Motokeyf Eylül 2015 12.sayı

HAZİRAN 2015 / SAYI 12 / YIL1

TÜRK CHOPPER AYDIN RÖPORTAJI

Deniz Mehtap TAŞ RÖPORTAJI

Özden ÖZDÜĞÜN

HERO ile BOLLYWOOD

/5

TürkChopper Aydın Röportajı Bosna Hersek Enduro yarışları Moto Sağlık

Deniz & Elif KILIÇ Özden ÖZDÜĞÜN Hande BOLATA

/20 /51 /94

Yamaha N-MAX

/10

Mondial X-Treme 250cc

/34

Deniz Mehtap TAŞ Röportaj

/40

Şule Özürün BENDLER

/98

Sema YILDIZ

/112

/102 /120

/52 /58 /66 /76

/54 /60 /68 /80 /86

/56 /62 /64 /70 /72 /78 /82 /84 /88 /90 /92

MOTOR HATAY BAYİİ

FARK MOTOR ile

ŞEHİR TURU - BOLLYWOOD SİNEMA KEYFİ

BASLIYOR

ile şehir turu ve Bollywood Sinema keyfi başladı!

08 Ağustos 2015 Cumartesi günü Hatay’da Hero ile şehir turu ve Bollywood sinema keyfi günleri başladı. 50 Hero sürücüsünün katıldığı ilk gezi ve sinema keyfi sürpriz hediyelerle süslendi. İkincisi Eylül ayı içinde yapılacak şehir turu ve Bollywood sinema günlerine organizasyonu düzenleyen Hatay Fark motor şehir dışındaki Hero sürücülerini de davet ediyor.

Eylül 2. Etap program Fark Motor facebook saysafında duyurulacak. Hatay ve çevresindeki kahramanlara duyurulur.

Derginin adı MOTOKEYF SAHİBİ Denka Yayıncılık OtomotivTekstil ith.ihr.

San.Tic.Ltd.Şti.

Mehmet Ufuk DEMİRCİ Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Sema YILDIZ DEMİRCİ Hukuk Selçuk DEMİRCİ Mali İşler Tuncay SALKIM Editör Ufuk DEMİRCİ Yazarlar Tuncay SALKIM Selçuk DEMİRCİ Özden ÖZDÜĞÜN Deniz & Elif KILIÇ Nihat ALAN Hande BOLATA Sema YILDIZ Grafik & Tasarım Ufuk DEMİRCİ Sosyal Medya Sorumlusu Serkan PİŞKİN Reklam Rezervasyon Ufuk DEMİRCİ 05452585554 ufuk@denkayayincilik.com Motokeyf dergisinde yayımlanan ilan ve yazıların yasal sorumluluğu ilan sahiplerine ve yazarlara aittir.Dergide kullanılan yazı ve Fotoğraflar kaynak gösterilse dahi kullanılamaz.

Değerli Motokeyf okurları,

Yenilenmiş bir Motokeyf dergisi ile karşınızdayız.

Motokeyf Dergisi 12.sayısından itibaren E-dergi olarak dijital olarak yayınlanmaya başladı. Bunun gerekçelerini sizlerle paylaşmıştık sosyal medya hesaplarımızdan. Evet 12.sayımızda bir solukta okuyacağımız Yamaha N-Max modelini sizler için inceledik, bunun yanı sıra Mondial X-Treme yeni piyasaya sürülen Modelini ele aldık. Motosporları ile ilgili yarışmalar ile ilgili haberlerimizi ilgi ile okuyacağınızı düşünüyoruz.

Motorsporlarında daha çok görmeyi istediğimiz bayan Motor sporcularını görmek istemekteyiz. Elbette Sporcunun Ahlaklısı zekisi makbul. Deniz Mehtap TAŞ röportajı sizlerle..Türk Chooper Aydın üyelerinden Hasan HAŞİMOĞLU Röportajı sizlerle. Dergimize çok büyük emekleri olan yazılarını bizlerle paylaşan Deniz KILIÇ & Elif KILIÇ yazıları, Özden ÖZDÜĞÜN & Hande BOLATA kaleminden dökülen o güzel haberleri ve makaleleri hepimizin dikkatini çekmekte..İstanbul sevdalısı yazıları ile Sema YILDIZ. Malisiklet Tuncay SALKIM ve Motohukuk Selçuk DEMİRCİ bilgilendirici yazıları ile dergimizde sizlerle buluşmakta..

1 Eylül 2015 itibari ile dergimize ücretsiz olarak www.motokeyf.ml adreinden ulaşabilirsiniz. Çok yakında yeni yatırımlar ile Motokeyf dergisi çalışmalarına devam edecek.

Sizleri Motokeyf Dergisi ile başbaşa bırakıyoruz.

Keyifli ve Güzel sürüşler.....

Ufuk DEMİRCİ

Yamaha yeni modeli NMAX. Günlük yaşamın vazgeçilmeyecek modeli olacağa benziyor. Sportif görünümü şehir içi yolculukların keyifli olacağının göstergesi. Üstün performansı ve yakıt cimrisi gibi iki önemli özelliğin bir araya gelmesi kullanıcılar açısından çok önemli.

Kompakt gövdesi, hem size hem yolcunuza şehrin d arka sokaklarında ihtiyacınız olan çevikliği sağlar. üstelik NMAX, yeni 125 cc 4 zamanlı güçlü motoruyla daha düşük yakıt tüketerek daha güçlü hızlanma imkanı sunar. Dinamik görünümü ve ABS gibi yüksek kalite standartlarına uygun özellikleri sayesinde bu şık şehir scooterı, üstün tasarımı sayesinde başlangıç seviyesi scooter kategorisine yeni bir soluk kazandırıyor. Yeni NMAX: Ulaşım anlayışınıza yepyeni bir boyut kazandırır.

Dijital göstergeler kullanım esnasında rahatlıkla görebilmektesiniz.

Geniş sele yapısı sayesinde çok rahatlıkla sele altına full face kaskınızı koyabilmektesiniz.

Süspansiyonlar sert ancak bu sertlik Nmax’in virajlarda rahat bir sürüş keyfi vermekte.

Üstün kaliteli, başlangıç seviyesi için ideal şehir içi scooterı 125 cc, SOHC 4 valfli, sıvı soğutmalı güçlü motor Güçlü hızlanma için değişken valf hareketi Muhteşem yakıt verimi: WMTC modunda 45,7 km/litre Kompakt ve sportif, kullanımı kolay şasi.

Ön konsolda küçükte olsa su vs. koyabileceğiniz bölme mevcut.

Benzin Deposunun orta kısımda olması Scooter kullanıcılarının Motosikletlerinden inmeden Yakıt almalarına olanak sağlamakta.

Bir çok Scooter ‘ da bulunmayan artçı ayak basamakları Nmax Da mevcut bu sürücü için değişik sürüş pozisyonları sağlamakta.

Olağanüstü denge ve esnek çeviklik 230 mm ön ve arka disklerde standart ABS oldukça fazla bacak boşluğu sunan geniş iç hacim, geniş sele altı kask bölmesi, Sportif aerodinamik gövde 130 kesitli arka lastiğe sahip 13 inç tekerlekler Led farlar ve LCD gösterge paneli.

Motor Motor tipi Tek silindir, sıvı soğutmalı, 4-zamanlı, SOHC, 4-subap Motor hacmi 125cc Çap x Strok 52,0 mm x 58,7 mm Boyutlar Sıkıştırma oranı 11,2 : 1 Toplam uzunluk Maksimum güç 9,0 kW @ 7.500 dev./dk.

Toplam genişlik Maksimum tork 11,7 Nm @ 7.250 dev/dk.

Toplam yükseklik Yağlama Islak karter Sele yüksekliği Yakıt sistemi Yakıt Enjeksiyon Tekerleklerarası mesafe Ateşleme sistemi TCI Minimum yerden yükseklik Çalıştırma Elektrik Islak ağırlık Şanzıman V-Kayışı Otomatik Yakıt tankı kapasitesi Ön süspansiyon Teleskopik çatal Ön teker hareketi 100 mm Arka süspansiyon Tek kol Arka teker hareketi 90 mm Ön fren Hidrolik tek disk, Ø 230 mm Arka fren Hidrolik tek disk, Ø 230 mm Ön lastik 110/70-13 Arka lastik 130/70-13

1.955 mm 740 mm 1.115 mm 765 mm 1.350 mm 135 mm 127 kg 6,6 litre

Yamaha N MAX Scooter modelinde oldukça iddialı bir şekilde piyuasaya sürdü.

Tasarım harikası diyebileceğimiz N MAX herkesin kullanabileceği bir tasarım harikası. Evet Unisex kullanıma uygun. Ülkemiz de 8600 tl bandında piyasaya sürülen N MAX rağbet göreceğe benziyor.N MAX Scooter’in en büyük özelliklerinden birisi de motor yapısı. Soğutma sistemi sayesinde tam bir yakıt cimrisi diyebiliriz. Evet 1 lt benzin ile yaklaşık 45-48 km yol almak mümkün. Bu da 6.6 Lt Yakıt deposu ile biz motosiklet kullanıcılarına rahatlıkla 300 km üzerinde yol yapmammıza olanak sağlamakta.Tasarım bakımından bahsedecek olursak bir çok sürüş pozisyonuna olanak sağlayan N MAX Artçı içinde çok komforlu olduğunu söyleyebiliriz.

Artçı için extra ayak basamağı olması kullanıcının daha rahat ve değişik sürüş pozisyonuna olanak sağlıyor.

Oturuş pozisyonları bakımında sele oldukça komforlu hem artçı için hemde sürücü açısından. Sele altı hazne çok kullanışlı full face bir kask çok rahatlıkla içine sığmakta. Süspansiyonlar daha da yumuşak olabilirdi. ancak sert olması da Scooter ile virajlarda daha rahat kullanım sağlıyor.Fren sistemi N MAX modelinde standart ABS mevcut. Teleskopik çatal kullanılmış. Telekopik çatal kullanıcının ön gidon veya dönüş esnasında kullancısını rahatsız etmiyor.

İ R C O İ T O LİY M İZ M E T

Sevgili okurlarımız bilindiği üzere dergimiz yayınlanmaya başladığından beri motor hakkında her şeyi görebileceğiniz, okuyabileceğiniz sayılarımızla sizlere hizmet etmeye devam ediyoruz. Motorla ilgili dergi çıkartırken gördük ki motorculuğun ruhunu anlamak için onlarla yaşamak rüzgârı hissetmek gerekiyor. Biz de atladık motorumuza , Bize bu konuda yardımcı olan Motosiklet tahsis eden hero Motosiklete teşekkür etmeden geçmek istemiyorum.Türkiye kazan biz kepçe dolaşmaya başladık. Bayilerimizi, motor kulüplerini, motorcu dostlarımızı ziyaret ettik hem de üç beş lafın belini kırdık. İşte üç beş lafın belini kırdığımız aynı zamanda da Türkiye’ye getirdikleri motorcu dostu ürünlerle İstanbul motosiklet fuarında tanıştığımız Haşimoğlu demir Grup “Hasan Haşimoğlu ve İş Ortağı (Aynı zamanda artık kendi deyimleriyle kardeş olmuşlar) Süleyman Hakan Demir” ile birlikteyiz.

Motokeyf -Haşimoğlu Demir Grup kimdir nedir ne iş yapar bize anlatır mısınız?

H.HAŞİMOĞLU -Merhabalar gökyüzünün altındaki en güzel yeryüzü şehri Aydın’a hoş geldiniz. Haşimoğlu Demir Grup, iki motorcu kardeşin bir araya gelip ortak oldukları bir şirkettir. Haşimoğlu org olarak 2006 yılında kuruldu.

Reklam, organizasyon, bilişim, web tasarım, belgelendirme, solar teknolojileri, danışmanlık vs. gibi alanlarda hizmet vermeye ve yeni en son teknolojileri ülkemize getirmeyi kendimize görev edinerek bugüne kadar geldik.

2015 yılında Süleyman Hakan Demir biraderimle ortaklık kurma kararı aldık ve bu kararla birlikte ülkemize yeni gelen Nanoprotech-Motor Ürünerini akabinde Tyre Protector lastik koruyucu X Formula motor ürününü de bünyemize ekleyerek yolumuza devam ettik.

Hasan Haşimoğlu

Motokeyf Ülkemize çok bilinmeyen farkı ürünleri getiriyorsunuz bu risk değil mi ticari olarak?

H.HAŞİMOĞLU -Evet bir bakış açısına göre yeni her şey bir risktir. Hoş ticaret zaten başlı başına bir risk değil midir? Hele hele bizim ülkemizde. Biz iki ortak kardeş ikimizde motorcuyuz, yaptığımız işinde yaşam tarzımızla bağlantılı olmasını istedik. Motor sürücüler yaşam tarzıyla, yapısıyla farklı insanlardır.

Her şeyin özünü kalitesini bulur yaşarız. Motorlarımız hayatımızdır, doğada en güzel yerleri bizler buluruz. Hemen çadırımızı kurar orda o ortamın tadını çıkarırız. E tabi burada yol arkadaşımız, en kıymetlimiz yol arkadaşlarımız, motorlarımız. Bizler bir yere ulaşmak için değil sürmek için motora bineriz ve bizleri o yollarda taşıyan motorlarımıza da çok iyi bakmamız lazım diye düşünüyoruz.

Araştırdım ve gördüm ki dünya piyasasında motorların güzel bir dostu var: Nanoprotech-Motor.

Motorunuzun yağlamasını korozyon önleyicisi ve koruyucusu olmuş üç ürünüyle bizim ülkemiz hariç bütün dünyaya yılardır hizmet veriyor. Hemen Türkiye distribütörü ile temasa geçip bu ürünlerle tanıştık. Motorcu dostlarımıza, yelek kardeşlerimize en güzel ürünleri sunmalıydık ve yola koyulduk. İstanbul motosiklet fuarında da gördüğünüz gibi ürünler çok başarılı, hoş dünyanın enleri bu ürünleri kullanıyorsa zaten vardır bir bildikleri diye düşündük. Gördük ki kendi motorlarımızda kullandığımız zaman

hakikaten de ürünler övüldüğü kadar başarılı. Biz de bu ürünleri motorcu dostlarımıza sunmayı amaç edindik. Fuarlarda, festivallerde gereken her yerde ürünü tanıtıp anlatmaya gayret ediyoruz. Ürünün ülkemize geliş fiyatı ilk başta evet biraz yüksek oldu kabul ediyoruz. Avrupa fiyatlarıyla kıyaslanınca Avrupa’da çok ucuz ama maalesef ülkemizde 1 avro 3 TL. Bize biraz pahalı geldi nihayetinde Türkiye distribütörü Elsa Endüstri Yatırım Sanayi ve Dış Ticaret Ltd.Şti. fiyatları istenilen konuma getirdi ve tüm motorcuların başka ürüne ihtiyaç duymadan sadece Nanoprotech-Motor ürünleriyle motorunun bakımını sağlam güzel ve en uygun fiyata yapabileceğini göstermeye çalışıyoruz. E motorun bakımı tamam da motorun lastiği de çok önemli onu ne yapacağız dedik; bu kadar güzel ürünü motor bakım için dostlarımıza sunduk. Lastik içinde bir şeyler yapalım dedik. Orada da yine dünyada rüştünü, kalitesini ispatlamış olan İngiliz ürünü Tyre Protector lastik koruyucuyu bulduk ve ülkemiz piyasasına sun-

duk. Sunmaya da devam ediyoruz.

Dedik ya motorcu her şeyin en iyisini bulur, bizler esnafız yılardır; hizmet sektöründeyiz yanlış mala ticari kariyerimizi yok etmeyi göze alamayız. Bu yüzden piyasadaki en iyi, en avantajlı ürünleri motorcu dostlarımıza sunmayı hedefledik ve bu hedefte yürüyoruz. Motorun bakımını Nanoprotech-Motor lastiğinizde, lastik koruyucumuzla sağlama aldık. İçimiz rahat, tüm ürünler uluslararası tüm belgelere sahip ve güvenirliği ispatlanmış ürünler. Biz elimizden geleni yapıyoruz takdir artık motorcu dostlarımızın, kardeşlerimizin. Ticarete bu risk ise biz bu riski göze aldık.

