2 NÝSAN 2005 CUMARTESÝ SAYI: 121
ZAMAN’LA BÝRLÝKTE SATILIR
www.zaman.com.tr/ailem
ailem EDÝTÖR ÝÇÝNDEKÝLER
Ýncir çekirdeði nasýl doldurulur?
Bir babanýn vasiyeti
Karpuz kabuðundan gemiler yüzdürdünüz mü hiç? Yoksa su birikintisinde karaya mý oturdu gemileriniz? "Yaðmur yaðsa da sokaklardaki çukurlar su dolsa, tahta parçasýndan yapýlmýþ yatýmý suya indirsem" diye düþünen çocuðun yelkenli gemi hayali gök gürültüsüne baðlýdýr. Karpuz kabuðundan gemiler ise yüzmekte mahirse de dengede durmaz. Ellisine merdiven dayamýþ Hatice annenin en çok sevdiði meyve, karpuzdan sonra incirdir. Çünkü yemiþin tatlýsý bal gibidir ve tadýna doyum olmaz. Ýncir narindir, incinmeye gelmez. Hele dar yere hiç sýkýþamaz. Rahat ve ferahça taþýnmak ister. Bunun için özenle sepete dizilir, araya incir yapraklarý konur. Hürmet ister. Anneanne bahçesinden elleriyle topladýðý incirleri torununa yedirmeye çalýþmaktadýr. "Bak kýzým! Bu meyve çok tatlý, çok güzel. Haydi al bakalým, güzelce ye!" Ýsteksizce alýnan incire bir baktý torun, "Anneanne bu çok yumuþak." dedi. O, bir baþka incir uzattý elleriyle. Bu sefer, "Bu çok büyük, ben bunu yiyemem." dedi torun. Anneanne usanmadý, bir baþkasýný uzattý. Ama torunun incir yemeye niyeti yoktu. Ona da bir bahane buldu. Tabaktaki son inciri elleriyle ikiye bölüp uzattýðýnda ise torun þöyle dedi: - Anneanne bu incirin içindekiler ne? - Ýncir çekirdeði kýzým? - Ben incirin çekirdeðini yemek istemiyorum ama! - Kýzým onlarýn bir zararý yok. Ýnciri çekirdeklerinden ayýramayýz ki? - Ben inciri çekirdeksiz istiyorum!
Altýn harflerle yazdýrýlan sözler
5
6
BÝR TEKLÝF: Herkese yardým eden iyi kalpli gelinim 8 Korku yalana iter
12
Yalnýz da olsak ezaný unutmayalým
16
DOSYA: Matematik fobik misiniz? 18 3 D kuralý
27
Chat hastalýðý evliliðimi yýkýyor TEST
29
31
ailem 2 NÝSAN 2005 CUMARTESÝ SAYI: 121
Feza Gazetecilik A.Þ. Adýna Ýmtiyaz Sahibi Genel Yayýn Müdürü Yayýn Danýþmaný Yayýn Editörleri
Katkýda Bulunanlar
Tasarým
Ali Akbulut Ekrem Dumanlý Hamdullah Öztürk Serhat Þeftali Mustafa Aydýn Þemsinur B. Özdemir Ali Demirel Ali Budak Osman Karyaðdý Mehmet Þimþek
Kapak Fotoðrafý
Ayten Kaya
Sorumlu Müdür ve Yayýn Sahibi Temsilcisi
Yakup Akalýn
Reklam Koordinatörü Yayýn Türü
Yakup Þimþek Yerel Süreli
Çobançeþme Mh. Kalender Sk. No: 21. 34196 Yenibosna-Ýstanbul Tel: 0212 639 34 50 (pbx) www.zaman.com.tr Baský: Feza Gazetecilik AÞ Tesisleri
http://www.zaman.com.tr/ailem Öneri ve teklifleriniz için: ailem@zaman.com.tr
Serhat Þeftali
s.seftali@zaman.com.tr
4 yaþýndaki torun 15-20 dakika incirin çekirdeklerini çýkarmak için uðraþ verdi. Ýncirin çekirdekleriyle oyun bile kurdu. Anneannesinden, dolma yaparken incirin de dolmasýný yapmasýný istedi. "Anneanne bu çekirdeklerin içine de dolma yapabilir misin? Ben o zaman bunlarý yerim." dedi. Ýncir çekirdeðini doldurmayacak meselelerden kavgalarýn çýktýðýný, ailelerin yýkýldýðýný, cinayetler iþlendiðini duymuþtu. Ama ilk defa incir çekirdeðinin içini doldurmasýný isteyen bir torunu vardý karþýsýnda. Ýncirin çekirdeði dolar mýydý, hiç! "Ben o maharette deðilim" diye düþündü. Ama bir incir çekirdeðine dünya kadar boþ lafý, lüzumsuz gerekçeyi, yeri ve zamaný olmayan sözleri dolduranlara sormak lazýmdý, bunu nasýl beceriyorsunuz diye. - Kýzým! Ben incirin çekirdeðinin içine koyabilecek bir þey bulamadým. Ama bence biz incir çekirdeðini doldurmak yerine daha önemli ve güzel þeyler yapalým, olmaz mý? Torun, "Ne yapalým?" diye baktý. - Mesela incirin çok güzel reçeli olur. Gel seninle incir çekirdeklerini bal gibi þekere katalým, tatlý mý tatlý, güzel mi güzel bir reçel yapalým, olmaz mý? Ýncir çekirdeðini doldurmayacak konuþmalarý bir yana býrakýp, incirle ellerinizi yiyeceðiniz enfes bir reçel yapabileceðinizi unutmayýn. *** Ailem ekibi olarak 123. sayýmýza özel önem veriyoruz. Çünkü bu sayýmýzda Peygamber Efendimiz’in (sas) örnek hayatý ve O’nun, Rabb’imiz katýndaki kutlu mevkii iþlenecek. 123. sayýmýzýn sayfa sayýsý iki katýna çýkmýþ ve özenle konularý seçilmiþ bir içerikle sizleri bekliyor olacak.
ailem
EDÝTÖR: ALÝ BUDAK
KISA KISA
Hasletâni lâ tecmeâni fî mü’minin el buh hlü ve sûü’l-h huluký
“Ýki haslet (huy) vardýr ki, müminde birarada bulunmazlar: Cimrilik ve kötü ahlâk.” (Tirmizi, Birr, 41)
Kýsa, orta ve uzun süreli hedefler belirleyin Ergenlik çaðýndaki bir genç için gelecek belirsizdir ve bu onu kararsýzlýða iter. Çocuðunuzla ilgi, beceri, deðer ve istekleri doðrultusunda konuþarak eðitim ve mesleki geleceði hakkýnda planlar yapýn. Bu planlar doðrultusunda kýsa, orta ve uzun süreli hedefler belirlemesine yardýmcý olun. Mesela, çocuk bilgisayar mühendisi olmak istiyorsa, not ortalamasýnýn çok yüksek olmasý gerekir. Çünkü ÖSS’de ortaöðretim puaný çok etkili. Bu durumda bu çocuk, kýsa
süreli amacýnda önündeki sýnavlara çok iyi hazýrlanmalý ve yüksek not almasý, orta süreli amacý ise ayný baþarýyý lise iki ve lise sonda da göstermesi ve ÖSS’de yüksek puan almasý olabilir. Uzun süreli amacý ise iyi bir þirkette çalýþmak, yurtdýþýna çýkmak, akademik kariyer yapmak, önemli bir icatta bulunmak vs.dir. Ya da Ýngilizce öðretmeni olmak isteyen bir çocuk için kýsa ve orta süreli amacý yabancý dilini geliþtirmek, daha çok edebi eser okumak olabilir.
Çocuklar, büyüklerin yanýnda konuþabilmeli Bazý ailelerde çocuklar büyüklerle konuþmak için hiç fýrsat bulamamaktadýr. Buna ailenin kalabalýk olmasý, sosyal iliþkilerin zayýf olmasý, babanýn yorgun gelip televizyon ve gazeteyle meþgul olmasý gibi sebepler yol açabilir. Çocuðun aile büyükleri ve 2 NÝSAN 2005 CUMARTESÝ
ailem 2
dostlarla bir araya gelindiðinde öðrendiði þiir, hikâye ve fýkralarý anlatma fýrsatý verilip teþvik ve takdir edilmesi, telefonlara cevap vermesinin saðlanmasý hem dil geliþimini hem de sosyal geliþimi hýzlandýrýr. Ýleride sosyal ortamlarda çekingen olmasýný önler.
