Gazete

Page 1

1

Başımız Sağolsun Uğurludağ üzerine düşeni yaptı ve şehidini Uğurludağ’a yakışır bi törenle toprağa verdi. Şırnak’ta 02.04.2016 Cumartesi günü teröristlere karşı yürütülen Şehit Jandarma Üsteğmen Mehmet Çifci Operasyonu sırasında dün, Dicle Mahallesi’nde teröristlerin açtığı ateş sonucu Jandarma Uzman Çavuş Sami Saygı ağır yaralanmış, kaldırıldığı Şırnak Asker Hastanesinde şehit olmuştu.

Şırnak’taki resmi törenin ardından uçakla Amasya Merzifon Havaalanı’na getirilen şehidimizi Kaymakamımız Sayın Eyüp KAYKAÇ Belediye Başkanımız Sayın Remzi TORUN Merzifon Askeri Havaalanında karşıladı. Buradan da konvoy eşliğinde İlçemiz Yüzgeç Mahallesi ‘ndeki baba ocağına getirilen şehidimiz binlerce kişi eşliğinde son yolculuğuna uğurlandı.

Nisan

Mekanı cennet komşusu peygamber olsun. VATAN SAĞOLSUN…

UGURLUDAĞ’IN sesi UĞURLUDAĞ ÇOK PROGRAMLI ANADOLU LİSESİ KÜLTÜR EDEBİYAT GAZETESİ Para ile satılmaz

12 MART İSTİKLAL MARŞININ KABULU ve İLÇEMİZDE 8 Mart Dünya 18 MART ÇANAKKALE ŞEHİTLERİ ANMA GÜNÜ İLE İLGİLİ ETKİNLİKLER GERÇEKLEŞTİRİLDİ Kadınlar Günü Arif YASAN 12 İHL

Fadime İPEK 11 İHL

Uğurludağ Belediyesinin destekleriyle 8 Mart Kadınlar Günü münasebetiyle düzenlenen program halkımız tarafından büyük ilgi gördü. Uğurludağ ÇPAL Anadolu Lisesi Müdür Yardımcısı Zümrüt BURSALI’nın koordinesinde düzenlenen programa Katılan ilçemiz kadınlarına ayrı ayrı teşekkür ederiz. Belediye Başkanı Remzi TORUN’un Belediye işleri münasebetiyle iştirak edemediği programa vekili olarak Bekir YILDIRIM, İlçe Kaymakamımız Eyüp KAYKAÇ, Belediye Başkanımız Remzi TORUN’un eşi Aynur TORUN, Ak Parti Kadın Kolları Başkanı Zeynep UYAR’ın katılımlarıyla akıllarda kalacak bi organizasyon gerçekleştirildi. Günün anlam ve önemini belirten konuşmalar ile başlayan program akabinde slayt gösterileri ve çekilişlerle devam etti. Yapılan çekilişlerin ardından program son buldu.

18

Mart 2016 Cuma günü Uğurludağ Ortaokulu Konferans Salonunda yapılan 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi Töreni bir dizi etkinliklerle gerçekleştirildi. 17 Mart 2016 Perşembe günü Uğurludağ Ortaokulu Konferans Salonu bayraklar, afişler, Atatürk ve Çanakkale resimleriyle donatılarak, hazırlandı. 18 Mart 2016 Cuma günü saat 09.00’da Hükümet Konağı önünde İlçe Kaymakamı Eyüp KAYKAÇ, Belediye Başkanı Remzi TORUN, idari amirler, okul yöneticileri, öğretmen ve öğrencilerin katılımı ile çelenk sunma töreni gerçekleştirildi. Ardından Uğurludağ Ortaokulu Konferans Salonunda Uğurludağ Ortaokulu İngilizce Öğretmeni Duygu İDECİ’nin sunumuyla anma programına geçildi Şehitlerimiz ve gazilerimiz için saygı duruşu yapıldı ardından İstiklâl Marşı okunup program başladı. Sırayla Uğurludağ İlçe Kaymakamı Eyüp KAYKAÇ, Uğurludağ Belediye Başkanı Remzi TORUN, Çorum Belediye Başkan Yardımcısı Turhan CANDAN ve Uğurludağ ÇPAL Tarih Öğretmeni Fatih HASTAOĞLU’nun günün anlam ve önemini belirten konuşmalarını yaptılar. Şehitlerimiz için Kuran-ı Kerim Tilaveti okunarak dualar edildi. Sonrasında öğrenciler ve Uğurludağ şairleri Çanakkale ile ilgili şiirlerini okudular. Ardından Uğurludağ Ortaokulu Türkçe Öğretmeni Zerrin BİLGİÇ’in koordinesinde, Uğurludağ Atatürk İlkokulu

öğretmenleri Seyit BURSALI, Oytun OCAK, Uğurludağ ÇPAL Müdür Yardımcısı Zümrüt BURSALI ve Uğurludağ Ortaokulu öğrencilerinin birlikte hazırlamış oldukları Çanakkale Oratoryosu sunulmuştur. Uğurludağ Atatürk İlkokulu 3. Sınıf öğrencileri İstiklâl Marşı on kıtasını ve Mehmet Akif ERSOY’un şiirlerini seslendirmişlerdir.

Son olarak Uğurludağ ÇPAL Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni Murat İMAT’ın koordinesinde ÇPAL öğrencilerinin hazırlamış olduğu Çanakkale Geçilmez tiyatro oyunu sergilenmiştir ve program sona ermiştir. Programın ardından Uğurludağ Çok Programlı Anadolu Lisesi öğrenci pansiyonunda Çanakkale menüsü; yağlı buğday çorbası, üzüm hoşafı ve ekmek dağıtımı yapılmıştır. Ayrıca 18 Mart Çanakkale Zaferi’nin mimarları Aziz Şehitlerimiz için Uğurludağ Belediyesi’nce Yeni Camii ve Merkez Camii’nde ruhları için helva dağıtımı gerçekleştirildi.

Uğurludağ İlçe Kaymakamı Eyüp KAYKAÇ’ın destekleriyle Uğurludağ İmam-hatip Ortaokulu Türkçe Öğretmeni İlyas ATEŞ’in koordinesinde; tüm okulların, öğretmenlerin, öğrencilerin ve Uğurludağ halkının katkılarıyla hazırlanan 12 Mart İstiklâl Marşı’nın Kabulü ve Mehmet Akif ERSOY’u Anma, 18 Mart Çanakkale Şehitlerin Anma amacıyla Asımın Nesli dergisinin ilk sayısının basımı gerçekleştirilerek vatan sevgisi ve birlik-beraberlik ruhuyla farkındalık oluşturulmuştur. Yapılan çalışmalar dolayısıyla çalışmalarda emeği geçen herkese teşekkür eder, esenlikler dileriz.


2

Nisan

Eyüp KAYKAÇ

Kaymakam

Eğitim Sistemimize Eleştirel Bakış

Ülkemizde eğitimle ilgili sorunlarımız bulunmakta ve çözümü için bir şeyler yapılmaya çalışılmaktadır. Eğitimle ilgili sorunlarımız genelde maddi konulara odaklanıyor ve sorunların çözümü konusunda da maddi tedbirler alınması öneriliyor. Mesela okulların en büyük sorunu bugünlerde personel eksikliği olarak söyleniyor ve personel eksikliğinin giderilmesi için çalışmalar yapılıyor. Çocuklara bedava ders kitapları ve tabletler dağıtılıyor. Bu yapılanlar güzel şeyler ama yetersiz. Çocukların ellerine tableti koyuyoruz ama gönüllerine şefkati, merhameti, iyiliği, doğruluğu, çalışkanlığı, kısacası güzel insan olmayı koyabiliyor muyuz? Eğitimde bizim esas sorunumuz burada düğümleniyor. Çocukların gönüllerine millî ve mânevî değerleri, insani değerleri koymak için neler yapıyoruz. Bu konuda milli eğitim camiası olarak hangi çalışmaları yaptık ve yapmaya çalışıyoruz. Çocukların ve eğitimcilerin başarısını; öğrencilerin sınavlarda yaptıkları netlerle, aldıkları puanlarla ölçen bir eğitim sisteminde doğru davranış sergileyebilen güzel insanların yetişmesi hayalden öteye gitmez. İlk önce amacımızı belirlememiz lazım. Öğrencilerimizin dersleri iyi olsun ama kendileri nasıl olurlarsa olsunlar mantığıyla yetişen neslimiz ortadadır. Yeni yetişen nesillerden anne-babalar memnun değil, öğretmenler memnun değil, toplumumuz memnun değil. Peki bunca memnuniyetsizlik varken bu memnuniyetsiz eğitim sisteminden kim memnun? Okul Öncesinde öğrenci sayısını arttırmak, okul binalarının sayısını arttırmak için çaba sarf ediliyor ama o çocukların kalbine koyulacak değerlerin yerleşmesi için hangi eğitim

programlarını yapıyoruz? Güzel insan olarak yetişmesi için hangi projeleri hazırlıyoruz? Hangi eğitim materyallerini üretiyoruz?

Okulların etrafı cezaevleri gibi yüksek duvarlar ve jiletli tellerle çevriliyor. Okullar okul değil, sanki cezaevi. Okulları ve içerisindeki öğrencilerimizi okullarımızdan mezun olan insanlardan bu şekilde korumaya çalışıyorsak, okullarımızda verdiğimiz eğitim ve öğretim programlarını yeniden güncellememiz gerekmektedir.

Uyuşturucu ilkokullara kadar indi. Çocuklarımızı koruyamaz hale geldik. Bu ortamda çocuklarımızı korumamız için neler yapmalıyız? Polisiye tedbirler dışında hangi eğitimleri çocuklarımıza vermeliyiz? Bu konularla ilgili kafa yorup çözümler üretmeliyiz.

Neden bugün okullarımızdan bir Mimar Sinan, Farabi, İbni Sina yetişmiyor? Bize sınavlardan çok puan alan öğrenci değil, yarının toplumunu güzel yerlere götürecek güzel insanlar, lider insanlar gereklidir. Bugün okullarımızda bir Fatih Sultan Mehmet gibi lider insanlar niçin yetiştiremiyoruz?

Okula giden insan sayısı çoğalıyor ama kalite düşüyor. Okula giden insan sayısını arttırmak için çalışıyoruz ama onların kalitesini arttırmak için de çalışmamız gerekmektedir. Eskiden komşusu aç iken tok yatan bizden değildir diyen neslimiz bu gün kendi annebabasını öldürecek hale geldi.