Evet, yeni bir şeyi insanlara anlatmak daima zordur ama biz Amerika’yı yeniden keşfetmiyoruz. Ürünler zaten yılardır Avrupa’daki motorcular tarafından test edilmiş, beğenilmiş ve rağbet gören ürünler. Ülkemizde de dostlarımız ürünleri tanıyacak elbet, biz rahat ve huzurluyuz bu açıdan.

MOTOKEYF -Sizin için Motor ne ifade ediyor?

H.HAŞİMOĞLU - Hayatı ifade ediyor! Yaşam tarzımız; biz trafiği sevmiyoruz doğayı seviyoruz, insanları seviyoruz. Özgür yaşamı, rüzgârın motorun üzerindeyken vücudumuza temasını seviyoruz. Arabada filmi ekrandan izlersiniz film yaşamımız, fakat motorun üzerinde filmin içinde rol alırsınız; ana karakter başrol sizdedir. Ne var ki maalesef ama maalesef ülkemizde motor kullanıcısına saygı yok. Acımasızca ön yargılı şekilde eleştiriliyoruz. Oysaki motorcular içinde her yerden her kesimden insan var, Avukatı doktoru, polisi, işadamı, savcısı hayatın her kesiminden insanlar bir araya gelip yolara çıkıyoruz. Bizi eleştirenler bizi hakir serseri gören insanlar, aslında hayatın akışında yine bizlerle birlikte. Hastanede bizlerle doktor kardeşlerimiz, adliyelerde, karakollarda, iş dünyasında bizlerle birlikteler. Biz demiyoruz ki siz bizi acımasızca eleştirip yargılıyorsunuz

sizinle ilgilenmeyeceğiz, siz bizi her ne kadar eleştirseniz de dövmelerimizden tarzımızdan… Bizler insanız, insancılız. Seve seve size elimizi uzatırız yaşama tutunmanız gerekiyorsa; burada elimizden geleni yaparız. Her şeyden önce biz insanız. Bilmiyorum ama yolda giderken siz hiçbir yeri beğenip oraya hemen çadırınızı kurup doğanın tadını çıkardınız mı? Biz kendimize fırsat yarattıkça bunu yapmayı tercih ediyoruz. Günümüzde ses kirliliği, ışık kirliliği hat safhada ama doğada bazı yerlerde bu kirlilikler yok. Çadırınızda sadece doğanın sesini duyarsınız çimlere uzandınız mı gökyüzündeki yıldızlar size yakındır, elinizi uzatsanız sanki değeceksinizdir. Sahi en son ne zaman gökyüzüne baktınız görebildiniz mi şehir hayatında yıldızları? Hiç sanmıyorum. Tabi tüm bu güzel şeyler içinde keşmekeş trafik ve yolar katillerimiz.

Maalesef ki durum bu. Araç kullanıcıları araçlar sizin tamponunuz bizim tamponumuzsa bedenimiz.

Allah muhafaza bir kaza anında sizin aracınız zarar görür bizimse bedenimiz. İnsan yaşamı bu kadar ucuz olmamalı. Trafikte motorlarda bir araçtır unutmayın ki otobanda bile geçişlerde arabalarla aynı ücreti ödüyoruz, o zaman mantık ne der arabayla aynı geçiş ücretini ödeyen nesne de bir araçtır. Niye otobanda bile bizi yol kenarına itip sıkıştırmaya kalkıyorsunuz ki?

Evet, her sürüde çıkar biz motorculardan da densizlik yapan, terbiyesizlik yapanlar var ama hepimiz öyle değiliz. Hepimizi aynı kefeye koymayınız lütfen rica ediyoruz.

Abi ben motorun üzerinde kendimi rahat ve özgür hissediyorum kışın bile sizler sıcacık arabada seyahat ederken ben kıyafetlerimi giyip yağmur üzerime yağarken yol almayı seviyorum, yaşadığımı hissediyorum o zaman. Hani bir tabir var ya biz Tatlısu motorcusu değiliz yazın motora binip kışın motorumuzu ızgaraya kaldırmıyoruz.

MOTOKEYF - Bildiğim kadarıyla yelek giyiyorsunuz ülkemizde son yılarda yelek çok moda hoşta görünüyor nedir bu yelek olayı?

H.HASİMOĞLU -Evet, Türk Chopper Aydın grubundanım hata Aydın’ın kuruluşundan beri kulüpteyim. Bilindiği üzere aslında Çin motorlarının ülkemize gelmesiyle ülkemizde motorculuk daha fazla ilgi gördü, sonrasında da motor sayısı arttı. İnsanlar motorlar hakkında bilgi sahibi oldu. Avrupa’da olduğu gibi Ülkemizde de motorların tarzlarına göre sınıflara ayrılır. Endurocular, krosçular, nekıtçılar, yarış motorları ve bizler chopperciler olarak sınıflandık. Herkes kendi sevdiği tarzda makineye binerek onun yaşam tarzını kendine uygun bulup yol alıyor. Bizler de Chopper tarzı makineleri ve yaşam

tarzını seviyoruz. E çok şükür TÜRKCHOPPER olarak da ülkemizde en büyük kulüp olarak büyümeye devam ediyoruz. Çok güzel kardeşlerim var kulübümde; ana ilkemiz belli sevgi, saygı, sadakat… İlkemiz kimseyi ardımızda bırakmadan varmak için değil sürmek için yol alıyoruz. TCMK AYDIN olarak canla başla güzel bir kulüp evi yapıyoruz şimdilerde, Diğer ilerimizde yelek kardeşlerimizin yaptığı gibi bizde kendi kulüp evimizi yapıp burada eşimizle dostumuzla kimseyi rahatsız etmeden bir araya gelmek, dışarıda motorculuğa meraklı kardeşlerimizi güvenli motor sürüşü hakkında ilgilendirmek kısaca insan kazanmak için kulüp evimizi birkaç dönüm arazi içinde tamamlamaya gayret ediyoruz.

Biliyor musunuz bu iş hakikaten sevgi işi. Kulüp evi inşaatında Yaradan bin kez razı olsun onlardan dışarıdan sevip saydığımız iş adamı abilerimiz kardeşlerimiz maddi, manevi destek veriyor. Sıfırdan yeni bir şey yapıyoruz. Küçümsemiyorum haşa ama bir inşaat işçisi gibi kulübümüzdeki tüm yelek kardeşlerim kulüp evi inşaatımızda amele gibi çalışıyoruz, bunu para verip yaptıramazsınız, bu gönül işidir sevgi işidir, sadakat işi, özveri işidir.

Güzel bir ailemiz var kardeşlerim abilerim bacılarım var eşimizi çoluğumuzu çocuğumuzu alıp hep bir

arada eğleniyoruz. Taşkınlık yok; felsefemiz olan SEVGİ, SAYGI, SADAKAT içinde yaşıyoruz. Tabi bu sadece biz Türk Chopper olarak değil diğer motor kulüpleri de kendi aralarında kulüpleşerek kendi felsefelerinde bir araya geliyor. Güzel bir şey ya motorculuk. Bizde sınıf ayrımı, insan ayrımı, ırk ayrımı, siyaset ayrımı yoktur. Her yerden, her türden insanoğluna kapımız açık. Biz de ana kural insan olmak insan olarak yaşayabilmek. Çocuklarımıza da aynı şeyleri öğretiyoruz onların insan olmanın farkında

lığıyla büyümelerini istiyoruz. Ya bana bırakırsanız ben sabaha kadar konuşurum motor hayatı felsefesi üzerine. Seviyorum abi bu yaşam tarzını ve ülkemizde doğru şekilde motorculuğunda büyümesini seviyorum. Bakın Avrupa’da bir Amerikan Chopper var, ama artık bizde de bir TT COSTOM Tarhan TELLİ kardeşimiz var. Yok, abi biz güzel, saygılı, prensipli yol alıyoruz ülkemizde. Daha da güzel olacak biliyoruz. Neyse tanıyan tüm dostlara tanımayan tüm motor sevdalılarına da ben ve abim değerli ortağım

Hakan biraderimle herkese selamlarımızı iletiyoruz.

Nasılsa yolarımız bir yerlerde muhakkak kesişiyor. Önümüzde birçok festival var ve bizler elimizden geldiğince ürünlerimizle festivallerde yer almaya gayret ediyoruz. İllaki karşılaşırız. Ha bu arada benim kocaman ailem Türk Chopper Aydın başkanım Tolga KURUÜZÜMCÜ Başkanıma ve kulüpteki tüm kardeşlerime abilerime teşekkür ediyorum iyi ki varsınız iyi ki sizlerle kardeşim, iyi ki sizleri tanımışım diyorum. SEVGİ, SAYGI, SADAKATLE…

Uğur Motorlu Araçlar tarafından Motosiklet severlerin beğenisine sunulan yeni bir model X-TREME.

Ülkemizin Motosiklet sektörünün öncü firmalarından olan Mondial markası geniş olan ürün yelpazesine bir yenisini daha ekledi. 8990 tl olarak fiyatlandırılan model hem asfalt hemde arazi de kendisine yer edinecek. İlk izlenimler bu yönde.

Güçlü, bir duruş sergileyen X-TREME modeli ile her türlü arazi şartlarına ve yol şartlarına hükmede bileceğimiz hissini uyandırmakta. X-Treme Enduro, sadece Enduro demek de doğru değil.Motosiklet severlere kusursuz sürüşler yaşatacağına inanıyoruz.

250 cc, 4valf, sıvı soğutmalı, tek silindir ve üstten çift eksantrikli motor yapısıyla doğada ve arazide X-Treme Enduro ile keşfetmediğiniz yer kalmayacak.

Motorun güçlü yapısı ve üstün yol tutuş özelliği yanı sıra vakumlu karbüratör yapısıyla da gaz tepkimelerini en üst seviyede hissedeceksiniz.

X-Treme Enduro, cross ailesinin yapısına uygun güçlendirilmiş Face Ace Taiwan ön-arka amortisör kullanılmış olup, slow-fast ayarlanabilir amortisör yapısıyla da süspansiyonun yol şartlarına göre yumuşama ve sertleşmesini sağlayarak kullanıcıya konforu yaşatmayı amaçlıyor.

Aerodinamik yapısı, etkin performanslı yapısı ile cross sınıfına yeni bir heyecan katmaya hazır.

Teknik Detaylar Motor Tipi Motor Hacmi Silindir Çapı x Stork Sıkıştırma Oranı Yakıt Sistemi Maksimum Güç Maksimum Tork Maksimum Hız Ateşleme Tipi Şanzıman Boyutlar (UxGxY) Tekerlekler Arası Mesaf Yakıt Tankı Kapasitesi Ağırlık 137 kg Maksimum yük kapasitesi Frenler Ön/Arka Tekerlek Ölçüsü Ön Tekerlek Ölçüsü Arka

Tek Silindir, Dört zamanlı, Sıvı Soğutma, Balansörlü

250 cc 70.00 x 65.00 mm 10.8 ± 0.1:1 Vakumlu Karbüratör 17 kw at 7500 min-1 24.0 Nm at 6000 min-1 108 km/h CDI Manuel / 6 Vites 2255 x 815 x 1260 1460 mm 10 lt

145 kg Hidrolik Tek Disk / Disk 80 - 90 - 21 110- 80 -18

Enduro ve Kross motorlar için bir gereklilik Port bagaj.

X-TREME modelinde mevcut.

Ön ve Arka amortisör yapısı bakımından tüm arazi şartlarına uygun olduğunu farkediyoruz.

Amortisörlerin ayarlanabilir yapısı yumuşak ve sertlik ayarını Slow-fast ayarı ile sürüş esnasında konfora ve rahatına düşkünn kullanıcılar için önemli bir ayrıntı..

Euro 3 normalrında olan Egsoz ayrıca güçlü ve etkili bir ses ile kullanıcıyı cezbetmekte.

Dijital gösterge kullanılan X-TREME modeli bir gösterge de olması gerekn tüm bilgileri ekranında barındırmakta.

Üstten Eksantrikli motor bloğu 4 valf ve 23 hp gücünde.Su soğutmalı olması ve 24 nm -6000 rpm tork ile bende varım diyor.

gövde grenajları ile uyum içerisind olan aydınlatmalar ve sinyallerin L olması bir motosikletin daha kolay farkedilmesini sağlamaktadır.

de LED y

tüm arazi şartlarında kullanılması için tasarlanmış olan X-TREME modeli için disk kapağı fren sistemlerini koruması için güvenlik tedbirleri unutulmamış.

Dalgalı veya kelebek diye tabir edilen fren diskleri, Frenleme mesafesi açısından çok verimli. tüm detaylar hesaplanmış.

Merhaba Deniz hoş geldin…

Motokeyf: Bize biraz kendinden bahseder misin?

Kimdir Deniz MEHTAP TAŞ ?

Deniz Mehtap TAŞ : 1995 Ankara da doğdum 1 yıl sonra ailemin tayini nedeniyle Mersin ilinin Tarsus ilçesine taşındık. İlk okula Tarsus da başladım anne ve babamın öğretmen olmasından dolayı okula çok çabuk adapte oldum hiper aktif ve yaramaz bir çocuk olduğum söylenir hep 2 kardeşiz abim ve ben ilköğretim Tarsus'da tamamladıktan sonra ailemin tayini nedeniyle Mersin merkeze taşındık ortaokula Mersinde başlamış oldum lise sonda rahatsılık geçirdim uzun zaman okuldan uzak kaldım devam edemediğim için şuanda açık liseden devam ediyorum bu yıl diplomamı almış olacağım daha sonra üniversite için hazırlanacağım.

Motokeyf : İlginç bir öyküyle tanıdık seni. Bu öykünün başlangıcını, tam olarak birinci ağızdan da duyalım istedik. Bu macera nasıl başladı senin için?

Deniz Mehtap TAŞ : Motor sporlarına ilgim 2008 yılında başladı her akşam olduğu gibi yine babam haberleri izliyordu haberlerde milli yarışçımız Kenan Sofuoğlu nun şampiyon olduğunun haberi vardı ilgimi çekti mutlu olmuştum internet den haberi ve Kenan Sofuoğlu nun araştırdım Kenan abinin zorluklarla şampiyon olduğunu okudum videolarını izlerken motor yarışlarına karşı ilgim daha fazla artı artık motogp yarışlarınıda takip eder oldum böylelikle motor sporlarına hayranlığım başlamış oldu.

Motokeyf : Rakiplerin genel olarak erkeklerden oluşuyor. Rakiplerden aldığın tepkiler nasıl?

Deniz Mehtap TAŞ : Genelde korkuyorlar . bır kızın onlarla yarısması ve gecılmelerı onlar ıcın arkadasları arasında dalga konusu oluyor .ama saygıları hıc bır zaman bozmuyorlar dıyebılırız.

Motokeyf : Motosiklet kullanmaya başlamadan önceki yaşantınla sonraki yaşantın arasındaki farklar neler?

Deniz Mehtap TAŞ: Kendıme guvenım geldı ruzgarı delerek gıtmek benım ıcın vazgecılmez bir duygu oldu. korkmuyorum ve cesaretlı oldugumu anladım .keşke daha kucuk yaslardan baslasaydım motosıklet kullanmaya dıyorum. :)

Motokeyf : Yarışların sosyal hayatına etkisi neler oldu? Getirdikleri ve götürdükleri şeyler neler?

Deniz Mehtap TAŞ : Motosikletle tanismadan onceki yasantim daha sakin hanim hanimcik her genc kiz gibi muzik dinleyen ev isleri yapan sosyal bir yasamtim vardi ama motosiklet sporlarinla tanisdikdan sonra hayata bakis acim cok degisti cevrem degisti bu degisim oncelikle kendime olan oz guvenim cok artik yeni bir heyecan yeni bir nefes oldu benim daha onceki sosyal paylasim sitelerinde sadece samimi arkadaslarim.Vardi simdi ise fun sayfamda 40000 kisi takip ediyor sadece turkiye de deyil dunya nin bir cok ulkesinden doslarim oldu yurt disi yarislarina gidiyorum yeni ulkeler sehirler goruyorum yani hayatimda cok buyuk degisikler oldu

Motokeyf : Yaptığın sporu birçok insan sıradışı olarak tanımlıyor. Bu sporu seçme sebebin nedir?

