Yapi Malzeme Dergisi Ekim 2014 Sayısı

Page 1
















İmtiyaz Sahibi İSTMAG Magazin Gazetecilik İç ve Dış Tic. Ltd. Şti. adına H. Ferruh Işık Genel Müdür Ahmet Kızıl ahmet.kizil@img.com.tr Yayın Editörü Ahmet Faruk Koyuncu faruk.koyuncu@img.com.tr Reklam Müdürü Hakan Girgin hakan.girgin@img.com.tr Grafik Tasarım Sami Aktaş sami.aktas@img.com.tr Sorumlu Müdür Cüneyt Aktürk cuneyt.akturk@img.com.tr Dış İlişkiler Müdürü Hakan K urt hakan.kurt@img.com.tr Kurumsal İletişim Müdürü Ebru Pekel ebru.pekel@img.com.tr Muhasebe Müdürü Mürsel Gürler mursel.gurler@img.com.tr Abone Zekeriya Aydoğan zekeriya.aydogan@img.com.tr CTP-Baskı İhlas Gazetecilik A.Ş. Merkez Mahallesi 29 Ekim Cad. İhlas Plaza No:11 A / 41 Yenibosna-Bahçelievler/İstanbul Tel: 0 212 454 30 00 Adres Evren Mah. Bahar Cad. Polat İş Merkezi B Blok No:1 Kat:4 Güneşli-Bağcılar / İstanbul Tel: +90 212 604 50 50 Faks: +90 212 604 50 51

14

YAPI MALZEME - OCAK 2013

Konut satışlarında İstanbul önde Konut satışları ağustos ayında adeta patlama yaptı. Kış sezonu, yerel seçimler, yaz tatili, Ramazan, bayram, Cumhurbaşkanlığı seçimi, kredi faizlerinin değişkenliği gibi nedenlerle alıcıların nazlı davranması sonucunda konut satışları 2014’ün her ayında, 2013’te satış seviyesinin altında seyretmişti. Ağustos ayında konut piyasasının açılmasıyla tapu daireleri dolup taştı. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), ağustos ayına ilişkin konut satış istatistiklerini açıkladı. 2014 Ağustos ayında satılan konut adedi, 2013 Ağustos’una göre yüzde 25 arttı. Bu yıl ağustosta 105 bin 624 konut satılırken, 2013 Ağustos’unda satılan konut sayısı 84 bin 480 olmuştu… Konut satışlarında, İstanbul 17 bin 349 konut satışı ile en yüksek paya (yüzde 16.4) sahip oldu. İstanbul’u, 11 bin 836 konut satışı (yüzde 11.2) ile Ankara, 5 bin 772 konut satışı (yüzde 5.5) ile İzmir izledi. Baktığımız zaman Ağustos ayında Türkiye genelinde ipotekli konut satışları geçen yılın aynı ayına göre yüzde 12 artış göstererek 35 bin 338 oldu. Toplam konut satışları içinde ipotekli satışın payı yüzde 33.5 olurken, İstanbul 6 bin 982 ipotekli konut satışı ve yüzde 19.8 payla ilk sırayı aldı… Yine Ağustos ayına bakacak olursak, Türkiye genelinde 48 bin 828 konut ilk defa satıldı. İlk defa satılan konut sayısı geçen yılın aynı ayına göre yüzde 25.8 artış gösterdi. Toplam konut satışları içinde ilk satışın payı yüzde 46.2 olarak belirlenirken, ilk satışlarda İstanbul 8 bin 17 konut satışı ile en yüksek paya (yüzde 16.4) sahip oldu. Bunlar yaşanırken yabancılara konut satışında da artışlar yaşandı. Yabancılara ağustos ayında 1774 konut satıldı. Yabancılara yapılan konut satışlarında, ilk sırada 591 konut ile Antalya yer aldı, onu 511 konutla İstanbul izledi… Dergimiz ile alakalı bilgiler verecek olursak; Yapı Malzeme olarak bu sayımız ile bölgesinin en büyük fuarı olan sektördeki en son yenilik ve teknolojiler sergileneceği Yapı Fuarı Turkeybuild Ankara’da sektörümüzün yanında yer alacağız. Sizleri de bekleriz. Yeni bir sayımızda bir arada olmak dileği ile… Saygılarımızla,

Ahmet Faruk Koyuncu


22 - Gayrimenkul Sektörü Türkiye ekonomisinin lokomotifi olmaya devam ediyor 40 - 100 milyar dolarlık projeye Türk imzası 58 - Modern yapılara yenilikçi tasarımlar 68 - Yolların geleceği Trabzon’da masaya yatırıldı 76 - Eviniz kışa hazır mı? 90 - Yangının zararlarını doğru yalıtım azaltır

ABS YAPI ELEMANLARI .......................... 21 – 27 ACO ................................................................ 109 AJANS PRESS ...................................................10 AKÇANSA ...................................................... Ö.K.İ AKG GAZBETON................................................ 67 ARMUTLU ....................................................... 126 ASYAPI ELEMANLARI .......................................33 BAU 2015 .........................................................13 BLOKBİMS........................................................ 77 BOTECH ............................................................45 BOYSAN ..............................................120 – 121 BPRU FUARI ................................................... 134 BRAAS ............................................................ 125 CANON.............................................................. 11 CERMİX............................................................. 61

ÇİMSA............................................................... 39 ÇİMSA ..............................................................A.K DENGEBİMS..................................................... 81 DOMOTEX 2015 ............................................ 129 EAE .................................................................A.K.İ EGE YILDIZI .......................................................99 HEKİM HOLDING............................................8 - 9 İHLAS KOLEJİ................................................. 136 İHLAS PAZARLAMA ........................................ 138 İNTEK KALIP İSKELE.......................................... 1 KALEKİM........................................................... 87 KARKİM ...........................................................4 -5 KİLSAN.............................................................. 71 KİMFOR .............................................................93 KUZULUK ....................................................... 130

LAYHER ...............................................................7 MAPEI.................................................................51 METAL EXPO 2014 ....................................... 133 MİMSAN ISI TEKNOLOJİSİ ............................ 113 NET İLETİŞİM ......................................140 – 141 PAİNT İSTANBUL ............................................ 137 PENCERE FUARI ............................................ 139 PERI KALIP İSKELE........................................ Ö.K PETEK BANYO ................................................ 105 REMMERS ........................................................57 SOLAREX ........................................................ 135 THE BIG 5 DUBAİ 2014................................ 127 TOIRENT ......................................................... 117 URTİM .............................................................2 -3 YEM 2014...................................................... 131

YAPI MALZEME - OCAK 2013

15


Türkiye İMSAD sürdürülebilir üretim için önce ‘İş Sağlığı ve İş Güvenliği” dedi Dünyanın gelişmiş ülkelerindeki iş güvenliği standartlarını belirleyen İLO Sözleşmesi’nin Türkiye’nin gündemine alınması girişiminden büyük bir memnuniyet duyduklarını belirten Türkiye İMSAD Başkanı Dündar Yetişener; “Üniversiteler, sivil toplum kuruluşları, ilgili tüm kamu kurum ve kuruluşlarıyla birlikte, İLO Sözleşmesi’nin sağlayacağı tüm disiplinlerin ülkemizde hayata geçmesi için Türkiye İMSAD olarak gereken her türlü işbirliğine hazırız” dedi

16

YAPI MALZEME - EKİM 2014


Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği’nin (Türkiye İMSAD) yılda dört kez düzenlediği ‘Ekonomi Toplantıları’nın üçüncüsünde ‘Siyaset ve Ekonomi Nereye Gidiyor?’ konusu gündeme taşındı. Türkiye İMSAD Yönetim Kurulu Başkanı Dündar Yetişener’in ‘İş Sağlığı ve İş Güvenliği’ konusunu irdelediği toplantıda, Türkiye ekonomisi, inşaat ve inşaat malzemeleri sektörlerine ilişkin son verilerin yer aldığı ‘2014 Eylül Aylık Sektörel Rapor’u paylaşıldı. Türkiye inşaat malzemesi sektörünün önde gelen sanayici üyelerinin katıldığı toplantıya konuk konuşmacı olarak katılan Gazeteci-Yazar Meliha Okur’un ‘Ortadoğu’nun Geleceği ve Yeni Kaynak Paylaşımı’ konulu sunumunun ardından, Türkiye İMSAD Ekonomi Danışmanları Prof. Dr. Kerem Alkin ve Dr. Can Fuat Gürlesel,

dünya ve Türkiye ekonomisi ile inşaat ve inşaat malzemesi sektörlerine ilişkin gelecek beklentilerini anlattılar.

İŞ GÜVENLİĞİ KONUSUNDA YÜKSEK BİR SAHİPLENME BİRLİKTELİĞİ Yetişener: “İLO Sözleşmesi’nin hayata geçmesi için Türkiye İMSAD işbirliğine hazırdır.” Türkiye İMSAD Başkanı Dündar Yetişener, Soma’da 301 madencinin yası bitmeden İstanbul’da inşaatta çalışan 10 işçinin hayatını kaybettiği iş kazasını sektör olarak büyük üzüntü ile karşıladıklarını belirterek başladığı konuşmasında, “Soma’dan sonra ülke olarak büyük acı duyduğumuz bu elim inşaat kazasında yaşamını yitiren tüm işçi-

lerimize Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı dilerim” dedi. Üretimde sürekliliğin ancak iş sağlığı ve iş güvenliği ile sağlanabileceğini vurgulayan Dündar Yetişener, sözlerine şöyle devam etti: “İnsan yaşamını ve sağlığını önceliğe alan ve iş güvenliği konusunda yüksek bir sahiplenme birlikteliği kurularak, sürdürülebilir süreçlerin oluşturulması bugün ülke olarak en öncelikli gündemimiz olmak durumundadır. Dünyanın gelişmiş ülkelerindeki iş güvenliği standartlarını belirleyen İLO Sözleşmesi’nin Türkiye’nin gündemine alması girişiminden büyük bir memnuniyet duyuyoruz. Üniversiteler, sivil toplum kuruluşları olarak bizler, ilgili tüm kamu kurum ve kuruluşlarıyla birlikte, İLO Sözleşmesi’nin getirdiği tüm disiplinlerin ülkemizde hayata geçmesi için YAPI MALZEME - EKİM 2014

17


gereken her türlü işbirliğine Türkiye İMSAD olarak hazır olduğumuzu belirtmek isterim.”

KAYNAK PAYLAŞIMI “Yeni yüzyılın ilk 15 yılı ‘kaos’ dönemiydi, ikinci 15 yıl ise ‘kaynak paylaşımı’ dönemi olacak.” Gazeteci Yazar Meliha Okur da toplantıda yaptığı konuşmada, küresel dünyanın ekonomide halen likidite krizini aşmaya çalıştığını belirtti. Bu dönemde Türkiye’nin de bol likiditeden gelen parayı yönetmeye çalıştığına işaret eden Meliha Okur, dünyada yeni yüzyılın ilk 15 yılını ‘kaos’, ikinci 15 yılını ise ‘kaynak paylaşımı’ dönemi olarak nitelendirdi. Okur konuşmasında, “içinde yaşadığımız bölgede kartlar yeniden karılırken gelecekte neler olacak? Küresel likidite nereye gidecek ve kapitalizm yolunu nasıl çizecek? Türkiye ekonomide ve siyasette yeniyi nasıl oluşturacak?” konularını irdeledi.

18

YAPI MALZEME - EKİM 2014

DR. CAN GÜRLESEL: “YÜKSEK JEOPOLİTİK RİSKLERİN YAŞANDIĞI BİR SÜREÇTEN GEÇİYORUZ” Türkiye İMSAD Ekonomi Danışmanı Dr. Can Fuat Gürlesel de konuşmasında, ekonomide 2014 yılı beklentilerini etkileyecek koşulları anlattı. Dr. Gürlesel, konuyla ilgili olarak şu değerlendirmeyi yaptı: “Küresel ekonomi koşulları arasında önemli belirleyicilerden biri olan FED’in faiz belirleme sürecine yaklaşıldığı bir dönemdeyiz. Avrupa’da inşaat sektöründe büyümedeki yavaşlama ile birlikte Avrupa Merkez Bankası’nın yeni parasal genişleme önlemleri ekonominin bir diğer gündem konusu. Bölgemizde, yüksek jeopolitik risklerin yaşandığı bir süreçten geçiyoruz. Öte yandan Türkiye’nin cari açığını kontrol altında tutması önemli. Enflasyon ise artış eğilimini sürdürüyor. Yatırım

yapılabilir ülke konumunu koruyan Türkiye, kredi notlarını muhafaza etmeye çalışılıyor. Ekonomi yönetiminin değişmemesi ile de ihtiyatlı uyum devam etmekte. İç talep kontrol altında tutuluyor ve Merkez Bankası sıkı para politikasını sürdürüyor. Faiz indirimlerinde ise sona yaklaşıldı.”

EKONOMİDE BÜYÜME YAVAŞLADI Türkiye İMSAD Ekonomi Danışmanı Dr. Can Gürlesel, 2014 Eylül Aylık Sektörel Rapor’u verilerine dayanarak, 2014’ün ilk yarıyıl verilerini ve yılsonu öngörülerini değerlendirdi. Ekonomide büyümenin yavaşladığını ve 2014 yılın ikinci çeyrek dönemindeki iyimserliğin büyümeyi desteklemediğini belirten Gürlesel’in verdiği bilgiye göre, Eylül 2014 itibariyle ekonomide büyüme beklentisi yüzde 3-3,5 düzeyinde. İnşaat sektöründeki büyüme beklentisi yüzde 3,5-4,5


Türkiye IMSAD Başkanı Dündar Yetişener

olurken, inşaat malzemeleri sanayi üretimindeki büyüme beklentisi ise yüzde 5-5,5 seviyesinde bulunuyor.

İÇ TALEBİ YAVAŞLATMA ÖNLEMLERİ İKİNCİ YARIDA ETKİLİ OLDU İç talebi yavaşlatma önlemlerinin, yılın ikinci çeyrek döneminden itibaren etkili olduğunu belirten Dr. Can Gürlesel, “inşaat sektöründe de büyüme yavaşladı. Kamu inşaat harcamaları bu yıl beklendiği gibi önemli ölçüde durağanlaştı. Özel sektör inşaat harcamalarında büyüme hala beklenen düzeyde değil. Özel sektör inşaat harcamaları büyümesindeki sınırlı performansın nedeni ise zayıflayan iç talepten kaynaklandı.“

İNŞAAT MALZEMELERİNDE İHRACATIN YAVAŞLAMASININ ÜÇ NEDENİ İnşaat malzemeleri sektöründe ihra-

catta artışının yavaşladığına dikkati çeken Dr. Can Fuat Gürlesel, bunun üç nedeni ise şöyle açıkladı: “Müteahhitlik hizmetleri bu yılın ilk yarısında geriledi. Öte yandan AB‘de inşaat sektöründe büyüme ivme kaybediyor ve komşu ülkelere ihracatımızda gerileme var. İnşaat malzemeleri sanayi üretiminde de iç ve dış talepteki sınırlanmaya bağlı olarak yılın ikinci çeyrek döneminde büyümenin yavaşladığını görüyoruz.” 2014 yılının ilk yarısında (Ocak-Haziran) inşaat sektörünün 3,8 oranında büyüdüğünü, aynı dönemde kamu inşaat harcamalarındaki büyümenin 4,8, özel sektör inşaat harcamalarının ise 4,4 olarak gerçekleştiğini belirten Dr. Gürlesel, 28,8 milyon TL’si kamu ve 41,7 milyon TL’si özel sektör olmak üzere Türkiye’nin 2014’ün ilk yarısında gerçekleşen inşaat harcamalarının toplam tutarının 70,5 milyon TL olarak gerçekleştiğini belirtti.

İLK YARIYIL MALZEME İHRACATI YÜZDE 3 ARTIŞLA 12,7 MİLYAR DOLAR OLDU İhracat artışında yavaşlamayla birlikte 2014 Ocak-Temmuz verilerine göre, inşaat malzemesi ihracatı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 3 oranında artarak 12,7 milyar dolar oldu. İnşaat malzemeleri ithalatı ise aynı dönemde yüzde 11,5 oranında azaldı ve 5,4 milyar dolara geriledi. Böylece, inşaat malzemelerinde ihracatın ithalatı karşılama oranında yılın ilk aylarından itibaren başlayan gerileme süreci devam etti.

MISIR, İRAN VE BAE’YE İNŞAAT MALZEMESİ İHRACATINDA PATLAMA YAŞANDI Türkiye İMSAD’ın Eylül Aylık Sektörel Raporu’nda, inşaat malzemesi ihracatının gerçekleştiği 20 ülke sıralamasında dikkati çeken bir değişim yaşandı. 2014’ün Ocak-Temmuz dönemini kapsayan yılın ilk 7 ayında, bir önceki yılın aynı dönemine göre Türkiye’nin; Mısır, İran ve Birleşik Arap Emirlikleri’ne (BAE) gerçekleştirdiği inşaat malzemesi ihracatında patlama yaşandı. Buna göre, Türkiye’nin Mısır’a gerçekleştirdiği ihracat yılın ilk 7 ayında, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 87 oranında artarak 278,6 milyon dolara, İran’a yapılan ihracat yüzde 61,3 oranında artarak 412,1 milyon dolara, BAE’ye yapılan ihracat ise yüzde 32,2 oranında artarak 521,7 milyon dolara yükseldi. Bu ülkeleri sırasıyla; yüzde 29 artışla İngiltere, yüzde 24 artışla Romanya, yüzde 20,9 artışla Gürcistan, yüzde 16,6 artışla Almanya, yüzde 16,3 artışla İsrail, yüzde 14,5 artışla Türkmenistan, yüzde 11,3 artışla Bulgaristan ve yüzde 6,1 artışla Yemen izledi.

ÜRETİMİ ARTAN İNŞAAT MALZEMELERİ 2014 Ocak-Haziran döneminde inşaat malzemeleri sanayi üretiminde büyüme görülen başlıca alt sektörler ise; yüzde 34 büyüme ile duvar kağıdı, yüzde 26 ile metalden kapı pencere, yüzde 23 ile parke-yer döşemeleri, yüzde 16 ile boya, vernik ve benzeri kaplayıcı maddeler, yüzde 14 ile elektrikli aydınlatma ekipleri ve yüzde 12 ile kireç-alçı üretiYAPI MALZEME - EKİM 2014

19


Türkiye IMSAD Başkan Vekili Oktay Alptekin, Gazeteci Yazar Meliha Okur, Türkiye İMSAD Başkanı Dündar Yetişener, Türkiye İMSAD Ekonomi Danışmanı Dr.Can Gürlesel, Türkiye İMSAD Ekonomi Danışmanları Prof. Kerem Alkin minde görüldü. Üretimi gerileyen alt sektörlerin başında ise yüzde 28,4 ile soğutma ve havalandırma ürünleri geldi.

İLK YARIDA ALINAN KONUT YAPI RUHSATLARINDA YÜZDE 35 ARTIŞ OLDU Türkiye İMSAD Eylül Sektörel Eylül raporuna göre, 2014’ün ilk yarısında (Ocak-Haziran) alınan yapı ruhsatlarında yüzde 35 oranında artış görüldü. Buna göre, ilk yarıda alınan yapı ruhsatı toplam 112,6 milyon metrekare oldu. Bunun 84 milyon metrekaresini konut ruhsatları oluştururken, 28,6 metrekaresi konut dışı yapı ruhsatları oluşturdu.

KONUT SATIŞLARI İLK YARIDA YÜZDE 7,8 GERİLEDİ Raporda yer alan verilere göre, 2014 Ocak-Haziran dönemini kapsayan 6 ayda, konut satışları ise geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 7,8 oranında geriledi. Birinci el konut satışlarındaki gerileme yüzde 4,2 olurken, ikinci el konut satışlarındaki gerileme yüzde 10,6, ipotekli konut satışları ise yüzde 32,4 oranında geriledi. Buna karşın yabancılara konut satışında yüzde 62,5 ile dikkati çeken bir artış gerçekleşti.

20

YAPI MALZEME - EKİM 2014

İnşaat Malzemeleri İhracatında Pazar Gelişmeleri (Ocak-­‐Temmuz 2014) Ülkeler

2013 / 7 Dolar

2014 / 7 Dolar

Değişim

FRANSA RUSYA AZERBAYCAN CEZAYİR LİBYA IRAK S.ARABİSTAN ALMANYA İNGİLTERE ROMANYA BULGARİSTAN GÜRCİSTAN TÜRKMENİSTAN MISIR ABD İRAN İSRAİL BAE YEMEN

279.652.906 468.517.369 505.966.154 259.095.909 506.596.763 1.896.150.827 435.502.732 502.170.432 568.815.481 197.582.560 141.825.757 187.031.777 411.530.947 148.504.736 570.959.181 255.577.010 436.645.103 394.712.911 232.625.211

270.183.676 416.288.596 407.597.564 189.685.778 405.278.779 1.592.506.330 321.807.988 585.423.281 736.411.377 246.626.369 157.905.905 226.095.075 471.040.757 278.625.396 677.697.878 412.134.533 507.831.813 521.726.237 246.927.806

-­‐3,4 -­‐11,1 -­‐19,4 -­‐26,8 -­‐20,0 -­‐16,0 -­‐26,1 16,6 29,5 24,8 11,3 20,9 14,5 87,6 18,7 61,3 16,3 32,2 6,1



Gayrimenkul Sektörü Türkiye ekonomisinin lokomotifi olmaya devam edecek 2014 yılının gayrimenkul sektörü için zorlu geçtiğini belirten BGC Partners Baş Ekonomisti Özgür Altuğ; “Bu yılın sonundan itibaren, genel seçimlerin de etkisiyle konut sektörünün pozitif geçeceğini düşünüyoruz. Sektör Türkiye ekonomisinin lokomotif sektörü olmayı sürdürecek ancak etkisi azalacak” dedi BGC Partners Baş Ekonomisti Özgür Altuğ, Türkiye ve dünya ekonomisini değerlendirirken, gayrimenkul sektöründeki arz talep dengesini, satış rakamlarını ve konut kredilerini katılımcılarla paylaştı. Altuğ “Bu yıl konut sektörü için zorlu oldu. Beklentimiz bu yılın sonundan itibaren, genel seçimleri kapsayan süre içinde konut sektörü açısından pozitif geçeceği yönünde. Önümüzdeki dönemde en büyük risk Amerika Merkez Bankası’nın yapabileceği faiz artırımı. Fakat genel itibari

22

YAPI MALZEME - EKİM 2014

ile bakıldığında, son 10 yılda ortalama yüzde 5 büyüyen Türkiye ekonomisinin, önümüzdeki 10 yılda yüzde 3’ler civarında büyüyebileceğini düşünüyoruz. Gayrimenkul sektörü Türkiye ekonomisinin lokomotif sektörüdür, olmaya da devam edecek ancak etkisi azalacak” dedi. Cari açıktan kaynaklanan riskler ve buna karşı hükümetin attığı adımların ekonomide iç talebi baskılayıcı bir etkiye sahip olduğunu vurgulayan Altuğ, bu durumun gayrimenkul sektörünü görece olumsuz etkilediğini belirtti.

ÖZEL SEKTÖR KENTSEL DÖNÜŞÜME DAHA FAZLA DESTEK OLMALI Moderatörlüğünü GYODER Yönetim Kurulu Üyesi ve Soyak Holding CEO’su Dr. M. Emre Çamlıbel’in yaptığı “Mevzuattan 3 gündem 3 yorum” panelinde ise İstanbul Esenler Belediye Başkan Yardımcısı Orhan Oğuz Türk, LL.M, İş GYO, Hukuk Müş. & İK ve Eğitim Grup Başkanı Av. Pınar Ersin Kollu ve Tüketicinin Korunması ve Piyasa Gözetimi Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Bay-


ram Uzunoğlu yer aldı. Oturumda, hem kamu, hem hukukçu, hem de özel sektör gözüyle, gayrimenkul sektörünü yakından ilgilendiren imar, kentsel dönüşüm ve tüketici mevzuatında meydana gelen son değişiklikler ve sektöre etkileri değerlendirildi. 6306 sayılı Kentsel Dönüşüm Yasası İstanbul Esenler özelinde masaya yatırılırken, özel sektörün kentsel dönüşüme daha fazla destek olması gerektiği ortaya çıktı. Tüketici Kanunu’nda meydana gelen son değişikliklerin sektöre sıkıntı oluşturan hususlar da tartışıldı ve görüşüldü. Zirvenin son oturumunda ise moderatörlüğünü GYODER Başkan Yardımcısı Haluk Sur’un yaptığı Kayseri’de “Ah-i Evran Geleneği” gerçekleşti. Panelde Kayserili yatırımcılar ve iş adamları, “Kayseri’deki iş ahlakı, ahilik anlayışı, Kayserili tüccar ve sanayicinin özellikleri, girişimcilik ruhu, pratik zekâsı, iş yapma biçimi ve yüzyıllardır süre gelen ticaret geleneği hakkında bilgi verdi. Kınaş İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Kınaş, şirketlerinin başarıya ulaşmasında Ah-i Evran geleneğinin çok etkili olduğunu vurgulayarak şöyle konuştu: “Ah-i Evran geleneğinin temelleri İslam’a dayanıyor dolayısıyla çok sağlam temeller üzerinde kurulmuş bir gelenek. Biz de bu geleneğe bağlı kalmaya çalışıyoruz. Projeci başladığımız iş hayatımızda Kayseri’de önemli bir yere geldik. Bu başarımızın Ah-i Evran geleneği ile olduğunu düşü-

YAPI MALZEME - EKİM 2014

23


ris Güllüce’nin katıldığı zirvede Kayseri’nin gayrimenkul alanında taşıdığı potansiyel ve son yıllarda gösterdiği hızlı gelişim masaya yatırıldı.

TORUN: “GAYRİMENKUL RANT DEĞİL STRATEJİK BİR SEKTÖRDÜR” Gayrimenkul sektörü Türkiye’de ekonominin gelişmesine, büyümesine paralel gelişiyor, büyüyor. 2000’li yıllarda, ekonomik krizler, yüksek enflasyon ve yüksek faiz oranları gayrimenkul sektörünün büyümesine gelişmesine imkân vermemişti. Bugün ise siyasi, ekonomik istikrar, tek haneli enflasyon ve faiz oranları ve uzun kredi imkânları konut alımını, gayrimenkul proje finansmanını kolaylaştırmış, sektöre hızlı büyüme ve ivme kazandırmıştır. Sektörün bu başarısını bir rant kapısı olarak değil, üreten, istihdam sağlayan, vergi veren reel bir sektör olarak kabul etmeliyiz” dedi. T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce

nüyorum.” İmtaş İnşaat Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Mahmut Başyazıcıoğlu ise Ah-i Evran geleneğinin geçmiş yıllarda Kayseri’de daha çok uygulandığına dikkat çekti. Başyazıcıoğlu: “Bu geleneğin devam etmesi Kayseri ve Türkiye’nin ekonomisine katkı sağlayacaktır” dedi. Makromarket Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Şeref Songör ise yetenek, bilgi, azim, ustalık gibi kavramların Ah-i Evran geleneğinin aradığı özellikler olduğunu söyledi. Songör, Ahilik geleneğinde çıraklıktan başlayan ve ticari ahlakı, doğruluğu, dürüstlüğü öğreten çok güzel bir sürecin olduğunu belirtti.

yatak kapasitemiz burada hayata geçirilecek otellerle 5 bini bulacak. Böylece dağdaki karı kâra çevireceğiz” dedi. Türkiye’nin Gayrimenkul Platformu GYODER, daha önce Bursa, Konya, Gaziantep, İzmir ve Samsun’da düzenlediği Gelişen Kentler Zirvesi’nin 6’ncısını Kayseri Büyükşehir Belediyesi işbirliği ile 5 Eylül’de Ommer Hotel’de gerçekleştirdi. GYODER Başkanı Aziz Torun, Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Özhaseki, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, T.C. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız ve T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanı İd-

GÜLLÜCE: “KENTSEL DÖNÜŞÜM SÜRECİ HIZLANDI” Kentsel dönüşümün partisinin olmayacağını vurgulayan T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce “Kentsel dönüşüm genç bir uygulama. Bizler de son iki yıldan bu yana bu konuyla uğraşıyoruz. Bu sebeple uygulamada hem kanun koyucu hem yüksek yargı hem bizlerin aksaklıkları olmuyor değil. Seçimler sebebiyle yavaşlayan kentsel dönüşüm süreci tekrar hızlandı. Hangi parti olursa olsun belediye başkanlarımız bizimle muhatap olsunlar. Uygun yol haritası çizelim, biz her türlü desteğe hazırız. Türkiye daha hızlı, daha çok hem deprem riskinden hem de bu çöküntü alanlardan kurtulsun” dedi.

