Yapı Malzeme Subat'16 by yapı malzeme

Sat覺n Almay覺n

Kiralay覺n! hafif

kolay kurulum

defalarca kullan

İmtiyaz Sahibi Magazin Gazetecilik İç ve Dış Tic. Ltd. Şti. adına H. Ferruh Işık Genel Müdür Mehmet Söztutan mehmet.soztutan@img.com

Reklam Müdürü Hakan Girgin hakan.girgin@img.com.tr Yayın Editörü Tarık Oral tarik.oral@img.com.tr Art Direktör İsmail Gürbüz ismail.gurbuz@img.com.tr Grafik Tasarım Sami Aktaş sami.aktas@img.com.tr Sorumlu Müdür Cüneyt Aktürk cuneyt.akturk@img.com.tr Dış İlişkiler Müdürü Yusuf Okçu yusuf.okcu@img.com.tr Kurumsal İletişim Müdürü Ebru Pekel ebru.pekel@img.com.tr Muhasebe ve Finans Müdürü Mustafa Aktaş mustafa.aktas@img.com

Abone İsmail Özçelik ismail.ozcelik@img.com.tr CTP-Baskı İhlas Gazetecilik A.Ş. Merkez Mahallesi 29 Ekim Cad. İhlas Plaza No:11 A / 41 Yenibosna-Bahçelievler/İstanbul Tel: 0 212 454 30 00 Adres Evren Mahallesi Bahar Caddesi Polat İş Merkezi B Blok No:3 Kat:1 Güneşli - Bağcılar İSTANBUL / TURKEY Tel : +90 212 604 51 00 Fax : +90 212 604 51 35

Süper lig heyecanı Unicera’da yaşanacak! Türk ekonomisinin lokomotifi olan inşaat ve gayrimenkul sektörü, yoğun ve başarılı bir dönemden geçiyor. Yoluna süratle devam eden sektör, yeni arayışlara yönelen yatırımcıların da iştahını kabartıyor. Ülkemizin sahil şeridi ve mega kentlerine büyük ilgi gösteren yabancı yatırımcılar ise, Türk inşaat sektörüne olan güvenlerini yapmış oldukları milyon dolarlık yatırımlar ile sergiliyorlar. Özellikle İstanbul’un her iki yakasında hayata geçirilen pek çok işyeri ve konut projesi, sektörün alt bileşenlerine istihdam sağlarken, ev sahibi olmak isteyenlere de cazip ödeme imkanları oluşturuyor. Sektörün sürekli büyümesinin yanı sıra tüketicinin kalite, konfor ve estetik beklentilerinin her geçen gün artması, sektör bileşenlerini de kendi içinde farklılaşmaya zorluyor. Bu sayımızda bizler, tüketicinin en çok ilgisini çeken banyo, mutfak ve seramik alanlarına yoğunlaştık. Gerek hizmet gerekse ürün anlamında gerçekleşen en son yenilikler ve projeler hakkında bir dosya çalışması gerçekleştirdik... 23-27 Şubat tarihlerinde gerçekleşecek olan Unicera Fuarı’nda özellikle rekabetin yoğun yaşandığı yukarıda da bahsettiğim bu üç alanın oyuncuları bir araya gelecek. Fuar süresince trendlerin birbirini kovaladığı, ürünlerin kıyasıya yarıştığı ve zihin dünyamızda artık kendisini kabul ettiren ‘süreklilik’ ve ‘yenilenebilirlik’ kavramlarının daha da somutlaşacağı bir atmosfer oluşacağı kanısındayım... Şimdiden tüm katılımcılar için hayırlı bir fuar olmasını diliyorum. Önümüzdeki sayılarda da, şahsım için ilk olan bu sayıdaki gibi aynı heyecan ile görüşmek üzere... Saygılarımla...

Tarık Oral

12- Türkiye Müteahhitler Birliği Ankara’da Gazetecilerle Buluştu 16- İZODER: “Enerji verimliliğinde hamle sırası Türkiye’de” 28- Zorlu projelerin güvenli adresi: ‘DOKA’ 42- Mantolama Zorunlu Hale Geliyor 54- Suudi Arabistan’dan lisans alan ilk ve tek Türk firması 72- Rigips Türkiye Ulusal Alçı Yarışması! 82- Ege Seramik, Unicera Fuarı’nda! 86- Herkes için mükemmel ürün idevit 94- Unicera’da Seramiksan Farkı Yaşanacak 104- AE Mimarlık Ahmet Erkurtoğlu: “Önce iğneyi kendine, sonra çuvaldızı başkasına batır”

ABS YAPI...................................................... 7 - 25 ARAGONİT..........................................................61 ARMUTLU ....................................................... 133 BAUMIT..............................................................53 BORU FUARI........................................................6 BRAAS................................................................75 ÇAĞDAŞ.............................................................77 CERAMIX......................................................... 119 ÇİMSA................................................................39 DENİZEVİ.NET................................................. 155 DOKA.................................................... ÖN KAPAK EGE SERAMİK ...................................................83 EGE VİTRİFİYE....................................................85 HENKEL.....................................................46 - 47

HES ...................................................................67 HP..................................................... ARKA KAPAK İDEVİT.................................................................91 İHLAS KOLEJİ.................................................. 151 İHLAS PAZARLAMA......................................... 156 INKJET MAGAZINE......................................... 158 INTEK..............................................................2 - 3 İSG AVRASYA.................................................. 143 KARKİM.............................160 - ARKA KAPAK İÇİ KİLSAN...............................................................73 KİPTAŞ...............................................................31 KUZULUK........................................................ 131 LAYHER........................................................ 5 - 19 MAPEI.............................................................. 115

NPLUS BANYO................................................ 101 ÖZLER...............................................................8-9 PAREX............................................................. 111 PERI............................................1 - ÖN KAPAK İÇİ SERAMİKSAN....................................................95 SESA................................................................ 141 SOLAREX..............................................................4 TÜRKİYE GAZETESİ........................................ 147 UNICERA 2016............................................... 137 VOLİ TURİZM................................................... 153 YAPI FUARI...................................................... 139 YAPIMALZEME.CO.TR..................................... 157

Türkiye Müteahhitler Birliği Ankara’da Gazetecilerle Buluştu Türkiye Müteahhitler Birliği Yönetim Kurulu, Ankara’da gazetecilerle bir araya geldi. TMB Başkanı Mithat Yenigün, 64. kuruluş yıldönümünü kutlamaya hazırlanan birliğin, 142 üyesiyle Türkiye ekonomisinin lokomotifi olduğunu vurguladı. İnşaat sektörünün en köklü meslek kuruluşu ve kar amacı gütmeyen sivil toplum örgütü Türkiye Müteahhitler Birliği’nin 64. Kuruluş Yıldönümü Resepsiyonu Ankara’da gerçekleşti. Genel Merkez binasında TMB Yönetim Kurulu Başkanı Mithat Yenigün’ün ev sahipliğinde gerçekleştirilen ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, Ekonomi Bakanı Mus-

Yapı Malzeme Şubat 2016

tafa Elitaş ile yabancı misyon temsilcilerinin katıldıkları davette, sektörün önde gelen firmalarının yöneticileri, bürokrasi, iş dünyası ve medya temsilcileri TMB’nin 64. yılını kutlamak için bir araya geldi. Türkiye Müteahhitler Birliği’nin 142 üyesiyle yurtdışında Türk müteahhitlerinin yaptığı işlerin yüzde 90’ını, yurtiçindeki altyapı taahhüt işlerinin ise yüzde 70’ini gerçekleştirdiğini vurgulayan Yönetim Kurulu Başkanı Mithat Yenigün, “TMB, kurulduğu 26 Ocak 1952 tarihinden bu

Mithat Yenigün

yana yurtiçinde inşaat sektörünün gelişiminde ve yurtdışı müteahhitlik hizmetlerinin bu noktaya gelmesinde çok önemli bir rol oynadı” dedi. Yenigün’ün konuşmasında öne çıkan başlıklar ise şu şekildeydi;

Türkiye, tüm dünya inşaat sektörüne liderlik ediyor Türk müteahhitlik firmalarınca 1972’den 2015 sonuna kadar 107 ülkede üstle-

Sektörel

Mehmet Şimşek

nilen 8 bin 662 projenin toplam bedeli 322 milyar ABD Doları’na ulaştı. Dünya pazarına damga vurmak ve tam 8 yıldır Çin’den sonra dünya ikincisi konumunda bulunmak bizim için büyük gurur kaynağıdır.

Dünya müteahhitlerinin başında bir Türk var Türk inşaat sektörü, uluslararası arenadaki etkinliğini hızla arttırmaya devam ediyor. TMB Başkan Vekilimiz Emre Aykar, bir yılı aşkın süredir dünya inşaat sanayinin en yüksek temsil organı CICA’nın başında başarıyla görev yapıyor.

Dünyada aranan markayız Uluslararası arenada Türkiye müteahhitlerinin kalite algısı çok iyi bir noktaya yükseldi. Üyelerimiz bugün, sadece inşaat ve müteahhitlik alanında değil, inşaat malzemeleri üretiminden, enerji, turizm, sağlık ve ulaşım sektörlerine kadar uzanan geniş bir yelpazede faaliyetlerini dünya çapında sürdürüyor; hatta artık bu alanlarda birer yatırımcı ve işletmeci olarak da yer alıyor.

Proje büyüklüğü ortalaması 125 milyon dolar Yurtdışında alınan işlerin çapı büyüdü. Ortalama proje büyüklüğü 125 milyon Doları aştı.

Yeni hükümetin desteğiyle türkiye’yi daha ileriye taşıyacağız Seçim sonrası başlayan yeni dönemde, biz Türkiye’nin lokomotif sektörü olarak üzerimize düşeni yapmaya devam edeceğiz. Türk inşaat sektörünün uluslararası arenadaki etkinliğini daha da hızla artırmak için daha çok çalışacağız. Yeni hükümetimizin de desteğiyle Türkiye ekonomisini daha ileri noktalara taşıyacağız.

Kıbrıs’ta çok iş var Çözüm sonrası Kıbrıs’ta yapılacak çok işler var. Uzun süre atıl kalmış yerler var. Turizm hamlesi yapılabilir. Akdeniz’de birçok ülke doğalgaz arıyor. Doğalgazın Avrupa’ya ulaşmasını sağlayacak en kısa yol Türkiye üzerinden boru hattı yapılmasıdır. Sadece Maraş’ta 20-30 milyar Euro’luk bir potansiyel değerlendirilebilir. Türkiye müteahhitleri olarak uluslararası arenada kazandığımız birikimi aktararak Kıbrıs’ın kalkınmasını hep birlikte sağlayabiliriz. Bize hem coğrafi hem manevi olarak çok yakın bir ülkeyle işbirliği yapmamız zaten geç kalmış bir durumdu.

“Finansman desteğiyle başarılarımız katlanacaktır” 8 yıldır dünyanın en büyük uluslararası müteahhitleri listesinde Türkiye’yi ikinci sıraya taşıyan 43 firmadan 38’inin TMB üyesi olduğunun altını çizen Yenigün, “TMB, inşaat sektörünün ufkunun açılmasına, sektörün sorunlarının paylaşılmasına ve çözüm yollarının bulunmasına katkı sağlamış, önerilen çözümlerin hayata geçirilmesi için çaba sarf etmiş, 64

yıldır önemli bir rol üstlenmiştir” diye konuştu. Yenigün, “Dünya’nın 107 ülkesinde rakiplerimizle başarıyla rekabet ediyor, uluslararası kalitede büyük ölçekli ve uzmanlık gerektiren projeleri zamanında hayata geçiriyoruz. Bu noktada bize destekleri için Eximbank’a teşekkürü borç biliriz. Ancak hala en büyük eksiğimiz finansman kaynağıdır. Yeni pazarlarda finansman desteği sağlanabilirse, pazar payımız katlanarak büyüyecektir” şeklinde konuştu.

“Hükümet olarak müteahhitlerimizle gurur duyuyoruz” Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, TMB’nin gösterdiği performansa dikkat çekerek, “Hükümet olarak müteahhitlerin başarılarıyla gurur duyuyoruz. Hükümet olarak her zaman yanlarındayız. Yakın pazarlarda jeopolitik gerginlikler, uzak pazarlarda ise enerji fiyatlarının etkisiyle sıkıntılar yaşanabiliyor. Ancak olumlu ya da olumsuz konjonktürler kalıcı değildir. Önemli olan esnek ve dinamik tepkilerin verilmesidir” diye konuştu.

Yapı Malzeme Şubat 2016

MÜSİAD 92. Genel İdare Kurulu’nda ‘Kentsel Dönüşüm ve Şehirlerin Ruhu’ Konuşuldu

“Yeni İmar Kanunu Çok Yakında Mecliste” Müstakil Sanayici ve İş Adamları Derneği (MÜSİAD), 92’inci Genel İdare Kurulu toplantısını Adana’da düzenledi. Kentsel dönüşümden imar kanununa, inşaat sektörünün sorunlarından çözüm önerilerine kadar birçok konu masaya yatırıldı. Toplantıda konuşan Çevre ve Şehircilik Bakan Yardımcısı Mehmet Ceylan, yeni imar kanunu ile mevzuat hazırlıklarında sona gelindiğini ve çok yakında Meclise sunulacağını bildirdi.

Yapı Malzeme Şubat 2016

MÜSİAD’ın iki ayda bir farklı bir şubenin ev sahipliğinde gerçekleştirdiği Genel İdare Kurulu toplantılarının 92’incisi, 12-13 Şubat tarihlerinde Adana Sheraton Otel’de düzenlendi. Her defasında farklı bir konunun; yetkili isimlerle işlendiği Genel İdare Kurulu toplantısının bu kez ki konusu, ‘Kentsel Dönüşüm ve Şehirlerin Ruhu’ oldu. MÜSİAD, toplantı için ‘Kentsel Dönüşüm’, ‘İmar Kanunu/Mevzuatı ve Uygulamaları’ ve ‘Çevre ve Şehircilik Bakanlığının Yerel Yönetimlerle/TOKİ ile Koordineli Yürütmesi Talep Edilen Hususlar’ olmak üzere 3 ana başlık altında bir çalışma raporu hazırladı. Bakanlık yetkililerine sunulan raporda ‘Konut Sektörünün Genel Sorunları ve Çözüm Önerileri’ ile ilgili özel bir bölüm oluşturuldu.

“Rapor Bakanlığımıza Katkı Sağlayacak” Toplantının akşam yemeğinde konuşan ve MÜSİAD’ın Türkiye’nin kardeşlik anlayışına her zaman destek olduğunu kaydeden Çevre ve Şehircilik

Bakanı Fatma Güldemet Sarı, “Saygın bir siyaset anlayışının ancak sağlam bir ekonomik kalkınmayla gerçekleşebileceğini çok iyi biliyoruz. MÜSİAD olarak; Türkiye’nin ekonomik kalkınma ve büyümesi alanında büyük bir yükü taşıdınız. Kurulduğunuz günden bu yana; gerek bir sivil toplum kuruluşu olarak gerekse insani hedeflerinizle Türkiye’ye yeni bir soluk getirdiniz” dedi. Sarı, MÜSİAD’ın hazırladığı raporun bakanlık çalışmalarına da önemli katkı sağlayacağının altını çizdi.

“Kentsel Dönüşüm Fonu Kurulmalı” KONUTDER, GYODER ve İNDER gibi inşaat sektörünün önde gelen derneklerinin de katkısıyla hazırladıkları raporun önemine dikkat çeken MÜSİAD Başkanı Nail Olpak, “Ülke ekonomimizin lokomotif sektörlerinden inşaat sektörünün en önemli konularını 92’inci Genel İdare Kurulumuzda bakanlığımıza aktarma ve değerlendirme fırsatı bulduk. “Kentsel Dönüşüm”,

Aktüel ‘İmar Kanunu/Mevzuatı ve Uygulamaları’ vez ‘Çevre ve Şehircilik Bakanlığının Yerel Yönetimlerle/Toki ile Koordineli Yürütmesi Talep Edilen Hususlar’ olmak üzere 3 ana başlık altında bir çalışma raporu hazırladık. Bakanlık yetkililerimize sunduğumuz raporda; kentsel dönüşümde ekonomik, sosyal ve kültürel boyutların genellikle dikkate alınmadığını, Kentsel Dönüşüm Fonu adı altında bir kamu fonu oluşturulması ve kentsel dönüşüm olgusunun asıl amacının ne olduğu vatandaşa iyi anlatılması gerektiğini vurguladık. 3194 sayılı imar kanununun günümüz ihtiyaçlarına cevap vermediğini ve kanunun yeniden düzenlenerek imar değişikliklerinin kamu vicdanını zedele yen, kişilere özel değerlendirmelerden arındırılması gerektiğini belirttik” şeklinde konuştu. Olpak, rapora bakanlık ile yapılacak istişarelerle son şeklinin verileceğini söyledi. Raporda ‘Konut Sektörünün Genel Sorunları ve Çözüm Önerileri’ ile ilgili özel bir bölüm oluşturduklarını belirten Olpak, “Yerel yönetimler, kentsel dönüşümün, gerek karar alma sürecinde, gerekse uygulama safhalarında, kentsel kültür mirasını korumak ve gözetmek üzere, uzmanından yönetime, meslek odaları temsilcileri ve özel şahıslara dek uzanan ‘Danışma Kurulu’ niteliğinde bir katılım

grubu ile işbirliği içinde çalışmalı, onların görüşleri doğrultusunda hareket etmelidirler” dedi. Olpak, kentsel dönüşümde yöresel mimarinin özendirilmesi gerektiğinin altını çizdi.

“Yeni Kanun Çok Yakında Mecliste” Toplantıya katılan ve raporun Çevre ve

Şehircilik Bakanlığı çalışmalarına katkı sağlayacağını belirten Çevre ve Şehircilik Bakan Yardımcısı Mehmet Ceylan, kentsel dönüşümde önemli aşamalar kat edildiğini belirtti. Ceylan, yeni imar kanunu ve mevzuatların hazırlıklarında sona gelindiğini ve çok kısa zaman içinde meclise sunacaklarını söyledi.

Yapı Malzeme Şubat 2016

İZODER Başkanı Tayfun Küçükoğlu:

“Enerji verimliliğinde hamle sırası Türkiye’de” İZODER Başkanı Tayfun Küçükoğlu, “Gelişmiş ülkeler uzun yıllar önce başlayan yalıtım seferberliği ile epey yol aldı. Şimdi hamle sırası bizde, bu farkı kapatmalıyız. Binalarda tüketilen enerjinin israf edilmemesi için 2018 yılına kadar 5 milyon konutun ısı yalıtımı yapılmalı. Böylece Türkiye’nin cari açığı, yalıtım ile 10 milyar dolar azaltılabilir” dedi.

Yapı Malzeme Şubat 2016

İZODER (Isı Su Ses ve Yangın Yalıtımcıları Derneği) Yönetim Kurulu Başkanı Tayfun Küçükoğlu, ‘Enerji Verimliliği Haftası’ dolayısıyla yaptığı açıklamada, “Enerji verimliliğinde AB normlarına ulaşmak, Türkiye’nin hayati hamlesi olacaktır. Özellikle ekonomik ve sosyal hedeflerimiz için enerji verimliliği konusunda gerekli adımları atmak bizim öncelikli sorumluluk ve zorunluluğumuzdur” diye konuştu.

Isı yalıtımı ile hem ekonomik hem çevresel katkı Bugün Türkiye’nin, ısı yalıtımı sektöründe Avrupa’nın en büyüğü olduğunu vurgulayan Tayfun Küçükoğlu şunları söyledi: “Türkiye’de, sadece 2014 yılında yapılan 65

milyon metrekare mantolamadan 700 bin hane yararlandı ve hane halkı enerji harcaması 650 milyon TL azalırken, 1,2 milyon ton karbondioksit eşdeğeri sera gazında da azalma (Bolu Ormanları’nın yüzde 90’ının bir yılda soğurduğu karbondioksit karşılığı) sağlandı. Ayrıca tüm bu mantolama çalışmaları ile sektör 900 milyon TL ciroya ulaşırken, 500 milyon metreküp (yaklaşık 500 milyon TL) daha az enerji ithalatı gerçekleşti.”

Enerji verimliliğinde almamız gereken uzun bir yol var Türkiye’nin enerji verimliliğinde bulunduğu konumu değerlendiren Tayfun Küçükoğlu, “Enerji verimliliği konusunda en sık kullanılan göstergelerden biri enerji yoğunluğudur. Enerji yoğunluğu genellikle bir ülkede 1000 dolarlık Gayri Safi

Sektörel

Tayfun Küçükoğlu

tüketmiş. Bu rakamlar bize Türkiye’nin enerji verimliliği konusunda alması gereken uzun bir yol olduğunu gösteriyor. Binalarda ısı yalıtımı ile sağlanabilecek yüzde 50 tasarruf da, bu alanda atılacak en önemli ve öncelikli adım olarak karşımıza çıkıyor” dedi.

Artan enerji talebinin gelişimine engel olunmamalı

Milli Hasıla (GSMH) elde etmek tüketilen enerji miktarı olarak tarif edilir. Rakamsal bazda Türkiye’nin enerji yoğunluğunun gelişen teknoloji ve ısı yalıtımı gibi uygulamaların yaygınlaşması sonucu bir azalma trendi içerisinde olduğunu görsek de, bu azalmanın yeterli seviyede olmadığını söyleyebiliriz. Örneğin 2011 yılında Türkiye 1000 dolarlık GSMH elde etmek için 145 kiloTEP (Ton Eşdeğer Petrol) enerji tüketirken, Almanya aynı yıl 83, Japonya ise 78 kiloTEP enerji

Türkiye’nin, yıllık 75 milyar dolar enerji tüketiminin yüzde 72’sini ithal kaynaklar ile karşıladığının altını çizen Tayfun Küçükoğlu, “Bu oran Avrupa’da yüzde 51’dir. Türkiye’nin yüzde 72’lik ithal enerji oranını, G20 içerisindeki gelişmekte olan ülkeler ile karşılaştırdığımızda, Türkiye’yi yüzde 28’lik oran ile Hindistan’ın, yüzde 11’lik oran ile ise Çin’in takip ettiğini görüyoruz. Bu rakamlar şunu ifade ediyor; Türkiye enerjide dışa bağımlı bir ülke, ancak Türkiye’nin rekabet içerisinde olduğu ülkeler için enerjide dışa bağımlılık bir sorun değil. Bu koşullar altında Türkiye’nin bu ülkeler ile rekabet edebilmesi, Avrupa, Orta Doğu ve dünya pazarlarında rekabetçi kalabilmesi için mutlak suretle enerji verimliliğinde çıta atlayarak, artan enerji talebini kontrol altında tutması ve enerji talebimizin gelişimine engel olmaması zorunludur” diye konuştu.

Binalarda tüketilen enerjinin yüzde 80’i ısıtma-soğutma için harcanıyor Türkiye’deki binaların ısı yalıtımlı hale gelmesi ile Türkiye’nin toplam enerji faturasını yaklaşık yüzde 15 azaltmanın mümkün olduğunu belirten Tayfun Küçükoğlu, “Enerji verimliliğindeki en kritik konu 2014 yılında 56 milyar dolar olarak bildirilen birincil enerji tüketiminin yüzde 37’sinin binalarda gerçekleşmesidir. Binalarda tüketilen enerjinin yaklaşık yüzde 80’i ise ısıtma-soğutma için harcanıyor. Toplam tüketimimizde en yüksek paya sahip binalarda ısı yalıtımı ile elde edilecek bir tasarrufa, günümüzde sanayi ve ulaşım sektörleri dahil, aynı yatırım maliyeti ve amortismana sahip hiçbir başka yöntem ile ulaşmak mümkün görünmüyor. Bu konuya tüketici gözüyle bakıldığında da, benzer şekilde büyük bir verimlilik fırsatı ortaya çıkıyor. Güvenlik ve konforu arttırmanın yanı sıra, ısı yalıtımı ile enerji tüketimi ve doğalgaz faturalarında yüzde 50’ye varan tasarruf elde etmek, bu amaçla yatırılan bedelin sağladığı tasarruf ile 3-4 yıl içerisinde kendisini geri ödemesini ve sonrasında da kazandıran bir yatırıma dönüşmesini sağlamak mümkün” şeklinde konuştu.

Daha az enerji ile daha çok iş yapmak mümkün Türkiye’nin, enerji verimliliği hedeflerine ulaşmak için tüm olanaklara sahip olduğunu belirten Tayfun Küçükoğlu, sözlerini şöyle tamamladı: “Daha az enerji ile daha çok iş yapacağımıza ve gelişmiş ülkelerin enerji verimliliği seviyesine ulaşacağımıza inanıyorum. Milli gelirdeki yükselişe bağlı olarak kamuoyu bilinçlendiği zaman tüm yalıtım branşları da hızla gelişecek. İZODER olarak, binalarda çağdaş yaşam koşullarının ancak yalıtımla sağlanabileceğini kamuoyuna anlatmayı sürdüreceğiz. Yapı Malzeme Şubat 2016

Aktüel

İMİB 5. Doğal Taş Tasarım Yarışması’na başvurular başladı Profesyonellerin ve öğrencilerin dereceye girmek için mücadele edeceği yarışmada, tasarımların özgün, üretilebilir ve ticari olarak değerlendirilebilir olması gerekiyor. Dereceye giren yarışmacılar para ödülü ve yurt dışında eğitim hakkı kazanacaklar.

Zengin doğal taş kaynakları ile dünya da ilk sıralarda yer alan Türkiye, işlenmiş ürünlerde de söz sahibi olabilmek için tasarıma ağırlık veriyor. Dört yıldır düzenlediği tasarım yarışması ile üniversiteli gençleri ve bir çok profesyonel tasarımcıyı sektöre kazandıran İstanbul Maden İhracatçıları Birliği (İMİB), 5. Doğal Taş Tasarım Yarışması’na start verdi. Mayıs ayında kazananların belli olacağı yarışmaya son başvuru tarihi ise 1 Nisan 2016 olarak belirlendi.

den farklı olarak Türk doğal taş sektöründe tasarımın önemini vurgularken, başvuran tasarımların özgün, üretilebilir ve ticarileşebilir olmasını ana şart olarak istiyoruz. Bu şekilde doğal taş ihracatına yönelik rekabet gücümüzü daha kolay artırabiliriz” dedi.

Üniversiteler tasarım için yarışacaklar Geçtiğimiz yıl 51 üniversiteden toplam 661 projenin katıldığı ve toplam 175 bin lira para ödülünün dağıtıldığı yarışmada bu yıl yine para ödülünün yanında, dereceye giren tasarımlardan bazılarının yurtdışı fuarlar götürülmesi söz konusu olabilecek. Ayrıca dereceye girenler içinden seçilen tasarımcılar, Ekonomi Bakanlığı desteğiyle yurtdışında eğitim görme şansına sahip olacaklar. Tasarımların hayat bulması için İMİB’in öncülüğünde sektör firmalarının yarışmacılara destek olacağını kaydeden

Son başvuru tarihi 1 Nisan 2016

Daha çok katma değer, daha çok döviz Doğal taş sektörünün yabancı girdi olmadan ülkeye döviz kazandıran ender sektörlerden birisi olduğunu belirten İMİB Yönetim Kurulu Ali Kahyaoğlu, “zengin kaynaklarımız var. Üretimde ve ihracatta ilk sıralardayız. Ancak yüksek katma değerli ihracat için daha çok çalışmamız gerekiyor. Bu nedenle tasarımı önemsiyoruz. Bu yıl da düzenlediğimiz yarışma ile tasarım kalitesini ve çağdaş Türkiye tasarımını simgeleyen ürün kimliğini desteklemeyi amaçlıyoruz. Bunun yanında Türkiye’de yapı kültürüne ve eğitimine katkıda bulunmak, yaratıcı fikirleri desteklemek, üniversitelerimizde yetişen başarılı öğrencilere istihdam ve öğrenim desteği sağlamayı hedefliyoruz. Bu yıl diğerlerin-

Yapı Malzeme Şubat 2016

“Turkey Discover the Potantiel” sloganıyla dünya ülkelerinde Türkiye Markası’nın tanıtım kampanyası başlatıldı. Biz de doğal taş sektörü olarak düzenlediğimiz bu yarışma ile içimizdeki tasarım potansiyelini ve gücünü ortaya çıkartıp, üreteceğimiz ürünler ile yurt dışında Türkiye markasına destek olmayı istiyoruz” diye konuştu.

Ali Kahyaoğlu

Başkan Ali Kahyaoğlu, “Bu konuda İtalyanlar bir marka oldular. Biz neden olmayalım. Onlar yaptılarsa biz de yapabiliriz. Önce kendimize inanmamız lazım. Bu yıl

Öğrenci ve profesyonellerin ayrı ayrı değerlendirileceği yarışma; Yer Döşemesi ve Duvar Kaplaması, Otel Lobisi ve AVM Girişi, Türk Hamamı ve Banyo ile Dekoratif Ürünler (Masalar, Sehpalar, Şömineler ve ev mobilyaları gibi iç mekanlarda kullanılabilecek doğal taş ile tasarlanmış ürünler) olmak üzere dört başlık altında gerçekleştirilecek. Profesyoneller her bir konu başlığında ayrı ayrı değerlendirilirken, birinci olacak tasarıma 15 bin, ikinciye 10 bin, üçüncüye 7 bin lira ödül verilecek. Öğrenci kategorisinde yarışacaklar ise 4 alanı kapsayan genel bir değerlendirmeye tabi tutulacaklar. Öğrenci kategorisinde birinci olacak tasarım 10 bin lira, ikinci 5 bin lira üçüncü ise 2 bin 500 lira ödül kazanacak. Son başvuru tarihi 1 Nisan 2016 olan 5. Doğal Taş Tasarım Yarışması’nın finali ise 13 Mayıs 2016 günü gerçekleştirilecek. Yarışma ile ilgili ayrıntılı bilgiye http://www.dogaltastasarimyarismasi. com/ adresinden ulaşılabilir.

Kentsel Dönüşümün Baş Aktörleri IV. İnşaat ve Konut Konferansı’nda Biraraya Geldi ‘4. İnşaat ve Konut Konferansı’ Marriott Hotel Asia’da inşaat profesyonellerinin katılımıyla gerçekleşti. İnşaat sektörünün nabzını tutan ‘4. İnşaat ve Konut Konferansı’ Marriott Hotel Asia’da inşaat profesyonellerinin katılımıyla gerçekleşti. Konferansta, Ceylan İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Muammer Ceylan ve Ağaoğlu Şirketler Grubu CEO’su Dr. Önder Halisdemir, kentsel dönüşüm, iş güvenliği ve sektörde karşılaşılan başlıca sorunlar hakkında açıklamalarda bulundular. Konferansın konuşmacılarından, Ceylan İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Muammer Ceylan son üç yıldır sektörün çıkmazlarından birini oluşturan kentsel dönüşüm süreci hakkında çözüm önerilerini

Yapı Malzeme Şubat 2016

paylaştı. Ceylan, iş sağlığı ve güvenliği konularında önce eğitim diyerek inşaat firması sahiplerine mesajlar verdi. Konut sektöründe her yüzde 1’lik büyüme 13 bin kişiye iş kapısı açıyor İnşaat sektörünün ekonomik önemine değinen Muammer Ceylan, “Konut sek-

töründeki her yüzde 1’lik büyüme ortalama 10 ila 13 bin arası istihdam yaratıyor. Alt sektörlerle birlikte bu sayı 25 bine kadar çıkıyor. İstanbul’da ortalama 4 milyon konut olduğunu ve bu yapıların yüzde 40’ının deprem riski taşıdığını düşünürsek önümüzdeki 10 yıl içinde sektörümüzün önemli oranda büyüyeceğini söyleyebiliriz. Bu da ülke ekonomisine çok ciddi istihdam ve katma değer kazandıracaktır” diye konuştu.

Yeni Türkiye’yi baştan güvenli bir şekilde inşa etmeliyiz Muammer Ceylan, kentsel dönüşümün uygulamadaki iz düşümünün çürük yapıların yenilenmesi şeklinde ilerlediğini ve bu alanda bütünsel bir planlamanın olmamasının bazı sıkıntıları beraberinde getirdiği belirtti. Ceylan sözlerine şöyle devam etti: “Bu kapsamda dönüşüm yasasında gerekli düzenlemelerin hızla yapılması sektörün önünü açacak. Bu sürece başlanırken 20 yıllık bir projeksiyon öngörülmüştü. Önümüzde daha çok uzun bir dönem yani 17 yıl var. İlk de-

Sektörel

neyimler her zaman öğretici ve gelecekte oluşabilecek olası dönülmez hatalar için gerekli tedbirleri alma konusunda uyarıcı niteliğindedir. Bu açıdan bu sinyalleri alır ve gerekli çözümleri üretirsek Yeni Türkiye’yi baştan güvenle ve düzenli bir şekilde inşa etmememiz için hiçbir sebep bulunmuyor.”

İş güvenliğinde kilit nokta: “Eğitim” Kentsel dönüşümle birlikte ivme kazanan inşaat sektörü için önemli konulardan birisinin de iş sağlığı ve güvenliği olduğunu açıklayan Muammer Ceylan şunları söyledi: “Bir işe girerken olmazsa olmazımız her zaman güvenlik oldu, herkes için her zaman güvenliği ilk önceliğimiz yaptık. Hem bizim içimiz yanmasın hem de evlere acı düşmemesi için burada da kilit nokta “eğitim”. Her projenin birbirinden farklı olması ve her projede değişik çalışma koşullarının bulunması beraberinde farklı riskleri de getiriyor. Bu yüzden şantiyeye giren her işçi ve çalışanımızı sanki ilk kez bir projede çalışıyormuşçasına sıfırdan detaylı bir şekilde bilgilendirmemiz ve bu eğitimleri şantiye süresince tekrarlamamız gerekiyor. Burada şantiyelerimizin iş güvenliği açısından uygun olup olmadığını da sürekli olarak denetlemek kilit noktalardan biri olmalı.” Sözlerine, inşaat sektörünün Türkiye ekonomisinin lokomotifi olduğunu, 3 yıldır ithalat yapmadan ihracat geliri sağladığını hatırlatarak başlayan Dr. Halisde-

mir, “Uluslararası Platformda Rekabet Gücünü ve Payını Arttıran Hamleler” başlıklı sunumunda “İkinci Vatan Programı” önerisinde bulundu. Halisdemir: “Pekçok ülke bildiğiniz gibi ‘second home’ yani ‘ikinci vatan’ programı ile ülkesine yatırımcı çekiyor. Ağaoğlu olarak İkinci Vatan Programı ile hem sektörümüze hem de devletimize bir değer önermesinde bulunmak istiyoruz. Türkiye’den belirli bir tutar gayrimenkul alan dünya vatandaşlarının hiç uğraşmadan oturma iznine, 5 sene sonrasında ise vatandaşlık hakkına sahip olma imkanı sunan bir program. Bu programın uygunlanması ile bir milyon dünya vatandaşımızı ülkemize almayı hedefleyerek ekonomimize asgari 350 milyar dolarlık bir katkı sağlanması

mümkün” dedi. Artık Türkiye’den konut almak isteyen dünya vatandaşlarına “Pasaportunu, kimliğini ve paranı al gel. Sana bütün kolaylıkları sağlayacağız” denebilmesi gerektiğini belirten Dr. Halisdemir, İngiltere, İspanya ve Yunanistan’ın da aralarında bulunduğu 22 ülkenin benzeri programlarla önemli ekonomik girdiler sağladığını aktardı.

Dr. Halisdemir: “İstanbul’un metrekare fiyatları artmalı” İstanbul’daki metrekare fiyatlarının artması gerektiğini paylaşan Dr. Halisdemir, Mastercard’ın Şehirler Endeksi 2015 Raporu’na göre İstanbul’un küresel merkezler arasında yer aldığını, bu nedenle de İstanbul’un yarışacağı şehirlerin Dubai, Londra, Milano ve Frankfurt olduğunu vurguladı.

“Uyum sorununu projelerimizdeki gizli sosyologlarla çözdük” Ağaoğlu projelerinde 81 farklı ülkeden dünya vatandaşının yaşadığının tespit edilmesi sonrasında 2015 yılında ‘United Nations of Ağaoğlu’ mottosunu oluşturduklarını paylaşan Dr. Halisdemir, “Dünya vatandaşları için en önemli sorun uyum sorunu. Hem bu sorunun çözümü hem de site içerisindeki yaşam kalitesinin daha da arttırılması için projelerimize yerleştirdiğimiz gizli sosyologlarla yaptığımız tespitler sayesinde site içi yaşam kalitesini her geçen gün arttırıyoruz” dedi. Yapı Malzeme Şubat 2016

Çatı Sektörü 2016’da Yüzde 5 Büyüyecek ‘ÇATIDER’ Yönetim Kurulu Başkanı M. Nazım Yavuz, “Çatı sektörünün 2016 yılında yaklaşık olarak yüzde 5 oranında büyümesini bekliyoruz. Dünya pazarında yüzde 1,3’lük paya sahip olan sektörümüzün global pastadan daha büyük bir dilim alması için çalışıyoruz” dedi.

Yapı Malzeme Şubat 2016

Çatı sektörü 2016 yılına umutlu girdi. Son yıllarda istikrarlı şekilde büyüyen çatı sektörünün 3 milyar dolara ulaşarak, dünya pazarının yüzde 1,3’ünü oluşturduğunu belirten Çatı Sanayici ve İş Adamları Derneği (ÇATIDER) Yönetim Kurulu Başkanı M. Nazım Yavuz, “Türkiye’de yaklaşık 1500 firma çatı kaplama pazarında faaliyet gösteriyor. 2010 yılında 115 milyon metrekare olan kullanılan çatı malzemesi büyüklüğü, 2011 yılında 123, 2012’de 134, 2013’de 145, 2014’te 153, 2015 7yılında ise

160 milyon metrekareye çıktı. Sektörün istikrarlı performansını 2016 yılında da sürdürerek, yüzde 5 oranında büyüyeceğini öngörüyoruz” diye konuştu.

“Kentsel Dönüşüm uzun soluklu hareket getiriyor” Döviz kurundaki artışlar, yaşanan belirsizlikler gibi etkenler nedeniyle sektörün 2015 yılını nispeten daha durağan geçirdiğini de hatırlatan M. Nazım Yavuz, şöyle konuştu: “Türkiye 2016 yılına istikrarın güçlü bir şekilde hakim olmasıyla başladı. Siyasi ve ekonomik istikrar, tüm sektörler için

Aktüel

M. Nazım Yavuz

itici güç oluşturuyor. Çatı sektörü olarak biz de 2016 yılından daha umutluyuz. İnşaat sektörü, Türk ekonomisinin lokomotifliğini üstleniyor. İnşaat sektörünün büyümesi, sektörün en önemli kollarından biri olan çatı sektörüne de olumlu yansıyor. Sektörün hareketliliğini artıracak birçok faktör var. Özellikle Kentsel Dönüşüm uygulaması, inşaat ve çatı sektöründe uzun soluklu fayda sağlayacak. Türkiye genelinde 6-7 milyon konutun yenilenmesi hedefleniyor. Önümüzdeki 1020 yılı için Kentsel Dönüşüm hareketliliği yaşayacağız.”