Deniz Mehtap TAŞ : Öncelikle TURKIYE standartları ıcerınde insanların gozunde motosıklet cok tehlikeli gözüküyor . bence ilk önce akıllardakı bu motosıklet 'e olan kötu dusuncelerı ortadan kaldırmamız gerekiyor. bu sporu secmemdeki sebeb adranalin ve hıza olan heyecanımdan .rüzgarı delerek gıtmek benım ıcın vazgecılmez bir duygu .

Motokeyf : Yarışlara hazırlanırken nasıl bir süreç izliyorsun?

Deniz Mehtap TAŞ : Yarışlara nasıl hazırlanıyorum öncelikle yarışım hangi piste olacağını yarış takviminden öğrendikten sonra pistin krokisine çalışıyorum çizgilere virajlara daha önce o pistde yarışmış olanların videolarını izleyerek hangi viraja nasıl nereden hangi çizgiden girdiklerine sürelerine en iyi sürede dönmüş olanların videoları izliyorum eyer imkanım olursa yarış öncesi o pistde antrenman yaparak yarışlara hazırlanıyorum.

Motokeyf : Motosiklet sporunun şu anki durumu ve geleceği hakkındaki fikirlerin nelerdir?

Deniz Mehtap TAŞ : Motosiklet sporu suanki durumu sporcu gozunle bakmak gerekirse gerekili ilgi ve alaka yok en buyuk problemimiz sponsorluk destegi alamiyoruz manevi destek olarak ailemiz ve cok yakinlarimiz disinda ilgilenen cok az sayida insan var basinin destegi nerdeyse sifir haber bultenlerinde bile yer verilmiyor yarislarimiz ve basarilariz gelecekte en olur onunla alakali hic bir fikrim yok cunku turkiye de gundem her saat basi degistigi icin bizim motosiklet sporlari bu degisimlerden nasil etkilenir onuda izleyip gorecegiz Motokeyf : Birçok spora göre daha pahalı bir sporu yapmaya çalışıyorsun. Yeterince destek gördüğüne inanıyor musun? Seni destekleyen firmalar, sponsorların var mı?

Deniz Mehtap TAŞ : Tabikide yeterince destek gördüğüme inanmıyorum. Destekleyen fırmalar tabıkıde var . motosıkletımın yag ve bakım urunlerını karsılayan . benım uzerıme gıydıgım tulum,eldiven,kask vs ürünlerı karsılayan sporsorlarım, benim saglıgım ve yaptıgım spor ıcıceklerını karsılayan sponsorlarım var .

Motokeyf : Her şey de çok iyi değildir elbette. Bir profesyonel olarak yaşadığın sorunlar neler?

Deniz Mehtap TAŞ : En cok yasadıgım sorunlar . sık sık aralıklarla antreman yapamıyor olmam. lastık eksikliği gibi sorunlar...

Motokeyf : Önümüzdeki süreç için hedeflerin neler?

Deniz Mehtap TAŞ : Önümüzdeki yıllarda hedefım ılk öncelıkle ınsanlara motosıkletı sevdirme amacıyla yapmayı dusundugum organizasyonlar ve gucum yeterse eger 3-7 yas arasındakı cocuklara motosıklet kullanmaları ıcın egıtım vermek. Ve en büyük hedefım Yurdısında yarısmak..

Motokeyf : Örnek aldığın sporcular kimlerdir?

Deniz Mehtap TAŞ : TEK VE NET ‘‘KENAN SOFUOĞLU’’ Motokeyf : Bu spora başlamak isteyenlerin ne yapmasını önerirsin? Onlara vermek istediğin tavsiyelerin var mı?

Deniz Mehtap TAŞ : Motosiklet sporuna baslamak isteyen arkadaslarim ilk olarak motosiklet surus egitimi almasini daha sonra pist egitimleri almasini tavsiye ederim cadde kullanimla piste girmeleri hic dogru bir hareket olmaz cunku hem yariscilari hemde kendilerini tehlikeye atarlar motosikletinin ve kiyafetlerinin yaris icin uygun olmasi gerekiyor.

Daha sonra yaris kural kipabini okumalarini oneririm cunku bayraklari cok iyi bilmek lazim.

Bana destek olan maddi ve manevi desteğini esirgemeyen firmalara teşekkür ederim.

HARDLİNE http://www.hardlinenutrition.com/ MOTOPLUS http://www.motoplus.com.tr/ MOTUL ISIK TİCARET http://isikticaret.com/ GRENAJ NET http://grenaj.net/ Kilerci Motorlu araçlar http://www.k-ma.com.tr/

Doğu Avrupa’ da Endurocularımızdan Çifte Kupa.

Burak ÖZDEMİR ve Fırat ŞAHİN'in de katıldığı Bosna Hersek’te düzenlenen Doğu Avrupa Enduro Şampiyonası’nın dördüncü ayak yarışında Burak Özdemir ve Fırat Şahin ikinci oldu.

Balkan Motosiklet Federasyonu’nun düzenlediği Doğu Avrupa Enduro Şampiyonası’nın son ayağı olan bu yarışma Bosna Hersek’te yapıldı. Kreševo’da düzenlenen yarışta ülkemizden Fırat Şahin ve Burak Özdemir kupa mücadelesi verdi. Balkan Şampiyonası’nda derece yapmayı hedefleyen Burak Özdemir E3 sınıfında ikinci olurken, E2 sınıfında da Fırat Şahin ikincilik kupasını kaldırdı. İki gün süren şampiyonada sporcular hergün 46 km.’yi üç kere geçerlerken, Türkiye takımlar sıralamasında ev sahibi Bosna Hersek’in ardından ikinci oldu. Yunanistan’da üçüncü sırada kaldı.

Bosna Hersek yarışması hakkında Burak Özdemir, “Doğu Avrupa Şampiyonası’nın dördüncü ve son ayağını 2. olarak tamamladım. Takım arkadaşım Fırat Şahin'de aynı neticeyi elde etti. Bu sonuçla Doğu Avrupa Şampiyonası 2015 yılını üçüncülükle sonlandırmış bulunmaktayım. Emeği geçen herkese sonsuz teşekkür ederim” dedi.

Yarışın birinci gününü lider bitirdiğini belirten Fırat Şahin, “Panoda 1. olduğum yazıyordu. Heyecanla kupa törenini beklemeye başladık. Podyuma çağrı yapıldığında 2. olduğumu öğrendim. Birinci Bosna Hersekli sporcu oldu. Hayırlısı diyelim. Buna da şükür. Burak Özdemir’de ikinci olarak yarışı tamamladı.

Takımlarda da ikinci olduk. Allah’a şükürler olsun, yarışı ikimizde podyumda bitirdik” diye konuştu.

Kenan SOFUOĞLU 4. kez kazandı.

Motosiklette Dünya Supersport Şampiyonası'nın İngiltere'de düzenlenen 6. etabını kazanan Kawasaki Puccetti pilotu Kenan Sofuoğlu, üst üste 4. galibiyetini aldı.

Sezonun 6. yarışı, İngiltere'nin 4 bin 23 metrelik Donington Park Pisti'nde 20 tur üzerinden düzenlendi. Mücadeleye "pole" pozisyonundan başlayan Kenan Sofuoğlu, kalkışta yerini koruyamadı. Yarışa üçüncü sıradan giriş yapan MV Agusta Reparto Corse'nin Fransız pilotu Jules Cluzel, Sofuoğlu'ndan devraldığı liderliği 4. tura kadar korudu.

Dördüncü turda rakibini geçmeyi başaran Kenan Sofuoğlu, kalan bölümde rakiplerini arkasında tutarak bitiş çizgisini ilk sırada geçti. Sofuoğlu böylece, İspanya, Hollanda ve İtalya'nın ardından Büyük Britanya'da da birinciliği elde etti.

Sofuoğlu'nun 0,891 saniye gerisinde Cluzel ikinci, 7,968 saniye arkasında Pacedayz European TrackDays'ten Büyük Britanyalı Kyle Ryde ise üçüncü oldu.

Puanını 130'a yükselten şampiyona lideri Kenan Sofuoğlu, en yakın rakibi Cluzel ile arasındaki puan farkını 45'e çıkardı.

Dünya Supersport Şampiyonası'nın 7. yarışı, 7 Haziran'da Portekiz'de koşulacak.

Sürücüler ve markalar klasmanı Sezonun 6. yarışının ardından sürücüler ve markalar klasmanında ilk 5 sıra şöyle: Sürücüler klasmanı: 1. Kenan Sofuoğlu (Türkiye) - 130 puan 2. Jules Cluzel (Fransa) - 85 3. Patrick Jacobsen (ABD) - 79 4. Lorenzo Zanetti (İtalya) - 70 5. Gino Rea (Büyük Britanya) - 54

MUGELLO PİSTİNDE ZAFER BİR KEZ DAHA LORENZO’NUN 2015 MotoGP sezonunun İtalya’nın Mugello pistinde gerçekleştirilen 6. yarışını Yamaha’dan Jorge Lorenzo ilk sırada tamamladı. İspanyol pilot ikinci sıradan başladığı yarışın ilk bölümünde Ducati pilotları ve Marquez ile mücadelesinden galip ayrıldı ve yarışı rahat şekilde ilk sırada tamamladı.

Lorenzo, ilk turlarda Ducati pilotlarını geçip ilk sıraya yerleşirken, iyi bir yükseliş gösteren ve arkasına kadar gelen Marquez’in baskısına dayanmayı başardı. Daha sonra arkasındaki Marquez, Dovizioso, Iannone ve Pedrosa arasındaki çekişmeden de faydalanarak farkı açtı ve üst üste üçüncü zaferini kazandı.

Andre Iannone pole pozisyonundan başladığı mücadelede dördüncü sıraya kadar gerilemesine karşın uzun süre Marquez, Dovizioso, Pedrosa ve Rossi ile podyum mücadelesi verdi. Iannone rakiplerinin yarış dışı kalmasıyla birlikte rahatladı ve son bölümde Rossi’nin baskısına karşın yarışı ikinci sırada tamamladı.

Rossi 8. sırada başladığı yarışta 11. sıraya kadar gerilerken, önündeki rakiplerini geçmeyi başararak Marquez, Dovizioso, Iannone ve Pedrosa dörtlüsünü yakaladı. İlk önce Pedrosa’yı geçen Rossi, Marquez ve Dovizioso’nun yarış dışı kalmasıyla beraber üçüncü sırada podyuma çıktı.

Pedrosa sakatlığından sonra ilk kez güçlü bir performans sergiledi. Uzun süre Iannone’yi kovalayan Pedrosa, dördüncü sırada bitiş çizgisini görerek eski formunu yakaladığının sinyallerini verdi.

Yarışın en büyük olayı şüphesiz Marquez’in düşmesiydi. Yarışa 13. sıradan başlayan Marquez, harika start aldığı yarışın henüz ikinci turunda ikinci sıraya kadar yükseldi. Lider Lorenzo’yu zorlamaya başlayan Marquez, Dovizioso, Iannone ve Pedrosa ile uzun süre ikincilik mücadelesi verdiği sırada motorun kontrolün kaybetti ve düşerek bu sezon birkez daha yarış dışı kalmış oldu.

Ducati’den Dovizioso ise motorunda yaşana problem nedeniyle motorunu garaja götürmek zorunda kaldı.

Bradley Smith, Pol Espargaro, Maverick Vinales, Michele Pirro, Danilo Petrucci ve Yonny Hernandez ilk onu tamamlayan diğer isimler oldular.

1.

Jorge Lorenzo Yamaha Yamaha 41m39.173s 2.

Andrea Iannone Ducati 5.563s 3.

Valentino Rossi Yamaha 6.661s

Jetler Keban’da Coştu.

İlk ayağı Bodrum’da yapılan Türkiye Su Jeti Şampiyonası’nın 2. Ayak Yarışları, Elazığ Keban’da yapıldı. Elazığ Su ve Motor Sporları Festivali ile birlikte yapılan yarışları binlerce seyirci izledi.

Türkiye Sujeti Şampiyonası’nın ikinci ayağı Elazığ ilinin Keban ilçesinde düzenlendi. Elazığ Valiliği, Elazığ Belediyesi, Keban Kaymakamlığı ve Keban Belediyesi’nin desteğiyle Türkiye Motosiklet Federasyonu’nun ev sahipliğinde düzenlenen yarışlar ilk kez Keban Baraj Gölü’nde gerçekleştirildi. Elazığ Su ve Motor Sporları Festivali ile birlikte yapılan yarışları binlerce seyirci takip etti.

Su ve adrenalin severleri bir araya getiren yarışlarda dereceye giren sporcular şöyle; Standart1 sınıfı (0-110 bg): Sertaç Şahan Şefkatlioğlu, Atakan Atmaca, Emin Durmaz Standart2 sınıfı (111-179 bg): Kaan Şanver, Hakan Akgün, Bekir Uslu Standart3 sınıfı (180 bg ve üstü): Özkan Piro, Ali Komşusu, Derin Sağun Pro Açık (Modifiyeli): Özkan Piro, Ali Komşusu, Derin Sağun Bayanlar Kupası: Ahu Atmaca, Nilgün Bayırlı, Yasemin Usta Flyboard: Ali Komşusu, Kahraman Aktaş, Uğraş Yurtseven Free Style: Ali Komşusu, Uğur Piro, Kaan Şanver TMF Kupası: Ali Komşusu, Özkan Piro, Cesim Serkan Kokol Drag: Cesim Serkan Kokol, Kemal Piro, Galip Bebek Festivale katılan vatandaşlara sujeti eğitimleri verildi. Çocuklar ve gençleri sporcular jetlerine bindirerek Keban gölünde tur attı. Tırmanma duvarı, canlı langırt ve sumo güreşi festivale ayrı bir heyecan katarken, şehir dışından gelen motosikletçiler kamp alanında çadır kurdular.

Kenan Sofuoğlu, Portekiz'de ikincilikle yetindi.

Dünya Supersport Şampiyonası'nın Portekiz'deki 7. ayağında Fransız Jules Cluzel, Kenan Sofuoğlu'nun önünde ilk sırayı elde etti.

Motosiklette Dünya Supersport Şampiyonası'nın Portekiz'de düzenlenen 7. etabını kazanan MV Agusta Reparto Corse'nin Fransız pilotu Jules Cluzel, sezonun 2. galibiyetini aldı. Sezonun 7. yarışı, Portekiz'in Portimao kentindeki 4 bin 592 metrelik Uluslararası Algarve Pisti'nde 18 tur üzerinden düzenlendi. Mücadeleye "pole" pozisyonunda başlayan Cluzel, kalkışta yerini korumayı başardı. Yarışa ikinci sıradan giriş yapan Kawasaki Pucetti sürücüsü Kenan Sofuoğlu, yerini kaybederek ilk tur sonunda 4'üncülüğe geriledi. Yarış boyunca agresif bir performans sergileyen şampiyona lideri Sofuoğlu, ikinci turda PATA Honda'dan Büyük Britanyalı Kyle Smith'i, 5. turda da CORE Motorsport Tayland takımından ABD'li Patrick Jacobsen'i geçerek 2. sıraya yerleşti. Turlar ilerledikçe lider Cluzel ile arasındaki farkı kapatan milli motosikletçi, rakibini 12. turda geride bırakarak birinciliği devraldı. Son turda yaptığı atakla tekrar liderliğe yükselen Fransız Cluzel, 31.54.954'lük derecesiyle bitiş çizgisini ilk sırada geçti ve Kenan Sofuoğlu'nun 4 yarışlık galibiyet serisine son verdi. Liderin 0,184 saniye gerisinde kalan Sofuoğlu ikinciliği elde etti. Cluzel'in 7,597 saniye arkasında yarışı bitiren Jacobsen ise podyumu tamamladı. Puanını 150'ye çıkaran Kenan Sofuoğlu, sürücüler klasmanındaki liderliğini korudu. Sıralamada Cluzel, 110 puanla Sofuoğlu'nu takip etti. Dünya Supersport Şampiyonası'nın 8. yarışı, 21 Haziran'da İtalya'da koşulacak. Razgatlıoğlu 5. kez zirvede Kawasaki Puccetti takımı adına Avrupa Superstock 600 Şampiyonası'nda mücadele eden 18 yaşındaki Türk motosikletçi Toprak Razgatlıoğlu da dün aynı pistte yapılan yarışı kazandı. Razgatlıoğlu, böylece sezonun ilk 5 yarışını da kazanmış oldu.