GYODER GELİŞEN KENTLER ZİRVESİ’NİN 6. DURAĞI KAYSERİ OLDU Türkiye’nin potansiyeli yüksek kentleri ve bölgeleri ile bu kentlerdeki gayrimenkul yatırım fırsatlarını ön plana çıkarmak amacıyla düzenlenen “Gelişen Kentler Zirvesi”nin 6’ncısı Kayseri’de düzenlendi. Gayrimenkulün rant değil stratejik bir sektör olarak görülmesi gerektiğini belirten GYODER Yönetim Kurulu Başkanı Aziz Torun “Gayrimenkul sektörü durağan ve rant kapısı bir sektör değil üreten, istihdam sağlayan, vergi veren reel bir sektör olarak kabul edilmelidir” dedi. Kayseri ve Erciyes hakkında bilgi veren Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Özhaseki “Erciyes’i uluslararası bir kayak merkezi haline getirmek istiyoruz. Bunu başardığımızda, Erciyes’imiz Kayseri turizmine çok büyük katkı sağlayacak. Şuan 800 olan

24

YAPI MALZEME - EKİM 2014

GYODER Yönetim Kurulu Başkanı Aziz Torun


T.C. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız

YILDIZ: “ÜRETİME YÖNELİK GAYRİMENKUL FONLARI” Konuşmasında üretime vurgu yapan T.C. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız: “Bir ülkede üretim değil tüketim üzerine gayrimenkul hareketi artıyorsa burada bir sorun var demektir. Dolayısı ile sadece tüketimin olduğu üretimin olmadığı bir ortamda sürdürülebilir bir büyüme sağlamak mümkün değildir. Bu değişimin yönetilmesi için, üretime yönelik gayrimenkul fonlarıyla sermaye hareketlerini karşılamak lazım” dedi.

ÖZHASEKİ: “ YEŞİL ALAN VE DONATI ALANLARINA DA GENİŞ YER VERİLECEK” Kayseri’deki kentsel dönüşüm ve Erciyes hakkında bilgi veren Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Özhaseki “Erciyes’i uluslararası bir kayak merkezi haline getirmek istiyoruz. Bunu başardığımızda, Erciyes’imiz Kayseri turizmine çok büyük katkı sağlayacak. Şuan 800 olan yatak kapasitemiz burada hayata geçirilecek otellerle 5 bini bulacak. Böylece dağdaki karı kâra çevireceğiz” dedi. Özhaseki; Kayseri’deki kentsel dönüşüm hakkında da şunları söyledi; “Kocasinan ilçesinde bulunan 505 bin metrekare alanı dönüştüreceğiz. Bölgede 4 bin 500 hak sahibi ile anlaşma çalışmalarına başladık. Yüzde yüz anlaşma sağlandığında mahallede emsal 0.8’den ortalama 2.8’e çıkartılacak. Böylece şu anda 650 bin metrekare olan toplam inşaat alanı yaklaşık 1 milyon 820 bin metrekareye çıkacak. Dönüşüm sonrasında bölge yüksek kat-

lı binalardan oluşacak. Yeşil alan ve donatı alanlarına da geniş yer verilecek.

HİSARCIKLIOĞLU: “AKILLI ŞEHİRLER ÖN PLANA ÇIKACAK” Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı M. Rıfat Hisarcıklıoğlu ise şöyle konuştu: “Kayseri gurur duyduğumuz şehirlerimizden biri. Kayseri’nin başarı hikâyesinde birlik olmak, tek yumruk halinde olmak geliyor. Dünyada her yıl iki Türkiye kadar bir nüfus orta sınıf oluyor. Zenginleşmeye eğilim var. Bu da şehirleşmeyi ön plana çıkarıyor. Önümüzdeki 10 yılda şehirler ön planda ola-

cak ve artık şehirler yarışacak. Dünya ekonomisinin yüzde 60’ı şehirlerde olacak. O yüzden akıllı şehirler ön plana çıkacak. Erciyes yeni keşfediliyor, paraya dönüştürülüyor. Oraya bir vizyon lazım ve bu doğrultuda hizmet götürmek gerekiyor. Dünya şehirleri nereye gidiyorsa bir adım önde olmak lazım. Şehirlerimiz hepimizin ortak gururu, hepimiz aynı hedefe taşı atarsak hedefi vururuz.” Moderatörlüğünü GYODER Yönetim Kurulu Üyesi ve EPOS Kurucu Ortağı Neşecan Çekici’nin yaptığı “Kayseri’ye Bakış ve Yatırım Fırsatları” oturumunda Ankara Üniversitesi, Taşınmaz Geliştirme Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Harun Tanrıvermiş yer aldı. Oturumda, son yıllarda hızlı gelişen ve büyük potansiyel taşıyan Kayseri’nin ekonomik ve demografik yapısı ile yatırım fırsatları mercek altına alındı. Oturumda GYODER tarafından hazırlatılan ‘Kayseri Gayrimenkul Sektörü Değerlendirme ve Öngörüler Raporu’ katılımcılarla paylaşıldı ve değerlendirildi. Ayrıca ilk kez GYODER tarafından hazırlatılan ‘Kayseri Konut Satın Alma ve Tüketici Tercihleri Araştırması’ da zirvede katılımcılarla paylaşıldı. Ankara Üniversitesi, Taşınmaz Geliştirme Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Harun Tanrıvermiş, “Kayseri’de konut sahipleri yüzde 70 iş yeri sahipleri yüzde 50’lilerde. İşyerinde kiralık tercih ediliyor. Araştırmamızda Kayseri’de ofis ve rezidanslar anlamında ciddi oranda ihtiyaç olduğunu gördük” dedi. Araştırma sonuçlarına göre dikkat çekici veriler; Kayseri’de nüfus artış hızı Türkiye ortalamasının üstünde bir hızla artıyor. Kayseri konut piyasası yüz de 100’ün üzerinde bir artış göstermiş olup, 2008 yılından itibaren konut satışları her yıl düzenli olarak artmıştır.

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı M. Rıfat Hisarcıklıoğlu

YAPI MALZEME - EKİM 2014

25


Facia Alubond a2 yanmaz kompozit panel ile önlendi Bomonti Hilton Otel’de çıkan yangında, dış cephede Alubond A2 yanmaz kompozit panel kullanılmış olması, büyük bir faciayı önledi

kompozit panellerin, binaların iç-dış cephe giydirmelerinde kullanıldığını ve en önemli özelliği yangına karşı en üstün performansı sağlayan yanmaz statüsünde bir malzeme olduğunu beAlubond Türkiye Satış ve Pazarlama Müdürü Kaan Ergenç lirtti. Tüm dünyada artık çok önem kazanan yanİstanbul Bomonti’deki Hilton Oteli teras gın yönetmeliklerinin artması ve ayrıca katında jenaratörün tutuşması sonucu Avrupa Birliği uyum yasasına göre yeni küçük çaplı bir yangın çıktı. Bina dış yapı yönetmeliğinin artık Türkiye’de cephesinin Alubond A2 yanmaz kompozit panel ile kaplı olması büyük bir faci- de geçerli olduğunu belirten Ergenç, ayı önledi. Alubond Türkiye Satış ve Pa- “En ufak ateş kıvılcımları bile bir yazarlama Müdürü Kaan Ergenç konu ile pıda kısa sürede söndürülmesi zor bir ilgili yaptığı açıklamada; Alubond A2 sı- yangına neden olabiliyor. Ülkemizde nıf yanmaz mineral dolgulu alüminyum bu konuyla ilgili Bakanlar Kurulu’nun

26

YAPI MALZEME - EKİM 2014

2009 tarihinde 2009/15316 sayılı kararı ile Resmi Gazete’nin 27344 sayısında yayınlanan “Binaların Yangından Korunması” yönetmeliğine göre; bina yüksekliği yirmi bir buçuk metreden fazla olan yapılarda A2 sınıfı yanmaz malzeme kullanılması zorunlu tutulmuştur. Bomonti Hilton’un dış cephesi Alubond A2 yanmaz panellerle kaplı olduğu için, büyük çaplı bir yangın çıkması ve bir faciaya dönüşmesi önlendi. Otel Alubond A2 ile kaplanmasaydı, yangın hızlı bir şekilde tüm binayı sarabilir ve onlarca kayıp yaşanabilirdi. Alubond A2 yanmaz kompozit panel insan hayatını ve malvarlığını kurtarmakta ve yaşamın tüm alanlarında üstün koruma sağlamaktadır” şeklinde konuştu.



İş merkezlerinin asansör holü dolguları için en iyi çözüm: Modulo System Geoplast ürünlerinin tanıtım ve pazarlamasını yapmakta olan ABS Yapı Elemanları ürünlerinin hepsi kendi alanlarında oldukça pratik ve işlevsel olup, zaman ve maliyet olarak da ciddi oranda tasarruf sağlamakta

28

YAPI MALZEME - EKİM 2014


ABS Yapı Elemanları olarak 2012 yılından beri Türkiye’de İtalyan Geoplast ürünlerinin tanıtım ve pazarlamasını yapmakta. Ürünlerinin hepsi kendi alanlarında oldukça pratik ve işlevsel olup, zaman ve maliyet olarak da ciddi oranda tasarruf sağlamakta. Ayrıca, ürünlerinin çoğu geri dönüşümlü malzemeden üretilmekte olup çevre dostu ürünlerdir ve LEED sertifika puanları kazandırırlar. A sınıfı tüm iş merkezlerinin ofis alanlarında modüler yükseltilmiş döşeme uygulaması yapılmaktadır. Ofis alanlarında uygulanan bu döşeme sistemi katlardaki asansör holleriyle

25-30 cm’ye varan kot farkları oluşturmaktadır. Bu farklar da asansör holünün genellikle gaz beton, köpük beton, hafif şap veya en kötüsünden harçla (çimento + kum karışımı) doldurulmasını gerektirir.

ŞAP ALTI YÜKSELTİLMİŞ DÖŞEME MİNİMODULO | 3 – 30 CM ARALIĞINDA Minimodulo kör kalıpları asansör hollerinde karşılaşılan dolgu sorununun giderilmesi için en ideal üründür. Zemin şapı içine konulan 3 cm’den başlayan yüksekliklerde kör kalıplar;

- Mümkün olan en hafif dolgudur; kesit yükseklikten bağımsız olarak yapıya ilave olarak gelen tek ağırlık kör kalıpların üzerine gelecek şap ve ser zeminin ağırlığıdır, plastik kör kalıpların bir ağırlığı yoktur. - Kör kalıplar şantiye içerisinde iç içe geçmiş bir şekilde taşındığından yatay ve dikey taşımada büyük kolaylık sağlar. Örneğin; bir palet Minimodulo H9 ile 240 m2 yüzey kaplanabilir. - Kolay ve hızlı (100 m2/adam-saat) kurulur. - Metal ayak + kompozit levhalı yükseltilmiş döşemelere kıyasla çok çok daha YAPI MALZEME - EKİM 2014

29


ekonomiktir. Oluşturulan boşluklardan her türlü (elektrik, mekanik vb.) tesisat geçirilebilir, belirli aralıklarda konulacak buat kapakları ile tesisatlara kolayca erişilebilir ve düşük maliyetlerle müdahale edilebilir. Bu sayede ofis alanları arasında yerden de tesisat bağlantısı sağlanabilir. - Şap içinde oluşturulan yüzlerce sütun, kemer ve kubbe sayesinde çok yüksek taşıma kapasitesine sahiptir. - Diğer modüler yükseltilmiş döşemelerin aksine, zemin kaplamasını kaplama türü ve boyutları konusunda sınırlandırmaz. - Üzerine tuğla-gazbeton-alçıpan vb. her türlü bölme duvar rahatça yapılabilir.

30

YAPI MALZEME - EKİM 2014

REFERANS: MART 2014 | İŞ MERKEZİ ASANSÖR HOLÜ | LEVENT, İSTANBUL | KARMA PROJE İhtiyaç Çok katlı projenin çekirdeğindeki asansör hollerinde 34 cm hafif dolgu ihtiyacı. Çözüm Modulo System H30 ile katlardaki asansör holleri boşluklu betonarme yükseltilmiş döşeme oluşturularak dolduruldu. - Yapıya sadece şap kalınlığı kadar ekstra bir yük geldi - Oluşturulan şap altındaki boşluk tesi-

sat geçişlerine imkan sağladı - Her katta 90 m3’lük dolgu (yaklaşık 5 kamyon) sadece 2 palet kör kalıp ile yapılabildi; şantiye giderlerinden ciddi tasarruf sağlandı

HER TÜRLÜ YÜKSELTİLMİŞ DÖŞEME VEYA DOLGU MODULO | 30 – 70 CM ARALIĞINDA Modulo sistemi 3 cm’den 70 cm’ye kadar farklı yüksekliklerdeki kör kalıplardan oluşur. Dolayısı ile Modulo kör kalıpları ile projenin çok farklı yerlerinde her türlü dolgu ve/veya yükseltilmiş döşeme ihtiyacı da giderilebilir. Zemin şapı içine konulan 70 cm yüksekliğine kadar kör kalıplar;


- Benzersiz nakliye, yatay-dikey taşıma ve yer tasarrufu sağlar; örneğin, 50 cm’lik dolguda 50 kamyonluk gazbeton yerine 1 kamyon kör kalıp yeterlidir. - Kolay ve hızlı (90 m2/adam-saat) kurulur. - Toplam yapı ağırlığından, dolayısı ile toplam donatı ve betondan tasarruf sağlar. - Kat döşemelerinde geleneksel malzemeli dolgulara kıyasla çok daha hafif bir dolgu sistemidir. - Büyük açıklıklarda minimum imalat ile döşemeyi taşıyan sistemin oluşturulmasını sağlar. - Döşemede oluşturulan yüzlerce kemer, kubbe ve sütun sayesinde yüksek

taşıma kapasitesine sahiptir; Modulo H45, C30 sınıfı beton ve çelik hasır donatı kullanıldığında, 5 cm şap kalınlığı ile 8 ton, 10 cm şap kalınlığında 16 ton maksimum yük dayanımı gösterir. - Oluşturulan döşeme altı boşluğundan her türlü tesisat (elektrik, mekanik vb.) geçirilebilir. - Üst katlardaki inşaat devam ederken dolgunun yapılmasına imkan tanır, dolayısı ile ciddi anlamda inşaat süresinde kısalma sağlar. - Oluşturulan yüzey beton olduğu için üzerine daha sonra serbestçe her türlü zemin kaplaması yapılabilir, tuğla-gazbeton-alçıpan vb. bölme duvar oluşturulabilir.

- Dolgu gerektiren temellerde hem dolgu hem de temel kirişlerinin kalıbı olarak işlev görür. - Oluşturulan hava boşluğu ısı ve ses izolasyonu sağlar, temel kodunda radon gazı ve nem birikimini engeller. YAPI MALZEME - EKİM 2014

31


Türkiye’nin C80 beton sınıfı kullanılarak inşa edilen ilk ve tek ofis&konut binası İstanbul’un en güvenli, en modern ofis&konut projesi Spine Tower’ın inşaatında en sağlam beton türü olan C80 kullanıldı Maslak Bölgesi’ne farklı bir bakış açısı getiren Türkiye’nin ilk C80 beton sınıfı kullanılarak projelendirilen ve inşa edilen ofis&konut projesi ilkleri ile dikkat çekiyor. Eyigüngör, Ortaş, Sayılı ve Uzal ailelerinin yatırımı olan çevreci bina SpineTower, 191m yükseklikte bile açılabilen camları, saniyede 6,5 m hıza sahip asansörleri, ferah kat tavan yüksekliği, yeşil alanları ve yürüyüş yollarıyla farkını ortaya koyuyor. Baraj yapımlarında kullanılan ve en sağlam beton türü olan C80’le yapılan İstanbul’un tek binası SpineTower’ın Yönetimi, konforun yanı sıra güvenlik, emniyet ve sağlamlık gibi özelliklere

32

YAPI MALZEME - EKİM 2014

büyük önem veriyor. Son katta bile camların açılabildiği cephe sistemi ile tasarlanan, 8.5 şiddetindeki depreme dayanıklı örnek proje SpineTower’ın rüzgar testleri ise Avrupa’nın en etkin merkezleri tarafından gerçekleştirildi. Güvenliğe verilen önem doğrultusunda Spine Tower Yönetimi tüm çalışanlar için yangın güvenliği konusunda da Prof. Dr. Kazım Beceren ve ekibinden Yangın Güvenliği Eğitimi aldı. Yüzde 54’ü yeşile ayrılan örnek proje Spine Tower’da tam kapasiteye ulaşıldığında gün içinde 3000 kişi çalışacak, 500 kişi de residanslarda yaşayacak.



Asya ve Avrupa yakasını birleştirecek olan 3.Boğaz Köprüsü’nde PERI imzası Projenin Adı: 3. Boğaz Köprüsü Projenin Yeri: İstanbul, Türkiye Ana Yüklenici: ICA – IC Içtas / Astaldi J.V.

34

YAPI MALZEME - EKİM 2014

Projede Kullanılan Kalıp Sistemleri: VARIO GT 24 PERI ACS Hidrolik-Tırmanır Sistem


PERI ACS KENDİLİĞİNDEN TIRMANIR SİSTEM İLE DÜNYANIN EN YÜKSEK BETONARME KÖPRÜ AYAKLARI Türkiye metropolünün kuzeyinde, Boğaz’ın üzerinde ülkenin üçüncü ve en geniş köprüsü inşa ediliyor. Asma köprüyü A şeklindeki iki adet pilon taşıyacak ve yüksekliği 330 metreye çıkacak, bu da onu dünyanın en yüksek köprülerinden biri yapacak. İki ayağın üst bölümünün inşası; her biri 4.60 metre yüksekliğinde 21 beton döküm segmenti ile oluşturulacak. Betonarme pilonların özel şekli ve askı parçalarının karmaşıklığı, esnek ve hassas bir planlama süreci gerektirmekteydi, bütünüyle bir PERI çözümüne. 59 metre genişliğindeki köprü; 8 şeridi ve 2 raylı sistemi ile İstanbul Boğazı

boyunca 1,408 metre açıklık geçecek, Asya ve Avrupa kıtalarını birleştirecek olan 260 kilometrelik yeni Kuzey Marmara Otoyolu’nun da bir parçası olacak. PERI ACS Hidrolik-Tırmanır Sistem ve VARIO GT 24 ahşap kirişli perde kalıbı sayesinde esneklik, beton yüzey kalitesi ve ölçü şaşmazlığı gibi talepler tam anlamıyla yerine getirildi. Hidrolik tırmanır sistem sayesinde yüksek verimliliğe ve şaşkınlık verici kısa döküm devirlerine ulaşıldı.

ACS KENDİLİĞİNDEN TIRMANIR SİSTEM, KARMAŞIK GEOMETRİLERE EN UYGUN BİÇİMDE UYARLANDI A şeklindeki pilonların eğimli yüzeyleri için ACS-V hidrolik tırmanır sistemin ayarlanabilir bir versiyonu kullanıldı. Betonun eğimli yüzeyi için bu sistem en

optimum şekilde uyarlandı. Yüksekte ve eğimli yapılarda güvenli ve ergonomik çalışma şartlarının sağlanması için çalışma platformu her zaman yatay pozisyonda tutuldu. Dikeye yakın yüzeylerde ise kalıp işlemi standart ACS-R sistemi aracılığıyla sağlandı. Pilon ayaklarında ise ACS-V sistemiyle beraber ACS-P sistemi kullanıldı. Kalıp çözümü açısından planlama aşamasında karşılaşılan en önemli güçlük; dört pilon ayağının yukarı çıktıkça kesit olarak daralmasıydı. Yapı; kesik köşelere sahip bir üçgen şekline sahip. Pilonların 3 uzun poligon tarafının uzunluğu, ayaklar yükseldikçe 1.40 metre kadar daralmakta. Çalışma platformları açısından ihtiyaç duyulan ayarlamalar, ortadaki dolgu platform yüzeylerinin komşu platformlara kolayca mesnetlenip birbirlerine bağlanması ile başarıl-

YAPI MALZEME - EKİM 2014

35


dı. Kalıp uyarlamaları ise mesafe tutucu plakalar ve cıvatalı dolgu elemanları sayesinde gerçekleştirildi. Ek olarak, PERI kendiliğinden tırmanır sistem, özellikle köprünün eğik kablolarını tutan ekipmanın çelik askı parçalarının montajı için de ihtiyaç duyulan gerekli esnekliği sağladı. Planlama esnasında çok büyü boyutlardaki çelik tırmanma aksamların değişen ölçü ve pozisyonları göz önüne alındı. Tırmanma aksı belirlenirken, askı kabloları ile çakışmasını engellemek için çok iyi yönetilmiş bir planlama prosedürü uygulandı. Bunun için de çok yüksek kalitede bir ölçü doğruluğu gerekmekteydi.

PERI’DEN TAM BİR ÇÖZÜMYÜKSEK ÇALIŞMA GÜVENLİĞİ, ARTTIRILMIŞ VERİMLİLİK Tüm ACS tırmanma birimlerinde trapez şeklindeki bir kaplama bulunmaktadır. Alt çalışma platformu trapez yüzey ile tamamıyla kapalı ve şantiye personeli açısından düşmeye, beklenmedik rüzgârlara ve hava şartlarına göre tam bir koruma sağlamaktadır. Seviye +1 ve +2 ise bir sonraki katın tamamı için çelik donatı yerleştirilmesini sağlamaktadır. Bu bölümlerdeki delikli trapez sac, içeriye hava ve ışık girmesini sağlamaktadır. En üstteki üç platformda 42 tona kadar çelik donatı malzemesi depola-

36

YAPI MALZEME - EKİM 2014

nabilir. Öne eğimli platformların üzerinde döner bir beton dağıtıcı da aynı anda sistemle beraber tırmanmaktadır. Ayrıca asansöre ulaşım da planlama safhasında sisteme entegre edilmiştir. 3 boyutlu tasarım sayesinde bu iyi düşünülmüş çözüm şantiye personeli tarafından kısa sürede sisteme uygulanmıştır. PERI’nin tecrübesi, planlamadaki yeterliliği ve çok fazla miktardaki malzemenin zamanında sevk edilmesi gibi özellikleri sayesinde problemsiz bir çalışma yaşanmış ve kısa olan inşaat takvimine erişilmiştir.

askı köprüsüdür. Yapılması planlanan yeni havalimanına direkt ulaşımı olması nedeniyle de ilk iki köprünün yükünü önemli ölçüde hafifletmesi bekleniyor. Bu iddialı proje 2015 yılı içinde tamamlanacaktır. Yorum

İSTANBUL’UN ALTYAPI SORUNLARINI RAHATLACAK 15 milyonluk nüfusuyla megakent İstanbul dünyanın en büyük dördüncü şehri. İki kıta ve iki deniz üzerine yayılmasıyla özel bir konuma sahip ancak bu durum yanında kronik trafik sorunlarını da beraberinde getiriyor. Özellikle 1973 ve 1988 yılında inşa edilen iki boğaz köprüsü büyük trafik yoğunluklarına sahne oluyor. Yeni Kuzey Marmara Otoyolu istanbul’un merkezinin yaklaşık 25km kuzeyinden geçiyor. 3. Köprü namı diğer Yavuz Sultan Selim Köprüsü Karadeniz’ e çıkış noktasında bulunuyor ve dünyanın en yüksek köprüsü olmasının yanında hem de dünyanın, üzerinde tren geçişi olacak en geniş betonarme

Yapım Müdürü Samet Seyhan

Deputy Project manager Evans Baek

3. Boğaz Köprüsünün pilonları konik şekli ve sayısız gömülü aksamları nedeniyle kendine has ve oldukça karmaşık. PERI’nin büyük deneyimi sayesinde bu tip bir köprü projesinde PERI ACS Sistem bizim için doğru çözümdü. PERI ACS sistemin başka bir pozitif yönü ise sıkı takvimimize yetkin ve kapsamlı bir destek sunması ve her yükseklik için tamamiyle güvenli bir çalışma platformları sağlamasıydı.


Yavuz Sultan Selim Köprüsü dünyanın en yüksek beton köprü ayaklarına sahip ve 2015’te tamamlanmasının ardından Avrupa ve Asya kıtalarını birleştirecek.

PERI ACS tırmanır sistem konik ayak şekillerine uyum sağlamak için devirden devire kolayca adapte edilebiliyor. Projeye özel çözüm aynı zamanda şantiye personeli için 300 metre yükseklikte dahi güvenli bir çalışma ortamı sağlıyor.

Spektaküler Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nün A şeklindeki eğimli iki köprü pilonları PERI ACS tırmanır sistem ile nihayet 305 metreye erişti.

Tırmanma aksı belirlenirken, askı kabloları ile çakışmasını engellemek için çok iyi yönetilmiş bir planlama prosedürü uygulandı.

Karşılaşılan başka bir problem ise kalıbı kablo sisteme rehberlik edecek olan çelik aksamların değişen ölçü ve pozisyonlarına uyarlamaktı. PERI’nın özel ve topyekün çözümü, istenen yüksek esneklik ve ölçü isabetliliği ihtiyaçlarına cevap verdi.

YAPI MALZEME - EKİM 2014

37


Çimsa’dan ‘Betonart Mimarlık Yaz Okulu’na anlamlı destek Türkiye’nin önde gelen çimento ve yapı malzemeleri üreticilerinden Çimsa, Türkiye Çimento Müstahsilleri Birliği’nin (TÇMB) 2002 yılından bu yana düzenlediği ‘Betonart Mimarlık Yaz Okulu 2014’e ana sponsor olarak destek verdi

Çimsa Strateji Pazarlama ve Sürdürülebilirlik Genel Müdür Yardımcısı Ülkü Özcan

Çimento ve yapı malzemeleri sektörünün en önemli isimlerinden Çimsa’nın ana sponsorluğunda bu yıl 13’üncüsü düzenlenen Betonart Mimarlık Yaz Okulu, Afyon Kocatepe Üniversitesi Ahmet Necdet Sezer Kampüsü’nde gerçekleştirildi. Ferhan Yalçın’ın yürütücülüğünü yaptığı atölyede Ali Kemal Terlemez, Orkun Beydağı, Ozan Önder Özener moderatör olarak yer aldı. Bu yıl ‘Bağlantı’ temasıyla düzenlenen yaz okulunda katılımcılar, sosyal değeri artırmak için, fiziksel düzeyde kentsel tasarım, mimari tasarım kavrayışıyla projeler üretti. Çimsa Strateji Pazarlama ve Sürdürülebilirlik Genel Müdür Yardımcısı Ülkü Özcan, Betonart Yaz Okulu 2014’ün açılışında yaptığı konuşama da, Yaz Okulu’nun düzenlendiği Afyon’un Çimsa’nın üretim yaptığı bölgelerden biri olduğunu belirterek, “Çimsa Ailesi olarak, hem katılımcıların bilgi birikimine katkıda bulunmak hem de geleceğin mimarı olan öğrencilerimizin beyaz çimento ve özel ürünlerimizi deneyimleyebilmelerine fırsat

38

YAPI MALZEME - EKİM 2014

vermek için Betonart Yaz Okulu 2014’e destek vermekten mutluluk duyuyoruz” dedi. Türk sanayisinin önde gelen kuruluşları arasında yer alan Çimsa, 1972 yılında kurulmuştur. Çimsa bugün, Mer-

sin, Eskişehir, Kayseri, Niğde ve Afyonkarahisar’da bulunan 5 entegre fabrikası, Ankara’da bulunan bir öğütme tesisi, Marmara terminali ve Malatya Çimento Paketleme tesisiyle faaliyetlerini sürdürmektedir. Beyaz çimento alanında dünyanın ilk iki markasından biri olan Çimsa, Hamburg (Almanya), Trieste (İtalya), Sevilla ve Alicante (İspanya), Gazimagusa (KKTC), Köstence (Romanya) ve Novorossiysk’de (Rusya) bulunan terminalleriyle uluslararası bir çimento üreticisidir. Çimsa, pazar odaklı yaklaşımı ve geniş dağıtım ağıyla müşterilerinin ürün ve hizmet ihtiyaçlarını eksiksiz ve zamanında karşılamaktadır. Paydaşlarının güvenilir bir iş ortağı olarak, gelecek nesillere uzanacak yaşam alanları ve altyapıları için gerekli malzemeleri sağlamaktadır. Çimsa, gri çimentonun yanı sıra ürettiği beyaz çimento ve kalsiyum alüminat çimentosu gibi özel ürünlerle de inovasyon konusunda Türk çimento ve yapı malzemeleri sektörüne öncülük etmektedir. Tüm paydaşlarına değer oluşturan ve kârlı büyümeye odaklanan Çimsa, bunu gelecekte de sürdürmeyi hedeflemektedir.



100 milyar dolarlık projeye Türk imzası

İnşaat altyapı şirketlerinin beton kalıp ve iskele sistemlerini yapan Urtim, 100 milyar dolarlık Hazar Adaları projesinin de beton kalıp ve iskele sistemlerini üstlendi

İnşaat altyapı şirketlerinin beton kalıp ve iskele sistemlerini yapan Urtim Kalıp ve İskele Sistemleri, 100 milyar dolarlık Hazar Adaları projesinin de beton kalıp ve iskele sistemlerini üstlendi. Yurtiçi ve dışında birçok başarılı projeye imza atan kalıp ve iskele sistemleri üreticisi Urtim, Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de 50 farklı büyüklükte yapay ada-

40

YAPI MALZEME - EKİM 2014

dan oluşan ve 1 milyon kişinin yaşayacağı, 100 milyar dolarlık Hazar Adaları projesinin de (Khazar Island New City) iskele ve beton kalıplarını veriyor. Hazar Adaları, Azeri işadamı Hacı İbrahim Nehramli’nin sahibi olduğu Avesta Concern şirketi tarafından Azerbaycan’nın başkenti Bakü’nün 28 kilometre güneyinde Hazar Denizi üzerinde inşa

edilmeye başlandı. Projede yer alması hedeflenen bin 50 metre uzunluğundaki Azerbaycan Tower ise Dubai’deki 828 metrelik Burj Halife’den 222 metre daha uzun olacak. 2018 yılında inşasına başlanacak olan Azerbaycan Tower’ın, dünyanın en yüksek ve en lüks binası olan Burj Halife’den bu unvanını alacağı belirtiliyor.


