Yapi Malzeme Kasım'14 by yapı malzeme

İmtiyaz Sahibi İSTMAG Magazin Gazetecilik İç ve Dış Tic. Ltd. Şti. adına H. Ferruh Işık Genel Müdür Ahmet Kızıl ahmet.kizil@img.com.tr Yayın Editörü Ahmet Faruk Koyuncu faruk.koyuncu@img.com.tr Reklam Müdürü Hakan Girgin hakan.girgin@img.com.tr Grafik Tasarım Sami Aktaş sami.aktas@img.com.tr Sorumlu Müdür Cüneyt Aktürk cuneyt.akturk@img.com.tr

Lüks projeler konut anlayışını değiştiriyor Yakın dönemde konut almak isteyenlerin önem verdiği konuların başında gelen konut fiyatları alıcıya yüksek gelirken, sektör temsilcileri fiyatlara etki eden unsurların arsa maliyeti ve sosyal donatı alanlarının artmasından kaynaklandığını belirtiyorlar. Diğer yandan son dönemde marka firmaların hayata geçirdiği lüks projeler ise konut anlayışını baştan sona değiştirmekte. Bu bakımdan artık konut almak isteyenler; donanımlı ve sosyal donatı alanlarının da yer aldığı konut projelerine yönelmekte olduğunu gözlemliyoruz. Ayrıca konut almak isteyenler şu anda konut fiyatlarının normal seviyesinin üzerinde bir seyir izlediğini ifade ediyorlar…

Dış İlişkiler Müdürü Hakan K urt hakan.kurt@img.com.tr

Aslında burada fiyatların yüksek olmasının nedeni projeleri hayata geçiren firmalardan kaynaklanmamakta. Bunun farklı nedenleri muhakkak ki vardır. Ama gönül her zaman en güzel konutu en uygun koşullarda almak istiyor…

Kurumsal İletişim Müdürü Ebru Pekel ebru.pekel@img.com.tr

Ayrıca son dönemde artış gösteren ve tüm Türkiye’de kentsel dönüşüm tüm hızıyla devam ederken, evini dönüştürmekte kararsız olan vatandaşlar ise kentsel dönüşüm hakkında bilgi almaya çalışıyor. Vatandaşların riskli evinden bir an önce kurtulmasını isteyen Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, mülk sahiplerine doğru bilgiyi kamu spotlarıyla anlatmaya çalışıyor. Konuyu değerlendiren Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce; “ Kentsel dönüşüm seferberliğimiz Türkiye’nin 2023 vizyonuna yakışan güvenli ve kaliteli binalar inşa edilmesi için büyük önem taşıyor. Bu alanda hazırlanan kamu spotları ile farkındalık oluşturmak ve doğru bilgilendirmeyi sağlamayı hedefliyoruz” dedi.

Muhasebe Müdürü Mürsel Gürler mursel.gurler@img.com.tr Abone Zekeriya Aydoğan zekeriya.aydogan@img.com.tr CTP-Baskı İhlas Gazetecilik A.Ş. Merkez Mahallesi 29 Ekim Cad. İhlas Plaza No:11 A / 41 Yenibosna-Bahçelievler/İstanbul Tel: 0 212 454 30 00 Adres Evren Mah. Bahar Cad. Polat İş Merkezi B Blok No:1 Kat:4 Güneşli-Bağcılar / İstanbul Tel: +90 212 604 50 50 Faks: +90 212 604 50 51

YAPI MALZEME - OCAK 2013

Dergimiz ile alakalı bilgiler verecek olursak; Her sayımızda olduğu gibi yine Kasım sayımızda da birbirinden güzel ve güncel haberlerimiz yer almakta. Ekim ve Kasım ayında gerçekleştirilen Ankara ve İzmir Yapı Fuar’larında sektörümüzün yanında yer aldık. Kısaca durmadan ve duraksamadan hızlı bir şekilde yol almaya devam ediyoruz. Bir sonraki sayımızda bir arada olmak dileği ile. Saygılarımızla,

Ahmet Faruk Koyuncu

14 - Kentsel Dönüşümde merak edilen 20 soru 20 - “Mahalle konseptli evler üreteceğiz” 60 - Musul Sulama Kanalında (East Jazeera Irrigation) Simplan tercih edildi 90 - Vitrifiye, seramik ile banyonuzda buluştu 96 - Taş yünü, enerji verimliliği için Türkiye’nin radarında 118 - Thea Neva ile ışık kat hayata

ABS YAPI ELEMANLARI .......................... 23 – 29

ÇİMSA ...............................................................35

MAPEI................................................................ 41

AKTİF ISI ........................................................ 101

ÇİMSA ..............................................................A.K

MİMSAN ISI TEKNOLOJİLERİ ...........................83

ARMUTLU ....................................................... 117

EAE ELEKTRİK ...................................... 128 A.K.İ

NET İLETİŞİM ......................................124 – 125

AJANS PRESS....................................................10

EGE YILDIZI .................................................... 121

PAZARLAMA ................................................... 120

BALKO&SVEZA-DECK ....................................2 - 3

EL-Bİ.................................................................. 67

PENCERE FUARI 2015 .................................. 110

BAU 2015 FUARI ..............................................11

ERYAP ...............................................................77

PERI KALIP ...................................................... Ö.K

BAUMİT .............................................................45

İHLAS KOLEJİ ................................................. 122

R+T ASIA 2015.............................................. 109

BORU FUARI 2015 ........................................ 112

İNTEK KALIP&İSKELE ........................................1

REMMERS ........................................................53

BOSCH ................................................................9

İSKELE KALIP FUARI 2015 ........................... 113

SOLAREX 2015 ............................................. 114

BOYSAN .................................................. 91 – 97

KARKİM ..........................................................4 - 5

THE BİG SHOW DUBAİ 2014........................ 107

BRAAS ...............................................................73

KİLSAN ..............................................................63

TOİRENT ......................................................... 105

CANON................................................................ 7

KUZULUK ....................................................... 119

UNİCERA 2015 .............................................. 115

CERMİX .............................................................57

LEYHER ......................................................... Ö.K.İ

YEM 2015 ...................................................... 111

YAPI MALZEME - OCAK 2013

Kentsel Dönüşümde merak edilen 20 soru Kentsel dönüşümde vatandaşlarca en sık sorulan soruların başında Çevre ve Şehircilik Bakanlığının anlaşmalı bankalarca sağladığı faiz desteği ve kira yardımı destekleri geliyor Çevre ve Şehircilik Bakanlığının kurduğu Alo 181 Çevre ve Şehircilik Hattına vatandaşlar yoğun ilgi gösterdi. Vatandaşlar kentsel dönüşüm hakkında bilgi almak için Alo 181’i soru yağmuruna tuttu. Bakanlık kentsel

YAPI MALZEME - KASIM 2014

dönüşümde riskli evini yenilemek isteyen hak sahiplerinin bankadan çekeceği kredi faizinin % 4’ünü karşılıyor. Bakanlık ayrıca her bölgeye göre maliklere 18 aya kadar kira yardımı seçeneğini de sunuyor. Uygulamadan

kiracılar ise 2 kira bedeli oranında yararlanıyor, kiracılar için kanun kapsamında faiz desteği de sağlanabiliyor. Alo 181 hattına gelen sorularda vatandaşın en çok merak ettiği konular ise şöyle:

İnşaat ruhsat örneği 2. takside kadar çıkmaz ise ruhsatın çıktığı tarihten önceki taksitlerin faiz iadesi yapılacak mıdır? “6306 Sayılı Kanun kapsamında faiz destekli krediden yararlanabilmeniz için bankanıza ibraz etmeniz gereken belgeler arasında yapacağınız yapının ruhsatının bulunması gerekir. Yapınızın ruhsatı alınmadan ilgili bankaya faiz destekli kredi için müracaatta bulunmuşsanız ve banka size kredi vermiş ise ruhsatınızın Bakanlığımıza ibrazının yapıldı tarihte Bakanlığımız, siz taksitlerinizi ödediğiniz sürece faiz desteğini öder. Kullandığınız kredinin geriye dönük faiz desteklerini de öder.”

Tek parselde bulunan birçok gecekondu var. Biri risk tespiti yapmış ve riskli çıkmış. Diğeri yığma yapı ve tek kat olduğu için risk teşkil etmediği için riskli raporu verilmemiş. Parselde gecekonduları olan vatandaşlar kentsel dönüşüm kapsamına dâhil olmak istiyorlar. Bu durumda ne yapılabilir? “Yapılarınızın 6306 Sayılı Kanun kapsamında değerlendirilebilmesi için Bakanlığımızın lisanslandırdığı kuruluşlardan birine müracaat ederek yapılarınıza risk tespitinin yaptırılması gerekir. Yapılan inceleme sonunda yapılarınız

riskli çıkarsa 6306 Sayılı Kanun kapsamında hak sahibi olarak finansal desteklerden ve muafiyetlerden yararlanarak yapılarınızın dönüşümünü gerçekleştirebilirsiniz. Tek parselde bulunan yapılardan risk tespiti yaptırıp riskli çıkan yapılar kanun kapsamında değerlendirilebilir. Kanun kapsamında risk tespiti yaptırmayan veya yapılan incelemeler sonucu risksiz çıkan yapılar kanun kapsamında değerlendirilemez. 6306 Sayılı Kanunun Uygulama Yönetmeliği’nin Ekinde ; (Ek:RG-2/7/2013-28695) EK-2 Riskli Yapıların Tespit Edilmesine ilişkn Esaslar açıkça belirtilmiştir. EK2’de yığma binalara ilişkin hususlar da açıklanmıştır Lisanslı kuruluş bir bina YAPI MALZEME - KASIM 2014

hakkında bu bina risk teşkil etmiyor diyerek risk tespiti yapmaya gerek yok gibi bir ifade kullanamaz. Çünkü bir yapının kanun kapsamında değerlendirilmesinin şartı 6306 Sayılı Kanun kapsamında riskli olduğunun Riskli Yapıların Tespit Edilmesine ilişkin Esaslara uygun olarak incelenmesi ve sonucun raporla belgelenmesi gerekir.”

Kiracı kentsel dönüşüm kapsamında ev alacak harçlardan muafiyetliyi bulunuyor mu? “Riskli yapıdaki kiracılar kanun kapsamında kredi kullanarak konut almaları durumunda hak sahibi olarak muafiyetlerden yararlanırlar.”

Maliklerden 1 tanesi anayasa mahkemesine dava açarak kentsel dönüşüm çalışmasını durduruyor. Bu durumda anayasa mahkemesinin kararı gelene kadar maliklerin riskli binadan çıkması gerekiyor mu? “Mahkemenin verdiği karar önemlidir. Mahkeme riskli yapıda yapılacak işlemler için yürütmeyi durdurabilir. Ancak malikler riskli yapının insandan ve eşyadan tahliyesini gerçekleştirmeleri gerekir. Mahkemenin yürütmeyi hangi kapsamda durdurduğu ve riskli yapının tahliyesi ile ilgili vereceği karar önemlidir. Mahkeme riskli yapının tahliyesi ile ilgili açık bir beyanda bulunması gerekir. Riskli yapının tahliyesinden sonra yıkımı veya diğer işlemler için mahkemenin sonuçlanması beklenmelidir. Riskli yapıda ikamet etmek olası bir afet durumunda can kaybına neden olabileceği için riskli yapının tahliyesi gerekmektedir.”

Yıkılacak olan binada maliklerden biri yurt dışında olduğu için hiç bir şekilde ulaşılamıyor tebligat gitmiyor süreç ne şekilde isler o kişinin hakları kime geçer? “6306 sayılı Kanun kapsamında yapılan tebligatların tapu müdürlüklerince öncelikle adrese dayalı nüfus kayıt sisteminde belirtilen adreslere yapılması gerekmektedir. Adrese dayalı nüfus kayıt sisteminden maliklerin adres bilgilerine ulaşılamaması halinde öncelikle adres bilgilerinin bulunabileceği kurum ve kuruluşlardan adresin temini yoluna gidilmesi, yine sonuç alınamazsa 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 28 inci ve 29 uncu maddelerine göre ilanen tebligat yapılması gerekmektedir. İkametleri yurt dışında görünen maliklere yapılacak tebligatların, tapu müdürlüklerince 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 25,25/a,26 ve 27 inci maddeleri doğrultusunda yapılması gerekmektedir. 6306 Sayılı Kanun kapsamında riskli yapıdaki maliklere Tebligat Kanunu’na göre yapılan tebligatta, tebligatın malikin eline ulaştığı kabul edilen tarihten itibaren on beş günlük itiraz süresinin beklenmesi gerekir. Yurtdışında ikamet eden malikler için tebligatın ulaşma süresi daha uzundur. Ancak riskli yapıda malik olarak yurtdışında ikamet edenlere diğer kat malikleri tarafından bilgi verilerek belgelerin takibinin elden yapılması (yurtdışındaki malikin konsolosluğa giderek tebligatını elden alması ve imza atması) süreci kısaltacaktır.”

Risk tespiti yaptırmak istediğimiz bir bina maksimum kaç katlı olmalıdır belirlenen bir sınır var mıdır? “6306 sayılı kanun kapsamında risk tespiti yapılacak binalarda, sekiz kata kadar olan binalarda sadece zeminden veya belirlenen kritik kattan karot alınır. Sekiz kattan fazla olan binaların risk tespiti 2007 Deprem Yönetmeliğinin 7.Bölümüne göre yapılır. Sekiz kattan fazla olan binalarda her kattan karot alınması gerekir.”

YAPI MALZEME - KASIM 2014

Ayrı ayrı 3 parseli bulunan vatandaşın 2/3 lük çoğunluğa ulaşması mı gerekiyor, yoksa tek 2/3 çoğunluk geçerli oluyor mu? 6306 Sayılı Afet Riski Altındaki Alanların dönüştürülmesi ile İlgili Kanunun Uygulama yönetmeliğinin 15. Maddesinde şu açıklamaya yer verilmiştir; ‘’(9) Üzerindeki yapıların tamamının riskli yapı olarak tespit edilmiş olması şartı ile tevhidi mümkün olan birden fazla parselin tevhit edilmesine, üzerindeki riskli yapıların yıktırılmasından sonra, her parselde ayrı ayrı sahip oldukları hisseleri oranında maliklerin en az üçte iki çoğunluğu ile karar verilir. Bu parsel veya parsellerin arasında veya bitişiğinde bulunan yapılaşmamış boş parsellerin, riskli yapıların bulunduğu parsellerle tevhit edilmek suretiyle birlikte değerlendirilebilmesi için, boş parsellerdeki bütün maliklerin oybirliği ile karar alması gerekir. Tevhitten sonra yapılacak uygulamaya tevhit ile oluşan parselde sahip oldukları hisseleri oranında maliklerin en az üçte iki çoğunluğu ile karar verilir. Söz konusu 3 parselinizi tevhit(birleştirme) yaparak işlem yapmayı düşünüyorsanız üzerindeki yapıların yıkılarak arsa haline gelen taşınmazların her birinde ayrı ayrı olarak 2/3 çoğunluğun sağlanmış olması gerekmektedir.”

Riskli yapı tespiti için lisanlı kuruluş olmak istiyor. Lisans alabilmesi için 5 yıllık süreyi kesin olarak doldurması gerekiyor mu? “6306 sayılı kanunun uygulama yönetmeliğinde konuyla ilgili olarak şu

açık hükme yer verilmiştir: (2) (Değişik:RG-2/7/2013-28695) Riskli yapı tespit raporunun hazırlanmasında görev alacak mühendislerin, ilgili meslek odalarına üyeliklerinin devam ediyor olması, mesleklerinde fiilen en az beş yıl çalışmış olmaları, Bakanlıkça açılan eğitim programlarına katılarak en az bir katılım belgesi almış olmaları ve bu hususları belgelendirmeleri gerekir. Lisans başvurusunda bu belgelerden başka herhangi bir belge istenmez.”

Müteahhitler de harçlardan muaf mıdır? “6306 sayılı kanunun uygulama yönetmeliği 16. Maddesine göre: (9) (Ek:RG-2/7/2013-28695) Kanun kapsamında; a) İlgili kurum veya gerçek veya özel hukuk tüzel kişilerince yapılacak olan işlem, sözleşme, devir ve tesciller ile uygulamalar, noter harcı, tapu harcı, belediyelerce alman harçlar, damga vergisi, veraset ve intikal vergisi, döner sermaye ücreti ve diğer ücretlerden; kullandırılan krediler sebebiyle lehe alınacak paralar ise banka ve sigorta muameleleri vergisinden muaftır. b) Riskli alanlarda gerçek kişiler veya özel hukuk tüzel kişilerince, İlgili kurum adına değil de kendi adlarına uygulamada bulunulması halinde, riskli alanlardaki yapıların mevcut alanları için daha önce belediyelerce alman harç ve ücretlere ilave olarak, sadece kullanım maksadı değişiklikleri ile yapı alanındaki artışlar için hesaplanan harç ve ücret farkları alınır. c) Uygulama alanındaki mevcut yapıla-

rın İmar Mevzuatına uygun olup olmadığına bakılmaksızın, (a) ve (b) bentlerinde belirtilen vergi, harç ve ücret muafiyetleri uygulanır.’’ denilmektedir. Kentsel Dönüşüm kapsamında bu maddelerdeki düzenlemelere göre harçlardan muafiyet söz konusudur. Burada müteahhit veya vatandaş ayrımı yapılmamıştır, dolayısıyla muafiyet bütün olarak değerlendirilmektedir; ancak söz edildiği üzere bu muafiyet yukarıdaki madde hükümlerine göre gerçekleşir.”

Vatandaş Kentsel dönüşüm kapsamında yıkılan binasının yerine yeni bir bina yapmak istemiyor. Arsa seklinde bırakmak istiyor. Böyle bir uygulama mümkün mü? “6306 sayılı kanunun uygulama yönetmeliği 15. maddesine göre: Riskli yapıda bütün maliklerce oybirliği ile karar verilememiş ise, yapılacak uygulamaya (yeniden bina yaptırılmasına, payların satışına, kat karşılığı veya hasılat paylaşımı ve diğer usuller ile yeniden değerlendirilmesi) sahip oldukları hisseleri oranında paydaşların en az üçte iki çoğunluğu ile karar verilir.’’ denilmektedir. Dolayısıyla 2/3 çoğunluk kendi aralarında yapılacakları anlaşma gereğince hareket edeceklerdir. 6306 sayılı kanunun amacı riskli yapıların insandan ve eşyadan tahliyesidir. En az 2/3 çoğunluk ile yapacağınız anlaşmaya göre yeniden bina yapma zorunluluğu bulunmamaktadır.”

YAPI MALZEME - KASIM 2014

Bir dairem ve işyerim var, işyerimden de kira yardımı alabilir miyim? “Afet Riski Altındaki alanların dönüştürülmesi hakkındaki kanunun uygulama yönetmeliği; MADDE 16 – (7) Dönüşüm Projeleri Özel Hesabından aynı kişiye hem kira yardımı ve hem de faiz desteği yapılamaz. Kira yardımından faydalananlar faiz desteğinden, faiz desteğinden faydalananlar ise kira yardımından faydalanamaz.’’ denilmektedir. Bu hükümlere göre daire ve işyeriniz için aynı finansal desteklerden yararlanmanız söz konusudur.”

Vatandaş, kiracıdır. Bulunduğu bina kentsel dönüşüme dâhil olmadan önce ev aldı. 1ay sonra kirada oturduğu ev kentsel dönüşüme dâhil edildi. Bu vatandaş, 1 ay önce aldığı eve krediyi kullanabilir mi? “6306 Sayılı Kanun Kapsamında risk tespitinden sonra binanın riskli çıkması halinde kiracılara bir defaya mahsus olmak üzere Taşınma Bedeli verilir veya bir yıldan fazla ikamet ettiklerini ispat etmeleri halinde faiz destekli krediden faydalanabilirler. Kentsel dönüşüm kapsamında 1 yıldan fazla oturduğunuzu ispat edebiliyorsanız faiz destekli krediyi

YAPI MALZEME - KASIM 2014

kullanabilirsiniz. Yalnız yeni aldığınız ev içinde kredi kullandığınızdan dolayı o ev üzerinden tekrardan size kredi verilip verilemeyeceğini anlaşmalı bankalarımızla görüşmeniz gerekmektedir.”

Kentsel dönüşüm kapsamında çift daire üzerine 6 katli 12 daireli bir bina var. Vatandaş kira yardımı için başvuru yapmak istiyor. Her daire için ayrı ayrı başvuru yapması gerekiyor mu? “6306 Sayılı Kanun kapsamında riskli yapıdaki malikler birden fazla bağımsız bölüm için kira yardımı müracaatında bulunurken, kira yardımına ilişkin Çevre Ve Şehircilik İl Müdürlüğüne verilecek dilekçede her bağımsız bölüme ait bilgi ve belgelerin ibrazı yapılabiliyor ise ayrı ayrı müracaatta bulunulmasına gerek yoktur. Tapudan alınacak takyidat belgesinin de bir tane olması yeterlidir.”

Kentsel dönüşüm kapsamında yapılan tespit ücreti kimin tarafından ödenir? “6306 Sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkındaki Kanunun Uygulama Yönetmeliğinin 7. Maddesinde; (2) Riskli yapıların tespiti; a) Öncelikle yapı malikleri veya kanunî

temsilcileri tarafından, masrafları kendilerine ait olmak üzere yaptırılır. Maliklerce yapılacak riskli yapı tespiti talebi, tapu belgesinin ve kimlik belgesinin fotokopisi ile yapılır. Denmektedir. Riskli yapı tespitleri ve yıkım islerinin masraflarını malikler karşılayacaktır. Riskli yapı tespiti ile yıktırma işlemlerinin Bakanlık veya İdare tarafından yapılması hâlinde, tespit işleminin masrafı ile yıktırmanın masrafları, ilgili tapu müdürlüğüne bildirilecek ve tapu müdürlüğünce, binanın paydaşlarının müteselsil sorumlu olmalarını sağlamak üzere tapu kaydındaki arsa payları üzerine, masraf tutarında müşterek ipotek belirtmesinde bulunulacaktır.

Vatandaş 2010 yılında müteahhitle anlaşma yapmıştır. Şuan kentsel dönüşüm kapsamında binayı yenileyeceklerdir. Bu sözleşme geçerli oluyor mu? Yoksa yeniden sözleşme yapılması mı gerekmektedir? “Bir yapıya 6306 Sayılı Kanun kapsamında risk tespiti yaptırılmadan yapılan bütün işlemler, sözleşmeler özel hukuk çerçevesinde değerlendirilir. Yapıya risk tespiti yaptırdıktan sonra, risk tespitinden önce yapılacak uygulamalar (sözleşme) ayni şekilde uygulanacak ise, bu işlemlerin 6306 Sayılı Kanun

dığı takdirde 3’te 2 çoğunluk sağlayarak ta dönüşüme katılabilirsiniz. Riskli yapının yıkılıp yeniden dönüştürülmesi konusunda anlaşma sağlayamadığınız 3’te 1’lik kısımda kalan maliklerin hakları öncelikle 3’te 2 de kalan kısma açık artırma usulü ile satışı sağlanır, satış gerçekleştirilemez ise bu haklar kamulaştırılır.”

190 m2 arsamız var arsanın içinde 100 m2 kagir bir binamız var. Kentsel dönüşüm kapsamında binamı yıktığım takdirde 100 m2’lik evinin yerine kaç m2’lik ev yapabilirim? “Binanıza risk tespiti yaptırarak kentsel dönüşüme dâhil olduğunuz takdirde mevcut arsanıza yeni binanızı yapabilirsiniz. Yenileyeceğiniz yapı için 100m2 ye 100m2 şartı yoktur. Bağlı bulunduğunuz belediyeniz size imar verdiği oranda binanızı yenileyebilirsiniz. Mahallinizdeki imar Konusunu belediyenizle görüşebilirsiniz.”

Kapsamında yapıldığının belirtilmesi gerekir.”

Vatandaşın 2 dönümlük arazisi vardır ve bu arazi üzerinde 2 katli küçük bir işyeri bulunmaktadır. Risk tespiti yaptırmış ve İl Müdürlüğü tarafından arazinin m2’si büyük olduğu için Bakanlığa yazı gönderilmiş uygun görüş yazısı beklenmektedir Bakanlığa görüş yazısı gönderileli bir ay olmuş. Kentsel dönüşüm kapsamında is yeri küçük, arsa m2’si büyük olduğu için kentsel dönüşümden yararlanmak için m2 sınırlaması var mıdır?

“Bir parsel üzerinde birden fazla yapı bulunması halinde bu yapılara ayrı ayrı risk tespiti yapılır, her bir yapı için ayrı ayrı 3’te 2 çoğunluk sağlanmaya çalışılır. Riskli olarak tespit edilen yapıların birlikte değerlendirilebilmesi için, bu yapıların bulunduğu alanın, risk tespiti yaptırmayan yapının bulunduğu alandan ifrazı mümkün ise ifrazına gidilir. İfrazı mümkün değil ise yapının bütünlüğü korunarak uygulama yapılabilir, tapu kütüğüne ise sadece riskli yapılar için risklidir belirtmesi işlenir.”

“6306 sayılı kanunda kentsel dönüşümden faydalanmak için herhangi bir metrekare sınırlaması bulunmamaktadır. Kanun kapsamında yapılan tespit sonucu yapıların riskli çıkması, kanunun getirdiği haklardan faydalanabilmek için yeterli olacaktır.”

Vefat eden malikin yasal varislerinden 6 tanesi dönüşüme katılmak istiyor.2 tanesi katılmak istemiyor. Arsa tapusu mevcuttur. Veraset ilamı çıkartılmamıştır. Risk tespiti yaptırarak dönüşüm gerçekleştirilmesi için ne yapılması gerekiyor. Dönüşüm kararı alınınca katılmak istemeyenlerin hakları ne olacak?

Ayni parsel üzerinde 5 blok bulunuyor.4 ü kentsel dönüşümü kabul edip çoğunluğu sağlıyor. Bir blokta 2 malik kabul ediyor.8 malik kabul etmiyor. 3/2 çoğunluk blok üzerinden mi değerlendiriliyor yoksa parsel üzerinden mi değerlendiriliyor?

“Öncelikle veraset ilamı ile birlikte tapuda haklarınızın paylaşımını yapmalısınız. İşlemleri yapabilmeniz için sizin malik olarak tapuda görünmeniz gerekir. Risk tespiti yaptırarak 6306 sayılı kanuna, evinizin riskli çıkması durumunda dâhil olabilirsiniz. Öncelikle tüm hak sahipleri olarak dönüşüme katılmayı kabul etmelisiniz. Oybirliği sağlanama-

Müteahhit olarak binayı kentsel dönüşüm kapsamında yıkmıştır. Binayı yaptıktan sonra maliklere verilecek kısmın verildiğini ve müteahhit olarak kendine kalan kısmın tapusunu kendi adına aldığını bildirdi. Vatandaş, müteahhit olarak üzerine kayıtlı olan daireleri satarken tapunun istediği harçlardan kentsel dönüşüm kapsamında muaf mıdır? “6306 sayılı Kanunun Uygulama Yönetmeliğinin 16 ncı maddesinin dokuzuncu fıkrasında; “İlgili kurum ile uygulama alanındaki yapıları malik olarak kullanan gerçek veya özel hukuk tüzel kişilerince yapılan; 1) Uygulama alanındaki yapıların dönüşüme tabi tutulmadan önce ilk satışı, devri ve tescili işlemleri ile Kanun kapsamında yapılacak uygulamalar neticesinde meydana gelen yeni yapıların ilk satışı, devri ve tescili işlemleri, 2) Kanun kapsamındaki bir yapıdan dolayı, kredi desteğinden faydalanarak veya tamamen kendi kaynaklarını kullanarak, uygulama alanında veya uygulama alanı dışındaki parsellerde yeni bir yapı yapılması ya da mevcut bir yapının satın alınması işlemi, Kanun uyarınca yapıldığından, bu işlem ve uygulamalar ile uygulama alanındaki yapılarla ilgili olarak; noterler, tapu ve kadastro müdürlükleri, belediyeler ve diğer kurum ve kuruluşlar nezdinde Kanun uyarınca yapılan diğer işlemler hakkında (a) ve (b) bentlerinde belirtilen vergi, harç ve ücret muafiyetleri uygulanır.” denilmektedir.” YAPI MALZEME - KASIM 2014

“Mahalle konseptli evler üreteceğiz”

Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) İnşaat ve Çevre Sektör Kurulu’nun düzenlediği “2023’e Doğru TOKİ ve Geleceğin Şehirleri” konulu panele Toplu Konut İdaresi (TOKİ) Başkanı M. Ergün Turan konuşmacı olarak katıldı.

YAPI MALZEME - KASIM 2014

DEVLET DESTEĞİ OLURSA DAHA BÜYÜK PROJELERE İMZA ATILIR

KARAKTERİ OLAN ŞEHİRLER İNŞA EDİLMELİ

Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) İnşaat Sektör Kurulu Başkanı Burhan Özdemir, yurtdışı müteahhitlik sektöründe devlet desteği sağlanması durumunda Türk firmalarının çok daha büyük projeler imza atacağını söyledi.

MÜSİAD Genel Başkan Yardımcısı Ali Rıza Aslan Türkiye’de depreme dayanıklı yeni konut projelerinin inşa edilmesi gerektiğini söyledi. “Dünyada mekân ahirette iman” sözüyle barınma ihtiyacının önemine dikkat çeken Aslan, yeni yapılacak konutların çevreye ve mimari yapıya uygun olması gerektiğini söyledi. Son yıllarda Türkiye’nin ekonomik kalkınmasında lokomotif rol oynayan inşaat sektörünün önemine dikkat çeken Aslan sözlerini şöyle sürdürdü: “Türkiye’de hala ciddi bir konut ihtiyacı var. Bunlar inşa edilirken eskinin muhafaza edilmesi, yeni yapılan binaların huzur verici ol-

Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) İnşaat ve Çevre Sektör Kurulu’nun düzenlediği “2023’e Doğru TOKİ ve Geleceğin Şehirleri” konulu panele katılan Toplu Konut İdaresi (TOKİ) Başkanı M. Ergün Turan, Yeni Türkiye Vizyonu doğrultusunda, nitelikli sosyal konut üretimini arttıracaklarını söyledi

ması önemli. Karakteri olan şehirler inşa edilmeli.”

50 BİN SOSYAL KONUT İNŞA EDİLECEK Toplu Konut İdaresi (TOKİ) Başkanı M. Ergün Turan, TOKİ olarak bundan sonra alt ve orta gelir düzeyine yönelik sosyal konut inşaatına öncelik ve ağırlık vereceklerini ifade etti. Yapılacak yeni konut projelerinin sosyal konut projelerini barındıracağını belirten Turan, “Türkiye’de ciddi manada sağlıklı konut açığı var, Cumhurbaşkanımızın da Başbakanımızın da isteği budur. Orta ve alt gelir grubuna yönelik projelere öncelik ve ağırlık vereceğiz” dedi. TOKi’nin 2014 yılı sonu hedefinin 40 bin konut inşa et-

mek olduğunu bildiren Turan, “2015’e kadar 50 bin sosyal konutu inşallah ihale etmiş olacağız” diye konuştu.

