Yapı Malzeme Ocak'16 by yapı malzeme

İmtiyaz Sahibi Magazin Gazetecilik İç ve Dış Tic. Ltd. Şti. adına H. Ferruh Işık Genel Müdür Mehmet Söztutan mehmet.soztutan@img.com

Reklam Müdürü Hakan Girgin hakan.girgin@img.com.tr Yayın Editörü Ali Erdem ali.erdem@img.com.tr Art Direktör İsmail Gürbüz ismail.gurbuz@img.com.tr Grafik Tasarım Sami Aktaş sami.aktas@img.com.tr Sorumlu Müdür Cüneyt Aktürk cuneyt.akturk@img.com.tr Dış İlişkiler Müdürü Yusuf Okçu yusuf.okcu@img.com.tr Kurumsal İletişim Müdürü Ebru Pekel ebru.pekel@img.com.tr Muhasebe ve Finans Müdürü Mustafa Aktaş mustafa.aktas@img.com

Abone İsmail Özçelik ismail.ozcelik@img.com.tr CTP-Baskı İhlas Gazetecilik A.Ş. Merkez Mahallesi 29 Ekim Cad. İhlas Pwlaza No:11 A / 41 Yenibosna-Bahçelievler/İstanbul Tel: 0 212 454 30 00 Adres Evren Mahallesi Bahar Caddesi Polat İş Merkezi B Blok No:3 Kat:1 Güneşli - Bağcılar İSTANBUL / TURKEY Tel : +90 212 604 51 00 Fax : +90 212 604 51 35

Düşlerdeki Yeni Yıl… Yeni yıl, yeni heyecan ve yeni başarılar… 2015’i geride bıraktığımız, 2016’nın hala heyecanını yaşadığımız şu günlerde sektör olarak, yine büyük hedefler içerisindeyiz. İnşaat sektörü olarak her yıl daha fazla büyümenin verdiği güç ile yolumuza devam ediyoruz. 2015’de yaşadığımız durgunluklara rağmen ilerleme kaydeden inşaat sektörü, 2016’dan fazlasıyla umutlu. Gerek sektör liderleri ve temsilcileri, gerek pazarda yer alan müşteriler gerekse tüketiciler 2016 yılı için dilekleri hep olumlu yönde. Bizler de inşaat sektörü için pozitif düşünceler içerisindeyiz. Yeni pazarlar ve yeni ürünler inşaat sektörünü ileriye taşıyacak gibi gözüküyor. Lokomotif sektör olan inşaat sektörü, 2015’i olumsuzluklara rağmen güzel kapattı. Bizde Yapı Malzeme dergisi olarak yeni yıla küçük değişikliklerle giriyoruz. Sektörün nabzını tuttuğumuz dergimizin bu sayısında da sizler için önemli haberlere ve röportajlara yer verdik. Dosya konusu olarak Mimari alanda sizler için bültenlerimizi paylaştık ve Koray Yavuzer Mimarlık ile keyifli bir röportaj gerçekleştirdik. Yeni yılın ülkemiz için, inşaat sektörü ve medya sektörü için verimli ve güzel geçmesini diliyorum. Dilerim sektör olarak 2016’da hedeflerimize ulaşabiliriz. Yeni bir sayıda bir arada olmak dileği ile… Saygılarımla

Elif Karahaliloğlu

12 -Türkiye İMSAD: “2016 Kayıp Yıl Olmayacak” 24 - Özler Kalıp ve İskele Sistemleri, Çözüm Ortağı Olmaya Devam Ediyor 46 - Limak Çimento Fildişi Sahili’ne Dev Yatırım 54 - Yenilikçi ve Çarpıcı; Koray Yavuzer Mimarlık 60 - Yılın Genç Mimar Ödülü PAB’ın Oldu! 66 - İnşaat Sektörü 2016’ya Umutlu Başladı 68 - Hilti Türkiye’den 2015 Değerlendirmesi ve 2016 Öngörüleri 72 - Türk Ytong Sektördeki 52. Yılını Kutladı 83 - ODE, TURQUALTIY de İkinci 5 Yıla Hak Kazandı 90 -“Sürdürülebilir Ekonomi için reform ihtiyacı var”

ABS YAPI.................................................. 29 – 39

INKJET MAGAZINE......................................... 142

PAREX................................................................65

ARAGONİT..........................................................89

İHLAS KOLEJİ.................................................. 136

PERİ KALIP ve İSKELELERİ................. ÖN KAPAK

ARMUTLU........................................................ 139

İHLAS PAZARLAMA......................................... 138

R + T ASIA ‘ 2016................................................6

BRAAS............................................................. 117

İNTEK............................................................ 2 – 3

SESA BUILD ‘ 2016............................................ 4

CERMIX..............................................................71

İSG – AVRASYA ‘ 2016.................................. 131

SOLAREX ‘ 2016............................................ 135

ÇİMSA................................................................51

KARKİM........................... 144 – ARKA KAPAK İÇİ

TÜRKİYE GAZETESİ........................................ 140

DOKA........................................ 1 – ÖN KAPAK İÇİ

KİLSAN...............................................................45

TÜRKİYE HASTANESİ...................................... 134

EISENWAREN................................................. 123

KUZULUK........................................................ 137

UNICERA ‘ 2016............................................. 109

HENKEL................................................... 80 – 81

LAYHER......................................................... 5 – 7

YAPI FUARI & İSTANBUL ‘ 2016.................... 129

HP..................................................... ARKA KAPAK

ÖZLER KALIP & İSKELE............................... 8 – 9

YAPI.COM.TR.................................................. 141

Türkiye İMSAD Yönetim Kurulu Başkanı F. Fethi Hinginar

Türkiye İMSAD: “2016 Kayıp Yıl Olmayacak” Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği (Türkiye İMSAD), 2015 yılı dördüncü Gündem Buluşmaları Toplantısı’nda inşaat sektörünün 2015 değerlendirmesini yaptı ve 2016 öngörülerini açıkladı.

Türkiye İMSAD, yılda dört kez düzenlediği Gündem Buluşmaları Toplantısı’nın dördüncüsünü Türkiye İMSAD Yönetim

Yapı Malzeme Ocak 2016

Kurulu Başkanı F. Fethi Hinginar, Türkiye İMSAD Ekonomi Danışmanı Prof. Dr. Kerem Alkin, Ekonomi ve Strateji Dan. Hiz. Başkanı Dr. Can Fuat Gürlesel ve Halk Yatırım Araştırma Direktörü Banu Kıvcı Tokalı’nın katılımıyla 17 Aralık Perşembe günü düzenledi. Toplantıda, inşaat ve inşaat malzemesi sektörünün 2015 yılını nasıl geçirdiği değerlendirilirken; 2016 yılı öngörüleri, Rusya ile yaşanan kriz, genel ekonomi ve bankacılığa dair beklenti ve gelişmeler gibi birçok önemli konu masaya yatırıldı.

Hinginar: “2015 Yılında Frene Bastık” Toplantının açılış konuşmasını gerçekleştiren Türkiye İMSAD Yönetim Kurulu Başkanı F. Fethi Hinginar konuşmasına “7 Haziran seçimlerinin hemen sonrasında gerçekleştirdiğimiz Gündem Buluşmaları Toplantımızda 2015’in tamamının “kayıp

yıl” olma riskini tartışmıştık, yılın sonuna yaklaşırken ortaya çıkan rakamlar 2015 yılında frene bastığımızı bize net bir şekilde gösterdi. Rakamlara baktığımızda; inşaat malzemeleri sanayi üretiminin 2015 yılı ilk çeyreğinde yüzde 6,7 küçüldüğünü, ikinci çeyrekte yüzde 1,4 büyüdüğü, üçüncü çeyrekte ise yüzde 0,3 gerilediği sonucunu görüyoruz. Senenin ilk dokuz ayında inşaat malzemeleri sanayi üretimi ortalama yüzde 1,9 oranında küçülürken, alınan yapı ruhsatları yüzde 24,8, alınan konut yapı ruhsatları yüzde 25,2, alınan konut yapı ruhsatları daire sayısı ise yüzde 23,6 oranında azaldığı görüldü. Yılın ilk on ayında özellikle yabancılara konut satışının etkisiyle konut satışlarında yüzde 12,3 artış oldu. Yılın ilk on ayında yabancılara konut satışında yüzde 19,5 artış yaşandı. Özellikle belirtmekte fayda var ki; yılın ilk dokuz ayında yabancıların gayrimenkul alımı yüzde 6,6 azalmış. Yani

Aktüel yabancı yatırımcının daha çok konut projelerine yöneldiğini gözlenmiştir. İhracat rakamlarına bakıldığında ise yılın ilk dokuz ayında inşaat malzemesi sektörü yıllık ihracatının yüzde 14,3 düşerek 18,7 milyar dolara gerilediği görülüyor. İnşaat malzemesi sektörü yılsonu kapanışının ise 19 milyar dolar seviyelerinde gerçekleşeceği öngörülüyor. Ciddi bir düşüşün olduğu inşaat sektörünün, son gelen verilere göre, 2015 yılını yüzde 1 büyüme ile kapatılacağı tahmin ediliyor” dedi.

Hinginar: “2016’da Çarklar Yeniden Dönecek” 17 Eylül’de düzenledikleri 3. Gündem Buluşmaları Toplantısı’nda 2016’nın da “kayıp yıl” olma riskini tartıştıklarını belirten Hinginar, “Kurulan tek parti hükümetinin ardından geçtiğimiz hafta 64. hükümet programına ilişkin yol haritası açıklandı; 2016’nın ilk günleriyle beraber, hükümet programında belirtilen vaatlerin hızla hayata geçmesini umuyor ve sanayide 2015’te yavaşlayan çarkların, 2016’da tekrar hızlanmasını bekliyoruz “ diye konuştu. Hinginar, 2016 yılında Türkiye ekonomisinde yüzde 3,5-4,0 büyüme beklendiğini belirtirken inşaat sektöründe ise yüzde 2,5-3,0 seviyelerinde büyüme öngördüklerinin altını çizdi.

Hinginar: “Rusya Krizi Çözülmeli” İnşaat malzemesi sanayicileri olarak, yaptıkları ihracatla Türkiye ekonomisine pozitif katkı sağladıklarını dile getiren Türkiye İMSAD Yönetim Kurulu Başkanı F. Fethi Hinginar, “Son yıllarda Irak ve Suriye’nin ardından Rusya ile yaşanan gerginlikler bizleri ciddi olarak etkiliyor ve gelecek için endişelendiriyor. 2014 yılı verilerine göre, Rusya en çok ihracat yaptığımız 10 ülke arasında yer alıyor. Rusya, inşaat sektörü için potansiyeli her geçen gün artan ve ticari ilişkilerimizin giderek büyüdüğü bir ülke konumunda bulunuyor. Üyelerimiz arasında Rusya’da projeleri devam eden, yeni projeler için önemli adımlar atmış ve hatta bu ülkede üretim yapan kurumlar yer alıyor. Aynı şekilde, birçok Türk müteahhitlik ve müşavirlik firmamızın da bu ülkede projelerinin devam ettiğini biliyoruz. Rusya ile yaşanan gerginliğin kısa sürede durularak, Rusya ile siyasi, ticari ve beşeri ilişkilerimizin normale dönmesini arzuluyoruz” dedi.

Tokalı: “2016’da Türkiye Ekonomisi Yüzde 3,2 Büyüme Gösterecek” 2015 yılı Türkiye ekonomisini ve 2016 yılı öngörülerini değerlendiren Halk Yatırım Araştırma Direktörü Banu Kıvcı Tokalı konuşmasında, 2015 yılında küresel öngörülerini daha yavaş ancak yüksek volatilite büyüyen dünya olarak paylaştıklarını, 2016 yılına ait öngörülerini oluştururken de küresel olarak ana hatlarıyla bu yıldan

Halk Yatırım Araştırma Direktörü Banu Kıvcı Tokalı

çok farklı olmayacağını düşündüklerini söyledi. Küresel ekonomide tekrar faiz artışlarıyla normalleşme olacak. Kriz dönemi politikalarını geride bırakmak adına faiz artırımı normalleşme olarak görülüyor. Fed açıklamasına göre 2016’da 4 kez faiz artırımı olacak ancak piyasanın beklentisi yüzde 32 olasılıkla 2016 yılı sonunda 1 veya 2 kez yüzde 0,75 oranında faiz artırımı olacağı yönünde. Beklentimiz faiz artırımından sonra çok fazla dolar artırımı olmaması. 2016 yılı beklentileri arasında yine düşük emtia dönemi olacak ancak beklenti 2015 kadar kötü geçmemesi. 2016’da daha çok enflasyon dinamiği, daha az cari açık konuşulacak. 2016 enflasyon tahmini yüzde 8,5. Ortaya çıkan bu küresel görünüm altında iç dengeler için de, potansiyelin altında ancak daha yavaş büyüyen dünya ekonomisinde büyüme cazibesini devam ettiren, enflasyonda risklerin daha fazla konuşulacağı ve yüksek tek haneli seviyelerde kalınacağı; cari açık seviyesinin rahatlatıcı seviyelerde olacağı ancak açık finansmanının ülke görünümü açısından yakından takip edileceğini belirtti. Tokalı, “Dış şoklara karşı kırılganlıkların azalmasında oldukça kritik rolünün olduğunu düşündüğümüz güçlü bütçe dengelerinin korunduğu; hem politik belirsizliğin ortadan kalkmış olması hem de emtia ithalatçısı olarak, küresel normalleşmenin GOÜ üzerinde yarattığı baskı karşısında daha güçlü durabilen bir görünüm belirliyoruz” dedi.

Alkin: “İç Talep, Büyümeye Katkı Sağlamayı Sürdürecek” “Küresel ekonomi ve bir parçası olarak Türk ekonomisi için, kritik önemde bir 2016’ya giriyoruz” diyen Türkiye İMSAD Ekonomi Danışmanı Prof. Dr. Kerem Alkin, küresel emtia fiyatlarındaki çöküşün ve FED’in faiz adımlarının bunda etkisinin olacağını söyledi. Türkiye’nin emtia ihracatında rakiplerinden çok daha iyi olduğunu görüyoruz. Bu durumda yurt dışındaki algıyı iyi yönetmek gerekir. Türk ekonomisinin 2016 yılında yüzde 4 ile 5 aralığında büyümesi adına, ihracatın desteklenmesinin ve net ihracatın büyümeye katkısının önemli olduğunu ifade eden Alkin, şunları söyledi: “2016 yılında da iç talep büyümeye katkı sağlamayı sürdürecek. Türkiye-Rusya ilişkilerinin Türk ekonomisi üzerindeki etkilerinin iyi yönetilmesi, küresel emtia fiyatlarındaki çözülmenin, Türk ekonomisi açısından katma değer anlamında pozitif yönde kullanılması gerekiyor. Üretiminin desteklenmesi adına, OVP hedeflerinin revizyonunun yanı sıra, ilk 3 ay, sanayinin desteklenmesine yönelik ek tedbirler ve kredi maliyetlerinin düşürülmesi çok önemli olacak. Kur savaşları 2016 yılında da devam edecek. Dolar kuru tahmini ortalama 3,08’leri görecek. Euro’da 1,06 altını görmeme ihtimalimiz söz konusu. Enflasyon yüzde 8’in altını görmeyecek, 2016 tahmini enflasyon oranı yüzde 8 – 9 aralığında olacak. Merkez Bankası faiz artırımında geç kaldı.” Gürlesel: “İnşaat Malzemeleri Sektörü Yapı Malzeme Ocak 2016

Aktüel leyecektir. Ekonomide uygulanacak para politikası ile gelirler politikası ekonomik büyümeyi destekleyecektir. Buna bağlı olarak 2016 yılında daha yüksek enflasyon, faiz oranları ve döviz kurları olacaktır. 2016 enflasyon oranları yüzde 9-10 arasında olacağı görülüyor. Yüksek enflasyon daha yüksek faizler ve döviz kurları getirecek. Dolar ve Euro kurları 3,15’e yaklaşacak. ” İnşaat ve gayrimenkul sektörlerinin 2015 yılının ilk dokuz ayında yüzde 3,4 büyüdüğünü belirten Dr. Can Fuat Gürlesel şu bilgileri aktardı: “inşaat harcamalarında ilk dokuz ayda kamunun payı yüzde 2,6 azaldı, özel sektörün payı ise yüzde 1,2 artış gösterdi. 2015 yılında konut satışı ilk on ayda yüzde 12,3 arttı. İlk dokuz ayda yabancılara konut satışı 2.906 milyar dolar seviyelerinde gerçekleşti. Türk müteahhitler yılın ilk dokuz ayında 15.28 milyar dolar tutarında 92 projede üstlendi. İnşaat malzemeleri sektörü yılın ilk dokuz ayında yüzde 1,9 küçüldü.”

SBE 2016’da İlk Kez Türkiye’de Düzenlenecek

Yüzde 1,9 Küçüldü” İnşaat ve inşaat malzemeleri sektörlerine ilişkin güncel verileri paylaşan Türkiye İMSAD Ekonomi Danışmanı Dr. Can Fuat Gürlesel konuşmasında, 2016 yılında Türkiye’nin ihracat pazarlarından gelişmiş ülkelerde daha hızlı büyümeler gerçekleşeceğini ve gelişen ülkelerde ise zayıf ve durağan büyümeler olacağını ifade etti.

FED’in faiz artışı ile doların güçlenirken, petrol ve emtia fiyatlarının düşük kalmaya devam edeceğini söyleyen Gürlesel, Türkiye’de ise jeopolitik riskler ile Rusya ve Irak pazarındaki zorlukların belirleyici olacağını belirtti. Gürlesel söylerine şöyle devam etti: “Politik gündemde Anayasa ile yönetim sisteminde değişikliği içeren olası referandumlar beklentileri yeniden etki-

Gündem Buluşmaları Toplantısı’nda Türkiye’de ilk kez yapılacak önemli bir etkinliğin de müjdesi verildi. 2000 yılından bu yana Dünyanın 50’den fazla ülkesinde yapılan The Sustainable Built Environment Conference Series çerçevesinde, SBE16 ISTANBUL Konferansı Türkiye İMSAD’ın ev sahipliğinde Türkiye’de ilk kez 2016’nın Ekim ayı içerisinde gerçekleştirilecek. Ülkemizin önde gelen üniversiteleri ve sivil toplum örgütleri tarafından desteklenen ve ana teması “Akıllı Metropoller – Sürdürülebilir ve Akıllı Binalar ile Akıllı Şehirler için Entegre Çözümler” olarak belirlenen konferans, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı işbirliğinde gerçekleştirilecek.

Yapı Malzeme Ocak 2016

Aktüel

TMB Başkanı Yenigün:

“Kıbrıs’ta Yapılacak 100 Milyar Euro’luk İş Var” Türkiye Müteahhitler Birliği ile Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği, Ada’da özellikle çözüm sonrası ortaya çıkacak ekonomik potansiyelin değerlendirilmesi amacıyla mutabakat zaptı imzaladı.

Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB) ile Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği (KTİMB) arasında yaklaşık bir yıldır devam eden görüşmeler iş birliği yapma kararıyla sonuçlandı. Görüşmeler ilk olarak KTİMB Başkanı Cafer Gürcafer ve heyetinin Ankara’da TMB’yi ziyaretiyle başladı. Kıbrıs sorununun siyasi çözümü için yıllardır sürdürülen görüşmelerde yeni bir döneme girildiği ve olumlu sonuçlanması beklendiğini vurgulayan Gürcafer, bu süreç sonucunda, Kıbrıs inşaat sektöründe önemli gelişmeler beklendiğini vurguladı. Bu çerçevede ortaya çıkacak ekonomik potansiyelin en iyi şekilde değerlendirilmesi amacıyla TMB ile uzun vadeli bir işbirliği yapma önerisinde bulundu. Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ile uzlaşmaya varılması halinde ortaya çıkacak gerek Maraş Bölgesi’nin, gerek diğer atıl kalmış tesisler ve tarihi eserlerin renovasyonu gibi birçok proje için yürütülebilecek işbirliğine yönelik

bir mutabakat zaptı imzalamayı amaçlandığı da vurgulandı.

Cumhurbaşkanı Akıncı kabul etti Bu çerçevede, iki örgüt arasında “Mutabakat Zaptı”nın imzalanmasını amacıyla TMB Başkanı Mithat Yenigün başkanlığındaki heyet KKTC’ye bir ziyaret gerçekleştirdi. TMB heyeti ziyaret vesilesiyle KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ve Başbakan Ömer Soyer Kalyoncu tarafından kabul edildi. Bu görüşmelerin ardından Merit Otelde, Maliye Bakanı Birikim Öztürk ve İçişleri ve Çalışma Bakanı Asım Akansoy’un da katılımıyla düzenlenen törende “Mutabakat Zaptı” imzalandı. TMB Başkanı Mithat Yenigün, birlikte çalışma teklifini memnuniyetle kabul ettiklerini belirterek, “Türkiye Müteahhitler Birliği 141 üyesiyle Türkiye’deki altyapı

işlerinin yüzde 70’ini, yurtdışındaki işlerin yüzde 90’ını yapıyor. 1972 yılından beri 104 ülkede 322 milyar dolarlık iş yaptık. Bize hem coğrafi hem manevi olarak çok yakın bir ülkeyle işbirliği yapmamız zaten geç kalmış bir durumdu” dedi.

“Kıbrıs’ta turizm hamlesi yapılabilir” Mutabakat çerçevesinde etkin bir işbirliği kurulacağına inandığını vurgulayan Yenigün şöyle konuştu: “Umuyoruz ki Kıbrıs’ta her iki toplumun da benimseyeceği bir çözüm üzerinde anlaşma yapılır. Çözüm sonrası Kıbrıs’ta yapılacak çok işler var. Uzun süre atıl kalmış yerler var. Turizm hamlesi yapılabilir. Altyapı işleri yapılacaktır. Toplam potansiyel 100 milyar Euro’yu bulacaktır. Uluslararası arenada kazandığımız birikimi aktararak Kıbrıs’ın kalkınmasını hep birlikte sağlayabiliriz.”

“Çözüm sonrası için hazırlıklı olmalıyız” KTİMB Başkanı Cafer Gürcafer de işbirliği taleplerinin TMB tarafından çok sıcak karşılanmasından duydukları mutluluğu dile getirerek şunları söyledi: “Çözüm hem siyasi, hem ekonomik olarak bizim için çok önemli. Siyasi olarak çözümü bulmak kadar bunu sürdürebilmek de önemli. İşte bu noktada ekonomik ilişkiler çok büyük önem arz ediyor. Çözüm sonrası için hazırlıklarımızı tamamlamazsak, ‘Biz bu çözümü niye yaptık’ noktasına gelebiliriz. İşte bu çerçevede TMB ile somut adımlar atacağız. Bu mutabakat bizim ilişkimizin temelini oluşturacaktır. Hayırlı olmasını diliyorum.” Yapı Malzeme Ocak 2016

Kuzey Marmara Otoyolu Projesinde Yollar PERI ile Bağlanıyor! PERI KALIP ve İSKELELERİ Yeri: 3.KÖPRÜ Viyadükleri EYÜP-SARIYER / ISTANBUL Ana-Yüklenici Firma: ILGAZ İNŞAAT Ilgaz İnşaat Genel Koordinatörü: Aykut Balcı

Yapı Malzeme Ocak 2016

Projede Kullanılan PERI Kalıp Sistemleri: 1. Viyadük Temel Kalıbı: TRIO Panel Sistem, 2. Köprü Elevasyon Kalıpları: VARIO GT24+CB 240 Tırmanır Sistemler 3. Diyafram Kalıpları: PERI VARIOKIT + SB Askı Sistemler 4. Başlık Kirişi Kalıpları: PERI VARIOKIT+SB Askı + PERI-UP+ST-100 İskele Sistemler

Focus Proje İle İlgili Genel Bilgiler: Kuzey Marmara Otoyolu-3.Köprü projesi dahilinde yer alan V-06,V-14 ve V-17 viyadükleri Ilgaz İnşaat tarafından, PERI KALIP SİSTEMLERİ ile çözülmüştür. Belirtilen viyadükler,proje kapsamında yer alan,gerek açıklık gerekse yükseklik olarak en büyük viyadüklerdir.Bu bağlamda; . V-06 Viyadüğü: L= 480 m. boyunda,maksimum 50 m. açıklığa haiz ve h = 91 m. ile en yüksek ayak yükseliğine sahip olan viyadüktür. . V-14 Viyadüğü: L= 460 m. boyunda,maksimum 55 m. açıklığa haiz ve hmax = 54 m. ayak yükseliğine sahip olan viyadüktür. . V-17 Viyadüğü: L= 672 m. boyunda,maksimum 52 m. açıklığa haiz ve hmax = 77 m. ayak yükseliğine sahip olan viyadüktür. PERI olarak,temel kalıbından,başlık kirişi kalıbına kadar ILGAZ İnşaat ile yapılan karşılıklı görüşmeler neticesinde belirlenen kalıp setleri ve sistemleri ile 16 ayda,iş güvenliğinden taviz vermeden,optimum süre ve verimlilik ile tamamlanmıştır.Bu kapsamda seçilen kalıp setleri ve sistemleri aşağıdaki gibidir. -TRIO Panel Sistem Temel Kalıbı x 2 Takım -VARIO GT24-VT20K ‘I’ Kesitli Elevasyon Kalıbı x 8 Takım -CB-240 Tırmanır Konsol-Platform ‘I’ Kesitli Elevasyon Kalıbı için x 16 Takım -VARIO GT24-VT20K ‘Kutu Kesit ’ Elevasyon Kalıbı x 4 Takım -CB-240 Tırmanır Konsol-Platform ‘Kutu Kesit ’ Elevasyon Kalıbı için x 8 Takım -VARIO GT24-VT20K ‘H’ Kesitli Elevasyon

Kalıbı x 2 Takım -CB-240 Tırmanır Konsol-Platform ‘H’ Kesitli Elevasyon Kalıbı için x 4 Takım -SB Askı +VARIO KIT Askı Sistem Diyafram Kalıbı x 4 Takım -SB Askı +VARIO KIT Askı Sistem Başlık Kirişi Kalıbı x 4 Takım + ST-100 İskele Sistem x 3 Takım

POJEDE KULLANILAN PERI KALIP SİSTEMLERİ TEMEL KALIPLARI: Temel kalıplarında; TRIO 330 ve TRIO 270 panel sistemler tercih edildi.Çerçeve sis-

temi olarak dizayn edilen TRIO Panel sistem şantiyede işçilikleri minimuma indirgerken, işçilikten kaynaklanan hataları da minimize etmektedir. Her türlü geometriye de uyum sağlayabilen bu kalıp sayesinde çok hızlı imalatlar yapılabilmekte ve 40 m2/adam gibi yüksek metrajlara ulaşılabilmektedir. Bu da kalıp maliyetini çok düşürmektedir.TRIO sistem 80kN/m2 beton basıncına dayanacak şekilde dizayn edilmişir.TRIO sistemin panellerinin yükseklikleri 3,30–2,70–1,20– 0,6m iken, genişlikleri de 2,40-1,20-0,9-0,72-0,6-0,3m dir. Ancak bu paneller aynı zaman da yatık da kullanılabildikleri için yükseklikleri

Yapı Malzeme Ocak 2016

genişlik, genişlikleri de yükseklik olarak düşünebiliriz. Paneller üzerine saplama delikleri açılmış ve çelik bir halka ile koruma altına alınmıştır. Plywood ise üzerine perçinlidir ve 220gr/m2 film tabakalı Finlandiya menşeili huş ağacından oluşmaktadır . 3,30mx 2,40m lik bir panelde yalnızca 4 saplama kullanılabilir. Piyasadaki muadillerinden en önemli farkı ise her noktada bağlatının tek tip kilit ile ( BFD) sağlanmasıdır. Bu da şantiyecilerin çok iyi bildiği gibi karışıklığa yol açmayarak zaman kaybettirmemektedir

Yapı Malzeme Ocak 2016

KÖPRÜ ELEVASYON / AYAK KALIPLARI: Köprü ayak kalıplarında;3 farklı ayak geotmetrisi de göz önüne alınarak; VARIO GT24-VT20K sistem tercih edildi.Farklı yüksekliklerdeki viyadük ayak yükseklikleri göz önüne alınarak,tüm ayakları CB Tırmanır Sistem ile çözebilecek,optimum kalıp yüksekliği seçilmiştir. VARIO GT24-VT20K Sistem Perde Kalıbı sistemi en genel anlamda; PERI Kafes Kirişi GT24 veya VT20K ahşap kirişin SRZ (çekmeye ve gerilmeye dayanıklı yatay

kuşak) çelik kuşaklara kuvvet aktarabilen HB24 Köprülü kancalar ile bağlanması ve bu şekilde oluşan karkasın 18 ve/veya 21 mm’ lik kalıp kontraplağı ile kaplanması ile oluşur. Yukarıda bahsedilen şekilde oluşturulan kalıp panelleri VKZ ve/veya GKZ ara birleştirme parçaları yerleştirilerek birbirine kamalanır. Panellerin birleştirilmesi kamalı olduğundan kullanımda (söküm ve kurum) büyük kolaylıklar sağlar. Perde kalıbının her iki yüzüne gelen basınçlar kalıp içine bırakılmış pvc borudan geçen ve DW tarafından imal edilmiş

Focus

saplamalarla karşılıklı aktarılır ve taşıtılır. Bu ankrajlama sistemi emniyetle 90 kN çekme yükü taşır. Sistemi oluşturan panolar birkez monte edildikten sonra tek parça standart eleman olarak kullanılır. Sahadaki mevcut vinç kapasitesinide aşmamak kaydıyla vinç ile bir defada taşınırlar. Bu sayede son derece hızlı hareket edilebilir ve işçilik azaltılmış olur. Kullanılan ara parçalar (filler-plate) yani adaptörler sayesinde her türlü projeye ve projenin farklı kısımlarındaki geometrilere rahatlıkla adapte edilebilir. Kalıplar tek bir yüzlerine konulan ancak 2 kollu; birincisi aks payandası AV ve ikincisi ayar payandaları RSS veya RS tipi payandalarla düşeyde şakülle getirilir. Perde kalıplarına ait statik hesaplar Alman DIN 18218 ‘e göre yapılır.

duğu gibi yük taşıma kapasitesi 2,00 kN/ m2 dir. Perde kalıbı,konsol üzerindeki düşey kuşağa, bağlanır ve kalıp ile konsolun birlikte kullanılması sağlanır. Böylece bir ünite haline gelen sistem diğer bir ankraja ankre edilirken veya diğer bir şantiyeye kullanılmak üzere transfer edilirken söküm gerektirmez. İş gücünden ve de zamandan tasarruf edinilmiş olur. CB 240 tırmanır kalıp sistemine eklenecek bir parça ile panel 75 cm olmak üzere öne veya arkaya doğru hareket edebilir. Dolayısıyla panel 75 cm geriye çekildiği takdirde yağlama,demir

şır. CB 240 da 100 m ve üstündeki yüksekliklerde güvenli bir çalışma ortamı sağlar. Buna ait DIN ve EUROnorm normlarında tasdik edilmiş hesap abakları mevcuttur. Çalışma platformunun altına bir platform ilave edilmesiyle, bir önceki ankraj elemanlarının sökülmesi rüzgar bağlantısının takılması,malzeme nakli ve sökülmesi ve gerekiyorsa beton üzerinde birtakım işlemler yapılmasına güvenli bir şekilde olanak sağlamaktadır. CB 240 Tırmanma sistemi; kalıbın serbest olarak üzerine oturabileceği platform olarak da kullanılabilir.

TIRMANMA KONSOLLARI: Projedeki değişik yüksekliklerdeki ayak kalıpları,seçilmiş olan optimum yükseklikteki ayak kalıbının geniş açıklıklı CB-240 tırmanma konsolları vasıtası ile tırmandırılması ile çözülmüştür. PERI Tırmanma konsolları; binaların dış cephelerindeki perde kalıplarını taşıyan, maksimum genişliğin 240 cm ve maksimum yük taşıma kapasitesinin 2,00 kN/ m2 ye ulaşmasından dolayı da rahat ve güvenli çalışma ortamı sağlayan, beton içerisine bırakılan özel ankraj takımına ankre edilen ve vinçle tırmandırılan bir kalıp iskelesi malzemesidir. PERI tırmanır kalıp sistemlerinin ortak özelliği mono-blok halde monte ve demonte edilebilmesidir. Böylece iş termininde zamandan tasarruf edileceği gibi söküm yapılmaksızın bir şantiyede kullanılan tırmanır kalıp sisteminin, diğer şantiyede kullanılabilmesi gibi önemli bir avantaj sağlanmış olunur. PERI tırmanır kalıp sistemlerinim tümü diğer PERI kalıp sistemleri ile tam uyumluluk gösterir.

CB 240 TIRMANMA KONSOLU: 240 cm genişliğinde ve vinçle nakledilen bir tırmanma konsolu sistemidir. CB 160 da ol-

montajı veya boşluklar için kutu vb gibi rezervasyon montajları kolaylıkla yapılır. Şakül payandası sayesinde kalıp yine konsoldan sökülmeden arkaya yatırılabilir ve panel kolayca şaküle alınabilir.CB 240 tırmanır kalıp sisteminde düşünülmüş emniyet sistemleri CB 160 da olduğu gibidir. CB 240 tırmanır kalıp sisteminin bir ankrajdan diğer bir ankraja transferi esnasında,transferin platform üzerinde birinin bulunmadan gerçekleşebilmesi ve yüksekliği fazla olan yapılarda beton dökümü esnasında sorun yaratabilecek yüksek rüzgar hızlarına karşı kullanılan ve bir alttaki ankraja bağlanan rüzgar gergisi CB 160 la aynı özellikleri ta-

DİYAFRAM ve BAŞLIK KİRİŞİ KALIPLARI: Projedeki diyafram ve başlık kirişi imalatlarının yükseklikleri sebebi ile ağırlıklı olarak SB-VARIOKIT askı sistem ile çözülmüştür. Ayak yüksekliklerinin iskele çözümüne müsait olan başlık kirişi ve diyafram kalıpları ise ST-100 iskele sistem ile çözülmüştür.

VARIOKIT-SB ASKI SİSTEM: Betonarme imalatın h =40-80 m. gibi yükseklerde olduğu başlık kirişi ve diyafram kalıplarının imalatı tamamen PERI VARIOKIT-SB Askı sitem ile işgüvenliğinden taviz vermeden güvenli bir şekilde yapılmıştır. Yapı Malzeme Ocak 2016

Gerek betonlamanın yüksekte olması,gerekse dökülecek beton yükünün kritik olması ( Diyaframda d =1,50 m. / Başlık Kirişinde d = 2,0 m. ) sebebi ile yapılan detaylı çalışmalar sonucunda;en uygun mühendislik çözümünün PERI VARIOKIT sistem olduğuna karar verilmiştir. SB sistem,tk taraflı beton dökümleri için geliştirilmiş A0, A, B, C ile SB1 ve SB2 kuvvet payandaların kombinasyonundan oluşan bir sistemdir. Bu projede SB sistem VARIOKIT adlı modüler kalıp sistemi ile entegre edilerek;d =1,50 m ved =2,0 m. gibi kritik betonarme yüklerini güvenle taşıyabilecek bir askı platform ( Konsol ) vazifesi görmüştür.SB sistem farklı modüllerin, değişik boylar için uygun kombinasyonlarından teşkil edilir. Bu kombinasyonlar ile 8.75 m. genişliğe kadar SB Askı sistem platformlar yapılabilir. Bu çerçeveler üzerlerinde yer alan bağlayıcı elamanlar vasıtası ile son derece pratik bir şekilde birbirlerine kolayca bağlanabilirler. Bu platformların imalatı ise,şanti-

Yapı Malzeme Ocak 2016

ye sahasında yerde yapılmış olup,uygun taşıma kapasitesine sahip kule vinçler ile DW-26 ankraj sistemine asılmıştır. Ankraj başına gelen ‘Q’= 12 ton luk kesme ve ‘Z’ =8 ton luk çekme yükleri bu ankraj sistem ile güvenle taşınabilmiştir. SB payanda sistemi yukarıda da belirtildiği gibi,beton döküm hızına ve beton döküm yüksekliğine uygun ankraj takımları ile birlikte kullanılır.DW15, DW20 ve DW26 sistemleri ile 500kN kadar çekme,140 kN kesme yükleri karşılanabilmektedir. Projede kiritik kesme ve çekme yükleri DW-26 ankraj sistemi ile güvenle taşınmıştır.Bu hesaplara ait DIN ve EURO normlarına uygun abakları mevcuttur.