Global pastadan daha büyük dilim istiyoruz Dünya geneline bakıldığında nihai çatı kaplama malzemelerinin 200 milyar do-

ların üzerinde bir pazar oluşturduğu belirten Yavuz, “Sektörün yüzde 40’ı Asya Pasifik, yüzde 34’ü Kuzey Amerika, yüzde 12’si Batı Avrupa, yüzde 14’ü geri kalan ülkelerden oluşuyor. Ülkemizde çatı kaplama malzemeleri özellik, kalite ve çeşit açısından gün geçtikçe zenginleşerek Avrupa Birliği standartlarını yakaladı. Türk çatı sektörünün dünya pazarından aldığı yüzde 1,3’lük payı daha fazla artırmak ve dünya pazarlarında söz sahibi olmak için çalışıyoruz” dedi.

Yalıtımsız bina kalmayacak Enerji Verimliliği Kanunu ve Enerji Kimlik Belgesi gibi uygulamalarla Türkiye’de yalıtımsız yapı kalmamasının hedeflendiğini söyleyen Yavuz, şöyle devam etti: “ÇATIDER’in yaptığı araştırmaya göre

geçtiğimiz 10 yılda yalıtımsız ve hatalı çatılar ülke ekonomisine 23 milyar TL’nin üzerinde zarar verdi. Yalıtımı olmayan binalar kat adetine bağlı olarak en az ortalama yüzde 20 ile 30 aralığında enerji israfına neden oluyor. Çatı ve binada yapılacak tadilat ve yalıtım uygulamaları enerji harcamalarında en az yüzde 50 tasarruf sağlar. Yeni Yapı Denetimi Kanunu ile 1 Ocak 2011 tarihinden itibaren yeni yapılacak tüm binalara ısı yalıtımı zorunluluğu gelmesiyle dış cephe ısı yalıtımı yani bilinen adıyla mantolama konusunda vatandaşımızda ciddi bir bilinç artışı yaşandı. Enerji Verimliliği Kanunu ve Enerji Kimlik Belgesi de sektörümüz için olumlu gelişmeler. Enerji kaynaklarının daha verimli kullanılması amacıyla tüm binaların 2 Mayıs 2017 tarihine kadar Enerji Kimlik Belgesi alması gerekiyor. Böylece yapılarımız daha tasarruflu olurken, enerji kaynaklarını daha az tüketeceğiz.” Standartlardan uzak milyonlarca çatı var Türkiye’de 9 milyon binadan yaklaşık 7 milyonunda standartlardan uzak ve yalıtımsız çatı uygulamalarının olduğunu dile getiren M. Nazım Yavuz, şunları ifade etti: “Avrupa Birliği’nin 20-20-20 planı ile 2020 yılına kadar enerji tüketimini yüzde 20 azaltmayı, yenilenebilir enerji kullanımında yüzde 20 artışı ve zararlı sera gazı salımını en az yüzde 20 azaltmayı hedeflediğini düşünürsek; Türkiye olarak bizim de binalarımızdaki enerji tüketimini kısa dönemde metrekare başına yılda 80 kilovatsaat ve altına düşürmemiz gerekiyor. Bu değerlere ulaşabilmek ancak çatı ve çatı sistemlerine önem verilmesi ile sağlanabilir.” Yapı Malzeme Şubat 2016

Yatırım

Bahreyn’de 1,1 milyar dolarlık terminal ihalesini kazanan TAV oldu TAV İnşaat, Bahreyn’de havalimanı modernizasyon programının en önemli hamlelerinden biri olan yeni terminal ihalesini kazandı. Toplam 220 bin metrekare alana sahip olacak yeni terminal binasıyla havalimanının kapasitesi yılda 14 milyona yükselecek.

Havalimanı inşaatı sektöründe dünyada ilk sırada yer alan TAV, Bahreyn Uluslararası Havalimanı yeni terminal binası ve bağlantılı işlerini içeren ihaleyi kazandı. Bahreyn Ulaştırma ve Haberleşme Bakanı Kamal bin Ahmed Mohammed ve Bahrain Airport Company CEO’su Mohamed Yousif Al Binfalah’in düzenledikleri basın toplantısında 1,1 milyar dolarlık proje için TAV-Arabtec Ortak Girişimi’nin seçildiği açıklandı. Bahreyn’de bir Türk şirket tarafından kazanılan en büyük inşaat projesi olan havalimanı terminali 51 ayda tamamlanacak. TAV Grubu CEO’su Sani Şener “2000

Yapı Malzeme Şubat 2016

yılında inşa ettiğimiz İstanbul Atatürk Havalimanı’ndan sonra Ortadoğu ve Kuzey Afrika’da yedi ülkenin başkent havalimanlarıyla birlikte toplam 16 havalimanı inşa etmiş olacağız. Birleşik Arap Emirlikleri, Umman ve Suudi Arabistan’da devam eden havalimanı projelerimize Bahreyn’i de eklemekten mutluluk duyuyoruz. Havalimanı yapım ve işletmeciliği alanında ülkemizi temsil etmeye, Türk gençlerine hem istihdam sağlamaya, hem de onları küresel piyasada etkin

bir oyuncu olmaları için eğitmeye devam edeceğiz” dedi. Sözleşme kapsamında 14 milyon yolcu kapasitesine sahip terminal binasına ilave olarak ana hizmet binası, hava ve kara tarafı altyapı işleri ve çok katlı otopark inşaatı da yer alıyor. TAV İnşaat, ortağı Arabtec ile birlikte inşaat çalışmalarına mart ayında başlayacak. Çevreci teknolojilerin kullanılacağı projede terminal binasının LEED Gold sertifikası alması hedefleniyor.

Yeni Yapı Standardı: Kör Kalıpla Dolgu Geri dönüşümlü plastikten imal edilen ‘kör kalıplar’ betona şekil vererek betonarme bir döşeme ve onu taşıyan yüzlerce kemer, kubbe ve sütun oluştururlar. Bu sayede her türlü yapının dolgu ihtiyacı en verimli ve ekonomik bir şekilde karşılanabilir.

1:50 LOJİSTİK TASARRUFU

ÇOK HIZLI UYGULAMA

MALİYET TASARRUFU

EN HAFİF DOLGU

Modulo 3 cm’den 70 cm’ye kadar değişen yüksekliklerde tek parça kör kalıplar

Yeni Elevetor 250 cm yüksekliğe kadar istenilen boyutta kesilerek ayarlanabilen 3 parçadan oluşan kör kalıp sistemi

BAZI REFERANSLARIMIZ:

*Logolar alfabetik sıraya göre düzenlenmiştir.

ABS Yapı Elemanları Aydınevler Mah. Sancak Sok. No: 1/2 Küçükyalı, Maltepe - İstanbul Tel: +90 (216) 518 02 55 F: +90 (216) 518 02 57

www.facebook.com/absyapi.com.tr www.youtube.com/absyapi

Nükleer Santral Yapımı ve Eğitimi İçin İki Ülke Birlikte Çalışacak III. Uluslararası Nükleer Santraller Zirvesi öncesinde yapılan anlaşmaya göre Türkiye, Kanada ve diğer ülkelerde planlanan nükleer santral projelerindeki fırsatlar konusunda birlikte adım atılacak. Türkiye Nükleer Sanayi Derneği ile Kanada Nükleer Tedarikçiler Topluluğu, III. Uluslararası Nükleer Santraller Zirvesi

Yapı Malzeme Şubat 2016

öncesinde sektör için önemli bir iş birliği anlaşmasına imza attı. Anlaşma kapsamında; Türkiye, Kanada ve gelişen Ortadoğu ve Afrika coğrafyası başta olmak üzere diğer ülkelerdeki nükleer santral projelerindeki fırsatlar gözetilecek ve üye firmaların birlikte hareket etmesi sağlanacak.

İnovatif nükleer iş fırsatları için Kanada ve Türkiye birlikte çalışacak İki ülkenin nükleer endüstri dernekleri arasında imzalanan anlaşma özellikle Türkiye’de nükleer sanayi sektörünün gelişmesine aracılık edecek. Anlaşmaya göre; Türkiye, Kanada ya da birlikte yürütülebilecek bir diğer ülkede basınçlı su reaktörleri, ağır su reaktörleri ve küçük modüler reaktörlerin ortak geliştirilmesi,

tasarım, test, lisanslama ve inşaat süreçlerinde inovatif iş birliği fırsatları gözetilecek.

Türk öğrenciler için Kanada’da nükleeri öğrenme fırsatı Anlaşma, öğrenciler için de fırsat sağlamayı hedefliyor. Kanada ve Türkiye’deki üniversiteler arasında Ar-Ge ve eğitim fırsatları değerlendirilecek. Ayrıca düzenlenmesi planlanan seminer ve workshop’lar aracılığıyla da Türk ve Kanadalı firmaların karşılıklı bilgi paylaşımında bulunmaları ve fırsatları değerlendirmeleri öngörülüyor.

Türk nükleer sanayiye yeni bir vizyon Anlaşmayı değerlendiren Nükleer Sanayi Derneği Kurucu Genel Sekreteri Koray

Sektörel

Santraller Zirvesi, Tuncer şu bilgileri verdi: “Türkiye nükleer Kanada Nükleer politikasında gösterdiği kararlılık ile enerTedarikçiler Topji karmasını güçlendiriyor ve bu kararlılık luluğu ile yürüözellikle bölgedeki diğer ülkelere de tülecek seminer örnek oluyor. Kanada ise nükleer konuprogramlarının da sunda yola erken çıkan ülkelerin başında ilkine ev sahipliği geliyor. 180’den fazla nükleer sanayi ile yapacak. ilgili firmanın üye olduğu Kanada Nükleer Tedarikçiler Topluluğu ile yaptığımız bu anlaşma Türkiye’nin nükleer santral endüstrisindeki vizyonuna Koray Tuncer katma değer sağlayacak.”

Nükleer Zirve’de anlaşmanın detayları görüşülecek Anlaşmanın detayları, 8-9 Mart 2016 tarihlerinde İstanbul WOW Convention Center’da düzenlenecek III. Uluslararası Nükleer Santraller Zirvesi’nde konuşulacak. Güneydoğu Avrupa ve Ortadoğu’nun en büyük nükleer etkinliği olan Uluslararası Nükleer Yapı Malzeme Şubat 2016

Zorlu projelerin güvenli adresi:

‘DOKA’ Ankara-Sivas Yüksek Hızlı Tren Hattı projesinin 70 metre ile ikinci en yüksek viyadüğü DOKA tecrübesine emanet. Tamamlandığında İstanbul-Sivas arasını 5 saat 49 dakikaya, Ankara-Sivas arasını ise 2 saat 51 dakikaya düşürmesi planlanan Ankara-Sivas Yüksek Hızlı Tren projesi hızla devam ediyor. 461 kilometrelik Ankara-Sivas Yüksek Hızlı Tren (YHT) projesinin yükleniciliğini Doğuş İnşaat üstleniyor. Alt yüklenici firmalardan biri olan Tor Yapı, projede bulunan viyadüklerden, 70 metre yüksekliği ile ikinci en yüksek viyadük olma özelliğine sahip bin 430 metrelik Kayaş-Kırıkkale arasındaki zorlu viyadük inşasında DOKA tecrübesini ve kalıplarını tercih ediyor. DOKA, Ankara-Sivas YHT projesinin Kayaş-Kırıkkale arası V15 no’lu viyadüğü

Yapı Malzeme Şubat 2016

için kalıp-iskele ve mühendislik hizmeti sunuyor. 6 kare kesit ayak ve 15 adet değişken kesitli ayak olmak üzere toplamda 21 adet elevasyondan oluşan projede DOKA, projenin zorluklarına özel sunduğu çözümlerle dikkat çekiyor. Projenin en uzun ayağı Kızılırmak geçişine denk geliyor ve bu noktada DOKA kalıpları sunduğu maksimum güvenlikle inşaatın güvenli sürdürülmesini sağlıyor. Proje, kare kesit ve değişken kesit olmak üzere iki tür ayaktan oluşuyor. Değişken kesit ayak olarak tabir edilen elevasyonlar sekizgen geometride ve yukarıya doğru daralıyor. Bu ayaklarda her beton döküm adımında farklı bir geometri oluşuyor. Bu nedenle verilen kalıp sisteminin bu geometriye adapte olabilmesi gerekiyor. Burada hızlı kalıp revizyonu ve kolay birleşim imkanı sunan DOKA Top 50 Geniş Yüzeyli Perde Kalıbı kullanılıyor. DOKA Top 50 geniş yüzeyli kalıp sistemi elamanlarının şeklinin, ebadının ve ankraj düzeninin her türlü ihtiyaca göre uyarlanabilmesi, sekizgen geometride bulunan ayakların beton dökümlerinin kolaylıkla gerçekleştirilmesini sağlıyor. Değişkenlik gösteren ayaklarda iç ve dış

kalıp dizayn edilebiliyor; özel mühendislik çözümleri ile özel imalat çelik parça birleşimleri kullanılarak geometri farklılıklarındaki kalıp paneli revizyonları en az işçilikle yapılabiliyor. Böylece her döküm adımında kalıp panolarının adaptasyonu çok hızlı bir şekilde bitirilmiş ve dökümler planlanan zamanda gerçekleşmiş oluyor. Kare kesitli ayaklarda ise iç kalıp hızlı ve güvenli bir tırmanma, çalışma alanı sunan şaft platformları ile çözülerek kalıp transferleri çok hızlı gerçekleştirilebiliyor. Yüksek ve değişken ölçülerdeki ayaklarda aynı şekilde kalıp tırmanmasının güvenli, hızlı ve en az işçilik ile gerçekleşmesi için de vinçle taşınabilen DOKA 150 F tırmanma konsolları tercih ediliyor. Bu sistem ile geniş hareket alanına sahip ve yük taşıma kapasitesi yüksek çalışma platformları oluşturuluyor. Kalıp ağırlığı dışında, hareketli yükleri de taşıyabilen sistem, yüksek taşıma kapasitesi sayesinde imalatta kullanılabilecek demir vibratör, vs. diğer yükleri de taşıma emniyetini sağlamış oluyor. Kayaş-Kırıkkale arası V15 no’lu viyadüğün Eylül 2016’da tamamlanması planlanıyor.

Focus

Veriler ve Rakamlar: Proje Adı: Yatırımcı: Yüklenici: Alt Yükleniciler: Doka’nın ilk kalıp teslimatı: Bitirme Tarihi: Kullanılan sistemler:

Ankara Sivas YHT hattı projesi Kesim 1 Kayaş-Kırıkkale arası V15 No’lu viyadük TCDD İşletmesi Genel Müdürlüğü Demiryolları Yapım Daire Başkanlığı Doğuş İnşaat Ulubol İnşaat, Tor Yapı 15.05.2015 Eylül 2016 Top 50 Geniş Yüzeyli Perde Kalıbı Sistemi, Şaft Platform Sistemi, 150 F Tırmanma Sistemi

Yapı Malzeme Şubat 2016

Mimari

MIPIM Awards 2016 finallerinde bir Türk ofisi

‘Iglo Architects’ Mimarlığın Oscar’ı olan MIPIM Awards 2016’da Iglo Architects tarafından tasarlanan ICI Fabrika ve Yönetim Binası, ‘Best Futura Project’ kategorisinde finale kaldı. Iglo Architects, aynı zamanda finalde yarışacak olan tek Türk mimarlık ofisi oldu. Her yıl Fransa’nın Cannes şehrinde gerçekleştirilen MIPIM Uluslararası Gayrimenkul Fuarı kapsamında verilen MIPIM Awards’ta finale kalan projelerden oluşan kısa liste açıklandı. Iglo Architects tasarımı ICI Fabrika ve Yönetim Binası, “Best Futura Project” kategorisinde yarışacak olan, aralarında dünyaca ünlü Mimar Zaha Hadid’in tasarımının da olduğu, 4 projeden biri olma başarısını gösterdi. Iglo Architects, aynı zamanda MIPIM Awards’ta finale kalan tek Türk mimarlık ofisi oldu.

Yapı Malzeme Şubat 2016

Fransa merkezli Reed Midem tarafından 15-18 Mart 2016 tarihleri arasında gerçekleştirilecek olan MIPIM Fuarı’nın ödüllerine bu yıl farklı kategorilerde çok sayıda ülkeden proje başvurusu alındı. Ödül bünyesinde toplam 11 kategoride 44 proje finale kalma başarısını gösterdi. Finale kalan tüm projeler, aralarında Sergey Kuznetsov, Ralf Niebergall ve Denis Valode gibi mimarlık dünyasının önemli isimleri ile gayrimenkul sektörünün duayenlerinin yer aldığı jüri karşısında yarışacak. Jürinin seçtiği kategori birincisi projeler, MIPIM Fuarı’nın ikinci gününde gerçekleşecek olan görkemli bir organizasyonla açıklanacak.

ICI Fabrika ve Yönetim Merkezi Iglo Architects tarafından Terzioğlu Holding için tasarlanan ICI Fabrika ve Yönetim Binası, Tuzla Kimya Sanayicileri Organize Sanayi Bölgesi’nde, 11.000 m2 arsa içinde inşa ediliyor. Projenin yer aldığı parselin ana yoldan araç girişine uygun oluşu, bağımsız bir ofis ve bölgenin ihtiyacı olan kafe ve restoranların inşa edilmesine olanak sağlamış. Çekme mesafelerinden kalan alanın, emsale göre yapılabilecek maksimum taban alanından büyük olması, binanın ikiye bölünüp ofis ve üretim fonksiyonlarının ayrı bloklarda yer almasını mümkün kılmış. Üretim ve ofis bloklarının çekme sınırlarına yerleştirildiği yapı alanının orta kısmında ise bir iç bahçeye

yer verilmiş. Her iki fonksiyonun birbirinden ayrıldığı yapıda, iç bahçe tasarımıyla, üretim ve ofis bloklarına ışık alan ekstra cepheler kazanılmış. İki blok arasında yerleştirilen çekirdekler ile binalar arası geçişin sağlandığı projede kafe ve restoranların birer cephesi de iç bahçeye bakıyor.

Kocaeli B.B. Viyadük Projesinde PERI Damgası İşin Adı Yeri Yüklenici Şantiye Sorumlusu

: : : :

KOCAELİ B.B. KİRAZYALI-ÇENESUYU YOLU BAĞLANTISI V1 VİYADÜĞÜ DERİNCE / KOCAELİ FNS İNŞAAT SAN. TİC. LTD. ŞTİ. Fatih KOÇ

Projede Kullanılan PERI Kalıp Sistemleri: 1. Köprü Elevasyon Kalıpları 2. Başlık Kirişi Kalıpları 3. Merdiven Kuleleri

Yapı Malzeme Şubat 2016

: VARIO GT24+CB 240 Tırmanır Sistemler : PERI VARIOKIT+SB Askı + PERI-UP İskele Sistemler : PERI UP ROSETT FLEKS

Proje Proje İle İlgili Genel Bilgiler:

GT24-VT20K sistem tercih edildi.Farklı yüksekliklerdeki viyadük ayak yükseklikleri göz önüne alınarak,tüm ayakları CB Tırmanır Sistem ile çözebilecek, optimum kalıp yüksekliği seçilmiştir. VARIO GT24-VT20K Sistem Perde Kalıbı sistemi en genel anlamda; PERI Kafes Kirişi GT24 veya VT20K ahşap kirişin SRZ (çekmeye ve gerilmeye dayanıklı yatay kuşak) çelik kuşaklara kuvvet aktarabilen HB24/HB20 Köprülü kancalar ile bağlanması ve bu şekilde oluşan karkasın 18 ve/veya 21 mm lik kalıp kontraplağı ile kaplanması ile oluşur. Yukarıda bahsedilen şekilde oluşturulan kalıp panelleri VKZ ve/veya GKZ ara birleştirme parçaları yerleştirilerek birbirine kamalanır. Panellerin birleştirilmesi kamalı olduğundan kullanımda (söküm ve kurum) büyük kolaylıklar sağlar. Perde kalıbının her iki yüzüne gelen basınçlar kalıp içine bırakılmış pvc borudan geçen ve DW tarafından imal edilmiş saplamalarla karşılıklı aktarılır ve taşıtılır. Bu ankrajlama sistemi emniyetle 90 kN çekme yükü taşır. Sistemi oluşturan panolar birkez monte edildikten sonra tek parça standart eleman olarak kullanılır. Sahadaki mevcut vinç kapasitesinide aşmamak kaydıyla vinç ile bir defada taşınırlar. Bu sayede son derece hızlı hareket edilebilir ve işçi-

lik azaltılmış olur. Kullanılan ara parçalar (filler-plate) yani adaptörler sayesinde her türlü projeye ve projenin farklı kısımlarındaki geometrilere rahatlıkla adapte edilebilir.

Köprü elevasyon / ayak kalıpları:

Civata M24*120

Vidalı Konus

Köprü ayak kalıplarında H=4,00m yükseklik standart dökümler için VARIO

Yukarıda CB 160 tırmanır sistem için kullanılan ankraj takımı görülmektedir.

Kocaeli ili Derince ilçesi sınırları içerisinde kalan, E5 ve Tem otoyoluna alternatif olarak Kocaeli büyükşehir belediyesi tarafından geliştirilen projede yapılması planlanan viyadüklerden ilki olan V1 viyadüğü FNS İnşaat tarafından PERI KALIP SİSTEMLERİ ile çözülmüştür. Belirtilen viyadük, proje kapsamında yer alan, en uzun ve en yüksek dere geçişidir.

Proje kapsamında ayak yükseklikleri P1 ayağı 7.20m, P2 ayağı 17.70m, P3 ayağı 25.50m, P4 ayağı 25.20m, P5 ayağı 15.70m yüksekliğe sahiptir. PERI olarak, elevasyon kalıbından, başlık kirişi kalıbına kadar FNS İnşaat ile yapılan karşlıklı görüşmeler neticesinde belirlenen kalıp setleri ve sistemleri ile 6 ayda,iş güvenliğinden taviz vermeden,optimum süre ve verimlilik ile tamamlanmıştır. Bu kapsamda seçilen kalıp setleri ve sistemleri aşağıdaki gibidir.

-VARIO GT24-VT20K ‘Kutu Kesit’ Elevasyon Kalıbı x 4 Takım -CB-160 Tırmanır Konsol-Platform ‘Kutu Kesit’ Elevasyon Kalıbı için x 16 Takım -SB Askı +VARIO KIT Askı Sistem Diyafram Kalıbı x 4 Takım-SB Askı +VARIO KIT Askı Sistem Başlık Kirişi Kalıbı x 4 Takım + PERI UP İskele Sistem x 3 Takım

Tırmanma Konsolları: 160 cm genişliğinde ve vinç’le nakledilen bir tırmanma konsolu sistemidir.Yük taşıma kapasitesi 2,00 kN/m2 dir. Perde kalıbı,konsol üzerindeki düşey kuşağa (destek kuşağına) bağlanır ve kalıp ile konsolun birlikte kullanılması sağlanır CB 160 tırmanır kalıp sisteminde panel; sökülmeyi gerektirmeden yukarı, aşağı ve sağa, sola hareket edebilir. Ankraj sökümü için panel beton yüzeyinden 15 cm geri geri çekilebilir. Şakül payandası sayesinde kalıp yine konsoldan sökülmeden arkaya yatırılabilir ve panel kolayca şaküle alınabilir. Konsolun üzerinde kimse bulunmadan asılı bulunduğu ankrajdan alınıp sonraki ankraja asılabilmesi emniyet açısından önemli bir faktördür. Kalıbın yerine koyulmasından sonra plywood’un yağlanması ve demirin bağlanması sırasında rüzgar etkisiyle panelin öne devrilmemesi için rüzgar gergiyle bir alt ankraja bağlanarak güvenceye alınmaktadır. Rüzgar hızının yükseklikle arttığı düşünüldüğünde bu sistem bize 100m ve üstündeki yüksekliklerde bile

POJEDE KULLANILAN PERI KALIP SİSTEMLERİ Tırmanma Bileziği

Kaybolan Tırmanma Somunu

Yapı Malzeme Şubat 2016

emniyetli olarak çalışma imkanı sağlar. Buna ait DIN ve EUROnorm normlarında tasdik edilmiş hesap abakları mevcuttur. Bütün destek kuşakları yürüme bandının altındadır ve bu sayede meydana gelebilecek herhangi bir takılma durumu da böylelikle önlenmiş olur. CB 160 Tırmanma sistemi; kalıbın serbest olarak üzerine oturabileceği platform olarak da kullanılabilir.

Diyafram ve başlık kirişi kalıpları: Projedeki diyafram ve başlık kirişi imalatlarının yükseklikleri sebebi ile ağırlıklı olarak SB-VARIOKIT askı sistem ile çö-

Yapı Malzeme Şubat 2016

zülmüştür. Ayak yüksekliklerinin iskele çözümüne müsait olan başlık kirişi ve diyafram kalıpları ise PERI UP ROSETT FLEKS iskele sistem ile çözülmüştür.

Varıokıt-sb askı sistem: Betonarme imalatın h =25,50 m. gibi yüksekliklerde olduğu başlık kirişi ve diyafram kalıplarının imalatı tamamen PERI VARIOKIT-SB Askı sitem ile işgüvenliğinden taviz vermeden güvenli bir şekilde yapılmıştır.Gerek betonlamanın yüksekte olması,gerekse dökülecek beton yükünün kritik olması (Başlık Kirişinde d = 1,50 m.) sebebi ile yapılan detaylı

çalışmalar sonucunda;en uygun mühendislik çözümünün PERI VARIOKIT sistem olduğuna karar verilmiştir. SB sistem,tek taraflı beton dökümleri için geliştirilmiş A0, A, B, C ile SB1 ve SB2 kuvvet payandaların kombinasyonundan oluşan bir sistemdir. Bu projede SB sistem VARIOKIT adlı modüler kalıp sistemi ile entegre edilerek;d =1,50m gibi kritik betonarme yüklerini güvenle taşıyabilecek bir askı platform ( Konsol ) vazifesi görmüştür. SB sistem farklı modüllerin, değişik boylar için uygun kombinasyonlarından teşkil edilir. Bu kombinasyonlar ile 8.75 m. genişliğe kadar SB Askı sis-

Proje tem platformlar yapılabilir. Bu çerçeveler üzerlerinde yer alan bağlayıcı elamanlar vasıtası ile son derece pratik bir şekilde birbirlerine kolayca bağlanıp demonte edilebilirler.Her bir çerçeve boyutları ve hacimleri itibari ile, kamyonlara kolaylıkla yüklenebilecek şekil ve ebattadır. Bu platformların imalatı ise,şantiye sahasında yerde yapılmış olup,uygun taşıma kapasitesine sahip kule vinçler ile DW26 ankraj sistemine asılmıştır. Ankraj başına gelen ‘Q’= 200kN ton luk kesme ve ‘Z’ =86 kN luk çekme yükleri bu ankraj sistemi ile güvenle taşınabilmiştir. SB payanda sistemi yukarıda da belir-

tildiği gibi,beton döküm hızına ve beton döküm yüksekliğine uygun ankraj takımları ile birlikte kullanılır.DW15, DW20 ve DW26 sistemleri ile 500kN kadar çekme,140 kN kesme yükleri karşılabilmektedir. Projede kiritik kesme ve çekme yükleri DW-26 ankraj sistemi ile güvenle taşınmıştır.Bu hesaplara ait DIN ve EURO normlarına uygun abakları mevcuttur.

PERI-UP İSKELE SİSTEMİ: Viyadük ayak yüksekliklerinin çok fazla olmadığı kısımlardaki diyafram veya başlık kirişi imalatları, PERI-UP İskele sistem ile çözülmüştür. Bu çözümdeki temel unsur, hızlı devir ve esneklik faktörünün aynı anda ve aynı oranda önem taşımasıdır. PERI-UP iskele sistemine SRU çelik kuşaklar mahya olarak, GT24 kafes kirişler tali taşıyıcı ızgara olarak kombine edilmiş ve optimum elemanla ekeonomik bir çözüm elde edilmiştir. PERI-UP rosett fleks iskele sistemi yatay ve düşey parçaları sayesinde hem ağırlık hemde taşınabilirlik açısından oldukça esnek, kullanışlı ve ekonomik bir sistemdir. Ayak başına taşıma kapasitesi yaklaşık 4ton olan bu sistem, dar veya geniş alanlarda kurulabilmektedir. Sistemde parça ağırlıkları göz önüne

alındığı zaman kurum ve söküm işlerinde vinc vs. ihtiyacı gerekmez. Dikey ve yatay olarak kurulabilir veya istiflenebilir.

PERI-UP ROSETT FLEKS MERDİVEN KULESİ: Şantiye sahası içerisinde elevasyon kalıplarına ve başlık kirişi kalıbına ulaşım için PERI UP ROSETT FLEKS sistem merdiven kulesi kullanılmıştır. Merdiven kulesi standart PERI UP malzemelerden ve merdiven modullerinin şantiye sahası içerisinde monte edilmesi ile birlikte hazırlanır. Kalıp yüksekliği arttıkça her iki metre yükseklik için bir adet merdiven modülü eklenir. Bu sayede merdiven kulesinden CB160 konsol platform üzerine rahatlıkla erişim sağlanır. PERI UP merdiven modülleri dayanıklı alüminyum malzemeden üretilmektedir. Merdiven modülünün taşıma kapasitesi 2.0 kN/m²’dir. Merdiven modülü korkuluklu ve kendinden kilitlenebilir sistem ile birlikte çalışmaktadır. Şantiye sahası içerisinde iş kazalarının azaltılması ve çalışanların güvenilir bir şekilde yüksekliklere erişimi için gerekli bütün düşey ve yatay elemanlar projelendirme aşamasında göz önünde bulundurulmuştur. PERI İle Başarılı İnşaatlar…….. !

FNS İnşaat Şantiye Sorumlusu: Fatih KOÇ Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nce 2010 yılından bu yana etap etap yaptırılan E5 ve Tem Otoyolu’na alternatif yolun en büyük sanat yapısı olarak projelendiren V1 viyadük imalatı aynı zamanda en yüksek ve uzun dere geçişidir. FNS İnşaat Ltd. Şti. olarak iş güvenliği, kalite ve estetik en öncelikli maddelerimizdir. Bu konuda detaylı teknik çalışmalar neticesinde kaygılarımızı gidereceğini ve imalat sürecini hızlandıracağı hususlar için PERI Kalıp’ta karar kıldık. İşin tamamlanmasında teknik ve lojistik hizmetleri için PERI Kalıp’a teşekkür ederiz. Yeni projelerde de PERI ile birlikte çalışarak gücümüze güç katacağımızı düşünüyoruz.

Yapı Malzeme Şubat 2016

İFM Projesinde İntek Kalıp ve İskele Sistemleri Projenin Adı: İstanbul Uluslar Arası Finans Merkezi (İFM) Ana Yüklenici: Ağaoğlu İnşaat Kaba İnşaat Yüklenicisi: Özemek İnşaat Projenin Yeri: Ataşehir / İSTANBUL Proje Hakkında Genel Bilgi: Tükiye’nin doğal finans merkezi konumundaki İstanbul’un, öncelikle bölgesel nihai olarak da küresel bir finans merkezi olmasını hedefleyen İFM projesi Ataşehir’de yükseliyor. 300.000 m² alan üzerinde gerçekleştirilen projenin toplam inşaat alanı 3.500.000 m² olacak. Projenin 80.000 m² alan üzerine oturan bir parselinin inşaatı, Ağaoğlu firmasının taahhüdü altında gerçekleşiyor ve bu

Yapı Malzeme Şubat 2016

kısmın üzerine yapılacak olan yapıların toplam inşaat alanı 1.100.000 m² dir. Ağaoğlu İnşaat tarafından yapılan parselin içinde rezidans ve ofis bloklarının yanında, otoparklar, alışveriş merkezleri, konferans salonu ve sinemalar bulunmaktadır. Ağaoğlu İnşaat’ın taahüdündeki parselde D, E, F, G, G1 ve O blokların kaba inşaatı Özemek firması

tarafından yapılmaktadır. Bu bloklar ağırlıklı olarak ofis bloklarıdır. Sadece ‘O’ blokta Konferans Salonu ve Sinemalar vardır. Kaba inşaatı Özemek tarafından yapılan bu blokların toplam inşaat alanı yaklaşık olarak 600.000 m² dir. Maslak 1453, Resim İstanbul, Evvel İstanbul, YDA Söğütözü Residence gibi önemli projelerde çözüm ortağı olarak birlikte

Proje çalıştığımız değerli müşterimiz Özemek İnşaat, bu projede de İntek’i tercih etmiştir. Buna karşılık İntek sadece satana kadar değil projenin sonuna kadar, uzman ve yetkin ekibi ile müşterisine gereken teknik ve lojistik desteği eksiksiz olarak sağlama gayreti içinde olmuştur ve olmaya devam edecektir.

Projede Kullanılan İntek Kalıpİskele Sistemleri ve Miktarları:

G-C 50/80 K9023 30/80 K9017

d=18cm

K9011 130/60

30/80

K9015

K9022

30/80

30/80 K9015

d=18cm

30/80 TK9010

d=50cm

k GERG 200

k GERG 150

G-6

d=18cm

K9012 30/60

d=20cm

k GERG 200

50/80

k GERG 200

50/80 K9005

40/60

k GERG 200

K9019 k GERG 150

K9027

k GERG 150

‘+89.90 kotu döşemesinde ortaya çıkan 3,5 metre uzunluğundaki konsol döşemenin çözümü.’

K9028

K9006

40/60 k GERG 150

K9029

k GERG 200

k GERG 125

k GERG 150

40/60

k GERG 200

G-7

30/60 K9032 30/60

k GERG 125

K9021

30/80

30/80 K9014

30/80 d=18cm

30/60

G-4

K9016 30/80

d=18cm

K9008

30/60 SK9033

SK9030

+89,90

50/80

k GERG 200

K9003

50/80

M1-MER.DET.BKZ.

130/60

+89.90

K9014

130/60

40/60

K9007

d=18cm

d=50

30/80 TK9009

k GERG 150

K9004

k GERG 200

50/80

k GERG 150

K9026

PANEMAX vinçle taşınan çelik çerçeveli panel kalıp sistemi:

SK9031

d=35cm

SK9034 30/60

k GERG 150

d=18cm

k GERG 200

K9013

30/60

G-B

G-A

Sistem ‘ana çerçeve’ adı verilen kaynaklı çerçeveler, bunları birbirine bağlayan ‘çapraz gergiler’, ince kot ayarının yapılmasını sağlayan ‘krikolu ayak’ ve ‘krikolu başlıklardan’ oluşmaktadır Üst konstrüksiyonda ana taşıyıcı (mahya) ve tali taşıyıcı (ızgara) olarak H20 ahşap kirişler kullanılmaktadır. Çerçeveler çok pratik bir biçimde üst üste eklenerek farklı döşeme

Projede Kullanılan İntek Kalıpİskele Sistemleri Hakkında Genel Bilgiler:

K9020

k GERG 150

k GERG 200

G-3

k GERG 150

k GERG 200

k GERG 150

50/80

k GERG 150

K9002

K9019

k GERG 200

k GERG 150

+83.80

d=25cm

k GERG 150

d=40cm

G-2

k GERG 200 k GERG 200

k GERG 150

K9018

K9001

50/80

k GERG 125

k GERG 200

d=30cm

k GERG 150

100/70

K9024

80/80

K9025

80/80

d=40cm

+79.00

G-1

K9024a

K9025a

d=25cm

k GERG 125 k GERG 200

100/70

Farklı formlara çok kolayca adapte edilebilmesi PANEMAX sisteminin en önemli özelliklerinden biridir. PANEMAX panel kalıp sistemi, 80 kN/m² (düzgün yayılı yük) gibi yüksek bir beton basıncı dayanımı, ön montaj gerektirmeden şantiyeye geldiği ilk günden itibaren kullanıma hazır olması, özel forma sahip çelik kenar profilleri ve buna uygun bağlantı kilitleri vasıtası ile panellerin yan yana ve üst üste çok pratik bir şekilde birleştirilip sökülmesi, yine çelik kenar profillerin formu ve plywood ille birleşiminde uygulanan silikon detayı sayesinde plywoodun değiştirilmeden çok tekrar kullanılabilmesi gibi özellikleri ile mükemmel bir perde-kolon kalıbı sistemidir. Panemax panellerde, pazarda yer alan diğer Avrupalı ve yerli birçok markadan farklı olarak 18 mm değil 21 mm kalınlığında plywood kullanılmaktadır. Bu özellik, eşit beton basınçlarında daha düşük sehim anlamına gelmektedir.

yükseklikleri çözülebilmektedir. Sistem, ayak ve başlıklarda kullanılan ve ince kot ayarının yapılmasını sağlayan ‘krikolu ayak’ ve ‘krikolu başlıkların’ açılım paylarına göre değişmekle birlikte, ayak başına 55 kN düşey yükü emniyetli olarak taşıyabilmektedir. HD 150 sistemi istendiğinde ‘masa’ olarak kullanılabildiği gibi her sefer sökülüp tekrar kurularak ‘iskele’ gibi de kullanılabilmektedir.

HD 150 yük taşıyıcı iskele sistemi:

M2-MER.DET.BKZ.

Perde ve kolon kalıplarında vinçle taşınan panel kalıp sistemi olan PANEMAX tercih edilmiştir. Hem 350 cm hem de 550 cm yüksekliğe uygun olarak 575 m² PANEMAX perde-kolon kalıbı kullanılmaktadır. Bodrumlarda ciddi miktarda tek taraflı perdeler vardır. Bu perdeler için İNTEVA ahşap kirişli perde kalıbı sistemi ile TTD tek taraflı destekleme sistemi tercih edilmiştir. Yine 350 ve 550 cm yüksekliğe uygun olarak 20 metre uzunluğunda tek taraflı perde kalıbı kullanılmaktadır. Döşemelerde ”HD 150” yük taşıyıcı iskele sistemi tercih edilmiştir. 350 cm yüksekliğinde 3460 m², 350 cm ile 550 cm yüksekliğe uygun olarak da 2560 m² döşeme kalıbı satın alınmıştır. Kat yüksekliğinin 550 cm olduğu katlarda, geçici olarak kalıp miktarını arttırarak daha hızlı ilerleyebilmek amacı ile çerçeveleri üst üste ekleyerek döşeme kalıbı yüksekliğini arttırmaya yarayan iskele elemanları kiralık olarak tedarik edilmiştir. Böylece satın alınmış olan 350 cm yüksekliğindeki 3.460 m² alana sahip döşeme kalıbı, 550 cm yüksekliğindeki katlarda da kullanılabilmiştir.