İNSANLAR EVLERİNİN YAŞAM ALANI OLMASINI İSTİYOR İnsanlar artık sadece ev değil yaşam alanları aradığına değinen Turan, “Bundan sonraki bütün yapılanmamızı bunun üzerine inşa edeceğiz. Son 3-4 aydır başladık bu projelere, 1 yıl sonra yeni projelerimizi sizlerde göreceksiniz” şeklinde konuştu. --DİKEY MİMARİDEN YATAY MİMARİYE GEÇİLECEK Gelecek nesilde yapılacak konutlarda dikey mimariden yatay mimariye geçiş yapılacağını belirten Turan, “62. HüküYAPI MALZEME KASIM 2014

yal konutlar olacak. Ürgüp’ün doğal çehresine uygun yapılacak” dedi.

DÜŞÜK GELİRLİYE 20 YIL VADELİ KONUT SATILIYOR Alım gücü düşük olan alt gelir grubuna yönelik 20 yıla kadar vadelerle konut satıldığını beyan eden Turan, “TOKİ şuan 51 ilde kentsel dönüşüm projeleri yapıyor. Devam eden 25 bin konut kentsel dönüşüm kapsamında yapılıyor. TOKİ’nin ürettiği konutların yüzde 85’i sosyal konut yüzde 15’i üst segment. Biz bütçemizi kamu değil kendimiz yaratıyoruz” diye konuştu.

KENTSEL DÖNÜŞÜMDEN RANT ÇIKARMAYA ÇALIŞANLAR VAR Toplu Konut İdaresi (TOKİ) Başkanı M. Ergün Turan

metin programında da yer aldı. Bizim kadim şehirlerimiz nitelikli konutları hak ediyor. İmar planında 5 kata izin verilmişse, ‘Ama siz TOKİ’siniz 6 kat yapın’ diyen oluyor. Asla ve kat’a böyle bir şeye müsade etmeyiz. Şehre değer katan yapılar yapacağız” dedi.

MAHALLE KONSEPTLİ PROJELERİMİZ VAR İstanbul Kayabaşı’nda 2800 konut kapasiteli mahalle konseptinin ihalesinin yapıldığını ifade eden Turan, konuşmasına şöyle devam etti: “Dizilerde bile geçmişi anımsatan mahalle hayatının yaşandığı diziler tutuyor. Mahalle konseptiyle projeler yapacağız. TOKİ olarak biz şu anda en yoğun İstanbul Kayabaşı, Halkalı ve Başakşehir’deyiz. Burada güzel projeler var ama insanla-

YAPI MALZEME - KASIM 2014

rın bir araya gelip sosyalleşecek alanlar yok. İstanbul’da mahalle konseptli 2 projeyi şu anda ihale ettik. Bir cadde oluşturacağız, kafelerin, camilerin, spor alanları gibi sosyalleşme merkezlerinin olduğu konutlar yapacağız. Her bir binanın insanların diyalog kurmasına uygun yapılandıırlması sağlanacak. Camiler kıyıda köşede değil projenin merkezinde yer alacak.”

YÖRESEL KONUT PROJELERİ YAPILACAK Anadolu’nun tarihi kentlerinde de yöresel konut projelerinin yapıldığını söyleyen Turan, Mardin, Nevşehir, Kars, Şanlıurfa’da ilk örneklerine başlanacağını ifade etti. Turan, “Nevşehir Ürgüp’te 960 tane sosyal konut inşa ediyoruz. Bunlar memura, işçiye hitap eden sos-

TOKİ tarafından 2015 yılına kadar inşa edilecek 50 bin konutun yüzde 40’ının kentsel dönüşüm kapsamında yapılacağını ifade eden Turan şunları kaydetti: “Kentsel dönüşümün asıl zor kısmı finans sıkıntısı. Ama bence bundan da sorun olan kısım bu alanda çalışan paydaşların rant algısı. Yani insanlar ‘Felaket gelecek bundan nasıl kurtuluruz’ diyeceğine ‘Felakat geliyor nasıl kâr ederiz’ derdindeler. Kentsel dönüşümü zenginlik elde etme aracı olarak görmekten vazgeçmeliler. 100 metrekare dairesi olan vatandaşa 120 metrekare veriliyor. Bu da diğer taraftaki tüm komşuların hepsinde böyle bir beklenti doğuyor. Bu algı yıkılmazsa süreç ilerleyemez. Acilen önce devlet birimlerinin önlem alması lazım. Bizim vatandaş, müteahit, devlet olarak üzerimize düşeni yapmamız gerekiyor.”

İstanbul’un ses getiren projesinde tercih: PERI Projenin Adı : Metropol İstanbul Projenin Yeri : ATAŞEHİR İSTANBUL Proje Müdürü : MURAT DALKILIÇ Kaba İşler Şefi : CELAL BARLIK

YAPI MALZEME - KASIM 2014

Projede Kullanılan Kalıp Sistemi PERDE KALIBI VARIO VT 20K HİDROLİK SİSTEM ACS-G / ACS-P

PROJE İLE İLGİLİ BİLGİLER İstanbul’un en hızlı gelişmekte olan bölgesi Ataşehir’de rezidans, yaşam ve finans merkezi METROPOL İSTANBUL projesi çözümüyle yükseliyor. Mimari tasarımı RMJM, mühendislik projesi HYDER tarafından yapılan proje EMLAK KONUT, TOKİ ve VARYAP-GAP ortaklığıyla hayata geçiriliyor. İstanbul Finans Merkezi’nin içerisinde yer alan ve TOKİ iştiraki Emlak Konut GYO’ya ait 99 bin metrekare arsa üzerinde

hasılat paylaşım modeli ile hayata geçirilen bu prestij projesinin ana yüklenici firmaları sektörde dev olan Çalık Holding’in şirketi GAP İnşaat ve VARYAP ortaklığıdır. Bin 851 bağımsız üniteden oluşan projenin 1,5 milyar liralık yatırım bedeli bulunmaktadır. Proje kapsamında, A,B ve C blokların yanı sıra seçkin mağazaların yer aldığı alışveriş merkezi ve sinema salonu da bulunmaktadır. Projenin 400 metre yüksekliğe erişecek olan kule blok bölümü, PERI ACS YAPI MALZEME KASIM 2014

Hidrolik Tırmanır Sistem çözümü ile yükselmektedir. Zamana karşı yapılan bu zorlu yarışta, şaft kalıbının hidrolik tırmanması çok büyük avantaj sağlamıştır. çözümü tercihi nedeniyle Türkiye’ye bu projede yer alma gururunu veren, ülkemizde birçok önemli projeye imza atmış olan VARYAP-GAP ortaklığına, başta Kaba İşler Şefi Celal Barlık olmak üzere tüm saha ekibine teşekkür ederiz.

PERI ACS-P SİSTEM İLE İLGİLİ BİLGİLER PERI ACS çözümü genel olarak çekirdek yapıları, şaftlar, eğimli köprü ayakları gibi mühendislik ve imalat açısından zorlayıcı projeleri çok daha kolay, ekonomik

YAPI MALZEME - KASIM 2014

ve güvenli kılmak için tasarlanmıştır. ACS sayesinde; karmaşık mimarisiyle dünya çapındaki hayret uyandıran Turning Torso (Malmö, İsveç), toplamda 3 güne düşen kat atma süresiyle imalat hızı konusunda yeni bir çığır açan 21st Century Tower (Dubai, BAE) ve dünyanın en yüksek ayaklarına sahip köprüsü olan Yavuz Sultan Selim Köprüsü yapıları hayata geçmiştir. ACS; vinçten bağımsız hidrolik pistonlar vasıtasıyla tırmanma tekniği sayesinde imalat hızı ve verimliliği nedeniyle özellikle yüksek yapılarda bir devrim etkisi oluşturmuş. Uygunsuz hava şartlarında dahi çalışma güvenliği sağlayan sistem, yüksek yük kapasitesi ile yüksek yapı ve zemin arasındaki malzeme alışverişi dezavantajını ortadan kaldırmıştır. PERI ailesinin gözbebeği ACS Hidrolik tırmanır sistem, dünyanın her yanında olduğu gibi METROPOL ISTANBUL şantiyesinde rüzgâr hızına, malzeme düşmesine karşı şantiye personeli için güvenli bir çalışma ortamı sağlamaktadır. Ataşehir’in merkezinde yer alan bu özel projenin, betonarme çekirdek perdesi dizaynında 1.050 m² kalıp alanlı ve 4,00m yüksekliğindeki VARIO VT20K çelik kuşaklı ahşap perde kalıbı kullanılmıştır. 50 kN/m² taze beton basıncına dayanacak şekilde tasarlanan perde kalıbı sistemi, ACS-G ve ACS-P hidrolik sistem panel varyasyonları ile tırmandırıldı. Güvenlik unsurlarının en üst seviyede tasarlandığı sistemde platformlara entegre edilmiş 2 adet iniş ve çıkış UP Rosett merdiven modülü verilmiş ve dökümün yapıldığı katın 4 kat altından sisteme erişim sağlanmıştır. Ataşehir bölgesinin konumuna göre saatte 137 km rüzgâr hızına göre panel tasarımları yapıldı. ACS sistemin modüler yapısı ve yüksek taşıma kapasitesine sahip hidrolik platformları yapım ekibinin za-

mana karşı verdiği bu zorlu sınavda çok büyük destekçisi olmuştur. Söz konusu üçgen formlu şaftın ACS dizaynı, demirci ekibinin dar alanlarda rahatlıkla çalışabileceği şekilde patentli çözümler

kullanılarak yapılmıştır. Uygulamada bu çözümler üçgen formun dar alanlarında ilave boşluklar oluşturmuş, yapım ekibinin rahat çalışmasına imkân vermiştir.

Celal Barlık’ın Yorumu “Kule blok çekirdek perdesini, kaliteden ödün vermeden güvenli ve hızlı bir biçimde yükseltmek projeye başlarken en önemli hedeflerimizdendi. ACS sisteminin farklı geometrilere cevap verebilen esnek tasarımı, malzeme kalitesi ve sağladığı güvenli çalışma alanı nedeni ile bizim için doğru tercih olduğunu gördük. Hidrolik tırmanır sistem sayesinde zamana karşı yapılan bu zorlu yarışta, projemizin başında ön görülen imalat hızına erişmiş olduk. PERI ailesi; teknik, lojistik ve saha desteği ile bu süreçte en büyük yardımcımız oldu.”

YAPI MALZEME KASIM 2014

Bosch Sanayi 4.0’ın öncü şirketleri arasında Bosch, Almanya’da, üretimi geleneksel yapıdan çıkarıp ileri teknoloji kullanımına yöneltmek amacıyla başlatılan Sanayi 4.0’a yönelik çalışmalarını sürdürüyor Bosch Türkiye Temsilcisi Steven Young

Sanayi 4.0, ekonomide büyüme, istihdam, iş güvenliği ve daha fazla verimlilikle yüksek yaşam standardı sağlıyor. Sanayi 4.0’ın ilk örneklerini, 50’den fazla pilot projesiyle sunan Bosch, yeni sanayi devriminin öncüleri arasında yer alıyor. Almanya, özellikle üretimde geleneksel yapıda varlığını sürdüren sektörleri bilgisayarlaşma ve ileri teknoloji kullanımı yönünde teşvik etmek amacıyla Sanayi 4.0 stratejisini hayata geçiriyor. Su ve buhar gücüyle gerçekleşen ilk, elektrik enerjisi kullanılan ikinci ve dijitalleşme tabanlı olarak gerçekleşen üçüncü sanayi devriminin ardından, dördüncü sanayi devrimi olarak tanımlanan Sanayi 4.0, nesnelerin birbirine bağlanması prensibi üzerine kurulu.

İNTERNET BAZLI SERVİSLER SAYESİNDE YENİ İŞ MODELLERİ ÜRETİLİYOR İnternet bazlı servislerle yeni iş modelleri geliştiren Bosch’un 2025 vizyonunda, günlük hayatta, yaşamın bir parçası olan tüm nesnelerin birbirleriyle iletişim halinde olarak hayatımıza daha fazla kolaylık ve kalite katması bulunuyor. Sanayi 4.0 ise, bu vizyonun endüstriyel hayata yansıması olarak görülüyor. Konuyla ilgili bilgi veren Bosch Türkiye Temsilcisi Steven Young “Yapılan araştırmalara göre, günümüzde 200 milyar adet internete bağlanabilen cihaz, 14

YAPI MALZEME - KASIM 2014

milyar da hâlihazırda internete bağlı cihaz bulunuyor. 2020 yılında internete bağlı cihaz sayısının 32 milyara ulaşacağı tahmin ediliyor. İnternetin hayatın her alanına olduğu gibi iş yaşamına da farklılık getirmesi kaçınılmaz” dedi. Young sözlerine şöyle devam etti “Bosch, yazılım ve sistem entegrasyonundaki tecrübesini nesneler ve hizmetlerin internetine taşıyor. Bosch’ta her dört AR-GE çalışanında biri yazılım uzmanı. Sistem ve cihazların üreticisi olmayı sürdürürken bu sistem ve cihazların hassas ve iletişime açık olmalarını sağlamaya çalışıyoruz. Sanayi 4.0 devrimine hazır nadir şirketlerden birisiyiz.”

BOSCH’TA SANAYİ 4.0’LA İLGİLİ 50’NİN ÜZERİNDE PİLOT PROJE BULUNUYOR Şu an Bosch’ta Sanayi 4.0 ile ilgili 50’den fazla pilot proje son hızla devam ediyor. Homburg’ta bulunan Bosch Rexroth Fabrikası’nda uygulanan pilot proje buna çok güzel bir örnek oluşturuyor. Bu fabrikada insanlar, makineler ve ürünler birbirlerine bağlı olarak çalışarak yarının üretiminin nasıl olacağının en canlı örneğini sergiliyorlar. Birinci sınıf üretim yapmak amacıyla, aynı hatta birçok farklı ürün üretilebiliyor. Makinelere sıradaki ürünün yuvarlak mı, köşeli mi ne şekilde olduğu, hangi şekilde üretilmesi gerektiği söyleniyor,

makineler de bunu algılayarak üretimlerini bu şekilde gerçekleştiriyor. Yani eskiden bir hatta bir ürün ailesi işlemden geçerken, artık 8 ürün ailesi aynı hatta işlem görebiliyor.

YARDIMCI CİHAZLAR İŞ YAPIŞ ŞEKİLLERİNİ KOLAYLAŞTIRIYOR RFID teknolojisiyle gerçekleşen otomatik algılama sayesinde ürünlerin ve taşıma kaplarının durumu her an için görülebiliyor. Çalışanlar yardımcı cihazlar sayesinde iş yapış şekillerini kolaylaştırıyorlar. Örneğin, siparişler depo çalışanlarının gözlük camlarına geliyor ya da teknisyenler kullanma kılavuzlarını gözlüklerinde görerek elleri serbest bir şekilde çalışabiliyorlar. Robotlar çalışanları tehlikeli, zorlu ya da tek düze işlerden kurtarırken, akıllı üretim hatları kendi performanslarını kendileri test ediyor, arızalandıkları durumda kendi arızalarını servise kendileri bildiriyor. Tüm bu teknoloji ürün testleri esnasında da kullanılabiliyor.

AMAÇ ULUSLARARASI ÜRETİM AĞINI BİRBİRİNE BAĞLAMAK Bosch’un amaçlarından biri, ileride uluslararası üretim ağının tamamını birbirine bağlamak. Aynı zamanda ürünlerin birer “hafızası” olacak, yani ürünler, temel özelliklerini her zaman yanlarında taşıyacaklar.

Boşluklu döşemeler için kör kalıp sistemi: YENİ NAUTILUS YENİ NAUTILUS, boşluklu betonarme döşemeler için geliştirilmiş modüler bir kör kalıp sistemidir. Geri dönüşümlü polipropilenden imal edilen kör kalıplar, döşeme plağı içinde hava boşlukları oluşturarak geniş açıklıklarda, yüksek yük taşıma kapasitesine sahip, kirişsiz düz bir tavan oluşturulmasını sağlarlar. YENİ NAUTILUS kullanılarak tasarlanan projelerde hem toplam maliyet ola-

YAPI MALZEME - KASIM 2014

rak tasarrufa gidilir hem de düşük bina ağırlıkları ve yüksek ataletli döşemeler sayesinde yapıların deprem performansları önemli ölçüde arttırılır. Ürün, hafif olduğu için uygulaması oldukça kolay ve hızlıdır.

REFERANS: Emaar Square projesinin güneybatı kısmında, +80.57 kotunda yapılan Yeni Nautilus uygulamasında 16 m kolon açık-

Geri dönüşümlü polipropilenden imal edilen kör kalıplar, döşeme plağı içinde hava boşlukları oluşturarak geniş açıklıklarda, yüksek yük taşıma kapasitesine sahip, kirişsiz düz bir tavan oluşturulmasını sağlıyor

lıkları ve 70 cm döşeme kalınlığı elde edilmiştir. Toplamda 190 m2 alanda 235 adet Yeni Nautilus H48 kullanılarak 100 m3 C35 beton dökülmüştür. 16 m açıklık elde edebilmek için kirişli plak döşeme yapılmış olsaydı tahminen 110-120 cm’lik derin sarkık kirişlere ihtiyaç olacaktı. Eğer kaset döşeme yapılmak istenseydi bu sefer de en az 85 cm kalınlığında döşeme yapılması gerekecekti. Yeni Nautilus ile hem en optimum toplam döşeme kalınlığı sağlanmış oldu, hem de en ekonomik ve kolay uygulama yapıldı. YAPI MALZEME KASIM 2014

Doka Kalıpları İstanbul’un yeni semtine şeklini verdi Dünyanın güvendiği kalıp uzmanı Doka, 325.000 metrekare alan üzerinde kurulu Ağaoğlu Maslak 1453’teki toplam beş gökdelenin heterojen mimarisi için gereken kalıp çözümünü üretti

YAPI MALZEME - KASIM 2014

Kısa özet Proje: Ağaoğlu Maslak 1453, ofis ve konut binası, otel, AVM Bulunduğu yer: İstanbul, Türkiye Müteahhit firma: Akdeniz İnşaat ve Eğitim Hizmetleri Anonim Şirketi İnşaat başlangıcı: Kasım 2012 Tamamlanma tarihi: Aralık 2015 İşlem süreci: Kat başına 6 gün (gökdelen) Kalıp tekniği: Ürünler: Otomatik tırmanır platform SCP 400, koruma perdesi Xclim 60, geniş yüzey kalıbı Top 50, yük taşıyıcı iskele d2, döşeme kalıbı Dokaflex Hizmetler: Kalıp planlaması, kurulum yerinde montaj desteği, kalıp eğitmeni servisi Doka, her türlü inşaat alanında kalıp tekniğinin gelişimi, üretimi ve satışı konularında, dünyanın önde gelen şirketlerinden biridir. 70’in üzerinde ülkede 160’dan fazla satış ve lojistik irtibat yeri ile Doka Grubu, güçlü bir dağıtım sistemine sahip olup, bu sayede malzemelerin ve teknik desteğin büyük bir hızla ve profesyonelce hazırlanmasını garanti etmektedir. Doka Group, Umdasch Group bünyesinde bir şirkettir ve tüm dünyada 6000’den fazla çalışana sahiptir.

Hızı ve güvenirliğiyle ön plana çıkan Doka’nın otomatik tırmanır kalıpları sayesinde 6 günde 1 kat çıkıldı. Türkiye’nin kalbindeki turizm metropolü İstanbul, gelenekler ile kültür yapısının gelişmiş, çevresel açıdan sürdürülebilir yapı tarzıyla bütünleştirildiği modern bir semte kavuşuyor. Ağaoğlu Maslak 1453 projesinde, en yükseğinin 185 metre olduğu 24 adet konut ve ofis kuleleri yer alıyor. Maslak 1453 tamamlandığında, yaklaşık 4.800 konut ve ofis ile 500 mağazaya sahip olacak. Dünyanın güvendiği kalıp uzmanı Doka, içinde ofis binaları, konutlar,

otel ve AVM ile kentsel eğlence merkezinin kurulduğu 325.000 m² alan üzerindeki Ağaoğlu Maslak 1453 için gereken kalıp çözümünü üretti. Avusturya merkezli Doka’nın kalıp uzmanları, binaların birbirinden farklı mimarisine yönelik proje ile buna uygun bir kalıp sistemi geliştirdi. Böylece toplam yapı alanındaki en yüksek kuleler olan beş adet gökdelende, monolitik bir yapı tarzı gündeme geldi. Bu durumda döşeme ile şaft ortak bir çalışma sürecinde betonlandı. Kullanılan otomatik tırmanır kalıplar inşaatı ciddi ölçüde hızlandırdı.

6 GÜNDE 1 KAT Hızı ve iş güvenliğiyle ön plana çıkan Doka sayesinde her bir kat, ortalama altı iş günü içinde betonlandı. Binaların merkezi, otomatik tırmanır kalıp SCP 400 ve geniş yüzeyli kalıp Top 50 yardımıyla oluşturuldu. SCP 400, 40 tonluk taşıma kapasitesiyle güvenilir ve yüksek performanslı olduğu için aynı zamanda personel istihdam maliyeti ile malzeme gereksinimi de düşük oldu. Kalıp sisteminin yer değiştirmesi vinç kullanmadan otomatik yapıldığı için bu da maliyeti daha aşağıya çekti. Otomatik tırmanır koruma perdesi Xclimb 60, tüm yüksekliklerde ve her türlü rüzgar ve hava koşulunda çalışanların güvenliğini sağladı. YAPI MALZEME KASIM 2014

Çimsa’nın 9 aylık cirosu 824 milyon TL oldu Türkiye’nin önde gelen çimento ve yapı malzemeleri üreticilerinden Çimsa, 2014 yılının ilk 9 aylık döneminde satış gelirinin 824.224.670 TL’ye ulaştığını açıkladı

ÖZHATAY: “ÇİMSA İSTİKRARLI BÜYÜMESİNİ SÜRDÜRÜYOR”

Çimsa Genel Müdürü Nevra Özhatay

Çimento ve yapı malzemeleri sektöründe 40 yılı aşkın süredir fark yaratan çalışmalara imza atan ÇİMSA, yılın üçüncü çeyreğinde 824.224.670 TL ciro elde etti. Şirketin dokuz aylık net karı ise 159.785.103 TL olarak gerçekleşti.

YAPI MALZEME - KASIM 2014

Çimsa’nın belirlenen hedefler doğrultusunda yılın üçüncü çeyreğinde de başarılı performans sergilemeye devam ettiğini belirten “Çimsa olarak istikrarlı büyümeyi sürdürüyoruz. Müşteri odaklı yaklaşımımız ve özel ürün ve hizmetlerimiz büyümemize katkı sağlayan en önemli etkenlerdendir. Gelecek dönemde şirketleri ayrıştıran en önemli konunun, yenilikçi ürün ve hizmetler ile müşteri odaklı olabilmek olacağına inanıyoruz. 60’dan fazla ülkeye ihracat yapan Çimsa, bu alanda etkin planlama ve lojistik çalışmalarını ileriye taşımayı hedefliyor. Uluslararası şirketlere karşı

rekabet gücümüzü artırmak için yenilikçilik ve girişimcilik anlayışımızı geliştirerek, farklılığımızı ve sektördeki öncü konumumuzu koruyacağız” diye konuştu. Çimsa’nın sürdürülebilirlik anlayışını da değerlendiren Özhatay, “Büyürken karlılığı korumak önemlidir. Ancak bunun yanı sıra ‘daha yaşanabilir bir dünya’ hedefleyen sürdürülebilirlik odaklı konuları, çevreyi ve iş sağlığı ve güvenliğini de daima ön planda tutmamız gerektiğinin bilincindeyiz. Bu anlayış, bizi sektörümüzde özel bir konuma taşımakta ve Çimsa bu çalışmalarıyla tüm Türkiye’deki sanayi kuruluşlarına örnek oluşturmaktadır” dedi.

Tabanlıoğlu Mimarlık aldığı ödüllerle başarısı tescillemeye devam ediyor Türkiye’nin başarılı mimarlık ofisi, aynı proje ile 4 gün arayla prestijli 3 uluslararası ödül aldı. Tabanlıoğlu Mimarlık ESAS Aeropark ile iki farklı yarışmada üç ayrı gurur yaşadı

Türkiye mimarlığının öncü ofisi Tabanlıoğlu, birbiri ardına aldığı uluslararası ödüllerle başarılarını tescillendirmeye devam ediyor. Tabanlıoğlu Mimarlık, aynı proje ile iki ayrı yarışmada 4 gün arayla 3 prestijli ödül birden almanın gururunu yaşadı. Tabanlıoğlu, aldığı bu

YAPI MALZEME - KASIM 2014

prestijli ödüller kadar, aynı proje ile ve birkaç gün arayla elde ettiği bu benzersiz başarı ile de, uluslararası arenada yine tüm dikkatleri üzerinde topladı. Tabanlıoğlu Mimarlık ESAS Aeropark projesi ile; önce dünyanın en önemli mimari değerlendirmelerinden Leaf

International Awards 2014’te “Yılın Karma Yapısı” dalında büyük ödüle layık görülürken, 4 gün sonra ise aynı proje ile International Property Awards’da beş yıldızla “Türkiye’nin En İyi Yapısı” ve “Avrupa’nın En İyi Karma Yapısı” seçilerek iki ödül birden aldı. Ulusal ve

uluslararası alanda birçok özgün projeyi hayata geçiren Tabanlıoğlu Mimarlık, birbiri ardına aldığı ödüllerle başarılı çalışmalarını tescillendirmeye devam ediyor. Türk mimarlığının uluslararası markası Tabanlıoğlu Mimarlık, iki ayrı yarışmada ESAS Gayrimenkul’e ait ESAS Aeropark projesi ile birbiri ardına elde ettiği 3 ayrı birincilik ile ulusal ve uluslararası birçok başarısını tescil eden ödüllerine yenilerini ekledi. Tabanlıoğlu Mimarlık, aldığı son prestijli ödüller kadar, aynı proje ile 4 gün içinde 3 ödül birden almasıyla da mimarlık dünyasında dikkatleri yine üzerine topladı.

LEAF INTERNATİONAL AWARDS 2014 ZAFERİ Bugüne kadar ulusal olduğu kadar birçok uluslararası prestijli ödülü Türkiye’ye getiren Tabanlıoğlu Mimarlık, on dördüncüsü düzenlenen ve dünyanın farklı ülkelerinden güncel, yenilikçi projelerinin katıldığı, Leaf International Awards 2014’ten de zaferle çıktı. Tabanlıoğlu Mimarlık ESAS Aeropark projesi ile, dünyanın en önemli mimari değerlendirmeleri arasında yer alan Leaf International Awards 2014’te “Mixed-Use Building of the Year / Yılın Karma Yapısı” dalında büyük ödüle layık görüldü.

MİMARLIK DÜNYASININ ÜNLÜ İSİMLERİ SEÇTİ Bu prestijli yarışmanın yapı ve proje dallarında 13 farklı kategorideki değerlendirmeleri, Carlo Castelli (AECOM) Alan Crawford (Crawford

Partnership), Firas Hnoosh (BDP), Božana Komljenovic (Zaha Hadid), Rysia Suchecka (NBBJ), Carlo Castelli (AECOM) ve Lev Libeskind (Daniel Libeskind) gibi mimarlık dünyasından ünlü isimlerinden oluşan jüri tarafından yapıldı. Karma Yapı kategorisinde, CORNELIUS + VÖGE, North Atlantic House, Odense ise Denmark projesi ile birlikte finalde ESAS Gayrimenkul için hayata geçirdiği ESAS Aeropark projesi ile yer alan Tabanlıoğlu Mimarlık’ın rakibi oldu. Yarışma jürisinin yaptığı değerlendirmede; Tabanlıoğlu Mimarlık ESAS Aeropark ile rakiplerini geride bırakarak, 10 Ekim Cuma akşamı Almanya’nın Dusseldorf kentinde gerçekleştirilen ödül töreninde büyük ödüle uzandı.

ESAS AEROPARK’IN PROJESİNİN BAŞARISI JÜRİ DEĞERLENDİRME RAPORUNA YANSIDI Finalde; projelerin yaratıcı, iyi mimarlık örnekleri olarak işverenin beklentilerini karşılamalarının yanı sıra çevresel ve sosyal yarar gözetilerek tasarlanmış olmalarını da değerlendiren ödül jürisinin ESAS Aeopark için hazırladığı raporda; “İki bloğun birbirleri ile ilişkisinden ve arazi üzerinde konumlanmasından doğan yumuşak eğriler, zarif bir akış oluştururken, estetik kazandırıyor. Mütemadi saydam cephe sayesinde dış alanlarla doğru bir görsel ilişki kuruluyor ve böylelikle iç mekanlarda gün ışığından optimum yararlanılıyor” notu yer aldı.

YAPI MALZEME KASIM 2014

INTERNATİONAL PROPERTY AWARDS’TA TABANLIOĞLU MİMARLIK’A ÇİFTE ÖDÜL Tabanlıoğlu Mimarlık, ESAS Aeropark projesi ile, Leaf International Awards 2014’te elde ettiği bu prestijli başarının üzerinden henüz birkaç gün geçmişken, bu sefer de gayrimenkul dünyasının en yetkin ödüllerinden International Property Awards / Uluslararası Gayrimenkul Ödülleri’nde çifte ödül almanın gururunu yaşadı. Tabanlıoğlu Mimarlık

YAPI MALZEME - KASIM 2014

ESAS Aeropark projesi ile International Property Awards 2014’de beş yıldızla “Türkiye’nin En İyi Yapısı” ve “Avrupa’nın En İyi Karma Yapısı” seçilerek, iki ödül birden kazandı.

“AVRUPA’NIN EN İYİSİ” UNVANI İLE “DÜNYANIN EN İYİSİ” İÇİN YARIŞACAK Tabanlıoğlu Mimarlık ESAS Aeropark ile International Property Awards’da kazandığı bu başarı ile birlikte, “Avrupa’nın En

İyisi” unvanı ile “Dünyanın En İyisi” seçilmek için de yarışacak. İlk aşama olarak Afrika, Asya-Pasifik, Arabistan, Kanada, Karayibler, Orta ve Güney Amerika, Avrupa, Birleşik Krallık ve ABD birincilerinin seçildiği International Property Awards’ın son aşamasında ise bu bölgelerin tüm birincileri arasından “Dünyanın En İyisi” seçiliyor. International Property Awards’da kategorilerindeki “Dünyanın En İyileri”, Aralık 2014’te Dubai’de gerçekleşecek törende ilan edilecek.

GAYRİMENKULÜN EN ÖNEMLİLERİNDEN BİRİ: INTERNATİONAL PROPERTY AWARDS 2014 International Property Awards -Uluslararası Gayrimenkul Ödülleri; mimari, yatırım ve gayrimenkul sektörünü temsilen farklı disiplinlerden 70 üyesiyle, 1995 yılından bu yana alanındaki dünya en önemli değerlendirme platformlarından biri olarak kabul ediliyor. Tabanlıoğlu Mimarlık’a, ESAS Aeropark projesi ile International Property Awards’da layık görüldüğü “Türkiye’nin En İyi Yapısı” ve “Avrupa’nın En İyi Karma Yapısı” ödüllerini, 14 Ekim’de Londra’da düzenlenen törenle verildi.

