6GEN Ocak Subat 2012 Sayı 10

Page 1

6 GEN

FOTOĞRAFA DAİR

OCAK - ŞUBAT 2012 SAYI: 10 www.6gendergi.com

RÖPORTAJ PORTFOLYO Mehmet TURGUT Kamil AKÇA Mine KASAPOĞLU Servan TURAN 6GEN’DEN Nihil Bertan TUFAN TEMEL BİLGİLER Sonbahar Portre TOPLULUKLAR EFSAD - Eskişehir Fotoğraf Sanatı Derneği


Osman Şahin

Genel Yayın Yönetmeni Portfolyo Editörü

İrem Karacin

Koordinasyon Sorumlusu Röportaj Editörü

Bertan Tufan

Haber Editörü Medya İletişim Sorumlusu

Cansu Akdıt Haber Editörü

Büşra Uğur Eğitim Editörü

Ziya Çankal Eğitim Editörü Haber Editörü

Fulya Tezer

Fotoğraf Toplulukları Editörü

Begüm Doyuran Redaksiyon Sorumlusu

Büşra Şahin

Tasarım Sorumlusu


Yeni yılın ilk sayısında yapımızda bir çok değişiklik yaparak tekrar siz değerli okuyucularımızla tekrar buluşmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Kadromuza Eğitim ve Haber Editörlüğü görevini yerine getirecek Ziya Çankal arkadaşımızı dahil ettik. 6GEN ailesi her geçen gün daha da büyüyerek yayınına devam ediyor. Bir sonraki sayımızdan itibaren Türkiye'de bulunan fotoğraf sever arkadaşlarımızın uzun soluklu projelerine destek ve yer vereceğimiz Projeler bölümünü başlatacağız. Bu bölüm ile daha çok fotoğraf severe ulaşabilecek ve 6gen ailesinin büyümesini sağlayacağız. Yeni sayımızın konukları; Türkiye'nin önde gelen fotoğraf sanatçılarından Mehmet Turgut, spor alanındaki fotoğraf çalışmalarıyla spor fotoğrafçılığına en güzel örnek olan Mine Kasapoğlu, kendine özgü bakış açısıyla dikkat uyandıran Kemal Kamil Akça genç yaşına rağmen dans alanındaki başarılı çalışmalarıyla Servan Turan ve gerçekliğe farklı bir açıdan bakan Fransız ��� Ni� hil. Defalarca yaşamak isteyeceğiniz bir yıl ve iyi seyirler dilerim. Kapak Fotoğrafı: Mehmet Turgut Osman ŞAHİN 6GEN Fotoğraf Dergisi Genel Yayın Yönetmeni


Nihil 101-114

6GEN’den Bertan Tufan Sonbahar

Mine Kasapogl

Mehmet Turgut 7-36

H A B E R L E R 1-6 )


Temel Bilgiler Portre 143-151

Topluluklar EFSAD 129142

115-128 K.Kamil Akรงa 65-82 Serva Turan 83-100

37-64


HABER Cansu AKDUT ~ cansuakdut@6gendergi.com // Bertan TUFAN ~ bertantufan@6gendergi.com

SERGİLER

“Seyreyle... Ara Güler Mardin’de”

Sakıp Sabancı Mardin Kent Müzesi – Dilek Sabancı Sanat Galerisi, Sabancı Vakfı’nın desteği ile açtığı yeni sergide, yaşayan en büyük fotoğraf sanatçılarından Ara Güler’i ağırlıyor. Mardinliler, Abidin Dino’dan sonra Ara Güler’le de tanıştı.

3 Kasım itibari ile bir yıl açık kalacak olan “ Seyreyle.. Ara Güler Mardin’de “ adlı sergide, yaşamın akışı içinde saptanan “ an “’ların belgesi sanatseverlerle buluşacak. Güler’in fotoğraflarındaki “ an “’lar toplamını, “ Eski devirlerin getirdiğinin üzeri� ne, kendi devrinin görünümünü, yaşantısını ve bütün bunların toplamı olan asrın gerçeğini, hem kendi yaşadığı devir içinde, hem de daha sonraki çağlara yansıttığı belgeler “ olarak açıklıyor. Küratörlüğünü fotoğraf tarihçisi Engin Özendes’ in üstlendiği sergide yer alan fo� toğraflar “ Tanımak ve Anlamak “ ve “ Yüz Yüze “ adlı iki bölümde sergileniyor. 1 - 6GEN


"GIRLS” Kadın Güzelliği Fotoğraf Sergisi

HABER

Alman fotoğraf sanatının genç isimlerinden Mano� lo Ty ve İsveçli fotoğrafçı Isabell N Wedin “Girls” sergisiyle Türk fotoğrafseverlerle buluşuyor Kadıköy’de yer alan PhotoWorld Fotoğraf Merkezi’nde açılan sergi Berlin’deki paralel sergiyle birlikte Almanya ve Türkiye arasındaki kültürel da� yanışmayı ve barışı göstermeyi hedefliyor. Sergide 23 fotoğraf yer alıyor. “Girls” farklı ulus, cinsiyet, deneyim ve vizyonla� ra sahip iki fotoğrafçının buluşma noktası. Sergide bir erkek gözüyle kontrast ve gölgeler ön plana çı� karken, diğer yanda kadın gözüyle doğaya olan aşkı keşfedebilirsiniz. Sergi 13 Ocak 2012’ye kadar ziya� ret edilebilecek.

“Hayatın İçinden” Fotoğraf Sergisi

IFOD’ dan “AYKIRI “ Fotoğraf Sergisi

10 Ocak 2012 Salı günü, Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Fotoğraf Bölümü Öğretim Elemanla� rından A.Beyhan Özdemir, Gözde Yenipazarlı, Gök� han Birinci, Işık Özdal ve Seyhan Sayar‘ın fotoğrafla� rından oluşan “Ha� yatın İçinden” ser� gisi fotoğrafseverlerle buluşuyor.

3 Ocak 2012 Salı günü, İFOD üyelerinin fotoğraflarından oluşan İFOD Geleneksel Sergiler’11 “AYKIRI” fotoğrafseverlerle buluşuyor.

10 Ocak – 6 Şubat 2012 tarihleri ara� sında İFOD Olcayto Caneri Sergi Salo� nunda gezilebilecek olan serginin açı� lış Saati 19:00

Sergi 3 – 23 Ocak 2012 tarihleri arasında gezilebilecek.

Açılış Saati : 18:00 Yer : İBB İzmir Sanat Merkezi / Kültürpark

6GEN - 2


HABER

İMO İstanbul Şubesi Kent ve İnsan Fotoğraf Sergisi İnşaat Mühendisler Odası İstanbul Şubesi tarafından “KENT ve İNSAN” konulu Fotoğraf Sergisi düzen� lendi. 21 Aralık 2011 Çarşamba günü davetliler huzurun� da açılan fotoğraf sergisi 6 Ocak 2012 tarihine kadar Galeri Işık Teşvikiye’de olacaktır.

STRATIS VOGIATZIS “İÇ DÜNYA - SAKIZ ADASI” İç Dünya, Stratis Vogiatzis’in neredeyse üç yıl boyunca fo� toğrafladığı Sakız Adası’nın iç mekânlarıyla ilgilidir. Stratis bu projeyle bir halkın, zamanla sa� vaşında yenilen ve korkudan saklanan doğal ve şeffaf özgün kültür hazinelerini kaydetmiş ve gün yüzüne çıkarmıştır. Sa� natçı mekâna ne kendini tatmin etmek için girer ne de gizli bir amacı vardır. Mekâna, bir hacının anlamak ve hissetmek için günahsız ve kutsal bir tapınağa girdiği gibi girer. Sanatçı kendini her şeyden uzaklaştırır ve başkalarının kendi başlarına göremeyeceklerini görmek için kendini başkalarının yerine koyar. Böylece bizi, dekorasyonları acıyı ve kaybı yansıttığı kadar yaşamın esin kaynağını da yansıtan evlerin iç dünyasına götürür. Yer : Lüleci Hendek Caddesi No. 12 34425 Tophane - Tütün Deposu Tarih/Saat : 22 Aralık 2011 - 14 Ocak 2012

3 - 6GEN


HABER

Özkan Samioğlu’ndan “Bir İstanbul Hanımefendisi -NECLA HANIM TEYZE" Fotoğraf Sergisi “Bir İstanbul hanımefendisi –NECLA HANIM TEYZE” temalı biyografik çalışmanın sergisi 31 Ocak 2012 tarihinde Beyoğlu Belediyesi Sanat Galerisinde açılıyor. Fotoğraflar, bugün 84 yaşında olan bu zarif hanımefendinin saygın yaşamından ve geçmişinden izleri aktarmaktadır. Özkan Samioğlu’nun bestelerinde öne çıkan duygu ağırlıklı yaklaşımının fotoğraf çalışmalarında da devam ettiği görülmektedir. Bu proje,bir dönemin zarif yaşam biçiminin özelliklerini taşıyan böylesi insanların artık neredeyse hiç rastlanmadığı günümüzde, bir otobiyografik fotoğraf çalışmasıdır. Sergi, 31 Ocak 2012 – 11 Şubat 2012 tarihleri arasında ziyaret edilebilinir.