Sevgi, saygı, paylaşma gibi insani değerlerimiz yok olmuş durumda. Bu gün o değerlerimizi çocuklarımızın kalbine tekrar hakim kılmak için çalışmalar yapıp,

Dünya Tiyatro Günü Uğurludağ Ortaokulu konferans salonunda 3 seans tiyatro gösterisi sergilendi. Uğurludağ Ortaokulu, Yeşilyurt Ortaokulu ve Atatürk İlkokulu öğrencilerinin izlediği gösterilere Uğurludağ Çok Programlı Anadolu Lisesi uygulamalı anasınıfı öğrencileri de katıldı. Bazı çocuklar tiyatro

Arif KAYRAN 12 ÇG

deneyimini ilk kez yaşarken gösteriler çocukların oldukça ilgisini çekti. Çocuklar tiyatroya karşı olumlu tutum kazandı ve çok eğlendiler. Tiyatro gösterisinin kapanışında anasınıfı öğrencileri sahneye çıktı ve kapanışı oyuncularla birlikte yaptılar.

uygulamamız gerekmektedir. Bugün öğretim noktasında çok sıkıntı yok. Asıl eğitim noktasında sıkıntı var. Ülkemizin okullarından mezun olan öğrenci, üniversiteyi bitirip bilgisayar mühendisi olabiliyor. Ama bu öğrendiği bilgiyi internette banka hesabı soyarak kullanıyorsa eğitimimizi sorgulamamız gerekir. Okul binalarını çoğaltıyoruz ama çocukların kalbine neyi koyuyoruz. Bugün televizyonlarda üniversite öğrencilerinin etrafı yakıp yıktığını polise taş attığını görüyoruz. Üzülüyoruz. Bu gençle on yıl önce anaokulundaydı. Acaba on yıl önce anaokulunda eğittiğimiz çocuklarımız niçin devlet malına zarar veren, insanlara zarar veren bir canavar haline geliyor? Niye bizim eğitim sistemimiz böyle insanlar üretiyor. Bütün bu sıkıntılarımızın çözümü için 1000 yıllık tarihimize bakmak yeterlidir. Ecdadımız, sevgi medeniyetini oluşturmuşlar. Çare milli ve manevi değerlerimizi ve kültürümüzü çocuklarımıza aktarmaktadır. Ders kitaplarımız ve eğitim materyallerimiz bu konuda yetersizdir. Bu konuda Milli Eğitim Bakanlığımız acilen çalışmalar yapıp öğretmen ve öğrencilerimize sunmalıdır. Anaokulundan üniversiteye kadar değerlerimize uygun ders materyalleri hazırlama konusunda çalışma yapılmalıdır. Öğretmenlerimiz millî ve mânevî değerlerimizi çocuklarımıza nasıl öğretebiliriz konusunda çalışmalar yapıp, uygulamaya koymalıdırlar. Sorunları söylemek kolaydır ama esas önemli olan çözüm üretmektir. Yanlışları herkes söylüyor. Biz eğitimciler elimizi taşın altına koyarak kaldırmak için çaba sarf etmeliyiz. Yanlışları eleştirirken çözümü için de çalışmak gerekir.

Parkımız Hayırlı Olsun Çorum İl Özel idaresi tarafından ilçe merkezi ve köylere yapılacak olan 10 adet oyun parkı ilçemize kazandırılmıştı. Bu parklardan bir tanesi Uğurludağ Çok Programlı Anadolu Lise-

si’nin alt tarafında bulunan İlçe Emniyet Müdürlüğüne ait araziye yapıldı. Uğurludağ Belediye Başkanı Remzi Torun parkın kilit taşlarıyla döşeneceğini belirtti. Arif KAYRAN 12 ÇG


3

Nisan

Esma ÇATAL

Halil İbrahim SEFE 9 AİHL

İlçe Milli Eğitim Müdür V.

Sözlerime 2015-2016 eğitim-öğretim yılında Uğurludağ Çok Programlı Anadolu Lisesi öğrencilerinin ve öğretmenlerinin hazırlamış olduğu gazetenin bizleri çok sevindirdiğini belirterek başlamak isterim. Kaliteli bir nesil okuyan, araştıran ve üreten nesildir. Siz gençler bir ufuk, bir ışıksınız. Işığınızla etrafınızı aydınlatmalı ve topluma faydalı bir gençlik olmalısınız. Bugün küreselleşme adı altında maruz kaldığımız değersiz ve içi boş kavramlardan kurtulmalı milli bir şuur ile hareket etmeliyiz.Zamanımızı iyi değerlendirmeli tarihimizi okumalı ve dış mihraklara karşı dimdik durmalıyız. Bu kapsamda çıkarmış olduğunuz gazetede bu şuurla olursa iyi bir başlangıç olabilir.Unutmayın ki en büyük zaferler silah ile değil, kalem ile elde edilir.

Sizler ilime ve öğrenmeye değer vermeli bu yol üzere ilerlemelisiniz. Bizle biliyoruz ki biz millet olarak on beşinde gençlerin dik duruşu ve vatan sevgisi ile var olan bir milletiz. Bayrağı ve vatanı uğruna canını feda eden şehitler ülkesiyiz. Söz buraya gelmiş iken başta Uğurludağ’lı Şehitlerimiz ile birlikte, diğer bütün şehitlerimizi rahmetle anıyoruz.Allah bu vatandan böyle gönül erlerini eksik etmesin ve şehitlerimizin yakınlarına sabır versin. Gençler toplumun çoğunluğunu sizler oluşturmaktasınız. Çıkarmış olduğunuz gazetenizin ilim yolunda bir başlangıç ve hayırlara vesile olmasını temenni ederim. Bizler sizler ile gurur duyuyoruz. Hayatınızda okumak, öğrenmek hiç eksik olmasın Allaha emanet olun.

Gençler Bilebilse Yaşlılar Yapabilse

İlçemizdeki yaşlı aileler, Uğurludağ Çok Programlı Anadolu Lisesi öğretmenleri Tuğba KOÇ ve Elvan ÖLÇER tarafından hazırlanan “Gençler Bilebilse, Yaşlılar Yapabilse...” projesi kapsamında ziyaret ediliyor. Proje kapsamında ilçemizde ikamet eden 86 yaşındaki Elüf SAĞIR ninemizin evine misafir olduk. Ziyarete okulumuz öğretmenlerinden Tuğba KOÇ ve okulumuz 9-İHL sınıfı öğrencileri katıldı. Öğrenciler Elüf ninemizin elini öpüp , aldıkları hediyeleri vererek Elüf ninemizi sevindirdi. Çay eşliğinde geçirdiğimiz sohbette Elüf ninemiz eşini 8 yıl önce kaybettiğini, çocukları, torunları ona bakmak için kendi yanlarına götürmek istedikleri halde eşinin hatıraları olduğu için yaşadığı evde kalmak istediğini ve yalnızlığın özellikle de akşam herkes evine çekilince dört duvar arasında bir başına kalmanın zor olduğunu dile getirdi. Gençlerimize bu zamanlarını iyi değerlendirmelerini, insanın aklının zamanla başına geldiğini o zamanda gücü yetmediği için bir şey yapamadığını, derslerine güzelce vakit ayırıp çalışmalarını , anne babalarına , büyüklerine saygılı olup küçüklerini kollamaları gerektiğini , en önemlisi de sağlıkları yerinde olduğu için ve ellerinde her türlü imkan olduğu için şükretmeleri gerektiğini söyledi. Ayrıca söylediği güzel manilerle ve düğünlerde gelin alınırken yapılan gelin ağırlamasını göstererek hoşça vakit geçirmemizi sağladı. Evden ayrılırken ziyaretimize sevindiği için ördüğü çanta süsünden hediye eden Elüf ninemize bize evinin kapılarını açtığı için ve hoş sohbetinden dolayı teşekkür ederiz.

Eğitim Öğretim Eğitim öğretim, zorunlu ve gönüllü bir etkinliğin ötesinde, insanların ve toplumların gelişimini sağlayan temel etkenlerden biridir. İnsanları toplum içinde yücelten, toplumları da milletler seviyesinde güçlü kılan en önemli şey, eğitim öğretime verilen önemle doğrudan alakalıdır. Bugün dünyanın büyük milletleri, büyüklüklerini eğitimli, aydın, kültürlü, bilinçli ve gelişime açık bireyler yetiştirdikleri için milletlere hükmederler. Bu anlamda eğitime verilecek önem, aslında insanın kendisine ve milletine vereceği önemiyle doğrudan alakalıdır.

Okul öğrencileri hayat için hazırlandığına göre, oradaki öğretim de hayatın doğrudan kendisi olmalıdır. Ders konuları, anlatım sırasında verilen örnekler ilçe hayatımızın içinden seçilmelidir. Çocuklara öğretirken kullanılan dil, oluşturulan sosyal ortam vs. gerçek hayata yakın olmalıdır.

İnsanın dünyada yaşamını sürebilmek için öğrenmesi, bilgi sahibi olması, eğitilmesi gerekir. Eğitim, eğitme eylemidir. Yani davranış kazandırma çabasıdır. İnsan kişiliğinin oluşmasında en büyük etken eğitimdir. Eğitimden kasıt, sadece okulda, dört duvar arasında verilen dersler veya konular değildir. Eğitim önce aileden başlar. İlçemizde eğitim ve öğretim Anne-babaların çocuklarına öğretmiş ortamı hayattan kopuk, yapay olduğu her davranış, söz, terbiye eğibir ortam olmamalı; hayata timin kapsamına girer. Eğitimli kişileyakın, oradaki gerçeklikten rin toplumdaki yeri başkadır. Eğitimli uzak olmayan, öğrencinin hayatla bağlantısını koparmayan insan nerede nasıl davranması gerektiğini bilen, istediği şeyleri elde etmek bir yaşantı sunmalıdır. için neleri nasıl yapması gerektiğini, toplumda kendine yer edinmek için

Remzi TORUN

Belediye Başkanı

nasıl konuşması ve nasıl davranması gerektiğini iyi bilir. Eğitimli kişiler toplumun her kesiminden sevgi ve saygı görür. Milli Eğitimin amacı, bilgi ile yüklü öğrenciler, vatandaşlar yetiştirmek değildir. Asıl amaç, kendisine, ailesine, vatanına, milletine faydalı kişiler yetiştirmektir. Eski zamanlarda, toplumlar savaşarak büyüyebiliyordu. Askeri alanda başarılı güçlü olan devletler, diğer devletlerin topraklarını savaşarak kazanıyor, zenginleşiyorlardı. Günümüzde ise eğitime en fazla önem veren devletler, dünyanın en güçlü devletleri sayılmaktadır. Sahip olunan değerlerin çoğu eğitimle kazanılmaktadır. Bu nedenle her toplumda eğitime önem verilmeli, eğitimli insanlar yetiştirmeye ilçemizde de özen gösterilmelidir.


