Hikmet Tanyu - Niçin Komünist Oluyorlar

Page 1



HİKMET

TANYU

NİÇİN

KOMUNiST OLUYORLAR? •

İkinci Basım

� .

,,, �

�· ,1,�

� N �Şrl�O �

/ıf(r d

.

. .·

/Je-'11

ııl'R B.'>SIM VE YAYIM 1'.Vİ A N K AR/\

f 'a ·.��

t ı: 17

·

-

1 <) 5 !\

J-

' /ti

Ct

.

'2.

.� .

''}

., /.-

T �lıf/1 •

·

.

[,;'V" ( /

· ··

1JJ g

..---

-



TAKDİM Çok kıymetli arkadaşlarımızdan lliknıet Taııyıı, 1951 yılında «Ni­ çin Komiinisı Uluyorlar?» isimli küçük, fakat ele aldığı mesele bakımın­

dan büyük bir kitap neşretmişti. Kitap, Zonguldak gibi mahalli, mevzii bir yerde neşredilmesine, banlma, yayılma, pro_poganda imkanlarının darlığına rağmen, gerek kitabın ismi, gerekse Hikmet Tanyu'nun bu davayı ele alış tarzı ba­ kımından, büyük bir alaka ile karşılanmış, mevcudu az bir zaman içinde bitmişti. Her türlü yaygaradan azade, ciddi,

ağırbaşlı, bilhassa komü­

nizmle mücadele davasında ısrarlı, devamlı, anlayışlı bir karaktere ve kabiliyete sahip olan

arkadaşımız

Hikmet Tanyu'nun mevcudu

kalmıyan bu kitabını tekrar neşretmek-lüzumunu duyduk ... Eser, muharriri tarafından yeniden gözden geçirilmiş, zamanın şartlarına uygun mühim bazı ilaveler yapılmış; adeta yeniden yazıl­ mıştır. Niçin komünist

oluyorlar?..

işte,

bu mühim

sualin cevabı bu

kitapta... Bu hususta fazla konuşmıyacafım. Sözü, eserin ilk baskısı münasebetiyle 9 Mayıs 1952 tarihli Yeni Sabah gazetesinde bir maka· le neşreden üstad Kadircan Kaflı ile eserin sahibi Hikmet Tanyu'ya bırakıyorum.

211 Ramazan 1958, Ankara

Osman Serdengeçti


Dün

ve

Bugün

---- --- ---------

--------4

(*)

NİÇİN KOMÜNİST OLUYORLAR?

Kadircan KAFLI

·

kültürel tehlike ko­

Bugiin ıfiin_yayı tehdit eden en büyük siy<ısi, sosyal, Altıncı

miinizmdir. Doğıı

asırda

İranda, yedinci asırda lrakı11, sekizinci <ısırıla du

A nadolud'1, ondördüncü

asırda

Batı

Anadolııda,

Frnnsada kııvveıle ba s tırılan komünizm hareketleri,

ondokıızuncıı

nihayet

1917 ·de

asırda

Rus_yaıl<ı

bir hiikiımet kurı ılmas i_yle kendini gösterdi; o zamrındanberi de diin_yıının rrılıa­ tı biisbütiin kaçtı. J(omiinizmin Tii rki ycy e girişi, bir inci diirıy11 savaşından tesadiif eder;

biizılarıııın re billı ass11 �·omiinistlerin

tur» demelerine rağmen,

senelere

s onraki

«Tiirki_yede komiinizm yok­

im nıeml r•ketıe o zamarıdıınberi, nıeı•z i i de olsa, koıııii­

nı.zın f!Örillt-!gelm.i.�tir. l'eki, niçin komiini .,t olııyorlar re Tiirk mil/r>ıinin ran diişmanı olrrn lıfos­ koflura kölelik edi_vorlar:' Hikmet Tanyu'nıııı geçen sene yrıy111ladıiJ:ı, «Niçin Komünist Oluyorlar'?» isimli kitrı pt a, hastalıjiın sebepleri çok iyi a(ıkltııı.mı.ştır:

«Yoksulluk, şöhret ve para hırs ı, k ıskan çl ık , kin, ha ya tta başarısızlık, eşitlik vaadine aldanmak, zenginlerin ma l lar ın ın fakirlere dağıtılacağını san·

mak, komünist idaresinde yükseJmeyi ummak, arzusu,

aile hayat ı ndak i

ş e h vet

faziletli olmanın zorluğu,

cinsi dalaletler,

azgınlığı, serbest aşk

batıl i nan ış lar , ·dinsizlik,

düzensizlik, ter eddi , kötü telkinler, macera, hırsı, fikir mo­

dacılığı, genç yaşta yüksek siyasi mevkilere geçmek an.usu, ruh veya vücud sakatlığı

dolayısıyle cemiyete düş manlı k , hükumet

adaletsizlik,

baştakilerin

faziletsiz

işlerinin

.kötü

gitmesi,

olmaları ve memleketi kendi çiftlikleri

gibi idare etmeleri, komünist diye damgalanmak, soyca Türk olmamalc, bil ­ g isizlik, komünizmin gandalar a

en

ileri ve demokratça b ir gaye olduğuna da ir propo­

inanmak!.,.»

Rizde otuz scnedenberi komiinizmlıı .rnraşılıyor: firkat lıiidiseler gösteri_yor ki, ıedaı:i usıılii miikeınmel de.�ildir. Bahsettij!,im

kitapta,

teşhisten

luışkll,

ımr; fakat bıınu ve bunun gibi eserleri

ıeılıwi lıakkındtı ,da esaslı fiki rler

lwnıiiııi�mle savaşa memur edilen ler a­

rabıı okuyorlar mı? Okıısaln�dı, bu hıısıalık ortad<1ıı kalkmış bıılıınıırdıı. ---- -------------

(*) 9 Mayı• 1952 tarihli «Yeni Sabah» gazetesinden


Niçin Komünist Oluyorlar? K o m ü n i z m i geliştiren sebeplerin ve şar tların incelen­ mesi e lbe tte ki çok liizuıııludu r. Vakıadan vakıaya i lerle­ m e k ve vakıalardan do ktr ine ulaşmak y o lunda ÖBCe olup bi­ tenleri seyre tmek metodu, l H uncu yüzyılda to humlan ı p , 20 nci yüzyılda da.ıbudak salan mesele nin nız u ha erd ir ilme si bnkı mı ndan z a ruret olarak beliriyor. Komün izm ideolojisinin ne olduğu nun, nasıl bir tak­ ti k takip e d ildiğinin b il in m e s i kadar niçin ve kimlerin k o ­ m ü nizme s a p tıklarının açıklanması da ayn ı derecede fay­ d alıdır. Bil h assa lıiiyle b ir d ü şünce yii kiine malik oluşu , ne gibi insan içi ve dışı şart ların hazırladığını tahlil etmek bu konuyu lıiro:z daha a çıklığa ,-o aydın lığa k:ı­ vıışturabilir. K imler ve n i çüı komünist oluyorlar soru­ su karşısında yapılan .tarafsız ıniişahedelcr b ize, değer­ leri farklı olmakl a be r a l ı er bir hayli ana sebe pler s ıral a ­ mak imka nını vermektedir. Ezcümle : 1 - İktisarli hayata dair s e be pler , 11 - C insi haya ta dair sebepler, ili - .Fiziyoloj ik, Pi s i kol o j i k , Sosyolojik sebepler (De­ j enerelik , ş ö hret, telk i n , tak l i t , şah siye t kazanmak ... V.B.) iV - Pol i t ik ve idari sebep ler, V - Milli haya ta dair menırnp o lmayış v· B.)

sebepler.

(o millete

ve

ı rka

VI - D i ğer ler i n d e n ayrılık gösteren münferit seb e p­ ( Casusluk , iş, oku l h ayat ın da başarısızlı klar V· B.)

ler.

5


VII

-

·VIII

-

Fikri hayata

a i t s eb e p l e r ,

Mefkürovi hayata dair sebepler, (Allah, ideal, d in ve m a n ev i y a t a dair s e bep l er ) g·ilıi b ir çok e s a s kökler z i k r et me k mümkündür. Lakin

m e zh e p

böyle b i r tahlil)rnnumuzıı mücerret bir halde Yukarıdaki bölümler içer isi n d e

m iz i

k a lar a k,

bırakabili r.

d ü ş ü n c e l er i

­

e lb e tt e da h a d e ri n leş t i r m e m iz g e r e k tir .

20 i n c i y ü z yı lda ba ş l ıc a davalardan lıirisi n i teşkil e­ d en «Kom ü n izm d oktrini»nin doğruluğu

veya yanlışlığı il­ nıin h ak i ka t ö l çeğil e tartılmadan ön ce, tek e r teker, se­ be ple r i n göz önüne getirilm esiyle o b j e k ti f bir durumda kalarak d a ha z iyad e k a n a l l arın toşrihi ve nı iişah a s l aştı ­ rılması işiyl e uğraşmağı be n i ın s e d iğ imiz ' i hatırl atmalıyız . Burada d eğe r l e ri az ve ya fazla 31 sehebi şöylec� sıralı yab iliriz

1

-

ik tisadi Hayatu Dair Sebepler

O şa h sı n ve y a içe risin de bu l u n d u ğ u m u h i t i n sefa­ ü zün tü l er, geçim endişleri, yolsuz l uk v e d ü şk ü n lü k acılarından içtimai nizama karşı tepki göstermek hırsı doğar. Zaten Lu durum komünist n e şr iya tiyl e mii.,. tem adiye • tahrik edilir. Ferdi nıiilkiycti inkara doğru o ş ah sı sürükler. Bilhassa acaipl ikler ve i p t id a i l i kl e r l e dolu a çl ık , sefalet, fakirl ik, manzu m e ve hikaye l e r i geçim n mesken sıkın tısı çeken şahsı, eğer � ağ l a m ve d e rin bir felsefe, içtimaiyat bilgisine ı-;ahip değ· i l se tesirinde bıra­ kır, sermaye sömürüc�ilügünd en i ğ re nere k, büsbütün yanlış yola sapar ve sanki h akiki ve real ist m i l l i y e tç.i l i k l e içti­ mai adalet te m in e d il eme z; siimiiren , sefa hata ve israfa yol açan sermaye sistemi, milletı:e makili Ye meşru b i r hale 1

-

leti ... Şahsi

6


g etirileıııoznıiş g ilıi sapk ı n bir is tikamete yö n e lir . . 2 - �a hHi menfaat t e m i ni. (Mevki, şöh ret, para hın ı , içerisi n de bu lu n d uğ u i kt i sad i bu h ralu n e zgi n liği d ol a­

yisiyle kıskan çlık, k i n d uyguiarında aşırıl ı k . ) Bı.İ s ebepler manevi bozgunlııkl a karışarak şa'h sı Sovyet a j a n l ı ğın a k.a dar sevk ede bilir l e r . K o m ü n iz m_i , bir alet olarak Iı use m paryalizıni he sab ın a kullanan Suvyet p arası n ı n ve giz l i tetkilatının buradaki tesir i büyükt ü r. Aynı zamanda, d a ha iyi yaşamak isteğine karşı bol ve pa r la k vaadler in reklam ı m a h are tle yap ı larak m enf aat düşkün le r i kıullı­ ğa k o layl ı k la d üşiiriil ü r. 3 - Servet ve mevkile rini korumak i stiyen oportün i s t­ l e r , burju v al ar . Bunlar, k e ndi tahmin ve tasavvurlarına göre, azg ı n ve vahşi Sovyet kuvvetinin h e r tarafa hakim o lacağ ı n ı h e s a p lıyarak b u tarz ne t ic e y i teiılike s i z c e at ­ l atmak isteyenler veya k o mü niz m e h izme tle ile ri ve üstün ıııev k i l e r a labileceklerini t a h a yyül eden ııan kür ve hain r n e nfaat pe re H tler d i r. 4 - tktisadi tefe kkür tarzları dol ay ı s ıyle kom ü n i st olanlar. Kapi talist iktisadi n iz a mda istih s al, i stihla k tarzını ve ka z a n c ın ç oğ unluğun faydalanması bak ı m ı n d an m timk ü n ve a d ilan e o l m ayış ını g öt'erek, iktisadi faa liyetin haklı ve m akul bir e s a s üze r inde serpili p ·gelişmesini arzu eden l er: ·

a ) K ap italist iktisat sis te m inin dtişmanları. D ünya n i m et­ lerinden insan ca, alın a ç ıklığıyle ve m eşru olarak c e mi­ ye tin fayd alanmasmı i steye n l e r . Bıı tip tefekkürde m a ­ l esef mi lle t, v atan, aile, din, ahlak ve milliyet es as lar ı m u hafa z a e di l m iy e r e k m atery al ist , i ç t im ai sınıfüırın mü­ cadelesi ve i'çi sın ıhn ı n i h tilali ve insan öldü rücülüğüyle, cemiyete t a h ak kü m ü ve ni h ayet işçi dikdatörlüğü yoluna g id i l m e s iyle, ergeç Sovyet mas k e l i Rus eme llerin in b i r


oyuncağı haline gelin mekte d i r . Lakin h a reketlerini hem vicdanları ve he m de muhitlerinde ın:ıkbul ve m u t ebe r bir hale g etir m e k tak t i ği y le Yeya buna dialektik mater ­ yalizmin gfıya böyle bir n fi tice y e ulaıma:-ıı gerekirmiş gibi aşağıda yazılı noktaları kendi ideallerine uygun farzedeler. b ) Emp e ryaliz min ve sa vaıç ı lığ ı n, kapitali:aıııin ınahsu lit, ve kanlı, zararlı bir meyvesi oldutunu iddia edenler. Gfıya ebedi barışı seven ve özleyenler.

kirli neticesi

İkinci Cihan harbi, SoYyetl e r hesabına nasıl bır ııa­ gösterildiğini, millet içeriıinde nasıl kanlı baltalamalar, yakmalar ve hatta iç harpler vücuda getirildiğ·inin en vazıh delilerini vermi,tir. Bilhassa Al­ manya ile ıınlaıarak onu dip;er c e p h e l erde savaıa ııttriik­ leırie Nıanevrası, açıkt;a barı�çılıgının aneak lafta kaldı­ ğını �sbat eden d tıl ill er d e n birisidir. Aslında, dünya milletlerinin içerde ve dııarda komünizm menfaatlerine uy,;un tekilde kan ııkıtmaımıın, cinayetlere geçilmesinin barışseverlikle hiç bir yakınlığ"ı yoktur. vaıçılık gayyeti

Böyleleri, dünyanın Snvyet yıldızlı Rus e mper­ yalizm cenderesi altında kızıl kana boyaaıncaya kadar komünizm adın a en barbar lıirer uvatçıdır. Barıı ­ çıl ı kla rı aldatıcı bir s aht ek arlıkta n ve lıloıkof aaldırı,ına­ karıı halk.ı uyuıturma metodundan ba,k.a hir ıey değildlr. Bu maddP.de durumu belirtilenler aynı zamanda: c ) "insanhğın bazı rqanevt, a hlaki değerlerinin boı ve batıl oldufuna inanmaktadırlar. Diğer t araf t a n da hiç bir ilmi ve ciddi temele dayanmadan garip bir insanlık, alı lak anlayışı ikamesine çalışırl ar ki, bilhassa komünizmi temelinde bir tenakuza gömdüklerinin farkına ,·arıııak isteme7tler.