AFSAD da 20.Yıl Sergisi , 5 üye Afsad üyeleri Selim Aytaç, Ahmet Gökhan Demirer, Gül Ezen, Doğanay Sevindik ve Hüsniye Ünal Izan, üyelikte yirmi yılı geride bırakmış bulunuyorlar. Bu nedenle bugünlerde eski işlerinin ağırlıkta olacağı karma bir fotograf sergisi hazırlığı içindeler. Söz konusu sergi, bir anlamda Afsad’a bir ‘vefa göstergesi’ olarak nitelendirilebilecekken diğer yandan da derneğin çoğunluğu dijital teknoloji kullanan bugünkü profiline, önceki yılların çalışma teknik ve bilgilerini aktarma amacı taşıyor. Sergi 21 Ocak -7 Şubat 2012 tarihleri arasında AFSAD Sergi Salonunda gösterime açık olacak 6GEN - 4


HABER

YARIŞMALAR “Sen De Varsın” Fotoğraf Yarışması İnsan Kaynaklarının Geliştirilmesi Operasyonel Prog� ramı (İKG OP) kapsamında gerçekleştirilecek, progra� mın uygulanma amaçlarını ve sonuçlarını yansıtması beklenen fotoğrafların yarışacağı “ SEN DE VARSIN” adlı Amatör Fotoğraf Yarışması düzenlenecektir. Bu ya� rışmayla amacımız, İnsan Kaynaklarının Geliştirilmesi Operasyonel Programı’nın amacı ve faaliyetleri hakkın� da toplumsal bir bilinç oluşmasına katkıda bulunmak� tır. Yarışma fotoğraf çekmeye ilgi duyan herkese açıktır. YARIŞMA TAKVİMİ Başvuru başlangıç tarihi : 15 Ekim 2011 Son Başvuru Tarihi : 02 Ocak 2012 Sonuçların Açıklanması : 08 Ocak 2012 Ödül Töreni : 15 Ocak 2012

Google+ Fotoğraf Yarışması 10 Kasım 2011 – 31 Ocak 2012 ta� rihleri arasında sadece üniversite öğrencilerinin katılabileceği yarış� ma tüm dünya çapında katılımcı� lara açık olarak yapılıyor. 10 farklı kategoride seçilen 10 finalistin eserleri İngilte� re’deki Saatchi galerisinde 2012 yılının iki ayı boyunca sergilenecek. 10 finalist açılış sergisine bir arkadaşı ile katılma imkanı bulurken, birinci seçilen yarışmacı ise eg� zotik bir losyonda ünlü bir profesyonel fotoğrafçı ile eğitim alma hakkı kazanacak. Daha ayrıntılı bilgi ve katılım koşulları için lütfen www.google.com/photography� prize adresini ziyaret ediniz. 5 - 6GEN


Doğal Yaşam`dan Kareler Fotoğraf Yarışması

HABER

İzmir Doğal Yaşam Parkı’nda çekilen en güzel fotoğraflar “Doğal Yaşam’dan Kareler” adlı yarışma ile belirleniyor. İz� mir Büyükşehir Belediyesi Doğal Yaşam Parkı Müdürlüğü tarafından düzenle� nen yarışma ile Park’ta barınan 120’den fazla türde, 1200’ü aşkın hayvanın genç nesillere tanıtılması amaçlanıyor. Fotoğraf yarışması için başvurular 31.01.2012 tarihine kadar yapılabilecek. Yarışmada dereceye girenlere İzmir Doğal Yaşam Parkı’na özgü sürpriz hediyeler ve katılım belgesi verilecek. Yarışma hakkındaki detaylı bilgi için : www.izmirdogalyasamparki.org.tr

Sami Güner Kupası Fotoğraf Gösterisi Yarışması Katılımcılardan; tek ağaç/çiçekten bir köy veya kente, sınırlı bir alandan geniş taramaya, doğadan sosyal konulara ya da sorun� lara, tek insandan kalabalık topluluklara Türkiye’mize ilişkin, Sami Güner'in yaklaşımı ile "sevgi, heyecan, bilinç, gözlem ve yorum" nitelikleri taşıyan bir fotoğraf gösterisi istenmektedir. Başarılı bulunan gösterilerin listesi, 17 Şubat 2012 tarihinde www.fotogen.org.tr adresinde yayınlanacak, sertifika ve ödül töreni de 21 Şubat 2012 tarihinde gerçekleştirilecektir. Son Ka� tılma Tarihi : 20 Ocak 2012

U2 ile kolajın bir parçası olun! 20. Yıldönümünü kutlamak üzere, U2 grubu, tasarımcı Shaughn McGrath ve orijinal fotoğrafçı Anton Corbijn ile tüm sanatçıları bugünün global dünyasını yansıtacak şekilde fotoğraf ya da sanat eserlerini (ilüstrasyon, grafik tasarım, bo� yama) göndermeye davet ediyor. Büyük ödül olarak bir kişi özel tasarlanmış orijinal Achtung Baby stilli Trabant arabasına sahip olacak. Daha fazla bilgi için: http://www.u2.com/news/title/win-a-trabbie/ 6GEN - 6


RÖPORTAJ

İrem KARACİN ~ iremkaracin@6gendergi.com

MEHMET TURGUT

Begüm ile birlikte Mehmet Turgut’la olan röportajımızı gerçekleştirmek üzere önceden anlaştığımız gibi Mehmet Bey’in ofisinde buluştuk. Mehmet Turgut bizi sıcak bir şekilde karşıladı ve röportajımıza vakit kaybetmeden başladık. İlgiyle sorularımıza cevap verdi. Kendisine tekrar teşekkürlerimizi sunuyor ve sizleri bu güzel röportajı okumaya davet ediyoruz... 7 - 6GEN


RÖPORTAJ

6GEN - 8


RÖPORTAJ

9 - 6GEN


RÖPORTAJ

"

Ben işin karanlık tarafıyla uğraşmayı çok sevdim.

"

6GEN - 10


RÖPORTAJ

Fotoğrafçılığı dedeniz Mehmet Turgut’ tan size kalan bir miras gibi görüyor musunuz? Bakış açısı kazanmanızda büyük etkisi olmuştur. Bu anlamda fotoğrafçılık açısından çocukluğunuz nasıl geçti? Miras gibi değil de bayrağı devralan 3. fotoğrafçı olarak görüyorum. Dedem ben 2 yaşındayken vefat etmiş. Babaan� nem ve babamın fotoğrafçı olması fo� toğraf üzerindeki tedirginliğimi azalttı. Çünkü bizim ailede herkes fotoğrafçı olduğu için fotoğraf benim için hiçbir zaman öyle ulaşılmaz ya da entelektüel bir şey olmadı. İlkokuldan sonra okul çıkışlarında hiç eve gitmezdim mesela, okuldan çıkıp hep stüdyoya gidiyordum, derslerimi orada yapıyordum. Çok geç saatlerde eve gidiyorduk. Zaten evde de fotoğraf vardı; babam evde rötuş yapma� ya devam ediyordu. Biz de kimse kim� seye bir şey öğretmez ama herkes ken� di kendine, deneye deneye öğrenir. Hiç beklemediğiniz bir zamanda kendinizi işin merkezinde bulabilirsiniz; bilseniz de, bilmeseniz de. Bu şokla bir çok şeyi öğrenmek ve bilmek zorunda kalırsınız. Kendi gençliğinizi daha çok haylazlığınızla hatırlıyorsunuz, bu anlamda ata mesleği bir iş yapmak sizin için bir vefa borcunu ödemek gibi miydi yoksa gerçekten isteyerek için çıktığınız bir macera mıydı? Hayatım boyunca istemediğim hiçbir şeyi yapmadım, kimse de yaptıramadı. 11 - 6GEN

O yüzden çok da vefa borcu gibi gör� medim. Sonuç itibariyle fotoğrafçılık hattatlık gibi tükenmeye yüz tutmuş bir meslek değil, öyle olsaydı belki vefa bor� cu gibi düşünebilirdim. Ailemin benim fotoğrafçı olmamda çok büyük etkisi var. Ama tabi bana hiç kimse bana “sen neden ders çalışmıyorsun?” demiyordu, dendiğinde ise benim cevabım hazırdı: “Ben fotoğrafçı olacağım!” Hiperaktif ve çok yaramaz bir çocuk olduğumdan zaten okulla aram pek yoktu, liseyi bitir� dikten hemen sonra askere gidip, tekrar fotoğrafçılığa döndüm. Üniversitede fotoğraf eğitimi almamanızın çalışmalarınızın üzerindeki etkisini nasıl açıklıyorsunuz? Ben okulu bir labirent gibi görüyorum. Ben o labirentin içine girmedim hiç. Çünkü fotoğraf okuyan gençlere baktı� ğımda, onları bir labirentin içinde kay� bolmuş gibi görüyorum. Okulda oku� dukları süre boyunca, okul bittiğinde hepsi kendinin birer fotoğraf sanatçısı olacağını düşünüyor. Okulun sadece tek� nik öğretiyi veren bir kurum olduğunu ve mezun olduklarında sadece teknik bir fotoğrafçı olabileceklerini unutuyorlar. Aslında bu yanlış bir bakış açısı. Belki de bu bakış açısı eğitmenler tarafından yanlış veriliyor, bilemiyorum. Çünkü oradaki yüz öğrenciden on tanesi mi� mari fotoğrafçılığı, diğer on tanesi doğa fotoğrafçılığı ve peyzaj fotoğrafçılığı gibi dallarda rol alacaklar.


