABİNLER. 1636'dan itibaren dvoryanlar (OGDR V, 97). XVI-XVII. yüzyillarda Ryazan civarında topraklan olmuştur (mesela, Kamens kampındaki Alabino köyü, Veselovskiy 1974, II). N. A. Baskakov'a (1979, 182) göre "hediye edilmiş" manasındaki Tatar-­ Başkurt sözü alabadan yapılmıştır. Sonradan alimler, askeri hiz­ metiller, meşhur samara gubernatörü (eyalet valisi). 16. ALAÇEVLER. Moskova'da dvoryanlar olarak 1640 yılından itibaren zikredilirler. XVI. asır ortalarında Kazan'dan çıkmışlardır. Soyadları Bulgar-Tatar alaça sözündendir. 17. ALALIKİNLER. Alalıkin oğlu İvan Anbayev, 1528 yılında "çann fennanı"yla toprak sahibi olmuştur. (OGDR, IX, 67). Alalıkin Timer 1572 yılında zikredilir. (Ruslara hizmet ettiği sırada Kırım hanı Devlet Giray'ın kardeşi Divey Mirza'yı esir alır ve bunin için


24

ona Suzdal ile Kostroma civannda topraklar verilir). Alalıkin (alalıka), Anbay (Aman bay), Timer isim ve soyadlannm Türk-Tatar sözleri olduğu şüphesizdir. 18. ALAŞEYEVLER. XVI yüzyıl ortalanndan dvoryanlar: Ala­ şeyev Yakob Timofeyeviç, yeni hristiyanlaştınlmış olanlardan (1585 yılında); Alaşayev Semen İvanoviç (1623 yılında). Topraklarına ge­ nellikle Kazan'dan göçenler yerleşmiştir. (Veselovskiy 1974, 18). Ka­ şira civarında bulunurlar. Soyadlan alaşa Türk-Tatar sözünden ya­ pılmıştır. .

19. ALAYEVLER. XVI yüzyılda ve XVII. yüzyılın başında bu soyadım taşıyan bir kaç devlet hizmetlisinden söz edilir. N. A . Baskakov'un (1979, 8 ) fikrine göre, bunlar aslen Türk-Tatar olmalılar: Alay-Çelışev, Alay-Lvov (15005 yılında ölmüştür), Alay-Mihalkov'a 1574 yılında Pereyaslavl civarında toprak verilir (Veselovskiy 1974, 11). .

20. ALAYEVLER. Dvoryanlar olarak XVI yüzyılın sonunda zil<­ redilmişlerdir. Soyadları meşçeryaklardan, yani Mişer Tatarlanndan­ dır: Vladimir Nagayev oğlu Aleyev 1580 yılında, Koverya Nil<itiç Aleyev, Meşçera ve Kasıym'da 1590 yılında Meşçeryaklar (boyar, asilzade çocukları) onluğunda kaydedilmişlerdir (Veselovskiy 1974, 12). .

N. A. Baskakov (1979, 158), onlann Türk (Tatar-Mişer) halkla­ nndan geldiğini düşünür. 21. ALIMOVLAR. 1623 yılından itibaren (OGDR III, 54) dvor­ yanlar. Soylan XVI yüzyılın ilk yansında Ryazan, Aleksin çevresin­ deki toprakların sahibi Alımov İvan Oblyaz'dandır (Veselovskiy 1974, 13). Alım-Elim, Oblyaz Türk asıllı isimlerdir (Baskakov 1979, 127). xrx-xx. yüzyıllarda Alimovlardan alimler, askerler, devlet adamlan çıkmıştır. (RBS II, 67-68). .

22. ALMAZOVLAR. OGDR'de kaydedildiğine göre, Almazov­ lann sülalesi Duma başı Almaz İvanoviç'ten başlıyor. Kazan'dan gelip hınstiyanlaştınlınca, ona Yerofey adı verilir, 1638 yılında maaş bağlanır. 1653 yılında Duma başı ve çar Aleksey Mihayloviç'in katipliğini yapmıştır. (Veselovskiy 1974, 12). İdil boyu Tatarlannda Almas, Almaz adı "almaz" manasındadır (Baskakov 1979, 182). Aynı manada alemas sözüne yakın ve ona benzer Alemasov soyadı da yapılabilir.


25

23. ALPAROVLAR. Soyadı Bulgar Tatarca alıp ir-at tabirinden yapılmıştır, "cesur erkek" manasındadır. Bu soyadının Kazan Tatar­ larında yaygın olduğunu dikkate alarak, Rus varyantını da Türk­ Bulgar asıllı olarak düşünmek mümkündür. 24. ALTIKULAÇEVİÇLER. 1371 yılında yılında Rus (Ryazan) hizmetine giren ve hnstiyanlaştınlan İdil boyu Tatarı boyar Sofoniy Altıkulaçeviç adındaki kişi malumdur (Zimin 1980, 19). Bu soyadının Türk-Tatar asıllı olduğu şüphesizdir: altı kol veya altı kul. 25. ALTIŞEVLER. XVIll. yüzyıldan dvoryanlar. Soyları, 1. Pet­ ro'nun 1722 yılındaki İran seferine katılmış Kazanlı Abdrein Usey­ noviç Altışev'den gelir. Kendisi daha sonra İran ve Kırım elçiliği yapmıştır (RBS il, 64-65) 26. ALYABERLER. XVI. yüzyılda Rus hizmetine giren Aleksandr Alyabev'den (RBS il, 80); 1500 yılında Rus hizmetine giren Mihail Olebey'den başlar. (Veselovskiy 1974, 231). Ali bey "büyük zengin" (Baskakov 1979, 182). Nesilleri arasında askerler, aynı zamanda meşhur kompozitör ve A. S. Puşkin'in çağdaşı A. A. Alyabev vardır. 27. AMİNEVLER. XVI-XVII. yüzyıldan itibaren dvoryanlar: Bur­ şık. Rusların ve Arslan Arninevler'irı Kostroma ve Moskova yakınında (Arninevo köyü) toprakları vardır. Bu Eminevler büyük knez Semen Gordıy'ın hizmetinde 1349 yılında (Ordu'ya gönderilmiş) ulak (kurye) olarak çalışan Emin'dendir (Veselovskiy 1974, 13, 273). Bir başka tahmine göre, efsanevi Radşa'nın onuncu kuşağından Emin lakaplı İvan Yureviç'tendir. Türk (Bulgar) asıllı olduğunu Emin, Ruslan. Arslan adları ispatlar. Meşhur Türk-İsveç soyadı Aminof bunlarla ilgilidir. 28. AMİROVLAR (EMİREVLER). XVI. asırdan itibaren dvor­ yanlar. OGDR'de (XVIll, 1 26), 1847 yılında Ruslaşan Amirovlar sülale olarak gösterilmiştir; ilk defa 1529-1 530 yıllannda zikredilirler: Vasil Amirov, Pomesti dairesi müdürüdür, Grigoriy Arnirov (1620-1621 yıl­ larında); Yuriy Arnirov (1617-1619 yıllarında) Kazan bölgesindeki Saray hakimiyetinde bulunan köylerin muhafızı; Merkel Arnirov, 1622-1627 yıllarında Arzamas'ta dyak yardımcısı; İvan Arnirov, 1638-1676 yıllarında Danirnarka'ya, Hollanda'ya, ve Livonya'ya ulak. Soyadının Türk-Arap emir "general; bey" sözünden yapılma ihtimalinin olduğu düşünülür (i3askakov 1979, 257). Kazan Tatarlarında bu soyadının yaygın olması. b· , Rus sülalesinin Kazan'da başladığını gösterir.


26

29. ANİÇKOVLAR. XIV. yüzyılda Ordu devletinden çıkan kişiler olarak düşünülür (BK il, 282, no. 100; Zagoskin 1875, no. 2). Bloha ve Gleb Aniçkov ilk olarak 1495 yılında Novgorod'da zikredilirler (Veselovskiy 1974, 14). Enis/eniç "dost" Arap-Türk sözündendir (Gafurov, 1987, 125). Sonradan, bu sülale içinden alimler, yazarlar, doktorlar ve askerler çıkar (RBS il, 148-150). 30. APPAKOVLAR. 1519 yılında Kırım-Kazan mirzası Appak Rusların hizmetine geçer (Zimin 1980, 80, 168, 222, 265). Soyadının menşei Kazan Tatarlarının kullandığı ap-ak sözü olmalıdır. 31. APRAKSİNLER. Soyları, 1371 yılında Altın Ordu'dan Oleg Ryazanskiy'in hizmetine giren Solohrnir'in (Solık Emir) torunu Andrey İvanoviç Apraks'tandır (OGRD il, 45; III, 3). XV-XVI. yüzyıllarda Apraksin'lere Ryazan civarında toprak verilmiştir. Fedor Apraksin, 1610-1637 yıllarında Kazarı Saray'ı Prikazında dyak görevinde bu­ lunmuştur. Hitrov, Harııkov, Kryukov, Verdernikov (bk.) gibi boyarlar ile akrabadır. N. A. Baskakov (1979, 95) "Apraks" lakabının Türk sözü olduğuna dair üç türlü açıklama ortaya koyar: 1 . "Yavaş, sessiz"; 2. "dağınık saçlı" ; 3. "kibirli". Rusya tarihinde, I. Petro taraftarlan, generaller ve valiler olarak malumdur. 32. APSEYİTOVLAR. Muhtemelen, XVI. yüzyıl ortasında Ka­ zan'dan göçmüşlerdir. 1667 yılında toprak verilmiş. Soyadları Ebu Seyit şeklindeki Arap-Türk sözünden yapılmıştır. 33. ARAKÇEYEVLER. XV. yüzyıl ortalannda Rusların hizmetine giren, il Vasiliy'in dyagı olarak hnstiyanlaştınları Tatar Arakçey Evstafev'dandır (Veselovskiy 1974, 14). Kazan Tatarlarında "rakı ha­ zırlayan, içkici" manfilarında kullanılan arakçı ünvanından yapılmıştır (Baskakov 1979, 1 15). XVIII-XIX. yüzyıllarda 1. Aleksandr tarafından geçici olarak bey ilan edilmiş ve Tver civarında topraklar verilmiştir (RBS II. 261 -270). 34. ARAPOVLAR. Dvoryarılığı 1628 yılında almışlardır. Nesil atalan 1569 yılında Ryazan şehrinde iskan edilen Vegiçev Arap'tan başlar. Daha sonra, XVII. yüzyılda Murom'da toprakları oları Heber Arapov malumdur. İsim, soyadı ve yerleştikleri yerlere bakıldığında, Kazarı'dan gelen kişiler olarak düşünmek mürrıkündür. Nesillerinden askerler, Penzalı yazarlar çıkmıştır. 35. ARDAŞEVLER. XVII. yüzyıldan dvoryanlar. Nesil atalan, Kazarı'dan çıkarı Ardaş adlı kişidir. Nijniy Novgorod gubemasında


27

topraklan olmuştur (Veselovskiy 1974, 1 5). Bu nesilden yetişenler arasında IByanovlann kardeşleri, ilim adamlan vardır (İ E 1, 715).

36. ARHAROVLAR. 1617 yılından dvoryanlar (OGDR III, 60). Nesilleri Kazan'dan göçen Arharov Karavul Rudin ve onun oğlu Saltan'dan başlar. 1 556 yılında hristiyanlaştınlırlar ve onlara Kaşira civarında toprak verilir (Veselovski 1974, 15; Baskakov 1979, 128). Nesillerinde alimler ve askerler vardır. 37. ARSENEVLER. XVI asırdan itibaren dvoryanlar. Nesilleri Dmitriy Donskoy'ın hizmetine giren Oslan (Arslan) mirzanın oğlu Arseniy'den başlar (Bk. Jdanovlar, Somovlar, Rtişçevler, Pavlovlar). Hnstiyanlaştınldıktan sorıra Arseniy Lev Prokopiy ismi verilir (OGDR V, 28-29; Bk. 11, 282). Kostroma bölgesinde yerleri olmuştur. Ne­ sillerinde A. S. Puşkin'in dostları (Bk. Arsenev K. İ.), askerler vardır (RBS il, 31 5-324). .

38. ARTAKOVLAR (ARTIKOVLAR). XVII. asırdan itibaren dvoryanlar. Artıkov Süleş Semenoviç, Novgorod şehrinde 1 573 yı­ lında, Ordu okçu takımının (streletsler) başı olarak kaydedilmiştir (Veselovskiy, 1974, 16). Soyadı Türkçe artık/artuk sözüne dayanır. 39. ARTYUHOVLAR. 1617 yılından itibaren dvoryanlar. Soyad­ ları Türkçe artık/artuk/ortyuh sözlerindendir (Baskakov 1979, 1 69) . 40. ASLANOVİÇEVLER. Polonya şlyahtalığında -küçük de­ rebeylikve dvoryanlıkta 1763'ten itibaren. Bunlardan birine aynı zamanda kral başkatibi ünvanı verilmiştir (OGDR IX, 135). So­ yadları Türk-Tatar aslan/arslan sözünden yapılmıştır. Baskakov, 1979, 231) 41. ASMANOVLAR. Vasiliy Asmanov (Usmanov, Osmanov) boyar oğludur. XV. yüzyılda Novgorod'da zikredilir (Veselovskiy 1974, 16). Soyadına bakıldığında (Usman=Türk-İslam "kınlan kemik­ leri tedavi eden tabip" - Gafurov 1987, 197), Türkçe (Novgorod'da yerleşmiş Bulgar ?). 42. ATLASOVLAR. XVII. yüzyıl sonundan itibaren dvoryanlar Ustyug çevresinde topraklan olmuştur. Buralara Kazan'dan göçmüş­ lerdir. Atlasi, tipik Kazan Tatarları soyadıdır (bk. Hadi Atlasi). Atlasov Vladimir Vasileviç XVII. yüzyıl sonu, XVlll. yüzyılın başında Kamçatkan'ı zapteden kişidir (RBS 11, 353-356).

43. AYDAROVLAR. Devlet hizmetlilerinden Aydarov Uraz, 1 578


28

yılından itibaren dvoryandu, Kolomna'da topraklan olmuştur; Ayda­ rov Mina Saltanoviç'e 1 579 yılında dvoryanlık verilmiş; topraklan Ryajsk'daydı. Soyadları, muhtemelen, 1430 yılında Rusların hizmetine giren Bulgar-Ordu knezi Aydar'dandu (Veselovskiy 1974, 10). Aydar "hakimiyet sahibi, mutlu" manasındaki tipik Bulgar-Müslüman adıdu (Gafurov 1987, 122). Ruslaşmış Aydarovlardan mühendisler, alimler, askerler olduğu malumdur. 44. AYİPOVLAR. 1557 yılında dvoryanlık verilen Kazanlı İsme­ gıyl Ayipov'dandu (OGDR X, 19; Veselovskiy 1971, 10).

45. AYTEMİROVLAR. XVII. yüzyıl ortasından devlet hizmetli­ leri: İvan Aytemirov, Moskova'da 1660 yılında, Verhoture'de 1661 1 662 yıllarında dyak yardımcısı; Vasiliy Aytemirov, 1696 yılında Polonya'da elçi, 1696-1700 yallannda Sibirya Prikazında (dairesinde) müdür olarak görevli. 46. AZANÇEYEVLER. XVII. asudan itibaren dvoryanlar (OGDR III, 93). Soyadları azançı "müezzin" şeklindeki Tatar-Müslüman sö­ zünden yapılmıştır. 47. AZANÇEYEVSICİYLER. XVIII. yüzyıldan itibaren dvoryanlar (Polonya şlyahtaleri tesiriyle) Bu soyadı azançı sözünden yapılmıştu. Nesillerinden kompozitörler ve ihtilalciler çıkmışnr (RBS 1, 85-87; MERSH 2, 203). 48. BABIÇEVLER. Udel knezi neslidir. I. Vasiliy ve il. Vasiliy'in (BK 1, 45-46) hizmetine giren ve Vitovt'un komutanı olan Bab İvan Semenoviç ile başlar. XVI. yüzyılda zikredilenler şunlardır: Mosko­ va'da knez Kolışka Babiçev (Veselovskiy 1974, 18), Kazan'da 1 558 yılında "Babiçev oğlu Boris'in mülküdür" (PKK, 15). Biklemişevler, Polivanovlar ile akrabadu (Veselovskiy 1969, 13). N. A. Baskakov'a (1979, 242-243) göre, bu soyadı, Bay baça "zengin oğlu" sözlerinden yapılmıştır. Ryazan'da topraklarının olmasını ve Kazan'da görev yap­ malarını dikkate alusak, Kazan'dan, belki de Bulgar'dan çıkan kişiler olarak düşünmek mümkündür. 49. BAÇMANOVLAR. XVI. asudan itibaren dvoryanlar. Ryazan ve Novgorod civarında topraklan olmuştur (Veselovskiy 1974, 29). Mihail Baçman, 1490 yılında Troits manastın papazıdu. (OGDR X, 70). Bu soyadının, İdil boyunda Moğollara karşı tertiplenen 1238-40 yıllarındaki isyanın lideri Baçman'ın adından yapılmış olması müm­ kündür (Baskakov 1979, 228).


29

50. BAGİNİNLER. 1689 yılında elçilik dairesinde Tahtaraley Baginin adı kaydedilmiştir (Velokurov 1906, 132). XVII . yüzyıldan itibaren dvoryarılar. Bagi/Baki Arapça-Türkçe "ebedi" manasını bil­ dirir (Gafurov 1987, 130- 131). 51. BAGRİMOVLAR. OGDR'de (II, 54) Begrtm'in 1425 yılında Büyük Ordu'dan Büyük Knez Vasilly Vasilyeviç tarafına geçtiği haber verilir; 1480 yılında Keşin'de dyak İvan Denisoviç Begrtmov, 1 566 yılında Dmitrov'da Yuriy Borisoviç Begrtmov kaydedilmiştir. Soyadları Tatarca begrem "bağnm" sözündendir (OGDR YI, 44) . 52. BAJANOVLAR. XVII. yüzyıldarı itibaren dvoryanlar. Türk-Tatar baça "bacarıak" sözünden yapılmıştır. Daha sonra mimarlar, alimler. 53. BAHMETYEVLER (BAHMETOVLAR). Erkek kardeşleri Ka­ sıym ile Yakup XV. yüzyılda Büyük Knez Vasilly Vasilyeviç Temnıy'in hizmetine giren Aslam Bahmet'ten (hristiyanlaştınlınca, İyeremey adını alır.) başlar (OGDR II, 58). "Barhatnoy knige" de (BK II, 258) Aslam Bahmet'in Knez Meşçerskiy (bk.) ile akrabalığı gösterilmiştir. Oslam, Aslam Türk-Bulgar arslan sözünden, Bahmet Türk - Müs­ lüman Möhemmed veya Türkçe Bay Ehınet 'ten yapılmıştır (Bas­ kakov 1979, 100-101). Muhtemelen, Bulgar - Burtas (Mişerlerin atalan) muhitindedir. Daha sonra alimler, ihtilalciler, bunlardan biri N. G. Çernişevskiy'in dostudur (E. S. 1987, 1 1 5). 54. BAHTEYAROVLAR. Knez Bahtiyar ve XVI. yüzyılda Ya­ roslavl Rostovı ülkesinde yer sahibi olan oğullan Divey, Yenelay ve Çelibey'dendir (Zimin 1980, 76-77). Hristiyanlaştınlınca Knez Priyim­ kovlar olurlar. Onların haricinde Bahteyarovlar vardır: Aslan Bahteyar, XVI. yüzyıl başında Polonya'da elçi (Savva 1983 , 33, 334); Yeneley Bahteyerov, XVII. yüzyılda yazı işleri dairesi başıdır. Sibirya'ya yol açanlardan birisidir. (RBS II, 605). Soyadlan Türk-Fars blthet ir "bahtiyar adam" sözündendir (Baskakov 1979, 32).

55. BAKAKİNLER. XVI. yüzyıldan itibaren dvoryanlardır. 1 5371 549 yıllarında Saray dyakı olan İvan Mitrofanoviç Bakaka-Karaça­ rov'dan başlar. Daha sonra Kazarı'da yaşayanlar: Bakakin Yuriy ( 1 565); boyar oğlu Artemiy (1575) (Veselovskiy 1974, 21). Bakaka soyadı bak "bak" , karaçi < karavçı "bakan, bakıcı Tatar sözlerinden yapılmıştır; bk. Karçarovlar. 56. BAKAYEVLER. 1 593 yılından itibaren dvoryanlar. Soyadlan, Bakıy "ebedi" isminden yapılmıştır. N. A. Baskakov (1979, 176) şu


30 şekilde bir değişme olduğunu düşünür: Bakayev - Bakiyev Makiyev - Makayev. Baka - Bakayev isminin Bulgarlara ait olması da mümkündür, çünkü 1370 yılında Bulgar Knezi Sultan Bek oğlu zikredilir (PSRL 25, 185).

57. BAKEŞOVLAR. Bekeş, hizmetli Tatarların başı, 1 581 yılında katip (Savva 1917, 182- 183). Bekeş, Türkçede katip manasını bildirir. (Baskakov 1979, 31). 58. BAKİYEVLER. bk. Bakayevler. 59. BAKLANOVLAR. 1 552 yılından itibaren dvoryanlar. (OGDR III. 36). Türkçe baklan "yabani kaz; Sember. Nijegorod ağızlannda "kütük başı" (Baskakov 1979, 121). 60. BAKLANOVSKİYLER. Baklanov'un Polonya dilinde aldığı şekil (Baskakov 1979, 121).

61. BAKŞEYEVLER. Bakşey Vasiliy, XV. yüzyılın ortasında; Bakşey Stepan Lazarev, 1473 yılında zikredilir. Dvoryan Bakşeyevlerin XVI-XVII. yüzyıllarda Ryazan ülkesinde yaşadıkları malumdur. Ta­ tarca Bakşey "katip, müstensih" (Veselovskiy 1974, 22) manasın­ dadır. Belli de Kereşen Tatarlarındaki (hristiyanlaştınlmış Tatarlar) Bak­ şe, bakçi "bakıcı" sözündendir. Nesillerinde öğretmenler ve res­ samlar olmuştur (BSE II, 1649) . .

62. BALAKİREVLER. Eski bir dvoryan neslidir. Balakirevler Mamay Han oğlu Mansur Kiyat'ın Türklerden meydana gelen askeri Glinskiyler ile beraber XIV . yüzyılın sonunda Litvanya'da zikredilirler (W. D. 1986, 22). daha sonra XVI-XVII. yüzyıllarda knez İv. İv. Balakir kendi toprakları ile Kaşira'da, Kolomna'da ve Arzarnas'ta kaydedilmiştir (Veselovskiy 1974, 22). 1 579 yılında Pronya Balakirev, IV. İvan'ın hizmetine girer (Veselovskiy 1969, 100). Daha sonra Nijniy Novgorod ve Ryazan bölgelerinde yerleşen eski dvoryanlar neslidir. Meşhur kompozitör M. A. Balakirev bu nesildendir. 63. BALAŞEVLER. 1741 - 1751 yıllarından itibaren dvoryanlar. (OGDR II. 136). N. A. Baskakov'a (1979, 1 10) göre, bala Türk-Tatar sözüne küçültme eki ilave edilerek yapılmıştır. 64. BARANÇEYEVLER. Kereşen Kazanlılarından: 1 521 yılında Vasiliy Barançeyev, Verey'de; 1622 yılında Petr ve İvan Semenoviç Barançeyevler, Ugliç'te yaşarlar (Veselovskiy 1 974, 24). Fakat, "Bar-


31

hatnoy Knige'de (II, 284) I<ınm'dan gelen Barançeyevler de göste­ rilmiştir.

65. BARANOVLOR. 1430- 1460 yıllarında Kınm'dan Büyük Knez Vasiliy Vasilyeviç Temnıy'a göçmüş 'Beren' lakaplı Jdan Mirzadandır (OGDR IV, 43). N. A. Baskakov'a (1979, 149-151) göre, soyadlan Türk-Tatar sözü olan berenden yapılmıştır. Baran, baraj gibi Bulgar kabile isimleri olması da mümkündür. Daha sonra, askerler alimler ve diplomatlar (RBS II, 477-478). 66. BARANOVSKİYLER. Baranov soyadından Polonya diline değişerek girmiştir. Polonya-Litvanya Tatarlarındandır. Albay Mostafa Baranovskiy 1774 yılında Varşova'yı son ana kadar savunan savaş­ çılardandır. 0/'J. D. 1986, 122-126). Daha sonra alimler, ekonomistler, mucitler (ES, 1987, 1363). 67. BARAŞİNLER. XVI. yüzyıldan itibaren dvoryarılardır. Rus­ ya'ya İvan İvanoviç Baraş ile oğullan Adaş, Nedaş, Ketleçe 'Y:V. yüzyılda göçmüşlerdir (Veselovskiy 1974, 24). Soyadları bereş "hiz­ metçi, temizlikçi" Türk-Fars sözünden yapılmıştır (Baskakov 1979, 30-31). 68. BARBAŞİNLER (BARBOŞİNLER). Yüksek hizmetliler züm­ resinden. İvan Aleksandroviç Barbaş, 'Y:V. yüzyıl sonundan 1 535-1 536 yıllanna kadar zikredilir. Suzdal knezi Vasiliy İvanoviç Baraboşin 1 565- 1 572 yıllannda muhafız alayında hizmet etmiştir (Veselovskiy 1969, 89; 1974, 24; Zimin 1980, 72). Soyadlan Türk-Bulgar bar başı "başı var" sözünden yapılmıştır. 69. BARIKOVLAR (BARAKOVLAR). Barıkovlar Büyük Knez İvan Mihayloviç'in yanına, Tver'e Litvanya'dan 'Y:V. yüzyıla göç­ müşlerdir (OGDR Y, 37). Soyadlan "ince, zayıf' manasındaki bank Kıpçak sözünden veya Barak adındaki. Kıpçak hanının isminden yapılmıştır; barak sözünün "uzun tüylü köpek" , manası da vardır (Baskakov 1979, 243-244). 70. BARSUKOVLAR. XVI-XVII. yüzyıldan itibaren dvoryarılar. 'Y:V. yüzyıl başlarında Rusya'ya göçerek Kostroma civarından toprak alan Aminev oğlu Yakov-Barsuk'tan başlar. XVI-XVII. yüzyıllarda Meşçera ve Arzamas'ta yerleşmeleri dikkate alınırsa, Barsukovlar Mişerlerden olmalılar (Veselovskiy 1974, 25). Aminevler ile sıkı mü­ nasebetleri vardır: Semen Barsuk, İvan Klementyeviç Aminev'in oğludur; Ulyan Barsukov Arninev 1 664 yılında Nikita Yakovleviç


32

Aminev'in yardımcısı olmuştUI. Soyadları Türk-Bulgar barı sözünden yapılan barsuk'a dayanır (Baskak 1979, 200).

71. BASICAKOVLAR. 1598 yılından itibaren dvoryanlar. Smo­ lensk, Kaluga ve Tula gubernalarında toprakları olmuştur. Ortaya çıkışlarıyla ilgili türlü fi.kirler vardır: 1 . XIII. yüzyıl ortalarında Vla­ dimir'in başı olan Arnragan (Emir Han) Baskak'tan veya Amirga­ ta'dandır (Amir-Emir Gata) (emir ünvaruna bakılırsa Bulgar olması muhtemeldir, OGDR XII , 48); 2. Tatar İbrahim Baskak'tan (BK Il, 284); 3. XV-XVI. yüzyıllardaki türlü hizmetlilerden, Rusya'daki Bas­ kakların nesillerinden, mesela, Albıç, Buday, Kudaş, Tutay Baskaklar vb. (Veselovskiy 1974, 27). Daha sonra askerler, alimler, mesela N. A. Baskakov (RBS II, 284). 72. BASMANOVLAR. XVI. yüzyıldan itibaren dvoryanlar. İlk kez, 1514 yılında zikredilip daha sonra Kazan'da yapılan savaşlara aktif olarak katılan Daniyil Basman'dandır (Zimin 1980, 198-200; Veselovskiy 1974, 27). Soyadları Kazan Tatarlarındaki basma "mühür, damga" sözünden yapılmıştır (Baskakov 1979, 3 1 ; TST I. 128). 73. BASTANOVLAR. 1564 yılından itibaren dvoryanlar. Top­ raklan Novgorod civarında olmuştUI, bu çok önceden göçtüklerini gösterir. 1499 yılında Adaş ve Bustman Bastanovlar, 1 565 yılında Yanaklıç, Tetmeş, Tutman Bastanovlar zikredilir. Tetmeş, 1571 yı­ lında muhafız alayında, Tutman da 1 575'de Litvanya'da ulak ol­ muştUI (Veselovskiy 1974, 315; Savva 1917, 1 1 5). Türkçe-Farsça basman "kadim" manasını bildirir (Gafurov 1987, 132). Adaş, Bust­ man, Tetmeş, Tutman ve Yanaklıç isimleri, menşe bakımından Türk (Bulgar ?) olduklarını gösterir. 74. BAŞEVLER. 1603 yılında kaymakam olan Başev Stepan' ­ dandır; oğlu, Murtaza'dır (Veselovskiy 1974, 30). Soyad.lan Tatarca baş sözündendir. 75. BAŞKİNLER. N. 1. Kostomarov, "soyad.lan dikkate alınırsa, Tatardan çıkan kişilerdir." der (RBS II, 612). 76. BAŞMAKOVLAR. 1662 yılından itibaren dvoryarılar. Oğullan Abaş, Taşlık, Kabluk ile beraber, 1447 yılında zikredilen Daniyil Bas. Başmak Velyarnin'den başlar. İsimlerin hepsi Türk-Tatar ün­ vanlandır (Baskakov 1979, 183). 77. BATAŞOVLAR. 1662 yılından itibaren dvoryanlardır (OGDR V, 75). Kazan'dan gelen başka kişiler gibi, onların da topraklan


33

Kostroma civannda olmuştur. Adaşevler ile akrabalardır, çünkü Ste­ pan Adaş XVI yüzyıl başında Fedor Bataş oğlu olarak zikredilmiştir (Veselovskiy 1974, 9:10). Soyadlan Türkçe bota "deve yavrusu" sözünden yapılmıştır (Baskakov 1979, 180). Daha sonra büyük fabrika sahipleri, bürokratlar. .

78. BATURİNLER. XV. yüzyıl başında Ordu'dan Knez Fedor Olgoviç Ryazanskiy'e göçen Batur Mirzadandır. Hnstiyanlaştınlınca Mefodiy ismini almıştır. Akrabalan Romanovlar zamanında boyarlar hizmetini yapmışlardır. Leontyev ve Letrovo Sololovlar ile akrabalardır (OGDR IV, 30). Soyadı Türk-Bulgar batır/batur sözünden yapılmıştır (Baskakov 1979, 13- 14). Daha sonra alimler, askerler, marifetçi ay­ dınlar (ES, 1987, 1 15). 79. BAYBAKOVLAR. XVII. yüzyıldan itibaren dvoryanlardır. XVII. yüzyılda dyak İvan Prokopyeviç Baybakov kaydedilmiştir. O, 1646 yılında Hollanda'ya elçi olarak gönderilir (RBS II, 417-418; Veselovskiy 1974, 20). Soyadlan Arap-Türk bay bak "ebedi zen­ gin"den yapılmıştır (Gafurov 1987, 131). Nesillerinde askerler, devlet adarnlan olmuştur. 80. BAYKAÇICAROVLAR. XVI yüzyıldan itibaren dvoryanlardır. Rılski'de topraklan olmuştur. Fedor Baykaçkar 1533 yılında III. Va­ siliy'in Kazan'daki tercümanı olarak zikredilir (Veselovskiy 1974, 20). Bay Kaçkar "zengin kurt" şeklindeki Türk-Tatar ünvanındadır. .

81. BAYKOVLAR. Baybulat Baykov, 1590 yılında Arzamas'ta hizmetli Tatardır. Daha sonra Ryazan ve Ryajski'de Baykov alpavıtlar vardır. Genellikle bu şehirlerde Kazanlı Mişerler yerleşmişlerdir (Ve­ selovskiy 1974, 21). 82. BAYKULOVLAR. XVI yüzyıl sonlannda Ryazan civannda topraklan olmuştur. Ryazan'da 1597 yılında Baykulov Fedor Timo­ feyeviç zikredilir (Veselovskiy 1974, 21). Yerleştikleri yere bakılırsa, Kazan-Mişer muhitinden olmalılar. Bay kul ünvanı, Türkçe bay kol sözündendir. .

83. BAYMAKOVLAR. XV. yüzyıl sonunda Novgorod toprakla­ nnda iskan edilirler (Veselovskiy 1974, 21). 1554 yılında Bahtiyar Baymakov IV. İvan'ın elçisi olur (Savva 1917, 174). İsim ve soyadı Türk-Fars sözleridir: baymak "cesur", bahtiyar (Gafurov 1987, 131). 84. BAYTERYAKOVLAR. XVII. yüzyıldan itibaren dvoryanlardır. Yosıpovlar'ın akrabalan olup Nogaylı Baytirek Mirza'dandır (BK. II,


34

283). Bay tirek, Kazan Tatarlannda "şecere" manasındadır (TST 1, 1 12).

85. BAYTSİNLER. Kasıym Tatarlarından çıkan tercümanlardır. Babalan Bilal, onun oğlu Abdul, Abdul'un oğlu Recep Baytsinler 1 654 yılında Moskova'da zikredilirler (Belokvov 1906, 151- 152). 86. BAYUŞEVLER. 1613 yılından itibaren dvoryanlardır. Sember gubemasının Alatır bölgesinde topraklan olmuştur. Bayuş Razgilde­ yev' dendir (Mişer) (OGDR XIII, 21). Soyadı, Tatarca bayu "zengin olmak" sözünden yapılmıştır (Baskakov 1979, 253). 87. BAZANİNLER. 1616 yılından itibaren dvoryanlardır. Türkçe bazan/bazlan "yaygaracı" unvanından yapılmıştır (Baskakov 1979, 192- 193). 88. BAZAROVLAR. XVI. yüzyıl sonundan itibaren dvoryanlardır. 1 568 yılında Yaroslavl'de Timer Bazarov (isim ve soyadı Türkçe) kaydedilmiştir. (Veselovskiy 1974, 19). Pazar günü doğan kişilere böyle lakap takılır (Baskakov 1979, 30). 89. BEGİÇEVLER. 1445 yılında Ruslara esir düşen Kazan mirzası Begiç'ten (Bigiç) başlar. Alferiy Davidoviç Begiçev'e 1587 yılında Kaşira civannda toprak verilir. daha sonra Kolomna. Ryazan ve Arzamas yakınında Arap Begiçev'in yerlerinin mevcudiyeti malumdur (Zimin 1980, 48). Nesillerinde alimler ve denizciler vardır. 90. BEGUNOVLAR. 1590 yılında zikredilen Meşçeralı (Mişer) Begunov Voin İvanoviç'ten başlar (Veselovskiy 1974, 31). XVII. asırda Kama arkası tahkimatının inşasına gönderilmiştir. 91. BEKETOVLAR. 1621 yılından itibaren dvoryanlardır (OGDR iV, 84). Soyadlan Türkçe beket "han çocuğunun lalası" sözünden yapılmıştır (Baskakov 1979, 161). Daha sonra. alimler, askerler. 92. BEKLEMİŞEVLER. XV. yüzyıldan itibaren knez-dvoryanlar. Tatar knezleri Şirinskiy-Meşçetskiyler (bk.) neslinden Petr Fedoroviç ile Semen Beklemişevler daha 1472 yılında Moskova voyvodalan olarak zikredilirler. XIV. yüzyılın ikinci yansında Fedor Elizaroviç Beklemiş Bersen ve hemen XV-XVI. asırlar arasında Bersen-Bekle­ mişev İvan Nikitiç bir kaç defa Kınm'da, Litvanya'da ve Polonya'da elçilik yaprnışdır. Kaynaklar onu kendisini çok seven. mütekebbir" olarak tasvir eder (Sawa 1917, 54-55). Onun babası Beklemişev Nikita, 1472 yılında Kazan'da, 1474 yılında Kınm'da elçidir. (RBS


35

II, 670). Moskova sarayındaki. "Beklemişev okçu takımı" adı, Moskova ve Pereyaslavl bölgelerinde Beklemişevo köylerinin olması Beklemi­ şevlerin Rus hizmetine çok önceden girmiş olduklarını gösterir (Ve­ selovskiy 1974, 34). Soyadları, Türkçe biklemiş "muhafız, bekçi" sözündendir (Baskakov 1979, 147). Nesillerinde meşhur yazarlar, alimler, ressamlar vb.