Yapı Malzeme Şubat 2016

Mimari

Modern Mimarlığın Önemli İsmi Le Corbuiser İstanbul’da Ağırlanıyor İstanbulSMD, modern mimarlığın önemli isimlerinden Le Corbuiser’nin yarım asıra yayılan yapıtlarından bir bölümünü, Foundation Le Corbusier’nin destek ve Seranit Grup’un sponsorluğunda gerçekleştireceği sergiyle izleyicilere açacak. 18 Ocak 2016 / İstanbul - İstanbul Serbest Mimarlar Derneği (İstanbulSMD), modern mimarlığın önemli isimlerinden Le Corbuiser’nin yarım asra yayılan yapıtlarından bir bölümünü, Mart ayında açılacak “Çapraz Yansımalar/Mimarlık, Fotoğraf ve Metin” isimli sergiyle izleyicilere açıyor. Foundation Le Corbusier’nin desteği ve Seranit Grup’un sponsorluğunda açıla-

Yapı Malzeme Şubat 2016

cak sergi, mimarlık fotoğrafçısı Cemal Emden’in son beş yıldır oluşturduğu Le Corbusier portfolyosu içinden yeni bir seçki olarak sergiye dönüştürülüyor. 9 Mart 2016’da Teşvikiye Galeri Işık’da açılacak ve 8 Nisan’a kadar izlenebilecek olan sergide, Emden’in fotoğraflarının yanı sıra, Türkiye’den ve yurtdışından Le Corbusier üzerine araştırma ve çalışmaları olan akademisyenlerin yazdığı metinler de yer alacak. Sergi, hem ölümünün 50. yılının ardından Le Corbusier’nin işlerini hatırlamak hem de mimarlık, fotoğraf ve metin arasındaki ilişki biçimleri üzerinde düşünmek üzere tasarlandı. Burcu Kütükçüoğlu’nun küratörlüğünde gerçekleşecek sergi, mimarın önemli yapılarının ve güncel durumların izlenmesi için önemli bir fırsat sunuyor. 2011’de Le Corbusier’in Doğu Gezisi’nin yüzüncü yılı nedeniyle Santral İstanbul’da açtığı sergi için mimarın işlerini fotoğraflamaya başlayan ve aynı zamanda İstanbul SMD üyesi olan Cemal Emden, Avrupa, Asya ve Amerika’da yaptığı çok sayıda çekim ile bu konudaki çalışmalarını geliştirdi. Foundation Le Corbusier ile iş birliği içinde çalışarak sergiler düzenleyen Emden’in çalışmaları arasında son iki yılda Ankara, Marsilya ve Paris’te açtığı Le Corbusier sergileri sayılabilir.

Davetli yazarlar sergiye metinleriyle katkıda bulunacak Cemal Emden’in çektiği Le Corbusier yapılarına dair bir grup fotoğraf, Türkiye ve yurtdışında, görsel kültür ve görsel sanatlar alanlarında çalışan akademisyenlere gönderilerek, onlardan içlerinden seçecekleri bir yapı üzerine, o imgenin kendilerine neden ‘çekici geldiğini’ ifade eden bir başlık ve bir kısa metin üretmeleri istenecek. Bu format ünlü görsel kültür düşünürü Roland Barthers’ın Camera Lucida adlı kitabındaki yaklaşımından ilhamla tasarlandı. Proje, mimarlık ve fotoğraf üzerine eşzamanlı, spontane ve öznel düşünceler üretmek için zemin sunmayı amaçlıyor. Metinlerin yazarlarından, seçtikleri imgelerin mimari ya da fotografik açıdan çarpıcı yönlerini ortaya çıkaracak kişisel yorumlarını, serbest bir tarzda ifade etmeleri istenecek. Davetli yazarlar, sergiye metinleriyle katkıda bulunmalarının yanı sıra, fotoğraf seçkisinin belirlenmesinde oynadıkları rolle, kuratoryal sürecin de parçası olacak. Mimari kültürün ve fiziksel çevrenin gelişimine katkıda bulunarak projeleri destekleyen Seranit Grup ve İstanbulSMD organizasyonu ile gerçekleştirilecek sergiye ek olarak, sergilenen fotoğraf ve metinlerin yer alacağı bir kitap basılacak ve metinleriyle katkı yapmış olan akademisyenlerden bir grup ile sergi açılışında bir panel düzenlenecek.

Sürekli Tasarruf İçin Doğru Seçim: ‘Geopanel Star’ Modüler sistem betonarme kalıplarının beraberinde getirdiği birçok avantaj ve tasarrufun yanında dezavantajlardan biri olarak görülen; ‘döşeme ve kolonperde duvar imalatlarının birlikte dökülememe’ engeli Geopanel perde ve Geopanel Star ayarlanabilir kolon kalıpları ile artık mümkün.

Yapı Malzeme Şubat 2016

60 cm. yüksekliğine sahip modüler plastik paneller ile genelde istenilen ölçü elde ediliyor. Plastik panellerin bitiş noktasında ise hali hazırda bulunan montaj delikleri sayesinde tabliye kalıbı ile birleştiriliyor. 60 cm.’nin katı olmayan kolon-perdelerde ise yine plastik paneller üzerinde bulunan montaj delikleri kullanarak konvansiyonel malzemelerle (ahşap, metal, vb…)

Proje

plastik kalıp-tabliye kalıbı birleşimi kolaylıkla gerçekleştirilebiliyor.

Geopanel Star Avantajları: GEOPANEL® STAR - Ayarlanabilir tekrar kullanılabilir modüler plastik kolon kalıbı GEOPANEL STAR, betonarme kolonların inşa edilmesi için yüksek dirençli ABS plastikten imal edilmiş, ayarlanabilir ve tekrar kullanılabilir modüler kalıp sistemidir. Paneller, değişik ölçülerde kolon, perde, kaide vb. inşa etme olanağı sağlayan ‘yıldız’ formunda bir araya getirilirler ve hızlı kilitlenir plastik kollarla birbirlerine sıkıca bağlanırlar. GEOPANEL STAR tarafından sunulan

en büyük yenilik ise; ayarlanabilir panellerin farklı ölçülerde kolon imalatına imkân tanımasıyla, ihtiyaç duyulan panel sayısının azalmasıyla ilk yatırım maliyetinde tasarruf gerçekleştirme imkanı vermesidir. • Modüler • Yaklaşık 100 defa tekrar kullanılabilir • Düşük ağırlık (maks. 11 kg) - kolay, basit ve hızlı kurulum

Referans: Proje: Konut Projesi Firma: Arkad Yapı Ürün: Geopanel Star Lokasyon: Kadıköy/Bağdat Cad. Uygulama: Döşeme ve kolonların aynı anda dökülmesi-Tulum döküm.

• Basit ve hızlı söküm • Vinç kullanımı gerektirmez • İnşaat alanında kolay taşıma ve depolama Yapı Malzeme Şubat 2016

Enerji Performans Yönetmeliğine Göre Mantolama Zorunlu Hale Geliyor Yalıtımın faydaları sadece kış ayları için düşünülmemeli... Yalıtım, yaz aylarında evlerin daha serin olmasını sağlayarak, klima kullanımlarında da enerji tasarrufu sağlıyor. Mevcut binalar Enerji Performans Yönetmeliği’ne göre enerjinin ve enerji kaynaklarının etkin ve verimli kullanılması için 2017 yılına kadar Enerji Kimlik Belgesi’ni (EKB) almak zorundadır. Alınmaması durumunda daire alım satım ve kiralama gibi işlemler gerçekleştirilememektedir. Binalarda mantolama ve diğer yalıtım uygulamaları ancak belirli kriterlere uygun yapıldığında istenilen enerji sınıfına ulaşmaktadır. GNYAPI, enerji performans

Yapı Malzeme Şubat 2016

yönetmeliğine uygun olarak konutların ısı yalıtım, mantolama uygulamalarını profesyonelce gerçekleştiriyor.

Gnyapı ücretsiz enerji kimlik belgesi (ekb) veriyor Enerji kimlik belgesi (EKB) almak için son bir yıla girildiği bu günlerde GNYAPI örnek bir adım atıyor. 2017 yılına kadar alınması gereken enerji kimlik belgesini ücretsiz olarak veren GNYAPI, konutlara yer almak istedikleri enerji verimlilik sınıfı doğrultusunda danışmanlık hizmeti de sağlıyor.

Mantolama ile %50’ye varan tasarruf! Yaşadığımız konutlarda ısı yalıtımın ideal bir şekilde uygulanması ile enerji tüketimi ve doğalgaz faturalarında %50’ye varan oranlarda tasarruf elde etmek ve sonrasında da kazandıran yatırıma dönüşmesini sağlamak mümkün. Tasarrufun yanı sıra yalıtımın, binalardaki rutubeti, küfü, korozyonu önlemesi ve binaların dış cephelerine katılan estetik değer ile dairelerin %30’a varan değer artışının sağlanması gibi belli başlı faydaları da vardır. Yalıtımın

faydaları sadece kış ayları için düşünülmemeli. Yalıtım yaz mevsiminde de klima kullanımlarında enerji tasarrufu sağlayarak evlerin daha serin olmasını sağlıyor.

Gnyapı’ dan mantolama sürecinde yenilikçi ve eşsiz hizmetler Bu zamana kadar 55.000 konutta mantolama hizmeti veren GNYAPI, mantolama sürecinin başından sonuna kadar geçen tüm süreçte yüzde yüz memnuniyet sağlamayı başarıyor. Mantolama sürecinde yönetimlerin ihtiyaç duyabilecekleri tüm gereksinimleri ele alarak, bina yönetimlerinin bile fark edemediği eksiklikleri tespit eden GNYAPI yönetimlere öncelikle detaylı bir rapor sunuyor. Uygulama öncesinde termal kamera çekimleri ile binaların ısı kayıplarını tespit eden GNYAPI, yalıtım danışmanları yardımıyla karar alma süreçlerinde ihtiyaçları birlikte belirleyerek yönetsel süreçte büyük kolaylık sağlıyor.

“Gnyapı bina yöneticilerinin sorumluluklarını üstleniyor” Mantolama sürecinde bina yöneticilerinin en büyük sıkıntılarından biri olan tahsilat

Sektörel işlemleri yükünü, daire sakinleri ile tek tek görüşmek suretiyle yönetimlerin yerine tahsil ederek büyük bir sorumluluğu üzerine alan GN YAPI, her kat malikinin bütçesine uygun peşinatsız 60 aya varan (senet ve krediyle) ödeme seçenekleri sunarak insanları mantolama konusunda teşvik etmeyi başarıyor. Şirket, konut yönetimlerinin aldığı mantolama kararlarının alt yapısının hukuki anlamda uygun olabilmesi için hukuki danışmanlık hizmeti veriyor. Müşteri ilişkileri danışmanları ile sözleşme aşamasından uygulama bitimine kadar konut sakinleri ile sürekli iletişim halinde bulunan GN YAPI her hangi bir sorunda hızlı çözüm üretiyor. 3D renklendirme çalışmaları ile binalara estetik bir değer kazandıran şirket uygulamaya geçmeden önce gerçekleşecek olan 3D tasarımı bina sakinleri ile paylaşıyor. Özel planlama ile oturulan binalarda gerçekleştirilecek mantolama uygulamalarının olabildiğince hızlı ve eksiksiz ilerlemesini sağlayan şirket alanında uzman proje sorumlulukları ve deneyimli teknik kadrosu ile hızlı ve garantili olarak projeyi bitiriyor.

Gnyapı’dan 5.Konut yöneticileri mantolama konferansı Konut yöneticilerini sektör profesyonelleriyle buluşturan ‘TEK PLATFORM’ Enerji tasarrufu sağlaması, bina ömrünü uzatması, dış cepheye kattığı estetik gibi birçok katma değeri olan mantolama konusunda halkı bilinçlendirme adına önemli organizasyonlara imza atan GNYAPI konut yöneticilerini sektör profesyonelleriyle buluşturdu. GNYAPI’nın geleneksel hale getirdiği “Konut Yöneticileri Mantolama Konferansı”nın 5. si bu yıl Marriott Hotel Asia’ da gerçekleştirildi. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Mesleki Hizmetler Genel Müdürlüğü Genel Müdürü Selami Merdin başta olmak üzere, Isı Su Ses ve Yangın Yalıtımcıları Derneği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ertuğrul Şen, Güney Yapı Yönetim Kurulu Başkanı

Bülent Güney ve Türkiye’nin lider ve öncü üretici firmaları Filli Boya, Saint – Gobain Weber, Polisan yetkilileri ve yalıtım sektörüne finans alanında getirdikleri yenilikçi çözümleri ile Şekerbank Perakende Bankacılık Pazarlama Genel Müdür Yardımcısı Gökhan Ertürk birer konuşma yaparak konut yöneticilerini ürün ve hizmetler hakkında bilgilendirdiler. 680 konut yöneticisinin katılımıyla gerçekleştirilen ‘5. Konut Yöneticileri Mantolama’ konferansı, katılımcılara mantolama sürecinde ihtiyaç duyacakları birçok ürün, uygulama ve katılımcılara özel ödeme seçeneklerini bir arada sunarak konut yöneticilerinin beğenisini kazandı. GNYAPI yetkililerinin yıl içerisinde gerçekleştirdikleri incelemeler sonucunda mantolama sürecini yürüten konut yönetimlerinin en çok ihtiyaç tespiti, karar alma, teklif toplama ve firma seçimi konularında problem yaşadıkları tespit edildiğinden Güney Yapı Yönetim Kurulu Başkanı A. Bülent Güney, “Mantolama Kararında Dikkat Edilmesi Gerekenler’ konulu bir sunum gerçekleştirerek konut yönetimlerine karşılaşabilecekleri riskler ve çözümleri ile ilgili bir yol haritası çizdi.

Konferans sonunda gerçekleşen çekilişte, katılım gösteren konutlar arasında yer alan Fatih Sitesi (Fatih), Oğuz Apartmanı (Maltepe), Onay Sitesi Anılar Apartmanı (Kadıköy) mantolama uygulamalarında %25, Bizim Evimiz Sitesi (Üsküdar) ise %50 indirim hakkı kazandı. I pad çekilişini Kurban Düzülütaş, I phone çekilişini Arslan Çıtak, Toyota Yaris’i İbrahim Arıcan kazandı.

Yapı Malzeme Şubat 2016

Fuha İstanbul iklimlendirme sektörünün buluşma noktası oldu Avrupa’nın ilk deneyimleme merkezi Fuha İstanbul, açıldığı günden bu yana bireysel kullanıcılardan ticari yatırımcılara, öğrencilerden akademisyenlere kadar yüzlerce ziyaretçiyi ağırladı.

Yenilikçi ürünleri ve uygulamalarıyla iklimlendirme sektörünün öncü şirketi olan Daikin’in, İstanbul’da açılışını yaptığı, Avrupa’nın ilk, dünyanın ise en büyük ve kapsamlı iklimlendirme deneyimleme merkezi Daikin Solution Plaza fuha İs-

Yapı Malzeme Şubat 2016

tanbul, ziyaretçilerine eşsiz bir deneyim sunmaya devam ediyor. Bireysel çözümlerden ticari sistemlere kadar her türlü iklimlendirme teknolojisini deneyimleme imkanı sunan fuha İstanbul, aynı zamanda sektör profesyonellerinin buluşma noktası haline geldi. Açılışını yaptığı günden beri bireysel kullanıcılardan ticari yatırımcılara, öğrencilerden akademisyenlere kadar yüzlerce ziyaretçiyi fuha İstanbul’da ağırlayan Daikin, şu ana kadar 500’e yakın öğrenciye sektörle ilgili büyük bir deneyim yaşattı. Ayrıca İSİB (İklimlendirme Sektörü İhracatçılar Birliği) toplantılarına da ev sahipliği yaparak iklimlendirme sektörünün yeni merkezi olma yolunda ilerleyen fuha İstanbul, Mekanik Tesisat Müteahhitleri Derneği (MTMD) aylık yönetim kurulu toplantısına da ev sahipliği yaptı.

Öğrenciler işin pratiğini fuha’da öğreniyor Fuha İstanbul açıldığından bugüne kadar 500’e yakın öğrencinin iklimlendirme

sektörüyle ilgili olarak merak ettikleri her sorunun cevabını vermeyi başardı. Merkezi ziyaret eden gençler fuha İstanbul’da ısıtma, soğutma, havalandırma, enerji verimliliği ve yeni iklimlendirme teknolojilerine yönelik tüm uygulamaları bizzat deneyimleyerek tanıma fırsatı buldu. Üniversitelerin Makine Mühendisliği bölümü öğrencilerinden İnşaat Mühendisliği bölümü öğrencilerine kadar pek çok öğrenciyi merkezde ağırlayan Daikin, ayrıca liselerin iklimlendirme ve soğutma teknolojileri bölümü öğrencilerinin de teori derslerini merkezde pratiğe taşımalarını sağladı.

İsib üyeleri tasarım yarışması için Fuha’da İklimlendirme Sektörü İhracatçılar Birliği’nin (İSİB) her yıl düzenlediği “İklimlendirme Sanayi Ürün ve Mühendislik Tasarımı Yarışması”nın jüri ön değerlendirme toplantısı için sektörün önde gelen isimleri fuha İstanbul’da bir araya geldi. Top-

Sektörel lantı öncesi merkezi gezen İSİB üyeleri, fuha İstanbul’un özellikle öğrenciler için yol gösterici ve ilham verici olabileceği değerlendirmelerinde bulundu.

Olağan toplantılar Fuha’ya taşınıyor Geçtiğimiz aylarda olağan genel kurul toplantılarını fuha’da gerçekleştiren İklimlendirme Soğutma Klima İmalatçıları Derneği’den (İSKİD) sonra İSİB de, Ocak ayında yönetim kurulu toplantısını Daikin’in eşsiz deneyim merkezine taşıdı. Toplantı sonrası düzenlenen fuha turu ile yönetim kurulu üyelerine iklimlendirme teknolojileri tanıtılarak inovatif bir deneyim sunuldu. Fuha İstanbul’un sadece Türkiye için değil Avrupa için de bir merkez olacağını belirten Daikin CEO’su Hasan Önder fuha İstanbul ile görüşlerini şöyle dile getirdi: “Daikin Solution Plaza fuha İstanbul ile birlikte, hem bir hayalimizi gerçekleştirdik hem de Türkiye adına pek çok açıdan gurur duyabileceğimiz bir merkezi de hizmete açmış olduk. Bu merkezimiz Türkiye’nin yanı sıra bölgemize ve Avrupa’ya da hizmet verecek. Bu yıldan itibaren fuha İstanbul’da Avrupa’dan şirketler ve yöneticilerini de ağırlamaya başlayacağız.”

İskid komisyon toplatıları Fuha’da yapıldı İSKİD MİSK (Merkezi İklimlendirme Sistemleri Komisyonu), İSKİD ÜSİB (Üniversite Sanayi İşbirliği ve Burs Komisyonu) ve İSKİD, Split ve Değişken Soğutkan Debili Klimalar Komisyonu (SDDK) aylık

toplantıları fuha İstanbul’da yapıldı. İSKİD, SDDK (Split ve Değişken Soğutkan Debili Klimalar Komisyonu) aylık toplantısına Arçelik, Arçelik-LG, Samsung, Alarko-Carrier, İSKİD, Mitsubishi Electric, BSH, Abkay Grup (Fujitsu), Form (Mitsubishi Heavy), Baymak, Viessmann, Kuruluk Mühendislik, Bosh TT, JCI (Johnson Control), ELDAY, Panasonic ve Daikin temsilcileri (Andaç Yakut, Serkan Özkan) katıldı. Her komisyon toplantısının ardından katılıcımlar iklimlendirme sektörünün inovatif merkezini gezdi. İklimlendirme temelli bütün bilgilerin en

yalın ve en detaylı bir biçimde ziyaretçilere ulaştırıldığı söyleyen Daikin Solution Plaza fuha İstanbul Müdürü Uğur Sertan ayrıca şu bilgileri verdi: “Uzman rehberler eşliğinde yapılan Daikin Solution Plaza fuha İstanbul turlarında inverter teknolojisinden yenilenebilir enerji sistemlerine, ses seviyesinden akıllı göz teknolojisine iklimlendirme cihazlarının inovatif çözümleri aktarılıyor. İklimlendirme konusunda merak edilen her türlü soruya deneyler ile cevap veren Daikin Solution Plaza fuha İstanbul’u internet sitesi üzerinden randevu alarak gezmek mümkün.”

Yapı Malzeme Şubat 2016

Sektörel

Özyurtlar İnşaat, Esenyurt’ta üç koldan ilerliyor İnşaat sektöründe güvenin ve kalitenin adresi Özyurtlar İnşaat, 25 yılda Esenyurt’ta 39 bin kişiyi ev sahibi yaptı. 800 bine ulaşan nüfusu, gelişen alt yapısı ve konumu nedeniyle markalı konut projelerinin üssü haline gelen Esenyurt’un gelişimine paralel olarak üretimini de farklılaştıran Özyurtlar İnşaat, ofis ve rezidans pazarında da iddialı konuma geldi. Bölgedeki ihtiyacı hissederek ofis ve rezidans projelerine hız veren Özyurtlar İnşaat, bu iki alanda sağlam ve emin adımlarla ilerliyor.

Konut sektöründe yakaladığı başarıyı NCadde markasıyla rezidans ve ofis alanında da sürdüren Özyurtlar İnşaat, oturum için de, yatırım için de proje arayanlara kaçırılmayacak fırsatlar sunuyor.

Yapı Malzeme Şubat 2016

Ofis deyince NCadde Esenyurt’ta nüfusun son yıllarda hızla arttığına dikkat çeken Tamer Özyurt, “Bölgede konuttan sonra ofise de ciddi bir talep oluştu. Biz burada sadece bir ofis yapmaktan öte ona rezidans özelliklerini de kattık. Bu sayede çalışma alanlarını daha konforlu hale getirdik. İlk rezidans ofis projemizi NCadde Bussiness adıyla yaptık. 112 adet 1+1 home-office daireden oluşan projemiz büyük ilgi gördü. Kısa sü-

rede yapımını ve satışını tamamladığımız NCadde Bussiness’ı sahiplerine teslim ettik” açıklamasında bulundu. Bu alanda ikinci projeleri olan NCadde Agora’nın şuanda satışına ve yapımına devam ettiklerini belirten Özyurt, “NCadde Agora, iş dünyasının tüm ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde tasarlandı. Yine rezidans konseptinde tamamı home-office dairelerden oluşan projede 1+0, 1+1 ve 2+1 tipinde 144 adet daire bulunuyor” diye konuştu.

Sektörel

Poliüretan Dolgulu Sandviç Panel Üretiminde

‘Hekim Yapı’ zamanı Hekim Yapı A.Ş., Poliüretan Dolgulu Sandviç Panel tesisi ile Avrupa’nın ve Türkiye’nin en gelişmiş Sandviç Panel hatlarından birine sahip oldu. 2004 yılından bu yana Türkiye’nin ilk

otoklavlı fibercement üretimini gerçekleştirmekte olan Hekim Yapı A.Ş. ürün yelpazesine iki farklı grubu daha kattı. Bu yatırımlardan biri EPS yalıtım ve ambalaj ürünleri üretim hattı, diğeri ise EPS ve taşyünü dolgulu sandviç panel üretim hattı şeklinde gerçekleşti. Yaklaşık beş yıldır sandviç panel piyasasında HekimPanel markası ile yer alan Hekim Yapı A.Ş. dünya norm ve kalite standartlarına sahip ürünleri ile kısa zamanda istediği başarıya ulaştı. Yıllık 2 milyon metrekare sandviç panel üretilen Hekim Yapı tesislerine, 2015 yılında yeni bir hattın eklenmesi ile şirketin toplam üretim kapasitesi yıllık 4

milyon metrekareye ulaştı. Yapmış olduğu yatırımlarla Avrupa’nın ve ülkemizin en gelişmiş Sandviç Panel hatlarından birine sahip olan Hekim Yapı pazar payında ise ciddi bir artış bekliyor.

Tesiste; üretilen panel çeşitleri • • • • • • • •

3 hadveli cephe paneli 5 hadveli cephe paneli Kepli 3 hadveli çatı paneli Membranlı çatı paneli Gizli vida cephe paneli Soğuk oda cephe paneli H tipi cephe paneli H tipi fibercementli cephe paneli Yapı Malzeme Şubat 2016

Sektörel

Irmak-Karabük Zonguldak Demiryolu Hattı ve Demiryolu Araçlarının Güvenliği’ni Tekno Maccaferri Üstlendi Tekno Maccaferri, Avrupa Birliği Destekli Irmak-KarabükZonguldak Demiryolu Hattı Rehabilitasyonu ve Sinyalizasyonu Projesi’nde, demiryolu güzergahının ve demiryolu araçlarının güvenliğini sağlamak amacıyla, güzergah hattındaki şevleri çelik grid malzemesi ile kapladı.

Yapı Malzeme Şubat 2016

Toplamda 350 km’lik Irmak-Karabük-Zonguldak Demiryolu Hattı güzergahının muhtelif yarma şevlerinde bulunan kaya ve taş niteliğinde yüzeysel döküntü risklerine karşı hattın güvenliğini korumaya yönelik gerçekleştirilen uygulama, Tekno Maccaferri’nin uzun ömürlü ve dayanıklı ürünleri ile tamamlandı. Avrupa Destekli olan projede, çevreye ve ekolojik sisteme büyük bir hassasiyet gösterilerek, Tekno Maccaferri’nin teknik desteğiyle çevre ile uyumlu ürünlerinden ve probleme yönelik çözüm konularından faydalanıldı. Irmak-Karabük-Zonguldak Demiryolu Hattı Rehabilitasyonu ve Sinyalizasyonu Projesi kapsamında konvansiyonel demiryolu güzergahı rehabilite edilerek Irmak’tan (Çankırı) Zonguldak’a uzanan demiryolunun modernizasyonu sağlandı. Tekno Maccaferri tarafından gerçekleştirilen çelik grid uygulaması ile, mevcut hattın

modernizasyonunun yanı sıra yarma niteliğindeki şevlerinde güvenliği sağlanarak projenin kapsamı genişletildi. Türkiye’deki en gelişmiş geoteknik mühendislik uygulamalarını başlatarak, Düzce’deki fabrika ile bölgenin en modern üretim tesisini faaliyete geçiren Tekno Maccaferri, Irmak - Karabük - Zonguldak Demiryolu Hattı Rehabilitasyonu ve Sinyalizasyonu Projesi’nde, tamamen uluslararası standartlarda ve kalitede imalat yapan Düzce’deki fabrikasında üretimini gerçekleştirilen tel ağ sistemlerini kullanarak, uzman ekipleriyle anahtar teslimi uygulamayı gerçekleştirmiştir. Avrupa Birliği tarafından desteklenen ve Yapı Merkezi ve MÖN İnşaat Adi Ortaklığı ile hayata geçen projenin toplam maliyetinin %80’i Avrupa Birliği tarafından, geri kalan %20’lik kısmı ise Türkiye Cumhuriyeti tarafından karşılanmıştır.

Sektörel

Cumhuriyet’in En Büyük Camisi ‘Çamlıca Cami’ Teknovinç İle Yükseliyor Türkiye inşaat sektörünün lider kule vinç, personel ve malzeme asansörü tedarikçisi TeknoVinç, İstanbul’un yedi tepesinden en bilineni Büyük Çamlıca’da yükselmekte olan Çamlıca Cami inşaatında, toplam 7 adet Potain marka kule vinç ile yer alıyor.

POTAIN marka kule vinçlerin ve STROS marka malzeme ve personel asansörlerinin satış, pazarlama ve satış sonrası hizmetlerini 25 yılı aşkın süredir yürütmekte olan TeknoVinç, toplamda 57.500 metrekarelik alan üzerine inşa edilen Çamlıca Cami projesinde toplam 7 adet kule vinç ile yer alıyor. Kule vinçler, toplamda altı minareli olacak şekilde planlanan Çamlıca Cami’nin minarelerine bağlanarak ve 140 metre yüksekliğe çıkarak Türkiye’de bir rekora daha imza atmış bulunuyor. TeknoVinç tarafından kule vinçlerin yerleşimi konusunda mühendislik hizmetlerinin verildiği projede kullanılan ve yüksek kaldırma kapasiteli MC 235 B, MC 205 B ve MD 208 A model kule vinçler, özellikle kubbe yapımını da sağlayacak şekilde tedarik edilmiştir. İmalat sürecine destek vermek üzere MCT 88 model kule vinç döşeme üzerine konuşlandırılarak,

‘joker vinç’ görevini üstlenerek süreci optimize etmiştir. Gerek montaj ekipleri, gerekse Türk müteahhitlerinin görüşleri alınarak yapılan AR-GE çalışmaları sonucunda geliştirilmiş olan ve 2013 yılında Türk inşaat sektörünün kullanımına sunulan Potain MCT 178 model 3 adet kule vinç, özellikle ince kesitli minarelere uygun şekilde kullanılmıştır. Bağlantı noktaları konusunda projenin özelliği sebebiyle çok sıra dışı bir mühendislik çalışması yapılarak kule vinçler minarelere, 40 metrede bir bağlanmıştır. Çamlıca tepesinin aşırı güçlü rüzgarlara maruz kaldığı da dikkate alınarak, kule vinçler güçlü dönüş sistemlerine uygun olarak seçilmişlerdir. 57.500 metrekarelik alan üzerine inşa edilen Çamlıca Cami içerisinde 3.435 metrekarelik sanat galerisi ile 2.750 metrekarelik kütüphane ile dikkat çekiyor. Yapı Malzeme Şubat 2016

Sektörel

İster kış, ister yaz olsun her fatura bütçeyi zorluyor Baumit Genel Müdürü Atalay Özdayı, ısınma için Avrupa ülkelerine göre 2 kat daha fazla enerji tüketildiğini, bunu en aza indirebilmek için enerji kayıplarının doğru tespit edilip çözülmesi gerektiğini vurguladı. Özellikle yeni yılın ardından gelen yüzde 6.8’lik elektrik fiyatındaki artışın faturalara yansıması, sadece kış aylarını değil yaz aylarını da büyük oranda etkileyecek. Baumit Genel Müdürü Atalay Özdayı, bu konuda yaptığı açıklamada konutlarda tüketilen enerjinin yaklaşık %70’inin kış aylarında ısıtma ve yaz aylarında serinleme amaçlı klima ve elektrik kullanımı ile gerçekleştiğini belirtti.

Yapı Malzeme Şubat 2016

Atalay Özdayı

Özdayı, “Türkiye’de enerji üretimi TEİAŞ verilerine göre 259,61 milyar kWh. Enerji tüketimimiz ise 2015 yılında bir önceki yıla göre yüzde 2,6 artarak 263 milyar 828 milyon kilovatsaate ulaşmış. Gerçekleştirilen bu tüketimle 2015 tüm zamanların en çok elektrik tüketilen yılı olmuş durumda. Enerjinin yüzde 2,8’i ise komşu ülkelerden temin edilmiş. Aslında baktığımızda her geçen yıl enerji tüketi-

mimizin arttığını gözlemliyoruz. Tabii bu tüketim, sanayisinden konutuna uzanan bir kullanımı içeriyor; ancak tüm ülkeyi ilgilendiriyor. Bireysele indiğimizde, ev ekonomisini önemli ölçüde zorluyor. Apartmanlarda daire başına gelen faturalara yansıyor. Ülkemizde harcanan toplam enerjinin yaklaşık %40’ı konutlarda tüketiliyor. Evlerimizde enerji tasarruflu ürünler kullanmaya özen gösteriyoruz. Bu konuda bilinçlenmiş durumdayız. Ancak ısı yalıtımının önemi hala göz ardı ediliyor. Oysa bir konutta enerji kayıpları yaklaşık %40 oranında duvarlardan, %25 oranında çatıdan, %20 oranında pencerelerden ve %15 oranında da zeminden kaynaklanıyor. Bu da duvarlara yapılacak doğru bir dış cephe ısı yalıtımının faturalarda %50’ye yakın bir tasarruf sağlayacağını anlamına geliyor” dedi. Özdayı, yalıtım için ilk etapta yapılacak yatırımın yüksek olacağı düşünülse de ortalama 3 yıl içerisinde kendini amorti edebildiği ve her yıl artan fiyatlar göz önüne alındığında çok büyük avantaj sağlanacağını sözlerine ekledi.

Mantolamayı en iyi kim bilir?

Baumit Isı Yalıtım Sistemleri

Baumit bilir! Binanızın yalıtımında Baumit Isı Yalıtım Sistemleri’ni tercih edin, ekonomi ve konforu bir arada yaşayın! Baumit, hem mevcut bina tadilatları hem de yeni bina projeleri için en uygun sistemleri sunar. Binalara uygulanacak doğru ısı yalıtım sistemi ile ısıtma ve soğutma için kullanılan enerji ihtiyacı yaklaşık %50 oranında düşer. Baumit Mantolama Sistemleri ile kışın sıcak ve konforlu, yazın ise serin ve ferah mekânlar yaratın.

BaumitTurkiye

İleriye yönelik fikirler

Sektörel

Tamer Özyurt

Suudi Arabistan’dan lisans alan ilk ve tek Türk firması Yabancı kuruluşların lisanssız konut tanıtım ve satışı yapmasının yasak olduğu Suudi Arabistan pazarında artık bir Türk firması var.

ren uzun uğraşlar sonucunda bu belgeyi alan Özyurtlar İnşaat, bundan böyle yeni satışa çıkaracağı tüm projeleri Türkiye ile aynı anda Suudi Arabistan’da da pazarlayacak. Belgeyi almak için bir yıl boyunca çok sıkı bir denetimden geçtiklerini söyleyen Özyurtlar Şirketler Grubu Başkanı Tamer Özyurt, “Ruhsatından, projenin yapısına kadar her şeyimizi incelediler. Denetimleri başarıyla geçtik ve bu belgeyi alan ilk Türk firması biz olduk” dedi.

Yabancıların payı artıyor Özyurtlar İnşaat, bir yıl süren uzun bir çalışmanın ardından Suudi Arabistan’da konut satış lisansı alan ilk ve tek Türk firması oldu. Lisans sayesinde Özyurtlar İnşaat, tüm projelerini Türkiye ile aynı anda Suudi Arabistan’da da satışa sunabilecek. Özyurtlar İnşaat, konut açığını gidermek için Türk firmalarıyla işbirliği yapmak isteyen Suudi Arabistan’da pazar payını artırmak için harekete geçti. Bugüne kadar farklı kanallardan Suudi Arabistan vatandaşlarına konut satan Özyurtlar İnşaat, bu ülkede konut tanıtımı ve satışı yapmak için gerekli olan lisansı alan ilk Türk firması oldu. Bir yıl sü-

Yapı Malzeme Şubat 2016

Özyurtlar İnşaat projelerine Suudi’lerin yanı sıra Körfez ülkelerinden ve Ortadoğu’dan yoğun talep geldiğini ifade eden Tamer Özyurt, “Bu talep yıllar için de de artış gösterdi. 2014 yılında yabancılara yaptığımız satışın cirodaki payı yüzde 17’iken, 2015 yılında bu oran yüzde 42’ye kadar çıktı” dedi. Bu artışa paralel olarak şirket bünyesinde Arapça ve İngilizce bilen elemanlar çalıştırmaya başladıklarını belirten Özyurt, “Yabancı yatırımcılar sanılanın aksine kendilerine özel proje istemiyor. Tam tersine çok tercih edilen projelerden ev alıyorlar. Bir sıkıntı anında çok çabuk nakite dönebilecekleri

1+1 ve 2+1 gibi küçük konutları istiyorlar” diye konuştu.

Esenyurt’u tercih ediyorlar Suudi Arabistan, Körfez ülkeleri ve Ortadoğu’dan gelen yatırımcıların ilk tercihinin Esenyurt olduğunu vurgulayan Özyurt, “İstanbul geneline bakıldığında ortalama metrekare fiyatları 5 bin ile 10 bin lira arasındayken Esenyurt, metrekare fiyatı 3 bin ile 4 bin lira olan tek bölge. Bu nedenle Esenyurt’taki projeler uygun fiyatlarının yanı sıra sosyal donatıları ve ulaşım imkanlarıyla da yatırımcıları çekiyor” açıklamasında bulundu.

Sektörel

Akçansa ‘Benim Mahallem’ Projesiyle yarınlara sağlam temel atıyor Türkiye’nin lider yapı malzemeleri şirketi Akçansa, Büyükçekmece İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ve TOÇEV işbirliğiyle ‘Benim Mahallem’ adlı sosyal sorumluluk projesi başlattı. Benim Mahallem Projesinin tanıtım toplantısı, 12 Ocak Salı günü, 19 Mayıs İlköğretim Okulu Konferans Salonu’nda düzenlenen bir törenle gerçekleştirildi. Törene, Büyükçekmece Kaymakamı Mustafa Hulusi Arat, Büyükçekmece Belediye Başkanı Dr. Hasan Akgün, Büyükçekmece İlçe Milli Eğitim Müdürü Hasan Uygun, TOÇEV Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Betül Erzin Mermertaş ve Akçansa Genel Müdürü Mehmet Hacıkamiloğlu’nun yanı sıra bölge halkı ve öğretmenler de katıldı.

yata geçirdik. Bu projeyle yeni neslin ve onları yetiştiren ebeveynlerin birbirleriyle daha iyi iletişim kurmasını sağlamayı ve yarınlara sağlam temeller atmayı hedefliyoruz” dedi. Akçansa’nın 1967 yılından bu yana faaliyet gösterdiği, ilk üretim tesisini kurduğu, aradan geçen 50 yılda ekonomik ve sosyo-kültürel kalkınmasına destek verdiği Büyükçekmece’yi ‘kendi mahallesi’ olarak gördüğünü vurgulayan Hacıkamiloğlu, “Pilot uygulamasına Büyükçekmece’de başlattığımız projemiz kapsamında şuana kadar 500 kişiye ulaşarak eğitimler verdik. Sadece Büyükçekmece bölgesinde 2015-2016 eğitim yılı sonuna kadar ulaşmak istediğimiz kişi sayısı ise 10 bin. Bu sene Büyükçekmece’de başlayan projemizi daha sonra Çanakkale ve Ladik’te de sürdürmeyi planlıyoruz. Büyükçekmece’nin ekonomik olduğu kadar sosyal açı-

dan da gelişmesi için çalışmaya kararlılıkla devam edeceğiz” diye konuştu.

UYGUN: “İHTİYAÇ DUYULAN EĞİTİMLER VERİLİYOR” Büyükçekmece İlçe Eğitim Müdürü Hasan Uygun yaptığı konuşmada eğitimin önemine dikkat çekerek Benim Mahallem projesinin Türk Milli Eğitim Sisteminin genel amaçlarına ve temel ilkelerine uygun olduğunu dile getirdi. Uygun, “Bu projeyle hem öğrencilerimize hem de velilerimize ihtiyaç duyulan alanlarda eğitimler verilerek, mutlu çocuk, mutlu aile, mutlu mahalle oluşumunu sağlayabilmeyi amaçlıyoruz. Sosyal sorumluluk duyarlılığıyla her zaman eğitime ve toplumun geleceğine yönelik verdiği destek ile yanımızda olan ve bizleri bir araya getirerek sağladığı imkanlar ile önümüzü açan Akçansa’ya teşekkür ediyorum” dedi.

