Downloaded from: justpaste.it/vpz3
HASBİHAL-İ RAMAZAN -24
--- Bir Ayet; “Gerçekten Biz Âdem evlatlarını şerefli kıldık, karada ve denizde kendilerini taşıyacak vasıtalar nasib ettik, onlara helâl ve hoş rızıklar verdik ve onları yarattığımız varlıkların çoğuna üstün kıldık.” İsra / 70
--- Bir Hadis; “Kim zerre kadar bir hayır işlerse onun karşılığını görür. Kim zerre kadar kötülük yaparsa onun karşılığını görür” --- Bir Dua; "Allahım hakkımızda hayırlısını nasip et. Gönlümde olanı hakkımda hayırlı eyle, hakkımda hayırlı olanı gönlüme razı eyle. "
--- Bir Güzel Söz; “ Kişiyi hak ettiğinden çok övmek riyadır, layık olduğundan daha övmek ise, ya acizlikten ya da hasettendir."
İSLAMDA İNSAN VE HAYATI İslamda insan; bütün yaratıkların en şereflisi, en üstünüdür. Yerine göre yeryüzünde hükmeden, eşyaya şekil veren, demiri konuşturan, kömürü elmas yapan varlıktır. İnsan,hür ve günahsız doğan, kendisine akıl nimeti verilen ve bu aklın derecesine göre şahsiyet
kazanan yaratıktır. Kainatın kendisi için yaratıldığı,evrenin onun varlığı ile değer kazandığı yaratıktır. İnsan doğanın atomu, varlığın merkezi, bütün zıt unsurların temsilcisi olarak yaratılmış orijinal varlıktır. Her şeyin varlığı dünyada başlar ve dünyada biter. İnsanın varlığı ruhlar aleminde başlar, dünyada devam eder, ahirette ebedileşir. Her canlının aradığı onun yaratıldığı yerdedir,dünyadadır; insanınki ebedi hayatta... İslama göre dünyadaki her şey insan için, insan da Allah için yaratılmıştır.Bu sebeple yaratıkların en şereflisi ve en üstünü olması tabiidir. Zihinleri meşgul eden bir konu: İnsan bir ilah mıdır? Hayır!Ölüm olmasaydı belki denebilirdi. Doğan, ölen ve öldürülen ilahlar artık modern medeni insan için sadece mitoloji konusudur. Yalnızca masal ve hikaye olarak anlatılır ve dinlenir. İslamda insan yaratıcıya karşı sorumlu varlık olmuştur. Gerçek de budur. İslamda insan hayatı, dokunulmazdır, kutsaldır.Bedeli ancak emsali olan bir insan hayatı olabilir. İslamda insan hayatı ilahi buyruğa uygun olarak yaşanırsa, güven ve mutluluk var demektir. İslamda insan hayatı, bilgiyle yaşanan hayattır.Cehalet ruhun ölümüdür, müslümanın hayatında yer alamaz. İslamda insan hayatı, gaye değil, gayeye götüren vasıtadır. İslamda insan hayatı,vefa ve fedakarlık üzere kuruludur. Çünkü insan tek tek, bölük bölük değil, cemiyet halinde toplu olarak yaşamak için yaratılmıştır. İslamda insan hayatı, hareket, faaliyet ve disiplindir. İslamda insan hayatı üç bölümdür: Çalışmak, ibadet,istirahat. İslamda insan hayatı için tembellik kadar aşırı çalışma da mahzurludur;üretim fazlası bir taraftan israfa yol açarken, diğer taraftan kaynakların zamansız eriyip tükenmesine yol açar. İslamda insan hayatı,dostluk üzerine kuruludur.Dostluk,çok yerde ekmekten de önemli bir ihtiyaçtır. İslamda insan hayatı,zarar vermemek ve zarar görmemek esasına uygun olarak yaşanır. İslamda insan hayatı yardımlaşmada sınır tanımayan,affın intikamı erittiği,kardeşlik ruhunun zararlı rekabeti sildiği, hak mefhumunun daima ayakta tutulduğu,hak ve görevlerin,gelir ve giderlerin adaletle dağıtıldığı, hakça paylaşıldığı, zulmün mağlup,haksızlığın yok olduğu bir hayattır. İslamda insan hayatı, hislerle değil iman,akıl ve insafla yaşanır. İslamda insan ve hayatı, gerçek anlamıyla var olan, imrenilen, başka örneği zor bulunan hayattır.
İslamda insan hayatı, yaratılış gayesine uygun ölçüler içinde geçen bir imtihan dönemidir.İnsanın görevi de bu dönemi başarı ile geçirmek,asla ikmale kalmamaktır. İslamda insan, hayırda yarışandır. Hayat da bu yarışın pisti ve sahasıdır. Bütün şartların yarışan insanın lehine olduğu bu hayatta, insanın görevi hemcinsine karşı şartları zorlaştırmamak ve yarışı kazanmaktır.
Ve soruyorum bir kere daha kendi kendime; Aklanmak, “Ramazanda değilse peki, ne zaman?”
"Allah'ım! Senin için oruç tuttum, sana inandım, sana dayandım, Senin verdiğin rızıkla orucumu açtım. Yarının orucuna da niyet ettim, benim geçmiş ve gelecek günahlarımı bağışla." Hazırlayan; Müjdat GÖKÇE