ailem KISA KISA
FOTOÐRAF: AFP
Sevdiðin kiþiyi bir dereceye kadar sev. Belki bir gün hasmýn olabilir. Buðz ettiðin kiþiye de bir dereceye kadar buðz et. Belki bir gün dostun olabilir. (Hadis-i Þerif)
Yaratýlýþtaki gaye ve sýrlarý düþünmemek imani noktada insaný kýsýr býrakýr Ýnsanýn, kendi ulvî hakikatýndan gaflet etmesi, nereden gelip, nereye gittiðini ve bu dünyadaki vazifesinin ne olduðunu düþünmemesi bir aldanma noktasýdýr. Cenâb-ý Hak, insaný bu kainat içinde en mümtaz bir mahiyette yaratmýþ, ona âlemdeki hikmetleri araþtýrabilecek bir akýl, iyi ile kötüyü, hak ile bâtýlý ayýrabilecek bir vicdan, bütün ilimlere ayna olabilecek bir istidat, binlerce hissiyata ma’kes olabilecek bir kalb ihsan etmiþtir. Ona bütün tatlar âlemini teftiþ edebilecek bir dil, güzelliklerin bütün nevilerini temaþa edebilen bir çift göz, her çeþit Rabbani tesbihatý iþiten kulak lütfetmiþtir. Hak Teala, mümtaz olarak yarattýðý bu insaný kendisine dost ve muhatap kýlmýþ, gönderdiði kitaplarla ona
emir ve yasaklarýný bildirmiþ, saadet ve istikamet yollarýný göstermiþtir. Ýnsan kendisine bahþedilen ulvî cihazlarýn kýymetini takdir edemezse, onlarý ihsan eden Rabbi Kerîm’inden gaflet eder. Allahu Teâlâ’nýn bir mahlûku ve sanatý olduðunu ve her an O’nun terbiye ve murakabesi altýnda bulunduðunu ve O’nun nimetleriyle beslendiðini unutur. O’na karþý yapmasý lâzým gelen vazifelerden yüz çevirir. Kendisini baþýboþ zanneder, vazifesiz telâkki eder. Allahu Azimüþþân’ý tanýmak için verilen bütün istidat ve kabiliyetini yerinde ve gayesinde kullanmamakla vehimlere, hayallere ve hurafelere kapýlýr. (Mehmed Kýrkýncý, “Nasýl Aldanýyorlar?” kitabýndan) ailem 3
2 NÝSAN 2005 CUMARTESÝ
ailem KISA KISA
Allah Resûlü kadar Allah’a güvenen ve Cenabý Hakk’a itimat eden baþka bir insan yaratýlmamýþtýr. O’nun, içini dökerek Allah’tan istediði bir þeyin gerçekleþmemesi söz konusu deðildir. Allah (celle celalühû), Peygamber Efendimiz’in (sas) her isteðini kabul etmiþ ve O’na çok hususî lütuflarda bulunmuþtur. Bununla beraber, Ýnsanlýðýn Ýftihar Tablosu, plan ve projelerini harikulâdeliklere bina etmemiþ, sadece kavlî dualarla yetinmemiþ ve her meselede sebepleri de gözeterek gereken esbâbý yerine getirmiþtir. Mesela, Bedir Savaþý’na çýkarken “Dua ederiz, Allah bizi muzaffer kýlar” demekle iktifa etmemiþ; zafere götüren vesileleri de hazýrlamýþtýr. Askerlerini çok stratejik noktalara
yerleþtirmiþ, su kuyularýný kapattýrmýþ, açýk býraktýðý tek kuyunun baþýna muhafýzlar koymuþ ve sebeplere riayetin hakkýný da vermiþtir. Bunun akabinde de, Ýlahî nusret ekstradan bir lütuf olarak gelmiþtir. Bir Sahabi Efendimiz diyor ki: “Savaþ sýrasýnda bütün âfâký birdenbire “Ýlerle Hayzum!” þeklinde lâhûtî bir sadâ ve bir kamçý sesi doldurdu. Resûl-i Ekrem buyurdular ki, “Hayzum, Cibril’in atýdýr. Kamçýyý vuran da O idi.” Hazreti Cibril, o gün baþýna Zübeyr b. Avvam’ýn sarýðý cinsinden sarý bir sarýk sarmýþ, saða sola koþturmuþtur. Evet, Allah (celle celalühû), Habib’ini melekleriyle te’yid etmiþ; O’nu hiçbir zaman terk etmediði gibi, o gün de yalnýz baþýna býrakmamýþtýr.
Çocuða maddî deðil manevî ödül verin Maddi ödül yerine manevi ödüllerin verilmesi tercih edilirken çocuðun maddi, fiziksel ve biyolojik ihtiyaçlarý mutlaka karþýlanmalý ve bunlar bir ödül þeklinde deðil, tabii olarak verilmelidir. Mesela aðlayan bir çocuða ‘Susarsan sana çikolata veririm.’ demek aðlama davranýþýný pekiþtirecektir. Bunun yerine yemeðini güzelce yiyen bir çocuða yemeðini yedin diye ödül olarak deðil de yemekten sonra çikolata vermek çikolatayý yemekten sonra yeme alýþkanlýðýný yerleþtirecektir. Anne babanýn kararlý olmasý ve bunu çocuða hissettirmesi gerekmektedir. Çocuk aðlamayý, karþý koy2 NÝSAN 2005 CUMARTESÝ
ailem 4
mayý dener. Anne baba açýk kapý býrakýrsa çocuk bu kapýyý daha çok açmak için zorlayacaktýr. Anne babanýn ‘hayýr’ demeden önce düþünmesi önemlidir. Eðer gereksiz yere ‘hayýr’ demiyorsa çocuk bir zaman sonra uyum gösterir. Küçük çocuklar için bunu yaparken dikkati daðýtma, çocukla eþit þekilde konuþma vb. yöntemler kullanmak gerekmektedir. Aslýnda anne baba ve çocuk ne kadar stressiz rahat bir ortamda iseler o kadar az hata yapmakta, sürtüþmeler o kadar az olmakta, ceza veya mükâfata baþvurma ihtiyacý da o kadar az olmaktadýr. (Psikolog Farika Teymur Artýr)
FOTOÐRAF: REUTERS
Sebeplere riayet neden önemli?
Bir babanýn vasiyeti Ölmek üzere olan yaþlý bir baba, yataðýnýn baþýna üç oðlunu çaðýrarak onlara vasiyette bulunur: - “Oðullarým, ben ölünce, birbirinize düþmemeniz için size sahibi olduðum 17 deveyi paylaþtýrmak istiyorum. Miras olarak develerin yarýsýný büyük oðluma, üçte birini ortancaya, dokuzda birini ise küçük oðluma býrakýyorum.” Babalarýnýn ölümünden sonra mirasý babalarýnýn vasiyeti uyarýnca paylaþmak üzere kardeþler bir araya gelirler. Fakat bir türlü iþin içinden çýkamazlar. Mirasý babalarýnýn istediði gibi pay edemezler. Çünkü 17 sayýsý ne 2’ye, ne 3’e ne de 9’a bölünebilir. - “Bu iþin üstesinden ancak köyün tecrübe ehli, yaþlý bilgesi gelir.” diye düþünüp, ona giderek danýþýrlar. Bilge kiþi: “Benim bir devem var,
onu da alýp, yeniden hesap yapýn.” der. Bu cömertliðe çok þaþýran oðullar, 18 deveyi pay etmeye giriþirler. Önce 2’ye bölerler, büyük oðul 9 develik payýný alýr. Sonra 3’e bölerler, çýkan 6 deveyi de ortanca oðul alýr. Daha sonra 9’a böldüklerinde 2 deveyi de küçük oðul alýr. Ama, bütün develeri paylaþtýktan sonra ortada fazladan bir deve kalýr yine... Oðullar bu duruma da bir çözüm getirmesi için yeniden yaþlý bilgeye baþvururlar. Bilge kiþi güler ve: - “Ýyi öyleyse” der. “Sorununuz çözümlendiðine göre, ben de devemi geri alabilirim artýk.” Bilge kiþi bu hikâyede týpký “bilgi” gibi katalizör olarak olaya girer, çözümü saðladýktan sonra olaydan çýkar. Sorunu çözmede insanlara yardýmcý olur, ama kendinden de bir þey eksilmez.
Tarihe altýn sözler olarak geçen güzel vecizeler, hükümdar Nûþirevan ile veziri Buzurcmhrin hikayesidir.
ALÝ DEMÝREL
Z
amanýn birinde Nûþirevan ismindeki adil bir hükümdar, danýþmaný Buzurcmihr’i yanýna çaðýrýp ondan þöyle bir istekte bulunur: -Buzurcmihir! Senden kýsa fakat mânâ dolu, öz ama maksadý tam olarak ifade eden birkaç söz derlemeni istiyorum. Bu sözler her iki cihanda benim iþime yarasýn ve geriye kalanlar için de fayda saðlasýn; onlar bu sözlerle amel edince bütün düþmanlarýna galip gelsinler ve bu sözler, bizden sonra bütün dünyaya armaðan olsun. Bunun üzerine Buzurcmihr, hükümdardan bir yýl süre ister. Ardýndan çok sevdiði üstadýnýn yanýna gider ve bir yýl boyunca hocasýna deðiþik sorular sorup aldýðý cevaplarý yazýya geçirirek bir derleme yapar. Daha sonra bu derlemeye Zafernâme ismini verir ve Nûþirevan’a sunar. Nûþirevan kitaptan birkaç sayfa okuyunca son derece etkilenir ve bu sözlerin altýn harflerle yazdýrýlmasýný ister. Soru-cevap tarzýndaki o sözlerden bazýlarýný sizinle paylaþmak istiyoruz.
ALTIN HARFLERLE YAZDIRILAN SÖZLER Her zaman için en uygun olan þey nedir?
Bir yerde ekilip de iki yerde hasat edilen tohum hangisidir?
Gençlikte ibadetle beraber ilim öðrenmek, yaþlýlýkta da ibadetle meþgul olarak gelecek nesillere iyi örnek olmak.
Arif kiþilere iyilikte bulunmak; zira bu dünyada onlardan karþýlýk görülür, öteki dünyada da Allah’tan mükafat alýnýr.
Ýnsanlarýn söylemekle kendi deðerini düþürdüðü þey nedir? Kendi meziyetlerini söylemek.
Yiðitliðin alameti nedir? Ýntikam almaya gücü yeterken baðýþlamak.
Ýnsanýn hangi kusuru zararlýdýr? Kendisinin farkýnda olmadýðý ayýbý.
Ýnsanlýðý mahveden þeyler nelerdir? Dört þeydir: Büyükler için cimrilik, alimler için büyüklenme, kadýnlar için hayasýzlýk ve erkekler için yalan.
Aþaðýlýk kompleksi neden doðar? Ýnsanlarýn sahip olduklarýna göz dikmekten.
