Selahattin Aydemir - Soykırım Suçlusu Diaspora Ermenileri

Page 1



SELAHA'ITİN AYDEMİR

Tarihi İnkar Eden

SOYKIRIM

SUÇLUSU

Mitomanik Diaspora •

ERMENiLERi

A NKARA 2018


1

Tarıhı inkar Eden Soykırım Suçlusu Mıtomanik Dıaspora Ermenileri - Selahattln AYDEMiR


SELAHAITİN AY DEMİR

Tarihi İnkar Eden

SOYKIRIM SUÇLUSU Mitomanik Diaspora •

ERMENiLERi

Tarihi inkar ettiği için Tarihiyle yüzleşmediği için Tüm

dünyaya yalan söylediği için

TÜRK MİLLETİNDEN ve DÜNYADAN AF DİLEYECEK

A NKARA2018

1 M.F./\xundc''· ,tl..zarbd�ı

,,

·•' ı..c',

fv'l_!lii

1


TARİHİ iNKAR EDEN

SOYKIRIM SUÇLUSU MİTOMANİK DİASPORA

ERMENİLERİ Selahattin AYDEMİR

Kültür Ajans Yayınlan Na: 335 ISBN 978-605-325-129-3

Kapak Tasarımı Adnan Y ılmaz Düzenleme - Yayın © Kültür Ajans Taruum ve Organizasyon Ltd. Şti. 2011

Kültür Bakanlığı Sertifika Nu: 17634 Konur Sokak Na: 6617 Kızılay/ANKARA Tel: 0.312 42593 53

Baskı Atalay Matbaacılık Büyük Sanayi 1. Cadde Elif Sokak, Sütçü Kemal İş Merkezi No:l 7/236-237 İskitler -ANKARA

Baskı Tarihi Mart 2018

İsteme Adresi Kültür Ajans

İV

1

Tarıhı İnkar Eden Soykırım Suçlusu Mitomanik Diaspora Ermenileri

·

Selahattln AYDEMiR


BU ESERİMi, ilk kez, (1877-78) 93 Haıbi'den, (1914) 1. Dünya Harbine kadar

İkinci kez, (1914) !.Dünya Harbinden 192l'e kadar

Üçüncü kez, (1921-1971) Taşnak-Hınçak olarak

37 sene; 7 sene; 50 sene;

Dördüncü kez, 1971'den günümüze kadar Asala+ PKK olarak 47 sene; Türk Milletine, isyan, iftira, ihanet ve cinayetin her türlüsünü; yağma, yıkma, yakma, sürgün, soygun ve soykırımın en kötüsünü, yapan Ermenilerin öldürdüğü 2,5

milyon ve yurdundan, yuvasından, topraklanndan sürgün ettiği 2.5 milyon insanı­ mızın, aziz ve pak ruhlarına; 15 Man 1921 'den 4 Temmuz 1994'e kadar 73 sene, yun dışında suikastle alçakça katlettiği, paşalanmızın, büyükelçilerimizin, askerlerimizin, polislerimizin, memurlanmızın ve bilcümle şehitlerimizin, Aziz ve

Mübarek Ruhlanna

İTHAF EDİYORUM.


"Büyük muvaffakiyetler az bir hazırlıkla kazanılmadığı gibi, büyük bozgunluklar da ufak sebeplerle vukua gelmez"

Hafız Hakkı Paşa (Bozgun, s.154)

DİKKAT! Bu dava milli bir meseledir. Kaynak gösterilerek alınu yapılabilir.

vi

[

Tarıhı inkar Eden Soykırım Suçlusu Mıtomanık Dıaspora Ermenileri · Sefahattin AYDEMiR


"Hayatta en hakiki mürşic ilimdir"

1881-19300 Büyük Komutan, Gazi Mustafa Kemal Atatürk. aziz silah arkadaşları, yüce nıhlu şehit ve gazi nenelerimiz. dedelerimi1.. Size layık olmak şiarımız ve şerefimizdir. Feyziniz, himmetiniz üzerimizde daim olsun. Ne yaparsak yapalım size olan borcumuzu ödeyemeyiz!

RUHUNUZ şAo OLSUN

vii


Man>şal Mus tafa Fevzi Çakmak

il. Reis-i Cumhur ismet İnönü

Doğu Cephesi fatihi Kizım Karabekir

Ill. Reis-i Cumhur Celfil Bayar

Dünyanın en mazlum milleti olan Türk Milletinin (Osmanlının) Viyana'dan Van'a; Kı­ rım'dan Yemen'e; Fizan'dan Filistin'e kadar iki yüz yıldır yaşadığı ihanetleri ve acıları yaz­ mak için. denizler mürekkep, ağaçlar kalem, yeıyüzü kağıt olmalı. Belli ve sınırlı bir dönemi anlatan bu küçük kitaburuzda sunulan mevzuun muhtevasına istinaden, yüzlerce milli kahramanımızı temsilen dört Türk Büyüğünü koyabildim. Biliyo­ rum ki ve biliyoruz ki; 1900-1923 arası, Selanik'ten Silistre'den tutun da, Batum'a Tıflis'ine kadar; Samsun'dan tutun da Suriye'ye ve ta Yemen'i kadar bu milletin her ailesi, çeyrek asır boyunca savaşlarda, bu topraklar için, on şehit, on gazi verdi. Biz milyonlarca kahramanı olan bir mil letiz. Bizim komutanlarımızın hepsi bir Milli Kahraman'dır. Yüzlerce Milli Kahra­ manımızı temsilen buraya dön büyüğümüzü alabildim. Hepsinin mübarek ruhları ş.jd olsun.

T E Ş E K KÜ R İngilizce mektup için Alptekin TARTlCI'ya, Fransızca ve Almanca mektup için DA­ TUB Başkan Yrd. Doç. Dr. Pervin ÖZKOŞAR ve Burhan ÖZKOŞAR'a, Romence mektup için Mahmud Kemal AYDEM İ R'e, maddi ve manevi desteği için Oğuz LEBLEB İCiOC­ LU'na ve kıymetli tecrübeleri ile kitabımın yayına hazırlanmasında emeği geçen, Değerli hocam Hayrettin İ VG İ N'e en kalbi teşekkürlerimi sunarım. NOT:

Dünyanın en büyük yalanı Ermeni soykırım yalanıdır. Kim Ermeni ya/an/arından daha büyük bir tarihi yalan ispaclarsa, 1.000.000 $ mükôfat verilecektir! ... viii

1

Tarıhı inkar Eden Soykırım Suçlusu Mıtomanık Dıaspora Ermenileri

Selahattln AYDEMiR


İÇİNDEKİLER ithaf .............................................................. . . . . . . . ............... . . .. . . . . . . . . . . . ....................... . . . v A ıatürk ve Türk Büyükleri ........................... . . . . . . . . . . . . . . . ....... ................... . ........... vii-viii Kiıapıa Geçen Kavramlar:

............................... . . .. . . . . . .......... . . . ...... . . . . . . . . . ............. . .. . .

xii

Takdim ............................................................ . . . . . . . . . . . . . . . . ........ . . . . . .. . . . . ..... . . . . . . . ...... . . . .xiii Giriş ........................................ . . . . . . . . . . . . . ............. . . .. . . . . . . .. . . . . . . . . . . . . . .. . . . . . . . . . . . . . . ..... . . . . . . .... XV Türk Karakteri ........................... . . . . . . .................. . . . . . ...........

. . .. . . . . . . . .

....

. . . . . . . . . . .......

xvi

Ön Söz ............................. . . . . . . . . . ....................... . . . .. . . . . . . . . . . . . . . . . . . ... . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 1 ....•..•...•.••.....•....•....................•..•.•...............................................

3

................................................. ............ . . . ........... . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .

3

BİRİNCİ BÖLÜM Mektuplar

Nisan Ayı Gelmeden

İKİNCİ BÖLÜM

............................ . . . . . . . . . . . . .................. . .. . . . . . . . ............... . . . . . . . . . . . . . .

.....•...•...•.•..............•...•...........................•.....................................

7

13

Tarihe Kısa Bir Bakış ..................................... ...................... . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .. . . . . . . . 13 Öyleyse İsyan ve İhanetin Sebebi Nedir?

..................... . . . ....... . . . . . . . . . . . . .. . . . . . . . . . . . . . . . . .

14

Gümrü Antlaşmasının Tahlili ............................................ . . . . . .. . . . . . ......... . . . .. . . . . . . . . . . . . . 1 7

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

•••.....•.•.•...•..•.•.•.•.....•.....................................•..........................

19

Ders Alalım ................................................................................................. .... . . . . . . . . . . 19 Haritalar ............................................. .................. . ................................... . . . . . . . . . . . . . . . . . 20 A ve F Bölgesi .............. ........................................................................................... 23 B Bölgesi .................................................................................................................. 24 Bir Muhakeme ...................................................................................... . . . . . . . . . . . . ........ 25

C Bölgesi

.

...................................... ...........................................................................

26

O Bölgesi .................................................................................................................. 27 E Bölgesi ..... .............................................................................................................. 27 Enneniler, Türklere Yapuğını Avrupa'da Yapsaydı ................................................ 30

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM

. .........-.................................................................. 31

.......... ..

Türklere Yapılan İftira ve İhanetlere Avrupa Nasıl Bakıyor? ......... . . . . . . .................. 31 Ennenistan'ın Banşçılığı! .......................................... .............................. ............. . . . 34 Ennenistan'da Bayrak Çiğneme Merasimi ............................................................. 34 İhanet Talirnau ..........................................................................................................35 Azınlık Okullaruun Gizli Müfredau .............................................................. .......... 37

Atalaruruz Temiz .. . .. ..

.. ...

.

..

..

.

.

............ .... . ............ . .......................... ............. ..............

40 İX


B EŞİ NCİ BÖLÜ M . .. ........... ...... . . .. ... ..-.......................-.............................. 41 .

.

.

. . .

Celal Bayar Anlanyor

...

.

............................ .........................................

41

........................................................•.....................................

.

42

Osmanlı İmparatorluğunun Adı Var Muazzez ilmiye Çığ Anlanyor

...... .........................................................................

.

45

........ .................................................................................

49

.

Yemen Tarafına Bakalım

Bir de Balkan Tarafına ve Avrupa'nın İkiyüzlülüğüne Bakalım ........................... 50 Yemek Listesi

. :.............................. 51

......................................................................... .

Çocuk Askerler ......................................................................................................... 52 Ahmet Refik Alnnay Anlanyor................................................................................ 53 Dedem Anlanyor ...................................................................................................... 56

ALTI NCI BÖL Ü M. .... .. .. ...... . .. ... .... ... . . ... ... ............ ....... .... ... ... .. . . . 58 .

.

.

.

... .

.

.

.

. .. .

..

.

.

.

.

.

.

. . ..

Ermeniler ne kazandı?.............................................................................................. 58 Türkler Kin Tutmuyor ve İntikam Peşinde Değil. .................................................. 59 Osmanlı Devleti Tehcire Mecburdu ........................................................................ 60 Başka Devletler Ne yapardı? .................................................................................. 61

YEDİ NCİ BÖLÜM ..... ... . .... . ... . .. . . . . . ..

Ermeni İsyanları

. .

. .

... .

.. . . . . .....

.............................. ................... 64

. . .

................................................................................ ... ... ..........

64

Önemli Ermeni İsyan ve İhaneıleri: ......................................................................... 67 1915'ten Önce .......................................................................................................... 67 1915'te

......... . . . . . . . ......................................................................................................

71

1915'ıen Sonra.......................................................................................................... 72 1923 Cumhuriyenen Sonra (ASALA) ..................................................................... 73 Ermeni İhanet ve Cinayetlerinden Çıkan Sonuç: .................................................... 78 Okuma Parçası.......................................................................................................... 78 Doç.Dr. Emre Sarandol ............................................................................................ 78 Biz Sustuk Onlar Çalışn

...........................................................................................

80

Gaftan ve Moşin Nedir Bilir misiniz? ..................................................................... 81 İçimizdeki Gaflancılar .............................................................................................. 82 Özür Dilemiyorum ................................................................................................... 82 Göksel Gülbey'in Mesajı ......................................................................................... 83

SEKİZİNCİ BÖLÜM .....

. ... . ............................. ............................................... 84

.... .

Ermeniler Ektiğini Biçmiştir

......... ..................................................... ....................

.

.

Amacımız Kışkınmak Değil

................................................................... ................

.

84 84

Bunları Yazmayı ve Anmayı İstemezdik ................................................................. 85 Prof.Dr.JusUn McCaıthy .......................................................................................... 85 x

J

Tarıhı

inkar Eden Soykırım Suçlusu Mitomanık Dıaspora Ermenileri - Selahattln AYDEMiR


Prof.Dr. Şamil Veliyev. 24 Nisan Nedir?

...........................................................................................

. 87

.

..................................................................... .................................

24 Nisan Ermenilerin Tek Tutkalı .

88

. 90

.. ............................ .. .......................... . .. .. .... .

. .

.. . .

Ermeniler Her Şeyi Çarpıuyor ....................................... ..... .... ..... ....... ... ... ....... ........ 92

DO KUZUNCU BÖLÜM

.......................................................................................

95

Gerçek Nüfus Kayıtlan ....................... ... ..................... ..................... ....... ................. 95 Yabancı kaynaklarda Ermeni Nüfusu ............................................. ... ...................... 96 Yusuf Halaçoğlu ...................................................... ..................... .......................... 101 Hani Nerede Soykınm Olacak 1,5 Milyon Ermeni?

O NUNCU BÖLÜM

.

.

.... .... ......

............. .... .......... 103

.........•....................................................................................

104

Ermenilerin Dağılımı ............................ ............................... ........ .. .... ... .. ... ........... 104 Rusya 'yı ve Avrupa 'yı Suçlamalı, Türkleri Değil. ............................................... 106 Ermenistan Politikası Çok Yanlış .................................. ........................................ ı 07

O NBİ Rİ NCİ BÖLÜM

......•..................................................................................

108

Türk Milletinin Yaşadığı Trajedi.. .......................................................................... 108 İşte Gerçek Okuyun! ........................................... ...... ..... ......................... .... ........... 110

ONİ Kİ NCİ BÖLÜM

.....•.•...•...•............................................................................

113

Yabancı Bilim Adamlan ve Ermeni Vatandaşlarımız Ne Diyor? ............... . . ..... . .. 113 Av .Kegam Karabeıyan ...................................................................... .................... 114 Levon Panas Dabağyan .............................................................................. .... .... .... 115 Prof.Bemand Lewis................................................................................................ 1 1 7 Prof. S.Shaw & Prof.A.Mango .............................................................................. ı 17 Türkiye'de Yaşayan Türk Görünümlülere Ve Hristiyan Dünyasına Sorular ....... 120 Küçük Bir Tarih Bilgisi ve Türkçemiz

.

..

............................................ ............. . ....

1 22

Rusya 'nın İki Amacı Vardı................................................ ..................................... 123

O NÜÇÜNCÜ BÖLÜM

......................................................................................

125

Algı Operasyonlan ve Provokasyonlar ............................ ............... .. .. ..... ........ ..... 125 Türk Milletinden Ricamdır .......................... ......................................... ............. . . .. 1 26 Ne Yapabiliriz ..................................................................... .... ................................ 126 Anma Günleri ............................................................................ ... ... .. ..................... 130 Bugüne Kadar Türkiye ve Türkler Yanlış Yerde Durmuştur ......... .... .. .. .. ..... ....... 132

O ND ÔRDÜNCÜ BÖLÜM

.................................................................................

134

Biraz da Fotoğraflar Konuşsun .............................................................................. 134 Kaynakça ................................................................................................................ 156


KİTAPTA GEÇEN KAVRAMLAR: Osmanlı fibaa'sı, iki ana toplumdan oluşuyordu, Müslim ve Gayrimüslim. Os­ manlı canımı hepsinin müşterek kimliği idi; herkes dilini, dinini, kendi örf ve adetlerini tamamen özgürce yaşıyordu. Devlet hepsine aynı mesafede bulunuyordu. Türk olmanın dahi hiçbir ayrıcalığı yokru. Bu yüzdendir ki Osmanlı Devlet idaresinde ve resmi kurum­ larında, Müslim ve gayrimüslim, aynı şartlarda içerisinde memur ve asker olarak vazife görüyordu.

Müslim Tebaa Kendiliğinden Müslüman olmuş diğer toplumlar da dfilıil olmak üzere; Abazalar, Acemler, Araplar, Arnavutlar, Bulgarlar, Boşnaklar, Çeçenler, Çerkezler, Ermeniler, Gürcüler, Kırgızlar, Kıpçaklar, Kumanlar, Kürtler, Kırgızlar, Lazlar, Macarlar, Özbekler, Pomaklar, Romenler, Rumlar, Sırplar, Süryani, Tatarlar, Türkmenler, Yahudiler, Yörük­ ler, Yunanlar ve Zaza'lardan oluşruruyordu.

Gayrimüslim Tebaa: Dürzi, Gregoryen, Hristiyan, Katolik, Kıpti, Musevi, Nasrani, Ortodoks, Protestan, Rum, Süryani. (Her ırktan Müslüman vardı. O yüzden bu kesimi, ırk olarak değil,

inançlar

ola­

rak saymamız daha doğru olur. Bir örnek vermek gerekirse, mesela, ırk olarak Ermeni toplumunda, Gregoryen, Ortodoks, Katolik, Protestan ve Müslüman vardı. Müslüman kesimin de kendi içinde mezhep ve ıaıikler vardı. Bu kesimi de, tek bir isimle "Müslü­ man" olarak tanımlamak en doğrusudur. Buradan anlaşılmaktadır ki, Osmanlı Devleti bir imparatorluk idi. Büyük bir mozaik idi. Siyasi ve hukuki statüde, her ırk ve inanç, tek bir isim altında 'OSMANLI' olarak anılırdı.)

Vılayat-ı Sine (Altı vilayet-Altı sancak): 1-Van 2-Sivas 3-Biılis 4-Harput 5-Erzurum 6-Diyar-ı bekr (Bu alu vilayet bugün 1 9 şehrimize tekabül etmektedir.)

Düvel-i Muazı.ama (Büyük Devletler): Almanya, Avusturya-Macaristan, Fransa, İngiltere, İtalya, Rusya.

(+

ABD)

İtilaf Devletleri (Anlaşmış ): 1-Amerika 2-Belçika 3-Fransa 4-İngilıere 5-İıalya 6-Japonya 7-Karadağ 8-Lüksemburg 9-Porıekiz 10-Romanya 11-Rusya 12-Sırbistan 1 3-Yunanistan

İttifak Devletleri (Birleşmiş): 1-Almanya 2-Avusrurya-Macaıistan İmp. 3-Bulgaıistan 4-0smanlı imparatorluğu

Mukatale: Karşılıklı birbirini öldürme, çauşma. Ermeni: Kitabımızda bahsedilen Ermeni; Rusya, Ermenistan ve diaspora Ermeni­ leridir. Düşmanla işbirliği yapmış, devletine, Türk Milletine ve Ermeni halkına ihanet etmiş, 'o' suçlu Ermeniler kastedilmektedir. Osmanlı tebaası mensubu olup sadık ve dost Ermeniler değildir. xii

1

Tarıhı inkar Eden Soykırım Suçlusu Mıtomanık Diaspora Ermenileri - Selahattln AYDEMiR


TAKDİM-1-

O G UZ LEB LEB İ Cİ O G LU Emekli Ögr. Yazar Elinizdeki kitap, yüzyıldır sonuca bağlanamamış, sürekli aleyhimize çalışılan Er­ meni yalanlan hakkında bilgi vermektedir. Tarihin getirdiği süreç itibariyle Avrupa"nın Türkleri sevmediği bir gerçektir. Bu durumu iyi bilen Ermenistan ve soykınm yalanı ile rant peşinde koşan Diaspora Ermenileri, din istisman da yaparak Türkiye aleyhine yalan üretmektedir. T ürkiye karşıtlannın, ciddi organizasyonlar yaparak 365 gün ara vermeden çalışma­ sına karşı, bizim çabamız çok yetersizdir. Aydemir, bu boşluğu görerek bir şeyler yapmalıyun diyen vatansever, milliyetçi ya­

kitabımla, atalarımıza ve şehitlerimize olan borcumu bir nebze ödemeye çalışcım. " diyen yazann bu eseri, Ermeni yalanlarına karşı yazdığı dördüncü zarlardan biridir. "Bu

kitabıdır. Basın ve yayın organlannı çok iyi kullanan Ermeniler, din istismarcılığı yaparak, Hristiyan ülkelerde kulis faaliyetleri yapıyorlar. Türkiye'nin nerede olduğunu bilmeyen insanlar Ermeni yalanlarına, siyasi amaçla destek veriyorlar. İktidar olsun, muhalefet olsun, siyasi yetkililerimiz, parti, demek, üniversite ve sen­ dikalarımızın pasif ve atıl tutumları karşısında yazarın, tek başına yapuğı bu küçük adı­ mını,

büyük bir emek olarak göıiiyorum.

Bu güne kadar yazılan kitaplardan farklı olarak bıırada yazar, o günlerin sosyolojik,

tarihi ve siyasi durumunu ortaya koyarak, kimin soykırım yapabileceğini ve yapma­ ya ihtiyaç duyduğunu; kimin istese bile soykırım yapamayacağını manuk ve hakikat ışığında ortaya koyuyor. Kitapta göreceğiniz gibi yazar, doğrudan doğruya Ermenileri suçlamıyor. Huzur içinde yaşayan Ermenileri kendi emperyalist emelleri için kullanan Avrupa ve Rusya'yı suçluyor. Bir zamanlar Ermenilerle yaşanan dostluğun, bundan son­ ra da iyi komşuluk ilişkileri ile devam etmesirti savunuyor..

xiii


TAKDİM-U-

BAHRİ GÜVEN Eğitimci Yazar Daha dün il. Dünya Harbinde, birbirleri ile boğaz boğaza savaşmış ülkeler anık çocuklarına sağlıklı hayat, teknolojik rahatlık ve banş sağlamak için çalışıyor. Bir asker, bir savaş adamı olan Mustafa Kemal ATATüRK, bu ideali, bu istikbali çok önce görerek, Türkiye Cumhuriyetini "Hıma sulh, cihanda sulh" ilkesi üzerine bina eni. Bu ilke gereğidir ki, il.Dünya Harbine kaulmad.ı. 1923'ten beri bölge ve dünya barışı için çaba sarf etmektedir. Hiçbir komşuswıu tahrik eden harekene bulunmamıştır. Bütün komşu ülkeler ve bazı uzak ülkeler Türkiye'nin iç iş­ lerine müdahale eunelerine rağmen, Türkiye, sınır komşularının hepsinde önemli derecede TÜRK NÜFUSU olduğu halde anlan silahlandırıp örgütleyip komşularında olay çıkaruna­ mışıır. Türkleri öldürmek için taa Avustralya'dan gelen askerlere, "Bizi öldürmek isteyenlerin akıbeci işte böyle olur'' demek yerine; "Onlar bu topraklarda can verdiler. Onları bağrımıza gömdük, ey analar rahac olun, onlar artık bizim çocuklarımızdır, bize emanettir'' diyecek

kadar erdem sahibi bir millettir, Türk Milleti. Türkler, yüz yıl evvel savaş yapağı topraklar­ da, bugün Anzaklarla, kucak kucağa dostane anma törenleri yapıyor. Kimseyi yüz yıl önce topraklarımızda ne işiniz vardı, sizin yüzünüzden, on milyon insanımız öldü, on milyon in­ sanımız perişan oldu demiyor. Kimsenin büyükelçisine, paşasına suikast yapmıyor. Hiçbir devlete ve millete karşı kini yok, intikam peşinde değil. Tüm dünya banş, huzur ve sağlık isterken, bir tek istisna var. Sözde devlet, çakma devlet Ermenistan ise barış ve huzur istemiyor. Ermenistan yöneticileri yüz yıl evvel olmuş bitmiş olayların peşinde, kin ve intikam hırsı ile koşmakta. Üstelik %100 haksız olduğu halde. Er­ menistan yöneticileri, halkına huzurlu ve güvenli bir hayat sunmak yerine anlan bir başka devlete ve millete karşı RESMEN DEVLET ELİYLE düşman olarak yetiştiriyor. Toplum sağlığı açısından, ubben Ermeni halkı ruhen katlediliyor. Dünya sağlık örgütünün veya AB'nin bunu görmemesi çok tuhaf! Yazarın yazdıklarının gerçekliği bir yana, kitabında Ermeni olaylarına, sosyolog ve psi­ kolog gibi bakması dikkat çekici. Yazar, olayların perde arkasına bakmış, gerekçelerini gör­ müş. Bu kitabı okuduktan sonra Ermeni yalanlarına kanmaruz mümkün değil.

xiv

/

Tarrhı inkar Eden Soykırım Suçlusu Mıtomanık Diaspora Ermenileri

-

Selahattln AYDEMiR


GİRİŞ a) Mitomani' uzmanı

Diaspora Ermenileri,

soykınm yalanını geleneksel hale getirdi­

ler. Türklere yapukları soykırımı gizlemek için, ''Türkler bize soykınm yapu yalanını"

yüksek sesle ve durmadan tekrar ederek,

çok

kendi halkının ve dünya kamuoyunun beynini yı­

kamaya çalışıyorlar. b) Tarafsız dünya tarihçileri 24 Nisan'ın uydurma bir tarih olduğunu ve Ermenilere ta­ rihin hiçbir döneminde, hiç kimsenin soykırım yapmadığını, bilakis

soykırım yapbğıru,

Ermenilerin Türklere

belgeler ile ortaya koyuyor. Ermeniler, nedense bu mafsız ve dürüst

tarihçileri tehdit ediyorlar. c) Amerika'da seçim sistemi Türkiye gibi değildir. Bizde adaylar halkı yedirir içirir ve kullanır. Orada halk adaylara para desteği yapar ve adaylan kullanır. Ermeniler de öyle ya­ pıyorlar. Seçim zamanı adaylara gidiyorlar; "Seçim zamanında ve seçimden sonra hükümeı programında, 1915te Türkler Anadolu'da 1,5 milyon Ermeni Öldürdü. 1915 Tehciri Soykı­ rımdır diyeceksin. Yoksa oy vermeyiz, para desteği yapmayız" diyorlar. d) Ya biz ne yapıyoruz? Maalesef biz her yıl 24 Nisanda Ermeniler. 7 milyar dünya insanına

"Türkler Ermenilere soykınm yapb. 1915'te 1,5 milyon Ermeni öldürdü" diye reklam ettikten sonra, 25, 26, 27 Nisanda cılız, cılız ka�ılık veriyoruz. Ne iktidar, ne muhalefet. 24 Nisan gelmeden önce bu iğrenç yalana ka�ı hiçbir söylem geliştirmiyorlar.

Ewelce 23 Nisan Milli hakimiyet

ve

Çocuk Bayramı tüm dünya çocuk.lan ile kutlanıyordu. Tüm dünyaya 23 Nisanda Ermeni yalanları hakkında çok güzel mesaj verilebilirdi. e) O halde biz de 24 Nisanlar gelmeden önce ve her yıl düzenli olarak Ermenilerin soy­

kınm yapuğını dünyaya ilan etmeliyiz. Bu küçük çalışmamda, İngilizc e, Fransızca, Almanca ve Romence mektuplar hazırladım. Sizler­ den ricam, bunların kopyasını alıp, ülkenize göre, gönderdiğiniz makama göre değiştirerek, dfizelterek, devlet başkanlanna, valilere, belediye başkanlanna, sendikalara, derneklere, ar­ kadaşlarınıza gönderebilirsiniz. Elinden gelen, daha güzel daha diplomatik veya daha kısa yazabilir.

1

Mitoınani,

kendi işlediği bir suçu karşı tarafa yük.leme meziyeti. Gerçekleri abarrma veya yalan

söyleme.

xv


TÜRK KARAKTERi

-a- Türk, aman dileyene, kılıç kaldırmaz -b- Muzaffer, vak.i-i fırsatta adiidan intikam almaz Mürüvveonend olan, nakam-ı düşmanle kam almaz Divan şairi Koca Ragıp Paşa (1699- B.4.1763)

(Merc olan kişi muzaffer olunca, elime �rsac geçti, düşman acze düşcü diye intikam almaz. Mert kişi, düşmanın acılarından zevk almaz. Tıpkı, Boğaz Harbinde (Çanak­ kale 'de) Türk askerinin yaralı Fransız askerine yardım etmesi gibi, Sakarya 'da esir alınan funan askerini, Türk askerinin arkadaşça hitap ederek, yürü baka/cm çorbacı haydi yemeğe demesi gibi. Muzaffer: Zafer kazanan- galip gelen Vaki i fırsat:Fırsac zuhur edince-Adü:Düş­ man - Mürüwetmend:Mert, cömert- iyiliksever- insaniyecli Nalciim-ı düşmenle lcôm almaz: Düşmanın başına bela gelmesinden zevk almaz. -

-

-

-cGinneden tefrika bir millete, düşman giremez Toplu vurdukça yürekler, onu top sindiremez

Müslüman, fırka belasıyla zebun bir kavmi Medeni Avrupa üç lokma edip yuonaz mı?

Ey cemaat yeter, Allah için olsun, uyanın Sesi pek müthiş öter sonra kulaklarda çan'ın

Mehmet Akif Ersoy Tefrika: Ayrılık, bölünme Fırka: Pani, bölük, ayrı bölüm

Zebun: Düşkün, zayıf, güçsüz

Çan: Kilise çanı, mecazen Hristiyan Dünyası Not: Turgut Özakman, "ŞU ÇILGIN TÜRKLER" kitabında yüz yıl önce Avrupa'ya "BEYAZ YAMYAM" dendiğini yazıyor. Bence bugün de Avrupa bu isme müstahaktır. Zaten Avrupa'nın resmi ve kabul görmüş tescilli ismi "IRKÇI BEYAZ"dır.

ıcvi

J

Tarihi lnk�r Eden Soykırım Suçlusu Mitomanık Diaspora Ermenileri - Selahattln AYDEMiR


ÖN SÖZ ve

Avrupa veya bab dediğimiz cephe (Amerika ve Rusya dahil) bütün işleri, sadece sadece Türkiye'nin ve Türklerin aleyhinde çalışmaktır. Çalışmak denince, her türlü

yalan, dolan, hile, iftira, yazılı, sözlü ve fiili saldın dahil her şeyi aklınıza getirebilirsiniz. Bunlar Türklerin lehine bir şey olursa mutlaka öncelikle derhal ret ve inkar yoluna saparlar. Eğer biz inkar edemeyecekleri kadar

bariz haklı isek, görmezden ve duymaz­

dan gelerek küçümseme ve önemsizleştirme taktiği uygularlar. Eğer kısmen haksız ve biraz şüpheli durumda isek olayı hemen aleyhimize ıevil etmeye başlarlar. Bağıra bağı­ ra, salyalan aka aka, saldırırlar. İngiltere, Almanya, Fransa ve Amerika'da bu amaçla kurulmuş özel ve resmi ku­ rumlar var. Ortak ve asli görevleri, nifak yaratmakıır, olay çıkarmaktır. Hemen arkasın­ dan daha ciddi ve sen boyutta, atışma, kapışma, karışma ve kargaşa çıkmasını sağlamak­ nr. Olayları en kısa zamanda

ajanlan vasıtasıyla

provoke etmektir. En keyif aldıkları

durum ise olayların çığırından çıkması ve birinin ölmesidir. Zaten Türkiye' de hazır olan elemanları vardır. Çorum'da, Kahramanmaraş'ta, Sivas'ta bunun örneklerini gördük. Çok şükür ki Gezi olaylarında ölüm olmadı. Olabilirdi zira Kolombiya'dan, Venezue­ la'dan, Ermenistan'dan militanlar geldi. Şili'de, Belçika'da, İsviçre'de, İspanya'da bi­ rileri

"Her yer Taksim-her yer direniş"

diye yürüyüş yaptı! Hayreı! Bunlar bir şey

yapıyorsa orada kesinlikle Türkiye'nin aleyhine bir şey vardır. Bu hain mihraklar o an ortaya çıkmıyor. Bu adamlar uydurma vazife veya bahaneler ile hep ülkemizdeler. Yeter ki bir olay çıksın, yeter ki biri ölsün. Gerisi gelir. Bunu iyi biliyorlar. Onun için ya kendileri rast gele birini öldürüyorlar ya da bir tarafın kanı kay­ nayan gencine öldürtüyorlar. Bilhassa

gençlerimiz lüden uyanık olun.

Bu ülke bizim, hepimiz bu ülkenin

iyiliğini istiyoruz. Bazı farklı görüşler olabilir, biz komple TÜRK MİLLETİYİZ. Bu vatan, bu bayrak, bizim ve asırlardır herkes bu topraklarda özgürce yaşadı. Kimse kimseden üstün değildi. Maalesef Osmanlı Devletinin zayıflama ve parçalanma sürecinde

o malum Avru­

pa, Ermeni tebaayı kendi emperyalist emelleri için kullarunışnr. Elbette kullanmak için onlara bir şeyler vermeliydiler. Ermenilere doğuda bir Ermenistan vaat ettiler. Erme­ ni meselesi işte buradan çıktı. Yoksa Ermenilerin rahat ve huzuru Müslim halktan kırk kat iyi idi. Türk Milletinin ve Osmanlı Devletinin Ermenilerden hiçbir şikayeti yoktu. Zira Osmanlıda bütün esnaf, tüccar, sanatkar ve zanaat erbabı gayrimüslim idi. Elimiz ayağımız, gözümüz kulağımız onlardı. Bu millet veya devlet deli midir ki, 1,5 milyon Errneni'yi öldürsün? (Ki aslında toplam Ermeni

nüfus zaten 1.210.ooo)

Allah saklasın böyle bir cinayet vuku bulsa Türkler aç kalır. Devlet, her mevkide hizmet gören, sadrazam (başbakan), bakan, büyük elçi, paşa subay, memur ve asker olan ülkenin bel kemiği olan Ermeni halkını niye öldürsün ki? Devlet çöker... Üstelik Erme­ niler diğer gayrimüslimlerden bir gömlek üstün. Avrupalı, Ermenileri Hristiyan Türk­ ler olarak görüyor. Karşılıklı kız alıp vermişiz. Bütün mesleklerde ustamız Ermeniler. Komşumuz, mahalle arkadaşunız, dünürümüz Ermeniler. Aynı yemekleri yemişiz, aynı oyunları oynamışız; aynı şarkıları, aynı atasözlerini, aynı batıl inançlan dinleyerek bü-


yümüşüz. Üstelik zengin olmalan hasebiyle ihtiyaç duyduğumuz her zaman borç para alabildiğimiz, en yakın insanlar yine Ermeni, Yahudi ve Rumlar. Öyle ki, Osmanlı toplumunda kendiliğinden oluşan bir görev taksimi vardır ve her­ kes bundan memnundur. Türkler, böyle bir komşuya, böyle bir dosta, böyle bir hal­ ka tamamını yok edecek bir katliam girişiminde bulunamazlar. Türkler, Ermeni, Rum veya Yahudi, hangisine maazallah on binden yukarı (10.000) bir katliam yapacak olsa, ayağına değil, kendi gözüne kurşun sıkmış olur. Sanayimiz, endüstrimiz, iş ve dış tica­ retimiz onlann elinde. Büyük ve küçük esnaf, küçük

tüccar ve sanatkar hepsi gayri­

müslimdir. Türkler (Müslümanlar) ekonominin hiçbir dalında yoklar. Osmanlı asla ve asla, imkanı ve mümkünü yok ki,

100.000 değil 10.000 Ermeni veya Rum öldürsün.

Ekonomisi çöker. İşte ispau:

Falih Rıfkı Atay "Eski Saat Mecmuası" 1933,m; "Herkesten sorarım: Daha yirmi sene ewel bir tek Türk kunduracısının Türk Mil­ letinde uyanışa misal gösterildiği, bir tek Türk mahallesinde Türk Bakkal olmadığı için, daha on sene ewel Kütahyalılar; - Hristiyanlar gitti. Şimdi at arabamızı kime tamir ettireceğiz? Bize san 'at ehli mu­ hacir yollayınız, diye boyun bükmeye başlamışrır." diyor. Ermeniler, Türk Halkının ve devletin eli, ayağı, her şeyidir. Aynca zaten aramızda hiçbir problemimiz yok ki. Ermenilere veya Rumlara asla soykırım yapamayız. Kavga­ nın, mukatelenin ve tehcirin sebebi, Türklere soykınma kalkışan Ermenilerdir. Biz yine de bütün Ermenileri suçlamıyoruz. Rusya'nın ve Avrupa'nın yillarca uğraşarak kandır­ dığı ve silahlandırdığı suçlu Ermenileri suçluyoruz. Kanunen, vatana ihanet suçu işlemiş Ermenileri suçluyoruz. Nitekim Ermenilerden başka Osmanlıda birçok isyan olmuştur. Hepsinde devlet kanunun gereği neyse yapmışur. Çerkez Ethem, Ali Galip, A znavur, Bolu ve Bozkır isyanları gibi. Ermeni isyanlarının bunlardan farkı Ermenilere idam ce­ zası uygulanamamışur Birinci Dünya Harbinde ve İstiklal Harbinde Türk gibi çalışmış Ermeni vatandaş­ lanmızı takdir ederken, onlan bütün suçlamalardan tenzih ederiz. Suçluyorsak, suçluyu suçluyoruz. Hepimizin samimi arzusu, bin yıllık Türk-Ermeni dostluğunun devamıdır. Er­ menisıan' ın ve başındaki ırkçı başkanlann, yalan ve hile ile kendi halkını başka bir halka düşman olarak yetiştirmesini de şiddetle kınıyoruz. Bölge ve dünya banşı adına bu savaş ıamıamcılığını kınıyoruz. Aynca bu davranışı, Ermeni ıoplurnunun psikolojisi ve toplum sağlığı açısından büyük bir hata olarak görüyoruz. Genç ve temiz beyinlere nefret ve kin sokmak çağ dışı ilkel bir davranıştır. Bu davranış, bir devlete ve devlet adamına yakışmaz. Biz Türk Milleti olarak asla kimseye kin ve intikam beslemedik, beslemiyoruz. Kin ve inıikam bizim geleneklerimizde ve genlerimizde yok. Yeter ki kimse bize kin tuona­ sın ve kin kusmasın. Tekerimize taş koymasın, iftira aonasın. Hakikat açıkça bilinsin ve açıkça dile getirilsin. Herkes hakkını, hukukunu ve haddini bilsin.

SelihattinAydemir, Haziran 2017 'Falih Rıfkı Atay,

75 Yılın İçinden,

22 Yazardan seçmeler, Hazırlayan: Ahmet Oktay, Cuınhuriyeı

Yayınlan s. 34, İsıanbul 1998

2

1

Tarıhı inkar Eden Soykırım Suçlusu

Mıtomanık Diaspora Ermenileri - Selahattin YDEMIR


BİRİNCİ BÖLÜM Mektuplar Bu kitabı, Ermenilerin geleneksel hale getirdikleri uydurma 24 Nisan tarihlerinde ABD başkanlarına

"size oy vereceğiz şantajı ile" söylettirdikleri; dünyanın en büyük

yalanına bundan böyle hiçbir ABD başkanının alet olmaması için yazdım. Çünkü ABD başkanı

O bama göreve geldiği ilk yıl ilk ziyaretini Türkiye'ye yapmasına rağmen ve

Türkiye ziyaretinden döndükten iki-üç hafta sonra 24 Nisanda: "1915 yılında Türkler

1,5 milyon Osmanlı Ermenisini öldürmüştür. Bu büyük bir ırajedidir. Dünya bunu asla unucmamalı. Sonsuza bu büyük trajediyi anmak insanlık borcumuzdur," diyerek tarih bilgisizliğini onaya koydu. Konuyu hiç bilmeyen dünya kamuoyu, Amerika Başkanı böyle dedi ise öyledir diye bu cehalet örneği lafa inandı. Hatta bu işler inanmak inanmamak değil; kabul etmek ve etmemek meselesidir. ABD başkanı diyorsa bu çok güçlü bir propagandadır ve kabul görür. Bunu bizim siyasiler bilmez mi acaba? Merak ettiğim ve kızdığım husus şudur; Obama, 24 Nisandan çok kısa bir zaman önce Türkiye'ye gelince; bize

"Ermenistan ile sınırlan açın" diye emir verince; Türk

yetkililer, üç hafta sonra 24 Nisanın geleceğini düşünemediler mi? Başkan Obama'ya;' "Beyefendi soykırım yalandır, işte belgeler. Soykırım yapan Ermenilerdir işte bel­ geler. Lütfen üç hafta sonra 24 Nisanda tek yanlı konuşarak Türk Milletini yaralama­ yın. Bir Amerika başkanı böylesine ağır ve mantık dışı bir yalana alet olmaz. Bu yalan

TÜRK Milletini çok üzüyor, Amerika gibi büyük bir ülkeye, bu derece büyük ve önemli bir tarih hatası yapmak çok üzücü" falan gibi üç-beş laf edemediniz mi? Adam başkan olur olmaz ilk yuıt dışı temasını Türkiye ile yaptı. İlkler önemlidir. Adamın kulağına kar suyu kaçıramaz mıydınız? Bu ülkenin Dış İşleri Bakanı ne iş yapar? Amerika ve Fransa başta olmak üzere bütün ülkeler, yetkilisi yetkisizi, hepsi ha­ riçten gazel okuyup, her ay ama her ay, hiç alakası yokken mutlaka Ermenilere karşı bizi suçlayıcı konuşuyorlar da; ülkemize misafir gelip bize fırça atıp gidiyorlar da; kimse neden gocunmuyor? Papa geldi

"Ermenistan sınırlan açın" dedi gitti. Fransa Cumhurbaşkanı (2014)

Mr. Hollande geldi, ses tonu daha seıt ve kararlı olarak, aynı şeyleri tekrarladı. Kı 1 kadar Türkiye ile dostluktan bahsetmedi. Net olarak Ermenistan'dan yana tavır koydu, gitti. Şamar oğlanı gibi gelen vuruyor, giden vuruyor, bizden ses çıkmıyor. Bu Ne Gaflet! Bu Ne Dalalet! Bu Ne Cehalet! Bu Ne İhanet! Ayıpur vallahi ayıptır! Ermeniler çalışıyor ve üzerine

vazife olmayan kişi ve kuruluşları bile Türkiye'ye

aleyhine konuşıurıuyor, hem de ülkemizde bizi, bize kötüleyip, suçlayıp gidiyorlar! Peki, bizim gazetecilerden bir kişi çıkıp mesela, "niye yalana alet oluyorsunuz" diye sormuyor? Hiçbir gazetecimiz bu güne kadar Ermeni konusunda soru bile sormayı akıl 'O tarihte Amerika başkanı Barack Hussein OBAMA idi. Şimdi. Mr. Donald TRUMP'dır.

3


edemedi? Nasıl gazeteci bunlar? Bizim parti liderleri oralara gidince onların gazetecileri niye soykınm yapbmZ diye mikrofonu bizimkilerin bumuna sokuyor. Demek ve sendika başkanlanmız, meslek odalan, üniver.;iteler, siz niye susuyor­ sunuz? Tarihimiz sizi ilgilendirmiyor mu? Yalnız benim değil, sizin de atalannızı suç­ luyorlar. Ne hazindir ki, bu çok önemli milli mesele, bir tek Vatan Partisine ve bir kaç tarihçimize bırakılmıştır. Olmaz böyle şey? Sığ ve seviyesiz, basit ve kısır iç siyasi çe­ kişmelerden sıyrılıp komple Türk Milletini ve Türk Dıinyasını ilgilendiren mühim meselel ere ne zaman el atacağız? Daha ne zamana kadar sen-ben çirkinliği ve benlik­ çiliği devam edecek? Kendi küçük muhtevası büyük işbu naçiz eserimi niye yazdım? Kendini, partisinin ve iç politikanın küçük ve dar alanında harcayan, ilgisiz ve bil­ gisiz siyasilerimizin dikkatini dış türkler'e çevirmek için yazdım. Ne yazık ki iktidar veya muhalefet fark etmiyor, bütün parti başkanlan, yönetim kadroları ve partili yazarlar hepsi, bağlı ve bağımlı olduklan partiye yaranmaya çalış­ maktan başka bir iş yaprruyorlar. Ana televizyon kanalları, (TRT ve birkaç milli küçük kanallar hariç) hiçbir milli meselemize dair program, belgesel, röportaj, inceleme, araştırma, dizi, film yapmıyor­ lar. Evet devlet de yapmalı ama her şeyi devlet yapması gerekmez, binlerceden çok daha fazla derneklerimiz var, yüzlerceden çok daha fazla STK'lan var. Belediyeler var, vakıflar var. Üniver.;itelerimiz var. Bu konuda kaç tarih bölümü tez çalışması yap­ tı? Şu kitaba bakın onlarca tez konusu bulıır.ıunuz. Neden, milli meselelere dair şiir, hikaye, roman, tiyatro, senaryo, resim ve müzik yarışması yapmıyorlar? Neden Ermeni yalanlarına dair mücadele projesi yanşması aç­ mıyorlar. 1820 Mora isyanından itibaren, Türk Milletinin yaşadığı, göçler ve kınmlan, kıyım­ ları ne zaman kendi çocuklanmıza öğreteceğiz. O acılar, sadece o acılan yaşayanların torunlannın hatırası değildir. Türk Milletinin milli acılandır.

Koskoca tarih şiirlerde, destanlarda mı kalacak? Mohaç Meydan muharebesinden Plevne Bozgununa kadar bin kitap yazılır. Türklerin Malta ve Girit'te başlayan sürgünü ile Kafkaslara, Dağıstan'a kadar yaşadıkları sürgünleri kaç kişi biliyor? Rusların, İngi­ lizlerin Fransızların esir aldığı on binlerce Türklerin akıbeti hiçbir tarih kitabında yok. Ama

Haluk Nihat PEPEYİ üstat bakın Sibirya esaretini nasıl anlatıyor? Sonsuz bir kar denizi. Sanlnuş bir şehir, Tomsk, Yollann arkasında bir garnizon ve Tobolsk. Ölümün yüzü renksiz, hayatın dışındayız, Bir süküt ülkesinde, Sibirya kışındayız. 4

Tarıhı inkar Eden Soykırım Suçlusu Mitomanık Dıaspora Ermenllerl - Selahattln AYDEMiR


Gök nerede? Toprak kayıp, her bucağında kefen, Sükun söylenmektedir, hani, yok cevap veren. Mezar gibi gömülü kann alunda damlar, Tel örgüler içine kapatılmış adamlar. '68' derece, ...sıfır ala 25,

Adıru unutturdu bu yıl burada güneş. Gündüzleri zapteden geceler uyanmıyor, Bu keder ülkesinde, yaşamak ölmekten zor. Birbirine sokulmuş, Türk, Alman, Arap, Macar, Dilleri uymasa da duygularda birlik var. Doldurup Sibirya'run karlı zindanlanru, Unuttnuşlar mazi kadar vaıanlanru. Kimi kan denizinden arta kalan son bayrak,

Uyanmaya değer mi, gece gibi yaşamak. Korku şerare gibi yayılır ocaklara, Ölüm ıüzgan dolar boşalan kucaklara.. ... . Aylarca bıçak açmaz burada ağızlan, Burada gözler sönük, yüzler ölümden

san.

Ruhlar bile zincirlenmiş, ufuklarda duvar, İçlerinde yeisle bittneyen bir savaş var.

Karanlık sesler gelir açık pencerelerden, Hayat çoktan usanmış bu soluk çehrelerden. Ne kuşunda bir türkü, ne ıüzgMında koku, Uyaruk gecelere düşman kesilir uyku.

Fısıldaşır havada bazen gizli bir haber, Memleket yollanru gözetler pencereler' •

HalUk Nihat PEPEYİ, Mütaıüe, Kültür Bakanlığı, s.15, Ankara, 1981 5


Evet, efendim, hanrlaunak istiyorum. 1820 Mora isyanından bu güne 200 yıldır, doğudan, baudan, kuzeyden ve güneyden Türk milletinin yaşadığı sürgün hayauru konu alan, roman, tiyatro, senaryo, şiir, hikaye, resim ve karikatür yanşması yapılsa yüz ciltlik tarih bilgisi ortaya çıkar. O çok feci göçleri yaşayanların torunlan hala sağ; yann onlar da kalmayınca gelecek nesle bunları kim anlatacak? Hiçbir okul dizisinde ders alınacak bir konu yok, edep, terbiye, haya örneği yok. Tarihimize atıf yaparak bilgilendirme yok. Bu filmde ürün yerleştirme, (çakurmadan reklam spotu )var diyorsunuz da, milli ve ahlaki bilgi yerleştirme yapmak niye aklınıza gelmiyor? Her dizide, her filmde, her tiyatroda, gençlere iyi örnek olacak birçok bilgi, görsel ve sözlü olarak ürün yerleştirme ile verilse kıyamet mi kopar? Düşman demeyeyim ama milli rakiplerimiz diyelim, çocuklara ait çizgi filmlerinde bile çocuklarını eğitiyorlar. Milli meselelerde de dostunu düşmanı kibarca, bilimsel me­ totla öğretiyorlar. Kitap içinde göreceksiniz Ermeniler okullarda Türk ve Azerbaycan bayrağı çiğne­ me töreni yapıyor. Biz o kadar ilkel olmayalım ama boş da durmayalım diyorum. Boş durduğumuz için, sustuğumuz için, haklı iken haksız duruma düşen biziz. Ermeniler ise tam tersi, hem suçlular, hem haksızlar,

7x24+ 360 gün çalışuklan için tüm dünyanın

desteğini kazanıyorlar.' Bizde de Ermeniler gibi her kademede bulunan insanlarımız, bu davaya çalışmalı­ yız. Bu konuda herkesin bir şeyler yapabileceğine inancım olduğu için, önce kendim­ den başladım, kalemi elime aldım. On beş senedir yazıp çiziyorum. Ermeni yalanlan hakkında bu dördüncü kitabım. Ülkemizde ve

Türk Dünyasında

yüreklerin topluca

vunnası için lütfen siz de bir şeyler yapın. Tarihin gerçeklerini çarpıtarak, birilerinin, her

24

Nisan'da Türk milletine ve Türk

tarihine hakaret etmelerine, T ürk milletini aşağılamalarına, sessiz kalamayız. Atalarımı­ zı ve tarihimizi ama doğru olan tarihimizi savunduğumuz için bizi "ırkçı ve faşist" ilan eden ama kendileri Ermeni ve Kürt ırkçılığı yapanlara, asıl faşist sizsiniz demek için siz de bilgilenin. Normal, mazbut, makul, masum ve mubah milliyetçiliğimizi, kafatasçılık diye le­ keleyerek, tarihine sahip çıkanları faşist diye suçlayanların, asıl niyetleri, Türk Mille­ tini suçlu imiş gibi utandırmak, susnırmak ve meydanı Ermeni faşistlere bırakmakur. O malum satılmış yazarlara, bu meydanı bırakmayalım. Lütfen bilgilenin ve sizin de söyleyecek sözünüz olsun. Eğer biz de, ekmeğini Türk halkından kazanan ama bu halkın ekmeğine kan doğra­ yan sinsi ve sahte aydınlar, satılmış kalemler, Türk düşmanı ırkçı faşistlerin yansı kadar

·,Çok önemli not: Sayın devlet yetkililerimizden de bir ricam var. Zamanı geldi de geçti bile. Anık DIŞ TÜRKLER BAKANLIGl'nın kurulmasına şiddetle ihtiyacımız var. 6

J

Tarıhı inkar Eden Soykırım Suçlusu Mıtomanık Dıaspora Ermenileri - Selahattln AYDEMiR


çalışırsak, emin olun hak ettiğimiz başarıya ulaşırız. Mazlum ve masum atalarımıza bor­ cumuzu bir nebze olsun ödemiş oluruz.

NİSAN AYI GELMEDEN Herkesten rica ediyorum. Kitap içinde devlet başkanlarına, belediye, pani, sendika, demek başkanlarına hitaben yazılmış mektup örnekleri var. Sizlerden ricam, bu mektupları biraz büyüterek fotokopisini alın. Çoğaltın üye arkadaşlarınıza verin. Yun içinde ve yurt dışında her makama gönderin. Hangi mevki ve makamda iseniz, meslek ve mevkidaşlarınıza gönderin. Lütfen Ni­ san ayı gelmeden, şubat ve man aylarında gönderin. Ne yazıldığının bilinmesi için Türkçesi de verilmiştir. İsteyen, daha diplomatik, daha bilimsel, daha az öz yazabilir. Elinden gelenler başka dillere çevirebilir. Maksat bu işe el atalım. Zira soykınm suçlusu oldukları halde Ermeniler, 150 yıldır 7x24+365 gün çalışıyor­ lar. 24 Nisan gelince iftira ve ihanet bombasını patlauyorlar. Biz de tüm dünya bu yalanı duyup öğrendikten sonra hayır öyle değil böyle diye cevap vermeye çalışıyoruz. Fakat yalan bizden önce tüm dünya yayılmış oluyor. işbu naçiz eserimizi okuyunca göreceksiniz ki asıl soykırım ve zulüm gören Türk ve Müslü­ man tebaadır. Asıl soykırım yapan Ermenilerdir Ermeniler öyle çalışıyor ki, maalesef şu anda, yabancı ülkelerde okuyan çocukları­ mız, iş yapan işverenlerimiz, sadece Türk Oldukları için aşağılanıyorlar. Suçlanıyorlar. Hatta kasten bazı zorluklarla karşılaşıyorlar. İyi biliniz ki, bu ihanet ve iftira saldırılan bu kadarla bitmeyecektir. Hainler akla gelmedik şeytanlıklar icat ediyorlar. Sahte sigorta poliçesi ve sahte arşiv yapıyorlar. Sustukça sıra çocuklarımıza gelecektir. Bu milli bir davadır. Hepimizin davasıdır. Lütfen hafife almayınız, küçümsemeyiniz. Türkleri oldu olası sevmeyen Avrupa, Ermeni yalanlarına bize şantaj yapmak için sahip çıkıyor. Susarsak gelecekte başımıza çok iş açacaklar. Bu konuda ve her konuda, Avrupa acımasızdır.

BU ÇAGRI, Bu mazlum milleti seven ve bu devlete sahip çıkan herkesedir. 7


Türkçe

SAYIN BAŞKAN

10 Mart 201.

•.

Sayın Başkan " Yüce Rabbim cüm dünyaya barış ve huzur versin" Dünyaya banş ve huzurun gelmesinde zaa alinizin önemli katkısı olduğunu biliyoruz. Bu yüzden 1915 olaylarıyla ilgili doğru ve gerçek bilgileri size arz eonek istedim. 1) 1914 le 1. Dünya Savaşı çıknğı zaman

Ermeniler, Doğu Anadolu'yu işgal eden

Ruslarla işbirliği yapa. Bin yıllık Türk-Enneni kardeşliğini yok ettiler. Bağımsız Ennenis­ ıan' ı kurmak için Türkleri sürgün ettiler ve onlara soykınm yapalar.

2) 1915 le, tüm Anadolu'da 1.200.000 Ermeni vardı. Bu Ennenilerin 600.000 ' ni Rus­ lann işgalinde ve yönetimi altında Doğu Anadolu'da yaşıyordu. Rusların desteği ile silfilılı ve güçlüydüler. Bu bölgede Türkler esir idi. 1915'te Doğu Anadolu' da yaşayan bu 600.000 Ermeni 'nin bir ıeki bile ölmedi. Ölmesi de mümkün değildi. 3) Ermenilerin kalan yarısı 600.000 kişi ise Anadolu'nun Osmanlı tarafında yaşıyordu.

4) 1915'ıe Türkler, BEŞ BÜYÜK DEVLETLE zor bir savaş içindeydi. Çok zor du­ rumdaydı . Tam bu sırada Ermeniler; Ruslarla, Fransızlarla ve İngilizlerle işbirliği yaptı. Bu ihaneti ve işbirliğini önlemek için Osmanlı hükümeti, 430.000 Enneni'yi Suriye'ye geçici olarak gönderdi. Yolda yaşlılık, hastalık ve saldırılar yüzünden 30.000 Enneni ha­ yaıını kaybetmiştir. 1 9 1 5 yılında tüm Osmanlı topraklarında yaşayan Ermenilerin nüfusu 1.200.000 'dir. 1915 'te, 600.000 Enneni Rusya yönetiminde yaşadığı; 400.000 Enneni tehcir edildiği; 150.000 Ermeni hiç bir yere gioneyip Anadolu'da sağ olarak kaldığı için, yaşayan Ermeni nüfusu 1. 150.000 civarındadır. 1915'te yaşlılık, hastalık ve saldırılar nedeniyle yaşamını yitiren Ermeni nüfusunun 50.000 'i geçmesi mümkün değildir. Gerçek budur.

Sayın Başkan, Enneni iddiaları, basit bir yalan değil dünyanın en büyük yalanıdır. 24 Nisanda, bu ger­ çekleri bilerek yapacağınız tarafsız ve adil bir konuşma, bölge ve dünya barışına olumlu katkıda bulunacakar.

Saygılanmla.

8

1

Tarihr inkar Eden Soykırım Suçlusu Mitomanık Diaspora Ennenlleri • Selahattln AYDEMiR


İngiltere ve Amerika için

DEAR PRESIDENT

10 Man:h 201 ...

Dear Mr. President, "May ıhe supreme God susıain peace and relief" We acknowledge that, the almighty your majesty had a greaı impacı in order ıo provide peace to the world. That is why; 1 would like ıo give you ıo provide an insighı of the evenıs that has taken place in 1915.

1- During the First World War in 1914, the Armenians co-operaıed with ıhe Russi­ ans who were invading the Eastem Anatolia. They have destroyed ıhe thousand years old Turkish-Armenian brotherhood. in Exchange far an Independent Armenia, the Turks were depoıted and discriminated. 2- There were only 1.200.000 Armenians in Anatolia in 1915. 600.000 Armenians were living in the Eastem Anatolia undercontrol of the Russian's. They were armed and strong with Russia's suppoıt and the Turkish in this region were bondsmen.

in 1915, not even one ArTTie­

nian living in the Eastem Anatolia died and it was not possible far thaı to happen.

3- The other half of the 600.000 was living in Anatolia where ıhe Onoman Empire was in control.

4- in 1915, The Turk's were in a combat with the FIVE GREAT STATES and they were struggling. While the Turk's were struggling, Armenian's also co-operated with the Russian, Frenchand English. in contemplation of betrayal once again and more co-operations with other countties, the Ottoman Empire depoıted 430.000 Armenian's ıo Syria. During depoıta­ tion, due to old age, illness and anacks, Around 30.000 Armenian's losı their lives. To sum up, in 1 915, among whole 1 .200.000 Aımenians were living,

in 1915,

600.000 Armenians were living under control of Russia; 400.000 were deported: 1 50.000 Armenians stayed in Anatolia, the total number of Armenian population was around 1,150

000 . it is not possible far the number of Armenian casualties to overpass 50.000 due ıo old age, i llness and attacks

in 1915. That is the reality.

Dear Mr. Pn!sident, The Aımenian allegations

are

not only a lie but also the biggesı lie of ali time. By

knowing these facts, I am hoping that your impartial and fair speech you will give on 24'" April will conttibute to regional and world peace.

Yours Sincerely. 9


Fransızca

MONSIEUR LE PRESIDENT HOLLANDE

Le mars 201 ...

Parisl Fransa Monsieur Le President, Que le Touı-Puissam donne la paix eı la tranquilliıe dans le Monde.

Nous savons l 'imponance de votre conıribuıion ainsi que celle de pour raınener la paix

eı la tranquilliıe dans le Monde. C'esı pourquoi nous tenons iı vous foumir des renseigne­ mems exacts eı veridiques sur !es evenements de 1915.

1 -Durant la 1"' Guerre Mondiale de 1914, !es Anneniens om collabore avec !es Russes qui avaienı envahi l ' Esı de I' Anaıolie. Jls onı detruiı une amitle turco-armenienne datee de

mille ans. Pour faire voir le jour iı une Annenie independanıe, ils ont expulse !es Turcs en leurs faisanı des actes de genocide. 2-Dans la region Anatolienne, il y avait pres d'un million deux cents milles armeniens

(1,2 million) en

1915. De ce chiffre, 600 000 armeniens vivaient en Anatolie orientale sous

l 'occupation et la direction russe. Avec le soutient des russes, !es armeniens etaient armes eı

avai en t le pouvoir. il faut savoir que dans ceııe region de l ' Est Anatolien, les Turcs etaient quasirnent pri­

sonniers eı que parmi ces 600 000 armeniens, pas une seule personne n'est decede duranı !es evenements de 1915. C'eıait impossible.

3-Les 600.000 a uıres armeniens resıants vivaienı du côıe Ottoman de l ' Anaıolie.

4-En 1915,

l es Turcs eıaienı en conHit avec les cinq plus grands Etats eı etaient dans

U N E SİTUATİON TRES DİFFİCİLE. Eı c'esı vers cette epoque que !es Anneniens onı collabore avec les Russes. les Français eı les Britanniques. Pour empecher cette trahison eı cene collaboraıion, le gouvememenı otıoman a envoye 430.000 Anneniens en

Syrie. Sur le

ehem in, 30 000 Armeniens om perdu la vie a cause de la vieillesse, la malaılie eı les attaques.

Durant les eveııemen ts de

1915, sur les 1,2 millions d' Armeniens, 600.000 d'entres eux 400.000 Armeniens om eıe delocalises. Les 150 000 Arme­

vivaient sous la direction russe.

n ien s vivants, ayanı choisi de resıer en Anaıolie, represenıenı aujourd'hui une population de

1.150.000 Armeniens. Le nombre exacı de la population armenienne ayanı perdu la vie iı cause de la vieillesse, la malaılie et les attaques duranı les evenements

de 1915 ne peut depasser !es 50 000 deces.

C'est la seule verile. Monsieur Le President, Les revendicaıions armeniennes ne som pas un simple mensonge, c'est le plus grand

mensonge du Monde. Nous esperons qu'en connaissance de ces faits, le discours que vous tiendrez le 24 April prochain sera impartial et juste eı comribuera posiıivement pour la paix dans le Monde ainsi que dans la region. Nous vous prions d'agreer, Monsieur le President, l 'expression de notre ıres haute con­ sideration.