HACIKAMİLOĞLU: “BÜYÜKÇEKMECE BİZİM MAHALLEMİZ” Akçansa Genel Müdürü Mehmet Hacıkamiloğlu, törende yaptığı konuşmada, “Akçansa olarak rakamsal performansımızın başarısı yanında çevremize ve topluma faydalı çalışmalar sağlıyoruz. Bu anlayışla Benim Mahallem Projesi’ni haYapı Malzeme Şubat 2016

Sektörel

Bahçekent’e yatırım yapan kazandı

Bengi Hışır

İstanbul’un yeni yerleşim merkezi Bahçekent 1 yılda yatırımcısına yüzde 24 kazandırdı. Avrupark Bahçekent’in bölgede yıldızı parlayan bir proje olduğuna dikkat çeken Bengi Hışır, “Bizden ev alan kazanıyor” dedi. Doğru lokasyondaki konut bölgelerine yatırım yapan yılı kazançlı kapattı. 2015 yılı başından sonuna kadar, Bahçekent’te ortalama fiyatlar yüzde 24 civarında artış göstererek 2 bin 300 liradan 2 bin 850 liraya çıktı. Cihan İnşaat İş Geliştirme ve Pazarlama Müdürü Bengi Hışır, Bahçekent’in yüksek prim potansiyelini ilk fark eden ve bölgeye yatırım yapanlardan biri olduklarını söyledi. Cihan İnşaat ve Konut Yapı işbirliğinde Emlak Konut GYO güvencesinde hayata geçirilen Avrupark Bahçekent’te yüksek prim potansiyelinin bulunduğuna dikkat çeken Hışır, “Biz en başından bölgeye inandık ve buradan yatırım yapan kazançlı çıkacak dedik. Nitekim sene sonunda yapılan hesaplamada bölgeden ve bizim projemizden konut alan kişilerin yatırımlarının değerlendiği gözlendi. Sene başında bölgede metrekare fiyatları 2 bin 300 lira seviyesindeydi sene sonunda bu rakam yüzde 24 kazançla 2 bin 850 liraya çıktı. Şimdilerde ise fiyat 3 bin 500 lira olarak hesaplanıyor” bilgisini verdi.

Dolar bozdurup ev alan da kazandı Bölgeden konut alan yerli ve yabancı yatırımcıların dolar karşısında da artı kazanç elde ettiğine dikkat çekildi. Hışır “Nisan ayında efektif dolar satış kuru Merkez Bankası verilerine göre 2,66 liraydı. Dolar bozdurup bölgeden ev alan yatırımcı her 1 metrekare için 1.127 dolar ödüyordu. Bugünkü metrekare fiyatı 3 bin 500 lira seviyesinde ve kur 2.95 lira. Yani dolar bozdurup ev alanların her 1.127 doları 58 dolar 62 cent artırarak 1.186 dolara çıktı. Dolarını bozdurup bölgeye yatırım yapan da pişman olmadı” dedi

Prim potansiyeli sürüyor Bölgenin bu yılı da yüzde 40 primle kapatacağını öngördüklerini aktaran Bengi Hışır, bu artışta Avrupark Bahçekent’in bölgenin değerini yukarıya çekmesinin etkili olduğunu söyledi. Projeden konut alanların tüm alternatif yatırım araçlarından daha fazla kazanç elde edeceğine de vurgu yapıldı. 1.394 konut ve 86 ticari birimden oluşan Avrupark Bahçekent’te 1+1’den 4+1’e dört farklı tipte daire bulunuyor. 1+1 daireler 64 ila 73 metrekare, 2+1 daireler 100 ila 120 metrekare, 3+1 daireler 145 ila 160 metrekare ve 4+1 daireler 174 ila 185 metrekare büyüklüğünde konumlanıyor. Tüm konutlar yüzde 1 KDV avantajıyla satılıyor.

Yapı Malzeme Şubat 2016

Sektörel

Oyak Ünye Çimento, Yeni Mimarlara ‘Betonun Bilindik Hafifliği’ni Anlattı Ünye Çimento San. ve Tic. A.Ş.’nin ev sahipliğinde düzenlenen Mimarlık Yaz Okulu, ‘Betonun Bilindik Hafifliği’ temasıyla 30 Ocak 2016 Cumartesi günü OYAK Ünye Çimento Genel Müdürü Yıldıray Yıldız’ın açılış konuşmasıyla başladı.

Genel Müdür Yıldız, betonun en masum yapı elemanlarından birisi olduğunu belirttikten sonra, istenildiği şekilde form verilip uygulamada betonla nelerin yaratılabileceğine mimar ve mühendislerin katkı sağlayacağını dile getirdi. Bu nedenle, böyle bir etkinlikle gelecekte yapılara estetik kazandıracak mimar adaylarını aramızda görmekten büyük memnuniyet duyduğunu ifade etti. OYAK Beton San. ve Tic. A.Ş yetkilisi Bora Yağlı ise “Beton ve Hazır Beton” konulu sunumunda beton ve uygulamaları ile OYAK Beton’un çözüm ortağı olduğu önemli yapılar ve uygulamaları hakkında teknik bil-

giler verdi. Yağlı; OYAK Beton’un özel beton ve hizmetlerle yarattığı Marmaray, Avrasya Tüneli, İzmit Körfez Geçidi Asma Köprüsü, Kuzey Marmara Otoyolu, Cumhurbaşkanlığı Yerleşkesi, Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası Binası, Sağlık Kampüsleri, İstanbul Beşiktaş Stadyumu, Çamlıca Cami gibi Türkiye’nin önemli projelerindeki çözümlerle ilgili de bilgilendirme yaptı. Toplantı, küratör Seçil Yayla’nın çağdaş mimari ve betonun bilindik hafifliği konularındaki sunumu ile sona erdi. Atölye çalışması olarak yürütülecek etkinlik kapsamında 17 üniversiteden 22 mimar adayı, betonun uygulama tekniklerini deneyimleme fırsat yakalamış oldu. Yapı Malzeme Şubat 2016

Yerden Isıtma Uygulamalarında ‘Rehau’ farkı Avrupa’da 1970’li yıllardan beri hem konutlarda hem de endüstriyel yapılarda yoğunlukla uygulanan yerden ısıtma sistemleri ülkemizde bilinirliği artan ve yükselen bir değer olarak karşımıza çıkıyor.

Enerji verimliliği günümüzde devletlerin enerji politikası haline geliyor. Bu politika özünde enerji kayıplarını önlemeyi, mevcut enerjiyi verimli kullanmayı ve yeni enerjiyi verimli şekilde üretmeyi hedefliyor. Ülkemizde de enerji verimliliğini teş-

Yapı Malzeme Şubat 2016

vik etmek amacıyla oluşturulmuş yasalar söz konusu. Yerden ısıtma sistemleri; kullanıcılarına enerjiyi verimli şekilde kullanarak ısınma imkanını sunuyor. Konutların toplam enerji ihtiyacının %70 – %75’lik kısmının ısıtmaya ayrıldığı düşünüldüğünde burada sağlanacak bir tasarrufun en büyük getiriyi sağlayacağı anlaşılıyor. Yerden ısıtma sistemleri bulundukları mahallerin ısı ihtiyacını ışıma yapan geniş bir yüzey üzerinden kütleleri ısıtarak karşılıyor. Bu özelliği yerden ısıtma sistemlerinin geleneksel ısıtma sistemlerinden temel farkı. Geleneksel ısıtma sistemleri havayı ısıtıp mahal içerisinde taşıyarak gerekli ısıtmayı gerçekleştiriyor; bu esnada meydana gelen hava hareketi ise mevcut sıcaklığın içeride bulunan kişiler tarafından daha düşük algılanmasına sebep olarak konfor sıcaklığının yükselmesine sebep oluyor; tıpkı yazın rüzgarlı havada daha serin, kışınsa rüzgarlı havada daha soğuk olduğunu

hissetmemiz gibi. Yerden ısıtma sistemlerinde ise 1 – 20C daha düşük mahal sıcaklıklarında aynı konforu yakalamak mümkün oluyor. Bu 1 – 20C’lik sıcaklık farkı ise yıllık %6 – %12 arasında enerji tasarrufu sağlıyor. Yerden ısıtma sistemlerini geleneksel sistemlerden ayıran diğer bir özellik ise ısıtmada ihtiyaç duyulan su sıcaklığının farklı olması. Isı üreticisinden (kazan, kombi, vb.) alınması gereken suyun sıcaklığı geleneksel ısıtma sistemlerinde 70 – 900C seviyesindeyken; yerden ısıtma sistemlerinde geniş ısıtma yüzeyinin etkisiyle bu sıcaklık binanın ısı ihtiyacına da bağlı olmak üzere 40 – 500C aralığında gerçekleşiyor. Bu sıcaklık seviyesi daha az enerjiyle ısınmayı sağlayarak enerji verimli bir kullanımın temelini oluşturuyor. Yerden ısıtma uygulamaları söz konusu düşük sıcaklıklar sayesinde enerji tasarrufu sağlarken, yer ısısı ve güneş enerjisi gibi yenilenebilir enerji kaynaklarını kul-

Sektörel lanan enerji verimli sistemler ile de kolayca kombine edilebiliyor. Böylece enerji verimliliğinin yukarıda bahsedilen başka bir esasını daha sağlamak ve ek tasarruflar mümkün oluyor. Bu ek tasarrufların en temel sebebi yenilenebilir enerjili sistemlerin tamamen doğal kaynaklardan yararlanırken doğal gaz ve mazot gibi fosil yakıtların fiyat değişimlerinden bağımsız olmasıdır. Aynı zamanda karbon salınımını azaltarak çevrenin korunmasına da katkıda bulunuyorlar. Yerden ısıtma sistemleri döşemenin altında kaldıkları için mekanların arzu edildiği gibi dekore edilmesine imkan tanıyor. Herhangi bir alan ya da hacim kaybına sebebiyet vermediği gibi, radyatör panellerini saklamak için harcanacak zaman ve paradan da tasarruf ediliyor. Özellikle çocuklar için sakatlanma ve kaza riski doğuran radyatör panellerinin olmaması önemli bir avantaj sağlıyor. Yerden ısıtma sistemlerinin kullanım alanı yalnızca zeminle ve konut uygulamaları ile sınırlı değil. Uygulama ihtiyaca veya tercihe göre tavandan ve/veya duvardan yapılabiliyor, talep edildiği takdirde serinletme yapabilecek şekilde projelendirilebiliyor. Bunun yanında sistem tüm zeminden yukarı doğru homojen bir ısı dağılımı sağladığı için otel lobileri, havalimanları, camiler, depolar, hangarlar gibi yüksek tavanlı mahallerde de kullanım için son

derece uygunluk gösteriyor. REHAU yerden ısıtma uygulamaları konusunda sahip olduğu bilgi birikimini bünyesinde bulundurduğu teknik planlama ekibi ile son kullanıcıların hizmetine sunuyor. Süreç ise şu şekilde işliyor: Son kullanıcı veya mimarın evin mimari projesini REHAU’ya göndermesini takiben planlama ekibi REHAU tarafından geliştirilmiş bir yazılım yardımıyla önce binanın

ısı kaybı hesabını gerçekleştiriyor, sonra hesaplanan ısı ihtiyacını karşılayacak yerden ısıtma sistemini planlıyor ve mimari proje üzerine çizimini gerçekleştirerek malzeme listesini çıkartıyor. Böylece son kullanıcı kendi evinin özelliklerine ve ihtiyaçları doğrultusunda Avrupa Standartlarına göre hesaplanmış ve projelendirilmiş bir uygulama projesine sahip oluyor.

Yapı Malzeme Şubat 2016

Sektörel

Filli Boya Bilim Kampı İle Geleceğe Yolculuk Devam Ediyor Akademik alanda başarılı olma potansiyeli olan çocuklara bilimsel bakış açısı kazandırmayı, kendilerine olan güvenlerini desteklemeyi ve geleceğe umutla bakmalarını sağlamayı amaçlayan ‘Filli Boya Bilim Kampı’ projesinin ikinci ayağı 25-29 Ocak, 01-05 Şubat 2016 tarihleri arasında gerçekleşti. Filli Boya Bilim Kampı Projesi’nin 2. etabında; Avrupa Nükleer Araştırma Merkezi Cern’de görev alan İTÜ Fizik Bölüm Başkanı Kerem Cankoçak, Yeditepe Üniversitesi Felsefe bölümü öğretim üyesi Kaan Özkan, Yönetmen Şafak Türkel ve Kadir Has Üniversitesi Yaşam Boyu Eğitim

Yapı Malzeme Şubat 2016

Merkezi’ Dijital Yayıncılık sertifika programının koordinatörü Salih Aksu, Modern Dans eğitmeni Nurşen Bayburan’a kadar birçok farklı disiplinden önemli isimler eğitmen olarak yer alıyor. Ayrıca çocuklar Deniz Bilimleri Enstitüsü, Gen Mühendisliği ve Biyoteknoloji Enstitüsü, Sismolojik İzleme Deprem Eğitim Merkezi, Gıda Enstitüsü gibi enstitülerde çalışan bilim İnsanlarını çalışma ortamlarında gözlemleme yapılan işler konusunda sohbet etme fırsatı yakalIyorlar. TÜBİTAK MAM enstitütülerinin yanı sıra, İzmit Bilim Merkezi’ni de ziyaret edecek olan çocuklar, kamp boyunca deprem, gıda, DNA izolasyonu ve DNA zinciri, petrol, minareller, biyoteknoloji, yazılım, kodlama, fizik kuralları, kimya, model uçak yapımı, yaratıcı çalışmalar gibi bir çok alanda kazanımlar elde edecekler. Kampın son günü ise çocuklar, sanatsal yönünün desteklenmesi, hayal güçlerinin gelişmesine aracılık etmek amacıyla kendi kamp afişlerini tasarlayacaklar. İlki 2015 yazında gerçekleşen projenin ilk etabında yer alan çocuklar, projenin 2. etabında yeni arkadaşlarıyla etkileşim içinde kalarak projenin devamlılığının sağlanması hedefleniyor. Böylece tek seferlik dokunuşlar yerine çocuklarla sürdürülebilir ve daha etkili bir iletişim kurulması da sağlanmış oluyor.

Geleceğin Çağdaş Kadınları İçin Müşterek Eğitim Modeli Kadın sorunlarına yönelik duyarlılığını koruyan Filli Boya, geleceğin çağdaş kadınlarını desteklemek amacıyla ‘Bilim Kampı’ isimli projeyi hayata geçiriyor. Proje ile hem kadının hem de genel olarak tüm toplumun dönüşmesi hedefleniyor. Ancak bu dönüşümün yalnızca kadınların dahil edildiği bir müdahale programı ile mümkün olamayacağını düşünen proje destekçileri, hem kız hem de erkek öğrencileri bu KAMPA dahil ediyor. Kadının gücünün toplumsal bir yapının içinde değiştirilebileceğine inanan Filli Boya bu tür projelerin değerine çok güveniyor.

Modellemesiyle Türkiye’de Bir İlk Filli Boya, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Çocuk Hizmetleri Genel Müdürlüğü ve TÜBİTAK TÜSİDE işbirliği ile gerçekleştirilen ve modellemesiyle Türkiye’de bir ilk olan bu projede, kurum bakımına alınmadan sosyo-ekonomik destekle aileleri yanında desteklenen akademik başarısı yüksek çocukların gözlem, keşif, sorgulama, problem çözme ve model oluşturma becerilerini geliştirmeleri hedeflenmektedir.

Sektörel

Aksa Yerli Kömür İle Yoluna Devam Ediyor Aksa Enerji tarafından temeli 2012 yılında atılan ve yerli kömür kullanarak enerji üreten Aksa Göynük Enerji Termik Santrali’nin 135 MW’lık ikinci fazının kabulü, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından yapıldı. Türkiye’nin özel sektör tarafından yatırımı yapılarak devreye alınan ve yerli kömür kullanılan iki santralinden biri olan Aksa Göynük Enerji Termik Santrali’ne 390 mil-

Yapı Malzeme Şubat 2016

yon Amerikan Doları yatırım yapıldı. Toplam 270 MW kurulu gücüyle yılda 2 milyar kilowattsaatlik (kWh) üretim yapacak santralde üretilen elektrikle 150 bin hanenin, başka bir deyişle 600 bin kişinin enerji ihtiyacı karşılanacak. Türkiye’nin halka açık lider serbest elektrik üreticisi olan Aksa Enerji, yerli kömürden enerji üreteceği Aksa Göynük Enerji Termik Santrali’nin ikinci fazını devreye aldı. Temeli 2012 yılında atılan, ilk fazı 15 Temmuz 2015 tarihinde ticari faaliyete geçen Aksa Göynük Enerji Termik Santrali’nin 135 MW’lık ikinci fazının kabulü Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından yapıldı. 390 milyon Amerikan Doları yatırımla faaliyete geçen santralle Aksa Enerji, kurulu gücünü 2,211 MW’a yükseltti.

Aksa Enerji Türkiye’de ilkleri gerçekleştirmeye devam ediyor Aksa Enerji, çevreye duyarlı yaklaşımıyla

linyit kömürünün çevre ve insan sağlığı üzerine olası etkilerini bertaraf etmek üzere gerekli yatırımları yapmış ve Türkiye’de bir ilk olan ‘baca gazı arıtma sistemi’ni Aksa Göynük Enerji Termik Santrali’ne kurmuştur. Aksa Göynük Enerji Termik Santrali bu sistem ile, Avrupa Birliği’nin 2018 yılında şart koştuğu düşük emisyon değerlerine faaliyete girdiği andan itibaren ulaşmıştır. Türkiye’de yerli kömür kullanarak özel sektör tarafından devreye alınan iki santralden biri olan Aksa Göynük Enerji Termik Santrali, 270 MW kurulu gücüyle yılda 2 milyar kilowattsaatlik üretim yaparak 600 bin kişinin enerji ihtiyacını karşılayacak. Şirket kurulu gücünün %12’sini temsil eden ve yerli bir kaynak olan linyitten enerji üretimi yapan santral, hem ülkemizin cari açık ile savaşına katkı sağlayacak, hem de şirketin enerji üretim maliyetlerini düşürerek karlılığına olumlu yansıyacak.

Sektörel

İzocam’a TKYD’den ödül! İzocam, Türkiye Kurumsal Yönetim Derneği tarafından her yıl düzenlenen Kurumsal Yönetim Ödül Töreni’nde ‘Kurumsal Yönetim Endeksi’nde Son Bir Yılda Notunu En Çok Arttıran Şirket Ödülü’ne layık görüldü. Türkiye Kurumsal Yönetim Derneği (TKYD) tarafından bu sene altıncısı düzenlenen Kurumsal Yönetim Zirvesi Ödül Töreni 14 Ocak 2016, Perşembe günü Sabancı Center’da gerçekleştirildi. Ödül töreninde adillik, şeffaflık, hesap verebilirlik ve sorumluluk ilkeleri üzerine yönetim standartlarını inşa eden kuruluşlar ödüllerin sahibi oldu.

TKYD Kurumsal Yönetim Ödülleri, Sermaye Piyasası Kurulu tarafından lisans verilen kuruluşlarca, kurumların Kurumsal Yönetim Derecelendirme Notları dikkate alınarak verildi. 31 Aralık 2015 tarihi itibari ile BİST Kurumsal Yönetim Endeksi’nde yer alan kuruluşların mevcut puanları dikkate alınarak değerlendirilen şirketler zirve ve ödül töreninde bir araya geldi. Zirvede “Kurumsal Yönetim Endeksinde Son Bir Yılda Notunu En Çok Arttıran Şirket” ödülünü İzocam adına İzocam Genel Müdürü Nuri Bulut aldı. Kurumsal Yönetim İlkeleri’ne Uyum Derecelendirmesine ikinci kez tabi tutulan İzocam, bu yıl puanını 9.16’ya çıkarmayı başardı. 50. yılını geride bırakan İzocam, kurumsal yönetimdeki başarısını bir kez daha kanıtladı. ‘Kurumsal Yönetim Endeksi’nde Son Bir Yılda Notunu En Çok Arttıran Şirket Ödülü’nün kendilerini bir kez daha gururlandırdığını belirten İzocam Genel Müdürü Nuri Bulut, “2014 yılı sonunda şirket olarak ilk kez Kurumsal Yönetim Derecelendirmesine tabi tutularak 8.76 puan almıştık. Bu yıl puanımızı 9.16’ya yükselterek çalışmalarımızdaki disiplini-

miz ve istikrarımızı bir kez daha vurguladık. Bizim için gurur verici olan bu artışın yanı sıra puanını en çok arttıran şirket ödülünü kazanmak sevinç ve gururumuzu ikiye katladı. Bu aşamadan sonra sorumluluğumuz biraz daha arttı. Mevzuat ve düzenlemelere uyumu sağlama, operasyonel verimliliğimizi arttırma konusunda daha çok çalışarak paydaşlarımız nezdinde güvenilirliğimizi sürdürmek için kurumsallığımızı güçlendirmeye devam edeceğiz” dedi. Ulusal ve uluslararası ürün ve yönetim standartlarına uygunluğunu her açıdan belgeleyen İzocam, Türkiye’de yalıtım sektörünün öncüsü olma sorumluluğuyla, her zaman daha iyisini başarmak için çalışmaya devam ediyor. Bu açıdan bakıldığında İzocam’ın kurumsal duruşuna verilen bu notun ve sektörel başarısının bir tesadüf olmadığı anlaşılıyor. ISO tarafından hazırlanan “Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu 2014 Araştırması”nda 279. sırada yer alan ve Brand Finance Turkey 2015 Raporu’nda en değerli 100 marka arasında olan İzocam, 50 yılı aşkın tecrübesiyle sektöre yön vermeye devam ediyor. Yapı Malzeme Şubat 2016

Sektörel

Aydın İzgialp

Mehmet Arbek Akay

Hakan Sahillioğlu

Kemal Mert Demirci

Muhammet Fuat Orhan

Teknik Alüminyum Liderlik Ekibi Yeni Atamalarla Güçleniyor Alüminyum konusunda 50 yılı aşan endüstriyel gücünü insan odaklı kültür dönüşümüyle ileriye taşıyan Teknik Alüminyum, liderlik ekibini direktör seviyesinde dört atama ile güçlendirdi. Türkiye’nin önde gelen endüstri kuruluşu Teknik Alüminyum, kurum kültüründeki insan odaklı dönüşümle rekabet gücünü geleceğe taşıyor. Alüminyum sektörünün deneyimli yöneticisi Mehmet Arbek Akay’ın Genel Müdürlük görevini üstlenmesinin ardından, şirketin liderlik ekibine Direktör seviyesinde dört atama gerçekleştirildi. Atamalar kapsamında; Daha önce son olarak Teknik Alüminyum bünyesinde Mali İşler Genel Müdür Yardımcısı olarak görev yapan Kemal Mert Demirci, Satış ve Pazarlama Direktörü olarak atanırken, Akbank, Yünsa, Assan Alüminyum ve Akansel A.Ş. gibi önemli kurumlardan da transferler gerçekleştirildi. Daha önce Akansel A.Ş.’nin Genel Müdürlüğünü yürüten Aydın İzgialp, Satınalma ve Lojistik Direktörü; Daha önce Yünsa bünyesinde Endüstri

Yapı Malzeme Şubat 2016

Mühendisliği Müdürü görevini yürüten Muhammet Fuat Orhan Mükemmellik Merkezi Direktörü; Daha önce Akbank bünyesinde Çekmeköy Şube Müdürlüğü görevini yürüten Hakan Sahillioğlu Mali İşler Direktörü olarak göreve getirildiler. Teknik Alüminyum’un 55 yıllık tarihinde, potansiyele, geleceğe, yeni ve rekabetçi olana yatırımın bir gelenek olageldiğini vurgulayan Genel Müdür Arbek Akay, “Bizi geleceğe taşıyacak en önemli gücümüz ise, insan ve kültür odaklı taklit edilemez rekabet yeteneğimiz olacak. Bu kültürel değişimi kurgularken, yaşadığımız binyılın ruhunu oluşturan genç kuşakların enerjisine odaklanıyoruz. Sanayi şirketlerinde kemikleşmiş hiyerarşi ezberlerini bozan; kurum içi liderlerin ekip arkadaşlarını mutlu etmeye, onların önünü açmaya, kurum içi girişimcilik ortamını desteklemeye odaklanan bir şirketiz. Yeni liderlerimiz, bilgi, beceri birikimleri ve yönetim deneyimleri ile Teknik Alüminyum’a değer katıyorlar. Bunun da ötesinde, en önemli görevleri, felsefemiz gereği, birlikte çalıştıkları ekipler işlerini yaparken onların karşılaştıkları engelleri ortadan kaldırmak ve onları gelişime ve liderliğe teşvik etmek olacak. Arkadaşlarımın ortak geleceğimize büyük katkıları olacağına inancım sonsuz” dedi. Teknik Alüminyum Satış ve Pazarlama Direktörü Kemal Mert Demirci, 2004 yılından bu yana görev yaptığı Teknik Alüminyum’da, Satış, Üretim ve Stratejik Planlama alanlarında yönetim sorumluluğu üstlendikten sonra, son olarak Mali İşler Genel Müdür Yardımcılığı görevini yürütü-

yordu. 11 yıldır Teknik Alüminyum’da farklı roller üstlenen Demirci, 2010 yılından beri TALSAD Türkiye Alüminyum Sanayicileri Derneği yönetim kurulu üyeliği ve 2 yılda bir düzenlenen Alüminyum sempozyumlarında da 6 yıldır yürütme kurulu üyeliği yapmaktadır. Teknik Alüminyum Satınalma ve Lojistik Direktörü, Aydın İzgialp, çalışma hayatına sigorta sektöründe başladı. Daha sonra Berdan Tekstil’de İhracat Müdürlüğü görevine getirilen İzgialp, dış ticaret ve lojistik alanında farklı kurumlarda yönetim sorumlulukları üstlendi. İzgialp son olarak, lojistik sektöründe Akansel A.Ş.’nin Genel Müdürü olarak görev yapıyordu. Teknik Alüminyum Mükemmellik Merkezi Direktörü Muhammet Fuat Orhan, E.C.A Elginkan ve 10 yılı aşkın Brisa gibi kurumlarda kalite, üretim, endüstri mühendisliği alanlarında görev almasının ve Sabancı Holding 6 Sigma proje yarışma jüriliği yapmasının ardından, Assan Alüminyum’da Proje Yönetim Müdürü olarak görev yaptı. Altı Sigma Karakuşak olan Orhan, son olarak Yünsa bünyesine Endüstri Mühendisliği Müdürü görevini yürütüyordu. Teknik Alüminyum Mali İşler Direktörü Hakan Sahillioğlu, finans sektöründe kariyer sahibi bir yönetici. Çalışma hayatında Yapı Kredi Bankası bünyesinde 8 yıl müfettiş olarak görev yapan Sahillioğlu, sonrasında bankacılıkta şube yönetimi odaklı görev yaptı. Akbank bünyesinde Hasanpaşa ve Üsküdar Şube Müdürlüklerini yüklenen Sahillioğlu, son olarak Akbank Çekmeköy Şube Müdürü olarak görev yapıyordu.

Sektörel

Yalıtım sektöründe ISO 27001:2013 belgesini alan ilk firma ODE oldu ODE, bu belgeyle kendisinin ve paydaşlarının teknik, ticari ve özel bilgilerini güvence altına alıyor. Son yıllarda yaptığı yatırımlarla yalıtım sektörünün en güçlü markalarından biri haline gelen ODE, 2015 yılında ürün ve sistem belgelendirme çalışmalarına da hız verdi. Son olarak camyünü markası Starflex için EUCEB sertifikasını alan ODE, 2014 yılında kurduğu ISO 27001 Bilgi Güvenliği Yönetim Sistemi için yapılan belgelendirme tetkiklerini başarı ile geçerek, ISO 27001:2013 belgesini almaya hak kazandı. ODE, yalıtım sektöründe bu belgeyi almaya hak kazanan ilk şirket oldu.

ISO 27001:2013 belgesi ile kendilerinin ve paydaşlarının teknik, ticari ve özel bilgilerini güvence altına aldıklarını belirten ODE Yalıtım Genel Müdürü Ali Türker; “Şirketler için günümüzde kurumsallaşma, yönetim kalitesini geliştirmeyi ve bu gelişimi sürekli kılmayı gerektiriyor. Kuruluşundan bu yana sürekli büyüyen ve gelişen ODE için, 30. yılımızı kutladığımız bir süreçte, kurumsallaşma alanında kaydettiğimiz her aşama çok önemli. Bu sürecin en önemli adımlarından biri de sürdürülebilirliği sağlayan, ürün ve hizmetlerimize yönelik belgelendirmeler. ODE’nin ve tüm paydaşlarımızın bilgi altyapılarının emniyetini sağlamak için faydalandığımız ISO 27001 Bilgi Güvenliği Yönetim Sistemi, olası tehlikeleri sezinleme, analiz etme ve riskli durumlarda uygulanacak kontrol sistemlerine karar vermeyi mümkün kılıyor. Tüm adımlarını stratejik planlarla belirleyen bir şirket olan ODE’nin sürekli gelişim vizyonu paralelinde oldukça önemli bir adım olan

bu gibi çalışmalarımızı sürdürmeye ve yalıtım sektöründeki kalitenin yükseltilmesi adına sektörümüze bu konularda öncülük etmeye devam edeceğiz.”

ISO27001 Bilgi Güvenliği Yönetim Sistemi’nin avantajlarından bazıları: • Bilgiyi bir sistem sayesinde korur, tesadüfe bırakmaz. • Uzun yıllar boyunca işini garanti eder. Ayrıca bir felaket halinde, işe devam etme yeterliliğine sahip olur. • Başta tedarikçileri olmak üzere, bilgileri korunacağından ilgili tarafların güvenini kazanır. • Firma bilgi varlıklarının ve değer sırasının farkına varır. • Sahip olduğu varlıkları koruma yöntemlerini belirler ve iyileştirerek korur. Yapı Malzeme Şubat 2016

Sektörel

Bosch Termoteknik, kazan verimliliği için uyarıyor!

Isıtma sistemlerinde verimlilik ‘Kazan-Brülör’ uyumundan geçer Isıtma-soğutma sektörünün lider markası Bosch Termoteknik, ısıtma tesisatlarının verimliliğine doğrudan etki eden brülörlerin seçimi, kapasiteleri ve bakımı için uyarıyor. Yanlış brülör eşleştirmelerinden doğan problemlere dikkat çekiyor.

Yapı Malzeme Şubat 2016

Isıtma tesisatlarının yüksek verimlilik açısından en önemli bileşenlerinden biri olan brülör seçimi, verimliliği doğrudan etkileyen bir faktör olarak öne çıkıyor. Yakıtın hava ile tam olarak karışımını ve en verimli şekilde yanmasını sağlayan brülörler, kazan kapasiteleriyle birlikte ısıtma sisteminin performansını doğrudan etkiliyor. Isıtma tesisatlarındaki kazan ve brülör kapasitesinin en uygun şekilde ayarlanmasının enerji, işletme verimliliği ve emisyon değerleri için en önemli kriterlerden birisi olduğunun altını çizen Bosch Termoteknik, en yüksek verimlilik için birtakım hatırlatmalarda bulunuyor. Kazan sistemlerindeki kapasite tayini ve brülör eşleştirmelerinde gerekli dikkat ve özen gösterilmez ise ısıtma sisteminde problemler ve verimsiz koşullar ortaya çıkıyor. Kullanılan yakıt türleri ve kalitesinin de mutlaka brülör ve kazan üreticisinin onayladığı yakıt

standartlarına uygun olması gerekiyor.

Brülör seçimi ve montajında bunları es geçmeyin! Açılabilir kazan kapaklarına montajlı brülörlerin elektrik bağlantıları, gaz valfleri ve sıvı yakıt bağlantı parçalarının yeterli uzunlukta ve hareketi sınırlamayacak şekilde olması gerekiyor. Ayrıca, kazan üzerindeki brülör işletiminden kaynaklı titreşim ve osilasyon oranının ise 60 mm/s değerini geçmemesi öneriliyor(kazan baca ve ön duman sandığından ölçülmeli). Tüm bunların dışında kazanın alev/ duman tarafındaki karşı basıncın mutlaka dikkate alınması gerektiğini vurgulayan Bosch Termoteknik, brülör fanının alev/ duman tarafına uygulayacağı karşı basıncın 50 mBar değerini geçmemesi gerektiğine işaret ediyor.

Renovasyona Giderken Baumit’in Sunduğu Ayrıcalıkları Keşfedin Mevcut konutlar için Enerji Kimlik Belgesi alma süresi 2017 yılında sona ererken, 2016 yılında dış cephesini ısı yalıtımı yaptırıp EKB almak isteyenler için Baumit, kapsamlı bir sigorta hizmeti hazırladı.

Dış cephe ısı yalıtımı, binaların enerji sınıfını iyileştirmek için alınabilecek en önemli ve en ekonomik önlemlerden biri. Ancak mevcut konutlara ısı yalıtımı yaptırma kararını verirken dikkat edilmesi gereken bazı hususlar mevcut; 1. Dış cephe ısı yalıtımı tadilatında sistem tercih etmek. 2. Doğru uygulama: Bir ürün ne kadar iyi olursa olsun, eğer doğru şekilde uygulanmıyorsa gerçek performansını gösteremeyecektir. 3. Kalite Belgesi: Seçilecek ısı yalıtım sisteminin kalite normları önem arz etmekte. Çünkü bu belge, ürünün belli testlerden geçerek kullanıcıya ulaştığını ve performansının belgelendiğini gösterir. 4. Sistem garantisi Profesyonellerin pek çok büyük projede (Sinpaş Altınoran, Tema İstanbul, Resim İstanbul, Ağaoğlu My Europe, vb.) tercihi olan Baumit kalitesi ve güvencesi, mevcut binaların yenileme projelerine de tecrübesini taşıyor. Baumit’in hazırlamış olduğu 15 yıl garantili Renovasyon Hizmet Paketi, bu dört önemli noktaya yanıt verirken Uygulama Sigortası, Bakım Si-

Yapı Malzeme Şubat 2016

Sektörel

gortası, Eşya Hırsızlık Sigortası imkanları ile de projelere daha güvenli bir hizmet sunmakta. Pakette sunulan Pro Isı Yalıtım Sistemi, mükemmel ve güvenilir yalıtım özelliklerini en iyi fiyat/performans oranı ile bir araya getiren ve büyük projelerde de kullanılan bir sistem. Özellikle gayrimenkul projeleri için geliştirilmiş olan Baumit Pro ile en ekonomik koruma ve maliyet bilinci sağlanıyor. Baumit’in tüm sistemlerinde olduğu gibi ETAG 004 belgesiyle CE belgeli olarak piyasaya sunulan Pro ısı yalıtım sistemi, projenin ihtiyacına göre hem EPS hem de taş yünü plakalarla oluşturulabiliyor. Avrupa Teknik Onaylarına uygun olarak verilen ETAG 004 belgesi, ısı yalıtım sistem performansının en üst seviyede olduğu garanti altına alınıyor. Doğru uygulama konusunda Baumit, bünyesinde bulunan süpervizörleri ile yapılan çalışmaları denetleyip raporlayarak ürün uygulamalarının olması gerektiği gibi yürümesini sağlıyor. Baumit süpervizörü tarafından kontrol edilen ve onaylanan uygulama ile sistem garantisi verilmekte. Baumit’in uygulamaya yönelik ek olarak sunmuş olduğu hizmetler; * Sistem uygulaması boyunca (en fazla 6 ay) meydana gelebilecek maddi zararları kapsayan Uygulama Sigortası. * Çalışma bittikten sonra 2 yıl boyunca uygulama hatalarına karşı koruma kapsamında sunulan Bakım Sigortası. * Sistemi alan ve uygulamasını yaptıran herkesi uygulama süresince koruyan Eşya Hırsızlık Sigortası. Baumit yine hizmet kapsamında Enerji Kimlik Belgesi’nin alımı ve binanın ısı kayıplarını gösteren Termal Kamera konularında da yardımcı oluyor. Renovasyon projelerinde konut sahipleri, İZODER’in bankalarla yürüttüğü ısı yalıtımı kredilerinden de faydalanabiliyor. Yalıtım kredilerinde, İZODER’in listesinde bulunan uzman uygulayıcı firmaların aracılığıyla yapılan ve İZODER tarafından onaylanan projeler değerlendiriliyor. Yapı Malzeme Şubat 2016

Sektörünün yenilikçi markası Çuhadaroğlu Halka açılıyor 62 yıl önce temelleri atılan Çuhadaroğlu, 1965 yılından beri ağırlıklı olarak inşaat sektörüne, mimari uygulamalar için alüminyum kapı, pencere, doğrama üretimi ve uygulama alanlarında faaliyet gösteriyor. Kuruluşundan bu yana Türkiye’de alüminyum ve metal sektöründe birçok ilklere imza atan Çuhadaroğlu Metal Sanayi ve Pazarlama Anonim Şirketi halka arz sürecini başlattı. Halka arz hazırlıklarını sürdüren Çuhadaroğlu süreci Şubat ayında tamamlamayı planlıyor. Halka arz süreci ile ilgili aracılık hizmeti için Deniz Yatırım’la el sıkışan şirket’in Genel Müdürü Kenan Aracı yaptığı açıklamada;

Yapı Malzeme Şubat 2016

“Çuhadaroğlu, sahip olduğu entegre yapı sayesinde üretimden sistem kurulumuna kadar hizmet veren, külçe halindeki alüminyum hammaddeden mimari ve endüstriyel uygulamalarda kullanılan profil (ara mamül) ve mamüllerin (Interax Ürünleri) üretimini gerçekleştiren köklü ve güvenilir bir kuruluştur. Halka açılma çalışmaları çerçevesinde Deniz Yatırım’la anlaştık. SPK ve Borsa İstanbul’a başvurularımızı yaptık. Borsa’ya yeni bir soluk getireceğimize inanıyoruz.” diye konuştu. Sözlerine “Çuhadaroğlu sahip olduğu know-how ve tecrübesi ile geliştirdiği alüminyum sistem tasarımları sayesinde yüksek katma değerli ürünler satmaktadır. Şirket bünyesinde oluşturulmuş teknik destek ve ARGE departmanlarımız müşterilerden gelen istekleri sürekli olarak değerlendirmektedir. 600 kişiyi aşan kadrolarımızlakendi alüminyum sistemlerimizi geliştiriyor, tasarlıyor ve müşterilerimize verdiğimiz uygulama desteği ile rakiplerimizden farklılaşıyoruz. Beyaz

Yönetim Kurulu Başkanı Nejat Çuhadaroğlu

Sektörel

HALKA ARZIN KÜNYESİ Halka Arzın Yapısı • Halka arz öncesi sermaye 62 milyon TL • Sermaye artırımı 9,25milyon TL • Ortak satışı 9,25 milyon TL • Birim pay fiyatı 2 TL • Halka Arz Büyüklüğü 37 milyon TL Halka Arz Sonrası • Sermaye 71,25 milyon TL • Halka açıklık oranı %25,96 • Şirket Değeri: 142,5 Halka Arz Tahsisatları • %80 Yurt içi bireysel yatırımcılar • %20 Yurt içi kurumsal yatırımcılar

yakalı çalışanlarımızın yaklaşık %30’unu mimar ve mühendislerimiz oluşturuyor. Bu mühendislik altyapısı sayesinde ihtiyaca özel çözüm üretiyor venitelikli proje desteği sağlayabiliyoruz.” diye devam eden Kenan Aracı halka açılmayı, kurumsallaşma yönünde stratejik bir adım ve önemli bir aşama olarak değerlendirdiklerini ifade etti. “Halka açılmamız, kurumsal yönetim anlayışının şirket faaliyetlerine yön vermesi ve şirketin kurumsallaşması yönünde çok önemli bir itici güç olacaktır. Faaliyetlerimizi daha sağlam temeller üzerinde sürdürme imkânı sunacaktır. Borsa’ya

açılma yolunda sürdürdüğümüz çalışmalarda önemli bir aşamayı daha geride bırakıyoruz. Şubat ayında tamamlamayı öngördüğümüz halka arz sürecimizi yönetmek üzere Deniz Yatırım’la çalışmaktan mutluluk duyuyoruz.” dedi. Deniz Yatırım İcra Kurulu Üyesi Hüseyin Melih Akosman da, sektörünün önemli bir oyuncusu olan Çuhadaroğlu’nun, yatırımcılarla buluşmasına aracılık etmekten büyük memnuniyet duyduklarını belirtti. Akosman, şöyle konuştu: Çuhadaroğlu’nun da içinde olduğu alüminyum sektörü, inşaat sektörünün yanı sıra otomotiv,

ulaştırma, savunma ve makine sanayinde kendine yeni kullanım alanları bularak yaygınlaşmaktadır. Çuhadaroğlu, son 10 yılda yaptığı yatırımlarla alüminyum sektöründeki bu ivmeyi yakalamaya çalışan önde gelen kuruluşlardandır. Çuhadaroğlu düzenli olarak büyüyen, büyüme planları olan, önemli karlılığa sahip bir şirket... Halihazırda profesyonellerin yönetiminde, borçsuz, köklü ve güvenilir bir kuruluşun halka arzına cazip bir fiyatlama ve halka arz yapısı ile aracılık etmek ve borsaya güçlü bir şirket daha kazandırmak bize büyük heyecan veriyor..