MELKAN GÜRSEL TABANLIOĞLU:“NADİR YAŞANABİLECEK FARKLI BİR GURUR” Tabanlıoğlu Mimarlık’ın birbiri ardına aldığı ödülleri değerlendiren Melkan Gürsel Tabanlıoğlu, “Farklı coğrafyalarda gerçekleştirdiğimiz birçok proje ile bugüne kadar birçok ulusal ve uluslararası prestijli ödül aldık. Aldığımız her bir ödül, bizler için ayrı bir mutluluk, gurur ve motivasyon kaynağı oldu. Ancak bu son kazandığımız uluslararası ödüller, taşıdıkları anlam ve prestijleri kadar, aynı proje ile ve birkaç gün arayla layık görülmemiz açısından bize nadir gerçekleşecek farklı bir gurur da yaşattı” dedi.

MURAT TABANLIOĞLU:“ÖDÜLLERİ, TÜM TÜRKİYE İLE PAYLAŞIYORUZ” Murat Tabanlıoğlu da, “ESAS Aeropark projemizin yakaladığı başarı, Türkiye’nin ekonomiden ticarete, gayrimenkulden havacılık sektörüne kadar birçok alanda kat ettiği mesafeyi de işaret ediyor. Bu anlamda ödüllerimizi, tüm Türkiye ile paylaşıyoruz” diyerek, başta Tabanlıoğlu Mimarlık’a bu projeyi gerçekleştirme fırsatı veren ESAS Holding olmak üzere, emeği geçen herkese teşekkür etti.

TABANLIOĞLU MİMARLIK’IN SON DÖNEMDEKİ ÖDÜLLERİ Building Design’ın Dünya Mimarlığı ilk 100 listesinde 2014 yılında 66’ıncı sırada yer alan Tabanlıoğlu Mimarlık, projeleri ile de birçok ulusal ve uluslararası ödüle layık bulunmuştur. MEA – Middle East Architect Award 2010’da ‘Yılın Mimarı’ ödülüne birlikte layık bulunan Melkan Gürsel ve Murat Tabanlıoğlu’nun sadece son birkaç yılda aldığı ödüllerden bazıları ise; 2010’da Tripoli Kongre Merkezi ve 2011’de Astana Arena projeleri ile International Property

Murat Tabanlıoğlu Awards ‘En iyi Kamu Yapısı’ dalında ‘Uluslararası Mimarlık Ödülleri’, Loft Bahçe ve Bodrum Uluslararası Havalimanı projeleri ile sırasıyla 2011 ve 2013 yıllarında RIBA (Britanyalı Mimarlar Kraliyet Enstitüsü) üyesi mimarlar tarafından gerçekleştirilmiş olan projelerinin mükemmelliğini değerlendiren ‘RIBA International Awards’ ödülü, Bodrum Uluslararası Havalimanı ile WAF 2012 ‘Ulaşım Kategorisi Ödülü’, Astana Medya Merkezi ile 2012 Cityscape Global ‘Kamu ve Kültür Kategorisi Ödülü’, Marmara Forum ile ‘2012 ICSC Ödülü’ oldu. 2012 yılında olimpiyat stadının tasarımı için düzenlenen ‘Japonya Ulusal Stadyumu Yarışması’nda Tabanlıoğlu projesi, onbir finalist arasında yer aldı. 2013 Mipim Architectural Review ‘Geleceğin Yapıları’ ödüllerinde Yenikapı Transfer Merkezi ve Arkeopark projesi, ‘En İyi Büyük Ölçekli Kent Yapısı’ seçildi. 2013 Architizer A+ Awards’da Loft Bahçe, halk oylamasında (Popular Choice Winner) birinci seçildi. Selçuk Ecza Genel Müdürlük Binası ile WAF 2013 ‘Ofis Dalı Proje Ödülü’ alan Tabanlıoğlu Mimarlık, Big Project Middle East Awards 2013’te, tek mimarlık ödülü olması itibari ile mesleki değeri büyük olan ‘Yılın Mimarı’ seçildi. Tabanlıoğlu Mimarlık son olarak ESAS Aeropark projesi ile; önce dünyanın en önemli mimari değerlendirmelerinden Leaf International Awards 2014’te “Yılın Karma Yapısı” dalında büyük ödüle layık görülürken, 4 gün sonra ise International Property Awards’da “Türkiye’nin En İyi Yapısı” ve “Avrupa’nın En İyi Karma Ya-

Melkan Gürsel Tabanlıoğlu

pısı” seçilip iki ödül birden alarak nadir bir başarıya daha imza attı.

TABANLIOĞLU MİMARLIK’IN BAZI GÜNCEL PROJELERİ İstanbul’da gerçekleşen ilk loft tarzı konut projesi Levent Loft ve onu takip eden RIBA (Britanyalı Mimarlar Kraliyet Enstitüsü) Uluslararası Ödülü sahibi Loft Bahçe. Dünyanın en eski kapalı çarşılarından birine sahip İstanbul’un ilk çağdaş açık alışveriş ve karma projesi Kanyon. Kamuya açık seyir terasıyla Türkiye’nin en yüksek binası Istanbul Sapphire. Zorlu Levent, ESAS Aeropark, Selçuk Ecza GM gibi ofis yapıları. M1 Meydan, Pelican Mall, Marmara Forum, Asmaçatı Balçova, Samsun Piazza gibi çağdaş alışveriş ve kentsel buluşma merkezleri. WAF Singapur’da 2012 yılında ‘Dünyanın En İyi Ulaşım Projesi’ seçilen Bodrum Hava Limanı Dış Hatlar Terminali. İstanbul’da CNN Turk ve Kanal D televizyonlarının yer aldığı ve Ankara’da Doğan Medya Merkezleri ile yine Doğan Medya Grubu için İstanbul Ankara ve İzmir’de baskı tesisleri. Galataport projesi ve tohumu, Türkiye’nin ilk modern sanatlar müzesi İstanbul Modern. Astana Arena, Astana Media Center, Barış Sarayı gibi, bayındırlık bağlamında olduğu kadar, kamusal alanda da Kazakistan’da sembol olan projeler. Çeşitli uluslararası yarışmalarda ödüllendirilen ve ülkelerinin onuru olarak anılan; Libya’da Tripoli Kongre Merkezi, Ekvator Ginesi’nde Sipopo Kongre Merkezi, Senegal’de Dakar Kongre Merkezi, Katar – Doha da müze, DuYAPI MALZEME KASIM 2014

bai’de Crystal Towers gibi geniş yelpazede çeşitli uluslararası projeler. Galleria ve Ataköy Marina, Tarabya Otel, Beyazıt Kütüphanesi ve Atatürk Kültür Merkezi gibi renovasyon projeleri.

Murat Tabanlıoğlu RIBA – Chartered ve AIA-Int’l. Assoc. üyesi olan Murat Tabanlıoğlu Viyana Teknik Üniversitesi Mimarlık Bölümü’nden 1992 yılında mezun oldu. Viyana’da önemli mimarlarla kazandığı deneyimle Türkiye dönerek 1990 yılında babası Dr. Hayati Tabanlıoğlu ile birlikte Tabanlıoğlu Mimarlık’ı kurdu. 1994 yılında Hayati Tabanlıoğlu’nun vefatına kadar birçok önemli projede birlikte yer aldı. Bilgi Üniversitesi başta olmak üzere çeşitli üniversitelerde mimari stüdyo dersi veren Murat Tabanlıoğlu, 1999 yılından beri yurt içi ve yurt dışında konferanslar vermektedir. 2013 Agakhan Ödülleri Master Jüri Üyesi olan Tabanlıoğlu, AIA, WAF gibi uluslararası yarışmalarda ve ulusal değerlendirmelerde jüri üyelikleri yapmaktadır. Murat Tabanlıoğlu, 7 Haziran – 23 Kasım 2014 tarihleri arasında gerçekleştirilecek

YAPI MALZEME - KASIM 2014

14’ncü Uluslararası Mimarlık Sergisi, Venedik Bienali’nde ilk kez yer alan Türkiye Pavyonu’nun küratörlüğünü üstlenmiştir.

Melkan Gürsel Tabanlıoğlu Orta ve lise tahsilini Galatasaray Lisesi’nde tamamlayan Melkan Gürsel Tabanlıoğlu, İstanbul Teknik Üniversitesi Mimarlık Bölümü’nden 1993 yılında mezun oldu. Metropolitan Catalunya

Politeknik Üniversitesi’nde sürdürdüğü Mimarlık Mastırı ve çeşitli mimari deneyimlerden sonra, 1995 yılında Tabanlıoğlu Mimarlık’a ortak olarak katıldı. Yurtiçi ve yurtdışı jürilerde yer alan, konferanslar veren, AIA (Int’l. Assoc.) üyesi olan Melkan Gürsel Tabanlıoğlu, 2008 yılında ‘The European Centre for Architecture Art Design and Urban Studies’ tarafından, ‘Avrupa’nın 40 yaş altı en iyi 40 mimarından biri’ olarak seçilen Melkan Gürsel Tabanlıoğlu, Murat Tabanlıoğlu ile birlikte, 2010 yılında MEA - Middle East Architect Award’a (Yılın Mimarı Ödülü) ve 2013 yılında Big Project Middle East tarafından tekrar Yılın Mimarı Ödülü’ne layık bulundu.

Kalıcı ve estetik döşemeler için BAUMİT Yapı malzemeleri alanında Avrupa’nın lider markalardan Baumit, her zemin için doğru ürün yaklaşımı ile geliştirdiği ürünleri ile kalıcı, dayanıklı ve estetik çözümler sunuyor Baumit, iç ve dış mekânlar için geliştirdiği ve hazır fabrika karışımı olarak sunduğu Zemin Şapları, Kendinden Yayılan Zemin Şapları ve Hazır Beton ürünlerinde standart bir ürün kalitesi vaat ediyor. Baumit’in genel kullanım amacı ile geliştirdiği E225 ve E160 zemin şapları, iç ve dış mekânlarda kullanılabiliyor. C20-F5 sınıfı bir ürün olan E225, yüzer, kayar ve melez şap uygulamalarında ve herhangi bir katkı maddesi ilavesine gerek kalmaksızın uygulanabiliyor. Şap grubundaki diğer ürün E160 ise C16-F4 sınıfı bir malzeme. Ma-

YAPI MALZEME - KASIM 2014

kine ile uygulanabilen her iki ürün de yerden ısıtmalı döşemeler ve ıslak hacimler için kullanılabiliyor. Baumit’in iç mekân zeminlerinde kullanılmak üzere geliştirdiği ve sektörde beğeni toplayan ürünü Kendinden Yayılan Zemin Şapı Nivello Quatro, halı, seramik veya parke gibi malzemeler için daha dayanıklı ve estetik bir şekilde döşemelere zemin hazırlıyor. Ürünün esneme kabiliyeti sayesinde yerden ısıtma sistemleriyle de başarılı sonuçlar elde edilebiliyor. Kendiliğinden çok iyi yayılma özelliğine sahip olan Nivello Quattro, 20

mm’ye kalınlığa kadar uygulanabiliyor ve ürün döküldükten 3-4 saat sonra üzerinde yürünebiliyor. Oluşturduğu homojen üst yüzey ve “sıfır” çatlakla 72 saat içerisinde üzerine döşeme yapılmasına olanak sağlıyor. Kendiliğinden yayılan kalsiyum sülfat bazlı ve kırık beyaz renkte bir şap ürün olan Nivello Quatro, ayrıca eski zeminlerin renovasyonu için de son derece uygun bir ürün. Baumit’in kullanıma Hazır Beton ürünleri Beton B20 ve Beton B30 ise sadece ev değil, bahçe uygulamalarında da kullanılabiliyor. Yüksek mukavemetli ve dona kar-

Yapı malzemeleri alanının köklü markası Baumit, yüksek performansa sahip

leri ile büyük konut projelerinin çözüm ortağı. Sinpaş Altınoran, Tema İstanbul gibi büyük ölçekli projeler için ürünlerinin yanı sıra süpervizörlük hizmeti de sunan Baumit, sistemlerin doğru uygulanması ve en yüksek standartlarda ısı yalıtımı sağlanmasını garantiliyor. Sektörde, verdiği 15 yıl sistem garantisi ile Baumit, sunduğu ürün ve hizmet kalitesine güvenini de ortaya koyuyor. Baumit sıva sistemleri de dış cephe ya da otopark gibi alanlarda tercih edilen ürünler arasında. Baumit makine sıvaları gaz beton, tuğla ve beton zeminlerin tamamına kolaylıkla uygulanarak zaman ve işçilikten tasarruf sağlıyor. Tümüyle mineral esaslı Baumit ince sıvaları ise zararlı madde içermeyen ve doğal al-

inovatif ürünleri ile projelerin tercih edilen markası olmaya devam ediyor. Isı yalıtım sistemleri, cephe kaplamaları ve boyaları, sıvalar, şap ürünleri, karo yapıştırıcıları ve derz dolguları, hazır beton ve örgü harçları ürün gruplarında sunduğu zengin ürün grubu ile projelere yüksek performans, kalite, dayanıklılık ve tasarruf avantajlarını sunuyor. Türkiye’de ETAG 004 belgesine sahip ilk firma olan Baumit, performansı belgelenmiş dış cephe ısı yalıtım sistem-

kali özellikleri ile küflerin oluşumunu engelliyor. Böylece daha dayanıklı duvarlar ve sağlıklı ortamlar yaratılabiliyor. Yüksek mukavemetli ve dona karşı dayanıklı Baumit hazır beton ürünleri, yüksek standardı ve değişmez kalitesi ile öne çıkıyor. Zorlu Center’ın da tercihi olan Baumit beton ürünleri özellikle beton santrallerinin girmesinin sıkıntılı olduğu alanlarda, alışveriş, iş merkezi ya da konut projelerinde sıklıkla kullanılıyor. Her pakette standart kalitede

şı dayanıklı olmalarından dolayı hem küçük hem de büyük alanlarda tercih edilebiliyor. Özellikle beton santrallerinin girmesinin sıkıntılı olduğu alanlarda, alışveriş, iş merkezi ya da konut projelerinde sıklıkla kullanılıyor. Her pakette standart kalitede ürün sunması, hazır ambalajlı olması sebebi ile kolay taşınması sayesinde kullanıcıların hayatını kolaylaştırıyor. Merdiven, taş duvar, bahçe duvarı gibi farklı alanlarda uygulama kolaylığı ile zamandan ve iş gücünden tasarruf edilebiliyor.

KONUTTAN AVM’YE, HER PROJEDE BAUMİT

ürün sunması, hazır ambalajıyla kolay taşınması sayesinde kolaylık sağlıyor. Projelere benzer kolaylıklar sağlayan bir diğer ürün ise Baumit zemin şapları grubu. E 225 ve E 160 zemin şapları da önemli projelerde yerlerini alıyor. 2014 yılı içinde ÖzdilekPark AVM’de E 160 ürünü tercih edildi. Homojen zemin yapısı oluşturmaları, makine ile de uygulanabilmeleri ve çok düşük “geri nemlenme” (kurumuş olan şapın sonradan nem çekmesi) özelliği bu ürün gruplarının tercih nedenleri olarak öne çıkıyor.

PROJELER Tema İstanbul Sinpaş Altınoran Avrupa Florya Konakları

Zorlu Center ÖzdilekPark AVM Arena Park AVM

MÜKEMMEL SIVALAR, DAHA DAYANIKLI DUVARLAR Yapı malzemeleri alanının lider markalarından Baumit’in difüzyona açık sıva sistemleri ile daha hızlı ve sağlıklı uygulamalar yaparak, daha uzun ömür ve dayanıklılık sağlamak mümkün. Baumit’in nefes almaya imkan veren YAPI MALZEME KASIM 2014

sıva sistemleri, uygulama ve kullanım açısından konfor ve tasarruf sağlıyor. Birbiriyle uyumlu ürünler sayesinde daha uzun ömürlü ve dayanıklı duvarlar oluşturulabiliyor.

ZAMAN VE İŞÇİLİKTEN TASARRUF Baumit iç ve dış yüzeyler için makine sıvaları, gaz beton, tuğla ve beton zeminlerin tamamına kolaylıkla uygulanabiliyor. Ayrıca uygulama yapılacak alana uygun tercih edilecek ürünlerde önceden serpme yapmaya gerek kalmama ya da üzerine doğrudan boya uygulayabilme gibi özellikler de bulunuyor. Üstün performanslı ürünlerin bu özellikleri sayesinde zamandan ve işçilikten tasarruf sağlanıyor. Baumit sıva sistemlerini tercih eden projeler arasında İstanbul metrosu, saygın AVM ve konut projeleri yer alıyor. Baumit sıva ürünleri içinde özellikle Primo 1 iç mekanda kaba sıva olarak en yüksek fiyat-performans seviyesine sahip ürün olması, MPA 35L gazbeton duvarlar üzerine ön serpmesiz uygulama imkanı vermesi ile ve GlemaBrillant çimento

YAPI MALZEME - KASIM 2014

esaslı saten macun olması sebebi ile ön plana çıkıyor.

SAĞLIKLI ORTAMLAR Tümüyle mineral esaslı Baumit ince sıvaları, zararlı madde içermeyen ve doğal alkali özellikleri ile küflerin barınamayacağı ortamlar sunuyor. Beyaz çimento esaslı Baumit GlemaBrillant, iç ve dış mekanda sıva üzeri uygulamalar için geliştirilen bir ürün. Saten dokusu ile daha pürüzsüz yüzeyler elde edilebiliyor. Bir diğer mineral esaslı kaplama ve düzeltme sıvası olan Baumit PerlaRoyal ise su buharı difüzyonu sağlaması, su itici özelliğe sahip olması ve çalışması kolay bir ürün. İnce sıva ve/veya

boyadan önce, çimento esaslı sıvalar ve ısı yalıtım kaplamaları üzerine düzeltme katı olarak kullanılıyor. Her iki ürün de özellikle dış cephede ya da otopark gibi alanlarda, sıva katmanının üzerine düzeltme sıvası ve son kat saten macunu olarak öneriliyor. Sonrasında yine astar uygulandıktan sonra hazır dekoratif kaplama veya boya ile renklendirilebiliyor. Son kat olarak Baumit kaplama ve boyaları ile duvarlar daha renkli, sağlıklı ve konforlu bir yapı kazanıyor. Baumit Nanapor Photokat’ın fotokanaliz etkisi ile kendi kendini temizleyen dış duvarlar yaratmak; Baumit Life’in 888 renk seçeneği ile çarpıcı dış cepheler yaratmak mümkün olabiliyor.

BAUMİT SIVA ÜRÜNLERİNİN KULLANILDIĞI PROJELER Avrupa Florya Konakları Tepekent Villa Koru Florya Konakları Greenist Park-Güneşli Akbatı - Bahçeşehir ArenaPark AVM Mall of İstanbul, 42 Maslak AVM, vb.

Kalite ve estetik HEBO Yapı’yla şehre iniyor Teknoloji ve Ar-Ge yatırımlarıyla sektörün öncüleri arasında yer alan HEBO Yapı, kalite ve estetiğin uyumu ile modern şehir planlamasına uygun endüstriyel yaşam alanları sunuyor.

Hekim Holding kuruluşu olan HEBO Yapı A.Ş. kurulduğu ilk günden bu yana gerek yurtiçi gerekse yurtdışında, imal ettiği bütün ürünlerle modern şehir planlamasına katkıda bulunuyor. HEBO Yapı A.Ş.’nin geniş ürün yelpazesi arasında; prefabrike şantiye ve konut yapıları, çok amaçlı yaşam konteynerleri, güvenlik kabinleri, satış üniteleri, seyyar wc-duş, soyunma kabinleri, yatakhaneler, yemekhaneler, ofis binaları, depolar ve modern kentsel dokuya uyumlu ürün alternatifleri yer alıyor. Küçük alanlarda bile çok fonksiyonlu ve estetik çözümler sundukları belirten HEBO Yapı A.Ş, Satış Müdürü Başak Şahindoğan’dan çalışmaları hakkında bilgi aldık.

YAPI MALZEME - KASIM 2014

Hebo Yapı’nın gelişim süreci hakkında bilgi verir misiniz? “Hekim Holding bünyesinde yer alan HEBO Yapı A.Ş. 1996 yılında kurulan 30.000 metrekarelik entegre üretim tesisi içerisinde 14.000 metrekare kapalı üretim alanına ve sektöründe önemli bir ekonomiye sahip lider bir kuruluştur. Her geçen gün artan satış grafiği, yılda % 50’yi aşan ihracat potansiyeli, öngörülü ve yenilikçi üretim çizgisi, güçlü altyapısı, ürün kalitesi, inançlı ve profesyonel hizmet anlayışıyla kısa zamanda sektörün öncü firması haline gelmiştir. HEBO Yapı A.Ş. 50 kişilik alanında uzman profesyonel idari kadrosu ve toplamda 250 kişilik nitelikli perso-

neliyle genç ve dinamik bir yapıya sahiptir. Oluşumundaki Ar-Ge ve Ür-Ge alanındaki uzmanlığı doğrultusunda kişi ve kurumların talep ettiği ve ihtiyaca uygun niteliklerde yaşam alanları ve endüstriyel şehir mobilyaları üretmektedir. Yeni şehircilikte çağdaş gereksinimlerin karşılanması ve ürünlerinin şehir gelişimine katkıda bulunacak şekilde kullanılmasını amaçlamaktadır.”

Hebo Yapı’nın faaliyetleri hakkında bilgi verir misiniz? “HEBO Yapı, istenilen ebatlarda, tek parça halinde taşınma kolaylıkları ve istenildiğinde demonte olarak teslim edilebilme özelliklerine sahip yaşam

HEBO Yapı A.Ş, Satış Müdürü Başak Şahindoğan

mekânları üretmektedir. İmal ettiği prefabrike şantiye ve konut yapıları, çok amaçlı yaşam konteynerleri, güvenlik kabinleri, satış üniteleri, seyyar wc-duş, soyunma kabinleri, yatakhaneler, yemekhaneler, ofis binaları, depolar, şantiye yapıları ile şehir dokusuna uygun proje bazlı butik yapılarıyla yaşamı kolaylaştıracak ürünler imal etmektedir. Uzun yıllardır kullanılan bu ürünlere, yeni tasarım ve kaplama malzemeleriy-

le modern bir görünüm kazandırarak sektörde fark oluşturmayı başarmıştır. Geldiğimiz noktada HEBO Yapı A.Ş. yeni şehircilikte çağdaş gereksinimlerin karşılanması ve ürünlerinin şehir gelişimine katkıda bulunacak şekilde kullanılmasını amaçlamaktadır. 2005 yılından itibaren fibercement esaslı çevre dostu, yanmayan, iklim şartlarından ve sudan etkilenmeyen, farklı yüzey alternatifleri ve ebat çeşitliliğine sahip Hekimboard ve Turksiding malzemelerini kullanmaya başlamıştır. Tüm ürünleri iç ve dış duvar kaplamalarında kullanarak piyasadaki sac, polyester, kompozit, alüminyum, plastik gibi kaplama malzemelerine alternatif çevre dostu yaşam mekânlarını Türkiye’ye kazandırmıştır.”

Hebo Yapı’nın sunduğu çözümler nelerdir? “HEBO Yapı A.Ş., ürünlerini çevreci hammaddelerle, 21. yüzyıl teknolojisini birleştirilip , günümüz şehirciliğinin gerekleri ile harmanlayarak ortaya çıkarmıştır. Bu özellikleri ile küçük alanlarda bile çok fonksiyonlu çözümler sunarken, dış görünüşlerinde de cephe kaplama çeşitleri ile modern ya da her türlü kentsel dokuya uyumlu ürünler sunmaktadır. Kullandığı üstün kaliteli ve son teknoloji malzemeleriyle elde ettiği paslanmazlık, yanmazlık özelliği, güçlü ısı ve ses yalıtımı ile HEBO Yapı, sektöründe lider olmayı başarmıştır. Yapılarının çelik konstrüksiyonunu kendi bünyesinde bulundurduğu, özel tasarımlı StructureRobot makina hatlarında,

YAPI MALZEME KASIM 2014

ST 52 yüksek kalitede galvaniz yapı çeliği kullanarak üstün teknolojiyi seri üretimle birleştirmektedir.”

Hebo Yapı’nın yurtdışı ağı ve pazardaki farkı hakkında bilgi verir misiniz? “HEBO Yapı A.Ş. global alanda da başarı grafiğini her geçen gün ileriye taşıyan 50’in üzerinde ihracatı olan, güçlü bir ekonomiye sahip bir şirkettir. Kullandığı üstün kaliteli ve son teknoloji malzemeleriyle elde ettiği paslanmazlık, yanmazlık özelliği, güçlü ısı ve ses yalıtımı ile HEBO Yapı A.Ş. sektöründe lider olmayı başarmıştır.”

Hebo Konteynerlerin özellikleri hakkında bilgi verir misiniz? “Konteynerler maliyet düşük ve üretimi

hızlı bir ürün olması sebebi ile tercih edilen ürünlerimizdir. Kaynaksız Yapı Teknolojisi ile imalatı gerçekleştirilen konteynerlerimizin konstrüksiyonunda, yüksek kalitede galvaniz yapı çeliği, dış yüzey kaplamasında, üzeri film kaplı boyalı galvaniz trapez sac kullanılmaktadır. Standart konteyner üretimimizde siyah sac, DKP sac ve kaynak kullanılmamaktadır. Konteynerlerde galvanizleme işlemi çeliğin paslanmaması için önemli ve gereklidir. Bu sebeple konteynerlerimiz paslanma sorunu kesinlikle yaşanmamaktadır. Ayrıca konteynerler tüm hava koşullarına dayanımı yüksek ve uzun süreli kullanıma uygun hale getirmektedir. Birçok firmanın uygulamasında gördüğümüz birleşim yerlerinde yapılan kaynaklar konteynerlerde paslanmaya

sebep olmaktadır. Konteyner üretimlerimizde birleşim yerlerinde civata ve somun sistemi kullanılmakta kesinlikle kaynak kullanılmamaktadır. Kaynaksız birleşimlerle oluşturulan konstrüksiyon konteyner ‘de daha mukavemetli bir hal almaktadır. Konteyner taban döşeme kaplamalarında ileri teknoloji ile Holding şirketlerimizden Hekim Yapı A.Ş.’nin ürettiği yanmaz, iklim şartlarından ve sudan etkilenmez, asbest içermeyen üstün özelliklere sahip Hekimboard markalı doğal çimento levhalar (fibercement) kullanılmaktadır.”

Konteynerlerinizin tercih edilme nedenleri nelerdir? “Depreme dayanıklı, üretiminin hızlı, kaliteli, sevkiyatı kolay, uzun ömürlü, ekonomik ve paslanma riski olmamasıdır. Structure Robot hattımızla imalatı yapılan konteynerler, 1500 adet/ay üretim kapasitemiz bulunmaktadır. Üretimden montaja farklarımızı ve üstün yanlarımızı profesyonel ve nihai tüketicilerimizle paylaşmaktayız ve müşterilerimize üstün üretim teknolojilerimizle konteyner üretimimize ve kaliteli hizmetlerimize hız kesmeden devam etmekteyiz.”

Sizi diğer firmalardan ayıranlar nelerdir? “Bizi diğerlerinden ayıran husus; Biz burada biraz daha istenen nitelik ve dokulara uygun ürünleri yapabiliyor olmamız bizi diğerlerinden ayırmaktadır. Tabi burada marka bilinirliği ve isme güvenmek istiyor karşınızda bulunan muhataplarınız. Bizde bunları sağlamış durumda ol-

YAPI MALZEME - KASIM 2014

duğumuzdan biraz daha ön planda bulunuyoruz.”

2014 nasıl geçiyor? Beklentilerinizi tam olarak karşılayabildiniz mi? Ayrıca sektörün değerlendirmesini yapacak olursanız neler söylemek istersiniz?

“2014 biraz çalkantılı geçse de bahar bize biraz daha iyi geldi. Bu dönemde hedeflerimizi tutturduk ve 2014’ü 2013’e göre kıyasla daha iyi kapatacağız. Ayrıca 12 yılı aşkındır buradayım ve sektörün çok hızlı bir değişim gösterdiğini söyleyebilirim. Çünkü teknoloji hızlı bir şekilde ilerliyor. Ve Türkiye’de dünyayı takip ediyor. Biz çok büyük projeleri çok kısa sürede yapabiliyoruz. Şu ana kadar ki taahhütlerimizi zamanında yerine getirdik. Ve bu anlamda da mutluyuz.”

“BİRLİKTEN DOĞAN GÜÇLE GELECEĞE HAZIRIZ” Toparlamak gerekirse son olarak hedefleriniz nelerdir?

“insanların duyarlılıklarından yola çıkarak, 2015 hedeflerimiz arasında sosyal sorumluluk projelerine ağırlık vermek yer alıyor. Üniversiteler ve akademiler ile gençlerin henüz eğitim hayatı içindeyken sektörle bağlantılarını kurmak ve çalışmaya teşvik etmek için bir takım proje çalışmaları ve yarışmalar yapmak istiyoruz. Diğer yandan İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB)’ye büyük bir hayvan barınağı projesi yaptık. Buradan da hareketle hayvanlar ile alakalı bir farkındalık oluşturmak üzerine yeni projeler geliştiriyoruz. Ayrıca özel ürettiğimiz kabinlerle kimi yardım kampanyaları düzenlemek gibi planlarımız var. Yeniliklerimiz devam edecek. Birlikten doğan güçle geleceğe hazırız. Sözlerime son vermeden önce yayın grubunuzun önemi ve sektördeki başarıları içinde sizleri tebrik ediyor, yayın hayatınızda başarılarınızın devamını temenni ediyorum.”

Fuarlar hakkında düşüncüleriniz nelerdir?

