Yapı Malzeme Mart'15

Page 1












İmtiyaz Sahibi İSTMAG Magazin Gazetecilik İç ve Dış Tic. Ltd. Şti. adına H. Ferruh Işık Genel Müdür Ahmet Kızıl ahmet.kizil@img.com.tr Yayın Editörü Ahmet Faruk Koyuncu faruk.koyuncu@img.com.tr Reklam Müdürü Hakan Girgin hakan.girgin@img.com.tr Grafik Tasarım Sami Aktaş sami.aktas@img.com.tr Sorumlu Müdür Cüneyt Aktürk cuneyt.akturk@img.com.tr Dış İlişkiler Müdürü Hakan K urt hakan.kurt@img.com.tr Kurumsal İletişim Müdürü Ebru Pekel ebru.pekel@img.com.tr Muhasebe Müdürü Mürsel Gürler mursel.gurler@img.com.tr Abone Zekeriya Aydoğan zekeriya.aydogan@img.com.tr CTP-Baskı İhlas Gazetecilik A.Ş. Merkez Mahallesi 29 Ekim Cad. İhlas Plaza No:11 A / 41 Yenibosna-Bahçelievler/İstanbul Tel: 0 212 454 30 00 Adres Evren Mah. Bahar Cad. Polat İş Merkezi B Blok No:1 Kat:4 Güneşli-Bağcılar / İstanbul Tel: +90 212 604 51 00 Faks: +90 212 604 51 35

Gayrimenkul Sektörü için 2015 dönüm noktası Sektörün destekçilerinin bir araya geldiği fuarlar dizisinde yer alan dergimiz Yapı Malzeme, sektörden her zamanki gibi büyük beğeni toplamayı başardı. Yapı Malzeme Dergisi olarak, sektörden aldığımız güçle, kararlı ve hızlı bir şekilde emin adımlarla ilerlemeye devam ediyoruz… Malumlarınız üzere fuarlar sektörlerin yeniliklerini sergiledikleri büyük arenalar olarak ön plana çıkıyor… Bu anlamda Şubat sayımız ile ‘İskele Kalıp Fuarı, Beton Fuarı ve UNİCERA Fuarı’nda’ yer aldık. Bu fuarlara özel olarak yapmış olduğumuz dosyalarımız ile de sektörün gücünü dergimiz aracılığı ile bir bakıma okuyucularımıza aktarmış olduk… Ayrıca geçen yılı rekorla kapatan gayrimenkul sektörü 2015’e büyük zirve ile başladı. Yaklaşık 250 inşaat sektörü temsilcisi Ankara’da yapılan İnşaat Zirvesi’ne katıldı. Başbakan ile 8 bakanın katıldığı ve 5.5 süren toplantı sonrasında vatandaşa müjdeli haber geldi. Konut alacak vatandaşın yüzde 25’lik peşinatına yüzde 15 devlet desteği sağlanırken, yapılan zirvede sektörün sorunları da masaya yatırıldı. İnşaat sektörü temsilcileri son dönemde siyasilerden gelen eleştirilerin ardından yapılan zirveyi önemli bir adım olarak yorumlarken, KDV ve vergi alanlarında da düzenleme talep etti. Ülke genelinde özelikle dar ve orta gelirlinin ev almakta güçlük geçtiğini belirten firmalar, kamudan alacakları destekle uygun fiyatla ev üretebileceklerini söyledi. Öte yandan kamudan gelen destek planına inşaat firmaları da katıldı. Firmalar, peşinat tutarına yüzde 15’e varan indirim kampanyası yaparken, yüzde 1 peşinat, kredi yüküne destek gibi kampanyalar da başladı… Bizde sayfalarımız arasında konu ile alakalı bir dosya çalışması hazırladık. Umarım beğenirsiniz… Fakat şunu da söylemek gerekir ki; 2015 yılı, gayrimenkul sektörü için çok önemli bir dönüm noktası olacak… Yeni bir sayıda bir arada olmak dileği ile… Saygılarımızla,

Ahmet Faruk Koyuncu


12 - Dünya İkincisi Müteahhitler Ankara’da ödüllendirildi 18 - Türkiye İMSAD’ın 33. Olağan seçimli genel kurul toplantısı yapıldı 26 - İnşaatçılardan konut yardımına ilk yorumlar 34 - Yangın yalıtımında bilinçli değiliz 36 - Dev Proje: Üçüncü Havalimanı 54 - Avcı Architects’ten yeni nesil ofis tasarımları 76 - Türk Yapı Sektöründeki istikrarlı büyüme 2015’te de devam ediyor 90 - Evleri boyaya hazırlamadan önce

ABS YAPI&FARESİN ................................ 21 – 25

EGE YILDIZI .................................................... 103

NET İLETİŞİM ......................................124 – 125

AKG GAZ BETON............................................... 93

ERYAP ...............................................................35

P4 İNJET......................................................... 126

ARMUTLU ....................................................... 112

HES KABLO .......................................................99

PAREX GROUP ..................................................71

ASANSÖR FUARI.................................. 2015 115

HEXAPAN .......................................... 64 - INSERT

PENCERE FUARI 2015.................................. 119

BAUMİT .............................................................41

İHLAS KOLEJİ ................................................. 120

BORU FUARI 2015 ........................................ 123

İHLAS PAZARLAMA........................................ 118

BOSCH......................................................... Ö.K.K

İNTEK ..................................................................1

BRAAS ............................................................ 107

İSG FUARI............................................ 2015 117

CANON .......................................................... Ö.K.İ

KARKİM........................................................... 4- 5

CERMİX .............................................................59

KİLSAN.............................................................. 89

TÜRK BARTER ............................................... 111

ÇİMSA ......................................................51 - A.K

KUZULUK....................................................... 114

TÜRKİYE GAZETESİ ....................................... 122

EAE AYDINLATMA............................................... 9

LAYHER............................................................... 7

VOLİ TURİZM.................................................. 116

EAE ELEKTRİK ............................................... 128

MAPEI................................................ 81 – 83 -85

YEM YAPI FUARI 2015 .................................. 113

PERI KALIP ...................................................... Ö.K REMMERS ........................................................75 SOLAREX 2015 ............................................. 121 TRAKYA CAM ......................................................3


Dünya İkincisi Müteahhitler Ankara’da ödüllendirildi

Aktüel

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Dünyanın En Büyük 250 Uluslararası Müteahhidi” listesine girerek Türkiye’nin 7 yıldır bulunduğu dünya ikinciliği konumunu tescilleyen 42 müteahhidi ödüllendirdi

12

YAPI MALZEME - MART 2015

Türkiye Müteahhitler Birliği ve Ekonomi Bakanlığı’nın işbirliğiyle düzenlenen törende konuşan Erdoğan, “Sizlerle birlikte bu millet için çalışmaya devam edeceğiz. Çünkü siz inşa için varsınız, siz ihya için varsınız. Orta Asya’da, Orta Doğu’da, Afrika’da, Güney Asya’da, Güney Amerika’da velhasıl dünyanın her yerinde gidilmemiş ülke, el atılmamış iş bırakmayacağız” dedi. Türkiye Müteahhitler Birliği Başkanı Mithat Yenigün, “Yurtdışı müteahhitlik hizmetlerinde, 7 yıldır dünya ikincisi olmanın büyük gururunu yaşıyoruz. Hedefimiz uluslararası gündemdeki tüm olumsuzluklara rağmen, toplam gelirdeki payımızı da hızla yukarıya taşımaktır” diye konuştu.

DÜNYANIN EN BÜYÜK 250 ULUSLARARASI MÜTEAHHİDİ Engineering News Record (ENR) tarafından açıklanan “Dünyanın En Büyük 250 Uluslararası Müteahhidi” listesine girerek Türkiye’nin dünya ikinciliği konumunu tescilleyen müteahhitler Ankara’da ödüllendirildi. Türkiye Müteahhitler Birliği ve Ekonomi Bakanlığı’nın düzenlediği Yurtdışı Müteahhitlik Hizmetleri Ödül Töreni’ne, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, özel sektör kuruluşları, farklı ülkelerden 30’a yakın büyükelçi ve Türkiye Müteahhitler Birliği üyesi müteahhitler katıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, uluslararası arenada Türkiye’yi dünya ikincisi yapan 37’si


Türkiye Müteahhitler Birliği üyesi toplam 42 müteahhide başarı plaketi verdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan törende yaptığı konuşmada, Türkiye’yi dünya ikinciliğine taşıyan müteahhitlerin başarılarının artarak devamını dileyerek, “Önümüzdeki yıllarda bu listede 42’nin çok çok üstünde şirketlerimizi görmeyi temenni ediyorum” dedi. “Sizlerle birlikte bu millet için çalışmaya devam edeceğiz. Çünkü siz inşa için varsınız, siz ihya için varsınız” diyen Erdoğan, “Orta Asya’da, Orta Doğu’da, Afrika’da, Güney Asya’da, Güney Amerika’ya velhasıl dünyanın her yerinde gidilmemiş ülke, el atılmamış iş bırakmayacağız” şeklinde konuştu.

‘ORTAKLIK KÜLTÜRÜNÜ OLUŞTURDUĞUMUZ GÜN TÜRK MİLLETİNİN ÖNÜNDE KİMSE DURAMAZ’ Erdoğan şöyle devam etti: “Mithat Başkan’ın da ifade ettiği, ‘ortaklık kültürü’nü bence ileriye çok daha farklı bir şekilde taşımalısınız. Yani rekabeti, dönemimizde faydalı gibi görünse de aynı zamanda bir yerde de sömürme aracı olarak görüyorum. Biz paylaşımcı bir milletiz. Biz ahilik kültürüne sahip bir milletiz. Öyleyse bu paylaşım kültürü içerisinde, ‘Bu projeyi gel beraber yürütelim. Diğer projeyi yine beraber yürütelim. Üçüncü projeyi de diğer iki arkadaşımız yürütsün’ sözlerini duyduğumuz gün, inanın Türk milletinin

önünde kimse duramaz. Biz bunu başarır aşar gideriz.” Aynı sektörde faaliyet gösteren diğer ülke şirketlerinden farklı olarak daha kaliteli, daha hesaplı iş yapma yanında insan odaklı, hak temelli bir anlayışın ortaya konulması gerektiğini vurgulayan Erdoğan, işçi sağlığı ve iş güvenliği konusunda da, “Türkiye çok ileri bir noktaya geldi. Açıkçası ben artık insanca çalışma şartlarına sahip olmayan hiçbir şantiye, hiçbir işyeri görmek istemiyorum” dedi.

EKONOMİ BAKANI ZEYBEKCİ: ‘DÜNYA LİDERİ OLMANIN ZAMANI GELMİŞTİR’ Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, inşaat sektörü için 2023’te, tüm dünyada şartYAPI MALZEME MART 2015

13


larını Türkiye’nin oluşturduğu bir inşaat sektörünün olmazsa olmaz hedefleri olduğunu belirterek, “Dünya lideri Türk müteahhitlik sektörünün zamanı gelmiştir. Hükümet olarak uluslararası projelerde sizi desteklemeye özel ziyaretlere kadar her şeye hazırız. Yurtdışı temsilcilerimiz size destek vermeye devam edecektir” diye konuştu.

TMB BAŞKANI YENİGÜN: ‘7 YILDIR DÜNYA İKİNCİSİ OLMAK BÜYÜK GURUR’ Türkiye Müteahhitler Birliği Başkanı

14

YAPI MALZEME - MART 2015

Mithat Yenigün, “Dünya pazarına damga vurmak ve tam 7 yıldır Çin’den sonra dünya ikincisi konumunda bulunmak bizim için büyük gurur kaynağıdır” dedi. Türk müteahhitleri olarak bu başarıyı çok daha yükseklere çıkarmaya kararlı olduklarını vurgulayan Yenigün, “Asıl hedefimiz, pazar payımızı arttırmak ve daha büyük katma değer oluşturmaktır. Bu noktada yapılması gereken, yurtdışında ortaklıklar kurarak; aynı bölgelerde güç birliği içinde, birbirimize rakip olmadan daha iyi şartlarda işler almak, daha ekonomik ve daha hızlı işler yapmaktır” diye konuştu.

‘DÜNYA İNŞAAT SANAYİNİN ZİRVESİNE BİR TÜRK OTURDU’ Türk inşaat sektörünün, uluslararası arenadaki etkinliğini hızla arttırmaya devam ettiğini kaydeden Mithat Yenigün, “TMB Başkan Vekilimiz Emre Aykar, 16 Kasım 2014 tarihinde Paris’te yapılan, Uluslararası Müteahhitler Birlikleri Konfederasyonu CICA’nın başkanı seçildi. Bugün dünya inşaat sanayinin en yüksek temsil organının başında TMB Başkan Vekili bir Türk müteahhit bulunmaktadır” şeklinde konuştu.


‘2023 HEDEFİMİZ 100 MİLYAR DOLAR’ TMB Başkanı Mithat Yenigün, Türk müteahhitlerinin yurtdışında üstlendikleri yıllık yeni iş tutarının 25-30 milyar Dolar bandına oturduğunu belirterek, devletin de desteğiyle 2023 yılı hedeflerinin 100 milyar Dolar olduğunu açıkladı. Yenigün şöyle konuştu: “Dünyadaki ve bölgemizdeki gelişmeler bizleri çetin rekabet koşullarıyla karşı karşıya bırakmaktadır. Tüm bunlara rağmen, Türk müteahhitler olarak, geleceğe

umutla bakmaya devam ediyoruz.” Mithat Yenigün konuşmasında söz konusu hedef için üç temel konuya değindi: Teknik müşavirlik hizmetlerinin desteklenerek firmalarımızın proje, inşaat ve işletme süreçlerinin tümünde yer almasının sağlanması; iş yaptığımız ülkelerin ihtiyaçlarına göre uzmanlık gerektiren - özellikli projelerin geliştirilmesi ve uygulanması; son olarak da dış pazarlarda farklı finansal enstrümanların uygulamaya konularak kaynak temin edilmesi.

MİTHAT YENİGÜN, ERDOĞAN’A TEŞEKKÜR PLAKETİ Cumhurbaşkanı Erdoğan, törenin son bölümünde ENR listesine giren tüm müteahhitlere tek tek ödül verdi. Türkiye Müteahhitler Birliği Başkanı Mithat Yenigün de sektöre verdiği destek nedeniyle Erdoğan’a teşekkür plaketi sundu.

2014’TE 4 TÜRK FİRMASI DAHA LİSTEYE GİRDİ Uluslararası inşaat sektörü dergisi Engineering News Record (ENR), her yıl müteahhitlerin bir önceki yılda ülkeleri YAPI MALZEME - MART 2015

15


Türkiye Müteahhitler Birliği ve Ekonomi Bakanlığı’nın düzenlediği Yurtdışı Müteahhitlik Hizmetleri Ödül Töreni, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Türkiye Müteahhitler Birliği Başkanı Mithat Yenigün

dışındaki faaliyetlerinden elde ettikleri gelirleri esas alarak “Dünyanın En Büyük 250 Uluslararası Müteahhidi” listesi yayınlıyor. ENR listesinde 2003’de 8, 2013’te 38 olan Türk müteahhitlik firması sayısı 2014 yılında 42’ye yükseldi.

16

YAPI MALZEME - MART 2015

Türkiye, 62 firma ile listede birinci sırada yer alan Çin’in ardından dünyada ikinci sıradaki yerini korudu. Üçüncü sırada ise 31 firma ile ABD bulunuyor. En büyük 250 firmanın pazar büyüklüğü 2013 yılında bir önceki yıla göre yüzde

6.4 artarak 543.97 milyar ABD Dolarına ulaştı. ENR listesindeki 42 Türk firmasının 2013 yılı gelirleri toplamı yüzde 21.4 artışla 20.4 milyar ABD Doları olarak gerçekleşti. Türk firmalarının toplam gelirde, 2012 yılı rakamları ile yüzde 3.3


olan payı 2013’te yüzde 3.8 olarak gerçekleşti. Türk müteahhitlerin bölgesel gelirlerdeki payı Afrika’da azalırken başta Ortadoğu olmak üzere Avrupa ve Asya’da artış gösterdi. İspanya 13 firma ve toplam pazardan aldığı yüzde 14.7’lik pay ile en büyük pazar payına sahip olma özelliğini korurken, ABD’nin pazar payı 2013 yılında 2012’ye kıyasla dünya genelinde yüzde 14’ten yüzde 13’e gerilemiş durumda, Çin’in 62 firmasının pazar payı ise dünya genelinde yüzde 13.1’den yüzde 14.5’e yükselmiş bulunuyor. Uluslararası pazarlar değerlendirmesinde; Asya toplam 146.5 milyar ABD Doları ile en büyük pazar görünümündeyken, onu 111.9 milyar ABD Doları ile Avrupa ve yüzde 7.7 küçülerek 84.1 milyar ABD Dolarına gerileyen Orta Doğu takip ediyor. Kuzey Afrika pazarındaki gelişmeler de bu pazarda yüzde 6.5 daralmaya sebep olmuş gözüküyor. Türk müteahhitlik firmaları Kuzey ve Latin Amerika pazarlarında neredeyse hiç yer almazken rekabetin en çetin olduğu Asya, Ortadoğu ve Afrika pazarlarında yer kapmaya çalışıyor. Çinli firmalar Afrika pazarında, Koreli firmalar ise Ortadoğu pazarında en büyük rakibimiz olmayı sürdürüyor.

SAYILARLA YURTDIŞI MÜTEAHHİTLİK HİZMETLERİ 22.8 MİLYAR DOLAR

“DÜNYANIN EN BÜYÜK 250 ULUSLARARASI MÜTEAHHİDİ” LİSTESİNDEKİ TÜRK FİRMALARI

2014 yılında 22,8 milyar ABD Doları değerinde proje üstlenildi. 2013’te bu rakam 33 milyar dolar seviyesindeydi. 277 YENİ PROJE 2014 yılında yurtdışında üstlenilen yeni proje sayısı 7713 PROJE Türk müteahhitlerinin yurtdışında üstlendikleri toplam proje sayısı 301.2 MİLYAR DOLAR Bugüne kadar yurtdışında üstlenilen tüm projelerin toplam bedeli 104 ÜLKE 2014 sonu itibariyle Türk müteahhitlerin faaliyet gösterdikleri ülke sayısı % 20.5 TÜRKMENİSTAN 2014 yılında en çok proje üstlenilen ülke Türkmenistan oldu. Türkmenistan % 20.5 ile birinci, Rusya % 14.8’le ikinci, Cezayir yüzde 14.2’yle üçüncü sırada yer alıyor. 8 FİRMA 2003 yılında sadece 8 Türk firması ENR listesinde yer alıyordu. 2007 yılında 22, 2014’te 42 firma listeye girdi.

YAPI MALZEME - MART 2015

17


Aktüel

Türkiye İMSAD’ın 33. olağan seçimli genel kurul toplantısı yapıldı Türkiye İMSAD Başkanı Fethi Hinginar, “Bugün çatısı altındaki 29 alt sektörü kucaklayan Türkiye İMSAD olarak bizlerin varlık nedeni, gerek politika belirleyen karar mercileri ve kamu kurumlarıyla, gerekse mimar, mühendis ve taahhüt sektörü başta olmak üzere, pazarın tüm paydaşlarıyla işbirliği yaparak, ekonomimize daha fazla fayda sağlamaktır” dedi

Türkiye İMSAD Başkanı Dündar Yetişener, Türkiye İMSAD’ın yeni başkanı Fethi Hinginar

18

YAPI MALZEME - MART 2015

Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği’nin (Türkiye İMSAD), 33. Olağan Seçimli Genel Kurul toplantısı yapıldı. Yönetim kurulunun iki yılda bir seçildiği Türkiye İMSAD’da başkanlık görevine, Türk Ytong Yönetim Kurulu Başkanı Fethi Hinginar geldi. Başkanlık görevini Dündar Yetişener’den devralan Fethi Hinginar, önceki dönemde Türkiye İMSAD Yönetim Kurulu Başkan Vekili olarak görev yapıyordu. Genel kurul toplantısında 2015-2017 dönemini kapsayan 2 yıl için görev yapacak Türkiye İMSAD’ın 18 kişilik yönetim kurulu belirlendi. Yönetim kurulunun aynı gün ilk toplantısında yapılan görev dağılımında; Türkiye İMSAD Yönetim Kurulu Başkanı Fethi Hinginar, başkan vekilleri

Oktay Alptekin (PÜKAD), Çetin Tecdelioğlu (Çetin Cıvata) ve Arif Nuri Bulut (İzocam) oldu. Kenan Aracı (Çuhadaroğlu) ile Mehmet Tunaman (Saint-Gobain Rigips) ise başkan yardımcılığı görevini üstlendiler.

TÜRKİYE İMSAD’IN YÖNETİMİNDE GÖREV ALAN DİĞER ÜYELER Dündar Yetişener (Fibrobeton), Mehmet Hacıkamiloğlu (Akçansa), Ferdi Erdoğan (Kaleseramik), Haluk Sarıaltın (Trakya Cam), Müfit Ülke (Duravit), Ercüment Yalçın (Wilo), Erdem Ertuna (Türk Demirdöküm), Ece Ceyhan Baba (Seranit Seramik), Bora Tuncer (Schneider Elektrik), Özgür Sezginer (Tepe


Beton), Yener Gür’eş (TUCSA),Kadir Başoğlu (TUKDER), Mehmet Nazım Yavuz (ÇATIDER).

YETİŞENER: “TÜRKİYE İMSAD, SEKTÖRÜNE YÖN VERMEYE VE YOL AÇICI OLMAYA DEVAM EDECEK” Türkiye İMSAD Başkanı Dündar Yetişener, genel kurul toplantısında yaptığı konuşmada, Türkiye’nin de içinde bulunduğu coğrafyada yaşanan hızlı değişim ve rekabet koşullarının, sektör örgütlerinin icraatlarını çok daha önemli hale getirdiğini söyledi. Yetişener, “Dünyada rekabet koşullarının da giderek zorlaştığı bu dönemde Türkiye İMSAD, her zamankinden daha dinamik,

sektöre yön veren, öncülük eden ve yol açıcı olmaya devam edecektir” dedi. Yetişener, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Türkiye İMSAD için bizler bugüne kadar ne söz verdiysek, gerçekleştirmek için gece gündüz çalıştık. Ankara’dan Güney Afrika’ya, Moskova’dan Batman’a, Fas’a kadar dört bir yana koştuk. Sektöre yol gösterdik, öncülük ettik. Sadece raporlarla değil, hem Ankara ile hem de sektörün diğer örgütleriyle yakın işbirliği içinde çalıştık. Beni en çok etkileyenlerin başında ise, ilk kez ‘Başkanlar Kurulu’nu toplamamız oldu. Bugün sizlerle paylaştığımız Türkiye İMSAD’ın ‘30 Yılın Öyküsü’ kitabında da göreceksiniz ki, dönemlerinde nice zorluklara göğüs germiş, derneğimizi bugünlere taşımış tüm başkanlarımıza,

bu çatı var oldukça, büyük minnet duyacağız.”

HİNGİNAR: “HEDEFİMİZ; PAYDAŞLARIMIZLA İŞBİRLİĞİ İÇİNDE ÜLKEMİZE DAHA FAZLA FAYDA SAĞLAMAKTIR” Türkiye İMSAD’ın yeni başkanı Fethi Hinginar da genel kuruldaki konuşmasına, geçtiğimiz yıl 30’uncu yaşını kutlayan Türkiye İMSAD’ı bugünlere taşıyan tüm başkan, yönetici ve üyelere teşekkür ederek sözlerine başladı. Hinginar; “Dündar Yetişener liderliğinde büyük başarılara imza atan ve başkan vekili olarak parçası olmaktan onur duyduğum son dönem yönetimindeki YAPI MALZEME MART 2015

19


tüm arkadaşlarımı da gösterdikleri üstün performansları nedeniyle kutlarım” dedi. Türkiye İMSAD olarak varlık nedenlerinin, gerek politika belirleyen karar mercileri ve kamu kurumlarıyla, gerekse mimar, mühendis ve taahhüt sektörü başta olmak üzere, pazarın tüm paydaşlarıyla işbirliği yaparak ülkemize hizmet vermek olduğunu vurgulayan Fethi Hinginar, sözlerine şöyle devam etti: “Önümüzde uzun bir yol var. Bir yanda iç pazarımızda arzuladığımız kalite ve standartlara ulaşamamış bir kentsel dönüşüm sürecindeyiz. Bu konuda hem tüm karar mercilerini uyarmaya, öneriler getirmeye devam etmek, hem de sektörümüzün diğer paydaşlarıyla birlikte koordinasyon içinde çalışmak zorundayız. Diğer yanda doğal pazarımız olan çevremizdeki ülkelerde süren çatışma ve siyasi çalkantılar var. İhracatı artırmak için yeni pazarlara ulaşmamız, o pazarlarda yerleşmemiz gerekiyor. Hedefimiz; paydaşlarımızla işbirliği içinde ülkemize daha fazla fayda

sağlamak, toplumumuzun yaşam kalitesini yükseltmektir.”

TÜRKİYE İMSAD YENİ BAŞKANI 36 YILLIK TÜRK YTONG’LU Türkiye İMSAD’ın Başkanı Fethi Hinginar, 36 yıldan bu yana Türk Ytong’da çeşitli kademelerde görevler üstlendi. Halen Türk Ytong Yönetim Kurulu Başkanı olan Fethi Hinginar, Gaziantep Ytong Sanayi A.Ş’de Başkan Vekili, Evren Zincir A.Ş Ortağı ve Yönetim Kurulu Başkan Vekilliği görevlerini yürütüyor. Son iki yıldır Türkiye İMSAD’da Yönetim Kurulu Başkan Vekili olan Hinginar, aynı zamanda; Türkiye Gazbeton Üreticileri Birliği (TGÜB) Başkanı, Avrupa Gazbeton Üreticileri Birliği’nin (EAACA) Yönetim Kurulu Üyesi, Türkiye Toprak, Çimento Sanayi İşverenler Sendikası Başkan Vekili ve Türkiye Finans Yöneticileri Vakfı Yönetim Kurulu üyesi. 1993 yılında Milli Prodüktivite Merkezi tarafından ‘Yılın İşadamı’ seçilen Fethi Hinginar, 1997 yılında da Genç Yönetici ve İşadamları Derneği tarafından, ‘Türkiye’nin En İyi 50 Yöneticisinden biri’ olmaya değer görüldü.

Türkiye İMSAD Başkanı Fethi Hinginar

TÜRKİYE İMSAD YENİ YÖNETİM KURULU VE ÖNCEKİ BAŞKANLAR Dündar Yetişener..................................... (Fibrobeton) Mehmet Hacıkamiloğlu......................... (Akçansa) Ferdi Erdoğan . ........................................(Kaleseramik) Haluk Sarıaltın .........................................(Trakya Cam) Müfit Ülke................................................... (Duravit) Ercüment Yalçın....................................... (Wilo) Erdem Ertuna ...........................................(Türk Demirdöküm)

20

YAPI MALZEME - MART 2015

Ece Ceyhan Baba ...................................(Seranit Seramik) Bora Tuncer ..............................................(Schneider Elektrik) Özgür Sezginer ........................................(Tepe Beton) Yener Gür’eş . ...........................................(TUCSA) Kadir Başoğlu . .........................................(TUKDER), Mehmet Nazım Yavuz ...........................(ÇATIDER)



Proje

Yeraltında su depolamada Yeni Standart: YENİ ELEVETOR TANK

YENİ ELEVETOR TANK, suyun toprak altında depolanabilmesi amacı ile kullanılan bir döşeme kör kalıp sistemidir. Bu kalıp sistemi sayesinde çok geniş açıklıklarda su deposu oluşturulabilir

Aynı zamanda sistem yeraltında sütun-kemer-kubbeden meydana gelen bir su sarnıcı oluşturduğu için deponun üstü yüksek yüklere maruz kalacak şekilde - örneğin otopark - kullanılabilir. Bu genişlikteki bir depo yağmur

22

YAPI MALZEME - MART 2015

sularının toplanması veya sel suyunun kontrol edilebilmesi amacı ile kullanılacağı gibi yangın suyu deposu olarak da tasarlanabilir. Bu sistem, çok sayıda sütun üzerinde kemer ve kubbeli bir beton kalıbı oluşturarak büyük açıklık-


larda minimum imalat ile döşemeyi taşıyan sistemin oluşturulmasını sağlar. Bu şekilde oluşturulan döşeme yüksek yük taşıma kapasitesine sahiptir. Döşemenin üzeri kullanım amacına göre yeşil bir yüzey elde edecek şekilde toprakla

örtülebileceği gibi araç geçişi ve/veya otopark amaçlı olarak sert zemin malzemesi ile de kaplanabilir. Bu sistem ile yangın suyu depoları bina dışında, yeraltında, çok daha ekonomik ve işlevsel bir şekilde oluşturulabilir. Geri

dönüşümlü polipropilenden imal edilen sistemin parçaları hafiftir ve hiçbir kaldırma ekipmanı gerektirmez. Sistemin kurulumu son derece basit ve hızlıdır. Su veya su buharı ile temas edecek olan sütun ve kubbeler plastik ile kapYAPI MALZEME MART 2015

23


lı olacağından korozyon riski yoktur. Oluşturulan depo yapıya ilave edilecek herhangi bir servis bacası ile kolayca denetlenebilir.

