Üsküdar Life 1. Sayı

Page 1

SAYI:1 2015 OCAK - ŞUBAT

MERVE ADIYAMAN

GEZİ TURU

3

Bes adimda semt

ZEYNEP KAMİL’DEN

KARACAAHMET’E

ÜSKÜDAR 1

HARİKA N E ŞEHRİN ADRESLERİ GURME

Üsküdar Life

1

osyası e D m r Gu

NASIL BİR EĞİTİM?

Sa

AVRUPAYI PEŞİNDEN KOŞTURAN ÜSKÜDARLI




Ü S K Ü D A R

Yapılan araştırmalar ışığında görülüyor ki bilinçli tüketici; fiyata bakar, içindekilere bakar, son kullanma tarihine bakar, kesesine bakar.. Bir de tüm bunların yanı sıra tüketici, duygu-deneyim dağarcığına bakmakta. Tüketici satın alma kararını verirken çok ölçüp biçiyor gibi dururken, markalarla ilgili sahip olduğu evvelki deneyimlerini hızlıca bir süzgeçten geçirip büyük ölçüde duygusal davranıyor. Yukarıda özetle aktardığım gibi bir emeğin değerlendirilmesi epey karmaşık şekilde değerlendirilebiliyor. Biz Üsküdar Life ailesi olarak 5 yıl önce bu bilgiler ışığında yola çıktık. Üsküdarlılara sunduğumuz ürünü bilinçli tüketiciye sunulması gereken ürün ne olması gerekiyorsa o şekilde üretmeye çalıştık. Başarılı da olduk sayılabilir. Çünkü 5 yılın ardından geriye dönüp baktığımızda gördük ki Üsküdar’lılarla güçlü ve duygusal bir bağ oluşturabilmişiz.

Editör

Kalem Gazetesi’ni 5 yıl önce kurarken nasıl bir sürecin bizi beklediğini az çok hesaplamıştık . Hesaplamalarımız ufak bir sapma payıyla da olsa başarılı oldu. Bilgimizi birikimimizi Üsküdar için sermaye yaparken yerinde bir karar almış olduk. Kimi zorluklar olmadı değil ama Üsküdarlı değerli büyüklerimizin de katkılarıyla bu zorlukların üstesinden gelmeyi başarabildik. “Üsküdar’ın en çok okunan ve en güvenilir gazetesi Kalem Gazetesi’ni Batı’da olduğu gibi tabloid olarak 5 yıldır Üsküdarlılarla paylaşıyoruz. Şimdi yine bir başlangıç evresinde huzurlarınızdayız. Üsküdar’ın büyük eksikliği olarak nitelendirdiğimiz bir yaşam dergisini çıkarmanın vaktinin çoktan geldiğine inanıyorduk. 5 yıllık tecrübemizi yeni bir başlangıç için sermaye yaptık ve sizlerin huzuruna çıkmaya karar verdik. Büyük bir sabır içerisinde derginin ilk sayısı için çalışmaları sürdürdük. Nihayet yeni bir yılda 2015’te yeni bir Üsküdar dileğiyle sizlere yeni bir dergi sunmuş bulunuyoruz. Umarız ki beğenilerinizi kazanır Üsküdar’a ve Üsküdarlıya layık bir dergi oluşturmuş olabildik. Bizi bu zor süreçte destekleyen, yalnız bırakmayan büyüklerimize Kalem Gazetesi ve Üsküdar Life Dergisi ailesi adına sonsuz teşekkür ediyorum. İsKeNDer ALBAYrAK

4

Üsküdar Life

İmtiyaz Sahİbİ ve yazi İşlerİ müdürü İskender albayrak KurumSal İletİşİm dİreKtörü İbrahim atlı marKa müdürü Okan arıkan muhabİr Selma akosman taSarim Kalem ajans baSKi İhlas Gazetecilik a.ş merkez mah. 29 ekim Cad. İhlas Plaza No: 11 a / 41 yenibosna / İSt t:0212 464 30 00 yayiN türü İki aylık, bölgesel, süreli yayın Ocak & şubat 2015 yöNetim yerİ mimar Sinan mahallesi Karagazi Sokak tan han No: 4/2 üsküdar t: 0216 553 73 21 G: 0553 254 29 59 e: bilgi@uskudarlife.tv W:uskudarlife.com © Üsküdar Life Dergisi T.C yasalarına uygun olarak yayımlanmaktadır. Dergide yayımlanan yazı, fotoğraf, karikatür ve illüstrasyonların her hakkı saklıdır. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz. İmzalı yazılardaki görüşler yazarlarına aittir.



Ü S K Ü D A R

İÇİNDEKİLER

İÇİNDEKİLER KAPAK

48 AVRUPA’YI PEŞİNDEN KOŞTURAN

ÜSKÜDARLI Süper Lig temsilcimiz Üsküdar Belediye Spor Kulübü’nde Avrupa’nın peşinden koştuğu, süper solak, milli sporcumuz Merve ADIYAMAN’la hentbola başlama serüvenini, milli takımı ve Üsküdar Belediye Spor’u konuştuk.

19

54

62

Gurme Dosyası

Zeynepkamil’den Karacaahmet’e Üsküdar

Nasıl bir eğitim?

‘Üsküdar’da yemek yiyecek, vakit geçirecek bir yer yok ki!’ tezini çürütmek için Üsküdar’ın Gurme Dosyası’nı hazırladık. 120 çeşit kahvaltısından, Osmanlı Mutfağına, Dünya Mutfağı’ndan spasiyal tatlılara, balık menüsünden kahve menüsüne bütün mekanları artık Üsküdar Life’ın Gurme Dosyası’nda bulabileceksiniz. 6 Üsküdar Life

Üsküdar’ı yaşanır ve yaşanmaz kılan 10 nedeni sizler için araştırdık. Sağlıktan eğitime, trafikten kent estetiğine kadar Üsküdar’ı 10 kalemde değerlendirdik.

Çocuğunuz için hangi okul, kurs neler sunuyor? Dikkat etmemiz ve bilmemiz gerekenler... “Nasıl bir eğitim” sorusunun cevabını sizler için araştırdık...



Ü S K Ü D A R

İÇİNDEKİLER

İÇİNDEKİLER 58 3 Aralık Dünya Engelliler

73

Günü

‘Yılın Golü Adayları Belli Oldu’

GEZİ TURU

78 Timuçin Denizmen ile Moda ‘Nişantaşı’nda Bir Üsküdarlı’

83 Antikacılar ve Tarihi Üsküdar’ın birbirinden güzel semtlerini geziyoruz. Bu sayıda 5 adımda Kuzguncuk, Beylerbeyi ve Koşuyolu’nu gezdik. Siz de bizimle bu yolculuğa çıkarken göreceksiniz ki semtiniz hakkında bilmediğiniz birçok şey var.

Balıkçılar Çarşısı

‘Üsküdar’ın Tarih Kokan Çarşıları’

90 Üsküdar’ın Üreten Kadınları ‘Üsküdarlı Kadınlar’

93 Anadolu Folklor Topluluğu Derneği

‘Coşkunun ve Barışın Dansı’

110

106 TUROB Başkanı ile Röportaj ‘İşlenmemiş Bir Değer: Üsküdar’

Dünden Bugüne Sinemada Üsküdar

103

Vapur mu Marmaray mı? Gelenekler kimi zaman yeniliklere yenilirler. Yine böyle bir yol ayrımındayız. Boğazın güzelliklerinin tadına vardığımız vapur mu, adeta bir zaman makinası görevi gören, uzağı yakın eden Marmaray mı? Üsküdarlılar’a sorduk. 8

Üsküdar Life

112 50. Sanat Yılı Kutlu Olsun ‘Hülya Koçyiğit’le Unutulmaz Bir Gece’

98 Rize

114 Üsküdar En’lerini Seçiyor ‘Geleceğin Şampiyonları Yetişiyor’



İbrahim Atlı

Antre www.uskudarlife.com

A KLIMA TAKILANLAR Şair Hayali’nin dediği gibi ‘Ol mahiler ki derya içredür, deryayı bilmezler’ (O balıklar ki denizin içindedirler; ama deniz nedir bilmezler) beyiti aklıma takıldı.

A NTIKA YILLAR DILERIM Bir pazar günü üşenmeyin ve kalkıp Antikacılar Çarşısı’na gidin. Çarşının geçmişi 100 yıla dayanıyor; ama nedense çarşıyı turistler bizden daha iyi biliyorlar. Antika eşyaların, plakların, eski fotoğrafların, dergilerin, gazetelerin

arasında her köşesi tarih kokan semtinizin tadına varın (aslında farkına varın diyecektim). Ben kulağınıza kar suyu kaçırmış olayım. Hiçbir şey almasanız bile gidilir; geçmişe bir selam çakılır.

G URMELIK ZOR ZANAAT.. Yemek yemeyi severim. Üsküdar’daki pek çok mekanda da bu sevgimi tatmin ederim. Zaman zaman yediklerimi çevremle de paylaşırım ki, yemek yemeyi sırf karın doyurmak olarak gören arkadaşlarım varsa ‘Aaa böyle lezzetler de var mıymış?’ diyip hiç değilse ara sıra midelerine bir iyilik yapsınlar. Fotoğrafları paylaştıkça gördüm ki bu konuda hiç de haksız değilim; çevremde yemek yememe yardım edecek arkadaşlarım çoğaldı. Düşünmeden edemedim ‘Bugün ne giysem?’ programından esinlenerek ‘Bugün ne yesem?’ programı mı yapsam. İşin içinden çıkamadım. Velhasıl dostlar gurmelik zor zanaat..

10

Üsküdar Life

Acaba Üsküdar’da yaşayıp da nasıl bir yerde yaşadığının farkında olmayan insanlar hala var mı? Acaba dünyanın bir ucundan kalkıp Kız Kulesi’ni görmeye gelenler varken Üsküdar’da yaşayıp da bir kez olsun Kız Kulesi’nin içini görmeyen var mı? Acaba en uzun kıyı şeridinde yaşayıp da yüzme bilmeyenler var mı? Acaba boğazın kenarında yaşayıp da bir kere boğaz gezisi yapmamış olanlar var mı? Acaba Üsküdar’ın evleri, sarayları, sokakları ile bir açık hava müzesi olduğunun farkına varamayan insanlar var mı? Acaba Üsküdar sınırları içindeki mezarlıklarda tarihe iz bırakmış isimlerin yatmakta olduğunu bilmeyen insanlar var mı? Aklımda bu deli sorularla yeni yılda ne yapacağım bilmiyorum. Haydi hayırlısı..



Antre N E VAR NE YOK? B IR PARK VAR AMA! Artık bizim de şık mekanlarımız oluyor. Çay özelinde, kahve özelinde markalar yaratıyoruz. Yine Üsküdar’a yeni gelmiş bir marka var; Granny’s Waffle. 3 katlı mekandan içeri girdiğiniz anda sanki Üsküdar’ın dışına çıkmış gibi oluyorsunuz. Böyle mekanlar arttıkça mutlu oluyor insan.. 3 adet tiyatro sahnemiz var. Birisi tarihi bir mekanda. Onca oyun geliyor kimsenin haberi yok. Temel’in cami imamına dediği gibi; ‘Zarar ediyorsa kapatalım camiyi hocam.’ Gitmiyorsanız kapatalım tiyatroları bari.. ÜSİM diye bir olay var. Özellikle mekan sahipleri için mükemmel bir hizmet. Eleman mı arıyorsun. ÜSİM’e git. Sana eleman yollasınlar. Beğenirsen işe al. Sigortasını 6 ay boyunca ÜSİM karşılasın. Adı üstünde Üsküdar İstihdam Merkezi. Çok beğendim..

12

Üsküdar Life

Hezarfen Ahmed Çelebi’nin Galata Kulesi’nden uçup Üsküdar’a konduğu anlatıla gelir hep. Ben de bir Üsküdarlı olarak merak edip araştırdım. ‘Nereye kondu ki bu Çelebi?’ diye. Doğancılar Parkı’na konmuş bizim Çelebi meğer. Üsküdar’ın merkezinde ama pek ziyaretçisi olmayan bu parkta İstanbul’un belli semtlerinde olup da

sonradan kaybolan aslan heykellerinden biri var. Bir de doğan heykeli var. Zaten Doğancılar adı da, zamanında burada avcı doğanları yetiştiren doğancıbaşlarından geliyor. Peki Hezarfen Ahmed Çelebi adına burada bir yazı, bir taş olsa nasıl olur? Ahmediye meydanındaki ‘ucube’ Hezarfen simgesi kaldırılmakla işe başlanabilir mesela..

Yılın ilk karını gördük. Sosyal medya kar manzaraları ile doldu taştı. Her yıl karşılaşmamıza rağmen karı görünce bir mutlu oluyor insan. Çocukluğunu hatırlıyor sanırım. Geçenlerde Selamsız’dan geçiyordum Roman çocukları gözüme takıldı. 5 litrelik su bidonlarını düzleştirmişler üstünde kayıyorlardı. Üstelik ne kar vardı, ne belirtisi. Hazırlıklar önceden başlamış belli ki..







k e c e c i 1 İçinizi Isıtan

Salep

Kış mevsimi geldi. Havalar soğudu. Bu havada hakkıyla yapılmış sıcacık salebi içmek kadar ne keyif verir insana. Dumanı tüten, bol tarçınlı, bir fincan sıcak salep için işte size 10 adres.. ÇARŞIZADE 5 Üsküdar merkezdeyseniz münferit rotanız olsun. Orjinal kazanında pişen salep yanında tarçınıyla size ‘Hala eski lezzetler var’ dedirtiyor. Aynı zamanda bir fırın olan Çarşızade’de salebin yanında pastane simidi çok güzel gidiyor.

SERATONİN CAFE 7 Mekana girerken sizi gizli bir bahçe karşılıyor, içeride ise kadın eli değmiş bir dekor. Mekanda salep ustalarının özel karışımıyla hazırlanıyor. Bolu’dan gelen safranın da karışıma eklendiği salebin farklı bir lezzeti var.

MİHRİMAH KAHVE 6 Mihrimah Sultan Camii’ne nazır, kendinizi tarihin arka odasında hissedeceğiniz bir mekan. İçeriye girer girmez masalardaki kitaplar ve tasavvuf müzikleri karşılıyor sizi. Karlı kış günlerinde mekan kadar sade olan salebini denemenizi tavsiye ederiz.

Büyük Hamam Sk. No:7/1 Üsküdar Tel: 0216 530 25 50

Cemil Meriç Sk. No.60 Bağlarbaşı Tel: 0216 342 18 08

Mihrimah Sultan Camii arka çıkışı Tel: 0216 532 96 06

KAHVE DEHASI 7.5 Bağlarbaşı’ndan geçiyorsunuz ve üşüdünüz. Dahi olmanıza gerek yok. Kahve Dehası’nda salep içerek ısının. Mekanda süt ve salep tozunu espresso makinasında pişiriyorlar. Müdavimleri oluşmuş bile

MERYEMCE 8 Tarihi Mimar Sinan Çarşısı’nda ev yemekleri yapan bir bayan. Meryem Hanım Meryemce’de özel orkide tohumlarından çıkan orijinal salep tozunu tarçın ile süsleyip misafirlerine ikram ediyor.

SEVAL PASTANESİ 5 Çengelköy’ün en eski pastanesi. Salebi köy sütü ile pişiyor. Yaban orkide tohumlarının çekirdeğini Taşköprü’den alıp değirmende çektiriliyor. Yolunuz düşerse tadına bakmadan çekip gitmeyin.

Cumhuriyet Cad. No: 74 Bağlarbaşı Tel: 0216 530 30 24

Mimarsinan Çarşısı No: 2/1A Tel: 0216 310 60 61

Çengelköy Caddesi No:9 Çengelköy Tel: 0216 321 55 46

18

Üsküdar Life

SAVOR CAFE 8 Kuzguncuk’ta boğaza nazır bir salep keyfi için. Rengarenk şemsiyelerin altında boğaz manzarasına karşı, taze hazırlanan sütlü salep bol köpüğü ve bol tarçınıyla enfes bir sunum. Demedi demeyin. Paşa limanı Cad. No: 126 Kuzguncuk Tel: 0216 321 04 50

KATİBİM CAFE 8 Katibim’de salepin tadını çıkarırken İstanbul manzarası size eşlik edecek. Katibim kendi yorumunu katarak çikolatalı salebi ortaya çıkarmış. Çikolatasını az isteyin. Harika olmuş.

Şemsi Paşa Cad. Sahil Yolu No:53 Tel: 0216 310 90 80

ÇEŞMİDİL 8 Beylerbeyi’nde denizin üstünde keyif yapmak. Hele de Çeşmidil’e has salep lezzetiyle. Salep, süt ile hazırlanıp buhar makinesinde pişiriliyor ve bol tarçın ekleniyor. Afiyetle bir güzel içiliyor.

IHLAMUR CAFE 7 Kandilli sahilinde iki ıhlamur ağacı arasında manzaraya karşı sıcak bir salep yudumlamak harika. Şirin dekorasyonuyla sizi mest edecek Ihlamur Cafe’de bol tarçınlı salep keyfi..

İskele Cad. No: 2 Beylerbeyi Tel: (0216) 557 83 83

Kandilli İskele Cad. No:1 Kandilli Tel: 0216 332 95 30


G u rm e D o s y a s ı

Kahvaltı + Osmanlı Mutfağı + Dünya Mutfağı + Tatlı + Kahve

Özbolu Lokantası

Altınşiş

Her zaman bir acelemiz vardır. Yemek yerken hatta bir şey içerken bile. Oysa bunlar keyiftir ve keyif de aceleye gelecek bir şey değildir ki. Hep bu acelecilikten ihtiyaçlarımızı ya fast foodlarla ya da atıştırmalık şeylerle gidermeye çalışırız. Hal böyleyken 40 yılda bir, arkadaşınız, eşiniz, dostunuz size ‘Haydi bizi yemeğe götür, haydi bir şeyler içelim.’ dediği zaman hemen işin kolayına kaçarız. ‘Üsküdar’da yemek yiyecek, vakit geçirecek bir yer yok ki!’ İşte biz de bu tezi çürütmek için Üsküdar’ın Gurme Dosyası’nı hazırladık. 120 çeşit kahvaltısından, Osmanlı Mutfağına, Dünya Mutfağı’ndan spasiyal tatlılara, balık menüsünden kahve menüsüne bütün mekanları artık Üsküdar Life’ın Gurme Dosyası’nda bulabileceksiniz. Granny’s Waffles

Uçar Cafe

19

Üsküdar Life

Hazırlayan: İbrahim Atlı

Yakamoz

Dilruba


Ç ARŞIZADE PA S TA & KA FE

Ü S KÜ DA R

ÇARŞININ BEYZADESİ 2012’den bu yana Üsküdar severlerin uğrak yeri haline gelen Çarşızade hijyeni, ürünü, servisiyle kaliteli bir hizmet veriyor. Çarşızade aynı zamanda bir fırın olmasından dolayı tüm unlu mamülleri bulabileceğiniz bir mekan. Mekanın öne çıkan pek çok ürünü var; ama pazartesi ve çarşamba günleri çıkan tiramisuyu muhakkak denemelisiniz. Çarşızade’nin diğer öne çıkan ürünleri ise cheesecake, limonlu traliçe, incir ve kayısılı berivan kurabiyesi. Pek çok pasta & kafede rastlayabileceğiniz ay çöreğinin burada farklı bir lezzeti var.

DETAY Çarşızade’de kahvaltı menüsü de var. 16 çeşit kahvaltı sınırsız çay ile mükellef kahvaltınız 14 tl. Soğuk bir kış günü Çarşızade’ye yolunuz düşerse orijinal salep kazanında pişirilen salebi içmeyi de unutmayın. Hergün sabah 6:00 gece 1:00 arası açık olan mekan yaş pasta, spasiyal kurabiyeler, kanepe ve sütlü tatlıları ile özel davetlere de siparişler alıyor.

MİMAR SİNAN MH. BÜYÜK HAMAM SK. NO: 7 ÜSKÜDAR TEL: 0216 530 25 50

20

Üsküdar Life

Bunun nedeni ay çöreğinin Çarşızade’de pandispanyadan yapılıyor olması. Unlu mamüllerdeki lezzet sırrı, Konya ovasında organik olarak yetişen buğdayın su değirmeninde öğütülmesinde yatıyor. Mekanın fırın bölümünde ise, 38 çeşit ekmek çeşidi var. Diğer fırınlarda nadir rastladığımız Osmanlı’da da üretilen ve sağlık açısından faydalı olan Osmanlı ve Arpa ekmeğini burada bulmanız mümkün. Üsküdar’ın çarşısına yolunuz düşerse bu lezzetleri sıcak bir çay eşliğinde denemek için kendinize bir mola verin.



Ç IFTE FIRIN PA S TA N E & FI R I N

Ü S KÜ DA R

TARİHE TANIK BİR FIRIN 1900’lü yılların başında kurulan Çifte Fırın, adını iki fırının bitişik kurulmasından almış. Fırınlardan biri halk tipi ekmek yaparken diğeri lüks ekmek yaparmış. Bugün tek fırın olarak kalsa da Çifte Fırın hikayesi hep süregelmiş ve fırın, Üsküdar’ın tarihine tanıklık etmiş. 40 yıldır aynı kişilerin işlettiği fırınlarda bugün hala aynı ustalar çalışıyor. Kimi emekli olan ustaların yerine çocukları usta olarak yetişiyor. Kalitelerinin sırrı da bu ustaların el lezzetinden geliyor. Çifte Fırın’da sağlıklı olan Borulu taş fırın kullanılıyor.

DETAY Çifte Fırın’da ekmek 1. 25 tl. Ekmek dışında 100 çeşit unlu mamül de mevcut. Mersin’den özel olarak getirtilen Coco’su çok beğeniliyor Fiyatı 2 tl. Çifte Fırın’ın zeytinli açması ise en çok tüketilen mamülü. Ünü Avrupa Yakası’na yayılan açma için acelede edin çabuk tüleniyor. Zeytinli açmanın fiyatı 1 tl. Haftanın her günü hizmet veren Çifte Fırın 5.00 – 12.00 arası açık.

SELMANİPAK CAD. NO: 16 / 1 ÜSKÜDAR TEL: 0216 342 89 53

22

Üsküdar Life

40 çeşit ekmek içerisinden en çok tam buğday ekmeği tüketiliyor. Bu rağbetin nedeni en sağlıklı ekmeğin tam buğday oluşu. Unu özel olarak Ankara’da su değirmeninden öğütülen yerden temin ediyorlar ve farklı yörelerin unlarıyla bir karışım elde ederek farklarını ortaya koymayı başarıyorlar. Ürünlerde hiçbir yapay madde kullanılmıyor. İyi buğday, iyi un, iyi usta, iyi fırın çarkı ile en iyi ürünü ortaya çıkarmayı hedefleyen işletme, hedeflerine ulaşmış gözüküyor. Çifte Fırın geldiğinizde küçücük bir çocukken gelip de torunlara karışan teyzeleri, amcaları görebilirsiniz.



M ETET R E S TO R A N

KU ZG U N C U K

Gurmelerİn adresİ Son dönemlerde Kuzguncuk sadece Üsküdarlılar’ın değil İstanbullular’ın tercih ettiği bir semt haline geldi ve eski cumbalı evlerin tarihi dokusu Kuzguncuk’a rağbeti arttırdı. Yine böyle cumbalı bir binada hizmet veren bir mekan var ki geçmişi Bursalı İskender’e kadar uzanıyor. Burada yemek yemenin ayrıcalıklı hale gelmeye başladığı Metet Közde Döner’den söz ediyoruz. Çanakkale, Balıkesir ve Afyon’dan gelen etlerle Malezya’dan özel olarak is ve koku yapmayan kömürün ateşi ile pişen dönerin müdavimleri gün geçtikçe artıyor. Ayrıca mekanın içinde pişirilen lavaş ekmeklerin sıcacık servisi ile Manisa Akhisar’dan gelen turşunun lezzeti anlatılmaz tadılır.

24

Üsküdar Life

DETAY Mehmet Bey meşhur Bursalı İskender’in torunu Selahattin Usta’nın yanında yetişmiş, İskender Mükerrem ile çalışmış. Manisa Akhisar’da yetiştirilip İzmir Kemalpaşa’da özel turşu olarak hazırlanan biberleri dileyen satın alabiliyor. Mekanda dönerin porsiyonu 16,5 tl, İskender ise 19 tl.

Yoğurt deyip geçmeyenlere özel manda yoğurdunun olduğunu hatırlatmakta fayda var. Tatlılardan ise sütlaç, künefe ve şekerpare en çok tercih edilenlerden. Ama biz mekanın sahibi Mehmet Bey’in eşi tarafından yapılan şekerpare tatlısını mutlaka denemenizi tavsiye ediyoruz. Mehmet Yaşin, İzzet Çapa ve Refika Birgül gibi ünlü gurmelerin ziyaret ettiği mekana gitmek için hiç vakit kaybetmeyin deriz.

İcadiye cad. No: 39 KuzguNcuK Tel: 0216 553 33 33 / 343 55 55



D ILRUBA

R E S TO R A N & KA FE FI S TI KA Ğ A C I

GÖNLÜNÜZ DİLRUBA’DA KALACAK 20 yıldır Fethipaşa Korusu’nun üstünde hizmet veren konuklarını memnun etmeyi onlara en iyi hizmeti vermeye devam ediyor. Osmanlıca “Gönül Hırsızı” anlamına gelen Dilruba’ya adımınızı atar atmaz bu adı hak ettiğini göreceksiniz. Güne iyi bir kahvaltıyla başlamak isteyenlere Dilruba’nın açık büfe kahvaltısını öneririz. Haftaiçi 100 çeşit (30 tl), haftasonu 120 çeşit (40 tl) ürünün sunulduğu kahvaltıda ürünler tamamen yöresel ve organik.