“TÜRKİYE’DE DEĞİL DÜNYADA DA PROJELERİ TAKİP EDİYORUZ” Urtim Kalıp ve İskele Sistemleri Yönetim Kurulu Başkanı Serdar Urfalılar, Haydar Aliyev Kültür Merkezi, İzmit Körfez Geçiş Köprüsü’nden Tüpraş’a kadar birçok projede yer aldıklarını, dünyada başka bir benzeri olmayan, 1 milyon kişinin yaşamasının planlandıYAPI MALZEME - EKİM 2014

41


ğı 100 milyar dolarlık Hazar Adaları projesinin de iskele ve beton kalıplarını verdiklerini söyledi. “Sadece Türkiye’de değil dünyada projeleri takip ediyoruz. Bu alanda Almanlar’ı yakaladık” diyen Urfalılar, “Şu anda 25 ülkeye iş yapıyoruz. 2013 yılında bir önceki yıla göre yüzde 20-25 büyüdük. Bu yıl d a aynı oranlarda büyüme bekliyoruz. Ciromuzun yüzde 60’ı ihracattan geliyor” dedi. Avesta Concern Yönetim Kurulu Başkanı Hacı İbrahimNehramli ise projeye bugüne kadar 2 milyar dolar harcadıklarını söyledi. Nehramli, Türk yatırımcılarla ortaklığa hazır olduğunu belirterek, Hazar Adaları projesinin maliyetinin 100 milyon dolar Serdar Urfalılar Dünyanın en büyük camisi Marina Helikopter pisti 18 beş yıldızlı otel 250 bin konut 50 bin dairelik rezidans 600 bin kişi-

42

YAPI MALZEME - EKİM 2014


lik istihdam olduğunu vurgulayarak, “İlk etap 10-12 milyar, 2’nci, 3’üncü ve 4’üncü etaplar 30’ar milyar dolara mal olacak. Helikopter pisti, spor ve eğlence merkezleri, havalimanı, restoranlar, oteller, rezidanslar, golf sahaları, konser salonları ve hipodromun bulanacak” ifadelerini kullandı.

“PROJE AZERBAYCAN EKONOMİSİNE BÜYÜK KATKI SAĞLAYACAK” Projenin Azerbaycan ekonomisi ve kalkınması adına önemli bir katkı sağlayacağını vurgulayan Nehramli, sözlerine şöyle devam etti: “Son 10 yılda ülkemiz çok büyük gelişme gösterdi. 10 yıl sonra Bakü çok daha değişecek ve çok daha güzel bir şehir olarak ortaya çıkacak. Avrupa’nın birçok şehriyle kıyaslandığında Bakü o şehirlere göre ön planda yer alıyor. 5 yıl sonra Azerbaycan’a gelen turist sayısı 5-6 milyonu bulacak diye düşünüyorum. Projemiz bittiği zaman Türkiye’deki gibi bizim de 20 milyon turisti burada görmemiz mümkün olacak. Ben geleceği öngörerek bu projeyi yapıyorum. Burası aynı zamanda da bir tatil bölgesi haline gelecek. Buraya gelen bir daha gitmek istemeyecek.”

Urtim Kalıp ve İskele Sistemleri Yönetim Kurulu Başkanı Serdar Urfalılar

HAZAR ADALARI PROJESİNDE NELER VAR? - 50 yapay ada - Dünyanın en büyük camisi - Adalar birbirlerine 150 kanalla bağlanıyor - Helikopterpisti Hazar Adaları

- Dünyanın en yüksek gökdeleni - 18 beş yıldızlı oteli - 250 bin konut - 5 üniversite - 600 bin kişilik istihdam

YAPI MALZEME - EKİM 2014

43


Asansör beklemek tarihe karışıyor Aynı asansör kuyusu içerisinde üst üste yerleştirilmiş iki asansör kabininden oluşan “Double Deck (çift katlı kabin)” asansörler, yüksek katlı binalarda yoğunluktan kaynaklanan bekleme sorununa çözüm olacak ve yolculuk süreleri minimum düzeye indirilmiş oluyor.

BİNA TAŞIMA KAPASİTESİNİ 1.8 KAT ARTIRIYOR

HMF Hyundai Asansör Genel Müdürü Hakan Ek

Teknolojisini her geçen gün geliştirmeye devam eden HMF Hyundai Asansör, rezidans, iş merkezleri, plazalar gibi yüksek katlı yapılardaki yoğunluğa çözüm sunan ”Double Deck” asansörlerini satışa sunuyor.

Double Deck sistemi nasıl çalışıyor? iF Design ödüllü “HELIAS” sistemi yardımıyla yolcu trafiğini en iyi şekilde yöneterek kullanıcıların gideceği katlara daha hızlı ulaşmasını sağlayan Double Deck asansörler, aynı asansör kuyusu içerisinde üst üste yerleştirilmiş iki kabinin birlikte hareket etmesi prensibiyle çalışıyor. İki ayrı kata aynı anda hizmet vererek hem binanın taşıma kapasitesi artırılıyor hem de bekleme

44

YAPI MALZEME - EKİM 2014

HMF Hyundai Asansör Genel Müdürü Hakan Ek; Double Deck asansörler’in Türkiye’deki yüksek binalarda yaşanan yoğunluğa çözüm olacağını belirtirken şu açıklamalarda bulundu. “HMF Hyundai Asansör olarak Türkiye’de Double Deck asansörlerin satışına başlayacağız. Daha önce Güney Kore’deki LG U Plus binasında Hyundai’nin Double Deck asansörleri kullanıldı. Türkiye’de yüksek katlı binalarda bekleme süreleri sıkıntı oluşturuyor. İki kabinli bu sistem sayesinde bekleme sürelerini azaltarak hem zamandan tasarruf sağlıyor hem de enerji verimliliğini maksimuma çıkartıyoruz. Bina taşıma kapasitelerini 1.8 kata kadar artırıyoruz’’ dedi. Double Deck Asansör’lerin binanın yapısına veya trafiğine uygun çeşitli modelleri bulunurken, aerodinamik kapsülü sayesinde kabin içi titreşim, gürültü gibi etkenler en aza indirildiğinden, konforlu bir ulaşım sağlar. HMF Hyundai Asansör; Kore’nin en büyük holdinglerinden biri olan HYUNDAI, 1984 yılında ürün yelpazesine asansör ve yürüyen merdiveni de eklemiş ve günümüze kadar 100.000 ünite üretimi gerçekleştirmiştir. Kore’de 205 m. yüksekliğindeki asansör test kulesi inşa etmiş ve 18 m/sn asansörünü ve 7 m/sn panoramik asansörünü tesis etmiştir. Böylece Hyundai asansör sektöründe de kendini kanıtlamıştır.
Dünyada birçok metro ve tren istasyonlarının yanı sıra çeşitli havalimanları, iş merkezleri ve gökdelen gibi büyük ve kaliteli projelere imzasını atan HYUNDAI; 2009 yılı başında HMF güvencesi ile Türkiye pazarına girmiştir. Her tip ve modeldeki ürünlerin satış, pazarlama, montaj, bakım-servis ve modernizasyonu ile bunlara ait tüm yedek parça ve komponent ihtiyacını karşılamaktadır.



46

YAPI MALZEME - EKİM 2014


YAPI MALZEME - EKİM 2014

47


48

YAPI MALZEME - EKİM 2014


YAPI MALZEME - EKİM 2014

49


Mapei yenilikleri ile göz doldurdu Yapı sektörünün dünya markası Mapei, tünel yapım teknolojileri ve ekipmanları ihtisas fuarında üstün teknoloji ürünlerini tanıttı KALİTELİ ÜRÜN İHTİYACI

Mapei Türkiye Genel Müdürü Alper ÖZER

Mapei, Yeraltı İnşaat Ürün Grubunda ki ürünlerinin sektöre tanıtımı için önemli bir fırsat olan ve 28-31 Ağustos tarihleri arasında İstanbul Fuar Merkezi’nde gerçekleşen Tünel Yapım Teknolojileri ve Ekipmanları İhtisas Fuar’ında Yeraltı Teknoljileri Takımı (UTT) ile ziyaretçilerini ağırladı. 1937 yılında Milano’da kurulan 1.400’den fazla ürünü ile dünyada 55.000’ den fazla müşterisine hizmet

50

YAPI MALZEME - EKİM 2014

veren Mapei yeraltı inşaatlarına yönelik de önemli bir ürün grubunu bünyesinde barındırmaktadır. Ürün grupları içerisinde püskürtme beton (shotcrete) için hızlandırıcılar, katkılar, mekanize tünel işleri için ürünler, su yalıtımı, enjeksiyon ve güçlendirme ürünleri gibi üstün teknoloji ürünleri olan Mapei birçok ürün grubunda dünya lideridir.

Mapei Türkiye Genel Müdürü Alper Özer fuarla ilgili olarak; “Son dönemde artan altyapı yatırımlarıyla Türkiye, yeraltı inşaat sektöründe dünyanın en hızlı gelişen pazarları arasında yer alıyor ve özellikle mekanize tünelcilikte kaliteli ürün ihtiyacı günden güne artıyor. Yeraltı inşaat sektörünün güçlü firmalarını bünyesinde toplayan bu fuarda, bölgedeki önemli yatırımcılarla bir araya gelerek karşılıklı iş fırsatlarını değerlendirdik. Bundan sonraki hedefimiz en gelişmiş teknolojilerle müşterilerimizin tüm teknik gereksinimlerini karşılamak, böylece çevreye sürekli duyarlılığımızı koruyarak zaman ve uygulama maliyetlerinden tasarruf sağlamaktır” dedi. Mapei UTT Ürün Müdürü Enrico DAL NEGRO, fuara katılan Mapei UTT takımına bizzat eşlik ettiği fuarla ilgili olarak “Türk müteahhitlerinin dünyada ne kadar başarılı olduğu ortada. Bu büyük tecrübenin ülke içindeki altyapı projelerinde değerlendirilerek ileri teknoloji gerektiren uygulamaların yayılması Mapei olarak bizleri de heyecanlandırıyor ve pazara yenilikçi ürünler sunmaya teşvik ediyor. Çevresel korumayı destekleyen ve tünel sektöründeki profesyonellere yenilikçi çözümler sunan ürünlerle, Mapei Türkiye teknik ekibinin de desteğiyle Türkiye pazarında yer almaktan çok mutluyuz” dedi.



Yönetim Kurulu Başkanımız C.Onur Sürmeli

KYK Yapı Kimyasalları “Müşteri Memnuniyeti” ve “Müşteri Bilgi Güvenliği” için çalışıyor KYK Yapı Kimyasalları “Yönetim Sistemlerinde Mükemmellik” hedefine emin adımlarla ilerliyor Tüm dünyada üretilen ürünlerin satışlarındaki başarı, ürünlere ait teknik ve teknolojik detaylardan çok, müşteri algısında yatmaktadır. Müşteride sadece ürüne ait değil, markaya da ait bir algının oluşturulması ve marka güvenirliğinin sağlanması başlı başına bir süreçtir ve bu sürecin en önemli basamağı müşteri memnuniyet ve şikâyetleri yönetimidir. Giderek küreselleşen ve rekabetin her alanda çok yo-

52

YAPI MALZEME - EKİM 2014

ğun olduğu pazarda, müşteri memnuniyetini sağlamanın ve sadık müşteriler oluşturmanın önemi büyüktür. Kayıp müşteriyi tekrar kazanmak için gereken çaba ve maliyet, yeni müşteri kazanmak için yapılan harcamadan çok daha fazladır. KYK Yapı Kimyasalları’ da “müşteri odaklılık” stratejisi kapsamında, sürekli olarak kendini geliştirmeyi amaç edinmiş; bayileri ve ustalarına en iyi ürün ve hizmeti sağla-

mak, yeni müşteriler kazanmanın yanında müşteriyi elde tutmak amacıyla faaliyetlerini sürdürmektedir. Kurulduğu tarihten itibaren yönetim sistemlerin faydasına inanan ve bu anlayışla sürekli gelişim sağlayan KYK Yapı Kimyasalları, KYK’ da ISO 9001 Kalite Yönetim Sistemi kapsamında var olan müşteri şikâyetlerini ele alma ve yönetme konusunda iyileştirme çalışmalarına başlanmıştır.


Bu çalışmalarla birlikte; 1. Şikayet yönetimi (nasıl alınır, nasıl yanıtlanır, vb.) tanımlanmış olup, herkesin kolayca ulaşabilmesi sağlanmakta (www. kyk.com.tr; www.mantotherm. com ) 2. Ürün ve hizmet ile ilgili bildirimleri şikayet olarak değil, üzerinde çalışılması, düzeltilmesi ve önlem alınması amacıyla iletilen iyileştirme ve geliştirme aracı öneriler olarak ele alınmakta 3. Şikayetler bir sistem içerisinde değerlendirmekte 4. Sürece ilişkin ölçülebilir hedefler tanımlanmış (yanıtlama, geri bildirim süresi, şikayet sa-

yısı, vb.), izlenmekte ve sürekli iyileştirmektedir. KYK Yapı Kimyasalları “Paydaşı Olmaktan Kıvanç Duyulan Bir Kuruluş Olmak” vizyonuna ulaşmak amacıyla yapılan çalışmalar sonucunda, Mart 2014’te “ISO 10002 Müşteri Memnuniyet Yönetim Sistemi” belgesini almaya hak kazanmıştır. Bununla birlikte KYK Yapı Kimyasalları bilgi birikiminin, bilgi teknolojilerini kullanma ihtiyacının gün geçtikçe artması ve son yıllarda bilgi güvenliğine yönelik risklerin artması sonucu konuyla ilgili iyileştirme çalışmalarını da başlatmıştır. Bilgi güvenliği

konularındaki riskleri yönetme, görev ve sorumlulukları belirleme ve iş süreçlerinin kesintisiz devamlılığı ile müşterilerin bilgi güvenliğini sağlama ve memnuniyetini en üst seviyeye taşıma amacıyla 2013 yılının ikinci yarısında ISO 27001 Bilgi Güvenliği Yönetim Sistemi çalışmalarına başlanmıştır. 2014 yılının Ocak ayında da bu konuda yapılan çalışmaların belgelendirme kuruluşlarınca yeterli görülmesi neticesinde KYK Yapı Kimyasalları ’’ISO 27001 Bilgi Güvenliği Yönetim Sistemi’’ belgesini almaya hak kazanmıştır.

YAPI MALZEME - EKİM 2014

53


BASF Yapı Kimyasalları “Master Builders Solutions” ile yeni projelere odaklanacak

Dünyanın lider kimya şirketi BASF’ın ürün portföyünde; kimyasallardan, plastiklere, performans ürünlerinden bitki koruma ürünlerine, petrol ve doğal gaza kadar birçok ürünü içermektedir. Dünyanın lider kimya şirketi olarak ekonomik başarı, sosyal sorumluluk ve çevre korumasını da bir araya getirmektedir. BASF ayrıca toplumun bugüne ve geleceğe dair ihtiyaçlarını karşılamak adına, hemen hemen bütün endüstriyel alanlarda bilim ve inovasyon aracılığıyla müşterileri kitlesine hizmet sunmakta. Ürünleri ve çözümleri ile kaynakların korunmasına, sağlıklı gıda teminine ve hayat kalitesinin artırılmasına katkı sağlamakta. 2013 yılsonu itibarıyla dünya çapında 112 binin üzerinde çalışanı bulunan ve bu dönemde satışları yak-

54

YAPI MALZEME - EKİM 2014

laşık 74 milyar Avro olarak gerçekleşen BASF’nin hisseleri Frankfurt (BAS), Londra (BFA) ve Zürih (AN) borsalarında da işlem görmektedir. Türkiye’nin her noktasına ulaşabildiklerini söyleyen BASF Yapı Kimyasalları Ülke Müdürü Emrah Ertin’den BASF’ın çalışmaları hakkında bilgi aldık.

Dünyanın lider kimya şirketi BASF’nin gelişim süreci hakkında bilgi verir misiniz? “BASF olarak; sürekli gelişim ve ihtiyaca yönelik çözüm yaklaşımıyla müşteri memnuniyetini ön planda tutmaya özen gösteriyoruz. Mevcut ve yeni inşa edilecek yapılarda yaşam standartlarını yükseltmeyi, yaşanılan yerlerin güvenliğini ve konforunu artırmayı, dayanıklılığını

ve ömrünü uzatmayı amaç ediniyor ve sağlam teknik bilgimiz, geniş hammadde, formülasyon ve sistem portföyümüzle yapı sektörüne hizmet sunuyoruz.”

BASF Yapı Kimyasalları grubunda sektöre sunduğu ürün grupları nelerdir? “BASF Yapı Kimyasalları iki segment altında sektöre hizmet veriyor; Katkı Sistemleri ve Yapı Sistemleri. Katkı Sistemleri segmenti altında Beton Katkıları, Çimento Katkıları, Beton Yan Ürünleri ve Tünel ve Maden Yeraltı Yapıları inşasına yönelik kimyasal ürünler yer almaktadır. Yapı Sistemleri segmenti altında ise; Su Yalıtım Sistemleri, Seramik Yapıştırıcıları ve Derz Dolguları, Onarım ve Güçlendirme Sistemleri,


BASF Yapı Kimyasalları Ülke Müdürü Emrah Ertin: “BASF Yapı Kimyasalları Bölümü olarak, Master Builders Solutions global markamızın sağladığı bütünlük, netlik ve sinerji ile ürün ve hizmet farklılığımızı ortaya koyabileceğimiz ve müşterilerimize değer ve fayda katabileceğimiz projelere ve sektörlere odaklanacağız” dedi

Tarihi Eser Onarımı ve Mimari Yüzey Koruyucu Sistemleri ve Zemin Kaplama Sistemleri ile geniş bir ürün yelpazesine sahibiz. BASF Yapı Kimyasalları Bölümümüz, yeni global markamız ‘Master Builders Solutions’u, BASF’nin, inşaat sektörüne olan bağlılığının bir işareti olarak, daha önce 30 değişik marka altında satılan pek çok yapı kimyasalı çözümünü ve ürünlerini ‘tek global marka’ bütünlüğü ve çatısı altında sektörün hizmetine sunmaktadır.”

BASF 2013 yılını nasıl geçirdi. 2014 yılında yaptığı çalışmalardan bahseder misiniz? “BASF Yapı Kimyasalları Bölümü, 2013 yılını iç ve dış değişikliklerin olduğu bir ortamda, yoğun ve hareketli bir ça-

lışma dönemi sonrasında büyüyerek ve hedeflerine ulaşarak geçirdi. Hem 2013 yılında hem de 2014 yılında müşterilerimize katma değer sağlayabileceğimiz teknolojik ürünlere ve çözümlere odaklanıyoruz. Bizim çekirdek işimiz, inşaat sektörünün uzman firmalarına ve müşterilerimize, karşılaştıkları taahhüt ve zorlukların üstesinden ustalıkla ve verimli bir şekilde gelebilmeleri için yapı kimyasalları ve hizmet sunmaktır. Bu doğrultuda çalışmalarımızı yönlendiriyoruz. Bunun en somut örneği de; inşaat sektörüne yönelik yeni global markamız Master Builders Solutions’tur. 2013 yılı Kasım ayında yeni global markamızın Türkiye lansmanını gerçekleştirdik. 2014 yılı içerisinde de markamızın Türkiye’de ve hizmet verdiğimiz coğrafya-

da müşterilerimiz tarafından tanınması, farkındalığının sağlanması ve faydalanılmasına yönelik faaliyetlerimiz devam ediyor.”

Satış ve pazarlama organizasyonundan bahseder misiniz? Yurtiçi ve yurt dışındaki pazarlarda nasıl yer alıyorsunuz ve hedefleriniz nelerdir? “Türkiye’de merkez ofisimiz İstanbul haricinde İzmir, Ankara, Bursa, Antalya, Trabzon, Adana ve Diyarbakır olmak üzere toplamda sekiz ofisle sektöre hizmet veriyoruz. Türkiye yerel pazarımız haricinde Türkmenistan, Gürcistan, K.K.T.C, Ermenistan Kuzey Irak, Arnavutluk ve Türk inşaat firmalarının etkin olarak çalıştığı bazı Afrika ülkelerine YAPI MALZEME - EKİM 2014

55


İçinde bulunduğunuz yalıtım ve yapı kimyasalları sektörünü nasıl değerlendiriyorsunuz? Türkiye ve dünyadaki durum nedir? Sektör nasıl bir gelişim ve değişim içinde?

Türkiye organizasyonumuz üzerinden ihracat yapıyoruz. Satış ekibimizin, % 80’ninden fazlası en az 10 yıldır firmamızda çalışan, yapı kimyasalları konusuna hâkim, tecrübeli, teknik altyapısı olan, mimar veya mühendis kökenlidir. Satış ve pazarlama ekiplerimiz bizim sahadaki gücümüz ve yüzümüzdür. Satış ve pazarlama ekiplerimizin eğitimine ve sürekliliğine yatırım yapıyoruz.”

MASTER BUİLDERS SOLUTİONS Günümüzde enerji verimliliği çıkan yönetmeliklerle gittikçe önem kazanıyor. BASF’nin bu bağlamda yapmış olduğu çalışmalar nelerdir? “Master Builders Solutions global markamızın sektöre sunduğu katma değer ve çözüm önerileri, BASF’nin “Biz kimya oluşturuyoruz” stratejisi üzerine kurulmuştur. Bu strateji doğrultusunda belirlenen Enerji ve Kaynaklar; Yaşam Kalitesi gibi gelişim alanlarına çözümler sunuyoruz. BASF’nin “sürdürülebilirlik” hedeflerine göre enerji verimliliğine de geniş bir açıdan odaklanıyoruz. Örneğin bir yapının ömrünü uzatan ya da su kaynaklarının kullanımını azaltan teknolojiler, süreçler ve ürünler sağlamak üzerine çalışıyoruz. Özellikle yapı kimyasalları enerji verimliliği sağlayarak, dayanıklılık garantisi veriyor ya da sürdürülebilir binalar için somut çözümler geliştirerek sürdürülebilirliğe büyük katkıda bulunuyor.” ----Geniş ürün yelpazeniz haricinde, distribütör-bayi ağlarınızda çok etkin olarak faaliyetlerini sürdürüyor. Dağıtım ağlarınız hakkında bilgi verir misiniz? “Türkiye’de kuvvetli, köklü ve yaygın bir dağıtım ağımız var. Satışlarımızın büyük bir kısmını distribütör- bayi ağımız üzerinden gerçekleştiriyoruz. Yapı kimyasalları sektöründe rekabetçi olmanın ana kaynağı, hem ürün portföyünde hem hizmet seviyesinde ve şeklinde diğerlerinden farklılaşmaktır. Bu noktada iş ortaklarımız olan distribütörlerimiz ve bayilerimizin tedarik zincirinde ve hizmet kalitesinde oynadıkları rolün önemi bir kez daha ortaya çıkıyor. Distribütörlerimiz ve bayilerimiz ile beraber, ürünlerimizin ve çözümlerimizin en son kullanıcısı olan, müşterilerimize yüksek hizmet kalitesinde ve talep edilen zaman çerçevesinde ulaşabiliyoruz. Öte yandan bazı bayilerimiz kendi alanında uzman, hatta duayen uygulama firmalardır. Özellikle teknolojik ürün ve sistem uygulamalarında, örneğin su yalıtımı, zemin kaplama, onarım ve güçlendirme sistemlerinde, uzman uygulamacı bayilerimiz, ürün ve çözümlerimizin müşterilerimize sunulmasında çok önemli bir görev üstlenmektedirler. Distribütör ve bayi- alt bayi perakende

56

YAPI MALZEME - EKİM 2014

BASF Yapı Kimyasalları Ülke Müdürü Emrah Ertin

dağıtım ağımızla Türkiye’nin her noktasına ulaşabiliyoruz. Bunu rakamlarla ifade etmek gerekirse 2013 yılında yaklaşık 450 çeşit ürünü, 1280 farklı noktaya, 5 milyon km’den fazla yol kat ederek ulaştırdık.

Kentsel Dönüşüm’ün gelinen noktayı nasıl değerlendiriyorsunuz? (İlgili kanunlar ve yaptırımların düzenlenmesi) “Kentsel dönüşümün çıkış amacı şehrin planını düzeltmek değil, depreme dayanıklı olmayan binaların depreme dayanıklı hale getirilmesiydi. Bunun da temelinde insan var. Kentsel dönüşüm bu açıdan çok değerli. Kapsamında eski binaların onarımı ve güçlendirilmesi ve yeni binaların şartnamelere uygun şekilde inşa edilmesi olan uzun vadeli bir süreçtir. Biz bu sürece BASF olarak, hem bilgi birikimimizle hem ürünlerimizle destek olabileceğimizi düşünüyoruz. Bildiğiniz gibi zaten sosyal sorumluluğumuzla tüm seminerlerde, eğitimlerde, derneklerde ve sosyal kuruluşlarda aktif olarak yer alıyoruz. Özellikle Onarım ve Güçlendirme sistemleri ve Tarihi Eser Onarım ürün segmentlerimiz ile mevcut binaların ve tarihi binaların onarımına ve güçlendirmesine yönelik katkıda bulunabiliriz. Yeni nesil beton katkılarımız ile de yeni yapılacak binaların betonlarının şartnamelere uygun şekilde, yüksek sınıflarda ve çevreye duyarlı ‘green sense’ konseptine uygun şekilde dökülmesinde görev alabiliriz.”

“Türkiye’deki yalıtım ve ilgili yapı kimyasalları sektörü daha çok yeni binalar üzerine yoğunlaşmış durumda. Gerek kentsel dönüşüm, gerekse artan nüfus nedeniyle kentleşme hızla artıyor. Avrupa’da ise daha çok renovasyon projeleri üzerine yoğunlaşılıyor. Türkiye’de daha çok yeni binalar ve alt yapı projelerine ağırlık verilmiş durumda. Türkiye’de su ve ısı yalıtımının geçmişi Batı’ya göre nispeten yeni olmasına karşın hızlı bir şekilde gelişiyor ve kullanımı yaygınlaşıyor. Özellikle büyük şehirlerde ilgili devlet kurumları, gayrimenkul ve inşaat firmaları ve en nihayetinde ofis veya rezidans binaları kullanacak müşteriler, binaların yalıtımlı ve enerji verimli olması yönünde daha bilinçli ve talepkârlar. Ancak ülkemizin Doğu’suna ve taşraya gittikçe bu konuda daha çok eğitime ve denetime ihtiyaç duyulduğunu söyleyebiliriz. Enerji verimliliği üzerine binalara denetimler yapılıyor ve sonrasında ilgili sertifikaların (LEED) veriliyor olması ülkemiz için yeni bir konsept ve niceliksel olarak oldukça azınlıkta. Sektörün gelişmesinde ilgili şartname ve standartların oluşturulması, ilgili kurumlar tarafından denetimlerin ve eğitimlerin verilmesi; sektörün gelişmesi için en önemli faktörler arasında yer almaktadır.”

Toparlamak gerekirse son olarak eklemek, söylemek ve sektöre vermek istediğiniz mesajlar nelerdir? “BASF Yapı Kimyasalları Bölümü olarak, Master Builders Solutions global markamızın sağladığı bütünlük, netlik ve sinerji ile ürün ve hizmet farklılığımızı ortaya koyabileceğimiz ve müşterilerimize değer ve fayda katabileceğimiz projelere ve sektörlere odaklanacağız. Bu doğrultuda teknik hizmetimizi ve uzmanlığımızı müşterilerimize daha yakın ve ulaşılabilir hale getireceğiz. Konusunda uzman satış ve pazarlama ekibimiz, iş ortaklarımız distribütör ve bayilerimiz ile bütün işlerimizde ve sektöre verdiğimiz hizmetlerde birbirine bağlı paydaşlarımızla ortak hareket edeceğiz. Bütün üretim, lojistik, satış ve ilgili bütün operasyonlarımızda kalitemizden ödün vermeden, güvenlik ve çevre sağlığını ön planda tutarak, çalışanlarımızın ve müşterilerimizin değerlerine saygı duyarak, teknoloji konusunda öncü, yapı kimyasalları sektörünün lideri olarak devam etmeyi hedefliyoruz.”



Modern yapılara yenilikçi tasarımlar Yapı malzemeleri alanının inovatif markası Baumit, dış cepheler için geliştirdiği hazır dekoratif kaplama seçenekleri ile bu alandaki başarısını ve farklılığını ortaya koyuyor Binalara hem güzel bir dış görünüm hem de koruma sağlayan dış cephelerde artık üreticilik sınır tanımıyor. Modern cephe kaplamalarının sunduğu çok yönlü tasarım olanakları, büyük oranda boya ve kaplama malzemeleri alanındaki yeniliklere dayanıyor. Yapı malzemeleri alanının inovatif markası Baumit, dış cepheler için geliştirdiği hazır dekoratif kaplama seçenekleri ile bu alandaki başarısını ve farklılığını ortaya koyuyor. Baumit, sürekli geliştirdiği Hazır Dekoratif Kaplama ürünleri ile konutların dış cephe tasarımları için yeni fikirler yaratılmasını sağlarken bir yandan da binaların korunmasına yardımcı oluyor. Hem kolay hem de pratik bir şekilde uygulanabildiği için uygulama esnasında zamandan ve işçilikten tasarruf sağlayan kaplamaların ısı yalıtım sistemleri için daha uzun garanti süreleri ise Baumit ürünlerinin teknoloji, kalite ve güvenilirliğini yansıtıyor.