AVANTAJLARI - Yerinde döküm betonarme geniş açıklığa sahip su deposu - Geniş açıklıklarda en düşük maliyetli döşeme imalatı - Yapıldığı yere göre özel şekil ve boyut - 2,5 m’ye kadar derinlik - Yüksek yük taşıma kapasitesi - Hafif, elle taşınabilir parçalar, hiçbir kaldırma ekipmanı gerektirmez kolay ve hızlı kurulum

REFERANS Haziran 2014 | Fabrika Yangın Suyu Deposu | Hadımköy, İstanbul | Terra Yapı

İHTİYAÇ Sanayi tesisinde yer sıkıntısı olması ve üzerine ağır araçların çıkabileceği yangın suyu deposu yapılmak istenmesi

ÇÖZÜM Tam fabrika girişinde Elevetor kör ka-

24

YAPI MALZEME - MART 2015

lıpları kullanılarak çözüm bulundu - Uygulama alanı; 250 m2 - Tam fabrika girişinde, ağır araçların giriş-çıkış yapacağı alan olmasından dolayı yüksek taşıma kapasitesine bir yangın suyu deposu oluşturuldu

- Yeraltı yangın suyu deposu oluşturmak için en ekonomik sistem oldu - Geleneksel yöntemlere göre çok daha kolay, temiz ve hızlı bir uygulama yerleştirildi



Dosya Konut Yardımı

İnşaatçılardan konut yardımına ilk yorumlar geldi

Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun konut alacaklara yapılacak yüzde 15’lik yardım açıklaması gündeme bomba gibi düştü. Başbakan konunun detaylarıyla ilgili olarak açıklamalarda bulundu

Başbakan Ahmet Davutoğlu, konut alımında vatandaşa verilecek yüzde 15 oranında desteğe ilişkin ayrıntıları açıkladı. Sadece ilk evini alanlara verilecek desteğin önemli ayrıntılarından birisi şöyle: Bunun için bankada hesap açılacak ve yatırılan para 5 yıl tutulacak. Başbakan bunun üzerine şu açıklamayı yaptı: “Kanun yürürlüğe girdikten sonra, bir bankayla anlaşarak, ben konut edinmek üzere bir hesap açmak istiyorum deyip o hesaba para yatırmaya

26

YAPI MALZEME - MART 2015

başladığında, bu hesaba yatırılan para 5 yıl tutulup daha sonra kullanıldığında yüzde 15 devlet verecek. 100 bin lira biriktirmişse 15 bin lira da devlet verecek. 50 bin biriktirmişse 7 bin 500 lira devlet verecek. Böylece peşinat yükümlülüğü, peşinatı temin etmek kolaylaşmış olacak. Ama birisi derse ki; ben 5 yıl için yatırdım ama dördüncü üçüncü yılda evi almak istiyorum. Dördüncü ve üçüncü yıllar için de kademelendirilmiş bir teşvik uygulaması olacak. Beş


yıl için yüzde 15’se, dört yıl için yüzde 12, üç yıl için yüzde 10 gibi kademelendirilmiş şekilde. Bu şimdi takriben ufak oranlarda değişiklik olur. Böylece en az üç yıl o tasarruf teşvik edilmiş olacak. Erken çekimlerde de yüzde 15’ten daha aşağıya inen kademelendirme uygulanacak. Bu devletin konut talebini artırmak suretiyle inşaat sektörüne, konut alımlarında peşinat yükünü hafifletmek suretiyle de yeni evlilere ve daha düşük gelirli kesimlere yaptığı destek olacak” dedi. Konuşmasında inşaat sek-

törü ile ilgili görüşmesine de değinen Başbakan Davutoğlu, “ inşaat sektörüyle yaptığımız görüşme çok faydalı geçti. Ekonomimizin lokomotif sektörlerinden birisidir. Orada Konutder Başkanı’nın sunduğu hususlardan birisi, son dönemde talep ve arz arasında, arz lehine bir artış olduğu ve bunun bir sıkıntı doğurabileceği. Yeni evlilikleri teşvik ve diğer arkadaşların sunduğu hususlardan birisi son dönemde konut talebi ile arzı arasında arz lehine bir artış olduğu ve bir müddet sonra bunun bir sıkın-

tı doğurabileceği” şeklinde konuştu. Bu düzenlemeye göre 5 yıl içinde bir kişi ev almak için 100 bin TL biriktirse ve bu tutar alacağı konutun en az yüzde 25’ine denkse şahsa 15 bin lira (biriken paranın yüzde 15’i) destek verilecek. Eğer kişi 4 yılda yüz bin lira biriktirmişse o zaman kendisine 12 bin TL verilecek. Düzenlemenin teknik detaylarının önümüzdeki günlerde daha netleşmesi bekleniyor. Sektörün önde gelen isimleri konut yardımıyla ilgili ilk yorumlarını yaptı. YAPI MALZEME MART 2015

27


Dosya Konut Yardımı

“Yüzde 15’lik devlet katkısı sektöre pozitif bakış açısı sağlayacak”

DKY İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Ali Dumankaya

Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun, konut alımında vatandaşa verilecek yüzde 15 oranında desteğe ilişkin ayrıntıları değerlendiren DKY İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Ali Dumankaya konu ile alakalı olarak yüzde 15’lik devlet katkısının sektöre pozitif bakış açısı sağlayacağını söyledi. İlk kez ev alacakların faydalanabileceği katkı ile insanların ev alma kararının hızlanacağını ifade eden Ali Dumankaya; “Yeni getirilen teşviğin konut alıcısında önemli bir farkındalık oluşturacağını ve bugüne kadar konut alımını düşünmeyen bir kitleyi harekete geçireceğini düşünüyoruz. Bu destek ile devletin hem inşaat sektörüne hem de yeni evlenenlere ve dar gelirli kesime büyük destek sağlayacağını belirten Ali Dumankaya, “Ev almak isteyenlerin konut alma amaçlı açacağı hesapta 5 yıl boyunca örneğin 100 bin TL biriktirmesi durumunda, devlet 15 bin TL katkı sağlayacak. Hesaptaki para 5 yıldan önce kullanılmak istenirse ise kademeli olarak destek verilecek” diye konuştu. Ali Dumankaya, devlet desteğinin orta vadede katkı vereceğini ve sektörü kayıt altına almada da kolaylık sağlayacağını sözlerine ekledi.

“Sektörde olumlu bir hareketlenme olacaktır” İnşaat Sektörü Zirvesi’ne katılan Başbakan Ahmet Davutoğlu, devletin ev almak için hesap açan ve yüzde 25 peşinat biriktiren vatandaşa yüzde 15 katkı sağlayacağına ilişkin bir açıklama yaptı. Gerçekleştirilmesi planlanan yeni düzenleme ile konut kredilerinde mecburi olarak yatırılan yüzde 25 peşinatı biriktirmek için açılan her hesaba devlet de biriktirilen peşinatın yüzde 15’i oranında katkıda bulunacak. Konu ile al akalı olarak açıklamada bulunan Erguvan İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Emre Maraşlı; “Başbakanımızın bu açıklaması sektörde kesinlikle olumlu bir hareketlenmeye sebep olacaktır. Bireysel emeklilikte uygulanan katkı uygulamasına benzemiş. Bu yöntemler yurt içi tasarrufu arttırıcı teşviklerdir. Bu da devletin politika olarak gayrimenkule tasarruf gözüyle baktığı anlamına gelir” dedi.

28

YAPI MALZEME - MART 2015

Erguvan İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Emre Maraşlı


Dosya Konut Yardımı

“Devletin yapacağı bu katkı konut sektörüne bir ivme kazandıracak” Devletin, ev satın almak isteyen ve birikim yapmaya çalışan vatandaşlara para yardımında bulunmasının, sektörü olumlu yönde etkileyeceğini düşünüyorum diyen Coldwell Banker Türkiye Ülke Başkanı Dr. Gökhan Taş, konu ile alakalı olarak şunları kaydetti; “Yasalarımız, konut kredisi ile ev satın almak isteyenlere, evin değerinin yüzde 25’ini peşin ödeme zorunluluğu getiriyor. Vatandaşlarımızın bu peşinat kısım için yaptıkları birikimlerinin yüzde 15-20’si kadar da devletin destek vermesi, sadece gayrimenkul sektöründe değil birçok sektörde hareketliliği artıracaktır. Çünkü inşaat sektörü Türkiye ekonomisinin en önemli sektörlerinden biri ve beraberinde birçok sektörü de etkilemektedir. Konut satışlarına baktığımızda 2014 yılı, Cumhuriyet tarihinin en büyük tapu adet satışının yapıldığı yıl oldu. 2014 yılının son çeyreğinde de sektörde iç talep canlandı ve konut değerlerinde yüzde 12’lik bir artış görüldü. 2015 yılının da özellikle seçimler sonrasında, jeopolitik durumda düzelme ve belirginleşme meydana gelirse, faizlerin düşmesi ile birlikte sektör açısından iyi geçeceğine inanıyorum. Devletin yapacağı bu katkı ise konut sektörüne bir ivme kazandıracak ve eldeki konutların satılabilmesi için fırsat oluşturacaktır” dedi.

Coldwell Banker Türkiye Ülke Başkanı Dr. Gökhan Taş

Gerek sektör gerekse tüketici açısından olumlu bir teşvik

Gülsa İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Salih Satıcı ve Bay Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Metin Okyay Ertaş

İnşaat Sektörü Zirvesi’ne katılan Başbakan Ahmet Davutoğlu, devletin ev almak için hesap açan ve yüzde 25 peşinat biriktiren vatandaşa yüzde 15 katkı sağlayacağına ilişkin bir açıklama yaptı. Gerçekleştirilmesi planlanan yeni düzenleme ile konut kredilerinde mecburi olarak yatırılan yüzde 25 peşinatı biriktirmek için açılan her hesaba devlet de biriktirilen peşinatın yüzde 15’i oranında katkıda bulunacak açıklaması ardından konu ile alakalı değerlendirmelerde bulunan Gülsa İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Salih Satıcı- Bay Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Metin Okyay Ertaş; “ Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun konut satın almak isteyen vatandaşların konut kredilerinde mecburi olarak yatırdıkları yüzde 25 peşinatı biriktirmek için açtıkları her hesaba, devletin yüzde 15-20 oranında katkıda bulunacağını açıklaması gerek sektör gerekse tüketici açısından olumlu bir teşviktir. Hızlı bir tüketim içerisinde olduğumuz bu dönemlerde, tüketiciyi tasarrufa yönlendirecek olan bu teşvik, ev sahibi olmak isteyen kesim tarafından büyük bir avantaj olacaktır. Sektörümüze de katkı sağlayacağını düşündüğümüz bu teşviğin tüm detayları şeffaf ve kolay anlaşılır olduğu takdirde konut satışları da hızlanacaktır” açıklamasında bulundular.

YAPI MALZEME - MART 2015

29


Dosya Konut Yardımı

“Hükümetin ekonomi yönetimi tarafından tasarruf adına iyi düşünülmüş bir karar”

Dumankaya İnşaat Yönetim Kurulu Başkan Vekili Barış Dumankaya

İnşaat Sektörü Zirvesi’ne katılan Başbakan Ahmet Davutoğlu, devletin ev almak için hesap açan ve yüzde 25 peşinat biriktiren vatandaşa yüzde 15 katkı sağlayacağına ilişkin bir açıklama yaptı. Gerçekleştirilmesi planlanan yeni düzenleme ile konut kredilerinde mecburi olarak yatırılan yüzde 25 peşinatı biriktirmek için açılan her hesaba devlet de biriktirilen peşinatın yüzde 15’i oranında katkıda bulunacak. Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Dumankaya İnşaat Yönetim Kurulu Başkan Vekili Barış Dumankaya şunları söyledi: “İlk kez ev

alacaklara devlet katkısı yapılması gibi çalışmaların hayata geçirilmesi noktasında tüketici nezdinde bir hareketlenme mutlaka oluyor. Hatta zaman zaman hâlihazırda konut almaya karar vermiş tüketiciler dahi planlarını devletin yapacağı düzenleme sonrasına erteleyebiliyor. Bu yüzden düzenlemenin hayata geçme sürecinde, kısa vadede konut satışlarında bir duraksama görebiliriz. Bu noktada kamuoyu ile paylaşılan çalışmaların sektörün dinamizmini etkilememesi açısından bir an önce nihayete erdirilmesi oldukça önemli bir hal alıyor” dedi. Dumankaya; “İlk kez konut sahibi olmak isteyen dar ve orta gelirli vatandaşlar için oldukça sevindirici bir gelişme. Söz konusu katkının ilk konut için yapılması sebebiyle bu düzenleme, belirli bir sosyo-ekonomik seviyeye hitap eden markalı konutlar satan inşaat şirketlerini de elbette olumlu yönde etkileyecektir. Fakat bu etki sınırlı bir çerçevede kalacaktır.” Düzenlemenin sosyal devlet anlayışının bir parçası olduğunu ve tasarruf etme konusunda vatandaşları motive edeceğini dile getiren Dumankaya, sözlerine şu şekilde devam etti: “Konut sahibi olmak insanın en temel haklarından biri olan barınma hakkının vazgeçilemez bir parçasını oluşturuyor. Devletin, vatandaşlarının bu temel hakkını karşılamak için adım atması sosyal devlet anlayışının göstergesidir. Sosyo-ekonomik açıdan düşük ve orta düzeyde bulunan vatandaşların ev sahibi olması açısından bu düzenleme bir fırsat niteliği de taşıyor” dedi. Dumankaya; “Düzenleme vatandaşların tasarrufa yönlendirme hususunda önemli bir motivasyon aracı olacaktır. Günümüzde hane ekonomisinin günlük harcamalarından tasarruf ederek daha değerli ve maddi geri dönüşü olan yatırımlar yapması, ekonominin genel gidişatını da uzun vadede olumlu etkiliyor. Bu katkı, hem sektörün dinamizmini devam ettirmesi hem de tüketicilerin ev sahibi olma sürecini kolaylaştırması sebebiyle hükümetin ekonomi yönetimi tarafından tasarruf adına iyi düşünülmüş bir karardır.”

Konut alıcısını teşvik eden bir karar Özellikle ortanın altı gelir segmentindeki konut alıcısını tasarrufa teşvik eden bir karar olduğunu belirten 24 Gayrimenkul CEO’su Ahmethan Yılmaz, konu ile alakalı olarak şunları kaydetti; “Konutu finansal bir varlık” olarak değil de bir “insan hakkı” olarak gören bir yaklaşım olarak son derece olumlu buluyoruz. Gayrimenkul geliştiricisi firmalar olarak ortanın altındaki gelir segmenti için projeler üretme konusunda geç bile kaldık. Bu durum, bundan böyle ekonomik konut geliştirme konusunda, TOKİ dışında da firmalar olacağına anlamına geliyor. Bunun son derece olumlu olacağını düşünüyoruz. Tasarrufu teşvik etmesinin sonuçlarının ekonomiye olumlu katkılar sağlayacağını rahatlıkla söyleyebiliriz.”

30

YAPI MALZEME - MART 2015

24 Gayrimenkul CEO’su Ahmethan Yılmaz


Dosya Konut Yardımı

Ev sahibi olmak daha da kolaylaşacak

Özyurtlar Şirketler Grubu Başkanı Tamer Özyurt

“Konut almak isteyene yüzde 15 devlet katkısı” açıklamasının hem ev almayı kolaylaştıracağını hem de tasarruf etmeyi sağlayacağını belirten Özyurtlar Şirketler Grubu Başkanı Tamer

Özyurt, “Kararın uygulamaya geçmesiyle konut satışları artar, ekonomi hareketlenir, işsizlik azalır” dedi. Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun duyurduğu “Konut almak isteyene yüzde 15 devlet katkısı sağlanacak” açıklamasına bir destek de Özyurtlar Şirketler Grubu Başkanı Tamer Özyurt’tan geldi. Bu sayede ev sahibi olmanın kolaylaşacağını söyleyen Tamer Özyurt, “Bundan böyle bir kişi konut almak için bankada bir hesapta para biriktirmeye başlarsa üç yılda, beş yılda hesapta ne kadar biriktirmişse, ev aldığında devlet ona yüzde 15 katkıda bulunacak. Örneğin hesapta 100 bin lira biriktirmişse devlet de ona 15 bin lira verecek. Böylece tasarrufu teşvik anlamında da, peşinatı bulma anlamında da kolaylık sağlanmış olacak” dedi. Türk insanının uzun vadede borçlanmayı sevmediğini söyleyen Özyurt, “Kararın uygulamaya geçmesiyle birlikte elinde belli bir birikimi olanlar daha kısa sürede borçlanarak ev sahibi olabilecek” açıklamasında bulundu. Karar sonrası konut satışlarının artacağına dikkat çeken Özyurt, “Bu hareketlenme tüm ekonomiye yansır. Biliyorsunuz inşaat sektörü, çimentodan mobilyaya 200’e yakın alt sektörü harekete geçiriyor. Bu sayede işsizlik de azalır” diye konuştu.

“Sektör adına atılan olumlu adımların her zaman arkasındayız” Başbakan Ahmet Davutoğlu tarafından yapılan konut alacaklara yönelik karşılıksız yüzde 15 yardım teşviği konusu hayata geçirildiğinde durağan ilerleyen inşaat sektörü de hızlanacaktır. İnşaat Sektörü Zirvesi’ne katılan Başbakan Ahmet Davutoğlu, devletin ev almak için hesap açan ve yüzde 25 peşinat biriktiren vatandaşa yüzde 15 katkı sağlayacağına ilişkin bir açıklama yaptı. Gerçekleştirilmesi planlanan yeni düzenleme ile konut kredilerinde mecburi olarak yatırılan yüzde 25 peşinatı biriktirmek için açılan her hesaba devlet de biriktirilen peşinatın yüzde 15’i oranında katkıda bulunacak. Konu ile alakalı olarak açıklamalarda bulunan Sarp Group Yönetim Kurulu Başkanı Alaaddin Akar; “Sektör adına atılan olumlu adımların her zaman arkasındayız. Tüketicileri para biriktirmeye yönlendiren bu teşvik ile ev sahibi olmak isteyen kesim büyük bir avantaj yakalayacaktır. Teşviğin tüm detayları halkın kolay anlayacağı şeffaflıkta ve anlaşılırlıkta olursa hem ev sahibi olmak isteyen kişiler çoğalacak hem de sektörümüz büyümeye devam edecektir” dedi.

Sarp Group Yönetim Kurulu Başkanı Alaaddin Akar

YAPI MALZEME - MART 2015

31


Dosya Konut Yardımı

Pazarda yeniden bir hareketlilik başlayacaktır Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun konut satın almak isteyen vatandaşa, peşinatın yüzde 15 ila 20’si oranında destek verileceğini belirtmesi, konut alıcısı açısından olumlu bir teşviktir olduğunu söyleyen Gürallar Yapı Genel Müdürü Evrim Karayel; “Bu şekilde, pahalılaşan pazarda yeniden bir hareketlilik başlayacaktır. Devletin attığı bu adım, toplam sermayenin artmasına ve ekonominin ivmeli şekilde iyileşmesine- hızlanmasına sebep olacaktır. Bu teşvikle halk birikime yönlendirilecek ve böylece yapılan birikimin gayrimenkule dönüştürülmesi sağlanacaktır. Yarınlarda Türk ailelerinin gelişmesine katkıda bulunacak bu teşvikin detayları belli olduktan sonra halkımız konuyla ilgili hızlı hareket edecektir” dedi. Gürallar Yapı Genel Müdürü Evrim Karayel

“Olumlu bir adım olarak görüyoruz” Devletin konut alımını destekleme kararını, sektör ve vatandaşlar için olumlu bir adım olarak değerlendirdiklerini söyleyen İNDER Yönetim Kurulu Başkanı Nazmi Durbakayım, hatta devletin bu karar ile bir taşla iki kuş vurduğunu düşünüyoruz dedi. Nazmi Durbakayım konu ile alakalı olarak şunları söyledi; “Uygulanacak teşvik, öncelikte bugüne kadar konut alma imkanı bulamamış vatandaşların da başını sokabilecek bir yuvaya kavuşmasındaki yolu biraz daha açmış olacak. Diğer taraftan cari açığın önüne geçebilmek için ihtiyaç duyulan tasarrufların artmasını sağlarken, finans sektörünün hayat damarlarından biri olan kredi hacmi rasyolarını yukarı çekerek güçlendirecektir. Bu uygulamanın arkasından 2014 sonunda 122 milyar lirayı bulan konut kredisi kullanma hacminin 200 milyar sınırını zorlayacağını söylemek hayal olmaz. Söz konusu süreci finans sektöründeki serbest rekabetin tetiklemesini ve konut kredi kullanım faizlerindeki düşüş eğilimi takip edecektir. Diğer taraftan ilk defa ev sahibi olacak bir vatandaşlara devlet tarafından yapılacak katkının belki az olduğu düşünülebilir. Biz bu katkının sadece ilk adım olarak düşünüyoruz. İlk defa konut alacak vatandaşlara damga vergisi, harç, KDV gibi konularda da katkı sağlanması yönünde teşviklerin de daha sonraki adımlar olacağını umuyoruz. Gerçekleştirilen zirveden çıkan bir diğer sonuç ise inşaat sektörünün, sosyoekonomik kalkınmanın en önemli bir anahtarı olduğu ve ülke

32

YAPI MALZEME - MART 2015

İNDER Yönetim Kurulu Başkanı Nazmi Durbakay

ekonomisindeki dinamo görevinin devam ettiğidir. Buna ek olarak hükümetin inşaat sektöründeki gelişmelere duyarsız kalmadığına yönelik de önemli mesajlar verilmiştir. Sektör hakkında alınacak kararların siyasi değil, hem üreticileri hem de tüketicileri ortak bir paydada buluşturacak paylaşımcı bir tavırda olunacağının altı çizilmiştir” dedi.


Dosya Konut Yardımı

Sektörü canlandıracak olumlu gelişme İnşaat Sektörü Zirvesi’ne katılan Başbakan Ahmet Davutoğlu, devletin ev almak için hesap açan ve yüzde 25 peşinat biriktiren vatandaşa yüzde 15 katkı sağlayacağına ilişkin bir açıklama yaptı. Gerçekleştirilmesi planlanan yeni düzenleme ile konut kredilerinde mecburi olarak yatırılan yüzde 25 peşinatı biriktirmek için açılan her hesaba devlet de biriktirilen peşinatın yüzde 15’i oranında katkıda bulunacak. Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Kuzu Grup Yönetim Kurulu Üyesi Özen Kuzu; “Başbakan Ahmet Davutoğlu İnşaat Sektörü Zirvesi’nde yaptığı açıklamada konut almak isteyenlere % 25 peşinat biriktirmeleri halinde % 15 devlet desteği verileceğini ifade etti. Bu karar şüphesiz ki sektörü canlandıracak olumlu gelişmelerden biridir. Ev alma kararını hızlandıracağını düşündüğümüz devlet desteği özellikle dar ve orta gelirliler için büyük bir fırsat olacaktır. Aynı zamanda bu destek ile birlikte konut kredisi kullanımları da artacaktır” şeklinde konuştu.

Kuzu Grup Yönetim Kurulu Üyesi Özen Kuzu:

“Yüzde 15 devlet katkısı sağlanacak açıklamasını destekliyoruz” 216 Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Bilent Dündar’ın Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun konut alacaklara yapılacak yüzde 15’lik yardım açıklaması ile alakalı olarak; “216 Yapı olarak Başbakanımız Ahmet Davutoğlu’nun “Konut almak isteyene yüzde 15 devlet katkısı sağlanacak” açıklamasını destekliyoruz. Karar, tasarrufu teşvik anlamında ve ev almayı kolaylaştırma anlamında büyük önem taşıyor. Böyle bir uygulama konut sektörünü son derece olumlu etkiler. Konut satışları artar, ekonomi hareketlenir. Uygulamada kaynağın nereden ve nasıl bulunacağı açıklanmadı. Ama bir sorun yaratmayacağını düşünüyoruz” dedi.

216 Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Bilent Dündar

YAPI MALZEME - MART 2015

33


Yangın yalıtımında bilinçli değiliz

Sektör

Eryap A.Ş. CEO’su Emrullah Eruslu, ev ve işyerlerinde içeride oluşan yangının yayılmasını önleyecek en önemli şartın yangın yalıtım sistemi olduğu uyarısını yaparak, “Doğru yalıtım ile yangının, bina içine veya komşu binalara yayılmasını yavaşlatarak, yangın mahallinin güvenli bir şekilde tahliye edilmesi ve oluşabilecek zararın müdahaleye kadar azaltılması sağlanır” dedi.

Eryap A.Ş. CEO’su Emrullah Eruslu

34

YAPI MALZEME - MART 2015

Eryap A.Ş. CEO’su Emrullah Eruslu, İstanbul Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanlığı’ndan alınan verilere göre İstanbul’da bu yıl yalnızca Ocak ayında bile 2.605 yangının meydana geldiğini vurgulayarak, “Yangınların nedeni incelendiğinde, yarısından fazlasının ev veya işyerlerindeki elektrik kontağı ve unutulan sigaralar olduğu ortaya çıkıyor. Görülüyor ki; yangınlar odaların içinde başlıyor. Yangın yalıtımı işte bu gibi durumlarda alevin yan odalara geçişini ve binayı sarmasını geciktirerek, can kayıplarını ve büyük mal kayıplarını önleyici bir görev üstleniyor” diye konuştu. Yalıtım ürünlerinin yangının yayılmasını geciktirdiğini vurgulayan Eruslu, doğru yalıtım malzemelerinin olası bir yangın anında bina konstrüksiyonunun zarar görmesini geciktirerek, yapıda bulunan kişilere kaçabilmek için süre kazandırdığını belirtti.

ERYAP, YANGIN YALITIMINDA WOOLER TAŞ YÜNÜNÜ SUNUYOR Türkiye’de inşaat ve yalıtım sektöründe lider markaların üreticisi Eryap, Wooler markası ile yapılara çok yönlü yalıtım sunarken özellikle yangın yalıtımı için yapılarda özel koruma sağlıyor. Wooler taş yünü, volkanik kayaçlardan elde edilen bazalt, diyabaz, dolomit gibi inorganik taşların 1350-1500°C arasında ergitilip, elyaf haline getirilmesiyle oluşturulan yüzde 97 oranında elyaf içeren yangına karşı dayanıklı, su itici özelliği olan ısı, ses ve yangın yalıtım malzemesidir. 1000°C’ın üzerindeki sıcaklıklara dayanıklılığı ile TS EN 13501-1 standardına göre A sınıfı yanmaz malzeme olarak yapılarda tam yangın güvenliği sağlamaktadır. Wooler, yangın dayanımının yanı sıra taş yününden oluşan bir malzeme olduğu için ısı ve ses yalıtımı da sağlıyor.



Dev Proje: Üçüncü Havalimanı

Proje

Gerek iş hacmi gerek maliyeti itibarıyla Türkiye’nin yükselen ekonomik gücünü yansıtan en büyük projelerden birisi olan 3. Havalimanı Projesi, inşası bittiğinde yıllık 150 milyon yolcu kapasitesine sahip ve dünyanın en büyük havalimanlarından biri olması bekleniyor

Başbakan Ahmet Davutoğlu ve Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan 3. Havalimanı ile alakalı açıklamalarda bulundular

36

YAPI MALZEME - MART 2015

PROJENİN KÜNYESİ Havalimanı tipi: Sivil Sahibi/İşleticisi: Cengiz Kolin Limak, Kalyon Mapa Ortak Girişim Grubu

PROJENİN KAZANDIRACAKLARI Ülkemizin jeopolitik konumu nedeniyle Doğu ile Batı, Kuzey ile Güney Bölgeleri arasında yolcu transfer merkezi olarak ihtiyacı karşılamak üzere; nihai kapasite olarak 1.471.096 metrekare terminal alanı, 165 adet sabit yolcu köprüsü ile 6 pisti bulunan ve 150 milyon yolcu/yıl kapasiteli 4 ayrı terminal binası bulunan Dünyanın en büyük havalimanlarından bir tanesi olacaktır. Tasarla - Yap - Finanse Et - İşlet modeliyle İstanbul’da yapılacak olan Proje, tüm bölümleri açıldığında dünyanın mevcut en büyük havalimanı olacaktır, ayrıca Proje Cumhuriyet tarihindeki en yüksek bedelli sözleşme olma özelliğini de taşımaktadır. Toplam 76 milyon metrekare alana yayılan İstanbul 3. Havalimanı Projesi kapsamında; 6 adet birbirinden bağımsız pist, 4 adet apron ve 16 adet taksi yolunun yapımı, toplam 1,5 milyon metrekare kapalı alana sahip 4 adet iç ve dış hatlar terminal binaları, her biri 85 m yüksekliğinde 3 adet Teknik Blok ve Hava Trafik Kontrol Kulesi ve 8 adet Apron Gözetleme Kulesi, DHMİ hizmet

Hizmet verdiği şehir: İstanbul Türkiye Yer: Arnavutköy, İstanbul, Türkiye İnşa tarihi: 7 Haziran 2014 (temel) 2017 (İlk Etap) 2018 (Tüm etaplar)

binası ve havalimanı için gerekli diğer tüm tesislerin (itfaiye binası, iş makineleri ve oto garajı, emniyet binası, regülatör binası, güç merkezi, ısı merkezi, su deposu, gümrük binası) yapımı gerçekleştirilecektir. Proje kapsamında 52.210.000 metrekarelik uygulama inşaat alanında 939 milyon metreküp kazı ve dolgu çalışmaları yapılacaktır. İstanbul 3. Havalimanı Projesi tamamlandığında 165 yolcu biniş köprüsü, 500 uçak kapasitesiyle yıllık 150 Milyon yolcu kapasitesine sahip olacak ve işletme süresi 25 yıl olacaktır. Kolin İnşaat, hem yatırımcı grubun üyelerindendir hem de projenin ana müteahhitlerindendir. İşin yaklaşık yatırım bedeli 9,5 milyar $ (Dokuz milyar beş yüz milyon Amerikan Dolar.)

PROJE HAKKINDA Üçüncü havalimanı, İstanbul’da Karadeniz’in Avrupa yakasındaki Yeniköy ile Akpınar köyleri arasındaki alana yıllık 150 milyon yolcu kapasiteli birbirinden bağımsız altı pistli olacak şekilde yapılacak havalimanı. İhaleyi 3 Mayıs 2013’de 22 milyar 152 milyon Avro’luk cumhuriyet tarihindeki en yüksek tek-


lifle Cengiz-Kolin-Limak-Kalyon-Mapa OGG (Ortak Girişim Grubu) kazandı. Havalimanının ilk etabı 42 ay içerisinde 2017’de IATA uçuş tarife döneminde hizmete girecek. Projenin temeli 7 Haziran 2014 tarihinde atılmıştır. Projenin tamamının 2018 yılında bitmesi ile yıllık 94 milyon yolcuya hizmet veren Atlanta Havalimanı’nı geçerek dünyanın en yüksek yolcu kapasiteli havalimanı olması beklenmektedir.

TARİHİ Atatürk Havalimanının kapasite yetersizliği yüzünden 13 Ağustos 2012 tarihinde Bakanlar Kurulu yeni havalimanının bulunacağı bölgeye karar verdi. İstanbul Bölgesel 3. Havalimanı Ulaştırma Bakanlığı’nın proje verdigi addır. Henüz resmi olarak havalimanının ismi belli olmasa da pilot Vecihi Hürkuş adının havalimanına verilmesi teklif edildi.

İHALE SÜRECİ İhale 24 Ocak 2013 tarihinde açılıp 3 Mayıs 2013 günü sonlandırıldı. İhaleye TAV, Alarko, IC, Limak, Makyol ve Varyap Holding ilgi gösterdi. İhale yüzde 20 özkaynak zorunluluğu öngördü. İşletme süresi 25 yıl olarak sabitledi. İhale

hazırlığının bu boydaki bir proje için kısa olduğu fikri uzmanlar tarafından dile getirildi. Sabancı Holding katılmaktan vazgeçti.

İHALE SONUCU Türkiye tarihinin en büyük ihalesi oldu. İhale 3 Mayıs 2013 günü saat 10.00’da Esenboğa Havalimanı Sosyal Tesisleri’nde gerçekleştirildi. İlk turda en büyük teklifi Fraport şirketi verdi. İhaleyi 22 milyar 152 milyon Avro ile Cengiz-Kolin-Limak-Kalyon-Mapa OGG (Ortak Girişim Grubu) kazandı. KDV dahil 6 saat süren 96 turlu ihaleden devlete 26 milyar 142 milyon Avro gelir çıktı.

SÖZLEŞME İMZALANMASI 3 Mayıs 2013 tarihinde yapılan ihaleCengiz-Kolin-Limak-Kalyon-Mapa yi OGG’nin (Ortak Girişim Grubu) kazanmasının ardından sözleşmenin DHMİ’nin 80. kuruluş yıldönümü olan 20 Mayıs 2013 tarihinde imzalandı.