26

Üsküdar Life

DETAY Dilruba’da fiyatlar da çok uygun. Burada 15 tl’ye de doyabilirsiniz, 50 tl’ye de. Örnek bir davranış gösteren işletme, tabağında yemek bırakmayan müşterilerine % 10 indirim uyguluyor. Dilruba’yı 24 saat ziyaret edebilirsiniz. 7:00 – 13:00 arası kahvaltı. 13:00 – 24:00 arası ana menü. 24:00 – 7:00 arası ise cafe bölümünde özel menengiç kahvenizi yudumlayıp yeni bir günü karşılayabilirsiniz.

Erzincan’ın balı, hakiki karakovan balı, Adıyaman’ın tereyağı, Balıkesir’in kaymağı, Aydın’ın zeytinyağı, inciri ile gurmeleri kıskandıracak bir kahvaltı yapabilirsiniz. Fırın ustası Cemal Can’ın ekşi mayadan hazırladığı, 4 gün süren bir işlem sonucu fırından çıkardığı dumanı tüten Kahta ekmeğini mutlaka denemenizi tavsiye ederiz. Dilruba ayrıca kahvaltıda beğendiğiniz ürünleri satın alma olanağı da sağlıyor. Adıyaman’dan özel gelen nar ekşisinin en çok satan ürünlerin başında geldiğini de hatırlatalım.


Öğle ve akşam yemeğinde ise mutfak şefi Mehmet Elma’nın birbirinden lezzetli yemeklerini tadabilirsiniz. Biz Osmanlı Sinisi’ni ve Balıkesir’in Gönen ilçesinden özel olarak getirtilen etlerle hazırlanan kebap çeşitlerini denemenizi tavsiye ederiz. Canınız tatlı çektiyse bir pastanede tadına bakmak isteyeceğiniz tüm ürünleri Pastane Şefi Muharrem Demirci’den isteyebilirsiniz. En çok tercih edilen tatlı Adıyaman tereyağıyla lezzetine lezzet katan baklava. Tuzlu mamullerden ise su böreği ve pizza. Muharrem Usta bu lezzetleri sofranıza yetiştirmek için ekibiyle birlikte var gücüyle çalışıyor.

İçinde bulunan 3 ustası ve birbirinden yetenekli 3 ustasıyla tüm lezzetleri sunarak mideye hitap eden Dilruba’nın konsepti de göze hitap ediyor. Osmanlı tarzını hissedebileceğiniz mekanda ailenizle ve yakınlarınızla huzurlu bir zaman geçirebilirsiniz. 1000 kişilik kapasitesi, geniş otoparkı olan Dilruba müthiş manzarasıyla sizleri bekliyor. Ayrıca işletmelerde nadir olarak gördüğümüz müşteri servisi hizmeti Dilruba’da mevcut. Avrupa Yakası’ndan ya da Üsküdar’ın uzak noktalarından gelmek isteyen müşterilerini servis hizmeti temin ediyor. Anlayacağınız Dilruba sizin için her detayı düşünmüş.

FETHİPAŞA KORUSU, FISTIKAĞACI / ÜSKÜDAR TEL: 0216 492 15 00

Üsküdar Life

27


OSMANLI MUTFAĞI R E S TO R A N

Ü S KÜ D A R

SARAYDAN ÇIKMA LEZZETLER Birçok coğrafyayı bünyesinde barındıran, uzun yıllar boyunca edinilen tecrübelerle sofraları donatan lezzetler Osmanlı mutfağının tarihi arka planını oluşturur. Üsküdar’da da bu lezzetleri bulabileceğiniz unutulmaya yüz tutmuş Osmanlı saray yemekleri ile memleketimizin tüm yöresel lezzetlerinin harmanlandığı bir mekan var: Limon Osmanlı Mutfağı. Bir de mekandaki aşçıların varlığı ve ve yemeği sunma adabı Osmanlı mutfağının lezzetini oluşturur. Öğreniyoruz ki; Limon Osmanlı Mutfağı’nın mutfak şefi Halit Gültekin ekibiyle İSO 9000 belgeli ve 2000 HACCP yönetim sistemiyle üretim yapıyor.

DETAY Limon Osmanlı Mutfağı’nda Üsküdar’da ender rastlayacağınız bir tatlı olan incir uyutması favorileriniz arasına girebilir. Mekan ayrıca özel günlerinizde profesyonel ekibiyle kişiye özel hizmet de sunuyor. 2 katlı bu şık mekan hergün 7:00 - 22:30 saatleri arasında hizmet veriyor. Mekanın paket servisi de var.

DR. FAHRİ ATABEY CAD. NO: 26 / 1 ÜSKÜDAR TEL: 0216 553 30 40 - 70

28

Üsküdar Life

Limon Osmanlı Mutfağı ekibi hergün değişen menüsüyle 1000’e yakın yemek çeşidini ağız tadını bilen misafirlerine sunuyor. Bu yemek çeşitleri zengin zeytinyağı menüleri, sebze yemekleri, et yemekleri, seçkin tatlı çeşitleri ve Osmanlı şerbetlerinin bulunduğu içeceklerden oluşuyor. Mekana has tatlar arasında kuzu tandır, mevlana kebap, ciğer sarması öne çıkıyor. Üsküdar’da yaşıyorsanız ya da yolunuz Üsküdar’dan geçiyorsa bu lezzetleri mutlaka denemelisiniz. Bunun yanında Limon Osmanlı mutfağı yöresel yemekleri konusunda da iddialı. Bizden söylemesi.



K ULELI YAKAMOZ R E S TO R A N

KU LE Lİ

DEnİz ayaKLarınızın aLtınDa Adının hakkını veren az rastlanan bir mekan Kuleli Yakamoz Restaurant. 5. yılını dolduran “İstanbul’un tadı boğazda, boğazın tadı Yakamoz’da çıkar” düsturuyla hareket eden mekanın ne kadar haklı olduğunu içeri girdiğiniz anda anlayacaksınız. Kuleli Askeri Lisesi’nin yanı başında, iki boğaz köprüsünün arasında denizi ayaklarınızın altında hissedeceksiniz. Yakamoz’da boğaz havasını içinize çekerek harika bir kahvaltıyla güne başlayabilirsiniz. Haftaiçi serpme kahvaltı (35 tl) ve kahvaltı tabağı (30 tl), haftasonu 9:00: 14:00 arası 120 çeşit ürün ile açık büfe kahvaltınızı (55 tl) yapabilirsiniz. Yakamoz’un kahvaltısında yok yok. Ama biz Havva Abla’nın yaptığı gözlemeleri tatmanızı tavsiye ederiz, zeytinli ekmeği de unutmayın deriz.

DEtay Mekan menüsünde alkol içermiyor. yazın 500, kışın 300 kişilik bir alana sahip yakamoz özel günler için de biçilmiş kaftan. Özellikle evlenme teklifleri için özel programlar hazırlayıp çiftlerin en özel anlarını daha özel kılıyorlar. 9:00 – 24:00 arası açık yakamoz’un otoparkı da mevcut.

Adres: Kulelİ CAd. No: 69 ÇeNgelKöy TelefoN: 0216 318 95 05

30

Üsküdar Life

Ana menüde ise balık çorbasının ve balık köftesinin müdavimleri çok. Bunun yanında mutfak şefleri Ali Kaya ve Murat Özdemir’in maharetlerini sergileyip Gaziantep yöresinden gelen salçanın sosu ile hazırlanan Yakamoz Bonfile’yi ve eti Susurluk’tan özel olarak gelen ve özel malzemelerle hazırlanan Dana Straganof’u favorilerinize ekleyin. Tatlı olarak Aydın’ın inciri ile yapılan incir tatlısı, içecek olarak kış aylarında enerji ihtiyacınızı karşılayacak olan demirhindi, peygamber çiçeği ve Osmanlı şerbetleri seçenekler arasında. Hem gözünüze hem midenize şölen vermek istiyorsanız. Yakamoz harika bir tercih.


Ç EŞMIDIL RES TORAN & K A F E

B EY L ERB EYİ

DEnİz aYakLaRınızın aLtınDa

Beylerbeyi’nin en yeni mekanı Çeşmidil Cafe & Restaurant’ın müdavimleri her geçen gün artıyor. Osmanlıca “gönül gözü” anlamına gelen mekan Sultan Abdülhamid’in annesi için yaptırdığı camiinin hemen yanındaki tarihi çeşmeyi de içine alıyor. 200 yıllık geçmişi olan bu tarihi bahçe, sultanların kahve içerek huzur buldukları bir yer olmuş. Boğazın tüm güzelliklerinin gözler önüne serildiği mekanda güzel bir kahvaltı güne başlayabilirsiz. Çeşmidil’de serpme kahvaltı 30 tl, kahvaltı tabağı 25 tl, haftasonu ise 70 çeşide çıkan açık menüsü 35 tl.

DETAY

Mekanın spasiyallerini günlük tutulan balıklarla hazırlanan kiremitte levrek, iskorpit çorbası, Çeşmidil Çeşmidil kahve balık çorbası oluşturuyor. Ayrıca fix çeşitleri ile de öne menülerin bulunduğu mekanda tavuk çıkıyor. (50 tl), et (60 tl) ve balık (70 tl) Gözde kahvelerden menülerini de tercih edebilirsiniz. damla sakızlı türk kahvesini içerken tarihi dokunun da etkisiyle kendinizi sultanlar gibi hissedebilirsiniz. 8:00 – 24:00 saatleri açık mekan. kapalı ve açık alanlarıyla küçük çapta organizasyonlara da müsait.

Şef Yılmaz Çalışkan’nın hazırladığı yöresel yemekleri de tatmanızı tavsiye ederiz. Antep’ten özel olarak gelen biber salçası ile hazırlanan bonfilenin lezzetine doyum olmuyor. Kapalı alanı 20, açık alanı 80 kişilik olan mekanda lezzetli balık çeşitlerinin yanında, günümüz ve Osmanlı mutfağının keşfedilmemiş tatlarını sunarken, Beylerbeyi’nin tarihi dokusuyla bütünleşip, konuklarına unutulmaz bir deneyim yaşatıyor.

İskele Cad. No: 2 BeylerBeyİ TelefoN: 0216 557 83 83

Üsküdar Life

31


L IMON R E S TO R A N

Ü S KÜ D A R

GÜVENLİ VE LEZZETLİ Üsküdar’ın merkezinde yer alan Limon’u, cumbalı görüşüyle diğer mekanlardan ayırabilirsiniz. Ahşap bir binada yer alan mekandan içeri girdiğiniz anda eski Üsküdar fotoğraflarını görecek, kendinizi adeta tarihin içinde hissedeceksiniz. Limon’un menüsü de mekanın görüntüsü kadar iddialı. Yöresel mutfaktan, Karadeniz Pide çeşitlerine, lahmacundan kebaba sizi tatmin edecek her lezzet var. Tercihiniz pide ise Rize’nin kavurmasıyla yapılan kavurmalı pideyi tavsiye ederiz. Mekanda en çok tercih edilen ve en ünlü lezzeti Balıkesir ve Afyon’dan gelen etlerle hazırlanan

1 Üsküdar 32 Üsküdar Life Life

DETAY Ortalama fiyat aralıklarında olan Limon’da 10 liraya da doyabilirsiniz 50 liraya da. Ayrıca Limon’da kebaplar satır kıymadan yapılıyor. Döner ise odun ateşindeki közle ağır ağır pişiyor. Üç katlı 100 kişi kapasiteli mekan da nikah sonrası yemek, şirket yemekleri, doğum günlerleri gibi etkinlikler de yapabilirsiniz. Servis haftanın her günü 11.00 de başlıyor gece 23:30’a kadar devam ediyor.

İskender Kebap. Ama farklı bir lezzet arıyorsanız, ‘Limon Özel Kebabı’nı mutlaka deneyin. Limon Özel, Beyti kebabı piştikten sonra lavaşa sarılarak soslanıp fırına veriliyor. Servis edilirken sarımsaklı yoğurt ve közlenmiş patlıcan karışımı ekleniyor. Tatlı seçeneği sınırlı olsa da enfes tatlıları var. Trabzon’dan gelen tereyağı ve Sakarya’dan gelen peynirle yaptıkları Hatay Künefesi midede hiç ağırlık yapmıyor. Sütlaç, incir ve kadayıf tatlısı da diğer seçenekleriniz. Limon lezzeti kadar sunumlarıyla da geçer not aldı diyebiliriz. Siz de bu lezzetleri test edebilirsiniz. SELMANİ PAK CAD NO: 22 ÜSKÜDAR TEL: 0216-342 45 45



E MICENIN YERI R E S TO R A N

FI S TI KA Ğ A C I

HAYDE GİDELUM HAYDE 5 yılı aşkın süredir Fıstıkağacı’nda ‘Lezzet ve kalitenin bulunduğu yer’ sloganıyla hizmet veren Emice’nin Yeri yöresel lezzet meraklıları için bulunmaz bir yer. Mekan adını ‘Amca’ kelimesinin Karadeniz yöresinde Emice olarak kullanılmasından almış. Gerçekten de mekana adımınızı atar atmaz Karadeniz yöresine gitmiş gibi oluyorsunuz. Mekanda Karadeniz yöresinden pek çok lezzeti bulmak mümkün; ama spasiyeli adından da anlaşılacağı gibi kurufasülye. Peki bu lezzet nereden geliyor?

DETAY Mekanda keşfedilmesi gereken pek çok lezzet var. Karalahana sarması, muhlama, turşu kavurma, Rize et kavurması diğer iddialı lezzetler. Canınız tatlı çektiyse üzüm şırasıyla yapılan Pepeçura’yı ve Laz böreğini denemenizi tavsiye ederiz. Haftanın her günü 7.00 – 22.00 arasında hizmet veren mekanda paket servis hizmeti de var.

Erzurum’un İspir ilçesinde yetişen kurufasulye, 14 saat suda bekletiliyor. Trabzon tereyağıyla kuzine ateşinde piştikten sonra enfes bir lezzet haline geliyor. Bu lezzetin başmimarları da Çayeli’li olan aşçılar Ayşe ve Davut kardeşler. Emice’nin Yeri’ndeki görsellik de çok başarılı. Mekan Karadeniz’in yöresel esintilerini harmanlayıp size sunuyor. Siz de bu yörenin kültürünü keşfedip kendinizi muhteşem lezzetlerle ödüllendirebilirsiniz.

SELAMİ ALİ MH. ŞEHİT ASTEĞMEN HALİL ÖĞEL SK. NO: 7 / 2 FISTIKAĞACI / ÜSKÜDAR 0216 492 81 81

34

Üsküdar Life



H ÜNKAR Pİ D E & BÖ R E K Ü S KÜ D A R

ADINA YARAŞIR ZİYAFET 23 yıldır adı da lezzeti de Üsküdar’a yaraşır bir mekan Hünkar Pide & Börek. İstanbul’da kır pidesinin mucidi olarak biliniyorlar. Taklitleri piyasada artıp da kır pidesinin kalitesiz üretimi çoğalınca Karadeniz pidesini vurgulamaya başlamışlar. Bugün bile Hünkar adını bilmeyip “Kır Pidecisi” olarak gelen müşterileri var. Hünkar’da sadece kır pidesi yok tabi. Karadeniz pidesini merak ediyorsanız veya en lezzetli pideyi kim yapıyor araştırması içindeyseniz uğrayacağınız ilk adres Hünkar olmalı. Biz, Rize kavurmasıyla yapılan kaşarlı kavurmalı pidenin müptelası olduk. Ünü Japonya’ya ulaşan su böreğinin hafifliği karşısında hayran kaldık.

DETAY Hünkar Pide’nin fiyatları da çok hesaplı. Kır pidesi çeşitleri 1.5 tl, börek çeşitlerinin porsiyonu 5 tl, Karadeniz pideleri 10 tl – 12 tl. 2 saat içinde 600 kişiye kadar toplu siparişlerinizi hazırlıyorlar ve haftanın her günü 6:00 – 21:00 arası açık.

MİMAR SİNAN MH. TEMBEL HACI MEHMET SK. NO: 4 ÜSKÜDAR 0216 391 21 39

36

Üsküdar Life

Öğrendiğimize göre Osmanlı usulü kapama su böreğini bir Hünkar bir de Saray Muhallebicisi yapıyormuş. Tabi biz yöresel ve katkısız lezzetlere önem verdiğimiz için Hünkar’ı tercih ediyoruz. Mekanın lezzet sırrını sorduğumuzda, ‘İşin sırrı undadır’ cevabı aldık. Her unla her ürün olmazmış. Hünkar, Türkiye’nin kaliteli un üreticilerinin unlarını çeşitlendirerek bu eşsiz lezzetlere erişiyormuş. Tabi etleri kendileri alıp çekiyorlar, kremayı alıp kaymağı kendileri yapıyorlar. Kavurmayı Rize’den özel getiriyorlar. Peynirleri kendilerine has kullanıyorlar. Hal böyle olunca Hünkar Pide & Börek, lezzet durağı arayanları ağırlamayı bekliyor.



A LTINŞIŞ R E S TO R A N

Ü S KÜ DA R

ÜSKÜDAR DEYİNCE AKLA GELEN “Eski tatlar artık yok” diyenlere 33 yıldır Üsküdar’da örnek bir mekan olan Sait Baydur’un işlettiği Altınşiş Restaurant’ı öneririz. Müşterilerinin büyük çoğunluğunu sadık müşterilerin oluşturduğu mekanın 30 yıllık müşterileri bile var. Neden mi? Altınşiş’in kebaplarını, lahmacununu yiyen bu lezzetlerin müptelası oluyor da onun için. Altınşiş’ten içeri girdiğiniz anda rengarenk pencereler, rengarenk ışıklar, masa örtüleri ile hiçbir kebapçıda rastlayamayacağınız dizaynı görünce şaşıracaksınız. Yıllardır aynı ustalarla çalışan mekanın, ustaları Hayrettin Kara ve Recep Öznişastacı 25 yıldır aynı lezzetin mimarları.

DETAY Mekanda lahmacun 4 tl, kebap çeşitleri 12 – 17 tl arasında, tavuk şiş ise 10 – 13 tl arasında değişen fiyatlarda. 2 katlı ve 170 kişilik kapasiteli mekan düğün, nişan, doğum günü, iş yemeği gibi organizasyonlara da müsait. Menüdeki tüm yemeklerine güvenen Altınşiş, tarifiyle değil ürün kalitesiyle eşsiz lezzetine ulaşıyor. 11:00 – 21:30 arasında servislerin başladığı mekanda paket servisi mevcut.

Afyon’dan gelen etlerle yaptıkları lahmacun, kebap ve dönerlerde kaliteli malzemeler kullanarak ve biraz da bonkör davranarak enfes lezzetlere ulaşıyorlar. Özel istek üzerine Bitlis yöresi de yapılabiliyor. Mekanın spasiyeli yok; çünkü mekanda tüm yemekler birbiriyle yarışıyor. Ama duyumlarımıza göre Lahmacun = Altınşiş demek. Ana yemekten önce pek çok müdavimi olan tavuk çorbasını önerdiğimiz mekanda yemekten sonra da tatlı olarak çok iddialı oldukları künefeyi (7 tl) denemeden sofradan kalkmayın deriz.

AHMEDİYE MAHALLESİ KEFÇEDEDE MEKTEBİ SOKAK NO: 10 / 5 ÜSKÜDAR TEL: 0216 553 23 70 / 343 03 85

38

Üsküdar Life



Ö ZBOLU R E S TO R A N

Ü S KÜ DA R

DEĞİŞMEYEN LEZZETİN ADRESİ Üsküdar’ın nezih esnaf lokantası kalmadı dediğinizi duyar gibiyiz. Sahipleri Cafer Özadalı ve Bolulu Usta’nın memleketinden adını alan Özbolu Lokantası 2002’den bugüne bu nezih hizmeti veren ender işletmelerden biri. Dışarıdan keşfetmesi zor olan mekanı sizler için araştırdık. Hafta içi 24 çeşit yemek bulunan mekanın sipasiyali Özbolu Kebabı ve fiyatı 14 tl. Pazartesi günleri yolunuz buraya düşerse Kuzu Tandır’ı öneririz. Temizliği ve servisiyle birbirini tamamlayan mekanda kurufasulye, nohut Erzincan’dan, pul biber Urfa’dan özel olarak geliyor.

DETAY 96 kişilik olan mekan daimi müşterisini kaybetmemek için 40 kişinin üstünde grupları kabul etmiyor. Kul hakkına önem veren müessese döneri tartarak servis ediyor. Özbolu her gün sabah 4.00 akşam 22.00 arası açık ve sadece yürüme mesafesindeki yerlere servis yapıyor.

MİMAR SİNAN MH. ATLAS SK. NO: 11 / A ÜSKÜDAR

TEL: 0216 532 73 31

40

Üsküdar Life

Sadece sıvıyağın kullanıldığı lokantanın 3 aşçısı Yunus Özadalı, Ahmet Özcan ve dönerci Mehmet Nuri Ulaş işlerinde mahirler. Tatlılardan restoranlarda çok nadir rastladığımız incir uyutması (6,5 tl) tatlısı ev hanımları tarafından sürekli tarifi alınan bir tatlı. İrmik helvası yemek isteyenler Pazartesi ve Çarşamba günleri bu lezzeti denemek için kendine zaman ayırmalı. Anadolu tatlarını bir arada bulabileceğiniz Özbolu Lokantası damak zevkine düşkünler için keşfedilmeyi bekliyor.


R IHTIM R E S TO R A N

BE Y LE R BE Y İ

Rıhtım’da BİR mola

DETAY

“Denizden babam çıksa yerim” diye düşünüyorsanız hemen rotanızı Mehmet Bey Beylerbeyi Camii karşısındaki meşhur Bursalı Rıhtım Restaurant’a çevirin. 22 İskender’in torunu yıldır Beylerbeyi’nde hizmet veren Selahattin Usta’nın mekanda deniz mahsüllerinin zengin yanında yetişmiş, İskender Mükerrem menülerini bulabilirsiniz. Kırlangıç, levrek ve iskorpit ile hazırlanan balık çorbası başlangıç için harika lezzetler arasında. Olta balıkların, hemen yanındaki sahilde günlük tutulduğu mekanda balıklar, “canlı balık” tabiri ile servis ediliyor. Yöresel bir lezzet arıyorsanız sıkı durun. Karadeniz’in meşhur hamsili pilavı kendi özel tarifleriyle hazırlıyorlar.

ile çalışmış. Manisa Akhisar’da yetiştirilip İzmir Kemalpaşa’da özel turşu olarak hazırlanan biberleri dileyen satın alabiliyor. Mekanda dönerin porsiyonu 16,5 tl, İskender ise 19 tl.

İsteğe göre kuş üzümü ve fıstık koyarak farklı lezzet seçeneklerini de deneyebilirsiniz. Ayrıca kiremitte levrek, dil güveç, tereyağlı karides ile ortaya karışık bir sofra hazırlatıp sahil manzarasının huzurunu ve balığın tadını çıkarabilirsiniz. 4 katlı ve 100 kişilik kapasiteye sahip mekanın en üst katında 20 kişilik özel toplantı salonu mevcut. Arkadaşlarınızla güzel bir gün geçirmek istiyorsanız Rıhtım’da bir mola verebilirsiniz.

Çamlıca cad. No: 4 BeylerBeyİ TelefoN: 0216 318 61 04

41

Üsküdar Life


B EYLERBEYI PREFITEROL KA FE

B E Y LE R BE Y İ

A n n e e l İ d e ğ m İ ş gİbİ Adını Beylerbeyi’nin tarih kokan havasından alan Beylerbeyi Prefiterol semte 20 yıldır lezzet vermeye devam ediyor. 2014 yılı ile kurumsal bir şirket haline gelen işletme artık AVM’lerde de yer almaya başladı. Aralık ayında Brandium AVM’de bir bayisi açıldı bile. Bir aile işletmesi olarak Ahmet, Ergün, Erol Gökırmak kardeşler tarafından kurulan Beylerbeyi Prefiterol’ün baş şefi ise anne Mafiye Gökırmak. Şu anda 23 şubeye ulaşan işletme 1995’ten bu yana değişmeyen şef, anne Mafiye Hanım’ın eliyle harika profiteroller hazırlıyor.

42

Üsküdar Life

DETAY Beylerbeyi Profiterol’de mevsimlik tatları da unutmayın deriz. Kışın ekmek tatlısı, yazın dondurması denenmeye değer. Profiterol’ün porsiyonu 7 tl, kilosu 24 tl. Eklerin porsiyonu 7 tl, kilosu 28 tl. Franchise şube sayısı gün geçtikçe artan mekan lezzetinden ödün vermiyor. Paket servisi de var.

Bolu’dan gelen pastörizesiz süt ve özel bitter çikolata özel tarifi oluşturuyor; ama anne eli değdiği için herkes bu lezzeti ortaya çıkaramıyor. Mekanda sadece profiterol yok. Organik meyvelerle hazırlanan ekler çeşitleri de iddialı lezzetler arasında. Ayrıca sütlü tatlılar ve son günlerin popüler tatlısı traliçe de alternatif seçenekler arasında. Ailenizle ya da dostlarınızla tatlı bir gün geçirmek istiyorsanız Beylerbeyi Prefitorel’e uğramanızı tavsiye ederiz.