Avec mes respect. 10

1

Tarihı inkar Eden Soykırım Suçlusu Mıtomanık Diaspora Enmenlleri - Selahattin AYDEMiR


Almanca

DR. ANGELA MERKEL, SEHR GEEHRTE FRAU AUNDESKANZLERİN

ALMANYA- GERMANY

10 Marct 20 1 . . .

Der Allmachtige möge Frieden und Ruhe in der Welt verbreiten. Wır wissen, wie sehr Sie sich persönlich als Bundeskanzlerin, als auch die für den Frie­ den in der Welı einsetzen. Deswegen möchten wir lhnen einige Fakten zu den Ereignissen von 1915 übermineln.

l-1914'ıe 1. Dünya Savaşı çıkuğı zaman Ermeniler.Wahrend des Ersten Welıkrieges ha­ ben die Armenier mit Russland kollaborien, die den üsten Anatoliens b-esetzt hatten. Sie haben eine tausendjahrige Freundschaft zwischen Türken und Armeniem zersıön. Zur Grün­ dung eines unabhangigen armenischen Sıaates haben sie die Türken venrieben . i l - in der Region von Anatolien lebten 1 9 1 5 c a . 1 , 2 Millionen Armenier. 600.000 Ar­ menier lebten im orientalischen Anatolien unter der Direktive der russischen Besaızer. Dur­ ch russische Waffenlieferungen erhielten Sie die Macht. Die Türken in dieser Region von Ost-Anatolien lebten wie Gefangene und von den 600.000 Armeniem ist wahrend der Ereig­ nisse von 1915 keiner umgekomrnen - das ist unmöglich. III- Die 600.000 anderen Armenier lebten im onomanischen Teil Anatoliens. IV-1915 waren die Türken im Konflikt mit FÜNF GROSSEN STAATEN und befanden sich in einer schwierigen Lage. Zu dieser Zeit haben sich die Armenier auf die Seite R ussl an

­

ds, Frankreichs und Englands gestellt. Um diesen Verrat zu verhindem hat die onomanische

Regierung 430000 Armenier nach Syrien geschickt. Auf dem Weg haben 30.000 Armenier das Leben verloren - an Alter, Krankheit und Überfallen. Wahrend der Ereignisse von 1915 lebten 600.000 Armenier unter russischer Direktive, 400.000 wurden nach Syrien übersiedelt. Die 1 50.000 Armenier, die sich entschieden haben, in Anatolien zu bleiben, representieren heute eine Bevölkerung von 1 1 50.000 Armeniem. Die Anı.ahi der Armenier, die wahrend der Umsiedlung nach Syrien ihr Leben verloren haben kann 50.000 ( 1915) Menschen nicht überschreiten . Das ist die einzige Wahrheit. Sehr geehne Frau Kanzlerin, Die arrnenischen Revendikationen sind die grösste Unwahrheit der Welt. Wır hoffen, dass Sie die Kenntnis dieser Fakten in Ihrer unpaneische Ansprache am 24 April berücksich­ tigen werden und auf diese An zum Frieden in der Welt und der Region beitragen.

Hochachtunpvoll,

11


Romence

"Dumnezeul meu, fa ca pacea şi liniştea sa stapaneasca asupra intregii Jumi

!"

Cu ıotii cunoaştem contributia majora pe care ati avut-o in asigurarea pacü ş i liniştii in lume. Din acesıe considerenıe, doresc sa va prez.int infarmatiile corecıe şi reale, pe care le detin, referitoare la evenimentele din 1915.

1. in anul 1914, la izbucnirea Pıimului Razboi Mondial, annenü au colaboraı cu ruşii, care ocupasera Anatolia. in acesı fel a fası disbUsa fratia milenara turco-anneana. in ideea fondarii Armeniei independenıe au fası deportati turcü şi impotriva lor a fost savarşiı un genocid.

2. in anul 1915 in Anatolia traiau 1 .250.000 de anneni. Dintre aceştia, 600.000 de armeni traiau in esıul Anatoliei, zona aflata sub ocupatie şi administrare

rusa.

Cu spriji­

nul ruşilor, annenii din acea zona au fası inannati şi au devenit putemici. in acea zona ıurcii erau prizonieri. Nici un armean din cei 600 .000, care traiau in estul Anatoliei, nu şi-a pierdut viata. Nici nu era posibil acest lucru.

3. Din cifra ıoıala, cealalta jumatate de 600 . 000 de anneni locuiau in Anatolia. 4. in anul 1915 turcii se confruntau in razboi cu CİNCİ STATE MARİ. İmperiul era intr-o situatie foarte grea. Exacı in acele momente, amıenü au cooperat cu ruşii, francezii şi englezii. Tocmai pentru a impiedica aceasta tradare şi cooperare a armenilor, staıul otoman a trimis temporar un numar de 400.000 de amıeni in Siria. Datorita varstei inainıate a unora, a bolilor şi epidemiilor 30.000 de armeni şi-au pierdut viata pe drumul spre destinatie.

5.

in anul 1915, 600.000 de armeni traiau sub administrare

rusa,

430.000 de armeni

au fost stramutaıi, un numar de 150.000 de armeni au ramas in Anatolia, ıeferi, cifra totala de armeni in anul amintit fiind, astfel, de aproximativ 1 . 150.000. Nu este posibil ca ci fra armenilor care şi-au pierdut viata in anul 1915 datorita varstei inaintate, bolilor şi epidemiilor sa depaşeasca 50.000. Acesta este punıl adevar.

Stiamte domnule Preşedinte,

Acuzatiile armene nu reprezinta o simpla minciuna, ci reprezinta cea mai mare min­ ciuna din lume. Cunoscand acesıe adevanıri, alocutiunea impartiala şi echitabila, pe care o veli sustine in ziua de 24 aprilie va contribui in sens poz.itiv la pacea in zona şi in lume.

Cu consideratie,

12

1

Tarıhı inkar Eden Soykırım Sucluso Mitomanık Diaspora EmM!llllerl - Selahattln AYDEMiR


İKİNCİ BÖLÜM Tarihe Kısa Bir Bakış Enneniler Osmanlı Devleti içinde milli, dini ve geleneksel bütün vasıflarını rahat ve huzur içinde yaşanuşlardır. Aİıa dillerini, baba dinlerini, Ermeni kimliklerini ve ge­ leneklerini zerre kadar kaybennemişlerdir. Bunun için Osmanlı yönetimine ve Türklere şükran borçlan vardır. Eğer Türkler, Bau Avrupa (İspanya, Portekiz, İngiltere, Hollanda ve Fransa) gibi ırkçı ve ayınmcı baskı yapsa idi BOO sene gibi uzun bir zaman diliminde, Anadolu 'da kendine ' Ben Enneni'yim veya Rum'um' diyecek bir tek kişi kalmazdı ve böyle bir ihanet ve isyan olayı da başımıza gelmezdi. Türklerin hoşgörüsünün en büyük ispatı, sadece Enneniler değil, hiçbir azınlığın, dilini, dinini, kimliğini ve kişiliğini, kaybeonemesi ve hala T ÜM Ö ZELLİKLERİ İ LE yaşıyor olmasıdır. Osmanlı Devletinde hiçbir dönemde, Ennenilere ve diğer halklara karşı (6) asla an niyetli bir ayınm yapılmamışur. Sadece dini inançlarına göre bazı farklı uygulamalar vardır. Osmanlı Devleti gerçek bir imparatorluktur. Her cemiyet, cemaat, aşiret hepsi Os­ manlı Tebaa'sıdır. Tiibüyet esası vardır. Hukuk ve adalet konusunda dini ve ırki kimlik­ ler daima ikinci plandadır. Tarih ve arşivler sonuna kadar açık. Bu konuda en büyük şahit Avrupa'nın kendidir. Her asırda onlarca Avrupalı yazar, seyyah, bilim adamı Osmanlı topraklarını kanş kanş gezmiştir. Hepsinin hauralannda onak nokta, Müslim ve gay­ rimüslim mükemmel bir kardeşlik içinde yaşamaktadır.<7ı Bir tekinde bile Müslim ve gayrimüslim çauşması bulamazsınız. Hiçbirisinin eserinde Osmanlı Devletinin tebaası arasında ayının yapuğına dair bir saur yoktur.

"Yine tarihi bir hakikattir ki, Osmanlı Devleri, hiçbir zaman, hiçbir tebaasına ihtida uygulanmamışor. (8) " Halbuki Avrupa bu konuda tamamen sabıkalıdır. Ü stelik Avrupa ' Burada kullanılan ' azınlık' ifadesi yanlışur. Osmanlı Devletinde ' azınlık' anlayışı yokrur. Tebaa (tabi olma-mensubiyet) anlayışı varclır. Devletine bağlı, kanunlara saygılı herkes eşittir. Öyle ki adaleı bnün­ de padişah, vezir ve halk ayırımı bile yoktur. Bu günün Milletvekillerinin sahip olduğu dokunulmazlık gibi bir tanrısallık üstünlükleri yoktur. Kadı, vezir veya paşa sui isti mal yaptı mı kelle gider. Hiç bir zümre diğerinden üstün değildir. Osmanlıda kimse ikinci sıruf değildir. Osmanlı De\'letinde az biraz iisliln olan zümre inanmayacaksınız ama milleı:-i sadıka unvaıu ile ERMENİLERDİR. Bütün halk kesimleri ayru şartlarda "Osmanlı"dır. Osmanlı Tebaası din yönünden Müslim ve gayrimüslim olarak iki büyük kitle idi. Bu fark, sıruf ve statü farkı değildi. Devlete göre herkes ayru eşit hak ve hukuka sahip idi. Dünya tarihçileri söylemez ama 900 sene Türl< devletlerinde hiçbir surette din kavgası olmamıştır. 7 Bu konuda birkaç kitap ismi yazmak istiyorum: (1) CLAUDE FARRE 'RE, Türklerin Manevi Gücü, (2) JEAN HENRY UBUCİNİ, 1855'de Türkiye, (l)D'OHSSON, XVlll. Yy Türkiye'si nde Örf ve Adetler, (Bu eserlerin hepsi Ten:ürnan 1 00 1 Temel Eser, Kervan Kitapçılık tarafından yaymlanmışur) ' K.imuran Güıün, Ermeni Dosyası, Til<., basırnevi, İst., 1983 bıtida: Halkın zorla dilini ve dinini değiştinmek. Avrupa bunu 500 senedir her yerde yapmışur. Müs-

13


bu vahşi ırkçılığını çok acımasızca, zulüm ile yaprruşur. işgal ettiği her yerde ilk işi derhal halkın dilini, dinini ve adeılerini191 ıamamen imha ennektir. Öyle ki yerli halk, çok değil, üç kere 20 yıl sonra öz kimliklerini, ana dillerini ve dinlerini konuşamaz hale gelmiştir. Şu anda Lalin Amerika, Avustralya ve binlerce Okyanusya adalannda yaşayan halklar, ana dil lerini ve baba dinlerini haurlamamaktadır.

İşte jenosit budur. Tüm dünya bilmektedir ki, Osmanlı Devletinde 600 sene boyunca böyle bir tek ör­ nek dahi yoktur. Ne Ermenilere, ne başkasına böyle bir asimilasyon asla ve asla yapılma­ mışur. Zaten akıl var, manuk var, her şey ortada. Bu gün, şu anda Ermeniler dfilıil, diğer bütün tebaa hepsi dilini, dinini ve geleneklerini aynen yaşamaktadır. İspaıa gerek yok. Dünya gerçekleri böyle iken, Ermeniler, son derece rahat ve huzur içinde yaşadıkları Osmanlı Devletine isyan ve ihanet suçu işlemişlerdir. Bu isyan ve ihanetin sebebi ve gerekçesi tamamen Avrupa ırkçılığı, Avrupa sömürgeciliği ve Anadolu'nun işgali için Ermenilerin kullanılmasıdır. Ermeni meselesi 1915 'de başlamış değildir. Çok daha gerilere ginnektedir. Kar­

lofça Antlaşması (1699) ile ilk kez toprak kaybeden Osmanlı İmparatorluğu 'nun zayıf­ lama ve gerileme dönemine girdiğini biliyoruz. 1 789 Fransız ihtilalı ile tüm dünyada milliyetçilik akımının başladığını biliyoruz. Avrupa 'nın Sanayi Devrimine girdiğini, Os­ manlı imparatorluğunun hala tarım memleketi olduğunu da biliyoruz. Yalnız bunların hiçbiri Ermenilerin ayrılıkçılık ve ırkçılık yapmalarına sebep olma­ mıştır. Ermeni cemaati, geri kalmamızdan rahatsız olan; ülkenin toparlanması ve güçlen­ mesi için çalışan tam manasıyla OSMANLI olan bir tebaa idi. Ayru zamanda okur-yazar oranı Müslim tebaadan daha yüksek ve külrürlü idi. Ticaret tamamen %100 onların elin­ de olduğundan zengin zümre yine Ermeniler idi. Zengin ve rahatı yerinde olan hiç kimse bu rahatını ve huzurunu kaçıracak bir riske girmez. Genelde kaybedecek pek fazla şeyi olmayanlar isyan ve ihanet eder. Ermeniler dahil Rumlar ve Yahudiler Müslim tebaadan kat be kat zengindir. Rahattır, huzurludur ve elit tabakadır.

ÖYLEYSE İSYAN VE İHANETİN SEBEBİ NEDİR? Tek sebep vardır, Osmanlı Devleti geri kalmışur. Devlet olarak çok ciddi yoksulluğa düşmüştür. Bunu fark eden Avrupa her yönden saldırıya geçerken (ki buna SON HAÇLI SEFERLERİ diyebil iriz) bir yandan da Orta Doğu10 ülkelerine ve Anadolu'ya yüzlerce misyonerler göndermiştir. Bunlar Osmanlı içindeki bütün ırk ve mezhepleri devlete

karşı kışkırtmaya başlamışlardır. lümanlıkıa '"Dinde zorlama yokıur'" Osmanlı Devleti bu yüzden kimseye "Müslüman ol" baskısı yap­ mamışur. Halkın kişisel teklifleri, kişisel kabuller hariç. 'Hüdavendigar Onur, Millet-i Sadıka'dan Hayk'ın Çocuklarına, Ermeniler, Edille Yayınları s. 24, isı. 1 998 "Ona Doğu, Uzak Doğu ve Balkanlar gibi isimler Avrupa 'ya göre isimlendirmedir. Türk tarihinde, o bölgeler, Bağdat, Şam, Halep, Filistin, Arabistan, Trablusgarp, Trablusşark, Arabistan, Sina, Mısır, Kanal, Tunus, Şehreyn, Harameyn, magrip, maşrık diye anılınlı.

14

1

Tarıhı inkar Eden Soykırım Suçlusu Mılomanık Dıaspora Ermenileri - Selahattln AYDEMiR


1821 Mora isyanı bütün gayrimüslim tebaayı etkiledi. Osmanlıyı yıkmak isteyen Avrupa'ya da büyük ümit verdi. Ermeniler, 1877'de (93 Harbi ile) Kafkasya'da resmen düşmanla (Rusya ile) işbirliği yaptılar. Osmanl ı bu savaşta yenildi ve çok büyük bir

Ermeniler; daha önce kendilerine bir fiske bile vurmamış, birlikte bin yıldır kardeşçe yaşadıkları sivil ve silahsız Tıirk ve Mıislıiman ahaliyi (Ermenistan kuracağız diye) imha amaçlı öldıirdıi ve topraklanndan sürgün ettiler. Ne yazık ki, bu sürgün ve soykırım ı 9 ı 7 bölge elinden çıktı. Ruslann işg;:ıl ettiği büyük bir coğrafyada,

Bolşevik isyanına kadar 40 sene devam eni. Kırk yıl içinde bu böl gede yaşayan Türk nüfusu %60 ile % 100 yok edildi.

NİYETİM GERÇEKLERİ ORTAYA KOYMAKTIR Ermenilerin ihanet ve cinayetlerinin başlangıcına inmek ve teferruata girmek tarih­ çilerin işi. Ben burada dünya yalanlar rekoru kıran, GUENNES REKORLAR kitabına girecek kadar abartılmış bir yalanı akıl, mantık ve tarihin doğru seyri içinde Türk ve dünya kamuoyuna arz eunek istiyorum.

Tıim dünya bilir ve tüm dünyada olan şudur: Milletler, ülkeler, aşiretler bir sebeple birbirleri ile savaş yaparlar. Hepsi şu veya bu şekilde sonuçlanır. l 789'dan sonra dünyada zuhur eden milliyetçilik şuuru ile bir çok ülkelerde olduğu gibi Osmanlı İmp.nunda da alt kimliklerdeki toplumlar, cemaatler isyana kalkıştı. Ermeniler de bu bağlamda isyana kalkıştı . Meselenin aslı ırkçı zihniyetle başlayan Ermeni ihanet ve cinayetleridir.

Ancak! Gözden kaçınlmarnası gereken Ermenilere ve Osmanlıya mahsus özelikler var. Bi­ rincisi Osmanlıda baskı ve zulüm yoktu, ikinçisi Ermeniler Osmanlı devletinde resmen birinci sınıf vatandaş idi. Elit tabaka idi. Ne yazık ki 1877-78(93 Harbi) Osmanlı-Rus Savaşında Ermeniler modaya uyarak hiç gereksiz yere, tekrar ediyorum hiç gereksiz yere, kaymağını yedikleri Osmanlı Dev­ letine ihanete kalkıştılar. Ermeni gençlerine ırkçı söylemler cazip geldi. Bu arada Osmanlı Devletini yıkmak isteyen Avrupa, bütün etnik ve mezhep grupları ayaklandırmakta idi. Ermenilere de kancayı attılar. İşin özü asıl mesele bu. Bu olaylann ayrıntısı ve hepsi uzun bir tarih mevzuudur. Biz sadece Ermeni bölümüne bakıyoruz. Öyle veya böyle Ermeniler; "a-" Büyük Ermenistan hayaline kapıldılar. Tamam olabilir. "b-" Bu yüzden savaştık, tamam o da olabilir. "c-" Savaş bini banş antlaşması yaptık. Tamam, o da normal. Aruk savaş biter. Tüm dünyada bu hadise böyle seyreder.

Ancak! 3 Aralık 1920 de Ermeniler ile GÜMRÜ ANfLAŞMASI yapılmış ve banş sağlan­ mışur. Artık silahlar susar ve tüm dünyada binlerce örneğinde olduğu gibi artık savaş biter.

1

15


Ne yazık ki dünyada devlet şuunınu gösten!llleyen ve söz0nde dunnayı becere­ meyen tek devlet Ennenistan'dır! Yıl 2020'ye geldi hala kin ve intikam ile savaşı 100 yıldır sürdüren Ermenilerdir. Bazı yazarlann "Kin hastası, intikam müptelası" demesi bundan dolmayı olsa gerek. Ennenistan için "çakma devlet" diyorsalar bu yüzdendir. Bu yüzdendir ki, Ermenis­ tan asla hiçbir zaman devlet olmamışur. Devlet geleneği yoktur. Ermeniler hiç zaman sosyolojik açıdan millet de olamamıştır. Daima birileri içinde mevcut yönetime uyum sağlayarak yaşamışlardır. Tarihte müstakilen "Ermeni medeniyeti (uygarlığı)" yoktur. Anadolu'nun her ye­ rinde var olmuşlardır. Türkler dahil her toplum ve kavim ile uyum içinde yaşamışlardır. Anadolu'nun her yöresinde yetişen şairlerin, ressamlann, heykeluraşlann, ınimarlann, sanaıkarlann, tüccarların, bestekarlann, belki yansı Ermeni'dir. Ama dünya tarihinde ve sanat tarihinde müstakılen bir Ermeni tarihi, bir Ermeni müziği, bir Ermeni edebiyau, bir enneni mimarisi yoktur. "Ennenistaıı" siyaseten vardır doğrudur. Ama ilmeıı ve sosyolojik açıdan devlet ev­ relerini yaşamamışur. Bundan sonra da o iş olmaz zaten. Bu yüzdendir ki, politikalan devlet politikası değildir. Başlarındaki adamlar da devlet adamı değildir. En fazla demek başkanı kapasitesinde adamlardır. Basit ve ya­ lan söylemler ile hile ile kurnazlık ile kin ile intikam ile çocuklanna okullarda Türk ve Azerbaycan Bayrağı çiğneterek, devlet olunmaz. Örnekleri Makaıios'dur, Kaddafi'dir, Saddam'dır. Hafız Esaı'tır, İdi Amin'dir, . . ., . . ., ve pek çok Afrika ülkesi gibi.

Peki, Almanya ve Japonya için bunlan söyleyebilir miyiz? Hayır. Tam benzeri olmasa da iki örnekle açıklamasını yapalım. il. Dünya Harbinde, Al­ manya ve Japonya 'savaş tabiri' ile düşman güçler tarafından yakıldı, yıkıldı. İkisi de teslim oldu. Banş antlaşmaları yapıldı. Her ikisi de galip devletler tarafından ağır şartla� ra bağlandı. Dikkat ettiniz mi? İ kisi de yapılan antlaşmalara sadık kalarak, dün savaşuğı düşmanlarla ve ıüın dünya ile barış içinde ilişkiler kurdu. Almanya ve Japonya, dün ülkesini yakıp, yıkan ülkelere yalan ve iftira kampanyası yapmadı. Onlann büyük elçilerine ve generallerine suikastlar yapmadı. Bayraklarını okullarda çocuklarına çiğnetmedi. Soykırım ve intikam müzeleri yapmadı. İbret müzeleri yapular. Amerikan'ın, Hiroşima ve Nağaz.aki'ye atom bombası atması

ıam

bir soykırımdır.

Hal böyle iken, Japonya harap olan bu iki kasabasını açık müze yaparken, hiçbir gün, anma törenlerinde Amerika'ya karşı kin, intikam ve nefret laflan yapmadı, yapmıyor. Aradan geçen yetmiş yıla rağmen ne Almanya, ne Japonya bir tek cinayet işlemediği halde Ermenisıan neden hala kin kusar ve Ermeniler neden yüzlerce cinayet işlemiştir ve neden hala (PKK içinde) Türk ve Kürt öldürmeye devam etmektedir? (") Neden? 1 1 1973- 1984 yıllan arası ' l l' onbir yılda Enneniler ıarafından dön kıta ve 17 ülkede 198 wkuat ya-

16

/

Tarıhı inkar Eden Soykırım Suçlusu Mıtomanık Dıaspora Ermenileri . Selahattin AYDEMiR


Evet. Ermeniler aradan 102 yıl geçtiği halde yalan, hile, kin, intikam, nefreı, manevi linç, manevi soykınm, fime ve her türlü mel'unluğa neden devam ediyorlar? Üstelik iddialan % 100 yalan ve %100 ihira olduğu halde? Neden? Çünkü soykırımın yalan olduğunu da bütün Avrupa tarihçileri çok iyi bildiği halde! Avrupa siyasileri bu yalanı destekliyor? Ermenilerin kifayetsiz tarihlerinde bu yalandan başka ciddi bir olay yok. Biraz düşününce ve işbu naçiz eserimizi okuyunca bunu anla­ yacaksınız.

GÜMRÜ ANTLAŞMASININ TAHLİLİ Gümrü Antlaşmasının üç manası vardır.

Birincisi, Ermeniler, küçük ve zayıf bir

azınlık değil, Osmanlı Devleti ile kafa kafaya yedi yıl ( 1 9 14- 1 921) savaşacak kadar silfilılı, Avrupa destekli ve güçlü demektir. İkincisi, 1 9 1 5 ' de 1,5 milyon Ermeni ölmemiş demektir. Eğer 1,5 milyon Ermeni 1 9 15'de öldü ise Türkler 1 9 1 5 ıen sonraki altı yılda (1915-1921) kimle savaşu? O halde haritamız doğrudur. (Bkz.Harita V) A Bölgesi, Ruslann işgalinde olup top­ lam 600,00-650.000 Ermeni yaşamaktadır. Ruslarla inifak etmişlerdir, silahlıdırlar, güç­ lüdürler ve yetkilidirler. Türkler ise esir durumunda ve tamamen silahsızdırlar. Rusların ve Ermenilerin müşterek zulmü, baskısı ve soykınrruna maruz durumdadırlar. Ölmekte ve kaçabilirse bauya kaçmaktadırlar, çaresizdirler. A bölgesi Ermenileri tehcir de olma­ rruşur. 1917'ye kadar zaten burada hiç Ermeni ölmedi. 1 9 17'den sonra savaşta ölmüşse ne kadar ölmüştür onu da siz bulun.

Üçüncüsü, Ermenilerle antlaşma yapılrruşur. Yani anık savaş bitmiştir, barış zama­ nıdır. Tüm dünya banş antlaşmalanndan sonra kirti, intikamı ve savaşı bırakır. Maalesef Ermeniler 1877'den beri Türklere, ihanet, isyan ve iftirayı bırakmadı. 3 Aralık 1920'de yapılan antlaşmadan hemen üç ay sonra 15

Mart 1921'de Ahnanya'da Talat Paşa­

yı öldürdüler. Banş antlaşmasından sonra başlayan cinayet ve katliamları 1 00 senedir

devam ediyor. Dünya insanlanna soruyorum. Dünya tarihinde Ermeniler kadar kinci intikamcı ve yalancı başka bir toplum var mı? pılmışur. 36 Türk diplomatı,

34 dünya insanı öldürülmüş, her millenen 300 insan yaralanmış ve sakat

kalmıştır. Birkaç istisna hariç hiçbir ermeni katil yakalanmamıştır. Yakalananlar uydurma mahkemeler­

de yalandan yargılanmış ve hepsi beraat etmiştir. Ermenistan bu katilleri milli kahraman ilan euniştir.

-{Necdet SEV1NÇ, Arşiv Belgeleriyle Tehcir ERMENİ İDDİALARI VE GERÇEKLER. Milenyıım Yayınevi s.27, 2004, lsıanbııl)-.

Dikkat! (a) Peki,

1920'den 1973'e kadar 53 sene işlenen cinayetler ne kadar? (b) Peki. TAŞNAK+­ 34 sene yapılan cinayetlerin, toplu katliamlann, devle­ te ve milli varlığa verilen zarar, ziyanın hesabını kim verecek? (c) Bütün bunlara mukabil 102 yılda Türklerden bir tek vukuat vard1I. 19 Ocak 2007'de Ermeni gazeteci HRANT DİNK öldürülmüştür. Bu cinayeti bütün Türkiye kınamıştı r. Katil yakalanmış ve on (10) yıldır hapistedir. Katile yardım eden, saati söyleyen, sigara ikram eden, bir bardak su veren, yol tarif eden, simit satan herkes tutuklanmıştır. On yıldır lıfila dava devam eunektedir. Üçer beşer insan öldüren Ermeni katillerden hiç biri hapis yat­ mamışor. Çoğu bulunmamıştır yani aranmamışur. Yakalananlar da kısa sürede hapisten çıkmıştır. Tüm dünya kamuoyuna arz olunur! HINÇAK+ASALA=PKK olarak l984-2018=

17


Peki, Türkler istese buna eş değerde mukabele edemez mi? Edemez miydi? Bal gibi edebilirdi. Peki, Türkler ne yaptı? Yüz yılda sadece bir tek cinayet işledi. Gazeteci

Hrant Dink öldürüldü. Bu cinayeti, bütün Türkiye k.ınamışur. Suçlular bulunmuştur. On seneyi geçti hala hepsi hapistedir. Çakma devlet, Ermenistan 100 seneden beri, Er­ menilerin yüzlerce cinayetinden hiçbirini kınamamıştır. Hiçbir Hristiyan ülkesi bu Hris­ tiyan teröristleri kınamamıştır. Katillerin hiç biri ciddi ceza almamışur. Tam tersine her katil milli kahraman ilan edilmiştir. Heykeli bile dikilmiştir. Kimler ikiyüzlü ve kimler an niyetli belli değil mi? Ermeni iddialanrun yalan oldu­ ğunu Fransa, Almanya, Amerika bizden iyi biliyor. Türk düşmanlan için doğrular önem­ li değildir. Yalanlar önemlidir. Meselenin özü bu.

18

!

Tarıhı inkar Eden Soykırım Suçlusu Mıtomanık Diaspora Ermenileri - Selahattin AYDEMiR


ÜÇÜNCÜ BÖLÜM Ders Alahm Ruslar Yeşilköy'e kadar gelmiş ve gelir gelmez hemen bir anıt dikmiş. Keşke bu anıt yıkılmasaydı, her gün gençlerimiz bunu görüp ibret alsaydı.

n

Rualar'ın 93 H•rbl'ndelll -terl•rlnln nı.-n-•I ol•rml< Y-llkOy'• dllrtlkl•rl ...... . .... Abide. 1 • 1 • _,....., TQrldy• '° yıl ..,nr• yeniden RU8Y• il• ..,,_ girince, � TClrlı: hellu -.tonden yeri• bir mdllml•tlr.

Tarihi unuonamak ve ders almak için bu anıtın, aynı yere veniden dikilmesi lazım. Olur, mu ya öyle şey demeyin. Arnerika' nın 6 Ağustos 1945'te Hiroşiına'ya, 9 Ağustos

1945 de Nagazaki'ye atuğı atom bombasını ve yapuğı tahribatı Japon nesli un utma­ sın ders alsın diye, Japonlar Hiroşima da ve Nagazaki ' d e birer mahalleyi k ompl e aynı hfiliyle muhafaza ediyorlar. Bunu insanlık ve ibret için yapıyorlar. Kinci v e intikamcı olsalar, E rmenil er gibi i ntikam için silahlı örgüt kurup, kahpece suikasllar yaparlardı. Yapmıyorlar, çünkü Japonya köklü ve asil bir millet. Ermenistaıı gibi çakma ve çıkma bir toplum değil. Fark burada.

1

19


HARITA -1-

1 900'lü yıllar. Ermeniscan diye bir yer yok

HARİTA-UXVIll. ASIRDA AZERBAYCAN HANLIKLARI RUS P R ENSLiKL E R i

R

Bakın, "Ermenisıan Hanlığı veya Ermeni Beyliği" yok. Hepsi Azerbaycan Prenslikleri

20

1

Tarıııı

inkar Eden Soykırım Suçlusu Mııomenik Oıaspora Ermenileri - Selahattin AYDEMiR


HARİTA -ili-

Yıl 1 9 1 3, Ermenisıan diye bir yer yok HARİTA -iV-

'• ··.,

•,

.....

.

BABÜRLÜLER

Kafkaslarda Azerbaycan Hanlıkları var ama Ermeni Hanlığı yok. Gördüğünüz gibi 1910 lu yıllarda bu bölgede Ermenistan diye bir memleket yok. Balkanlardan Kaf­ kasya'ya kadarAnadolu'nun her yerine da&ılmış Ermeniler var. Hiçbir bölgede çoğunluk değiller. Karışık olarak köy, kasaba ve şehirlere (%0 ile %22) dağılmışlar. Şimdi lüıfen büyük Ermenisıan hayali ile Doğu Anadolu'nun kuzeyini tamamen Ermenistan olarak ilan eden Ermenilerin bu ideali. gerçeklerle ve tarihle ne kadar bağdaşıyor?. Aynca o bölgelerde ve Türkiye ' nin her verinde Ermeııi"den ve Türk"ten başka birçok toplumlar vardır. Ermenilerin oranı %0-6-12-18 arasındadır. Yani Ermenilerin iddialan, hayalleri tamamen boş ve yanlıştır. Avrupa'nın kışkırırnasıdır. Boş yere bin yıllık rahat ve huzurlarını boz.muşlardır. 21


HARİTA -V-

HARİTA -V I- ( ' ' )

TÜRKLERiN OLOM

VE

SÜRGÜN HARtTASI;

·1770 ile 1923 tarlblerl

arasında Osmanlı Colrafyasuıdan 5 ml lyan TOrk "" MOBIOrmn

Anlldalu"ya "699 zorlandı. Aynca 1864 ile 1922

ytllan araSlndakl

Osmanlı lmparatorlulll'nun parçalanma sGreclnde Olen 5 ml lyan Tart< ve MOsHlman'dan

6zelllkl• Tilırtder en bayOk 8CIYI yapdılar.

'' Okuduklanmdan edindiğim bilgilere göre "Harita V'i" yapabilmişıim. Ancak kafamda soru işaretleri vardı. Amerikalı tarihçi, araşıınmacı. yazar Prof. Justin McCarthy 'nin kitabında bu haritayı görünce doğru düşündüğümü anladım. Bölgelere göre yorumlar bendeııize aiıtir.

22

1

Tard1' inkar Eden Soykırım Suçlusu Mıtornanık Dıaspora Ermenileri

·

Selahattin AYDEMiR


(A) ve (F) BÖLGESİ Ruslar 'A' ve 'F' Bölgesini Ermenilerin ihaneti sayesinde kolaylıkla ve tamamen ele geçirdiler. Bu iki bölge kırk sene Ruslann idaresinde kaldı. Kafkasya'da 1900' lere gelinceye kadar birçok halk yaşıyordu. Ermeniler bunun içinde küçük bir kesim idi. Hristiyan Türkler olarak bilinen Ermeniler, Büyük Devletle­ rin hiç umurunda değildi. Bu bölgede Ermenilerin önem kazanmasının sebebi. "HAS­ TA ADAM" Osmanlıyı tamamen yıkıp yok etmek isteyen Avrupa'nın, Ermenileri

kullanmak istemesidir. Dünya biliyordu ki Ermeniler Osmanlı Devleti ve içinde çok önemli yeri olan bir toplum idi. Onlan Kandırmak, Kışkırtmak ve Kullanmak Osmanlıyı bitirmek demekti. Ermeni meselesinin aslı astarı budur. Yoksa Ermeniler Osmanlı Dev­ letinin elit tabakası idi. Devlette her kademede görev alıyorlar, sadrazam (başbakan), mareşal, paşa, büyükelçi, bakan gibi en üst düzey vazi felerde bulunuyorlardı. Hiçbir sorunlan yoktu. Avrupa'run Ermeni ırkçılığını kaşıması başarıya ulaştı. Ermeniler de büyük Erme­ nistan hayalini sevdiler. Osmanlı Devleti artık bir "Hasta Adam" idi. Yıkılması mukad­ derdi. Ortama bakıl ırsa "Büyük Ermenistan" hiç de öyle olmayacak bir hayal değildi. Silah ve güç Ermenilerde idi. Türkler tamamen esirdi. Hayal ettikleri BÜY Ü K ( ' ) ER­ MENİSTAN ' I kurabilmek için Kafkasya'da Türkler dahil diğer milletleri yok etmek gerektiğini de biliyorlardı. Çünkü bölgeye hakim olacak kadar nü fusları voktu.

1921 yılına kadar bu bölgede 44 sene Türkler dahil her kavme soykırım ve sürgün yapular.1"1 Kaçan ve ölenlerin evleri, bağları ve tarlaları Ermenilerin oluyordu. Kırk dört senede iyice zenginleştiler. Zenginleştikçe silahlandılar.' "' Esir ve mahklım durumunda olan Türklerin hiçbir gücü yoktu. Hiç birinde bir tek tabanca dahi yoktu. Çünkü o tarihlerde ağızdan dolma tabanca ve tüfekler vardı. O da sadece ve sadece dev­ letin resmi askerinde ve zaptiyesinde idi. Sivil halkın silah bulması ve alması mümkün değildi. Ermeniler, Rus Komutanlara yağ çekmek için her türlü hizmeti yapıyor, haııa resmi vazifelerde bulunuyordu ve silahlan vardı. 'A' ve ' F ' bölgesinde yapılan soykırım ve sürgünden kaçabilenler tek kurtuluş olarak Anadolu'yu görüyorlardı . Haritaya bakınız. Kaçamayanlar ne yazık ki orada tamamen imha edildi. 1877'den 192 1 'e kadar ' A' Bölgesinden toplamda tahminen dört milyon Türk, yansı SOYKIRIM yapılarak, yansı SÜRGÜN edilerek yok edildi. Şu anda çakma

devlet 'E RMENİSTAN ' DA Türk nüfus % O'dır. Bir zamanlar %50-%80 olan nüfus şimdi %0 ise bu bir SOYKIRIM 'DIR. Nitekim tarafsız ve dürüst tarihçiler ve hukukçu­ lar buna SOYKIRIM (JENOSİT) diyor. Belgelerle Ermenileri suçluyor. "Ermenilerin yaptıklan insanlık dışı vahşetleri kimseyi tahrik etmemek için kit.ıbımı7.a a lm ad ık . Lüt­ fen "Ermeni vahşetleri- Ermeni zulmü" isimli kitapları okuyunuz. "Zenginleştikçe Ruslann

'hoçkin'

tüfeklerini al ıyorlardı ki bu silah Türklerin elindek i

'martin'

tüfeklerinden çok üstün idi.

23


Mini yorum: Hakikane bu bölgede bile Ermenilerin devlet kuracağı kadar çoğunluklan yoktur.

45 sene boyunca işgal de şurada müstakil bir devlet kurun" dememiştir. Devlet değil. şurada muhtariyet kurun bile dememiştir. Ermenileri, Avrupa gibi Bu yüzdendir ki Ruslar. kendilerine hizmet eden Ermenilere,

ettiği Türk topraklarında "siz

Ruslar da tamamen kendi çıkarlan için kullanmışar.

1 915' de durum ne idi? Lütfen buraya dikkat buyurun! ·

A" Bölgesi kuzey ve güney olarak iki kısımdır. Haritaya bakın. Ermeniler bu böl­

gede yaşayan on dön. on beş mil letten biridir. Bu bölgede 1 9 1 5 yıl ında hakim ve güç­ lü olan Emıenilerdir. Bu bölgenin konumuz dışındadır.

Kuzeyinde yaşayanlar zaten Rusya Ermenisidir ve Güneyinde yaşayan Ermeniler ki Osmanl ı Ermenisidir konumuz

içindedir. Pek i. bu bölgede ne kadar Ermeni ölmüş olabilir, düşünelim. Yukanda an: ettik. Bu bölgede Türkler esir durumunda. Ruslarla işbirliği yapan Ermeniler ise hem yönetimde söz sah ibi. hem güçlü. hem silahlı idi. Yani bu bölgede 1 9 1 5 de Türklerin bir tek Ermeni öldünnesi mümkün değil.

'B' BÖLGESİ: Burada ( tahminen 300-350.000 ) Ermeni yaşamaktadır. 1 9 1 4 'te başlayan !.Dünya Savaşı ile Rusya tarafından işgal edilen bölgedir. Burada da 1 9 1 4- 1 9 1 7 arası Rusların desteği ile Ermeniler silahlı, külahlı, yetkili ve güçlü durumdadır. Ruslann ve yardımcısı Ermenilerin şiddetli ve çok şiddetli ve üstün saldınları karşısında Türkler sürekli toprak ve insan kaybetmekte ve akın, akın Orta Anadolu 'ya kaçmaktadır. Bu bölgede Türk Hal­ kına soykınm ve sürgün yapan Ermenilerdir. Daha Türkçesi SOYKIRIM yapabilecek taraf Ermeni lerdir. Soykırım niyeti ve amacı taşıyan Ermenilerdir. Kendi hakimiyetinde toprağa ve ayrı devlete ihtiyaç duyan gene Ermenilerdir. Nüfu­ su

az

olup. çok nüfusa ihtiyacı olan yine Ermenilerdir. Kuracakları Ermenistan'da Türk­

lerin var olmasını istemeyen Ermeni lerdir. Bu bölgede mağdur olan Türklerdir. ' ' '' Türkler eğer fırsat bulursa batı 'ya (C) Bölge­ sine kaçıyor. Fırsat bul ursa dedik çilnkü Ermeni ler, yarın geri dönerler ve başımıza bela

,.,Dikkat! 1 877-78 (93 Harbinde ve 1 9 1 4- 1 9 1 7 arası bu bölgelerde Tilrkler savaşı kaybeoniştir. Bu bölge­ den Sibirya'ya, Mançurya'ya Rusların ne kadar asker ve sivili ESiR OLARAK götürdüğü belli değil. Belli olan şey, gidenlerin %90'ı dönememiş oralarda yok olmuştur. Araştırmacı yazarlaruruzı bekleyen bakir bir konudur bu. Üstelik çok ama çok acı bir tarihtir!. Erml'!lileri ilgüendiren tarafı şudur. Biz defa­ larca ne dedik? Ermeniler gWe oynaya, şarkı söyleyerek Türklere SOYKIRIM yapıı dedik. işıe bir ispat daha. Asker ve sivil erkeklerin çok ciddi bir nüfusu esir alındı ve ta Sibirya'ya , Mançurya'ya götüriildil. Türk köylerinde Türk eri<ekleri ya cephede, ya şehit, ya Sibirya'da esir. Ermenüere mukavemeı edecek eri<ek gücü yok. Onun için Ermeniler çok rahat ve çok zalimce soykınm yapıı. Birçok yerde Ermenileri Rus subaylar durdurdu. Ha.la Ermenilerin zavallı ve mazlum olduğuna inanan var mı? Esir ve sürgün olan Türklerin ıarihi henüz yazılmadı. Ne milıhiş kan kokan bir trajedidir orası! . . . ! Ermeni şarlatanlığı dünyayı kaplamış. Türklerin fecaat ötesi, tarihine bakan yok. Film yapan yok. Utan­ madan 24 Nisanlarda Ermeniye ağlayan kendini Türk sanan ahmaklar var. Enneniden nasıl özür dile­ sem de Avrupa bana madalya verse diye hayal kuranlar var. Yazıklar olsun! 24

1

Tarıhı inkar Eden Soykırım Suçlusu Mıtomanık Dıaspora Ermenileri · Selahattln AYDEMiR


olurlar diye kaçan Türkleri de yolda yakalayıp ( 1 • ı öldürüyorlar. Taşnak komite başkanı Ermeni çetecilere "ikiyaşından yukarı bütün Türkleri öldürün " talimatı veriyor. 1 9 1 5- 1 9 1 6 tarihinde bu bölgede, Türkler. Ermeni lere hiçbir saldırı yapamıyor. bir tek Ermeni öldürme imkfuılan yok. Ta ki 1 9 1 7 tari hinde Rusya'da Bolşevik isyanı çıktı. Ruslar Anadolu'dan kendileri çekildi:

o

zaman Türkler karşı saldırıya geçe bi ld i . Ge­

çebildi ama Ruslar geri çekilirken bütün si lahla rı n ı Ermeni lere bırakmışt ı . Ermenilerin elindeki silahlar hem çok hem Türklerin si lahından daha üstün idi. N ü fus olarak Müslü­ man tebaa fazla ama silah üstünlüğü Ermenilerde. Adam çokluğu bir işe yaramaL ama silah bolluğu ile bir kasabayı tamamen es ir alabilir veya öldürebi lirsiniz. Bu yüzdendir ki Ermeniler soykınm yapabildi. Savaş kuralları dışında ( B) Bölgesinde 1 9 1 4- 1 92 1 yıl­ ların arasında 600.000'den fazla silahsız sivil Müslüman halkı imha amaçlı öldürdüler.

işte JENOSiT budur. ' " ' Savaşta iki ordu savaşır ve elbette ölenler olur. B u asla bir soykırım değildir. A. B ve D Bölgesinde Ermenilerle 6-7 yıl savaş yapıldı. E lbette Türkler nasıl ö lüy o rsa . Er­ menilerde ölecekti. Bunun soykırım neresinde? Gümrü Antlaşmasını Türkler uzaylılarla yapmadı. Düşünün ki Osmanlı Devletinin karşısına 3 Aralık

1920 tarihinde Gümrü' de

masaya oturup antlaşma yapacak kadar ciddi bir Ermeni nüfus vardı. Bütün bu gerçekler bize şunu gösteriyor: Ermenilere yapılmış bir soykırım olmadığı gibi, 1 ,5 milyon Ermeni ölmesi asla ve asla gerçekle bağdaşmamaktadır.

BU ARADA BiR MUHAKEME YAPALIM Lütfen tarafsız olarak, umumi vaziyete, büyük fotoğrafa bakınca. Türkler mi Erme­ nilerin nüfusunu azaltmak ister, Ermeniler mi Türklerin nüfusunu azaltmak ister'> Kimin nüfus kınmına ihtiyacı var? Kimin nüfusunu abartmaya, artırmaya ihtiyacı var? Kimin yepyeni tazecik devlet kurmaya hevesi var? Türklerin zaten devleti var. Türkler zaten büyük bir savaşın içinde. İnsana şiddetle ihtiyacı var. 1 .200.000 Ermeni'yi değil öldürmek, eli silah tutan her Ermeni çok kıymet­ li. Ne yazık ki askere alınan eli silah tutan Ermeniler resmen Rus ve Fransız ordusuna katılmıştır. Bu yüzden denge bozulmuş ve Osmanlı ordusu iyice zayıf düşmüştür. Uğ­ radıktan moral çöküntüsü ve bilhassa sivil halkın yaşadığı travma anlatılmaz derecede acıdır. Osmanlı ordusundaki Ermenilerin silahı ile kaçıp Rus, Fransız ve İtalyan tarafına geçmesi, asker dengesini (iki misli ) Türklerin aleyhine çevirmiştir. Harbin en şiddetli zamanı. 1 8-46 yaş arası 3.5 milyon Türk erkeği 1 1 cephede sa­ vaşıyor. (Yani nüfusun üçte biri askerde) Türkler ne zaman ve nerede tirsaı bulacak

ıa

cepheden gelip 1 ,5 milyon Ermeni öldürecek? Bu kadar ahmakça yalana kızılmaz gü­ lünür. -©- . . . !

16 Zillfil Kaya, Enunım'dan Kan Damhyordu, Togan Yayınlan lsıanbul, 2014 " Tarihten Bir Kesit, MEB, Ermeni Özel Sayısı, sayı 38, s.168- 1 72, Nisan 2003.

1

25


LÜTFEN DÜŞÜNÜN (a) -3.000- 5 .000- 1 0.000 Ermeni değil

1 ,5 milyon Ermeni öldürillllr de, bunu bllyllk

devlet nasıl göremez? Böyle korkunç boyutta bir katliama nasıl göz yumar? (b)- Üstelik Anadoıu·yu işgal etmek için sudan bahaneler anyorken. (c)- Fransa, İngiltere, Alman­

ya. Rusya ve Amerika'nın arşivlerinde hiçbir yerde, Ermenilerin topluca katliama uğ­ radığına dair yazı, çizi, resim ve belge yok. Soykırım demiyorum. Toplu katliamlanna dair hiçbir belge yok. (d)-Ermeni arşivlerinde de yok. Uydurulan belgelerin hepsi tehcir hikayeleridir. Tehcir sıkıntıları ve acı ları doğrudur. (abartılanlar hariç) Amma velakin tehcirin sebebi ve suçlusu yine vatanına ve devletine ihanet eden, düşman ordusuna ka­

tılan Ermenilerdir. Tehcir sıkın t ıları Ermenilerin 45 yıl yaptığı soykırımı saklayamaz. Bu da biline.

'C' BÖLGESİ: ! -Burada savaş yok, işgal yok. Bu yüzden Kafkaslardan Doğu Anadolu 'ya oradan da bu bölgeye kaçış var. Ermeni zulmünden kaçıp buraya sığınan on binlerce sülale var. (Sülale demek dört beş ailenin bir araya gelmesidir. Yirmi kişi de olabilir,

yüz kişide.

2-Müslüman tebaa zaten erkekleri askerde iken, zaten aç ve sefil iken, doğudan akın akın Türklerin gelmesi ile ellerindeki yarım ekmeklerini de onlarla bölüşüyor. Kadınlar, kızlar, çocuklar, ihtiyarlar elbirliği ile buraya gelenlere ev yapıyor, dam yapıyor. Bazı bölgelerde kendi leri de aç ve erkeksiz olan halk gelenlere fazla bir şey yapamıyor. Dev­ let ise zaten hiç bir şey yapacak durumda değil. Kırk cephede savaş var. Devlet habire asker devşirip cepheye gönderiyor. Askerin durumu da iç açıcı değil, içler acısı! 3-Bölge halkı doğudan kaçıp gelenlerden Ermenilerin yaptığı vahşetleri, kırım ve kıyımları öğreniyor.

4- Birinci Dünya Savaşı devam ediyor. 5-Ermenilerin ıhaneti ve saldırılan devam ediyor &-Bu kez bu bölgede bulunan

SİVİL TÜRKLER

Ermenilere karşı saldırıya geçi­

yor. Ermeni zulmünden kaçanlar kendini toparlayınca bu bölgedeki Ermenilere intikam için saldırıyor. 7-Mukatele başlıyor. Yani resmen Ermeni-Türk iç savaşı başlıyor. 8-Devlet, zaten ateş çemberi içinde kırk cephede devrin en güçlü beş büyük devleti ile savaşıyorken, savaşsız ve sakin dediği İç Anadolu'da iki tebaasının karşılıklı

tışmasını- mukateleyi"

'iç ça­

önleyemiyor

9-Bu bölgede karşılıklı çatışma ile iki taraf da birbirine kötü şeyler yapmıştır.

1 9 1 4- 1 9 1 6 arası bu bölgede M U KATELE neticesinde ne kadar Türk öldü ise o kadar da Ermeni ölmüştür. ı ını Ermeni ve Türk olarak toplamda 1 0 - 1 2.000 insan ölmüştür. Devlet bu çaresizliğin ortasında yapabileceği en makul kararı vermiş ve çatışan iki

1'Prof.Dr. Yusuf HALAÇOCLU, SÜRGÜNDEN SOYKIRIMA ERMENİ İDDİALARI' Babıali Kültür Yayınları, İsı. 201 O 26

f

Tarılıı inkar Eden Soykırım Suçlusu Mitomanık Dıaspora Ermenileri - Selahattln AYDEMiR


gruptan küçük kümeyi çau şma mahallinden uzaklaştı rmışı ır. Zorun l u ve geç i ci iskan, yani tehcir işte budur.

Soruyorum devlet bu çatışmayı nasıl önlesin? Ermeni isyanlan ve mukatele olayı sekiz on vilayete yayılmış. 1 50-200.000 zabi­ ıa n(polis) kuvveti lazım. Devlet cepheye asker bulamıyor, ı 6- ı 7 ya şındaki! eri asker ça­ ğınyor. 150.000-200.000 polisi nasıl bulsun? En doğru karar tehcirdir. TEHCİR yapma­ sa

idi, iki taraftan da karşıl ıklı çok ciddi ölüml er olacağı kesin idi. İşte o zaman Osmanlı

suçlu olurdu.

'D' BÖLGESİ : Fransız, İtalyan ve İngiliz işgaline uğrayan bu böl gelerde de Ermeniler yine i şgal ordulanna kaul mıştır. Yine aynen "A" ve "B" böl gelerinde olduğu gibi Müsl im tebaayı. iki türlü öl dürmüştür.

1. Tamamen Ermenil erden oluşan çete (terörist) birl ikl eri marifetiyle soykırım yap­ mışlardır. Çünkü bu birlikler 300 ile 3000 ki şilik sorumsuz eşkıya ve çete birl i kl eri dir. Silahsız ve erkesiz kalmış Müslim halka güle oynaya soykı rım yapmı şlardı r.

2. İşgal

ordulanna gönüllü asker olarak katılmışlardır. Müslim halka ve Osmanl ı Or­

dusuna büyük zarar vermişlerdir. Böl geyi çok iyi bil dikleri için işgal kuvvetl erine öncü bir­

lik ve istihbarat hizmeti vermişlerdir. Bu suçlar dünyanın en ağır suçlan dır. Asla affı yok­ tur. Başka ülkeler asla bunlan tehcir etmez tamamını kesinlikle öldürerek cezalandırırdı. İşgal böl gelerinde, işgal orduları ile ve Ermeni ç etecil er ile sadece Osmanlı ordus u ve zabitan kuvvetleri değil sivil halkın mil i s kuvvetleri de savaş yapmı ştı r. Bu yü zden her i l i mizin bi r yerel milli kahramanı vardır. İşgal böl gelerinde tehcir yapılmamış fakat savaş esnasında ve savaştanr sonra düş­ man ordulan ile Ermeniler de kaçmışt ır. N e sürgün , ne soykın m, ken dileri kaçmıştır.

Önemli not:

Bu böl gede yaşayan Ermeni nüfus, düşmanla işbirliği yaptı. Bazı Er­

menil er l oj istik destek yapa. Bazı Ermenil er devlete ve Müslim halka i hanet etmeye yanaşmadı. Yanaşmadı ama Ermeni çeteci l er anlan da öldürdüler. Bu böl geden kaçan Ermeni ! erin çoğu ihanet eden Ermeniler i di. Onlar da düşmanl a işbirliği yapmı ştı, çete­ cilere kaulmışu. Eğer hasta adam Osmanlı yıkılsa i di. Hiç biri kaçmayacaktı. Yani onlara sürgün veya tehcir yapıl ma dı.

Kendileri kaçb. 'B'

ve

'A' Bölgesinin güneyinde de

aynı durum söz konusudur. Bu böl gelerde savaş bitin ce, Ermeniler kendileri kaçmıştır. Yani ölüm de yok, tehcir de. Bunların rakamlannı ileride vereceğiz.

'E' BÖLGESİ: Bu böl gede de Osmanl ı Devleti, 1915 ta rihinde İtilaf Devletleri ile müthiş bir savaş halinde. Karşılıklı cephe kazanımlan ve kayıpları var. İtilaf Devletleri çok güçlü. Den i z­ den, karadan ve havadan durmadan takviye alıyor. Osmanlı askerl erinin Anadolu i l e ve İ stanbul ile iıtibau kesilmiş. Ne l oj istik, ne askeri, ne miili destek var. Yani anlaşılır i fa­ desi ile orduya silfilı gitmediği gibi maaş ödemesi bile yap ılam ıyor. Hana m uhaberat bile yok. Çünkü Doğu Anadolu' da olduğu gibi burada da Ermeniler telgraf tellerini kesmiş-

1

27


Netice-i kelam bu bölge zaten Ermenilerin tehcir ile geçici iskan olarak geldiği böl­ ge. 1 9 1 5- 1 9 1 6 yıllarında burada da Osmanlı yeniliyor ve geriliyor. Hiikim olan güç başta İngilizler olmak üzere İtilaf Devletleri. Yani 1 9 1 5 ve 19 1 6 da burada da (Suriye Filistin) bir tek Ermeni öldürülmesi müm­ kün değil. Burada mukatele de yok. Osmanlı Ordusu ise perişan. Osmanlı Devleti ile canhıraş bir boğuşmanın içinde. Ermeniyi görecek gözü yok. Birçok cephede Osmanlı

Ord us u dağı lmış. Halk perişan. Bölgeyi terk edebilenler, terk etmiş, kaçamayanlar, ya esir alınmış ya da öldürülmüş. ( Yukarıda arz ettik buralarda da Türk halkı vardı ve hepsi Anadolıı 'ya gelemedi. Peki, ne oldu ? Ya esirler alınanlar ne oldu?) Osmanlı idaresi ortadan kalktığı için Suriye'ye gelen Ermeniler ne oldu? Perişan ol­ dukları belli. Ancak arıık Osmanlı idaresi yok. İngilizler, Ruslar, İtalyanlar ve Fransızlar

var. Osmanlıyı yıkmak için kullandık.lan Ermenilere, sahip çıkmaları lazımdı. Ermeniler Suriye'de sahipsiz kaldı. E l l i , altmış yıldır Osmanlıyı yıkmak için Ermenileri kullanan hain emperyalist ülkeler Ermeniyi unutuverdiler. Çünkü, . . . , Suriye'de, kötülük yapa­ cakları Türkler yoktu, yıkacak.lan bir Osmanlı yoktu. Ermeniyi orıada bırakıverdiler! Ne yazık ki Ermeniler, kendilerini kullanıp işi bitince bir kenara atan menfaatperest

kalleş ülkelere kızması gerekirken, hala Osmanlı'ya çaımaktadırlar. Osmanlı Devletinin onca başında bela varken, kırk cephede savaşıyorken, o sıkıntı­ nın içinde Osmanlı Hükümeti, Ermeni tebaam Suriye'de sefil olmasın diye Cemal Paşa ile yardım olarak kilo, kilo altın göndermişti. (Soruyorum, soykırım yapan ve yapacak olan bir idare böyle bir fedakôrlık yapar mı?) Ancak Suriye ve Irak Osmanlının elinden

çıktıktan sonra yapabilecek bir şey kalmadı. Artık mes'uliyet artık İngilizlerin idi. Onca hizmetlerini yapan Ermeniyi ihya etmeleri gerekirdi.

Gördüğünüz gibi 1915 de 1,5 milyon Ermeni ölmesi asla mümkün değildir. Bu gerçeği bir de çizelge ile görelim. (Rakamlar tahminen yaklaşık olarak yazılmıştır) ERMENİ NÜFUS

Bölge A Bölgesi (Kuzey)

MÜSLÜMAN NÜFUS

Asgari

Azami

Asgari

Azami

ıooı-

ıooı. ıooı

3,5 -

4 Milyon (•)

A Bölgesi (Güney)

200

250.000

1

1,2 milyon

B Bölgesi

300

350.000

1.8

2,2 milyon

C Bölgesi

350

400 . 000

2

2,5 milyon

D 1 Bölgesi (Doğu)

200

250.000

1,8

2 milyon

02 Bölgesi (Batı)

150

200.000

1,8

2 milyon

50

100.000

1,5

2 mllyon

E Bölgesi F

Bölgesi

TOPLAM

20

30.000

2

4 milyon

1.270.000

1.580.000

11,9

16,l mllyon

(•) A biilgrsi (ln.ıuy), Osmanlı hududan dışında olduğu için hesaba katılmamışar 28

1

Tarıhı inkar Eden Soykırım Suçlusu Mıtomanık Dıaspora Ermenileri • Selahattin AYDEMiR


Yd 1915, Soykının olması asla mümkün olmayan bölgeler. Asgari

Azami

A Bölgesi (Güney)

200

250.000

Ermeni

B Bölgesi

300

350.000

Er m en i

Bölgesi (Batı)

150

200.000

Ermeni

E Bölgesi

50

100.000

Ermeni

F

20

30.000

Ermeni

720

930.000

Ermeni

Dl

Bölgesi

TOPLAM

Not: Lütfen buraya dikkat! . Yıl 1 9 15. Bu tarihten sonra yaşanan ve özellikle

1 9 1 ?'den sonra yaşanan ve tüm Anadolu 'ya yayılan. Türk-Emıeni savaşları ve kar­ şılıklı yaşanan siviller çauşması, (mukatele olayları) ayrı bir durumdur. 1 9 1 0- 1 9 2 1 yıllan hem Türkiye hem dünya için, her ay, her şeyin değiştiği bir süreçtir. Olayları muhakeme ederken bu durumu gözden kaçırmayın.

1915-1916 da soykırım iddiası ile ölmesi veya öldürülmesi mümkün olmayan Er­ meni nüfusu (720-930) arasındadır. Ancak 191 ?'den sonra A, B ve D2(Doğu) bölge­ sinde Ermeni-Türk savaşı yaşanmışur. Gürnıii antlaşması ile son bulmuştur. 1 9 1 7 - 1 9 2 1

arası savaş gereği ölen 200 -250.000 Ermeni, adı üzerinde savaş v e çetecilik yaparken yani Türkleri öldürürken ölen Ermenilerdir. Diaspora 'nın uydurma soykırım rakamları­ na çeteci ve savaşçı bu Ermeniler de dahildir. Mitomanik diaspora Ermenileri. ağaçtan düşen eşek tepen, tifodan, tifüsten ölen, işgal ordusuna kaulan, Arnerika "ya, Rusya'ya, iran'a ve lrak'a kaçan her türlü Ermeniyi soykırıma uğradı diye propaganda yapıyorlar. ,

Aşağıdaki Rakamsal Bilgiler Size

Bu Hususta Işık Tutacaknr.

Tehcir ve mukatele yaşanan bölgeler ve Ermeni nüfusu Cfahmin) Dl-2 Böl gesi

: 200-

250.ooo

C Bölgesinde

+

350-

400 . ooo

550- 650.090

Toolaın Cbl

Bu bölgede yaşayan Ermenilerin tamamı ölse, 550-650.000 eder. Kendi kaçanlar, savaşanlar ve çeteciler hariçtir, çürtkü bunlar her bölgeden vardır. Sadece tehcir olanlar

450.000 'dir. Hiçbir yere gitmeyen Ermeniler 150-200.000 'dir. Gerçek budur.('9) (a)

720-

550(b) Geod Toplam 1270

930.ooo 650.ooo

1580.000

ilerideki sayfalarda göreceğiniz Ermenilerin Dağılınu çizelgesini de lütfen incele­ yiniz. Toplamlarda fark s izi yanıltmasın. Bu hesaplamaları ayn. ayn tarihlerde yapum.

Bu sayfadaki hesaplamayı yaparken

üç yıl evvel yapuğım

"Ermenilerin dağılımı" çi­

zelgesine bakmadım. Onunla yekunları eşitleme gayretine girmedim. Girmedim çün­ kü kendi hesaplamalarımı da kontrol etmek i stedim . Gördüm ki çok fark yok. Tek, tek 1'Nüfuslan hem yuvarlamm hem Enneniler lehine olarak fazla gösıenlim. Yine de

1 milyon Ermeni ölemiyor.

1

29


bütün illerin nüfusları ayrınulı olarak a11ivlerden çıkartılıp yayınlarunışur, çok ayrınulı bilgi sahibi olmak isteyenler bu kitaplara bakabilir. Piyasada bunları yazan çok bilimsel gerçekçi kitaplar var. Prof. Kemi!

H.Karpat,ııoı 1830- 1914 Osmanlı Nüfusu bunlardan

biri. Ayrıca Genel Kurmay ' ın a11ivleri var. Çok değerli hocalarunız ve araştırmacı ya­ zarlarımız bu a11ivleri saur satır karışunp büyük zahmetler ile meydana çıkarmışur. Ben de bunlardan yararlandım. Kaynakçamda göreceksiniz. Öyle ince hesaplara girmedim. Nüfusları kabaca yazdım. 5.000 aşağı 10.000 yukarı olabilir. Maksat olayın genelini, tablonun tümünü görmektir. Bunu yaparken Ermenile­ rin aleyhine olsun diye Ermeni nüfusları azaltmadım. Bilakis uydurulan 1500.000 mil­ yon Enneni ölüsüne ulaşmak için nüfusları Ermeniler lehine biraz arurclım. Arurclığırn halde Ermeni yalanlarına ulaşamadım.

