2 minute read
Güvenlik Konseyi Kararı
maya çalışmaktadır. Bu plana karşı Türkiye'nin otomatik olarak harekete geçmesi gerekirdi. Azerbaycan topraklarına girmeye cür'et eden ermeni keferesini, son ferdine kadar imha etmesi, yoketmesi, ezip bitirmesi gerekirdi.
Ermeni gitmeliydi Güvenlik Konsey i ' ne ... Telefonlara ermeni sarılmalıydı.
Anlaşılan Türk Birliği' nin, Türk Milleti' ne vaadettiği muhteşem geleceği kafataslarına bir türlü sığdıramayanlar, bir devlet idaresi için en tehlikeli hayal olan dünya barışına gerçekten inanmışlar. Aksi varid olsaydı, Azerbaycan'ın geleceğini BM'ye ihale edip, babasının oğluyla birlikte Güneydoğu'ya nutuk atmaya gider miydi Demirel? Göreve geldiği günden beri şaşkın ördek gibi dolaşıp duran Dışişleri Bakanı 'nı tombulun peşine takar mıydı?
GÜVENLİK KONSEYİ KARARI
9 Nisan 1 993
Çeyrek yüzyıldan beri Türk hariciyesine de, Türk hükumetine de bir illet tebelleş olmuştur.
Yunanla, bulgarla, ermeni vesair it köpekle herhangi bir ihtilaf çıktığında, çoğu zaman hiçbir milli tedbir almadan, derhal bir dışişleri yetkilisini Birleşmiş Milletler'e göndermiş ve oradan çıkacak kararı beklemeye vermişizdir kendimizi ...
Bu gayret, dünkü yazımızda "En tehlikeli hayal" olarak nitelediğimiz dünya barışına gerçekten inandığımızdan mıdır, yoksa sorunları erteleme alışkanlığımızdan mıdır bilemem. Bildiğim odur ki, Türkiye, B i rleşmiş Milletler'e ne zaman başvurduysa mahkum edilmiştir.
Ve derhal infaz edilmek istenmiştir bu hüküm:
Türkiye adaletsizliğin son örneğini, kardeş Azerbaycan Cumhuriyeti ile birlikte yaşamıştır.
Son derece önemli ve milli bir görev yaptığımız zannıyla, Azerbaycan meselesini Güvenlik Konseyi 'ne ihale etmiştik ya,
konsey düşünüp taşınmış ve nihayet kararını bir bildiri ile açıklamıştır.
Bildiride, Kelbecer yöresinin işgalinden duyulan endişeye yer verilmekle beraber, Ermenistan' ı n işgalci olduğuna dair hiçbir kayıt yoktur: Güvenlik Konseyi 'ne göre Kel becer, Ermenistan ordusu tarafından değil, "yerel Ermeni milislerce" yani Kelbecer'de yaşayan Ermenilerce işgal edilmiştir! Bu durumda Güvenlik Konseyi , işgal hadises i n i Azerbaycan'ın içişleri olarak kabul ediyor demektir!
Dünya barışı adına hükmolunan bu milletlerarası soytarılığı, bir başka soytarılık takip etmektedir. Güvenlik Konseyi, özellikle Türkiye'yi hedef alarak, işgal değil, "uybşmazlıktan" etkilenen bölgelere, insani yardımın engellenmemesi gerektiğini bildirmiştir. Yani Türkiye'nin Ermenistan'a sevkedilecek insani yardımlara engel olması, Güvenlik Konseyi seviyesinde, seviyesizce kınanmıştır.
Bu insani yardımların ne olduğunu bir - iki satıra hatırlatmak istiyorum:
Türkiye, Ermenistan'a gidecek uçakları arayacağını açıklayınca 7 Amerikan uçağından 4 ' ü rota değiştirmiş, iki Yunan uçağı da seferini iptal etmiştir: - Niye 7 uçaktan 4'ü rota değiştirmiş, iki uçak da seferini iptal etmiştir? - Herhalde bu uçaklarda silah vardır da ondan!
Geçelim ... Ve gelelim Güvenlik Konseyi'ne.
Azerbaycan'ın havale edildiği Güvenlik Konseyi'nde kimler var biliyor musunuz?
Ermeni dostu Fransa, Ermeni dostu Amerika, Ermeni müttefiki Rusya ve diğer Ermeni dost ve müttefikleri ... Yani Azerbaycan hakkında karar veren bu örgüt Ermeni Sevenler Derneği 'nden farksız.
O halde ne yapmak lazım?
Önce B i rleşmiş Milletler, G üvenlik Konseyi, Avrupa