Ýnsanlarý baþkalarýna sevdiren þeyler nelerdir? Ýki þey: Beþeri münasebetlerde zulmetmemek ve diliyle kimseyi incitmemek.
Mal ne için olmalýdýr?
Dünyada en iyi olan nedir?
Ýnsanlarýn hakkýný ödemek, anne-baba geçimini saðlamak, ahiret azýðýný kazanmak, düþmaný dost, fakiri zengin edip herkese yardým etmek için.
Ahirette hayrýný görmek için minnetsiz tevazu göstermek, bu dünyada karþýlýðýný beklemeden cömertlikte bulunmak.
Doktora ihtiyaç olmamasý için ne yapmak gerekir?
Ýyilik kaç þeyle mükemmel hale gelir?
Az yemek, az uyumak, az konuþmak ve herkesle düþüp kalkmamak.
Karþýlýksýz tevazu, baþa kakýlmayan cömertlik ve ücret istenmeyen hizmetle.
Kiþinin iyiliðinin alameti nedir?
Hiç kimsenin onsuz yapamayacaklarý þeyler nelerdir?
Bir kimsenin hatasýný örtüp aklýna getirmeyerek onu ifþa etmemek ve iþ iþten geçince bir daha onu anmamaktýr.
Üç þey: Akýllý kiþi alimlere danýþmadan; güçlü de olsa savaþan kiþi taktik ve hileden; zahid bir kimse takva sahibi de olsa ibadetten uzak kalamaz.
Yenmediði halde vücuda fayda veren bir þey yok mudur? Yumuþak ve beyaz elbise, güzel koku, su ve yeþilliði seyretmek, bolluk ve sýhhat içinde iken dostlarla görüþmek, baðbahçeyi gezmek, ister sað ister ölü olsun din büyüklerini ziyaret etmek, kaynar olmayan suyla yýkanmak, içkiden uzak durmak, yatarken sýcak bir þey içip, ondan sonra soðuk bir þey içmemek.
ailem
Salih Yusufoðlu
BÝR TEKLÝF
FOTOÐRAF: AA
s.yusufoglu@zaman.com.tr
Mektup adresi: Ailem Dergisi (Salih Yusufoðlu) Çobançeþme Mh. Kalender Sk. No: 21 Posta K: 34196 Y.Bosna/ÝST.
Süremiz doldu
Herkese yardým eden
iyi kalpli gelinim Gelinimin bize uygun olmadýðýný düþündüm ilk zamanlar. Bir saygýsýzlýk yaptýðý da yoktu aslýnda... Bir gün alýþveriþe çýkarken, gelinim yanýna kek, poðaça gibi þeyler aldý. Ben, ‘Herhalde yolda yiyecek’ diye düþünürken, o ‘Muhtaçlarla karþýlaþalým inþaallah’ diyerek çýktý kapýdan. Daha gideceðimiz yere varmadan beþ-altý kiþiye yardým etti gelinim. Kaldýrýma bebek arabasýný çýkarmaya çalýþan bir anneye, yolun diðer tarafýna geçmek isteyen bir dedeye, düþen bir çocuða, poþeti yýrtýlan nineye, çantasýndan kaðýt düþüren bir bayana, yüksekteki kutulara ulaþamayan tezgahtara herkese bir þekilde yardým etti. Sadaka
Kayýn deðil, ‘caným validem’ 2 NÝSAN 2005 CUMARTESÝ
isteyen bir dilenciye de elindeki kek ve poðaça poþetini takdim etti. Bu sürekli böyle devam ediyor. Evinden misafir eksik olmuyor, rahatsýz olan ilaç soruyor, derdi olan derman arýyor. Hasýlý herkes gelinimde bir þeyler buluyor. Ben gelinimin bu güzelliklerini gördükçe ilk zamanlardaki düþüncelerimden utanýyorum. Rabb’im bize dünyanýn en iyi kalpli gelinini nasip etmiþ de benim haberim yokmuþ. Ben kayýnvalide olarak gelinimden çok þey öðrendim. Her namazdan sonra onlar için dua ediyorum ve böyle bir gelini bize nasip ettiði için Allah’a þükürler ediyorum. Rüveyda Elitok, Eskiþehir
Ailem’e gelen yüzlerce mektup ve elektronik posta, gelin ve kayýnvalidelerin sýcak duygularýný yansýttý bize. Birçok mektuba da yer veremediðimiz için üzgünüz. Bu haftadan itibaren gelin ve kayýnvalidelere yaptýðýmýz çaðrýmýzýn sona erdiðini söylemek durumundayýz. Ailem
(Hediyeniz için adresinizi bekliyoruz)
Hayatta birçok þeyi kayýnvalidemden öðrendim. Yapamadýðým iþlerde beni kesinlikle kýrmadý, canýmý sýkacak bir söz söylemedi. Hep örnek davranýþlar içinde oldu bana karþý. Kayýnpederim ve kayýnvalidem biz uyurken gece teheccüd namazý kýlar ve dualarýnda bizleri kesinlikle unutmazlar. Bizi azgýn dalgalara karþý koruyan limanlarýmýzdýr onlar. Baþýmýz sýkýntýda olduðu ya da dara düþtüðümüz zaman istiþare ettiðimiz büyüklerimizdir onlar. Ben 14 yýllýk gelinleriyim ve onlardan çok razýyým. Allah da razý olur inþaallah. Aliye Cere Arslan, Marmaris ailem 8
Eþimin yokluðunu hissettirmedi Onun davranýþlarý beni þaþýrttý ve sevindirdi Hamileliðimin 8. ayýnda, ayaklarým müthiþ yara olmuþtu. Kayýnvalidem o sýralar þehir dýþýnda olduðu için, aradýðý zaman morali bozulmasýn diye hep ‘ben iyiyim’ diyordum. Kayýnvalidem eve dönüp beni o halde görünce önce kýzdý, sonra hemen doktora götürdü. Doktorun verdiði merhemi alýp ayaklarýma sürmek isterken, elimden alýp, ‘Sen eðilme yavrum, ben sürerim.’ dedi. Kayýnvalideler hakkýnda hep olumsuz sözler duyduðumuz için, böyle davranýþlar beni þaþýrtmýþ ayný zamanda çok sevindirmiþti. Doðumdan sonra da bana çok iyi baktý. Allah razý olsun kendisinden. Yasemin Esmer, Çarþamba, Samsun
Ýkizlerimin kurtulmasýna kayýnvalidem vesile oldu Dünya tatlýsý iki kýzýmdan sonra bir kere daha hamile olduðumu eþimle paylaþtýðým zaman, eþim iþlerinin iyi olmadýðýný, üçüncü bir çocuða bakamayacaðýmýzý, çocuðu kürtajla aldýrmamýzý, bunun için gerekli randevuyu aldýðýný ve o tarihte gidip çocuðu aldýrmamýz gerektiðini söyledi. Ne yaptýysam onu bu kararýndan vazgeçiremedim. Bu durumu kayýnvalidem öðrenince, eþime, böyle bir þey yapmasý durumunda annelik hakkýný kesinlikle helal etmeyeceðini söyledi. Eþim bana kýzdý ve bir süre benimle ilgilenmedi. Fakat ikiz oðullarýmýn doðumundan sonra Rabb’imin izni ve çocuklarýmýn bereketi ile eþimin iþleri düzeldi, yuvamýza huzur hakim oldu. Kayýnvalidemin kararlý tavrý olmasaydý (Allah korusun) belki þimdi ikizlerim olmayacaktý. Allah senden razý olsun sevgili kayýnvalidem. Emine Þ. (Hediyeniz için adresinizi bekliyoruz)
Eþimin iþ deðiþtirmesi sebebiyle Ýskenderun’a taþýnmýþtýk. Eþim bizi Adana’ya kayýnvalidemin yanýna gönderip birkaç gün sonra da kendisinin geleceðini söyledi. Kayýnvalidemle bir gün oturup sohbet ederken telefon çaldý, arayan eþimdi ve o gün evlilik yýldönümümüz olduðu için kutluyor ve yanýmda olmadýðý için üzüntüsünü belirtiyordu. Beni de bir hüzün kaplamýþtý. Kayýnvalidem bu durumu fark etmiþ olacak ki biraz sonra elinde bir gülle içeri girdi ve “Oðlum yoksa ben varým.” diyerek evlilik yýldönümümüzü kutladý, biraz olsun hüznüm daðýlmýþtý. Daha sonra ise “Haydi! Çýkýp biraz hava alalým.” diyerek bizi dýþarý çýkardý. Bir kuyumcu maðazasýnýn vitrinindeki yüzüklere bakarken beni kolumdan tutup içeri soktu ve “Hangisini beðendiysen al.” diyerek seçimimi sordu. Ve þu an hâlâ parmaðýmda olan mavi taþlý yüzüðümü hediye olarak aldý. Hiçbir özel günümü unutmayan kayýnvalidemden Allah binlerce kere razý olsun. Ona layýk olabilirsem, ne mutlu. Esma Þahin, Adana