4

Nisan

Ali ÜNAL

Okul Müdürü

Değerli okuyucularımız Okulumuzun ilk sayısını çıkarmış olduğu Uğurludağ’ın Sesi adlı bültenimizin okulumuza ve Uğurludağ’ımıza hayırlı olmasını dileyerek yazıma başlıyorum. Okulumuzda ilçemizde yakın çevrede olan haberler, etkinliklerimiz , öğrencilerimizin faaliyetlerine bültenimizde yer verdik. Eksikliklerimiz var ise affınıza sığınıyoruz. Vatan uğruna gözlerini kırpmadan canlarını feda eden şehitlerimizi saygı ve minnet duygularıyla anıyor, İlçemizden ağıtlarla uğurladığımız ilçemizin son şehidi Şehit Sami SAYGI kardeşimizi minnet şükran duygularıyla anıyorum. Rabbim vatan uğruna uğraşan ,cephede çarpışan tüm kardeşlerimizi korusun. Bir milletin geleceği vatandaşlarının almış olduğu eğitim öğretimle örtüştüğü için en önemli meselemizin eğitim ve öğretim olduğunu düşünüyorum. Okulumuz öğretmenleri ,velilerimiz ,üst yöneticilerimiz ile el birliği içerisinde Uğurludağ’ımız da eğitim öğretimin kalitesini üst seviyelere çıkarmaya çalışıyoruz. Tabi ki bizim en büyük destekçilerimizin velilerimiz olduğu bilincindeyiz.

Eğitim neferleri olarak eğitime atılmış en ufak bir adımın çok önemli olduğu düşüncesindeyiz. Bir çivi yüzünden bir nal, bir nal yüzünden bir at, bir at yüzünden de bir atlı gidiverir.(FRANKLİN) demiştir. O yüzden eğitim adına yapılmış tüm işlerin el birliğiyle desteklenmesini temenni ediyorum. Sevgili öğrencilerimiz sizlerin de belli bir hedefinin olması çok önemlidir. Akıntıya kendimizi bıraktığımız zaman akıntının bizi hangi kayalıklara çarpacağını bilemeyiz. Gideceğiniz yeri bilmiyorsanız, vardığınız yerin önemi yoktur. demiştir, ünlü bir düşünür. Sevgili öğrencilerimiz o yüzden gelecekte nasıl bir iş ile uğraşacağımız önemlidir. Çok ders çalışıp gelecekle ilgili hedeflerimizi şimdiden belirlemeliyiz. Hem ülkemizin gelecekte en üst medeniyet olması hem sizlerin gelecekte güzel işlerle uğraşması, sizlerin çalışkanlığına bağlıdır. Tabi ki çalışkanlık yanında milli ve manevi değerlerimizi de en üst seviyede yaşamalı ve yaşatmalıyız. Bu bizim en önemli düsturumuz olmalıdır.

Eğitim almış, aydın atfedilen kişilerinde, aşağıda Yunus Emre’nin Dizeleriyle belirtilen özelliklerinin olması temennisiyle yazımı sonlandırıyorum. İnşallah ikinci sayımızla devam ederiz. Tüm okuyucularımıza saygı ve şükranlarımı sunuyorum. İlim ilim bilmektir İlim kendin bilmektir Sen kendin bilmezsin Ya nice okumaktır Okumaktan murat ne Kişi Hak’kı bilmektir Çün okudun bilmezsin Ha bir kuru ekmektir Okudum bildim deme Çok taat kıldım deme Eğer Hak bilmez isen Abes yere gelmektir Yunus EMRE

Okulumuz Çocuk gelişimi Meslek dersleri öğretmeni Elif İYİOĞUL, Okul Rehber Öğretmeni Mesut ÖNEN ve okulumuz çocuk gelişimi bölümü son sınıf öğrencileri ile birlikte Sungurlu Meslek Yüksek Okulu Çocuk Gelişimi Bölümünü ziyaret ettik. Öğrenciler Çocuk gelişimi bölümü hakkında okul öğretmenleri tarafından kullanılan araç - gereç ve yapılan etkinlikler hakkında bilgilendirildi. Öğrencilerimiz Sungurlu Meslek Yüksek Okulu Çocuk Gelişimi Bölümü öğrencileri ile sohbet ettiler ve birlikte etkinliklere katıldılar. Öğrencilerimiz bu ziyaretten çok memnun kaldılar, faydalı bilgilere ulaştıklarını belirttiler. Tüm Sungurlu Meslek Yüksek Okulu personeline gösterdikleri ilgi ve alakadan dolayı teşekkür ederiz.


5

Nisan

Halil KÖSE Mali Uzman

İbrahim AKAY 12 Metal

Metal Bölümü Metal sanayi, küresel düzeyde hızla değişen pazar ve rekabet koşulları nedeniyle sürekli ve dinamik bir gelişim içindedir.

Ülkelerin gelişimi, mesleklerinde bilgi ve teknolojiyi yakalamış insan gücü ile ölçülmektedir. Öğretmenlerin rehberliğinde öğrencilerin bilgi ve teknolojiye ulaştırılması yetiştirilmesi ve yüksek öğretime hazırlaması endüstriyel teknik okullarda yapılmaktadır. Metal teknolojisi alanı sanayinin istediği gibi mesleğinde yeniliklere açık ve nitelikli insan yetiştirmeyi amaçlamaktadır. Bu sebeple bölümümüz ile ilgili gelişen teknolojiyi örgencilerimizle birlikte takip ediyor, bunla beraber okulumuzun bulunduğu yer ve imkanlar dahilinde alanımızda Kaynak işleri ve süsleme demirciliği ne önem vermekteyiz. Bu Bağlamda Sizlere atölyemizde öğrencilerle beraber yaptığımız çalışmalardan örnekler sunuyoruz.

Merhaba!.. Değerli okurlarımız, Allah-ü Teâlâ’nın bugüne kadar bana vermiş olduğu bilgi, birikim ve kariyer nimetinin zekatını hemşerilerime hizmet ederek ödemek adına kendime bazı hedefler belirledim. Bu hedeflerimden birisi Uğurludağ’ın Sesi Haber Bülteni ile hemşerilerimize hizmet etmek. Tabi ki, bu hayali Uğurludağ’ın Sesi Haber Bülteni yayın kurulu başkanı yaparak bana iplik iplik nakşeden Edebiyat Öğretmenim Sayın Turgut TOK’u unutmam mümkün değildi. Bu köşe yazımda tabi ki, bana geleceğin kalemi katkısını yapan ve 1990’lı yıllarda Uğurladağ’ın kültürünü içselleştirmiş ve yazısına iplik iplik nakşeden Turgut Hocamın yazısından daha kıymetli bir yazı olamazdı. 1992 yılı Ekim – Kasım ayı baskısında Turgut Hocamın yazısı; “Tabiatın bütün güzelliklerinin iplik iplik nakşedildiği Uğurludağ’da ilim, sanat ve kültür kokan bir gazete gayretinin sevinci ile Merhaba.. Günümüzün en etkili kitle iletişim (cominication) araçlarından biri de kuşkusuz gazetedir. Gazete bir memleketin geleceğinde mühim fonksiyonları olan bir olgudur. Artık teknolojinin başaramadığı tek şey kaldı; o da zamana hükmedememek… Zamanın akışı o kadar hızlı ki, ne içine girmek, nede yetişmek çoğu zaman mümkün olmuyor. Üstad A. Hamdi Tanpınar’ın dediği gibi; “Ne içindeyim zamanın Ne de büsbütün dışında. Yek-pâre geniş bir anın Parçalanmaz akışında.” Evet insanlık artık zamanla yarışıyor. Zamana hükmetmenin yollarını arıyor. Bu konumda biz insanlara düşen vazife, zamanın kıymetinin şuuruna varmak ve faydalı işler yapabilmenin olgunluğuna, endişesine erişmektir.

Kardelen DAŞCI 12 Genel

Meclis Başkanı Seçildi

Uğurludağ ÇPAL Okul Meclis Başkanı seçildi. Demokrasi bilincini geliştirmek, bireysel hak ve özgürlüklere vurgu yapmak için PDR birimi ve Okul Seçim Kurulu tarafından gerçekleştirilen okul başkanlığı seçimi öncesi, adaylar propaganda çalışmalarını ilkeli bir şekilde sürdürdükten sonra seçim günü okulun tüm öğrencileri kurulan sandıklarda oy kullanarak başkanlarını belirledi. Yapılan seçimle, Uğurludağ ÇPAL Okul Öğrenci başkanı Burak Batuhan İPEK öğrencilerin oyuyla okul başkanı olarak seçilmiştir.

“UĞURLUDAĞ’IN SESİ” Haber bültenini hazırlarken de faydalı bir iş yapabilmenin olgunluğuna erişmek gayreti içinde olduk. Düsturumuzu şu üç ana ilkede tespit ettik. 1. Kültürel buhranların ıstırabını en çok yaşadığımız asrımızda yeni, dinamik, genç dimağlara ve kalemlere ihtiyacımız olduğunun şuuru ile hareket edip, genç yeteneklere fırsat verme ve geleceğin Türkiye’sinde güçlü kalemler ve faydalı insanlar yetiştirmek… 2. Zengin ve köklü bir tarihe ve kültüre sahip olan Uğurludağ’ın bu ürünlerini derleyip, toplayabilmek ve bunları gelecek nesillere materyal olarak sunabilmek… 3. Anadolu toprağında Türk insanının meydana getirdiği kültürü ve yetiştirdiği şahsiyetleri tanıtmak, onların hayatlarından ve eserlerinden pasajlar sunmak... Evet, bu gazete sizlerin... Sizlerin desteği bizim çalışma gücümüzü ve şevkimizi artıracaktır. Daha büyük güzellikler ortaya çıkarmamıza vesile olacaktır.” Bu köşede bana yazma fırsatı veren Lise Müdürümüz Sayın Ali ÜNAL Beyefendiye teşekkürü bir borç bilir, Sayın Turgut Hocamdan da ikinci sayıda bu köşede duygu ve düşüncelerini bizimle paylaşmasını isterim… Bu gazetenin her sürecinde emeği geçen tüm hemşerilerimize teşekkür eder ikinci sayıda buluşmak ümidi ile...


