Arkitera Mimarlık Veritabanı ve AMV Genç Mimar Ödülü Ana Spansoru Arkitera Architecture Dotabese and AMV Young Architect Aword Program Main Spansor
GENÇ ÇiZGiLER 2006 YOUNG LINES 2006
GENÇ ÇiZGiLER 2006 YOUNG LINES 2006 AMV Genç Mimar Ödülü AMV Young Architect Award Tülin Hadi 1 Cem ilhan
Editör: Şebnem Şoher Yayıncı: Arkilere
Mimarlık Merkezi
Grafik Tasarım: Ferdo Oğuz Baskı:
MAS Motboocılık A.Ş.
Çeviren/er: Çağrı Ekiz, Lory Zokor Düzelti: Valerie Needhom, Bahar Siber
istanbul,
2006
Yayıncı: Arkitero Mimarlık Merkezi© Arkilere Bilişim Hizmetleri Tic.
A.Ş.
Cemi/ Topuzlu Cad. iş Bankası Blokları AB Dalyon T:
34 726
istanbul
+90 216 355 07 22
Matbaa: Mos Motboocılık Son. "' Tic.
A.Ş.
Dereboyu Cod. Zoğro iş Merkezi B Blok No. 1 Mos/ok
T:
34398
+90 212 285
ll
istanbul
96
Tüm hakları saklıdır. ISBN:
975 - 8970- 02- X
EdHor: Şebnem Şoher Publisher: Ark ıtera Architecture Center Graphic Design: Ferdo Oğuz Print House:
MAS Motboocılık A.Ş.
Translotors: Çağrı Ekiz, Lory
Zokor
Redoction: Volerie Needhom, Bahar Siber
Istanbul,
2006
:CArkıtera Archıtecture Center All rights reserved ISBN:
975 - 8970 - 02 - X
� <
�
< o
8
Kale Grubu Sunuşu
10
Arkitera ve AMV Hakkında ömer Yılmaz
12
AMV "Genç Mimarlar Ödülü 2006" değerlendirme çalışmaları hakkında .. Ziya Tanalı AMV " Young Architects' Award 2006", concerning the evaluation processes ... Ziya Tanalı
16
Genç Mirnar Ödülü Hakkında: AMV, genç•, mimar, ödül Boğaçhan Dündaralp About The Young Architect Award: AMV, young•, architect, prize Boğaçhan Dündaralp
20
Tülin Hadi 1 Cem llhan Tulin Hadi 1 Cem llhan
22
Camden Lock Market 1987 Camden Lock Market 1987
Kale Group Presentation About Arkitera and AMV ümer Yilmaz
26
Bosna Hersek Anıtı 1995 Bosnia Herzegovına Memorial 1995
30
Çuhadaroğlu Yapı 2000 Fuar Standı 2000 Çuhadaroğlu Yapı 2000 Exhibition Stand 2000
34
2004 Atina Olimpiyat Oyunları Için Geçici Strüktürler 2002 Ternporary Structures for 2004 Athens Olympic Games 2002
42
Büyük Mısır Müzesi Uluslararası Mimari Yarışma Projesi 2002 The Grand Museum of Egypt International Architectural Competition Project 2002
48
lzmir Konak Belediyesi Yeşilyurt Spor Kompleksi Mimari Yarışma Projesi 2003 The Konak Municipality of lzmir Yesilyurt Sports Complex Architectural Competition Project 2003
56
Plug and Play 2003 Plug and Play 2003
lJJ a
62
ODTÜ KKTC Kampüsü Yönetim, Kütüphane, BIM Binaları 2003 METU TRNC Campus Administartion, Library, IAC Buildings 2003
70
Darıca'da Haftasonu Evi 2005 Weekend House in Darıca 2005
74
Istanbul Deniz Müzesi Ulusal Mimari Yarışma Projesi 2005 Istanbul Maritime Museum National Architectural Competıtion Proıect 2005
·-.....
82
ODTÜ Teknokent SATGEB-2 Kompleksi 2005 METU Technocity SATGEB-2 Complex 2005
88
Siemens Sosyal Merkezi 2005-2006 Siemens Social Center 2005-2006
94
ODTÜ KKTC Mühendislik Programları Eğitim Laboratuarları 2006 METU TRNC Educational Laboratories for Engineering Programs 2006
(.) 0:: lJJ
-J
·-.....
� <
� ·-.....
100
Tülin Hadi ve Cem ilhan'la Söyleşi Aykut Köksal lnterview with Tulin Hadi and Cem ilhan. Aykut Köksal
118
Ödüle Aday 10 Genç Mimar 10 Young Architect Nominees for the Prize
120
Cem Altınöz 1 Enis Öncüoğlu-Arcadium Alışveriş Merkezi 2002 Cem Allınöz 1 Enis Öncüoğlu- Arcadium Shopping Gentre 2002
124
Bahadır Başaran- Aviva Iş Merkezi 2006 Bahadır Başaran - Aviva Business Gentre 2006
128
Alper Erden Engiz- Royal Wings Otel 2003 Alper Erden Engiz -Royal Wings Hotel 2003
132
Mert Eyiler-"Yer"in Izini Sürmek 2005 Mert Eyiler-Tracing the "Piace" 2005
136
Yeşim Hatırlı-Yavuz iş Merkezi 2004 Yeşim Hatıri ı -Yavuz Business Center 2004
140
Timur Kayserilioğlu - Borçelik Yemekhane ve Ek Ofis Binası 2003 Timur Kayserilioğlu - Borçelik Cafeteria and Additicnal Office Building 2003
144
Nurbin Paker Kahvecioğlu-Antalya Büyükşehir Belediyesi Hizmet Binası Mimari Projesi 2006 Nurbin Paker Kahvecioğlu - Architectural Project of Antalya Metropolitan Municipality Service Building 2006
148
Aynur Tozan Karaoğlu-Yakın Doğu Üniversitesi Büyük Kütüphane Binası 2005 Aynur Tozan Karaoğlu-Near East University Grand Library Building 2005
152
Kerem Yazgan-Knauf Evi 2006 Kerem Yazgan - Knauf House 2006
156
Ahmet Yılmaz- Tophane'de Ofis ve Kafeterya 2005 Ahmet Yılmaz- Office and Cafeteria in Tophane 2005
160
Fotoğraf dizini Photography Index
Kale Grubu Sunuşu Zeynep Bodur Okyay,
Kale Grubu Şirketleri, icra Kurulu Başkam
Mimarlık, kültürün olduğu kadar toplumsal ve ekonomik kalkınmanın da öğelerinden biridir ve yaşam çevreleri sunarak insan yaşamında belirleyici bir rol oynar. Kuşaklar boyunca kalıcı bir konuma ve etkiye sahiptir. Doğal ve tarihsel çevrelerle birlikte mimarl ı k mirasımızı korumakla iş bitmiyor. Aslolan mimarlık varlığımızı artırmak, mimarlığı sürekli göz önünde tutup geliştirmek. Türkiye yalnız geçmiş mimarlık mirası ile övünmekle yetinmemeli, çağdaş ve nitelikli yeni mimarl ı k değerlerini yaratmak zorundadır. Bugünün yetkin mimarl ı k örneklerini geleceğe bırakılan miras olarak değerlendirilmeliyiz. <D
g N C/) w z :::; " z ::ı o >-
<D o o N a:: w --'
(3 N o o z w
Mimarlık yalnızca "'eylem"in tan ımladığı bir alan değildir. Tartışılması, tanımının anlaşılır bir çerçeveye oturtulması için yapılan çalışmalar, yöntemlerinin ve araçlarının tartışılarak ya da uygulanarak soruşturulması, değerlendirme ve eleştirme mekanizmalarının yapılandırılması, bir birikim oluşturulması gerekmektedir. AMV Genç Mimar Ödülü üç yıl önce "genç mimarlarımızın mesleki birikiminin tanılılmasını ve dolayısıyla teşvik edilmesini amaçlarken, diğer yandan Türkiye'de mimarlık mesleğini ve kültürünü gündeme taşımayı" hedefleyerek yola çıktı. Mimarlık üretim pratiğini başarıyla uygulayan genç mimarlarımızın işlerine yönelik ödül ile, dünyayı biçimlendirmenin kaçınılmaz araçları olarak çağdaş tasarım pratiklerinin önemini vurgulamayı, yenilikçi tasarımları, ufuk açıcı gelişmeleri toplumla paylaşmayı amaçlıyoruz. Sürekliliğini sağlamak ise sorumluluğumuzun bir gereği olarak düşünülmelidir.
"
AMV Genç Mimar Ödülü'nü bu yıl kazanan Tülin Hadi ve Cem ilhan'ı içtenlikle kutlarken, bu ödüle katılan diğer genç mimarlarımızın nitelikli çalışmaları n ı n devamını diliyoruz. Arkitera Mimarl ı k Merkezi'ne, Seçici Kurulumuzun değerli üyelerine ve emeği geçen herkese teşekkürlerimizi sunuyoruz.
Kale Group Presentation Zeynep Bodur Okyay, Kale Group. Cluurpersmı nftlıe Executire Bnw·d Architecture is an element of social and economical development as much as cultural. lt pessesses a defınitive role in human life preseniing habitats. lt has a stable position and effect through generations. lt is not enough to protect architectural heritage together with natural and histerical environments. lt is crucial to increase our architectural assets, to highlight architecture and to develop it. Turkey should not content itself with the pride of the architectural heritage, but it is obliged to ereale modern and qualified architectural values. We should consider today's competeni architectural examples as heritages for the future. Architecture is not an area defıned only by "building". lt needs to be discussed, to be studied in order to have a comprehensive definition, to be investigated for its method and its media, its evaluation and critique mechanisms need to be constructed, and finally it needs to build experience. AMV Young Architect Award came out three years ago with the objective of "bringing into light the metier and culture of architecture in Turkey while introducing and promoting the experience of the young architects". With an award for projects of the young architects that use successfully the architectural production practices, we want to emphasize the importance of modern design practices as inevitable media of shaping the world, to share with the society innovative designs and developments that expand our horizons. To establish continuity should be regarded as a must of our responsibility. We congratulate Tülin Hadi and Cem i lhan who won the AMV Young Architect Award and we wish other participants to continue their qualified studies. We than k Arkitera Center of Architecture, members of our
electoral commitee and everybody who worked for this award.