AbdullAhAğA CAd. beyler Apt. 6/b beylerbeyi tel: 0 216 321 97 48


G RANNY’S WAFFLE KA FE

Ü S KÜ DA R

Sıra dışı Bİr Mekan Büyükannenin Waffle’ı anlamına gelen Granny’s Waffle Üsküdar’ın en yeni mekanı. Mekanın tasarımı mimar Ahmet Kuseyiroğlu’nun imzasını taşıyor. Waffle konusunda Üsküdar’daki eksikliği fark eden işletme, merkez olarak Üsküdar Üniversitesi’nin karşısını seçmiş. Kısa sürede waffle tutkunlarının uğrak yeri olmayı başaran Granny’s Waffle’ın lezzetinin neden kaynaklandığını öğrendik. Waffle’ın özelliği hamurunun çıtır çıtır olması ve yeterince kabarması. İçeriğindeki 50 çeşit malzeme ile zengin bir seçeneğe de sahip. Waffle’ların porsiyonu 13 tl ve Waffle 7 kampanyası uyguluyorlar. Özel waffle kartlarına her waffleda kaşe basan işletme 7. kaşede waffle’ı ikram ediyor.

43

Üsküdar Life

DETAY Waffle’da kendini kanıtlayan mekan, sertifikalı baristasının tadı kadar görseli de harika olan kahve çeşitlerinde de çok iddialı. İstanbul’da bu kadar kahve çeşidinin bulunduğu bir mekana az rastlanır. 94 çeşit sıcak ve soğuk içecek çeşidinin olduğu mekanda Latte Machioto spasiyal lezzeti oluşturuyor. Mekanda wifi bağlantısıyla kahvenizi yudumlarken dilediğiniz kadar vakit geçirebilirsiniz.

Granny’s Waffle’da kahvaltı da yapabilirsiniz. Menemen, tost, soğuk sandviç, omlet ile kahvaltı çeşitleri de menüde mevcut. Kahvaltı tabağının fiyatı 12 tl. Hergün 8:00 – 1:00 arası arasında açık olan mekan doğum gibi organizasyonlar için de uygun. Şimdiden gençlerin müdavimi olduğu mekanı aileler de tercih ediyor. Eğer waffledan anlarım diyorsanız Granny’s Waffle’ın lezzetini test edebilirsiniz.

Sultantepe Mh. SelMani pak Cad. no: 57 telefon: 0216 343 06 04


R Ö P O R TA J

Ü SKÜDAR’DA BÖYLE BIR YER YOK EBRU UÇAR

Üsküdar’da tabiki pek çok mekan var; ama biz sizin için keşfedilmeyen mekanları araştırıp buluyoruz. Bu sayıda Küplüce’de bulunan Uçar Cafe&Restaurant’ı sizler için araştırdık. Mekanın işletme müdürü Ebru Uçar’la yaptığımız röportajda Ebru Hanım; “Bu manzara İstanbul genelinde 20 mekanda ya vardır ya yoktur. Bu manzarada aşka gelen çiftlerimiz birbirine evlilik teklifi ediyorlar. Hatta evlilik teklifleri için özel programlar ve konseptler bile düzenlemeye başladık.” diyerek Üsküdarlıları bu manzarayı görmeye, lezzetlerini denemeye davet etti.

E

bru Hanım kendinizi tanıtır mısınız?

Neden Küplüce’yi tercih ettiniz? Bu arazinin mülkiyeti bize aitti. Biz de İstanbul’un merkezinde olup da bu kadar güzel bir manzaranın ve bu kadar huzurlu bir ortamın başka bir yerde olmayacağını düşündüğümüz için Küplüce’yi tercih ettik.

Spasiyaliniz nedir?

Spasiyalimiz yok spasiyallerimiz var. Mesut 1983 istanbul doğumluyum.11 yıl Usta’nın özel sosuyla otomotiv sektöründe finans ve araç hazırladığı Şefin Güveci kiralama yöneticiğiliği yaptıktan yemeği çok beğeniliyor. sonra aile şirketi olan işletmemizde Yöresel lezzetlerimizden çalışmaya başladım. Özbek Mantısı’nda çok Üsküdar’daki yoğunluğu göz önünde iddialıyız (Burada Mesut bulundurursak Uçar Cafe hangi Bize Uçar Cafe Restaurant hakkında Usta araya girip “Mantıyı özellikleri ile öne çıkıyor? bilgi verebilir misiniz? beğenmezlerse hesabı Öncelikle Üsküdar’da bu büyüklükte ben ödeyeceğim.” diyor). Uçar Cafe Restaurant’ı 2008 yılının alanı olan bir mekan yok. Doğal Uçar Kebap’ımız yine adı Temmuz ayında kurduk. Yıllarca oto- bir ortam. Yeşillikler içerisinde olan ve lezzeti bize ait olan bir yemeğimiz. Ben motiv sektöründe olan bir aileyiz. İlk yerimizde huzuru bulabiliyorsunuz. Yazın çok mekan gezerim ama; wafflemızdaki tadın bir eşine önceleri burayı Altunizade’deki merkez haftanın 5 günü, kışın sadece cumartesi Üsküdar’da rastlamadım. Bizim waffle hamurumuz showroom ve Ataşehir showroomdaki günleri canlı müziğimiz oluyor. Tüm bu özel bir tarifle hazırlanır. Baristalarımızın yeteneğine araçlarımız için otopark yapmayı güzelliklerin yanında mutfağımız da çok değinmek istiyorum. Kahve çeşitlerimizdeki lezzet, frandüşündük. Fakat manzarasından iddialı. Ödüllü mutfak şeflerimiz var. chise iş yapan mekanların kat kat üstünde. Yaz aylarında dolayı bu alana kıyamadık ve Uçar Mesut Caner Gürsoy ve Necati Çelik bilhassa limonatamız çok tercih edilir. Şefimiz limonata Cafe Restaurant’ı açmaya karar verdik. şeflerimizin hazırladığı yemekler çok yaparken çok titiz davranır. Özel olarak seçtiği limonlar Bugün böyle bir mekanı Üsküdar’a beğeniliyor. Mesela Mesut Caner Gürsoy dışında limon kullanmaz. Limonda kabuğun kalınlığına, kazandırdığımızı düşünerek doğru bir Mutfak Sanatları Akademisi’nin Türkiye inceliğine bile şefimiz kendi karar verir. karar verdiğimizi görüyorum. genelinde yaptığı yarışmada birinci Uçar Cafe Restaurant olarak şuna çok özen gösterioldu. Ayrıca Baristalarımız da sertifikalı. yoruz. Uçar Ailesi evinin mutfağına girmesine izin Baristalarımızın hazırladığı kahvelerde vermediği hiçbir ürünü müşterisine sunmayacak kadar de çok iddialıyız. Yine manzaramızla titizlik göstermektedir. ilgili bir detayı paylaşmak istiyorum. Bu manzara İstanbul genelinde 20 mekanda Üsküdar Life aracılığıyla Üsküdarlılar’a söylemek istediğiniz bir şey var mı? ya vardır ya yoktur. Bu manzara aşka gelen çiflerimiz birbirlerine evlilik teklifi Biz Üsküdar’ı seviyoruz. Üsküdar’da böyle bir işi ediyorlar. Hatta evlilik teklifleri için özel yapmaktan dolayı mutluyuz. Tüm Üsküdarlıları Uçar program ve konseptler bile düzenlemeye Cafe Restaurant’a bekleriz. Onlara hizmet vermekten başladık. mutluluk duyarız.

44

Üsküdar Life


Adres: Küplüce Mh. Şemsibey Sk. No: 28 / A Beylerbeyi Tel : 0216 422 30 14 - 15


K ILIMEVI E V TE KS Tİ Lİ

Ü S KÜ DA R

ya ş a m d o l u b İ r m e k a n Türkiye’nin en yaygın ev tekstil zincirinden biri olan Özdilek, 2007’den beri Üsküdar Kapalı Çarşı’da Kilimevi ayrıcalığıyla hizmet sunuyor. Görünüşü ve yumuşacık yüzeyi, verdiği dokunma hissi ile evlerinizin vazgeçilmezi Özdilek, ev çeyizleri için kapısını çalabileceğiniz bir adres. Kilimevi izlerin konforunu düşünerek günlük hayatınızda kullanabileceğiniz kaliteli ürün anlayışını tam anlamıyla yansıtıyor. Bambu lifleriyle yapılan yumuşacık havlular, Bursa’dan gelen yatak örtüleri, Uşak’tan gelen battaniyeleri bulabileceğiniz Kilimevi’nde, adından da anlaşıldığı gibi el dokuma kilimlerde bulunuyor. İran’da kadınlar tarafından el emeğiyle dokunan kilimler özenle seçilip, burada dokuma kilim müdavimlerine sunuluyor.

46

Üsküdar Life

DETAY Ev çeyizleri için her türlü havlu çeşitleri, yatak örtüleri, nevresim takımları, kilimler bulabileceğiniz Kilim Evi’nin aynı zamanda Üsküdar’da halı, yatak, baza gibi ürünlerin ağırlıkta olduğu bir şubesi daha var. Hükümet Konağı’nın karşısındaki mağazadan da evinizin kaliteli dekorasyonunu tamamlayabilirsiniz.

Etnik desenleri ile görmeye alışık olduğumuz dokuma kilimler evinizin dekorasyonunda fark yaratacak. Değişik ürünler kullanarak daha sıcak ve hoş bir dekora el atacak el dokuması İran halılarının fiyatları 400 – 800 tl arası değişiyor. Ayrıca Uşak’tan gelen el dokuma kilim ve hakiki deriden yapılan çantalarda dikkat çekiyor. Kalitesiyle kendini belli eden çantaların fiyatı 107 liradan başlıyor. Kilimevi genelde çocuklarının çeyizini hazırlayan annelere hitap ediyor.

ÜskÜdar kapalı Çarşısı no: 30 / 169 Telefon: 0216 532 53 71



MERVE ADIYAMAN Kapak R

öportajı

AVRUPAYI PEŞINDEN KOŞTURAN ÜSKÜDARLI Hentbola günümüzde, özellikle de Avrupa’da büyük bir ilgi var. Üsküdar’da da hentbola olan ilgi her geçen gün artıyor. Süper Lig temsilcimiz Üsküdar Belediye Spor Kulübü’nde Avrupa’nın peşinden koştuğu, süper solak, milli sporcumuz Merve Adıyaman’la Kız Kulesi’nde buluştuk. Merve’yle hentbola başlama serüvenini, milli takımı ve Üsküdar Belediye Spor’u konuştuk. Çok keyifli geçen röportajımızı Üsküdar Life okurları ile paylaşıyoruz.

YA Z I I B R A H I M AT L I

48

Üsküdar Life


Üsküdar Life

49


M

Merve, Üsküdarlılar’a kendini tanıtır mısın? 12 Eylül 1994 Manisa Turgutlu doğumluyum. Trakya Üniversitesi Beden Eğitimi Öğretmenliği okuyorum. 16 yaşımdan beri Hentbol Süper Ligi’nde Üsküdar Belediye Spor’da oynuyorum. Hentbola nasıl başladın?

Beden Eğitimi hocam Ergün Erbay’ın teşvikiyle hentbola başladım. Aslında ablam da sporcu biraz da onu kıskandım.

“Doktorlar

Yürüyemezsin dedi ”

Uzun bir süre yürümekte güçlük çektim. Bu süreçlerde sporu bırakmayı hiç düşünmedim. Hep inandım birgün iyileşeceğim ve kaldığım yerden devam edeceğim dedim. Sonrasında hentbol serüvenim başladı. Bu hayatımın ilk dönüm noktasıydı. Diğer bir dönüm noktam ise Mülayim Yalçın hocamızın bana olan inancıyla gerçekleşti. Beni milli takıma almıyorlardı. Hocamız bana inandı ve kefil oldu. Nihayetinde ben de milli takıma girdim. O yıl katıldığım Akdeniz şampiyonasında gol kraliçesi oldum ve en iyi oyuncu ödülünü aldım. Hocamı mahcup etmedim. Bunlar ben 16 yaşımdayken oldu. Aynı yıl içerisinde Yıldız B takımından Yıldız A’ya, Yıldız Genç’e, en sonunda da A Milli Takımı’na girdim. Uğurun var mı? Var. Maçlara hep aynı saç modeliyle çıkarım, çoraplarım hep aynıdır. 7 benim uğurlu rakamımdır. Bu yüzden forma numaram 7’dir.

Hayatınızda dönüm noktası var mı?

A milli takıma seçilmenizi neye borçlusunuz?

Çocukken kaza geçirdim. Ayağıma 2 ton demir düşmüştü. Doktorlar ‘Artık yürüyemezsin!’ dedi. Ayağım kesilecekti. Sonrasında bir umut tedavi süreci başladı, ayağım alçıya alındı. Tedavi yanıt verdi.

Günde çift antreman yapıyorum. Formuma dikkat ediyorum. Ayrıca solak bir oyuncuyum. Solak oyuncu hentbolda nadir bulunur ve kıymetlidir. Tüm bunlar milli takıma girmeme neden oldu.

50

Üsküdar Life



“Avrupa’dan kupa ile dönmek istiyoruz”

Takım arkadaşlarınızla nerelerde vakit geçirirsiniz?

Üsküdar Belediyespor’u neden tercih ettin?

Takımda lakaplarınız var mı?

Üsküdar Belediyespor alt yapısı en iyi kulüplerden biri. Her branşa ayrı önem veriyorlar. Bunu son yıllarda kazanılan madalyalardan, derecelerden görebiliriz. Bu sebeple ben de Üsküdar Belediyespor’un alt yapısını tercih ettim. Alt yapıda yetişip profesyonele çıktım.

Var. Hatta benim iki lakabım var. Bana boncuk ve sarı papatya diyorlar. Kübra Sarıkaya’ya ‘Prenses’, kalecimiz Merve Durdu’ya ‘Dımdım’ diyoruz.

Takımda saha içi ve saha dışı uyum nasıl? Saha içinde daha iyi uyum sağlamaya çalışıyoruz. Zaten saha dışında da sürekli birlikteyiz. Takım arkadaşlarımla aynı evde kalıyorum. Bildiğim kadarıyla Üsküdar Belediye’sinin 3 tane sporcu evi var ve İstanbul’da yaşayan sporcular dahil bütün sporcular bu evlerde kalıyor. Anlayacağınız 7 / 24 kamptayız.

52

Üsküdar Life

Kışın pek dışarı çıkmayız. Kulüp yemeklerimiz Kız Kulesi karşısındaki Filizler Köfte’de olur. Kahvaltı için kızlarla Boğaziçi Yaşam Merkezi’ndeki Erguvan Restaurant’a gideriz. Müthiş bir manzaraya sahip. İstanbul kanatlarımın altında hissi veriyor. En güzel zamanlarımız yaz mevsiminde geçirdiğimiz zamanlar. Sık sık çay içmeye Salacak’a gidiyoruz. Kız Kulesi karşısında vakit geçiriyoruz.

Ligde en beğendiğiniz sporcu kim? Ankara Yenimahalle Spor oyuncusu olan ve aynı zamanda A milli takımımızın kaptanı Yeliz Özer’i beğeniyorum. Antalya Muratpaşa Belediyesi’nden aynı mevkide oynadığım Olga Laiuk ve bizim kulüpten Güneş Viter. Gerçekten çok tecrübeli bir oyuncu. Ondan çok şey öğreniyoruz. Diğer sporlarla ilgileniyor musun? Çocukken atlettim. Koşu yarışlarına katılırdım. Derecelerim de vardı.

Tabi kazadan sonra bırakıp hentbola yöneldim. Ayrıca basketbol lisansım da var. Genel anlamda hangi sporcuları beğeniyorsun? Voleybolcu Neslihan Demir’i beğeniyorum. Futbolcu olarak da Neymar’ı. İkisi de yetenekleriyle zekalarını birleştirmiş sporcular. Bu sezon ligde hedefiniz ne? Çok kaliteli bir ligimiz var. Bütün takımlar birbirine denk güçte. Böyle olunca maçlarımız zorlu geçiyor. Biz her sezon şampiyonluk hedefiyle başlarız; ama bu sezon amacımız ilk 5’e girip Avrupa’ya gitmek ve ülkemize kupa ile dönmek. Seyirci sayısı her geçen gün artıyor. Bunu neye bağlıyorsunuz? Başarılar kazandıkça haberlerde öne çıkmaya başladık. Halkımız fark etti ki bize başarılar getiren bir takımımız var. Tabi daha önemlisi artık Avrupa standartlarında olan bir salonumuz var. Daha önce maçlarımızı Beykoz’da yapıyorduk. Merkezi bir yerde olan salonla birlikte maçlara katılım artıyor. En çok kadınlar çocuklarını ve eşlerini alıp geldiği için de aileler için de güzel bir aktivite oluyor. Haftasonu ve ücretsiz maç ve otoparkı olan bir spor salonu. Tüm bunlar etkili olan faktörler.


Yine sporla uğraşırdım. Voleybolcu olurdum. Spor dışında vaktini nasıl geçiriyorsun? Genelde Capitol’de vakit geçiririm. Kahve Deha’sı ve Bağ Pastanesi vakit geçirdiğim diğer mekanlar. Beslenmede nelere dikkat ediyorsun? Bizim kulübe Üsküdar Belediyesi tarafından düzenli yemek geliyor. Bu yemekler bir uzman denetiminde ve belli kalori değerlerinde oluyor. Belediyemiz bu konuda çok titiz davranıyor. Peki senin mutfak ile aran nasıl? Belediyeden yemekler gelmeden önce yemekleri ben yapardım. Yemek yapmayı severim. İzmir köftem, zeytinyağlı yemeklerim çok lezzetli olur. Ailelerin spora yaklaşımı konusunda tavsiyeleriniz nelerdir? Herkes çocuğunu spora yönlendirmeli. Hentbol olarak konuşmuyorum. Yüzme, jimnastik, basketbol, voleybol branşları da olabilir. Bence spor bebeklikten başlamalı. Çocuğun gelişimi için spor çok önemlidir. Her çocuğun takım oyunu oynaması lazım. Bu çocukların daha sosyal olmalarını, insan ilişkilerinin daha sağlıklı olması sağlar. Hele şu dönemde sosyal medyanın baskın gücü ile çocuklar asosyal yetişiyor ve insan ilişkileri sağlıksız oluyor. Aileler tüm bunları göz önünde bulundurup çocuklarını sporla buluşturmalılar. Hem sağlık açısından hem gelişim açısından spor çok önemli. Zaten Üsküdar’da ailelerin bu konuda sıkıntı yaşayacağını düşünmüyorum. Çünkü Üsküdar Belediyesi’nin spor branşları ücretsiz hizmet sunuyor. Yabancı oyuncu oynatılmalı mı? Alt yapı yeterli mi? Bence alt yapımız bizim için yeterli. Ligimizde zaten az sayıda yabancı oyuncu var. Bu takım 2011 yılında hiç yabancı oyuncusu olmadan şampiyon oldu. Gençlere fırsat verilirse, güvenilirse başarı gelir. Bu her spor branşı için geçerli. Ama ne yazık ki diğer branşlarda bunu göremiyoruz. Bugüne kadar hangi ödülleri aldın? En iyi saha kurucu ödülü, 2011’de en genç oyuncu ödülü ve Türkiye şampiyonası

en iyi oyuncu ödülü, 2013’te en değerli oyuncu ödülünü aldım. Geçen sezon sakatlık yaşadığım için 2014 yılı ödülsüz geçti. Ama oynadığım süre içinde altın karmaya hep girdim. Ailenizde sporcu var mı? Annem ev hanımı, babam şofördür. Biz 3 kız kardeşiz ve 3’ümüz de hentbolcuyuz. Ablam 1. ligde Uşak’ta, kardeşim Üsküdar Belediye Spor alt yapısında oynuyor. Hayatında hentbol olmasaydı şu an ne yapıyor olurdun?

Üsküdarlılara vermek istediğiniz bir mesajınız var mı? Destekleri için çok teşekkür ediyorum. Bizi izlemeye devam etsinler. Hem Üsküdar’ı hem de milli takımı en iyi şekilde hizmet etmeye çalışacağım ve Üsküdar’ın kupalar kazanması için tüm performansımı sahaya yansıtacağım. Üsküdarlılar bunu hak ediyor. Son olarak, tüm Üsküdarlıları pazar günleri saat 19:00’da Çamlıca Spor Kompleksi’nde oynanan maçlarımıza bekliyoruz.

Üsküdar Life

53


ZEYNEP KAMİL’DEN KARACAAHMET’E

Üsküdar’ı

yaşanır ve yaşanmaz kılan neden

10

54

Üsküdar Life

Üsküdar’ı artısıyla eksisiyle 10 kalemde değerlendirme İskender Albayrak


1 – Merkezİ konuM İster Batı’ya ister Doğu’ya, Üsküdar, İstanbul coğrafyasının her bölge ve sınırına kara ve deniz yoluyla hızlı ulaşım imkanı sağlayan en merkezi konumunda. İstanbul’un denize en uzun kıyı şeridi olan Üsküdar’dan İstanbul’un en merkezi yerlerine haftanın her günü ulaşım hem kolay hem daha ucuz.

2 – Sağlık altyapıSı ve tecrÜBeSİ İstanbul’un en köklü hastanelerinden Zeynep kamil, Gata Haydarpaşa eğitim Hastanesi ve Dr.Siyami ersek Göğüs kalp ve Damar cerrahisi eğitim ve araştırma Hastanesi başta olmak üzere çok sayıda hastanelere sahip. Özel hastanelerin de çok sayıda bulunduğu Üsküdar’da sağlık açısından sunulan hizmet kalitesinin evrensel standart ve kriterlerin altında olmadığını söylemek uygun olur.

3 – ÜnİverSİteler

larda eklenen (balık ve pizza gibi) aşçılığın ve mekan sunum bütünlüğünün olmazsa olmaz olduğu kollarda Üsküdar bir gurme için ihmal edilmesi zor bir kent haline dönüşüyor. coğrafi avantaj olan denizlere yakın oluşu, her balığı gelir gelmez taze taze sunarak avantaja dönüştüren işletme sahiplerinin kalitesine büyük katkı sağlıyor. Mutfağında standartları yüksek aşçı bulunduran işletmelerin sayısı giderek artarken, Üsküdar’ın geleneksel türk mutfağını da yaşatan sade, güzide restoranları da hala mevcut.

5 – traFİk İstanbul trafiğini rahatlatan İstanbul Ulaşımı’nın ana omurgasını oluşturan Marmaray’ın açılmasından sonra şimdi sıra Üsküdar-Ümraniye-çekmeköy-Sancaktepe Metro Hattı projesinin 2016’de açılışının yapılmasında. Metro hattıyla birlikte mevcut şehir-içi taşıma sorunlarına uzun vadeli bir çözüm, yolculuk süresinin kısaltılması ve konforun arttırılması, trafik gürültüsünün

azaltılmasının yanı sıra trafik kazaları sebebiyle yaşanan sıkıntıların azalması düşünüldüğünde benzer şehirlere kıyasla artık daha kolay, kısa ve az yorucu olması yadsınamaz bir gerçek..

6 – kent eStetİğİ Üsküdar bu yönden hem şanslı hem de şansız. tarihi yapıların çok olması kent estetiği açısından Üsküdar’ı şanslı kılarken konut bakımından Üsküdar evlerinin çok eski olması ve iç kısıma yani yukarılara doğru denizden uzaklaştıkça artan çarpık yapılaşmanın getirdiği hızlı, aceleci ve uyumsuz bir yapılaşmanın sonucunda ortaya çıkan kaldırımları dar, parkları işlevsiz, görüntüleri zevksiz bu durumun kişide bu semti yaşanmaz kılan yorucu bir etkisi zamanla oluşuyor.

tıp ve Hukuk Fakülteleri’yle aktif akademik ve nitelikli bir üniversite olan Marmara Üniversite’sinin yanı sıra özel üniversiteler de var. Üsküdar Üniversitesi, Şehir Üniversitesi ve 29 Mayıs Üniversite’leri de beraberinde Üsküdar’a entelektüel olduğu kadar ekonomik katkı ve dinamizmi de kendiliğinden getiriyor.

4 – yeMe – İçMe Üsküdar’ın yeme içme kültürü son zamanlarda oldukça dikkat çeken bir hızla hem çeşitlilik hem de dünya mutfağından başarılı örnekler anlamında olumlu dengeli bir şekilde gelişiyor. anadolu mutfağının onlarca yıldır devam eden et ve tencere yemek kültürüne, özellikle son zamanÜsküdar Life

55


7 – DenİZ ve kıyı kent karakterİ Üsküdar’da yaşamayı tercih edenlerin kuşkusuz birinci önceliği ekonomik olsa da deniz kültürüne aşina bir kodlama da yaptığı muhakkak. Salacak’tan başlayıp kandilli’ye uzanan bir kıyı kenti olmasına rağmen Üsküdar’ın bu bölgelerinde ikamet edenlerin Üsküdar sosyal yaşamında çok aktif oldukları söylenemez. Gerek ekonomik gerekse sosyal yönden boğazın diğer yakasında aktif oldukları bir gerçek. Üsküdar bu yönden daha çok yerli ve yabancı turistlerin sahili kullandığı bir kimlik oluştuyor.. yazları şehir magandalarına yenik düşen Salacak sahil tarafının değerlendirilmesinin vakti geldi de geçiyor.

8 – Sanat ve kÜltÜr Üsküdar’ı bir tiyatro, konser ve kültür etkinliği açısında merkez saymak oldukça güç. Sanatsal etkinliklerin sergileneceği merkezlerin belediye menşeli olması özel sektörün bu yönden hiç gelişmemiş olması göze çarpıyor. kültürel manada siyasetin gölgesinde kalan Üsküdar’da her ne kadar köklü bir Musiki cemiyeti bulunsa da durumu şu an ilgisizlikten pek mutlu bir tablo sergilemiyor. Mütevazi ve orta ölçekte tiyatro ve festivallerin yaşatıldığı Üsküdar için ölçeklerimiz, sağlıklı bir gösterge oluşturmuyor.