Ýki ay boyunca bütün ev iþlerini kayýnvalidem yaptý Ben 3,5 yýllýk evli, bir çocuk annesiyim. Kayýnvalidemle beraber oturuyorum. Bir gün vitrin camý parmaðýmý kesmiþti. Eþim hemen hastaneye götürdü ve parmaðýna dikiþ atýldý ve doktor elimi suya dokundurmamam gerektiðini söyledi. Bütün ev iþleri kayýnvalideme kalmýþtý. Ýki ay boyunca bütün iþleri kayýnvalidem yaptý ve bir kere dahi bununla ilgili kesinlikle þikayette bulunmadý, sitem etmedi. Allah kayýnvalidemden razý olsun ve herkese böyle kayýnvalide nasip etsin. Meryem Mert, Merkez, Sivas
Kayýnvalidem yemez yedirir, giymez giydirir Ben 7 aylýk evli ve kayýnvalidemle oturan bir gelinim. Kayýnvalidem güler yüzlü, misafirperver, sýkýntýda olana hemen yardým eden, dünya tatlýsý bir insan. Bugüne kadar birbirimimizi hiç kýrmadýk. Sevgili kayýnvalidem, kendisi yemez, bana yedirir; giymez, beni giydirir. Rabb’im ondan razý olsun ve yaptýðý iyilikleri karþýsýna çýkarsýn inþaallah. Nurgül Karagöz, Edirne ailem 9
2 NÝSAN 2005 CUMARTESÝ
ailem BÝR TEKLÝF FOTOÐRAF: MEHMET KAMIÞ
Çocuklarým inþaallah kayýnvalideme benzer Benim, kendisinden çok þey öðrendiðim çok tatlý bir kayýnvalidem var. Ýnsanlara yardým etmeyi kendisine vazife bilmiþ biri o. Ayný zamanda eþimi de çok güzel yetiþtirmiþ. Çocuklarýmýn babaannelerine benzemeleri için dua ediyorum. Allah senden razý olsun ve inþallah sana layýk bir gelin olabiliyorumdur. Melika Ak, Ankara
Kayýnvalidem þikayet etmeyip örnek oldu
Kayýnvalidem umreye gitmemize vesile oldu Ýki yýl önce tesettürlü deðildim, bazen ibadet eden, bazen isyan eden bir hayýrsýzdým. Kayýnvalidem bizi her zaman namaza veya ibadet etmeye davet eder, yapmadýðýmýz zaman da bizim için ellerini açar ve uzun uzun dualar ederdi. Bu dualarýn hikmeti olsa gerek evvelki Ramazan’da hiçbir hazýrlýk yapmadan umreye gitmeye karar verdik eþimle. Kayýnvalidem bu kararý duyunca büyük bir sevinçle, “Siz hiçbir þey yapmayýn, bütün hazýrlýklarýnýzý ben hallederim.” dedi ve gerçekten A’dan Z’ye her þeyimizi düþünüp, hazýrlayýp getirmiþti. Umre dönüþü de bizi karþýladý ve bana 15 gün boyunca hiçbir iþ yaptýrmadý. Sen çok tatlýsýn caným anneciðim... Pelin Maç, Konya 2 NÝSAN 2005 CUMARTESÝ
ailem 10
41 yýldýr gelin, 14 yýldýr da kayýnvalideyim. Benim elleri öpülmeye layýk bir annem (kayýnvalidem), dünya tatlýsý Nazik ve Yeliz isminde iki tane de gelinim var. 41 yýllýk gelinlik dönemimde ne annemin bana ne de benim anneme karþý incitici hiçbir söz ve davranýþýmýz olmadý. Çünkü annemin bir komþu toplantýsýnda söyledikleri benim kulaðýma küpe olmuþtu. Komþu hanýmlar gelin veya evlatlarýndan þikayet ederken bir ara kayýnvalideme, “Zeynep Haným, sen gelinlerinden hiç þikayet etmiyorsun. Çok mu mükemmel gelinlerin var?” diye sorduklarýnda, kayýnvalidemin cevabý harika olmuþtu, “Þikayet edince, kötü yönlerini söyleyince, düzelecekler mi gelinlerim veya çocuklarým? Hayýr. O halde neden þikayet edeyim? Þikayet yerine güzel davranmaya ve örnek olmaya çalýþýrým onlara.” Kayýnvalidemden aldýðým bu terbiyeyi ben de gelinlerime uyguluyorum. Allah annemden ve onun gibi kayýnvalidelerden hoþnut ve razý olsun. Gelinlerime gelince, ne zaman bir hüzün çökse içime, hemen onlarý çaðýrýrým. Onlarla görüþünce içim ferahlar, mutlu olurum. Rabb’im gelinlerime de dünya ve ahiret saadeti versin. Þerife Güler, Konya
Yasemin Yalçýn Aktosun
ÇOCUÐUM VE BEN
FOTOÐRAF: AFP
Danýþman Psikolog y.aktosun@zaman.com.tr
ailem
ir çocuk niçin yalan söyler? Hiçbir çocuk yalan söylemeyi anne karnýnda öðrenmez. Yalan zamanla öðrenilen ve çevrenin hatalý yaklaþýmlarý ile artan bir davranýþ bozukluðudur. Ebeveynlerin yalan karþýsýnda sebebini düþünmeksizin tepki vermeleri yalanýn devam etmesine neden olan bir faktördür. Çocuða bu hatasýný yapýcý yollarla anlatmak yerine çocuðuna yalancý damgasýný vuran, akabinde de çocuðunu sert bir dille uyaran ebeveynler bu yaklaþýmlarý ile ancak kýsa zamanlý çözüm elde edebilirler. Bir çocuðu yalan söylemeye iten faktörlerin baþýnda muhatabýndan korkuyor olmasý vardýr. Çocuðun ebeveyninden veya muhatabý olan bir yetiþkinden korkmasý, doðruyu saptýrarak söylemesine veya söylemesi gerekenleri gizlemesine neden olur. Çocuk muhatabýndan negatif tepki görmektense doðru söylememeyi tercih eder. Çocuðunuzun yalan söyleme nedeninin korku olduðunu düþünüyorsanýz, buna sebebiyet veren davranýþlarýnýzý düþünün ve bu davranýþlarýnýzý düzeltme yoluna gidin. Bunun dýþýnda çocuðunuzla aranýzdaki iliþkiyi olumlu kýlacak yöntemler geliþtirin.. Mesela birebir diyaloglarýnýzý arttýrabilirsiniz. Bunlar dýþýnda çocuktaki korkunun tek sebebi muhatabýnýn hatalý yaklaþýmlarý olmayabilir. Bunun yanýnda çocuðun özgüvenindeki problemlerde çocuðun, muhatabýndan olmayacak yerlerde çekinmesine ve kendini ifade ediþini engellemesine neden olabilir. Bu sebeple çocuðunun özgüven geliþimine destek olmak da yalan davranýþýnýn önüne geçmek için önemlidir.
B
Çocuðu yalana iten sebepleri bulup düzeltme yoluna gidilmeli. 2 NÝSAN 2005 CUMARTESÝ
ailem 12
Mektup adresi: Çobançeþme Mah. Kalender Sk. No: 21 Y.Bosna/Ýstanbul
FOTOÐRAF: REUTERS
KORKU YALANA ÝTER ailem 13
2 NÝSAN 2005 CUMARTESÝ
ailem EZAN
Yalnýz da olsak ezaný unutmayalým Ezan, vaktin girdiðini bildirmekle beraber, gönüllerin derinliklerine nüfuz eden bir davettir. Bazý gayrimüslimler bile ezaný dinlerken gönüllerinde lâhutî bir lezzet duyarlar.
ABDULLAH AYMAZ zan, yerler ve gökler Rabb’inin rububiyetine karþý, insanlarýn bütün cihandaki varlýklar nâmýna Allah’ýn yüce adýný, kâinata ilân etmesi demektir. Ezanýn yerini hiçbir þey tutmaz. Ezan, sadece vaktin geldiðini bildiren bir iþaretten ibaret deðildir. O, bütün mevcudatýn hakikaten var olan tesbih ve ibadetlerini, þuurlu olarak Cenab-ý Hakk’a ilan ve takdimdir. Bu ilân, bütün âlemlere dalga dalga yayýlýrken, melekler, ruhânîler tarafýndan kulak kesilip dikkatle dinlenilir. Onun sona ermesi kýyametin kopmasý demektir. Çünkü hadis-i þerifte beyan edildiði gibi “Allah, Allah diyen kalmayýnca kýyamet kopacaktýr.” Ezan, vaktin girdiðini bildirmekle beraber, gönüllerin derinliklerine nüfuz eden bir davettir. Bazý gayrimüslimler bile ‘Elest bezmi’nde verdikleri sözü hatýrlamýþ gibi ezaný dinlerken gönüllerinde lâhutî bir lezzet duyarlar. Böylece câmilere gelip Müslüman olanlar bile az deðildir. Onun için uygun mekânlarda uygun þekilde muhakkak ezân okunmalýdýr. * Ebu Hureyre (ra) anlatýyor: Resûlullah (sas) buyurdular ki: “Ýnsanlar, eðer ezan okumak ile namazýn ilk safýnda yer almada nasýl bir hayýr ve bereket olduðunu bilseler, sonra da bunu elde etmek için kur’a çekmekten baþka çare kalmasaydý, mutlaka kur’aya baþvururlardý.” (Buhari) Yine Ebu Hureyre (ra) anlatýyor: “Namaz için ezan okunduðu zaman þeytan oradan sesli sesli yellenerek uzaklaþýr, ezaný duyamayacaðý yere kadar kaçar. Ezan bitince geri gelir.