Yapı Malzeme Şubat 2016

Sektörel

Rigips Türkiye Ulusal Alçı Yarışması Ödülleri Sahiplerini Buldu! Türkiye’de 2001 yılından bu yana yapı malzemeleri sektöründe, yapı açıları, duvar ve asma tavan sistemleri konularında faaliyet gösteren Saint-Gobain Rigips’in düzenlediği Ulusal Alçı Yarışması Ödülleri, 30 Ocak’ta Sakıp Sabancı Müzesi The Seed’de düzenlenen törenle sahiplerini buldu.

Yapı Malzeme Şubat 2016

Alçı sektöründe Türkiye’de uzun yıllardır faaliyet gösteren Rigips’in düzenlediği Ulusal Alçı Yarışması Ödülleri sahiplerini buldu. Bu yıl ilk kez gerçekleşen yarışmanın Sakıp Sabancı Müzesi The Seed’de düzenlenen ödül töreninde ‘Alçı Levha’ kategorisinde ‘Işık Dekorasyon İdari Binası’ ile Işık Dekorasyon, ‘Sürdürülebilirlik ve İnovasyon’ kategorisinde ‘42 Maslak’ ve ‘Eğitim, Sağlık ve Konaklama Hizmetleri’ kategorisinde “Grand Hotel de Pera’ projeleriyle ESDO İnşaat birinciliğe layık görüldü. “Ticari” kategori birincisi ‘Başakşehir Fatih Terim Spor Kompleksi’ ile Ekkon İnşaat olurken, Mansiyon Ödülü ise ‘Hisar Okulları Müzik Odası’ projesi ile Serhat İnşaat’a verildi. Türkiye alçı sektöründe yüksek performanslı alçı levha sistemleri ile yapı alçılarının usta bir işçilikle birleşerek sürdürülebilir, güvenli ve iç mekan konforu yüksek binaların oluşturulmasına teşvik

amacıyla düzenlenen Rigips Türkiye Ulusal Alçı Yarışması, alçı ve alçı levha uygulama firmalarının kaliteli işçilikleri, sorun çözme becerileri ve tecrübelerini ödüllendirerek takdir etmek açısından önem taşıyor. Yarışmada birincilik kazanan projeler, uluslararası alanda Saint-Gobain grubu tarafından 20 yıldır düzenlenen ve Haziran ayında Prag’da 10.’su gerçekleşecek olan Saint-Gobain Uluslararası Gypsum Trophy ödüllerinde Türkiye’yi temsil edecek ve kazanan projeler dünyanın dört bir yanından gelen basın mensuplarının önünde ödüllerini alacak. Bu organizasyonda katılımcı firmalar, onlarca ülkeden katılan diğer uygulamacılarla fikir ve tecrübelerini paylaşabilme, Saint-Gobain grubunun en yeni duvar ve tavan sistemleri hakkında bilgi edinebilme ve dünya basınında yer alma fırsatı da yakalayacaklar.

Sektörel

Danfoss Soğutma Departmanı’ndan AK-PC 551 ürün grubu eğitimi Danfoss Türkiye Soğutma Departmanı yeni yılda da eğitimleri ile fark yaratmaya devam ediyor. Cantaş OEM müşterilerinin katıldığı eğitimde AK-PC 551 grubu tanıtıldı. Danfoss Soğutma Departmanı bayi eğitimlerini sürdürüyor. Danfoss İş Geliştirme Müdürü Kıvanç Aslantaş ve İş Geliştirme Süpervizörü Engin Sökmen, Cantaş Gebze’de Cantaş OEM müşterilerine eğitim düzenledi. AK-PC 551 ürün grubu hakkında detaylı bilgi verilen eğitim yaklaşık 4 saat sürdü. AK-PC 551 ile bir dönüş grubu ya da ortak bir kondenser ile iki dönüş grubunu kontrol edilebiliyor. Türkçe menü ve kullanım kılavuzu bulunan AK-PC 551 ürün grubu, programlama için PC tabanlı bir programa sahip. AK-PC 551 ile vidalı kompresörler haricinde tüm kompresör tipleri parametrik olarak kontrol edilebiliyor.

Yapı Malzeme Şubat 2016

Sektörel

Sinpaş’ın tercihi İtalyan ISVEA İtalyan asıllı, vitrifiye seramik ve banyo ürünleri markası ISVEA; gözde konut projelerinde yer almaya devam ediyor. Sinpaş’ın İstanbul Sancaktepe’de hayata geçirdiği Köyceğiz projesinin banyolarında ISVEA ürünleri kullanıldı.

İtalya’nın lider banyo ürünleri markası ISVEA, İstanbul’un en gözde projeleri arasında gösterilen Sinpaş Köyceğiz’in banyolarını dekore etti. Sinpaş tarafından inşa edilen, 291 adet konuttan oluşan Köyceğiz’de, İtalyan ISVEA’nın her banyoyla muhteşem uyum sağlayan ve kaliteyi estetikle bir araya getiren özel tasarım banyo dolapları kullanıldı. Projedeki patika, kır ve asma bahçe evleri konseptlerine uyum sağlaması için banyolarda da doğallık hissini veren ceviz ve meşe renkli özel doğal ahşap kaplamasına sahip banyo dolapları tercih edildi. Banyo ambiyansına sıcaklık katan, doğallık hissi veren özel rengi ve kaplaması ile ISVEA banyo dolapları sadece Sinpaş Köyceğiz projesine özel olarak tasarlandı ve üretildi.

Yapı Malzeme Şubat 2016

1977’den günümüze bölmenin adı

› Sistem 95 › Tekli-Çiftli Sistem › Kapılar › Dolaplar › Hastane Uygulamaları › Açık Ofis › Hareketli Bölmeler › Islak Hacim Uygulamaları › Duvar Kaplamaları › Fabrika İçi Uygulamaları › Okul Uygulamaları

Çınarönü Mh. Adalet Cd. No:4 Yıldırım / Bursa Tel: +90(224) 367 99 68 - 367 38 38 Faks: +90(224) 366 70 88 www.cagdasbolme.com.tr

Sektörün kalbi Unicera’da atacak! S

ektörün büyük oyuncuları, bu yıl ki final maçı için Unicera Fuarı’nda biraraya geliyor. Yeni yıl trendlerinin sergileneceği fuarda, estetik, inovasyon, kullanılabilirlik ve geri dönüşüm gibi başlıklar altında, kıyasıya bir mücadele söz konusu! Zira, ‘Dosya Konusu’ altında yer vermeye çalıştığımız firmalarımızın her biri oldukça iddialı... Kaybedenin olmayacağı bu karşılaşmada, biz yayıncılar ve tüm ziyaretçiler için gözlemlenecek ve öğrenilecek pek çok yeniliği de yakalama fırsatı olacak. Bizler şimdiden tüm sektör için faydalı ve kazançlı bir fuar gerçekleşmesini diliyor, sizleri sayfalarımızda yer verdiğimiz firmalarımızın yeni ürünleri ile baş başa bırakmak isityoruz...

Memoria Black

‘Good Design 2015’ ödülünün sahibi VitrA oldu VitrA; Terra Nova, Fango Mix, Deja Vu, Versus seramik serileri ve Memoria Black banyo serisiyle, ‘Good Design 2015’ ödülüne layık görüldü. Yenilikçi trendleri ve özgün çizgileri seramiklere yansıtan VitrA’nın tasarımdaki yetkinliği, dünyanın saygın tasarım yarışmaları arasında yer alan ‘Good Design’ tarafından bir kez daha onaylandı. VitrA; Terra Nova, Fango Mix, Deja Vu, Versus seramik serileri ve Memoria Black banyo serisiyle, ‘Good Design 2015’ ödülünü almaya hak kazandı. Temel yapı malzemelerinin, modern ve doğal renk paletiyle bir araya getirildiği porselen karo serisi Fango Mix, çağdaş binaların yaratılmasına yardımcı oluyor. Farklı boyutlarda sunulan koyu gri, beyaz ve Noce renklerine sahip seri, dış ve iç

Yapı Malzeme Şubat 2016

Fango Mix

Dosya

Terra Nova

mekânlarda kullanılabiliyor. El yapımı cotto görünümlü seramik serisi Terra Nova; vanilya, taba, siyah ve mokadan oluşan dört renk seçeneği ve büyük ebatlarıyla dikkat çekiyor. Doğal fonlara entegre edilmiş ‘patchwork’ dekorlarıyla ise farkını ortaya koyuyor. Damask ve geometrik desenlerin günümüzün teknolojileriyle yeniden yorumlandığı Deja Vu seramik serisi, doğal taş efektli fonla kullanılabiliyor. Altın baskılı

Deja Vu

dekor ve bordürleriyle, rafine ve şık bir alternatif sunuyor. Silver Fantasy mermerini doğala en yakın tonlarıyla mekânlara yansıtan karo serisi Versus, döşendiği her ortamda minimal ve modern bir algı yaratıyor. Duvar karolarının yanı sıra porselen karolara da sahip seri zıtlıklardan besleniyor, büyük ebatlarıyla mekânlara ferahlık katıyor. Memoria Black; değişik renkleri, parlak ve mat sır seçenekleriyle, banyosunda fark-

lı bir stil arayanlara hitap ediyor. Seride bulunan ince kenarlı, dikdörtgen, oval ve yuvarlak formdaki lavabolar, mobilyalarla mükemmel bir uyum yakalıyor. Farklı ürünlerin bir araya getirilmesiyle oluşan ve mekana zamansızlık algısı katan Memoria Black tasarımları, doğal, estetik ve şık bir banyo isteyenlere hitap ediyor. Siyahın cazibesiyle ahşabın sıcaklığını harmanlayan seri, keskin hatlarıyla dikkat çekiyor.

Versus

Yapı Malzeme Şubat 2016

Dosya

Ege Seramik, Unicera Fuarı’nda Tüm Dikkatleri Üzerine Çekecek Ege Seramik, yıllardır Tüyap Beylikdüzü’nde düzenlenen Unicera Fuar’larında sergilemiş olduğu yenilikler ile, sektörde adından sıkça söz ettiriyor. Bu yılki Unicera Fuarı’nda, yine bir dizi yeniliklerle kapılarını ziyaretçilerine açacak. Fuarda sergileyeceği farklı konseptlerdeki yeni serileri için hazırlık çalışmalarına son hızla devam ettiklerini belirten Ege Seramik Genel Müdürü Göksen Yedigüller, konu ile ilgili açıklamalarda bulundu. Unicera Fuarı’nın dünyada sektörün en önemli ikinci fuarı konumuna yükseldiği-

Yapı Malzeme Şubat 2016

ni belirten Yedigüller, “Unicera bu yıl da, yabancı birçok müşteri, sektör temsilcisi ve profesyonelleri ağırlayacak. Biz de her yıl olduğu gibi, pazar beklentilerine uygun ve sektördeki trendleri belirleyen yenilikçi çalışmalarımızla, bizden bekleneni ortaya koymak için gerekli hazırlıkları yapıyoruz. Bununla beraber, üretim süreçlerimizde

Göksen Yedigüller

yatırımlarımıza aralıksız devam ederek, son teknolojiyi kullanmaya, daima yenilikçi çalışmalar içinde olmaya gayret gösteriyoruz. Bu yıl da birbirinden farklı ebat, doku, desen, yüzey seçeneklerini barındıran, onlarca yeni serimiz var. Seramik sektöründe dünyada trend olan her konsepti Ege Seramik standında, müşterilerimiz ve son kullanıcılarla buluşturacağız. Bu fuarda pazara sunacağımız en önemli yenilikler, dijital dekor uygulamalarında gelinen son nokta, yani birçok malzemenin farklı seramik dokularında, farklı yüzey ve alışılmışın dışında renk uygulamaları ile zenginleştirildiği, dijital dekorlu ürün çalışmalarımız. Geniş bir yelpazeye yayılan seçenekleri ile farklı alanlara hitap eden güzel bir portföy oluşturduk. Ayrıca, yeni geliştirdiğimiz kalıptan şekilli 20x120 ebatlı ürünler de ilk defa müşterilerimizle buluşuyor. Bu ebatta, gerçek ahşap görüntüsüne son derece yakın, ahşabın sıcaklığnı yansıtacak kadar gerçek yüzey dokuları Ege Seramik ürünleri ile karşınızda olacak.” Göksen Yedigüller, “Bu konuda sektörün en iddialı firması olduğumuzdan eminim” diyerek sözlerini noktaladı.

Dosya

Ege Vitrifiye Unicera Fuarına İddialı Şekilde Hazırlanıyor “İtalya’da müşterilerimize sunduğumuz Selge, Finikia, Zela ve Karina ürünleri büyük beğeni topladı. Özellikle İtalyan tasarımcımız Claudio Papa’nın dizaynı olan Zela ve Finikia modelleri ile farklı bir çizgi yakalamış olduk.” Ege Vitrifiye Genel Müdürü Merter Savaş, Unicera Fuarı’na ilişkin açıklamalarda bulundu; “Bu yıl 28.kez kapılarını yerli ve yabancı ziyaretçilere açacak olan Unicera Fuarı’nın artık uluslararası düzeyde ses getiren bir fuar olması nedeniyle, yeni modellerimizi özenle belirleyerek, ürün geliştirme proseslerimizi tamamladık. Eylül ayı sonunda katılmış olduğumuz İtalya’daki Cersaie fuarında sergilediğimiz 4 serinin yanı sıra, bu fuarda ilk defa sergileyeceğimiz tek parça vitrifiye

Yapı Malzeme Şubat 2016

modellerimiz de olacak. İtalya’da müşterilerimize sunduğumuz Selge, Finikia, Zela ve Karina ürünleri büyük beğeni topladı. Özellikle İtalyan tasarımcımız Claudio Papa’nın dizaynı olan Zela ve Finikia modelleri ile farklı bir çizgi yakalamış olduk. Fuarda ziyaretimize gelen mevcut ihracat müşterilerimizden ön siparişlerimizi aldık. İlk kez bizlerle tanışan yeni müşterilerimize de ilk ihracatımızı yapmış olduk. Unicera fuarında ilave olarak sergileyeceğimiz bağımsız ürünlerle, portföyümüzdeki boşlukları doldurmayı hedefliyoruz. Alia serisi ile kanalsız ürün grubuna ilk adımımızı atmıştık. Üst segment kanalsız modelimiz Selge ile portföyümüzü genişlettik. Orta segmente yönelik geliştirdiğimiz Dropia kanalsız asma klozet ile tüm segmentlere hitap etmiş olacağız. Ege Vitrifiye olarak, patenti bize ait kanal yapısı ile kesinlikle su sıçratmadan, 3lt/4,5lt su tasarrufu ile kusursuz fonksiyon ve tam hijyen sağlıyoruz. Fuar için geliştirdiğimiz diğer bağımsız modeller arasında ince kenarlı çanak lavabolarımız da mevcut. Bu modellerde oldukça fazla ebat ve renk seçeneği sunuyoruz. Ayrıca dileyen kullanıcılar aynı modelin batarya delikli veya deliksiz versiyonunu da seçebilecekler. Sipariş üzerine hizmet vereceğimiz, pastel renklerdeki mat sır uygulamasını da bu yıl üretim gamımıza dahil ettik. Örnek

Merter Savaş

renk kartelasını hazırladığımız 10 farklı tonda mat sır uygulamasını çanak lavabolar, mobilya uyumlu lavabolar ve klozetlerde beğeniye sunuyoruz. Portföyümüzdeki bir diğer yenilik ise cam rezervuarlar. Gerek tek parça duvara tam dayalı gerekse asma klozetlerle birlikte kullanılabilecek cam rezervuarlarımızı da siyah ve beyaz renklerde 1 Ocak tarihinden itibaren satışa sunmaya başladık.” şekilnde konuştu.

Üretime başlayalı 40 yıl oldu Mükemmel ürüne adım adım

İdevit Seramik İhracat Satış ve Pazarlama Müdürü Besim Alişan

Herkes için mükemmel ürün

İdevit İdevit Seramik İhracat Satış ve Pazarlama Müdürü Besim Alişan ile yaptığımız söyleşide Alişan; İdevit’in Türkiye ve dünya pazarındaki yerinden bahsederek seramik sektörü hakkında bilgiler verdi. İdevit’in geliştirdiği yeni ürünler ve farklı teknolojilerle hem son kullanıcının hem de profesyonellerin ihtiyaç ve beklentilerini karşılamanın gururunu yaşadıklarını aktaran Alişan; herkesin markası olma yolunda emin adımlarla ilerlediklerini aktardı.

Yapı Malzeme Şubat 2016

Advertorial

Kalite Yönetim Sistemi’ne geçerek

25 yıl garanti süresi vereli 10 yıl oldu Mükemmel ürüne adım adım

İdevit 2015 yılında da başarılara imza attı Geçen yılı doğru analiz edebilmek için, süreci 2 yıl öncesi ile birlikte değerlendirmek gerekir. Bu zaman diliminde dört seçim atlatan bir ülkeyiz. Buna paralel olarak küresel ve özellikle de Asya pazarındaki daralmalara rağmen geçen yılı zarar etmeden kapatabilen bir şirket olduk. Hedeflerimizin tamamını tutturamadık, zira Türkiye seramik sağlık gereçleri ihracat rakamlarının son 5 yılına baktığımızda, miktar bazında ortalama % 4 oranında geriledi fakat adet başı birim fiyatı ortalamada % 9 oranında arttı. Bu göstergeler, Seramik Sağlık gereçleri sektörü olarak tasarıma ve yeniliklere yatırım yapmamızın ne kadar önemli ve doğru bir karar olduğunu teyit etmekte. Bu verilere paralel olarak İdevit de geliştirdiği yeni ürünler ve farklı teknolojilerle, hem son kullanıcıların, hem de profesyonellerin ihtiyaç ve beklentilerini karşılayarak bu başarıda pay sahibi olmanın haklı bir gururunu yaşamaktadır.

İdevit’in 2015 kazanımları Ayrıca ürünün veya servisin çevre per-

formansını nicel olarak değerlendiren ve beyan eden Çevresel Ürün Beyanları (EPD)’yi aldık. Bunla yetinmeyerek, yakın zamanda başarılarımıza bir yenisini daha ekleyerek, TSE Çift Yıldız Kalite Belgesi’ni almaya hak kazandık. Ürünün veya servisin çevre performansını nicel olarak değerlendiren ve beyan eden Çevresel Ürün Beyanları (EPD)’yi aldık. Bunla yetinmeyerek, yakın zamanda başarılarımıza bir yenisini daha ekleyerek, TSE Çift Yıldız Kalite Belgesi’ni almaya hak kazandık.

Hedef; Herkesin ulaşabileceği bir marka olmak Koşulsuz müşteri memnuniyeti ana ilkemizden ödün vermeden makro hedeflerimiz arasında bulunan, dünya genelinde en az 10 adet İdevit Showroom’una ulaşma, yurt içinde de bayi ağımızı genişleterek her kesimin tercih edeceği ve ulaşabileceği markası olmaya devam etmek.

Yeni tasarımlar ilk defa Unicera’da sergilenecek Sektöre yeni bir ivme kazandırmak ve İdevit ailesini çağımızın ötesine taşımak

amacıyla yeni bir markamız olan MIALUCE’yi tasarladık. Markamız tescillendi. Gizlilik çerçevesinde yürüttüğümüz ürün geliştirme çalışmalarımıza hızla devam ediyoruz. 2016 Unicera fuarında ilk ipuçlarını sergileyeceğimiz yeni markamızın ürünlerini görmek üzere herkesi standımıza davet ediyoruz. İdevit markamız bünyesinde ise yeni tasarım takımlarımızı lanse edeceğiz.

“Türkiye, ihracat rakamları, inovasyonu, yatırımları ve markaları anlamında dünyadaki rakiplerinin ötesinde” Dünya trendlerini yakından takip ederek yürüttüğümüz Ar-Ge çalışmalarımız neticesinde 2016 yılı için kanalsız asma klozetlerimizi tüketicilerimizin beğenisine sunmanın heyecanını yaşıyoruz. Ayrıca iş ve işçi sağlığına verdiğimiz önemin ve sırlama prosesindeki firelerin azaltılmasına yönelik çalışmalarımızın bir göstergesi olarak 2015 ortasında robot sırlama sistemine geçtik. Türkiye, ihracat rakamları, inovasyonu, yatırımları ve markaları anlamında dünyadaki rakiplerinin ötesinde. Yapı Malzeme Şubat 2016

Çevresel Ürün Beyan (EPD) ve ISO 50001 belgelerini alalı yıl oldu

Mükemmel ürüne adım adım

İdevit; 4 kıtada 60 ülkede İdevit olarak 1993 yılında kurulan fakat üretici kimliğini 1977 yılında beri taşıyan bir şirketiz. Global anlamda öncü bir marka olmanın önemini kavrayan şirketimizin ihracat departmanını yeniden yapılandırarak şu an itibariyle 4 kıtada 60 ülkede koşulsuz müşteri memnuniyeti sağlıyoruz. Makro hedeflerimizden biri, 2013’e kadar üretimimizin % 50’sini ihraç etmek.

Türkiye, seramik ihracatında dünyanın 5. büyük ülkesi Dünya klasmanında beşinci sırada yer alan ihracat gücü-

Yapı Malzeme Şubat 2016

Advertorial

TSE Çift Yıldız Tacı takalı

8 ay oldu

Mükemmel ürüne adım adım

müzü, Çin’in pazar payı kaybetmesiyle daha ileri noktalara taşıyabileceğimize inanıyorum. Henüz yüksek seviyelerde bulunan enerji maliyetlerimizi devletin katkıları ile düşürmemiz, coğrafi konumumuz ve hammadde avantajlarımızı da iyi kullanarak hak ettiğimiz yere geleceğimize olan inancımı ifade etmek isterim.

2016 Türkiye ekonomisi geçtiğimiz yıl ile paralel bir seyir izleyecektir Yaşadığımız seçimlerin yansımaları, Asya kıtasında ve özellikle de Ortadoğu’da yaşanan çalkantılar ve buna paralel Rusya ile aramızda yaşan sorunlar, sektörümüzün başarısını etkileyecek faktörler olacaktır. Türkiye ekonomisinin ve sektörümüzün geçen yıl ile kıyaslandığında paralel bir seyir izleyeceği öngörülebilir.

Yeni yatırımlar gündemimizde Yeni yatırımları gündemimize alarak öncelikli hedefimiz dış pazarlarda büyümek. hedefimize ulaşma noktasında yeni marka yatırımımız, önemli bir mihenk taşı olacaktır. Markalarımız ile dünya trendlerini yakından takip ederek müşteri beklentisinin de ötesinde kendimizi fütüristtik çağa hazırlıyoruz.

“Dünya’da ve Türkiye’de Seramik Sağlık Gereçleri sektöründe ilk firma!” İdevit’i global markalar arasına taşımak adına bugüne kadar yaptığımız tüm çalışmalarımıza hız kesmeden devam ediyoruz. Geleceğe yönelik en büyük yatırım, bugün kullandığımız kaynakları geleceğe taşıyabilmek, bizden sonraki nesiller için

de bu kaynakları kullanılabilir kılmaktır. İdevit markası da bu bilinçten hareketle çevre dostu, insan sağlığına zararsız ve verimli enerji teknolojileri ile üretilen sürdürülebilir inşaat malzemeleri alanında Avrupa’nın en önemli belgelerinden olan Environmental Product Decleration ‘EPD’ ( Çevresel Ürün Beyanı ) sertifikası ile ileri düzeydeki çevre bilincini belgelemiştir. Ürünlerimizin yaşam döngüsü boyunca Life Cycle Assessment ‘LCA’ çalışması sonucu tüm çevresel etki ve performanslarını beliryeyerek EPD belgesi almaya hak kazanmıştır. Ayrıca global pazarlarda geçerli EPD belgelerinin kayıt altına alındığı The International EPD System ağında, dünyada ve Türkiye’de Seramik Sağlık Gereçleri sektöründe deklerasyonda bulunan ilk firma olma ayrıcalığına sahip olmuştur. Yapı Malzeme Şubat 2016

Dosya

Franke, Unicera’ya çıkartma yapacak Dünyanın lider markalarından Franke, bu yılki Unicera Fuarı’nda yerini almaya hazırlanıyor. Franke, fuarda en yeni ürünlerini ziyaretçilerle buluşturacak.

Tüketici alışkanlıkları, beklentileri ve tercihlerine uygun tasarım ve teknolojiyle üretilen en yeni modellerin sergilendiği ve sektörel bir buluşma platformu olarak öne çıkan Unicera Fuarı’nın 28’incisi bu yıl 23-27 Şubat’ta Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi’nde gerçekleşiyor. Fuara, insan odaklı faydalara sahip Paslanmaz Çelik Banyo Malzemeleri ürün gamı ile katılan Franke, hem ulusal hem de uluslararası ziyaretçileri standında bir araya getirecek.

Yapı Malzeme Şubat 2016

Franke, Unicera’ya; insan güvenliği ve sağlığı konusunda faydaları ile ön plana çıkan tasarım ve teknolojiye sahip Paslanmaz Çelik Banyo Malzemeleri, Franke Solid Surface akrilik uygulamaları ve %100 doğal olması ile dikkat çeken Franke Stone By Lapitec yüzey uygulama malzemesi ile damga vurmaya hazırlanıyor. Paslanmaz çelik banyo malzemeleri serisinde el kurutma makinesi, sıvı sabunluk, tuvalet kağıtlığı, tuvalet fırçalığı, çöp kovası, askı, paslanmaz çelikten yapılan ayna, etajer, klozet, çelik lavabolar, pisuar, paslanmaz çeliğin parlatılması ile elde edilen kırılmayan aynalar gibi pek çok ürün sergilenecek.

Şiddete karşı ürünler ön planda Unicera’nın özellikle ulusal ve uluslararası katılımcı profili ile sektörün en önemli organizasyonlarından biri olduğunun altını çizen Franke Bölge Direktörü Özgen Özkan, Franke’nin bu fuarda ses getirecek ürünleriyle yer alacağını belirtiyor. Özellikle anti-vandalist olma özelliği taşıyan Paslanmaz Çelik Banyo Malze-

melerinin, fuarın en dikkat çekici ürünü olacağını söyleyen Özkan, söyle devam ediyor: “Franke paslanmaz çelik banyo malzemeleri kırılmayan, parçalanmayan ve sökülmesi profesyonel olmayan kişilerce yapılamayan güvenli yaklaşımlara sahip olmasıyla ön plana çıkıyor. Bu özellikleri ile ürünlerimiz, yatırımcılar için de ürünün kullanım ömrünün uzunluğu, temizlik giderlerini azaltması gibi avantajları ile gün geçtikçe daha değerli hale geliyor. Unicera’da yer alacak standımızda, sergileyeceğimiz tüm ürünlerimiz insan odaklı faydalara sahip olması yönünden oldukça değerli. Bu değer ile fuarda da ön plana çıkacaktır” Dünyanın en hijyenik malzemesi olan paslanmaz çelikten üretilen Franke Banyo malzemeleri yüzde 100 geri dönüşümlü olma özelliği taşıyor. Bakteri ve küf oluşumuna izin vermeyen ürünler, Franke Solid Surface ve Franke Stone by Lapitec uygulamaları ile bütünleşerek ziyaretçilere mimari, dekoratif ve güvenli çözümler sunuyor.

Mükemmel ürün için sizi bekleteceğiz ama değecek! Unicera Fuarı Hall:7 Stand:746-747

Bekliyoruz

Dosya

Farklı Sorunlara Farklı Çözümler: ‘Creavit’ Yaşam tarzlarına özel banyolar tasarlayan Creavit, 2016 yılında ürün gamına eklediği 54 yeni ürün ile, 23-27 Şubat tarihleri arasında Unicera Fuarı’nda görücüye çıkıyor. Modern, klasik, retro gibi farklı tarzları bir araya getiren, estetik değerleri ve tüketici ihtiyaçlarını araştırarak tasarımlarına yön veren Creavit, Unicera’da 2016 lansmanını yepyeni bir konseptle tanıtıyor. Bu yıl ‘Yenilenmenin’ dinamizminden güç alarak, seramik sağlık gereçlerinden banyo mobilyalarına, armatürlerden aksesuarlara uzanan geniş bir yelpazede banyoların hayat kalitesi üzerindeki önemine dikkat çekiyor. Creavit, 2016yılında ürün gamına kattığı yeni banyo mobilyaları ile banyoların havasını tazelemeye geliyor. Klasik ve modernin uyumunu gözler önüne seren Antik Banyo Mobilyası, farklı tarzlara hitap eden tasarımıyla dikkat çekiyor. Eksen ve Level Banyo Mobilyaları, sadeliğin asale-

Yapı Malzeme Şubat 2016

tinden vazgeçemeyenlere göz kırparken; Arya Banyo Mobilyası, dar alanlara sunduğu fonksiyonel ve kaliteli çözümlerle banyolara farklı bir vizyon getiriyor. Mutfak kullanım alışkanlıklarında yeni başlayan değişimlere karşılık vermek adına Creavit’in bu sene ürün gamına kattığı mutfak bataryası, hayatı kolaylaştıran tasarımıyla kullanıcılara yenilikçi bir çözüm önerisi oluyor. Mutfak lavabolarının pencere önlerinde konumlandırılmasıyla uzun bataryalardan dolayı açılması engellenen pencerelere de çözüm bulunmuş. Creavit MF8600 Mutfak Armatürü, aşağı yönlü açılma hareketi sunan tasarımıyla kullanıcıların bu sorununa pratik bir çözüm oluyor. Kullanıcıların ihtiyaçlarını araştırıp beklentilerine göre tasarımlarını şekillendiren Creavit, estetiği ve fonksiyonelliği bir araya getirmeyi başaran entegre taharet musluklu klozeti ile klişeleşmiş geleneksel tasarımların yeniliğe nasıl dönüşebileceğini gösteriyor. Duvardaki taharet vanalarını estetik açıdan uygun bulmayan tasarım ekibimiz, vanaları klozetlerin yanlarına özel bir sistemle yerleştirerek hem kullanım kolaylığı sağlıyor hem de görsel açıdan banyoların daha şık görünmesine yardımcı oluyor. Creavit sizleri, duvara dayalı ve asma klozetlerinde bulunan bu özellikle banyolarınıza farklı bir tasarım getirmeye davet ediyor.

Dosya

Yurtbay Seramik, En Yeni Ürünleriyle Unicera Fuarı’nda Yurtbay Seramik, 23 - 27 Şubat tarihlerinde Tüyap Beylikdüzü’nde gerçekleşecek UNICERA 28. Uluslararası Seramik Banyo Mutfak Fuarı’na katılarak en yeni ürünlerini sergileyecek. “Doğadan sanata” mottosuna bu yıl daha çok vurgu yapan Yurtbay Seramik, doğadan ilham alan ahşap, taş, mermer, tekstil dokulu en yeni ve mevcut ürünlerini ziyaretçilerinin beğenisine sunacak.

Yurtbay Seramik Standı’nda bu yıl alışveriş sokağı öne çıkacak; nalbur, ev tekstili mağazası, pastane, çiçekçi, gibi canlı mekanlar üzerinde ürünler gösterilecek. Ayrıca geçtiğimiz yıl düzenlenen 3. Zeki Yurtbay Tasarım Yarışması’nda birinciliğe layık görülen Berk Arıl’ın tasarımı sergilenecek. Bu yıl 28’ncisi düzenlenen fuarın sadece Türkiye’de değil dünya çapında da önemine değinen Yurtbay Seramik Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı İlter Yurtbay; “Yalnız yurtiçinden değil, yurtdışından da ziyaretçi akınına uğrayan Unicera, katılımcılarına ve ziyaretçilerine dünya çapındaki önemli alıcılarla tanışma ve iş birliği imkanı sağlıyor. Pek çok sektör profesyonelini sektörünün önde gelen firmaları ve ürünleriyle buluşturuyor. Gerek iç gerekse dış pazarda rekabet gücü olan sektörün gelişmesine katkıda bulunuyor. Sektörün takvimindeki en önemli günler

arasında yerini alan Unicera, 2016’da da yoluna büyüyerek devam ediyor” dedi. İlter Yurtbay; fuar için hazırladıkları yeni ürünlere değinerek şunları kaydetti: “Bu yıl standımızda kurulacak canlı mekanlarla dikkat çekecek, oldukça önem verdiğimiz, Zeki Yurtbay Tasarım Yarışması’nda birinciliğe layık görülen tasarımı sergileyeceğiz. Yeni bir ebatımız olan 30x90 ile kaşmir dokulu bir ürünümüzü moda renklerle bütünleştirerek hazırladığımız Versa’yı tanıtacağız. Tekstil dokulu bir başka yeni ürünümüz ise Condor olacak. Ahşapta Wooden, Little Wood, Rose Wood, Belgrad gibi yeni ürünlerimiz, doğal taşta Alda, Etna, mermerde ise Art, Alfa, Marfa gibi yeni ürünlerimizi sergileyeceğiz. Tüm birimlerimiz fuar için titiz ve yoğun bir çalışma yürütüyor. Çalışmalarımızın karşılığını fuarda alacağımıza gönülden inanıyoruz.” Yapı Malzeme Şubat 2016

Dosya

Unicera’da Seramiksan Farkı Yaşanacak Türk seramik sektörünün öncü markası Seramiksan, 28. Unicera Uluslararası Seramik Banyo Mutfak Fuarı’nda ziyaretçilerini karşılamaya hazırlanıyor. “İyi tasarım herkesin hakkı” anlayışıyla üretim yapan Seramiksan, teknoloji ve tasarımla buluşturduğu 60x120, 120x120 büyük ebatlardaki yeni ürünlerini 28. Unicera Uluslararası Seramik Banyo Mutfak Fuarı’nda sergiliyor. Seramiksan Unicera 2016 ‘da dünyadaki en son trendler olan ahşap, cement, mermer ve metal efektli ürünler ile mat, parlak ve full lappato ürünleri sektör pro-

Yapı Malzeme Şubat 2016

Banyo Mutfak Fuarı, ülkemizin yakın coğfesyonelleri ve tüketicilerin beğenisine sunuyor. Türkiye’de ilk defa Seramiksan rafyadaki ülkelerin katıldığı en önemli futarafından leke tutmayan, bakteri barınarlarından biri. Sadece Türkiye’den değil yurtdışından da katılımcı ve ziyaretçi oladırmayan, nano teknoloji ile üretilen ürünleri 60x60, 60x90, 60x120 ve 120x120 rak yabancıların da ilgi gösterdiği bu fuara ebatlarında parlak, mat, full lappato olaher yıl olduğu gibi Seramiksan da birçok yenilikle katılıyor. Güçlü AR-GE çalışmalarak tüketiciyle buluşturuyor. Seramiksan, üretmiş olduğu ve kaliteli rımız ile birlikte Seramiksan olarak 2013 yaşam için gerekli tüm teknolojiyi şık bir yılında devreye aldığımız Seramiksan tasarımla birleştiren vitrifiye serilerinde Vitrifiye Fabrikası ve 2015 yılı sonunda kanalsız Rimles klozetler ve farklı modeldevreye aldığımız yeni granit fabrikasılerdeki lavabolar, 2,5-4 nın üretmiş olduğu 60x120, lt. su ile fonksiyon yapan 120x120 ebatındaki ürünleri yeni oval ve kare takımlaziyaretçilere, mimarlara ve yapı sektörünün tüm temrı ile 28. Unicera’da yer alıyor. Unicera Fuarı’nın silcilerine sunacağız. 2016 Türk seramik sektörünün Unicera Fuarı’nda inovatif uluslararası rekabet gücüürün gamımızla Türk seramik sektörünü temsil etmekten nü sergilediği önemli platbüyük mutluluk duyuyoruz. formlardan biri olduğuna Her yıl olduğu gibi Unicera dikkat çeken Seramiksan Fuarı’na sektörün ilklerini ve Türkiye Satış Müdürü M. yenilikleri sergilemek üzere Süreyya Çağlar: “Bu yıl M. Süreyya Çağlar katılımcıları ve ziyaretçileri 28.si düzenlenen Unicebekliyoruz.” diye konuştu. ra Uluslararası Seramik

Trendleri belirleyen Kale, şimdi de dijital mağazacılığı başlatıyor! Kaleseramik; inovatif ve tasarım odaklı ürünleri ile trendleri belirlemeye devam ederken, tüketicinin hayatını kolaylaştıran teknolojik uygulamalarıyla dijital mağazacılık devrini başlatıyor. Kaleseramik, 28. UNICERA Uluslararası Seramik Banyo Mutfak Fuarı’na; Çanakkale Seramik, Kalebodur ve Kale markalarının yanı sıra İtalya’da satın aldığı Edilcoughi ve Edilgres markalarıyla damgasını vuracak. 23-27 Şubat tarihleri arasında gerçekleştirilecek UNICERA’da, İtalyan Mimar Paolo Cesaretti ve Kaleseramik Teşhir Tasarım Ekibi’nin ortak çalışması ile hazırlanan 750 metrekarelik donanımlı stantda, en yeni ürünlerin alternatif kullanım alanlarından da örnekler sunulacak.