Lorenzo'dan üst üste 4. zafer MotoGP Dünya Şampiyonası'nın 7. yarışı Katalonya Grand Prix'sini kazanan Movistar Yamaha takımının İspanyol pilotu Jorge Lorenzo, üst üste 4. galibiyetini elde etti.

Motosiklet yarışlarının en önemli organizasyonu MotoGP'de sezonun 7. ayağı, İspanya'nın 4 bin 727 metrelik Barcelona-Katalonya Pisti'nde koşuldu. Yarışa 3. sıradan başlamasına rağmen ilk virajda liderliğe yükselen Lorenzo, son yarışlardaki üstün performansını burada da sürdürdü. Rakipleriyle arasındaki farkı yarış boyunca koruyan Movistar Yamaha takımının İspanyol pilotu, 42:53.208'lik derecesiyle yarışı 1. sırada tamamladı ve üst üste 4. galibiyetine imza attı. Lorenzo'nun takım arkadaşı Valentino Rossi, liderin 0.885 sanise gerisinde kalarak yarışı 2. sırada tamamlarken, Repsol Honda’dan Dani Pedrosa liderin 19.455 saniye arkasında 3'üncülüğü elde etti. Aralarında son 2 senenin şampiyonu Marc Marquez'in de yer aldığı birçok pilot, yaptığı kazaların ardından yarıştan diskalifiye oldu. Şampiyona lideri Rossi, yarış sonunda puanını 138'e çıkardı. İtalyan sürücüyü, 137 puanı bulunan Lorenzo ve 94 puanlı Iannone izledi. İLK 10 SIRA Yarışı ilk 10 sırada bitiren sürücüler şöyle: 1. Jorge Lorenzo (Movistar Yamaha) 2. Valentino Rossi (Movistar Yamaha) 3. Dani Pedrosa (Repsol Honda) 4. Andrea Iannone (Ducati) 5. Bradley Smith (Monster Yamaha Tech 3) 6. Maverick Vinales (Suzuki Ecstar) 7. Scott Redding (EG 0,0 Marc VDS) 8. Stefan Bradl (Athina Forward) 9. Danilo Petrucci (Pramac) 10. Alvaro Bautista (Aprilla)

20 Haziran ve 22 Haziran tarihlerinde Drag şampiyonası Konya’da yapıldı.

Türkiye Motosiklet Federasyonu faaliyet takviminde yer alan ‘’Türkiye Drag Şampiyonası 2. Ve 3. Ayak Yarışları’’ 20-21 Haziran 2015 tarihleri arasında Konya’da yapıldı.

Konya Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü Saraçoğlu Spor Tesisleri Drag Pistinde yapılan şampiyonanın İkinci ve Üçüncü Ayak Yarışlarında sporcular birbirleriyle büyük çekişme yaşadı.

402 metre uzunluğundaki pistte hem en iyi kalkışı hem de yarışı en kısa sürede bitirmenin hesaplarının yapıldığı mücadeleler izleyenlere heyecan dolu anlar yaşattı.

Nihat ALAN

2.Ayak yarışında ilk üç sırayı alan isimler şu şekilde oluştu; Süper Street (1000-1300 cc): Muhammed Kamil Kırbaş, Caner Kit, Zafer Kalender Pro Street (1000-1300 cc): Doğan Kırbaş, Muhammed Kamil Kırbaş, Oğuz Bor Street 2 (1000-1300 cc): Mustafa Bilim, Mustafa Adım, Fatih Saraçoğlu Street 1 (600 cc): Halit Nalinci, Mehmet Çal, Hasan Avcı Street 1 (750 cc): Vedat Zor, Hazar Şengül, Mesut Avşar Standart 2 (1000-1300 cc): Veysel Gençer, Tuncer Yeşil, Ünal Tapki Standart 1 (600-750 cc): Cafer Çömlek, Fatih Akın Akkuş, Murat Avşar Bayanlar: Nazlıcan Yurdakul, Zübeyde Avşar, Merve Manav 200 Pro: Zafer Akınçay, Emre Bozarslan, Süleyman Kartaşmış

Üçüncü ayak yarışında ilk üç sırayı alan isimler şu şekilde oluştu; Süper Street (1000-1300 cc): Muhammed Kamil Kırbaş, Caner Kit, Zafer Kalender Pro Street (1000-1300 cc): Muhammed Kamil Kırbaş, Oğuz Bor, Ali Utku Street 2 (1000-1300 cc): Mustafa Adım, Mustafa Bilim, Fatih Saraçoğlu Street 1 (600 cc): Orhan Karabaş, Hasan Avcı, Mehmet Çal Street 1 (750 cc): Vedat Zor, Hazar Şengül, Metin Çal Standart 2 (1000-1300 cc): Tuncer Yeşil, Veysel Gençer, Ünal Tapki Standart 1 (600-750 cc): Fatih Akın Akkuş, Cafer Çömlek, Nejat Doğan Bayanlar: Zübeyde Avşar, Nazlıcan Yurdakul 200 Pro: 200 Pro: Zafer Akınçay, Emre Bozarslan, Uğur Tekden Sorgun Motosiklet kulübü adına yarışan Veysel GENCER bu yıl ilk defa Motosiklet yarışmalarına katılmasına rağmen Standart 1000cc kategorisinde 2. ve 3. Ayak yarışlarında 1.lik ve 2.lik kupasını alarak 1. ayak yarışlarında elde ettiği başarının tesadüfi olmadığını kanıtlamış oldu.

Veysel GENCER Cumartesi günü yapılan 1.Ayak yarışlarında yaşanan kıyasıya mücadele sonucunda 1.lik kupasını almaya hak kazanmıştır.

Standart 1000cc ; 1.Veysel GENCER

2.Tuncer YEŞİL 3.Ünal TAPKİ Pazar günü yapılan 3.ayak müsabakalarında 1.lik ve 2.lik yarışlarında kıyasıya yaşanan mücadele sonunda Tuncer YEŞİL ile görmeye pek alışık olmadığımız aynı sürede tamamlama olayı sebebi ile 3.kez piste çıkan Tuncer YEŞİL ile Veysel GENCER arasında geçen mücadelenin galibi Tuncer YEŞİL oldu. Ancak hem ilk kez yarışması hemde 1.lik kupası almasının tesadüf olmadığını gösterdi.

Standart 2 (1000cc-1300cc) ; 1.Tuncer YEŞİL

2.Veysel GENCER 3.Ünal TAPKİ Her 3 yarışçımıza da başarılar diliyoruz.

Kenan Sofuoğlu kaza yaptı, 11. oldu.

Dünya Supersport Şampiyonası'nın İtalya'daki 8. ayağında, Fransız motosikletçi Jules Cluzel birinciliği elde etti. Şampiyonadaki 100. yarışına çıkan Kenan Sofuoğlu ise son turda kaza yaparak bitiş çizgisini 11. sırada geçti Milli motosikletçimiz Kenan Sofuoğlu, Supersport Şampiyonası'nda 100. Yarışında büyük bir talihsizlik yaşayarak 11. oldu.

Dünya Supersport Şampiyonası'nda sezonun 19 turluk (80.294 Km) 8. ayak yarışını milli motosikletçimiz Kenan Sofuoğlu 11. sırada bitirdi. Misano Dünya Pistinde "Marco Simoncelli" yapılan yarışa ikinci cepten start alan Sofuoğlu, iyi çıkış yapmasına rağmen ilk turda gerilere düştü. Yarışı uzun süre dördüncü sırada götüren Sofuoğlu, zaman zaman üçüncülüğe yükseldi. Şampiyonluğun en büyük adayı milli sporcumuz son turda büyük bir talihsizlik yaşayarak düştü. Sofuoğlu yarışa 11. sırada dönerek İtalya’dan puan çıkarmasını bildi. Yarışı Fransız pilot Jules Cluzel kazanırken, puan farkı da 20’ye düştü.

FIM Dünya Supersport Şampiyonası’nda üç şampiyonlukla efsaneleşen Kenan Sofuoğlu, Misano ayağıyla birlikte 100. yarışına çıktı. 2003 yılında Valencia’da başlayan WSS kariyerinde 66 defa kürsüye çıkan Sofuoğlu, Supersport Şampiyonası’nda 31 kez de milli marşımızı çaldırdı.

SÜRÜCÜLER KLASMANI 1. KENAN SOFUOĞLU (TÜRKİYE) - 155 Puan 2. Jules Cluzel (Fransa) - 135 3. Patrick Jacobsen (ABD) - 115 4. Lorenzo Zanetti (İtalya) - 97 5. Gino Rea (İngiltere) - 80 MARKALAR KLASMANI 1. KAWASAKİ- 159 Puan 2. MV Agusta - 153 3. Honda - 127

VE ROSSİ SAHNEDE....

MotoGP’de Hollanda’nın Assen pistinde 97,000 seyirci önünde yapılan sezonun 8’inci yarışını Yamaha’dan Valentino Rossi kazanarak kariyerinin 111’inci zaferine imza attı ve liderliğini perçinledi.

Uzun bir aradan sonra yarışa pol pozisyonundan başlayan İtalyan sürücü Rossi, büyük bir bölümünü lider götürdüğü yarışı Repsol Honda sürücüsü Marc Marquez’in önünde kazanmayı başardı. Kariyerinin 111’inci, MotoGP’de ise 85’inci zaferini kazanan Rossi Şampiyonada takım arkadaşı ile olan puan farkını da 10’a çıkartmayı başardı.

Yarışın başından sonunda Rossi’nin arka tekerleğinden ayrılmayan Marquez, yarışın bitimine 7 tur kala liderliği Rossi’den alsa da, Rossi 3 tur kala liderliği tekrar almayı başardı. Son virajda nefesleri kesen mücadeleden de galip ayrılan Rossi bu sezon 3’üncü zaferini elde etmeyi başardı.

Son 4 yarışta birinciliği kimselere kaptırmayan Yamaha sürücüsü, Rossi’nin takım arkadaşı ve Şampiyonadaki en büyük rakibi Jorge Lorenzo ise sekizinci sıradan başladığı yarışta henüz ilk turda üçüncülüğe yükselmeyi başardı ve baskı görmeden üçüncü sıradaki yerini koruyarak podyumu tamamlayan isim oldu.

Ducati’den Andrea Iannone 4’üncü olurken 4 sürücünün 0.4 saniye içerisinde finiş gördüğü 5’incilik mücadelesini kazanan Monster Yamaha Tech3’den Pol Espargaro oldu. 6’ncı sırada LCR Honda’dan Cal Crutchlow, 7’nci sırada Monster Yamaha Tech3’den Bradley Smith ve 8’inci sırada Repsol Honda’dan Dani Pedrosa finiş gördü. Son yarışların başarılı takımı Suzuki bu yarışta istediği performansı sergileyemeyerek Aleix Espargaro ile 9, Maverick Vinales ile 10’uncu sırada finiş gördü.

İzmir’de Pist 4.Ayak Yarışları Coşkulu Geçti.

Türkiye Pist Şampiyonası’nın 4. Ayak yarışı İzmir Ülkü Yarış Pisti’nde koşuldu. Yarışın ilk günü yağmurlu geçerken, ikinci gün yarışlar sıcak ve güneşli bir havada yapıldı. İzmir yeniden Türkiye Pist Şampiyonası’na ev sahipliği yaptı. Türkiye Pist Şampiyonası 4. Ayak yarışı Ülkü Yarış Pisti’nde 75 sporcunun katılımıyla koşuldu. Yarış severler, Ülkü Yarış Pisti’nde motor sesleriyle beraber heyecan dolu bir hafta sonu geçirirken en hızlı sporcuların mücadele ettiği TMFGP 600’de AKUT yarışçıları Aras Özkaçar, Furkan Eryılmaz ve Muammer Karakaya ilk üç sırayı paylaştı. TMFGP 1000 sınıfında ise Sinan Şenel (AKUT) birinci, Burak Albayrak (SMYRNA) ikinci ve Altuğ İnan’da (ÜMK) üçüncü sırada yer aldı.

Dördüncü ayak yarışında sınıflarında dereceye giren isimler şöyle; 1000 A: Sinan Şenel , Burak Albayrak, Süleyman Yıldız 600 A: Aras Özkaçar, Furkan Eryılmaz, Muammer Karakaya 1000 B: Ali Durmaz, Fatih Ahi, Harun Akgün 600 B: Tolga Dede, Ahmet Ertuğrul, Harun Taşkın 1000 C: Kenan Sabun, Yavuz Tahmaz, Fatih Türüdü 600 C: Ali Efe Yeğin, Abdullah Aykut Eker, Kerim Öztürk 125 cc: Bahattin Sofuoğlu, Deniz Öncü, Can Öncü Bayanlar: Halide Kübra Urgancı, Ayşe Aydoğan, Funda Batay

Süpermoto 3.Ayak Şampiyonası Akyazı’da Yapıldı.

Türkiye Süpermoto Şampiyonası’nın 3. Ayağı Kenan Sofuoğlu Pisti’nde yapılırken, yarışlara seyirciler büyük ilgi gösterdi.

Sakarya ilinin Akyazı ilçesinde bulunan Kenan Sofuoğlu Pisti Türkiye Süpermoto Şampiyonası’nın üçüncü ayak yarışına ev sahipliği yaptı. Yarışçılar, 1.300 metre uzunluğundaki pistte bütün hünerlerini sergilerken, izleyenlere büyük heyecan yaşattı. Birbirinden değişik ve hızlı viraj alma teknikleriyle sporcuların yeteneklerini ön plana çıktığı Süpermoto A sınıfında KNN54 Spor Kulübü’nden Harun Çabuk çekişmeli geçen yarışı birincilikle tamamladı. Bu sınıfta Çabuk’u Batuhan Demiryol (SMSK) ve Mücahit Talha Zengin (SMSK) izledi. Süpermoto B sınıfında Muhammed Zengin (SMSK) birinci, Servet Dursun (SMSK) ikinci ve ilk yarışında da Muhammet Berberoğlu’da üçüncü oldu.

Ata Motosiklet Kulübü tarafından organize edilen yarışta S3 sınıfında Yusuf Işık KNN54) birinci olurken, Taha Keklik (A2) ikinci ve Mehmet Sabri Yılmaz’da (EMSK) üçüncü oldu. 85 cc sınıfında AKUT sporcuları Öncü kardeşler Bahattin Sofuoğlu’nun (KNN54) önünde ilk iki sırayı paylaştılar. Can Öncü damalı bayrağı ilk sırada görürken, Deniz Öncü’de ikinci sırada yer aldı. Minik sporcuların mücadele ettiği 50 cc sınıfında Onur Işık (KNN54) birinci, Kadir Erbay (KMSK) ikinci ve Ulaş Cem Cengiz’de (SMYRNA) üçüncü sırada yer aldı. 65 cc sınıfında Taha Işık (KNN54) podyumun ilk basamağına çıktı. Işık’ı Ares Stefan Bengiç (SMYRNA) ve Murathan Çetin (GDMSK) takip etti.

MARC MARQUEZ GERİ DÖNDÜ.

Almanya’nın Sachsenring pistinde yapılan MotoGP Dünya Şampiyonası’nın 9’uncu yarışını Repsol Honda sürücüsü Marc Marquez kazanarak Almanya’daki galibiyet serisini 6 yarışa çıkarmayı başardı.

Almanya Grand Prix’i haftasonu boyunca üstün olan Repsol Honda sürücüsü Marc Marquez, ilk cepten başladığı yarışta ilk turlarda ikinci sıraya düşse de daha sorna aldığı liderliği yarışın sonuna kadar korumayı başardı ve bu sezon ikinci, Almanya’da ise 6’ncı zaferini elde etmeyi başardı.

Geçirdiği ameliyat sonrası 3 yarış kaçıran ve daha sonra da formunu yakalayama çalışarak birçok puan kaybeden Repsol Honda’nın bir diğer sürücüsü Dani Pedrosa bu sezon en iyi derecesini elde ederek ikinci sırada finiş gördü ve böylece Repsol Honda bu sezon ilk kez duble yapmış oldu.