a, b, c daki sebeplerle, 8

bahane edilen kapitalist nizam


yerin e süıde biitiincii bir menfaat, it ve f ikir sis temi n i tabi i zannederek bu d ü şünceleri m ü d afaa ve tatbik e tmek arzu suyla harekete koyularak, derece d erece s osyalizm­ den k omünizme ve n i haye t Rus idaresindeki Sovye t ca­ miasının yeni kuk la lığın a kadar ulaşı rlar. :; - M üsavatçı l ı k (e�itçil ik) reklamiyle k o münizme yö­ ne lenler. Bu maddenin, Birinci madde i le ilg isi me"­ cuttur. Zor geç,im ve sef i l ya11ama ıztıubından kurtulu p , zen g i n ler inkine mü sav i bir hayata nail o lmak isteyen ler d e lrn maddeye da h i ldirler. Zengin lerin ma l ı n ı n fakirlere dağıtılacağ"ını; sefaletin, zen g i n l iğ i, i sraf ve l ü ks ü kaldırmakla ortadan çekileceği n i um anlar. israf, lOkı ve pahalı s i i s , tantana, debdebe i ç i nde b ir hayvani h aya­ tı, maddi ve manevi değ e rleriyle zavallı sosyete (bazı yaıarların yüksek sosyete yerine alçak sosyete demele­ ri, o n ların lı i l hasu bilgi, insani duyg u dan, mill iyette n , iel�ın a h lii.k v e inanomdan, utanma'dan naıipsiz o luşları dolay ı s ıyle öne siiriilse gerektir. İk iyii z l ü l iik, gösteri9ı;i­ l ik, yabancı lara karşı aıatı l ık duyg· usu, yabancı adetle­ rin kör b i rer takl itç i s i o l u9ları ayrıca dütü nıne�e değ"er.) men su p lanın birçoğu, eınek ve fikir iıtismarıyle, çal11ünış 110rvetlerle kurulm1111 mode rn ve muhteıem kötklerde zevk ve ıe fa s· ü renler, açl arı ve yoksu l l arı ta hrik edici lıiror manzara hal inde gösterili rler. Aç, sefi l i nsanların s oka.k s okak dola9masiyle, peri­ ,an cesetlerin g übreliklere serilme s iyle , p i s liklere yu­ varlanan in san varlığının sayıca artmasiyle v e bil haasa kıtın ama n s ız soğuk ve mah rumiyet leri arasında iniltiler, kan k u s u ntuları içinde titreşen lerin sayıs ı bir yandan y ü kselirken, ütede nereden, nas ı l, ne yo lda serve t edin­ ıl iği meç hul veya d üped ü z. a h lak s ı z l ık , soyguncu luk ve si\nıüriicii l iikle kalıarmı ş ırnrvetler saye R inde sefahat , reza9


let, lüks, i1raf kışkırt malariyle, şatafatlı, binlerci l ira d e ­ ğe rinde hayvan p ostlarına b ü r ü n ü p , pırıltılı, m ü cevh erat g österişiyle kırıtanlar arasın d aki korkanç tezatla, düşkün insanlara, gelecek iyi ve m e s ' u t hayat ışığı ve ü m it kaynağı olarak k o m ü ni z m in yaldızlanm ış ve s ü slenmiş u md e l e ri g ö sterilirse bu g i bilerd eki Allah, din, milliyet ve a hHl.k inançlarının gevşekliği n i sbetinde kom ü n iz me itil me bir hayli yığın teşkil e d eb iJir. Böylece t oprakt>ız eıyasız, a ncak g ü ndelikle o n u n bunun yanında s ürükle n en , y a r ı dilenc i bir durumda karınlarını d oyurmağa ç a l ı şan ırgat, amele d evamlı telkinlerle k o m ü n i z me sapabi­ lirler. B ilhassa tek putili, d iktatörlükle ve bu n a benze r geri uaullerle idare o l u n a n m e m l e ketlerde eğ�r sefalet ve i stismar alabildiğine kutuplar haline g elmişse, israf ve lüks, şatafat ve tanta n a içerisinde, insani yard ı m, s evg· i , tefkat arzularından, adalet anlayışından uzak yaşayanlar; vatan toprağını ve y u rtdaşlarını yaldızlı n utukların aşa­ ğılık c i lası arkasında bir çiftlik ve s ü r ü vaziyetinde idare e tmekte iseler, komünizm demag o j i y e e lverişli olan m u t ­ l a k m ü s avat ve adalet telkin iyle kökleşebilir. .

.

B u itibarla ıömürücü, hodbin servetlerin m illet men­ faatine aykırı ku llanışını ve baskıyle gelişen kötülük ve feşitli h ırsızlıkla meşbu sermaye kab usu ndan, serve t t o p­ lamadan m illet kurtarılırken b e r i yandan (mü savat) kon u s u içtimai, felsefi bakımdan tetkikler e tabi tutulmalı ve içtimai m ü s avatsızlığın sebepleri h a lka g ö s t eri l meli ve düzeltilmesi gereken n oksanlar b e l i rtilm e l id i r . H ü rriye tin v e h akikatin b i r bayrak g ib i e s t iği ülke ­ lerde ve ç ok partili y e r l erde halk bu t e s e l l i ve kurtu luşu, h aklı m ü savat yollarını adil ve m1'kul b u lduğu şu veya b u partiye m üz aharetle komü n i z m e saplanmadan başka v e müsbet şekillerde içtimai adal e t i tahakkuk e ttirebil i r . İ şçi e meğinin s e r m ayedar tarafından çalındığı n a � -


kür suretiyle kapitali st se rmayesının a rtmasına ve mütemadiyen zenginletmesine rağmen kQndi sinin refah tan uzak k aldığına inaaarak Marksın bu h usus taki fikirle rine ı-:at hi tnnasla komün izm e t e m a yül e d e rler. Esasen işçile rin ii ere t, iş yerl eri ve h aya tl arının g e r i l iği ve kötülüğü ni s ­ betinde işçilere yapılan Markscı prop a g andal arl a , işç� :-nnıfı, işçi şuuru yoluyle , bir işçi isya nı v ü c u d a g e t iril ıırnye ç alıtıl maktad ır. ve

·

Ma�unı işçi derne k l e rini, işçinin y al n ı z h a k ve m en ­ faatlerini koruma v e g eliştirmeğe matuf s e n dikaları Riyası m anevra l arla komüni z m e basamak yapmak isteyen­ ler, lıu muhitl erd e , terte m iz , h e rşeyden h abersi z işçilere :,;üıteınli .bir �ekilde )rnın ü n i z m propagan d ası y a p m ağa uğ raş an lar üzerinde dikkatle durulmak g erektir. Komünist ­ ler, v arlığı faydalı olan işçi dernekl e rine, itçi s ınıfı ve ılıtilal şuuru sok mak sure tiyle b u hayırlı maksatlarla kurıılmu� olan dernekleri b irer fesat yuvası haline g e ­ tirmek isteyeb ilir l er. Esasen son y ü z y ıllarda buna d air a z örn e kler olmamı,t ır. işçinin fabrika için d e ve dışındaki h ayatıadal etle elo alın m adıkça ve işçi ba hç,eli ev ve eHa sa hibi kılın madı kça ve sermayed arın teşebbüs k abiliyetinin, zeka ­ s ının ve bilgisinin p a y ı dikkate alınmadıkça işçi ü creti h er an bir sömürme ve çalınmaya uğradı k ç a (işçi d avası) yıllarca s ü r ü p gidecektir. Şu halde ya pılacak h are ket, iş<,'i m es elesinin dikkatl e incelenme sidir. ·

il

·

Cinsi Hayata Dair Sebepler

7 Cinst azg ınlığın baskısı altında ç oşkun i h tiras­ larını serbestçe tatmin ve ona uygun bir vicdan, m u hit lıulınak ve yaratmak i s teğ·iyle b u sis t e m e uyanlar. ve -

11


bu fikriyatı einst d avranıılarıyle u zlaıtırarak makbul cinsi değerler haline getirmek n i yetinde o l an koket v e g i z l i, açık fabitel e r, cins i d a lalette bu l ıı nanlar , h o m osek­ sü e l l e r. Bu s e be p l e komünist edebiy1ıt, c emiye t in cinsi ahlak yö nünden t emellerin i sarsmak i çi n genit ve açık şeki l d e ıe hevi zevkçi yaz ı l a ra ve te rcümelere b ü y ü k ü n eın ve rir. l�sa­ se n k om ü ni z m e g ö re aık, iffet ve fazi let, namus, bek<l. ­ ret ve sadakat boş v e yersi z inançla r dan, d uygula r dan sayılma kta; cin s i faal iye t te kadın ve e r keğin aynı zavi ­ yeden harek etleri t a s vi p ve takdir olunmaktadır. Ilmi , d i n i esasl a r ve i ç timai, olgun, n ormal bir cin­ y e t h ayatına aldırış e tmiyerek, iyili ğ i , üstü nlüğü, fayda­ l ılığ ı , saadet ve h u z urluluğu akıl ve vic dan sahasına alın­ madan, u l u o rt a afağı lık bir hayvani davr a nış, adeta uir me zi yet ve inkıla pm ış gibi i l e ri sürtilmektedir. Doğ r u bilgi ve g örgüye s ayi p bulu nmayan, ayr ıca cin­ si şaşk ınlı ğ a ve dejenere liğe ç e şit li se bepler ve şartlarla temayül gö s terenle r i h t i raslarına uygun te l kin ! erle ko m üniıt o labilirler. Bir milletin cins iye t me selesi; iktisat, ilim, ideal .. . davası gibi dikkatle, v ukufla ve iyi niyetle i ncelenmedikçe, c i n s iyet faaliye ti; il m i, a hlaki , mili i v e i nsani vasıflar ü z e rinde muteber h u z u r ve saadet hedefine göre ayarlanmadık ç a , cinsi bu hranla r se bebiyle, insanlar , neticede her t ü rlü b a h t sız lık. perişanlık ve türlü mad d i ve m anevi felaketlere gömülebilecekleri gibi komünizme de düşebil irler. Bu i kinci d üş ü ş elbette ki birinc i y uvarlan ıştan çok daha feci bi r akibe t e şahsı m a h kum e d e r. K o m ü nis tler i n d e diğer z a rarlı, gizli, açık teşekkül le r gibi gaze teler dergiler, ki taplar g azinolar, k u l ü pl e r . .. i 12


çıplak k ad ınların a ynas ı haline getirmek vazifeleridir. Zira bir c em iye tin , bir m illetin dikkatin] 9ehvet ü zeri­ ne, c in s i münasebet üzerine sevket me k, sefahat içer isin­ de milletin maddi ve manevi tesir lerle ç ü rüme s i iç in ge­ reken şartları tesis etmek vazifeler i d i r. Su ne kadar bu­ lanır , b i r cem iyet ruh , ahlak, şeref ve haysiyet d u yg ul a­ r ı bakı m ından ne kadar çürür se , kom ün izm d e telkinini ve i de olojisini ekm e k i mkanların ı o kadar kolay bul u r. Zaten sefahat d o lu, a l k ol, r ezalet dolu f�lem ler te rtipl e­ mek, dostluklar kurmak ve e ğ l end i r m e , eğlence arasın­ da z e h i r k u s m ak onların bir diğer tak tiklt�ridir. Daha korku nç ve te hlikeli b i r tak tikler i, bu gibi h a­ re ke tlerin tehlikes ini b i l e n veya kend ine gelip k ımılda­ mak bıteyenleri, ge r il i k, i r tica i t h a mlariyle şaşırtmak san' at, estetik inkılap sözleriyle, a hlak , iffet, m illiye t ve i s l a ­ miyet taraf tarlarını y ıldır ma ve· sind i r me faaliyetleridir: Komii n istlcr çok b ü yiik ku rnazlık içerisinde çalıştıkların­ dan zavallı, masum insa nları da bö ylece- es tetik, san'a.t , inkılap . .. gilıi cazip sözlerl e e trafla r ın a toplam akta ol­ dukça lıa�a r ı s ağlıyorlar. 8 - Ki\tii, geı;imsiz, a h!aks' ı z lıir aile n in (:e�i tli acı vo üz ü n tüler i ni deneyerek top yekun a ileyi i nkitra teınayiil m iina selıe tiyle ve bu fikir iştirakindeki kö p r ü y l e koınii­ nizme yöne lenler.