A MV Genç Mimar Ödülü 2006 Ömer Yilmaz 2000 yılında basit bir fikirle ortaya çıkan Arkitera geçen altı yılda kurumsallaşma yolunda önemli adımlar attı. Arkitera Mimarlık Merkezi adının kullanımı, kurumun tarihçesinde oldukça önemliydi. Bu adlandırmanın kullanım kararının hemen ardından taşıdığı sorumluluğun ağırlığı ile pek çok alanda atılan adımlar defalarca sorguland ı . Arkitera Mimarlık Merkezi hala bir sivil girişim olarak yaptığı projelerini ticari çalışmaları ile destekleyen v e Türkiye için biricikliğini koruyan bir oluşum durumunda. Bir mimarlık merkezi olmanın gereklerini merkezi ya da yerel yönetim desteği olmaksızın yapmaya çalışmak; hiçbir koşulda içinde bulunulan durumun zorluğunu dışarıya hissettirmemek; aynı zamanda bu işi sürdürülebilir olarak gerçekleştirmek; böyle bir denemeye girişmeden hedefe ulaşmanın ne kadar zor olabileceğini tahmin etmek zor. "" o o N
(/) w z :::; (_') z ::ı o >-
"" o o N
a:: w -'
Ödülller kuşkusuz, bir mimarlık merkezi olmayı hedefiernenin önemli işlerinden birisi. Arkitera Mimarlık Merkezi, teşvik edici özellikleri ile daha nitelikli bir fiziksel ortama ulaşmanın bu önemli araçlarına inancın ı dağıttığı ödüller ile gösteriyor. Işte bu ödüllerden birisi ve ilki genç mimarların teşvik edilmesi amacıyla 2004 yılında ilki verilen Genç Mimar Ödülü. Bir mimarl ı k merkezi olmayı hedefiernenin zorlukların ı genç çalışma ekibi ile dengeleyen genç Arkitera'nı n verdiği ilk ödülün genç mimarları teşvik etmek amacıyla verilmesi bir rastlantı değildi elbette.
(3
Bir ödülün oluşumu kişisel çabalar ile gerçekleşebiliyor. Genç Mimar Ödülü fikri AMV danışma kurulu üyeleri
(3.
Aydan Balamir, ihsan Bilgin, Aykut Köksal, Uğur Tanyeli ve Belkıs Uluoğlu'nun da katıldığı toplantılarda yoğruldu.
N
<> z w (_')
Aynı danışma kurulu ilk döneminde ödülün seçici kurul organını da yürüttü. Bu ödül döneminde ise ödülün seçici kurul üyelikleri Kaya Arıkoğlu, Kerem Erginoğlu, Ömer Kan ı pak, Ziya Tanalı ve Semra Uygur tarafından yapıldı. Zamanlarını seçici kurul çalışmalarına ayırmaktan çekinmeyen ve hiçbir karşılık beklemeksizin bu görevi kabul eden tüm mimarlara bir kez daha teşekkür ederiz. Her zaman mimarların yanında olan Kale Grubu AMV'nin fikir aşamasından başlayarak bugüne kadar maddi ve manevi olarak yine yanımızdayd ı . Bu işbirliğinin oluşmasında ve yürütülmesinde yoğun emeği olan başta lcra Kurulu Başkanı Zeynep Bodur Okyay olmak üzere Kale Grubu Kurumsal Iletişim Müdürü Asiye Bodur ve çalışma arkadaşları Pelin Özgen ile Yeşim Bilgi'ye ve Kale Grubuna teşekkürü borç biliyoruz.
AMV Young Architect Award 2006 Ömer Y1/maz Arkitera, which started out with a simple idea in the year 2000, has taken significant steps over the pası six years towards becoming an institution . Using the name "Arkitera Architecture Gentre" was very important for the history of the institution. Once the decision to use this name was made, various enterprises made in many areas were questioned time and time again with the weight of responsibility the name carried. Arkitera Architecture Gentre continues to be a unique organization supporting projects carried out as civil enterprises with commercial works. lt is hard to estimate how difficult it is trying to meet the requirements of being an architecture centre without any support from the central or local government, carrying out the work in a sustainable way without letting the outside world know about the difficulty of the situation, and how hard it will be to reach the goal without attempting such a trial. Giving awards is no doubt one of the major activities of aiming to be an architecture centre. By giving awards, Arkitera Architecture Gentre shows that it believes that these awards act as an important incentive to attain physical surroundings of a higher quality. One of these prizes, and indeed the fırst of them, is the Young Architect Award, first awarded in 2004 with the aim of encouraging young architects. lt was of course no coincidence that the first award of the young Arkitera, balaneing the difficulties of aiming to be an architecture centre with the young working team, was given to encourage young architects. The constitution of a prize can be realized by personal efforts. The idea of the young Architect Award sprung from the meetings also attended by AMV advisory commitlee members Aydan Balamir, ihsan Bilgin, Aykut Köksal, Uğur Tanyeli and Belkıs Uluoğlu. The same advisory commitlee also ran the selection commitlee organ in the first term. For this term of the award, the selection commitlee members were Kaya Arıkoğlu, Kerem Erginoğlu, Ömer Kanıpak, Ziya Tanalı and Semra Uygur. We would !ike to give our thanks once more to all the architects agreeing to be part of the selection commitlee and so generously giving their time to perform this duty. The Kale Group which always gives countenance to architects has been supporting us both materially and morally since the very early stages of the development of the AMV. We are thankful faremost to Zeynep Bodur Okyay, Kale Group, Ghairperson of the Executive Board, Asiye Bodur, Kale Group Director of lnstitutional Relations and her colleagues Pelin Özgen and Yeşim Bilgi and to Kale Group for !heir labor in establishing and sustaining this partnership.
11
A MV "Genç Mimarlar Ödülü 2006" değerlendirme çaltşmalan hakktnda ... M. Ziya Tanalt Dünya değişiyor; değişecek de . . . Her şey değişip, dönüşüp duruyor. Bu değişimin içinde biz olalım ya da olmayalım fark etmiyor. Dünya denen gezegen, amacına ulaşmak için bizi inandıramasa bile gidip, bir başkasını kandırıp onu kullan ıyor. Mutlaka ama mutlaka kullanacak birini buluyor! Bu aracıların kimi kaybolup gidiyor, kimi de efendisinin ondan istediği dönüşümde sahiden pay sahibi oluyor, değişime katkıda bulunuyor. Bu değişime de "gelişim" diyoruz sanırım . . . B u gelişim denen şey ise her defasında, taşı taşın üstüne koyarken ortaya çıkan bir "ara renk", sırası geldiğinde algılanan bir "eşik"ten başka bir şey değil aslında . . . Ben burada yerelden, geleneksellikten ya da coğrafyalara özgü deneyimlerden değil, insanlığın evriminden, evrensel deneyimlerin vard ığı maksima'lardan söz ediyorum . . . <D
8 N
C/) w z :::;
(9 z ::ı o >-
<D o o N
cı: w ...J
(3 N o
<.> z w (9
Kalıcı değişimleri yaşayıp yaşatan kişi d e nereden yola çıkmış olursa olsun, yaptıklarını ve inandıkların ı kişiselleştirme başarısını gösterebilmiş, kendine benzetebi/miş , daldan dala atlamak yerine izlenebilir bir kişiliği ortaya koyabilmiş, çağlar boyunca "sahici" denilebilecek bir alanda volta atan, nesnenin ardma duyarliliklaniiçerikleri yerleştirmede başarıl ı ; gördüklerini, yaşadıklarını içselleştirebilen, insancii/aştirabilen/er arasından çıkıyor.
Ancak önemli bir ayrıntı daha var. O da, yaptıklarını düşünceyle sınayabilme becerisi. .. Eğer, yaparken düşünmüyor, düşünürken yapmıyorsan ız, bu tür bir varlı k olmaktan umudunuzu kesmeniz gerekiyor. Her düşünürken yapanın, her yaparken düşünenin böyle bir üst-çizgi yakalayabilme olasılığı yok, ama her üst- çizgi yakalayabilmiş olanlarda bu etik nitelikler hemen öne çıkıyor. Erken günlerinde bu bahçelerde dolaşmaya, oynamaya merak salmış meslektaşlarıma da "Genç Mimar" diyorum ben aslında . . N e aradığını bilmese bile, aramasını bilen, bunu yapabilmek için o güne kadar yapılanlara göz gezdiren, göz gezdirmenin izleri kendi yapt1ğ1 işlerden henüz silinmemiş olsa bile, kişiliğini pazarlamak yerine, yaptıkları hakkında kaygıları olduğunu hissettiren ve
de bundan sonra yaşarken nasıl ayakta duracağını belli eden bir insan, yaşı kaç olursa olsun "genç" tanı m ı n ı hak ediyor bana göre . . . "Genç" tanımını böyle kabulleniyorum a m a b i r kere daha, "Mimar kim?", "Genç mimar k i m günümüzde?" diye sormak geliyor içimden kendi kendime. Çok kişiye, çok çeşitli işler yapanlara mimar denilebiliyor . . . Yapı zanaatı ile uğraşanlara, bir ekmek kapısı olarak algılayanları da içine alan gruba, yaptığ ı işi saygınlık kazanmak için yapanlara, yaptıklarının "çok iyi" olduğunu zanneden ya da tersini düşünenlere, bu işi heykelcilik zannedilenlere ve daha pek çağuna da eğitimini almış olması nedeniyle mimar dendiğini hepimiz biliyoruz.
A bout A MV's e va/vation projects for the "Young A rchitects ' Award" M. Ziya Tanalt The world is changing and it will continue to do so. Everything keeps changing, transforming. lt does not make any difference whether or not we are part of this change. If the planet called Earth can't fool us in pursuit of achieving its goal, it just goes and fools sameone else and uses them. Rest ass ured it will f覺nd sameone to use! Some of these m iddiemen get lost, and others really have a share of the change required of them by the master and make a contribution to the change. And 1 suppose we call this change "development". This thing called development is always a "m id tone" that appears while placing one stone on another; in fact it is no more than a "threshold" that appears when its time comes. Here, 1 am laiking about the evolution of humanity, the maxims that universal experiences arrive at; 1 am not laiking about experience related to locality, Iradition or geography.