ERMENİLER. TÜRKLERE YAPTI GINI AVRUPA'DA YAPSAYDI Hiç lafı uzatmaya, evelemeye gevelemeye lüzum yok. Yukarıdan beri yazılanları dikkaıle okudu iseniz soruyorum; Dünyada hangi ülke olursa olsun, beş büyük devletin dön cihetten saldırısına uğrar­ ken. toprakları işgal al unda iken, asırlar boyu beraber yaşadığı, kardeş bildiği bir zümre, ihanet edip düşman tarafına geçerse, Türkler gibi tehcir mehcir yapmazdı, yakaladığını anında ku11una dizerdi. Çünkü savaşta cepheden kaçan kardeşin bile olsa vurursun. Bu tüm dünyada böy­ ledir. Cepheden kaçılmaz, vatana ihanet edilmez. Düşmanla işbirliği yapılınaz. Cezası ölümdür. Asla affı yoktur. Ermenilerin yapuğı cepheden kaçmak değil, resmen düşman saflarına kaulınakur. Net açık olarak iddia ediyorum ki, başta dünyanın en azgın ırkçısı Fransa ve Rusya olmak üzere bütün ülkeler Ermenileri işkence ile can çekişe çeke öldürürdü. Böylesine olağan üstü bir durumda, asıl suçlu kim, teşvik eden kim diye araşurmazdı, mahkeme etmezdi. Oğlunu, kızını, babasını, anasını, oğlunu uşağını hepsini öldürürdü. Bir tek Ermeniyi sağ bırakmazdı. Almanlar ise böyle bir savaş durumunda ku11un harcamaz, elbise ayakkabıları bile ziyan etmez, topunu birden anadan doğma soyar gaz odalarına doldurur, vanayı açar hepsini 120 saniyede boğardı. Hiçbiri ama hiçbiri Osmanlı gibi, bölgeden geçici olarak uzaklaşurayım, savaş bitince geri gelsin demezdi. Şöyle tarihe bakıverin, anlarsınız Üç yüzyıl evvel, yüz yıl evvel ne olmuş diye araştırmanıza hiiiç lüzum yok. Daha dün, i srail ' in , üç esir askerini aramak için, tüm dünya kameralarının gözü önünde,

Gaz­

ze'de, 34 günde, 1680 Müslüman ' ı öldürdüğünü bilmeyen var mı? Üstelik

çı ve terörist İsrail, Müslümanları öldürürken çocuklarına seyrettirip eğ­

ırk

leniyorlardı. Daha da kötüsü, daha da ayıbı;

ırkçı ve terörist Hristiyan dünyası, bunu

bildiği ve gördüğü halde İsrail 'i hayasızca desteklediler.

Yani Haçlı Savaşları devam ediyor! '°Prof. Dr. Kemal H.,KARPAT, (1830-1914) Osınanh Nüfusu, Tımaş Yayınlan,

30

1

Tarıhı inkar Eden Soykırım Suçlusu Mıtomanık Dıaspora Ermenileri . Selahattln AYDEMiR


DÖRDÜNCÜ BÖLÜM Türklere Yapılan İftira ve İhanetlere Avrupa Nasıl Bakıyor? Ne diyor olabilir? . . .?

İsteyenler burada, kitabı kapatıp biraz beyin jimnastiği yapabilir. Eminim ki aşağıda yazacaklarımı tasdik eden şeyler düşüneceklerdir. Ben de o doğrultuda somuı gerçek­ leri, vuku bulmuş hakikatleri arz edeceğim. 1900'lü yıllara göre ifade ediyorum. Avrupa 'nın Türklere karşı değişmez politikası: Anadolu'yu işgal etmektir. Bunun için bahane aramak ve bulamazsa

bahane yaratmaku� Bu yüzden, başta Fransa ve İngiltere olmak üzere Avrupa, Türkler aleyhine her şeyi baştan ve şartsız kabule hazır oldukları için, aylardır, yıllardır basın yoluyla, Anadolu'da Ermeniler katlediliyor diye zaten çalışıyorlardı. Birinci Dünya harbi patlak verince ara­ dıkları fırsatı .buldular.

İNGİLTERE ÖZEL BAKANLIK KURMUŞ Yıllarca Araplar arasında dolaşan yüzlerce Lawrance' leıi yetiştiren İngifiz Propa­ ganda bakanlığı, 1. Dünya Savaşında hala başımıza bela oylan bir karar aldı. Londra'da yeri gizli tutulan Propaganda Bakanlığı (Vellington House), İngilıe­ re'nin meşhur gazetelerinin tanınmış yazarlarından elli kişi ile ıoplanu yaparak onla­ ra; Türkler ve Almanlar aleyhine aklınıza gelen ne kadar vahşet senaryosu varsa yazın derniştir(1914). Bu yazılar İngilıere'de yayınlandıktan sonra aynı yazarlar, Amerikd'ya giderek (gönderilerek), meslektaşları ile görüşmüş ve aynı yazılar Amerikalı yazarların da ilavesi ile Amerika'da da günlerce neşredilmiştir. Avrupa'nın maksadı, Amerikan hal­ kını tahrik ederek Amerika'yı kendi saflarında Birinci Cihan Harbine sokmaktır. Nitekim yalan propaganda başarılı olmuş ve Amerika bir müddet sonra savaşa da­ hil olmuştur. Amerika 'nın müdahalesi etkisini göstermiş İtilaf Devletleri galip gelmiştir.

Osmanlı İmp.nun da içinde olduğu İnifak Devletleri mağlup olmuştur. Anadolu ' nun tamamen parçalanması ve Türklerin yok olması demek olan Mond­ ros Mütarekesine itiraz eden Türkler, milli mücadeleye kalkışmış, dört yıl süren bu savaş da bitmiştir.

Ancak! 1- İngiliz Propaganda Bakanlığının ve Amerikalı yazarların yalanları ve bu yalanla­ rın toplandığı "MAVİ KİTAP" meydanda kalmıştır.

2- TÜM DÜNYA, antlaşmalar ile barış yaparak savaşları bitirmiş iken, Ermeni­ ler, Türklerle antlaşma yaptığı halde, hemen 1,5 ay sonra cinayet ve ihanetlerine paşa ve büyükelçilerini öldürmeye başlamıştır. O zamandan beri nice savaşlar bitip barışlar olmuş iken, dünyada sadece ve sadece Ermeniler yüz yıldır cinayet, ihanet ve suikast­ larını hiç bırakmamıştır.

1

31


%2500 haksız ve suçlu olduğu halde, bir cemiyet veya yöneticilerinin, nankörlük, 100 YIL inada devam

iftira, ihanet, cinayet ve suikastlara, usanmadan ve utanmadan edebilmesi normal nasıl bir psikolojik durumdur? Sosyoloji ve sosyal psikoloji uzmanlan bunu araşurmalıdır.

3- İkinci Dünya Savaşından sonra Alman Başbakanının tek.lifi üzerine, İngiltere "Mavi Kitap" için Almanlardan özür dilemiştir."" Almanlar hakkındaki Mavi Kitap tedavülden kaldınlmıştır. Türkler suskun kaldığı için, Türkler aleyhine iftiralarla dolu Mavi Kitap hala piyasadadır. Soykınm iddiacılarının temel dayanağı bu iftira kitabıdır.l22> Maalesef Türk Dışişleıi Bakanlığı hala bunun için bir girişimde bulunmamışur.<23> Bu yüzden diyoruz ki sırf bu işlerlere ağırlık veren DIŞ TÜRKLER BAKANLIÔI mutlaka ve mutlaka kurulmalıdır. Avrupa, Ermenilerin soykırım suçlusu olduğunu ve Osmanlıya en felaket getirici ihaneti yapuğını biliyor. Bu ihanet onlar için bir kahramanlık. Avrupa'nın Ermeni yalan­ larına sahip çıkması gayet normal. Yanlış olan bizim Avrupa'dan dürüstlük beklememiz. Avrupa gayet iyi biliyor ki. Ermenilerin işlediği suçlar, basil ve bireysel suçlar da değildir. Üç beş çeteci de değildirler. Planlı. örgütlü ve ülke genelinde yaygın olarak yapılan tamamen imha amaçlı, silahlı öldürme, sindirme ve sürgün suçlarıdır. Mesela;

"Zeynın isyanında ( 1 7 Ağuscos 1 91 4) Ermeniler, Rusya ve Avrupa 'dan aldıkları sildh ve komiıacıların(elaman)desıeği ile Osmanlı ordusun.u bozguna uğratıyorlar. 60 Subay ve 500 askeri esir alıyorlar. Esirleri ve sivilleri öldürüyorlar. Osmanlı Devleti oraya askeri birlik gönderiyor. İsyanı basırracak ve isyancıları tasfiye edecek. Avrupa ayaklanıyor. derhal Halep Konsolosu devre giriyor. Osmanlı Devletine o kadar büyük baskı yapıyorlar ki, isyancıları serbest bıraktırıyorlar.fJ) Bu tarih gerçeğini bile, bile biz hala Avrupa 'dan Ermenileri kınarnalanru bekliyoruz! .

Lüden dikkat edin , bu Zeytun teşkilan, nasd bir terorist grubudur, nasıl silfilılı ıeşkilarur ki Osmanlı ordusunu bozguna uğrauyor? Komple askerleri esir alıyor. Sivilleri toplu imha Uenosiı) ediyor? Dünyanın bütün ülkelerinde, küçük veya büyük böyle toplu kalkışma ve isyanın cezası, isyancıların tamamen imhasıdır.

'1 Mavi kitaba, uydunna yazı yazanlardan, Arnold J. lbynbee, daha sonra Anadolu'yu geziyor. Ger­ çekleri görüyor. Mavi kiıaba yazdıklarından dolayı dünya kamuoyundan özür diliyor. Ennenilerin vah­ şeti ve soykırım suçlusu olduğunu yazmaya başlıyor. Türk dostu oluyor. "Celal Ülgen/Coşkun Ongun, E�ni iddialan ve Tarihi Gerçekler, lsıanbul Barosu Yayınlar Panel notları, s.24 Tebliği sunan Onur Öymen, İstanbul, 2009 ''Bütün siyasilerimizi ikaz ediyorum. Enerjinizi ve bize ait olan zamaru nızı, basit ve çirkin panicilik münakaşaları ile boşa harcamayın. Akıl ve bilgi seviyenizi, zihninizi ve ufkunuzu, dünyayı bile aşarak, evrensel hale getirin ki, Türkiye'nin meselelerini evrensel gözle tahlil ederek daha isabetli kararlar alın. Yoksa böyle, şu andaki gibi, zihninizin hepsini basit ve k.ısır particiliğe harciınillUZ, sizin ufkunuz, mağaranın uzak köşesinden dışarıya bakan bir çocuğun görilşünden ileri gedemez. "Celal Ülgen/Coşkun Ongun, Ermeni iddialan ve Tarihi Gerçekler, lsıanbul Barosu Yayınlar Panel notları, s.24 Tebliği sunan Onur Öymen, lsıanbul, 2009

32

1

Tarıhı ink�r Eden Soykınm Su�lusu Miıomanik Diaspora Ermenileri - Sefahattin AYDEMiR


Ancak!... Maalesef çok acı gerçekti r ki, tarife gelmez derece, vahşiyane cinayetler işledikleri halde, Avrupa'nın baskısı yüzünden Osmanlı Devleti, Ermenileri cezalandıramamıştır. Gördüğünüz gibi henüz 1915 H azi ran ayı gelmedi ve daha tehcir başlamadı. Bu baskılar o kadar yoğundur ki, Osmanlı aciz kalmıştır. Daha doğrusu Osmanlı

aciz olduğu için bu baskılara boyun eğmiştir. Ceza almayacaklarını bilen Ermeniler tüm Anadolu'da şehir, kasaba ve köylerde silahsız ve erkekleri cephede olan korumasız kal­ mış Müslüman halka hiçbir karşı tepki görmeden soykırım yapabilmiştir. Bin yıllık, dostu, komşusu ve devleti düşman saldınsına uğradığı zaman. dostuna yardım edip elinden tutması gerekirken, düşman tarafına geçip, bir tekme de ben

atayım, bir tokat da ben vurayım

demekten daha ağır, daha aşağılık, daha kalleş bir

ihanet bilen duyan varsa söylesi n . Ermeniler, birlikle bin yıl beraber ekmek yedikleri ıopluma, dünya tarihinin en aşa­

ğılık, en kalleş ihanetini yaptıkları halde, nasıl bir anlayışla, yüz yıldır yalan ve iftira ile saldırıy or, anlayan varsa anlatsın . . . . Bizim İslami ahlakımız ve milli geleneklerimiz, tarihte böyle bir vukuat olmuşsa

bile bunu, sürdürmeyi, evtatlanmıza kin ve intikam aşılamayı. ayıp saymıştır.

Biz o acıyı

içimize gömeriz. Yeni nesle geçmişin çirkinliklerini aşılamayız. '"' Bizim dedelerimiz bize o acılan h i sseni rm emey i bir insanlık vazifesi olarak kabul etti. Büyüklerimiz bizi asla Ermenilere düşman olarak yetiştirmedi. Büyüklerimiz bizle­ re kavga değil kardeşlik aşıladılar. "furaa sulh, cihanda suthrı6J " Türkiye 'de bir slogan değil, hakikaten bir hayat tarzıdır, inançtır.

Bizim tarih kitaplarımızda Ermeni vahşetleri yaz ı lmamıştır. Bize, bu ülkede yaşa­ yan bu ülkenin vatandaşı olan Ermenileri rencide edecek bir tarih okutmadılar. Film yapmadılar. Piyes yapmadılar. Çünkü Cumhuriyeti kuran o değerli paşalar ve dev let adamaları birer Osmanlı idi. Osmanlı da herkes eşit tebaa idi. Yeni Türkiye Cumhuri­

yetinde de herkes eşit Türk vatandaşı idi. Onlar da biliyordu ki bütün Ermeni ve Rumlar suçlu değildi. Anadolu'da da yüz binleri aşan gayrimüslim halk vardı. Bunlar ülkemi­ ze sahip çıkmış, hizmet etmiş herkes kadar bu ülkenin vatandaşı idi. Ders kitaplarına Doğu Anadolu 'da yaşanan Ermeni ihanet, cinayet ve vahşetleri nasıl yazılab i l irdi ? Na­ sıl, toplu katliam ve soykırımlar nasıl anılabilirdi. Türk devleti tarihten gelen asaleti gereği bunu yapmadı.

Peki, tüm dünyaya sonıyonım, soykınm ve ihanet suçlusu Ermeniler niye bu olgunluğu, insanlığı gösteremiyor?

Cepheden Habralar, (Aluncı Fırka Çanakkale Haıbin'nde), yayıma hazır­ Sermet Avşar- Hasan Bababan, Vadi Yayınlan, isı. 2006

25Miralay Süleyman Şakir, layan

'"Mustafa Kemal ATATÜRK

1

33


Soykınm yalanını, siyasi amaçla meclislerinde kabul edip Enneni yalanlanna ve ihanetlerine alet olan ülkeler ders kitaplanna, bu yalanı koyarak, banşa hizmet ediyorlar?

rru,

kavgaya mı

Türkiye yüzyıldır kitaplarına koymuyordu, Avrupa böyle yapınca Türkiye'de de ka�ıhk olarak, Ermenilerin yaptığı soykınmı, ihanet, vahşet ve cinayetleri kitaplanna koydu. Daha mı iyi oldu? İşte Avrupa bu. Daima her bölgede kargaşa çıkarmak. Böylece iki tarafa da silah satacaklar. Bölge insanları birbirini öldürürken, onların silah farikası işçileri, çifter, çifter ikramiye iııacak ve ailece denizlerde tatil yapacak. Aşağıdaki fotoğraflan Avnıpa görmüyor mu? Bunun gelecekte bir bölge savaşına sebep olacağını düşünemiyor mu? Ermenilere gaz vermenin asıl sebebi nedir? Bu fotoğraflara bakın ve Türkiye 'nin de kışlalarda ve okullarda hana camilerde hal­ ka böyle eğitim verdiğini düşünün.

ERMENİSTAN'IN BARIŞÇILIGI!

İşte ıırfreı söylemi ve kin tohumu ekmek budur.

Türklere Yapılan İftira ve ihanetlere Avrupa Nasıl Bakıyor sorusuna cevabı yine Avrupa 'nın tarihi vesikaları ile verelim. 34

1

Tarıhı inkar Eden Soykırım Suçlusu Mııomanık Dıaspora Ermenileri . Selahattin AYDEMiR


1- İHANET TALİMATl1 "' "Osmanlı Devlerinin ölüm-kalım savaşı verdiği sırada Ermeniler, gerek cephede, gerek cephe gerisinde, düşmanların işine yarayacak faaliyetlerini, bürün ülke sarhına yaymışlardı. (Lütfen Dikkat! İhanet, bütün ülkeye yayılmış bile) Harta Ermenilerin ıop­ yekıin bir isyana hazırlandıkları seziliyordu. Nitekim Ermeniler ıara(ından sistemli ola­ rak köylere kadar iletilen ralimacta şunlar vardı: 1 -Kim olursa olsun her Ermeni asli ihtiyaçlarından bazılarını satıp si/ah/anmalıdır. 2-Seferberlik ilanıyla silahaluna çağırılan Ermeniler, bu çağnya uymayacaklar; Müslümanlar da dahil, çevrelerindeki halkı orduya katılmaktan men edecekler.

3-Her ne surette olursa olsun, silaha/tına alınmış Ermeniler, ordudan firar edip; Ermeni çere/erine ve günülü birliklere karılacak/ardır. 4-Rus ordusu sınırı geçer geçmez komiracı/ar, firariler ve çeteciler, Rus ordusuna katılarak, Osmanlı ordusuna saldıracaklardır. 5-İkmal yollarını ve relgra( haclarını kesmek suretiyle Osmanlı ordusunun iaşe ve iscihbaracını sekreye uğraracaklardır. 6-Cephe gerisinde, iki yaşına kadar olan Müslümanları, gördükleri yerde ve her (ırsacta katledeceklerdir. 7-Müs/üman halkın yiyecek, mal ve mülklerini ele geçirecekler veya yakıp yıkacak­ /ardır. 8-Terk edecekleri ev, hububat, kilise ve hayır kurumlarını, (terk etmeden önce) ya­ kıp, yıkacaklar ve bunları Müslümanların yaptığı propagandasını yayacaklardır. 9-Resmi Devler dairelerini kundak/ayacak, Osmanlı zaptiye ve jandarmalarını pusuya düşürüp, katledecek/erdir. 1 O-Cepheden yaralı dönen Osmanlı askerlerini öldüreceklerdir. 11-Şehir, kasaba ve kbylerde isyan ve ihrilôller çıkaracak/ar. 12-Müslüman askerlerin ve halkın morallerini bozarak göçe mecbur edecekler. 13-Ermeni/er yaprıkları isyan, ihci/al ve katliamın (acıı rasını Müslümanlara çıkaracak/ar; bu yalanları iç basında ve bilhassa dış basında neşredecek/er. 1 4-Bomba ve silôh imal edecekler, cedarik edecekler; gerekirse ithal edecekler ve bürün Ermenileri silah/andıracaklar. 15-İtila( Devletleri hesabına istihbarat, casusluk ve rehberlik yapacaklardır. " "Devlet, bunun üzerine 25 Şubat 1 915 te, bürün birliklere şu ıanıimi göndermiştir: l)Ermeniler seyyar orduda ve silôhlı hizmetlerde kullanılmayacak; 2)Komuranlar bölgelerinde silôhlı Ermeni saldırıları karşısında örfi idare (sıkıyönetim) ilan edecekler; "Prof.Dr.Yusuf Halacoğlu,

Enneni Thhciri, Babıali Kültür Yavıncılık, 3. Baskı, s.60-6 1 , İstanbul, 2004

1

35


J)Her yerde uyanık olunacak. Bu arada sadık Ermeni tebaaya herhangi bir zarar verilmeyecektir. Anadolu 'nun pek çok şehirlerinde görev yapan, pek çak Ermeni Polis ve memur vardır. işlerin aksamaması ve hepsinin ihanet ermemesi gibi durumlar dikkate alınarak, her Ermeni 'nin işine son verilmemiştir. " Gördüğünüz gibi 1915 tehcirine gidişin ayak izleri bunlar. Osmanlııun dikkatine bakınız ki: "sadık Ermeni tebaası rahatsız edilmesinn diyor. Fakat Enneni isyan, ihtilal

ve katliamları azalmıyor, artıyor. Bu defa 1 Nisan 1 9 1 5'te bir talimat daha yayınlaruyor.

"İtimaı edilmeyen ve olaylara karıştığı sabit olan Ermeni palis ve memurlar, Erme­ ni nüfus o/mayan vilôyeı/ere gönderilecektir. " 1'81 Savaş ve seferberlik dönemidir. Bu insancıl ve küçük tedbirler bir işe yararruyor.

Devlet büyük bir ölüm kalım savaşı içinedir. Enneniler bunu fırsat bilip her yerde isyan ve iht i lal l er çıkarmaktadır. 2.Van İsyanından sonra devlet, Ennenilere silah dağıtan ko­

mit.:ı merkezlerinin kapatılması, evraklarına el konulması ve elebaşlannın tutuklanması için 24 Nisan 1915 'te, mutasarrı flıklara bir tamim daha gönderiyor. <29> Savaş bütün şid­ det i ile devam ederken bu tamimler Ennenilerin, isyan, ihanet ve ihtilallerini önleyeme­ d i . Hükümet son çare olarak

23 Mayıs 19 15 te Ennenilerin belli plan dahilinde Suriye '

tarafına geçici iskana gönderilmesi kararını aldı. İşte tehcir bu.

Buradan ne anlıyoruz? Birincisi Osmanlı Hükümeti suçlu ve suçsuz Ennenilerin ayınrrunda gayet titiz dav­ ranıyor. İkincisi 24 Nisan 1 9 1 5 tamamen uydurmadır. Bu tarihte bırakın soykırımı, daha tehcir bile başlamamıştır. İşin doğrusunu söylemek gerekirse, Enneniler, isyan, ihtilal, cinayet, halka ve devle­

te ihanet, düşman ordusuna hizmetlerinin ve yukarıda arz edilen, 15 maddelik vatana ve millete ihanet suçlarının cezasını çekmemiştir. Dünyada bütün devletlerin böyle suçlara verdiği ve vereceği ceza kesinlikle toplu infaz iken; Osmanlı Hükümeti sadece GEÇİCİ İSKAN (t e h c i r) karan almıştır. Hukuken TEHCİR bir ceza değildir. Tehcir Ermenile­ rin kayınlması ve kurtarılmasıdır.

2-ARAP LAWRENCE: Arap Lawrence bir İngiliz casusudur. Arapları Türkler aleyhine kışkırtıp Türklere büyük, çok büyük zarar veren İngiliz. (Ve adı bilinmeyen yüzlerce Lawrence'ler var­ dır). Araplar ve Türkler içinde öyle kamufle olup, öyle çalıştılar ki onları dost zaruıettik.

Hocalık, müftülük, şeyhlik, değinnencilik, öğretmenlik hana kadılık gibi her işi yaptılar. Her istismarı yapalar. Dinimizi bile bozudular.

" a.g.e., s,62 Burada iki mühim bir olay var, dikkatinizi çekmek isterim. Birtndsi, Enneniler azınlık falan değil, devleııe resmen memur, polis ve subay olabiliyor. ikincisi,"Ermeni polis ve memurlar, Ermeni nüfusu olmayan vilayetlere gönderilecektir" diyor. Yani işıen atmıyor, ıuıuklarruyor, tehcir et­ miyor. Sadece ve sadece ihanet edemeyeceği bölgelere tayin ediyor. Bu mu soykırım? " a.g.e., s.63 (Ermenilerin "24 NİSAN" diye tutturduğu tarih işte bu tutuklama tamirnidir.)

36

1

Tarıhı inkar Eden Soykırım Suçlusu Mıtomanık Dıaspora Ermenlleri - Selahaıtln AYDEMiR


3- AZINLIK OKULLARININ GİZ­ Lİ MÜFREDATI ' '" "Bu eserimde Amerika, İngiltere, Fran­ sa, Almanya gibi Yabancı Devletlerin. azın­ lıkları kullanarak, eğilim maskesi alıındcı Osmcınlı Devleri aleyhindeki çalışmalarını, azınlık okullarında planladık/arını ve yürüı­ ıükleri siyasi faaliyecleri konu ercim. Bu okullar, siyasi amaçlı eğirim faa/i­ yerlerinde bulunarak Osmanlı İmparaıor­ luğu 'nun çöküşünü hazırlayan ve hızlan­ dıran önemli erken/erden biridir. Bunların eğitiminin reme/inde, Osmanlı İmparacorluğu üzerinde nüfuz sahibi olmak; eğirim, din.

kültür ve politika da erkin olmak vardır. ". . . "Bunun yanı sıra; ricarec, okul, kilise, misyoner bağlanrısı, Osmanlı Devleti 'nin içinde bulunduğu siyasi zayıflığı, Osmanlı 'nın kendi zararına verdiği birçok imtiyaz ve kapirülôsyonları, yasal boşlukları da çıkarları doğrultusunda kullanmışlardır. Yalnız bulunduğu dönemi ve Osmanlı Devlec 'ini eckilemek/e kalmayan bu okulların siyasi faa­ liyer/eri, birçok olayı olumsuz erki/emiş ve erki/eri günümüze yansıyan sorunlara zemin hazırlamıştır. "

4- EDREMİT'E BAGLI CUNDA ADASI RUM OKULU:

GİZLİ DERS PROGRAMI- 1884 - Türkleri, Rumlara ezeli düşman olarak ıanırmak. - Türkleri ikrisaden zayıflarmak.. - Avrupa dev/erleri yanında Türklerin her konuda i ri barını

zedelemek

- Türk millerini ah/ôk, din, milliyet ve gelenek bakımından zayıflatmak - Türk gençliğini bozmak, - İstanbul 'u ele geçirmek, - Türk halkı ile Devlerin arasını açmak. - Her meslekten Türk 'ü zor duruma düşürmek, - Rüşvet ve kandırma yoluyla Türk ıarafcar edinmek, - Türk çifcçisini borçlandırmak ve işini veya malını

Rumlara devretmesini sağlamak "

- Bu kurallar aynen ve daha fazlası ile bürün Ermeni mekcep/eriııde geçerli idi. "'Yrd. Doç. Dr. İlknur Polat Haydaroğlu, Osmanlı İmparatorluğu'nda Yabana Okullar, Kültür Bakanlığı Kaynak Eserler, no.47 Ankara, 1990

1

37


5-YAHUDİ MEKTEPLERfP•ı : "Selanikte Alman Musevileri tarafından açılan okıılda Siyonizm faaliyetlerini lirten bir belgede şunlar yazılıdır:

be­

"Selanik te bilaruhsac (ruhsatsız) açılmış olan HORONGAR- RAVACIYAN BAH­ ÇESİ namındaki mekteplerin Siyonizm fikrinin rerviç (revaç- iribar görme) ve remini maksadına müsrenidküşad (sebep olmak) edildikleri anlaşıldığından " diyerek Devleti uyarıyor. Bunların propaganda maddelerine bakalım. "Madde 3. Roma ve Doğu kiliselerini birleşrirmek. Bu amaç için Doğu Hrisriyan­ larını Katolikleştirmek. Madde 4. Osmanlı tebaasındaki Hrisriyanları Osmanlı Devletinden koparmak. Kendi emellerine hiznıer enirip onları bağımsız devletler hdline getirmek. Müslüman Türk çocuklarını din açısından etkileyerek, kendi milletin­

Madde 5. den ayırma"

"Misyoner okullarının en erki/isi Amerikan misyoner teşkilan idi. Bunların en önemlisi "American Board of Commissioners for Foreign Missions" idi. 1810 'anda Amerika Boscon 'da kuruldu. 1821 den itibaren Türkiye 'ye gelmeye başladılar. Birçok arı niyerli hedeneri yanında en büyük hedefleri Ermeniler arasında Türk Düşmanlığı­ nı yaymaktı. Bu amaç için: 1) Kilise ve Manasur kurmak 2) Okullar açmak

3) Telkin konferansları vermek 4) Hayır cemiyetleri kurmak.

5) . . . , 6, . . , 7 . .

. .

.. B . . .

, "gibi faaliyetler planlamışlardı."

6- PATRİK GREGORİUS: TÜRKLERİ ÇÖKERTME TAKTİKLERİ

"1820-1821 Mora isyanında binlerce Müslüman Türk kılıçtan geçirilmişrir. Döne­ min Padişahı Il. Mahmut 'tur ve Sadrazam Benderli Ali Paşa 'yı bu ayaklanma ile ilgili olarak vazifelendirir. Yapılan tahkikatta Patrik 5. Gregorius'un<JıJ çekmecesinde (Os­ manlının amansız düşmanı) Rus Çarı Aleksandr'a yazdığı mektup bulunur. Patrik, Türklerin, sağlam karakterini, dinlerine halisane bağlılıklanru, mertliklerini, tamahkar olmayışları, sabırlı ve mütevekkil olduklarını, mağrur ve izzeti nefis sahibi olduklarını, şecaatlil iklerini, itaatkarlıklarını,

kanaatkarlıklarını bir bir sayar ve Türk

Milletini bozmanın, çökertmenin usullerini şöyle sıralar:

1- Türklerin en küçük hataları büyütülerek Avrupa 'ya duyurulacak. " age. s. 1 95 GrTgorius, Mora İsyanında oynadığı rol yüzünden Devleı-i Osman-ı Ali'ye ihanet suçun­ dan idama mahküm olur ve cezası 21 Nisan 1821 de Fener Patrikhanesinin kapısı önünde infaz edilir. Niıekim Mora isyanı, Balkanlann Memalik-i Osmani'den aynlmasını sağlayan önemli bir başlangıç olmuşrur. (Ali Coşkun, Sanayi ve Ticarl!I Eski Bakanı, Çorum Haber, 5 Eylül 2015) " Patrik 5.

38

1

Tarıhi inkar Eden Soykırım Suçlusu

Mıtomanık Diaspora Ermenileri - Selahattln AYDEMiR


2- Türklerin ekonomik gelişmesi önlenecek. Faiz baıağına sürüklenecek.

3- Türklerin Rumlarla arası açılacak. Rumlara Türklerin körü olduğu an/acıtacak. 4- Milli dil ve milli duyguları bozulacak.

5- Dinlerine her türlü uydurma inançlar sokulacak. 5- Osmanlı Devlerinin aleyhine çalışılacak, devlere inanç ve icimaı zayı(lacılacak. Bizans yeniden canlandırılacak. 6- Türkler arasında nifak çıkarılacak. 7- Harp zamanlarında Müslümanların malları sacın alınıp önemli gıdalar Rum ada­ larına gönderilip Türk halkına verilmeyecek. (Böylece dolaylı olarak Türk ordusunda gıda sıkıntısı doğacak)

8- Doktor eczacı Rumlar özelikle üsc rütbeli ve zengin Türkleri zehirleyecek. 9- Yüksek Rütbeli subay ve memurlar ziyafeı/er ile gerekirse kadın ikramı ile Etniki

Eterya (l.JJ emrine alınacak 10- Fırsat ve imkdn doğarsa resmi binalarda yangın çıkartılacak. Bilerek ölümlü kazalar yaratılacak 11- Manastır/ar ve mekteplerde bu yolda her türlü çalışmalar yapılacak. 12- Mecbur kalmadıkça Müslüman çırak kullanılmayacak. Meslek öğretilmeyecek, hizmetçi gibi kullanılacak. 13- Bürün bu kaideler çok gizli tutulacak ve uymayanlar aforoz edilecek. İçimizdeki ve dışımızdaki Lawrence' ler tarihimizden istisnaları cımbızla çekip ortaya auyorlar. Padişahları, paşaları ve Cumhuriyeti kuranları, uydurma bahanelerle suçlayarak küçük düşürmeye ve tarihimizi yeniden yazmaya uğraşıyorlar. Anayasamı­ zın temel maddelerini tanışmaya açıyorlar. Bütün dünyada her iktidarın ve her rejimin muhalifi vardır. Osmanlı Devletinde de vardı. Her dönemde vardı. Bugün Türkiye Cum­ huriyetinde de her iktidarın muhalifi var. Osmanlı döneminin farkı şudur: Osmanlı'da, hiç bir fark gözetmeksizin gayrimüslim tebaa, sadrazam, bakan, büyükelçi, paşa, mareşal dahil her mevkie geliyordu. Osmanlı Devleti, bu konuda iyimser ve eşitlikçi olmasa 1 9 1 2-1913 yıllarında Gabrial Noradunkyan'ı Dışişleri

Bakanı oyabilir miydi? Osmanlı Devleti tebaasının her wısuruna aynı mesafede bakmasa;

Artin Datyan, Paşa ve Dışişleri Müsteşarı, Garabet Davut, Mareşal ve Posta Telgraf Bakanı

Ohannes Kuyumcuyan, Mareşal ve Hazine-i Hassa Bakanı " Etnik-i Eterya: Yunan ayaklanması hazırlayan ve yöneten gizli bir dernektir. IBl4'ıe Odessa'da iki Rum, bir Bulgar tarafından kunıldu. Eski Bizans İmparatorluğunu yeniden kurmayı amaç edinmişti.

(Niyazi Akşic, A 'dan Z'ye Tarih Ansiklopedisi, Serhaı Yayınları, 1 984 s.360)

1

39


Dikran Aleksanyan, Brii ksel Büyükelçisi, Dikran Tıngır, Berlin Büyükelçilik müsteşan Garabet Balyan, Dolmabahçe Sarayı Miman Ohannes Allahverdi, Meclis Başkan Vekili Bedros Hallacyan, Bayındırlık Bakaıu, olur muydu? Meclis-i Mebusan'a milletveki­ Manuk Az.aryan, Garabet Anin, Agop Hızlakyan, Anastas Efendi, Anin Boşgezeryan, Havan Papazyan, Karakin Pasnrmacıyan, Kirikorn Zohrap gibi daha pek çok gayri Müslim tebaa, bulunduklan vilayetlerden Her din ve ırktan herkesin, özgürce seçilerek

li olmasına izin verilmeseydi,

milletvekili olurlar mıydı? 1 9 1 5 yılında karara bağlanan TEHCİR kanunu en az üçte biri Ermeni ve Rum olan

Yasama Meclisi'nden kanun ve hukuk çerçevesinde çıkmışur. Öyle bir gecede macera­ perest ittihatçılar keyiflerine göre çıkarmamışur. Tehcir kanunu çıkana kadar meydana gelen yüzlerce Ermeni isyan ve ihanetleri işte bu mecliste haftalarca taruşılmışur. Haf­ talarca Ermeni ileri gelenleri ile göriişülmüştür. Ermeni din adamlan ile görüşülmüştür. Her yol denenmiştir. Farkında mısınız? Plan yüriiyor değil mi? Şimdi de bunu yapıyorlar. Tarihimizden istisnaları cımbızla çekip ortaya atıyorlar. Padişahlan, paşalan ve Cumhuriyeti kurartlan uydurma bahanelerle suçlayarak küçük düşürmeye ve tarihimizi yeniden yazmaya uğ­ raşıyorlar. Eğer her millet kendi tarihini düşmanların ve rakiplerin ağzı ile yazarsa vay başımıza geleceklere! Tarihi yeniden yazmaya çalışanlara bu tuzağa düşünlere, Cumhuriyetimizin temel ilkelerini yerden yere vuranlara azırtlık okullan müfredaum bir kez daha okumalarını salık veririm. Ben, Türk ana-babadan doğmuş bir Türk evladıyım. Elhamdülillah Müslüman'ım. Aynı zamanda ben bir tarihçiyim, ilim adamıyım. Ben bir ilim adamı olarak tarihe Türk ve Müslüman kimliğimle bakmam. Tamamen tarafsızım. Bilim adamı tarafsız ve dürüst olur. Eğer tarihimizde Ermeni lere veya başka bir zümreye soykınm yapılsa idi; bunu ilk ben kabul ederdim. Fakat böyle bir şey asla yoktur. Tam tersi vakidir. Soykınm yapan Ermenilerdir. Bu yüzden içiniz rahat olsun.

"ATALARIMIZ TEMİZ- TARbdMiz TEMİZ" Prof.Dr.Yusuf Halacoğlu Türk Tarih Kurumu Eski Başkanı

1 7 Nisan 2010 Kültür Sitesi Konferansı- Çorum

40

1

Tarihı lnk�r Eden Soykırım Suçlusu Mııomanık Dıaspora Ermenileri - Selahattln AYDEMiR


BEŞİNCİ BÖLÜM Osmanlı İmparatorluğunun Adı Var Şür Türkiye tüy sik/er Avrupa ağır sik/er Türkiye cek Avrupa şirket XVIII. ve XIX. yy Osmanlı Devletinin, askeri gücü, ekonomi yapısı, teknolojik ge­

lişimi ve Türk halkının, sosyal ve kültürel durumu tetkik edilirse Avrupa 'ya kıyasla, çok ama çok geridir. Evet, bir zamanlar Osmanlı aslandı. Şimdi o aslan yaşlandı, hasta, yorgun ve yalnız. Osmanlı İmp.nun sadece adı var o kadar. Hiçbir siyasi, iktisadi ve askeri gücü yok. Türklerin Avrupa'ya karşı hiçbir yaptmm gücü yok. Kimse Osmanlı Devletini ciddiye almıyor. Devletin imkanları çok sınırlı, silahları eski . Osmanlı Devleıi askerine ve öğ­ retmenine maaş veremiyor. Düşmanla savaşacak modem silahları yok. Bütün cepheler­ de savaşı kaybediyor. Cepheye giden askerlerin %80'ni evine dönmüyor, şehiı düşüyor. Bu yüzden her ailede dört- beş erkek cephede. Ya ölmüş ya savaşta. Türk halkı hem silahsız, hem korumasız hem çok sıkınuda. "Halk aç ve aciz, dağ­ lardan oc coplayıp karnını doyuruyor, kedi, köpek ve fare yiyor.( ...)". Salgın hastalıklar halkı perişan etmiş.

Ermeniler

ise Avrupa 'dan çok muazzam yarclım alıyor. En modem silahlar veril­

miş ve siyasi destek yapılıyor. Cephede ölen çocuk.lan da yok. Hepsi işinin başında ve zengin durumdalar.

Ama,

nasıl oluyorsa Türkler, Anadolu ' da yaşayan 1 .2 10.000 Enneni ' nin tamamı

öldürüp soykırım yapıyor! .. ! ... ! Aşağıda yazılanlar, Ennenilerin iddialarının %99,9 yalan olduğunun ispatlı delilli belgeleridir. . Harb-i Umumi (!.Cihan Harbi) bitmiştir. Türkiye mağlup olmuştur. Mağlubiyetin neticesinde bilmecburiye yetkili paşalar her biri bir yerlere dağılmıştır. (kaçmak değil, mecburen gidiş) Ü lkenin bölünmesi ve parçalanması gündemdedir. HRİSTİYAN TE­ RÖRİST ve E MPERYALİST Avrupa, dişlerini ve pençelerini törpülemektedir.

30 Ekim

1918 Mondros Mütarekesi yapılmıştır. (Mütareke, silahları terk anı/aşması ama sade­ ce

Osmanlılar silah bırakacak )

" Hafız Hakkı Paşa, BOZGUN, Tercüman 1001 Temel Eser, No.6, s. 17, Keıvan yayıncılık. isı. 1972

1

41


Ermeni ve Rumlar ise yıllardır yaptık.lan ihanetin sonuçlarını elde ebniş

ol­

manın gururu içindedirler. Resmen muzaffer kumandan havasındadırlar. Kabarma ve horozlanma halleri ile Türkleri ve Türk Devletini ezme yanşındadırlar. Sanki asırlardır bu devlet içinde, bu Müslüman tebaa ile kardeşçe ve sonsuz özgürlük içinde, zengin ve müreffeh yaşamamışlar. Tam tersine asırlardır baskı ve zulüm görmüş gibi, kin ve inti­ kam hırsına bürünmüşlerdir. Türklerin boynu büküktür. Padişahın sesi kısılınışur. Müslüman tebaa, şehit habe­

rini bile alamadığı kocasının, babasının, oğlunun yasını tutmaktadır. Sefillik, çaresizlik, yokluk had safhadadır. Türk Milleti yorgun, yılgın ve bezgindir.

Yani Türk milletine

vurmanın tam zamanıdır. BU MÜSTESNA ÇOK ACI DÖNEMİ, BİZZAT YAŞAYAN TÜRK BÜYÜK­ LERİNİN KALEMİNDEN BİR KAÇ HATIRA AKTARALIM. Böyle binlerce, binlerce hanra var. BİR TÜRK İ Y E ' N İ N ÜÇÜNCÜ CUMHURBAŞKANI

CELAL BAYAR ANLATIYOR.<35>

"İzmir Hususi Divôn-ı Harbinde Ermeni tehcirinden sorguya çekildim. Halka doğru dergisinin yeni bürosunda çalışırken sivil bir polis geldi. 'Divôn-ı Harb-i Mah­ sus tan ' iscenildiğimi söyledi, kalkıp gittim. Muharebenin devamı sırasında İzmir 'de teh­ cirden ve ihcilôl maksadı ile ceaddi (düşmanlık) ve tecavüz suçlarını inikôp(kötü fiil- kö­ cülük) edenlerden asli ve fer 'i fail (asıl suçlular ve ikinci derece suçlular veyardımcıları) olanların yargılanması için -'Divôn-ı Harb-i örfi' (sıkı yönetim) kurulmuş, reisliğine de Üçüncü Ordu Tahkik heyeti Başkanı Ferik Sair Paşa (korgeneral) tayin olunmuşcu. Tarih:28 Ocak 1919� Bir zamanlar misafirlerimi kabul ettiğim Beyler Sokağı ndaki kulübümüzde, bir mahkeme kurulmuştu. Başkanı çok yaşlı ve yarı felçli Sair Paşa idi. Mahkeme kurulan odada, benim bıraktığım mobilya, eşya, her şey yerli yerinde idi. Ermeni, Türk ve Rum üç sorgu hôkimi ortadaki masanın etrafına sıralanmış beni bekliyorlardı. Kôtip ve genç bir savcı yerini aldı. Hiç birini tanımıyordum. Beni nezaketle karşıladılar. <361 '

' 'Celal Bayar, Ben de Yazdım. 5. Cilt s.1 468, Baho Matbaası İstanbul, 1 967-{Maalesef pek çoğumuz bilmiyoruz. Mondros Mütarekesi 'nin akabinde, eline hr.;at geçen işgalci ve galip Hristiyan terörist devletler, Osmanlı İdaresini ele geçirir geçirmez hiç vakit kaybetmeden, savaş suçlusu saydıklan Türk yetki lileri yargılamaya başladılar. Bu bağlamda Enneni iddialarının yalan olduğu bile, bile, (bile bile dedik, çünkü savaş halinde olduğumuz için, Osmanlı Devletinde ve Anadolu'da olup biten her şeyi zaten görüyorlardı) birçok devlet adamını ve paşayı, Ermenilere zulüm yapa diye tutuklayıp Malıa Adasına hapseııiler, orada yargıladılar. Ermeni soykınınıııa dair hiçbir delil bulamadılar ve hepsi ser­ best bırakıldı. ( S.A)

"Akademisyenler haricinde, kaç kişi tarihimizin çok önemli bu sayfasını biliyordu? Bu konuda, eski Cumhurbaşkanlanmızdan Celal Bayar 'ın "Ben de Yazdım" kitabını bana ulaştıran coğrafya hocam Oğuz Leblebicioğlu 'na teşekkürlerimi sunanın. Daha tarihimizde bilmediğimiz ne sayfalar var ki

42

1

Tarıhı inkar Eden Soykırım Suçlusu

Milomanık Dıaspora

Ermenileri - Selahattin AYDEMiR


Ermeni sorgu hakimi söze başladı: - ittihat ve Terakki Cemiyeti Ermenilerin tehcirine karar vermiştir. Bu yüzden bir­ çokları öldürülmüş, memleketin dôhili emniyeti bozulmuştur. Burada, cemiyetin aynı maksadını rakip eden bir uzvu (elemanı) olduğunuzdan dolayı sizi feran (fer 'an, yardım­ cı olarak- kısmen) İzmir 'de bir kısım Ermenilerin tehcirinden fôil-i asli olarak sorguya çekiyoruz, dedi ve ilave etti: - Anlatınız, bu işler nasıl oldu? . . . Ne için çağırıldığımı bilmediğim için az çok merak ediyordum. Sebebini öğrenince ferahladım. Suale şöyle cevap verdim: - İzmir Ermeni ihtilal komitelerinin ilk işe başladıkları merkezlerden biridir. Harp başladığı zaman polis, Ermeni Taşnaksuıyon Cemiyeti Kulübü 'nün mutbak ocağının al­ unda bir bomba, tenekeler dolusu dinamit buldu. Komiteciler, bunları her halde şefkat yurtlarına hediye eunek için saklamamışlardı' İzmir'dekiler de memleketimizin diğer yerlerindeki ihtilalcı arkadaşları gibi ayaklanmaya hazırlanmışlardı. Biz buna ehemmi­ yet vermedik. Buradaki Ermeniler tehlikeli bir kemiyeı değildiler. Çoluk çocuk büıün nüfuslan 20,000 kişi aşmaz. İzmir savaş bölgesinden uzak olduğu için ordumuza zarar veremezlerdi. Ferdi sui­ kastlar ise, . . . bir mana i fade eunezdi. Bu düşünce ile kimseye ilişmedi. Kimseye ıehcir yapılmadı. . ., Hangi m illenen olursa olsun şahıslarla aramda bir mesele geçmiş değildir.

Umumi Merkez 'den Ermenilerin öldürülmeleri veya tehcir edilmelerine dair her­ hangi bir emir almadık. Eğer böyle bir karar bize bildirilseydi, düşünmeden icaac eder, catbikine geçerdik. O zaman yapcık/arımızın birçok izi kalırdı. Böyle bir şeyin olmaması. bize böyle bir emrin verilmediğinin delilidir. Cevabım biter bitmez, çeşitli din ve ırkcan sorgu hôkimleri ve genç savcı birbirleri­ nin yüzüne baktılar. Biliyordum ki bana isnat edecekleri bir vaka bile yokru. Duraklama­ /arından faydalanarak; - Ben de size sorabilir miyim, dedim. - Hay hay buyur dediler. - Burada temsil etmek istediğiniz adalet tek tara�ı mıdır? Böyle mi emir aldınız? - Ne demek istiyorsunuz? Bu sual üzerine şu izahatı verdim: - Asi Ermeni çetelerinin Türkleri öldürdük/eri, yaktıkları, köylerini yağma ettikleri. düşman ordusu ile ittifak ettikleri ma/ümdur. Hôlbuki siz yalnız biz Türkleri sorguya çekip muhakeme ediyorsunuz. Ermeni hakim ne demek istediğimi anladı. bilmediğimizden haberimiz yok! Sinema ve tiyauo uzmanı dostlar, milli ıarihimize ait bu sayfaları perdeye ve sahneye akıarmak için daha ne bekliyorlar acaba?

43


- Siz de madde tayin eder, isim verirseniz, onarı da takip ve muhakeme ederiz, dedi. Şöyle cevap verdim.

- Bilseydim, büyük bir dosya ile huzurunuza gelirdim. Şu anda hanrladıklarımı söy­ leyebilirim. Ermeni meselesinin bir başlangıcı ve bir de sonu vardır. Altı asır birbiriyle kardeş gibi geçinen bu iki unsundan komiteci Ermeniler 50-60 seneden beri Türk vata­ nının parçalanmasına çalışmaktadırlar. Bunu bir tarafa bırakıyorum. Osmanlı tebaa­ sından, hatta ricalinden bazı Ermeniler, Nobar Paşa ile Paris Sulh Konferansı 'nda bil­ diğiniz çalışmalara devam ediyorlar. Türk vatanından büyük bir parçanın Ermenistan olmasını istiyorlar. Günün bu meselesi üzerinde durmayacağım. Mahkemenizin kurulmasına sebep olan suçların iddia olunan zamana geleceğim. Hükümetimiz bir savaşa tutuldu. Elbette mu­ zaffer olmak isterdi. Zafer bütün vatandaşların gayretini bir noktaya toplamakla temin olunur. Ermeniler böyle mi yaptılar? Harp başladığı zaman Ermeni İhtilal Cemiyetinin açık ve kapalı birçok beyanname/erini, Rus Çarının Ermenilere hitabesini okumuştuk. Ermenilerin bir kısmı, düşman bir hükümdarın emrine uydular. Ordunun menzil ve iaşe kollarına saldırdılar, strateji bakımından önemli olan yerlerde ayaklandılar. Bir­ çok yerlerde silah ve dinamit depoları vücuda getirdiler. Savcı Bey'e sormadan iddia edebilirim ki bütün bunlar suçtur, vatana ihanet etmektir. Bütün bu hıyanet unsurları meydandadır. Şimdi hepsi kahraman rolündedirler. Eski ihtila/cılarınyeni kulüplerinden hangisine isterseniz giriniz, suçluları bulursunuz. Savcı düşünüyordu, Ermeni sorgu hakimi ağzını açmıyordu. Rum sorgu hakimi baştan beri işe karışmamıştı. Durgunluktan istifade ederek ayağa kalkıp sordum: - Beni tevki( edecek misiniz ? - Hayır.

Şimdi soruyorum; Dönemin Padişahı

Vahdettin, 17 Mayıs 1 9 19'da Mustafa Kemal Paşa'yı Anado­

lu'ya ve Samsun'a Ordu Müfettişi göndenneseydil '7J ve milli mücadele zaferle bitme­ seydi düşman ordulanna gerek yok içimizdeki azınlıklar, başta Mustafa Kemal Paşa ol­ mak üzere bütün Milli Kahramanlanmızı mahkeme etmeden idam edecekti. On binlerce Müslüman memur ve subayı görevden alıp yerlerine İngiliz, Fransız ve Yunan personel dolduracaktı.

Hatay'da beş senede yaptıkları

gibi eğitim dili beş yıl içinde tamamen böl­

gesine göre, İngilizce, Fransızca, Yunanca olacakt ı . Belki bugün pek çok yörenin insanı, bi lhassa doğu Anadolu halkı, ana dil ini unutacaktı. Bu ülkede 19 Mayıs 1919'da başlayan bir mucize gerçekleşti. Başta dahi lider Mus­ tafa Kemal ATATÜRK ve silah arkadaşları ve hepimizin kahraman dedeleri ve neneleri canları bahasına emsalsiz bir mücadele ile Mondros Mütarekesini ve Sevr Antlaşmasını

yırtıp attı. Allah onlardan razı olsun. Ya muvaffak olmasaydık, ... rGünü gününe İstiklal Harbi gazetesi, Ömer Sami Coşar, Yeni İstanbul yayınlan, İstanbul,1989 (Bu gazeteleri bana ulaştıran Oğuz Leblebcioğlu'na teşekkürler)

44

1

Tarıhı inkar Eden Soykırım Suçlusu Mıtomanik

Dıaspora Ermenileri . seıahattın AYDEMiR


tK.t MUAZZEZ iLMİYE Ç IG ANLATIYOR (104 yaşında ve sağ) Yunan askerleri elbiseleri yeni, ayaklarında posıallar. Bizim askerlerin ayağında ayakkabı yok. Ayaklarına bez sarıyorlar. Yunan askerlerinin yiyecekleri bol. Biz ilk defa konseıve yiyecekleri onların attığı boş konserve kuıulannda gördük. Biz bir lokma ek­ mek bulamıyoruz. Ben hastalanmışım ancak benim içeceğim kadar azıcık süı bulmuşlar.

Biz ekmek bulamazdık. Bu yüzden biz ekmek kınnularını ıoplar yerdik. Ben hayatımda bir lokma ekmek artırmadım. Çöpe aunadı m. İstiklal Harbi yıllarında halk çok aç. Bir taraftan işgal var. Kömür yok. Trenlerde odun yanıyor. Lokomotiften kıvılcımlar sıçrıyor yolcuların gözüne ateş, kıvılcım geliyor. Bursa'dan Çorum'a beş günde geldik. Halk bakır tencere ve kazanlarını orduya veriyor. Silah yapılsın diye. Bir gün babam evde ne var ne yok bütiin maderu kap kacak ne varsa avlunun ortasına yığmış. Annem evde bir şey bırakmadın diye itiraz ediyor. Babam ona diyor ki düşman buraları işgal etimi bunların ne kıymeti var? Ama orduya giderse vaıan kurtulacak! Yunan askerleri geçtiği her yerde evleri yakıp yı kı yor. Balkanlar'dan, Kafkaslardan Anadolu'ya kaçıyorlar. Anadolu'da herkes daha içlere kaçıyor ama nereye gideceğini bilmeden. Cumhuriyetten sonra, hiç borç almadan Nazilli Basma Fabrikası açıldı. Bursa Me­ rinos fabrikası açıldı. Halk bir coşku içinde. Türkiye canlanıyor. Halk fakir ama mutlu. Hani hani çalışıyor. Yeni alfabeye çok hevesli. Bütün okullarda kız talebeler var. H iç başörtülü kız yok. Modem Türkiye kuruluyor. Sümerbank, Etibank. Gazi Eğitim. açıl­ mış. Yerli üretim başlamış. Ben sümeroloj iye geçtim. Hoca yok, kitap yok . 1 939 da Hiıler iktidar oldu. Yahudi profesörleri işten attı. Atatürk hepsine kucak açtı. Binden fazla Yahudi ilim adamı Türkiye'ye geldi. Benim hocam da . . . . . . . . . . . . . . . . . . idi. 70.000 Hitit tableti okunmayı bekliyordu. Bu yüzden Sümeroloji'yi seçtim. Ankara'da iki kız arkadaş Gazi'de okumak için ev aradık. Kışın ortası. Soba yok. Bir tek gaz lambamız var. Yemek yapacak hiç bir şey yok. Bir lokanta ile anlaştık. İkimi­ ze bir kişilik yemek veriyor. O kadar paramız var çünkü. Yemeği ısıtacak ocak dahi yok. Soğuk soğuk ısıunadan yiyoruz. Sonra yatılı okuldan haber geldi. Yurda yerleşti k. Yurt odası bize cennet gibi geldi. Kaloriferli. Yemekler sıcak.

(Kaynak- Ulusal Kanal)

45


ÜÇ o GÜNLERE AİT 15 MAYIS 1919 TARİIIl..İ İSTANBUL GAZETELERİNİN MANŞET HABERİ: c:ıeı

"MUSTAFA KEMAL PAŞA BUGÜN PADİŞAHA VEDA EDECEK Çanakkale Kahramanı Mustafa Kemal Paşa dün akşam yemeğini, Nişantaşı'nda Sadrazam Damat Ferit Paşa'nın evinde, yeni Genel Kurmay Başkanı Cevdet Paşa'nın da kauldığı özel bir toplanuda yemiştir. Öğrendiğimize göre, yemekten sonraki sohbet sırasında Sadrazam bir harita getire­ rek, Mustafa Kemal Paşa'ya yeni vazifesi esnasında neler yapmak niyetinde ve selahi­ yetlerinin neler olduğunu sormuştur.

- . . . , Efendim İngiliz raporlarına göre oralarda biraz karışıklıklar varmış. Zannederim biraz mübalağalıdır. Yerinde tetkikat yapmadan bir şey diyemem. Sadrazam Genel Kurmay Başkanı Cevat Paşa 'ya dönerek: - Siz ne dersiniz diye sorunca, Paşa 'da; - Öyledir efendim, bu gibi işler yerinde hallolunur, diye cevap vermiştir. Öğrendiğimize göre Mustafa Kemal Paşa, bugün padişahı ziyaret ederek veda ede­ cek ve derhal bandırma Vapuru ile Samsun'a hareket edecektir.

Nişantaşı Konağı 'ndan Mustafa Kemül Paşa ile birlikte ayrılan Cevat Paşa, Teşvikiye 'ye doğru yürürken: - Bir şey mi yapacaksın Kemül, diye sormuş ve şu cevabı almıştır; - Evet, Paşam, bir şey yapacağım. Ve aralarındaki konuşma şu şekilde biuniştir: - Allah muvaffak etsin. - Muhakkak muvaffak olacağız paşam! . . . " 17 Mayıs 1919'un gazetesi elimize geçmişken, ermeni konusunda iki küçük haberi de aktaralım. Milletin bilgisi olsun.

"TÜRKLERİ SAVUNDU VAZİFEDEN ALINDI Amerikan Robert Koleji Müdürü Dr. Gates, geçenlerde yaptığı bir konuşmada, Türkleri savunmuş, Ermenilerin mezalimini anarken, Türkler aleyhine Ermeni iddiala­ rının fazla büyütüldüğünü söylemiştir. Öğrendiğimize göre, Ermeni cemaatinin protestolan neticesinde, Müdürün vazifesi­ ne son verilmiş ve Arnerika'ya çağınlmışur." " a.g.e.,

46

1

Tarıhı inkar Eden Soykırım Suçlusu Mitomanık Diaspora Ermenileri - Selahattin AYDEMiR


"İSTANBUL'DA TEVKİFLER YAPILDI

Ermenilere zulüm yaptıkları iddiası ile tevkif edilen iıtihaıçılar arasında Profesör Fuad Köprülü ile eski ittihatçı mebuslar ve bir de gazeteci var. Askeri Hapishaneye atılanlar arasında Eski Tokat mebusu Hasan Tahsin, Sinop mebusu İsmail Hakkı, Karasi mebusu Ferhad ve Dr.Esat Paşa, tüccarlardan Mecit Mehmet Karakaş, terzi Zeki, Antalya Valisi Sabur Sami, Şeytan Gazetesi müdürü Avni Bey tevkif edilerek hapse atılmışlardır. Ermenilere zulüm yapan Türkleri yargılayan askeri mahkemeye Van Vilayeti eski adliye Müfettişi Garabet Avciyan tayin edilmişôr. " "İstanbul Belediye Reisi Cemil Paşa, şehrin temiz hale getirilemeyişi ve çöplerin toplanamayışı hakkında şunları söylemiştir. Para yok,

amele yok, vesait yok. "

"DÖRT YILDA 385.000 ŞEHİT Türkiye Devleti, Cihan Savaşı içinde kaldığı 4 yıl 3 gün zarfında 385.000 evla­ dını şehit vermiştir. Bunların büyük bir kısmı Çanakkale ve Sarıkamış topraklarında yatmaktadır. r3•ı Ayrıca Filistin çöllerinde, Süveyş k, Irak ve İran cephelerinde, Ga­ liçya da nice Türk evlcidı şehir düşmüş ve kaybolmuştur. Mütarekenin akdinde hasra­ nelerde 180.256 yaralı yatmaktaydı. Kayıp ve esir sayısı, 1 .525.000'dir. Cihan Savaşı sonlarına doğru, müttefik/er yanında savaşa karılarak Anadolu topraklarına talip olan funanistan ise 5,000 ölü vermiştir. " '

DÖRT Rahmetli üstat İsmet BOZDAG doksan yaşında yazdığı son eserini ve son em<>ğini SOYKIRIM YALANINA harcamışur. Üstadın son kitabından'"'°' aktcıralım. Tarih: KA ­ SIM 1918

" . . . , sonunda, bütün Osmanlı düşmanlarının "ŞÜKRAN DUASI " için bayram eıtiği günler idi. İzzet Paşa hükümeti kurulmuş, Meclis-i mebusan yeniden çalışmaya başla­ mıştır. Çeşitli milletleri temsil eden Osmanlı Mebusları Meclis salonunu doldurmuştur. Savaştan yenik çıkan Osmanlı Devleti kendi meclis salonunda zor günlerinden birini daha yaşamaktadır. Muzaffer havalarında olan azınlık (ben azınlık tanımı kabul etmiyorum) temsilci/e­ ri, meclisteki Müslüman mebusları sıkıştırnıakradır. Kürsüye çıkan Ermeni mebuslar: - Harbi Umumi 'nin başında çıkardığınız bir kararname ile Ermenileri evlerinden vatanlarından ettiniz. Sürdünüz, götürdünüz. Çoluk çocuk öldüler, süründüler. Soyu/"'Tarih, Mayıs 1919 ve kayıılann ıam ıayin ve ıespiıi yapılmış değil. Ruslara, İngilizlere, Fransızlara esir düşenler, kaydı yapılmayanlar var. Kaydı yapılıp, harbin kızılca kıyameı günlerinde, dağılan ordu birlikleri var. Düşmanın tamamen imha eııiği, binalarını da evraklannı da yakıp yıkuğı birliklerimiz var. Ama bunlardan haberimiz yok. Akıbeıleri hakkında bilgimiz yok. Şu sekiz saurlık bilginin içinde ne büyük acılar var!...? "' lsmeı Bozdağ. Çankaya Özel Arşiv belgelerinde Aıatürk Soykınm lddialannı Reddediyor, Tarihin Vicdanını Sızlatan Soykınm Yalanı, Truva Yayınları, s.104, İsıanbul,2009

1

47


dular, iffec/erinden oldular. Sait Halim Paşa ve Talat Paşa kabinesi bu zulmün ve yok ermenin hesabını vermeliydiler. Onlar bugün yok. izzet Paşa kabinesi var. Suç temsil­ cilerin olsa bile sorumlu olan devlettir. Yüz binlerce kurbanın hesabını verin bakalım" Rum milletvekillerin Ermenilerden bir adım önde idiler. Rumlar, yıllarca savaşmışlar ayrı bir devler kurmuşlar, o devlet şimdi İZMIR 'e asker çıkaracakmış. Fakat işbu kadarla bitecek değilmiş. Anadolu'da ölen Rumların hesabı devletten sorulacakmış. Ermeni ve Rum temsilciler birbirini destekleyerek Osmanlı Devletini sıkışcırıyordu. 2 Kasım 1918 tarihinde Rum ve Ermeni milletvekil/eri Osmanlı Meclisinde, önerge vererek, Ermeni olmaktan başka hiçbir suçu olmayan 1.000. 000 ve Gayrimüslimlerin ticaretten men edilmesinden sorumlu kişilerin hesap vermesini istiyorlar. Başka bir Ermeni mebusu kürsüye gelip, -"TEHCİR 'E tabi tutulup, sürgün edilen Ermenilerin mal ve mülkleri ne oldu ? Devlet sorumlulara ne yapcı ?-" diye bağırıyor. Gördüğünüz gibi ülke elden gidiyor, Mondros Mütarekesi yapılmış, emperyalist işgalci Avrupa, çılgınca bir şehvetle SEVR'e hazırlanmakta. Türk halkı can derdinde. Halk perişan, devlet şaşkın, Ermeni ve Rum mebusların tek derdi, intikam, intikam, intikam. Avrupa, Sevr ile son kale Anadolu'nun bölüşülmesi için Ermeni ve Rumlan da kullanarak, son ve öldüıiicü darbeyi planlıyor. Rum asıllı Aydın Millervekili Emanüelidis Efendi, Osmanlı Meclisinde şu konuş­ mayı yapar:

- Türkiye 'de yaşayan insanların refaha kavuşması için acılan adımlar yetersiz kal­ mıştır. Uygarlık sağlanamamıştır. Yüz yıldan beri konuşulan "Islahat siyaseti " iflas ermiştir. Azınlıklar bugünün şartları altında yaşayamazlar. Hükümet bunları derin dü­ şünsün ve halletsin. Hal/edemezse "UYGARLIK DÜNYASI " tarafından Osmanlı diihil ülkelerin iç işleri uygarca düzenlenecektir. " Bu konuşma Osmanlı İmparatorluğunun sadece adının var olduğunu aslında bu koca çınann içinin çüıiidüğünü gösterir. Gücü kuvveti yerinde olan hiçbir ülkede bir millervekili kendi meclisinde kendi devleti aleyhine böyle konuşamaz. Kendi devletini tehdit edemez, ettirmezler.( Tarih 1 918) Peki, bugün 2017 yılında yine 1918 gibi, resmen devleti tehdit eden konuşmalar yapan hainler yok mu? Hem de yine Türk Meclisi çausı alunda! Kim bunlar? Destekçileri kim? Yüzyıl sonra değişen ne?