Belki aralarından iki ya da üç tanesi çok özeldir. Onlar da yurtdışına gönderilip, özel eğitimler aldırılıp, bienallere, festi� vallere gönderilerek belki fotoğraf sanat� çısı ünvanını alabilirler. Sistem böyle iş� lemiyor ama burada bildiğim kadarıyla. Fotoğrafçılık okudukları süreç boyunca çeşitli mecradan herkes istediği şeyi söy� leyebiliyor. Yalnız bu arkadaşlar mezun oldukları zaman bana mail atıyorlar, “biz şimdi okulda mezun olduk, ne yapaca� ğız?” diye. Ben de onlara, “ o kadar sene okuduğunuz hocalarınıza sorun.” Diyo� rum. Dışarıdan her ne kadar fotoğrafçı� lık estetik bir meslek gibi gözükse de her vücudun kaldırabileceği bir sorumluluk değildir. Fotoğrafçılığın alaylılığı zordur. İşin kimyasına ve mutfağına girdiğiniz� de epey ağır bir meslek olduğunu gö� rürsünüz zaten. Bütün gün çekim yapıp, akşam gelip karanlık odada saatlerce negatifleri yıkayıp kartları hayata geçir� mek, birilerine beğendirme düşüncesi üst üste gelince ziyadesiyle ağırlaşıyor her şey. Dijital fotoğraf zaten hayatımız� da kaç senedir var ki? Türkiye’de tam an� lamıyla 9 senedir var. Ankara'dan İstanbul'a taşınmanız nasıl oldu? Sizi buna iten şey neydi, hayatınızda/ fotoğrafçılığınızda neler değişti? İstanbul’daki işlerim çok artmıştı, haf� tada 2 gün İstanbul’a gider olduk. Ekip� manların yüklenmesi, taşınması, çekim için hazırlanması çok zor oluyordu. Onun dışında benim kendi kişisel üre�

RÖPORTAJ

tim sürecimde Ankara’da yapabileceğim çok fazla iş kalmamıştı, yeni bir şehre ih� tiyacım vardı. İş yoğunluğum dolayısıyla da İstanbul’u seçtim. Ankara’da yaşadı� ğım yıllarda sürekli kurgusal fotoğraflar ve sanat fotoğrafları çekiyordum, yurt� dışına sergilere gidiyordum, uluslarara� sı yarışmalara fotoğraf gönderiyordum. Buraya geldiğim süreçte işin biraz daha ticari tarafına ağırlık verdim. Çünkü ar� tık yaptığım fotoğrafların da beni tatmin etmediği bir döneme girmiştim ve bunu sağlayabilmem için ticari bir şeyler yap� mam gerekiyordu. Mehmet Turgut’un farkı nedir? Siz diğer fotoğrafçılar arasından sıyrılan, sivrilen yönünüzü nasıl açıklıyorsunuz? İnsanlar bir fotoğrafın size ait olduğunu nasıl anlamalılar? Bilmem. Diş çeker gibi fotoğraf çekmiyo� rum ben, ondandır belki. Benim fotoğraf çekme sürem işin detaylarına bağlı ola� rak 15 ila 20 dakika arasında değişiyor. Bu tabiî sadece çekimin süresi. Makyaj, konsept, kostüm vs. onlarla elbette daha uzun bir zaman dilimini alıyor. Fotoğraf çekerken dürüstüm, ne yapacağımı söy� lüyorum. Buraya gelen kimse sürprizle karşılaşmıyor. Benim hikayelerim var ve ben o hikayelerin peşinden koşuyorum. “bu adamı bu kılığa nasıl soktun?” so� rusunun cevabı aslında bu. Kimseyi bir kılığa sokmuyorum ben.

6GEN - 12


RÖPORTAJ

Bunu da nasıl çıkarıyorum, öncesinde güzel diyaloglar kurup düzgün şekilde derdimi anlatıyorum ve ne çekeceğimi söylüyorum. O yüzden kişi buraya gel� diğinde hiçbir sürprizle karşılamıyor, konuştuklarımız bire bir gerçekleşiyor. Mehmet Turgut dendiği zaman eli hız� lı, mutlaka enteresan bir şeyle karşılaşa� caksın ve mutlu olacaksın gibi cümleler şekilleniyor insanların kafasında. Tabii bu da beni sevindiren bir yan. Bir fotoğ� rafın bir fotoğrafçıya ait olduğunu ren� ginden ya da tonunda anlamak çok zor� dur aslında. Herkes benim fotoğrafımı tonundan anladığını söylüyor ama be� nim fotoğraflarımın tonları birbirinden çok farklı farklı. Evet, sevdiğim bir kah� verengi ton var ama reklam çekimleri, moda çekimleri hepsi birbirinden farklı tonlar. İnsanların, bu Mehmet Turgut fotoğrafıdır dediği nokta bence ışık.

ğınız zamanda tarihte başarısız olan her ressam fotoğrafçı olma yolunda bir adım atmıştır. Çizemedikleri resimleri fotoğ� rafla hayata geçirmişlerdir. Fotoğrafla� rın bir kısmının düzenleme bir kısmının fotoğraf olması tamamen tercih. Mesela bugün canım düzenleme yapmak isterse bugün düzenleme yapıyorum, istemezse yapmıyorum. Bu bir gün kahve içmeyi istemek, bir gün viski içmeyi istemek gibi bir şey.

Sanat için çektiğim fotoğraflar evet, ama bir art director’un storyboardunu çizdiği bir iş benim iç dünyamı ne derece yan� sıtabilir ki? Bu, olsa olsa onun iç dünya� sıdır.

Bu aralar fotoğraflarınız sürekli olarak esinlenme konusunda eleştiriliyor. Bu konuda bir şeyler söylemek ister misiniz?

Profesyonellik sizin yaratıcılığınızı ne ölçüde etkiliyor? Çeşitliliği artırıcı mı, monotonluğa yönlendirici mi?

Çok rahat ayırabiliyorum aslında. Biri� si hobim, birisi işim gibi. Kendimi ifa� de ettiğim, “sanat fotoğrafı” olarak tabir ettiğimiz fotoğrafları çektiğimde hazır durumda oluyorum. Çünkü çeşitli işler işin sürekli fotoğraf çekmiş oluyorum. Fotoğraflarınızı iç dünyanızı yansıttığı- Arasında vakit olmuyor. Antrenmanımı nız bir tuval olarak mı görüyorsunuz? yapmış oluyorum.

46 dergisini çıkartmamın sebeplerim� den bir tanesi budur. Benim işlerim öz� Kendinizi yeteneksiz bir ressam olarak gün olmasaydı, Amerika Fotoğraf Fede� tanımlıyorsunuz. Fotoğraflarınızın bir rasyonu onur ödülünü alamazdım. Ozzy kısmının fotoğraf bir kısmının düzenle- Osbourne, Patricia Kaas fotoğraflarımı me olmasının sebebi de bu olabilir mi? albüm kapağı yapmazdı. Mantık çerçe� vesinde baktığınız zaman bunlar Aslında fotoğrafın çıkış noktası o. Baktı� 13 - 6GEN


imkansızdı. Üzücü olan bu tarz söylem� lerde bulunanların elinde fotoğraf maki� nası olması. Elinizde fotoğraf makinası tutuyorsanız, bir fotoğrafçı hakkında fikrinizi beyan edemezsiniz. Bence bu çok yanlı bir davranış olur. Bunun adı “ Niye ben orada değilim?” oluyor bence. O yüzden çok ciddiye almıyorum. Bun� lar ne benim hızımı ne de yolumu kese� bilir. Hatta sağ olsunlar, bu tarz negatif söylemlerde bulunanlar, “ Kimmiş Meh� met Turgut?” sorusunu güncel tutuyor� lar. Bu soruyu sorup önyargıyla siteme girenler kimin doğru, kimin yanlış oldu� ğunu açıkça görebiliyorlar. Ben bu yolla fotoğrafik anlamda çok kişinin kalbini kazandığımı düşünüyorum. Kendinizi çok yönlü, renkli bir insan olarak tanıtıyorsunuz ama fotoğraflarınızda hep bir siyahlık hakim. Bu konuda ne söylemek istersiniz? Haftanın kaç günü bu sabah çok iyi uyandım diye kalkıyorsunuz? Ortalama bir insan haftada 2-3 gün çok iyi uyan� dım diyor, diğer sabahlarda zor uya� nıyor ve kendini iyi hissetmiyor. Ben o 2-3 günle ilgilenmiyorum. Geriye kalan günler bana daha gerçekçi geliyor. Bir de herkes zaten fotoğrafta “iyinin” peşinde, iyi bir gün batımı, iyi bir manzara, gü� zel bir çocuk, güzel bir kadın... Bu yüz� den işin başından beri iyi yan beni çok cezbetmedi açıkçası. Ben işin karanlık tarafıyla uğraşmayı çok sevdim. Ama bu benim bütün işlerimin de karanlık

RÖPORTAJ

olduğu anlamına gelmiyor. Birçok ay� dınlık, ferah fotoğrafım da var. Sadece benim için özel fotoğraflarımda tercih ettiğim bir dil diyebilirim. Bir de Meh� met Turgut fotoğrafları “kanlı” hadisesi var. Aslında 20 fotoğrafım varsa belki 2 tanesi kan içeriyor. Ama kan çok belirle� yici bir obje olduğu için akıllarında kalı� yor. Akıllarında kaldığı içinde “Mehmet Turgut kan içeren fotoğraflar çekiyor” diyorlar. Aslında böyle bir şey yok. Dönem dönem photoshop kullanımınız eleştiriliyor, size göre bu eleştirilerin nedeni nedir? Bunu söyleyen birkaç arkadaşla karan� lık odaya girip photoshopta yaptıklarını karanlık odada ne kadarını yapabilecek� lerini test etmek isterdim. Sonuçta pho� toshop dediğiniz hadise karanlık oda temellerine göre yapılmış bir program. Onda yaptığınız her şeyi fotoğrafı basar� ken de yapabilirsiniz. Bir fotoğraf maki� nasının önüne balıkgözü bir lens taktığı� nız zaman oda bir müdahaledir. Lensin önüne bir renk ünitesi taktığınız zaman oda bir müdahaledir. Fotoğrafın kendi� si zaten başlı başına bir müdahale işidir. O yüzden de fotoğrafa müdahale edilir, edilmez gibi söylemler bana çok saçma geliyor.

6GEN - 14


RÖPORTAJ

"

Hayatım boyunca istemediğim hiçbir şeyi yapmadım, kimse de yaptıramadı.

15 - 6GEN

"


RÖPORTAJ

6GEN - 16


RÖPORTAJ

17 - 6GEN


RÖPORTAJ

6GEN - 18


RÖPORTAJ

19 - 6GEN


"

Rock’n Frame sergisini önümüzdeki aylarda Ankara ve İzmir’e de taşıyacağız.

