Cemre 2. Sayi

Page 1

CEMRE

KURAN‟I YAġAMAK OKU! Kuran‟ın insanlığa ilk hitabı budur. Her Ģeyi oku! Allah‟ın ayetlerini oku! Hidayeti yakalamak için oku! Sapıklıklardan uzaklaĢmak için oku! Ġmanını bütünleĢtirmek için oku! Kudret kaleminin bu âleme çizdiği her satırı oku! Ġnsana bilmediğini öğreten Allah‟ın adıyla oku! ĠĢte Kuran‟ın insanlığa ilk hitabı budur. Ġnsanlığın büyük felaketlere sürüklendiği asrımızda mutlaka Kuran‟ı oku! Bu fani âlemde bütün varlığınla hissederek Allah‟ın ayetlerini oku! Oku ki hayatına istikametle yön vermiĢ olasın. Ġnsanlığı tehdit eden felaketlerden nefsini ve neslini korumak için oku! Resulullah (s.a.v.) buyurdu ki:‟Muhakkak ki ileride karanlık gece parçaları gibi fitneler olacak.” Ey Allah‟ın Resulü! Ondan kurtuluĢ nasıl olur?‟denildi. O buyurdu ki:‟Yüce Allah‟ın kitabı ile. O bir eğlence vasıtası değildir. Hak ile batılı ayıran ilahi kelâmdır. Onu kibirlenerek terk edenin Allah belini kırar. Kim doğru yolu ondan baĢkasında ararsa, Allah onu sapıklığa düĢürür. O Allah‟ın sağlam ipidir ve apaçık nurdur. Hikmet dolu Kuran‟dır. Doğru yoldur. Allah‟tan korkarak günah iĢlemekten çekinenler, ondan usanmazlar. Onun ilmini bilen ileri gider, onunla amel eden sevap kazanır. Onunla hükmeden adaletli olur. Ona sımsıkı sarılan doğru yolu bulur.‟ Yerleri, gökleri, arĢı, kürsüyü yaratan, bunların hepsini direksiz ayakta tutan, semayı yıldızlarla süsleyen, ay ve güneĢle parlatan, bu kadar nebatatı, bütün canlıları ve hepimizi yaratan ve yaĢatan Allah‟ın kelâmıdır. Allah‟ın kelâmı o kadar değerlidir ki Peygamberimizin bir hadisi Ģerifinde:‟Her kim Kuran ile zengin olmadı ise bizden değildir.‟ buyurduğu görülür. Demek ki en zenginler Kuran ehli olanlardır. ġu halde bu nimete Ģükredelim. En büyük nimete mazhar olmaya çalıĢalım. Elinde Kuran olan ve onunla amel eden insanın sırtı yere gelmez. Gerçekten bu günün müslümanlarının birçoğunu dünya hayatı oyalamıĢ, gönüllerini ve akıllarını öyle bir kıskaca almıĢ ki; Kuran‟ın kalplerini aydınlatması ve feyizlendirmesi mümkün olmuyor. „Onlar Kuran‟ı düĢünmüyorlar mı? Yoksa kalpleri kilitli mi?‟ (47/24)„Hayır! Bilakis onların iĢlemekte oldukları kötülükler kalplerini kirletmiĢtir.‟(83/14) Rasulullah(s.a.v.); “Eğer gönüller manevî kirlerden (nefsanî musibetlerden ve kalbî marazlardan) temiz olsaydı, Kuran‟ın zevkine asla doyamazdı.” buyurmuĢtur. Hak dostu Mevlâna hazretleri de Ģöyle der: “Kuran‟ın manasını, ancak hevâ ve hevesini ateĢe verip kül etmiĢ, böylece Kuran‟ın önünde eriyip kurban olmuĢ ve ruhu Kur’ân kesilmiş kimseler anlar.”