Pek te o s s ü r i

duru m d a bul u n an bu g i b i kims e l e r ailo nazari tipi u m u m ileştirınek tc h iç lıir hata görm iyerek i n s ani geliifmede zararından çok fayda ­ sı bulunabil ecek olan (,'ağda� a ileyi' h u z u rlu, refa hlı ve mes'ut bi r i s t ikaınotte geliştir menin sartl a rını araştırıp tatbik e t mekten sarfına zarl a bıı i ç timai müesseseyi inkara yel tenirl e r . bir

h a kk ı n d ak i lıir k a ı;

Komü n iz m i n

kızıl ol tası her şahsın

i z a c ın a

m

göre

kul13


l an ı ld ığın dan aile t opluluğuna kartı kin duyanlara yem, ona m a h s u s m ahiye tte b ulunur. K o m ü n izmin oltasına şu veya b u sabeplerle bir defa takılındı mı diğer fikirler lıir s ıra ve kız ıl bir ağ h a l inde o ferdin ü zerine kapanır. Esas e n k omü n istlerin propogandası aile hayatını gü­ l ü n ç , geri, ekonomik olmayış ... gibi k e limelerle tasvir ve itham e derek çözmey i, dağıtmayı he d e f ed inmistir. Serbest, rastgele bir c i n s i fa aliyeti ilerilik(!) yaldızıy­ l e s üs leyip, inkılft.p c ı l ı k cilası ile parlatmakta ezcüm le maharet g östermektedirler. Çok yakın kan bağlantısı bulunanlar arasındaki cinsi b irleşmelerin mahsulü olan yavruların u z uvl arı sakat, arı­ zalı ve türlü kusurlara bulaşık bir şekilde doğdu ğu haki­ kati, azami serbes t çiftleşme h alinde kadın erkek arasın­ daki f iziyo loj ik farklardan birisi o l a n gebe kalma keyfi­ yeti h i ç düşüncey e a l m m a maktad ır. Piçhane lerde anne şefkat ve merhametinden mahrum i n s an ların yetişme ve gelişmesi meselesi ise ç ok tenki de değer. Hiç ş üphe s iz Al ­ lah, ruh, ebediyet. faz ilet, iyilik imaniylo kaynamış ve d in lerde tem.e llenip feyiz almış o l an ahyak, k o m ün izmin en başta gelen düşmanıdır. Bunun yerine k o mün i z m Allah , r u h , ger�.ek ahlakın te mellerinden m a h ru m maddec i (ne o lduğu hakiki i l i m erbabınca meçhul lakin k o m ü n i s t u le masınca (!) m a l u m (!) ve vahşi, ö l d ürücü, şahsiyet düşmanı) bir sözde ahHl.k s i s ­ temi kurmaya v e onu sovye tlerda ağır baskı i l e , hü r vatan !arda h iieli yalancı reklamlarla b e n i m s e t meye ı:a lışmak­ tadırlar. Şahs iyet ve h ü rr iye t i n düşmanı o lan, halkı (yığın), sürü halinde ve kötü bir kışla zap tü nptı altında tuta­ rak merham e t ve şefkatin n e olduğunu b ilmeyen i n s a n 14


k ı lıklı ca n avarlar yarat m ak için bahtiyar a ileler, güzel, ıııiişfi k y avru lar, aşk, ahlak sevgisi kadar ko m ü n iz m i n diişman n e ola bilir ? A i l e y i , o n un m i l l i � ahl aki c e p hes i ni yıkmak komünizmin e n bel l i baş l ı v e m ü him işlerinden bir ı's i o l duğu i Qin (cin s iyet) d avasını azami şektlde sö­ ınü r meğe ko yulmuşlardır. Karş ı lı k l ı ve devamlı bir mes'ut se vgi, r omantiklik, lıuda lık veya iptid ailik tanılır; ho ş ve sevi m l i bir yuva k u ­ ruş i s e al ay ed ilmeğe !il.yı k bir gerilik şekl i n d e gösterilir, ayrıca i k ti s adi bir yapıya s.ahip değilse e n sert şek ilde t e n k i t de edi l ir. Aile aleyh tar lığı ve serbest çiftleşme taraftarlığı ekseriya gizlen mez bir haldedir. Bununla be­ ralıer halkın muhafazakar temayü ller i , namus telakkileri de vakit vakit okşayıcı manevralara mevzu olabilir. Bu tarz faaliyet her m i l l e ti• bü n yes i n e göre farklıhk göste ­ r i r . Fak a t he def aile a leyh i n e sert bir c ephe y i u s u lü y le kimseyi ç e k i n d i rmeden ku rabilmektir. Mu hafazakarlığı ve m i l l i terbiyeyi , ferdi ııı ü l k � y e ti id ame ve ihJa e t m e k mak sadıyla da o l s a ; büyük endü s t r i n i n aile m ü e s s esesini ve değer lerini kökünden sarsacağını i li mci p o z larla be ­ ' lirtmek asıl m e selenin mahiyetini d e ğiş t irmez. B ilfı k i s tayid e d e r .

111

-

Fizyoloji k , Psik olojik , Sosyolojik Sebepler

9 -� Şöhret ihtirasiyle komü n i s t oluş. Şöhre tlen me ihti­ rasın ı n c e m iyetin yaşayan kıymet hükü mleri dışında ay­ k ırı bir i s tikamete de y ö nelebileceği-hatırl a n malıdır. Bazı katil ler ve hırs ı zlıklar ifasiyle bu m e s lekteki başarı, iç.e­ risi n d e b u l unduğu d ar m uhitin takdir ve tasviple riyle n ormale göre menfi yoldan da o l sa şa hsın şöhret, ü s t ü n ­ leşme, d ikkati ü z e r i n e çekme i steklerinin tezahürüne r astlamak /güç değildir. K o m ü n istlerin birbirlerine değer voriş, yardım e d işl e r i de bu t ö h retin menfaat cephesiyle 15


ilg il idi r . 10 - Tereddi (Alk ol, uyuftu rucu z e hirler ) : Alkol iç, t! ­ ınai yık ım k ay na kla rın ı n en başlarında gelmekle kalmayıp ayn i zemanda alkol veya u yu 9turu c u z e h i rlerl e rle sa pıt­ nııt bi r dejener e n in k o m ü n i z m e kaz n ı l ması zor değ i l d i r. E­ s a s e n k o m ü nizm bu g ibi şa hısla r ı a ra r , bulur ve komü n is t idarec i le r o nlar ı kola ylıkla vazifelendiri r. Me m l eketimiz­ de Fakültel e r , Lise ler, iş ç i le r , rfls mi d aireler kadar�mey­ J?.aneler, sefaha t hanel e r de komü niz min tuzak k u r d u ğu sahalardır. Esasen belirli meyhaneler k o m ü ni s t l e r il,'in t o plantı m a h al leri o larak ku llan ıl makta ve y en i kazan­ mak isted ikleri alkole ve bu g ib i şeylere düfkün leri, m ü s t aitleri ısmarlama, z iyafe t çekmelerle avuçları ara­ sına al mağa u ğr at mıı.ktadırlar. 11- Devamlı telki n altında kalış, adeta hip n o tize e d i ­

l iş. Komünist leri n se r i halinde, sıra stl'a derg ile rle , sıra sıra yayınvtıleri ve yayın l a rla birden ortad a g ör ünmeleri bunları me rakla okuyanları h e r yönden s a r ı c ı ve tesirde bıra k ı c ı bir m et o d un tak.i p edilişi n d e n d ir . 12 - Maceraperes tlik, Çocukların kovboy fili m lor i n i tak l i d i yerinı:ı bir derı:>co b ü y ü m ü şle rin. rek la m lı ve :il m i d e k o r verilmit i ht ililc i l i ğ e özen ti si, m acera h e ve s ka r lı ğ ı b i r i htiras şekl i n d e t e 1, a hü r e d i yor . Bu d uyguyn tat m in e tmek is teğ·iyle k o m ünizme tema y ü l o lun uyo r 13 - F ikir modacılığı, s özde o rjin al ite c i l ik sebebiyle _ k o m ü n i s t olanlar veya g ö r ün e n l e r de v ardır. Ce za kanu­ nu nda k o m ünistik ağır bir s uç sayılm adıkça bu t ipte in­ sanların, aalon ve y a kahve d e dikoducusu olarak l akı rd ı , gevez e lik şek l i nd e k i k om ü n i s t l ık özen tileri d o devam e d e c e ktir. 14 - Bir takım t a n ı n ma heveslilerinin ve m ü p t e d i g e n ç leri n yazı larını ( Şi i r , Hikaye v . s.) yayımlayarak d ostluk 16


tesis iyle k o m ü n izme çekme k ve bu ta k ı n t ıya kapılmak ve­ ya bu n l arı, yemin , süz a l mak la y a pıla n e m r ivakilerin lıaskı sıyle perç,in !emek. Bir daha sö z ü nde n , yeminind e n d ö n e meme k . . İ rade zafı o l a n ve aşağ ı l ık duygu su içerisin d e kıv­ 15 rana n l a r ın itaatkar t e may ü l ü y l e ku rtuluş ve saad e ti ge­ ti recek o l a n c saadet melekl e ri» n i başka ülkel erde ara• rııak, iiın itle n m e k ihtiyacın ın te siri a l t ı n d a kalan lar. Büy­ leee parlak vaadlerin caz ibesine tut ularak e traf ı nd an şi­ ldi.yetti o l up yen i hülyalara daluak, �Mode rn, yal a ncı kı­ zıl ıne lek le r»i ku rtarıc ı tan ıyarak o n lara iman etmek su­ retiyle komün ist olan hayal p ere st tipler de mevcuttur. Bu nlar, s ü r ü halin de kalmaktan h oşlanan hiç,areleri, bir k ı ­ s ı m b i lgisiz leri teşkil ede r l e r. Bu g i lıilor, lıirk:ıı.� şata­ ljtt lı pre n s ip, bir kaç parlak l a k ı rdı, bir k a ç madde ve ba­ z ı keÜ me lcrle, k irli kasket g-iyıııe kle veya k ı zı l bir iş aret, ıış:ı r p , kazak taşı makla, lıii lasa fct işiRt hare ketle rle he r �Pyin yapılab i leeeğine in a n ırlar. Arle tfı ke lime lerin , je s t ­ lerin kudre t i ne hayrandırlar. -

lt'i Kuıııa n d a c ı l ı k e n e rjisini bir şahs iyet o l arak t a t m i n otmek istey e n l e rd en d e k o m ü nist o l a n lar vard ı r . Bir mad ­ de yııkarda sayılan lara şef o l m ak ü ze re biçi lmiş kaftan ıııahiye tind edirler. Bunlar, büyüklük, ü s tünl ü k h ü lyasile taşarak aşağı mevkilerden s ı yrılıp ö n e m kazan m a k is teyen Hahte peygamberler jestiyle, m ü balağalı heyecan lar ve kin n iiınayişleriyle yeni n iz amcılık taslamak pe şi n dedirle r. Me­ g-al o m a n i ve e g ountriklik bir m ü z min buhran h alinde ken ıliHini taşırır. Bu temay ü l d o l ayıeıyle, taal!lsup d e recesine �üre şiddet ve k esafe ti değişen ve m ü te h akkim bir yüz, d'i.li , sert ve zalim bak19lar, kendi muhtaç h alini görme­ de n k e n disini d ünya, ıslahatçısı, y e p y e n i bir d ü nya n ı n kıı rucuHu s a n arak yapılan büyük jestler; k ı zıl milist eda­ ları, p e k ziyade trajik p o zlarla, hemen hemen bir ihtilalci -

17


lik aktörLiğü gö st er irl er

.

17 () irki nl ik , sakatlık, e blehlik ve im g i b i yaratılış­ taki kusurlar dolayısıyla v e kiiçüınsenıneye ıığ'ray ış l a ('e­ m iy e t te, Allah i nancına veya yaratıcı kudrete karşı diiş­ ma nlık taslamak is teyenlerdir . Burada Baki'nin isabetli m ısraların ı hatırlıyo r uz : -

" Zin har eline fıyin e verme n o kafirin . Z.it a güriince sfıretin büt-perest olur »

VI

·

Siyasi ve İdôr i Sebepler

18 Hükumetin lıu fikriya ta t araf tar oldu ğun u san a n­ l ar Eğer komü n istler, jleri mevki l ere yerl eşmiş şah ısla­ rın el altından h imaye ve yard ı mlarını görüyorlarsa ve onlardan ü m i t l i desteklemeler bek liyorlar s a, böylece bil ­ h assa ınai�ette olup terfi e tm e k ve türlü me nfaat e d in ­ mek ist0yenlerin d e komünizme kaymaları kolaylaşır. A­ dam ka y ırma lar v e kü l türs ü z insanları p ropoga n d a il e yiik::rnltmeler, doçent, profesör tayin e tmelerle gör en e ğ i derinleşen muhterislerin komünizm yoluna cezbedil m esi zor o l m az. -

..

19 Hükumet i d ares i n i n k ö tülüğü, ın iis te b i t ve istis ­ m a r e d e n bir z ii m re n i n m ille te tahakkümü ve m e mleke ti hususi çif t l ik leri h al i n e g e tirmesi, sui istimal, i h t ilas bol­ luğu ve cezasızl ığı, a d aletsizlik s e be p l e r iyle başarılı ve adi l bir idare tarzı göre m iyerek kö tü m se rl iğe düşenler. Bun d a n müteve l l it d ayan ı l m az d ereced e «sefale t»i.n komü­ n iz m e a m i l ol duğu b e d i hidir. -

Yurt sevg isiyle yanıp tutuşarak, ş u u r lu ve şerefli i n ­ s anlar o larak yaşamak d avasını gerçekleştirmek için gereken h areke t tarzını bu htikamette a rayanlar. Eğe r ikt idardakiler, mi l liyetçi liği 13.fzi manada k ul l a nm ak la

18

J

j 1


beral:.ıcr, gasp ve inhisara da almışlarııa,

ın ilte t ç c

kurtuluş

iÇin baş ka yoJ olmadığ"ını, insanca yaşama "ve iç ti m ai a­

(lalet nıiicadelesini lıi\vlc temellendirmek

d

z o run a

insanlar baıtlangıçta

l ıir

fikir ve iş yapısı ü zerin d e

k al dı ğ ın ı . zan n e d erler : Bu t ip

ınHnferit halde

iken, belki

de

birer

hiir ve milli ıniicnhit ikeıı, kurıı!an fikir ve fiil t u7. akla· rına, tertip cdilel'I plüna y·öre �ekillenmek m ecb u r i yetin de b ı r a kıl ı r l ar ve bir nıiid•let t;iııtoınli telkinle birer kukla haline getir ili r l er . Bunlara ırı•�sıılenin µ:crÇ"ek kötü tarafla­ � rı, fikriyatın özü göstc ilıııez; koıııiinb�t teşkilatının (gizli aı;ık) dış t ak tiği n e göre idare e dil i rler ve yığının unsııru o l u rl ar . Urev, b al t al am a suikast giht işlerde de kullanılırlar 20- Polis tarafından muhalif veya kaste matuf

ve menfi rikirli tanılarak

ihbarlarla komünist

ılaıııgası y ap ı şt ı­

rılarak takip veya tevkif olunanların zoraki koıııiinistliği­

nı de zikredclıiliriz. Böyleleri de devamlı takip neticesi bu

yola zor l a atılmış oluyor. Sabıkalı koıniiııistlerle

kalkmalar

de

ve nezarethane, tevkifhane

voy;�

daşüp

ha p i s hane l e r ­

aynı yere konulmalar bu şahısları da kom iinizıııe

yu­

Yarlarnaktadır.

V

-

�1 - Soyca

Milli. Hayata Dair Sebepler o ırktan, o hars'tan olmayış ve kendisini

m ill ete meneup hit1setıue yiş .. Bu nokta t;ok ö ne ml i dir. Esa sen Komünist propogandasın ı va z i fe edinip tatbike ve telkine çalışanların çoğunun o millet ve ırkla ilişiği bu­ lunınıyan şah ı sl ard an seçilmekte o ld u ğ u n u gerek Avrupa ve gerek Türkiye komünistlerinin ço_ğun luğı.i göstermek­ o

tedir. Bunlar fiiliyatta sistemi i, devamlı makale ve kitap­

l arla o m i l l etin an tropol o ji k ve rasyolejik, tariht bün­ yesin i inkar için çalışırlar ve bunu nevici, i nsancı, insa..: niyetçi bir maske ile ö rtm eğ e çok zaman muvaffak olurlar.

19


VI - Diğerlerin den Aynhk Gösteren Sebepler 2i - Bun lar, ba9arısız lıklar, terfih •deme�eler, s ı n ı fta kal m a lar , okuyamamak , ilerl iy e me m e k , z ihni darlık, zeka

ki.fa'ye tsizliği gibi sebeplerle bulundukları d u rumdan k u rtul ınayı bu yol d a gören d ü t ü k kalitedeki i n s anl ard ı .