93. BEKLEŞEVLER (BEKLYEŞEVLER). 1619 yılından itibaren boyarlar ve dvoryan oğulları olarak kaydedilmişlerdir (OGDR IV, 80). XIII. yüzyılda Meşçera'da İslam dinini yayıp daha sonra Hnstiyan dinini kabul eden Möhemmet Bolgarin oğlu Bekleş'tendir (İRRD, I, 206). Hemen XV-XVI. asırlar arasında İvan Timofeyevıç Beklyeşev­ Zagryajskiy (bk.) malumdur (Veselovskiy) 1974, 34). Soyadları Tür­ k-Bulgar biklevçe "muhafız, bekçi" sözündendir (Baskakov 1979, 161). Nesillerinden I. Petro taraftarları, askerler, denizciler, senatörler, gubernatörler çıkmıştır (RBS II, 671 -674) . 94. BEKORYUKOVLAR. 1543 yılından itibaren dvoryanlardır (OGDR V, 24) . Soyadları Türkçe bökre "kambur" sözünden yapıl­ mıştır (Baskakov 1979, 190). 95. BELEVTOVLAR. XVI. yüzyıldarı itibaren dvoryanlar, fakat XVIII. asırla beraber nesilleri ortadarı kalkar ve Odintsov-Belevtov­ larda devam eder (bk.). Nesil atası Dmitriy Donskoy'a hizmet için göçüp, 1348 yılında Ordu'ya elçi olarak gönderilen Aleksandr Be­ levt'tendır. Aleksandr Belevt - son Moskova boyarlarından biri Kasoga knezi Rededin'in sekizinci kuşağı olarak kabul edilir (Vese­ lovskiy 1969, 292) . Soyadı, Türkçe belevt, balamut "hareketli" sözündendir (Baskakov 1979, 34). 96. BELYAKOVLAR. Bunlar Litvanya'ya XIV. yüzyıl sonunda göçseler de, XVIII. yüzyıl sonuna kadar Türklüklerini koruyarak yaşayan Polonya-Litvarıya Tatarlarıdır. 1794 yılında Varşova'yı son ana kadar savunan savaşçılardan birisi general Yosıp Belyak'tır (V. , D. 1986, 1 14-124). 97. BERDİBEKOVLAR. Altın Ordu'nun kuzey bölgelerinden XVI. yüzyıl sonunda Mamay'ın oğlu Mansur Kiyat (bk. Glinskiyler) ile beraber Litvanya'ya giden Tatarlardarıdır (V. , D. 1986, 22). So­ yadları Türk-Bulgar birde bek "satılmış bey" sözlerinden yapılmıştır (Baskakov 1979, 177). 98. BERDYAYEVLER. 1598 yılından itibaren dvoryanlar, Smo-


36 lensk ve Pereyaslavl civannda topraklan olmuştur (OGDR Y. 59;

birde

Veselovskiy 1974, 36). Soyadlan Türkçe

"satılmış" sözünden

yapılmıştır (Baskakov 1979. 177). Daha sonra alimler . filozoflar (ES 1 987, 1 30).

99. BERKUTOVLAR. XVII. yüzyıldan itibaren dvoryanlardır. XVI . yüzyılda hristiyan olan Kadom Mişeri Börket Mirzadandır. Berkutovlar, XVI-XVII. yüzyıllarda hatıratlarda sık kullanılan bir i­ simdir. Tatarca börket "kartal" veya mecaz manada "cesur kişi" (TTS 1, 2 1 5) . 100. BERSENYOVLAR. XVI. Malum alanlan: Bersenev İvan,

yüzyıldan itibaren dvoryanlardır. 1 568'de Kazan'da hizmetli (PKK,

1 2 1 ) ; Bersenev Petr, 1686-89 yıllannda dış ülkeler dairesi başıdır. Nesil atası İvan Nikitiç Bersen-Beklemişev (bk. Beklemişev).

III.

Vasiliy knezken Duma dvoryanıdır (Veselovskiy 1974, 37). Soyadlan Tatarca

bersen

"yaban gülü" sözünden veya belki de

ber sin

"sadece sen"dendir. Beklemişevlere bağlı olarak Bulgarlaşan Burtas­ lardan olmalan mümkündür. Moskova ve Pereyaslavl bölgelerindeki Bersenevka köyleri, Moskova' daki Bersenev nhtım caddesi Bersen­ yovlar sülalesi ile ilgilidir (Veselovskiy 1974, 37).

101. BİBİKOVLAR. XVI.

yüzyıldan itibaren dvoryanlardır. Gök

Ordu'dan Büyük Knez Mihail Yaroslaviç'e

(XIII. asnn ikinci yansı)

göçmüş Jidimir torunundandır (Tatar). Jidimir'in oğlu Dmitriy 1 3 1 4 yılında Fedor Mihayloviç'in kaynatası olur ve

Bibik

(Türkçe Bay­

bek "zengin bey, ağa" Baskakov 1 979, 1 1 4- 1 1 5) ünvanlı torunu Fedor Mikuliç, Bibikovlar nesline temel atar (OGDR

III ,

1 3 ) . Onlar

Tver'in dereceli nesillerinden sayılır; aralarından şunlar çıkmıştır : David

Bibik,

1464

yılında Pskov'da elçi;

olmuştur (RBS il, 32-33); İvan Bibikov.

Arzamas'ta topraklan

XVI. yüzyılda Kırım'da bir

kaç defa elçilik yapar. (Sawa 1917, 244-45; Veselovskiy 1974, 37). Daha sonra devlet hizmetlileri. askerler. alimler (RBS

III. 14-32 ; ES

1987, 1 37).

102. BİÇURİNLER (MİÇURİNLER).

N.

A. Baskakov' a (1979,

229) göre, 1685 yılında dvoryanlık verilen Bayçurin -Baçurinler ile alakalan vardır (OGDR

IX, 1 1 2), daha sonra değiştirilerek Biçurin

yapılmıştır. Tambov gubernasında topraklan olmuştur. Soyadları "var­ lıklı kahraman" manasını veren Bulgar-Tatar ünvanı bayçuradan yapılmıştır (Baskakov 1979, 229).


37

103. BİMİRZİNLER. Nesil atalan, 1 554-56 yıllarında Nogay'da, aynca Yusuf'a da (bk. Yusupovlar, Sawa 1917, 171 -72), Rus elçisi olan Bimirza'dandır. Soyadlan Türkçe "Bay mirza"ya dayanır.

104. BİREYLER. Arap, İstoma ve Zamyatna Birevler 1 556 yılında hrıstiyanlaştırılan Tatarlardandır. Kaşira ve Kolomna civa­ rında toprakları olmuştur. Soyadlan bir "ver" sözünden yapılmıştır. Biryuy, 1 240 yılında Batıy Han'ın kumandanlanndan birisidir (PSRL 25, 131). 105. BİRKİNLER. Nesilleri, XV. yüzyıl başında Knez Fedor Olgoviç Ryazanskiy'in (1402-27) hizmete giren İvan Mihayloviç Bir­ k'ten başlar. 1560, 1 565 yıllarında Ryazan civarında topraklan olan Petr Grigoryeviç Birkin malumdur ve XVI-XVII . yüzyıllarda hizmetli Birkinlerden bilinenler şunlardır: Rodion Petroviç, 1587 yılında Gür­ cistan'da elçi; Vasiliy Vasilyeviç çar Aleksey Mihayloviç'in saray hizmetçisi (Veselovskiy 1974, 39). Soyadları, "sağlam, güçlü" manfila­ rını bildiren birke, berke Türk-Moğol sözlerinden yapılmıştır (Bas­ kakov 1979, 1 17). 106. BİZYAYEVLER. XVII asırdan itibaren dvoryanlardır. Ne­ silleri, Kazan'dan göçen Kirey Bizyayov isimli topçudan başlar. Kursk yakınındaki Lebedyan civannda topraklan olmuştur (Veselovskiy 1974, 38) . Kirey ve Bizey Türk isimleridir. .

107. BLOHİNLER. Nesilleri XV. asır başlarında Rusların hiz­ metine giren Altın Ordulu İvan Bloha'dan başlar (BK II, 228). 1495 yılında Novgorod'da İvan İvanoviç Bloha-Aniçkov ismi kaydedilmiştir (bk. Aniçkovlar, Veselovskiy 1974, 40). Nesillerinden alimler, ihti­ lalciler ve sporcular çıkmıştır (ES 1987, 147). 108. BOGDANOVLAR. XVI. yüzyıldan itibaren dvoryanlardır (OGDR Vl, 3 1 1 ) . Türk-Tatarlardan meydana gelmelerine dair iki alternatif vardır : 1 - 1 580 yılında dvoryanlık verilen Bogdanov oğlu Tovzak 'tan ve 1 568 yılında Kırım 'a ulak olan İşim Bog­ danov' dandır (Savva 1 9 1 7 , 1 6 1 ) ; 2- XVI . asrın ikinci yarısında Rusların hizmetine giren Bediş oğlu Kadem Tatar Mişeri Yan Yalıç mirzanın Bogdan isimli oğlundandır (BK I, 207). 1 560 ' 1ı yıllarda Kazan 'da yaşayan İvan Baba ve Vasiliy Bogdanovlar malumdur, onlardan birisi okçu yüzbaşı olarak hizmet etmiştir (PKK, 18). Daha sonra meşhur alimler, filozoflar, sanatçılar (RBS III, 138146).


38

109. BOGDANOVSKIYLER. Polonya-Litvanya Tatarlanndandır. XV-XVI. asırlarda Mirza Bogdanov ve onun oğullan Nazıyh ile Nazıym'ın mevcudiyeti malumdur. Bunlar 1 651 yılında Berestov yakınındaki savaştan sonra küçük dvoryanlar seviyesine yükseltilirler. daha sonra Rusya dvoryanlan derecesine çıkarırlar (V. , D. 1986, 77). 11O. BOLGARSKİYLER. 1786 yılından itibaren dvoryanlardır (OGDR X, 128). N. A. Baskakov (1979, 240-41), onlann Tuna Bul­ garistan'ından çıkmış olabileceklerinden bahseder, fakat nesil arma­ lannda yanın ay şeklinde bir müslümanlık alameti olması bu görüşe muhaliftir; bu sebeple, onlar, muhtemelen İdil Bulgaristan'ındandır. 111. BOLTİNLER. XIV . asırda Altın Ordu'dan Ruslann hizmetine geçen Kotlıbuga mirzanın oğlu Mihail Bolt'tan başlar (OGDR iV, 50). 1496 yılında artık dvoryan olmuşlardır. "Alay" ünvanlı Andrey Boltin, 1 548 yılında Kazan yakınında bir çatışmada öldürülür; Ehmet Fedoroviç Boltin 1556 yılında zikredilir (RBS III, 204-205) ve 1 568 yılında Andrey İnavov Boltin, Kazan'da hizmetli olarak gösterilir (PKK, 122). XV. asır sonunda Balta Taneyevlerin (bk .) akrabası olarak kendisinden bahsedilir. XVI-XVII. asırlarda Boltinlerin Nijniy Novgorod bölgesinde (aynca meşhur Puşkin Boldinosunda) (Vese­ lovskiy 1974, 45) topraklan olmuştur. Daha sonra, bu nesilden Sibirya'yı istila edenler, alimler, Puşkinlerin akrabaları malumdur (RBS III, 184-209). 112- BORİSOVLAR. 1612 yılından itibaren dvoryAnlmctır (OGDR il, 92). Asıl olarak, Polonya ve Litvanya şlyahtasıııctnn olmalan ve armalannda iki yanın ayın bulunması, onların çok o:;kiden beri Müslüman-Türk dünyasından olduklarını gösterir (RBS i l i , 230). Ka­ zan Tatarlarının dilirıi iyi bilirler, mesela, 1568 yı l ı ı ıdrı Kazan'da okolniçiy (Sarayda üst kademede hizmetçi) ve Kıızrııı pazannda Tatarca tercüme ve yazma işlerini yürüten Borisov N i k ıta Vasilyeviç (PKK, 56). 113. BORKOVSKİYLER. 1674 yılından itibaren dvoıyıııılm, aslen Polonya'dandır (OGDR IX, 9). N. A. Baskakov'a ( l !J'/!J, 221) göre, soyadlannın Türkçe börk-bürk sözünden yapılı:,ır r ı ı ı l ıııkılırsa, bu neslin Türk dünyasından buralara gelmiş olmalar ı rıııılıtcırneldir. 114. BOROVİTİKOVLAR. XVI-XVII. asırdan lardır. Topraklan Novgorod yakınındadır. XV. amı

11.i l ıııroıı ctvoryan­ ı ıı ı ı ı ı ı ı ı c l ı ı

Meşçe-


39

ra'dan (Mişer) çıkan Knez Vasiliy Dimitriyeviç Borovitik'ten başlar (Veselovskiy 1974, 46).

115. BUHARİNLER. 1564 yılından itibaren dvoryanlardır (OGDR V, 49). X:V. asırda zikredilen Timofey Grigoryeviç Buhar-Navmov'dan ve onun nesline bağlı dyak İşuk Buharin (XVI. asır ortası) ile torunu Evtihiy İvanoviç Buhari'nden başlar (Savva, 1917 Veselovskiy 1974, 58). N. A. Baskakov (1979, 175-76) bu neslin Türk olduğuna şüphe etmez. Daha sonra alimler, devlet ve siyaset adamları. 116. BUKRYABOVLAR. 1658 yılında Moskova'ya gönderilen Litvanya ulağı Oglan Bukryab'ın isminden alınmıştır (Şmidt 1984, 146). Bu soyadı bökre "kambur" Türk sözünden yapılmıştır. 117. BULATOVLAR. Daha XVI·XVII. asırlarda Kazan'dan çıkan kişilerin göçtükleri Kaşira ve Ryazan civarında toprakları olmuştur (Veselovskiy 1974, 35). 1741 yılında dvoryanlığa geçtikleri malumdur (OGDR III, 135) . Soyadlan bulat "çelik" sözüne -ov ekinin ilave edilmesiyle yapılmıştır. XVII-XIX. asırlarda, Sibirya'nın genel guber­ natörü dekabrstlar, alimler, savaşçılar (RBS III, 452-456). 118. BULGAKOVLAR. (1) XIV. asır sonlarında Mamay'ın oğlu Mansur Kiyat ile Litvarıya'ya göçenlerdendir (V. , D. 1986, 22). 1408 yılında, bu neslin bir kısmı Svidrigaylo yoldaşları ile beraber Rus hizmetine girer, Novgorod ve Moskova şehirleri civarından topraklar alırlar (OGDR I, 2-3). X:V. yüzyılda boyarlık verilmiştir. Bu nesilden 1481 'de Novgorod şehri valisinin çıktığı malumdur. (Veselovskiy 1969, 30-34). I. Bulgakovların soyadı, öbürlerininki gibi, "gururlu" manasını bildiren Türk-Tatar bulgak sözünden yapılmıştır (Baskakov 1979, 49-50). BULGAKOVLAR (il). X:V. asır başında oğullan Golitsa (bk. Golitsınlar) ve Kuraka (bk. Kurakinler) (OGDR II, 120) ile Oleg Ryazanskiy'e hizmet için gelen İvan İvanoviç Şay-Bulgak, han nes­ lindendir. X:V-XVI. asırlarda artık boyar derecesi ve köyler, aynca Moskova civarında da yerler verilir. (1457 yıllığına göre), (Veselovskiy 1960, 224). 1566-68 yıllarında, boyarlar Petr ile Grigoriy Andreyeviç Bulgakovlar Kazarı'da kumandan olarak hizmet etmişler, Kazan ci­ vannda, ayrıca Kolmemet v.b. de toprakları olmuştur (PKK, 22, 48-50). BULGAKOVLAR (IlI}. X:V. asır başında Ordu'darı Ryazan knezi Fedor Vasilyeviç'e hizmet için giden Matvey Bulgakov'tarıdır. O,


40

ağabeyi Denisiy ile beraber ona hizmet eder (OGDR IX, 89; Zimin 1988, 27-300). Böylelikle, asılları farklı, fakat Türk olan (Veselovskiy 1974, 53) Bulgakovlardan meşhur yazarlar, alimler, askerler, felsefeciler ve piskoposlar çıkmıştrr (RBS III, 457-74; Es 1987, 177).

119. BULGARİNLER. 1 596 yılından itibaren dvoryanlardır. Ge­ nellikle Kazan civarından çıkan diğer kişiler gibi, Kostroma çevre­ sinde topraklan olmuştur. Hemen buradaki Novotorjok bölgesinde Bulgar yerleşimi kurulur (Veselovskiy 1974, 44). Bu soyadım taşıyan kişiler (mesela, Faddey Bulgarin, XIX. asnn birinci yansında yazar) Polonya Tatarları arasında da mevcuttur (RBS III. 476) . 120. BUNİNLER. Babası Ordu'dan gidip Ryazan Knezlerine hizmete giren ve Ryajsk bölgesinden toprak alan Bunin Prokuda Mihayloviç'ten (1595 yılında ölmüştür.) başlar (Veselovskiy 1974, 260). Diğer kaynaklara göre. 1445 yılında Büyük Knez Vasiliy'de hizmet eden Ryazanlı Bunko ismi zikredilir (Veselovskiy 1969, 310). Buninler arasından meşhur alimler, devlet adamları. yazarlar, aynca Nobel armağanı kazanan 1. A. Bunin çıkmıştır. 121. BURNAŞEVLER. 1668 yılından itibaren dvoryanlardrr. Bur­ naş, Tatarca bumaş "srrnaşık; avare" sözündendir (Baskakov 1969, 1 65). Çok yaygın olan bu Türk ismi, Ruslaşmış Tatarlar arasında da muhafaza edilmiştir: 1512 yılında Kırım hanı Burnaş giray; 1561 yılında Kolomna'da zikredilen Burnaş Obezyaninov, 1567 yılında Kazakların atamanı Burnaş Yılıçev; Burnaş Gagarin (Veselovskiy 1974, 56). Daha sonra meşhur alimler, ziraatçılar, yazarlar (RBS III. 500-503). 122. BUSURMANOVLAR. XVI . asır sonundan itibaren dvor­ yanlardır. Malum olanlar şunlardır: 1587 yılında Arzamas köylüle­ rinden Fedor Busurman; 1 619 yılında Knez İvan Yuryeviç Busur­ man-Meşçerskiy (Veselovskiy 1974, 57). Basurman, busurman "müslüman" sözlerinden yapılan soyadına, daha çok Mişerlerin atalan arasında rastlanır. 123. BUTURLİNLER. XIII. asırda Aleksandr Nevskiy tarafına geçerek eski efsanevi "Nemets" Radşa neslini devam ettiren dvoryan ve graf!ardır. (OGDR 1, 22). S. B. Veselovskiy (1974, 57), bu şekilde bir efsane fikrine hiç itibar etmez ve XV. asnn ilk yıllarında Ordu'dan esrarengiz Radşa nesli vekili Musa'yı asıl olarak kabul eder ve


41

topraklan çoğunlukla Nijniy Novgorod bölgesinde olan onun torunu İvan Buturlya'run, meşhur Buturlin boyarlar nesline temel attığım düşünür (Zimin 1980, 160-66 vd.). N. A. Baskakov'a (1979, 52)( göre, "Buturlinler", 1337 yılında Ordu'dan İvan Kalita'ya gitmişlerdir ve soyadlan Türkçe buturlya "telaşlı kimse" ünvanından yapılmıştır. Daha sonra askerler, kumandanlar; Musin-Puşkinler ile akrabalar (RBS III. 353-58).

124. BUZOVLIYOVLAR. Tatar Çestigay Buzovlı'dandır (BK II. 293). )01. asır ortasında Buzovlevler (Ryazan civannda Okolitsa adlı köy ve toprak) zikredilir (Veselovskiy 1974, 52). 1649 yılından itibaren dvoryanlardır. Soyadlan bozavlı "buzağılı" denen Tatar-Mişer ün­ vanından yapılmıştır. (Baskakov 1979, 195). 125. ÇAADAYEVLER (ÇAGADAYEVLER, ÇEGODAYEV­ LER). Çagatay "kahraman" denen Türk-Moğol sözündendir (Bas­ kakov 1979, 223). Bu isim, Ruslar arasında )01_ asırda da görülür. Mesela, Murom yakınında topraklan olan Vasiliy Çegoday (Vese­ lovskiy 1974, 348). Muhtemelen. atalan Kazan'a bağlı olmuştur, çünkü orada 1568 yılında okçu takımı başı Çaadayev Subbota Gri­ goryev kaydedilmiştir (PKK. 29, 38-41). Çaadayevler, dvoryan olarak 1621 'de yazılmışlardır (OGDR IX. 42). Nesillerinde meşhur Rus fi­ lozofu P. Ya. Çaadayev malumdur. 126. ÇAADAYEVLER-SPEŞNEVLER. OGDR'de (VII, 36) Rus­ ya'ya hemen )0!1-)0!11. asırlar arasında göçmüş olan Çaadayevler hakkında bir kayıt daha vardır: "Speşnevlerin Çaaday soyadı ve mukaddes hnstiyanlaştırmada Vasilyev Speşnev'e, 71 18 (1 610) se­ nesinde Moskova'yı müdafaa ederek savaştığı için topraklar veril­ miştir ve buna dair bir ferman vardır." Nispeten daha sonra çıkmalan. atalannın yine Kazanlılardan olduğunu söylemeye imkan verir (RBS xıx. 268). 127. ÇAGİNLER. Soyadlan daha önce, )01-)0!1 . asırlarda malum olsa da (Veselovskiy 1974, 346) dvoryanlıkta 1600 yılından itibaren (OGDR V, 60). Soyadının temelinde çağa "cariye; çocuk" Türk sözü yatar (Baskakov 1979, 178). 128. ÇALIMOVLAR. 1557 yılında Rus hizmetine giren Astırhan knezi Çalımuglan ve onun oğlundandır (PSRL 29, 256-257). 129. ÇEBOTARYOVLAR. XV-)0!1. yüyıllarda Ryazan civanna yerleştirilen Çebotay Konçayev'dendir (Veselovskiy 1979, 347). Onlar,


42

bu devirde Çebotarevler olarak anılmaya başlanuşlar ve komşu Kursk bölgesine göçürülmüşlerdir. A. A. Zimin (1980, 161-165), onları Musin-Puşkinler ile akraba olarak kabul eder. N. A. Baskakov (1979, 199), soyadlarının Türk asıllı olduğuna şüphe etmeden, onu çabata "çarık" Türk sözüne bağlar. Konçay ismini ise, Türk kence "ailenin en küçük çocuğu" sözünden çıkarmak mümkündür (Baskakov 1979, 29). Çebotarevler Kazan'ın malum şahıslan, aynca matematikçileri.

130. ÇEGLOKOVLAR. Türkçe çeglok-çuklık "kavgacı, şir­ ret"tendir (Baskakov 1979, 56). OGDR'de (I, 40) epeyce meşhur olan Çeglokovlar, dvoryarı asılları bakınundan Mihail Çeglokov'a bağlanır, o, Aleksnadr Nevskiy'e geçmiş olmalıdır. Fakat, Türk muhitinden daha sonra çıknuş olmalan da mümkündür, orada Çeglok- çegilek ismi malumdur, mesela, XVI. asırdaki Kının knezi Çegilek (PSRL 29, 240, 247). 131. ÇEKMAREVLER. 1 622 yılından itibaren dvoryanlardır (OGDR IX, 45). N. A. Baskakov (1979, 224), bu soyadının Türk asıllı olduğundan şüphe etmeden, onu çukmak-çekmar "topuz" Türk sözüne bağlar. 132. ÇELİŞÇEVLER-ÇEIJŞEVLER. XVI-XVII. asırda Kaluga bölgesinde dvoryarılardır, bu neslin çoğu Türk isimli olmuştur, me­ sela, Alay, Bulış, Yınaklıç, Kuluş, Sarmak vb. (Veselovskiy 1974, 349). Onların çoğu hizmetli olarak, Türkçeyi iyi bilmişlerdir; bunu 1 533- 1 542 yıllarında Kınm'da neredeyse devamlı elçi olan İvan ve Fedor İlin-Çelişçevler doğrular (PSRL 29, 1 1 , 12, 37, 45). Soyadının Türkçe (Kazarı Tatarlanndaki) çalış "şaşı" sözüne dayanarak yapılmış olması mümkündür (TST III, 406). 133. ÇEMESOVLAR. 1614 yılındarı itibaren dvoryanlar, aynca Kazarı'da da, mesela, 1 568 yılında boyar oğlu Neveja Çemisov (PKK, 3). XVI-XVII. asırlarda Arzamas ve Dmitrov bölgelerinde alpavıtlar (Veselovskiy 1974, 349). Armalannda Müslüman kişinin sembolü yanın ay vardır (OGDR II, 98). Türklerden çıkmış olabileceklerini, bir taraftan soyadlarında çemes-cemeş "zenginlik" sözünün bu­ lunması, diğer taraftan da bu ismin Türkler arasında çok yaygın olması doğrular. Mesela, Nogay'da 1537 yılında Çemeş Mirza otur­ muştur (PSRL 29, 28). 134. ÇEMODANOVLAR. XV. asır ortasında Litvanya-Polonya knezlerinden Büyük Knez Vasiliy Vasilyeviç'e (Temnıy'a), Voropan


43

ve onun oğlu İvan Çemodanov göçmüştür (OGDR III, 30). N. A. Baskakov (1979, 120), Türk-Leh asıllı olarak düşündüğü bu soyadının çamadan "bavul" şeklindeki. Türk aslını gösterir.

135. ÇEPÇUGOVLAR. Kazan Tatarlarından çıkma ihtimalleri olduğunu aşağıdakiler gösterir: 1 . Soyadının temelinde Türkçe çıpçık "serçe" sözü yatar ; 2. 1580 yılında Kazan civannda savaşan Kazan hizmetlileri Niki.for ve İvan Çepçugovlar (PSRL 34, 229); 3. Kazan civarında Çıpçık köyünün olması. 136. ÇEREMİSİNOVLAR. Ordu'dan Rus hizmetine giden Semen Çerernisin'dendir (BK II, 400). Onun Mişerlerden olması da müm­ kündür, çünkü 1508 yılında Suzdal Rostov'unda Meşçerin Çererni­ sinov'un yaşadığı malumdur (Veselovski.y 1974, 351 ). Soyadı, Türkçe çergu "savaşçı, asker" sözünden yapılmıştır (Baskakov 1979, 106). XVI . asır ortasında okçu takımı başı İvan Semenoviç Çerernisinov, gayet aktif bir savaşçı olarak tanınmaktaydı. 1551 - 1 552 senelerinde Şah Ali'nin yakınlarındandı. 1552 yılında Kazan'ın alınmasına iştirak eder ve 1555-1 557 yıllarında okçu takımı ile Astırhan'da yaşar ve nihayet, 1563- 1565 yıllarında Lltvanya'da savaşan Rus askerleri a­ rasında yer alır (PSRL 29, 165-312). 137. ÇİRİKOVLAR. XIII. asır sonunda Rus hizmetine girip hnstiyan olunca Petr ismini alan Berke Han'ın kardeşinin oğlundandır (PSRL III, 21). Barhatnoy Knige'de (II, 401) onların Tatar asıllı oldukları yazılmıştır. Çirikov Petr İgnatyeviç, 1380 yılında Kulikov bozkırında, Drnitriy Donskoy tarafında savaşmıştır. (Veselovski.y 1974, 355). Soyadı, Türkçe çerik "asker" sözündendir (Baskakov 1979, 1 17- 1 1 8). Daha sonra, tanınmış denizciler, yazarlar, alimler. 138. ÇOGLOKOV-UŞATIYLAR. Kazan Tatarları arasından çık­ mış kişilerdir. Mihail Çoglokov-Uşatıy 1558-1 564 yıllarında okçu ve daha sonra hizmetli Kazanlılar ordusunun okçu takımı başı olarak, Baltık boyundaki savaşlara aktif bir şekilde katılmıştır (PSRL 29, 267, 347) . Aynca bk. Çeglokovlar. 139. ÇUBAROVLAR. 1 578 yılından itibaren dvoryanlardır (OGDR III, 39). N. A. Baskakov (1979, 1 22), bu neslin Türk asıllı olduğundan şüphe etmez ve delil olarak soyadının temelindeki. çubar-çuvar "alaca, rengarenk' Türk sözünü ortaya koyar. 140. ÇUFAROVLAR. XVI . asnn başlarında Kazan'dan çıktıklan muhtemeldir, çürıkü Kazan-Mişer muhitinden gelen kimseler için


44

topraklar verilen Arzamas bölgesinde 1534 yılında Çufarov Murtaza Nitikiç ve 1581 yılında alpavıt Kudeyar Çufarov kaydedilmiştir (Ve­ selovskiy 1974, 358). Bu soyadı, Türkçe çuvar-çufar "alaca" sö­ zünden yapılmıştır (Baskakov 1979, 224).

141. ÇURİKOVLAR. KazanWar arasından çıkmış olmalılar, çünkü 1 538-1 552 yıllannda Kazan'da Mirza Aleksey Çyurin'in (Şah Çura'run) yaşadığı malumdur. O, 1552'de adarnlan ile beraber Ruslara esir düşmüş (PSRL 29, 33, 71) ve muhtemelen, daha sonra hizmetli olmuştur. 1 568 senesinde Kazan'da, eskiden yaşamış olan Çurikov Sergey gösterilmiştir (PKK, 19, 60). OGDR'de (VII, 1 1 3) Çurikovlar, Tatarlardan çıkan dvoryanlar olarak yazılmıştır. 142. ÇYUBATOVLAR. Hizmetli Kazanlılardandır. 1 541-1542 yıl­ lannda Kazan'da Çyuvatov Nikita isimli bir elçi zikredilir (PSRL 29, 43-44). Soyadı, çuv "nakış, süs" şeklindeki eski Türk (Bulgar) sö­ zündendir (DTS, 157). 143. DAŞKOVLAR. 2 nesildir: 1) Knez Dmitriy Mihayloviç Daşko (Daşek) Smolenski'den XV. asır başında küçük derebeyi knez Daş­ kovlar başlar (OGDR I, 10; Veselovskiy 1974, 93). 1 560 yılında Knez Andrey Drnitriyeviç Daşkov, Kostroma şehrine dair yazar (Veselovskiy 1969, 388). 2) XN-XV. asırlarda Ordu'dan Büyük Knez Vasiliy İva­ noviç'in hizmetine giren Mirza Daşek ve onun oğlu Mihail Aleksi­ yeviç'tendir (OGDR II, 71). Hnstiyan olunca Daniyil adım alan Daşek 1408 yılında Moskova'da ölür, onun Ziyala (Ziya Ali ?) unvanlı Mihail isimli bir oğlu vardır (İRRD I, 60). Bu nesilden dvoryan Daşkovlar başlar. N. A. Baskakov'a (1979, 51) göre, Daşek ünvaru Türk-Oğuz daşık "mağrur' sözüne dayanılarak yapılmıştır ve muh­ temelen taşak, taşaklı "mert, cesur" sözlerindendir. Ziyalo-Ziya Ali ismi, Farsça-Türkçe "nur"dan yapılmıştır (Gafurov 1987, 149). İki daldan da (daha ziyade ikincisinden), Rusya'run Kazan'a, XVI-XVII. asırlarda Baltık boyuna yaptığı istilalara aktif olarak katılan dvoryanlar, valiler, elçiler, diplomatlar, alimler, aynca Rusya İlimler Akademisi'nin ilk (ve tek) kadın başkam Ekaterina Daşkova çıkmıştır.

144. DAVIDOVLAR. Nesilleri, Altın Ordu'da Büyük Knez Vasiliy Dmitriyeviç'e göçüp Hnstiyan olunca Simeon ismini alan Minçak Kasayeviç mirzarun Davıd (Davud) adlı oğlundandır (OGDR II, 51 ; V, 33; Bk II, 306, no. 21 5). 1500 senesinden itibaren topraklan olmuştur, dolayısıyla, XVII-XX. asırlarda N. Novgorod ve Sember


gubernalannda da. Uvarovlar. Zlobinler, Orinkinler (bk.) ile akraba­ dırlar. David - Davud - Davd adı ve soyadı Yahudilerden Arap­ laştırılan David "seven, sevgili" (Gafurov 1987, 142; Baskakov 1979, 97) ismindendir. Nesillerinde savaşçılar (Denis Davidov), dekabristler, diplomatlar, akademisyenleri vb. olmuştur (RBS VI, 10-15; ES 1987, 355).

145. DEDENEVLER. 1330 yılında Termos ve Sergey Radonejs­ kiy'in akrabalan ile beraber Moskova knezliğine geçen Dyüden'den başlar. X:V. asırda, Dyüden nesli, knezler ismiyle ve XVI asır sonlanndan itibaren Dedenevler soyadıyla anılmışlardır (Veselovskiy 1974, 94). Bu ismin Ordulular arasında çok yaygın olması. Türkçe olduğunu ispatlar: Dyüden, 1 292 yılında Moskova'da Ordu elçisidir. 1624 yılında Dyüdenlere, dvoryanlık verilir (OGDR II, 1 1 3). N. A. Baskakov'a (1979, 108-109) göre. bu soyadı eski Türklerdeki dede "baba" sözündendir (aynca bk. DTS. 160). .

