Ben Şeker Canavarı Değilim Fidan Çobanoğlu Kaplan Çizer: Duygu Cigal
Ben Şeker Canavarı Değilim
Yayın Yönetmeni Yunus Bekir Yurdakul Yazar Fidan Çobanoğlu Kaplan Çizer Duygu Cigal Grafik Tasar›m Rifat K›r›toğlu Baskı Özden Ofset Matbaacılık ve Ambalaj San. Koll. Şti. İZMİR / 15.04.2009 ISBN: 978 - 605 - 5742 - 31 - 7 SERTİFİKA NO: 12172 © Her hakkı saklıdır ve Top Yayıncılık Pazarlama Sanayi ve Ticaret Limitet Şirketi’ne aittir. Yazıları ve resimleri başka bir esere aynen veya değiştirilerek alınamaz ve yayımlanamaz. Bandrol Uygulamasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 5. maddesinin ikinci fıkrası çerçevesinde bandrol taşıması zorunlu değildir.
Top Yayıncılık Pazarlama Sanayi ve Ticaret Limitet Şirketi Dr. Faik Muhittin Adam Cad. Nu. : 38/Z-1 Konak İZMİR - www.top.com.tr Telefon: 90.232.4257963 Belgegeçer: 90.232.4459112
rum: Adımı çok seviyo a bazen m A l… e z ü g e N ” “Gülüş! or ki yüzüm canım öyle sıkılıy r kayboluyor. le k ü c lü ü G . r o y lı ası biri adımı Ya tam o sırada ! Önce öğrenmek isterse cük atıp kocaman bir gülü ş.” derim. lü ü G ım d a im n e “B sıkan her Sonra da canımı ararım. lu o y m ü z ö ç ir b neyse
Annem, babam, ben ve kardeşim Barış, şeker almak için dışarı çıkacağız. Of! Ne uzun bir cümle. Oysa Barış doğmadan önce şöyle söylerdim: Annem, babam ve ben, şeker almak için dışarı çıkacağız. Aslında sadece iki sözcük arttı. Ama bu iki sözcük hayatımızda çok şey değiştirdi doğrusu. Babama ne zaman, “Daha çıkmıyor muyuz? Ben çoktan hazırım.” diyecek olsam; “Az sonra çıkarız Gülüş, merak etme.” der. Biz ne zaman istersek o zaman çıkmaya hazırdır o. Bir kez bile; “Bekleyin bir dakika…”, “Az sonra geliyorum.”, “Neden acele ettiriyorsunuz, iki ayağım bir pabuca girdi.” dememiştir. Anneme aynı soruyu sorsam; “Kardeşin ne zaman hazır olursa o zaman çıkarız Gülüş! Barış’ı evde bırakacak değiliz ya! Seni bile hâlâ yalnız bırakmıyoruz.” gibi şeyler söyler. 3
Barış doğduğundan beri kurduğumuz cümlelerin ve evden çıkış süremizin uzadığını anneme söyleyince eminim çok şaşıracak. – Anne, “Annem, babam, ben ve kardeşim Barış şeker almak için dışarı çıkacağız.” ne uzun bir cümle değil mi? Tam on bir sözcük! Annem sözcükleri saydıktan sonra: “Neden ‘ve’yi sayıyorsun? Bence saymamalısın. Hem ‘kardeşim’ sözcüğünü de kullanmayabilirsin. Barış’ın senin kardeşin olduğunu hepimiz biliyoruz, değil mi?” dedi gülümseyerek. “Yalnızca bir sözcük artmış oluyor; Barış!” dedikten sonra yeniden Barış’la ilgilenmeye başladı. 4
Tamam, kurduğumuz cümleler uzamadı diyelim, ama Barış doğmadan önce evden daha çabuk çıkıyorduk, bu kesin. “Bugün hazırlanmanız kaç saat sürecek anne, merak ediyorum doğrusu.” diye söylenmeye başladım. Başlarında dikilirsem Barış’la oynamayı bırakıp onu daha hızlı giydirir sanırım. “Biliyor musun Gülüşçüğüm, beni bu ilginç araştırmanla oyalamasaydın Barış’ı daha hızlı giydirebilirdim. Bak! Yaklaşık on dakika kaybettik…” dedi annem gülerek. “Hem sen de hazır değilsin daha! Aynaya bir bak istersen!” diye ekledi ve sonra Barış’la ilgilenmeye devam etti. 5
Eğer hazırlanmalarını hızlandıracaksa tek sözcük etmem bundan böyle. Hem ne varmış benim halimde, hazırım ben. Neden öyle söyledi ki annem! Aman, şimdi ona sormayayım yoksa bir on dakika daha geç çıkarız dışarı. “Zamanım var nasıl olsa. Barış hazır olana kadar otuz defa üzerimi değiştirir, yirmi defa saçımı yeniden yapabilirim.” diye söylenirken babam; “Daha neler, o kadar da değil; belki on defa üzerini değiştirir beş defa da saçını bozup yeniden yapabilirsin.” dedi gülerek. Tam oturma odasına girerken, “Üzerindekilere bir diyeceğim yok da, saçına bir baksan iyi olur Gülüşçüğüm.” diye ekledi. 6
Ne var halimde, saçım biraz dağılmış o kadar. Şimdi o gıcık tokalardan takmak zorunda mıyım? Toka mı, manav dükkânı mı belli değil. Oyuncak meyve sebzeler yapıştırılmış lastik tokalar. Hıh! Hiç de güzel değil… Saçlarımın böyle dağınık kalmasının kime ne zararı var ki! İnek yalamış gibi yapsam eminim herkes çok beğenir. Ama ben böyle kalmasını seviyorum. Toka takmayacağım işte! Jöle sürsem kabarıklığı gider ama jöle kullanmayı da sevmiyorum. Havada uçuşan ne kadar toz varsa saçıma yapışıyor, hemen yıkamak istiyorum. Çarşıda dolaşırken saçımı nasıl yıkayabilirim? Bir bakayım, evet bence saçlarım harika. Şu anda, hiç olmadığım kadar hazırım. Bakalım Barış ne durumda. Annem, dışarı çıkacağımız zaman önce Barış’ı hazırlar, sonra da kendisi hazırlanır. Barış’ın dışarı çıkması için onu saatler öncesinden hazırlamaya başlamak gerekiyor. Bakayım ilerleme kaydetmişler mi? 7
Dünyada benim yaşımda kaç çocuk olduğunu merak ediyorum. Acaba onlar da benim gibi büyükleri anlamakta zorlanıyor mudur?
Ben Şeker Canavarı Değilim
ap
n Fida
Ço
lan
Sonunda şeker dolu bayram geldi. Bence bu bayramı en çok çocuklar ve şekerciler seviyordur. Biz de herkes gibi şeker almak için alışverişe gitmeye karar verdik. Ama kardeşim Barış yüzünden evden çok geç çıktık. Öyle geç kaldık ki arabayı park edecek yer bile bulamadık. Arabayı park edemezsek nasıl şeker dükkânına gidip şeker alabiliriz ki!
banoğlu K
ISBN 978-605-5742-31-7
www.top.com.tr
9 786055 742317