İNŞAAT SÜRECİ Havalimanı hakkında yürütülen çalışmalar devam etmektedir. İnşaat süreci 3 etaptan oluşacak: 1. ETAP (en geç 42 ay sonra hizmete

150 milyon yolcu kapasiteli yeni havalimanı İstanbul’un Avrupa Yakası’nda 2017’de ticari uçuşlara başlaması bekleniyor. İlk etabının yer tesliminin ardından 42 ay içinde tamamlanacak. Dördüncü aşamanın sonunda havalimanın toplam 6 pisti olacak

YAPI MALZEME MART 2015

37


girecek) 2 adet bağımsız paralel pist (3750m*60m) 1 adet cross pist (3750m*60m) 3 adet parelel taksirut (3750m*45m) Yüksek hız ve bağlantı taksirutları Apron Terminal binası Hava trafik Haberleşme ve meteroloji sistemleri diğer hizmet binaları ve sistemler 2. ETAP Akpınar yerleşimi tarafına 1 adet bağımsız pist (3750m*60m) 1 adet paralel taksirut (3750m*45m) 3. ETAP Tayakadın-Yeniköy tarafına 1 adet bağımsız pist (3750m*60m) 1 adet paralel taksirut (3750m*45m) Mevcut yerleşkenin güneyine 1 adet cross pist (3750m*60m) 1 adet paralel taksirut (3750m*45m)

PLANLAMA 150 milyon yolcu kapasiteli yeni havalimanı İstanbul’un Avrupa Yakası’nda 2017’de ticari uçuşlara başlaması bekleniyor. İlk etabının yer tesliminin ardından 42 ay içinde tamamlanacak. Dördüncü aşamanın sonunda havalimanın

38

YAPI MALZEME - MART 2015

toplam 6 pisti olacak. Pist başı saatlik kapasitesi 19 iniş ya da kalkıştır. Pistlerin uzunluğu 3500 metre olacak. Apronun kapasitesi 500 uçak olacak. Havalimanı dünyanın en büyük uçağı Airbus A380’e uygun olacak. Yolcu kapasitesi 90 ile 150 milyon yolcu arasında olacak. Yapım maliyeti 10,247 milyar Avro tutması bekleniyor. Öngörülen 77 kilometre karelik alanı ile Dammam Kral Fahd Havalimanı ve üç ABD Havalimanı’ndan sonra Dünya’nın beşinci büyük havalimanı olacak.

Bu raylı sistem, eski demir yolu hattının güzergâhından geçirilecek. Toplu taşıma aracılığıyla İstanbul’un tüm bölgelerinden ulaşım sağlanacak. Taksim’den havalimanına 15 dakikada ulaşılacak.

PROJENİN ÖZELLİKLERİ

Yap-İşlet-Devret modeli ile yapılması plananan havalimanın tüm bağlantıları ile beraber maliyeti yaklaşık 10,2 milyar euro’dur.

Konumu İstanbul’un üçüncü havalimanı Karadeniz sahiline Terkos gölüne yakın Arnavutköy-Göktürk-Çatalca kavşağında 7700 ha’lık Akpınar ve Yeniköy köyleri arasındaki alanda yapılacak. Alanın yüzde 80’i kamuya ait. Diğer arsalar için kamulaştırma başladı. Atatürk Havalimanı ile İstanbul’un üçüncü havalimanının arası kuş uçuşu mesafeyle 35 km olacak. Eski kömür ocaklarının bulunduğu alan toprakla doldurulacak.

ULAŞIM

YAPILAR

Üçüncü havalimanı karayolu taşımacalığında Kuzey Marmara Otoyolu ve Yavuz Sultan Selim Köprüsü ile entegre olacak. Raylı sistem olarak, Yüksek Hızlı Tren ile havalimanındaki aktarma istasyonunda sonlanacak. Terminal, raylı sistem aracılığı ile Taksim’e bağlanacak.

- 5 km x 7 km boyutunda toplam 3 bin 500 hektarlık alanda kurulacak. - Havalimanıyla bağlantılı 1.100 hektarlık ileri teknoloji endüstri ve ticaret alanı bulunacak. - Uçuş yolları sesi en aza indirgeyecek şekilde konumlanacak.

PROJENİN MALİYETİ


- Terminal binası yeşil bina olarak tasarlandı. - Cam zarf kullanımı, terminal binasının ortasında maksimum gün ışığı girişi sağlayarak yapay aydınlatma ihtiyacını azaltıyor. - Terminal binası elektrik kullanımını en aza indirgemek üzere maksimum derecede kullanan ‘akıllı bina’ olacak. - Elektrik ve ısıtma ihtiyaçları, havalimanının ürettiği çöplerin çoğu kullanılarak merkezi ısıtma ve güç üretim birimiyle karşılanacak. - Havalimanının 5 önemli tesisi bulunacak; terminal binası, pistler, aktarma istasyonu, tamir tesisleri ve hangarlar ile hava taşımacılık tesisleri. - 350 m x 1.500 m’lik bir kullanım alanıyla asmakatı da olan 6 katlı bir bina, düşük seviyede varış ve ikinci bir seviye de havalanma seviyesi olmak üzere toplam 4 terminal, yetkililer ve yönetimin kullanımı için asmakat bulunacak. - Büyük bir alışveriş tesisi, üst 3 katta 5 yıldızlı oteller, ticari ofis binaları, ticari fuar alanı bulunacak. - Uluslararası finans ve ticari işlemler için ‘özel ekonomik bölge’ kurulacak. - Rüzgârın hızını asgariye indirecek bir aerodinamik şekilde tasarlanacak. - Dış dokunun tamamı elektrik kullanımının karşılanacağı, güneş kolektörü görevi yapacağı galvanik dokuyla kaplanacak. - Uçuş yolları direkt olarak önerilen kentin üzerinden uçmayı önleyecek şekilde konumlandırılacak. - Yapımında 100 bin kişilik istihdam oluşturacak havalimanı, ayırt edici şekli ile uzaydan görülebilecek. - Dış dokusu Edirne’deki Selimiye Camii’nin İslam-Osmanlı motifinden esinlenerek yapılacak havalimanının, Yavuz Sultan Selim Köprüsü ile aynı sürede bitirilmesi hedefleniyor. - Terminal binası, pistler, aktarma istasyonu, tamir tesisleri ve hangarlar ile hava taşımacılık tesislerinin bulunduğu 5 önemli tesisten oluşacak. 350 m x 1500 m’lik bir kullanım alanıyla asmakatı da olan 6 katlı bir binadan oluşacak havalimanı[32]

3. HAVALİMANI GÖKYÜZÜNDEN GÖRÜNTÜLENDİ Son zamanlarda bulunduğu konum nedeniyle tartışmalara neden olan ‘3. havalimanı’ gökyüzünden görüntülendi.

nedeniyle son zamanlarda tartışmalara neden oldu. Görüntülerde 6 bin 173 hektarlık orman alanı içeren arazide gerçekleştirilen çalışmalar kısım kısım ilerliyor. Tartışmalara konu olan eski

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan, 3. Havalimanını çalışmalarında beraberindeki heyet ile birlikte incelemelerde bulundu.

Yoğun çalışmanın görüldüğü alanda köy sakinleri de çalışmalardan dolayı uyuyamadıklarını söyledi. Karadeniz kıyısında Yeniköy’de yapımına devam edilen 3. havalimanı, bulunduğu konum

maden ocaklarının oluşturduğu çukurların yağmur suları ile dolduğu bazı göl ve göletlerin de çalışmaları hızla devam ediyor. Alanda dolgu ve sondaj çalışmaları yapılırken, yüzlerce hafriyat

PİSTLER Havalimanına ait büyük uçakların iniş ve kalkışlarına uygun 3,5–4 km uzunluğunda Karadeniz’e paralel olan 4 pist ve Karadeniz’e dik uzanan 2 pist olmak üzere toplam 6 pist bulunacak. Bu pistlerlerin sayesinde F kodlu en büyük yolcu uçakları Airbus A380 ve Boeing 747-800 iniş yapabilecek. Yapılması planlanan iki taksirut 3.500 metre uzunluğunda ve 45 metre genişliğinde olacak. Bu taksirutların acil pist niteliği bulunacak. Bunlara bağlı küçük taksirutlar da inşa edilecek.

Başbakan Ahmet Davutoğlu, 3. Havalimanını çalışmalarını havadan inceledi YAPI MALZEME - MART 2015

39


lanına indiğiniz andan itibaren o havalimanının kalitesiyle kendisini ortaya koyar. İstanbul da bu anlamda son dönemde gerek ekonomik ve siyasi aktivitelerin merkezi olması gerekse Türk Hava Yolları’nın gösterdiği performansla uluslararası havacılığın en fazla yükselen şehirlerinden biri haline geldi.”

5 MİLYON AĞAÇ DİKİLECEK Havalimanı projesinin İstanbul’un çevre dokusu ve bu bölgenin zemini itibarıyla da son derece duyarlı olunması gereken bir proje olduğuna da dikkat çeken Davutoğlu, “İstanbul’un merkezi konumunu desteklemek bakımından bu projenin en kısa sürede ve en iyi şekilde tamamlanabilmesi için bütün firmalarımızdan daha fazla katkı ve gayret bekliyoruz. Çok büyük bir proje, maliyeti ve finansmanı itibarıyla. Ama aynı zamanda İstanbul’umuzun çevre dokusu ve bu bölgenin zemini itibarıyla da son derece duyarlı olmamız gereken bir proje. Projenin büyüklüğü ile İstanbul’umuzun çevre dokusuna gösterdiğimiz duyarlılık, aynı ölçüde atbaşı giden hususlardır. Bu bölgeye 5 milyon ağaç dikilecek” şeklinde konuştu.

HAVALİMANININ İSMİ İSTİŞAREYLE BELİRLENECEK

kamyonunun yoğun çalışmaları ise dikkat çekiyor.

150 MİLYON YOLCU KAPASİTELİ EN BÜYÜK HAVALİMANI 3. havalimanı, inşası bittiğinde yıllık 150 milyon yolcu kapasitesine sahip ve dünyanın en büyük havalimanlarından biri olması bekleniyor. Havalimanında 16 taksi yolu, 500 uçak park kapasiteli toplam 6.5 milyon metrekare büyüklüğünde apron, şeref salonu, kargo ve genel havacılık terminali, 165 yolcu köprüsü, terminaller arasındaki ulaşımın raylı sistemle yapıldığı 4 ayrı terminal binası, 3 teknik blok ve hava trafik kontrol kulesi, 8 kontrol kulesi, her türlü uçak tipine uygun müstakil 6 pist bulunacak. Projede ayrıca devlet konuk evi, 70 bin araç kapasiteli açık ve kapalı otopark, havacılık tıp merkezi, oteller, itfaiye ve garaj merkezi gibi tesisler de yer alacak. Havalimanının inşaatında kullanılacak demir çelik miktarının 350 bin tona, alüminyum malzemenin 10 bin tona, camın ise 415 bin metrekareye ulaşması bekleniyor. Havalimanının inşası 4 etap-

40

YAPI MALZEME - MART 2015

ta tamamlanacak. Yapım maliyetinin 10 milyar 247 milyon euro olması öngörülen havalimanının tamamının 2018 sonunda tamamlanması hedefleniyor.

Davutoğlu, yeni havalimanının isminin istişare sonucu belirleneceğini kaydederek, “Şu ana kadar ilan edilmiş bir isim yok. İstişare edilir, İstanbul’a yakışan bir isim üzerinde çalışılır. Önemli olan önce bebeğimizin güzel şekilde dünyaya gelmesi. Öncelikle onun ortaya çıkması, hepimizi gururlandırılacak şekilde takdim edilmesi. İsimlendirme daha sonra en uygun şekilde yapılır” dedi.

ÜÇÜNCÜ HAVALİMANI 29 EKİM 2017’DE AÇILACAK

BAKAN ELVAN: “TÜRKİYE GELİŞTİKÇE ÜÇ HAVALİMANINA DA İHTİYACIMIZ OLACAK”

3. havalimanının Türkiye için gurur verici bir proje olduğunu belirten Davutoğlu, projenin 29 Ekim 2017’de açılacağını söyledi. “Bu çapta bir projenin, Türk firmaları tarafından üstlenilmesi, başlı başına ekonomi, firmalarımızın ve inşaat sektörünün ulaştığı düzeyi gösteren olağanüstü güzel bir göstergedir. Tamamlandığında dünyanın en büyük havalimanı niteliği kazanacak” dedi. “Türkiye’nin yükselen ekonomik gücünü yansıtan ve gerek iş hacmi gerek maliyeti itibarıyla en büyük projelerden birisi olan 3. havalimanıyla İstanbul’un merkezi konumu uluslararası havacılık anlamında da önemli bir hat haline dönüşecek. Bütün bu projeler son 12 yılki hükümetlerinin çok sağlam zeminde geliştirdiği vizyon sayesinde oldu. Bir ülkenin kalkınmışlık göstergesi, havaa-

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi, “Türkiye geliştikçe, büyüdükçe hem Atatürk Havalimanı’na, hem Sabiha Gökçen’e, hem de 3. havalimanına ihtiyacımız olacak” dedi. 3. havalimanı tamamlandığında Atatürk Havalimanı’nın da kullanılmaya devam edeceğini kaydeden Bakan Elvan, “Tarifeli sefer dışındaki tüm seferlerin yapılması Atatürk Havalimanı’nda söz konusu olacak. Bu charter uçuşları olabilir, kargoya yönelik uçuşlar olabilir, özel uçuşlar. Yurt dışına gittiğinizde çok sayıda havalimanı olduğunu görüyorsunuz. Dolayısıyla bizim ihtiyacımız olacak. Türkiye geliştikçe, büyüdükçe hem Atatürk Havalimanı’na, hem Sabiha Gökçen’e, hem de üçüncü havalimanına ihtiyacımız olacak, kimse merak etmesin” şeklinde konuştu.



Proje

Projenin Adı: Selimpaşa ileri Biyolojik Atıksu Arıtma Tesisi Projenin Yeri: Selimpaşa, Silivri İşveren: İ.S.K.İ Ana Yüklenici: Eren İnşaatBeton& Rohrbau Ortaklığı Projede Kullanılan PERI sistemleri: TRIO ve VARIO GT24 sistem perde kalıbı, SKS180 tek yüz tırmanır kalıp, PD8 masa kalıbı, PERI UP sistem demirci iskelesi.

42

YAPI MALZEME - MART 2015

Selimpaşa ileri Biyolojik Atıksu Arıtma Tesisi’nde PERI imzası Tesis esas olarak bir çevre koruma yatırımı olup,bölgedeki halk ve çevre sağlığının korunmasına yönelik çalışmalara hizmet edecektir.Selimpaşa atıksu toplama havzasının sınırları içerisinde

kalan ve proje kapsamında atık suları toplanacak olan yerleşim yerleri Selimpaşa, Celaliye, Kumburgaz, Kavaklı, Alipaşa, Ortaköy, Güzelce ve Kamiloba’dır. Selimpaşa ileri biyolojik atıksu arıtma


tesisi Kumburgaz ve Selimpaşa arasındaki sahilleri atıksu kirliliğinden kurtaracak projenin temel bileşenidir. Avrupa yakası 4.Kısım Atıksu Tünel İnşaatı kapsamında 8.567m atıksu tüneli ve 636m atıksu branşman tüneli ile Selimpaşa havzasındaki atıksuların toplanarak Selimpaşa ileri biyolojik atıksu arıtma tesisi’nde arıtılması amaçlanmaktadır. Atıksu arıtma tesisi için tahsis edilen arazinin alanı 24,31hektar olup,Silivri Belediyesi,Selimpaşa Mahallesi’nde yer almaktadır. Selimpaşa ileri biyolojik atıksu arıtma tesisi ulusal ve AB çevre mevzuatı doğrultusunda,azot-fosfor giderimi yoluyla,ileri biyolojik arıtma yapacak biçim-

de tasarlanmaktadır.Arıtma tesisi nihai kademede,1.831.405kişilik bir nüfusta kaynaklanan 400.000m³/gün atıksu debisi ile çıkış suyu dizayn parametrelerini arıtabilecek şekilde dizayn çıkacak. tasarlanacaktır yazılacak.

Arıtma tesisi inşaatı esnasında PERI kalıp olarak; Havalandırma havuzları ve Biyofosfor havuzlarının düz perdelerinde kullanılması amacı ile H=16,80m, L=7,50m TRIO sistem perde kalıbı stoklanmış ve yaklaşık 150 devir yapan perde kalıplarında, TRIO perde kalıbı sisteminin üzerindeki yüksek kaliteli Finply plywood sayesinde plywood değişimi ya da beton yüzeylerinin bozulması gibi bir

sorun yaşanmadan imalatlar gerçekleştirilmiştir. Ayrıca yine Havalandırma ve biyofosfor havuzlarının dairesel iç ve dış perdelerinin imalatları için değişen çaplarda ve tabanda 80cm’den en üst noktasında 40cm’ye kadar, tek ya da çift taraftan yatık olan VARIO GT24 sistem perde kalıpları tercih edilmiştir. Projenin Havalandırma havuzu perdelerinin üzerinde bulunan yürüme yolu imalatlarında kullanılmak üzere PD8 masa kalıbı ve korkuluk sistemi 18m-tül için sağ ve sol olarak stoklanmıştır. H=7,5m gibi yüksek perde imalatlarında, demirci ekibinin perde demirlerini hızlı ve güvenli şekilde imal edebilmesi için PERI UP Rosett sistem demirci iskelesi kullanılmıştır. YAPI MALZEME ŞUBAT 2015

43


Projenin son aşaması olan terfi istasyonu inşaasında 25m çapında dairesel VARIO GT24 sistem perde kalıbı SKS180 tırmanır konsollar ile 80cm kalınlığında tek yüz-tırmanır sistem olarak 3m yüksekliğinde döküm anolarıyla 18m yüksekliğinde perde imalatı yapacaktır.

TRIO PERDE KALIBI TRIO kalıp sistemi; çelik veya alüminyum karkas sisteminin üzerine 18 mm’lik kalıp kontraplağının “plywood 240 gr/m² fenol kaplı” özel perçinler yardımıyla sabitlenmesi ile oluşur. TRIO kalıp sistemindeki perçin aplikasyonunun bir özelliği de beton yüzeyinde hiçbir iz bırakmamasıdır. Böylece beton döküm esaslarına uyulduğu taktirde

44

YAPI MALZEME - MART 2015

yüzeyde en ufak bir pürüze bile rastlanmaz. TRIO kalıp sistemi genel olarak 240 cm, 270 cm, 330 cm olmak üzere 3 yükseklikten ve 30 cm den başlayıp 30 ar cm aralıklarla artan 6 genişlikten oluşur. Ayrıca bu panel yüksekliklerine ait TWE ve TGE köşe elemanları mevcuttur. TRIO 270 cm’lik panel max 81.0 kN/ m2 , TRIO 330 cm‘lik panel ise max 83.0 kN/ m2 lik taze beton basınçlarına karşı dayanıklıdır. TRIO 2.70 x 2.40 cm’lik standart çelik panelin ağırlığı 328 kg, TRIO 2.70 x 0.90 cm’lik alüminyum panelin ağırlığı ise 70 kg’dır. TRIO kalıp sisteminde kullanılan tek bağlantı elemanı BFD kilittir. Tek bir bağlantı elemanı ile bütün sistem yatayda ve düşeyde aynı hizaya getirilir

ve paneller sıkıca birleştirilir. BFD kilit sistemi, panellerin yatayda ve düşeydeki bağlantılarını sağlamasının yanı sıra iki panel arasındaki 10cm’ ye kadar olan boşluklarda ahşap dolgu elemanı konarak bu paneller arasındaki bağlantıyı sağlar, maksimum çekme kuvveti kapasitesi 20kN dur. TRIO kalıp sistemi 12.00 m lik bir yüksekliğe ek bir önlem alınmasına ihtiyaç duymadan BFD kilit sistemi ile ulaşabilir. BFD kilit sisteminin tek bir kişi tarafından ve sadece bir çekiç yardımıyla monte ve demonte edilebilmesi TRIO kalıp sisteminin şantiyedeki aplikasyonunun büyük ölçüde hızlandırır. Aşağıda BFD kilit ve BFD kilit ile panellerin bağlanmasına ait bir uygulama görülmektedir.


TRIO kalıp sisteminin bir yüzünde, kalıp sistemini şaküle almak için şakül payandaları ve beton dökümü esnasında çalışanların güvenliğini ve rahat çalışmasını sağlamak amacıyla betonlama konsolu bulunur. Payandalar sisteme tespit kafaları yardımı ile kolayca adapte edilir. TRIO kalıp sistemi, diğer PERI sistemlerinde olduğu gibi tie-rod lar ile ankre edilir. Tierod ların çekme yükü 90 kN dur. TRIO kalıp sisteminin diğer PERI sistemleri ile CB, SB, FB180-2, ASG160, KGF240, SKS gibi senkronize olabilmesi, karmaşık ve özel projelerde kullanıcıya çok geniş bir çözüm yelpazesi sunar. TRIO kalıp sistemi, perde, temel ve kolon kalıpları için ideal ve pratik bir çözümdür.

VARIO GT24 PERDE KALIBI SİSTEMİ VARIO GT24 Perde Kalıbı sistemi en genel anlamda; PERI Kafes Kirişi GT24 ‘ün SRZ (çekmeye ve gerilmeye dayanıklı yatay kuşak) çelik kuşaklara kuvvet aktarabilen HB24 Köprülü kancalar ile bağlanması ve bu şekilde oluşan karkasın 18 ve/veya 21 mm lik kalıp kontraplağı ile kaplanması ile oluşur. Yukarıda bahsedilen şekilde oluşturulan kalıp panelleri VKZ ve/veya GKZ ara birleştirme parçaları yerleştirilerek birbirine kamalanır. Panellerin birleştirilmesi kamalı olduğundan kullanımda (söküm ve kurum) büyük kolaylıklar sağlar. Perde kalıbının her iki yüzüne gelen basınçlar kalıp içine bırakılmış

pvc borudan geçen ve DW tarafından imal edilmiş saplamalarla karşılıklı aktarılır ve taşıtılır. Bu ankrajlama sisteminin emniyetle 90 kN çekme yükü taşır. Sistemi oluşturan panolar birkez monte edildikten sonra tek parça standart eleman olarak kullanılır. Sahadaki mevcut vinç kapasitesinide aşmamak kaydıyla vinç ile bir defada taşınırlar Bu sayede son derece hızlı hareket edilebilir ve işçilik azaltılmış olur. Kullanılan ara parçalar (filler-plate) yani adaptörler sayesinde her türlü projeye ve projenin farklı kısımlarındaki geometrilere rahatlıkla adapte edilebilir. Kalıplar tek bir yüzlerine konulan ancak 2 kollu; birincisi aks payandası AV ve ikincisi ayar payandaları RSS veya YAPI MALZEME - MART 2015

45


RS tipi payandalarla düşeyde şakülle getirilir. Perde kalıplarına ait statik hesaplar Alman DIN 18218 ‘e göre yapılır. Projedeki farklı beton döküm yüksekliklerinde perde kalıbı; eğilme momenti aktaran GT24 Uzatma Elemanı kullanılarak son derece hızlı, güvenli ve doğru bir şekilde yükseltilebilir.

SKS SİSTEM TIRMANMA KONSOLU VE STARTER Esas olarak baraj inşaatları için dizayn edilmiştir. SKS Sistem tırmanma konsolu tek taraflı perde kalıplarında kullanıl-

46

YAPI MALZEME - MART 2015

maktadır. Sistemin basit kurulabilmesi, parça sayısının az oluşu, hafifliği ve sağlamlığı diğer avantajlarıdır. Sistemde kalıp, konsol, ve çalışma platformu değişik açılarda ayarlanabilmektedir bu da şantiyede işçiliği azaltmakta ve güvenliği artırmaktadır. Yatay ayar parçasının çevrilmesi suretiyle kalıbın konumu değiştirilebilmekte ya da kalıp kolaylıkla sökülebilmektedir. Yükseklik ayar ünitesi ile de kalıp düşeyde hareket ettirilebilmektedir. İstenilen açıda beton dökmek ise ayar payandası sayesinde mümkün olmaktadır. Sistemde

kullanılan parça sayısının azlığı sisteme büyük avantaj katmaktadır. PERI de SKS 180 ve SKSF 240 olmak üzere iki tip SKS konsolu sistemi vardır. SKSF 240 aynı CB240 sistemde olduğu gibi beton yüzünden 75 cm geri gelebilmektedir.

SKS STARTER SKS sistemin tek yüzlü perde imalatlarında da başarı ile kullanılabilmesinin bir diğer sebebide, STARTER diye tabir edilen ilk döküm fazı için ihtiyaç olan diğer aksama da sahip olmasıdır. Tek bir ilave parça ile tırmanır halde kulla-


DÖŞEME KALIBI PD8 MASA VE YÜK KULESİ PERI PD8 sistemi; temel olarak R110(110 cm genişliğinde) ve R150(150 cm genişliğinde) çerçevelerden oluşur. Taban plakaları ve çerçeveler arasındaki bağlantı, ayarlanabilir spindle adı verilen bağlantı elemanı ile sağlanır. Spindelleri ayarlanabilmesi bize şantiyede çok hassas yükseklik ayarı yapmamıza olanak sağlar. Karşılıklı çerçeveler arasındaki bağlantı ise 1.25m ile 3.50m arasında değişen boylardaki diagonallerle sağlanır. Sistem üst tarafına monte edilen sırasıyla; panel, haçvarikafa, spindel ve de spindel ayarı için kullanılan jack-nut(somun) ile bir ünite haline gelir. PD8 in temel özelliği; ana taşıyıcıların çerçeve veya diğer taşıyıcı ayaklara, tali taşıyıcıların da ana taşıyıcılara ara elemanlarla tesbit edilerek rijit ve tek parça haline getirilmesidir. PERI PD8 şantiyede tek bir sistemle 3 ayrı çözümü sunar. Her biri için tip ruhsatlar, DIN ve EURO normlarına göre düzenlenmiş abakları mevcuttur.

PD8 İN MERDİVEN KULESİ OLARAK KULLANILMASI PERI PD8 100 m’ye kadar olan yüksekliklerde bile güvenli bir merdiven kulesi olarak kullanılabilir. PD8 merdiven kulesinde kullanılan parçalar diğer standart PD8 elemanları ile aynıdır. Sadece merdiven modülü ilave olacaktır.

PD8 MASA TİPİ DÖŞEME KALIBI PERI PD8 alt ve üst spindle ların maksimum açılma boyuna ulaştığı durumlarda bile ağır yük taşınması gerektiği zamanlarda rahatlıkla kullanılabilir.

nılacak kalıp seti ilk döküme kolaylıkla adapte edilebilmektedir. Aynı STARTER parçası normal bina inşaatlarının bodrum kat, dış yüz, tek taraflı beton dökümlerinde de kullanılabilmektedir. SKS konsol sisteminde kullanılan gömülü DW15,DW20 ve DW26 tip ankaraj takımları ile; beton döküm hızına ve kalıp yüksekliğine bağlı olarak 90 kN’dan 200 kN’a kadar çekme yükleri emniyetle taşınabilmektedir.

PD8 ile oluşturulan döşeme kalıbı sisteminin uzunluğu ve toplam yüksekliği ayarlanabildiği için şantiyede çok büyük kullanım kolaylığı sağlar. Masa kalıbında PERI GT24 Kafes kirişleri ile VT20K dolu gövdeli kirişleri mahya ve veya ızgara olarak kullanılmaktadır. Bu sayede projenin elverdiği ölçüde büyük masa modülleri yapmak mümkündür. Tek bir ayak 8 tona kadar emniyet ile yüklenebilir. PD8 Masa Tipi döşeme kalıbı sistemi, ön montajla hazır hale getirilen 15-20m2 lik kalıplarla zaman ve işçilikten ekonomi sağlanmaktadır Ayrıca PD8 yatayda, ayaklarına takılan tekerlekler ya da krikolu özel arabalar sayesinde, düşeyde ise vinçle taşınabilmektedir. Kirişli döşemelerde, zaman ve işçilik kaybına neden olan kiriş yanakları, masaya tesbit edilerek büyük avantaj sağlanmaktadır. Tecrübe ile ayda üç defa devredilebilir. Statik olarak müsade edildiği sürece masa aralarına bırakılan erken söküm bantları ve dikmeleriyle aylık devir sayısı dahada artırılabilir.

PD8 YüK iSKELESi PD8 sistem; masa kalıbının dışında döşeme kalıbı iskelesi olarak da kullanılabilir. Özellikle köprü, santral, sanayi ve su yapısı gibi kalın ve düzensiz planlı döşeme imalatlarında yüksek taşıma gücü, kolay ve hızlı kurulumu sayesinde tercih edilmektedir. İskelenin kurulmasını takiben PERI GT24 ve VT20K kirişleri ile döşeme ve/veya kiriş kalıbı iskelesi teşkil edilir. Gerekli yatay ve rüzgar yükü tedbirlerinin alınması koşulu ile her türlü yükleme değerine cevap verecek şekilde dizayn ve hesap edilebilen son derece fleksibıl bir sistemdir.

Neta Mühendislik Firma Sahibi Tayfun Bahar’ın Yorumu Projemiz kapsamında yapılacak imalatlar için teknolojik çözümler arayışına PERİ ile başladık. TRIO ve VARIO kalıp sistemi ile nispeten %50 daha ekonomik olan PERI’nin perde kalıbı ve tırmanma platformlarını kiralama yoluna gittik. Planladığımız sürede imalatı tamamlayabiliyoruz. Çok iyi derecede teknik ve pratik destek aldık. Teşekkürler PERI.

Yukarıda SKS

Tırmanır sistem için kullanılan ankraj takımı görülmektedir. YAPI MALZEME - MART 2015

47


Sektör

Çimsa’nın 12 aylık cirosu 1 milyar TL oldu

Türkiye’nin önde gelen çimento ve yapı malzemeleri üreticilerinden Çimsa, 2014 yılı satış gelirinin 1.094.321.499 TL’ye ulaştığını açıkladı

Çimsa Genel Müdürü Nevra Özhatay

48

YAPI MALZEME - MART 2015

Çimento ve yapı malzemeleri sektöründe 40 yılı aşkın süredir fark yaratan çalışmalara imza atan ÇİMSA, 2014 yılsonunda 1.094.321.499 TL ciro elde etti. Şirketin 12 aylık net karı ise 192.980.659 TL olarak gerçekleşti.

la ülkeye ihracat yapan Çimsa olarak, 2015 yılında da uluslararası şirketlere karşı rekabet gücümüzü artırmak için yenilikçilik ve girişimcilik anlayışımızı geliştirerek, farklılığımızı ve sektördeki öncü konumumuzu koruyacağız” dedi.