146. DEDYULİNLER. 1 566 yılında Kazan'da zikredilen hizmetli Kubrat Dedyulin'dendir (Veselovskiy 1974, 94). Muhtemelen. bu, soyadı dede sözüne dayanan bir Kazarılıdır. 147. DERJAVİNLER. Altın Ordu'dan Büyük Knez Vasiliy Va­ silyeviç'in hizmetine giren Abrahim-İbrahim Mirza' nın torunu Dmitriy Narbek'in oğlu Derjava Aleksey'dendir (OGDR V, 38). OGDR'de (V. 38; IV, 45), Derjavinlerin Narbekovlar ve Teglevler (bk.) ile akraba olduklan da yazılmıştır. 148 1 yılında Derjavin Filya adlı bir tüccar da kaydedilmiştir (Veselovskiy 1974. 95) . 1743 yılında Kazan civarında doğan büyük Gavriyil Romanoviç Derjavin de bu nesildendir. 148. DEVLEGAROVLAR. XVI asır ortalannda, hizmetli Tatarlar köyünde yaşayan hizmetli Tatar Devlegerov Memkey'den başlar. o 1 560 yılında Nogay'da elçi olmuştur (Sawa 1917. 173). Tatar-Mi­ şerlerde çok yaygın olan soyadına bakılırsa, Devlegerovlar Mişerler­ den çıkmıştır. Bu soyadı iki kısımdan meydana gelmiştir: devlet (Fars-Müslüman "talih, zenginlik") ve Giray (Fars-Türk "kuwetli, gayretli") (Gafurov 1971, 70-71). .

149. DOLGOVO-SABUROVLAR. OGDR'de (II. 32) şunlar ya­ zılmıştır: "Dolgov-Saburovlann nesli Büyük Ordu'dan Büyük Knez Aleksandr Nevskiy'e göçen Atun Mirza Andanoviç'ten başlar. O, hınstiyan olunca Boris adını alır ve Büyük Knez de boyarlar dere-


46

cesine yükselir. Boris'in torunu Fedor Matveyeviç Sabur olup, onun nesli Dolgov-Saburovlardır. "Atun'un eski Türkçe aydun "aydınlık, parlak" sözünden, Andan'ın Türkçe-Farsça andamlı "endamlı" sözünden, Sahur - Sabır, Arap-İslam sabur "sabırlı" (ve Allah'ın sıfatlanndan birisi) sözünden (Gafurov 1987, 1 84) yapılan soyadları ve isimler, neslin Türk-Ordu asıllı olduğunu doğrular. 1538 yılında Yaroslavl şehrinde Dolgov-Saburov İvan Şemyaka soyadlı bir şehir prikazı görevlisi kaydedilmiştir (Veselovskiy 1974, 98). İsimleri ve göçtükleri zaman dikkate alınırsa, Dolgov-Saburovların Moğol is­ tilası sırasındaki Bulgar kaçakları olmaları mümkündür.

150. DULOVLAR. >N. asır ortasında Ordu'dan, Knez İvan Da­ niloviç Şahov'a göçen Dulo mirzadandır (Veselovskiy 1974, 103) . Soyadının eski Bulgar patşa neslinden biri olan Dulo'dan olınası da ihtimal dahilindedir. 151. DUNİLOVLAR. Tatar Dunilo'dan başlayan dvoryan neslidir (BK II, 3 1 1 , N 318). >N. asır ortalarında Petr Yeremeyev Dunilo-­ Bahmetyev adlı birisi kaydedilmiştir (Veselovskiy 1974, 104). Bu, Dunilovların Bahmeyevler ile sadece akrabalıklarını değil, aynı za­ manda onların Türk asıllı oldukların bir kat daha doğrular. 152. DURASOVLAR. XVII . asırdan itibaren dvoryanlar, topraklan Arzamas bölgesindedir. 1 545 yılında Rus hizmetine giren Kazan Tatarı Kirinbey hyiç Durasov'dandır (Veselovskiy 1974, 104). Kirinbey ismi, Tatarca kırın bay "uç beyi" sözünden yapılmıştır ve Durasov, muhtemelen, Arap-Türk dürr - durra "irıci" sözündendir (Gafurov 1987, 146). 153. DUVANOVLAR. Ryazan topraklarında XVI. asırdan itibaren dvoryanlardır. >N. asırda Altın Ordu'dan Ryazan knezlerinin hizme­ tine giren Duvan'dan başlar (BK II, 310, no. 43). Soyadları, Tükçe duvan "meydan, açık yer; ganimetin paylaşıldığı Kazak meclisi" sözünden yapılmıştır. Temiryazov ve Turmaşevler (bk.) ile akraba­ dırlar. 154. EDIGEYLER. XVI asırdan itibaren dvoryanlar, Postnikovlar (bk.) ile akrabadırlar. Edigey - Edigey - İdegey, YJV->N. asırlarda (1389-1420) bütün Deşt-i Kıpçak'ı idare eden Bulgar-Tatar mirzasıdır. 1420 yılında İdegey öldürülünce, onun çok sayıda akrabası Ordu­ luların baskılarından kaçarak Ruslara hizmete geçmişlerdir (Vese­ lovskiy 1969, 506-508). Daha >N. asır ortasında İdegeylerden biri, .


47

Büyük Knezin hanımı Mariya Yaroslavna'nın hakimiyetinde olan Pereyaslavl bölgesindeki Edigey köyünde toprak sahibi olmuştur (Veselovskiy 1974, 107).

155. EL'ÇANİNOVLAR. OGDR'de (IV, 44) şunlar yazılmıştır: "El'çaninovlann nesil atası Alendrok, Polonya'dan Büyük Knez Vasiliy Vasiliyeviç'e gelir. Bu Alendrok El'çaninov'un oğullan 1476'da çar tarafından topraklar ile mükafatlandınlmışlardır." Alendrok El' çaninov önce, YJ.V-X:V. asularda, Polonya'ya gidip, daha sonra, hatta ken­ disinin Türk soyadım kaybetmeden, hizmet için Ruslara göçen İdil boyu Türklerindendir. N. A. Baskakov'a göre, Alendrok ismi Türkçe alındırık "alınlık, maske" sözünden ve soyadı da aynı şekilde Türkçe elçi sözünden yapılmıştır. 156. ELGOZİNLER. XVII. asudan itibaren dvoryanlardu. 1 568 yılında Arzamas civarındaki topraklan ile hizmetli Tatar olarak zil<­ redilen İvan Elgozin'dendir (Veselovskiy 1974, 107). Soyadları iki losımdan meydana gelen Türkçe köktendir: 61 - il "ülke, toprak; nesil" ve huca - hoca - gozya sözlerinden yapılmış gibi görünür, yani "il idarecisi nesil başı" anlamını bildirir. 157. ERMOLİNLER. Türkçe er ve molla (Baskakov 1979, 175) sözlerinden yapılnııştu. X:V. asnn il<inci yansında Moskova'da inşaat ustası ve alim Ermolin Vasiliy Dmitriyeviç yaşamıştu, o Moskova sarayında bir kaç kilise inşa etmiş ve Ermolin yıllığının yazılmasına iştirak etmiştir (Veselovskiy 1969, 328, 445). Eğer, o Türk muhitinden çıktıysa (ki soyadı bunu açıkça doğrular), hrtstiyan ismine ve ba­ basının ismine göre, onun atalan bir şekilde, XIV-X:V. asırlarda göçmüş olmalılar. 158. ERMOLOVLAR. OGDR'de (V, 44), şunlar haber verilir: "Ermolovlann nesil atası hrtstiyan olunca İoan ismini alan Arslan Mirza Ermola 7014 (1 506) yılında Altın Ordu'dan Büyük Knez Vasiliy İvanoviç'e göçmüştür. Bu Arslan'ın torunu Trosti İvan oğlu Ermolov 7119 (1611) yılında, Moskova, boyarlan kitabında yazılmıştu." Nesil atalarının ''Ermola" soyadı ve "Arslan" ismi, hiç şüphesiz onun Türklerden çıktığını gösterir (Baskakov 1979, 174-175) . Nesillerinden generaller, alirrıler, sanatçılar, dolayısıyla 1812 yılı savaş kahramanı. Kafkasya'yı istila eden Rus generali Ermolov Aleksandr Petroviç (1777-1861); Rusya'nın meşhur aktristi Ermolova Mariya Nikolayevne (1 853-1928) (ES 2987, 438).


48

159. FUSTOVLAR. 1391 yılında Büyük Moskova Knezi Vasiliy Dmitriyeviç'in hizmetine giren, Toktamış'ın topraklarına bakan mu­ hafızı Kadıyrhuca'dandır (OGDR V, 35-36). Hnstiyan olunca Gavriyil ismini alan Kadıyrhuca 1452 yılında ölür ve oğullan Vavila Tevyeşov ile Lavrentıy Fustov'a topraklarını bırakır.

160. GARŞİNLER. III. İvan (1462-1505) zamanında Ordu'dan göçen Garşa veya Gorşa Mirza'dandır. XVII-XIX. asırlarda dağllan dvoryan neslidir. En tanınmış vekili, meşhur Rus yazan Garşin Vsevolod Mihayloviç'tir (1855-1888). Soyadlarının garşa - kurşa "korku bilmez, cesur' Türk-Fars sözünden yapılması, atalarının Türk asıllı olduğunu doğrular (Gafurov 1987, 158).

161. GİREYEVLER. Sülalen Altın Ordu hanı Tuktamış (XIV-XV. asırlar) neslinden olan Giraylardan başlar. XV. asnn sonundan iti­ baren Rus hizmetine girmişlerdir. Daha önce olma ihtimali de vardır, çünkü Moskova dvoryanlan olarak Vasiliy Mihayloviç Gireyev 1 526 yılında, Andrey ile Yuriy Vasilyeviç Gireyevler 1570 yılında zikredilir. Moskova yakınındaki Gireyevo-Gubkino ile Novogireyevo köyleri on­ ların olmuştur (Veselovskiy 1974, 78). Soyadları, Türklerin (Tatar-­ Başkırtlann) girey - kirey "kara kuzu" sözüne dayanılarak yapıl­ mıştır (Baskakov 1979, 188), bk. Kireyevler.

162. GLİNSICİYLER. Knezlerdir. Onların Türk Ordu asıllı olduk­ larına dair iki ayn fikir olsa da, onlar 1380 yılında Kulikov bozkırında Dmitriy Donskoy tarafından mağlup edilen Mamay Knez ismine kadar dayanırlar. İlk rivayete göre, Glinskiyler nesli 1380 yılından sorıra Dinyeper boylarına yerleşerek Glinsk (daha önce Glinitsa) ve Poltava şehirlerini kuran Mamay oğlu Mansur Kiyat'tan başlar. Ve birinci şehir isminden Glinskiyler sülalesi başlar (MERSH, 12, 200) . İkinci rivayete göre ise, bu nesil Litvanya'nın Büyük knezi Vitovt­ ka'nın hizmetine girip Glinsk ve Poltava şehirlerini hediye olarak alan Mamay oğlu Mansuksan (Mansur Hesen) oğlu Leksa'dan (hns­ tiyan olduktan sonra Aleksandr) başlar (RBS V, 37). A. A. Zimin'in (1980, 142-43) fikrine göre, Mamay unvanını taşıyan akrabalan Mihail ve İvan Lvoviç Glinskiyler 1508 yılında Litva knezliğinden Rusya'ya göçünce, onlara Moskova civarındaki Yaroslavets, Medın, Borovesk köyleri "geçinmeleri için" verilir. Böylece, Glinskiyler hizmetli lmezler derecesine girerek ücretli toprak işleme sistemine (udelna-jalovan­ nuyu) de sahip olurlar (Zimin 1980, 122). XVI. asırda, Glinskiyler


49

Rusya dvoryanlığı tarihinde en meşhurlardan kabul edilirler: İvan Lvoviç (Marnay) Kınm'da elçi olur, daha sonra Kiev'in voyvodası yapılır (RBS V, 319-20); Mihail Glinskiy, III, Vasiliy'in kardeşinin kızı Yelena Glinskaya ile evlenir (Smolensk ve Kazan'a açılan se­ ferlerin tertipçisi, Glinskiylerin yaptığı antlaşmanın tarafı olmuş ve 1 536 yılında zindanda ölmüştür). XVI. asır ortasında Kazan'ın isti­ lasında Mihail Vasilyeviç ile Vasiliy Prokopyeviç Glinskiyler büyük bir faaliyet gösterirler, sonuncusu 1562 yılında, Kazan valisi olur (Bıçkova 1977). Daha sonra alirrıler, askerler (RBS, V, 319).

163. GODUNOVLAR. Üzerinde tartışma olan sülalelerden biri­ sidir. İki ayrı rivayete dayanan resmi şecerelerinde, Godunovlar 1330 yılında Altın Ordu'dan İvan Kalita'ya göçen ve Saburovlann akrabası olan Çeta Knez'dendir (OGDR 1, 4) yahut Altın Ordulu İvan Godun adlı birisindendir, denilmiştir. A. A. Zimin (1980, 80, 192, 208, 303), bu fikirleri umumileştirerek, sülalenin XIV. asırdan Kostromalı Dmitriy Zerno (Altın Ordu'dan Rus hizmetine geçen Çeta knezin torunu) oğlu İvan Zerno oğlu İvan Godun'dan başladığını ortaya koyar. Bu fikre, S. Veselovskiy (1969, 287-88), daha çok da R. G. Sknnnikov, her hangi bir delil göstermeden şiddetle karşı çıkmıştı. Hatta daha da ileri giderek, Godunovların atalan Tatar da köle de olmamışlardır, diye yazmıştır (Sknnrukov 1983, 5). Şunu da söylemek gerekir ki, S. B . Veselovskiy, tarafsız bir araştırmacı olarak, yine de, Godunovlann Türk asıllı olmalan ihtimalini inkar etmedi, hatta Godunovlann ihtiyat kaydıyla, XN. asırda yaşayan babalan Esen (Hesen) Godun ismini gösterdi (Veselovskiy 1974, 81). N. A. Baskakov'a (1979, 58) göre, Godu­ novlann soyadı, godun - gudun ahmak akılsız kimse" Türkçe unvanına bağlıdır. Türkçe olduğunu, Esen-Hesen ismi de gösterir. Rusya tarihinde XVI-XVII. asırlar arasında Rus çan olan Boris Go­ dunov malumdur ve o, kendinden önceki Rus çan Fedor İonaviç'in kayınbiraderi olur. "

,

164. GOGOL (GOGEL). Çok sonradan Polonya'dan göçerek, 1775 yılından itibaren Rusya dvoryarılan olan kişilerin sülalesidir (OGDR 1, 141). N. A. Baskakov'a (1979, 76-78) göre, bu soyadı Türk-Bulgarlarda (Çuvaşlarda) Kuş ismini bildiren gogul - kogul "keklik ?" sözünden yapılmıştır. Fakat V. S. Veselovskiy'e (1974, 81) göre, daha önce de bunun gibi isirrıler olmuştur: 1459 yılında


50

Novgorodlu İov Gogol adlı bir köylü zikredilir; Gogoleva, XVI-XVII. asırlarda Moskova bölgesindeki yerleşmelerden birisidir.

165. GOLENİŞÇEV-KUTUZOVLAR. Münakaşaya yol açan sü­ lalelerden biridir, çünkü resmi şecerede (OGDR II, 31) onlann nesil atası bahadır Gavriları'ın "Nemetslerden' olup, Aleksandr Nevskiy'in yanına göçmesinden bahsedilir. Gavril'in oğlunun torunu Fedor A­ leksandroviç Kutuz'darı Kutuzovlar nesli ve Vasiliy Golenişçe ünvarılı oğlu Kutuz Ananiy Aleksarıdroviç'ten Golenişçevler nesli başlar. Nesillerini birleştirerek Golenişçev-Kutuzov soyadım almışlardır. An­ drey Mihayloviç Golenişçev-Kutuzov'un kızı, hrtstiyan olunca Simeon Bikbulatoviç (bk.) ismi verilerek Kazan'ın son patşasının harıımı olur. S. B. Veselovskiy (1969, 430-432), bu şecereye şüphe ile bakar ve A. A. Zirnin (1980, 156) ile birleşip, Golenişçev-Kutuzovlar nesli daha sorıra, "Nemets"ler ile de Ordu ile de alakasız olarak ortaya çıkmıştır, diye düşünür. Onlara göre, Kutuzovlann nesil atası olan Fedor Kutuz, XIV. yüzyılın son, ')N. yüzyılın ilk yıllannda ve Go­ lenişçevlerin nesil atası Ananiy'in oğlu, Fedor Kutuz'un erkek kardeşi Novgorodlu Prokşan'ın torunu Vasiliy Golenişçe, ')N. asnn ikinci yansında yaşamış olmalıdır. N. A. Baskakov (1979, 92-93), Kutuzov soyadının Türkçe (Türk-Bulgar) kutuz - kudur "kudurmuş" sözüne dayanılarak yapılmış olduğu şeklindeki fikrini söyler. Neslin, daha da önce, 1230-1240 yıllannda, Moğol istilasındarı korkarak, Aleksandr Nevskiy'e kaçan bir Bulgar kabilesinden olması da mümkündür. 166. GOıJTSINLAR. Bu da, nesil atalan üstünde türlü müna­ kaşalar olan sülalelerdendir: 1) Lltvanya'nın Büyük knezi Gedirnin'in (Yediman ?) oğlu, onun oğlu Nartmont'un (Nartman ?) "Bulgak" ünvarılı torunu Golitsı'dan başlar (OGDR 1, 2). 2) 1514- 1 552 yıllannda Polonya-Lltvarıya'da esarette bulunan Knez Bulgakov Golitsı'dandır (BK 1, 181 ; Zirnin 1980, 30). 3) 1558 yılında ölen Mihail İvanoviç Golitsa Kurakin'dendir (Veselovskiy 1974, 82). 4) Lltvanya'nın Büyük knezi Gedirnin'in oğlu Patrtkay Nartmontoviç'in torunu İvarı Bulgak oğlu Mihail Golitsa'dandar (Veselovskiy 1969, 69, 89); Hovanskiyler ve Koretskiyler ile akrabalardır. Dört fi.kirde de, Türklere bağlı un­ vanlar (Bulgak, Yedemarı, Nartmarı ve Kuraka) bulunduğuna göre, N. A. Baskakov'un (1979, 47-48) görüşüne katılarak, Golitsınlann Türk asıllı olduklannı kabul etmek mümkündür. Belki, onlar, Moğol istilasından korkarak önce Lltvanya'ya kaçarı, daha sonra Rusya'ya giden Bulgarlardır. XVIl-XVIII. asırlarda yaşayan bu neslin aktif


51

hayatı İdil boyu ve Kazan'a bağlı olarak geçmiştir: Golitsin Boris Aleksandroviç, 1683-1713 yıllarında Kazan prikazını yönetmiş, yani İdil boyunun idarecisi olmuştur; Golitsin Vasiliy Vasilyeviç, 16101613 yılındaki hadiselere de katılarak, Rusya tahtı üzerinde iddiada bulunanlardan birisi olmuş. Nesillerinden daha sonra knezler, sena­ törlet, alimler ve askerler çıkmıştır (ES 1987, 317).

167. GORÇAKOVLAR. Knezlerdir, 1539 yılından itibaren dvor­ yanlar. Knez Mstislav Karaçevskiy'in (bk.) torunu Gorçak'tan başlar. Ona Karaçev şehri hediye edilmiştir. Knez Petr İvanoviç Gorçakov, 1 570 yılından itibaren boyar oğlu olarak yazılmıştır (OGDR V, I). N. A. Baskakov (1979, 162-163), Karaçev Karaçı "bakıcı, güvenilir hizmetçi" ile Gorçak Kurçak "kukla" Türk sözünden yapılma ihti­ malinden bahseder. 168. GORYAYİNOVLAR. XVI . asır ortasından itibaren dvor­ yanlardır. Babası Kazan'dan Rusya'ya göçen Yegup (Yakup) Yakob­ leviç Goryayin'dendir (Veselovskiy 1974, 86, 107). 169. GOTOVTSEVLER. OGDR'de (X, 22) şunlar yazılmıştır: "Gotovtsevlerin nesli, Grek-Rus dinini kabul edip, hristiyan olunca Petr ismi verilen ve hizmet için Büyük Knez Vasiliy Vasilyeviç Temruy'a giden Etmet Mirza'dan (Aşmet, Ehmet) başlar. Onun Gotovets unvanlı Andrey adlı oğlu olmuş, oğulları babalarının ün­ vanını soyadı olarak almışlardır. "Barhatnoy Knige'da (BK II, 306, N 190), ilave olarak, Gotovtsevlerin "Tatarlardan" olduğu söylenir. 1551 yılında Moskova'da Gotovtsev Urak Andreyeviç'in kaydedilmesi bu neslin Türklerden olduğunu bir Knez daha doğrular (Veselovskiy 1974, 87). 170. HANIKOVLAR. Türk asıllı olduklarına dair üç faraziye vardır: 1) Ordu'dan Oleg Ryazanskiy'e göçüp hristiyan olunca İvan isrnirıi alan Salahrnir'dendir (Solıh Emir), o, Oleg Ryazanskiy'irı kız kardeşi Natalya ile evlenmiştir (OGDR I, 56); 2) Solıh Ernir'in torunu Timofey Konstantinoviç Hanıka'dandır (OGDR I, 57). 3) Altın Ordulu Hanıka'dandır (BK, II, 396) . Apraksinler, Kryu­ kovlar, Hitrovlar (bk.) ile akrabalar. Soyadı, Türkçe hamk "tecrübeli, mahir" sözündendir (Baskakov 1979, 63-66).


52 171. HANKİLDEYEVLER. Rusları sakin olarak karşılayan (1551 yılında Ruslan Kazan yanında kabul eden Kazan knezi Hankilde' dendir. Daha sonra o, Kazarılıların 1551 'de başarısız isyanlarından sonra, Ruslara esir düşer ve muhtemelen, o devirde Rus hizmetine geçmiştir (PSRL 29, 71 -72). 172. HILÇEVSKİYLER. XV. asırda Rus hizmetine giren Polonya Tatarlarındandır: Tarasiy Hilçevskiy, 1 687'de Malorusya alpavıtı o­ larak kabul edilmiştir (OGDR VII. 1 57). Soyadı, Türkçe hilaç "hilekar" sözündendir (Baskakov 1979, 212). 173. HİTROVLAR. XV. asnn başında erkek kardeşi Salahmir ile beraber Büyük Knez Oleg Yaroslaviç Ryazanskiy'e giden Altın Ordu mirzası Yedugan Silno-Hitr'dendir (OGDR 1, 57; BK il, 395). Apraksinler, İzmaylovlar, Tatişçevler, Hanıkovlar (bk.) ile akrabalardır. 174. HODIREV (HODIREVSKIY). Türk muhitirıden Hodır Hıdır ismi ile çıkanlar, anlaşılan Litvanya'da olduğu gibi, Rusya'da da mevcuttu. Soyadı, hadr - bıdr - hidr - bızır "peygamber" şeklindeki Türk-Arap sözündendir. Litvanya'daki Hodırevskiyler, XVl 1. asnn son yıllarında, muhtemelen, Rusya'ya gitmişlerdir, mesela, 1628'de babasının önceki topraklarını alan Uvar Hodırevskiy (OGDR IX, 66). XVI . asırda, Rusya dvoryanı ve hizmetli olan Adanaş Semenoviç Hodırev'in yaşadığı malumdur, o, 1578 yılında Kes ya­ kınında öldürülmüştür (Veselovskiy 1979, 9). İkisinin de soyadları ile beraber isimlerinin de Türkçe olması (Uvar, Adanaş) olması ibretlidir. 175. HOMYAKOVLAR. Altın Ordu'dan çıkan kişilerdendir (BK il, 396). 1568 yılında Kazan'da okçu takımı başı Homyakov Yakov kaydedilmiştir (PKK, 60). 176. HONENEVLER. Kökünde Türk-Moğol honen - bonon "zil, çan" (Baskakov 1979, 191) sözü bulunan soyadına göre, Türkler arasından çıkmışlardır. Bazılarının isimleri de şunu gösterir: Rahman Honenev 1570 yılında Vladimir'de dvoryanlar derecesinde kaydedil­ miştir; Türk dillerini bilen Honenev, Nogay'a ulaktır (OGDR VI, 28 ; Veselovskiy 1974, 342). 177. HOTLİNTSEVLER. Ordu'dan Rus hizmeti için çıkan Hot­ lin'dendir (PSRL 11, 307). Soyadı, muhtemelen, domuz yılında doğan oğlan çocuklarına verilen hotlen - kutlen unvanındandır (Baskakov 1979, 145).


53

178. HOTYAYİNTSEVLER. Ordu'dan Dmitriy Donskoy'un hiz­ metine giren İlik'in torunu (Hristiyanlaştınlınca Yeremey ismi veril­ miştir). Hotyayin'dendir (OGDR IV, 34). XV-XVII. asırlarda Kolomens bölgesi dvoryanlan arasında sık sık zikredilirler (Veselovskiy 1974, 343). N. A. Baskakov (1979, 145), soyadının Tatar-Mişer hotyayi - hudjayin sözünden yapıldığını düşünür. Bu onlann nesil atalarının Mişerler arasından çıktığını söylemeye imkan verir. 179. HOZYAŞEVLER. 1 539 yılında Moskova'da Kazan elçisi olan hizmetli Tatar Hozyaş'tandır (PSRL 29, 36). 180. HURUŞÇOVLAR. Türk-Müslümanlar arasından çıkan hiz­ metllierden olmalılar, çünkü armalarında, onlara has yanın ay ve ok vardır (OGDR II, 1 1). Bazılannın Türk adı taşıması, aynca, genellikle Türk muhitinden çıkanlann çoğunun yerleştiği Rusya'nın doğu hudutlannda, bu arada, Tula bölgesinde yerleşmeleri, bunu gösteriyor (Veselovskiy 1974). 181. ISENEVLER. Hizmetli Tatarlardır. İsenev Baygildey, 1 592'de Azov'da (Azak) Rus elçiliği yapar (Sawa 1917, 256, 257); hizmetli Tatar İsençura, 1578 yılında Nogay'a ulaktır. (Sawa 1917, 176). Bu kayıtlardaki soyadı ve isimler Türkçedir. Çura unvanı Bulgarlara has olmuş, bu sebeple de İsenevler'in Bulgarlardan çık­ ması muhtemeldir. 182. İSUPOVLAR. Atalan, Altın Ordu'dan Rusya'ya, daha Dmit­ riy Donskoy'un idare ettiği devirde çıkmışlardır (BK II, 322) ve Oslan (Arslan) Mirza'ya bağlı olarak Arsenyev ve Jdanovlann (bk.) akrabası olurlar. Aynı ismi taşıyanlann daha sonra da çıkmalan mümkündür, çünkü 1568 yılında, artık dereceli tercüman, Kazanlı İsupka (PKK 24) ve daha önce (1530'da) Nikolay Aleksandroviç İsup-Samarin, 1556 yılında Kaşira'da Osip İvanoviç İsupov isimleri zikredilir (Ve­ selovskiy 1974, 129). İsupovlann soyadlan eski yahudilerin Yosıf "arttınlmış" isminden Türkçeleştirilen İsup - Yosıp - Yosıf'tan ya­ pılmıştır (Gafurov 1987, 214). 183. IYELEVLER. İyelevlerin soyadı Türkçe iyuli "eğilmiş, bü­ külmüş" sözünden yapılmıştır (Baskakov 1979, 205). Hizmetleri ve Moskova müdafaasında olduklan için 1614 yılında dvoryanlık veril­ miştir (OGDR VII, 38). Belki, onlar, Kazan alındığında giden kişilerdir. 184. IZMEDİROVLAR. XVII. asırdaki hizmetlilerdir. 1680 yılında Elçilik dairelerinde tercüman olarak kaydedilmişlerdir. Soyadlan,


54

muhtemelen, İzdamir lzti.m6r "demir yürekli; dayanaklı, cesur" şeklindeki Tatar isminden bozularak yapılmıştır (Gafurov 1987, 196). -

185. İZMAYLOVLAR. XV-XVI. asırlardan itibaren meşhur bo­ yarlar ve dvoryarılar olurlar. Büyük Knez Oleg İgoreviç Ryazanskiy'e (OGDR il, 34) 1427-56 yıllannda hizmet eden Knez Solohmir'in (Solıh Emir) kardeşi Şay'ın (N. A. Baskakov'a göre, Şeyh'in) torunu İzma­ il'dendir (İsmegıyl). Şaban İsmagil Ryazan knezleri dairesinde kuşbaz takımı (şahinciler) başı olmuştur (Zimin 1980, 267). "İnka" unvanlı İvan İvanoviç İzmaylov, 1494 yılında Ryazan knez­ lerinin kumandanı olmuştur. Onun, o devirde yaşayan akrabalanndan Kudaş ve Haramza isimleri de zikredilir (Veselovskiy 1974, 1 27). XVII. asrın ortasında ve ikinci yarısında İzmaylovlar (Andrey Petroviç, Artemiy Vasilyeviç) artık Moskova okolniçiyleri ve voyvodaları olarak zikredilirler. Moskova yakınındaki İzmaylovo köyü onlanndı, daha sonra, çar ailesi şehir dışında yaşamak için bu köyü satın alır (RBS VIII , 65-66). Eski İzmaylovlar'a bağlı İzmail, Solıh Emir, Şaban, Kudaş ve Heremze isimleri Türk asıllıdır (Baskakov 1979, 93; Gafurov 1987, 87, 1 53). Daha sonra İzmaylovlar ailesinden devlet adamları, alimler, yazarlar ve askerler çıkmıştır (RBS VIII , 65-68; Es 1987, 479).

186. JDANOVLAR. Jdanovlann nesil atası, XIV. asır sonunda Altın Ordu'dan Dmitriy İvanoviç Donskoy'a gelen Oslan (Arslan) mirzanın torununa dayanır (OGDR V, 29; BK 11, 238). Jdan, Jdanovlar unvanlan, XV-XVII. asırlarda Rusya'da çok yaygındı (Veselovskiy 1974, 1 1 1) ; Jdan Veşnyakov, 1551 yılında Pskov çiftliği ağasıdır; 1 575'de Jdan Kvaşnin, 1605'de Jdan-Yermila Senemoviç Velyarninov, Sviyajski'ye sürgüne gönderilmişlerdir (Veselovskiy 1969, 193, 197, 264) ; 1668 yılında Jdan İgnatyev'in Kazan'da dükkanları vardır. N. A. Baskakov'a (1979, 1 50) göre, "Jdan" unvanı Türk-Fars vijdan "dindar; mahbub" sözünden yapıllış olmalıdır. 187. JEMAYLOVLAR. XVI. asırdan itibaren dvoryarılardır. Je­ ma-Djuma adlı Tatardandır (BK il, no. 234). Jemajlovların (dolayısıyla, 1556 yılında zikredilen Jemaylov Timofey Aleksandroviç'in), genel­ likle Kazan'dan göçüp gelen hizmetlilerin yerleştiği Kaşira ve Ko­ lomno civarlarında toprakları olmuştur (Veselovskiy 1974, 1 13). So­ yadı, müslümarıların Comga •cuma günü doğan" sözünden yapılmış olmalıdır (Gafurov 1987, 144).


55

188. KABLUKOVLAR. 1628 yılında dvoryan olarak onlara toprak verilmiştir, N. A. Baskakov'a (1979, 109-1 1 0) göre, soyadları Türkçe kap+lık "kap" sözünden yapılmıştır. 189. KADIŞEVLER. XVI. yüzyıl sonundan itibaren dvoryanlar, fakat Rus hizmetine XVI. asnn ilk yansından itibaren geçmişlerdir. XVI. asnn ilk yıllarında Rusya'ya giden, Kının elçiliğinde de bir kaç defa çalışan Kazan mirzası Kadış'tandır. Kaynaklarda, aynca, 1 533 yılında Kazak Temiş Kadışev, 1587 yılında Tula'da Timofey Kadışev ve 1613 yılında Arzamas'ta İvan Mihayloviç Kadışev kay­ dedilmiştir (Veselovskiy 1974, 130). 190. KALİTİNLER. 1693 yılından itibaren dvoryanlardır. Bu isim ilk olarak Kalitin oğlu Sawa İvanov'a verilmiştir (OGDR X, 100). Kalitinler soyadı Türkçe kalita - kalta "kese, torba" sözündendir (Baskakov 1979, 237). 191. KAMAYEVLER. Kazan'a son hücum öncesinde 1 550 yı­ lında N. İvan'a sığınan Kazan knezi Kamay'dandır. Kazan alındıktan sonra hnstiyan olmuş ve Smileney ismini almıştır. Daha sonra bu soyadım taşıyan bir kaç kişi zikredilir: 1646 yılında hizmetli Kamay Mirza, 1 609 yılında Nijn. Novgorod'da yaşayan Kamay Koslivtsev (Veselovskiy 1974, 132, 1 59; PKK, 159) . Kamay Knez'in Kazan ya­ kınında topraklan olmuştur ve burada hfila Kamay köyü vardır. Köyün yakınlarında, R. G. Fehretdinov'un yanlışlıkla, Eski Kazan olarak adlandırdığı XVI. asra ait küçük bir şehir vardır. Aslında bu, sadece kaçan knezin yaşadığı yer olmuştur. Kamay sözünün eti­ molojisi pek açık değildir. Belki, kaınav "sarma, kuşatma" denen Türk-Bulgar sözünden veya kam "şaman" Türk-Moğol sözünden yapılmıştır. 192. K.AMINİNLER (KOMINİNLER). OGDR'de (II, 68) şunlar bildirilir: "Komıninler nesli, Altın Ordu'dan Moskova'ya Büyük Knez Vasiliy İvanoviç'e hizmet etmek için göçen Bugandal Komınin ismine bağlıdır. Ona, hristiyan olunca, Daniliy adı verilmiştir. Onun nes­ linden İvan Bogdanov ordu komutanı, kuşatma voyvodası, vekaletli elçi ve vali olmuştur. Çarlar tarafından 7064 (1 556) yılında (ve sonraki yıllarda) yer ve dereceler verilmiştir. 1557 yılında Fedor Kamınin Kolomna'da müstensih olarak malumdur (Veselovskiy 1974, 133). Komınin Lukyan ivanoviç XVIII. asırda baş savcı ve Adalet Bakanlığının Moskova arşivinin kurucusu olmuştur. N. A. Baskakov'a


56

(1979, 103-104) göre, Komınin soyadı, Türk-Moğol komm "kişi" ve Bugaydulla ismi, buhindalt "asık suratlı" şeklindeki Moğol sözlerinden yapılmış olmalılar.