No matter where his journey starts, a person who experiences and manifests permaneni changes, who succeeds in personalizing
what he does and believes in, can produce an identity that resembles himself that can be followed instead of jumping from branch to branch, who moves in a field that has been termed "real" throughout the ages and manages to position sensibilities/content behind an object, emerges as one of those who can internalize and humanize what they see and experience. But !here is anather important detail. And this is the ability to check what you are doing with thought processes. If you act without thinking and you think without acting, you should give up all hope of being such a creature. lt is not possible for every person whose actions are backed up by thought or whose thoughts are backed up by action to attain this superior level, although these ethical qualities immediately emerge from every person who has reached this superior level. Actually, 1 also used to call my colleagues who were curious to wander araund and play in these gardens in their early days "Young Architects".
Even if he does not know what he is looking for, a person who knows how to look for it goes back over what he has done to date, and eve n if the traces of his scrutiny are not yet erased from the work he has done, instead of marketing his individuality he makes you feel that he has concerns about his work, and sameone who shows how he will stay on his feet from now on deserves, in my opinion, to be called "young" no matter what his age. This is how 1 see the def覺nition of "Young", but once again 1 can't help asking myself "Who is the architect?" and "Who is the young architect of today?" Many people who perform a variety of works can be called architects. We all know people referred to as architects who are involved in the art of construction, the group that includes people who conceive this as a way of making money, people who do this job to earn respect, people who think what they do is "very good" and those who think the opposite, people who see this job as sculpture and a great number who have studied the subject.
Bu alanda uğraş verenlerin kimi de yazıyor, çiziyor ama gerçekleştirebildiği iş yok. Ya da gerçekleşen şeylerde mimarlık yok . . . Ama kimi d e gidiyor mikroskop altında amaç aramayı mimarlık zannediyor. Kimi ise bir otoyolda gürültünün kuwet şernalarını çıkartıp, "architecture of digital age" gibi bir akım oluşturma peşine düşüyor. . . Bunları genç olarak, hele hele mimar olarak kabullenmek, hazmetmek daha da zor. Çağına ilişkin değerler hep gündeme gelecek elbette, ancak o zaman genç diyebileceğiz onlara . . . Ama bu gençler(!) "Değişenin içinde değişmeyen ne var?" diye sormaktan kaçınıyar ya da kimse "Hep var olmuş ve hep var olacak şeylerin peşine düştüler mi bakalım?" diye sormuyor. .. Bu tür sorular pek az kişiyi ilgilendiriyor artık günümüzde. Bu durum, mimarlığın ne olduğu, ne için olduğu, nerelerden başlanması gerektiğine, kalıcılığın anlam ve önemine ilişkin bir hafıza kaybı gibi gelmiyor mu size de? Mona Usa'nın neye gülümsediğini şimdi keşfediyorum . . . Bize gülüyor. "' o o N (/) w z :::; Cl z ::ı
�
"' o o N cı:: w ...J (3 N C> o z w Cl
Şaka bir yana, geçiciliğin yanında kalıcılığın ne olduğunu düşünmeye iten örneklerden sadece biri o aslında. Bize de gülüyor, o gün de gülüyordu, hala da gülümsüyor, bir değer olarak hala dimdik ayakta ... Etli butlu tombul bir kadın oysa . . . Bazı gençler bana soruyor, "Ne buluyorlar bunda, ne var bu resimde?" diye . . . O, gününün güncel kadınıdır ama, o gün rastlanan şeyle, yani dudaklarda ortaya konan belli belirsiz duygu ile diyelim, bugün rastlanan içerik (anlam) aynıdır aslında ve de o gün bizi etkileyen neyse bugün de o etkilemektedir. O da Mona Usa'nın dudaklarına yüklenen anlamın ta kendisidir . . . Işte buna kal ıcılık diyoruz . . . Leonarda Usta, bize adını koyalım y a d a koyamayal ı m , her çağda geçerli ve de aynı yorumu hak eden bir büyü sunuyor ve genç kala biliyor. Şayet neye "genç" dediğinizi bilirseniz, her çağda onu yaşamın içinde saptayabilme şansınız olur . . . "Şimdi bunun mimarlıkla, genç mimarlar ödülüyle ne ilgisi var?" diye sorulacak m ı dersiniz bana yoksa? AMV Genç Mimarlar Ödülü jüri çalışmaları , asal değerlerin bir kere daha düşünülmesini ve jüri üyeleri arasındaki kısa tartışma ve açıklamalarla,bunların bir kez daha gündeme gelmesini sağlad ı . Değerlendirme sırasında "düşünürken yapan, yaparken düşünen" küçümsenmeyecek sayıda "cevap vermekten" çok "soru sormayı" bilen (zaten cevabı kim buldu ki?) genç meslektaşı m ızla tanışma fırsatı bulduk, yaptıklarını izledik ve mutlu olduk. Jüri ekibinde farklı anlayışiara sahip kişiler bulunyorduysa da sakin bir değerlendirme çalışması oldu. Bu da benim mimarlığın evrensel niteliklerinin varl ığına olan inancı m ı bir kez daha pekiştirdi. Arkitera'nın çabasın ı kutlar, ileride bu değerlendirme geleneğinin sürdürülmesini içtenlikle dilerim.
Same of the people who work in this field write or sketch, although they have not actually realized anything, or what they have realized has no architecture. However, !here are same who think that locking under a microscope for aims is called architecture. S ome mak e schemes of noise levels on a motorway and try to ereale a flow-like "architecture of digital age". lt is difficult to accept these people as young, let alone architects and even more difficult to digest this situation. Values related to the times will always be up to date of course; only then we will be able to call !hem young. Bul these young people (!) avoid asking "What is it within the thing that changes that remains constant?", or no one asks, "Shall we look at whether they went after things that have always existed and that always will exist?" Today, very few people concern themselves with questions of this kind. Does this not seem to you like a memory lapse about what architecture is, what architecture is for, where it should start from and what the meaning and importance of permanence is? Now, 覺 can see what Mona Lisa is laughing at . . . She's laughing at us. Joking aside, this is just one of the examples that make us think about the nature of permanence besides temporariness. She is laughing at us, too, she was laughing on that day and she is stili smiling, and she stili stands up straight as a value. She is a plump woman in fact. Some young people ask me questions like "What is !here in this picture? What do they see in it?" She is the modern woman of her time. bul what it was about her in that day, shall we say the vague emotion conveyed with those lips, is actually the same content (meaning) that is found in her today, and the effect on us then is the same as the effect on us now. And that is just the meaning loaded onto the lips of Mona Lisa. This is what we call permanence. Master Leonarda presenis us with a spell, whether or not we put a name to it, that holds its effect and deserves the same comment throughout the ages, and he keeps his youth. If you know what you call "young", you may always have a chance of f覺nding it in life. Do you think 1 will be asked, "Now, what does this have to with architecture and the young architects' award?" The woks of the jury for the AMV Young Architects' Award enabled the main values to be discussed once again and for these to be up-dated with the short debates between jury members and !heir explanations. In the evaluation process, we had the chance to meet a considerable number of young colleagues who "act while thinking and think while acting", and know how to "ask questions" rather than "give answers". (After all, who does know the answer?) We followed their work and it has made us happy. The evaluation was a smooth process in spite of the jury containing people with different perception s. And this has on ce mo re strengthened my belief in the universal qualities of architecture. 1 congratulate the efforts of Arkitera, and sincerely hope that this Iradition of evaluation continues in the future.
Genç Mimar Ödülü Hakktnda: A m v, genç*, mimar, ödül Boğaçhan Dündaralp 2004 yılında Genç Mimar Ödülü'nü alan Boğaçhan Dündaralp, ödüle aday oluşundan bu yana geçen iki senede yaşad ığı deneyimi ve bu süre zarfındaki kişisel sorgulamaların ı , samimi bir metinle aktard ı . Amv, genç*, mimar, ödül Kendime soruyorum: Ne kadar "genç"im? Genç Mimar Ödülü'nü alanlar da aslında ne kadar "genç"? 40 yaşın altında olması ve önünde daha yı llar olması, bir mimarı "genç" yapar mı?
"' o o N (/) w z :::J (!) z ::ı o >"' o o N 0:: w -' (3 N u. <> z w (!)
"Genç" olduğumuzu iddia ederek, mimarl ık ortamının bilgisine ürettiklerimiz üzerinden nasıl bir katkıda bulunuyoruz ? "Sakin, eli yüzü düzgün, temiz uygulanmış, detayları iyi çözülmüş bina yapmak iyi mimarlıktır," düsturu, eğitimde, profesyonel hayatta kol gezerken . . . B u v e benzeri başarı tescilleme yöntemleri, güvenli sularda zihinleri prangalarken . . . Gerçeklikler tarafından s ı nanacak taze fikirlerin v e üretimierin peşinde koşmak yerine, sınanmış v e kabul görmüş yolları seçen ve üreten genç mimar nasıl hala genç olabilir? Bu ne ölçüde seçim, ne ölçüde çaresiz bir kabullenmedir? Bizler "kodlanmış" başarıların taklitlerini üreten, kurmaca gerçekliğimizin kurbanı olmayı baştan kabullenmişiz gibiyiz. Bu kabullenme, kategorilerle düşünmeye alışık ve kendini o kompartımanlara hapsetmiş bir kuşağ ın rahatsızl ıkların ı da miras alarak devam etmekte, tavizlerin ve çaresizliklerin batakl ığından çiçek olarak açmayı bir genç için tesadüfiere bı rakmaktadır. AMV, bu bataklığı gösteren aynalardan biri olarak görülebilir. Burada aynanın yüzünü bataklığın hangi yönüne çevirdiği önem kazan ır. Yanılgıs ı n ı n da görünürde olanla yelinmesi olduğu unutulmadan . . Genç mimar ödülü ise, bu batakl ıkta tesadüfleri artıran katalizörlerden biri olma potansiyeli taşır. Başarısı da, o yansıtılanın niteliğine mahkum gibidir. AMV Genç Mimar Ödülü için asıl soru, bu mahkumiyeti, hangi bakış açısı ile ortama yansıttığıdır. Bu geleneksel zihinlerin başarı tescillerini onaylayarak, benzer değerlendirmeleri sürdürdüğünde başka,
Genç Mimar Ödülü Hakkmda: A m v, genç*, mimar, ödül Boğaçhan Dündaralp Boğaçhan Dündaralp, who received the Young Architect Award in the year 2004, gives a frank account in the article of his experiences and his self-examination in the two years following his nomination for the Award. Amv, young*, architect, award 1 ask myself: How "young" am 1?