RÖPORTAJ

"

6GEN - 20


RÖPORTAJ

21 - 6GEN


RÖPORTAJ

6GEN - 22


RÖPORTAJ

Bir fotoğrafı siyah-beyaz baskı yaparken iki ton açık mı pozlasam, bir ton açık mı diye düşündüğünüzde iki saniye bile o fotoğrafa müdahale anlamına geliyor. O yüzden fotoğrafa müdahale etme veya ne kadar müdahale edilebilir gibi tartış� malar bana çok komik geliyor. Siyah- be� yaz fotoğraftan renkli fotoğrafa geçildiği yıllarda bir takım gericiler demişler ki; “Renkli fotoğraf sanat fotoğrafı olmaz, fotoğraf dediğin siyah-beyaz olur.” Şim� di bunu söyleyenlere gülüyoruz. Şimdi digital için aynısını söylüyorlar. Bunu bir geçiş dönemi olarak düşünürsek, bu geçiş dönemini bizim kadar yaşayan bir ülke daha yoktur diye düşünüyorum. Bu düşüncelerde bence yersiz.

veya hala devam etmekte olan fark et� mez, Ozzy Osbourne, Metallica’ya kadar hepsinin olduğu bir sergi yaptım. Sergi çok ilgi gördü. O yüzden önümüzdeki aylarda Ankara ve İzmir’e de taşıyacağız. Bu kadar insanı sergiye getirebilmek bu ülke de zor bir hadise. Müzik ve fotoğra� fı bir araya getirdiğimiz için birçok insa� nın ilgisini çekebildiğimi düşünüyorum. Bu süreçte çektiğim Ozzy Osbourne’nun fotoğrafının albüm kapağı olacağını dü� şünmemiştim açıkçası. Çok şaşırmadım ama zamanlama iyi oldu. Biraz da şans tabiki. Fotoğrafını çektim, editleyip ken� disine gönderdim. Ve o arada da single çıkarıyordu. Fotoğrafı gördüğünde de bu single’ın kapağı budur deyip kullan� dı. Bu nedenle zamanlama ile ilgili bir Rock'n Frame serginiz için birçok ünlü şans bence. isimle çalışıp onları fotoğrafladınız. Sizin için hazırlık aşamalarında iz bırakan Fotoğraflarınızda kullandığınız makyaj "an(lar)" neydi? malzemelerini hazır mı alıyorsunuz yoksa fotoğrafta vermek istediğiniz etkiye Rock’n Frame son 10 senede çektiğim bağlı olarak kendiniz mi oluşturuyorsubütün rock müzisyenlerin fotoğrafların� nuz? dan yaptığım bir sergidir. 58 tane rock grubu ve bireysel yerli, yabancı rock Kullandığım hali hazırda bir airbrushım müzisyeni vardı. Bunların hepsinin yeri var. Belirli bir makyaj uzmanıyla çalış� bende farklı. Çünkü dinlediğim müzik mıyorum. Bir çok isimle çalışıyorum. tarzı, yaşadığım hayat onların yaşadıkla� Ne iş yapacaksak ona dair malzemeyi rı hayatla çok benzer. Çoğu da arkada� kendimiz alıp makyajla beraber oluştu� şım zaten. O yüzden bu sergiyi yapmam ruyoruz. gerekiyordu, zamanı gelmişti. En son Alice Cooper’ ı çektikten sonra ateşleyi� Özkan Uğur'u frankenstein, Funda Arar'ı ci oldu bende. Çoktandır aklımda olan vampir, Mert Fırat'ı kurt adam, Beyazıt bir projeydi. Ankara’da bulunduğum yıl� Öztürk’ü siyah konseptiyle çekmişsiniz. larda undergrand gruplardan, dağılmış Fotoğrafını çekeceğiniz kişilerden 23 - 6GEN


RÖPORTAJ

aldığınız elektrikle mi kimliğe büründü- dergi ve dergiye poz ve röportaj veren� rüyorsunuz? Yoksa karaktere en yakın ve lerde çok rahatlar. Çünkü biliyorlar ki en uzak kişilikleri mi seçiliyorsunuz? işin magazinsel bir durumu yok. Bir yer� lere manşet olsun diye fotoğraf çekmiyo� Birincisi, birini bir şey yapmanın beni ruz. Gerçekten konuya uygunsa konuk ne kadar heyecanlandırdığına bağlı. ediyoruz. Satış kaygısı olan biri Ayşen Bu çok belirleyici. İkincisi tabii tipog� Guruda’yı ya da Aydın Boysan’ı dergiye rafisinin de uyması gerekiyor. Özkan kapak yapmazdı. Ağabey’in tipografisi bence frankenstein çok uygundu. Ve çokta güzel oldu. Mert Uzun zamandan beri fotoğrafçılıkla uğFırat’ın kurt adam olması gibi. Çünkü raşıyorsunuz ama dergi fikri son dönemkemik yapısı, çene yapısı çok uygundu. lerde ortaya çıktı. Derginiz için gerekli alt Bu konuyla ilgili ekip çalışması da yapı� yapıyı oluşturduktan sonra mı çıkarmaya yoruz. Dergi için ayda bir kez yazarlar, karar verdiniz ya da kendinizi ifade etmoda editörleri, makyajcılar bir araya mek için miydi? gelip herkes konuyla ilgili fikrini söylü� yor. Çünkü ben konuyu belirlemiş olu� Ben zaten kendimi ifade ediyordum. yorum. Son 3-4 sayıdır onlarla beraber Dergiyi çıkarmadan önce yüzlerce fotoğ� yürütüyoruz. rafım vardı. Ve bunlar dünyanın birçok yerlerinde sergilendi, ödül aldı. Kendimi 46 adında bir dergi çıkarıyorsunuz, dergi ifade etmek için değil de bu ülke şartla� fikri nasıl gelişti? rında bir şeyleri göstermek anlamınday� dı. Dergi çıkarma fikri; benim çektiğim fo� toğrafları yayınlayacak mecra bulama� İleriki dönemlere yönelik projelerinizmamdan ve bu yersiz spekülasyonların den bahseder misiniz? önüne geçebilmek içindi. Kendim ve ekibimin rahatlaması gereken bir plat� Yakın dönemde Sevgili Yekta Kopan’ın formdu. Bir oyun alanına ihtiyacımız editörü olduğu “30” isminde bir kitap vardı ve 2 ayda bir yapabileceğimiz bir çıkacak. Üçleme kısa film projemiz var. platform yarattık kendimize. 8 sayıda Onları hayata geçireceğiz. 144 konseptli fotoğraf çekmişiz. Negatif düşünen insanların canı sıkıldı. Bizim hakkımızda pozitif düşünenlerin ya da bizden haberi olmayanların keyfi yerin� Mehmet TURGUT de. Artık hepsinin haberi var ve herkes zevkle dergiyi alıyor. Çünkü özgün bir www.mehmetturgut.com 6GEN - 24


RÖPORTAJ

"

Bizim ailede kimse kimseye bir şey öğretmez ama herkes kendi kendine, deneye deneye öğrenir.

25 - 6GEN

"


RÖPORTAJ

6GEN - 26


RÖPORTAJ

"

Fotoğrafçılık okuyan gençlere baktığımda, onları bir labirentin içinde kaybolmuş gibi görüyorum.

27 - 6GEN

"


RÖPORTAJ

"

Fotoğrafçılık estetik bir meslek gibi gözükse de her vücudun kaldırabileceği bir sorumluluk değildir.

"

6GEN - 28


RÖPORTAJ

29 - 6GEN


RÖPORTAJ

"

Fotoğrafa müdahale etme veya ne kadar müdahale edilebilir gibi tartışmalar bana çok komik geliyor.

"

6GEN - 30


RÖPORTAJ

31 - 6GEN


RÖPORTAJ

6GEN - 32


RÖPORTAJ

33 - 6GEN


RÖPORTAJ

6GEN - 34


RÖPORTAJ

35 - 6GEN


RÖPORTAJ

6GEN - 36


RÖPORTAJ

İrem KARACİN ~ iremkaracin@6gendergi.com

MİNE KASAPOĞLU Sporculuk yaşantısına 2 yaşında kayak ile başlayan Mine Hanım daha sonra snowboarda başlamış ve 2007’de Türkiye Şampiyonu olmuştur. Halen AKUT Kar Spor� ları Snowboard Antrenörü, aynı zamanda da Freestyle Snowboard Milli Takım antrenörlerindendir. Sizleri Olimpiyatları büyük bir başarı ile fotoğraflayan Mine Hanım ile yaptığımız keyifli röportajı okumaya davet ediyoruz.

37 - 6GEN


RÖPORTAJ

6GEN - 38


RÖPORTAJ

39 - 6GEN


RÖPORTAJ

6GEN - 40


RÖPORTAJ

İki yaşında kayak yapmaya başlamış, dokuz yaşında yatılı okula gitmiş, 16 yaşında ABD’ ye taşınmışsınız. Çok hareketli bir çocukluk- gençlik geçirdiğinizi görüyoruz. Bize o yıllardan ve fotoğrafın hayatınıza girişinden bahseder misiniz?