“Sektör profesyonellerinin buluştuğu yurtiçi ve yurtdışı fuar katılımlarımız ile ülkemiz ve sektör adına önemli adımlar atmaktayız. Projelerimizin gelişimini destekleyen tüm süreçlerde Ar-Ge ve Ür-Ge’nin önemini bilerek, inovasyon ve inovatif çözümler sunmaktayız. Fuarlardan beklediklerimizi alıyoruz. Yurtdışında arkadaşlarımızın katıldıkları fuarlar var. Genellikle Ortadoğu’daki ve Batı Afrika’daki yapı fuarlarına olabildiğinde katılmaya çalışıyoruz. Buda bölgenin yerel şartları elverdiği sürece tabi ki. Ayrıca bu yıl hedeflenen reklam ve tanıtım planlarımızda özellikle kurumsal sorumluluklarımız ve sektördeki önemli ivmelerimiz ile adımızdan söz ettireceğiz.” YAPI MALZEME KASIM 2014

Sektör “BAU 2015”te bir araya gelecek

Yapı, inşaat malzemeleri ve mimari sistemler konusunda Dünya’nın lider ihtisas fuarı 19 – 24 Ocak 2015’te sektörü bir araya getirecek

Bau’yu ziyaret etmek için 7 iyi neden; Başka hiçbir yerde bir arada bulunamayacak pazar liderleri ve markalar. Tüm önemli meslek grupları, ürünler, malzemeler bir yerde. Mimarlar ve mühendisler için dünyanın en büyük ihtisas fuarı. BAU’da her 2 yılda bir üreticilerin yenilikleriyle tanışma olanağı. Forumlar ve özel gösterilerde İnşaatın Geleceği Tasarım, inşa ve planlamada yer alan tüm kesimler arasında diyalog olanağı. Mıknatıs Münih - Sevgiyle kucaklayan dünya kenti. Ziyaret saatleri: Pazartesi – Cuma: 09:30 – 18:00, Cumartesi: 09:30

YAPI MALZEME - KASIM 2014

– 17:00 180.000 metrekare brüt alan. (Messe München Fuar Alanının salonlara ayrılmış bölümünün tamamı: 17 fuar salonunun tümü ve ayrıca komple ICM)

2.000’den fazla katılımcı (yaklaşık %30’u yurt dışından) 230.000’in üzerinde profesyonel ziyaretçi BAU, organizasyonun özellikle profesyonel niteliğini vurgular

nusunda Dünyanın Lider İhtisas Fuarı

Kalite Markalar Katılımcı sunumları Profesyonel ziyaretçiler

Ülke Çeşitliliği Avrupa, Ortadoğu, Asya, Kuzey Afrika

Yenilikçilik BAU 2015 Mimarlık, Malzemeler ve Sistemler Ko-

Güncel konuların entegrasyonu Yeniliklere öncülük (ArGe)

- “Intelligent Urbanisation” ile geleceğin kentleri için teknolojiler - “Yazıcıdan Çıkan Ev” ile prefabrikasyon ve inşa kalitesi - İnşaat sektöründen profesyonel bilgiler, “bilgi transferi” ile mesleki eğitim ve staj Fraunhofer Allianz Bau’nun BAU 2015’e katılımı, Messe München’in “intelligent urbanization” adlı genel girişiminin bir parçasıdır.

Çözümler Ticari, konut ve iç mekân donatımları için genel çözümler (malzeme, hizmet)

BAU 2013’ÜN EN ÖNEMLI OLAYLARI En yoğun yabancı katılımcı ilgisi BAU 2013‘e 2.060 Katılımcı (572’si, 41 ülkeden gelen yabancı katılımcılar) Tüm salonlar (180.000 m²) + Açık alanlar (yakl. 2.000 m2) tamamen dolu

BAU 2015 ÜÇ ANA KONU ÜZERINE ODAKLANIYOR İnşaat ve işçilik işletmeleri yine BAU’nun ana ziyaretçi kitlesini oluşturmakta. Mimarlar, mühendisler ve esnaf kesimi sürekli daha çok önem kazanmakta.

BAU 2013’te uluslararası ziyaretçi sayısı rekor düzeyde artarak 60.000’in üzerine çıkmıştır!

Dünya’da başka hiçbir fuar Münih BAU kadar çok sayıda mimar ve mühendisi bir araya getirmemektedir.

ECO DESIGN – İNSAN + DOĞA IÇIN (SALON C4) Çevrenin ve kaynakların korunması - Konfor ve güvenliğin iyileştirilmesi Pencere ve cephe profilleri için yeni malzemeler Atıksız ürün ve malzeme döngüleri (“Cradle to Cradle” ilkesi) Organik esaslı “Yeşil” yapı malzemesi Havayı ve suyu temizleyen biyoaktif ürünler ve yüzeyler Bina kaplamalarında yenilenebilir enerji kullanımı (PV modüller / LED filmler) Enerji verimliliğinin iyileştirilmesi ve güneşten yararlanma düzeyinin artırılması Akıllı (Smart Home) ve otomatik aygıtlar (iç ve dış kapılar, pencereler) Yeni tip cepheler ve cam konstrüksiyonlar (basınç dengelemeli izolasyon camı)

GELECEK KUŞAKLARA SAYGILI INŞAAT “Demography goes green” (Salon A4) BAU 2013’e en çok ziyaretçinin geldiği ilk 15 ülke

BAU ARCHITECTS’ DARLING® ÖDÜLÜNÜ KAZANDI

BAU 2015 SALON PLANI / ANA KONULAR / HEDEF KİTLELER BAU 2015’in En Önemli Katılımcı Ülkeleri (2014 Eylül itibariyle, yerleşim durumuna göre)

Art arda ikinci kez, en sevilen ihtisas fuarı seçildi. Ödül geçen yıl ülke genelindeki en büyük mimarlar anketine dayanmakta. Toplam olarak yaklaşık 2.000 mimar ve planlamacı, inşaat endüstrisindeki 200’den fazla üretici ve marka arasından kendi favorilerini seçtiler. Rüyaları süsleyen, yekpare bronzdan yapılmış Zümrüdüanka heykeli 24 kategoride verildi, BAU ikinci kez “en popüler ihtisas fuarı” seçildi.

ÖZEL GÖSTERİLER ForschungsWerkStadt – Geleceğe Bakış Fraunhofer Allianz Bau a bağlı 17 araştırma enstitüsü, sürdürülebilir yenilik ve gelişmeleri sunuyor. - Gebäudehülle 2.0” ile enerji ve kaynak verimliliği

Çok işlevli kullanılabilir alanlara sahip örnek taşınmazlar Aynı çatı altında yaşamak ve çalışmak Enerji verimliliğine sahip geleceğe yönelik çözümlerle donanmış, konforlu ve gelecek kuşaklara saygılı yapılar Rehber eşliğinde gerçekleştirilen tematik profesyonel ziyaretçi turları

”Textile Architecture”: Filmlere Dayalı Yeni İnşaat Yaklaşımı Yenilikçi Kumaş ve Film Ürünlerinin Kullanıldığı Tekstil Yapılar Hafif, dayanıklı, benzersiz Yenilikçi üreticiler, imalatçılar, mühendisler ve tasarımcılar yüksek değerli malzemeler sunuyor.

FORUM PROGRAMI: Forum Salon B0: “İnşaatın Geleceği” Bauwelt ve DBZ Deutsche Bauzeitschrift’in katkılarıyla Uluslararası yıldız mimarların ve mühendislerin sunumları ve tartışmaları 1. Gün: 2030’da Kent Yaşamı: Geleceğin Kentinde Yaşam, Konut ve iş YAPI MALZEME KASIM 2014

2. Gün: BIM Building Information modeling (Bina Bilgisi modelleme) 3. Gün: Yüksek binalar 4. Gün: Intelligent Urbanisation (Akıllı Kentleşme) 5. Gün: The Next Big Thing (Bir Sonraki Büyük Düşünce) 6. Gün: Emerging Stars in Emerging Markets (Gelişmekte Olan Piyasalarda Gelişmekte Olan Starlar)

Forum Salon A4, Kısım 1: Mimar Sanayi diyaloğu Mimari İhtisas Dergileri AIT ve XIA’nın katkılarıyla Dünya çapında önde gelen mimar ve danışmanları tarafından gerçekleştirilen sunu ve paneller 1. Gün: Doğal – Ahşap yapıda yeni boyutlar 2. Gün: Sosyal – Kullanıcıların inşa sürecine katılması 3. Gün: Geçici – Esnek malzemelerin yeniden keşfi 4. Gün: Dönüşüm – Eski binalar için yeni kullanım alanları 5. Gün: Aydınlatma – Mimaride yeni ışık konseptleri 6. Gün: Melez – 24 saat yaşan binada çoklu yerleşim

FORUM SALON A4, KISIM 2: DETAIL RESARCH – BUILDING THE FUTURE DETAIL research’ün katkılarıyla İnşaat Endüstrisi İçin Disiplinlerarası Eğilim ve Ürün Araştırması Sonuçlarının Sunulması 1. Gün: Sürdürülebilir Kent – Urban Sustainability 2. Gün: Bölgeselciliğe Karşı Küreselleşme – Beyond Globalisation 3. Gün: Kalıcı Bina Kalitesi – Lasting Building Quality 4. Gün: İklim Değişimi Stratejileri – Climatic Strategies 5. Gün: Mimaride Üretim – Digital Architecture Production

YAPI MALZEME - KASIM 2014

6. Gün: Açık Ağ Mimarisi – Open Source Architecture

FORUM SALON B0: VIZYONDAN UYGULAMAYA İnşaat endüstrisinin önemli konuları farklı bakış açılarından vurgulanıyor 1. Gün: Sürdürülebilirlik için yenilikçi konstrüksiyon sistemleriyle 2. Gün: Kaynak verimliliği – Yapı malzemelerini verimli kullanma ve geri dönüştürme 3. Gün: Enerji devrimini şekillendirme – Uygulamaya Giden Yollar (sabah) Emlak günü (öğleden sonra) 4. Gün: Kalite ve yüksek performanslı malzemelerle sürdürülebilirliği yakalama 5. Gün: Güvenlik ve konfor el ele (sabah) Üniversiteler günü (öğleden sonra) 6. Gün: Enerji verimlilikli mahalleler

ÇERÇEVE PROGRAMIN ÖNE ÇIKANLARI Archi-World Academy; En Üst Düzey Mimarların Yanında Staj: Başarılı bir proje devam ettirilecek yarının mimarları için dünyanın en büyük yarışması geleceğin mimarisine yönelik projeler aranacak en iyi 12 yarışmacı dünya genelinde önde gelen mimarların bürolarında staj hakkı kazanacak Jüri Başkanı Daniel Libeskind’dir Ödüller 21 Ocak 2015 tarihinde BAU’da, jüri üyelerinin huzurunda yapılacak

ÜÇÜNCÜ KEZ: BAU 2015 “MIMARININ UZUN GECESI 2015”I ORGANIZE EDIYOR LANGENACHT-DER-ARCHITEKTUR.DE 23 Ocak 2015 Cuma, 19:00 - 24:00 Tahminen yine yaklaşık 60 bina, 10’dan fazla tur, tahminen yine yaklaşık 20.000 katılımcı BAU İhtisas Fuarı ile Münih kenti arasın-

da bir köprü Profesyonel BAU ziyaretçileri ile Münih’te ve çevresinde yaşayan meraklılar için

ZİYARETÇİLERE SUNULAN HİZMETLER BT ve Online Hizmetler Print@home Ticket - kayıt işlemini başarıyla tamamladıktan sonra biletinizi kendiniz yazdırabilirsiniz - fuara girişte zaman kazanırsınız

Online Katalog; - katılımcı veya ürün aramalarında çok yardımcı olur - Boothfinder işlevi stantların yerini buldurur

BAU App - Çerçeve programla ilgili online katalog ve bilgileri içerir - 2014 Kasım ayından itibaren App-Store ve Play-Store’da

ULAŞIM VE KONAKLAMA Ulaşım - Münih Havalimanı: 68 ülkede 238 noktaya uçuş olanağı, 94 havayolu şirketinin kullandığı bir havalimanı - Airport-Shuttle (gidiş dönüş ücreti 13,50 EUR) - Yurtdışından gelen Lufthansa uçaklarının %15 kadarı buraya iner - Alman Demiryolları’nın BAU’ya özel kampanyaları vardır

Konaklama - Oteller vs. için: www.bau-muenchen. com/unterkunft - Online rezervasyon olanağı

Seyahat düzenlemeleri - Grup seyahatlerinin organizasyonunda destek - Online vize davetiyesi

Kalekim’den yapıları tehdit eden suya karşı kristalize ürünler, güçlü çözümler Yapı kimyasalları sektörünün lideri Kalekim, su ile temas eden yapılarda güvenle kullanılabilen, çimento esaslı kristalize su yalıtım harcı ‘İZOSEAL 2K’ ve ‘İZOSEAL 2K+’ ile binaları içten (negatif) ve dıştan (pozitif) koruma altına alıyor Yapı kimyasalları alanında en iyi ürün, en iyi çözüm ve en iyi uygulamayı sunan Kalekim; su basıncına karşı yüksek dayanıklılık sergileyen yenilikçi ürünü ‘İZOSEAL 2K’ ve ‘İZOSEAL 2K+’ ile binalarda güçlü ve kapsamlı çözümler

YAPI MALZEME - KASIM 2014

sunuyor. Yapıların güvenliğini tehdit eden sızıntı ve yüzey sularına karşı hem iç hem de dış cephede mükemmel dayanıma sahip ‘İZOSEAL 2K’ ve ‘İZOSEAL 2K+’ ürünlerini tüketici ve profesyoneller için geliştiren Kalekim,

yapılarda konforu azaltan su ve nem gibi olumsuz faktörleri sorun olmaktan çıkarıyor.

‘İZOSEAL 2K’ İLE YAPILAR KORUMA ALTINDA İç ve dış mekanlar için gerçekleştirilen tüm düşey ve yatay uygulamalarda tercih edilen ‘İZOSEAL 2K’, yüksek tutunma gücüyle yapı donatısı veya çelik malzemeleri de korozyondan koruyarak güven veriyor.

‘İZOSEAL 2K+’ İLE HER YAPIDA GÜVENLİ VE SAĞLIKLI ÇÖZÜM Betona işleyerek su geçirimsizliği sağlayan İZOSEAL 2K+; içme suyu depolarında güvenle kullanılabilirken, banyo, duş, tuvalet gibi ıslak hacimli mekanlar, teras ve balkonların yanı sıra, temel ve perde duvarlara kadar çok farklı alanlarda da su yalıtımı sağlıyor. Beton, sıva, şap gibi yüzeyler üzerine rahatlıkla uygulanabilen

İZOSEAL 2K+ ayrıca tünel, havuz, asansör çukuru, salamura havuzu, balık yetiştirme havuzu, kaplıca ve hamam gibi tesislerde kullanılabiliyor. Yüksek tutunma gücüne sahip olan ve yapıdaki çatlakları köprüleyen İZOSEAL 2K+, toprak altında kalan ve sürekli su ile temas eden yapılarda özellikle tercih ediliyor. Hafif yaya trafiğine de uygun olan ürün, uygulama yapılan yüzeye fırça veya mala ile pratik bir şekilde uygulanabiliyor.

‘İZOSEAL 2K’ VE ‘İZOSEAL 2K+ ’DAN MÜKEMMEL SONUÇLAR Kalekim’in Ar-Ge merkezinde yapılan karşılaştırmalı testlerde de, tam elastik su yalıtım ve beton koruma harcı olarak mükemmel sonuçlar veren ‘İZOSEAL 2K’ ve ‘İZOSEAL 2K+’, emülsiyon polimer esaslı sıvı bileşen ile su geçirimsizliği ve işlenebilirliği artırıcı kimyasal katkılar içeren çimento esaslı toz olmak üzere iki bileşenden oluşuyor. YAPI MALZEME KASIM 2014

Akçansa Genel Müdürü Mehmet Hacıkamiloğlu

Akçansa’nın 9 aylık cirosu 1,079 milyon TL oldu Akçansa, 2014 yılının ilk 9 aylık döneminde 1,079 milyon TL satış geliri ve 206 milyon TL net kar elde ettiğini açıkladı. Akçansa Genel Müdürü Mehmet Hacıkamiloğlu, büyümenin, istikrarlı bir şekilde artan altyapı ve kamu yatırımlarından kaynaklandığını belirtti. Türkiye’nin lider yapı malzemeleri şirketi Akçansa, 2014 yılının dokuz aylık finansal sonuçlarını kamuoyuna duyurdu. 30 Eylül 2014 tarihi itibarıyla açıklanan finansal sonuçlara göre Akçansa, üçüncü çeyrekte 366,6 milyon TL’lik satış geliri elde etti. Şirketin dokuz aylık cirosu ise 1,079 milyon TL olarak gerçekleşti. Akçansa, Ocak-Eylül döneminde 206 milyon TL net kar elde etti.

HACIKAMİLOĞLU: “SÜRDÜRÜLEBİLİR BÜYÜMEYE DEVAM EDECEĞİZ” Eylül ayı itibarıyla Akçansa Genel Müdürlüğü görevini üstlenen Mehmet Hacıkamiloğlu, şirketin dokuz aylık performansını şöyle değerlendirdi: “Akçansa, müşterisine değer yaratmak ve ortaya

YAPI MALZEME - KASIM 2014

çıkan katma değeri paylaşmak üzerine kurulu, uzun vadeli bir bakış açısı taşıyor. Türkiye’de çok prestijli projelerde tedarikçi olarak yer alıyoruz. Sektörün, istikrarlı bir şekilde artan altyapı ve kamu yatırımlarından beslenerek büyüdüğü bir dönemde, bu büyümenin lokomotifi görevini üstleniyoruz. Akçansa olarak yenilikçi pazarlama stratejileri ve müşteri odaklı inovasyon çalışmalarımızın ürünü olan özel ve zengin bir portföyle sürdürülebilir büyümemize ve sektörde fark yaratmaya devam edeceğiz.”

AKÇANSA İLK G4 ONAYLI SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK RAPORU’NU YAYIMLADI Mehmet Hacıkamiloğlu, Akçansa’nın

enerji yönetiminde, tedarik ve tüketimde sektörün en iyisi olma misyonu doğrultusunda; piyasadan en uygun enerji alımı yapmayı, atıklardan enerji geri kazanımını artırmayı, enerji verimliliği uygulamalarını yaygınlaştırmayı ve alternatif enerji kaynakları yaratmayı hedeflediğini söyledi. Bu alanlarda 2012-2013 yıllarında kaydedilen performansı içeren Sürdürülebilirlik Raporu tamamlanarak, paydaşların bilgisine sunuldu. Akçansa’nın 3. Sürdürülebilirlik Raporu, GRI’ın yayınladığı yeni G4 ilkelerine uygun hazırlanarak onaydan geçti ve çimento sektöründe G4 ilkelerine göre yayımlanan ilk rapor oldu.

Sika Türkiye’den ikinci fabrika yatırımı

Mersin Tarsus’a Yapı Kimyasalları sektörünün global lideri İsviçre merkezli Sika, Türkiye’deki ikinci üretim tesisini Mersin-Tarsus’ta açtı. Üretim tesisi, hem iç pazar, hem de başta Ortadoğu ülkeleri olmak üzere, yurtdışı ihtiyacına da yanıt verecek Mersin’in Tarsus İlçesi’nde devreye giren fabrika; yapı kimyasalları alanındaki boşluğu dolduracak. Ekonomisi ve büyüme oranlarıyla dikkat çeken bir bölgeye yapılan bu yatırım, sadece güney ve güneydoğu bölgesine değil bütün iç pazara ve Ortadoğu pazarına da ürün sağlamış olacak.

GÜNEY VE GÜNEYDOĞU’YA İNANIYORUZ” Tarsus’ta devreye alınan fabrikanın

YAPI MALZEME - KASIM 2014

Sika Türkiye’nin ikinci fabrika yatırımı olduğunu belirten; Türkiye Genel Müdürü ve Orta Asya Bölge Müdürü Bora Yıldırım “Sika Türkiye olarak ilk fabrikamız İstanbul’da faaliyette olup, tüm Türkiye’ye hizmet vermektedir. Yeni fabrikamız Türkiye’nin güneyine ve güneydoğu bölgesine hizmet vermek üzere konumlandırılmıştır. Son dönemde yaşanılan çeşitli olumsuzluklara rağmen tereddüt etmeden yeni fabrikamızı hayata geçirdik. Türkiye’nin Güney ve

Güneydoğusundaki pazarın geleceğine çok inanıyoruz. Bu bölgedeki müşterilerimize hem daha yakın olmak, hem de müşterilerimize sunduğumuz kalite, hizmet ve servis hızımızı daha da arttırmak üzere yatırımımız için bu bölgeyi seçtik” dedi.

YILLIK 180.000 TON KAPASİTE Devreye aldıkları fabrikanın, iç pazarın ana hedef olması ile birlikte aynı zamanda Ortadoğu ülkelerine de ürün

sunacağını belirten Yıldırım; “Sika Türkiye’nin bu yatırımı yapmış olması Türkiye’nin güçlü ekonomisine olan güvenin bir göstergesi ve Türkiye’de hedeflediğimiz büyüme stratejisinin de güçlü bir kanıtıdır. Tarsus’ta devreye alınan fabrikamız yüksek teknolojik özellikleri ve otomasyon ağırlıklı sistemi ile yıllık 180.000 ton üretim kapasitesine sahiptir” dedi. Beton katkıları, seramik yapıştırıcıları, beton zemin yüzey sertleştiricileri, yapısal tamir harçları gibi toz ve likit ürünlerin üretileceği Tarsus Fabrikası ile birlikte Sika’nın yeni yatırımlarla Türkiye’de üretmeye ve büyümeye devem edeceğini vurgulayan Yıldırım, teknoloji ve otomasyona çok önem verdiklerini ve bu vizyonda üretim yaptıklarını, hatta Tarsus Fabrikası’ndaki üretimi, İstanbul merkez fabrikadan tek tuşla bile kontrol edebildiklerini belirtti. 24 Ekim Cuma günü gerçekleşen fabrika açılışına Sika Tür-

kiye Genel Müdürü ve Orta Asya Bölge Müdürü Bora Yıldırım ile Güney Avrupa ve Ortadoğu Bölge Müdürü Hubert Perrin de Brichambaut’un ev sahipliğinde; Tarsus Belediye Başkan Yardımcısı Sn. Hüseyin Boro ve Mersin Tarsus Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Sn. Sabri Tekli katıldı. Sika, 1910 yılında İsviçre’de kurulmuş, dünya çapındaki üretim ve satış ağıyla yapı ve endüstri kollarında, özel kimyasallar konusunda faaliyet gösteren glo-

bal bir gruptur. Yıllık 5.14 milyar İsviçre Frankı cirosu ile lider konumda olan SİKA 105 yılını kutlarken; 84 ülkede 160 dan fazla üretim tesisi ve 16 binden fazla çalışanı ile yeni üretim tesisleri kurma hedefindedir. Sika Türkiye oluşumu ise grup içerisinde satış gelirleri, karlılık, insan kaynağı, teknoloji ve Ar-Ge açısından en önde gelen şirketlerden biri olup, grup içerisinde Türkiye Bölgesi dahilinde bulunan on adet ülkeden de sorumludur.

YAPI MALZEME KASIM 2014

Musul Sulama Kanalında (East Jazeera Irrigation) Simplan tercih edildi Türkiye tarafından büyük ölçüde desteklenen ve tedariklerin sağlandığı bölgede Sulama Kanalı Projesinde tercih edilen marka Simplan, ürün ise 1,8 MM kalınlığında LLDPE oldu

Standart İzolasyon Pazarlama & İletişim Müdürü Murathan Erşen

YAPI MALZEME - KASIM 2014

Bir yandan iç karışıklık ve terör ile boğuşan diğer yandan gelişme projelerinde ilerlemeye çalışan Kuzey Irak Bölgesinde, yapımına başlanmış olan projeler kısım kısım devam ediyor. Musul’un en önemli projeleri arasında yer alan Musul Sulama Kanalı Projesi’nin (East Jazeera Irrigation) birinci aşaması tamamlandı. Türkiye tarafından büyük ölçüde desteklenen ve tedariklerin sağlandığı bölgede Sulama Kanalı Projesinde tercih edilen marka Simplan,ürün ise 1,8 MM kalınlığında LLDPE oldu. Bölgede mevcut sıkıntılar sebebiyle 2.aşamasına henüz geçilmemiş olan dev projenin devamında da SIMPLAN’ı tercih edeceklerini belirten yetkililer, Musul Sulama Kanalı Projesinin Kuzey Irak’a değer katacak ve geleceği şekillendirecek

en büyük projelerin başında geldiğini dile getirmekteler.

“TÜRKİYE’NİN İŞ VE ÜRÜN KALİTESİNE BURADA YER VERMEK BİZLER İÇİN ÇOK ÖNEMLİ” Proje Baş Mühendislerinden Essmat Duhoki; Simplan ürünlerine ve üreticisi olan Standart İzolasyon A.Ş.’ye teşekkürlerini sunarken şu görüşlerini bizlerle paylaştı; “Tüm dünyanın bildiği üzere bizler burada birçok sıkıntı ile işlerimize devam etmek durumundayız. Her gün farklı bir durum ile karşılaşmak, zorluk içinde kalmak mümkün. Ancak burada Kuzey Irak halkı olarak Türkiye’ye ve Türk firmalarına müteşekkiriz. Bizlerden desteklerini hiç esirgemediler ve ilişkilerimiz her

geçen gün daha da gelişiyor. Türkiye’nin iş ve ürün kalitesine burada yer vermek bizler için çok önemli. Kaliteli bir gelecek kurmak isteyen bizler, sizler ile kaliteli temeller atıyoruz.”

“MARKA VE ÜRÜNLERİMİZ EN ÜST SEVİYEDE DEĞER GÖRÜYOR” Standart İzolasyon Pazarlama & İletişim Müdürü Murathan Erşen bölgede mevcut olan karışıklıklara rağmen bölge halkının gelişim projeleri noktasında durmak istemediklerini ve her yönlü bu çalışmalara destek verdiklerini belirtirken Musul Sulama Kanalı Projesi’nin önemine dikkat çekiyor; “Bölgenin yapay olarak kendi su havzalarını ve havuzlarını oluşturarak

dev bir sulama kanalı ağı kurulacağını ve bunun bölgeye hayat vermesine büyük katkı sunacağını görebiliyoruz. Özellikle bu bölgede bu tür projelerde bizlerin isimlerinin ve imzalarının olması binlerce yıllık tarihimiz ve yarınlarımız açısından önem taşıyor. Bölgede Türk firmalarına ve ürünlerine, kalite algısı noktasında bakış üst seviyede. Marka ve ürünlerimiz en üst seviyede değer görüyor ve bu durum bizleri tabii ki gururlandırıyor. Bu projede bizler gibi Türk markalarının rol almasının gelecek için de önemli olduğu kanaatini taşıyorum. Her zaman birçok mecra ve alanda söylediğim ve vurguladığım gibi; Bugün inşa ettiklerimiz yarınlarımıza, gelecek nesillerimize bırakacağımız değerler olacaktır.” YAPI MALZEME KASIM 2014

Karadeniz Gülburnu Köprüsü’nde

BTM ürünleri tercih edildi Gülburnu Köprüsü, Karadeniz Sahil Yolu İyileştirme Projesi Giresun-Espiye arası Devlet Yolu yapım işi kapsamında Güriş-Metiş Adi Ortaklığı ‘nın taahhüdü altında yapıldı. Projede 8000 m2 BTM Plastobit PP 4000 V başarı ile uygulandı Tarihi Zefre Limanının bulunduğu koyun estetik bir köprüyle geçilmesi suretiyle doğal bir güzelliğe sahip olan Gülburnu Koyu korunmuş oldu. Gülburnu köprüsü serbest konsol metodu ile inşa edilmekte olan ardgermeli yerinde dökme kutu kesitli bir köprüdür. Köprü 3 açıklıklı olup kenar açıklıkları

YAPI MALZEME - KASIM 2014

82.5 metre, orta açıklığı 165 metre olmak üzere toplam 330 metre uzunluğundadır. Üst yapı yüksekliği orta ayak üzerinde 8.25 metre, köprü ortasında ve uçlarında 3.50 metredir. Köprü gabarisi orta ayaklarda 7.50 metreden başlıyarak orta açıkta yaklaşık 12.50 metreye yükselmektedir. Türkiye’de 1985’ ler-

den itibaren Otoyol ve Karayolu yatırımlarında en çok tercih edilen su yalıtım membranı olan BTM Plastobit PP 4000 V, eşsiz Gülburnu Köprü’ sünün yapımında da tercih edilerek, denizin ortasındaki bu yapının BTM Plastobit PP V tarafından zorlu şartlara karşı korunması sağlanmıştır.

Vekon, Ankara Yapı Fuarı’na katlanır konteynerleri ile katıldı Bölgesindeki en büyük yapı fuarı olma özelliğini taşıyan Ankara Yapı Fuarına katlanır konteynerlerinden Vekonas ile katılan Vekon, ziyaretçilerini 2. Salonda 411 numaralı standında ağırladı Vefa Holding bünyesinde faaliyet gösteren ve büyük inşaat şirketlerinin çözüm ortağı olan Vekon, bu yıl 23 - 26 Ekim tarihleri arasında 27’incisi düzenlenen Ankara Yapı Fuarında katlanır konteynerlerinden Vekonas ile yerini aldı. Ankara merkezli olmak üzere tüm bölgedeki firmaları, ilgili kamu kurum ve kuruluşlarını, yatırımcıları sektör profesyonelleri ile bir araya getiren fuarda; Vekon, ziyaretçilerini 2. Salonda 48 metrekarelik alanda yer alan 411 numaralı standında ağırladı. Vekon Genel Müdürü Özgül Yücel, fuarda katlanabilme özelliği ile nakliye ve depolama maliyetlerinde avantaj sağlayan bu nedenle de büyük ilgi gören Vekonas ile yer aldıklarını belirtti.

YAPI MALZEME - KASIM 2014

1 HAFTADA 600 KİŞİLİK İŞÇİ KAMPI KURUYOR Vekon’un sektöre pek çok yenilik getirmesini sağlayan inovatif yaklaşımının bir sonucu olan Vekonas’ın özellikle inşaat şantiyelerinde kullanılan ofis ve yaşam konteynerlerinin geliştirilmesi ile üretildiğini söyleyen Özgül Yücel, bir TIR’da 10 adet Vekonas taşınabildiğini vurguladı. Vekonas’ı basit bir vinç aparatı ile 4 kişinin 15 dakikada kurabildiğini dile getiren Yücel, “Bizden en büyük beklenti yatakhane ya da ofis olarak kullanılan şantiye binalarının hızlı bir şekilde teslim edilmesi. Sekiz kişi ile sadece 10 saatte 12 adet Vekonas’tan oluşan 3 katlı kamp binasını inşa edebiliyoruz. Her bir konteynerde

6 işçinin yaşadığını düşünürsek yaklaşık 600 kişilik bir kampın kurulumunu ortalama 1 haftada tamamlayabiliyoruz” dedi.

SİHİRLİ KÜRE İLE TAŞIMADA KOLAYLIK Vekonas’ın küre özelliğine de dikkat çeken Özgül Yücel, konuyla ilgili şunları anlattı: “Konteyner köşelerinde kullandığımız küre ile hem konteynerleri birleştiriyor hem de paketleme yapılması sağlanıyor. Özellikler açık gemiyle yapılan nakliyelerde Vekonas konteynerleri paketli halde üst üste koymamız gerekiyor. O zaman küreleri birbirine bağlayarak ekstra paketleme malzemesine ihtiyaç duymadan konteynerleri alt

alta ve yan yana birbirlerine bağlayarak taşıyabiliyoruz. Ayrıca şantiyedeki birleşimli konteyner kurulumlarında da aynı küre sayesinde konteynerleri köşelerinden birbirine kolaylıkla bağlıyoruz. Bu detay sayesinde konteynerlerin birleşimlerindeki sıkıntılar da tamamen ortadan kalkmış oluyor. Dolayısı ile biz buna sihirli küre diyoruz.” Vekonas’ın yurtdışından büyük ilgi gördüğünü söyleyen Özgül Yücel, aynı konteyneri Libya, Rusya ve Katar gibi birbirinden çok farklı coğrafyalara gönderdiklerini kaydetti. Yücel, “Duvar kalınlıkları ve kullandığımız izolasyon malzemelerini değiştirerek farklı iklim koşullarına uygun farklı çözümler sağlıyoruz” dedi. Özgül Yücel, 2022 Dünya Kupası nedeniyle altyapı ve üstyapı inşaatlarının hız kazandığı Katar’da da 1092 adet Vekonas Katlanır Konteynerden oluşan işçi kampını 1 ayda kurduklarını hatırlattı.