KENDİ KENDİNİ TEMİZLEME Baumit’in ürün grubuna yeni eklediği yeni fotokatalizli Nanapor Photokat, ışığın etkisini kullanılarak ve fotokataliz özelliğinin kazandırdığı etkin kendi kendini temizleme işlevi ile uzun süre temiz kalan dış cepheler yaratıyor. Baumit NanoporTop ile elde edilen mikroskopik

58

YAPI MALZEME - EKİM 2014


düzeyde pürüzsüz yüzeyler sayesinde dış cepheler daha zor kirleniyor. Çünkü bu yolla hem kir parçacıklarının yüzeyde tutunması zorlaşıyor hem de yüzeydeki nemin buharlaşması sonucunda gevşemiş olan kir parçacıkları kolayca yüzeyden çözünebiliyor. Baumit Nanopor, organik yapıdaki kir parçacıklarını buharlaşan hava nemi ve yağmur yardımıyla çözen yeni fotokataliz özelliğinin sunduğu kendi kendini temizleme etkisi sayesinde, organik kirlenmeye karşı da etkin bir koruma sağlıyor. Bu, daima temiz pırıl pırıl; uzun süre değerini yitirmeyen ve bakım gerektirmeyen cepheler anlamına geliyor. Baumit’in yine yenilikçi ürünlerinden biri olan Baumit CreativTop, özgürce şekillendirilebilen cepheler anlamına geliyor. Bu özelliği ve sunduğu çok yönlü uygulamalarla dış cephe kaplamaları 758 farklı renk tonu alternatifine ve yaratıcı kombinasyonlara imkan sağlıyor. CreativTop ile çizgi dokulu, düz yüzeyli veya kaba dokulu ve benzeri sayısız dış cephe dokusu uygulanabiliyor. Dış cephelere sadece doğru renk tonu seçimi ile farklı bir görünüm kazandırmanın ötesinde CreativTop’ın sunduğu yeni doku alternatifleri ile duygu da katılabiliyor.

Dekoratif Kaplama ürünlerinin yüksek kaliteli pigmentler ile yaratılan canlı renkleri, ilk günkü parlaklığını uzun yıllar muhafaza edebiliyor. Avrupa’nın dış cepheler için en zengin renk sistemi olan Baumit Life®’ın sunduğu 888 renk alternatifi ile çok çeşitli ve kişisel renk kullanımına imkan veriyor. Baumit Hazır Dekoratif Kaplamalar ile aynı yüzey renginde değişik dokuların

kullanılması ile farklı efektlere ulaşılabiliyor. Life® serisinin açık ve koyu renk tonları ile gölge ve ışık oyunları yaratılabiliyor. Yüksek su buharı geçirgenliği ve su iticiliğe sahip ürünler, duvarlarda nem ve küf oluşumunu engelliyor. Baumit Hazır Dekoratif Kaplama ürünleri ile renk ve dokuları kombine ederek sonsuz tasarım alternatifleri oluşturmak mümkün.

HAZIR DEKORATİF KAPLAMA Baumit dış cephe yalıtım sistemleri ile mükemmel şekilde uyumlu olan Hazır YAPI MALZEME - EKİM 2014

59


Betonart Fresh

mekânların havasını değiştiriyor

Türkiye’de ilk kez Kalekim tarafından geliştirilen brüt beton görünümlü dekoratif sıva ‘Betonart Fresh’, özel formülü sayesinde nem dengesini sağlayıp kötü kokuları gidererek, mekânlarda estetik ve sağlıklı bir atmosfer oluşturuyor

Türk mimar ve mühendislere yenilikçi ürünler sunarak ilklere imza atmaya devam eden Kalekim; Türkiye’de ilk kez geliştirilen brüt beton görünümlü, kötü kokuları gideren, kullanıma hazır sıva ‘Betonart Fresh’ ile modern mekânlar için vazgeçilmez bir seçenek sunuyor. Kullanıma hazır olarak, kova ambalajlarda satışa sunulan ‘Betonart Fresh’, başka hiçbir katkı malzemesine ihtiyaç duyulmadan, mala ile kolayca uygulanabiliyor ve mekanları estetik bir brüt beton görünümüne kavuşturmasının yanı sıra, mekanda oluşan kötü kokuları, kimyasal gazları da gidererek uzun süren sağlıklı bir ortam yaratıyor.

60

YAPI MALZEME - EKİM 2014

MEKÂNDAKİ KÖTÜ KOKULARI YOK EDEN DEKORATİF SIVA Yenilikçi ürün, özel formülü sayesinde iç mekandaki kötü kokuları giderdiği gibi, ortamın nem dengesini de sağlıyor. Uzun ömürlü Betonart Fresh, içerideki nemi dışarıya atabilme kabiliyeti ile yapıların nefes almasını sağlıyor. İç cephelerde kullanıma uygun olan ‘Betonart Fresh’, hafif bir yapıya sahip son kat dekoratif sıva olarak; kara sıva, beton, çimento levha gibi mineral yüzeylerin yanı sıra, alçı sıva, alçıpan, sabitlenmiş kontrplak ve eski boyalı yüzeylere rahatlıkla uygulanabiliyor. Akrilik emülsiyon esaslı Betonart Fresh, çimento içermediği için uygulama sırasında ve sonrasında da tozuma gibi bir problem

oluşturmuyor. Türkiye’nin mekanlardaki kötü kokuları gideren ilk dekoratif kaplama malzemesi ‘Betonart Fresh’, uygulandığı ortama kattığı dinamizm ile mekanın özgün yapısını koruyor‘Betonart Fresh’, ekonomik ve kolay uygulanabilir olmasının yanı sıra, solvent içermeyen su bazlı yapısı ile insan ve çevre sağlığına dost bir ürün olarak öne çıkıyor. Dekoratif kaplamanın en doğal duruşu ile öze dönüşü simgeleyen ‘Betonart Fresh’, sadece mağaza, restoran, sanat galerisi ve ofislerin iç cepheleri değil, aynı zamanda stil sahibi lüks evlere kadar pek çok mekanda kullanılabiliyor. ‘Betonart Fresh’, kullanıldığı mekanları, brüt beton görünümü ile doğal, estetik bir atmosfere büründürüyor.



Yeşil ve Sürdürülebilir binalar

“PonceBloc”

hafifliği ile yükselecek

öğrenci yurtları, fabrika, ofis gibi farklı tip projelerde tercih edilen PonceBloc ürünleri gerek hafifliği, gerek ısı ve ses yalıtımı avantajları konforlu mekânlar sunuyor. PonceBloc’un duvar malzemesi olarak kullanılmasının yanı sıra asmolen şekliyle de döşemeler için hem hafif hem de yanmaz bir alternatif olduğunu söyleyen PonceBloc Pazarlama Müdürü Özge Sipahioğlu’ndan PonceBloc’un çalışmaları hakkında bilgi aldık.

Türkiye’deki yapı sektörünün en iddialı markaları arasında yer alan PonceBloc’un yaptığı çalışmalardan bahseder misiniz?

PonceBloc Pazarlama Müdürü Özge Sipahioğlu, PonceBloc’un hafifliği deprem güvenliği konusunda da avantaj sağladığını söyledi.

Arkas’ın yapı sektöründeki iştiraki PonceBloc, hafif ve çevreci oluşu, üstün ısı ve ses yalıtım performansı, depreme dayanıklılığı ve uzun yapı ömrü ile pres-

62

YAPI MALZEME - EKİM 2014

tijli projeler tarafından tercih edilmeye devam ediyor. Türkiye’de faaliyetlerine başladıkları günden bu yana, okul, otel, konut, hastane, alışveriş merkezi,

“PonceBloc, Türkiye’de yeni ama dünyada daha önce var olan bir marka. Bu ürün Almanya’da bu alanda en yetkin kuruluş olan MPVA Laboratuvarı’nda geliştirildi ve uzun yıllar boyunca devam eden Ar-Ge çalışmaları sonucunda ürünün nihai haline karar verildi. Almanya, Fransa ve bazı Körfez ülkelerinde de üretimi yapılıyor. Markanın Türkiye’ye gelişi ise faaliyet gösterdiği sektörlerdeki yenilikçi ve öncü kimliği


Enerji verimliliği yüksek, sertifikalı, yeşil ve sürdürülebilir yapıların tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de hızla yaygınlaşacağını belirten PonceBloc Pazarlama Müdürü Özge Sipahioğlu: “Bu yapıların inşasında ise enerji tasarruflu, dayanıklı, zararsız, sağlıklı ve doğal yapı elemanlarının kullanılması gerekli olacak. Bu gereklilik ise doğal ponza taşından üretilen Türkiye’de ilk ve tek olan PonceBloc’un pazar payının hızla artırmasını sağlayacak” dedi

ile bilinen Arkas Holding’e sunulan bir projeyle gerçekleşti. 61 şirketi bünyesinde barındıran Arkas Holding’in kabul etmesiyle inşaat sektöründeki yeni iştiraki PonceBloc oldu.”

Ürünün özellikleri hakkında bilgi verir misiniz? “Ürünün özelliklerinden bahsetmek gerekirse; PonceBloc, bir volkanik taş olan ponza madeninden üretiliyor. Dolayısıyla malzeme üretim aşamasının bir kısmını doğada tamamlamış durumda. Ponzayı kendimize ait ocağımızdan çıkardıktan sonra özel bir işleme tabi tutuyoruz ve saf ponza haline getirip üretim tesisimize gönderiyoruz. PonceBloc’un üretimdeki en büyük avantajı, enerji ihtiyacının muadil ürünlere nazaran çok az olması. Sadece doğadaki malzemeyi alıp, az enerji tüketip işleyerek doğal haliyle ürüne dönüştürüyoruz. Bunun yanı sıra, ürünün bina ömrü tamamlandığında geri dönüştürülebilir olması da malzemenin çevreci yönünün ne kadar üstün olduğunu gösteriyor. Farklı ürün tipleri olan PonceBloc’un

en iddialı olduğu konu hafifliği. Muadil ürünlerin hemen hemen yarı ağırlığına sahip. 19 santimetrelik bir adet standart PonceBloc’un ağırlığı yaklaşık 4,9 kilo. Bu hafiflik sayesinde bina yükünün azalmasına paralel olarak, demir donatılar-

PonceBloc A1 sınıfında yanmaz bir ürün ve erime sıcaklığı 1.200 derece. Dolayısıyla bina iç duvarlarını bu ürünlerle yaptığınız zaman olası bir yangın anında insanlara binayı terk etmeleri için yeterli süreyi fazlasıyla tanımış oluyor-

PonceBloc, acentecilik, armatörlük, entegre lojistik hizmetleri ve liman işletmeciliği gibi ana iş kollarının yanı sıra farklı sektörlerde de faaliyet gösteren Arkas’ın inşaat sektöründeki yeni iştirakidir. 61 şirketi bünyesinde barındıran Arkas’ın faaliyet gösterdiği sektörlerdeki yenilikçi ve öncü kimliğine uygun olarak PonceBloc, Türkiye’nin yeni nesil, çevre dostu hafif yapı elemanı olmaya aday. PonceBloc duvar malzemesi olarak kullanılmasının yanı sıra asmolen şekliyle de döşemeler için hem hafif hem de yanmaz bir alternatif. Ponzadan üretilen PonceBloc, hafif, çevreci, yüzde yüz geri dönüştürülebilir, doğal bir ürün. Üstün ısı ve ses yalıtım performansına sahip PonceBloc, kolay uygulama imkanı ve uzun yapı ömrü ile de dikkat çekiyor.

da ve betonarmede de ciddi avantajlar yakalanmış oluyor. Özellikle statik hesap aşamasında olan binalarda, bina yükleri bu değerlere göre hesaplanarak bu sayede maliyetler azaltabiliyor. PonceBloc’un hafifliği deprem güvenliği konusunda da avantaj sağlıyor.

sunuz. Binanın içinde kolaylıkla tutuşan tekstil, ahşap gibi ürünler varken yanmaz bir ürün ile kaçış süresini arttırmak son kullanıcılar için çok büyük bir avantaj. PonceBloc’un yüzeyi pürüzlü olduğu için sıva tutunması da daha kolay oluyor ve bu tutunma sayesinde sıva sarfiyatı YAPI MALZEME - EKİM 2014

63


da azalmış oluyor. Bunun dışında ponzanın odacıklı yapısı sayesinde ses yalıtımı özelliği de var. Bloklarımızla bitmiş duvar kesitlerinde 40 desibele kadar ses yalıtımı sağlayabiliyoruz. Hafifliği, yanmazlığı, ısı, su ve ses yalıtımı özellik-

lerinin yanı sıra bloklar son derece sağlam ve dayanıklı. Yine 19 santimetrelik standart bir blok 6 ton yük taşıyor. Bunu üretim teknolojimiz, kalıp dizaynımız, hammaddemiz ve yurtdışı tecrübelerimiz kaynaklı bilgi birikimimiz ile sağlı-

yoruz. Bu sayede binaların hem yükünü hafifletiyoruz hem de dayanıklılığını artıyoruz.”

PonceBloc’un üretim yaptığı tesisler hakkında bilgi verir misiniz? Üretim kapasiteniz ve kullandığınız teknolojiden bahseder misiniz? “Türk inşaat sektörünün yeni yapı elemanı olarak hafifliği ile devrim oluşturacak PonceBloc, Fransız know how’ına ek olarak Alman teknolojisi ve dizaynı ile Kayseri’de 5 bin metrekare kapalı, 63 bin metrekare açık alana sahip özel bir fabrikada üretiliyor. Fabrikanın Kayseri’de olmasının sebebi ise ana hammadde olan ponzanın Kayseri’den çıkarılması. Türkiye’de Kayseri’deki üretim tesisimiz, İzmir’deki merkezimiz ve İstanbul’daki satış ve pazarlama birimimiz olmak üzere üç ayrı noktada yer alıyoruz. Türkiye’nin her yerinde son kullanıcılar tarafında bayilerimiz vasıtası ile ulaşılabilir olmak. Ürünlerimizin farklı ülkelerdeki varlığı sebebi ile Ar-Ge süreci anlamında birçok yeni kurulan fabrikaya göre çok daha avantajlı başlamış durumdayız. 2013 İlkbaharında kurulumuna başlanan fabrikamızı, kısa sürede tamamlayarak üretime başladık. İlk etapta bir dönem

64

YAPI MALZEME - EKİM 2014


deneme üretimlerimizi gerçekleştirdik, bugün gelinen noktada ise tüm ürün gamımız ile inşaat sektörüne hizmet verebilir konumdayız. Türkiye ponza rezervi açısından dünyanın dörtte birine sahip. Yaklaşık % 24-25’i Türkiye’de. Doğu Anadolu bölgesinden sonra ikinci büyük stok alanı Kayseri. Bizim Kayseri’deki rezerv yaklaşık 180 yıllık bir ponzaya denk geliyor. Fabrikamızın ocağa yakın olması ve çevreye duyarlılığımız sebebiyle bunu buradan alıp başka noktalara taşımayı istemiyoruz. Kendi ocağımız olması sebebiyle de Ar-Ge konusunda çalışmalarımızı yapabiliyor olmamız Kayseri’nin seçilmesinde önemli bir etken.”

FARKLI FONKSİYONLAR İÇİN FARKLI DUVAR BLOKLARI PonceBloc’un pazara sunduğu ürün yelpazesinden bahseder misiniz? Yeni ürün anlamında yaptığınız çalışmalar var mı? Ürün gamınız içerisinde ağırlıklı olarak tercih edilen ürünler hangisi ve bu ürünlerin özellikleri nelerdir? “Sanayi tesisleri, konutlar, oteller, kongre ve kültür merkezleri gibi duvar ihtiyacı olan tüm binalar diyebiliriz. Farklı fonksiyonlar için farklı duvar bloklarımız var. Duvar bloklarımızın iç duvar ve dış duvar için farklı kalınlıkları var. İç duvarlarda 9 ve 14 santimlik bloklarımız; dış duvarlarda ise 20, 24 ve 29 santimlik bloklarımız kullanılıyor. Bu blokların uzun ve kısa tipleri mevcut. Ürün tiplerimiz sadece duvar blokları değil. Blokların yanı sıra döşemeler için asmolenlerimiz, kolon ve kirişler için özel tasarlanmış panellerimiz ve pencere üstlerinde taşıyıcı hafif yapı elemanı olarak lentolarımız var. Ovallik istenen duvarlar, PonceBloc’un kolay kesilebilir olması sayesinde rahatlıkla oluşturulabiliyor. Farklı ürün tipleri ile farklı binalar için çözümlerimiz var, her ürünü farklı detaylarla her bina için kullanmak mümkün. Bir binanın yapımı için gereken tüm hafif yapı elemanlarını ürün gamımızda bulunduruyoruz. Bu da gerek bayilerimizin gerekse son tüketicilerin tek marka ile tüm ihtiyaçlarını çözme konusunda bize destek oluyor.”

önemli gelişme alanlarından biri olacak. Yeşil binaların ihtiyacı olan temel kriterlerin başında ise, bu tip binalarda enerji tasarruflu, dayanıklı, zararsız, sağlıklı ve doğal yapı elemanlarının kullanılması 2011 yılından bu yana yeni binalar için zorunlu olan Enerji Kimlik Belgesi (EKB), 2017 yılında mevcut binalar için de zorunlu olacak. Artık yeni binalar minimum C sınıfında olmak zorunda. 2017’de karbondioksit salınımına yönelik de ciddi yaptırımlar gelecek. GYODER tarafından, Enerji Verimliliği Strateji Belgesi’ndeki “Sürdürülebilir Nitelikteki Yapı” ifadesinin “minimum C sınıfı EKB” olduğu kabul edilerek yapılan 2023 yılı konut öngörüleri önemli rakamları gözler önüne seriyor. Çalışmaya göre; 2023 yılına kadar Enerji Strateji Belgesi kapsamında iyileştirilecek konut stoğu, mevcut 18 milyon konut stoğunun dörtte biri yani 4,5 milyon. Bu süre içinde yeni yapılacağı varsayılan 7,56 milyon konutun tamamı da en az “C” sınıfı EKB’li yapılacak. Bu durumda 2023 yılında ulaşılacak 25,56 milyon adet konut stokunun 12,06 milyonunun enerji verimli konut stoku olacağı öngörülüyor. Çalışmada; mevcut ticari gayrimenkul stoku ise Türkiye genelindeki AVM ve İstanbul’da yer alan ofis stoku dikkate alınarak 10,9 milyon metrekare kabul ediliyor. Buna ek olarak yeni yapılacağı öngörülen Türkiye genelindeki AVM ve İstanbul’daki ofislerden oluşacak ticari gayrimenkul ise 9,3 milyon metrekare. 2023 yılında toplam 20,2 milyon metrekare olacağı öngörülen ticari gayrimenkullerin ise tamamı enerji verimli olacak. Yine GYODER’in çalışmasında konutlar için 2023 yılına kadar toplam 283 projenin LEED ve BREAM gibi sertifikalar alaca-

ğı ve bu projeler kapsamında 283 bin konutun yer alacağı öngörülüyor. Ticari gayrimenkuller içinse 2023 yılında 192 projenin sertifika alacağı ve bu projelerin toplam 4,8 milyon metrekare kiralanabilir alana sahip olacağı öngörülüyor. Sonuç olarak; 2023 yılında 25,5 milyon adet olarak öngörülen toplam konut stokunun 12 milyonu sürdürülebilir nitelikte olacak. 2023’te 20,3 metrekare olan ticari stokun tamamı sürdürülebilir olacak. Tüm bu veriler gösteriyor ki enerji verimliliği yüksek, sertifikalı, yeşil ve sürdürülebilir yapılar tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de hızla yaygınlaşacak. Bu yapıların inşasında ise çevreci, geri dönüşümlü, üretim ve dönüşüm aşamasında kimyasal tepkimelere girmeyen, enerji tasarruflu, dayanıklı, zararsız, sağlıklı ve doğal yapı elemanlarının kullanılması gerekli olacak. Bu gereklilik ise doğal ponza taşından üretilen ve şu an sahip olduğu nitelikler ile Türkiye’de ilk ve tek olan PonceBloc’un pazar payının hızla artırmasını sağlayacak. Ayrıca başta Almanya ve Fransa olmak üzere PonceBloc’un yaygın olarak kullanıldığı diğer ülkelerdeki pazar paylarının üzerine çıkması için önemli bir ivme kazandıracak. Bayi kanalında PonceBloc’a yönelik ciddi bir talep var. Bayi yapılanmamız kısa sürede başlangıç için hedeflediğimiz seviyeye ulaştı. Tüm illerimizden gelen talepleri değerlendirmeye devam ediyoruz. Bayilerimizi özenle seçiyor ve onlara güveniyoruz. Yakın zamanda yeni bayilerle Türkiye’nin her noktasında ulaşılabilir olmayı hedefliyoruz. Amacımız agresif bir şekilde pazar payından yüksek oranda pay almaktan ziyade, sağlıklı ve kontrollü büyümek. Ürünlerimiz ile doğru uygulama çözümleri sunmak.”

İçinde bulunduğunuz pazar ülkemizde nasıl bir gelişme gösteriyor? Bu pazarla ilgili gelişmeler ve sektörde yaşanan problemlerden bahseder misiniz? Sektörde yenilikçi ve inovatif ürünlerin pazara sağladığı katkılar nedir? “Gayrimenkul ve Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Derneği’nin (GYODER) Gayrimenkul Sektörü 2023 Vizyonu’na göre; yeşil binalar önümüzdeki dönemin en

YAPI MALZEME - EKİM 2014

65


Akgerman

Kentsel Dönüşümde yapı malzemesi çözümü gazbetondur Kentsel dönüşüm sürecinde yapı malzemesi seçiminin önemine değinen AKG Gazbeton Yönetim Kurulu Başkanı Levent Akgerman, “Ülkemizdeki yapıların yüzde 50’sinin doğal afetler karşısında can güvenliği açısından yetersiz olması nedeniyle AKG Gazbeton olarak kentsel dönüşüm için sağlıklı bir tartışma zemini oluşturmaktan gurur duyuyoruz” dedi

AKG Gazbeton Yönetim Kurulu Başkanı Levent Akgerman

AKG Gazbeton’un ev sahipliğinde gerçekleştirilen “Kentsel Dönüşüm Sürecinde Bina Yenileme” konferansı ile malzemeden güvenliğe her boyutu ile başta İstanbul olmak üzere Türkiye’deki dönüşüm ele alındı. Kentsel dönüşüm sürecinde yapı malzemesi seçiminin önemine değinen AKG Gazbeton Yönetim Kurulu Başkanı Levent Akgerman, “Ülkemizdeki yapıların yüzde 50’sinin doğal afetler karşısında can güvenliği açısından yetersiz olması nedeniyle AKG Gazbeton olarak kentsel dönüşüm için sağlıklı bir tartışma zemini oluşturmaktan gurur duyuyoruz” dedi. Bina yenilemelerinde yalıtım, kabuk sistem, yangın güvenliği ve mimari arasındaki bağlantı ve komplike yapım süreçlerinde kullanılacak malzemelerin stratejik öneminin İstanbul özelinde ve Türkiye genelinde masaya yatırıldığı “Kentsel Dönüşüm Sürecinde Bina Yenileme” konferansında, birbirinden değerli panelistlerle renkli sahneler yaşandı. RIBA Londra 2014 Ödülü’ne layık gö-

66

YAPI MALZEME - EKİM 2014

rülen mimar Jamie Fobert, İki Design Group Kurucu Ortağı Murat Kader, İTÜ Makine Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Abdurrahman Kılıç, TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Cemal Gökçe ve İTÜ Mimarlık Fakültesi Yapı Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nihal Arıoğlu tecrübeleri ve yorumları ile dikkat çeken paylaşımlarda bulundular. Yenilikçi yaklaşımının yanı sıra çevreye verdiği değerle doğa dostu üretim gerçekleştiren AKG Gazbeton’un ev sahipliğinde, Yapı Endüstri Merkezi işbirliğiyle düzenlenen konferansa sektörün temsilcileri yoğun ilgi gösterdi.

“PROJELERE DEĞER KATAN ÜRÜNLER KULLANILMALI” AKG Gazbeton ve BASİFED (Batı Anadolu Sanayici ve İşadamları Dernekleri Federasyonu) Yönetim Kurulu Başkanı Levent Akgerman, “Kentsel Dönüşüm süreçleri sosyal ve kültürel açıdan ele alınarak değerlendirilmeye başlanmalı ve tüm bunların ardından malzeme se-

çimini konuşmaya başlamalıyız. Yapı malzemesinde doğru seçim için ise projelere değer katan, projelerin ömrünü uzatan, projelere verimlilik ve ekonomi sağlayan ürünler kullanılmalı” sözleriyle AKG Gazbeton markası ve ürünlerinin kentsel dönüşüm sürecindeki önemine dikkat çekti. AKG Gazbeton’un 2013 yılı içinde pazara sunduğu Yeni Nesil Isı Yalıtım Plağı Minepor’un ise bina yenileme ve yalıtım için kusursuz çözüm sunan bir ürün olduğunun da altını çizen Akgerman; “Yatırımlarımızı yaparken sektörün ihtiyacı olan alanlara eğiliyor, paydaşımızın talep ve beklentilerine kulak veriyoruz” dedi. İngiliz Kültür Mirası “Tarihi Çevrede En iyi Bina” ve Avrupa’daki bina yenileme çalışmaları ile de tanınan mimar Jamie Fobert, konferansta bina yenileme süreçleriyle ilgili deneyimlerini paylaştı. Uluslararası camianın projeleri ve ödülleriyle renklenen konferans AKG Gazbeton’un yeni ürünü mineral esaslı A1 sınıfı hiç yanmaz ısı yalıtım plağı Minepor’un sektörün önde gelen isimleriyle tanıştırıldığı kokteyl ile sona erdi.



Yolların geleceği Trabzon’da masaya yatırıldı TÇMB ve Aşkale Çimento’ya bağlı Trabzon Çimento Fabrikası “Beton Yolları” ve avantajlarını bir brifing ile anlattı

68

YAPI MALZEME - EKİM 2014


Türkiye Çimento Müstahsilleri Birliği ve Aşkale Çimento Grubu’na bağlı Trabzon Çimento ortaklaşa düzenlediği “Beton Yollar” Brifingi Trabzon Dernekpazarı Kaymakamı Selim Erkovan, Dernekpazarı Belediye Başkanı Dr. Mehmet Aşık, Düzköy Belediye Başkanı Abidin Çelik, Köprübaşı Belediye Başkanı Ahmet Tekke, ve çok sayıda kamu ve özel sektör kuruluşu temsilcisinin katılımıyla Trabzon Novotel’de gerçekleşti. Brifingde uzmanlar, artan petrol fiyatları nedeniyle ilk yapım maliyeti artan asfalt yollarla rekabet edebilir duruma gelen beton yolların, yol imalatında bir seçenek olarak değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı. Türkiye’deki yaklaşık 365 bin kilometre asfalt yol için daha uzun ömürlü ve daha az bakım masraflı bir seçenek olan “Beton Yol Uygulamaları” Trabzon’da düzenlenen bir brifing ile masaya yatırıldı.

KAMU VE ÖZEL SEKTÖR BİR ARADA Türkiye Çimento Müstahsilleri Birliği ve Aşkale Çimento Grubu’na bağlı olan Trabzon Çimento Fabrikası’nın ortaklaşa düzenlediği brifinge kamu ve özel sektörden çok sayıda temsilci katıldı. Trabzon Dernekpazarı Kaymakamı Selim Erkovan, Dernekpazarı Belediye Başkanı Dr. Mehmet Aşık, Düzköy Belediye Başkanı Abidin Çelik, Köprübaşı Belediye Başkanı Ahmet Tekke, Aşkale Çimento Yönetim Kurulu Üyesi ve TÇMB Yönetim Kurulu Üyesi Fatih Yücelik gibi isimlerin katıldığı brifingde açılış konuşmasını yapan Aşkale Çimento San. Tic. A.Ş. İcra Kurulu Başkanı Nihat Kılıç konuşmasında, Türkiye çimento sektörü hakkında önemli bilgiler verdi. Dünyada sudan sonra en fazla tüketilen ikinci maddenin çimento olduğunu vurgulayan Kılıç “Çimento üretimi sıralamasında Türkiye dünyada en büyük 5. ülkedir. Türk Çimento Sektörü, 2013 yılında, ülke büyümesinin yaklaşık 3 katı oranında büyüme gerçekleştirmiştir. 2013 yılında yaklaşık 4 milyar dolar ciro, 740 milyon dolar ihracat geliri ve dolaylı 15.000 kişilik istihdam hacmiyle çimento sektörü, ülke ekonomisinde çok önemli bir yere sahiptir” dedi.