56

Üsküdar Life


9 – alternatİF yaŞaM ve Spor alanları Sağlıklı nesiller için her kesimin yaşamına dokunmak belediyelerin bir gerçeği olmuş durumda. çok sayıda tesis projelerinin hayata geçirildiği bir Üsküdar’ın bu yönden şanslı olduğu rahatlıkla söylenebilir. Üzerine park edilmemiş kaldırımları sahil boyunca bulmak zor olsa da koru alanlarında sabah veya hafta sonlarında uzun yürüyüşler yapabilme şansı bulunuyor. Sahilin kuzguncuk tarafındaki parklarının sakinliği için Üsküdar’ın en güzel yanı demek abartı olmaz herhalde..

10 – enGellİler İçİn ÜSkÜDar Her bireyin bir engelli adayı olduğunu hatırlatalım ve empati yapalım. Üsküdar kaldırımları engelli olmasak da sizce sıkıntılı değil mi? Gündelik yaşam içerisinde unutulan bu gerçek Üsküdar’ın en göze batan eksik yönü. Doldur boşalt ulaşım trafiğinin merkezi yükünü çeken Üsküdar’ın engelliler açısından alt yapı ve yaşam alanı düşünülmemiş bir semt olduğu söylenebilir.

Üsküdar Life

57


ETKINLIK

Belediye Başkanı Türkmen 10 numaralı forma ile sahadaydı

Y ILIN GOLÜ ADAYLARI BELLI OLDU 3 AR AL IK D Ü N YA ENG EL L İ L ER G Ü NÜ

3 Aralık dünya Engelliler günü dolayısıyla İstanbul Engelliler Spor Kulübü Ampüte Futbol Takımı ve Şöhretler Karması yılın engel tanımayan en heyecanlı maçında karşı karşıya geldi. Türk futboluna damgasını vurmuş; Alp Yalman, Cüneyt Tanman, Hasan Vezir, Giray Bulak, Ogün Temizkanoğlu, Turgay Aksu, Yusuf Ekşi, Hasan Esmer, Hikmet Karaman, Bülent Alkılıç, Zeki Önatlı, Engin Tuzcuoğlu, Ahmet Akçan gibi isimlerin yer aldığı şöhretler karması, Ampüte Futbol takımıyla Çamlıca Spor Kulübü sahasında karşılaştı.

M

ücadelenin ilk yarısını 4-3 önde tamamlayan Ampüte Futbol Takımı karşılaşmadan da 7-6 galip ayrılmayı başardı.

Maç sonrası güzel sahneler yaşanırken, bir döneme damgasını vurmuş ünlü futbolcular ve futbol adamları, Ampüte Takımı futbolcuları ve minik sporseverlerle hatıra fotoğrafları çektirip bol bol sohbet ettiler. Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen’in 10 numaralı forma ile çıktığı maçta, Üsküdar Kaymakamı Muhammer Güler, Üsküdar Belediye Başkan Yardımcısı Abdullah Ayaz, Belediye Meclisi 1. Başkanı Esat Kalay da forma giydi.

58

Üsküdar Life

Başkan Türkmen, “Futbol aşkı da engel tanımaz diyoruz ve Çamlıca’dan dünyaya sesleniyoruz” açıklamasında bulundu. Aynı zamanda bir Çengelköylü olan Galatasaray S.K eski başkanı Alp Yalman şöhretler karmasının kaptanı olarak sahaya çıktı. Yalman ‘Güzel bir organizasyon oldu. Engelli kardeşlerimizin her daim yanında olduğumuzu göstermek istedik. Yıllar sonra böyle bir amaç için sahalara dönmek onur vericiydi’ dedi. Üsküdar Life Dergisi olarak biz de bu anlamlı günde atılan tüm golleri ‘Yılın Golü’ olmaya aday seçtik.

Alp Yalman


Muharrem Güler

Mustafa Demiral

Hilmi Türkmen

Bülent Alkılıç

Esat Kalay

Ogün Temizkanoğlu

İbrahim Atlı

Hilmi Türkmen

İbrahim

Hikmet Karaman hayranlarıyla

Giray Bulak ve Esat Kalay engelli sporseverle

Atlı Alp Yalman Üsküdar Life

59


R Ö P O R TA J

S ÖZ SAHIBI OLMAK IÇIN KENT KONSEYI C EMA L GÜRSE L AYCİBİN

Üsküdar Life Dergisi olarak varlığını bildiğimiz; ama işlevi hakkında bilgi sahibi olmadığımız Üsküdar Kent Konseyi’ni Üsküdarlılar için araştırdık. Bunun için Kent Konseyi Başkanı Cemal Gürsel Aycibin’le bir röportaj gerçekleştirdik.

G

ürsel Bey kendinizi tanıtır mısınız?

1960 Trabzon doğumluyum. Aslen Rize Kalkandereliyim. İlk, orta ve lise öğrenimimi Trabzon’da tamamladım. Askerlik görevimi yerine getirdikten sonra 1982 yılında Üsküdar Kefçedede mahallesine ilk ikametimi yaptım. Üsküdar’da evlendim ve 33 yıldır Üsküdar’da ikamet ediyorum. Üsküdar’da esnaflık yaptım. Şu anda Altıneller Yapı Malzemeleri Yönetim Kurulu Başkanıyım. Bugüne kadar hangi görevlerde bulundunuz? Kuyumcular Derneği Başkanlığı, İTO Meclis Üyeliği ve İTO Spor Kulübü Başkanlığı, Üsküdar Belediyespor Kulübü Başkan Yardımcılığı, daha önce de Kalkandere Vakıf Başkanvekilliği yaptım. Bunların dışında Üsküdar Belediyesi meclis üyesiyim ve benim için en önemlisi Kent Konseyi Başkanlığı görevini yürütüyorum. Kent Konseyi kimlerden oluşur? STK’lar, muhtarlıklar ve Kaymakamlık temsilcilerinden oluşuyor. Bu saydıklarımız da görüldüğü gibi semtimizde yaşayan herkesi kapsayan kurumlar. Kent Konseyi’nin aktifliği nedir? Bir kere Kent Konseyi göstermelik bir oluşum değildir. Bu şehri ilgilendiren her karar konseyi de ilgilendirir.Konsey projelerin takipçisidir. Yasa gereği de konsey 3 ayda bir toplanır ve bu toplantılarda alınan konsey kararları belediye meclisine aktarılır.

60

Üsküdar Life

Konsey projelerin takipçisidir. Yasa gereği de konsey 3 ayda bir toplanır ve bu toplantılarda alınan konsey kararları belediye meclisine aktarılır. Meclis’te gündem oylamaya sunulur. Gündemin kabul edilmeme durumu da vardır; ama Kent Konseyi’nin aldığı kararlar oylamaya girmeden gündeme girer. Yani bu bakımdan konseyin yönetimdeki yaptırım gücü de etkilidir. Projeniz var mı? Kentin kimliğine ilişkin tarihi, kültürel, doğal v.b değerlere sahip çıkmak ve geliştirmek adına düşündüğümüz projeler var. Tarihi dokunun öne çıkıp turizmin canlandığı bir Üsküdar düşünüyorum. Baktığımız zaman da Üsküdar’ın sanatsal eserleri coğrafyaya damgasını vurmuş küçümsenemeyecek eserlerdir. Mimar Sinan’ın önemli başyapıtları. Fatih Sultan Mehmet’in yargılandığı mahkeme hep bizim sınırlarımız içerisindedir.Bizim düşüncemiz günümüz nesillerine Üsküdar’daki tarihi yapıların bilincini fark ettirecek bir eser ortaya koymak.

Kuzguncuk Bostanı hakkında gerekli kişilerle görüşüldü. Kuzguncuklular Derneği Başkanı ile görüştük, mailleştik. Validebağ konusunda ise bir görüşme yapılamadı. Çünkü Validebağ Türkiye genelinde siyasi bir rant amacıyla yapılan bir eylemdi. Kuzguncuk Bostanı Kent Konseyi Belediye’ye bağlı olunca siyasi bambaşka bir olaydı. Orada yaşayan insanları bir oluşum gibi algılanıyor. bir araya toplayarak Kuzguncukla alakalı ne yapabiliriz derdinin etrafında düşündük ve Kent Konseyi’nde hiçbir siyasi düşünce yoktur. Tamamen demokratik bir yapıdayız. belediye ile uzlaşıldı. Güzel bir karar alındı. Buradaki amaç STK’ların Kent Konseyi Son olarak söylemek istediğiniz bir şey var ile birlikte belediyeler üzerinde etkisini mı? artırmaktır. Kent Konseyi yönetimde söz sahibi olmak için önemli bir araçtır. Dolayısıyla burada STK’lara çok iş düşüyor.

Kent Konseyi önemli bir oluşumdur ve sizin de aracılığınızla bunu Üsküdarlılar’a Son zamanlarda ülke çapında çok ses getiren duyuracağımız için mutluyum. Toplantılarımızın kamuoyuyla daha sık Kuzguncuk Bostanı ve Validebağ Korusu olaylarında Kent Konseyi’ne hangi görevler paylaşılması için ve projelerimizi hayata geçirmek için çalışacağım. düştü?



Ü S K Ü D A R

Bu soru da n ereden çıktı d iyebilirsiniz. larımızın gele ceği için bund an daha iyi b Çocuğunuz iç ir soru sorula in hangi oku maz. l k urs neler sun Dikkat etmem uyor? iz ve bilmem “Nasıl bir eğit iz gerekenler. im” sorusunu .. n sorunun ce vabını Sizin iç in araştırdık.. . Pembe Pante r Anaokulu Dönme Dola p Anaokulu Özel Üsküda r Amerikan K ültür Yabancı Dil K u rsu Truva Otizm Eğitim Merke zi

Ancak Çocuk

Üsküdar Life

9


(

EGITIM

P EMBE PANTER ANAOKULU TECRÜBELİ VE YENİLİKÇİ

Pembe Panter Anaokulu, adı gibi pembe bir binada 1993 yılında psikolog Ayşe Selma Güner tarafından kuruldu. Ayşe Hanım’ın mimar eşi Ali Güner tarafından her bir detayı düşünülerek anaokulu olarak tasarlanan Pambe Panter Anaokulu’nda; pembe kızları, panter erkekleri temsil ediyor. ‘Çocuklarımızın çok sevdiği çizgi karakter Pembe Panter de bildiğimiz gibi başına türlü dertler açar ama sonunda doğru yolu bulur. Biz de hayatta çocuklarımızın doğru yolu bulmasını istiyoruz.’ diyen Ayşe Hanım’dan Pembe Panter Anaokulu’nun eğitim prensiplerini dinledik.

T

ecrübeli ve yenilikçi bakış açıları ile etkin bir öğrenmeyi amaçlayan Pembe Panter, çocukların yaşam becerilerini arttırıyor.

Ayşe Selma Güner’in tüketici toplumdan daha az etkilenmiş çocuk eğitimi hedefleri arasında; çocuğun paylaşımı bilmesi, sosyal sorumluluğu hissetmesi, birey haline geldiği zaman toplum adına üzerine düşen görevi yerine getirmesi önemli yer tutuyor. Pembe Panter Anaokulu ‘ben’ değil ‘biz’ niteliğine önem veriyor.

Pembe Panter’de zengin donanımla birlikte yabancı dil, müzik, seramik, dans ve bilgisayar eğitimi çocuğun gelişimine önemli bir adım ve rehber oluyor. Ayşe Hanım beslenme detayları ile de bizzat kendi ilgileniyor. Anlaşmalı kurumların en hijyenik ve taze ürünlerini büyük bir titizlikle alıyor. Pembe Panter olarak organik ve kaliteli beslenmeye dikkat çekiyorlar.

DETAY Aynı zamanda psikolog olan Ayşe Selma Güner, çocuğun araştırarak öğrenmesine, hareketli olmasıyla merak duygusunu geliştirmesini önemsiyor. “Erken uyarı sistemi”ni kullanarak problem yaratabilecek durumları erken dönemde fark ediyor, gerekirse dışarıdan profesyonel destek alıyor. SIRMA PERDE CAD. YETİMHANE SK. NO:10/A ALTUNİZADE TEL: 0216 474 43 70 / 71

63

Üsküdar Life


(

EGITIM

D ÖNME DOLAP ANAOKULU HAYATA DOĞRU ÇOCUKLAR KAZANDIRIYOR

36 yıllık sınıf öğretmenliği tecrübesi olan Gülcan Baysefer emekliliğinden sonra özel bir sektörde tamamladığı okul müdürlüğünün ardından bilgi ve tecrübesiyle Dönme Dolap’ı kurmaya karar vermiş. Gülcan Hanım, Dönme Dolap adını çocukların en sevdiği ve eğlendiği oyun alanı olmasından dolayı seçtiğini söylüyor ve ekliyor; “Matematik mi? Oyun mu” diye sorduğunuzda her çocuk oyun der; fakat burada matematiği bir oyun olarak öğrettiğimiz için derslerimiz bir oyun havasında geçiyor.”

D

rama dersleriyle öğrencinin aktif, öğretmenin pasif olması sağlanarak çocukların yaratıcılıkları besleniyor.

Doğru okul, doğru öğretmenler felsefesinden yola çıkan Baysefer, doğru öğretmen seçimine çok önem veriyor. Okan Koleji ile kardeş okul olan Dönme Dolap, görsel sanatlar dersinde de Okan Koleji öğretim görevlisi ile çalışıyor. Gelecekte görmek istediği öğrenci profilini yetiştirmek isteyen Gülcan Hanım “Hayata doğru çocuklar kazandırıyoruz.” diyor.

Yemekleri diyetisyen ve gastronomi uzmanlarıyla görüşerek günlük, taze olarak servis eden okulda, müdür Gülcan Hanım “Bizim 3 şeyimiz sorgulanamaz. Bunlar eğitim, temizlik ve yemektir. Velilere mesajım; çocuklarınızı doğru insanlarla buluşturun, çünkü gidecekleri anaokulu onların geleceğini belirliyor.” diye ekliyor. Kurumda ayrıca dil derslerine de çok önem veriliyor.

DETAY Gülcan Baysefer’e göre bir anaokulunun dikkat edilmesi gereken konularından biri de kurucusudur. Velilere ‘Kurucunun öğretmen olmasına dikkat edin. Çünkü bütün çocukların doğru eğitim almaları gerekmektedir.’ mesajını veriyor. BULGURLU MAH. KARLIDERE CAD. TOYGAR SİTESİ C1 BLOK GÜL APT. BULGURLU TEL: 0216 650 80 97

64

Üsküdar Life


! n i n e r ğ Ö il D ı c n a b a Y

İNGİLİZCE PROGRAMLARINDA KIŞ FIRSATINI KAÇIRMAYIN! L U K İLKO L U K O ORTA LİSE N İ K Ş İ YET

(0216)

Mimar Sinan Mah. Selmanipak Cad. No:32

391 90 90 İSTANBUL

www.uskudaramerikankultur.com

“Türkiye’nin En Yaygın Dil Kursları”


ÖZ E L Ç O C UKLA R İÇ İN

TRUVA OTIZM, ÖĞRENCILERINE ‘BAŞARMAK’ FELSEFESINI AŞILIYOR Truva Otizm, eğitimi öğrenci merkezli aile ile el ele yürütüyor. Öğrencilerin, eğlenerek, oynayarak, severek ve en önemlisi de bir süre sonra anlayarak öğrenmesi sağlanıyor. Otizm eğitimcileri Şehmuz Begeç, Fatih Karanfil ve Ender Öztürk tarafından kurulan Truva Otizm Gençlik ve Spor Kulübü, 9 aylık bir geçmişe sahip. Üsküdar’da böyle bir kurumun eksikliğini hisseden eğitmenler, otistik çocuklara yaşamı öğretme hedefiyle kendi kurumlarını açmaya karar vermişler. Kısa zamanda da merkezi açmakla ne kadar haklı olduklarını görmüşler.

DETAY 0 – 6 yaş arasındaki çocuklara özbakım becerileri daha kolay kazandırılırken bu yaşı aşan çocuklarda bu yol çok zor katediliyor. Hatta ömür boyu sürebiliyor. Bu nedenle özbakım eğitiminde zorluk çeken aileler için Truva Otizm’de yatılı eğitim de veriliyor. MİMar Sİnan Mah. SelaMİalİ efendİ Cad. doğan Polat ÇarşıSı K:2 ÜSKÜdar tel: 0216 343 99 78

66

Üsküdar Life

OTİzm nEdİR?

Otizm farklı gelişim demektir. 2, 2.5 yaşları arasında fark edilen, yaşam boyu devam eden bir süreci olan bir sağlık bozukluğudur.

naSıl FaRK EdİlİR?

Otizm tanısı genellikle şüphe üzerine konuluyor. Çocukta sürekli ağlama, gereksiz gülme, göz teması kuramama, elleriyle farklı oynama, çağrıldığında tepki vermeme gibi hareketlerinde farklılık görüldüğünde otizm şüphesi duyulmalıdır. aileler bu gibi durumlarda uzmanlara danışarak tedavi sürecine başlamalıdır.

TEdavİSİ nEdİR?

Tedavisi olmayan otizm erken fark edilirse, eğitim ile %80 oranından %20 oranına düşürülebiliyor.


BESlEnmE

açıklamalar, otizmin beslenme bozukluğundan da kaynaklanabileceği yönünde. Bu bakımdan bu süreçte gıda çok önemli oluyor. Yiyecekler tamamen organik ve doğal ürünler olmalıdır. Otizmin genel sorunlarından biri de bağırsak hastalığıdır. Gıda bu yönüyle ön plandadır. Truva Otizm’de şu an 8 öğretmen ve 20 öğrenci mevcut. meşakkatli bir işe girişen kulüp, yardımseverlerden gelecek her türlü maddi ve manevi yardımı memnuniyetle karşılıyor.

FaalİYET alanlaRı Temel Spor Becerileri:

İnsanoğlunun en temelde sahip olduğu bazı temel beceriler vardır. Yürüme, koşma, atma, tutma,atlama, sıçrama gibi, bu beceriler doğal büyüme aşamalarındaki oyunlar, aktiviteler ve sosyal süreçler aracılığıyla gelişir. Otizmli bireyler bu süreçlerden çoğu kez mahrum kaldıkları için bu en basit becerilerde sorun yaşamaktadırlar. Yüzme: Çoğu kez öğrenciler çok sevdiği aktiviteleri yaparken iletişime ve dolayısıyla öğrenmeye daha açık oluyorlar. Yüzme sayesinde birçok fiziksel faydanın yanı sıra nefes kontrolünü öğrenmesiyle beraber dil gelişiminde pozitif bir etkilenme olmaktadır. masa Tenisi: dikkat, gözle takip ve göz teması, el koordinasyonu, alan ve vücut farkındalığı, muhakeme, algılama süreçleri gibi birçok alanda olumlu katkısı vardır.

Bisiklet: Bisiklet her çocuğun hayallerini süsleyen keyifli bir araçtır. Bisiklet vücut ve alan farkındalığı, koordinasyon, muhakeme gibi konularda fayda sağladığı gibi bir çocuk için yaşam sevincidir. Oyun: Temel spor becerilerini öğrenen, koordinasyon çalışmalarıyla belli bir seviyeye gelen öğrenci oyun çalışmalarına başlar. Öğrenciler oyun çalışmalarında mutluluk, heyecan, kazanma ve kaybetme duygularnı kazanmaya başlar. Koordinasyon Becerileri: Koordinasyon birden fazla becerinin belli bir sırada ve zamanlamada yapılabilmesidir. düşünme, akılda tutma, tahmin etme, zamanlama, muhakeme gibi birçok bilişsel süreci içinde barındırır. davranış Eğitimleri: Gün içerisinde öğrenciyle akademik içerikli bazı çalışmalarda yapılacaktır, bu çalışmalar amaç özel eğitimci tarafından belirlenen ve çalışılan akademik hedeflerin desteklenmesi, yapılması gereken ödevlerin tamamlanmasıdır.

hazırlamak için kurum içerisinde özel olarak hazırlanmış sınıf ortamında yaşıtları ile birlikte okul kurallarını uygulamalı olarak öğrendiği bir programdır. Branş Sporları: Öğrenci mevcut yetenekleri doğrultusunda ilgili branşa yönlendirilerek geliştirmek ve yapabiliyorsa bir branşta üstün başarı yakalamasını sağlamak hedefiyle gerekli çalışmalar yapmaktır.

Buz Pateni:

Takım Sporları:

denge, vücut ve alan farkındalığı, özgüven gibi birçok alanda bireyi geliştiren bu çalışmada amaç tamamen bağımsız bir şekilde buz pistinde kayabilmektir.

Basketbol, futbol ve voleybol başta olmak üzere grup halinde iş yapabilme ve işbirliğiyle öğrenme esas alınarak otizmli bireyin sosyal ve kültürel alanda gelişimini sağlamak amaçlanır.

Okula Hazırlık: Öğrencinin karşılaşabileceği zor durumların üstesinden gelmesini sağlamak onu okula

Halk Oyunları - Cimnastik - Sosyalleşme akademik destek - danışmanlık - İletişim Becerileri Üsküdar Life

67

İskender ALB AYR AK

Bu eğitimler spor eğitimi (futbol, jimnastik, bisiklet sürme, kayak, buz pateni), akademik eğitim ve bilgisayar eğitimi olabiliyor.


Ü S K Ü D A R

Osmanlı Devleti Yemen kıyılarını ve oradan geçen ticareti ele geçirmelidir; aksi halde çok geçmeden Avrupalılar İslam ülkelerine hükmedecekler.” (1) Ömer Talip’in 17. yy’nin ilk çeyreğinde işaret ettiği durum birer birer gerçekleşti. Batı dünyası, iyi eğitimden geçirdiği donanımlı insanlarıyla dünyanın yer altı ve yer üstü zenginliklerine kolayca ulaştıkları gibi kendi dünya görüşlerini de gittikleri her yere taşımayı başardılar. Bu durum, parçası olduğumuz ve üç kıtaya yayılan İslam Medeniyeti’nin seyrini, son derece olumsuz etkiledi ve etkilemeye devam etmektedir. Güçlenen Batı dünyası karşısında, yeterli donanıma sahip insan gücü oluşturamadık. Çağın koşullarına göre revize edilmesi gereken siyasal, mali ve sosyal kurumlarımız Batı dünyasıyla rekabet imkânından yoksun kaldı. Bu koşullar altında hazin bir çözülme süreci Osmanlı Devleti’nin sonunu getirdi. Osmanlının Batı’dan geri kalması ve bu medeniyete bağlı toplumlara karşı üstünlüğünü yitirmiş olmasını, öncelikle eğitim alanında gösterdiği birikmiş ihmaller ve zaaflarda aramak gerekir.

Cumhuriyetin yüzüncü yılına doğru nasıl bir eğitim? AHMET MERAL EĞİTİMCİ - YAZAR

68

Üsküdar Life

Dünyamız, Batı dünyasında 17 ve 18. yüzyılda meydana gelen büyük bilimsel gelişmelerin etkisiyle yeniden yapılandı. Bu bilgi devrimi, siyasi, sosyal, kültürel ve ekonomik yönden köklü değişmelerin fitilini ateşledi. Yarının insanını bilgi ve beceriyle donatma, sosyal yönden tertip ve düzen sahibi yapma ve belli idealler etrafında insanları yetiştirmeyi amaçlayan eğitim de bu gelişmelerden doğrudan etkilendi. Nitekim üç yüz yıl önce başlayan dünyayı tanıma ve evrenin işleyiş yasalarını kavrama çerçevesinde gerçekleşen büyük bilimsel gelişmeler, dünyada ve ülkemizdeki eğitimi bugün de şekillendirmeye devam etmektedir. Batı dünyasında meydana gelen bu tarihi dönüşümü, Osmanlı uleması ve medrese, zamanında ve yeterince değerlendiremedi. Kuşkusuz Osmanlı Devletinde yönetici ve ilmiye sınıfından, Batı’daki gelişmeleri takip eden süreci endişeyle izleyen bir kesim de bulunmaktaydı. Nitekim Batı dünyasının inkişafını gören Ömer Talip isimli Osmanlı aydını 1625 yılında, zaman içinde kendisini haklı çıkaracak şu endişeleri ortaya koymaktaydı. “Şimdi Avrupalılar bütün dünyayı öğrendiler; gemileri her yere gönderiyorlar ve önemli limanları ele geçiriyorlar. Eskiden Hindistan, İndus ve Çin malları Süveyş’e gelir ve Müslümanlar tarafından bütün dünyaya dağıtılırdı. Fakat şimdi bu mallar Portekiz, Felemenk ve İngiliz gemileriyle Frengistan’a taşınıyor ve oradan bütün dünyaya dağıtılıyor. Kendilerinin ihtiyaç duyduğu şeyleri İstanbul’a diğer İslam ülkelerine getiriyorlar ve fiyatlarını beş katına satıp para kazanıyorlar.