ST-100 İSKELE SİSTEMİ: Viyadük ayak yüksekliklerinin çok fazla olmadığı kısımlardaki diyafram veya başlık kirişi imalatları, ST-100 İskele sistem ile çözülmüştür. Bu çözümdeki temel unsur, hızlı devir ve esneklik faktörünün aynı anda ve aynı

oranda önem taşımasıdır.ST-100 iskele sistemine GT24 Kafes Kiriş Mahya olarak,VT20K dolu gövdeli ahşap kirişlerde tali taşıyıcı olarak entegre edilmiş ve optimum elemanla ekonomik bir çözüm elde edilmiştir. PERI ST 100, şantiyelerin dikme ve iskele ihtiyaçlarında etkili ve ekonomik bir yöntemdir.Sadece 5 sistem elemanı (Diagonal gerekmeyen durumlarda 4 tanesi ) her yükseklikte yeterlidir. Diagonal kullanılmayan sistemlerde dahi çok yüksek taşıma kapasitesine sahiptir. Sistemde diagonaller ilaveten taşıma gücü kapasitesini maksimize etmektedir. Öte yandan ST 100 ,sadece yüksek döşeme türü yapılarda değil, kiriş veya konsol gibi daha küçük kesitlerde dahi ekonomi sağlayabilen bir sistemdir. Sistemde parça ağırlıkları göz önüne alındığı zaman ( Yükseltme elemanları : 7 kg) kurum ve söküm işlerinde vinc vs. ihtiyacı gerekmez. Dikey ve yatay olarak kurulabi-

Focus

lir veya istiflenebilir. ST100 sisteminde her 1 m yükseklik için sadece 4 sistem elemanına gereksinim vardır.Yatay olarak montaj yapılırken,meydana gelecek çekme gerilmesini karşılayacak diagonallerin montajı unutulmamalıdır. Öte yandan söküm aşamasında yana yatırıldığı zaman oluşacak riskler göz önüne alınırsa sistemin sökümünün dikey konumda yapılması daha emniyetli olacaktır. ST 100 Bileşenleri (yükseltme elema-

nı,spindle,diagonal vs.) boşluklu ve muhafazalı ST100 paletleri üzerinde satılır ve nakledilir.Taban , üst ve diagonal spindle’ları aynı zamanda kasalı paletlerde de satılabilmektedir. Taban ve üst çerçeveler stoklardan verilir. ST100, kurulumu yapacak elemanların sistemi öğrenme safhasında dahi sağlayacağı montaj kolaylığı ve basit parça birleştirme özelliği ile işgüvenliğini de arttırmış olur.

Yukarıdaki resimde paletler ST 100 için özel olarak geliştirilmiş ve vinç ile çalışma durumu da düşünülmüştür. Paletler görev dağılımına ve inşaat sahasının düzenli tutulmasına katkı sağlamaktadır. Bütün ST100 elemanları galvanize olarak üretilir.Bu nedenle defalarca kullansanız dahi ,tamir ve bakım ihtiyacı gerektirmez. PERI İle Başarılı İnşaatlar…….. !

Ilgaz İnşaat Sn. Aykut Balcı’nın yorumu “Bir alt segment platformların yeterli olmasına rağmen, viyadük elevasyonlarının çok yüksek yapılar olması, aşırı rüzgar etkisi altında kalınacağı öngörüsü ve çalışma alanı geniş bir platform seçimi gereksinimi bizleri özellikle CB240 seçimine yönlendirmiştir. Çalışmalar başladıktan ve yapı yükseldikten sonra bu seçimin, işçi güvenliği açısından da ne kadar isabetli olduğu görülmüştür. Gerek projenin özgünlüğü ve aynı aksta temelden ayak başlığına gelene kadar 3 ayrı kesit kullanılması, gerekse donatı projesindeki poz çeşitliliğinin zorlayıcı etkisinin yapım aşamasında bizi zorlayabileceği öngörülerek ürün yelpazesi geniş, şantiye desteği yaygın bir sistemi seçmek anlamında PERI ile birlikte çalışma kararı verilmiştir. Seçilen kalıp ve iskele sistemleri ile bu sistemlerde çözüme ve sürate yönelik yapılan değişiklikler, özellikle diyafram ve ayak başlıklarının yapımında yaratılan çözümler projemizin kaza riskinden uzak, kısa sürede ve yapı kalitesi olarak oldukça üst düzeyde tamamlanmasına olanak sağlamıştır. İşin başından sonuna kadar lojistik desteğini ve yardımlarını esirgemeyen PERI’ye firmam ve çalışanlarım adına teşekkür ederim.”

Yapı Malzeme Ocak 2016

Skyland Projesinde Otel ve Avm Blokları İntek Kalıp ve İskele Sistemleri ile Yapılıyor Projenin Adı: Skyland İstanbul

Yatırımcı: Eroğlu Gayrimenkul Kaba İnşaat Yüklenicisi: Perspektif Yapı Projenin Yeri: Seyrantepe / İSTANBUL

Proje Hakkında Genel Bilgi: İstanbul’un tüm köprülerinin ortasında, her iki havaalanının da yakınında bulunan, metro bağlantısıyla rahatlıkla ulaşım imkânı sunan, Maslak ve Levent bölgelerindeki sıkışık hayatın dışına çıkan

Yapı Malzeme Ocak 2016

Skyland İstanbul projesi, Türk Telekom Arena’nın hemen yanında inşa ediliyor. Proje, her biri başlı başına bir büyük proje olan rezidans, ofis ve otel kuleleri ile “pod-

yum bölgesi” olarak adlandırılan alışveriş merkezi ve otoparklardan oluşmaktadır. 41 katlı, beş yıldızlı, 300 odalı “otel blok” ile “podyum bölgesi” olarak adlandırılan

Proje 7 katlı alışveriş merkezi ve 3500 araçlık otoparkın kaba inşaatı, Perspektif Yapı’nın taahhüdü altında gerçekleşmektedir. “Otel blok” ile “podyum bölgesinin” toplam inşaat alanı 300.000 m² dir.

Projede Kullanılan İntek Kalıp ve İskele Sistemleri ve Miktarları: Perde-kolon kalıpları: Düz perdelerde ve çekirdek perdelerinde PANEMAX panel kalıp sistemi, dairesel perdelerde ADP ayarlı dairesel perde kalıbı sistemi kullanılmıştır. Düz kolon kalıplarında İNTEVA ahşap kirişli pano sistemi, dairesel kolonlarda SCS çelik yüzeyli dairesel kolon kalıbı sistemi kullanılmıştır. Projede kullanılan perde-kolon kalıplarının miktarları şöyledir: PANEMAX Panel Perde Kalıpları: A= 596 m², H= 340 cm ADP Ayarlı Dairesel Perde Kalıpları: A= 347 m², H= 340 cm İNTEVA Düz Kolon Kalıpları: A= 160 m², H= 340 ~ 440 cm (toplam 10 takım) SCS Dairesel Kolon Kalıpları: Ø90 H= 340 cm 2 takım Ø140 - H= 340 cm 1 takım Ø160 - H= 340 cm 1 takım

Döşeme kalıpları: Döşemelerde hem “otel blokta” hem de “podyum bölgesinde” HD 150 yük taşıyıcı iskele sistemi kullanılmaktadır. HD 150 sistemi her sefer kurulup-sökülerek iskele olarak kullanabildiği gibi “masa kalıp” olarak da kullanabilen bir sistemdir. Eğer proje form olarak uygunsa, birbirinin aynısı tekrar eden çok sayıda kat varsa ve kule vincin yeterli zamanı varsa “masa kalıp” sistemi mükemmel bir sistemdir. Çok büyük işçilik verimleri elde edilmesini sağladığı gibi kalıp malzemesinin yıpranmasını engelleyerek, toplamda çok büyük bir ekonomik fayda sağlamaktadır. Bu proje genel itibari ile yukarıda bahsedilen özelliklere sahip olmadığı için “masa kalıp” sistemi tercih edilmemiştir. Kule olarak yükselen otel blokta iki tam takım (3.850 m²), podyum bölgesinde 8.000 m² olmak üzere toplam 11.850 m² HD 150 döşeme kalıbı sistemi kullanılmaktadır. Kat yükseklikleri 355 cm ile 550 cm arasında değişmektedir. Çerçeve birleşimleri ve alt-üst ayar milleri ile farklı yükseklikler çözülmüştür.

Otel Blok Döşeme Kalıp Palanı ve Kesiti

sağlar. Kalıp hareketlerinin hem yatay hem düşey yönde olmasının önemli avantajları vardır; -Döşemelerde kalıp-demir-beton imalatları yapılırken, aynı katta perde-kolon kalıplarının kullanılabileceği bir başka alan ve bekletileceği bir park alanı yaratılmış olur. Böylece perde-kolon kalıplarını her sefer aşağıya indirmek için harcanacak olan zamandan ve vinç zamanından tasarruf sağlanır. -Katın bir kısmında perde-kolon imalatı yapılırken diğer bir kısmında döşeme imalatı yapılabilir. Bu durum hem perde-kolon hem de döşeme kalıplarının bekleme sürelerini azaltacak ve buna bağlı olarak daha az miktarda kalıp-iskele kullanılarak bir tasarruf sağlanmış olacaktır. -Katı küçük parçalara ayırarak birkaç seferde dökmek, döşeme kalıp ve iskelelerinin daha hızlı çevrilebilmesine olanak tanır. Döşeme kalıplarının kurulmaya başladığı ilk gün ile döşeme betonunun döküldüğü gün arasında geçen süre ne kadar

kısa olursa kalıplar o kadar hızlı çevrilmiş olur. Bu da kalıpların verimli kullanılması anlamına gelir. Daha önce yapımı tamamlanan İŞ GYO İş Bankası Tuzla Teknoloji ve Operasyon Merkezi projesinde ve yapımı devam eden Nidakule Ataşehir, TAO Ataşehir Finans Merkezi ve İŞ GYO Finans Merkezi projelerinde İntek Kalıp ve İskele sistemlerini tercih etmiş olan değerli müşterimiz Perspektif Yapı ile oluşturduğumuz çözüm ortaklığı, Skyland İstanbul projesinde de başarılı bir biçimde sürdürülmektedir. Perspektif Yapı’nın elinde bulunan kalıp ve iskele stokları, işin süresi dikkate alınarak, bir takım çalışması ile en verimli şekilde bu projeye adapte edilmiş, ilave ihtiyaçlar en aza indirilerek ciddi anlamda bir ekonomi sağlanmıştır. Ayrıca, gerek iş programında ara temrinleri yakalayabilmek amacı ile gerekse işverenin ve müşterimizin tercihleri doğrultusunda ortaya çıkan kısa dönemli kalıp ve iskele ihtiyaçları “kiralama” yöntemi ile karşılanmıştır.

Otel blokta kalıp çevrim programı: Kat alanı 1925 m² olan “otel blok” 41 katlıdır. İş programı açısından kritik yörünge üzerinde olduğu için temel döküldükten sonra, betonarme olarak bağlı olduğu “podyum bölgesinden” kopartılarak bağımsız bir kule gibi inşa edilmektedir. Bir katın döşemesi tek seferde değil, soğuk derzler bırakılarak üç aşamada dökülmektedir. Bu yöntem kule bloklarda kalıp hareketlerinin sadece düşey yönde değil yatay yönde de gerçekleşmesini Yapı Malzeme Ocak 2016

Özler Kalıp ve İskele Sistemleri, Çözüm Ortağı Olmaya Devam Ediyor Bu sene 20. Yılını kutlayan ÖZLER Kalıp ve İskele Sistemleri, son 12 yılda sadece inşaatta değil, her alanda gelişerek ciddi büyüme sağlamaya devam ediyor. 1996 yılından beri faaliyet gösteren ÖZLER Kalıp ve İskele Sistemleri, sadece yurtiçi değil yurtdışı projeleriyle de adın-

Yapı Malzeme Ocak 2016

dan sıkça söz ettiriyor. Pazarda bilinirliğinin artmasıyla birlikte, sadece inşaat sektöründe değil her alanda kendini geliştiriyor. Hemen hemen tüm ürünlerinde ÖZLER Kalıp ve İskele Sistemleri, dünya standartlarına uygun ürünler üretiyor. Yapı Malzeme dergisi olarak yakından tanımak istediğimiz ÖZLER Kalıp ve İskele Sistemleri’ni Genel Müdür Berkan ÖZELCİ’den dinliyoruz.

Öncelikle bize firmanızın yapılanmasından bahseder misiniz? Firmamız 1996 yılında babamız Sn. Nuri ÖZELCİ tarafından kuruldu. Bu yıl 20’nci yılımızı kutluyoruz. 7.000 m² ‘si üretim, 10.000 m² ‘si stoklama alanı olmak üze-

re toplam 17.000 m² lik bir alanda ve 150 çalışanımız ile faaliyet gösteriyoruz. İnşaatın proje aşamasından, dış cephe uygulama aşamasına kadar hizmet veren bir mühendislik firmasıyız. Başlıca hizmetlerimiz; Kalıp ve iskele sistemi satışı ve kiralaması, Satış ve kira sonrası teknik destek, süpervizörlük, Kalıp müşavirliği, danışmanlık.

Ülkemizde inşaat sektörünün gelişimiyle birlikte, şirketinizin yükselişini nasıl değerlendiriyorsunuz? Özellikle son 12 yılda ülkemizin yalnız inşaat sektöründe değil, her alanda gelişmesiyle birlikte ÖZLER ciddi oranda bir

Röportaj

ÖZLER Kalıp ve İskele Sistemleri Genel Müdürü Berkan ÖZELCİ

büyüme sağlamıştır. Her yıl artan bir ivme ile de büyümesini devam ettirmektedir. Ülke dinamiklerinden aldığımız güç ile yurt dışı projelerde de faaliyet gösteriyoruz ve pazarda bilinirliğimiz her yıl artmaya devam ediyor.

Yakın zamanda hizmete sunduğunuz yeni bir ürününüz var mı? Bizim tüm ürünlerimiz şantiyelerde hali hazırda kullanılan ve dünya standartlarına uygun ürünler. Ancak yeni tesisimiz ve

yeni makine parkımız ile hemen hemen tüm ürünlerimizde inovasyon yapabildik. Ürün kalitemizi çok ciddi oranlarda artırdık. Bu çalışmalarımızın sonunda belirli ürünlerimize TSE belgesi aldık ve diğer ürünlerimiz için TSE çalışmalarımız devam etmektedir.

ÖZLER Kalıp ve İskele ’yi sektörde yer alan diğer firmalardan ayıran nedir? Her şeyden önce aile firmasıyız. Aile olmamızın verdiği güveni müşterilerimize

Yapı Malzeme Ocak 2016

hissettirdiğimizi düşünüyorum. Tesislerimiz kendimize ait. Her bir birimimizin başında ailemizden bireyler var. Tam zamanlı olarak işimizin başındayız. Müşterilerimiz 7/24 bize ulaşabiliyorlar. Profesyönel kadromuz bana göre Türkiye’nin en iyi proje tasarım ekibi. Satış temsilcilerimiz konularında uzman. Tüm profesyönellerimiz ÖZLER ‘i ailesi olarak görüyor. Biz sahada da müşterilerimizle çok kuvvetli dostluklar kuruyoruz. Müşterilerimizle sürekli yakın temas halindeyiz. Bence her firmanın ayırıcı bir özelliği vardır ama ÖZLER bu saydığım özelliklerini çok başarılı bir şekilde uyguluyor.

Sektörün yetişmiş insan kaynağını yeterli buluyor musunuz?

İskele sektöründe satın alma kadar kiralama hizmeti de oldukça yaygın. Kiralama sistemi nasıl yürütülüyor?

İnşaat sektörü içinde, İskele kalıp sektörünün yeri ve önemi hakkında ne düşünüyorsunuz?

Bizim yaklaşık 400.000 m² SAFETYSCAFF Güvenlikli Dış Cephe İskelesi stoğumuz ve 100.000 m² alanı tek seferde kapatabilecek SLABFORM Kalıp Altı İskele stoğumuz var. Sistemlerimizin kiralanmasından Kalıp ve İskele Grup müdürlerimiz sorumlu. Depomuzda yaklaşık 20 kişilik sevk-bakım ekibi hizmet veriyor. Tüm ürünler kiradan döndükten sonra bakımları yapılıp stoğa alınıyor. Şantiyelerimize kesinlikle hasarlı veya kusurlu ürün göndermiyoruz. Bu konuda çok hassasız.

Yapı Malzeme Ocak 2016

Maalesef hayır. Bizim işimiz merek işi, çok araştırma yapmak gerekiyor. Yeni çıkan yönetmeliklerden ve standartlardan sürekli haberdar olmak gerekiyor. Yani şu açıdan bakarsak yetişmiş hazır durumda firma bünyemize dâhil edebileceğimiz personel bulmakta zorlanıyoruz. Son 1 yıldır özellikle kendi bünyemizde yetiştirme yolunu deniyoruz. Sektöre meraklı yeni mezun arkadaşlarımıza öncelik veriyoruz. Hem enerjilerinden istifade ediyoruz hem de ülkemize çalışan genç nüfus olarak katkı sağlamaya çalışıyoruz.

Bir elmanın iki yarısı diyebiliriz. Şantiyeci gözüyle bakarsak bizim sistemlerimiz olmadan bir inşaatın hedeflenen zaman ve kalitede bitmesi mümkün değil. Kalıp ve İskele üreticisi gözüyle bakarsak şantiyelerden gelen feedback’ler olmasa bizler ürünlerimizi geliştiremeyiz. Şantiyelerin talepleri olmasa yeni ürün AR-GE yapamayız. Sonuç itibari ÖZLER olarak biz inşaat sektöründeki kalıp ve iskele sistemlerinin önemini biliyoruz ve hep daha iyi hizmet için çalışıyoruz.

Sektörle hiç ilgisi olmayan sıradan bir insan “İskele ve Kalıp ne demek” dediğinde en basit bir dille nasıl tanımlarsınız? Bu işleri hiç bilmeyen biri bana gelip kalıp nedir diye sorduğunda şu cevabı veriyorum, oturduğumuz evlerde, avm, otel, stadyum ve otoyol projeleri gibi tüm yapılarda kolon, perde ve döşeme betonlarının dökülebilmesi için taşıyıcı tüm formlara kalıp denir diyorum.

Peki, yatırımcılar ve denetleyiciler sizce SAFETYSCAFF Güvenlikli Cephe İskelesinin öneminin yeterince farkında mı? Yatırımcılar %100 değiller. Ancak ISG eğitimi ve denetimi sayesinde sektör her geçen gün daha da bilinçleniyor. Bunun bir ekstra maliyet olmadığını, hayat kurtaran bir zorunluluk olduğunun farkına varıyor. Bunda şantiye yöneticilerinin iş kazalarında sorumlu tutulmasının da büyük rolü var. Kim şantiyesinde ölümcül bir kaza olsun ister ki? Yaptığınız proje sonuç itibari ile ne kadar başarılı olursa olsun, bir kaza tüm güzellikleri gölgeleyebiliyor. Bu ve benzeri üzücü olayların yaşanmaması için sadece SAFETYSCAFF ile

Röportaj

değil üretmiş olduğumuz diğer güvenlik ürünleri SAFETYNET Güvenlik Ağı Konsolu, FORMDECK Malzeme Çıkartma Platformu, WINDBOARD Rüzgâr Paneli, SAFETYBOARD Cephe Koruma Bariyeri gibi ürünlerimiz sayesinde şantiyelerimiz daha güvenli çalışabiliyor.

Son olarak eklemek, söylemek ve sektöre vermek istediniz mesajlar nelerdir? 2016 ‘nın tüm sektörümüz için başarılarla dolu geçmesini diliyorum. ÖZLER olarak daha çok firmaya hizmet vermeyi ve yurt dışı açılımımızı geliştirmek istiyoruz.

Bunu başarabilecek enerjimiz, tecrübemiz ve inancımız sonsuz. Son olarak bu sene birlikte çalışmaya başladığımız YAPI MALZEME dergisine ve özellikle bizimle çalışmak konusunda gösterdiği samimiyetten ötürü Reklam Müdürünüz Sn. Hakan GİRGİN bey’e çok teşekkür ederim.

Yapı Malzeme Ocak 2016

Proje

Kartal Belediye Başkanı ALTINOK Öz ve Royal Group Yönetim Kurulu Üyesi Tolga ÇEHRELİ

Royal Group’tan, Kartal’da Yeni Bir Kentsel Dönüşüm Projesi Kartal’da kentsel dönüşüm deyince akla gelen ilk firma olan Royal Group, Sky Blue İstanbul ve Royal Garden Kartal Residence’dan sonra yeni bir projeye daha başlamak için harekete geçti. Bu konuda hak sahipleriyle anlaşan kuruluş, binaların yıkımına başladı. 220 konuttan oluşan projenin yapımına Mart ayında başlanması ve 24 ayda bitirilmesi planlanıyor. İstanbul’un Anadolu yakasında Kartal’da yaptığı başarılı kentsel dönüşüm çalışmalarıyla adını duyuranw Group, aynı bölgede yeni bir projeye daha başlamak için harekete geçti. Daha önce de Kartal’da

Yapı Malzeme Ocak 2016

Sky Blue İstanbul ve Royal Garden Kartal Residence’ı hayata geçiren kuruluş, yeni projesi için hak sahipleriyle anlaştı. Bugün düzenlenen törenle proje alanında bulunan binaların yıkımına başlandı. Törene, Kartal Belediye Başkanı Altınok Öz ve Royal Group Yönetim Kurulu Üyesi Tolga Çehreli de katıldı. Projenin inşaatına Mart ayında başlamayı planladıklarını söyleyen Tolga Çehreli, “24 ayda tamamlamayı planladığımız projemiz 220 konuttan oluşacak” dedi.

“Kentsel dönüşümü destekliyoruz” Kentsel dönüşümü vatani bir görev olarak

gördüklerini ve sonuna kadar desteklediklerini belirten Çehreli, “Biz herkesin depreme dayanıklı, güvenlikli ve içerisinde sosyal donatıları olan konutlarda yaşama hakkı olduğuna inanıyoruz. Bu nedenle kentsel dönüşüm çalışmalarına öncülük ediyoruz” diye konuştu. İnsana, kent hayatının dinamiklerine ve doğaya uygun mimari çözümler üretmek amacıyla yola çıktıklarını ifade eden Çehreli, “Her projemizin merkezine insan mutluluğunu koyuyoruz. Hayatı keyifli kılacak projeler geliştiriyoruz. İstanbul’da en çok kentsel dönüşüm yapan firmalar arasına girmiş olmaktan dolayı mutluyuz” açıklamasında bulundu.

Marmara Mühendislik Geotub Panel Kolon Kalıplarıyla 1000 Döküm Yaptı! Proje: Villa İnşaatı

Yapı Malzeme Ocak 2016

Proje

2013 yılında Marmara Mühendislik tarafından Kerbela Irak’ta kullanılan Geoplast Türkiye Geotub Panel kolon kalıplarımız ile ilgili olarak firma Genel Müdürü Ercan Özkır beyin bizlere yazmış olduğu yazıyı direkt olarak sizlerle paylaşmak istedik.

Proje Detayları: - Uygulama alanı; 1.264 villalık projesinde Geoplast Türkiye Geotub Panel kalıpları

ile değişen ebatlarda kolon imalatları gerçekleştirildi. - Ağırlıkları en fazla 11 kg olan paneller sadece insan gücü ile yatayda ve düşeyde rahatlıkla taşınabildi, vinç kullanım maliyetinden tasarruf edildi - Genel olarak, işlevsel ve kolay kullanımı sayesinde şantiyedeki imalat sürelerini ciddi oranda kısaltarak genel giderlerden tasarruf sağladı

- Yüksek dayanımlı ABS plastikten imal edilen kalıplara beton yapışmadığından kolayca söküldü, bir sonraki döküm için su ile kolayca temizlendi - Geoplast Türkiye Geotub Panel kalıpları, aynı zamanda hava koşullarına ve güneş ışınlarına karşı yüksek dayanım gösterdiğinden uygulama sahasında herhangi bir alanda istiflenebildi, depolama maliyetleri azaltıldı

İtalya’dan 2,5 yıl evvel aldığımız Geoplast Türkiye plastik kalıplarınızı halen kullanılmaya devam ediyor, 1264 villalık projemizde tam 1100 villayı bitirmiş bulunuyoruz. İki takım kalıpla ve sosyal yapılarda halen kalanlar kullanılmaya devam ediyor. Geoplast Türkiye Plywoodun 24 sefer kullanıldığı düşünülürse büyük bir olay bu… İşin daha güzel yani ustalık gerektirmediğinden ve hafif olduğundan Hintli ustalarımıza 8’de 1’i isçilik maliyeti ile kaba inşaatı tamamladık. Kerbela’dan selamlar.

Marmara Mühendislik Genel Müdürü İnş. Y. Mühendisi Ercan ÖZKIR Yapı Malzeme Ocak 2016

AC Yapı’nın inşasına hızla devam ettiği üçüncü konut projesi Moment İstanbul, sadece kule şeklindeki mimarisi ile değil, Kartal’ın tam girişindeki benzersiz konumu ile de dikkat çekiyor.

Yapı Malzeme Ocak 2016

Moment İstanbul Konumu ile de İddialı

Proje

PROJE KÜNYESİ Firma: Konut Sayısı: Arsa Alanı: Konut Tipleri: Metrekare Alanı: Teslim Tarihi:

AC Yapı 731 10 bin 157 metrekare 1+1, 2+1, 3+1, 4+1, 5+1 74 – 344 metrekare Mart 2017

AC Yapı’nın üçüncü projesi Moment İstanbul, sadece kule şeklindeki mimarisi ve teknik özellikleri ile değil konumu ile de benzerlerinden ayrılıyor. Kartal’ın hemen girişi olarak sayılabilecek bir lokasyonda bulunan proje, bu konumunu başta ulaşım olmak üzere farklı avantajlara çeviriyor. 2017 yılının ilk çeyreğinde tamamlanması hedeflenen ve inşası hızla devam eden Moment İstanbul, Soğanlık Metro İstasyonu’nun hemen yanı başında bulunuyor. Bu sayede hem M4 Kadıköy-Kartal Metro Hattı’nı kullanarak Anadolu Yakası’nda birçok merkeze ulaşım kolaylaşırken, Marmaray aracılığıyla, trafiğe girmeden Avrupa Yakası’na da kolayca geçilebiliyor. Moment İstanbul’un E-5 Karayolu’na da doğrudan bağlantısı bulunuyor. Deniz otobüsü iskelesine birkaç dakika uzaklıktaki proje, Sabiha Gökçen Havalimanı’na 15 dakikalık mesafesi ile de öne çıkıyor. Moment İstanbul, cadde mağazacılığı kavramını da farklı bir boyuta taşıyor. Proje içinde yer alan ticari ünitelerde, market ve kafe gibi günlük ihtiyaçların karşılanabileceği noktaların yanı sıra dünyanın önde gelen markalarının yer alması planlanıyor. Bu sayede Moment İstanbul sakinleri evlerinden uzaklaşmadan, trafik stresi yaşamadan kaliteli zaman geçirebilecek, alışverişlerini keyifle gerçekleştirebilecekler.Konutların dikdörtgen yapıda inşa edilmeleri kayıp alanları ortadan kaldırırken, proje tavan yüksekliği ile de göz dolduruyor. 2,95 metre tavan yüksekliği ile ferah yaşam alanlarının sağlandığı proje, panoramik cam cephesiyle muhteşem bir İstanbul ve Adalar manzarası sunuyor.

Yapı Malzeme Ocak 2016

Nef 2016’da 4,1 Milyar TL’lik Proje Üretecek Türkiye’nin reel sektörde en hızlı milyar TL ciroya ulaşan şirketi olan ve Türkiye’nin ilk global gayrimenkul markası olma yolunda hızla ilerleyen Nef, 2016 yılında toplam 4.1 Milyar TL değere sahip proje üretecek.

Farklı mimari anlayışı ve her detayı dünyaca ünlü tasarımcıların imzasını taşıyan projeleriyle uluslararası gayrimenkul sektörüne yeni bir soluk getiren Nef, sektör-

Yapı Malzeme Ocak 2016

deki liderliğini sürdürüyor. 2015 yılında da satış liderliğini kaptırmayan Nef, 2016’da yeni proje ve uluslararası işbirlikleri yapmaya hazırlanıyor. Nef New York’un ardından yurt dışında yeni projeler geliştirmek için kolları sıvayan Nef, 2016’da yurt içinde de yeni projelerini görücüye çıkaracak. Kurulduğu günden bu yana merkezi lokasyonlarda özel yaşam alanları tasarlayan Nef, bu benzersiz projelerini tüketiciye inovatif mimari, finansal modeller ve ulaşılabilir fiyatlarla sunuyor. Türkiye’nin ilk global gayrimenkul firması olma yolunda önemli çalışmalar yürüttüklerini belirten Nef İcra Kurulu Başkanı Erden Timur, “2014’teki satış başarımızı bu yıl da sürdürdük. Yıl sonuna yaklaştığımız bu günlerde 2015 içerisinde Topkapı ve Kâğıthane’deki projelerin yapımına başlayarak, bu projeler için toplam 514 milyon TL yatırım bütçesi ayırdık. 2.600 âdetin üzerinde konut satışıyla 1,2 milyar TL ciro

yaparak bu yılın en fazla satış yapan firması olduk” dedi.

2015’te iki Başarılı Tahvil İhracı ve 19 prestijli ödül Yine bu yıl içerisinde, arzın 2 katı talep toplanan, toplam 175 Milyon TL tutarlı 2 adet uzun vadeli tahvil ihracını başarı ile gerçekleştirdiklerini belirten Timur, uluslararası bir marka olma hedefiyle halen yurt içi ve yurt dışında 14 ayrı projenin devam ettiğini de söyledi. Nef İcra Kurulu Başkanı Erden Timur ayrıca “Türkiye’de yetişen ve gelişen, aynı zamanda gayrimenkul sektöründe bir ilk olan tasarım ve konsept anlayışının, dünyanın en iyi projesi ödülünden Avrupa’nın en inovatif şirketi ödülüne kadar toplam 19 adet ulusal ve uluslararası ödüle layık görülmesi hem ülkemiz, hem de Nef için oldukça gurur verici. Global arenada know-how, fikir ve proje ihraç eden bir markaya dönüşmüş

Proje olmak da bizim için ayrı bir motivasyon kaynağı” dedi.

Patentli Nef keşifleri Nef’in her türlü iletişimde süreç değil müşteri odaklı, ince düşünen ve davranan, samimi ve içten bir duruş sergileyerek ayrıştığını belirten Timur, “Bizim için rakamlardan daha heyecan verici olan Foldhome ve tasarım serileri gibi patentli keşifleri ile Nef’in sektörde yarattığı farklılık” ifadesini kullandı. Nef’in “nefes”ten geldiğine bir kez daha vurgu yapan Timur, “Bizim hikâyemiz başkalarının dertlerine dertlenmekle başladı. Temel prensibimizi topluma fayda sağlamak ve ülkemizde sosyal şirket modelinin yaygınlaşmasında rol almak olarak belirledik. Sadece yapılara değil, yaşam ve gelişime de nefes vermek üzere yola devam ediyoruz” diye konuştu.

2016 Nef İçin Teslim Yılı Nef’in 2016 ve sonrası için de hız kesmeden yola devam edeceğini söyleyen Timur, “Nef olarak 2016’da da önemli işlere imza atmaya hazırlanıyoruz. Yıl içinde Nef New York projesinin lansmanını yapmayı planlıyoruz. Yurt dışında hayata geçecek ilk projemiz olan Nef New York’la birlikte şu anda geliştirilme süreci devam

Nef İcra Kurulu Başkanı Erden TİMUR

eden Amerika ve Almanya’daki projelerimizin de detaylarını netleştirmiş olmayı hedefliyoruz. Global marka olma yolunda önümüzdeki dönemde yurt dışı ve yurt içinde toplam 4.1 milyar TL değere sahip proje üreteceğiz. Yatırımlarımıza devam ederken finansal gücümüzü koruyacak ve artıracak sürdürülebilir büyüme stratejilerine odaklanıyoruz. Değişen dünyanın

yeni dertlerine derman olmaya devam edeceğiz. Nef markasıyla 5 yıl içinde ABD ve Avrupa’nın 10 metropolünde yer almayı hedefliyoruz. Başta New York ve Chicago olmak üzere ABD’nin, öncelikli olarak Londra, Berlin ve Viyana olmak üzere Avrupa’nın metropollerinde yapacağımız projelerde yine yepyeni ünlü tasarımcılarla çalışacağız” dedi.

Yapı Malzeme Ocak 2016

ledik. Nef’in kısa sürede elde ettiği başarı hikâyesinin özetinin de bu olduğuna inanıyorum.” Erden Timur, yola çıktıkları ilk günden bu yana “neden daha iyi olmasın” sorusunu sorarak yenilikçi çözümler ürettiklerini anlattı. Nef’in bir tasarım ve inovasyon markası olduğunun altını çizen Timur, “Markamız, insanlar için ince düşünülmüş yaşam alanları tasarlama hedefiyle kuruldu. Amacımız, modern dünyada hızla değişen yaşam ihtiyaçlarına, bu değişime en iyi şekilde cevap sunacak daha pratik bir çözüm tasarlamaktı. Öncelikle Nef markasının da kaynağı olan “nefes”ten ilham aldık. İstedik ki nefes gibi can veren ve yaşamın vazgeçilmezi haline gelen işler yapalım. Ve bunu herkes için, her tarz ve yaşam için gerçekleştirelim” dedi.

5 yılda rekor üstüne rekor kırdık

Sırada Anadolu var Erden Timur ayrıca “İstanbul dışında Anadolu’nun gelişmiş illerinde projeler geliştirmek için çalışmalarımıza başladık. 2016 yılı Anadolu’ya yayılma adına önemli bir gelişim yılımız olacak. Bodrum Yalıkavak’ta 100 bin metrekare arsa alanı üzerinde, dünya çapında ses getirecek farklı bir yazlık konspeti ile yeni bir projeye başlayacağız. Dünyaca ünlü bir otel zincirinin de proje içinde yer alacağı ve yaratıcı bakış açımızla geliştireceğimiz proje ile oyunun kurallarını yeniden tanımlamayı hedefliyoruz. Öte yandan Topkapı’da İş GYO ile ortak geliştirdiğimiz 2 yeni projeyi daha hayata geçireceğiz. Bunların yanı sıra Sütlüce, Kâğıthane ve Avrupa yakasında da iki yeni projemiz olacak. Yaptıklarımızdan aldığımız motivasyonla hedeflerimiz çok büyük. Dünyadaki ilk uluslararası gayrimenkul markası olma vizyonumuz ile çıktığımız yolda, çalışmalarımıza hızla devam ediyoruz” diye konuştu.