E
ailem EZAN Ýkamete baþlanýnca yine uzaklaþýr, ikamet bitince geri dönüp insanlarla kalpleri arasýna girer ve ‘Þunu hatýrla... Bunu düþün...’ diye aklýnda daha önce hiç olmayan þeylerle vesvese verir. Öyle ki, (buna kapýlan veya takýntý haline getiren) kiþi kaç rekat kýldýðýný bilmeyecek hale gelir.” (Buhari) Prof. Dr. Ýbrahim Canan hocamýz bu hususta þöyle diyor: “Resûlullah (sas) bu hadislerinde insî ve cinnî þeytanlarýn ezandan duyduðu rahatsýzlýðý belið bir üslûp ile dile getirmektedir. Þeytanýn namazda verdiði vesvese hususunda çeþitli tafsilat farklý rivayetlerde gelmiþtir: ‘Þunu, þunu hatýrla! der’, ‘Namaz kýlaný hayal ve kuruntulara daldýrýr.’, ‘Hatýrýna gelmeyecek ihtiyaçlarýný da hatýra getirir.’, ‘Önceden hatýrýna gelmeyen þeyleri hatýrlatýr.’ Bu son cümleden Ýmam-ý Azam’ýn bir istinbatý meþhurdur. Anlatýldýðýna göre, bir adam gelerek, gömdüðü bir hazinenin (veya kaybettiði bir heybenin) yerini hatýrlayamadýðýný söyleyerek Ýmam-ý Azam’dan yardým ister. Ýmam, namaz kýlmasýný ve namazda dünyevî hiçbir þeyi düþünmemeye gayret etmesini sýký sýký tembihler. Adam gider, tavsiyesini yapar ve namaza durunca ânýnda unuttuðu yeri hatýrlar. Bazý âlimler de, bu hadisten hareketle, ezandan sonra, namaz kýlmadan mescidden ayrýlmayý mekruh addederler. Bunun þeytanýn fiiline benzeyeceðini söylerler.” Þeytanýn birinci iþi insaný imandan uzaklaþtýrmaktýr. Bunda baþarýlý olamayýnca ibadetten uzaklaþtýrmaya çalýþýr. Bunu yapamazsa vaktinde kýldýrmamak için uðraþýr. Bu da olmazsa namaz içinde vesvese verir. Aklýna kötü þeyler getirir veya rekatlarý unutturacak hatýrlatmalar yapar. Bundan kurtulmak için þeytanýn üzerine üzerine
gitmek gerekir. Yani rekatlarý karýþtýrdýnýz, fýkýh kitaplarýna göre zann–ý gâlibe göre yani kaç rekat olduðuna dair kanaatinizde ne taraf aðýr basýyorsa, ona göre davranacaksýnýz. Sakýn ‘Namazý bozayým, tekrar kýlayým’ demeye kalkmayýn. Yine unutabilirsiniz. Böylece beþ on defa tekrarlamak zorunda kalabilir, en sonunda býkar “bu böyle olmayacak” diye namazý býrakabilirsiniz. Veya “Aklýma kötü þey geliyor. Namazda mukaddes þeyleri düþünecekken pis þeyleri düþünmek olmaz” diye sakýn namazý býrakmayýn. Çünkü bunlar aklýnýza sizin irade ve isteðinizle gelmiyor. Onun için namaz bozulmaz. Sakýn takýntý yapmayýn... Yoksa þeytan hep o damarý iþletir. Zaten onun istediði, sizi namazdan uzaklaþtýrmak veya sýkýntý içinde býrakmaktýr. Ama siz, “Hayýr kör þeytan, dinimizde kolaylýk var. Senin dediðini deðil dinin ve fýkýh kitaplarýnýn dediðini yapacaðým. Sen hasedinden çatla.” derseniz ve üzerine giderseniz o hiçbir halt iþleyemez. *** Enteresan bir tevâfuk oldu... Tam yazýnýn burasýna gelince, telefon çaldý. Konya semazenleri arýyordu. Ýsviçre’den sema programýndan dönen semâzen Tevfik Göçer Bey telefonda þunlarý anlattý: “Sema programýndan sonra 50-55 yaþlarýnda Ýsviçreli psikolog bir hanýmefendi ‘Dört gündür üst üste bu programý rüyamda görüyorum. Bu ezanlarý iþitiyorum... Beni siz mi çaðýrýyorsunuz? Kulaðýmda bir çýnlama var. Nedir bunun sýrrý?’ dedi. Ýsviçreli bir kiþi de ‘Ben Mevlevî olmak istiyorum! Nasýl olunur?’ diye sordu.” Enteresan bir tevâfuk olduðu için sizlere duyurmak istedim.
Psikolog Çiðdem Alparslan
Fotoðraflar: Ayten Kaya
MATEMATÝK FOBÝK MÝSÝNÝZ?
x.y
!
2
a
( ) a+b
?
Matematik korkusu nasýl yenilir?
Kim korkar matematikten? eden matematik öðreniyoruz? Konuþtuðunuz herkesin matematikle ilgili söyleyecek bir þeyleri vardýr. Bazý insanlar matematiði sever, kimileri ise pek hoþlanmaz. Bazý öðrencilere göre matematik birçok kural ve formülden oluþan bir derstir. Kimine göre ise, matematik hayatýn içindedir. Alýþveriþte bir þey satýn alacaðýmýz zaman, yemek yaparken kullanacaðýmýz malzemenin ölçüsünü ayarlarken, ya da bir bina inþa ederken, yani
N
‘
Matematik Ders zaman T a h t a y a k a K o n u l a r
sýk sýk kullandýðýmýz bir þeydir. Öyleyse matematik sadece sayýlardan ibaret bir ders midir? Elbette sayýlarýn önemi tartýþýlmaz; fakat matematik ayný zamanda, iliþkileri görmeyi, sebeb-sonuç iliþkisini kurabilmeyi, okuma ve yazmayý, tablolarý, resimleri, grafikleri yorumlayýp kullanabilmeyi içerir. Bulmaca çözmek, gazete okumak gibi gündelik faaliyetlerimiz ayný zamanda bizim için birer matematik alýþtýrmasýdýr.
sýnavýnda heyecanlanýyorum ý ayaklarým geri geri gidiyor l k m a k b e n i m i ç i n b i r k â b u s d a h a z o r l a þ a c a k m ý ?
FOTOÐRAF: REUTERS
Matematik kaygýsý! “Matematik dersine gireceðim zaman ayaklarým geri geri gidiyor. Derste tahtaya kalkmak benim için bir kabus. Derste soru sormaya çekiniyorum. Þimdi bazý iþlemleri anlayabiliyorum ama ileride konularýn daha zorlaþacaðýndan endiþeleniyorum. En fazla matematik sýnavýna gireceðim zaman heyecanlanýyorum. Sýnava nasýl hazýrlanacaðýmý bilmiyorum. Derste konularý anlýyorum; ama eve geldiðimde, sanki hiç sýnýfta bulunmamýþým gibiyim. Matematik dersinden kalmaktan korkuyorum.” Yukarýdaki ifadeler sizden bir þeyler barýndýrýyorsa, matematik kaygýsý taþýyor olabilirsiniz. Matematik kaygýsý, matematik dersine karþý duyulan duygusal bir tepkidir. Geçmiþte yaþanmýþ olumsuz ve deneyimlerden kaynaklanýr. Bu, ileriki öðrenmeleri de engeller. ailem 19
2 NÝSAN 2005 CUMARTESÝ
DOSYA
y
+x
3
b
=
a.b=c
Matematik korkusundan nasýl kurtulabilirsiniz?
1
Öncelikle matematiksel geçmiþinizi tespit edin Ýþlem kabiliyetiniz yetersiz ise matematiðin temel konularýný çalýþmakla iþe baþlayabilirsiniz. Ýþlem kabiliyeti, matematiðin ABC’si gibidir. Nasýl ki harfleri bilmeden okuma-yazma öðrenemezseniz; iþlem yapmayý bilmeden matematiðin diðer konularýný öðrenmeniz mümkün deðildir. Eðer iþlem kabiliyetiniz düþük ise ders çalýþmaya dört iþlem, rasyonel sayýlar ve iþlemler, köklü ve üslü ifadeler, çarpanlara ayýrma, özdeþikler konularýyla baþlayabilirsiniz. Ýlköðretim öðrencileri özellikle dört iþlem kabiliyetini (toplama, çýkarma, bölme, çarpma) çok iyi edinmiþ olmalýdýr. Ýþlem kabiliyetiniz iyi, fakat konularý anlamakta güçlük çekiyorsanýz; ders çalýþýrken konularý kavramaya daha fazla vakit ayýrmalýsýnýz. Özellikle matematiðin en güç alaný çeþitli problem tiplerini birbirinden ayýrt edebilmektir. Yani hangi problem nasýl çözülür? Bu ayýrýmý yapabilme seviyesine gelene kadar konu çalýþmasýna devam edin. Birçok matematik kitabýnýn sonunda konu tekrar problemleri vardýr. Her konunun sonundan bir problem seçerek, bu problemler arasýndaki farklýlýklarý not edin. Her problemin çözümü için yapmanýz gereken, ilk basamaðý yazýn. Mesela; OBEB ile OKEK problemleri arasýndaki fark nedir? Yaþ problemleri ile iþçi problemlerini nasýl ayýrt ederim ve her biri için iþleme nasýl baþlarým gibi. Güçlük çektiðiniz konularý asla atlamayýn. Onlarý iyice öðrenmeden yeni konuya geçmeyin. Örnek problemleri iþlem basamaklarýný iyice kavrayana kadar tekrar tekrar çözün. Bunun vakit alacaðýný da aklýnýzdan çýkarmayýn. Ýþlem kabiliyetiniz iyi, konularý anlýyor fakat çok hata yapýyorsanýz; konu çalýþmasýndan çok pratik yapmaya zaman ayýrmalýsýnýz. Bir konuda kendinizden emin olana kadar çok örnek çözün. Problem çözerken yanýnýzda bir saat bulundurun ve bir müddet sonra gittikçe kýsalan sürelerde problemi çözüp çözemediðinizi kontrol edin.
Matematik korkusunun kaynaðý olumsuz deneyimlerdir. Birkaç kez tekrarlanan baþarýsýzlýk durumu öðrencinin kendine güvenini ve bu dersi anlayabileceði inancýný sarsar. ‘Ben matematikte baþarýsýzým, konularý anlayamam; öyleyse çalýþmam anlamsýz, ben matematikte baþarýsýzým’ dememelisiniz.