48

1

Tarıhı inkar Eden Soykırım Suçlusu Mitomanık Dıaspora Ermeniler! - Selahattin AYDEMiR


BEŞ YEMEN TARAFINA BAKALIM 22 Nisan 2017 Pazartesi günü, TRT B ELGE S EL de"" Yemen ile ilgili programın '

son yinni dakikasını yakaladım. Yemen mevzuu, bilmediğim ve bilmek istediğim yakın tarihimizin acı ve karanlık bir sayfası dı r. Hemen kağıı kalemi elime alıp not etmeye başladım. Önce bunlan arz edeyim sonra yoruma geçeceğim. Yıl 1905-1909 arası. Mirliva Rüştü Paşa, 26 Mart 1905'da payitaht'a telgraf çekiyor. ' "Askerlerin aya­ ğında kundura yoktur. Askerlerin ayakları yara bere içindedir. Birçok askerimizin yarası ilaçsızlıktan kangrene dönmüş ve ayağı kesilmek zorunda kalmıştır. Acilen her boy kun­ dura gönderilmesi arz olunur" ' (Mirliva:Mir-i Liva: Tugay Kom., Tuğ &Tüm general) Vali Mehmet Tevfik bey, 1 Nisan 1905; Siinii 'daki askerlerimiz dahil insanlar gıda azlığından ölmektedir. Asker ve sivil günde yüz insanımız açlıktan ölmektedir. Asker­ lerimiz o kadar mecalsiz düşmüştür ki, nöbetlerini oturarak cucmaktadır. Bazı askerler yatarak tutmaktadır. Hasan Muhittin Paşa; 1909 'Açlık veyetersiz donanım yüzünden askerlerimiz ölmek­ tedir. Bu satırları mürekkeple değil gözyaşları ile yazıyorum. Kafilelerle firarlar başla­ mıştır. Mani olacak gücümüz yoktur. Askerler o kadar açtır ki silahını satmaktadır! " ' Payitaht'tan çoğu zaman bu yakınmalara cevap bile verilmemektedir. İngiliz saldı­

rılan başladığında Yemenli İmam Yahya İngilizlere mukavemet ediyor. Türk askerle rine sahip çıkıyor. İngilizler Yemen'e hakim olduğun da bile Osmanlıya bağlılığından vaz­ geçmiyor. Öle, öle Sa'na'da Türk gücü kalmıyor. İMAM YAHYA. İstanbul 'dan yardım istiyor. Ne yardım, ne cevap geliyor. Sonunda kendi Yemen Devletini kur diyerek Ye­ men'i İmam Yahya'ya bırakıyoruz. İmam Yahya Yemen Devletini inşa ederken, Türk subaylarını bilerek işe al ıyor. Ye­ men halkı da Türklere sahip çıkıyor ve İngilizlere karşı onları himaye ediyorlar. Saklı­ yorlar. Kızlanıu vererek evlendiriyorlar. 1938 yılına kadar İmam Yahya hala Osmanlıya ve Türkiye Cwnhuriyetine bağlılığını kesmiyor. Yemende kalıp evlenen subaylardan Yzb. Ali Galip Bey'in torununun kızı, büyük dedesinin üç dil bildiğini Osmanlı Paşalarının çoğunun en aç üç dil bildiğini, çok be­ cerikli ve eğitimli olduğunu; toplamda bu dönemde 400.000 Türk askerimiz aç lık, gı­ dasızlık ve sefillikten öldüğünü naklediyor. Sağ kalan yaklaşık 300.000 (?) Türk askeri Yemen 'de ve yakın yerleşim yerlerinde izini kaybediyor. İngilizler, Yemen'de Osmanlının sömürge politikası güttüğü propagandasını yapsa da Yemen halkı onlara inanmıyor ve itibar etmiyor. Çünkü Osm anlı Yemende birçok yaunm yapmış. Okullar açmış, hana ilk kız meslek mektebini Osmanlılar açmış.

41 TRT Belgesel, 22 Nisan 2017, konuşmacılar: Uluç Yemen Aslan- Ufuk Gülsoy- (Yemen Film Yapım 201 6)

49


ALTI BİR DE BALKAN TARAFINA VE AVRUPA'NIN İKİYÜZLÜLÜGÜNE BAKALIM (42) Tarihimizin acı sayfalarından biri olan Balkan Savaşı, vatanını seven her Türk 'ün kalbini hôlô elemle titretir. Kaybedilen topraklar, düşman ayakları altında kalan ırkdaş­ /arımız, savaş sırasında &ı/kan Milletlerinin, Türk halkına yaptıkları korkunç mezalim ve kefensiz toprağa gömülen on binlerre şehidimiz aklımıza gelir. İçimizdeki Moskof uşakları, bu zulümleri unutturarak, dinimizi ve ırkımızı yok etmek için asırlarra çalışan düşmanlarımızı, bugün bize sevimli göstermeye çalışmaktadır. Türk evladı ırkına bu de­ rece kastedenleri unutacak ve affedecek kadar nankör olamaz. Türk tarihinde hiçbir millete nasip olmayan, büyük şan ve şeref levhaları vardır. Bunun yanında uğradığımız mağlubiyetleri ve buna tesir eden sebepleri inceleyerek, doğru olarak ve istismar edici hislere kapılmadan genç nesle aktarmak da milli ve tarihi görevimizdir. . . . Acı dersler sonunda alacağımız ibret ve tecrübeler istikbaldeki galibiyet/erimizi sağlayacaktır. Zorla tahtan indirilen Sultan Abdülhamid 'in yerine geçen V. Mehmet Reşat İttihat­ çıların her isteğine bayun emiştir. İtalya hiçbir hakkı ve sa/ôhiyeti yokken Trab/usgarp ve Bingazi 'ye asker çıkarmıştır. Memleket çok karışık bir hô/e gelmiştir. Tarafsız münev­ verler bu hôle sebep olan itıihacçılara karşıdırlar. Orduda bazı subaylar, "Ha/ôskôran-ı Zabicôn Gurubu " adiyle bir teşkilat kurmuşlardır. Bunlara göre, "Osmanlı Devleri, sü­ rade yıkılmaktadır. " Lütfen idarenin ve askerin ümitsizliğine bakın; bu şartlarda halkın moralinin nasıl olduğunu tahmin edin. Aynı eserin 2 1 nci sayfasındaki şu ifadeye bakar mısınız?

"Savaştan i:mce Fransa olsun, İngiltere olsun, Savaş sonunda hangi taraf galip demişlerdi. Bunu söylerken savaşı Türklerin ka­ zanacağını tahmin ederek söylemişlerdi. Balkan Devletleri kazanınca verdikleri sözü unucuverdiler. Konferans dağıldı. Edirne 'de Şükrü Paşa halô dayanıyordu. Bu arada halk açlıktan perişan olmuştu. Ot, kedi ve fareleri bile yiyorlardı. (Tarih 29 Ekim 1 912) gelirse gelsin sınırlar aynı kalacakur"

Balkan Savaşlarında askerimiz, dün vilôyetimiz olan küçük devletlere mağlup ol­ muşcur.(") Yemen felaketimiz, balkan felaketinden beter, Balkan felaketi Kafkasya felaketin­ den beter.

Dört cihetten yapılan soykırım ve sürgün yüzünden Anadolu'ya kaçan Anadolu'da selamet arayan Türk ve Müslüman tebaa, ne yazık ki Anadolu'da da aradığını bulamadı. Zira Bulgar, Yunan, Ermeni, Rum, Rus ve İngiliz zulmünden kaçan milyonlarla ifade " Hafız Hakkı Paşa, BOZGUN, Tercüman 1 00 1 Temel Eser, No.6, s.3,17, Kervan Yayınalık, isı. 1972 ''

a.g.e.,

50

1

s. 24

Tarıhı lnk�r Eden Soykırım Suçlusu

Mıtomanık Dıaspora Ermenileri - Selahattin AYOEMIR


edeceğimiz Müslüman halkı, karşılayacak devlet ve teşkilat yok.

Anadolu'da onları

barındıracak sağlıklı ve varlıklı halk da yok. Halk perişan, aç ve erkekleri ölmüş veya hala cephede. Bu yüzden tanm çökmüş, sanayi zaten yok. Kadınlar, çocuklar ve yaşlılar ekip biçmeye yetmezken, akın, akın on binlerce grup Anadolu'ya kaçıyor. Toplamda milyonları geçen bu göçlere yapacak hiçbir şey yok. Devlet şu köye yerleşin diyor o kadar başka yapacağı hiçbir şey yok. O köy gelenleri bağrına basıyor ve birlikte kerpiçten ev yapmaya ve ekmeğini bölüşmeye başlıyor. Göçmen gelen erkekler, ev yapmadan, eve yerleşmeden, ailesini o köyün insanları­ na emanet edip askere gidiyor. Nereye gittiği hangi cepheye gittiği belli değil. Haber alma ve gönderme imkanı yok. Ancak aynı köyden birkaç asker beraber ise ve biri izinle ve gazi olup köye dönerse haber alınabiliyor. Yoksa çoğunun şehit haberi bile gelmiyor. Şehitlerin şehit olduğu ne

zaman

anlaşıldı? Savaşlar bittikten sonra anlaşı ldı. Sağ

olanlar kör, topal köyüne döndü ve dönmeyenlerin aylarca yolu gözlendi. Hana yıl larca yolları gözlediler. Belki sakatlandı tedavi görüyordur, iyileşince gelir diye diller duada, eller havada beklediler, beklediler, beklediler, hayata gözlerini yumana kadar beklediler. Kavuşmalar ahrete kaldı. Şu aoyı, şu trajediyi, şu travmayı dünyada kim yaşadı? Bin yıl kardeşçe yaşadıkları Türkleri, en zayıf zamanında, yardım etmesi gerekir­ ken; ihanet etmeyi tercih edip düşman tarafına geçerek sınından hançerleyen Ermeniler mi yaşadı? Yoksa Rumlar mı? Güldürmeyin adam ı !

YEDi YEMEK LiSTESi Ytl

: 1915

Yer

:

Çanakkale

Adres

:

43. Alay 1. P.Tb. 1. 81. Sabah

Öile

Akşam

Ekmek

15 Haziran

Üzüm Hoşafı

Yok

Buğday Çorbası

Tam

26 Haziran

Yok

Yok

Üzül Hoşafı

Tam

18 Temmuz

Üzüm Hoşafı

Yok

Yok

Tam

8 Ağustos

Yarım Ekmek

Yok

Şekersiz üzüm Hoşafı

Yok

1915

Not: 2 1 Temmuzz 1915'ten itibaren Ordu emriyle ekmek istihkakı 500 grama in­ miştir. Çünkü un ve ekmek kalmamışur.

Asker o kadar aç kahr ki ordu komutartlığı çekirgelerin nasıl yakalanıp nasıl yene­ ceğini anlatan tamim yayınlar.

1

51


SEKİZ ÇOCUK ASKERLER Birinci Dünya Savaşının patlak verdiği 1 9 14 yılına gelene kadar savaşlarda

man erkek nüfusu o kadar kınlnuşn ki, Osmanlı Devleti 16-46 yaş arası

Müslü­

herkesi aldı.

O ıarihe kadar gayrimüslimler askere gitmiyordu<44ı Böylece Ermeni, Rum ve Yahudi tebaa, savaşlarda ölmüyor, sakatlanmıyor, işlerinin ve eşlerinin başında sağ seliimet yaşı­ yorlardı. Bu sayede Osmanlı İmparatorluğunda, devamlılık isteyen mesleklerin hepsini

700-800 sene boyunca Ermeni, Rum ve Yahudiler yapmışur. Bu yüzden Osmanlı Dev­ letinde, Ermeni, Rum ve Yahudi zengindir. Elit tabakadır. Hatta bu süreklilik sayesinde eğitimli zümre yine gayrimüslim tebaadır. Avrupalı asla böyle yapmanuşıır. Daima askere azınlıkları ve sömürge halkını gön­ dermiştir. Savaşlarda en önde ve en önce Afrikalı, Latin Amerikalı, Avustralyalı insanlar ölmüştür. Irkçı Beyaz Avrupalı hiç ölmemiştir. Osmanlı Devleti bunu yapmadığı için endüstri ve ekonomisini tamamen gayri müsslim halkma ıeslim eımişıir. Müslüman savaşta ölerler yüzünden yetim kalırken alnı zamanda fakir ve cahil kalmışıır. Sanatkarlar, esnaflar, sarraflar ve iş adamaları hepsi gayri Müslim olduğu için Müs­ lim halk daima gayrimüslim halka muhıaç olarak ya�ışur. Nitekim bunun sonucu olarak 1 9 1 4 'ıe

Harb-i Umumi (!.Dünya

Savaşı) patlak ver­

diğinde askere alacak Müslüman genç kalmamıştır. Aşağıda resmini gördüğünüz gibi devleı Müslüman çocukları askere almaya başlamışıır. Çocuk askerler de yetmemiş nihayet;

"Bu vatan, bu topraklar, Ermeni, Rum, Süryani ve Yahudi tebaanın da vatanı, bin yıldır birlikte yaşadığımız bu topraklan, birlikte savunalım" diye Gayrimüslim ıebaa­ dan da asker al maya başlamıştır. Al mıştır ama ne yazık ki Ermeni ve Rumlar (Yahudiler değil) Türk Ordusundan firar edip düşman tarafına geçm işıir.

Vatanı korusun diye eline verdiğimiz silahla

Türkleri vurmaya başlamıştır. Aynı durum 1 9 1 2 'de Balkan Savaşlarında ve bütün Ege adalarında da olmuştur. Gayrimüslim askerler beş asır sonra dönmüş, Yunan iş­ gal ordusuna katılmıştır. Rumel i ' nde 1 9 1 2 'de'"1 Müslüman tebaaya yapılan ihanet, isyan, yağma, yıkma, yakma, sürgün, soygun, soykırım ve tecavüz; Ermenilere örnek olmuş ve cesaret vermiştir. �su

poziıif ayrıcalık Ermeni, Yahudi ve Rumlara sonsuz derecede rahatlık, huzur ve bol kazanç sağ­

lamışıır. '"a-İlker ALP - Belge ve Fotoğraflarla Bulgar Mezalimi 1989-1878 -Trakya Üniversitesi Yayınlan 1 190 Ankara1 990- ) -b- Tenzile Rüsıemhanlı. Enneni Mezalimi Türk Müslüman Soykınmı Çeviren: Dr. Gaffar Çakmaklı Kara Kuıu yayınları, Cağafoğlu, Ekim 2009

52

1

Tarıhı lnk•r Eden Soykırım Suçlusu Mııoınanık Dıasııora Ermenileri - Selahattin AYDEMiR


Ç OCUK ASKERLER Türklerin acziyetini gören Enneniler Doğu Anadolu'dan ta Dağıstan'a kadar tüm Kafkaslarda 900 sene dostluktan sonra, Müslüman tebaa 'ya ve devlete karşı, isyan, yağ­ ma, yıkma, yakma, sürgün, soygun, soykınm ve tecavüz suçlarının hepsini işlemişlerdir. Öyle ki Enneni vahşetleri, Sırp ve Bulgarların vahşetini gölgede bırakmıştır.

DOKUZ AHMET REFİK ALTINAY'ın hatıraona bakalım 1660 Beşi�taş doğumlu ve medrese muallimliği dahil, devletin hem sivil hem askeri üst kademelerinde uzun y ı ll an vazife gönnüştür. Yazar !.Dünya Harbinden sonra Anado­ lu'nun durumunu teftiş etmekle görevlendirildi. Gördüklerini "KAFKAS YOLLARI N­ DA (Hauralar ve Tahassürler) ERMENİ MEZALİM İ " kitabında y ayı nladı . ' ''"' 1 9 1 B'de Doğu Anadolu'yu teftiş eni, İstanbul 'a döndü 1 9 19 'da bu kitabını yayınladı. Kitabın takdim yazısında Bursa Müftüsü

"Bu kitapta 1 91 8 yıllarında

Nail Papatya, şöyle yazmış; Rus istilôsında sonra isıilôya maruz kalan Kuzey-Do­

ğu illerimizdeki hadiseler, özellikle Ermenilerin yapmış olduğu zulümler ve kaıliamlar taze (sıcağı sıcağına) ve kendi şartla rı

için

de anları lrııakıadır."''-,

""' Mini hanrlatma: Liıtfen bu sanrlan okurken üç yıl evvel yani 1915"ıe ıehdr yapıldığını ve cin fikirli Ermenicileıin %25 KDV ilave ederek 1,5 milyon Ermeni öldü (öldürüldü) zııvasını haıırıııızda tutunuz. Şu gerçeği de unuanayınız. Anadolu 'da yaşayan ıoplam Ermeni mıtusu 1 1 00.000- 1 2 1 0.000-

1260.000 ' dir. Tehcire ı.ibi ıuıulan Ermeni nüfusu 430.00(J"dir. Bunun devleı koruması ile 400.000'ni sağ selamet Suıiye'ye varmıştır. Ermenicilerin zırva iddialarına göre 1 9 1 6 vılında Anadolu"da bir ıek Ermeni olmaması gerekir. Bakalım 1916'da ve daha sonrasında Anadolu'da Ermeni var mı. yok mu? 47Ahmet Refik Alunay "Kafkas Yollannda" ( Hatı ra lar ve Tahassürler) Ermeni Mezalimi, Fikir Ya­ yınlan, isıanbul,1992

53


1. Trabzon- 17 Nisan 1334 (1918)-Trabzon yaralanmış, Trabzon perişan, Trabzon mônen ve maddeten bir harabezôr.(Yıkık dökük- inleyen yıkıntılar) Perişan kıyafetli halk sönen ocakların ve yanan evlerini, acı acı seyrediyor. Kunulan pek az bina var. Şehrin en muazzam, el değmemiş binaları, Rum kilisesi, Rum okulu, Rum mezarlığı ve Rum evleri. Sokaklarda hayvan ölüleri duruyor. Harap olmuş Trabzon 'u geziyoruz. Sırtlarında bohça, ellerinde bıçaklarla ot top­ layan kadınlar var. Yanında ufak bir çocuk olan, utandığı için yüzünü çarşafla örtmüş kadına sordum. "Bu ıopladıklarınızı ne yapıyorsunuz?" Üzüntü ve sitemle yüzüme bakarak; "Yiyeceğiz, nideceğiz" Gözleri yaşardı, pek üzgündü. Konuştuk: Ermeni ve Rumların yaptıkları zulümden dilhün idi.(Dil:yürek, hun, kan. Yüreği kanlı- pek dertli). Ermeni ve Rumların yaptıkları yanında Moskof istilası bir nimet sayı­ lır diyordu. Kapıları tekmelenmiş, çocukları öldürülmüştü. Uzaktan bir şalvarlı ihtiyar yaklaştı, imam imiş. Kadının yarım bıraktığına imam devam etti. "En çok zulmü Kafkas Ermenileri, komünist Rus askerleri. Rus ordusuna gönüllü katılan yerli Ermeniler yaptı " diyor. f481 Hatta Ermeniler Müslümanlara tecavüz ve zulüm yaptıkça Ruslar onları şiddetle men ediyorlarmış. 2. Ardeşen-25 Nisan 1334(1918)-Trabzon 'dan çıktık, yol boyundaki bütün köyler yakılmış. Ruslar buraları terk ederken evlerin camlarına kadar söküp götürmüşler. Yol boyunca gördüklerimiz bir felôkeı! İnsanların ayakları çıplak, elbiseleri lime lime, yüz­ leri yanmış. açlıktan benzi solmuş yine de çalışıyorlar. Tarlalarda genç, dinç işe yarar hiçbir erkek yok. Halci o cılız vücutları ile ölülerini omzuna almış ak sakallı, beli bükül­ müş insanlar melül ve alil bir şeyler yapmak gayreti içindeler. Hamsi Köyüne doğru pek çok Rum köyü var hiç birine dokunulmamış. Şimdi ders alınacak çok önemli bir cümleyi aktaracağım. Sayfalardır anlaonaya çalıştığımı bu bir cümle formüle etmiş. Halkın maddi ve manevi hfilini i fadeye bu söz yeter de artar bile. Yazar Ahmet Refik Paşa sayfa 23'de şöyle yazmış: ...Kar.; Yaylası, Kar.; Lisesinden yetişenler cemiyet yayınlan, s.15-16 Teknik Kitaplar Yayınevi bul, l Şubaı 1946

lsıan­

Sayfa 1 6 'dan bir paragraf alınb ile kısa bir bilgi aktaralım. " 1801 'de hile ile Ruslar Tıflis 'i işgal eııi. 1805 'de Arpaçay ve İravan Hanlığını aldılar. . ., . . ., 1828'de Kars 'ı işgal eııiler. Ertesi yıl Edime Muahedesi ile MıskD Ruslara bırakıldı. .. ., . . ., 93 Harbinde 187778 'de Bir milyar 100 milyon ruble (44 mi/yan Osmanlı a/cını) gibi haksız bir harp tazminaıı yerine Kars, Ardahan, ve Bacum sancakları Çarlığın esarecine cerk edildi. Ruslar hemen Kars'ın maddi ve manevi çehresini değişcirmeye başladılar. Osmanlı lranlı ve Rus Ermenilerini, Rum, Asuri, Yezidileri buraya copladılar. Rus ve Alman kolonilerinden köylüleri bile qecirdi/er. . . ., . . ., Tam 40 yıl sonra "Mart 1918 'de ordumuz Kars'ı Kurtardı . . . ., 1 920 ve 1921 arasında Ruslarla yaşanan bir dizi çekişme ve anı/aşmalardan sonra Bacum, Tıflis, Acara ve Nahçıvan Rusya 'ya bırakılarak bugünkü sınırlar çizildi."

54

/

Tarıhı inkar Eden Soykırım Suçlusu Mitomanik Dıaspora Ermenileri • Selahattin AYDEMiR


Zigana yollarında bir köydeyiz. Köylünün birine sordum. Rus idaresinde nasıl yaşadınız? "Efendi, Urus bize bahirdi fakat yüreğimiz korhuda idi. Şimdi korhu yok ama alcık kötü!<49J

3. Erzincan- 2 Mayıs 1334(1918) Rusların avdetlerini müteakip (Rusların geri dönmelerinden sonra) Ermenilerin zulmettikleri beldelerden biri de Erzincan. Bir za­ manlar 20.000 kişinin yaşadığı Erzincan 'da şimdi üç-dört bin kişi bile yok. Rus istilası zamanında kasabada kalanlar, kasabanın fakir ve aciz rakımı. Ban/arın da yedi yüz ka­ darı Ermeniler tarafından kesilmiş, yakılmış kuyulara atılmış. Kasaba ordumuz tarafın­ dan şubat ayında geri alınmış. ( marc+nisan = iki ay olmuş) Hala ölülerin coplanması bitmemiş. . . ., -

Bedbaht Erzincanlıların yanık, müessir kürdili makamdan söyledikleri türkülerin hazin nağmeleri yürek burkuyor. Vardım ki yurdumdan ayak göçürmüş Leyla gitmiş, ıssız kalmış ocağı Camlar şikest (kırılmış) olmuş, neyler dökülmüş Sakiler meclisten çekmiş ayağı Hakikaten de Erzincan 'da bütün otağlar ıssız kalmış, bütün camlar gönüller gibi kı­ rılmış, bütün bahçeleri perişan, halk aç ve sefi.l. Ömrünü, sürgünlerde, yollarda, gurbec­ te, cephede, yollarda geçiren bu halk zaten ne zaman saadet yüzü görmüş ki ? Türküleri nameleri yakıcı, nameleri ateşli asırlardır feryat ile geçen bir acı hayat Vardım ki bağlarda bağban ağlar! Sümbüller perişan, güller kan ağlar Leyla gitmiş, ıssız kalmış ocağı Şeyda (şaşkın) bülbül terk edeli bu bağı Hangi dağda bulsam ol heza/i Hangi çölde sürsem çeşm-i gazali Yavrusunu yitirmiş ceylan misali Gezer çölden çöle yoktur durağı Erzincan 'ın ıssızlığının kasvetinden kumılurcasına ayrıldık. Yol boyunca Ermeniler tarafından kesilmiş başlar, parçalanmış vücutlar, gözlerimin önünden gitmedi. Yanma­ mış, yıkılmamış, kırılmamış hiçbir şey yok. Bu bağların sahipleri, bu köylerin sakinleri nerede? Ses veren yok. ... a.g.e . . s.30

55


4. Erzurum- 6 Mayıs 1334 (1918)- Böylesine acı ve kasvec/i bir hal ile yola revan olduk. Yollarda bizden başka kimse yok. Her cara( ıssız. Akşam olurken fırac kenarında bir hana yaklaşıık. Arabadan indik (Ar arabası)lki köpek bir adam ölüsü bulmuş yemek­ le meşguller. Geceyi Bican Köyünde geçireceğiz. Burada da Ermeniler camiyi havaya uçurmuş­ lar. Bürün evlerde (işenk (fişek) izleri var. Ermeniler burada yüzlerce insan öldürmüş/er. Mama Harun Köyünde Parkın yanında bir çukur Türk naşlanyla dolu. Bürün beldeler gibi bu beldenin de en büyük düşmanı AÇLIK! Köpekler mezarlara yeni gömülmüş ölülerle karınlarını doyuruyor/ar("') Yazar, Ruslann işgali sırasında yapuklan yol ve köpıiil eri anlatuktan sonra, burada da aynı feci manzara karşısında yeise düşüyor. "llıca'ya yaklaşuk. Erzunım 'un savunması için yapılan tel örgülerle karşılaşok. Ba­ zen yol kenarlarında koparılmış ellere, ayaklara rastlıyoruz! Ilıca muntazam bir köy ama Erzurumlar en çok burada kaıliam(soykınm) yap rnışlar. Kadın, erkek, çoluk çocuk her­ kesi öldürmüşler. Köyde b ritek nüfus dahi kalmamış. Ilıca'dan Erzurum'a varmak bir hayli mesele. Güç bela Erzunım'a vardık. Erzurum bir harabe gibi. Ruslann çekilmesi üzerine sehir tamamen Ermenilerin eline kalmıs. İste bürün zulümler. yanqınlqr ve facialar o zaman baslamıs. Devler da­ irleri. belediye binası yakılmıs. Yalnız Erzurum sokaklarında toplanan Müslüman ölüsü dön binden fazla. ' "J Evlere doldurup yakılanlar. yol yaprırmak bahanesiyle uzaklara götürülüp öldürülenler bu hesaba dahil değil. " . . . . . . .. Ermeniler bölgesi cerk ederken hemen her carafı yakmıslar. . . .,. . . Feci katliam!"

Mini habrlanna: Dikkat edin, üç yıl evvel 1915'te Türkler, Anadolu' da 1,5 milyon Ermeniyi öldürmüştü ve yeryüzünde hiç Ermeni kalmamışu! ON SON OLARAK DEDEMDEN VE KAYINPEDERDEN DUYDUGUMU NAKLEDEYİM. a. Dedem Afyon ovasında savaşanlardan. Dedem arazide öküz tırnağı buluyor iki gün koynunda saklayıp gizli gizli onu kemiriyor. b.Kayınpederin babası dedem kadar şanslı değilmiş. Yeni ölmüş bir hayvarun işkem­ besini buluyor. Bokunu temizleyip yemek için çırparken başka bir asker kapıp kaçıyor. c. Aydın' dan Ardahan' a kadar doğuda ve bauda birçok kere ve birçok bölgeye ait bizzat dinlediğim ve duyduğum şu haurayı bu ülkede bilen çok ama yazıp çizmeye utaruyorlar.

"' a.g.e., s.35 ;ı

a.g.e., s 39

56

1

Tarıhı inkar Eden

Soykırım Suçlusu Mııomanik

Diaspora

Ermenileri

-

Selahattln AYDEMiR


Gerek askeriyede kullanılan, gerekse sivillerin kullandıkları atların dışkısından çı­ kan sağlam kalmış buğdayları seçip temizleyip yıkamışlar ve yemişler.

Bwılan asla atalarunw karalamak veya aşağılamak için değil, atalanmızın ne büyük açlık, yokluk içinde savaştıklarıru anlatmak için yazıyoruz. Türk milletinin tamamının ne büyük yoksulluklar, ne feci travmalar, ne acı trajediler yaşadığını gözü kör, kulağı sağır Avrupalı hainlerin gözünü sokmak için yazıyoruz. Devlet korumasın­ da, denetimle ve planlı olarak yapılan ERMENİ TEHCİRİNİ tüm dünyaya utanmadan soykırım diye reklam yapan nankör, hain, asi, katliamcı ve suçlu Ermeniler ile Türk Milletinin yaşadıkları mukayese bile kabul etmez. Ermeniler mazlum mu zalim mi? Aciz bir zavallı mı yoksa güçlü bir katil mi? Kimsesiz sahipsiz bir azınlık mı yoksa beş büyük dünya devletinin her türlü destek ve yardım yaptığı, silahı bol bir millet mi?

Türk ve dünya kamuoyu öğrensin diye yazdık Açlık yokluk ve sefalet içinde sancı çeken Türkler, Ülkesine yedi cihetten saldırılan yine Türkler Dünyanın en güçlü beş devletinin birlikte saldırdığı millet Türkler Her adımı beş büyük devlet tarafından bilinen ve kontrol edilen, her yaptığına ka­ rışılan Türkler, Dünyanın en güçlü devletlerine karşı, çoluk, çocuk, genç ihtiyar, kadın kız hepsi birlikte ölmemek için savaş veren Türkler, 3,5 MİLYON ERKEGİ, Nüfusunun l/3'ü (üçte biri) Çanakkale1'�' dahil ONDÖRT CEPHEDE SAVAŞMAKTA olan yine Türkler, ... ! . .. ! Ama, . . . ! Nasıl oluyorsa Amerika'nın ve Rusya'nın bile beceremeyeceği büyük bir güç kullanarak 14 cepheden ayn olarak Anadolu'da bir büyük bir cephe açarak, üç-beş ayda, üstelik tam bu sırada Rusya'nın %100 korumasına ve desteğine sahip iken . . . , ! 1,5 milyon Ermeniyi kukla gibi öldürüveriyorlar, . . . . , ! . . ., !

İ n a n d ı n ı z m ı? Dünyanın en ahmakça yalanı karşınızda duruyor.

İster inanın ister inanmayın! Belive ar not belive! " 14 cepheden hariç sadece Çanakkale'de günde 8350 Türk askeri ölüyor. Boğaz Harbi 14 cepheye bedel ve durumu çok kritik. Türkler koşaıt:asına cepheye asker yetiştirmeye uğraşıyor. .., . . . . Tam bu onamda kukladan yapılma 1,5 MiLYON ERMENİ, korkuluk gibi kollarını açmış, Türklere rica edi­

yorlar, bak elerimiz havada, bizi de öldürün diye rica ediyorlar. . . . , . . . , vallahi böyle bile olsa yine de

Türklerin üç-beş ayda 1,5 milyon insan öldürecek mermileri yok, per.;oneli yok.

1

57


ALTINCI BÖLÜM Ermeniler Ne Kazandı? İFTİRA, İHANET VE CİNAYETLER ERMENİLERE NE KAZANDIRDI? Buraya kadar Türklerin soykırım yapması veya

1,5

milyon gibi korkunç bir insan

kitlesini üç-beş ayda imha edebilmesinin imkansız olduğunu; aynca Türklerin Ermeni­ leri imha eunesine hiçbir sebep olmadığını, sebep olsa bile imkanları olmadığını.büyük devletlerin buna izin vermeyeceğini, , . . . , .. , anlaunaya çalışuk. Tam tersine soykırım, sürgün ve katliam yapmaya istekli ve müsait olan Ermeniler demiştik. Ayrı vatan toprağı var eunek isteyen, o topraklarda az olan nüfusunu arttırmak isteyen ve diğer çok olan nüfusları da azalunak isteyen taraf Ermeniler demiştik. Somut gerçekleri

arz

edip kimin soykırım yapmaya ihtiyacı var, tek tek arz etmiştik.

Ermenilerin aldauldığını, kullanıldığını ve bir bölge bir toplum

%10 nüfusu

%0-20

ortalama

ile asla o bölgede hakimiyet sağlayamayacağını ve devlet kurmanın demek

kurmak olmadığını anlaunaya çalışuk.

Öyle veya böyle Ermenilerin isyan, iftira, ihanet, cinayeder ne işe yaradı? Kime yaradı? 1-

Rusya'ya yaramadı

2- Fransa 'ya yaramadı 3- İngiltere'ye yaramadı

4- İtalya'ya yaramadı

5- Ermenilere hiç yaramadı. Bin yıllık güzel komşuluğun içine ettiler. Osmanlıda­ ki şerefli ve şanlı itibari bir daha hiçbir yerde bulamadılar. Yerlerinden ve yurtlarından oldular.

6- Amerika biraz işgücüne ihtiyaç duyuyordu. 120-140.000 Ermeniyi aldı götürdü.

7- Türkler ise büyük zarar gördü. Hem maddi, hem manevi zarar gördü. Eğer Bolşe­ vik isyanı çıkmasa Türkiye nerede ise elde çıkıyordu. Ermeni isyan ve ihanetleri diğer cephelerde zayıf düşmemize ve mağlup olmamıza sebep olmuştur. Söyle düşünün, Ermenileri bu vatanı korusun diye askere almışız. Mesela Ermeni

+

50.000 de

150.000

Rum asker var. Eline silah verip talim yapıyoruz. Bir gün bakıyoruz

ki hepsi topluca kaçmışlar. Düşman tarafına geçmişler. Türklerin zararı

200.000

silah azaldı. Ama düşman tarafı da

200.000 asker ve 200.000 asker ve 200.000 silah olarak arttı .

Bu farkın manevi yıkımı ile maddi yıkımı aynıdır. Türkler müthiş bir moral çökün­ tüsüne uğramışur. Zaten araziyi iyi bilen Ermeniler, Ruslara öncülük ve casusluk etme­ seydi Ruslar ta Erzincan'a, Malatya'ya kadar ilerleyemezdi.

58

1

Tarıhı

inkar Eden Soykırım Suçlusu Mıtomanık Dıaspora Ermenileri · Selahattln AYDEMiR


Balkanlar ve Birinci Dünya Harbini kaybetmemizde Ermeni ihanet ve isyanla­ nnın çok önemli etkisi vardır.

8- Eğer Ermeniler 800 senelik " Millet-i Sadıka" lığıyla mütenasip dostluğuna de­ vam etseydi, Osmanlı olarak yaşadığımız sıkıntılar %20- 30 azalırdı. Yeni Türkiye Cum­ huriyetinin imannda önemli söz sahibi olurlardı Osmanlı'da sadrazam olabilmişlerdi, Cwnhuriyette kesinlikle beş başbakan iki cumhurbaşkanı çıkanrlardı . Türkiye bugünkü durumundan kesinlikle ve kesinlikle iki üç misli daha iyi durumda olurdu. , ., ,, Atasözümüz

"Hatanın neresinden dönersen kardır''

der. En doğru ve hak yol

Ermeniler, kendi huzur ve sükunu için bölge barışı için hemen özür dilemelidirler. Bunu insanlık, vicdan, b banşı adına söylüyorum. Zira ispatı kabil olmayan bu saçma ve zırva yalanlar, öncelikle bu saçmalığı sürdüren Ermenilerin ve sonra bu ülkenin has vatandaşı Ermeni kardeşlerimizin huzurunu bozmaktan başka kimseye bir şey kazandırmamıştı r ve kazandırmayacaktır.

TÜRKLER KİN TUTMUYOR VE İNTİKAM PEŞİNDE DEGİL 93 Harbinde (1877 de) Kafkaslan ve Doğu Anadolu'yu ve 1914 de Birinci Dünya Savaşıru kaybetmemize sebep olacak kadar bize büyük zarar veren Ermenilere karşı yine de hiçbir kinimiz yok. Ülkemiz Ermenileri ile zaten 100 yıldır kardeşçe yaşıyoruz. Hiçbir problemimiz yok. Kin tutan yok, intikam almak isteyen yok. Biz, Türkiye Erme­ nileri aleyhine, ne dünyada, ne de Türkiye'de zaten konuşmuyorduk. Ermeni ihanetleri veya vahşetleri diye hiçbir anma programımız yoktu. Hep sustuk, sustuk. sustuk, sustuk.

AMA

a.

Soykmm zırvasından başka hiçbir işi gücü olmayan, Türkiye Ermenilerinin duru­

mu bilmeyen, diaspora Ermenilerinin, hariçten gazel okumaları, soykınm yalanını inatla dünyaya yaymaya devam etmesi; kin ve nefret yaymalan, Türklere manevi linç ve ma­ nevi soykırım yapmaları;

"Gelelim, İıtihatçılann yöneti m üçgeni '"Üç Paşa"nın üçüncüsü Cemal Paşa. haııraunda Ermeniler için şunlan söylüyor: "Yalnız şurasına kesin bir imanla inanıyorum ki, Ermeniler, Kafkas Ordumuzun gerilerini cehlikeye düşürecek ve ordunun tamamıyla bozulmasına yol açacak girişimlerden geri kalma mış la rdı r. O derece ki, bürün Osmanlı \btanını tehlikeye koyacak ve Anadolu 'nun hepsinin Ru.<lar tarafından işgali ile sonuçlanacak umumi bir fe/{ıkete sebep olacaklardı. İçinde Ermeni ve Rıım mebusların da bulunduğu mecliste, Ermenileri, zarar veremeyecekleri bir bölgeye nakletmek uygun görülmüştür. " "Ermenilerle Türkler arasına sokulan bu düşmanlık 60-70 ye/dan beri vardır. Asırlardan beri bir arada huzur içinde yaşayan bu insanları birbirine düşüren Moskof siyasecinin Allah belasını versin ·· "Tehcir yüzünden Ermenilerin yaşadığı sefalet görüncü lerine gelince : Rus istilası sırasında, Ermeni cinayetlerinden kurtulmak için Diyarbakır üzerinden Halep, Adana ve Konya 'ya; Erzurum ve Erzincan 'dan Sivos'a göç eden Türklerin sefa/er manzarası. Ermeni cehcirin­ den az değildir. "

(ismet Bozdağ, Çankaya Özel �iv Belgelerinde Atatürk Soykınm İddialannı Reddediyor, Tari­ hin Vicdaruru Sızlatan Soykınm Yalanı, Tıuva Yayınlan, s,55, isı. Nisan 2009)

1

59


b. ASALA terör örgütünün 12 sene süren cinayederi

ve

nihayet PKK içinde

yuvalanan Ermeni teröristlerinin cinayetleri; c.

Bu cinayetlerin hiç birinde Ermenistan'ın özür dileyici veya banşçı bir tavır gös­

termemesi; bizi bu gerçekleri yazmaya ve söylemeye mecbur etmiştir.

Şimdi soruyorum: Aynı bu şartlarda Fransa Almanya ile savaş yaptığı zaman Alman sınınnda yaşa­ yan 'Strazburglular' Almanlarla işbirliği yapsaydı, Fransız askerlerini pusuya düşürüp, Alman askerlerinin yolunu açsaydı, Fransa Strazburglulara ne yapardı? Veya İspanya, Ponekiz ve Fransa ittifak kurup İngiltere'ye saldırsa idi. İskoçlar İngiltere'ye saldıran düşmanla işbirliği yapsa, Kuzeyden de bir cephe açsaydı, İngiltere hilkürneti İskoçlara ne yapardı? İddia ediyorum dünyada bu derece ağır suç işleyen zümreye en hafif cezayı veren devlet, Osmanlı Devletidir. Osmanlı Hükümetinin niyeti, Ermenileri düşman ile işbirliği yapamayacağı uzak bir bölgeye geçici olarak nakletmek idi. Hepsi bu. Savaş bitince herkes yerine geri gelecektir. Bütün kayıtlar bu esasa göre titizlikle tutulmuştur. Gaye soykınm olsa, herkesin nereden kalkıp, nereye gittiği, kaç kişi gittiği ve eşyalarına kadar kaydı tutulmazdı <'"1 Nitekim 1923 ten sonra peyderpey on binlerce Ermeni ailesi geri gelmiştir. Türk halkı hepsini sevinçle kucaklamıştır.

EGER TEHCiR ETMESE iDi DEVLET, SUÇLU OLURDU Çünkü ERMENİ TARAFI: 1 . Nüfusu az ama modem silahlan çok.

2. Dış desteği çok, morali yüksek. 3. Bütün erkek nüfusu sağ ve yanlarında, sakat, yaralı, gazi erkek yok. 4. Osmanlı Devletinin yıkı lacağına inanmış ve öldürücü son darbeyi vuracak olan düşmanla işbirliği içindeler. Düşmana yardım ediyor ki Osmanlı çabuk yıkılsın.

5. İşgalci devletlere çok güveniyor. 6. Osmanlı bini, bitecek. Ya şimdi yeni bir devlet kuranın, ya da hiçbir zaman, diyor.

TÜRK TARAFI: 1 . Nüfusu çok, silahı yok. 2. Halkta silah olarak balta bıçak, kazma ve kürek var. 3.Halkın morali sıfır, hiçbir desteği yok. 4.Erkek nüfusunun üçte biri şehit ve gazi(harpte yaralarunış sakat), 5.Üçte biri onbir cephede savaşta. "a-Yusuf Halaçoğlu, Sürgünden Soykınma Ermeni iddialan, Babıfili Kültür Yayınlan, lst. 2010

b- Jusıin McCarthy, Ölüm ve Sürgün, Çeviren, Bilge UMAR - inkılap Yayınevi, lst 1998 60

1

Tarıhı inkar Eden Soykırım Suçlusu Mıtomanık Diaspora Ermenileri - Selahattin AYDEMiR


6. Erkek olarak çocuklar, sakatlar ve yaşlılar var 7. Bağda, bahçede ve tarlada çalışacak erkek yok. Her işi kadınlar yüklenmiş. Erkek cenazesini bile kadınlar yıkayıp defnediyor. 8. Devlet büyük acziyet içinde, memurlara, subaylara maaş ödeyemiyor 9. Ekonomi sıfır, halk sefil 10. Türk Milletinin tek derdi var, işgale uğramamak 1 1 . Devletin tek derdi var, vatanı, ülkeyi işgalden kunarmak

Vann siz bu durumda ne kadar insan ölürdü, kim daha çok öldürürdü hesaplayın. Zaten bu iç çauşma (yani kardeş kavgası) bütün yurda yayılıyorken Devlet seyirci kala­ mazdı. Birinci Dünya Savaşının müthiş kaosu ve sıkınusı içinde bu mukateleyi (karşılık­ lı öldürmeyi) acilen önlemesi lazımdı. Bu mukatele önlenmez ise işte o zaman karşılıklı

olarak tam bir soykınm meydana gelecekti. Müslim tebaayı tehcir edemezdi, çünkü zaten erkekleri askerde idi. Hem de çoğunluk olan 3,5 - 4 milyon kişi bölgeden uzaklaş­ urılamazdı. Zaten yurdun tamamında savaş vardı. Hükümetin yapabileceği tek çare, kü­ çük kümeyi çauşma bölgesinden uzaklaşurmaku. İçinde Ermeni ve Rum mebusların da bulunduğu meclisten; stratejik müttefikimiz Almanların fikri ve desteği ile yasal kanun çıkarup, mukatele bölgesindeki Ermenileri sakin bölgeye sevk edilmiştir. .

İşte tehcir bu. Bu mu suç? Bu mu soykınm? BAŞKA DEVLElLER NE YAPARDI? Mesela, Rusya olsa ne yapardı? Düşünün, biraz tarih biliyorsanız eğer Rusya olsay­ dı, Rus halkını ayınr, öteki cemaatin (toplumun veya azınlığın) binlercesini idam eder­ di. Kalanını hayvan nakil trenlerine hayvan gibi doldurur. 18-20 gün kapısı açılmadan doğru Sibirya'ya gönderirdi. Tren Sibirya'ya vardığında hayvan sürüsü gibi yüzer kişi doldurulmuş yük vagonlann kapısı açılınca, ancak 1 5-20 kişi sağ inerdi. Osmanlı Devleti böyle yapmadı.15'1 Asker koruması ile sevkıyat yapu. Sevkiyaı sıra­ sında Ermenileri korumada ihmali olanlara hiç acımadı idam dahil en ağır cezaları verdi. Soykınm yapan ve yapacak olan bir hükümet bunu yapar mı? Bu mu soykırım?

SOMUT ÖRNEK VAR MI?

Evet var. Buna cevabı tarih yazarlığında otorite olan rahmetli İsmet BOZDAG hocamızın 90 yaşında yazdığı ve tamamı resmi vesikalardan oluşan son kitabına bakalım.

ve belgelerini de inceleyerek hep birlikte gördük ki; 'soykırım · de­ ne aklından geçmiş, ne de elinden çıkmışrır. Sadece ve sadece. düşmanla işbirliği ve gönül birliği yapan bazı Ermenilerin suç işleyemeyecek/eri bölge­ lere aktarılmasıdır. Bu kanuni ve askeri bir tedbirdir. " Yabancı yazar

nen rezillik, Osmanlının

"Prof.Dr. Yusuf Halaçoğlu, Ermeni Tehciri, Babıali Külıür Yayıncılık, İstanbul. 2004

1

61


Tıpkı; a- Belçika Devleti, her Alman-Fransız savaşında, Alman kökenli vatandaşlarını, kuzeyden güneye nakletmişti. b- Amerika Devleti, Japonya ile savaşa girince, Amerika'daki bütün Japon asıllı vatandaşlarını coplayıp savaş boyunca bir kampta nıcmuşcu. c-

Fransa, Rusya, Çin böyle tedbirleri yapmışlardır.

d- Osmanlı Devleti de Ermenileri suç işlemeyecek/eri bir alana naklederek devlet olma hakkını kullanmışcır. Görmekteyiz ki, Türk Milleti çirkin bir iftira karşısındadır. 1- Çankaya arşiv belgeleri ile Mustafa Kemal ATATÜRK; 2- Yayınladığı kitaplarında Celal BAYAR ; 3- Osmanlı Meclis-i mebusan zabıtları; 4- İngiliz arşiv belgeleri; . . . , . . . ,

5- Fransız arşiv belgeleri, 6- Rus arşiv belgeleri, .. , Ermeni iddiasını yalanlıyor.<56!

UYANIK FALCILAR: Bu ülkede doğmuş bu ülkenin ekmeğini yiyen ve bu ülke insanının ekmeğine kan doğrayan, masum ve mazlum Türklerin atalanna MOK aunak­ tan haz alan hasta ruhlar var. Her 24 Nisanda gözyaşı dökmeyi vazife edinen, kiralık ağıtçılar, süper zeka sahte aydınlar, evrensel emperyalizmin uşağı yazarlar var. Son yıl­ larda yaygın basınında birer köşe kapmış ülkemizde yazarlık ile geçinen yabancı kökenli (evet yanlış anlamadınız, yabancı uyruklu) kalemşorlar çoğaldı. Yerlisi ve yabancısı çok iyi biliyor ki, tarihin somut hakikat yapraklan kendilerini hakiı çıkannayacak. Her yolu denediler. Uluslar arası hukuk açısından da bir şey tutturamayacaklar. Bu defa kendi siyasi yasama meclislerinde yasa çıkannaya başladılar. Hukuksuzluğun ve faşist kafalı­ lığın, daniskasını yapan feodal ortaçağ kafalılar çoğaldı. Bu da yeunedi, bir yöntem daha buldular. Falcılık yapıyorlar. "Osmanlı Hükümetinin niyeti Ermenileri imha imiş" Yani fiilen soykırım moy­ kırım yok. İspatı da mümkün değil. Artık fal açıyorlar. Yüz yıl sonra nasıl bir fal açtılarsa, nasıl niyet okudularsa; "Osmanlı Hükümetinin niyetinin imha" olduğunu anlamış beyefendiler. Hepsi ağız birliği yapmışlar üç beş yıldır aynı farklı kişilerden aynı cümleler çıkıyor. 24 NİSAN DÜNYA ERMENİLERİ YALAN SÖYLEME GÜNÜNDE köşelerinde

aynı şeyi yazıyorlar. Biz de ibretle izliyoruz! Bakalım bu 24 Nisanda kaç timsah ağlayacak? "· İsmet BOZDAG, Çankaya Özel Arşiv Belgelerinde Atatürk Soykınm iddialannı Reddediyor, Turihin Vicdanını Sızlatan Soykınm Yalanı, Truva Yayınlan, s,115, İstanbul, Nisan 2009.

62

1

Tarrhı inkar Eden Soykırım Suçlusu Mıtomanık Dıaspora Ermenileri - Selahattin AYDEMiR


AVRUPA SOYKIRIM VE SÜRGÜN ARIYORSA Önce kendine bakacak, sonra Rusya'ya bakacak. Rusya dünya tarihinin en uzun, en çok, en kalabalık sürgün soykırımının sahibidir. Ortada ihanet ve düşmanla işbirliği olmadığı halde, sadece devletin gücünü göster­ mek ve halkı devlete �ı zayıf ve muhtaç duruma düşünnek için, Rusya 'nın Kırım'da, Kafkasya'da, Türkmenistan'da, Dağısıan 'da, Türklere zorla yaptığı göçleri yüzlerine vunnak lazım. Evvela bu hususta yazılmış romanlar ve hatırat film ve tiyatro yapılacak. Müzikaller yapılacak. Şiir, resim yanşmaları yapılacak. Behemehal siyasi yetkililerimiz, bilhassa muhalefet bu mevzuu, dilden düşünneyecek. Her siyasi onamda bunu anarak Türklere yapılan zulmü ve soykırımı dünyaya duyuracak. Bendeniz yüz yıl evvelin tarihinden bahsediyorum. Ne yazık ki iktidar ve muha­ lefetimiz birbirine kara çalmakla o kadar meşguller ki; değil yüz yıl öncesini, daha dün Bosna'da Müslümanlara; Azerbaycan'da, Karabağ ve Hocalı 'da Türklere yapılan soykı­ rımı

bile anmayı akıl edemiyorlar. Bau Trakya, Bulgaristan, Kıbrıs, Irak, İran ve Uygur

Türkleri hiç akıllanna gelmiyor. Hele Hazar Denizinden ötede yaşayan Türkler var mı; hiçbir siyasinin ama hiçbir siyasinin evet hiçbir siyasinin haberi yok!

1

63


YEDİNCİ BÖLÜM Ermeni İsyanları Tüm Dünyaya Hristiyan oldukları için Türkler tarafından baskı ve zulüm gördük diye yalan söyleyen ve kendilerini acınacak zavallı, masum, mazlum, aciz ve azınlık olarak reklam eden Ermeniler bakalım ne kadar masum ve mazlum? Devleııe askeri ve sivil hizmetlerde en üst makamlarda olduklannı yazdık. Sosyal hayatta eğitim, kültür olanında Müslim tebaadan üstün konumda olduklarını yazdık. Asırlardan beri, imparatorluğun dahili ve harici ticaretinin tamamının Ermeni ve Rum tebaanın elinde olduğunu da yazdık. Zaten bu hususta beş yüz senedir Avrupalı sey­ yahlar belki bin tane eser vermiştir. En cahil Avrupalı bile mutlaka bunlardan bir ikisini okumuştur. Ermenilerin yalan söylediğini de bilmeyen ve anlamayan bir Avrupalı varsa, mutla­ ka o kişi hiçbir eğitim almamış bir cahil biri olmalıdır. Ermeni soykınm yalanının aslı, Avrupalının cahil olması değildir. Tarihin gerçekleri de değildir. Asıl mesele, bin dört yüz senelik Müslüman düşmanlığı ve bin yıllık Türk düşmanlığıdır. Haçlı seferleri bitmemiştir. 1699'da zayıflama emareleri gösteren, Os­ manlı İmparatorluğunu tamamen yıkma arzulandır. Ermeni soykınmı tarihsel bir vakıa değildir, bu amaçla icat edilmiş bir senaryodur. Bu senaryonun yönetmeni İngiltere ve Fransa 'dır. Rusya ve Amerika ise aynı gaye için ama ayn, ayn senaryolarla bu filme ortak olmuşlardır. Bu senaryonun gereği olarak, Avrupa bizzat kendisi, Osmanlı Devleti içindeki un­ surlan, hepsini tek tek ve planlayarak kışkırtmıştır.

Bir misal vereyim. " fi. Abdülhamit dönemi idi. Yıl 1877 (Rumi 1293), Kırım savaşında mağlup olan Ruslar Boğazlar üzerindeki emellerinden vazgeçmemişlerdi. 1870-1871 Savaşında Fransa 'nın Prusya ya yenilmesinden yararlanarak, Paris Anı/aşmasının Karadeniz 'le ilgili maddelerini tanımadığını ilan eııi. Panislavist propagandacılar aracılığıyla &/­ kanlardaki İslav ıop/uluklarını kışkınmaya başladı. Önce Bosna-Hersekliler ayaklandı­

lar. Arkasından Bulgarlar ayaklanarak

Türklere saldırdı. Panis/avisı 1571 propagandacılar, zaten çoktan beri Türklerin Bul­ garlara çök körü davrandıklarını Avrupa 'da yayıyor ve her yerde Türk düşmanlığı aşı­ lıyor/ardı. öre yandan iscanbul 'da her türlü karışıklar desrekleniyordu. Sırplar ve Karadağ­ lı/ar da Osmanlı Devlerine savaş açrı. Türk kuwerleri Sırpları ağır yenilgiye uğraııı. " Panislavizm, bürün İslav ıopluluklannı yabancı egemenliğinden ve özellikle Osmanlı yönetiminden kunannak için onaya aulmış akım. Panislamizm, bütün Müslilmanlann bir yönelim alunda toplana­ rak, siyasal güç oluşıunnasını hedefleyen akım. 64

[

Tarıhı inkar Eden Soykırım Suçlusu Mıtomanik Oıaspora Ermenlleri - Selahattln AYDEMiR


Sırp Prensi Avrupa devletlerinden yardım isıedi. Rusya aceşkes için Osmanlı Devlerine ülıimaıom verdi. . . . , 1

Birçok carıışma, görüşme ve coplanır/ardan sonra Rusya Osmanlı Devlerini savaş ilan etti. " rsııı Gördüğünüz gibi önce planlı yalanlar ve iftiralar arkasından kışkınma ve arkasın­ dan savaş. Dün gayrimüslimlere yapuklarını bugün aynen PKK ve HDP"ye yapıyorlar.

Dikkat edin her şey aynı!

Yani; Ermenilere soykırım yapılmadığının en büyük şahidi inanın ki Avrupa 'dır. Çün­ kü bütün ihanet eylemlerini beraber yaptılar. Ermenilere akıl veren onlar, silah veren onlar, isyan planı yapan onlar.1591 Avrupalı her şeyi bilerek ve kasten yapıyor. I.Dünya Savaşı çıkmış, tüm Avrupa Anadolu'ya dört cihetıen saldırıyorken, Osmanlının her anığı adım biliniyorken, üç milyon erkek gücü dış cephelere gitmiş iken; Osmanlı, 1 ,5- 2.000.000 Ermeniyi nasıl öldürecek? Haydi diyelim ki öldürebildi, nasıl ve ne­ reye gömecek? 1,5 milyon ölü nereye nasıl ve kaç günde gömülür? 1974'de Kıbrıs'ta Rumlar, Türkleri makineli tüfekle, otomatik tabanca ve bombalarla öldürdü. Sonra kepçelerle, açukları dev çukurları gömdüler. Koskoca otobüsü içindeki insanlarla beraber yok ettiler. 1914'de Türklerin elinde makine tüfek, otomatik tabanca yok. Ölüleri gömecek dozer ve kepçe yok. Haydi diyelim ki mucize oldu, uzaydan birileri geldi yardım eni, 1,5 milyon Erme­ ni öldü; bu kadar cesedi gömmek için genel seferberlik ilan etmek lazım. Böyle bir olay

dünyayı ayağa kaldırır. Osmanlının attığı her adım biliniyorken koskoca beş büyük Avrupa ülkesi bunu nasıl görmedi? Nasıl mani olamadı? Neden hiçbir Avrupalı tarihçi ve yazar 1915'te 1,5 milyon Ermeni öldü diye kitabına yazmadı? Niyazi, A'dan Z'ye Turih Ansiklopedisi, Serhat Yayınları. s.300 . isıanbul, 1984 "' PKK ve HDP'lileri Avrupa'da 45 senedir ayakıa karşılıyorlar. Bunun sebebini de bilmeyen yok. Ben on bin tane örnekten bir tane örnek vereceğim. National Geography, bütün dünyada okuyucusu olan saygın ve yaygın bir dergidir. Aynı zamanda bu dergi Hristiyan Emperyalist Avrupa· nın algı operasyon aracıdır. Biz eskiler buna "�yin yıkama� derdik. Bu derginin şubat!Ma n 2003 sayısında yazılanlara bakın 58 Akşit

Tilrkiye'nin doğusunu üç parça yapmışlar.

Kuzeyi Ennenistan

ve güneyi Kürdistan olarak çizilmiş.

Aluna ''Türklerin işgal ederek Ennenileri sür&ün ettiği Enneni ıoprakları" demişler. Aynı ifade Doğu Anadolu'nun güneyi için yazılmış. Türkiye'nin idari ve siyasi yapısını anlatırken, Türkiye' de iki 11'S­ mi dil vanbr. Türkçe ve Künçe diye yazmışlar. Avrupa, Amerika ve Rusya bölücülüğü ve kışkınmayı işte böyle başlaoyorlar. Bu yüzden kitabımda sık sık Hristiyan teröristler dedim. Bütün dünyada top­

lumlaıı, k.ışkırop, nifak çıkanıp, bölücülüğü, terörü ve iç çatışmayı bizzat çıkaran baş terörist. gerçek terörist, Hristiyan emperyalist ülkelerdir.

1

65


Türkiye'ye bela olmak için öküz alunda buzağı arayan Avrupa, nasıl bir salaklık içinde idi de böyle müthiş ve korkunç bir katliamı göremedi? Antep'te iki Ermeni ağaç­ tan düşüp ölse, Türkler Ermenilere katliam yapıyor, Antep'te yirmi Ermeniyi çarşıda öldürdüler diye yaygara yapan Avrupa, 1,5 milyon Ermeni ölüsünü nasıl duymadı, gör­ medi? Üstelik zaten o tarihte Türkiye'ye saldırmakta. Zaten o tarihte Türkiye ile savaş halinde. Zaten o tarihte Anadolu'nun her yöresinde kırk tane ajanı, adamı, okulu, misyo­ neri, kilisesi, papazı, konsolosu cirit arıyorken . . . ! . . .,!

. . .?

O halde salak olmaya lüzum yok. Zira ki böyle bir ölüm yok. ,..,,

3000-5.000 Ermeni ölmüş olsa savaş durumu idi Avrupa belki görmemiştir diye­ bilirsiniz. Ki 3000-5000 insan da az değildir. Ve savaş dışı, soykınm amaçlı böyle bir katliam olsa rürn dünya duyardı. Hele ki, 1 ,5- 2.000.000 insan ölmesinden bahsediyoruz. 1,5-2 milyon insan ölmesi için, bu kadar da öldürecek adam olması lazım. Ki bu dünya tarihinin en büyük meydan savaşı demektir.

1,500.000 insan cesedini yan yana yaunn, 1040 km eder. Bu kadar insan cesedinin nereye gittiğini, ne Ermeniler, ne de uzaylılar açıklayabilir. İran - Irak savaşında top, tüfek, tank, füze ve uçaklarla karşılıklı saldın yapıldı. En basit silah dakikada 300 mermi auyordu. Savaş on yıl sürdü. İki taraftan toplam ölen insan sayısı 1.000.000.

1915 yılında üç-beş ayda Türkler 1,5 milyon adam öldürebilmişse, vallahi bravo! Ve eğer 1915 şartlannda Türkler üç-beş ayda 1,5 milyon adam öldürebilecek güçte idiyseler; kimse bana Türklerin !.Dünya Savaşında yenildiğini söyleyemez. l.Cihan Harbinde, ölen ve ölmeyen bürün kayıtlar tarih kitaplannda yazılı. Japon­ ya 'nın 1300 ölüsü, Karadağ'ın 23.000 ölüsü kayıtlara geçmiş, 1,5 milyon Ermeni öldü diye kayıt yok. Hayret!

"'Vahakn N. Dadrian, Ulusal ve Uluslararası Hukuk Sorunu Olarak Jenoside, Mütercim: Yavuz Alogan, Belge Yayınlan, Şubaı 1995. İşbu kiıapıa yazar, defalarca büyük devleılerin Ermeni kaıliamlanna sessiz kalmasııu, sözlerini ıuımadıklannı söyleyip duruyor. Dadrian Bey, boşa kendini paralayıp duruyor? Ermeni soykırımı diye bir vukuaı ıarihıe hiç olmadı ki. Avrupalı dosılan olmayan davaya ne yapsın? Mondros Mütare­ kesinin hemen ardından Türk Büyükleri ıuıuklanmaya başladı. Malta Adasında pek çok Türk büyüğü İŞGAL ORDUSU TARAFINDAN mahkeme edildi . Hiçbir suç bulunmadı hepsi beraaı etti. Hala Dad­ rian Bey Avrupa bizi korumadı, sahip çıkmadı diyor.

66

J

Tarıtıı inkar Eden Soykırım Suçlusu Mıtomanık Oıaspora Ermenileri • Selahattin AYDEMiR


NETİCE OLARAK; Avrupa çok iyi bilmektedir ki Osmanlı Devletinde asla hiçbir kavme, cemaate, gru­

ba, topluma soykırım veya katliam gibi bir olay yoktur. Bu gerçeği Avrupa tarihçileri bizden daha iyi bilmektedir. Aşağıda

arz

ettiğimiz Ermeni ihanet ve isyanları Avrupa 'nın Ermeniler ile birlikte

yapukları isyan ve ihanetlerdir. Ermeni isyan ve ihanetleri ülkemizin yıkılmasına, mil­ yorılarca km2 toprak kaybetmemize, milyonlarca insanımızın ölmesine ve milyonlarca insanımızın sakat kalmasına sebep olduğu halde; Türk halkı ve Türk devleti, içimizde ki Ermeni vatandaşlarımız incinmesin diye, Ermeni vahşetlerini kitaplara koymamışur. Bu hususıa hiçbir aruna yapılmamışur. Ne yazık ki, bu yalan ve iftira emperyalist amaçlarla, 100 yıldır uz.aulmış. sanki gerçekmiş gibi dünyaya yayılrnışur. Ermenistan ve diaspora Ermenileri, Türkiye Erme­ nilerin bile rahatsız olduğu bu yalanı arsızca sürdürmektedir. 250 ,seneden beri Türklerin parçalarunasını isteyen terörist ve emperyalist ruhlu Av­

rupa, tarihin gerçekleri ile yapamadığını siyaset sahnesinde yapmaya başlamıştır. Soykı­ rım yalanım yasama meclislerinde var kabul edip, inkarını suç sayan yasalar çıkartmıştır. Bu iç ve dış hukuk açısından haıadır, ilkelliktir, cehalenir, hana hayasızlıkur. Hayasızlık ve ilkellik düşmanca davranmaktan daha kötüdür.