Kübra MOLLAÖMEROĞLU A.12/A

Değerli KardeĢlerim, Geçtiğimiz Nisan ayı çerçevesinde yurdun dört bir yanında Rasulullah (s.a.v.)‟a olan aĢkımızı dile getirmek için programlar düzenlendi. Rasulullah (s.a.v.)‟ı anlamak için… Onu her ne kadar görmesek de duymasak da ona olan aĢkımız çok büyük bizim. Biz onu görmeden sevmiĢiz, ona koĢulsuz bağlanmıĢız. Lakin bu derece severken Nebi‟yi, onu sevdiğimizi göstermek için neler yapıyoruz? Ġlk önce yapmamız gereken onu içselleĢtirmektir. Zaten bunu yapmak Ġslam‟ı içselleĢtirmek manasına gelir. Soruyorum sizlere biz onu ne kadar içselleĢtiriyoruz? Sevdiğimizi söylemek onu anlamamıza yeter mi? Rasulullah (s.a.v.) bizim için gerçekten bir sevgili mi yoksa onu sevdiğimizi söylediğimiz bir Ģahsiyet mi? Biz Rasulullah‟ı sevmenin ne demek olduğunu anlayamamıĢız ve onun bize ne anlatmak istediğinin, bize neleri emanet ettiğinin farkına varamamıĢız. Bir hadisinde Ģöyle buyuruyor Nebi: “Size iki Ģey bırakıyorum: Biri Allah(c.c.)'ın kitabı diğeri de Rasulullah‟ın sünneti. Allah(c.c.)‟ın kelamıyla zikredip onunla emanet ediyor bize sünnetini Nebi. Bu bile sünnetin önemini anlatmaya yeter aslında. Zaten biz dindeki pek çok ibadette yapmamız gerekenleri ondan öğreniyoruz. Rasulullah (s.a.v.) yaĢayan bir Kur‟an‟dı. Allah(c.c.) bizlere Kur‟an‟ı okuyun ve de anlayın buyuruyor. Hadi okumayı kendimiz yaptık. Peki ya anlamak? ĠĢte onu tek baĢımıza yapmak mümkün değil. Rasulullah (s.a.v.) hayatıyla anlatmıĢtır bize o yüce kelamı. Burada asıl üzücü hadise onun emanetini uygulamamamız değil, ona sahip çıkamayıĢımızdır. Sahabe döneminden beri sünneti kabul etmeyen zihniyetler türemiĢtir her çağda. Günümüzde de nice kiĢiler var ki sünnetsiz Ġslam arayıĢına çıkmıĢ hatta Allah(c.c.)‟ın kelamından baĢkasına, ki bu Rasulullah‟ın sünneti bile olsa, uyan kafirdir diyecek kadar ileri gitmiĢtir bazı fikirsizler. Oysaki cenabı hak bir ayet-i kerimede Ģöyle buyuruyor: “ De ki Allah‟ı seviyorsanız bana uyunuz ki Allah da sizi sevsin ve günahlarınızı bağıĢlasın.” (Ali Ġmran 3/31) Böyle bir ayet varken sünneti inkâr edenler bu ayete nasıl bir mazeret uyduruyorlar hayret doğrusu. Değerli kardeĢlerim zaten biz ne zaman Rasulullah‟ın sünnetinden koptuysak, ne zaman ona gereken önemi vermediysek baĢımıza musibetler gelmiĢtir. Allah(c.c.)‟ın pek çok ayette üzerinde durduğu bu konuyu bizim de hafife almamamız ve sünnete olan bağlılığımızı tekrar tekrar gözden geçirmemiz gerekir. Değerli KardeĢlerim ,Rasulullah (s.a.v.)‟ın en büyük sünneti ise farzları yerine getirmek ve haramlardan kaçınmaktır. Yüce Allah “De ki ey Resulüm! Allah‟ı seviyorsanız bana ittiba‟ edin ki Allah da sizi sevsin.” buyuruyor. Rasulullah (s.a.v.)‟a ittiba‟ etmek demek onu yaĢam tarzı haline getirmek demektir. Yüce Mevla‟m bizi Rasulullah‟ın hayat tarzını benimseyip yaĢayanlardan eylesin inĢallah diyorum. Allah (c.c.)‟a emanet olun. Esselamu Aleyküm. ŞEYMA KARA A12/A