Yapı Malzeme Şubat 2016

Bu yıl hayata geçirdikleri yenilikçi ürünlerle mekanlara yeni bir soluk getirdiklerini vurgulayan Kale Yapı Ürünleri Grubu Pazarlamadan Sorumlu Başkan Yardımcısı H. Derya Ercan, “İleri teknoloji ile ürettiğimiz farklı renk, malzeme, grafik, tarz ve ebatlardaki karolarımızla birlikte; vitrifiye ürün ailesi, banyo mobilyaları, armatür ve duş sistemlerine kadar geniş bir ürün grubunu, kullanıcı tercihlerine göre geliştirmeye odaklandık. Geleneksel ile moderni incelikle birleştiren çizgileriyle estetik ve stil sahibi mekanlar yaratan Çanakkale Seramik, mimari tasarımlara yeni bir bakış açısı kazandırarak mimarların yaratıcılığına hitap eden Kalebodur, bütünsel banyo yaklaşımı ile değişik mekan ve çözüm önerileri sunan Kale, gerçeğinden ayırt edilemeyen doğal taş görünümlü seramiklerinde İtalyan dokunuşunu yansıtan prestijli markalarımız Edilcuoghi ve Edilgres’in en yeni ürünleriyle, bu yıl da sektörde fark yaratacağız” dedi.

“Sanal gerçeklik’ teknolojisiyle gerçek banyo mekanı deneyimini tüketicinin ayağına götürüyoruz” Kale’nin fuarda ziyaretçilere sunduğu en

önemli yeniliklerden birinin ‘sanal gerçeklik’ uygulaması olduğuna dikkat çeken H. Derya Ercan, “Günümüzde dünya bambaşka bir yöne gidiyor ve her şey dijital uygulamalarla zenginleşiyor. Biz de her zaman tüketiciyi dinleyen ve onların beklentilerini dikkate alan bir firma olarak, bu değişimin sıkı takipçisi ve uygulayıcısız. Tüketicinin banyosunu değiştirmek istediğini ama nasıl bir sonuç elde edeceğine dair belirsizliklerle dolu bir süreçten korktuğunu görüyoruz. Bu dijital dönüşümü aslında, müşterilerimizin bu süreci daha eğlenceli, daha keyifli ve banyolarının neye dönüşeceğinden emin olmaları için gerçekleştiriyoruz. 1000 metrekarelik alanı 2 metrekareye sığdırarak mağazalarımızı tüketicinin ayağına götürdüğümüz ‘Oculus’ teknolojisiyle, kullanıcının son derece etkili olduğu bir alan yaratıyoruz. Müşterilerimize, ‘Bir karar vermeden önce gelin sanal gerçeklik gözlüğünden bakın’ diyoruz çünkü beğendiği ürünleri, kendi banyosundaki yerleşimiyle, gerçek mekan derinliğinde ve canlılığında görebilen tüketici, artık nasıl bir banyoya sahip olacağından emin oluyor. Tüketicinin, gözlüğü taktığında, adeta içinde dolaştığı, mekanların her yerini rahatlıkla görüp in-

Dosya

H. Derya Ercan

celeyebildiği ‘Oculus’ uygulamasını, Mart ayı içinde tüm Kale mağazalarında kullanıma sunacağız. Kullanıcıya benzersiz bir deneyim sunduğumuz, ‘Kale 360’ ile entegre olan bu uygulamayla, dijital mağazacılık devrinin kapısını aralıyoruz” diye konuştu.

‘Kale 360’ ile herkes kendi banyosunu tasarlıyor H. Derya Ercan, önceki yıl sektör bazında dünyada bir ilke imza atılarak hizmete sokulan ‘Kale 360’ programının yeni versiyonunun da UNICERA’da tüketicinin kullanımına sunulduğunu belirterek, şunları söyledi: “Kasım ayında açıklanan, ‘Accenture Dijitalleşme Endeksi’ne göre, sektörün dijital lideri olarak belirtilen Kaleseramik, ‘Kale360.com’ ile de prestijli ödüllerin sahibi oldu. ‘Altın Örümcek Web Ödülleri 2015’te ‘En İyi Web Sitesi’ seçilerek büyük ödüle layık görülen ‘Kale360.

com’, ‘Perakendecilik/Mağazacılık’ kategorisinde de büyük ödülün sahibi oldu. Bu yıl daha da geliştirerek, herkese kendi banyosunu tasarlama imkanı sağladığmız ‘Kale 360.com’ uygulaması ile binlerce ürün arasından seçim yapabiliyor, beğendiğiniz ürünleri kolayca planınıza ekleyebiliyor ve banyonuzu gerçek haliyle görüntüleyebiliyorsunuz. Dijital ortamda dizayn edebildiğiniz banyonuzda, ürün konumlandırmalarını tek tek test edebiliyor ve bütçe çıkarabiliyorsunuz.”

Kale’den bütünsel banyo çözümleri Kale markasıyla, banyoda geçirilen zamanı daha konforlu ve keyifli hale getirmeyi hedeflediklerini belirten H. Derya Ercan, “Bu amaçla çağdaş, dekoratif, fonksiyonel ve kullanıcı dostu tasarımlarımızın en güzel örneklerini ‘Banyoyu banyo yapan her şey Kale’de’ sloganıyla tüketicinin beğenisine sunuyoruz” diye konuştu. Kale’nin ‘bütünsel banyo çözümleri’ ile este-

tik ve işlevsel mekanlar yaratmaya devam edeceğini kaydeden Derya Ercan, şöyle konuştu: “Doğru malzemeyi, trendlere uygun tasarım ögelerinde kullanarak tüketiciyle buluşturan Kale olarak, bu yıl sunduğumuz 4 farklı canlı mekanda, bütünsel dilimizi aktarmayı sürdürüyoruz. Bunların arasından, Ece Yalım Design Studio tarafından tasarlanan Kale Icon koleksiyonu, kendi içinde küçük hacimli alanlara ve büyük mekanlara yüksek depolamalı çözüm ile iki farklı alternatif oluşturuyor. ‘Zeus’ koleksiyonumuz ile de alışılmış klasik stilin dışında, ‘neoklasik’ bir seri geliştirdik. Burada klasikliğin verdiği görsel nefaseti, maskulen sert çizgilerle karakteristikleştirirken, bütünsel ambiyans içerisinde tutarlı, fonksiyonel ve kullanıcı dostu bir ürün hayata geçirdik. Ayrıca Kale’nin bütünsel tasarım anlayışından doğan A’Design ödüllü Spirit serisi de, tüketicilerin konfor, estetik ve işlevsellik ihtiyaçlarına optimum çözümler sunuyor” dedi.

Yapı Malzeme Şubat 2016

Dosya

NG Kütahya Seramik Geleceği Öngören Tasarımları ile Unicera’da Türk seramik sektörünün dünya pazarındaki lider kuruluşlarından NG Kütahya Seramik, 2016 koleksiyonları ve trend belirleyen tasarımları ile Unicera Fuarı’nda ziyaretçileriyle buluşuyor. NG Kütahya Seramik, 23-27 Şubat tarihlerinde TÜYAP Beylikdüzü’nde gerçekleşecek UNICERA Fuarı’nda yeni kreasyonları ile seramik modasının en güzel örneklerini sergiliyor. Türkiye’de ve dünyada yine bir ilke imza atan NG Kütahya Seramik, 120x240 cm, 120x120 cm ve 60x160 cm ebatlarındaki koleksiyonları ile öne çıkıyor. Doğallığın ön planda olduğu NG Kütahya

Yapı Malzeme Şubat 2016

Seramik 2016 kreasyonlarında, üstün üretim tekniklerinin kullanıldığı parlak, mat ve saten yüzey seçenekleri dikkat çekiyor. NG Kütahya Seramik; estetik, moda, konfor, şıklık ve zarafetin şekil bulduğu stant tasarımı ile bu yıl da fuarda ilgi toplayacak. Sıcak ve samimi kurgusuyla davetkar bir karşılama yaratan fuar standı, ziyaretçileri keyifli bir yolculuğa çıkaracak.

Zamana Meydan Okuyan Boyutlar Dünyada ilk kez NG Kütahya Seramik tarafından üretilen 60x160 cm ölçülerindeki özel koleksiyonlar fuarın en iddialı ürünleri arasında yer alıyor. Mermer, ahşap, taş, sedef, dokularının yeniden yorumlandığı göz dolduran tasarımlar inovasyon ve zarafeti seramik yüzeylerde buluşturuyor. Betonun doğal ve estetik görüntüsünü yansıtan seriler dekorasyonda yükselen bir trend olan loft style mekanlar için özel olarak tasarlandı.

Seramik Modasının En Yeni Trendleri İnovatif tasarımları ile seramik sektörüne yön veren NG Kütahya Seramik, bu

yıl özel bir kreasyon oluşturdu. 120x120 cm. ebatlarındaki yeni kreasyon doğal dokuların sıcaklığını ve canlılığını seramik yüzeylere taşıyor.

Kusursuz Bütünlük NG Kütahya Seramik’in 120x240 cm ölçülerindeki yeni koleksiyonu mekanlarda kusursuz bir bütünlük algısı oluşturuyor. Mimari tasarımlara yeni bir boyut kazandıran bu özel koleksiyonda, fonksiyonellik ve doğallık ön planda. Yenilikçi fikirlerle modern yaşam alanları yaratılmasını sağlayan traverten, mermer, doğal taş, beton, tekstil ve ahşap görünümlü seramiklerle, iç ve dış mekanlarda sıra dışı tasarımlar yapmak ve sofistike ambiyanslar yaratmak mümkün.

Doğallığı Öne Çıkaran Yüzeyler NG Kütahya Seramik, 2016 Unicera’da sergileyeceği yeni tasarımlarında ebat ve desen yönünden farklılaşan ürünlerinin yanı sıra doku ve yüzey seçeneklerinde de yeniliklere imza attı. ‘’Touch and feel’’ özelliği ile öne çıkan tasarımlar seramik yüzeylerde ipeksi bir dokunuş hissini açığa çıkarıyor.

Dosya

Bien Yeni Koleksiyonlarıyla Unicera’da 23-27 Şubat tarihlerinde Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi’nde gerçekleşen fuarda yerini alacak olan Bien Seramik, sektörün alıcı ve üreticileri ile burada buluşacak.

Sektörün yenilikçi markası Bien bu yıl UNICERA Seramik, Banyo, Mutfak fu arında üretici firma olarak, seramik ve vitrifiye ürünlerinde yine farklılığını ortaya koyacak. 2016 yılı yeni serileri, bu yıl sektörün ihtiyaç duyduğu yeni ürünler ilk kez bu fuarda yetkili satıcılar, sektör

profesyonelleri ve nihai tüketicilerin be ğenilerine sunulacak. Üretimi Bilecik ve Bozüyük’teki fabrikalarında yapılan BİEN ürünleri, yurt içinde 120’yi aşkın yetkili satıcısı ve 3 bini aşkın satış noktasıy la pazarda yerini almaktadır. Üretiminin yüzde 30’undan fazlasını 70’e yakın ül keye ihraç etmektedir. BİEN, yaklaşık 25 milyon m2’yi aşan üretimi ile sektörün önemli oyuncularındanbiri BİEN Satış Grup Başkanı Metin Savcı, markayla ilgili gerek yurtiçi, gerek yurtdışı pazarlarının taleplerini dikkate alan üre tim yaptıklarını dile getirdi. Savcı ‘’Unicera, üretici firmaların o yılın yeni ürünlerini sektör profesyonellerine, mimarlara, müteahhitlere, nihai tüketicilere tanıttıkları önemli bir platformdur. Unicera uluslararası nitelik kazanması nedeni ile üretimlerin yurtdışı müşterilerine de tanıtıldığı, satışının yapıldığı bir fuar olarak önemini her geçen gün artırmaktadır. Biz de bu yıl fuarda 60x120 cm ve 45x90 cm büyük

ebatlı ürünler, yeni yer ve duvar karosu koleksiyonları ve seramik sağlık gereçleri alanındaki ürünlerimizle yer alacağız.’’ diye konuştu. Savcı; “Satış ve pazarlama politikalarıyla yenilikçi, dinamik ve farklı ürünler pazara sunuyoruz. Yaptığımız yeni yatırımlar ile Bozüyük karo üretim tesislerimizde bir yıl içinde %75 civarında kapasite artışı sağladık. Bu tesiste daha özellikli ve daha büyük ebat karolar üretilmekte. Full body teknik porselen karolar dediğimiz ve 20 mm kalınlığındaki kırılmaya dayanıklı, derz gerektirmeden döşenebilen karolar da üretilmektedir. 2016’dan itibaren 60X120 ebadı yeni bir ebat olarak ürün gamımıza girdi. Kalıplı ürünlere bu sene daha çok ağırlık veriyoruz. İşte bütün bu yenilikler fuarda görücüye çıkacak. Ayrıca Seramik Sağlık Gereçlerinde hijyene ağırlık verilen ürünler tasarlamaya ve üretmeye devam edeceğiz’’ dedi. Yapı Malzeme Şubat 2016

Dosya

Türkiye’nin ilk porselen duş karosu Aquanit’i geliştirdi

Seranit Unicera’da yine bir ilke imza atacak Bu yılki Unicera Fuarı’nda tüm etkinlik boyunca ziyaretçilerini “İleriye Bak Yeniden Tanımla En İyisini Yap” mesajı ile karşılayacak olan Seranit Grup, 2 yıldır üzerinde çalıştığı Türkiye’nin ilk porselen duş karosu olan Aquanit’i tanıtacak.

100

Yapı Malzeme Şubat 2016

13 Ocak 2016 / İstanbul – Seranit Grup, eserleriyle mimariyi, yani yaşadığımız günlük hayatı kalıcı olarak etkileyen Le Corbusier, Mimar Sinan ve Frank Lyod Wright ile yola çıkarak bu yıl fuar boyunca ziyaretçileri “İleriye Bak Yeniden Tanımla En İyisini Yap” mesajı ile karşılayacak ve yeni ürünleriyle sektörü şaşırtacak. Seramik, porselen ve yapı gereçlerinde yenilikçi ürünlerinin yanı sıra mutfaklara Vanucci markası ile damgasını vuran Seranit Grup, 2 yıl süren Ar-Ge çalışması sonucunda geliştirdiği Türkiye’nin ilk porselen duş karosu Aquanit ile UNICERA Fuarı’na damgasını vurmaya hazırlanıyor. 1.334 metrekarelik standında Seranit Porselen, Serra Seramik, Seranit Yapı Gereçleri ve Vanucci markalarına ait yeni

ürünleri tanıtacak olan Seranit Grup, Salon 8’de 820, 821, 822 ve 823 numaralı standında ziyaretçilerle buluşacak.

“Dikkatleri üzerimize çekeceğiz” Fuarda yeni ve yenilikçi ürün grupları ile ön planda olacaklarını belirten Seranit Grup Başkan Yardımcısı Ece Ceylan Baba, “Büyük metrekare ile ve tüm ürün gamımız ile fuarda yerimizi alıyoruz. Geçen yıl olduğu gibi bu yıl da fuarın en dikkat çeken standı olacağız. Fuarda porselen duş karosu Aquanit, 40’a 120 duvar karosu, 70’e 70 ve 60’a 120 ebatlı ürünlerimizin yanı sıra tuğla desenlerden oluşan Brick ve içerisinde parçacıkların göründüğü Granilya uygulamalı yeni koleksiyonlarımızla yer alacağız” dedi.

Turkuaz Seramik Marka ve Kurumsal Pazarlama Müdürü Rabia Özkaya Aslaner:

Turkuaz Seramik Özel Koleksiyonu ile Unicera’ya hazır! Turkuaz Seramik, vitrifiye sektöründe konfor ve şıklığı bir araya getiren tasarımlarıyla dikkatleri üzerine çekiyor. 23-27 Şubat tarihlerinde gerçekleşecek olan Unicera Fuarı’nda Turkuaz Seramik, yeni ürünlerini ziyaretçilerinin beğenisine sunacak. Vitrifiye sektörünün önemli oyuncuları arasında yer alan Turkuaz Seramik banyolarda trendleri belirlemeye devam ediyor. İddialı ve özgün ürünleriyle tüketicilerin beğenisini kazanan Turkuaz Seramik, bu yıl 28.’si düzenlenen ve Türkiye’nin önde

102

Yapı Malzeme Şubat 2016

gelen seramik markalarının katıldığı Unicera Uluslararası Seramik Banyo Mutfak Fuarı’nda ürünlerini sergileyecek. Firma, inovasyon ve fonksiyonelliği buluşturan geniş ürün yelpazesi ile fuarın iddialı firmaları arasında yer almayı hedefliyor.

Turkuaz Seramik Marka ve Kurumsal Pazarlama Müdürü Rabia Özkaya Aslaner, Unicera’nın hem seramik hem de vitrifiye firmaları için çok önemli bir etkinlik olduğunu belirtti. Fuar için hazırlıklarının devam ettiğini belirten Aslaner, Bu sene de Unicera’nın yıldızı Turkuaz Seramik olacağını söyledi. Aslaner sözlerine şöyle devam etti; “Unicera bizim sektörümüzün lokomotiflerinden biri. Uluslararası rekabet gücünün sergilendiği önemli oluşumların başında yer alıyor. Turkuaz Seramik olarak bizim amacımız Türkiye’nin bilinirliğini arttırmak. Ürünlerimizi fuarda hem yerli hem de yabancı firmalara tanıtmayı

Dosya

Rabia Özkaya Aslaner

hedefliyoruz. Sürekli yeni ve yenilikçi ürünler sunarak markamızın adını daha geniş kitlelere duyurmaktayız” dedi. Turkuaz Seramik Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi İstanbul’da 23-27 Şubat tarihleri arasında 3 nolu salondaki 320 numaralı standında, özel koleksiyonlarını katılımcıların beğenisine sunacak. Yapı Malzeme Şubat 2016

103

AE Mimarlık Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Erkurtoğlu:

“Önce iğneyi kendine, sonra çuvaldızı başkasına batır” “Maalesef şu anda yapılan bu dönüşümün yaşadığımız kentlere bir katkısı olmadığı gibi, kentlerdeki mevcut sorunlara da, en az 50 yıl daha kaldırılamayacak ilave bir yük getirecektir.”

1991 yılında ‘AE Mimarlık’ adı altında kendi mimarlık ofisini kuran Ahmet Erkurtoğlu ile gündemdeki konulardan biri

104

Yapı Malzeme Şubat 2016

olan ‘Kentsel Dönüşüm’ hakkında konuştuk... Bir çok değerli projenin altında imzası olan Erkurtoğlu, estetiği ve fonksiyonelliği bir arada kurgulayabilen ender isimlerden... 33 yıldır özveriyle çalışmalarını sürdüren Erkurtoğlu, şu ana kadar ki en büyük kazanımının; “sektörün güven duyduğu başlıca mimarlık ofislerinden biri olmak” şeklinde ifade ediyor...

Ahmet Bey, mimariye olan ilginiz nasıl oluştu? Mimarlığa giriş hikayenizle birlikte, gerçekleştirmiş olduğunuz projelerden biraz bahseder misiniz? 1959 yılında Kastamonu İnebolu’da, 5 kardeşin en küçüğü olarak dünyaya geldim. İlkokul, ortaokul ve lise dahil olmak üzere çocukluğum burada geçti. Ailem ticaretle meşguldü. Aynı zamanda turizm-

le de ilgiliydiler. Ben kendi otellerimizde garsonluk, komilik yaparak büyüdüm, bahşiş almak için gelen müşterinin valizini taşırdım, müşteriye çay-kahve servisi yapar, plajlarda poğaça ve çiklet satardım. Ticareti ve insan ilişkilerini küçük yaşlarda öğrendim. 10 yaşındayken babamı kaybettim. İki ağabeyim işlerin başına geçti ama aralarında bazı anlaşmazlık çıkınca yavaş yavaş babamın bıraktığı kurulu iş düzeni de çökmeye başladı. 1979 yılında Trakya Üniversitesi Mimarlık Fakültesi’ni birincilikle kazandım. Her ne kadar çocukken mimar olmanın hayallerini kursam da, amacım mimar olmak değil, üniversiteyi bitirdikten sonra işlerin başına geçmekti. Üniversite bittiğinde İnebolu’ya geri döndüm, ablam ve rahmetli annem bana, “Oğlum buralarda durma, İstanbul’a git” dediler. İstemeye istemeye İnebolu’dan ayrıldım ve İstan-

Sektörel bul hikayem de böylece başlamış oldu. 1983 yılında bir ofiste çalışmaya başladım. 1991 yılında AE Mimarlığı kurdum. O günden bu güne üzerinden tam 33 yıl geçti ve ben hâlâ projeler üretmeye devam ediyorum. Bu mesleğe adım atarken amacım paradan çok insan kazanmaktı ve sanırım bu amacıma ulaştım. 33 yıldır insana yatırım yapıyorum ve birçok dost kazandığıma inanıyorum. Çeyrek asrı deviren bir mimarlık şirketi olduk ve kurulduğumuz günden beri proje üreten mimarlık şirketleri arasında önemli bir yerde duruyoruz. Günümüzde mantar gibi çoğalan mimarlık şirketlerine rağmen inşaat firmalarının en çok güven duyduğu mimarlık ofislerinden biri olmanın gururunu yaşıyoruz. AE Mimarlık’ın bu kadar çok mimarlık ofisi arasında farklı olmasının ana nedeni, mimari çözümlerde sadece estetik kaygıları içerisinde kaybolmamış olmasıdır. Günümüzde sadece estetiğe ağırlık veren projeler ‘cephe tasarımı’ olarak ön plana çıkıyor. Oysa bir mimar estetiğe dikkat ettiği kadar binanın işlevselliğini de göz önünde bulundurmalıdır. Kullanıcılar bir daire alırken m2 başına bir bedel ödediklerinden, mimar kullanıcıları zarara uğratmamak için her bir metrekareyi doğru değerlendirmelidir. Dışarıdan mükemmel görünen bir yapının işlevselliğinin iyi olmaması o yapının değerini düşüren en önemli faktördür. Bu nedenle bizler AE Mimarlık olarak her zaman işlevselliği ön planda tutuyoruz. Net alanın ve brüt alanın oranına dikkat ediyoruz. Yani mümkün olduğu kadar

kayıp alansız projeler üretiyoruz. Bizim projelerimiz, hem yatırımcıları hem de mal sahiplerini olası zarardan koruyor. Yatırımcılar sadece ortak alanların yerine kendi dairelerinde kullandıkları alanların parasını ödüyorlar. Bunun yanında yaptığımız binaların detaylarına önem veriyoruz. İddialı cephe tasarımlarına imza atıyor ve bu yüzden fark ediliyoruz. Bu da yaptığımız işleri ön plana çıkarıyor. Artık Cadde’de farklı bir bina gören herkes, o binada AE Mimarlık’ın imzası olduğunu biliyor. Geçen yıl 100 civarında projeyi hayata geçirerek oldukça verimli bir dönem yaşadık. Elimizdeki projelerin yüzde 90’ını Bağdat Caddesi ve civarında gerçekleştiriyoruz. Özellikle Anadolu yakasındaki müteahhitlik firmalarının hemen hemen yarısıyla çalışıyoruz.

Kentsel dönüşüm projeleri hakkında neler söylemek istersiniz? Sizce bu dönüşüm şehrin ihtiyacı doğrultusunda mı gerçekleşiyor? Kentsel dönüşüme baktığımızda ise binaların bir yenilenme hareketinden bahsetmemiz daha doğru olacaktır. Bu da kentsel dönüşüm değil, binasal dönüşümdür. Evet binalar sağlamlaştırılıyor, depreme dayanıklı hale getiriliyor. Ancak kentsel dönüşümü gerçekleştirirken İstanbul’a da bir şeyler katmamız gerekiyor. Yani bir binayı yaparken yeşil alanlar, yollar düşünülmeli. İstanbul’un yeşil alanlarla nefes almaya ihtiyacı var. Benim kentsel dönüşümdeki önerim; imar konusunda parsellerin birleşerek büyümesi gerek-

Yapı Malzeme Şubat 2016

105

tiğidir. Çünkü parsellerin birleştirilerek imarın arttırılması demek, şehrin rahatlaması anlamına da geliyor. Benim anladığım kentsel dönüşüm, kente katkısı olan bir dönüşümdür. Kadıköy’e baktığım zaman Kadıköy’ün elden gittiğini görüyorum. Her taraf şantiye, sokaklara giremiyoruz. İnsan yoğunluğu ve trafik yoğunluğu artacak ama kentsel dönüşümde bu yoğunluğu kaldıracak alt yapı, yol, yeşil alanlar ve rekreasyon alanları yaratılmıyor. Dolayısıyla İstanbul’un her tarafı maalesef beton yığını haline gelecek. Yazın camlarımızı açtığımızda bile bir rüzgar esintisi hissedemeyeceğiz. Çocuklarımıza yeni oyun alanları yaratılmamış olacak. Umarım mevcut alanları koruyabiliriz. Kentsel dönüşüm başladığından beri AE mimarlık olarak yaklaşık 300 binayı yeniledik ama benim kentsel dönüşüm anlayışıma göre yaptığım tek proje, Kozyatağı’nda 5 dönüm arsa içindeki 4 binayı yıkıp yerine biri 20, diğeri 28 katlı 2 bina yaptığım projedir. Binaların oturumundan sonra kalan arazide yeşil alanlar, çocuk oyun alanları, binaya ait sosyal tesis, bisiklet, yürüyüş alanları kapalı otoparklar ve misafirler için açık otoparklar tasarlanmıştır. Burada yaşayanlara güvenli ve huzurlu özel yaşam alanları sağlanmıştır. Kısacası aynı parselde bulunan 10 katlı binayı yıkıp yerine 12 katlı yeni bir bina yapmak bana göre kentsel dönüşüm değildir. Maalesef şu anda yapılan bu dönüşümün kente bir katkısı olmadığı gibi yaşadığımız kentlere de en az 50 sene daha kaldırılamayacak bir yük getirecektir.

Bağdat Caddesi üzerindeki proje çalışmalarınız nasıl ilerliyor? Şu anda Bağdat Caddesi’nde en çok pro-

106

Yapı Malzeme Şubat 2016

jesi bulunan mimarlık ofislerinden biriyiz. Sadece 2015 yılında 100 projeyi hayata geçirdik ve projelerin yüzde 90’ı Bağdat Caddesi ve civarındaydı. Sadece bir in-

şaat firmasına Bağdat Caddesi civarında 25 proje çizdik. Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliğindeki, yüzde 20 ve yüzde 25’lik artışın sadece emsalli alanları kapsadığı

Sektörel haksızlığa değinmek istiyorum. Yönetmeliğin, T.A.K.S uygulaması yapılan Bağdat caddesi üzeri sahil parseller; Acıbadem, blok uygulaması yapılan Moda ve bitişik nizam uygulaması yapılan Kadıköy merkez gibi alanları kapsamadığından dolayı bir haksızlık söz konusu olmuştur. Dolayısıyla buralardaki çürük binaların yenilenme şansı yoktur. Bakanlığımızın bu tip imar uygulaması olan yerlerde de bir düzenleme yapması, buralarda yaşayan vatandaşlarımızın mağduriyetlerinin giderilmesini sağlayacaktır.

Türkiye’deki mimarinin gelişimini ve gerçekleşen projeleri nasıl değerlendiriyorsunuz? Türkiye’de gerçekten uluslararası projelere imza atabilen çok yetenekli mimarlar bulunuyor. Bu mimarların Türk mimarisine katkısı büyük. Ancak imar yönetmeliğimizdeki çeşitli maddeler mimarların özgün çalışmasını engelliyor. Bugün hâlâ Osmanlı ve Selçuklu döneminden kalan yapıları örnek gösteriyoruz. Ancak Cumhuriyet dönemine ait gösterebileceğimiz mimari yapılar yok denilebilecek kadar az. Özel ve kamusal yapılarda hâlâ Selçuklu ve Osmanlı dönemindeki yapıları taklit ederek daha modernize hale getirerek, sözde yeni mimari formlar ortaya çıkarıyoruz. Bir yandan da dünyadaki ünlü mimarların eserlerini kopyalayarak iş merkezleri, konutlar, rezidanslar vs. yapıyoruz. Bu projelerde sadece cephe tasarımına ağırlık verildiği için işlevsellik gözden kaçırılıyor. İşlevselliğin gözden kaçırılması da kayıp alanları meydana getiriyor. Dolayısıyla yatırımcılar aldıkları gayrimenkullerde kullanacakları alan yerine ortak alanlara daha çok para ödüyorlar. AE Mimarlık olarak mimari çözümlerde önce işlevselliğe sonra estetiğe bakmayı uygun buluyoruz.

piyasasındaki güveni arttıracaktır. Bunun yanında mimarlara da bir sınırlama getirilmesi gerekiyor. Her mimar, önüne gelen her projeyi çizmemeli! Mesela; hastane çiziyorsa o konuda ihtisas sahibi olmalıdır. Böyle bir uygulama olabilirse yapılacak her türlü yapının daha işlevsel ve daha estetik olacağını düşünmekteyim. Bu da ülkemize kazandıracağı ekonominin yanında yaşadığımız kenti estetik açıdan daha güzelleştirecektir.

Hızlı ve kontrolsüz büyüyen şehirlerde, mimarların nasıl bir sorumluluğu olabilir? Bu bağlamda, meslektaşlarınıza iletmek istediğiniz bir mesajınız var mı? AE Mimarlık olarak yurt içinde ve yurt dışında okul, yurt, hastane, huzurevi, tatil köyü, cami, avm, kültür merkezi gibi çeşitli mimari projeler yaptık. Ancak uzmanlık alanımız konut ve işyerleridir. Konut ve işyeri dışındaki diğer fonksiyonlu mi-

mari projelerin bizlere gelmesinin nedeni bu konuda ihtisaslaşmış yurt dışındaki mimarların yüksek fiyat istemesinden ve uzun süreç içerisinde çizmelerinden kaynaklanmaktadır. Türk mimarlar; yurt dışındaki meslektaşlarına göre çok daha iyi, hızlı ve düşük maliyetle proje çizmektedir. AE Mimarlık olarak biz konut ve işyerleri dışında yaptığımız diğer yapıların mimarisini de kendi bilgimiz ve standartlarımız ölçüsünde elbette iyi çözdüğümüze inanıyoruz. Ancak az önce de belirttiğim gibi, meslekte ihtisaslaşma şart olmuş olsa, konusunda ihtisaslaşmış mimari ofisler bu projeleri daha rasyonel bir şekilde çözeceklerinden, şehirlere estetik katkısı daha yüksek olacaktır. Son olarak meslektaşlarımıza vermek istediğim mesaj; “Önce iğneyi kendine sonra çuvaldızı başkasına batır” atasözü misali, ihtisaslaştığımız konular dışında gelen farklı fonksiyondaki mimari projeleri ekonomik kaygıları düşünerek almaya çalışmamalıyız.

Sizce geleceğin şehirleri nasıl olacak? Gerçekleşen projeler üzerindeki estetik beklentilerimiz, ekonomik kaygılarımızın önüne geçebilir mi? İstanbul’un hâlâ bir master planı olmadığı ve yapılan imar planları sürekli delindiği için şehrimiz gelecekte alt ve üst yapının yetersiz olduğu yeşil ve rekreasyon alanlarının çok çok az olduğu ve rüzgarın dahi esmediği bir beton yığını haline gelecektir. Yapılan binaların cephelerinde ise estetik yönden mimari kısıtlayan veya yönlendiren bir yönetmelik maddesi olmadığından dolayı çeşitli malzemelerin kullanıldığı rengarenk bir yapılar cümbüşü halinde olacaktır. Yapılarda yapımcıların ekonomik kaygıları yüzünden birçok caddede yan yana güzel ve çirkin binaları görmekteyiz. Ülkemizde isteyen herkes kolayca müteahhit olabiliyor. Bence her isteyen müteahhit olamamalı ve müteahhitliğe bir kıstas getirilmeli. Bu inşaat

Yapı Malzeme Şubat 2016

107

Mimar Selçuk Avcı: “Sürdürülebilir mimarlık ve inovasyon için yaptırımlar olmalı!” Ekolojik mimarlığın Türkiye’deki öncü isimlerinden Avcı Architects kurucusu Mimar Selçuk Avcı, mimaride inovasyonun, sosyal ve ekonomik iyileşmeye de önemli katkıları olduğunu dile getiriyor.

Küresel İnovasyon Endeksi’nin 2015 verilerine göre inovasyon performansında 58. sırada yer alan Türkiye’de yenilik kapasitesinin artırılması gerektiğini savunan Selçuk Avcı, yeni ürün-üretim, hizmet ve yeni sistemler yaratmanın sürdürüle-

108

Yapı Malzeme Şubat 2016

bilir mimarlık üretimiyle doğrudan ilişkili olduğuna dikkat çekiyor. Mimari tasarımlarını sürdürülebilirlik ilkelerini temel alarak geliştiren ve hem yurtiçinde hem de yurtdışında birçok ödüllü projeye imza atan Avcı Architects’in kurucusu Mimar Selçuk Avcı, Türkiye’de sürdürülebilir mimarinin sistematik inovasyon politikalarına ihtiyacı olduğunu

savunuyor. Avcı Türkiye’nin mimarlık ve mühendislik alanındaki inovasyon performansını Türkiye İstatistik Kurumu’nun verileri ışığında şu şekilde değerlendiriyor: “TUİK’in verilerine göre, mimarlık ve mühendislik alanındaki yenilikçi girişimler ve yenilik türleri 2012-2014 yılları arasında %45,1, ürün ve/veya süreç yeniliği faaliyetinde bulunan girişimler ise %27,2

Mimari

Selçuk Avcı

olarak belirtiliyor; bu veriler Türkiye’nin ‘yenilikçilik’, ‘yaratıcılık’ ve ‘yenileşim’ kavramlarının yeniden sorgulanması açısından büyük önem taşıyor. Günümüzde sıklıkla duyduğumuz inovasyon, yenilikçilik, yenileşim gibi kavramların sadece yüksek teknolojiye sahip çözümler olarak algılanmaması ve tasarım kararlarıyla bütün olarak ele alınması gerekiyor. Dünyada artık ülkeler arası inovasyon ölçümleri oldukça yaygın. Bunlardan ikisini Avrupa İnovasyon Karnesi (European Innovation Scoreboard) ile Küresel İnovasyon Endeksi (Global Innovation Index) oluşturuyor. Küresel İnovasyon Endeksi’nin 2015 verilerine göre; Türkiye inovasyon performansında 58. sırada yer alıyor.” ‘Mimarlık’ ve ‘inovasyon’ arasındaki

ilişkiyi, tasarımlarında tercih ettikleri yerel malzemelerin inovatif kullanımı ve yere özgün doğru analizler yaparak mimaride teknolojinin gerektiği ölçüde kullanımı üzerinden tarifleyen Avcı, Ankara’da yer alan, LEED Platinum sertifikalı Türkiye Müteahhitler Birliği Merkez Binası’nda (TMB) termal labirent sistemini Türkiye’de ilk kez kullanarak standart binalara oranla %50 enerji tasarrufu sağlamıştı. Sürdürülebilirlik kriterleri ve yapı için özel olarak tasarlanan iklimlendirme sistemiyle Türkiye’de yeşil bina teknolojilerini bir adım öteye taşıyan yeni sistemlerin tasarlanmasında inovatif bir rol oynayan Türkiye Müteahhitler Birliği Merkez Binası Londra’da düzenlenen 2014 Building Awards’ta En İyi Uluslararası Yapı Ödülü’nü kazanmıştı.

SELÇUK AVCI KİMDİR? 1961 yılında doğan Selçuk Avcı, Avcı Architects kurucusu, Londra ve İstanbul’da yerleşik olan URBANISTA Gayrimenkul Danışmanlık Şirketi’nin kurucu ortağı ve ÇEDBİK Yönetim Kurulu Eski Başkan Yardımcısı’dır. 1989 yılında kendisine ait ilk özel şirketini Londra’da Avcı Jurca Architects adı altında kurdu ve sonrasında Londra, İstanbul, Budapeşte ve Belgrad’da yerleşik olan multidisipliner bir tasarım öncüsü stüdyoya dönüştürdü. Konut sektörü, ticari sektör, ofisler, perakende, sanat, spor, hava alanı tasarımı, sağlık hizmetleri ve yüksek eğitim kurumları alanlarına yönelik çok çeşitli programların tasarım ve idaresinde birçok kişisel deneyime sahiptir.

Yapı Malzeme Şubat 2016

109

Fuar

AGT Domotex Fuarı’na Damgasını Vurdu Yaşam alanlarına özel ahşap çözümler sunan AGT, yeni laminant parke koleksiyonu olan ‘Natura Parke Serisi’ni Domotex Fuarı’nda misafirlerine sundu.

AGT, 16-19 Ocak tarihleri arasında gerçekleştirilen Domotex Hannover 2016 Uluslararası Halı ve Zemin Kaplamaları fuarında açtığı standla sektöre yön verecek yeni ürünlerini tanıttı. Almanya’nın

110

Yapı Malzeme Şubat 2016

Hannover kentinde gerçekleştirilen Domotex Hannover Fuarı, dünyanın lider halı ve zemin kaplamaları fuarı olma özelliği taşıyor. Fuarda, 60 ülkeden toplam bin 441 katılımcı firma ürünlerini sergiledi. AGT, Natura Parke’nin yens renkleri ile Natura Plus ve Natura Line serilerini, 1619 Ocak arasında Almanya Hannover’de gerçekleşen Domotex Zemin Fuarı’nda mevcut ve potansiyel müşterilerinin beğenisine sundu. Trend yaratan renk ve desenleriyle dikkat çeken Natura Parke serisinin en yeni ürünlerini bayilerinin bağenisine sunan AGT’nin standına ilgi büyüktü. Yaklaşık 40 bayisini Almanya Domotex Fuar’ında ağırlayan AGT’nin standını Türkiye Cumhuriyeti Hannover Başkonsolosu Mehmet Günay ve Hannover

Ticaret Ataşesi Ruhi Deniz’de ziyaret etti. AGT’nin fuara katılımıyla ilgili bilgi veren Satış ve Pazarlamadan Sorumlu Grup Başkanı Şirzat Subaşı “AGT olarak, hedef kitlemiz ile iletişim kurup ürünlerimiz hakkında doğrudan bilgi aktarabilmemize fırsat tanıyan Domotex fuarındaki standımızda, bayilerimizden ve yabancı ziyaretçilerimizden büyük ilgi gördük. Parke alanında yeni ürünlerimizi sadece Türkiye pazarıyla değil, 60’dan fazla ülkeyi kapsayan geniş ihracat ağımızla da buluşturuyoruz. Domotex Fuarı gibi sektörü buluşturan ve markamızın globalleşmesine katkı sağlayan platformları çok önemsiyoruz.” diye konuştu. 2015 yılında birçok yurtiçi ve yurtdışı fuara katılan AGT 2016 yılında da sektör ile buluşmalarına devam edecek.