Türk Milletini üzen Ermenilerin tutumudur. Niye? 200 senedir kendilerini maşa olarak kullanan, mutlu ve müreffeh hayatlarını alt üst

eden, faşist ve emperyalist

Hristiyan Terörist Avrupa'ya çatması ve küsmesi gerekir­

ken; canını yaknklan, ihanet ettikleri Türklere düşmanlık etmeleridir. Avrupa ve tüm Hristiyan dünyasının arı niyetli olduğunu z.aten biliyoruz. Ama Er­ menilerin bu oyuna gelmesi, kullanılması ve hatasını anlamaması Türk Milletini üz­ mektedir. Hiçbir olay son safhasına bakarak değerlendirilemez. Emıeni olaylarının başlan­ gıcını bilmeden, karar verilmez ve anlaşılmaz. Ermeni olayları 1 9 1 S ' den yüz yıl önce başlamıştır.

ÖNEMLİ ERMENİ İSYAN VE İHANETLERİ: 191 5'TEN ÖNCE1611:

7 Temmuz 1828- "Ruslar Kars ve Doğu Bayezid 'e girmesiyle Ermeniler Türklere olan gerçek duygularını açığa vurdular. O kadar ileri gicriler ki Anadolu 'nun başka il­ lerini de işgal etmesi için Rusları ceşvik erciler. Bu arada 90.000 Ermeni gönüllüsü Rus safına geçerek Türklere karşı savaşu·<621" "Pek çok müteferrik olaylar yazılmamıştır. "'Muhittin Nalbantoğlu, Rus Yarbayın Ağı.ından lürklere Karşı Ermeni Vahşeti, Dün Türkiye.

Bugün Azerbaycan, s.22, İstanbul, 2009

1

67


8 Temmuz 1829- Ennenilerin büyük desteği ile Ruslar Erzurum 'u işgal etti. Xx ıoıxxx 1862- "Maraş 'ın Zeytıın kasabasında (Şimdiki adı Süleymaniye) Er­ meniler büyük bir isyan başlattı. Çeşicli yollardan özellikle Rusya 'dan sağladıkları bal mikcarda silahla Müslüman köyleri bastılar. Herkesi rascgele kurşunladılar. Evleri yak­ tılar. Aziz Paşa kumandasında Türk birlikleri isyanları bastırmaya çalışınca Fransız İmparatoru lll.Napalyon hemen araya girdi. Osmanlı Devleri Fransa 'nın müdahalesine anlayışla karşılık verdi. Fakac bu Ermenilere verilmiş bir ilk ciddi taviz oldu." (63)

28 Şubaı 1856- Islahat Fennanı. "Osmanlı Devlet düzeninde Avrupa tarafından kurulması iscenen yeni prensipleri onaya koyan ferman. Bu ferman Ali Paşa tarafından İngiliz ve Fransız elçileriyle beraber canzim edilmiştir. Paris antlaşması için toplanan heyete sunulmuştur. 1"'1 Mini yorum: Osmanlı Devletinin başındaki belalar sadece yukarıda Enneni olayları babında sıralanan isyanları değildir. İsyan olaylan, 1B04'de Sırp isyanı ile başlanuşur. İsyanlar pat diye bir gecede başlamaz. Hepsinin evveliyau var­ dır. Biz burada sadece tarihteki adı Enneni Gailesi olan Ermeni isyan ve ihanet­ lerini onaya koyuyoruz. Diğer isyan ihanetler de var. Hepsi de Enneni isyanları ile eş zamanlıdır. Buradan şunu anlamamız gerekiyor. Osmanlının başındaki belalar hem büyük, hem çok, hem çeşitli hem her bölgede var. Görüyorsunuz, cümle Hristiyan alemi bir olmuş hepsi birden Osmanlıya içten ve dıştan saldı­

rıyor. Elbene şunu da anladığınıza eminim; bu saldırılar sadece isyan, ihanet, cinayet gibi fiili saldınlarla sınırlı değildir. Bu saldırılara zemin hazırlamak için yalan ve iftira kampanyasını da bu savaşlara ilave euneliyiz. İşte yıllardır Türk tarihçilerinin, yazarlarının anlaunaya çalıştığı gerçek bu. Ermeni soykırım ya­ lanlarının temeli de bu. Soykırım yalandır derken hakikati söylüyoruz. Bilakis soykırıma uğrayan Türklerdir. Tarih bize bunu gösteriyor. Amaç 1804 den beri amaç budur. Önce yalan ile başlayıp arkasından dünya milletlerini Osmanlının iç işlerine müdahale ettinnek. PKK ve Kün davasının da aslı burdur. Bu ülkede hiçbir Kün'e baskı yoktur. Olmamışur. Tamamen yalandır. O tarihte, Erme­ ni 'ye, Rum'a Sırp'a, Bulgar'a destek verenler aynı amaçla bugün Kün faşisti PKK ve HDP böllicülerine destek veriyor.

1877- 1878- 93

Harbi ve Kafkaslarda Ermeni -Rus işbirliği

Mayıs 1889- Armenakan çeteleriyle müsademe Ağusıos 1889- Musa Bey olayı 20 Haziran 1890- Erzurum isyanı 15 Temmuz 1890- Kurnkapı nümayişi xx 1892 - 1893- Merzifon, Kayseri, Yozgat olaylan xx

xx

" a.g.e., s.22 '"Bulvar Gazeıesi Okur Desıek Ansiklopedisi, s.86, lsıanbul, 1986

68

J

Tarıhı inkar Eden Soykırım Suçlusu Mıtomanık Dıaspora Ermenileri - Selahaıtln AYDEMiR


xx Ağustos 1894- Birinci Sason isyanı "Avrupa basınının günlerce baş sahifesini kaplayan Anadolu'da ki kanlı Ermeni ihtilal/erinden beri de SASON olayıdır. Burada meydana gelen Kürt- Ermeni çatışmasında BOO'den fazla Ermeni ölürken, o kadar da Kürt ve Türk ölmüştür. Her zaman olduğu gibi yine Ermeniler "-Türkler bizi kade­ diyor"- yaygarası kopardılar. Aynı yerde 1895 yılında çıkan Kürt- Ermeni çatışmasını önlemek isteyen beş jandarma şehit düşmüştür. Bu olay bile Avrupa 'da Enneniler öl­ dürülüyor" diye manşet yapılmıştır. Bilerek yapılan bu yalanların amacı, Avrupa Dev­ /etlerini Osmanlı Devletinin iç işlerini müdahale erıirmek idi. Nitekim bu haberlerden sonra Avrupa'da Osmanlıya baskılar arttı. O kadar ki Türk düşmanı İngiliz Başbakanı Mr.Glaston, Ermeni'651 o/aylarını araştıran bir tahkikat komisyonu kurulmasını isıedi. "

16 Eylül 1895-

Zeytun (Süleymanlı) isyanı

29 Eylül 1895-

Divriği (Sivas) isyanı

30 Eylül 1895-

Babıali olayı

26 Eylül- 2 Ekim 1895- Trabzon isyanı 6 Ekim 1895-

Eğin (Ma' muratü' I Aziz) isyanı

7 Ekim 1895-

Develi (Kayseri) isyanı

9 Ekim 1895-

Erzurum isyanı

9 Ekim 1895-

Akhisar (Izmit) isyanı

13-25 Ekim 1895- Gümüşhane ve Trabzon isyanı 15 Ekim 1895-

Edime

11-27 Ekim 1895- Maraş (Halep) isyanı 16-26 Ekim 1895- Bayburt ve Erzurum isyanı 18 Ekim 1895-

Zeytun isyanı

19 Ekim 1895-

Mer.;in isyanı

19-20 Ekim 1895- Şebinkarahisar olaylan 20 Ekim 1895-

Maraş isyanı

20-24 Ekim 1895- Arapgir isyanı 21 Ekim 1895-

Erzincan ve Erzurum isyanı

23-27 Ekim 1895- Malatya isyanı 25 Ekim 1895-

Bitlis isyanı

27 Ekim 1895-

Eğin baskını

29 Ekim 1895-

Papas baskını

29 Ekim 1895-

Urfa (Halep) isyanı

"'Muhinin Nalbanıoğlu, Rus Yarbayın Ağzından Türklere Karşı Ermeni Vahşeti, Dün Türkiye. Bugün Azerbaycan, Toker Yayınlan, s.60, lsıanbul, 2009

1

69


29- Ekim 189530 Ekim 189530 Ekim 18952 Kasını 18952 Kasını 18953 Kasım 18954 Kasını 18954 Kasını 18956 Kasını 18957 Kasını 18957-9 Kasım 189515 Kasım 189515 Kasım 189516 Kasını 189518 Kasını 189519 Kasım 189522 Kasım 18953 Aralık 18953 Aralık 18951895 -1896 2 Haziran 198614 Ağustos 1896xx Temmuz 1897Xx Eylül 1901Xx ·Mart 190421 Temmuz 190527 Mart 190913 Ocak 190929 Nisan 190923 Ocak 191327 Temmuz 19142 1 Temmuz 1905xx xxxxx 1913

Gürün isyanı Erzurum isyanı Sivas isyanı Diyarbakır isyanı Siverek (Diyarbakır) isyanı Tokat, Amasya Merzifon Malatya (Ma'müratü'I Aziz) isyaru Antep olaylan Maraş Yenice Harpuı (Ma'müratü'I Aziz) isyaru Sivas isyanı Merzifon (Sivas) isyanı Zile isyanı Maraş (Halep) isyanı Vezirköprü Muş (Bitlis) isyanı Kayseri isyanı Yozgat (Ankara) isyanı Zeytun isyanı Birinci Van İsyanı Osmanlı Bankası baskını İkinci Sason İsyanı Üçüncü Sason İsyanı Dördüncü Sason (Sasun) İsyanı Sultan Abdülhamid'e suikast Adana isyanı

31 Marı ayaklanması İttihatçılar Yıldız Sarayına saldırdı İttihatçıların bab-ı Ali baskını Birinci Cihan Harbi başladı 2.Abdülhamid'e Yıldız Camiinde suikast Osmanlı Devletinden çok yüksek maaş alan ve Osmanlı Dev-

letinin Dış işleri bakanı olan Enneni Gariel Noradonkyan Efendi Saint Petersburg'da sekiz şekilde ayrı Enneni pulu basunnışur.'661 " Em. Korgeneral Hasan Kundakçı,

Emperyalizmin KuUandığı Ermeniler, s.70 -76, Ankara, 2001 (Durmadan ağlayan, masumu oynayan Ermenilerin ihaneı edebilme rahaılığına bakın. Osmanlı Dev­ lerinin düşrüğü acıiyeıe bakın. Özgürlüğümüz yak, baskı alıındayız diye isyan eden, cinayeı işleyen Ermeniler, dev/erte en üsı makamlarda görev yapıyor. Mec/is-i Mebusan 'ın üçıe biri Ermeni ve Rum üyelerden oluşuyor. Dış İşleri Bakanı, Hazine Bakanı, Mareşal, General, Pek çok Büyükelçi Ermeni iken, nasıl oluyorsa devler Ermenilere zulüm yapıyor! Yapabilir mi?)

70

1

Tarıhı inkar Eden Soykırım Suçlusu

Mıtomanık Dıaspora Ermenlleri · seıahattln AYDEMiR


xx

Şubat 1914- Kars ve Ardahan'da 30.000 Türk öldürüldü.'"''

3 Ağustos 1914- Genel Seferberlik ilanı

Xx Kasun 1914- BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞI 17 Ağustos 1914- Birinci Zeytun (Süleymanlı) isyanı. Ülke çetin bir Savaşa gir­ miş. Zeytun'da toplanan bir takım Ermeniler, devletin çağrısına uymayıp, seferberliğe kaulmama karan alıyorlar. Zayıf duruma düşmüş olan Osman lıya ihanet etmenin tam zamanı diyerek, bir tekme de Ermeniler auyor. Avrupa'dan aldıkları cesaret ve destekle durumuna bakıyorlar,"Zeytun Cumhuriyeti" kurduklarını ilan ediyorlar. Müslüman köylerine saldırıyor ve soykınma başlıyorlar. (''")

30 Ağustos 1914- Zeytunlu Ermeniler Osmanlı bayrağı altında savaşmayı redderek kendi subaylarının yönetiminde bir "Zeytun Fedai Alayı" kurarak Rus tarafına geçtik­ lerini ilan edip büyük bir isyan başlattılar.

Xx xxxx 1914- Kayseri Olaylan. 1915 YILINDA: Xx Ocak 1915- Bitlis Olaylan. Rusya 'dan da gelen gönüllü Ermenilerle bi rlik ya­ pan Anadolu Ermenileri, Muş, Bitlis, Erzurum, Trabzon, Kayseri, Diyarbakır, Adana.­ Maraş, Antep bürün illerde Müslüman soykırımı yapmışur. xx

Ocak 1915- Van olayları. Ruslarla işbirliği yapan Ermeniler Van'ı tamamen ele

geçirmişlerdir. Ermeniler Van Vilayetinin :ıi- döme üçünü kılıçtan geçirmiştir. Bütün resmi daireler yakılmışur. Anadolu'dan, Rusya' dan ve Avrupa' dan gelen silahlı Erme­ ni ve Komitacı çetelerin Van merkezinde öldürdüğü Türkler 10,000 ni geçmiş, nüfus SOOO ' e düşmüştür. Katliam ve tecavüzler haddini aşmış, bu vahşetlere Rus subaylar bile

dayanamamışur. Van'ın köyleri ile birlikte 166.000 olan Müslüman nüfusu % 10'lara düşmüştür. Van'da yüzlerce toplu mezar vardır.

Xx Şubat 1915- İkinci Van İsyanı 10 Nisan 1915-

Van'da Ermeni Doktor Kirkor Malozyan Türk hastalara

bakuğı için öldürüldü. 3 Mayıs 1915-

Van'da isyan eden Ermeniler katliam yapu.

Ocak- Arahk 1915- Muş olaylan, aynen Van olaylan gibidir Ocak- Aralık 1915- Diyarbakır olayları. " Ocak- Arahk 1915- Etazığ olaylan.

"

Ocak- Arahk 1915- Erzurum Olaylan " Ocak- Arahk 1915- Sivas olaylan. Ocak- Arahk 1915- Trabzon olaylan

"

67 Berna Türkdoğan, Bilim Aklın Aydınlığında Eğitim, özel Sayı 38, Tarihıen Bir Kesit, Ankarn. Nisan 2003 "'Niyazi Akşit, A'dan A' ye Tarih Ansiklopedisi, Serhat Yayınlan, İ sıanbul, 1984

1

71


Ocak- Aralık 1915- Ankara olaylan.

"

Ocak- Aralık 1915- Adana olaylan Ocak- Aralık 1915- Urfa olaylan. Ocak- Aralık 1915- İzmit ve Adapazan Ocak- Aralık 1915- Bur.;a olaylan. " " Ocak- Aralık 1915- Musa Dağı Olaylan Şubat/Mayıs 1915-

Van, Haskay, Bitlis, Muş, Bayezid, Muradiye ve çevre köyler

(66.742 ölü) ("9) . Ni.saıı/Thmmuz 1915- Akçan, Hizan, V an ve köyleri (6019 ölü)

1915'TEN SONRA ; 5-23 Mayıs 1916- Van,Tatvan, Bitlis, Tercan, Malazgirt, Trabzon'da enneni çeteci­ lerin katliamlan (240.000 ölü) xx xxxx

1916- Kars, Tenne, Şatak, Kilis, (1265 ölü) <70>

1918 - 1919- Adana, Osmaniye, Pasinler, Iğdır, Kars, Göle, Kağızman, Kurudere, Gülyantepe, Mescidli, Bulaklı, Sankamış, Tiknis, Ağdeve, Akçakale, Nahçıvan, İspir, Bayburt, Erzurum, Maraş, Antep ve çevre köyler (9580 ölü) <71>

19 Nisan 1919- Enneniler Kars'ı işgal etti 1920 - 1921- Çıldır, Zaruşat, Ünye, Antep, Kaürs, Gümrii, Oltu, Şuregel, Zengiba­ sar, Tortum, Erzurum, Aşkale, Posof, Iğdır, Göle, Digor, Nahçıvan, Erivan, Hınıs, Hara­

mivanan, Tercan ve civar köyler (146.850 ölü)

<72>

20 Kasım 1919- Osmanlı Bürokrasisinde üst düzeyde görevli Bogos Nubaıyan ve Şerif Paşa, Ermeni-Kürt bağımsızlık belgesi imzaladılar.

Ocak- Aralık 1919- Adana ve havalisinde Enneniler, Fransız üniforması ile katli­ amlar yapu.

12 Ocak 1920- 450 kişilik Enneni süvari birliği Antep'in Arapdar köyünde Müs­ lümanlara işkence yaptılar.

Xx Ocak 1920-

Güney İllerinde Ennenilerin ihanet ve saldınlan

16 Haziran 1920- Çete birlikleri kuran Enneniler Hasanbeyli 'de ( Adana) Adana'da "Bağımsız Ermenistan" kurduklarını ilan ettiler.

10 Ağustos 1920- K.lzını Karabekir Komutasında Ennenilere karşı harekat başlanJdı. 3 Aralık 1920- GÜMRÜ ANTLAŞMASI. "' Berna Türl«kığaıı, Bilim Aklın Aydınlığuıda Eğitim, öz.el Sayı 38, 1lııilııen Bir Kfsiı, Anbra, Nisan 2003

" A.g.e. " A.g.e,. "A.g.e. 72

1

Tarıhı inkar Eden Soykırım Suçlusu Milomanık Dıaspora Ermenileri · Selahattln AYDEMiR


SUİKASTLAR İLE YAPILAN CİNAYETI,ER: 15 Man: 192 1 Talat Paşa, Berlin'de öldürüldü. "Talat Paşayı öldüren katil cinaveti

planlayarak ve taammüden işlediğini itiraf etiği halde, Alman mahkemesi beraat e�tir­ miştir."Ermeni ileri gelenleri Türklerin öldürülmelerini teşvik eunek ve Enneni gençleri Türk vıırmağa özendirmek için Amerika'nın Fresno şehrinde Talat Paşa'yı katleden cani adına anıt diktiler. Bu teşvik edici hareketler yüzünden Talat Paşa'nın katlinden bir yıl bir ay sonra yine Berlin'de Bahaeddin Şakir ve Cemal Azmi Beyler biri Hristiyan terö­ rist tarafından öldürüldü.

17 Nisan 1921- Dahiliye Müsteşan Baheddin Şakir Bey 17 Nisan 1921- Trabzon Valisi Cemal Azmi Bey 6 Aralık 1921- Sait Halim Paşa, Roma'da öldürüldü. Arşavir Şıracıyan adlı katili Ermeniler milli kahraman ilan ettiler. 22 Temmuz 1922- Cemal Paşa yaverleri Binbaşı Nusret Bey ve Teğmen Süre yya Bey Tıflis'te öldürüldü. Katiller belli olduğu halde yakalanmadı n '

1923 Cl!MHURİYETIEN SONMASALA CİNAYE1LERİ1'": 25 Ekim 1945- Rusya resmen Kars ve Ardahan 'ı istedi. 9 Aralık 1948- BM lerde Soykınm beyannamesi ilan edildi 24 Aralık 1964- K.ıbns Dış İşleri Bakanı Kipriyanu, BM. Güvenlik Konseyinde "Ermeni Meselesini" gündeme getirdi 24 Nisan 1965- Brezilya'da Ermeniler Türkiye aleyhine gösteri y aptı 24 Nisan 1969- Londra'da Ermeniler Türkiye aleyhine gösteri yaptı. 2 Mayıs 1969- Kadıköy'de bir Ermeni, sırf Türk olduğu için Baharenin Dedeşan'ı öldürdü.

27 Ocak 1973- Los Angeles Büyükelçimiz Mehmet Baydar ve yardımcısı

Bahadır Demir öldürüldü. 20 Ocak 1975- Cinayet şebekesi, ASALA terör örgütü kuruldu 22 Ekim 1975- Viyana Büyükelçisi Hüseyin Daniş Tunalıgil öldürüldü. 24 Ekim 1975- Paris Büyükelçisi İsmail Erez ve konuna polisi Talip Yener öldürüldü. 16 Şubat 1976- Beyrut Büyükelçiliği Baş Katibi Oktay Cerit öldürüldü.

9 Haziran 1977- Vatikan Büyükelçiliği Taha Carım öldürüldü (-ksb-) 2 Haziran 1978- Madrit Büyükelçisi Zeki Kunaralp, eşi Necla Kunaralp ve emekli büyükelçi Beşir Balcıoğlu öldüıiildü " Necdet Sevinç, Arşiv Belgeleriyle �dr Ermeni iddialan ,Gerçekler. sayfa. 7-23 " Burada mevzuu bahis ettiğimiz Ermeni isyanlandır. 1828- 1928 arası diğer isyan ve ihanetler aynca uzun bir kitap konusudur.

73


12 Ekim 1979- Lahey'de Amsterdam Büyükelçimiz Ôzdenıir Benler ve

oğlu Ahmet Benler öldürüldü. 22 Aralık 1979- Paris Turizm Müşaviri Yılmaz Çolpan öldürüldü (-ksb-) 6 Şubat 1980- Bem Büyükelçimiz Doğan Türkmen'e silahlı saldın elçimiz yaralandı. 6 Nisan 1980- Kürtlerle Ennenileri kan kardeş ilan ettiler. Orıak eylem kararı aldılar. "1914-1921 arası sekiz sene Kün soykırımı yapan ve Kürt analarımızın, bacıla­ rımızın ın ve namusuna saldıran Ermeniler, öyle bir tuzak hazırladı/ar ki; 1980 öncesi kurulan ve Kürt ırkçılığı yapan dokuz silôhlı sol örgütü, Lübnan 'ın Sedan (Sayda) ken­ tinde bir araya getirerek Kürtlerle Ermenileri kan kardeş ilan ettiler. Ortak eylem kakarı aldılar. Dokuz silôhlı sol örgütü PKK adı altında coplayarak ASALA ile birleştirdi/er. Bir müddet sonra ASALA, tamamen PKK'ya hôkim oldu ve ASALA 'yı lağvedip terör faa/i­ yeclerini PKK içinde Kün kimliği ile yapmaya baş/adı.1"' 1917-1921 arası dört sene Ermenilerle çanr çanr savaş yapnk. Ruslar ile iş­ birliği yaparak işgal ettikleri topraklanmızı Ennenilerden kurtardık. Yüz binlerce şehit vererek 3 Aralık 1 920'de Gümrü Antlaşmasına razı ettik. Müslüman soykırımı yarım kalan Enneniler Türk ve kurnazca bir plan ile Küıt'ü Türk'e; Türk'ü Kürt'e öldürıerek 45 senedir bayram yapıyorlar. Böylece oturdukları yerde, yüz yıl önce yarım kalan soy­ kırımlarına devam ediyorlar. 17 Nisan 1980- Vatikan Büyükelçimiz Vecdi Türel yaralandı (Sal-ya) 19 Nisan 1980- ASALA, Marsilya Türk konsolosluğuna roketatarla saldırdı. 31 Temmuz 1980- Atina'da İdari ataşemiz Galip Özmen ve kızı Neslihan Özmen öldüıiildü. eşi yaralandı 5 Ağustos 1980- Lyon Türk Konsolosluğuna toplu saldın. Kadir Aulgan Ramazan Sefer, Kavas Bozdağ. ve Hüseyin Toprak yaralandılar. Dörı kişi yaralanmışur. (sal-ya)

26 Eylül 1980- Paris Basın ataşemize Selçuk Bakkalbaşı silfilılı saldırı ya uğradı 10 Kasım 1980- Asala terör örgütü Strasburg Türk konsolosluğuna silfilılı saldın c düzenlendi. 17 Aralık 1980- Sidney Başkonsolosu ve koruması Şarık Ankyak ile koruma po­ lisi Engin Sever öldürüldü. 4 Mart 1981- Paris çalışma Müşaviri Reşat Moralı ile din görevlisi Thcelli Arı öldürüldü.

3 Nisan 1981- Kopenhang Çalışma Müşaviri Cahit Demir silahlı saldırıda ağır yaralandı. ··. a- Hüdavendigar Onur, lan, İsıanbul

Millet-i Sadıka'dan Hayk'm Çocuklarına Enneniler, s. 283 Ed.ille Yayın­

1998

t>- Necdeı Sevinç, Arşiv Belgeleriyle Enneni iddialan w Gerçrlder, s.29, Edille Yayınlan, İstanbul, 2004 74

[

Tarıh' İnkar Eden

Soykırım Suçlusu Mıtomaııık Dıaspora Ermenileri · Selahattin AYDEMiR


9 Haziran 1981- Asala, Cenevre'de sözleşmeli elçilik sekreteri Mehmet Savaş Yergiz i öldürüldü. Katile 14 yıl hapis verdiler. (10 yılda saldılar) '

24 Eylül 1981- Dön Hristiyan terörist Paris Başkonsolosluğumuzu basarak beş gö­ revlimizi 15 saat rehin aldılar. Koruma görevlisi Cemiil Ö ZEN'i işkence ile öldürdüler. Paris radyo ve lV. lan sürekli katillerin lehine yayın yapu. Türkleri suçladı. Canilerden biri 3,5 yıl sonra kendini asu. 25 Ekim 1981- Roma Büyükelçiliğinin ikinci katibi Gökberk E rgeneko n silahlı saldın ile yaralandı 27 Kasun 1981- Avrupa'da bulunan Ermeni Öğrencil er Birliği ile K ü n Ö ğrenciler Birliği onak bildiri yayınladı. 28 Ocak 1982- Los Angeles Başkonsolosu Kemal Arıkan, iki Hiristiyan terörist tarafından öldürüldü. Amerikan polisi, caninin birini elinden kaçırdı. Öteki kaıil liampig Sasunyan ömür boyu hapis cezası aldı. Bu Hristiyan teröristi, Ermeniler, Kalifomiya'da milli kahraman ilan edip anma töreni yapular. 22 Mart 1982- Bostan Başkonsolosluğumuz Okan Gündüz:'e 1 . bombalı saldırı. 8 Nisan 1982- Onawa Büyükelçiliği Tıcari müşavir Kemalettin Kani Güngör ve bir görevli yaralandı. 4 /5 Mayıs 1982- 22 Man 1982'de Hristiyan Teröristlerin bombalı saldırıda bun­ duğu Baston Fahri Başkonsolosumuz Okan Gündüz. Amerikan polisi ciddi olarak korunmadığı için 1,5 ay sonra İkinci kere, 5 Mayıs 1982'de suikasta uğradı ve hayatını kaybetti. 7 Haziran 1982- Lizbon Büyükelçisi İdari işler ataşesi Erkut Akbay öldürüldü. Eşi Nadide Akbay ağır yaralandı. Bitkisel hayata girdi ve B Ocak 1983 Cumanesi günü vefat eni. 17 Haziran 1982- Burgaz (Bulgaristan), Belgrad, Lizbon, Kanada elçilikleri mize yapılan saldınlarda birçok görevli yaralanmıştır. (sal-ya) 17 Haziran 1982- Lizbon Büyükelçiliğinde görevli bir İdari ataşe öldürüldü. 21 Temmuz 1982- Ronerdam Başkonsolosumuz Kemalettin Demirer H ristiyan terörist Asala saldırısı ile yaralandı. 7 Ağustos 1982- Asala mensubu iki Hristiyan terörist Ankara Esenboğa HaYalima­ nına toplu saldın yaptı. Beş sivil bayarım kaybetti, 72 yaralı. 10 Ağustos 1982- Artin Penik isimli Ermeni vatandaş Asala cinayetlerini tel· in ede­ rek Taksim'de kendini yaktı. 27 Ağustos 1982- Onowa Büyükelçirniz asken ataşe Kur. Alb. Atilla Alokat öldü­ ıiildü. 9 Eylül 1982- Burgaz (Bulgaristan) Başkonsolosluğu İdari ataşesi Bora Süelkan öldürüldü. 8 Ocak 1983- Lizbon İdari işler Memurunun eşi Nadide Akbay öldürüldü.

1

75


29 Ocak 1983- Esenboğa katliaıru suçlusu Levon Ekmekçiyan idam edildi. 9/11 Mart 1983- Yugoslavya Belgrad Büyükelçisi Galip Barkar şehit edildi. Ma­ kam şoförü Necati Kaya yaralandı. Katillerden biri 4 yıl hapis yaruktan sonra gizlice serbest bırakıldı. Öteki katiller sırayla gizlice, af ile serbest kaldı.

14 Temmuz 1983- Brüksel İdari ataşemiz Dursun Aksoy öldürüldü. 15 Temmuz 1983- Paris Orly havalimanında Asala'nın bombalı saldın. Üçü Türk yedi sivil öldürüldü, yaralı 60 kişi

27 Temmuz 1983- Lizbon Büyükelçilik Malahatgüz.iıı Yurtsev Mıhçıoğlu nu yara­ ladır. Eşi Cahide Mıhçıoğlu öldüler. Ponekiz polisi saldırganlardan beşini öldürdü. Er­ meni kilisesi yine kaıillere sahip çıku. Wasington'da kilisede katiller için ayin düzenledi. '

31 Mart 1984- Tahran Büyükelçilik mensubu Işık Yönder ve Şadiye Yönder Hris­ tiyan teröristleri tarafından saldınya uğradı. Eşi Işık yönder öldü 28 Nisan 1984- Tahran Büyükelçiliği askeri ataşe İsmail Pamukçu ve l.k.ltip Hasan Servet Öktem yaralandı.

20 Hazira 1984- Viyana Büyükelçiliği sosyal işler müşaviri Erdoğan Özen öldürüldü. 12 Mart 1985- Onova Büyükelçiliğine saldırı. Büyükelçimiz Coşkun Kırca yara almadan kunulurken, Kanadalı güvenlik görevlisi öldürüldü. 19 Kasım 1984- Birleşmiş Milletler Viyana Bürosu Direktörü Enver Ergun, Asala Hristiyan teröristleri tarafından öldürüldü. Not: Bu cinayetlerin bir kısmında katiller aranmadı ve yargılanmadı. Yakalananlann tamamı kısa bir süre sonra affa uğradı. Serbest kaldı. HALKIN MÜCAHİ1LERİ ve 17 KASIM İSİMLİ TERÖR ÖRGÜTÜNÜN CİNAYETI..ERİ: 7 Ekim 1991- Atina Büyükelçiliği Basın ataşesi Çetin Görgü 11 Aralık 1993- Bağdat Büyükelçiliği İdari ataşesi Çağlar Yücel öldürüldü. Hüse­ yin Kerimoğlu yaralandı 4 Temmuz 1994- Atina Büyükelçiliği ikinci Müsteşan Ömer Haluk Sipahioğlu Hristiyan terörist, Yunan polisi tarafından öldürüldü. " 1 973-1 994 arası, 22 ülkede 1 98 eylem yapan Ermeniler elliye yakın Türk ve 44 yabancı öldürmüşler, 300 kişiyi yaralamışlardır. Bir iki olay müstesna ıerörisıler ya­ kalanmamış, yakalananlar da kısa sürede serbesı bırakılmışcır. Nasıl olur bu iş? ( 76 ) "

Ermenilerin isyan, ihanet v e cinayetlerine 1828'den başla�k. 2018'e kadar 190 senedir belki 500, belki bin kere ermeni vukuatı var. Hepsinde de Avrupa Ermeni katileri kısa bir süre sonra serbest bırakmıştır. ... Necdeı Yayınları 76

1

SEVİNÇ, Arşiv Belgeleriyle Tehcir

Enneni iddialan ve Gerçekler,

s.

27, Milenyum

2004, İsı.ınbul

Tarrhı inkar Et1erı Soykırım Suçlusu

Mılomanık Dıaspora Ermentleri • Setahattin AYDEMiR


Türkler yüz elli sene sonra bir cinayet işledi. Hrant Dink öldüıiildü. Cinayeti işle­ yen, azmettiren ve yardım eden 10-15 kişi 12 yıldır hepsi hapiste. Şimdi sormam gerek­ mez mi Avrupa'ya? Adalet, dürüstlük, namus ve ahlak, insanlık size de mi Türkiye de mi?

e ANI e İNCEl.E.ME e ARAŞTIRMA ı

"Osmanlı Meclisi"nden mebus portreleri Mebusan Meclisi İK1"0 """"',,.. .. ,__. ....,... g.o t

..,..,. ......,, �· ..... ıd � ....�.. �·� ...... .._. ' _,, g,_.., � a... ....."'" "' -.. tıu -..... . �.,.... � ..._._ ..._,... ..... .. ı .-:o .. ..._.. tq.9' ı!ı.ıı.._\! l �·Ol _..,.. • "- lt-· � � .., ......_.... _. ..., � ..--. ı.tıııt;. ..,. , _ .,. ...,. • .......,. � � � � -.r--.., �

.... ...

Boyorın OOz rıdon, Hariciye Nazlfl Nurocıonlcyon Efend

•önce naz1r, sonra düşman!"

77


ERMENİ iHANET VE CiNAYETLERİNDEN ÇIKAN SONUÇ: Bu çağda bugün dahi Amerika, Fransa. İngiltere, Almanya dahil, pek çok ülkelerin erişemedikleri demokrasiyi, laikliği, liberalliği, özgürlüğü Osmanlı Devleti asırlar önce başlatmış. Yüz çeşit ırk, yüz çeşit dini inanç mensuplarını bir arada asırlarca kavga et­ tirmeden yönetmiş. Bu, bir mucizedir. Böyle bir mucize yönetim yapan Türklere, ne yazık ki en ağır ve en aşağılık ihanetler yine bu özgürlüğü yaşayan toplumlar tarafından yapılmışur. Maalesef tarihi gerçekler budur. En güvendiği, millet-i sadıka diyerek devleti teslim ettiği Ermenilerin yapuğı ihanet, mel'anet ve cinayetlerin listesi on iki sayfayı buldu. Dünyada iki yüz sene de 400 kere toplumsal suç işleyen, ihanetten, cinayetten bıkmayan başka bir kavim bulamazsınız. Gördüğünüz gibi, Ermeni isyanlarının sadece listelenmesi on bir sayfa. Bunların ayrınusı başlı başına ayn kitap konusu. Cumhuriyetten önce ve sonra Müslim ve gay­ rimüslim pek çok isyan ve ihanetler yaşadık. Doğrusunu söylemek gerekirse Türk Mil­ leti 'nin son üç yüz senedir ölüm, sürgün ve ihanet olarak yaşamadığı çile kalmarnışur. Aşağıda bir arkadaşımın gönderdiği mail yazısını konumuzla çok ilgili olduğu için kamuoyuyla paylaşmak istedim.

OKUMA PARÇASI Doç. D� Emre SARANDOL Biyokimya AD Uludag Universitesi Tıp Fakültesi 1 6059 Gorukle-BURSA 1 TURKIYE --- Original Message -

From: ercan öztürk To: undisclosed- recipients: Sem: Friday, December 19, 2008 1:50 AM Subject: özür dilemiyoruz . .... lutfen katılın .... http://www.ozurdilemiyorum.net/ BEN DE ÖZÜR DİLEMİYORUM MOSİN- GAFLAN- ÖZÜRCÜLER ÇİZGİSİNDE BİTMEYEN HAYAL: BÜYÜK ERMENİSTAN

"Mosin" Nedir Bilir misiniz? Ermeni Taşnak çetelerinin 1893'ten sonra kullanmaya başladıkları bir Rus tüfeği­ dir. Dedelerimizin, ninelerimizin çok canını yakmışur. Bir çok insanınuzı, kadın, çoluk, çocuk demeden haince öldürmüştür. 2700m menzillidir. Türklerde bulunan Martin Ka­ paklı ve Berdan tipi tüfekler ise 1200 m. menzillidir.

Mosin kısadır; taşıması, kullanması, nakletmesi, öğrenmesi ve öğretmesi kolaydır. Daha sessiz auş yapar ve duman çıkarmaz. O zamanlar bizdeki tüfekler ise kocaman,

78

1

Tarıhı inkar Eden Soykırım Suçlusu Mitomanık Dıaspora Ermenlleri - Selahattin AYDEMiR


hantal ve ağırdı. Üstelik çıkardığı gürültü ve duman ile askerimizin mevzisini belli edi­ yor ve menzil dışından Ermeni çeteler tarafından Mosinlerle avlanmasına sebep olu­ yordu. Bugünkü Türk-İran sınınndaki Derik Manastın bölgesinde, Taşnak' ların yaptığı katliamdaki başarılarının sım iste bu Mosin tüfeklerinde saklıdır. Yirmi, yirmi beş Erme­ ni komitacısı, stratejik noktalarda pusuya yatuklannda, yüz kişilik bir Türk ve Kün kuv­ vetini durdurabiliyordu. 1914 Sankamış'ta Taşnaklar bu şekilde Ruslara çok yardımcı

olmuştu. 1915 Van isyanında da bu Mosinler on binlerce Müslüman 'ın canını aldı. Bir o kadan da sakat kaldı. Ermeni komitacılarının kurduğu çetelerden sadece birisi olan EDF (Ermeni Dev­ rimcileri Federasyonu) ya da daha yaygın adıyla Taşnak çeteleri Osmanlıdan ne istediği ve onu nasıl alacağı konularında hiç bir tereddüt içinde değildi. Batı Ermenistan (yanı Doğu Anadolu'muz) isyanlarla ele geçirilecek ve bunu başarm ak için de yaygın olarak örgütlenip Osmanlı ile sürekli silahlı çatışmalara girilecekti Osmanlı-Rus ve Osmanlı-İran sınırlarında tam 16 gizli noktadan ülkeye bu Mo­ sinler sokuldu. Sadece Taşnaklar 1890-1895 arasında 1 3 kalkışma çıkarıldı. Hınçak, Ramgavar, Arınenakan ve diğer Ermeni çetelerini unutmayın. 1 895- 1 989 arasında bu kalkışmaların hem sayısı hem de şiddeti amı. 1896 koca Osmanlı İmparatorlu ğunun başkentinde güpegündüz Osmanlı Bankası basıldı. (Washington DC'de ABD Hazinesini güpegündüz silahla basmaya kalksanız neler olabileceğini düşünebiliyor musunuz?) Er­

meni cüretkarhğı o kadar artmışn ki, arnk isyan ve baskınlar Osmanlı'nın gözü önünde olabiliyordu. Serob

(1891-1899 arasında 15 isyan),

Gürgen

(1 896-1899 arasında 8 isyan),

Mushegh

(1890-1898 arasında 8 çatışma),

Simon (narn-ı diğer "Azrail"), Makar, Gevorg, Çavuş Khan. gibi yüzlerce Taşnak çete reisi Mosinleriyle tüm Doğu Anadolu'da, ama özellikle de Kars, Van, Muş üçge­

ninde, Tıirk ve Kürtlere kan kusturuyordu. Veri l en kayıplarımız çok fazlaydı. 1900-1914 arasında isyan ve baskın sarmalı daha da büyüdü

ve

vahşileş­

ti. 1915'e gelindiğinde, Ermeni komitacıları anık koskoca Van kentini Osmanlı'nın askeri gücünden ve çoğu Müslüman halkından kanla koparmavı başaracak hale geldiler. Mosinlerle Muhsinlerimizi, Yasinlerimizi vurup Van ' ı aldılar ve Rus'la­ ra teslim eniler. Bundan sonra da GEÇYER (Geçici Yerleştirme tehcir) yasası gel­ di. Bin yıllık beraberliği bozan bizler değildik; Mosinleriyle Taşnaklardı. Hıncak !ardı, Armenakancılardı,

Ramgavarcılardı ve bunlara destek olan diğerleriydi. . .

GEÇYER, kendini bir ölüm kalım savaşı içinde bulan ve arkasın dan hançerlen­ diğini gören bir ülkenin o koşullarda alabileceği belki de en akılcı bir savaş önlemiydi. ABD'nin on yıllar sonra bile Japon Amerikalılara ve hemen sonra da Nagasaki ve Hiro­ şima'ya yaptıklarını hatırlayınız.

1 79


İngilizlerin kendi Almanlarına, Fransızların Alsas Loren Almanlanna, Sovyetlerin, Kırım Türklerine yapuklannı haurlayınız. GEÇYER'den önce ve GEÇYER'den sonra, tüm dünyada ve özellikle de Avnıpa'da ve Batı 'da, yüzlerce binlerce GEÇYER karan ve uygulaması olduğu halde, bugün neden hep Türkiye ağızlara sakız edilmiştir diye Ermeniden özür dileyenlere sormak gerekir.

Biz Mosin'e geri dönelim. Türk Tarih Kurumunun araşurmalarına göre Ermeni komitacı ların öldürdüğü Müs­ lüman sayısı yarım milyonu (500.000) geçmektedir. Bu rakam, aynı bölgede ölen tüm Müslüman sayısı olan 1,2 milyonun içinde ve bu 1,2 milyon rakaıru da tüm Birinci Dün­ ya Savaşında ölen Müslümanların sayısı olan 3 milyonun içindedir (Justin McCanhy). İçinden şehit, gazi, ölü, yaralı çıkmayan tek Müslüman ailesi yoktur. Bu 3 milyon içinde, oranuya vurulunca görülecektir ki en büyük kayıpları Türkler vermiştir. Acılarımız bu kadar derin ve bu kadar yaygındır. Görülüyor ki, Birinci Dünya Savaşında çektiğimiz acıların, verdiğimiz kayıpların önemli bir kısmı (yanı yaklaşık aloda biri) "Büyük Ermenistan hayali" peşinde koşanla­ rın acımasızca kullandığı Mosinler yüzündendir.

BİZ SUSTUK, ONLAR ÇALIŞTI ERMENİ YALANLARI DÜNYAYA YAYILDI İçerde Taşnak-Mosinleri Müslümanları vururken, dışarıda Taşnak-sözcüleri bambaş­ ka bir hava estiriyordu. Taşnaklann 30 propaganda merkezinden dünyaya sürekli

«

fakir,

açlıktan ölen, vergiden ezilen, zulümden katledilen, Hristiyan Ermeniler» mesajı usıaca geçiliyordu. Böylece Hristiyan Aleminin gönül telleri titretiliyordu. Erivan, Banım, Tıf­ lis, Baku, Gençe Karabağ, Tebriz Kar.;, Erzurum, Van, Mus, Bitlis, Ahlat, Haıay, İsken­ deriye, Trabzon, İsıanbul, İzmir Kırım, St. Peter.;bwg, Moskova, Sofya, Bükreş, Lefkoşa, Cenevre, Paris, Boston ve üç ayn Kafkas kentinden dünyaya yayılan bu yalanlar maa­ lesef hemen alıcı buluyordu. Çünkü Türk>e Müslüman>a karşı zaten müthiş bir önyargı vardı. Abartılı Taşnak hikayelerini dinle yenler "Türk'tür, Müslüman'dır, yapmıştır" önyargısıyla hiç sorgu sual etmeden bunlan gazete ve dergilerine taşıyorlardı. Bazıları öyle inanrruşu ki, bu yalanlan romantize eden, yok satan romanlar yazclı.<771

Werfel ölüm döşeğinde gerçekleri maalesef geç gördüğünü, "Musa Dağında Kırk Gün" kiıabını yazdığı için pişmanlık duydu­

Bunlardan biri olan Franz yalanlara alet olup

ğunu yakın dostu Albert Amateau 'ya söylemiş ve bir şekilde af dilemişti. Ama "büyük yalan" çokıan almış başını gitmişti.

--Türk Milletinin en büyük eksiği ve hatası, kendi acılarını aıınıamasıdır. Biz hep zaferlerimizi andık. Körü günler, kötü anılar bizim inançlarımıza göre anılıp durulmaz. Kin ve intikam yayan, neşriyat yapılmaz. Çocuklanmıza kin ve intikam aşılanmaz. Ama yapmalıymışız. Roman, film ve tiyatro ya­ pılmalıymış.(S.Aydemir)

80

1

Tarıhı inkar Eden Soykırım Suçlusu Mıtomanık Diaspora Ermenileri · Selahattin AYDEMiR


Bizdeki romancılar gerçeklerin onaya çıkmasında belki yardımcı olabil irlerdi dma onların da bir kısmı bu yalanlara sempatiyle bakma ya başladılar.

yalanların üzerine utanmadan bir de roman yazdılar.

Hatta bazıları bu

Bugün bile böyle düşünen ve

özür için imza toplamaya kalkışan bazı aydınlarımızın olduğunu üzüntüyle görmek te­ yiz. Onlar da Taşnak propagandalarına esir düştüler. Türk 'e hala kimse fikrini sormak gereğini duymuyor. Çünkü ERMENİ YALANLA RI anık bir kültür haline geldi. ··Erme­ ni Hristiyandır, yalan söylemez. Türk Müslümandır yapmıştır." anlayışı şimdi maalesef bu "özürcüler" kervanında ses buluyor.

işte bu kampanyalar, bu yalanlar bizi bugünlere taşıdı. Biz işe, "Kan ve kin dursun, yeni kurduğumuz ülkemiz kalkınsın, barış içinde hep beraber refaha ve mutluluğa ulaşabm." gibi asil düşüncelerle hep sustuk. Konuşmadık. Cevap ver­ medik. Anlaunadık. Dünya kamuoyu ise "Türk sustuğuna göre herhalde suçlu" diye düşündü. Ermenilerin cüretleri anu. Yalanlar aradan geçen zamanda dallandı, bu­ daklandı. Öyle ki ölülerin sayılan bile ikiye, üçe, dörde, beşe katlandı. Anık kimse

"

1919 Paris Barış Konferansı raporlarında 200,000 olarak gösterilen Ermeni ölü sayı­ sı, nasıl olur da 2008 de bir buçuk milyona ulaşır? Ölüler hiç çoğalır mı'" diye sor­ muyordu. Mantık ve bilim, hislere; gerçekler ise yalanlara teslim bayrağını çekmişti. O halde, Mosin, "Büyük Ermenistan" hayali ile girişilen kanlı bir kalkışmayı en iyi temsil eden semboldür. Mosin, canlarını Taşnak çeteleri ellerinde işkence ile veren ya­ nın

milyondan fazla Müslürnan ' ın acı sonlarının da ironik bir sembolüdür.

GAFLAN ve MOŞIN NEDİR BİLİR MİSiNİZ? Şimdi teybi ileri saralım ve 1994 yı l ı na gelelim. Sovyetler Birliği çökmüş ve Erme­ nistan daha yeni bağımsızlığını kazanmıştır. Ülkelerini imar edeceği, halkını kalkındı­ racağı ve vatandaşlarına refah ve mutluluk getireceği yerde yine o " Büyük Ermenistan" hastalığı ve hayali ile yanıp tunışan Ermeni liderler ne yapıyor? Önce Karabağ'a arka­ sından da Azerbaycan 'ın diğer bölgelerine saldırıyor.

Bu sefer ellerinde Rus Mosinler yerine Rus tankları ve Rus danışmanlan var­ dır. Azeri halkını kırıp geçirirler. Birçoğunu öldürürler. Bir milyon kadarını silah zoru ile evlerinden kaçmak zorunda btrakırlar. Propagandayı gene unutmazlar. Ama bu sefer kendimizi

'Gaftan'

denen yepyeni bir olgu ile karşı karşıya buluruz. Gaflan, Ermeni

askerlerinin öldürdüğü Azeri ' lerin cesetlerini arkada iz bırakmasınlar diye yakıp yok eden ekiplere verilen bir addır. Hitler'in Nazileri Yahudileri canlı, canlı yakıyorlardı; Gaflancılar ise henüz öldürülmüş Azerileri. Naziler diri diri yaktı vr öldürdü; Ermeniler

ise önce öldürdü, sonra yaktı. O yüzden, kafaca Nazilerle Ermeni asker !erin arasında pek fazla fark olduğu söylenemez. Aradaki fark son nefestir; Naziler son nefesten önce. Gaflancılar ise son nefesten sonra yaktılar. İkisi de fı rı n kullandılar. İkisi de yakular. İkisi de özür dilemediler. Bizler Gaflancılann tüm insanlıktan özür dilemesini beklerken, bir de baktık ki bi­ zim bazı "aydınlanınız" bu Gaflancı'lardan özür dilemeye kalkıyorlar.

81


Şunu da hemen haurlatalım ki, daha Ermenistan'ın toprak talepleri henüz bitme­ miştir: Azerbaycan'dan Karabağ ve Bau Azerbaycan'ı, Türkiye>den Doğu Anado­ lu'yu, Gürcistan'dan Javakheti bölgesini, iran'dan Kuzey Bölgesini ve yine Azer­ baycan'dan, Nahçıvan bölgesini alıp «Büyük Ermenistam>ı kurmak istemektedirler. Gaftan, bu bakımdan, «Büyük Ermenistan» haya, linin en korkunç ve güncel sembolü haline gelmiştir. Böylece Mosin'den, Gaftan'a uzanan bu trajik çizgide, "Büyük Er­ menistan" kurma ihtirasının hiç bir zaman sönmediğini, tam aksine, tekrar parladığını üzülerek gözlemlemekteyiz.

İÇİMİZDEKİ ÖZÜRCÜLER İŞTE BU MOSİN, GAFLAN ZİNCİRİNİN SON HALKASIDIR Bilerek ya da bilmeyerek, bazı Türk aydınları, garip bir yakla şunla Ermenilerden özür dilemek için imza toplamaya kalkmak tadırlar. Düşünce ve ifade hürriyeti var; is­ teyen istediğinden herhangi bir nedenle özür dileyebilir. Ama şehitlerimizi, ölülerimizi yok sayarak, yukarıda açıkladığımız bu Mosin-Gaflan çizgisine hizmet ettiklerini göre­ meyerek, ya da önemsemeyerek ve hepimizi ima ederek özür dileyemezler. Yarın dünya basını "Türkiye'de bazı aydınlar özür diledi" yerine "Türkiye'de aydınlar özür diledi" gibi yanlış başlıklar atarlar ve kamuoyunu yanıltırlarsa, bu yalanların vicdanı sorumlusu bu imzacılar olur ki bu sorumluluktan yaşamları boyunca kaçamazlar (Aynı Franz Wer­

fel'in ölüm döşeğinde yapnğı yanlışlıklar için özür dilemesi gibi.) Mesele, Birinci Dünya Savaşı nedeniyle tüm ölülerden, tüm acı çeken insanlardan, kadın, erkek, yaşlı, genç, çoluk, çocuk, din, dil, milliyet, bölge ayınnadan özür dile­ mekse. bunda hiçbir sorun görmeyiz. Biz de böyle hümanist bir yaklaşıma veya açılıma imzala rımızı koyarız. Ama amaç özellikle Türkiye'nin önüne engel çıkarmak, dünya kamuoyu ününde Türkiye'mizi zor duruma sokmak ve bu şekilde Mosin-Ga/lan çizgisi­ ne hizmet etmekse, böyle bir anlayışı kabul etmemiz asla mümkün olamaz. İlle de özür dilemek istiyorlarsa, bu aydınlar kendi adlarına özür dileyebilirler. Me­ sela, Türkiye'mizi dünya kamuoyu önünde sürekli hedef tahtasına çevirdikleri için, Türkiye'mize yardım ve hizmetleri dokunmadığı için, katma değer üretemedikleri, ya da tarihimizin mirasını har vurup harman savurdukları için, tüm Türkiye'den de özür dileyebilirler. Ama en uygunu, Mosinlerin vurduğu Muhsin'lerden, Gaflanların yaknğı Aslan' !ardan özür dilemeleri gerekir.

BEN DE ÖZÜR DİLEMİYORUM DİYORSANIZ, KAMPANYAMIZA DESTEK OLUN! Özür dilemiyorum kampanyası: LUTFEN KATILIN,KATILIM SACLAYIN .. hno://www.ozurdilemiyorum.net/ 82

Tarıhı inkar Eden Soykırım Suçlusu Milomanik Dıaspora Ermenileri · Selahattln AYDEMiR


SAYIN GÖKSEL GÜLBEY'DEN BİR MESAJ: (Uluslararası Ermeni Yalanlan İle Mücadele Derneği Başkanı )

Ermeni meselesinin ortaya çıkmasında ABD'nin

rolü!

"1830'lardan itibaren Anadolu ve Oıtadoğu topraklarının kaynak zenginliği, pazar niteliği, ulaşım olanak.lan ABD için bilinmeyen bir konu değildi. Amerika, çıkarları bakımından Osmanlı topraklarında, ne şekilde ve hangi ölçülerle toplumun hangi ke­ simleriyle ilişki kurulması gerektiğini tespit etmek için araştırmalar yaptı. Ermeniler bu ilişkilerde önemli unsur olarak kabul görmüşlerdir. Enneni unsurunun diııi,külıürel. . .,e­ konomik çıkartan bakımından Fransa , Rusya ,İngi ltere tarafından parsellenmeye ça­ lışıldığı devrede, Amerika'da misyoner örgütleriyle ,okullarıyla, hastaneleriyle. vetim­ haneleriyle bu unsur üzerinde etkili olmaya başlamıştır. 1. Dünyd Savaşına kadar ABD, Ermenilik davasını diğer ülkeler kadar siyasi bir düzeye getirememiştir. Amerikan kurumlan, Osmanlı topraklarındaki Ermenilere her türlü desteği sağlamış ve bazı Ermenileri Amerika'ya götürüp eğittikten sonra Osmanlı Devleti aleyhine

cahşmaşı için geri göndermiştir. 1. Dünya Savaşı öncesi Amerika kamuoyunu yalan haberler ile kirleten ve Osmanlı İmparatorluğuna karşı olumsuz düşüncelere sevk edenler, Amerika' nın alıp götürdüğü bağımsızlık hayali kuran Ermenilerdir. ABD ve Ermenilerin ilişkileri ! . Dünya Savaşı sonrasında da devam etmiştir. Ermeniler hizmetlerinden (Türkleri katletmeleri ve Os­ manlı Devletini isyanlar ile zor duruma sokmak gibi) ötürü Wilson prensipleri -Sevr antlaşması çerçevesinde bağımsız Ermenistan ile ödüllendirilmişlerdir. Ama Türk Milletinin başlatmıs olduğu Milli Kurtulus Savası bütün hain ovun­ lan bozmus ve tarihin derinliklerine gömmüştür. l 970'li yıllarda Ermeni terörünün ye­ niden hortlatılması ile ABD 'de yaşayan Diplomat ve Vatandaşlarımıza karşı terör saldı­

nlan artmış, bunun sonucunda 46 önemli Diplomaumız şehit edilmiştir. Ve avnı ABD ve Avrupa buna seyirci kalmış, hana Ermenilerin bu terör saldırılarını haklı gösıermek

için tarihten sahte ve yalan alıntılar yapmıştır. Bugün 1200 civarında Ermeni Lobisi, ABD kamuoyunu Türkler aleyhine kışkırtmaya devam etmektedir.

1

83


SEKİZİNCİ BÖLÜM Ermeniler Ektiğini Biçmiştir Enneniler, Osmanlı Devletinde baş aktörlerden biri idi. Bu şerefli ve muteber ko­ numunu terk etti. Gini Büyük Devletlerin figüranı ve piyonu olmayı tercih etti . Bunun suçlusu niye Osmanlı Devleti olsun? Niye Türkler olsun? Enneııiler dava edecekse kendilerini yoldan çıkaran ve yan yolda bırakan Rusya, lngiltere, Fransa ve Ameri­ ka 'dan davacı olsunlar.1"'8' Nitekim birçok Enneni yazar Büyük Devletlerin sözünü tut­ madığın/'"' Ennenileri yeterince savunına dıklannı (koıurnadıklannı) yazarlar ve şika­ yet ederler. O halde Türkleri veya Osmanlı Devletini niye suçluyorsunuz ey soykırım yalancılan? Sen olmayan Ennenistan için yapmadık ihanet ve cinayet bırakmadın bu suç değil de; Türklerin ülkesini ve vatanını koruması ve düşmandan kunaıması mı suç? Tüm dünyaya soruyorum; Düşman ordusu ile işbirliği yapanlara sizin ülkenizde ne ceza verirler? Enneniler işgalci düşmanla işbirliği yapmışur. Yapuklaruun cezasını çekmişlerdir. Eğer suçluya ceza veren hakimler yargılanırsa, dünyada adalet diye bir şey kalmaz. Ka­ tiller, caniler. teröristler dünyaya hakim olur. Dünyada düzen kalmaz.

AMACIMIZ KIŞKIRTMAK DEGİL Çok daha anlaulacak vahşetler var fakat dedik ya amacımız kimseyi kimseye düş­ man etmek veya kışkırtmak değil. Biz diaspora Enneııileri gibi; kışkııtıcı değiliz, barış düşmanı değiliz, "kin hascası ve intikam müpce/iisı ('"')" değiliz. Biz bin yıllık kardeşli­ ğin devam eunesini istiyoruz. Bizim bu ülkenin Enneni vatandaşından zerre kadar şika­ yetimiz yok. Yüz yıldır susuyor idik. Yine susardık. Özür dilemesi gereken suçluların, eşi görül­ memiş bir pişkinlikle; soykırım yalanını terk etmemesi, Türkiye'ye ve Türk Milletine büyük zarar vennektedir. Bu yalanlara cevap vennek, gerçeği Türk ve dünya kamuoyu­ na göstennek bize farz olmuştur. Gönül ister ki, bu ülkenin has vatandaşı Enneni dostlanıruz da aruk konuşsun. Dün­ yanın öbür ucundan yalan yanlış nefret söylemleri ile Türkiye Enneııilerinin rahatlarını ., Celal Ülgen/Coşkun Ongun, Emıeni iddialan ve Thrihi Gerçekler, İstanbul Barosu Yayınlan, Panel noılan, İsı. 2009 ..., Vahakn N. Dadrian - Ulusal ve Uluslararag Hukuk Sorunu Olarak Jmoside, Müıeıtim- Yavuz Alogan, Belge Yayınlan, Şubat 1995. Vahakn'ın kitabını okumanızı tavsiye ederim. Bu kadar hukuk bilgisini, bu kadar tarih araştırmasıru yapan ve ciddi derece zeki ve akıllı olan biri birazcık olsun, ba­ nşçı ve birleştirici yazsa idi çok iyi olurdu. Yaz.ır, sonsuz derecede soyk.ınm saplanusı içinde kalmış. Kitap, gerçeklerin ne kadar sapunldığuıa mükemmel bir örnek. Kitabın özeti şu; Yazarın ayru tanı ile örnekliyorum. "MÖ.Milanan öna iki Ennmi aralannda kavga etmiş biri ölmüş. Bu bir soykınm

ve suçlusu Türkler" il)

Necdet Sevinç, Arliv Belgeleriyle Thhcir Ermeni iddialan ve �. s.380 Milenyum Yayn.

84

1

Tarıhı inkar

Eden Soykırım Suçlusu Mııom•nık Oıaspcra Ermenileri - Selahattln AYDEMiR


bounasınlar. Biz burada dün olduğu gibi bu gün de huzur içinde kardeşçe yaşıyoruz. Bizi birbirimize düşürmesinler. Şu küçük kitabı bile yazmamızın sebebi işte o şarlatan Ennenilerin çirkin iftirasıdır.

BUNLARI YAZMAYI ve ANMAYI i STEMEZDİK Ennenilerin Müslim halka yapuğı, isyan, ihanet, cinayet, sürgün, soygun, soykı­ nmlardan örnek o kadar çok ki, ben Türk yazarlardan örnek vermeyeceğim. Her şeyi çarpıtan, öküz alunda buzağı arayan an niyetli bazı Ermenici yazarlara karşı; hiçbir ak­ rabalığımız olmayan Amerikalı araşurmacı, tarihçi

Prof.Dr.Justin McCanhy

'

den arz

ennek istiyorum. Ermeni meselesine ömrünü vermiş ve gerçek soykınm yapanın kim olduğunu dünyaya ilan enniş, tarafsız ve dürüst birçok yazardan biri. Bazılan gibi ödül için, ülkesine, aıalanna iftira atanlardan değil. Tam tersine kimse­ den bir çıkan yok, kimseye bağımlı ve eksikli değil. Tamamen tarih ilminin gerçeklerine bağlı, cesur bir tarihçi. Cesur diyorum çünkü Ermeniler böyle doğruyu yazan bütün ta­ rihçileri ölümle tehdit ediyor, mahkeme veriyor.r•ıı Amacımız, Ermeni vahşetlerini uzun uzun yazıp geçmişi kaşımak değil. Yüz yıl ev­ vel veya bugün vatanına, devletine bağlı mazbut ve mütedeyyin Ermeni vatandaşlanmız üzmek ve suçlamak da değil.

Ama Ermenileri masum gösterip, ağlayan, timsah gözyaşı dökenlere; Ermenilere "ACLA ve ÖLDÜR" diyenlere; tarihte kalmış bir olayı, inatla bu yüz­ yıla taşıyıp, yalan ve iftira ile kin tohumlan ekenlere; savaş ıamtamcılığı yapan, barış düşmanlanna karşı, bizim de doğrulan yazmamız şart olduğu için yazıyoruz. Bir nebze bahsennezsek maalesef mesele anlaşılmaz. Üstelik Ennenistan bunu hep yapıyor. Ül­ kesine gelen herkesi illa soykırım müzesine götürüyor. Onlar devlet olarak kin propa­ gandası yapıyorsa bizim de Ennenilerin suçunu yüzlerine vurmak hakkımız olsa gerek.