Tasarımı ve inovasyon odaklı Timur ayrıca Nef’in gelecek planlarıyla ilgili şunları söyledi: “Yurtdışındaki çok

Yapı Malzeme Ocak 2016

önemli firmalar bizim know-how’ımıza büyük önem veriyor, çünkü patentli olan katlanabilir ev ve tasarım sistemlerimiz dünyanın hiçbir yerinde yok. Türkiye’de gelecek dönemler için arsa yatırımları yapmaya devam ediyoruz. Anadolu yakası da radarımızda. Haliç hattını çift taraflı olarak çok önemsiyoruz. Kentsel dönüşüm sürecinde etkin bir rol üstleniyoruz. Türkiye’de ve dünyada 6 ülkedeki büyük metropollerde sektörel ihtiyaçları analiz etmek için uzman kişi ve kurumlarla çeşitli anketler ve araştırmalar yapıyoruz. Tasarımı demokratikleştirdik. Bundan sonra da tasarımı odak noktası haline getirerek, hedef kitlenin beklentilerine en uygun şekilde cevap vermeye devam edeceğiz.”

Sosyal inovasyona inanıyoruz Nef’in sadece inovasyona değil, sosyal inovasyona inanan bir marka olduğunun altını çizen Timur, sözlerini şöyle sürdürdü: “Foldhome ve Foldoffice gibi sektöre kattığımız yenilikçi modeller, bu felsefenin ürünüdür. Aynı şekilde ‘Garantili Proje’ ve ‘Kolay Yatırım’ gibi keşiflerle de insanlarımızın derdine derman olan çözümler yaratmayı hedef-

Kuruluşundan bu yana sadece beş yıl içinde elde edilen rakamsal başarılardan da söz eden Nef İcra Kurulu Üyesi ve Satış - Pazarlama Direktörü Selçuk Çelik, Nef’in bu kadar kısa süre içinde sektörün liderleri arasına girdiğini belirtti. “2009 yılından bu yana İstanbul’da 400 bin metrekareden büyük bir alanda önemli projelere imza attık” diyen Çelik, 2010 yılından bu yana yılda ortalama %75 gibi olağanüstü bir büyümenin yakalandığını hatırlattı. Konuşmasında satış rakamlarına da değinen Çelik, sözlerine şöyle devam etti: “2015’te de 3 bine yakın konut sattık. Şu ana kadar inşaatı devam eden 8 projemizin satışı tamamlandı; 3 projemizin satışı ise devam ediyor. Satılan dairelerimiz en az yüzde 42 değer kazandı. Müşterilerimizin yüzde 95’ini yerel yatırımcılar oluşturdu. Son olarak, Bebek sırtlarındaki tarihi alanda, aslına uygun şekilde inşa edilmiş 15 binanın bulunduğu 68 bin metrekarelik bir araziye yayılan Bebeköy’de dünyanın en önemli otel zincirlerinden biri ile görüşüyoruz ve çok konuşulacak özel bir proje hazırlıyoruz” dedi. Çelik bu başarıların ardında ise Nef’in proje lokasyon stratejisi, keşifleri, tasarım ve mimari farklılığı ile finansal güç ve ortaklıkları olduğuna işaret etti.

Sektöre yön veren keşifler Nef’in başarı hikâyesinin arkasında yer alan sektörü şekillendiren keşiflere de değinen Selçuk Çelik, lansman sonrası en hızlı satış performansının Nef’e ait olduğunu hatırlattı. Çelik, “İç pazarda sektöre getirdiğimiz farklı konseptlerimizle sürdürülebilir bir büyüme yakaladık. 2015 yılında 1.2 milyar liranın üzerinde ciro gerçekleştirecek olmamızda da bunun etkisini gördük” dedi. “Foldhome”, “Garantili Proje”, “Kolay Yatırım” ve “Tasarım Serileri” keşifleriyle Nef’in hedefini, “Lüks tasarımı ulaşılabilir kılmak” olarak özetleyen Çelik şöyle devam etti: “Tasarımın insanlar için bir lüks değil, bir yaşam biçimi olmasından yola çıkarak, tasarımın yanı sıra toplu

Proje yaşamın getirmiş olduğu sabit gider ve masrafları da en aza indirmek ve efektif yaşam alanları yaratmak için Foldhome&Foldoffice konseptlerini yarattık. Ayrıca Türkiye’de ilk olarak Nef tarafından uygulanan ‘Garantili Proje Sistemi’ ile projelerin maliyeti daha inşaata ve satışa başlamadan, ilk günden bankada güvence altına alınıyoruz. Tasarım konusunda ise çok önemli işbirliklerimiz bulunuyor. Tasarım alanında dünyanın en büyük 5 mimarlık grubunun 4’üyle çalışıyoruz. Projelerimizde dünyaca ünlü tasarımcıların imzası bulunuyor.”

Amstar ile 500 Milyon Dolarlık Anlaşma Nef’in uluslararası marka olma hedefiyle uluslararası ortaklıklara da imza attığını anlatan Nef İcra Kurulu Başkanı Erden Timur, buna örnek olarak İş GYO, Amstar ve Magellan gibi önemli şirketlerle gerçekleştirdikleri ortaklıkları gösterdi. En yeni işbirliği olarak Amerikalı gayrimenkul yatırım fonu yöneticisi Amstar ile ortak projeler geliştirmek için 500 Milyon dolarlık iyi niyet anlaşması imzaladıklarını belirten Timur, “İmzaladığımız bu anlaşma ile ülkemizde gerçekleştirilecek konut ve karma projelerde Amstar ile birlikte çalışacağız. Bu anlaşmanın sektörümüze ve ülkemiz ekonomisine de olumlu katkı sağlayacağı düşüncesindeyiz” dedi.

Nef İcra Kurulu üyesi Selçuk Çelik

5’er yıllık stratejik yol haritası Son olarak Nef’in gelecek dönem planlarına değinen Erden Timur, şirketin kurulma aşamasında iken 5’er yıllık aşamalı stratejik planlama yaptıklarını ve bu plana sadık kalarak, 2010 ve 2015 yıllarını konsept geliştirme ve markalaşma süreci olarak benimsediklerini belirten Timur şöyle devam etti: “Bu süreçte markamıza yatırım yaptık. Pazarlamanın ayrıntılarını düşündük. Konseptimizi geliştirdik mimari ve tasarımda dünyanın en iyileri ile ça-

lıştık, uluslararası iş ortaklıkları kurduk. 20152020 yıllarını Nef’in büyüme ve ölçeklendirme süreci olarak planladık. Sürdürülebilir büyüme modelleri üzerinde planlarımızı kuruyoruz. Marka yatırımımıza devam ederek, daha fazla uluslararası iş ortaklıkları ile projelerimizi büyütmeyi ve finansal gücümüzü korumayı planlıyoruz. Son fazda ise 2020 -2025 yılları bizim global bir gayrimenkul şirketi olarak Amerika ve Avrupa’dan sonra yeni pazarlara açılacağımız bir dönem olacaktır. ”

Yapı Malzeme Ocak 2016

Proje

Aden Konut Projesi, Çelik Yapı Sistemiyle Hayata Geçiyor

Vefa markası Steelife imzası taşıyan Ankara Gölbaşı’nda çelik yapı sistemiyle inşa edilen Aden Konut Projesi, yatay yaşam konseptiyle hayalinizdeki tek katlı, bahçeli ev modelini sunuyor. İki etaptan oluşan ve ilk etabı teslim edilen Aden Konut Projesi’nin ikinci etabı da çelik yapı sistemi sayesinde hızla tamamlanıyor.

Steelife ve Lin Yapı ortaklığıyla gerçekleştirilen ve Lejant Mimarlık ekibi tarafından tasarlanan Aden Ballıkpınarı Konut Projesi, sunduğu yatay yaşam konsepti ile dikkatleri üzerine çekiyor. Steelife Genel Müdürü Mimar Bülent Aydın, çelik yapı sistemi ile az katlı yapılardan oluşan, özlenen mahalle kültürünün yeniden hâkim olduğu, sokaklarında gökyüzünün görülebildiği estetik ve konforlu yaşam alanlarının oluşturulabileceğini kaydetti. Aden Ballıkpınarı Konut Projesi’nde de çelik yapı sisteminin klasik sistemlere göre %10 daha fazla alan kullanım avantajı sayesinde geniş mekânlara sahip yatay yaşam konseptinin oluşturulduğunu belirten Aydın, “Çok katlı binalarla hızla zayıflayan komşuluk ilişkileri Aden Konut Projesi’nde yatay yaşam konseptiyle yeniden canlanıyor” dedi.

Kentsel yaşam düzeyi yükseliyor Türkiye’nin hafif çelik sistemle üretilen ilk binasını kuran Steelife, şimdi de toplu konut projesi olarak Ankara’da çelik yapı sistemi ile hayata geçirilen Aden Ballıkpınarı Konut Projesine imza atıyor. Projede estetik ve konfor hafif çelik yapı sistemiyle sağlam temeller üzerine inşa ediliyor.

Yapı Malzeme Ocak 2016

Çelik yapı ile inşa edilen Aden Ballıkpınarı Konut Projesi’nin başta deprem olmak üzere tüm tehlikelere karşı da korunaklı olduğunu vurgulayan Mimar Bülent Aydın, çelik yapı sisteminin, depreme dayanıklılığı, estetikliği, konforu, yüksek izolasyon değerlerine sahip olması ve müstakil binalar ön-

Steelife Genel Müdürü Mimar Bülent Aydın

gören konsepti ile kentsel yaşam düzeyinin yükseltilmesi için vazgeçilmez olduğunun altını çizdi.

Erkan İnşaat’tan Hayata Değer Katan Proje: Pırlanta Göztepe İstanbul’da Pırlanta Koru, Pırlanta Çamlıca, Pırlanta Feneryolu gibi mimari konseptlere imza atan Erkan İnşaat, butik anlayışla inşa etmeye başladığı yeni projesi Pırlanta Göztepe’nin lansmanını, ‘Best Of Göztepe’ konseptiyle Çırağan’da gerçekleştirdi. Erkan İnşaat’ın 40 yıllık deneyimi bu kez Göztepe’de ışıldayacak. Hayata geçirdiği Pırlanta serisiyle İstanbul’a ve İstanbulların hayatına değer katan Erkan İnşaat’ın Göztepe’ye özgü yeni mimari konsepti

Yapı Malzeme Ocak 2016

Best Of Göztepe, bölgenin en özel projesi olarak nitelendiriliyor. Sunuculuğunu Simge Fıstıkoğlu’nun yaptığı ve Erkan Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Emin Erkan’ın ev sahipliğinde çok sayıda davetlinin katılımıyla Çırağan Palace Kempinski’de düzenlenen özel bir organizasyonla tanıtılan Pırlanta Göztepe, konut sektöründe kalite standartlarını zirveye taşıyacak. Daha önce gerçekleştirdikleri projelerdeki özgün tasarımı Pırlanta Göztepe’de de sergilediklerini vurgulayan Erkan Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Emin Erkan, İstanbul’a ve Göztepe’ye özel bir değer katacak projenin, konut sahibi olmak isteyenlere beklentilerinin de üzerinde bir yaşam sunacağını ifade etti. Pırlanta Göztepe’nin lokasyon olarak İstanbul’un merkezinde yer aldığını hatırlatan Erkan, “İsmine yakışan pırlanta gibi değerli, hayata ve kent yaşamına değer katacak projemizle; alışveriş merkezleri, hastane, üniversite gibi önemli alanların

tam ortasında, Bağdat caddesine yürüme mesafesinde, Marmara Üniversitesi ve Göztepe Sağlık Kompleksi’ne komşu, şehrin içinde ama kargaşadan uzak, sakin ve yepyeni bir hayat sunuyoruz. Sunduğu kalite ve konforun yanı sıra, yer aldığı noktadan şehrin diğer merkezi noktalarına hiçbir sorun yaşamadan rahatlıkla ulaşabiliyorsunuz. Hatta aracınızı bile almadan caddeye, dilerseniz toplu taşıma araçları ile dakikalar içinde Avrupa Yakası’na çok rahat geçiş yapabileceksiniz. Bu özellikleri ile Pırlanta Göztepe, bölgedeki diğer tüm projelerden ayrılan bir proje” dedi. Pırlanta Göztepe’nin bulunduğu lokasyon itibariyle yatırım açısından da büyük fırsatlar sunduğunu belirten Erkan, “2017 Mayıs’ında teslim edeceğimiz projemizi yatırım amaçlı değerlendirmek isteyenler de kısa süre içinde yüksek bir getiri olanağına sahip olacaklar” diye konuştu. Pırlanta Göztepe’nin yoğun ilgi göreceğini kaydeden Erkan, “40 yılı aşan tecrübe-

Proje miz, daha önce gerçekleştirdiğimiz projelerdeki kalite, Erkan İnşaatı yüksek talebe sahip bir marka konumuna taşıdı. Bu ilgiye yakışan projelere ve İstanbul’a değer katan konsept üretimimize önümüzdeki süreçte de devam edeceğiz” dedi.

Göztepe’nin En Yaşanılası Daireleri Pırlanta Göztepe, Projesi, 8 bin 774 metrekare arsa alanına, 93 bin 678 metrekare inşaat alanına sahip ve 20, 22, 24 katlı 3 bloktan oluşuyor. 95 bin metrekare alana sahip Pırlanta Göztepe’de 1+1’den 5+1’e kadar, brüt 66 ila 290 metrekare arasında 446 konut bulunuyor. Ayrıca 34 mağazalık modern bir çarşı, geniş yeşil alanlar ve 750 araçlık kapalı otopark alanı da yine projede yer alıyor. Sosyal yaşam alanlarının özenle tasarlandığı proje, açık ve kapalı yüzme havuzları, çocuk oyun alanları, fitness center, sauna, yürüyüş parkurları, kafe ve restoranlardan oluşan geniş bir yaşam alanı sunuyor.

Balkon Keyfi Geri Dönüyor Pırlanta Göztepe’nin en önemli özelliklerinden birini ise, yıllardır özlenen bir balkon keyfini de yeniden sunması. Proje; her daireyi tamamen saran balkonları ve ferah kat bahçeleri ile de diğer projelerden ayrılıyor. Bunun yanı sıra Pırlanta Göztepe, daire içlerinde kullanılan malzemenin kalitesiyle de dikkat çekiyor. Parkeden, mutfak ekipmanına, banyodan portmantoya kadar kullanılan her ürün, özenle seçilmiş ve birinci sınıf kalitesiyle öne çıkıyor.

Erkan Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Emin ERKAN

Hayatın Tam Ortasında Tasarımı Çamoğlu Mimarlık’a ait Pırlanta Göztepe Projesi, Okan Üniversitesi, Doğuş Üniversitesi, Marmara Üniversitesi, İstanbul Medeniyet Üniversitesi ile çevrili bir konumda. Bağdat Caddesi, minibüs caddesi, metrobüs, Ünalan Metro Durağı, Göztepe Metro Durağı, Kadıköy Vapur İskeleleri, Kadıköy Metro Durağı, Marmaray, Şükrü Saraçoğlu Stadı, Pırlanta Göztepe’den dakikalar içinde ulaşılabilen yerler arasında bulunuyor. Eğitim, Sağlık ve Alışveriş Merkezlerinin Yanı Başında Pırlanta Göztepe, konumu itibariyle Anadolu Yakası’nın en önemli eğitim, sağlık ve ya-

şam alanlarının da hemen yanı başında bulunuyor. Pırlanta Göztepe’den hemen ulaşılabilen merkezler arasında; Marmara Üniversitesi, İstanbul Medeniyet Üniversitesi, Okan Üniversitesi MYO, Doğuş Üniversitesi, Atatürk Fen Lisesi, Fenerbahçe Anadolu Lisesi, İstek Özel Acıbadem Lisesi; Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Florence Nightingale Hastanesi, Dünya Göz Hastanesi, Acıbadem Kozyatağı Hastanesi, Central Hospital, Özel Göztepe Hastanesi, Medical Park Hastanesi, Universal Hastanesi, Tepe Nautilus AVM, Akasya AVM, Optimum AVM ve Palladium AVM yer alıyor.

Yapı Malzeme Ocak 2016

HEBO Yapı DUBAI THE BIG 5 Fuarı’ndaydı İnşaat ve inşaat malzemelerinin ve sektör liderlerinin bir araya geldiği Dubai Big5 fuarına HEBO Yapı da katılım gösterdi.

Her yıl düzenlenen dünyanın en önemli inşaat fuarlarından biri olan Dubai Big5, yine sektör temsilcilerini bir araya getirdi.

Yapı Malzeme Ocak 2016

Önemli isimleri ağırlayan fuar, her yıl olduğu gibi bu sene de yoğun ilgi gördü. Prefabrik yapılarda adından sıkça söz ettiren HEBO Yapı da fuarda ürünlerini sergiledi. Biz de Yapı Malzeme dergisi olarak HEBO Yapı Genel Koordinatörü Sn. Mustafa Bozok’tan fuarı değerlendirmesini istedik.

Öncelikle HEBO Yapı’dan bahsedebilir misiniz? Hebo Yapı A.Ş. entegre üretim tesislerindeyaptığı üretimle sektöründe önemli ekonomik değerlere sahip lider bir kuruluştur. 1996 yılındaki kuruluşundan sonraki her geçen gün artan satış grafiği, yüksek oranda ihracatı ve farklılık yaratan üretim çizgisi ile kısa zamanda sektörün öncü firması haline gelmiştir. Hebo Yapı A.Ş. Ar-Ge ve Ür-Ge alanındaki uzmanlığı doğrultusunda; kişi ve kurumla-

rın talep ettiği ve ihtiyaca uygun niteliklerde prefabrike yapılar, yaşam konteynerleri, Hebo City markalı şehir mobilyaları ve modüler kabin sistemleri üretmektedir. Kentlerin ihtiyaçlarına yönelik oluşturulan ürünlerini, günümüzün çevreci hammaddeleri ve tasarım unsurları ile birleştirerek estetikten ödün vermedensunabilmektedir. Çağımızın fonksiyonellik beklentisi dışında bu özel yapılarda paslanmazlık, yanmazlık ya da güçlü ısı ve ses yalıtımı gibi artı değerler ortaya koymaktadır. Hebo Yapı A.Ş.; bugün 8 şirket, 8 işletme, 170.000 metrekare üretim alanı, 17.000 metrekare hazır yapı tanıtım alanı, 1.000’den fazla çalışanı, 6 kıtada 90’a yakın ülkeye ihracatı, yurtiçi ve yurtdışında 100’den fazla bayisi, 42.000’in üzerinde referansı ile hizmet ve faaliyetlerini sürdüren Hekim Holding’in bir kuruluşudur.

Röportaj Türkiye prefabrike pazarının yapısı hakkında bilgi verir misiniz? Sektör pazarın ne kadarına Hâkim? Prefabrik üretiminde Türkiye’de yapılan ileri teknoloji yatırımlarının üst seviye kaliteye ulaşılmış olunması, Türkiye’nin stratejik konumu, Avrupa’ya göre daha ekonomik ve hızlı üretimi nedeniyle özellikle bölge ülkeleri tarafından tercih edilmektedir. Türkiye’deki yapı-inşaat sektörünün hareketliliği standart tip şantiye prefabrik binalarına ve konteynerlerine olan ihtiyacı sürekli kılmaktadır. Bununla birlikte özel tasarım, şehir mobilyası olarak da adlandırdığımız, Hebocity ürünleri bu alışılagelmiş düzenin dışına çıkarak görseli ön plana çıkarmıştır.

Dubai Big5 fuarında hangi ürün gurubunuzu ön plana çıkardınız? Dubai Big5 fuarında, özellikle bölge ülkelerinin öncelikli ihtiyaçlarından biri olan yerinde kaplamalı özel tasarım/panel ölçülerine bağlı kalmadan hafif çelik prefabrike yapılarımız ön plana çıkarılmış ve çok ciddi anlamda karşılık bulmuştur. Beton yapılarına göre tasarlanmış projelerin bizim sistemimiz ile yapılması konusunda talepte bulunan birçok firma ile görüşme imkânımız olmuş olup; görüşmeler esnasında bayilik talebinde bulunan firmalarda değerlendirilmiştir.

İhracat ve yeni Pazar açısından Fuarı değerlendir misiniz? Fuarda hedeflerinize ulaşabildiniz mi? Bu fuara 4. kez katıldığımızın altını özellik-

HEBO Yapı Genel Koordinatörü Sn. Mustafa BOZOK

le çizmek isterim. Dubai Big5 fuarı yalnızca bölge ülkelerine değil aynı zamanda Afrika kıtasına uzanabileceğiniz bir köprü niteliğindedir. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da bu fuara katılımımızın hem GCC

bölgesinde hem de Afrika’nın genelinde pazar payımızı arttırmamıza yardımcı olacağını düşünüyoruz. Fuar sonrası devam eden görüşmelerimiz de bunun bir göstergesi olarak bizi ümitlendirmektedir.

Yapı Malzeme Ocak 2016

Röportaj

2015 yılı ihracat hedeflerinize ulaşabildiniz mi? 2016 yılında hangi fuarlara katılmayı düşünüyorsunuz? 2015 yılının ihracatımız bakımından genel anlamda başarılı geçtiğini söyleyebiliriz. Irak ve Libya’da yaşanan siyasi belirsizlikler sektörü olumsuz etkilemeye devam etti, ancak Avrupa’nın mülteci akınına hazır olmayışı sektörün ve bizim ihracatımızın ciddi anlamda artmasına neden olmuştur. 2016 yılı için şimdiden sözleşmeleri onaylanmış olan Cidde Big5 ve Oman Big Show fuarlarına katılımımız gerçekleşecektir. Bu fuarların dışında Afrika’dan iki, Kafkaslardan ve Avrupa’dan da en az birer fuar daha eklemeyi planlıyoruz.

Toparlamak gerekirse son olarak eklemek söylemek ve sektöre vermek istediğiniz mesaj var mıdır? Hekim Holding olarak sektörde öncü olmamızın vermiş olduğu sorumluluk ve bilinç ile her zaman daha iyiyi hedefliyor, bu yaklaşım ve anlayış doğrultusunda hareket ediyoruz. Müşterilerimizin ve iş ortaklarımızın beklentilerinin ötesinde ürün ve hizmet sunarak, kalitemizden ödün vermiyoruz. Birlikte gelişiyor, birlikte büyüyoruz. Saygılarımla…

Yapı Malzeme Ocak 2016

Limak Çimento Fildişi Sahili’ne Dev Yatırım Fildişi Sahili’nin Abidjan şehrinde limana yaklaşık 20 km mesafede kurulacak olan tesis, ilk etapta yıllık 1 milyon ton çimento öğütme ve paketleme ve 1 milyon ton

Limak Çimento Grubu, Fildişi Sahili’nde 58 milyon euro yatırımla kuracağı çimento fabrikası için temel atma töreni gerçekleştirdi. Limak Çimento’nun yerel bir ortakla kurduğu Limak Afrika şirketi, çimento tesisini 2017 yılının ilk çeyreğinde devreye almayı planlıyor.

Yapı Malzeme Ocak 2016

hazır beton üretim kapasitesine sahip olacak. Temel Atma törenine Fildişi Sahili Başbakanı Daniel Kablan Duncan, Devlet Bakanı, İçişleri Güvenlik Bakanı Hamed

Bakayoko, Sanayi ve Madencilik Bakanı Jean-Claude Brou, Savunma Bakanı Paul Koffi Koffi, Türkiye’nin Abidjan Büyükelçisi Esra Demir, Limak Şirketler Grubu

Yatırım

Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Özdemir, Limak Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Üyesi Serhan Bacaksız, Limak Çimento Yönetim Kurulu Üyesi ve CEO’su Gültekin Aksüyek ve Limak Afrika Genel Müdürü M. Erkam Kocakerim katıldı. Törende bir konuşma yapan Nihat Özdemir, “Fildişi Sahili bugün, genç ve dinamik toplumu, 23 milyon nüfusu ile geleceği parlak olan bir ülke konumundadır. Batı Afrika’nın en büyük ekonomilerinden biri olan Fildişi Sahili, özelikle alt yapı, enerji, konutlaşma ve teleko-

münikasyon alanlarında yatırımcılar için bir cazibe merkezi haline gelmeyi başarmıştır” dedi. Fildişi Sahili’ndeki inşaat sektörüne, gerek inovasyon, gerek farklı ürün yelpazeleriyle destek sunmayı hedeflediklerini belirten Özdemir, “Nitekim 2017 yılında tesisimizin devreye girmesi sonrası, bir BIMS blok üretim tesisi ve bir adet de prefabrike ürünler fabrikası yatırımı ile yolumuza devam etmeyi planlamaktayız. Aynı zamanda, pilot bir Ar-Ge merkezi ile bölgede

faaliyet göstermeyi hedefliyoruz” diye konuştu. Limak olarak çimento sektöründeki hedeflerinin yanı sıra inşaat, altyapı, enerji üretimi, enerji dağıtımı ve turizm alanlarında da Fildişi Sahili’nde yatırım yapmaya hazır olduklarını belirten Özdemir, “Bugün burada bu temel atma törenini gerçekleştirirken, 40 seneyi aşkın tecrübemiz ve 40 binin üzerinde çalışanımızla, enerjimizi Fildişi Sahili’nin başarılarına katkı sağlamak için harcayacağımızı paylaşmak isterim” diye konuştu.

Yapı Malzeme Ocak 2016

Sektörel

Fikriniz, Biyoçeşitliliği Artırsın Türkiye’nin lider yapı malzemeleri üreticisi Akçansa, iştiraki olduğu HeidelbergCement’in faaliyet gösterdiği ülkelerde düzenlediği, maden sahalarının biyolojik değerlerini arttırmayı amaçlayan “Biyoçeşitlilik Proje Yarışması”nın Türkiye ayağının ikincisini düzenliyor. Maden sahalarında biyolojik çeşitliliğin artırılması amacıyla düzenlenen uluslararası bilim ve eğitim yarışması olan Biyoçeşitlilik Proje Yarışması’nın amacı; maden sahalarında üretim devam ederken ve faaliyet sonrası arazilerin ve doğal yabani hayatın yaratıcı, farklı ve inovatif projelerle tekrar doğaya kazandırılması, bu alanlarda biyolojik çeşitliliğinin arttırılması ve geliştirilmesine katkıda bulunmaktır. Öğrenci, mezun, akademisyen ve araştırmacılara yönelik düzenlenen yarışmayla maden sahalarının fauna, flora çeşitliliğini ve ekolojik değerini artırmayı amaçlayan projeler üretilmesi ve bu yöndeki farkındalıklarının arttırılması

Yapı Malzeme Ocak 2016

hedefleniyor. Çevreye, doğal yaşama ve sürdürülebilir geleceğe katkıda bulunmaya davet eden yarışmanın başvuruları, 1 Mart 2016 Salı gününe kadar devam edecek. Uluslararası düzeyde iki yılda bir düzenlenen biyoçeşitlilik proje yarışmasının İlki 2011 senesinde yapılmış, 18 ülkeyi temsilen 300’den fazla proje katılmıştır. 2012 yılında Almanya’nın Heidelberg kentinde düzenlenen törenle ödüller sahiplerine verilmiştir. İkincisi 2013 senesinde yapılmış, 22 ülkeyi temsilen 700 proje katılmıştır. 2014 yılında Çek Cumhuriyeti’nin Prag kentinde düzenlenen törenle ödüller sahiplerine verilmiştir. Yarışmaya; doğaya, çevreye, biyoçeşitlilik, ekoloji ve biyoloji konularına meraklı

tüm öğrenci, mezun, akademisyen ve araştırmacılar katılabilirler. Başvurular 1 Mart 2016 tarihine kadar www.quarrylifeaward. com adresinden yapılabilir.

Büyük ödül 30.000 Euro Kabul edilen tüm projeler, aynı anda hem ulusal hem de uluslararası ödüller için yarışacak. Ulusal değerlendirmede birinci olacak projeye 5.000 Euro, ikinciye 3.000 Euro, üçüncüye ise 1.500 Euro nakit para ödülü verilecek. Uluslararası alanda başarı elde eden yarışmacılar ise 5 değişik kategoride 10.000’er Euro değerinde para ödülleri kazanacak. Bunların dışında 30.000 Euro tutarındaki büyük ödül ise en iyi projeye verilecek.

Sektörel

Akçansa Gönüllüleri ÇEVKO’dan Sosyal Sorumluluk Ödülü Aldı Türkiye’nin lider yapı malzemeleri şirketi Akçansa, ÇEVKO-Çevre Koruma ve Ambalaj Atıkları Değerlendirme Vakfı tarafından bu yıl ikincisi düzenlenen ‘Yeşil Nokta Sanayi Ödülleri Yarışması’nda çevre duyarlılığını ortaya koyan iki projesiyle ödüle layık görüldü. Türkiye ve dünyanın önde gelen şirketlerinin katıldığı yarışmada Akçansa, Yarınları Dönüştüren Çocuklar ve Biyoçeşitlilik Yarışması projeleriyle Çevre Konulu Sosyal Sorumluluk Uygulamaları kategorisinde Büyük Ölçekli İşletme sınıfında Yeşil Nokta Sanayi Ödülü’nü almaya hak kazandı.

Akçansa gönüllüleri çocuklara yarınlarını korumayı öğretiyor Akçansa, içinde bulunduğu toplumun yaşam kalitesini yükselterek daha güvenli ve refah dolu bir yarın oluşturulmasına katkı sağlamak amacıyla çalışıyor. Akçansa gönüllüleri, miniklerin toplumdaki yerlerini anlamaları ve sürdürülebilir bir gelecek için bireysel sorumluluk almaları gerekliliğini öğretmek için çalışmalarını yürütüyor. Bu kapsamda ÇEVKO Vakfı ve Büyükçekmece Belediyesi işbirliğiyle ilkokul 4. sınıf öğrencilerine yönelik düzenlenen ‘Yarınları Dönüştüren Çocuklar” projesiyle çocukların yarınlarının koruma altına alınması amaçlanıyor. Geleceğin çocuklarına; atıkları kaynağında ayırma, geri dönüşüm ve atıktan ener-

ji elde etme gibi sürdürülebilir bir dünyaya katkı sağlamak için kaynakları bilinçli kullanma yöntemleri hakkında bilgiler veriliyor. Nisan ayında başlayan eğitimlerle 3 binden fazla öğrenciye ulaşıldı. Proje Akçansa gönüllüleri için de önemli bir katma değer yaratıyor. Akçansa gönüllüleri sorumluluk” bilincini geliştirmelerinin yanı sıra projeye katılımları ile KSS alanında daha etkili sonuçlar elde edebiliyor. Birçok konuda farkındalıklarını artırarak şimdi veya ileride kurumlarda ve toplumda söz sahibi olan bu kişiler kartopu etkisi ile kişisel değer ve inançlarını farklı kitlelere ulaştırıyor.

Akçansa, Çevre Koruma ve Ambalaj Atıkları Değerlendirme Vakfı (ÇEVKO) tarafından bu yıl ikincisi düzenlenen ‘Yeşil Nokta Sanayi Ödülleri Yarışması’nda, Yarınları Dönüştüren Çocuklar ve Biyoçeşitlilik Yarışması projeleriyle ‘Çevre Konulu Sosyal Sorumluluk Uygulamaları’ kategorisinde ödüle değer bulundu. Biyoçeşitlilik yönetimi Akçansa’nın temel önceliklerinden… Akçansa, biyoçeşitlilik yönetimini sürdürülebilirlik stratejisi kapsamında öncelikli 6 konudan biri olarak belirleyerek, 2020 sürdürülebilirlik hedefleri arasına almış bulunuyor. Bu kapsamda şirketin ortaklarından HeidelbergCement tarafından düzenlenen Biyoçeşitlilik Proje Yarışması’nı 2014 yılında ilk kez Türkiye’de gerçekleştiren Akçansa, maden sahalarında biyolojik çeşitliliğin artırılmasını hedefliyor. Akçansa, Biyoçeşitlilik Yarışması ile sürdürülebilir bir dünyaya katkı sağlamayı amaçlıyor. Yapı Malzeme Ocak 2016

Sektörel

Çimsa’ya Uluslararası Çevresel Ürün Onayı

Çimsa Genel Müdürü Nevra ÖZHATAY

Çimsa’nın Dünya’da 60’dan fazla ülkeye ihraç ettiği Süper Beyaz Çimentosu ve Kalsiyum Aluminat Çimentosu; Türkiye’de Çevresel Ürün Beyanına (EPD- Environmental Product Decleration) sahip ilk özel çimentolar oldu.

Türkiye çimento sanayisinin önde gelen kuruluşları arasında yer alan Çimsa, Süper Beyaz Çimento (Çimsa Super White Cement) ve Kalsiyum Aluminat Çimentosu (ISIDAÇ 40) ürünleri için, ürünün çevre performansını nicel olarak değerlendiren ve beyan eden Çevresel Ürün Beyanı (EPD- Environmental Product Decle-

Yapı Malzeme Ocak 2016

ration) belgelerinin uluslararası onayını aldı. Her iki belge Almanya’da faaliyet gösteren EPD program operatörü IBU (Institut Bauen und Umwelt e.V.) sistemi tarafından verildi ve girişimin internet sitesinde yayınlandı. Çimsa, bu belgelendirmelerle dünyada sayılı şirketin sahip olduğu bir belgeyi çimento sektörüne kazandırdı. Ayrıca, Avrupa Yapı Malzemeleri Üreticileri Birliği (Construction Europe) tarafından kurulan Eco-Platform’da çimento sınıfında yayınlanan ilk Türk firması ve Avrupa genelinde ikinci firma olarak gururlandıran bir başarıya imza attı. Bu belgelendirmelerle, ISIDAÇ 40 dünyadaki ilk EPD belgeli Kalsiyum Aluminat Çimentosu, Süper Beyaz Çimento ise beyaz çimento alanında dünyadaki 2. EPD belgeli ürün oldu. EPD belgeleri, Avrupa Yapı Malzemeleri yönetmeliğinde belirtilen yeni CE işareti gerekliliğini yerine getirmekte olup, özellikle yurt dışında LEED, BREEAM ve DGNB gibi yeşil bina sertifikalandırma sistemlerinde EPD belgeli yapı ürünleri olarak ilave puan sağlıyor. Ayrıca, yapı ürünleri üreticileri, beyan yoluyla çevre ve sürdürülebilirlik duyarlılığını kurumsal bir sorumluluk olarak da gösterebiliyor. Çimsa Genel Müdürü Nevra Özhatay yaptığı değerlendirmede “Belgelerin onaylanmasıyla çimento sektöründeki öncü rolümüzü bir kez daha kanıtladık. EPD belgeleri ayrıca, Çimsa olarak ürünlerimizde benimsediğimiz sürdürülebilirlik yaklaşımını şeffaf bir şekilde rakamlarla göstermekte ve düzenli periyotlarla tüm paydaşlarımıza izleme fırsatı sunmaktadır. EPD belgeli ürünlerimizle gerek yurt içindeki gerekse dünya pazarındaki konumumuzu daha da güçlendireceğimize ve müşterilerimize kendi süreçlerinde fayda sağlayacağına inanıyoruz. Köklü kurumsal kimliğimizle ülkemizin toplumsal yanı en güçlü kurumlarından biri olarak, EPD belgelendirme sürecinde ilgili Çimsa ürünleri için ISO 14040/44 Yaşam Döngüsü Değerlendirmesi (Life Cycle Assessment-LCA) hesaplamalarında enerji ve su tüketim değerleri, hammadde girdisi, atık, üretim gibi veriler dikkate alındı” görüşünü belirtti.