Ýþe iþlem kabiliyetinizi belirleyerek baþlayabilirsiniz. 2 NÝSAN 2005 CUMARTESÝ
ailem 20
DOSYA
y
+x
3
b
=
a.b=c
3
2
Konularý küçük parçalara ayýrýn ve basit örneklerden zor örneklere doðru ilerleyin Matematik dersinde elde edeceðiniz baþarýlar, geçmiþ olumsuz deneyimlerinizin izini silecek, gelecek öðrenmeleriniz için yol açacaktýr. Bunun için eksiklerinizi bir an önce telafi etmeye baþlayýn. Basit konularý çok iyi anlayana ve problem çözümünde yeterince otomatikleþinceye kadar soru çözmeye devam edin.
2 NÝSAN 2005 CUMARTESÝ
ailem 22
Olumsuz iç konuþmalara son verin ‘Bunu asla anlayamam, bu problemi çözmem imkansýz, baþaramayacaðým’ gibi içinizde sürekli tekrarlanan iç konuþmalarýnýza kulak vermeyin. Olumsuz iç konuþmalarýn insana hiçbir faydasý yoktur. Bu konuþmalardan kurtulmak için þu yöntemi kullanabilirsiniz: Olumsuz iç konuþmalarýnýz baþladýðý zaman gözlerinizi kapatýn ve konuþan sesi bir hoparlör gibi düþünün. Þimdi bu sesi (hoparlörü) öne çaðýrýn gelsin. Ne diyor? Bu sese ihtiyacýnýz var mý? Size bir faydasý var mý? Eðer cevabýnýz olumsuz ise o hoparlörün sesini kýsýn, artýk hiçbir þey söyleyemesin. Ya da o sesi kaale almadýðýnýz biri karþýnýzda konuþuyormuþ gibi düþünün (mesela bir çizgi film karakteri gibi)
x.y
!
2
a
( ) a+b
?
Matematik korkusu nasýl yenilir?
Matematik dersine nasýl çalýþýlýr? Ýhtiyaç duyduðunuzda öðretmeninizden ya da bilen bir kiþiden yardým isteyin. Yapamadýðýnýz sorularýn yanýna bir iþaret koyun. Ev ödevlerinde yapamadýðýnýz sorularý atlamayýn. En kýsa zamanda bu sorularýn çözümlerini bilen birinden öðrenin.
5
Konunun baþlýðýný muhakkak yazýn. Eve geldiðiniz zaman ödev yapmaya baþlamadan önce defterinizdeki baþlýðý renkli bir kalemle çizin. Bu sizin ne yaptýðýnýzý görmenize yardýmcý olacaktýr. FOTOÐRAF: AP
1
2
Sadece öðretmeni izleyerek konuyu anlayamayacaðýnýzý unutmayýn. Mümkün olduðunca çok örnek çözün.
3
Kurallarý, formülleri, iþlem basamaklarýný küçük kartlara yazýn. Bu kartlardan birini rastgele çekerek kural veya formül hakkýnda neler bildiðinizi kontrol edin. Bunu arkadaþlarýnýzla ya da aile fertlerinizle bir oyun haline getirebilirsiniz Bir arkadaþýnýzla birlikte çalýþýn. Araþtýrmalar, grupla çalýþan kiþilerin yalnýz çalýþanlara göre daha iyi performans gösterdiklerini ispatlamýþtýr. Zaman zaman birbirinizin iþlemlerini kontrol edin.
4
6
Ýþlem yaparken her basamaðýn yanýna ne yaptýðýnýzý kendi kelimelerinizle tekrar not edin. ailem 23
2 NÝSAN 2005 CUMARTESÝ
y
DOSYA
+x
3
b
=
a.b=c
Niye matematik en korkunç ders?
FOTOÐRAF: MUSTAFA KÝRAZLI
Matematik, endüstrileþmiþ toplumun hemen hemen her ürününde var. Hiçbir gökdelen, hiçbir cep telefonu veya antibiyotik matematik olmadan geliþtirilemezdi. Gündelik yaþamda ne kadar çok matematik bilgisi varsa bunlarý kullanmak için o kadar az matematik bilgisi gerekiyor. Avrupa genelinde yüz binlerce öðrenci OECD adýna uluslararasý bir uzman ekibi tarafýndan hazýrlanan “Programme for International Student Assessment”ýn soru formlarýný doldurdu.
Araþtýrma daha çok öðrencilerin matematik kabiliyetini ölçmeye dayanýyordu. Türkiye 40 ülke arasýnda matematikte 33. sýrada, okumada 33. sýra ve tabiat bilimlerinde 35. sýrada kaldý. Matematik sorularý, ezbere dayanmayan problemlerden oluþuyordu. Öðrencilerden formüllerle uðraþmak yerine matematiðin dünyada oynadýðý rolünü kavrayarak, mantýklý bir 2 NÝSAN 2005 CUMARTESÝ
ailem 24
þekilde uygulamalarý istendi. Gündelik yaþamdaki sorularýn matematik diline çevrilmesi eðitimciler tarafýndan dilimize aþaðý yukarý ‘matematik okuryazarlýðý’ olarak çevrilebilecek, “Matematical Literacy” olarak adlandýrýlmakta. Baþarýlý Pisa öðrencileri her test sorusu için uygun formülü aramak zorunda olmasalar da, soruyu çok iyi anlamak zorundadýrlar. Örneðin 1998 ve 1999 yýllarý arasýnda gerçekleþtirilen gasp olaylarýnýn gösterildiði bir grafiði, þu soruya göre yorumlamak zorundalar: Gasp olaylarýnýn arttýðý doðru mudur? Öðrencilerin birçoðu ‘evet’ diyor. Sonuçta yandaki sütun çok daha yüksektir. Oysa eksenlerin derecelendirilmesine bakan öðrenci gerçekte gasp olaylarýnýn artmadýðýný görür. Diðer sorular da uygun deneylerle çözülebilmekte. Listenin sonlarýnda yer alan Türkiye’de öðrencilerin yarýdan fazlasý (yüzde 53) matematikte birinci düzeyin altýnda kaldý. OECD ülkeleri ortalamasý için bu oran yüzde 30’un altýndadýr. Türkiye’yi diðer ülkelerden ayýran bir özellik, okul türleri arasýndaki farklýlýklarýn en büyük olduðu ülke olmasýdýr. Japonyanýn özellikle de matematikte hep üst sýralarda yer almasý, durmadan çalýþmayý gerektiren acýmasýz bir sisteme baðlanýyordu. Tokyo’daki Suginami Ýlköðretim Okulu’nda yapýlan bir ziyaret ilk baþta bu önyargýyý kanýtlýyor gibi. Matematik dersi matematik sorularýnýn sýnýfça toplu halde çözülmesiyle baþlýyor.
x.y
! ( ) a+b
2
a
?
Matematik korkusu nasýl yenilir?
Bir öðrenci, örneðin 36 x 8 eþittir 288 dediðinde, dördüncü sýnýfýn geriye kalan tüm öðrencileri “doðru” diye yanýt veriyorlar. Öðretmen Yasuho Arita sýrayla herkesi kaldýrýyor ve en sonunda tüm öðrenciler ayný sorularý kendi kendilerine çözüyorlar ve Arita öðrencilerin baþýnda kronometreyle bekliyor. Hesap alýþtýrmalarý bittikten sonra Arita’nýn “ilginç matematik” dediði baþlýyor. Öðretmen tahtaya köþeli bir insan çiziyor. Öðrenciler bu figürü yap boz parçalarýna benzeyen Tangram taþlarýyla biçimlendiriyorlar. Ve birdenbire Japonya’daki matematik dersinin sanýldýðý gibi sadece katý kurallarla iþlemediði ortaya çýkýyor. Arita, gayet cazip yöntemlerle öðrencileri matematiðe özendirmekte. Ona göre tek baþýna mekanik alýþtýrma, zorlu matematik problemlerini çözme hevesini söndürmekten baþka hiçbir iþe yaramaz. ‘Burada kiþisel çaba gerekli.’ diyor Arita... Japon okullarýndaki diðer önemli bir konu da problemlerin herkes tarafýndan tamamen anlaþýlana dek sýnýfça o problem üzerinde çalýþýlmasý. Anlaþýldýðý üzere Japon öðrenciler toplu halde alýþtýrma yapma ve “ilginç matematik”le biçimlenen matematik dersinin yararlarýný görüyorlar. Oysa ülkemizde diðer derslerde olduðu gibi matematik de büyük ölçüde formüllerin ezberlenmesine dayanýr. “Müzik eðitimi alan bir öðrenciye yýllarca nota ezberletmeye benzeyen bu sistem, sanata, nefret duymaktan baþka bir þey vermez.” diyor Enzensberger. Matematik korkutan bir ders olmamalý. Öðrencilerin sayýlarla ilgili bilmece dünyasýna olan meraklarýný uyandýrmak mümkün. Ve bu, sayýlarla çevrili bir dünyada pek de þaþýrtýcý olmasa gerek. (Der Spiegel, 50/2004 / Bilimteknik)
Matematik öðrencilerin korkulu rüyasýdýr. Halbuki bu böyle olmamalý. ailem 25
2 NÝSAN 2005 CUMARTESÝ
Çobançeþme Mh. Kalender Sk. No: 21 Y.Bosna/Ýstanbul
ailem
dr.can@zaman.com.tr
DR. CAN
Hazin Türkü “Nasýlsýnýz?” demek yerine “Ýyi olmanýzý umuyorum” diyeyim. 30 yaþýnda 3 çocuk annesiyim. Geçen yaz akþamý birden sanki bedenimden ayrýlýyor gibi oldum. Nefes alamýyordum, kalbim inanýlmaz atýyor, beynimde uyuþmalar... Ýçime “cýz” diye bir ateþ düþüyor sonra da karnýma yayýlýyordu. Tek hatýrladýðým sýk sýk yüksek sesle Kelime-i Tevhid ve þehadet getirmekte olduðumdu. Evet ölüyordum; ama hazýr deðildim. Onca günahla nereye gidebilirdim? Yapmak isteyip de yapamadýðým þeyler, baþlayýp da yarým kalan iþler, girdiðim günahlar. Eyvah eyvah. Gidecek yerim mi var? Bu saatten sonra kim anlar beni? Müsekkin iðneyi yiyip rahatladýktan sonra doktor doktor dolaþtým. Aylar içinde defalarca oldu. Her biri bir ölüm provasýydý; ancak ölüm meleði henüz bu tangoya iþtirak etmedi. Lütfen bir þeyler yazýn.