VEKON’A ALTIN MIKNATIS ÖDÜL Vefa markası Vekon, Altın Mıknatıs Ödülü’ne layık görüldü. Yapı Fuarı Ankara’da, Vefa Holding bünyesindeki Tasarım Ofisi tarafından tasarlanan standı ile yer alan Vekon, “Amacına En Uygun Düzenlenmiş Stant” kriterleri doğrultusunda Altın Mıknatıs’ta ikincilik ödülünü aldı. Vefa’nın büyük inşaat şirketlerinin çözüm ortağı olan markası Vekon, Altın Mıknatıs Ödülü’nün sahibi oldu. Bölgesindeki en büyük yapı fuarı olma özelliğini taşıyan Yapı Fuarı Ankara’ya katlanır konteynerlerinden Vekonas ile katılan Vekon, “Amacına En Uygun Düzenlenmiş Stant” kriterleri doğrultusunda Altın Mıknatıs’ta ikincilik ödülünü kazandı. Altın Mıknatıs Ödülleri, YEM Fuarcılık tarafından Yapı Fuarları Turkeybuild İstanbul, İzmir ve Ankara’da veriliyor. Fuarda yer alan stantlar; ürünle kurduğu bağlantı, üç boyutlu tasarım nesnesi olarak düzenlenmeleri, görsel malzeme kullanımındaki estetik kriterler, stantların modülerliği ve yeniden kullanılabilir olma özelliklerine göre değerlendiriliyor. Bu kapsamda Vekon, stant alanını verimli kullanarak gerek logosunu vurgulama gerekse ürünün yerleşimi ile ilgili amacına uygun bir stant oluşturması nedeniyle ikincilik ödülüne layık görüldü. 23-26 Ekim tarihleri arasında gerçekleştirilen Yapı Fuarı Ankara’da ziyaretçilerini 2. salonda 48 metrekarelik alanda yer alan 411 numaralı standında ağırlayan Vekon’un Altın Mıknatıs Ödülü’nü Vefa Ankara Ofisi’nden Pazarlama ve İş Geliştirme Yöneticisi İsmail Güçlü aldı.

Vekon Genel Müdürü Özgül Yücel

YAPI MALZEME KASIM 2014

Ekobord Ankara Yapı Fuarı’nda çevre dostu ürünleriyle dikkat çekti Yapı malzemeleri sektörüne iddialı bir giriş yapan Vefa’nın yeni markası Ekobord, Ankara Yapı Fuarında sektör profesyonelleri ile bir araya geldi. Çevreci ve geniş kullanım alanına sahip ürünleri ile dikkatleri üzerine çeken Ekobord’un standı yoğun ilgi gördü

BOL SEÇENEKLİ ÇÖZÜMLER SUNUYOR Ekobord ile birlikte ön üretimli yapılarda sundukları entegre üretim çözümlerinde daha güçlü hale geldiklerini belirten Turan Koçyiğit, böylece hem daha hızlı hem de daha bol seçenekli çözümler sunduklarını kaydetti. Koçyiğit, “Ayrıca daha kaliteli ve daha estetik çözümleri fiyat avantajımızı kullanarak daha ekonomik sunabiliyoruz. Bu sayede pazarda önemli bir rekabet avantajı sağladık” dedi. Ekobord üretim tesisinde ürünler ile ilgili bütün teknik ve fiziksel özelliklerin testlerinin yapılabileceği bir laboratuvarın da kurulduğunu ifade eden Turan Koçyiğit, laboratuvarda ayrıca prototip ürünlerin üretiminin bile gerçekleştirilebildiğini vurguladı. Koçyiğit, fibercement levha üretim

Vefa İcra Kurulu Başkanı Turan Koçyiğit

Vefa Holding bünyesinde faaliyet gösteren yeni nesil fibercement levhalar üreten Ekobord, 23 – 26 Ekim tarihleri arasında gerçekleştirilen Ankara Yapı Fuarı’nda sektör ile bir araya geldi. Ekobord’un bu yılbaşından itibaren seri üretime başladığını belirten Vefa İcra Kurulu Başkanı Turan Koçyiğit, fibercement levhaların üretildiği Bilecik’teki tesislerinin tam kapasite ile üretime devam ettiğini söyledi. Ekobord fibercement levhaların, Vefa markalarının sunduğu ürün ve hizmetler arasında çok önemli bir yeri olan ön üretimli yapılarda kullanılan en temel malzemelerden biri olduğunun altını çizen Koçyiğit, “Ürettiğimiz yapılarda kullandığımız ana malzemelerden biri olan levhayı artık kendi tesislerimizde üretiyoruz” dedi.

YAPI MALZEME - KASIM 2014

hattına eklenen kesme hattı sayesinde standart üretim ebatlarının yanında özel ebatlı ürünler de üretilebildiklerini sözlerine ekledi.

SEKTÖRDE ÖNE ÇIKIYOR Ekobord fibercement levhaların, darbelere, hava koşullarına ve yangına dayanım değerleri ile sektördeki benzer amaçlar için kullanılan levhalardan daha üstün olduğuna işaret eden Turan Koçyiğit, Ekobord yeni nesil levhaların her türlü iklim koşuluna da uygun olduğunu vurguladı. Koçyiğit, izolasyon yetersizliğinden kaynaklanan enerji kayıplarının yüzde 70’lere ulaştığı Türkiye’de Ekobord fibercement levhaların, sağladığı izolasyon avantajları sayesinde de sektörde öne çıktığını vurguladı.

Türkiye’de üretilen ve ihraç edilen ilk ve tek gerçek “A2 Yanmaz Kompozit Panel”: Alubond Türkiye’nin ilk ve tek A2 yanmaz kompozit paneli, dünya kompozit panel lideri Alubond tarafından üretilmeye başlandı

üretilen başka bir yanmaz kompozit panel yoktur. Ve dünyada da, bu ürünü üreten iki üreticiden birisiyiz.”dedi.

BOMONTİ HİLTON YANGINI VE ALUBOND

Alubond Turkey Yönetim Kurulu Başkanı Muzaffer Boynudelik

Türkiye’nin ilk ve tek, gerçek A2 sınıfı yanmaz kompozit paneli Alubond Turkey tarafından üretilmeye başlandı. 2013 yılında, dünya lideri Aldom A.Ş. ile Mulk Hoding ortaklığında kurulan ve Türkiye üretimine başlayan Alubond Turkey, bir ilke imza atarak, Türkiye’nin ilk ve tek gerçek A2 sınıfı yanmaz kompozit panelini üretmeye başladı. Eylül ayı başında Türkiye üretimine başlanan A2 sınıfı yanmaz alüminyum kompozit panel, kimyasal bir yangın, patlama gibi olağanüstü durumlar haricinde dışarıdan gelebilecek her türlü yangın riskinde, üstün yanmazlığı ve yapısını sağlam tutmayı başaran direnciyle yüksek koruma sağlayan bir ürün. 2015 yılında, yeni üretimine başladıkları Türkiye’nin tek gerçek A2 sınıfı yanmaz kompozit panelle birlikte 2 milyon m2 üretim hedeflediklerini vurgulayan Alubond Turkey Yönetim Kurulu Başkanı Muzaffer Boynudelik; “A2 yanmaz panel üretimi Türkiye için bir ilktir! Bu ürün ilk kez Eylül ayı başında Alubond Turkey tarafından üretilmeye başlandı. Ülkemizde

YAPI MALZEME - KASIM 2014

Ürünün teknik özelliklerine ve Türk ekonomisine sağladığı katkılara da değinen Boynudelik şunları söyledi: “A2 sınıfı yanmaz alüminyum kompozit panel, kimyasal bir yangın, patlama gibi olağanüstü durumlar haricinde dışarıdan gelebilecek her türlü yangın riskinde, üstün yanmazlığı ve yapısını sağlam tutmayı başaran direnciyle yüksek koruma sağlayan bir ürün. Kısaca, hem canımızı hem de malımızı garanti altına alan bir ürün. 2010 yılı AB uyum yasasına göre yangın yönetmeliğinde yapılan değişiklik uyarınca, 21,5 metreden yüksek binalarda A2 sınıfı yanmaz kompozit panel kullanılması zorunlu tutulmuştur. Tüm dünyada kabul gören bu yasa Türkiye’de de geçerlidir. Önceleri ilgili birimlerin gerekli inceleme ve denetimleri yapmadıklarından dolayı, Türkiye inşaat sektöründe A2 sınıf kompozit panellere olan ilgi düşüktü. Ancak maalesef 2 yıl önce İstanbul’daki büyük bir rezidansta çıkan yangından sonra bu ürünün önemi anlaşıldı. Yine anımsarsınız geçtiğimiz aylarda Bomonti Hilton’da bir yangın çıktı ve çok şükür büyümedi ve gururla söylüyorum, binada bizim A2 sınıfı yanmaz panellerimiz kullanılmıştı. Bu sayede büyük bir facia’nın eşiğinden dönüldü. Şu an tüm prestijli ve büyük projelerin tek tercihi olan, hayat kurtaran Alubond A2 yanmaz kompozit panelleri Türkiye’de üretiyor olmanın gurur ve mutluluğunu yaşıyoruz.

TÜRKİYE PAZARI YAKLAŞIK 8-10 MİLYON METREKARE Alubond Turkey’in ülkemiz ekonomisine sağladığı katkıya değinecek olursak; Alubond markası olarak Türkiye

marketine girmeden önce, ithal malzeme getirerek ülkemizde faaliyet gösteren diğer markanın A2 sınıfı yanmaz kompozit panallerinin fiyatı 52 USD/m2 idi. Bugün ise Alubond A2 malzemelerin fiyatı 33 USD/m2 seviyesindedir. Türkiye Pazarı yaklaşık 8-10 milyon m2’dir. Önümüzdeki süreçte A2 sınıfı ürün talebi yaklaşık 4-5 milyon m2 diyebiliriz. 20 USD/m2 x 4 - 5 milyon m2 karşılığı 80 ila 100 milyon USD’dır. Buna göre Alubond Turkey, Ülkemiz Ekonomisine yaklaşık olarak 100 milyon USD /yıl kazanç sağlamıştır. Bundan sonraki yapacağı yatırımlarla da katkı sağlamaya devam edecektir.”

5 YIL İÇİNDE 100 MİLYON USD YATIRIM Alubond Turkey olarak toplam yatırımlarının 5 yıllık plan içerisinde yaklaşık 100 milyon USD olacağını vurgulayan Boynudelik, “Bu gün itibarı ile yatırımlarımızın 20 milyon USD’lık kısmı gerçekleşmiştir. Çerkezköy’deki 2015 yılı sonunda tamamlanacak, yeni tesisimizde şu anda yıllık 2 milyon m2 A2, 4 milyon m2 B1,B2,PE sınıf panel üretim kapasitesine sahibiz. Yatırımlarımız tamamlandığında yıllık toplam 12 milyon m2 üretim hacmine ulaşmış olacağız. Tesisimiz tüm Avrupa, Rusya coğrafyası ve Türk cumhuriyetlerine ihracat yapma ve iç pazarın talebini karşılamaya yönelik çalışacak. Türkiye pazarının tamamına talibiz diyebilirim. Bu büyük ve önemli yatırımın ülkemiz ve ekonomimiz için büyük bir kazanç olduğuna inanıyoruz” dedi.

“AR-GE ÇALIŞMALARINA CİDDİ YATIRIM YAPMAKTAYIZ” Alubond USA’nın Ar-Ge çalışmalarının özellikle altını çizen Boynudelik; başarılarının altında yatan asıl gerçeğin bu olduğunu vurguladı. Boynudelik sözlerine şöyle devem etti: “Alubond USA olarak Ar-Ge çalışmalarına ciddi yatırım yap-

maktayız. Örneğin, yeni nesil A2 ürünümüz, selefine oranla yanma direnci çok yüksek daha elastiki iç dolguya sahip olmasıyla, uygulama esnasında tüketiciye kullanım kolaylığı sağlıyor. Bu büyük bir değişim. Ayrıca yaratıcılığa verdiğimiz destek ve her zaman farklı olma çabamız, bizi daima gelişmeye ve yeniliklere götürüyor. Alubond USA olarak sadece bize özel Eloksal kaplamalı ve 30 yıl garantili ürünlerimiz, doğal ahşap&taş hissini veren dokulu yüzey seçeneklerimiz, özel serilerimiz, geniş renk yelpazemiz ve mineral dolgulu A2 üretimi yapan ilk ve tek marka olmamız bizi rakiplerimizden ayırıyor ve

prestijli projelerin ilk tercihi olmamızı sağlıyor. Biz, dünyamızın daha güzel bir yer haline gelmesi için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğimizi taahhüt ediyoruz.”

TÜRK İNŞAAT FİRMALARININ GÖZDESİ Alubond USA, referansları arasında, dünyanın en yüksek binası Dubai Burj Khalifa ve Dubai Qipco Towers gibi onlarca global dev binalar olan, yıllık 25 milyon m2 üretim hacmiyle alüminyum kompozit panelin dünya lideri bir firma. 2013 Ağustos ayından itibaren Alu-

bond Turkey olarak Türkiye üretimine başlayan marka; B1, B2 ve PE kompozit panellerin üretimini gerçekleştiriyor. Alubond markasının, bu kısa sürede Türk inşaat firmalarının gözdesi olması dikkat çekiyor. Ağaoğlu’nun 1453, 212 Hotel, My Home projeleri, Taş Yapı Four Winds ve Bomonti Hilton, Göztepe Hilton, Malatya Hilton, Vadİstanbul, Bursa Sheraton, İstanbul Arista Life, İzmir Folkart Towers, İTÜ Teknokent, Dumankaya Mix, Ağrı Havaalanı, Alubond ürünlerini tercih eden dev projelerden bazıları. Markanın, bu yıl için şu ana kadar Türkiye üretiminin 1.5 milyon m2’ye ulaştığı belirtildi.

YAPI MALZEME KASIM 2014

Maxx Royal Kemer FORM ürünleri ile iklimlendirmede yüksek verim ve konfor sağlıyor Toros dağlarının kıyısında çam ormanlarıyla kaplı birbirinden muhteşem iki ayrı koya ev sahipliği yapan Maxx Royal Kemer Resort’un iklimlendirme ihtiyacı, Amerikan AHRI sertifikalı su soğutmalı vidalı Dunham-Bush marka soğutma grupları ve Açık Tip Aksiyel Fanlı DECSA Soğutma Kulesi ile sağlanıyor Dünyanın en iyi 10 resort’ünden biri olma hedefiyle yola çıkan ve 310 milyon dolara mal olan Antalya Kemer’deki tesiste ısıtma-soğutma sistemleri için toplam soğutma kapasitesi 8,920 kW olan 4 adet AHRI sertifikalı su soğutmalı vidalı Dunham-Bush marka soğutma grubu ve toplam 12,600 kW soğutma kapasitesine sahip 4 adet Açık Tip Aksiyel Fanlı DECSA Soğutma Kulesi kullanılıyor. Üç ayrı koyu ve 800 metre sahil şeridiyle yeşilin her tonuna sahip 200 dönümlük bir alan üzerinde yer alan Maxx Royal Kemer, altı ayrı tipte 74 villa, 84 aile rezidans odası ve minimum büyüklüğü 105 metrekare olan süitlerle birlikte toplam 285 suit odaya sahip. Genel alan-

YAPI MALZEME - KASIM 2014

lar ile odalarda uygulanan teknoloji ise dünyadaki emsallerinin çok üstünde bir hizmet sunuyor.

DUNHAM BUSH: ISITMA VE SOĞUTMADA OTELLER İÇİN YÜKSEK VERİMLİ VE UZUN ÖMÜRLÜ ÇÖZÜM Oteller gibi büyük yapılarda merkezi iklimlendirme sistemi seçilirken enerjinin en etkin ve verimli kullanıldığı sistemlerin seçilmesi gerekiyor. Bu nedenle Oteller de iklimlendirme için tercih edilen Dunham-Bush ürünleriyle ısı pompası, ısı geri kazanım, deniz suyu ile çalışabilme gibi çok değişik uygulama imkanlarına sahip, yüksek verimli

soğutma imkanı sağlanır. Dunham-Bush Su Soğutmalı Vidalı Soğutma Grupları, dik tip vidalı kompresör teknolojisiyle yüksek performans sağlayacak şekilde dizayn edilir. Dik vidalı kompresör teknolojisinin sağladığı düzenli gaz akışı ve dengeli bir Tork üretimiyle, cihazda tamamiyle titreşimsiz bir çalışma sağlanır. Çoklu kompresör teknolojisi ile hem kapasitede yedekleme hem de kısmi yüklerde yüksek verime ulaşılır. Dunham-Bush, hava ve su soğutmalı soğutma gruplarının imalatı konusunda, en güvenilir denetleme kuruluşlarından biri olan Amerikan AHRI (The Air-Conditioning, Heating and Refrigeration Institute) Performans Sertifikalama

kuruluşundan “3 yıl boyunca tüm testlerinde %100 performans gösterme” sertifikası almıştır. Bu, AHRI tarafından test edilen ünitelerin, katalog değerleri ile aynen uyumlu olduğu ve beyan ettiği kapasitelerin güvenilirliğinin, 3 yıl boyunca sürekli olarak teyit edildiği anlamına gelmektedir.

GENEL ÖZELLİKLER - Vidalı kompresörler ile 3,000 kW kapasiteye kadar tek grup imkanı - Santrifüj gruplar ile 14.000 kW kapasiteye kadar tek grup imkanı - Tam ve kısmi yüklerde (IPLV) çok daha yüksek verimlilik - Geliştirilmiş yağ yönetim mantığı - Yatay tip kompresörlere göre %20 daha uzun çalışma ömrü - Yeni teknoloji Vision 2020i kontrol paneli, elektronik expansion valve - Kısmi yüklerde yüksek verimlilik için evaporatör yüzeyinin maksimum kullanımı - Isı geri kazanım, Isı pompası, buz depolama sistemleri opsiyonları DECSA Açık Tip Soğutma Kulesi’nde bulunan aksiyel fanların çok düşük güç tüketimleri ve geniş kapasite aralığı sayesinde işletmeler ilk yatırım maliyetlerinde çok kısa sürede geri dönüşüm alabiliyor. Cihazın kolay çalışma ve bakım özelliği de işletmelere kullanımda kolaylık sağlıyor. Tüm tasarımı Türk mimarlar tarafından yapılan ve doğayla uyumlu bir mimariye sahip olan

Maxx Royal Kemer, konuklarına FORM merkezi iklimlendirme ürünleriyle ısıtma-soğutma da yüksek konfor şartları sağlarken, Toros Dağları’nın eteklerinde ultra lüks bir tatil imkânı sunuyor.

KAMER TEKSTİL’İN GÜNEŞ ENERJİSİ SİSTEMİ FORM SOLAR’DAN TEDAŞ onaylı Türkiye’deki büyük projelerden biri olan Kamer Tekstil’in güneşten elektrik üreten sistemleri, FORM SOLAR tarafından projelendirildi ve kurulumu yapıldı. “Kamer Tekstil Fabrikası” projesinde enerji ihtiyacının bir kısmı arazi üzerine monte edilen ve paneller ile karşılanıyor. Projede, toplam gücü 500 kW olan 2,000 adet Yingli Solar marka güneş paneli kullanılıyor. Ayrıca güneş enerjisi sisteminde toplam gücü 500

kW olan 16 adet 27,6 kW’lık ABB marka inverter kullanılıyor. Proje Kahramanmaraş’ın TEDAŞ onaylı en büyük arazi projesi olma özelliğini taşımakta. Projeyle ilgili bir değerlendirme yapan Form Şirketler Grubu Yürütme Kurulu Başkanı Tunç Korun, “Umuyorum ki enerjisini güneşten karşılayan çevre dostu sanayi kuruluşları daha da yaygınlaşacak. Enerjide dışa bağımlılığı azaltmak için yeni inşaatlarda güneş enerjisinin devlet tarafından zorunlu hale getirilmesini öneriyoruz.“ dedi. FormSolar ve çözüm ortakları, Türkiye’nin her bölgesinde güneş enerjisini elektrik enerjisine çeviren sistemleri anahtar teslim projelendiriyor. Leasing, Turseff, Kalkınma Bankası ve diğer kredilendirme opsiyonları ile halen Türkiye’nin en geniş alternatif ödeme seçeneklerini müşterilerine sunuyor.

YAPI MALZEME KASIM 2014

Saint-Gobain Weber yeniliklerini paintistanbul’da paylaştı

Endüstriyel harç üretiminde Dünya lideri Saint-Gobain Weber, 23-25 Ekim tarihleri arasında CNR Expo’da ulusal ve uluslararası katılımla gerçekleştirilen paintistanbul 2014’de yeniliklerini ziyaretçileri ile paylaştı Endüstriyel harç üretiminde dünya lideri Saint-Gobain Weber, 23 – 25 Ekim 2014 tarihleri arasında CNR EXPO Fuar Merkezi’nde gerçekleştirilen Paint İstanbul Fuarı’nda yapı dünyasına sunduğu yenilikleri ziyaretçileri ile paylaştı. Sürdürülebilir yaşam alanları yaratma hedefiyle, yapı kimyasalları üretiminde yenilikçi çözümler sunan Weber, yenilenmiş dış cephe ürün portföyü ve aynı kalınlıkta daha iyi ısı yalıtımı sunan weber maxitherm mantolama sistemi ile ilgi çekti. Uluslararası Ar-Ge deneyimi ve yerel bilgi birikimi ile uzun çalışmalar sonucunda geliştirilen “Aquabalance Teknolojisi” yüksek performansı

YAPI MALZEME - KASIM 2014

ile küf ve mantar oluşumunu engelleyerek dış cephelerde kalıcı güzellik sağlıyor. Akrilik emülsiyon esaslı weber.tex plast Aquabalance, Türkiye’de “Aquabalance Teknolojisi” ile üretilen ilk son kat kaplama malzemesi olma özelliğini taşıyor. Cephelerde küf ve mantar oluşumuna izin vermeyen weber.tex plast Aquabalance, aynı zamanda çevreye duyarlı ve suyla dost bir yapıya sahip. weber maxitherm mantolama sistemi ise sistem bileşenlerinden weber. therm maxipower levhası ile aynı kalınlıkta diğer karbon takviyeli levhalara göre % 15 daha iyi ısı yalıtımı

sağlayarak fark oluşturuyor. 49 ülkede 200’den fazla üretim tesisiyle faaliyet gösteren Saint-Gobain Weber, uluslararası arenada dış cephe boya ve kaplamaları, dış cephe ısı yalıtım sistemleri, teknik uygulamalar, seramik uygulamaları, iç cephe uygulamaları ve zemin sistemleri gibi pek çok farklı ürün grubunda hem profesyonellere hem de nihai kullanıcılara yönelik sayısız ürün ve hizmet sunuyor. Weber, yapı dünyasındaki son trendleri, yüksek teknik ihtiyaçları karşılayan gelişmiş çözüm önerileri ve yenilikçi hizmet anlayışı ile sektör profesyonelleriyle paylaşmaya devam ediyor.

Tekno Vinç’ten Türkiye’nin en büyük Kule Vinç deposu Tekno Vinç Kocaeli’ne bağlı Dilovası mevkiinde, 15 bin metrekarelik alan üzerine kurulan ve aynı anda 40 kule vincin depolanmasına olanak sağlayan Tekno Vinç Merkez Depo ve Atölyesi’ni, 20 Eylül 2014 tarihinde düzenlenen törenle hizmete açtı POTAIN marka kule vinçlerin ve STROS marka malzeme ve personel asansörlerinin satış, pazarlama ve satış sonrası hizmetlerini 25 yılı aşkın süredir yürütmekte olan TeknoVinç, Merkez Depo açılışını gerçekleştirdi. 15 bin metrekarelik alan üzerine kurulan Tekno Vinç Merkez Depo ve Atölyesi’nde , vinç ve asansör ekipmanları için oluşturulan stok sahaları, kapalı yedek parça deposu, eğitim ve seminer salonları, servis ve kaynak atölyeleri, boyahane, yıkama ünitesi ve şantiye asansörleri için özel

YAPI MALZEME - KASIM 2014

“drop test ünitesi” de bulunuyor. Depoda aynı zamanda raylar üzerinde hareket ederek tesisteki tüm malzeme hareketliliğini yönetebilen 8 ve 12 tonluk iki adet kurulu kule vinç de yer alıyor. Tüm ekipmanların barkod sistemi ile takip edildiği TeknoVinç Merkez Depo ve Atölyesi, gerek hız gerekse güvenlik anlamında sektöre yeni standartlar kazandırıyor. Güvenlik konusunda da sektörde bir ilke imza atan TeknoVinç, Stros marka inşaat asansörlerinin tümünün teker te-

ker test edildiği özel bir test ünitesini de bu alanda kurmuş bulunuyor. Tüm inşaat asansörü kabinlerinin paraşüt fren sistemi tesiste bire bir test edilerek mühürleniyor. Açılış organizasyonu esnasında yapılan bir demo ile tanıtılan “Paraşüt Fren Sistemi”, serbest düşüşe geçen asansörü 1-1,5 metre gibi kısa bir mesafede durduruyor. Müşterilerin yoğun katılımı ile gerçekleşen açılış töreninde konuşma yapan TeknoVinç Grup Başkanı Sinan Türeyen “ Müşterilerimiz olarak sizle-

rin Potain ve TeknoVinç markalarına duyduğunuz güvenin sorumluluğu ile hareket ederek böyle bir yatırımı gerçekleştirdik. Benzerlerinin sadece Batı Avrupa ülkelerinde mevcut olduğu bu depo, müşterilerimize duyduğumuz sorumluluk ve saygının bir neticesidir. TeknoVinç Merkez Depo ve Atölyesi, tamamen amaca odaklı inşa edilmiş olup, tüm alanın her bölümü belirli bir göreve hizmet etmektedir “ dedi. Tekno Vinç Merkez Depo Açılışına katılan Manitowocv/ Potain Satış Sonrası Hizmetler Direktörü Yannick Richaoud ise “ Bir kule vincin tasarım aşamasından başlayarak, üretimi ve çalışma hayatı prensip olarak kabul edilen güvenlik kriterlerine bağlıdır. Biz Manitowoc olarak Potain marka vinçlerimizi deklare etmiş olduğumuz güvenlik standartlarının da ötesinde üretiyoruz. Bu güvenlik zinciri ham madde ve yarı mamul tedarikçilerimizden başlayarak, imalat süreci ve vinçlerin test edilmesi ile devam edip, ambalajlama ve yükleme aşamalarında da en önde tutulan faktördür. Satış ve montajla devam eden sorumluluk zinciri, kule vincin son alıcının şantiyesindeki montaj ve teslimatıyla bir bütündür. Bundan dolayı TeknoVinç bu zincirin en önemli ve güvenilir halkalarından birini oluşturduğunu bu tesise yaptığı yatırımla bir kez daha kanıtlamıştır. “ dedi. Tesiste düzenli mesleki eğitimlerin yanı sıra müşterilerin talebi doğrultusunda konunun uzmanları tarafından iş güvenliğiyle ilgili “yüksekte çalışma” gibi eğitimler de veriliyor.

YAPI MALZEME KASIM 2014

Komite “Wooler” dedi Ankara’nın Çankaya ilçesinde prestijli bir konumda bulunan Korman Sitesi, cephelerindeki yalıtım ihtiyacı için Wooler taş yününü seçti. Korman Sitesi’nin kurduğu, inşaat sektöründe önemli birçok firmada görev almış, hem yurt içi hem yurt dışı birçok proje deneyimi olan mühendislerden oluşan komite, tercihini piyasada bilinen birçok benzer ürün arasından Eryap A.Ş’nin ürettiği Wooler Premium F 150’den yana kullandı hastane, okul, ofis vb. ortamlarda günlük hayatımızda sağlığımızı ve konforumuzu tehdit eden boyutlarını en aza indiriyor. Yangın yalıtımı özelliği ile yangının yapı içinde ve komşu binalara yayılmasını engelleyen Wooler, kişilerin yangın alanından güvenle ayrılmasında yardımcı oluyor.

KORMAN SİTESİ SEÇİCİ KOMİSYON ÜYELERİ Cenap Toroslu: Y.MİMAR, YILDIZ TEKNİK ÜNİ. , 1971 Barış Özcan: İNŞAAT MÜH., ODTÜ, 1970 Ali Rıza Kahveci: KİMYA MÜH. İTÜ, 1973 Mehmet Cıldır: İŞLETME, ANADOLU ÜNİVERSİTESİ, 1983 Korman Sitesi’nin seçici komisyonu karar aşamasında; ürün içerisindeki safsızlık değeri, ısıl iletkenlik değeri, yüzeye dik çekme kuvveti, cephede uygulama esnasında olası yağış durumunda ürünün su emip emmediği, yağmur suyuyla teması halinde ürünün deformasyon değerleri gibi ürün seçimini etkileyen birçok önemli konuda değerlendirdiler. Tüm bu kıstaslara uyduğunu teknik özellikleri ve onaylı test raporları ile kanıtlayan Wooler, çok sayıda rakibinin arasından sıyrılarak Korman Sitesi’nin tercih nedeni oldu. Toplam 16.000m2’lik alanda, dış cephede Wooler Premium F 150 (60mm), pencere içi merkezlerinde ise Wooler Premium F 150 (30mm) ürün kullanıldı. Wooler Premium F 150, duvar elemanlarının oluşturdukları yüzeylerle birlikte, kolon, kiriş, hatıl, lento, perde duvar gibi betonarme yüzeylerin yalıtılarak ısı köprülerinin ortadan kaldırılması ve binaların atmosferik şartlara karşı korunarak sıcaklık farklılıklarından oluşan genleşme ve büzülme gibi yapı bileşenlerinde meydana gelen fiziksel

YAPI MALZEME - KASIM 2014

değişimlerin önlenmesi bakımından en doğru çözüm oluyor. Wooler Premium F 150, TR>15 kPa yüzeye dik çekme dayanımına sahip olup, 30-150 mm arası çeşitli kalınlıklarda üretilebilen bir ürün olarak dikkat çekiyor.