Yap覺 Malzeme Ocak 2016

Dosya

e n ü r ö t k e İnşaat S r o y i r e V n ö Y r a l r ima

Çok geniş bir yelpazeyi içinde barındıran mimarlık, aslında kabataslak çizim olarak aklımıza geliyor. Hâlbuki mimarlık, binayı fiziki yapısından tutun da, iç tasarımından işlevsel gereksinimlere kadar her türlü açık ve kapalı mekân – çevre mimarisine kadar birçok alanı kapsayabiliyor. Etrafımızda gördüğümüz binalar, gökdelenler, iş merkezleri, hanlar, hamamlar geçmişten günümüze büyük bir mimari işçiliğin eseri. Aslında inşaat sektörü mimari sektörün elinde şekilleniyor. Dosya konusu olarak biz de Ocak sayımızda Mimari haberlere ve röportaja yer verelim dedik. Hayatın genel akışında şekillenen mimari çizimler, ödül alan mimarlarımız ve mimari dünyaya ait haberlerin yer aldığı dosyamızda, kullanışlılık, sağlamlık ve estetik ön plana çıkıyor.

Yapı Malzeme Ocak 2016

Yenilikçi ve Çarpıcı; Koray Yavuzer Mimarlık İstanbul merkezli olan Koray Yavuzer mimarlık, Koray Yavuzer ve Tuba Yavuzer tarafından 1999 yılında kuruldu. 15 yıldır sektöre hizmet veren ofis, orijinal eserleri ile adından söz ettiriyor.

Yenilikçi, görsel olarak çarpıcı ve aynı zamanda son derece işlevsel olan tasarımlarıyla ünlü olan Koray Yavuzer Mimarlık; ticari binalar, konut, iç tasarım ve mobilya mimarisinde başarılarını sergilemeye

Yapı Malzeme Ocak 2016

devam ediyor. Mimarlık ofisinin kurucularından Koray Yavuzer’den ofisin gerçekleştirdiği tasarımlardan ve başarılarından bahsetti.

Öncelikle Koray Yavuzer Mimarlığı biraz tanıtabilir misiniz? Koray Yavuzer mimarlık, Mimari proje ve iç dekorasyon alanında faaliyet gösteren, 15 yıldır sektörde hizmet veren, birçok ödüller almış, tasarım odaklı bir Proje ve uygulama ofisidir. İç mimari ve mimari olmak üzere konusunda uzmanlaşmış iki ayrı ekiple tüm projeler yürütülmektedir.

Geçmişten günümüze ele alırsak, en iddialı olduğunuz projeler neler? Tüm projelerimizin bizim için yeri farklı… Hepsinde farklı bir heyecan duyuyoruz. Dinamik ve kendini tekrarlamayan bir ofisiz. Dolayısıyla en iddialı projemiz şudur diye sınırlamak doğru olmaz. Otel, iş yeri, rezi-

dans projeleri, ofis komplekslerinin hem mimari projeleri hem iç dekorasyonlarını kapsayan geniş bir iş alanına sahip olmamız sebebiyle, kendimizi iddialı gördüğümüz çok projemiz var.

Aldığınız ödüllerden bahseder misiniz? Koray Yavuzer Mimarlık olarak, 3 ayrı projeyle katıldığımız yarışmadan toplam 5 ödülle döndük. Ve aralık ayında Birleşik Arap Emirliklerinde gerçekleşecek olan The International Property Awards yarışmasında en iyi ofis iç mekân ve en iyi satış ofisi projesi dalında yarışmaya katılmaya hak kazandık. Office Boulevard Satış Ofisi, Hacıbekiroğlu Avukatlık ofisi ve Bodrum Boutique Hotel adlı projelerinin 3 farklı kategoride ödüle layık bulunması üzerine ekibimiz ile birlikte tasarlamış oldukları projelerle uluslararası arenada kabul görmenin gururunu yaşadık.

Mimari - Röportaj Peki, yurt dışındaki çalışmalarınız nasıl ve ilerleme süreçleri nasıl? Yurt dışındaki projelerimizin süreçleri buradakilerden farklı olmuyor. Hepsi aynı özen ve titizlikle ele alınıyor.

Projelerin uygulamalarına da dâhil oluyor musunuz? İç dekorasyon projelerinin, istisnalar dışında hepsinin uygulama ve kontrol hizmetleri bize aittir. Geniş çaplı olan Mimari projelerimizin uygulamaları inşaat firmalarına aittir.

Malzeme kullanımlarını geçmişten günümüze nasıl tanımlarsınız? Dünyadaki mimari anlayış değişti mi? Bilgiye erişimin kolay olması, yeni malzemelerden de bizi daha hızlı haberdar ediyor. Aynı zamanda, geçmişe göre malzeme çeşitliliği ve bolluğunda daha fazla… Bu bağlamda şanslı bir dönemde mesleğimizi yapıyoruz. Dünyada Mimari anlayış, daha ekolojik, konsept odaklı, fonksiyon ile görselliği optimum noktada birleştiren Çevreye, doğaya, kültürel değerlere duyarlı, mimarlık meslek ilkelerine saygılı bir yönde her geçen gün ilerliyor. Bilgiye erişimin çok kolay olduğunu, malzeme bolluğunun yaşadığımız günümüzde, vizyoner olmak önem kazanıyor. Dünyadaki tüm sanatsal, Mimari gelişmeleri ve yeni tüketici eğilimlerini takip eden ve özümseyen proje ofisleriyle, güncel mimari anlayışların eşzamanda yakalayabileceğini düşünüyoruz. Prototip mekânlardansa, kişiselleştirilmiş dekorasyon daha ön planda... Dolayısı ile tüm mimari projelerde kullanan faktörü en ön planda. Biz ise gerek işyeri gerek rezidans projelerimizin hamını trendlerden bağımsız oluşturuyor, yer yer trendlerle süslüyor, kültür ve sanatla kişiselleştiriyoruz.

Yatırımcı – mimar ilişkilerini nasıl değerlendiriyorsunuz? Her iki tarafında birbirinden öğreneceği çok konu var. Mimar, yatırımcının hedefini, hedef kitlesini çok iyi anlamalı, ona göre hikâyeyi kurgulamalı, projeyi her açıdan bu bilgilerle optimize etmelidir. O yüzden bu ilişkide yakalan olumlu enerjinin, sinerji olarak çok büyük katkısı olacağını düşünüyoruz.

İç dekorasyon projelerinizi nasıl ele alıyorsunuz? Tüm ekibimle birlikte amacımız, müşterilerimize kendilerini ait hissedebilecekleri mekânlar yaratmaktır. Bu doğrultuda da en önemli verileri yine müşterilerimizden almaktayız. Müşterilerimizin zevkleri, fikirleri, yaşam tarzları, mevcut ve gelecekteki ihtiyaçları, hobileri gerek mekân, gerekse obje tasarımlarımızda çıkış noktalarımızı oluşturmaktadır. Optimumu yaratmak hedefiyle, Oran, doku, kütle, renk, fonksiyon, estetik… gibi mimari bir baz ile müşterilerimizden edindiğimiz verileri

birleştirerek, empatik yaklaşımımızla mekanları gerektiğinde çoklu alternatifli olarak projelendiriyoruz. Optimum projelendirme, sürprizlere meydan bırakmayan, doğru ve yerinde malzeme seçimi, aynı malzeme için en az 2 yerden alınan teklif ile fiyat analizi karşılaştırması, bütçenin yönlendirilmesi, imalat projeleri, uygulama, kalite kontrol ve zamanında teslim, tüm bu süreçlerde organizasyonun öneminin ve halkalardan birindeki hatanın tüm projenin bütünlüğünü bozacağını düşünüyoruz. Tüm bu uğraşlar sonucunda her mekâna özel, bir hikâye ortaya çıkıyor ve bu hikâyeyi özenle seçilmiş aksesuarlarla tamamlıyor, daha da kişiselleştiriyor ve esas sahiplerine teslim ediyoruz. Tavsiye edilmeyi önemsiyor, projeleri, mimarlık sanatı ve bilimin öngördüğü kurallar ile müşteri tercih ve ihtiyaçlarının belirlediği sınırlar arasındaki en optimum noktada,

müşteri memnuniyeti odaklı uyguluyoruz. Dünyada Mimari anlayış, daha ekolojik, konsept odaklı, fonksiyon ile görselliği optimum noktada birleştiren Çevreye, doğaya, kültürel değerlere duyarlı, mimarlık meslek ilkelerine saygılı bir yönde her geçen gün ilerliyor.

İç dekorasyon projelerinde ,hikayeyi nasıl oluşturuyorsunuz? İş temposu, hayatın genel akışı, misafirlik ilişkilerin yeni boyutu yaşam tarzımız gibi dekorasyona da yansıyor. Akımlara damgasını vurmuş formları kendi içinde de karıştırarak günümüze uyarlamak, adapte etmenin dekorasyonu kişileştireceğini düşünüyorum. Mimar olarak ta aradığımız da kişisel farklılıklar… Her projede başka bir hikâye yaratalım derken, kendimize ev yapmadığımızda Yapı Malzeme Ocak 2016

Mimari sıkça vurguluyorum. Her evin farklı bir hikâyesi var, bizim görevimiz ise bu hikâyeyi en doğru şekilde edit etmek. Koray Yavuzer mimarlık olarak kendimizi, ev sahibi tasarladığımız evin bir parçası olarak görebildiği noktada başarılı sayıyoruz. Ev, içinde yaşayanın bir aynası olmalı, biz evi sahibinin yansıması olarak algılıyoruz. Mimarın başarısının kendi dikte ettiklerinin uygulanma oranıyla ölçülmesinde şiddetle karşıyım. Mimarın başarısı, tasarladığı mekânın, sahibinin yaşam tarzı yansıtma oranıyla ölçülmelidir. Mimar, Ev sahibinin hikâyesini, geliştiren ve yorumlayan olmalıdır. Bunun içinde, yaramaz çocuk, yorgun iş adamı, ev kadını, çalışan kadın… Maskesini takıp, yer yer psikolog gözüyle bakıp mekânları tasarlamalıdır. İki uç bakış olan , “ ben yaptım oldu” ile “ müşterinin tüm isteklerini uygulamak “ arasındaki çizgiyi yakalamanın bir formülünün olmaması ise mekânlarda farklı alternatifler sunulmasına olanak sağlıyor. Biz bunu çok iyi bir dengede yapıyoruz, projelerimizde en optimumunu yakaladığımız konusunda ise gayet iddialıyız. Bize bu özgüveni veren müşterilerimize teşekkür ediyoruz. Mimar Koray YAVUZER - Mimar Tuba YAVUZER

Yapı Malzeme Ocak 2016

Mimari

Seranit Grup markası Serra Seramik’in desteğiyle, Şevki Vanlı Mimarlık Vakfı ve Yapı-Endüstri Merkezi işbirliğiyle 1996’dan bu yana düzenlenen Archiprix – Türkiye Mimarlık Öğrencileri Bitirme Projeleri Yarışması sonuçlandı. Bu yıl 33 üniversiteden 176 projenin katıldığı yarışmada ödüller Ankara’da gerçekleştirilen törende sahiplerini buldu. Archiprix – Türkiye Mimarlık Öğrencileri Bitirme Projeleri Yarışması’nda Bahçeşehir Üniversitesi öğrencisi Suriyeli Anas Mahli birinci olurken, İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) öğrencisi Yunus An ikinci ve Yıldız Teknik Üniversitesi öğrencisi İrem Coşkun ise üçüncü oldu. Yarışmanın mansiyon ödüllerini Dokuz Eylül Üniversitesi öğrencisi Melek Güneysu, İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) öğrencisi Aybike Batuk ve Ortadoğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) öğrencisi Damlanur İlipınar paylaşırken, sürdürülebilirlik ödülünü ise İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ)’nden Çağdaş Delen aldı. Yarışmada Serra Seramik Özel Ödülü’nün sahibi ise Uludağ Üniversitesi öğrencisi İnan Tokay oldu. Türkiye’deki tüm mimarlık okullarını ortak bir platformda buluşturan, yapıcı bir rekabet ortamı yaratmayı ve mimar adaylarının ufkunu genişletmeyi hedefleyen Archiprix-Türkiye Yarışması Ödül Töreni, Alexandros Kallegias’ın çalışmaları ve düşüncelerinden oluşan bir seminer ile başladı. Ödül töreni ve kolokyumla devam

20. Yılını Kutlayan Archiprix – TR Ödülleri Sahiplerini Buldu eden etkinlik mimarlar Ramazan Avcı, Hakan Evkaya ve Nihat Eyce’nin kısa sunumları ve sergi açılışı ve konserle devam etti. 2015 Archiprix – Türkiye Yarışması’nın jürisinde Prof. Dr. Nur Çağlar, Brigitte Weber, Kerem Yazgan, Enis Öncüoğlu ve Zaha Hadid Architects’ten Alexandros Kallegias yer aldı. Yarışmanın yedek jüri üyeleri ise Hilmi Güner ve geçen yılın birincilik ödülünü alan Oğul Can Öztunç idi. Sürdürülebilirlik danışmanlığını Arif Künar’ın yaptığı yarışmanın raportörlüğünü ise Işıl Ruhi Sipahioğlu gerçekleştirdi. 4 yıldır yarışmanın ana sponsorluğunu üstlenen Serra Seramik, yarışma kapsamında “Serra Seramik Özel Ödülü” ve “Tasarım Kültürü Deneyimleri: Hollanda Mimari Gezisi” ödülü kategorilerinde yerini aldı.

Rakamlarla 20 yılda Archiprix – TR Archiprix – TR yarışmasına 1996’da 6 okul katılırken, 2015’te okul sayısı 33’e yükseldi. 20 yılda toplam bin 685 projenin değerlendirilmeye alındığı yarışmada 1996 yılında 15 proje kabul görürken, 2015’te bu rakam 176’ya yükseldi. 1996 – 2015 yılları arasında mimarlık bölümünden mezun olan öğrenci sayısı 25 bin 125 olurken, yarışmaya katılan öğrenci sayısı

Archiprix – Türkiye Mimarlık Öğrencileri Bitirme Projeleri Yarışması’nın sonuçları açıklandı. 33 üniversiteden 176 projenin katıldığı yarışmanın birincisi Bahçeşehir Üniversitesi öğrencisi Suriyeli Anas Mahli oldu.

ise bin 685. Yılda ortalama bin 325 öğrencinin mezun olduğu üniversitelerde, yarışmaya katılan öğrenci sayısı ise 845. Archiprix’e her yıl üniversitelerden mezun olan öğrencilerin yüzde 6’sı katılıyor. 20 yıl içerisinde üniversitelerin ödül durumlarına bakıldığında yüzde 19’luk oranı ile ODTÜ ilk sırada yer alırken, yüzde 18’lik oranı ile Osmangazi Üniversitesi ikinci ve yüzde 17’lik oranı ile İTÜ üçüncü sırada yer aldı. Şehirlere göre ödül dağılımında ise Ankara yüzde 16’lık oranı ile ilk sırada bulunurken, Bursa yüzde 15’lık oranı ile ikinci ve İstanbul ise yüzde 12’lik oranı ile üçüncü sırada yerini aldı. Yapı Malzeme Ocak 2016

Ant Yapı’nın sürdürülebilir projelere verdiği önem Türkiye’deki ilk ofis projesi Antplato için de devam ediyor. Antplato, dünyanın en güvenilir “Yeşil Bina Sertifika Sistemi” Leadership in Energy and Environmental Design’a (LEED) aday oldu.

Yapı Malzeme Ocak 2016

Ant Yapı’nın Türkiye’deki

İlk Ofis Projesi Antplato Leed Gold Adayı! Küresel ısınma ve doğal kaynakların korunmasına yönelik mücadelede gerek ulusal, gerekse uluslararası birçok uygulamanın takipçisi olan Ant Yapı, Türkiye’deki ilk ofis projesi olan Antplato ile

örnek bir yeşil bina projesine imza atıyor. İstanbul’un yükselen yatırım bölgesi olarak adlandırılan Halkalı’da konumlanan Antplato, Amerika Yeşil Binalar Konseyi (USGBC) tarafından yürütülen, Enerji ve

Mimari

Ant Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet OKAY

Çevresel Tasarımda Liderlik (LEED) programı çerçevesinde LEED Gold adayı oldu. Halkalı’da toplam 35.000 metrekare inşaat alanında konumlanan Antplato, modern giydirme cam cephesi ile kesintisiz bir manzaraya ve aydınlık iç mekanlara sahip. Yatırım değeri 50 milyon dolar olan proje, 25 kattan ve 180 modüler birimden oluşuyor. Yeşil bina yatırım maliyetlerinin standart uygulamalarla inşa edilen yapılara göre yüzde 8-15 oranında daha fazla olduğunu belirten Ant Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Okay, “Mevcut ekolojik sisteme saygılı yeşil binaların, artan enerji ve su giderleri dikkate alındığında yakın bir gelecekte tercih sebebi olacaklarını görüyoruz. Diğer yandan Ant Yapı olarak, sürdürülebilirliği bütünsel bir kavram olarak görüyor, projelerimizi daha iyi bir geleceğe katkıda bulunmayı hedefleyerek kurumsal stratejimiz kapsamında ele alıyoruz” dedi. Projenin tasarımından klima altyapısına kadar her aşamasında yeşil bina kriterlerini dikkate aldıklarını belirten Okay, şu bilgileri verdi: “Antplato projesinde gerçekleştirmeyi hedeflediğimiz “yeşil kiralama modeli” ile hem yatırımcılarımızın çevreye duyarlı kiracılar bulabilmelerini, hem de bina kullanıcılarına ve sorumlu olduğumuz dünyamıza önemli faydalar sunacak bir düzenleme yaratmayı hedefliyoruz. Yeşil kiralama modeli ile LEED kriterlerinin yanı sıra aynı zamanda bina kullanıcılarımız arasında yer alacak firmaların kurumsal imajlarını destekleyip, geliştirerek sürdürebilir başarılarına maksimum fayda sağlamasını temenni ediyoruz.”

Antplato’nun iç mimarisini Autoban üstleniyor Ofis projesinin içinde bulunan Plato Executive Lounge ve resepsiyon alanlarının iç mimarlığını ise Autoban firması üstleniyor. Bugüne kadar özel ürün tasarımlarıyla uluslararası birçok ödüle layık görülen Autoban, Plato Executive Lounge ve resepsiyon alanında doğal malzemeler kul-

lanarak, mikro mimarinin örneklerini sergiliyor. Her iki alanın da mimari estetiğini farklı beğenilere hitap edebilecek ve insanlara daha iyi yaşam koşulları sağlayacak şekilde tasarlayan Autoban, Antplato projesini, yaşam şekillerindeki değişimleri yansıtan ve gerekli işlevleri içinde barındıran bir proje olarak değerlendiriyor.

Yapı Malzeme Ocak 2016

Yılın Genç Mimar Ödülü PAB’ın Oldu! PAB Mimari Tasarım’ın kurucu ortakları Pınar Gökbayrak, Ali Eray ve Burçin Yıldırım, Arkitera Mimarlık Merkezi tarafından bu yıl 9. kez verilen Arkitera Genç Mimar Ödülü’nün sahibi oldu.

Arkitera Mimarlık Merkezi tarafından düzenlenen ve inşa edilmiş projeleri bulunan 40 yaşın altındaki başarılı mimarlara verilen “Arkitera Genç Mimar Ödülü”nün

Yapı Malzeme Ocak 2016

bu yılki sahibi PAB Mimari Tasarım’ın kurucu ortakları Y.Mimar Pınar Gökbayrak, Y.Mimar Ali Eray ve Y.Mimar Burçin Yıldırım oldu. 22 Aralık Salı akşamı, İstanbul Moda Sahnesi’nde yapılan bir törenle takdim edilen Arkitera Genç Mimar Ödülü, nitelikli ürünler veren genç mimarlık ofislerinin öne çıkarılıp takdir edilmesini hedefliyor. Aday mimarların inşaatı tamamlanmış yapıları başta olmak üzere, tasarım alanındaki bütün birikimleri değerlendirilerek verilen Arkitera Genç Mimar Ödülü’nün bu seneki seçici kurulu Abdurrahman Çekim, Adnan Aksu, Dürrin Süer Kılıç, Gökhan Karakuş ve Şebnem Yalınay Çinici’den oluşuyordu. Jüri üyeleri, Pınar Gökbayrak, Ali Eray ve Burçin Yıldırım’ın mimarlığın farklı alanlarındaki üretimlerini, yaptıkları araştırmalar ve akademik çalışmalarla desteklemeleri, özellikle de eğitim yapı-

ları ile ilgili üretimleriyle toplumsal katkı sağlama çabaları nedeniyle Arkitera Genç Mimar Ödülü’ne layık bulunduğunu dile getirdi. Mimari medyadaki çalışmaları, çeşitli ortamlardaki eleştirel yaklaşımları ve mimarlık alanında dengeli, istikrarlı ve yükselen bir grafik ile gelişim sağlamaları da PAB’ın jüri tarafından altı çizilen niteliklerden bazılarıydı. Arkitera Genç Mimar Ödülü, 2007 yılında Pınar Gökbayrak, Ali Eray ve Burçin Yıldırım tarafından İstanbul’da kurulan ve yapı ölçeğinden kentsel tasarım projelerine kadar pek çok farklı ölçekte üretimler yapan PAB Mimari Tasarım’ın ilk ödülü değil. 13. Venedik Mimarlık Bienali kapsamında düzenlenen ‘Dünyanın En Başarılı Genç Mimarları Seçkisi’nde de yer alan PAB, Ayhan Şahenk Tarım Bilimleri ve Teknolojileri Fakültesi ve Namık Kemal Üniversitesi Morfoloji Binası ile 2012 Yılı

Mimari En Başarılı Emlak Yatırımları Ödülleri’nde Eğitim Dalı’nda üç ödülden ikisine layık görülmüş ve ARKİV Seçkileri’nde yer almıştı. Ayhan Şahenk Tarım Bilimleri ve Teknoloji Fakültesi aynı zamanda XIV. Ulusal Mimarlık Ödülleri’nde de ‘Yapı’ dalında finalist olmaya hak kazanmıştı. PAB, ayrıca mesleki çalışmalarıyla MIT Enterprise Forum 2011 finalistliğine, Mehmet Kemal Dedeman Turizm Ödülleri’nde ise teşvik ödülüne layık görülmüştü. Projeye değer katacak bir tasarım anlayışıyla şekillenen, fonksiyonelliği ve estetiği bir arada sağlayan, ‘yer’e özgü ve çevre bilinci yüksek bir tasarım anlayışıyla hareket eden PAB Mimari Tasarım, farklı deneyimlerini de bir araya getirerek araştırma, sergi ve mimari yayın gibi çeşitli alanlarla mimarlık anlayışlarını besliyor. Mesleklerini bu anlamda, çok yönlü bir şekilde ele alan PAB üyeleri proje süreçlerinde de farklı uzmanlık alanlarından profesyonellerle işbirliğine önem vererek, çağdaş, global yaklaşımları benimseyen, istikrarlı ve yeni bir söz söyleyen üretimleri hedefliyor. PAB, aynı zamanda 1. İstanbul Tasarım Bienali ve VÇMD Mutluluk Fabrikaları sergilerine katkıda bulundu, 2008-2012 yılları arasında Betonart mimarlık dergisini yayına hazırladı. Ulusal ve uluslararası çeşitli mesleki etkinliklere katılan PAB üyeleri mesleki çalışmalarının yanı sıra, halen çeşitli üniversitelerde proje yürütücülüğü ve jüri üyelikleri yapmaya devam ediyor.

Yapı Malzeme Ocak 2016

Mimari

Pınar Gökbayrak Üsküdar Amerikan Lisesi’nin ardından İstanbul Teknik Üniversitesi’nde mimarlık eğitimini tamamladı; lisans eğitimi sırasında Hollanda Eindhoven Teknik Üniversitesi’nde bulundu. İstanbul Teknik Üniversitesi Mimari Tasarım Programı’nda 2007 yılında tamamladığı yüksek lisans çalışması ile Mimarlık Vakfı 2. Mimarlık Araştırmaları Ödüllü Seçkisi’nde yer aldı. 2003-2006 yılları arasında Arkitera Mimarlık Merkezi’nde yurtiçi ve yurtdışı proje yürütücülükleri yaptı. 2003-2012 yılları arasında Betonart mimarlık dergisinin editörlüğünü üstlendi. 2007’den itibaren iki ortağı ile birlikte yürüttüğü PAB Mimari Tasarım ofisinde mimari üretimine devam ediyor. Ulusal ölçekli yarışmalarda ödüller aldı; İstanbul Teknik Üniversitesi ve Osmangazi Üniversitesi’nde proje yürütücülüğü

Yapı Malzeme Ocak 2016

yaptı; mimari yayınlar için makaleler kaleme almaya ve çeşitli üniversitelerde jüri üyelikleri yapmaya devam ediyor.

Ali Eray Alman Lisesi’nin ardından, İstanbul Teknik Üniversitesi’nde mimarlık lisans eğitimini, Hollanda Delft Teknik Üniversitesi’nde ise yüksek lisans eğitimini tamamladı. MArS Mimarlar, UN Studio, Tabanlıoğlu Mimarlık gibi yurtiçinde ve yurtdışında çeşitli mimarlık ofislerindeki çalışmalarının ardından 2007’den itibaren iki ortağı ile birlikte yürüttüğü PAB Mimari Tasarım ofisinde mimari üretimine devam ediyor. Ulusal ölçekli yarışmalarda ödüller aldı. Halen çeşitli üniversitelerde jüri üyeliklerine devam etmektedir.

Burçin Yıldırım İstek Acıbadem Lisesi’nin ardından, İstanbul Teknik Üniversitesi’nde mimarlık eğitimini tamamladı; lisans eğitimi sırasında Hollanda Eindhoven Teknik Üniversitesi’nde bulundu. 2007 yılında tamamladığı İstanbul Teknik Üniversitesi Mimari Tasarım Programı’ndaki yüksek lisans eğitimi süresince çeşitli mimari ofislerde mesleki çalışmalarını sürdürdü. 2007’den itibaren iki ortağı ile birlikte yürüttüğü PAB Mimari Tasarım ofisinde mimari üretimine devam ediyor. Aynı zamanda mimari fotoğrafçılıkla ilgilenen Burçin Yıldırım, çektiği fotoğraflarla birçok uluslararası yayında yer aldı. Ulusal ölçekli mimari yarışmalarda ödüller aldı. Osmangazi Üniversitesi’nde proje yürütücülüğü yaptı; halen çeşitli üniversitelerde jüri üyeliklerine devam etmektedir.

Mimari

Şişecam Düzcam Referans Projelerine Gökyüzü Turu Şişecam Topluluğu şirketlerinden Avrupa’nın 2’nci, dünyanın 5’inci büyük düzcam üreticisi Şişecam Düzcam, temperlenebilir kaplamalı camlarının kullanıldığı referans projelerini, sektörün önde gelen profesyonellerine, düzenlediği helikopter turlarıyla gökyüzünden tanıttı. Prestijli projelere cephe danışmanlık hizmeti sunan Axis Cephe Danışmanlık, Türkiye’nin önde gelen mimarlık ofislerinden Evrenol Architects, Dilekçi Architects, Çamoğlu Mimarlık ve Tago Architects yöneticilerinin katılımıyla gerçekleştirilen helikopter turlarında, Şişecam Düzcam ürünlerinin kullanıldığı referans projeler tanıtılırken, ürün ve hizmetlere yönelik

bilgiler de paylaşıldı. Mimar ve cephe danışmanlarına farklı bir deneyim yaşatan Şişecam Düzcam, Quasar, Vadistanbul, Maslak 1453, Park Dedeman Levent, İller Bankası İstanbul Bölge Müdürlüğü, Bulvar 216, Mai Residence, Pega Kartal gibi referans projelerinden bazılarını gökyüzünden izletti. Şişecam Düzcam’ın, dış cephe için tasarlanmış Temperlenebilir Solar Low-E Cam Nötral 62/44 ürünü yüksek ışık geçirgenliği ile rezidans, okul gibi projelerde, Temperlenebilir Solar Low-E Cam Nötral 50/33 ürünü ise etkin güneş kontrolü ve optimum ışık geçirgenliği ile ofis, hastane, otel gibi projelerde hayat buluyor.

Şişecam Düzcam, temperlenebilir kaplamalı cephe camlarının hayat bulduğu referans projelerini, düzenlediği helikopter turlarıyla Türkiye’nin önde gelen mimar ve cephe danışmanlarına tanıttı.

Yapı Malzeme Ocak 2016

Sektörel

Piyalepaşa İstanbul Proje Ekibi Ege Seramik Fabrikasını Ziyaret Etti Polat Holding iştiraki Piyalepaşa Gayrimenkul tarafından 82 dönüm alan üzerine inşa edilen Piyalepaşa İstanbul projesi 800 milyon dolarlık yatırımla hayata geçti. Piyalepaşa Gayrimenkul Genel Müdürü Kaan Yücel, Piyalepaşa İstanbul Projesi Mimarları Murat Kader ve Ömer Kuru, Piyalepaşa İstanbul Projesi Tasarım Koordinasyon Direktörü Ruşen Taşpınar ve Piyalepaşa İstanbul Projesi İç Mimarı Mirat Polat’tan oluşan proje ekibi, Ege Seramik’in Kemalpaşa’daki fabrikasını gezerek yeni ürünler hakkında bilgiler aldı. Piyalepaşa İstanbul heyetine ziyaret sırasında İbrahim Polat Holding ve Ege Seramik Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Polat eşlik etti. İbrahim Polat Holding ve Ege Seramik Yönetim Kurulu Üyesi İbrahim Fikret Polat ile Ege Seramik A.Ş. Genel Müdürü Göksen Yedigüller de üretim tesisleri hakkında detaylı bilgiler verdi. Gerçekleştirdikleri ziyaretten çok memnun olduklarını ve Ege Seramik’in büyük bir marka olduğunu dile getiren Mimar Murat Kader, “ Tasarım kendine has bir dili, bir mesajı olan süreçtir bu anlamda kullandığımız materyaller bizler için çok önemlidir. Bugün görüyoruz ki uluslararası standartlarda üretim yapan Ege Seramik sektörde çok önemli bir noktada” dedi.

Yapı Malzeme Ocak 2016

Seranit Grup Başkan Yardımcısı Ece CEYLAN BABA

İnşaat Sektörü 2016’ya Umutlu Başladı Geçen yıl dövizde yaşanan hareketlilik nedeniyle zorlu bir dönemden geçen inşaat sektörü, 2016 yılına umutlu başladı. Konut satışlarının önü açıldıkça sektörün yeniden ivme kazanacağını belirten Ece Ceylan Baba, yılın ilk yarısında toparlanma, ikinci yarısında ise ciddi bir büyüme yaşaması beklenen inşaat sektörünün yılı yüzde 4’ün üzerinde bir büyüme ile kapatacağını belirtti.

Yapı Malzeme Ocak 2016

2015 yılında inşaat sektörünü etkileyen en büyük sorunun dövizde yaşanan hareketlilik olduğunu söyleyen Seranit Grup Başkan Yardımcısı Ece Ceylan Baba, “İnşaat sektörünün kullandığı hammaddelerin bir noktada ithalat ile bağlantısı var. Ayrıca Türkiye’nin enerji girdileri de yine buna bağlı. Dövizdeki belirsizlik ya da yukarı doğru eğilim sektörde her zaman bir tedirginliğe sebep oluyor” dedi. Bu yıl özellikle konut satışlarının önü açıldıkça sektörün yeniden ivme kazanacağına dikkat çeken Ece Ceylan Baba, “2014 yılında bir sıçrama yaşayan inşaat sektörünün 2016’da da benzer bir süreç yaşayacağını öngörüyoruz. Yılın ilk yarısını toparlanma, ikinci yarısını ise ciddi bir büyüme dönemi olarak nitelendirebiliriz. Bu yılsonunda sektör yüzde 4’ün üzerinde bir büyümeyi yakalamış olacak” dedi. Sektörün 2015’e çok heyecanla başladığını belirten Ece Ceylan Baba, “Ancak daha sonra Türkiye ve dünya konjonktüründeki genel dalgalanmaların beklenmeyen hareketleri de beraberinde getirmesiyle, sektörün ciddi anlamda bir bekleme süreci yaşamasına ne-

den oldu” dedi. Bekleme süreçlerinin belirli periyodlar halinde yaşandığına dikkat çeken Ece Ceylan Baba, özellikle dövizdeki dalgalanmaların piyasayı bir parça tedirgin ettiğini belirtti. Bu durumun sektörün bazı noktalarda frene basmasına neden olduğuna da vurgu yapan Ece Ceylan Baba, “İnşaat Türkiye’nin lokomotif sektörüdür. Bu nedenle sektördeki duraklama veya inişli çıkışlı dönemler otomatik olarak bütün sektörleri bir şekilde etkiliyor. Geçen yıl bu gerekçelerle birlikte sektörde beklentilerin tam anlamıyla karşılanabildiği bir yıl olamadı” dedi. Bütün sektörlerde olduğu gibi, inşaat sektöründe de belirsizliğin zorlayıcı unsunlar arasında yer aldığını ifade eden Ece Ceylan Baba, “Belirsizlik, tıpkı gri ya da puslu ufuklar gibi önünüzü görememektir. Yatırımcılar adım atarken önünü görmek ister” dedi. 2016 yılı için çok daha olumlu bir havanın mevcut olduğunu belirten Ece Ceylan Baba, “2016 yılına net bir başlangıç yaptık. En azından birçok alanda ileriyi görebiliyoruz. Uluslararası dengeleri bilemeyiz elbette, ama bununla ilgili yöneticilerimize inanıp, 2016 yılı ile ilgili beklentilerimizi yüksek tutuyoruz” dedi.

Sekörel Seranit Grup dövizdeki hareketliliğe rağmen hedeflerine ulaştı

“Kentsel dönüşüme hazırlıksız yakalandık”

Geçen yıl döviz kurlarında yaşanan hareketliliğin kendilerini etkilemediğine dikkat çeken Ece Ceylan Baba, “Niş ve butik kanalda kaldığımız için bu tür hareketlerin bizleri pek etkilediğini söyleyemeyiz. Biz sattığını üreten bir şirket yapısına sahibiz. Önceden bağlantılı projelerle ilerliyoruz. Bizi etkileyen tek unsur döviz kurunda yaşanan hareketlilik oldu. Ama buna rağmen hedeflerimizin tamamını tutturduk. Öngöremediğimiz bir proje iptali olmadı. 2015’te daha kar odaklı bir çalışma sergiledik” dedi. Yıllık 18 milyon 500 bin metrekarelik üretim kapasiteleri ile pazarın yaklaşık yüzde 15’lik kısmını oluşturduklarını bildiren Ece Ceylan Baba, sektörün trendini belirlediklerini ifade etti. 350 milyon TL civarında olan cirolarının yüzde 28’lik kısmını ihracattan elde etiklerini de açıklayan Ece Ceylan Baba, “İhracatımızın yüzde 40’ını Kuzey Avrupa ülkelerine yapıyoruz. Yeni Pazar olarak ise İngiltere’yi görüyoruz. Önümüzdeki yıl bu pazarda daha aktif rol oynayacağız” dedi. 2016’nın Seranit Grup için yeni portföy ve hedeflerin belirlenerek, biraz daha fizibilite çalışmalarına odaklanacağı bir yıl olacağını ifade eden Ece Ceylan Baba, “2014’ten bu yana Ar-Ge’ye en fazla yatırım yapan şirket konumundayız. Sektörde üst segmentte var olmanın Ar-Ge’ye yatırım ve inovatif ürünlerde yer aldığına inanıyoruz. Bu nedenle yenilikçi ürünler üzerine çalışmaya, önümüzdeki yıl da devam edeceğiz” dedi.