193. KANÇEYEVLER. 1556 yılından itibaren dvoryanlarclır. Türk muhitinden çıkan hizmetli Kançeyev Voin Kutlukov, Kaşira yakının­ dan toprak aldıktan sonra dvoryan olur. Onun nesline daha sonra Ryazan bölgesinden topraklar verilir (Veselovskiy 1974, 133). Kan­ çeyev soyadı Türkçe kençe "ailenin en küçük çocu{Ju" sözündendir (Baskakov 1979, 29). Fakat, Türkçe koç - koş "göç yeri' sözünden olması da mümkündür. Kutlukov da Türkçe kutluk "baht' sözürı­ den yapılmıştır (Baskakov 1979, 1 55). 194. KARAKAÇAROVLAR. XVI. asırdan itibaren dvoryanlarclır. Aslen dyak, Venedik'te 1499-1501 yıllarındaki elçi Karaçarov Mit­ rofan: onun oğlu İvan Mitrofanov Bakaka da, aynı şekilde dyak ve 1 537-1 550 yıllarında elçidir (Sawa 1983, 90, 92-97, 100-1 14). 1537-1549 yıllarında saray dyağı olarak hizmet veren İvan Mitrofanoviç'ten itibaren (Mitrofan Karaçarov'un oğlu) Karaçarov sülalesine yeni "Bakaka" unvanı verilir. Bu, sadece Kazan Tatarlarının anlayabileceği şekilde şunu açıklar: Karaçarov umum Türk Karaç, "bakıcı' ve bakakı, Kazan Tatarlarının bak - bakcı 'bak, bakıcı' sözlerinden yapılmıştır. XVI . asırdan itibaren bu sözler, soyadı olarak, ayn da kullanılırlar: Mesela, 1565 yılında Kazan'da Yuriy Bakakin, 1575 yılında boyar oğlu Artemiy Bakakinler kaydedilmiştir (Veslovskiy 1974, 21). Karaçarov - Bakakinler resmi olarak dvoryanlığa 1622 yılında geçirilmişler desek de, onların dyak ve boyar oğullan olarak zikredilmeleri bu geçişin daha önce olma ihtimalini ortaya koyar. Onların olma ihtimalini ortaya koyar. Onların topraklarının Murom bölgesinde olması da ihtimaldir (krş. Murom yakınındaki Karaçarova köyü) 195. KARAÇEVLER - KARAÇEYEVLER. XV. asnn ikinci ya­ rısından, boyar oğlu Aleksandr Serrienoviç Karaçev isminin zikredi­ lişinden itibaren dvoryanlarclır. (Veselovskiy 1974, 134). Atalarının daha önce, henüz XJ.V-XV. asırlarda çıkmış olması da mümkündür. 1383 yılında Altın Ordu'dan Dmitry Donskoy'a gelen Karaçi'nin ismi zikredilir. Belki, Ryazan ve Tula bölgeleri hududunda Ordu'dan gelen bu kişilere topraklar verilmiştir. Orada XV-XVI. asırlarda artık Karaçev şehri malumdur. Şehir, 1539 yılında Knez Gorçakov' a teslim edilir. 151 5'de, Kınm'a elçi olarak giden hizmetli Tatarlann başı


57

Karaçeyev Kojuh ismi zikredilir (Sawa 1967, 41). N. A. Baskakov'a (1979, 232) göre, karavçı köküne dayanan Türk soyadlarının Kının Tatarlan arasından çıkması da muhtemeldir.

196. KARAÇİNSICİYLER. 1767 yılından itibaren dvoryanlardır (OGDR IV, 128). Soyadının temelinde karaçı sözünün yatmasına bakılırsa, Kara­ çevler ve Karaçeyevlere bağlı olmaları çok mümkündür.

197. KARAÇURİNLER. Kozlov oğlu İvan Karaçurin, alpavıt olarak 1580 yılında Meşçera'da kaydedilmiştir (Veselovskiy 1974, 135). Onun daha ziyade Tatar-Mişerlerin yerleştiği Meşçera'da yer­ leşmesi, daha çok da soyadının aslında "Kara Çura" denen Türk unvanının olması Karaçurinlerin atalarının Tatar-Mişer muhitinden olduğunu gösterir. Hristiyan - Rus isimleri Ruslaşmaya başladıklarını gösterir. 198. KARAGADIMOVLAR-TAPTIKOVLAR. XVI. asır ortala­ nnda Ryazan bölgesinde Karagadırnov Timofey Taptıkov dvoryan olarak kaydedilmiştir (Veselovskiy 1974, 134). Şecerelerinde, Taptı­ kovlann nesli Altın Ordu'dan Büyük Knez Oleg Ryazanskiy'e göçen Taptık'tan başladığı söylenir (OGDR VI, 1 1 ) . N. A. Baskakov'a (1979, 1 89) göre, "Taptıkov soyadı şimdiki Kazan Tatarlarına hastır, onlar arasınnda çok yaygındır. Bunun kökünde taptık "doğmuş, doğan" Tatar sözü vardır. 199. KARAMIŞEVLER. 1546 ylından itibaren dvoryanlardır (OGDR. III, 34). Soyadlan, hiç şüphesiz Türkçe korımış - karamış "korumuş" sözünden yapılmıştır (Baskakov 1979, 121). 1470 yılında Bejetski'de knezin genel valisi Aleksandr Vasilyeviç Kararnışev'irı varlığı malumdur ve 1480 yılında Nijn. Novgorod boyan Semen Kararnışev ismi zikredilir (Veselovskiy 1974, 134). Kararnışev unvanının bu nesle bağlı olmayan başka kimselerde de olması muhtemeldir: Mesela, Knez Mihail Fedoroviç Kararnış-Kurbskiy (Veselovskiy 1974, 134). Esas nesil­ den, yani, soyadına göre Türk olan (mesela, Sviya'daki Karamış köyü) nesilden, Ural endüstrisirıin kurucusu Aleksandr Mitveyeviç Kara­ mışev (1700-1791) çıkmıştır (RBS, VIII, 514-515). 200. KARAMZİNLER. Resmi şecerelerinde Kara Mirza isimli Tatar knezine bağlı oldukları söylenir (OGDR V, 62; RBS VIII, 500). XVI. asırda onun oğullan artık Kararnzin soyadım taşımaya başla­ mışlardır, mesela, Kostroma yakınında 1534 yılında Vasiliy Karpoviç


58

Karamzin'in, 1600 yılında Nijegorod bölgesinde Fedor Kararnzin'in yaşadığı malumdur (Veselovskiy 1974, 134). 1606 yılında toprak verilmiş, yani dvoryanlığa geçirilmişlerdir. Karamza - Kara Mirza sözünün etimolojisi gayet açıktır: Kara ve Mirza (Baskakov 1979, 178; Gafurov 1987, 166). Nesillerinden meşhur yazar, şair ve tarihçi Karamzin N. M. çıknuştır.

201. KARANDEYEVLER. OGDR'de, "Karandeyevlerin atası, hristiyan olunca Pavel ismini aları Kiçibey Kararıdey, 6909 (1401) yılında Altın Ordu'dan Rusya'ya göçmüştür." diye yazılmıştır (IV. 39). Barhatnoy Knige'de, soyadı "Karandı" diye biraz daha açıklanır. (BK, II, 277). O, Bulgar-Kazan karakterli gibidir, muhtemelen, aslı da buradandır ve "sağlam, büyük mideli" manasını bildirir ve Kiçibey de "genç bey" (Baskakov 1979, 148-149). 1597 yılında, Ryazan çev­ resinde toprakları olan Stepan Gavriloviç Karandeyev kaydedilmiştir (Veselovskiy 1974). 202. KARATEYEVLER. 1617 yılından itibaren dvoryanlardır (OGDR X, 36). Türk asıllı olduğu Karateyev - Karatayev soya­ dında açıkça görülür, temelindeki karaçı Tatar sözü veya Karatay "Kara nehir" Bulgar-Kazarı unvanı yatar (Baskakov 1979, 231 -232). 203. KARAVLOVLAR. XVI . asırdarı itibaren dvoryanlardır. 1480 yılında Ordu'darı Rusya'ya göçen Yarngurçey Karavul'darıdır (OGDR. IV, 47). Hnstiyarı olunca Sirneon ismini almıştır. Onun oğlu İvarı Karavlov 1524 yılında artık genel vali olmuştur. (BK II, 69). 1568 yılında Kazarı'da boyar oğlu Veşnyak Karavlov zikredilir (PKK, 30). İsim (Yarn­ gurçey) ve nesil atası soyadırıın (Karavlov) Türk asıllı olduğu şüphesizdir: yamgurçı "yağmurcu", karawl - karavıl "muhafız" (Baskakov 1979, 154). Nesillerinde askerler, alimler (mesela Rusya Bilimler Akademisi Rus Dili Enstitüsü'nün başkanı profesör Yu. t. Karavlov). 204. KARTMAZOVLAR. OGDR'de (VII, 95): "Kartmazovlar so­ yadı, Kartmazovlar oğlu İvarı Tretyakov 7157 (1649) yılında toprak hakkı verilen dvoryarı ve boyar oğulları derecesinde yazılmıştır", denir. N. A. Baskakov'a (1979, 209) göre, Kartmazov soyadının kökünde kartmaz "ihtiyarlamaz" Türk sözü bulunur. 205. KAŞAYEVLER. 1658 yılında yeni hristiyanlardarı oları dvor­ yan Kaşayev Mihail Steparıoviç ismi kaydedilmiştir (Veselovskiy 1974, 1 37). Kaşayevler soyadı, o arıa kadar Kazan Tatarları arasında çok yaygındır.


59

206. KAŞKAROVLAR. Kaşkarov-Kaşkarevler, 1 663 yılından iti­ baren dvoryanlardır (OGDR. VIII, 96). Soyadının kökünde Türkçe koçkar - koşkar - kaşkar "koç" sözü vardır. Kama boylannda yaşlı kurtlara da bu adı verirler. Kaşkarovlann Kama boylarından çıktıklannı, bu civardaki Kaşkarovo, köylerinirı varlığı da gösterir. Sülalenin daha evvel, Kasog knezi Rededi'nin torunu Söyendek patşanın 12. kuşağından olan Mihail Kaşkar'dan başlaması da müm­ kündür (Veselovskiy 1969, 289), bk. Suvorovlar, Çevkinler vb. 207. KAYİREVLER (KAYİROVLAR). 1 588-1613 yıllannda Nijniy Novgorod'da, İslam Vasilyeviç Kayirov isimli kimse yaşamıştır (Ve­ selovskiy 1974, 131), Kayirovlar-Kayirevler'irı buradan çıkma ihtimal­ leri vardır. İslam, İdil boyu Tatarlan arasında çok yaygın bir isimdir. Kayir-ev soyadının etimolojisi açık değildir, kebir "büyük" şeklin­ deki Arap-Müslüman isminden yapılması mümkündür (Gafurov 1987, 1 54). 208. KAYSAROVLAR. 1 628 yılından itibaren dvoryanlardır (OGDR. VII, 74). Nesil atalan, 1499 yılında zikredilip, X:V. asuda yaşayan Vasiliy Semenoviç Kaysar Komak'a kadar dayanır (Vese­ lovskiy 1974. 131). Stepan Kaysarov, 1568 yılında Kazan'da vali olmuştur (PKK, 9, 12). Daha sonra, Kaysarov dvoryanlan da, raz­ noçinetsleri de aslen Türk muhitinden çıkarılann yaşadığı Ryazan ve Kazan gubernalannda bulunmuşlardır (RBS, VIII, 387-89). Soyadı, kaysar - esar - tsezar şeklindeki Latin-Bizans sözünün Türk­ Müslüman-Araplaştınlan şekline bağlıdu (Gafurov 1987, 1 55; Bas­ kakov 1979, 207). Komaka sözünün etimolojisi pek fazla açık de­ ğildir, belki de konak - kunak sözünün biraz daha bozulmuş şeklidir (Baskakov 1979, 216). 209. KAZARİNOVLAR. X!VI. asudan itibaren dvoryanlardır. Va­ siliy Gleboviç Sorokovmov'un oğullanndan biri olan Aleksey Vasil­ yeviç Burun'un oğlu Mihail Kazarirı, 1531 -32 yıllarında toprak mu­ hafızlığı görevini yapar (Veselovskiy 1969, 250, 325, 330). Kazarinov'a çevrilen Kozarin - Kazarin ve Burun, Türkçe kozare - hazan sözüne -ov eki ilave edilerek yapılmıştır (Veselovskiy 1979, 256). Burun soyadı Türkçe bonn sözünden yapılmıştır. 210. KEL'DERMANOVLAR. X!VII. asudan itibaren dvoryanlardır (OGDR III, 1 13). Soyadlan, hiç şüphesiz Türkçe keldırman "zorla getirilmiş" sözündendir (Gafurov 1987, 187).


60

211. KELDIŞLAR. Soyadı, Polonya ve Lltvanya'da Polonyalılaşan ve Ruslaşan Tatarlara hastır. Kökünde, Türkçe keldış - kildış sözü vardır, yani "gavurun evine gelen kişi" (Baskakov 1979, 1 10-11 1). Fakat, XVI asır ortasında Rus tarafına geçerek hizmetli olan Ka­ zanlılar arasında Keldışlar vardır. Bunlardan birisi, 1 563 yılında Kı­ nm'a elçi olarak giden ve 1564 yılında Kanev bölgesinde öldürülen hizmetli Tatarlar başı Keldış Devlegarov adındaki. kişidir (PSRL 29, 335, 337). .

212. KEL'DİYAROVLAR. XVI. asır ortalarında, 1554 yılında elçilik yapan hizmetli Tatar Keldış Keldiyarov ismi bilinmekteydi (Sawa 1917, 171). Soyadı ve ismin Türkçe olduğu açıktır: kildiyar "gelen kişi, gelen yar" (Gafurov 1987, 157). ·

213. ıclÇİBEYEVLER. Korobinler, Selivanovlar ve Karandiyevler (bk.) nesillerine bağlıdır. Bunlann hepsi, 1401 yılında Ordu'dan Rya­ zan Knezinin hizmetine girerek, hristiyan olunca Vasiliy ismini alan Kiçibey Karandeyeviç'e kadar dayanırlar (OGDR III, 16). N. A. Bas­ kakov'un (1969) söylediğine bakılırsa, soyad.lan Türkçe kiçi bey keçe bay sözünden yapılmıştır. 214. KİREYEVLER-KİREYEVSıdYı.ER. XV. asır başında Knez 1. Vasiliy tarafından satın alınan Lltvanya Tatan Misyur Kireyev' dendir. Onun torunu 'Tatar Kekre Giray' 1440'1ı yıllarda Polonya-­ Lltvanya kralı Kazimir'e kaçarak, 1471 yılında Ehmet'in elçisi olur (PSRL 25, 395) XVI-XVII. asırlarda Rus hizmetine girip, 1618 yılından itibaren Rusya dvoryanlan derecesine ulaşırlar. Polonyalışan Kire­ yevskiyler sülalesi de bu nesildendir. Daha sonra meşhur devlet adarnlan, alimler (Es 87, 578). 215. KİREYEVLER. XVI asır ortasında Rus hizmetine giren KazanWar Yagiş ile Saltan Kireyevlerdendir. Onlann varisleri, hns­ tiyanlığa geçerek hizmetli olmuşlardır: mesela. Mamay İvanoviç Kireyev, 1 568 yılında Yarasloval'da (Veselovskiy 1974, 140), Petr ve Aleksey Prokofyeviç Kireyevler, Kazan'da (PKK, 1 82) hizmet etmiş­ lerdir. Grigoriy Kireyev 1683-1691 yıllannda Sibirya prikazında dyak yardımcısı olur. Soyad.lan Türk-Hint-Avrupa kiray - giray sözün­ dendir (Baskakov 1979, 179). .

216. KİYKOVLAR. XVI asır ortasında Rus hizmetine giren Belek Kiykov'dandır. O.hizmetli Tatar olarak, 1 554 yılında Kınm'a elçi olarak gönderilmiştir (Sawa 1917, 171). İsmin, Fars-Müslüman .


61

kayka - kiyka "hükümdar" sözünden olması muhtemeldir (Gafurov 1987, 1 55). 217. KOBYAKOVLAR. Ryazan topraklarına Ordu'dan, İzmay­ lovlar, Sunbulovlar, Korobinler (bk.) ile beraber önceden göçenler­ dendir; muhtemelen, XIV. asır sonlandır, çünkü 1518 yılında dvoryan ismi verilir (OGDR, VII , 24). XVI asır başında Kobyakovlar artık Ryazan dvoryanları olarak kabul edilirler, mesela, Mihail Dmitriyeviç, Aleksandr ve Şiryay Kobyakovlar (Zimin 1980, 270; Veselovskiy 1974, 145). N. A. Baskakov'a (1979, 204) göre, soyadları Türkçe köbek "köpek" sözünden yapılmıştır. Bu isim Kazanlılara da hastır, mesela, Kazan ve Tömen knezi Köbek. Kazan'ı son ana kadar müdafaa eden savaşçılardan biri olmuştur (PSRL 29, 71 -72). .

218. KOÇEVLER (KOÇEVİNLER). OGDR'e (III , 17), sülalenin Ordu'dan Dm. İv. Donskoy'a göçen Koçev'den olduğu yazılmıştır. O, hristiyan olunca Antsi!er ismini almış, onurı torunundan Polivanonlar başlamıştır. Belki de, Ordu'ya göçmeleri daha erken olmuştur, çünkü S. B. Veselovskiy (1969, 237) tarafından 1330 yılında Büyük Knez İvan Kalita'nın Altırı Ordu'dan çıkıp, hizmet için Rostov'a gönderilen Vasiliy Koçev isimli bir boyan olduğu kaydedilmiştir. Onurı oğlu Yuriy Vasil­ yeviç Koçevirı-Olejirıskiy'irı (Oleşinskiy) (Büyük Knez Dmitriy Donskoy boyan). İstanbul'a elçi olarak gönderilmesi muhtemeldir (PSRL 29, 198). Koçevinler sülalesi daha sonra Novgorod'da da zikredilir. onlar 1600'lü yıllar civarında dvoryanlar olarak gösterilmişlerdir (Veselovs­ kiy 1974. 161). N. A. Baskakov'a (1969, 1 18-1 19) göre, soyadları Türkçe köç - keç "kuwet" sözünden yapılmıştır. 219. KOÇUBEY. Knezler, aralarından tarihte 1. Petro'nun mu­ sahibi ve Mazepa'nın rakibi Vasiliy Koçubey malumdur. Nesil, daha XVI asırda Dinyester ile göçüp giden Tatar ardası beylerindendir, onlar arasında Koçubey (Unvan. köç ve bey Türkçe sözlerden, yani "göçebe bey") de zikredilir. Sülalenin kurucusu Koçubey, XVII. asır başında Rus hizmetine girip, Andrey ismi ile Hınstiyanlığa geçmiştir. Onun torunu Vasiliy Koçubey (1650- 1708) dir. Varisleri, knez ve dvoryan Koçubeylerdir (İRRD II. 26-29). .

220. KOÇUBEYEVLER. Bu neslin Türklerden olduğurıa dair en azından 4 türlü açıklama vardır, bunların hepsi, N. A. Baskakov'un (1979, 126) fikrine göre, Türkçe Keçe bey sözündir: 1) Daha XIII. asır ortalarında Moğol istilasından kaçan Bulgarlar olması da müm-


62

kündür, Litvanya'ya göçen Keçe Beydendir 0/. , D. 1986, 1 5) 2) Büyük Litvanya knezi Olgerd'a (1345-1337) Ordu'dan hizmete giden Koçu-Bey'dendir (İRRD 1, 239); 3) 1401 yılında Ryazan knezleri yanına giden Kiçi Bey Karandeyeviç'tendir (bk. Kiçibeyevler).

221. KOJEVNİKOVLAR (KOJAYEVLER). 1509 yılında III. İ­ van'ın hizmetine girip, 1544 yılında dvoryan olarak kabul edilen Kojay Mirza'dandır (OGDR VII. 20). N. A. Baskakov (1979, 204), bu soyadının boca - koca - kozya - huca denen Türkçe sözden yapılmış olarak düşünür. Böyle soyadı, Kazanlılara da hastır, mesela, Kazan elçisi Kozya Ehmet {PSRL 29, 1 28). Bu unvandan Huciehmetler soyadı yapılmışa benziyor.

222. KOLIÇEVLER. Münakaşalı bir sülaledir. OGDR'de (il, 27), sülalenin Aleksandr Nevskiy'e hizmete giden "Prusyalı" Andrey İ­ vanoviç Kobıla'nın torunu Fedor Kolıç'tan başladığı söylenir. S. B. Veselovskiy (1969, 140-146), A. 1. Kobıla adlı kişinin yaşamış oldu­ ğunu kabul etse de, onun Aleksandr Nevskiy'den 100 yıl soma, XIV . asır ortasında ortasında yaşadığını söyler. Bu fikre A. A. Zirnin (1980, 175- 180) de iştirak eder. O, Kolıçevlerin Anclrey Kobıla torunu Aleksandr Yılko oğlu Fedor Kolıç'tan olduğuu gösterir. Bu şecerede epeyce Türkçe isim de zikredilir: Fedor Kolıç'ın akrabası Sterbey Grigoriy, Fedor Kolıç'ın oğulları Aslan ile Batuy {Veselovskiy 1974, 151); Kolıçevler soyadı da, N. A. Baskakov'a (1979, 91 -92) göre. Türkçe kolca 'aksak; kılıç' sözlerinden yapılmıştır. XV. asnn so­ nunda Kolıçevler artık Rus devleti tarihinde tanınmış kişiler olmuş­ lardır: Mesela, Loban Kolıçev'irı 1492 yılında Kırım'da elçi olduğu malumdur. XVI asırda, onlar malum boyarlar olarak, daha çok Kazan'ın ve İdil boylarının istilasına aktif olarak katılırlar. Moskova civarında büyük toprak sahipleri, daha soma devlet adamları. Şe­ remetevler ile akrabalardır {RBS IX, . 84-86). .

223. KOLOKOLTSEVLER. Skripey adlı Altın Ordulu bir kim­ sedendir {N. A. Baskakov'a göre 'sukır bey"), onun oğullarına, hnstiyan olunca Vasiliy, Boris isimleri verilmiştir ve Kolokoltsev soyadı 1 573 yılında, dvoryanlık aldıklarında verilmiştir {OGDR 1, 63). 224. KOLONTAY. 1343 yılında Altın Ordu'dan, Rus hizmetine geçen Kalantay'dandır {Veselovskiy 1974, 1 50). 225. KOLUPAYEVLER. XVI asır ortalarından itibaren dvoryan­ lardır. Mihail Kolupayev-Priklonskiy, 1 554-56 yıllarında İdil boylannın .


63

müdafaasına aktif olarak katılanlardan biridir (PSRL 29, 244, 255-257). Muhtemelen, o XV-XVI. asırlarda Rus hizmetine giren bir Kazanlıdır, çünkü 1468 yılında Kazan pehlivanı Kolupaa (Kolıbay) ismi zikredilir (PSRL 25, 281).

226. KONAKOVLAR (KUNAKOVLAR). 1613 yılında Rus hiz­ metine giren Mişerli Adaş Kunak'tandır (Veselovskiy 1974. 171). Dvoryanlar olarak XVII. asırda kaydedilmişlerdir (OGDR VIII . 28). Soyadları Türkçe konak sözündendir. 227. KONÇEYEVLER. Sülale, Büyük Ordu'da yaşayan Konçey'­ dendir (BK il. 43). Soyadı, Türkçe Künçe "derici" sözündendir. 228. KONDAKOVLAR. 1572 yılında Novgorod'da hizmetli Kon­ dakov Nikita zikredilir (Veselovskiy 1974, 152). 1615 yılından itibaren dvoryarılardır. N. A. Baskakov (1979, 209), bu soyadının Türkçe kön tugmış "gün doğmuş" ve bell<i, Türk-Fars kondag "kundak" sözlerinden yapılmış olduğunu söyler. Daha sonra alirrıler, pedagoglar (ES 1987, 617). 229. KONDIREVLER. Eski bir dvoryan sülalesidir. Daha XVI . asırdan itibaren boyarlar olmuşlardır. Korobavlar, Borozdirıler ile beraber Litvanya'dan Tver'e göçmüşlerdir (Zimin 1980, 269). Kon­ dırevler, 1550 yılında Mejovsk civannda toprak ile mükafatlandınl­ rnışlardır (Veselovskiy 1974, 152-153). S. B . Veselovskiy'in (1969, 1 1 ) söylediğine göre. daha XVI . asırda Türk muhitinden çıkan Kondırevler, Biklemeşevler, Sakrnışevler, Sönbulovlar ve Korobinlerin şecereleri yazılmıştır. Kondırevler, Litvanya knezi Kendır'a (Kinder, Kondu) bağlı olarak düşünülür, çünkü soyadının kökündeki Türkçe Kindar sözü açıkça hissedilir veya onun Bulgarcaya has daha da eski rotatizrrıli kondır - kondız sözü olması da muhtemeldir. Öyleyse. bu sülalenin Bulgarlardan çıkması da ihtimal dahilindedir. 230. KONONOVLAR. 1568 yılında Kazan'da Kononov Pervuşa isirrıli resmi tercüman kaydedilmiştir (PKK. 26). Demek ki o, Kazan Tatarcasını iyi biliyordu. O zaman. onun Kazan Tatarlarından çıkması da, soyadının Türkçe kon 'gündüz; güzellik" sözünden yapılması da mümkündür. 231. KOROBANOVLAR. Daha ewel sarayda hizmetkar ve aş­ çılar olan bu sülaleye 1 554'ten itibaren dvoryanlık verilmiştir. Bas­ kakov (1979, 105), bu soyadının Türkçe Korhan - Kurban isminden yapılma ihtimalinden bahseder (Gafurov, 1987, 157-158).


64

232. KOROBİNLER. Resmi şecerelerinde (OGDR III, 16, Bk II, 38), nesil XV. asır başında Ordu'dan Fedor Olg-oviç Ryazanskiy'e göçen Keçe Biy oğlu İvan Vasilyeviç Korobyey'dendir (Kara Bey'den), diye yazılmıştır. Bazı vesikalarda, onun göçtüğü tarih 1401 yılı olarak gösterilir. A. A. Zirnin (1980, 269), göçmeleri daha önce olmalıdır, çünkü 1352 yılında Artemiy Korobin ve biraz daha sorıra, fakat gene XIV. asır ortalarında, piskopos Aleksey'in boyan İvan Artem­ yeviç Korobin ismi zikredilir, der. Aynı zamanda. A. A. Zimin, soyadının Türk-Ordu asıllı olduğuna şüphe etmez ve Kara Biy'in hnstiyan olunca Vasiliy adını alıp oğullarının da İvan ve Selivan (Selivanovlann nesil atası) şeklindeki Rus isimleriyle anıldıklarını gösterir. N. A. Baskakov (1979, 209), soyadının kökünü Kara bey diye düşünür. XV-XVIII : asırlarda Korobinler artık meşhur şahıslardır: boyarlar, elçiler, Ryazan gubernası dvoryarılan vb. 233. KORSAKOVLAR. Nesil atalan XIV-XV. asırlarda Altın Ordu'dan Litvanya'ya göçen Korsak'tandır (V., D. 1986, 136). XVI. asırda, Litvanya'nın Moskova elçileri Barkolat Korsak ve Semen Jdan oğlu Korsakov malumdur (PSRL 29, 350). XVII. asırda, Lit­ vanya'dan Ruslara hizmete Ventseslav Jegmuntoviç Korsak da göçer (OGDR 1, 83). O, çar Fedor Alekseyeviç fermanı ile, 1677 yılından itibaren Rimskiy-Korsakov ismi ile anılmaya başlanır (Baskakov 1979, 72). Soyadı, Türkçe korsak "bozkır atı" sözündendir (Baskakov 1979, 73). Daha sonra meşhur kompozitör, alimler ve askerler. 234. KOSTROVLAR (KASTROVLAR). 1550 yılında Rus hiz­ metine geçen Kazan knezi Kostrov'dandır fakat, o, 1 551 - 1 552 yıl­ larında Kazan'ı müdafaa eden meşhur Nur Gali ile beraber Kazan'a bağlı diplomatik müzakerelere aktif olarak katılmıştır (PSRL 29, 60-70). 1557 yılında, İvan Groznıy'ın Litvanya'ya karşı yaptığı sefere de katılır (PSRL 29, 266). Soyadının etimolojisi açık değildir, belki, Kazan Tatarlarının kıstır "sıkıştır" sözüne dayanılarak yapılmıştır. Rusya'ya göçen Türk halkları arasında bu soyadının çok yaygın olduğunu S. B. Veselovskiy (1974, 160) de doğrular: 1496 yılında Novgorod'da Memiş Kostrov'un yaşadığını söyler. Memiş, Kazan Tatarlannda çok yayılmış bir isimdir, mesela, Memiş Birdey, 15521 554 yıllarında Kazan'ı istila edenlere karşı tertiplenen isyanı idare eden yüzbaşıdır.


85

235. KOTLUBEYEVLER (KOTLUBİTSKİYLER). Daha XIII. asır ortalarında İdil boyundan (Bulgardan) çıkan Kotlı Bey'dendir (N. A. Baskakov'a göre, 1979, 186, "Kutlu bey") (V., D, 1986, 1 5). Daha sonra akrabaları Litvanya'dan dereceli makamlara gelmişlerdir, XVTI. asırda Rus dvoryanlığına yükseltilmişlerdir (OGDR V, 132). 236. KOZAKOVLAR. Andrey Kobıla'nın torunu İvan Koşka-­ Goltyay'ın büyük oğlu Yakov Kozak'tandır (Veselovskiy 1969, 1491 50). 1613 yılından itibaren dvoryanlardır (OGDR III, 85). N. A. Baskakov'a (1979, 132) göre, soyadları kazak "hür" sözündendir. 237. KOZLOVLAR. Oğullan XVT. asırda Karaçura, Şadra ve Saltık (Veselovskiy 1974, 147) Türk isimleriyle anılan İgnatiy Gri­ goryeviç Kozel-Biklemişev'dendir (OGDR III, 73). Kozlovlann Kozyol "teke" şeklindeki Rus sözüne dayanması mümkündür, fakat N. A. Baskakov (1979, 131), Türk-Nogay Kozıli koy 'üç yaşındaki koyun" sözlerinden yapılma ihtimalini de inkar etmez. ·

238. KOZNAKOVLAR. Altın Ordulu Vasiliy Koznakov'dandır (OGDR I, 69). 1610 yılında dvoryan ismi verilmiştir. N. A. Baskakov (1979, 69), onlann soyadı, kaznak - kazna - bezine "hazine" sözündendir, şeklindeki fikrini söyler. 239. KREÇETOVLAR (KREÇETNİKOVLAR). XVT. asırdan iti­ baren Rus hizmetindeler. Armalarında, onların muhitinden olduklarını doğrulayan yarım ay sureti vardır. Velyarninovlar (bk.) ile akraba olmalan muhtemeldir, çünkü XV asnn ikinci yansında Kreçet Nikuliç Velya­ minov ismi kaydedilmiştir (Veselovskiy 1974, 164). Soyadları Türk­ Tatar köreşçe "mücadeleci; muhafız" sözünden yapılmış olabilir. 240. KREMENETSKİYLER. Litvanya'ya göçüp de, sonradan Rusya'ya geri dönen Altın Ordu Tatarlanndandır, çünkü 1596 yılında Kozelsk şehrinde Kremenetskiy Dsip Dmitriyeviç zikredilir (Veselovs­ kiy 1974, 164). 241. KRİÇİNSKİYLER. XVTI. asırda, daha ziyade Lipki civarın­ daki isyanlardan sonra dvoryanlığa yükseltilen Polonya-Litvanya Ta­ tarlanndandır (V.. D. 1986, 78, 90). XVTII. asırdan itibaren Rus dvoryanlan derecesindeler. 242. KRYUKOVLAR. Apraksinler, Hanıkovlar, Hitrovlar ile ak­ rabalardır (bk. Baskakov 1979, 66). 1371 yılında Ordu'dan Ryazan knezlerine göçen Solohmir (Solıh Emir) torunu "Kryuk" unvarılı Ti­ mofey Grigoryeviç'tendir (OGDR III, 46; BK III, 256). XIV . asnn


66

ikinci yansından itibaren boyar Kryuk-Fominskiy malumdur (Vese­ lovskiy 1974, 166). 243. KUÇKİNLER. XII. asırda boyar Kuçkoviçlerin (Petr Kuçkov, Yakov Kuçkovitin) yaşadığı malumdur. Onlar, 1 175 yılında Vladimir-­ Suzdal knezi Andrey Bogolyubskiy'i öldürürler (PSRL 25, 83-84). Onların Andrey'in hanımı Bulgar kızıyla nesil bağlan vardır. Soyadı Türk-Bulgar kuç - kuçak "kucaklama: kucak' sözlerindendir (DTS. 463). 244. KUÇUKOVLAR . 1510 yılında Orşa yakınında esir düşmüş, sonradan Rus hizmetine geçmiştir, çünkü, daha sonra, ama yine XVI asırda Vasiliy Budayev Kuçuk malumdur (Veselovskiy 1974, 175) . Soyadı Türkçe küçük, ismi ise Kazan Tatarlanndaki boday "buğday" sözünden yapılmış olmalıdır. .

245. KUDAYKULOVLAR. XVI asnn ilk yansında Kazan'da yaşayan yüksek zümre kişileri arasındaki malum sülaledir. Kazan patşasının oğlu Kodaykol. XVI asır başında Rus hizmetine geçer, hnstiyan olunca Petr İbrahimoviç ismini alır. O, 1 506 yılında III. İvan'ın kızıyla evlenir ve sık sık onun yerine geçer (Zimin 1980, 305, 3 1 1 ) . Zamanında Knez Mstislavskiy (1 530) onun kızıyla evlenir, torunları da Knez Belskiy'dir. XVI . asnn hemen ikinci yansında ve ortalarında Kazan'da yüksek dereceli bir sülale olan Kodaykol'un yaşadığı malumdur, o 1534 yılında diplomat ve elçi olmuş ve N. İvan'ın Kazan'ı istiİa ettiği vakitte Kazan asilzadelerinin başında bulunmuştur. 1551 yılında Rus hizmetine geçer, daha sonra tekrar Kazan'a döner ve şehir alınınca esir düşer (PSRL 29, 12, 64-65, 179- 181). Soyadı, "Allah kulu' manasındaki Müslüman isminden yapılmıştır (Gafurov 1987, 206). .

.

246. KUDİNOVLAR. Muhtemelen. Kazan'dan Rus hizmetine geçen hizmetli Tatar Kudinov Kadıyş'tandır (Kadıyr'dan). o, 15541 556 yıllarında elçi olmuştur (Savva 1917, 173). Soyadı, Kazan Ta­ tarlanndaki Kuday - Hoday "Allah" sözünün bozulmuş şeklinden olmalıdır (Gafurov 1987, 154). 247. KUGUŞEVLER. Daha XVI asır başında Rus hizmetine geçen Mişerlerdendir. Evvelden geçmiş ol.malan da mümkündür, çünkü Teniş Kuguşev (bk. Tenişevler), daha 1528 yılında Meşçe­ ra'dan toprak ile mükafatlandırıl.mıştır (OGDR XIII. 20). sonralan knez derecesine yükselirler (RBS IX, 516). N. A. Baskakov'a (1979, 248) göre, soyadı Türkçe kuğu sözünden yapılmıştır. .


