276
maya çalışmaktadır. Bu plana karşı Türkiye'nin otomatik olarak harekete geçmesi gerekirdi. Azerbaycan topraklarına girmeye cür ' et eden ermeni keferesini, son ferdine kadar imha etmesi, yoketmesi, ezip bitirmesi gerekirdi.
Ermeni gitmeliydi Güvenlik Konseyi'ne... Telefonlara ermeni sarılmalıydı. Anlaşı lan Türk B irl iği ' nin, Türk Millet i ' ne vaadettiği muhteşem geleceği kafataslarına bir türlü sığdıramayanlar, bir
devlet idaresi için en tehlikeli hayal olan dünya barışına ger çekten inanmışlar. Aksi varid olsaydı, Azerbaycan ' ın geleceği
ni B M ' ye ihale edip, babasının oğluyla birlikte Güneydoğu 'ya nutuk atmaya gider miydi Demirel? Göreve geldiği günden beri şaşkın ördek gibi dolaşıp duran Dışişleri B akanı 'nı tombulun peşine takar mıydı?
GÜVENLİK KONSEYİ KARARI 9 Nisan 1 993 Çeyrek yüzyıldan beri Türk hariciyesine de, Türk hükume tine de bir illet tebelleş olmuştur. Yunanla, bulgarla, ermeni vesair it köpekle herhangi bir ih tilaf çıktığında, çoğu zaman hiçbir milli tedbir almadan, derhal bir dışişleri yetkilisini Birleşmiş Milletler 'e göndermiş ve ora dan çıkacak kararı beklemeye vermişizdir kendimizi . . . Bu gayret, dünkü yazımızda "En tehlikeli hayal" olarak nitelediğimiz dünya barışına gerçekten inandığımızdan mıdır, yoksa sorunları erteleme alışkanlığım ızdan mıdır bilemem. Bil diğim odur ki, Türkiye, Birleşmiş Milletler'e ne zaman baş
vurduysa mahkum edilmiştir. Ve derhal infaz edilmek istenmiştir bu hüküm:
Türkiye adaletsizliğin son örneğini, kardeş Azerbaycan Cumhuriyeti ile birlikte yaşamıştır. Son derece önemli ve milli bir görev yaptığımız zannıyla, Azerbaycan meselesini Güvenlik Konseyi 'ne ihale etmiştik ya,