Eğitimin kitlesel hale getirilemeyişi ve şehir merkezlerinde sınırlı bir zümreye indirgenmesi geçmişten günümüze devam eden bir sorundur. Nitekim biz Türklerin yürekten bağlı olduğu, İslam Medeniyeti bir kent medeniyeti olarak doğdu. En parlak uygulamaları da şehir merkezlerinde gerçekleşti. İslamiyet, Hz. Peygamberin vefatının ardından, on yıl gibi çok kısa bir süre içinde, Arap Yarımadası’nın dışına taşarak üç kıtaya yayıldı. Ancak bu hızlı ve muazzam dönüşüm sırasında İslam Medeniyeti’ne dâhil olan kitleler, yeterince eğitilemedi. Kur’an ve Hz. Peygamberin mesajları, gerçek mahiyetiyle ve etraflıca tüm inananlara ulaştırılamadı. Özetle, kitabi kaynaklara uyumlu Müslümanlık anlayışı, büyük şehirlere yerleşmiş bazı ulema tarafından öğretilmekte ve savunulabilmekteydi. Nizamiye Medreseleri önemli ve özgün bir çıkış Selçuklular döneminde, devletine itaatkâr, hükümdarına bağlı bir anlayışla açılan “Nizamiye Medreseleri” fen bilimleriyle dini bilimleri birleştiren bir müfredata sahipti. Gazali’nin bu muazzam üniversitelerinin öğrenim programları ve uygulamalarına, görüş ve düşünceleriyle doğrudan katkısı vardı. Yaygın ve kaliteli eğitim kurumları olarak başta Semerkant, Rey ve Bağdat gibi büyük yerleşim birimlerinde önemli işlevler gördü. Sünni İslam Geleneği’ne bağlı uyumlu insan yetiştiren bu kurum, eğitim ve öğretim açısından daha sonraki İslam devletlerine model oldu. Osmanlı Devleti’nde de başarılı ve örnek eğitim kurumu olma özelliğini sürdüren medreseler, yinede şehirli, zeki ve seçkin az sayıda insana hitap etmekteydi. Osmanlı imparatorluk topraklarında yaşayan tüm halkları kuşatan ve donatan bir eğitim kurumu


haline getirilemedi. Örnek olarak Arnavutluk verilebilir. İslam dinini çok yüce duygularla kabul eden Arnavutları, manevi nüfus altına alacak yeterli medreseler açılamadı ve o bölgenin insanları Bektaşi Babaları’na terk edildi.(2) Küçük yerleşim merkezleri, köy ve mezralar daha çok sözel kültürün ve yerel etkilerin tesiri altındaydı. Taşra insanları kıssacı ve hurafe öğelerinden ayıklanmamış bir dini anlayışa terk edildi. Bu durum kısmi farklılıklarla Cumhuriyet döneminde seksenli yıllara kadar devam etti. Şerif Mardin’in tanımladığı kendine özgü yerel kültür dinamiklerinden beslenen “Halk İslamı” bu koşullarda ortaya çıktı. Bu günde şehir ve taşra Müslümanlığı farkı İslam Dünyasının çok önemli bir sorununu teşkil etmektedir. Medrese, halkın genelini eğitemeyeceğini düşünerek halka yönelik 32 Farz ve basit ilmihal bilgileriyle yetineceği bir program yürütmekteydi.

Milletçe değerlerimizi özümsemiş yeni bir gençliğe, yeni bir aydın kitleye ve küllerimizden yeniden doğmaya ihtiyacımız var. Bu gençlik, zemheriyi bahara dönüştürecek, etrafı karartan arabesk hüzünler yerine, hayata tebessüm eden ve güven veren, duruş sahibi, donanımlı olmalı. Eğlence ve zevk objelerini yaşamının merkezine yerleştirmemiş ve yaşamdan keyif alan ve de ölçülü yaşamayı adet haline getirmiş omurgalı bir gençlik, aydınlık geleceğimizi oluşturacaktır. Öğrenim programlarında zayıflama; ilim pazarına kesat gelmesi Katip Çelebi, “Ulu Osmanlı Devletinin ilk çağlarından Sultan Süleyman Han zamanına gelinceye dek hikmet ile şeriat ilimlerini uzlaştıran gerçek araştırıcılar ün almışlardı. Ebulfeth (Fatih) Sultan Mehmet Han “Semaniye Medreselerini” yaptırıp kanuna göre iş görülüp okutulsun diye vakfiyesinde yazmış ve Haşiye-i Tecrit ve Şerh-i Mevakıf derslerini okutulmasını bildirmişti. Sonra gelenler; bu dersler felsefiyattır diye kaldırıp Hidaye ve Ekmel derslerini okutmayı akla uygun gördüler. Yalnız bunlarla yetinmek akla uygun olmadığı için ne felsefiyat kaldı ne hidaye kaldı, ne ekmel. Bununla Osmanlı ülkesinde ilim pazarına kesat gelip bunları okutacak olanların kökü kurumaya yüz tuttu.” (3) 17. yüzyıldan itibaren medreseler düşüşe geçerek yürüyen hayata müdahaleden uzak, kuru bilgilerin verilmeye çalışıldığı, kısır mezhebi tartışmaların yapıldığı yerler haline geldi. Koçi Bey’in ünlü risalesinde açık açık eleştirdiği Medrese yapısı, ulemanın makam ve mansıp sahibi olmak için yöneticilere yaklaşması, bilgi ve ehliyet yerine makam ve mansıbın rüşvetle dağıtılıyor olması, bu önemli müessesenin çöküşünü hızlandırdı.

Tanzimat Dönemi’nde de Medrese kendisini yenileme ve dünyanın bilimsel gelişmelerini anlama yönünde hiçbir ciddi adım atamadı. Ve nihayet hayatın ihtiyaçlarına cevap veremeyen, insanları donanımlı kılamayan, din adamı olmak da dâhil hiçbir meslek sahibi yapamayan garip bir kurum haline geldi. Devlet ileri gelenleri de bu müesseseyi ıslah etmekte çok gecikti. Ancak 1910 yıllarında yürürlüğe sokulabilen medrese ıslahı programı, devletin yıkılışını önleyemedi. Medrese ıslahının etkisi ve kültürel birikimi, Cumhuriyet döneminde 1950’lerden sonra öksüz ve mahzun bir müessese olarak varlığını sürdüren İmam Hatip Okulları’na yansıdı. Bu birikim, şimdilerde daha fazla öğrenciye hitap eden İmam Hatip Okulları’nın modern dünyanın güzellikleriyle İslami değerleri birleştiren çizgisine kaynak teşkil etti. 18. yüzyılda gittikçe artan yenilgilerin önüne geçmek için Avrupa’dan gelen askeri uzmanlar öncelikle askeri- teknik alanda yenileşmeyi tavsiye ettiler. 1734 yılında kısa ömürlü bir askeri teknik okul “Hendese Hane” açıldı. 1773 yılında ise, Çeşme Deniz Bozgunu’ndan sonra modern donanma ihtiyacını gidermek için mühendis yetiştirmek amacıyla askeri deniz okulu “Mühendishane-i Bahri-i Hümayûn” açıldı. Askeri alandaki yenilikler III. Selim ve II. Mahmut döneminde de devam etti. 1796 yılında kara topçu ve istihkâm subayları ve askeri mühendisler yetiştirmek amacıyla “Mühendishane-i Berri-i Hümayun” kuruldu. Ayrıca, Batı formatında yeni bir ordu kurulması arayışına girişildi. Yeniçeri ortalarından Nizam-ı Cedit isimli yeni bir ordu oluşturuldu. Medresenin desteğindeki Yeniçeri İsyanları, bu önemli girişimi akim bıraktığı gibi, isyanın ardından yenilikçi padişah III. Selim de feci bir biçimde öldürüldü. Nihayet II. Mahmut son derece tehlikeli bir girişimin ardından her türlü yenileşmenin ve değişimin engeli kabul edilen Yeniçeri Ocağı’nı ortadan kaldırmaya muvaffak oldu. On bine yakın yeniçerinin ortadan kaldırılması kayıtlara Vakay-ı Hayriye olarak (Hayırlı Olay) geçti. Bu ordunun ortadan kalkmasıyla yerine Batı tarzında bir kurum olarak Asakir-i Mansure-i Muhammediye kuruldu. Böylece Medrese çok önemli bir destekçisini kaybetti. Askeri eğitimde ki bu gelişmelerle birlikte Fransızca ve İngilizce eğitim programlarına girdi. II. Mahmut döneminde 1824 yılında ilköğretim zorunlu hale getirildi. Osmanlı ordusuna nitelikli Müslüman hekim yetiştirmek amacıyla Kavala’lı Mehmet Ali Paşa’nın Kahire’de kurduğu modern tıp fakültesinin ardından, İstanbul’da II. Mahmut tarafından Mekteb-i Tıbbıye açıldı. Batı ile diplomatik ilişkilerin artması nedeniyle Avrupa’ya öğrenci gönderildi.(1830) Mekteb-i Harbiye’nin 1834 yılında kurulmasıyla II. Mahmut, askeri teknik yönden nitelikli subay yetiştirmeyi hedeflemişti. Bu dönemde Paris, Londra, Viyana gibi büyük devletlerin başkentlerinde yöneticiler, örgün eğitimi oturtmuş olmanın, toplumlarının ihtiyaçlarını giderecek insan gücüne ulaşmanın, tarım dâhil tüm sektörlerde başarılı organizasyonlar yapmış olmanın mutluluğunu yaşamaktaydı.

Cumhuriyet Dönemi’nde de istenilen düzeyde, hayatın gerçekleriyle uyumlu, toplumun ihtiyaçlarına cevap veren, fertlerini meslek sahibi olarak donatan bir öğretim programını tüm çabalara rağmen gerçekleştiremedik. Olumlu bazı gelişmelere rağmen meslek okullarımız Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu ara eleman yetiştirme hedefinden hala çok uzak. Bu okulların çok daha fonksiyonel hale getirilmesi gerekmektedir. Öte yandan, Mevlana’dan Yunus’a, Yesevi’den Hacı Bektaş-i Veli’ye kadar kültürel kodlarımızda var olan hoşgörü iklimine uygun ve uyumlu bir eğitim anlayışı ortak payda haline getirilemedi. 2000’ li yıllardan itibaren eğitim sistemimizin bir parçası haline getirilen değerler eğitimi, istenilen ciddiyette müfredata yedirilemedi. Oysa Batı’nın ciddi deneyimleri sonucunda yapılandırmacı eğitim anlayışını onarmak amacıyla, birçok ülkede yürürlüğe sokulan değerler eğitimi programı son derece önemli bir ihtiyaçtan doğdu. Ben nesli, y kuşağı diye tanımlanan genç kuşaklarda, geleneksel değerler, ahlak, din, vatan, aile, anne ve baba gibi kavramların aşınması, hatta tümüyle boşa çıkma tehlikesinin baş göstermesi değerler eğitimini öne çıkardı. Bu gençlik otorite tanımamakta, evlilik kurumuna soğuk bakmakta, zevk ve eğlence ekseninde bir yaşamı benimsemekte, haz dışında bir değeri ciddiye almamaktadır. Değerler Eğitimi bu tehlikeli gidişata karşı batı dünyasında ortaya çıktı. Değerler eğitim programının uygulanmasıyla, duruş ve istikamet sahibi modern dünyanın güzellikleriyle insani ve İslami Değerleri örtüştüren yeni bir kuşak yetişecektir. Milletçe değerlerimizi özümsemiş yeni bir gençliğe, yeni bir aydın kitleye ve küllerimizden yeniden doğmaya ihtiyacımız var. Bu gençlik, zemheriyi bahara dönüştürecek, etrafı karartan arabesk hüzünler yerine, hayata tebessüm eden ve güven veren, duruş sahibi, donanımlı olmalı. Eğlence ve zevk objelerini yaşamının merkezine yerleştirmemiş ve yaşamdan keyif alan ve de ölçülü yaşamayı adet haline getirmiş omurgalı bir gençlik, aydınlık geleceğimizi oluşturacaktır. Hayat boyu öğrenme milli politikamız haline getirilmelidir. Bu gün örgün eğitimin yanında Batılıların hayat boyu eğitim dediği her yaş ve koşulda öğrenme günümüz eğitim anlayışının temelini oluşturmaktadır. Eğitimin niha-i hedefi olan bilgiye ulaşma ve onu yerinde kullanma, meslek sahibi olma, kendisiyle ve çevresiyle barışık güçlü bireyler yetiştirme hedefine bu gün dünden daha yakınız. Bilgiye ulaşımın kolaylaşması geri kalmış toplumların yarışa katılmasına şans,farkı kapatmasına fırsat sağlamaktadır. Eğitim camiası olarak yaşam boyu öğrenme konusunu her boyutuyla ele alınıp mili bir politika haline getirmenin ve bu büyük projeyi realize etmenin yollarını arıyoruz. Kaynaklar:

(1) İhsan Burak Birecikli Batı’nın yükselişi sayfa 12 History studies (2)Doç. Dr. İlyas Çelebi, Osmanlı, cilt 5 sayfa 173 Yeni Türkiye Yayınları (3)Katip Çelebi, Mizan, s 20-21 Üsküdar Life

69


PA R T I

Ezgi için herkes Granny’s Waffle’da buluştu Üsküdar’ın çiçeği burnunda

patronlarından Granny’s Waffle’ın sahibi Güray Uzun’un kızı Ezgi 1 yaşına girdi. Güray ve Melike Uzun çifti, kızları Ezgi için etkinlik boyunca mekanı kapattılar ve şık bir davet verdiler.

70

Üsküdar Life

D

oğum günü kutlamasına Uzun çiftinin yakın dostları, akrabaları ve çocukları katıldı. Minik Ezgi’nin güzellik uykusu nedeniyle akşam saatlerinde gerçekleşen kutlama yurtiçi ve yurtdışından gelen akrabalarla renkli bir atmosferde gerçekleşti. Doğum günü pastasını Uzun çifti kızlarıyla birlikte kesti.



i röportaj m i nSelma Akosman

“Daha Merkezi Bir Yer” AyşeNuR ÇAkıR / öğrenci Kesinlikle, çünkü Üsküdar’da buralara yakın bir alışveriş merkezi yok Capitol var oraya gitmek de çok uzun sürüyor. Marmaray’la Nautilüs’e gitmek çok daha mantıklı. Hem orası daha merkezi bir yer.

3,5 Dakika

Dolmuşla, taksiyle, arabayla, servisle... Şairane isimli Ayrılık Çeşmesi, Tepe Nautilus AVM’nin otoparkında! Bir AVM’nin başına talih kuşu konması tam da bu olsa gerek. Marmaray öncesinde şehirlerarası yolculuk sayılabilecekken, şu anda Kazlıçeşme’den Tepe Nautilus’a sinemaya gelinebilir; hem de mahalle salonuna zor yetişilecek sürede! Üsküdarlılara sorduk, “Marmaray tercihinizde ne derece etkili oldu?”

“Daha Değişik ve Güzel”

“Direk Önüne İniliyor”

İlAyDA BeHAR / öğrenci

BÜşRA AyDAşlı / öğrenci

Capitol evime yakın onu tercih ediyorum. Tepe Nautilüs’e arkadaşlarımla gidiyorum. Diğer alışveriş merkezlerine göre daha değişik ve güzel, Marmaray’la Nautilüs’e gitmek çok basitleşti.

Üsküdar’daki Capitol’ü hiç kullanmıyorum. Sıklıkla Tepe Nautilüs’ü tercih ediyorum. Marmaray’la direkt önünde iniliyor, bu çok iyi oldu. Nautilüs’ün önünden geçen minibüsler evime çok yakın.

“Marmaray büyük kolaylık ”

“Marmaray büyük rahatlık ”

“Alıştım her yere artık”

NİHAN kılıÇ / Gazeteci

DİlARA ASlAN / öğrenci

SevGİ SeveN / öğrenci

Marmaray zaten çok kolaylık getirdi. Gerek Avrupa yakasına geçiş olsun, Anadolu yakasındaki diğer noktalara da ulaşım çok kolay oldu. Tepe Nautilüs’e gitmek çok rahat oldu artık otobüslerde trafiği çekme derdimiz yok.

Daha öncede çok sık gittiğim bir alışveriş merkeziydi ama yol gerçekten insanı çok zorluyordu trafik yani ulaşım zordu. Marmaray gerçekten çok etkili oldu benim için. Rahatlıkla gidebiliyorum.

72

Üsküdar Life

Daha çok Capitol’e gidiyorum Tepe Nautilüs’ü sevmiyorum. Soğuk geliyor bana. Marmaray’la Nautilüs’ün yakın olsa da yine de sıcak bakamadım. Capitol’ün uzaklığıyla bir sıkıntım yok. Alıştım heryere artık.


Üsküdar Life

73


i y e b r e l y e B MRS. SALON GÜZELLİK SALONU Kuaför Arzu Ç. Soysüllü ve Tolga Köse birlikte birlikte işlettiği Mrs. Salonu’nda güzellik uzmanı Özlem Köse’yle birlikte 5 çalışan daha var. Saç bakımı, cilt bakımı, boya işlemleri, makyaj, zayıflama hizmeti veriliyor. Yalıboyu Cad. Güneş Apt. No: 73/2 Beylerbeyi

TURGAN KURU KAHVE 1967’den bu yana kahvecilik yapan Osman Turgan, Üsküdar’dan müşteri profilinin değişmesi üzerine Beylerbeyi’ne taşınmış. Kahveyanında lokum çeşitleriye servis ediliyor. Kahvenin yanında çay, salep, esspresso, sıcak çikolata keyfi de yapabilirsiniz. Yalıboyu Caddesi No :72 / A Beylerbeyi

74

Üsküdar Life

BEYLERBEYİ CAMİİ Boğaziçi’nin Anadolu yakası Beylerbeyi semtinde, I. Abdülhamid tarafından, annesi Rabia Sultan anısına, 1778 yılında Mehmed Tahir Ağa’ya inşa ettirilmiştir. Daha önceleri burada yükselen İstavroz Sarayı’nın 18 yy.ın ortalarında yıkılmasından sonra cami, I Ahmed’in İstavroz Sarayı’na taşıdığı Hırka-ı Şerif dairesinin bulunduğu yere inşa edilmiştir. 2013 yılında Vakıflar müdürlüğü tarafından başlatılan restorasyon çalışmaları sona ermiş ve cami tekrar açılmıştır. Camii Beylerbeyi’nin en güzel yerindedir.

BEYLERBEYİ PİLATES STUDİO Gösterişli ve nitelikli bir vücuda sahip olmak için pilatesi tercih edenlerin sayısı her geçen gün artıyor. Pilates eğitmeni Arzu K. Pehlivan, pilates için zayıflatmaz sadece kas güçlendirir, sıkılaştırır ve esnekliği arttırır diyor. Dersler 3 eğitmenle akşam 9’a kadar sürdürülüyor. Yalıboyu Cad. Arabacı Sok. No:10 D:7 Beylerbeyi

TARİHİ BEYLERBEYİ EKMEK FIRINI Cengiz ve Mehmet DEMİRDAĞ kuzenlerin işlettiği fırın hikayesi epey eski. Fırın Beylerbeyi’nde tek fırın. Yaş pasta, baklava, unlu mamuller,ruşeymli ekmek, alman ekmeği, arpa ekmeği, popcorn ekmeği gibi farklı çeşit ekmek türlerini bulabilirsiniz.

Yalıboyu Cad. No: 65/A Beylerbeyi



u l o y u s Ko FASHİON SPORTS Fiziksel aktivitelerden nasıl zevk alabileceğinizi görmek adına uğrayabilirsiniz. Ve tabi daha sonradan farkı anlayacaksınız. Hepsi daha iyi bir görünüm, iyi bir form, daha fazla enerji ve güç, strese karşı dayanıklılık ve daha iyi bir ruh hali Kalfaçeşme Sk. Validebağı Sitesi Önü No: 3A Koşuyolu,

SOFİSTİKE BİR SEMT KOŞUYOLU Üsküdar’ın en sakin yerleşim yeri neresi derseniz kuşkusuz akla ilk Koşuyolu gelir. Yeme-içme adresleri konusunda oldukça seçenek barındıran Koşuyolu’nda kendinize sessiz sakin, ailenizle hoşça vakit geçirebileceğiniz bir alternatif hafta sonu yaratabilirsiniz.

ÇİMEN PASTANESİ Özel günlerinizde sizler için tasarlanmış birbirinden şık ve seçkin tasarımlı renk renk temalı ürünleri bulabilirsiniz. Hizmet kalitesiyle kuşkusuz bir Üsküdar markası olan Çimen’in kafe bölümünde ise arkaşlarınızla sıcak çay ve pasta keyfi de yapabilirsiniz. Koşuyolu Caddesi No.5

HAPPY KINDER PARTİ EVİ Eğlenmeyi, eğlendirmeyi çok seven, eğlenme işini çok ciddiye alan bir ekip tarafından yönetilen işletmenin Uzmanlık Alanı: Eğitim, Eğlence ve Parti. 1 Yaş Doğum Günü Partisi,Çocuk Doğum Günü, Baby Shower Partileri,Çocuklara ve Büyüklere Atölyeler Koşuyolu Mah. Cenap Şahabettin Sok. No:1

76

Üsküdar Life

KAZINTI RESTAURANT & CAFE Koşuyolu’nun sevilen lezzet noktalarından biri. Ev yemekleri, zeytinyağlı ve köfte ağırlıklı alternatifi bol bir menüye sahip. Spesiyali Trileçe. 07.00- 23.00 arası açık. Kayseri’nin yöresel lezzetlerinden Kaşık-La El mantısını denemenizi tavsiye edebiliriz.

Koşuyolu Cad. No:13/A Koşuyolu


k u c n u g z u K EREM KUAFÖR & GÜZELLİK SALONU Emine ve Erkan Özcan çifti tam 44 yıldır Kuzguncuk’talar. Cilt bakımı ve güzellik uzmanı Özcan çifti Gülben Ergen, Sibel Can gibi bir çok ünlüye de cilt bakımı hizmeti vermiş. Erem Güzelik Salonu’nu 10 çalışanıyla haftanın 6 günü sabah 9 akşam 8 açık bulabilirsiniz. Yenigün Sok. No: 21/A Kuzguncuk

ZAHİR RESTAURANT & CAFE Arkadaş çevresine hitap eden dekorasyan çalışmaları bittiğinde çok daha güzel olacak bir mekan. Kredi kartı kullanılmıyor. Bunun sebebini sorduğumuzda “Tüm misafirlerimize banka kadar güveniyoruz” cevabını alıyoruz İcadiye Cad. No 67 Kuzguncuk

KUZGUNCUK’TA BİR MOLA Aralık ayının yağmuru çamuru demeden sizler için Kuzguncuk’un ara sokaklarını gezmeye daha fazlasını keşfetmeye karar verdik.Tabi sizler de önümüzdeki hafta sonu çocuğunuzu da alıp Kuzguncuk’a gidin gezin görün diye.. Hızla artan nüfus ve kentleşmeden uzakta hassasiyetle korunması gereken bir geleneğin devamı gibi Kuzguncuk güzelliğini koruyor.. Bunun yanında elbette Kuzguncuk, yeme içme yönünden zengin bir cafe ve restaurant seçeneğine sahip.. Hem hesaplı hem keyifli bir gün geçirmek için harika bir seçenek.

KUZGUNCUK SANAT TİYATROSU Aynı zamanda herkese açık kahve. İnsanlara birşeyler ikram edip, bir sanat merkezinde hem hoş vakit geçirir hem de daha çok insan tanırız diye burayı açmışlar. Hem çocuklar hem de yetişkinlere eğitim veriliyor. Tiyatro oyunları, diksiyon, yaratıcı drama iletişim teknikleri gitar keman kaval ney klarnet yağlıboya yoga kursları da mecvut. Dil kurslarının yanı sıra İngilizce Fransızca enstrüman kursları da var. İcadiye Cad. 85 Kuzguncuk - 0553 228 44 63

GÜL EKMEK FIRINI 150 yıllık bir müessese. Gül Ekmek Fırın’ın sahipleri ise 90 yıldır aynı. 3 kuşaktır Eyüp Halkası, Anasonlu Galete ve 15 çeşit ekmek ürünlerini tezgahta sergiliyorlar. İcadiye Cad. No:12 Kuzguncuk

Üsküdar Life

77


TİMUÇİN DENİZMEN NIŞANTAŞI’NDA BIR ÜSKÜDARLI

Moda son yılların en popüler konusu. Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de her geçen gün daha etkili olan moda endüstirisinin kalbi hiç kuşkusuz Nişantaşı’nda atıyor. Mayıs 2014’ten bu yana Nişantaşı’nda faaliyet gösteren ve adını markalaştıran Timuçin Denizmen Couture & Design’in sahibi Timuçin Denizmen’le keyifli bir röportaj gerçekleştirdik. Denizmen’le, moda dünyasına adım atma sürecini, bu dünyanın dışı süslü içi entrikalarla dolu yönünü ve Üsküdar’da modayı konuştuk.

YA Z I I B R A H I M AT L I

78

Üsküdar Life


EĞİTİ DENİZM MLİ TASARIMC I EN, KEN Dİ MARK TİMUÇİN SÜRECİ ASI Nİ VE Ü SKÜDAR NI YARATMA ÜSKÜDA R LIFE’A ’DA MODAYI ANLATT I.. 79

Üsküdar Life


Hangi meslek geçiyordu? Ben iç mimar olmak istiyordum. Çevre düzenlemeleriyle uğraşmak istiyordum. Herkes beni mimar olacak zannederken lise öğretmenimin küçük bir konuşmasıyla bu alana yöneldim. Böylece lise döneminde modaya yönelmiş oldum. Bu seçimimde de ailem hep arkamda olmuştur. Yine yakın çevrem, arkadaşlarım kararlarımdan dolayı beni hep desteklemişlerdir. Okul hayatımdan sonra da birçok firma da çalıştım. Bugün geldiğim noktaya da tırnaklarımla kazıyarak geldim. Bu mekanı da tırnaklarımla kazıyarak meydana getirdim diyebilirim. Çalıştığım firmaların ben de emekleri tabiî ki olmuştur; ama benim onlara emeklerim daha büyük olduğu için o firmaların isimlerini vermek istemiyorum. HERKES BANA ‘DELİ MİSİN?’ DEDİĞİNDE ‘MESLEĞİME AŞIĞIM’ DEDİM Bu sizin ilk moda evi girişiminiz mi oldu?