sevmesemde yarım bırakmadım, bitir� dim. Üniversite 2. sınıfın sonuna doğru felsefeye ilgi duymaya başladım ve çok severek, çok isteyerek ekonominin ya� nında felsefe de okumaya karar verdim. Felsefe okumak bana hayatta kalbimin sesini dinlemeyi öğretti ve fotoğrafçılığa Annem ve babamın ilk çocuğu olmam felsefe okumam sayesinde yöneldim. ve onların bana heyecanla hayatı bir an önce öğretme isteğinden doğan sebep� Olimpiyatları başarıyla fotoğraflayan biri lerle bazı şeyleri başkalarından erken olarak bize sporcu geçmişinizden bahseyaptım. İyi kötü beni bugün olduğum der misiniz? insan yaptı bu erkencilik. 13-14 yaşın� dayken evdeki fotoğraf albümlerini ka� 2 yaşından beri kayak yapıyorum. 15 rıştırıp en sevdiğim kareleri seçip saat� yaşındayken Türkiye Kayak ikincisi ol� lerce onlara bakıp hayaller kurduğumu dum ve Milli Takıma seçildim. 16 yaşın� hatırlıyorum. Gerçek anlamda fotoğraf da kayağı bırakıp snowboarda başladım. sanatı ile ilgilenmem ise 18 yaşında üni� 2006 ve 2009’da 3., 2008’de 2. ve 2007’de versitede başladı. İtiraf edeyim ki o za� Türkiye Şampiyonu oldum. 2009’a kadar mana kadar kullan-at makineler kulla� Milli Takım kadrosundaydım. Halen nıyordum. İlk fotoğraf makinem Pentax AKUT Kar Sporları Snowboard Antre� K1000 full manuel bir makineydi. Üni� nörü, aynı zamanda da Freestyle Snow� versitede zamanımın çoğunu karanlık board Milli Takım antrenörlerindenim. odada geçirmeye başladım. Farklı alanlarda aldığınız eğitimler ve Fotoğrafçılığa olan ilginizin dışında eko- sporcu kişiliğiniz fotoğrafçılığınızı nasıl nomi ve felsefe eğitimleri de almışsınız. etkiledi? Bu kadar güçlü alanlar arasından fotoğrafçılığı seçmenizde etkili olan nedir? Üniversite eğitimim sayesinde fotoğrafçı olmaya karar verdim. Paris'te fotoğraf� Üniversite'ye 16 yaşında başladım ve ne çılık okuyarak fotoğrafçılığı öğrenmeye yaptığımı kesinlikle bilmiyordum. Ak� başladım. Ama hala öğreniyorum, hala lımda ders yapmaktan başka herşey var� bilmediğim çok şey var. Her sene bir dı açıkcası. Etrafımdaki herkes ekonomi ikiworkshop’a katılıp kendimi geliştir� okuyordu, bende herhalde doğru olan meye devam ediyorum. Öğrenmek beni budur diye ekonomi okumaya başladım. hep çok heyecanlandırıyor. Hiç sevmeyerek. Ama başlamış oldum ve 41 - 6GEN


Sporculuğun insanın kişiliğini doğru� dan etkilediğine inanıyorum. Sporcular kendi ile barışık, insalara dünyaya açık, hayata pozitif bakabilen bireyler oluyor� lar. Ben de hayata sporcu gözüyle bak� maya çalışıyorum. Bugüne kadar ABD’ den Avrupa’ ya, Kuzey Afrika’ dan Uzakdoğu’ ya kadar birçok kıtada bulundunuz ve bir çok ülke gezdiniz. Farklı yerler ve kültürler tanımak hayata ve fotoğrafa bakış açınızı nasıl etkiledi? Gezmek hayatta bana en çok keyif veren şeylerden biri. Değişik yerler, insanlar görmek, bana ilham veriyor. Hem çok farklıyız, hem de çok benziyoruz birbi� rimize. Bu farklılıklar ve benzerlikleri gözlemlemek insanı 'globalleştiriyor'. Yaşadığım herşey gibi, farklı kültürler tanımış olmak da fotoğraflarıma ister is� temez yansıyor.

RÖPORTAJ

tün Olimpiyatlara gidip fotoğraf çek� meye karar verdim. Ondan beri 2004 Atina, 2006 Torino, 2008 Beijing, 2010 Vancouver, 2010 Singapore (Gençlik Olimpiyatları)’nda bulundum. Sırada 2012 Innsbruck Gençlik Olimpiyatları ve 2012 Londra var. Olimpiyatlarda farklı spor dallarını fotoğraflama şansınız oluyordur. Farklı spor dalları için farklı hazırlıklar yapıyor musunuz? Özellikle dikkat etmenizi gerektirecek durumlarla karşılaşıyor musunuz?

Eğer çektiğiniz sporun kurallarını, oyuncularını ve sahasını bilirseniz iyi fotoğraf karelerini çok daha rahat yaka� layabilirsiniz. Fotoğrafçı olmanın yanın� da taraftar da olabilirseniz, o heyecanı fotoğraflarınıza yansıtabilirsiniz. Olim� piyatlarda fotoğraf çekerken bir sürü farklı spor dalını tanıma fırsatı buldum. Anladım ki, kuralları biliyor ve sporcu� Olimpiyatlarda çektiğiniz fotoğraflar çok ları tanıyorsam her sporun taraftarı ola� ilgi gördü. Olimpiyat fotoğrafçılığı haya- biliyorum. Bir sürat pateni yarışında bile tınıza nasıl girdi? maksimum heyecan duyabiliyorum. Sporcu bir aileden geliyorum, küçük� lüğümden beri evimizde Olimpiyatlar büyük bir heyecanla izlenirdi. Üniver� siteden mezun olduktan bir sene sonra kendimi 2002 Salt Lake Olimpiyatları� nın organizasyon komitesinde in-house fotoğrafçı olarak buldum. Olimpiyat aşkım burada iyice kabardı ve elim� den geldiği kadar bundan sonraki bü�

Spor fotografçılığı her anı sürprizlerle dolu bir alan, bir anı kaçırırsanız telafisi olmayacak belki de bu anlamda işinizi kolaylaştıran fotoğraf makinası ve objektif tercihiniz nedir? Her an yanınızda olan ekipmanınız nedir?

6GEN - 42


RÖPORTAJ

"

Felsefe okumak bana hayatta kalbimin sesini dinlemeyi öğretti ve fotoğrafçılığa felsefe okumam sayesinde yöneldim

43 - 6GEN

"


RÖPORTAJ

6GEN - 44


RÖPORTAJ

45 - 6GEN


RÖPORTAJ

6GEN - 46


RÖPORTAJ

Hiçbirşey kaçırmak istemeyen bir spor fotoğrafçısının yanında bulunması ge� rekenler; • • • • •

Canon EOS 1D Mark IV Canon 85mm f/1.2 lens Canon 70-200mm f/2.8 L USM IS II zoom Canon 16-35mm f/2.8 zoom Canon 300mm f/2.8 L USM IS

yerine göre. Yeter ki fotoğraf kendine baktırsın. Birçok ülke gezdiniz, size en iyi görsel malzeme sunan hangi şehir oldu?

Çok klasik olacak belki ama herhalde Hindistan. O kadar farklı bir kültür ki, insanların kıyafetleri, renkler, sokakla� rın otantikliği. Başka bir gezegende gibi hissediyorsunuz kendinizi. Bu sebep� Fotoğraf çekerken kulanmaktan hoşlan- ten de görsel açıdan çok uyarıcı olu� dığınız bir teknik var mı? -uzun pozlama yor. İnsan ister istemez fotoğrafçı olur yada diyafram açıklığı gibi? Hindistan'da. Diyafram açmayı her fotoğrafçı gibi çok seviyorum. Arka plandaki renklerin fluğlaşıp birbirine girmesine bayılıyo� rum. "Bokeh" diyorlar bu hisse İngiliz� cede. Türkçesi komik oluyor biraz ama. Fotoğrafta belli bir kural ve amaç olmalı mı, bu konuda ne düşünüyorsunuz? Bana göre fotoğraf bir başkasına, "buna bak" demektir. Çektiğiniz ve gösterdi� ğiniz fotoğraf bir şekilde bakmaya değ� meli bence. Bir fotoğrafta olmazsa olmaz dediğiniz bir öğe var mı? Varsa nedir? İyi bir fotoğraf karesinin dört temel unsuru vardır. Bakış, ışık, komposiz� yon ve içerik. Ama bu unsurların hepsi ile oynanabilir. Olmazlarsa da olabilir 47 - 6GEN

Freelancer çalışmanızın ve bunu bayan olarak yapmanızın zorlukları ve kolaylıkları nelerdir? En çok zorlandığınız ve en keyif aldığınız çalışma neydi? Kadın olmanın hiçbir dezavantajını yaşamadım hayatta. Annem ve babam bize herzaman, "ne isterseniz olabilirsi� niz, yeterki yaptığınız işi sevin" derlerdi. Buna çok inandım. Freelance çalısma� nın faydalarını asıl şimdi çok görü� yorum çünkü 9 aylık bir bebeğim var ve ona sadece eşim ve ben bakıyoruz. Bebeğimi eşime teslim edip çekimlere gidip geliyorum, o uyuduğunda editle� rimi yapıyorum. Bir anne için gerçekten çok ideal bir iş. Apple da yer alma süreciniz nasıl gelişti? Apple tarafından da tasdiklenen başarınızdan sonra sizin için ne gibi değişiklikler oldu?


RÖPORTAJ

Apple çalışanları ile Torino Olimpiyat� larında karşılaştım ve yaptığım işler onların ilgilerini çekti. 2007'de beni ayın profesyönel fotoğrafçısı seçtiler. Türkiye'de oldukça ses getirdi tabi çün� kü dünya çapında bir haberdi. Biraz daha tanınmış oldum ama onun dışın� da benim için çok şey değişmedi, aynı yolda devam ettim hayatıma. Bir çok ünlü simayı fotoğraflama fırsatı yakalamışsınız,bu fotoğrafların çekiminde ilginç anılarınız oldu mu? Bizimle paylaşır mısınız?