6

Nisan

Öğrencilerimiz Çaya Bekliyor Rehberlik Servisi

Uğurludağ ÇPAL okul yönetimi ve rehberlik servisi tarafından hazırlanan “ Öğrencimiz Çaya Bekliyor” projesi kapsamında hazırlanan okulumuzda eğitim gören öğrencilerden başarı davranış ve velilerin okula ilgilerine göre her sınıftan belli sayıda öğrenci tespit edilerek,ailenin çalışma koşullarına göre belirlenen tarihte evlerine gidilerek öğrenci ve ailenin durumu ile ilgili bilgiler edinilmiştir. 2015-2016 yılında Uğurludağ çok programlı Anadolu lisesinde uygulanmaya başlanan ‘ Öğrencimiz Çaya Bekliyor’ projesinin başlıca amaçları ; • Okul veli ilişkilerini geliştirerek başarıyı olumsuz etkileyecek faktörleri yerinde tespit ederek gerekli önlemleri almak. • Uğurludağ koşulları nedeni ile okula gelemeyen aileleri, evinde ziyaret ederek bilgilendirmek. • Velilerin okula bakış açısını olumlu yönde geliştirmek.

Çocuk Gelişimi ve Eğitimi Bölümü

Tufan DAŞCI 11 ÇG

2011-2012 Eğitim-öğretim yılında Çorum Uğurludağ Çok Programlı Lisesi bünyesinde eğitim öğretime başlayan bölümümüz günümüze kadar 26 mezun vermiştir. Mezunlarımızdan bir bölümü, 4 yıllık üniversite bir bölümü 2 yıllık üniversite eğitimi bir bölümü ise alanı ile ilgili iş alanlarında çalışmaktadır.

Okulumuz ve bölümümüz bünyesinde bir de uygulama ana sınıfımız bulunmaktadır. Anasınıfımızdaki eğitim bölümümüz katkısıyla ilçemize en iyi okulöncesi eğitim hizmetini sunmaktadır. Günümüzün gözde mesleklerinden biri olan çocuk gelişimi ve eğitim alanı aldığı eğitim ve donanımıyla bunu en iyi şekilde hak etmektedir. Lise yıllarında insan oluşumundan, duygularından, kişilik özelliklerinden, ruh ve beden sağlığından, farklılıklara saygı duymaktan ve daha birçok konuda teorik ve uygulamalı bilgi birikimi oluşturmaya başlıyoruz, üniversite eğitimiyle bilgi ve becerilerimizi bir üst basamağa çıkarıyoruz. Liseden mezun olup üniversiteyi kazanan öğrencilerimizin birçok alanı seçip seçtiği alanda uzmanlaşma şansı vardır. Bu alandan bazıları;

Çocuk gelişimi ve eğitimi uzmanı Okulöncesi öğretmenliği Özel eğitim öğretmenliği İşitme engellileri öğretmenliği Zihinsel engelliler öğretmenliği Görme engelliler öğretmenliği Üstün zekalılar öğretmenliği Özel sektörde ise; Oyuncak yapımı

Okulöncesine uygun yazarlık gibi birçok alanda iş güvencemiz söz konusudur. Lise ve yüksekokul mezunu öğrencilerimiz özel sektörde okul öncesi öğretmenliği veya yardımcı elaman olarak iş bulabilmektedir. Üç yıllık lise eğitimi boyunca yaptığımız ürünleri her yıl yılsonunda bir sergi düzenleyerek halkımıza sunmaktayız. Yaptığımız aile eğitimi çalışmalarıyla da halkımızı çocuklarımızın sosyal, duygusal, motor, bilişsel, dil alanlarında rehberlik hizmetlerini geliştirmekteyiz.

Bayram İPEK 12 İHL

Veli Toplantısı Velilerimizin yoğun katılımıyla yapıldı

Okulumuzun 2015/2016 eğitim öğretim yılı veli toplantısı yoğun katılım ile gerçekleşti. Toplantıda öğrencilerin eğitim ve öğretim durumları ile devam devamsızlık, kılık kıyafet, temizlik vb. durumları ele alındı. Eğitim öğretimin kalitesini artırmak için yapılması gereken çalışmalar üzerinde duruldu. Genel durum değerlendirmesinden sonra şube rehber öğretmenleri ve ders öğretmenleriyle görüşmeler yapıldı. Toplantıya velilerimiz yoğun ilgi göstermişlerdir. Toplantıya katılan tüm velilerimize teşekkür ediyoruz.


7

Nisan

Ezgi Nur KIZILÇAM 11 Genel

Öğrencilerimizin Tiyatro Keyfi Uğurludağ Çok Programlı Anadolu Lisesi (ÇPAL) ‘Ağlayan Şehir Hattuşa’ adlı tiyatro oyununu izledi. Hitit Üniversitesi Tiyatro Kulübü ile Arkeoloji Kulübü’nün ortaklaşa düzenlediği‘Ağlayan Şehir Hattuşa’ adlı tiyatro oyunu sahneledi. Bugün saat 14.00’de Devlet Tiyatro Salonu’ndan

sahnelenen oyunu ÇPAL Müdürü Ali Ünal, Kültür Edebiyat Kulübü Gezi Rehber Öğretmeni Ramazan Doğru Budak, Rehber Öğretmeni Mesut Önen ile yaklaşık 50 öğrenci izledi. Okul Müdürü Ali Ünal, derslerinde ve okul içerisinde gösterdikleri tutum, davranışları ile örnek olan başarılı öğrencileri ödüllendirmek

için böyle bir organizasyon düzenlediklerini belirterek, “Öğrencilerimizin arasında daha önce hiç sinemaya veya tiyatroya gitmemiş olanlar var. Bu tür organizasyonların sürekli olarak yapılmasını istiyoruz. Kültür Edebiyat Kulübü Öğretmenimiz Ramazan Doğru Budak’a emeklerinden dolayı teşekkür ediyorum.” dedi.

Mesleki Yeterliliklerimizi Geliştiriyoruz

Şeyda Şemsi İPEK 12 İHL

Uğurludağ Ç.P.A.L okulu 9-A/İHL, 10-İHL, 11-İHL, 12-İHL ögrencilerinin mesleki yeterliliklerini geliştirmek ve mesleki bilgi becerilerinin toplumun beklentilerine cevap vermek düzeyde olması için müezzinlik, imam-hatiplik KUR’AN kursu öğreticiliği gibi dini hizmetlerin yerine getirilmesine kaynaklık ederek gerekli bilgi ve becerilerin kazandırılmasını sağlamak amacıyla Merkez kız Kur’an kursu,Yeni cami

kız Kur’an kursu ,Karşı yaka mahalle cami kız Kur,an kursu, Haydar Usta cami, kız Kur’an kursu Merkez cami, Yeni cami, Karşıyaka mahalle cami, Tutpınar mahalle cami, Kışla cami, Haydar Usta Cami‘ye gitmektedirler. Kız öğrenciler; Vaize ve Kur’an kursunda ders anlatım uygulamaları yaparken, erkek öğrenciler, imamlık, hatiplik, üezinlik, vaizlik uygulamaları yapmaktadırlar.


8

Nisan

Veysel ÇİFTOĞLU 12 Genel

Uğurludağ Çok Programlı Anadolu Lisesi Ağaç Dikme Etkinliği

Uğurludağ ilçesinde, lise öğrencileri tarafından fidan dikme etkinliği düzenlendi.

Uğurludağ

ilçesinde, lise öğrencileri tarafından fidan dikme etkinliği düzenlendi. Uğurludağ Çok Programlı Anadolu Lisesi öğrencilerinin, okul bahçesinde düzenlediği etkinlikle öğrencilere doğa ve ağaç sevgisini aşılamanın amaçlandığı bildirildi. Uğurludağ Çok Programlı Anadolu Lisesi Okul Müdürü Ali ÜNAL, yaptığı açıklamada, bahar şenlikleri kapsamında, öğretmen ve öğrencilerle

beraber 100 çam fidanını okul hatıra ormanına diktiklerini belirtti. Okul Müdürü Ali ÜNAL, “Ağaç dikmek, yaşamaya dair yapılacak en güzel etkinliklerden biridir. Ağaç dikmek, toplumlara huzur ve mutluluk getirir. Ayrıca, ağaçları diken insanlara, ülkesi ve yaşadığı çevresi için ne kadar güzel bir miras bıraktığı hissini verir.” diye konuştu. Fidan dikme etkinliğine öğretmen ve öğrenciler katıldı.

Tam 93 yıl geçti! Kemal KÖSE 10 AİHL

İstiklâl Marşımız, Türk milletinin kendi özgürlüğüne attığı imzadır. Bu özgürlüğün bedeli ise şehit kanlarıdır. Dün bağımsızlığı için vatanı korumak uğruna göğsünü siper edip şehit düşen ecdadımızın torunları, bugün onların hatıralarını yaşatabil-

“Hakkıdır hür yaşamış bayrağımın hürriyet; Hakkıdır Hakk’a tapan milletimin istiklal! Mehmet Akif ERSOY mek adına nöbette bekliyor. Uğurludağ ÇPAL öğrencileri hem şehitlerimizin ruhlarını şâd etmek hem de Merhum Mehmet Akif Ersoy’un hatırasını yaşatabilmek için farklı bir etkinliğe imza attı. Uğurludağ ÇPAL Kültür ve Edebiyat Kulübü,

İstiklâl Marşımızın kabulünün 93.kabul yıldönümü münasebetiyle, “ İSTİKLAL MARŞIMIZ VE MEHMET AKİF ERSOY” konulu bilgi yarışması düzenledi. 9, 10 ve 11.sınıfların yarıştığı bilgi yarışması oldukça heyecanlı ve çekişmeli geçti. Yarışmada dereceye giren sınıflara okul idaresi tarafından ödüller verildi.