TÜRKİYE ÇİMENTO ÜRETİMİNİN YAKLAŞIK % 6’SI AŞKALE ÇİMENTO’DAN Aşkale Çimento Grubu’nun sektördeki önemine de değinen Kılıç “Aşkale Çimento Grubu, 2013 yılında gerçekleştirdiği satış ile Türkiye çimento üretiminin yaklaşık %6’sını karşılamıştır. Aşkale Çimento 1993 yılında bölge insanı tarafından kurulan, bin ortaklı ERÇİMSAN şirketi tarafından özelleştirme yoluyla satın alındı. Çok ortaklı ve kolektif çalışma ruhunun hâkim olduğu Aşkale Çimento; aynı zamanda dünyanın kabul ettiği evrensel iktisadi değerleri de göz ardı etmeyen bir yönetim mantığına sahiptir. Böylesine güçlü bir sektörün önemli aktörlerinden birisi olan Aşkale Çimento; İstanbul Sanayi Odası’nın ‘Türkiye’nin En Büyük 500 Sanayi Kuruluşu’ sıralamasında 163’üncü, Ekonomist Dergisi’nin ‘Anadolu’nun En Büyük 500 Şirketi’ sıralamasında ise 56’ncı sırada yer almaktadır” dedi. Kılıç, Aşkale Çimento Grubu’nun faaliyet gösterdiği fabrikalarda çevreye de özenle yaklaştığını altını çizdi ve ekledi: “Trabzon Fabrikamızın satın alınmasından kısa bir süre sonra; Türkiye’de bir ilk olma özelliği taşıyan ana baca filtresinin faaliyete geçirilmesi, Aşkale Çimento’nun Trabzon’a ve Trabzonluya saygısının önemli bir ifadesi olarak ortaya konulmuştur. Dünya standartlarında kabul edilen toz değeri 50mg Toz/m3 iken bu filtre ile Trabzon Çimento’nun bacasından çıkan toz miktarı 1mg Toz/m3 değerine çekilmiştir.” Kılıç konuşmasında brifinge konu olan beton yolların, son günlerde artan petrol fiyatları nedeniyle ilk yapım maliyeti artan asfalt yollarla rekabet edebilir duruma geldiğini belirtti.

BETON YOLLAR DAHA UZUN ÖMÜRLÜ, ÇEVRECİ VE TASARRUFLU Kılıç, beton yolların asfalt yollara göre avantajlarını şu sözlerde açıkladı: “Servis ömrünün asfalt yollara nazaran uzun olması ve bakım masraflarının az olması beton yolları asfalt yollara göre daha ekonomik bir seçenek olarak kar-

şımıza çıkarmaktadır. Beton yolların öz kaynaklarla üretilmesi, asfalt yollara kıyasla daha yüksek trafik yükünü taşıyabilmesi, daha açık rengi sayesinde gece görüş mesafesini artırması önemli noktalar. Çimento yerli bir malzeme iken asfalt ithalatla ilgilidir, temininde de zaman zaman güçlük yaşanmaktadır. Ayrıca beton yolu aydınlatmak için gereken ışık miktarının asfalt yola göre az olması sayesinde elektrik tüketiminde tasarruf sağlanabilir. Tekerleklerin asfalt yollarda olduğu kadar yola gömülmemesi sayesinde yakıt tüketimini, dolayısıyla karbon salınımını azaltması beton yolların daha ekonomik, çevreci ve teknik açıdan daha uygun bir seçim olduğunu göstermektedir. Başta Amerika ve Avrupa olmak üzere Asya ve Afrika ülkelerinde kullanılan yol projelerinin büyük bölümü beton yoldur ya

Türkiye Çimento Müstahsilleri Birliği’nin Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Şefik Tüzün

da beton yola çevrilmektedir. Yanı başımızdaki Gürcistan ülkemizden çimento ithal ederek bu güne kadar 100 km’lik beton yol inşa etmesi karşısında bizim 5-6 kilometrede kalmış olmamız manidardır.”

NİÇİN BETON YOL? Açılış konuşmasının ardından ODTÜ İnşaat Mühendisliği Öğretim Üyesi Prof. Dr.Özgür Yaman beton yolların özelliklerini anlattığı “Niçin Beton Yol” isimli sunumunu gerçekleştirdi. Ardından Karadeniz Teknik Üniversitesi Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisi Öğretim Üyesi Doç. Dr. M. Vefa Akpınar, Doğu Karadeniz’deki Beton yol uygulamaları konusunda bilgi verdi. Akpınar’ın ardından yeniden söz alan Prof. Dr. Özgür Yaman bu kez “Silindirle Sıkıştırılmış Beton Yollar ve Türkiye Uygulamaları” isimli sunumunu gerçekleştirdi.

TÜRKİYE ÇİMENTO MÜSTAHSİLLERİ BİRLİĞİ’NİN YENİ BAŞKANI M. ŞEFİK TÜZÜN Türkiye Çimento Müstahsilleri Birliği’nin Yönetim Kurulu Başkanlığı’na Votorantim Çimento San ve Tic A.Ş.

YAPI MALZEME - EKİM 2014

69


ODTÜ İnşaat Mühendisliği Öğretim Üyesi Prof. Dr.Özgür Yaman

Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve CEO’su ve TÇMB Başkan Vekili Mustafa Şefik Tüzün seçildi. Sabancı Holding Çimento eski Grup Başkanı Mehmet GÖÇMEN’in Sabancı Holding Enerji Grup Başkanlığına atanmasının ardından 16 Eylül 2014 tarihinde toplanan TÇMB Yönetim Kurulu, boşalan başkanlık görevine M. Şefik TÜZÜN’ü seçti. Türkiye Çimento Müstahsilleri Birliği’nin 21. Başkanı olan M. Şefik TÜZÜN, 28.02.2008 tarihinden bu yana Türkiye Çimento Müstahsilleri Birliği’nin çeşitli organlarında görev aldı.

yılında Danimarka Üniversitesi’nde Araştırma Mühendisi, 1980 - 1982 yılları arasında ODTÜ’de Araştırma Görevlisi olarak görev yaptı. 1982 - 1992 yılları arasında GAMA Endüstri’de çeşitli

kademelerde görev aldıktan sonra, 1992 - 1995 yılları arasında Set Çimento Grup’ta çalıştı. 1995 yılından itibaren Lafarge Grup’ta çalışmaya başlayan TÜZÜN ilk iki yıl Fransa’da görev yaptı, 1997’den 2003 yılına kadar Genel Koordinatör Yardımcısı görevi de olmak üzere Yibitaş Lafarge Grubu’nda çeşitli görevlerde bulundu. 2001 - 2004 yılları arasında Lafarge Türkiye Çimento Grubu Endüstri Başkan Yardımcılığı görevini de yürüten TÜZÜN, 2004 - 2007 yılları arasında ise Lafarge Kuzey Amerika Alçı Grubu Üretim Başkan Yardımcılığı yaptı. Yibitaş Lafarge Grubu’nun Cimpor Grubu’na devrinin ardından, 2013 yılına kadar Cimpor Yibitaş Çimento San. Ticaret A.Ş.’de Çimento Grup Başkanlığı, CEO ve Yönetim Kurulu Üyesi olarak görev yaptı. TÜZÜN, 2013 yılından bu yana Votorantim Çimento San. Ticaret A.Ş. ve bağlı kuruluşlarda CEO ve Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı görevlerini yürütmektedir. Evli ve 1 çocuk babasıdır.

22 YILDIR ÇİMENTO SEKTÖRÜNDE 1955 yılında Ankara’da doğan Mustafa Şefik Tüzün, ODTÜ Makine Mühendisliği’nde, 1978 yılında lisansını ve 1981 yılında yüksek lisansını tamamladı. Çalışma hayatına 1978 yılında Etibank’ta Proje Mühendisi olarak başladı. 1979

70

YAPI MALZEME - EKİM 2014

Aşkale Çimento San. Tic. A.Ş. İcra Kurulu Başkanı Nihat Kılıç



Hekim Yapı çözüm odaklı yaklaşımı ile büyümeye devam ediyor Ar-Ge yatırımlarıyla cephe kaplama malzemesi sektörünün öncüleri arasında yer alan ve tamamen en son teknoloji kullanılarak, müşterilerinin ihtiyaç ve beklentileri doğrultusunda sürekli yeni ürünler geliştirmeye ve bu araştırmalar için önemli bütçeler ayırmaya devam eden Hekim Yapı, sektördeki liderliğinin yanı sıra kalite ve çözüm odaklı yaklaşımı ile sektörde büyümeye devam ediyor Hekim Holding şirketlerinden Hekim Yapı 2001 yılında kurulmuş, yalıtım ve yapı kaplama malzemeleri üretimini yapan lider bir firmadır. Hekim Yapı’nın ilk üretim tesisinin kurulumuna 2002 yılında başlanmış ve 2004 Mayıs ayında ise tam kapasite ile üretime geçilmiştir. 2007 yılında alınan kapasite artırımı kararı doğrultusunda ikinci üretim hattı, 2014 yılı başında 3. HekimBoard yatırımı hayata geçirilerek yıllık 115 bin m3 Fibercement levha üretim kapasitesine ulaşılmıştır. Kuruluşundan bu yana yalıtım ve cephe kaplama malzemesi sektöründe adından söz ettiren Hekim Yapı, HekimBoard markası ile fibercement ürünlerin üretim ve satışını yapmaktadır. Bunun yanı sıra HekimPanel

72

YAPI MALZEME - EKİM 2014

markalı EPS ve taş yünü dolgulu sandviç paneller, HekimPor markalı EPS yalıtım ve ambalaj ürünleri ile de sektörde önemli bir yere sahiptir. Hekim Yapı’nın fibercement ürün yelpazesinde ise halen dört ana ürün grubu bulunmaktadır. Bunlar; HekimBoard markası ile üretilen büyük boyutlu fibercement levhalar, TurkSiding markası ile üretilen fibercement yalı baskı plakaları ve üzeri PET esaslı folyo kaplanmış olan FibercementLam levhalar ve YapıPan markası ile üretilen çift tarafı fibercement arası EPS dolgulu hazır duvar elemanlarıdır. Hekim Yapı olarak sektörde öncü olmamızın vermiş olduğu sorumluluk ve bilinç ile her zaman daha iyiyi hedefliyor, bu yaklaşım ve anlayış

doğrultusunda hareket ediyoruz diyen Hekim Yapı A.Ş. Genel Koordinatörü M. Fatih Ulusoy’dan faaliyetleri hakkında bilgi aldık.

Hekim Yapı hakkında kısaca bilgi verebilir misiniz? “Hekim Holding şirketlerinden Hekim Yapı 2001 yılında kurulmuş, yalıtım ve yapı kaplama malzemeleri üretimini yapan lider bir firmadır. Hekim Yapı’nın ilk üretim tesisinin kurulumuna 2002 yılında başlanmış ve 2004 Mayıs ayında ise tam kapasite ile üretime geçilmiştir. 2007 yılında alınan kapasite artırımı kararı doğrultusunda ikinci üretim hattı, 2014 yılı başında 3. Fibercement yatırımı hayata geçirilerek yıllık 125 bin met-


reküp üretim kapasitesine ulaşılmıştır. Kuruluşundan bu yana yalıtım ve cephe kaplama malzemesi sektöründe adından söz ettiren Hekim Yapı, HEKİMBOARD markası ile fibercement ürünlerin üretim ve satışını yapmaktadır. Bunun yanı sıra HEKİMPANEL markalı EPS ve taş yünü dolgulu sandviç paneller, HEKİMPOR markalı EPS yalıtım ve ambalaj ürünleri ile de sektörde önemli bir yere sahiptir. Hekim Yapı’nın fibercement ürün yelpazesinde ise halen dört ana ürün grubu bulunmaktadır. Bunlar; HEKİMBOARD markası ile üretilen büyük boyutlu fibercement levhalar, TURKSIDING markası ile üretilen fibercement yalı baskı plakaları ve üzeri PET esaslı folyo kaplanmış olan Fibercementlam levhalar ve YAPIPAN markası ile üretilen çift tarafı fibercement arası EPS dolgulu hazır duvar elemanlarıdır.”

EPS ve sandviç panel üretiminizle ilgili biraz daha detaylı bilgi verebilir misiniz? “EPS üretimini, HEKİMPOR markamızla yapıyoruz. Polistren taneciklerinin şişirilmesi ve enjeksiyon kalıp sistemi ile kaynaşması yöntemiyle 10-40 kg / m3 yoğunluklarında ve istenilen kalınlıkta üretilebilen HEKİMPOR, ısı yalıtım uygulamalarında büyük avantaj sağlamaktadır. EPS ürün gamımızda; yalıtım levhaları, mantolama sistemlerinde kullanılmak üzere özel ürettiğimiz mantolama levhaları, enjeksiyon yöntemiyle ürettiğimiz ambalaj ürünleri, dekoratif amaçlı ürettiğimiz tavan levhaları ve çatı altı levhaları gibi alternatif malze-

Hekim Yapı A.Ş. Genel Koordinatörü M. Fatih Ulusoy

meler bulunmaktadır. Ayrıca karbon takviyeli EPS üretimimiz de mevcuttur. HEKİMPANEL üretim tesisisin yıllık kapasitesi 2.000.000 metrekaredir. 600 mm’den 1250 mm’ye kadar en ve 16.000 mm boya kadar panel üretiminin mümkün olduğu tesiste 40 mm’den 150 mm kalınlığa kadar 3 veya 5 hadveli çatı paneli ve üç farklı tipte (H-sistem, gizli vidalı ve geçme sistem) duvar (cephe) paneli üretilebilmektedir. HEKİMPANEL markası ile piyasaya sunulan ürünlerimiz çok farklı alternatifli seçenekleri ile piyasaya yeni bir dinamik getirerek, farklı ürünlere ihtiyaç duyan nihai kullanıcıların taleplerine de en

kısa sürede ekonomik çözümler sunmaktadır.”

Yakın zamanda piyasaya sunduğunuz ya da sunacağınız yeni bir ürün bulunuyor mu? “2014 yılı içerisinde tanıtımını yaptığımız YAPIPAN duvar panellerinden bahsedebiliriz. HEKİMBOARD markalı fibercement levhalarla HEKİMPOR markalı EPS yalıtım malzemesinin özel bir bağlayıcı kullanılarak, kompakt bir yapı haline getirilmesi yöntemi ile oluşturuluyor. Her iki yüzünde farklı kalınlık ve yüzey desenine sahip fibercement levhalar ile üretilen YAPIPAN

YAPI MALZEME - EKİM 2014

73


prespaneller, prefabrik yapı üreticileri için büyük kolaylık sağlıyor. Yeni nesil mükemmel duvar elemanları arasında yer alan YAPIPAN, düz, doğal taş veya ahşap desenli olabiliyor. Panel boyutları 1250 x 2500 mm ve 1250 x 3000 mm olan YAPIPAN’ın standart panel kalınlıkları ise 60 mm, 80 mm ve 100 mm’dir. Standart EPS yoğunluğu 16 dns olan YAPIPAN pres paneller talep edilmesi durumunda farklı yoğunluk, ölçü ve kalınlıklarda üretilebilmektedir.”

Otoklavlı Fibercement üreticisi olarak da bu yıl sektöre kazandırmış olduğunuz3. Hekimboard tesisi hakkında bilgi verir misiniz? “Bildiğiniz gibi Türkiye’nin ilk otoklavlı fibercement levha üreticisi olarak çıktığımız yolda 2014 yılı ilk çeyrek döneminde üretime başlayan yeni hattımız ile yıllık 125.000 metreküp üretim kapasitesine ulaşmış bulunmaktayız. Şu

74

YAPI MALZEME - EKİM 2014

an üç hattımız ile ülkemizde ve hatta bulunduğumuz coğrafyada ki en büyük üretim kapasitesine sahip olmanın avantajı ile yolumuza devam etmekteyiz.”

Önümüzdeki dönemlerde yeni yatırımlarda bulunacak mısınız? “2014 yılı içerisinde yatırım kararı alınan ve kurulum çalışmalarına hız verilen bir Poliüretan Panel hattı yatırımımız mevcut. Poliüretan Panel üretimimizle de diğer ürünlerimizde olduğu gibi sektöre yön veren yenilikçi bir firma olarak yolumuza devam etmeyi planlamaktayız.”

Sürdürülebilirlik, çevre, Ar-Ge ve yönelik yaptığınız çalışmalar hakkında bilgi verir misiniz? “Ülkemizin teknolojik yatırımlara ağırlık vererek gelişmiş ülkeler arasında yer alabilmesi için tüm sektörlerin inovasyona yatırım yapması gerekiyor. Biz de teknoloji ve Ar-Ge yatırımlarıyla

cephe kaplama malzemesi sektörünün öncüleri arasında yer alan bir kuruluş olarak bu bilinçle çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Tamamen en son teknoloji kullanılarak, müşterilerimizin ihtiyaç ve beklentileri doğrultusunda profesyonel personelimiz ile sürekli yeni ürünler geliştirmeye ve bu araştırmalar için önemli bütçeler ayırmaya devam ediyoruz.”

Hekim Yapı açısından 2013 yılı nasıl geçti ve 2014’ten beklentilerinizi öğrenebilir miyiz? “2013 yılı Hekim Yapı için önceki yıllara göre son derece başarılı geçti. Ticari hacmimiz yüzde 30-35 civarında arttı. 2013 yılı aynı zamanda yatırım yılımız oldu. 3. Hekimboard tesisimizin projelendirme, montajı ve imalata geçiş süreci bu yıl içinde tamamlanmıştır. Kısacası 2013’ü hedeflerimizi tutturduğumuz beklentilerimizi karşıladığımız bir yıl olarak değerlendirebiliriz. 2014 yılı hedeflerimizde ise; poliüretan dolgulu sandviç panel yatırım kararımız ile birlikte Hekim Yapı olarak


sektördeki liderliğimizin sürekliliği, kalite ve çözüm odaklı iş ortaklıklarımız ile büyümeye devam edeceğiz.”

Sunduğunuz sistemlere olan talep artıyor mu? İnşaat - konut sektörünün gelişmesi ve büyümesi içinde bulunduğunuz sektörü nasıl etkiliyor? “İnşaat sektöründeki son yıllarda büyümeye paralel olarak bizler de Hekim Yapı olarak bu büyümenin gerisinde kalmayarak son hızla kapasite artırımı ve yatırım kararları ile hareket ediyoruz. Gerek kentsel dönüşüm projeleri, gerek üniversite ve hastaneler gibi kamusal hizmet yapılarının projelendirilmesi, yapı sektörünün hızlı büyümesi neticesinde, özellikle bu hıza ayak uyduracak hızlı yapılaşma ürünlerine olan ihtiyaç ve rağbet artmaktadır. Bu anlamda özellikle Hekimboard markalı fibercement yapı kaplama ürünlerimize olan talep artmaktadır. Bunun yanında hazır duvar elemanı olan Yapıpan ürünümüzde özellikle ön üretimli binalar, prefabrik yapı sistemleri tarafından hızla kabullenilmekte ve talebi artmaktadır. Yapı sektörüne ürettiğimiz yüksek kalitede HEKİMPOR markalı strafor ürünlerimiz ısı izolasyonlu mantolama sistemlerinde yoğun olarak kullanılmaktadır. Son olarak sandviç panel ürünlerimizde özellikle fabrika - depo gibi yapılarda aranılan kaliteli bir ürün olarak sektörde yerini almıştır.”

Kentsel Dönüşüm’ün gelinen noktayı nasıl değerlendiriyorsunuz (İlgili kanunlar ve yaptırımların düzenlenmesi) v.b? “Kentsel dönüşümde yapısal çözümler ve yönetmeliklerin birbirine paralel olarak yürümesi gerektiğini düşünüyoruz. Bu anlamda kamu adına hızlı bir iradenin varlığı şüphesiz. Ancak ilgili mevzuatın aynı hızla kamu iradesine eşlik ettiğini söylemek zor. Bu anlamda yapılan revizyon ve düzenleme çalışmalarına muhtelif platformlarda firmamız da katkı sağlamaktadır. Her alanda olduğu gibi kentsel dönüşümde de önemli olan yapılan düzenlemenin uygulanmasını sağlayacak denetim mekanizmasının aktif ve yeterli olmasının sağlanmasıdır. Bu denetim ve kusursuz işleyişin sağlanmasının sadece yasayla ve zorlayıcı – cezalandırıcı tedbirlerle olmayacağı aşikardır. Toplumsal kültürün oluşması için eğitimler, seminerler, yazılı ve görsel medya üzerinden beslemelerin yapılması ve yapı sektörünün geneli hakkında bilinçli bir kullanıcı kitlesi de oluşturulması gerekir diye düşünmekteyiz.”

Sektörünüzü kısaca değerlendirir misiniz? “Hekim, yapı sektörüne örnek olma amacında olan bir şirkettir. 2001 yılında kuruluşundan beri hep ilkleri başarma sevdasında olan bir şirkettir. Bu anlam-

da örnek olarak, daha iyi bir hizmet için herhangi bir gereklilik olmadan ülkemizde sınırlı sayıda firmanın sahip olduğu müşteri memnuniyet kalite yönetim sistemi belgesini almıştır. Yılda en az iki kez sektörel anketler yaparak – yaptırarak sektördeki talebin yönelimini araştırmakta, bu konudaki istek ve önerileri dikkatle analiz etmektedir. Bunları yaparak sektöre örnek olmak ve sektördeki düzene katkı sağlamak istiyoruz. Genel anlamda yapı sektörü hızla gelişen ve diğer sektörlere lokomotif görevi gören bir koldur. Hızla gelişen yapılaşma, kentsel dönüşüm, yangın dayanımlı ürünler gibi kaygılar sektöründe hızla gelişmesine yol açmaktadır. Tabi bu noktada, kontrol mekanizmasının da bu gelişime eşlik etmesi gerekli. Tam da bu noktada bazı eksikliklerimizin olduğunu biliyoruz. Umarım kısa zamanda bu eksiklikler de giderilerek özellikle EN standardına ulaşılacaktır.”

Toparlamak gerekirse eklemek ve sektöre vermek istediğiniz mesajlar nelerdir? “Hekim Yapı olarak sektörde öncü olmamızın vermiş olduğu sorumluluk ve bilinç ile her zaman daha iyiyi hedefliyor, bu yaklaşım ve anlayış doğrultusunda hareket ediyoruz. Müşterilerimizin, iş ortaklarımızın ve seçkin bayilerimizin beklentilerinin ötesinde ürün ve hizmet sunarak, kalitemizden ödün vermiyoruz. Birlikte gelişiyor, birlikte büyüyoruz.”

YAPI MALZEME - EKİM 2014

75


Eviniz kışa hazır mı?

Kış aylarının yaklaşmasıyla birlikte ısı yalıtımının önemine dikkat çeken Filli Boya Yalıtım Capatect, konut sahiplerine hizmet paketi sunuyor Betek Pazarlama Genel Müdür Yardımcısı Gülay Dindoruk

Ülkemizde enerjinin % 37,2’sini binalarda, %32’sini sanayide ve %20’sini ulaşımda harcanıyor. Binalarda tüketilen enerjinin en büyük payı ise ısıtmadan kaynaklanıyor. Konutlarda tüketilen toplam enerjinin yaklaşık % 75’inden fazlası ısıtma ve soğutma için tüketiliyor. Bu sebeple de ısı yalıtımını enerji tasarrufu için en önemli araçlardan birisi olarak gören Filli Boya Yalıtım Capatect, kış aylarında enerjiden tasarruf sağlamak için konut sahiplerine hizmet paketi sunuyor.

10 YIL ÜRÜN GARANTİSİ Filli Boya Yalıtım, üstün performanslı Capatect Isı Yalıtım Sistemi’yle binalardaki ısı kaçaklarını engelleyip bina ömrü boyunca enerji tasarrufunu garanti ediyor. Üstelik bu tasarruf ile, 2-3 yıl içerisinde ısı yalıtımı için harcanılan masraf amorti edilebiliyor. Capatect Isı Yalıtım Sistemi, elde edilecek tasarruf oranını yükseltirken, sistemin kendisini amorti edeceği süreyi ise kısaltıyor. Filli Boya Yalıtım Capatect Isı Yalıtım Sistemi’nin ürün kalitesini, uygulamanın uzmanı Filli Boya bayileri tarafından Capatect Teknik Şartnamesi’ne uygun olarak tatbik edilmesi koşulu ile 10 yıl boyunca garanti ediyor. Ayrıca uygulamanın yapıldığı süre boyunca (azami 6 ay) ve sonrasında 24 ay boyunca tüm risklere karşı sigortalıyor.

76

YAPI MALZEME - EKİM 2014

FİLLİ BOYA YALITIM’DAN TASARRUF SAĞLAYACAK ÜCRETSİZ HİZMET: TERMAL KAMERA Filli Boya Yalıtım tarafından ücretsiz olarak sunulan “termal kamera” hizmeti, sıcaklık ölçüm 1özelliği ile binaların yalıtım ve ısı sorunlarını ortaya çıkarıyor. Dış cephe ve çatılarda kızılötesi ışınlarla hava akımı veya rutubet kaynaklı sorunları tespit ederek yalıtıma ihtiyaç olan bölgeleri işaret ediyor. Tüketicilerin, ısı yalıtım

konusunda dikkat etmeleri gereken en önemli konunun kalite ve ürün garantisi olduğuna dikkat çeken Betek Pazarlama Genel Müdür Yardımcısı Gülay Dindoruk; “Kalitesiz malzemelerle yapılan ısı yalıtımında tasarruf sağlamak mümkün olmadığı gibi, masraflardaki artış da kaçınılmaz oluyor. Capatect Isı Yalıtım Sistemi kullanılan binalarda ise, hem binadaki ailelerin doğalgaz ve elektrik faturalarında düşüş sağlanıyor, hem de bina sahipleri için yalıtım, yatırıma dönüşüyor” dedi.



Vefa,“Yapıcı Fikirler’i Samsun’a taşıyor Son yıllarda birçok yatırıma imza atan Vefa, son olarak yatırımlarına Samsun’da hizmete aldığı Showroom’u da ekledi. Vefa Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Güner, 25 yıllık tecrübe ve birikimlerini Samsun aracılığıyla tüm bölgeye taşıyacaklarını söyledi Prefabrike ve çelik yapı sektörünün güçlü markalarından Vefa, 1990 yılından bu yana istikrarlı büyümesini sürdürüyor. 2013 yılından itibaren holding olarak yoluna devam eden Vefa, bugün itibariyle faaliyetlerini 10 şirket ve 12 marka ile sürdürüyor. Son yıllarda birçok yatırıma imza atan Vefa Holding, son olarak bu yatırımlara Samsun’da hizmete soktuğu Showroom’u da ekledi. Showroom açılışına Vefa Holding Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Güner, Vefa İcra Kurulu Başkanı Turhan Koçyiğit,

78

YAPI MALZEME - EKİM 2014

Samsun Valisi Hüseyin Aksoy ve Ak Parti Samsun Milletvekili Cemal Yılmaz Demir, sivil toplum kuruluşları temsilcileri ve sanayicilerin yanı sıra vatandaşlar da katıldı. Vefa Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Güner, yaptığı açıklamada, 25 yıllık tecrübe ve birikimlerini Samsun aracılığıyla tüm bölgeye taşıdıklarını söyledi. “Yapıcı Fikirler”in artık Samsun’da olduğunun altını çizen Güner, “Vefa olarak, hep sürekli gelişimi, yatırımı, yeni ürün geliştirmeyi ve bunları yaparken emin adımlarla ilerlemeyi

ilke edindik. Bu sayede bugüne kadar sektörümüzde hep en iyisini yapmak ve rakipsiz ürünler geliştirmek bize nasip oldu” diye konuştu.

“İNOVASYON VEFA’NIN KURUM KÜLTÜRÜ OLDU” Ürettikleri çözümleri tüm dünyaya sunma fırsatı yakaladıklarını da hatırlatan Güner, şöyle devam etti: “Bunun yanında artık teknolojimizi ve üretim altyapımızı da ihraç etmeyi gündemimize aldık. Tabi bu başarının ortaya çıkmasındaki en önemli


Vefa Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Güner

faktör ve anahtar kavramın inovasyon olduğunu çok iyi biliyoruz. Aynı zamanda sürdürülebilirliğin anahtarı olarak da gördüğümüz inovasyonu Vefa’nın kurum kültürünün bir parçası haline getirdik. Çünkü inovatif yaklaşımların bir kurumun tüm süreçlerine ve birimlerine nüfuz etmesi gerektiğine inanıyoruz. Bu sayede sürekli değişen ihtiyaçlara ve yükselen standartlara uygun çözümleri hızlıca sunabiliyoruz.” Vefa, büyük bölümü mimar ve mühendislerden oluşan 200 kişilik teknik ve idari personel, top-

lam 1200 çalışan ve 5 farklı üretim tesisine sahip bulunuyor. Bu yıl itibariyle sektör liderliğini de tescil eden Vefa, lokomotif şirketiyle İstanbul Sanayi Odası’nın hazırladığı Türkiye’nin en büyük ikinci 500 sanayi kuruluşu listesinde 79. sıraya yerleşti. Bugüne kadar 72 ülkeye çözümlerini ulaştıran ve ihracatının toplam cirosuna oranı bu yıl itibariyle %71’e ulaşan Vefa, bu performansıyla Türkiye İhracatçılar Meclisi tarafından hazırlanan ilk 1000 ihracatçı firma arasına da adını yazdırdı.

YAPI MALZEME - EKİM 2014

79


Türkiye’nin LEED sertifikalı projelerinin tercihi: ODE Türkiye’nin % 100 yerli en büyük yalıtım malzemeleri üreticisi olan ODE, son yıllarda üretimindeki yenilikleri ve çevre dostu projelerdeki işbirlikleriyle doğayı korumayı sürdürüyor

ODE, üniversiteden otele, alış veriş merkezinden yaşam alanlarına kadar birçok çevreci projenin teknik yalıtım, ısı yalıtımı ve su yalıtımındaki çözüm ortağı oldu. Türkiye’nin yüzde 100 yerli en büyük yalıtım malzemeleri üreticisi olan ODE, son yıllarda üretimindeki yenilikleri ve çevre dostu projelerdeki işbirlikleriyle doğayı korumayı sürdürüyor. Son olarak köpük bazlı yalıtım malzemelerinde karbon salınımını sıfıra indirmek için detaylı bir AR-GE çalışması yürüterek yaklaşık 1 milyon dolarlık yatırımı hayata geçiren ODE, Türkiye’de Silver, Gold ve Platinum seviyesinde Leed Sertifikası alan inşaat projelerinin tercihi oldu.