Dr. Can Sevgili genç anne 1) “Yaþamýn provasý yoktur” derler. Evet... Ama ölümün provasý var; panik atak. Aslýnda her nefesi almasak ölürüz. Aldýðýmýz nefesi veremesek de. Yani her solukta iki kez ölümden döneriz. 2) Gerçekten içinde “ölüm meleði”nin olmadýðý bir tablodur panik atak. Ancak “yanlýþ alarm”dýr. Evet Çapa’dan bir hocanýn yazýsýnda okuduðum bu deyim çok hoþuma gitmiþti. 3) Panik atak yaþayan bir birey, yaþadýklarýyla ilgili olarak hem kendisi hem de çevresini ikna etmekte güçlük çeker. Kalp krizi ya da benzeri saðlýk sorunuyla hastanelere taþýnýr; aslýnda sorunun psikiyatrik kökenli olduðu anlaþýlýnca da ortaya bir güvensizlik problemi çý2 NÝSAN 2005 CUMARTESÝ
ailem 26
kar. Panik atak yaþayan hasta yalan söylememektedir, yalnýzca vücudu yanlýþ alarm vermekte, kendisi dahil herkesi þaþýrtmaktadýr. 4) Týpký binalardaki yangýn alarmý gibi, sinir sistemimizde de bir alarm düzeneði vardýr ve önemli bir durumla karþýlaþtýðýmýzda bu sistem devreye girerek, kalp, damar, kas vb. sistemlerde aþýrý adrenalin salgýlamasýna sebep olur. Böylece yanan olmadýðý halde binanýn zilleri çalýp, gereksiz bir panik ve telaþ yaþandýðý gibi, beyindeki alarm devreye girince de vücutta panik atak oluþur. 5) Hasta o sýrada kalp krizi, beyin kanamasý gibi hastalýk yaþandýðýný düþünür, bayýlacaðýný ya da çýldýracaðýný zanneder. Bunlarýn hiçbiri doðru deðildir. Panik atak hiçbir zaman ölüme ya da
çýldýrmaya neden olmaz. 6) Panik bozukluk; en kolay en iyi tedavi edilebilen psikiyatrik hastalýklardan biridir. Umarým bu yazý yayýnlanýncaya dek tedavinin ileri aþamalarýna gelmiþsindir. Ýlaçlarýný inanç, inat ve sabýrla kullanmalý, doktorunun tavsiye edeceði psiko-sosyal terapileri de almalýsýn. (Davranýþçý tedavi, grup tedavisi, evlilik ve aile terapisi, hasta destek gruplarý, psikodinamik psikoterapi ve kombine tedaviler.) 7) Bu detayý þunun için yazdým; bazý okurlarým, doktora ya da eczaneye gidip bir antidepresan kullanýlýyor 15 gün kullanýp sonra da “düzelme olmadý, beynim uyuþtu vs.” gibi sebeplerden tedaviyi sonlandýrýyor. Ben de üzülüyorum. 8) Sevgili Hazin Türkü, öleceðini düþündüðün bir anda aklýna ilk gelen kelime-i þehadet ve “günahlarým” dediðin eylemlerin olduðuna göre ahirete oldukça hazýrlýklýsýn demektir. Provalarýnýn sayesinde de, gerçek sevgiliye kavuþma aný geldiðinde, vazifeli meleði de ayný kelimelerle karþýlar ve huzur dolu bir berzah yolculuðu yaparsýn umarým. Unutma ki oralarda panik atak, depresyon, agorafobi ve sosyal fobi yok. Yalnýzca eðlenmek ve mutlu olmak var. Baki selamlar.
FOTOÐRAF: REUTERS
Yanlýþ alarm=Panik atak!
kuralý
D
3
Nazife&R.- Bursa Bizler 9 yýldýr her þeyini paylaþan (Nazife-Reyhan) iki dostuz. Geçen yýl ÖSS’yi kazanamadýk. Sanki uçurumdan düþüp, boþlukta bulunan taþlar gibiyiz. Bu yýl tekrar hazýrlanýyoruz. Ancak, hayattan ve kaybettiðimiz deðerlerden nasýl tekrar lezzet alabiliriz bilmiyoruz... Dr. Can A) Sevgili çocuklar. Eðer kaybettiðiniz þeyler eski sahip olduðunuz þeylerse ki öyle bilin ki; vermedikçe, paylaþmadýkça onlara sahip olamazsýnýz. Bu konunun 2 yönü var: 1- Parasal yönü: Ýnsana verilen para, mal, mülkün içinde belli bir oran (diyelim % 10) ihtiyacý olanlara onlar eliyle gönderilmiþtir. Yani zengin bir nevi komisyoncudur. Bu aradaki payý vererek, harcayarak ya da yardýmlaþarak hem sosyal adalete katký saðlar, hem görevini yapar, hem de elde ettiði paraya sahip olur. Unutmayalým: Verirseniz sahip olursunuz. Vermez de biriktirir, harcamaz, paylaþmazsanýz bekçi olursunuz. Sahip olmadýðýnýz bir þeyi harcayamayacaðýnýz gibi, harcamadýðýnýz bir servete de sahip olamamýþsýnýz demektir. Onun baþýný bekledikçe çalýnacak ya da enflasyonda eriyip gidecek diye strese girersiniz tek kazanýmýnýz bu olur... 2- Ýkinci yönü de manevi yönüdür.
Dostluk, kardeþlik, yardýmlaþma, dua, ibadet vs.. Bunlarda da paylaþým, kendini yenileme gerekiyor. Özellikle ilim, irfan, dua gibi þeyler üzerinde gayret sarf edildikce bereketlenen ve kiþiye haz veren þeylerdir... B) Diðer önemli konu baþlýðý 3-D kuralýdýr. 1- Duygularý deðiþtirmek, 2- Düþünceleri deðiþtirmek, 3- Davranýþlarý deðiþtirmek... Bu konunun birkaç yönü var. Ve örnekleri çok. Mesela ÖSS’yi kazanamayacaðýnýza dair bir “duygu” içinizi kaplarsa, “düþünce”, hayal ve fikir planýnda ümitsizlik olur sizde. Bu olumsuzluk da “davranýþlarýnýza” yansýr. Ders çalýþmazsýnýz vs. vs... Yine, diyelim bir insaný “duygu” planýnda seviyorsunuz. Onu hep “düþüncelerinizde” saklarsýnýz. Ýyi þeyler düþünürsünüz onun için ve yaptýðý her þeyi iyi ve güzel olarak yorumlarsýnýz. Dolayýsýyla ona karþý ve hayata karþý davranýþlarýnýz çok iyidir. Ama bir gün gelir o þahýs hakkýnda “duygularýnýz” kötüleþir... Buna baðlý olarak “düþünceleriniz” olumsuza döner ve nihayet “davranýþlarýnýz” bozulur. Yolda görseniz yönünüzü deðiþtirirsiniz. Gandi þöyle diyor: Duygularýnýz, düþüncelerinizi Düþünceleriniz, davranýþlarýnýzý Davranýþlarýnýz, alýþkanlýklarýnýzý belirler... Duygularýmýz daima, iyimser, pozitif, inançlý, sabýrlý, istekli, iradeli düzeylerde ve sevgi dolu olmalý ki, düþüncelerimizin ýþýðý ve gücüyle davranýþlarýmýz yapýcý ve üretken olsun. Ýþte o zaman karþýmýza çýkan engeller nasýl ve ne kadar olursa olsun aþabilir, hayatýmýzdan ve kaybettiðimizi düþündüðümüz deðerlerden lezzet alýrýz. Baþarýlar Bursa!..
Evliliðimiz
Ailem çok katý
FOTOÐRAF: REUTERS
S.T. Ýnsanlara yardým etmek çok güzel bir þey olsa gerek. Ben evlilik aþamasýndayým. Okurken bir beyle tanýþtým. Ben kendim de öðretmenim. Tam anlamýyla evlenmeye hazýrým. Ancak ailem bu konularda çok sert. Daha önceden ablamlar da evlenme isteði ile gittiler; ama sonuç çok kötü oldu. Ve bende tekrar ayný þeylerin yaþanmasýný istemiyorum, yani ailemi kýrmak istemiyorum. Ama onunla da evlenmek istiyorum. ‘Bu yaz mutlaka evlenelim’ diyor. Ama ben aileme nasýl diyeceðim? Ýnanýn artýk ölümün benim için daha hayýrlý olacaðýný düþünüyorum. Ne yapmalýyým? Psikolojim çok bozuldu çok çaresizim. Þimdiden Allah razý olsun. Size yazmak bile güzeldi.