NEVRA ÖZHATAY: “SÜRDÜRÜLEBİLİR BÜYÜME HEDEFİ DOĞRULTUSUNDA 2014 YILINI BAŞARI PERFORMANSIYLA KAPATTIK ”

ÇİMSA, GRI G4 KILAVUZUNA UYGUN OLARAK HAZIRLANAN 2013 SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK RAPORUNU YAYIMLADI

Çimsa olarak 2014 yılını başarılı performansla kapattıkları belirten Çimsa Genel Müdürü Nevra Özhatay, “2014 yılı, Çimsa için istikrarlı büyüme yılı oldu. Müşteri odaklı yaklaşımımız ve özel ürün ve hizmetlerimizle 60’dan faz-

Çimento ve yapı malzemeleri sektöründe 40 yılı aşkın süredir fark yaratan çalışmalara imza atan ÇİMSA, GRI G4 raporlama kılavuzunda belirtilen temel uygulama düzeyi ilkelerine uygun olarak hazırlanan 2013 Sürdürülebilirlik Raporunu kamuoyuyla paylaştı. Çimen-


to sektörünün önemli bir oyuncusu olarak sürdürülebilirlik yaklaşımını, şirketin her aşamasındaki fonksiyonlarına entegre etmeyi hedefleyen Çimsa, bu anlamda 2013 yılında kaydettiği performansını içeren Sürdürülebilirlik Raporu’nu GRI G4 raporlama kılavuzunda belirtilen temel uygulama düzeyi ilkelerine uygun olarak hazırlandı. Sürdürülebilir geleceğe emin adımlarla ilerlemeyi öncelik olarak belirlediklerini belirten Çimsa Genel Müdürü Nevra Özhatay, sürdürülebilirlik çalışmalarını bu yıl 4 ana eksende topladıklarını söyledi: “Çimsa olarak, risklerimizin sadece yatırım ve işletme temelli olmadığının bilincindeyiz. Sürdürülebilirlik temelli konular, günümüz iş dünyasında çok daha önemli hale gelmiştir. Bu

nedenle biz şirketimizde, iş sağlığı ve güvenliği, su, enerji maliyetleri, emisyonlar, tedarik zinciri konularında sektöre öncülük eden aksiyonlar alma konusunda gayret göstermekteyiz. Ayrıca sürdürülebilirliği şirket strateji ve çalışmalarına tüm fonksiyonlarda entegre etmenin; finansal, rekabetçi ve yenilikçi gücümüzü artırdığını ve hedeflerimize ulaşmada yardımcı olduğunun bilinciyle çalışmaktayız.”

korumadan, sürdürülebilir bir ekonomik kalkınmanın olamayacağının bilincindedir. Bu nedenle sürdürülebilirlik

SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK PROJELERİNE 13,5 MİLYON DOLAR KAYNAK AYRILDI Özhatay, “Çimsa, kaynakların her geçen gün daha da azalmaya başladığı ve pahalılaştığı ortamda çevresel kaynakları YAPI MALZEME MART 2015

49


odaklı çalışmalar 2013 yatırım programımızda özel bir yer ve önem kazanmış, yıl genelinde sürdürülebilirlik ve çevre konusunda 13,5 milyon dolar seviyesinde yatırım yapılmıştır ki, bu rakam toplam yatırımımızın yüzde 36’sına karşılık gelmektedir. Bu durum, Çimsa’nın sürdürülebilirliğe ve çevreye verdiği değerin önemli bir göstergesidir” dedi. Rapor döneminde Çimsa adına önemli gelişmeler olduğunu vurgulayan Genel Müdür Nevra Özhatay, “Çimsa, dünya çimento üretiminin yaklaşık üçte birini temsil eden CSI’ya (Çimento Sürdürülebilirlik Girişimi) üye kabul edilen ilk Türk şirketi olma başarısını göstermiştir. Yine geride bıraktığımız yıl, UN Global Compact’ı (Birleşmiş Milletler Küresel İlkeler Sözleşmesi) resmen kabul ederek, iş dünyasında ortak bir kültürün parçası olmuştur” diye konuştu.

ÇİMSA 2013 SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK RAPORU’NDAN SATIRBAŞLARI - Toplam alternatif hammadde kullanım miktarı 2010 yılında 87 bin ton iken, 2013 yılında 322 bin tona yükseldi. - Eskişehir Fabrikası Alternatif Yakıt kullanım oranı % 25 olarak gerçekleşti. - Mersin Fabrikası Atık Gazdan Elektrik Üretim Tesisi ile üretilen 49 Milyon Kws ile 26 bin ton CO2 tasarrufu sağlandı. - Çimsa, sektöründe ‘En Beğenilen 2.

50

YAPI MALZEME - MART 2015

Şirket’ unvanını korudu. - 2013 Mavi Baret İş Güvenliği Yarışması’nda; Çimsa’nın Mersin’de bulunan Tece Hazır Beton Tesisi birinci, Aksaray Hazır Beton Tesisi ikinci, Pamukova ve Misis Hazır Beton Tesisleri ise aynı puanla üçüncü oldu. - Çimsa ve alt işveren çalışanlarına 2013 yılında 29,2 saat/kişi eğitim verildi. - Sektörde ilk Paydaş Toplantısı yapıldı.

ÇİMSA 2020 HEDEFLERİ - 2013 yılında fırınların izlenebilirlik oranı %43 iken, 2020 yılı hedefi % 100’dür. - Çimsa ortalaması olarak 2010 yılında % 3,4 olan atık ile ikame edilen yakıt oranı değeri, 2013 yılında % 7,0 seviyesine ulaşmıştır. 2020 yılında % 10,6 oranına yükseltilmesi hedeflenmektedir. - Toz salınım değerleri konusunda yapılan torbalı filtre yatırımlarıyla kanunlara uyumun ötesinde bir hedefe ulaşıldı. Toz NOx değerlerini on-line olarak izlenmektedir. 2013 yılında fırınların izlenebilirlik oranı % 43 seviyesinde gerçekleşirken, 2020 yılında % 100’e ulaşılmış olmasını hedeflenmektedir. - Rehabilite edilen alan miktarı 2013 yılında 12 hektara ulaşmıştır. 2020 yılında 16 hektara ulaşılması hedeflenmektedir. - Tedarik Zinciri Yönetimine daha da yoğunluklu ele alınması planlanmaktadır.

- Yerel Paydaş toplantıları düzenlenerek paydaş görüşlerini alınıp, bu görüşler iş yapış modeline entegre edilmesi planlanmaktadır.

İNSANA SAYGI ÖDÜLLERİ’NDE ÇİMSA’YA ÖDÜL Türkiye’nin önde gelen çimento ve yapı malzemeleri üreticilerinden Çimsa, 14. İnsana Saygı Ödülleri töreninden ödülle döndü. Çimsa, Türkiye’de insan kaynakları alanındaki özenli çalışmaları öne çıkarmak ve kamuoyu ile paylaşmak amacıyla bu yıl 14’üncüsü düzenlenen Kariyer.net İnsana Saygı Ödülleri kapsamında İnsana Saygı Ödülü’nü alan kurumlar arasında yer aldı. Çimsa, İnsana Saygı Ödülleri özel kriterleri kapsamında, başvuru sayısının en az 10 bin, başvuru yapan adayların cevaplamalarının ortalama 21 günde yapılması, cevaplamaların içerisinde adaya özel cevaplama oranının en az yüzde 99 ve üzerinde gerçekleştirilmesi ve adaylar tarafından işe alım süreçlerinin değerlendirilmesi kriterlerini karşılayarak ödül sahibi oldu. Çimsa, 2014 yılı içinde 92.609 başvuru alırken, cevaplamada yüzde 99,65 oranını yakaladı. Çimsa İnsan Kaynakları Ekibi, işe alım sürecinde başvuru yapan tüm adaylara 4 gün içinde geri dönüş yaparak süreç hakkında hızlı bilgi edinmelerini sağladı.



Aktüel

OYAK Çimento Grubu, 2013 yılının aynı dönemine göre cirosunu %14, net karını ise % 82 artırdı

OYAK Çimento Grubu 2014 yılında olumlu hava koşulları, seçimin etkisi, devam eden büyük projeler ve diğer altyapı yatırımlarının etkisi ile cirosunu 2013 yılının aynı dönemine göre %14, net karını ise % 82 artırdı.

OYAK Otomotiv ve Çimento Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Celal Çağlar, 2014 yılı sonuçları, 2015 beklentileri ile grubun gelişim ve yatırım planları hakkında değerlendirmede bulundu. Türkiye’nin 7 coğrafi bölgesinde faaliyet gösteren OYAK Çimento Grubu, 5 tanesi halka açık olmak üzere 6 çimento ve bunlara dikey olarak entegre 2 beton ve kağıt torba şirketlerinden oluşmaktadır. Denizli Çimento’nun 2014 Kasım ayında gruba katılımı ile yıllık 10.3 milyon ton klinker kapasitesine ve %c16’yı aşan pazar payına ulaşmıştır. Gruba bağlı diğer şirketlerde 220 Milyon adet torba, 100 Bin ton kağıt, 5.5 Milyon M3 beton üretimi gerçekleşmektedir. Şirketlerinin faaliyette bulunduğu illerde yıllardır Vergi Rekortmeni olduğuna vurgu yapan Çağlar, başarılı neticeleri ile illerin ve Türkiye’nin kalkınmasına her anlamda destek olmaktan gurur duyduğunu sözlerine ekledi. Yıllardır sürdürülebilir büyümenin anahtarı olarak gördüğü verimlilik esası ile şirketlerini yönettiğini söyleyen OYAK Otomotiv ve Çimento Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Celal Çağlar, şirketlerinin 2014 sonuçlarının da bunun göstergesi olduğunu iletti. İnşaat sektörünün yönelimini doğru analiz ettiklerini, yurtiçi ve yurtdışı pazarlardaki ihtiyaca tam ve zamanında cevap verdiklerini belirten Çağlar, müşteri ve proje ihtiyaçlarına yönelik zenginleştirdikleri ürün yelpazesi ile müşteri memnuniyetini en üst seviyede sağladıklarına değindi. Çağlar, grubun 2014 yılı maliyetlerinde yoğun kontrol sağlayarak finansal neticelerinin rekorlarla kapandığını vurguladı.

OYAK ÇİMENTO GRUBU ŞİRKETLERİ 2014’E DAMGA VURDU OYAK Otomotiv ve Çimento Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Celal Çağlar

52

YAPI MALZEME - MART 2015

Çağlar, yoğun rekabet yaşanan pazarda iç ve dış satışlarını arttırmanın yanı sıra, öğütülmüş cürufu bölgesinde kabul etti-

ren Adana Çimento’nun 2014 yılında net karını % 111 artırmasından gurur duyduğunu dile getirdi. Adana Çimento’da bu başarılı neticenin elde edilmesinde yurtdışında uzun yıllardır kullanılan demir çelik cürufunun Akdeniz Bölgesi’nde kullanılmaya başlanmasının sonuç verdiğini iletti. Böylelikle hem bir atığın bertarafında etkin rol oynayıp hem de daha az klinker üretimi ile karbon salımı konusunda sektöre öncülük ettiklerini vurguladı. Gerileyen Ortadoğu pazarlarına rağmen Mardin Çimento’nun, cirosunu geçtiğimiz yıla yakın bir seviyede tuttuğunu ve karını artırdığını belirten Çağlar, iç satışa odaklanarak, Mardin Çimento’nun en yüksek iç satış tonajını gerçekleştirdiğini iletti. Çağlar, özel ürünleri ile zorlu projelerin çimento tedarikçisi Bolu Çimento’nun 2014 yılında İç Anadolu pazarının ve BIST 100’ün parlayan yıldızı olmayı başardığına değindi. Bolu Çimento’nun bu yıl rekorlar yılı yaşadığını, yılı satış tonajı, ciro ve kar rakamları ile karlılık oranlarında ulaşılması güç neticelerle tamamladığını aktardı. Mayıs ayında devreye girecek Ankara Fabrikası ile 2015’e umutla baktıklarını belirtti. Başarılı sonuçlarının arkasında grubun verimlilik, çevre ve enerji yatırımlarının etkisi olduğuna değinen Çağlar, 2014’te Bolu Çimento ve Aslan Çimento’da devreye aldıkları Atık Isıdan Elektrik Üretimi yatırımı ile toplam 13.6 MW’lık güç elde ettiklerini belirtti. Bu yatırımlar sayesinde iki şirketin tüketmiş oldukları enerjinin yaklaşık % 25’inin bacadan atılan atık ısının elektrik enerjisine dönüşümüyle sağlandığını vurguladı. Çağlar, iç pazardaki arz fazlasına ve durma noktasına gelen Karadeniz ülkeleri talebine rağmen, Ünye Çimento’nun net karını geçen yıla göre % 11 artırdığını belirtti. Bu sonucun yalın ve etkin organizasyon yapılarının bir sonucu olduğunu ifade etti.


TÜRKİYE’NİN İZ BIRAKAN PROJELERİNİN TEDARİKÇİSİ Sözlerine Aslan Çimento ile devam eden Çağlar; Türkiye’nin iz bırakan projelerinin tedarikçisi olan şirketin 3. Köprü, İzmit Körfez Geçişi, Avrasya Tüneli gibi devam eden projeleri ile sektörün iddialı şirketi olarak devam edeceklerine değindi. 2014 yılını sektöründe Türkiye’nin en düşük maliyetli ve çevreye en saygılı şirketi olarak kapatan Aslan Çimento’nun devreye aldığı atık ısıdan elektrik üretimi yatırımı ile ihtiyacı olan elektriğin %26,4’ünü atık ısıdan üretmekte olduğunu, ayrıca atıkları yakıt olarak kullanarak gereken ısı enerjisinin %30’unu atık bertarafı ile elde ettiğini açıkladı. Uzun zamandır bölgesindeki ulaşım sorununa 2014 yılında Aslan Çimento’nun çözüm bulduğunu ve trafik yoğunluğunu ortadan kaldıracak, emniyetli, alternatif bir ulaşım yolunu açmanın gururunu yaşadıklarını iletti. Ege Bölgesi’nde 27 yıldır güçlü yapısı ile faaliyet gösteren ve 10 Kasım 2014 tarihinde OYAK Çimento Grubu’na katılan Denizli Çimento’nun da, 2014 yılını grubun diğer şirketlerine paralel, başarılı sonuçlarla kapattığına değinen Çağlar, yeni şirketin entegrasyon çalışmalarının hızla devam ettiğini açıkladı.

2014’TE BÜYÜK PROJELERİN TEDARİKÇİSİ OLDUK Yıl boyunca Marmaray, İzmit Körfez Geçişi, 3. Boğaz Köprüsü, Çukurova Havalimanı, İstanbul metro projeleri, Melen, Artvin, Ayvalı ve Ilısu Barajları, Ovit Tüneli ve Entegre Sağlık Kampüslerinin talebin ana merkezleri olduğuna değinen Çağlar, konut yatırımları devam

etmekle birlikte, ana odağın 2014’te altyapı yatırımları olduğunu belirtti. Başarılı sonuçların elde edilmesinde, grup şirketlerinden OYAK Beton’unun da katkısının büyük olduğunu vurgulayan Çağlar, OYAK Çimento Grubu olarak bu sayede Türkiye’nin büyük projelerinde çözüm ortağı olmalarının önemine de değindi. Dört çimento şirketinin ortaklığında faaliyet gösteren OYAK Beton ile, geçtiğimiz yıl boyunca asrın projesi Marmaray, dünyanın en uzun 4. asma köprüsü olan İzmit Körfez Geçişi Köprüsü, Kuzey Marmara Otoyolu, Çukurova Havalimanı, Başbakanlık Binası, Emaar Square, Beşiktaş Stadı, Çamlıca Camii ve daha pek çok projede tercih edilen şirket olduklarını belirtti. İleri düzeyde Ar-Ge faaliyetleri ile suyun içinde tünel yapımından, 200 metre yüksekliğe yüksek dayanımlı beton dökümüne kadar profesyonellik gerektiren tüm işleri başarı ile tamamlayan OYAK Beton ve çimento şirketlerinin, AR- GE çalışmaları ile 2015 yılında da benzer neticeler elde edeceğini açıkladı.

2015’te % 5 BÜYÜME Çağlar, 2014 yılı sonunda ivme kaybeden çimento talebinin, 2015’de genel seçimler, devam eden altyapı yatırımları, büyük projeler, konut talebinin artması, kentsel dönüşüm gibi katalizörler ile artmasını ve yıllık % 5 büyüme beklentisinde olduğunu belirtti.

2014 YATIRIMLARI VE 2015 PLANLARI 2014 yılında 1,271 Milyon TL Yatırım. Çağlar, OYAK Çimento Grubu’nun 2014

yılında verimlilik, çevre, sürdürülebilirlik ve İş Sağlığı ve Güvenliği yatırımlarına konsantre olduğunu vurguladı. Denizli Çimento’nun alınması, atık ısı ve atıktan türetilmiş yakıt tesisleri ve Ankara’da yeni inşa edilen fabrika ile 2014 yılını 1,271 Milyon TL yatırımla tamamladıklarını, 2015 yılında ise 154 Milyon TL tutarında yatırım planları olduğunu açıkladı. Çağlar, Bolu ve Aslan Çimento’da atık ısıdan enerji üretilmesi yatırımlarının tamamlandığını, devreye giren sistemin fabrikalara gerekli elektriğin % 20’sini karşılayacak kapasitede olduğunu belirtti. Adana Çimento’da devreye alınan güneş enerjisi santralinin Adana yönetim binası ve idari binanın yıllık elektrik tüketimlerinin (klima, aydınlatma vd.) % 50’sini karşılayacak kapasitede olduğuna değinen Çağlar, kurulan GES’in üreteceği elektrik enerjisi ile yılda yaklaşık 3.875.000 adet 20 W’lık floresan lamba veya 775.000 adet dizüstü PC veya 77.500 adet 9000 Btü kapasiteli klimanın 1 yıllık enerji tüketimlerinin alternatif enerji kaynaklarından sağlandığını belirtti. Aslan Çimento’da kurulu Atıktan Türetilmiş Yakıt (ATY) tesisinin ise ayda ortalama % 26 mertebesinde fosil yakıt değişimine imkan tanıdığını belirten Çağlar, grup genelinde enerji ve kapasite kullanım verimliliğine odaklı yatırımlarının devam edeceğini açıkladı. 2015 yılında Çimento, beton, kağıt, inşaat şirketlerinin ortak kullanıma açık İş Sağlığı ve Güvenliği Merkezi kurma çalışmalarına başladıklarına değinen Çağlar, 2015 yılında da önceliklerini İş Sağlığı ve Güvenliği olacağını vurguladı.

YAPI MALZEME MART 2015

53


Mimar

Tasarım yaklaşımında sürdürülebilirlik esaslarını temel alarak dünyanın farklı ülkelerinde pek çok ödüllü projeye imza atan Avcı Architects, çalışan insanların fiziksel ve ruhsal ihtiyaçlarına en iyi şekilde yanıt veren, çağdaş normlarda ofis fit-out projelerinde dünyaca ünlü mimarlık pratiği Gensler ile stratejik ortaklık yapıyor

Avcı Architects Mimar Selçuk Avcı

54

YAPI MALZEME - MART 2015

Avcı Architects’ten yeni nesil ofis tasarımları Yerin esas kimliğini ve hikâyesini bulmaya çalışarak başladığı projelerini sürdürülebilirlik ana ekseninde ilerleyerek geliştiren Avcı Architects, ticari binalarda dünyanın öncü mimarlık ofislerinden biri olan Gensler ile uluslararası ölçekte ofis projelerine imza atıyor. Gensler’in uluslararası fikir öncülüğünü yerel uzmanlık ve üretim kapasitesiyle buluşturan Avcı Architects, bütüncül tasarım, yeni teknolojilerin kullanımı, doğal özelliklerin maksimize edilmesi ve iklim koşullarıyla entegre olma gibi ilkelere dayanan yaklaşımıyla, daha düşük enerji ve işletme maliyetlerine,

daha uzun kullanım ömrüne, daha iyi yaşam standartlarına ve daha yüksek çalışma performansına sahip olan ofis projeleri tasarlıyor. 2008 yılında Gensler tarafından yürütülen ve çalışma mekânları üzerine yapılan incelemelerde, iş yerindeki günlük aktivitelere yeni bir kavrayış getirerek, çalışanların üretici ve yenilikçi olmasını sağlayan “Dört Mod” prensibi sayesinde iş veriminin arttırıldığı tespit edilmiş ve verimli çalışma süreci ile odaklanma, sosyalleşme, öğrenme ve işbirliği kurma kavramları üzerine karşılaştırmalar yapılmış. Bu karşılaştırmalar, dikkat ve


konsantrasyon için gereken odaklanmanın, ortak bağları, değerleri, kolektif kimlik ve verimli ilişkileri oluşturan iş etkileşimlerinin, yeni bilgi edinebilmek için eğitimlerden ve deneyimlerden faydalanmanın ve tüm bunların etkileşim içerisinde farklı insanlara sunulabileceği grup çalışmalarının, nitelikli çalışma mekanları ile kurulacak bağlarla birlikte, performansı optimize etmede rolü olduğunu ortaya koymuş. Gensler ofis tasarımlarıyla ilgili yaklaşımlarını bu “Dört Mod” prensipleri üzerine kurgularken Avcı Architects’in 21. yy. çağdaş çalışma mekânları üzerine yaptığı okumalar, ofis binaları ve bu binaların insanlar üzerinde oluşturduğu etkiler üzerine biçimlenmiş. Bu sorgulama dahilinde etik, ekolojik ve ekonomik filtrelerden geçirilen birçok kavram, çalışma mekânlarının tarihsel gelişimi içerisinde değerlendirilmiş. Geçmişteki ofis binalarının, daha çok iş hedefine yönelik tavrı ve gerektiğinde kurumsal kimliğin değişimine olanak tanıyan esnek yapısının, günümüz çalışma mekânlarının gelişimine olan etkisi incelenmiş. Daha sonrasında günümüzde ve gelecekte iş gücünü arttıran ve-

rimliliğin daha etkileşimli konularla ve bağlamlarıyla ele alınmasının, bunun yanında enerji kaynakları ve geri dönüşüm konusunda da daha etkin çalışılmasının, iş ve yaşam kalitesini arttırarak, çalışanların refahını yükseltmede ve kurumsal kimliği iletmede etkin olduğu sonucuna varılmış.

FOX INTERNATİONAL CHANNELS İSTANBUL OFİSİ “Bizim için tasarım bir katmanlandırma sürecidir. Bir çözümün ortaya çıkışı projeyi saran konuların anlaşılması ve bunlarla yakınlık kurulmasına dayanmaktadır. Dolayısıyla bir kişinin parmak izleri gibi her proje de eşsiz olabilir. Bu yöntemle basmakalıp çözümlerken kaçınarak meselenin DNA’sına inmeye çalışıyoruz. İşte bizi heyecanlandıran da bu hususiyettir”, diyen Mimar Selçuk Avcı liderliğindeki Avcı Architects’in bu yaklaşımla hayata geçirdiği ofis projelerden biri de Maçka Residence’daki Fox International Channels. İşverenden tasarımın ferah, dinamik, neşeli ve renkli bir mekan olması yönünde talep alan Avcı Architects, 1450 metrekare inşaat alanına sahip olan projede genel olarak

açık ofis düzeninin hâkim olduğu bir çalışma ortamı planlamış. Yönetici ve toplantı odaları ise dinamik geometrik formlarda cam kütlelerle kapalı olarak tasarlanmış. Ofiste kullanılan canlı renklerle, duvarlardaki grafik tasarımlar çalışanları yormadan ortamı zenginleştirmeyi ve enerjik kılmayı hedefliyor. Uzun çalışma saatlerini daha konforlu hale getirmek üzere tasarlanan ofiste hem Fox International’ın hem de Avcı Architects’in ortak hassasiyeti olan doğal malzemelerin kullanımı, hedeflenen tasarımın belirleyicisi olmuş.

AIG İSTANBUL YÖNETİM MERKEZİ Uluslararası sigorta şirketi AIG’nin, Maslak Orjin Plaza’nın iki katına yayılan, 4000 metrekare inşaat alanına sahip İstanbul yönetim merkezi binası ise Avcı Architects’in son dönemde tamamladığı güncel ofis tasarımlarından bir diğeri. AIG binasında açık ofisler çalışanların gün ışığından en üst düzeyde yararlanmasını sağlamak için binanın çeperlerinde yer alarak ana departmanları belirlemiş. Yardımcı fonksiyonlar da mekânın orta kısımda YAPI MALZEME MART 2015

55


Maçka Residence’daki Fox International Channels

gruplanmış. Açık ofisler arasında yer alan bu ayırıcı mekanlar, geçirgen sirkülasyon alanları sayesinde fonksiyonel işlevlerini yerine getirip, aynı zamanda da çalışanların mekan içerisindeki rastlantısal karşılaşmalarına olanak sağlamış. Yüksek hacimli bu mekanlarda, tavanlardaki ahşap, metal ve alçıpan malzeme kullanımları, geniş mekanlardaki monotonluğu kırmış ve departman içindeki alt çalışma birimlerini ahşap tavan havuzları ile tarif etmiş. Avcı Architects tarafından tasarlanan duvar grafikleri de brüt beton kolonlar ile bir

56

YAPI MALZEME - MART 2015

denge oluşturarak mekânı görsel açıdan zenginleştirmiş.

SUMMA GENEL MERKEZ BİNASI Avcı Architects tarafından Türkiye’nin en büyük uluslararası inşaat şirketlerinden biri olan SUMMA için tasarlanan genel merkez binası ise, bazı imar zorunlulukları ve fiziksel şartlar nedeniyle, mevcut ve kötü durumda olan bir yapı üzerinden yenileme projesi olarak ele alınmış. Seyrantepe mevkiinde, Büyükdere Maslak aksının çevre yolu ile kavşak oluşturduğu noktada konumla-

nan yapı için, gürültülü bağlantı yoluna bakan kuzey cephesi, tasarımın en önemli unsuru haline gelmiş. Çevre açısından, yapının kuzey cephesinin güneş kontrolü için korumaya ihtiyacı olmaması, tamamen şeffaf bir cam cephe kullanmayı mümkün hale getirmiş. Ofis seviyeleri, kuzey yönüne konumlandırılan bölmelerle ayrılmış bir dizi açık çalışma alanı ve yönetici ofislerinden oluşmuş. Bu çalışma alanlarında tavan yüksekliklerinden maksimum ölçüde yararlanılarak ferah bir ortam elde edilmiş. Katlar arasında, gelecek vaat eden sanatçı-


ların çalışmalarının sergileneceği bir sanat alanı ve Türkiye’nin yeni gelişen sanat olaylarının tartışılacağı bir sanat galerisi ile atölye alanı oluşturularak, çalışma mekânları kavramının kültürel ve sosyal aktivitelerle de bir aradalığı sağlanmış. Mekânsal örgütlenmeden seçilen malzemeye kadar birçok alt tasarım kararı “Summa” temsiliyeti ve fonksiyonelliği üzerine gerçekleştirilen tartışmaların sonucunda ortaya çıkmış.

SELÇUK AVCI KİMDİR? 1961 yılında doğan Selçuk Avcı, Avcı Architects’in kurucusu, Londra ve İstanbul’da yerleşik olan URBANISTA Gayrımenkul Danışmanlık Şirketi’nin kurucu ortağı ve eski ÇEDBİK Yönetim Kurumu Başkan Yardımcısı’dır. 1989 yılında kendisine ait ilk özel şirketi, Londra’da Avcı Jurca Architects adı altında kurdu ve sonrasında İstanbul, Budapeşte ve Belgrad’da yerleşik olan multidisipliner bir tasarım öncüsü stüdyoya dönüştürdü. Konut sektörü, ticari sektör, ofisler, perakende, sanat, spor, hava alanı tasarımı, sağlık hizmetleri ve yüksek eğitim kurumları alanlarına yönelik çok çeşitli programların tasarım ve idaresinde birçok kişisel deneyime sahiptir. Yürüttüğü uygulamalar uluslararası ve

ulusal sayısız ödül kazanmış ve çalışmaları birçok dergide yayınlanmıştır. Bunlardan en dikkate değer olanı şirketi Avcı Architects’in “İngiltere’nin 50 En İyi Genç Şirketi Rehberi”nde yer almasıdır. Avcı’nın tasarım direktörü olarak 1989 yılında Avrupa Birliği Enerji Tasarruflu Mimari Yarışmasında ilk ödülünü kazanmış ve ECD Mimarlık’ta

tasarım direktörü iken yaptığı projeler ile 1998 yılında RIBA Bölgesel Ödülü’nü almıştır. Avcı tarafından projelendirilen Ankara’daki Türkiye Müteahhitler Birliği Binası Londra’da Building Magazine tarafından “En İyi Uluslararası Proje” seçilmiş ve sürdürülebilirlik nitelikleriyle LEED Platinum Sertifikası almaya hak kazanmıştır.

YAPI MALZEME - MART 2015

57


Sektör

Akçansa Genel Müdürü Mehmet Hacıkamiloğlu

Türkiye’nin lider yapı malzemeleri şirketi Akçansa, 2014 yılı finansal sonuçlarını açıkladı. Buna göre şirketin 2014 yılındaki cirosu 1,4 milyar TL, dönem kârı ise 250,3 milyon TL olarak gerçekleşti

58

YAPI MALZEME - MART 2015

Akçansa’nın 2014 satış geliri 1,4 milyar TL Türkiye’nin lider yapı malzemeleri şirketi Akçansa, 2014 yılı finansal sonuçlarını açıkladı. Akçansa’dan İMKB’ye gönderilen 31 Aralık 2014 tarihi itibarıyla düzenlenmiş konsolide gelir tablosu ve döneme ait mali sonuçlara göre; şirketin cirosu 1,4 milyar TL’ye ulaştı. Şirketin Brüt Karı 391,6 milyon TL, Dönem Karı ise 250,3 milyon TL olarak gerçekleşti.

“MÜŞTERİLERİMIZİN BİZDEN TALEP ETTIĞİ ÜRÜNLERİ GELİŞTIRDİK” Akçansa Genel Müdürü Mehmet Hacıkamiloğlu, “2014 yılı, şirketimizin sürdürülebilir büyümesinde önemli kilometre taşlarından biri oldu. Benimsediğimiz pazar ve müşteri odaklı pazarlama anlayışıyla müşterilerimizin bizden talep ettiği ürünleri geliştirdik, ürettik ve pazarladık. Bugün

Türkiye’de yükselen 3. Köprü projesi de dahil olmak üzere çok önemli projelerde Akçansa olarak izimiz var. Bundan gurur duyuyoruz. Bu performansımız, satış gelirimiz ve karlılığımız açısından da kendisini gösteriyor” dedi. Türkiye’de artarak devam eden altyapı yatırımları ve kentsel dönüşüm projelerinin çimento sektörünü olumlu etkilediğine dikkat çeken Hacıkamiloğlu, “İnşaat sektöründe nitelikli, özgün, fonksiyonel ve estetik yönüyle değer oluşturan projelerin ön plana çıkmasıyla sektörümüz için de ayrıcalıklı ve niş bir pazar ortaya çıkacaktır. Ayrıca enerji verimliliği ve yeşil bina gibi konuların tüketici gözünde kazandığı değeri karşılamaya yönelik yatırımlar ağır basacaktır. Tüm bu faktörlerin 2015 ve sonrasında da sektörümüzü ve Akçansa’nın finansal performansını olumlu etkileyeceğini öngörüyoruz” diye konuştu.