67 248. KULAYEVLER. XVI-XVII. asularda Rus hizmetindeler. Ka­ zan knezleri Kulayev ailesinden Knez Rastov oğullarındandır (PSRL 29, 67). Kazan knezi Kulay Mirza, 1548-54 yıllarında Kazan'ı müdafaa eden en aktif savaşçılardan birisidir ve 1 548 yılında IV. İvan'a elçi olarak giden kişidir (PSRL 29, 67). 1551 yılında Rus tarafına geçse de, 1 553 yılında Aıça isyancıları safında yer alu (PSRL 29, 231). 1554 yılında yakalanıp Rus cellatları tarafından öldürülür (PSRL 29, 233). Erkek kardeşi, 1556 yılında Mişe nehri boyunda yakalanana kadar isyana katılır (PSRL 29, 249). Muhtemelen, hizmetli Kulayev Yakov Semenoviç, 1614 yılında Tver şehri sakini olarak zikredilir (Veselovskiy 1974, 168). Soyadı, Türkçe kur sözünden yapılmış olmalıdu. 249. KULIÇEVLER. 1568 yılında Rus hizmetinde olan hizmetli Tatar Kulıçev sülalesi zikredilmiştir (PKK, 26). 250. KULOMZİNLER. 1616 yılından itibaren Rusya dvoryanlandır (OGDR VI,43). 1582 yılında Kostroma'da dyak Saltan Aıtemyeviç Ku­ lomzin zikredilir (Veselovskiy 1974, 170). N. A. Baskakov (1979, 192), soyadının Türk-Müslüman Kul Hemze - Kul Amzya "Hamza'nın (Hz. Muharnmed'in amcası) kulu" unvanından yapılmış olarak düşünür. İki isim de Kazan Tatarlarına hastır. Saltan ismi de Türklere aittir. 251. KULTIKOVLAR. 1644--1654 yıllarında Matvey Kultıkov, Dış Ülkeler Dairesi Müdürüdür (Veselovskiy 1983, 1 14). Türk-Tatar kultı.k "koltuk" sözüne dayanan soyadına göre, o Kazan Tatarlarındandır. 252. Klfl.UBERDİYEVLER. 1554 senesinde İvan Groznıy'ın el­ çisi hizmetli Tatar Kuluberdiyev Zenebek ismi kaydedilmiştir (Sawa 1917, 171). Soyadı, Türkçe kol birde "Allah'ın verdiği kul" (Gafurov 1987, 134, 1 58); ismi ise, Canibek "canı pek"ten (Gafurov 1987, 1 14) yapılrnıştu. 253. KULUŞEVLER. 1 546 yılında Burnaşevler, Narıkovlar ve daha 76 kişi ile Rus hizmetine geçen Kazan knezi Kuluş'tandır (PSRL 29, 49). 254. KUPRİNLER. Meşhur yazar A. t. Kuprin (1870-1937), o­ tobiyografisinde Narovçat-Mukşı şehri Tatarlarından olduğunu söyler. Bu, muhtemelen, annesi tarafındandır, çünkü Kuprin'in annesi L. A. Kulançakova, XVII. asırda Rus hizmetine geçen ve Narovçat yakınında topraklar ile mükafatlandırılan Kasıym knezleri Kulança­ kovların neslindendir.


68

KURAKİNLER. OGDR'ye göre (I, 3), knez Kurakinler nesli, asır başında Oı:dı.fdan Oleg Ryazanski.y'e göçen İvan Bulgak'ın üçüncü oğlundan başlar. Bulgakovlar, Golitsinler ile (İRRD I, 192) ve şecerelerinde iki Türk ismi (Bulgak, Kurak) olan Gedirninoviçler ile (Baskakov 1979, 47) alaabadırlar. N. A. Baskakov'a (1979, 49) göre, Kurakin soyadı, Türkçe kurak sözündendir, fakat Moğolca kurvak "üçüncü" sözünden olmaıs da mümkündür. Daha sorıra Rus diplomatları (RBS IX, 558-583). Y:VI . asırda knez Kurakin neslinin Bulgakovlar ile aynı gibi olması enteresandır. Krş. Dmitriy, Grigoriy, İvan ve Fedor Kuraki.n-Bulgakovlar (PSRL 29, 19, 91, 101, 143, 160, 187, 197, 199, 291 , 316). 255.

Y:V.

256. KURAPOVLAR. Kazan Tatarlarından çıkan hizmetliler: 1 545 yılında Kurapov Kurbat Kaşin'e yerleştirilmiştir (Veselovski.y 1974, 172). Soyadı, Türkçe kura-p "kurucu" ve isim karbat "kısa boylu, bodur" (Baskakov 1979, 251) veya kurbat "Allah'a yakın" sözlerinden yapılmıştır (Gafurov 1987, 158). 257. KURATOVLAR. Türk sülalesidir. Tarihte 1 540 yılında As­ tırhan elçisi Knez Kuratov'un olduğu malumdur (PSRL 29,38-39). Soyadının Türkçe kır atı "bozkır atı" sözlerinden yapılmşı olması muhtemeldir. 258. KURBANALEYEVLER (KURMANALEYEVLER). Aslen Kazan Tatarları olmalılar, çünkü dillerinde, aynı Nogaylardaki gibi b>m değişmesi görülür. 1 552-1 554 yıllarında Kazan'daki isyancıları idare edenlerden birisidir, 1554 yılında esir alınıp Rus cellatlan tarafından öldürülen Kazan knezi Kurman Ali malumdur (PSRL 29, 233). Kurmanaleyevler, Rusya dvoryanlan derecesine 1686 yılında kaydedilmişlerdir. Soyadları, Türk-Müslüman korbanali "Allah 'a kur­ ban edilen" sözünden yapılmıştır (Gafurov 1987, 158). 259. KURBATOVLAR. Y:VI. asırda bu soyadım taşıyan bir kaç kişinin olduğu malumdur ve bunların hepsi de Türk asıllıdır: Kur­ batovlar, Şeremetevlerin (bk.) serfleridir (RBS IX, 583); 1 559 yılında Pyatıy Zlobirı (bk.). Kurbatov ve Y:VI. asnn ikinci yarısında İvan İvanoviç Zogryajskiy (bk.) Kurbatov (Veselovskiy 1974, 172). Soyadı, Arap-Müslüman kurbat "Allah'a yakın" (Gafurov 1987, 158) yahut Türkçe karbat "bodur" (Baskakov 1979, 251) sözlerinden yapılmıştır. Daha sonra büyük bürokratlar, alirrıler, yazarlar. Bu soyadına, Kazan Tatarlan arasında bugürı de rastlanır.


69

260. KURDYUMOVLAR. 1642 yılından itibaren Rusya alpavıtlan olarak anılan Kurdyum isimli Kazan Tatarlanndandır. Anlaşılan, gö­ çüşü XVI. asra kadar olmuştur, çünkü daha 1541 yılında kısmen Ruslaşan Kurdyum Semenoviç Kalitin isimli kişinin varlığı malumdur (Veselovskiy 1974, 172). Soyadının kökünde Türk-Fars kurcun "hey­ be" sözü vardır (Baskakov 1979, 218).

KURKİNLER. 1579 yılında Ryajski'de yerleştirilen Zaharyev Kurkin Mirza'dandır (Veselovskiy 1974, 173). 261.

262. KURMANOVLAR. 1505 yılında Novgorod'da dvoıyanlığa geçirilen Kazan Tatan İvan Kurmanov'dandır (Veselovskiy 1974, 173) . Soyadı, Kazanlı ve Nogaylılardaki b>m değişmesi ile, Türk-Müslüman korban - kurman sözündendir (Baskakov 1979, 186). 263. KUŞELEVLER. 1583 yılından itibaren graflar ve çiftlik sahipleridir. Daha 1471'de Pskov'daki topraklanyla ve daha sonra Dmitrov'da da olan III. lvan'ın ulağı Sebastyan Semenoviç Kuşelev kaydedilmiştir (Veselovskiy 1974, 175). Mitka Kuşelev adlı kişinin yaşadığı da malumdur, o esir düşen Kazan knezlerinin gözeticisi olarak 1 583 yılında kaydedilmiştir (PSRL 29, 231). Soyadı, Türk-Kazan kuşıl veya küçelek "enik" sözlerinden yapılmıştır (Baskakov 1979, 104-106). Daha sonra meşhur Rus askerleri, amiralleri vb. çıkmıştır (RBS IX, 699-701). 264. KUTKİNLER. 1622-1623 yıllannda Kadem bölgesinde top­ raklan olan Kadem Mişeri Mirza Never Kutkin'dendir. Topraklan, onun torunu Bahtimer Nevera Kutkin'de de muhafaza edilir (OGDR X, 42; Veselovskiy 1974, 232). Soyadlan Türkçe kutluk "talihli" sözünden yapılmıştır (Baskakov 1979, 232). 265. KUTUZOVLAR. Aleksandr Yaroslavoviç Nevskiy'e "Prus­ lulardan" gelen, Çud savaşının meşhur kahramanı Gavril'in torunu­ nun oğlu ve Novgorodlu Prokşa'nın torunu Fedor Aleksandroviç Kutuz'dandır (OGDR IV, 3 1 ; V, 17). S. B. Veselovskiy (1969, 484-485); ona katılarak A. A. Zimin (1980, 258, Fedor Kutuz'un XIV-XV. asırlarda yaşamış gerçek bir şahıs olduğunu söylerler. 1448 yılında Vasiliy Fedoroviç Kutuzov (PSRL 25, 267) ve aynı zamanda başka Kutuzovlar, dolayısıyla Türk isimlileri de, mesela, Bulıga, Burduk vb. kaydedilmiştir (Veselovskiy 1974, 174). N. A. Baskakov (1979, 92), soyadı, Türk-Bulgar kutuz - kudur "kudurmuş" sözünden yapılmış olmalı diye düşünür. (bk. Golenişçev-Kutuzovlar).


70

266. KUTIYEVLER. 1552 yılında Ruslara esir düşüp hnstiyanlığı kabul eden Kazan Mirzası Memetgali Kutıyev'den başlar (OGDR XVII, 8). Soyadı, Türkçe kut-tu "talihli" sözündendir (Baskakov 1979, 255). 267. KUZEKEYEVLER. XVII. asırdan itibaren Rusya dvoryan­ larıdır, Tatar knezi Memedali Mirza Küzekeyev'dendir (OGDR XVI11,8). O, 150 kişi ile Kınm'a kaçmak istemiş, fakat 1556 yılında kuzey Donets'in karıştığı Adar (Andar) nehri boyunda yakalanmış Kazan Mirzası Küzkey olmalıdır (PSRL 29, 251 ). N. A. Baskakov'a (1979, 254-255) göre, soyadı Türk-Kıpçak küsek - küzek "gerçek­ leşen istek" sözünden yapılmıştır. Memedali ismi, "Möhemmedgali" (Muhammet ve Ali) dendir (Gafurov 1987, 162). 268. LAÇİNOVLAR. XVI. asır başında Kazan'dan çıkıp Rus hizmetine giren Laçirı'dendir. Kazan Tatarcasını ve Nogaycayı bilen Laçinov Mokiy, 1557 yılında Nogay'da lvan Graznıy'ın elçisi olmuştur (PSRL 29, 253, 258). 1618 yılında Laçinov oğlu Pratasiy Timofeyeviç, Moskova'yı 1613 yılında müdafaa ettiği için, topraklar ile mükafat­ landınlmıştır (OGDR V, 69). Soyadı, Tatarlardaki laçın "şahin" sö­ zünden yapılmıştır (Baskakov 1979, 179).

LEONTYEVLER. 1408 yılında Ordu'dan Ryazan knezlerine çıkan Batur Mirza oğlunun torunu Leontiy'dendir (OGDR iV, 30). XVI-XVII. asırlarda Tarnbov bölgesinde ve gubernasında dvoryanlar, dyaklar ve boyarlardır (RBS X, 226). Daha sonra alimler, ekonomistler, boyarlar (ES 1987, 703). 269.

270. LEŞÇİNSKİYLER. XVII. asır ortasında Polonya dvoryanı olarak kaydedilen Polonya-Litvanya Tatarlarındandır (V., D. 1986, 105). Polonya'nırı XVIl-XVIII. asırlardaki kralı Starıislav Leşçinskiy de onlar arasındandır (V. , D. 1986, 90). 271. LİHAREVLER. 1391 yılında Knez Vasiliy Dmitr. Moskovskiy

tarafına geçen "Lihar" unvanlı Bahtıhozya'dandır (OGDR V, 34). 1395 yılında İvan Lihar, artık Nijegorod kumandanı olarak zikredilir (PSRL25, 29). Daha sonra elçiler: İvan Dmitriyeviç Liharev, 1480 yılında Vala­ hiye'ye (Veselovskiy 1974, 181); David Liharev, 1502 yılında Ordu'ya (RBS, 480). Liharev Misyur Kazan'ın kır bölgesirıde vergi toplayıcısı olur (PSRL 29, 215). Tevyeşevler, Çemodurovlar (bk.) ile akrabalardır. 272. LODIGİNLER-LODIJİNSKİYLER. 1375 yılında Moskova Büyük knezi Dm. İvanoviç'e (Donskoy'a) Litvanya'dan giden Tatar


71

Oblagin'dendir. Onun oğlunun torunu Yeropkan ve onun neslini devam ettiren Lodıginlerdir (Polonya-Litvanyalılar kaydında Lodıjins­ kiyler.) (OGDR III, 49). N. A. Baskakov (1969, 141), bu sülalenin hepsini Türk sözlerine dayandırır: Oblagin, Türk-Arap ablahan "akılsız, ebleh" sözünden, Yeropkan > Yer Opkan "yer almış, yer tutmuş"dandır. Lodıgin, Litvanya-Ti.irk ladıka "hükümdar" sözün­ dendir. 273. LYUBAVSKİYLER. XIV . asır sonunda Ordu'dan çıkan Lyu­ ba'dandır; muhtemelen, o Ryazan knezliği topraklarına yerleşmiştir, çünkü 1512 yılında Ryazan'da Stepan Yuryeviç Lyubavskiy'in yaşa­ dığı kaydedilmiştir. Ve daha sonra (XVI-XVII. asırlarda) Lyubavskiyler ve kamenev Lyubavskiylerin Ryazan bölgesinde toprakları olmuştur.

Nesillerinde devlet adamları, alimler (ES, 1987, 733). 274. LYUBDÇENİNOVLAR. Kolomna'da yerleştirilip hristiyan­ laştınlan Tatarlar Andrey ile Rozgildey Şarapovlardandır (Veselovskiy 1974, 189) . 275. MAKŞEYEVLER. 1673 yılından itibaren dvoryanlardır (OGDR III, 98). Muhtemelen, 1568 yılında piskoposlar ve patriğin Yaroslavl'deki hizmetçileri olan hnstiyanlar Kalemet ve Asemetelim Makşeyevlerdendir (Veselovskiy 1974, 191). Soyadı, Türkçe (Kazan Tatarlanndaki) bakşi - makşi "bakıcı, idareci" sözüne dayanarak yapılmıştır (Baskakov 1979, 134). N. A. Baskakov'un (1979, 83) söylediğine bakılırsa, Kalemet-Kalembet isimleri Türk-Kıpçak halk­ larına hastır. 276. MAMATOVLAR. Tuktarnış'ın saray hizmetlisi, 1393 yılında hnstiyanlaştınlıp Misail ismi verilen Memethuca'dandır (PSRL 25, 180, 221). Bk. Kazan yakınındaki Memedhuja köyü. 277. MAMATOVLAR-ŞUMAROVSKİYLER. Yaroslavl knezleri­ nin bir kolunu teşkil eden Knez Aleksandr Borisoviç Mamat-Şuma­ rovskiy'dendir (Veselovskiy 1974, 193, 360). İsimlerinde (mesela Me­ met, Hıdır, Goluga) Türkçe bir tabaka hissedilir.

MAMATOVLAR (Kazanlı) Kazan'da eskiden yaşamış olan Mamatovlar: Boyar oğlu Nevstroy (1565); Kazanlı Şirayay (1568); hizmetli Matvey (1646, PKK, 15, 28, 121 ; Veselovskiy 1974, 193). Soyadı, Kazan Tatarlarındaki Möhemıned "övülmüş, şanlı" isminin kısaltılmış şeklidir (Gafurov 1987, 162, 170). 278.


72

279. MAMIŞEVLER. )01. asır sonu ve XVI . asnn ilk yansında bu soyadlı veya isimli bir kaç kişi malumdur; 1495 yılında Mamış Kostrov, 1 549 yılında Yetim Maıruşev, 1550 yılında Mamış Kudaşev Otodurov (Veselovskiy 1974, 193). Bunlar, muhtemelen, Kazan Türk­ leri muhitinden çıkanlardır, çünkü Mamış - Mamiç isimleri burada çok yaygındır (bk. Kostrovlar).

MAMİNLER. XVI. asnn ortalannda ve ikinci yansında bir kaç Marnin malumdur ve bunlar muhtemelen, Kazan muhitinden çıkmışlardır: 1554 yılında Mamin Baygon (Mamun Baygun) Nogay'a elçi olmuş (Savva 1917, 171) ve Borovski'ye yeni göçmüş Mamin İgnatiy İstomin (1 596) (Veselovskiy 1974, 193). Soyadı, Mamun "emin bulunan, emniyetli" şeklindeki Arap-Müslüman sözünden ya­ pılmıştır (Gafurov 1987, 162). Nesillerinden, meşhur yazar Mamin (Sibiryak) Dmitriy Narkisoviç çıkmıştır, babasının ismi (Nerkiz) de Türklerden olduklannı gösterir. 280.

281 . MAMONOVLAR. 1689 yılından itibaren dvoryanlardır (OGDR III, 21). 1468 yılında Kazan patşasının Abdulla Mamon isimli oğlu (PSRL 25, 270) ve 1480 yılında Büyük Knez'in yüzbaşısı Grigoriy Andreyeviç Mamon (Veselovskiy 1969, 326) malumdur. N. A. Bas­ kakov (1979, 55) soyadının Türkçe momun - mamınun "sessiz, sakin" sözüne dayandığına şüphe etmez, Kazanlılar arasında bu ismin olması, sülalenirı Kazan-Türk asıllı olduğu fikrini kuvvetlendirir. 282. MANGUŞEVLER (MANKUŞEVLER). 1606 yılından itiba­ ren Rus hizmetindeki dvoryanlardır (OGDR III, 50). 1558 yılında Kazan knezi Mangiş Kanbarov ismi zikredilir (PSRL 29, 260). Man­ guşevler soyadının kökünde Myankuş (Baskakov 1979, 127) şek­ lindeki Türk-Moğol ismi vardır. Manguşevler soyadı hfila Kazan Tatarlan arasında yaygındır. 283. MANSUROVLAR 00. Ordu'dan İvan Daniloviç Kalita'ya göçen Alivtey Şigildey oğlu Mansurov'dandır (OGDR 1, 45). Saburovlar ve Godunovlar (bk.) ile akrabadırlar. 1513 yılında Boris Mansurov, dvor­ yanlığa geçirilmiş, Moskova'da voyvoda olmuştur. Soyadı, Arap-Fars mansur "galip, üstün" sözündendir (Baskakov 1979, 59, 60). 284. MANSUROVLAR (Il). 1475 yılında Litvanya'ya gönderilen ve 1476 yılında Novgorod'da komutan olan yeni hristiyanlaştınlmış Fedets Mansurov'dandır (PSRL 25, 303, 305). 1495 yılında dvoryanlığa geçirilip, Polonya elçiliğine gönderilmiştir. (Veselovskiy 1974, 193).


73

Muhtemelen, 1 533 yılında III. Vasiliy'de hizmetli olan Mansurov Yakov (PSRL 29, 118) ve 1554 yılında Astırhan'da elçi olan (PSRL 29, 240) Mansurov Leontiy de bu nesildendir. 285. MANTUŞEVLER. Polonya dvoryanlan olan, Polonya alı­ nınca Rusya dvoryanlığma geçirilen Polonya-Litvanya Tatarlarından­ dır. Polonya'da Tatar süvarilerinin başı olan Mostafa Mantuşev 1727 yılında malumdur (V., D. 1986, 106). 286. MAŞKOVLAR. XVI . asır ortasında Rus hizmetine geçen ve 1555 yılında İvan Grozruy'ın Kırım'a elçisi olan Tatar Maşkov Yuşka'dandu (PSRL 29, 246, 252). XIX-XX. asırlarda meşhur alimler, ressamlar (ES 1987, 776). 287. MATYUŞKINLER. 1260 yılında Ordu'dan Aleksandr Nevs­ kiy'e göçen Arbavt'tandır (Matvey Albavt'tan) (OGDR IV, 24; BK III. 20). Arbavt - albavt - alpavıt sözlerine ve onların ortaya çıktıkları vakte bakıldıOJnda, Moğollar tarafından alınan İdil-Bulga­ ristan'ı sakinleri ol.malan mümkündür. XV. asır sonunda Novgorod'da Fedor Matyuşkin Odoyevtsev malumdur (Veselovskiy 1974, 228). Bundan, Matyuşkinlerin Novgorod topraklarında yerleşmeleri ve meş­ hur Odoyevtsevler (bk.) sülalesine bağlı olma ihtimalini de söyle­ yebeliriz. XIX-XX. asırlarda, Matyuşkinlerden alimler, denizciler, as­ kerler olduğu malumdur. 288. MEL'GUNOVLAR. Polonya'dan çıkan ve hnstiyanlaştın­ lınca Melgunov İvan olarak isimlendirilen Mingaleyev Yan'dandır (OGDR I, 65). Onu, Ryazan ülkesinde kaydetmiş olmalılar, çünkü daha sonra 1595 yılında Ryazan'da Mel'gunov Boris Prokofyeviç ve 1676 yılında Mel'gunov Andrey İgnatyeviç zikredilir (Veselovskiy 1974, 196). Mingaleyev soyadının kökünde Türk-Arap ismi Gali Ali "yüce, ulu" ve min şeklindeki kabile adı vardır. XIX-XX. asır­ larda, tanınmış alimler, askerler vb. 289. MELİKOVLAR (MİLYUKOVLAR). S. B. Veselovskiy'in (1974, 96) söylediğine bakılırsa, "Semen Melik, 1380 yılında Kulikov bozkınnda öldürülmüştür, Melikovlar nesli ondan gelir, daha soma, soyadları Ruslaştınlıp Milyukov diye arul.maya başlanu." Onlar ara­ sında Türk isimleri de (Mirza, Sahur vb.) vardır (PSRL 25, 204) . Muhtemelen, Türkçe konuşan Kafkasyalılardandır, çünkü Arapça Melik "melik, hükümdar" sözünden olan bu soyadı, XIII-XIV. asır­ larda Azerbaycan ve diğer Türk asilzadelerine hastır.


74

290. MERTVAGO. X:V. asır başında Altın Ordu'dan Oleg Rya­ zanskiy'e göçen Blagoden'dendir (Bilgetdin'den) (OGDR V, 54). Muh­ temelen Murom'da yerleştirilmişlerdir, çünkü XVI. asır başında Dmitriy Yakovleviç zikredilir (OGD 291. MEŞÇERİNOVLAR. Soyadlarına bakılırsa, Meşçera'dan, belki, Tatar-Mişerlerden çıkan kimselerdir. İlk zikredilişi, X:V. asır sonunda olur: Rusin ile Vasiliy Meşçerinler, Meşçerin Fedor Çere­ misinov (Veselovskiy 1974, 197). 1 568 yılında Kazan'da, okçu tala.­ mmda yüzbaşı Meşçerinovlar malumdur (PKK. 3, 39). 1753 yılından itibaren dvoryanlardır (OGDRIII, 37). N. A. Baskakov (1979, 68, 70, 79-80), onların Türklerden (Mişerlerden) olduğuna şüphe etmez (me­ sela, Meşçerin Fedor Çeremisinov). 292. MEŞÇERSKİYLER (ŞİRİNSKİYLER). Knezlerdir. 1298 yı­ lında, OGDR'ye göre (il, 8), 1 198 yılında, Ordu'dan (belki Bulgaris­ tan'dandır, bk. İRRD I, 382) çıkıp, Meşçera, Mişer topraklarına yerleşmiş ve Meşçera'da toprak almış Möhemmet oğlu Useyn (Gu­ seyn). Şirinskiy'dendir (bk. Bahmetyev) (OGDR III, 8; BK III, 3443; İRRD I, 206). X:V-XVI. asırlarda aktif Rus knezleri olarak bilinirler: Mesela, Meşçerskiy Grigoriy Federoviç, çar ordusu dvoryanlan başı (1 552), Putivl alpavıtı vb (PSRL 29, 105, 298 vb.). 293. MEŞÇERSKİYE (TVER'NIKILAR). 1 540 yılında Tver' ül­ kesinde Ruslara yeni gitmiş, belki, yeni hnstiyanlaştınlrnış Aksamit ve Barhat İvanoviç Meşçerskiyler kaydedilmiştir (Veselovskiy 1974, 1 1 ) . Bu Meşçerskiyler, Karamışevler (bk) ile akraba olup, Likov nehri boyunda Moskova ile Tver' bölgeleri hududunda toprak sahibi ol­ muşlardır. Bu Meşçerskiylerden Yuriy, 1563'te piskopos Arseniy Polotskiy'in askeri yaveri idi (PSRL 29, 263). XVII. asır başında Valuyevler ile akraba olurlar (Veselovskiy 1969, 105, 263). Aksamit "elmasa benzer bir taş• ve Barhat "kadife" isimleri, tipik Türk-İran adlandır. Soyadlarına bakılırsa, bunlar da Mişerlerden olmalılar. 294. MEŞÇERYAKOVLAR. X:V-XVI. asırlarda Mişerler arasın­ dan çıkmış olmalılar. 1 546 yılında Novgorod'da Meşçeryak Pestrikov oğlu Kaçalov (Veselovskiy 1974, 197), kardeşi Sanbar ile kaydedil­ miştir. 1 646 yılında Kazan'da hizmetli Meşçeryakov İvan Kirillov yazılmıştır (PKK, 1 21). 295. MİÇURİNLER. XN-X:V. asırlarda Ryazan knezlerine göçen Türklerin yerleştiği Tarnbov ve Ryazan gubernalannda yaşayan küçük


75

toprak sahibi dvoryanlardır. N. A. Baskakov (1979, 229), soyadının, Türklerdeki Biçurin'in (bk.) değiştirilmiş şekli olarak düşünür.

MİKULİNLER. Yıllıklarda (PSRL 29, 232, 34, 1 52), 1402-1403 yıllarında Moskova'da yaşamış Tatar Mikulin zikredilir. Muhtemelen, ondan, pek yukarı derecesi olmayan Mikulinler çıkmıştır, mesela, 1605 yılındaki isyana katılan okçu Grigoriy Mikalin (PSRL 34, 210). 296.

297. MİLKOVSıclYı.ER. 1604 yılında Arzamas'ta yeni hrtstiyan­ laştınlan Tatar alpavıtı Taras Milkovskiy kaydedilmiştir (Veselovskiy 1974, 198) 298. MİNÇAK, MİNÇAKOVLAR. Bu soyadı ve unvanlar Rus halkı arasında XV-XVII . asırlardan itibaren malumdur: "Minçak ancı, XV. asır sonu, Pereyaslavl; 1 582, Semen Vasilyeviç Minçak Sturişin ; Yelisev Minçakov, 1623, Puşkar dairesi müdür yardımcısı. " N. A. Baskakov (1979, 96-97), soyadının muncak "boncuk"tan yapıldığını söyler. Fakat, bu fikir pek inandıncı değildir, çünkü öyle olsaydı, isim Munçak-Munçakov olurdu. 299. MİNİNLER. Malum olduğu üzere, "Min" kabilesi Kıpçak­ Ordu nesillerinin en meşhurlarından birisidir ve ondan da çok tanınan Ordululardır mesela, Ordu knezi, Moskova "damgası" Min-Bulat (PSRL 25, 249). Bu nesilden çıkanlar, Mininler veya Minçaklar olarak devam etmişlerdir. 300. MIŞEROVANOVLAR. Ordu patşası oğlu Mostafa'nın voy­ vodası Azberdey Mişerovanov'dandır. Mişerovanov soyadına bakı­ lırsa, Mişerlerdendir ve o, Ryazan yakınında, 1443 (1444) yılındaki savaşta Vasiliy Vasilyeviç (Temnıy) askerleri tarafından esir alınmış, daha sonra, muhtemelen, Ryazan topraklanna yerleştirilmiştir. 301. MOJAROVLAR. Mojar, Mişer 'den bozularak yapılmış bir sözdür. "Mojar" toponirnlerine, daha çok Tatar Mişerlerinin yaşadığı yerlerde rastlanır (Vasari 1975). Böylece, Mojarovlar sülalesini, haklı olarak Tatar Mişerler arasından çıkanlara bağlamak mümkündür. Buna bağlı olarak, 1 597 yılında Ryazan'da kaydedilen Mojarov Di­ onisiy Fedoroviç ismine de bakınız (Veselovskiy 1974, 201). 302. MOLVYANİKOVLOR. Naruçad-Muhşi Ordu'sundan, yani Tatar Mişerlerinin atalarından olan Molva (Molla) İvan'dandır. Plemya­ nikovlar ile akrabadırlar. (BK il, 332). 1568 yılında Yaroslavl'da Bersen ve Behter Yakovleviç Molvyanirıovlar zikredilir (Veselovskiy 1974, 202). İsimlerine göre Türk asıllılar ve bu nesli devam ettirmiş olmalılar.


76

303. MOLOSTVOVLAR. Neslin ortaya çıkışı açık değildir, fakat 1615 yılında Nijniy Novgorod'da Saltan ve Ulan Molostvov'un zik­ redilmesinden onların Türk olduklannı düşünmek mümkündür. S. B . Veselovskiy (1974, 202), Molostvovlann XV. asırda Nijniy Nov­ gorod'a, daha sonra Kazan'a sürülen Novgorod boylannda olabile­ ceklerini söyler.

MOSAL'SKİYLER (MASAL'SKİYLER). 1 371'de Rusya'ya Solıh Emir ile beraber göçen knezlerdir (bk. Apraksinler, Hitrovlar, Verderevskiyler, BK III, 327; Veselovskiy 1969, 13). Daha sonra meşhur alimler, sanatçılar. 304.

305. MOSOLOVLAR. 1346 yılında Altın Ordu'dan Rusya'ya göçen Ehmet Mirza'dandır (OGDR iV, 55) (aynca bk. Tarbeyevler). 1 556'da Kaşira'da ve Meşçera'da, yani genellikle Kazan'dan (Kaşira) göçenlerin yerleştiği Tatar-Mişer topraklannda, Matvey, Grigoriy, Semen İvanoviç Mosolovlar kaydedilmiştir (Veselovskiy 1974, 1 3). Soyadlan, Türkçe masul "dilek, rica sözündendir (Baskakov 1979, 1 56- 1 58). Daha sonra narodni.kler, alimler. 306. MYAÇKOVLAR. OGDR'de (iV, 35), İvan Yakovleviç Myaç­ k'ın dedesi Olbuga Tevrtz patşalığından (Altın Ordu'nun kuzeyi) Drnitriy Donskoy'a çıktığı ve onun torunlanna, 1 550 yılında dvoryan derecesi verildiği kaydedilmiştir. N. A. Baskakov (1979, 146), bu neslin Türklerden olduğunu, Myaçk'ın meçe "kedi" Olbuga'nın ala buga "bahadır" veya "alaca" sözlerine dayanılarak yapılması ile doğrular. S. B. Veselovskiy'in (1969, 414-415) işaret ettiği gibi, 1 370'li yıllarda Ordu'daki büyük kargaşalar devrinde Olbuga (Myaç­ kovlann dedeleri), kardeşi Serkiz Knez ile Moskova'da kalmıştır. 307. MUHANOVLAR. XVI. asırdan itibaren dvoryanlar olarak malumdur: Mesela, 1 580 yılında Bryansk bölgesindeki topraklan ile Muhanov Stepan İvanoviç kaydedilmiş; 1 597'de dvoryanlığa geçirilen Muhanovlann XVII. asırda Starits bölgesinde topraklan olmuştur (Veselovskiy 1974, 209). N. A. Baskakov (1979, 107) Muhanovlann Türk olduğuna şüphe etmez ve soyadım Türk-Arap Muhan Muhhan "köle, hizmetçi" sözünden yapılmış olarak düşünür. 308. MURATOVLAR. 1 550 yılından Kazan'da çıkan "Kızılbaş" unvanlı Boris Amurotav'dandır. 1 562 yılında, o artık Moskova dvor­ yanı olarak zikredilir (Veselovskiy 1974, 13) ve XVI. asnn hemen sonunda, ona ve oğullanna Ryazan civannda topraklar verilir (Ve-


n

selovskiy 1974, 208). OGDR'de (VIII, 78), Roman Muratov, 1663 yılında topraklan olmuş dvoryan olarak kaydedilmiştir. Soyadı, Türk­ Arap Murad-Murat ismindendir (Baskakov 1979, 217). 309. MURZİNLER. XVI . asnn ilk yansında Rus hizmetine geçen Mirza Fedoroviç Malikov'dandrr (bk.). Daha sonra, Türk isimli (Divey, Çufra, Kurka) Murzinler, Tula bölgesi dvoryonlan olarak malumdur (Veselovskiy 1974, 208). Soyadı, Türk-Arap mirza - morza sözün­ den yapılmışnr. 310. MUSİNLER. Yahudi-Arap Musa - Movsey - Messiya ismine dayanan (Gafurov 1987, 169) çok yaygın bir soyadıdu. Rus muhitirıe geçmeleri, muhtemelen. XVI. asu ortalarında başlamıştu, mesela, 1 568 yılında Tatar Musa Kazan'da yaşamıştır (PKK, 27). fakat daha önce de hizmetli olması mümkündür (bk. Musirıler-Puşkinler). 3 1 1 . MUSİNLER-PUŞKİNLER. OGDR'de (1. 17; iV, 22). soya­ dının 1 1 1 8 yılında Rusya'ya göçen Musa'nın isminden yapıldığı söy­ lenmiştir. S. B. Veselovskiy (1969, 39-87) ve A. A. Zimin (1980, 162-165), bu bilgiyi kabul etmezler. Birincisi, Peşkovlar ve Saburovlar (bk.) ile akraba olan Musinler-Puşkinler, XV. asnn ikinci yarısında yaşayan Mihail Tirnofeyeviç Musa Puşkirı'e bağlı, diye düşürıür (Veselovskiy 1974, 208). Aynı zamanda, Musinlerin başka kabileden olma ihtirnalirıi de söyler, mesela: 1569 yılında Novgorod'da kaydedilen Dmitriy Musin, Telegin kabilesindendir. Musin-Puşkinler, A. S. Puşkinlerin akraba­ larıdır, daha sonra alimler, yazarlar. Kazan genel gubernatörü. 312. MUSTAFİNLER. XV. asır sonunda yaşamış, Bezzubets Şeremet'in (bk.) hnstiyanlaştırılan Tatarlardan olan kale hizmetlisi Semen Mostafa'dandu. Mustafinler, Novgorod ve Bejetsk'te alpavıt­ lardır, mesela, Nikita Stepanoviç Mustafin (1603), Novgorod (Vese­ lovskiy 174, 209). Soyadının kökünde, Mustafa Arap-Müslüman ismi vardır. 313. NAGAYEVLER. OGDR'de (VII, 31), Nogayevlerin 1 595 yılında dvoryanlığa geçirildikleri söylenir, fakat Aleyev Nagayev oğlu Vladimir'in boyar olarak Mişerler grubunda ilk kez zikredilmesi 1 580 yılına rastlar. 314. NAGİYLER. Knezlerdir. Uzak atalan Türklerden olan Sa­ burov (bk.) ve Vislovhovlar (bk) ile akrabadular. 315. NARBEKOVLAR. "Narbekovlar neslinin atası İbrahim Mirza (hnstiyan olunca ttya ismi verilmiştir). Altın Ordu'dan Büyük Knez


78

Vasiliy Vasilyeviç'e çıkmış ve büyük topraklar ile mükafatlandınl­ mıştır," diye OGDR'de yazılmıştır (IV. 45). 1551 yılından itibaren dvoryarılar olarak kaydedilmişlerdir. S. B. Veselovskiy'e (1973, 212213) göre, Narbekovlann nesli, XV. asır ortalannda yaşamış Tatar mirzası Behrim oğlu Dmitriy İlyiç Narbek'ten başlar. Narbekovlar da, daha sonra Türk isirrılerini muhafaza etmişlerdir: bk. Şandan, Çuvaş ve Yurrıran Narbekovlar. Akinfovlar, Derjavirıler ve Teglevler ile akrabalardır. 316. NARIKOVLAR. XVI asır ortalan civannda Kazan'daki meşhur knezler sülalesidir (PSRL 29, 28). 1546 yılında, Çura Nankov ile erkek kardeşi, Şah Gali'yi Vasilsurk'ta kabul etmişlerdir (PSRL 34, 27). 1 546-1552 yıllannda Nankovlar, Kazan hayatında önerrıli rol oynamışlardı. 1551 yılında Çura Nankov, iV. 1van'a boyun eğmediği için "cezalandırılmış" ve erkek kardeşi Aleksey Mirza Nankov, 1552 yılında 1van Grozmıy'a hizmete geçmiştir (PSRL 29, 12, 47-49, 146, 170). Nankovlann bundan sonra gitmiş olmalan aşikardır. .