MuuM’dan bir yeni ‘İnsan Odaklı Mimarlık’ Yaklaşımı daha:

Oyak Buca Konutları İzmir Körfezi’ne hakim Buca sırtlarında inşa edilen Oyak Buca Konutları, iklimsel özelliklerin avantaja dönüştürülmüş olması, sahip olduğu mekansal zenginlikler ve sosyal alanları sayesinde, ‘insan odaklı mimarlık’ yaklaşımının iyi bir örneğini teşkil ediyor. Türkiye’nin birçok kentinde birbirinden farklı ölçeklerde önemli mimari ve iç mimari projelere imza atan MuuM tarafından tasarlanan ve İzmir Körfezi’ne hakim Buca sırtlarında bir vadinin iki yamacına yayılmış, farklı etaplarda hayata geçirile-

112

Yapı Malzeme Şubat 2016

cek bir konut yerleşimi olarak ele alınan Oyak Buca Konutları’nın 1. etabında yerleşim başladı. MuuM kurucuları Y. Mimar Murat Aksu ve Y. Mimar Umut İyigün tarafından, kullanıcıların konut ve sosyal yaşantılarına yönelik olanaklarının geliştirilmesi temel

düşüncesiyle sosyal alanların yer aldığı ana avlu etrafında gelişen bir kurgu dahilinde planlanan Oyak Buca Konutları’nın erişimi kolay, sosyal donatıları ve geçiş mekanları ile kullanıcılarına farklı olanaklar sunan bir yapı grubu olması hedeflendi.

Mimari

Tasarımlarını sosyal, kültürel ve çevresel bağlamları gözeterek yapan MuuM, tamamlanmış olan 1. etapta sosyal alanlar ve yüzme havuzu, avlu ortasında kullanıcıların bir araya gelebilecekleri, arazinin farklı kotlarından kolayca ulaşılabilen bir platform oluşturmuş. MuuM kurucu ortakları Y. Mimar Murat Aksu ve Y. Mimar Umut İyigün, yaz aylarındaki iklimin zorlayıcı etkilerini hafifletmek üzere hakim rüzgarı kesmeden, manzaraya açılan bir tasarım ortaya koymayı hedeflemiş. Topografyanın getirisi

olarak ortaya çıkan eğime oturan bloklar için alt zemin ve üst zemin katlardan girişler sağlanmış. Tüm katlar galeri ve ışıklıklar ile birbirine bağlanmış ve bu ışıklıkların aynı zamanda rüzgar bacası olarak blok içlerindeki doğal hava sirkülasyonunu hızlandırması kurgulanmış. İklimsel özellikleri avantaja çevrilecek şekilde ele alınan konut yerleşkesi tam da bu nedenle tasarımcıları tarafından “rüzgarlı bahçe” olarak anılıyor. Araç trafiği arsa çeperinde çözümlenerek, bloklar arasında mümkün olduğunca büyük yeşil alanlar elde edilmiş. Tasarımlarında avlu, taşlık, cumba gibi geleneksel öğeleri sıklıkla kent ölçeğinde yeniden yorumlayan MuuM, bu projesinde de yerleşke genelinde ele aldığı “avlu-bahçe” kurgusunun sonucu olarak avlularda başlayan yeşil dokunun, blok hollerinde oluşturulan galerilerde sürekliliğini sağlamış. Tünel kalıp sisteminin alışılagelen kısıtla-

rı, yapı kütlesinde oluşturulan boşluklar, geniş açıklıklar ve konsollar gibi akılcı çözümlerle esnetilmiş. Cephe düzenindeki tekrar etkisi ve gridal kompozisyonun sürekliliği, kullanılan kontrast renkler ve dolu-boş oranlarıyla monotonluktan sıyrılarak yapıların nitelikli bir dokuya bürünmesini sağlamış. Tüm projelerinde olduğu gibi Oyak Buca Konutları’nda da insan odaklı bir çevre yaratma ilkesiyle yola çıkan Y. Mimar Murat Aksu ve Y. Mimar Umut İyigün, bu hedefi projede nasıl somutlaştırdıklarını şu sözlerle dile getiriyor: “Oyak Buca Konutları’nda bloklardaki kat hollerini, günlük hayattan özel hayata geçiş mekanı olarak ele aldık; cepheye açılan ve gün ışığıyla yaşayan hacimler olarak planladık. Kat hollerinde oluşturduğumuz galeri boşlukları ve ışık bacalarıyla elde edilen mekansal zenginliğin bloklardaki komşuluk ilişkilerini daha da güçlendireceğine inanıyoruz.”

Yapı Malzeme Şubat 2016

113

Fuar

‘Sesa Talks’ Çok Konuşulacak! 25-27 Şubat tarihlerinde İstanbul Kongre Merkezi’nde düzenlenecek SeSa Build fuarında, ‘Sürdürülebilir ve Güvenli Şehirler İnşaa Etmek’, ‘Akıllı Bina Tasarımı ve Modellemesi’ ve ‘SeSa Build Perspektifinden Başarı Hikayeleri’ konuları sırayla ele alınacak. Türk pazarının karakteristik özelliklerinin planlama ve inşaat süreçlerinde nasıl değerlendirilmesi gerektiği, fuarda ve eşzamanlı düzenlenen konferans programında ele alınacak. Mimari, bilim, siyaset ve inşaat sektörün-

114

Yapı Malzeme Şubat 2016

den üst düzey konuşmacıların fikir, konsept ve çözümlerini sunacakları ‘SeSa Talks’ konferansında yer alan konuşmacılar arasında; “DE URBANISTEN” dergisinin kurucu ve yayıncısı olmasının yanı sıra, tanınmış ve tutkulu bir şehir plancısı olan Dirk van Peijpe ‘Sürdürülebilir ve Güvenli Şehirleri İnşaa Etmek’ ana başlığı altında, şehirlerin nasıl daha dayanıklı ve cazip hale getirilebileceğini anlatacak. Kadir Has Üniversitesi, İstanbul Çalışmaları Merkezi Direktörü ünlü akademisyen Prof. Dr. Murat Güvenç ise, İstanbul Metropoliten Alanının gelişimi ve sürdürülebilirlik konusunu işleyecek. İlk günün konuşmacıları arasında Prof. Dr. Hüseyin Kaptan ve Dr. Özdemir Sönmez de yer alıyor. Günün devamında Prof. Dr. Erol Köktürk moderatörlüğünde kentsel dönüşümün tartışılacağı bir panel-forum da gerçekleşecek. İkinci gün birçok değerli konuşmacıyla beraber iklim uzmanı Prof. Thomas Auer ve mimar Julian Weyer, ‘Akıllı Bina Tasarımı ve Modellemesi’ ana başlığını değerlendirecekler. Binalar için iklim ve enerji konseptleri geliştiren Auer’ın enerji kaynaklarının optimal kullanımını esas alan yaklaşımı, mi-

marlık ve yapı teknolojilerini tamamlama şeklinde gerçekleşmekte. Danimarkalı C.F Moller Architects firmasının ortaklarından Mimar Julian Weyer ise sunumunda, bütünleşik tasarım aracılığıyla sosyal ve mimari inovasyonu ele alacak. ‘SeSa Talks’ konferans programı ikinci gününde, Doç. Dr. Ümit Işıkdağ moderatörlüğünde ‘Modelleme ve Tasarım’ konulu panelle devam edecek. Fuar ve konferansın son gününde ise ‘SeSa Build Perspektifinden Başarı Öyküleri’ başlığıyla sunumlar yer alıyor. İsveç Dışişleri Bakanlığından Emekli Büyükelçi ve Proje İhracat Dairesi Başkanı Bo Jerlström, bir İsveç projesi olan SymbioCity hakkında konuşacak ve Stockholm deneyimlerini aktaracak. Yine Danimarkalı Gehl Architects firmasından mimar Sofie Kvist, kamusal alanın şehirlerimizdeki rolünü ve insanlar için nasıl daha iyi kullanılabilir olacağını anlatacak. ‘Başarı Öyküleri’ ana temalı 3.günde, ayrıca Almanya Münih’ten Henning Larsen Architects firma ortağı Werner Frosch ‘bilgiyle tasarlamak’ başlığı altında Henning Larsen’den başarı örnekleri paylaşacak.

Ultracolor Plus

Islak hacimlerde küf oluşumunu önleyen derz dolgusu. 2 ila 20 mm genişliğindeki derzler için, hızlı prizlenen ve kuruyan, yüksek performanslı derz dolgusu. • İç ve dış mekan kullanımı için • Efloresans oluşturmaz • DropEffect® teknolojisi ile su itici özelliğe sahip • BioBlock® teknolojisi sayesinde küf oluşturmaz • 30 farklı renk seçeneği • TS EN 13888’e göre CG2WA olarak sınıflandırılmıştır.

Çevreye Olan Bağlılığımız 150’den fazla MAPEI ürünü, Proje Tasarımcı ve Yüklenicilerinin, U.S. Green Building Council’e uygun olarak yenilikçi LEED (The Leadership in Energy and Environmental Design) projeleri yapmalarına yardımcı olur.

İç Mimar R. Semih Güven, bu yılın trendlerini açıkladı:

2016 yılı mantar, mermer, ahşap, taş ve ham beton yılı olacak 2016’da eski ürünlerle yeni teknolojik malzemelerin bolca kullanıldığı miks projelerin karşımıza çıkacağını söyleyen Güven, “Bu sene, bir şekilde doğayı keşfedeceğiz. Böylece iç mekânda, bitki ve bahçelerin çok yaygın şekilde kullanıldığı bir yıl olacak. Mutfak ve banyolara renk çeşitliliği hâkim olacak” diyor.

116

Yapı Malzeme Şubat 2016

Mekânlar, ruhlarıyla var olurlar ve içlerinde yaşayan insanlara ruhlarını verirler. Yaşadığımız ortam ister işyeri, ister ev olsun; bizi biz yapan unsurları içinde barındırır. İnsan ruhuna etkisi tartışılmaz olan mekân tasarımları da belli trendlere sahiptir. İç mimari alanında 2004 yılından bu yana profesyonel bir ekiple pek çok alanda önemli işlere imza atmış olan RSG Mimarlık Yönetici Ortağı Rıza Semih Güven, her yıl yeni tercihlerle harmanlanan mekân tasarımlarında 2016 trendlerini açıkladı. Bu yıl eski ürünlerle yeni teknolojik malzemelerin bolca beraber kullanıldığı miks projelerin ortaya çıkacağını söyleyen Güven, doğaya daha az zarar veren malzemeler, boyalar ve cilaların tercih edileceğini dile getirdi.

Banyolar SPA Alanı Olacak; Müzik Dinlenip Kitap Okunacak Tasarımlarda bol renkli ve desenli kumaşların, rahat oturma grupları ile bütün-

leştiği takımların kullanılacağını anlatan Semih Güven, özellikle mutfak ve banyolarda farklılıkların görüleceğini ifade etti. Banyo ve mutfaklarda doğaya saygılı malzemelerin kullanıldığı, güçlü ve bol renklerin hâkim olacağını belirten Güven, “İşlevsel ve aksesuar açısından zengin örnekler karşımıza çıkacak. Banyolar SPA alanlarına dönüşecek ve bir çeşit dinlenme alanları olacaklar. Banklar ve koltuklar kullanılacak, müzik dinlenecek ve kitap okunacak. Bakır, pirinç ve mermer ki, birbirleri arasında yumuşak geçişleri olan ve birbirleriyle çok uyumlu materyaller; bu yıl iç mimaride en çok kullanılacak malzemeler olarak karşımıza çıkacak. Renk olarak da, biraz iddialı olacak ama parlak renkler, siyah, pembe, kırmızı ve şeftali tonları süsleyecek tasarımları. Böylece daha sofistike ve dengeli mekanlar çıkacak karşımıza” diye konuştu.

Duvarlar Doğallaşıyor Aksesuarlarda ise yağ yeşili, lacivert ve

Mimari mavinin sakinliği ve dinginliği temsil edeceğini söyleyen Güven, bir fonksiyonu olmayan dekoratif elemanların azaldığını, kullanılabilir objelerin kullanımının giderek daha önemli hale geleceğini vurguladı. Duvar kaplamalarında; zengin ve doğal malzemelerin kullanılacağından da bahseden Güven 2016 yılının mantar, mermer, ahşap, taş ve ham betonun yılı olacağını da ifade etti.

R. Semih Güven

Apartmanlara Sebze Bahçesi; Büyük Mekânlara Eğlence Odaları 2016’da doğayı keşfedeceğimizin altını çizen Güven: “Bir şekilde doğayı keşfedeceğiz; böylece iç mekanda bitki ve bahçelerin çok geniş alanlarda kullanıldığı bir yıl olacak. Yeşil, sadece sakinleştirmek ve iç huzurunu kazandırmak için değil, evlerin doğal havalandırılması ve nem kontrolü sağlamak için önemli. Gerek müstakil evlerin bahçelerinde, gerekse apartmanların çatılarında sebze bahçeleri olacak. Hem yetişkinler, hem de küçükler için müthiş bir öğreti halini alacak. Şehrin gürültüsünden ve acelesinden kaçmak, dinamik bir yaşam tarzına sahip olmak ve değerlenen araziler sebebiyle, minimalist bir tarzın ön planda olduğu, mekanların akıllıca kullanıldığı çok fonksiyonlu alanların yaratılmasına sebep olacak. Teknolojinin geldiği noktaya bakılırsa; büyük mekanlar için eğlence odaları tasarlanacak.” İfadeleriyle konuşmasını tamamladı.

Yapı Malzeme Şubat 2016

117

Fuar

Son Teknoloji ‘Assa Abloy’ Ürünleri Kapı Fuarı’ndaydı Kapı açma çözümleri konusunda dünya genelinde 44.000 çalışanı ve yıllık 6 Milyar Euro cirosu ile global sektörün lideri olan ASSA ABLOY, 14 - 17 Ocak 2016 tarihleri arasında İstanbul Fuar Merkezi’nde gerçekleştirilen Demos Kapı Fuarı’nda son teknoloji ürünlerini sergiledi.

118

Yapı Malzeme Şubat 2016

Fuarda ziyaretçiler tarafından en çok ilgi gören ürün grupları ASSA ABLOY Kapı Kapatıcıları, Panik Çıkış Aksesuarları, Kabin ve Otel Kilitleri, Yale Dijital Kapı Kilitleri ve Mul-T-Lock Elektronik Kapı Çözümleri oldu. Akıllı telefon, parmak izi, şifre ve uzaktan kumanda ile anahtara gerek duymadan kontrol edilebilen Mul-T-Lock ENTR Motorlu Silindir ürününün yanısıra, kart ve şifre ile kontrol edilebilen Çelik Kapı Kilidi Yale Dijital Monoblok, fuarın en beğeni toplayan ürünleri arasındaydı. Sektörün yakın gelecekte tamamen dijital ürünlerden oluşacağını düşünerek yatırımlarını dijital ürünlere yapan ASSA ABLOY, maksimum müşteri memnuniyeti yaklaşımı sonucu gerek global pazarı gerekse Türkiye pazarını yakından izlemekte, sorunları, ihtiyaçları ve beklentileri anında tespit ederek çözümlerini hızla pazara sunmaktadır.

Kolay erişimi ve geniş ürün yelpazesi ile kapı açma çözümleri konusunda çok sayıda ülkede çok sayıda insanın güven ve emniyetini sağlayan ASSA ABLOY’un son teknoloji ürünlerine, www.assaabloy. com.tr üzerinden ulaşılabilir. Dünya üzerinde yüzlerce markası bulunan ASSA ABLOY’un Türkiye’de faaliyeti olan markalarından bazıları şunlardır; ASSA ABLOY, Yale, Mul-T-lock, Effeff, Adams Rite, Trimec, Unilock, HID, Traka, Tesa, Nemef, Securistyle, Abloy, Keso, Union, Vachette, JPM, MAB, Besam, Albany, Crawford, vs… Ayrıca ASSA ABLOY, 9 – 12 Mart 2016 tarihleri arasında Tüyap Kongre ve Fuar Merkezi’nde düzenlenecek Kapı, Pencere ve Cam Fuarı’nda sürpriz ve yenilikçi ürünlerini müşterileri ile buluşturma fırsatı bulacaktır.

Senegal’de kent pazarları PAB Mimarlık’la yeniden tasarlanıyor! PAB Mimarlık, Senegal için tasarladığı ‘kent pazarları’ ile Afrika’da yaşam alışkanlıklarını değiştirecek bir projeye imza atıyor. Senegal Hükümeti’nin talebi üzerine hazırlanan ‘Senegal Kent Pazarları’ projesi, ülkenin 13 farklı kentindeki dağınık ticari faaliyetleri daha düzenli, güvenli, hijyenik ve yasal şekilde bir araya getirmeyi hedefliyor.

Türkiye’nin ve dünyanın çeşitli kentlerinde farklı fonksiyonlarda pek çok yapıya ve kentsel tasarım projesine imza atan PAB Mimarlık, Senegal Hükümeti’nin davetiyle ülke kentlerinin farklı ihtiyaçlarına adapte olabilecek esneklikte, modüler bir kent pazarı projesi tasarladı. Başkent Dakar’da ve diğer kentlerde günlük ticaretin çoğunlukla sokaklarda ya da araç yolunun iki yanına sıralanmış tezgahlar-

120

Yapı Malzeme Şubat 2016

da gerçekleşmesi, bu ortamların düzensiz ve satıcı için mal güvenliğinden uzak oluşu, alıcı için ise hijyen koşullarını karşılamaması, ticaretin gayrı resmi olarak sürmesi ve vergilendirme sisteminin işlememesi gibi nedenlerle Senegal Ticaret Bakanlığı’nın girişimiyle PAB Mimarlık tarafından tasarlanan proje, Senegal kentlerindeki dağınık durumdaki ticari faaliyetleri kent pazarlarında, daha düzenli ve sürdürülebilir şekilde bir araya getirmeyi hedefliyor. Bakanlık tarafından projenin ilk adımı, yangın hadisesi yaşamış olan Kaolack Pazarı’nı yeni yerine taşımak, ardından da toplam 13 farklı şehirde, farklı ölçek-

lerde kent pazarını kullanıma açabilmek planları doğrultusunda ele alınmış. Devletin ve toplumun ekonomik ve sosyal koşulları da göz önünde bulundurularak, yerel iklim ve malzemenin bilincinde, modüler ve esnek bir tasarım ile kent pazarlarının farklı kentlerdeki değişken ihtiyaçlara adapte olabilmesi, PAB Mimarlık’ın tasarımındaki en önemli çıkış noktasını oluşturuyor.

Yerin İhtiyaçlarına Göre Farklılaşan Varyasyonlar... Birim modülün 5x7 m’lik bir dükkan ünitesinden oluştuğu pazar yerinin, kat sayısı, malzeme seçimi ve bir araya geliş

Sektörel biçimiyle farklı varyasyonları yaratılarak, arazinin ihtiyaçlarına kolayca adapte edilebilmesi sağlanmış. Hızlı ve yerinde kolay imalat için çelik taşıyıcı sistemle uygulanması öngörülen proje, zemine de minimum müdahalede bulunacak şekilde detaylandırılmış. Kaplama malzemesi olarak sık kullanılan tuğla veya kuru duvar sistemi önerilirken, dükkan cepheleri ise farklı ihtiyaçlara göre biçimlenecek şekilde, cam vitrinli, tamamen açılabilir metal veya bambu kepenkli ya da cephede sabit tezgahlı ve yarı açılır kepenkli olmak üzere farklı ürün ve ticaret alışkanlıklarına uyarlanabilir esneklikte tasarlanmış durumda. Dükkan modülleri, arazinin boyutu, araç yoluyla ilişkisi ve hizmet edeceği nüfus göz önünde bulundurularak yerin spesifik ihtiyaçlarına göre farklı varyasyonlar ve sayılarda bir araya getirilebilirken, temel olarak iki ana düzende gruplanması öngörülmüş: ‘Avlulu düzen’, pazar yerinin ortadaki açık alanda asma-germe sistemli daha esnek tezgahlara veya çeşitli sosyal etkinliklere ev sahipliği yapabilmesi öngörülerek tasarlanırken, ‘sokak düzeni’ karşılıklı dükkanlarıyla daha yoğun alanlar oluşturmaya elverişli olarak kurgulanmış. İklimin de elverişli olması nedeniyle pek çok sosyal faaliyet ve eğlencenin sokaklarda yapıldığı Senegal’deki bu geleneğin kent pazarına da entegre edilmesi önerilmiş ve kent pazarı içinde oluşturulacak açık alanların farklı faaliyetlere ev sahipliği yapması öngörülmüş. Pazar yerleşimlerindeki temel tasarım prensiplerinden biri de içedönük pazar alanları elde ederek, kentleşmenin henüz tamamlanmadığı alanlarda mekanı sınırlandırıp tanımlayabilmek, pazar ala-

nına giriş çıkışları birkaç noktaya indirip geceleri güvenliği kolayca sağlayabilmek olmuş. Modüllerin bir araya gelişi aynı zamanda gölgeli açık alanlar elde edecek ve doğal hava sirkülasyonuna elverecek şekilde, iklim verileri de dikkat alınarak kurgulanmış. Ülke çapında kolayca uygulanabilmesi için yerel ve ekonomik malzeme seçkisiyle tasarlanan Senegal Kent Pazarları

yorumlayan PAB Mimarlık, Afrika’daki mimari ve ticari durumu şu şekilde açıklıyor: ‘‘Afrika kıtasında, alt yapı sektörünün yılda 100 milyar dolarlık yatırım gerektirmesi, fakat devlet bütçesinin bu yatırımları gerçekleştirecek kapasitede olmaması nedeniyle, önümüzdeki 5 yıl içinde ağırlıklı olarak yap-işlet-devret modelinin kullanılması öngörülüyor. Senegal, devlet stratejisi olarak Batı Afrika’nın dünyaya

projesi, Dakar kent merkezi gibi daha prestijli alanlarda, gerek tasarımın ve malzeme opsiyonlarının zenginleştirilmesi, gerekse kapalı çarşı alanlarının eklenmesiyle büyük markaları da kompleksin içine katarak, katma değeri yüksek bir ticaret ortamının kurulması öngörüsüyle planlanmış. Senegal’de yereli ve moderniteyi birlikte

açılan noktası ve burada bölgesel bir lojistik merkez olmak üzere başka bir dizi büyük proje daha planlıyor. PAB Mimarlık olarak tasarladığımız “Senegal Kent Pazarları” projesinin, Afrika’nın bu önemli ülkesindeki yaşam ve alışveriş alışkanlıklarını, kültür ve yer bağlamlarından uzaklaşmadan, olumlu yönde değiştireceğine inanıyoruz.”

Yapı Malzeme Şubat 2016

121

Sektörün ’ leri SERAMİK

VİTRİFİYE

Graniser

Serel Villeroy & Boch

ARMATÜR E.C.A

ASANSÖR

Ideal Standard

Mitsubishi Electric

GEÇİŞ SİSTEMLERİ KONE Turnike

ELEKTRİKLİ EL ALETLERİ Bosch Panasonic

YAPI KİMYASALLARI ISITMA SİSTEMLERİ

Kalekim

Buderus

ÇATI Braas

BOYA

Alligator

MAKİNE Askaynak

Ürün

Ideal Standard’dan Şık ve Çevreci Bir Tasarım: GIO Yenilikçi ve tasarım odaklı banyo çözümlerinin lider markası Ideal Standard, dünyaca ünlü Alman tasarım ofisi Artefakt Design Studio tarafından tasarlanan GIO serisi armatürler ile sadeliği ve şıklığı banyolarınıza taşıyor. Kübik ve yuvarlak formlarda tasarlanan GIO, geometrik hatları ile banyolara modern bir hava getiriyor. Tasarımındaki güçlü karakteristik çizgiler ve yalın konsepti ile dikkat çeken GIO, banyolarında sadelikten yana olanların tek tercihi olmaya aday. Birçok farklı seçenekleri ile banyolarda işlevsel kullanım alanları yaratan bu yeni seri armatürler, güçlü tasarımın yanı sıra çevreci özelliği ile tercih ediliyor. Dakikada 5 litre su sarfiyatı sağlayan GIO serisi lavabo bataryaları, kolay ve zaman kazandıran montajı ve su tasarrufu sağlayan gizli perlatör teknolojileri sayesinde inovatif ürün olma anlamında rakiplerine örnek teşkil ediyor.

124

Yapı Malzeme Şubat 2016

Ürün

Banyolarda ‘Retro’ Zamanı Dünya devi Ideal Standard’ın lüks segment markası JADO’nun Retro Armatür Serisi, 1920’lerin klasik görünümünü sanatsal bir yaklaşımla günümüz banyolarına taşıyor.

Geçmişin modern çağda yeniden hayat buluşu olarak tanımlanan retro tarzı artık günümüz banyolarının da vazgeçilmezi haline geldi. Banyolarınızda, geçmişten gelip günümüze uyarlanan bir retro dekorasyona sahip olmak istiyorsanız, dönemin popüler tarzının bugünün modernizmi ile şekillendiği JADO’nun RETRO Serisi armatürlerini tercih edebilirsiniz. RETRO Serisi bu armatürler, zarif eğrisel çizgileri ve sadeliğin şıklıkla buluştuğu tasarımlarıyla yeni perspektifler su-

narak banyoları mükemmel bir uyumla tamamlıyor. Detaylara önem veren, iddialı tasarımları sevenler için tasarlanmış olan RETRO, geçmiş yılların havasını banyolara taşıyan, şık ve ihtişamlı bir banyo dekorasyonu için özel olarak tasarlandı. Altın, krom ve krom/altın renk seçenekleri bulunan RETRO Serisi, lavabo bataryaları, duş ve küvet bataryaları, banyo bataryaları, bide bataryaları ve aksesuarlarıyla geniş bir ürün gamına sahip.

Yapı Malzeme Şubat 2016

125

Ürün

Hijyen Plus Teknolojisi Renklendiriyor Seramik sağlık gereçleri sektöründe trendlerin belirleyicisi Elmor, SEREL ürün gamında renk alternatifli hazırladığı serileriyle banyolara yeni bir dekorasyon anlayışı getiriyor. Bu sayede artık Hijyen Plus teknolojisinin maksimum temizlik konforunu, renkli tasarımlar da dahil tüm SEREL ürünlerinde bulmanız mümkün.

Seramik sağlık gereçleri pazarının öncü firmalarından ELMOR, Unicera Fuarı’n-

126

Yapı Malzeme Şubat 2016

da tanıtılacak olan SEREL markalı renkli yeni tasarımları ve teknolojileriyle banyolarda büyük bir dönüşüm başlatıyor. SEREL, Hijyen Plus özelliğini yeni renkli tasarımlarında ve tüm beyaz ürünlerinde standart olarak sunuyor. SEREL, tasarım ve fonksiyon olarak senkronize şekilde hazırladığı vitrifiye ürünleriyle banyolara yeni bir zevk ve dekorasyon anlayışı getiriyor. Tasarım ve renklerin yanı sıra su tasarrufu sağlayan teknolojileriyle de öne çıkan SEREL, tüketici ve çevre dostu ürünleriyle trendleri belirlemeye devam ediyor.

Hijyen Değil, Hijyen Plus SEREL, tüm segmentlerdeki ürünlerinde, gümüş iyonları teknolojisini kullanıyor. Yani tüm segmentledeki SEREL’ler Hijyen Plus özelliği sayesinde maksimum temizlik ve maksimum tasarrufu bir arada sunuyor. Hijyen Plus özelliği sayesinde yüzeyler kir tutmuyor; banyolar kolayca temizlenirken kullanıcılar da bakterilere karşı korunuyor. Hijyen Plus, bakteri oluşumunu minimize ettiği için su ve detarjan kullanımını en aza indiriyor. Böylelikle hem tasarruf sağlıyor, hem de kimyasal kullanımı azaldığından doğayı

koruyor. Ayrıca bu teknoloji için SEREL fiyat farkı uygulamıyor. Üstelik kullanıcılar ömür boyu bu özellikten yararlanabiliyor. Her adımda kullanıcı dostu özellikleri ile öne çıkan SEREL Hijyen Plus yüzey teknolojilerini, bu yıl itibariyle renkli ürünleri de dahil olmak üzere ekstra bir maliyet olmaksızın tüm ürünlerinde standart hale getirdiklerini belirten Elmor Genel Müdürü Hakan Günderen, renkli ürünlerle sektöre büyük bir yenilik getirdiklerinin altını çizdi. Günderen, “SEREL’in toprak ürününü renklendirdik ve banyolarda ürünler arasında renk uyumu oluşturan setler hazırladık. Özgün tasarım ve renklerle oluşturduğumuz ürün serilerimiz, aynı zamanda çevre ve tüketici dostu teknolojilere de sahip. Renkli tasarımlar da dahil olmak üzere tüm SEREL ürünlerimizde ‘hijyen plus’ özelliği bulunuyor. Çevre dostu olmayı her zaman çok önemsiyoruz. O nedenle bu yıl kullanıcı dostu olarak tasarruf ve güvenliği de ön plana çıkartan, yani senkronize bir bütünlük sunan ürünler hazırladık” dedi.

Ürün

E.C.A. ile Banyolar 3 Boyutlu Oluyor Armatür pazarında trendlerin belirleyicisi Elmor, E.C.A Myra ve Tiera modellerinde birbiriyle uyumlu tasarımlarda hazırladığı yeni ürün serileriyle banyo ve mutfaklarda yeni bir trende imza atıyor. Armatür pazarının lider firması ELMOR, Şubat ayında Unicera Fuarı’nda tanıttığı E.C.A. markalı yeni tasarımları ve teknolojileriyle banyo ve mutfaklarda yeni bir trendi Türkiye’de başlatmış oldu. Tüm Dünya’da armatür modellerini farklı ölçeklerde ürettiren tren şimdi E.C.A’yla Türkiye’de… Banyolara ve mutfaklara yeni bir zevk ve

dekorasyon anlayışı getiren E.C.A., üç alternatif boyutta sunduğu bataryalarıyla tasarımda bütünlük arayanlara hitap ediyor. Yerli üretimde ilk defa 3 ayrı boyutta standart, orta ve yüksek tip olarak sunulan lavabo bataryaları Myra ve Tiera, tüketiciye hem fonksiyonel, hem de tasarım olarak geniş bir seçenek yelpazesi sunuyor.

Bataryalarda yeni bir trend Tüm dünyada yeni bir akım olarak büyük ilgi gören farklı boyutlarda bataryaları Türkiye’de ilk kez uygulayarak piyasaya sunan E.C.A., sektöründe trendleri belirlemeye devam ediyor. Özgün, şık, bütünsel tasarımları ile dikkat çeken Myra ve Tiera serileri, farklı lavabolarda alternatif boyut seçeneği uygulama imkanı sunuyor. Böylece tüketiciler, tüm mekanlarda estetik görünümü tamamlama imkanına kavuşuyor. Myra serisi, ergonomik yapısı ile soğukta açılan batarya kumandası sayesinde sıcak sudan yanma riskini önlüyor. Kullanıcı dostu olan bataryalar, özel su tasarruflu ve kireç kırıcılı gizli perlatör sayesinde

büyük bir fonksiyonellik sunuyor. İnce ve zarif çizgileriyle armatürde şıklık ve sağlamlığı birleştiren Tiera serisi ise özel su tasarruflu ve kireç kırıcılı gizli perlatörü ile dikkat çekiyor. Elmor Genel Müdürü Hakan Günderen, dünya trendlerini, özgün E.C.A. tasarımlarıyla Türkiye’ye ilk sunmaktan mutluluk duyduklarını belirterek, “Özgün tasarım ve teknolojilerle hazırladığımız ürün serilerimiz, aynı zamanda çevre ve tüketici dostu teknolojilere de sahip. Çevre dostu olmayı her zaman çok önemsiyoruz. O nedenle bu yıl tasarruf ve güvenliği ön plana çıkartan, yani senkronize bir bütünlük sunan ürünler hazırladık. Örneğin Myra serisini beğenen bir mimar, bu ürün serisinin su ve enerji tasarrufu sunmasının yanında farklı renk, tasarım ve ölçülerdeki lavabolara aynı seriden lavabo bataryası seçebilecek. 2016’da markalarımıza yakışan lider ürünlerle trendlere damgamızı vuruyoruz” dedi. ECA kalite ve güvencesiyle sunulan bataryalarda 10 yıl garanti süresi bulunuyor. Yapı Malzeme Şubat 2016

127

Ürün

Dekorasyonda Dalga Ferahlığı: Del Rio Koleksiyonlarında doğallığı ve doğal renkleri öne çıkaran Graniser Seramik’in Del Rio koleksiyonu, kavisli hatları ve deniz dalgası formuyla iç mekan dekorasyonuna yeni bir estetik ve ferahlık kazandırıyor. Ürünleri 60’ı aşkın ülkede beğeni kazanan Graniser Seramik’in Del Rio koleksiyonu, dalgalı formuyla banyolar başta olmak üzere yer aldığı yaşam alanlarının zemin ve duvarlarında güçlü ve çekici bir algı yaratıyor, dekorasyonda modern ta-

128

Yapı Malzeme Şubat 2016

sarımı tercih edenlere özgün bir alternatif sunuyor. Kavisli hatları ve sonsuz tekrarlı stilize deniz dalgası formuyla benzeri tasarımlardan ayrılan Del Rio koleksiyonu, deniz dalgası ferahlığını iç mekan tasarımına taşıyor. Dünya çapında tasarım ofisleriyle çalışan ve yüksek ürün kalitesiyle öne çıkan Graniser Seramik’in fark yaratan koleksiyonları arasında bulunan Del Rio serisi, deniz dalgalı çizgisel devamlılığı ile mekanlara ferahlık katıyor. Ayrıca koleksiyon, farklı ürün renklerinin kombinasyonuyla kişisel beğeniye özel aksiyon efektleri yaratma imkanı da sağlıyor. Graniser Seramik’in bej, beyaz ve gri olmak üzere üç renkte tasarladığı koleksiyonun duvar karoları 25x75 cm, yer karoları ise 60x60 cm ebatlarına sahip bulunuyor. Ev ya da ofis dekorasyonunda farklılık yaratmak isteyenler için ideal bir seçim olan Del Rio koleksiyonu, yaşam alanlarına yenilikçi bir estetiği yansıtmayı başarıyor.

Ürün

Villeroy&Boch Hidromasaj’da Bilinenin Ötesine Geçiyor Kullanıcıların her geçen gün kendi hidromasaj özellikli küvetlerini tasarlamaya yöneldiği bir dönemde Villeroy&Boc, hidromasajlı yeni küvet sistemi ile sıradışı bir deneyim sunuyor.

Villeroy & Boch hidromasajlı küvet sistemi kişisel ihtiyaçları birebir karşılayan bir sistem. Hidromasaj jetleri, zindelik veren hafif spa etkisinden, kuvvetli su masajına kadar uzanan ayarlar içeriyor. Villeroy & Boch hidromasajlı küvet sisteminin sunduğu üç ana sistem şu şekilde; AirPool, HydroPool ve CombiPoo. Bu üç ana sistem ise Entry ve Comfort olmak üzere iki çeşit donanımla tamamlanıyor.

AirPool – Canlılık ve Zindelik Veren Masaj İçin Hava Sistemi AirPool sistemi ile canlılık ve zindelik veren bir masaj deneyimi elde edilir. Küvetin tabanına entegre edilmiş olan jetlerden havanın suya pompalanması olarak tanımlanıyor.

HydroPool – Hedef Odaklı Masaj İçin Su Sistemi HydroPool sistemi doğrudan kasları harekete geçiren bir masajdır. Suyun küvet içerisinde devirdaimi ile çalışıyor.

CombiPool –AirPool ve HydroPool Sistemlerinin Kombinasyonu CombiPool sistemi, kapsamlı bir masaj deneyimi için AirPool ve HydroPool sistemlerinin kombinasyonundan oluşuyor. Küvetin altındaki jetlerden hava; yanlardaki, arkadaki ve ayak alanındaki jetlerden de su pompalanmasıyla çalışıyor. Yapı Malzeme Şubat 2016

129

Ürün

İnsan Erişiminde İleri Teknoloji, Kone Turnike Çözümler Finlandiya’da kurulan ve 1910’dan beri Türkiye pazarının zirvesinde yer alan KONE turnike çözümleri, hız ve konforun yanısıra entegre kart okuyucuları ile erişim hatlarını da kontrol edebiliyor.

130

Yapı Malzeme Şubat 2016

KONE tasarım ekibi tarafından en kaliteli malzemeler kullanılarak geliştirilen turnike çözümleri; erişim, esneklik ve insan akışının kontrolü konularında bilinen standartların üzerine çıkıyor. Göze hoş gelen tasarımıyla da modern ofis binaları, plazalar, havalimanları vb. yapıların mimari tarzını ideal şekilde tamamlıyor. Ayrıca yenilikçi özellikleriyle kullanıldığı binaları çok daha verimli hale getirerek değer katıyor. KONE turnike çözümleri; bilgi erişimi ve güvenlik için pratik şekilde güncellenebilen programı ile özellikle binada kiracı olarak bulunanlara kolaylık sağlıyor. İleri

teknoloji ürünü kart okuyucuları ile hemen her markaya erişim kontrolü için rahatça entegre oluyor. Asansör sistemleri ile iletişime geçerek insanları en uygun kabine yönlendiriyor. KONE, farklı binalar ve ihtiyaçlar için farklı alternatifler getiriyor. KONE Turnstile 100 ve KONE Turnstile 50 modelleri, yoğun insan akışına sahne olan büyük plazalar ve havalimanı gibi yapıların yanı sıra kamu binalarına da yüksek konfor taşıyor. KONE Turnstile 30 modeli ise eğitim ve spor tesisleri ile yüksek hacimli ticari binalar için öneriliyor.

Ürün

İnşaat Uzmanları Ne Güvenlikten, Ne de Hızdan Vazgeçiyor Polat İnşaat, Renaissance İstanbul Polat Bosphorus Hotel’in asansör sistemleri için hızlı, güvenli, konforlu ve uzun ömürlü asansörlerin üreticisi olan Mitsubishi Electric’i tercih ediyor. Asansörlerin üretim ve montajını üst seviyede güvenlik, konfor, üstün performans anlayışı ve ileri teknolojisi ile gerçekleştiren Mitsubishi Electric, dünyanın

132

Yapı Malzeme Şubat 2016

yanı sıra Türkiye’deki prestijli projeleriyle de dikkat çekiyor. Ürün, servis ve bakım kalitesi, seyir konforu ve yüksek teknolojisi ile farklılaşan Mitsubishi Electric, İbrahim Polat Holding’in Renaissance İstanbul Polat Bosphorus Hotel’ine de değer katıyor. Renaissance İstanbul Polat Bosphorus Hotel’de, Mitsubishi Electric’in saniyede 2,5 metre, 1,75 metre ve 1 metre hıza sahip, 800 kg ve 1.600 kg kapasiteli, makine daireli ve makine dairesiz asansörleri kullanılıyor.