Son olarak okuyucularımıza söylemek istedikleriniz nelerdir ? Beni takip edin! twitter.com/minekasapoglu

Mine KASAPOĞLU www.minekasapoglu.com

Salt Lake Olimpiyatlarının açılış se� remonisinde sahne arkası fotoğraflar çekmekle görevlendirilmiştim. Sting'i ilk gördügüm anı hiç unutamıyorum. Bomboş bir stadyumda sound check'ini yaparken sadece 20-30 kişi büyülenirce� sine Sting'i "Fragile" şarkısını söylerken dinledik. Hiç unutamam. Sizi ilerleyen günlerde ne tür projelerin içerisinde göreceğiz? Özellikle gerçekleştirmek istediğiniz bir projeniz var mı? Portre çekmeye yönelmek istiyorum. Anneliğin araya girmesinden dolayı şu sıralar projeler oldukça yavaş ilerliyor, ama ilerliyor. Bir seneyi aşkın bir za� mandır Vogue dergisi ile çalışıyorum. Orada görebilirsiniz. Ocak'ta Innsbruck Gençlik Kış Olimpiyatlarında Ağustos� ta ise Londra 2012'de fotoğraf çekiyor olacağım. 6GEN - 48


RÖPORTAJ

"

Bana göre fotoğraf bir başkasına, "buna bak" demektir

49 - 6GEN

"


RÖPORTAJ

6GEN - 50


RÖPORTAJ

51 - 6GEN


RÖPORTAJ

6GEN - 52


RÖPORTAJ

53 - 6GEN


RÖPORTAJ

6GEN - 54


RÖPORTAJ

"

Fotoğrafçı olmanın yanında taraftar da olabilirseniz, o heyecanı fotoğraflarınıza yansıtabilirsiniz

"

55 - 6GEN


RÖPORTAJ

6GEN - 56


RÖPORTAJ

57 - 6GEN


RÖPORTAJ

6GEN - 58


"

RÖPORTAJ

Yaşadığım herşey gibi, farklı kültürler tanımış olmak da fotoğraflarıma ister istemez yansıyor

"

59 - 6GEN


RÖPORTAJ

6GEN - 60


RÖPORTAJ

61 - 6GEN


RÖPORTAJ

6GEN - 62


RÖPORTAJ

63 - 6GEN


RÖPORTAJ

6GEN - 64


PORTFOLYO

65 - 6GEN

Osman ŞAHİN ~ in


nfo@6gendergi.com

PORTFOLYO

KEMAL KAMİL AKÇA

Fotoğraf ile üniversite yıllarında tanışan Ka� mil Bey, analog makinası ile 1996 yılı ve 1998 yılları arasında amatör çekimler yapmış, an� cak o yıllarda bir müzik grubunun gitaristli� ğini yaptığı için fazla vakit ayıramamıştır.

6GEN - 66


PORTFOLYO

Yıllar sonra 2006 yılında Photoshop kul� lanmayı da öğrenerek tekrar fotoğraf çekmeye başlayan Kamil Bey, Photoshop kullanımında halen kendini geliştirmek� tedir...

67 - 6GEN


PORTFOLYO

6GEN - 68


PORTFOLYO

69 - 6GEN


PORTFOLYO

Üç tane fotoğrafı, New York'ta fotoğ� raf üzerine masterı bulunan Prof.Katie Stern'in "Sanatsal Fotoğrafçılığa Giriş" isimli kitap yer almıştır.

6GEN - 70


PORTFOLYO

İtalyan e-magazin dergisinde ve Çin'de DPWORLD e-magazin dergi� sinde çalışmaları yayınlanmıştır.

71 - 6GEN


PORTFOLYO

6GEN - 72


PORTFOLYO

73 - 6GEN


PORTFOLYO

6GEN - 74


PORTFOLYO

75 - 6GEN


PORTFOLYO

6GEN - 76


PORTFOLYO

77 - 6GEN


PORTFOLYO

6GEN - 78


PORTFOLYO

79 - 6GEN


PORTFOLYO

6GEN - 80


PORTFOLYO

"

“Pek çok kişilere göre bu güzel bir başarı sayıl� sa da, ben bunları birer başarı olarak görmüyo� rum.”

“Asıl başarı zevk aldığınız şeyleri yap� maktır” “Fotoğrafı doğal haliyle sevmiyorum. Bu konuda da çalışmalarımdan dolayı eleştiriler alıyorum. Ama bu benim hayatım ve dünyaya bir defa ge� liyorum, bu sebeple de ne hoşuma gidiyorsa onu yapıyorum; başkalarının isteklerini değil...”

“Hayallerinizi kimsenin çalmasına izin vermeyin...”

"

Kemal Kamil AKÇA

81 - 6GEN


PORTFOLYO

6GEN - 82


PORTFOLYO

83 - 6GEN

Osman ŞAHİN ~ in


PORTFOLYO

nfo@6gendergi.com

SERVAN TURAN

Bu ayki diğer portfolyo ko� nuğumuz Servan TURAN. 2 yıldır fotoğrafla ilgilenen genç arkadaşımız Servan’ın esas mesleği profosyonel dansçı� lıktır. Beş yıldır Anadolu Ateşi grubunda dans etmektedir.

6GEN - 84


PORTFOLYO

Fotoğrafçılıkla ilgilenen bir arkadaşının, kendisini dans ederken çekmesiyle fotoğ� rafa olan ilgisini fark eden arkadaşımız, ilk maaşıyla Canon 400D almıştır. Şu an kullandığı makine ise Canon 50D’ dir.

85 - 6GEN


PORTFOLYO

6GEN - 86


PORTFOLYO

87 - 6GEN


PORTFOLYO

Akdeniz Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Fotoğraf bölümü 2. Sınıf öğrencisi olan arkadaşımız aynı za� manda Antalya’da başarılı bir fotoğ� rafçının yanında asistanlık yaparak fotoğrafçılık alanında kendisini geliş� tirmektedir. Servan TURAN www.servanturan.com www.facebook.com/servanturan

6GEN - 88


PORTFOLYO

89 - 6GEN


PORTFOLYO

6GEN - 90


PORTFOLYO

91 - 6GEN


PORTFOLYO

6GEN - 92


PORTFOLYO

93 - 6GEN


PORTFOLYO

İçimdeki fotoğraf çekme isteği her geçen gün artıyor, bu da beni daha çok çalışmaya yöneltiyor.

"

6GEN - 94

"


PORTFOLYO

95 - 6GEN


PORTFOLYO

6GEN - 96


PORTFOLYO

97 - 6GEN


PORTFOLYO

6GEN - 98


PORTFOLYO

"

Çok daha iyi işler başaracağıma inanıyorum. Genç olsam da fotoğrafa merak salmış herkesin önünde saygıyla eğiliyor ve bana desteği olan herkese sonsuz teşekkür ediyorum...

99 - 6GEN

"


PORTFOLYO

6GEN - 100


PORTFOLYO

Nihil

Yazar, fotoğrafçı, ressam, cerrahi alet koleksiyoncusu olan fotoğraf sanatçısı Nihil, alışılmışın dışında kompozisyonlara sahip çalışmaları ile bu ayki portfolyo konuğumuz.

101 - 6GEN

Osman ŞAHİN ~ in


nfo@6gendergi.com

PORTFOLYO

CAPTIF 6GEN - 102


PORTFOLYO

SAINT-CYANIDE 103 - 6GEN


PORTFOLYO

OBSECRATIO II 6GEN - 104


PORTFOLYO

SAINT-ANOEMA 105 - 6GEN


PORTFOLYO

LE CHANT DES AIGUILLES 6GEN - 106


PORTFOLYO

INNER SELF 107 - 6GEN

INCIS


SEUR

PORTFOLYO

HUMAN 6GEN - 108


PORTFOLYO

109 - 6GEN


PORTFOLYO

RECLUSION 6GEN - 110


PORTFOLYO

SPHERES 111 - 6GEN


PORTFOLYO

UNDERGROUND 6GEN - 112


PORTFOLYO

SOMA 113 - 6GEN


PORTFOLYO

"

Bu fotoğraflar eski dünya azizlerinin dindar görüntüleridir...

"

‘Cenin’ ( fransızcada Womb), karanlık mistik sez� gisel bir roman ve çeşitli fotoğraf türleriyle fotoğraf hileleri için bağlam olarak kullanılan imgesel bir evrendir. Yeraltı dünyasıdır, garip ve tehlikelidir. Harap yurtlar, yeraltı mezarları, terk edilmiş tıbbi yapıların sonsuz labirentidir. İnsanoğlu tüm yaşa� mını derin bir uykuya dalmış olarak harcar. Bu on� ların idealidir: kayıtsızlık ve boşluk. Fakat bazıları bir kaza sonucu uyanır... Bu fotoğraflar eski dünya azizlerinin dindar görüntüleridir; ilahi huzura er� mek için insani kimliklerini kaybetmiş olan işken� ceyle öldürülenler, cellatlar, uyuyanlar, hayalpe� restler, engizisyon mahkemesi üyeleri ve sofular... Nihil

6GEN - 114


BİZDEN

Bartan TUFAN ~ bertantufan@6gendergi.com

SONBAHAR - Bertan Tufan

115 - 6GEN


BİZDEN

Öyle bir karşıt mevsim ki sonbahar, hem özlemi hem huzuru yansıtabiliyor. Bazen oraya ait değilmişçesine hoyrat; bazen san� ki senmişçesine huzurlu... Yaprak hışırtılarının sesleri eşlik ediyor kimi zaman adımlara, sessizlikle birlikte bir melankoli kaplıyor her yanı. İçte bir hü� zün özlemden yana, içte bir huzur paylaşı� lan yalnızlık adına. Sen hiç sonbaharda hüzünlendin mi, sen hiç huzur buldun mu? Hayır mı? Sen bura� lara ait değilsin arkadaş; yaşamamışsın hiç. Baharın yeşilinde çiçeklerin renginde ken� dini kaybetmekten fazlası var sonbaharda. Sıradan bir mutluluktan daha derin. Çekimleri yaptığımız yer, şehir merkezine oldukça uzak olan üniversite kampüsü de kalabalıklığı ile hoyrat, sonbahar rüzgarı ile huzurlu olan bir yer. Aklınızda bambaşka şeyler tasarlayıp çıksanız da yola, sonbaha� rın bir anda benliğinizi kaplayan huzuru� nu ve özlemini hissettiğiniz andan itibaren hipnotize olmuş gibi bağlanıveriyorsunuz güzelliklerine. Farkına varmadan, yaprak� ların rengarenkliğinden gözleriniz kamaş� mış bir şekilde sonbaharı hissetmeye ve hissettiklerinizi fotoğraflarınıza yansıtmak üzere çekime başlıyorsunuz. Ve dolu dolu geçen bir kaç saatin sonunda doğanın size yaptığı çağrıyı duymuş ve dinlemiş olma� nın mutluluğu ile sonbahar havasından derin bir nefes daha çekip paylaşıyorsunuz fotoğraflarınızı tüm sonbahar severlerle... 6GEN - 116