İnşaat sektörünü yakından ilgilendiren kentsel dönüşüm sürecine ilişkin değerlendirmelerde de bulunan Ece Ceylan Baba, “1980’ler sonrasında dünya küresel bir dönüşüm ve devinime girdi. Küresel sermaye bazı kentleri çok daha odağına oturtarak, buraları küresel sermayenin hareket ettiği merkezler haline getirdi. İstanbul da bu kentlerden bir tanesi” dedi. 1980 – 2000 arasında yaşanan dönüşüm ve devinimi Türkiye’nin layığı gibi yaşayamadığını kaydeden Ece Ceylan Baba, “Ekonomik gücü daha fazla olan kentler bu anlamda dominant bir süreç yaşarken, Türkiye 2000’den sonra bu çarkın içine çok hızlı girerek, kendini yürüyen bir kentsel dönüşüm sürecinin ortasında buldu. Alt yapısı, buna dair bir hazırlığı ve sermayesi yoktu. Dış kaynak kullanılarak süreç başlatıldı. Daha sindire sindire bu zamana gelmiş olması lazımdı” dedi.

Kentsel dönüşümün temelini kentliler oluşturuyor “Kentsel dönüşümün önüne geçmeyi düşünmek, akıntıya kürek çekmekle eş değerdir” diyen Ece Ceylan Baba, dönüşümün en nitelikli nasıl yapılabileceğinin yollarını arıyor ve tartışıyor olmamız gerektiğini ifade etti. Kentsel dönüşümün temelini kentlilerin oluşturduğuna dikkat çeken Ece Ceylan Baba, “Bugüne kadar yapılan en büyük yanlış kentlilerin sürece dâhil edilmemesidir. Eğer merkezi yöne-

tim bir şemsiye görevi görüyorsa, altında STK’lar, akademisyenler, tasarımcılar ve kentliler de olmalıdır. Bunlardan birini sürecin dışına iterseniz sorun yaşamaya mahkûmsunuz” dedi. Türkiye’de kentsel dönüşümün yeteri kadar bilinmediğinin altını çizen Ece Ceylan Baba, “Kentsel dönüşüm fikrini ithal ederek, şeklen yapmak gibi bir algıya sahibiz. Kentsel dönüşüm kentlisi, kültürel ve sosyal değerleri ile bir bütündür. Ne kadar büyük ölçekli, yüksek binalar yaparsanız yapın, yol ve çevre düzenlemesini yapmadığınızda bu bir kentsel dönüşüm değildir. Bunları bir bütün olarak algılıyor olmak lazım” dedi.

Merkez yönetim kadar yerelden de yönetilmesi gereken bir süreç Sürecin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yönetildiğini, ancak kentsel dönüşümünün yerelde de yönetilmesi gereken bir kavram olduğunu bildiren Ece Ceylan Baba “Merkezi yönetim yerel dengeleri bilemeyebilir, algılayamayabilir veya yeterince dâhil etmeyebilir. Sistemsel önerim; elbette merkezi yönetim tarafından yönetilsin, ama inisiyatif ve yetki yerele de verilsin. Diğer türlü biz bunun dengesini sağlayamayız” dedi. Kentsel dönüşümün apartman bazında değil bölgesel bazda gerçekleştirilmesi gerektiğine de değinen Ece Ceylan Baba, bu konuda İstanbul’da Başakşehir Belediyesi, Aydın’da Söke Belediyesi ve Kırşehir Belediyesi’nin başarılı işlere imza attıklarını belirtti.

Yapı Malzeme Ocak 2016

Hilti Türkiye’den 2015 Değerlendirmesi ve 2016 Öngörüleri Ülkemiz son yıllarda inşaat sektöründe büyük gelişmelere ev sahipliği yaptı. Gelişmeye açık bir yapısı olan ülkemizde özellikle kentsel dönüşüm projeleriyle birlikte inşaat sektörü her yıl büyüme gösterdi ve ekonomik olarak da önemli bir yere geldi. Hilti Türkiye olarak inşaat sektöründe yaşanan gelişmeleri ve büyümeyi hem Türkiye ekonomisi ve konut üreticileri için hem de el aletleri sektörüne etkisi açısından değerli buluyoruz.

Yapı Malzeme Ocak 2016

İnşaat sektörünün son yıllarda gösterdiği büyüme ile birlikte inşaat el aletleri sektörü de büyüyor. Bizim öngörümüz, elektrikli el aletleri pazarının büyüme oranının yaklaşık yüzde 20’nin üzerinde olduğu yönünde. Bu büyüme trendi içinde üstün teknolojisi ve kullanım kolaylığı ile fark yaratan çalışan dostu ürünler ise öne çıkıyor. Bunlar içerisinde de özellikle kablosuz akülü ürün pazarı hızla büyüyor. Kablosuz ürünlerin elektrikli el aletleri içindeki payı 5 yıl önce yüzde 1 iken, 3 yıl içinde yaklaşık yüzde 10 seviyesine ulaştı. Bundan birkaç yıl öncesine kadar Türkiye’de bizim sektörümüzde haksız rekabetin çok yoğun olduğunu, markasız ve ucuz ürünlerin rağbet gördüğünü söyleyebiliriz. Ancak artık bu durum değişiyor. Çünkü Türkiye’de inşaat sektöründe yukarı doğru giden bir trend var. Hem Türkiye’de hem de Orta Asya’da kalkınma modeli inşaat sektörü üzerine kurulmuş durumda. Bu durum bizim için heyecan verici. Ayrıca Türkiye’deki büyük inşaat firmaları Azerbaycan, Türkmenistan, Özbekistan, Moğolistan ve Kuzey Irak gibi ülkelerde önemli projelerde görev alıyorlar. Yıllarca Rusya’da, Libya’da veya Türkiye’de geliş-

tirdikleri bilgi birikimini ve rekabetçiliği orada da gösteriyorlar. Bunun için de hepsi hem kaliteli ve konforlu yapılar hem de güvenli yaşam alanları inşa etmeyi amaçlıyorlar. Bu da kalite standartlarını yükseltiyor, çünkü bu firmalar Hilti gibi sürekli katma değer yaratan, patentli ürünler sunan markaları tercih ediyorlar. Gelecek dönemde Ar-Ge’ye yatırım yapan inovatif ve kaliteli markaların daha da büyüyeceğini düşünüyoruz. Markamızdan bahsetmek gerekirse, Hilti Türkiye olarak, 2015 yılı sonunda Türkiye pazarına 24 yeni ürün sunmuş olacağız. Ayrıca 2015’i yaklaşık yüzde 20 büyüme ile kapatmak da hedeflerimiz arasında yer alıyor. Hilti Türkiye olarak bu yıl bir ilki gerçekleştirerek, Mayıs ayında Viaport Crowne Plaza‘nın açık alanında kendi fuarımızı düzenledik. Fuarı’nda yeni ürünlerimizin yanı sıra mevcut ürünlerimizi uygulamalı olarak sergilerken ‘Daha Hesaplısı Yok! Gelin Anlatalım’ sloganını kullandık. Hilti müşterilerinin büyük ilgi gösterdiği fuarda, sektörümüzde hesaplı alışverişin formülünü anlattık. Satış ve satış sonrası hizmetlerimizdeki önemli avantajlar, Hil-

Sektörel ti ürünlerini piyasadaki en hesaplı marka olarak farklılaştırıyor. Üstün dayanıklılık ve performans, 2 yıla kadar masraf yok hizmeti, ömür boyu servis garantisi, mühendislik hizmetleri, tamir için ücretsiz kargo servisi, direkt satış ve yerinde demo hizmeti, çekme testi, ücretsiz yazılımlar, on-line sipariş, müşteri hizmetleri, satış sonrası desteklerimiz, Hilti’yi global pazarlarda kanıtlanmış kalitesi dışında aynı zamanda en hesaplı ürün olarak da öne çıkarıyor. Bu yıl bizi çok mutlu eden bir gelişme daha yaşadık. Great Place to Work Enstitüsü tarafından açıklanan Türkiye’nin En İyi İşverenleri 2015 listesinde 50-500 arasında çalışanı bulunan şirketler kategorisinde geçtiğimiz yıla göre altı basamak birden sıçrama kaydederek 3. olduk. Ayrıca Yaşam Boyu Öğrenme alanında Özel Ödül’e layık görüldük. Pazarın öncü firmalarından biri olarak, inovasyon, güvenlik ve müşterilerimizin çözüm ortağı olmak stratejimizin temelini oluşturuyor. Hilti’yi tüm bu yönleri ile ürün, hizmet, insan kaynakları gibi her alanda farklılaşan bir marka olarak konumlandırıyoruz. Bu stratejimiz 2016’da da aynı şekilde devam edecek. Hedefimiz inşaat el aletleri sektörü içinde farklılaşma yoluyla, inovatif ürünlerimiz ve çözüm odaklı yaklaşımımızla öne çıkmaya devam ederek her yıl ortalama yüzde 20 büyüme ile inşaat sektörünün üzerinde sürdürülebilir büyümek… 2016’da da bu hedefimiz doğrultusunda çalışmalarımıza devam edeceğiz. Ürünler açısından değerlendirdiğimizde de hem Türkiye‘de hem de dünyada kablosuz akülü ürünlere doğru bir yönelimin söz konusu olduğunu gözlemliyoruz. Kab-

Hilti Türkiye Pazarlama Direktörü Banu ÇETİNKOL

lo çekme derdine son veren bu ürünler kablo kopması nedeniyle yaşanan maliyeti sıfıra indiriyor. Ayrıca pratik kullanım avantajıyla verimliliğin artmasını sağlıyor.

Bu kapsamda Hilti Türkiye olarak en az kablolu ürünler kadar yüksek performansa sahip kablosuz ürünlerimizle segmentteki gelişimimizi sürdürmeyi planlıyoruz.

Yapı Malzeme Ocak 2016

Sektörel

Baumit Genel Müdürü Atalay ÖZDAYI

Baumit, 2016 Yılında Farklılık ve Uzmanlığını Ortaya Koyarak Büyümeyi Hedefliyor 2015 yılının genel anlamda ülke için zor bir yıl olduğunu belirten Baumit Genel Müdürü Atalay Özdayı, 2016 yılının da kolay olmayacağını; ancak buna rağmen agresif bir büyüme hedeflediklerini kaydetti. 2016 yılının Baumit’in Türkiye’deki 10. Yılı olması nedeni ile de kendileri için ayrı bir önem taşıdığını ifade etti. Baumit’in süreklilik yılı olarak belirlediği 2015 yılında genel olarak %20, ısı yalıtım sistemlerinde metrekare bazında ise yaklaşık %25 büyüme rakamına ulaşmayı hedeflediklerini hatırlatan Atalay Özdayı, “2015 genel anlamda ülkemiz için çok

Yapı Malzeme Ocak 2016

kolay bir yıl olmadı. Yaşanan iki seçim, sınırlarımızda yaşadığımız gelişmeler hem birey olarak bizleri hem de tüm sektörleri etkiledi. Bununla beraber 2015 yılını hedeflerimize paralel rakamlarla bitireceğiz. Bu yıl ekonomi ve kurlarda yaşadığımız belirsizlik önümüzdeki yılı planlamayı zorlaştırdı. Buna rağmen yine çift haneli büyüme hedefi ile yıla başlıyoruz” dedi.

Atalay Özdayı, her ne kadar zorlu bir yıl olacağı düşünülse de 2016 yılı için agresif bir büyüme hedefi belirlediklerini kaydetti. “Özellikle farklı satış kanallarında büyüme, ürün gamımızı geliştirme, farklılaştırma ve mantolamada renovasyon pazarında yaptığımız çalışmaları artırma yönünde 2016 yılını ve sonrasını planladık. Baumit, AR-GE çalışmalarına önem veren bir firma. Bu nedenle inovatif ürünlerimiz en büyük gücümüz. Mantolama uzmanlığımızın yanı sıra diğer ambalajlı kuru harçlardaki farklılığımızı ve uzmanlığımızı da pazarda ortaya koymak istiyoruz. Bu yıl hızlı bir büyüme trendi yakaladığımız kendinden yayılan şaplar ve karo yapıştırıcıları ürünlerinde de bu başarıyı 2016 ve sonrasında sürekli kılacak yatırımlar yapıyoruz. Zemin ürünlerimizde ürün gamımızı genişleterek müşterilerimize daha kapsamlı sistemler sunmayı hedefliyoruz”. Ürün ve pazar dışında da çalışmalara yoğunluk vereceklerini belirten Özdayı, eğitim faaliyetlerine daha da ağırlık vereceklerini kaydetti. Eğitimlerle hem mesleki yeterlilik konusunda uygulamacılara destek olmayı hem de projelerde teknik destek sağlamayı hedeflediklerini ifade etti. Daha önceki yıllarda da gerçekleştirilen üniversitelerde öğrencilerle buluşmaların kendileri için önemli olduğunu ve bu nedenle 2016 yılında bu çalışmaları artıracaklarını söyledi. Ayrıca son tüketici nezdinde yalıtım bilincini artıracak seminer programlarının da düzenleneceğini belirten Atalay Özdayı, “Sadece kendi markamız için değil, tüm sektör için eğitimin çok önemli olduğuna inanıyoruz” dedi. 2016 yılının Baumit’in Türkiye pazarındaki 10.yılı olması nedeni ile kendileri için büyük önem taşıdığını söyleyen Atalay Özdayı, “Baumit olarak pazara girdiğimiz ilk günden beri Türkiye’ye yatırım yapıyoruz; uzun vadeli beklentilerimiz çok pozitif. Kriz döneminde, birçok insan yatırımdan kaçarken ya da tasarruf önlemlerine yönelirken yatırım yapmış bir firmayız. Bu da Avusturya’daki genel merkezimizin Türkiye’ye verdiği önemin bir işareti. Daha çok on yıllar boyunca Türkiye pazarında faaliyetlerimizi artırarak devam etmek, orta vadede yeni yatırımlar ile operasyonumuzu büyütmek için azimle ve hevesle çalışmaya devam ediyoruz” .

Türk Ytong Sektördeki 52. Yılını Kutladı

Türkiye’nin en köklü şirketlerinden olan ve inşaat sektöründe kaliteli ve yenilikçi ürünlere öncülük eden Türk Ytong’un 52. kuruluş yıldönümü etkinliklerle kutlandı.

Yapı malzeme sektörünün öncü kuruluşu Türk Ytong 52. yaşını Trakya, Çatalca, Antalya, Bilecik ve Pendik tesislerinde

Yapı Malzeme Ocak 2016

düzenlenen etkinliklerle kutladı. Ytong ortakları, yöneticileri ve çalışanlarının bir araya geldiği törende uzun yıllar Ytong’a hizmet veren çalışanlara kıdem ödülleri verildi.

Her Yeni Yılı Yeniliklerle Karşılıyoruz Törende konuşan Genel Müdür Gökhan Erel, Ytong’un sahip olduğu köklü kurum kültürü ve yenilikçilik anlayışına dikkat çekerek, tüm çalışanlarıyla birlikte her yılı bir öncekinden çok daha başarılı geçirdiklerini dile getirdi. Erel, “Bu yıl da Türk Ytong’un gerek kendi içinde gerekse de sektöründe ilklere imza attığı bir yıl oldu. Öncelikle Türk Ytong’un büyüyen ve hızla yenilenen yapısına, genişleyen müşte-

ri, ürün ve hizmet yelpazesine cevap verecek, yüksek performanslı yeni bir teknolojiyle kavuşması için, altyapımızı yenileme çalışmalarını başlattık. Yenilikçi anlayışımızı üretim süreçlerimize de yansıtarak, enerji verimliliği ve çevre koruma odaklı Ar-Ge çalışmalarımıza hız vererek blok ürünlerimizin ısı yalıtım performansını yüzde 15 artırdık. Ytong olarak, ısı yalıtımına sahip, çevre dostu ürünlerimizle tüketicileri ve çevreyi korumaya; sürdürülebilir tercihler yapmaya, enerji ve kaynaklarını korumaya önem veren bir anlayış ile hizmet vermeye devam ediyoruz. Türk Ytong’u sektöründe ve dünya gazbeton liginde en yükseklere taşıyan başarıların temelinde de tüm ekibimizin sahip olduğu bu anlayış ve inanç yatıyor” dedi.

Sekörel

Sürdürülebilir Başarıyı Hedefliyoruz Yönetim Kurulu Başkanı F. Fethi Hinginar da konuşmasında “Bundan tam 52 yıl önce Türkiye’ye kazandırılan bu büyük eserin bugün ulaştığı seviye hepimize gurur veriyor. Ülke çapında yaşanan tüm sıkıntılara karşılık inşaat sektörü Türkiye’nin en önemli sektörü olmaya devam etti. 2015, hem ekonomik hem de siyasi sorunlara rağmen he-

pimizi gururlandıran pek çok güzel gelişmenin yaşandığı, Türk Ytong’un ikinci 50 yılına sağlam adımların atıldığı, yeni hedeflerimize adım adım ilerlediğimiz güzel bir yıl oldu. Tüm fabrikalarımız yine tam kapasite ile çalıştı. Ve yine bütün yılların üzerinde, rekor bir üretim ve satış seviyesine ulaştık. Bizler de bu sektör içinde malzememizin, teknolojik üstünlüğümüzün ve güvenilir bir şirket

olmamızın verdiği güçle yerimizi korumaya ve daha da ileri gitmeye gayret edeceğiz. Araştırma, ürün geliştirme ve inovasyon konularında çalışmalara hız kesmeden devam edecek, sürdürülebilir başarıyı hedefleyeceğiz. Ytong ailesinin birlikte birçok yeniliklere daha imza atacağımıza ve daha da büyük başarılara ulaşacağımıza yürekten inanıyorum” dedi.

Yapı Malzeme Ocak 2016

ISIDEM Yalıtım Teknik Direktörü Ayhan GÖKBAĞ

Isıdem Osmangazi Üniversitesi Öğrencilerini Ağırladı Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Kimya Mühendisliği bölümü son sınıf öğrencileri ve öğretim görevlileri, ISIDEM Yalıtım fabrikasını ziyaret ederek, kauçuk köpüğü üretim aşamalarını ve fabrika çalışma sistemini yakından inceleme fırsatı buldu.

Yapı Malzeme Ocak 2016

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Kimya Mühendisliği bölümünden 80 öğrenci ve 4 öğretim görevlisi Endüstriyel İşletmeler dersi kapsamında ISIDEM Yalıtım fabrikasını ziyaret etti. ISIDEM Yalıtım Teknik Direktörü Ayhan Gökbağ Üniversite – Sanayi işbirlikleri ve ISIDEM Yalıtım işe alım süreçleri konularında öğrencilere ve öğretim görevlilerine bilgi verdi. Bu tarz iş birliklerinin sektörün gelişimine katkı sağlayacağını ve öğrencileri profesyonel iş hayatına en iyi şekilde hazırlaya-

cağını dile getiren ISIDEM Yalıtım Teknik Direktörü Ayhan Gökbağ “Üniversitelerin sanayi kuruluşlarıyla yaptığı işbirlikleri, öğrencilerin mezun olmadan deneyim kazanmalarını sağlıyor. Sektör tecrübemizle yeni mezun arkadaşların dinamizmi ve idealistliğini birleştirmek istiyoruz. ISIDEM ailesi olarak bu tarz çalışmalar için elimizden geleni yapmaya hazırız. Bu doğrultuda genç beyinleri destekleyerek daha dinamik ve yenilikçi bir firma olacağız.” dedi.

Sektörel

ISIDEM Yalıtım Genel Müdürü Murat ERENOĞLU

Eskişehirli Coolflex Uruguay’da

farklı coğrafyalarda, çok çeşitli müşteri beklentileri ve yönetmelikleri karşılayacak şekilde ihraç etmeye devam ediyor. Yıl içerisinde 10’dan fazla uluslararası prestije sahip fuarlara katıldıklarını dile getiren ISIDEM Yalıtım Genel Müdürü Murat Erenoğlu “ISIDEM Yalıtım olarak son yıllarda yaptığımız yatırımlarla, uluslararası arenada artan marka bilinirliğimiz, ülkemiz ve bizler için gurur verici. Brezilya’da eylül ayı içerisinde gerçekleşen Amerika kıtasının en önemli sektörel organizasyonlarından biri olan Febrava fuarına katıldık. Fuar süresince ürünlerimizi tanıtarak birbirinden önemli iş birliklerini hayata geçirdik. Şu anda emeklerimizin karşılığını alıyoruz. Hali hazırda 40’dan fazla ülkeye ihraç ettiğimiz ürünlerimizle artık Güney Amerika pazarında da yer alıyoruz. Önümüzdeki süreçte dağıtım kanallarımıza yenilerini ekleyip, ürün/hizmet kalitemizi arttırarak sürdürülebilir bir büyüme hedefliyoruz.” dedi. Son olarak HVAC sektörü global pazarına da değinen Murat Erenoğlu “2015 yılında 22,8 milyar dolar olan HVAC sektörü global pazarının, 2024 yılına kadar 47,5 milyar dolar olması bekleniyor. Bu veriler ışığında tüm üretim ve satış stratejilerimizi sağlam bir zemine oturtup, sektörde oluşabilecek fırsatları firmamızın lehine çevirmeyi hedefliyoruz. Sektörde oluşan taleplere yönelik yüksek kalite - maksimum performans prensibimiz ile müşterilerimize ulaşarak yurt içi ve yurt dışı pazarlarda rekabet gücümüzü daha da arttıracağız. Ayrıca farklı coğrafyalarda müşteri talep ve beklentileri sonucunda, pazarda ihtiyaç duyulan yeni ürünleri de ürün portföyümüze eklemek için çalışmalarımız sürmekte. ‘’şeklinde açıklamalarda bulundu.

Teknik yalıtım sektörünün ileri üretim teknolojilerine sahip markası ISIDEM Yalıtım, Eskişehir Organize Sanayi Bölgesi’nde kurulu LEED sertifikalı üretim tesislerinde ürettiği Coolflex elastomerik kauçuk köpüğü ürününü Türkiye’den 12.000 km uzaklıktaki Uruguay’a da ihraç etti.

2014 yılında elastomerik kauçuk köpüğü üretimi için Eskişehir Organize Sanayi Bölgesi’ne 30 milyon TL’lik yatırım yapan ve 2015 yılının ilk çeyreğinde üretim hattını faaliyete alan ISIDEM Yalıtım, ürünlerini Yapı Malzeme Ocak 2016

Dünya Liderlerinin Enerjisi Türkiye’nin Liderinden Dünya’nın en büyük 19 ekonomisini ağırlayan G20 Zirvesi 15-16 Kasım 2015 tarihlerinde Antalya’da 10 binden fazla kişiyi ağırladı. Küresel ekonomik sorunların dışında bu yıl ilk kez terör, Suriye krizi ve mülteci sorunlarının ele alındığı G20 Zirvesi’nde “kapsayıcılık, istihdam ve uygulama” başlıkları altında ekonomik konulara değinildi. Türkiye’nin tanıtımı adına da önemli olan zirvenin toplamda 15 MW güç ile enerji ihtiyacı Türkiye’nin lider jeneratör firması Aksa tarafından karşılandı.

Aksa Jeneratör Kiralama Genel Müdürü Murat Dönmez bu önemli organizasyonda Aksa Jeneratör Kiralama olarak enerji desteği vermelerinden gurur duyduklarını ifade etti. Zirvenin ana elektriğini sağladıklarını belirten Murat Dönmez konuyla ilgili: “ Bu büyük organizasyonda günlerdir çalışmalarımızı sürdürerek Antalya Belek bölgesine 16 ayrı noktaya 60 adet jeneratör ve süper sessiz mobil jeneratör kiraladık. 10 bin metre kablo ve 60 adet dağıtım panosu ile gerekli olan her noktaya enerji

sağladık. 15 kişilik bir ekiple bu önemli organizasyona hazırlanarak G20 liderler zirvesi toplantı salonu, basın merkezleri, canlı yayın bölgelerinin yanı sıra güvenlik ve irtibat çadırlarına kesintisiz ana enerji sağladık” dedi. Türkiye’deki büyük proje ve etkinliklere destek verdiklerini vurgulayan Dönmez, birçok devlet liderinin yer aldığı ve büyük bir önemle hazırlanan G20 Zirvesi’nde Aksa olarak aynı hassasiyetle çalışıp, enerji kapsamında sorunsuz bir organizasyonu daha tamamladıklarını belirtti.

Dünya liderlerini bir araya getiren G20 Zirvesi, 15-16 Kasım 2015 tarihleri arasında Türkiye’nin ev sahipliğinde Antalya’da gerçekleştirildi. G20 üyesi ülkelerin devlet ve hükümet başkanları ile bazı uluslararası kuruluşların temsilcilerinin önemli konuları ele aldı. Aksa Jeneratör Kiralama Genel Müdürü Murat DÖNMEZ

Yapı Malzeme Ocak 2016

Sektörel

Aksa Jeneratör’ün CEO’su Alper PEKER

Merdiven Altı Jeneratörlere Dikkat Türkiye’de yaklaşık 300 milyon dolarlık pazara sahip olan jeneratör sektörü ekonomi için büyük bir girdi oluşturuyor. Türkiye jeneratör pazarının önemli ismi Aksa Jeneratör’ün bu pazardaki payı 150 milyon dolar civarında. Yurt içi ve yurt dışı üretimiyle Türkiye’nin lider, dünyanın da sayılı jeneratör üreticilerinden biri olan Aksa Jeneratör’ün CEO’su Alper Peker, jeneratör pazarındaki merdiven altı üretime karşı uyarıyor. Aksa Jeneratör CEO’su Alper Peker elektrik kesintilerinde jeneratörlerin anında devreye girmesi için bakım ve satış sonrası hizmetin önemli olduğunun altını çiziyor. Alper Peker “Bir jeneratörden beklenilen, elektrik kesintilerinde kısa sürede sorunsuz bir şekilde devreye girmesidir. Belirli periyodlarla bakım yapılmazsa elektrik kesintileri anında devreye girme-

yen jeneratörler yüzünden ciddi teknik sorunlar yaşanabilir” diyor.

Servis hizmeti vermiyorlar Türkiye’de merdiven altı olarak tabir edilen jeneratör üreten yerlerin sayısının fazla olduğunu olduğunu belirten Alper Peker “Jeneratörde merdiven altı üretim yapanların genel olarak servis hizmeti bulunmamakta. Arıza ile karşı karşıya kalındığında çözüm üretecek bir ekipleri mevcut değil. Çoğu merdiven altı jeneratörcü bugün jeneratör satarken yarın klima satabiliyor. Aksa Jeneratör olarak her ilde satıştan, satış sonrası hizmete kadar müşterilerimizin her türlü ihtiyacına cevap verme imkanına sahibiz. Müşterilerimizin bizlerden temin ettikleri 30 yıllık ürünlerin bile yedek parçasını bile temin etmeleri mümkün” olduğu bilgisini paylaşıyor.

Türkiye’de 300 milyon dolarlık paya sahip olan jeneratör pazarı, merdiven altı üretime karşı harekete geçti. Merdiven altı jeneratörler, elektrik kesintisi yaşandığında zamanında devreye giremediği için birçok teknik soruna neden olduğu gibi bakım ve onarımı da yapılamıyor.

Yapı Malzeme Ocak 2016

Sektörel

AGT, Bayileri ile Geleceği Birlikte Tasarlıyor!

AGT Satış Pazarlama Grup Başkanı Şirzat SUBAŞI

AGT, geleneksel bayi buluşmasını Antalya – Belek Sueno Deluxe Otel’de gerçekleştirdi. Bu yıl “Geleceği Birlikte Tasarlıyoruz” teması üzerine gerçekleştirilen buluşmada, 2015 yılı değerlendirildi, 2016 yılına ilişkin planlar ve hedefler paylaşıldı.

AGT bu yılki bayi buluşmasını 18-20 Aralık tarihleri arasında Antalya – Belek Sueno Deluxe Otel’de gerçekleştirdi. “Geleceği Birlikte Tasarlıyoruz” teması kapsamında gerçekleşen AGT 2016 buluşması’na yurtiçi ve yurtdışından yaklaşık 500’e yakın bayi, AGT Yönetim Kurulu Üyeleri, Satış ve Pazarlamadan sorumlu Grup Başkanı Şirzat Subaşı, üst düzey yöneticiler ve AGT çalışanları katıldı.

Yapı Malzeme Ocak 2016

Toplantının birinci gününde AGT’nin Antalya’daki fabrikasına ziyaret düzenlendi. Bayiler fabrikada kokteylin ardından üretim hatlarını gezme fırsatı buldu. Buluşmanın Sueno Delux’te gerçekleşen ikinci gününde ünlü sunucu Metin Uca’nın möderatörlüğünde düzenlenen toplantının açılış konuşmasını yapan AGT Satış Pazarlama Grup Başkanı Şirzat Subaşı sektör ve AGT’deki son gelişmeleri bayilerine aktardı. Subaşı; “AGT’yi farklı kılan, gerek yurtiçinde gerekse yurtdışında sizler gibi saygın ve seçkin bayilere sahip olmamızdır. AGT olarak şirketimizin Türkiye’deki güçlü konumunu, uluslararasına taşımanın ve bu alanda da güçlü bir markaya sahip olmasının bilinci ve sorumluluğu ile hareket ediyoruz. Bunuda sizlerden aldığımız güçle başarıyoruz” dedi. Şubaşı sözlerine söyle devam etti; “ Her yıl olduğu bu

yıl da hedefimiz yeni bayiler açmak yerine bulunduğu bölgenin potansiyelini karşılayacak optimum sayıda mutlu bayiler yaratmak olacaktır. Bu da AGT olarak bizim gelecekte iş yapma felsefemiz ve hedefimiz olacaktır” dedi. Sunumların ardından, AGT Türkiye Satış Direktörü Ahmet Çetinkaya’nın möderatörlüğünde gerçekleşen “Bayilerimizi Dinliyoruz” söyleşisinde, AGT bayileri öneri ve isteklerini dile getirme fırsatı buldu. Söyleşinin ardından Psikolog Prof. Dr. Acar Baltaş “Türk Kültüründe Yönetmek” adlı bayilerin gelişimlerine ve motivasyonlarına yönelik bir seminer gerçekleştiridi. Etkinlik kapsamında Türkiye ve yurtdışında başarılı bayiler ödüllendirildi. Törenin ardından katılımcılar Erkan Güleryüz ve orkestrası eşliğinde gerçekleşen gala yemeğinde keyifli vakit geçirdiler.

Sektörel

Ağaoğlu Maslak 1453 Projesi İzocam Ürünleri ile Yalıtıldı Proje Künyesi: Mal Sahibi: Proje Mükellifi:

Akdeniz İnşaat Eğitim Hizmetleri A.Ş. ( Ağaoğlu ) Akdeniz İnşaat ve Eğitim Hizmetleri A.Ş. ( Ağaoğlu ) Binanın (Sitenin) Taban Alanı: Kapalı alan 1.690.000 m² / 314 dönüm taban alanı

Binanın Yüksekliği: Kullanılan Yalıtım Malzemeleri:

Projede yer alan en yüksek bina 55 en düşük ise 21 katlı. Toplam 24 kule…

Uygulama:

Mekanik tesisatların titreşim ve ses yalıtımı, akustik kontrolü

İzocam Manto taşyünü 150/5, Ara bölme levhası 70/5 – 50/3, Yüzer döşeme levhası 110/3

Yalıtım sektörünün öncü firması İzocam, ünlü ve prestijli projelerin ısı ve gürültü yalıtımını gerçekleştirmeye devam ediyor. İzocam son olarak Maslak’ta inşa edilen Ağaoğlu Maslak 1453 projesini yalıtımını yaptı.

Yalıtım sektörünün öncü kuruluşu İzocam, inşaat sektörünün tecrübeli ismi Ağaoğlu Şirketler Grubu’nun Maslak’ta yapımını sürdürdüğü Ağaoğlu Maslak 1453 projesinin yalıtımını gerçekleştirdi. Sektördeki 50 yıllık bilgi ve tecrübesi ile İzocam, projede bulunan 24 kulenin tüm asma tavan sistemleri, yüzden döşeme sistemleri ve mantolama sistemlerinin uygulamasını yaptı. İzocam, projenin yalıtımını gerçekleştirirken Manto taşyünü, taşyünü ara bölme levhası ve yüzer döşeme levhası ürünlerini kullandı. Gerçekleştirilen yalıtımla birlikte projede titreşim ve ses yalıtımı gerçekleştirilerek akustik konfor sağlandı. Yapı Malzeme Ocak 2016

Advertorial

Sektörel

BASF, İş Ortakları ile Birlikte Büyüyecek BASF, Antalya Ela Quality Resort Otel’de düzenlediği “Birlikte Büyüyelim” etkinliğinde iş ortakları ile bir araya geldi. 2016 strateji ve hedeflerinin paylaşıldığı toplantısında yeni süreçler ele alındı. BASF Yapı Kimyasalları Bölümü’nün iş ortaklarıyla bağlarını güçlendirmeyi hedef-

Dünyanın lider kimya şirketi BASF, Yapı Kimyasalları alanında iş ortaklarıyla Antalya’da bir araya geldi. “Birlikte Büyüyelim” sloganı ile düzenlenen toplantıda Yapı Kimyasalları alanındaki gelişmeler ve şirket hedefleri iş ortakları ile paylaşıldı.

lediği toplantıda sektöre yön veren dinamikler hakkında bilgi verilirken, BASF’nin 150. yılını kutladığı 2015 yılı değerlendirmesi de yapıldı.

Yapı Malzeme Ocak 2016

“Birlikte Büyüyelim” toplantısı BASF Yapı Kimyasalları Bölümü Türkiye ve Orta Asya Pazar Yönetimi Direktörü Emrah Ertin’in açılış konuşmasıyla başladı. Ertin, açılış konuşmasında 2015 yılına dair sektörel değerlendirmelerde bulunurken BASF Yapı Kimyasalları Bölümü olarak başarılı bir yıl

geçirdiklerini ifade etti. 2016 yılının rekabet açısından zor bir sene olacağının altını çizerken, “Güçlü iş ortaklarımızın desteği, sunduğumuz ürün gamı ve yüksek müşteri memnuniyeti, kalite ve sorumluluk gibi değerlerimizle 2016 yılında da başarılarımızı devam ettireceğimize inanıyorum” dedi.

Sektörel

ODE, de İkinci 5 Yıla Hak Kazandı Son yıllarda yaptığı yatırımlarla yerel bir güçten, global bir marka olma yolunda hızla ilerleyen ODE Yalıtım, 30. yılında gurur veren bir başarıya daha imza attı. 2 Mart 2010 tarihinde TURQUALITY® Destek Programı’na katılan ilk yalıtım markası olan ODE’nin, 5 yıl boyunca sürdürdüğü çalışmalar, Ekonomi Bakanlığı’nca oluşturulan Performans Değerlendirmesi çerçevesinde analiz edilerek, destek sürecinin 5 yıl daha uzatılmasına karar verildi. Ekonomi Bakanlığı’nca yapılan yazılı açıklamada sürecin uzatılmasına etki eden faktörler; program kapsamındaki desteklerden yararlanma seviyesi, satış hacmi, marka gücü, katma değer, markanın finansal gücünde sağlanan artış, markalaşma yol haritasında yer alan projeleri gerçekleştirme seyri ile yıllar itibariyle marka bilinirliğindeki artış olarak sıralandı.