ISI, SES VE YANGIN YALITIMINDA 3’Ü BİR ARADA ÇÖZÜM: WOOLER TAŞ YÜNÜ Yapı sektörünün öncü şirketi Eryap’ın uzmanlığının yüksek teknolojiyle birleşmesinden doğan Wooler taş yünü, her aşamada karbon ayak izini azaltmaya yönelik çevresel bakış açısı ile üretilmektedir. Eryap’ın son ürünü olan Wooler taş yünü, ısı ses ve yangın yalıtımının üçünü birden sağlayarak diğer yalıtım ürünleri arasında fark yaratıyor. Wooler; ısı yalıtımı özelliği sayesinde; ısınma veya soğutma amacı ile harcanan tüketim masraflarında % 50’ye varan enerji tasarrufunun yanı sıra yaşam alanlarındaki konfor ve hijyenik şartları arttırıyor. Wooler taş yünü; ses yalıtımı özelliği sayesinde; kentleşmenin doğal bir sonucu olan gürültünün özellikle

İzocam’dan Multi Konfor fabrika Saint -Gobain tarafından Eskişehir’de açılan Türkiye’nin ilk taşlama ve kesme taşları fabrikası, sanayi binalarında yalıtım konusunda uzman İzocam’ın mühendislik ve mimarlık desteği ile inşa edildi. Kesintisiz ve kalın yalıtım uygulaması ile enerji verimi yüksek bir yapı olarak inşa edilen fabrikada kullanılan yalıtım malzemeleri de İzocam tarafından sağlandı Saint-Gobain tarafından Eskişehir Organize Sanayi Bölgesi’nde hizmete açılan aşındırıcılar fabrikası; hırdavat, bakım, onarım ve operasyonlar, petrol ve gaz sanayi, çelik ve inşaat malzemeleri pazarı için taşlama ve kesme taşları üretmek üzere inşa edildi. Türkiye’de bir ilk olan Multi Konfor Bina kriterlerine uygun yalıtılmış, geleceğin fabrikası olarak tasarlanan yapının yalıtımında İzocam’ın sahip olduğu mühendislik ve mimarlık birikimi ile yalıtımda 49 yıla dayanan uzmanlığından yararlanıldı. Multi Konfor Bina değerlerinde yalıtım uygulanan fabrikanın, zeminine 16 cm

YAPI MALZEME - KASIM 2014

ekstrüde polistiren levha Foamboard (XPS-Ekstrüde Polistiren Levha), dış duvarlarına 20 cm yanmaz taşyünü uygulandı. Çatıda ise 10 cm Taşyünü Yalıtımlı Tekiz Panel kullanılarak dış duvarda 3.6, çatıda ve zeminde 2.3 kat standartın üzerinde enerji verimliliği sağlandı. Kesintisiz ve kalın yalıtımın katkısıyla sanayi tesisinde %60’ın üzerinde enerji kullanımı azaltıldı. Doğaya duyarlı ürünlerin kullanıldığı fabrikada, karbon ayakizinin de en az değere indirilmesi hedeflendi. Yanmaz taşyünü kullanımıyla ise yangın güvenliğine de önemli katkılar sağlandı. Bina en yüksek dep-

rem güvenliği standartlarına da uygun şekilde yapıldı. 49 yıldır kaliteden ödün vermeyen ürünleri ve sosyal sorumluluk bilinci ile faaliyetlerini sürdüren İzocam, binalar inşa edilirken zeminden çatıya, duvardan döşemeye ve tesisata kadar uygulanan etkili yalıtım sistemleri ile hem güvenlik sağlıyor hem de enerji tasarrufuna katkıda bulunuyor. İzocam, ISO 9001 Kalite Güvence Sistemi, ISO 14001 Çevre Yönetim Sistemi ve OHSAS 18001 İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Yönetim Sistemi sertifikalarına sahip tesislerinde üretilen geniş ürün yelpazesi sunarken, sağladığı enerji verimliliği ile

Türkiye gibi enerjisinin dörtte üçünden fazlasını ithal etmekte olan ülkelerde dışa bağımlılığı azaltan katkılar sağlıyor.

İZOCAM’DAN EVİNİ RUTUBETTEN KORUMAK İSTEYENLERE ÖNERİLER Özellikle de soğuk ve nem oranı yüksek yerleşim yerlerinde konut sakinlerinin en fazla şikâyet ettiği konu rutubet. Yaşam kalitesini etkileyen rutubet sağlık için tehdit oluştururken neden olduğu kötü kokular da rahatsızlık veriyor. Hem kokuya hem de kötü görüntüye neden olan rutubetten kurtulmanın en etkili yolu yalıtım. Ancak yalıtım ile birlikte dikkat edilmesi gereken yan etkenler de yok değil. İzocam rutubetten şikâyetçi olanlar için yalıtım ile birlikte alternatif önlemlere de dikkat çekiyor. Özellikle de soğuk ve nemli bölgelerde evlerde yaşanan en önemli sorunlardan biri olan rutubet, korkulu bir rüyaya dönüşebiliyor. Rutubetin en büyük düşmanı ise aslında “yalıtım”… Güçlü yalıtım uygulanmış evlerde rutubete çok daha az rastlanıyor. İzocam Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Fatih Öktem; “Doğru ve kalın yalıtım uygulanan evlerde rutubet ve küf oluşmuyor. Ancak içeriden yapılabilecek yalıtım uygulamaları ile de rutubet ve küf bü-

yük oranda engellenebiliyor. Yaşam koşulları iyileştirilebiliyor” diyor. Çoğunlukla evin iyi yalıtılmamış olmasından kaynaklanan rutubete duvarların yağmur veya başka kaynaklardan gelen suyu çekmesi de neden olabiliyor. Yalıtımsız duvar ve sıcaklık farklılıkları yoğuşmaya sebebiyet veriyor. İzocam Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Fatih Öktem; “Sebep olduğu görüntü ve koku dışında daha birçok olumsuz etkileri bulunan rutubetin evdeki eşyaların çürümesinden insan sağlığına olumsuz etkilere kadar uzanan zararları bulunuyor. Engellemek için en kesin çözüm ise dış cephe yalıtımı. Ancak içeriden de yalıtım uygulanarak bu soruna çözüm bulunabilir. Yalıtımın yanı sıra ev içerisinde dikkat edilecek hususlar da önem taşıyor” diyor. Rutubetin bu hayli önemli olumsuz etkilerinden korunabilmek için pratik ve etkili yöntemleri İzocam şöyle sıralıyor; - Öncelikle yalıtım yaptırın… Yalıtım yaptırırken doğru uygulayabilecek işinin ehli ve uzmanlığı yalıtım olan firmaların danışmanlığına başvurun… - Yalıtım kalınlığını yoğuşma hesapları ile belirleyin ve bu kalınlıktan daha düşük ölçüde yalıtım yaptırmayın... - Unutmayın ki boya ve sıva ile küf man-

tarlarını gideremezsiniz… Belli bir süre sonra tekrarlayacak ve kesin çözüm olmayacaktır. - Evin içerisinde çamaşır kurutmamaya özen gösterin… - Normalden fazla nem biriken yerleri sık sık kurulayın… - Her gün ve düzenli aralıklarla evinizi havalandırın. Böylelikle evdeki hava sirkülasyonu buğulanmayı az da olsa engelleyebilir. - Mutfak ve banyonuzdaki pencere veya benzeri havalandırmaları kapatmayın. - Evinizi sıcak tutun ancak ısı kaybı olmamasına da dikkat edin… - Her odanın eşit ısınmasına dikkat edin. - Bitkilerinizi cam ya da balkon önüne yerleştirin… Ev içinde çok fazla bitki olması nemi arttıracağı için rutubete sebep olabilir. - Nem alıcı cihazlardan faydalanabilirsiniz. Böylece ortamdaki nem filtrelenecektir. - Isıtma sisteminizin bakımını düzenli olarak yaptırarak kontrolden geçirmeyi ihmal etmeyin. Bozuk kalorifer ya da doğalgaz peteği vb. arızalar rutubet sorununa yol açabilir.

YAPI MALZEME KASIM 2014

Soldan Sağa: Mark Marien - Combilift Asya Avrupa Bölge Müdürü, Ender Akbaytogan – Hasel A.Ş. Genel Müdürü, Gerard Nash – İrlanda Ticaret Bakanı, Halit Soybelli – Hasel A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı, Jonathan Ryan - Enterprice İreland Türkiye Müdürü, Ali Kemal Soybelli – Hasel A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi, Engin Koygun- Combilift Ürün Müdürü

İrlanda Ticaret Bakanı Gerard Nash, Comblift’in distribütörü Hasel’i ziyaret etti İrlanda ile aramızdaki ticari ilişkileri güçlendirmek amacıyla Türkiye’yi ziyaret eden Ticaret Bakanı Gerard NASH’in İstanbul’daki ilk durağı Hasel İstif Makinakinaları oldu. Hasel’in Tuzla -Orhanlı’daki Genel Müdürlük binasında basın mensupları ile görüşen bakan, beraberindeki heyetle birlikte binayı gezdi Hasel İstif Makinaları A.Ş. Genel Müdürü Ender AKBAYTOGAN ve Combilift ekibi ile gerçekleştirilen toplantıda Hasel ve Türkiye pazarı hakkında bilgiler alan Bakan NASH, daha sonra basın mensuplarına kısa bir konuşma yaptı. Combilift’in İrland’nın en önemli üreticilerinden biri olduğunu belirten NASH, Türkiye’de Hasel gibi büyük bir firma ile işbirliği içerisinde olunmasından dolayı büyük mutluluk duyduğunu ifade etti.

HASEL İSTİF MAKİNALARI A.Ş Hasel İstif Makinaları San. ve Tic. A.Ş., 1985 yılından beri, iş makineleri alanın-

YAPI MALZEME - KASIM 2014

da birçok markanın distribütörlüğünü yapmakta ve Türkiye pazarında önde gelen firmalar arasında yer almaktadır. Oldukça geniş bir ürün yelpazesine sahip olan Hasel, dahil olduğu her alanda, nitelikli markalarla pazarda yer almaktadır. Alman Linde markası ile forklift pazarındaki liderliğini uzun yıllardır sürdüren Hasel, 6 yıldır distribütörü olduğu Terex iş makinelerine, bu yıl anlaşmasını imzaladığı Kobelco ekskavatörlerini ilave ederek, iş makinesi pazardaki hedeflerini de büyütmektedir. 2013’ün sonunda, güçlü markaları arasına, özel istifleme çözümleri sunan Combilift’i ekleyerek, özellikle

istifleme alanında müşterilerine her tür çözümü sunabilir hale gelmiştir. Markaları arasında yer alan Tennant , temizlik makineleri alanında sektörün kalitesi ve teknolojisi ile güvenilen markalarının başında gelmektedir. Yeni yatırımı Foton ile traktör pazarına da yeniden giren Hasel, yatırımlarına hızla devam etmektedir. Makine satışının yanı sıra, kiralama ve 2. el satış konusunda da hizmet veren Hasel’in rakiplerinden ayrışmasını sağlayan bir diğer unsur da satış sonrası hizmet anlayışıdır. Özellikle teknik servis konusunda, eğitimli teknisyenleri, geniş yedek parça stoğu, servis ve gezici servisleri ile sektörün

Soldan Sağa: Engin Koygun (Combilift Ürün Müdürü), Ali Kemal Soybelli – Hasel A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi, Ender Akbaytogan – Hasel A.Ş. Genel Müdürü, Gerard Nash – İrlanda Ticaret Bakanı, Halit Soybelli – Hasel A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı, Mark Marien - Combilift Asya Avrupa Bölge Müdürü

önde gelenleri arasında yer almaktadır. 11 bölge ofisi ve uzman ekibi ile, temsil ettiği markalara kendi güvencesini ekleyen Hasel, sadece satış değil, doğru yönlendirme, danışmanlık ve satış sonrası hizmetimizle de maksimum müşteri memnuniyetini hedefleyen bir firmadır.

COMBİLİFT Monaghan İrlanda’da yerleşik Combilift, 1998 yılında onlarca yıllık tecrübeye sahip mühendisler Martin McVicar ve Robert Moffett tarafından kurulmuştur. İstifleme sektöründeki uzmanlıkları, pi-

yasa bilgileri ve pratik tecrübeleri uzun yüklerin elleçlenmesi için Combilift’in gelişimine olanak vermiştir. Özellikle uzun, ağır yükler ve dar koridorlar için tasarlanmış Combilift forkliftleri, istifleme konusunda özel çözümler sunmaktadır. 4 yöne hareket edebilen ve içten yanmalı motora sahip dünyadaki ilk forklift olan Combilift, forklift ile Sideloader’ın bir birleşimidir. Yüksek manevra kabiliyetine sahip, çok güvenli, yapılan yatırımın karşılığını veren ve çok verimli bir çözüm olan Combilift forkliftlerin, dizel modellerinin yanı

Soldan Sağa: Jonathan Ryan - Enterprice İreland Türkiye müdürü, Mark Marien - Combilift Asya Avrupa Bölge Müdürü, Gerard Nash – İrlanda Ticaret Bakanı, Halit Soybelli – Hasel A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı, Ender Akbaytogan – Hasel A.Ş. Genel Müdürü, Kenneth Thompson – İrlanda Büyükelçisi, Ali Kemal Soybelli – Hasel A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi

sıra, akülü ve LPG’li çeşitleri de bulunmaktadır. Size özel istifleme çözümleri sloganıyla yola çıkan Combilift, istifleme sorununuz varsa başvurulması gereken marka olarak bilinirlik kazanmıştır. Uzun malzemelerin dar koridorlardan ve kapılardan kolaylıkla geçişini sağlayan Combilift, malzeme uzunluğu ne olursa olsun, 2,5 – 3 m koridor aralığı ya da kapı genişliğinden geçebilir. İstifleme esnasında da, yük uzunluğundan bağımsız olarak, 1,7 – 2 m raf aralığında 10m’ye kadar istifleme yapabilmesi ile depolarda ciddi oranda alan kazanılmasını sağlar. Depo kapasitesi, standart forklift kullanımı ile karşılaştırıldığında % 50’den fazla oranda artar. Tek makine ile kamyon yükleme – indirme, dar koridorlarda malzeme taşıma ve dar raf aralarına girerek istifleme yapabilme imkanı sağlayan ve 2,5 ton’dan 24 ton’a kadar değişen kaldırma kapasitesine sahip modelleri bulunan Combilift’in, fabrika içinde ve dışında, bozuk zemin koşullarında bile kullanımı mümkündür. Paletli bir ürün olan Aisle Master, 1.8 mt koridor aralığı ve 12 mt raf yüksekliğinde, hem iç hem de dış mekanda kullanılabilmektedir. 20 - 80 ton arası taşıma kapasiteli mobil vinç Straddle Carrier, fabrika içi ve dışı arasında hareket olanağı sağlar. Özellikle metal malzeme ve yapılar ile prefabrik betonları taşınması ve dış alana istiflenmesinde kullanılır. Duruma özel istifleme çözümleri sunun Combilift, bedelsiz keşif ve depo öneri çizimleri hizmeti de vermektedir. YAPI MALZEME KASIM 2014

Sağlıklı ve Mutlu Kentler için Mimarlık Mimarlık Haftası’nı İzmir Mimarlık Merkezi’nde düzenlenen kokteyl ile Mimarlar Odası İzmir Şubesi ve üyeleriyle birlikte kutlayan AKG Gazbeton, İzmir’li Mimarları, İzmir’in mimari alanda da marka şehir olması konusunda hep birlikte hareket etmeye çağırdı

AKG Gazbeton Genel Müdür Ali Şükrü Kahyaoğlu

YAPI MALZEME - KASIM 2014

AKG Gazbeton, Mimarlık Haftası’nı, İzmir’de pek çok basın mensubu ve sektör temsilcisinin katılımıyla kutladı. Mimarinin kent ve insan kavramı üzerindeki etkisinin öneminin gittikçe artması üzerine bu yıl Mimarlık Günü teması olarak seçilen “Sağlıklı Kentler, Mutlu Kentler” başlığını destekleyen AKG Gazbeton adına Genel Müdür Ali Şükrü Kahyaoğlu sektör paydaşlarına seslendi. İzmir’li meslektaşların bir araya geldiği bu etkinliklerin sürekliliği olacağını belirten Kahyaoğlu, “Paydaşlarımıza en iyi hizmeti vermek için sürekli gelişim halindeyiz. Bu amaçla, farklı ürünler ile sektörün gereksinimlerini karşılama çabası içerisindeyiz. Ürün ve üretim gelişiminin yanı sıra kurumlar arası işbirliğinin de gelişimine önem veriyoruz. Bu yönde adımlar atıyor ve İzmir’li Mimarları, İzmir’i mimari alanda da marka şehir yapma konusunda işbirliğine davet ediyoruz” dedi. Bu yıl ilki AKG Gazbeton tarafından İzmir Mimarlık Merkezi’nde düzenlenen, Türkiye’nin önde gelen mimarlarının “anlatıları” ile şekillenecek “Tasarımın Binbir Yüzü” etkinliklerinin de duyurusunun yapıldığı kokteylde, İzmir Mimarlık Merkezi’nin İzmir’e kazandırılmasındaki katkılarından dolayı AKG Gazbeton tarafından İzmir Mimarlar Odası Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Topal’a teşekkür plaketi takdim edildi.

“En İyi Karma Proje” Tema İSTANBUL Türkiye inşaat ve gayrimenkul sektörünün en iyilerini belirleyen Sign Of The City Awards’da Tema İSTANBUL, kategorisinde ‘en iyi proje’ olarak tescil edildi. Birbirinden önemli isimlerin jüri üyeliğini üstlendiği prestijli yarışmada Tema İSTANBUL, Türkiye’nin “En İyi Karma Projesi” seçildi MESA, ARTAŞ-AVRUPA KONUTLARI, ÖZTAŞ, KANTUR-AKDAŞ Ortak Girişim Grubu’nun hayata geçirdiği Tema İSTANBUL’un layık görüldüğü “En İyi Karma Proje” ödülünü, Sign Of The City Awards Ödül Töreni’ne katılan Ortak Girişim Grubu’nun Yönetim Kurulu Başkanları Erhan Boysanoğlu, Süleyman Çetinsaya ve Ali Kantur birlikte aldılar. Bünyesinde barındırdığı birçok ‘ilk’ ve ‘en’ ile Türkiye’nin fark oluşturan mega karma projesi Tema İSTANBUL, Sign Of The City Awards’da ödül aldı. Türkiye inşaat ve gayrimenkul projelerinin en iyilerinin ödüllendirildiği, Hürriyet’in öncülüğünde MIPIM ile EY Türkiye’nin stratejik ortaklığı, GYODER, IMSAD ve KONUTDER’in işbirliğiyle bu yıl ilk defa gerçekleştirilen Sign Of The City Awards’da Tema İSTANBUL, “En İyi Karma Proje” seçildi.

EN İYİLER, 19 FARKLI KATEGORİDE 32 ÖDÜL İLE BELİRLENDİ İlk kez düzenlenmesine karşın Türkiye

YAPI MALZEME - KASIM 2014

inşaat ve gayrimenkul sektörünün en prestijli yarışması olmaya aday Sign Of The City Awards’da; “En İyi Rezidans”, “En İyi Çok Katlı Konut”, “En İyi Az Katlı Konut”, “En İyi Müstakil Konut”, “En İyi Karma Proje”, “En İyi AVM”, “En İyi Ofis”, “En İyi Sağlık Projesi”, “En İyi Eğitim Projesi”, “En İyi Sosyo-Kültürel Yapı”, “En İyi Endüstriyel Yapı”, “En Yeşil Bina”, “En İyi Mimari Tasarım”, “En İyi Dönüşüm Projesi”, “En İyi Pazarlama Kampanyası”, “En İyi Konsept Mimari Tasarım”, “Yılın Fark Yaratanı”, “En İyi Kentsel Tasarım” ve “Onur Ödülü” olmak üzere 19 ayrı kategori yer aldı. Türkiye inşaat ve gayrimenkul sektörünün en iyilerinin belirlendiği yarışmaya, tamamlanmış ve devam eden 142 farklı seçkin projeyle ilgili 199 başvuru yapıldı.

SEÇKİN İSİMLERDEN OLUŞAN JÜRİ, TÜRKİYE’NİN EN İYİLERİNİ BELİRLEDİ Has Mimarlık Kurucu Ortağı Dr. Y. Müh. (Mimar) Doğan Hasol’un Başkanlığını yürüttüğü Sign Of The City Awards jürisi,

Avi Alkaş (ICSC – International Council of Shopping Centers), Aziz Torun (GYODER Başkanı), Aziz Yeniay (Küçükçekmece Eski Belediye Başkanı), F.Fethi Hinginar (Türkiye İMSAD Başkan Vekili), Dr. M. Emre Çamlıbel (Soyak Holding CEO), Füsun Yılmaz Phillipson (FYP Danışmanlık Kurucu Başkanı), Prof. Dr. Güzin Konuk (MS GS Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Dekanı), Hakan Kodal (GYODER ve AYD Kurucu Başkanı), Haluk Sur (ULI Türkiye Başkanı), Hilmi Uytun (Hafele Türkiye ve Bölge Ülkeler İcra Kurulu Başkanı), Hulusi Belgü (AYD Başkanı), Prof. Hüseyin Kaptan (Atelye70 Şehir Planlama Yönetim Kurulu Başkanı), İbrahim Eskiocak (Gulf Property Marketing MD), Nazmi Durbakayım (İnder Başkanı), Neşecan Çekici (Epos Gayrimenkul Danışmanlık ve Değerleme Yönetici Ortak), Ömer Faruk Çelik (KONUTDER Başkanı), Prof. Dr. Sinan Mert Şener (İTÜ Mimarlık Fakültesi Dekanı) ve Prof. Dr. Suha Özkan (World Architecture Community Kurucu Başkanı) gibi birbirinden önemli isimlerden oluştu.

RAKİPLERİNİ GERİDE BIRAKAN TEMA İSTANBUL, ÖDÜLE UZANDI Seçkin jüri üyelerinin yaptığı titiz değerlendirmeler sonucu, Sign Of The City Awards’da “Onur Ödülü”, “En İyi Konsept Mimari Tasarım” ve “Yılın Fark oluşturanı - Sektörde Yenilik Jüri Özel Ödülü” hariç 16 kategoride 24 adet tamamlanmış ve devam eden proje ödülü sahiplerini buldu. Yarışma finalinde rakiplerini geride bırakan Türkiye’nin sembol projesi Tema İSTANBUL’da, Sign Of The City Awards’da proje aşamasındaki “En İyi Karma Proje” ödülüne layık görüldü.

TÜRKİYE İNŞAAT VE GAYRİMENKUL SEKTÖRÜNÜ BULUŞTURDU Aydın Doğan ve Vuslat Doğan Sabancı’nın evsahipliğinde 6 Kasım 2014 akşamı Four Seasons Hotel İstanbul at The Bosphorus’da düzenlenen ödül töreni, Türkiye’nin inşaat, gayrimenkul ve mimarlık dünyasının önemli temsilcilerini bir araya getirdi. Sektör buluşmasına dönüşen ödül töreninde Tema İSTANBUL projesini hayata geçiren MESA, ARTAŞ-AVRUPA KONUTLARI, ÖZTAŞ, KANTUR-AKDAŞ Ortak Girişim Grubu yönetimi de tam kadro hazır bulundu. Onur gecesine, MESA Yönetim Kurulu Başkanı Erhan Boysanoğlu, ARTAŞ-AVRUPA KONUTLARI Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Çetinsaya, KANTUR-AKDAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kantur, Ortaklar Kurulu ve MESA Yönetim Kurulu Üyesi Özhan Akçalı ile Tema İSTANBUL Genel Müdürü Mesut Arslan’ın yanı sıra proje üst yönetimi de hazır bulundu. Türkiye inşaat ve gayrimenkul sektörünün bu önemli gecesinde Tema İSTANBUL’un “En İyi Karma

Proje” ödülünü, MESA, ARTAŞ-AVRUPA KONUTLARI, ÖZTAŞ, KANTUR-AKDAŞ Ortak Girişim Grubu’nun Yönetim Kurulu Başkanları Erhan Boysanoğlu, Süleyman Çetinsaya ve Ali Kantur birlikte aldılar. Tema İSTANBUL’un, Türkiye’nin dünya çapındaki gayrimenkul projesi olduğunu vurgulayan Erhan Boysanoğlu, ödülün, projenin birçok alanda elde ettiği başarıların bir anlamda tescili olduğuna da dikkat çekerek, duydukları gururu belirtti. Süleyman Çetinsaya da; Tema İSTANBUL’un büyüklüğü, bünyesindeki birçok ‘ilk’ ve ‘en’ler ile her konuda öne çıktığını vurgulayarak, ilk kez düzenlenen bu prestijli yarışmada kazanılan bu değerli ödülü, başkalarının da takip edeceğine olan inancını belirtti. Türkiye’nin mega karma projesinin

güçlü fonksiyonlarına dikkat çeken Ali Kantur ise; etaplar tamamlandıkça, yapılar yükseldikçe, Tema İSTANBUL’un ne kadar başarılı ve doğru bir proje olduğunun daha bugünden görünmeye başladığını belirtti. Kantur, Tema İSTANBUL olarak başarılara imza atmaya devam edeceklerini de vurguladı. Tema İSTANBUL Genel Müdürü Mesut Arslan ise; “Biz bugüne kadar hep kaliteli, iyi ve doğru bir iş yapmayı hedefledik, tüm planlamalarımızı bu yönde kurguladık. Sign Of The City Awards’ta layık görüldüğümüz bu ödül, bize aslında rotamızın ne kadar doğru olduğunu gösteren bir pusula oldu” diyerek, alınan “En İyi Karma Proje” ödülünden duydukları gurur ve onuru, tüm Tema İSTANBUL çalışanları ve ev sahipleri ile paylaştıklarını belirtti.

YAPI MALZEME KASIM 2014

TEMA İSTANBUL FARK OLUŞTURUYOR İstanbul Atakent’te 1.5 milyon metrekarelik devasa büyüklüğü ve güçlü fonksiyonlardan oluşan karma yapısı ile Tema İSTANBUL, hayata geçirdiği bir çok ‘ilk’ ve ‘en’ ile Türkiye’nin sembol projesi konumunda. Türkiye’nin ilk master planlı ve en büyük karma projesi olan Tema İSTANBUL, yeni bir yaşam kültürü sunan Konut Bölgesi, sosyal buluşma merkezi Tema PLAZA ve Türkiye’nin gerçek anlamdaki ilk temalı eğlence parkı Tema WORLD olmak üzere üç ana fonksiyondan oluşuyor. Eğitim, sağlık, turizm ve ticari tamamlayıcı fonksiyonların da yer aldığı Tema İSTANBUL, uyuma bölgesi olan çevresinin kaderini değiştirecek, sadece İstanbul ya da Türkiye’nin değil yakın bir coğrafyanın cazibe merkezi olacak. Sembol proje Tema İSTANBUL, yaklaşık 2 milyar dolarlık yatırım değeri ile Türkiye ekonomisine tek başına 5 milyar doların üzerinde bir katkı sağlayacak.

YAPI MALZEME - KASIM 2014

TEMA İSTANBUL KONUTLARI, AYRICALIKLI YAŞAM OLANAKLARI SUNUYOR Mega karma proje Tema İSTANBUL’un ilk etabı olan Konut Bölgesi, bölgenin en seçkin konumunda yer alan yaklaşık 334 bin metrekarelik ayrıcalıklı özel bir alanda yükseliyor. Teslim tarihi Temmuz 2015 olan Tema İSTANBUL Konut Bölgesi, 3–12 kat ile 18–30 kat arasında değişen alçak ve yüksek bloklarda yer alan toplam 3.531 konuttan oluşuyor. Yaklaşık 800 milyon dolarlık toplam yatırım değerine sahip Tema İSTANBUL konu bölgesinde, 1+1’den 4+1’e kadar uzanan farklı büyüklük ve tipteki zengin daire seçenekleri ile tüm ailelerin ihtiyaçları karşılanıyor.

MEGA PROJEDE ZENGİN SOSYAL TESİS OLANAKLARI, DEVASA YEŞİL ALAN Sosyal tesisin 3 bin metrekarelik bir alana yayıldığı Tema İSTANBUL’da; beş açık ve bir kapalı yüzme havuzu, fitness center, kapalı ve açık spor ve aktivite alanları, çok amaçlı spor sahası ve tenis kortları ile sosyal olanak-

lar da en üst seviyede yer alıyor. 285 bin metrekarenin üzerine devasa bir peyzaj ve doğal yeşil alana sahip olan Tema İSTANBUL konut bölgesinde, yaklaşık 6.400 araçlık kapalı, 800 araçlık açık otopark da bulunuyor.

‘SATIŞ OFİSİ VE PEYZAJ DÜZENLEMESİ’İLE TEMA İSTANBUL’A PRESTİJLİ ÖDÜL Türkiye’nin mega karma projesi Tema İSTANBUL’un sembol Satış Ofisi ve Peyzaj Düzenlemesi, gayrimenkul sektörünün en önemli değerlendirmelerinden “International Property Awards”da ödül aldı. Yazgan Tasarım Mimarlık imzasını taşıyan Tema İSTANBUL Satış Ofisi ve Peyzaj Düzenlemesi, bu prestijli uluslararası değerlendirmede, “Ticari Yapılar İçin Peyzaj Tasarımı” kategorisinde 5 yıldızla “Highly Commended” ödülünü aldı. Türkiye’nin en büyük ve master planlı ilk özel sektör gayrimenkul projesi Tema İSTANBUL, bünyesinde barındırdığı birçok ‘ilk’ ve ‘en’ ile olduğu kadar, getirdiği yenilikler ve eşsiz tasarımları ile de fark yaratmaya devam ediyor. Gerek farklı ve estetik

yapısı, gerekse işlevselliği ile öne çıkan Yazgan Tasarım Mimarlık imzalı Tema İSTANBUL Satış Ofisi / Showroom ve Peyzaj Düzenlemesi de, kısa sürede Türkiye’nin sembol yapıları arasına girdi. Getirdiği yenilikler ve eşsiz özellikleri ile mega karma projenin Türkiye gayrimenkul sektörüne referans olarak sunduğu Tema İSTANBUL Satış Ofisi / Showroom ve Peyzaj Düzenlemesi’nin başarısı, şimdi de uluslararası bir ödül ile tescillendi.

YAZGAN TASARIM MİMARLIK, TEMA İSTANBUL İLE KAZANDI Yazgan Tasarım Mimarlık, “Tema İstanbul Showroom Peyzaj Düzenlemesi” projesi ile Avrupa’nın en prestijli gayrimenkul ödüllerinden biri olan “International Property Awards”da ödüle layık görüldü. Tema İstanbul Satış Ofisi Peyzaj Düzenlemesi, “International Property Awards – Uluslararası Gayrimenkul Ödülleri”nin, “Ticari Yapılar İçin Peyzaj Tasarımı” kategorisinde, finaldeki rakiplerini geride bırakarak, 5 yıldız ile “Highly Commended” ödülünü aldı. Tema İSTANBUL Satış Ofisi Peyzaj Düzenlemesi ile kazanılan prestijli ödülü, 14 Ekim’de Londra’da düzenlenen törenle gerçekleşen törende Yazgan

Tasarım Mimarlık kurucu ortakları Kerem Yazgan ve Begüm Yazgan birlikte aldılar.