Sektör

Avrupa’nın lider dış cephe ısı yalıtım markalarından biri olan Baumit, “Binaların Yangından Korunması Hakkında Yönetmelik’ine bağlı yayınlanan genelgede belirlenen kriterlere uygun ısı yalıtım sistemleri ile güvenlik sağlıyor ve güvenilirliğini bir kez daha ortaya koyuyor

60

YAPI MALZEME - MART 2015

Baumit’den “Binaların Yangından Korunması Hakkında Yönetmelik’ine uygun ürünler Isı yalıtımında yangın güvenliği: ETAG 004 belgeli Baumit taş yünü ısı yalıtım sistemleri. Genelgede “01.01.2015 tarihinden itibaren, bahse konu ısı yalıtım sisteminin olduğu binalarda kullanılabilmesi için, sistemin bir bütün olarak ETAG 004 dokümanında belirtilen esaslara göre akredite bir laboratuvar tara-

fından deneye tabi tutularak yangına tepki sınıfının belgelendirilmesi ve bu şekilde kullanılacak sistemin; yüksek binalarda en az “zor yanıcı’, yüksek bina sınıfına girmeyen binalarda ise en az “zor alevlenici” olması gerekmektedir…” açıklaması yer alıyor. Baumit, Avrupa Teknik Onaylarına uygun olarak


ETAG 004 Normu’nun tüm kriterlerini yerine getiren, test edilmiş ve belgelendirilmiş ısı yalıtım sistemleri, ProSistem ve StarSistem ile bu kriterleri tümüyle yerine getiriyor. Baumit, ETAG 004 belgesi ile her iki ısı yalıtım sistem performansının da en üst seviyede olduğu garanti altına alınıyor. Baumit İnovasyon Merkezi tarafından, PTP tipte yanmaz mineral taş yününden geliştirilen Baumit MineralTherm plakası ile oluşturulan ve testlerden geçirilen ProSistem ve StarSistem, 25 yıl fonksiyonellik sunuyor. 5 cm yalıtım kalınlığı tercih edilen bir sistemde 7,5 kg/m² ağırlık ile sisteme dâhil olan taş yünü levhalar, uygun levha yapıştırma ve sıva harcı kullanılarak uygulanıyor. Bu nedenle sistemlerde, taş yünü ile birlikte yüksek performans gösteren Baumit StarContact White ve ProContact ürünleri kullanılıyor. Ayrıca taş yünü levhalar kullanılarak oluşturulan sistemlerde, sistem ağırlığı 20 kg’ın üzerine çıktığı için kesme yüklerine karşı uygun türde çelik çivili dübeller tercih ediliyor. Baumit taş yünlü ısı yalıtım sistemleri, yüzbinlerce metrekare uygulama ile binalarda güvenliğin adı oluyor.

YENİ YATIRIM, YENİ ÜRETİM Baumit, müşteri taleplerine daha hızlı yanıt verebilmek ve kaliteli hizmet sunmak amacıyla Gebze’deki fabrikasında alt yapı çalışmalarını tamamlayarak boya üretimine başladı. Baumit’in yeni boyaları StarColor ve ProColor, fabrikada üretilen ilk ürünler oldu. Sektörün en ileri teknolojisine sahip tesislerden biri olan Baumit, yaptığı yatırımla tesiste boya üretimine de başladı. Bugüne kadar Avusturya’dan ithal edilen boya ürünleri artık Türkiye’de üretilecek.

Böylece Baumit, kuru harç üretiminin yanı sıra likit üretimle de taleplere yanıt verecek. Baumit’in yeni dış cephe boyaları StarColor ve ProColor, tesiste üretilen ilk dış cephe boyaları oldu. Baumit StyleColor dış cephe boyası da tesiste üretilebilen ürünlerden biri. StarColor, silikon esaslı, su buharı difüzyonuna açık, nefes alabilen ve yüksek oranda su itici özellikli bir ürün olarak piyasaya sunuluyor.

ProColor ise akrilik esaslı, difüzyon kabiliyeti ve su itici özelliğe sahip bir dış cephe boyası. Her iki ürün de örtücülüğü ve uzun ömürlülüğü geliştirilmiş, yüksek kaliteli ve performansları artırılmış ürünler olarak dış cephelere alternatif oluşturuyor. Ayrıca Avrupa’nın dış cepheler için en geniş renk kartelasına sahip Baumit Life® renkleri yeni StarColor ve ProColor ile de tercih edilebiliyor.

YAPI MALZEME MART 2015

61


Mimar

Raduga Park Avm: Alışveriş Merkezinde renklerin dili

Mimar Bora Tubay

DP+Güzey Mimarlık tarafından Rusya’nın Perm kentinde uygulanmak üzere tasarlanan Raduga Park AVM, sadece bir alışveriş merkezi olmanın ötesine geçerek, şehrin en önemli çekim merkezi olmaya aday sosyal bir yaşam alanı kurgulama iddiasını taşıyor

Türkiye’de ve yurt dışında birbirinden farklı ölçeklerde birçok önemli projeye imza atan DP+Güzey Mimarlık tarafından, Rusya’nın Perm kenti için tasarlanan alışveriş merkezi, Rusça’da gökkuşağı anlamına gelen Raduga kelimesini hem ismine hem de tasarım konseptine entegre ederek, alışverişi ve eğlenceyi bir arada sunmayı hedefliyor. Toplam 101.100 metrekare kiralanabilir alanı olan, 14.500 metrekarelik hipermarket, 10 salonlu sinema kompleksi, 6500 metrekarelik eğlence merkezi ve 6.400 metrekarelik yeme içme alanları barındıran Raduga Park AVM’nin açılışının, projenin yatırımını yapan Forum Group firması tarafından 2016 yılının ikinci çeyreği gerçekleştirilmesi planlanıyor.

BİR METAFOR OLARAK GÖKKUŞAĞI

DP+Güzey Mimarlık, Mimar Haldun Eralp Akçakoca

62

YAPI MALZEME - MART 2015

Konsept proje tasarımı DP+Güzey Mimarlık’a ait olan Raduga Park AVM, adının da anlamına uygun olarak, malzemelerle ve önerdiği mekân kurgularıyla kullanıcısına gökkuşağı kadar renkli ve canlı bir yaşam alanı sunmayı hedeflemiş. Şehir merkezine yakın konumda, Perm’in doğal yeşil alanları içerisinde tasarlanan yapı, çevresel bağlamların ışığında, hem kullanıcısıyla hem


de kentle uyumlu bir ilişki kurmaya çabalamış.Raduga Park AVM’nin ana girişindeki saçak, kent merkezinden gelenleri karşılayan bir simge olarak kurgulanırken, saçağın altını kapsayan büyük alan da insanları bir araya getiren ve sosyal etkinliklerin hayat bulacağı bir meydan olarak tasarlanmış. Amfi tiyatroları, yeşil alanları, çocuklar için kaykay ve oyun alanları, kioskları, restoranları ve eğlence mekanlarıyla, yaz-kış farklı deneyimlerin yaşanacağı bu meydanın, sadece bir alışveriş merkezi olmasının ötesinde, yapının gece gündüz yaşamaya devam etmesine yardımcı, aktif bir öğe olarak projeye entegre edilmesi sağlanmış. Raduga Park AVM’de, yapının dış kabuğundaki renkli yaklaşımı oluşturan gökkuşağı konsepti, iç mekânlara da yansıtılarak bütüncül bir tasarım anlayışı elde edilmiş. Geniş bir artriumda yemek alanları, birçok etkinliğe sahne olabilecek değişken hareketli platformlar, dinlenme alanları gibi birçok birim, renklerin varlığı ve yönlendirmeleriyle, dışarıdaki yaşamın içeri taşınmasına yardımcı olmuş. DP+Güzey Mimarlık, Raduga Park AVM projesinde, genel konsept yaklaşımı, mekan organizasyonu ve malzeme seçimleriyle yapının adı olan gökkuşağını, bir metafor olarak kullanmış ve yapıyı renkli canlı bir sosyal yaşam alanına dönüştürmüş. YAPI MALZEME MART 2015

63


Advertorial

Hexapan with HoneyComb Turkey and the Turkic Republics production and marketing patent Sectors: Automative, White Goods,Packaging, Advertising,Building Production Methods:Extrusion On Line Lamination Products: PP Honeycomb Sheets (PPWPC-Glass Fiber Layer and Different Layer Combination Design) Wood Plastic Composite Sheets, PP Solid Sheets ÖZER GROUP was founded in Kütahya on 1977 , under the name of Özer Clay Food Automotive Industry Trade Incorporated Company , ROPLAST which

64

YAPI MALZEME - MART 2015

has recently with Know How Technologies produces sheets used in; • Corrugated plastic sheets, • Lightweight sandwich panels, • Foldable smart containers, • Composite panels • Insulation parts for white-goods •Automotive trims part Ozer GROUP serves with a young staff by combined knowledge and experiences. During have been done licanse agreement, the fisrt and only PP Honey-

comb Composite Panel Producer only their own Structure until 2025 in TURKEY. By means of its own basic principle, it has got very rich product range which belongs to trade or more specific usage areas. Especially in Turkey, it is determined to be leader in traditional plastic sector due to has got some unique patented products. It brings a breath of fresh air for traditional plastic sector by way of its different perspective and solutions . Econcore Technology


Advertorial

HoneyComb Türkiye Ve Türki Cumhuriyetler Üretim Ve Pazarlama Patentiyle Hexapan Ürünler: PP Honeycomb Levha(PP-WPCCam Elyaf Yüzey ve Farklı Kombinasyon tasarımı) Ahşap Kompozit Levha, PP Solid Levha 1977 yılında Kütahya’da temelleri atılan ÖZER GRUP, 1995 yılında üretim faaliyetlerine başlayan Özer Toprak Gıda Plastik Enerji İnş.Tur.San.Tic.A.Ş unvanı altında Eskişehir merkezli olarak kurulan RÖPLAST; son dönem know-how teknolojileriyle;

- Hafif yapılı sandviç paneller - Katlanabilir akıllı konteynırlar - Polipropilen karışımlı kompozit paneller - Beyaz eşya izolasyonu - Otomotiv iç trim parçalarında kullanılan levhaları üretmektedir. ÖZER GROUP`un yıllanmış tecrübesini genç kadrosuyla birleştirerek hizmet veren şirketimiz yurtdışıyla yaptığı lisans sözleşmeleriyle Türkiye’deki ilk

ve tek Honeycomb Composite Panel üretimini eline almış,2025 yılına kadar Türkiye’de yalnız Röplast bünyesinde üretilmesi konusunda anlaşmaya varmıştır. Geleneksel plastik üretimine farklı bakış açısı ve çözümleriyle sektöre yeni bir soluk getirmiştir.Temel ilkelerinden biri olan dinamizm sayesinde sanayi ve endüstri, ticaret ve daha özel kullanıma ait geniş bir üretim yelpazesine sahiptir. Econcore Technology YAPI MALZEME - MART 2015

65


Ayın Röportajı

Türk Ytong, devreye girecek yeni yatırımları ile kapasitesini artıracak Ülke genelindeki 6. üretim tesisini Marmara Bölgesinde, dünyanın ilk Yeşil Ytong fabrikası olarak kurmakta olan Türk Ytong, 30 milyon Euro yatırımla devreye alacağı tesis yıllık 400 bin metreküp üretim kapasitesiyle çalışacak. Türk Ytong, yeni tesiste dünyanın gazbeton konusunda en ileri teknolojileri ve mühendislik birikimlerini de kullanacak. Ayrıca bu fabrika ile birlikte toplamda yıllık 2,5 milyon metreküp Ytong üretmiş olacak

Türk Ytong Genel Müdür Yardımcısı Tolga Öztoprak

66

YAPI MALZEME - MART 2015

Türk inşaat sektörüne 50 yıldır yön veren, yapı malzemesi sektörünün lider kuruluşu Türk Ytong, yeni yatırımları ile büyümeye devam ediyor. Avrupa’nın en büyük ikinci, Türkiye’nin ise yüzde 60 pazar payı ile lider üreticisi konumunda olan Türk Ytong, devreye girecek yeni yatırımları ile kapasitesini artıracak. Türk Ytong, ülke genelindeki

6. üretim tesisini Marmara Bölgesinde, dünyanın ilk Yeşil Ytong fabrikası olarak kurmakta. 30 milyon Euro yatırımla devreye alınacak olan tesis yıllık 400 bin metreküp üretim kapasitesiyle çalışacak. Yeni tesislerinde dünyanın gazbeton konusunda en ileri teknolojileri ve mühendislik birikimlerini kullanacaklarını söyleyen Türk Ytong Genel


Müdür Yardımcısı Tolga Öztoprak’tan yeni dönemde yapacakları çalışmalar hakkında bilgi aldık.

Yenilikçi ürünleriyle yapı malzemesi sektörüne yön veren Türk Ytong 2014 yılını nasıl geçirdi? Bu yıl içinde yaptığınız

yatırımlar ve istenilen hedefler tutturuldu mu? Bununla birlikte 2015 hedefleriniz nelerdir? “Geçtiğimiz yıl kapasitelerimizi tam kullandığımız, başarılı bir yıl oldu. Satış gelirlerimizde %20 büyüme gerçekleştirdik. Ülke genelindeki 6. üretim tesisimizi Marmara Bölgesinde, dünyanın ilk Yeşil Ytong fabrikası olarak kurmak-

tayız. 30 milyon Euro yatırımla devreye alacağımız tesisimiz yıllık 400 bin metreküp üretim kapasitesiyle çalışacak. Yeni tesisimizde dünyanın gazbeton konusunda en ileri teknolojileri ve mühendislik birikimlerini kullanacağız. Hibrit üretim modelinin uygulanacağı tesisimiz; yüksek işçilik, enerji ve hammadde verimliliğine sahip olacak. Bu YAPI MALZEME MART 2015

67


tesisteki üretimimiz 2015 yılı Haziran ayında başlayacak. Bu fabrika ile birlikte toplamda yıllık 2,5 milyon metreküp Ytong üreteceğiz. Öte yandan yaklaşık bu fabrikada 100 kişilik bir istihdam sağlamayı planlıyoruz. Bu tesiste yangın güvenliği ve enerji verimliliği açısından önemli bir boşluğu dolduran yanmaz ısı yalıtım malzemesi “Ytong Isı Yalıtım Plağı” da üreteceğiz.”

“ÇEVRE İLE DOST HAREKET EDEN BİR FİRMAYIZ” İnsana ve çevreye saygılı yaklaşımı ile sektörde fark oluşturan bir kuruluş olan Türk Ytong, çevre ve sürdürülebilirlik politikaları kapsamında yaptığı çalışmalardan bahseder misiniz? “YTONG olarak her zaman ekolojik düşünen ve çevre ile dost hareket eden bir firmayız. Ürün kalitemizin dışında sürdürülebilir yapılaşma konusunda da oldukça dikkatli davranıyoruz. Bu anlamda, 2011 yılında dünyaca kabul edilen bir çevre etiketi olan Çevresel Ürün Deklarasyonu’na (Enviromental

68

YAPI MALZEME - MART 2015

Product Declaration - EPD) Türkiye’de sahip olan ilk firmayız. Ytong’un, kurulduğu günden beri doğası gereği çevreci bir ürün olması, bu çevre etiketine sahip olmamız için fazlasıyla yeterli bir özellikti. Bunun yanı sıra üretim ve uygulama süreçlerimizde de çevreye karşı maksimum düzeyde dikkatli hareket ediyoruz. Bu hassasiyetimiz bağımsız bir kuruluş tarafından belgelendirilmiş olması bizi ayrıca mutlu etti. Aldığımız bu çevre etiketiyle sektörümüzde ve ülkemizde bir ilki gerçekleştirdik. Aynı zamanda bu alanda farkındalık oluşturulmasını sağlamış olduğumuzu düşünüyorum. YTONG olarak tamamen çevre dostu hammaddelerle, çevre dostu üretim gerçekleştiriyoruz. Ana hammadde olarak kullandığımız kuvarsiti, çıkartırken de işlerken de çevreye zarar vermiyoruz. Üretim süreçlerimizi tamamen kapalı şeklinde, hem düşük enerjiyle hem sıfır atıkla yürütüyoruz. Üretim aşamamızı bir bütün olarak ele aldığımız için çevreye duyarlılığımızı her aşamada sürdürüyoruz. Fabrikalarımızı hammadde kaynağının yanına inşa ediyor olmamız sebebiyle nakliye sırasında oluşturulan çevre kirliliğinin

de önüne geçmiş oluyoruz. Bahsettiğim gibi ürünümüz hafif bir ürün olması da tek bir araçla yani bir kamyonla çok daha fazla malzemeyi tüketiciye ulaştırmamızı sağlıyor. Bu da yine nakliyeden kaynaklı çevre kirliğini en aza indirmemizi sağlıyor. Sürdürülebilirlik konusunda sektöre öncü olmak gibi bir kültürümüz var. Bu doğrultuda, EPD belgesinden sonra, yeni üretim tesisimizi Yeşil Bina olarak inşa ediyoruz. Bunun sürdürülebilirlik kültürümüze katkı sağlayacağını düşünüyoruz. Zaten projemizi çevreci kriterlerle tasarlıyorduk. Sertifikayla da bunu belgelendirmiş olacağız. Ytong’un dünyada 52 fabrikası var. Çatalca fabrikası ise ilk Yeşil Bina sertifikalı fabrika olacak.”

Ytong Donatılı Duvar Panelleri’nin avantajları hakkında bilgi verir misiniz? “Duvar panellerimiz yapılarda uygulama süresini kısalttığı, maliyeti düşürdüğü, düzgün ve kolay işlenebilir olduğu ve inşaatlara estetik açıdan düzgün bir görüntü sağladığı için özellikle büyük projelerin gözdesi bir ürün oluyor.


Ytong Donatılı Duvar Panelleri, sanayi yapıları, kültür ve spor tesisleri, oteller ve alışveriş merkezleri gibi büyük yapılar ve zamana karşı yarışan tesislerde; dış duvarların, mağaza ve salonların ara bölmeleri, koridorlar ve yangın zonlarında hızlı ve güvenli bir çözüm ortağı olarak tercih ediliyor. Donatılı Duvar Panellerimiz geleneksel uygulamalara oranla daha hızlı inşaat yapmayı mümkün kılarak hem zamandan hem de masraftan tasarruf sağlıyor. Bu özelliği ile sanayi yapıları, kültür ve spor tesisleri, oteller ve alışveriş merkezleri gibi büyük yapılar ve zamana karşı yarışan tesislerde hızlı bir çözüm ortağı olarak tercih ediliyor. Yanmazlık özelliği ile yangın kaçış koridorları ve yangın merdivenlerinde özellikle tercih ediliyor. Nefes alan mineral esaslı ve çevre dostu yapısı ile çok sayıda insan tarafından sık ziyaret edilen AVM, hastane, okul gibi yapılarda, iç ortam kalitesine olumlu katkı sağlıyor.”

Türk Ytong’un sektöre ve ülkemize sunduğu yenilikler nelerdir? “Ytong denince akla tüm dünyada ilk olarak girişimcilik, kalite ve inovasyon kavramları geliyor. Ytong, sektörüne yön veren bir kuruluş kimliğiyle sektörünün hep ilerisinde oldu. Dolayısıyla trendleri de her zaman büyük oranda Ytong belirledi. Oluşturduğu birçok katma değerden ötürü Ytong, tam bir başarı öyküsüdür. Ortağımız Alman Ytong öncülüğünde bu konuda

önemli çalışmalar yapıyoruz. Dünyadaki trendleri çok yakından takip ederek, ürünlerimize ve pazarımıza entegre ediyoruz.”

Sektörde yenilikçi ve inovatif ürünlerin pazara sağladığı katkılar nedir? Sizin bu paralelde pazara sunduğunuz yeni ürünleriniz var mı? “Yenilikçi olmak bizim için yalnızca teknolojik bir anlam ifade etmiyor; inovasyonu aynı zamanda kurumsal başarımızın devamlılığı ve süreçleri mükemmelleştirmek için değerli bir araç olarak görüyoruz. Tüm dünyada gazbeton endüstrisinin ulaştığı en son teknoloji ve teknik sınırlar, takip edilen trendler Ytong tarafından belirlemektedir. Ar-Ge gücümüzle pek çok özellikte, mesela ısı yalıtımı ve yangın güvenliğinde maksimum seviyelere gelmiş durumdayız. Yanmaz, hafif ve mineral yalıtım malzemesi “Ytong Isı Yalıtım Plağı”nı buna en iyi örnek olarak gösterebiliriz. Türkiye’de de Ar-Ge çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Yakın zamanda gerçekleşen önemli bir gelişmeden bahsetmek isterim. Uzun zamandan beri yürüttüğümüz Ar-Ge çalışmaları sonucunda sektörümüzde bir ilke imza atarak, blok ürünlerimizde 2,5 MPa olan basınç dayanımı değerini koruyarak, ısı yalıtım performansını artırmayı başardık. Ytong duvarların ısıl iletkenlik hesap değerini % 15 daha iyileştirerek 0,13 W/mK’dan 0,11 W/mK’e düşürerek

sağladığımız enerji tasarrufunu da aynı oranda artırmış olduk. Mimar ve mühendislerimiz, yatırımcılarımız Ytong kullanılan projelerde binaların dış duvarlarından tüketilen enerjinin, TS 825 hesaplarında eskiye göre % 14 daha azaldığı görecekler. Bu miktar, Türk Ytong’un yapı sektörüne ve ülke ekonomisine önemli bir katkısıdır.”

“DENEYİMLERİMİZİ AKTARMAYA DEVAM EDİYORUZ”Günümüzde enerji verimliliği ve yalıtım konuları çıkan yönetmeliklerle gittikçe önem kazanıyor. Türk Ytong’un bu konuda yapmış olduğu çalışmalar nelerdir? “Ytong, inşaat malzemesi üreticisi olmasının dışında, bu ülkede deprem, yangın ve ısı yalıtımı konularında yönetmeliklerin hazırlanmasına öncülük etmiş ve ülkenin milli değerlerinin, enerjisinin korunmasında büyük katkılar sağlamıştır. Üyesi olduğumuz sivil toplum kuruluşları kanalıyla, yönetmelik ve standartlarla ilgili komisyonlarda yer alarak teknik bilgi ve deneyimlerimizi aktarmaya devam ediyoruz. Sektörel eğitim ve üniversite-sanayi işbirliği konularında da Ytong Akademi olarak sürdürülebilir projeler yapmaktayız. Ytong olarak yapılarda ısı yalıtımı, depreme dayanıklılık, yangın güvenliği ve sürdürülebilirlik bilincinin oluşmasına büyük katkıda bulunduk, bundan sonra da bulunmaya devam edeceğiz.”

YAPI MALZEME - MART 2015

69


sanayisinin, ekonomik konjonktürün de ötesinde, daha uzun yıllar önemli bir potansiyele sahip olacağını söyleyebiliriz. Özellikle inşaat kalitesinin artırılması için yapılmakta olan yasal değişiklikler ve uygulamalar nedeniyle de, enerji verimliliği ve geliştirilmiş yapı malzemelerinin önemi giderek artacaktır diye düşünmekteyiz.”

Toparlamak gerekirse son olarak eklemek istedikleriniz ve sektöre vermek istediğiniz mesaj nedir

İnşaat sektöründe yaşanan hareketliliği nasıl değerlendiriyorsunuz, ayrıca kentsel dönüşüm bulunduğunuz sektörünü nasıl etkiliyor? “İnşaat sektörünün 2015 yılında da iç dinamiklerle büyüme seyrini sürdüreceğini öngörüyoruz. Devam eden altyapı projeleri ve Kentsel Dönüşüm büyük fırsatlara işaret ediyor. Türkiye’de toplam konut açığı 2.5 milyon adet se-

70

YAPI MALZEME - MART 2015

viyesinde. Bunun yanında mevcut yapı stoğunun ise yaklaşık yüzde 60’ı deprem açısından riskli, enerji verimliliği açısından uygun olmayan, mühendislik hizmeti almamış binalardan oluşuyor. Türkiye’deki mevcut konut stokunun kalitesi, ülkemizin deprem açısından içinde bulunduğu riskli durum ve genel ekonomik gelişmelerin tümüne bakınca, Türkiye’de inşaat sektörünün ve buna bağlı olarak inşaat malzemesi

“Odak noktamızda enerji tasarrufu, ısı yalıtımı ve çevre bulunuyor. Enerji tasarrufu sürdürülebilir gelecek için büyük önem taşıyor. Bu hem hane halkı hem ülke ekonomisi için önemli. Ortada büyük bir kayıplar var. Bizim de Ytong olarak, bu konunun çözümüne katkı sağlayacak güvenli ürünlerimiz, önerilerimiz var. 2015 ve sonrası Ytong için bir atılım yılı olacaktır. Üretim gücümüzle dünya liderliğine ulaşacağımız, sektörümüzü birçok üstün ve yenilikçi teknoloji ile yepyeni hizmetlerle buluşturacağımız bir dönem olacak. Ytong olarak, Ytong kurum kültürüyle, yenilikçiliği, uzmanlığı ve marka kalitesi ile bu güne kadar olduğu gibi güvenilir çözüm ortağı olmayı sürdürmeyi hedefliyoruz.”



Efsane Mimar Chıpperfield, Kalebodur’un konuğu oldu

Mimar

“Kalebodur’la Mimarlar Konuşuyor” konferans serisinin özel konuğu olan ünlü İngiliz mimar David Chipperfield, İstanbul Kongre Merkezi’nde 2 bini aşkın katılımcıya hitap etti. Chipperfield, “Mimarlığın ve tasarımın, dünyayı değiştireceği bir dönemden, sisteme hizmet ettiği bir döneme geçtik” dedi

Kalebodur’un 2013 yılından beri “Kalebodur’la Mimarlar Konuşuyor” başlığı altında düzenlediği konferanslar serisi, David Chipperfield’ın 24 Şubat’ta İstanbul Kongre Merkezi’nde verdiği konferans ile devam etti. Çağdaş mimarinin en önemli isimlerinden olan ve Berlin’deki Neues Müzesi’nin restorasyonunda olduğu gibi özellikle müze mimarlığı konusundaki minimalist yaklaşımlarıyla tanınan David Chipperfield’ın konuşması, büyük bir ilgiyle takip edildi.

100’ÜN ÜZERİNDE ÖDÜLÜN SAHİBİ MİMAR Yaklaşık 2 bin kişinin izlediği konferan-

72

YAPI MALZEME - MART 2015

sın açılış konuşmasını yapan Prof. Dr. Celal Abdi Güzer, Chipperfield’ı klasik İngiliz ekolünün çağdaş mimarları arasından sıyrılmayı başaran, belli bir stile takılmaksızın 40’tan fazla ülkede proje üreten, 100’ün üzerinde ödülün sahibi bir mimar olarak tanıttı. Chipperfield’ın, uluslararası mimarlık kültürünün devamını sağlamaya yönelik “Common Ground” temasıyla 2012 Venedik Mimarlık Bienali’nin küratörlüğünü yaptığını hatırlatan Celal Abdi Güzer’in ardından kürsüye çıkan ünlü mimar, öncelikle İstanbul’da büyük bir izleyici kitlesi karşısında olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi. “Mimarlığın ve tasarımın


dünyayı değiştireceği bir dönemden, sisteme hizmet ettiği bir döneme geçtik” diyen Chipperfield, mimarlığın kentteki rolünün tekrar tanımlanması gerektiğini savundu. Chipperfield, kentlerdeki görünmez müşterilerin, yani o binaların kullanıcılarının asla unutulmaması gerektiğini vurguladı.

ŞEHİRLER YATIRIMLA GELİŞİYOR Mimarlık-kent ilişkisi üzerinden çalışmalarını değerlendiren Chipperfield, ‘nasıl korumalı’, ‘hangi bina korunmalı’, ‘yatırım, gelişme nasıl olmalı’ gibi çok önemli soruların cevaplanması gerek-

tiğini söyledi. Şehirlerin birkaç güzel binadan ibaret olmadığını dile getiren Chipperfield, “Şehirlerimiz nasıl gözükmeli?” sorusuna yanıt ararken, konuşmasını, çeşitli şehirlerden fotoğraflar göstererek sürdürdü. Londra gibi planlanmış şehirlerden örnek veren mimar, aslında yatırımın tek başına bir problem olmadığını, aksine yatırımla şehirlerin geliştiğini ve böylelikle yeni evlerin, mekanların hatta meydanların yapıldığını ifade etti. Chipperfield, burada binaların kalitesinden değil, kentsel mekanın, meydanların kalitesinden söz edilmesinin önemli olduğunu vurguladı.

YEREL MİMARLIĞI KORUMALIYIZ David Chipperfield, konuşmasında 14 yıldır çeşitli projeler ürettiği Berlin’i de anlattı. 2. Dünya Savaşı’nda harabeye dönüşen kentin, savaş sonrası ikiye bölünmesi, doğu ve batının farklı ele alınması, 1989’da birleşmesi ve sonrasında yeniden inşa edilmesi gibi ciddi süreçlerden geçen bir kentte yatırım-koruma ikileminin nasıl ele alındığını projeleri üzerinden anlattı. Anıtların zaten bir şekilde korunduğundan bahseden ünlü mimar; aslında 2’nci, 3’üncü seviye mimarlığın, yerel mimarlığın korunması, kentin asıl karakterinin yaratıcısı olan YAPI MALZEME MART 2015

73


bu fiziksel öğelerin sosyal yaşamla birlikte ele alınması gerekliliğini savundu. Kentte kaybedilenin tekrar kazanılamayacağını dile getiren Chipperfield, soylulaştırma projelerine karşı olduğunu, İstanbul örneğini vererek sosyal-ekonomik çeşitlili-

sene harabe şeklinde kalan yapıyı 10 sene gibi bir sürede restore eden Chipperfield, bir kısmı artık yerinde olmayan tarihi bir binanın nasıl restore edileceğine dair verilen kararların ve teknik bilgilerin yanı sıra Berlinliler’in sürece nasıl dahil olduğundan da bahsetti.

yapma” başlıklarında 3 farklı tutumla sağladığını anlattı.