Orhan Turan: Bu Başarı ODE Ailesi’nin Globalleşme vizyonu doğrultusunda yatırımlarına ve faaliyetlerine hız verdikleri bir dönemde, Turquality’ye bir 5 yıl daha kabul edilmiş olmaktan büyük mutluluk duyduklarını belirten ODE Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan, “ODE olarak, 5 yıl boyunca TURQUALITY® Destek Programı kapsamında kurumsallaşma, markalaşma ve pazarlama gibi birçok alanda önemli destekler aldık. Son 5 yılda sektörün en hızlı büyüyen firması olarak, yalıtım sektöründe global arenada Türkiye’yi temsil ederken, bir yandan da Türkiye’yi büyütmeye ve marka değerimizi yükseltmeye devam ediyoruz. Bu başarıda, ODE Ailesi’nin katkısı büyüktür. ODE olarak; kaliteli insan gücümüz, güçlü bayi ağımız ve yeni yatırımlarımızla önümüzdeki 5 yıllık süreçte hep birlikte çok daha büyük başarıları paylaşacağımızdan eminim” dedi.

2010 yılında dünyanın devlet destekli ilk ve tek markalaşma programı TURQUALITY® Destek Programı’na katılan ilk yalıtım markası olan ODE, sürdürdüğü başarılı çalışmalarıyla 5 yıl daha destek almaya hak kazandı.

Yapı Malzeme Ocak 2016

Sektörel

FORM, Amasya Park AVM İklimlendirilmesine İmzasını Attı FORM Şirketler Grubu, yeni nesil alışveriş merkezlerinin Türkiye’deki en başarılı örneklerinden biri olan Amasya’nın ilk AVM’sinin iklimlendirmesini yaptı.

14 bin metrekare üzerine kurulan 50’ye yakın ünlü markanın hizmet vereceği, AVM 58 bağımsız bölümden oluşuyor.

Çevre Dostu Çözümler Kullanıldı AVM içerisinde taze hava ihtiyacı için toplam soğutma kapasitesi 190 kW olan 3 adet Lennox Isı geri kazanımlı Baltic Serisi paket klima kullanıldı. Lennox BALTIC™ serisi paket klimalar, yüksek enerji verimliliği ve düşük işletme maliyeti sayesinde hızlı geri dönüşüm sağlıyor, kurulum süresi ve bakım maliyetlerini düşürüyor. AVM içerisinde ise mağazalar ve ortak alanların iklimlendirilmesinde toplam Soğutma kapasitesi 1,500 kW olan 150 adet Climate Master su kaynaklı ısı pompası kullanılıyor. Climate Master Su Kaynaklı Isı Pompaları hem soğutma hem

Yapı Malzeme Ocak 2016

ısıtma ihtiyacını bağımsız olarak aynı anda 2 borulu sistem ile sağlar. Yüksek verimli yeşil bina konseptine uygun tasarımı sayesinde LEED sertifikası için puan kazandırır. .Projede, toplam Soğutma kapasitesi 1,500 kW olan REF-C-075 model 2 adet Decsa Kapalı Tip Soğutma Kulesi kullanılıyor. DECSA Kapalı Tip Soğutma Kulesi modellerinde işletme anında yüksek enerji tasarrufu sağlayabilen kuru soğutma

( free-cooling ) teknolojisi bulunuyor. Bu teknoloji sayesinde özellikle kış aylarında ihtiyaç duyulan kapasitenin tamamı kuru soğutma çalışma moduyla sağlanabiliyor. DECSA Kapalı Tip Soğutma Kuleleri’nde tüm gövde ve havuz Z-725 kalite daldırma galvaniz çeliktir ve diğer materyallere göre daha yüksek korozyon direnci sağlar. Z-725 kalite daldırma galvaniz çelik dış yüzeyde kaplama kullanma ihtiyacını yok etmektedir.

Sektörel

Mavibahçe Avm Mardav’ı Tercih Etti 55.000 m², kiralanabilir alanında yer alacak ulusal ve uluslararası markaları, restoran ve kafeleri, eğlence yerleri ile MaviBahçe; eminiz ki Ege’de en seçkin toplanma, buluşma, sosyalleşme, eğlenme ve alışveriş etme yeri olacak. MaviBahçe AVM Projesi, Teras Isı ve Su Yalıtımında ROOFMATETM TR-SL-X 5-8cm malzemesi kullanılmıştır. ROOFMATE doğaya saygılı, CE belgesine sahip ve yapılarda yüksek performans sunan ısı yalıtım levhasıdır. Başta ters teras çatılar olmakla birlikte, bahçe çatılar, toprak temaslı temellerde,

otopark teraslar ve yük altındaki benzer uygulamalarda kullanılmak üzere üretilmiştir. TS 825 yönetmeliğinde sıralanan ilgili uygulama alanlarında aranan yüksek basma dayanımı, düşük tam daldırma ve difüzyon ile su emme değerleri, düşük basma sünmesi, yüksek donma çözünme dayanımı özelliklerini karşılamak üzere üretilmiştir. ROOFMATETM ürün grubunun yüksek performansı sadece güncel kalite belgeleri ile değil, gerçek uygulama alanlarından alınarak bağımsız test laboratuvarlarında test edilen ve 32 yıllık performansını gösteren testler ile de ka-

Proje Bilgileri; Proje Adı: Mavibahçe Avm Projenin Yeri: Şemikler Mahallesi Karşıyaka - İZMİR Uygulayıcı Firma ve Proje Yönetimi: IMS Proje Yönetimi ve Danışmanlık A.Ş. Proje Müteahhiti: Opera Gayrimenkul A.Ş. Toplam İnşaat Alanı: 180.000 m2

MaviBahçe AVM; konumu, konsepti ve büyüklüğü ile yalnız İzmir’in değil, yakın Ege illerinin ihtiyacını da karşılayacak. nıtlanmıştır. Uygulandıktan 32 yıl sonra teras çatıdan alınan numunelerde yapılan testlerde uygulandığı tarihteki hesap değerlerinin aşılmadığı belgelendirilmiştir.

Toplam Yalıtım Alanı Teras Su Yalıtımı: 38,000m² Teras Isı Yalıtımı: 36.000m² Çatı Isı Yalıtımında Kullanılan Malzemeler: ROOFMATETM TR-SL-X 5-8cm (TERAS) Isı Yalıtımı Harici Yapılan Uygulamalar: Temel altı, bodrum perde, teras, havuz, su deposu ve otopark epoksi işleri. Satışı Yapan Bayi ya da Uygulamacı Firma: Mimtek Modern İnşaat Malzemeleri Teknik Uygulama ve Ticaret A.Ş Yapı Malzeme Ocak 2016

Sektörel

Mesleki Yeterlilik Belgesi Weber’den! Endüstriyel harç üretiminde dünya lideri Saint-Gobain Weber, Mesleki Yeterlilik Kurumu Kanunu’nda yapılan değişiklik esaslarına göre zorunlu hale gelen “Mesleki Yeterlilik Belgesi” için yapılandırdığı Weber Akademi eğitimlerine başladı!

Saint-Gobain Weber, Weber Akademi bünyesindeki uzman ekibi ile Mesleki Yeterlilik Kurumu Kanunu’nda yapılan değişiklik

Yapı Malzeme Ocak 2016

esaslarına göre 2015 yılından itibaren inşaat ve tesisat ustaları için alımı zorunlu hale getirilen “Mesleki Yeterlilik Belgesi”ne yönelik yapılandırdığı eğitimlerine Kasım ayı itibari ile başladı. MYK (Mesleki Yeterlilik Kurumu) mevzuatlarına uygun olarak düzenlenen eğitimlerden ilki, 4-6 Kasım 2015 tarihleri arasında 16 Seramik Karo Uygulama Ustasının katılımıyla Ankara Sincan’da bulunan Türkiye-Yol-İş İntes Eğitim Şantiyesi’nde gerçekleştirildi. Weber Akademi ekibi tarafından verilen eğitimlerde, Mesleki Yeterlilik Kurumu (MYK) mevzuatına uygun ve “Mesleki Yeterlilik Belgesi” alımlarına yönelik İş Sağlığı ve Güvenliği ile Seramik Karo Kaplamacılığı konularında teorik bilgiler aktarılırken uygulamalara da yer verildi. Eğitimin ardından belgelendirme için TÜRKAK tarafından onaylanmış INTES MYM tarafından sınav yapıldı. Teorik ve uygulama olarak iki aşamadan oluşan sı-

navda ustaların Mesleki Yeterlilik Belgesi alımına hak kazanmaları için yetkinlikleri değerlendirildi. Weber Akademi bünyesinde “Mesleki Yeterlilik Belgesi” eğitimleri kapsamında, “Seramik Karo Uygulamacıları”nın yanı sıra “Isı Yalıtımı Uygulamacıları” ve “Su Yalıtımı Uygulamacıları”na yönelik eğitimler de düzenleniyor. Mesleki Yeterlilik Sınavı öncesi eğitim şartı aranmamakla birlikte mesleğinde kendisini yeterli gören ve tecrübesine güvenen tüm ustalar, direkt onaylanmış kuruluşlar olan Ankara’da Intes MYM ve İstanbul’da Tebar ya da Belgetürk’e başvuru yapabiliyor. Saint-Gobain Weber, Weber Akademi bünyesinde düzenlediği “Mesleki Yeterlilik Belgesi” eğitimleri ile yapı sektöründe nitelikli iş gücünü arttırmaya yardımcı olurken, hem tüketiciyi hem de ülke ekonomisini desteklemeyi hedefliyor.

Sektörel

Türkiye’nin En Büyük Termal Tesisi Ideal Standard’ı Tercih Etti Ideal Standard, tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’ nin de en gözde turizm projelerinde yer almaya devam ediyor. Türkiye’deki birçok prestijli projede olduğu gibi Narven Termal Kasaba’nın da banyolarında, tasarım alternatiflerini geniş ürün yelpazesi ile sunan dünya devi Ideal Standard tercih edildi. 450 bin m2’lik alanda inşa edilen projenin

50 bin m2’si sağlık ve sosyal tesislere ayrılmış olup, Sağlık Turizmi, Kongre - Seminer ve Kültür Turizmine yönelik birçok yapıyı bünyesinde bulunduruyor. Sektörün önemli projesi olan Narven Bolu 3 etapta tamamlanarak, 1.250 daire, 150 residence, 230 otel odası ve toplam 7.200 yatak kapasitesine sahip olacak. Doğanın kalbinde, doğa ile uyum içinde

Dünyanın lider banyo markası Ideal Standard, Türkiye’nin en büyük termal tesisi Narven Termal Kasaba Bolu projesinin banyolarına çevreci, lüks ve zarif tasarımlarıyla damgasını vurdu.

tasarlanan projenin konseptine uygun olarak Ideal Standard’ın çevreci ve tasarruf sağlayan tasarımları seçildi. Modern tasarımı, yalın ve geometrik hatlarıyla dikkat çeken ve Bluestart teknolojisi ile su ve enerji tasarrufu sağlayarak, doğal kaynakları koruyan Ceraplan III armatür serisi, asil ve sade çizgilere sahip Strada lavabolar ve banyolara zarafet katan Stream asma klozetler kullanıldı. Ayrıca projenin tüm ortak mekânlarında da Ideal Standard ürünleri yer alıyor. Yapı Malzeme Ocak 2016

Sektörel

Canpa ve Firestone’dan EPDM Membran Su Yalıtımı Eğitimi…

Firestone’un Ankara ve İç Anadolu Distribütörü Canpa’nın düzenlediği eğitim seminerinde EPDM su yalıtım membran ürününün uygulamasına ilişkin bilgiler verildi.

Binalarda su yalıtımı alanında giderek yaygınlaşan EPDM membran ürünü ve uygulaması hakkında Ankara’da mimari ofisler ve uygulama firmalarına yönelik eğitim gerçekleştirildi. Su yalıtımı alanında dünyanın önde gelen kuruluşlarından ABD’li Firestone’un Ankara ve İç Anadolu Distribütörü Canpa tarafından düzenlenen eğitim, firmanın İncek eğitim alanında gerçekleşti. Kauçuk hammaddesinden üretilmiş ve su yalıtımı alanında kullanımı giderek yaygınlaşan EPDM membran ürününe ilişkin tanıtım ve uygulama eğitim seminerinde, Firestone Teknik Ürün Müdürü Roshan Shresta ve Firestone Türkiye Sorumlusu Nilgün Şeker tarafından önce teorik, daha sonra ise pratik bilgiler verildi. EPDM membran eğitimi, yurt içinden uygulama firmaları ve

Yapı Malzeme Ocak 2016

mimarların katılımı ile gerçekleştirildi. Canpa, su yalıtımında kullanılan Ethylene Propylene Diene Monomer (EPDM) tipi Firestone marka sentetik örtülerin Ankara ve İç Anadolu distribütörlüğünü yürütüyor. Sentetik örtülerde EPDM denince Türkiye’de artık Canpa akla geliyor. EPDM membran, halen AVM terasları, göletler ve dış cephe pencere kenarlarında kullanılıyor. Dünyada giderek yaygınlaşan sentetik örtülerin ABD pazarındaki payı yüzde 60’a ulaşırken, Türkiye’de ise hala bitümlü örtüler yaygın. Tür-

kiye’de su yalıtım uygulamalarında yüzde 90 oranında bitümlü malzeme kullanılırken, sentetik örtülerin payı yüzde 10’da kalıyor. İzleyen dönemde sentetik örtülerin kullanımının giderek artması bekleniyor. Son derece uzun ömürlü olan sentetik örtüler 50 yıla kadar dayanıyor ve bu malzemenin performansı ilk günkü gibi kalabiliyor. Sentetik örtüler binaya yük bindirmiyor, çok daha ince bir katmanla daha kaliteli bir yalıtım sağlayabiliyor. Firestone, halen sentetik örtülerde dünyanın en kaliteli markası kabul ediliyor.

“Sürdürülebilir Ekonomi için reform ihtiyacı var” Türkiye Müteahhitler Birliği, “Sürdürülebilir Ekonomi İçin Reform İhtiyacı” başlıklı 2015 yılı üçüncü çeyrek analizini açıkladı. Dünya ekonomisinde risklerin ve belirsizliklerin sürekli arttığı, küresel sermayenin “eve dönüş” trendinde olduğu vurgulanan raporda, “Türkiye’nin kırılgan ülkeler grubundan çıkabilmesi için piyasa dostu bir yapısal reform programının hızla ve etkin olarak uygulanması gerekmektedir” denildi.

Yapı Malzeme Ocak 2016

Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB) 3 aylık İnşaat Sektörü Analizi’ni yayımladı. Ekonomi çevreleri ve sektör tarafından merakla beklenen analizde 2015’in üçüncü çeyreğindeki göstergeler ile önümüzdeki döneme ilişkin veriler değerlendirildi. Dünya ekonomisinde risklerin ve belirsizliklerin sürekli arttığı, küresel sermayenin “eve dönüş” trendinde olduğu vurgulanan analizde, Türkiye ekonomisinin de yüksek finansman ihtiyacı nedeniyle kırılganlığını koruduğu kaydedildi. Analizde, “Seçimler sonrası güçlü bir tek parti hükümeti kurulması ile yeni, kapsamlı ve bütünleştirici iç politikaların bir an önce gündeme alınması gereklidir. Koşulların bunca kırılgan olduğu bir süreçte, kararlı, bağımsız ve itibarlı bir para politikası, sakinleştirici ve güven verici işlevini koruyan bir ekonomi yönetimi piyasalarca beklenmektedir. Bu bağlamda, finans çevreleri 2016 ekonomik göstergelerinin 2015 yılından daha olumlu olacağı beklentilerini dile getirmektedir.” ifadesi kullanıldı. TMB raporunda ayrıca şöyle denildi: “Etkin bir ekonomik ve sosyal reform programının uygulamaya konması, sektörde hem altyapı yatırımlarının sürekliliği, hem de uluslararası finansman boyutu açısından kritik önem taşımaktadır.”

İnşaat Sektörü Analizi’nde öne çıkan bazı değerlendirmeler şöyle: 9 AYDA 15,3 MİLYAR DOLAR: 2015 yılının ilk 9 ayında yurtdışında 15,3 milyar ABD Doları değerinde 92 yeni proje üstlenilmiştir. Bu dönemde üstlenilen projelerin ülkelere göre dağılımında ilk 5 ülke sırasıyla Kuveyt (%28,4), Türkmenistan (%20,0), Rusya (%15,0), Cezayir (%13,7) ve Suudi Arabistan (%6,6) olmuştur. Bu dönemde Kuveyt’te üstlenilen 4,3 milyar ABD Doları tutarındaki Kuveyt Uluslararası Havalimanı Projesi bir Türk firmasının bugüne kadar tek başına aldığı en büyük projedir. 104 ÜLKEDE 318,6 MİLYAR DOLAR: Türk müteahhitlik firmalarınca 1972’den 2015 Eylül sonuna kadar 104 ülkede üstlenilen 8626 projenin toplam bedeli 318,6 milyar ABD Doları’na ulaşmıştır. PERFORMANS SÜRPRİZ DEĞİL: Önceki iki çeyrekte gerileyen inşaat sektörü yılın ikinci çeyreğinde %2,0 oranında büyüme ile GSYH’ya sınırlı oranda katkı sağlamıştır. İkinci çeyrekteki büyümeye rağmen 2015 yılının ilk yarısında inşaat faaliyetleri %0,3 oranında küçülmüştür. Sektörel performansın son dönemde ekonomik büyümenin oldukça altında seyretmesi, sektörün ekonomideki gelişmelere çarpan etkisiyle tepki veren yapısal özelliği nedeniyle sürpriz olmamıştır.

Sürdürülebilirlik

UFUK TURU Hakan GÜLDAĞ, 15 Eylül 2015, Dünya Gazetesi Ekonomi Yazarı

“Bilmemiz gerekir ki, çok önemli olduğu kuşkusuz ama ekonomi her şey demek değil. Toplum içinde bir dayanışma ruhu olmadığında ülkede işler yolunda gitmez, gidemez. Göstergeler çok iyi olsa bile, ekonominin gücü de yetmez buna... Oysa çok zor günlerde ortaya çıkan birliktelik duygusu, yardımlaşma ve direncin yayacağı enerji, ayakta kalmamızı sağlar... Türkiye’ye dışarıdan bakanlar da dâhil, herkes her koşulda umudun mücadelesini verdiğimizi fark eder...”

Ali BABACAN, 20 Ekim 2015, NTV Ekonomiden Sorumlu Eski Başbakan Yrd.

“Altın 90 gün, yeni kurulacak Hükümet için çok önemli bir fırsattır. İlk 90 günde bazı şeyler yapılamazsa hiçbir zaman yapılamayacak durumuna düşülebilir. Ondan sonra 2019 seçimleri beklenebilir. Özellikle işgücü piyasaları, ürün piyasaları ile ilgili olsun; yolsuzlukla mücadele, rekabet, şeffaflık ile ilgili reformlar olsun, bunlar çok hızlı yapılması gereken konular... Bu etik kurallara uymayanlar ile ilgili yaptırımların Meclis açıldıktan hemen sonra birkaç hafta içerisinde yapılmaması durumunda mevcut uygulamanın kendisi artık benimseniyor, herkes tarafından doğrusu bu deniyor ve bir gevşeme oluyor.”

Moody’s Seçim Değerlendirmesi, 02 Kasım 2015 “Altın 90 gün, yeni kurulacak Hükümet için çok önemli bir fırsattır. İlk 90 günde bazı şeyler yapılamazsa hiçbir zaman yapılamayacak durumuna düşülebilir. Ondan sonra 2019 seçimleri beklenebilir. Özellikle işgücü piyasaları, ürün piyasaları ile ilgili olsun; yolsuzlukla mücadele, rekabet, şeffaflık ile ilgili reformlar olsun, bunlar çok hızlı yapılması gereken konular... Bu etik kurallara uymayanlar ile ilgili yaptırımların Meclis açıldıktan hemen sonra birkaç hafta içerisinde yapılmaması durumunda mevcut uygulamanın kendisi artık benimseniyor, herkes tarafından doğrusu bu deniyor ve bir gevşeme oluyor.”

Osman ULAGAY, 08 Ekim 2015, Cumhuriyet Gazetesi Ekonomi Yazarı “Yükselen pazar ülkelerinden sermaye çıkışının hızlandığı ve ABD’nin faiz artırımının gündemde kalmaya devam ettiği bir dönemde, finans piyasalarındaki Türkiye algısının bu kadar bozulmuş olması ciddiye alınması gereken bir tehdit... Türkiye bu çok olumsuz algıyı değiştirmek için kısa sürede bir şeyler yapamazsa, dünyaya bakışını değiştirip daha inandırıcı bir yaklaşım ortaya koyamazsa beklemediği ve her şeye rağmen hak etmediği bir krizi kapısında bulabilir.”

Yapı Malzeme Ocak 2016

Fatih ÖZATAY, 16 Eylül 2015, Dünya Gazetesi Ekonomi Yazarı

“Ortalık çok karışık. Türkiye’nin içinde yaşananlar son derece hassas bir ortam yaratıyor. Elbette Suriye de resimde. Çin ekonomisi uzun bir süredir kötü sinyaller veriyor. ABD’de faizler artmaya başlayacak. Bu koşullar altındaki bir ekonominin uğrayabileceği hasarı en aza indirmesi ve sonra da hamle yapması için, ekonomide ne yapacağını ve ne yaptığını iyi bilen, dolayısıyla planlama ufkunu genişleten, toplumdaki kutuplaşmayı azaltan, özgürlükleri artırarak yaygınlaştıran, hukukun üstünlüğünü sağlayan ve koruyan bir yapıda olması gerekiyor.”

Nouriel ROUBINI, 05 Ekim 2015, Dünya Gazetesi Roubini Global Economics Başkanı, Ekonomi Profesörü “Yangın yerine dönen bir Ortadoğu tüm dünyayı istikrarsızlaştırır... Bölgedeki çalkantı, geçmişte güvenli olan devletlerin de altını oyuyor. Suriye ve Irak’tan kaçan mülteciler Ürdün’ü, Lübnan’ı ve Türkiye’yi bile istikrarsızlaştırıyor... Eğer Batı Ortadoğu’yu görmezden gelirse veya bölgenin sorunlarını diplomasiden ziyade büyümeyi ve istihdam yaratımını destekleyecek finansal kaynaklardan ziyade, sadece askeri açıdan çözmeye çalışırsa, bölgenin istikrarsızlığı daha da kötüleşecektir. Böyle bir seçim ABD ve Avrupa’nın, dolayısıyla küresel ekonominin peşini on yıllarca bırakmayacaktır.”

Joseph STIGLITZ, 09 Eylül 2015, Dünya Gazetesi Nobel Ödüllü Ekonomi Profesörü

“Genelde FED yetkililerinin işinin zorluğunu anlıyorum. Çünkü onlar ciddi bir belirsizlik ortamında çok zor kararlar almak zorundalar. Fakat şu anda alınacak karar zor bir karar değil. Aksine çok kolay bir karar; şu anda faizi artırarak kredileri sıkılaştırmanın ve ekonomiyi yavaşlatmanın zamanı değil.”

Mahfi EĞİLMEZ, 01 Ekim 2015, cnbce.com Hazine Eski Müsteşarı, Ekonomi Yazarı

“FED’in faiz artışını Demokles’in kılıcı gibi tepemizde tuttuğu bu ortamda, güvenin yeniden oluşturulması oldukça zor görünüyor.”

Yapı Malzeme Ocak 2016

Sürdürülebilirlik

Erdal SAĞLAM, 03 Kasım 2015, Hürriyet Gazetesi Ekonomi Yazarı

“1 Kasım seçimlerinden yeniden iktidar çıkması, beklendiği gibi piyasalarda sevinçle karşılandı. Kurlar ciddi biçimde aşağı geldi, faiz oranları uzun aradan sonra %10’un altına geldi, hisse senedi piyasaları arttı. Piyasalardaki iyimser havanın bir süre devam edeceği açık. Ancak yurtiçi ve dışından gelen uyarıların da gösterdiği gibi; bu iyimserlik havasının uzun süre devam etmesi beklenmiyor. FED’in faiz artırımı ile bu sürenin kısalabileceği, Aralık’ta piyasaların gerçeklere dönme ihtimalinin yüksek olduğu açık. Bu nedenle kısa süre içinde, henüz iyimserlik havası devam ederken, gerekli adımların atılmaya başlaması önemli.”

Larry SUMMERS, 07 Ekim 2015, Financial Times Harvard Ekonomi Profesörü, ABD Hazine eski Bakanı “Uzun vadeli durgunluk (secular stagnation) ve çok gevşek para politikalarına rağmen endüstriyel dünyanın tatmin edici oranlarda büyüyememesi, Çin başta olmak üzere gelişmekte olan piyasalarda tomurcuklanan sorunların başında geliyor. Konjonktür, sanayileşmiş ülkelerdeki yavaş büyümenin, sermaye ihracına ihtiyaç duyan gelişmekte olan pazarları vuracağına dair endişeleri artırıyor. Bu negatif algı ile piyasalar kısır döngüye giriyor... Tüm gelişmekte olan ülkeler için, sanayileşmiş ülke ekonomilerindeki durgunluk ile beraber işlevsiz siyaset, sermaye akımlarını tersine çevirerek büyümeye zarar veriyor.”

Yapı Malzeme Ocak 2016

Çelikkayalı: Karbon Ayak İzimizi Bir Yılda 1860 Ton Düşürdük Türkiye gazbeton üretiminde sektörünün lider firmalarından AKG Gazbeton, “Sürdürülebilir Gelişme” ilkesiyle kaynakların verimli kullanılması yönündeki çalışmalarını sürdürüyor.

Türkiye’nin en büyük gazbeton üreticilerinin başında yer alan AKG Gazbeton, kaynakların verimli kullanımında da sektöre

Yapı Malzeme Ocak 2016

öncülük ediyor. AKG Gazbeton, çevreye karşı duyarlılığını sürdürülebilirlik yaklaşımı çerçevesinde, çevrenin korunması, kaynakların etkili kullanımı, enerji verimliliği, çevre dostu ürünleri ve atık yönetimi konularında elde ettiği başarılı performansı ile gösteriyor. AKG Gazbeton daha yeşil bir dünya için sera gazı salımında, yaptığı çalışmalarla karbon ayak izini üretim sürecinde 1 yılda toplam 1860 ton düşürürken, “kaynak kullanımı ve enerji tasarrufu” konularında gerçekleştirdiği projeler ve uygulamalarla gelecek nesillere daha yaşanabilir bir dünya bırakmayı amaçlıyor. 2014-2015 yıllarında AKG Gazbeton İşletmelerinin gerçekleştirdiği uygulamalar ve sonuçları hakkında, Teknik Genel Müdür Yardımcısı Uğur Çelikkayalı tarafından, “Sürdürülebilir Üretim Sempozyumu”nda verilen bilgilere göre, buhardan elde edilen su ile günlük su ihtiyacının % 15’ini

karşılayan firma, sürdürülebilir gelişme ilkesiyle, kondens suyu kullanımını 13 yılda 3,5 kat arttırdı. Günlük su tüketiminin % 16’sını yeniden kullanıma sunan AKG Gazbeton, işletmelerde kullanılan proses ve yıkama suyunun yeniden kullanımını sağlayarak yıllık 2200 ton suyu geri kazandı. Atık ısı kullanımıyla da 13 yılda buhar üretiminde kullanılan su % 36, karbon salımı ise % 53 azaltıldı. Firelerin gerek gazbeton üretiminde gerekse başka sanayi alanlarında yeniden kullanılmasını sağlayarak ürün geri dönüşümünde bir yılda % 61 iyileşme sağlayan firma, 2016’da, sürdürülebilir gelişme ilkesiyle kaynakların verimli kullanılması yönündeki çalışmalarını güçlendirerek, yılda 9000 ton su tasarrufu sağlayacak yağmur suyu toplama sistemini kurmayı planlıyor. Paris’te gerçekleşen İklim Zirvesi’nde be-

Sürdürülebilirlik lirlenen hedeflerin, üye ülkeler tarafından gerçekleştirilmesi yönünde sektörlerin ve öncü kuruluşların sorumluluklarının daha da arttığını beliren Çelikkayalı; “AKG Gazbeton İşletmeleri olarak kurumsal sorumluluğumuzun farkındayız. AKG olarak tüm üretim ve üretime bağlı süreçlerde kaynaklarımızı daha da verimli kullanarak karbon ayak izimizi küçültüyor, buhardan su elde ediyor, elde ettiğimiz su ile günlük su ihtiyacımızın karşılanmasına katkı sağlıyor, böylece su tüketimimizi de azaltıyoruz. Bizler gibi kuruluşların attığı adımların ülkemizin de dâhil olduğu Uluslararası İklim Zirvesi hedeflerine küçük de olsa katkı sağlamasını, küçük katkıların büyüyerek ulusal hedeflere ulaşılmasına destek olmasını diliyoruz” dedi. Ürün Yaşam Döngüsü Analizini (LCA) sektörde yaptıran ilk Türk firması olarak blok ürünlerine EPD belgesini 2013 yılında alan AKG Gazbeton; 2016 yılında Kurumsal Sürdürülebilirlik Analizini yaptırıp, bu alanda Birleşmiş Milletler Çevre Örgütü tarafından Türkiye’den seçilen ilk firma olarak yine bir ilke imza atmayı hedefliyor. Çelikkayalı, 2016 yılında Birleşmiş Milletler tarafından duyurulacak bu önemli gelişmeyle ilgili ise; “Kurumsal Vizyonumuz ve Kurum Misyonumuzla yine sektörümüzde ilklere imza atacağımız önemli bir gelişmeyi de 2016 yılı içinde tüm paydaşlarımız ile paylaşacağız” diyerek, konuya gösterdikleri ilgi ve önemin altını çizdi.

Yapı Malzeme Ocak 2016

Sektörün ’ leri VİTRİFİYE

SERAMİK

Bien Cerastyle Duravit İsvea

Çanakkale Ege Seramik Kalebodur Seramiksan

BATARYA Grohe

SIHHİ TESİSAT Grohe Rehau

BOYA DYO Filli Boya Marshall

ELEKTRİKLİ EL ALETLERİ Bosch Hilti

YAPI KİMYASALLARI Kalekim

DONANIM & YAZICILAR HP

İŞÇİ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ 3M

RAUTITAN Sıhhi Tesisat ve Isıtma Tesisatı için Universal Boru Sistemleri Çok yönlü kullanım imkânları ile REHAU RAUTITAN boruları esnek ve ikna edici şekilde ekonomik. REHAU’da tüm boru tipleri sürekli bir kontrole tabi tutulurlar ve üstün bir boru kalitesinin sağlanması için bir dizi deneyden ve uzun süreli testlerden geçiriliyor.

Yapı Malzeme Ocak 2016

Bina Tesisat Sistemi RAUTITAN gerek sıhhi tesisatta, gerekse duvardan, zeminden veya süpürgelikten (bu yalnızca RAUTITAN Stabil üniversal boru ile) ısı ünitesi bağlantılı kalorifer tesisatlarına üniversal olarak kullanılabilir. RAUTHERM S ısıtma borusu ile gerçekleştirilen yerden ısıtma sistemlerini tamamlayıcı olarak RAUTITAN bina tesisat sistemi daha küçük çaplı yerden ısıtma / serinletme uygulamaları için de uygundur.

REHAU’da Malzeme Kontrolü REHAU Kontrol Laboratuvarları’nda gerçekleştirilen birkaç standart test ise şöyle tanıtılıyor. Isıl ve mekanik yüklere maruz bırakılan polimer hammaddelerde deformasyonun ve dayanıklılığın sıcaklığa ve yüklenim süresine bağlı olduğu göz önün-

de bulundurulmalıdır. Sürekli yüklenim için uygun olan kullanımı tayin edebilmek için mekanik davranışın uzun süreli olarak farklı sıcaklıklarda kontrol edilmesi gerekmektedir. Bu, iç basınca tabi olan borular için de geçerlidir.

Çatlama Basıncı Testi Çatlama basıncı testinde borular bir deney tesisatında boru çatlayana kadar kademeli olarak artan basınca tabi tutulurlar. Çatlama basıncı azami işletme basıncının yaklaşık yedi katıdır.

Çentik Darbe Testi Çentik darbe testi cihazında boruların darbe etkilerine karşı direnci kontrol edilir. Çekiç benzeri bir sarkaç ile kontrollü şartlarda test edilecek boruya darbe gerçekleştirir. Çapraz bağlı polietilen borular

Ürün böylesi masif etkilere karşı yüksek bir dayanıklılık sergilemektedirler. Gösterilen test örneğindeki REHAU borusu -30°C boru sıcaklığında kırılma olmaksızın çentik darbesine dayanım göstermektedir.

Çekme Testi Bir çekme testi makinesinde borular kontrollü şartlarda, kopana kadar yüksek bir kuvvet ile uzunlamasına çekilirler. Çapraz bağlı REHAU boruları metal borulara nazaran olağanüstü bir esneklik sergilemektedirler. Esnetilmiş olan borunun uzunluğu asıl boru uzunluğunun katları şeklinde olabilmektedir. REHAU’nun geçme manşon bağlantısı işletme koşulları altında çıkmaya karşı emniyetlidir: boru ile bağlantı birbirlerinden ayrılmamaktadırlar.

Uzun Süreli Test Bina tesisatları borular için 50 yıl ve üzeri bir kullanım ömrünü gerekli kılmaktadır. Uzun süreli etkiler, örn. sıcaklık dalgalanmalarını, basınç ve mekanik yükleri ile ilgili daha çok bilgiye ulaşabilmek için borular uzun süreli testlerde aşırı sıcaklık ve

Yapı Malzeme Ocak 2016

basınç şartlarına tabi tutulurlar ve tanımlı test yöntemleriyle periyodik olarak kontrol edilirler. Bunu müteakiben REHAU boruları ışık ile optik olarak kontrol edilirler. Gerekli parametreler 25 yılı aşkın laboratuvar ve uygulama deneyimlerine dayanılarak yüksek basınç altında çapraz bağlanan polietilen borular üzerinde gerçekleştirilen bir dizi geniş kapsamlı test sonucunda geliştirilmiştir. Ön planda bulunan kahverengi yüzeye sahip borular üretimin başlangıçlarından itibaren test havuzunda 95°C sıcaklık ve 10 bar basınçta test edilmektedirler. Geçerli normlar ve yönetmeliklere uygun olarak müteakip testler gerçekleştirilmektedir. Bunlar, örnek olarak, çapraz bağlama oranının tayini, büzülme testi, yaşlandırma testi, sıcaklık değişikliği testi, aralıklı basınç testi ve daha fazlasıdır…

REHAU Rautitan ile Sistemli Hijyen Avrupa standartlarına göre litrede şu an 25 µg mertebesinde bulunan kurşun miktarı 2013 yılı itibariyle yürürlüğe giren kullanım suyu kalitesi yönetmeliği ile 10 µg’a düştü. Bu da tesisat sistemlerinin

100

Yapı Malzeme Ocak 2016

kurulmasında pirinç bileşenlerin kullanımını oldukça sınırlıyor. REHAU, geleceğin taleplerini önceden hesaba katarak 2009 yılı başından beri polimer malzemeden imal ürün yelpazesi ile pazarda yer alıyor. Hali hazırda REHAU’nun ürün yelpazesini oluşturan 16’lık ve 63’lük çaplar arası borularına yönelik dişsiz fittingilerin (eklemeler, dirsekler, T-parçaları, geçme manşonlar) 40’lık çapa kadar olanları polimer malzemeden imal ediliyor. Geçme manşonlar polivinilidenflorür (PVDF) fittingler ise polifenilsulfon (PPSU) malzemeden mamul. 50 ve 63’luk çaplardaki fittingler ve manşonlar ise şu an için çinko çözünümüne karşı mukavim pirinç malzemeden imal edilerek pazara sürülüyor. Polimer RAUTITAN boruları ve ek parçaları, bina tesisatlarındaki en iyi kullanım suyu kalitesini güvence altına alıyor. Sorunlu kullanım suyu kaliteleri için bile RAUTITAN PX bugünden en iyi şekilde hazır!