BİZDEN

117 - 6GEN


BİZDEN

6GEN - 118


BİZDEN

119 - 6GEN


BİZDEN

6GEN - 120


BİZDEN

121 - 6GEN


BİZDEN

6GEN - 122


BİZDEN

123 - 6GEN


BİZDEN

6GEN - 124


BİZDEN

125 - 6GEN


BİZDEN

6GEN - 126


BİZDEN

127 - 6GEN


BİZDEN

6GEN - 128


TOPLULUKLAR

Fulya TEZER ~ fulyatezer@6gendergi.com

Eskişehir, Anadolu’da kültür ve sanatın başkenti. Üniversiteleri, senfoni orkestra� ları, tiyatroları, festivalleri, sergileri ve çağdaş insanlarıyla diğer Anadolu kentleri arasında farklı bir yeri var Eskişehir’in.. Sanatın farklı alanlarındaki oluşumlar, sivil toplum örgütleri, şehrin vizyonunu değiştiren, geliştiren bir misyona sahipler. 1995 yılında kurulan Eskişehir Fotoğraf Sanatı Derneği (EFSAD) de bu sivil toplum ör� gütlerinden biri. EFSAD 16 yıllık geçmişi ve kurumsallaşmış yapısı ile diğer örgüt� lere örnek teşkil edecek bir sivil toplum örgütü. EFSAD' DA FOTOĞRAF EĞİTİMLERİ Gönüllülük esasının vazgeçilmez olduğu EFSAD, Eskişehir’in sanatsal yaşamına farklı değerler katarak şehri sanatsal etkinliklerle buluşturmakta. Dünya çapında gerçekleştirdiği etkinlikler, sergiler, gösteriler ve seminerler ile fotoğrafa meraklı önemli bir kitlenin ortaya çıkmasında EFSAD’ın payı büyük. Bugüne kadar 2500’in üzerinde fotoğrafsevere eğitim veren EFSAD, her geçen gün değişen ve gelişen tek� nolojiye paralel olarak seminerlerini güncelliyor. Fotoğrafın sadece bir anı aracı olarak kullanılmasının yanında onun sanata ve yaşama kattığı değerler de bu se� minerler aracılığıyla katılımcılara aktarılıyor. 82. Dönem fotoğraf semineri verilen bu günlerde gerek teorik eğitim gerekse pratik eğitim katılımcılarının ilgisi doğ� rultusunda ve titizlikle veriliyor. Seminer sonrası her katılımcının proje yapması isteniyor, böylelikle katılımcıların teorik bilgilerini uygulayabilecekleri, kendilerini sınayabilecekleri bir ortam oluşturulmuş oluyor. EFSAD’ın seminer eğitmenlerinin yanı sıra uzman fotoğrafçılarından oluşan kadrolar ise seminer sonrası oluşturu� lan gruplarla ileri seviye fotoğraf eğitimi ve konu odaklı fotoğraf çekimi üzerinde çalışıyorlar. Gerçekleştirilen projeler sonunda gösteriler, sergiler ile fotoğrafların Eskişehirli sanatseverler ile paylaşımı sağlanıyor. CUMA AKŞAMI GÖSTERİLERİ VE FOTOMARATONLAR EFSAD, gelenekselleşmiş “Cuma Akşamı Gösterileri” ile yurt içi ve yurt dışından konusunda uzman fotoğrafçıları her Cuma misafir ediyor. Böylelikle hem ulusal hem de uluslararası fotoğraf tarzları, gelenekleri, biçimleri üyelerle paylaşılmış 129 - 6GEN


TOPLULUKLAR

farklı fotoğrafçıların fotoğraflarını görme fırsatı sağlanmış oluyor. Aynı zamanda kendini EFSAD’da yetiştirmiş ve proje üretmiş üyelerin fotoğraf çalışmaları da izle� yicilerle buluşuyor. 2012 Nisan ayında sekizincisi yapılacak olan Eskişehir Fotoğraf Haftası ile paneller, sergiler, fotoğraf gösterileri, workshoplar düzenlenerek, hem kente yeni bir heyacan ve nefes hem de katılımcılara vizyonlarını geliştirme fırsatı sağlanıyor. Hafta boyunca belirlenen bir konuda fotomaraton yarışması da düzen� lenerek, kent insanlarını fotoğraf çekmeye teşvik etmeyi amaçlıyor. ESKİŞEHİR’ DE 7 DEN 70 E FOTOĞRAF VAR Gerçekleştirdiği fotoğraf projeleri ile kentin görsel hafızasını oluşturma görevini üstlenen EFSAD, gelişen ve sürekli yenilenen kentin yüzünü belgeleyerek gelecek kuşaklara aktarmayı amaçlıyor. Çünkü EFSAD, bir sivil toplum örgütü olarak bel� gelemenin ve arşivin kentin tarihinde önemli bir yeri olduğunu biliyor. Fotoğrafla� rı EFSAD’dan yetişen üyeler gerçekleştiriyor. Ayrıca EFSAD, Eskişehir'de bulunan kurum ve kuruluşlarla ortak çalışarak, fotoğraf eğitimleri, fotoğraf çekim projeleri düzenliyor, İlköğretim öğrencilerine fotoğraf eğitimleri veriyor, Eskişehir'in ağaç zenginliği ve orman köyleri de fotoğraflanıyor. ULUSLAR ARASI ÇALIŞMALAR Geçtiğimiz yıl EFSAD alanında bir ilk sayılan Avrupa Birliği’nin Yaşam Boyu Öğ� renme projesi kapsamında bir AB projesi gerçekleştirdi. Proje kapsamında 20 AB vatandaşına Eskişehir'de bir hafta fotoğraf semineri verilerek, onların gözüyle Eskişehir’i belgelemeleri istendi. Proje sonunda katılımcıların fotoğrafları sergile� nerek, Eskişehirlilerle buluştu. Bu proje ile EFSAD sadece ulusal düzeyde değil, uluslararası platformlarda da eğitim verebileceğini, sergiler açabileceğini kanıtladı. Dernek olarak EFSAD’ın en büyük amaçlarından biri de üyelerinin ürettikleri kişi� sel projelerle farklı platformlarda yer almalarını sağlamak. Yönetim Kadrosu farklı meslek gruplarından oluşan EFSAD’da yönetim şu şekilde: Başkan; Gülbin Özdamar Akarçay, Başkan Yardımcısı; Birol Kayrak, Sayman; Ümit Özcan, Genel Sekreter; Alper Meranezlioğlu ve Üye; Mehmet Baysan’dan oluş� makta. Yedek üyeler ise şöyle: Can Tezol, Burak Karşit, Vural Ongun Sayın, Serhat Çatalorman, Alper Elitok (Yedek üyeler) 6GEN - 130


TOPLULUKLAR

CAN TEZOL 131 - 6GEN


TOPLULUKLAR

6GEN - 132


TOPLULUKLAR

EMRE DALAK 133 - 6GEN


TOPLULUKLAR

6GEN - 134


TOPLULUKLAR

VURAL SAYIN 135 - 6GEN


TOPLULUKLAR

6GEN - 136


TOPLULUKLAR

FATİH AYDIN 137 - 6GEN


TOPLULUKLAR

6GEN - 138


TOPLULUKLAR

YILMAZ BOLAT 139 - 6GEN


TOPLULUKLAR

6GEN - 140


TOPLULUKLAR

AYLA BAĞ 141 - 6GEN


TOPLULUKLAR

6GEN - 142


EĞİTİM

Büşra UĞUR ~ busraugur@6gendergi.com

PORTRE Fotoğraf konusunda iyi bir temel oluşturmak ve istediğimiz fotoğraf karelerini elde etmek için belli kavramları ve kuralları bilmek büyük önem taşır. Geçen sayıda fo� toğraf makinesinin temel unsurları olan objektif, diyafram ve enstantaneden bah� settik. Temel konuların anlatımına ileriki sayılarımızda devam edeceğiz. Biliyoruz ki teorik konular yararlı olmasının yanında biraz sıkıcıdır. Bizde okurlarımızı bu� naltmamak için bu sayımızda kavramsal konulara ara verelim istedik. Makineleri kapıp sokaklara çıkmak ve dilediğimiz portreleri yakalamak için koşuşturmak eğ� lenceli olur diye düşündük. Fotoğrafa ilgisi olan birçok kişi ilk olarak portre fotoğ� rafları ile ilgilidir. Fotoğrafa poz vermeyi sevenler kendi portre fotoğraflarını çektir� meye, fotoğraf çekmeyi sevenler ise etkileyici bir portre çekebilmeye ilgi duyarlar. İşte etkileyici portreler çekebilmek için küçük bilgiler ve ipuçlarından bahsedelim. Portre fotoğrafları fotoğrafın duygularla birleşimi gibidir. Modelin duyguları ile kendi duygularınızı birleştirir sunarsınız. Çektiğiniz fotoğraf da her izleyen de baş� ka duygular oluşturur. Modelin o anki yansımasından kişiliğini, kimliğini, duruşunu, duygularını, düşün� celerini kendi bakışınızla tanımlar, doğru ışık ve uygun bakış açısı ile kadraja et� kili bir şekilde yerleştirirsiniz. Bir portre fotoğrafı ile koca bir hayatı anlatmak ve estetik uyumu da yakalamak kolay değildir. Bu yüzden uygun teknikleri bilmek ve uygulamak daha kaliteli fotoğraflar çekmenize yardımcı olur. Modelinizi TANIYIN! Modelinizi iyi tanımlamanız onu iyi tanımanızla mümkün… Modeli doğru tanım� lamak ve anlatmak için önce onu tanımalı ve anlamalısınız. Modelinizi hem fiziksel hem psikolojik açıdan tanımalısınız. Fotoğrafa neler yansıtır, nasıl bakar, nasıl du� rur gibi daha birçok özelliğini bildiğiniz birinin bir anlık duygu ve düşüncelerini, karakteristik özelliklerini ya da hayatını tek bir kareyle anlatmak daha kolay olur. 143 - 6GEN


Uygun OBJEKTİF kullanın!