“Kalebodur’la Mimarlar Konuşuyor” Kalebodur’un düzenlediği “Kalebodur’la Mimarlar Konuşuyor” üç başlık

DAVİD CHİPPERFİELD 1953 Londra doğumlu İngiliz mimar David Chipperfield’ın kariyeri onlarca yıl öncesine dayanıyor ve mimar, tasarımcı ve eğitimci gibi birçok unvana da sahip. Londra’da Kingston School of Art ve Architectural Association’da eğitim gören Chipperfield kendi ofisini açmadan önce Norman Foster, Richard Rogers ve Douglas Stephen gibi isimlerle çalıştı. 1993’te Andrea Palladio, 1999’da Heinrich Tessenow Gold Medal, 2007’de RIBA Stirling ve 2013’te Praemium Imperiale ödüllerini kazandı. Mimarın kariyerinde öne çıkan önemli bir nokta ise 2012 yılında Venedik Mimarlık Bienali’deki küratörlüğü. Common Ground temasıyla ile açılan Bienal, ortak alanlara ve güncel mimarlığın kamusallığına yaptığı vurgu ile dikkat çekmişti. David Chipperfield daha çok müze mimarlığı ve müze restorasyonu konularında minimalist yaklaşımı ile tanınıyor. En bilinen müze projeleri ise Fransa Reims’de Musée des Beaux-arts ve 2011 yılında Mies van der Rohe Ödülü’nü kazanan Almanya Berlin’deki Neues Museum Restorasyon projesi. Mimar aynı zamana yaptığı mobilya ve endüstriyel tasarımları ile de farklı bir takipçi kitlesine sahip. David Chipperfield Architects’in Londra, Berlin, Milan ve Şangay’da ofisleri bulunuyor.

ğin kenti güzel yapan faktörlerden biri olduğunu söyledi.

50 YIL HARABE ŞEKLİNDE KALAN YAPIYI 10 YILDA RESTORE ETTİ Berlin’de yaptığı tüm projelerini izleyicilerle paylaşan Chipperfield, 2011 Mies van der Rohe ödüllü Neues Museum projesini de detaylı olarak anlattı. 2. Dünya Savaşı’nda bombalanan ve 50

74

YAPI MALZEME - MART 2015

ESKİ BİR YAPIDAN YENİ BİNA YAPMAK Proje ile ilgili yapılan gösteriler, hazırlanan posterlerle halkın sürece dahil olmasının mimarlar açısından öneminden bahseden Chipperfield, böylelikle mimarların halka gerekçelerini sunabilecekleri bir ortamın oluşturulduğunu söyledi. “Eski bir yapıdan yeni bina yapmak” olarak nitelendirdiği projesinde, eski ile yeninin bir aradalığını “özgün haliyle bırakma, yenileme ve yeniden

altında vücut buluyor; birincisi, her ay Prof. Dr. Celal Abdi Güzer’in moderatörlüğünde düzenlediği söyleşiler serisi, ikincisi panel ve konferanslar serisi, üçüncüsü de öğrenci buluşmalarından oluşuyor. Kalebodur’un konuğu olarak geldiği İstanbul’da Prof. Dr. Celal Abdi Güzer’le de bir söyleşi gerçekleştiren Chipperfield, Türkiye’de ilk kez konferans verdi.



Sektör

“Türk yapı sektöründeki istikrarlı büyüme 2015 yılında da devam ediyor”

YEM Fuarcılık Genel Müdürü Burcu Başer, “2015’te Türkiye ekonomisinin yüzde 3- 3,5 arasında büyüyeceğini, inşaat sektörünün yüzde 3,5-4,0 oranında büyüyeceğini ve yine lokomotif rolünü sürdüreceğini öngörüyoruz” diye konuştu

YEM Fuarcılık Genel Müdürü Burcu Başer

76

YAPI MALZEME - MART 2015

YEM Fuarcılık tarafından, YAPI FUARI – TURKEYBUILD İSTANBUL kapsamında düzenlenen basın toplantısında “Konuk Ülke Kazakistan” projesi tanıtıldı ve güncel veriler ışığında Türk yapı sektörü değerlendirildi. YEM Fuarcılık Genel Müdürü Burcu Başer, sergilediği performansla Türkiye ekonomisinin lokomotiflerinden biri olan inşaat sektörünün gözde pazarları arasında yer alan Kazakistan’ı, 38. YAPI FUARI - TURKEYBUILD İSTANBUL’da konuk olarak ağırlanacağını açıkladı. YEM Fuarcılık tarafından 21 – 25 Nisan 2015’te gerçekleştirilecek 38. YAPI FUARI - TURKEYBUILD İSTANBUL ile ilgili düzenlenen toplantıda YEM Fuarcılık

Genel Müdürü Burcu Başer, “Konuk Ülke” olarak Kazakistan’ın belirlendiğini açıklarken, ülke ekonomisiyle bağlantılı olarak yapı sektörünü de değerlendirdi. YEM Fuarcılık’ın değişmez hedefinin yapı sektörü için yeni pazarlar yaratılmasına ve iş hacminin artırılmasına katkıda bulunmak olduğunu belirten Başer, bu hedef doğrultusunda 38. YAPI FUARI - TURKEYBUILD İSTANBUL kapsamındaki “İş Geliştirme Platformu”nun, bu yıl faaliyetlerini ‘Konuk Ülke Kazakistan Projesi’ ile sürdürdüğünü belirtti. Başer, 38. YAPI FUARI - TURKEYBUILD İSTANBUL Konuk Ülke Projesi’nde, Türk müteahhitlik firmalarının 1972 - 2014 arasındaki 42 yıllık dö-


(Engineering News Record) ‘Dünyanın En Büyük 250 Uluslararası Müteahhidi’ listesinde 2012 verilerine göre 38 olan Türk müteahhitlik firması sayısı Ağustos 2014’de yayınlanan listede 42’ye yükseldi. Bu bakımdan Çin’den sonra 2. sırada yer alıyoruz. TÜİK verilerine göre 2014 yılının ilk onbir ayında alınan proje sayısı 209 adet, üstlenilen işlerin tutarı da 20,38 milyar dolar oldu. Konut satışlarında da ekonomideki yavaşlamaya rağmen oldukça iyi gelişmeler var. TÜİK verilerine göre 2012’de 701 bin 621 olan konut satışları 2013’te rekor bir oranda yüzde 64,9 artarak 1 milyon 157 bin 190’a ulaşmıştı. Türkiye genelinde 2014 yılında ise bu rekor da geçilerek 1 milyon 165 bin 381 adet konut satıldı. Buna göre, Türkiye’de geçen yıl satış sonucu el değiştiren konut sayısı, bir önceki yıla göre yüzde 0,7 artışla 1 milyon 165 bin 381 oldu. Konut satışlarında, İstanbul 225 bin 454 ile en yüksek payı aldı. İstanbul’u, 131 bin 825 konut satışıyla Ankara, 71 bin 779 konut satışıyla İzmir izledi. Ekonominin en önemli göstergelerinden biri kabul edilen konut satışlarının yüksek olması, hem sektör hem de ekonomi adına çok olumlu bir gelişme. Yabancı yatırımcılar için de oldukça iyimser bir piyasa mevcut. Yabancılara konut satışı bu yılın Ocak-Ekim döneminde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 66 artarak 15 bin 417’ye çıktı. Kasım ayında yabancılara satılan 1.687 konutu da ilave edersek bu yıl yabancılara 11 ayda toplam 17.104 konut satıldı. Yabancılar bu yılın ilk 11 ayında ayda ortalama 1.554 konut satın aldı. Yabancıların Türkiye’deki konut yatırımlarının artan bir ivmeyle devam etmesi, sektöre ve Türkiye ekonomisine duyulan güvenin önemli bir göstergesi.”

YAPI MALZEMELERİ SANAYİSİ DIŞ TİCARET FAZLASI VERİYOR nemde, 408 adet proje ile 19,28 milyar dolar tutarında proje üstlendiği, yüzde 6,5 payı ile Rusya, Türkmenistan, Libya ve Irak’tan sonra en çok iş üstlenilen beşinci büyük pazar olan Kazakistan’ın seçildiğini söyledi. Türkiye’nin ilk ihtisas fuarını gerçekleştiren ve 38 yıldır Türk yapı sektörünün en büyük organizasyonları olan ‘Yapı Fuarları –Turkeybuild’ı düzenleyen YEM Fuarcılık, 38 yıldır yapı sektörünün nabzını tutuyor. Fuarları planlama sürecinde hem inşaat sektörünü hem de ekonomiyi küresel ve yerel ölçekte analiz ederek sektörün iş hacmine en fazla katkıda bulunacak stratejileri belirleyen YEM Fuarcılık, fuar organizasyonunu da sürekli geliştiriyor. YEM Fuarcılık Genel Müdürü

Burcu Başer, gerçekleştirilen toplantıda, sektörde 2014 yılı sonu itibariyle inşaat harcamaları, yurtdışı müteahhitlik, konut satışları, yapı malzemeleri üretim ve ihracatı ile alınan yapı ruhsatları gibi inşaat sektörünün performansını gösteren tüm kriterleri değerlendirdi.

‘TÜRK MÜTEAHHİTLERİ DÜNYANIN EN BÜYÜKLERİ ARASINDA’ Kamu ve özel sektörün yılın ilk dokuz ayında toplam inşaat harcamaları yüzde 15,8 artarak 122,2 milyar TL’ye ulaştığını, inşaatta oldukça canlı bir piyasa söz konusu olduğunu belirten Başer, şu değerlendirmelerde bulundu: “Uluslararası inşaat sektörü dergisi ENR’ın

YEM Fuarcılık olarak İstanbul, Ankara ve İzmir’de düzenlenen Türkiye’nin en büyük yapı buluşmalarıyla destek verdikleri yapı malzemeleri sektörünün, 21,21 milyar dolar ihracatla cari fazla veren sektörlerden biri durumunda olduğunu hatırlatan Başer, şöyle devam etti: “Yapı malzemeleri ihracatı yılın ilk dokuz ayında yüzde -0,2’lik düşüşle 21,21 milyar dolar olarak gerçekleşti. 2013 ilk 9 ay 21,28 idi. 2015 yılında inşaat malzemeleri ihracatına ilişkin olarak birkaç sınırlayıcı unsur bulunmaktadır. Buna göre öncelikle enerji ihraç eden ülke pazarlarımızda inşaat malzemelerine talebin yavaşlaması ve gerilemesi eğilimi bulunmaktadır. Yurtdışı Müteahhitlik işlerimiz yakın ve komşu enerji ihraç eden ülke pazarlarındaki yavaşlaYAPI MALZEME MART 2015

77


manın etkisi ile sınırlanacaktır. Euro-Dolar paritesindeki gerileme de ihracatımızın Dolar değerini sınırlayacaktır. Avrupa Birliğinde inşaat sektöründeki toparlanma ise ihracatı destekleyecek unsur olacaktır. Bu gelişmelere bağlı olarak ihracatın 2015 yılında 21,0-21,5 milyar dolar arasında kalacağı veya bir miktar gerileyeceği öngörülmektedir. Yapı malzemeleri sektöründe Türkiye’nin pazarlarını Avrupa Birliği ülkeleri ABD, Rusya, Orta Asya ülkeleri, Ortadoğu ve Körfez ülkeleri, Kuzey Afrika ülkeleri ile Balkan ülkeleri oluşturmaya devam ediyor. Türkiye’nin yapı malzemesi ihraç ettiği ilk 20 ülke ise değişmedi. Mevcut pazarlarımız içinde Mısır, İran, ABD, İngiltere, Romanya, Kazakistan, Gürcistan, Almanya ve İsrail pazarlarına hızlı ihracat artışları olduğu görülüyor. Yapı malzemeleri ithalatı ise 2013 yılında 10,3 milyar dolarken, 2013 ilk 9 ay 10,37 milyar dolar, 2014 yılının ilk 9 ayında ise 9,3 milyar dolara geriledi. 2013 – 2014 değişim oranı -%10,4. 2015 yılı öngörülen rakam ise 9,0 milyar dolar. Yapı malzemeleri sektörü dış ticaret dengesinde cari fazla veren, önemli bir sektördür” dedi. İnşaat sektörü adına kısa veya orta vadede önemli zorluklarla karşılaşılmayacağı öngörüsünü paylaşan Başer “Hükümetin 2015 yılı ekonomik büyüme hedefi yüzde 4 olarak açıklandı. Ancak daha önce ilettiğim üzere çeşitli referans kuruluşlarının öngörülerini de göz önüne alarak 2015 büyümesinin yüzde 3- 3,5 arasında gerçekleşmesini bekliyoruz. Buna bağlı olarak inşaat sektörünün yüzde 3,5-4,0 oranında büyüyeceğini ve yine lokomotif rolünü sürdüreceğini tahmin ediyoruz” diye konuştu.

2015’TE KONUK ÜLKE PROJESİ’NDE KAZAKİSTAN AĞIRLANIYOR Toplantıda 38. YAPI FUARI - TURKEYBUILD İSTANBUL kapsamında düzenlenecek olan “Konuk Ülke Kazakistan” projesi de tanıtıldı. YEM Fuarcılık İş Geliştirme Platformu’nun YAPI FUARI -TURKEYBUILD İSTANBUL kapsamında 2011 yılından itibaren gerçekleştirdiği Konuk Ülke Projesi’nde, Rusya Federasyonu, Almanya, Azerbaycan ve Güney Kore Cumhuriyeti konuk edildi. 2015’te konuk ülke olarak Kazakistan’ın ağırlanacağı YAPI FUARI - TURKEYBUILD İSTANBUL, uluslararası ilginin giderek artması ve sektörün büyümesine paralel olarak, katılımcılara sağlanan alanda da bu yıl yüzde 20 büyütülerek 81.000 metrekareden 100.000 metrekareye genişletildi. Toplantıda verilen bilgiye göre Kazakistan’ın 17 milyonluk nüfusuna karşılık 216 milyar dolarlık milli geliri bulunuyor. Kişi başı gelirin 12.530 dolar

78

YAPI MALZEME - MART 2015

olduğu ülke 2014’te yüzde 4,1 büyüdü ve 80,5 milyar dolarlık ihracata karşılık, 46 milyar dolarlık ithalat gerçekleştirdi. Kazakistan enerji ihracatına bağlı olarak yüksek dış ticaret fazlası veren ve önemli bir fon birikimine sahip olan bir ülke. Orta Asya’da yapılan yabancı yatırımların yüzde 80’i Kazakistan’da bulunuyor. 2012 yılında ülkeye 22,5 milyar dolarlık yabancı yatırım yapılmıştır. Kazakistan enerji gelirleri ile oluşan kamu fonlarını büyük ölçüde altyapı yatırımları için kullanıyor. İnşaat sektörünün yüzde 4,2 oranında büyüdüğü Kazakistan, 2014’te 15,17 milyar dolar tutarında inşaat harcamaları gerçekleştirdi, 6,9 milyar dolarlık inşaat malzemesi ithal etti.

TÜRKİYE, KAZAKİSTAN’IN EN ÖNEMLİ TİCARİ ORTAKLARINDAN BİRİ YEM Fuarcılık Genel Müdürü Burcu Başer, Türkiye’nin Kazakistan’ın en önemli ticari ortaklarından biri olduğunu belirterek, “Kazakistan hızla büyüyüp ge-

lişiyor. Bu sebeple Türk inşaat sektörü için çok ciddi bir potansiyel taşıyor” dedi. Başer, Kazakistan hakkında şu bilgileri verdi: “Kazakistan “Nurlu Yol” adlı yeni bir ekonomi politikası izliyor. Hazar Koridoru Projesi bu yeni ekonomi politikasının önemli bir ayağını içeriyor. Kazakistan ortaya koyduğu 2050 yılı vizyonu ile dünyanın en büyük ekonomisine sahip 30. ülke olmayı hedefliyor. Kazakistan ilk aşmada halen 50. büyük ekonomi olma hedefine 2013 yılında ulaştı. Kazakistan 2010 yılı “Endüstriyel Yenilikçi Kalkınma Programı” ile imalat sanayisinde yeni yatırımlar ve hiç üretilmeyen 265 üründe üretim hedefliyor. Bu hedefler doğrultusunda sanayi binaları ve kompleksleri inşaatları öne çıkacak. Program 7 milyar dolar tutarında 800 projeyi kapsıyor. “Ulaştırma Altyapısı Entegrasyon ve Geliştirme Programı” kapsamında 2020 yılına kadar 25 milyar dolarlık ulaştırma projesi tamamlanacak. Ağırlıklı olarak kara ve demir yolları projeleri yer alıyor. Kazakistan 2015


yılında 13,5 milyar dolarlık yeni proje paketi açıklayacak. Pakette konut ve sosyal donatılar, karayolları enerji iletimi, yenilenebilir enerji yatırım projeleri yer alacak. EXPO 2017 2,4 milyar dolar tutarında en önemli prestij projesidir. Kazakistan 2014 yılında 15.17 milyar dolarlık inşaat harcaması gerçekleştirmiştir. Bunun 6.9 milyar dolarlık kısmını inşaat malzemeleri ithalatı oluşturmaktadır. Türkiye’nin Kazakistan’a inşaat malzemeleri ihracatı ise 206.6 milyon dolardır. Türkiye, Kazakistan’ın inşaat malzemesi ithalatı içinde yüzde 3.0 ile oldukça sınırlı bir pay almaktadır. Kazakistan Pazar potansiyeli yeterince değerlendirilememektedir. Kazakistan 2011 -2020 yılları arasında uygulanacak olan “Konut ve Donanımları Modernizasyon ve Yenileme Programı’’ ile kamu mevcut konutları iyileştirmeyi ve yeni sosyal konutlar üretmeyi hedefliyor. Bu program kapsamında 2015-2020 yılları arasında her yıl 1,5 milyon metrekare konut üretilmesi için kamu tarafından

5.6 milyar dolarlık kaynak ayrıldı. Konut inşaat harcamaları Kazakistan’daki toplam inşaat harcamalarının yaklaşık yüzde 23’ünü oluşturuyor ve 2014 yılında 3.4 milyar dolara ulaştı. Konut dışı bina yatırımları ise inşaat sektöründe yaklaşık yüzde 35 pay alıyor ve 2014 yılında 4,0 milyar dolarak olarak gerçekleşti. İnşaat sektöründe sürükleyici olan ve yüzde 42 ile en geniş payı alan harcamalar altyapı yatırım harcamalarıdır. Altyapı yatırım harcamaları tutarı 2014 yılında 6,37 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir. Kazakistan İnşaat Malzemesi pazarı; 2014 yılında 10,62 milyar dolardır. 2020 yılına konan hedef ise 22,4 milyar dolar olarak hesaplanmaktadır.”

KAZAKİSTAN’DA 408 ADET PROJE İLE 19,28 MİLYAR DOLAR TUTARINDA PROJE Bu çerçevede Kazakistan’ın ekonomisinin kısa ve orta-uzun vadede önemli yatırım ve işbirliği fırsatları sunduğuna dikkat çeken Başer, Türk inşaat sek-

törü için Kazakistan ile ilgili potansiyel hakkında şu değerlendirmelerde bulundu: “Türk müteahhitlik firmaları 1972 yılından bu yana Kazakistan’da 408 adet proje ile 19,28 milyar dolar tutarında proje üstlendi. Kazakistan’da 2013 yılı ve 2014 yılının ilk 11 ayında toplam 3.659.910.387 dolar değerinde 21 proje üstlenildi. Türk firmaları Kazakistan’daki müteahhitlik işlerinde Rusya, Çin, Güney Kore, Körfez ülkeleri ile İngiltere, Almanya ve İtalya gibi ülkeler ile rekabet içinde ve Kazakistan’daki işlerin yaklaşık yüzde 25’ini üstlenmiş durumda. Kazakistan, Türk müteahhit firmaları için Rusya, Türkmenistan, Libya ve Irak’tan sonra en çok iş üstlenilen beşinci büyük pazar konumunda. Kazakistan’da inşaat harcamalarında büyümenin hızlanacağı, 2020 yılına kadar yıllık ortalama yüzde 13 büyüyeceği ve 2020 yılında 30 milyar dolara ulaşılacağı öngörülüyor. Kazakistan’da yeni konut ihtiyacı yüksek ve konut üretimi bu ihtiyacı karşılamaktan henüz uzak. 2011-2020 yılları arasında uygulanacak olan “Konut ve Donanımları Modernizasyon ve Yenileme Programı” ile kamu mevcut konutları iyileştirmeyi ve yeni sosyal konutlar üretmeyi hedefliyor. Türkiye’nin Kazakistan’a ihracatı 2014 yılında toplam 977 milyon dolar. Bunun 206,6 milyon dolarlık bölümünü inşaat malzemeleri oluşturuyor. Türkiye’den Kazakistan’a ihraç edilen başlıca inşaat malzemelerini; plastik inşaat malzemeleri, işlenmiş taşlar, mermer granit, demir – çelik inşaat aksamı, kilitler ve donanım eşyası, elektrik malzemeleri, kablo ve prefabrik yapılar oluşturuyor. Türkiye Kazakistan’a hemen her türlü inşaat malzemesi ihraç ediyor olmakla birlikte sadece yüzde 3,0 pay alabiliyor. Bu kadar büyük müteahhitlik işi yapılırken yapılan inşaat malzemesi ihracatımız çok düşük kalıyor, bunun artırılabileceğini düşünüyoruz. İki ülke arasında 2013 yılında imzalanan “Yeni Sinerji Ortak Ekonomi Programı” ile ticaret hacminin 10 milyar dolara çıkarılması hedefleniyor. Kazakistan inşaat sektöründeki gelişme ve inşaat pazarındaki büyümeye bağlı düz cam ve seramik vb. ürünlerden başlayarak inşaat malzemeleri üretmeyi hedefliyor. Kazakistan inşaat malzemeleri alanında ithalattan çok ülkeye yatırım yapılmasını tercih ediyor. Bu da Türk yatırımcısı için potansiyel demektir. Türk müteahhit firmalarının söz konusu bu projelerden büyük pay alacağını, bununla bağlantılı olarak Türk yapı malzemeleri sektörünün de rekabetçi ürünleriyle büyük potansiyeli bulunan bu ülkeye daha fazla ihracat veya yatırım gerçekleştirebileceğini düşünüyoruz.” YAPI MALZEME - MART 2015

79


Sektör

Bosch Türkiye ve Orta Doğu BaşkanI Steven Young

Steven Young, Bosch Türkiye ve Orta Doğu Başkanı Oldu

Bosch Türkiye ve Orta Doğu Başkanlığına ise, 1 Ocak 2015 itibarıyla Bosch Türkiye Temsilcisi Steven Young getirildi. Türkiye’nin bölge merkezi olmasında, Bosch’un Türkiye’de gösterdiği başarı etkili oldu

80

YAPI MALZEME - MART 2015

Bosch Türkiye, 17 ülkenin bulunduğu Türkiye ve Orta Doğu Bölgesi’nin merkezi oldu. Türkiye, 1 Ocak 2015 tarihi itibarıyla Bosch Türkiye ve Orta Doğu Bölgesi’nin merkezi haline geldi. İstanbul’da bulunan Bosch Türkiye merkez ofisinden yönetilecek olan bölgede, Türkiye’nin yanı sıra, aralarında Birleşik Arap Emirlikleri, Afganistan, Bahreyn, Irak, Ürdün, Kuveyt, Lübnan, Umman, Pakistan, Katar, Suudi Arabistan ve Yemen’in de olduğu 16 ülke bulunuyor. Temmuz 2011’den bu yana Bosch Sanayi ve Ticaret AŞ Genel Müdürlüğü ve Bosch Türkiye Temsilcisi olarak görev yapan Steven Young ise, aynı tarih itibarıyla Bosch Türkiye ve Orta Doğu Başkanı olarak atandı.

BOSCH TÜRKİYE, ORTADOĞU’NUN ÜSSÜ OLDU Türkiye’nin bölge merkezi olmasında, Türkiye’nin bölgedeki öncü rolünün yanı sıra, Bosch Grubu’nun Türkiye’deki 100 yılı aşkın tecrübesi, son yıllarda daha da güçlendirdiği bölgesel yapısı ve yakaladığı başarı etkili oldu. Konuyla ilgili bilgi veren Steven Young; “Bosch Türkiye’nin iş kolları ve faaliyet alanlarındaki başarısının yanı sıra; rekabetçi

gücü ve interaktif yapısıyla bölgede olduğu kadar Bosch dünyasında da önemli bir yetkinlik merkezi haline gelmesi, Bosch Global’in gündemde olmasa da böyle bir karar almasında etkili oldu. Yönetim, Bosch Türkiye’nin başarısı ve yakaladığı sinerjiyi halen bakir bir bölge olarak kabul edilen Orta Doğu’ya yayma kapasitesine vakıf olduğu inancını taşıyor. Nitekim Türkiye, Bosch dünyasında Orta Doğu’yu çok iyi anlayacak, ihtiyaçlara hızla yanıt verebilecek yapısıyla bölgeyi ileriye taşıyacak, liderliğe en elverişli aday. Biz de bu yönde üzerimize düşen görevi memnuniyetle yerine getireceğiz” dedi. Bosch, en önemli yetkinlik merkezlerinden biri olan Türkiye’de; 8200 çalışanı, 1,53 milyar cirosu, 1.10 milyar ihracatı ile faaliyetlerini sürdürüyor. Bosch, Türkiye’ye, ilk fabrikasını açtığı 42 yıldan bu yana 2 milyar Avro’nun üzerinde yatırım yaptı. Bu yatırımlar sonucu Bosch, Türkiye ihracatında yüzde 1’lik payına sahip bulunuyor.

STEVEN YOUNG 1995 YILINDAN BU YANA TÜRKİYE’DE Eğitimini Avusturalya’da tamamlayan Steven Young, Avusturalya ve Almanya’da görev yaptıktan sonra, 1995 yılında Mannesman Rexroth Türkiye Genel Müdürü olarak Türkiye’ye geldi. 2001 yılında Mannesman Rexroth ve Bosch birleşmesinin ardından Bosch Rexroth Sanayi Otomasyon A.Ş Genel Müdürü olarak yeni yapılanmada görevini devam ettiren Young, Temmuz 2011’de Bosch Sanayi ve Ticaret AŞ Genel Müdürü ve Bosch Türkiye Temsilcisi olarak atandı. Young, Türkiye’nin bölge merkezi olmasıyla birlikte, görevine Bosch Türkiye ve Orta Doğu Başkanı olarak devam edecek.


Işığa ulaşmak hiç bu kadar şık olmamıştı Anahtar ve priz sektörünün başarılı ismi Günsan Elektrik, EqonaNoble serisiyle evinize şık bir ayrıcalık katıyor.

Farklı malzemelerle yenilikçi ürünler tasarlamakta öncü olan Günsan Elektrik, her evin moduna uygun, duvarınıza çok yakışacak seçkin ve şık modeller sunuyor. Mermerin sağlamlığını içeren EqonaCorian, camın sadeliği ve zarafetiyle bezenmiş EqonaGlass, metal şıklığı arayanlara özel EqonaInox ve ahşaptan vazgeçemeyenlere özel EqonaNaturel, bu serinin başlıca modelleri olarak göze çarpıyor. Birbirinden farklı renk ve materyale sahip Günsan EqonaNoble Serisi, evlerde zarif bir dokunuş ve her beğeniye hitap eden şık aydınlatma çözümleri sunuyor

YAPI MALZEME MART 2015

81


Proje

PROJE SAHİBİ: Konya Selçuklu Belediyesi PROJENİN TOPLAM ALANI: 7600 m2 YÜKLENİCİ FİRMA: Akçim Yapı –Evçağ İnşaat Aş. UYGULAMA: Fitilsan İnş. Isı Mak. San. Ltd .Şti.

Kelebekler Vadisi Projesi’nde BTM imzası Kelebekler Vadisi olarak adlandırılan bölgede Aşkın Kanatları Müzesi inşaasında BTM Su yalıtım ürünleri tercih edildi

82

YAPI MALZEME - MART 2015

Uygulamayı BTM’nin Konya Bayisi Fitilsan İnşaat gerçekleştirdi. 7600 metrekare kullanım alanı bulunan Aşkın Kanatları Müzesi’nde; kelebeklerin doğal yaşamlarının gözlemlenebileceği tropikal kelebek bahçesinin yanı sıra, aynı anda ziyaretçilerin kelebeklerin koza oluşumlarını da izleyebilecekleri bölümler, tropikal bitki türlerinin yetiştirilebileceği üreme çiftliği, değişik böcek türleri ile ilgili görsel objelerin olduğu koza şeklinde dizayn edilmiş mekânlardan oluşan böcek müzesi,

kelebeklerin yaşam döngüleri ile projeksiyonlu sunumlarının olacağı sinema salonu, müzeyi ve kelebekleri hatırlatan ürünlerin yer aldığı mağazalar, kafeteryalar yer alacak. Farklı zamanlarda değişik türlerde olmak üzere toplam 40 kelebek türünün yer alacağı Kelebek Müzesi’nde ziyaretçiler, 10 bin kelebeğin uçuşunu gözlemleyebilecek. Ayrıca dünya üzerinde yer alan tüm kelebek türleri müze içerisinde sergilenecek. Botanik bahçede ise tropikal menşeli 54 tür bitki türü yer alacak. Yılda yaklaşık bir milyon kişinin ziyaret etmesi beklenen Kelebekler Vadisi’nde bölgesel kelebek türleri de açık alanda uçurulacak. Türkiye’de ilk olacak olan bu projenin yapımında öncelikle yalıtım uygulamalarının başarısını arttıran ve yapışmayı tam olarak sağlatan astar uygulaması için BTM BTR100 astar ürünü zemine uygulandı. Temel yalıtımlarında ise BTM Elastobit serisi PE4 membran kullanıldı. Bitkilendirilen alanlarda ise bitki köklerine dayanıklı BTM Botanik membran tercih edildi. Çatı detaylarında BT2K600 başarı ile uygulanırken, metal oluklarda ise bu tür yüzeylerde güvenle kullanılan ELS100 likit ürünü seçildi. BTM geniş ürün gamıyla projenin ihtiyaç duyduğu yalıtım çözümlerini 40 yıllık tecrübesi ve kalitesinden güç alarak sunmayı başardı.