BAŞARI, ULUSLARARASI ÖDÜLLE TESCİLLENDİ Tema İSTANBUL’un gerek devasa yapısı ve gerekse güçlü karma fonksiyonları ile Türkiye’nin dünya çapındaki projesi olduğunu dikkat çeken Tema İSTANBUL Genel Müdürü Mesut Arslan, “Türkiye’nin gelmiş geçmiş en büyük özel sektör gayrimenkul projesi olan Tema İSTANBUL’un arkasında, her biri alanlarında önemli ve güçlü şirketlerden oluşan MESA, ARTAŞ-AVRUPA KONUTLARI, ÖZTAŞ, KANTUR-AKDAŞ Ortak Girişim Grubu bulunuyor. Güçlü ve yenilikçi yapısı ile Ortak Girişim Grubu, mega karma proje Tema İSTANBUL’un her detayını mükemmellik hedefi ile planladı. Bu doğrultuda eşsiz özellikleri ile Tema İSTANBUL, birçok açıdan sektörüne referans olan bir proje. Yine bu yaklaşımla Yazgan Tasarım, Mimarlık tarafından tasarlanan Tema İSTANBUL Satış Ofisi de, farklı, dikkat çekici yapısı, yüksek estetik değeri ve efektif kullanımı ile hem genel kamuoyu, hem de sektör tarafından beğenilen, dikkat çeken, fark yaratan bir yapı

oldu. Kısa sürede kentin sembol yapıları arasına giren Tema İSTANBUL Satış Ofisi / Showroom ve Peyzaj Düzenlemesi’nin International Property Awards gibi uluslararası arenadaki en prestijli değerlendirmelerinden birinde ödül alması, aslında bizler için çok şaşırtıcı olmamakla birlikte, gurur ve onur duyduğumuz bir gelişme oldu” diyerek, bu vesile ile; başta Yazgan Tasarım, Mimarlık olmak üzere Tema İSTANBUL Satış Ofisi ve Peyzaj Düzenlemesi’ne emeği geçen herkese tebrik ve teşekkürlerini iletti.

SEMBOL YAPIYA ULUSLARARASI ÖDÜL Çağdaş, yenilikçi, estetik, farklı, efektif ve değer katan bir yaklaşımla Tema İSTANBUL Satış Ofisi / Showroom ve Peyzaj Düzenlemesi’ni tasarlayan Yazgan Tasarım, Mimarlık kurucu ortakları Dr. Mimar Kerem Yazgan ve Dr. Y. Mimar Begüm Yazgan, “Tema İSTANBUL Satış Ofisi ve Peyzaj Düzenlemesi ile aslında ilk ödüllerimizi, Tema İSTANBUL’u hayata geçiren Ortak Girişim Grubu ve üst yönetiminden, sektörden, halktan aldık. Tema İSTANBUL Satış Ofisi ve Peyzaj Düzenlemesi, her açıdan gördüğü yoğun hatta aşırı diyebileceği-

YAPI MALZEME KASIM 2014

de mega karma yapı bünyesinde yer alıyorlar. Tema İSTANBUL’un ilk etabı olan ve halen yapımı devam eden Konut Bölgesi, toplam 3.531 konuttan oluşuyor.

TEMA İSTANBUL SATIŞ OFİSİ / SHOWROOM VE PEYZAJ DÜZENLEMESİ

Tema İSTANBUL Genel Müdürü Mesut Arslan

miz bu ilgi ve beraberinde kısa sürede sembol yapılar arasına girmesi, bizler için memnuniyet veren ilk ödüller oldu. Gayrimenkul projelerinde satış ofisleri, proje tamamlandığında çoğu zaman işlevselliğini yitiren yapılardır. Ancak imzamızı taşıyan Tema İSTANBUL Satış Ofisi / Showroom’un, proje tamamlandıktan sonra sosyal ve aktif bir yapı olarak işlevine devam edecek olması da, Yazgan Tasarım, Mimarlık olarak gurur duyduğumuz bir başka gelişmedir. Gayrimenkul alanında uluslararası arenadaki en önemli değerlendirmelerden biri olan International Property Awards’da Tema İSTANBUL Showroom ve Pezyaj Düzenlemesi’nin 5 yıldız ile “Highly Commended” seçilmesi de, bizler için ayrı bir değer taşıyor” diyerek, alınan bu prestijli ödülün onurunu, başta Yazgan Tasarım Mimarlık ekibi olmak üzere Tema İSTANBUL ve tüm sektör ile paylaştıklarını belirttiler.

GAYRİMENKULDEKİ EN ÖNEMLİ DEĞERLENDİRMELERİNDEN BİRİ 1995 yılından bu yana düzenlenen International Property Awards -Uluslararası Gayrimenkul Ödülleri; mimari, yatırım ve gayrimenkul sektörünü temsilen farklı disiplinlerden 70 üyesi ile alanında, dünyanın en önemli değerlendirme platformlarından biri olarak kabul ediliyor. Gayrimenkulün her alanını kapsayan kategorilerde değerlendirmeler yapan International Property Awards, “Mimari”, “İç Dekorasyon”, “Proje Geliştirici” ve “Gayrimenkul” başlıkları altında en iyilere ödüller dağıtıyor.

YAPI MALZEME - KASIM 2014

TÜRKİYE’NİN DÜNYA ÇAPINDAKİ PROJESİ: TEMA İSTANBUL Tema İSTANBUL, Atakent’te 1.5 milyon metrekarelik devasa bir alanı kaplayan mega karma yapısı ile Türkiye’nin en büyük özel sektör gayrimenkul projesi konumunda. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk master planlı özel sektör gayrimenkul projesi olan Tema İSTANBUL’un karma yapısı, farklı bir yaşam kültürü sunan Konut Bölgesi’nin yanı sıra sosyal buluşma merkezi Tema PLAZA ve dünya çapındaki temalı eğlence merkezi Tema WORLD olmak üzere üç ana fonksiyondan oluşuyor. Bu ana fonksiyonlar ve eğitim, sağlık, turizm ve ticari yapılardan oluşan tamamlayıcı fonksiyonlar, geliştirilen master plan dahilinde büyük bir uyum ve koordinasyon için-

Tema İSTANBUL Satış Ofisi binası da, mega karma yapının tüm fonksiyonlarının kesiştiği noktada yer alıyor. Toplam 1.500 metrekarelik bir alana sahip olan yapı, başta Konut Bölgesi olmak üzere Tema İSTANBUL’un Satış Ofisi ve Showroom mekanı olarak işlev görmektedir. Tema İSTANBUL Konut Bölgesi’nin örnek dairelerine ve maketine ev sahipliği yapan binada, Satış Ofisi’nin yanı sıra proje görsellerinin yer aldığı galeri mekânı ile idari ofisler yer almaktadır. Tema İSTANBUL Satış Ofisi / Showroom, her gün binlerce otomobilin geçtiği TEM otoyoluna yüzünü dönen, yeşil, eğimli bir topoğrafyada konumlandırılmıştır. Bina fonksiyonlarını barındıran yapıyı, elips formlu çelik kaburgalar sarmaktadır. Binanın betonarme konstrüksiyonu, yine elips formlu bir çakıl havuzunun içinde konumlanmıştır. Paslanmaz çelikten imal edilen havuz, bina konstrüksiyonunu yansıtarak, binanın yerden yükseldiği izlenimini yaratmaktadır. Binanın dış mekan peyzaj düzenlemesinde, havuz etrafını eliptik düzende çevreleyen şeritler oluşturulmuştur. Bu şeritler aynı genişlikte olup, farklı uzunluktadır. Rastgele uzunlukta düzenlenen her şerit alanını, kısa boylu bir çalı veya renkli bir çakıldan seçilen

farklı bir peyzaj elemanı tanımlar. Bu şeritler, eliptik bir düzende bir araya gelerek, renkli bir peyzaj kombinasyonu oluşturur. Bu renkli peyzajın arasında dolaşımı sağlamak için, cüruf üzerine yerleştirilmiş dikdörtgen biçiminde adım taşları bulunmaktadır. Şeritler, doğal topoğrafyayı takip ederek elips biçiminde bir çanak oluşturmaktadır. Toplam 380 metrekarelik bir alanı kapsayan bu çanak, zeplin biçimindeki binayı kavramaktadır. Peyzajda yer alan her şerit grubu, yerel iklime uygun olan farklı bitki çeşitlerini içermektedir. Çanak etkisini desteklemek için, herdem yeşil kısa boylu çalılar seçilmiştir. Daha az su tüketimi için, sprinkler sistemi yerine damlama türü sulama sistemi kullanılmaktadır. Showroom binası ve eliptik peyzaj düzenlemesinin etrafını saran 3.540 metrekarelik yeşil alanda ise, rastgele dağıtılmış herdem yeşil ve ibreli ağaçlar bulunmaktadır. Eliptik bahçede olduğu gibi, etrafı saran peyzajda da yerel iklime uygun ağaçlar seçilmiştir. Yapının iç mimari peyzaj tasarımı ise, çeşitli objelerde ve yüzeylerde tek bir yeşil renk kullanarak, mekânsal derinlik hissini arttırmak üzerine kurgulanmıştır. Yoğun olarak kullanılan iç mekân bitkileri, bulundukları ortamı bir iç bahçe haline getirir. Binanın mobilyaları da, peyzaj elemanlarını mekânlarla bütünleştirmek amacıyla özel olarak detaylandırılmıştır. Örneğin; ziyaretçile-

rin oturması için tasarlanan ahşap platformda, iç mekan bitkilerini barındıran boşluklar imal edilmiştir. Ayrıca, satış birimleri arasına yerleştirilen dolapların üstüne, altındaki mobilya ile birlikte detaylandırılan saksılar imal edilmiştir. İç mekân boyunca kullanılan yeşil renk; görsel işaretlerin bütünleşmesini ve yön bulmayı sağlar. Dış mekân peyzajı da; yeşil rengin bütünleştirici etkisini güçlendirir. Böylece, görsel devamlılık; iç mekân ile dış mekan arasındaki derinlik ve renk ilişkileri ile sağlanmış olur.

TEMA İSTANBUL, YENİ VE FARKLI BİR YAŞAM KÜLTÜRÜ VAAT EDİYOR Tema İSTANBUL, mega karma yapısındaki güçlü fonksiyonlar ve eşsiz özellikleriyle bölgesinin kaderini değiştirecek bir proje. Uyuma bölgesi olan Atakent’i, yeni bir yaşam, sosyal buluşma, iş ve eğlence merkezine dönüştürecek olan Tema İSTANBUL, sadece çevresine değil, İstanbul ve Türkiye’ye, hatta yakın coğrafyasına cazibe yaratacak, değer katacak dünya çapındaki bir proje. Tema İSTANBUL Konut Bölgesi ise tüm bu büyük cazibe ve değerin içinde yeni ve farklı bir yaşam kültürü vaat ediyor. Eşsiz konumu ile özel ve ayrıcalıklı benzersiz bir konuma sahip Tema İSTANBUL Konut Bölgesi, panoramik kent ve göl manzarasının yanı sıra ulaşım açısından da çok önemli

konumda bulunuyor. TEM’in hemen yanı başında olan Tema İSTANBUL, mevcut metro istasyonlarına yakınlığı, E-5, Sahil Yolu gibi diğer ana arterler ile Atatürk Havalimanı’na kolay ve hızlı ulaşım sağlıyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin planlamalarında projenin içinde Tema Metro istasyonunun da bulunduğu Tema İSTANBUL, yapımına başlanan 3’ncü Havalimanı ve 3’ncü Köprü bağlantı yollarına yakınlığıyla, gelecekte gelişecek yeni ulaşım ağının da merkezi konumunda. Seçkin bir konumunda yer alan yaklaşık 334 bin metrekarelik ayrıcalıklı özel bir alanda yükselen Tema İSTANBUL Konut Bölgesi, 3–12 kat ile 18–30 kat arasında değişen alçak ve yüksek bloklardan oluşuyor. Toplam 3.531 konutun bulunduğu Tema İSTANBUL Konu Bölgesi’nde, 1+1’den 4+1’e kadar uzanan farklı büyüklük ve tipte zengin daire seçenekleri ile tüm ailelerin ihtiyaçları karşılanıyor. Sosyal tesisin 3 bin metrekarelik bir alana yayıldığı Tema İSTANBUL’da; beş açık ve bir kapalı yüzme havuzu, fitness center, kapalı ve açık spor ve aktivite alanları, çok amaçlı spor sahası ve tenis kortları ile sosyal olanaklar da en üst seviyede yer alıyor. 285 bin metrekarenin üzerine devasa bir peyzaj ve doğal yeşil alana sahip olan Tema İSTANBUL konut bölgesinde, yaklaşık 6.400 araçlık kapalı, 800 araçlık açık otopark da bulunuyor. YAPI MALZEME KASIM 2014

Vitrifiye, seramik ile banyonuzda buluştu

Seramik sektörünün yenilikçi markası Seramiksan, Volcano vitrifiye grubuyla tasarımı yaşam alanlarına taşıyor. Seramiksan’ın vitrifiye ürünleri ile duvar karosu ve porselen yer karosu seçeneklerinin uyumlu birlikteliği, benzersiz bir banyo deneyimi yaşatıyor Seramik sektörünün teknoloji ve tasarım konusunda istikrarlı markası Seramiksan, vitrifiye serisi ile kaliteli yaşam için gerekli tüm teknolojiyi şık bir tasarımla birleştiriyor. Banyodaki güzelliği tamamlayan Volcano, kesintisiz oval formu ve minimalist tasarımıyla dikkat çekiyor. Asma klozet ve banyo dolabıyla

YAPI MALZEME - KASIM 2014

beraber kullanılan ve 58cm, 85cm, 105cm ve 120cm lavabo seçenekleriyle sunulan çevre dostu Volcano, tüm klozetlerde 2,54,5 lt ile temizlik yapabiliyor. Volcano’nun şıklığını tamamlamak isteyenler için vitrifiye grubuna uyumlu Galata ve Ebru seçenekleri dikkat çekiyor. İstanbul’un tarihi semtinden aldığı ilhamı gri, bej ve mavi

renkli desenlerinde yaşatan Galata banyolara farklı bir estetik duygu katarken; Ebru, siyah ve beyaz alternatifleriyle vitrifiyenin şıklığına uyumlu bir dinamizmi yansıtıyor. Seramiksan vitrifiye koleksiyonu ile uyumlu, her zevke özel karo seçenekleri ile banyoda mükemmele ulaşmak isteyenleri bekliyor.

Kayalar Kimya 2015’te de istikrarlı büyüme hedefinde Yenilikçi, kaliteye ve yeni teknolojilere önem veren vizyonuyla sektöründe hızlı adımlar atan Genç markasıyla sektörde ihracat lideri konumunda yer alan Kayalar Kimya, istikrarlı büyümesini 2015 yılında da sürdürmeyi hedefliyor Endüstriyel mobilya boya ve vernik sektörünün öncüleri arasında yer alan Kayalar Kimya, son kullanıcının beklentilerini iyi saptayarak, güncel teknolojiyi iyi bir şekilde takip edip insan ve çevre sağlığını da ön planda tutarak sektöre öncülük etmeyi hedefliyor. Mobilya endüstrisine ürettiği ahşap boya ve verniklerinden, inşaat sektöründe su bazlı dekoratif boyalara ve birçok sektöre hammadde dağıtımına kadar geniş bir

YAPI MALZEME - KASIM 2014

ürün grubunun üretim ve pazarlamasını yapan Kayalar Kimya, ihracat lideri konumu ve sektöre yön veren ürünleri ile pazardaki gücünü ve konumunu her geçen gün daha da güçlendirme hedefi ile emin adımlarla yola devam ediyor. Asıl hedeflerimiz arasında 2019 yılında Avrupa’da vernikte bir numara olmaktır diyen Kayalar Kimya Genel Müdürü Tolga Kayalar’dan başarılı çalışmaları hakkında bilgi aldık.

Kayalar Kimya 2013 yılını nasıl geçirdi? Bu yıl içinde yaptığınız yatırımlar ve istenilen hedefler tutturuldu mu? Bununla birlikte 2014 hedefleriniz nelerdir? “Şirket olarak 2012 yılının ikinci yarısında tatsız bir tecrübe yaşadık. 32 bin metrekare alana kurulu son teknoloji üretim tesisimizi büyük bir yangınla kaybetmemizin ardından hızlı ve profesyonelce yürütülen kriz süreci sonu-

Kayalar Kimya Genel Müdürü Tolga Kayalar

cunda kısa sürede tekrar pazara ürün vermeye başladık. 2013 için en büyük yatırımımız, sekiz ayda 55 milyon lira yatırımla ve modern teknoloji ile tekrar yapılandırılan yeni fabrikamız oldu. Kapasite ve otomasyon anlamında Avrupa’nın ilk üç tesisinden birine sahip olduk. Eski fabrikamızın mobilya grubu kapasitesi 35 bin ton, inşaat grubu kapasitesi 25 bin ton iken yeni kurulan fabrikamız yüzde 20 daha büyük bir kapasite ile inşa edildi. Şirketimizde 150’si mavi yakalı olmak üzere 380 kişi çalışıyor. Kayalar Kimya olarak yılın ilk yarısında yüzde 28’lik bir büyüme elde ettik. Aynı zamanda ihracatta gösterdiğimiz başarıyı yılın ilk yarısında da sürdürdük. Şu anda 24 milyon dolarlık ihracat rakamına sahibiz.Bu yılın sonunda 50 nin üzerinde ülkeye ihracat yapıyor olacağız. Rusya, Azerbaycan ve Cezayir en büyük üç pazarımız. Şu an yakın dönem hedeflerimiz arasında Kuzey Amerika ve Latin Amerika pazarı var. İspanya fabrikamızdan bu ülkelere ulaşacağız. Latin Amerika’da ise bu sene

sonu itibariyle Peru’ya ürün gönderimine başlayacağız. Önümüzdeki 5 yıl her yıl yüzde 20 büyüme hedefiyle ilerliyoruz. Asıl hedefimiz ise 2019 yılında Avrupa’da vernikte bir numara olmak için hızla büyümek. Hindistan’da üretim çalışmalarımızı 2016 yılına kadar başlatmayı planlıyoruz. Orta Afrika’da ise bir ülke belirleyip o bölgede de çalışmalara hızla başlayacağız. Bu iki ülkeye yaklaşık 20 milyon euroluk yatırımımız olacak.”

genel onarım, otomotiv gibi çok geniş bir kullanım alanına sahip Düfa Sprey Boya’yı ve zeolit minerali katkısıyla doğa dostu bir ürün olarak, duvarlarda kusursuz bir görünüm oluşturan Düfa Zeolit Minerali Katkılı İpek Mat Duvar Boyası’nı satışa sunduk. Önümüzdeki dönemde de yeniliklerimiz devam edecek.”

Kayalar Kimya’nın çatısı altında bulunan Düfa markasının bu yıl içerisinde pazara sunduğu yeniliklerden bahseder misiniz?

SEKTÖRÜN ÜRETİM VE TEKNOLOJİK YAPISI GÜÇLÜ İnşaat sektöründe yaşanan hareketliliği nasıl değerlendiriyorsunuz, ayrıca kentsel dönüşüm boya sektörünü nasıl etkiliyor?

“Düfa Boya sektörün son tüketiciye ulaşan markalar arasında lider konumunu koruyan, teknolojiye uyumu ve yenilikleriyle dikkat çeken bir markadır. Bu yıl da bu çerçevede hareket ederek, pazara sunduğumuz yenilikler ve yeni teknolojilerle adımızdan söz ettirdik. Bu yıl, Düfa Boya olarak dekorasyon, mobilya ve eşya gençleştirme, beyaz eşya,

“Son dönemdeki yeni yatırımlarla sektörün üretim ve teknolojik yapısının güçlendiğini görüyoruz. Elbette her yıl olduğu gibi bu yıl da inşaat sektöründeki büyüme sektör performansını doğrudan etkileyecektir. Sektörün gelişiminin ülke ekonomisinin gelişimi ile paralel bir dinamiğe sahip olduğunu gözlemliyoruz. Geçtiğimiz yılı küçük YAPI MALZEME KASIM 2014

de olsa büyüme ile kapatan boya sektöründe bu yıl ihracatın büyük rol oynayacağını düşünüyoruz. Kayalar Kimya olarak ihracat gücümüz sayesinde sektör büyümesine paralel hatta daha fazla bir büyüme rakamına ulaşmayı hedefliyoruz. Öte yandan kentsel dönüşüm inşaat sektörünü olduğu gibi boya sektörünü de olumlu etkileyecektir. Bu anlamda kentsel dönüşümü hem sektör hem de şehirleşme bakımında pozitif görüyoruz. Sektörün önde gelen üreticisi konumumuzla duyulan bu ihtiyacı fazlasıyla karşılayacak kapasiteye sahibiz. Geçtiğimiz yıl elde ettiğimiz büyüme rakamlarını daha da artırarak rekabet gücümüzü üst seviyelere taşıyacağız.”

Zengin renk seçeneğini uygulama fırsatı tanıyan “Tinting Renklendirme Sistemi” hakkında bilgi verir misiniz? “Tinting Teknolojisi sayesinde istenilen rengin kodu makinaya girilerek 10 dk gibi kısa bir sürede hazırlanması mümkün oluyor. Her boyutta üretilen baz boyaya kolaylıkla uygulanabilen sistem, sahip olduğu renk kodlama özelliği ile elde edilen rengi hafızasında tutarak, yıllar sonra bile kusursuz bir şekilde

YAPI MALZEME - KASIM 2014

yeniden hazırlayabiliyor. Bu şekilde üretimde sürekliliği mümkün kılmış oluyoruz. Nerdeyse sonsuz renk seçeneğini uygulama fırsatı tanıyan Tinting Teknolojisi, Aynı zamanda her rengi rafta tutma zorunluluğunu ortadan kaldırarak bayileri stoklama derdinden de kurtarıyor.” Sektörün tüm ihtiyacını süratle karşılamayı mümkün kılan “UV Kürlenmeli Sistemleri” hakkında bilgi verir misiniz? “Türkiye’de mobilya üretiminin artışına paralel olarak fabrikalaşmanın artması ve klasik boyama teknikleri ile istenilen üretim hızına yetişilememesi üzerine hızlı bir yöntem olan UV Kürlenmeli Sistemler, günümüzde mobilya ve ahşap sektöründe yaygın olarak kullanılıyor. Ultraviyole ışınlarının etkisiyle saniyeler düzeyinde kürlenebilen bir boyama ve vernikleme sistemi olan Genç UV Kürlenmeli ürünlerimiz ile birçok uygulama yöntemine uygun olması, son kullanıcıda üretim prosesinde yapılan işlemlerin azaltılmasından dolayı üretime hız katıyoruz. Üretimde düşük alan ihtiyacının yanı sıra verimliliğin artması ve enerji tasarrufu sağlaması sebebiyle de maliyeti düşürerek profesyonel üreticilere avantaj sağlıyoruz. Sprey, silindir,

perde makinesi gibi birçok uygulama yöntemi için uygun olan bu sistem üşük alan ihtiyacı ve mevcut boyama hatlarına UV lambaların entegre edilebilme özelliklerine de sahip. Ayrıca bu ürünler ağırlıklı olarak solvent içermemesi ve solvent emisyonunun düşük olmasıyla çevreye duyarlı bir yapı sergiliyor.”

Renk seçiminde sunduğunuz alternatifler neler? Ayrıca 2014 yılında renkler konusunda ne gibi değişiklikler olacak? “Renk seçiminde Düfa İpek Mat Duvar İç Cephe Duvar Boyası kartelamızdaki renkler ciddi anlamda alternatif sunuyor tüketiciye. Bunun yanı sıra Düfa Mix teknolojisiyle de, hayal ettikleri her türlü rengi oluşturabiliyorlar. Örneğin salonundaki perdelerle birebir aynı renk duvar boyası isteyen tüketicimiz, perdesinden bir parçayı bize getirerek birebir aynı renkte duvar boyasına kavuşabiliyor. Bununla ilgili şimdiye kadar çok olumlu tepkiler aldık. Her yıl kartelamızı o yılın trendlerine ve taleplere göre yeniliyoruz. Bu yıl da dekorasyon trendleri doğrultusunda kartelamızı yeniledik.”

Kayalar Kimya çatısı altında bulunan Düfa ve Genç’in sektöre ve ülkemize sunduğunuz yeniliklerden bahseder misiniz? “Kayalar Kimya olarak gelişmeye, farklılık oluşturmaya dair çalışmalarımıza her zaman öncelik verdik. Bunun yanı sıra güçlü bayi ağı ve satış kanallarımız sayesinde tüketicimizin ihtiyaçlarını süratle karşılama becerisine sahibiz. Pazarda ihracat konusundaki başarı ve tecrübemiz sayesinde uluslararası pazarlarda tamamen yerli sermaye ile global bir marka olma başarısı göstermemiz ise Kayalar Kimya’ya sektörde duyulan güveni zaman içinde pekiştirmiştir. Bulunduğumuz pazarlarda rekabet gücümüzü sürdürmek amacıyla farklılaşmaya, tüketicilerimize yeni ürünler ve farklı özellikler sunmaya devam edeceğiz. Bu başarımızın arkasında başarılı Ar-Ge çalışmalarımızın payı büyük. Türkiye’nin Sanayi Bakanlığı Onaylı sayılı Ar-Ge tesislerinden birine sahibiz. Sektörde Ar-Ge anlamında en çok proje üreten firmayız. Bu sebeple Kayalar Kimya olarak Ar-Ge bütçemizi her yıl olduğu gibi bu yıl da artırmaya devam edeceğiz. Ar-Ge Merkezi’mizde kendi uzmanlık alanlarına göre çalışan yedi farklı birimle projelerimizi yürütüyoruz. Firma stratejilerimize paralel olarak yeni departmanların kurulması da planlarımız arasında yer alıyor.”

Düfa ve Genç’in bayi ağları, eğitimleriniz ve Ar-Ge faaliyetleriniz hakkında bilgi verir misiniz?

“Türkiye’nin Sanayi Bakanlığı Onaylı sayılı Ar-Ge tesislerinden birine sahibiz. Ar-Ge merkezimizde 65 mühendis ile çalışmalarımızı hızla sürdürüyoruz. 2014 yılı itibariyle 15 adet tamamlanan, 25 adet devam eden ve 10 adet de planlanan projemiz mevcut. Su Bazlı Çift Komponentli Parke Vernikleri Geliştirilmesi, Mikro Seramik Kürecikli Termal İç ve Dış Cephe Boya ve Astarları, Yangına Dayanıklı Çift Komponetli Boya ve Vernik Sistemlerinin Geliştirilmesi gibi projelere imza atıyoruz. Projelerimizde tüketicilerin ve sektörün ihtiyaçlarına çözüm bulmaya öncelik verirken inovasyonu çalışmalarımızın temeline koyarak ihracat yaptığımız ülkelerde de sektöre öncülük etmeyi hedefliyoruz. Son kullanıcının beklentilerini iyi saptayabilen ve güncel teknolojiyi takip ederek insan ve çevre sağlığını da gözeterek ürün ve hizmetleri makul fiyatlar ile sunan bir çalışma yapısı içindeyiz. Mobilya Ar-Ge Proje Pazarı Sanayi Kategorisi’nde aldığımız Birincilik Ödülü, 3. Kimya Ar-Ge Proje Pazarı’nda alınan Girişimcilik Kategorisi Birincilik Ödülü ve En Fazla Katılım Sağlayan Sanayici Ödülü gibi pek çok başarıya imza atmanın mutluluğunu yaşıyoruz.”

Türkiye’deki boya pazarını nasıl değerlendiriyorsunuz? Boya sektörüyle ilgili bir değerlendirme yapar mısınız? “Kimya Sanayi ilaçlardan boyalara, tekstilden, otomotiv sanayine bitmiş ve son ürün tedarik eden, Türkiye ekonomisin-

de çok önemli bir yere sahiptir. Özellikle 2023 ihracat hedefi 500 milyar dolar olan Türkiye ihracatında otomotiv sanayinden sonra en fazla ihracat yapan sektördür. Buna rağmen tüm dünyadaki kimya sanayi yurtiçi satış ve ihracat değerlerine göre 16.sıradadır. Mevcut konumumuzu daha iyi hale getirmek için Bilim ve Sanayi Bakanlığından ArGe merkezleri kapsamında firmalara sağladığı teşvikler bizim gibi şirketlerin Ar-Ge de yatırımlara hız vermemizin önünü açmıştır. Kayalar Kimya, kimya sektöründe Sanayi ve Bilim Bakanlığı onaylı az sayıda Ar-Ge merkezinden biridir. Şahsi fikrim, bu teşvikler gelişmiş ülkelerdeki kimya devlerine iyi tanıtılırsa Türkiye’nin 2023 hedefi olan 500 milyar dolarlık ihracatına katkıda bulunacak yatırımlar gelebilir. Son dönemdeki yeni yatırımlarla sektörün üretim ve teknolojik yapısının güçlendiğini görüyoruz. Elbette her yıl olduğu gibi bu yıl da inşaat sektöründeki büyüme sektör performansını doğrudan etkileyecektir. Sektörün gelişiminin ülke ekonomisinin gelişimi ile paralel bir dinamiğe sahip olduğunu gözlemliyoruz. Geçtiğimiz yılı küçük de olsa büyüme ile kapatan boya sektöründe bu yıl ihracatın büyük rol oynayacağını düşünüyoruz. Kayalar Kimya olarak ihracat gücümüz sayesinde sektör büyümesine paralel hatta daha fazla bir büyüme rakamına ulaşmayı hedefliyoruz. Geçtiğimiz yıl elde ettiğimiz büyüme rakamlarını daha da artırarak rekabet gücümüzü üst seviyelere taşıyacağız.”

YAPI MALZEME KASIM 2014

Rockwool International Yangın Güvenliği Kamu İşleri Müdürü Birgitte Messerschmidt

Taş yünü, enerji verimliliği için Türkiye’nin radarında Binalarda Enerji Verimliliği Konferansı, Türkiye ve Danimarka’dan inşaat ve yalıtım sektörü profesyonellerini bir araya getirdi. Yenilikçi ürünleri ve sistemleri ile taş yününde dünya lideri olan Rockwool’da, “Yangın Güvenliğinden Ödün Vermeden Enerji Verimliliği” başlıklı sunum ile konferansta yer aldı Binalarda Enerji Verimliliği Konferansı, Türkiye ve Danimarka’dan inşaat ve yalıtım sektörü profesyonellerini İstanbul’da buluşturdu. Konferansta, Avrupa’da enerji verimliliğinde en etkin ülkelerden biri olan Danimarka’nın İklim, Enerji ve İnşaat Bakanı Rasmus Helveg Petersen Danimarka’nın bu konudaki deneyimlerini ve örnek başarı hikâyelerini paylaştı. Yeni ve mevcut binalarda enerji verimliliğinin vurgulandığı konferansta, Türkiye’de enerji kültürünü geliştirecek ve verimlilik konusunda farkındalığı artıracak çevre dostu ve

YAPI MALZEME - KASIM 2014

düşük maliyetli çözümler masaya yatırıldı. Yenilikçi ürünleri ve sistemleri ile taş yününde dünya lideri olan Rockwool, “Yangın Güvenliğinden Ödün Vermeden Enerji Verimliliği” başlıklı sunum ile konferansta yer aldı. Rockwool International Yangın Güvenliği Kamu İşleri Müdürü Birgitte Messerschmidt tarafından gerçekleştirilen sunumda, binalarda yalıtımın enerji verimliliğini artırmaya etkisi aktarıldı. Messerschmidt; “Binalarda enerji verimliliğini artırmada yalıtım ürünlerinin etkin rolü çok iyi bilinse de, bu ürünlerin yangın güvenliğinde oyna-

dığı rol çoğunlukla göz ardı ediliyor. Oysaki yanıcı özellikte kimi yalıtım ürünleri yangının ve dumanın yayılmasına sebep olabilmekte. Taş yünü yalıtım ürünleri ise yanmaz özellikte olduğundan, binalarda yangının yayılması riskini artırmaz.” dedi. Yalıtım ürünlerinin yangın sırasındaki performanslarının bilinmesi ve uygun yalıtım ürünü seçiminin önemine dikkat çeken Messerschmidt özetle şunu söyledi: “Taş yünü gibi yanmaz yalıtım ürünleri, binaların hem enerji verimli hem de yangına karşı güvenli olmalarını sağlıyor.”