23 - Devlet ten zarar görd ü ğ ü nden k o mt'l.nizme bir h ı n ç ve öç. a l m a hırs ıyla s aplananlar bu g ruba d a h i l d ir. (Askerlikte mar uz kalın an zorluk lar. gü ç l ü kle r , ti­ c are tte kaybediş, m a h k u mi y e t e uğrayış ... g ibi s ebepler) Za­ ten ko mü nistler tara f ından Ristcm li bir o e l d lde y a p ı l a n devlet d ü ş ma n l ığ ı v e de vleti i n k arda hiiyle bir mu h i t hazırd ı r. "

Vll - Fik ri Hayata Ait Sebepler :.? ı - Bir cemiye tte i lmi ııı ü e s s e se l e r ve hakikat aşı­ ğ·ı b i l g in l e r kifayetsiz sc, hakiltat ıırayıeıl ığı yerine men­ f aatçi l i k , ıarlat anlık fikir alanını işgal etm işse, bilgi n geçinenler gerçeğ in ince leyicisi ve h akikatın m ü d a fii değil de, şahsi ra h a t l ık, ikbal ve m e v kile r i n in ko ruyucusu h alinde bulunuyorlarsa, o c e m i y e t t e ki yarım m.iinevver i n s anlar ın şu v ey a bu in a nc a d oğru yönel m e leri bir kiil­ ' tür s ü z l ü k v eya umumi k ü l t ü r ve h akikat bu hranı, sebep olara k, kendisini g ö s te rebi l ir . 25 - Bilgisizlik. l n k i r leri n d oğru luğunu, gerçekliğin i

ö lçmeye elverişli o lmayan bir bilg i azlığı , b i l hassa kHl.­ sik ikti s adi ş o s y o l o j i , pisikolo j i ve felsefeyi tarafu,,hkla i n ce l e y ip idrak et meden mu hakeme hürriyetini kaybedip aşırı ve k omprime n a z ariye ler i hazma çalışmanın kolaylı­ ğı. De li ller e değil ı o nu çlar a ve par l ak vaad lere, tasarı­ lara göre mutaa s s ıp bir h alde d ü nya g ö r ü ı ü ve h areke ­ t i n e i m a n edilme. B i r kere b u y o l d a g ö r ü n d ü kten s onr a 20


;ıyrılışı bir

onur mesele s i telakk i ederek inat ve i s r a rl a h akika t e , delillere aldırış edilmek istenmediğin­ den doğmatik hale gt'<;İ,. Artık şu u r d o nmuştur· İdra k hürriyeti, objektiflik durumu kaybedilmiştir. K o m ü n izme lııı tarzd a meyledenlüı de biraz a m i y a n e d e y i m l e (htim) fikir ı:;onradan ge l me k t e , sadece o i man kalıbına göre her türlü

s·.ıura yerleştirilmektedir.

Ylll

-

Me fkure (ülkü) ve Din Hayatı ile ilgili Sebepl er

26 - f nsan zihninin koın priırıderc, şekilci l ig e zaafı ve ye n i formda iskolastik :dhniyete temayülü Ye uzun araştırma ve derin toeıııırıiıller, tet k ik le r yerine ııiiratli lıir �ayrct!c, her işi

oldıı-bittiyic haliediıı, kfLiııatın iza­

yapmak ve insan topllılukl;ırın111 ıııckaııizrnasını lıir­ ılcn keşfedip ye ni bir dünya ve i ns an l ı k diizcni kurıııak arzus:1:;a k a p ı l a nl a r . Once kuÜanılırıışlıır ycrinı:ı lıi r yeni YC b a sit ç e anlaşılabilirini denemek istetiyle be l iren ti p l er . hını

Ülkü ve inan m a k , yor yüzünde bir teye ba f:' lanm a k ilı tiy ac ıyle dolup taşan ve bazı aydın bll ine n l e r c e makul ve m u teber ad de di l m iy e n s i st e m l e r , d o k t r inl e r ; din ler v. b .. . yerine, oldukça yeni bir dünya görüşiJne özenip, fik ri ve maddi yapıların ı bu i d eo l o j i ş a m an d ras ı n a bağ­ lamak ve o z aviyed en etrafı g ö rmek i s te ğ i yl e hareket edenle r . Böylelerinin bir de komünizm i de o loj is i nin aYcı­ larıyle temas e tmeleri bu tip ima n l anma lıns vl1 azgın l ığını kolayla9tırır. 27 - Bazı fe lsefi, me tafi_z ik düşüncelerle ko mün i z me te may ü l . Materyalizm, d e terminizm ve realizm tiryonıvi­ rasiyle beslenip ona uygun iktisadi fikirlerle kaynaşa­ rak ko mün izm e intikal e d e n l e r de mevcu t tur . 21


28 - Bazı mezhep, tar ikat tes iri. rııi ensup olduğu mezhe­ bin t.ar i k a t ı n cerrıiyotee adi tanı nması ve komünizmle uzak yakı n i l gi si Lml u riınası veya kom ü nizme rniite mayil ola ­ rak gösterilmesi sebebiyle k o m ün i s t olanlar da vıı.rdır.

A ll a hıızlar ve dinsiz ler. Komii niıt pro pagan da faaHyetinin e n ç o k ö ne m verdiği k o nu, Allah ve d in düşmanlığıdır. Allahsız ve dinsizlerin komünizm ka l ı bı n ­ da mode l l e nmesi daha k o lay olmaktadır. M a t eryaliz m (Maddecilik) ve realizm (g;e r ç e k c i i i k) pro pagandasıyla Al­ la hsızlığa zemin hazırlamak gayreti esasen g· ereken mu hiti hazırlamaktadır. Komün izmin belki d e ilk prenııibi kafalar­ dan ve .g ö nül l erd e n A l la h ina ncını s ökme ktir. Ondan öte­ s i ise art ı k güç olm ayacak tır. Türki ye de 13.iklik perd es i g erisind e, Allahsı z lık , d insizlik ve k oyu b i r din d ü ş man lığının ya pıl m ası , b a z an k e mali z ın i m as k e y a para k onun arkasına g i z l e n rıı eğ e çalışı lması vo A l laha i n a n a n ları vo d indarla rı ınürteei o larak ilan e tmeleri, inkıl a p dü şmanı o larak tanıtma.ğa uğraşmaları tamamen bu ııebeptondir.Zira Allah ve din imanının samimiyet l e yerleştiği bir insan varlığ·ıyle komünizm asla bağdaşamaz. 29

30

-

- a

) K omün izmi gerçeğe uygun, i n sa n l ı k ve kainat

si s t emi , rej imi , hakikat. ve hak dava­ sını n hal l e d ilmiş, i ler.i, e n g in y e n i , insani ve üstün ç o k olg u n , sab i t ve z arur i düşünce tarzı za nnederek bu yolu se ç e n l er. ge l işm e s inin n ihai

b ) Sevimli arz u larla, kendilerini k l asik manada ma ­ teryali s t ve realistlikle paten t l emekle beraber, r oma n t i k hül ya larla, insa n l ı k cen netini, nefis ç iç ekle r ve ş i r i n çağlayanlarla d o nanmış; saadet v e barış şarkı l arıyla süs­ lü b ir dünya vatanı, «vatanım rfıyu zemin, mille tim n ev'i beşer» d eyiverme k v e düşünüvermekle şahane f ikirler s a h i p l iğ iyl e hoş n u tl uk içerisinde mest o larak , gcn it iç22


tiınai adaleti ö zleyenler ve b u n un t a h akkuku i m kan ını k o ­ mün i z m d o ktrininin si h irlerinde g ö re n l e r,· u m anlar, kısa ca bö yle h is s i e sa slarla ko m üniz m e temayü l e d iş. . Diikiile n lıunca insan kanından iµ:rene rek, ıttre k l i savaşl arın b o ­ razanlarından , s i la hlarından, vahşetinde n bezerek, barış ­ vc kardeş bi r tos-ellinin bu ii lkü d e bulunduğ·unu ve hıne ­ diş. Kap itali z m in s öınü r111e usullerinden. ve zulııı iinden tiksin e rek insanı baskı altıııda ezil mekten kor u m ak için g-ere �cn manivelanın bu d oktrinde olduğ·unu iiınid eden, bidayettelıassas ve nazi k olan h ayalpe restler. B u tar z ­ da düşii ıı e nle r, m ünfer it iken ve b i r t eşkil:'tt a bağlanma­ dan ünce eks e ri y a ge n ç ve naz l ı , n arin , şiriıı duyg:ulu­ durlar. Lakin teşkilat dah il i nde, sistemli tesırlPr rn tel­ k inle rl e , kan dökl.lcü (keııdi tab i rler iyle kelle toplayıcı) vahşi, mutaassıp ve haris birer dedikodııl'.tı, doğ·ınatik k o m pr i m e f ikirei tipler halin e g·elir!cr vo g-iil konca s ın ­ dan ısırgan otunun Çıkışının kuııdi hiiıı,velerinde nasıl belird iğinin farkına varmak b ile istemezler. Kend iler i gibi düşiinm iyenler en insan i duygu ve fikirleri taşı sa ­ lar, hü r m illetlere eşit haklar ülküsünün, yer yü'l.ü nimet­ leri iç iıı en makul ve en t atbiki i·çtiınal ve iktisadi e s a s ­ l a r ın ta raft a r ı ve içtimai adalet, h ü rriyet davacısı a a h i o l s a la r, onlara yalan yanlış ift i. r alar savurm aktan e n k ü ­ ç ü k b i r vicdani, a hlaki, insani üzgünlük duymayacak ka­ dar g ö n ü lleri t aşlaşmıştır. - Hakikat çı, g erçek ç i , ilerici, y e n ic i , irn;aııcı, i l i m ­ e ya hürriyet ç i , i l e r i demokrasici gerçek milliyetçi.. ve bu g ibi adlarla ortaya Qık ı p bu ,atafatlı kelime l e rle göz boyayıp çal ışmak ve gay eleri n in z aferi i ç in m u hte ş e m ve makb u l k e l i m e kul l anmak i st ey e ıı v e bu nlara a sl ın da , bizatihi h i ç ö n e m ta�ımamakla beraber ilmi ver ilerden de sarfı nazar e dem.e d ikleri i�,in i l i m ve insanlık p aravana­ sını i h mal e tmeyerek bu kudretli kavraml a r ı h e r a n

31

ci

v

23


g e r e k k e n d i fikirl e r i n e i n a n d ı r mak, g e re k karşı f i k i r l e r i yıkmak için öne süren lerin ten kidlerine kapıl arak b ıı ın e f k fı r e y i benim seye n l e r. H ad d i zat ınd a lııı ülküyü y a y · m ayı ve o n ıı. a lemi inand ı r m ayı p r e ns i p e d i n e n la rin y u karı­ d a s ayıl a n şu bu sebeplerle h a reket e t mesi m ü mkündür. La­ kin b u maddede ba hse k onu olanların kend ilerini k ö tü ve zararlı bir niye t ve iş sahibi o l arak t anı nmamaları d a i h t i m al d a h i l indedir. Zira onlara g ö re, bu a l e m i n ku ru ­ l u ş ve o l u ş u beyhude, fuzu l i ve kanlı, a teşli bir çal kanış­ tan, a hlaksızlıktan i baret o lı ıp iyilik ve f a z\ l e t ieğede­ r i n d e n m a h r u m b i r m a k i n e faaliye tidir. İnsanla h ayvan arasında d a keyf i ye t farkı değ i l, ancak basit bi r derece f a rkı vardır. Binaenaleyh h a k ikat, h a k ve bu g ibi k el i me ­ ler s a d e ce boş ka l ı p la rdan ibarettir ve böylece n ih ilist (in­ k arcı) zihniy e tt e n p r a t i k faydalar ve m addi m e n f a a t l a r tem in ede cek e s a 8 l a r ı n k o ıııii n i z ınde bu l u n duğu zan n iy l e te m ayül . Hü snüniyetli v e s a mi m i oldukl ar ından f a z l a ş ü p h e edil­ m iyecek o l a n l a_rın k atı laşmış kanaatlerine g öre, i n s a n l ı k men faa tler in i b i l işte ve kfl.inatı idra k te başlıca a n a h aki ­ kat kanunu ve f ik l ri k e n d i g ö r ü şlerinde v e kend i iman­ larındadır. Hatta o nlarca, insanl ığın pratik m enfaati n a ­ m ı n a h akiki ve tarafsız, beşeri h i s si i lg i lerd e n ayrı " ha ­ k i kat,, sevgi ve merakiyle, sabırla devam e den ilmi a r aş ­ tırıcılık ve d e n e m e l e r yerin e , kendilerini doğru y o l u n m a l i k i v e s a ğ la m düşüncenin şa m p iy on u addederek işl e ­ r i n e g elenleri, m e z h e be u y a n olayları t o p l a mak, tarihe mal o lmut vakaları d eğittirere k kandırıcı bir metod ve açık ­ l a m a i l e sıralamak, ak si delile ri çeıitli i f t i r a, dedikod u ve i s tihfaflarla b ozm a ğ a ve küçül tmeğe çalışmak bu t a rz ­ d a d ütünenlerce mübah tanınmakta ve h areketler i n i in ­ sanlık m e n faat ve a k l ı h e sabına e l ve rişli, faydalı sanmak­ tadırlar. Bazılarına, bu hareket tarzının hatalı m u h a k e 24


m e le r, yanlış� bi l g i le r üzerine kurulduğunu, kendilerinin haklı ve ü s te l i k en ilmi verilere dayanan bir ü lkü g üttük­ l e rini zannında o lduklarını belirtmek hatalı olmaz. Şay e t b u işte i y i n iyet m ev c u tsa , b u bilgiye a i t h u s u sların. en ince n oktasına kdar tahlil ve a ç ı k la a masıyle, hakikt istikametin y o l u n u tayin v o tas tik e t t i r m e k gayri m ümk ü n değildir. La­ kin bazılarının g ü n d e l i k p oli tikacı g ayretiyle şahsi m e n ­ f a a t l e r d o labrnı d ö n d ü rd ü ğ ü n ü d e unutmak k o l a y olmaz . . .