T

Timuçin, bize kendinden bahsedebilir misin? 1989 yılında Üsküdar’da doğdum. Doğma büyüme Salacaklıyım. 14 yaşından beri tekstil ve moda piyasası içerisindeyim. Eğitimimi de bu yönde aldım. Kadıköy Anadolu Meslek Lisesi Tekstil Konfeksiyon – Kadın Giysi Tasarımı bölümünü bitirdikten sonra İstanbul Aydın Üniversitesi’nde Moda ve Tekstil Tasarımı bölümünde okudum. Eğitimlisin yani?

Evet; ama eğitim ne kadar önemliyse de bu işte önemli olan işin pratiğini bilmektir. Couture işler yapabilmektir. Bu bakımdan hem eğitimliyim, hem de alaylıyım. Couture nedir? Couture Fransızca bir kelimedir. Kişiye özel demektir. Özel dikimlerde kullanılır. Modaya özgü bir kelimedir. BU MESLEĞİ SEÇECEĞİM AKLIMIN UCUNDAN BİLE GEÇMEMİŞTİ Bu mesleğe yönelmende hangi faktörler etkili oldu? Ailemin geçmişi, benim küçüklüğüm hep sanatla iç içe geçmiştir. Ailemde resimle, müzikle ilgilenen insanlar vardır. Mesela annem “Hereke Halısı” dokuyucusudur. Hereke, özel ipek halı dokumacılığıdır. Benim de küçüklüğüm halı desenlerinin, kuş desenlerinin, ipek ipliklerinin içinde geçti. Ama bu mesleği yapacağım aklımın ucundan bile geçmemişti.

80

Üsküdar Life

Bundan önce bir kere daha firma açma teşebbüsünde bulunmuştum. Ağırlıklı olarak bir kostüm evi olacaktı; ama bir takım teknik problemler oluştu. Kuruluş aşamasında olan bir firmaydı ve ortaklarla anlaşamadık. Neticede ayrılmak zorunda kaldık. Açıkçası orası için çok para harcamıştım ve tüm o harcamalardan sonra çalışma hayatıma geri dönmek zorunda kaldım. Üsküdar’dan aklınızın gelemeyeceği en uzak yerlere çalışmaya gittim. Okul hayatımdan sonra da birçok firma da çalıştım. Bugün geldiğim noktaya da tırnaklarımla kazıyarak geldim.

Nerelerdi bu yerler? Başakşehir, Yenibosna tarafları. Herkes bana ‘Sen deli misin?’ diye sordu. Benim cevabım ‘Hayır, ben mesleğime aşığım.’ oldu. Hiçbir şekilde mesleğimin peşini bırakmadım. İkizler Burcu’yum ve burcumun özelliklerini çok iyi taşıyorum. Azimliyim ve kararlıyım. Bırakan arkadaşlarım çok oldu. Çünkü bu piyasa kirli bir piyasa.

GELİNLİK VE ABİYE BENİM UZMANLIK ALANIM Bir tarzını var mı? Bayan giyim üzerine aklınıza gelebilecek her şeyi yapabiliyorum. Peki uzmanlık alanınız nedir? Gelinlik ve abiye benim uzmanlık alanımdır Peki fiyat aralıkları nedir? Ben gelinliklerimde kişiye özel çalışırım. Bir gelinliğim diğerine benzemez. 1.000 TL’ye de gelinlik çıkarabilirim, 10.000 TL’ye de. Ama yaptığım gelinlikler ortalama 4.000 TL’dir. Abiyeler ise 2.000 TL’dir.


“Üsküdar’ın kadını cebindeki 1 lirayı bile süse yatırıyor”

Henüz modacı olduğumu düşünmüyorum, şu anda tasarımcıyım. Türkiye’de birçok kişi kendine modacıyım diyor; ama öyle değildir. Çünkü tasarımcı bir akım yarattıysa bir şeyi gerçekten bir moda yaptıysa modacıdır. Türkiye’de de sayılı modacı vardır? Kimdir bu modacılar? Bir Cemil İpekçi mesela. Bir akım yaratmıştır. 80’li yıllarda vatka onun dokunuşuyla moda haline gelmiştir. Cengiz Abazoğlu, Yıldırım Mayruk, Barbaros Şansal bunlar modacıdır. Peki bir idolünüz var mı? Benim tarzım biraz daha Yıldırım Mayruk’a benziyor. Yakın çevrem bana geleceğin Yıldırım Mayruk’u derdi. Ama ben kendimi henüz yolun başında görüyorum.

Neden bu işi Üsküdar’da değil de Nişantaşı’nda yaptınız? Hitap ettiğim kesim burada diyip kesip atmam yanlış olur. Çünkü ben tesettür giyim de çalışıyorum, açık modellere de çalışıyorum, sahne kostümü de çalışıyorum. Burası açıkçası modanın kalbinin attığı yer. Bu yüzden Nişantaşı’nı seçtim. Açıkçası bu iş için Üsküdar’da da yer baktım. Ama kiralar karşılayacağımızın çok üstünde. Bu yüzden bir çok yer kapatıyor ve insanlar başka semtlere gitmek zorunda bırakılıyor. Ama birgün Üsküdar’da da dükkan açacağım. Üsküdar’ı bir şeye benzetmek isterseniz neye benzetirsiniz? Üsküdar çok eski, çok ünlü bir ressamın yağlı boya tablosudur.

Bu işi yapmak isteyenlere önerileriniz nelerdir? Dışarıdan şaşaalı, süslü görünen bu mesleği yapmak isteyen genç erkek kardeşlerimiz, kız kardeşlerimiz bana sorular soruyorlar Bir çoğuna elimden geldiğince gerçek bilgiler vermeye çalışıyorum. Çünkü dışarıdan süslü görünen bu piyasada gerçekten sahte bir görünüm var. İçerisi entrikalarla dolu. Herkes birbirinin arkasından konuşuyor. Tasarımcılara önem vermiyorlar, sigortalarını dahi yapmıyorlar. Genç kardeşlerim bunları bilmeli. Benim önerim, tüm bunların bilincinde olup şartları lehinize çevirmenizdir. Benim de bu firmayı kurmamdaki tek sebep piyasada hakkımın çokça yenmesiydi. Yaşım 25; ama çok şey gördüm. Bir şeylerin olgunluğuna, gerekli mertebesine ulaştığını düşündüm. Gözümü karartıp bu firmayı açtım. Çünkü gözünüzü karartmadan bir şey olmuyor. Biraz da Üsküdar’dan bahsedelim. Sizce Üsküdar’da moda nasıl? Vakit buldukça Üsküdar’ın çarşılarını gezerim. Üsküdar’ın kadınları cebindeki 1 lirayı da süse yatırıyor. Kadınların cebinde 1 lira olmasa da, bir alışverişte bulunmasa da süslü püslü gezen insanları çok görüyorum. Evet, ülkemizde bir yoksulluk var; ama kadınlarımızda her zaman bir saray özentiliği mevcut. Bir de Üsküdar’da gezmeyen Üsküdarlılar var. Çarşıya, pazara çıkmayan, öğleden sonra hatta akşam uyanan bir kesim var. Kim bu insanlar? Üsküdar’ın sahil kesiminin insanları mesela, Boğaziçi tarafları. Çamlıca’nın yüksek kesimleri. Bunları sokaklarda göremezsiniz. Çünkü bu insanlar diğer semtlerde gezerler. Evde yemek dahi yemezler. Aslında baktığımız zaman buradan hareketle Üsküdar tek başına İstanbul diyebilirim; çünkü bütün o kozmopolit Üsküdar’da mevcut.

81

Üsküdar Life


“Üsküdar çok eski, çok ünlü bir ressamın yağlı boya tablosudur” Bu tablonun etamini yırtılmıştır. Bir çok yerinde de boya döküntüleri vardır. Kısacası Üsküdar eski püskü yağlı boya bir tablodur artık. Üsküdar’da en sevdiğiniz yer neresidir? Doğup büyüdüğüm yer olan Salacak. Misafiriniz gelse Üsküdar’da nereye götürürsünüz? Her yerin betonlaştığı gibi Üsküdar da betonlaştırıldı. Ben daha çok ağaçlıklı yerleri severim. Fethipaşa Korusu olabilir mesela. Üstündeki Dilruba Restaurant da çok güzel bir yer. Sosyal tesisler de lüksleşti artık bu bakımdan Paşalimanı’ndaki sosyal tesislerde bir çay içilebilir. Kuzguncuk da yine seçeneklerimden biri olur. Üsküdarlı olmak sizi mutlu ediyor mu? Evet. Toprağımı seviyorum. Açıkçası Avrupa yakasında yaşayamam. Öyle bir yapıda değilim. Vapurla Anadolu yakasına yaklaştığımda daha bir kendime geliyorum diyebilirim. Sizce Üsküdar’ın bir dergiye ihtiyacı var mı? Tabiî ki var. Üsküdar kültür sanat adına yapılacak her şeye ihtiyacı var. Merkezi yerlerde bir tiyatroya, bir sinemaya ihtiyacı var. Keyifli sohbetiniz için teşekkür ederiz. Ben çok teşekkür ederim. Ayrıca Üsküdar’ın ihtiyacı olan böyle bir dergiyi semtime kazandırdığınız için bir kez daha teşekkür ederim. Bu gelişmeler beni olduğu kadar tüm Üsküdar’ı da mutlu edecektir.

RE OUTU R C N E NİZM SELE İN DE BİYE ELBİ Ç U M Tİ EA L İGN’D .000 T & DES RTALAMA 2 4.000 TL O İSE İKLER L N İ L GE

82

Üsküdar Life


ÜS

N I R A KÜD

Tarih kokan Eski usül alışveriş merkezlerini yani Üsküdar’ın tarihi merkezlerini dolaşmaya devam ediyoruz. Bu merkezler sizin bildiğiniz lüks merkezler değil belki; ama işlevini asla yitirmemiş ve yitirmeyecek kadar önemli ve değerli merkezler. Bunlardan biri Balıkçılar Çarşısı, diğeri Antikacılar Çarşısı

YAZI İSKENDER ALBAYRAK

Üsküdar Life

83


Halikarnas Balıkçısı

O

smanlı ‘dan günümüze hikayesi süren Balıkçılar Çarşısı, Üsküdar’ın en çok ziyaretçisi bulunan çarşıların başında geliyor. Balıkçılar Çarşısı dediğimize bakmayın, çok değişik esnaflar görürsünüz burada. Mesela balıkçı ile tavukçu, ciğerci yan yana esnaflık yapar senelerdir. Turşucusu, şarküteri, şekercisi hepsi birbiri ile samimi, aile olmuş bir esnaflık örneği vardır. Mekanları kemerli mimariye sahip çarşının misafirleri çok. Ya alışveriş yapmak için geliyorlar ya da gidecekleri yere en kestirme yol olduğu için tercih burayı ediyorlar. Bizce kestirme yol güzergâhı bahane… İnsanlar “taze balık, tarihi ciğerci,” gibi sesler ile esnaf muhabbetinin, çarşının dokusunun tadını çıkarmak için tercih ediyor. Günümüzde ki AVM’ ler de bulamayacağımız bu görsel şöleni Üsküdar Balıkçılar Çarşısında yaşayabilirsiniz. Arnavut esnafların çoğunlukta olduğu çarşı Marmaray ile daha da bir hareketlilik kazanmış durumda.

Ünal Turşu

Yerli ve yabancı turist ziyaretlerinin bol olduğu çarşı, adeta bir açıkhava müzesi işlevi görüyor. Kimi zaman da sanki bir film platosu çekimi varmış gibi turistler çarşı içerisinde esnafla diyaloğa girip türk mutfağına türk kültürüne kısa bir süreliğine misafir oyuncu olarak katılmış oluyor.

Meraklısına Osmanlı döneminde Balıkçılar Çarşı’sının önünde atlama taşları varmış. Padişah halkı ziyarete geldiğinde meydandaki bu taşlara basarak atına öyle binermiş. Eski adresi ile Atlama taşı Karacaoğlan Sokak şimdi Mimar Sinan Mahallesi Atlas / Türkü Sokak oldu.

84

Üsküdar Life

Halikarnas Balıkçısı


Üsküdar Balıkçılar Çarşısı turistleri konuk etmede Üsküdar’ın vitrini olma niteliğini koruyor. Biz de Üsküdar Life dergisi olarak vitrine bir göz atıp çarşı esnafının hikayelerini birinci ağızdan aktardık.. Halikarnas Balıkçısı “35 seneye yakın bir geçmişimiz var. En eski balıkçı biziz burada. Buraya alışverişe gelen müşteri turşusunu, peynirini, tatlı çeşidini de alıyor. Trafik ve otopark nedeni ile kimse gelemiyor. Üsküdar’da balıkçı olmanın avantajı; balık elimizde kalmıyor. Şuanda en çok tükettiğimiz balık; hamsi, çinekop, istavrit ve palamut.” Boğaziçi Balıkçılık “12 yaşımdan beri yani 30 yıldır bu çarşıdayım. Balık diğer çarşılara bakarsak daha ucuzdur. Peynir almaya gelen, sebze almaya gelen balık da alıyor. Marmarayın

çok katkısı oldu bizlere. Balıkçılarda azalma var çünkü kiralar çok yüksek 5.000 ile 9.000 tl arası fiyatlar değişiyor. Tek problemimiz trafik. Arabalı müşteri Üsküdar’a gelemiyor.” Caferzade “Çarşıdan balık alan müşteri bizden de helva alıyor. Marmarayın çok etkisi oldu.”

Kardeşler Gıda

Kardeşler Gıda “130 senedir biz buradayız. Bakkal olarak biz buradaymışız. Turizm açısından güzel bir durumda turistler geliyor, alışveriş yapıyorlar. Burada ki esnafların çoğu arnavuttur. Buranın hiçbir zaman kaybolmasını istemem. Çarşıda ilk dükkanı açan benim.” Ünal Turşu “1957 den beri buradayız. Burada eskiden balıkçılar ve turşucular vardı. Balıkçıların çoğu da Arnavuttu. Şimdi çarşıda 2 tane turşucu var.”

Ciğerci Sami

Ciğerci Sami “1911’ den bu yana çarşıdayım. Eskisi gibi esnaflar arasındaki saygı, güven, itimat yok şuan. Bir düzen, ciddiyet yok şu anda. Kadıköy çarşısı buraya göre daha iyi düzen ve ciddiyet içinde..”

Boğaziçi Balıkçılık Üsküdar Life

85


1

00 yıldır Üsküdar’da yerini koruyan antikacılar eskiden meydandayken, artık bir han içerisindeler. Üsküdar Belediyesi’nin çalışmaları ile 20-25 yıl önce şimdiki yerlerine taşınmışlar. Meraklıları için antikacılar çarşısını ziyaret ettik. Antikacılar Çarşısı’na girdiğinizde her adımınızda tarihi soluduğunuza girdiğiniz dükkânlarda dikkat ediniz. Handa 40 antikacı dükkânı bulunuyor. Tarihin dokuları arasında ilerlediğinizde Antikacılar Çarşısı’nda Osmanlı döneminden kalan değerli parçaların yanı sıra Avrupa’dan gelen tarihi eserleri de görebilirsiniz. Bu parçalar Osmanlı döneminden yurt dışına gidip gelmiş parçalar. Bu eserler yurt dışından getirtilip tamiri cilası yapılıyor ve tekrar satışa sunuluyor. Bu dükkânlardan biri de Zeki Antik, Sahibi Zeki Dal, 30 yıldır Üsküdar’da antikacılık yapıyor. 3 antikacı dükkânı var. İngiltere, Fransa, Uzak Doğu ve Hindistan’dan tır ile mal toplayıp buradaki esnaflara satıyor. Antikacılığın eskisi gibi rehavet görmediğinden dert yanıyor. Her yer de olduğu gibi buranın da müşterilerini daha çok koleksiyoncular ve zengin kesim oluşturuyor.

86

Üsküdar Life


Gözünüze 200 yıllık Osmanlı motif oymalı sandalyeler çarpıyorsa Ankaralı Antik Dükkânı’na girmişsiniz demektir. Kemal Kılıç 45 yıldır bu işi yapıyor, oğlu da antikaların tamirlerini cilalarını alt kattaki atölyelerinde işliyor. Belli ki babadan oğul geçecek bir meslek sürdürüyor Ankaralılar. Kemal Kılıç antikacılar dükkânının yurt dışındaki antikacılara önem verildiği gibi değer görmesini, dükkânların göz önünde bulunup, turistlere de hitap edecek şekilde olması gerektiğini söylüyor

Antika mobilyaların tamir ve cilası için Yılmaz Usta 75 yaşında hala bu mesleği severek devam ettiriyor. Hanın en yaşlılarından biri, bu işe bulaşınca bir daha bırakılmadığını, antikacılığın tiryakilik yaptığını söylüyor. Kırmızı Antik’e uğramayı ihmal etmeyin, Ahmet Söğüt’ün de geçmişi antikacılığa dayanıyor. Antika değişik dalları olan bir meslektir diyor. Kimisi taş kimisi obje kimisi mobilya, halı kilim, resim hepsi ayrıdır. Kırmızı Antik de eski objeler ağırlıklı bir dükkân, 150 senenin üzerinde hat kutularının sedef ayrıntıları göz kamaştırıyor. Antikacılar Çarşısı’nı gezmeye devam ederken Nezih Antik’te eskiden köşklerde kullanılan soba dikkatiniz çekecektir. çeşmeyi andıran dış görünümü beyaz cilalı göz alıcı güzelliği olan bir odun sobası… Tarihi dokusuyla görkemini içerisinde barındıran Antikacılar Çarşısı’nda yapacağınız uzun bir gezi sizi tarihin derinliklerine götürecektir. Üsküdar’da yaşıyorsanız mutlaka vakit ayırıp gezmelisiniz. Üsküdar Life

87


Çarşı Pazar Selma Akosman

Her gün içinde yaşayıp algılayamadığımız, bakıp da göremediğimiz yerleri turist gibi yeniden keşfetmeye karar verdik. Yıllardır burada yaşayıp da Çengelköy’ü tam anlamıyla bilmeyen bir ben miyim? sorusuyla gelin kendimizi Çengelköy’ün sokaklarına atalım. Çengelköyün ulaşımı çok geniş aslında. İsterseniz vapur isterseniz otobüs, minibüs, taksi veya özel aracınızla kolay ulaşım sağlayabilirsiniz. Biz güzergâhımıza göre otobüsü tercih ettik. Havuzbaşı durağında inip ileriye doğru yürürken hemen sol tarafta Ramazan Amca’nın tezgâhını görmemek mümkün değil, üç kuşaktır bu manav burada, Çengelköy’ün meşhur bademini satıyor. Yine sol taraftan yürümeye devam ederseniz Has Ekmeği göreceksiniz tabelası yok ama herkes öyle benimsemiş ki orayı biz size tarif ederken küçük bir fırın olduğunu söylesek yeterlidir herhalde. Zira biraz eğilerek vezne benzeri küçük pencereden sıcak ve çıtır pekmezli simit alınır, sonra da boğaz manzarasına nazır çay-simit ritüeli gerçekleştirilir. Küçük bir fırın ama

88

Üsküdar Life

tarihiyle büyüklüğünü öğrenmiş olduk tam 160 yıllık burası, yaşayan müze gibi… Yine aynı pozisyonda yürümeye devam edince Çınarlı Cami sokağında bulacaksınız kendinizi çünkü orada ki ortam neredeyse herkesi kendine çekiyor. İlk olarak 800 yıllık çınar ağacı çarpacak gözünüze sonra meşhur tarihi çınaraltı aile çay bahçesinin kalabalığı, boğaz manzarası... Çınaraltı aile çay bahçesine gelecekseniz önce bu sokağa girmeden Çengelköy börekçisinden böreğinizi poğaçanızı alıp gelebilirsiniz. Burada hiçbir sakıncası olmadan dışarıdan simidinizi, böreğinizi alıp yanına çayınızı isteyebilirsiniz. Biz size Çengelköy Börekçisi’nden börek almanızı tavsiye ediyoruz. Bunun yanında Çınaraltı’nın ciddi manada mutfağı da mevcut, isterseniz mönüden isterseniz atıştırmalık alırsınız. Çınaraltı Çay Bahçesi’nin işletme sahiplerinden Fikret Morgül’e sorduk ve buranın çok eski isminin “hamallar iskelesi” olduğunu öğrendik, 1900’lü yıllarda “balıkçılar kahvesi” olarak kullanılıyormuş. Dolayısıyla kahve havasında olan mekânda zamanla kafeterya, çay bahçesi gibi işletmeler

olmuş ve son olarak 1994’de Tarihi Çınaraltı Çay bahçesi olarak bugünkü haline gelmiş.


Çengelköy Bu aile ortamından çıkınca sahile doğru yürüyün küçük bir liman göreceksiniz. Manzara sizi tatmin ederken sağ tarafta yeni restore edilmiş Abdullah Ağa Yalısı’nı görmemek mümkün değil. Son zamanlarda Sütiş Restaurant olarak faaliyette. Yine cadde güzergâhı üzerinde gidersek önünüze tarihi Ahmet Ağa Çeşmesi

çıkacak lahana şeklinde olduğu için lahana çeşmesi de deniyor. Caddenin sağında kalan yani çeşmenin karşısı Seval Pastanesi’ne devlet erkanının yanısıra büyük iş adamları gibi daimi müşterileri var. 1957 yılından bu güne pasta ile ilgili tahmin edemeyeceğiniz her şeyin mucidiler. Biz salep eşliğinde makaronunu denemenizi tavsiye ederiz. Yine yolumuza devam ederken sağda kilise görüyoruz. Çengelköy’de geçmişte ağırlıklı olarak Rumlar ikamet edermiş. Bizans döneminde dini merkez niteliği ağır basan bir yerleşim yeri olduğu biliniyor. Kuleli Caddesi üzerinde sarı duvarlar içinde saklı kalmış bu tarihi Ortodoks Kilisesi’nin adı Aya Yorgi. Burada her yıl ayin yapılıyor sonra sahilde denizden haç çıkarma törenleri düzenleniyor. Bu kadar farklı milletlerin bir arada yaşayabildiği, kültürlerini sürdürebildikleri, komşuluk yapabildikleri şahane bir yer Çengelköy.

Bol yeşilliğinden dolayı Çengelköy’ün havası temizdir. Asırlık ağaçlarıyla, yeşilini muhafaza edebilmiş az semtlerden biri olduğunu görmüş olduk. Çengelköy’ün gerçekten bir köy niteliğini taşıdığını birçok evin bağ bahçesinde görebilmek hala mümkün. Aynı zamanda boğazın en kirli denizine sahip kıyıları var. Fakat bu kıyılardan, birinci boğaz köprüsü ve tam arkasındaki tarihi yarımada çok net bir şekilde görülebilir.

Üsküdar Life

89


D ÜSKÜ

AR

Kadınları ◆

Üsküdar’da kadın işletmecilerin sosyal yaşamdaki yeri her geçen gün artıyor. Lezzetli yemekler başta olmak üzere hediyelik eşya ve kişiye özel giyim denilince bir adım öne çıkan Üsküdarlı Patroniçeler hem yaptıkları işe hem de Üsküdar’a güzellik katmayı sürdürüyor. Üsküdar’da pek çok çarşıda onların kendi hikayelerini yazdıklarına şahit olduk. Üsküdar’a iz bırakan hanımları daha yakından tanımak için onlardan biraz bahsetmek adına ilk sayımızda birkaçının hikayesini kaleme aldık.

Neşe Şafak

Meryem Özden

Seda Uygun

“Her ka d ın g ü ze l y e m e k y a pa r ”

“E v i m i n Mut f a ğı”

“ Ka lit e , uy gun f iy a t ”

Haute Couture Cafe

Meryemce Mutfağı

Mongalita

“Yurtdışında modacıların moda evlerinin içinde hep kafeleri vardır neden Türkiye de böyle bir yer olmasın hem Üsküdar’a da bir renk katmış oluruz.” diyen Neşe Hanım’ın mutfağında dünya mutfaklarından lezzetlere yer veriliyor. Spesiyali ‘treliçe’ çok tüketiliyor. Yemekleri bizzat kendisi balkan usüllerine göre yapılıyor. Fiyatlar her kesime uygun.

Meryem Hanım, ev yemekleri tarzında bizzat kendisi yemekleri yapıyor. 5 yıldır Üsküdar Mimar Sinan Çarşısı’nda butik bir mekan. Yemek çeşidini çok fazla tutmuyor. Et yemekleri, çorba çeşitleri, meryem’in kurufasülyesi, közlenmiş biberde ıspanaklı tavuk sarma, mekan müdavimlerinin en çok tercih ettiği menüyü oluşturuyor. Fiyatlar her kesime uygun.

Üsküdarlı genç hanımların tercih ettiği mekan oldukça şık dizayn edilmesiyle hemen dikkat çekiyor. Doğum günü hediyesi arayanlara ve evlenecek gelin adaylarının zevklerine hitap eden tasarım dükkanında bebek badileri, tütünler, süs eşyaları, fincan ve daha bir çok ürünü kaliteli ve uygun fiyatta bulabilirsiniz. Fiyatlar her kesime uygun.