PROF.DR.JUSTIN MCCARTIIY NE DİYOR? Daha 1915'e gelmeden, 1914 Birinci Dünya Savaşı daha başlamadan, Ermeniler 1877 den beri Kafkaslarda ve Rusya'nın işgal ettiği Kafkaslar ve Doğu Anadolıı'da ba­

kın neler yapmış.caıı

Tarih, 2 Kasım 1914 Ruslar, Osmanlı Devletine savaş ilan etti. "Ermeni çeteleri bu tarihten çok önce gerilla savaşı yürütecek küçük birlikler kurmuşlardı. Ayaklanmacı Enneniler geniş ölçüde Ruslar tarafından yüklenilmiş olan, muazzam malzeme ile silah­ lanmış durumda idiler. "

"1878 de Enneniler,

(bakın Enneniler ne kadar masum ve ne kadar zavallı!) Os­

manlılardan alınmış bulunan Kars, Ardahan, Artvin, Van, Erzurum, Biciis vi/ayeılerinde 81

Tarafsız düıüsı Amerikalı Prof.Dr.Justin McCarthy. Acaba bu değerli bilim adamına k�ı layık oldu­

ğu ilgi w desteği tam gösteıtlik mi? Emıeııi tehditlerine �ı acaba ne yapnk> "' Pıof. Dr. justin McCarthy, Ölüm w swpn, Çeviren: Bilge Umar, İnkılap Yayınevi- İstanbul 1998

1

85


çereler oluşıurdular. Osmanlı Meclis-i Mebusa 'nından Annen Garo Pastımıacıyan'ın kurduğu savaşçı çeıe, 1 000 kişiden fazla idi. "'"'> Dikkat edin! Osmanlı Meclis-i Mebusan 'ında mebus olan bir Ermeni diyor. Yani ne kadar zavallı, ne kadar çaresiz ve ne kadar baskı altındalar göıün. Bu suçun k�ılığı bütü n diinya devleılerinde anında idamdır. Osmanlı Devleti böyle bir ihanet sahibine mebus maaşı veriyor. Osmanlı Devletinin şu sabnna bakın. "'

1895 Ermeni Ayaklanmasına önderlik eden Andarik (Antranig), lran 'dan ve Rus­

ya "dan geıirrrikleri binlerce Ermeniler ile Anadolulu ayaklanmacıları örgütlediler. "

··. . . Birinci Dünya Harbi baş lamadan çok ewel zaten Ermeniler gerilla savaşı yü­ rütecek kadar küçük birlikler halinde CPşkilatlan mışlardı. Rus desteği ile muazzam mik­ ıarda silah depolamış/ardı . . .. " " . . . /. Dünya Savaşı ilaıı edilince her ıürlü hazırlık/arını yapııkları için, Ermeni is­ yancılar derhal seferber oldular. Ermeni köylerini tek tek dolaşarak eleman devşirdi­ /er. . . . "

"'Çete birliklerine Osmanlı ordusundan aynlmış çok sayıda Ermeni asker kaçağı katıldı. Anadolu "da gerilla savaşçılığı ve eşkıyalık edecek olan bu çeteler, Ka{kasya 'da hazırlık içinde olan Rııs ve Ermeni birliklerine katıldılar. Ermeni ve Müslüman halk ayrışmaya başladı. Yalnız Ermenilerden veya yalnız Müslüman /ardan oluşan köylere göç etmcye başladılar. Çok sayıda Ermeni bu dönemde Rus hattının gerisine göç ettiler. Müslüman/arda Osmanlı cephesinin gerisine göç ettiler.•"'> "6000- 8000 kişil ik Ermeni çeteler oluşıuruldu. Kağızman yöresinde coplanıp Rus Subaylar ıarafından eğitildi. Iğdır 'da 60000, Sivas yöresinde 30,000 sildhlı Ermeni top­

landı. "(a.g.e sayfa 204)

"1915 Mart ayında Van vildyetinde Ermeni ayaklanmacılar isyan başlattı. Ermeni köylüleri Van kentine sızdı. Müslüman köylerine saldırdı. Buna karşılık Kürt aşiretleri Ermeni koy/erini basıı. Nisan 1 915 de Van 'daki Ermeniler, polis karakollarına ve Müs­ lümanların konutlarına ateş ermeye başladılar. 4000 i bulan Ermeni savaşçısı kentin

içine girmişti. Osmanlı güvenlik güçleri geriledikçe Müslüman mahallelerini yakıyorlar ve Müslümanları öldürüyorlardı. 14 Njşqn 1915'de Van kenti tümüyle Ermenilerin elin­

deydi. "(a.g.e. sayfa 208) (Tarih Mart 1915- Dikkat edin daha 24 Nisan gelmedi. Tehcir başlamadı) " . . . Ermeni çeteci birlikler Anadolu 'nun heryerinde Osmanlı askerlerine saldırdı. . . " " . . . Bazı Kürt aşiretleri silahlanıp Ermeni çetecilere ve bazı Ermeni köylerine baskın yaprı. . . " " . ., Van Müslümanları herhangi bir direniş ve örgütlenmeye imkdn bulamadan et­ kin bir şekilde yok edildiler. Halkın ileri gelenlerine korkunç işkenceler yapıldı. Van 'da .,

a.g.e.

s. 203

84 a.g.e. s. 204 86

1

Tarıtıı

inkar Eden Soykırım Suçlusu

Mıtomanık Dıaspora Ermenllerl . Selahaıtln AYDEMiR


İslamlara ait ne varsa camiler dahil ateşe verildi. . .. '"'. . . Ölmeyen Müslümanlar ka­ çanlardı. Onlar da yollarda Ermeni çeteciler tarafından yakalanıp malları ellerinden alındı , kadınlara tecavüz edildi ve çocuklar bile öldürüldüler. . . " " . . . Müslüman erkeklerin çoğu askere alınmıştı. Yalnız yaşlılar, kadınlar ve pek gençler vardı. Oysa Ermeniler orduya hiçbir zaman alınmamıştı. Son dönemde alı­ nanlar da kaçarak çetecilere katılmışlardı . . . "i•>ı .

" . . . Şubat 1915 Ermeniler telgraf tellerini keserek Osmanlı muhaberarını kes­

tiler. Bu Rus ordusuna yapılacak en büyük iyilik idi . . . "(Lütfen dikkat! Daha anada Tehcir yok.)

". . . 1916 da Rus ordularına öncü birlik gibi yardım ecri/er. Ermeni çetecilerin bu hareketinin üç zararı oldu. Bir, Anadolu'yu savunmayıp Osmanlı askerlerini yalnız bı­ raknlar. İki, Rus tarafına geçerek Rus ordusunu güçlendirdiler ve rahat ilerlemesini sağladılar. Üç, Bacı cephelerine asker sevkini ve desteğini önlediler. Bir taşla üç kuş. . .

"

BİR DE PROF.DR. ŞAMİL VELİYEV'İ DİNLİYELİM "Hiçbir tarihi ve toplumsa/ zorunluluk olmadan Ermeniscan devleti kurmak için Güney Kafkasya 'da korkunç kaıliamlar yapılmışıır. Geniş bir coğrafyada hôkim olmak için Kafkasya 'da meskun olan halkları kendi ara yurtlarından çıkarmaya, onlara olma­ dık işkence ve katliamlar yapmaya başlamışlardır. Tüm bu olaylar, zamanın basın ve kirle yayınlarında yer almıştır. Kafkasya 'da yalnız Türk-Müslüman halka karşı değil, bu bölgede bin yıllar boyu yaşayan halklara (Yahudilere, Gürcülere, Lezgilere. Talışla­ ra vb.) karşı da aynı vahşeti yapmışlardır. " "Ayrı ayrı bölgelerde Ermeni barbarlığının izleri sistematik hale getirilerek, ya­ pılanların insanlığa karşı işlenmiş bir suç ve uluslararası belgelerde kriterlere göre SOYKIRIM OLDUGU tamamen kanıtlanmıştır. Şunu da hatırlatmakta yarar vardır ki bu meselede, tüm uluslararası kriterler Ermenilerin aleyhine olsa bile, bazı dev­ letler ve bazı uluslar arası kurumlar, bu konuda çifte standart uyguluyor. Haksız yere Ermeni tarafları oluyorlar. Tarihi gerçeklerin yalnız belgelerle onaya çıkabileceğine vurgu yapan TENZİLE RÜSTEMHANLI, sayısı binlerce olan belgelerin incelenmesi neticesinde, Türklerin de­ ğil Ermenilerin soykırım yaptığını kanıclamışıır. Ermeni tarihçilerin genellikle gerçeği onaya çıkarmaya çalışmadıklarını haıırlatarak, ünlü araştırmacıların vardığı sonuçlar­ la, sahtekar/ara gereken cevabı vermiştir. Tarih, Ermenilerin hayallerine bırakılmaya­ cak kadar önemli bir meseledir. "11161 lBSO'lerde başlayan, Eımenilerin, isyan ve ihanetleri, gördüğünüz gibi 1877'de (93 Harbi ile) büyük bir ivme kazanıyor. Küçük, küçük ihanet ve isyanlar birden cinayet, katli-

" a.g.e. s. 208,2 10,216 ,. Doç. Dr. Tenzile Rüsıeınhanlı, Ermeni Mezalimi Türk Müslüman Soykınmı, Kara Kutu yayınla­ n, s.8-9, Cağaloğlu, Ekim 2009-

1 87


am, sürgün, soygun ve soykınma dönüşüyor. I 9 14'de 1 Dünya Haıbi ile artık Ermeniler yıkılacağına kesin olarak inandıklan Osmanlı Devletine tamamen cephe abyorlar ve resmen işgalci düşman onlulan tarafına geçiyorlar. Asla öyle mazlum ve masum değiller. Gayeı iyi silahlanmış, asla azımsanmayacak kadar çok per.;oneli, (asker- çeteci­ komiıacı) vardır. Büyük devletlerin desteklemesi ile güçlü ve silahlı olan Ermenilerdir. Morali ve yeni devleı kurma hırsı maksimum olan Ermenilerdir. Silahsız ve moralsiz olan Türklerdir.

Osmanlı

Öyle olmasa

idi Ermeniler, I92 l 'e kadar Osmanlı Devleti ile YEDİ

SENE kafa kafaya nasıl savaş yapabilirdi? Türklerin tek avantajı var, nüfusu çok. Güçlü olan. öldüren ve öldürebilen taraf Ermeniler. Bu yüz.den Türkler öldür, öldür bianiyor. Öldür, öldür bitmiyor dedik ya Anafanalar Kahramanı

Miralay Mustafa Kemaı

Bey ' in tarihe geçen veciz sözü aklıma geldi.'"' Bu söz dahi Türk Milletinin ve Osmanlı Devletinin durumunu açıkça onaya koy­ maktadır. Ne yazık ki, koskoca Osmanlı Devleti kendi içindeki küçük bir isyancı unsuru bile önleyememiştir.

1 9 1 4'te l.Dünya Harbi çıktığında, "Hasta Adam" Osmarılının büyük devletleri ye­ nebilmesi mümkün değildi. Bu anam Ermenilerin iştahını kabartıyordu, cesaretini ve fütursuzluğunu anınyordu. Türk nüfusunu azaltmanın, her türlü ihaneti yapmarun tam zamanıydı. Osmanlı mutlaka yıkılacaktı. Hal böyle olunca Ermeniler, bu vatanı binyıllık komşulan Türklerle beraber koru­ mak yerine, düşman tarafına geçmeyi tercih ettiler. Yani 900 senedir zaten hür ve h uzur içine yaşadıklan toprakları, düşmanla beraber yeniden işgal etmek gibi bir handikabın içine girdiler. Maçın birinci devresinde Türkler yenildi. Galip devletler ile beraber olan Ermeniler de kendini muzaffer birer kahraman olarak gördüler. Olmamış soykırımlar ve olmamış suçlar bulup 1 9 1 8 yılında hemen Türkleri mahkeme etmeye başladılar. Ermenilere göre her şey pek güzel gidiyordu . . . !

Kimsenin hesaplamadığı tek şey vardı. Türk Milletinin, yıkılmaz kal'a, iman dolu göğsü ve Mustafa Kemal Paşa. _ 24 NİSAN NEDİR? (Dünya Ermenileri yalan söyleme günüdür) 24 Nisan 1 9 15 cinayet ve terör suçlusu Ermenilerin tutuklanmasına dair yasanın

çıktığı talihtir. Bu tarihte ölmüş veya öldürülmüş bir tek Ermeni yoktur. Tehcir yasası bile bu tarihten bir ay sonra çıkmıştır. Haziran, Temmuız, ağustos aylarında yapılmış ve

kışın durdurulmuştur. " 1 9 1 5 yılında Boğaz Harbinde, Miralay Mustafa Kemal 'in, "Ben siu ölmeyi emrediyorum" sözilniln

alunda yatan acı gerçek budur. Yani Türk Ordusunda silah yok, cephane yok. Ancak canını onaya koyuyor, koymak mecburiyetinde kalıyor. Ölerek zaman kazanıyor. Yoksa hangi subay asker (erine ölmeyi emreder? O kahramanlann elinde bol silah olsaydı. Miralay Mustafa Kemal, Büyük Taamıı.da olduğu gibi uAsker nişan al, ATEŞ" diye bağınrdı. "Haydi aslanlanm hücum" den:li. 88

1

Tarıhı inkar Eden Soykırım Suçlusu Mitomanık Dıaspora Ermenileri · Selahattln AYDEMiR


3 Ağustos 1914 de ülkede genel seferberlik il an ediliyor. Savaş kuralları gereği (ki

bütün dünyada bu böyledir) her şey ordu emrine veriliyor. Erzak, elbise, taşıt olarak her şey (eşek-at-araba) ordu emrine verileceği duyuruluyor ve ev, ev tespit yapılıyor. Ü l kede müthiş yokluk ve sefillik varken, bunun yapılması z.aıen normal kural iken; Vahalm, müthiş çaıpıtmacı dili ile, bu asken ve olağan üstü tedbirleri, JENOSİD adlı kiıabıııda sayfa 48''"'1 sadece ve sadece Ermenilere karşı plan lan mı ş bir komplo

ve

provokasyon

olarak nitelendiriyor ve kitabın 48. Sayfasında diyor ki;

"Seferberlik Ermeni erkeklerini üç aşamada etkiledi. (Aynı aşama bütün Müslüman erkeklere de tatbik edildiği halde yaz.ar sanki kasten ve sadece Ermeniler içinmiş gibi gösteriyor) Birinci aşama,

20-45 yaş arası Ermeni erkekler; ikinci aşama 1 5-20 yaş

erkekler; Nihayet sıra askeri donanımın nakledilmesi için hayvanları yüklemekte görev­ lendirilen 45- 65 yaş arası gruba geldi.

Dôhiliye Nazırlığı, 6 Eylül 1914 de Ermeni siyasal ve cemiyeı liderlerinin (Çeıe başı, asiler ve terörist demiyor da, ne demekse siyasal ve cemiyet lideri diyor) gözetim aluna alınması talimaunı vermiştir. . . . , . . . ,

Askeriyenin acil ihtiyaçları aşırı sert boyutlar kazandı. Özellikle Ermeni nüfusun ellerinde ki malların büyük kısmının alınmasını sağladı. (Yaz.ar Türklere de yapılan uy­ gulamayı özellikle Ermeniler diyerek çarpıuyor) Hükümetin yaygın provokasyonları (Devletin olağanüstü hal gereği hakkı ve hukuku olan işleme yazar provokasyon diyor)

bu sırada bazı Ermenilerin kendilerini yağmalayan jandarma ve askerle çatışması, zorlukları şiddetlendirdi. (Jandarmayı yağmacı yapu-Yazar yine çarpıuyor) Bu arada

tecrit edilmiş Ermeni grupları zaman zaman sabotaj eylemlerine g iriştiler. (Tec ri t edil­ miş demekle neyi kastetti acaba? Yani tecrit edildikleri için Ermeniler z.aman zaman yani bazen sabotaj eylemleri yapmışlar! Yazar utanmasa Ermeniler bir melek idi diye­ cek) Bu huzursuzluk Dôhiliye Nazırlığının 24 Nisan

ulaştı.

'891

1915 ıarihli emriyle yüksek nokıaya

(Yüksek noktaya ulaşan nedir?- Katil ve isyancı Ermeni suçlular tutuklandı.

Devlete başkaldıran tüm dünyada ruruklanır ve kesinlikle cezası idamdır.) İnihat'a karşı olduğundan veya milliyetçi duygular taşıdığından şüphe edilen'"'" bütün Ermeni siyasal

ve cemaat liderleri tutuklandı. Sadece İscanbul 'da tutuklananların sayısı 2345 idi ve sonunda idam edildi ",diyor. İster inanın ister inanmayın. Düvel-i Muaızaına ' nın şahin gibi tepemizde dikildiği, Osmanlı meclisinde çıkacak I<anunlara bile müdahale ettiği dönemde, 1,5 Milyon Ermeni 'nin öldüğünü görmeyen salak Avrupa (!) 2345 Ermeni cemaat lideri, yani banş melekleri, idam ediliyor, bunu da gönnüyor. " Vahakn N. Dadrian, Ulusal ve Uluslararası Hukuk Sorunu Olarak Jenoside, Şub.Jı 1995 89 Çete eylemleri, Ermeni isyanları 24 Nisan kararlarını aldırdı demiyor, 24 Nisan kararları huzursuzluğu yüksek noktaya ıaşıdı diyor. 24 Nisan'a kadar 80 yıldır yapılan Ermeni isyan ve

ihanet ve cinayetlerini anmıyor. "' Kelimeye dikkat! "Milliyelçi duygular taşıdığından şüphe edilenler" diyor. Yazarın unuıruğu diğer suçlu .Ermeniler de var. Mesela, bazı Ermeniler Galaıa Köprüsünde bumu kaşı mış ! Bazı Ermeni genç­ leri Eminönü'nde balık ekmek yemiş. Büyük suç. Osmanlı bu suçları affeder mi?

1

89


Tüh! . Koskoca beş büyük Avrupa devleti, İstanbul 'un her sokağında ajanlan, gazetecile­

ri, misyonerleri, Lawrence'leri ıop oynadığı halde, İsıanbul ' un göbeğinde 2345 duy­ gusal Ermeni cemaı lideri idam ediliyor, duymuyorlar, görmüyorlar. Allah Allah! ... , Allah Allah!

ŞİMDi DÜŞÜNELiM Vahakn DADRİAN, 2345 kişiye siyasal ve cemaat lideri diyor. Eşkıya, çeteci, te­ rörisı, asi demiyor. İdam•••ı sebebi neymiş dikkat eniniz mi? İttihat'a �ı olduğundan veya milliyeıçi duygular taşıdığından şüphe edilmesi. Suça bakın, "Duygu taşımak" Ce­ zası daha komik, İDAM. Yani Enneniler uslu uslu, efendi efendi oturuyor. Devletin işi gücü yok. 11 cephede savaş mavaş yapmıyor. Asker boş boş oıuruyor. Padişahın canı sıkılmış, meşgale arıyor. Birden aklına duygusal tebaası, millet-i sadıka, Ermeniler geliyor. Boş boş oturup beleş­ ten karavana yiyen askerlere iş olsun diye hemen emir veriyor. "Tıizz gidesizz, iki- üç bin Ermeni tuıuklayasızzz" diyor. Eee bir suç bulması la­ zım, onu da buluyor. "Mi lliyetçi duygular taşıyorsunuz. Bu suçtur ve cezası da idam ediyor'' Var mı böyle komik bir şey?

24 NiSAN YALANI ERMENİLERİN TEK TUTKALIDIR 24 Nisan 1 9 1 5 sadece İsıanbul 'da cinayetler işleyen, isyan eden bazı Ermenilerin

tutuklanmasına dair kanun çıkanlan ve tehcir karan verilen bir tarihtir. 24 Nisanda ölen bir tek Enneni yoktur, ıehcir hiç değildir. Zira ıehcir bu tarihten 45 gün sonra başlamışur. Enneniler. ıarih boyunca hep birilerinin emri alunda yaşamış ve hiçbir zaman bir devlet kurmamışlardır. Bizans zulmü altında çile çekerken daha mülayim ve hoşgörülü Müslüman T ürklerle kendi isıekleri ile dosı olmuşlardır. Bu yüzdendir ki 800-900 sene Türk toplumu içinde en iyi konumda yaşamışlardır. Türklerle karşılıklı olarak gelenekle­

ri, külıürleri, aıasözleri, adetleri, yemekleri bile birbirine kanşınışur. Asırlar boyu karşı­ lıklı olarak çok güzel yaşamışlardır. Kimsenin kimseye ırk ve din baskısı olmaınışUr. Bu rahaılığın sayesinde Ermeniler Anadolu'nun her tarafına dağtlmışlar92l ve huzur içinde yaşamışlardır. Ne zamanki Türklere ihanet ettiler, Ermeniler şirazeden çıkular. Osmanlıdaki rahat huzuru bir daha bulamadılar. Açıkçası Ermeniler kendi başını kendileri yedi. Yapukla­ rı ihanetler ve cinayetlerden sonra Türklerin yüzüne bakacak yüzleri kalmadı. Birin" Yazar yüzlerce Enneni idam edilmiş gibi yazmış. As�nda böyle bir şey yok. Empeıyalist ve ıerörist Avrupa yaptığı şiddetli baskılar ile Enneni katillerin cezalandınlmasını her zaman önlemiştir. " Sürekli hareket halinde olan ve payiıahunı sık sık değiştiren Osmanlı Devletinde her ırktan, her din­ den ıoplumlar vardı. Devleı her cemiyeti ayrı bir yere yerleştirirdi. Bu yüzden Anadolu'da bazı köyler tamamen Enneni köyü, bazılan Kiin köyü bazılan alevi köyü olurdu. Kimse, kimse ile kavga etmez. Herkes milli geleneklerini ve dini inançlannı özgün:e y�ı.

90

1

Tarıhı inkar Eden Soykırım Suçlusu Mıtomanık Oıaspora Ermenileri . Selahallin AYDEMiR


ci kaçış, Ruslar çekilirken oldu.1•3ı Kaçmayanlar da vardı. Çünkü Ruslar giderken pek çok silah bırakmışu. Avrupa'nın desteği zaten vardı. Türklerin perişanlığı da ortadaydı.

Ermeniler küçüğü olmayan Ennenistan'ın büyüğü için kollan sıvadılar.

191 7'den

sonra toparlanan Türkler, Kazım Karabekir kumandasında Kürt Alayları kurdu. Çok ciddi savaşlar oldu. Hayatlarında savaşmanuş Ermeniler, Rus desteği gidince şaşırdı­ lar. Organize ve düzenli savaş yapmak, çeteciliğe benzemiyordu. Çetecilikte kalleşçe, kancıkça, alçakça masum ve silahsız sivillere saldınp toplu katliam yapmak kolaydı. Erkekçe açık açık asker askere meydan savaşı yapmak zordu.''}.11 Kürt Birlikleri ve Türk Birlikleri ile ayrı, ayrı savaşmak kolay değildi. Ermeniler bu dönemde çılgınca Müslüman katliamına giriştiler. Muhtelif kaynaklara göre , 560.000 ile 860.000 sivil silahsız Müslüman'ı katlettiler. Ama düzenli ordulara karşı fazla da­ yanamadılar. Yenildiler. Gümrü Antlaşması yapıldı. Ermenilerin ikinci kaçışı başladı. Tüm dünyaya yayıl­ dılar.· Yahudiler gibi başkaları ile evlenmeleri sıkı kurallara bağlı olmadığından veya Türklerle yaşarken yaşadıkları baskısız, sak.in, özgür hayatın verdiği alışkanlık sayesin­ de, nereye gittilerse oraya uyum sağladılar. Zamanla evlenerek tüm dünya toplumlarına karışular. Anadolu'da birbirlerine yakın olmanın avantajı ile dini ve milli gelenek ve göreneklerini yaşatabildiler. Fakat dünya yayılınca bu şans ortadan kayboldu. Din bakınundan aslen

Gregoryen olan Ermeniler, din yönünden, Müslüman, Hristi­

yan, Ortodoks, Katolik ve az da olsa Protestan oldular. Japon'undan, Brezilyalısına kadar, Yunan'ından Amerikalısına kadar her türlü etnik kökenden insanlarla evlendiler. Böylece bir araya gelerek kutlayacakları tek bir din veya tek bir milli bayramlan kalmadı.

Ennenistan ve Türkiye Ermenileri hariç.

Çünkü bunlar asırlar boyu aynı böl­

gelerinde bıılunmakla gelenek ve göreneklerini yaşamışlar, homojenliklerini muhafaza etmişlerdir.

"Ancak şunu rahatlıkla söyleyebiliriz; Ermeniler Osmanlı Devleti'nde sürdiikleri yaşamı, tarihleri boyunca hiçbir devletin egemenliği altında sürdürememişlerdir. Ken­ dilerine Osmanlı Devleti tarafından sağlanan kolaylıklar başka hiçbir devlet rarafından kesinlikle sağlanmamıştır. ı9sı " ., 1808 de ilk kez Amerika'ya gidişleri ıicareı amaçlı idi. Türk ıicaf"l'ıinin yüde yüzü Ennenilerin elinde idi. Bu tarihlerde ıicaf"l'ti gelişıinnek ve daha iyi diyalog kurabilmek için bazı Enneniler Amerika'ya yerleşmeye başladı . 1877 ve 1914'den sonra bu Ennenilef"I', Anadolu Ennenileri hakkında çok iğf"l'nç

yalanlar akıanldı. Kendilerini yıllarca has Osmanlılar olarak gören bu Enneni va ıandaş l an m ız yalan

propagandalar yüzünden hızlı bim Türk düşmanı oldular. Ye halen bu Ennenileıini kulis faaliyetleri Ameıika'da etkili olmaktadır.

"' 35

senedir PKK canileri de böyle yapıyor. Gece karanlığında sessizce yaklaşıp, alçakça, kalleşçe.

kanokça nöbetteki askeri habersizce öldürüyor. Sivil halkı, halk otobüsündeki işine giden sivilleri, mağazalarda alış veriş yapan insanları diri yakarak cinayet işliyorlar. Gecenin kör karanlığında sinsice yollara İ'nayın döşemek veya tuzak kunnak kolaydı. Ama erkekçe adam gibi meydana çıkıp savaşmaya gelince etek giyip meydandan kaçıyorlar

" Dr. Cahit Külekçi- Sosyo-Kültün!l Açıdan Ermeniler ve Türkler, Kayıhan Yayınlan, İstanbul, 2010

1

91


Bu kitaptan şunlan da anlamaktayız ki Türklerin ve Ennenilerin

1000 yıllık bera­

berliklerinin neticesinde, atasöz.lerinde, deyimlerinde, yemeklerinde, çocuklann mahalle oyunlarında bile birbirine ginniş, kanşmış olduğunu görüyoruz. Ancak dünyanın dön bir tarafına dağılan Ermenilerin kiminin kansı Enneni değildir, kiminin kocası Ermeni değildir. Hana bu değişim dedelerinden başlamışur. Bu yüzden hepsinin bir araya geleceği onak dini ve milli günleri yoktur. Hiçbir kavim kaybolmak ve erimek istemez. Tüm dünyaya yayılan Ermenilerin de böyle bir kaygısı vardır. Ermenileri bir araya getiren tek tarih 24 Nisan'dır. Hepsini senede bir defa birleştiren tek ıuıkaldır. Bu yüzdendir ki, 24 Nisanı bırakmak Ermeni birliğinin dağılması demektir. Aynca bu yalan ile dünyanın merhameti celbeımek ve dünyada varlıklanru duyur­ mak için bundan güzel bir malzemeleri yokrur. Nitekim Ermenilerden daha fazla nüfusu olan, daha fazla ekonomik etkinliği olan ve hana siyasi popülaritesi Ermenilerden kat be kat fazla olan nice ülkelerin adı sanı duyulmamakıadır. 1 90 devleneıı ve 500 millenen adı dünyada en çok duyulan tek millet Ermenilerdir. Bunun rantiyesi de vardır. Yüz yıldır güya 1 9 1 5 de ölmüş 1,5 milyon Er­ meni>nin yetimiyiz diye kurduklan vakıflara para yağmaktadır. Aynca çok iyi biliyoruz ki ABD başta olmak üzere Avrupa ve diğer, empeıyal ülke­ ler hem siyasi çıkarlan için, hem Türkiye'yi sürekli zor durumda tutmak; hem ekonomik tavizler koparmak için;

'" - (Soykırımı ıanırım ha!- Bu sene 24 Nisanda trajedi demem soykırım derim ha!")­ diyerek bu soykınm yalanını bize şantaj malzemesi olarak kullanmaktadır.

ERMENfLER HER ŞEYİ ÇARPITIYOR<961 Her şeyi çarpııan, Ermenileri masumcuk, masumcuk melek olarak gösteren yazar, bazı şeyleri de hiç anmamakıa gayet mahir. Yazar neleri hiç anmayarak dünya kamuo­ yunu yanılııyor özetle bakalım.

(bir) Yazar olağan üstü hal ve savaş şanlan nedir bilecek kadar zeki ve bilgili. Ama zeka ve bilgisini her şeyi çarpıtmak için kullanıyor. Halbuki yazar da, okur da, aklı eren herkes de bilir ki; seferberlikten daha büyük bir olağan üstü h.11 yoktur. Savaş tedbirleri bütün dünyada böyledir. Asla özellikle Ermenileri karşı değildir. Yazar hükümeti, provokatör; jandarmayı yağmacı yapıı- Yazar utanmasa, !.Dünya Harbini Türkler, Ermenileri imha

ebnek için çıkardı diyecek.

Bu derece zeki ve araşunnacı olan Vahakn, 1880 de, 1900

de, 1910 da, 1 9 1 2 de, 1914 de ve 1915 de Osmanlı Devletinin Avrupa'run oyııncağı ola­ cak kadar acz içinde olduğunu; Avrupa'nın Osmanlı Devletinin bütün

İÇ İŞLERİNE

burnunu soktuğunu bilmemesi imkansız. "' Ermenilerin 138 yıldır bir tek değişmez kuralı var. Yalan söyle, her giln söyle, yüksek sesle söyle. inanmayan kalmaz.

92

1

Tarıhı inkar Eden Soykırım Suçlusu Mılomanik Dıaspora Ermenileri - Selahattln AYDEMiR


Osmanlı Devletine Avnıpa'nın "HASTA ADAM" gözü ile baktığını ve "Hasta adam" demekten kasrın, -<Bu hasta ölüm döşeğinde. Bir sıkımlık canı kaldı. Ölmeli ve mirası paylaşılmalı>-demek olduğunu bilmiyor olamaz. Osmanlıya karşı Avnıpa' nın yaptığı bütün suçlamalann, tekrar ediyorum bütün suçlamalann, bu PAY LAŞIMA ze­ min hazırlamak için bilerek uydurulmuş yalanlar zinciri olduğunu bilmemesi mümkün değil. Nitekim biliyor ve kitabında sık sık, Avnıpa'nın Osmanlı Devletini işgal için uy­ durdııklan yalanlan ve gazete beyanatlannı delil olarak kullanmış.

(iki) Türk yaz.arlar, her eserinde bin kez, 1000 yıllık Enneni-Türk kardeşliğinden dem vururken Vahakn bunu hiç anmıyor. Milleı-i Sadıka 'yı hiç anmıyor. Ennenilerin ve tüm gayrimüslimlerin asla ezilen zümre değil, ELİT TABAKA olduğunu anmıyor. Ennenile­ rin 1915 yılı da dahil olmak üzere<97ı her devirde en yüksek mevkilerde (sadrazam= baş­ bakan) bile olabildiğini; hiçbir kısıtlamaya tabi olmadıklannı anmıyor. 1913- 1 9 1 5 y ı l­

lan Osmanlı Devletinin Dış İşleri Bakanının bile bir Enneni (Gabriel Nurad unkyan) olduğunu anmıyor. Meclis-i Mebusan'ın yansının Enneni ve Rum olduğunu yazmıyor. Birçok Avrupa büyükelçilerinin Enneni olduğunu anmıyor. Ordu içinde paşa ve mareşal bile olan Ennenileri anmıyor. Devlet dairelerinde binlerce Enneni memur ve memure olduğunu anmıyor. 1915 de Hazine Bakanının Enneni olduğunu anmıyor. Neden?

(üç) Müslim halkın erkeklerinin yıllardır savaşlar yüzünden öldüğünü ve Müslim hal­

kın bağ-bahçe-tarla işlerinde bile çalışacak erkek kalmadığını, üretemediği için tarunın

çöktüğünü ve Türk Halkının aç ve sefil olduğunu anmıyor. Ölen erkekleri bile kadınla­ nn gasl ettiğini (yıkadığını) ve köylerde cenaze kaldıracak erkek kalmadığını anmıyor.

Prof.Dr. İbrahim Öııiirk- "Yenilgi Yenilgi Zafere Ömer Derinderen biyografi kitabın­ da sayfa 58 bakın Türk Halkının durumu özetliyor.l""l " . . . ,Bu durum Baba Şevki örneğinde doğrulanmıştır. Onun gençlik döneminde yani

Kurfllluş Savaşı ve kuruluş dönemi yıllannda ülkenin içinde bulunduğu şartlar iç ka­ ranıcıydı. Balkan Savaşları, arkasından 1. Cihan Harbi, Çanakkale Savaşı,

İscik/ôl Har­

bi ve son aşamasında nüfus mübadelesi derken, Anadolu iideca dibe vurmuştu. Kısacası

yaşlılar, kadınlar, çocuklardan oluşan fakir, mesleksiz ve mecalsiz bir top lum vardı. Ül­ kenin kasabaları boşalmış, hastanesiz, yolsuz, araçsız, öğretmensiz, okulsuz harabeler diyarına dönmüştü. " "' 1923 den sonra bile dünya kadar Ermeni devlette görev almışur. Yıllarca çalışıp emekli olmuşrur. Hangi şahsiyrtsiz(l) ve şuursın.(l) Enneni, daha dün denecek kadar kı!Ml bir z.aman önce soydaşlarını kıor, kıur kesen, soykırım yapan cani bir devlete hizmet eder? Soykırımcı soyıanlar, gelin bu ülkenin has vatandaşı olan Ermeniler ile konuşun da ondan sonra fikrinizi dünyaya söyleyin. "'Bu sıkınu ve acılanıruzı anarken, kimseyi kendimize acındırmak gibi bir niyetimiz yoktur. Bu ger­ çekleri şunun için anıyoruz. 1,5 milyon insanı öldürmek çok büyük bir olaydı r. Çok büyük bir personel, çok iyi silahlanma gerektir. Böyle bir eylem çok güçlü bir devleı olmayı gerektirir. 1 9 14 'e gelene kadar Ermeni isyanlarını ile basoramamış bir Osmanlı var. !.Dünya Savaşı'na girmiş ama savaşmak iç in A.1manlardan silah bekleyen Osmanlı var. Bir tek modern gemisi bile yok . � milyon erkek nüfusu var, üç milyonu cephede. �. altı ayda 1,5 milyon insanı öldürebilme imkanı yok .

1

93


(dört) Osmanlı ordusunun silahlarının ilkel olduğunu, gelişmiş ülkelerin silahlannın üstün silahlar olduğunu ve Ermenilere bu modem silahların verildiğini, söylemiyor. Ermeni­ lerin 40 yıl öncesinden beri kiliseleri silah deposu yapuğını ve Ermeni gençlerin eğitim yaptığını söylemiyor. Ermenilerin isyanlarını, ihanetlerini, katliam ve soykınmlarını hiç anmıyor.

(beş) Serbesı piyasada Ermeni, 1880 de Osmanlı Devletinin Ticari hayaunın % 99 nu icra eniklerini anmıyor. 1980 de Türkiye Cumhuriyetinde de Ermenilerin Türkiye'nin ticari hayatının o/oBO nini icra ettikleri anmıyor. Çünkü bunları söylerse, Avrupalı akıllıdır adama sorar; "EY Ermenileri Devletin içi dışı, alu üstü, sağı, solu, Ermeni dolu. Üste­ lik biz de sana dünya kadar silah verdik. Nasıl size soykınm yapılır? Nasıl 1,5 milyon Ermeni ölür? Sizin eliniz armuı mu copluyor, demez mi? (Kaldı ki tüm Ermeni nüfusu 1000.000 - 1200.000 iken) (altı)

Durmadan vahşi ve zalim bir iktidar portresi çizerken, zengin ve rahat içinde ki Ermenileri zavallı olarak gösıeriyor. Ermenilerin rahatlığını ve zenginliğini hiç anmıyor. Türk Halkının fakr ü zarureı içinde olduğunu da hiç anmıyor. (yedi) Türkiye'de, Türklerin aleyhline, ıarihimize çamur aıan, aıalanmıza iftira atan, gaze­ ıelerde boy, boy yazılar yazmak, kitap basmak ve konferans vermek serbesttir. Fakat Er­ menisıan 'da hiç kimse ıekrar ediyorum hiç kimse hiçbir gazetede Ermenistan'ı eleştiren Ermenisıan ·ııı haksızlığına dair yazı yazamaz. Konferans veremez. Vururlar, öldürürler. Ta Amerika 'da doğruyu yazan yani "Ermeniler suçludur ve soykırım yapmışur" diye yazan büıün yazarlar ıehdiı edilmiştir.

NEDEN ACABA? Türkiye senelerdir,"dünya tarihçileri bir araya gelsin bu konuyu tartışsın ne karar verirlerse kabulüz" dediği halde Ermenistan neden böyle bir sempozyuma yanaşma­ makıadır? Neden arşivlerini dünyaya açmamaktadır. Ermenistan'ın ilk Başbakanı Ova­ nes KAÇAZNUNİ' nin TAŞNAK PARTİSİNİN YAPACAGJ BİR ŞEY YOK başlığı ile 1923 ıarihinde Ermeni Meclisine sunduğu raporu ve kitabı Ermenistan tarafından neden, ıoplaulmıştır? Başbakan Ovanes KAÇAZNUNİ öz eleştiri yaparak, emperyalist ülkelerin Er­ menileri kullandıklarını ve Türklere ihaneı ettiklerin, hata ettiklerini söylediği için olabi­ lir mi acaba?

94

1

Torıhı inkar Eden Soykırım Suçlusu Mıtomanik Dıaspora Ermenileri - Selahaıtln AYDEMiR


DOKUZUNCU BÖLÜM Gerçek Nüfus Kayıtları ÇiZELGE -1 - 1991 A- Osmanlı kaynaklanna göre (1914 ) Genel nüfus

18.520.016

Toplam gayrimüslim nüfus

1.294.851

B- lngillz Belgelerine Göre Anadolu'daki Genel Ermeni Nüfusu

Doğudaki 6 İlde Ermeni Nüfusu Tüm Osmanlı'daki Ermeni Nüfusu

%7(Ermeni-Rum v.s)

(1917 )

1.036.000 480.000

(x)

1.790.000

C- Fransızlann San Kitabına Göre Bütün Anadolu İllerindeki Genel Nüfus

14.856,118

Bütün Anadolu'daki Ermeni Nüfusu

1.475,011

%10

Sivas-Trabzon-Erzurum-Bitlis-Van-Maraş

1 .790.000

(xx)

(x-xx)"Vi/dyat-ı sitte" bunlardır. Nüfusa dikkat! Ç İZELGE -ıı_c ı ooı Ermeni Kaynaklarına Göre Anadolu'daki Ermeni Nüfusu

920.000

Kilikya (Adana-Sis-Maraş) Ermeni nüfusu

180.000

TOPLAMI

1 . 100.000

Anadolu dışındaki Ermeni Nüfusu

700.000

TOPLAM

1.800.000

ARA

"a- ProL Dr. Yusuf Halacoğlu, Ermeni Tehciri, Babıali Kültür Yayıncılığı, s. 95- 1 0 1 , 2004 b- Emekli. Kor. Gen. Hasan Kundakçı, Emperyalizmin Kullandığı Ermeniler, s. 107 Ankara, 200 1 100

Koverg Aslan, Ermenistan ve Ermeniler, s. 1 19, İstanbul, 1 9 1 4

1

95


Ç İ ZELGE -111-1101 1

Yabancı araştırmacı ve yazarlann tesbltl Kaynak Tourbebize Koverk Aslanyan(l)

Ta rih

Nüfus

15.4.1914

1.158 000

1914

1.800 000 1.600 000

Dr.Johannes Lepsius(2) Yellow Book(3)

1897

1.475.000

Francis de Presence (4)

1895

1.200 000

1. 150.000

Patrik Nerses Varjabedyan(S) M.Zarceski

(6)

İngiliz Mavi kitap

1914

1,300,000

1912

1.056.000 •11•21

1,475,000 .

Fransız Sarı kitap Lynch

1901

1,158,000 .

L. D.Conterson

1913

1,400,000 .

Ermeni patriği Ormanyan

1,579,000 .

Lepsius

1,600,000 .

Osmanlı Nüfus Sayımı <-

1905

1,294,851 .

Hani nerede 1915'de ölecek ııeya lilen 1.S mllyon Ermeni? ->

101 Enver Koray, Türk Ennrni İlişkilrri, Hüniyeı 1976 Yıllığı, Hüniyet Yayınlan, s. 290, isı. "" yıldız c·ı işaretli bilgiler, ismet Bozdai, Çankaya öz.el �iv Belgelerinde Aıaıürk Soykınm lddialaruıı Reddediyor- Tarihin Vicdanını Sızlatan Soykınm Yalanı, Truva Yayınlan, s, 150, İsıanbul Nisan 2009

96

1

Tarılıı inkar Eden Soykırım Suçlusu Mıtomanık Dıaspora Ermenileri - Selahaıtln AYDEMiR


(1) Koverk Arslanyan,

1876 da Erzincan Kemaliye de doğdu. 195 1 İsıanbul'da

öldü. Patriklik ve kaymakamlık yapu. Kuruçeşme ve Üsküdar Surp Haç Kiliseleri ' n ­ d e vaizlik yapu. Enneniler için çok çalışu. Dernekler kurdu, Agos Gazetesinde vazılar

yazdı. Osmanlı döneminde de, Cumhuriyet döneminde de resmi hizmetlerde bul ndu.

(2) Dr. Johannes Lepsius,

1826-1 858 Enneni dostu Alman din adamı

(3) Fransız hükümetinin yapurclığı araşunna (4) Francis de Presence, Fransız din adamı. (5) Patrik Nerses Varjabedyan. ( 1837-1884) İstanbul Patriği ve Dünya Ermenileri Başpatriği görevlerinde bulunmuştur. Önceleri ırkçı ve ayrılıkçı hareketlere katılmamış­ ur. Kısa ömrü içinde birçok önemli vazifeler ifa eden Nerses Varjabedyan i l . Abdülha­ mid'in değer verdiği bir şahsiyenir. Ancak 93 Harbinde (1877-78) Osmanlılar yenilince. taraf değiştirmiştir. Rusya ve Avrupa' dan Ennenilerin Doğu Anadolu'da bağımsız dev ­ let kunnaları yönünde yardımcı olmalarını istemiştir. (6) Van Fransız Konsolosu.(Lülfen dikl<aı edin! Uçak yok, eren yok, vapur yok,

ce­

/e(on yok. Taa, Van 'da Fransız konsolosunun ne işi var?)

Nüfus çizelgesi -IIl-'ün yorumu: Biraz düşününce, biraz muhakeme edince anlayacağınız gibi 1915 Tehcir yani nakil olayında eğer 1,5 milyon Enneni ölse 1916 yılına bir tek Ermeni kalmaması gerekiyor. Hfilbuki inkarı mümkün olmayan bir hakikat var anada, 1 9 1 5'den sonra

Gümrü Antlaşma sına kadar, BEŞ TAM YIL Türklerle

3 Aralık 1920

savaş yapan, 700.000'den

fazla Türkü öldüren, bunun iki misli Türk'ü Bau Anadolu'ya sürgün eden, çok güçlü ve yeterince fazla bir Enneni nüfusu var. Kim bunlar?

Bunlar Ermeni ise 1915'de ölen 1,5 milyon Ermeni kim? Bunlar Ermeni değilse Türkler altı sene savaştıktan sonra 3-12-1920 Gümrü'de kimle antlaşma yaptı? Bunlar uzaylı mı yoksa ahretten geri dönen Ermeniler mi? Nüfus tablosunda dikkat ettiniz hepsi yabancıdır. Bir tane Osmanlı kaynağı var. Yıl

devleti arşivciliği dünyada iyi yapan bir ülkedir. Bilhassa nüfus sayımı çok önemlidir. Çünkü Osmanlı Devleti

1905 ve nüfus, 1,294,851 . Yani net rakam. Çünkü Osmanlı en

savaşlara gayrimüslimleri almamaktadır. (Avrupalı tam tersini yapmışur. Savaşlara azın­ lıkları ve sömürge halkını gönderip beyaz İngilizler, beyaz Fransızlar, Beyaz Ruslar, geri

ve hizmetlerde bulunmuş ve hep sağ kalmış hep öteki halklar ölmüştür) Osmanlı Devleti her savaştan önce, durum tespiti yapmak, iaşe, lojistik ve diğer hizmetlerde planlama yap­ mak

için savaşa gidenler ve gitmeyenleri bilmek mecburiyetinde idi. Bu yüzden köy, ka­

saba ve şehirde hana mahalle, mahalle Müslim ve gayrimüslim nüfusunu kaydediyordu. 1916-1917yılında Osmanlı Ermenisi olarak Osmanlı Topraklarında (Tehcir bölgesi Suriye datıil) takriben 1.000.000 / 1 150.ooo Ermeni sağdır. Yani her ne şartlarda olursa

olsun

1915 yılında ölen Enneni sayısı 15-20.000 den fazla değildir, olması da müm­

kün değildir. Ellinci kez tekrar edelim. 1914- 1 9 1 5 yılları Ermenilerin en güçlü olduğu dönemdir. Doğudan Rusya, Batıdan Avrupa çok güçlü olarak, destek vennekte. Hana

1

97


Emıeniye destek vemıek için, Rusya ve Avrupa rekabet halinde. Emıeniler tarihte ol­ madığı kadar çok büyük bir şans elde euniş durumdalar. Durum da çok iyi değerlendiri­ yorlar. O kadar ki anık sanki Osmanlı devleti yıkılmışur, savaşlar bianiştir. Şu bölgelere Emıenilere aittir. Anık Emıenilerin yandaş ve paydaşlan Avrupa ve Rusya'dır. Sonsuz derecede fütursuz ve cesaretle Osmanlıya zarar vemıekteler. Ermenilerin çok güçlü olduğu bir yana, öte yandan, Rusya ve Avrupa Osmanlının ensesinde dikil­ miş. Her adımını kontrol ediyor. Her bahane ile Osmanlıya silahla ve siyasi sahnede saldınyor. Osmanlı Hükümeti istese bile kimseye ama kimseye soykırım babında bir katliam yapamaz ve hele 1 .000.000- 1,500.000 olağan üstü katliamı yapamaz. Zaten Türkler ancak ve ancak 1 9 1 7'den sonra Emıeni birliklerine karşı atağa başla­

E kim-Kasım 1917 den önce Rus destekli ve Rusya idaresinde olan Ermeni­ lerin ölmesi ve öldürülmesi asla ve asla mümkün değildir. Türklerin eli kolu bağlıdır. Silahlı ve her türlü desteği olan Emıeniler ise 1917 yılına kadar çok rahat, çok rahat ve çok rahat güle oynaya, dans ederek Türkleri katl etmişti r. Emıenilerin böyle dans ederek yaptıkları Kürk soykırımı ancak 1 9 1 7'den sonda Ruslar çekilince, Kazım Karabekir Paşa Kumandasında kurulan "KÜRT ALAYLARI" ile durdurulabilmiştir. mıştır.

Yani tarihin gerçek sayfaları, akıl ve bilim, 1914-1915 yılında 15-20,000 den fazla Ermeni ölmesinin asla ve asla imkanı olmadığını yüksek sesle ve çok net söylemekte. ERM ENİ NÜFUSU HAKKINDA ÖNEMLİ BİR BİLGİ Hürriyet 1 976 yıllığında Enver Koray diyor ki:

" . . . Anadolu 'da bircakım sürgünler olduğu Türk-Rum ve Ermeni çacışmalarında karşılıklı aşırılıklara kaçıldığını elbette kimse inkôr edemez; ancak bu olaylar daha çok Doğu Anadolu 'da, Birinci Dünya Savaşı sırasında, Türk-Rus sınırı yakınlarında ve savaştan sonra işgal edilen bölgelerin çevresinde cereyan etmiştir. Bu karşılıklı aşırı eylemlerin ne derece geniş çapca olduğunu cespit etmeye yarayacak istatistikler yoktur. En iyimser tahmin bile Türkiye 'deki bücün Ermenilerin sayısını 1 .250.000 olarak göste­ rirken, Van Fransız konsolosu Zarceski 1.300.000 rakamını ileri sürmektedir. Ermenile­ rin çoğunlukta olduğu sanılan doğu illerindeki toplam nüfusu

913.875 idi. Yani toplam

nüfusun %15 'ini meydana getiriyordu. Buna karşılık aynı yörelerdeki Müslüman Türk­ lerin nüfusu 4.453.250 idi. Yani %74 tür. Amerikalı Prof.Maggie 1914 'de doğu illerinde yaşayan Ermenilerin 847.000 olduğu göstermiştir ki; bunun 55.000'i güneydoğu ili olan Maraş ta yaşıyordu. Bu rakamlar profesör tara�ndan savaşın patlak vermesinden sonra Amerikan Barış Heyeci'ninyararlanması için hazırlanmışcı. 1907 de Türk nüfus kayıtla­ rına işlenen Ermeni vatandaşların sayısı 980.000'dir. Dolayısı ile 1 .500.000 Ermeni katledildi iddiasının hiçbir inandırıcılığı yoktur.<'03J "" Hürriyet Yıllığı,

98

1

Enver Koray 1 976 Y ıl lığı sayfa 294

Tarıtıı inkar Eden Soyk ırım Suçlusu Mıtomanık Dıaspora Ermenileri · Selahattln AYDEMiR


ÇiZELGE -IV-' 1041 YABANCI ARAŞTIRMACI VE YAZARLARIN TESBITI Yıl 1914

Yekunu

Ermeni

Katolik

P rotestan

Edime

631.094

19,725

48

115

Erzurum

815.432

125,657

8720

2241

lstanbul

909.978

72.962

9918

1231

Adana

411.022

50.139

2511

5036

Ankara

953.817

44.507

7069

2381

Ayd ın

1.608.742

19.395

892

479

Beyrut

8.824.873

1118

277

3823

667.790

510

5739

8643

616.227

58.921

1278

992

1.122.947

37.549

1350

1338

Halep

Hüdavendigar Trabzon

Kastamonu

767.227

8.959

Konya

789.308

12,971

Van

259.141

67.792

Eskişe Sanca.

152.726

8.276

49.686

630

Antalya

i çe l

105.194

241

Canik

393.302

27.058

254

316

215

261

1257

Kudüs

328.168

1310

Karesi

472.170

8544

109

51

M a raş

192.555

27.842

4480

6111

Menteşe

210.844

12

Niğde

291.117

4890

46

769

18.520.016

1.161.169

67.838

65.844

Toplam

Ermeniler

1733

1 . 16 1 . 169

%6.2

Katolik Ermeniler

67 838

%0 . 3

Toplam Ermeniler

1.229.007

%6,5

'"' Prol.Dr.Kemal H.Karpat, 1 830- 1 9 1 4

Osmanlı Nüfusu, Tımaş Yavınları, s. 398 İstanbul-20 10 99


ÇIZELGE -VXVll y.y. (1820-1870) NOfus Durumu Şehir

Müslüman

Hristiyan

Adana

8690 6312

Amasya

7775

1810

6912

1092

Arapkir

Berendi Birecik

Çemişkezek Diyarbekir

369 365 602

2 36

18126 3442 2160

925

8851

803

6520

101176

19177

3266

13708

Dündarlı

10199

Kayseri

27711

6746

2463

Kiğı

4587

1733

1779

Kınık

7869

Koşun

15850

Ladik

23986

1463

Mardin

46083

12837

8888

Merzifon

6414

863

Muş

6134

2281

16671

1542

Ruha -Urfa

Sarı çam

15152

Savur

23093

2986

89

Sis( Kozan)

19618

1951

1075

Sivas

11651

13663

Siverek Tarsus

9768

680

26875

135

Ulaş

11590

Yüregir

12050

Toplam oranlar

Nasrani

Yahudi

501

Adıyaman

Antep (Ayntab)

Ermeni

268

664

580 950

89168

44 638

1286

268

%81

%12

%6

%0,18

%0.04

(Tamamı yazılmamıştır. Küçük şehirler atlayarak yazılmıştır)

100 1

Tarıh• inkar Eden Soykırım Suçlusu M•toman•k D•aspora Ermenileri - Selahattin AYDEMiR


Ruslarla, lngilizlerle ve Fransızlarla işbirliği yapan ve düşman tarafına geçen Erme­ niler, savaş bitince düşman askerleri ile birlikte Anadolu'yu kendileri terk etmişlerdir. Bunlar 500.000- 600.000 civarındadır. Ne tehcir olmuşlardır, ne de ölmüştür. Kendileri kaçrruşur. Tabi şunu da bilmek gerekir; sekiz sene Türklerle savaşırken ölen de vardır. Tahminen 200-250.000 olabilir. Bu bir savaştır ve öldürmek kadar ölmek de normaldir.

MtN:t YORUM: -1-.Dün size soykırım yapan bir ülkeye bugün dönecek cesareti­ niz olur mu? -2-.Dün size soykırım yapan bir ülke, üç beş yıl sonra öldüremedikleri veya öldüremedikleri geri gelirse niye kabul etsin? Pek çok Ermeni vatandaşımızın dönmesi ve dönmeyi istemesi Devlete güvenmelerinin işaretidir. Soykırım amacı taşımadığının en bariz ispatıdır. Hele Türk komşularının Ermenileri hasreıle kucaklaması dünyaya ib­ rettir. ibret alanlar ile iftira atanlar artık net olarak belli olmuştur Sayın Prof.Dr.Yusuf HALAÇOGLU göç eden Ermenilerin nerelere sevk edil­ diğini, kaç kişinin yola çıktığını, kaç kişinin yerine vardığını, yolda kaç kişi öldüğünü hepsini tek tek yazmış. Thlat Paşa kendi özel olarak kayıt tutmuş.("'') Hepsi kayıtlı. Osmanlı çok titizlikle arşivi tutmuş. Ki, Osmanlı arşivciliği dünyada en saygın arşi­ vcilik sistemi olduğu bilim otoritelerince kabul edilmiştir. Siyakat yazısı, normal Os­ manlıca yazısı değildir. Mahkeme duruşmalarda konuşmalarda hızlı yazmak için icat edilmiş özel bir steno yazısıdır. Osmanlı her şeyi kaleme almış ve titizlikle arşivlemiş­ tir. Osmanlı arşivlerinden şüphe eden birinin yeryüzünde güveneceği başka hiçbir arşiv olamaz. Türkiye'de arşivler hiçbir zaman kapanmamıştır. Bu da bir Ermeni yalanıdır. Türkler arşivlerini açmıyor diyorlar. Hakikane arşivlerini dünyaya açmayan Ermeniler­ dir. Ermeniler ne ile Türkleri suçluyorsa bilin ki o suçu kendi işlemiştir. Yaptığı ihanet ve soykırım bilinmesin, kimse onları sorgulamasın diye yalan üstüne yalan icat eden Ermenilerdir. Şirretlik derecesinde ağıtçılık yapıp, dünyaya kendini acındıran, din ve duygu sömürüsü yapan yine Ermenilerdir. ÇİZELGE -vı-ııooı

YIL 1987 i ll e r

M üs l ü m a n

Ermeni

Toplam

Yi.ızde

Karışık iller

3.635 086

810 285

4.445 371

18

lstan. diğer ille r

4.426 525

243 064

4.709 589

5,1

Suriye-Filistin

4.068 646

59018

4.127 664

1,4

TOPLAM

12 130 257

1152 367

13.282624

8,6

Yüzdeler tarafımdan çıkarılmıştır BARDAKÇI, Tulat Paşa'ıun Evrak-ı Metrukesi, Everesı Yayınlan- 2008 "" M . E. B ., özel sayısı, Nisan 2003. Tarihten Bir Kesiı s. 58. Ankara ıııs Murat

1

101


ÇİZELGE VI ı < 1 0'1 -

-

1896-1897 tarihlerine

ait resmi arşiv kayıtlanna göre Anadolu ve Rumeli'deki Ermeni nüfusu: Erkekler

530.132

Kadınlar

450.404

TOPLAM

970,836

ÇİZELGE -VIII-1 1 0'" XVll y.y. (1820-1870) Nüfus Durumu Vilayetler

Müslüman

Ermeni

Oran %5.8

Ankara

877 285

5 1 556

Adana

341 903

52 650

%15

Edi rne

360 4 1 1

19 773

%5.4

Halep

576 320

20 142

%3.4 %1.6 %14.7

Aydın

1.249 067

20 237

İSTANBUL

560 434

82 880

Çana kka l e

149 903

2 474

%1.6

Diyarbekir

492 101

65 850

%13.4

Canik

265 950

2 7 319

%10.3

Erzurum

633 297

134 377

%21.2

Eskişehir

140 678

8 592

%6.1

Harput

446 379

79 971

%18

Karah isar

277 359

7 439

%2.6

Kara si

359 804

8 653

%2.4

K ü ta hya

303 348

4 548

%1.5

Maraş

152 645

32 322

%20.8

M e nteşe

188 916

12

%0.06

Niğde

227 100

4 936

%2.1

Sivas

939 735

147 099

%15.6

Tra bzon

92 1 128

68 899

%7.4

20 048

842

%4.1

Van

179 380

67 792

%37

Zor

65 770

232

%0.3

1234 671

%9.2

Çatalca

TOPLAM

13 339 000

Yüzdeler tarafımdan çıkarılmıştır u,· ''�

M.E.B., Özel sayısı, Nisan 2003. Tarihıen Bir Kesit, s. 57. Ankara a.ğ.e s . 59. Ankara

102

1

Tarıh'

inkar Eden Soykırım Suçlusu Mılomanık Dıaspora Ermenllerl · Selaha!tln AYDEMiR


HANİ NEREDE SOYKIRIM OLACAK 1,5 MİLYON ERMENİ? işte size bu gün Ermenisıan olarak bilinen bölgede 1914-1926 yılarına ait nüfus çizelgesi.1109>

Buraya dikkat! ERİVANLI TÜRKLERİN İMHASI?' 1101 Türk ve Tatar ahali

1914

270.000

1926

- 89.000

Bölgeden yok edilen Türk nüfus

1 8 1 .000

(% 67)

Merak edı:n var mı? 1914 de 270.000 olan Türk nüfusu 12 sene sonra %67 kayıp ile 1926 da 89000 ' e düşüyor. Tarihi inkar eden, tarihi ile yüzleşemeyen Ermenilere soruyorum: 1914 de Erivan'da yaşayan 270.000 Türk 'ün 1 8 1 .000'ni nereye gitti?

Bağlan, bahçeleri, tarlaları ne oldu? 1926 da Erivan'da sağ kalan 89.000 Türk bu gün nerede? Bağlan, bahçeleri, tarlaları ne oldu? Neden bugün 3000.000 Ermenistan'da bir tek Türk aile yok?

Bağlan, bahçeleri, tarlaları ne oldu? Okuyan ve merak eden insanlar siz de Batum ' u sorun, TiHis'i, Nahçıvan' ı, Ahıs­ ka'yı, Ahılkelek'i, Karabağ'ı sorun. Bakalım ne cevap alacaksınız? Bir ipucu vereyim

1914 de Barum 'un %56 sı

Müslüman idi. Bugün bir tek Müslüman aile yok.

"" Justin McCanhy, Ölüm ve Sürgün, sayfa 256, Çeviren Bilge UMAR- İnkılap Yayınevi- 1998 (Kaynak: 1915 Rus lsıaciscik Yıllığı ve SSCB Nüfus Sayımı) ııo

a.g.e.

1

103


ONUNCU BÖLÜM Ermenilerin Dağılımı Önemli Not; Aşağıda sunulan ERMENİLERİN DAGILIMI tablosu, Bütün Anadolu Ermenilerini kapsamaktadır. Oysa sayfa 40 de haritada gördüğünüz gibi Ermenilerin yarısı Rus işgali alımdaki bölgelerde _yaşamaktadır. Bu bölgede 191 7 ye kadar Ermeniler galip ve ege­ men zümre olarak yaşamaktadır. Ermeniler bu bölgede güle oynaya Türklere soykırım sürgün yaşatmışcır. Bu bölgede uydurma soykırım iddiasının yapıldığı 1915 yılında

ve

bir tek ermeni dahi ölmemiştir. Ölmesi de mümkün değildir. Yan i 1915 de 550-600000 belki daha fazla Ermeni burada sağ idi ve gözlerini kırpmadan Türklere soykırım ve

sürgün yapıyorlardı.

ERMENiLERiN DA�ILIM TABLOSU 1915'den sonra 1922'de E R M E N İ LERİN DURUMU ÜÇ AŞAGI- BEŞ YUKARI BÖYLEDİR

Normal

Abartılı

Anadolu'da kalmış hiçbir yere gitmemiş Ermeniler (-1-)

150.000

200.000

Tehcir edilmeyen ve suçu da olmayıp yerinde kalan fakat kimlik değiştiren Ermeniler (-1-)

100.000

120.000

200.000

250.000

100.000

130.000

Rakamlar araştırma lar neticesinde tahmini olup, Ermeniler lehine biraz mübalağa edilmiştir

2

(a) Ruslarla iş birliği yapan Ermeniler olup Bolşevik isyanı 3

çıkınca Rus askerleri ile (b)Gümrü Antlaşması yapılınca Rusya ve Ermenistan'a kaçmışnr. (-2 -) Amerika almış götürmüş. Daha sonra bunların 35.00040.000'ni ABD'de eğitim görüp silahla narak geri gelmiştir.

4

(Bu şekilde Rusya'dan ve Avrupa'dan pek çok komitacı-militan ve Ermeni gelmiştir.)

( -2 - )

Adana, Antep, Urfa, Mardin gibi Fransız İşgalln deki vilayetlerde Fransızlarla iş birliği yapan Ermenilerdir, Fransı-

5

zlar çekilince onlarla beraber kaçmışnr

(-2-)

1 -Çeteci ve terörist olarak; İl- Düşman ordusu içinde ve üni­

6

formalı olarak; ili-Ermeni ordusu içinde,1910-1921 arasında (11 sene) Müslüman öldürmek için savaşırken ölenler

150.000 (- 3- )

Dağınık ve karışık olarak Anadolu'nun pek çok yerinde reor- 150.000

7

1D4

150.000

ganize mukatele ile (karşılıklı çanşma) ölenler

1

(-3-)

Tarıhı inkar Eden Soykırım Suçlusu Mıtomanık Dıaspora Ermenileri - Selahatlln AYDEMiR

200.000

200.000

200.000


8

Kanunlar çerçevesinde tehcir, tahliye olmuş

9

Toplam

(-4-)

430.000 1 . 285.000

450.000

1 . 560.000

Tehcir sırasında ve sonrasında (1915) (a)Firar edenler 10

(Kayıp), b)Eşkıya saldırıları ile ölenler (c)Hastalık ve

30.000

yaşlılıktan ölenler... (Tehcir olanlar içinde vardır. Genel

(-3-)

50.000

toplama dahil edilmemiştir. Ölenlere dahil edilmiştir

Avrupa ve Rusya'dan TÜRK ÖLDÜRMEK İÇİN gelen 11

gönüllü komitacılar. Ne kadar gelmiş, ne kadar ölmüş

xxxxx

xxxxx

?