Yarışa 6’ncı sırada başlayan Şampiyona lideri Movistar Yamaha sürücüsü Valentino Rossi, podyumu tamamlayan isim oldu. Rossi, bir süre Pedrosa’yı sıkıştırsa da atak yapacak fırsatı bulamadı ve 3’üncülüğe razı olarak Şampiyona liderliğini sürdürdü. Rossi bu podyumla 3’ü birincilik, 2’si ikincilik ve 4’ü üçüncülük olmak üzere bu sezon tüm yarışlarda podyuma çıkma serisini sürdürdü.

Yarışın ilk turunu lider geçmeyi başaran bir diğer Movistar Yamaha sürücüsü Jorge Lorenzo 4’üncü sırada finiş görerek Şampiyonadaki ikinciliğini korumayı başardı fakat lider Rossi ile olan puan farkının 13’e çıkmasına engel olamadı.

Repsol Honda ve Movistar Yamaha sürücülerinin ardından en iyi sürücü Ducati’den Andrea Iannone oldu. Onu Yamaha Tech3’den Bradley Smith takip ederken, 7’nci sırada finiş gören isim LCR Honda’dan Cal Crutchlow oldu. Yamaha Tech3’den Pol Espargaro 8’inci, Octo Pramac Racing’den Danilo Petrucci 9’uncu olurken ilk 10’u tamamlayan isim Suzuki’den Aleix Espargaro oldu.

MotoGP’de sezonun 10’uncu yarışı bir aylık aranın ardından Amerika’nın Indianapolis pistinde yapılacak.

Kenan Sofuoğlu Malezya'da 4. oldu Dünya Supersport Şampiyonası'nın Malezya'da yapılan sezonun 9. etabını, CORE Motorsport Tayland takımından ABD'li Patrick Jacobsen kazandı.

Sezonun 9. yarışı, Malezya'nın başkenti Kuala Lumpur'daki 5 bin 543 metrelik Uluslararası Sepang Pisti'nde 14 tur üzerinden düzenlendi. Mücadeleye ikinci sıradan başlayan Kawasaki Pucetti sürücüsü Kenan Sofuoğlu, kalkışta yerini kaybederek 6'ncılığa geriledi. İlk tur sonunda Patrick Jacobsen liderlikte, MV Agusta Reparto Corse'den Fransız Jules Cluzel ikinci ve İtalyan takım arkadaşı Lorenzo Zanetti üçüncü sırada yer aldı.

Agresif bir sürüş çıkaran Sofuoğlu, üçüncü turda 3'üncülüğe yükselerek ilk iki sıradaki Jacobsen ve

Cluzel'e yaklaşsa da rakiplerini geçmeyi başaramadı. Yarış boyunca Cluzel'i arkasında tutmayı başaran Jacobsen, rakibinin son virajdaki atağına rağmen 30.21.294'lük derecesiyle bitiş çizgisini ilk sırada geçti. Rakibinin 0.091 saniye gerisinde Cluzel ikinci sırayı elde etti. Son virajda Kenan Sofuoğlu'nu geride bırakan Zanetti, podyumu tamamlayan isim oldu. Oğlu Hamza'nın vefatının ardından ilk yarışına çıkan Kenan Sofuoğlu ise liderin 3.456 saniye arkasında 4. sırayı elde etti. Puanını 168'e çıkaran Kenan Sofuoğlu, sürücüler klasmanındaki liderliğini korudu. Sıralamada Cluzel, 155 puanla Sofuoğlu'nu takibini sürdürdü.

Sürücüler ve markalar klasmanı Sezonun 9. yarışının ardından sürücüler ve markalar klasmanında ilk 3 sıra şöyle: Sürücüler klasmanı 1. Kenan Sofuoğlu (Türkiye) - 168 puan 2. Jules Cluzel (Fransa) - 155 3. Patrick Jacobsen (ABD) - 140

Türkiye Motosiklet Federasyonu faaliyet takviminde yer alan ‘’Türkiye Drag Şampiyonası 4. ve 5.

Ayak Yarışları’’ 25-26 Temmuz 2015 tarihleri arasında Konya’da yapıldı.

Konya Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü Saraçoğlu Spor Tesisleri Drag Pistinde yapılan şampiyonanın dördüncü ve beşinci Ayak Yarışlarında sporcular birbirleriyle büyük çekişme yaşadı. 402 metre uzunluğundaki pistte hem en iyi kalkışı hem de yarışı en kısa sürede bitirmenin hesaplarının yapıldığı mücadeleler izleyenlere heyecan dolu anlar yaşattı.

Ertelenen 4. Ayak yarışı 25 Temmuz Cumartesi günü yapılırken dereceye giren isimler şu şekilde oluştu; Süper Street 2 (1000-1300 cc): Caner Kit, Zafer Kalender Pro Street 2 (1000-1300 cc): Oğuz Bor, Orhan Akkaya, Ali Utku Street 2 (1000-1300 cc): Mustafa Adım, Osman Koç, Mustafa Bilim Street 1 (750 cc): Hazar Şengül, Metin Çal, Enes Çoban Street 1 (600 cc): Orhan Karabaş, Hasan Avcı, Halit Nalinci Standart 2 (1000-1300 cc): Tuncer Yeşil, Erdinç Avındık, Veysel Gencer Standart 1 (600-750 cc): Cafer Çömlek, Fatih Akın Akkuş 200 cc: Zafer Akınçay, Emre Bozarslan, Ramazan Çil Bayanlar: Nazlıcan Yurdakul, Ebru Çetin

Nihat ALAN

MARQUEZ 3. KEZ SAHNEDE MotoGP'de sezonun 10. yarışı Indianapolis Grand Prix'sinde, Repsol Honda takımından Marquez birinci oldu.

MotoGP Dünya Şampiyonası'nın 10. yarışı Indianapolis Grand Prix'sini kazanan Repsol Honda takımının İspanyol pilotu Marc Marquez, sezonun 3. galibiyetini elde etti.

Motosiklet yarışlarının en önemli organizasyonu MotoGP'de sezonun 10. ayağı, ABD'nin Indianapolis kentiyle aynı adı taşıyan 4,2 kilometre uzunluğundaki pistte 27 tur üzerinden yapıldı.

Mücadeleye 3. cepten başlayan Movistar Yamaha'nın İspanyol pilotu Jorge Lorenzo, ilk turu lider geçti. İlk sıradan kalktığı yarışta 24 tur boyunca Lorenzo'yu takip eden son 2 yılın şampiyonu Marquez, sonraki turda yaptığı atakla vatandaşını geride bırakarak liderliğe yükseldi.

Kalan 3 turda liderliğini koruyan 22 yaşındaki Marquez, 41.55.371 dakikalık derecesiyle bu sezon 3'üncü, kariyerinde 22'nci kez bitiş çizgisini ilk sırada geçti.

Lorenzo, Marquez'in 0.688 saniye gerisinde ikinci, takım arkadaşı Valentino Rossi ise 5.966 saniye arkasında üçüncü oldu. Şampiyona lideri Rossi, yarış sonunda puanını 195'e çıkardı. İtalyan sürücüyü, 186 puanı bulunan takım arkadaşı Lorenzo izledi. Puanını 139'a yükselten Marquez ise pilotlar klasmanında 3. sıraya tırmandı.

Sezonun 11. yarışı, Çek Cumhuriyeti Grand Prix'si 16 Ağustos'ta koşulacak. İlk 3 sıra Yarışı ilk 10 sırada bitiren sürücüler şöyle: 1. Marc Marquez (Repsol Honda) 2. Jorge Lorenzo (Movistar Yamaha) 3. Valentino Rossi (Movistar Yamaha)

JUNIOR SOFUOĞLU

Gelecek vaat eden genç yetenek Sofuoğlu (KNN54), Öncü kardeşlerin önün niz Öncü’de (AKUT) üçüncülükle yetindi. Bay (ENDO) 6 tur sonunda damalı bayraktan ilk sı (AKUT) Aydoğan’ı takip etti.

Dereceye giren sporcular kupalarını yarışları idarecilerden aldı.

U’NDAN BİR BAŞARI DAHA....

klerin mücadele ettiği 125 cc sınıfında Bahattin nde yer alırken, Can Öncü (AKUT) ikinci ve kardeşi Deayanlar Kupası’nda piste çıkan yarışçılardan Ayşe Aydoğan ırada geçerken, Funda Batay (ENDO) ve Bener Gülşah Yeğin

ı yakından takip eden TMF Başkanı Bekir Yunus Uçar ve

ALİ EFE YEĞİN ZAFERLE DÖNDÜ...

TÜRKİYE PİST ŞAMPİYONASI 5.AYAK SERES PİSTİNDE YAPILDI. Türkiye Pist Şampiyonası’nın 5. Ayağı Yunanistan’ın Serez pistinde yapılırken, üç gün süren organizasyonu Batı Trakya'da yaşayan Türkler'de takip etti.

Pist heyecanı Türkiye Motosiklet Federasyonu organizatörlüğünde Yunanistan'ın Serez Pisti'nde 5. Ayak yarışıyla devam etti. Türkiye Pist Şampiyonası’nın 5. Ayağı 77 sporcunun katılımıyla sıcak bir havada yapıldı.

Beşinci ayak yarışları heyecanlı ve çekişmeli mücadelelere sahne olurken TMF GP 1000 sınıfında Erdal Karabulut (BAMOS) ilk sırayı elde etti. Bu sınıfta Burak Albayrak (SMYRNA) ikinci ve Sinan Şenel’de (AKUT) üçüncü oldu. TMF GP 600 sınıfında 14 turluk yarışta AKUT sporcuları ilk üç sırayı elde etti. Aras Özkaçar damalı bayrağı ilk sırada görürken, Muammer Karakaya ve Furkan Eryılmaz’da kürsünün ikinci ve üçüncü basamağına çıktı.

Gün boyu devam eden yüksek sıcaklık yarışçıları olumsuz etkilese de 1000 A sınıfında; Erdal Karabulut (BAMOS), Yunus Erçelik (BAMOS), Burak Albayrak (SMYRNA), 600 A sınıfında da Nuri Yılmaz (BAMOS), Furkan Eryılmaz (AKUT) ve Muammer Karakaya (AKUT) 5. ayak yarışında derece giren isimler oldu. 1000 B sınıfı Harun Akgün’ün (BAMOS) birinciliği ile tamamlanırken, Akgün’ü Özgür Çiçek (BAMOS) ve Halil Fıstık (MESK) takip etti. ENDO sporcusu Tolga Dede 600 B sınıfında birinci, Aytuğ Eker (A2) ikinci ve Hasan Avcı’da (KMK) üçüncü sırada yer aldı.

3 bin 187 metre uzunluğundaki Serez Pisti’nde koşuılan 1000 C sınıfında kürsünün ilk basamağına Fatih Türüdü (BAMOS) çıktı. Yavuz Tahmaz (PMSK) ve Erdem Şahin (AKUT) ise Türüdü’nün ardından günü kupayla tamamlayan isimler oldu. 600 C sınıfında ise birincilik kupasını Ali Efe Yeğin (A2) kaldırdı. Osman Pandır (BOBSK) ikincilik ve Abdullah Aykut Eker’de (A2) üçüncülükle 5. Ayak yarışını tamamladı.

LORENZO ZİRVEYİ ELE GEÇİRDİ.

MotoGP'de sezonun 11. yarışı Çek Cumhuriyeti Grand Prix'sinde, Movistar Yamaha takımından Lorenzo birinci oldu.

MotoGP Dünya Şampiyonası'nın 11. yarışı Çek Cumhuriyeti Grand Prix'sini kazanan Movistar Yamaha takımının İspanyol sürücüsü Jorge Lorenzo, pilotlar klasmanında liderliğe yerleşti.

Motosiklet yarışlarının en önemli organizasyonu MotoGP'de sezonun 11. ayağı, Çek Cumhuriyeti'nin Brno kentindeki 5,4 kilometrelik Masaryk Pisti'nde 22 tur üzerinden yapıldı.

Mücadeleye ilk cepten başlayan 28 yaşındaki Lorenzo, startta liderliğini korudu. Turlar ilerledikçe 2. sıradaki Repsol Honda'dan Marc Marquez ile arasındaki farkı açan Lorenzo, 42.53.042'lik derecesiyle sezonun 5'inci, kariyerinin ise 38'inci galibiyetini elde etti.

Son 2 yılın şampiyonu Marquez, vatandaşının 4.462 saniye arkasındaki 2'nci, Movistar Yamaha'dan Valentino Rossi de takım arkadaşının 10.397 saniye gerisinde 3'üncü oldu.

Bu sonuçla puanını, 211'e çıkararak takım arkadaşı Rossi ile eşitleyen Lorenzo, daha fazla birinciliği olduğu için pilotlar klasmanında zirveye oturdu. Yamaha sürücülerini, 159 puanla Marquez izledi. İlk 3 sıra 1. Jorge Lorenzo (Movistar Yamaha) 2. Marc Marquez (Repsol Honda) 3. Valentino Rossi (Movistar Yamaha)

Türkiye Motokros Şampiyonası'nın 4. ayak yarışı Bursa'nın Gemlik ilçesinde yapıldı.

Aşırı rüzgar ve toza rağmen sporcular tozu toprağa kattı.

Sancaktepe Motosiklet Kulübü'nün organize ettiği, Bursa Valiliği, Bursa Büyükşehir Belediyesi ve Gemlik Bekediyesi’nin desteklediği, Türkiye Motokros Şampiyonası'nın 4. Ayak Yarışı, Şahin Tepe MX Parkuru'nda gerçekleştirildi. Yarışa Bursa, İstanbul, İzmir, Antalya, Muğla, Ankara ve Tekirdağ'ın yanı sıra Bulgaristan ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nden 71 sporcu katıldı.

Rüzgar ve toza rağmen sporcuların özverili mücadeleleri izleyenlerden büyük alkış aldı. Dereceye giren sporcular kupalarını AK Parti Bursa Milletvekili İsmet Su, Gemlik Kaymakamı Mustafa Altıntaş, Gemlik Belediye Başkanı Refik Yılmaz, TMF Asbaşkanı Ogün Baysan, TMF Yönetim Kurulu Üyeleri Ali Ulusan ve Mahmut Nedim Akülke’den aldı.

Gemlik Belediye Başkanı Refik Yılmaz, Zeytinin Başkenti Gemlik’i Sporun da Başkenti haline getirdiklerini ifade ederek, ulusal ve uluslararası düzeyde birçok spor branşında başlatılan tesisleşme ve organizasyon hamlesinin artarak devam edeceğini vurguladı.

Gemlik’te Ulusal ve Uluslararası düzeyde Güreş ve Karate organizasyonları yapıldığını hatırlatan Belediye Başkanı Refik Yılmaz, heyecan fırtınası halinde geçen Enduro ve Motokros Şampiyonalarının 4.sünü de yapmanın mutluluğunu yaşadıklarını söyledi. Motokros Federasyonu yetkilileri ve büyük mücadele örneği veren sporculara teşekkür eden Belediye Başkanı Refik Yılmaz, “Gemlik’te 18 bin öğrencimiz var. Hedefimiz tüm öğrencilerimizin her türlü spor branşında aktif spor yapmalarıdır. Spor tesisleri yatırımlarını artırırken, bu tür organizasyonları da desteklemeyi devam ettireceğiz. Motokros Şampiyonası her seferinde çok daha güzelleşecek. Şahintepe Parkuru Türkiye’nin Avrupa Standartlarındaki en önemli Motokros Parkuru haline dönüştürüldü. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi.

Türkiye Motosiklet Federasyonu Asbaşkanı Ogün Baysan, Gemlik Belediye Başkanı Refik Yılmaz’a teşekkür ederek, parkurun uluslararası yarışlara ev sahipliği yapacak kapasitede olduğunu belirterek, "Motokros, dünyanın en ekstrem sporlarından biri. Dünyada zaten çok yaygın, bizim ülkemizde de hızla gelişiyor. Gençlerimiz burada adrenalini attıktan sonra sokaklarda ve trafikte kesinlikle hızlı araç sürmüyor. Hem bunun eğitimini alıyorlar hem de pistlerde yarışmayan fakat sokaklarda caddelerde ve trafikte motosiklet kullananlara çok iyi örnek oluyorlar. Eminim diğer gençlerimiz motokros ve diğer motor sporlarına yönelecektir" dedi.