317. NARIŞK1Nı.ER. OGDR'de (il, 60), Nanşkirılerin 1463 yı­ lında, Büyük I<nez Vasiliy Vasilyeviç'e çıktıklan yazılmıştır. XV-XV. asırlar arasında Nanşkirıler, hnstiyan dinine geçerler, fakat soyad­ larını muhafaza etmişlerdir. 1van 1vanoviç Nanşkin, 1 552 yılında Kazan yakınında öldürülür (Veselovskiy 1974, 213). XVI asnn ikinci yansında da Nanşkirıler, Türk dünyası ile bağlannı koparmazlar, bunu orılann isirrıleri doğrular: 1 564 yılında Yanış Nanşkin ve 1 573 yılında Nanşkin Murza Yanış oğlu kaydedilmiştir (Veselovskiy 1974, 207, 381 ). Rusya tarihinde Nanşkirıler diplomatlar, dekabrstler olarak ve çar Aleksey Mihayloviç'in Natalya Kirtllovna Nanşkina ile evlen­ mesi dolayısıyla malumdur. .

318. NEKLYUDOVLAR. OGDR'de (III, 1 1 ) yazıldığına göre. Aleksandr Nevskiy'e hizmete geçen "Nemets" Radşa'nın ikinci gö­ bekten torunu Grigoriy Dmitriyeviç Neklyud'dan başlar. Neklyudov­ lar, dvoryarılar ve boyar oğulla n olarak, XV. asır sonunda ve daha çok da XVI asırda sık sık zikredilirler. Çeşitli yerlerdeki adlara göre, bk: 1 504 yılında Neklyud Miaurin, Neklyud Buturlya, Neklyud İsupov vb. (Veselovskiy 1974, 216). .

319. NEPLYUYEVLER. XI/. asır başında yaşayan ve "Prusya­ Wardan" Aleksandr Nevskiy'e geçen efsanevi Gland Kambil neslinden olan Fedor İvanoviç Neplyuy-Kobılin'dendir (OGDR iV, 9; Veselovskiy


79

1974, 218; Zimin 1980, 177-179). Türk asıllı Kolıçevler, Sterebeyevler, Kolılinler (bk) ile akrabalardır. 320. NOROVLAR. 1 578 yılında Kostroma'da zikredilen hnsti­ yanlaştınlmış Tatar Rapsak İvanoviç Norov'dandır.

NOVOKREŞÇENOVLAR. XVI asır ortalarında Kazan'ın ve Kazan Hanlığının felakete düçar olması ve Kazanlıların büyük kütleler halinde Rus hizmetine geçmeleri neticesinde pek çok yeni hnstiyanlaştınlmış Tatar nesli ortaya çıkar: Buday Yakovleviç No­ vokreşçenov (Veselovskiy 1974, 51); 1556 yılında İvan Groznıy'ın Vıborg yakınındaki savaşında aynı okçu takımının başı Afanasiy Novokreşçenov (PSRL 29, 266-267). 321.

.

322. OBEZ'YANİNOVLAR. X:V. asnn son yılllannda Altın Or­ du'dan çıkan Obez'yandandır (Abız'dan?) (BK II, 102). 1561 yılında Kolomna'da Obez'yaninov Burnaş Vasilyeviç zikredilir (Veselovskiy 1 974, 224). Onlar Ryazan topraklarında da malumdur. Daha sonra asker denizciler (RBS XIV, 1 -4) 323. OBİNYAKOVLAR. Ordu'dan çıkan Obinyak'tandır (BK II, 169). XVI asnn ilk yansında İvan Andreyeviç Vel'yarninov - Obin­ yakov kaydedilmiştir (Veselovskiy 1974, 224). Bu, Obinyakovların Türklerden çıkan Vel'yaminovlar (bk.) ile akraba olduğunu doğrular. .

324. OBREYİMOVLAR. Kazan alındığında esir düşmüş veya Rus tarafına hizmete geçmiş Kazanlılar olmaları mümkündür, çürıkü 1600 yılında Novgorod'da yeni hnstiyanlaştınlan Tatar Obreyimov İvan kaydedilmiştir (Veselovskiy 1974, 226). Soyadı, İbrahim isminin bozulmasıyla yapılmıştır. 325. ODODUROVLAR. XV. asırda Türkler arasından çıkmış kişilerdir. XV. asır sonunda Novgorad'da İvan ve Saltık Ododurovlar (Adodurovlar), XVI asır başında Kudaş Ododurav (Veselovskiy 1974, 228); 1 550 yılında okçu takımı başı Mamış Kudaş Ododurov ismi zikredilir (PSRL 29, 266-268). .

326. OGARKOVLAR. 1 397 yılında Altın Ordu'dan Büyük Knez Vasiliy Dmitrtyeviç'e göçen Lev Ogar'dandır. Kaynaklar onun "soylu" nesilden kahraman bir "savaşçı" olduğunu haber ederler. (OGDR IV, 38). Daha sonra idareciler, askerler. 327. OGARYOVLAR. Altın Ordu'dan Aleksandr Nevskiy'e göçen ve hnstiyan olunca Panteleymon ismini alan Kotlımemet Ogar Mir-


80

za'dandır (OGDR V, 20, BK il, 6). XVI asırda malum olan Ogaryovler: 1 506- 1 522 yıllarında dyak Andrey Vladimiroviç, XVI asır ortasında Yakov Afarıasyeviç Yelman-Ogaryov (Veselovskiy 1974, 108, 227); Fedor Ogaryov 1 537-1538 yıllarında IV. İvan'ın Kazan'a elçisi (PSRL 29, 29). N. A. Baskakov'a (1979, 172-173) göre, soyadı Türkçe ogar "büyük" sözünden yapılmıştır. A. İ. Gertsen'in dostu N. P. Ogaryov de bu nesildendir. .

.

328. OGON-DOGONOVSKİYLER. XVII . asırda Rus hizmetine geçen Smolensk şlyahtasının Polonyalılaşnuş Tatarlan arasındadır (OGDR IV, 22). N. A. Baskakov (1979, 166-168), bu soyadım Türkçe ogun "yüce, büyük" (Kıpçak-Nogay) ve dogon "doğan" sözlerinden çıkanı. 329. OKULOVLAR. 1 552 yılından soı:ıra. Kazan'ın eski sakin­ lerinden Mitya Okulov oğlu Busurmanov kalır ve hnstiyanlaştınlır. O, 1 568 yılında zikredilmiştir (PKK. 14). 330. ONUÇİNLER. 1 559-1568 yıllarında, Bulgak Onuçin adlı hizmetli Tatar malumdur. 1 559 yılında o, Don'dan İvan Groznıy'a ulak olmuştur (PSRL 29, 280). 1 568 yılında Kazan sakinleri arasında boyar oğlu olarak kaydedilmiştir. (PKI<. 26, 31). 331. ORDINTSEVLER. Soyadları, Ordu'dan çıktıklannı gösterir, 1 562 yılında, Kostroma'da müstensih İgnatiy İvan Ordıntsev ve 1 582 yılında dyak İnay Ordıntsev isimleri zikredilir (Veselovskiy 1974, 128, 232). İnay ismi de Türklerden çıktıklarını doğrular. 332. ORİNKİNLER. Ordu'dan Büyük Knez Vasiliy Dmitriyeviç'e göçen Mirıçak Kasayev oğlu Orink'tendir (Orkan'dan) (OGDR V, 33). Davidovlar, Zlobinler, Uvarovlar ile akrabadırlar. 333. OZAKOVLAR. hya ve Sergey Ozakovlar, 1 370 yılında piskopos hizmetkarları olmak üzere hnstiyanlaştınlan Tatarlardır. Onlar, 1 377'de piskopos Mityay'ı Tsar'grad'a uğurlamışlardır. hya Ozakov, hnstıyanlaştınlan İvan Serkizov'dan satın aldığı Çerkizova köyünün, aynı zamanda Alımovo köyünün (orada kilise de irışa ettirmiştir) de sahibi olmuştur (Veselovskiy 1974, 404). 334. PAVLOVLAR. Dmitrty Donskoy'a hizmete geçen Altın Ordu mirzası Oslan'ın (Arslan) Pavel isimli oğlurıdandır (OGDR Y, 28 ; BK il, 101). Arsenyevler, Jdanovlar, Rtişçevler ve Somovlar (bk.) ile akrabadırlar. XVI asırda Patlovlar arasından süvari Kazaklar Fedka ve Trukan (PSRL 29, 230-250), 1646 yılında Kazan'da Tatarları üzerinde çalışan dyak yardımcısı Kuzma Pavlov malumdur (PKK, .


81

1 16). Bunların hepsi de her hangi bir şekilde Türklerle olan bağlantıyı gösterir. 335. PEŞKOVLAR. Şecerelerinde Türk muhitine bağlı olan (bk. Saburovlar) Semen Peşek-Saburov'dandır (BK II, 413). XV-XVI. asırlarda, Kostroma'da geniş topraklan olan Peşek Subarov'un oğlu Musa Se­ menov, Voyvoda ve Vologda knezidir (Veselovskiy 1969, 172). 336. PETROVO-SOLOVOVO. Altın Ordu'dan Büyük Knez Fedor Olgoviç Ryazanskiy'e göçen Batur (Patura-Petrovo) Mirza'dandır (OGDR il, 47; BK II, 378). Gleb Petrovo, XVI. asırda Ryazan boyan olarak kabul edilir ve XVI. asnn ikinci yansında İvan Timofeyeviç Petrovo Solovoy soyadım da alır, Petrovo-Solovovo soyadı bundandır (RBS XV, 645). 337. PİLYEMOVLAR. Ordu'dan çıkanlarla irtibatta olan İvan Sabur'un (bk) oğlu Fedor Pilyem, Rostov civarından toprak satın alır (Zimin 1980, 192-193). 338. PLEMYANNİKOVLAR. Naruçad Ordu'sundan Büyük Knez Konstantin'e (XIV. asır) Dulan, Aspay, Molvavan ve 1900 hizmetkar ile çıkan Saltanayiç Yandovgan Tregub'un oğlu Plemyan'dandır (OGDR IV, 33 ; BK il, 332). Böylelikle, Plemyannikovlann Tatar Mişerlerinden olmalan tartışmasızdır. XVI-XVII. asırlarda meşhur dyaklar, okçular ve Türkçeyi iyi bilen tercümanlar. bk. Semen Vla­ dimiroviç Plemyannikov (RBS XVII, 67-69). 339. PODOL'SKİYLER. Dvoryanlardır. "Barhatnay Knige" de (il, 382), onlann oğullarının Altın Ordu'dan çıktığı söylenmiştir. Daniliy Podol'skiy, Dmitriy Zerno'nun torunudur (Zimin 1980, 192). Vel'ya­ minovlar, Godunovlar (bk) ile akrabadırlar. 340. POJARSKİY. Dm. Knez Dmitriy Mihayloviç Pojarskiy'in (15481642) annesi Beklernişeva'dır (bk.), yani kısmen Türk kanı taşır. 341. POLATAYEVLER (POLETAYEVLER). XVIll. asır ortala­ rında güney Ural'a Kazan Tatarlarının göçmesi neticesinde şekillenen Orenburg Tatarlarına mensup Mansur Poletayev'dendir. O, 1 767 yılında toplanan Yekaterininsk komisyonu azasıdır. 342. POLİVANOVLAR. Ordu'dan Dmitriy Donskoy'a göçen ve hnstıyanlaştınlınca Antsifer ismini alan Koçev'in torunu Mihail Po­ livan' dandır (OGDR III, 22; BK il, 371). Göçen Polivanovlardan XV. asnn ikinci yansında Ugliç boyarlan çıkar (Zimin 1980, 252). XVI.


82

asırda meşhur opriçnik Konstantin Dmitriyeviç Polivanov da bu nesildendir (Veselovskiy 1969, 89). N. A. Baskakov (1979, 1 19), soyadının Türk-Fars pehlivan sözünden yapılmış olabileceğini söy­ ler. Bu, hakikaten de böyle olmalıdır, çünkü "Barhatnay Knige"de, Polivanovlar neslinin, Altın Oİdu'daki Fars pehlivan Palvan'dan ol­ duğu kaydedilmiştir. 343. POLOVTSOVLAR. Büyük Knez II. Svyatopolk İzyaslaviç devrinde Rus hizmetine geçen Kıpçak hanı Tugorhan'ın (onun kızı Büyük Kneze gelin gitmiştir) torunlarından Knez Polovtgov'dandır (RBS XVII, 375). 344. POLVEKTOVLAR (POLVEHTOVLAR). Aleksandr Nevs­ kiy'in hizmetine giren efsanevi "Nemets" Radşa'nın torununun oğlu İvan Musa'nın oğlu Polvehta'dandır (OGDR II, 30). XV asır başında Moskova boyarı Polveht Vel'yaminoviç kaydedilmiş, onun kızı. Dmit­ riy Donskoy'un oğlu Knez Dmitriyeviç ile evlenmiştir (PSRL 25, 236). 1460-70'li yıllarda dyak Aleksey Polvehtov ismi zikredilir (Zimin 1 980, 312). Daha sora askerler, idareciler, yazarlar (RBS XVII, 4499). 345. POROVATIYLAR. 1370'li yıllarda Apraksinlerin ataları ile beraber Ordu'dan çıkan nesildir (BK II, 363). Ryazan topraklanna yerleştirilirler, orada 1556 yılında İvan Andreyeviç Porovatıy Çebo­ tarev (bk.) Kançeyev ve ondan evvel 1521 yılında Andrey Oltufyev Poravatoy zikredilir. (Veselovskıy 1974, 255). 346. POSTNİKOVLAR - EDİGEYEVLER. XVI. asırdan itibaren dvoryanlardır. 1565 yılında Avram ve Roman Postnikov Edigeyev­ ler, Kaşin'deki toprakları ile ve 1 589 yılında Budislav Postnikov Edigeyev, Ugliç'teki toprakları ile zikredilir (Veselovskiy 1974, 107) . Edigeyevlerin (bk) tartışmasız olarak Türklerden olduğu dik­ kate alınırsa, sonuncuların da Türklerden (Kazan Nogayları) olma ihtimali vardır. 347. PRİKLONSKİYLER. Altın Ordu'dan Novgorod'a hizmete giden baba oğul Useyn ve Kazarın'dendir (OGDR II, 1 1 8). XVl.-XVII. asırlarda Nijegorod bölgesinde alpavıtlar, 1545 yılında Kazan'a ya­ pılan seferi idare eden Petr Kolupayev-Priklonskiy zikredilmiştir (Ve­ selovskiy 1974, 259). 348. PROKUDİNLER - GORSKIYLER. Atalannın Altın Ordu'dan çıktığı zikredilir (BK II, 366). XV. asırda Prokudinler, Vladimir dvor­ yanlarıdır (Veselovskiy 1974, 259).


83

349. RADİLOVLAR. "Barhatnoy Knige"de (II, 369), onların Tur­ genyevler (bk) ile beraber Altın Ordu'dan çıktıkları söylenmiştir. Vasiliy Aleksandroviç Radilov, 1527 yılında Basenkova Antonida'nın vartslerinden birisi olarak zikredilir (Veselovskiy 1974, 440-441). XVI-­ XVII . asırlarda Radilovlar, Mojays, Vereysk ve Tula bölgelerinde top­ raklan olan çok yaygın bir dvoryan ailesidir (Veselovskiy 1974, 265). 350. RADİŞÇEVLER. Küçük Yaroslavets'te 1604 ve 1627 yılla ­ nnda dvoryan derecesindeki Kunay Radişçev isimli hrtstiyanlaştınl­ rnış Tatar zikredilir (Veselovskiy 1974, 265). İsmi, Türkçe kön "gün, güneş ; neşe" sözündendir (Baskakov 1 979, 258). 351. RAHMANİNOVLAR. Ordu'daki Rahman'dandır (BK II. 369). Soyadı Arap-Müslüman rahman "merhametli" sözündendir (Gafurov 1987, 87, 181). Türkçe konuşan halklardan çıktıklarını (belki, Kazanlıdır) onların daha yakın kuşaklarında sık sık Türk isimli Rah­ maninovlara da rastlanması doğrular, mesela, Muraley (Kazan'da çok yaygın olan Nur Ali isminin bozulmasıyla yapılmıştır). Rahma­ ninov, 1 597'de Ryazan alpavıtıdır. (Veselovskiy 1974, 208). Büyük Rus bestecisi Sergey Vasilyeviç Rahmaninov da bu nesildendir. 252. RAHMANOVLAR. XIV-XV. asırlar arasında Ordu'dan çıkıp Moskova'ya yerleştirilen Rahman'dandır. Onun mülkü 1405 yılında Moskova'da kaydedilmiştir (PSRL 25, 233). XV. asır sonunda onlar artık Rahmanov soyadım taşımışlardır: Mesela, 1495 yılında Nov­ gorod'da Vasiliy İvanoviç Lapun-Rahmanov gösterilmiştir (Veselovs­ kiy 1974, 267). 353. RASTOPÇİNLER. XV. asnn ilk yansında Büyük Knez Vasiliy Vasilyeviç'e hizmete geçen (OGDR II, 72) Tatar Rastopça'­ dandır (BK II, 371). 1447'de Rastopça, Büyük Knez hanımının ocakçısı olarak zikredilir (PSRL 25, 269). Rastopçin Menşoy Konstantinoviç, 1559 yılında Dmitrov'da kaydedilmiştir (Veselovskiy 1974, 266). N. A. Bas­ kakov'a (1979, 13) göre, Rastopçinlerin, Rostopçinler ile akraba olduğu dikkate alınırsa.soyadı Ruslardaki (Tarnbovlulardaki) rastopço "bön, avanak" sözünden yapılmıştır. Fakat bu unvarıırı, biraz sonra bahse­ dilecek olan rast - rasti sözüne dayanılarak yapılması da müm­ kündür. Rastopçin ve Rostopçinlerin (bk.) ortaya çıkışlan muhteliftir. 354. RASTOVLAR. 1551 -1552 yıllannda Şah Gali'nin yakını olan (PSRL 29, 67, 71) ve 1551 yılında IV. İvan'ın kabul ettiği Rastov oğlu Kazan'ın diğer knezleri ile beraber isyan eden Arça isyancı-


84

lannın başındadır (PSRL 29, 231), fakat 1554 yılında esir alınarak, 1 557 yılında kendisi gibi esir düşen kardeşi Devyak Mirza ile beraber Rus hizmetine göçer (PSRL 29, 233, 247). Rastov soyadı, rasti "hakikat, doğruluk" Fars-Müslüman sözündendir (Gafurov 1987, 181) ve Kolay ismi Türkçe kul sözündendir. 355. RATAYEVLER. Atalan Altın Ordu'dan çıkmıştır (BK II, 369). XVI . - XII. asırlarda dvoryanlardır. Soyadının kökünde "Hatay" unvanı vardır. S. B. Veselovskiy'e (1974, 266) göre, muhtemelen İslavlardaki pahar "çiftçi" sözündendir. O, onların Akinfovlar, Suri­

novlar, Çemodanovlar ile akraba olduklarını gösterir ve topraklarının Murom ile Tula civarlarında bulunduğunu söyler. 356. RAZGİL'DEYEVLER. XVI . asırda Rus hizmetine geçerek, hizmetliler derecesine giren Tatar Mişerlerindendir. Bunun hakkında, knezler Trubetskoy ve Pojarskiy'in imzaladığı fermanda, onun Mirza Bayuş Razgil'deyev'e verilmesi, topraklarının Sember gubernasındaki Alatır bölgesinde olınası, dvoryanlığa 1613 yılında Nogay Tatarlarının hücumu sırasında gösterdikleri kahramanlıkları sebebiyle geçirildiği söylenmiştir (OGDR )01, 39). N. A. Baskakov (1979, 1252-253), soyadı ve ismin etimolojisini şöyle gösterir : Razgil'deyev < Oraz - Uraz geldi "talih geldi" ve Bayuş, bay-u- "zengin olınak", bay-u-ş "zenginlik". 357. RAZGOZİNLER (RAGOZINLER). Kazanlılardan olan Raz­ gozin Baygil'dey, daha 1560 yılında Nogay'a elçi olur (Sawa 1917, 173). Razgozın Taşlık Vasilyeviç, 1596 yılında Tver'de (Veselovskiy 1 974, 265) ve boyar oğlu Ragozin Vasiliy, Kazan'da yaşamış biri olarak, 1 568 yılında zikredilirler (PKK, 21). Ragozin soyadı, Türk-Arap Rza - Riza - Rida "seçkin kimse" (Gafurov 1987, 181) ve gozya - hoca sözlerinden yapılmıştır. Baykilde ve Taşlık isimlerinin Türk olınası tartışmasızdır. 358. REZANOVLAR. 1 556 yılında, mülkiyet listesinde Kazan'dan Murat Rezanov kaydedilıniştir (OGDR IV, 54). 1568 yılında, Yaroslavl alpavıtlan arasında bir kaç Rezanov gösterilmiştir. İsmi, Türk-Arap murat sözünden ve soyadı reza - nza "seçkin kimse" Arap-Fars sözündendir (Gafurov 1987, 169, 182) 359.

ROMANOVLAR. Asılları Şiremet ünvanlı Andrey Kobıla' -

dan olan Şeremetevler (bk.), Kolıçevler gibi Türk nesilleri ile akra­ badırlar (Baskakov 1979, 82)


85 360. ROMODANOVSKİYLER - LODIJİNSICİYLER. OGDR'de (il, 49), "1375 yılındıt' Büyük Kneze Ordu'dan Oblaginlerı,ıgeçtiler onlann torununun oğlu Yeropkin olup, bunlardan Lodıjinskiyler nesli başlamıştır," şeklinde yazılmıştır. Daha sonra, onlar Romadonovs­ kiyler ile akraba olmuşlardır. N. A. Baskakov, anlan Türklerden çıkmış kişiler olarak kubul eder ve bu fikrini, isimlerin Türkçe etimolojisini yaparak ispatlar: Romodan < Türk - Arap ramazan, Lodıjinskiy < ladıka "hükümdar" (Litvanya Tatarlan), Oblagin < Arap-Fars ablahaka "aptal, ebleh" ve Yeropkin < Türkçe yer upkan "yer tutmuş, yer almış". Buna şunu da eklemek gerek ki, Lodıjenskiyler sık sık Türk isimlere tesadüf ederler, mesela, Muraley (Kazan Tatarlanndaki Nur Ali) Fedoroviç Lodıjenskiy, 1627'de Belev şehri alpavıtıdır (Veselovskiy 1974, 208) . 361. ROSTOPİÇİNLER. OGDR'de "Graf Fedor Vasilyeviç Ros­ topçin, eski ve soylu bir nesilden gelir. Razryad arşivi kayıtlannda gösterildiğine göre, onun nesil atası, Büyük Knez Vasiliy İvanoviç'e giden Rastopça unvanlı Kırım Tatan Bons Fedoroviç'tendir. Onun varisleri olan Rostopçinlerin çoğu Rus çarlığına hizmet etmiştir." diye yazılmıştır (IV, 12). Soyadının etimolojisine N. A. Baskakov'dan (1979, 13) bakınız. 362. RTİŞÇEVLER. Altın Ordu'dan Büyük Knez Dmitriy İvanoviç Donskoy'un hizmetine giren Oslan (Arslan) Mirza oğlu Lev'dendir (OGDR V, 28). Onlar Arsenyevler, Jdanovlar ve Somovlar (bk.) ile akrabadırlar. XIJ. asır ortasında Rtişçevler, alpavıt olarak Dmitrov'da zikredilirler (Veselovskiy 1974, 271). X\JI . asır ortasında, (1556- 1 558), boyar oğlu Neçatay Rtişçev, İvan Groznıy'ın en aktif hizmetkarla­ nndan kabul edilmiştir. X\JII. asırda Rtişçev Fedor Mihayloviç, çann güvenilir adamı, çeşitli Prikazlann başı, hastahaneler, mektepler ve ibadethanelerin kurucusudur (ES 1987, 1 143). 363. RYAZANOVLAR. Kazan'dan çıkan hizmetli Tatarlann başı Ryazanov Devlet-Huca'dandır. O, bir kaç defa Nogay ve Kınm'a gönderilmiştir (PSRL 29, 297). Onun kardeşi Soban (Sobanya) Rya­ zanov da Rus hizmetirıde olup, elçi sıfatıyla Sibirya'ya gönderilmiştir. Mesela, 1 557 yılında Tömen'e gidip, büyük vergi toplayarak geri döner (PSRL 29, 258, 275). 364. SABANEYEVLER. N. A. Baskakov'a (1979, 133) göre, Türk muhitinden çıkan ve soyadlan Türkçe saban ve sabançı


86

sözlerinden yapılan Sabaneyevler, Sabançeyevlere (bk.) yakın kim­ selerdir. OGDR'ye göre (III, 89), dvoryanlığa geçirilmişlerdir. Balıklar üstünde uzman meşhur zoolog L. Ş. Sabaneyev bu nesildendir.

SABANÇEYEVLER (Savançeyevler). OGDR'de, 'Savan­ çeyevlerin sülalesi, hnstiyanlaştınlrnış ve 1643 yılında toprak ile mükafatlandınlınış Tatar Grigoriy Sabançeyev'den gelir.' diye yazıl­ mıştır (III, 89). Savançi sözü sabançı'run fonetik varyantıdır (Bas­ kakov 1 979, 133; bk. Sabaneyevler) . Bu unvan, çok eskiden, belki daha Bulgar-Kazan devrindendir, çünkü 1316 yılında Sabançı ve Kazançı, beraber kullanılmıştır (PSRL 25, 161). 365.

366. SABLUKOVLAR. Meşhur şarkiyatçı ve Kur'an'ı Rusçaya tercüme eden G. S. Sablukov'un soyadı, N. A. Baskakov'a (1979, 71-72) göre, sabluk - salbuk "gevşek" Türkçe kökünden yapılmıştır. OGDR'de (I, 80), Sablukovlar, "Polonya şlyahtalığından" olup, hnstiyan dinine 1665 yılında Aleksey Mihayloviç'in hüküm sürdüğü devirde geçirilmişlerdir, diye yazılmıştır. Bunlar, muhtemelen, XX. asrın ilk ya­ nsında Litvanya'ya ve Polonya'ya kütleler halinde giden Altın Ordu Tatarlarındandır. Aynca bk. Sablukovlar (Veselovskiy, 1974, 276). 367. SABUROVLAR. OGDR'ye (I. 43) göre, "Saburovlann süla­ lesi, 1330 yılında, Ordu'dan Büyük Knez İoann Daniloviç'e göçen Knez Çeta'dandır. O, hnstiyan olunca, Zahariy ismini almıştır. Onun torunu Fedor İvanov oğlu Sahur ve daha sonra Rus çarlığına hizmet eden Saburovlar." Soyadı, sabur "sabır' Arap-Türk sözünden yapıl­ mıştır. (Baskakov 1979, 57). Ordu'dan çıktıkları, BK (II. 373) ve A. A. Zimin (1980, 273) tarafından doğrulanır. Fakat, S. B . Veselovskiy (1969, 166-194), bu fikri kabul etmez, o, bu neslin XV. asnn ilk yarısında yaşayan Fedor İvanoviç Sabur'dan geldiğini söyler (Vese­ lovskiy 1969, 171). Fakat, başka bir çalışmasında (bk. Veselovskiy 1 974, 276). Fedor İvanoviç Saburov'u (Saburovların nesil atası). XIV . asrın ikinci yarısında yaşamış olarak · gösterse de, onu 1304 yılında Kostroma'da öldürülen boyar Aleksandr Zaharyeviç Zerno neslinden olan kimse diye ortaya koyar. Muhtemelen, Zahariya-Çeta'run Altın Ordu'dan gitmesini daha erken olarak düşünmek gerekir. Saburovlar, Velyarninovlar (bk) ile akrabalardır. Daha sonra Saburovlar, IV. İvan'ın meşhur ve aktif voyvodaları, senatörleri ve devlet adamlarıdır. 368. SADIKOVLAR. XV. asırdan evvel Ruslara göçmüş olan tipik Tatar soyadıdır, mesela, Grigoriy Mihayloviç Sadık Şetnev, XV.


87

asnn ikinci yansı, Tver; daha sonra Rus Sadıkovlan (Veselovskiy 1974, 277). Soyadı, Türk-Arap sadıyk - sadik "sadık" sözündendir (Gafurov 1987, 187). Ve Şetnev soyadının kökünde Türkçe şeten çeten "çit" sözü bulunur (Baskakov 1979, 142-143). 369. SADIREVLER (SODIREVLER). 1496'da zikredilen Kazan knezi (Mirza) Sadır'dandır (Sodır) (PSRL 8, 231-232). XVI . asırda, topraklan Volok Lamski civannda olan Fedor İvanoviç Garilov-Sadır ismi kaydedilmiştir (Veselovskiy 1974, 277). Soyadı, Türkçe sadır "türkücü" sözündendir. 370. SAGEYEVLER. Mişerler arasından Rus hizmetine geçen Tonkaçeyev oğlu Söleyman Mirza'dandır. O, tercümanlık vazifesinde bulunmuştur. Kasıym, Kadem ve Sviyajsk bölgelerinde topraklan olmuştur (Belokurov 1906, 146). Soyadı, Türk-Fars saka "saka" sö­ zündendir (Baskakov 1979, 104). 371 . SAKAYEVLER. XVI. asırda Rus hizmetine geçip, XVII. asırda Elçilik Dairesi tercümanlan olarak hizmet eden Kazanlılar­ dandır, mesela, Kadraley, Kuzakay, Kuçuk Sakayevler (Belokurov 1906, 1 54). Soyadı, Türkçe sakav "kekeme" sözüne dayanılarak yapılmış olmalıdır. İsimlerden Kadrali, Arap-Türk Kadıyr Ali "kud­ retli Ali" ; Kuzakay, Türkçe Kuzak "bakla, fasulye vb. kabuğu", kuçuk, Türkçe küçük sözlerindendir (Gafurov 1987, 87). 372. SAKMIŞEVLER. Tver dvoryanlan ve boyarlanndandır. Sak­ ınış Stepan Nikitiç Levaşev, X:V. asnn ikinci yansında zikredilir. Ondan Sakmışevler nesli devam eder: Sarayda üst kademede hizmetli Sakmışev Afanasiy Stepanoviç ( 1 501 , 1509). Levaşevler, Hıdırşçikov­ lar (bk.) ile akrabadırlar (Veselovskiy 1974, 277). Bu soyadlann hepsi de Türk asıllıdır: Sakınış < Sak-mış "muhafız", hıdır "peygamber" .

SALNAGLIÇEVLER. XVI . asırda Rus hizmetine geçen Mişerlerdendir. Mirza Kineç Salnaglıçev, boyarlar Adaşev ve Rep­ nin'e bağlı hizmetliler ordusunda bulunarak, Kazan-Arça (1 558) isyancılarını bastıran kişi olarak ve daha sonra Baltık boyunda gösterilmiştir. 373.

374. SALTANOVLAR. N. A. Baskakov'a (1979, 246) göre, Sal­ tanov soyadının kökünde (OGDR XII. 78), saltan "sultan, hükümder" Türk unvanı vardır. Türk isimli Saltanovlann bulunması da bunu doğrular, mesela: 1 579'da Ryajski'de Aydar Mina Saltanov (Vese­ lovskiy 1974, 10).


88

375. SARBAYEVLER. Soyadına bakılırsa (san bay "ak bay"), bunlar Türklerden çıkan kişiler olmalılar. Topraklarının Nijniy Nov­ gorod'da olması (1604 yılında Sarbayev Payatoy kaydedilmiştir), İdil boyu yerleşmelerinden çıkarı kişiler olduklarını gösterir. 376. SARIHOZİNLER. 1370 yılında Sarıhozya adlı Ordu elçisi malumdur (PSRL 8, 17). Ve daha XV asır sonunda, Novgorod civarındaki topraklarıyla Rus alpavıtları Gordiy Semenoviç ve Alek­ sarıdr Nikulin Sarıhozinler; 1550'de Moskova civarında alpavıt Tü­ lenbek Şarapov Sanhozin zikredilir (Veselovskiy 1974, 280). Soyadı, sarı hoca "ak hoca" şeklinde iki kısımdan meydarıa gelmiş Türkçe yapıdır. İsmi ve babasının ismi Tülenbek Şarapov Sanhozin, neslin Türklerden çıktığı doğrular. 377. SAVLUKOVLAR. Bunlar, XVI. asır ortalarında Rus hiz­ metine geçen Kazanlılar olmalılar. 1560'1ı yıllarda İsveç ve Darıi­ marka'ya ulak ve elçi olarak Savlukov Tavz bir kaç defa zikredilir. Biraz daha önce, 1551 yılında, Savluk Turpeyev ve XV. asır sonunda Novgorod alpavıtı Nikita Sarıinoviç Savlukov zikredilir (Veselovskiy 1974, 276). Bütün isim ve soyadlarının kökünde Türkçe sözler vardır: Tavz < Tav-ız "sıhhatli", Turpeyev-terpya "ters, inatçı". 378. SELİVANOVLAR. "Barhatnoy Knige"de (II, 375), Seliva­ novlar, Altın Ordu'darı çıkarı Selivan'dan gelir, deniliyor. A. A. Zimin (1980, 269), bu fikri biraz daha genişletir: 1401 'de Ordu'dan Fedor Olgoviç Ryazanskiy'e giden Kaçibey oğlu (hnstiyarı olunca Vasiliy). Selivan'dandır. XV. asır sonu ile XVII. asırlar arasında Selivanovlar Ryazarı yerleşmesinde topraklan olan dvoryanlar olarak malumdur (Veselovskiy 1974, 284). 379. SELİVESTROVLAR. Ordu'dan çıkan Feognist oğlu (hns­ tiyarı olunca Vasiliy) Selivers'ten gelir (OGDR VII, 2; BK II, 375, Altın Ordu'darı). 380. SEMEYEVLER. XVI. asır ortalarında Rus hizmetine geçen Kazan knezi Semev Kiyat'tandır. 1558 yılında Baltık boyunda savaşan Şah Ali'nin Ordusunda yer alıp, aynı tarihte Groznıy'a gönderilir (PSRL 29, 269). 381. SERKİZOVLAR. 1371 yılında Moskova'ya göçüp, hnstiyan olunca Andrey ismini aları Altın Ordu hanı oğlu Serkiz'dendir. Ondan Serkizovlar nesli başlar. Moskova civannda Serkizovo ve Çerkizovo köyleri onların toprakları olmuştur (Veselovskiy 1 974, 285).