9

Nisan

Esra İÇÖZ Kimya Öğretmeni

• Aspirin hakkında her yıl yaklaşık 3500 bilimsel makale yayınlanıyor. • Deniz suyunda erimiş halde altın bulunuyor, ancak arıtmak verimli değil. • Periyodik tablodaki element kısaltmalarında hiç ‘J’ harfi geçmiyor. • Bazı organik moleküllerin kimyasal formülü Cin Ali şeklinde. • Modern futbol topları karbonun 60 atomlu formuyla aynı şekle sahip. • Oksijenin kaşifi kimyacı Scheele keşfettiği maddelerin tadına bakarmış. Ölümü de bu yüzden olmuş. • Sezyum-137 ve stronsiyum-90 izotopları nükleer bombalardan önce doğada bulunmuyorlardı. Eğer bir sanat eserinde bu izotoplara rastlanırsa 1945’den sonra yapıldığı anlaşılabilir. • Fosfor elementini altın üretmeye çalışan bir kimyacı bulmuş. Bir ton insan idrarını buharlaştırarak 60 gram fosfor elde etmiş. • Eski zamanlarda sabun yapımında kül kullanılırdı. ‘Alkali’ terimi de Arapçadaki ‘kül’ sözcüğünden geliyor. • Normalde acı biber molekülleri canlıları tahriş ederken kuşlara asla etki etmez,sebebi ise ilgili reseptörlerin kuşlarda bulunmuyor oluşudur • Helyum havadan daha hafif olduğu için bir helyum dolu balon suda rahatlıkla yüzebilir. • Oksijen dünya atmosferinin yaklaşık %49,5’ini oluştururken buna rağmen evrendeki en bol bulunan element hidrojendir. • Oda sıcaklığında normalde sıvı olan iki element vardır bunlar civa ve bromdur,fakat bir miktar galyumu elinize aldığınızda elementin elinizde eridiğini göreceksiniz. • Atmosferdeki oksijenin yaklaşık %20’si amazon ormanları tarafından üretilmektedir. • Hidroflorik asit normalde camı aşındırır fakat buna rağmen zayıf bir asit olarak kabul edilir. • Yerkabuğunda en nadir olarak bulunan element astatindir.Yeryüzünde yalnızca 28 g civarında bulunmaktadır. • İnsan vücudu 9000 kurşun kalem üretebilecek oranda ‘grafit’ içermektedir. • Oksijen normalde renksiz bir gazdır fakat siz onu faz değişimine tabi tutup sıvı yada katı faza getirirseniz renginin mavi olduğunu göreceksiniz. • Su normal sıvılara göre daha farklı bir yapı sergiler,bunlardan biri de hacminin genişlemesidir.Eğer suyu siz dondurup buz elde ederseniz hacmini %9 oranında arttığını göreceksiniz.

• Eğer bir çekirdek kararsız hale gelirse , bozunur. Kararsızlaşan çekirdekte , nötron parçalanarak bir proton ve bir elektron , hatta daha da küçük parçacıklar oluşur. • Dünya’nın ilk kütle spektrometresi 1919’da yapıldı. Bu aleti yapan ve adını koyan , ( ilk adı kütle spektrografı’dır. ) J.J.Thomson’un yardımcısı , İngiliz bilim adamı W.F Aston’du ( 1877-1945 ). • Bilim adamıları tüm evrenin % 99’dan fazlasının iki elementten oluştuğuna inanır ; hidrojen ve helyum. Hesaplara göre , her 10.000 hidrojen atomuna karşılık , 500 helyum atomu vardır ; diğer elementlerin birinden de tek bir atom vardır. • Bugüne kadar bulunan en büyük elmas Cullinan Elması’dır. 1905’te , Yüzbaşı M.F. Wells tarafından Güney Afrika’da bulunmuştur. Bu elmas yaklaşık 600 gr. ağırlığındaydı ve kesilerek 103 değerli taş elde edildi. NASA’nın özel tuğlaları pirografit adlı seramikten yapılıyor ( Pyro Yunancada ateş anlamına geliyor ). Pirografit ısıyı içeri geçirmek yerine yanlara doğru iletiyor. Yani ısı , uzay aracının içine geçmek yerine tuğladan tuğlaya geçiyor ve dağıtılmış oluyor. • Bilim adamları evrende bizim görebildiğimizden daha fazla madde olduğuna inanıyor. 1980’lerde ortaya atılan bir kuram , görünmez , ya da “karanlık” maddenin milyonlarca ufak nötrino nun bir araya gelmesiyle bir kütle olduğunu öne sürüyor. Daha yeni kuramlarsa , başka olasılıklar getiriyor. • Bir bardak sıcak su, buzdolabında soğuk sudan daha çabuk donar. • Eksi 90 derecede nefesimiz, havanın ortasında donar ve düşer. • İçtiğimiz sular 3 milyar yaşındadır • Bal bozulmayan tek gıdadır. • İnsan daha çok oksijen alabilmek ve vücudundaki karbon gazını boşaltmak için esner. • Sivrisinek kovucu spreyler sinekleri kovmaz, sizi gizler. Sivrisineğin alıcılarını bloke ederek sizin orada olduğunuzu anlamalarını engeller. • Kereviz yerken harcanan kalori, kerevizin içindeki kaloriden daha fazladır. • Klinik ölüm sonrası insan 5 dakika içinde hayata geri getirilebilir. 5 dakika sonra beyin hücreleri ölmeye başlar, ama yine de bu süreyi 5 dakika daha uzatmak mümkündür. • Bir kilo limonda bir kilo çilekten daha fazla şeker vardır. • Elma, soğan ve patatesin tadı aynıdır. Fark sadece tamamen kokularından kaynaklanır. Aslında hepsi tatlıdır.

Dünyaya En Yakın Gezegen Güneş Evrende 300 ila 500 milyar arasında galaksi bulunduğu tahmin edilmektedir. Her galakside ise yaklaşık olarak 200 milyar yıldız vardır. Dünyamızın da içinde yer aldığı SAMANYOLU galaksisi içinde 200 milyar yıldız vardır. Ancak biz bu 200 milyar yıldızdan sadece 6000 tanesini çıplak gözle görebilmekteyiz. Işığın 1 saniyede 300.000 km yol aldığı düşünülürse merkezden 30.000 ışık yılı uzaktaki yıldızımın ismi GÜNEŞ’tir. Güneş ile Dünya arasındaki mesafe 150.000.000 km dir. Güneşten gelen ışınlar Dünyamıza 8 dakika sonra ulaşmaktadır. Güneşe 3. Yakın gezegen Dünya’dır.Güneşin içerisinde her saniye 564 milyon ton Hidrojen 560 ton milyon ton Helyuma dönüşmektedir.Her saniyede 4 milyon ton ısı ve ışık enerjisi halinde uzaya yayılır. Güneş hacimce o kadar büyüktür ki, içine tam 1.300.000 adet Dünya sığabilir. Dünyada ki birisi güneşte tartılmış olsaydı 20 kat fazla gelirdi. Güneşin merkez sıcaklığı 20.000.0000C, yüzey sıcaklığı 60000C .(Yıldırımın sıcaklığı ise 20.000 0C dir. Şimşek ise 10.000 0C dir.) Dünyamız güneşten gele ışığın sadece milyarda birini alır. Biz Güneşten Dünya’mıza gelen milyarda bir enerjiyi 15 dakika depo edebilseydik, toplam Dünya nüfusunun bir yıl boyunca enerji karşılanabilirdi. Enerji yüzünden çıkan savaşlarda çıkmamış olurdu. Dünyanın asıl enerji kaynağı güneştir. Güneş olmasa idi enerjimizde olmazdı. Elvan ÖLÇER Fizik Öğretmeni


İPEK HIRDAVAT - FATİH İPEK Yeni Camii Mah. Cumhuriyet Cd. No:65 Tel:

YILDIRIM GIDA Cumhuriyet cad. No:48/D 361 22 79

İPEK TİCARET Süleyman İPEK Cumhuriyet Cad. No:8

İPEK KIRTASİYE- YUSUF İPEK Yeni Camii Mah. Cumhuriyet Cd.

BERBER KENAN Kenan Mehmet GÜLGÜL Cumhuriyet Cad. No:7

KİDAY İLETİŞİM Harun KİDAY Cumhuriyet Cad. No:35/A


Dünyanın 11 En İlginç ve En Gizemli 10 Coğrafi Oluşumu 1

Hacer UÇAR Coğrafya Öğretmeni

Nisan

Dünya birçok sıra dışı güzelliğe sahip olduğu bir gerçek. Fakat bau yerler insan aklını son derece zorlayacak kadar ilgi çekici ve sihirli bir el değmiş hissi uyandırıyor.

Sahra’nın Gözü (RichatStructure), Moritanya Moritanya Sahra Çölündeki bu arazi bir gök taşının düşmesi sonucu oluştuğu düşünülürken, bilim adamları önceki görüşü reddederek toprağın erozyonu ile böyle bir doğal güzelliğin oluştuğunu belirtiyorlar. Moritanya İslam Cumhuriyeti, bir kuzeybatı Afrika ülkesidir.

2

Büyük Mavi Delik (Great Blue Hole), Belize Amerika’nın Belize eyaletinin açıklarında bulunan bu büyük su altı obruğu veya deniz çukurunun çapı 0,4 km, derinliği 145 metreden oluşmaktadır. Belize, Orta Amerika’da yer alan bir ülkedir.

3

Cehennem Kapısı (Derweze), Türkmenistan Türkmenistan’da bulunan bu arazi sınırsız bir metan gazı rezervine sahiptir. Kaynaklara göre yaşanılan jeolojik kazı sonucu metan gazının yüzeye çıkmasına sebep olunmuştur bu olaydan sonra metan gazı insanları zehirlememesi için rezervi yakmaya karar vermişlerdir.

4

Erebus Buz Kayaları (ErebusIceRocks), Antarktika

Dünya üzerindeki en soğuk kıta olan Antarktika’da bulunmaktadır. 20 metre yüksekliği bulunan, bu kayalar sönmüş bir yanardağın parçalarıdır.

5

Şeytan Kayalıkları (Karlu -Karlu), Avustralya Granitten oluşan dev kayalar boyutu 50 santimetreden 60 metreye kadar değişmektedir. Milyonlarca yıl önce erimiş magmanın kum taşı ile birleşerek oluştuğu düşünülüyor.

Kamış Flüt Mağarası (ReedFluteCave), Guilin, Çin

Uyumi Tuz Gölü (Saler de Uyuni) Bolivya

Antilop Kanyonu (AntelopeCanyon), Arizona, ABD

Çikolata Tepeleri (ChocolateHills), Filipinler

Taş Orman (Stone Forest), Madagaskar

180 milyon yaşında ve 240 metre derinliğe sahip kalker mağarasında kireç taşı oluşumları, sarkıt ve dikitler, değişik kaya şekilleri mağaranın içinin renkli aydınlatmasıyla mağara bu şeklini almıştır.