Bin 670 metre uzunluğunda ve 18 rampadan oluşan parkurda yapılan yarışta dereceye giren sporcular şöyle: MX1: Shevki Shevkiev-BAMOS (TM), Batuhan Demiryol-SMSK (Honda), Ulukan Ulu-YMK (Kawasaki) MX2: Mustafa Çetin-YMK (KTM), Batıkan Ulu-YMK (Kawasaki), Ozan Koçkanlı-MMK (Kawasaki) MX2J: Mustafa Çetin-YMK (KTM), Batıkan Ulu-YMK (Kawasaki) MX2J B: Ozan Koçkanlı-MMK (Kawasaki), Yasin Karaböce-FOSK (Husqvarna), Berkay Demir-STMOK (KTM) MX: Şakir Şenklaycı-AVMK (KTM), Murat Başterzi-YMK (Kawasaki), Yunus Özyay-STMOK (Yamaha) 85cc A: Can Öncü-AKUT (KTM), Deniz Öncü-AKUT (KTM), Muhammed Hamza Zengin-SMSK (TM) 85cc B: Ozan Gökçayır-FOSK (KTM), Melih Köksal-YMK (Kawasaki), Batuhan Demir-STMOK (KTM) 65cc A: Murathan Çetin-GDMSK (Kwasaki), Ares Stefan Bengiç-SMYRNA (KTM), Buğrahan Bayraktar-BAMOS (KTM) 65cc B: Taha Cambazoğlu-GDMSK (KTM), Mustafa Sinan Altuner-MMK (KTM), Soykan Ali İlik-GDMSK (Kawasaki) 50cc: Alp Ömer Berker-MMK (KTM), Marin Demir Çeliköz-AVMK (KTM), Ulaş Cem Cengiz-SMYRNA (KTM) ATV: Volkan Özgür-STMOK (KTM), Yasin Cihangir-YMK (Yamaha), Erdal Demiryol-SMSK (Yamaha) Veteran: Fahrettin Altınkök-UMOK (KTM), Okan Kirazoğlu-UMOK (Kawasaki), Bahattin Sadık-YMK (Kawasaki)

Endurocular Sıcak Havaya Aldırış Etmedi.

Ankara’da Türkiye Enduro Şampiyonası 3. ayak yarışları düzenlendi. Doğal ve yapay engellerin yer aldığı parkurda sporcular büyük mücadele verdi.

Türkiye Enduro Şampiyonası’nın 3. ayak yarışı 25-26 Temmuz tarihlerinde Ankara’nın Kazan ilçesinde ilk kez düzenlendi. Hitit Motorsiklet Kulübü’nün organize ettiği şampiyona, Güvenç Köyü Göleti mesire alanındaki yeni enduro parkurunda gerçekleştirildi. İzleyicilerin yoğun ilgi gösterdiği şampiyonada, gün boyu etkinlikler düzenlendi. Şampiyonanın üçüncü ayağında 150’den fazla yarışçı, kaya, bol taşlı kurumuş dere yatakları, vadi içi yollar, göletin etrafından geçen, teknik ve becerinin ön planda olduğu parkurda izleyicilere görsel bir şölen sundu. Yarışları Kazan Kaymakamı Murat Duru, Belediye Başkanı Lokman Ertürk ve Türkiye Motosiklet Federasyonu Başkanı Bekir Yunus Uçar yakından takip etti.

Fiziki ve mekanik dayanıklılığın ön plana çıkartılarak doğal engellerle dolu bağlantı yollarından ve farklı zorluk dereceleri olan enduro test etaplarından oluşan Kazan Enduro Parkuru, sporculara hayli zor anlar yaşattı.

Her yaştan izleyicinin yer aldığı şampiyonada zorlu ve orta sert etaplarda yarışacak yarışçılar arasında büyük çekişme yaşanırken, zaman zaman kazalara sahne oldu.

Türkiye Enduro Şampiyonası Kazan Yarışı'nda dereceye giren sporcular şöyle; E1:İbrahim Ercansungur-TITUS (Husqvarna), Kunter Kuşçu-FOSK (Husqvarna), Recep Keskin-KEMK (Husqvarna) E2: Murat Yazıcı-HMK (KTM), Cemil Yurt-FOSK KTM), İslam Yıdız-BAMOS (KTM) E3: Burak Özdemir-KEMK (KTM), Süleyman Aydın-ABSK (Husqvarna), Mehmet Özdemir-KEMK (KTM) E1B: Nazmi Malkoç- IZMOK (KTM), Sezer Savaşlı-AVMK (KTM), Ercüment Gülkaya-HMK (KTM) E2B: Yunus İyibilir-UMOK (KTM), Mevlüt Kolay-KMSK (KTM) E3B: Abdullah Aycan-CMMSK (KTM), Salih Serim-KMKS (KTM), Yılmaz Kaya-AEMK (KTM) EC: Yunus Mor-FOSK (KTM), Durancan Ulugöz-CEMK (TM), Özkan Biçer-FOSK (KTM) Gençler: Cem Çerçi-HMK (KTM), Nurdoğan Kuzu-KMSK (Gasgas), Eren Kocaman-FOSK (KTM) Veteran: Murat Kızak-SMYRNA (Husqvarna), Zeki Türkyılmaz-FOSK (KTM), Bilal Kuşkonmaz-FOSK (Husaberg)

Sevgili Motokeyf okurları, Motosiklet kullanım oranının artmaya başladığı ülkemiz de Motosiklet ile birlikte ortaya çıkan veya çıkabilecek sağlık sorunlarını ele almak istedik. Bu kadar Trafik kargaşasına rağmen otoparkımız olsun veya olmasın hepimizde bir araba alma isteği vardır.

Sonrasın da ise trafikte adım adım ilerlemek araç sahiplerini birer stres yumağı haline getiriyor.

Ancak Motosiklet kullanmak ile Trafikte meydana gelen olumsuzlukları ortadan belki kaldırmayız ama azaltabiliriz. İnsanların Motosiklet almasının sebepleri farklı farklıdır. bunları sıralayalım, İhtiyaç olması, zaman kazandırması, Özgür hissettirmesi,Modaya uymak gibi bir sürü sebep sıralayabiliriz.

Ehliyetimizi aldık sıra geldi motosikletimizi seçmeye bir çoğumuz motosiklet alırken dış görünümüne bakarak karar veriyoruz.

Motosiklet sevdamız yerinde ancak monotonluktan kurtulmak stresten kurtulmak da istiyoruz. peki spor yapmayan boynunda belinde el bileklerinde problem olan biri motosiklet kullanmaya hemen başlamalı mı ? veya sıfır sıkıntı hiç bir sağlık problemimiz yok hemen motosiklete binmelimiyiz. Motosiklet kondisyon istiyor egzersiz istiyor.

Ben bunu son 15 gün seyahatlerimde hissettim.

Herkesçe malum olan bir bilgi Motosiklette yavaş da gitsek hızlı da gitsek kaporta vücudumuz. Başımız..Ufacık bir kaza da bile ölümcül sonuçlar ile karşılaşabiliriz.KASK takıyoruz...En hafif kaskı taktığımızı düşünelim,en yavaş hızla bile gitsek rüzgarın kask üzerinde meydana getirdiği basınç kask ağırlığı ile bir de üstüne rüzgarın basıncını eklediğimiz de boynumuza fazlası ile yük binecektir.

Motosiklet modellerine göre bir değerlendirme yapacak olursak her modelin boynumuzda oluşturacağı zarar farklı olacaktır. Chooper, enduro, racing, scooter model ne olursa olsun hatta motosikletinizin önünde uzun yol camı olsa bile rüzgar kesme amacı ile olsa bile kask ağırlığı duruş kalkışlarda ki hareketimizden dolayı omurgada boynumuza etki ederek boyun fıtığına sebep olacaktır veya boynumuz da olan bir fıtığı daha da azdıracak kötü sonuçlar meydana getirebilecektir.

C omurları 7 tanedir ve boynumuza aittir. T omurları sırtımıza aittir.L omurları belimize.

S ise kuyruksokumu..

Motosikletimiz Enduro veya Racing modeli ise C omurlarına basınç çok fazladır. Bir de kaskı ekleyin..

Mesela C1 omuru tüm bedene aittir. Kask ile özellikle Racing de ve Enduro da oturuşta kaskın baskı veya ağırlık yaptığı omurumuzdur...

L omurlarına bakalım, belimiz zaten en tehlikeli bölge. Beli korse gibi tutan karnımız.Bu yüzden karın kaslarımızı kuvvetlendirmeliyiz. Eğer bel omurumuz rahatsızsa ayak ucuna dek uyuşur bölge bölge.

Yatarken bu basınç yatış pozisyonuna göre değişir. Yüzüstü yatırsak daha da kötüdür. Karın altına yastıkla yatarsak, yüzükoyun yatışlarda iyi olacaktır.. Sırt üstü ve yan yatışlarımız da , bacak aramıza ve dizimizin altına yükseklik koymalıyız. Ama bunlar kesin çözüm değildir.

Mesela c2 de baş bölgesi etkili.. Gözlerimiz ve burnumuz.Bazen "ah başım çoook ağrıyor" der ve ilaca sarılırız. ama nereye kadar.Asıl sorun nedir ? İlaç ağrımızı giderir ve gerçek sebebi sadece üzerini öreter. Gerçek sebep örtüldüğünde tedavi olamayız ve sorun gitgide artar gizliden gizliye. İşte burada Chiropractic devreye girer. Bu da nedir diyorsunuz.Ah ah. Aslında ne çok konu anlatılması ve öğrenilmesi gereken, Ama hiç birimiz araştırmıyoruz. çözümleri de var aslında kolay. hiç birimiz başımıza gelmeden araştırmıyoruz öğrenmek istemiyoruz. İlaçla sorunlarımızı bastırıyoruz. Kapitalist dünya düzeni; hastalansın tedavi olsun tüketsin yenisini alsın vs vs.

Biraz araştırınca Mastercare adlı bir alet olduğunu öğreniyorum.

Bu spor aletini muhakkak, motor kullanıcıları, bisiklet kullanıcıları,uzun üsre direksiyonda araç kullananlar, masabaşı işinde çalışan, darbeli spor yapan. Herkesin evinde kullanması gerek diye düşünüyorum Maalesef benim evimd de de yok. Bu alet ile 15 derece eğimle spor yapabilirsiniz. Ancak yüksek açılar da zarar görme riski olduğundan uzmanla çalışmak daha uygun olacaktır.15 derecelik baş aşağı eğim omurlarımızın arasındaki basıncı rahatlatır. Bazı bir kaç basit egzersizle gerçekten iyi sonuç alınabilir. Siz de muhakkak araştırıp incelemelisiniz.

Omuriliğimizden aşağı doğru inceleyerek inelim. Üst sırt omuzlarımız, göğüslerimiz. el bileklerimiz, kollarımız. Hakim olmamız gereken kilomuzu, motor gücüne, rüzgara, duruşlar ve kalkışlara,çarpışmalara, viraj dönüşlerine vs. karşı idare etmek zorundayız.

yukarı da sıraladığımız vücudumuz çeşitli bölgelerine gerçekten hakim olmalıyız.Sabit masa başı çalışan hangimiz de bu tür sorunlar yok.?

Belimiz ve karnımız vücudumuzun en hassas bölgelerimizdendir. Belimiz zaten en zayıf ve en çok ihmal ettiğimiz bölgelerin başında gelir. Durduğumuz yerde bile koltukğumuzdan kalkarken bir anda kilitlenip kalabileceğimiz sorunların merkezi olarak ilk sırada yer almaktadır.Karın kaslarımız sağlam olmadıkca veya sağlamlaştırmadığımız sürece bel, belimiz sağlam olmadığı sürece karnımızın sağlamlığı aslında tek başına bir işe yaramaz.

karnımızın sağlamlığı aslında tek başına bir işe yaramaz.

Motosiklete binerken belimiz ister durduğumuzda isterse hareket halinde olalım vücudumuzun incinebilecek bölgesidir.Bu yüzden de bellik kullanırız. Ama bellik kullanımı da aslında yeterli çözüm değildir. Çünkü bellik özellikle

vücudumuzu kaza anında omurgamızın korunması için önemlidir.

Bacak içlerimiz ve kasıklarımız, dizlerimiz, el ve ayak bileklerimiz.

Bazılarımız daha küçük motosikletler kullanıyoruz. Kimimiz devasa ağırlıkta olan motosikletlere hakim olmak zorunda. İşte vücudumuzun bu bölgeleri ne kadar

sağlıklı veya sağlam ?

Bedende dengeyi sağlayan omuriliğe yakın olan kasların güç ve stabilizasyonu, kontrollülüğüdür.

Motosikletimiz bacaklarımızın arasındayken bu daha kolaydır.

Motosiklette dengeyi sağlayacak olan eksen varlığı bacaklarımızın arasında ki kaslardır.

Örneğin Scooter modellerinde likle de dönüşlerde,virajlarda ve bu pozisyonda omuriliğe yakın motosikleti kullanırken denge sarsılmalarda. Scooter kullanırken kaslar güçlü olmalıdır ki bele bigerektiren durum için omurgaya bacaklarımız birbirine yakındır nen denge yükünü dağıtabilsin. daha fazla yük binmektedir. Özel- ancak aralıklı pozisyonda durur.

Bu nedenledir ki bacak içi kaslar ve kasıklar orta karın kasları daha yoğunluklu çalışmasıdır. elbette tüm vücudumuz kaslarımız düzenli çalışması şarttır.

Motosiklete binen veya binecek olan herkes , ehliyet alma aşamasında spora başlaması ve özelikle yukarıda bahsettiğimiz bölgeler üzerinde hakimiyetini, kaslarını ve kas esnekliğini arttırması gerekir.

Aslında hepimiz sağlıklı bireyler olmanın önemini anlamalıyızve buna kendimizi mecbur hissetmeliyiz. Sektörün önde gelenleri bu konu da bilinçlendirici seminerler ve dersler alınmasına öncülük edebilirler.Sürücü kursları bu eğitimleri uygulamalı diye düşünüyorum.

Herkese sağlıklı ve keyifli sürüşler diliyorum. saygılarımla...

http://www.ulkekokusu.com/

Yerden aldığımız otlarla,çakıllarla kartların üzerini kapatıyoruz.Biz motorcular için çok anlamlı hediyeler çinko ve tombalayı yapanlara gidiyor. Gecemiz de bir bu kadar güzel ve eğlenceli geçiyor. Ertesi gün artık dönüş zamanı.sabah erkenden herkes eşyalarını toplayıp vedalaşarak yola koyuluyoruz.Güzel dostluklar ve anılarla ilk tenere kampım bitmiş oluyor.

4.tenere kampı 2015 Mayıs ayında Balıkesir Kazdağları'nda, etkinlik daveti gelince seviniyorum. Çünkü motorumla katılacağım ilk kamp olacak bu. Ve bu motorla yapacağım en uzun yol olacak ki kendimin ve motorumun sınırlarını da göreceğim. Bu sene havalar bir türlü ısınamamış ve o tarihe yine yağmur veriyor olmasına rağmen hazırlıklarımı yapıp yola çıkıyorum. Dura kalka güzel bir yol yapıyorum ki evciler köyüne gelmeden yolda birden arı sokuyor beni boynumdan.

Yolda duracak güvenli bir yer göremediğimden evcilere kadar acı içinde gelip köyün girişinde duruyorum. Köydeki bir ihtiyar amca yanıma gelip bana kamp yerini tarif ediyor ama ona arı soktuğunu söyleyince bana’’ bekle burda beni’’diyip gidiyor. Zaten sürecek gücüm yok, sanki ellerim titriyor. Bir süre sonra gelip bana dağ kekiği getiriyor.’’bunu ağzında çiğne ve arının soktuğu yere koy ‘’diyor. O sırada kamp yerindeki arkadaşlarımı arıyorum gelip beni almaları için. 10dk sonra onlarda geliyor ve köyün içine girip geleneksel olarak bilinen tüm ilaçlar yapılıyor boynuma. Ve ben arkadaşımın arkasına binip hava kararmış olmasına rağmen kampın yolunu tutuyoruz. Yol yine çok karışık ve tam bir arazi yolu.

Ağaçlarda işaretler varmış ama yine görmüyoruz. Gece 3'e kadar gelenler oluyor. Zor olan yol haliyle hava kararınca daha karışık.