80

YAPI MALZEME - EKİM 2014

GENİŞ ÜRÜN YELPAZESİ Elastomerik kauçuk köpüğünden üretilen boru ve levha formlarındaki geniş ürün yelpazesi ile dikkat çeken ODE R-Flex, bazalt mineralinin yüksek sıcaklıkta ergitilerek lif haline getirilmesiyle üretilen, %97 oranında doğal elyaf içeren ve yüksek sıcaklıklara karşı dayanma gücü olan ODE Rockflex ve silis kumunun yüksek sıcaklıkta ergitilerek elyaf haline getirilmesiyle üretilen, su itici özelliği sayesinde kuru kalma özelliğini sürekli muhafaza eden ODE Starflex ürünleri, 42 Maslak Office 2, Özyeğin Üniversitesi Öğrenci Merkezi Binası, Boğaziçi Üniversitesi Erkek Öğ-

renci Yurt Binası, Tekfenöz Kağıthane Ofisi ve Birleşim Mühendislik’in yönetim binasında teknik yalıtım çözümleri için kullanıldı.

HER ALANA ÖZEL ÇÖZÜMLER Erke Green Academy, Work Inn Hotel ve İstanbul Forum AVM’nin ısı ve su yalıtımlarında ise; A1 sınıfı yanmaz özelliği de dahil birçok üstünlüğüyle öne çıkan ODE Starflex, Opel, Granat ve Rubin olmak üzere her alana özel çözümleriyle su yalıtımının yıldız markalarından ODE Membran ve döşeme, çatı, kolon ve kirişler için en etkin ısı yalıtım ürünlerinden ODE Isıpan tercih edildi.



Çelik yapıda otur depremde evinden çıkma Marmara Depremi’nin yıldönümünde deprem kuşağında yer alan Türkiye’de sağlam binalarda oturmanın ve kentsel dönüşümün önemi bir kez daha hatırlatıldı. Depreme karşı dayanıklı bir yapı sistemi olan çelik yapı üreticisi Steelife’ın Genel Müdürü Mimar Bülent Aydın, çelik yapı sisteminin esnekliği ve hafifliği ile depreme karşı oldukça güvenli olduğunu kaydetti Marmara Depremi’nin yıldönümünde çelik yapı üreticisi Steelife’ın Genel Müdürü Mimar Bülent Aydın, sağlam binalarda oturmanın önemini ve kentsel dönüşümün bir an önce tamamlanması gerektiğini bir kez daha hatırlattı. Türkiye’nin ilk hafif çelik sistemle üretilen binasını kuran, depreme dayanıklı ve ekolojik yapılar üreten Steelife Genel Müdürü Bülent Aydın, hafif çelik ya-

82

YAPI MALZEME - EKİM 2014

pının esnekliği ve hafifliği sayesinde depreme karşı güvenli bir yapı sistemi olduğunu kaydetti. Aydın, “Çelik sistem ile üretilmiş binalarda yaşayanlara deprem anında evlerinde kalmalarının çok daha güvenli olduğunu söyleyebiliyoruz” dedi. Teknolojik altyapı ve yüksek standartlar ile üretilen ve bir sanayi ürünü olan çelik binaların kuruldukları günkü

dayanıklılığını ömürleri boyunca aynı değerde sürdürdüğünü söyleyen Aydın, çeliğin ahşaptan 21 kata kadar, betonarmeden ise 10 kat daha esnek olduğuna dikkat çekti. Çelik yapıların çok hızlı inşa edildiğine de işaret eden Aydın, bu sayede kentsel dönüşüm projeleri için de önemli bir alternatif olduğunu kaydetti.


İLK ÇELİK EKOLOJİK EVİ ÜRETTİ Steelife Genel Müdürü Mimar Bülent Aydın, çelik yapı sisteminin konstrüksiyonunu oluşturan çeliğin yanı sıra kullanılan diğer malzemelerin de geri dönüşümlü olduğuna dikkat çekti. Çelik yapı sisteminin ayrıca yüksek ses ve ısı izolasyonlarına sahip olduğunu kaydeden Aydın, “Geri dönüşümlü malzemeden üretilen ve çevreci olması ile öne çıkan çelik yapı sistemi, sahip olduğu izolasyon değerleri ile klasik yapı sistemlerine göre çok daha az enerjiye ihtiyaç duyuyor” dedi. Steelife’ın geçtiğimiz yıl başında kendi enerjisini kendi üreten, minimum karbon salınımlı ekolojik evi de hayata geçirdiğini hatırlatan Bülent Aydın, Ekolojik Ev’in sağladığı izolasyon değerleri ile enerji kayıplarını minimum seviyeye indirdiğini belirtti. Ekolojik Ev’in kendi enerjisini kendisi ürettiğini ve enerjiyi en verimli şekilde kullanarak enerji verimliliği esaslarını en üst düzeyde karşıladığını kaydeden Aydın, “Enerjide dışa bağımlı ülkemizde, yükselen enerji fiyatları ve fosil enerji kaynaklarındaki azalma da göz önüne alındığında, bu tür binaların artması hem sağlığımız ve çevremiz, hem de ülke ekonomimiz açısından çok önem taşımaktadır” dedi.

Steelife Genel Müdürü Bülent Aydın

YAPI MALZEME - EKİM 2014

83


Isıcam 40 yıldır yaşam kalitemizi yükseltiyor Trakya Cam ve Isıcam’ın bugün geldiği noktayla ilgili bilgiler veren Şişecam Topluluğu Düzcam Grubu Başkanı Dr. Reha Akçakaya: “Düzcam pazarında faaliyet gösteren Trakya Cam’ın Türkiye’nin lider, Avrupa’nın 3’üncü ve dünyanın 6’ncı büyük firması konumunda olduğunu” söyledi Türkiye’nin ilk çift cam üreticisi olan Şişecam Topluluğu şirketlerinden Trakya Cam Sanayii A.Ş.’nin ‘Isıcam’ markası 40. yılını Çırağan Sarayı’nda düzenlenen özel bir geceyle kutladı. Gecede konuşan Şişecam Topluluğu Düzcam Grubu Başkanı Dr. Reha Ak-

84

YAPI MALZEME - EKİM 2014

çakaya, tek cama göre yüzde 50 daha fazla ısı yalıtımı sağlayan çift cam markası Isıcam’ın 1974 yılında pazara sunulduğunu belirterek, “Böylece bundan tam 40 yıl önce Isıcam sayesinde Türkiye çift cam ile tanıştı. Bu 40 yılda 10 milyon hane ve işyeri Isıcam ürünlerini

tercih etti. Türk halkının benimsediği ve sektöründe lider Isıcam markasına sahip olmanın haklı gururunu yaşıyoruz” dedi. Isıcam’ın 40 yıllık dostluğu ile Türkiye’de yaşam kalitemizi yükseltmeye devam ettiğini ifade eden Akçakaya, “Ülkemizde 1974’ten beri Isıcam’ın kul-


lanımı ve 1995 yılında pazara sunduğumuz Isıcam Sinerji ve Isıcam Konfor’un sağladığı daha iyi yalıtım sayesinde, ısıtma ve soğutmadan oluşan enerji giderlerinde bugüne kadar toplamda 9 milyar dolarlık tasarruf sağlandı. Maalesef Türkiye’de halen mevcut konutların yaklaşık yarısında tek cam kullanıldığını biliyoruz. Elimizde sihirli bir değnek olsa ve tüm konutların camlarını Isıcam Sinerji veya Isıcam Konfor ile değiştirsek, elde edilecek enerji tasarrufu her yıl için 2,5 milyar dolara ulaşacaktır” diye konuştu.

TÜRKİYE’NİN LİDER AVRUPA’NIN 3’ÜNCÜ VE DÜNYANIN 6’NCI BÜYÜK FİRMASI Şişecam Topluluğu bünyesindeki Trakya Cam Sanayii A.Ş.’nin lider markası Isıcam, 40. yılını kutluyor. Isıcam’ın yıldönümü kutlaması Şişecam Topluluğu Düzcam Grubu Başkanı Dr. Reha Akçakaya’nın ev sahipliğinde iş ve sanat dünyasının önde gelen isimleri ve Isıcam Yetkili Üreticileri’nin katılımıyla Çırağan Sarayı’nda düzenlenen özel bir geceyle gerçekleştirildi. Gecenin açılış konuşmasını yapan Dr. Reha Akçakaya, Trakya Cam ve Isıcam’ın bugün geldiği noktayla ilgili bilgiler verdi. Düzcam pazarında faaliyet gösteren Trakya Cam’ın Türkiye’nin lider, Avrupa’nın 3’üncü ve dünyanın 6’ncı büyük firması konumunda olduğuna vurgu yapan Akçakaya, “Faaliyet alanımızı mimari, otomotiv, enerji ve beyaz eşya camları olmak üzere dört ana ürün grubu oluşturuyor. Yüksek kaliteli ürünlerimizle inşaat, otomotiv, enerji, beyaz eşya, mobilya ve tarım gibi birçok sektöre girdi sağlıyoruz. Yapılar için güvenlik, dekorasyon ve gürültü kontrolünün yanı sıra yalıtıma yönelik enerji tasarrufu sağlayan cam çözümleri sunuyoruz” dedi.

Şişecam Topluluğu Düzcam Grubu Başkanı Dr. Reha Akçakaya

“40 YIL ÖNCE ISICAM SAYESİNDE TÜRKİYE ÇİFT CAM İLE TANIŞTI” Çalışmalarını sürdürürken, küresel ısınma gerçeğini de kenara bırakmayıp enerji tasarrufu ve çevre bilincini odaklarına aldıklarını belirten Akçakaya, Türkiye’deki enerji kaynaklarının yeterli olmamasından dolayı enerjinin yaklaşık yüzde 70’inin ithal edildiğini söyledi. Akçakaya, sözlerine şöyle devam etti:

“Türkiye’deki enerji tüketiminin yaklaşık yüzde 30’u binalarda gerçekleşiyor. Binalarda ise ısı kayıplarının yaklaşık yüzde 30’u yalıtımsız pencerelerden kaynaklanıyor. Pencerelerdeki cam alanlarının, pencerenin yüzde 80-85’ini oluşturduğu düşünüldüğünde, camla yalıtımın önemi bir kez daha ortaya çıkıyor. Biz de bu alanları göz önüne alarak 1974 yılında tek cama göre yüzde 50 ısı

YAPI MALZEME - EKİM 2014

85


yalıtımı sağlayan çift camları ‘Isıcam’ markası ile pazara sunduk. 40 yıl önce Isıcam sayesinde Türkiye çift camla tanıştı.”

“ISICAM 10 MİLYON HANE VE İŞYERİNİN TERCİHİ OLDU” Isıcam markasının 40 yıl içinde pazarda büyük bir ivme kazanarak jenerik bir markaya dönüştüğüne dikkat çeken Dr. Reha Akçakaya, “Aradan geçen 40 yılda 10 milyon hane ve işyerinde Isıcam ürünleri kullanıldı. Türk halkının benimsediği ve sektöre adını veren Isıcam gibi bir markaya sahip olmanın haklı gururunu yaşıyoruz” dedi. Dünyada çift cam sektöründe jenerik marka olan tek markanın da Isıcam olduğunun altını çizen Akçakaya, şöyle konuştu: “Isıcam, 40 yıllık dostluğu ile yaşam kalitemizi yükseltiyor. İlk yıllarda sadece Trakya Cam’ın Çayırova Tesisi’nde üretimini yaptığımız Isıcam, bugün Trakya Cam güvencesinde 56 ilde 163 Isıcam Yetkili Üreticisi tarafından üretiliyor. Son 40 yılda 130 milyon metrekare Isıcam üretimi gerçekleştirdik. Artan taleple birlikte son 10 yılda üretim potansiyelimizi de 3 kat artırdık. Kuruluşundan itibaren enerji tasarrufu ve enerjinin verimli kullanılmasını ilke edinen bir şirket olarak, Isıcam markamızla çevre dostu, yeşil, sürdürülebilir, enerji tasarrufu sağlayan ürünler sunmaya devam ediyoruz. Bugün artık standart çift camlara göre yaklaşık 4 kat daha iyi ısı yalıtımı sağlayan ürünler pazara sunmaktayız.”

“TÜRKİYE ISICAM İLE ENERJİ GİDERLERİNDE 9 MİLYAR DOLAR TASARRUF SAĞLADI” Sürdürülebilir bir gelecek için Isıcam’ın çevreci ve son teknoloji ürün-

86

YAPI MALZEME - EKİM 2014

lerinin önemli bir katkı sağladığını belirten Akçakaya, sözlerini şöyle sürdürdü: “Daha az enerji tüketerek temiz bir çevrede yaşamak artık hepimiz için vazgeçilmez bir hedeftir. Ülkemizde 1974’ten beri Isıcam’ın kullanımı ve 1995 yılında pazara sunduğumuz Isıcam Sinerji ve Isıcam Konfor’un sağladığı daha iyi yalıtım sayesinde ısıtma ve soğutmadan oluşan enerji giderlerinde bugüne kadar toplamda 9 milyar dolarlık tasarruf sağlandı. Maalesef Türkiye’de halen mevcut konutların yaklaşık yarısında tek cam kullanıldığını biliyoruz. Elimizde sihirli bir değnek olsa ve tüm konutların camlarını Isıcam Sinerji veya Isıcam Konfor ile

değiştirsek, elde edilecek enerji tasarrufu her yıl için 2,5 milyar dolara ulaşacaktır. Bir başka deyişle tek cam veya standart çift cam kullanımı nedeni ile meydana gelen enerji kaybının bu parasal büyüklüğüyle her yıl 900 okul, 300 hastane, 550 yurt veya 75 bin konut yapılabilir. Ayrıca söz konusu enerji kaybı nedeniyle oluşan CO2 salınımını filtrelemek için 27,5 milyon ağaca ihtiyaç duyulmaktadır. Bireysel olarak baktığımızda ise tek camlı konutunu Isıcam Sinerji veya Isıcam Konfor ile değiştiren her bir birey 2 meşe ağacı, standart çift camlarını değiştiren her bir birey ise 1 meşe ağacı kadar çevreye katkı sağlıyor.”



Kale’den

kusursuz mantolama:

‘Mantostone’ Kale’nin yenilikçi ürünü Mantostone, ısı yalıtım levhası yapıştırma ve sıva harcında standartların üzerine çıkarak, daha hafif, kolay uygulama ve uzun ömürlü mantolama imkanı sunuyor

88

YAPI MALZEME - EKİM 2014


Yapı sektörünün öncü markası Kale, inşaat sektörüne yönelik ürün gamında yeniliklere imza atmaya devam ediyor. Kale’nin geliştirdiği taşyünü levhası hafif yapıştırma ve sıva harcı olan Mantostone, yüzde 40 daha hafif ve daha düşük su emme özelliği ile Türkiye’de bir ilk olma özelliğini taşıyor. Yüksek esneklik ve tutunma gücüne sahip, nefes alabilen, hava koşullarına, suya ve darbelere karşı dayanıklılığıyla farklılık yaratan Mantostone; uygulamada sağladığı kolaylıklarla da yapıştırma ve sıva harcı olarak sektöre yenilik getiriyor. Mantostone; sahip olduğu metrekarede 5,5 - 6 kg tüketim değeriyle, standart yapıştırıcı ve sıva tüketimi metrekarede 10 kg olan standart harclara göre, yüzde 40 daha az yapıştırıcı ve sıva harcı kullanma imkânı sunuyor. Taşyünü ısı yalıtım levhası ile yapılan standart mantolamanın ağırlığı metrekarede 17,5 kg’lara çıkarken; Mantostone, bu ağırlığı metrekarede 13,1 kg’a çekip, binaya metrekarede binecek yükün, yüzde 25 daha hafif uygulanmasını

sağlıyor. Kale’nin bu yıl pazara sunduğu Mantostone’un standart yapıştırıcı ve sıvalara göre çok daha kolay ve hızlı uygulama kolaylığı sayesinde, taşyünü levhalar ile daha sağlam, dayanıklı ve uzun ömürlü mantolama yapılıyor. Montostone, daha az tüketim sağlamasının yanı sıra nakliye açısından da avantajlı olmasından dolayı çevreye katkıda bulunuyor. Kalekim A.Ş., yapı kimyasalları alanında üretim ve satış kapasitesi olarak Türkiye’de birinci, Avrupa’da ise 5’inci şirket konumundadır. Yurtiçinde İstanbul, Isparta, Mersin, Yozgat, Erzurum ve Mardin tesislerinde üretimini sürdüren Kalekim, aynı zamanda Rusya’daki fabrikasıyla faaliyet gösteren, Türkiye’nin öncü kuruluşlarından biridir. Kurulduğu 1973’ten bu yana seramik yapıştırıcısından su yalıtım çözümlerine, ısı yalıtımından boyaya, endüstriyel zemin çözümlerinden derz dolgu malzemelerine kadar geniş yelpazede üretim yapan Kalekim, inşaat sektörünün birçok alanında faaliyet göstermektedir.

YAPI MALZEME - EKİM 2014

89


Eryap A.Ş. CEO’su Emrullah Eruslu, yangın haftası nedeniyle yaptığı açıklamada, “Türkiye’de yılda yaklaşık 75 bin yangın vakası yaşanırken; doğru yalıtımla yangınların önüne geçilebileceği halen bilinmiyor. Yapılarda oluşabilecek yangınlara karşı, yangın güvenliği sağlamanın yolu aktif önlemlerin dışında, doğru yalıtımdan geçiyor” dedi

Yangının zararlarını doğru yalıtım azaltır Türkiye’de her yıl Eylül ayının 25’inin içinde bulunduğu hafta “Yangından Korunma Haftası” olarak değerlendiriliyor. Eryap A.Ş. CEO’su Emrullah Eruslu, yangın haftası nedeniyle yaptığı açıklamada, “Türkiye’de yılda yaklaşık 75 bin yangın vakası yaşanırken; doğru yalıtımla yangınların önüne geçilebileceği halen bilinmiyor. Yapılarda oluşabilecek yangınlara karşı, yangın güvenliği sağlamanın yolu aktif önlemlerin dışında, doğru yalıtımdan geçiyor” dedi.

90

YAPI MALZEME - EKİM 2014

Özellikle ahşap tarihi eserlerin yangınla kül olmalarının, tarihin yok olmasının önlenmesi için özel yalıtım yapılması gerektiğini belirten Eruslu, ”Tarihi eser restorasyonlarında yangına dayanıklı yalıtımın şart olması gerekiyor” uyarısında bulundu.

YILDA ORTALAMA 75 BİN YANGIN ÇIKIYOR Eryap A.Ş. CEO’su Emrullah Eruslu, Türkiye’de son 5 yılda orman yangınları dı-

şında yaklaşık 390 bin yangın çıktığını ve bu yangınlarda yaklaşık 1.729 kişinin hayatını kaybettiğini, Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı’nın tespitlerine göre yaklaşık 996 milyon TL tutarında maddi zarar meydana geldiğini belirtti. Yangın yalıtımı kapsamında alınacak pasif ve aktif önlemlerin bulunduğunun altını çizen Eruslu, “Pasif önlemler; mimari projelendirme aşamasında dikkate alınması gereken ve yapının yangın ve duman yayılımına ve


bunların vereceği zarara karşı dirençli olmasını sağlayan, dolayısıyla yangında can ve mal güvenliğini amaçlayan tedbirlerdir. Yangın yalıtımının yaygınlaştırılması can ve mal kayıplarını önemli ölçüde azaltacaktır” dedi.

YANGIN YALITIMI GÖZ ARDI EDİLİYOR Eruslu şöyle devam etti: “Yalıtım denince öncelikle ısı ve su yalıtım uygulamaları akla geliyor, hayati bir önem taşıyan yangın yalıtımı göz ardı ediliyor. Bunun

sonucu olarak ortaya çıkan tehlike ise yangınlar oluyor. Yangından korunmak için yangın yönetmeliklerine uygun malzeme seçilmesi, uygulamaların bu kriterlere göre gerçekleştirilmesi konularında “farkındalık” oluşturularak bireylerin ve toplumun bilinçlendirilmesi gerekiyor. Yangına karşı “doğru” malzeme seçimi, “doğru” tasarım ve doğru” uygulama ile can ve mal kayıplarının önüne geçilebilir. Ancak yalıtımın işinin ehli uzman firma ve kişilerce yapılmalı.”

YANGINA KARŞI TAŞ YÜNÜ EN ETKİLİ YALITIM MALZEMESİ Özellikle yangına karşı en etkili yalıtım malzemesinin taş yünü olduğu belirten Eruslu, “Taş yünü, volkanik kayaçlardan elde edilen bazalt, diyabaz, dolomit gibi inorganik taşların 1400-1500°C arasında ergitilip, elyaf haline getirilmesiyle elde ediliyor. Yüzde 97 oranında elyaf içeren doğal yalıtım malzemesi taş yünü, yangın dayanımının yanı sıra mükemmel bir ısı ve ses yalıtımı da sağlıyor” dedi. YAPI MALZEME - EKİM 2014

91


İzocam Tekiz “TSE” onaylı çatı ve cephe ürünleri ile yangın güvenliğine dikkat çekiyor Yangın yalıtımının önemini her fırsatta vurgulayan İzocam’ın, Tekiz Tesisleri’nde üretimini gerçekleştirdiği çatı ve cephe ürünlerinin Türk Standartları Enstitüsü (TSE) kriterlerine uygunluğu da bulunuyor İzocam yangın yalıtımını her fırsatta gündeme getirmeye çalışıyor. Yangın yalıtımı, binaların içerisinde yangına dayanıklı bölümler oluşturmak ve yangının yayılmasını önlemek amacı ile yapılıyor. İzocam da yangın yalıtımına sosyal sorumluluk bilinciyle yaklaşıyor ve ülkemizde Binaların Yangından Korunması Hakkında Yönetmelik’e uygun şekilde yapılar inşaa edilmesine yönelik desteklerini sürdürüyor. Yangın yalıtımında geliştirilecek detay, yapılacak uygulama ve seçilecek malzemelerde, malzemelerin yanmazlık özelliğine dikkat edilmesi, yangınla mücadelede büyük rol oynuyor. Can ve mal güvenliği, kayıpları en aza indirmek için tasarım ve seçim aşamasında hassasiyet gösterilerek, birbirleriyle uyumlu malzemelerin kullanımı önem taşıyor. Bu nedenle yangın yalıtımı için en uygun ürünler olarak Camyünü ve Taşyünü öne çıkıyor. İzocam, Tekiz Tesisleri’nde, Türk Standartları Enstitüsü (TSE) kriterlerine uygun olarak, İzocam Tekiz markası altında Mineral Yün Yalıtımlı panellerin üretimini gerçekleştiriyor. Yüksek yangın güvenliği istenilen yapılarda veya

92

YAPI MALZEME - EKİM 2014

yanıcı, parlayıcı maddelerin depolandığı yerlerde tercih edilen İzocam Tekiz Taşyünü Yalıtımlı Paneller kesintisiz üretim kullanılarak üretiliyor. Metal dış kabuk ve yalıtım dolgu olarak kullanılan “A” yanmazlık sınıfındaki Taşyünü tabakası sayesinde yangına dayanıklı kompozit bir sistem elde ediliyor.

YÜKSEK SES VE ISI YALITIMI DA SAĞLAYAN PANELLER Yangın emniyetinin yanı sıra yüksek ses ve ısı yalıtımı da sağlayan paneller, çevreye zararlı madde içermiyor. Hadvelerin içini de doldurmak üzere dilimlenen lifler, panelin içine dik olarak basınç mukaveti artacak şekilde yerleştiriliyor. Taşyünü yalıtımlı çatı ve cephe panelleri yüksek yangın dayanımı, ses ve ısı yalıtımı için her iki yüzü sac kaplı olarak üretiliyor. Mineral yün yalıtımlı çatı panelleri, eğimi %7’den yüksek çatılara uygulanıyor. Günümüzde ihtiyaçların ve yatırımların büyümesiyle birlikte yüzlerce işyerinin ve binlerce insanın bir arada bulunduğu işyerleri ve alışveriş merkezleri, sanayi yapıları karşımıza çıkmaktadır. Buna bağlı olarak yangın

ihtimaline karşı son derece güvenli çözümlerin devreye girmesi gerekiyor. 50 yıl öncesiyle karşılaştırıldığında artık günümüz binalarında çok daha farklı malzemeler kullanılabiliyor. Bugün Türkiye’de yatırım yapan yabancı sermayeli kuruluşlar, tesislerin çatı ve duvarlarında yangın emniyeti için A sınıfı malzeme kullanımını şart koşuyor. A sınıfı yanmaz malzemelerin, yeni Avrupa Yangın standartlarına göre sadece mineral yünler (camyünü ve taşyünü) olduğu biliniyor. İzocam, ISO 9001 Kalite Güvence Sistemi, ISO 14001 Çevre Yönetim Sistemi ve OHSAS 18001 İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Sistemi’ni Tekiz Tesislerinde de hassasiyetle uyguluyor. Uluslararası bir standart olan, Malzeme Yönetmeliği’nin 6. maddesine göre; “ürünün yönetmelikte belirtilen temel gerekleri karşılamasına imkân veren malzeme” anlamına gelen “CE” işaretine ise tüm bina ürünleri sahip… Aynı zamanda, mineral yün ürünleri; taşyünü ve camyünü için sadece bio ürün kategorisine verilen EUCEB sertifikası bulunuyor.



Yüksel Seramik tasarımı teknoloji ile buluşturuyor Dünya Seramik Sektöründe hızlı ve sağlam adımlarla ilerleyen Türk Seramik markaları arasında “En iyi çıkış yapan marka” olan ve 2014-2015 yeni koleksiyonlarında yer alan 4D özelliğine sahip, derinlik hissi veren tasarımlarında oldukça iddialı olan Yüksel Seramik, tasarımlara teknoloji ile farklı bir boyut kazandırıyor Mutluhan Holding bünyesinde faaliyet gösteren Yüksel Seramik, Aydın Söke ilçesinde Şubat 1997’de seramik üretim sektöründe hizmet veren bir şirket olarak kurulmuştur. Yerli ve uluslararası pazarlarda kalite ve kalitenin getirdiği tüm ayrıcalıkları müşterilerine sunmayı hedefleyen Yüksel Seramik, önümüzdeki dönemde yapmayı planladığı yeni yatırımları ile üretim kapasitesini

94

YAPI MALZEME - EKİM 2014

16 milyon m2/yıl seviyesine çıkartmayı da hedefliyor. İnşaat sektörünün en büyük tedarikçilerinden biri olarak, inşaat sektöründeki büyümeye paralel iç pazardan gelen talepleri karşılamak adına bu kapasite artırım yatırımlarını planlamış olduklarını belirten Yüksel Seramik Yönetim Kurulu Başkan Yardımcı Metin Mutlu; “İç pazardaki büyüme hedefi doğrultusunda Türkiye’nin 7

bölgesinde var olmak üzere çalışmalar yapıyoruz ve şu anda Türkiye çapında 110 bayimiz ile güçlü bir penetrasyona sahibiz” dedi. Son teknoloji ile üretilen, doğaya saygılı-doğadan ilham alan ürünlerini Cersaie 2014’te sergilediklerini söyleyen Yüksel Seramik Yönetim Kurulu Başkan Yardımcı Metin Mutlu’dan faaliyetleri hakkında bilgi aldık.


Yüksel Seramik Yönetim Kurulu Başkan Yardımcı Metin Mutlu

Ar-Ge ve Ür-Ge yatırımları ile üretim yaparak, Türk Seramiğini dünya lideri yapma yolunda önemli adımlar atan Yüksel Seramik’in gelişim süreci hakkında bilgi verir misiniz? “Mutluhan Holding bünyesinde faaliyet gösteren Yüksel Seramik, Aydın Söke ilçesinde Şubat 1997’de seramik üretim sektöründe hizmet veren bir şirket olarak kurulmuştur. İtalyan Sacmi teknolojisi ile üretim yapan fabrikamız 2008 yılı itibariyle kapasitesini ve yatırımlarını artırmış olup, bugün 250.000 m2 açık ve 50.000 m2 kapalı alanda konuşlanmıştır. Üretim kapasitemiz ise 12.5 milyon m2/yıl olup, bugün 5 ayrı hatta üretim yapılmaktadır. Önümüzdeki dönemde yapmayı planladığımız yeni yatırımlarımızla, üretim kapasitemizi 16 milyon m2/yıl seviyesine çıkartmayı hedeflemekteyiz. Yerli ve uluslararası pazarlarda kalite ve kalitenin getirdiği tüm ayrıcalıkları müşterilerine sunmayı hedefleyen Yüksel Seramik’in üretim teknikleri ve YAPI MALZEME - EKİM 2014

95


kalite kontrol süreçleri Türk ve Dünya standartları ile uyumludur ve TSE 14411 , CE ve ISO 9001-2008 kalite belgelerine sahiptir. Ürünlerimiz yurtiçinde 110 noktada, yurtdışında ki satış noktalarımızda ise 2014 yılı Eylül ayı itibari ile 58 ülkeden 70 ülkeye ulaşmıştır. Yüksel Seramik hedefleriyle, müşteri taleplerinin hızlı ve kaliteli olarak karşılanmasıyla da tanınan bir kuruluş haline gelmiş olup; Sektörde deneyimli, duayen yönetici kadrosunun katılım ve destekleri ile kaliteli ve hızlı hizmet sunumunu ilke edinmiştir. Türkiye, gelişmekte olan büyük ekonomilerle karşılaştırıldığında istihdam ve büyümede parlayan bir yıldız olmuştur ve uzun süre de parlamaya devam edecektir. Teknoloji ve kalitesiyle dünyaya adını duyuran Türk Seramiğinin de yakın bir gelecekte dünya liderliğine ulaşmasında Yüksel Seramik’in de desen, tasarım, teknoloji ve kalitesiyle önemli bir katkısı olacağı aşikârdır.”