Adres: Hakimiyet-i Milliye Cad. Mimar Sinan Çarşısı, Tel: 0216 334 15 54

Adres: Hakimiyet-i Milliye Cad. Mimar Sinan Çarşısı, Tel: 0216 310 60 61

Adres: Tembel Hacı Mehmet Sokak Doğan Polat Çarşısı, Tel: 0216 342 42 01

90

Üsküdar Life


D ÜSKÜ

AR

Kadınları ◆

Üsküdar’da kapılarını açan yeni mekanları siz de keşfedin.

Nihal Taş

İlknur Saruhan

Perihan Gerz

“K i şi ye Öze l Ç e yiz T a sa r ı m l a r ı ”

“A y r ı n t ı l ı Ha z ır lık ”

“ %1 0 0 İp e k ”

ilk & Ay Çeyiz Tasarım

Kostumbül

Nurzade Bebe Çeyiz

Ev tekstili ve çeyizlik ürün guruplarında müşterilerden gelen talepler kaliteli işçilikle karşılanıyor. Çeyiz tasarımlarının eskileri değerlendirilip modernize edilebiliyor. Ev hanımlarının yaptığı el emeklerini tülbent, iğne oyaları gibi işleri satışa sunuyorlar. Aynı zamanda Eyüp Sabri Tuncer, Esmen, Balıkesir ve Yalova’dan gelen çeşitli kolonyaların satışı da yapılıyor.

Her türlü kostüm giyimi hazırlanıyor. Yöresel kostümler, çocuk kostümleri, isteğe göre kostümler yapılıyor. Kostüm kiralama 25 lira. Çocukların hayallerinin yanı sıra okullara tiyatro gibi oyunlar için kostümler hazırlanıyor. Aynı zamanda doğum günü süslemesi, düğün gibi organizasyonları her ayrıntısına kadar hazırlanıyor. Fiyatlar her kesime uygun.

Bebek çeyizi, hastane çıkışı, malzeme sepeti, battaniyeler, pike takımları el emeğiyle yapılıyor. Kendine özgü tasarımlarını satışa sunan Perihan Hanım, bebek çeyizlerini en kaliteli kumaşlarla %100 ipek ile yapıyor. Hediyelik işlemeli bebek havluları çokluğu ve tasarımları dikkat çekiyor. Her aşamasını kendi el emeğiyle üretiyor. Fiyatlar her kesime uygun.

Adres: Mimar Sinan Mah. Ardahan Çarşısı Tel: 0216 553 53 39

Adres: Mimar Sinan Mah. Üsküdar Kapalı Çarşı, Tel: 0531 631 11 57

Adres: Mimar Sinan Mah. Üsküdar Kapalı Çarşı, Tel: 0535 344 42 45

Üsküdar Life

91


DA Ü K S Ü

R

Kadınları ◆

Kendi markalarına ev sahipliği yapan Üsküdar’da hemen her keseye hitap eden bir mekan bulmak mümkün.

Songül Taş

Türkan Akbay

Hilal Şişman

“Ki ş i ye Öze l Ç e yiz T a sa r ı m l a r ı ”

“Ö z e l Di k i m”

“ Ye ni T a sa r ımla r ”

Pırıltı Home Butik

Ness Moda

Hilal Davet Organizasyon

Çeyizci dükkânında kişiye özel tasarım ile pike takımı, gelin bohçası, bebek bohçasının dikişleri yapılıyor. Çeyiz deyince akla sadece kızlar gelmesin, anneler oğullarına asker bohçası hazırlıyor, babaanneler torunlarına sünnet bohçası hazırlıyor. Çeyiz deyince akla gelebilecek her türlü istek üzerine dikişi yapılıyor. Fiyatlar her kesime uygun.

Abiye, gelinlik, özel dikimlerle öne çıkıyor. Dikiş kalitesine, tasarımına çok güveniyor.

Bebek ve geline dair süs eşyaları, bebek şekerleri, kıyafetleri, kına, nişan, söze ait bütün organizasyon ürünleri bulunuyor.

Adres: Mimar Sinan Mah. Üsküdar Kapalı Çarşı, Tel: 0535 673 68 58

Adres: Mimar Sinan Mah. Üsküdar Kapalı Çarşı, Tel: 0532 236 57 35

92

Üsküdar Life

Genç jenerasyon moda tasarımcılarından Songül Taş’ı trendlerin dışında, hikayesi olan tasarımlara gardrobunuzda yer açmak istiyorsanız, alışveriş rotanıza eklemelisiniz. Fiyatlar her kesime uygun.

Özel tasarım olarak piyasada bulunmayan ürünler bulunduruluyor. Fiyatlar her kesime uygun.

Adres: Mimar Sinan Mah. Üsküdar Kapalı Çarşı, Tel: 0539 275 51 91


K Ü LT Ü R S A N AT

Coşkunun ve Barışın Dansı Anadolu Folklor Topluluğu

“Hedefimiz en kısa sürede daha da büyüyüp Üsküdar’ın merkezindeki Hakimiyet-i Milliye caddesinde Üsküdarlı hemşerilerimizle el ele horon yapmak.” 93

Üsküdar Life

H

alk Oyunlarına gönül veren isimlerin bir hikaye yaratmak için giriştikleri eğlenceli ama bir o kadar da meşakkatli olan yolun başlangıcı olarak değerlendirebilir Anadolu Folklor Topluluğu. Topluluk, 2013 yılında halk oyunlarına ve Anadolu kültürüne gönül veren isimler süreklilik kaygısıyla eğitmenler ve gönüllülerden oluşan bir dernek kurarlar.


K Ü LT Ü R S A N AT

Çok kısa sürede her yaştan yüzlerce insana ulaşan topluluk, şimdilerde bu etkileşimin keyfini sürüyor. Kısaca hikayenin tek eksik bir yanı kaldı. Biz de Üsküdar Life olarak bu eksikliği yani geleceği görmek adına Anadolu Folklor Topluluğu’nu yakın takibe aldık. Omurgasını uzun süre Üsküdar Belediyesi ile de birlikte çalışmış eğitmenlerden oluşturan dernek kadrosu içerisinde bu işi hobi faaliyeti olarak yürüten oyuncularda yer alıyor. Anadolu Folklor Topluluğu, folklor kelimesinin kapsadığı anlam genişliği için isim olarak tercih edilmiş. Gençler, en büyük zenginlik olarak görülmediği takdirde memlekette yaşanan kültürel yozlaşmanın önüne geçilemeyeceğinin altını çizen topluluk üyeleri, aksi takdirde milli ve manevi değerleri dert etmenin anlamsız olacağının bilinci içerisinde. Anadolu çatısı altında bir araya gelen topluluk üyeleri, farklı üniversitelerin farklı bölümlerinden folklor sayesinde bir araya gelmiş. Halk oyunları ile farklı kültürleri tanımakla beraber birbirlerine sıkısıkıya bağlı büyük bir grup oluşturmuşlar.

94

Üsküdar Life

Topluluk üyeleri Üsküdar’ın kendileri için önemini, şu sözlerle ifade ediyorlar: “Uzak kaldığımızda rüyalarımızda gördüğümüz güzel kentimiz. Sabah iskelede bir bardak çorba, öğlen Mihrimah Sultan’da güzel bir ezan sesidir. Aynı zamanda Çengelköy’de akşamları çay eşliğinde uzun sohbetleriyle gecesini huzur ve güvenle başka şekilde mutlu kılamayacak bir limandır bizim için. Her yıl yurtdışında düzenlenen Uluslar arası Halk Festivalleri’nin yanı sıra yurt içinde gerçekleştirilen festivallerde dereceler elde eden Anadolu Folklor Topluluğu, bunu milli bir görev içerisinde yaptıklarının bilincini genç oyunculara aşılama gayesinde.. Sosyal sorumluluk projesi kapsamında Otizimli gençleri kapsayan ülke sathında sürpriz bir proje içerisindeler. Çalışkan tüm bireylerde olan bir sıkıntıyı ne yazık ki topluluk üyeleri de yaşamıyor değil. Anadolu Folklor Topluluğu üyeleri olarak memleket hizmeti yaparken ailelerine zaman zaman vakit ayıramama sıkıntısı içerisinde kalıyor.

En kısa sürede daha da büyüyüp Üsküdar’ın merkezinde Hakimiyeti Milliye caddesinde Üsküdarlı hemşerileriyle el ele horon yapma hedefi içerisindeler. Üsküdar’da bir çok okulun yanı sıra Sultantepe Gençlik Merkezi ve Gençlik Hizmetleri Şube Müdürlüğüyle işbirliği içerisinde olan Topluluk üyelerinin sayısı 100’ün üzerinde çocuk ve 10 erişkinle büyük bir abiabla-kardeş aile hüviyetini kazanmış durumda. Topluluğun en büyük hedefi kendi yetiştirdikleri ve ideallerini


K Ü LT Ü R S A N AT

paylaştıklar gençlerle Üsküdar’ı, İstanbul’u, tüm Türkiye’yi ve Türk İslam coğrafyasında dedelerinin sancak taşıdığı diyarları sahneye taşıyıp tiyatral eserlerle dertlerini anlatmak.. Seyirciyi yorumlayan topluluk üyeleri seyircinin asla kandırılamayacak ve samimiyeti doğrudan gören büyük bir topluluk olmanın yanı sıra büyük de bir göz olduğu kanaatinde. İzlenimlerimize göre tüm branşlarda olduğu gibi Folklorun da büyük bir desteğe ihtiyacı var. Alan araştırmalarının arttırılmasının yanında bizzat kültür bakanlığı, üniversiteler ve belediyelerin de yardımlarını

arttırması gerekiyor. Anadolu Folklor Topluluğu üyeleri kendi ayakları üzerinde durabilmek adına oluşturdukları idari yapı ve eğitmen kadrosuyla yüzlerce kursiyere eğitim verebilecek planlamayı başarmış durumda. Hal böyle olunca eldeki performansı gösteren grafik tablosu da kendilerini kendilerine gurur veriyor. Aslında Anadolu Folklor Topluluğu bu yönden biraz da şanslı.. Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen bu konulara çok duyarlıdır diyebiliriz. Türkmen, Üsküdar özelindeki kültür ve sanat konularında bu ve

benzeri organizasyonlar için tüm belediye enstrümanlarını bizzat devreye sokuyor.

95

Üsküdar Life


R Ö P O R TA J

M UTLU BIR GÜN HERKESIN HAKKI F E Rİ T Ş AM L I

Kurulduğu günden bu yana yüzlerce organizasyon gerçekleştiren, binlerce kişiye hizmet veren, Üsküdar’ın sosyal yaşamında önemli bir konumu olan KENTUR’dan haberiniz var mı? Üsküdar Life Dergisi olarak KENTUR A.Ş’nin genel müdürü Ferit Şamlı ile gerçekleştirdiğimiz röportajda KENTUR’u ve KENTUR’un sosyal yaşama dokunan yönlerini konuştuk.

S

ohbetimize başlamadan önce genel müdürümüz Ferit Şamlı’yı tanıyabilir miyiz?

1970 Çorum doğumluyum. İlkokulu İstanbul’da bitirdim. 3 yıl Kadıköy İmam Hatip’te okuduktan sonra Üsküdar Cumhuriyet Lisesi’nden mezun oldum. Üniversitede İşletme Bölümü’nü genç yaşta iş hayatına atılmamdan dolayı terk ettim. KENTUR’a girmeden önce aile şirketinde çalışıyordum. Daha sonra 1998’de Beylerbeyi Mado’yu açtım. Babamın vefatından sonra Maraş’a gittim ve tekrar aile şirketimin başına geçtim. 10 yıl sonra tekrar geri döndüm ve dönemin Belediye Başkanı Mustafa Kara’nın danışmanı olarak göreve başladım. Evliyim, 2 oğlum var.

96

Üsküdar Life

KENTUR serüveni nasıl başladı? Belediye Başkan Danışmanı olarak göreve başladığımda sosyal tesis olarak sadece nikah dairesinde tek bir salon ve kır bahçesi vardı. Buralarda düğün organizasyonları yapılıyordu. Hemen arkasından Bulgurlu Semt Konağı geldi. Daha sonra Bağlarbaşı Kültür Merkezi ve Üsküdar Gençlik Merkezi’nde kafe açmam istendi. Bu sırada Kirazlıtepe’deki Boğaziçi Yaşam Merkezi inşası devam ediyordu. Boğaziçi Yaşam Merkezi’ne gittiğimde oradaki müdür bana ‘Arkadaşım sen nerelerdeydin?’ dedi. Onunla geçen olumlu diyaloğumun ardından Mustafa Kara ile konuşup inşaatın bütün sorumluluğunu aldım. Yanıma bir tane danışman mimar aldım. Orasının restoranını yapmaya başladık. Restoran, nikah salonu, kafeler derken benden buraları yönetmemi istediler. Ben vergi levhası, yazar kasası olmayan bir işletmeyi yürütmenin mümkün olmayacağını ve şirket kurmamız gerektiğini söyledim.

Şirket zaten var dediler. KENTUR’un varlığından haberim yoktu. Şirket 1999 yılında kurulmuş; ama 2013 yılında benimle birlikte faaliyete geçti. Şirketin faaliyete geçmesiyle elimde mutfakları olan bir mekanizma ortaya çıktı. Ekibinizi nasıl oluşturdunuz? Daha mutfakları kurmadan aşçıbaşını aldık; çünkü mutfakları dizayn ederken tezgah arkasındaki insanın bilgisi, mimarın bilgisinden daha önemli oluyor. İşini bilen bir aşçı bulduk ve onun kurduğu ekibi işe aldık. Bizim kurduğumuz ekip de oldu tabi. Ekibi belirlerken kıstasımız bilgi ve beceri oldu. Siyaseti aramıza sokmadık.


R Ö P O R TA J

Hizmet gurubunuz ve fiyat politikanızdan bahseder misiniz? Elimizde 9 adet düğün salonu var. Restoranlarımız var. Dolayısıyla kokteyl, mekan süslemesi, fotoğraf – video çekim hizmetleri, yemek servisi hatta catring hizmetleri veriyoruz. Fiyat politikamıza gelince, eğer 600 kişiyseniz ve Boğaziçi Yaşam Merkezi’nde bir düğün yapmak istiyorsanız başlangıç fiyatımız 3.750 TL’dir. Buna müzik ve video – fotoğraf çekim hizmeti dahildir. Biz bu hizmetleri sunarken kar amacı gütmüyoruz, tabiî ki zarar da etmek istemiyoruz. Amacımız asgari ücretle çalışan bir baba buraya ailesini getirip yemek yiyebilsin. Gündelikçi bir anne kızını evlendirebilsin. Tüm bu hizmetleri verirken belediyeye de yük olmuyoruz. Bugüne kadar kaç kişiye hizmet verdiniz? 2014 yılında yapılan organizasyon 1.000’i geçti ve 300.000 kişiye hizmet verdik. Şu anda 2015’e 350 düğün rezervasyonu aldık. 2015 yılında 1.500 organizasyon bekliyorum. Çünkü gün geçtikçe tanınırlığımız artıyor. KENTUR Üsküdar’ın sosyal yaşamına ne gibi katkılarda bulunuyor? En başta çok ekonomiğiz. Aileler, dernekler çoğunlukla bizi tercih ediyor. Kimileri kendi yemeğini getiriyor, servisini biz yapıyoruz.

Önemli bir istihdam sağlıyoruz. Ramazan ayında özellikle 1500 kişi dışarıdan gelip çalıştı. Daha önce de değindiğim gibi sosyal yaşamda içimizde uhde kalacak olayları en aza indiriyoruz. Bir anne baba, bir genç kız erkek gönlüne göre düğün yapabiliyor. Bir aile kahvaltısını, yemeğini restoranlarımızda dilediği gibi yiyebiliyor. En uzun kıyı şeridi olan, müthiş boğaz manzarası olan Üsküdar’da kaç kişi manzaraya bakarak bunları yapıyor. İşte biz insanımızın bunu yapmasını sağlıyoruz. Tabi bunları yaparken en büyük destekçimiz Belediye Başkanımız Hilmi Türkmen’dir. Sonuçta onun onaylamadığı hiçbir şeyi yapamayız. Size göre Üsküdar’da işletmeci olmanın avantajları ve dezavantajları nelerdir? Üsküdar çok güzel bir yer. Benim dokumla Üsküdar’ın dokusu birbirine uyduğundan dolayı dezavantajlık bir durum yok. Akıntıya karşı gelmezsen yol alırsın. Benim tartıştığım insan sayısı 2 – 3’ü geçmemiştir. Samimi olan bir insan buraya geldiğinde teşekkür ederek buradan çıkar;ama varını yok gibi gösterirse bu durumu affedemem. Ben burada zarar etmeden vatandaşa fayda sağlayacak işler yapmanın peşindeyim. Size bir olay anlatayım. Hayatını merdiven silerek kazanmış bir teyze kızını okutmuş, büyütmüş, gelin edecek. Bana geldi.

‘Salacak’taki evlerin merdivenlerini silmeye giderken yanından geçtiğimde hep hayal ederdim, benim kızımın düğünü burada olur mu? diye. Evladım biz bu düğünü burada yapabilir miyiz?’ dedi. Fiyat aldın mı teyze? dedim. ‘4.500 TL dediler’ dedi. Kaç paran var dedim. ‘2.500 TL oğlum.’ dedi. Hayırlı olsun dedim. İnanamadılar. Benim bu işte ticari olarak bir kazancım olmadı. Ama bir başkası geliyor. ‘Bizim çocuğumuz yetim.’ diyor. Ben de yetimim, bunu kullanmanın ne anlamı var. Sonra araştırıyoruz ki neleri neleri var. İnsanlar burasının belediyeye ait olduğunu öğrenince hizmete bedava ulaşacaklarını zannediyorlar. Bu şirket Ferit Şamlı’nın şirketi olsa daha kolay; ama bu para benim değil ve buradan giderken helalleşecek kimse yok. Sizi özel kılan ve tercih edilmenizi sağlayan faktörler nelerdir? Biz belediyenin bir parçasıyız. Bu bakımdan itibarımız yüksek. Üsküdar sınırları içerisinde hatta dışarısında ticari olarak yapamayacağımız hiçbir şey yok. Güçlü bir şirketiz. KENTUR’un artık bir sistemi var. Sağlam bir alt yapımız var. Yarın 5.000 kişiye yemek isterseniz hazırlarız. Tüm bunlar üstüste gelince bizi güçlü kılan faktörler ortaya çıkıyor.

Üsküdar Life

97


Yarıyıl Tatilinde Adresiniz

Rize

Alternatif turizmin, özellikle de yayla turizminin ülkemizdeki ilk adreslerinden olan Rize’de yeşilin hiç görmediğiniz tonlarını görecek, eşsiz doğaya hayran kalacaksınız. İskender Albayrak

98

Üsküdar Life


Doğu Karadeniz Bölgesinde yer alan Rize, bölgenin en karakteristik özelliklerini gösterir. Anadolu’nun diğer bölgelerinden coğrafi yapısıyla olduğu gibi kültürel yapısı ile de ayrılır. Dik yamaçlı vadileri, doruklara ulaşılabilir dağları, buzul gölleri, zümrüt yeşili yaylaları, tarihi kemer köprüleri ve kaleleri, coşkun akan dereleri ile çok özel bir turizm beldesidir. Yarıyıl tatilinde çocuklarınızla gidebileceğiniz Rize’ye gitmeyi ihmal etmeyin. Şimdiden sizlere, çocuklarınızla birlikte keyifle geçireceğiniz harika bir yarıyıl tatili diliyoruz! İlk sayımıza özel turizm potansiyeli oldukça yüksek olan Rize’ye, Rize’nin ender yetiştirdiği fotoğraf sanatçılarından Resul Çelik’in objektifinden bakıyoruz. Meraklısına İlk ve son kez 1874’yılında Türkiye’de görülen ‘Kutup Martısı’nı fotoğraflamak için kuş gözlemcileri Rize sahiline koştu. Türkiye’de fotoğraflanan 475’inci kuş türü olarak kayda geçen kutup martısını çekmek isteyen gözlemciler Türkiye’nin dört yanından Rize’ye akın etti

Rize çayı almadan, Rize köftesi ve simidini yemeden, Botanik Çay Bahçesi’ni görmeden, Rize pidesi ve kavurması yemeden, Feretiko (Rize Bezi) atölyelerini gezmeden, DÖNMEYİN... Rİze’de alteRnatif tuRİzm denİlİnce Termal Turizm, Trekking (Doğa Yürüyüşü), Dağcılık, Rafting, Jeep Safari, Heliski (Helikopterle Kayak), Foto Safari, Kamp ve Karavan Turizmi, Yamaç Paraşütü teRmal tuRİzm Yapılan tahlil sonuçlarına göre termal suyun, romatizma, nevrit, nevralji, kolinvrit, kırıkçıkık, kadın hastalıkları, kan şekeri, bel fıtığı gibi hastalıklara iyi geldiği kanıtlanmıştır. tRekkİng (doğa YüRüYüşü) Dinlenmek, spor yapmak, fotoğraf çekmek, kuş gözlemciliği ve botanik gibi bir çok ilgi

alanını tek etkinliğin içinde yapabileceğiniz trekking için Rize, köy ve yayları ile çok çeşitli alternatifler sunmaktadır. Raftİng Fırtına Deresi, debisi en yüksek ve hızla akan bir dere olma özelliği taşımaktadır. Bu nedenle yerli ve yabancı sporcular, bu dereyi özellikle tercih etmektedir. Fırtına Deresi’nden başka rafting yapılan diğer dereler ise, Taşlıdere ve İkizdere (İyidere)’dir. Bu akarsularımız da ulusal rafting gösterileri ve 2004 yılı ulusal rafting şampiyonası gerçekleştirilmiştir. dİkkat Her hangi bir parkura can yeleği, kask, tropek ipi ve rehber almadan başlamayınız!!!

Yapmadan dönmeYİn Rize Kalesi’ni görmeden, Ayder’de kaplıcaya girmeden, Zil Kale’yi görmeden, Fırtına Deresi’nde rafting yapmadan, Kemer köprüleri fotoğraflamadan, Kaçkarları ve buzul göllerini görmeden, Çayeli’nde denize girmeden, Dünyaca ünlü Anzer Balını tatmadan, İkizdere-Çamlık’ta kuş gözlemeden, İkizdere-Ilıca’da kaplıcaya girmeden, Laz böreği yemeden, Hamsi Pilavı ve Hamsili Ekmek yemeden, Üsküdar Life

99


dağcilik Güney rotasından çıkışı kolay olan Kaçkarları her yıl yüzlerce dağcı ziyaret etmekledir. Tırmanış esnasında, eğer sis yoksa Doğu Karadeniz Dağları’nın muhteşem görüntüsü izlenebilmektedir. Kuzey rotasını ise daha çok deneyimli dağcılar tercih ederler. Kuzeyden zirve yapmanın bir avantajı geri dönüşte Ayder yaylasında kaplıcalara uğranılabilmesidir. Jeep SafaRİ Macera turizmi yaşamak isteyen yerli ve yabancı ziyaretçiler rehber eşliğinde Trabzon ya da Bayburt İlleri üzerinden jeeplerle gelip, Anzer Vadisi yoluyla İkizdere’ye buradan Çağrankaya Yaylası yolunu kullanarak Çamlıhemşin’e varabilirler. Son nokta olarak Ayder ve Kavron Yaylasına ulaşılabilir.

100

Üsküdar Life


HelİSkİ (HelikopteRle kaYak) Yalnızca profesyonel kayakçılar tarafından yapılabilen bu spor, özel ekipman ve ihtisas gerektirmektir. Her yıl Ocak-Nisan aylarında yapılan heliski için Ayder Yaylası’nın kış aylarında kapalı bulunan yolları açılmış olup; kışları faaliyet gösteremeyen konaklama tesislerinden bir kısmı, kışın da hizmet vermeye başlamıştır. foto SafaRİ Yeryüzünde ender bulunan bir doğa güzelliğine sahip olan Rize’de fotoğraf meraklıları için eşsiz karelerin yakalanabileceği geziler düzenlenmektedir. kamp ve kaRavan tuRİzmİ Rize yaylaları, temiz hava ve güzel manzaraları nedeniyle kampçıların sıklıkla tercih ettikleri yerlerdir. Kaçkar Dağları Milli Parkı’nda kamp ve karavan turizmi için önemli olanaklar bulunmaktadır. Yamaç paRaşütü İkizdere İlçesi’nin Anzer Yaylası ile Çamlıhemşin İlçesi’nin Pokut Yaylası yamaç paraşütü yapılabilecek doğal yapıya sahiptir. Rize’nin birçok yaylasında bu potansiyel mevcut olmasına rağmen, en uygun yer Ballıköy (Anzer) yaylasıdır.

Üsküdar Life

101


#Gece Gündüz Üsküdar Life

Kurt Çifti Masal Gibi Bir Düğünle Evlendi Güncelposta Gazetesi’nin imtiyaz sahibi Hamit Kurt ile işgüvenliği uzmanı kimyager Gülşah Hasoğlu dünyaevine girdi. Boğaz’da özel bir teknede yapılan düğünle İki yıllık birlikteliği nikah masasına taşıyan Kurt ve Hasoğlu çiftinin nikahını, Kadıköy Evlendirme Dairesi’nde Başkan Yardımcısı Mustafa Çetinkaya kıydı. Seçkin davetlilerin yer aldığı nikah töreninde çiftin nikah şahitliğini Üsküdar’lı işadamı Mahmut Ekşi yaptı. Nikah merasiminden sonra boğazda özel bir teknede yapılan düğün renkli görüntülere sahne oldu.