Ege Seramik evinizi sonbahara hazırlıyor Geçtiğimiz günlerde Autumun Collection 2014 koleksiyonunu takipçilerinin ve müşterilerinin beğenisine sunan Ege Seramik, Elements serisi ile özgün tasarımlarına bir yenisini daha ekledi

Ege Seramik, Elements serisini vintage trend uzantısı olarak tasarladı. Seri, sanayi yapılarının duvar yüzeylerini anımsatan minimalist görüntüsü ile elegan ve sıradışı mekânlar oluşturma fırsatı sunuyor. Digital Tile teknolojisi ile sırlı granit olarak üretilen Elements serisi, zengin ebat ve renk seçenekleri ile mekanlar için birbirinden farklı alternatifler sunuyor.

DOĞAYI MEKANLARINIZA TAŞIYAN SERİ; TIMBER Sonbahar – Kış sezonuna zengin

YAPI MALZEME - KASIM 2014

ürün alternatifleri ile başlangıç yapan Ege Seramik, doğa kadar gerçek doğa kadar dayanıklı serileri ile dikkat çekmeye devam ediyor. Autumn Collection 2014 koleksiyonunda yer alan Timber serisi, rölyefli ahşap yüzeyi ve doğal görünümü ile evinize sıcak bir görünüm kazandırmayı vadediyor. Seri 6 farklı ebat ve 3 farklı renk seçeneği ile farklı kombinler oluşturma fırsatı sunuyor. Seri, sırlı granit özelliği ile iç ve dış mekânlarda rahatlıkla kullanılabiliyor.

Ege Vitrifiye’nin zengin ürün portföyü ile banyolarınızı baştan oluşturabilirsiniz Minimal tasarımı ile banyolara yeni bir soluk getirmesi için tasarlanan seri, fonksiyonel yapısı ile öne çıkıyor

yaptığımız yatırımların ve gelişen ürün portföyünün ihracat satışlarımıza olumlu katkı sağladığını bu fuarda gördüğümüz yoğun ilgi ile tespit etmiş bulunuyoruz.’’ dedi.

SERGİLENEN YENİ SERİLER Diıamas

Diamas serisi, sahip olduğu şık ve modern çizgilerinin yanı sıra özgün ve sıradışı tasarımıyla da ön plana çıkmayı başarıyor. Seri, yüzeyindeki kırılmaların sağladığı yansımalar ile banyonuzda ışık şölenine davet ediyor. Serinin lavabosu minimal açık sifon sistemi ile tamamlanabilirken aynı zamanda mobilya uyumlu olarak da kullanılabiliyor. Ege Vitrifiye Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Polat

Vitrifiye sektörünün lider markalarından Ege Vitrifiye şimdi de Mythos serisi ile banyolarda. Mythos serisinde yer alan asma klozet ve duvara tam dayalı klozet modern ve özgün tasarımlarıyla dikkatleri üzerine çekiyor. Minimal tasarımı ile banyolara yeni bir soluk getirmesi için tasarlanan seri, fonksiyonel yapısı ile öne çıkıyor. İnce ve zarif yavaş kapanabilen kapağı, dayanıklılığı ve sessiz çalışma özelliği ile tüm banyolarda rahatlıkla kullanılabiliyor

EGE VİTRİFİYE, İTALYA’DA GÖZ DOLDURDU

Vitrifiye sektörünün öncü markalarından Ege Vitrifiye, İtalya’nın Bologna

şehrinde yapılacak olan dünyanın en büyük uluslararası seramik ve banyo aksesuarları fuarı olan Cersaie Fuarı’na katıldı. Ege Vitrifiye, dünya seramik ve vitrifiye sektörünün nabzının tutulduğu organizasyona koleksiyonunda yer alan ve üst segmente hitap eden yeni ürünleriyle katıldı. Ege Vitrifiye, Diamas, Mythos ve Alvona ürünleriyle dikkatleri üzerine çekmeyi başardı. Fuara katılımlarıyla ilgili görüşlerini aktaran Ege Vitrifiye Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Polat; ‘’ Türk Vitrifiye sektörünün uluslararası platformda yer alması oldukça önemli. Ege Vitrifiye olarak geçen yıl olduğu gibi bu yılda Cersaie Fuarı’na katılım sağladık. Ege Vitrifiye’de

Mythos

Minimal tasarımı ile banyolara yeni bir soluk getiren Mythos serisi, fonksiyonel yapısı ile öne çıkıyor. İnce ve zarif yavaş kapanabilen kapağı, dayanıklılığı ve sessiz çalışma özelliği ile tüm banyolarda rahatlıkla kullanılabiliyor. Monoblok lavabo modern ve özgün tasarımı ile dikkat çekiyor.

Alvona

Banyolarında sıradan ve klasik tasarımlara yer vermek istemeyenler için. Sade ve modern görünümü ile Alvona Asma Klozet mekânlarınızı yeniden yorumluyor. Yavaş kapanabilme özelliğine sahip, ince ve zarif kapağı ile farkını ortaya koyuyor. Serinin lavabosu, güçlü duruşu ile mekâna ayrı bir stil katıyor. YAPI MALZEME KASIM 2014

Ytong Mimari Fikir Yarışması’nın kazananları Venedik Bienali’ni gezdi Yenilikçi ürünleriyle modern yapılaşmaya yön veren Türk Ytong’un düzenlediği “Kültürel Süreklilik Aracı Olarak Mimarlık” konulu Mimari Fikir Yarışması’nda kazanan 4 projenin ekip üyeleri, ödül olarak jüri üyeleri ile birlikte üç gün süreyle İtalya’nın Venedik kentinde düzenlenen 14. Uluslararası Venedik Bienali’ni izleme ve değerlendirme fırsatı buldular

Dönüşüm sürecinde, bugünün mimarlık ve kent ortamına eleştirel bir bakış geliştirmeye davet eden Ytong Mimari Fikir Yarışması; tümüyle dijital platformda yürütülen yarışma süreci, her türlü medya türüne açık katılım imkânı ve ödül olarak “Venedik Mimarlık Bienali gezisi” ile mimarlık yarışmalarında bir ilke imza atmış oldu. Sektördeki köklü duruşunun yanında, bilgiye ve yeniliğe açık projeleri hayata geçirmesi ile tanınan Türk Ytong tarafından düzenlenen 2014 Ytong Mimari Fikir Yarışması, “Kültürel Süreklilik Aracı Olarak Mimarlık” başlığıyla; bilgiye kapı açan, kültürel ve yaratıcı endüstrileri destekleyen, dönüşüm sürecinde kültürel ortamı ve mimarlığın temel alanlarını sahiplenen öncülüğüyle, geçmişten bugüne, bugünden geleceğe mimarlığın özgün temellerini ortaya çıkarmak ve bu konuya dikkat çekmek amacıyla düzenlendi. Yarışma ile kent yaşamına, mimarlığın düşünce ve tasarım alanına katkıda bulunmayı amaçlayan Türk Ytong, öğrenmeye ve yeniliğe açık genç mimarlar için de güzel bir etkileşim fırsatı sundu.

BUGÜNÜN KENT VE MİMARİ ANLAYIŞI SORGULANDI Yarışma sürecini ve projeleri değerlendiren Mimar Sinan Güzel Sanatlar

100

YAPI MALZEME - KASIM 2014

Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Güzin Konuk yarışmaya katılan projelerin nitelik ve nicelik adına yarışmanın amacına uygun ve yeni değerler üreten yaklaşımlara sahip projeler olmasının önemli olduğunu belirtti. Konuk, “Yarışmaya başvuran projelerde kent ve mimarlık adına yaklaşımların bütünleşmiş olması derinlemesine incelenen düşüncelerin yeni kavramlarla projelere yansıtılması, kültürel süreklilik bağlamında ortak, ilişkili ve güncel sorunlara gönderme yapan yaklaşımların bulunması dikkat çekiciydi. Kimlik ve kültürel süreklilik adına bu kapsamda çok derin ve nitelikli görüşlerin proje-

ler ile yansıtıldığını gördük. Ayrıca değişim, dönüşüm sürecinde özellikle yok edilen kültürel mirasa karşı söz edilen uyarılara ve kent kültürünü yaşatmak adına çevrenin sahiplenilmesine dikkat çekmek önemliydi. Yarışma ile bunun başarılmış olması da sevindirici” diye konuştu. Ytong Akademi’nin başlatmış olduğu projelerin gelecekte daha derin noktaları ortaya çıkaracağını ve katılımcıların sadece yarışma sürecinde değil sürekli olarak bu konuları gözeterek yaşayacaklarına inandığını belirten mimar Tuncer Çakmaklı, yarışmanın bu anlamıyla faydalı sonuçlar doğurduğunu ifade etti. Çakmaklı, “Geldiğimiz noktada, bugünün mimarlık ve kent ortamına eleştirel bir bakış ile dikkat çekmek istediğimiz yarışma sayesinde arzu ettiğimiz bilincin oluşmaya başladığı gördük. Sadece Türkiye’den değil yurtdışından mimar ve düşünürler de projeler ile konuya destek oldu. Projenin geneline baktığımızda öğrencisiyle, mezunuyla, akademik personeli ile gerçekten renkli ve verimli bir sonuç elde etmiş olduk” dedi. Mimar Tuncer Çakmaklı, Mimar Alişan Çırakoğlu, Prof. Dr. Celal Abdi Güzer, Prof. Dr. Güzin Konuk ve Türk Ytong Yönetim Kurulu Başkan Vekili Nükhet Demiren’den oluşan yarışma jürisinin 57 proje arasında yaptığı değerlendirme sonucunda eşdeğer 4 proje ödüle değer bulundu.

Ayvaz ATEX sertifikalı Ex-Proof (Alev Sızdırmaz) ürünler Petrol, petrol ürünleri, kimya, LPG, doğal gaz, kömür madenleri, şeker fabrikaları, kereste ve mobilya fabrikaları, ekmek fırını ve fabrikaları gibi yanıcı, parlayıcı ve patlayıcı maddelerle uğraşan birçok sanayi kollarında normal çalışma şartlarında, arıza ve bakım gibi hallerde (Gaz, toz veya yanıcı madde buharı gibi nedenlerle) patlayıcı ortam oluşabilmekte

Elektrik aletlerinin çıkardığı kıvılcım ve ark bu ortamları tehlikeye düşürmekte ve patlamalara neden olmaktadırlar. Bu nedenlerle bu gibi iş yerlerinin patlayıcı ortamlarında kullanılan elektrik aletleri farklı olmak zorundadır. İşte bu olaya ex-proof ve kullanılan elektrikli aletlere de ex-proof elektrikli aletler adı verilmektedir.

102

YAPI MALZEME - KASIM 2014

AYVAZ EX-PROOF KABLO KORUMA KILIFI (ESNEK METAL HORTUM) Elektrik, kıvılcım ve ark gibi olayların oluşma riski olan elektrik kablolarının geçtiği yerlerdeki elektrik kabloları, ex-proof özelliği olan flexible hortumlarla korunmaktadır. Ayvaz Ex-proof Kablo Koruma Kılıfları, elektrik kablolarının sebep olabileceği ark ve kıvılcı-

ma karşı kablo koruma kılıfı olarak kullanılmaktadır. Servis ömrü; değişebilir ortam koşulları söz konusu ise, sızma başlayana kadar geçen zaman içindeki toplam yükleme devir sayısına eşittir. Yükleme devir sayısı hortumun tek yönlü hareketinde yer değişimi sonunda, ilk harekete başladığı noktaya dönme sayısıdır. Servis ömrü birçok noktaya bağlıdır. Bunlardan en önemlileri sıcak-

lık, montaj şartları ve hareket açısıdır. Sertifika: IEP 13 ATEX 0184U Malzeme Yapısı: Hortum: AISI 316L Paslanmaz Çelik Örgü: AISI 304 Paslanmaz Çelik Fitings: Karbon Çelik – Paslanmaz Çelik Bağlantı: Flanşlı, kaynak boyunlu, rakorlu, nipelli vb. Nominal Çap: DN 8 (1/4”) - DN 100 (4”)

AYVAZ AU-18, AU-20 VE AU-21 ROTLU SEVİYE ŞALTERLERİ Ayvaz Rotlu Seviye Şalterleri, basınçlı ya da basınçsız tüm kaplardaki sıvı seviyesinin kontrolü amacıyla tasarlanmıştır. Kontrol elemanı olarak paslanmaz çelik şamandıra ve paslanmaz çelik tüp içerisine yerleştirilmiş manyetik çalışma özelliği olan reed switch devresinde oluşan birim kullanılmaktadır. Sıvının kaldırma kabiliyeti sayesinde şamandıra tüp boyunca doğrusal olarak aşağı-yukarı hareket eder. Şamandıra içindeki manyet ile reed switch birbirine yaklaştığında kontakt oluşturup, devreyi açar veya kapatır. Akışkan seviyesini kontrol etmek amacıyla bu tip on/off uygulamalarında kullanılabilir. Ayvaz Rotlu Seviye Şalterleri; normalde açık ya da kapalı kontak alabilme, uzun servis ömrü, sızdırmazlık, komple paslanmaz çelik aksam, kullanılacak kabın şekline bağlı kalmadan çalışma ve korozyon dayanımı gibi avantajlara sahiptir. Sertifika: IEP 14 ATEX 0223 Malzeme Yapısı: Komple paslanmaz çelik Bağlantı: Dişli - DN10 (3/8”) Basınç Değerleri: Maks. 10 bar’a kadar (AU-20), Maks. 16 bar’a kadar (AU-21) Çalışma Sıcaklığı: Maks. çalışma sıcaklığı 125°C Ayvaz AU-22 ve EG-11 Seviye Şalterleri

istenilen düzeyde kalması güvenli bir biçimde sağlanır. Çalışma şekli ve kontak noktaları isteğe bağlı olarak düzenlenir. Normalda açık veya kapalı olarak düzenlenebilen kontaklar arasındaki minimum aralık 30 mm’dir. Ayvaz AU-22 ve EG-11 Seviye Şalteri; hassas biçimde seviye kontrol olanağı, normalde açık ya da kapalı kontak alabilme, uzun servis ömrü, sızdırmazlık, sürekli kontrol olanağı, kullanılacak kabın şekline bağlı kalmadan çalışma ve korozyon dayanımı avantajlarına sahiptir. Sertifika: IEP 14 ATEX 0222 E Malzeme Yapısı: Tüp: Paslanmaz çelik Şamandıra: Paslanmaz çelik Bağlantı: Flanşlı - DN50 (2”) - DN100 (4”), Dişli - DN50 (2”) Basınç Değerleri: Maks. 16 bar’a kadar Çalışma Sıcaklığı: Maks. çalışma sıcaklığı 125°C

AYVAZ MG-33 VE MG-33S MANYETİK SEVİYE KONTROL CİHAZLARI Ayvaz MG-33 Seviye Kontrol Cihazı, fiziğin temel ilkelerinden; sıvıların kaldır-

ma ve elektromanyetiğin itme ve çekme prensiplerini bir arada kullanarak tasarlanmış kullanışlı ve emniyetli bir cihazdır. Sıvı seviye değişimini takip eden şamandıranın içinde yer alan mıknatıslar, dış cidar üzerine yerleştirilmiş kırmızı-beyaz renkli flapları etkileyerek seviyeyi takip etmenizi sağlar. Ayvaz MG-33 ve MG-33S Seviye Kontrol Cihazları, üstün manyetik dizaynı sayesinde, hızla değişen sıvı seviyeleri ve titreşimin yoğun olduğu ortamlar gibi zor şartlar altında bile sistemin güvenle çalışmasını sağlar. MG-33, dijital veya analog göstergelere bağlanabilir ve uzaktan takip edilebilir. Ayvaz MG-33 Seviye Kontrol Cihazları; sürekli ve kolay izleme imkanı, sızdırmaz konstrüksiyon, basitlik ve güvenilirlik, farklı normlarda flanş bağlantısı, değişik sıvılarda, yüksek sıcaklık ve basınçlarda çalışma imkanı, çok yönlü uygulama ve uzun ömür gibi avantajlara sahiptir. Sertifika: IEP 14 ATEX 0213 Bağlantılar: Flanşlı Basınç Değerleri: Maks. 16 bar’a kadar Çalışma Sıcaklığı: Maks. çalışma sıcaklığı 180°C

AYVAZ AU-22 ROTLU SEVİYE ŞALTERİ Basınçlı ya da basınçsız tüm kaplardaki sıvı seviyesinin kontrolü amacıyla tasarlanmıştır. Sezgi elemanı olarak paslanmaz çelik şamandıra ve paslanmaz çelik tüp içerisine yerleştirilmiş manyetik çalışma özelliği olan reed switch devresinde oluşan birim kullanılmaktadır. Sıvı seviyesinin değişimine bağlı olarak tüp boyunca doğrusal hareket eden şamandıra, içerisindeki sürekli mıknatıs ile kontrol seviyesindeki reed switch’i uyarır. Reed switch’in kapalı konuma gelmesiyle elde edilen sinyal, kontrol panosuna iletilerek buradaki röle devresi tarafından değerlendirilir. Röle devresi istenilen çalışma şekline bağlı olarak selenoid ve motorlu vana çalışmasına kumanda eder ve/veya bağlanacak bir ışıklı ya da sesli uyarıcı ile kullanıcıya bilgi verir; sıvı seviyesinin YAPI MALZEME KASIM 2014

103

BASF, Paintistanbul 2014’te çevreci çözümlerini sergiledi BASF, Paintistanbul 2014’te efekt pigmentleri, dekoratif, otomotiv ve endüstriyel boya sistemleri için çevreci çözümlerini ve yüksek performanslı boya bağlayıcılarını vitrine çıkardı

SOLVENT BAZLI VE YÜKSEK KATILI BOYA SİSTEMLERİ İÇİN DİSPERSİYON AJANLARI Efka® PX 4751 özellikle -pigmentleri disperse etmek için geliştirilmiş bir dispersiyon ajanıdır. Solvent Bazlı ve yüksek katılı boya sistemlerinde sinerjist ihtiyacını en aza indirerek dispersiyon ajanının verimliliğini maksimum seviyeye çıkaran ileri polimer teknolojisine sahiptir.

DEKORATİF, OTOMOTİV VE ENDÜSTRİYEL BOYA SİSTEMLERİ İÇİN ÇEVRECİ ÇÖZÜMLER

BASF, 23 - 25 Ekim tarihleri arasında CNR Exhibition Center, Yeşilköy’de gerçekleştirilen Paintistanbul 2014’de boya hammaddeleri alanındaki geniş kapsamlı uzmanlığını ziyaretçilerin beğenisine sundu. Şirket; efekt pigmentleri, dekoratif, otomotiv ve endüstriyel boya sistemleri için çevreci çözümlerini ve yüksek performanslı boya bağlayıcılarını vitrine çıkardı. BASF, bu hammaddeler konusundaki uzmanlığını, 1. Hall B3 numaralı standında paylaştı.

DEKORATİF BOYALAR İÇİN EFEKT PİGMENTLERİ Dekorasyon sektöründe daha göz alıcı olma eğilimini destekleyerek, iç ve dış cephe uygulamalarına yönelik çekici bir süsleme efektini sunan BASF, Paint İstanbul fuar organizasyonunda dekoratif boyalara yönelik efekt pigmentlerini tanıttı. Bunların arasında, dekoratif boyalarda kullanılmak üzere, ışığın az bulunduğu ortamlarda mat görünen fakat direkt ışık altında parıldayan ve çekici yüzeyler elde etme olanağı sunan yeni efekt pigmentler Firemist® Velvet Serisi de bulunuyor. İnci, bronz ve bakır tonlarında kadifemsi efektler BASF standındaki duvarda panellerde sergilendi.

104

YAPI MALZEME - KASIM 2014

ANTİKOROZİF BOYALAR İÇİN EMÜLSİYON Joncryl® 1522 BASF tarafından DTM (metale direkt uygulanan) antikorozif boyalar için geliştirilmiş bir emülsiyondur. Antikorozif pigmentlerin yer almadığı formülasyonlarda yüksek parlaklık (> 80 @ 60º) ve 25-40 mikron arası kuru film kalınlığı istenen boyalarda mükemmel nem, tuz ve aşınma direnci sağlar.

Sicopal® Yellow EH 1567 (L 1130) dekoratif, otomotiv ve endüstriyel boya sistemlerinde kurşunlu pigmentlerin kullanılmadığı formülasyonlarda yüksek renk şiddeti ve yüksek örtücülük özellikleriyle öne çıkan, Zn-free olması nedeniyle de çevre sağlığı açısından dekoratif boyalarda özellikle tavsiye edilen BASF’nin en yeni Bizmut Vanadat pigmentidir.

ÇEVRECİ VE YÜKSEK PERFORMANSLI SU BAZLI İÇ CEPHE BOYALARI Modern iç cephe mimarisi ve tasarımı hayat kalitemizi arttırmak üzerine odaklanmaktadır. İç cephe boyaları da yaşam alanlarımızı daha keyifli hale getirmeye yardımcı olur. Yine de boyalar gittikçe artan çevre standartlarına da uyum sağlamak durumundadır. Bu bağlamda düşük VOC, APEO ve formaldehid içermeyen stiren akrilik ve saf akrilik bağlayıcı portföy ile hem yüksek performanslı hem de sustainable boyalar üretmek mümkündür. Acronal® ECO 6258 ile emisyon içermeyen düşük kir tutma özelliği ve yüksek ovalama direncine sahip iç cephe boyaları üretebilir; Acronal® PLUS 6282’yi mutfak, çocuk odası ve hastane odaları gibi temizliği önemli alanlarda kullanmak üzere düşük kir tutma özelliği olan boyaların üretiminde kullanılmaktadır.

n a d ’ ı p a K k i l e Ç a y e n l a a p K m a k k ü y ü b

Kapı k i l e Ç Kale 5 Ekim-30 atı , n e d s Kale’ litesine 1 laşma fır ı s a a u rk ü ma cesi ve k lanağı ile c n ö o ün ven törün Kapı gü n indirim k e s ra lik pı ik ka . Kale Çe TL’ ye va l e ç e 0 e Kilit v lara müjd asında 80 k ar alaca tarihleri Kasım

Kale Çelik Kapı, başlattığı büyük kampanya ile tüketicilere güvenlik ve kaliteye hızla ulaşmaları için fırsat sağlıyor. Yarım yüzyılı aşkın tecrübesiyle Kale markası, tüm kapılarda farklı renk ve model tasarımlarıyla güvenliğin sembolü oldu. Çelik kapı sektörünün jenerik markası Kale Çelik Kapı, mekâna ve kişisel tercihlere uygun modellerini tüketicinin beğenisine sunmaya devam ediyor. Kale, maksimum müşteri memnuniyeti ve güçlü Ar-Ge’si ile yenilikçi ürünler konusunda fark yaratmaya devam ediyor. Kale Çelik Kapı’lara ulaşabilmek için www.kalecelikesya.com.tr adresinden size en yakın bayiyi bulabilir ya da 444 0 243’ten bilgi alabilirsiniz. 15 Ekim-30 Kasım arası devam edecek kampanya ile çelik kapı alacaklara tercih edeceği kapı modeline göre 800 TL’ye varan indirimler sunulacak. Kale Tam Kapsam Güvenlik; alarmdan kasaya, kilitten sigortaya, pencere sistemlerinden kapıya ve elektronik sistemlere kadar tüm güvenlik çözümlerini bir arada sunan bir güvenlik paketidir. Müşterilerine Kale güvencesiyle bütünsellik ve konfor sağlar. Kale Endüstri Holding 1953 yılında temelleri atılmış, 1979’da Kale Kilit ile atağa

106

YAPI MALZEME - KASIM 2014

kalkmış, 1988 yılında tüm şirketlerini Holding çatısı altında toplamış, dev yatırımları ile büyümeye devam eden bir kuruluştur. Bugün, Kale Endüstri Holding çatısı altında Kale Kilit, Kale Kilit Dış Ticaret, Kale Çelik Eşya, Kale Kapı Pencere Sistemleri, Kale Güvenlik Sistemleri, Kale İnşaat, KaleYapı Gayrimenkul, Kale Topkapı Bina İşletme ve Kale Sigorta Acenteliği şirketleriyle hizmet veriyor. Türkiye’nin lider kilit üreticisi Kale Kilit ise, her yıl İstanbul Maden ve Metaller İhracatçı Birlikleri (İMMİB) tarafından ihracatta başarılı faaliyetlerin ödüllendirildiği “İhracatın Yıldızları Ödülleri”nde bu yıl da metal eşya kategorisinde üst üste 8. kez ipi göğüsleyerek birinci oldu. Kale Kilit bu başarısını, 2013 yılında gerçekleştirdiği 58.7 milyon dolar değerinde ihracat ile elde etti. Kale Kilit katma değerli ürünlerle birlikte Avrupa’da tercih edilen marka haline gelerek, kilit sektöründe dünyanın en büyüğü İtalya’nın hâkim olduğu pazarlarda onlara rakip olmaya başlamıştır.

Hyundai Asansör’den Balkanların en hızlı asansörü Kore’nin en büyük holdingleri arasında yer alan ve 60’tan fazla ülkeye asansör ihracatı yapan Hyundai, Türkiye’den Balkanlara uzanıyor

re, Arnavutluk, Kosova ve Sırbistan’ın Türk yatırımcılarının hedefinde olduğunu belirten Ek, “Türkiye Makedonya’ya en fazla yatırım yapan ikinci ülke. Üsküp’te inşa edilen Cevahir Residance & Shopping Center, Balkanların en yüksek binası olması bakımında bizim için önemli. Hyundai Asansör olarak, 25 kat ve üzeri binalarda hızlı ve güvenli

HMF Hyundai Asansör Genel Müdürü Hakan Ek

Dünyada birçok metro ve tren istasyonlarının yanı sıra çeşitli havalimanları, iş merkezleri ve gökdelen gibi büyük projelere imzasını atan Hyundai Asansör, Türkiye’de HMF Hyundai Asansör güvencesi ile hızla büyümeye devam ederken bir yandan da Avrupa ve Balkan ülkelerini hedefliyor. Türkiye’de faaliyete başladığı 2009 yılından bu yana 6 kat büyüme kat eden HMF Hyundai Asansör, Üsküp’te yapımına devam edilen Balkanların en yüksek binasına, 4 m/s ile saniyede 1.5 kat çıkan Balkanların en hızlı asansörünü yapıyor. Makedonya’nın başkenti Üsküp’te 300 milyon Euro’luk yatırımla inşa edilen Cevahir Residance & Shopping Center’ın yürüyen merdiven ve asansörlerini üstlenen HMF Hyundai Asansör Genel Müdürü Hakan Ek, Hyundai Asansör’ün Türkiye pazarında hızla büyümeye devam ettiğini, öte yandan çevre ülkelerdeki iş fırsatlarını da değerlendirdiklerini söyledi. Makedonya başta olmak üze-

108

YAPI MALZEME - KASIM 2014

çözümlerimizle fark yaratıyoruz. Cevahir Residance &Shopping Center’da kullandığımız asansörlerimiz, şu anda Balkanların en hızlı asansörleri.” dedi. 2015 yılında bitmesi planlanan Cevahir Residance &Shopping Center’da Hyundai Asansöre ait, 38 adet asansör ve 10 yürüyen merdiven kullanılacak.

Tokoz yükseltilmiş (Yüzer) döşeme ayakları Cumhurbaşkanlığı Köşkü’nde Ankara Atatürk Orman Çiftliğinde yer alan Cumhurbaşkanlığı Yeni Hizmet Binasının Ana bina 2. ve 4. Kat teraslarının doğal taş kaplamaları Tokoz Yükseltilmiş (Yüzer) Döşeme Ayakları ile yapıldı

4. Kattaki büyük bitki köklerinin gizlenmesinin yanı sıra yalıtım katmanına müdahale edebilmek ve zeminde kot

116

YAPI MALZEME - KASIM 2014

farkı olmaksızın su drenajını sağlamak için kullanılan Tokoz Yükseltilmiş (Yüzer) Döşeme Ayakları; Teraslarda, çatılarda,

bahçelerde, balkonlarda, teknik platformlarda, havuz çevrelerinde, güvertelerde, laboratuvarlarda, çatı yürüme yollarında, sanayi ve petrol tesislerinde, dinlendirme depolarında, fabrikaların yıkama alanlarında ve su ile temas istenmeyen durumlarda kullanılır. İstenilen final kotuna ulaşmak ve eğim farkını ortadan kaldırmak amacıyla gezilebilen ve gezilemeyen teraslarda yalıtım üzerine koruma şapı atmadan son kat döşeme yapabilme, döşeme kaplamasının açık derz aralıkları vasıtasıyla sürekli bir drenaj sistemi görevi üstlenmesini ve olası yalıtım sıkıntılarında her an müdahale edebilme imkânı sağlayan Tokoz Yükseltilmiş (Yüzer) Döşeme Ayakları en az 1000 kg/ adet taşıma kapasitesine sahiptir.

Thea Neva ile ışık kat hayata Neva serisinde elektrik anahtarları üzerinde yer alan mavi renkli, soft ve dekoratif LED’ler, mekânları göz zevkine uygun şekilde renklendirirken karanlıkta anahtarın yerini bulmanızı da kolaylaştırıyor

Elektrik anahtarı ve prizlere yüksek teknolojiyi estetikle yorumlayarak yansıtan marka Thea, Neva Serisi ile yaşam alanlarına bambaşka bir ışık taşıyor. Son yüzyılın keşfi LED aydınlatmayı elektrik anahtarı tasarımlarına taşıyan Thea, büyük yenilikle birlikte tüm kullanıcılara eşsiz bir konfor sunuyor. Neva serisinde elektrik anahtarları üzerinde yer alan mavi renkli, soft ve dekoratif LED’ler, mekânları göz zevkine uygun şekilde renklendirirken karanlıkta anahtarın yerini bulmanızı da kolaylaştırıyor. Neva serisinin tasarımları, dünyaca ünlü Türk tasarımcı Mirzat Koç’un imzasını taşıyor. Mirzat Koç, yaratıcı çizgileri ile Neva’da teknolojiye farklı bir yorum getiriyor.

MEKÂNLAR THEA NEVA LİNE İLE IŞILDIYOR ‘Line Efekti’ ile sunduğu tasarım sayesinde yaşam alanlarına sıra dışı bir hareket katan ve bu sayede ışığı çizgilerle yeniden yorumlayan Thea Neva Line, dinamizmin ruhunu taşıyan mekânlardan hoşlananlar için bronz, gümüş ve siyah renk alternatiflerini sunuyor. Thea Neva Line, farklı detaylarla mekânlarda büyük farklar yaratmayı başarıyor. Thea Neva Line’ın krom parlaklığı taşıyan tasarımları, ışıltıdan hoşlananlara beklentilerinden çok daha fazlasını sunuyor.

118

YAPI MALZEME - KASIM 2014