Hayata Konfor Sunan Teknoloji Gelişen teknoloji, hayat konforunu her geçen gün yükseltiyor. Çok yakın bir zamana kadar ancak bilimkurgu filmlerinde görülebilen teknolojiler, hızla gündelik hayatın ayrılmaz bir parçası haline geliyor

Elektrik anahtarı ve priz sektörünün lideri VİKO tarafından geliştirilen Thea IQ Dokunmatik Yönetim Paneli ile şimdi apartman dairesi, villa, ofis, otel odası, toplantı salonu ve genel mekanlar teknolojinin sunduğu üstün konforla tanışıyor. Thea IQ Dokunmatik Yönetim Paneli; tüm mekanlarda ısıtma, iklimlendirme, aydınlatma ve jaluzi/panjur kontrolünü tek noktadan ya da mobil cihazlar kullanarak uzaktan erişim ile kolaylıkla yapmanıza ve güvenlik sistemleri entegrasyonu sağlamanıza olanak tanıyor. Thea IQ Dokunmatik Yönetim Paneli ile mekanların ışıkları, iklimlendirmesi, perde ve panjurların hareketleri bir merkezden kontrol edilebilirken, isteğe göre senaryolar da oluşturulabiliyor. Programlanacak senaryoya göre, tek dokunuşla tanımlanan tüm kontroller sağlanıyor. Panel üzerinde isteğe bağlı olarak kişiselleştirilebilen senaryoların yanı sıra zamana bağlı ya da periyodik ve tek seferlik senaryolar da gerçekleştirilebiliyor. Bu durumda senaryonuza göre istediğiniz zamanda ışıklar, panjurlar ve mekanın ısısı önceden belirlediğiniz konuma geliyor. Tüm bu özelliklerinin yanı sıra Thea IQ Dokunmatik Yönetim Paneli, IP tabanlı interkom özelliğine sahip, ister sesli ister görüntülü görüşme ve IP telefonlar ile görüşme özellikleriyle de dikkat çekiyor. Ürün; cevapsız, arayan ve aranan çağrıları kaydedebiliyor ve resimli olarak gösterebiliyor. YAPI MALZEME MART 2015

83


Sektör

3. Boğaz Köprüsü Anadolu & Avrupa yaklaşım yolu, Teknovinç ile tamamlanıyor

TeknoVinç, Dünyanın en geniş ve en yüksek kulesine sahip asma köprüsü olma yolunda ilerleyen üçüncü Boğaz Köprüsü inşaatında, POTAIN MD 155 SP ve MCR 225A model kule vinçler ile yer alıyor

84

YAPI MALZEME - MART 2015

TeknoVinç, özel bom seçeneği sayesinde son derece dar alanda 360 derece dönebilen çalışma özelliklerine sahip Kule vinçler ile Ankraj Blokları (Yaklaşım Yolu) imalatının gerçekleştiği köprü ayaklarına hizmet veriyor. POTAIN marka kule vinçlerin ve STROS marka malzeme ve personel asansörlerinin satış, pazarlama ve satış sonrası hizmetlerini 25 yılı aşkın süredir yürütmekte olan TeknoVinç, köprü ayaklarına bağlı ankraj bloklarını tamamlamak üzere projede yer alıyor. Her kulenin iki ayağı arasında kalan sınırlı alanda 360 derece dönebilen çalışma özelliklerine sahip POTAIN MD 155 ve MCR 225A model kule vinçler ile TeknoVinç, üçüncü Boğaz köprüsü projesinin tamamlanmasına büyük katkı sağlıyor. Azami 10.000 kg. ve 14.000 Kg. yük kaldırma kapasitelerine sahip POTAIN MD 155 SP ve MCR 225A model kule vinçler, köprü segmentlerine eklenen parçaların imalat kısmını gerçekleştiriyor. TeknoVinç hem Anadolu yakası, hem de Avrupa yakası olmak üzere köprünün her iki ayak inşaatına da kule vinçleri ile hizmet veriyor.

STROS MARKA 4 ADET DIŞ CEPHE ASANSÖRÜ

Kule vinçlerin yanı sıra inşaat alanında kullanılan STROS marka 4 adet dış cephe asansörü, 1 yılı aşkın süredir 24 saat boyunca, köprü ayaklarını inşa eden ve sürekli yukarı yönde hareket eden beton kayar kalıplarına her seferde, 25 kişiyi veya 2000 kg. yükü 4 dakika süre içerisinde 320 metre yüksekliğe taşıma kapasitesiyle projeye büyük katkı sağlıyor. TeknoVinç, şantiye sahasında yapılan tüm teknik işlemler için, proje süresince 24 saat hizmet verebilen teknik destek ekibi ve yedek parça stoklarını da şantiyede hazır bulunduruyor.

TEKNO ŞİRKETLER GRUBU

Tekno, 1986 yılından bu yana inşaat makinaları ve altyapı inşaat malzemeleri, atık su arıtma tesisleri konularında dünyanın önde gelen imalatçı firmalarının Türkiye distribütörlüğünü ve ortaklıklarını yürütmektedir. 2011 yılı itibariyle girdiği enerji sektöründe, faaliyete geçmiş olan Doğalgaz Kombine Çevrim Santralleri ve bu sene işletmeye alınan Güneş Enerjisi santral yatırımları ile orta vadede 500 MW kurulu güce ulaşmayı hedeflemektedir. Tekno, Endüstri alanında son yıllarda yaptığı yatırımlarla da, faaliyet alanlarında kullanılan ithal malzeme ve ürün gruplarının da yurt içinde imalatını sağlayarak milli ekonomiye ciddi bir fayda sağlamayı planlamaktadır. 2013 yılı sonu itibari ile cirosu 140 Milyon Dolar’ı aşan Tekno Şirketler Grubu, yapacağı yeni yatırımlarla orta vadede ön gördüğü 300 Milyon Dolar’lık hedefine, ‘Enerji Sektörü’ yatırımları ile ulaşmayı planlamaktadı


Viko Pro Dimmer serisi ile enerjinin kontrolü sizde

Dünyada doğal kaynaklar hızla tükeniyor ve çevre kirliliği her geçen gün artıyor. Gelecek kuşaklara daha yaşanabilir bir dünya bırakmak ise hepimizin ortak sorumluluğu. Elektrik anahtarı ve priz sektörünün lideri VİKO, enerji tasarrufunun her geçen gün daha da önemli hale geldiği günümüzde lambaların ihtiyaç duyulduğu seviyede aydınlatma yapmasını sağlayan Pro Dimmer Serisi ile hem teknolojik bir çözüm sunuyor hem de mekanlara konfor getiriyor. VİKO, şimdi herkesi konforlu bir yaşam için enerji verimliliğini ön planda tutan çevreye duyarlı ve inovatif elektronik ürünlerle tanıştırıyor. Avrupa standartlarına uygun olarak Türkiye’de tasarlanan ve üretilen VİKO Pro Dimmer Serisi, konfor ve güvenliği bir arada sunuyor. VİKO Pro Dimmer Serisi ile tüm mekanlarda ışığın seviyesini dilediğiniz gibi ayarlamak size kalıyor. İstenildiğinde loş bir ortam yaratılabilirken istenildiğinde tüm ışıkların seviyesi artırılarak maksimum aydınlık elde edilebiliyor. Aşırı yük ve kısa devre koruma özelliği ile birlikte tesisat ve aydınlatma kaynaklı hatalara karşı üstün koruma sağlayan VİKO Pro Dimmer Serisi’nde 4 farklı model bulunuyor. Seri, Push On-Off özelliği sayesinde tek tuşla açma-kapama kolaylığı ve kendinden Veavien özelliği ile dikkat çekiyor. Yük tanıma özelliği ile de tüm dim edilebilir lamba türleriyle uyum sağlanabiliyor. YAPI MALZEME MART 2015

85


Sektör

Filli Boya’dan kişiye özel sınırsız renkler

Mimarlar, tasarımcılar, boya ustaları ve yaşam alanlarının dekorasyonuna, renklerine özen gösteren herkes bu sistem sayesinde mekânlarda renk kullanım seçeneklerini arttırarak özgün yaşam alanları oluşturabiliyor

Filli Boya, geliştirdiği Renxmatik sistemi ile ülkemizde yepyeni bir dönemi başlatıyor. Ülkemizin renk otoritesi, renk trendlerinin öncüsü Filli Boya, Renxmatik sistemi ile yeni bir dönemi başlatıyor. Filli Boya Renxmatik Sistemi insan gözünün algılayabildiği tüm renkleri eksiksiz ve kesin olarak tanımlayarak kişiye özel, sınırsız renk üretiyor. Renxmatik sistemi ile bir kumaş, kağıt, perde ya da favori bir eşyanın rengi 2 saniye gibi kısa bir sürede elde edilebiliyor. Mimarlar, tasarım-

86

YAPI MALZEME - MART 2015

cılar, boya ustaları ve yaşam alanlarının dekorasyonuna, renklerine özen gösteren herkes bu sistem sayesinde mekânlarda renk kullanım seçeneklerini arttırarak özgün yaşam alanları oluşturabiliyor. Renxmatik sistemi ister 1 litre ister 100 litre olsun, istenilen renk, ton ve miktarda boyayı kişiye özel üretilmesine imkan sağlıyor.

YENİ RENK TONLARININ KULLANIMINA İLHAM VERECEK Filli Boya’nın trend yaratacak yeni renk


tonlarını deneyen kullanıcılar, Renxmatik ile daha cesur renk seçimleri yapacak. Hazır renk kartelalarından renk seçmenin yanı sıra, kişiye özel beğenilere de imkân tanıyan Renxmatik sistemi, yeni renk tonlarında renk kullanımını teşvik ederek yaşam alanlarına ilham verecek. Dekorasyona dair kişisel zevklerin ayrımından esinlenerek hayata geçirilen Renxmatik ile Filli Boya, artık sadece bir mekânın dekorasyon ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik değil, daha bireysel renk çözümleri sunuyor.

YAPI MALZEME MART 2015

87


Sektör

Betsan Mosaix’den yenilikçi ürünler

Betsan Mosaix, bu yıl 27. kez düzenlenen UNICERA Uluslararası Seramik Banyo Mutfak Fuarı’nda sergilediği ürünlerle hem tasarım hem de yenilikçi yönünü ortaya koydu

88

YAPI MALZEME - MART 2015

Betsan Mosaix, UNICERA’daki farkını bu yıl da yenilikçi ürünleriyle ortaya koydu. Yeni koleksiyonlarıyla sektöre yön veren Betsan Mosaix, UNICERA Fuarı’nda birbirinden farklı ve yenilikçi ürünleriyle adından söz ettirdi. 24-28 Şubat 2015 tarihleri arasında gerçekleştirilen uluslararası Seramik Banyo Mutfak Fuarı’nda ürünleri ile göz dolduran Betsan Mosaix, hem tasarım hem de yenilikçi yönünü fuar süresince ziyaretçilerle buluşturdu. Bu yıl 27’ncisi düzenlenen fuarda Betsan Mosaix, sadece Türkiye’de değil dünya çapında da öncü bir üretici firma olarak hem cam mozaik granit seramik dekorları hem de havuz kaplama ürünler ile farklılığını ortaya koymuş oldu.

50’DEN FAZLA YENİ ÜRÜN UNICERA Fuarı’nın Betsan Mosaix için çok önemli olduğunun altını çizen Betsan Mosaix Satış Koordinatörü F.Rıdvan Kaya, “Her yıl olduğu gibi, bu yıl da UNICERA Fuarı’nda farklılık oluşturduğumuza inanıyoruz. Betsan Mosaix olarak, bu sene yaptığımız yatırımla yeni ve çok farklı ebatlar üretmeye başladığımızı, bu gruplarda fazlaca desen çeşitliliği sergilemiş olduk.0 Bu sene ürün gamımızda 50’den fazla yeni ürün yer alacak. Her bir ürün üzerinde gerçek anlamda emek sarf edildi. Bu sebeple, hem tasa-

rım hem de üretim ekibimizin uzun süredir yaptığı çalışmaların karşılığını 2015 yılında da alacağımızı düşünüyoruz” dedi. Ürün ve koleksiyonlarına her yıl yepyeni ürünler eklediklerini vurgulayan Kaya, “2014 yılında cam mozaik seramik duvar ve yer karolarının yanı sıra yeni havuz ve iç mekan tasarımlarımızı tüketicilerimizle buluşturduk ve dekorasyonda modanın belirleyicisi olduk. Bu yıl da üstlenmiş olduğumuz bu misyonu devam ettirmeyi hedefliyoruz” dedi.

YAŞAM ALANLARIMIZ BETSAN MOSAIX İLE CANLANIYOR Arte: Betsan Mosaix’in, 30x60, 60x60 ve 120x120 ebatlarıyla dikkat çeken Arte Serisi, göz kamaştıran mekânlara sahip olmak isteyenlerin bir numaralı tercihi olacak. Türkiye’de bir ilk olma özelliği taşıyan Arte Serisi granit seramik ürün grupları, doğadan esinlenerek mermer dokusunun içine işlenmiş -doğal görünümlü parlak sim teknolojisi- ile sektöre yeni bir soluk getiriyor.

BETSAN MOSAIX STANDI SÜRPRİZLERLE DOLUYDU Betsan Mosaix, Mosaix Home markası ile cam mozaik, kristal mozaik, dekoratif mozaikler ve granit seramik ürünlerini, Mosaix Pool markası ile havuz kaplama ürünleri ile bu yılki UNICERA Fuarı’nda 12. Hol, 1229 numaralı stantta, beş gün boyunca yepyeni sürprizlerle doluydu. Betsan Mosaix mimari ekibinden İç Mimar Dilara Kaya tarafından tamamen doğal malzemelerle tasarlanan Betsan Mosaix standı, canlı doğa öğeleriyle UNICERA Fuarı’nda bir dış alan ferahlığı yaşattı.



Sektör

Evleri boyaya hazırlamadan önce

Evlerde değişim oluşturmanın en kolay ve en az maliyetli yolu onların rengini değiştirmek. Bahar ve yaz ayları ise boya için en ideal zamanlar. Siz de sezona DYO’nun önerileri ile hazırlanın ve işin ustasından boyanın püf noktalarını öğrenin

İşe başlamadan önce boyanacak yüzeyin durumunu ortaya koymak yapılacak en doğru hareketlerden biri. Eğer yüzeyde küf, rutubet gibi yalıtım kaynaklı bir sorun varsa önce bu sorun giderilmeli. Kabaran, dökülen zayıf noktalar temizlendikten sonra macun tamiratları yapılmalı. Yüzeyin zımpara ile düzeltilmesi ve astar işleminin ardından artık boyaya geçilebilir. İstenen görüntüyü elde etmek için en az iki kat boya uygulaması tavsiye edilir. Önce tavanlar, ardından duvarlar boyanmalı. Boya yapılacak yüzeyin durumu, uygulanacak boya tipi, uygulamanın en kolay ne şekilde yapılacağı gibi kriterlere göre boya uygulama aletleri seçilir. Temel

90

YAPI MALZEME - MART 2015

olarak 3 çeşit duvar boyama tekniği vardır: Rulo, fırça ve tabanca uygulaması. Daire içi uygulamalarda en yaygın ve en çok uygulanan boyama tekniği tüm yüzeylerin rulo ile boyanması, rulonun rahat ulaşamadığı noktalarda fırça kullanılması. Çok geniş ve çalışması rahat ortamlarda ise profesyonel uygulama tabancaları hem zamandan hem de işçilikten tasarruf sağlar.

DUVARLARI BOYARKEN İHTİYAÇ DUYULACAK MALZEMELER Yüzeyde tamirat gerekiyorsa, ana hatları ile çimento katkılı tamir harçları ve hazır macunlar yüzey düzeltme işlemleri için gerekli olacak. Uygulama aparat-


ları, maskeleme bandı, pratik örtü, kaymaz örtü ve zımpara gibi malzemeleri de önceden hazırlayın. Ve tabii yüzey alanı ve detaylar için boya. Eşyalı evlerde boya zahmetli bir iştir ancak bu konuda doğru yolları izleyerek pratik çözümler oluşturmak mümkün. Boya uygulamasına başlarken, kırılma riski yüksek eşya ve aksesuarları farklı bir ortama taşımak alınacak ilk önlem olmalı. Diğer eşyaların ise belirli bir bölgede toplanarak üzerinin özel örtülerle iyice sarılması boyanın sıçramamasını sağlayacaktır. Ayrıca zemini boya sıçramalarına karşı korumak için kaymaz örtü ve elektrostatik özel örtüler kullanılabilir.

BİR ODA İÇİN NE KADAR BOYA GEREKTİĞİNİ NASIL HESAPLARSINIZ? Basit bir yöntem olarak ilk önce odanın taban alanı hesaplanmalı. Duvar alanı pratikte taban alanının 2,2 katı olarak alınır. Bu işlem sonucu yaklaşık olarak boyanacak yan yüzey alanı belirlenmiş olur. Tavan alanı ise taban alanına eşittir. Bu bilgileri kullanarak, alan metrekare sarfiyatı ile oda için gerekli boya miktarını hesaplayabilirsiniz. Dyo’nun tüm boyalarının ambalajları üzerinde sarfiyat ve o ambalaj ile kaç metrekare alanın boyanabileceği bilgileri yer alır. Bu matematiksel işlem size yaklaşık olarak ne kadar boyaya ihtiyacınız ola-

cağını söyler. Boyanacak yüzeyin mevcut durumu, üzerine gelecek boyanın ne kadar olması gerektiğini direkt etkiler. Çok emici yüzeylerde boya sarfiyatı beklenenin üzerine çıkabilir.

EN ÇABUK KURUYAN BOYA Boyanın çabuk kuruması zamandan kazanmak adına önemli bir avantaj. Normal oda sıcaklığında en çabuk kuruyan inşaat boyaları su bazlı boyalardır. Su bazlı boyaların kokusuz olması, sağlık boyutunun yanı sıra evdeki yaşamın eski düzenine tekrar dönmesini hızlandırdığından daha fazla tercih edilmelerini sağlıyor. YAPI MALZEME MART 2015

91


BOYA SEÇERKEN NELERE DİKKAT EDELİM Boya seçiminde; silinme, parlaklık, matlık, renk, koku, kuruma süresi, metraj ve maliyet gibi özellikleri göz önünde bulundurmak önemli. Tüm bunların yanında seçtiğiniz boyanın, duvarlarınızın yüzeyine uygun olup olmadığına da dikkat etmeniz gerekiyor. Çok beğendiğiniz ya da sevdiğiniz bir ürün duvarlarınız için uygun olmayabilir. Örneğin; sıvalı eski boyalı yüzeylerde mat ürünler seçmeniz, yüzeydeki pürüzlerin rahatsız edici bir görünüm oluşturmasını engeller. Düzgün, pürüzsüz ve macunlu bir yüzeyde ise daha parlak ve ipekmat görüntüye sahip ürünleri tercih edebilirsiniz. Böylece yüzeydeki pürüzsüz ve düzgün görüntüyü öne çıkarırsınız. Genel olarak boyaların +25 C, yüzde 50 bağıl nemde kullanılması önerilir. Hava durumu boyanın kurumasını etkilediği için riskli havalarda, özellikle dış cephe uygulamaları tavsiye edilmez. Artık boya işlemine hazırsınız. Evinizdeki renkli değişim için ihtiyacınız olan tek şey boyanın özellikleri, örtücülüğü ve performansı kadar önemli olan doğru uygulamayı gerçekleştirecek bir boya ustası.

92

YAPI MALZEME - MART 2015



Sektör

Ülkemizin ilk yerli yapım bor esaslı yeni nesli ısı yalıtım plağı Minepor, Avrupalı profesyonellerle BAU Fuarı’nda buluştu

Genel Müdür Ali Şükrü Kahyaoğlu

94

YAPI MALZEME - MART 2015

Avrupa Minepor’la BAU Fuarı’nda tanıştı “You have a choice” sloganıyla tanıtılan Minepor, ısı yalıtımı malzemeleri konusunda uzman Avrupalı profesyonellerin yoğun ilgisini çekti. 19-24 Ocak 2015 tarihleri arasında Münih’te gerçekleşen BAU fuarında, AKG Gazbeton standında tanıtımı yapılan Minepor ile özellikle Avrupa ülkelerinden gelen alıcıların daha çok ilgilendikleri tespit edildi. Türkiye’nin en büyük yerli gazbeton üreticisi AKG Gazbeton, 2013 yılında piyasaya sunduğu ve aynı yıl sektör profesyonelleri tarafından “Yılın Isı Yalıtım Ürünü” seçilen Minepor ile Avrupa pazarına girmeye hazırlanıyor. Avrupa’nın en büyük yapı fuarı BAU Fuarı’nda Minepor tanıtımını yapan ve gördükleri ilgiden son derece memnun olan AKG Gazbeton ekibi adına Genel Müdür Ali Şükrü Kahyaoğlu, “2015 yılında başta Avrupa ülkeleri olmak üzere Minepor ihracatında yoğun bir yıl geçireceğimizi söyleyebilirim. Türk firması olarak yenilikçi Ar-Ge yapımızla piyasaya sunduğumuz Minepor bizi ayrıca onurlandırıyor. Fuarda gördüğümüz ilgi bizi bir hayli memnun etti” dedi.

MİNEPOR EN ÇOK TERCİH EDİLEN ISI YALITIM MALZEMESİ Türkiye’de otopark, kolon, kiriş, tavan, çatı yalıtımında özellikle tercih edilen Minepor, ulusal teknik onayı ile 2014 yılında da en çok tercih edilen ısı yalıtım malzemeleri arasında yer aldı. AKG Gazbeton’un, Avrupa’daki güçlü dağıtım ağı sayesinde Minepor da 2015 yılında AKG Gazbeton ürün yelpazesiyle birlikte Avrupa’daki projelerde yer almaya başlayacak. Minepor, 0,048 ısı iletkenlik değeri ile her tür binada ısı yalıtımını sağlamak için en ideal çözümlerden biri olarak sunuluyor. İçeriğindeki bor maddesi ise Minepor’u muadillerinden daha sağlam hale getiriyor. Minepor’u, diğer yalıtım malzemelerinden ayıran bir başka özelliği ise A1 sınıfı hiç yanmaz ürün olması. Tüm bu özellikleri ile Avrupalı profesyonellerin beklentilerini karşılayan Minepor ile ısı yalıtımında bütünsel çözüm elde ediliyor. Avrupa’da kullanılması geleneksel hale gelmiş ısı yalıtım ürünlerine karşılık yeni bir seçenek olarak tüketici ile buluşan Minepor için AKG Gazbeton “you have


a choice” diyerek BAU Fuar standında konuklarını ağırladı.

yaklaşımı taşımaya ve daha iyi bir gelecek hazırlamaya davet ediyor.

AKG GAZBETON’UN ÇALIŞAN GÜVENLİĞİ VE SAĞLIĞI İLE ÇEVRE DUYARLILIĞINA ULUSLARARASI STANDARTLAR

SORUMLULUĞUMUZU TESCİLLEDİK

AKG Gazbeton, OHSAS 18001 İş Sağlığı ve İş Güvenliği Yönetim Sistemi ve ISO 14001 Çevre Yönetim Sistemi belgelerini alarak gazbeton sektörüne bir yenilik daha getiriyor. Kalite, Çevre ve İş Sağlığı Güvenliği Yönetim Sistemleri’ni birleştirip, bütünsel bir bakışla yönetilmeye başlanan AKG Gazbeton, bu belgelerle çalışan sağlığına, güvenliğine ve doğaya karşı olan duyarlılığını belgelendirdi. Çalışan sağlığı ve iş güvenliği standardı OHSAS 18001’i, tüm işletmelerinde aynı anda uygulamaya başlayan AKG Gazbeton, süreçlerinde; güvenli makinalar, güvenli çalışma ortamı, sağlıklı çalışan ve güvenli hareket unsurlarını temel prensipleri haline getiren, sektöründe öncü kurum olarak yerini kuvvetlendirdi. AKG Gazbeton İşletmeleri, çevreye karşı duyarlılığını; sürdürülebilirlik yaklaşımı çerçevesinde, çevrenin korunması, kaynakların etkili kullanımı, enerji verimliliği, çevre dostu ürünleri ve atık yönetimi konularındaki zorlayıcı hedefleriyle gösteriyor. Çevre Yönetim Sistemi sayesinde, gelecek nesillere daha yaşanabilir bir çevre hazırlama sorumluluğuyla enerjinin verimli kullanılmasını sağlayan projelere imza atan AKG Gazbeton İşletmeleri, sektördeki tüm firmaları bu

Genel Müdür Ali Şükrü Kahyaoğlu, “Belgelerin AKG Gazbeton’a kazandırılması kurumsal gelişimin doğal bir sonucu. Sektörümüzde kurumsal sorumluluğumuz gereği çevre duyarlılığı, iş sağlığı ve güvenliğini en yüksek düzeyde uygulayan firmaların başında geliyoruz. OHSAS 18001 ve ISO 14001’i alarak bu alanlardaki sorumluluğumuzu tescilledik. Bu iki belgenin gerekliliklerini, ISO 9001 Kalite Yönetim Sistemi’mizle bütünleştirerek firmamıza uyarlanmasını, Entegre Yönetim Sistemi olarak tanımlıyoruz. Entegre Yönetim Sistemi kurarak; ürünlerin ve çalışanların müşteri gereksinimini her zaman sağlamasını standart değerlerle güvence altına almayı, temiz çevre bilinciyle hareket etmeyi, iş sağlığı ve güvenliğini her şeyden önce tutmayı, planlı ve sistematik faaliyetlerimizi yasalara tam uyum içinde sürekli geliştirmeyi amaçladık. Kurduğumuz sistemlerin çalışanlarımıza, firmamıza ve doğaya katkılarını artırarak, emin adımlarla daha ileriye taşımak hayatımızın bir parçası haline geldi. Yönetim sistemleriyle çalışmanın verdiği güvenle, tüm işletmelerimizde Entegre Yönetim Sistemi’ne geçtiğimizi açıklamaktan mutluluk duyuyorum” dedi. Entegre Yönetim Sistemi ile sektörde öncü firmalar arasında yer alan AKG Gazbeton, 2015 yılında

ve sonrasında da bu sistemin ileriye götürülmesi yönünde faaliyetlerini yürütmeye başladı. Genişleyen pazarı ve nitelikli çalışanlarıyla 2023 Türkiye’si için iyi hazırlanan AKG Gazbeton, koyduğu hedefler paralelinde büyümesine devam ediyor. Türkiye Gazbeton Üreticileri Birliği’ne üye kuruluşlar arasında, OHSAS 18001 ve ISO 14001 süreçlerine öncülük eden AKG Gazbeton, 2005 yılında da sektörün ilk CE belgesini almıştı.

OHSAS 18001 HAKKINDA Britanya Standart Enstitüsü (British Standard Institute) tarafından yayımlanan “iş sağlığı ve iş güvenliği yönetim sistemi” OHSAS 18001, ürün ya da hizmetin güvenliğinden çok iş sağlığına ve güvenliğine yönelik uluslararası bir standart. Tehlike, tehlike tanımlama, risk ve risk azaltmaya yönelik olan OHSAS 18001, ISO 9001 ve ISO 14001 ile birlikte işletildiğinde, bir bütün oluşturuyor.

ISO 14001 HAKKINDA ISO ailesinden olan çevresel yönetim standardı ISO 14001, şirketlerin; operasyonları sırasında kaynakları tasarruflu kullanmasına, çevreye karşı olumsuz etkilerini en aza indirmesine, yasal gerekliliklere uymasına ve çevresel yönetimlerini geliştirmelerine olanak sağlayan bir çerçeve çiziyor. ISO 14001’in sahip olduğu şartlar, Avrupa Birliği’nin Eko-Yönetim ve Denetim Tüzüğünün (EMAS) bütünleyici bir parçası.

YAPI MALZEME MART 2015

95


Sektör

Ege Seramik Unicera’da büyük beğeni topladı Tüyap Fuar ve Kongre Merkezinde her yıl olduğu gibi Türk seramik sektörünün nabzını tutan Unicera Fuarı bu yıl da sektör temsilcilerini ve profesyonellerini ağırladı. Ege Seramik’in Spring Collection 2015 koleksiyonunda sergilenen mermer görünümlü Arden, Arizona, Bora, Calacatta, Champion serileri ve ahşap dokulu Barbados, Beachwood, Hazar serileri dikkatleri üzerine çeken ürünlerin başında yer aldı. Koleksiyonda ayrıca, Castel, Missiouri, Regina, Empire, Haven, Kingstone, Moon, Nepal, Strong, Volga, Zenit, Ege Tech, Jolly, Joyful, Riva serileri ziyaretçilerin ilgi odağı oldu.

“FUARI VERİMLİ TAMAMLADIK”

Ege Seramik, 24-28 Şubat tarihleri arasında 27.kez düzenlenen Unicera Seramik Banyo Mutfak Fuarı’nda Spring Collection 2015 koleksiyonunu tanıttı

Ege Seramik A.Ş Genel Müdürü Göksen Yedigüller

96

YAPI MALZEME - MART 2015

Unicera Fuarı’na katılımlarıyla ilgili konuşan Ege Seramik A.Ş Genel Müdürü Göksen Yedigüller; “Her yıl olduğu gibi bu yılda farklı tasarımlarımızdan oluşan koleksiyonumuzla fuara katılım gerçekleştirdik. Spring Collection’da 33 tane birbirinden iddialı yeni serimizle fuarda farkımızı hissettirdik. Farklı ebat ve dokulardaki ürünlerimiz ziyaretçiler tarafından beğenildi. Ege Seramik olarak Unicera Fuarı’nı verimli bir şekilde tamamladık” dedi.

ARDEN Tasarımındaki şıklığı ve güçlü görüntüsü ile mükemmel bir birlikteliğin yansıması olan Arden serisi, doğal mermer görüntüsüyle sizi etkileyecek. Digital Tile teknolojisi ile sırlı granit olarak üretilen Arden serisi, 33x99, 60x120 ve 80x80 ebatları ile farklı döşeme alternatifleri sunuyor. Seri, antrasit, fildişi, kahve ve cappuccino renk seçenekleri ile de her tarza uygun kullanılabiliyor.

REGİNA Şıklığı, modern tasarım ile kombinlemek isteyenler Regina serisinin büyüsüne kapılacak. Eskitme modasının yansıması olan Regina serisi, düz dekorlarının yanı sıra geometrik desenlere sahip Palazzo dekorları ile ayrıcalıklı bir mekanlar oluşturma imkanı sunuyor. Doğal bir zarafete sahip olan seri, 60x60 ebadı, bej, ceviz ve gri renk seçenekleri ile mekanlara ayrıcalıklı bir hava katıyor.

EGE TECH Düz, rölyefli, rektifiyeli ve lappato rektifiyeli yüzey seçeneklerine sahip Ege Tech serisi, modern görünümün yanı sıra dayanıklılığı ile dış mekanlarda da


kullanım olanağı sağlıyor. Renkli masse teknolojisi ile üretilen seri, 8 farklı renk seçeneği ve 4 farklı ebat seçeneği ile zevkinize göre dekorasyonunuzu oluşturma imkanı sunuyor. Seri mimari projelerde de tercih ediliyor.

SOUTH İlkbahar mevsimi adım adım yaklaşırken Ege Seramik doğanın uyanışından esinlenerek South serisini oluşturdu. Seri, ahşabın sıcaklığını ve doğanın samimiyetini mekanlarınızda buluşturma sözü veriyor. Sırlı granit olarak üretilen seri,

15x90 cm ebadı, gri, bej ve kahve renk seçenekleri ile sahip olmak istediğiniz dekorasyonunuzu belirlemenize yardımcı oluyor. Seride yer alan etnik desenli dekorlar çekici tasarımı ile dikkatleri üzerine topluyor.

INFINTY Sabahları sizi güne uyandıran, gün içerisinde enerjinizi yenileyen, akşamları ise yorgunluğunuzu alan yerler yaşam alanlarınızdır. İnfinty serisi, sahip olduğu doğal taş görüntüsü ile her gününüze enerji katmaya hazırlanıyor. 30x60 ebadında sırlı granit olarak üretilen seri, beyaz, bej ve antrasit renk seçenekleri ile mekanlarınıza hareket katmaya hazırlanıyor.