25


KOMÜNİZMİ EZMEN ! N

Y OLLA R I

Ne Ya p m a k Laz ı m d ı r? K o m ü n i z m i y a l n ı z bir ik tisadi m a z h e p za n n e tme k, s e ­ falet ö nlendiği takd irde k o ın ü a izmi n s ö n e c e ğ i n i ileri s ii r ­ m e k , yanlış bir b i l g i ve anlayıştan i le r i g e l m i y o r s a , l ı i r g a f l e t değ i l s e , b i r ihanettir, b i r k o m ü n i s t manevras ı d ı r . E ­ ğ e r k o m ü n istleri y a l n ı z y o ksul insanlardan ibaret bir k a ­ labalık, bir yığ· ı n o l a rak g· ören v a r s a ç. o k yanılıyorlar. Z i ­ ra d ü nyada zeng i n l e r i ç inde de b u d ü ş ü n c e d e o lanlar v a r ­ d ır . T ü rkiye ' d e varl ık lı i n sanlar ar a s ınd an da k o m ii n i s t ­ l e r ç ı k mıştır. T iirkiye ' de tevkif e d i l e n bazı z e n g in a i l e ­ le r in ç oc ukları, d okt o r . avukat, öğretmen . . . d e n başka tü c ­ c a r l a r i ç i n d e n d e k o m ü n is t l e r ç ıkmıştır. K o m ü n i s t � a b a ­ a a d d i n A l i b i l e k a m y o n l a r ı o l a n , t a nı b i r lıurjuva h a y a t ı yaşayan, bir a p a r t m a n d a ın ii reffe h bir ö m ü r s ü r e n , m u h ­ t e l i f y e r l e r d e maaş ve v a z i f e l i , terc ü m e le ri d o l a y ı s i y l e b o l b o l p a r a alan, o z a m a n l a r ileri . m e vkideki tah ıs ların da g öz ün de olan, h i m aye edilen bir kimseydi. Ü n iver­ s itedeki m a rk s i s t p r o f e s o r ve d o ç e n t lerle o l a n m ü c a d e ­ l e l e r d e h e n ü z u n u t u l mas a g e re k . O n l a r ı n d a h e p s i m ü ­ r e f f e h i n s a n l a r d ı . A n kara'nın e n k o n f o r l u m u hitlerinde ve t a m bir refah içerisinde yaşayan in san lardı. İ le r i mev­ k ilerde, apartman, köşk, s e r m aye sahipleri, arasında da k o m ü n izmi h i m aye eden, onları m ad d i ve manevi teşvikl e g e nç l ik üzerine, Tiirk m i ll iyetçiliğine, İ s l a m d i n i ve ter­ biyesine, yalan ve iftira kampany alarıyla sevke ttiren l e r 26


az o lm amıştır. Binaenaleyh k o m ü n iz m i sadece b i r sefalet m e se l e s i g ibi görüş tamamen yanlıştır. ·o z aman refaha erdiği takdirde Sovye t R usya'nın d a , Yugos lavya' n ı n da, Ç inin d e . .. komün istlikten vazgeçmesi g· erek irdi . Hal­ buki k o m ü n i z m kızıl sapık ve mutaass ı p b i r dünya g ö rü· ş ü d ii r . A l lahsızlı k , dinsizlik, m il l iye t si z l i k , vatansı zlık, a il e , n a m u s , i f fet, insanlık, ahlak, mülkiyet, h ü rriyet (de· m okrasi) . . d ü şmanlığıd ı r . Çok yüksek manevi inan çları red­ dederek i p tidai, adeta t ot e m i z m., fe tişizm devrini h a tırla­ tan b ir inanca düşer. Allah yerine kendi şeflerini, din yerine m ateryalist hezeyanları, m illiyet yerine k o m ü n i s t e m p eryalist bi r t a a s s u b u g· eçirir; insanlara, maddi, beşeri p u tlara tapar. L e n ini n mumyalanmış c e se d i başında ayin ­ l e r tertip eder, h ayvan i b i r c i n s i an layışı b e n i m iJer. V e lı i l h a s s a hü r riyetin, gerçek d e m okrasinin baş düşmanı, totali.ter, tek p artici, şefçi bir rej i m i baş tacı e din ir. Böy­ lece k o m ü n i z m , m il l i ved i n i , iniilanı insanlaştıracak e s a s ­ l a r ı n , i s tiklal ve c u m hu r iyetin, g e r ç e k d e m okrasinin, şe ­ r e f , namus, h ay s i y e t , iffetin azgın b i r d ü ş m a n ı kesilir. M i l ­ letlere s a y g ı , insan haklarına asla s e v g i g ö :;; t ermeks izin, islav ırkçılığını lı ile i ç erisine a l arak Rus, S o vyet e m p e r ­ yaliz m i n i ta hakkuk e t t i r m e ğ e çal ışır .·İ ş ç i ni n h akları, h ü r ­ r i y e t i y e r i n e d e kızıl p artinin. v e d e receyle onu n k ii ç ii k akıll ı ş e f l e r i n i n m u t lak, d e s p o t e m r i hakim o l u r . t d a r e e d e n lerin bas kı ve s ö m ü rm e s i v e yığın l arın c e bri alkış ve övme s iyle lıü tü n öğretim ve eğitimin d e v amlı telkin v e tesiri altında, m e r h a m e tsizce ö ld ü r meğe hazır s il a h ­ ların karşı sında� m utlak bir itaat, kö_r b ir d i s i p l i n herşeye hakim o l u r . Bu İnsanlık h e s abına acı, h az in g er ç.e k, t ota· l ite r , s ü r ii c ii , y ı ğ ı n c ı , ... t e k p artici, t e k şefci, k o m ü n i s t i i n i f o r m a l ı m u taaa sı p bir d ii nya g ö rüşüd ü r . Kendisinden başka türlü inanç g ö rüş ve d ütünce l e re a sla hayat hak­ kı t a n ı m ay a n , vahşi b i r t a a ssu p ! B u tarz idare m u htelif

27


ırk, m illiyet ve dindeki h alkların bulundu ğu bir yerde Rus e m p e ryalizmi, S o v y e t s ö mürgecil iği için yaldız l ı bir id e o l oj i olur. llk zamanları h ariç n e ticede m u tlaka her k o m ü n i s t bir m oskof uıağı olur. Böylec e k o m ü n i z m y a n ­ I ı ı , s a pık , i l i m dışı b i r fikir o lmaktan d a ç ıkarak m o s ­ kofçulu k ol ur. .

Çok kısaca bahse ttiğimiz hang· i sebe p l e rl e n a s ı l k o ­ m ü n i s t ol unduğu hatırlanacak olursa; m uh telif tesirlerin. derecesi, kuvveti ayrıca dşünülmeğe değ e r. Bun u d a ha aşağıda açıklaınağa çal ışacağız. Şunu katiyetle belirtmek isteriz k i, yalnız iktisadi refa h t e m in edilsin ve se­ f a l e t ö n l e n sin komünizm önlenir iddi a sı aynı z a manda k o m ü n i s tleri• de işine yarar. Refahın tam, u m u m i bir ö l ­ ç ü s ü n ü tes bit e tmek h e rzaınan g ü ç t ü r . Ne derecesi v e n e k a d a r ı refah s ayılacaktır? Bunu tayin " e t o s b i t e t m e k k o l a y d eğ ildir. U m u m i ye t l e ancak asgari g e ç i m ş a r t l a ­ rını t e s b i t e t m e k , e m e ğ i tam dı=ığerl e n d i m e.k , itçiye d e m e s ­ k e n siyaseti . . tatbik etmek yap ı l m a s ı gereken, zaten nı i l l l işlerin içerisindedir. T e krarlıyoruz: k o m ü n i z m y a l n ı z iktisadi tedbir m s e l e s i değ ildir. Zira k o m ü n i z m de i k t i s a d i s e b e p l e r, o l duğu k a d a r m i l l i h a y a t a d a ir_ s e b e p ler, f ikri h ayata dair s e b e p l e r, m e fk\ı ro ( ü lkü) hayatı n a, i m an h a ­ y a t ı n a dair sebep ler . . . de ç o k m ü h i m t e s ire s a hi ptirler. İ ­ şin iktisadi c e p he s i bu ç ok tarafların, tesirler i n , s e be ple­ r in yalnız birisidir. Okullarda, f a kii l t e l e r de m i l l i bir ü l kü T ür k m i lliye t ­ çiliğ i ve İ sla m d i n i b i l g i s i birders konu s u o larak (bilg i d u yg uy u, i r ade ve d av r a11 1ş h a l ine g e tirile c e k m e t od, m ü f­ redat ve örn ek e l e m a n larla i ş l e n m iyorsa, koz m o p olitlik, maddecil ik, ş ü p h e ve inkar y o lunu,.komünizme y ö n e l t m e k z o r - o l ma z . B ir y a n d a n i r t i c a , g erilik V . S . i f tiralarla i ı 13. m lı k, bir yan d a n Tu ranc ı l ı k , Türk ırkçılığı d aıng a ı iy l e v e azami kurnaı.lıkla, Türk m i lliyetçiliğini d e kuşatarak 28


y a p ı lan h ücumlar çok d ikkatle incelenme li ve b u ift iracı ­ ların, mugala.tıcıların maskeleri d ü şürüle rek kızıl surat­ l a rı o r taya çıkarılmalıdı r. irtica, 13.iklik, inkılap g ib i mef­ h u m l ar ı ken d i kızıl gayelerine u ygun olarak kullanmak, a s ı l manalarını ta hrif ederek Türkün maneviyatına, m u ­ kaddesatına, dinine, m i l l i y eÜ ne d i l uzatmak i s te ye n l e r ilk ö n c e e l e alınmak, k o m ü n i z m p ro pagandasına. e lveriş­ l i çevreyi daraltmak ü zere milli v e dini terbiye boşlu­ ğuna bir çare bulunmak zarureti o r taya çıkmaktadır. K o ­ m ü n izmi e z m e m e s e l e s i yalnız b i r p o l i s ve_ kanun m e s e l e s i olara k d ü şü n ü l ü rse eksik n o k talar bırakılmış o l u n u r . Bu dava a y n i z a m a n d a bir m aarif, kü l tü r, mil l i m ü d afaa, b a ­ s ı n ve y a yın . . . davasıdır. Yukarda başlıcaları sayılan bu m adde madde ayırmalar ş ü p h e yok k i bir şahıs i ç in tek sebep g ö stermek d e ğ i l d ir . To­ tali ter, baskıcı ve ancak lıuhrau reji ın ve i d e o l o j ilerin den birisi sayılabilecek k o m ü n i z m i g e l i ştirip ilerleten bu sıralanmış s e b e p lerden biri veya b i r kaçı birarada bulu­ n arak o ş a h s ı determine e d e bilir. Çeşitli sebeplerin kar­ şılıklı t e s irlerle, i ç ve d ı ş şartlarla karışarak te z a h ü r et­ mesi t a b i i d i r . B u itibarla bir şahsın k o m ü n iz m e yakalan­ m asının batlıca a m i l i n i n ne o l duğunu anlamak ancak sa­ bırlı ve s akin rn ü şahadeler ve araştırmalarla kabil o lur ve ancak o n a g ö re tedavi ç arelerini tatbikle i y i l e ş tirme ve kurtuluş imkan dahiline g· irer. Şayet k o m ü n i z m içtiwai bir h a s talık a d d e d iliyor ve yabancı e mellere alet olarak kulla n m a k istidadını g ö steriyorsa, bu halin hastalığa mü­ sait c e m iyetlerd e belireceği d e mantıki bir n e t ice o l a rak d ü şü n ü l e b ilir. Lakin sadece h astalık adıyla ve polis mari­ fetiyle değil, onu h a z ı rlayan, d oğuran bünyevi ve harici şartlarla, fikirlerle, akli ve hissi e s aslarla d a uğraşmak önde g e l e n işlerden sayılmalıdır. Bilhassa inkılap h a l i n ­ d e bulunan, m anevi, a h l1l. ki ve milli m ü e ss e s e l e r i bozulmuş, 29


ş ü p h e l e r ve i mkan sızlıklar içerisin d e b o c a l ayıp kavru lan bir c e m iyet k o m ünizme u y g u n bir saha su nabil ir. He le s ö m ü r m e , baskı, dayanı l m a s ı g ü ç sefalet ve adalets i z l i k, k ö t ü ö rn e kler, liyakatsız insanların ileri mevkiierde h ü. ­ kimiyet kurmaları, o c e m iyetin t e m e l lerini, yapısını ç ü r ü tm ü ş ve türlü rezalet ve b ayağı hareketler o cem iye ­ tin b ü nyes ine s o kulmuş ve ahlaksızlık ve fazilets i z l i k o ce miyeti k.11şatmaya başlamışsa artık kızıl yang ı n bacayı &armış d mektir. Bir de Rus e m p e rya l i z m in e uygun metot­ lar, yabanoı parası ve .teşkil!tı da yurda s o kulmuşııı a , k ı ­ z ı l tıenzin l e tutu ş tu ru l m uş y e r y e r y an g ı n l a r kendisini g öste rmekte gec ikmiyecektir. B ü t ü n b u sayılan lar üzeri­ n e s a vaş içindeki felake tler ve bir d e devle tin bazı n ü ­ f uz l u mevkilerine g i z l i k o m ü n i s t l e r yerleşmiş s e , m ü t h i � m a nevralar s ü r ü p g id i y o r sa , ilgileri hamakat veya g a f l e t b ü r ü m ü ş s e v e ü s t ı:> l ik, o m i l l e ti n g e n ç l iğ i b i r taraftan milli m es el el ere k ayıtsız, uyuşuk ke n d i b as it m e n fa a t ı p e�inde koşmaya, dalkavuklukla mevki a l maya yö n e l t i l i r ­ se v e y a g e n o l ik faaliye t l e r i , h a m le v e heyeoanl arı en a ğ ı r şekilde baltala n ı r, is tibdat ve p o l i s takibi altında tut u ­ l ursa. laiklik ve inkı l :l. p c ı lık p arava n a s ıyle din sizlik ve k o z mo p.o l itlik rekla m e d il i r s e , böyle bir m i l l e t i ç in k o ­ n i z m uçurmuna y n v a r l a n ın a k bir g· ii n m u selesi h a l i n e g e ­ lebilir. Binnetice ş ahs i menfaat azg ınl�ğı tufan e tmişse ve y e r ye r i n sanlık, ahlak v e k a n u n d ı ş ı hareke tler serpilmek­ teyse, istismarcı s er m ayedarları n , m u h tekirlerin, s o y g u n ­ cuların, kara b o r s a c ı l a r ın a d e d i g ü n b e g ü n artmaktay­ s a, haks ızlık ve bi tm e z tüke n m e z şiki.yetler yayılmak-tay­ sa den iz,e düşenlerin kızıl yılana sarılması i h timal l e r i ç o ­ ğal mış d e m e ktir . K o m ü n izm i n 30

k a n u 11 d ı ş ı

sayı l d ı ğ ı ve k o m ii n is t li ğin s u ç


t a n ı n dığı y e rlerdeki kızıl faa liyete karşı m ü cadıledek.i e s aslar ancak aşağıda z ikredilen hususl arın tahlil v e tenkidine a i t bilgilerle karşılanabilir kanaatindeyiz:

A) 1

-

Komünizmle Mücadelede Yapılacak İlk İş

K i mlerin, n i ç i n k o m ü n i s t o l d uklarını anlamak.