89

İvan Andreyeviç Serkizov, Dmitriy İvanoviç'in voyvodası olup 1380 yılında Kulikov bozkırında öldürülmüştür. Myaçkovlar ile akrabalardır (Veselovskiy 1969, 405). SERTYAKİNLER. XVI. asnn ikinci yarısından itibaren Ko­ lomno bölgesine yerleştirilen Tatar alpavıtı Sertyak-Sartak'tandır. Moskova'nın güneyinde onların Sertyakino köyü vardır (Veselovskiy 1969, 405). 382.

383. SEYİTOVLAR. 1698'de Büyük Knez Vasiliy İvaonoviç'e geçen Mirza Tretyak Seyitov'dandır (PSRL 34, 208). XVII. asır so­ nunda Arapça ve Tatarca mütercimi Dmitriy Seyitov malumdur (Belokurov 1906, 132). 384. SITİNLER. Rusya'ya göçmüş Sıt isimli Tatardandır (BK II, 383). 1489'da Rostov piskoposu dyağı Fedor Sıt ve 1510'da Dmit­ rov'daki toprakları ile Knez Yurty İvanoviç'in dyağı Fedor Yevstaf­ yeviç Sıtin zikredilmiştir (Veselovskiy 1984, 310). 385. SKRYABİNLER. Altın Ordulu Sokur Bey'dendir. Sokır Bey­ 'in etimolojisi tartışmasız olarak Türkçe sukır bey "kör bey"dir. Skryabinler-Skripınlar-Skripeyevler, XV.-XVII. asırlarda, Nijniy Nov­ gorod'da ve daha sonra Kama boyunda yerleştirilmiş dyaklar, toprak sahipleri ve okçulardır (Veselovskiy 1974, 289).

SOMOVLAR. Altın Ordu'dan Rus knezi Dmitriy İvanoviç Donskoy'a göçen Oslan (Arslan) Mirza oğlu Fedor'dandır (OGDR V, 28). 1594 yılında, Ryazan'da, Tutay Somov isimli alpavıt kaydedil­ miştir (Veselovskiy 1974, 319). İsmin Türkçe Tutay "teyze" olması, neslin Türk asıllı olduğuna dair delilleri kuwetlendirtr. 386.

387. SONİNLER. Ordu'dan çıkıp Moskova'ya giden Tatar Sak'­ tandır (hnstiyan olunca Sawatey) (OGDR II, 75; BK II, 380). 1559 yılında Kaşira'da Sonin İvan İvanoviç zikredilir (Veselovskiy 1974, 296). N. A. Baskakov (1979, 104) sadece Saga isminin değil (saka "saka"), Sonin'in de Türkçe olduğunu düşünür. krş. soiigı "sonuncu". 388. SOVİNLER. Altın Ordu'dandır (BK II, 378). XV. asır so­ nunda İvan Karpoviç Sova kaydedilmiştir. Ondan Sovinler nesli devam etmiştir (Veselovskiy 1974, 294-295). Sovinler, Türk dillerini uzun zaman ve iyi bildiklerine olmalı, XVI. asırda sık sık Türk halklarına ve knezliklere elçi olmuşlardır: 1537'de Grigoriy Sovin Kınm'a, dyak Petr Grigoryeviç Sovin Bolşoy 1556- 1 560 yıllarında Nogay'a (PSRL 29, 253-260).


90

389. SOYMONOVLAR. 1622 yılından itibaren dvoryanlardır (OGDR 1, 75). N. A. Baskakov (1979, 70), Soymonovlann Türklerden çıktığını düşünür ve delil olarak soyadının soymon "hareketli, canlı" Türk sözünden yapılmış olduğunu gösterir. İlave delil olarak, XVI . asır ortasında yaşamış Mirza Stepanoviç Soymonov gösterilebilir. Onun soyadının Türk asıllı olması haricinde, ismi de Mirza'dır. 390. STARKOVLAR. Babası (han oğlu Serkiz, hnstiyan olunca Andrey), 1 371 yılında Ordu'dan çıkan Fedor Andreyeviç Starko Serkizov'dandır (bk. Serkizovlar). Fedor Andreyeviç, XIV . asır so­ nunda boyar olarak zikredilir. Çerkizovo (bk.) köyünün yanı başında Starkov kabristanı vardır (Veselovskiy 1974, 299). 391 . STROGANOVLAR. Dmitriy İvanoviç Donskoy'un hüküm sürdüğü yıllarda hnstiyanlığı kabul edip, Spiridon ismini alan Ta­ tardandır (OGDR 1, 33). 1 568 yılında Kazan'da Onikiy Strogonoy mülkü kaydedilmiştir (PKK, 24) . Daha sonra sanayiciler. diplomatlar ve devlet adamları. 392. SULEŞEVLER. Daha 1 619 yılında boyar olan hizmetli Tatar Yuriy Yanşeviç (Yanışoviç) Suleşev'dendir (Veselovskiy 1974, 305). 1564 yılında Suleşev oğlu (PSRL 29, 333) Morat Mirza (PSRL 29, 37). Kınm'a çar elçisi olur. O Rus hizmetine, 1 540 yılında geçmiştir. Soyadı ve babasının ismi (Yanış), Türk asıllıdır. 393. SUNBULOVLAR (SUMBULOVLAR). 1371 yılında Oleg Ryazanskiy'e hizmete giden Sönbel unvanlı Kovıl Vislıy adlı boyar­ dandır. Sunbulov'un oğulları ve kardeşleri, XV-XVI. asırlarda Rya­ zan'daki boyar oğullan listesinde kaydedilmiştir, topraklan da bu civarlarda olmuştur (Zimin 1980, 280). 1 514 yılında Ryazan'da Sunbul Fedor İvanoviç Tutıhin (İvan Yakovleviç Tutıha-Kovıla'nın oğlu) kay­ dedilmiştir. Fedor Sunbulov'un Türk dillerini iyi bilen oğlu Mihail Sunbulov (Sumbulov) elçi sıfatında Kazan'a ve Nogay'a gelmiştir. Soyadının kökünde sönbel "sünbül" Türk-Fars sözü yatar (Gafurov 1987, 192) . 394. SUVOROVLAR. Suvorlar neslini yüceltmek maksadıyla, onların soylu nesillerinin 1662 yılında Rusya'ya gelen İsveçli Svor'dan çıktığı haklanda bir efsane ortaya atılır (OGDR il, 14). Fakat haki­ katte, Suvorovlar hizmetliler olarak, daha XV. asırda zikredilirler; 1482 yılında hizmetli Goryayin Suvorov, XVI-XVII. asırlarda Bejesk ve Kaşira'da topraklan olan dvoryanlar (Veselovskiy 1974, 303-304).


91

İRRD'de (I, 247), Suvorovlann İşuk Buhartn (bk.) ve Kobyakovlar ile akraba oldukları söylenir. A. A. Zimin (1980, 270), Suvorovlann, Ryazan dvoryanlan ve İzmaylovlar, Sunbulovlar, Korobyinler ile ak­ raba olduklanru düşünür. Daha evvel söylendiği gibi, bu soyadlarının kökünde Türkçe isimler vardır. Bu sebeple, Suvorov soyadırun da böyle bir kökten olabileceğini söyleyebiliriz, bu suvor "süvari" is­ minin Türkçe olmasıyla da doğrularur (Baskakov 1979, 84-85). 395. SVERÇKOVLAR. "Barhatnay Knige" de (I, 374), bu neslin Altın Ordu'dan çıktığı söylenmiştir. S. B. Veselovskiy (1974, 281) ve A. A. Zimin (1980, 192-193). nesil Saburov'un oğlu Konstantin Fedoroviç Sverçok'tan başlarruştu, diye düşünürler. O, ilk kez, 1489 yılında kaydedilmiştir. 396. SVİSTUNOVLAR. Altın Ordulu Saltan Svistun' dandır (OGDR III, 48). Dvoryanlıklan, 1643'te Toropetsa'da kaydedilen İvan Bogdanoviç Svistunov'dan başlar (Veselovskiy 1974, 282). 397. SVİŞÇOVLAR. Atalanrun Altın Ordu'dan çıktığı malumdur (BK II, 375). Nesil mensuplanrun isimleri de Türk asıllı olduklanru doğrular, mesela: 157l 'de Vladirnir'de Svişçov Burnaş Alferoviç'in kaydedilmesi ve aynca Svişçovlann XVI asnn ikinci yansında ve XVII. asuda Meşçera'da yerleşmeleri (Veselovskiy 1974, 282). .

398. SYUYUDİKOVLAR (SYUYUNDİKOVLAR, SUNDUICOV­ LAR). Bunlar. muhtemelen, Kazan'dan çıkrruşlardır, çünkü 1 555 yılında Nogay'a elçi olan hizmetli Tatar Syuyundyukov Yaruş ve 1557 yılında ayru şekilde Nogay'a elçi olan hizmetli Tatar, hatta reisleri Suyuyundyukov zikredilir. 399. ŞADRİNLER. XV. asnn ikinci yansında zikredilen İvan Vasilyeviç Şadra Velyarninov'dandır (bk.). Hemen XV-XV. asular arasında ve XVI asnn ikinci yansında Şadrinlerin Novgorod'da ve Moskova'da yaşadıkları malumdur (Veselovskiy 1974, 359). Soyadının kökü tartışmasız olarak şadra "benekli"dir. .

400. ŞAHMATOVLAR (ŞAHMETOVLAR). Knezlerdir. Neslin ortaya çıkışına dair iki türlü benzer faraziye vardır : 1) IV. İvan'a giden Ordu knezi Şihmet'ten (BK Il, 405) ; 2) Kazan-Kırım krıezi Kinbar Şihmetov Şirinskiy'den (OGDR X, 95). Nasıl olursa olsun, Rus hizmetine girmeleri XVI asnn ortasından önce değildir, çünkü Ruslar arasında bu sülale, XVI asnrı ikinci yansından itibaren görülmeye başlarur: 1596'da Kostroma'da Şahmatov Fedor Vasilyeviç .

.


92

ismi zikredilir (Veselovskiy 1974, 363). N. A. Baskakov'a (1979, 236) göre, soyadı Türk-Arap Şeyh Ahmet ismindendir. 401 . ŞALİMOVLAR. 1568 yılında Kazan'da yaşayan basurman Şalimov İstom'dandır (PKK, 14), fakat daha ewel olması da müm­ kündür, çünkü Şalimovlar, alpavıtlar olarak Novgorod ile Vladimir'de XV. asnn ikinci yansından itibaren malumdur (Veselovskiy 1974, 360). 1741 yılında dvoryan olarak tayin edilmişlerdir (OGDR III, 1 17). N. A. Baskakov (1979, 137), neslin Türklerden olduğuna şüphe etmez ve soyadının kökünü, Şah Alim "alimler şahı" şeklindeki Türk-Fars unvanına bağlar. 402. ŞAMİNLER. OGDR'ye (III, 131) göre, 1741 yılından itibaren Rusya dvoryarılandır. Fakat Yaroslavl knezlerinin bir kolu olarak, en az XVI. asırdan beri malumdur. Şu da önemlidir ki, orılann Türk isimlileri de vardır: Memet, Hodır vb. (Veselovskiy 1974, 360). Soyadının kökü: şaın - şama "şem, mum" veya Şam (Damask) şehrinden çıkan (Baskakov 1979, 138). 403. ŞAMOVLAR. Şah Ali'nin saray hizmetkan Kazan knezi Şamov Şabas'tandır. 1550-1552 yıllannda efendisini Kazan'a ve Mos­ kova'ya göndermiş ve onunla beraber Rus vatandaşlığını kabul etmiştir (PSRL 29, 62-68). 404. ŞAMŞEYEVLER (ŞAMSEVLER). 1552 yılının yazında Rus­ lara esir düşen ve muhtemelen, Rus hizmetine geçen Kazan knezi Şemsi'dendir. Rusya dvoryarıı olarak 1630 yılında tayin edilmişlerdir (OGDR III, 84). Soyadının kökünde, Türk-Arap şems "güneş" sözü vardır. 405. ŞARAPOVLAR (ŞERAPOVLAR). Türkler ve XV-XVI. a­ sırdan itibaren Ruslar arasında da sık görülen soyadıdır. Onun Türk asıllı olduğu tartışmasızdır, çünkü bahsedilen devirde Türk isimli Şarapovlar pek çoktur, mesela, Kızılbaş, Sarıhucin ve Tulunbek Şarapovlar, Nesil atası Şarapov Venyamin (bu isim ona hrıstiyan olunca verilmiş olmalı), Troits manastırı keşişi, XV. asrın ilk yıllarında yaşamış ve Pereyaslavl bölgesinde kendisine ait olan Şarapovo köyünü manastıra vermiştir. (Veselovskiy 1974, 361 ). So­ yadının kökündeki şerap sözünün iki manası vardır: "şarap; şan, şerer . 406. SÇERBAKOVLAR. OGDR'de (II. 97), neslin Altın Ordu'dan çıkan Salt Şçerbak'tan (hristiyan olunca Fedor) başladığı yazılmıştır.


93

407. ŞEREFETDİNOVLAR (ŞEREFİDİNOVLAR). X:V. asnn or­ talarına kadar Türk muhitinden çıkanlardır, çünkü XV. asnn ikinci yansında ve daha sonra onlar Kolomensk bölgesinde çok tanınırlar : mesala, Konstantin Yakovl Şerefyadinov, 1485 yılı civannda Kolom­ na'da din ehlidir (Veselovskiy 1974, 366). XVI asırda, Türklerin yaşadığı yerlerde elçi sıfatıyla aktif olarak çalışmışlardır: İvan Va­ silyeviç Şerefetdinov, 1564 yılında hizmetli kişiler ile beraber Nogay'a elçidir (PSRL 29, 334, 340); Andrey Şerefetdinov, 1 584 yılında Kınm'a ciyak-elçidir (RBS il, 43). Soyadı, şeref - şaraf ed-din "dinin şerefi" şeklindeki Türk-Arap sözündendir (Gafurov 1987, 210). .

408. ŞEREMETEVLER. Rusya'da çok meşhur sülale, graflar ve knezlerdir. Şeremetevlerin şeceresini hususi şekilde araştıran A. A. Zimin'e (1980, 180) göre, sonunculan XIII. asırda Aleksandr Nevs­ kiy'e göçen Andrey Kobula neslindendir. Kobula'nın beşinci kuşağı (torununun torunu), Andrey Şiremet ve onun erkek kardeşi Semen Yıpança (XIV. asır sonu) olmuştur. Andrey Şiremet'ten artık Şere­ metevler nesli başlar, daha çok da Rusya tarihinde XVI (Kazan'ın alınması, Livon savaşlan), XVII-XVIII. asırlarda isimleri duyulur (I. Petro'nun dostlan) (RBS XXIII, 106-230). N. A. Baskakov'a (1979, 82-84) göre, soyadının kökünde şeremet "zavallı" Türk-Bulgar (Çu­ vaş) sözü veya Şir Mehemmed "Aslan Muhammet" şeklindeki Türk-Fars sözü vardır (Gafurov 1987 , 212). .

409. ŞEYDYAKOVLAR. 1399 yılında Vorskla'da Litvanyahlan mağlup eden İdegey Langit'in torunlarındandır. O, XVI asır başında Rus hizmetine geçen Musa Mirza Şeydek'in yedinci oğludur. Belki, onun ismi Tutay'dı çünkü 1556- 1598 yıllanna ait yıllıklarda Litvan­ ya'ya ve Levonya'ya Ruslann yaptığı seferlere aktif şekilde katılan Petr ile Afanasiy Tutayeviç Şeydyakovlar bir kaç defa zikredilirler. Soyadının kökünde Şeyda sözü vardır. .

410. ŞİMAYEVLER. 1 552 yazında Rus himayesine alınmayı talep eden Kazan-Arça knezi Şimay Mirza'dandır (PSRL 29, 1 10). Bu, anlaşılan 1551 yılında Kazanlı Şimay Mirza'nın eşkıyalan tara­ fından yakalanarak Ruslara verilmesinden sonra olmuştur. 411. ŞİŞKİNLER. Eski bir Rus sülalesi, 1586 yılından itibaren dvoryanlardır (OGDR III, 43). Fakat, Şişkinler XVI . asırda Türk dünyası ile çalışan aktif bir sülaledir, yani Türk dillerini çok iyi bilmişlerdir: Şişkin İvan Vasilyeviç, 1549-1550 yıllannda Kazan'da


94 'h '

i' J

yaşamış ve 1550 yınnda Moskova'ya gönderilmiştir (PSRL 29, 62); Şişkin Rusin Nikitiç, 1566 yılında Nogay'a Urus Mirza'ya elçidir (PSRL 29, 350). N. A. Baskakov (1979, 123-124), soyadım Türkçe şiş-ka sözüne -in Rus eki ilave edilmiş olarak düşünür. ŞlşMAREVLER. 1 679 yılından itibaren dvoryanlardır (OGDR VII , 1 29) N. A. Baskakov (1979, 210), neslin Türk olduğuna şüphe etmez ve soyadının kökünün şişma-er "şişman kişi" sözü olduğunu düşünür. Şişmarevler, '}W. asrın ikinci yansına kadar dayanırlar. bk. XV. asır sonunda Bersen Şişmarev (Veselovskiy 1974, 37). 412.

413. ŞUKLİNLER. 1628 yılından itibaren dvoryanlardır (OGDR VII , 129). Rusya'ya, muhtemelen, '}W. asnn hemen ilk yansında göçmüş olmalılar, çünkü daha 1455 yılında Gusak Fedor Şuklin adlı kişi zikredilir (Veselovskiy 1974, 92). N. A. Baskakov (1979, 207). bu soyadının Türkçe şuklya - şukli "güzel kirpikli" sözüne daya­ nılarak yapılmış olduğunu düşünür. 414. TAGALDIYEVLER. 1540 yılında Kazan elçileri olarak Mos­ kova'da oturan (PSRL 34, 173) ve Rus hizmetine giren Tagaldey Mirza ve onun kardeşi Selemşa Knez'dendir (PSRL 29, 37). 415. TAGALDIZİNLER (TALIZİNLER). 1436 yılında Ordu'dan Murom'a, Büyük Knez Vasiliy Vasilyeviç'e (Temnıy'a) giden Mirza Kuçuk Tagaldızin'dendir. Hnstiyan olunca Yakov ismini almıştır (OGDR 1, 53). Daha sonra dvoryanlığa geçi.rilmişlerdir. N. A. Bas­ kakov (1979, 62-63), neslin Türklerden olduğuna şüphe etmeden, soyadının etimolojisini şöyle gösterir: tak "çift" ve yıldız 416. TAGAYEVLER. 1361 yılında Narovçat'ta yaşayıp, daha sonra Pereslavl Ryazanskiy'e bir kaç sefer yapan Tagay'dan, muh­ temelen, Tagay Mirza'dandır (PSRL 34, 1 14, 1 15). S. B . Veselovskiy (1974, 311). daha XVI asnn ilk yansında Rus isimleri ve unvanlan alan Tagayevlerin Türklerden (Tatarlardan) olduğuna şüphe etmez, mesela Troits manastın hizmetkarı Tagayev Yakov Dmitriyeviç. .

417. TALAYEVLER. XVI asır ortalannda hnstiyanlığı kabul eden hizmetli Tatarlardandır, mesela, Ehmet Fedoroviç Talayev, 1 563 yılında Dmitrov civanndaki topraklan ile zikredilir (Veselovskiy 1 9074, 31 1). .

418. TALIÇEVLER. 1410 yılında Nijniy Novgorod knezi Daniliy Borisoviç'irı hizmetirıe geçip, onunla beraber Vladimir'e sefere giden Ordu patşası oğlu Talıç'tandır (PSRL 34, 159).


95

419. TANEYEVLER. Muhtemelen, "lN. asnn sonunda Kazan'dan Rus hizmetine geçen, Kuzey Rostov'daki en büyük topraklann sahibi Bolt (Balt) Taneyev'dendir. 1571 yılında Kijman Taneyev artık alpavıt olarak kaydedilmiştir (Veselovskiy 1974, 139, 312). Dvoryanlık, 1683 yılında verilmiştir (OGDR VII, 139). N. A. Baskakov (1979, 211), neslin Türk-Tatar olduğuna şüphe etmez ve soyadım Türk-Tatar tanıy - taney "bilen, tanıyan" sözünden çıkanı. 420. TAPTIKOVLAR. Altın Ordu'dan Oleg Ryazanskiy'e hizmete göçen Taptı.k'tandır (OGDR VI, 1 1 , BK II, 383). 1 517 yılında Ryazan ve Kaşira bölgelerinde yerleri ve topraklan olmuştur. 1 531 yılında Kazan yakınlannda öldürülen Grigoriy Dmitriyeviç Taptıkov malum­ dur (Veselovskiy 1974, 312). Karandımovlar (bk) ile akrabalardır. Taptı.kovlar soyadı, Türkçe taptık "bulunmuş" sözündendir (Baska­ kov 1979, 1 89). 421 . TARAKANOVLAR. OGDR'de (IX, 65), "Fedor İvanoviç, daha 1627 yılında babasının topraklanna sahip olmuştur" denilmiştir. N. A. Baskakov (1979, 225-226), neslin Türklerden olduğuna şüphe etmez ve soyadım Türkçe tar-agan "muhacir, mülteci" sözünden çıkarır. Daha XVI . asır başında, 1510-1519 yıllannda Moskova mi­ safirleri Vladimir ve Vasiliy Tarakanovlar gösterilmiştir (Veselovskiy 1 974, 312). Matevy Tarakanov, Kazan Tatarcasını bildiği için, 1 568 yılında gümrük muhafızı, Kazan ticaret dairesinde müstensih ol­ muştur (PKK, 56). 422. TARBEYEVLER. 1340 yılında Altın Ordu'dan Büyük Knez Semen İvanoviç'e göçen Mirza Merdulat'tandır (Nurdevlet'ten) (OGDR I. 47; BK il, 327). Masalovlar (bk.) ile akrabalardır. Ruslaşan Tarbeyevlerin "lN. asnn sonundan beri malum olanlan, Alferiy Mihayloviç Juk Tarbeyev ile 1 543 yılında Moskova yakınındaki Spas-Tarbeyevo köyünün sahibi, büyük derebeyi Matvey Moslov Tarbeyevlerdir (Veselovskiy 1 974, 312). XVI . asırda Tarbeyevler, dvoryanlar ve hizmetliler olmuşlardır, mesela, Stepan Tarbeyev gibi, o da 1 626 yılında Kırım'a elçi olarak gönderilmiştir (PSRL 34, 268). 423. TARHANOVLAR. 1468 yılında Çulman boyunda Ruslara esir düşen Kazan knezi Tarhan'ın oğlundandır (PSRL 34, 268). Daha sonra meşhur Rus dvoryanlan, çar hizmetkarlan, bk. 1573 yılında çann ocakçısı olan Petr Tarhanov (Veselovskiy 1974, 313).


96

424. TATARİNOVLAR. Muhtelif asıllı nesillerden birisi, fakat aslen Kazan ve Meşçera'dan XVI-XVII. asularda çıkmış kişilerdir (Veselovskiy 1974, 313). 1580 yılında, topraklan ile dvoryan olarak gösterilmişlerdir (OGDR III , 313). Muhtemelen, Türk dillerini unut­ mamışlardır, bk. X:V. asuda Elçilik Dairesi tercümanı Petr Tatarinov (Belekurov 1906, 132). Bazıları Kazan'da yaşamıştu: 1 568 yılında Kazan'da yaşayan Semen Tatarinov (PKK, 56). 425. TATİŞÇEVLER. Resmi olarak neslin başı Büyük Knez III. İvan'a hizmet eden Solomir Knez (Solıh Emir) İvan Dmitriyeviç Şah'ın kardeşinin oğlu Vasiliy Tatişçev'ten (Tatey, hırsızları yaka­ layabildiği içtin verilmiş bir unvandu.) başlar (İRRD 1, 54; Baskakov 1 979, 361). Tatişçevlerin Türklerden olduğuna şüphe etse de, diğer araştumacılar ona katılmazlar. Mesela, A. A. Zimirı (1980, 267). knez Solıh Emir Şay'ın hakikaten de mevcudiyetini tanır, fakat bu knez, Rusya'ya XIII. asrın ortasında gitmiş diye düşünür. Bu gö­ rüşünü ispatlamak için, A. A. Zimin 1257 yılında İvan Şayin'e verilmiş fermanı ortaya koyar, aynı zamanda knezin Apraksinler ve Hitrovlar (bk.) nesilleri ile olan münasebetini gösterir. X!V. asu ortalarında Tatişçe-Tatişçevler ismi Rusya'da da çok kullanılmaya başlanır, dolayısıyla Türkçe isimlerle de, mesela, Asançuk, Keksa, Munt, Punş (Veselovskiy 1974, 313). Tatişçevlerin birinci kuşağı, muhtemelen, Bulgar-Burtaslar arasından çıkmıştır. 426. TAYİROVLAR. Muhtemelen, Türk asıllılardır, çünkü 1306 yılında Rusya'ya sefer yapan Ordu patşasının Tayir isimli oğlu malumdur (PSRL 29, 104). XVI. asudan itibaren Tayir ismi Rus dvoryanlan arasında da yayılır (Veselovskiy 1974, 311). 427. TAYUŞEVLER. 1 564 yılında kuzey Kafkasya'ya Rus elçisi olarak gönderilen hizmetli Tatar Kırım Tayşev'dendir (PSRL 29, 334). 428. TEGLEVLER. 1425 yılında Ordu'dan Büyük Knez Vasiliy Vasilyeviç'e (Temnıy'a) giden Batıy'ın üvey oğlu Odra'nın torunu Yuriy Teglya'dandu (OGDR il, 54). Onun 1420'li yıllarda Büyük Knez Vasiliy Dmitriyeviç'e yardım eden Ordu hükümdan oğlu Teginya olınası mümkündür (Veselovskiy 1969, 340-341). X!V. asu sonunda Novgorod'da alpavıt Teglev Yevstafiy kaydedilmiştir (Veselovskiy 1974, 314). Teglevler Akinfovlar, Derjavinler, Narbekovlar (bk.) ile alaabalardır. Soyadı, Türkçe tegli "nesilli" sözündendir (Baskakov 1979, 152).


97 429. TEMEYEVLER. XVI . asır ortalannda Rus hizmetine geçip, çeşitli elçilik vazifelerini yerine getiren "hizmetli Tatar" Tevkey Te­ meyev' dendir: 1 559-1560, 1563-1 564 yıllannda Kınm'a ve Kınm'dan ulak ve elçi, 1564 yılında hizmetli Tatarlann başı (PSRL 29, 284, 333). 430. TEMİROVLAR. Kesin olarak Türk muhitinden çıkan ve kökünde temir "demir" sözü olan çok yaygın bir soyadıdır (Vese­ lovskiy 1 974, 315). Ternirovlann bir nesli takip edilebilir. 1 559 yılında zikredilen müstensih Drnitriy İvanoviç Ternirov'dan (Veselovskiy 1974, 3 1 5), onun oğul.lan boyunca, 1564-1 566 yıllannda Kınm'a bir kaç defa elçi ve ulak oları Grigoriy Drnitriyeviç Ternirov'a ve Litvanya elçisi Sapega yanındaki komutan Mihayil Ternirov'a kadar (PSRL 34, 232). 431. TENEYEVLER. 1581 yılında hizmetli Tatarların başı Sö­ yendek Teneyev malumdur (Savva 1983, 185), isim ve soyadına göre, o hiç şüphesiz Türktür (Kazanlı ?). 432. TENİŞEVLER. OGDR'ye (XIII, 20) göre, Tenişevlerin bir kısmı Rus hizmetine 1528 yılında Tatar-Mişerlerden, Teniş Kuguşev'a (bk.) Meşçera'da toprak ve köylüler verilince, çıkmıştır. Meşhur Knez Tenişever, bu nesildendir. N. A. Baskakov'a (1979, 247-248) göre, soyadı Türkçe tınıç - tınış "sessiz, sakin" sözünden yapıl­ mıştır. 433. TEREVLOVLAR (TEREGULOVLAR). 1 546 yılında N. İvan'ın hizmetine girip, 1552 yılındaki antlaşmayı kabul ettikten sonra, kuşatılan Kazanlılara elçi olarak gönderilen Kazarı knezi Tervı:il Duvan'dandır (PSRL 29, 49, 70). 434. TEVKELEYEVLER. Önceleri (1540'1ı yıllarda) Şah Ali'ye hizmet eden, daha sonra Rus hizmetine geçen Kazan krıezi Tev­ kil' dendir (PSRL 29, 48, 145). 435. TEVYAŞEVLER. Neslin ortaya çıkışına dair benzer iki faraziye vardır:

1) 1391 yılında Büyük Moskova knezi Vasiliy Drnitriyeviç'e göçen Toktamış'ın hizmetkan Kadıyrhuca'nın torununun torunu Teveş'ten­ dir (OGDR V, 36a) ; 2) Ordıhuca'nın torunu (Kadıyrhuca'nın erkek kardeşi) Teveş' tendir (OGDR VIII , 36a). Liharevler ve Fustovlar (bk.) ile akrabalardır.


98

İvan İvanoviç Tyuvyaşev, 1550 yılında Kaşira'da kaydedilmiştir (Veselovskiy 1974, 314). N. A. Baskakov 1979, 213), soyadım, Türkçe teveş "deve yavrusu" sözünden çıkanr. 436. TfMtRYAZEVLER. 1408 yılında Ordu'dan çıkıp Büyük Knez Vasiliy Dmitriyeviç'in hizmetine giren İbrahim Timiryaz'dandır (OGDR VIII , 16). Bu knez, önce İdegey'in 1408 yılında Moskova'ya hücum eden ordusunda bulunmuştur (PSRL 34, 157). Soyadının kökünde timer yazı "demir savaşçı" sözleri vardır (Baskakov 1979, 215). Bu nesilden meşhur alimler, askerler çıkmıştır. 437. TOGMAÇEVLER. 1530 yılında Rus hizmetine geçen ve bir kaç defa Kırım elçiliği yapan Kazan knezi Togmaç'tandır (PSRL 29, 142). 438. TOKMAKOVLAR. "lN. asır sonunda yaşayan Tokmak Ti­ mofey Velyaminoviç Zerno'dandır (bk. Velyarninov-Zernovlar) (Ve­ selovskiy 1 969, 173). XVI. asnn ortalannda ve ikinci yansında Tok­ makovlar artık knezler, boyarlar voyvodalar ve aktif Rus hizmetlile­ ridir: 1553- 1 554 yıllannda Kazanlılar ve Çeremizler isyanını bastıran Tokmakov Vasiliy (PSRL 29; 232-233); 1570-1 590 yıllannda Baltık boyundaki. yağma akınlanna aktif olarak katılan İvan Vasilyeviç ve Yuriy İvanoviç Tokmakovlar (PSRL 34, 192, 196). Soyadının Türk asıllı olduğu açıktır: tokmak - tukmak "tokmak" .

TOKSUBİNLER. 1 540'lı yıllarda, Astırhan elçiliği hizme­ tinde aktif olan Toksubin Tayş (Tavş) isimli hizmetli Tatardandır (PSRL 29, 43-44). 439.

440. TOLBUZİNLER (TOLBUGİNLER). N. A. Baskakov (1979, 206), neslin Türklerden olduğuna şüphe etmez ve soyadının kökünde talbaz "yorulmaz" veya tolbuga "öküz gibi kuwetli" şeklindeki unvan vardır, diye düşünür. Tolbuzinlerin Rusya'ya çok erken gitmiş olmalan mümkündür (hatta Moğol istilası devrinde). Buna dair özel bir ses değişmesi vardır: tolbuga < tolbuza ve daha XJ.V-"lN. asırlarda Tolbuzinlerin artık meşhur bir sülale olduklarını söyler: İvan Fedoroviç Tolbuga, 1380 yılında Kulikov bozkınnda Ruslann yanında öldürülür; Semen Tolbuzin, 1474-1475 yıllannda Roma ve Venedik'te elçi olur ve sonra meşhur mimar Aristotel Fiorovantin'i alıp döner (PSRL 1974, 303). 441. TONKAÇEVLER. XVI-XVII. asırlarda Mişerlerden olan Ta­ tarca tercüman Süleyman Tonkaçev malumdur. 1597 yılında Ton-


99

kaçev Vasiliy, Kazan-Mişer muhitinden çıkanların yerleştiği Ryazan civarında alpavıt olarak zikredilir (Veselovskiy 1974, 320). 442. TORSUKOVLAR (TORÇUKOVLAR). Muhtemelen, 1 551 yılında Ruslara esir düşen kahraman Kazan knezi Torçi'dendir (PSRL 29, 163). XVII . asrın ilk yarısında Torsukovlar artık dvoryarılar olarak göste­ rilmişlerdir (OGDR V, 74). Soyadı, Türkçe torçuk - torsuk "hayvan derisinden elde edilen bir sıvı" sözündendir (Baskakov 1974, 180). 443. TSURİKOVLAR. OGDR'de (II, 87), Tsurtkovlann dvoryanlığa 1595 yılında geçtikleri kaydedilmiştir. Onların armalannda Türk-Müs­ lüman asıllı kimselere has yarım ay ve ok alameti vardır. N. A. Baskakov (1979, 106), neslin Türklerden olduğuna şüphe etmez ve soyadının kökünde Türkçe çeri - çari "asker, savaşçı sözünün oldu­ ğunu düşünür. Sonuncusu, aslen Bulgar-Kazan terminolojisine hastır. 444. TUHAÇEVSKİYLER. N. A. Baskakov'a (1979, 201 -203) göre, Tuhaçevskiyler Türklerden çıkmış kişiler olmalılar, bunu soyadlanrun kökünde bulunan tuhaçi "bayraktar, sancaktar" sözü de doğrular. Bu nesilden, Sovyet baş kumandanı Tuhaçevskiy malumdur.

TULUBEYEVLER. Muhtemelen, daha X:V. asır başında Türk muhitinden çıkmış olmalılar, çünkü X:V. asır sonunda Novgo­ rod'da İvan Fedoroviç Tulubyev ismi zikredilir (Veselovskiy 1974, 324). 1606 yılında Tulubeyevler, dvoryanlığa geçirilmişlerdir (OGDR VI, 38). N. A. Baskakov (1979, 191-192). soyadının Türkçe tulı bey'den olduğuna şüphe etmez. 445.

446. TULUNGOZİNLER. 1537 yılında ferman ile Astırhan'a gönderilen Kazan-Mişerler muhitinden çıkan hizmetli Kazak Baraş Tulungazin'dendir (PSRL 29, 31). 447. TULUSUPOVLAR. Kırım'a (1557) ve Nogay'a (1 553-55) bir kaç defa elçi olan hizmetli Tatar Tulusupov (Tusupov, Tulupov) Söyendek'tendir (Syüyündyük'ten) (PSRL 29, 225, 234, 253). 448. TULUŞEVLER. 1553 yılında IV. İvan'ın Moldavya'ya Petr Voloşskiy'e elçisi hizmetli Tatar Nagay Tuluşev'tendir (PSRL 29, 13).