?

ve ne kadar kaçmış belli değil. Ermeniler bunları da soykırım listesine koymuş. Savaşlar bitip barış yapılınca, tekrar Anadolu'ya dönenler (Soykırım yapılan bir yere korkudan kimse

12

xxxxx

geri dönemez. Demek ki Ermeniler dönebilme emniyetinin duymuş ve dönmüş. Bu durum dahi tek

?

xxxxx

?

başına soykırımı yalanlayan bir gerçektir. Dönenleri Türkler bayram sevinci ile karşılamıştır.

Normal

Abartılı

(-1-) Anadolu'da kalan sağlar :

250.000-

320.000-

(-2-) Kaçan

450.000-

580.000-

(-4-) Tahliye olan

400. 000-

l:!Zl dı: si ıılilD Emıı:Dilı:r ; 1.1!.l!l.D!ın(-3-) Ölenlerin Toplamı

�E�EL IQ fLAM

400.000-

1.l!H!,000-

185.000-

260.000-

1.Z!l:i,DOO-

1.:i§!l.!l!.l!I-

Çok önemli not: 1914-1921 arası YEDİ YIL İÇİNDE, yaşlılıktan. hastalıktan, attan düşen, eşek tepen, yıldırım çarpan ve savaşlar dahil ÖLEN ERMENİLERİN TOPLAMI taş çatlasa 250.000 civanndadır. Kesinlikle iddia ediyorum ki, Enneni ölümlerini bir milyon, bir buçuk milyon olarak TELAFFUZ EDENLER ya haindir, ya da ahmaktır. Nokta. Ancak, 1877'den 1 9 1 7'ye kadar Rus işgali altında 40 yıl kalan ' A' ve ' B ' böl­ gelerine Avrupa ve Rusya'dan pek çok komitacı ve çeteci gelmiştir. Bunlar, kaç kişi gelmiş, nerelere yerleşmiş, kaç kişi Rus birliklerine katı lmış, kaç kişi savaşta ölmüş, kaç kişi geri kaçmış, hiçbir yerde sağlıklı kaydı yoktur. Belki Rus ve Enneni arşiv­ lerinde kısmen bilgi verecek kadar vardır. Zaten bunlar Anadolu Ennenileri değildir. Bizi de ilgilen dirmemektedir. Süper akıllı Amerikalı Enneniler bunları da soykırım uydurmasına katmış olmalı lar.

l

ıos


Zaten işin aslında soykırım yapmayan ve yapamayacak durumda olan zümre Müs­ lim tebaadır. Soykırım yapabilecek olan ve yapan zümre Ermenilerdir. Tarihi inceleyin soykırım yapmaya ihtiyaç duyan tarafın Ermeniler olduğunu derhal anlarsınız. Ermeniler ölücülük yapıyor, duygu sömürüsü yapıyor. Mağduru oynuyor. 1923' te dünyada

sağ olan Osmanlı Ermenilerini hiç anmıyorlar. Türklere yaptıkları kırım ve Ne yazık ki

kıyımları hiç anmıyorlar. Düşmanla işbirliği yaptıklarını hiç anmıyorlar.

dünya kamuoyu ön şanlanma ile Ermenileri dinleyerek tek taraflı ve yanlış karar veri­ yorlar. En sıradan akıl sahibi bir kişi bile iki tarafı da dinleyip öyle karar verir. Soykırım yapan Ermenilerdir. Gerçekte mazlum ve mağdur olan Türklerdir.

ERMENİLER, RUSYA'YI ve AVRUPA'YI SUÇLAMALI, TÜRKLERİ DEGİL Yüz elli yıldır yanıldıkları gibi yine yanılıyorlar. Başlarını geriye çevirip baksalar ne zaman Türklerle ile araları iyi, Ermeniler çok rahat ve mutlu. Ne zamanki Türklere ihanet ettiler, başları belada. Türklerin dostluğunu kazanacak çalışma yapmak varken Türklerle düşman olmak yoluna gidiyorlar. Hala düşünemiyorlar, h.ila düşünemiyorlar. Soykınm yalan, bunu kendileri de biliyor. Hukuken de asla bir şey ispatlayamayacakları bir iddia içindeler. Soykırım uydurukçusu

Ermeni yazar Vahakn, kitaplarında durmadan

"

Büyük

Devletlerin" sözünü tutmadığından, kendilerini yan yolda bıraktığından şikayet eder.

A

be kardeşim "Büyük Devletler %6,5 nüfusa sahip bir kavme gel burada devlet kur di­ yecek kadar akılsız mı? Osmanlıyı yıkmak için sen i kullandı. İşi bitti veya sana ihtiyacı kalmadı. Adını bile unutur gider. Büyük Ermenistan yapacağun diye yırtındığın bölgede Ruslarla 45 yıl aynı pistte dans etmedin mi? Etti n . Ruslara etmediğin reverans kaldı mı? Kalmadı. 15-20 vilayette birlikte Türklere etmediğiniz vahşet kaldı mı? Kalmadı. Tekmilen etnik temizlik (soykırım) yaptınız mı, yaptınız. Türklerin %70-BO'ni öldürdü­ nüz ve sürgün eniniz mi, ettiniz. Öldürmediklerinizi de ölmediğine pişman ettiniz mi, ettiniz. Öldürdüklerinizin, sürgün ettiklerinizin, evlerine, bağlarına, tarlalarına koydunuz mu kondunuz. Zengin oldunuz mu oldunuz.

Bütün bunları niye yaptınız? Küçüğü bile olmayan uydurma ve hayali, ermenis­ tan'ın BÜYÜGÜNÜ kurmak için. Bölgede Türk nüfusu azaltmak ve Ermeni nüfusu çoğaltmak için yaptınız.

Yaptınız ama, . . . . . . ., . . . , !

(a) Kırk yıl bu uğurda Ruslara uşaklık, Türklere ihanet ettiniz. (b) Ruslarla birlikte kırk yıl Anadolu topraklarını işgal altında tuttunuz. (c) Eeee, neden Rusya 40 yıl uşaklık ettiğiniz halde seze "Al şurası senin olsun, bir

muhtariyet kur", demedi? 106

1

Tarıhı inkar Eden Soykırım Suçlusu Mitomanik Dıaspora Ermenileri

-

Selahattin AYDEMiR


Dikkat edin 40 sene 15-20 vilayette Osmanlı idaresi yok. Ruslar ve Ermeniler hakim durumda. Niye Rusya vilayetin birini size tahsis etmedi. Niye? Bu soruya yeryüzünde hiçbir Ermeni cevap veremez. Ama ben vereyim. Ermeni nüfusu Anadolu'da ve Kafkaslarda %0-

15 arasında da ondan.t ı ı ı ı Tarihin

köklü derinliklerinden gelen Ruslar bölge nüfusunun %7'si olan bir topluma al burayı senin olsun %93'ü yönet bakayım demez. Hiçbir ülke demez. Nitekim demedi.

Kırk yıl Ruslara uşaklık et karşılığı

bir bardak su iç. Ayrıca kırk yılda, kırk yalan

söylersen, işine gelince Ruslarla, işine gelince Fransızlarla, işine gelince İngilizlerle iş­ birliğine girersen olacağı budur. Ermenilerin suçlayıp çatacağı ülke, Rusya, İngiltere ve Fransa'dır. Türkiye Türkler değildir. Hele tehcir anında Türk halkının Ermenilere gösterdiği anlayış, kardeşlik, dost­ luk dillere destandır. Eğer Ermeniler biraz sağduyu ve vicdanları ile düşünürlerse, dünyanın en nankör ve en hain toplumu olma sıfaunı almamak için Türklerden "AF" dilemeli, tüm dünyaya yüz yıldır yalan söyledikleri için dünya kamuoyundan da

"özür'' dilemelidir.

ERMENİSTAN POLİTİKASI ÇOK YANLIŞ Devlet olmanın ilk şaru, başkanlarının devlet adamı olmasıdır. Devlet adamları kin ve intikam çığırtkanlığı yapmaz. Halkını bir başka halka karşı düşman olarak yetiştir­ mez. Okullarda komşu ülkenin bayrağı çiğneme törenleri yapmaz. Askerlerine eğitim verirken komşusunun bayrağını hedef tahtası yapmaz. Bu bir ilkelliktir? Çağ dışılıktır. Barış düşmanlığıdır. Dünyada hiçbir devlet, kendi gençliğini, başka ülkeye ve topluma kin ve intikam hırsı ile yetiştirmez. Böyle bir toplum sağlıklı olamaz. Ermenistan toplum ve kişi sağlığı açısından çok yanlış yapmaktadır. Hatta bu durum suça teşvik olduğundan suçtur. Ayrıca Ermenistan' a ve bölgeye fay­ da ve barış getirmez.

1 11 Ermeniler bu gerçeği bildiği için: -!-Türkleri bu topraklardan sürerek ve soykınm yaparak azatlılar.

-2-Nilfuslannı köylerde ve kasabalarda !O misli 20 misli ilan enneye başladılar.

i

101


ONBİRİNCİ BÖLÜM Türk Milletinin Yaşadığı Trajedi -1- Enunım 1875 95.000

1914 83.00Q

1915

1927

1923

144.00Q 28.000

31.000

(a) 1914 yılı !. Dünya Savaşı çıku. Doğu'dan gelen Rus+Erıneni saldırılan yüzünden Müslüman halk Anadolu içlerine doğru kaçu. Bir yılda Erzuruın'a göç eden Müslim tebaa 61 .000'dir.

(b) 1914-1923 sekiz sene iki büyük savaş yaşıyoruz. Erzuruın'un nüfusu 28.000 'e düşüyor. 144.000 - 28.000= 116.000 kayıp!

Mini yorum: Bütün Kafkaslarda Türk nüfusunun %55-8S'den sıfıra düştü­ ğünden kimin haberi var? Soruyorum buralarda soykırım olmadı ise neredeler? Kim yapu? Yani daha kolay anlamak için şöyle düşünün. Iğdır ve Hopa şimdi

ne ise 1914 de Baıum, Erivan, Nahcıvan, Tifüs, Ahıska, vatan ıoprağınuzdı. Oralarda yaşayan %60-80 (4,5- 5 milyon Türk ) nereye gitti. Buralarda yaşa­ yan Türk halkı topraklanna ne zaman geri dönecek? Onlan kim imha etti? Bu soykınmın suçlusu kim? Bunun için kimin özür dilemesi lazım? Var nu bunlan düşünen birileri? Bu bölgelerde yaşayan Türk ve Müslüman halk yurtlanna ne zaman dönecek? Evleri, bağları, bahçeleri ne oldu? Eımeniler, büyük bir yüzsüzlükle, pişkinlikle, ha.la Anadolu'ya göz dikmişler, top­ rak istiyorlar. Anadolu' da şu bölge Eımenistan olabilir denecek kadar ermeni çoğunluğu olan bir yer yok ki. Anadolu'nun %50'nde bulunabilirlikleri sıfır. %30'luk bir bölgede %5; kalan %20 lik bölgede de dağııuk ve kopuk bir şekilde bulunuyorlar ve en fazla bu­ lunurluk oranlan %15-20 Bu şartlarda büyük erınenistan hayali ile Doğu Anadolu'nun o/oBO'nini istiyorlar. Hay hay, kalimera beyzadem. Kahveniz sütlü mü olsun? Derkenar: Herkes Anadolu ' dan bir yerleri istiyor. Oralarda ayn bir devlet kuramı­ yorsak, hiç değilse geri gelelim oralara tekrar yerleşelim diyorlar.

''"1Peki dostlar! Türk Milleti, Türk yöneticileri, dernekler, sendikalar, barolar, oda­ lar, partiler, .. , acaba kim Balkanları, Kafkaslan, Kerkük, Musul'dan, Sfuıa'ya kadar; Hama, Humus'tan Sina 'ya kadar bu bölgeleri hiç düşündüler mi acaba? Herkes yurdumuz diye Anadolu 'ya göz dikerken, biz asırlarca yaşadığımız nice top­ raklar hakkında ne düşünüyoruz acaba ne düşünüyoruz? Türkiye' de kaç kişi Filibe, Ka­ vala, Kosova, Manasur, Plevne, Selanik, Silisute dün bizim vatanınuz idi diye düşündü acaba? Edebiyaurıuzın nice şair ve yazarlan burada doğdu. Türk tarihinin niteliksel tari­ himiz (kültür ve sanat) olarak Balkanlar bizim diğer bölgelerin toplamında daha önem'12 Yani ilerde il k fırsatta, yine bir isyan, bir ihanet, bir savaş ortamı doğarsa, yine Türkleri içerden, sır­ undan vuralım. Yeter k tekrar Türklerin içine ve Anadolu'da olalım. Gerisi kolay. llL1 bir hainlik yapar. illa bir kargaşa çıkanr, illa Türkleri yine sırtından vururuz diyorlar.

108

J

Tarıhı inkar Eden Soykırım Suçlusu Mıtomanık Dıaspora Ermenileri

·

Selahattln

AYDEMiR


lidir. Üniversitelerimiz, ne tür akademik çalışma yapu? Siyasetçilerimiz, sosyologlar, tarihçiler ve gazetecilerimiz ne yau? Keza Kafkasya ve Kafkas acılarımız yüz kere tez yapılacak acı bir derya değil mi?

-2- Kars ye haya!jşj; 1878

1881

1882

100.000 18.000

9000

1914

1923

40 hane 12.000

1878-1881 üç yılda kayıp: 82.000 (93 Harbi) (%82) 1881-1882 bir yılda

9.000

1882-1914 otuz iki yıl 1914-1923 sekiz yıl

8.500 12.000

(% 50) karışık durum bir yandan savaşlarla nüfus kınlırken öte yandan Kafkaslardan göçürülerıler, kaçanlar ile Kars' ın nüfusu sekiz yıl süren savaşa rağmen nüfusu 4000 artmışur.

"1878-1881 arası 3 yılda, Kars tan 82.000 Türkü sürdüler. Yerlerine Ermeni, Rum, Süryani, Ukran, Eston getirildi/er. Karstan sürülenler aç bilaç bin bir acılarla yollarda sefil olarak Erzurum 'a kadar geldiler. 82.000 sürgünün 1 1 .000 ni sadece Kars şehrinin içinden gidenler idi. Aradan bir yıl geçince yapılan nüfus sayımında 1882 'de Kars 'da 9000 Türk bulunuyordu. Türk nüfus oranı % 51 e düşmüştü. İmha hareketi devam erıi ve 1914 de ancak 40 Türk evi kalmışt1. .. ııı3ı

Mini Yorum:

Bu durum, Kafkaslarda Türklerin yaşadığı ağır trajedinin ve ağır

travmanın boyunuıu göstermektedir. 1877-1914 arası ve 1914-1923 arası, Türk­ ler Rus ve bilhassa Ermenilerden 45 yıl süren korkunç derecede zulüm görmüş­

tür. Türkler 45 sene iki seçenek arasında kalmışın. Ya sürgün ve ya ölüm. Hem de iki aşamalı. Birincisi 1877- 1914 Kafkaslardan Doğu Anadolu'ya: ikincisi, 1914-1921 Doğu Anadolu'dan, iç Anadolu'ya. Yayan ve yalın ayak! Aç ve çıplak. Ermeni

çetecilere yakalanma korkusu ile,

-3- Erıipcan 1914 40000

1915

1918

1923

20000

4000

14000

. . . ,!

. . ., !

Tarihçi, yaz.ar ve asker olan Ahmet Refik ALTINAY ııı•ı 2 Mayıs 1918 de ıeftiş için Enincan'a geldiğinde aynen şöyle diyor: "Bir zamanlar 20,000 kişinin yaşadığı Erzin­

can 'da şimdi üç-dön bin kişi bile yok. " "' Hayaı Türkiye Ans.

Kar.; Bölümü s. 432- 1966-67

(Burada Gazi Ahmet Muhtar Paşa, Kazını Karabekir Paşa ve diğer kumandanlannuzı rahmet ve niyaz­ la anıyorum. Ruhlan şad olsun. Onlar olmasa idi, bu giin Doğu Anadolu 'da Rus ve Ermeni kiliselerinin çanları çııılııyacako. Niye bu kişileri ve bu olaylan film yapmayı düşünmezler ki? ) '" Ahmet Refik Alunay, Kaikai YoUannda Enneni Mezalimi. Haoralar ve Tahassiısler (Fiki r yayınlan 1992), sayfa 19-30

i 109


Bir de baa'dan örnek alalım: 1875

1914

1915

1923

1927

180,000

53000

135000

32.000

35000

-4- Edirne

1 875- 1 9 1 4 - Balkan kargaşası, Edime'nin işgali, Balkan göçleri, nüfus 1 80.000'den 53.000 'e düşüyor.

127.000 nüfus Anadolu'ya göç ediyor ve savaşlarda şehit düşüyor.

1 9 1 4- 19 1 5 - !.Dünya Savaşı, Balkanlarda ki kargaşa ve Rus ordusunun güçlü olması ile Balkanlardan Edime' ye göçler arayor. Edime 82.000 göç alıyor 1 9 1 5- 1923 iki büyük savaş ve 135.000'den 32.000'ne

düşüyor. 103000 nüfus kı­

rılnuş. (%72) Lütfen 1927 nüfusuna dikkat!

1923 Nüfusu: 32 .900

-5- İstanbul ve İzmir'e bir bakahm; İstanbul İzmir

nüfus

1927 nüfusu

Kınlan

1 .440.000

691 .000

749.000

400 000

1 54.000

1 9 1 5 nüfusu

Savaş bitince sadece bu iki şehrin insan kaybı:

246.000

995.000

tarihte bizim yurdumuz olup nüfus dramını anmazsak olmaz. Ancak Selanik'ten tutun da Viyana'ya kadar Rumeli'nde Müslüman tebaa nı n nüfus vahşetini yazsak ve buna Kafkaslarda yaşanan imha hareketlerini eklesek yıllara sığmayan dizi film olur. Zaten Justin McCarthy ÖLÜM-SÜRGÜN kitabında bunları Yurt dışından da örnekler vermemiz lazım. Lakin o

kurtaramadığımız topraklardaki Türk ve Müslüman ahali ni n

'

tarafsız gözle yazmış. Biz burada bir örnekle yetinelim.

İŞTE GERÇEK OKUYUN! arasında Türk ve ala milyonu sürgün edilmiş; üç

Son döneme bakarak çok kısa söylemek gerekirse, 1 9 1 0-1922 Müslüman tebaanın (en az) beş milyonu öldürülmüş, milyonu gazi

olmuştur.

Müslümanların uğradığı felaketin gerçek boyutlarını anlaurken CARTHY ' nin aklını başından alan bir örneği arz etmek

Prof.Dr.Justin Mc­

isterim .

" 1878 yılında Osmanlı Bulgaristan 'ında 400 sığınmacının donmuş cesetleri arasın­ da canlı bir Türk kızının demiryolu görevlisince bulunması; "Türkler ölüp gitsinler ve bitsinler" diye evlerinden çıkarılıp sürüldüğünün açık ispatıdır. Daha bunun gibi örnek­ lerin bir hayli kalabalık olduğunun bilindiğini " söylemektedir.(lısı

Prof. Dr. Justin McCARTHY araşarmalan neticesinde elde ettiği Müslüman halkın müthiş bir felaketin izharıdır.

ölüm ve sürgünleri listesi

Onbir bölgede yapağı araşarmada Müslümanların ölüm ve sürgünleri şöyledir: Böl­ ge bölge yazmayıp toplam olarak arz edelim. "'JustinMcCARTHY - Ölüm ve Sürgün, sayfa 374, Çeviren: Bilge UMAR, inkılap Yayınevi- 1998

110

1

Tarıhı İnkar Eden Soykırım Suçlusu Mılomanik Dıaspora Ermenileri · Selahattln AYDEMiR


MÜSLÜMANLARIN ÖLÜM TELEFATI(ıı•ı Ölümleri bilinen

:5.060,ooo

Kayıp- kaydı olmayan 1 .000.ooo

Göç edenler : 3. 185,ooo

Canlı kalan : İç göçmen

96,ooo :

6.060.000

5.381.000

Ölen Türkler Göçen Türkler

FELAKETİN TOPLAMI

2. 1 00.ooo

6.060,000 +

5.381 ,000

11.441.000

Gördüğünüz gibi on bir buçuk milyon Müslüman halk öldürülerek ve sürülerek yur­ dundan yuvasından atılmıştır.

(x) Ölümleri bilinmeyen 1.000.000 kişi tarafımdan rahm inen yazılmıştır.

YERYÜZÜNDE İKİ YÜZ YILDIR DURMADAN SALDIRILAN, İÇTEN VE DIŞTAN, İHANET VE İŞKENCE İLE SOYGUN, SÜRGÜN VE SOYKIRIM YAŞAYAN YEGANE MİLLET, TÜRKLER VE OSMANLI MÜSLÜMANLARIDIR BURADA FARK ETMEMİZ İCAB EDEN ŞUDUR: Adı İmparatorluk olsa da Osmanlı Devleti 1 900 lü yıllara eski gücünü kaybetmiş olarak girdi. Avrupa ise tam tersine ilim ve fende ilerlemiş ve çok güçlü idi. Zaten o günden beri bunlar "BÜYÜK DEVLETLER" olarak anılır. Nitekim 1 9 14 yılı geldiğinde bizim donanmamız sıfırdır. Dikkat edin sıfırdır. İngil­ tere, Fransa, İtalya, Rusya ve Almanya zırhlı gemiler yapmıştır. Uçakları vardır. Uçak gemileri varciır. 1900 lü yıllarda artık Osmanlı Devletinin sadece adı imparatorluktur. Gerçek adı ise "HASTA ADAM" dır. Neden? Çünkü yıllardır süregelen savaşlardan dol a yı, halk bitkin ve bıkkındır. Ekonomi sıfırdır. Tarım ilkeldir. Silah sanayii diye bir şey yoktur. Donanma sıfırdır. Uçak sıfırdır. Bu yüzden Avrupa 'Hasta Adam' demiştir. İşte bu hasta adam' ı bir a n evvel tamamen öldüıiip yok etmenin tam zamanıdır. B u yüzden Avrupa 'nın asken ve siyasi saldınJarı durmak bilmez. Osmanlı ülkelerine

İngiliz Lawrance gibi yüzlerce

casus gönderilir. Akla gelebilecek her türlü ihanet, kışkırtma yapılır. Osmanlı bunları bile önleyemeyecek kadar acziyet içindedir. Avrupa, Osmanlının her işine burnunu sokmaktadır. Osmanlı hep savunmada ve ko­ runmadadır. Nitekim 1810 tarihinden itibaren Avrupa, hiçbir sebep olmadan fütursuzca saldırıp, Osmanlı topraklarını işgal edip elinden almışlardır. Fas-Tunus-Cezayir (Mağ-

116 JustinMcCARTHY - Ölüm ve Sürgün

1

111


rip) Fransızlann eline böyle geçmiştir. Mısır lngiltere'nin, Libya ltalya'nın eline böyle geçmiştir. Rumeli, Kafkasya ve Doğu Anadolu, Ruslann eline böyle geçmiştir. Ortadoğu ve Yemen'e kadar her yerde sürekli toprak ve insan kaybediyoruz. Bütün bunlann neticesidir ki; yukanda arz ettiğimiz ALTI vilayetimizde (vilayat-ı sine) köyler kasabalar dahil büyük göçler, büyük ölümler, büyük trajediler yaşanmıştır. Türkler akın akın saldırıya uğradı. Akın, akın göç ettirildi ve toplu toplu öldürüldü. Bütün şehirlerimizde bir yandan göçlerle kalabalıklaşma yaşaruyor, bir yandan da savaşlarla ölümler yüzünden azalma yaşanıyor. Yaşanıyor ama %70 geliyor, o/o80 gidiyor. Türk Milletinin yaşadığı travmanın ve trajedinin boyutunu anlamak mümkün değildir. 200 SENE milletçe müthiş bir sarsıntı yaşadık. Bu ne büyük milli bir fınınadır! Bu ne milletçe savrulmadır! ...!

...!

Ancak Ey cefakar, çilekeş Türk Milleti! Aynı oyunlar aynı amaçla yine sahnede. Allah başımızdakilere akıl, fikir, zeka, irade, basiret, ileri görüş ve evrensel bakış nasip etsin.

112

[

Tarıhı lnk�r Eden Soykınm Sutlusu Mitomanik Dıaspora Ermenileri - Selahattln

AYDEMiR


ONİKİNCİ BÖLÜM Yabancı Bilim Adamları ve Ermeni Vatandaşlarımız Ne Diyor? BİR: Sayın Av. KEGAM KARABETYAN'ı Dinleyelim. ""'

" . . . , Ankara'dan gelen değerli konuklarımıza ve siz sayın değerli meslekıaşlarıma, misafirlerimize hoş geldiniz diyorum. Yeni yılınızı kurluyorum. Yeni yılın ülkemize ve aziz Türk Millerine ve dünya uluslarına barışa vesile olmasını diliyorum ... Ben Kasramonu'da doğdum. İlkokulu, Ortaokulu ve liseyi burada okudum. inanın Ermeni olduğumu hiçbir gün anlamadım. Türk Milleri çok hoşgörülü bir miller. 1 000 seneye yakın birlikre yaşamışız. Bizim paskalyamız veya yılbaşımız olduğu zaman bir Km. aşağıdaki Müslüman köyünden hemşerilerimiz kalkar bize gelirler. Hava iyi ise kiiy meydanına sofra kurarız, birlikce yemek yeriz. Ramazan ve Kurban Bayramlarında da Müslümanlar gibi bayramlıklarımızı giyer, büyüklerimiz önde biz arkada ailece Müs­ lüman hemşerilerimizin köyüne gideriz. Bayramını kurlarrz. Biz birbirimizin ekmeğini yemiş, suyunu içmiş iki kardeş mil/eriz. Ben böyle güzellikler içinde büyüdüm. Bu ülkede yaşamakcan gurur duyuyorum. Dev/erime yürekren bağlı bir Türk vatandaşıyım. Türkiye Ermenisiyim. Anayasamızın 66. maddesine göre de bir Türküm. Bunu ifade etmekıen de gurur ve mutluluk duyuyorum " dedikten sonra Sayın Karabetyan Enneniler kimdir, nereden gelmiştir aynntılı bilgi veri­ yor. Osmanlı Devleti içinde Ennenilerin her mevki ve makamda bulunduğunu ve hiçbir ayrıcalıkla karşılaşmadan bin yıl huzur içinde yaşadığını anlatıyor. Tehcir olayına gelin­ ce olayı şöyle özetliyor.

"Şimdi tehcir yasasına geliyorum. Maalesefdevletin iç ve dış güvenliğinin zorlaştığı bir dönemde dış güçlerin de etkisiyle, doğuda Ruslar, Güneyde Fransızlar, tsıanbul 'da İngilizler, Osmanlı İmp. ğunu parçalamak için bazı bölgelerde Ermenileri ikna eıme_vi başarmışlardır. Doğuda Ruslar Ermenilere Rus asker elbisesi giydirmiş, güneyde Fran­ sızlar Ermenilere Fransız asker elbisesi giydirmiş ve Ermenileri maşa olarak, basamak olarak kullanmışlar ve üzülerek ifade etmek isriyorum, Osmanlı İmparatorluğunu par­ çalamaya muvaffak olmuşlardır. Ancak biz 1000 senedir beraber yaşıyoruz, ebediyete kadar da beraber yaşayacağız. Bunu kimse aklından çıkarmasın. Bu, bizim bu vatana ve bu bayrağa olan bağlılığımızdır. Bu tehcir yasası, 27 Mayıs 1915 de kabul edilen üç maddelik bir yasadır. Şimdi ben bir hukukçuyum. Doğruyu söylemek görevim. Bir devletin iç ve dış güvenliği tehlikeye düşüğü zaman, meclisinde bazı tedbir kanunlan çıkarabilir ve uygulayabilir. Bu onun en doğal hakkı ve görevidir. Şimdi bu yasanın uygulaması ile yollarda çocuklar ölmüş, "'Celal ÜLGEN/Coşkun ONGUN- Enneni İddialan ve Tarihi Gerçekler - İstanbul Barosu Yayınlar Panel Notlan-2009-

1

113


hasra/ar ölmüştür. Bazı bölgelerde konvoylar geçerken çapulcular tarafından saldırılar 1•ı

olmuş binlerce, yüz binlerce Ermeni ölmüştür. < 1

Şimdi burada bu olurken, Osmanlı İmparatorluğunda görevli Eımeni subaylar var. Devleı bürokrasisinin üst düzeyinde Eımeniler var. Osmanlı ordusunda Eımeni askerler var. Osmanlı Bankası genel müdürü Eımeni. Gelibolu'da İngilizlerle savaşan ve bu va­ tan uğruna şehit düşen Eımeniler var. Şimdi bu şartlar altında siz soykınm var diyebilir misiniz?

Doloyısıyla ben bu şartlar altında SOYKIRJM olduğu görüşünde değilim. Bu ülke­ de yaşayan bizler, bu olaylar nedeniyle bu çapulcuların' mı katliam yapan bu insanla­ rın yüzünden maalesef biz basamak olarak, merdiven olarak kullanılmışız. Şimdi ben burada soruyorum. Mademki 90 sene önce böyle bir olay oldu. Rusya nerede? İngiltere nerede ? Amerika nerede ? Almanya nerede ? Mesele güçlü Türkiye 'nin zayıf düşürülme­ si, hedefyapılmasıdır. Maalesef Türkiye 'deki Ermenilerini basamak olarak kullanmak ve hedefyapmaktır. Buna imkôn vermeyeceğiz. "

Sayın KEGAM KARABETYAN yüreği yanarak, dış güçlerin Osmanlı İm­ paratorluğunu parçaladığını gayelerine eriştiklerini ama bu arada Ermenilerin de, Türklerin de ölümlerine sebep olduklarını dile getirerek, ölen Eımeniler için ve ölen Türkler için asıl tazminat ödemesi gerekenlerin Amerika, Fransa, İngiltere ve Rusya olduğunu iddia ederek ölen Eımeni ve Türklere Allah'tan rahmet diledikten sonra hukukçu gözüyle şöyle diyor:

"İmparatorluğun parçalanması için çalışan Rusya, Fransa, İtalya, İngiltere ve 1 910-1920 senelerinde Ermenileri böldürmek için misyonerler gönderen Amerika,

ölen Ermenilerin ve Türklerin yakınlarına tazminat ödeyecek, aynı zamanda Osm. anlı İmp.nun toprak kaybı için Türkiye'ye tazminat ödeyecek. Şimdi kalkmış Ermeni­ lere avukatlık yapıyorlar. Ermenilerin avukata ihtiyacı yok. Bizim birlik ve beraber­ liğe ihtiyacımız var. "

İKİ: LEVON PANOS DABAGYAN hocamıza kulak verelim. İstanbul, Aksaray 1933 doğumludur. 1973 de Türk Birliği üyeliğine kabul edilmiştir. 1976-77 yıllarında Türkiye Eımenileri Patrikhanesi Basın sözcülüğü görevini yapmıştır. Beynelmilel (uluslararası) bir çok kurullarda bulunmuştur. Kuyumcu, Ressam, gazeteci, tarihçi ve yazardır. 118 Bunun doğrusu onlarca ve yüzlerce olması lazım. Yüz binlerce demek milyonlar demektir. Bunu ısrarla anlatıyoruz yüz binlerce adam öldürmek asla ve asla mümkün değil. Oyuncak da değil. Böyle ifadeleri hayalle değil, akılla, manukla ve ihıiyatla Kullanmak Lizım. Dünyanın En Büyük Yalanı: Soykırım kiıabımızda s.257-261'de bu hususu tafsilatıyla izah ertik. Eğer bir yerde kasten masum yüz binlerce insan öldürülmüş ise bu elbeıte soykırımdır. Sayın Prof.Yusuf Halacoğlu'nun dediği gibi böyle

bir olay vaki olmuşsa "bilim adamı olarak" bunu ilk kabul edecek kişiler biz olurduk. 119 Yazar burada ki çapulcular ifadesi ile Ermeni katilleri kastediyor. İki saur yukarıda da Ermenilere salduanlara çapulcu demişti. Yani Tilrk ve Ermeni halkırun genelinin nzası dışında bazı çapulcuların diğer tarafa saldınlannı kınıyor. Bu çapulculann iki tarafa da verdiği zaran ve acıyı dile getirmek istiyor. 114

1

Tarıhı inkar Eden Soykırım Suçlusu M i tomanik Dıaspora Ermenileri - Selahattln AYDEMiR


Bakın ne diyor:

"Ben Türk dostu bir Ermeni değil; atalannın asırlarca bu topraklarda yaşadığı Türk Ermenisiyim"

Sayın Dabağyan'dan alınu yapmadım bütün k itapl an nı okuyunuz.

Halen sağ olan

sayın hocama Allahtan sıhhatli uzun ömür diliyorum.

ÜÇ: ERİCH FEİGU1201 Yazar ERMENİ MİTOMANYASI kitabında: Ermenileri üç sıfatla tanımlıyor. Mitomanik, Mitos, Mania. (Fikri sabiı- aşırı düş­ künlük- delilik- öfke- hırs- tutku- hayôl dünyasında gezme- ya la n - abarrma- dayaımacı­ /ık. Manya ve manyak bunların türevi) Kitabımı dostum Erdoğan Özen'e adıyorum diyor yazar. Erdoğan Özer, Türkiye'nin Viyana Büyükelçiliğinde görevli Çalışma ve Sosyal İ şler ve Ataşes idir. 20 H aziran 1984'te Büyükelçilik önünde uzaktan kumandalı bir bomba ile kendi ve arabası parçala­ narak şehit olur. 62 yaşındaki Avusturyalı polis memuru Leopold Smetacek yüzü, gözü tamamen yararak ağır yaralanır. Oradan geçen pek çok insan da yaralanmıştır. Bu hadise ile Ermeni olaylannı araştıran yazar ulaşuğı gerçeği şöyle anlatıyor:

"Kendince adaleti temin ettiğini sanan Ermeni teröristin, /.Dünya Savaş ı nda Er­ meni ve Türklerinyaşadığı trajedi hakkında muhtemelen hiç bir (i.kri yoktur. Ancak daha o çocukken zorla kafasına "Korkunç Türkler" imajı sokulmuştur. " . . . ,

. . . "Bir coplann sırasında Ona Avrupa Ermeni Onodoks (Gregoıyan) Kilisesinin çok üst mevkiinden bir görevli benim yüzüme; - Nasıl olur da beş para elmez Türkleri, ölmüş Ermenilere karşı kitabınızda sevimli gösterirsiniz?, dedi. Anlamamış gibi tekrar sorduğumda daha şiddec/e "Evet beş para etmez Türkler, dedim " , diye cevap verdi. İ şte Ermenilerin tarihe bakışını bu iki cümle özetliyor. . "Beş para eımez Türkler ve

Korkunç Türkler"

En üstten en alca kadar Ermenilerin tarihe bakmadığını, tarihe değer vermediği­ ni gördüm. Onlar kendi uydurmalanna inanmışlar. Araştırmaların esnasında pek çok Ermenilerle tanıştım. Meselô, Ermeni Zoıyan Enstitü başkanı Dr.Gerard Libaridian'ı özellikle anmak isterim. Dr.Libaridian ateşli ateşli "Andonian'ın Belgelerinden"1111ı bahsediyordu. Araştırma/arım neticesinde bunun uydurma olduğunu öğrenmiştim. Sitemkôr bir şekilde "Ama siz de biliyorsunuz ki Andonian 'ın kitabı uydurmadır, deyince yüzüme bakakaldı. "" Erich Feigl, ERMENi MİTDMANYASI, Enneni İ !rau, Sonuçlan ve Tarihi İçeriği, Çeviren Can

Ceylan, 2007, İst. (Yazar, bu kitabın basım aşamasında iken ve!aı etmiştir.) '"Aram Andonian'ın kitabında anlaulan Forty Days o! Musa Dagh (Musa Dağında Kırk Gün) adlı roman ve içindeki belgelerin hepsinin sahte olduğu tespit edilmiştir. Enneni terörisıler sadece Türkleri değil, kendilerine yardım etmeyen zengin Ennenileri de öldünnüşlerdir. (a.g.e. s.16)

1

115


·•Ermeniler 1915 te kendi Osmanlı Devlet ile savaş halindeydi. Kendi ulusal liderle­ ri bunu defalarca dile getirmiştir. Ermeniler başta Van olmak üzere Doğu Anadolu 'da ki Müslüman halkı cam bir kan gölüne banran iç savaş başlatmı.şlardır.('22)" PC'-.... .. ftl ...,.. AAU1'�-ln• S. W..

ı

,,. it

A BL.\ZE OF l'RIUMPH !

Yazarın ERMENİ MİTOMANYASI kitabından alınmıştır. S.110 Zavallı azınlık Ermeni ve Rumlara Osmanlı, böyle zulüm yapmakta imiş. Başta Amerika olmak üzere bütün ülkelerde- "Kötü Türkler- korkunç Türkler- Beş para

etmez Türkler " diye yapılan propagandalan kınayan yazar kitabının l l O'ncu sayfasın­ da Aram Andonian ve Johannes Lepsius'un sahtekarlıkları başlığı altında "Osmanlı'" a.g.e., 116

1

s. 10

Tarıhı inkar Eden Soykırım Suçlusu Mıtomanık Dıaspora Ermenileri

·

Setahattln AYDEMiR


nın bilinçli olarak Enneni azınlığı yok etme politikası" iddialarının uydunna olduğunu anlatmaktadır. Keza 24 Nisan tarihinin de öz.el bir şey ifade etmediğini, sadece terörist Ennenilerin tutuklanınası ile ilgili sancaklara gönderilen sıradan bir talimaı olduğunu belgeleri ile ortaya koyuyor.

DÖRT: Tarafsız ve düıüst Amerikalı ve Avrupalı tarihçiler "TIJRKLER SOYKI­ RIM YAPMAMIŞTIR" dediği için haklarında dava açılmışur. Yalancı ve sovkırımcı Enneniler tarafsız dünya tarihçilerinin doğruyu söylemesine bile tahammül ed;memek­ tedir. Biz doğru söyleyen bizi müdafaa eden bu yazarlara sahip çıkuk mı bilmiyorum. inşallah çıkmışızdır. Çıkmadıysak gerçekten büyük ayıp ve kayıp! -a- PROF.BERNARD LEWİS 13 Aralık 1993 tarihli Le Monde gazetesinde ''TÜRKLER SOYKlRIM YAPMAMIŞTIR" dediği için mahkemeye verilmiş ve 2 1 Ha­ ziran 1995'te soykırımı inkar suçu işledi diye mahkum olmuştur. Ya biz ne yapıyoruz' Her yerde "Soykırım" diye iftar atanlara hiç sesimizi çıkarmıyoruz. Sanki soykırım gerçekmiş gibi herkes rahat rahat ve dunnadan bu iftirayı auyorlar. Fransa'da bu kelimeyi, Cezayir için kullanan bir tane Fransız bulamazsınız. Devletten önce bin kişi mahkemeye verir. -b- Aynı şekilde PROF. JUSTİN MC.CARTIIY "TÜRKLER SOYKIRIM YAP­ MAMIŞTIR" dediği için çalışuğı üniversiteden kovulmak istemiştir. -c- Yıne, PROF. S. SHAW-PROF. H. LOWRY ve PROF. A. MANGO gibi taraf­ sız düıüst bilim adamları Enneniler tarafından tehdit edilmişlerdir. Belki de hala tehdit alundalar. Peki, biz bunlara ne yapıyoruz? İşte bu kitabı ve Truva yayınlarından çıkan büyük kitabımı bunun için yazdım dostlar.

Bu örnekleri çoğaltabiliriz. Lütfen piyasada çok kitap var. Alıp okuyun. Ve görecek­ ki düşman hiç dunnuyor. Saf saf oturup, "Yuma sulh- cihanda sulh" diyen bir tek millet biziz. Kimsenin sulh mulh dediği yok.

siniz

BEŞ: (Son Dakika Haberi) 7 Ocak 2015 tarihli Aydınlık Gazetesirlin manşet haberini sunuyorum. 5 Aralık 2015 günü İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal işler Daire baş­ kanlığı, İstanbul Üni. Edebiyat Fak. ve Türk Ocaklarının tertip ettiği "TÜRK-ERMENİ İLİŞKİLERi SEMPOZYUMUNDA" konuşan,

Türkiye Ermenileri Patrikvekili Aram Ateşyan bakın ne demiştir: "19-20. y.y.da yaşanan Ermeni meselesine yabancı dev/erlerin müdahalesi çözüm getirmez. 1915 o/aylarını dış güçlerin müdahalesini yok sayarak anlayamayız. Parla­ mento/ann asli görev/eri yasa yapmaktır, yargıçlık değil. Yasama meclisleri, uzmanı ol­ madık/arı tarih konusunda kararlar almaları doğru değildir. " demiştir.

Başrahip Tatul Anuşyan da: "Emperyalist devletler devre dışı bırakılmalıdır. Kendi. topraklarımızdaki sorunu. sadece biz çözeriz," diyor.

1

117


Böyle Bir Yalana Muhatap Olmak Ve Bu Derece Saçma Ve Manuksız Yalana Ce­ vap Verme Durumunda Kalmaktan Utanarak Yüz Yaşında Son Kez Yazan Üstat İsmet Bozdağ' ın Kitabından. (A) İngiliz Yüzbaşısı Narman, Adana bölgesinde yaşayan Ermenilerin hazırladığı ve 19 Kasım 1895 tarihinde kabul ve ilan edilen manifestoda Ermenilerin şöyle yazdı­ ğını açıklamaktadır: ". . . , Ermeniler Türklerle savaşmak için silôhlanın. Gelin kılıçlarımızı kınından çıkaralım ve düşmanımıza saldıralım". (B) Yüzbaşı Nonnan'a göre İngiliz gazeteciler, Ermeniler tarafından kandınlıyor­ du. Çünkü İngiliz gazetelerine verilen haberler uydurma efsanelerdi. Mesela, İngiliz gazetelerine verilen yalan haberlerden birinde. "Ermeni kadınlar, onursuz yaşamakıansa, önce çocuklarını, sonra kendilerini Sason Dağlarından uçuru­ ma atmayı yeğliyor/ardı. "diye haberler yayınlanıyordu.

(C) Ermenilerin ölü sayısını da çok abarttıklarını ifade eden Nonnan, "Ermeniler, ölü sayılarını arttırdıkları gibi her şeyi abanırlar " diyor.

(D) ''". . . , Hristiyan - Müslüman kavgası kartını ustalıkla oynayan Alexandr Haôsyan şöyle yazıyordu: Ermeniler dünyanın bütün ülkelerinden buraya gelerek meydana getirdiği , muhte­ şem Rus ordusu saflarına geçerek, kanlarıyla Rus ordusunun zaferine katkıda bulunmak için can atıyorlar. "0 m

(E) Ermenilerin en büyük hayôli Dardanel ve Bosfor üzerinde Rus Bayrağı dalga­ landığını görmektir. (İfadelere dikkat! Çanakkale Boğazı demiyor Dardanel diyor- -İs­ ıanbul Boğazı demiyor Bosfor diyor)

(F) Hrisıiyan olduğu için zulüm gören Osmanlı Ermenileri, Rusya'nın koruyuculu­ ğu altında yeniden doğsun/ar. (G) Eçmiyadzin Kawlikosu 27 Nisan 1915 günü Rusya Hükümetine, telgraf gön­ dererek yardım ve koruma istiyor. Gerekçesi, Türklerin yüzlerce Ermeni 'yi katlettiğini bildirir. Hôlbuki geçici iskan kararı meclisten geçeli üç gün olmuştur. Henüz evinden çıkan bir tek Ermeni yoktur. Ölen bir tek Ermeni yoktur. Keza daha önce de benzer mesajlar ile Ermeniler, Fransa, İngiltere ve Rusya'nın Osmanlı Devletine müdahale etmesini ve iç işlerine karışmasını temin için, sık sık böyle büyük boyutta Ermeni katliamı yalanlarını<124J basın) yoluyla ve yetkili Enneni vatDn­ daşlanmız! vasıtDsıyla ilettikleri bilinmektedir. Bu yüzdendir ki henüz anada tehcir fa­ lan yokken 24 Nisandan çok önce bile Avrupa "Ermenilere katliam yapılıyor" bahanesi ile Osmanlı Devleti 'nin iç işlerine karışıyorlardı. '"İsmeı Bozdağ, Atabirk Soykınm lddialanru Reddediyor, Tarihin Vicdaruru Sızlatan Soykınm Yalanı, Truva Yayınlan, s. 145-147, 2009,lsıanbul

1"0 ıarihlerde savaş ve sosyoloji liıeraıüründe "soykınm" lafı yok. 11 8

1

Tarıhı inkar Eden

Soykırım Suçlusu Mıtomanık Dıaspora Ermenileri . Selahaıtln AYDEMiR


(H) İngiliz Binbaşı E.W.C. Noel, sorumluluğuna verilen bölgeyi 1916'nın ilkbaha­ nnda teftiş etmeye çıkar. Gördüğü manzarayı şöyle anlaur: "Hiç tereddüt etmeden söyleyebilirim ki, Türkler kendi düşmanlanna Ermenilerin onlara yauğını asla yapmazlar. Rus Ordusunun geri çekilmesinden sonra, onları desıek/eyen, intikamcı Hristiyan Enneni ordusu bölgeyi yakıp yıkmışur." -a- Ruslar da zulüm yapmışıır fakaı sebebi Ermenilerin kışkırıması ve ıercümanlık yaparken Türkler hakkında a/eyhıe yalan beyanda bulunmasıdır. -b- Ermeniler sivil halkı kasap gibi doğramış/ardır. -c- Revanduz

ve Ne/ şehirlerini gezenler, Ermenilerin gaddarlıkların görebilir.

(1) Amerikalı General Harbord: -a-Ruslar biryeri işgal ederse veya geri çekilirse, askeri kaideler gereğini yapmışıır. Fakat Ermenilerin bütün gaddarlığı Türklere olmuştur. -b- Bir İngiliz Albayı, General Harbord'a şu bilgiye vermişti: Ermeniler Van ve Bitlis şehirlerinde 300. 000-1 400.000 KÜRT Müslüman 'ı yok etti/er.<•ısı (J) İstanbul Amerikan Misyoner koleji ilk rektörü olan Muhterem Doktor Cyrus Hamlin, 1870 yılında, Londra'da Müslümanları ve Türkleri kötülemek ve bu haberleri yaymakla görevli PROPAGANDA BÜROSU açıldığını söylemektedir. Doktor Ham­ lin'e göre Türklere yönelik tek yönlü ve sahte belgelere dayanan bu saldırıları kim okursa okusun, Türklere karşı nefret ve düşmanlık yaraurdı. Bunu bildiğim halde ben bile, elime ne zaman bir bau gazetesi alsam, bu yalanlara inanmamak için AllaMan yardım istiyordum.

1 1 261

(K) Ennenistan Kilisesi İnternet sayfasında Amerikan Ermeni !erinden şu işleri yapmaları isteniyor: " Yerel, eyalet ve ulusal devlet görevli/erine 1 7 Haziran 2001 tarihini E rmeni Ki­ lisesi Günü' olarak ilan etmelerini rica edin, lobi oluşturun" diye başlayan iki sayfa­ yı geçen ve 20 maddelik ıalimaoıame Ermenileri kendi davalannda birlikte ve planlı çalışmaya teşvik ediyor. Amerika'da kurulan bu demek, Amerika'da ki özgürlüklerini methederken Ermenistan'ı şiddetle eleştirmektedir. Demek, Ermenistan'da Kilisenin devlete müdahalesinden fazlasıyla rahatsızdır. Bilgilerinize sunuyorum. " '

-

Ermenistan'da kilise ve devlet iç içedir. Kilise ve devlet, Müslüman bölgelerinde etnik temizlik yapmıştır. Kilise ve devlet, diğer Hristiyan topluluklarının İsa Mesih adına ibadet etmelerine izin vermemektedir. "' lsmeı Bozdağ, Atatürk Soykınm İdılialannı Reddediyor, Tuıihin Vicdanını Sızlatan Soykınm Yalanı, Truva Yayınlan, s. 149, 2009,isıanbul ,,. a.g.e., s. 150 119


Kilise ve devlet, komşusunun topraklanrun %20 ni işgal etmiştir. Bir milyondan fazla Müslüman' ı yerlerinden yunlarından euniştir. Kilise ve devlet, başka kiliselere gidenleri fişlemektedir Kilise ve devlet polisi, ülkede etnik saflığı temin için, Müslümanların

tamamını

ya

öldürmüş ya da ülkeden çıkannışur. Diye suçlayan demek, Ermenisıan'ı 13. yüzyılın sapkın Engizisyon mahkemelerine benzeunektedir.11rı

TÜRKİYE'DE YAŞAYAN TÜRK GÖRÜNÜMLÜLERE VE HRİSTİYAN DÜNYASINA SORULAR (Emıeniyiın diyenler hariç) (a)- 1 800'lü yıllann başında ticaret için Amerika'ya yerleşen Ermenilerin, Türkler aleyhine yapuklannı tarihçiler söylesin. Biz biraz daha yakına gelelim (b)- 1877- ı 878 ·de başlayan Ermeni isyan, ihanet, cinayet, sürgün, soygun ve soykı­ nmlarını, neden kınamıyorsunuz?

(c)- Türklerin koskoca bir harbi kaybeunesine ve milyonlarca Türk'ün ölmesine se.

bep olan Ermenilerin hiç suçu yok mu?

(d)- Osmanlı Hükümeti, Ermenileri düşmana yardım ve yataklık edemeyeceği uzak bir bölgeye nakil yapması, hem de asker koruması alunda göndermesi, neden soykuun oluyor?

(e)- Ermenilerin,1877-1914 tarihleri arasında Kafkasya'da 45 sene boyunca T ü r k 1 e r e, yapuklan, isyan, ihanet, cinayet, felaket, katliam, sürgün, soygun ve soykırunlanru, Türkler anarsa neden bu faşizm oluyor?

(f)-

19 14- 1 9 1 7 tarihleri arasında aynı şartlarda, aynı iftiralara, aynı isyanlara, aynı

ihanetlere, aynı cinayetlere, aynı vahşetlere, ayru katliamlara, aynı sürgünlere, aynı soy­ gunlara ve aynı soykuuna devam eden Ermenileri niçin kınamıyorsunuz? (g)- Bu 45 senelik dönemde Ermeniler tarafından en az 2000.000 Türk'ün öldü­ ıiildüğünden ve en az 2000.000 Türk 'ün topraklarından sürgün edildiğinden niçin hiç bahsetmiyorsunuz?

(h)- Gerek 93 Harbinde ve gerekse Birtnci Dünya Harbi 'nde Ermenilerin resmen, işgalci ve saldırgan düşmanla işbirliği yapmasını neden kınamıyorsunuz? (ı)- 1914- 1 9 1 7 Anadolu'nun işgalinde Ermeniler, Anadolu'yu işgal edenlere düş­ man güçlerine yardım ve yataklık euniştir. Lojistik ve istihbarat desteği vermiştir. Düş­ manla birlikte Türk halkına ve Türk ordusuna saldııınışur. Türk ordusundan firar ederek düşman ordusuna kaulmışur. Böyle ağır bir ihanet suçunu neden kınamıyorsunuz? (i)- Bu yardımlan sayesinde Rus ordusu 1,5 yılda 15 vilayetimizi kolaylıkla işgal etti. Bu derece ağır ihanet suçunu neden kınamıyorsunuz?

"'a.g.e. s.153 120

1

Tarıhı inkar Eden Soykırım

Suçlusu Mıtomanik Dıaspora Ermenileri - Selahattln AYDEMiR


(j)- Osmanlı Devleti bu ihaneti önlemek için asker koruması ile Ermenileri ihanet edemeyecekleri uzak bir bölgeye geçici olarak göndermiştir. Bu suç mu, yanlış mı? (k)- Böyle bir ihanet ve isyan Avrupa'da olsa idi hangi ülke böyle bir tedbir almazdı? Neden almazdı? Nasıl almazdı?

Veya soruyu şöyle değiştirelim; Ermeniler bu isyan, ihanet ve düşmanla işbirliği suçunu Avrupa'da bir ülkede yapsa idi, o ülke Ermenilere nasıl bir ceza verirdi?

0)- Üstelik bu tarihlerin başka bir özelliliği

var. Ruslar Anadolu'yu tamamen işgal

etme durumundalar. Ermeniler büyük bir hevesle Ruslann gayri resmi münefiki olarak Türklerle r e s m e n, savaşıyorlar. Sadece savaşmıyorlar, Ruslardan yüz kat fazla zulüm ve işkence, yapıyorlar, Müslüman halkın ırz ve namusuna en aşağılık ve iğrenç saldın­ larda bulunuyorlar. Neden bunları hiç anrruyorsunuz?

(m)- Bunları anmak, yazıp çizmek, Ermenileri suçlamak ve suçunu ortaya çıkar­ mak ayıp nu? (n)- TümAnadolu Ermenilerinin toplam nüfusu 1250.000 iken Ermenilerin, ( 1 0 yıl­ da falan demiyorlar 1915 yılı içinde diyorlar) sadece ve sadece 1915 yılında 1 ,5 milyon Ermeni öldürüldü saçmalığına inanmanız, sizi küçük düşürmüyor mu?

(o)-

%2500 yalan olan bir iddiaya inanmanız veya bu derece saçma ve komik bir

yalanı savunmanız sizin IQ dereceniz hakkında insanlarda soru işareti yaratmaz mı? (ö)- Avrupa'da bir devlet, ülkesi işgale uğrayınca, vatanı savunsun diye askere aldığı azınlıklar, askerden kaçıp silahı ile düşman tarafına geçerse ne yapar?

(p)- 1917-1921 arası Rusların bıraktığı silahlarla güçlenen Ermeniler, silahsız ço­ ğunluk (Müslüman ahaliden) binlerce Müslüman'ı öldürdüğünü ve yüz binlerce Müslü­ man'ı Bau Anadolu 'ya sürgün ettiğini söylemek ayıp nu?

(r)- Savaşlar bitmiş, barış antlaşmalan yapılmış, artık banşı yaşamak ve iyi komşu­ 15 Mart 1922'de Alman­ ya'da. Talat Paşayı öldürerek, ihanet ve cinayet yolunu seçen Ermenilerin cinayetper­ luk kurmak varken, barış antlaşmasından hemen 96 gün sonra ver olduğunu söylemek ayıp ıru? (s)- Aradan 102 sene geçmesine rağmen h.ila kin ve intikam peşinde olması ve 102 yılda, birçok cinayet şebekeleri kurarak, 2000'den çok fazla vukuat çıkannası, 200'den

faıJa insaru öldıirmesini neden kınamıyorsunuz? (ş)- AlbDIŞ sene Rus boyunduruğunda ezilerek yaşarken; 60 sene

komşusu

Azerbaycan'la hiçbir sorun yaşamayan çakma devlet Ermenistan, 1989'da SSCB dağılır dağılmaz hemen Azerbaycan'a saldırmasını kınamak ayıp nu?

(t)- Rusların bilerek Ermenilere bıraktığı 50.000 Tankla Azerbaycan 'ın döme birini işgal eunesi, 80-100.000 Türkü öldürmesi,1 .000 .000 Azerbaycarılıyı topraklarından sür­

gün etmesini neden kınarruyorsunuz?

1

121


KÜÇÜK BİR TARİH BİLGİSİ VE TÜRKÇEMİZ Türklere bakışı, yirmi yılda bir savaş açmak olan Rusya'nın g�lecek için planladığı ve öngördüğü akla bakın. (a) Çakma devleı Ermenisıan'ın sınırını

ıa

güneye lran sınırına kadar iyice uzaup

Türkiye ile Azerbaycan ıemasını kesmek."'"1 (b) Türklerle olan savaşlarda Türk soylarından insanları harbe sokmak ve TÜRK'ü TÜRK'e kırdırmak.

(c) Rusya her ihıimale karşı ilerde bir iç kargaşa olursa Ermeniler benden sayılır (çoğunluğu Ortodoks olduğu için) 60 sene sonra, bir şeyler olur ve Rusya zayıflarsa, (Ermeniler pek güvenilir nane değil ama) yine de Hristiyan'dır, bizdendir, şu Ermenileri Türklere karşı eğileyim ve silahlandırayım demiştir.

Nitekim şöyle olmuştur: Ermeniler askerde silah eğitimi almışlar, tank, top, tü­ fek, havan kullanmışlar. Türkler ise mutfakta paıates soymuş. Koğuş ve garaj nöbetleri yapmıştır. Bu yüzdendir ki J 990'da SSCB (Sovyeı Sosyalist Cumhuriyetler Birliği) nin dağıl­ ma sürecinde, hiçbir askeri eğitimi olmayan Azerbaycan Ermenileri karşı koyamamıştır.

Ermeniler yine güle oynaya Azerbaycan 'da soykırım yapmış, bir haftada Azerbaycan'ın dörtıe birini işgal edivermiştir. 1992'den beri bu Türk topraklan Ermenistan işgalindedir ve ıüm Hristiyan dünyası asla bunu ağzına bile almamaktadır. Rusya. Türkler arasındaki bağlan koparmak için başka işler de yapmıştır. Ben bizzat şahiı olduğum hauramı arz edeyim . Gençler bilmez, hatta bizim yaşıtlanmızdan da çoğu fark etmemiştir. Ben 1960'lı yıl­ lardan bahsedeceğim. 1960'lı yıllar bizim kuşağın ortaokul, lise çağıdır. O dönemde tele­

fon ve ıelevizyon yok. Yurt içi ve yurt dışı tek yayın organı, kısa dalga radyo yayınlarıdır. Ankara, İsıanbul ve İzmir uzun dalga

Devlet Radyoları 24.00'te İstiklal Marşı ile

kapanır, sabah 06.oo'te İstiklal Marşı ile açılırdı. Gençlerin en çok dinlediği ve 24 saat yayın yapan Polis ve Meteoroloji radyoları vardı.

"' Keza İsrail'in konumu da öyledir. İsrail'in sınırlarını inceleyin Asya ile Afrika'yı birbirinden ayıran en önemli nokıayı kapaımışıır. Kuzeyi Akdeniz'e çıkıyor, güneyi Kızıldeniz'e. Elin oğlu böyle zekice hareket ederken Müslümanların nasıl ayakıa uyuduğunu ve ne kadar basil, önemsiz ve lüzumsuz konu­ lar üzerinde KAFA PATLAlTTI GINI göıiin. Dünya durdukça kim kimi ezer, kim kimi yener anlayın. Sözüm basiı kısır, iç siyasi çekişmelerden başını kaldırıp dünyayı göremeyen güya SİYASİ LIDER olanlara ve kamına kadar sakallı, gerici, yobazlara, kıla tüye, sanğa, çula, çuvala mübarek gözü ile bakan ve saatlerce bu mevzularda ahkam kesen cahilleredir. Sözümü sen bulanlar, lütfen darılmayın. Senelerdir ve bugüne kadar bu ülkeyi yönetenlerin çoğu, boğazlarımızın ve Türkiye 'nin konumunu idrak edemeyen, Türk tarihinin ve Türk dilinin önemi idrak edemeyen bütün zihinsel gücü, kendi basil kısır ve cüz'i parti göıiişü içinde boğulmuş kalmış, ufku dar adamlar ıarafından yöneıiJdik. Ey Türk insanı! .... , anık uyan ve ufku, cihanı kapsayan ilerici ve aydın saplanusız liderlere itibar et Zaman geçiyor. Elinoğlu çok ama çok kurnaz. 122

1

Tarrhr

inkar Eden Soykırım Suçlusu Mrtomanik Dıaspora Ermenileri · Selahattin AYDEMiR


Aynca tüın dünyada kısa dalga radyo yayınlan savaşı vardı. İngilizce öğrenmek için BBC' yi, Kur'an dinlemek için Kahire Radyosunu dinlerdik.

(Saur Arap mine/ kahıra

diye başlardı) Aynca sırf Türkiye'ye yayın yapan ülkeler vardı.

ye'nin Sesi

Almanya'nın Sesi

ve Türki­

kısa dalga Radyoları Almanya'ya giden işçiler ile Türkiye'deki akrabalar

arası ilişki ve şarkı istekleri radyosu idi. Bu ön bilgiden sonra gelelim Rusya'nın radyo­ culuk ala.kasına. Almanya ve Türkiye arasında sağlıklı iletişim sağlayan Almanya 'nın Sesi ve Tür­ kiye'nin Sesi radyosu her ihtiyaca cevap verdiği halde, hiçbir Demirperde ülkesinde Türk işçisi olmadığı halde, Rusya'nın emrindeki dön radyo neden 24 saat Türkçe yayın yapsın? Türk Halkının ve Almanya'daki işçilerimizin, Almanya 'nın Sesi ve Türkiye' nin Sesi radyolanna mektup yazarak, istekte bulunması daha kolay ve makul iken, hiçbir te­ masıınız olmayan Demirperde ülkelerine mektup göndermedikleri halde, dön komünist radyosunun (Moskova 'nın Sesi Radyosu, Budapeşte Radyosu, Sofya Radyosu ve Bizim Radyo) nun amacı neydi?

RUSYA'NIN İKİ AMACI VARDI. 1-Bau Almanya'yı kötülemek 2-Türklerin dilini bozmak.

Biraz açalım. Alrnanya'yı, Amerika 'yı, NATO'yu kötülemesi herkesin bildiği bir şey. Batı Al­ manya'da işçilerimiz kapitalizmin acımasız çarklarında eziliyormuş. Doğu Almanya'da ve tüın SSCB'nde işçiler komünizmin şefkadi adil, hakça bölüşümü ile günde beş saat çalışıyormuş. Proleter iktidar demek işçinin kendi iktidarı demekmiş. Bu yüzden işçiler sömüıiilmüyor, mudu ve huzurlu imiş. Faşist ve kapitalist acımasız patronların ülkesin­ de işçilerin çilesi bitmiyormuş. Bu konuşmalar bazen radyonun kadrolu elemanı tarafından, bazen güya Alman­ ya'dan gönderilen Türk işçilerinin mektuplanndan okunuyordu.