2013 yılı Yüksel Seramik açısından nasıl geçti. Beklentilerinizi tam olarak karşılayabildiniz mi? 2014 yılı öngörüleriniz nelerdir? “2014 yılı Yüksel Seramik için, üretim ve marka yatırımları açısından oldukça hareketli bir yıl olarak geçmektedir. Dış pazardaki çalışmalarımıza paralel olarak, iç pazara da odaklanma kararı aldık. Bu bağlamda, 2014 yılının ilk çeyre-

96

YAPI MALZEME - EKİM 2014

ğindeki Saba Tümer ve Tümer Metin’in oynadığı reklam kampanyamız ile son dönemde iç pazardaki marka bilinirliğimiz arttı. Önümüzdeki dönemde, yeni reklam kampanyalarımız olacak. Reklam kampanyamızın etkisi güzel oldu, iç pazarda taleplerimiz oldukça arttı. Üretimimizin yüzde 90’ı ihracata giderken, iç pazardan gelen talebi karşılamak üzere üretimimizin yüzde 50’sini iç pazara yüzde 50’sini de ihracata yönlendirmeye başladık.”

Hazırladığınız koleksiyonlarda ürünlerin ve ürün sınıflarının özellikleri nelerdir? “Duvar karosu, yer karosu, sırlı porselen ve teknik granit üretim hatlarımız mevcuttur. Ayrıca fabrikamızda; 3.pişirim bordür ve dekor hattı, “Dijital Baskı” teknolojisi ,“Lappato” polisaj hattı, colorbody/renkli bünye, ebatlama, merdiven basamakları, waterjet, mozaik ve kesimli aksesuar, süpürgelik üretim teknolojileri ile de yüzlerce farklı dekor ve bordür üretimi gerçekleştirilmektedir. Mevcut ebatlarımıza porselende 25x45, duvarda 25x80 ebatlar da ekledik. Özellikle 25x45 ebatta özel kilit sistemli kalıp tasarımları ile 5 seri ve 25 renkten oluşan yeni ürünlerin yanı sıra; 25x80 Yeni duvar karosu ebadımızı takım olarak 6 seri ve 15 renkten oluşan yeni ürünlerimizi de portföyümüze ekledik. Ayrıca

2014 Mayıs ayı itibari ile mevcut ebatlarımızda 20x50, 25x60, 30x60, 33x33, 45x45, 60x60, 15x60, 60x120,30x120, 15x120 cm gibi çeşitli ebatlara 37 Proje ve 183 renkten oluşan yeni serilerimiz de portföyümüze alarak, ürün gamımızı daha da çeşitlendirdik.”

Yüksel Seramik’in 2014 trendleri neler? Tüketicilerin renk model ve ebatlarda tercihleri nasıl şekilleniyor? “Tasarım ve moda kavramlarının geçtiği tüm sektörleri aslında bütünün bir parçası olarak değerlendirmek gerekir. Birbirlerinden beslendikleri ve etkileşim halinde oldukları bir gerçek. Ayrıca unutmamak gerekir ki, günümüz çağında, görselliğin yanı sıra ergonomi ve işlevsellik de olmazsa olmaz unsurlardan. Doğanın önemini daha iyi kavradığımız şu dönemde, ahşap ve mermerin doğal dokusundan ilham alan tasarımlar her daim gözde olma yolunda. Seramikte kullanılan farklı dokular ve derinlik etkisi yeni nesil tasarımlarda oldukça sık tercih ediliyor. Kumaş dokusu ve duvar kağıdı etkisi oluşturan duvar karoları, tasarımın teknoloji ile buluşmasının güzel örneklerinden. Aynı zamanda moda ve trendlerin ötesinde “zamansız” olarak niteleyebileceğimiz tasarımlar da her daim beğeniyi sürdürülebilir kılmayı başarıyor. “Ev” kavramına gelince, herkes için “ev”, ken-


disi ile baş başa kaldığı, hayatın yoğun temposundan sıyrılıp kendini bulduğu yerdir. Ev kavramının bu denli özel ve kişisel değerleri olduğu düşünüldüğünde, banyo ve mutfağın bu değerlerin başında geldiği kuşkusuzdur. Ayrıca, iç ve dış mekânlarda da rahatlıkla kullanılabilen ve yeni nesil teknolojiler ile tasarlanan seramik karolarını, ev yaptıranların mutlaka incelemesi gerektiğini düşünüyorum. Hem temizlik ve kullanım kolaylığı ile işlevsellik anlamında hayatımızı kolaylaştırıyor, hem de hijen açısından avantajlı. Üstelik zengin alternatiflere sahip. Yüksel Seramik olarak; profesyonel ürün geliştirme ekiplerimizin ortaya koyduğu tasarımlar, seramik karosu ile ilgili beklentilerinin ötesinde; farklı renk, desen ve boyut çeşitliliği ile üründen çok, yaşam stili oluşturmayı hedefliyor. Her daim en çok tercih edilen açık renk yer ve duvar karolarının yanı sıra, doğadan ilham alan renk ve dokularla tasarlanan ürünler de sıklıkla tercih ediliyor. Yaşam alanlarımızda doğayla iç içe olma özlemi var. Enerji ve dinginlik veren ahşap ve doğal taş dokuları, son dönemde koleksiyonlarımızın vazgeçilmezi... Doğanın yansıması olan bu doku ve renklerle tasarlanan seramik karoları, alışılmışın aksine sıcak ortamlar oluşturmakta kusursuz. 2014-2015 yeni koleksiyonlarımızda yer

alan ve 4D özelliğine sahip, derinlik hissi veren tasarımlarımız da oldukça iddialı. Parlak yüzeye sahip bu modeller, özellikle banyo ve mutfak için tercih ediliyor. Dijital baskı teknolojisi kullanılarak üretilen koleksiyonlarımız, iç mekânlarda dekorasyonun önemli bir tamamlayıcısı... Patchwork desenli, kapitone dokulu ve dantel rölyefli serilerimiz zengin kombinasyon seçenekleri sunuyor.”

Yüksel Seramik’in satış ve pazarlama organizasyonundan bahseder misiniz? “Türkiye’nin 7 bölgesinde toplam 110 satış noktamız ve 155 zincir yapı marketler ile oldukça geniş penetrasyona sahibiz. Tüm bölgelerde, Bölge Müdürlerimizin yönetiminde satış ve pazarlama faaliyetlerimizi sürdürmekteyiz.”

EN İYİ ÇIKIŞ YAPAN MARKA Yüksel Seramik yurt içi ve yurt dışındaki pazarlarda nasıl alıyor? Yeni pazar ve hedeflerinizden bahseder misiniz? “Bu yıl Türk Seramik markaları arasında “en iyi çıkış yapan marka” seçildik. İhracat yaptığımız ülke sayısı, bir önceki yıla oranla yüzde 87’lik artışla 58 ülkeye ulaştı. En iyi pazarlarımız Kanada ve İsrail. Bunun dışında Amerika, Kuzey

Afrika, Kuzey Irak Erbil bölgesi, İskandinav ülkeleri ve Körfez Bölgesi’nde de oldukça iyiyiz. Satışlarımızı arttırmayı hedeflediğimiz pazarlar arasında, Rusya, Avustralya ve Kuzey Afrika ülkelerini sayabiliriz.”

Sektörünüzün bir değerlendirmesini yapar mısınız? Türkiye ve dünyadaki durum nedir? Sektör şu an nerede ve nereye doğru gidiyor? “Sektörümüz öncelikle iç pazarda her geçen gün çok daha iyi ve kaliteli ürünler, farklı ebatlar gibi taleplerle üreticilere başvurmakta, üreticiler de gelen talepler doğrultusunda iç pazarda trendleri her yıl bir üst noktaya taşıma gayreti içindedirler. Bu hem yüksek ürün kalitesi hem de ürün desen ve tasarımları ile karşımıza çıkmaktadır. Sektörümüzün ihracat kanalına baktığımızda firmaların yeni pazarlarla çalışmaları ülkemizin ekonomisi açısından çok önemli bir olgudur. Geçmiş yıllarda Türk Seramiğine olan olumsuz bakış şimdilerde yerini oldukça olumlu, aranan ve istenilen marka konumuna bırakmıştır ve hızla gelişmektedir. Bu durumun en büyük etkilerinden bir tanesi ve en önemlisi hükümetimizin dış politikalarda yapmış olduğu başarılı atılımlardır. Yüksel Seramik ailesinin

YAPI MALZEME - EKİM 2014

97


bir ferdi ve sektörün içinden biri olarak Türk Seramiğinin daha yukarıya çıkması gerektiğine inanıyorum. Öncelikle yapılması gereken üreticilerin bir çatı altında uyumlu bir şekilde çalışmaları gerekmektedir. Buna yol açacak kurum Türkiye Seramik Federasyonudur. Federasyonumuzun Avrupa sektör liderlerinden İspanya’nın oluşturmuş olduğu boşluktan yararlanmalı Türk Seramiğini tanıtıcı faaliyetlerinin arttırılması için çalışmalarına hız kesmeden devam etmesi gerekmektedir. Sektörümüz, kalitesinden ödün vermeden her zamankinden daha güçlü, daha istekli ve gayretli olmalıdır. Umuyorum ki yakın geleceğimizde seramik sektörü olarak hak ettiğimiz yerde olacağız.”

Son dönemdeki inşaat sektörünün büyümesi seramik sektörünü nasıl etkiler? “İnşaat sektöründe kaydedilen büyüme inşaat malzemeleri sektörüne de yansıyor. İnşaat sektörünün en büyük tedarikçilerinden biri olarak, inşaat sektöründeki büyümeye paralel iç pazardan gelen talepleri karşılamak adına bu kapasite artırım yatırımlarını planladık. İç pazardaki büyüme hedefi doğrultusunda Türkiye’nin 7 bölgesinde var olmak

98

YAPI MALZEME - EKİM 2014

üzere çalışmalar yapıyoruz ve şu anda Türkiye çapında 110 bayimiz ile güçlü bir penetrasyona sahibiz. Bayi sayımızı artırarak iç pazarda daha da büyüyecek olan şirketimiz, özellikle yer karosundaki uzmanlığı ile öne çıkıyor.”

Toparlamak gerekirse son olarak eklemek söylemek ve sektörü vermek istediğiniz mesaj var mıdır? “Yüksel Seramik, 22-26 Eylül tarihleri arasında İtalya’nın Bologna şehrinde gerçekleşecek olan CERSAIE fuarı’na katıldı. Dünya Seramik Sektörünün arenası konumunda olan Cersaie Fuarında, Yüksel Seramik 2014-2015 yeni koleksiyonlarını sergiledi. Dünya Seramik Sektöründe hızlı ve sağlam adımlarla ilerleyen Türk Seramik markaları arasında “en iyi çıkış yapan marka” olan Yüksel Seramik’in Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Metin Mutlu; “Cersaie 2014 fuarında sergilediğimiz 63 yeni koleksiyonumuz, İtalya ve İspanya’dan gelen tasarımcılarla birlikte Ar-Ge ve Ür-Ge ekiplerimizin yoğun çalışmaları sonucunda ortaya çıktı. Hem son tüketici hem de profesyoneller için kaliteli ve inovatif çözümler sunan ürünleri-

miz, özellikle projeler için farklı talep ve ihtiyaçlara yönelik alternatifler oluşturuyor. Son teknoloji ile üretilen, doğaya saygılı-doğadan ilham alan ürünlerimizi bu yıl Hall 32 / B30’ da yer alan yeni standımızda sergilemiş olduk.” Yeni koleksiyonlar arasında yer alan 25x50 ebatlarında 4 boyut etkisi oluşturan seriler, rölyefli yüzeyleri ve özgün renk kombinasyonları ile yaşam alanlarına farklı bir boyut katıyor. Sahip olduğu desen ve hareket zenginliğini, bordüre ihtiyaç olmadan, uygulandığı yüzeylere yansıtıyor. Üretim tekniği ile farklılaşan bu seriler mekâna derinlik ve hareket katıyor. Bu serilerin yanı sıra, doğanın detaylarındaki gizli dokuları ortaya çıkaran ahşap ve doğal taş görünümlü koleksiyonlar, farklı ebatlarda zengin alternatifler sunuyor. 25x60, 25x80 ve 30x60 ebatlarda üretilen farklı desen ve dokulara sahip, koleksiyonun diğer yeni serileri ise, yaşam alanlarına farklı stiller oluşturma konusunda oldukça iddialı. Özellikle profesyonellerin ihtiyaçlarına hitap edecek, ticari alanlarda kullanıma uygun, projelere yönelik çözümler sunan ürünler de 2014-2015 koleksiyonu dahilinde fuarda beğeniye sunuluyor.”



Ege Seramik İtalya’da Türk Seramiğini tanıttı Özgün tasarımları ve ileri teknoloji ile sektörde adından sıkça söz ettiren Ege Seramik, İtalya’nın Bologna şehrinde gerçekleştirilen Cersaie Fuarı’nda Autumn koleksiyonu ile sonbahar ve kış mevsimlerinin seramik trendlerini ziyaretçilerin beğenisine sundu

Ege Seramik Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Polat

100

YAPI MALZEME - EKİM 2014


Her yıl olduğu gibi Dünya seramik sektörünün nabzını tutan Cersaie Fuar’ı bu yılda sektör temsilcilerini ve sektör profesyonellerini ağırladı. Türk seramik sektörünün lider markalarından Ege Seramik, takipçilerine ve mekânlarında göz alıcı tasarımları tercih etmek isteyenlere Autumn koleksiyonunda yer verdiği şık modeller ile merhaba dedi. Ege Seramik, katıldığı fuarda Autumn koleksiyonu ile sonbahar ve kış mevsimlerinin seramik trendlerini de ziyaretçilere sundu. Autumn koleksiyonda yer alan seriler, zengin ebat ve renk seçenekleriyle beraber estetiği rahatlıkla, sıradışılığı zarafet ile birleştirerek sonbahar ve kış mevsiminin sıcak ve samimi geçmesini vaad etti. Koleksiyonda yer alan Fiji, Echo, Brisa, Fusion, Santiago, Gio, Beverly, Edgewood, Monroe, Magma, Nova, Canvas, Himba, Pelican, Timber, Motto ve Elements serileri farklı tarz ve dokuları ile ziyaretçilerin beğenisini topladı.

İHRACAT PAZARLARIMIZI GENİŞLETİYORUZ Cersaie Fuarı’na katılımlarıyla ilgili görüşlerini aktaran Ege Seramik Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Polat; ‘’ Sektörün önemli fuar organizasyonlarından biri olarak kabul edilen Cersaie Fuarı ile dünyanın çeşitli yerlerinden gelen birçok

Ege Seramik Genel Müdürü Göksen Yedigüller

ziyaretçiye ulaştık ve ürünlerimizi tanıtma fırsatı yakaladık. İhracat pazarlarımızın sürekliliği ve gelişimi hedefi ile katıldığımız fuarda ürünlerimizin ilgi çekmesi bize gurur veriyor” dedi.

EGE SERAMİK MARKASINI ÖN PLANA ÇIKARDIK Ege Seramik Genel Müdürü Göksen Yedigüller; ‘’ Autumn koleksiyonumuzda yer alan serilerimizle fuarda en çok ilgi gören firmaların başında geldik. Cersaie Fuarı ile beraber uluslararası platformda Ege Seramik markasını ön plana çıkarmaya hedefledik ve başardık. Dış pazara yönelik gerçekleştireceğimiz yatırımlarımız ile önümüzdeki dönemde uluslararası arenada daha da iddialı hale geleceğiz ‘’ dedi.

CERSAİE FUARI’NDA SERGİLENEN ÜRÜNLERDEN BAZILARI Edgewood Ahşabın doğal dokusunu modern ve şık tasarımlarla birleştiren Edgewood, yanık ahşap görüntüsü ile sonbahar aylarında mekânlarınızda sıcak bir atmosfer oluşturuyor.

Magma Renk zıtlıklarının çarpıcı görüntüsü Magma serisi ile bir araya gelerek göz alıcı mekanlar oluşturuyor. Metal efektlerin ön plana çıktığı seri, doğal görünümüyle beğeni topluyor.

Elements Minimalist bir görünüme sahip olan Elements serisi, yaşam alanlarınızı sadelikten gelen incelikle buluşturarak modern mekânlar oluşturma fırsatı sağlıyor.

YAPI MALZEME - EKİM 2014

101


Banyolarda farklılık oluşturan seri:

Dropia Açık sifon kullanımı ile modern ve yalın mekânlar oluşturulabilirken fonksiyonel çözümlere de imkân sağlıyor Ege Vitrifiye ile banyolarınızın havası değişiyor. Ege Vitrifiye, banyolarını alışılagelmişin dışında yenilikçi, dinamik ve estetik çizgiler ile şık ve modern bir görüntüye kavuşturmak isteyenler için Dropia serisini öneriyor. Dropia serisinde, açık sifon ve banyo mobilyasıyla uyumlu 65 cm lavabo, gömme rezervuara uyumlu duvara tam dayalı klozet, asma klozet ve compact asma klozet bulunmaktadır. Seride yer alan dikdörtgen lavabo içindeki daire hazne, alışagelmişin dışında bir görsellik sunuyor. Açık sifon kullanımı ile modern ve yalın mekânlar oluşturulabilirken fonksiyonel çözümlere de imkan sağlıyor. Özel tasarlanmış klozet kapağı ile yalın çizgisini destekleyen Dropia klozet, gömme rezervuar sistemleri ile kullanılarak mekânda alan kaybını önlüyor.

102

YAPI MALZEME - EKİM 2014


Modern ve şıklığın vazgeçilmezi

Drop Serisi Özgün tasarımları ve renkli serileri ile seramik sektörünün trendlerini belirleyen Ege Seramik, koleksiyonunda yer alan Drop serisi ile beğeni toplamaya devam ediyor

Geniş ürün portföyü ile takipçilerine farklı seçenekler sunan Ege Seramik, yaşam alanlarını modern ve bir o kadar da şık olmasını isteyenler için Drop serisini öneriyor. Özgün tasarımları ve renkli serileri ile seramik sektörünün trendlerini belirleyen Ege Seramik, ko-

leksiyonunda yer alan Drop serisi ile beğeni toplamaya devam ediyor. Digital Tile teknolojisi ile duvar karosu ve sırlı granit olarak üretilen seri, 30x60 ve 45x45 cm ebatlarının yanı sıra rölyefli yüzeye sahip Talia madalyon ve Bombato bordürleri mekanlara zarafet katı-

yor. İnsana rahatlık ve huzur veren aynı zamanda dinlendirici etkiye sahip mavi rengin, saflığı ve temizliği temsil eden beyaz rengin ve toprağın doğallığın rengi olan kahverengin buluştuğu seri, mekanlara pozitif enerjilerin yansımasını sağlıyor. YAPI MALZEME - EKİM 2014

103


İtalyan ISVEA’dan W Antalya’ya 3. satış noktası 52 yıllık İtalyan markası ISVEA, yeni satış noktaları ile Türkiye’de büyümeye devam ediyor. 2014 yılı sonuna kadar toplam 30 satış noktasına ulaşmayı hedefleyen ISVEA, Antalya’da üçüncü yeni satış noktasında hizmet vermeye başladı

Geniş ürün yelpazesi, kalitesi ve farklı fonksiyonel yaklaşımları ile banyoları keyifli bir yaşam alanına dönüştüren ISVEA, İtalyan tasarım gücünü yansıttığı vitrifiye seramik, banyo dolabı ve armatürleri Türk tüketicileri ile buluşturuyor. Türkiye pazarına girdiği andan itibaren perakendecilik stratejisi ile hızlı bir şekilde büyümeye başlayan ISVEA, İstanbul, Ankara, Antalya ve İzmit gibi farklı bölgelerdeki girişimleri ile Türkiye’de toplam 15 satış noktasına ulaştı. Antalya’nın merkezinde yer alan ve 5.000 metrekarelik bir alana sahip yeni satış noktasında, tüm ISVEA ürünleri ve ödüllü tasarımları tüketicilerin beğenisine sunuluyor. Yarım asırlık İtalyan banyo markası ISVEA’nın

104

YAPI MALZEME - EKİM 2014

Türkiye pazarına hızlı bir giriş yaptığını ve Türk tüketicilerden tam not aldığını belirten ISVEA Genel Müdür Yardımcısı Yakup Fırat, “aldığımız olumlu tepkiler bizleri motive ediyor. Şu anda Türkiye’de 15 satış noktamız var. Bu yılsonuna kadar yeni satış noktaları da ekleyerek toplam 30 satış noktasına ulaşma hedefindeyiz” dedi. Antalya Manavgat’ta Mecitoğlu Ev Concept ile üçüncü satış noktasında hizmet vermeye başladıklarını vurgulayan Yakup Fırat, Türkiye’de öncelikli tercih edilen banyo markası olmayı amaçladıklarını ifade etti. ISVEA, 1962 yılında Angelucci ailesi tarafından Roma’ya 200 km uzaklıkta Eusanio Del Sangro yakınlarında kurul-

muştur. Vitrifiye seramik alanında dünyanın önde gelen ülkesi olan İtalya’da, karakteristik bir italyan üreticisi olarak faaliyetlerini yürütmüştür. Özellikle Güney İtalya’da yaygın bir marka olan ISVEA, pazarda ilk 10 üretici arasında yer almıştır. 2013 yılında ECE Holding tarafından satın alınarak Türk banyo gereçleri pazarıyla buluşturulan ISVEA; İtalyan tasarım kültürü, kalite ve fonksiyonellik yaklaşımını tüketicilere sunmayı amaçlamaktadır. ISVEA bambaşka bir banyo deneyimi yaşatmayı ve tüketicileri ile duygusal bağ kurmayı ilke edinen felsefesi ile Türkiye’de de öncelikli tercih edilen banyo markası olmayı hedefliyor.



SEREL Seramik ürünlerine A’desıng Award’dan 5 tasarım ödülü SEREL, İtalya’da düzenlenen prestijli tasarım yarışması A’Design Award’da, Yapı Kategorisi’ne 5 ödülle damgasını vurdu SEREL Tasarım Ekibi, fonksiyonel ve yenilikçi yaklaşımlarla sunduğu tasarım değeri yüksek ürünleriyle uluslararası platformda bir başarıya daha imza attı. Dünya çapındaki en prestijli tasarım yarışmaları arasında yer alan, “tasarımda kalite ve mükemmelliğin bir kanıtı” olarak kabul gören A’Design Award’da, Serel Seramik ürünleri Yapı Kategorisi’ne 5 ödülle damgasını vurdu. Dünya çapındaki en prestijli tasarım yarışmaları arasında yer alan en iyi tasarımları, tasarım konseptlerini, ürünlerini ve hizmetlerini ödüllendiren, dünyanın en büyük ve prestijli yarışması A’ Design Award’a, 2013-2014 dönemi ödülleri için

106

YAPI MALZEME - EKİM 2014

100 ayrı kategoride, 5676 proje katıldı ve 758 proje ödüle layık görüldü.

Award), 4life Klozet ise A’Design (A’Design Award) ödülüne layık görüldü.

ÖZGÜN TASARIMLARA GELEN ULUSLARARASI ÖDÜLLERİN TÖRENİ

YENİLİKÇİ VE ESTETİK YAKLAŞIMLARLA SUNDUĞU TASARIM DEĞERİ YÜKSEK ÜRÜNLER

09 Ağustos 2014 Cumartesi akşamı İtalya’nın Como Kentinde bulunan Villa Gallia’da gerçekleştirilecek törenle ödüllerini alacak olan SEREL, yarışmada; SEREL Wave lavabo Gold Ödül (A’ Design Gold Award), Purity Klozet Silver Ödül (A’ Design Silver Award), SEREL PURITY Bronze Ödül (A’ Design Bronze Award), 4Life Çift Hazneli Lavabo Bronze Ödül (A’ Design Bronze

Gold Ödülle taçlanan SEREL Wave lavabo, yalın çizgileri ile göz doldururken kaliteli duruşu ve fonksiyonel çözümler sunuyor. SEREL Wave, benzersiz hazne formuyla mevcut çift hazneli lavabo algısını değiştirirken, yetişkin ve çocukların kullanımını estetikle birleştirerek bir arada sağlıyor. Yumuşak geçişlerin hâkimiyeti altına girerken, mekânda


sade ve minimal esintiler bırakan Purity klozet, kullanıcısını estetiğiyle etkilemekle kalmıyor, tak çıkar slim klozet kapağıyla temizlik ve masumiyetle buluşarak doğaya saygı duyuyor. Kısaca kazandığı Silver Ödülü (A’Design Silver Award) tamamıyla hak ediyor. Bronze ödüle (A’Design Bronze Award) layık görülen SEREL PURITY, benzersiz hazne formuyla mevcut lavabo algısını değiştirirken, suyun geri dönüş yolculuğuna geçiş kapısını görünmeyen bir pozisyonda bulunduruyor, kullanıcıya yeni bir akış algısı ve estetik sunuyor. Haznenin iki yanında bulunan etajerler, kullanıma konfor sağlıyor. Sert hatları ve fonksiyonel kullanımı ile banyolardaki karakteristik hâkimiyetinin yeni timsali olarak yerini alan 4Life Çift Hazneli Lavabo, bir diğer Bronze ödül (A’ Design Bronze Award) sahibi. Fonksiyonellik ve minimalizmin buluşmasından beslenerek tasarlanan 4Life Çift Hazneli Lavabo, benzersiz formuyla arınma ve temizlik ihtiyacını da tam anlamıyla sağlayabiliyor. A’Design Award ödülüne layık görülen 4life klozet ise, sert hatları ile banyolardaki karakteristik hakimiyetinin yeni timsali olarak yerini alıyor. Çevreye

duyarlı klozet hem estetiğiyle etkiliyor, hem de tak çıkar slim klozet kapağıyla temizlik ve masumiyetle buluşarak doğaya saygı duyuyor.

E.C.A. GRUBU TÜRKİYE GENELİNDEKİ BAYİ VE SERVİSLERİ İLE BULUŞTU İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Bursa, Gaziantep, Diyarbakır, Kayseri, Konya, Samsun, Trabzon ve çevre illerdeki 1000’i aşkın E.C.A. bayi ve servis temsilcileri bir araya geldi. Türkiye yapı ve ısı sektöründe 60 yılı aşkın süredir hizmet veren, ısıtma sistemleri pazarının lider markası E.C.A., bayi ve servis kanalına verdiği önemi Türkiye genelinde 11 ilde çevre illerdeki bayi ve servisleri de katılımıyla gerçekleştirdiği iftar yemekleri ile gösterdi. Her yıl geleneksel olarak düzenlenen iftar yemeklerine bu yıl 1000’in üzerinde bayi ve servis iş ortakları ile çalışanları katıldı. Elginkan Topluluğu’nun ısıtma sistemleri ürünlerinin üretimi ile yurt içi satış ve pazarlamasını gerçekleştiren EMAS A.Ş. ve Topluluğun satış sonrası hizmetler şirketi EMAR A.Ş., Türkiye genelindeki iftar yemeklerine ev sahipliği yaptı. İstanbul’da Elgin-

kan Vakfı ve Elginkan Holding Yönetim Kurulu Başkanı Gaye Akçen’in ev sahipliğinde Adile Sultan Sarayı’nda gerçekleştirilen buluşma yoğun ilgi gördü. Muhteşem bir sema gösterisinin de sunulduğu iftar yemeğinde kısa bir konuşma yapan Gaye Akçen, E.C.A. bayi ve servisleriyle iftar yemeğinde bir arada olmaktan duydukları memnuniyeti ifade ederek, büyük E.C.A. Ailesinin her geçen gün daha da büyüdüğüne ve güçlendiğine dikkat çekti. Elginkan Topluluğu İcra Meclisi Üyesi ve Emas Makina San. A.Ş. Genel Müdürü Timur Demirel ile Emar Satış Sonrası Müşteri Hizmetleri San. ve Tic. A.Ş. Genel Müdürü Mustafa Güngör de Türkiye genelinde gerçekleştirilen iftar yemeği organizasyonlarında ev sahipliği yaptılar. EMAS A.Ş. ve EMAR A.Ş. ekipleri birçok ilde bayi ve servisler ile bir araya gelerek karşılıklı bilgi alışverişinde bulundular. Ramazan ayında bir araya gelmenin mutluluğunu yaşadıklarını belirten Emas Makina Sanayi A.Ş. Genel Müdürü Timur Demirel, E.C.A.’nın her zaman bayilerinin ve servislerinin yanında olduğunu vurgulayarak “Satış öncesi ve sonrası servislere ve satış kanallarımıza büyük önem veriyoruz. E.C.A. AiYAPI MALZEME - EKİM 2014

107


lesi olarak bundan sonra da yeni hedeflerimize bayi ve servislerimiz ile birlikte azim ve kararlılıkla koşacağız. Başarı bir ekip ürünüdür” dedi.