Pek çok kişi geç de olsa bulmasına rağmen bir kısım da yolu bulamadığından vazgeçip dönmüş oldu-

ğunu duyuyoruz. Arkadaşlarımın beni almasından dolayı kendimi şanslı hissediyorum. O bölgede yaşayan ve bir restaurantı olan arkadaşımızdan akşam yemeği olarak ızgara balık – salata ziyafeti yaşıyoruz. Enfes..Zaten balık çiğ bile olsa yeriz hem acıkmışız hem dostlarımızlayız. Yine sabah olduğunda yerin, doğanın güzelliğini görüp büğüleniyorum. O zahmetli yola değdi gerçekten.. Ayazma dedikleri bölgedeymişiz. Yunan mitolojisinde İda dağı olarak bilinen kaz dağları tarihin ilk güzellik yarışması yapılan yermiş. Bu bölge güzel kızlarıyla ünlüymüş meğer.

Haliyle Tenere kampının bir özelliğide doğayla olan mücadeleye karşı yapılan bir kamp olduğu için festivallerle karıştırmamak gerekir diye düşünüyorum. Festivallerde gelen katılımcıların rahat ettirmek için herşey düşünülürken (yani tuvalet,su yeme-içme imkanları) doğa kamplarında, doğanın içinde bizim mücadelemiz yer alır. Her yer tuvalettir. Ya yanında getirdiğin su olur ya en yakın yerleşim

yerinden ihtiyaçlarını karşılarsın.

Tuvalet için bir kilometre tepe çıkman gerebilir. Kafa lambanın yada kamp ateşinin aydınlattığı yer kadar görürsün çevreni. Ama ben gibi sadece çadırını alıp gitsen de sorun yok çünkü yan taraftaki çadırdan bir bardak çay yada bir parça ekmek arası peynir gelir nasılsa..

O gün sabah bir de Erdem önen ve Barışkan Çaldağ’ı 23 gün , 25 ülke,41bin kilometre sürecek Nordcapp ‘a , ( 19 ülke 13.000 km ) Koral Kaplan’ıda ne kadar süreceği belli olmayan önce doğuya doğru başlayıp bir dünya turuna imrenerek uğurluyoruz. Yine hatıralarımda çok güzel anılarla,dostluklar dolu iki gün geçirip evime dönüyorum Bundan yirmi yıl sonra yapmadığınız şeylerden dolayı, yaptıklarınızdan daha fazla pişman olacağız.. Hepimizin gidemesek bile gidebileceğimizi düşündüğümüz bir yolumuz, hayalimiz olması ümidiyle..

Deniz & Elif KILIÇ

http://tekerimdedunya.blogspot.com.tr/ Kaldığı yerden devam edecek hikayeye Karia sürgünü Saki. Africa'yı anlatacak size Simurglar ve yoldaşlarının adımlarıyla.Simurgların bu yolda tek kalmamalarını umarak....Afrika Valisi Saki Emre yazar,aklı eren okur.Hoşgeldiniz erenler....kalanlar resimlere bakar......

3.Gün Çıralı-Antalya 27.11.2010 Bu sabah 7:30 da kalktıp,Belarafon'un Kimera'yı öldürdüğü olay mahalline gittik.Koşar adım çıktık basamakları,alevler içinde çektik fotoğraflarımızı.Sonra Phaselis'e yol aldık.Deniz bize orada rehberlik yaptı.Adamı tatilde bile çalıştırıyoruz.

Termessos'a gitmeyi planlıyorduk.Hava bozunca vazgeçtik.Antalya Kaleiçi'ndeki otelimize yerleştik.

Deniz atasının doğduğu topraktan korsan sığınağına uçtu Simurglar.Kondular yanar taşa.Aldılar sudan sonra ateşinde kutunu.Dostaları yollarında beklerdi,her geçtikleri duraktan haberlerini iletirdi menzile ve yurda.

Bugünün km si: 93 km Toplam km:594 km

4.Gün Antalya-Alanya 28.11.2010 Pazar Bugünün planı Aspendos-Side-Alanya Kalesi.Sabah herhalde otelde kaldığımızdan olsa gerek herkes neşeli ve dinlenmiş görünüyor.Banyolar yapıldı,çamaşırlar yıkandı.

Aspendos'ta önce su kemerlerini ziyaret ettik,sonra tiyatroyu.

Aspendoslular at yetiştiriciliyle nam salmışlar.Hatta bu yüzden Büyük İskender Aspendos'u alınca şehri her yıl 4000 at vermek üzere vergiye bağlamış.

Side'deyiz.Berrin'le Göksel'in arkadaşları Engin ve ailesiyle buluşup çay-kahve içtik.

Bu gece Alanya'ya 25km uzaklıkta İncekum'da kamp yapmayı planlıyorduk.Kenan Hoca bize 8 kişi için 90 lira ödeyeceğimiz bir apart ayarladı.E tabi planı değiştirdik.

Erol ve Ece kimliklerini Antalya'da otelde unuttular.Deniz onlarala dalga geçecekti ki o da kimliğini otelde unuttuğunu farketti.Süper...

Bu arada Ortadoğu'da bize rehberlik yapacak kitabı da evde unutmuşuz.Alkııışşşş....Emre Antep'e yollayacak.

Sizin anlayacağınız acayip organizeyiz (!) Kenan hocamla eşi Bahar 2.Geleneksel Alanya Ziyaretimizde bizi yine çok güzel ağırladılar.

Buarada yarın Alanya'da Kenan Hocanın sınıfında yolculuğumuzu anlatacaktık.Meğer sınıfta değil konferans salonunda bütün okula anlatacakmışız.Afrika yolları taştan T-shirtlerimizi giyip 8:30 da okulda hazır olucaz.

Bugünün km si:156km Toplam km:750 km

5.Gün Alanya-Yanışlı (Silifke) 29.11.2010 Kenan Hocamın okulunda (Hamdullah Emin Paşa Anadolu Lisesi) çocuklarla yolculukla ilgili sohbet ettik.

Ne yapacağımızı,araçlarımızı,nasıl hazırlandığımızı anlattık.

Bilge Simurglar,Dolikiea'ya uçmadan teatronda toplanan genç Alaiyalılar'a yol hikayelerini anlattılar,yaşanmış ve yaşanacak olanları.İleride çıkacakları yollarda menzile varmanın sırlarını,yolun anlattığı hikayeleri,ağacın,suyun,güneşin,ayın gösterdiği yolları.Yol arkadaşlığının yol kadar güzel olduğunu....(Saki Emre) Deniz aynı acentada birlikte çalıştığı arkadaşı rehber Salih'in Alanya'da yaşadığını unutmuş.Bir anda okulun önünde karşılaşınca çok şaşırdı.Ve ona haber vermediği için de çok utandı.Sağolsun Salih konferans sonrası bizi Alanya çıkışında bir yerde ev yapımı ''Ermenek Helvası'' yemeğe götürdü.Bugüne kadar yediğimiz en güzel helvaydı.Eksik olmasın üzerine çok güzel bir teklifte bulundu.''Oğlak çevirelim!!'' Nerdeyse kalıyorduk.Bu bizim yolculukta iyice yeme-içme turuna döndü.

Silifke'ye 50km kala Ağaçlı Tesisleri'nde pilimiz bitti.Deniz kenarına çadırları kurduk.

Yarın sabah 6 koğuş kalk.

Alaiya'dan İpek Yolu uğrağı Dolikie'ye çevirmiş Simurglar yönlerini.Oradan alacaklarmış Karia sürgünü Saki'nin gömdüğü seyahatnameyi.O kitapmış Damaskus'tan geçmeyi öğreten.

Bugünün km si:202km Toplam km:952km

6.Gün Yanaşlı(Silifke)-Adana 30.11.2010 Sabah meşhur Ağaçlı Tesisler'inde kahvaltı yaptıktan sonra Mersin'e doğru yola çıktık.Bodrum'da Sarı Humma aşısı kalmadığı için benimki burda yapılacak.Mersin'e vardığımızda saat 12'ydi.Aşımı yaptırırken Tifo aşılarının olduğunu öğrendim.Görevli çok şanslı olduğumuzu aşının bugün ellerine geçtiğini ve çok zor bulunduğunu söyleyince sevindik.İşte bu iyi oldu.Kirli içme suları ve pis yiyeceklerle bulaşan bir hastalık çünkü.

Mersin'e gelmişken tantuni yemeden olmaz.Motorları gören ''Mersin Motorsiklet Kulüp'' üyesi bir arkadaş bizi yaprak tantuni yapan bir yere götürdü.Sipariş verirken sıfır yağsız istiyorsanız ''Biftek'' demeniz gerekiyor.Biz tantuni yemiyormuşuz.Pardon bizim barın(Vivaldi) yanındakini de söylemeden edemiycem....yummy...

Mersin'de aşıydı,yemekti derken çok oyalandık.O yüzden Antep'e değil de,Erol'un anneannesine Adana'ya gitmeye karar verdik.

Akşam çok güzel bi restoranta yemeğe gittik.Bravo!!!Soğan mezeleri ancak bu kadar güzel olur.Adres:Kebapçı Mesut.

Bugünün km si:219km Toplam km:1171km 7.Gün Adana-Gaziantep 01.12.2010 Sabah Erol kahvaltı için sıcacık pideler alıp geldi.Buharı çıkan pidelere yağlar süründü,domates,peynir,zeytin ve çayla süper bi kahvaltı yapıldı.Ve Antep'e doğru Erol önde biz arkada yola çıktık.Adanalı Erol Adana'ya girişi ve Adana'dan çıkışı bulamadı.Ni ho ho ho....Deniz sinirlenip durumu ele aldı.Sonunda otobandayız.

Antep'te otelimize yerleşip arkadaşlarımıza şehri gezdirmeye çıktık.Önce İmam Çağdaş'ta güzel bi yemek sonrada sıcacık baklavalarımızı yedik.Bu biraz Gurme Turu mu oldu ne?Afrika'da aç kalcaz diye ha babam yiyoruz :) Bugünkü km:232km Toplam km:1403km

8.Gün Antep-Urfa 02.12.2010 Gaziantep Bakırcılar Çarşısını gezmek için 8:30 da otelimizden ayrıldık.Ordaki demircilerden jeep için eksik olan balta ve küreğimizi satın aldık.Bir de Tütüncüler Han'ında Türk kahvesi içmek için mola verdik.

Dünyanın 2. en büyük mozaik müzesi olan Gaziantep Arkeoloji Müzesi'ne gittiğimizde süprizle karşılaştık.

Binadaki malzemeler başka bi yere taşındığı için yarısından fazlası yoktu.Tesellim ''Çingene Kız'' la tanıştım.

Müzeden ayrılınca otobandan Urfa'ya yol aldık.Otobanda birara Erol'u kaybettik.Hızlı motorcu ya,önden bastı gitti.Canı isteyince de ortaya çıktı.

Harran'a vardığımızda hava kararmak üzereydi.Orda bize ''local'' rehber Mahmut kardeşimiz rehberlik yaptı.Daha sonra bizi ordan Harran Kültür Evi'ne çay-kahve içmeye götürdü.Burdaki kızlardan bir tanesi hal-hatır sorması sırasında Deniz'in ''İyi misiniz,nasılsınız?'' sorusuna ''On numarayım'' diye yanıt verince hepimiz çok şaşırdık.Meğer Deniz'i gruplarla geldiği zamanlardan hatırlamış.Biz de ''ON NUMARA LTD.'' sahiplerinden Teoman abimizin kulağını çınlattık.

Urfa'da Beyzade Konağı'na yerleştikten sonra koşar adım Sıra Gecesi'ne yetiştik.Ve bağıra bağıra Saim abi için Nemrut'un Kızı'nı söyledik.

Ocağım söndü nasıl beladır.

Bırakıp gitti bu ne devrandır.

Dünya gözümde Kerbela'dır Allah'tan bulasın...''

9.Gün Urfa-Kİlis 03.12.2010 8:30 otelimizden çıkıp Balıklı Göl'ü ve çarşıyı gezdik.Gümrükhan'da çay-kahve molası verdik.Poşiler-yemeniler alındı.Afrika Yolları Taştan ekibi olarak Urfa Taşcı Petrol'ün açılışını gururla gerçekleştirdik.Antep'te pasapotlar kargodan alındı.Şuanda Kilis'teyiz.Deniz cozuttu.Sabah 6 teker döner.Ver elini Halep(Aleppo)....

Anadolu uğurlamaya hazırlanıyordu Simurgları,habercilerin diyarından söken şafakla çıkacaklarken ''Yolunuz açık olsun evlatlar.'' dedi Kibele doğan güneşi solunuza alın,Nanna gecenizi aydınlatsın...(Saki) Bugünün km si:215km Toplam km:1817km 10.Gün Kilis-Halep 04.12.2010 Düşündüğümüz gibi oldu.Sabah 6'da teker döndü ve sınıra geldik.

Ve sınırda Erol Varan 5:Pasaport kontrolünde ''Arkadaşım Avrupa Birliği vatandaşı,pasaportunu görmeye gerek var mı?'' (Muhtemelen aklından geçenle söylemeye çalıştığı aynı şey değil ama biz mevzuyu bayağı ezdik.)Marit bizim Avrupa'da yaşadığımız zorluğu yaşıyor,ona vize şart bize değil.Ne güzelmiş elini kolunu sallayarak bi ülkeye girmek.

Suriye'de ilk durağımız M.Ö 3000'ene kadar dayanan Halep(Aleppo) Kalesi.dünyanın en eski kalesi olduğu iddaa ediliyor. Aleppo be ya ;Edirneli bunlar :) Çok güzel bi kale.Araçları 2 saatliğine otoparka bıraktık.Sadece 15dk geç kalmıştık ki o da ne?Otoparkın asfaltını deliyorlar,Erol'un motor bi köşede sıkışmış,Göksel'in jeepe doğru gidiyor iş makinası.Daha da enterans olan bizim araçlara geldiğimizi gördüğü halde durmuyor.

Belliki çekmek için bahane arıyorlar araçları,sonra uğraş dur.Apar topar araçları çıkardık.Doğru otel bulmaya.Şehrin göbeğinde bi otele yerleştik.Hemen şehri keşfe çıktık.Deniz bize Halep'te meşhur olan çörek otlu sandaviç ekmeğinde beyaz peynirli bi tost tattırdı ve tabiki taze meyve suyu.

Herkesin ortak fikri yerler inanılmaz pis.Herkes çöpünü yere atıyor.Sınırdan geçer geçmezde inanılmaz ağır bi koku var.Tabiki alışıyoruz.Allah'tan Tifo,Sarı Humma,Hepatit B aşılarımızı olduk...

Bugünkü km: 68k Toplam km:1943

Sema YILDIZ

İstanbul farklı kültürden insanların yüzyıllardır yaşamışlığını her yerine sindirmiş çok özel bir şehir.Yapılacak çok şey,gezilecek çok yer var burada sadece ne istediğinizi bilmeniz gerekiyor.Bir tarafıyla tarihi güzellikleri yaşatırken diğer taraftan modern şehir hayatı ve muhteşem doğal güzellikleri bir arada sunuyor size.. İstanbul'dan ne isterseniz mutlaka bir karşılığı var sizin için.

Gezilecek o kadar tarihi mekan var ki,bir hafta belki de daha uzun bir süre ancak yeter,bir günde hızlı bir tur yapmak istedik,her müze kapısında beklemek zorunda kaldık, havanın güzel olması hem yerli, hem yabancı turistin ilgisini artırmış olmalı.....

Eski Osmanlı İmparatorluğu zamanı ve 21.yüzyıl, İstanbul'a gelince Ziyaretler Burada Başlar....Yerebatan Sarayı + Sultanahmet Camii, Topkapı Sarayı ....

Camilerinden Sarnıçlara Kalelerinden tarihi dokusuna kadar mükemmel yerler. Mısır çarşısı ve aşağıya inerken mağazalar restoranlar hepsi çok güzel dondurmalı irmik helvasına bayıldım balık ekmek yerken havası süper rüyalar alemi sanki İstanbul harikalar diyarı.... İstanbul surlarından içeri girdiğiniz zaman tarihi eserlerin muhteşemliği,korunan yerler sokaklar.alışveriş yerleri,eserlerin güzelliği insanların sıcaklığı kendini kaybediyor.çok beğendim.Ayaklarım şişene kadar gezdim.