Ancak! Kullanılan dil, haddinden fazla uydurukça idi. Öyle ki o kelimeleri daha Türkiye' de kimse kullanmıyordu. Hele Almanya'ya giden bir işçinin kullanması mümkün değildi.

ki Moskova'nın Sesi Radyosu, Budapeşte Radyosu, Sofya Radyosu ve Bizim Radyo dördü de aynı dili kullanıyordu. Halbuki aynı tarihlerde Türkiye'nin Sesi,

Enteresandır

Alrnanya'nın Sesi, Meteoroloji ve Polis Radyosuna da mektuplar göndeıiliyordu. Bu radyolara mektup gönderen işçilerimizin dili normal halkın kullandığı dil idi? Bu De­

mirperde radyosuna yaza lar daha Türkiye'de bile piyasaya çıkmamış tilcikleri( ! ) (yani uydurukça kelimeleri) nereden bulup, nereden duyup kullanıyordu, hayret!

1

123


Merak ettik araşurdık. Sürekli çıkan IDK dergisi vardı. Onu almaya başladık. IDK'nun her sayıda uydurduğu tilcikleri(!) bu dört radyo hemen kullanıyordu. Peki neden? Ben çözemedim. Arkadaşlarla ıaroşuk çözemedik. Nihayet, babama sordum. Babamın cevabı hiç de kenara aulacak gibi değildi,.

" Uydurukça ile Türk halk dili ve anadilimiz bozuluyor. Analarımız neyi konuşuyor ve anlıyorsa o, öz Türkçedir. Bir dilin özü üveyi olmaz. Halk ne konuşuyorsa o Türkçe­ dir. " dedi "TDK, halk dilimizi bozuyor ama bu bizim yanlışımız veya doğrumuz. Rusya 'yı niye ilgilendirsin? Eğer Rusya tasdik ediyorsa mutlaka Türklerin aleyhine bir şeyler vardır. Fakat hiç düşünmedim, bilemiyorum " dedi. Birkaç gün sonra cevap verdi.

"Rusya 'da 16 ayrı devler var. Yedi sekiz Türk Devleri orada esaret alnnda. KOMÜ­ NİST REJİM hepsinin dilini bozup, Rusçaya çevirmek istiyor. Asya'da ki Türk Devletleri ile Türkiye 'nin dili arasında ne kadar fark olursa o kadar birbirlerini anlamazlar ve bir araya gelemezler. "dedi. "Rusya daima savaşlarda bu ülkelerin insanlarını, bilhassa Türkleri öne sürer ve daima ölenler Türklerdir. Rus askerleri savaşta geri planda kalır. Türkiye'de ki Türkle­ rin diline ne kadar uydurukça dolarsa, o kadar Asya Türkleri ile aradaki dil birliği bo­ zulur. Deli Pecro 'nun yirmi yılda bir Türklere savaş açın sözü Rusya 'da unutulmamışnr. Yarın Rusya ile Türkiye savaş yaparsa ki bu her daim ihtimal dôhilindedir, Rus ordusundaki Türkler ile Türkiye Türkleri birbiri/erini bilemesin ve birbirini öldürsün. Bu yüzden TDK 'nun çalışmaları Rusya 'nın işine gelmektedir. Rusya 'nın arayıp da bu­ lamadığı fırsarcır. Bu yüzden TDK'nun bir numaralı takipçisi Rusya ve komünist rad­ yo/ardır" dedi.

124

1

Tarıhı inkar Eden Soykınm Suçlusu Mıtomanık Dıaspora Ermenileri - Selalıattln AYDEMiR


ONÜÇÜNCÜ BÖLÜM Algı Operasyonları ve Provokasyonlar Ermeniler Hristiyan dünyasının, Hristiyan dünyası Türklerin beynini yıkamaya çalışıyor ALGI OPERASYONLARINA ve PROVOKASYONLARA DİKKAT! Genel bir kanı vardır, yukan mahallede bir yalan söyle, aşağı mahalleye git herkes­ ken duyunca kendin de inanırsın. Durmadan aynı şeyleri söyle, yüksek sesle söyle. her yerde söyle, düzenli olarak söyle dünya sana inanır. Ermeniler yıllardır "AGLA VE ÖL­ DÜR" taktiği yapmışlardır ve tutmuştur. Ermeniler hem öldürüyor, hem hüngür hüngür ağlıyorlar. Ermeniler düzenli, sistemli, devamlı çalıştıklan için dünya kamuoyunda öne geçmişlerdir. Ne yazık ki biz bile durmadan "soykınm yaptınız- soykırım yapunız-soykınm yaptınız" diye ortalığı velveleye verenlerin taktiğini yu tmuşuz . Beyin yıkanması ve algı şartlanması ile "Yalan söylüyorsunuz. Soykırım yapan sizsiniz" demeyi düşüneme­ mişiz. Hep sawnmada kalmışız. - " İşce belgeler, vallahi soykırım moykırım yoktur. Vallahi biz suçsuzuz. annem ba­ bam ölsün ki biz soykırım yapmadık. Ekmek- Mushaf çarpsın. İşce arşivler orıada. vallahi o bölgede 1 ,5 milyon Ermeni zaten yok. Etmeyin eylemeyin ne olur inanın . . . . . . . " deyip duruyoruz. Yani alg.ı şartlanması başarıya u laş m ış . Biz hep savunmadd kalmışız. kuzu kuzu suçlu sandalyesine oturmuşuz. Saf saf hala savunma yapıyoruz. Böylece Er­

meni taktiği tutmuş. Onlar da hrsan yakalamış: - "Sus bakim. Yalan söyleme. İnkôr etme. Kabul ec" diye basmıyorlar. Dikkat edin tiiın HRiSTİYAN DÜNYASI taktik değiştirdi. "soykırım yaptınız demiyorlar. Bu aşa­ mayı geçtiler. "Soykınmı inkan" suç saymaya baş ladı la r. Yani bütün savunma hakkı­ mızı yok ettiler. Yani kabul edersen ne ala; etmezsen iki kere suçlusun; biri zaten soykı­ run

yapmıştın, ikincisi inkar ettin o da suç. Şeytani yeti görüyor musunuz) Hainlik peşinde koşanlar ne derse desin, tekrar edelim. Asd soykırım suçlusu Ermenilerdir. Turihini inkar eden Ermenilerdir.

Özür dilemesi gereken Ermenilerdir. Varsa tazminat ödeyecek olanlar Ermenilerdir. Onlann ihaneti bize çok pahalıya patlamıştır. İki büyük savaşı da onların yüzünden

kaybettik. Biri 93 Harbi, öteki I.Dünya Harbi. Bu cürümlerinin ceremesini çekmediler. özür dilemediler, af istemediler. Biz ne yazık

ki içine düştüğümüz veya düşürüldüğümüz algı şartlanmasından çı­

kıp, niye çeteci, komitacı Ermenileri konuşmuyoruz? On binlerce Avrupa Ennenisi ve

1 125


komitacı niye Anadolu'ya geldi diye sorgulamıyoruz? Biz bunlan konuşmuyoruz. Bi­ zim siyasilerimiz yurt dışında Ermeni yalanlanna niye hiç aufta bulunmuyorlar? Onlar ülkemizi

ziyarete geliyor burada bize Ermenilerle sının açın diye fırça anp gidiyor.

Tarihinle yüzleş diyor. Kimse ses çıkarmıyor. Bizden kimse Ermenilerin ne kadar Türk öldürdüğünü niye söylemiyor veya sor­ muyor? Gümrü Antlaşması yapılmış sulh olmuş, banş gelmiş. Peki, neden imza aıuk­ ları bir barış antlaşmasına rağmen kalleşçe suikastlara devam niye devam ettiniz diye suçlayan yok. Yani Ermeniler, 15 Mart 1921 de Berlin'de Talat Paşa'yı öldürerek başladıklan cinayetlere, hiç ara vermediler. 1983 den sonra PKK içinde yönetici ve terörist olarak hala devam ediyorlar. Biz ha.la yumruk yiye yiye groki olmuş boksör gibiyiz. Savunmada kala kala gardımız düşmüş haberimiz yok. Başımızı kaldırıp, "Soykırım yapan Ermenilerdir" demeye fır.;at bulamıyoruz. Artık bu algı şartlanmasını kırma zamanı gelmiştir.

NETİCE 1915'TE 1,5 MİLYON ERMENİ ÖLDÜ YALANI, GUİNNESS REKORLARl'NA GİRECEK OLAGANÜSTÜ BİR YALANDIR.

TÜRK MİLLETİNDEN RİCAMDIR Birinci ricam: İşbu kitap ile maksadım, kurumsal birikimi ve imkanı olan STK (Sivil Toplum Ku­ ruluşları) nın yardımını talep eunektir. Sayın Parti ve Belediye Başkanlan, sendika veya demek başkanlan, üniver.>iteleri­ miz ve vakıflar lütfen benim vazifem değil demeyin, lütfen ilgilenin. Lütfen kimse niye ben yapayım, falanca niye yapmıyor demesin. Başımıza ne geldiyse, "bana ne ve sana ne" yüzünden geldi. Bu işler kişisel gayretle ve lafla olmuyor. Fiiliyat ve faaliyet şart. Bu da para ile oluyor. Örgüt ve birlik ile oluyor.

Bütün kişi ve kurumlardan rica;

nice ağır çileler çekmiş masum ve mazlum

atalarımıza, bu topraklar için canını feda etmiş şehit ve gazilerimize, Ermeni canile­ rin canına kıydığı, sivil ve silahsız masum nenelerimize, analarımıza, bacılarımıza ve yavrucuklarımıza olan namus ve şeref burcumuzu ödeyebilmek için bu milli davaya sahip çıkın lütfen. Bu saçmalığın ve bu olağan üstü yalanın ki ilmen ve hakikaten %99.999 yalandır, bunun

Guinnes'e tescil ettirilmesi şattır. Belge diyor.>aruz dünya kadar belge var. İspat

diyorsanız bin tane delil var.

126

1

Tarıhı inkar Eden Soykırım Suçlusu Mitomanik Dıaspora Ermenileri - Selahattln AYDEMiR


Türk Milletini üzen ve öfke birikimine sebep olan husus şudur. Ermeniler hem soykınm yapmışur, hem tüm dünyaya "soykınma uğradık" demeleridir. 1915 de tüm Anadolu'da toplam Ermeni nüfusu 981.000- 1 . 1 00.000 - 1 .200.000 iken ve bunun ya­ nsı 191S'de Rusya idaresinde ki Anadolu 'da egemen ve silahlı güç olarak yaşarken . . . . 1915'de alu ayda 1.5 milyon Ermeni ölmesi imkansızdan öte imkansızdır. Sayfa 60'da Ermenilerin Dağılımı çizelgesinde görüldüğü gibi 1910-1921 arasında (bir yıl değil) 10 yıllık bir süreçte hiçbir surene YERYÜZÜNDE 250.000 den fazla Ermeni ölmesi mum­ kün değildir. Bu yüzden bu yalan Guinnes Rekorlar kitabına girmelidir. Ben burada akademisyen kardeşlerime, bir vatandaş olarak sadece hatırlatma gö­ revimi yerine getiriyorum. Onlar zaten biliyor. Bu belgelerin ve bilgilerin onlarda aslı ve arşiv kaydı var. EUerinde dünya kadar belge var. Ben halkımızı ve STK'larını bilgilendirmek için yazıyorwn. Bilim adamlan ve tarihçilerimizin neredeyse hepsi ancak maaşları ile geçinen ve bütün vannı yoğunu kitaba ve araşurmaya harcayan yedekte beş kuruşu olmayan çok değerli insanlardır. Siz Sivil Toplum Kuruluşları, paniler, sendikalar, dernekler, vakıflar ve iş adamlarınuz lütfen destekçi (sponsor) olun, ön ayak olun bilim adamlarımız ge­ reğini yaparlar. Onlar biliyor yapabilirler ama sizin kapınıza gelmek zor. Sizin kapınızı nasıl ve ne yüzle çalsınlar. Onlar bilim adamı. Lütfen siz evet siz üniversitelere gidip onlan yüreklendirin. Bu işler parasız olmaz. Ermeniler her Amerikan seçiminde, seçime giren bütün parti adaylarına ciddi para desteği yapıyor. Adamlar daha seçilmeden seçim konuşmalannda bize iftira atmaya başlıyor. Şahsen fikrim odur ki GUİNNES REKORLARl'na müracaat etmemiz bile büyük olay olacak ve ses getirecektir. Büyük bir propaganda olacaktır. Elbette birileri buna mani olmak için her şeyi yapacakur. Biz o baskıya da ayrıca tepki veririz. İnanıyorum

ki, belgeler k�ısında kabule mecbur olacaklar. Siyaset ve baskı görüp kabul edilmese bile Ermenilerin yalan ve haksızlığının reklamı olacaktır.

İkinci ricam: Belediyeler, Paniler, Dernekler, Sendikalar, Vakıflar, Üniversiteler dünyada ki bü­ tün emsal kardeş kuruluşlarına ve Devlet Başkanlarına, belli tarihlerde düzenli olarak mektup, mail, faks gönderecekler. Bu çalışmalar Ermeniler özür tlileyene kadar bırakıl­ mamalı ve gevşetilmemeli. Ancak bu şekilde dünyaya gerçekleri duyurabiliriz ve ata­ lanrnızın hakkını savunmuş oluruz. Anık susmayalım. Mesela her yıl Sosyalist Enter­ nasyonale kanlan CHP'nin Genel Başkanlan mutlaka bu yalanı orada dile getirebilmeli.

Neden susuyoruz ki? Onlar yalanı, iftirayı söylemeye çekinmiyor, utanmıyor, biz Türkler doğruyu söyle­ meye çekiniyoruz! Bu yanlışımızın çok cezasını çok çektik, anık çekmeyelim. Avrupa ve Amerika çocuklanmıza karşı büyük tuzaklar hazırlıyorlar. Çocuklarımızın, bu dün­ yada alru ak, başı dik yürümeye haklan var. Çünkü atalarımız temiz, atalarımız mağdur, atalanrnız mazlum, atalanrruz masum.

1

127


Tüm dünya 80-100 yıldır ıek yanlı olarak, sadece Ennenilerin aslı olmayan propa­ gandalannı dinliyorlar. Biz sustuğumuz ve çalışmadığımız için ne yazık ki dünya bizi suçlu zannediyor.

Papa Kasım 2014 ayı içinde Türkiye'yi ziyaret eni. Tam giderayak, Ennenistan sınırlarının aç ı l mas ını ıemenni eni gitti. Fransa Cumhurbaşkanı HoUande geldi, o da aynı şeyleri söyledi. Bizim Cumhurbaşkanımız Abdullah Gül cevap bile veremedi . Ayıptır y a h u ! Geçen yıllarda biri daha Ennenisıan' ı kayıran laflar yaptı gitti. Bunların

hiç bi ri Ermeni değiller. Hiçbirinin üzerine vazife değil. Yetkili siyasilerimiz ve gaze­ ıecileri mi z hepsi bu konuda boş ki, hiçbiri "Sana ne ulan, sen buraya ne iş için geldin.

Haddini bil" demedi. Onlar, programında olmadığı halde bizim ülkemizde bize, Ermenisıan ile ilgili te­ mini ve ıalimaı veriyor, haııa fırça atıyor. Ya bizimkiler yun dışında ne yapıyor? Susu­ yor. Hana orada, bizimkilere, orada Ermeni olmayan gazeteciler, 1915, soykırımdır ne diyorsunuz diye soruyor. Bizim Türk gazeteciler, Türkiye'de bize hakaret edenlere soru bile sormuyor. Çok yanlış!

ABD başkanları sanki A.llah'ın emri gibi zaten uydurma bir tarih, her 24 Ni­ yalanlarına alet olu­

sanda gerçeği tarihçilere sormadan tek yanlı olarak, Ennenilerin

yorlar. Bu adamlar tarihi bilmeyecek kadar cahil ve akılsız değiller. Koskoca Amerika Başkanı bu derece önemli bir konuda, Asya'da güya en önemli münefiki Türkiye aley­ hine. çok ağır böyle bir suçlamayı yapmadan önce; iki tarihç i çağınp bana şu işin aslını deyin bakayım demeyi bilmiyor mu?

Bu harekeder bilerek yapılıyor. Peki. bizimkiler niye daracık parıici kafasından çıkıp, Türk Milletinin umumi mese­ lelerini düşünemiyorlar7 Niye yurı dışında her ziyarene, Ermenilerin soykırım yaptığını, Azerbaycan ' ı işgal ettiğini hocalı soykınmını anm ıyorla r? Niye zihinleri beynelmilel ve evrensel değil? Neden bizim siyasilerimiz her sene 23 Nisandan son ra

"24 Nisan'ın"

geleceğini bilmezler. Bu hendikap, bu basiretsizlik,

seksen yıldır böyle.

Yeter yahu! Yeter artık! Siz ıarih mi bilmiyorsunuz yoksa Türk mü değilsiniz? Papa kadar, Enneni olmayan Hollanda kadar kendi davamıza, bizim davamıza sahip çıkmayı akıl edemiyor musunuz?

Bunun içindir ki bendeniz 1-Israrla ve ısrarla, en kısa ıamanda DIŞ TÜRKLER BAKANLIGI kurulrna­ bdır diyorum.

2-İkincisi, bu konularla ilgilenen dernekler her üç ayda bir ortak toplanb ya­ pacak ve her toplannda dünyaya bir tanılın yayınlayacak. Yani ATATÜRK gibi olacağız. Durmayacağız. 128

1

Tarıhı ınkiir Eden Soykırım Suçlusu Mııomanık Dıaspora Ermenileri

-

Selahatttn AYDEMiR


Üçüncü ricam: LÜTFEN, SAYIN PARli, BELEDİYE, DERNEK, SENDİKA, BARO, ODA VE VAKIF BAŞKANLARI; ÜNİVERS İTELER VE DEVLEliN İLGİLİ KURUMLARI;

YURT DI Ş IN DAKİ MESLEKTAŞLARINIZA VE MEVKİDAŞLARINIZA GERÇEKLERİ ve size sunduğum örnek mektubu (ki isterseniz daha iyisini yazın)

YAZILI veya SÖZLÜ OLARAK İLETİNİZ N EL ER YAPABİ L İ Rİ Z? Bu kurumlar gibi tüzel kişiliklerin yapabileceğine inandığım bazı düşüncelerim var. Bilgilerinize arz ediyorum.

1-

Lütfen kayıtlı, kayıtsız her üyenizin (personelinizin) Şubat ve mart aylarında

Amerika ve Fransa başta olmak üzere diğer ülkelere mektup mail, faks ve ne varsa gön­ dermeliyiz.

2- Nisan ayı gelmeden bütün mektup kampanyası yapabiliriz ..

demekler,paıtiler tüm dünyaya bir milyon

mail ve

3- Devletimiz, Dış işleri Bakanlığı olarak büyükelçilerimiz kanalıyla a- Bütün İslam ülkelerini

b- Bütün Türk devletlerini c- Dünya ülkelerini ziyaret ederek bu konuda ilgili

kişi ve

kurumlan bu günden başlayarak bir kaç kere bilgilendirmeli.

d- Bütün büyükelçilikleıimiz bu kitapta arz eniğimiz anma günlerinde bulundukla­ n ülkede her makama bu konuda bilgi vermeli. Basına taziye mesajı ve basın dahil bütün yetkililere resepsiyon venneli.

4- Devlet mali destek verecek ve bir üniversite, bir demek veya bir parti mutlaka GUiNNESS'e müracaat edecek. Zira bu yalanın yalan olduğunun tescili şanıır. (ABD ve Fransa, bunu önlemek için kulis yapacaktır, istediği kadar yapsın. Biz ulusal ve dünva basınında bu müracaau duyurmakla bile büyük iş yapmış olacağız! Onlar mani olur diye teşebbüs eoneyelim mi? Hiçbir teşebbüs etmeden mağlubiyeti kabul mü edelim�)

5- Son

120 yılı gösteren takvim yapılabilir.

6- Uydurma soykınm yasası çıkaran ülkelerdeki bütün işçiler belli anma günlerinde

"Ermeni soykın­ yoktur. 1ürk soykınmı vardır. Soykınmı yapan Ermenilerdir" demeli. Kimse

(ama 24 Nisandan önce) 300.000 kişi, 500.000 kişi sokağa çıkıp mı

500 .000 kişiyi tutuklayamaz. Üstelik devletimiz bu konuda susamayacak.

7- Dış ülkelerde ciddi oy potansiyeli olan Türk halkı var. Bunlarla derhal dirsek temasına geçip birlik yapmalı.

Soykınm yalanına

alet olmayan partiye oy birliği ile

destek olmalı. Soykınmı kabul eden partilere oy vermemeli.

� Aışivlerini açmayan EmıenisLın sürekli kınanmalı ve bu durum sürekli dile getirilmeli. 1 129


9- Ticaret adamlarımız, şarkıcı ve türkücülerimiz Avrupa'da susmamalı, meslektaş­ larına bu bilgiyi vermeli.

10- İş adamlarımız bu yalana karşı o devletleri ithalat ve ihracatta sıkıştırmalı. Aynı mal Ermenileri kınayan ülkelerden alınmalı. (Türkiye'nin ticari potansiyeli, Ermenis­ tan'dan yüz kat büyük iken niye susuyoruz?)

11- Bütün dünyadaki Ermenisıan büyükelçilik ve konsolosluklarına, bıkmadan usanmadan, 10 Ocak, 27 Ocak, 26 Şubat, 15 Man, 10 Nisan, 24 Nisan 10 Ağustos gün­ ,

lerinde siyah çelenk konmalı.

12- Yun içinde, yun dışında bilim adamlarına konferanslar verdirmeli. 13- Tarafsız ve dürüst dünya tarihçilerini taltif ve takdir etmeli. (Ki Ermenilerin soykırım suçlusu olduğunu yazan pek çok bilim adamı var. Bu ya­ zarlar yalnız bırakılmamalı. Zira Ermeniler hepsini cehdic ediyor veya mahkemeyle ve­ riyor. Bu çokönemli bunu unucmayalım.)

14- Üzerinde Fransızca, İngilizce, Almanca ve Arapça "Ermeni soykınmı emper­ yalizmin yalanıdır. Soykırım suçlusu ve özür dilemesi gereken Ermenilerdir" gibi yazan kanposıallar basunp halka dağıtmak. Her vatandaş Avrupa, Amerika ve İslam ülkelerinde yaşayan dostlarına her ay bunlardan bir tane, iki tane gönderecek. (Fransa'da hiç bir yasa haberleşme özgürlüğüne mani olamaz. Fransız postaası bu kartpostalları taşıyıp arkadaşımızın evine eliyle teslim etmeye mecbıınlur. . . . , . . . ,! )

15- Şiir, hikaye, roman, senaryo yanşmalan tertip etmek 16- Anma günleri listemize göre gazete ve dergilere yazmak. 17- Üç ayda bir istişare, tanışma, dayanışma toplantısı yapmak. Burada önemle arz ebtlek istediğimiz husus, her 24 Nisanda Amerika Cumhur­ başkanlarının bu yalana alet olmayı adet edinmelerinden dolayı TÜRK MİLLETİNİN rahatsız olduğunu kuvvetle ve yüksek sesle duyurmaktır. ABD başkanına "Bir yalan alet olduğu" hissettirilmelidir. Çünkü sıradan bir insan bile kendini bir yalan için kullandınmaz. Koskoca ABD başkanı bilse ki Ermeniler yalan söylüyor, bilse ki Ermeniler soykırım suçlusudur, asla bu yalana filet olmayacaktır.

ANMA GÜNLERİ

10 Ocak:

110 Ocak 19091

Bahçe Müftüsü İsmail Bey, kardeşi ve 1 7 kişinin haksız yere idamı

19 Ocal<:

119 Ocak 20071

HranıDink'in ölümü. 150 senede ilk ve tek. Yüzyılda bir tek Hrant Dink cinayeri işlenmiş, Türk halkı bunu kınamıştır. Türk Adaleti suçluları cezalandırmışor. Sekiz yıl olmuş, hiilii hapistedir/er. Htilii mahkemesi devam etmekte. 130

j

Tarıhı inkar Eden Soykırım Suçlusu Mıtomanık Dıaspora Ermenileri - Selahattln AYDEMiR


20 0ca!s:

120 Ocak 19901

Kara Yanvar-Rusya'nın Azeıbaycan'a saldırısı lı bin kişiden fazla tutuklama. 27 Oca!s:

144 Türkü

öldürmesi ve 800 yara­

127 Ocak 19731

Los Angeles Başkonsolosu Mehmet Baydar'ın ASALA terör örgütü tarafından öl­ dürülmesi. Bu cinayet ile ASALA dünyaya adını duyurmuş ve 19 Kasım l 984'de Viyana Büyük Elçimiz Enver Ergun'un öldürülmesine kadar 1 1 ,5 sene hain cinayetlerine devam etmiştir. (Kırka yakın büyükelçimizi ve 32 yabancı uyrukluyu öldürmüştür. Hiçbiri ciddi bir ceza almamıştır. Hepsi kısa zamanda serbest bırakılmışrır. Hiçbir Avrupa ülkesi bu cinayetleri kınamamışcır. Yüzden fazla dünya insanı yaralanmış ve sakal kalmışıır. 1 983 den itibaren PKK yı kuran ve kurduran ASALA cerör örgücü, kendini feshetmiş, cina­ yet/erine Kürtleri kullanarak "çok akıllıca bir kılıf ile'" PKK içinde devam etmekıedir.) 26 Subat:

126 Subat 19921

Hocalı Soykırımı. Karabağ'ı işgal eden Ermeniler bir gecede 106'sı kadın. 85 i çocuk olmak üzere 650 Azerbaycan Türkünü öldürdüler. 15 MART:

115 Mart 19211

TALAT PAŞA'NIN Almanya'da öldürülmesi

10 N jsan;

110 Njsan 19191

Boğazlıyan Kaymakamı Kemal Bey büyük Devletlerin baskısı ile haksız yere idam edildi.

lO NİSAN Av. Eda ELİTOK bu günün Dünyada (TÜRK SOYKIRIMINI ANMA GÜNÜ) ol­ masını Türk aydınlan na teklif eoniştir. Amerikan senatosuna Ermenileri kınama önerge­ si vermiştir. Amerikalı dostlar bunu desteklemeli ve dünyaya duyurmalıdır. 14 Njsan;

114 Nisan 19091

Büyük Adana İsyanı 21 Njsan

121 Nisan 19151

Büyük Van katliamı

H.Nisn DİASPORA ERMENİLERİNİN YALAN SÖYLEME GÜNÜ (Bu ifade ıakvim/ere ve kiıaplara girmeli. 23 Nisanda Milli Egemenlik ve Çocuk Bayramında bu konuda ram fırsarcır. 40- 50 dünya iilkesine yarın 24 Nisıında Ermeni­ lerin soykırım yalanı söyleyeceği ilan edilmeli ve 24 Nisan "ın ne olduğu hacırfacı/nıalı)

22 Tı:mmuz

122 Temmuz 1921)

Cemal Paşa'nın Tıflis'te öldürülmesi. 5 Ağustos

15 Ağustos 1920!

Bayburt Kaymakamı Nusret Bey'in idamı 1

1 31


110 Aiustos 19821

10 Ağustos;

ASALA terör örgütünün cinayetlerini kınamak için Ermeni vatandaşımız ARTİN PENİK kendini yaktı.

14 Kaşım;

114 Kaşım 1'441

Ahıska Türklerinin Gürcistan' dan sürgünü 6 AraJık;

16 Arahk 19211

Sait Halim Paşa'nın Roma'da öldüıiilrnesi

(Sizce başka önemli olaylar varsa ekleyebilirsiniz) Eğer bütün Ermeni vukuatını kronolojik olarak takvimlemeye kalkarsak, senenin her gününe iki cinayet yazmak gerekir. Biz burada önemlilerini seçtik. Gönül ister ki bu derdimizle dertlenen partiler, dernekler ve üniversiteler bir araya gelip, bu anmaları formüle ederek düzenli bir şekilde yılın dön-beş gününde yapsalar; veya iki ayda bir mutlaka periyodik olarak anma günleri tertip etseler ve her arunayı başka bir şehirde ya­ parak bütün Türkiye 'nin bu milli meseleye dikkatini ve ilgisini çeksek ne kadar iyi olur!

Bendenizin gönlünden geçen şudur: Bu mücadele, Ermeniler, Türklerden ve tüm dünyadan af dileyene kadar bırakılma­ sın. Zira biz maça yeni başladık, sahaya yeni indik. Biz şu an maça 10-0 mağlup başlıyo­ ruz.

2-0 galip olana kadar her Türk insanı bu davaya sahip çıkmalı ve mutlaka çalışmalı.

BUGÜNE KADAR TÜRKİYE VE TÜRKLER YANLIŞ YERDE DURMUŞTUR Bu kitap bunun için yazılmıştır.

Bizler Ermeni vahşetlerini her yıl arunadığımız

için kendi ülkemizde kendi insanımız bile

soykırım yalanına<129ı

inanır ha.le gelmiş­

tir. Bu yüzden artık susma zamanı bitmiştir. Savunma zamanı bioniştir. Bundan sonra TÜRKİYE SAVCI, Ermeniler sanık sandalyesinde oturacaktır. Hesap vermesi gereken, soykırım suçlusu E r m e n i 1 e r d i r. Yannlarda çocuklanmıza yapılacak manevi işkenceyi önlemek adına hepimiz ça­ lışmak zorundayız. Bu topraklar için ŞEHİT VE GAZİ OLAN atalarımıza borcumuzu ödemek için yapmalıdırlar. Avrupa, Amerika, Papa, üzerine vazife olmasa bile her yerde bizi suçluyorlar. Papa

1. Franciscus efendi Kasım 2014 tarihinde Türkiye ziyarete geldi. "Ennenistan sınırı-

1 ·"' ÇOK ÖNEMLi NOT: Görsel ve yazılı basında "Sözde Ermeni soykınnu " demek yanlıştır. Çün­ kü konuyu Ermeni Soykıomı diyerek olumlu olarak anmış oluyoruz. Bwıwı içinde gizli bir ıasdik var. Olayın gerçek başlığı "SOYKJRIM YALANI- ERMENİ YALANLARI- SOYKIRIM SUÇLUSU ER­ MENİLER" olmalıdır. Her zaman anacağımız başlık budur. "Dünya ıarihinde en büyük ihanetin sahibi Ermeniler" -"Tarihi inkar eden, soykınm suçlusu Ermeniler'' - "İhaneı, cinayeı ve soykırun suçlusu Ml­ ıomanik Ermeniler'' -"Ermenisıan soykırım suçwıu kabul eı, ıarihini inkar eane ve af dile"

132

j

Tanh• inkar Eclen Soykırım Suçlusu Mıtonıanok Dıas�ora Ermenileri - Selahattin AYDEMiR


m açın" dedi gini. Kimse bu papaya "sen �ne bak. ey papa,

sana

ne" demedi. Kimse,

ey papa hazretleri niye -"Emıenistan işgal eaiği Azerbaycan topraklarını rerk. eısin

demiyorsun" diye sormadı. Fransa devlet başkanı

Mr.Hollande geldiği

zaman da aynı şeyleri yaşadık. Kimse

Fransa meclisinin faşist ve antidemokratik kararını protesto etmedi. Kimse havaalanında adama yumuna atmadı. Hiçbir gazeteci niye yasama meclisinde böyle faşizan ve feodal bir yasa çıkartun be adam demedi. Nerede bizim milliyetçi gazetecilerimiz?

Avrupalı gazeteciler bu durumda bizimkilere öyle sorular soruyorlar ki; sorunun içinde kırk tane hakaret ve suçlama var. Nerede bizim milliyetçi, vatanperver, bilgili, kültürlü, profesyonel gazetecilerimiz? Lütfen dikkat edin, her gelen, bize fırça aup, akıl verip gidiyor. Ama hiçbiri evet hiçbiri hiç Ermenistan'ı zan alunda bırakacak tek kelime bile etmiyorlar? Onlar bu kadar dikkatli ve bilinçli. Ya biz? Ne yazık ki bilgisizliğimizden ve ilgisizliğimizden kendi milli meselemizi bile el alemin ağzına bırakrru şız. Acaba onlar ne diyecek? Biz önemliyiz, bizim dediğimiz önemli. Onun içindir ki aruk biz konuşacağız. Hem siyasilerimiz, hem gazetecilerimiz bu konuda, çok ama çok faal olmalıdır. Bundan böyle: TÜRKİYE'YE VE TÜRKLERE GELEN VURUYOR GİDEN VURUYOR

BU DEVİR KAPANACAKTIR Onlar, yalanın ve iftirarun peşini bırakmazken, biz doğruyu ve hakkımızı savun­ makta gaflet ve dalalet içinde olursak, onlann yarısı kadar bile çalışmazsak, bu davayı ciddiye almazsak; evlatlanmıza bunun hesabını vermeyiz. Tıpkı babalarımızın bu güne kadar uyuması gibi.

( TÜRK MİLLETİNİN ANASlR-1 ERBAASl) TOPRAGIMIZ

TÜRKİYE

ATEŞİMİZ

TÜRK BAYRAGl

SUYUMUZ

TÜRK MİLLETİ

HAVAMIZ

TÜRKÇE

gayrısı ifil -ü güzafnr Selabattin Aydemir

1

133


ONDÖRDÜNCÜ BÖLÜM Biraz da Fotoğraflar Konuşsun

Türklere biz savaş açtık 'Den ·ıd n en ize r n .st haya l i i ç i n ayaklandık, olayların sebebi bizız '

TARİH DAİMA DOGRUYU VE HAKİKATİ SÖYLER VE TARİH SOYKIRJM SUÇLUSU ERMENİLERDiR DİYOR.

. t � (� ' �-

Belgelerle Açıkladı •

.. ..

4

,

Amerikalı Tarih Profesörü

Türkler Değil tı . Ermeniler Soykmm Yap ·

l

Prof. Dr. Justin McCanhy 134

Trırıhı ln kcir ErJen Soykırım Suçlusu Mılornanık Oıası,.ıora Ermenileri · Sefahattin AYDEMiR


Güney Kore'de bir halk otobüsü. Enneni Sovkırııııı vJiaııdır i lanı. (Facebook Tan a/ınmışcır)

MEKSİKA'DAN ERMENİSTAN'A

JDJK,IRIM SOKU

135


E R M E N İ LE R 2 M İ LYON OS MAN Ll 'YI

ERMENİLER İKİ MİLYON OSMANLl'YI KATLETIİ. ABD arşivleri Ermenistan'ı şoke etti. Başkan Reagan döneminde, yapılan araşnnna Ermenilerin 2 MİLYON (2.000.000) Müslüman Osmanlı'yı katlettiğini oıtaya çıkardı. ABD eski Başkanı Reagan'ın danışmanı Bnıce Fein: Beyaz Saray'ın yapuğı araştır­ ma sonucunda ya Ermenilerin iki milyon Müslüman Osmanlı'yı katlettiği oıtaya çıku. Ermeniler, kendi arşivlerini açmıyor, çünkü bu gerçeğin onaya çıkmasını istemiyor. . . NOT:Resimler intemenen alınmışur.

DÜNYA BİLİM ADAMLARI GERÇEGİ GÖRDÜ Bir Türk Toplu Mezan (NOT: Bu güne kadar Ermeni toplu mezan bulunamamışor.) 136

1

Tarıhı lnkor Edon

Soykırım Suçlusu Mıtomanık Dıaspora Ermenileri · Selahattin AYDEMiR


www. tarihgazetesi. net

Esti lepaz Saray dcınıımonlanndon Brue1 Felı

"llMINİ İOOİAWll Gll(llC llŞllll"

AID'nln eski �kanlanndan Ronald leogan'nı hukuk danıımanı Brue1 Fein, Er111111I soykınm iddialonnın tamaınea gerSflk dıjı olduAunu ve ABD Kongrasi'nde Ernni tasonsıaın lrnrayo 09lmasının taRllllWI � politik kaygılardan kayaaklaadıQını söyledi. 1

137


-�-'T>«

Milliyetç ili� T�rkle�e

tarih kitaplarıy l a , kültürle ö�retilmi f de�ildi r . rkler mi l l iyetçilik te çok geç kalmışlar dır . . Bı z ım ders k i taplarım ız kötüdür ' içinde milliyetç ilik yoktur . basınl a ,

İlber ORTAYLI

·

aca

köyünde cen�zeler.

halde idi. lntanın aklını oynatacak bir

sürgüle nmi ş . yaş lılar dold urul up . v.e kadınlar samanlık lara parç alan ­ la alar balt gençler

BUtUn çocuklar

yakllml§

Çivilere

asılm ı§ ciğer ve kalpler görünüyord u. Bütün bu acıklı ge5riJnii§ler. Erzurum'a atılmaya ve mı§tı .

zavallılara l'IJJ ,ımiıtir

,Qradak f

ti

yardı ma

beni

1 0 Mart 1 9 1 8 .K�ım KARABEKİR

1 Kafkas Kolord .

138

1

Tarıhı inkar Eden Soykırım s uç1 usu Mı,oman • ık Dıaspora Ermenileri . Selahattin AYDEMiR


Potin yoktu. Ismarlama iska rp in diktiren şanslı idi. Neredevse bütün asker çanklı idi.

Çank bulamayan ve yal ınayak olanlar vardı. Hem de çok!

139


ANALARIN GÖZLERİ YAŞLA DOLU BİR KUYU DERTLER ONDAN UTANIR, BAÔIRMAK DEÔİL HUYU KİM ÇiZMiŞ SİLEMİYOR ALNININ YAZISINI DÖRT ŞEHİTANASIDIR "Türkün" EN TALİHLİ KADINI HalUk Nihat PEPEYİ

BAZILARIN I N ÇARIK BULSA GİYECEK AYACI YOKTU.

140

i

Toıın' inkar Erıen Soykırım Suçlusu Mıtornanık Dıaspora

Ermenileri · Selahattin AYDEMiR


Hürriyet- 20 Temmuz 2012/ -Belcikahaber.com Belçika'nın Türkiye kökenli Senatörü Fauna Pehlivan, Belçika Parlamenıosu 'nda ülkesinin AB Dönem Başkanlığı'nı anlatmak için bir konuşma yapan Kıbns Rum Yö­ netimi 'nin AB Müsteşarı Andreas Mavroyiannis 'e soru sormak üzere söz aldı. Pehlivan, "Kıbns fiilen ikiye bölünmüş bir ada durumunda. Siz adanın tümünü temsil euniyor­ sunuz. Şu sıralarda Kuzey Kıbns Cumhuriyeti 'nde 20 Temmuz Bdğımsızlık Günü kut­ lanıyor. Kıbns'ta yaşayan Türk halkı için bir dönüm noktası olan, Kıbns Türk halkını katliamlardan kurtaran, banş ve özgürlüğe kavuşturan 20 Temmuz 1974 Barış Harekatı kutlu olsun" dedi. SAYIN FATMA PEHLİVAN, ÇOK DEGERLİ hizmetleriniz için tebrikler. Kıbrıs Rumlarının katliam yaptığını ve Türklerin adada Rum katliamını önlediğini ve adaya banş getirdiğini söylemeniz çok doğru tebrikler. (Selahattin Aydemir)

NOT: Bütün siyasilerimiz yun dışında konu ne olursa olsun, mutlaka ve mutlaka lafı illa getirip Kıbns Rumlarını ve Diaspora Ermenilerini kınamalıdır. Lütfen biraz aklı evvel olalım. 50 yıldır 25 Nisan'dan sonra konuşuyoruz. Ne olur 1 5 Manıa başlayın.

1

1 41


İSMET BOZDAG

142

J

Tarıhı İnk.ir Eden Soykırım Suçlusu Mııomanık Dıaspora Ermenileri - Sefahattin AYDEMiR


1 143


145 YILDIR ERMENİLERİN DECİŞMEYEN KAİDESİ:

! )YALAN SÖYLE 2) HERGÜN SÖYLE

3) ACLAYARAK SÖYLE D ü n y a d a İ n a n m a y a n k a 1 m a z! 144

1

Tarıtıı inkar Eden Soykırım Suçlusu Mıtomanık Dıaspora Ermenileri - Selahattin AYDEMiR


" 50 kere söyledlm odun klfılılırı,

kendine hıs dlll olınlıra

MiLLET OENİR ! l l ! Sonu ; l ı , i l ile bitenler bellrsizdlr. Amerlkılı,Kınıdlı, Perulu,Pıklstınlı 'rof. Dr. llber Or1eylı

Awsturılyılı, ArJıntlnll, Şlllll, Yeni Zellındılı,lsvlçrell diyebilirsinlz.

ÇQnkO , bunlırın kendllerlne has dillerl yoktur. Alman'ı Almınyılı, Fransız'• Fransılı, ltılyın'ı ltılyllı, lnılllı'e lnıııterell, Rus'ı Rusyılı, Jıpon'ı Jıponyılı dlyemeısslnlı.

Aynı Türk 'e Türklyell dlyemedljlnlz ılbi l l l l" Prof.Dr. llber Ortıylı

145


''

26 Şubat, 1992 Hocalı Soykı rımı ermeni canileri v e rus askerleri bir gecede 106-sı kadın, 63-ü

çocuk olmak üzere 613 T

ü r kü katletti.

••-.:;;---- "Ermtaller'e söyt.dlm g.U. T1rtııer itıer :sm ilie" ii1f••• atrtdt )"'pb)''" toplu 111t21rlanıun Wııhm çdwı ktııılrl lde •losloramı lobınıtuvuludı lnctlttoBm. Ama 200J yıluıdu beri biç topl• 111t21r 16sttrmtdlltr. Buno ratmta lsveç pırltmoatosuda Mırdla'd• bir toplu mour oklopau lddlo tltlltt. Üst.ı.dlm n ls"eç'tta Ermul Hıllı bir pırltmoottr g.ıd.I )"'...do dı S&ryoal bir �ıbıs "ordı. Gittik Mırdln'dt lddı. tdlloD )'trdt bir dtUk vır imi bırdoklalı boplırcuıoı yıtmur yıjıyor. Adoma gir dtllkttD Jçorl dtdlm, glrmtm istim plslHlr dedL S.ao elbise ıalınm gir dtdlm bu kn sncı IZJll ı.nm dedl Allall 'laa btm sovcı �em klyın.1klm \'lrdı yaaımızdo. savcı bey lılıı verdi n girdik bfraber.

lçerldtki k•mltkrdeu iacelttnıek k;ln o umu at al dtdlm alnımı dtdl ql yo� slrdl.

Bea uumuueltrl aldJm vo ulusı.nruı lobantovorlordı ID<tltttlm ktmlldor 2200 yıllık

çıtlı. Biz Erme•lltri 2200 yıl ö... mi

kllltlllk? 1)1 dt biz o zamullr Audola'do . cı.tlldlk ld!.. Roma'doo kalma toplu moıarlardı ooı.r. Tiirldtr taıülıı �iç bir döaeıaı.dl

IO)'kınm yıpmamıştır0

f Or. Yusuf Haloçotlu

Tepkisiz kalma değerli gönüld...

--le!!!!Ulamı!'ll: Puıtll / Kıırs • 17.02.lOIJ)

146

1

sen de paylaş•..

Tarıh, inkar Eden Soykırım Suclusu Mıtomanık Dıaspora Ermenileri · Selahattln AYDEMiR


İ ran'da ki kürtler İ ran'a sal d ı rm ı yor. lrak'ta ki kürtler ı rağa saldırm ıyor.. Suriye'de ki kürtler Suriye'ye sald ırm ıyor

Bize saldıranlarda kürtler değil. Kürt kimliğine bürünm üş, erm eni, yahudi ve haçlılardır86rteçine

147


v't��·

ÇANAKKALE SAVAŞININ . :;;t,.�. EN GENÇ ŞEHİTİ \ . �:.. ., :·; ·: EMİRDAGLI ALİ ' DİR .: ' · •t · � . 1902 doğumlu. .• k �'

ı1·-�

. �.. ...,

� ·

·.•

·�

_{ 11:l \

-

·

\' .

�·

ıf/-

1

·

\ Emirdağ. Ekizce Köyü'nden. Satılmışoğullarından Mustafa oğlu Ali 13 Ekim1915'te Kirte MuMrebesi'nde şehit düşmüştür.

,..... Şehit olduğunda 13 yaşındadır.

ORTAK HEDEFL ERi TÜRK DEVLETiNi YIKMA KTIR 148

f

Tanho

ink�r Eden Soykırım Suçlusu Mıtomamk Drascora Ermenileri • Selahaıtin AYDEMiR


Kastamonu'da ka§nı arabasıyla mermi taıırlcen so§uktan donarak

j

ŞEHiT olan ŞERiFE BACl'ntn ŞEHiT oluşunun 94'UndJ yılında saygı ve minnet ile

:.:.z.���:'i't�

'

an1yon1z• • . Kutlu ·.

n1hu ıad nni uçmaj olsun...

149


ARTİN PENİK B İ R M İ L L İ KAHRAMANDIR. ( l O Ağustos 1 982) Kimse hayaunı bilmiyor. Türk Milleti dostlarını tanımıyor.

İLGİLİ VE YETKİLİLERİMİZ DE TANITMA İHTİYACI DUYMAYACAK FALETTELER.

KADAR

Tanıtmıyorlar. Satılmış TY'ler ve gazeteler halkı uyduruk konu ve çirkin siyasetle uyutuyor. Siyasilerimiz ne yapıyor, benlik içinde birbirleri ile tanrısallık kavgası yapıyor. Onların da bir şeyden haberi yok. Milli ufukları yok. Evrensel ufukları hiç yok.

150

Tarı hı inkar Eden Soykırım Suçlusu Mııomanık Dıaspora

Ermenileri . Selahattln AYDEMiR


1

151


Türk Tarih Kurumu Eski Başkanı Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu: "Bugün dünyada çeşitli siyasi platformlarda insanların yerlerinden yurtlarından edilmemesi söylenir. Ama Selanik Bölgesi'nde 1920 kayıtlarına göre yaşayan

711 bin Türk'e, ne olduiu ise hiç sorulmadı?"

1 52

1

Tarı hı inkar Eden Soykırım Suçlusu Mıtomanık Dıaspora Ermenileri - Selahaıtln AYDEMiR


VIL 1916 OZBB< 10RKL.ERI HACCA GiDiYOR � YOLDA HALiFENiN CiHAD iL.ANiNi DUVUNCA � TRENLERDEN iNiYOR OSMANLIVA KATILIYOR VE HEPSi Ş&IADET ŞERBETi iÇiYOR iŞTE BiZE UNUTTURULAN RUH BUVOU

�A

153


•sa Türk anası tecavüz edilmek üzere Akdamar adasına götürü lürken Ermeni çeteci ler tarafından , kendilerini Van gölüne atmışlar ve boğularak ölmüşlerdir. Benim teklifim, bu analann isimleri elimizde var, Akdamar adasına bir anıt d ikelim ve bu 50 asil Türk kadınının adlarını oraya yazalım. Van şehri Ermeni çeteciler tarafından yok edilmiştir. Bu anlamda TBM M , Gaziantep ve Kahramanmaraş gibi, Van şehrine de bir isim venneli ve bu isim " Şehit Van " olmal ıdır ki, tarihsel bilincimizde Van ' a ne yapıldığını tekrar ve tekrar hatırlayalım . "

Pıof, Dr.

154

1

Ümit Özdağ

Tarıhı inkar Eden Soykırım Suçlusu Mıtoınanik

Dıaspora Ermenileri - Selahattln AYDEMiR


Ermenilerin Birinci Dünya Savaşı sırasında silahsız sivillere y ö nel i k katliamları, toplu mezar kazılarıyla gözler önüne serildi. Kazılarda elde edilen bulgular,

E rm eni çetelerin

Müslüman ahaliyi insanlık dışı işkencelerle katlettiğini ispatlıyor.

(Bugüne kadar Ermenilere air roplu mezar çıkmamışar)

İKİ YÜZ Y ILDIR DURMAKSIZIN SALDIRILAN, İÇTEN VE DIŞTAN İHAN ET­

SÜRGÜN VE SOYKIRIM YAŞAYAN YEGANE M İ L LET. Y ILDIR, DURMAKSIZIN NİFAK. BÖLÜC Ü L Ü K . YALAN VE İITİRA,İLE FİİLİ V E MANEVİ L İ NÇ.

LER İLE SOYGUN,

TÜRK M İ LLETİDİR. İKİ YÜZ

F İ İ L İ VE MANEVİ SOYKIRIM

DEVAM ETMEKTEDİR.

ÇÜNKÜ

TÜRKİYE SON KALEDİR

! 155


KAYNAKÇA : AKŞİT Niyazi, A'DAN Z 'YE TARİH ANSİKLOPEDİSİ, Serhat Yayınlan, İstanbul, 1964, ALP İlker, Belge ve Fotoğraflarla BULGAR MEZALİMİ, 1878-1989, Trakya Üniversitesi Yayınları, 90/1, Ankara,1990

ALTINAY Ahmet Refik, Kafkas Yollarında ERMENİ MEZALİMİ, Hauralar ve Tahassürler, Fikir yayınlan, İstanbul, 1992 İKİ KOMİTE İKİ KIT.AL, Hazırlayan Hamide Koyukan, Kebikeç Yayınlan, Yeni Doğuş Matbaacılık, Ankara, 1 994 Koverg ASLAN, Ennenistan Ve Enneniler, s . 119,İstanbul,

ATAÖV lürkkaya, ERMENİ BELGE DÜZMECELİGİ, İleri yayınlan no. 115, İsi. 2006

AYDEMİR Setahatti.n, DÜNYANIN EN BÜYÜK YALANI: SOYKIRIM, Truva Yayınları, İsı., 2013 SOYKIRIMI KİM YAPTI? 1915 DE NE OLDU?, Nisan Çorum, 201 1

ATNUR İbrahim Ethem, Türkiye'de ERMENİ KADINLARI V E ÇOCUKLARI Meselesi (1915-1923), Babil yayıncılık, Ankara. 2005

BARDAKÇI Murat, TALAT PAŞA'NIN EVRAK-I METRUKESİ, Everest Yayınları, İst. 2008.

BİLGİLİ Mesut Fani, MANDA İDARESİNDE HATAY, Kültür Hayau, (Hatay Lisesi Felsefe Öğretmeni ) İktisat Basımevi, Antakya, 1939

BAYAR Celal, BEN DE YAZDIM, (Milli Mücadeleye Giriş), C.5 Baha Matbaası, İstanbul, 1967.

BAYUR Yusuf Hikmet, ERMENİ MESELESİ, Cilt-il, İst. 1 989 BİLGİN İsmail, ÇANAKKALE İÇİNDE VURDULAR BENİ, Erdem Yayınlan, 3. Baskı, İstanbul, 2008

BİRGEN Muhittin, ERMENİLERİN İSYANI, Ege Ü. Ed. Fak. Türk-Enneni ilişkileri Araşunna Grubu, TERİG, adına Yayına hazırlayan: Zeki ARIKAN, Ege Üniversitesi Basımevi, İzmir, 2005

BOZDAG İsmet, Çankaya Özel Arşiv Belgelerinde Atatürk Soykırım İddialarını Reddediyor, Tarihin Vicdanını Sızlatan SOYKIRIM YALANI, Truva Yayınları, İstanbul, Nisan 2009 156

Tar•tıı inkar Eden Soykırım Suçlusu Mıtomanık Dıaspora Ermenileri

·

Selahatıln AYDEMiR


CEMAL Hasan, 1915:ERMENİ SOYKIRIM, Everest Yayınlan, 20 12

DÖNMEZ Ömer Mustafa, BİR KAFKAS GAZİSİ,İlbaşıoğlu İsmail Ağa, Kuıtiş Matbaacılık, İst., 2008

DABAGYAN Levon Panos, Sultan Abdülhamid Han ve ERMENİ MESELESİ, Kum Saati Yayınları, İst. 2001

DANİŞMEND İsmail Hami, İzahlı OSMANLI TARİHİ KRONOLOJ İSİ, Türkiye Yayınevi Tarih Serisi, Türkiye Basımevi İstanbul, 1947 (Bu kitapta 2 120 kaynak vardır)

DADRİAN Vahakn N., U lusal ve Uluslararası HUKUK SORUNU OLARAK JENOSİDE, Mütercim: Yavuz ALOGAN, Belge Yayınları, Şubat 1995

EMİR CAN A.Ali iM.Emin Gerger, BÜYÜK ERMENİSTAN HAYALİ ve Kars'tan Karabağ'a ERMENİ VAHŞETİ, Cemre Yayınları, 1 992

EROGLU Veysel, ERMENİ MEZALİMİ, Sebil Yayınları,İsıanb. , 1973 FEİGL ERİCH,(Gerçekleri resimlerle ortaya çıkarıyor),ERMENİ MİTOMANYASI,(Ermeni İfrau- Sonuçları ve Tarihi İçeriği), Çeviren: Can Ceylan, 2007

GERGER M.Emin /EM İRCAN A.Ali, BÜYÜK ERMENİSTAN HAYALİ ve Kars'tan Karabağ'a ERMENİ VAHŞETİ, Cemre Yayınları,1992

Galip KEMALİ BEY, ERMENİLER, (Serrento 20 Ağustos 1920) Yayına hazulayan, Dr.Cengiz Zengin, B ilge Oğuz yayınevi, İsı. 20 12

GÜRÜN Kamuran, ERMENİ DOSYASI, TTK, Basımevi, 1983 HALAÇOGLU Prof.Dr. Yusuf, SÜRGÜNDEN SOYKIRIMA ERMENİ İDDiALARI, Babıfili Kültür Yayınları, 9. Baskı, İsı. 20 1 O ERMENİ TEHCİRİ, Babıfili Kültür Yayıncılık, İsı. 2004

HAYAT Türkiye Ans., Şevket Rado, Kars Bölümü s. 432, İstanbul. I 967 HAYDAROGLU İlknur Polat, Osmanlı İmparatorluğunda YABANCI OKULLAR, Kültür Bakanlığı Kaynak Eserler, Ankara, 1990

HAYRETTİN BEY, K IRIM HARBİ, Baskıya Hazulayan: Şemsettin Kutlu, Tercüman 1001 Temel Eser no. 77, İsı.,1972

ILICA Ali, Belgelerin Diliyle ERMENİ TEHCİRİ VE DEVLET POLİTİKASI, Çorum Tıcaret ve Sanayi Yayınlan, 2005

İVGİN Hayrettin, Tarihi Şiir ve Ağıtlarda ERMENİ KATLİAM I . Kültür Ajans Yayınları, Ankara, 20 1 5 : 157


KAÇAZNUNİ Ovanes, Taşnak Partisinin yapacağı bir şey yok, 1923 Paıti Konferansı raporu, Kaynak Yayınlan, İ stanbul, 2005-2006

KARPAT Prof. Dr. Kemal H., (1830-1914) Osmanlı Nüfusu, Tımaş Yayınları, 2010

KARS Yaylası, Kars Lisesinden Yetişenler Cemiyet Yayınlan, Teknik Kitaplar Yayınevi İstanbul, 1 Şubat 1946

KAYA Zülal, KARDAKİ AYAK İ ZLERİ , Berikan Yayınevi, Ankara 2009 SAVAŞIN YARIK TABANLI KADINLARI, Togan Yayın., İ stanbul 201 1 ERZURUM'DAN KAN DAMLIYORDU, Togan Yayın., İstanbul, 2014

KAYLAN Aziz, ÇANAKKALE İ Ç İ NDE VURDULAR BENİ, Tercüman 1001 Temel Eser No.78, İstanbul, 1972

KÜLEKÇİ Cahit, Sosyo-Kültürel Açıdan ERMENİ LER VE TÜ RKLER [ İstanbul Ermenileri], Kayıhan Yayınları Ocak, İ stanbul 201 0

KORAY Enver, Tarih boyunca TÜRK ERMENİ İ L İ Ş Kİ LER İ , Hüniyet Ansiklopedik Yıllığı, Hürriyet Yayınlan, İ stanbul,1976

KAPTAN Eyüp, Arşiv Belgeleriyle ERMENİ FAAL İYETLERİ , (19141 9 18) C İ LT l l l T.C. Genelkurmay Bşk.lığı Gen. Kur. Basımevi, Ankara, 2006

KOCABAŞ Süleyman, ERMENİ MESELESİ NEDİ R? NE DEGİLD İR? Vatan Yayınları, İstanbul, 2003

KOÇAŞ Sadi, Tarih Boyunca TÜRK ERMENİ İ L İ ŞKİ LERİ ve Ermeni İ ddiaları, Ankara, 1967

McCARTHY Justin, Ö L ÜM ve SÜRG Ü N, Çeviren: Bilge UMAR, İ nkılap Yayınevi, 1998

NALBANTOGLU Muhittin, Rus Yarbayının Ağzından TÜRKLERE KARŞI ERMEN İ VAHŞETİ , Dün Türkiye Bugün Azerbaycan, Toker Yayınlan, İsı. 2009

PEPEYİ Halük Nihat, M ÜTAREKE, Tarihi Destan, Doğumunun 100. Yılında Atatürk Yayınlan, Kültür Bakanlığı, Ankara, 1981 M İ LL İ M ÜCADELE DESTANI, Seıtel Matbaası, İstanbul, 1940

PALMER Allan, OSMANLI İ MPARATORLUG U -Bİ R ÇÖK Ü Ş ÜN YEN İ TAR İ Hİ , Çeviren Belkıs Çorakçı Dişbudak, Yeni Yüzyıl Tarih, 1995

1 58

1

Tarıhı inkar Eden Soykırım Suçlusu

Mıtomanık

D ıa spo ra

Ermenileri - Selahattin AYDEMiR


Mehmet PERİNÇEK, Rus Devlet �ivlerinden 150 BELGEDE ERMENİ MESELESİ, Kırmızı Kedi yayınlan, İst. 20 12. SON OSMANLILAR, Osmanlı Hanedanının sürgün öyküsü, Doğan Ofset Yayıncılık, İstanbul 2006

ONUR Hüdavendigar, Millet-i Sadıka'dan HAYK'IN ÇOCUKLARINA ERMENİLER, Edille Yayınlan,1998

RÜSTEMHANLI Tenzile, ERMENİ MEZALİMİ TÜRK MÜSLÜMAN SOYKIRIMI, Çeviren Dr. Gaffar ÇAKMAKLI, Kara Kutu yayınlan, Cağaloğlu, İst. Ekim 2009

SEVİNÇ Necdet, Arşiv Belgeleriyle Tehcir ERMENİ İDDİALARI VE GERÇEKLER, Milenyum Yayınevi, İstanbul, 2004

TANKAYA Recep Rahmi, MİLLİ ACILARIMIZ, matbaa adı yok, 1973, Çorum Tarihten Bir kesit, M.E.B. ERMENİ ÖZEL SAYISI sayı 38, Ankara, Nisan, 2003

TARKAN Barış, Bau Medeniyetinin KATLİAM VE SOYKIRIM SİCİLİ, Bütün Dünya, s.63, Başkent Üniversitesi Kültür Yayını, Ankara. Ekim 2008

TÜRKDOGAN Berna, Bilim aklın aydınlığında EGİTİM, TARİHTEN BİR KESİT, özel sayı 38, Ankara, N isan 2003

ÜNAL Hüseyin, KAYIP VATAN GİRİT, Milli Roman, Nesil Yayınları 2007

ÜLGEN Celal ! ONGUN Coşkun, ERMENİ İDDİALARI VE TARİHİ GERÇEKLER, İstanbul Barosu Yayınlar, Panel notları, İst., 2009

Sıralama soy isme göre yapılmışur.

Ah.EZMNAzyAM

1 1 59


Selfilıatôn Aydemir ı Temmuzz 1949 Ankara doğumlu olan yazar, ilkokulu, lncesu İlkokulunda; Ona ve Liseyi, Kunuluş Lisesinde okudu. Kırk yaşında iken Açık Öğretim İşletme önli­ sans ile bitirdi. Askerden sonra emekli olana kadar İstanbul'da yaşadı. İş hayatı, memur, işçi ve esnaf olarak geçti. Libya'da 1 ,5 sene çalıştı. İstanbul'da resmi olarak bir yapı koo­ peratifi, gayri resmi olarak yardımlaşma derneği kurdu. 12 yıl bir siyasi partide aktif siyaset yaptı.

2000 yılında Çorum'a yerleşen yazar, burada gazetecilik ve radyo programcılığı yaptı. Çeşitli yarışmalarda dereceleri bulunmakta, derneklerde, okullarda, radyo ve te­ levizyonlarda Ermeni yalanları hakkında konuşmalar yapmaktadır. Yerel gazete ve dergilere şiir, hikaye ve makale yazmakta olan Aydemir halen Çorum Haber'de "Perşembenin Gelişi" başlığı altında amatör olarak köşe yazarlığına devam etmektedir.

160

/

Tarıhı inkar Eden Soykırım Suçlusu Mitomanik Diaspora Ermenileri - Selahattin AYDEMiR



Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook

Articles inside

Yabancı Bilim Adamlan ve Ermeni Vatandaşlarımız Ne Diyor?

1min
page 131

Kaynakça

4min
pages 174-179

Ne Yapabiliriz

6min
pages 144-147

Bugüne Kadar Türkiye ve Türkler Yanlış Yerde Durmuştur

2min
pages 150-151

Rusya'nın İki Amacı Vardı O NÜÇÜNCÜ BÖLÜM ...................................................................................... 125

2min
pages 141-142

Türkiye'de Yaşayan Türk Görünümlülere Ve Hristiyan Dünyasına Sorular

5min
pages 138-140

Levon Panas Dabağyan

2min
pages 133-134

Hani Nerede Soykınm Olacak 1,5 Milyon Ermeni?

0
page 121

İşte Gerçek Okuyun ONİKİNCİ BÖLÜM .....•.•...•...•............................................................................ 113

3min
pages 128-130

Av .Kegam Karabeıyan

2min
page 132

Rusya'yı ve Avrupa'yı Suçlamalı, Türkleri Değil

3min
pages 124-125

Türk Milletinin Yaşadığı Trajedi

3min
pages 126-127

İhanet Talirnau

1hr
pages 53-104

Türk Milletinden Ricamdır .................................................................................... 1

1min
page 44

Prof.Dr. Şamil Veliyev 24 Nisan Nedir? ....................................................................................................... 88

5min
pages 105-107

Türklere Yapılan İftira ve İhanetlere Avrupa Nasıl Bakıyor?

5min
pages 49-52

24 Nisan Ermenilerin Tek Tutkalı

4min
pages 108-109

Ermeniler Her Şeyi Çarpıuyor DOKUZUNCU BÖLÜM ....................................................................................... 95

5min
pages 110-112

Ermenistan Politikası Çok Yanlış .......................................................................... ı ONBİRİNCİ BÖLÜM ......•.................................................................................. 108

17min
pages 25-34

Haritalar .................................................................................................................... 20 A ve F Bölgesi B Bölgesi .................................................................................................................. 24 Bir Muhakeme .......................................................................................................... 25

6min
pages 41-43
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.