Yağmur yağdığında dev bir ayna gibi gözüken bu çorak tuz gölü, 10 bin km alanı kapsamaktadır ve dünyada en büyük kurumuş tuz gölü olarak bilinmektedir. Bolivya ya da çok uluslu Bolivya Devleti bir Güney Amerika ülkesidir.

ABD’nin Arizona Eyaletinde bulunan Antilop Kanyonu, yağmur sularının kayalıkları şekillendirerek bu ilginç forma kavuşmasını sağlamıştır.

Filipinler’de bulunan bu sıra dışı bir coğrafik oluşum, yaklaşık 1268 koni şekilli aynı boyutlarda tepelerden oluşuyor.

Milyonlarca yıl süren erozyonlar sonucunda, yatay ve dikey jeolojik oluşumlar halinde ortaya çıkan bu karstik plato UNESCO Dünya Mirası olarak kabul edilmiş. Kalkerden oluşmuş bu tuhaf orman uzun ince 666 km alanı kapsıyor.


12

Nisan Ömer KİDAY (Uğurludağ) 15.12.1970 tarihinde Uğurludağ İlçesinde doğdu. 9-10 yaşlarında babasının gurbete çıkmasından dolayı, ayrılığın vermiş olduğu acı ile şiir yazmaya başlamıştır. Daha sonraki zamanlarda bağlama dersleri alarak saz çalmayı geliştirdi. İlk, orta ve lise öğrenimi Uğurludağ da yaptı. Askerliğini 1995 yılında tamamladı. Askerlik dönüşü Uğurludağ Belediyesinde memur olarak işe başladı. 2005 yılında Gelincik adlı şiir kitabını çıkardı. Yerel gazete, dergilerde ve Antolojilerde şiirleri yayımlandı. 118 kıta 472 mısra olan Uğurludağ Destanı adı altında İlçesinin iki yüz senelik destan şeklinde tarihini yazdı. Evli ve dört çocuk babasıdır.

Uğurludağ Ey bedenime durak Ruhuma beşik Ahretime eşik olan mekân Hangi tependen alındı toprağım Hangi derenin suyuyla karıldı hamurum Nedir gönlümdeki sevdanın kaynağı Susma kalmasın cevapsız bu sorum Adın anıldığında yüreğimi sızlatan bir şey var Hasret mi? Yoksa senden uzak yaşadığım gurbet mi? Ne sayarsa say Sen hüznümün doğduğu ufuk gibi kederlisin Şans sana da uğramamış Bilmemiş kıymetini insanın Derya içindeki balıklar gibi Bir ömür sürmüşler senden habersiz Tüketmişler seni damla damla Dağını taşını ağacını Kuşunu kurdunu harcamışlar hoyratça Geri çevirmişler uzanan elleri Alay etmişler geçmişinle Oynamışlar sen ben uğruna geleceğinle Kurban etmişler yarınlarını Şimdi terk edilmiş bir şehirsin Oynamıyor çocuklar sokaklarında Meleşmiyor dağlarında kuzular Çalmıyor çobanların kavalı türkülerini Söylemiyor ağıtlarını Figani Susmuş sencileyin Tarlalarda yarışmıyor yiğitler tırpanlarla Bağlarında arzı endam etmez oldu gelinler Tütmüyor tandırlardan alın terinin kokusu Fatiha’sız kaldı mezarları seni yurt tutan dedelerin Kapıları bekliyor yaşlı gözler bayramlarda Sarmış yürekleri çocuklar gelmeyecek korkusu Yolun yok gelip geçse kervanlar Suyun yok can çekişir çorak topraklar İş yok aş yok bağrında Doymuyor sen de doğanlar Ey unutulmuş diyar Ey uyutulmuş yar Kollarında zincirler Ayaklarında prangalar Gözlerinde karanlık bir bağ Akıbetin ne olacak Söyle ey Uğurludağ

Uğurludağ’ım Beyoğlunda kılsam sabah namazı Osman hoca verse cuma vaazı Razımı ki acep bu gönül razı Şen olasın asil Uğurludağ’ım Akar soğuk suyun balın şifalı O sadık toprağın gülün vefalı Elleri nasırlı anam cefalı Şen olasın asil Uğurludağ’ım Uçar yuvasına gelinlik kızlar Gitmiyor hasretin yürekte sızlar Buram buram kokan ilkbahar yazlar Şen olasın asil Uğurludağ’ım Çatalın tepede çiğdem sökerdik Çoban olup koyun kuzu güderdik Uluneyde kırda filik üterdik Şen olasın asil Uğurludağ’ım Bir çay yudumlasam mert tepesinde Seyretsem seni hep gezsem peşinde Yaşarsın aşığın şu sinesinde Şen olasın asil Uğurludağ’ım Söyler türküsünü Aşık Figani Bak Halit yıldırım okuyor seni İşte Ömer Kiday sundular beni Şen olasın asil Uğurludağ’ım

Halit Yıldırım 1968 yılında Çorum’un Uğurludağ İlçesinde doğdu. 1974 yılında Ankara’da Ahmet Vefik Paşa İlkokulunda başladığı ilköğrenimini 1979 yılında Çorum Zafer İlkokulunda tamamladı. 1986 yılında Çorum İmam Hatip Lisesinden mezun olduktan sonra Erzurum Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümünü bitirdi. Bir müddet öğretmenlik yaptıktan sonra Tarım Bakanlığına Mühendis olarak atandı. 2015 yılında Anadolu Üniversitesi AÖF Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünü bitirdi. Yazar halen Çorum Hâkimiyet Gazetesinde köşe yazarlığı ile Aşkın E Hali dergisinde yayın koordinatörlüğü ve Edebiyat Bülteni dergisinde Genel Yayın Yönetmenliği yapmaktadır. Halen Çorum Tarım İl Müdürlüğünde çalışan yazar evli ve iki çocuk babasıdır. Basılmış Eserleri: Yarına Ağıt Düne Gazel (şiir) 2010 Anahtar (Hikâyeler), 2013 Gökçekimi (Şiir) 2014, Münzevi Hüzün, Bir Nurullah Genç Denemesi (Biyografi) 2014 Yakında Çıkacak Eserleri: Çorumlu Bestekârlar ve Güftekarlar (Araştırma) Misafir (Hikâyeler) Sevdanın Rengi (Şiir)


13

Nisan

Bu göbek nasıl eriyecek?

Yaza girerken belki de hepimizin en büyük isteğidir göbeklerimizi de geride bırakmak, bir çırpıda kurtulmak isteriz özenle büyüttüğümüz parçamızdan, büyütürken özenle seçtiğimiz besinleri küçültürken özenle hayatımızdan çıkarmamızdır belki de ilk şart. Her büyük başarının bir bedeli olduğu gibi zayıflamakta emek ister. Mucize olarak gördüğümüz detoks diyetleri vücutta su ve kas kaybından başka bir işe yaramaz, o yüzden amacımız göbeğimizin küçülmesi değil de göbek bölgemizdeki yağlarımızın erimesi ise emek olmadan yemek olmaz. Öncelikle şişmanlığımızın derecesini belirlemeliyiz. Eğer vücut ağırlığımız normalken sadece göbeğimizden rahatsız isek fiziksel aktivitemizi artırıp, boş enerji kaynağı dediğimiz bazı yiyecek ve içecekleri sınırlayarak bu durumdan kurtulabiliriz. Ancak herhangi bir obezite durumu söz konusu ise bireye özgü diyet ve egzersizle bu durumdan kurtulmak en güzelidir.

Diyetisyen Gurbet ÜNAL Fitto Sağlıklı Beslenme Merkezi

Göbeğimizi kışta bırakacak küçük tüyolara gelecek olursak, porsiyonlarımızı küçültüp, fiziksel aktivitemizi artırmalıyız, ayrıca öğünlerimizin glisemik yükünü düşürmeliyiz. Peki bunu nasıl yapabiliriz? Beyaz ekmek yerine tam tahıllı ekmekleri tercih etmekle başlayıp, pirinç yerine bulgur tercih edip, her öğünümüze salata ekleyip, meyve suyu yerine meyvenin kendisini tercih ederek bu işe başlayabiliriz. Yağ içeriği yüksek olmasına karşın önemli yağ asitlerinden zengin olan çiğ badem, ceviz ve fındık gibi yağlı tohumları ara öğünlerde tercih edip tokluk süremizi biraz uzatarak bu sürece katkı sağlayabiliriz. Bireyden bireye değişmekle birlikte yetişkin bir birey olarak ortalama 2-2.5 litre su tüketmeyi de ihmal etmemekte fayda var. Sağlıklı beslenerek tebessümle kalın.

OKUL AİLE İLİŞKİSİ (İŞBİRLİĞİ) VE ÖNEMİ 20. yüzyılın ikinci yarısından itibaren Batı’da yoğun olarak tartışılan etkili okul anlayışının temelinde, tüm öğrencilerin öğrenebileceği, tüm öğretmenlerin de öğretebileceği varsayımı yatmaktadır. Ancak etkili okuldaki öğretimin veli, yönetici, öğretmen vs. tüm ilgililerin koordineli ve etkili çabalarının ortak ürünü olduğu ileri sürülmektedir. Veli katılımı, öğrenci başarısını gerçekleştirebilmek için okuldaki öğrenimi tamamlayıcı ve destekleyici bir faktör olarak ortaya çıkmaktadır.