2 N a s ıl komünist olduğunu , k o m ü n izmin g i z l i ve a çı k teşkilatı n ı , telkin ve taktiğini, ç e titli u su llerinin i ç y ü · z ii n ü v e b i r m i l e tin n a s ı l komü nizm y o lundan Sovyetlere -

arzed i.l d iğ i n i n esas larını b i l m e k . 3

-

K o m ü n izm i d e o l oj isinin :

a) K o m ü nizm ve bilim - b) K o m ü n i z m ve hak -adalet c) k o m ü n iz m ve ahlak, insanilik, in s a nlık saadeti ve g e l e ­ ceğine d a i r m a �u l ve meşru ana h a tlar m e s e l e l e r i n i h a z ­ metmi' olmak. D o laysıyle k o ın il n i z ıııin z ay ı f v e z a r a r l ı taraflarını 4 ve i l i m "dışı kı sımlarını ve kom ü n i z m e karşı tenkitleri ve tedbirle ri, mücadele ve dezenfenkto m e todu n u kavramak. -

5 K o münizmin karşı s ı n a çıkacak ve onu iy i l i k , d o ğ ­ ruluk g ü zellik i stikametinde aşacak, a h l il.ki, i l m i , i n Hani ve d oğru m anada ileri, olgun ve y ü c e g ö r ü ş ve d ü ş ü n ü ş ü b i l ­ mek v e bu a n titoksinle, i n an ç , duygu ve şu urları tabii ve g erçek insanlık y o lu u ğ run a d ir i l t m e k: , d oğru l t m ak veya yaratmak. Ve insan lığın hakjki, g e r ç e k ü l k ü s ü n ü d oyuru c u , inandırıcı v e tatbike u y g u n bir halde insanlığa s u n m a k . Bu mefkuren in Türkler için Türkçülükten ve m ü s l ü manlıktan başka b i r şey o l ıiı ıyac ağı, o l amıyacağı aşikardır, bedahattır. Dünya gerçekliği, olaylar bunu ta­ m a m e n teyid e d iyor. İ slam i m anına sahip Türklerin, Türk· lüğü yaşatmak ve y ü kseltmek ülküsü, Türk i ç in e n ü s t ü n b i r vakıadı.r. -

31


B)

Komünizmi Önleyecek ve Ezecek Diğer Esaslar

1 - K o münistlere a ğ ı r ce zalar verilm e si , ajanlar ı n t a s ­ n ifi, tecridi, h a ngi tip k o m ü n ist oldu ğ unu n t e s b i t i . Ayrı ­ c a bunlar arasında lüzumlu g örülenlere sürekli ve sabır­ l ı d e rsler verilm esi; g e re kiyorsa milli ve d i n i terbiyeye tabi tutulması. 2 - K o münizmle mücadele edecek p o l i s kadrosunun takviye s i , bu p o lisle rin bu sahada tAmaınen mü tehas s ı s birer eleman hal ine g e t irilmesi. 3 - K o m ii n i l tle rin m u h a k e m e s i n e bakacak müte h a s s ı s s a v c ı ve h a k i m l e r ye tiştiril m e s i , bu konuda adli teıkilat­ l ar, m a hkemeler vücuda g e tirilmesi. 4 - Her yıl tevkif e d i l e n ve mahkfım o la n k o m ü n i s tl e r i n fo toğraf v e k ı s a terc ü m e i h allerini i h t i eıa e d e n resmi k i ­ tapların yayımlanması. 5 - Devlet d a ire lerinden ıolcu, s o l a m ü te m ayil v e y a s olcuları destekliyenlerin v e d a h a ö n c e b u yerlere s oku l ­ m u ş olanların b e h e m e h al t a s f i y e s i .

Bil hassa, Mil l i Eğitim (Maarif) , radyo, basın ve y ay ı n , tiyat r o . . işlerinin iyice incele n m e s i . A n c a k u z u n g ö z l e m ve deneme lerden s o nra k ü t ü h a l i n i d ü z e l ten lere ve s a m i ­ miyetini türlü yol ve şekillerle i s b a t e d e n l ere m ü n a s i p i ş l e r verilmesi. 6 - K o m ün i z mle m ü c a deleye e l verişli k o m ü n i z min tah­

lil ve t en ki din i b aşarıyla yapan i l m i ne şriyatın m11 tlaka çoğaltılması.

7 - Türkçü lü k ve rn üs lii manlık i na n ç larına uygun e se r ­ l e r i n b o l v e d a i m i o l a r a k yayıl m a s ı . Z i y a G ö k a l p ' i n m a k a ­ le v e e serle rin in , küll i y a t ı n ı n vakit g e ç ir i l m e ksizin neşre ­ d ilm e s i. K u r ' an ' ı K e rim ' in aslına m ü m k ü n mertebe uyar 32

'


d e recede tercii m r , m o a l veya t e f s i r i n i n h e r a i l e ye y etecek k adar çok ve uyg u n f iatla b a s ı l ı p yay ı l m as ı . İ s 13. m iyetin bir iman, g ö n ü l , duyg u kadar irade ve davranış haline ulaştır ı l m a s ı . Kur'an çevirme, daha doğrusu m e a l l e rinin (an lamlarının), s ela hiyc tli, imanlı, mü tteki tanın m ı ' f e r d l e r ta rafından o l m a s ı v e y a D i y a n e t İşlerince bu ç o k m ü h i m i�in e l e al ı n m as ı , g i z l i m a k s a t lar ve tartf J � r ve yanlıJ anlayı,larla Kuranı Kerimin m anıll'ı ı n ı b a9 k 't l. ii rl ü anlayıp g ö s te renle re kaqı, m e s ' u l bir m a ka m ı n c a L ıı yolda uğ­ ra,ın a s ı veya çıkanları , çıkacak o l a n la rı ı '. � lhl i şekilde m ü ­ rakabe&l. 8 Aile ve evlilik m ü e s s e sesinin iktısadi ve ah laki ba­ k undan yükseltilmesine çalışıl m a s ı . -

İ çtimai adaletin mutlaka t e m i ni , isti s m ar v e b a s ­ 9 k ının tamamen yoke d t l m e s i . İ ş ç i ve köylünün, fakir hal­ kın hayat seviyesinin iıuani e s aslara uyacak dereceye yük­ seltilme si. Mesken, t o p rak davasını iyi n iyet ve c iddiye tle, çalışkanlıkla e l e alarak halkı m e ıken ve t o p rak s ahibi y a p mağa azami tekilde itina g ö sterme k . -

10 K o m ü n is tlerin ilk h e d e f i T ii r k ii i s Ul ı n l ı k tan Qtka r t ­ maktır. La ikl iği dinsizlik m a n asında telkine çalışmak, i n ­ kılap, irtica s ö zlerini i s t i s m a r e t m e k itler i n e yara mak ta ­ dır. Ilk, or ta, l i s e ve Üniversitede mutlaka l s l a m d i n i ve ın ü s l ü m a n l ı k a h l a k ı d e n l e r i vermek zarureti a n laşıl malıdır. -

Radyolarda, tehıir saatle r i nd e Kur'an hakkında et raflı bil g i verilmesi ç o k yerinde olur. 11

-

llk, orta, lise ve Ü niversitede T ür k ç ü l ü k T ü rk 12 milliyetçiliği ders l eri vermek te ç o k zaruri bir k o n u o larak lı el irmiştir. Turancılığa, Türk ırkçılığına hücum ediliyor­ m u ş gibi bir taktikle , Türk m il l iyetçiliği h a karetlere m a ­ r u z bırakıl ı y o r . -

=

33


1 3 -K omün istlerin ye n i

taktiğiyle mücadele e tmek: B u yeni taktik, u z u n vadeli bir. çalışma tarzları olarak h e r g ü n biraz daha g e l iştirilmektedir : Türkü Türklükten ç ıkar . ' ' Uydu r ma, tü r kçeyle aslı esası, i l g i s i olmayan t ü rlü k eli meleri d ile katarak, eski e s erleri ve n e s illeri a nlatıl m az hale g e tirmek. K o m ü ni st le r in aldıkları emir şudur: Türk d i lini b o z , tii r kçeyi anlaşılmaz hale g e tir. Onu kii ç ii m s etmek, o n u n la a l a y e t t ı r m e k için n e 13.zımsa yap ! Dü ­ z e n s i z , ist ikrarsız, g ü v e n s iz, incelik farkları ol mayan , y a p m acık, köksüz bir d i l y a r a t . T ür kç e n in c ü m l e yapısın ı b o z . Yabancı c ü m l e y a p ı l a r ı n ı , yabanc ı d i lll'rin g ramer i ­ n i T ü rkçeye tatbik e t . (Oovrik t ü m c e c ilikle) , Türk d il i ni a l t ü s t e tmeğe ç a l ı ş . K o mü n istlerin bu sahada n e d erece m uvaffak oldu k la rı , m aa le s ef a p - açık bir şek i ld e belli.­ dir. İ ş in e n acı , e n ü z ü c ü tarafı bir kıs ı m Türk kard eş­ l e rimizi , işten, işin i ç y üz ii n d e n h ab e r s i z bazı temiz kar­ d eşleri m i z i avl ayarak sanki Türkçe b u i m iş, s a ıı k i Türk­ ç e c ilik, ö ztürkçecilik bu y o l muş g ibi iğfal etmişler, kan<ıır­ m ı şlardır. K e n d i l} e s a p l a rm a alet ederek , bir vakit l er açık ­ c a fran sız g r a m e r i n i ii s tü n bu l u p T ü r k g rame r i n i attır ­ m ak i ç i n ç a l ı şan , A l l a h , d i n , m i l l i y e t dii ş ınan lığını açı k ­ a ç ı k ıg- ö s te r miş k im s e l e ri m aalesef ii s tad e d i nm işlerdir. H e m o k i m s o le r k i Nam ı k K e m a l i , Ziya G ö k a l p i, A k i f ' i . . . kısaca, m illi ve d i n i c e p heleri o l an h e r k e s i d ü ş m a n tan ı mış, k ö t ii ­ l e mişle rd ir . Türk d i l in de b i ran ö n c o i s tikrar te m i n i , 'rürkçe n a -· yapılan a s l ı n d a g e r e k kök, g e re k k a i d e gerek an l a m . bakımından h i ç Türkçe o l m a yan uyd u rmacılık, sahteka r l ı k faal iye tini n i ıı c e l e n me s i , Türk d ilini y ı k ı c ı gayretlerin ö n - .' · l e n m e s i ç o k l ü zu ml u d u r . K o m ü n i st l e r i n bu yolu t_utuşları ,·� bir m il e tin anlaşma , kaynaşma, düşünme vasıtası olan dile. 1 y ap m a k is tedikleri suikast d oğrudan d oğruya m il l iyet1 bir u n su r u olan Tü rk m i l l i y e t ç i l i ğ i n e veTii r k z i h n ine k ar '. m ı na

.3 4

1 ;


� ı cl ır . D üşman ço k k u rn az d ı r . Ç o k s i s t e m l i çalı şmaktadır. K o m ü n i s tl e r i n T ü r k ü T ü r k l iikten 'çıka r m ak için t a tb i k ı:ıttikleri d iğer ın uzn r faaliye t şudu r : T ü r k tarihi­ n i k ü ç ü ın s e t , Türk tarih i n i u m u rsanmaz bir hfi.le g et ir. O ­ n u n l a e ğ l e n . Bar ış ç ılık , vs. g i b i s ö z l � r i n yaldızıyl e Türk tar i h i n i b oz mağa, tahrife ç alı ş . Tii rlderde m i lli tarih sev­ g i s i n i s ö n d ü r . . . Nitekim ş i i rler, h ikayelerde T ü rk tarihi d ii ş m a n l ı ğ ı n ı g örmekteyiz. Şuhalde komün i z m e karşı mü ­ cadelede y a p ı lacak d i ğ e r bir iş, Türk Tar i h i n i , m i l l i tar i ­ h i m i z i , tari h öğre timinde d a h a e traflı, d a lı a d e r i n okut. ın aktır. Okullarımızdaki tari h m ü fred atı, liğre t i m i maale s � f yalnız d ünya tari h i bakı m ı nd an d ı r . 14

-

Tü rk tarihinin konularım artırmak, R o m a, Y u n an ve s a ­ i r kısımları çok m a h d u t bir hale ge tirmek l a z ı m d ı r . A n c a k Türkü v e Tü rklüğü ilg i l e nd irdiği n i sbette d iğ er halkların m ille tle rin, i mparatorlu kların tar ih in d e n bahsedilmelidir. Esasen b ü t ü n batı meml eketlerinde ve A me r i ka B . Devlet !erindeki tarih kitapları biz dekilerden kat kat d a h a m il lt ıııahiye t ted ir. D iğer me m leketlere yalnız h ı ri s tiyan zaviye ı1 i nden ve ken d il erin i i l g i l e n d i r d i ğ" i n i sbette yer v e r m e k tedirler. Başka memleketlerin birbirl e r iyle mücadele v e m u ­ lıı :ı rebe lerine b i z i m t a r i h kitaplarımızdaki kadar g en iıt yer verilmiş, bir yığın tarihler sıralanmış, üst e l i k ç ocuk p s i­ k o l o j i s i n e d e a y kırı m ii c f J u d h a h i E< l e r r fazla yer verilmiş , l ı i r tar i h kitabın a Avru p a v e Amerika B . D . de rastlamalı.: m ii mk ü n d e ğ i l d i r. Bu i tibarla okulları mızdaki Tarih d er sleri, m illi T a r i h dersleri h a l i ne g e t i r il m e l i, ç o cuk ların, tale b e l e r i n <l i ınağları yabancı devle tle re ait f u z u l i b i l g ilerle d o l d u ­ rn l m a ma l ıdır. Türklerde Tari h şuurunun o l gu n laştır ı l m a ­ � ı . bir b a k ı m a m i l l i şuurun, m i l l e t i m ize a i t g erçeğin a p :H� ı k o r taya çıkarılmasıdır. K o m � n i s t l e r i n d e arzu e t t i k 35