In fact, how "young" are the winners of the Young Architect Award? Does being under forty and having many more years ahead make an architect "young"? How do we contribute to the information of architectural media with what we produce by daiming that we are "young"? While the statement, "Producing a calm, orderly, well-executed building with attention to fine detail is good architecture" predominates in educational and professional life . . . While this and similar ways of de noting success confines m in ds to tested waters ... How can a young architect stili be young when opting for and producing in tried and accepted ways instead of pursuing new ideas and productions that will be tested by realities? To what extent will this be a matter of choice and to what extent hopeless acceptance? lt is as though we acquiesce to be ing victims of our fake reality from the outset when we produce imitations of "encoded" success. This acceptance is perpetuated as the legacy of troubles of a generation accustomed to thinking in categories that has imprisoned itself in those compartments, and it is left to chance for a young person to blossom in a quagmire of conformity and hopelessness. AMV can be seen as one of the mirrors that show this quagmire. Here, it can be asked which side of the swamp is being reflected. lls error is that it makes do with the apparent. The Young Architect Award can only sustain the potential of catalyzing coincidences in this quagmire. And, its success too is subject to the nature of that reflection.
1l
ortamı bir durum olarak kabul etmenin ötesinde dönüşüm için bir fırsat olarak gördüğünde başka etkileşimler yaratacaktır. Bu bakış açıları, AMV aynasının yansıttıkların ı n niteliğini ve hangilerinin daha görünür olacağını belirlemesi açısından önemlidir. Ezberlenmiş olanı "sürekli" kılan zihin durumu desteklenerek 40 yaş altı erken olgunlaşmayı teşvik etmek ya da ham meyvayı dalından kopartmak mümkündür. Bir diğer soru, şimdiye kadar bu yaklaşımların bir faydası n ı görüp görmediğimizdir. Başarısı spekülatif olamayan, tartışma yaratmayan, mimarlık bilgilerimizle onu yeniden deşmeye çalışmayacağı mız, ancak mevcut yapılı çevrenin içinde biraz daha nicelikli üretilmiş yapılarla tatmin olabilen, konsantrasyonunu, nitelik arayışını nesne olarak "bina"ya indirgeyen, ötesini hayal olarak gören, hatta yok sayan "o" ortalama uzlaşmayı saymazsak . . .
<D o o N U) w z ::i
" z ::ı o ><D o o N 0:: w _J (9 N
o o z w "
Kendi adıma zihni uyuşturan, enerjiyi emen, her tür prangayı reddeden, fırsat bekleyen değil, kendi fırsatın ı yaratan bir genç olma çabası ve inancıyla bu kaygıları paylaşabileceğim mimarları ve üretim ortamların ı arayarak, sayıklamalarıma izninizle başka bir mekanda devam edeceğim . . .
Boğaçhan Dündaralp - mimar! 2004 a m v genç mimar ödülü *genç: Genç olma durumu, koşullara, birikime ve geleceğe dair belirsizliklerin yarattığı kafa karışıklığı
içinden, üretim kaygılarının bir yakıla dönüştüğü, taze zihni sürekli geliştirmek için uygun ortamın arandı ğ ı , çevrede olup bitenlerin aniaşılmaya çal ışıldığı, bir yaşam kesiti. Bu kesit, ürettikçe şablonlarla kalıplarla düşünmeye ve üretmeye başlan ı ldığı, yakıtın salt deneyime (artık ürelirken düşünmeye gerek kalmadan reflekslerle üretme aracı olarak) dönüşlüğü dönemin öncesine tekabül eder. Her alanda bu durum farklı bir zaman kesiti yaratır. -mimarlıkta genç olma durumu üzerinden! boğaçhan dündaralp /doxa-ocak2006
The essential question for the AMV Young Architect Award is the perspective from which it projects this subjectian to the environment. lt's one thing to conduct evaluations based on acceptance of the success record of traditional minds, but it is a different matter to go beyond accepting the environment as a status quo and see it as an opportunity for change; this will produce different reactions. These perceptions are important for the AMV mirror, to see the qualities of its reflections and to decide which ones will be more visible. By supporting the mind set that "eternalizes" the traditional, it is possible to promote early maturation before forty or to cut off an unripe fruit from the branch. Another question is whether or not we have gained anything from such approaches to date . . If we don't count "that" mediocre compromise whose success is not open to speculation, which does not provoke debate. and which we wouldn't need to reappraise with our architectural knowledge, but which contents itself with buildings produced with a little more quality than the ones in the existing structural environment, our concentration is on reducing the search for quality to "building" as an object and seeing the rest as a dream . . .
In my struggle and belief in being a young man creating his own opportunities rather than waiting for them to happen, who rejects all mind numbing, energy draining fetters, 1 am seeking architects with whom 1 can share these worries and production media, and 1 lake your leave to carry on with my ravings elsewhere . .
Bogachan Dundaralp - architectl 2004 amv young architect award *young: The state of being young is a time of life where among the chaos created by situations, experiences and uncertainties about the future, worries about production are turned into fuel, where !here is a search for a suitable environment for continuous development of the mi nd and an attempt to make sense of events. This time precedes the period where people start to produce with templates the more they produce and think, when the fuel becomes mere experience (there is no longer a need to think before producing something). This situation creates a different seetion of time in all fields. -mimurhk10 genç olma durtonu ii=erinden(on tlıe �iluation
ofheing young in archirecture)l bogachan dımdaralp ldoxa-january2006
<
� -J
·--
�
LU (.) <D o o N (f)
w z ::i o z ::ı
......
·--
a
�
o >-
1Q <D
o o N a: w
-'
(3 N (3. <> z w o
<
·--
-J
:
:::,
�
Tü/in Hadi 1 969 yılında Istanbul'da doğdu. 1 987 yılında Saint Michel Fransız Lisesi'ni, 1 993 yılında I.T.Ü. Mimarl ık Fakültesi Mimarl ı k Bölümü'nü bitirdi. 1 988'de Londra'da faaliyet gösteren Bernhard Blauel Mimarlık Bürosu'nda çalıştı. 1 989'da Mehmet Tataroğlu Ömer Bortaçina Mimarlık Bürosu'nda iç mekan tasarımı çalışmaları yaptı. 1 992-1 994 yılları arasında Sevinç Hadi ve Turgut Cansever'in Bürolarında'nda çalıştı. 1 994'ten bu yana Cem ilhan'la birlikte serbest mimarlık faaliyetini sürdürüyor. Birlikte katıldıkları ulusal ve uluslararası mimari ve kentsel tasarım yarışmalarında birincilik ödülleri kazandılar. Bunlar arasında Tariş Genel Müdürlük Binası, Konya Karatay Kent Merkezi, lston Büfeleri, Mekke'de 1 00.000 Hacı Için Konaklama Komplesi, Yeşilyurt Spor Kompleksi, UlA Yaşasın Kentler Yarışması Bölge Birincilikleri sayılabilir. 2003 yılında açılan ulusal mimari proje yarışmasında birincilik ödülü kazanan ve uygulanmaya konan ODTÜ Kuzey Kıbrıs Kampus Yönetim binaları, 2006 Ulusal Mimarlık Yapı Dalı Ödülü'nü kazand ı. ITÜ Mimarlık Fakültesi'nde jüri çalışmaları ve atölye etkinliklerinde bulundu. CNNTürk'te yayınlanan Design 360 programının yapımcı ve sunuculuğunu yapmıştır. Evli ve iki çocuk annesidir.
Tü/in Hadi She was born in Istanbul in 1 969. She completed her educalian at the Saint Michel French Lycee in 1 987 and graduted from the Architecture Department of ITU's Faculty of Architecture in 1 993. She worked at the Bernhard Blauel Architecture Office active in London in 1 988. In 1 989 she worked on interior design projects in the Mehmet Tataroğlu-Ömer Bortaçina Architecture Office. From 1 992 to 1 994 she worked in the offices of Sevinç Hadi and Turgut Cansever. Since 1 994 she has been working in independent architectural projects with Cem ilhan. They have taken fırst prize in joint participation in national and international architecture and urban design competitions. These include the Tariş Head Office Building, the Konya Karatay City Centre, lston Kiosks, the Mecca Accommodation Complex for 1 00,000 pilgrims, the Yeşilyurt Sports Complex, and the U lA Celebration of Cities 2nd Region 1 st Prize Winning Project. She took first prize in the international architecture project competition opened in 2003 and the METU North Cyprus Campus Gentre Buildings won the 2006 National Architectural Building Award. She has been invited to jury meetings in the ITU Faculty of Architecture and participated in studio events .. She is co-producer of the Design 360 programme on CNNTurk, and has alsa presented same of its programmes. She is married with two children.
Cem i/han 1 966 yılında Diyarbakır'da doğdu. 1 987 yılında I .T . ü . Mimarlık Fakültesi Mimarlık Bölümü'nü bitirdi. Mezuniyetten sonra 1 987-1 989 yılları arasında Londra'da AA School of Architecture'da Housing and Urbanism programında yüksek lisans çalışmasını tamamlad ı .