EĞİTİM

Uygun objektifi seçmek doğru bir başlangıç olacaktır. Portre fotoğrafı çekerken genelde 80-135mm odak uzunluğuna sahip dar açılı objektiflerin kullanımı uy� gun olur. Derinliğin ve perspektifin yansıtılması ve oranlama hatalarının olmaması için doğru objektif seçilmelidir. Odak uzunluğu çok uzun olan tela objektiflerin kullanımı alan derinliğinin kaybolmasına neden olur. Odak uzunluğu kısa olan geniş açılı objektiflerin kullanımı öndeki öğeleri abartarak büyüteceğinden pers� pektif bozukluğu oluşur. Kişinin yüzünün oranı bozulur ve burnu büyük başının arka tarafı küçük çıkar. Bazen bu deforme olmuş görüntülerle farklı tarzda kareler çekilmekte istenebilir. Fakat portre çekiminde teknik açıdan en ideali 80mm odak uzunluğuna sahip objektiflerdir. GÜN IŞIĞInı doğru kullanın! Güneş güçlü ve doğal bir ışık kaynağıdır ve doğru kullanılınca etkili fotoğraflar elde edilir. Sa� bahın erken saatleri ya da akşam gün batmadan bir iki saat öncesi güneş ışığının yumuşak geldiği ve fotoğraf çekmek için en uygun zamanlardır. Bu zamanlarda gü� neş ışınları sağdan ya da soldan yanal ışık olarak gelecek modelin yüzünün bir kısmını aydınlık, bir kısmını karanlıkta bırakarak hoş bir görüntü elde edilir. Ayrıca bu ışık yumuşak kıvrımların olduğu bir doku oluşturacaktır. Çok güneşli havada veya öğle saatlerinde dışarıda çekim yapılmaması gerekir.Bu zamanlarda dışarıda portre fotoğrafı çekmek tercih edilmez. Güneş tepeden vur� duğunda hem bazı detaylar kaybolur hem de saç, kaş ve burunun yüzde oluşturdu� ğu kötü gölgelere neden olur. Ayrıca güneş modelin yüzüne dik geldiği zaman mo� delimiz gözlerini kısar, yüzünü buruşturur ve istenen pozları yakalamak zorlaşır. 6GEN - 144


EĞİTİM

Güneş ışığının arkadan gelmesi yanlış olarak bilinir fakat her zaman yanlış değildir. Işık hiçbir zaman arkadan gelmez gibi genel bir kural olmasına rağmen bazen fark� lı tarzda fotoğraflar çekmek için ters ışık tercih edilir. Güneş modelin arkasından yansıdığında model siluet olarak çıkabilir. Böyle siluet fotoğrafları ile farklı tarzda güzel anlatımlar oluşabilir. Güneş varken de flaş kullanabilirsiniz. Mo� delinizi günbatımı manzarasıyla çekmek is� tediğinizde pozlamayı modele göre yaparsa� nız gökyüzü patlayacaktır. Ya da pozlamayı gökyüzüne göre yaptığınız da modeliniz si� luet olarak kalacaktır. Bu durumda pozlama� yı gökyüzüne göre yapıp gökyüzünün patla� masını önlemiş, flaş ışığı ile de modelinizi öne çıkarmış ve yüzünün karanlık çıkmasını engellemiş olursunuz. Işığı doğru YANSITIN! Kapalı alanlarda flaş kulla� nılması gerektiğinde flaşı doğru yansıtmazsanız vur� gu yapmak istediğiniz alan� lar karanlıkta kalabilir veya aşırı ışık patlamaları olabi� lir. Flaşın kişiye direk yansıt� mak sert cephe aydınlaması oluşturur. Bu durum hem modeli rahatsız eder ve du� ruşunu etkiler hem de ter� cih edilmeyen bir görüntü oluşturur. Bu yüzden flaş ile aydınlatma yapılırken tepe flaşını kişiye direk değil tavana yansıtarak kullanmak ışığı dengeli dağıtacak ve yumuşak gelmesini sağla� yacak. 145 - 6GEN


Model ile olan UZAKLIĞA dikkat!

EĞİTİM

Modele çok yaklaşarak çekim yapmak yaygın olsa da doğru değildir. Modelin do� ğallığının yansıması için makinenin olabildiğince modele uzak olması tercih edi� lir. Makineyi modelden biraz uzaklaştırıp odak uzunluğunu artırırsanız modeliniz daha rahat olacak ve doğal ifadesini yansıtacaktır. Objektifinizi GÖZe odaklayın! Portre fotoğrafçılığında netleme kişinin göz bebeklerine yapılmalıdır.

6GEN - 146


EĞİTİM

GÖZ HİZASIndan çekin! Portre fotoğrafı çekerken göz hizasından çekim yapın. Göz hizasına kadar eğilin ve çekimlerini bu seviyeden yapın. Böylece herkes modelin yüzüne odaklanır. Göz hi� zasında çekmek teknik açıdan doğru olsa da eğer başka odak noktaları yakalamak istiyorsanız farklı hizalardan da çekim yapayı deneyebilirsiniz. Farklı hizalardan da çok etkili kareler oluşabilir. Göğüs-bel arası bir hizada çekim yaparsanız modelin sadece yüzüne değil bütün olarak kendisine odak oluşturabileceğinizi atlamayalım.

Öteki OBJELERi fotoğrafa dahil edin! Modelin yanında başka objeleri uygun şekilde fotoğrafa dahil etmek görselliği ar� tıracaktır. O zaman ilgi merkezini dağıtmış olacaksınız ama bununla birlikte başka bir ilgi merkezi yaratmış olacaksınız. Bu durum her zaman portrenizi güçlendir� mez, bazen zayıflatır. İlgi merkezini dağıtarak çok fazla risk almış oluyorsunuz fa� kat bunu yaparsanız (bütün fotoğraflarda değil, bazılarında) fotoğrafın içine bir öykü koyuyor ve bir hikaye de yaratmış oluyorsunuz. 147 - 6GEN


EĞİTİM

İnsanları MEKANlarla tanımlayın! Modelinizin sürekli uğraştığı bir iş ya da çok sevdiği, sürekli gittiği bir yer ile ta� nımlıyorsanız modelinizi bu tanımlamaya uygun bir mekanda fotoğraflayınız. Bir kişiyi fotoğraflarken insan ve mekan ilişkisi kurmak anlatımı güçlendirir.

6GEN - 148


EĞİTİM

Fonu SADELEŞTİRİN! Daha sade bir arka plan tercih edin. Arka plan ve modeliniz arasını ayırmak, dik� katleri modelinizin üzerine çeker. Bunu yapmak için öncelikle arka planda bulunan dikkat dağıtıcı öğeleri ortadan kaldırın. Makinenizin diyafram ayarını (f-stop) en düşük seviyede tutup (f/2.8 ya da buna en yakın durağa) ışığın yoğunluğuna göre enstantaneyi değişken kullanın. Böylece arka plan bulanıklaşır hem sadelik sağla� nır hem de model ve arka plan arasında derinlik oluşur.

149 - 6GEN


EĞİTİM

UFUK ÇİZGİSİne dikkat! Ufuk çizgisinin modelinizi kesmesini önleyin. Kompozisyonda önemli bir yeri yok� sa kadrajdan çıkartın. Fotoğraflarınızı çekerken bu ipucunun da aklınızda bulun� masında yarar var. Ufuk çizgisini tamamen kadrajdan çıkartabilir ya da daha önce� den bahsettiğimiz 1/3 kuralına göre kadrajın alt-üst bölümüne yerleştirebilirsiniz.

Mesela yukarıdaki fotoğrafta fark edilemeyen ufak rahatsızlık ufuk çizgisinin kafa� yı kesmesinden kaynaklanıyor(olabilir). Başın üstünü KESİN! Birçok kişinin yaptığı hata portre fotoğraflarında kafanın üstünde çok fazla alan bırakmak oluyor. Kafanın üst kısmını keser ya da daha az boşluk bırakırsanız port� re fotoğraflarınız inanın daha etkileyici olacak. Modelinizin gözlerini kadrajın üst 1/3'lük kısmına yerleştirdiğinizde etkileyici portre fotoğrafları çekmeye başladınız demektir. 6GEN - 150


EĞİTİM

Böylece portre fotoğrafı çekebilmek için bilinmesi gereken önemli noktalardan bahsetmiş olduk. Bu ipuçlarını öğrenip uygularsanız gayet başarılı, etkili, teknik anlamda doğru portre fotoğrafları çekebilirsiniz. Ayrıca kuralları öğrenmek insanın kendi tarzını oluşturabilmesi ve gerektiğinde o kuralı yıkabilmesi için de faydalıdır. Kısacası onca kuraldan bahsettikten sonra bu kuralları yıkabileceğinizi de söylemek istiyorum. Özellikle portre fotoğrafçılığında fark yaratabilmek için özgür olmalısınız ve modelimizin ifadesinde anlatmak istediğimiz duyguyu yakalayınca özgürce deklanşöre ba� sabilmelisiniz. Küçük teknik hatalar olsa da kişileri içinizden geldiği gibi fotoğraflamak daha özgün ve farklı tarzda fotoğraflar elde etmenizi sağlar. Kısa zamanda istediğiniz ka� relere ulaşmak anlatmak istediğiniz duygula� rı doğru aktarmak için bol bol çekim yapın, başka başka hayatlara tanık olun… Makine� leri kapıp sokaklara çıkın ve dilediğiniz port� releri yakalayın. Çalışmalarıyla destek olan arkadaşlarımız Berat GÜNER, Hande BÜYÜKKEMAHLI ve Bertan TUFAN’a sonsuz teşekkürler. 151 - 6GEN




Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.