REHAU Sıhhi Tesisat ve Isıtma Sistemi PE-X Malzeme, polietilenin (PE) çapraz bağ işlemine tabi tutulmasıyla elde edilir.

Esas hammadde lineer, yüksek yoğunluklu darbelere ve kesme darbelerine karşı olağanüstü mukavemetiyle karakterize edilen PE’dir. PE-X borularda ise, hammaddenin bu özelliklerine ek olarak uygulanan çapraz bağ işlemi sayesinde münferit PE moleküllerinin üç boyutlu bir ağ halinde birleşmesi sağlanır. REHAU tesisat sistemlerinde kullanılmakta olan PE-Xa’dan mamul tesisat borularında peroksidle çapraz bağlama yöntemi kullanılmaktadır. Bu çapraz bağ yöntemi yüksek sıcaklıkta ve yüksek basınç altında, peroksid takviyesiyle gerçekleştirilir. Yüksek basınçta çapraz bağ, erimiş polietilenin bağlanması ile karakterizedir. Bu sayede çok yüksek bir çapraz bağ oranı sağlandığı gibi, yüksek et kalınlıklarında bile boru kesitinin her bölümünde homojen bir malzeme ve çapraz bağ oranı da elde edilir. REHAU PE-Xa boruları DIN 16892, DIN 4726 ve DIN 4729 standartlarına uygundur. Bunların yanında geri büzülme (memory effect) özelliği sayesinde delinmediği sürece kendi orijinal formuna geri dönebilecek esnekliği ile benzer sınıf malzemelerden ayrılan, homojen, darbelere ve kesme darbelerine karşı düşük sıcak-

Ürün

lıklarda dahi son derece mukavim, hafif, toksikolojik hiç bir madde içermeyen, tortu tutmayan, polimer teknolojisinin tesisat sistemlerinde sunduğu en üst düzeyde malzemelerdir.

Malzeme Özellikleri: • Gerilmeye bağlı korozyon oluşmaz, • Malzemenin iç yüzeyi pürüzsüz olduğu için tortu tutmaz, • Ses iletimi düşüktür, • Esnektir. PE-Xa malzemenin geri büzülme (hafıza özelliği) özelliği vardır,

• Yüksek sıcaklık ve basınç direnci, • Düşük sıcaklıklarda bile kesme darbelerine karşı mukavimdir, • Sıcaklık kayıpları düşüktür, •Hijyeniktir. Toksikolojik maddeler içermez. PE-Xa malzemenin hafıza özelliğinden yararlanarak yaratılan orijinal REHAU “geçme manşon” bağlantı tekniği sayesinde, çözülmesi ve sızdırması mümkün olmayan iki parçalı bağlantı (koruyucu gövdeli fitting - geçme manşonu) ile problemsiz olarak sıva altı tesisat uy-

gulamaları da yapılabilmektedir. Tamamen soğuk olarak uygulanan ve şantiye koşullarında 30 sn. içerisinde tamamlanabilen bağlantı sistemi sayesinde kolon hatları da dâhil olmak üzere tüm boru çapları için uygulamaya bağlı hatalar sıfıra indirilmiştir. Bağlantı, borunun esneme - geri büzülme özelliğinden yararlanarak, boru ağzını açmak suretiyle yapıldığı için bağlantı yerlerinde bir çap daralması ve dolayısıyla basınç kaybı yaşanmaz.

Yapı Malzeme Ocak 2016

101

Seramiksan Ahşap Serisinden Tayga ile Ahşabın Sıcaklığını Mekânlarınıza Taşıyor Türk seramik sektörünün öncü firması Seramiksan, yenilikçi ürünlerine bir yenisini daha ekledi. Tayga, kalitesinin yanı sıra ahşap görünümü ile mekânlarda dikkat çekici etki bırakıyor.

102

Yapı Malzeme Ocak 2016

“İyi tasarım herkesin hakkı” anlayışıyla üretim yapan Seramiksan’ın teknoloji ve tasarım farkıyla üretime geçtiği ahşap serisi, ahşabın güzelliğini ve sıcaklığını seramiğe yansıtıyor. Dijital baskı teknolojisi ile üretilen Tayga, doğadan aldığı ilhamla gerçeklik hissi yaratıyor. Mağaza, restaurant gibi yaya trafiğine daha fazla maruz kalan zeminler için de ideal olan Tayga, 15x90 cm ebatında mat olarak üretiliyor.

Rektifiyesiz olarak üretilen Tayga, bej rengiyle ferah mekânlar yansıtıyor. Seramiksan, vitrifiye serisi ile kaliteli yaşam için gerekli tüm teknolojiyi şık bir tasarımla birleştiriyor. Banyolarda Aqua serisi lavaboda Luna serisi de klozet ile bütünleşiyor. Konfor ve estetiği bir arada sunan Luna, kare tasarımlı geometrisiyle tasarımın mükemmelliğini banyolara yansıtırken, şıklığı ve rahat kullanımı arayanlar için Aqua serisi sizlerle buluşuyor.

Ürün

Seramiksan’dan Göz Alıcı Seriler: Asia ve Alaska... Her ürün grubunda farklı kültürlerden ve tasarım yaklaşımlarından ilham alan ve yaşam alanlarında fark yaratmak isteyenlere özel seçenekler sunan Seramiksan, Asia ve Alaska serileriyle doğal mermer dokusunu yaşam alanlarına taşıyor. Aynı mekanda kullanılan Asia ve Alaska’nın doğal olarak yarattığı kontrast etki, son derece etkili tasarımlar oluşturulmasına olanak tanıyor.

Asia 60x60 ve 60x90, Alaska ise 60x60 ve 30x60 ebatları ile hem iç hem dış mekânlarda bulundukları alana değer katıyor. Seriler parlak yüzeyleriyle de dikkat çekiyor. Serilerin, Seramiksan’ın vitrifiye grubundaki koleksiyonları ile yakaladığı ahenk göz kamaştırırken, Asia ve Alaska’nın birbirleriyle olan uyumuyla donatılan banyolar tasarımın estetiğiyle tanışıyor.

Seramik sektörünün yenilikçi ürünleriyle dikkat çeken markası Seramiksan, doğal mermer dokusunu barındıran koleksiyonları Asia ve Alaska ile yaşama keyif katan mekânlar sunuyor.

Yapı Malzeme Ocak 2016

103

Kalebodur, ‘Vintage Light’ İle Dinlendirici Mekânlar Kalebodur, şehrin karmaşasından biraz olsun kurtulmak isteyenler için, doğal ahşabın sıcaklığı ile natürel renkleri porselen karoda buluşturduğu yeni serisi Vintage Light ile şık ve dinlendirici odalar oluşturuyor.

104

Yapı Malzeme Ocak 2016

Nitelikli ürün gamıyla yapılara yeni bir boyut kazandıran Kalebodur, ‘Seramik Parke’ ürün grubunda yer alan yeni serisi Vintage Light ile birbirinden şık ve kullanışlı yaşam alanları oluşturuyor. Ahşabın sıcaklığı ve doğallığını günümüz modernizmi ile birleştiren Vintage Light, her karoda değişen özgün tasarımıyla salon ve oturma odası gibi alanlarda derinlik sağlıyor. Amerikan Cevizinin en güzel yansımasını seramiğin sağlamlığı ile mekanlara taşıyan seri, kullanıcıların, her gün doğanın tam içerisinde uyanmış gibi hissetmesini ve evinin şıklığını bir adım öteye

taşımasını sağlıyor. Vintage Light serisinde sunulan 15x60 cm ebadındaki sırlı porselen karolar, her karoda değişen özgün tasarımlarla mekanlara zenginlik katıyor. Açık renk Amerikan Cevizi seçeneği ile üretilen Vintage Light, sadece bugünkü trendi sunmakla kalmıyor, aynı zamanda mekanlarda özel bir atmosfer yaratıyor. 10 milimetre kalınlığında, derin rölyefli ve kenarlarındaki pahlı yapısıyla masif parkeden ayırt edilemeyen Vintage Light serisi, doğal ahşabın güzelliğini, strüktürlü, derin fırçalanmış mat-parlak yüzey yapısıyla perçinliyor.

Ürün

Kalebodur’dan Sıra Dışı Karolar: ‘Hexagon’ “Yaratıcılığınızın yapı taşı” sloganıyla, mimarlar ve tasarımcılar için özel ürünler geliştiren Kalebodur, birbirinden bağımsız uçları ‘Hexagon’ serisinde bir araya getiriyor. ‘Hexagon’ ile Akdeniz’in ruhu, tüm yaşam alanlarını sarmalıyor. ‘Hexagon’ serisinin 20x20 ve 20x60 cm’lik sıra dışı karo ebatlarıyla sunulan tüm renkleri, hem apayrı hem de bir bütünün parçası…

Ödüllü seri ile sıra dışı mekanlar Türkiye’nin en prestijli tasarım ve inovasyon or-

ganizasyonlarından ‘Design Turkey Endüstriyel Tasarım Ödülleri 2014’te, kaplama malzemeleri kullanımına getirdiği yenilikçi yaklaşımdan dolayı ‘İyi Tasarım Ödülü’ne layık görülen Kalebodur ‘Hexagon’, farklı tasarımıyla sıra dışı mekanlar oluşturuyor.

Bütün renkler ve duygular birbirinin içinde Geçmiş ve modernin zarif birlikteliğinden zamansız bir şıklık yaratan Kalebodur, birbirinden bağımsız uçları ‘Hexagon’ se-

risinde bir araya getiriyor. İç ve dış mekanlarda kullanılabilen ‘Hexagon’da, bütün renkler ve duygular birbirinin içinde; sert ve yumuşak, sıcak ve soğuk, köşeli ve yuvarlak…

Dört farklı rengin kusursuz uyumu Geçmiş ve gelecek zamanı birleştiren ‘Hexagon’, siyah, krem, cotto ve taupe gibi dört farklı rengin kusursuz uyumuyla iki farklı dünyayı yaşam alanlarında birleştiriyor.

Kalebodur, geçmiş ve modernin zarif birlikteliğini kusursuz bir uyumla buluşturduğu Hexagon serisi ile ayrıcalıklı yaşam alanları oluşturuyor.

Yapı Malzeme Ocak 2016

105

Yeni Yılla Birlikte Banyo ve Vitrifiye Trendleri de Belli Oldu Konforlu ve şık bir banyo ferah, rahat ve en önemlisi fonksiyonel detaylarla donatılmış bir banyodur. Yeni yılla birlikte 2016 yılının banyo ve vitrifiye trendleri de belli oldu. Bu yıl banyolarda barok mimarisini yansıtan klasik lavabolar ve modernliği tercih edenler için inceliği ön planda tutan tasarımlar göze çarpıyor.

106

Yapı Malzeme Ocak 2016

Turkuaz Seramik, Cerastyle ürün gamındaki vitrifiye ve lavabo modelleriyle banyo modasına yön veriyor. Çeyrek asırlık sürede sınırlarının ötesine geçerek dünya pazarının önemli oyuncusu konumuna gelen Turkuaz Seramik’in Cerastyle markası, özel tasarımları ve ergonomik vitrifiye ürünleri ile banyo modasını belirleyen en önemli markalar arasında yer alıyor. Günlük hayatın hızından yorulan, şehir insanının aradığı huzuru evlere taşıyan ve vitrifiye alanındaki trendleri belirleyen Turkuaz Seramik, Cerastyle ile 2016 banyo ve vitrifiye trendlerini belirledi. Bu yıl daha narin ve ince tasarımların ön planda olacağını söyleyen Turkuaz Seramik Marka ve Kurumsal Pazarlama Müdürü Rabia Özkaya rahatlık ve şıklığın ön planda olduğu 2016 banyo ve vitrifiye modası hakkında bilgi verdi. Barok Mimarisiyle 18. Yüzyıl Günümüze Uyarlanıyor

Yeni yılda her geçen gün gelişen ve rahatlığın öne çıktığı banyolarda geçmişe dönüş kendisini gösterecek. İngiliz tarzı barok lavabolar ve country armatürlerle özel konsept çerçevesinde dizayn edilen banyolar bu tarza düşkün kişiler için özel bir seçenek olacak. Turkuaz Seramik Cerastyle koleksiyonuna aldığı 1837 modeliyle lüks tasarımda yeni bir çığır açarken, country armatürler ile desteklendiğinde tasarımı kendi sınıfında rakipsiz yapıyor. Farklı estetik yapıya sahip 1837 modeli Barok döneminin zenginlik ve gösterişli çizgisini günümüz banyolarına taşıyor.

Doğallığın estetik ile yeniden yorumlanmış hali Yeni yılda banyolarda incelik ve klasiğin modernlikle tasarlanmış modelleri yer alıyor. Geometrik ve estetik görünümlü yüzeyler, sezonun yükselen trendi. Doğanın insana armağanı ahşabın sıcaklığını

Ürün tasarımla birleştiren bu modeller banyolara doğal bir görünüm katıyor. Ürün portföyünün en ince lavabosuyla banyolara farklı bir bakış açısı getiren Turkuaz Seramik, Cerastyle Ibıza serisi ile doğallığı ve doğanın sonsuz enerjisini evinize taşıyor. İnceliği ve modern tasarımı ile dikkat çeken Ibıza Serisi estetik görüntüsü ile şehirli banyolara farklı bir bakış açısı getiriyor. Estetiğin gücünü yansıtan Pinto Serisi evinize üçüncü bir boyut katıyor. Orijinal tasarımları özgür bir bakış açısıyla sunan Turkuaz Seramik sınırları aşan tasarımı Anova Serisi ile banyolara sade ve saf bir güzellik sunarken, City Serisi ise ince ve modern görüntüsünün yanı sıra estetik ve formların dışındaki görüntüsü ile banyolara değer katıyor.

Daha geniş ve kesintisiz görüntü Konforlu ve estetik bir banyo öncelikle ferah ve fonksiyonel detaylara sahip olmalıdır. Banyoda kullanılacak vitrifiyeyi seçerken banyonun büyüklüğü, şekli oldukça önemlidir. Bu yıl Banyolarda mermer kullanımı ön plana çıkıyor. Yalnızca duş tekneleri ya da yer kaplamalarında değil lavabo ve yer döşemede de mermer görünümlü yüzeyler ön plana çıkıyor. Ayrıca klasik bile olsa artık çok daha düz hatlı tasarımlar ön planda. Özellikle lavabo ve klozetlerde bu çok net görülüyor. Soğuk ve minimal bir görünümü tercih etmiyorsanız bile tarzınıza uygun ve düz hatlı banyo vitrifiyelerini tercih edin. Geçtiğimiz yıllarda oldukça favori olan ayaklı lavabolar bu yıl yerini duvara monte edilen mobilyalı

modellere bırakıyor. Yeni dönemde lavabo ya da klozetlerin zeminle temas eden ayaklarının olmaması banyoyu daha ferah gösterdiğinden daha çok tercih edilecek.

Tasarıma Damga Vuracak Mermer Görünümlü Dokular 2016 yılı tasarıma damga vuracak bir yıl olacak. Klasiğin dışında özel yöntemler ile üretilmiş mermer görünümlü seramik çanak lavabolar öne çıkan ürünler arasında yer alıyor. Dokunma hissini harekete geçiren

doğal görünümlü bu lavabolar ve tarihin günümüze yansıtılan modelleri banyoların en değerlisi olacak. İncelik ve fonksiyonellik 2016 yılında yine öncelikli olurken anti bakteriyel ürünlerde sağlık için ön plana çıkacak. Bu yıl banyolara hareket ve canlılık getiren tasarımlar tercih sebebi olacak banyoya hareket kazandırmak için birbirleriyle kombinlenebilen, klozet ve lavabolarla aynı renk olan tek fayanslardan yararlanabilirsiniz. Bunun yanında duvar ve yer karolarında farklı desenlere sahip seramik karolar da banyolara eğlenceli bir görüntü katabilir.

Yapı Malzeme Ocak 2016

107

Ürün

Ege Seramik evlerinizi son moda tasarımlar ve göz alıcı en son teknolojiye sahip ürünler ile değiştirmeye devam ediyor. İtalya Cersaie fuarında kullanıcıların beğenisine sunulan KYBELE ile artık mekânlar daha sade, daha şık.

108

Yapı Malzeme Ocak 2016

Ege Seramik’ten Modern Dünyaya Davet 40 yıldır seramikte modanın öncüsü firmanın, 30X60, 33X33 ve 45X45 ebatlarda geliştirdiği Kahve, Bej, Fildişi ve Gri renk seçeneklerine sahip KYBELE ile farklı renk farklı çizgileri yaşamınızı içine dâhil edebilirsiniz. Mozaik seçeneklerine de sahip olan ürün ile yaşam alanlarınızın farklı yerlerinde alternatif desen ve dokulara sahip olabilirsiniz. Sırlı granit ve mat yapısıyla KYBELE, duvarlarına baştanbaşa zarafet katmak isteyenler için ideal bir çözüm.

GROHE Yeniden Tasarlanan Eurostyle Bataryaları Sunuyor

Çevreleri ile uyum içindeki dengeli biçimler GROHE’nin Eurostyle batarya yelpazesi, Feng Shui’den esinlenen duyusal bir sanat eserini andırıyor.

İlk olarak 1999 yılında piyasaya sürülen bu tasarım klasiğinin üçüncü kuşağı, organik akışları, yumuşak kıvrımları ve doğal güzelliği ile öne çıkıyor. Özel bir detay olarak da, Eurostyle bataryaları ilk defa kromun yanı sıra parlak beyaz renkte de tüketicilerin beğenisine sunuluyor. Eurostyle, en son teknik özellikler ile donatılmış olmasına rağmen makul fiyatlı lüks kategorisinde yer alıyor.

Doğal cazibeye sahip form ve fonksiyon Kumanda kolu, çıkış ucu ve gövdenin, yumuşak formlu ve doğadan ilham alan bir üründe bir araya gelmesinin sonucunda

110

Yapı Malzeme Ocak 2016

ortaya anında göze çarpan duyusal kıvrımlara sahip bir siluet çıkıyor. Yedi derecelik eğime sahip kumanda kolu, bataryayı estetik bir heykele dönüştürürken aynı zamanda dinamik bir hafiflik de ekleyen oval açıklık ile dikkati üzerinde topluyor. Kumanda kolu, ergonomik biçimi sayesinde rahatlıkla kullanılabiliyor. Entegre sıcaklık limitleyicili yeni 35 milimetrelik kartuşta, kumanda kolunun yumuşak şekilde çevrilmesini ve hem akış hem de sıcaklığın hassas şekilde ayarlanabilmesini sağlayan GROHE SilkMove® teknolojisi kullanılıyor. Eurostyle, sürdürülebilir bir yaşam tarzı için de doğru seçim. Dakikada sadece 5,7 litreye düşürülen su tüketimi kıymetli kaynaklardan tasarruf edilmesine ve çevrenin korunmasına yardımcı oluyor. Batarya serisi, aynı zamanda sağlığı için sadece en iyisini isteyen herkese hitap eden yeni GROHE Zero teknolojisi ile birlikte de sunuluyor. GROHE Zero’nun gelişmiş suyolu teknolojisi, batarya gövdesinin içme suyuna kurşun ve nikel bırakmasını önleyerek bataryanın tüm ömrü boyunca maksimum kalitesini korumasını sağlamasıyla da diğer tüm teknolojilerden ayrılıyor.

Modern banyolar için çeşitlilik Eurostyle, lavabo, küvet, duş ve bideler için çizilmeye dayanıklı parlak GROHE

StarLight® Chrome ve krom detaylara sahip ışıltılı MoonWhite renklerinde sunuluyor. Lavabo bataryaların çıkış ucu yükseklikleri ise, çok farklı lavabo tiplerine uyması için S ile XL arasında değişiyor. Bu esnek seçenekler sayesinde, mütevazı tasarımları her ortama şık bir şekilde uyum sağlıyor. Duyusal hatlar ve lüks dokunuş, sonsuz fonksiyonellik ve yenilikçi teknolojileri ile, GROHE’nin yeni Eurostyle batarya serisi günümüz banyolarına anında zarif bir hava katıyor.

Ürün

Dijital Sıhhi Tesisat Teknolojisi Mutfak ve Banyolardaki Yerini Sağlamlaştırıyor

Son yıllarda, gitgide daha fazla dijital sıhhi tesisat ürününün banyo ve mutfakların tüm alanlarına yenilikçi fonksiyonlar getirdiği görülüyor. Gitgide daha fazla tüketici, dijital olarak kontrol edilen ürünlerin salt hoş cihazlardan çok daha fazlası olduğunun ve fonksiyonların kişisel tercih ve ihtiyaçlarına uyarlanması söz konusu olduğunda daha fazla konfor ve esneklik sunduğunun farkına varıyor.

Dijital sıhhi tesisat teknolojisinin satışında bilgi kilit önemde Dijital sıhhi tesisat ürünleri günlük kullanımda birçok fayda sağlasa da, tüketicilerin tümü bu avantajların hemen farkına varmıyor. Genel bir kural olarak, dijital ürünler daha fazla konfor, esneklik ve ergonomi ve kişiselleştirilmiş özellikler peşindeki müşteriler için mükemmel bir

seçenek. Örneğin, mutfak ve banyodaki GROHE F-digital ürünlerinin satışında rol oynayan başlıca noktalar arasında şunlar bulunuyor: • Dijital sıhhi tesisat teknolojisi özellikle kullanıcı dostu ve kullanışlı olması ile öne çıkıyor. Dijital kontrol üniteleri yoluyla sezgisel kullanımı kullanıcıların kişisel duş deneyimleri için tercih ettikleri ayarları saklamasına izin veriyor. Dijital kontrol ünitesinin bir düğmesi su akışını başlatıp durdururken artı ve eksi düğmeleri ise sıcaklığı arttırıp azaltıyor. • Satış konuşmasında belirtilebilecek bir diğer unsur ise sürdürülebilirlik. GROHE-F dijital ürün serileri bu alanda da rakiplerini gölgede bırakıyor. Beklet fonksiyonu, su akışını durdurup ardından aynı sıcaklık ve akış ile yeniden başlatmak için kullanılabiliyor. Bu akıllı özellik, örneğin duşta saça şampuan sürer veya mutfakta bulaşık yıkarken kullanmak için ideal. • Banyoya monte edilen GROHE F-digital yaşlılar ve özel ihtiyaçları olan insanlara da önemli avantajlar sunuyor. Sistemin en kolay erişilebilir noktalara yerleştirilen dijital kontrol üniteleri kullanıcıların küvete eğilmek zorunda kalmaksızın banyoyu kullanabilmesine imkân veriyor. • Bununla birlikte, kablosuz teknoloji sadece kullanımı çok kolay olmakla kalmıyor, aynı zamanda banyoların planlanması ve tasarlanmasında maksimum özgürlük de sağlıyor. Bataryalara kablo ile bağlı olmadıklarından, dijital kontrol üni-

Tüketici, dijital olarak kontrol edilen ürünlerin salt hoş cihazlardan çok daha fazlası olduğunun ve fonksiyonların kişisel tercih ve ihtiyaçlarına uyarlanması söz konusu olduğunda daha fazla konfor ve esneklik sunduğunun farkına varırken, GROHE F-Digital ürünleri ile tüketicilere konfor alanı sunuyor.

teleri odanın her yerinden kullanılabiliyor. • GROHE F-digital tüm su çıkış noktaları için bir modüler konsept sunuyor. Lavabo, küvet ve duş için uyumlu batarya yelpazesi, banyonun uyumlu görünümünden taviz vermeksizin aynı yelpazedeki mekanik bataryalar ile birleştirilebiliyor. • En az diğerleri kadar önemlisi, hem tüketici hem de tesisatçılar GROHE F-digital serisinin kolay montaj ve bakım avantajından yararlanabiliyorlar. Yapı Malzeme Ocak 2016

111

Ürün

Modern renklerin soft ve romantik tonlarla harmanlandığı ‘Nuxe’ serisi, çizgili ve spiral motifli iki farklı duvar karosunun, rektifiyeli ve ışıltılı dokusuyla stil sahibi mekanlara imza atıyor.

Gelişmiş üretim teknolojisi ve zengin ürün seçenekleri ile tüketicilerin beğenisine hitap eden Çanakkale Seramik, yaşam odaklı tasarımlarıyla sıra dışı banyolar sunmaya devam ediyor. Mekanlarında farklılık yakalamak isteyenler için özel olarak tasarlanan Nuxe serisi, tarzıyla yaşamınıza renk katıyor. Dahası,

112

Yapı Malzeme Ocak 2016

Çanakkale Seramik ‘Nuxe’ serisi ile Mekânlara Geometrik Hareket Getiriyor fırça darbesini hissedeceğiniz, renklerin enerji verdiği çizgili dekorların yanı sıra folklorik ilham kaynaklarıyla seriyi zenginleştiren zarif alternatifler sunuyor. Nuxe serisinin günümüze uyarlanmış spiral motifleri de Çanakkale Seramik’in estetik yorumu ve dinamizmi ile hayat buluyor.

Seride, 25x75 cm ebadında beyaz, kum, kahve, gri, koyu gri gibi doğal tonlardaki rektifiyeli karolar, kırmızı ve mavi gibi daha sıcak tonlarla harmanlanıyor. Çizgileriyle tüm banyolara sanatsal bir detay getiren Nuxe serisi, birbirine uyumlu bir renk ailesi ile evinizde göz alıcı bir ahenk oluşturuyor.

Ürün

ISVEA’dan Geçmişi Geleceğe Taşıyan Seri; “REGINA” İtalyan şıklığından ilham alarak banyo kültürüne yeni bir soluk getiren Regina, klasik tarzı estetik ve konforla yeniden yorumlayarak modern banyolara uyum sağlayan özel tasarımlar sunuyor. İtalyan ISVEA’nın ünlü tasarımcılarından Meneghello & Paolelli Associati tarafından tasarlanan Regina, banyoları evin özel yaşam alanına dönüştürecek kadar etkileyici ve yaratıcılıkta sınırları zorlayan bir seri.

Tasarımı zerafetle buluşturuyor Asma Klozet ve Asma Bidesi etkileyici tasarımıyla dikkat çekiyor. Rölyef tasarımıyla banyolara zariflik katan Regina klozetler 6 lt fonksiyonlu olup 55 cm uzunluğuyla konforlu kullanım sağlıyor. Regina’nın 93 cm seramik ayaklı zarif lavabosu da klasik banyoları mükemmel bir şekilde tamamlıyor.

Banyolara derinlik kazandırıyor Seride yer alan banyo dolapları, tasarımı ve konforu ile banyolara ayrı bir hava katıyor. Beyaz lake ve altın beyaz lake renk seçenekleriyle el imalatı hassasiyetinde

Vitrifiye seramik ve banyo ürünlerinde İtalya’nın lider markası ISVEA, hem estetik hem de konforu bir arada sunan serisi “Regina” ile geçmişten gelen esintileri bugünün modern banyolarına taşıyor.

üretilen Regina Tam Ayak Alt Dolabı ve Regina Boy Dolabı, ihtiyaç duyabileceğiniz her şey için daha düzenli bir yerleşim olanağı sağlayarak geniş depolama imkânı sunuyor. İçten aydınlatmalı ve buğu önleyici özelliğiyle dikkat çeken Regina Ayna ise banyolara daha derin bir görünüm kazandırıyor. Yapı Malzeme Ocak 2016

113

Ürün

Duravit’ ten Şık Banyolar İçin Saf Beyazlık Yeni düşen karın büyüsü. Karlı havalarda yürüyüş yapmak tek kelime ile harika bir duygu. Tıpkı saf ve henüz el değmemiş pamuklar gibi, karla kaplı kış manzarasına bakmak. Hatta dikkat ederseniz havadaki kar tanelerini bile hissedebilirsiniz.

114

Yapı Malzeme Ocak 2016

Ne zaman beyaz renk ve saflık hâkim olsa, banyo bu zamanlarda ideal bir mekândır. Özellikle beyaz, temizlik ve hijyenik bir renk olarak kabul edilir. Aynı zamanda bu zarif alan size parlaklık hissi de verir.

Küçük banyolardaki etkisi: ışığı içine alarak tüm alanda yansıtma etkisi yaratmasıdır. Bu sayede banyo daha geniş bir alan sunar, sessizlik ve berrak hayaller. Kıştan istediğimiz tek şey.

Ürün

Çevre Dostu Bien’den Yeni Yıla Yeni Uygulama: Bien Hijyen Çevre dostu ve doğaya saygılı marka Bien Seramik, yeni bir yıla temiz bir başlangıç yapabilmemiz ve kendimizi daha iyi daha sağlıklı hissetmemiz için ‘’Bien Hijyen’’başlığı altında yepyeni bir hizmet sunuyor. Klozet ve lavabolarda hijyenin önemine duyarlılık gösteren Bien Seramik, müşterilerine özel yeni bir uygulamaya imza attı. Markanın ‘’Bien Hijyen’’ adını

verdiği bu uygulama ile temizlik üst seviyelere ulaşıyor. Bien Hijyen isteğe bağlı olarak vitrifiye ürünlerine uygulanıyor. Bien Hijyen lavabo, klozet, bide, pisuar ve benzeri vitrifiye ürünlerin bakteri oluşma riski olan yüzeylerine uygulanıyor ve ürünlerin temizliğini en üst seviyeye taşıyor. Ürünlerin yüzeyinde bulunan nano teknolojik gümüş iyonları, bakterilerin hücre

Çevre dostu Bien Seramik günlük temizliğimizi gerçekleştirdiğimiz banyolarda hijyeni sağlamak adına bir hizmet başlattı. Uygulama sayesinde banyolarda maksimum temizlik sağlanıyor.

yapısını bozarak etkisiz hale getiriyor. Çevre dostu Bien Hijyen ürünleri normalden çok daha az kimyasal malzeme ve su kullanılarak temizleniyor. Size de sağlığın keyfini yaşamak kalıyor... Yapı Malzeme Ocak 2016

115

Ürün

Yeni Yılın Renk Trendlerini Dyo ile Yakalayın

Soft ve pastel tonlardaki pembe ve mavinin uyumunu yansıtan Rose Quartz (Soluk Pembe) ve Serenity (Bebek Mavisi), evlerimizin dekorasyonuna pozitif enerji katacak bir yılı müjdeliyor. Rose Quartz ve

Uluslararası renk otoritesi Pantone, her yılın temasına uygun bir renk seçiyor. Moda, dekorasyon ve tasarım dünyasının yakından izlediği Pantone, bu yıl herkesi şaşırtan bir karar aldı ve tarihinde ilk kez 2016 yılının ‘rengini değil ‘renklerini’ seçti.

Serenity renkleri arasındaki yumuşak ve göze batmayan geçiş, renkler arasındaki keskin çizgileri ortadan kaldıran bu yönüyle hem renk anlayışını özgürleştiriyor

116

Yapı Malzeme Ocak 2016

hem de kombin yapma açısından işimizi daha da kolaylaştırıyor. Podyumlarda ilk sinyalleri alınan soft tonlardaki pembe ve mavi hâkimiyeti, bu yıl duvar renginden dekoratif obje ve aksesuarlara kadar evlerin her köşesinde kendini hissettireceğe benziyor. Pembe Kuvars taşından ilham alan pembenin pastel tonu Rose Quartz ve sakinlik, dinginlik anlamlarını içeren isminin hakkını veren Serenity, gökyüzünün uçuşan hafifliğini yansıtıyor. Mavinin dinginleştiren pastel tonu Serenity ile huzur ve mutluluk veren Rose Quartz, yakaladıkları muhteşem uyum ve yumuşak renk geçişleri ile hemen her yerde çok rahat kombinlenebilecek renkler olarak dikkat çekiyor. 2016’da sakin ve huzurlu bir atmosfer yaratmak isteyen herkes için ideal seçimler oluşturmaya olanak sağlayacak. Pantone’nin tarihinde ilk kez iki rengi yılın rengi olarak seçmesi tesadüf değil. Dünyanın içinde bulunduğumuz koşulları göz önüne alındığında en çok ihtiyaç duyduğumuz şey barış, huzur ve dinginlik. Pastel tonlardaki pembe ve mavi de bu dileği yansıtıyor. Pembe kuvars taşının pembe düşlerin simgesi ve şans sembolü kabul edildiğini, gökyüzünün mavisinin ise özgürlük ve hayal kurmaya olan ihtiyacımızı vurguladığını da hatırlatalım. 2016 içimizdeki çocuğun gözleriyle ha-

yata bakmak istediğimiz bir yıl olacak. Yeni yılda Rose Quartz ve Serenity ile evlerimize denge, uyum, sakinlik ve huzur getirmek elimizde. 2016 yılının renk trendlerini DYO’nun geniş renk paleti ve kişiye özel renk seçimi imkânı sunan Renk Pınarı’ndan yakalamak isteyenler için DYO Kalite Kontrol ve Renk Sistemleri Müdürü Berna Gürsular Akal’ın seçimleri şöyle: “DYO İç Cephe Renk Kartelamızdan; 4474-Hayal Pembesi, 4568-Şirin Pembe, 6212-Buz Mavisi ve 6627-Gökçe. DYO Renk Pınarı Kartelasından ise; X008, G132, F132, J020, X108, H021, NCS S 0520-R, NCS S 1020-R, NCS S 0520-R10B, NCS S 0530-R80B renk kodlarına göz atılabilir. Herkes için huzurlu ve mutlu bir yıl dileği renklerle gerçek olsun”. Pantone’nin bu iki renk dışında 2016 için seçtiği diğer renkler olan Peach Echo, Snorkel Blue, Buttercup, Limbet Shell, Lilac Gray, Fiesta, Iced Coffee ve Green Flash, yılın renkleri Rose Quartz ve Serenity ile güzel bir birliktelik oluşturarak ortama canlı dokunuşlar katmak için ideal görünüyor. DYO’nun geniş renk paletinden 1917-Leylak, 3152-Nil Yeşili, 2626-Sınav-Sarısı, 3570-Çay Filizi ve Renk Pınarı’ndan alternatif tonlara kolayca ulaşabilirsiniz.

En trend renkleri yaşam alanlarına taşıyan Filli Boya, 2016 yılında da bu alandaki öncülüğünü sürdürüyor.

Filli Boya, yaşam alanlarını en trend renklerle dekore etmek isteyenlere rehberlik ederek 2016 yılının elegan tonlarına dikkat çekiyor. Trendsetter kimliği ve Renxmatik sistemiyle renk kavramına yeni bir boyut kazandıran Filli Boya, yeni yılın renklerinin daha elegan kullanımları beraberinde getireceğinin altını çiziyor.