Yine aynı kurumda Fransisco Sanin ile atölye çalışmaları yaptı. 1 990-1 992 yılları arasında Emlak Bankası Toplu Konut
Inşaatları'nda çalıştı. 1 992'de halen çalışmalarını sürdürdüğü kendi bürosunu kurdu. 1 994 yılından itibaren Tülin Hadi ile ortak çalışmaya başlad ı . Birlikte katıldıkları ulusal ve uluslararası yarışmalarda çeşitli ödüller aldılar. Bunlar arasında Tariş Genel Müdürlük Binası, Konya Karatay Kent Merkezi, iston Büfeleri, Mekke'de 1 00.000 Hacı için Konaklama Komplesi, U lA Yaşasın Kentler Yarışması Bölge Birincilikleri sayılabilir. 2003 yılında açılan ulusal mimari proje yarışmasında birincilik ödülü kazanan ve uygulanmaya konan ODTÜ Kuzey Kıbrıs Kampus Yönetim binaları, 2006 Ulusal Mimarlık Yapı Dalı Ödülü'nü kazand ı . Yarışma etkinliği dışında iç mekan tasarımı ve uygulaması, kentsel tasarım gibi alanlarda ürünler verdi. 1 997-98 yılları arasında Marmara Üniversitesi Resim Bölümü'nde ikinci Yüksek Lisans çalışmasını tamamlad ı . 1 997-2001 yılları arasında Beykent ve Bahçeşehir Üniversitesi Mimarlık Fakülteleri'nde öğretim görevlisi olarak atölye yürütücülüğü yaptı. iTÜ Mimarlık Fakültesi, Yıldız Teknik Üniversitesi gibi kurumlarda jüri çalışmalarında bulundu . Kadıköy Mimarlar Odası Temsilciliği ve istanbul Serbest Mimarlar Derneği'nde yönetim kurulu üyesi olarak çalıştı. Serbest mimarl ık etkinliği yanında Yıldız Teknik Üniversitesi Yapı Bölümü'nde konut üretimi alanında doktora çalışması yapmaktadır.
z ..:
I =" :::;;
UJ u
Cem i/han He was born in Diyarbakır in 1 966. He graduated from ITU, Faculty of Architecture in 1 987 and from 1 987 to 1 989 he completed his post-graduate education in the Housing and Urbanism Programme at the Architectural Assodation School of Architecture in London. In the same i nstitution he worked on studio projects with Fransisco Sanin. From 1 990 to 1 992 he worked on the Emlak Bankası Mass Housing Constructions. In 1 992, his projects continued and he set up his own office. In 1 994 he started working in partnership with Tülin Hadi, and they have won various awards in the national and international competition they have participated in together. Some of !heir winning projects are Tariş Headquarters, the Konya Karatay City Centre, lston Kiosks, a residenlial complex for 1 00,000 pilgrims in Mecca, and the U lA Celebration of Cities 2nd Region 1 st Prize Winning Project. He took fırst prize in the international architecture project competition opened in 2003 and the METU North Cyprus Campus Gentre Buildings won the 2006 National Architectural Building Award. Apart from competition activities he has produced works in other fıelds such as interior design and application and urban design. In 1 997-98 he took his second Masters in painting from the Department of Fine Arts of Marmara University. From 1 997-2001 he was a lecturer and studio tutor in the architecture faculties of Beykent and Bahçeşehir U niversities. He has participated as a member of the jury on projects in institutions such as the iTÜ Faculty of Architecture and Yıldız Technical University. He has worked as a representative of the Kadıköy Chamber of Architects and as a board member of the Istanbul Independent Architects Association . In addition to independent architectural activity he is doing a doctorate in housing production in the Construction Department of Yıldız Technical U niversity.
GENÇ ÇIZGILER 2006 ��
YOUNG LIN ES 2006
CA MDEN L OCK MA RKE T CA MDEN L OCK MA RKET
�
I .:! ::;;
w u
-L
-c...r
-,-__1
Londra Architectural Association School of Architecture'da yüksek lisans atölye çalışması sırasında üretilmiş bir projedir. Londra'nın
Tasanm Ekibi:
kuzeyinde yer alan ve geniş bir alana yayılan bir semt pazarı n ı n
Cemilhan
bulunduğu bölge, bugün i ç sokaklara yayılmış, hemen hemen her şeyin bulunabileceği devasa bir açıkhava alışveriş mekanı haline
Yer:
Design Team:
gelmiştir. Projenin odaklandığı mekan, 90'1ı yıllarda endüstri sonrası
Londra, Ingiltere
Cem l l han
durgunluk dönemini yaşıyordu. Tasarımın problem alanı olarak seçtiği nokta, yayaların ana ulaşım aksı olan Camden Street ile bir
Proje Tarihi:
Location:
zamanlar Londra'ya mal akışını sağlayan kanallardan birinin
1 987
London, England
kesişiminde yer alır. Proje, kentin hafızasına dolayi ı göndermeler
"' o o N (f) UJ z :::; (!) z ::ı
§? "' o o N a:: UJ
_J (3 N o <> z UJ (!)
yaparak, süreklilik meselesini çok katmani ı bir alana taşır. Birbirine
Project Date:
eklemlenen yapılar, mevcut kentsel doku ile organik bir ilişki içine
1 987
girer. Bunu, malzeme kullanımı, mevcut ölçeğin devam ettirilmesi, süreklilik kazandırılan yaya promenadları ve ona eklemlenen yan mekanlar ile gerçekleştirir. Mevcut yapılarla bütünleşen yeni yapılar (kanal müzesi, seyir kulesi vb.), bölgenin potansiyelini daha da canlandırarak yeni yaşantı senaryolarının önünü açar. This is a project produced in a workshop as a part of master' s degree at the Architectural Association School of Architecture in London. The extensive market in a North London borough has now spread into neighbouring streets and became a giant, open-air shopping area where almost anything can be found. The focal point of the project was experiencing a period of post-industrial stagnation in 90's. The point selected as the design problem area was the intersection of Camden Street, the main transportation axis of pedestrians, and one of the canals that once enabled the transportation of goods to London. The project carries the matter of sustainability to a multi-layered zone by making references to the memory of the city. Structures that can be added to each other form an organic relationship with the existing texture of the city. This is achieved through the use of materials, keeping the existing scale, maintaining the sustainability of pedestrian promenades and attaching additicnal spaces. New structures (canal museum, observation tower, ete.) integrated with the existing ones vitalize the potential of the area by making possible new scenarios of daily life.
o <覺: I z ::i
C) 覺--
� --
-ı
�
<:: a:: � o � � lJ.J lJ.J Cl) a:: � lJ.J :ı:
�
<D o o
N (/) w z ::i (!) z ::ı
o >-
ı§ <D o o
�
s
o Cl) (!) o lJ.J CQ N a:: lJ.J :ı:
"' cı:
�
(3 N o
<:: Cl) o CQ
w ._j
<> z
w (!)
o
<( I z
:::; •:J r-
Ankara Kızılay'da yaya trafiğin en yoğun olduğu güzergahlardan biri üzerinde anıtı içeren bir peyzaj projesi olarak ele alınmıştır. Anıt yaya trafiğini ve yapıların girişlerini engellemeyecek biçimde kenara çekilmiş, bunun sonucunda lineer bir form kazanmıştır. Sokağın hakim unsuru değil, yaya sirkülasyonunu düzenieyecek çözümlerin bir parçası haline getirilmiştir. Anıtın kunti ağıt kitlesi içinde savaşı
In one of the most crowded pedestrian lanes in Ankara Kızılay, the
tasvir eden görsel malzemeleri -tercihen fotoğraf - muhafaza eden
project is considered as a landscape project including a monument.
ve sergileyen bir "niş" tir.
The monument is located aside in order not to prevent pedestrian traffic and entranceş to the already existing buildings, as a resul! it had a linear form. lt is not developed as one of the dominant features of the street bul as a part of the solutions that regulates the
<D
pedestrian circulation. The elegiac mass of the monument is a
8 N
"niche" that conserves and displays the visual material (preferably
(j) w z :::; (.9 z ::;)
photography) describing the war.
� <D o o N a:: w --'
(3 N u.
<> z w (.9
Tasanm Ekibi: Tülin Hadi Cem lihan
işveren: Ankara Büyükşehir Belediyesi
Design Team: Tülin Hadi
Yer:
Cemilhan
Ankara, Türkiye
Client: Proje Tarihi:
Ankara Metropolitan Municipality
1 998
L o cation: Ankara, Turkey
Project Date: 1 998
z <( I .:! ::;;
w 端
o <( I z :J D f-
GENÇ ÇIZGILER 2006 �
YOUNG LINES
2006
ÇUHA RA DA RO GL U YA PI 2000 FUA R S TA ND/ C UHA RA DA ROGL U B U/LO 2000 EXH/8/ T/ON S TA ND
z <( :ı: � :2 w (.) o <( :ı: z ::;
'::J f-
Tüyap'ta gerçekleştirilen Yapı 2000 fuarında kurulan stand özgün tasarı m ı ile birincilik ödülü almıştır. Stand firma kimliğini öne çıkarmayı amaçlam ış, bunu da aluminyumdan üretilen yapı elemanların ı yine aluminyum profıllerle oluşturulan bir mekan içinde düzenleyerek gerçekleştirmiştir. Stand ı çevreleyen yarı geçirgen bir zar niteliğindeki duvar, izleyicilerin her yönden iç mekanı algılayabilmesini sağlamaktadır. Eliplik kule elemanı bir odak
The stand that was set up for the Build 2000 Exhibition held in the Tu yap Exhibition Center won the 1 St prize with its original design.
noktası olarak standa giren ziyaretçilerin buluşup bilgilenebileceği
The Stand aimed to emphasize the fırm's identity and achieved this
toplanma mekanını tanımlar.
by using aluminum structural elemenis in an area composed of aluminum profıles. The wall surraunding the stand has a semi permeable nature that enables the viewers to perceive the inner
<D o o N m LU
z :J (.9 z ::ı
!2 <D o o N
cı: LU ...J (3 N o <> z LU (.9
space from every angle. The elliptical tower element acts as a focal point to draw visitors to the stand together and defines the assembly space as a place to meet and get information.
Tasanm Ekibi: Cem ilhan
Kon trol: Mustafa Özoyal
Design Team: Cem llhan
işveren: Çuhadaroğlu Alüminyum A.Ş.
Control: Mustafa Ozoyal
Yer: istanbul, Türkiye
Client: Cuhadaroglu Aluminum A.Ş.