ÇEVRE DOSTU ÜRÜNLER Türkiye yapı ve ısı sektöründe 60 yılı aşkın süredir önemli bir yere sahip olan E.C.A., tasarrufu, sağlığı, estetiği ve konforu bir arada sunuyor. Kombiden radyatöre, armatürden küvete kadar tüketicisine geniş bir ürün yelpazesiyle hizmet veriyor. E.C.A. “Dünyadaki değerli kaynakların gereksiz tüketimini önlemek ve bu yolla enerji tasarrufu sağlamanın yanı sıra sağlığa zarar vermeyen insan ve çevre dostu ürünler yaratma felsefesiyle üretim yapıyor. Çevre ve insana karşı saygılı E.C.A. markalı ürünlerde ön plana çıkan bir diğer özellik ise, tasarım ve fonksiyonelliğin bir arada sunulması. Sade tasarım anlayışı ve ergonomik yapısıyla yaşam alanlarını keyfe dönüştüren E.C.A. markalı ürünler “Yıllarca Beraber” ilkesi ile piyasada konumlanıyor.

108

YAPI MALZEME - EKİM 2014



ABB Full Service işkolunu Nordic Capital’e devrediyor Devir işlemi ABB’nin kesintisiz portföy optimizasyon stratejisi ile tutarlı. Geçtiğimiz 11 ay içerisinde ABB beş farklı işkolunu toplam 1 milyar dolara devretti

110

YAPI MALZEME - EKİM 2014


Dünyanın önde gelen güç ve otomasyon teknoloji gruplarından ABB, imzaladığı sözleşme ile ABB Full Service işkolunu Nordic Capital’e devretti. Satış bedeli açıklanmazken satış işleminin resmi onayların ardından 2014’ün dördüncü çeyreğinde tamamlanması bekleniyor. ABB Full Service işkolu sanayi tesislerine tamamen dış kaynaklı bakım hizmetleri vermekte. ABB’nin ürün ömrü bakım hizmetleri işkolunun bir bölümü olarak oluşturulan ABB Full Service işkolu, faaliyetlerini tek başına bir işletme olarak başarıyla sürdürdü. ABB devir nedeni olarak bu işkolu ile ABB’nin çekirdek portföyü arasında gelişen sinerjinin sınırlı kalmış olmasını belirtti.

ABB, müşterilerinin halen kullanmakta olduğu ürünleri standart ürün ömrü servisi ile desteklemeyi sürdürecek. ABB CEO’su Ulrich Spiesshofer konu hakkında şu açıklamayı yaptı: “Devir işlemi ABB’nin kesintisiz portföy optimizasyon stratejisi ile tutarlı. Full Service faaliyetlerimizin satışı ile birlikte son onbir ay içerisinde, portföyümüz ile sinerji oluşturamamış beş işkolumuzu kendi hedeflerine yönelterek bu işlemlerden 1 milyar dolar elde ettik. Full Service işkolu Nordic Capital yönetimi altında müşterilerin ve çalışanların yararına daha fazla gelişecektir.”

“BU İŞKOLUNU DAHA HIZLI BÜYÜTMEYİ VE GELİŞTİRMEYİ PLANLIYORUZ” Satış süresince Nordic Capital Fonu’na danışmanlık yapan John Hedberg işlem hakkında şu görüşlerini açıkladı: “Full Service yönetim ekibiyle çalışacağımız için çok memnunuz. Birlikte bu işkolunu daha hızlı büyütmeyi ve geliştirmeyi planlıyoruz. Giderek büyüyen sanayi tesislerin bakımı alanında küresel bir lider konumunu sağlamlaştırmak ve portföy geliştirmeye odaklanmak için bağımsız bir işletme oluşturma-

nın çok net bir değeri var. Full Service işkolu ve çalışanlarının liyakati ve kararlılığı bizi çok etkiledi.” Dünyanın önde gelen güç ve otomasyon teknolojileri firmalarından olan ABB (www.abb.com) altyapı hizmetleri ve sanayi sektörlerindeki müşterilerinin performansını arttırırken çevre üzerindeki etkilerini de azaltıyor. ABB Grubu yaklaşık 100 ülkede 145.000 civarında çalışanıyla faaliyet göstermektedir.

ABB VE RENEWABLE ALGAL ENERGY YENİLENEBİLİR YAKIT VE GIDA ENDÜSTRİSİNDE KULLANILACAK TİCARİ AMAÇLI ALGLERİN ÜRETİMİ İŞBİRLİĞİNE GİDİYOR Alg üretim ve dönüştürme süreçlerinin kontrolü ve verimliliğinin sağlanmasında ABB teknolojileri kullanılacak. Algler halen gıda takviyesi, hayvan yemi ve yenilenebilir yakıt alanlarında kullanılmakta. Zürih, İsviçre, 30 Temmuz 2014, – Dünyanın önde gelen güç ve teknoloji gruplarından ABB ve Renewable Algal Energy, LLC (RAE), ticari amaçlı entegre alg üretim sistemlerinin kurulması konusunda işbirliğine gideceklerini açıkladı. Üretim sistemleri gıda endüstrisi, hayvan gıdası ve yenilenebilir yakıt sektörlerine yönelik olarak alg tabanlı ürünler üretecek. Üretim sistemleri Amerika Birleşik Devletleri’nde Arizona eyaletinin Tucson kentinde bulunan RAE tesislerinde geliştirildi ve test edildi. İlk ticari uygulamanın 2014’ün dördüncü çeyreğinde gerçekleşmesi bekleniyor. RAE CEO’su Dr. Jeffrey S. Kanel proje konusunda şu görüşleri dile getirdi: “RAE tarafından geliştirilen bu

YAPI MALZEME - EKİM 2014

111


eşsiz entegre alg üretim sistemleri teknolojisinin altyapısını oluşturmak için ABB’nin RAE’yi seçmiş olması bizim için gurur kaynağıdır. Güç ve otomasyon teknolojilerinin küresel bir lideri tarafından stratejik ortak seçilmiş olmak, RAE’nin bu teknolojiyi ve üreteceği sürdürülebilir alg ürünlerini ticarileştirme becerisine olan güvenin bir yansımasıdır.” RAE alg ve alg yan ürünleri yetiştiren ve özütünü çıkartan ekipmanların üretimini yapacak. Alga ürün ve yan ürünleri arasında yakıt amaçlı kullanım için yağ, hayvan yemi takviyesi olarak proteinler ve karotenoidler ve beslenme takviyeleri bulunmakta. Ölçeklenebilen bu sistemler, alanı 10.000 metrekareye kadar çıkabilen orta ve büyük çaplı alg çiftlikleri şeklinde tasarlandı. ABB, entegre alg üretim sistemlerinin verimli ve güvenilir şekilde çalışması için projeye 800xA kontrol sistemleri, enstrümantasyon, alçak gerilim elektrik ekipmanı ve değişken hızlı sürücüler kuracak. Proses kontrol işlevinin yanı sıra 800xA sistemleri her alga çiftliğindeki kontrol odası ile uzaktan bağlantı kuracak ve bu şekilde tek bir operatör aynı anda birden fazla alg üretim tesisini izleyebilecek. Değişken hızlı sürücüler pompaların ve motorların optimal enerji verimliliği ile çalışma-

112

YAPI MALZEME - EKİM 2014

sını ve % 10 daha az enerji tüketmesini sağlayacak. ABB Kontrol Teknolojileri Başkanı Tobias Becker projeyi şu sözlerle anlatıyor: “Bu çözüm alg ve yan ürünlerinin elde edilme sürecinde, yağı dâhil özütünün çıkartılması için düşük maliyetli ve verimli bir proses sunuyor. Bu proses, ABB’nin ve RAE’nin, sürdürülebilir yakıtları ve gıda takviye ürünlerini, ekonomik olarak kârlı bir işletme bünyesinde elde etmeyi sağlayan teknolojileri sayesinde gerçekleşiyor.” ABD’de Tennessee eyaletinin Johnson City kentinde 2007 yılında kurulan Renewable Algal Energy, LLC, (www.rae-energy.com), alga ürünlerinin ekonomik ve sürdürülebilir yöntemlerle elde edilmesini sağlayan patentli teknolojileri geliştiren dünya çapında bilim insanı ve mühendisi bünyesinde barındırmaktadır. Bu ürünler nihai olarak nutrasötik, hayvan gıdası ve yenilenebilir yakıt pazarlarının hizmetine sunulacaktır. Dünyanın önde gelen güç ve otomasyon teknolojileri firmalarından olan ABB (www.abb.com) altyapı hizmetleri ve sanayi sektörlerindeki müşterilerinin performansını artırırken çevre üzerindeki etkilerini de azaltıyor. ABB Grubu yaklaşık 100 ülkede 150.000 civarında çalışanıyla faaliyet göstermekte.



Eğitimde Kavramsal Boyutlar: Piri Reis Üniversitesi Teknolojiyle birlikte değişen eğitim algısı doğrultusunda eğitim mekânları da farklı boyutlar kazanıyor. Mimari anlamda çağın ötesinde bir proje olarak dikkat çeken Tuzla’da bulunan Piri Reis Üniversitesi, Aydan Volkan ve Selim Cengiç önderliğindeki Kreatif Mimarlık imzası taşıyor. Denizcilik alanında eğitim veren üniversitenin yapısı adından da belli olduğu gibi gemilerden ilham alıyor

114

YAPI MALZEME - EKİM 2014


Proje: Piri Reis Üniversitesi, Tuzla Mimari Tasarım: Aydan Volkan ve Selim Cengiç, Kreatif Mimarlık Metrekare: 60.000 m2 Fotoğraf: Cemal Emden

Eğitim ve rekabet birbirlerine ters düşen kavramlar olsa da gün geçtikçe sayıları artan üniversitelerin çağın bir adım ötesinde adımlar atması kaçınılmaz oluyor. Tuzla’da konumlanan ve denizcilik üzerine yükseköğretim ve uygulamalı eğitim veren vakıf üniversitesi Piri Reis, mimarisi ve eğitim yaklaşımıyla öne çıkan üniversitelerden biri olmaya aday. 60.000 m2’lik alana yayılan ve 8 bloktan oluşan bu proje Kreatif Mimarlık tarafından üç yıllık bir sürede hayata geçirilmiş. Tasarımıyla brütal bir yapı olan Reis Üniversitesi, adından da anlaşılacağı gibi mimarisinde gemilerden ilham almış. Gemilerde sık kullanılan materyallerden olan ahşap, dış mekân zeminlerinde ve korkuluklarda kullanılırken; korten çeliği ise cephelerde güneş kontrol elemanları olarak uygulanmış.

KESİNTİSİZ DENİZ MANZARASI

Türkiye’nin ilk uluslararası ‘BREEAM-Very Good Sertifikalı’ yeşil kampüsü olarak kayıtlara geçecek olan bu proje dahilinde denizcilik, mühendislik, fen edebiyat ve iktisadi idari bilimler fakülteleri ile birçok gemi simülasyon laboratuvarları, çok amaçlı salon ve seminer

YAPI MALZEME - EKİM 2014

115


salonları, öğrenci kulüpleri, dalga ve fırtına simülasyonları yapabilen eğitim havuzu, bilgisayar laboratuvarları, makina atölyeleri yer alıyor. Ayrıca Ana Omurga yapı/ fonksiyonları birbirine ilişkilendirmekle birlikte kampüs girişinden başlayıp sahil şeridinde sonlanan bir yaya aksı oluşturulmuş. Kampüsün giriş noktasında kullanıcıya sunulan bu aks üzerinde kesintisiz deniz manzarasının algılanabileceği teras, meydan ve yeşil alanlara bulunuyor. Çok amaçlı salon ve seminer salonları, kapalı spor salonu, simülasyon laboratuvarları ve otopark gibi yüksek ve doğal ışık alması gerekmeyen mekânlar olabildiğince toprak altında; güneş ihtiyacı olan sınıflar, laboratuvarlar, idari bürolar, sosyal tesisler gibi öğeleri toprak üstünde konumlandırmıştır. Böylelikle, taban alanını en aza indiren yerleşim, kullanıcılarına mümkün olan en fazla peyzajı sunuyor. Piri Reis Üniversitesi’ndeki iç kurguyu oluşturmak üzere Jan Wertel ve Gernot Oberfell’in ortak tasarımı olan Dilim kanepeler, Koray Malhan imzası taşıyan Guamba ve Narcissus sehpalar, Faruk Malhan tarafından tasarlanan Plato depolama ünitesi ve Laluna oturma üniteleri kullanılmıştır. Üniversitenin yemekhanesinde ise Calvino masalara Cantata sandalyeler eşlik etmekte.

116

YAPI MALZEME - EKİM 2014



Marshall ‘Sarı ve Turuncular’ gri

kış günlerine meydan okuyor Marshall ColourFutures 2014 Kataloğu’nda yer alan Turuncular ve Sarılar, gri kış mevsiminde doğaya hâkim olan soğuk renklerin melankolisine, güneşin sıcak tonlarıyla direnerek mutlu olmak için mekânlarınızı dönüştürebileceğiniz özel renkler olarak hazırlandı “Renklendir Hayatı” sloganı ile insanların hayatına renk katan Marshall, uluslararası çapta yürüttüğü araştırmaları sonucunda belirlediği 2014 Teması, Renk Paleti ve Renkleri ile hayatı renklendirmeye devam ediyor. Marshall ColourFutures 2014 Kataloğu’nda yer alan Sarılar ve Turuncular, gri kış günlerinin kasvetine teslim olmak yerine yaz güneşinin içinizi ısıtacak tonlarıyla soğuklara meydan okuyabilirsiniz. Coşkun ve yoğun bir renk tipi olan, daha çok doğada gün batımında ve hurmanın etli kısmında görülen turuncu, hâlâ özgün ve organik izlenimler bırakırken birçok

118

YAPI MALZEME - EKİM 2014

koyu rengin verdiği sentetik duygusunu da taşımıyor. Bu renk daha da coşkulu bir etki yaratmak için biraz daha kırmızı alarak geçen yılın papaya rengine göre biraz daha geliştirildi. 2011’den beri sürekli olarak daha güçlü bir anlatıma kavuşan bu renk ailesi, şimdi gerçek etkisini barındırıyor.

SARILAR SIRADAN OLANI OLAĞANÜSTÜYE DÖNÜŞTÜRÜYOR Sarılarda ise geçen senenin griden daha çok arındırılmış geniş paleti, daha

küçük ama önemli seçme sarıları içerecek şekilde küçültüldü. Taze yapraklar ve filizlerin yumuşak, yeşile çalan sarısı, göz alıcı bir sarı tonlaması ile çok az bulunan beyazlar, bu renk tonu alanının dört belirgin karakterini oluşturuyor. Çok sayıda geleneksel folklorik dokumalarda ve modellerde görülebilen bu sarı safranın kendisi kadar eski olmasına rağmen başka renklerle birleştirildiğinde inanılmaz bir şekilde yeni hissi veriyor. Geçen senenin temel sarısını etkileyen hafif zeytin izinin yerini meyve özü, hardal ve amberinin daha sıcak tonları aldı.


Sarının bu tonlarını ilginç ve şaşırtıcı bir öge eklemek üzere kullanarak sıradan olanı olağanüstü hale dönüştürebiliyorsunuz.

AKZONOBEL MARSHALL HAYATI RENKLENDİRMEK İÇİN ÇALIŞIYOR Dünyanın en büyük küresel boya ve kaplamalar şirketi ve özel kimyasalların ana üreticisi olan AkzoNobel, dünya genelinde endüstri ve tüketicilere yenilikçi ürünler sunuyor. Müşterileri için sürdürülebilir cevaplar geliştirmek konusunda iddialı olan AkzoNobel’in portföyünde, Dulux, Sikkens, International ve Eka gibi çok iyi bilinen markalar bulunuyor. AkzoNobel, Türkiye’de de Marshall markası ile küresel teknoloji ve tecrübelerle geliştirilmiş ürün ve renk hizmetleri ile hayata renk katıyor. Genel merkezi, Amstredam Hollanda’da bulunan AkzoNobel, Global Fortune 500 Şirketleri arasında yer alıyor ve sürdürülebilirlik alanında sürekli olarak lider konumda sınıflandırılıyor. AkzoNobel’in dünya çapında 80’den fazla ülkede, 55 bin Kendini Mükemmelliği ve Yarının Cevaplarını Bugünden Elde Etmeye adamış çalışanı bulunuyor. YAPI MALZEME - EKİM 2014

119




Park Mozaik’in temeli atıldı Ankara Yaşamkent’e yeni bir soluk getiren TEPE İnşaat ve MESA Mesken’in ortak projesi Park Mozaik konutlarının temel atma töreni şirket yöneticileri, proje çalışanları ve arsa sahiplerinin katılımıyla gerçekleştirildi

Benzersiz peyzajı ve konforlu evleriyle Eskişehir yolu Yaşamkent’te özlenen bir yaşam kalitesini Ankaralılarla buluşturacak olan Park MOZAİK’in temel atma törenine MESA Holding Yönetim Kurulu Başkanı Erhan Boysanoğlu, Genel Müdür Can Aynagöz ile TEPE İnşaat CEO’su Bahadır Güngenci ve Genel Müdür Atila Kemal Oğuz ve her iki proje ortağı firmanın üst düzey yöneticileri katıldı. Park MOZAİK projesinin yapıl-

122

YAPI MALZEME - EKİM 2014

dığı arsanın sahipleri, proje çalışanları ve inşaat sektörünün seçkin isimleri de temel atma töreninin davetlileri arasındaydı. Törende konuşan MESA Yönetim Kurulu Başkanı Erhan Boysanoğlu, “Park MOZAİK, uzun bir aradan sonra Çayyolu bölgesindeki ilk projemiz. Bu çevredeki, yollarla bölünmüş, küçük ölçekli diğer projelere kıyaslandığında Park MOZAİK güvenliği, sosyal tesisleri, peyzajı ile bu bölgedeki en büyük

proje olacak. Hem Çayyolu’nun hem de ortağımız Tepe İnşaat’ın potansiyeli sayesinde Park MOZAİK’in çok güzel bir proje olacağına, bu çevreye çok şey katacağına ve de burada yaşayacak herkesin mutlu olacağına yürekten inanıyorum” dedi.

TÜRKİYE’NİN GÖZBEBEĞİ TEPE İnşaat CEO’su Bahadır Güngenci de “Ankara’dan çıkmış, Türkiye’nin göz-


bebeği olan TEPE ve MESA her biri 45 yıllık tecrübeye sahip iki büyük firma. Şimdiye kadar inşa ettikleri her evde insanları mutlu etmiş bu iki firma şimdi bu mutluluğu Park MOZAİK’e taşımayı hedefliyor. Şehre yakın, kendi içinde önemli bir kompleks barındıran bu proje için 45’er yıllık tecrübeyi içinde taşıyan çok güçlü bir kadro oluşturduk. İş güvenliğini ve kaliteyi öne çıkaran bir anlayışla bu işi yapmaya devam edeceğiz. Burada sadece Park MOZAİK için değil iki firmanın dostluğu ve gelecekteki yeni ortaklıklarının temelini atmanın mutluluğunu da yaşıyoruz” diye konuştu. Konuşmaların ardından proje ortakları TEPE ve MESA firmalarının tüm yöneticileri, davetlilerin alkışları eşliğinde Park MOZAİK’in temeli atıldı. Üç senede tamamlanması planlanan

projede ilk evler sahiplerine 2016’da teslim edilecek.

-YAŞAMIN TÜM RENKLERİ PARK MOZAİK’TE Park MOZAİK’te 3’ü kule 10’u yatay olmak üzere toplam 13 blok ve 885 konut bulunuyor. Park MOZAİK, büyüklükleri 92 ile 240 metrekare arasında değişen 2+1, 3+1, 4+1, 5+1 dubleks ve 6+1 dairelerle farklı ihtiyaçlara göre seçenekler sunuyor. Toplam 75 bin metrekarelik bir alan üzerine inşa edilecek olan Park MOZAİK, bu geniş alanı ince bir zevkle tasarlanmış peyzaj ve burada yaşayanların her ihtiyacına hitap edecek sosyal mekânlar sunarak değerlendiriyor. Araç trafiği yerin altından işleyecek Park MOZAİK’te 180 adet araçlık açık, 1.270 araçlık kapalı otopark bulunuyor. Eşsiz

peyzajı ile bölgesindeki diğer projelerden ayrılan Park MOZAİK, geniş yeşil alanlar, büyük ve küçük süs havuzları, çocukların dilediğince oynayabileceği macera adası ve anfi tiyatro gibi imkanlar sunuyor. Park MOZAİK’te kule blokların altında, içinde fitness salonu, yaz aylarında açık havada güneşlenme keyfi sunan kapalı yüzme havuzu, çocuk havuzu ve sauna yer alan 2.000 metrekarelik bir sosyal tesisi bulunuyor. Elverişli konumuyla şehre yakın fakat karmaşasına uzak olma ayrıcalığı sunan Park MOZAİK, hem ailelere, kaliteli vakit geçirebilecekleri, keyif, huzur, güvenlik, estetik ve kalitenin mozaik uyumuyla bir arada geldiği bir yaşam alanı hem de proje ortaklarının güçlü yapısı ve bulunduğu bölgenin hızla artan değeriyle sağlam bir yatırım şansı veriyor.

YAPI MALZEME - EKİM 2014

123


Anka Natura Evleri Yeşil Çatı Uygulaması BTM Yeşil Çatı Sistemi ile yapıldı Anka Natura Evleri Projesi’nin mevcut 1000 metrekare teras alanında BTM Yeşil Çatı Sistemleri BTM Ankara Bayisi Icon Yapı tarafından başarı ile uygulanmıştır

Uygulama sırası ile aşağıdaki şekilde gerçekleşti. Eğim betonu üzerine ayırıcı geotekstil keçe serilerek, su yalıtımı katmanı olarak BTM Polyplan RU-P 1.2mm PVC örtü (EN 13948 belgeli kök tutma özellikli sentetik örtü) 10cm binili olarak ek yerlerinden sıcak hava kaynağı ile yapıştırılarak döşenmiştir. Su yalıtımı üzerine BTM Polpan 5cm XPS serilerek ısı yalıtımı sağlanmış, daha sonra seyrek yeşillendirme ve sedum bitkilendirmeye yönelik BTM Yeşil Çatı sistem bileşilenleri uygulaması yapılmıştır. Isı yalıtımı üzerine drene olan fazla suyu yönlendirecek buhar ge-

124

YAPI MALZEME - EKİM 2014

çirgenliği yüksek ayırıcı tabaka Type RS125 poliproplen şilte birbiri üzerine 10 cm bindirilerek serilmiştir. Üzerine topraktan süzülen suları depolama ve delikleri aracılığı ile aşağıya fazlasını drene edecek FKD 25 ( 25 mm çift kademeli drenaj levhası ) min. 1 sıra birbiri içine bindirilerek uygulanmıştır. Sistemin en üst katmanı olarak filtre ve ayırıcı görev üstlenen Typar SF 32 110gr’lık poliproplen sistem filtresi birbiri üzerine 10 cm bindirilerek serilmiştir. Bu noktadan sonra firmanın peyzaj ekibinin temin etmiş olduğu 30 cm’lik yeşil çatı sistemine uygun toprak kat-

manı eklenerek bitki tabakasının alt zemini ve bitkilendirme oluşturulmuştur. BTM ürünleri: BTM Polyplan RU-P (bitki köklerine dayanımlı EN 13948 sertifikalı PVC örtü), BTM Polpan BN 50 ve komple BTM Optıgreen yeşil çatı sistemleri.(Sistem filtresi Typar SF 32 110gr / m2 FKD 25 drenaj levhası / Buhar geçirgenliği yüksek ayırıcı tabaka Type RS 125 şilte. 2013 yılı içerisinde bayimiz Icon aracılığı ile toprak katmanına kadar olan kısım yalıtım + yeşil çatı katmanları olarak uygulamalı yapılmıştır.





Termo Teknik kampanyaları 3 Ekim’e kadar devam edecek Termo Teknik’in LOGIC Yoğuşmalı Kombi satın alan ve açılışını yaptıran kullanıcılara yönelik olarak Haziran ayında başlattığı, “Ramazan Sofranız Termo Teknik’ten, “+ 3 yıl ek garanti” ve “Turkcell’den 400 dakikalık konuşma” kampanyaları 3 Ekim’e kadar devam edecek. İngiliz iş dünyasının prestijli “Kraliçe Ödülü-The Queen’s Award” sahibi Logic Kombi’yi Türkiye’ye sunan Termo Teknik’in, Haziran ayında başlayan ve yüksek ilgiyle karşılanan 3 kampanyası 3 Ekim’e kadar devam edecek. “Ramazan Sofranız Termo Teknik’ten”, “+ 3 yıl ek Garanti” ve “Turkcell’den 400 TL’lik konuşma” başlıklarını taşıyan kampanyalar, katılımcıların tercihine ve ihtiyacına yönelik avantajlar sağlıyor. 3 Ekim’e kadar LOGIC 26/35 Yoğuşmalı kombi satın alan ve kombisinin açılışını yaptıran her tüketici kampanyalardan yararlanabiliyor.

Doğadaki en özel taşlar mekânlara taşınıyor

Ege Seramik teknoloji yatırımlarına devam ediyor

Doğadaki en özel taşların birebir renklerini ve yüzeylerini seramiğe yansıtan Edilgres, iç ve dış mekanlar için çok uygun olan serisi ‘Pietra Basaltina’ ile eşsiz yaşam alanları oluşturuyor. İtalya’nın prestijli seramik markası Edilgres, geliştirdiği yeni doğa koleksiyonu ile, seramik ürünlere özgün yüksek kalite, mimari ve iç tasarımın çağdaş trendlerine açılıyor. Edilgres’in ortaya çıkardığı ‘Stone Lab’ koleksiyonunun doğala en yakın 10 serisinden biri olan ‘Pietre Basaltina’, Kale Italia teknolojisiyle üretilerek tüketicinin beğenisine sunuluyor. Edilgres, İtalya’nın Bolsena Gölü bölgesindeki yüksek silikon içerikli magma kayasından ortaya çıkan bazalt taşını, Pietra Basaltina serisi ile yaşam alanlarına taşıyor.

İzmir Kemalpaşa tesislerinde 325.000 m2’lik alanda üretimine devam eden Ege Seramik, çok detaylı görüntülerin seramik yüzeyine aktarılabildiği Digital Tile teknolojisi ile sektörde bir adım önde olmayı sürdürüyor. Ege Seramik, Digital Tile markalı ürünlerin üretimini yaptığı digital baskı teknolojisine 2 yeni baskı makinası ekleyerek, gücüne güç kattı. Yeni makinalar teknolojinin gelişmesine paralel, seramik yüzeyde daha detaylı aplikasyonlar yapılmasına imkan sağlıyor. Yeni yatırımlar hakkında açıklama yapan Ege Seramik Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Polat; ‘’ Sektörde teknolojimiz ile ön plana çıkmaya devam ediyoruz. Satın aldığımız makinalar ile Digital Tile teknolojimizi geliştirmek adına önemli adım attık. Ege Seramik olarak teknolojiye yatırımlarımız devam edecek” dedi.

128

YAPI MALZEME - EKİM 2014


Düfa Thermal’den yüzde 50 enerji tasarrufu

Türkiye’de tüketilen enerjinin yaklaşık yüzde % 37,2’si binalarda tüketilirken, bu enerjinin yaklaşık % 60’ı ise binaları ısıtmak için harcanıyor. Enerji tüketimini ve faturasını düşürmek için alınabilecek önlemlerden olan binalarda ısı yalıtımı en verimli ve ekonomik çözüm olarak biliniyor. Küresel ısınma ve yakıt fiyatlarına yansıyan artışlarla, ısı yalıtımının önemi yadsınamaz hale geldiği günümüzde Düfa Thermal Isı Yalıtım Sistemleri, iç mekânlardaki sıcaklık değeri ile dış alan arasındaki ısı dengesini sağlayarak, mekânları ısıtma ve soğutma için yapılan masrafların en aza indirgenmesine destek oluyor. Düfa Thermal Isı Yalıtım Sistemleri, ısı yalıtımı sektörüne getirdiği verimlilikle atmosfere zarar veren gazların tüketimini en aza indirerek hava kirliliğini azaltırken, yüzde 50-55 arasında enerji tasarrufu da sağlıyor. Düfa Thermal Ürün Yöneticisi Ertan Şafak “Son yıllarda ısı yalıtımının önemi sadece ülkemizde değil, tüm dünyada geçerli. Enerji kıtlığı, küresel ısınma ve yakıt fiyatlarına gelen artışla bu sorun daha da belirginleşti. TS 825’in yönetmeliğe girerek yapıların enerji karnelerinin çıkartılmaya başlanması, ısı yalıtımının zorunlu hale getirilmesi, sektörün genişlemesi ve genel bilinçlenme ile ısı yalıtımı sistemlerinde kalite ve güven arayışı ön plana çıktı. Düfa olarak, yüksek performansı ile dikkat çeken Düfa Thermal Isı Yalıtımı ile hem yüzde 55’lere varan oranda enerji tasarrufu sağlıyor hem de çevreye destek oluyoruz” dedi. Mekanlarda yoğuşmayı, dolayısıyla küf ve bakteri oluşumunu engelleyerek sağlıklı yaşam alanları yaratan Düfa Thermal Isı Yalıtım Sistemleri, hem üretim teknolojisi bakımından, hem de sistemin getirdiği çevresel avantajlar bakımından doğaya saygılı bir sistem olma özelliği taşıyor. TS825 yönetmeliğine uygun TSEK belgeli olan Düfa Thermal’in levha yapıştırıcısı, sıva ve dekoratif sıvaları da TSE belgeli oluşu ile de sektör tarafından tercih ediliyor.

129

YAPI MALZEME - EKİM 2014

YAPI MALZEME - EKİM 2014

129



















Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.