102

Üsküdar Life


Vapur Mu? Marmaray Mı? Haber: Selma Akosman

Henüz trafik sorunun çözülmesi bile uçuk bir hayalken, Boğazın derinlerinde, etrafa baka baka gitmek de tatlı bir fantezi olur ama Üsküdar’dan Sirkeci’ye 4 dakikada gitmek de doğrusu olağanüstü.

Hayal bile edilemeyecek dakikalarda süren yolculuğu (Marmaray’ı) Üsküdarlılara sorduk. Vapur mu, Vapur mu?

Üsküdar Life

103


Füsun Tüzertürk Emekli Sigortacı Zeynep Sancar Öğrenci

“Hatta vapuru kullanmıyorum bİle” Eğer acil bir işim varsa marmarayı, keyfi seyahat edeceksem vapuru kullanıyorum. En çok Marmaray’ın başlangıcından itibaren marmarayı kullanıyorum. Hatta vapuru kullanmıyorum bile denilebilir.

“marmaray Hızlı Ve konforlu” Son zamanlarda Marmaray, çünkü daha hızlı ve konforlu oluyor. Gerçi vapuru’da seviyorum ben, boğazı seyrederek gitmenin zevki de ayrı ama marmaray hızlı olduğu için son zamanlarda Marmaray’ı tercih ediyorum.

Yüsra Sancar Öğrenci

“ÇÜNKÜ marmaray DaHa Hızlı” Marmaray’ı çünkü daha hızlı olduğu için tercih ediyorum. Ama gezmek için bir yere gideceğim zaman her hangi bir acil durum yoksa vapuru tercih ediyorum, denizi seyrederek gitmek daha güzel oluyor. Feyza Gizem Özdemir Öğrenci

“marmaray’ı Hİç kullanmaDım”

İrem Gül Kamil / Öğrenci

Hızlı Ve kolay ulaşım Marmaray’ı kullanıyorum. Okula daha hızlı ve kolay ulaşıyorum, zaman kazanıyorum. Vapuru kullanırsam tramvayı kullanmam gerek, hem zaman kaybı hem de çok kalabalık oluyor tramvay.

104

Üsküdar Life

Vapur çünkü Marmaray’ı hiç kullanmadım. Gideceğim güzergah vapura uygun olduğu için vapuru kullanıyorum. Vapurun benim için öyle bir ayrıcalığı yok. Bir yerden bir yere gitmek için araç olarak kullanıyorum.


Seval Taşer Öğrenci

“DaHa HIZLI OLmaSI tercİH Sebebİm” Marmaray’ı kullanıyorum. Ataşehir’de oturduğum için metrobüsü kullanıyordum ama birkaç kez Marmaray’ı denedim daha hızlı olması benim tercih sebebim oldu. Vapur güzergahıma uymadığı için pek kullanmıyorum.

Miray Ögüncü Mustafa Yazıcıoğlu

“marmaray HIZIyLa DaHa aVantaJlı”

“vapur marmaray farketmİyor”

Marmaray daha hızlı olduğu için daha avantajlı. Marmaray’a ilk defa bindim. Süre olarak gerçekten çok kısa olduğu için bundan sonra tercih sebebim olacak. Ama arkadaşlarımla arada vapurda hava almak için kullanabiliriz.

Marmaray daha hızlı olduğu için tercih ediyorum ama gideceğim yere göre de değişiyor. Marmaray’la gidemeyeceğim yerlerde vapuru kullanıyor. Benim için fark etmiyor.

Gül Rıkhsıeva / Turist

“Vapurla yolculuk DaHa güzel“ Turist olarak bir yıldır burada yaşıyorum. Vapuru kullanıyorum çünkü vapurla yolculuk daha güzel oluyor. Marmaray’ı da denedim bir kaç kez ama benim iş saatlerimde çok kalabalık oluyor bu da hoşuma gitmiyor.

Üsküdar Life

105


R Ö P O R TA J

I ŞLENMEMIŞ BIR DEĞER: ÜSKÜDAR T İ MU R B AY IN D I R

İstanbul’un sahil şeridi en uzun ilçesi olan ve Tarihi Yarımada’dan sonra en fazla tarihi esere sahip ilçesi Üsküdar’ı, turizm açısından ele aldık. Araştırmalarımız sırasında TUROB (Turistik Otelciler, İşletmeciler ve Yatırımcılar Birliği) Başkan’ı Timur Bayındır’ın bir Üsküdarlı olduğunu öğrendik.

Üsküdar Life Dergisi olarak Bayındır ile yaptığımız röportajda bir kez daha farkına vardık ki, Üsküdar turizm açısından halen işlenmemiş bir mücevher.

T

imur Bey sizi tanıyabilir miyiz?

1944 doğumluyum. Üsküdarlıyım. İlk ve orta öğrenimimi Galatasaray’da tamamladıktan sonra üniversitede İktisadi ve Ticari Bilimler bölümüne gittim; fakat burs kazanıp Turizm ve Otelcilik tahsili için Fransa’ya gittim. Fransa’dan dönüşte hemen askere çağırdılar. Ben de askere gitmemek için Gazetecilik bölümünü bitirdim. Daha sonra yedek subay olarak askerlik görevimi yaptım. Evliyim, 2 çocuğum var. 50 yıldır Harem Oteli’nin sahibiyim ve TUROB başkanıyım. Bize TUROB’u anlatır mısınız? TUROB mesleki bir sivil toplum örgütüdür. Oteller, restaurantlar gibi işletmeleri bünyesinde bünyesinde bulunduran ve bu işletmelere birçok açıdan destek veren bir kuruluştur. Sektörümüzde mevzuatlar sürekli değişiyor. Biz uzmanlarımız ile bu mevzuatları yakından takip ediyoruz, tahlil ediyoruz. Bizi ilgilendiren kısımları özel olarak bütün üyelerimize duyuruyoruz. Anlamayanlara yol gösteriyoruz. Yurtdışı fuarlarında İstanbul’u pazarlamaya çalışıyoruz. Çünkü İstanbul dolarsa bütün oteller, restaurantlar dolar. İstanbul dolmazsa hiç kimse ekmek yiyemez. Yakın zamanda arkadaşlarımız İngiltere Fuarı’na katıldılar.

106

Üsküdar Life

Orada İstanbul’un tanıtımını yaptılar. Bunun dışında ayda bir kaynaşma yemeklerimiz oluyor. Bu toplantılarımız bilgi alışverişi açısından da çok faydalı oluyor. Peki TUROB başkanı ve de bir Üsküdarlı olarak Üsküdar’ın turizm açısından geldiği noktayı bize değerlendirebilir misiniz? Üsküdar’ı turizm açısından değerlendirmeye gitmeden önce Üsküdar’ın değerini anlatmak istiyorum. Üsküdar öyle bir yer ki, Osmanlı ilk defa İstanbul’a geldiğinde Üsküdar’a yerleşmiş. Her şey buradan başlamış. Dolayısıyla eski bir tarihi var Üsküdar’ın;

evleriyle, camileriyle, çeşmeleriyle, medreseleriyle yapılan her eseri ile, hatta Rum, Ermeni evleriyle. Üsküdar konum olarak da İstanbul’un en merkezi yerlerinden biri. Maalesef Üsküdar’ın tanıtımında “Üsküdar’a gider iken” şarkısı hariç hiçbir yerde bu değerler tanıtılmamış. Turizmi geliştirmek açısından ne yapılabilir? Bir kere duyurmak lazım. Turisti bırakın çoğu Türk dahil Üsküdar’da Mimar Sinan’ın bu kadar eseri olduğunu bilmez.


R Ö P O R TA J TURİST ROMANTİK HİKAYELERİ SEVİYOR Turistler biraz romantik hikayeleri sever. Mesela Kız Kulesi’nin hikayesini, mesela Mihrimah Sultan hikayesini öyle güzel işlemek lazım ki millet kahramanların duygusunu anlasın “Bu ne aşk!” desin. Şaşırsın yani. Üsküdar’ı böyle sunmak gerekir. Üsküdar’ın bir de Bit Pazarı (Antikacılar Çarşısı) var. O bölge yabancı turistler arasında çok meşhur. Burasının da derli toplu, görkemli bir hale getirilmesi gerekiyor. Bunun dışında Üsküdar’ın camilerini, medreselerini ön plana çıkaracak özel projeler yapmak gerekiyor. Üsküdar’da tanıtım için Katibim Festivali yapılıyor; ama festivale kimse gelmiyor. Festival, festival gibi olmalı. Katibim Festivali deyince bütün turistler buraya akmalı. Yabancı basın davet edilmeli. Bu festivalle Üsküdar’ın reklamı çok iyi yapılmalı. Artık Marmaray da bitti, Üsküdar bu konuda çok avantajlı hale geldi. ÜSKÜDAR TURİZM PLATFORMU KURULMALI Marmaray açıldıktan sonra Üsküdar’a etkisi nasıl oldu? Yeni sayıldığı için etkisini pek çok kişi anlamış değil. Şu anda burada oturup da

da karşıda çalışanlara hizmet ediyor. Ama müthiş bir hadisedir. Şimdi bir de Avrasya Tüneli yapılıyor. Yapılınca o yaka, bu yaka meselesi kalmayacak. Eskiden ulaşım çok zordu. Biz burada turizme başladığımızda arabalı feribotları hizmete geçirmek için çok çalıştık. Şimdi köprüler var, Marmaray var. Bazı şeyler çok ilerledi. Üsküdar’ın da bu ilerlemeleri iyi tespit edip “Bunlardan nasıl istifade ederim”i düşünmesi gerekiyor. STK’lar, Üsküdar Belediyesi ve Kaymakamlık turizmi canlandırma açısından ne yapabilir? Muhakkak bir platform kurmak lazım. Üsküdar Turizm Platformu. İstanbul’un Kültür ve Turizm Bölge Müdürü Üsküdarlı. En TUROB’un başkanıyım, Üsküdarlıyım. Üsküdar’ın elinde çok büyük bir avantaj var. Üsküdar’da birçok otel açıldı. Bu otellerin idarecileri çağırılarak kurulan bir platformda Üsküdar için ne yapabilirim tartışılmalı. Tabiî ki bunları STK’lar tek başına gerçekleştiremez. Belediyenin de mutlaka bu platformun arkasında ve içinde olması lazım. KARACAAHMET’TEKİ MEZAR TAŞLARI BİLE TARİHİ BİR DEĞER Üsküdar bir açık hava müzesini andırıyor. Peki biz niye bu müzeleri gezdiremiyoruz?

Gezdiremiyoruz çünkü bu durumu bir tek siz biliyorsunuz. Ben de öğrendiğim zaman gezmeye gideceğim. Ahmet’e öğretebilirsek o gelecek, Hans’a öğretebilirsek Hans gelecek. Ama bizim bunları duyurmamız lazım. Bana Üsküdar’da nereye gidilir dersen Mihrimah Sultan Camii, önündeki çeşme, Kuşkonmaz (Şemsipaşa) Camii derim. Yani üç beş eserden fazlasını sayamam. Halbuki bir araştırmaya kalksan kitap yazarsın. Karacaahmet’teki mezarların taşları bile tarihi bir değerdir. Orada da pek bir şey kalmayacak çünkü zamanla hepsi modern mezar olacak. Tabiî ki bunları muhafaza etmek de zorundayız. O taşların her birinin kendine özgü özellikleri var. Mezarlığı gömü olmayan bir bölümünde taşların özellikleri ile ilgili bir proje geliştirilebilir. Bunlar olmayacak şeyler değil, hepsi olabilir; ama duyarlılık lazım. Bir platform lazım. Bu platformda bir yığın bilgi çıkabilir. Böyle bir platform ilk olarak Beyoğlu’nda kuruldu. Çok da başarılı oldu. İBB Başkanımız, başkan olduktan sonra Büyükşehir Turizm Platformu kurdu. Üsküdar’ı ziyan etmememiz lazım. Üsküdar işlenmemiş bir değer. Bu değer işlenerek mükemmeli ortaya çıkarabiliriz.

Röportaj: İbrahim Atlı

107

Üsküdar Life


K Ü LT Ü R S A N AT

Bir tatlı huzur Üsküdar’da

Üsküdar şüphesiz edebiyat ve müzik dünyasına önemli üstadlar yetiştiren bir semtimizdir. Bu semtimizde yetişen, bu semte gönül verip beste yapan üstadların eserlerini okuyan bir topluluk var ki, dinlenmeye değer. Bu topluluk TGV Katibim Türk Müziği Topluluğu. Öyle bir topluluk ki, bu çatının altında musikiye gönül veren herkes eşit. 108

Üsküdar Life

1

999 yılının Kasım ayında kurulan Türk Gençlik Vakfı (TGV) Katibim Türk Müziği Topluluğunu ziyaret ettik. Koro şefi Ayhan Çağlı’nın çalıştırdığı ekibin sevincine şahit olduk: “15 yıl sonra ilk kez kapımızı çalıp bizim varlığımızı Üsküdar’a duyuracak birileri çıktı.” Nice medeniyeti, tarihi, kültürü, içinde barındıran Üsküdar’da böyle değerlerin unutulmakta olduğunu üzülerek gördük. Fakat bu üzüntümüz uzun sürmedi. Hoş sohbet ve müziğin nağmeleri bizi kendimize getirdi.


K Ü LT Ü R S A N AT

Üsküdar ve Eyüp En Çok Bestekar Çıkaran İki İlçe Bağlarbaşı’nda TGV’ye gidip kapıdan içeri girdiğimde, beni müziğin sesi karşıladı. Koro şefi Ayhan Çağlı’nın yönetimindeki ekip Üsküdar’da doğmuş olan ünlü Türk müziği bestekarlarının en seçkin ve en sevilen eserlerini seslendiriyordu. Bölmemeleri konusunda işaret edip en doğal hallerini fotoğrafladım. Yarım saat sonra verilen arada topluluktaki bayanların elleriyle hazırladığı kek, börek ve kurabiyeleri çay eşliğinde yerken merak ettiklerimi sordum. “Müziği Seven Herkese Kapımız Açık” 15 yıllık geçmişi olan bu topluluğun katılımcılarının çoğu kuruluştan beri buradalar. Yeni katılımcılar da alıyorlar; ama azınlığı oluşturuyorlar. Katılım için şart yok. “Müziği seven herkese kapımız açık.” diyorlar. Çünkü bu bir Gönül Topluluğu. Burada bir sosyal oluşum, bir terapi var. Bir araya gelip gündelik hayatın stresinden ruhunu musikiyle temizleyen bir koro var. Bu koro her Pazartesi ve Perşembe akşamları 19:30 – 21:30 arası bir araya geliyor.

Çalışkan tüm bireylerde olan bir sıkıntıyı ne yazık ki topluluk üyeleri de yaşamıyor değil. Anadolu Folklor Topluluğu üyeleri olarak memleket hizmeti yaparken ailelerine zaman zaman vakit ayıramama sıkıntısı içerisinde kalıyor.

Konserler Grubun 27 Aralık’ta Altunizade Kültür Merkezi’nde bir konseri oldu. Kaçıranlar üzülmesin çünkü 23 Mart 2015’te “Üsküdar Üzerine Yazılmış Şarkılar”dan oluşan bir konserleri daha var.

Topluluk Kimlerden Oluşuyor? Topluluğun tok ve etkileyici bir ses tonuna sahip olan hocası Ayhan Çağlı’ya kendinizi tanıtır mısınız diyorum. Ayhah Çağlı, Kültür ve Turizm Bakanlığı Tarihi Türk Müziği Topluluğu sanatçısı. 27 yıllık bir sanat geçmişi var ve dünyanın bir çok yerinde konserler vermiş. Haliç Üniversitesi ve İtü Konservatuvarı’nda 2 yıl akademisyenlik yapmış. Grubun diğer üyeleri çeşitli meslek gruplarından oluşmuş. Öğretmen, psikolog, ev hanımı, edebiyatçı, ev hanımı, doktor, pastaneci. Prof. Dr. Ümit Meriç de zaman zaman buraya gelip ruhunu dinlendirenler arasında. Bu bilgilerin ışığında, Üsküdar’a sahip olduğunu değerlerden bir tanesini daha hatırlatmanın huzuruyla müsaade isteyip oradan ayrılıyoruz. Üsküdar Life

109


Neşeli Günler 1978

SINEMADA ÜSKüDAR Dünden bugüne

Bir filmi izlerken, oyuncular, senaryo, kamera açıları kadar mekanlar da oldukça dikkat çeker. Üsküdar da yıllarca semtleri, sokakları, mekanlarıyla Türk Sineması için eşsiz bir fon oluşturdu. Hatta kimi zaman filmlerin başlıca öğesi olarak karşımıza çıktı. YAZI İBRAHİM ATLI

110

Üsküdar Life


Türk sinemasının 100. yılını geride bıraktık. Üsküdar Life ekibi olarak biz de bu konuda üzerimize düşeni yapıp sizi maziye götürmek istedik. Üsküdar’dan bahsedilen her ortamda ezbere söylenen sözler vardır: “Üsküdar bir tarih ve kültür şehridir.” İşte biz de ezber bozmak için, bu cümleyi bilinçli kurmamızı sağlamak için Üsküdar’da geçen Türk filmleri hakkında bir araştırma yaptık. İşte sizin için seçtiklerimiz.

Neşeli Günler Neşeli Günler bugün hala severek izlediğimiz sıcacık bir aile filmi. Turşuculuk yapan bir karı kocanın hikayesi: Turşu suyunun limonla mı yoksa sirkeyle mi daha güzel olduğunu tartışması üzerine ayrılması üzerine kurulmuş. Peki filmde babayı oynayan Münir Özkul 3 çocuğunu alıp nereye taşınıyor dersiniz? Merakta bırakmadan söyleyelim. Fıstıkağacı’na.

Hababam Sınıfı Rıfat Ilgaz’ın Hababam Sınıfı adlı romanından uyarlanan ve ideal öğretmen profilini oluşturan Mahmut Hoca ile haylaz öğrencilerinin anlatıldığı film 1975 yılında çekildi. Film, Türk sinemasına İnek Şaban, Güdük Necmi, Damat Ferit, Kel Mahmut gibi unutulmaz karakterler kazandırdı. Filmin çekildiği yer ise son günlerde adını sık duyar olduğumuzValidebağ’daki Adile Sultan Kasrı.

Hababam Sınıfı 1975

Kâtip (Üsküdar’a Giderken) Ülkü Erakalın’ın yönettiği, Sadık Şendil’in hikayesini yazdığı film 1968 yılının Üsküdar’ını gözler önüne seriyor. Üsküdar’ın dünyaca bilinen simgesi Kızkulesi’ni ve Beylerbeyi Sarayı’nı gördüğümüz film, izleyiciyi adeta tarihte bir yolculuğa çıkarıyor. Katip filmi Üsküdar’la öylesine özdeşleşmiş ki adına festival bile düzenliyoruz. Hatta Üsküdar’ı yurtdışında tanıtacağımız zaman ‘Üsküdar’a Giderken’ şarkısı ilk tercihimiz oluyor. Filmde adı geçen Aziz Bey’in evi ise Selamsız’da.

Gülen Gözler 1977 yapımı olan ve unutulmaz ‘Vecihi’ karakterini kazandıran film yine iz bırakan ve mekan olarak Üsküdar’ın kullanıldığı bir film. Filmdeki konak hayatın gerçeklerine boyun eğimiş ve Altunizade’de Esteworld Güzellik Merkezi olarak varlığını devam ettiriyor.

Senede Bir Gün 1971

Senede Bir Gün İzleyici tarafından çok beğenilip ikincisi çekilen film de yine mekan olarak Üsküdar kullanılmış. Osmanlı döneminden beri aşıkların buluşma yeri ve şairlere ilham veren yer olan Çamlıca Tepesi, filmlerde en çok kullanılan mekanlardan biriydi.

Güllü Köşk Sinemada Üsküdar konusunu açıp da Güllü Köşk’ten bahsetmemek olmaz. Münir Özkul - Adile Naşit’in çoğu filminde, Süt Kardeşler, Şabanoğlu Şaban gibi Yeşilçam filmlerinde bu köşkü görmeniz mümkün. Köşk bugün hala Selamsız’da..

Üsküdar Life

111


50. SANAT YILINI KUTLAYAN

HÜLYA KOÇYİĞİT İÇİN UNUTULMAZ BİR GECE DÜZENLENDİ! Yeşilçam’a 1963 yapımı ‘Susuz Yaz’ sinema filmiyle giriş yapan ve bu yıl 50. sanat yılını kutlayan Hülya Koçyiğit için unutulmaz bir gece organize edildi. Üsküdar Belediyesi ve Filmarası Sinema Dergisi tarafından Bağlarbaşı Kültür Merkezi’nde organize edilen gecede Türk sinemasının en önemli isimlerinden biri olan Hülya Koçyiğit’in 50. Sanat Yılı kutlandı. Geceye Hülya Koçyiğit’in yanı sıra, eşi Selim Soydan, torunu Neslişah Alkoçlar Düzyatan, yönetmen Ülkü Erakalın, oyuncu Emre Kızılırmak, Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen’in yanı sıra binlerce hayranı katıldı. ‘50 Yıldır Parlayan Yıldız’ başlığıyla düzenlenen gece, Hülya Koçyiğit’in fotoğraflarından oluşan özel serginin açılışıyla başladı. Daha sonra sanatçı için hazırlanan özel belgesel gösterildi. Gecede sanatçı dostları, yönetmen ve yapımcıların yanı sıra halkın yaptığı sevgi yorumları Hülya Koçyiğit’i kimi zaman duygulandırdı, kimi zaman güldürdü. Yönetmen Ülkü Erakalın, oyuncu Süleyman Turan, Emre Kızılırmak, torunu Neslişah Alkoçlar Düzyatan, eşi Selim Soydan ve arkadaşları

112

Üsküdar Life

ile yeğeni Hülya Koçyiğit’i ve anılarını anlattılar. Hülya Koçyiğit ise, ‘Bir sanatçının yaşarken anılması gerçekten çok büyük guru’ diyerek mutluluğunu dile getirdi. Konuşmaların ardından Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen Koçyiğit’e 50. Sanat Yılı onuruna plaket takdim etti. Gecenin sonunda sahneye şarkıcı Öykü Gürman çıktı ve Yeşilçam filmlerinin sevilen şarkılarını seslendirdi. Gürman’ın daveti üzerine sahneye çıkan Hülya Koçyiğit, ‘Samanyolu’ şarkısını birlikte söyledi.


Gecenin sonunda sahneye şarkıcı Öykü Gürman çıktı ve Yeşilçam filmlerinin

şarkılarını söyledi. Gecenin sürprizi ise Gürman’ın daveti üzerine Hülya Koçyiğit’in,

‘Samanyolu’

şarkısını Gürman ile birlikte seslendirmesiydi.

Hülya Koçyiğit - Öykü Gürman

Hilmi Türkmen - Hülya Koçyiğit - Selim Soydan - Neslişah Alkoçlar Düzyatan

Ülkü Erakalın

Neslişah Alkoçlar Düzyatan - İbrahim Atlı - Selim Soydan

Üsküdar Life Dergisi olarak biz de Koçyiğit’in eşi Selim Soydan ve torunu Neslişah Alkoçlar Düzyatan’ın düşüncelerini aldık. Düzyatan ‘Hayata dair birçok şeyi anne ve babamdan önce anneannemden öğrendim.” açıklamasında bulundu.

113

Üsküdar Life


Ü S K Ü D A R

Geleceğin Şampiyonları

T 114

oplumda söylenegelen ama bilincine ulaşamadığımız yaygın bir söz vardır; ‘Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur’. Peki bu bilinci toplum olarak ne kadar kavradık. İşte Üsküdar Belediyesi de topluma bu bilinci

Üsküdar Life

kazandırmak için harekete geçti. Toplumda Sporu Tabana Yayma ve Geliştirme Projesi’ kapsamında Üsküdar Belediyesi ilkokul ve ortaokul öğrencilerine atletizm branşında bir yarışma düzenledi.


ÜSKÜDAR’IN ENLERİ

Ü

sküdar Enlerini Seçiyor adlı yarışmada öğrencilerin; sürat, güç, dayanıklılık ve reaksiyon süreleri test edildi. Birbirinden yetenekli miniklerin katıldığı yarışmada, öğretmenler de öğrencilerini yalnız

Ayşegül Bozkurt Biltek Koleji Beden Eğitimi Öğretmeni

Azra Özcan Eyüboğlu İ.O. Beden Eğitimi Öğretmeni

bırakmadı. Madalyalarını alan miniklerin sevinçleri görülmeye değerdi. Objektifimize takılan kareleri biz de Üsküdar Life okurlarıyla paylaşıyoruz.

Seyhan Kaloshi Kadriye Mehmet Koparan İ.O. Beden Eğitimi Öğretmeni

Elif Oran Burhaniye Ortaokulu Müzik Öğretmeni

115

Üsküdar Life





İLİM ve FAZİLET VAKFI EĞİTİM KURUMLARI

SEFER EKŞİ 4.KÜLTÜR ve SANAT ÖDÜLLERİ

‘TÜRK TOPLUMUNDA AİLE’ KONULU ÖYKÜ YARIŞMASI

Bu yarışma, köklü bir anlatı geleneğine dayanan Türk öykücülüğünün genç kuşaklarca da sürdürülmesini sağlamak,Türk dilini tüm anlatım olanaklarıyla kullanmak ve geliştirmek amacıyla düzenlenmiştir.

Yarışma şartnamesi için detaylı bilgi: www.ilimfaziletvakfi.org.tr Fazilet Eğitim Kurumları Tel.: 0505 348 26 52 e-posta: vakifodul@gmail.com www.ilimfaziletvakfi.org.tr



Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.