l e r i, 'l'ürk tarihini u m u m i tarih, dünya ta ri hi iç e rs i s in d e m a h d u t biı hale ge tirmektir. Bilmiyerek veya bilere k o n ­ lara alet o l m a ma lıyız. Birçok m i l l i y e t ç i t ari h ö ğ r e t m e n i a rkadaşımın b u bak ı mdan aynı kanaatte oldu ğ unu, b u hal­ d e n ç o k üzüntü duyduklarını z i kr e t m e l iyi m . 1 5 - «Türkü T ü rklükten ç ı kar k o m ü n is t> e m rin in y e ­ r ine g e tirilmek 1 s t en ildiği ü ç ii acü s a h a Türk Ed e b i ya t ı k o ­ n u sudur. B u h u s u s ta k o m ü n istler ş u nu ya p mak i s tiyor ­ lar: E d e biyata t a m a me n s o l c u şair, h ikayeci, r o mancı ve mizah yazarlarının e serl eri d o ldurulma lı. Bir yandan s özde e de biyat d e r g i le r i n d e Namık K emal, Ziya Gökalp , · llelı­ ıaet Akif , Mehmet Emin Yurdak u l . . ve benzeri milli ş a h s i ­ yetler iftiralarla kötülenirken, öte y a n d a n s olcu şah ı s ­ l a r ( h a tta birçoğunun m a hku m iy et kararları olduğu, yıl ­ l arca hapishan ele rde , s ü rgün lerde kaldıkları halde) ö v ü ­ l ü p , t a n ı t m a taktiğiyle ( l a n s e , r ek la m , m ü balağalı ş e k il d e ö v m e v e z ihinl e r e y e r e ttirme, başka m e m l e k e tl e rd e k i di ğ e r k o m ü n i s t , solcu teşkilatların işbirliğiyle Türkiy e d e k i b i r a h s ı birinci i lan e t tirmek veya gene s o lcu şahısl a rla o ­ nun k itabını yabancı d il l ere çevirttikten s onra Türkiyede dikkati, i l g iyi o n u n ü zerine çekmek, büyük b i r k ı y m e t m iş g i b i t e l k i n d e b u l u n mak) e d e biyat k i t a p l a r ı n a s el c u l u k p r o p agandasını ç o k s i n s i u su l lerl e y a p a n şahısları d o l ­ d u r tmak. Türk m il l t yazarlarını t ü r l ü iftira, küçü m s e m e , edebiyattan çıkartı l m a m ü nakaşalarıyle h e r gün biraz daha h ı r p a l a m ak i h tirasdaındı·r lar. Ortada yalnız k o m ü n i s t, sol c u ş a h ıs ları b ı rakmak istiy o rlar. Unu tturm ak, küçü m s e me k ve n i hayet edebiyat ki taplarına kendi ideoloji ortakları n ı yerleştirmek. Tür e d e biyatını daralta daralta ya ln ı z g ü ­ nümüzdeki - o d a s olcu- o l a n ş a h ı sl ardan yapıl a c a k s e ç ­ melerle d o ldurmak, d o layısile e d e biy a t derslerini k o m ü ­ n iz m e h i z m e t e d e r b i r h a l e g e tirm e k . D i l i , d i n i , ü l kü s ü : bahane e d i le r ek T ü rk e d e biy a tının değerli şahıslarını b H .3 6


r!l (' y d ıı n ı i ş gal e t m e k . K o m üni s t ­

r e r b i r e r a t a r a k h n ş ıı l a n

l e r , ı ıra s ı r a yayı n lad ı k ları s i n s i k i ta p la r ı 've sinsi şahıs­ bı r l a lı u y o l d a h u i ı ü i k a ııı e t t c b i r g o l ı ş ın e kayd o t m e k te dir ­ l e r . Yavaş yavaş, y ı l l a r e ıı

l ı a p i ıı h :ı n e d e k o m ü n iz m s u ı; u n ­

d a n , i s yan d a n y a t ıu ı ş ki m s e l er i n y a z ı lar ı n a y e r verilin c e , ( • r g· e <,\ o ıılar ı ıı ş a h s i y e t l e r i n i n , f i k i r l erin i n d o lay s i y le ö vii l ­

ııı e s i v o r n k l a ı n e d i l m e s i n e ti c e s i o r taya <; ı k a c a k t ı r k i t a p l a r ın a

ı; e v e e d e biy a t

her

r. a ı ıı a n k i n d e n

.

T ürk­

d aha çok

l ı u g ii n d i k k a t e d i l m e k g e r e k ir . K ı z ı l toh l i k o h e n ü z lıu s a ­ l ı a d a l ı ii y ii k b i r başa r ı y a lini

vp

e r ı ı ı i * cl ı:ı j'.!' i l d i r . F a ka t y ı la n , d i ­

z e h i r i rı i o ray a a :... ı t ırıak i i zu r o hazırlı ğ" ı n ı � a p ın ış

ve f a a l i y e t e g o l'.m işti r .

16

-

( T i i r kii

·r n r k l ü ğ i i ıı ı l e n

i: ı � a r t)

kn m ii n h ı t e m rinin

u z an m a k i stod iğ"i d i ğ e r s a lı a ( T ür k l\'I u s i k i s i) d ir. T ii rk m u ­ sikisi maa l e s e f ç1J k karış ı k , �· ok b u l a n ı k b i r d u r u m arze t ­ ın e k te d i r . T i i r k

m u s i k is i n i t a h k i r ,

o n u n g e l i ş tir i l m e sine

ve halk m u s i k i s i v e saire ile lıirl i k te b e n i m s enmesine e n g e l o l m a k üzere kom ü n i s t l e r b ii y ii k l ı ir e ıı ı o k s a r f e t ın o k t e d i r ­

le r .

Bir

taraf tan

k o m ü n i s t l e r i n te z y i f i , b i r yan d a ıı µ; a z i ­

n n l ar ı n tic are t ın a k s a d iy l e b o n i ı rı R e d i k ll' ri ş o h v e t v e baya ğ" ı l ı k koka n , ra k ı dan ve

s e f a lıc t t o n uahııed e n , di n a m i k , f o l ­

ırn f l , e d e b i , d er i n m a n a l ı , i n saıı i l ı i r s e v g- i v ıı d eğo r rl n n , i n ­ s a n c a h ir e ğ l e n d i r i c i l i k t e n ve z n v k t e n ı:, o k u z a k güf t o l o r ,

ş ı u k ılar ara s ın d a , ha k i k i T ii r k ııı ınd k i s i n i n k e n d i s i n i b u ­ l ıı p geliş m e si c; o k c;, e ti n şar t l a r i ı: i n d e cl i r. T ii r k m i l l e t in in r u h ve havasınd a n , T ii r k ü n ve yurıl u m u z u n ı n ina ve ilha­

m ı n dan f e yz ıı.lrrı ı ş , ha l k m u s i k i s i

\'O

i l eri l ıir te kni k l e y u ğ ­

r u l ın u ş eserl e r d e n m a lı n m i y e t , ( ' l' ii r k ü T ü r k l ü k t e n çıkart)

k o m ü n i s t buyruğun a s olcu lar ö n ce

Tür k ii

e l verişli u ir zemin hazırla m a k ta , ve be n li ğ i n den,

m i l li y e t i n d e n

sıyırıp,

daha m ü sai t �art lar içi n d e t e l k i n l er i n i y a p m a k ü z e r e ya ­ l ı a n c ı d i l de n bir y ı ğ ı n /caz m u sikisin i n , s a l l an o ı r ı s a li n i ı;ı ,

Tü rkçe

y e r i n e i n g t l izc c s i n i d e

-

y u varlan ve

b e n i m se te r e k ,

37


l.ıu f ı r s a t l a r ı k a ç ı r m a y a r a k m ü z i k y o l u n d a n T ü r k b e n l i ­ ğ i n i y ı k m a k ü ze re f a y d a l a r s a ğ l a m a k ta d ı r l a r . H i ç o l m a z s a i m c a z m u s i k i s i y l e i l g i l i g ü f t e le r i n b i r a n ü n c e t ii rk ç e l e ş t i ­ r i l m e s i , b a z ı g e n ç le r i n bii s b ii t ii n k o z m o p o l i t l e ş ın e s i n i ö n ­ l e y e c e k t i r . l> ii n y a n ı n h i ç bir m e m l e k e t i n d e b i z i m r a d y o ­ l a r ı mızda o l d u ğ u k a d a r y a ba n c ı g· ü f t e l i m ü z i k e se r l e r i ç a ­ l ı n m a n a k t a d ı r . Ş ö hr e t y a p a n v e s e v i l e n e s e r l e r i h e m e n k e n­ d i d i l l e r i n e \' e vi r m e k t e d i r l e r . B i r bakı m a, z a r a r l ı o l a n b e s t e d e n z i yjide, a s ı l g ü f t e s i d ir, y a lı a n c ı d i l id i r . B , a d y o l a r ı ın ı z ı n i d a r e s i n de n s o r u m l u o l an l a r ı n

(beste

b a k ı m ı n d a n d e m i y o r u z ) h i ç o l m a z s a g ü f te b a k ı m ı n d a n e s e r le t i T ii r k ç e l eş t i r t ıııe s i , bu n a a i t t e ş k i l fı t l a r ı n v i i c u d a g e t i r i l m e s i z a nı!:o t i k a r ş ı s ı n d a y ı z . T ii r k il n

dil bak ı m ın dan k e n d i s i n e sevgi duyması için

b u za r u r i d i r . S i m ; i s o l e u l a r ı n . k o ın it n i s t le r i n , m ü z ik p a r ç a ­

l a r ı n ı y a ban t ı d i l e c� e v i r m e ve s o k a k l a r d a , c a d d e l e r d e b i r m e m l eketi g i bi k oz m o p olit bir hale g e t i r m e g a 1 r e t l e r i n e lı i l m i y e r e k v a s ı t a o l a n l a r , u y a n l a r az d e ğ i l d i r . T ü r k l e r i r u s l a ş t ı r ııı ak i ç i n , p e k tab i i d i r ki b i r k o münist bugün bu y o lu a ç ıkca tavsiye edemez; fakat o n u T li rk l ii k t e n c; ı k a r m a k i ç i n h e r i m k a n v o t e s i rd e n f a y d a l a n ­ m a k k o m ü n i s t takt i f d ıı i n a l f a l ı cı � i n d e n o l m a kl a , b u k o z m o ­ p o l i t h a l e g e t i r i l i ş h o r � e y o l ıı ı a ğ· a e l ve r i ş l i l ı i r t e l k i n z e ­ m i n i h a z ı r l a r . K o m ü n iz m i n tı aş c l ii ş ırı a n ı o l a n m i l l i ş u u r u k o ­ l a y l ı k l a yı k t ı k t a n s o n r:ı , �· a r ı ırı y a m a l a k , s o y s u z l a ş m ı ş a c a ­ i p b i r ın a h l ı1 k h a l i n e g· u l o n i , lıa l ın u ın u g i b i y u ğ u r m a k i ş t e n d e ğ i l d i r . Şu h a l d o k o ın ii n i z ın l e m ü c ad e l e d e y a p ı l a c a k i ş l e r d e n lı i r i e i c l o ( T ü rk M u s ik i s i n i U- e l iş t i r m e ) , y a lı a n c ı d i l de n , g i i f t o d e n y ay ı n l a r ı a z a l t m a , T ü r k c;. e l e , t i r i l m i ş l e � r i n i o n l ar ı n y e r i n e g· e ı: i r ın e o l m a l ı d ı r . A m erikan ve l n g i l i z

17

- l l e n c: l i ğ i , h ale n ,

ın ii n i s t l e r .

38

b a t ı n ın y ab a n c ı a d e t l e r i n e s e vk.e d i ş . K o ­ H Z 'J n

v fid e l t p l a n l a r ı n a

uyarak,

ii n c e


T ü r k l e r i m ii te re d d i b i r h a l e g e t i r ın e ğc ( d e j e n e re e t ın e ğ e ) c: alı ş ıyorlar. U ii n ii ın ii z d e T ii rk l e r in a d e t l e r i n i b o ı ın a k 5· a lıan c ı h a r e k e t l e r i , d a v r a n ı ş l a r ı t a k l i t e t t i r m e k. i ç in s o l ­ ı·. u l a r b ii y ii k b ir g a y r e t s a r f e t ın e k t o d i r l e r. T ü rk a d e t le r i ­ n i , T ü r k g e l e n e k l e r i n i k ö tül e m e k b a ş l ıca i ş l e r i n d e n o l ­ m u şt u r. Alenen Tii r k gelenekleri n o s i i v rrie k t e d i r l e r . T ü r k ­ l ü ğ· ii n ü k a y b e t m i ş , m i l l i ş u u ru s ü n m ü ş , d i n i , a. h l:l. k i , ma ne­ d bakı m d a n ç ii r ü ın ii ş veya b o ş a l m ı ş , 'l' ii r k t e n b a ş ka h al e g e l m i ş , a d e t a d i l i , z e v k i g ö r ü ş ii d e ğ i ş ırı i • i n san l ar ı n a r t ­ ması her bakım dan k o mü n istlerin işine g e l mektedir. Bi­ r i n c i s i , K o m ü n i s t R u s y a k a r9 1 s r n d a mukavemeti g e vşeye ­ c e k , r u h e n., bede n e n b o z u l m u ş i n s a n l a r t ü re me s i R u s l ar i ç i n b ü y ü k bir kazan ç t ı r. K a r şı s ı n a i l e r d e d ik i l m e s i m u h ­ t e m e l b i r kale yı kılın ı,, s ö n m ü ş d e m e ktir. İ k i n c i s i , b ö y l e b o z u k , b o ş i n s a n l a rı b i r b aşka t a ra f a sürükleme i h t i m a l i d a h a ç o k a r t m ı şt ı r . K o ııı ii İı i z rn l e m ü c a d e l e d e ya p ı l a c a k i ş , 'l' ii rk a d e t v e g e l e n e k l e r i n i k o ru ıı ı a <; a r e l e r in i a r s ın ak ve t e d b i r l e r i n i b u l m a k t ı r . C s t e l i k lııı k o z ıı ı o p o li t l e ş t i r m e g a y re t l e r i n d e n t n g- i l i z v e A m er i k a l ı l a r J a gerek hı r n ı t ı ­ yaıı l ı k in an ç l ar ı g e r e k ken d i k ii l t ii r l o r i n i , a d e t l e r i n i be ­ n i m s e t m e k . . . . i c: i n i s t i f a d e e d i y o r l a r s a , b u , t e h l i k e n i n lı · y ii k l ii ğ ü n ii a y r ı c a d iğ e r h i r y ü n d e n d e i s b a t e t m i ş o l u r . H e r zama n d a n d a ha fazla Türk o l mağa mecb uru z . ·

1 8 - T ii r k i ye d e k i ın aıı o v ! h a y a t ı sars ı c ı , z i h n i g a y r ı t a ­ lı ii y o l l a r l a y a l n ı z ş e h ve t e s e v k e d i c i ş e h e v i f a a l i y e t tc d i k ka t l e ele a l ı n m a s ı g e r e k e n i şl erd e n d ir . Ç ı p l a k r e s i m ­ ler, f otoğ raflar, ş e h e v i o y u n l a r , s e f a h a t fd e nı l o r i i n c e l e n ın e ğ' e d e ğ e c e k b i r k e s a f e t a r z ed i y o rla r . Bil h assa f i l i ırı l e ­ r i n , m i l l i , d i n i , a h la k i b a k ı m d a n ç o k s ı k ı k o n t r o l u g e r e ­ k iy o r . C i n s i a h l a k ve e i n s i t e r b iyeye e h e m m i y e t v e r m e kl e bu h u s u s ta lrn m ü n i z ııı e y a r a y ı c ı t e s i r l e r i ö n l e m i ş o la b i l i ­ riz. S e f a h a t ve rezalet e d e b iya t ı ( ! ) n ı n m a s k e s i a ç ı l ı r s a o ­ n u n a l t ı n d a m o s k o f p a r a s ı ve f a a l iye t i , t e ş k i lfı t ı s ırıta39


caktır. 19 K o m ü n i z m i e z m e k i ç i n r u s k hl. s i k ler i k i s v e s i a l ­ t ı n d a r u s l ara hayr a n l ı k a ş ı lı rnı a ve k o m ii n iz ın o i l k z e ııı i ıı i h a z ır l a m a f a a l i y e t i d u r d u r u ı ııı a l ı , h i ç o l m a z s a hu i ş D e v l e t Jı a ­ z i n e ! s n d e ıı y a p ı l m a m a lı d ı r . H e n i i z h t H ı l rıı :ı m ı � y ii z l o r c o T ii rk k l a s i k e s e r i vard ı r . M i l l i k ü l t ii r ü ın ii z ii i l g i lo ıı d i r e n b i r yığın e s o r y e n i yaz ılara çevr i l m e l i v e T ü r k bii y ii k l c r i , T ü rk b i l g i n ve yaza r l arı c a n l a n d ı r ı l m a l ı \'e tanı t ı l ııı a \ ı d ı r . -