YAPI MALZEME MART 2015

97


Sektör

Propa Plaza iklimlendirmede Form Vrf Sistemlerini tercih etti

Form VRF Sistemleri prestijli bir projeye daha imza attı. İstanbul’un en değerli iş merkezlerinden Zincirlikuyu-Levent’te inşasına başlanan Propa Plaza’da Mitsubishi Heavy Industries VRF klima sistemleri ve Lennox paket klimalar kullanıldı

Mistubishi Heavy Industries’in Türkiye’deki tek yetkili distribütörü Form VRF Sistemleri başarılı bir projeye daha imza attı. A sınıfı ofis projeleri konusunda uzmanlığını kanıtlayan Propa İnşaat; İstanbul’un en değerli iş merkezlerinden Zincirlikuyu – Levent’te inşasına başladığı Propa Plaza’nın iklimlendirmesinde dünya devi Mitsubishi Heavy Industries VRF klima sistemlerini tercih etti. Her alanda verimliliğe önem veren FORM Şirketler Grubu, geçtiğimiz Aralık ayında Form VRF Sistemleri ile Mitsubishi Heavy Insdustries Tayland Fabrika Distribütörler Toplantısı’nda “Yılın En İyi Distribütörü” seçilmişti.

PROPA PLAZA’DA UYGULANAN SİSTEM NASIL İŞLİYOR? Form VRF Sistemleri’nin gerçekleştirdiği uygulamada 1.200 kw’lık ısıtma ve soğutma sistemi için 48 adet dış ünite ve ofis sahiplerinin alacağı yüzlerce iç ünite bulunuyor. Projede 2 adet %100 taze hava ile çalışan ısı geri kazanımlı Lennox paket klimada kullanılıyor. Projede kullanılan Mitsubishi Heavy Industries VRF klima sistemleri; dış ünite gru-

98

YAPI MALZEME - MART 2015

bunun, birden fazla bağımsız noktaya hitap eden iç ünitelere bağlanmasıyla her ofis alanının arzu edilen ısıtma, soğutma ve havalandırma konfor şartlarını sağlıyor. Çift inverter teknolojisine sahip dış üniteler ile kısmi kullanımlarda minimum elektrik tüketimiyle istenilen konfor daha hızlı bir şekilde elde ediliyor. Fosil yakıtlı ısıtma cihazlarına göre düşük CO2 salınımıyla çevreye ve kolay kullanımıyla da kullanıcıyla dost bir teknoloji olan Mitsubishi Heavy VRF sistemleri, tüm soğutma, ısıtma ihtiyaçlarını karşılıyor. Mitsubishi Heavy Industries VRF klima sistemleri, en yüksek enerji verimliliği sunmakla birlikte enerjinin doğru yönetimi ve kontrolü felsefesi ile üretiliyor. Mitsubishi Heavy Industries Grubu Global 100 Endeksi-Sürdürülebilir Şirketler sıralamasında 66. Sırada yer alarak klima sektöründen bu sıralamada yer alan tek firma olarak dikkat çekiyor. Form VRF Sistemleri San.Tic. A.Ş’nin Türkiye’deki tek yetkili distribütörü olduğu Mitsubishi Heavy Industries VRF klimalar, yüksek verimliliği ve geniş ürün seçenekleriyle otel, iş merkezi, rezidans, konut, hastane, okul projelerinde tercih ediliyor.



Sektör

Vitrifiye seramik, banyo ürünlerinde İtalya’nın lider markası ISVEA, ödüllü tasarımları ve yenilikçi modern yaklaşımıyla sergilediği 150’ye yakın ürünle sektörün en önemli fuarı UNICERA’ya damgasını vurdu

İtalyan ISVEA UNICERA’ya damga vurdu 53 yıllık geçmişi ile vitrifiye seramik ve banyo ürünlerinin İtalyan lider markası ISVEA birbirinden şık ve özgün tasarımları ile UNICERA Fuarı’nda yer aldı. 2014 yılında sunulan ürünler ve 2015 yılı tasarımları ziyaretçilerin beğenisine sunuldu. Geçen yıl piyasaya sunulan, Neo klasik tarz Palazzio, doğal tarzdan hoşlananlar için Viva, modern çizgileri tercih edenler için Sott’Aqua, daha iddialı tasarımları banyolarına taşımak isteyenler için ColorIsvea ve Isvearte serileri tekrar sergilenirken ödüllü 5 yeni seri de ilk kez UNICERA’da görücüye çıktı.

İŞTE 5 YENİ SERİ Regina İtalya’nın ünlü tasarım stüdyosu Meneghello&Paolelli Associati tarafından tasarlanan klasik İtalyan serisi, banyolarda nostalji rüzgarı estirecek. Seride asma klozet, bide ve lavabo bulunuyor.

Lunna Civita-Castellana’da tasarım stüdyosu bulunan Sabrina Selli’nin tasarladığı, tüm detayların yuvarlak formda çalışıldığı, görsellikte sınırları zorlayan, sıra dışı ve ikonik bir seri. Mükemmel küre formunda lavabo ve klozet adeta banyolar için tasarlanmış heykelsi bir sanat eseri.

100

YAPI MALZEME - MART 2015

Allegro İtalya’nın vitrifiye seramik ve hi-tech ürünlerde ödüllü tasarımcısı Emanuele Pangrazi tarafından tasarlanmış olan seri, yalın bir forma ve etkileyici bir duruşa sahip.

Flamma Flamma’nın tasarımına alev dalgaları esin kaynağı oldu. Alevleri seyretmek, insana enerji verir ve adeta büyüler. Alevler, hareketleri ile dans eder hayalimizde. Yıllardan beri ateşle var olan seramik sanatı, enerjisini alevden alan Flamma ikonik lavabo ile banyolarınıza geliyor. Geniş ve pürüzsüz yüzeyli yalın haznesi, kullanım kolaylığı ve maksimum işlevselliği sunarken, hijyen açısından da kullanıcıya avantaj sağlıyor. Modern, organik ve heykelsi formun görsel açıdan banyolarınıza getireceği bu sanatsal yorum, kendinizi farklı hissetmenizi sağlayacak. Flamma YA-Tasarım tarafından dizayn edildi.

Armoni Bu seri fonksiyonel yapısı, modern tasarımı ve estetik anlayışı ile her banyoya uyum sağlayabiliyor. Serideki flat lavabo kullanımı alt dolap formunu tamamlıyor. Banyoya sıcaklık katan ahşap renk


alternatifleriyle kullanıcılara farklı seçimler sunan Armoni, kendinden kulplu tasarımı, üst ve altta led aydınlatma bulunan ayna dolabı ile diğerlerinden ayrışıyor.

VE MÜKEMMEL KLOZET İLE TANIŞMA FIRSATI ISVEA’nın cleaRim WC teknolojisi ile standart klozetlerde sağlığa zararlı organizmaların üremesine ve kir birikimine neden olan kanal ortadan kaldırılıyor. SmartPlus teknolojisi ise kişisel konforu en üst noktaya taşıyor. Bu iki özelliğin bir araya gelmesi ile banyolar “Mükemmel Klozet’’ ile tanışmış oluyor. Bu klozet o kadar mükemmel ki; suyun sıcaklığını ve yönünü ayarlıyor, kötü kokuları anında emiyor, kendi kendini temizliyor ve üstelik bir de masaj yapıyor. Teknolojiyi konfor ve hijyenle birleştiren Mükemmel Klozet, düşük enerji tüketimi, az su ve deterjan kullanımı nedeniyle tasarruf sağlayan, enerji dostu yeşil ürünler arasına giriyor.

“ISVEA İLE SEKTÖRÜN EN BÜYÜK 3 OYUNCUSUNDAN BİRİ OLACAĞIZ” Dünyada pek çok prestijli projenin ISVEA imzası taşıdığını ifade eden markanın CEO’su N. Bülent Onur; “Vitrifiye seramik alanında dünyanın önde gelen ülkesi İtalya’da, karakteristik bir İtalyan üreticisi olan, pazarda ilk 10 üretici arasında yer alan ISVEA, Türk tüketicisinden kısa sürede çok iyi bir geri dönüş aldı. İtalya’nın tasarım, detaylar ve şıklık konularında kendini ispatlamış bir

tarzı var ve bu tarzı en mükemmel ürünlerle buluşturmak adına çok titiz çalıştık. Tasarımın başındaki Ettore Giordano ve İtalya faaliyetlerimizi yürüten Dr. Alessio Scacaroni’ye Grubumuz adına teşekkürlerimizi sunuyorum. Yeni her serimiz için dünyanın farklı bir yerinden ödül haberi alıyoruz. 2013 yılında Türkiye pazarına giriş yapan ISVEA, tasarım odaklı bir firma olarak kendisine farklı bir konum edinmeye çalışan üst segment pazara hitap eden ve yeni satış noktaları ile Türkiye’deki hızlı gelişimine devam eden bir markadır. Markamıza güveniyoruz, hedefimiz Türkiye pazarında da en çok beğenilen ve tercih edilen üç markadan biri olmak, Türkiye’de 30 olan satış noktamızı 50’ye çıkartmak. Ayrıca, ISVEA markalı ürünlerin yaklaşık yüzde 60’ını ihraç etmeyi planlıyoruz. ISVEA bugün 40’tan fazla ülkeye ihracat gerçekleştiriyor ve biz bu sayıyı 50’ye çıkarmayı planlıyoruz. Şu anda İtalya’daki satışlarımız 2013’ün 2 katı seviyesine geldi. Önümüzdeki yıllarda bu rakamın 2 kat daha artmasını hedefliyoruz” dedi.

“İTALYAN TASARIM ORDUSU İLE 15 ULUSLARARASI TASARIM ÖDÜLÜ” ISVEA CDO’su (Chief Design Officer) Ettore Giordano, İtalyan tasarım anlayışına getirdikleri inovatif yaklaşım ile her zevke hitap eden, her banyoya uyarlanabilen, farklı alanlar için farklı çözümler sunabildiklerini iletti. Giordano; UNICERA’da sergiledikleri yeni ürünlerle, tasarım kültürünü ve farklı fonksiyonellik anlayışını Türk tüketicileri ile tanıştırdıklarını, ta-

sarım ve teknolojinin mükemmel sentezi ISVEA ürünlerinin ilgi görmesinden memnun olduklarını belirtti. Ettore Giordano; ISVEA’nın toplamda 15 uluslararası tasarım ödülü alarak bu alanda dünyanın en üst sıralarında olduğunu ve bunun kendisine gurur verdiğini vurguladı. ISVEA’nın tüm tasarım koordinasyonundan sorumlu olan Giordano, “Bu gördüğünüz stantta neredeyse 150’ye yakın sanat eseri bulunuyor. Gerek kendi tasarım ekibimiz gerekse birlikte çalıştığımız ünlü tasarımcılar ile müthiş bir uyum ve disiplin içinde çalışıyoruz. Tasarımı devam eden daha birçok eser bulunuyor, sürekli üretmeye devam ediyoruz” dedi.

“50 ÜLKE, 50 MAĞAZA” ISVEA İtalya CAO’su (Chief Administrative Officer) Alessio Scacaroni ise; “Türkiye’ye gelirken markamızın burada daha da büyüyeceğine ve Türkiye pazarının gücüne inandık. Roma’dan başlayıp Hattuşa’ya uzanan başarılı bir hikayesi var ISVEA’nın. Ve Hattuşa’dan da Singapur’a, Dubai’ye hatta Amerika’ya uzandık. 2015 ve 2016 yılı hedeflerimizde Amerika’ya olan ihracatımızı 5 kattan daha fazla artırarak bu büyük kıtada kalıcı bir büyüme yakalamak var. Biz bu hikayenin sınırlarını giderek zorluyor ve tüm dünyaya yaymak için çabalıyoruz. Mart ayında Frankfurt’ta düzenlenecek olan ISH Fuarı’na katılacağız. Bülent Onur’un da belirttiği gibi Türkiye’deki en önemli 3 oyuncudan biri olmak isterken Dünya hedefimizde de iddialıyız. 50 ülke 50 mağaza hedefini gerçekleştireceğiz” dedi.

YAPI MALZEME MART 2015

101


Sektör

Şehirlerin deşarj yönetmeliklerinde bulunan izin verilen limitler farklılık göstermekte olup, özel mülklerde (OSB, liman vs.) daha düşük değerler talep edilebiliyor. Bu gibi durumlarda ACO Biyolojik Arıtma Sistemi - Biojet kesin çözümler sunuyor

102

YAPI MALZEME - MART 2015

ACO Biojet Biyolojik arıtma sistemleri Bilindiği gibi bitkisel ve hayvansal yağlı atık sular şehir şebekesine verilmeden önce deşarj yönetmeliklerine uygun değerlere düşürülerek çevreye zarar vermeleri engellenir. Bu çoğu zaman yağ ayırıcılar kullanılarak sağlanabilir. Fakat yağların kaynağına, tipine bağlı olarak yağ ayırıcılar tek başlarına yeterli olmayabilir. Bu çoğu zaman yüksek seviyede organik kirlilik içeren kaynaklar için geçerlidir. Şehirlerin deşarj yönetmeliklerinde bulunan izin verilen limitler farklılık göstermekte olup, özel mülklerde (OSB, liman vs.) daha düşük değerler talep edilebilir. Bu durumlarda ACO Biyolojik Arıtma Sistemi - Biojet kesin çözüm sağlar. Çevre dostu Biojet, birden fazla parçalı biolojik reaktör, çökeltme ve filtreleme ünitelerinden oluşur. Düşük işletme maliyetine sahip Biojet, kullanılan mikro organizmaların ekolojik olması sebebi ile çevre ve insan sağlığı açısından emniyetli bir çözümdür. ACO, Josef-Severin Ahlmann tarafın-

dan 1946’da kurulmuştur. Su Yönetimi Sistemleri konusunda dünya pazar lideridir. Yıllardır sadece önde gelen projeler değil, Olimpiyatlar, Formula 1 gibi önemli organizasyonlar ve dünyanın dört bir yanında havalimanları hep ACO’nun ekspertizine güvenir. 40 ülkede (Avrupa, Amerika, Asya, Avustralya) 3.800’den fazla çalışanı bulunmaktadır ayrıca 12 ülkede 31 üretim tesisi vardır. ACO, 2006’dan beri Türkiye’de faaliyet göstermeye başlamış ve birçok önemli projede yer almıştır. Kafkaslar ve Orta Asya’nın yönetimi Türkiye’den yapılmaktadır.



Sektör

Bien, fuarda farklı tasarımlarıyla fark oluşturdu

Bien bu yıl 27’ncisi düzenlenen UNICERA Seramik, Banyo, Mutfak fuarında üretici firma ola-rak, seramik ve vitrifiye ürünlerinde farklılığını ortaya koydu. 2015 yılı yeni seriler ilk defa bu fuarda yetkili satıcılar, sektör profesyonelleri ve nihai tüketicilerin beğenilerine sunuldu

BİEN Kanal Geliştirme Müdürü Ebru Şener

104

YAPI MALZEME - MART 2015

Fuardaki en önemli gelişme 66’ ülkeye ihracat yapmakta olan BİEN Seramik’in uluslararası pazarda çok ciddi bir mesafe kat etmiş olması. Beş gün süren UNICERA’ya ilgi büyüktü. Fuar boyunca ilginin yoğun olduğu BİEN standını binlerce kişi ziyaret etti. Ziyaretçilerin 100’ü aşkını yabancı yetkili satıcı 100’e yakın yurtiçi yetkili bayii ve 50’ye yakın yurtdışı yetkili bayi yeni koleksiyon ve ürünler hakkında bilgi aldı. BİEN Satış Grup Başkanı Metin Savcı “Markayla ilgili gerek yurtiçi, gerek yurtdışı pazarlarının taleplerini dikkate alan üretim yapıyoruz. Satış ve pazarlama politikalarıyla yenilikçi, dinamik ve farklı ürünleri pazara sunuyoruz. Bu yıl 2015 koleksiyonunu ilk UNICERA fuarında tanıttık.

Fuarda yer alan ürünlerimiz arasında banyo ile ilgili 15 yeni seramik karo koleksiyonu, 50’ye yakın porselen karo (iç-dış mekan seramikleri) var. Ayrıca Türkiye’de ilk olarak BİEN’in ürettiği 2 cm kalınlığındaki teknik porselen karolar ziyaretçiler tarafından çok büyük ilgi gördü. Bu yıl üretilecek olan Organik adı altında hijyene önem veren, açık kanallı, kir tutmayan klozetlerde ilk bu fuarda tanıtıldı. Geçen seneye oranla katılımcı sayısında %25-30 oranında bir artış gözlemledik. BݬEN bugün sektörün önemli markalarından biri konumuna gelmiştir, bunda üretim, pazarlama, satış, tasarım, Ar-Ge gücümüzün ve bize destek veren dağıtım kanalımızın önemli payı var” dedi.


İŞİNİ BİLEN KADINLAR BİEN’İ TERCİH EDİYOR İşini bilen kadınlar, şık ve zarif ürünlerin yanı sıra kullanışlı ve kolay temizlenebilen tasarımlarıyla Bien’i tercih ediyor. Bien Seramik ürünleri mutfaklarda, banyolarda ve yaşam alanlarında basit temizlenebilme ve kolay kir tutmama özelliğine sahip olduğu için kadınlara konforu sağlıyor. Yaşam alanlarında fark oluşturmak isteyenlere BİEN Seramik 800 adedi aşkın ürün alternatifi ile dikkatleri üzerine çekiyor. Ve kullanıldığı her ortamda mekanlara estetik görünümler kazandırıyor. BİEN Kanal Geliştirme Müdürü Ebru Şener: “Yaşam alanlarını güzelleştirme tutkusuyla, modern renkleri ve doğadan esinlenerek tasarladığımız ürünleri bir araya getiriyoruz. Her

ürünü ilham verici bir hikayeye sahip olan markamızla, kadınlarımızın farklı ihtiyaçlarını ve beklentilerini kalite ile ortak bir paydada buluşturuyoruz. Size özel mekanlara güzellik katmak isterseniz, seçtiğiniz ürünlerimiz, doğanın pozitif enerjisini evlerinize taşıyacaktır” yorumunda bulundu. Her zevke ve mekana hitap eden renk, desen ve ebat yelpazesi olan BİEN’le, kendinize has tarzlar oluşturabilmek de mümkün. Klasik, modern, retro serilerinin yanı sıra doğadan ve doğal taşlardan ilham alınarak üretilen ürün yelpazesine sahip Bien, kadınlarımıza kendi tarzlarını oluşturma imkanı sunuyor. BİEN’in, kadınların beğenilerini ve tercihlerini öncelik alarak oluşturduğu bu tasarımlardan biri mutlaka size de dokunacak ve sizi yansıtacaktır.

BİEN Satış Grup Başkanı Metin Savcı YAPI MALZEME MART 2015

105


Sektör

Renkli tuğlalar, günümüzde mimari estetiğin en önemli trendleri arasında geliyor. Kullanıldıkları her binaya farklı bir hava katan tuğlalar, dayanıklı olmaları sayesine dekoratif özelliklerini de uzun süre koruyor

Ekos’tan çok özel tuğlalar; tarzı olan rengarenk binalar Ülkemizin ateş tuğlası tekniğiyle klinker tuğla üretimi gerçekleştiren tek fabrikası konumunda bulunan ve alanında önde gelen kuruluşlardan biri olan EKOS Klinker Tuğla’nın özel maksat kaplamalar kategorisinde yer alan restorasyon tuğlaları ve çubuk tuğlaları ile binalar farklı bir kimliğe bürünüyor. EKOS Klinker Tuğla’nın, cotto ve cephe ürünlerinin tamamlayıcısı olarak ürettiği özel maksat kaplamalar arasında yer alan restorasyon tuğlaları, firmanın şekillendirebilme yeteneğini ve tasarım gücünü gözler önüne seriyor. Farklı duvar kalınlıkları için tasarlanmış harpuştalar; farklı boyutlarda merdiven detayları, havuz ve çevre bordürleriyle birlikte diğer EKOS ürünleriyle de uyum sağlayan EKOS restorasyon

106

YAPI MALZEME - MART 2015

tuğlaları, farklı mimari tasarımlar için de geniş yelpazede çözümler sunuyor. Nar (EKOS Kırmızı), doğal (EKOS Sarı) ve kahve (EKOS Kahverengi) tonlarında üretilen EKOS restorasyon tuğlaları, binaların tarzına renk katarken 15x30x3 cm ölçüsü ile de uygulamada kolaylık sağlıyor. Ürün, restorasyon projelerinde tamir amaçlı olduğu kadar eski görünüm verilmek istenen binalarda da sıklıkla tercih ediliyor. Çubuk tuğlalar da EKOS Klinker Tuğla’nın binalarda estetik görünüm arayanlara sunduğu farklı alternatifler arasında yer alıyor. Nar (EKOS Kırmızı), doğal (EKOS Sarı) renklerinde üretilen çubuk tuğlalar, binalara sıcak bir görünüm verirken farklı ölçü alternatifleri de oluşturuyor.



Sektör

İstanbul, 2 yıldır beklenen kıtalar arası buluşmaya ev sahipliği yapıyor

Dünyanın alanındaki en büyük üç fuar organizasyonundan birisi olan Asansör İstanbul 2015, 26-29 Mart tarihlerinde Tüyap Beylikdüzü’nde gerçekleştiriliyor

İFO Fuarcılık tarafından AYSAD (Asansör ve Yürüyen Merdiven Sanayicileri Derneği) desteği ile iki yılda bir düzenlenen Asansör İstanbul’da 27 ülkeden 422 firma yer alıyor. Almanya, Çin ve İtalya’nın ulusal katılım gerçekleştirdiği fuar, bir önceki organizasyona göre %25 büyümüş olarak 50 bin metrekare kapalı alana kurulacak. Asansör İstanbul’da her gün milyonlarca yolcu taşıyan asansörlere ilişkin başta güvenlik olmak üzere en yeni teknoloji ve uygulamalar sergilenecek. Dört gün sürecek organizasyonda panel ve konferanslarla sektör gündemleri masaya yatırılırken, bu yıl bina dışından asansör çözümleri arayan Uluslararası Asansör Tasarım Yarışması’nda (ILDC) dereceye giren tasarımlar da fuar süresince sektörün ve ziyaretçilerin beğenisine sunulacak. Yalnızca Türkiye’de günde 50 milyon yolcu taşıyan, Dünya genelinde ise her gün yüzmilyonlarca insanın bina içi ulaşımını sağlayan asansörlere ilişkin en yeni teknolojiler Asansör İstanbul

108

YAPI MALZEME - MART 2015

2015’te sergilenecek. İFO Fuarcılık tarafından 14.’sü düzenlenen organizasyon, 26 Mart Perşembe günü başlayacak. Gördüğü uluslararası ilgi ile dünya sıralamasında ilk üçte yer alan Asansör İstanbul 2015; başta Almanya, Çin ve İtalya olmak üzere, A.B.D., İspanya, Fransa, İngiltere, Yunanistan, Hindistan, Lübnan, Malta ve Bosna Hersek ile birlikte yurt dışından toplam 127 firmaya ev sahipliği yapacak. YÖNETMELİK,

BİNA YÖNETİCİLERİNİ SORUMLU TUTUYOR Asansör İstanbul 2015, asansör komponent üreticileri ile montaj, taahhüt ve bakım firmaları kadar özellikle yeni güvenlik yönetmeliğinin yürürlüğe girmesiyle birlikte bina yöneticilerini de çok yakından ilgilendiriyor. Buna göre; asansörün, güvenli bir şekilde çalışmasını sağlamak amacıyla düzenli olarak bakımını, onarımını ve yıllık kontrolünü yaptırmaktan sorumlu olan, binanın maliki veya kat maliki/malikleri ya da bun-


ların yetki verdiği gerçek veya tüzel kişi “Bina Sorumlusu” olarak tanımlanıyor. Yani bina yöneticileri, asansörlerin güvenliğinden sorumlu tutuluyor. 26 – 29 Mart tarihlerinde gerçekleştirilecek olan fuarda, AYSAD (Asansör ve Yürüyen Merdiven Sanayicileri Derneği) bina yöneticilerini standında ağırlayacak ve kendilerine özel asansörlerinde gerekli güvenlik tedbirlerini ne şekilde alabilecekleri konusunda bilgilendirme yapacak.

ASANSÖR İSTANBUL 2015, KONFERANSLARIYLA YİNE GÜNDEMİ BELİRLEYECEK Sadece ürün, hizmet ve teknolojileri sergilemenin ötesinde, Dünya asansör gündemine yön veren bir organizasyon olan Asansör İstanbul kapsamında fuar ile eş zamanlı konferans programları gerçekleştirilecek. Bu çerçevede, 27 Mart Cuma günü, Alman Mühendislik Derneği (VDMA) asansör ve yürüyen merdivenlere ilişkin endüstriyel ista-

tistikleri paylaşırken, AYSAD’ın (Asansör ve Yürüyen Merdiven Sanayicileri Derneği) gerçekleştireceği oturumda Yeni Standart EN 81-20&50 konusu ele alınacak. 28 Mart Cumartesi günü gerçekleştirilecek konferans programında ise sismik durumlara tabi asansörlere ilişkin EN 81-77 standardı konusuna yer verilecek. Yine aynı gün, yıllık asansör kontrolleri ve yeni uygulamalara ilişkin bir panel düzenlenecek.

BİNA DIŞINDAN ASANSÖR ÇÖZÜMÜNE YÖNELİK TASARIMLAR FUARDA GÖRÜCÜYE ÇIKIYOR! Asansör İstanbul 2015 ile eş zamanlı olarak, İFO Fuarcılık ve AYSAD (Asansör ve Yürüyen Merdiven Sanayicileri Derneği) tarafından ETMK desteği ile düzenlenen Türkiye’nin tek “Uluslararası Asansör Tasarım Yarışması” (ILDC), özellikle engelli ve yaşlıların, asansörü olmayan mevcut kamu binalarına

ve yaşadıkları konutlara sorunsuz erişimi için tasarım çözümleri sunuyor. Birinciye 9 bin TL, ikinciye 6 bin TL, üçüncüye ise 3 bin TL ödül verilecek organizasyonda dereceye giren projeler, fuarda sergilenecek.

SONRAKİ BULUŞMA 2017’DE Makine parkurunu yenilemek ve genişletmek isteyen sektör firmalarının yanı sıra, binaların uzun vadeli performansına yatırım sağlayan, bakım ve enerji maliyetlerini düşüren, asansörlerin doğru çalışmasını mümkün kılan ve binalarda katma değer yaratan modernizasyon teknolojilerini yerinde görmek isteyen tüm mimar ve mühendisler, Asansör İstanbul 2015’i ziyaret edebilecek. Bir sonrakinin 2017 yılında gerçekleşeceği fuar hakkında detaylı bilgi ve online davetiye almak isteyenler, www.asansoristanbul.com adresini ziyaret edebilirler. YAPI MALZEME MART 2015

109


Pazarola

Pazarlamacılar Lojistiğe Nasıl Bakıyor?

Prof. Dr. İsmail Kaya Pazarlama hem herkesin bildiğini sandığı, hem de bildiğini sananların tam bilmediği bir saha. Veya şöyle de söylenebilir: Pazarlama, hem herkesin farkında olmadan yaptığı, hem de farkında olup da yapıyorum diyenlerin tam yapamadığı bir iş. Buradaki iş, genel anlamıyla bir faaliyeti ve aynı zamanda özel anlamıyla “business” karşılığı profesyonel bir faaliyeti ifade ediyor. Halk arasındaki genel algısı bir yana, pazarlama da, pazarlama eğitimi de, yüksek öğretim düzeyinde hakkettiği saygınlığa, olgunluğa ve ağırlığa henüz kavuşamadı. Bazı başka yüksek eğitim kurumları bir yana, pazarlama çoğu işletme okullarında bile bir destek fonksiyon olarak algılanıp, bir kaç dersle geçiştirilen bir konu halinde ele alınıyor. Sevindirici gelişmeler de var elbette... Sınırlı sayıda örneklerden de anlıyoruz ki, pazarlamaya veya yakın alanlara odaklanan lisans sonrası eğitim programları, yüksek lisans ve doktora programlarına doğru bir gidiş de seziliyor. Elbette daha çok sayıda, daha aklı başında pazarlama yöneticisi ve uygulamacılarının yetişmesi için bunlardan daha fazlasına da ihtiyaç var.

110

YAPI MALZEME - MART 2015

Pazarlama alanındaki bu programların içerikleriyle, bunları düzenleyen akademisyen veya yönetim organlarının pazarlama algıları arasında yakın bir ilgi bulunduğunu düşünüyorum. Bir açıdan, memleketteki pazarlama algısı pazarlama adına yürütülen uygulamaların genel havasına, bu uygulamaların genel havası, uygulayıcıların pazarlamayı algılamalarına ve bu algıyı işlerine ne derece yansıttıkları veya yansıtabildiklerine dayanıyor denilebilir. Akademisyenlerin, araştırma ve eğitim faaliyetleriyle birlikte bu genel algının oluşumunda bir katkıları olup olmadığını, varsa ne derecede olduğunu akademik camianın incelemesine bırakıyorum. Ancak, bu yazıda, başka bir hususa işaret etmek istiyorum. Basit bir gözlem sonucu, gerek akademik gerekse uygulama çevrelerinde, pazarlamanın belli konularının zaman zaman popülerlik kazandığı, bu sıralar, akademisyenlerin sosyal medya, pazarlama iletişimi, müşteri ilişkileri, tüketici davranışı, pazarlama etiği, perakendecilik ve rekabet konularına eğildiği görülmektedir. Pazarlama alanındaki akademik çalışmalarda ve pazarlamayı konu edinen programlarda lojistik konusunun nisbî olarak ihmal edildiğine dair bir takım kuşkular ortaya çıkıyor. Buralarda ve akademisyenler arasında, lojistiğin sanki başka bir uzmanlık alanının (üretim veya operasyon yönetimi gibi) kapsamında bir konuymuşçasına görüldüğünden bile söz edilebilir. Halbuki, biliyoruz ki, yıllardır pazarlama ders kitaplarında da en azından birer bölüm olarak yer alan bu konuyu, pazarlamanın dışına doğru itmek, pazarlamanın da, piyasaların da, müşterilerin de, tüketicilerin de hayrına sonuçlar vermeyecek. Her ne alanda olursa olsun, iş yapmak demek, müşteri bulmak ve ona hizmet edip para kazanmak demek. Lojistik, hem yeni müşterilere ulaşma, hem de mevcut müşterilerin memnuniyetini gerçekleştirme ve etkileşimi arttırmayı amaçlayan bir işletme fonksiyonu. Bunun yönetiminin de pazarlamanın elinde bulunmasından daha doğal bir gereklilik olamaz. Onun için gelin, hep birlikte, pazarlama ve lojistik ilişkilerine daha yakından bakalım. Belki pazarlama adına çok güzel şeyler görürüz.

Prof. Dr. İsmail Kaya, İ.Ü. İşletme Fakültesi Pazarlama Anabilim Dalı Emekli Öğretim üyesidir. Kendisine ikaya@istanbul.edu.tr veya ismail.kaya@gmail.com üzerinden ulaşılabilir, http://www.pazarola.blogspot. com ve http://www.pazarlamabitanedir.blogspot.com blogları ziyaret edilebilir.






















Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.