Selda Uzun ”Yeni yılda daha elegan tonlar bizleri bekliyor.” Filli Boya Kurumsal İletişim ve Halkla İlişkiler Müdürü Selda Uzun, yaratıcısı oldukları Coloration projesinin geleceğin çok özel tonlarını içinde barındırdığına dikkat çekiyor. Coloration ile trend belirlemeye, yaratmaya ya da var olanı çok önceden yakalamaya çalıştıklarını söyleyen Uzun,

118

Yapı Malzeme Ocak 2016

Yeni Yılın Renkleri Daha Elegan Tonlar…

Ürün koleksiyonda tasarımı estetikle birleştiren elegan tonlar olduğunu söylüyor. Bu yeni dönemde; bronz, acı kahve-yeşil tonlar kuzeye bakan mekânlara sıcaklık katarken, sedefin parlaklığı, kuğu beyazı, derin griler, vizon ve frozen tonları güneye bakan mekânlara daha dingin bir hava katacak. Coloration serisinden Krater, Kum Rüzgârı, Gri Mavi ve Vizon renkleri duvarlarda yerini alıyor.

Elegan Renklerin 2016’da Kullanım Alanları Tasarımı estetikle buluşturma anlayışı, elagan yaklaşımlarla tasarlanan mekânların renklerinin belirlenmesinde önemli bir rol oynuyor. Tasarımın iyice vurgulanması istenen mekânlar olan stüdyolar, salon, loft mekânlar, showroom, geniş mağaza duvarları ve galeriler bu yaklaşımdan en çok faydalanacak yerler olarak öngörülüyor. Coloration 2016 Renklerine Yaşam Alanlarında Eşlik Edebilecek Ürünler Coloration 2016 renkleriyle birlikte kullanılacak ürünler uyumlu bir şekilde elegan ve fütüristik dönemlerden alıntı yapıyor. Bu yeni yılda önemli olan elegan seçimler ile geleceğin sentezini yakalayabilmektir. Modern ile rustik tarihi nazik bir şekilde bir araya getiren heykeller, kupalar, battaniyeler, biblolar kişiyi zamansız mekânlarda yolculuğa çıkarıyor. Geleceğin renklerini yakından tanımak, yaşam alanlarınızı geleceğin renkleriyle dekore etmek ve daha detaylı bilgi almak istiyorsanız tıklayın…

Filli Boya Kurumsal İletişim ve Halkla İlişkiler Müdürü Selda UZUN

Yapı Malzeme Ocak 2016

119

Yeni Yılda Evinizi Yenilenmenin En Renkli ve Keyifli Yolu

Marshall’ın sunduğu ilham verici dekorasyon önerileri ile yeni yılda evinize neşe katacak beş renk kombinasyonundan birini seçin, ardından kolayca ve keyifle boya yapın.

“Renklendir Hayatı” sloganı ile insanların hayatına renk katan Marshall, dekorasyon için ilhama ihtiyaç duyanlara, yenilikçi

120

Yapı Malzeme Ocak 2016

ve yaratıcı fikirler sunmaya devam ediyor. Klasik mavi ve beyazdan modern sarı ve griye kadar evinizin her odasına uygulayabileceğiniz beş renk kombinasyonu ile evinize neşe katabilirsiniz. Orman yeşili ve yosun yeşili: Bu uyumlu renk kombinasyonunu yaratarak tabiat ana, işin zor kısmını zaten bizim için yaptı. Bu iki yeşil renk tonu, çalışma odası veya oturma odasından yatak odasına kadar her odada çok iyi görünebilecek klasik bir görünüm oluşturuyor. Görünümü siyah bir mobilya veya ahşap parçalarla tamamlayarak, dramatik bir kontrast yaratın ve yeşilleri vurgulayın. Mavi ve beyaz: Klasik bir renk kombinasyonu olan mavi ve beyaz, uygulaması kolay bir renk uyumu sunar. Canlı ama zarif bir atmosfer oluşturmak için lacivert ile canlı beyazı eşleştirin veya davetkâr bir

aile mekânı için turkuaz veya camgöbeğini, sarı ahşap ile kombine edin. Gri ve sarı: Rahatlatıcı bir nötr ile sıcak bir renk tonunu bir araya getiren modern bir eşleştirme olan sarı ve gri, her mekâna canlılık katar. Stil sahibi bir görünüm için koyu kalay grisi ile soluk, buğday sarısını seçin veya bir sıcaklık hissi yaratmak için ise yumuşak bir gri ile zengin hardal sarısını kombine edin. Koyu kırmızı ve nötrler: Sıcak ve tutkulu bir renk olan koyu kırmızı abartısız, sıcak nötrlerle bir arada kullanıldığında inanılmaz derecede çarpıcıdır. Taş grisi, grimsi kahverengi ve kömür grisine fon olarak bir parça koyu kırmızı eklemeyi deneyin veya duvarlardan birini bu renge boyayın. Lüks bir atmosfer oluşturmak için kadife veya ipek gibi yumuşak kumaşlarla bir arada kullanın.

Ürün Mavi ve sarı: Gökyüzü ve güneşi temsil eden mavi ve sarı harika bir doğal kombinasyondur. Mavi genişlik ve özgürlük hissi verirken, sarı konfor ve sıcaklık kattığından bu renkler çok güzel kontrast oluşturur. Bu renk eşleşmesi ışık ve genişlik hissini artırmak isteyeceğiniz banyo gibi mekânlarda özellikle çok işe yarar. Renklerinizi seçtiniz, şimdi de sıra odalarınızı boyamaya geldi. Boya yapmaya nasıl veya nereden başlayacağınızdan emin değilseniz bu altı adımı takip edin ve bir profesyonel gibi evinizi renklendirmeye başlayın.

manız gerekir. Bu alanlar ve ahşap malzemelerin, pürüzsüz bir yüzey oluşturmak için zımparalanması boyanın tutunmasına yardımcı olur. Zımparalama sonrasında tozlardan arındırmak için yüzeyleri nemli bezle silmeyi unutmayın ki yeni boyanmış duvarlarınıza toz veya kir yapışmasın.

1. Odanızı hazırlayın: Boyamaya başlamadan önce odanızı tam olarak hazırlamak için birkaç saatinizi ayırmanız projenizin sorunsuz şekilde ilerlemesine yardımcı olacaktır. İlk olarak, zemin üzerine bez veya plastik mobilya örtüsü serin ve tüm mobilyaları kaldırın veya koruyucu örtü ile kaplayın. Perde veya jaluzileri çıkarın, anahtar ve prizlerin üzerindeki elektrik kapağı plakalarını çıkarın ve pencere kilidi ve kollarını sökün. Son olarak, kapı kollarını sökün ve kapının kenarındaki kilidin üzerini bantla kapatın.

4. Duvarları boyayın: Sıra duvarları boyamaya geldi. Ahşap doğramalardan önce duvarları yapmalısınız ki üzerine damlayan boyaları kolaylıkla silebilin. Ahşap doğramaların üzerine birkaç santimetre veya daha fazla gelecek şekilde boyamak akıllıca bir harekettir. Bu, bir sonraki adıma sıra geldiğinde hoş ve temiz bir hat oluşturur.

2. Yüzeyleri hazırlayın: Boya kutularını açmadan önce, tüm zeminlerin temiz ve boyamaya hazır olduğundan emin olmak önemlidir. Duvarlar, tavan veya ahşap malzemelerinizde açıklık veya çatlaklar varsa, Marshall İç Cephe Macunu gibi dolgu malzemeleri kullanarak bunları doldur-

3. Tavanı boyayın: Başlamaya hazır olduğunuzda, ilk olarak tavanınızı boyayın. Bu sayede, damlayan boyalar, boyanmamış yüzeylere gelecek. Bunları kolaylıkla silebilirsiniz veya daha sonra üzerlerini boyayabilirsiniz.

5. Ahşap doğramaları boyayın: Son olarak, ahşap doğramalarınızı boyayın. İşin püf noktası, odanın ortasından başlamak ve kademeli olarak dışa doğru ilerlemektir. Böylece, yeni boyanmış yüzeylere fırça gelme riskini azaltırsınız. Ahşap doğramalarınızı boyarken uygulayacağınız en iyi sıra, pencere çerçeveleri, pencere eşiği, süpürgelikler ve son olarak kapı çerçevesidir.

6. Her şeyi tekrar yerine yerleştirin: Boyanın kuruması için yeterince zaman geçtikten sonra, mobilyaları tekrar odadaki yerlerine yerleştirebilirsiniz. Çıkarmış olduğunuz elektrik kapak plakalarını, pencere ve kapı donanımlarını, perde ve jalûzileri geri takın. Son olarak, kendinize bir fincan çay hazırlayın ve yeni renkleriyle yeni yılda size neşe katacak evinizin tadını çıkarın!

Yapı Malzeme Ocak 2016

121

Fuar

Türkiye Hazır Beton Birliği Sektörü Ankara’da Buluşturuyor Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB), ekonominin lokomotifi olan inşaatın en temel kollarından hazır beton ve ilgili sektörleri aynı çatı altında buluşturuyor. Avrupa, Asya, Afrika ve Ortadoğu’nun büyük aktörleri 18 – 20 Şubat 2016 tarihleri arasında Congresium Ankara’da olacak. Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB) tarafından bu sene sekizincisi düzenlenen “Beton 2016 Hazır Beton, Çimento, Agrega,

122

Yapı Malzeme Ocak 2016

İnşaat Teknolojileri ve Ekipmanları Fuarı”, inşaat, hazır beton ve agrega sektörlerini 18-20 Şubat 2016 tarihleri arasında Congresium Ankara’da buluşturuyor. Türkiye Hazır Beton Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Işık yaklaşan fuarla ilgili yaptığı açıklamada; “Türkiye, 107 milyon metreküp hazır beton üretimi ile Avrupa’nın yıldızı. Türkiye, üretim açısından dünyada Çin ve ABD’den sonra da en büyük beton üreticisi durumunda. Türkiye Hazır Beton Birliği olarak hedefimiz bu konumumuzu daha da güçlendirmek ve dünyada sahip olduğumuz bilgi birikimi ve tecrübe ile referans bir ülke konumuna ulaşmak. Bunun için de sektörel diyalog ve işbirliğinin çok önemli olduğuna inanıyoruz. Beton 2016 Fuarı firmalar arası bilgi alışverişinin yanı sıra, sektörümüzün vizyonunu ve yol haritasını belirlemek açı-

sından da çok önemli bir buluşma” dedi. Beton 2016 Fuarı; Ankara Sanayi Odası, Türkiye İnşaat Sanayicileri İşveren Sendikası, TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası ve Türkiye Müteahhitler Birliği tarafından da destekleniyor. Beton 2016 Fuarı’nı Ortadoğu başta olmak üzere Afrika ve Asya’dan firmaların ziyaret etmesi bekleniyor. Fuarda beton santralleri, iş makineleri, kamyon ve çekiciler, trans mikserler, pompalar, kalıp sistemleri, vinçler, çeşitli beton kimyasalları, otomasyon sistemleri, lastik ve akaryakıt ürünleri, sektörel makineler başta olmak üzere çok geniş bir ürün yelpazesi beton ve agrega üreticilerine ve inşaat yapımcılarına sunulacak. Fuarda ziyaretçiler sektördeki yenilikleri anlama, toplu alım yapabilme ve sektörü yakından takip edebilme imkânına sahip olabilecek.

Ürün

3M PELTOR WS Litecom Kulaklıklar İnşaatta Verimliliği Artırıyor

İş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması amacıyla, çeşitli sektörlere yönelik üstün kaliteli ürün ve çözümler üreten 3M’in geliştirdiği 3M™ PELTOR™ WS™LiteCom Kulaklıklar, inşaat sektörü çalışanlarını inşaat sırasında gürültüden korurken, aynı

zamanda birbirleriyle iletişimlerini de sağlayarak, verimliliği artırıyor. İsveç Lund Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü araştırmacılarının yaptığı bir çalışma, 3M™ PELTOR™ WS™LiteCom Kulaklıkları’nın çalışanların inşaat alanındaki iletişim kopukluğundan kaynaklanan zaman kayıplarını yüzde 29’dan yüzde 14’e düşürdüğünü ortaya koydu. 3M™ PELTOR™ WS™LiteCom Kulaklıkları haftada 380 dakika kazanılmasını ve verimliliğin artmasını sağlıyor. Yapılan araştırma sonuçları, 3M™ PELTOR™ WS™LiteCom Kulaklıkları’nın doğrudan çalışma zamanı yüzdesini 71’den 86’ya çıkarttığını gösterdi. Bu süre, 26 haftalık orta uzunluktaki bir proje için kazanılan zamanın etkili bir şekilde kullanılması durumunda, neredeyse bir aylık doğrudan çalışma süresi kazanıldığı anlamına geliyor.

3M’in geliştirdiği 3M™ PELTOR™ WS™LiteCom Kulaklıklar, inşaat sektörü çalışanlarını inşaat sırasında gürültüden korurken, aynı zamanda birbirleriyle iletişimlerini de sağlayarak zaman kayıplarını önlüyor, haftada 380 dakika kazanılmasına ve verimliliğin artmasına olanak veriyor.

En Zorlayıcı İşlerde Bile Kesintisiz Performans... Bosch Elektrikli El Aletleri, yeni ‘Profesyonel’ seri kırıcı-delici aletleriyle en zor uygulamalarda bile beklenen dayanıklılığı ve gücü sunuyor. Bosch’un 12 kg ağırlığındaki yeni ‘GBH 12-52 DV’ ve ‘GBH 12-52 D’ kırıcı-delici modelleri üstün özellikleriyle sektörde farklılaşıyor. Yeni Bosch GBH serisi ‘12-52 DV’ ve ‘1252 D’ kırıcı ve deliciler, sahip oldukları 1700 watt motor ve 18 jul darbe gücüyle eski modellere oranla kullanıcılara en yüksek performansı sunuyor. Titreşim

124

Yapı Malzeme Ocak 2016

kontrollü veya kontrolsüz olarak sunulan iki model, özellikle yatay kırma ve delme işlemlerinde mükemmel bir sonuç çıkarıyor.Bosch’un ‘GBH 12-52 DV’ Profesyonel seri kırıcı-delici modeli, 3 kat akıllı titreşim özelliği ve sönümleme sistemi sayesinde kullanım ömründe ciddi oranda artış sağlıyor. Delme işlemi sırasında aleti 10 m/s² seviyesinde titreşim seviyesine düşürebilen Titreşim Azaltma Sistemi, kırma işlemi sırasında bunu 8 m/s² seviyesine kadar düşürüyor. Ürün yakaladığı bu oranlarla kendinden önceki modellerden yüzde 50 daha az titreşim seviyesine ulaşabiliyor. GBH 12-52 DV kırıcı-delici modeli, kullanıcılar tarafından onaylanmış çalışma süresiyle dikkat çekiyor. Ürünün kullanıcı başına performansı günlük 2 saatten daha uzun oluyor. Bu da uygulama süresince aletin yüksek çalışma verimine sahip olduğunu ortaya koyuyor. Bosch’un her iki kırıcı-delici modeli de işlem sırasında özel bir tetikleme kilidi-

ne sahip. Tetik kilidi, kullanıcılar delme modundan kırma moduna geçtikleri anda otomatik olarak aktifleşiyor. GBH 12-52 DV, ‘Turbo Power’ fonksiyonu ile en yüksek performansı garanti ederken, alet kırma modundaki rotasyon için gerekli olan enerjiyi ilave kırma gücüne dönüştürüyor. En zor uygulamalarda kullanılmak için tasarlanan, dayanıklı metal bileşenleri aletlere en uzun servis ömrünü sağlıyor. Ürünün dikkat çeken bir diğer özelliği ise işlem sırasında kömürün değişmesi gerektiğini gösteren servis ekranı. Bu özellik sayesinde kullanıcılar servis ekranından kömürün ne zaman değişmesi gerektiğini kolayca takip edebiliyorlar. Bosch Elektrikli El Aletleri, ‘Profesyonel’ seri kullanıcılarına toz emme sistemi ve aksesuarları kapsayan komple bir sistem sunuyor. Yeni serindeki 12 kg’lık kırıcı-delici ürün de bu sistemin bir parçası konumunda bulunuyor.

Ürün

Kömürsüz Motor Teknolojisiyle Artık Çok Daha Verimli... Bosch’un EC motorla (kömürsüz motor teknolojisi) tasarladığı profesyonel akülü ürün serisi yeni 18 Volt akülü darbeli somun sıkma aleti ile daha da genişliyor. EC kömürsüz motor teknolojili yeni GDS 18 V-EC 250, geleneksel kömürlü motorlu aletlere göre kullanıcılarına %30 daha uzun pil ömrü ve %100 daha uzun kullanım ömrü sunuyor. Yeni seri, dayanıklılığa ve verimliliğe yeni standartlar getiriyor.

EC motor teknolojisiyle 2 kat daha fazla kullanım ömrü Bakım gerektirmeyen ve yüksek derecede verimlilik sağlayan kömürsüz EC motor teknolojisi, şarj edilen pil başına kullanıcılara çok daha uzun sürelerde çalışma imkânı veriyor. Elektronik Motor Koruması (EMP) desteğiyle aşırı yüklemelere karşı korunan EC Kömürsüz motor teknolojisi, serideki tüm ürünlerin kullanım ömrünü 2 katına çıkarıyor. EC motor teknolojisi aynı zamanda makinelerin kompakt ve daha hafif olmasına da imkân tanıyor.

Seri böylece zor ulaşılan yerlerdeki tüm montaj, metal, ahşap veya alçıpan işlerde, çok daha rahat kullanım fırsatı tanıyor.

Kompakt, ince, hafif ve güçlü: GDS 18 V-EC 250 Professional Yeni ‘GDS 18 V-EC 250’ akülü darbeli somun sıkma aleti, 18 voltluk darbe gücü ve 250 Nm’ye kadar ileri-geri dönme torkuyla sınıfındaki diğer ürünlere göre en iyi güç ağırlık oranına sahip bulunuyor. Sadece 1,9 kg ağırlığındaki ürün, montaj işlerini yaparken çelik, metal ve makinelerde vidalama ve gevşetme işlemini yapabiliyor. Örneğin: maksimum 16 mm çapına sahip paslı vidaları ve 5,0 Ah pil ile 12mm çapında 35mm uzunluğunda 175 vidalama gerçekleştiriyor. Aynı zamanda ince saplı kompakt bir dizayna sahip ürün, ½-inch bilyeli şaft mandalı ve kare şafta uygun somun setiyle hızlı bir şekilde değiştirilebiliyor. Üst kısımda yer alan LED ışığı ise karanlık yerlerde çalışmayı kolaylaştırıyor.

Bosch Elektrikli El Aletleri, profesyonellerin hayatını kolaylaştıran ürünler sunmaya devam ediyor. Bosch’un EC motor teknolojisiyle tasarladığı ‘Profesyonel’ seri yeni GDS 18 V-EC 250 akülü darbeli somun sıkma makinesi, daha yüksek performans ve iki katına çıkan kullanım ömrüyle dikkati çekiyor.

Yapı Malzeme Ocak 2016

125

Tasarımı Ödüllü, Ölçümü Tam Açık alanda 200 metreye kadar ölçüm

Hilti, inşaat profesyonellerine sunduğu hem dış hem de iç mekân ölçümleri için ideal lazermetreleriyle dikkat çekiyor. iF Product ve Red Dot tasarım ödüllerine sahip olan Hilti Lazermetreler, Pulse Power teknolojisi sayesinde 1 mm hassasiyetinde ölçüm yapabiliyorlar.

İnşaat ve el aletleri sektörünün global jenerik markası Hilti, tasarım ödüllü lazermetre ürünleriyle her türlü ölçüme kolaylık getiriyor. Lazermetreleriyle hem dış hem de iç mekân ölçümlerine olanak sağlayan Hilti, ölçümlerde pratiklik ve güvenilir bir performans sunuyor. PD-E ve PD-I ürünlerinde Pulse Power teknolojisi kullanan Hilti, bu ürünleri sayesinde 1 mm hassasiyetinde ölçüm yapmayı mümkün kılıyor.

126

Yapı Malzeme Ocak 2016

Dış mekân ölçümleri için mükemmel bir çözüm sunan Hilti PD-E Lazermetre, 360 derece açı sensörü, dış ortam modu ve optik dürbünüyle pratik bir çalışma vadediyor. Grafik ekran ve ikonlar sayesinde ölçüm fonksiyonlarına kolay ulaşım sağlayan Hilti PD-E Lazermetre, otomatik kulakçık tanıma ve kısayol ikonlarıyla kullanım kolaylığı sunuyor. Suya ve toza dayanıklı olan Hilti PD-E Lazermetre, LED ışıkları sayesinde referans noktasını rahatlıkla görebilmeyi sağlıyor.

İç mekân ölçümleri ondan sorulur! 360 derece açı sensörü ve hassasiyeti sa-

yesinde iç mekân uygulamaları için ideal olan Hilti PD-I Lazermetre, kulakçığı sayesinde ulaşımı zor yerlere de erişim olanağı tanıyor. Sağlam ve dayanıklı yapısıyla zorlu şantiye şartlarına uyum gösteren Hilti PD-I Lazermetre ürününde çok kısa mesafelerin ölçümünde “minimum mesafe” kısıtlamasının olmaması çalışmalara kolaylık getiriyor.

Her cebe sığıyor Ölçüm işlerine pratiklik katan Hilti PD 5 Lazermetre, yeni kompakt tasarımı ile her cebe rahatlıkla sığıyor. Tek tuşla kullanım kolaylığı sağlayan Hilti PD 5 Lazermetre, otomatik arka plan ışığı ve otomatik kendini kapatma özellikleriyle tercih sebebi.

Ürün

Ankraj Uygulamaları için Hilti’den Yeni Çözüm İnşaat ve el aletleri sektörünün jenerik markası Hilti, yeni HIT HY-170 Kimyasal Dübel ürünüyle sektöre yepyeni bir çözüm sunuyor. Bu çok yönlü ve VOC (Uçucu Organik Madde) içermeyen kimyasal dübel, farklı ana malzemeler üzerinde ve geniş sıcaklık aralığında eşsiz güvenilirlik sağlıyor. Sağlık ve güvenlik standartları göz önüne alınarak özel olarak üretilen Hilti HIT HY-170 Kimyasal Dübel, ETA tarafından onaylı performansıyla maksimum güvenlik için tercih sebebi.

Farklı uygulamalara onaylı çözüm Hilti HIT HY-170 Kimyasal Dübel, ankraj dizaynının gerekli olmadığı durumlarda güvenlik, kullanım kolaylığı ve güvenilirlik için optimum fayda sağlıyor. ETAG (Avrupa Teknik Onay Klavuzu) 001 kısım 5’e göre 2 farklı sıcaklık aralığında, çatlaklı ve çatlaksız betonda standart ankraj elemanları ile onaylı olan HIT HY-170 Kimyasal Dübel, sistem ETAG 029’a göre dolu ve boşluklu tuğlalarda, ayrıca EAD (Avru-

pa Değerlendirme Dokümanı) 33008700-0601’e göre filiz ekimi uygulamaları için de onaylı olmasıyla dikkat çekiyor. Hilti HIT HY-170 Kimyasal Dübel, metal merdiven, korkuluk, gölgelik ya da boru montajından dolu-boşluklu tuğlaya yapılan ankrajlara ya da filiz ekimlerine kadar bütün uygulamalarda rakipsiz çok yönlülük sunuyor. Hilti’nin kapsamlı uygulama tabancaları, ankraj rotları ve tuğla ankraj aksesuarları ile uyum gösteren Hilti HIT HY-170 Kimyasal Dübel, minimum kimyasal ile maksimum ankraja olanak sağlıyor.

Kontrollü uygulama… Kimyasal dübel uygulamalarında kullanılan Hilti’nin HDE 500-A Akülü Uygulama Tabancası, hızlı ve ekstra efor gerektirmeyen uygulamaya imkan tanıyor. Kimyasal dozaj kontrolü sağlayan Hilti HDE 500-A Akülü Uygulama Tabancası, bu dozaj ayarlama fonksiyonu sayesinde sıkılacak kimyasal miktarını en doğru şekilde ayarlamayı mümkün kılıyor.

Hilti, günlük ankraj uygulamalarına kolaylık getiren yeni HIT HY-170 Kimyasal Dübel ürününü piyasaya sundu. Sağlık ve güvenlik standartları baz alınarak üretilen Hilti HIT HY-170 Kimyasal Dübel, ETA (Avrupa Teknik Onayı) tarafından onaylı performansıyla maksimum güvenlik sunuyor.

Yapı Malzeme Ocak 2016

127

Fuar

Yapı sektörü, 2016’da İstanbul, Ankara ve İzmir’de Yapı Fuarları – Turkeybuild’de buluşuyor! Türk yapı sektörünün uluslararası buluşma noktası Yapı Fuarları – Turkeybuild 2016 takvimi açıklandı… Yapı dünyası bu fuarlarda buluşuyor! Rakamlarla Yapı Fuarları - Turkeybuild: •39 yıllık bir dünya markası •Yılda 180.000 ziyaretçi, 1.850 katılımcı firma •3 fuarda 21.875 ürün, 6.868 marka •Toplam 131.500 m2 kapalı ve açık fuar alanı •İş Geliştirme Platformu Etkinlikleri’yle

sektöre her yıl yeni pazarlar YEM Fuarcılık tarafından 39 yıldır düzenlenen Yapı Fuarları – Turkeybuild; yerli ve yabancı, yapı sektörüne yön veren tüm firmaların, sektör profesyonelleriyle 2016 yılında da buluşma noktası olacak. Yapı sektöründe en son yenilik, ürün ve hizmetlerin sergilendiği fuarlar, “İş Geliş-

tirme Platformu” etkinlikleriyle sektöre yeni pazarlar, yeni iş ve işbirliği fırsatları sunmaya devam edecek. Yapı Fuarları - Turkeybuild, Türkiye ekonomisinin ve yapı sektörünün odağında yer alan üç büyük kent; İstanbul, Ankara ve İzmir’de düzenleniyor.

YAPI FUARLARI – TURKEYBUILD 2016 Takvimi: 39. YAPI FUARI – TURKEYBUILD İSTANBUL 10 – 14 Mayıs 2016, (Salı - Cumartesi) Tüyap / Büyükçekmece 39. YAPI FUARI – TURKEYBUILD İSTANBUL 10 – 14 Mayıs 2016, (Salı - Cumartesi) Tüyap / Büyükçekmece Dünyanın beş büyük yapı fuarından biri… 39 yıldır aralıksız düzenleniyor… “Türkiye’nin de içinde bulunduğu Balkanlar, BDT ülkeleri, Orta Doğu ve Kuzey Af-

rika’yı kapsayan bölgenin en büyük yapı malzemeleri fuarı” İş Geliştirme Platformu Etkinlikleri, Konuk Ülke Projesi ile sektöre yeni pazarlar yaratıyor… Rakamlarla Fuar: 14 Salon, 100.000m2 açık ve kapalı alanda, 1.250 katılımcı firma-

ya ait 18.640 ürün, 3.710 marka, 111.000 ziyaretçi… 98 ülkeden 8.063 yabancı ziyaretçiyi fuara getiren “Uluslararası Alım Heyeti Organizasyonları” ve “Ulusal Alım Heyetleri Organizasyonu”yla Türkiye genelinden katılım sağlayan profesyonel ziyaretçiler…

29. YAPI FUARI – TURKEYBUILD ANKARA 20 - 23 Ekim 2016, Congresium, ATO Kongre ve Sergi Sarayı Türk Yapı Sektörünün Bölgedeki En Büyük Buluşması… 29 yıldır aralıksız düzenleniyor… İş geliştirme platformu etkinlikleri ile

sektöre yeni pazarlar yaratıyor… Rakamlarla Fuar: 12.000 m2 alanda, 200 katılımcı firmaya ait 1.361 ürün, 1.284 marka, 30.000 ziyaretçi…

“Ulusal Alım Heyetleri Organizasyonu”yla Türkiye genelinden katılım sağlayan profesyonel ziyaretçiler…

22. YAPI FUARI – TURKEYBUILD İZMİR 3 –6 Kasım 2016, fuarizmir Türk Yapı Sektörünün Ege ve Akdeniz Bölgeleri’ndeki En Büyük Buluşması 22 yıldır aralıksız düzenleniyor… İş geliştirme platformu etkinlikleri ile sektöre yeni pazarlar yaratıyor… Rakamlarla Fuar: 19.500 m2 alanda, 350 katılımcı firmaya ait 1.874 ürün, 1.502 marka, 30.195 ziyaretçi… “Ulusal Alım Heyetleri Organizasyonu”yla

Türkiye genelinden katılım sağlayan profesyonel ziyaretçiler… Yapı Fuarları – Turkeybuild, YEM Fuarcılık’ın yapı sektöründeki 39 yıllık profesyonel deneyimini ITE Group Plc’nin sağladığı güçlü küresel ağ ile birleştirerek fuar katılımcılarına ve sektöre yeni iş fırsatları yaratılmasına katkıda bulunmayı sürdürecek. Yapı Fuarları –

Yapı Fuarı - Turkeybuild 2016 Fuar Takvimi 39. Yapı Fuarı – Turkeybuild İstanbul 10 - 14 Mayıs 2016 29. Yapı Fuarı – Turkeybuild Ankara 20 - 23 Ekim 2016 22. Yapı Fuarı – Turkeybuild İzmir 3 – 6 Kasım 2016

128

Yapı Malzeme Ocak 2016

Turkeybuild; üretici firmalara, meslek odalarına, üniversitelerin mimarlık, mühendislik bölümlerine, sivil toplum örgütlerine, kamu kuruluşlarına ve sektör yayınlarına da ev sahipliği yapacak ve düzenlenecek konferans, seminer, sergi vb. etkinlik programları ile yapı dünyasına ışık tutmaya devam edecek.

Ürün

Wintertech ile İnşaatlar (-10) °C’de Bile Durmayacak Yapı kimyasalları sektörünün lideri Kalekim, (-10) °C’de dahi yapılara uygulama imkanı sağlayan yenilikçi ürünü ‘Wintertech’ ile zorlu kış şartlarında bile inşaatların durmaması için mükemmel bir çözüm sunuyor.

Kalekim, köklü Ar-Ge tecrübesiyle geliştirdiği yenilikçi ürünlerini, ‘teknik çözüm’ konseptiyle tüketici ve profesyonellerin kullanımına sunmaya devam ediyor. Zorlu kış koşullarında dahi yapılara uygulama imkanı sağlayarak bir ilke daha imza atan Kalekim’in geliştirdiği ‘Wintertech’ tekno-

130

Yapı Malzeme Ocak 2016

lojisi, artık kışın işe ara verilmesi, ortamın ısıtılmaya çalışılması gibi zorunlulukları ortadan kaldırıyor.

Güçlü çözümler Kış aylarında çimento esaslı ürünler ile birlikte güçlü çözümler sunan Wintertech,(-10)°C’de dahi kullanım imkanı sağlıyor. Çimento esaslı ürünler (+5)°C (+35)°C arasında uygulanabiliyorken, Kalekim’in geliştirdiği Wintertech teknolojisi ile üretilen yüksek performanslı seramik yapıştırıcısı 1056 Profesyonel ve gazbeton örgü harcı 1058 Technoblock ürünleri, (-10)°C - (+23)°C arasında rahatlıkla kullanılabiliyor.

Artık şantiyelerde işe ara vermek yok Ürün gamını, sektördeki trendleri ve tüketici ihtiyaçlarını gözeterek yeni çözümler ile genişleten Kalekim, Wintertech ile sıcaklığın düştüğü kış şartlarında şantiyelerin durmasının önüne geçerek, inşaat projelerinin hızla tamamlanmasına katkıda bulunuyor.

HP Entegre MFP ile Geniş Formatlı Yazıcıyı Yeniden İcat Etti Genişletilmiş ürün portföyü, mimarlık, mühendislik ve inşaat sektörü profesyonellerinin ofislerini şantiye sahasına taşıyor. Kaliteli baskı, kopyalama ve tarama imkânı sunan yeni geniş formatlı yazıcı çözümlerinin arasında, pazardaki en kompakt ve en ekonomik yazıcı da yer alıyor.

132

Yapı Malzeme Ocak 2016

HP, HP DesignJet T830 Multifunction Yazıcı (MFP) ve HP DesignJet T730 Yazıcı’nın da aralarında bulunduğu beş yeni HP DesignJet teknik yazıcıyı 30 Kasım’dan itibaren piyasaya süreceğini duyurdu. Mimar, mühendis ve inşaat (AEC) profesyonellerinin baskı, tarama ve kopyalama alışkanlıklarını kökten değiştiren yeni geniş formatlı yazıcılar, zorlu şartlara dayanıklı özel tasarımlarıyla hem ofis ortamlarında hem de şantiye sahalarında iş süreçlerini hızlandırıyor ve kolaylaştırıyor. Yeni ürünlerle ilgili açıklama yapan HP Başkan Yardımcısı ve Geniş Formatlı Yazıcılar Birimi Genel Müdürü Xavier Garcia, “AEC profesyonelleri ve tasarımcılar, hareket halindeyken bile, baskısı alınmış planlar ve çizimler üzerinde değişiklik yapabiliyorlar. HP’nin yenilikçi geniş formatlı

yazıcıları ve MFP yazıcıları, yeni nesil özellikleri ve mobil baskı kabiliyetleriyle AEC sektörlerinde çalışan profesyonellerin her türlü baskı ihtiyacını karşılıyor. Her an, her yerden baskı imkânı sunan yeni yazıcılar, ekipler arasındaki uyumu ve işbirliğini de büyük ölçüde artırıyor” dedi.

Günümüzün “mobil” inşaat profesyonelleri için yeni nesil geniş formatlı yazıcılar İnşaat profesyonelleri, ana müteahhitler ve bilgisayar destekli tasarım (CAD) yapan ekipler için ideal bir çözüm olan HP DesignJet T830 MFP piyasadaki en ekonomik, en kompakt ve en taşınabilir geniş formatlı MFP yazıcısı. Boyut olarak piyasadaki diğer geniş formatlı MFP yazıcıların yarısı kadar olan ve HP

Ürün

DesignJet T730 Printer kadar yer kaplayan MFP, yıpranmaya dayanıklı tasarımıyla zorlu çalışma alanları ve şantiye sahaları için ideal bir kullanım sunuyor. Yazıcının ön paneli ve içindeki yerleşik tarayıcı uzatılarak tabletten kumanda edilebiliyor. HP DesignJet T830 MFP yazıcıyla pek çok ortak özelliğe sahip olan HP De-

signJet T730 Yazıcı ise: • Artırılmış hız ve kullanım kolaylığı ile sadece 25 saniyede yüksek kalitede A1/D-boyutu baskı almayı sağlar. • Yarı boyutlu çizimler için 13 inç genişliğe kadar baskı alınmasını sağlayan otomatik sayfa besleyici, kâğıt israfını önler ve baskı kesme için ek işgücü gereksinimini ortadan kaldırır.

• Eksen dışı mürekkep dağıtımı özelliği, 40 ila 300 ml arasındaki kartuş boyutlarını destekleyerek müşterilerin farklılaşan ihtiyaçlarına yanıt verir, farklı kullanım profillerine uyum sağlar. Yoğun kullanım olmayan ortamlarda ise, son kullanma tarihi ve yüksek maliyet gibi sorunları ortadan kaldırır.

Yapı Malzeme Ocak 2016

133