Proje Tarihi: 2000
L o catio n : Istanbul, Turkey
Yaptm Tarihi: 2000
Project Date: 2000
Construction Oate: 2000
路o <( I z
::; D f-
GENÇ ÇIZGILER 2006 �
YOUNG LINES 2006
2004 A TiNA OL iMPiYA T O YUNLA RI iÇiN GEÇiCi S TRÜKTÜRLER TEMPORA R Y S TRUC TURES FOR A THENS OL YMPIC GA MES 2004
z <ı: I � ::;:
w u
o <ı: I z � o 1-
Atina 2004 Olimpiyat etkinlikleri kapsamında açılan uluslararası yarışma için tasarlanan strüktürler "kent", "geçicilik" ve "hareketlilik" gibi kavramların sorgulanması açısından eşsiz bir fırsat sunmuştur. Tasarlanan strüktürler kentin alışıldık problem mekanlarından uzaklaşarak su ve karanın birleştiği kıyıya odaklanır. Bunun nedeni problem alanı olarak verilen kentlerin her birinin, limanları ile varolan şehirler olmalarıdır. Tümünün kimliğini deniz tanımlar. Bu şehirler tarihleri boyunca su ile bütünleşmiş yerlerdir. Tasarım, Yunan uygarlığının bir su kültürü olmasından hareket ederek, denizle karanın ara kesitinde kalan "eşik mekanlar" üzerine bir öneri getirmektedir. ilk bakışta konvansiyonel bir işlevi yokmuş gibi <D
g N
(fJ w z :::; <.:> z ::ı
� <D
g
N a:: w --'
(5 N o <> z w <.:>
gözüken yüzer strüktürler, verili bir program olmadan da mimari kurgulamanın mümkün olduğunu gösterir. Proje, birbirleri ile eklemlenerek çeşitli kullanım olanakları sunan mobil kullanım platformları ile kıyıdaki yaşantın ı n suya yayılarak zenginleşmesine olanak verir. Olimpiyat etkinlikleri sırasında gereksinim duyulacak çok işlevli buluşma ve esnek kullanım mekanları üretir. The structures designed for the international competition held as part of the 2004 Athens Olympic activities have provided a unique opportunity for the questioning of concepts like "city", "temporariness" and "movement". The designed structures focus on the shore where land meets sea, avoiding the usual problematic places of the city. The reason for this is that all of the cities given as problematic areas are cities that co-exist with !heir seaports. The sea defınes the identity of each one of !hem. Throughout !heir history these cities have been places that are unifıed with the sea. The design takes the fact that Greek civilization is a sea culture as a starting point, and makes a suggestion about the "defıcient spaces" at the intersection of land and sea. The floating structures, which at fırst glance appear to lack a conventional function, show that even without a given programme an architectural setiing is possible. The project makes it possible for shore lifestyle to be enriched as it spreads to the sea by mobile platforms that can be added on to one anather to preseni a variety of usage options. This produces the multi-purpose meeting and flexible usage spaces that will be needed during Olympic activities.
gOvenhk kontrol noktası ııyaretç! sayısı karadan kontrol edilir. y J: ,, ! !o ı· rd ' h m:l
•
i g
)y-!
ı
.und
----
z <{ :X: .::! ::! w u
o <{ :X: z ':J o 1-
Tasanm Ekibi:
Design Team:
Tülin Hadi
Tülin Hadi
Cem llhan
Cem ilhan
işveren:
Client:
Yunanistan Kültür Bakanlığı
M inistry of Culture of Greece
Yer:
Location:
Atina, Yunanistan
Athens, Greece
Proje Tarihi:
Project Date:
2004
2004
<D o o N (f) w z ::::; (!) z ::) o ><D o o N cr: w _J C3 N (3. o z w (!)
z <( I � ::;: UJ
(.)
o <( I z
:::; D 1-
ÇO!)alma Proliferation
_j <O o o N en w z :::; <:1 z ::ı o >-
a detayı
deraıl e
<O o o N 0:: w -' (3 N (). o z w <:1
b detayı detaıl b
c
c detay1 de/ai/ c
z <( I .:! ::;:
w u ll o <( I z
5
:::; .::ı f-
1. 2. 3.
8 mm
4. 5. 6. 7. 8.
SOrUlebilir yansaydam tekstil güneşlik
1 O.
Gatvaniz birleştirme elemantan
9.
çapında gergl ipi
Spot kablosu Kreazot lle Işlenmiş ve dıştan emprenye edilmiş gOneş kırıcı
180x180 mm lamine 180 mm 1 klriş 180 mm U kiriş
ahşap destek
Galvanize taban desıegi
180x180
lamine ahşap klriş
Tensıon rope 8 mm dia Cable to the spots
Stopper for the sun blind name treated
4 5 6 7 8 9 10.
and ırnpregnated wıth creosoıe externally Rollable ıransıucent fabnc sunbhnd
180x180 mm tamınated 1 beam 180 mm U beam 180 mm
timber post
Galvanized base support
180x ıso
laminated tımbar beam
Galvanızed joining element
GENÇ ÇIZGILER 2006 �
YOUNG LINES 2006
B Ü YÜK MISIR MÜZESi UL USLA RA RA SI MiMA Ri YA RIŞMA PROJESi THE GRAND MUSEUM OF EG YPT IN TERNA TIONA L A RCHI TEC TURA L COMPETIT/ON PROJEC T
z <{ I .:! ::;;
UJ (.)
Projenin ana fikri son derece basittir: monolitik anıtsal bir rampa-yapı oluşturarak, müzeye girişlerin yer aldığı alt kattaki yol ile pirarnillerin bulunduğu üst platoyu -kumulların ve çölün başladığı düzlemi- bağlamak. Arsanın kendi topografyası, var olan 30m.lik müthiş eğim, çöl iklimine özgü sert koşullarla birlikte düşünüldüğünde, tasarım kendiliğinden şekillenmiştir. Bu noktada tasarım ekibi arsan ı n çok özel koşullarına kendini bırakmış, hiçbir şey zorlanmamış, yapıya olmayan anlamlar yüklenmeye çalışılmamı ştır. Monolitik rampa-bina adeta arsada oyularak çıkartılmış bir kütle görünümündedir. Bütün yaya hareketini yönlendirerek gerek iç, gerekse dış mekanda piramit platosuna doğru bir akış sağlar. Böylece "kesintisiz bir mimari promenad" olarak davranan kütle bir anlamda anıtsal Mısır mimarlığına da açık bir göndermede bulunur. Bütün arsa, topografyanın sağladığı olanaklarla oluşturulmuş gölgeli alanlara sahiptir. Müze ile <D g
N (fJ w z :i (.9 z ::ı
� <D o o N oc w -'
�
o <> z w (.9
alışveriş ve rekreatif mekanların bulunduğu yükseltiler arasında suyun tan ımladığı Nil Parkı uzanır. Su, bu noktada simgesel anlamının ötesinde mikroiklimsel bir eleman olarak mekana katılır.
The main idea of the project is quite simple: to build a monolithic menumental ramp-building in order to connect the access road to the museum on the lower level with the higher plateau where the pyramids are located, the platform where the sand and the desert begin. The design is shaped by the topography of the terrain, the existing steep gradient of 30m and the harsh desert climatic conditions. The design team fell in with the very special conditions of the terrain, not fareing anything and not trying to load the building with any additicnal meaning. The monolithic ramp-building has the appearance of a mass carved out of the terrain, as it were. lt channels all pedestrian mavement from inside and outside the building towards the pyramid platform. Thus, in a sense, the mass that acts like a "continuous architectural promenade" is a clear reterence to menumental Egyptian architecture. The whole terrain has areas of shade created with the possibilities provided by the topography. Between the museum and the elevations with the shopping and recreational areas lies the Nile Park defined by the water. At this point the water goes beyand ils symbolic meaning and contributes a microclimatic element to the space. The main mass constituting the museum has a very simple profıle: a profıle that takes the visitors from the entrance level and gradually transports them upwards to the "observation lodge" at the upper level. The long ramp enables the visitors maving in the main area to enter the thematic galleries on the intermediate floors, and at the same time allows the m to gain a visual impressian of the archaeological exhibition areas sunk into the lower level.
z <覺: I =' ::;
w u
o <覺: I z
::; c覺 f-
Müzeyi oluşturan ana kütle son derece yalın bir kesile sahiptir: ziyaretçiyi giriş kolundan alan ve aşamalı bir şekilde yükselterek en üst kattaki "seyir locası"na ulaştıran bir kesit. Uzun rampa bir yandan ana mekanda hareket eden ziyaretçinin ara kollardan temalik galeri mekaniara girmesine olanak tanı rken, diğer yandanalt kattaki gömük bir konumdaki arkeolajik sergi alanlarını görsel olarak izlemesine olanak tanır. There is a Cartesian logic inherent in the layout of the gallery. The Galeri şeması kartezyen bir mantık üzerine oturtulmuştur: Ana giriş � o N (/) w z ::; (.9 z ::ı
\2 CD
o o N 0:: w ...J (5 N o o z w (.9
origin is the main entrance hall. Five thematic galleries are attached
holü orijindir. Bu noktadan başlayan seyir rampasına dik olarak beş
perpendicularly to the observation ramp starting at this point. In
temalik galeri bağlan ır. Buna karşılık yine giriş holünde, kronolojik
opposition, again in the entrance hall, !here are nine era doors that
bir gezi olanağı sunan dokuz dönem kapısı yer alır. Kronolojik rota
allow a chronological visit. The chronological route cuts across the
bütün temalik galeriyi enine keserek, bize Mısır kültürüne ait
entire thematic gallery and lets us observe the periodic changes of
dönemsel değişimleri müze içinde kaybolmadan izleme olanağı
Egyptian culture without getting lost in the museum. The mavement
sunar.
of the lig ht and the sun is anather formative element of the design.
Güneş ve ışığın hareketi diğer yönlendirici/biçimlendirici tasarım
the mass turns its back on the south allowing the Nile Valley in the
The long taçade of the building runs along a northern axis and so elemanlarından biri olmuştur. Yapının uzun cephesi kuzey yönü
directian of the entrance to remain in the shade, particularly in the
boyunca uzanır, böylece kütle sırtın ı güneye vererek giriş yönünde
afternoon. Long, densely placed rents in this taçade filler the
yer alan Nil Vadisi'nin özellikle öğleden sonra gölgede kalması n ı
daylight and give the space natural light. lt also helps the visitors
sağlar. Bu cephede yer alan uzun v e s ı k yırıtklar, g ü n ışığını fıltre
inside to continue !heir visual relationship with the outside.
ederek iç mekanın doğal aydınlatılması n ı sağlar. Içerideki ziyaretçilerin de dış mekanla olan görsel ilişkisi süreklilik kazanır.