MUHTEREM MÜSLÜMANLAR Ġslam, toplumunun temeline kardeĢliği yerleĢtirmiĢtir. Bu bakımdan Ġslam kardeĢliği, bir toplumun huzuru, güvenliği ve refahı için çok önemli bir ilkedir. Bu kardeĢliğin en önemli uygulamasını Mekke‟den Medine‟ye hicret eden mü‟min kardeĢine yardım eden Medineli müslümanlarda görüyoruz. Onlara bu davranıĢlarından dolayı ''Ensar'' denilmiĢ ve Allah tarafından „cömertlik‟ sıfatıyla övülmüĢlerdir onlar kendi sıkıntılarını, kendi ihtiyaçlarını düĢünmeden kardeĢlerinin yardımına koĢardı. Onun için Allah tarafından da övülmüĢlerdir. MUHTEREM MÜSLÜMANLAR Peygamber efendimiz(s.a.v) döneminde bir zat efendimize gelerek aç olduğunu söyledi. Peygamber efendimiz(s.a.v) ailesine haber gönderdi; ama misafire ikram edecek bir Ģey olmadığını öğrenince ashabına: “Bu adamı, bu gece misafir edecek yok mu ki: Allah o‟na rahmet etsin.‟‟dedi.Bunun üzerine sahabeden biri o adamı misafir etti. Eve gittiklerinde, hanımı, “Vallahi benim yanımda çocukların yiyeceğinden baĢka bir Ģey yoktur.” dedi. Kocası da „‟Çocuklar yemek istediği zaman onları uyut. Kandili de söndür. Resulullah‟ın misafiri için biz bu geceyi aç geçirebiliriz.” dedi. Öyle de yaptılar. Ertesi gün o misafir Resulullah‟ın yanına gittiğinde Resulullah ona:‟‟Allah teala bu gece falan ve falandan son derece hoĢnut oldu.‟‟dedi ve onlar hakkında nazil olan Ģu ayeti kerimeyi okudu:‟‟Kendilerinin ihtiyacı olsa bile kardeĢlerini kendi nefislerine tercih ederler. ĠĢte onlar kurtuluĢa erenlerdir." Onlar, kendilerinin ihtiyacı olduğu halde kardeĢlerini kendilerine tercih ettiler. Onun içindir ki onlar karanlık cahiliye toplumundan sıyrılıp emsalsiz saadet asrını yaĢamıĢlardır. Bencillik bugün toplumumuzun kanayan bir yarasıdır. Öyle hale gelmiĢiz ki; oğul baba ile, kardeĢ kardeĢ ile konuĢmuyor. Aynı apartmandaki din kardeĢlerinin birbirinden haberi yok. KomĢumuzun cenazesi olur haberimiz olmaz. Hatta birbirimizi gördüğümüzde selamı bile esirger hale geldik. Oysa yüce rabbimiz “Müminler ancak kardeştir.” ayetiyle bizleri kardeĢ ilan etmiĢ. Peygamber efendimiz (s.a.v): “Müslüman müslümanın kardeşidir. O’na zulmetmez, haksızlık yapmaz. Onu düşmana teslim etmez. Müslüman kardeşinin ihtiyacını gideren kimsenin ALLAH teala ihtiyacını giderir. Kim bir müslüman’ın ayıp ve kurlarını örter. Kim bir müslüman’ın sıkıntısını giderirse Allah’u teala da o kimsenin kıyamet günü sıkıntılarını giderir.” buyurmak suretiyle tek vücut olmamız gerektiğini belirtmiĢtir. DEĞERLĠ KARDEġLERĠM! Toplumuzun düĢtüğü bu sıkıntılarını aĢmak ve toplumsal huzura kavuĢmak istiyorsak; Ensar ve Muhacir arasındaki kardeĢlik ahlakını hayatımıza tatbik etmemiz lazım. Bu kardeĢliği biz Çanakkale‟de yaĢadık. Bütün dünya bir araya geldi, bu kardeĢliği yıkamadı. Bu kardeĢliği tekrar yaĢamaya en çok ihtiyacımız olduğu bir zamandayız. Millet olarak ümmet olarak Türk, Kürt, Laz, Çerkez demeden tek vücut olmayız ki, kurtuluĢa erelim. Unutmayalım ki bu topraklar üzerinde, kardeĢlik terk edildiğinden bu yana sıkıntı çekmekteyiz.

Okulumuz Kutlu Doğum Haftası etkinlikleri kapsamında bir grup son sınıf öğrencisiyle Çaykur İlköğretim Okulu'nu ziyaret etmiş ve Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v)'İn güzel ahlakını tanıtan broşür, kitap ve hediyelerini dağıtmış ve mini bir program düzenlemişlerdir. Öğrencilerin ilgi ve beğenisini kazanan bu etkinlik için, öğretmen ve öğrencilerimize teşekkür ederiz.

Kutlu Doğum Haftası Etkinlikleri kapsamında Nisan ayında 12.A sınıfı Hitabet dersi uygulaması olarak, Kur'an tilaveti, vaaz,ilahiler,canlandırmalar ve slaytlardan oluşan programlarını Camiönü Mahallesi Cami'inde halkımıza sergilemişlerdir. Kendilerine teşekkür ediyor ve hayat boyu böyle güzelliklere imza atmalarını diliyoruz.Bu programları organize eden öğretmenlerimiz Hüsna İLKBAHAR ve Ayşe ÇAKAR'a teşekkür ediyoruz. A 12/A sınıfı öğrencileri

Camiinde

Hutbemi bir hadisi ġerifi meali ile bitirmek istiyorum: “Müminler birbirlerini sevmekte, birbirlerini acımakta ve birbirlerini korumakta bir vücuda benzerler. Vücudun bir uzvu hasta olduğu zaman diğer uzuvlarda bu sebeple uykusuzluğa ve ateşli hastalığa tutulurlar.”

M. ŞEMSİ BALAT 12-C


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.