TUMANSKİYLER. 1398 yılında Litvanya'ya göçen Temnik Tuktamış'tarıdır. XVII. asırda Tumanskiyler, Rusya'ya geri dönüp dvoryan ismini alırlar (OGDR VI, 153). Aralarında alimler de çıkar. 449.

450. TUMGENEVLER. 1460 yılında Rus hizmetine girip 1461 yılında Valaam hnstiyan ismini alan Büyük Knez Vasiliy Vasilyeviç'in


1 00

(Temnıy'ın) toprak hizmetkan Vasiliy Tumgen'dendir (Veselovskiy 1974, 325). 451 . TURANDAYEVLER. 1 185 yılında Ruslara esir düşen Kıpçak knezi Turanday'dan olmaları mümkündür. XV. asır sonunda Nov­ gorod'da alpavıt Turandeyev Yakuş kaydedilmiştir (Veselovskiy 1974, 325). 452. TURGENYEVLER. 1440'lı yıllarda Ordu'dan Büyük Knez Vasiliy İvanoviç'e giden Mirza Turgen Letvan'dandır (Aslan). XVI asır ortasında dvoryanlığa geçirilmişlerdir (OGDR iV, 53; BK II, 389). XVI asnn ortalarında ve ikinci yansında Nogay'a ve Astırhan'a elçi olan hizmetli Petr Turgenyev malumdur (PSRL 29, 39, 230, 231) ve 1 566- 1 568 yıllarında o, Kazan şehrinde boyar oğlu olarak kaydedil­ miştir (PKK, 10). Soyadı, Türkçe turgen "hızlı; cesur" sözündendir (Baskakov 1979, 1 56). Meşhur Rus yazarı t. S. Turgenyev bu ne­ sildendir. .

.

453. TUTAYEVLER. XVI asır ortasında, Kazan'dan çıkıp hiz­ metli Tatar olarak 1 553, 1 557, 1 560 yıllarında Kınm'a elçilik ve ulaklık hizmetini aktif şekilde yerine getiren Tutayev Semen'dendir. .

454. TUTilIİNLER. 1461 yılında hnstiyan olan Grigoriy Tunıgen (bk. Tumgenovlar) ile akraba olan Tutıhin Tumgen Grigoryeviç'tendir. Ryazan civarında toprakları olan Ryazan voyvodalarıdır (Veselovskiy 1974, 325). 455. TUYŞEVLER. 1 550'li yıllarda Rusya'nın en aktif diplomat­ larından birisi olan hizmetli Tatar Baybir Tuyşev' dendir. 1 553-1 554 yıllannda Kınm'a, 1556 yılında Nogay'a, 1 558 yılında Kabarda'ya elçidir (PSRL 29, 228, 257, 274). 456. ULANOVLAR. Türkçe ulan "yiğit, delikanlı" sözünden yapılmış çok yaygın bir soyadıdır (Veselovskiy 1974, 331). Belorusya Polesyesinde (bozlar) topraklar alan Polonya-Litvanya Tatarlarından manav bu nesildendir. 1791-1792 yıllarında albay Aleksandr manav, Rus hizmetine geçer, Ulanovlar nesli bundandır (V. D . . 1986, 108).

URAZLİYEVLER. Sülale, Kazan krıezi Urazlıy'dan başlar. o, 1 546 yılında Şah-Ali'nin çevresindeki kişilerle beraber Rusların hizmetine geçmiştir. İstila sırasında Kazan'da bulunmuştur ve 1 5561 558 yıllannda Şah Ali ile beraber Baltık boyu halklarına karşı tertiplenen savaşlara katılmıştır. 457.


1 01 .

I

URMANOVLAR. Türkçe onnan sözündendir. Sillale ve Rus soyadlı isim (mesela Urman Andreviç Lazarev) XVI asır orta­ sında kaydedilmiştir (Veselovskiy 1974, 333). 458.

.

459. URUSOVLAR. (Ordu'dan çıkanları). 1408 yılında Rus hizmetine giren Knez Urustan Menskiy'dendir (Minskiy' den) (PSRL 25, 237). Onun neslinden Mihail ve Grigoriy Yevstafyeviç Urusovlar. 1 540 yılında muhtemelen Kaşin'da kaydedilmişlerdir (Veselovskiy 1 974, 333). 460. URUSOVLAR (Nogaylılar). Nogay knezi Edigey'in (bk.) torunu. Knez İsmegıyl'in (Yosıf'ın erkek kardeşi, Kazan hanbikesi Süyümbike'nin ağabeyi) oğlu Knez Urus'tandır (Mehmet Aydaro­ viç'ten). Knez Urus, 1 560'lı yıllarda Rus hizmetine girmiştir (OGDR VI, 1 , İRRD I. 216). Soyadının kökünde urus "Rus" veya "savaşçı, cengaver" şeklindeki Türk sözü vardır (Baskakov 1 979, 187-188; Gafurov 1987, 197). 461. USEYNOVLAR (Meşçeranlılar). 1298 yılında Ordu'dan Meşçera üzerinden Rus hizmetine geçen Useyn (Guseyn) Bahmet Şirinskiy'dendir (OGDR II. 8), bk. Bahmetyevler, Beklemişevler, Şi­ rinskiyler. 462. USEYNOVLAR (Ordulular). 1432 yılında Rus hizmetine giren Ordu hanının Useyn adlı toprak muhafızı hizmetlisindendir (bk. Teglevler) (PSRL 25, 249). 463. USEYNOVLAR (Kazanlılar). 1 537- 1 539 yıllannda Safa Giray'ın elçisi olan ve 1 554 yılında Rus hizmetine geçen Knez Useyn'dendir (PSRL 29, 32, 35, 227). Onun oğlu, 1 551 yılında Kazan· a ihanet eden Knez Kamay' dır. 464. USEYNOVLAR. XVI asırda hizmetli Tatarlaiı.n başı olan Useynov Devlethuca'dandrr (Savva 1917, 172). .

465. UŞAKOVLAR. Nesil atası. Türk olan Kasuy Ordu'nun knezi Redega'danclır, onurı iki oğlu olup hristiyarı olunca Yuriy ve Roman isimlerini almışlar ve Slavyarı-Kiev hizmetine girmişlerdir. Roman Redegiç'in torununun oğlu Grigoriy Slepoy'un Uşak isimli oğlu olmuş ve ondan Uşakovlar başlamıştır (OGDR VIII, 9). Uşakov soyadının kökünde Türkçe uşak "küçük, ufak, kısa boylu" sözü vardır (Bas­ kakov 1979, 71). 466.

UTEŞEVLER. 1446 yılında hizmete geçen Büyük Möhem-


1 02

med'in elçisi Kazan knezi Uteş'tendir. 1606 yılında Belevta Danilo Uteşev kaydedilmiştir (Veselovskiy 1974, 334). 467. UVAROVLAR. XIV-XV. asrrlarda Ordu'dan Büyük Knez Vasiliy Dmitriyeviç'e giden Minçak Kasayev (Kasayeviç) oğlu Uvar' ­ dandrr (OGDR V , 33). Davıdovlar, Zlobinler, Orinkinler (bk) ile ak­ ralardır. Nesillerinden graflar, alimler ve askerler çıkmıştır. 468. VALİŞEVLER (VEL'YAŞEVLER). XVI-XVII . asrrdan iti­ baren dvoıyanlardu. Armalarındaki yarım ay ve altı köşeli yıldızlar müslümanlık alametleridir (OGDR il, 107). Toprakları Novgorod'da olmuştur (Veselovskiy 1974, 65). Soyadları Türklerdeki Veli ismin­ dendir (Gafurov 1987, 137). 469. VEL'YAMİNOVLAR. Nesilleri, Dmitriy Donskoy'da binbaşı olarak hizmet eden Ordu'dan çıkmış Vel'yamin Protasiy'den başlar (BK il, 296, no. 169). OGDR'de (V. 16), onların babaları Sukır Yakup'tur şeklinde bir faraziye vardu. Onların neslinden olan bir kaç Türk asıllı isim daha daha zikredilir: Hemen XV-XVI. asırlarda İvan Şadra-Vel'yaminov ve onun kardeşi Oblyaz-Vel'yaminov (Ve­ selovskiy 1969, 212); 1646 yılında Kazan'da boyar oğlu Vel'yaminov Kuz'ma kaydedilmiştir (PKK II, 124). Soyadları Veli Emin şeklindeki Türk-Arap ismindedir (Baskakov 1979, 89-90).

Bazıları, onları Ordu'dan çıkan efsanevi Çeta'ya bağlı Godunovlar, Saburovlar ve diğerleriyle (bk. Vel'yaminov-Zernov) akraba olarak kabul ederler. 470. VEL'YAMİNOV-ZERNOVLAR. OGDR'de (1, 43 ; iV, 26) şunlar yazılmıştır: "1330 yılında Ordu'dan Çeta (Çota-Çotta-Çetti) Knez çıkıp gitti, hrıstiyan olduktan sonra, o Zahariy ismini aldı. Çeta Knez'in Dmitriy Aleksandroviç isimli, "Zemo" unvanlı bir torunu olur. Bu Dmitriy Zerno oğlu İvan Dmitriyeviç'in İvan Godun (Go­ dunovlar nesli ondan başlar) ve Fedor Sahur (Saburovlar nesli de bundan başlar) isimli oğulları olmuştur. Dmitriy Zerno'nun "Küz" unvanlı torunu Arıdrey Konstantinoviç'in Vel'yamin isimli bir oğlu olur. Ondan, Vel'yaminov-Zernovlar nesli başlar." Pek çok araştır­ macının müdafaa ettiği bu bilgiler, 30'lu yıllarda S. B. Veselovskiy tarafından şiddetle tenkit edilmiştir. O, kronolojik tutarsızlıkların mevcut olduğunu söyleyerek Zahariy oğlu Aleksandr Zerno'nun daha 1 304 yılında, yani babasının Rusya'ya göçüp gelmesinden 26 yıl önce öldürüldüğünü açıklamıştır (Veselovskiy 1969, 163). Böyle olsa


1 03

da, soyadının kökünde Türkçe

Veli Emin'in

bulunması (bk. Vel ' ­

yaminovlar) , Vel'yarninov-Zernovlann d a aslen Türk olmaları gerek­ tiğini gösterir.

471.

VERDERNİKOVLAR.

Nesilleri,

1 371 yılında Altın Ordu'dan II, 296, no.

Rusya'ya göçmüş Solohmir'den başlayan dvoryanlardır (BK

169). Berdemikov neslini kuran kişinin Türkçe ismi Kudaş Apraksin'dir 1974, 65). XV-XVI. asırlarda Ryazan boyarlan, daha sonra büyük knezler ve çarlar III . Vasiliy ile IV. Vasiliy'in boyarlan (Zimin 1980, 267-70). Apraksinler ve Hitorovlar (bk.) ile akrabalardır. (Veselovskiy

472.

VŞİNSKİYLER (YUŞİNSKİYLER). XVII.

yüzyıldan itibaren

knez Yuşinskiyler ismiyle anılan Polonya-Litvanya Tatarlandır (Vı­ şinskiy, Polonyalılaştınlmış şekildir, V., D.

1986, 213). 1 591 yılından

itibaren dvoryanlardır. Nesil armalannda dikey şekilde ok gibi bir damganın bulunması, asıllannı Oğuz-Başkırt kabilesi "Sahir"e dayama imkanını verir (V. , D.

473.

1986, 229).

VİSLOVHOVLAR.

Meşhur boyarlar sülalesidir. Saburovlar

II, 296, no. 413), nesil başı Semen Vislovh , Fedor Sabur'un torunudur (bk.) ile akrabalardır. Şecerelerinde haber verildiğine göre (BK,

ve o da Dmitriy Zerno 'nun (bk.) torunudur. Onun babası, Altın Ordu'dan Büyük Knez İvan Dmitriyeviç'in (Kalita'ya) hizmetine giren efsanevi Knez Çeta'dır.

XV. asırda Vislovholar, Novgorod toprakla­ XVI. asırda Livon savaşına voyvodalar

nnda boyarlar olurlar ve

olarak aktif şekilde katılırlar. Kökünde "sabır" manasındaki Arap-Türk sözü (Baskakov

1979, 57) Sahur Türk unvanı bulunan Saburovlar

sülalesi ile akraba olduklanna bakılırsa, Vislovhovlann da Türk asıllı olduklannı düşünmek mümkündür.

474. YAKOVTSEVLER. Altın Ordu' dan çıkan kişilerdir (BK II, 408). Soyadı, Arap-İbrani Yakov - Yakub "izleyen, devam eden" isminden olmalıdır.

475. YAKUBOVSKİYLER. Polonya-Litvanya Tatarlanndandır. XIX. asır başında, onlar arasından daha çok general Yosıf Yaku­ bovskıy dikkat çeker (V. D. 1986, 135). Nesillerinden meşhur alimler (A. Yu. Yakubovskiy gibi) ve askerler (1. M. Yakubovskiy gibi) çıkmıştır.

476.

YAKUŞİNLER (YAKUŞKİNLER). II, 408). 1 568 yılında, Kazan'da Tretyak zikredilir (PKK, 16).

dandır (BK Yakuşin

Altın Ordulu Yakuşa'­ çok evvelden yaşamış


1 04

YAMANTOVLAR. Litvanya Büyük Knez'inin 1395 yılında Smolenski'deki idarecisidir, hnstiyanlaştınlınca Krıez Yakov ismini alan Yamant Toluntoviç'tendir (PSRL 25, 228). Vitovt'un bir kaç defa Moskova'da elçisi olmuş, 1400 yılında Litvanya topraklarını Timur Kutluk'a karşı müdafaa edip savaşırken şehit olmuştur (PSRL 25, 229). Soyadının kökünde, Türkçe yamanat - amanat "ant içen kardeş" sözü vardır (Baskakov 1979, 130). 477.

478. YANBlfl.ATOVLAR. 1 553 yılında Nogay'a elçi olmuş (PSRL 29, 230) hizmetli Tatar Yanbulat'tandır. 479. YANGAIJÇEVLER. 1539 yılında, Rus hizmetlileri zümre­ sine geçmesi için çar fermanı verilen Kadom knezi Bediş'in (bk) oğlu Mişer mirzası Yan Gılıç'tandır (İRRD I, 207).

YANMUSİNLER. 1 564 yılında Kınm'a elçi olan hizmetli Tatar Yanmusa'dandır (PSRL 29, 338). 480.

YAVŞEVLER. 1 568 Kazan'ın taşrasında yaşayan hizmetli Tatar Kadış Yavşev'dendir (PKK, 28). 481 .

482. YAZIKOVLAR. Altın Ordulu Engulay Yazık'tandır (BK II, 408) . Ruslara göçmesi XJ.V-X:V. asırlarda olmuş diye düşünmek gerek, çünkü X:V. asırda Yazıkovlar, Rusya dvoryanları olarak artık iyi tanınmış haldedirler (Veselovski.y 1974, 380). XVI-X:VII. asırlarda Yazıkovlar arasından dyaklar, tercümanlar, Kınm'a elçiler, okçular çıkmıştır, dolayısıyla Kazan sakinleri de, mesela, Yazıkov Karp, Yazıkov, Ryuma vs. (PSRL 29, 266; PKK, 27, 40; RBS XXV, 33). Daha sonra Kazan ve Sember gubernalannda yerleştirilmişlerdir, dolayısıyla meşhur şair Puşkin'in dostu Nikolay Mihayloviç Yazıkov da (1803-1847). ·

483. YEPİŞEVLER. 1 540 yılında Rus hizmetine geçen ve hizmet için Tver'e kaydedilen Kirinbey Yepiş'tendir. Aynı yerde bir Yepiş Kıtay !vanoviç daha zikredilir (Veselovskiy 1974, 109) . Soyadı ve isimlerin kökünde Türk sözleri vardır: yepiş - yabış - yapış "yapışmak"; Kirinbey "uç beyi"; Kıtay-Katay Başkurt-Kıpçak kabile adı. 484. YILÇİNLER-YELTSİNLER. XVI-XVII. asırlardan itibaren dvoryanlardır. Altın Ordulu Yılçı'dan başlar (BK II, 230). Yelçin !van, 1609 yılında Moskova'da dyak olarak zikredilir (Veselovski.y 1974, 108). Soyadı Türkçe elçi sözünden yapılmıştır. Yılçin soyadının Yeltsin (Yel'tsin) soyadına dönmesi muhtemeldir.


1 05 485. YILIÇEVLER. 1 552 yılından sonra Rus hizmetine geçmiş bir Kazan Tatanndandır. O veya onun kardeşi Yılıçev Börkeş Kazak atamanı derecesinde 1567 yılında Sibirya'ya ve Çin'e gidip döndük­ ten sonra seyahatnamesini yazmıştır (Veselovskiy 1974, 56). 486. YINAKLIÇEVLER. XVI asır ortalannı geçmeden Rus hiz­ metine geçen Kazanlılardan veya Mişerlerdendir, çünkü XVI asır başında onlar hrtstiyan isimleriyle malumlar, mesela: Boris Grigor­ yeviç Yınaklıçev-Çelişçev. Soyadı, yına - yaiia "yeni" ve kılıç sözlerinden yapılmıştır. .

.

487. YINALEYEVLER. Çok yaygın Kazan Mişerleri soyadıdır. Rus soyadı, Kazan alınmadan ewel Rus tarafına geçen ve 1 582 yılında çar tarafından maaş bağlanan Kazan mirzası Yınaley'den (Yafıa Ali) başlar (Sawa 1917, 185). Kardeşleri Bahtiyarovlar gibi, Kolomna'da topraklan olmuştur (Veselovskiy 1974, 108). 488. YIPANÇA-BEZZUBOVLAR. Şeremetevler neslinin atası Aleksandr Bezzubets (1407'de ölmüş) torunu Konstanitin Aleksand­ roviç Bezzubets torunu Semen İvanoviç Yıpançin-Bezzubets'tendir (Veselovskiy 1974, 108, 147). Kolomna bölgesinde topraklan olmuştur. Semen Yıpançin-Bezzubets, 1541-1544 yıllannda Kazan'a yapılan seferlere kumandan olarak katılmıştır, onun kızı, İvan Kurbskiy'in hanımıdır (Veselovskiy 1969, 1 56-158). Daha sonra Arzamas bölge­ sinde çiftlik ağalan. Soyadının ilk kısmı yıpança - yapunçı "ke­ penek" sözünden yapılmıştır (Baskakov 1979, 249). 489. YIPANÇİNLER. Efsanevi Kobıla'nın (bk. Kobılinler, Kolı­ çevler vb.) torununun oğlu, Zamyatna unvanlı Semen Yıpança'dandır (Zimin 1980, 180). 1578'deki "Pistsovıy Knige"de Kolomna bölgesinde illan Yıpaçin'in topraklan kaydedilmiştir (Veselovskiy 1969, 242). Köklerinde Türkçe sözler (yıpança, yukanya bk. ; illan < ulan < uglan "oğlan") olan . isim ve soyadı Yıpançinlerin iki neslinin de Türk olduğuna dair şüphe bırakmaz. 490. YUR'YEVLER. OGDR'de (II, 44) ve "Barhatnoy Knige'de (II, 407), neslin XIII. asnn son yıllannda Büyük Knez Dm. Donskoy'a gidip hnstiyan olunca Stefaniy ismini alan Zevş Mirza oğlu Tatar Yuşka'dan olduğu yazılmıştır. 1 568 yılında Kazanlı Yur'yev Nepogoda kaydedilmiştir. 491. YUSUPOVLAR. OGDR'de (III, 2) Rusya graflannın, XIV. asrın son yıllannda Rus hizmetine geçen Nogay Musa oğlu Nogay


1 06

mirzası Yosıf'tan başladığı yazılmıştır. çünkü 1 580 yılında İlmirza Yosıpov, Boris Godunov ile beraber Rusya askerinin öncü ordusunu idare etmiştir (PSRL 34, 233). Meşhur Kazan sultanı Süyümbike, Yosıp-Yosıf'ın kızıdır. 492. YUŞKOVLAR. Dm. Donskoy'un hizmetine girip, hnstiyan olunca Stefaniy ismini alan Altın Ordu knezi Zevş'in oğlu Yuşka' dandır (OGDR II. 407). Yur'yevler (bk.) ile akrabalardır. N. A. Bas­ kakov (1979, 94). soyadım yüyeş "ıslak" sözünden çıkarır. 493. ZAGOSKİNLER. XVI . asırdan itibaren dvoryanlardır. Resmi şecerelerine göre. Zagoskinler nesli, Altın Ordu'da yaşayan Zahar Zagosko'dan başlar (BK II, 243). Zagoskinlerin RBS'deki (VII, 1 52) biyografisinde, "Zagoskinler, hristiyan olunca Aleksandr Anbulatoviç ismini alıp 1472 yılında Altın Ordu'dan III. İvan'a giden Şevkan Zagor' dan başlar ve ona Penza gubemasındaki Ramzay köyü verilir." denmiştir. S. Veselovskiy (1969, 40), her hangi bir delil getirmese de, söylenenleri sadece efsane olarak kabul eder. Aslen, Türk-Müs­ lüman ünvanlarına dayanan isim ve soyadlan (Zahar - Zagor Zagir "galip", Şevkan - Şevkat "güçlü", Gafurov 1987, 146, 209210) Zagoskinlerin Türklerden çıktıklarına dair fikri kuwetlendirir. Daha sonra nesillerinden çıkanlar arasında alimler, yazarlar ve sey­ yahlar malumdur. 494. ZAGRYAJSKİYLER. XV. asırdan itibaren dvoryanlardır. Şecerelerine göre, Altın Ordu'dan Dmitriy İvanoviç Donskoy'un hiz­ metine giren Ordu Patşasının bacanağı İsahar (hnstiyan olunca Gavriyil) oğlu Altın Zagryaj'dandır (OGDR IV, 35; BK II, 246). XV. asnn ikinci yarısında Bejesk civannda Zagryajskiylerin topraklan zikredilir, isimleri arasında Türkçe unvanlar Aşihta, Bökleş ve Kub­ rat'a rastlanır (Veselovskiy 1974, 1 18). XV-XVII. asırlarda, daha çok da Boris Godunov'un hüküm sürdüğü yıllarda, Zagryajskiyler çok aktif dvoryanlar olmuşlardır (RBS VII. 1 59-169). Mesela. 1 537 yılında elçilik hizmetinde olan G. D. Zagryajskiy, III. İvan'a, Novgorod'un Moskova Rusya'sı bünyesine girmesi hakkındaki antlaşma evrakını alıp getirmiştir (Zimin 1980, 238). Neslin Türklerden çıkmış olduğUnu isim ve soyadlan da gösterir: İsahar izagor "hırçın" sert, hiddetli, Zograj - Zagir - Zahir (Baskakov 1974. 122). Bökleş, Kurbat. 495. ZEKEYEVLER. 1626'da, Nikito Zekeyev isimli bir Rjev şehri sakini zikredilir (Veselovskiy 1974, 122). Onun hnstiyanlıktaki


1 07

Nikita ismi ve Türklerde sık sık rastlanan soyadı Rusça yapım ekinin ilavesiyle meydana gelir: Zeki-yev. Soyadı, Türk-Arap-Müs­ lüman zeki sözündendir. 496. ZENBULATOVLAR. OGDR'de (I, 65). "Zenbulatovların ne­ sil atası İvan Oteşev hizmetleri ve 7096 ? (1585) yılında Moskova'da yaşadığı için toprak ile mükafatlandınlmıştır." diye yazılmıştır. Daha sonra, 1656- 1665 yıllannda, Zemstvo dairesi müdür yardımcısı Afa­ nasiy Zenbulatov, Kaluga'daki topraklanyla zikredilir (Veselovskiy 1974, 122). N. A. Baskakov'a (1979, 1 59) göre, daha önce kullanılan (Rus isirrılerine kadar) isim ve soyadlan Türk-Müslümanlara aittir: Oteşev, Üteş, Otış "hediye, kazanç ; Zenbulatov - Canbulatov "çelik can". Soyadına bakılırsa, Zenbulatovlar, Tatar-Mişerleri ara­ sından çıkmış olmalılar, onlarda bu soyadı hfila kullanılmaktadır. 497. ZLOBİNLER. Resmi şecerelerinde, Zlobinler, Altın Ordu' ­ dan Büyük Knez Vasiliy Dmitriyeviç'e göçen Minçak Kasayev (Ka­ sayeviç) oğlu Zloba'dan başlar, denilir (OGDR Vı, 33; BK il, no. 458). Eğer bu böyle ise, Zlobinler Davidovlar, Drinkinler, Uvarovlar (bk.) ile akraba olurlar. S. B. Veselovskiy (1969, 458), daha önce yapmış olduğu bir çalışmasında, İvan İvanoviç Zloban'ın daha X:V. asnn ikinci yansında kumandan olduğunu gösterse de, Zlobinlerin Türk-Ordu asıllı olmalanna şüpheyle bakar. Daha sonra yaptığı ikinci bir çalışmasında, o (1974, 123), Zlobinlerin Türk isirrılerini (Karandey, Kurbat) ortaya koyarak, onlann Türk olmalannı şüphe altında bı­ rakmaz. N. A. Baskakov (1979, 96-97), Zlobinleri Türklerden çıkmış olarak kabul etmese de, Zlobinler neslindeki Türk-Arap isirrılerinin neredeyse tamamının etimolojisini verir : Minçak isminin Türklerdeki munçak "boncuk" sözünden yapıldığını söyler. Bu ismin ortaya çıkışını başka şekilde açıklamak da mümkündür: Minçak. Kıpçak­ Başkırt birliklerinin min kabilesi mensubu. N. A. Baskakov (1979, 97), "Kasay"ın (Kosay) erkek ismi olup "kovs ay"dan (yani hilal) yapıldığını söyler. Karandey isminin Türk-Tatar kanndı "büyük mi­ deli" ve Kurbat isminin Türk-Arap karabat "kısa boylu" sözlerinden yapıldığını gösterir. Zlobinler soyadım taşıyan yazarlar, alirrıler ve inşaat ustalan malumdur (RBS VII , 41 1 -417). 498. ZMEYEVLER. Resmi şecerelerinde söylendiğine göre, Zme­ yevler nesli, Büyük Knez Vasiliy Dmitriyeviç'in hizmetine giren Biklemiş torunu Fedor Vasilyeviç Zmey'den başlar (OGDR VII, 14).


1 08

Zmeyev-Zmiyevler, Kazan'da yaşamış kişiler arasında da mevcuttur: Fedor Zmeyev, 1 568 yılında (PKK, 28), Mihail ve Stepan Zmeyevler 1646 yılında zikredilirler (PKK, 121-126). Zmeyevler, sadece Bikle­ mişevler ile değil (sonuncuların Türklerden çıktığı şüphesizdir), To­ rusovlarla da akraba olmuşlardır (Veselovskiy 1974, 1 23). 499. ZUBOVLAR. Resmi şecerelerinde söylendiğine göre, Zu­ bovlar, 1 237 yılında hnstiyan olan Vladimir valisi Amragata'dandır (Emir Ata) (OGDR il, 25; vı. 4). Amragata unvanı, Arap-Müslüman "Allah'ın rahmetiyle idare eden" manasındaki (Gafurov 1987, 125, 128) Emir Ata veya Emir Ataulla isimlerine dayanır. 237'de Vladimir şehrinin yeni yıldan biraz ewel alındığını göz önünde bulundurursak, Emir Ata hiç bir zaman Moğol valisi olamaz, o, muhtemelen, Moğol istilasından Rusya'ya kaçan dereceli Bulgar feodallanndan birisidir. XIJ. asnn ikinci XVI asnn birinci yansında Zubovlar arasından graflar, dvoryanlar ortaya çıkar (RBS vır. 509-549). .

500. ZYÜZINLER. XIJ-XVI. asırlarda epeyce yayılmış Türk sü­ lalerinden birisidir, o syüdzi - süzllı "sesli" unvanından yapılmış olmalıdır. Tver şehrinde XIJ-XVI. asırlarda Bahtiyar Zyüzin kayde­ dilmiştir (Veselovskiy 1974, 125). XVI asnn ortasında ve ikinci yansında Kazan'da yaşamış bir kaç Zyüzin zikredilir: mesela, 1 568 yılında Kazan'da çok önceden yaşamış Kazanlı Zyüzin Bulgak (PKK, 8, 9, 12, 29); boyar oğlu Zyüzirı İstoma (PKK, 29), Kazanlı Zyüzin Belyanitsa Lavrentyeviç (XVI. asnn ikinci yansında hınstiyanlaştı­ nlmıştır) Kazan'ın hükümet seçme hakkı olan dvoryanıdır. Onun fermanlardaki imzalan 1 598'de çar Boris Godunov tarafından tasdik edilir ve 1613'te Mihail Fedoroviç Romanov tarafından da doğrulanır (RBS vır. 582). .


1 09

KULLANILAN KAYNAKLAR BK, 1- "Barhatnaya Kniga•. Rodoslovnaya kniga knyezey i dvoryan Rossiyskihi vlezjih. Çast 1, M., 1787. BK, il- "Barhatnaya Kniga•. Rodoslovnaya kniga knyezey i dvoryan Rossiyskih i vıezjih. Çast il, M., 1 787. Baskakov N. A. Russkie farnilii tyurskogo proishojdeniya. M., Navka, 1979. Belokurov S. A. O posolskom prikaze. M., 1906. Bıçkova M. E. Rodoslovnıe knigi XVI-XVII

w.

M., Navka, 1977.

DTS.- Dvernetyurskiy slovar. L., Navka, 1969. ES-Entsiklopediçeskiy slovar. M., 1987. Gafurov A. İmya i istoriya. M., Nauka, 1983. Halikov A. H. O vremeni, meste vozniknoveniya i nazvanin goroda. Kazani

il İz istorii kultun i bıta tatarskogo narada i ego predkov. Kazan 1976.

Halikov A. H. Mongolskoe naşestvie i sudba Velikogo goroda il Arheolo­ giçeskie pamyatniki Nijnego Prikamya. Kazan, 1984. Halikov A. H. Voljskaya Bulgariya i Rus. Etap, politiçeskih i kulturno-eko­ norniçeskih svyazey V X-XII

w.

il Voljskaya Bulgariya i Rus. Kazan,

1986. Halikov A. H. Tatarskiy narod i ego predki. Kazan, 1989. Halikov A. H. Osnovrue etap. Uralo-indoyevropeyskih svyezeh v Srednem Povolje i Priuralye il URALO-INDO-GERMANİSA. Çast il, M., 1990.

İRRD. İstoriya rodov russkogo dvoryanstva. V dvuh knigah. Kh. 1 i il sostavil P. H. Peuov. SPb, 1986. Pereizdanie-M . , 1991. MERSH-The Modem Encyclopedi of Russian and Soviet history il By Jos. V. Wieczynski. Academy lntemational Russ. Virginia politechnic ln­ stute and State University. OGDR. Obşçiy gerbovnik dvoryanskih rodov Rossiyskoy lmperii (1-XX). SPb, 1979-1842. Peretyatkoviç G. Povolje v XV. i XVI. veka (Oçerki po istorii kraya i ego kolonizatsin). Odessa, 1 877. PKK. Pist.savaya kniga Kazani. Materialı po istorii narodov SSSR, L., 1932. PSRL. Polnoe sobranie russkkih letopisey. Tom 9., SPb, 1856; Tom 25. , M., L . , 1949; Tom 29.; M., 1965; Tom 34., M . , 1978. PVL-Povest vremennıh Jet ('İZBORNİK" Sbornik proizvedeniy literatur, Dver­ ney Rusi. M . . 1969). RBS. Russkiy biografiçeskiy slovar. Sfafagraliev M. G. Raspat Zolotoy Ordı il Uçenie zapiski Mordovskog o universiteta, vıp. Xl-Saransk, 1960.


110

Savva V .

t.

O posolskom prikaze u XVI veke. Harkov, 1917.

Savva V.

t.

Dyaki i podyaçin Posolskogo prikaza v XVI. Veke. M., 1983.

Sknnnikov R. G. Boris Godunov. M., Navka, 1983. TST-Tolkovıy slovar tatarskogo yazıka Na tatarskom yazıke. Tom 1: Dt A

do Y. Kazan, 1977. Tom 2: Dt K do s. Kazarı, 1979; Tom 3: Dt T do N. Kazan 1 981.

Vasary 1 (Istvan) The Hungarians or Mozars and the Misers (of the midclle Volga Region). 1976. V. D. - Vorawski R., Dubinski, A. Tataizy Polscy. Dzieje, obrzedy, Jegendey, tradyeje. Warszawa, 1986. Veselovskiy S. B. İssledovaniya po istorü klassa slujilıh zemlevladeltsev, M., 1969,. Veselovskiy S. B. Onomastikon. Dvernerusskie imena, prozvişça i familü. M . , Navka, 1974. Veselovskiy S. B. Dyaki i podyaçie na Rusı. M., Nvaka, 1983. Zagoskin N. A. Oçerki organizatsin i proishojdeniya slujilogo sosloviga v dopetrovskoy Rusi. Kazan, 1883. Zimin A. A. Formirovanie boyarskoy aristokratii v Rossii vo vtoroy polovine

X.V - pervoy treti XVI. veka. M., Navka, 1 988.


111 ESERDE KULLANILAN TARİHl VE İDARİ TERİMLER alpavıt: feodal devirde büyük topraklara sahip olan bey, derebeyi (krş. dvoryan)

ataman: Çarlık Rusya'sında savaşçı Rus Kazaklarının reisi basunnan: Ruslar için başka dinden olan kişi, genellikle Müslüman kimse boyar: Çarlık Rusya'sında verilen yukarı bir derece, derebeyi daruga: Türk-Moğol devlet teşkilatında genel vali dekabrist: 1825 yılı dekabrında (aralık ayında) silahlı bir isyan başlatan Rus dvoryan ihtilalciliği mensubu

dvoryan: feodal Rus toplumunda derebeylerden oluşan sınıfın mensubu dyalı:: eski Rusya'da her hangi bir devlet dairesinin idarecisi giray: Tarihi Tatar devletlerinde han, hükümdar Graf: eski Rusya'da knez ile baron arasındaki derebeylik unvanı gubema: Çarlık Rusya'sında şehirden büyük idari birim (mes. Kazan gubeması)

gubematör: eyalet valisi lmez: Çarlık Rusya'sında kadarki Rus devletinde en büyük idari wwan, bey

mirza: emir, bey narodnik: Sovyet ihtilali esnasında işçilerin rolünü inkar edip köylüleri destekleyen halkçı küçük burjuvalar

Nemets: Alman patşa: Kazan Hanlığının hükümdarı, padişah, han prikaz: XVI-XVII . asırlarda Moskova devletinde her hangi bir idari mües­ sese, daire

okolmçiy: eski Rusya'da yüksek dereceli bir boyar rütbesi opriçnik: fvan Groznıy'ın kendisine muhalefet eden boyarlara karşı kurduğu askeri güçte hizmetli kişi

raznoçinets: Rusya'da XIX. asırda, dvoryan olmayan sınıflardan yetişmiş entellektüel

şlyahta: eski Polonya'da küçük dvoryanların umumi adı zemstvo: Çarlık Rusya'sında dvoryanlar ile burjuvazinin hakim olduğu idare sistemi ve bu sistemin gubema (eyalet) ve öyez (vilayet) düzeyindeki idari müessesesi.



Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.