The museum terrace, which has a slight gradient of 5%, is a theme park for the staging of different events. This place, with its shaded
Hafif bir eğime (%5) sahip müzenin terası, üzerinde farklı
areas, sunken green gardens, natural platforms that reach the
etkinliklerin gerçekleştiği bir temalik parktır. Bu mekan gölgeli
Dunal Park, light chimneys that allow the visitor to look at the lower
alanları, yeşil ile zenginleştirmiş gömük bahçeleri , Kumul Parkı'na
parts of the museum, and observation terraces, is a multifunctional
(Dunal Park) doğru açılan platformları, aşağıdaki müze mekanlarına
park. At the edge of the terrace is the panoramic view lodge. From
bakış olanağı sağlayan ışık bacaları ve seyir teraslarıyla çokişlevli
this point starts a new path to the pyramids
bir parktır. Teras en uç noktadaki panoramik seyir locasıyla son bulur. Bu noktadan sonra piramitlere doğru yeni bir yürüyüş güzergah ı başlar.
Tasanm Ekibi: Sevinç Hadi Tülin Hadi Cem llhan
Yard1mc1 Mimarlar: Mübeccel Cesur Öznür Erboğa
işveren: • •
tAND OF EGYPT MAN SOCIETY & INORK KINGSHIP & STATE
• •
RELIGION
Mısır Kültür Bakanlığı
tAND OF EGYPT
Yer: Kahire, Mısır
Design Team: Sevinç Hadi
Proje tarihi:
Tülin Hadi
2002
Cem ilhan
Co-Architects: Mübeccel Cesur Öznür Erboğa
Client: Egyptian M inistry of Culture
Locatio n: Cairo, Egypt
Project Date: 2002 Topografyanın Kuralları Alanın mevcur topo(Jrafyası. yap1y1 biçimlendirmektedir. Topography Rules The exısting topography of the sıte gıves shape to the structure
z <( I .:! ::;;
w (.)
o <( I z
:::; D ı-
GENÇ ÇIZGILER 2006 �
YOUNG LINES 2006
iZMiR KONA K BELEDiYESi YEŞiL YUR T SPOR KOMPLEKSi MiMA Ri YA RIŞMA PROJESi /ZMIR KONA K MUNICIPA L I TY YEŞIL YUR T SPOR TS COMPLEX A RCHI TEC TURAL COMPETI T/ON PROJEC T
�
I z
:::; Cl 1-
Tasarlanan spor kompleksi arsası , ana ulaşım arteri tarafından ikiye bölünmüştür. Kompleksin odak noktası olan stadyum ve önünde yer alan meydan, üstü örtülü ve tarifli bir yaya promenadı ile açık otopark alanı na bağlan ır. Stadyum önündeki yüksek, terah ve gölgeli alanlar seyircilerin çeşitli girişlere dağılabilildiği bir buluşma noktası oluşturur. Bu noktadan kuzeydeki rekreaktif alanlara ve spor salonlarının da bulunduğu üst kottaki parka ulaşılır. Böylece kuzey platosu ağaçlık alanları ve gölgeli oturma köşeleri ile canlı bir yaşantı alanı haline gelir. Örtü sürekli bir karaktere sahiptir. Doğrudan güneş ışığı alan kuzey yönündeki tribünlerden başlar, şeref tribünü ve basın mensuplarının bulunduğu batı localarını örter. Daha sonra ana girişin bulunduğu açık alan ve yaya geçidini örterek açık otoparkta son bulur. Örtü, stadyum çeperinde, özellikle de batı ve güneye bakarı zeminlerde, gölgeli alanlar yaratacak bir forma sahiptir. Çelik konstrüksiyon sistemi özel profile sahip prefabrike kirişler ile oluştururlur. (Bkz. sistem detayı pattası) <D o o N (/) w z ::::; (.9 z ::> o ><D o o N cı:: w _J (3 N o <> z w (.9
izmir'in kendine özgü iklimi, mikroklimalik gerçekiere duyarlı bir anlayışı zorunlu kılar. Bu nedenle stadyum kitlesinin batı ve güneybatı cepheleri tüm gün doğrudan güneş ışığına açıktır. Bu yönde oluşacak radyasyonun stadyum çeperindeki sirkülasyon mahallerine yayılmasını engellemek esastır. Çözüm olarak yapı gruplarının güney ve güneybatıya bakan cepheleri net bir şekilde sağı r bırakılmıştır. Fibrobeton prekast elemanların oluşturduğu cepheler, ışık ve havayı içeri doğru süzecek şekilde tasarlanmıştır.
The designed sports complex area is divided into two by the main transportation artery. The focal point of the complex, the stadium, and the square in front of it is connected to the outdoor parking area with a covered directional pedestrian promenade. The high, open and shaded area in front of the stadium forms a meeting point that can divide into many entrances. From this point, you can reach the recreation areas in the north and the park at the upper level where there are also sports halis. Thus, the north plateau becomes a vital lifestyle area with its wooded areas and shady seating corners. The cover has a sense of continuity. lt starts from the north tribunes that receive direct sunlight and covers the honor tribune and western lodges for members of the press. lt ends at the outdoor parking area, covering the open area located at the main entrance and the walkway. The roof cover is specially shaped to ereale shady areas around the stadium, especially over the grounds of the west and south taeing sides. The steel construction system is made up of prefabricated beams with special profiles. (See system detail) The unique eli mate of ızmir requires a sensitive consideration of the microclimatic realities. The west and southwest facades of the stadium are exposed to direct sunlight all day long. lt is necessary to stop the resulting radiation from spreading to the circulation areas around the stadium. As a solution to this problem, the
• 1
� �
o N
ffl
i o >-
"' o o N oc w ...J
•
..
..
_
• ll ll '
C3 N o
C> z w "
Vaziyat Planı Site Plan
Ulaştm ve Sirkülasyon Yapılar arsan ı n eğimine sırtını yaslarlar. Ana yaklaşım aksı olan açık otopark yönü +-0.00
=
+57,00 olacak şeklide konumlanan seyirci ve
VIP girişleri, rahat bir şekilde stadyuma ulaşılması n ı sağlar. Stadyumun ana dağılım kotu +4.60'tır. Optimal bir dağ ı l ı m olanağı sunan bu kottan alt kotlara ve bir üst kot olan +7.60 koluna ulaşılabilmektedir. Böylelikle arsanın en üst kollarının bulunduğu kuzey ve doğu yönlerinden yaklaşan seyirciler içeri olabildiğince doğal kollardan ve doğrudan girerler.
south and southwest facades of the structure have been left as closed surfaces. The facades fibro concrete made of pre-cast fibro concrete elemenis are designed to filler light and air into the inner
Seyirciler komplekse açık otopark ve arsayı saran sokaklardan giriş
space
yaparlar. Tüm girişler homojen ve bir yığılmaya neden olmayacak şekilde, stadyum çeperine dağıtılmıştır. Sporcu girişi açık otoparkın
Transportation and Gircu/atian
yarımdan doğal eğime paralel olarak inen tek yönlü yol ile
The buildings are built into the slope of the area. The directian of the car park as the main reach axis is situated as +-0.00
=
+57.00,
which allows easy access to the stadium through the visitor and VIP entrances. The main spreading level of the stadium is +4.60. This level provides optimal diffusion to the lower levels and the upper level, which is +7.60. Thus, visitors approaching from the highest levels in the north and east have the most natural and direct access to the building .
Tasanm Ekibi: Cem ilhan Zeynep Ataş
Design Team: Konak Belediyesi
Tülin Hadi Cem ilhan Zeynep Ataş
Yer: lzmir, Türkiye
C/ient: Konak Municipality
Proje Tarihi: 2003
o <( I z ':J D ı-
Tülin Hadi
işveren:
z <( I .:! ::;; w u
Location: izmir, Turkey
Project Date: 2003
stadyumun -5.00 kolundan alınm ıştır. Sporcular bu noktadan üst trafik ve seyirci akışı ile kesişmeden doğrudan soyunma ve duş mahallerine ulaşırlar. Ç ıkış ise yine -5.00 kolundan arsan ı n ve kuzey yönündedir. VIP'e ait otopark ve giriş, kapalı tribünlerin olduğu cepheden, +-0,00 kolundan alınmıştır. Protokol ve basın mensupları buradaki giriş halünden üst kottaki (+1 1 . 80) VIP fuayesine ulaşırlar. Stadyumun bu zonu seyirci trafiği ila kesişmeden işler.
Aç1k A lanlar Stadyum etrafındaki açık alanlar gölgeli ve yarı gölgeli mekanlar "' o o N (fJ w z :::; (.? z ::ı
� "' o o N Cl: w -'
(3 N o
o z w (.?
oluşturacak şekilde tasarlanmış, büfe, kafe, ticari aktivite mahalleri ve açık spor alanları ile düzenlenmiştir. Antrenman salonları kısmen
Visitors enter the complex from the outdoor car park and the streets
arazi içine gömülerek arazinin doğal eğiminin devamlılığı
surraunding the complex area. All the entrances are
sağlanmıştır. Böylelikle yakın çevre sakinlerinin de görüşünü
homogeneously spread around the stadium so as to prevent
kesmeyecek ferah bir açık park alanı oluşturulmuştur. Bu çözüm
congestion. The sportsman's entrance is situated between the one
büyük alan kaplayan antrenman salonlarının kitlelerini kısmen
way road leading down parallel to the natural slope next to the car
gizlerken, çatı platformunun verimli bir şekilde kent yaşamına
park and the -5.00 level of the stadium. From this point, sportsmen
katılmasını sağlayacaktır.
have direct access to the changing rooms and showers avoiding the upper traffic and stream of visitors. The exit is again from level -5.00 and from the north. The VIP car park and entrance are on the façade of the closed tribunes at level +-0.00. Protocol and press members reach the upper VIP foyer (+1 1 .80) using this entrance hall. This zone of the stadi um is kept free from the flow of visitors.