25 yıl modernizasyona gerek yok! Mitsubishi Electric asansörleri, elektrik kesintisi ve depremde de yüksek güvenlik sağlıyor. Asansörler olası bir doğal afet durumunda en yakın kata gelerek yolcuların tahliye edilebilmesini kolaylaştırıyor. İkinci bir yedekleme sistemi olduğu için kontrol panelinde arıza olsa bile yolcuların kat arasında kalma riski ortadan kalkıyor. Yüksek güvenlik önlem-

leri ve düşük arıza oranı ile dikkat çeken Mitsubishi Electric asansörleri, üstün teknolojisi sayesinde ortalama 20 ila 25 yıl modernizasyon çalışmasına gerek duymuyor ve bu sayede yatırımcıların maliyetlerinde ciddi oranda tasarrufa imkan tanıyor.

Yüksek enerji tasarrufu ve çevre hassasiyeti Belirli bir süre içinde çağrı almayan asansör kabinlerinin aydınlatma ve fanlarının otomatik olarak kapanması ve bütün aydınlatmaların LED olarak kullanılması da yüksek enerji tasarrufu sağlıyor. Mitsubishi Electric asansörler, sabit manyetik alanlı dişlisiz ana motor ve kapı motorlarıyla önemli ölçüde enerji tasarrufu oluşturmasının yanı sıra seyir konforu, sessizlik (45 desibelin altında) ve yağlanmaya ihtiyaç duymaması gibi özellikleriyle çevreye duyarlı sistemler arasında da öne çıkıyor.

Ürün

Bosch avuç taşlama makinesi 1900 Watt

sınıfı artık daha hızlı ve daha güvenli! Bosch El Aletleri, her ikisi de 1900 Wattlık güce sahip iki farklı model GWS 19-125 CIE Professional ve GWS 19-125 CIST Professional ile dünyadaki avuç taşlama yelpazesini genişletiyor.

1700 Watt sınıfı modellere göre çok daha güçlü ve oldukça yüksek performanslı olan bu modeller, ergonomik yapılarıyla da kullanım kolaylığı sağlıyor. Bu iki yeni ürün, 208 milimetrelik tutamak çevresi, ergonomik uyumları ve 2,4 - 2,5 kg ağırlıklarıyla piyasadaki en iyi güç ağırlık oranlarına sahipler. Ürünlerin fark yaratan özelliklerine ise yüksek kullanıcı koruması sağlayan ‘Kick back stop’ mekanizmalarının yanı sıra yavaş başlama, yeniden başlama emniyeti, anti- rotasyon ve titreşim kontrolü özellikleri de eklendi. Bosch GWS 19-125 CIE Professional ve GWS 19-125 CIST Professional seramik aksesuarları ile kullanıldığında daha da iyi sonuçlar ortaya çıkıyor. Kendi kendine bilenen flap diskler daha verimli bir kesim

134

Yapı Malzeme Şubat 2016

yapma olanağı sunuyor. Toz emme adaptörleri sayesinde etkin toz tutumu ve yüksek derecede kullanıcı koruması sağlanıyor. Flanş, germe somunu ve ilave tutamak montajı somun sıkma anahtarı ile kolayca işlem yapılıyor. Aksesuar olarak ise; kesme diskleri, flap diskler, elmas diskler ve taşlama disklerinin yanı sıra toz emme adaptörleri bulunuyor. 1900 Watt sınıfı taşlama makinelerine tüm Bosch perakende satış noktalarından ulaşabilirsiniz. Her uygulama için doğru bir model

1900 Wattlık avuç taşlamalar, yüksek performans ile sürekli kullanıma olanak sağlarken kompleks kesme uygulamaları için hassas, hızlı ve güçlü taşlama imkanı veriyor. İki farklı model ve farklı kullanıcı uygulamaları: • GWS 19-125 CIE Professional modeli özel aksesuarları ile zor işlerde taşlama olanağı sağlar. • GWS 19-125 CIST Professional yüksek tork gücü ile yoğun çalışma koşulları için uygundur.

Ürün

Bosch’tan Ölçümlemede Son Nokta: ‘Zamo’ Bosch’un yeni nesil dijital uzaklık ölçme aleti ZAMO, uzun menziliyle kullanıcılara en iyi ölçüm yapma fırsatını sunmanın yanı sıra, hafiflik, minimal boyut ve tek tuşla kullanım gibi birçok özelliği de birarada bulunduruyor.

Bosch Elektrikli El Aletleri, dijital uzaklık ölçme aletleriyle hızlı ve hassas biçimde uzaklık ölçmek isteyen profesyonel kullanıcılar için en ideal çözümleri sunuyor. Uzun menzili ve tek tuş kullanım kolaylığı ile dijital uzaklık ölçer ZAMO, en küçük mesafeleri dahi sorunsuz ölçebiliyor. Cebe sığabilir boyuta ve 80 gr’lık ağırlığa sahip cihaz, butonu kaydırdığınız anda istediğiniz pozisyonda ölçüm yapabiliyor. Yeni nesil dijital uzaklık ölçer ZAMO, 10 x 3.6 x 2.3 cm.’lik küçük bir araç yardımıyla 3mm.’den 20m.’ye kadar mesafeleri kolayca ölçebiliyor. Cihaz referans kenarı ile yüzeydeki lazer ışınının ulaştığı ilk nokta arasını ölçüerek size ekrandan bildiriyor. Örneğin; bir odanın yüksekliğini ölçmek istiyorsunuz; ZAMO’yu lazer ışını yukarıyı gösterecek şekilde zemine koyarak düğmesine basmanız yeterli. Böylece yüksekliği anında görüntüleyebilirsiniz. Ölçümü bitirmek için yapmanız gereken tek şey, cihaz üzerindeki butonu eski haline dönecek şekilde tekrar kaydırmanız… Yapı Malzeme Şubat 2016

135

Ürün

Kalekim’le Evdeki Tadilat Kabus Olmaktan Çıkıyor Yapı kimyasalları sektörününün öncü ve lider firması Kalekim, seramik üzeri uygulamalar için sunduğu ‘Dolgulu Astar’ ürünüyle, evlerini kırıp dökmeden yenilemek isteyenlerin hayatını kolaylaştırıyor.

136

Yapı Malzeme Şubat 2016

Yapı sektöründe 43. yılını kutlayan Kalekim, geliştirdiği ürünlerle tüketici ve profesyonellerin hayatını kolaylaştırarak, sektöre öncülük etmeye devam ediyor. Kalekim’in, seramik üzeri seramik uygulamaları için en ideal çözüm olarak sunduğu ‘Dolgulu Astar’, yapı sektöründe önemli bir ihtiyaca cevap veriyor.

Tadilat korkusu bitiyor Tadilat yaptırmak isteyen ancak

evinin kırılıp dökülmesinden ve sürecin uzamasından korkan ev hanımlarının yanı sıra, sektör profesyonellerinin de hayatını kolaylaştıran ‘Kalekim Dolgulu Astar’, güçlü performansıyla öne çıkıyor. Balkon, teras, mutfak ve banyolarda seramikleri kırıp dökmeden yenilemek isteyenler için de ideal bir malzeme olan ‘Dolgulu Astar’, prüzsüz ve parlak zeminler üzerine seramik yapıştırılması için prüzlü bir yüzey oluşturarak yapışma mukavemetini artırıyor.

Ürün

Braas’tan Güçlü ve Etkileyici Renk Alternatifi:

Magma Gri Titanyum Gri’ den sonra TegaLModerN’in yeni Magma Gri renginin de sıra dışı düz profilli ve keskin geometrik çizgileri ile, özellikle modern çizgilere sahip projelerde mimar ve son kullanıcılar tarafından tercih edilmesi bekleniyor. Ülkemizde faaliyete başladığı ilk günden bu yana birçok ilke imza atan Braas Çatı Sistemleri’nin Türkiye’de 2011 yılında üretmeye başladığı TegaLModerN modeli, Braas’ ın özellikle Avrupa’daki modern mimari çizgilere yönelik olarak geliştirdiği bir model. Üretim başlangıcından bugü-

138

Yapı Malzeme Şubat 2016

ne TegaLModerN, Avrupa’da olduğu gibi ülkemizde de mimar ve tasarımcıların beğenisini kazandı. Braas, bu beğeni neticesinde TegaLModerN kiremitte Titanyum Gri’ den sonra güçlü ve etkileyici bir yeni renk alternatifi daha sunmaya başladı: ‘Magma Gri’ Geometrik hatları ve sıradışı düz profili ile çatılarda fark yaratan TegaLModerN serisi, Evolution Innotech yüzey teknolojisi ile üretilen Titanyum Gri ve Magma Gri renkleri ile sunuluyor. TegaLModerN ürün gamında, havalandırma, geçiş, şet ve yarım kiremit gibi birçok tamamlayıcı sistemik kiremit de bulunuyor. Bugüne kadar birçok önemli projede kullanılan Braas TegaLModerN, Evolution Innotech yüzey teknolojisi sayesinde daha dayanıklı, daha pürüzsüz ve daha ipeksi bir yüzeye sahip oluyor ve böylece çatıların estetik performansı en üst düzeye çıkarılıyor. Braas Çatı Sistemleri Yönetim ve İcra Kurulu Başkanı Daniş Navaro, sadece eğimli çatılar üzerinde çalışan Braas’ın Türkiye’deki tüketicilerine de Avrupa’daki teknoloji ve trendlerle eş zamanlı ürün ve çözümler sunduğunu ifade etti. Navaro, “Günümüzde tasarımların-

Daniş Navaro

da birçok farklı kriteri aynı anda ele almak durumunda olan mimarların projelerinde; hayal ettikleri en özgün çatıya yer verebilmeleri için onlara farklı renk, doku, model ve yüzey seçenekleri sunmaya çalışıyoruz. Bu anlamda TegaLModerN Magma Gri’ nin güçlü, etkileyici duruşu ve pürüzsüz yüzeyi ile birlikte mimar ve özellikle son kullanıcıların beğenisini kazanacağını düşünüyoruz” dedi.

Ürün

KoruFlorya’da Buderus sıcaklığı İstanbul’un en prestijli yapı projelerinden KoruFlorya’da hem konutların hem de alışveriş merkezinin ısıtma sistemleri için, Buderus çözümleri tercih edildi. Buderus, her türlü ihtiyaca yönelik çözümler içeren geniş ürün gamıyla ‘Aile Rezidans ve Yaşam Merkezi’ fikri üzerine inşa edilen KoruFlorya’nın ısıtma sistemlerinde kullanılan kazan ve brülörlerini tedarik etti. Projenin konut bölümünde 3 adet Buderus SB825L yer tipi yoğuşmalı kazan ve

140

Yapı Malzeme Şubat 2016

Elco Brülörler tercih edildi. %95 oranında verimlilik değeriyle dikkat çeken Buderus Logano SB825L serisi yer tipi yoğuşmalı kazanlar, üç geçişli silindirik konstrüksiyona sahip bulunuyor. Üç tam geçiş ve geniş ısı transfer yüzeyleri sayesinde, yüksek su sıcaklıklarında bile en yüksek verimle çalışıyor. Ayrıca su ile soğutulan arka duman sandığı ve yüksek sayıdaki duman boruları ile büyük bir ısı transfer yüzeyine sahip bulunuyor. Bu nedenle bakım-temizlik işlemlerini kolaylaştırmak amacıyla türbülatör kullanımına ihtiyaç duymuyor. Elco brülörler ise hafif ve kompakt yapısı, farklı namlu uzunlukları seçenekleriyle sökülmeden servis sağlanabilmesi nedeniyle tercih ediliyor. Bal peteği şeklinde özel malzemeden yapılmış hava giriş ağzı ve polipropilen kapağı sayesinde ise en düşük ses düzeyini sağlıyor. Alışveriş merkezi için 5 adet Buderus yoğuşmalı kazan kullanıldı KoruFlorya projesinin alışveriş merke-

zi bölümünde toplam 5 adet 620 kW GB402 Buderus yer tipi yoğuşmalı kazan tercih edilirken, enerji verimliliği ve performans kirterleri dikkate alındı. Buderus Logano plus GB402 yer tipi yoğuşmalı kazanlar, sınıfındaki rakiplerine düşük yakıt tüketimi ve maksimum verimlilik sunuyor. Korozyona dayanıklı özel Mg-Al-Si alaşımı eşanjör ile baca gazı sıcaklıklarını düşürürken, su buharı yoğuşturularak baca gazının içindeki enerji de kullanılıyor. Gaz yakıtla çalışan kazana entegre; modüler ön karışımlı, %20-100 geniş modülasyon aralığına sahip brülör ve akıllı ateşleme sisteminin yanı sıra %110’a varan kullanma verimliliğiyle öne çıkıyor. Ayrıca, işletim sürecinde 60 dB(A)’den daha az ses seviyesiyle çalışabilen Logano plus GB402, minimum su debisi zorunluluğu ve dönüş suyu sıcaklık sınırı gibi işletim şartlarına sahip olmaması sayesinde kullanıcılara büyük işletim kolaylığı sağlıyor.

Ürün

İşinin Ustalarına Panasonic’ten Bir Yenilik Daha Ustaların ulaştığı mükemmel sonuçların görünmez kahramanı, dünyaca ünlü marka PANASONIC’ten, ‘EY 37A1 B Akülü Üfleme Makinesi’

142

Yapı Malzeme Şubat 2016

Ülkemizde VİKO by PANASONIC satış kanalı ile pazara sunulan EY 37A1 B Akülü Üfleme Makinesi, kalite ve performansı bir araya getirmeyi başarıyor. 4.2 / 3.3 / 3.1 / 1.5Ah Li-Ion akü setleri için uyumlu olan ürün, 70 m/s hava hızıyla dikkat çekiyor. EY 9L45 B (14.4V - 4.2Ah) akü seti ile birlikte yaklaşık 15 dakika kullanım süresine ulaşıyor. Duvar delme, çalışma tezgahı temizliği, cam yerleştirme, ısıtma ve havalandırma işleri gibi birçok uygulamada temizlik ve arındırma için büyük kolaylık sağlıyor. EY

37A1 B Akülü Üfleme Makinesiile ahşap ve beton parçaları gibi kalıntılar pratik şekilde giderilebiliyor. Rüzgar hızı dadeğişken hız tetiği ile isteğinize göre ayarlanabiliyor. Örgü muhafaza özelliği ise kalıntıların ünite içerisine girmesi önlüyor. VİKO by PANASONIC, profesyonel el aletlerine 3 yıl garanti verirken, Türkiye genelinde oluşturulmuş 21 yaygın servis noktası ağı ile de satış sonrası destek sağlıyor.

Ürün

Alligator’den Yepyeni Bir Dekoratif Çözüm:

Alligator Legno Dekorasyona dair yaratıcı çözümler arayanlara farklı bir bakış açısı getiren Alligator, bir boya markası olmasının yanında, mekânları özel kılan boya harici ürünleriyle hem dekoratif fikirler oluşturuyor hem de birbirinden farklı alternatifler sunuyor. Dekorasyon dünyasına tasarım odaklı yenilik ve trendler getiren Alligator Boya,

144

Yapı Malzeme Şubat 2016

yeni dış cephe boyası Legno ile ahşabın doğallığını duvarlara yansıtıyor. Uygulandığı yüzeylere ahşap görünümü veren Alligator Legno, geniş renk seçeneği ile birlikte estetik, sıcak ve dayanaklı bir görüntü yaratıyor. Alligator Legno, saf akrilik yapısı ve özel pigment sistemi sayesinde renklerin canlılığını uzun süre koruyor. Bu özelliğiyle kullanımı ve koruması zor olan gerçek ahşap yerine, daha uzun ömürlü aynı efekti veren bir uygulama sağlıyor. Ağır iklim şartlarına karşı geliştirilmiş formülasyonu ile yüzeyle tamamen bütünleşiyor ve uzun yıllar dayanıklı kalıyor. Yüksek su iticiliği sayesinde yüzeyde su bırakmıyor. Uygulaması son derece kolay olan Alligator Legno, rahat desen alma özelliği sayesinde farklı ahşap dokuları elde edilmesini sağlıyor.

Ürün

Yeni Nesil Kaynak Makinesi: Expressweld Inverter 255-Ultra Sınıfının en iyi kaynak performansına sahip Expressweld 255 Ultra, taşınması en kolay ve en güvenli invertör kaynak makinesi olma özelliğini taşıyor.

Eczacıbaşı - Lincoln Electric Askaynak, Expressweld invertör kaynak makinelerine bir yenisini daha ekledi. Sınıfının en iyi kaynak performansına sahip Expressweld 255 Ultra, taşınması en kolay ve en güvenli invertör kaynak makinesi olma özelliğini taşıyor. Ağır çalışma koşullarına dayanıklı ve jeneratör uyumlu cihaz, konvansiyonel makinelere göre %20 ile %50 oranında enerji tasarrufu sağlıyor. Mükemmel kaynak performansı sunan Expressweld 255 Ultra, %30’da 250 A kaynak akımı sağlıyor ve 5,0 mm’ye kadar rutil ve bazik örtülü elektrod kaynağı

yapabiliyor. Düşük ağırlığı ve kompakt tasarımı, ilave arabaya gerek olmadan kolayca taşınmasını mümkün kılıyor. Tüm güvenlik standartlarına uygun tasarlanan makine, sınıfının en düşük boşta çalışma gerilimi (OCV) sayesinde elektrik çarpma tehlikesine karşı yaşamsal risk oluşturmadan güvenli kaynak yapabilme imkânı sağlıyor. Expressweld 255 Ultra, özel tasarımlı havalandırma ızgaraları sayesinde makineye su girişini engelliyor, yüksek dayanıma sahip kauçuk kaplı enerji besleme kablosu ise tamir-bakım maliyetlerini azaltıyor.

Yapı Malzeme Şubat 2016

145

Kısa Kısa

İnşaat maketleri 3D yazıcıyla 10 Saatte basılacak Son yılların en büyük buluşlarından olan 3D yazıcılar, dünya genelinde inşaat sektörüne sağladığı kolaylıklarla dikkati çekiyor. Özellikle oldukça zahmet gerektiren maket yapımlarında kullanılmaya başlanılan 3D yazıcılar sayesinde 10 katlı binaların 10 saatte basılması artık hayal değil. Yerli 3D yazıcıyı muadillerinden çok daha uygun fiyatlarla üreten ve satan EMESYS firmasının Genel Müdür Hakan Ertan, ABD, Çin, Avustralya gibi ülkelerden sonra Türkiye'nin de yakın zaman içerisinde inşaat sektöründe 3D yazıcılarla fark yaratacağını kaydetti. Yut dışında 3D yazıcı ile bina yapıldığını hatırlatan Hakan Ertan, “Türkiye henüz bu aşamada değil. Gelecekte inşaat maketlerini yapma hızında inşaatları da yapacağız” dedi. 3D yazıcıların inşaat sektörüne hem zamandan, hem nakitten kazandıracağının altını çizen Ertan, "Türkiye, 3D yazıcı teknolojisine henüz birkaç yıldır aşina. Dolayısıyla şu an için 3D yazıcılarla binalar yapılması biraz uzak bir ihtimal. Ancak en azından bu teknolojiyi kullanarak inşaat maketlerinin yapım aşamalarındaki süre kısaltılabilir ve çok daha nitelikli işler ortaya konabilir" şeklinde konuştu.

Alarko Carrier, geniş katılımlı bir seminer düzenledi İklimlendirme sektörünün öncü firması Alarko Carrier, Hatay, Adana, Mersin yetkili satıcıları ve servislerinin yanı sıra, yatırımcılar, mekanik firmaları, kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan personelden oluşan 120 kişilik bir gruba seminer verdi. Alarko Carrier Grup Koordinatör Yardımcısı Haluk Ferizoğlu’nun açılış konuşması ile başlayan seminerde, Toshiba ve Wolf markalı ürünlerle ilgili bilgiler aktarıldı.

Orta Doğu’nun En İyi Ödülü’nü ‘Ateksis’ aldı Bosch Güvenlik Sistemleri’nin 17 Ocak Pazar günü Dubai Conrad Hotel’de gerçekleştirdiği VIP İş Ortakları gecesinde Ateksis iki ödüle birden layık görüldü. Orta Doğu Bölgesinin en büyük güvenlik sistemleri fuarı Intersec, 17-19 Ocak tarihleri Birleşik Arap Emirlikleri’nin Dubai kentinde gerçekleşti. Güvenlik sektöründe dünyanın önde gelen firmalarını buluşturan fuar sırasında, Bosch Güvenlik Sistemleri tarafından düzenlenen ‘VIP Partner’ toplantısı da Conrad Hotel’de gerçekleşti. Orta Doğu’daki bayilerin üst düzey yöneticilerinin katıldığı Bosch Güvenlik Sistemleri’nin toplantısında, bölgedeki ve küresel pazardaki son gelişmeler ele alındı. Etkinlikte, 2015 yılında başarılı satış performansı gösteren iş ortaklarına ödüllerinin takdim edildiği ödül törenine geçildi. Ateksis, ‘LEVANT ( Lübnan-Suriye-Irak) Bölgesi En İyi Satış Performansı’ ve ‘Orta Doğu Bölgesi Yangın Alarm Sistemleri En İyi Satış Performansı’ kategorilerinde iki ayrı ödüle layık görüldü.

146

Yapı Malzeme Şubat 2016

Kısa Kısa

I-AM’in tasarımıyla Cloud 7 Otelleri İstanbul’da! I-AM’in marka, iç mimari ve dijital tasarımlarıyla tamamlanan Cloud 7 Otelleri’nin İstanbul’daki ilk şubesi 1 Şubat’ta açılıyor. Mimarlar, endüstriyel tasarımcılar, iletişimciler ve grafik tasarımcılardan oluşan tasarım ve marka deneyimi ajansı olan I-AM, multi-disipliner yapısıyla marka, mimari ve dijital tasarım çözümleri sunuyor. Dünya standartlarında müşteri deneyimleri yaratırken önce derinlemesine araştırma ve analizler yürüten I-AM’in markalar ve müşterileri arasında güçlü duygusal bağlar kuran sıradışı tasarımlarının gücü, kullandığı metodlardan kaynaklanıyor. Hızlı yaşayan, spontane seyahat eden, sosyal, eğlenceli, sürprizleri seven ve teknolojiyi iyi kullanan yeni nesil genç konuklarına hizmet verecek olan bir şehir oteli olan Cloud 7’nin marka, mimari ve dijital tasarımları I-AM tarafından gerçekleştirildi.

Legrand ‘Enerji Verimliliği’ vizyonunu tescilledi Bina, elektrik ve dijital altyapıları için ürün ve sistemler konusunda uzman Legrand, sosyal sorumluluk bilinci ile doğaya karşı olan sorumluluğunu da yerine getirmeye devam ediyor. 1950’li yıllardan günümüze ürün ve hizmetlerinde ‘enerji verimliliği’ sağlamayı kendine ilke edinen marka, elektrik tüketimini azaltmak ve yüksek kalite enerji kaynağı sağlamak amacıyla işbirlikçilerine de pek çok çözümü birlikte sunuyor. Legrand’ın ‘enerji verimliliği’ üzerine gerçekleştirdiği en güncel ve en somut adım ise, BM İklim Değişikliği Bildirgesi kapsamında gerçekleştirilen Paris COP21 İklim Konferansı’nda atıldı. Buna göre Legrand, İklim Konferansı’nda taahhütlere imza atan ve eylem planının açıklayan 39 büyük Fransız firmasından biri oldu. Enerji Yönetimi Standardı ISO 50001’e göre belgelediği bu anlaşma ile Legrand Grup, dünyanın sıcaklığının 2°C derecelik bir artışının getireceği çevre felaketlerine engel olmak adına, ilerleyen yıllarda bu çalışmanın sürdürülebilir projelerine de imza atmayı hedefliyor. Legrand ayrıca, Enerji Yönetimi Standardı ISO 50001’e göre Avrupa kapsamında ofislerini, 21 adet fabrikasını ve 3 adet lojistik birimini de belgelemiş durumda.

148

Yapı Malzeme Şubat 2016

Egepen Deceuninck’in yeni serisi: LEGEND Sert geçen kışlar için kapı ve pencerelerde ısı yalıtımından maksimum fayda sağlamak gerekiyor. Önceliğini her zaman yalıtım ve konfora veren Egepen Deceuninck, mükemmel ses ve ısı yalıtımı sağlayan Legend Serisi ile hem mekânınızın dekorasyonuna uyum sağlıyor hem de dayanıklı yapısıyla uzun yıllar kullanım imkânı sunuyor. Yüksek performans kriterleri göz önünde bulundurularak üretilen Legend Serisi 80 mm genişliği, 6 odacıklı yapısı ve 3 contalı 3’lü cam uygulaması ile mükemmel yalıtım, maksimum akustik ve emniyet özellikleri düşünülerek tasarlandı. En uygun yapı taşlarının bir araya getirilmesiyle oluşan seri aynı zamanda tüm mekânları sağlıklı tutan, hava koşullarına uygun, benzersiz bir koruma sunuyor. Kurşun kullanılmadan üretilen, çevreye duyarlı ve en önemlisi sağlıklı bir yaşam alanı oluşturan Legend Serisi, enerji verimliliği ve konforlu yaşam arasında bir denge kuruyor. Legend Serisi, mekânlarınızın uyum içinde olması için doğadan esinlenilen 14 farklı renk seçeneğiyle de evlerin havasını değiştiriyor. Egepen Deceuninck’in tüm pencere ve kapı sistemleri üstün yalıtım özellikleri, yüksek emniyeti ve üstün kalitesi ile yaşam alanınıza farklı bir dokunuş getiriyor.

Kısa Kısa

Görünenin Çok Ötesinde Hissettiğim Şeyler Var Benim: #Rengihisset Kalben gören, hisseden herkese dokunmayı hedefleyen Filli Boya, Ceza ile gerçekleştirdiği bu projede, müziğin gücüyle bir kez daha renklerin derinliğine iniyor, renklerin ruhumuzdaki yerine kelimelerle ve müzikle dokunuyor... Renklerin hislere, hislerin de düşlere ve kelimelere dönüştüğü bu projede sözler CEZA’ya, müzik ROKABEAT‘e ait. Şarkılara, çekilen kliplerde CEZA: “Her duyguda, her olguda, her nefeste, rüyalarda, hayallerde, her şarkıda, her bir sözde renkler vardır. Rengini Hisset!” diyerek herkesi ‘renkleri hissetmeye’ çağırıyor. Her çalışmada başka bir rengin anlatıldığı şarkılar, her dinleyicide de ayrı bir tat bırakıyor. Şarkının klipleri Filli Boya’nın sosyal medya hesaplarından izlenebiliyor.

TANAP Projesi’ne Mitsubishi Desteği Temsa Motorlu Araçlar, Trans Anadolu Doğal Gaz Boru Hattı Projesi (TANAP) kapsamında kullanılmak üzere Tekfen İnşaat’a 51 adet Mitsubishi Pajero teslim etti. Temsa Motorlu Araçlar, Azerbaycan’daki Şah Deniz-2 Sahası’ndan elde edilecek doğal gazı, Türkiye’ye ve Türkiye üzerinden de Avrupa’ya taşıyacak olan Trans Anadolu Doğal Gaz Boru Hattı Projesi (TANAP) için kullanılacak 51 adet Mitsubishi Pajero’yu Tekfen İnşaat’a teslim etti. TANAP çalışmaları için Mitsubishi Pajero’yu tercih eden Tekfen İnşaat, proje kapsamında 509 kilometrelik Sivas/ Yıldızeli–Eskişehir/Seyitgazi Boru Hattı inşaatlarını gerçekleştirecek. Zor arazi şartlarının hakim olduğu TANAP Projesi’nde Mitsubishi Pajero’ların tercih edilmesinin en önemli sebebi, üstün arazi kabiliyeti ve sürüş performansı oldu.

Cep Telefonu Değil, Duş Başlığı! Banyo ve armatür sistemlerinde yeniliklerin öncüsü Penta Banyo’dan bir ilk! IQ 160 Akıllı Duş Başlığı, kullanıcılarına duşta müzik dinleme ve telefonla konuşabilme özelliği sunuyor. Özel tasarımlarıyla banyoda geçirilen zamanı terapiye ve keyfe dönüştürecek çözümler sunan Penta Banyo, günümüz teknolojisini de banyolara uyarlamaya devam ediyor. Müzik dinleme ve telefonla görüşebilme özelliğine sahip IQ 160 Akıllı Duş Başlığı ile artık duşta geçirilen zaman çok daha eğlenceli! Duş keyfine ‘eğlence’ katan tasarım Bluetooth teknolojisi ile telefonunuzla eşleşebilen IQ 160 Akıllı Duş Başlığı ile müzik listenizden ya da radyodan müzik dinleyebilir, gelen aramaları yanıtlayabilirsiniz. Dilerseniz Bluetooth aparatını IQ 160 Akıllı Duş Başlığı üzerinden kolaylıkla ayırarak arabada, evde ya da dışarıda telefon görüşmelerinizi güvenle yapabilirsiniz. IQ 160 Akıllı Duş Başlığı; 11,5 saat kullanım, 15 gün bekleme süresi ve 12 metreye kadar aktif çekim alanı ile de kullanım rahatlığı sağlıyor.

150

Yapı Malzeme Şubat 2016

Kısa Kısa

Kentsel Dönüşümde Braas İle Çevre Dostu Akıllı Binalar Braas Çatı Sistemleri, kentsel dönüşüm sürecinde çatıları yapılarda bir enerji üssüne dönüştürmek amacı ile geniş solar ürün gamını tüketicilerine sunuyor. Yenilenebilir enerji kaynaklarından etkin bir şekilde yararlanabilmesini hedefleyen Braas’ın; güneş enerjisini kullanarak hijyenik sıcak kullanım suyu temini ve havuz suyunun ısıtılmasını sağlayan termal kolektörleri ve güneş enerjisinden elektrik üretimi sağlayan fotovoltaik panelleri estetik tasarım ve su sızdırmazlığı bir arada sunan güçlü çözümler olarak öne çıkıyor. Braas, inovatif ürünleri, anahtar teslim uygulama anlayışı, profesyonel çalışma disiplini, zamanında teslim prensipleri, son kullanıcı ve müteahhitler için sunduğu avantaj paketleri sayesinde kentsel dönüşüm sürecinde çatıyı bir sorun olmaktan çıkarıyor. Braas Güneş Enerjili Çatı Sistemleri ile kentsel dönüşüm süreci sonunda çevre dostu akıllı binalar ortaya çıkıyor.

İzocam Genel Müdürü Nuri Bulut yapı sektörünün “En İyi Performans Gösteren CEO”su seçildi

Happy Hours 2016’da Ideal Standard Metex Design Group’la buluştu Ideal Standard, Happy Hours 2016 kapsamında 14 Ocak 2016 tarihinde gerçekleştirdiği etkinlikte Metex Design Group ortaklarından Sinan Kafadar ile grubun mimar ekibini ağırladı. Avantgarde Collection Otel’de gerçekleşen organizasyonda, Ideal Standard’ın dünyada öncü olduğu teknolojilerin yanı sıra yeni ürünleri de tanıtıldı. Ideal Standard, banyo ve mutfak armatürlerinden vitrifiye seramik ürünlerine, duş sistemlerinden gömme rezervuar sistemlerine, banyo mobilyasından akrilik ürünlere kadar sunduğu banyo çözümleri ile sektöre getirdikleri yenilikleri konuklarıyla paylaştı. Satış Müdürü Ahmet Turan Karaca, Türkiye’nin en önemli mimarlık ofislerinden Metex Design Group’u ağırlamaktan büyük bir mutluluk duyduğunu belirterek sözlerine şu şekilde devam etti: “Ideal Standard 200 yıllık geçmişe sahip, sektöre yön veren, trendleri belirleyen, teknoloji üreten bir firma. Happy Hours 2016 etkinliği kapsamında sektörün söz sahipleri ile bir araya gelerek tasarımlarımızı ve yeniliklerimizi paylaşmak bizim için gurur verici.”Happy Hours 2016 etkinlikleri kapsamında, ilk olarak Arketipo Mimarlık ve ikincisinde Metex Design Group ile bir araya gelen Ideal Standard, yıl boyunca düzenleyeceği organizasyonlarla sektörün öncü mimarlık ofisleriyle buluşmaya devam edecek.

152

Yapı Malzeme Şubat 2016

Harvard Business Review tarafından Türkiye’de INSEAD Business School işbirliği ile gerçekleştirilen araştırmada İzocam Genel Müdürü Nuri Bulut “Yapı Sektörü” kategorisinde “En İyi Performans Gösteren CEO” seçildi. Araştırmada listeye girmeyi başaran yöneticiler, 20 Ocak Çarşamba akşamı, Wyndham Grand Levent’te düzenlenen özel bir gecede açıklandı. Gecenin açılış konuşmasını Koç Sistem Genel Müdürü Mehmet Nalbantoğlu ile Harvard Business Review Türkiye Genel Yayın Yönetmeni Serdar Turan yaparken, Principal at Eight Inc.’den Matt Judge da “Performans Dizayn Edilebilir mi?” konulu bir konuşma gerçekleştirdi. “En İyi Performans Gösteren CEO”lara ödüllerinin verildiği törende İzocam Genel Müdürü Nuri Bulut adına ödülü, İzocam Mali ve İdari İşlerden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Doruk Özcan aldı. İzocam Genel Müdürü Nuri Bulut, yapı sektöründe En İyi Performans Gösteren CEO olmaya layık görülmekten onur duyduğunu belirterek, “50. yılımızda ve onu takip eden yeni yılda kurumumuzu daha ilerilere taşıyan çok sayıda başarıya ard arda kavuştuk. Bu da gösteriyor ki şartlar ne kadar zor olursa olsun İzocam çalışanları yılmadan, büyük bir istikrarla çalışmalarını sürdürüyor. Bu, sadece benim için değil, tüm İzocam ailesi için kıymetli olduğuna inandığım bir ödüldür. Dolayısıyla bu ödülü özveri ve gayretleriyle katkılarını esirgemeyen, her zaman yüksek disiplin ve istikrarlı çalışmalarını sürdüren tüm İzocam çalışanlarına verilmiş bir ödül olarak kabul ediyorum. Başarılarımızın devamının geleceğine olan inancım sonsuzdur” dedi.

Kısa Kısa

Sertrans Avrupa’da yarışıyor Bu yıl dokuzuncusu düzenlenen ve 33 ülkeden, 30 binden fazla şirketin yarıştığı Avrupa İş Dünyası Ödülleri’nin ilk elemeleri geçtiğimiz Eylül ayında gerçekleşmiş ve ülke şampiyonları belli olmuştu. Ödül programının ikinci etabı olan halk oylaması ise 11 Ocak’ta başladı. Farklı kategorilerde, kendi alanında en başarılı kurumların belirlendiği ilk elemeler sonucu Avrupa İş Dünyası Ödülleri’nde ‘Ulusal Şampiyon’ ilan edilen Sertrans Logistics, ‘Ulusal Halk Şampiyonu’ ödülü için listedeki yerini aldı. Sertrans Logistics CEO’su Nilgün Keleş konuyla ilgili şunları söyledi: “Tedarik zinciri yönetiminde 26 yıllık uzmanlığımızla yerel ve uluslararası markaların lojistik çözüm ortağı olarak hizmet veriyoruz. ‘Avrupa İş Dünyası Ödülleri’ kapsamında Türkiye’yi temsil etmeye hak kazanmamız bizim için çok ayrı bir gurur vesilesi oldu. Dünya standartlarındaki hizmet kalitemiz, IQ+ Shuttle gibi lojistik sektörüne getirdiğimiz yeni nesil inovatif hizmet modellemelerimiz, sektördeki ilk ve tek Gold Leed Sertifikası’na sahip olmamızın bir kez daha tescillendiği bu önemli ödül programında, şimdi ikinci etap için yarışıyor olmaktan büyük heyecan duyuyorum. Tüm paydaşlarımızın ve çözüm ortaklarımızın desteklerini bekliyoruz ve özellikle belirtmek istiyorum ki verilecek oylar sadece Sertrans olarak bize değil, aynı zamanda Avrupa’daki yabancı şirketlerle yarışan bir Türk firmasına verilmiş olacak. Bize verilecek bu oylar, sektördeki öncü konumumuzu bir adım daha ileriye taşımış ve çözüm ortaklarımıza çok daha üstün hizmetler sunmamız için önemli bir motivasyon da sağlamış olacaktır”. 11 Ocak’ta başlayan ve EBA’nın resmi internet sitesi üzerinden yapılan Avrupa İş Dünyası Ödülleri halk oylaması 26 Şubat’a kadar devam edecek

İş Bankası’ndan gayrimenkul sektörüne büyük destek

Türkiye İş Bankası, gayrimenkul sektörünün gelişimine katkıda bulunacak çalışmalarını sürdürüyor. Banka, gelişmekte olan ülkelerin gayrimenkul sektörüyle ilgili analitik verileri ve bilgileri içerecek endekslerin hazırlanmasında dünyanın önde gelen internet gayrimenkul bilgi teknoloji şirketi Reidin ile işbirliğine gitti. İş Bankası’nın desteğiyle hazırlanacak Reidin Emlak Endeks, Reidin-Gyoder Yeni Konut Fiyat Endeksi ile Reidin Türkiye Gayrimenkul Sektörü Güven Endeksi ve Reidin Türkiye Fiyat Beklenti Endeksi; satılık ve kiralık konutların fiyatlarına ilişkin trendler ve öngörüler, getiri oranları, konut yatırımı amortisman süreleri, konut satın alma ve kiralama gücü endeksleri, yabancıların konut edinimleri ve tercihleri, stok satış performansları, tüketici ödeme yöntemleri, uygulanan KDV oranları ve sektör profesyonellerinin güven ve fiyat beklentileri gibi sektöre dair çok çeşitli bilgileri içeriyor. İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Yalçın Sezen, işbirliğine ilişkin yaptığı değerlendirmede, “Müşterilerimizin sadece mevcut hizmetlerimize dair beklentilerini karşılamakla kalmayıp, yaşam evrelerinin farklı noktalarında ihtiyaç duydukları her an, proaktif şekilde yanlarında olmamızı sağlayan yenilikleri geliştiriyor ve sunuyoruz” dedi.

154

Yapı Malzeme Şubat 2016

Buğra Kavuncu, BASF Türk’ün yeni CEO’su oldu 2006 yılından bu yana BASF bünyesinde çeşitli pozisyonlarda görev alan Buğra Kavuncu, Ocak 2016 itibarıyla BASF Türk Kimya CEO’su olarak sürdüreceği yeni görevine atandı. 1997-2006 yılları arasında ortağı ve yönetici olduğu USTA LLP isimli firmasını Orta Asya’da yapı kimyasalları alanında yaptığı yatırımlarla büyüten Kavuncu, 2006 - 2008 arasında BASF Const-ruction Chemicals Central Asia LLP’de, 2008 - 2010 yılları arasında ise BASF Central Asia’da Genel Müdür olarak çalıştı. 2010 2012 yılları arasında BASF Yapı Kimyasalları BDT Ülkeleri Pazar Yöneticisi olarak İsviç-re’de görev almasının ardından, 2012 - 2014 yılları arasında BDT Ülkeleri Pazar Yöneticisi olarak görev yapmasının yanı sıra, BASF Yapı Kimyasalları Türkiye Genel Müdürü olarak çalışmalarını sürdürdü.