H u s u s i ş a h ı s l a r ı n r u s l a rıl an y a p t ı k i a r ı t o r(· ii 11 1 e l c r d e d i kk a t l e e l e a l ı n m a l ı dı r . B i r v ak i 1 l o r k o ı ı ı ii n i s t lo r i ıı ııı e t h u r yazarı :;ı o l o h o f ' u n ( U ya n d ı r ı l ırı ıt T o p rak ) a d l ı k i ­ t a b ı i l e b e ırz e r l e r i n i n k ö r p e T ü r k ç o c ıoı l a n n :ı. o k n t tu r u l ­ d u ğ u u n u t u l ma m a l ı d ı r . D e v a m l ı o l ar a k k u ııı ii n i s t R u s y a ya i l k t e m e l i hazırlayan v e k o ınii n i z ıı ı i ç i n g e r e k e n i l k tes i r l e r i y a p a n k i t a p la r ı h e p m u ayyen şalı ı s lar1 n ç.e v ir d i k l e r i d e ayn c a d e r i n d e r i n d ii ş ii n ın eğe değer. B u y a l n ı z r u s c a işi d e ğ i l z i h n i ye t m e s e l e s id i r . B u n d a n b a ş k a batı l ı k o m ü n i s t yazarları n k i t a p l a rın ı n ın ü te ınad iyen T ü r k ­ ç e y e ç e v r i l ip u c u z f ia t. l ar lıı T ü r k g e n c i n e s u n u ld u ğ u d a u n u t u l m aın a. l ı d ı r . B u y a b a n c ı yaz a r l ar ıı ı h ü viye t , ) te rctı ın e i h a l ve k o ın ii n i s tl i k e r i T ü r k 'ge n ç l iğ i n e d ı ı y u rn l ıı ı a l ı d ı r . 20 H. e s i uı s an a t ı d a \� O k e h e m m i y e t l e e l e ·al ın mağ a l a. y ı k t ı r . K o m ü n i s t s a n a t a n la y ı ş ı v e g ii r ü ş ii s ii re k l i o l a ­ r a k y a y ı l m a kta , t e l k i n e d i l m e k te v e ın a � l e s e f g e l i ş t i r i l ­ m e k te d i r . K o m ü n is t r e s i m s a n a t ı ve g ö r ü şü n ü n i ç y ii z ü i l g i l i , s or u m l u şah1slar tarafı n d a n a ç ı k l a n m a l ı, Türk g e n ­ c i b u bak ı m d a n d a u y a r ı l m a l ı , s a n a t ı b iJmeyerck k ı z ı l m a k s a t lara a l e t v e y a i s ti s m ar e tt ir ilme m e l i d i r . -

21 T e k n i k g e l i ş m e le r v e i c a t l a r l a , o n u y a p a n i m ı a n a k l ı n ı , m at e m a t i k z e k il.y ı v e i n s a n ı yaratan y ü c e ku d r e t i d ii şü n e c o ğ i n 3 , h atırlayac ağın a y a l n ız m a k i n e ve a l e ti g ö ­ r e r e k , m a n e vi bu h r a n g e c;. i rın e p s i k o z u ö n l e n me l i , i n s a n -

40


aklı ve i n s a. n değeriyle birlikte, e msalsiz, muazzam Allah kudretinin inancı her icat, he r m uhteşem buluşla birlikte hatırlatılmalıdır. Bilgiei az, kavrayış ve .gÖrüşü dar k i mı selerin in san eseri makine veya inaan icadı e s erler karşısında köle haline geli11i, onu p utlaştırışı g ibi hatalar g e r ­ çek bilginle r, aydınlar tarafından önlenmelidir; bu g ibi şahıslar uyarılmalıdır. 22 Turancılığa ve Türk ırkçılığına h ü c u m ed iyormuş g ibi g ö r ü n erek top yekun Türk m illiyetçiliğini kötüle­ yici tahkirlere d ikkat etmek ve bu y olda çalışanların mas­ keleri n i açu�ak gerekir. -

'

Laiklik ve inkı l ap çılığın manasını d e ğ iştirerek, o n u m il l iyet ve dine h üc u m a ves ile yapanların dikkate a l ı n m a s ı , içyüzlerinin ortaya çıkarılm ası., aynı zamanda komünizmi ö nleyici bir tedbir olacaktır. 23

-

24 T ürkiye' nin he r tarafında ya m i l liye t çilikle ilgili derneklerin veya d oğrudan doğruya komünizmle mücade­ le ü l küsünü benim seyen teşkilatların kurulmasını t etvik etm e k ve k urulmuş o l anları geliştirmek şarttır. -

25 Türki y e ' n i n her tarafında komünizmle mücadele eden, o n u n içyüzünü a ç ıklayan k ita.p lardan m ü rekkep ki­ taplıkların kuru l maıı, bu uı ab. satla kitabiyat (bibliyoğ­ rafyalar) hazırlanması 13.zımdır. -

26 R adyo'da k o m ü n iz m l e m ücade l e saatleri tesisi; bu arada b i l h a s s a k o m ü n i z m i tenkid eden e s erlerden p arçalar o ku n ması, k o rn i.i n h t v a h ş o t h, r i n e d air h i kaye v e vakaların anlatılması ç o k faydal ı o l acaktır . -

27 Türk bünyesini bozucu a m il lerle mü cadele; kumar­ la, alkolizmle c iddi şekilde m ü cadele asla ihmal edilmem e ­ l idir. Bu h u s u s t a etraflı kam p a nyalar açıl m a s ı , bu maksatla haftalar tertibi, bunların i çtimai olduğu kadar ferdi zarar-

41


l a r ı n ı n d a beliı tilmesi yerinde bir hareket o l u r . Zira k o ­ ın ü n i s t t e r , bu zaafl ard an ç o k f ayda l a n m aktadırlar. 28 Türk milli oyunlarının m i l l e t ç e o y n a n ı p b e n i m s e ­ n e c e k bil.le ge tiril m e s i m ü h i m bir d a vad ı r . B u m i lli o y u n ­ l a r m ill i ş u u r u daima k uvvetli tutabil irler. B ö y l e c e k o ­ m ü n istlerin, mil l i o l a n h e rşeye d ü ş m a n h kları g ibi T ürk oyunların ı d a k ötü le m e lerinin ö nü n e geçilmiş olur. -

29 - Hümaniz m, in ean iye tçilik ( i n s a n c ı lık), tek d ü n y a ­ oılık, Avrup acılık, tabiatçılık, hayali d ü n ya vatandaşlığı, . . . h atta, h atta froydizm, darvinizim g i b i v e b u düşünc e l er i n , iılerin, sö zlerin p e rde s i arkası nd a T ü r k m illiyetçil i ğ i, Türk İ stiklali, Türk a htak ve maneviyatını bozırı ağa çalışan l ar ço k e he m m iyet ve d ikk atle tahlil ve tesbit edilme lid ir.

K o m ü n i z m , çok zaman k o m ü n izm d iye değil, p a rlak, hayali, birtak ı m vaadler, yaldızlar ve ilim n amı n a u y ­ duru l mu ş y a l a n l a r , b oş, sa ç m a iddialar arkas ında i' g ör ­ m e k is t erl er. Hatta birleşmiş milletler g ün ün ü vesile ederek, beyn e l milelciliği (enternasyonalizmi), mi lli is­ t ik l a l v e h a k i m i y e t i k ü ç ü m seye n le re , kötülemek isteye n ­ l e r e , telkin edenlere, bil hassa d ikkat e t mek. gerekir. K o ­ m ü n i s t l e r bukal e mun g i b i b u fikirlerin gerisinde m a k s a t ­ l arına u l a ş m a k için uğraş m aktadırlar. 30- 1 .Mayıs g ü n ü , ko mü n i z m i 13.ğnetle an m a günü o l a ­ r a k ilan e d i l m e l i ve o g ii n bütün o k u l ve fakül telerde k o ­ m ü n iz m te h l i k e s i b e l irtilmelidir. B a h a r bayra m ın ı n çok e ık i b ir gelenek ol arak Hidrellaz gününe a l ı n ması, 5 veya 6 Mayı s ' ı n tatil günü o l arak i l a n ı ç o k uygun bir davran ış o lur. 31 - Her okul ve fakülte sın ı fın d a , A t atü rk'ii n : « Ş u r a sı u n u t u l m a m al ı dı r k i Tür k aleminin e n b ü y ük d ü 9 m a n ı k o m ü n istli ktir ! . . H e r g ö rü n d ü ğ ü y e r d e ezi l m e l i ! . » «Biz .

42


d bğrudan . doğ ruya m illiyetseveriz ve T ü rk m illiyetçisiyiz. « Bir T ürk Dünyaya bedeldir.» «Ne mutlu T ü r kü m d iyene.:ıı g ib i vecizeleri ve S ü l e y m a n N a z i f ' i n «Ru s Ki md ir? M o s ­ kof Ned ir?» yazı s ı n ı n bugünkü d i l e çevrilmişinin asılması ve k,e z a İ s t iklal M ar ş ını n tam güftesinin büyük bir tablo h alinde bulundıırul ın a. s ı zaruridir. Her sınıfın şeref k öşe s ind e bir Türk bayrağı bu 1unmalıdır. Ayrıca; mukaddes b ayrak g ünü tayin edilmeli ve o Türk bayrağının m a n a ve mahiyeti hakkında konuş­ m alar o l m a l ıdır. (Amerika B . Devl etlerirıde ve diğer batılı d e vle.t lerde bunlar ç ok tan y ap ı l maktadır.) 32

·

-

33 Tü rk İs tikia.l Marşının kabulü g ü n ü b ü t ü n T ü r k i ­ ye'de kutlanmalı ve o g ün i l k d e r s saatleri b u ç o k mü hi m an m ıı � açıklam a , ve kutlam aya tahsis edilmelidir. Bu h a ­ r e ket, i ç e r i s i n d e k o m ü n i s t , s ö mürgeci devle tle rin , m i ll e t ­ l erinde b u l u nduğu s özde Birleşmiş M i l l e t l e r g ünü n a m ı ­ n a okullarda yaptırı lan merasimlerdeıi ç o k d a h a g e rç e k , ç ok d a h a faydalı, ç o k d a h a zaruridir. -

34 Ü n ivers itelerin talebe teşekk.ü l l e r i i çerisinde ay­ rıca, k o m ün izmle m ü cadele kolu bulu n ma l ı , k o m ü n iz m karşı, fik ir yoliyle tenkitler yapılmalı, k o m ü n izme m ü t e ­ m a y i l v e y a çeşitli şekilde bu iğre n ç , batı l y o l a s ü rü k l e n e n g e n ç l e r uy·arılmalı, o n l a r a k o m ü n iz m ze h irini ö n leyecek e s erler verilmeli, komünizmle mücadele eden, kitap, ara­ şür, dergi, gazete k e s � kl e r i ile g e l işm iş kitaplıklar vü c u ­ da g e t ir i l m e l idir. Fakül te l erde, m a h d u t sayıda da k o m ü ­ ' n i s t olsa komün izme karşı m ücadele kolları kuru l m al ı , k o münizm i tenkit e d e n kitap lar, broşür l e r, makaleler e l ­ d e n e l e y a y ı l m a l ı , hatta d u v a r gazetesinde m i lli, manevi bakımdan değeri bul n an yazılar yer almalıdır. -

D int, m an evi b i r hakikat olduğu k adar, m illet ça­ p ı n d a , k o m ü n izml e m " cadele içinde, aynı z amanda İs lam 35

-

43


. d i n i bilginlerinin y e tişt i r i lm e si ç o k b ü y ü k bir zaru re ttir Türkiyenin muhtelif y e rle rin d e , I si am İ lahiyat Fakülte­ leri a çılmalı ve geliştiril m e l i d i r . K e z a , İ m a m - Hatip o­ kulları v eya daha yerinde adla l a l a m İlahiyat Lis es i veya lalam K o l e j i T il rkiye ' ni n her ilinde k u rulmalıdır. Komünizm aleyhinde başarı g östere n , ıtiir, r e s i m , karikatür, heykel , r o m a n , hikil.ye, v. b , g ibi es e rlerle il­ gili olarak s anat, f ikir m ü sabakaları y a p ı l m alıdır. 37 T ilrk milliyetçiğinin ö n e m i n i , hayati değerini be­ belirten filimler çevrilme l i, Türk tarihinin bü y ü k şan ve şeref dolu sayfaları sanat değeri o l a n filimlerde yer alına lıdır. Ayrıc a k omü ni z m i n ne olduğu, onun t e h l ikesi ve i ç ­ yüzü ile i l g i l i kuvvet li eenary ve i y i bir t e knikle f i l i m ­ l e r çevri lm eli ve b ü tün T ii rkiye' d e , b u kc m ü n i z m a ley h in deki filimler g ö ster ilmelidir. 38

-

-

·

N E T İ C E U z u n ve çetin m ü cadelelerden s on r a nihayet insani b i r idare sistemine kavuşma y olunda h e r g ü n biraz daha ilerlemesi m u h t e m e l Türkiyemizde, adam s e ç me s i n i bi l ­ me ve iyi a d a m ların iş b a ş ı nd a ç a l ı ş m a s ı n ı d en et l eme derec e s inde m e d e n i se viyemizin y ü kse l e c e ğin e inanıyo ­ ruz. M ü s lüm an l ı k i m a n ve a h lakıyle yu ğrulmu9, T ürkçü� i ti k ü l k ü s ü karş ısında k o m ü n i z m c an avarın ı n ergeç la­ yık olduğu akıbete uğruyacağından e m i n i z . Gelecek g ü n· I e r, A l l a h a , h ü rriyet ve adalete i n a n an , millet ve vatan s e vgisini benimseyen, ilim ve tekniğin i g e l iıttiren , hakikat aşkını g ö n lü n de taşıyan gerçek insan larındır. Bu g er çek i n s anlık yolu, m il l e tle re is tiklal, i n s anlara h ü rriyet, iç· t im a i adalete, i l m e g ü ve n yolu dur. T ü rk l e r için bu yaşatıcı ve yükseltici tek yol, ls U. m i ­ y e t l e n urlan mış T ü rk m ill iyetç,iliği y o l u d u r .

Hikmet TANYU




Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.