Evlilik, özünde güzel ve hayata baðlayýcý bir süreç. Ancak sizin bu sürecin baþýnda ölümü düþünmeniz, ailenizin katýlýk derecesini ortaya koyuyor. Ancak durum ne olursa olsun evlilik ve ölüm ayný paragrafta deðerlendirilmemeli. Ýçinde bulunduðunuz durumda tek pürüzün aileniz olduðunu belirtmiþsiniz. Öncelikle ailenizin katý olduðu konunun belirlenmesi gerekir. Yani acaba kýzlarýnýn evlilik düþüncesine mi yoksa evlendiðiniz þahýs seçimine mi bu denli tepkililer? 2 NÝSAN 2005 CUMARTESÝ
ailem 28
Ya da karþý çýkmak veya katý davranmak geleneksel bir davranýþ mý olmuþ? Aslýnda her ebeveyn, kýzlarýnýn evlilik sürecinde gerilim yaþayabilir ve bu gerilimi, gerek aile yapýlarýna ve gerekse kiþilik özelliklerine göre farklý þekillerde gösterebilirler. Sizin aileniz bu sebeple aþýrý tepkili ise onlarý anlamanýzý ve evliliðinizin ailenizle ayrýlýk anlamýna gelmeyeceðini, bunun sizin için olan önemini anlatmanýzý öneririm. Ýlk etapta katý olsalar bile zamanla yumuþayacaklardýr. Biraz zamana ihtiyacýnýz var bu durumda. Þayet ailenizdeki tepki gelenekselleþmiþ bir tepki ise zaten kaygýlanmanýza gerek yok, evlilik fikrinizi belirtmeli, sabýr göstererek beklemelisiniz. Þayet sorun; evlenmeyi düþündüðünüz þahýs ile ilgili ise o zaman evvela ailenizin istememe gerekçelerini objektif bir biçimde deðerlendirmelisiniz. Haklýlýk paylarýnýn olduðunu düþünüyorsanýz, var olan pürüzleri çözümlemelisiniz. Yaptýðýnýz objektif deðerlendirme sonucu bir sorun olmadýðýný düþünüyorsanýz, çekinmeden ailenizle konuþmalý ve muhatabýnýzý ailenize anlatmaya çalýþmalýsýnýz. Bu konuda aile yapýnýza göre birtakým yaklaþýmlarda bulunabilirsiniz. Örneðin, aileniz onaylarsa muhatabýnýzý ailenizle tanýþtýrabilir, onu tanýmalarýný saðlayabilirsiniz. Þayet aile yapýnýz buna müsait deðilse muhatabýnýzý karýþtýrmadan mücadele etmelisiniz. Unutmayýn, aile desteði yeni kurulacak yuva için çok mühimdir. Bu sebeple bu yaza veya bahara gibi tek bir vakte þartlanmamanýzý öneririm. Ayrýca evliliðin ne zaman olacaðýna, her konuda olduðu gibi taraflar birlikte karar vermelidirler.
Yasemin Yalçýn Aktosun
FOTOÐRAF: AFP
Danýþman Psikolog y.aktosun@zaman.com.tr
Chat hastalýðý evliliðimi yýkýyor C. C. 4 Yýllýk evliyim þu an 3,5 aylýk hamileyim. Eþimin ve benim mesleðim internet üzerine kurulu olduðu için bu dünyanýn faydalarý kadar zararlarýnýn da yeterince bilincindeyim. Evlendiðimiz günden beri hatta niþanlýlýðýmdan beri eþimin chat odalarýnda bulduðu çeþitli kadýnlarla yaptýðý konuþmalara þahit oldum. Her defasýnda hata yaptýðýný söyleyerek bir daha yapmayacaðýna söz verdi; ama sonu asla gelmedi. Hamile olduðumu 2. ayda öðrendim. Eþim onu oyuna getirdiðimi söyleyerek 2 aylýk hamileyken beni terk etti. Henüz dava açýlmýþ deðil; ama ikimiz de kararlýyýz ayrýlmaya. Ama bir tutarsýzlýk var, eþim gündüzleri deðiþik kýzlarla konuþurken beni devamlý arayýp çok merak ettiðini, bir þeye ihtiyacým olup olmayacaðýný soruyor. Eþimin bu yaptýklarý bir ruh hastalýðýndan mý ileri gelmektedir? Mantýðým bu evliliðin yürümeyeceðini apaçýk gösteriyor; ama duygularýmý engelleyemiyorum. Çok yalnýzlýk çekiyorum ve maalesef kocamý özlüyorum.
Ýçinde bulunduðunuz durumu bir nevi yaklaþma-kaçýnma çatýþmasý olarak niteleyebilirim. Bir yandan eþinizden ve yaptýklarýndan dolayý rahatsýzlýk yaþarken diðer yandan mantýðýnýz yenik düþüyor ve duygularýnýz eþinizi istediðinizi dile getiriyor. Evliliðe baþlarken nasýl duygu-mantýk dengesi kurulmasý gerekirse, evliliðin devamý veya bitirilmesi durumunda da duygumantýk dengesi gerekiyor. Eþinizin bir yandan chat yaparken diðer yandan sizinle ilgilenmesi, bir suçluluk psikolojisi ve vicdan rahatlatma gayreti olabilir. Belki sizin de belirttiðiniz gibi psikolojik bir dengesizlik de olabilir. Ancak buna eþinizi görmeden karar vermek hata olur. Eþinizin içinde bulunduðu chat dünyasý maalesef birçok yuvanýn yýkýlmasýna vesile olan sanal bir mutluluk dünyasýdýr. Eþinizin yaptýðý davranýþ deðerlendirildiðinde bütünüyle olmamasý gereken bir hata olarak isimlendirilebilir. Ancak burada sizin dü-
þünmeniz gereken, eþinizi buna iten nedenler olmalý. Bu nedenler evliliðinizde yolunda gitmeyen süreçlerse ve bunlar sizden kaynaklanýyorsa bunlarý düzeltmeli ve eþinizi gerçekten seviyorsanýz ve evliliðinizin devam etmesini istiyorsanýz eþinizin bu sanal dünyadan çýkmasý için destek olmalýsýnýz. Tamamen sizin dýþýnýzdaki nedenlerse ve eþiniz doðru yaptýðýný düþünüyorsa o zaman yapýlacak þey duygularýnýzýn sesinden ziyade mantýðýnýzý dinlemek olmalýdýr. Ayrýca ayrýlýk konusunda hemfikir olduðunuzu ve kararlý davranýlacaðýný belirtmiþsiniz. Bu kararý vermiþ olsanýz dahi bir anda eþinizle yaþadýðýnýz güzel anlarý ve hoþ paylaþýmlarý unutamazsýnýz. Ayrýca bebek bekliyor olmanýz hassasiyetinizi arttýrmýþ olabilir. Bütün bunlar gayet normaldir. Evli olmak çok güzel, bir evliliði bitirmek ise çok zordur. Ama gerçekleri kabul etmeli ve geleceðe dair planlar yapmalýsýnýz... ailem 29
2 NÝSAN 2005 CUMARTESÝ
ailem test hangisi
boþluklarý
1. Sebeplere riayet neden önemlidir? a) Kainat sebepler perdesiyle yaratýlmýþtýr. b) Tevekkül edebilmek için, cüz’i irademizle tedbir almamýz gerekir. c) Peygamberimiz de sebeplere riayet etmiþtir. d) Hepsi doðru.
1. Ezan, insanlarýn bütün cihandaki varlýklar nâmýna ............ yüce adýný, kâinata ilân etmesi demektir. .......... yerini hiçbir þey tutmaz. Ezan, sadece vaktin geldiðini bildiren bir iþaretten ibaret deðildir.
2. Hangisi “altýn harflerle yazdýrýlan sözler” kýssasýnda geçmez. a) Hükümdar Nûþirevan b) Vezir Buzurcmihr c) Zafername kitabý d) Kemalettin Tuðcu 3. Hangi madde, “hiç kimsenin onsuz yapamayacaðý þeylere dahil deðildir? a) Akýllý kiþi alimlere danýþýr b) Güçlü de olsa savaþan kiþi taktik ve hileye baþvurur. c) Zahid bir kimse takva sahibi de olsa ibadetten uzak kalamaz. d) Hiçbiri 4. Çocuk ve yalan konusunda aþaðýdakilerden hangisi doðrudur? a) Hiç bir çocuk yalan söylemeyi anne karnýnda öðrenmez. b) Yalan zamanla öðrenilen ve çevrenin hatalý yaklaþýmlarý ile artan bir davranýþ bozukluðudur. c) Ebeveynlerin yalan karþýsýnda sebebini düþünmeksizin tepki vermeleri yalanýn devam etmesine neden olan bir faktördür. d) Hepsi
doldur
doðru yanlýþ 1. Ýþlem kabiliyetiniz iyi, konularý anlýyor fakat çok hata yapýyorsanýz; konu çalýþmasýndan çok pratik yapmaya zaman ayýrmalýsýnýz. D
Y
2. ‘Bunu asla anlayamam, bu problemi çözmem imkansýz, baþaramayacaðým’ gibi içinizde sürekli tekrarlanan iç konuþmalarýnýza kulak vermeyin. D
Y
3. Ýþlem kabiliyetiniz iyi, fakat konularý anlamakta güçlük çekiyorsanýz; ders çalýþýrken konularý kavramaya daha fazla vakit ayýrmalýsýnýz. D C E V A P L A R
doðru?
Y
HANGÝSÝ DOÐRU 1.d, 2. d, 3. d, 4. a , 5. d BOÞLUKLARI DOLDUR 1. Allah’ýn, ezanýn DOÐRU-YANLIÞ 1. Doðru. 2. Doðru 3. Doðru