Mesut ÖNEN Rehberlik Öğretmeni

Öğrencilerin başarısında okul-aile ve çevre faktörleri oldukça önemli bir yer tutmaktadır. Çocukları ile ilgilenen, sorunlarını çözmeye çalışan, okulla iş birliğini geliştiren ailelerin çocuklarının başarısı ilgilenmeyen ailelere göre çok daha yüksektir. Okulun etkililiği ve öğrencinin sosyal, duygusal ve akademik açıdan gelişmesi ve başarılı olması açısından okul-aile iş birliği son derecede önemli görülmektedir (Rosenblatt ve Peled, 2002, 349-367)

Okul-aile iş birliği öğrenci başarısının artması, katılım, güdülenme, kendine güven ve davranışların değişmesini sağlamaktadır. Ayrıca çocukların okul ve öğretmenlere ilişkin olumlu tutumlar geliştirilmesinde de aile katılımı temel bir araçtır (Burns, 1993,9’ ten aktaran ; Pehlivan, 2000, Zorunlu eğitim geçmişe oranla daha uzun bir zamanı kapsamakla birlikte, çocuğun okulda 110). geçirdiği zaman ailesi ve çevresiyle geçirdiği zamana göre hâlâ kısa olduğundan okul öğretmenlerinin aile çevresinde de desteklenmesi gereklidir. Çocuklarına destekleyici bir ortam sağlayan aileler, sosyo-ekonomik durumları yetersiz olsa bile çocuklarının okul başarısına olumlu etki yapabilirler. Öğrencilerin okul başarılarını artırmak hem ailelerin hem de okulun ortak sorunudur. Okul ve aileler bu amacı gerçekleştirmeye yönelik programlarını düzenlemek ve uygulamak için birlikte çalışabilir (Tutkun ve Köksal, 2000, 220).

Öğrenciler günün başlangıcı ile bitişi arasında iki farklı dünya olan ev ve okul arasında gidip gelmektedirler. Birçok öğretmen toplumsal ve ailevî sorunların, okuldaki öğretim sürecini engellediğini düşünmektedirler. Öğrencilerin bir kısmı okula yeterince beslenmeden, sağlık sorunları, güvenlik ve sevgi gibi temel gereksinimleri karşılanmamış olarak gelmektedirler. Öğretmenlerin ailelerle ilgili yakınmalarından biri de, ailelerin okula sağladıkları desteğin yetersizliği ve okulların ama-

cı ve yapmak istedikleriyle ilgilenmemeleridir (Rosental ve Sawyers 1996’ dan aktaran; Pehlivan, 2000, 110). Aileler, okulu yalnızca bir kamu hizmetinin sağlandığı, çocuklarının eğitimini ve başarısını gerçekleştiren, kendilerinin dışında bir kurum olarak görmemeli, önce kendi çocuklarının eğitimine, daha sonra diğer ailelerin çocuklarının başarısını nasıl arttırabileceklerine ve son olarak ailelerinden yeterince destek ve yardım alamayan çocukların eğitimine güçleri ölçüsünde katkıda bulunmayı temel bir görev ve sorumluluk olarak görmelidirler. Gerekli eğitim olanaklarından yararlanamayan ve ekonomik yaşamda yer alamayan bir bireyin, toplumda çeşitli sorunlar yaşanmasına neden olacağı ve tüm öğrenciler kendi ailemizin üyeleri olarak görülmeli ve okullara katılım çabaları arttırılmalıdır.(Pehlivan, 2000, 113). KAYNAKÇA: http://dhgm.meb.gov.tr/yayimlar/dergiler/Milli_Egitim_Dergisi/164/kolay.htm


14

Nisan

Başımız Sağolsun! ŞEHİT SAMİ SAYGI KARDEŞİMİN BİRİCİK OĞLU CANIMIZ MEHMET TALHA’ YA SESLENİŞ MEHMET TALHA Oğul! Ne mutlu sana, sen şehit evladısın

Kıblemiz Kâbe… Kur’an ve sünnetle hep yoğrul

Kahraman asker Şehit Sami’nin muradısın

Allah sana güç kuvvet versin, sabırla doğrul

Evin gülü, annenin sağ kolu, kanadısın

Ömrün uzun ve bahtın açık olsun ey oğul!

Üzülme zafer bizim… Canımız Mehmet Talha

Bize imtihandır her anımız, Mehmet Talha

Son elçimiz Muhammed, bu yol Allah’ a gider

Peygamber aşığıdır Fatih’in askerleri

Rabbim ömrün sonuna kadar imtihan eder

İzindedir o necip milletimin erleri

Boynumuz kıldan ince, elden ne gelir? Kader…

Sabret! göreceğiz pek yakında zaferleri

Vatan uğruna akar kanımız, Mehmet Talha

Vatan için atar sol yanımız, Mehmet Talha

İnsanı arif, merttir güzel Anadolu’nun

Ömer Kiday Uğurludağ

Yürürüz yolcusuyuz biz de Allah yolunun

14 Nisan 2016

Mekânı ne güzeldir o mübarek kulunun Şehitler ve gaziler şanımız Mehmet Talha


15

MEKANIN CENNET OLSUN UZM AN ÇAVUŞ ŞEHİT SAMİ SAYGI’YA İTHAF

ŞEHİT SAMİ

Baş koymuştun yurdumun taşına toprağına Vermedin düşmanlara cennet me mleketini Tez haberin duyuldu şu baba oca ğına İçtin bu vatan için şehadet şerbet ini Şehit Samim götürdün gögsünde servetini Albayraklar üstünde dalgalandı ilçe min Tek yürek Uğurludağ izinde şehidim in Her karışına kurban oluruz Türkiy emin İçtin bu vatan için şehadet şerbet ini Şehit Samim götürdün gögsünde servetini İman dolu gögsünle sen dirisin şeh itsin Son peygamberimize Allah’ım kom şu etsin Bu yol kutlu, nurludur doğan izinden gitsin İçtin bu vatan için şehadet şerbet ini Şehit Samim götürdün gögsünde servetini Mahzun kalplerle tekbir getirerek ağladık Birlikte dualarla hep seni uğurlad ık Senin gibi evlatlar doğsun vatana sâdık İçtin bu vatan için şehadet şerbet ini Şehit Samim götürdün gögsünde servetini ŞİİR Ömer kiday Uğurludağ

SAMİ GARDAŞ Hayat bir kaç nefes, ecel gölge mis ali Nasip denilen son kaç hecedir Sa mi gardaş? Ona dönecek elbet yaratılan her fani Ölüm kara gözlü bir ecedir Sami gardaş

Açılmış senin için ebediyet kapısı Kim bilir ne güzeldir makamının yap ısı Senden şefaat bekler sevdiklerin hepisi Yeni rütben ne kadar yücedir Sami gardaş Sen dirisin bizlerse yaşayan ölüleri z Dünya için didişir, kıskanır, günüle riz Bir musibet geçince unuturuz, gül eriz Ölüm bize en büyük hâcedir Sami gardaş Bir zillettir İhanet kör kişiye yakışır Ölüm denen akıbet her kişiye yak ışır Bir rütbedir Şahadet er kişiye yak ışır Peygamberin ağuşu nicedir Sami gardaş Anan, bacın, kardaşın, tek oğlun, baban ağlar Eşin, dostun, yoldaşın, öz yurdun , oban ağlar Cümle İslam âlemi, yedi kat yaban ağlar Ölüm neyse ayrılık acıdır Sami gar daş Sana kıyan kahpeler, köpek gibi vurulur O mübarek kanının hesabı da sor ulur Bu bulanık nehirler elbet bir gün durulur Bu gece inşallah son gecedir Sami gardaş Halit YILDIRIM

Nisan

Şehit Yavrum (Ağıt)

Ağlayı ağlayı kurudu özüm Yavrum gitme dedim tutmadın sözüm Dedi anam benim bu vatan gözüm Kader böyle imiş der der ağlarım * Gurban olam yavrum ala gözüne Nazarlarmı değdi nurlu yüzüne Ben şimdi ne deyim elin gızına Kader böyle imiş der der ağlarım * Gitme dedim dinlemedin sözümü Goynumda gezdirdim her gün sızını Ben nasıl eğleyim . Talha guzunu Kader böyle imiş der der ağlarım * Yolu bilemedim ben de gelirdim Gelirde önüne siper olurdum Eger Komutanın izin verseydi Yavrum senin ben öcünü alırdım * Şu Muş’un yolları uzunmu uzun Gözlerime oldun bir salkım üzüm Merak etme yavrum gelirim güzün Kader böyle imiş der der ağlarım * Çorum’ un dağını yel gibi aştın Yavrum al kanını neriye saçtın Vatan sevdasına kendinden geçtin Kader böyle imiş der der ağlarim * Kar boran olsada dağların başı Enginine baksan çicektir döşü Avcı görse vurmaz cüceli kuşu Zalım düşman nasıl kıydın yavruma * Sırtımı yasladım ben bir direğe Yana yana kan damladı yüreğe Bilsem salarmıydım seni ırağa Yakın olsan hallerini sorardım * Yavrumun mezarı ne yaman güzel Esen yellerinen kumları tozar Bacıların gelmiş başında gezer Huzurlar için de yatasın yavrum * Gurbetin kuşuda yüksekten uçar İner enginine suyunu içer Gurbete gidenin ömrü tez geçer Gelin yavrum bir arada kalalım * Şiir :Fadime SAYGI (Şehit Sami nin ann esi) Derleme: Leylican


16

Nisan

İlçemizde Kutlu Doğum Haftası

Mahmeut SAĞIR 10 Metal

Uğurludağ Çok Programlı Anadolu Lisesi, Uğurludağ İmam Hatip Ortaokulu, Uğurludağ Ortaokulu ve İlçe Müftülüğü koordinesinde ilçemizde kutlu doğum haftası coşkuyla kutlandı. Uğurludağ Belediyesi düğün salonunda yapılan kutlama programında ilçemiz kaymakamı sayın Eyüp Kaykaç, Belediye Başkanı Remzi Torun’un selamlama konuşması ardından Yrd. Doç. Dr. Ahmet Sezikli; haftanın anlam ve önemini belirten konferans verdi. Ardından öğrencilerimizin hazırlamış olduğu etkinlikler ilçemiz halkı tarafından beğeniyle izlendi. İlçe müftümüz Salih Şahin tüm katılımcılara ve emeği geçenlere teşekkür etti.

KİDAY KIRTASİYE Selçuk KİDAY

Cumhuriyet Cad. No:40/E UĞURLUDAĞ - ÇORUM

ECEM ECZANESİ YILDIRIM ECZANESİ’ne Teşekkürlerimizle.


17

Nisan

Karadeniz Bizimle Şenlendi UĞURLUDAĞ ÇPAL TARAFINDAN KARADENİZ TURU GERÇEKLEŞTİRİLDİ Okulumuz Rehberlik Servisi ve Gezi İnceleme Kulübü tarafından düzenlenen Karadeniz gezisi 27-30 Mart 2015 tarihleri arasında gerçekleştirildi. Gezide Amasya,Tokat, Trabzon ve Rize illerinde bulunan,Amasya kalesi, Ballıca Mağarası, Uzungöl, Ayder Yaylası, Sümela Manastırı ziyaret edildi. Ayrıca Karadeniz Teknik Üniversitesinin öğrencilerimize tanıtılması için Üniversiteye tanıtım ziyareti yapıldı.Okulumuz öğretmen ve öğrencilerinin katılım sağladığı gezide oldukça eğlenceli zamanlar yaşandı. Uğurludağ Çok Programlı Anadolu Lisesi Müdürü Ali ÜNAL, son derece etkili, faydalı ve eğlenceli bir gezi yaptıklarını; öğrencilerimizin istemeleri halinde bu tür gezilerin daha geniş çaplı katılımlarla yapılabileceğini söyleyerek emeği geçenlere teşekkür etti.