Tarihi yerler ve alışveriş yerleri metro ve Tramway kolay ulaşım yerleri tarihi yerlere Grand Bazaar Ayasofya Eyüp Sultan vs daha bir sürü güzellikler Topkapı surlarından içeri girdiğim anda bambaşka duygu o bölgede

nereye dönerseniz nereye giderseniz gidin karşınıza ya tarihi bir çeşme ya da cami han yapı medrese evet yeter ki kıymetini bilelim yeter ki onları korumasını kollamasını bilelim Tarihi İstanbul'u dolaşırken mutlaka koklayarak yapın bu işi.benim gibi aşıksanız bu şehre mutlaka koku alırsınız.Tarif edilemeyen ancak insanın aklını başından alan bir rayiha..gönül gözünüz de açık olsun hayal ederek Herşeyi görürsünüz.Bizansı'da, Osmanlı yı' da,yeterki görmesini bilelim.Ancak olumsuzlukları,yanlışlıkları da görmezlikten gelemezsiniz.buda çok canınızı acıtır.İstanbul için çooooookkkkk hayaller kurulabilir. mutluda olursunuz bedbahtta.Tramvay ile Beyoğlu ve Kabataş'a, taksime kadar rahatlıkla gidip gelebilirsiniz.

Tamamen turistik bir bölge gezmesi eğlenceli. Fotoğraf makinanızı unutmayın.Evet sizlere sesleniyorum İki teker aşıkları İstanbul'un bu yoğun trafiğinde en güzel yol motosiklettir ....Ne duruyorsunuz haydi binin motorunuza gezin harikalar diyarını........ Bir sonraki sayıda Fetih ve İstanbul köşemiz de görüşmek üzere....

Tarihi görsellikleri ile Yerebatan Sarnıcı Yerebatan Sarayı adıyla anılan Bazilika Sarnıcı, İstanbul'da Ayasofya ile Cağaloğlu arasında bulunan büyük bir sarnıçtır. Günümüzde de içinde su bulunan bu büyük kapalı sarnıç, kentin su ihtiyacını karşılamak üzere îlkçağ'da yapılmıştır.

İstanbul, tarihin bütün çağlarında güçlü devletlerce hep ele geçirilmek istendiği için Bizans imparatorları kentin birçok yerinde sarnıçlar yaptırarak kuşatma sırasında halkın su ihtiyacını karşılarlardı. Yerebatan Sarnıcı, VI. yüzyılda imparator İustinianos tarafından yaptırıldı. Sarnıcın suyu 19 km uzaklıktaki Belgrat ormanından Cebeciköy Kemeri ile getiriliyordu. Sarnıç, Osmanlı devrinde de uzun süre hizmet görmüştür. Yerebatan, oldukça büyüktür. Şehirdeki en büyük ve muhteşem kapalı sarnıçtır.Su seviyesi mevsimlere göre değişirdi. Su seviyelerinin bıraktığı izler, sutunlarda görülebilir. 1984'te büyük tamirat sırasında zemin temizliği yapılmış, 1 metreden fazla çamur temizlendiğinde orijinal tuğla taban ve 2 sütun altında meduza kafası mermer bloklar ortaya çıkarılmıştı. İnşa edilen yol ile de sarnıçın içini dolaşmak mümkün olmuştur. Gezilip görülmesi gereken yerlerden birisi....

AYASOFYA

İstanbul'da Bizans devrinden kalan en ünlü kilisedir. 1453'te Fatih Sultan Mehmed'in İstanbul'u almasıyla camiye çevrilmiş, 1935'te müze oluncaya kadar bu amaçla kullanılmıştır. Büyük Kostantinos'un İstanbul'u imparatorluk merkezi haline getirip kenti yeni baştan ele alması sırasında bugünkü Ayasofya'nın yerinde bir kilise yaptırılmış, M.S.326 yıllarına rastlayan bu ilk yapıdan sonra M.S. 360'ta imparatorun oğlu Konstantinos küçük geldiği veya bir depremde yıkıldığı için yapıyı yeni baştan daha büyük olarak ele aldırmıştır. Büyük kilise (Megale Ekklesia) adıyle anılan ve bazilikal bir plan gösterdiği sanılan yapı V. yüzyıldan sonra daha çok Hagia Sophia adıyle tanınmış ve bu ad sonuna kadar yaşamıştır.

404 tarihinde bir ayaklanma sırasında yanan kilisenin yerine Theodosios II. devrinde 415'te yapılan yenisinin bazı kısımları bugünde görülmektedir. Bu yapının batı yüzünü süslediği anlaşılan sütunlu galeri ile narteks duvarlarını bir kısmı 1935 yılında yapılan kazılarla bugünkü Ayasofya'nın batı avlusunda ortaya çıkmıştır.

532 yılında çıkan yangından Ayasofya kurtulamamış, ayaklanmadan sonra Justinianos'un çağında ikinci bir örneği olmayacak büyüklükte ve özellikte bir yapı istemesi üzerine, devrin iki önemli mimarından Aydınlı Anthemios ile Miletoslu İsidoros sorumluluğu yüklenmişler, yangınların etkileyemeyeceği her türlü malzemenin en zengin şekilde kullanılacağı bir kilisenin yapımına girişmişler 537 tarihinde tamamlanan yapı, büyük bir açılış töreninden sonra imparatorun "Ey Süleyman seni geçtim" demesine sebep olacak kadar etkileyici olmuştu.

Zaman içerisinde birçok yangın ve deprem atlatan Ayasofya, 29 Mayıs 1453'te İstanbul'un Türkler tarafından alınmasından sonra Fatih Sultan Mehmet tarafından camiye çevrilmiş ilk Cuma namazı burada kılınmıştı. Camiye çevrilmesi sırasında yapının ana çizgileri korunmuş, figürlü mozaiklere bile dokunulmamıştır. Bunlar ancak Kanuni devrinde badanayla örtülmüştür. Güneydoğudaki büyük dayanak duvarların Fatih devrinde yapıldığı, ayrıca tuğla minarenin eklendiği kabul edilir.

Sultan İkinci Bayezid devrindeyse kuzeybatıdaki ince minare, Sultan İkinci Selim devrinde de Mimar Sinan tarafından batıdaki iki kalın minare eklenmiş ve yer yer dayanaklarla kuvvetlendirilmiştir. Mimar Sinan'ın yaptığı dayanaklar ve onarımlar yapının bugüne kadar ulaşabilmesini sağlamıştır.Bu yapının çevresinde Bizans devrinden kalan ek yapılar vaftizhane ve hazine dairesidir. Bu ek yapılardan vaftizhane Osmanlı devrinde Sultan Mustafa ve İbrahim'in türbesi olmuş, Sultan İkinci Selim türbesi Mimar Sinan, Sultan Üçüncü Murad türbesi de Davut Ağa tarafından yapılmıştır. Ayrıca Sultan Üçüncü Mehmed'in kendi türbesi, bir okul binası, Sultan Birinci Mahmud döneminden özellikler taşıyan bir şadırvan ve imaret yapının çevresinde yer alır.

Ayasofya, birçok özelliğiyle uzun yıllar birçok mimarı etkilemiş, çeşitli devirlerde gördüğü ek ve onarımlarla bugünkü şeklini almış bir yapıdır. Mimari ve süsleme zenginliğinin yanı sıra her devirde eklenen efsaneleriyle de büyük bir geçmişi içinde saklamaktadır

Özden ÖZDÜĞÜN

A’DA Y L A T N D 2015 A N E K E E NG W O L RDİ ...

D E A A R N R O O S T KEYİFLE BMW MO

BMW MOTORRAD LONG WEEKEND 2015 ANTALYA’DA KEYİFLE SONA ERDİ ...

Motosiklet kullanıcıları sekizinci kez BMW Motorrad Long Weekend organizasyonunda birlikteydi.

Borusan Otomotiv tarafından ilki 2008 yılında düzenlenen BMW Motorrad Long Weekend organizasyonu, bu yıl da Antalya’da gerçekleşti. Bridgestone Motorsports, Castrol Power1, Sony Actioncam ve Ankara İl Sağlık Müdürlüğü’nün katkılarıyla gerçekleşen organizasyona katılan BMW tutkunları birbirinden keyifli aktivitelerle muhteşem bir hafta sonu geçirdi.

Antalya Beldibi beldesinde bulunan Rixos Sungate Hotel’de bir araya gelen katılımcılar için 16 – 19 Mayıs keyifli, heyecanlı ve sürprizlerle dolu uzun bir hafta sonu oldu. Toplam 80 motosiklet tutkunu katılımcının buluştuğu organizasyon 16 Mayıs sabahı grupların Istanbul’dan hareketi ile başladı. Motosikletleri ile yaklaşık 600 km’lik uzun yolun keyfini yaşayan katılımcılar ertesi gün de konforlu ve gösterişli bir yat eşliğinde deniz keyfi yaparak dinlendiler.

Programın en keyifli bölümlerinden biri olan yaklaşık 250 km’lik çevre gezisi, BMW Rider Academy eğitmenleri liderliğinde gerçekleşti. Belek’ de konaklama yapılan otelden yola çıkılıp Korkuteli-Elmalı-Finike rotasından ilerleyerek Olimpos ’a ulaşıldı. Olimpos’ da deniz kenarında dağ manzarası eşlinde bulunan restoranda alınan öğle yemeğinin ardından bir süre dinlendikten sonra yüzme keyfi yapılıp, gruplar halinde otele dönüldü.

Tüm aktivite boyunca Ankara İl Sağlık Müdürlüğü’ ne bağlı 112 Motosiklet Acil Yardım ekibi etkinlik boyunca katılımcıların yanında yer aldı. Teknik ekip ve ekipmanı taşıyan bir araç ise grupları sürüşün her aşamasında takip ederek teknik destek sağladı.

Konaklama yerine ulaşan gruplar kahve molasının ardından BMW Rider Academy’nin düzenlediği Voleybol Turnuvası’nda bir araya geldi. Çok heyecanlı ve çekişmeli geçen turnuva sonrası otelde Meksika Mutfağı’ nın muhteşem lezzetleri ile özel hazırlanan gala yemeğinde buluşuldu. Gecenin ilerleyen saatlerinde katılımcılar gönüllerince eğlenip yorgunluk attılar.

Bu keyif dolu günlerin ardından yorgun düşen katılımcıların dönüşleri havayolu ile yapılıp motosikletlerinin Borusan Otomotiv tarafından sağlanan nakliyeleri ise tırlar ile güvenli bir şekilde İstanbul’a transferleri gerçekleştirildi.

Fotoğraf Hande BOLATA

BMW Motorrad Long Weekend 2015 ile unutulmaz dört gün geçiren motosiklet kullanıcıları şimdiden bir sonra yapılacak BMW Motorrad Long Weekend aktivitesine katılmak için sabırsızlanıyor.

Hande BOLATA

Özden ÖZDÜĞÜN

HOG MİDİLLİ RALLİSİ…

Harley Owners Group (HOG) bir çok ülkede faaliyet gösteren dünyanın tescilli en büyük motosiklet kulübü. Tüm dünyada Harley sahipleri farklı farklı etkinliklerde bir araya geliyor. Ülkemizde ise uzun yıllardır İstanbul, şimdilerde ise İzmir, Ankara ve Antalya' daki bayiilerin sponsorluğunda faaliyetlerini devam ettirmektedirler. Her sene takvimlerin açıklanması ile buluşmalar ve sürüşler organize edilmektedir.

Biz bu sefer HOG Bosphorus' un 16-19 Mayıs tarihlerindeki tatili fırsat bilerek takvimlerine eklenmiş ve Midilli Rally adını verdikleri geziye dönüş yolunda Ayvalık' tan katılma fırsatı bulduk.

Grup 16.Mayıs Cumartesi İstanbul' dan Yenikapı Bandırma Feribotu ile yola çıktı.

15 Harley sahibi motorları ile yola çıkarken bir de araç çocukları taşımak için bu gruba eşlik etti. Bu da gruba özel eşli çıkılan aile gezilerinde sıkça rastlanan bir durum… Aile ruhunu 7den 70e yaşatıyorlar…

Midilli feribot seferlerinin saati sürüş planına uymayınca ek bir sefer HOG için özel olarak oluşturuldu. Bir çok motosiklet grubu için akla bile gelemeyecek bu hareket Harley sahipleri için gayet normal;) Ne de olsa onlar motorcu değiller, onlar Harley Davidson sürücüleri... Bu ruh gerçekten de bambaşka…

Akşam saatlerinde adaya geçiş yaparken maalesef gruptan bir arkadaşları Midilli' ye girişte sorun yaşamış. Her ne kadar Midilli' de onları bekleyen Yunan bir Harley sahibi arkadaşları olsa da maalesef o da bu politik durum ile ilgili yardımcı olamamış. Arkadaşları ‘’No Mans Land’’ denen bölgede yani limanın içinde kalmış taa ki ertesi öğlen aynı feribotla geri dönene kadar. Aslında hepimizin dikkat etmesi gereken bir durum, Yunanistan maalesef Kuzey Kıbrıs giriş çıkışı olan pasaportlara giriş izni vermiyor. Dolayısıyla yavru vatana giderken sadece kimlik kullanmak gerek. Pasaporta giriş çıkış mührü vurdurmamaya tüm motorcu arkadaşlarımızın özen göstermesi gerektiğini belirtelim sırası gelmişken…

Kalan 14 Harley sahibi artçıları ve çocuklarıyla beraber yaklaşık 35 kişi olarak 1 motoru geride bırakmanın hüznü ile gecenin geç saatlerinde-olası aksiliklere karşı limana yakın ayarlanmış-otellerine varmışlar Midilli Yunanistan' ın 3. büyük adası olmasını dışında iki özelliği ile oldukça meşhurdur. Biri adanın gerçek adının Lesbos ya da Yunanca yazılışı ile Lesvos olması ki bu konuya burada girmiyoruz Gelelim Harleycilerimizin asıl ilgilendiği ikinci özelliğine; ‘’Uzo'’. Adadaki Plomari kasabası Yunanistan' ın Uzo üretiminin merkezi olduğu gibi tüm dünyaya uzo ihracatını yapan bölge …Sohbet ettiğimiz bazı HOG üyelerinin bu gezinin amacının sürüş keyfinden sonra Uzo olduğunu da itiraf ettiklerini belirtelim  HOG üyelerimiz ünlü uzo markalarından biri olan ‘’Barbayanni Ailesi’’ ile sıkı dostluk içindeler. Ee dediğimiz gibi HOG üyeleri sadece motorcu değiller, onlar özel ve nüfuslu HARLEY DAVIDSON sahipleri; ruhları kadar kendileri de sosyal ilişkileri de farklı tabii ki… Dolayısıyla adadaki turlarından birini Plomari' deki Barbayanni Uzo Fabrika ve Müzesine yapmışlar. Tabii kapalı olan müzeyi açtırarak  Bir diğer gün de ünlü Molyvos bölgesine sürüş yapıp kaleyi gezdikten sonra Petra' da yine bir başka Harley' cinin plaj ve restoranına günü tamamlayarak dinlenmişler.

Tabii konuştuğumuz HOG' cular yunanın yemeklerini, trafikte motora saygıyı, adanın virajlı yollarını öve öve bitiremediler…

Aynı tarihlerde İstanbul’dan Cunda’ ya yaptığımız sürüşümüzün dönüş yolunda Ayvalık' ta feribot iskelesinde buluştuğumuz HOG' cuların Eskihisar-Topçular istikamatine giden grubu ile birlikte sürdük.

Biz zaten çoğu ile eskiden tanışıyoruz, Yol Kaptanları farklı bir motorumuz olduğu için gruba tek tek bizi tanıştırdı. Dış katılıma kapalı bir tur olmasına rağmen bizi de sürüşe dahil ettikleri ve bu özel ruhu yaşamamızı sağladıkları için yol kaptanı Şadi Aydın başta olmak üzere HOG ekibine teşekkür ediyoruz.

Düzenli, güvenli ve keyifli sürüşleri ile bizim de yolumuza özel bir hatıra eklediler… Harley Davidson ruhunu bu topraklarda özüne sadık kalarak ancak üzerine bizden bir çok güzellik katarak daha da ileriye taşıdıkları için HOG grubunun bir çok motosiklet grubuna örnek olmasını diliyoruz…

Hande BOLATA-Özden ÖZDÜĞÜN