Burak Batuhan İPEK 11 İHL


18

Nisan

Fatih HASTAOĞLU Tarih Öğretmeni

Tarih 29 Nisan 1916’dır. Unutulan bugün tıpkı Çanakkale gibi diline, ırkına, memleketine bakılmaksızın Müslüman Osmanlı Ordusunun Irak’ın Kut bölgesinde İngilizlere karşı kazandığı büyük bir zaferidir. Kutul Amare’de 13 bin 300 İngiliz askeri ile 13 general 481 subay esir alınıyor ve 40 bini aşkın İngiliz askeri öldürülüyordu. İngilizlerin müttefiki olan tüm ülkeler ve tabi İngilizler bu zafer karşısında şaşkınlık gösteriyordu Büyük kuvvetlerle Çanakkale’ye saldıran İngilizler, aynı tarihlerde de diğer Osmanlı topraklarında adım adım ilerliyorlardı. Çanakkale yenilgisinden sonra ağırlıklı olarak Ortadoğu,Kuzey Afrika ve Irak Cephelerine kuvvet kaydıran İngilizler bölgenin kalbi Bağdat’ı ele geçirmek istiyorlardı. General Tawshend komutasındaki birlikleri 24 Temmuz 1915 günü Bağdat’a doğru hücuma geçti. Bu ilerleyiş karşısında Irak Umum Kumandanı Nurettin Bey komutasındaki birlikler 28 Eylül 1915 tarihinde İngilizler karşısında Kut’ül Amare’den çekildi ve İngilizler burayı 29 Nisan günü İngilizler, işgal etti. Osmanlı ordusuna teslim oldular. Bu tarihi zafer 22 Ekim üzerine Altıncı Ordu günü ise Komutanı Mirliva Halil İngiliz birlikleri Paşa, ordusuna şu mesajı Bağdat üzerine çekiyordu: iki koldan “Bugüne ‘Kut Bayramı’ yürümeye namını veriyorum.” başladılar. Bu birlikler Selman Pakt’ta Nurettin Bey komutasındaki birlikler tarafından 22 Kasım günü durduruldu. İngilizler tekrar Kut’ül Amare’ye geri çekilmek zorunda kaldılar. 23 Kasım günü de Osmanlı birlikleri hücuma kalktı. Birçok yerde çok çetin çatışmalar oldu. Zaman zaman Müslüman birlikleri geri çekilse de Müslüman Osmanlı askerinin genel saldırısını İngiliz kuvvetleri durdurmadı.

5 Aralık günü Osmanlı birlikleri, Kut’ül Amare önlerine geldiler. Aralık ayı boyunca Kut’ül Amare’de sıkışan İngiliz birlikleriyle çok çetin çatışmalar oldu ve İngilizler kuşatıldı. Osmanlı ordusu Kut’ül Amare’de İngilizleri tam manasıyla kuşatmış ve bir çember içine almışlardı. Bunu yarmak için İngiliz birlikleri zaman zaman takviye aldıysa da başarılı olamadı. Mart ayına kadar süren bu kuşatma sırasında İngilizler içinde büyük kayıplar oluyordu. Nehirlerden yapılan cephane ve yiyecek yardımı yeterli olmuyordu. Bu yarma sırasında Sabis bölgesinde Ali İhsan Bey komutasındaki birliklerle de başarılı çarpışmalar oluyordu. Sabis Meydan Muharebesi olarak da tarihe geçen bu çatışmalarda Müslüman Osmanlı Askeri büyük başarılar elde ediyordu.

“Bugüne ‘Kut Bayramı’ namını veriyorum.” Bu zafer Avrupa’yı tam manasıyla şok etti. Bütün gazeteler Osmanlının zaferini yazmak zorunda kalırken, İngilizler için de “Çanakkale’den sonra en büyük hezimete uğradı” değerlendirmesini yaptılar. Bir

süre

sonra

buradaki

Osmanlı

birlikleri, Almanya’nın etkisiyle, İran cephesine gönderildi ve zayıf kalan bu cepheye İngilizler 1917 yılı başında büyük kuvvetler yığarak bekledikleri güce ulaştı ve 11 Mart 1917’de Bağdat’ı geri aldılar. Daha sonra da Musul’a doğru ilerlediler. Petrol yatakları Musul’u, Müslüman Osmanlının direnişi karşısında alamadılar.

10 Mart 1916 günü zor durumda bulunan İngiliz birliklerine, Halil Paşa, tarafından teslim olma önerisi verildi. İngilizler buna olumlu cevap vermedi. İngilizler 6 Nisan günü büyük bir saldırıya geçerek yarma harekâtına giriştiler, ancak başarılı olamadılar ve çok büyük kayıplar verdiler. 9 Nisan günü İngiliz Generali Tawshend’e, Kut’ül Amare Kahramanı Halil Paşa’nın “teslim ol” çağrısı gitti. General buna, “Türkler, muharebe sahasında daima iyi asker ve necip insandırlar; fakat ben henüz teslim olmayı düşünmüyorum” cevabını verdi. 22 Nisan günü İngiliz birlikleri General Tawshend komutasında 5 bin kişilik bir birlikle hücuma geçtiler. Bundan da sonuç alamadılar. 3 bin ölü vererek geri çekildiler. Arada Hali Paşa’ya rüşvet teklif ederek kuşatmanın kaldırılmasını istediler. Hali Paşa da bu tarihî teklife şu anlamlı cevabı verdi: “Baltacı devirleri geride kaldı!” 29 Nisan günü İngilizler, Osmanlı ordusuna teslim oldular. Bu tarihi zafer üzerine Altıncı Ordu Komutanı Mirliva Halil Paşa, ordusuna şu mesajı çekiyordu:

Büyük kumandan Halil Paşa Ancak bu zaferlerin bu direnişlerin seyri Mondros Mütarekesi’yle değişti. Mondros Mütarekesi’nden üç gün sonra Irak ve İran Cephelerinde savunulan Müslüman toprakları işgal edildiler. Kut’ül

Amare

ve

çevresindeki

bölgelerde

görev yapan ve adlarını iki büyük zafere attıran Ali İhsan ve Halil Paşalar yıllar sonra soy ismi olarak bu bölgenin isimlerini aldılar. Sabis ve Kut. Kut’ül Amare’de Osmanlı ordusu bizim bugün bu topraklarda bir Müslüman olarak yaşamamız için 25 bin şehid verdi.


19

Nisan

Kut’ül amâre zaferini anma, önemini belirtmek amacıyla Hitit Üniversitesi Tarih bölümünde görevli Yrd.Doç. Mustafa BAKAN konferans verdi. Konferans büyük bir ilgiyle izlendi. Hitit Üniversitesi Fizik Ana Bilim Dalında görevli Prof. Dr Emre GÜLER, öğrencilerle program sonunda söyleşi yaptı. Üniversite tercihlerinde öğrencilerin Hitit Üniversitesini tercih etmelerini istedi. Okul yönetimini ve öğretmenleri öğrencilerle birlikte üniversitesine davet etti. Program sonunda okul müdürü Ali ÜNAL, Uğurludağ İlçe Merkezinde bulunan memur lokalini ardından da Mert Tepesini gezdirdi. Adalı Mehmet ve Eşiyle birlikte hatıra fotoğrafı çekindiler.


20

Nisan

Ekrem ÇUHADAR Uğurludağspor Teknik Sorumlu

Büyük Küçük Herkesi Spora Bekliyoruz

Uğurludağ Belediye Gençlik Spor Kulübü Derneği kurucu üyeler: Başkan Bekir Genç (Muhasebeci), Hüseyin TORAMAN (Eczacı), Bekir İPEK (Esnaf), Güney GÜZEL (Esnaf), Adil Kerim YILDIRIM (Eczacı) Orhan İPEK (Esnaf) ve Yasin HAN (Esnaf) tarafından 03.08.2007 yılında kurulmuş ve spor faaliyetlerine başlamıştır. 2010 yılında genel kurulda kulübün başkanlığına Ekrem ÇUHADAR seçilmiştir. Uğurludağ Belediye Gençlik Spor Kulubü futbol ağırlıklı faaliyetlerde bulunmakta olup 2015 yılına kadar Çorum 2. Amatör Küme

Büyükler liginde mücadele etmiştir. Futbol takımımız 2014-2015 sezonunda 2. Amatör Küme Büyükler Liginde Play-of oynamış fakat 1. Amatör Kümeye yükselemeyi başaramamıştır.

2015 yılında İlçemize modern sentetik çim saha yapılarak İlçe halkımızın hizmetine sunulmuştur. Bu hizmette emeği geçen herkese teşekkürü borç biliriz.

Uğurludağ Belediye Gençlik Spor Kulubü 2015-2016 sezonunda U-16 Gençler liginde mücadelesini sürdürmektedir. Bu mücadele sonucunda amacımız gençlerimizin boş zamanlarında spor yapmasını sağlarken diğer taraftan gençlerimizi kötü alışkanlıklardan uzak tutmaktadır. Çocuklarımızı ve gençlerimizi daha çok spora teşvik etmek konusunda İlçe Yöneticilerimizin, öğretmenlerimizin, memurlarımızın ve ailelerin yardımlarını bekliyoruz. Sonuçta spor gençliğimizin bedensel ve zihinsel gelişimi açısından en önemli noktadır. Büyük-küçük, yaşlı-genç herkesi spor yapmaya davet ediyoruz.

Masa Tenisinde

3 Kupa Birden

26.12.2015 Tarihinde Çorum’da düzenlenen masa tenisi turnuvasında okulumuz öğrencileri genç erkekler, genç kızlar ve yıldız kızlar kategorisinde 3.lük madalyaları ve 3.lük kupası alarak okulumuza 3 kupa kazandırmıştır. Başarılarından dolayı arkadaşlarımızı tebrik ediyoruz. Yakup Eren TORUN 10 İHL


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.