Open Spaces: The open spaces around the stadium are designed to create shady and semi-shady areas and are organized into kiosk, cafe, commercial areas and open-air sports areas. Training halis are partially buried to preserve the continuity of the natural slope of the land. In this way an open parking area is created that does not spoil the view of nearby residents. This solution has partially concealed the training halis, which cover a large area, while making a contribution to urban life as a functional roof platform.
z <ı: I � ::;;
w u Ci <ı: I z :::; o ı-
GOney G6r0n0ş0 South Elsvatıon
>�
-J
>�
-J
Q Q a a < < � � (!) (!) ::::> ::::> -J
Q
<D o o N (IJ w z :i (9 z ::J o >-
§.§ <D o o N cı:: w
-'
(3 N u. <> z w (9
-J
Q
z < I .=! ::;:
w u
o < I z ::;
'::覺 1-
"TA K VE KUL L A N " istanbul bir liman kenti. Coğrafyasını çevresini kaplayan deniz tanımlıyor. Kendisini çevreleyen suyu sınırlı da olsa kullan ıyor. Ulaşırnın bir kısmı hala su üzerinde gerçekleştiriyor. Kentlinin denizden çıkarttığı ürün her geçen gün azalsa da, hala mutfak kültürünün ve ekonomisinin parçası. Ama gerçek şu ki, kentliler uzun bir süredir suyu pasif olarak kullanıyor. Denizi gerektiği kadar tüketen bir kent değil artık Istanbul. . . Önerilen proje belli bir yer y a d a arsa için üretilmiş olmaktan çok, kentin kıyısını yer olarak kabul eden, farklı konumlarda tekrarlanabilen bir öneri. Suyu ile yaşamayan bir şehirde kentiiyi aktör olarak işin içine katan, deniz ile haşır neşir olmaya devam �
o N (fJ w z :::; (.9 z ::ı o >-
eden bir yaklaşım. Işievin denize yüklendiği bir tasarım. Yapmak istediğini hafif, kolay ve külfetsizce gerçekleştirmek istiyor. "Tak ve Kullan" (Plug and Play) sloganı ile yola çıkıyor. Kente alçakgönüllü bir müdahele. Ayrı işlevler yükü iki birimin bir araya gelmesiyle yeni bir nesne ortaya çıkyor. Kıyıdaki sabit eleman (host), ona bitişen yüzer platforma hayat veren bir ünite. Sabit kıyı ünitesi,
�
o N cr w ...J
(3 N o <> z w (.9
"PL UG A ND PLA Y" Istanbul is a city port. lts geography is defıned by the sea that surrounds it. Citizens utilize the sea in a limited manner. Transportation is stili partially by sea. Although products fıshed from the sea grow scarcer day by day, they are stili part of the culinary culture and the economy. But the reality is that citizens have consumed the water in a passive way for a long time. Istanbul is no longer a city consuming the full potential of water as it should. The proposed design is not produced for a specifıc place or site, but rather ta kes the shores of the city as a site. In a city that cannot co exist with its water, it invites the citizens to become actors and get involved in the water culture. lt is a design that attributes its function to the sea. lt aims to achieve its goal in a light, easy and ephemeral way. The main idea of the project is to ereale a Plug and Play situation, a modest intervention in the city. Two units with separate functions
1
k ı y ı d a sab i t ser v i s f xeo serv c e un f
ün i te s i h rı t
3 ugged
yüzer
.ı n
t
�
t am i r du b a l a r ı
p / a t f o r m a z em i n o l u ş t u r u r
e x i s t ı ng barges are u s e d a s b ase
-----sab1t servıs ıJnıtest
fixed s e r vice unit: w a ter+ele ctricity WC and kitchenette
motorsuz yiızer aktıvıte platformları
1
mobile p l a t f o r m without engine ading a s a space f o r multiple activities
romarklar yardımıyla yer degıştırme
the deck i s pulled via tugboats to different locations
z <( I � ::< w (.)
/
c:9 w o 00 c, 00 o 00
o
/
()
/
/
/
1[1
J �i \ J �J J
u
ı
H lf mn�
:g o N (/) w z ::::; Cl z ::ı
�
g e z i c i s e e e x tı b t
r
g i o
c .. .
k e rmes
t '
ağ ı r l ama "' e e �
a
)
t ö 1 y e w o r k s hop
n
Aktivite Alternatifleri Confıguration ot Alternatıve Activıtıes
Tasanm Ekibi: Sevinç Hadi Tülin Hadi
:g o N ır w --' (3 N u. C> z w Cl
Cem llhan
Design Team: Yard1mc1 Mimarlar:
Sevinç Hadi
lşıl Ekin Çalak
Tülin Hadi
Esra Gemici
Cem llhan
işveren:
Co-Architects:
Istanbul Büyükşehir Belediyesi
lşıl Ekin Çalak Esra Gemici
Yer: Istanbul, Türkiye
C/ient: Istanbul Metropolitan
Proje Tarihi:
M unicipality
2005
Loca tion: Istanbul, Turkey
Project Date: 2005
sem i ner
s em t n a r
/ / /
r o p t a n r ı mee t ı ngs
kıyıya da hizmet eden bir giriş ve kontrol noktası. Içinde aydınlatma için gerekli enerji, WC, küçük bir mutfak gibi gerekli asgari servisleri barındırıyor. Yüzer pavyon ise motoru bile olmayan, ama romörk yard ı m ıyla istenilen yere taşınabilen bir etkinlik platformu. Haliç'te sıklıkla ku linı lan onarım dubaları üzerinde kurulabilicek hafif bir çelik konstrüksiyondan ibaret. Değişken işlevlere uyarlanabilen total bir mekan. Toplantı, buluşma, yerel halka yönelik açık kermesler, kısa süreli atölye çalışmaları, gezici sergi gibi etkinlikleri barındırıyor. "Tak ve Kullan" noktaları yerel yönetim insiyatifinde işletilebilecek, konumları kentiiierin katıl ım ıyla belirlenen, sayıları isteğe bağlı olarak artırılabilen, bütün şehiriiierin tüketimine sunulan üniteler. Proje kentte buluşma ortamları oluşturmayı amaçlıyor; bunu da kentin suya değdiği , istanbul'un büyüsüne açık noktalarda gerçekleştirmeyi öneriyor.
come together in order to ereale a new entity. The fixed element on the shore (the host) gives life to the floating platform (the guest). The fixed unit serves as an entry and checkpoint that alsa provides services to the shore. lt houses basic minimum services such as energy supply for lighting, WC and kitchenette. The floating pavilion is an activity platform without an engine of its own but which can be towed to the desired location. lt consists of a lig ht steel construction over a repair barge of the ki nd frequently used in the Golden Horn. lt is a total space, which can be adapted for different functions. lt hosts such activities as meetings, gatherings, charity fairs, short-term studio workshops and Iraveliing exhibitions. Plug and Play points are units that can be managed by the local administration, with the public participating in decisions regarding !heir location and number. The project aims to ereale meeting points for urban regeneration and citizen participation in sites where the so-called charm of Istanbul, its sea, can be enjoyed.
o <( I z ::i .;::) f--
GENÇ ÇIZGILER 2006 �
YOUNG UNES 2006
OD TÜ KKTC KA MPÜSÜ YÖNETYM, KÜ TÜPHA NE, BiM BiNA LA RI METU TRNC CA MPUS ADMINIS TRA TION, LIBRA R Y, IA C B UILDINGS
o <( I � -' cı f-
ME TU University Camp us Buildings, G uze/yurt "Cyprus" is possibly one of the words we are most used to hearing in the negotiation process between Turkey and the European Union.
OD TÜ Kampüs Yap 1/an, G üzelyurt
Eve n though the isiand has became one of the most hotly disputed palilical issues between the EU, Turkey and Greece, on both sides of the isiand life goes on. N orthem Cyprus is well known among
<D o o N
CfJ w z ::::; t? z ::ı o >-
<D o o N
"Kıbrıs" Türkiye ile Avrupa Birliği arasındaki uzlaşma periyodunda en
mainland Turks for its casinos and its potential for tourism. Turkish
çok duymaya alıştığımız kelimelerden biri. Adanın Türkiye,
people commonly accuse the inhabitants of northern Cyprus of not
Yunanistan ve AB arasındaki en önemli politik tartışmalardan biri
developing a self-reliant economy using their own resources.
haline gelmesine rağmen, Akdeniz'in her iki kıyısında da hayat
However, the Turkish Government continues to support northern
devam ediyor. Kuzey Kıbrıs, Türkiye'de yaşayan insanlar için
Cyprus both politically and financially. Due to recent developments
kumarhaneleriyle ve turizm kapasitesiyle ünlü. Türkiye'de yaşayanlar
in the palilical agenda, a new kind of settlement has developed in
genellikle Kuzey Kıbrıs'ta yaşayanları kendi kaynaklarına dayanan
northern Cyprus: Taday, northern Cyprus hosts fıve large
bir iç ekonomi geliştirmemekle suçluyor. Türk devleti, Kuzey Kıbrıs'ı
universities, with a total student population of 30,000. As educalian
hem politik hem de maddi olarak desteklemeye devam ediyor. Politik
becomes an industry for northern Cyprus, the latest contribution will
gündemdeki son gelişmelere göre Kuzey Kıbrıs'ta yeni bir yerleşim
be made by the Middle East Technical University (METU), which is
türü oluşturuldu: Bugün Kuzey Kıbrıs, öğrenci nüfusu toplamda
one of the largest and oldest universities in Turkey located in
30.000'i bulan beş büyük üniversiteye ev sahipliği yapıyor. Eğitim
Ankara.
0:: w
Kuzey Kıbrıs için bir endüstri haline gelirken, son katkı Ankara'da
(9 N o
bulunan ve Türkiye'nin en eski ve en büyük üniversitelerinden olan
After fınishing the master plan for the new campus in the Guzelyurt
Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ)' den geliyor.
district of Nothem Cyprus, in 2003, the Urban Planning Department
Kuzey Kıbrıs'ın bir bölgesi olan Güzelyurt'taki yeni yerleşkenin ana
architectural competition to collect proposals for their administration,
...J
<> z w t?
of the Architecture School in METU organized a national one-phase planını bitirdikten sonra ODTÜ Mimarlık Fakültesi Şehir ve Bölge
library and IT buildings. This complex consisting three major
Planlama Bölümü, 2003 yılı nda, yönetim, kütüphane ve
functions is thought to be the heart of the campus, as these
enformasyon teknolojileri binaları için öneriler toplamak amacıyla,
buildings will draw most of the student and staff circulation in the
tek aşamalı , ulusal bir mimari yarışması düzenledi. Bu üç ana
campus. The location allocated for these buildings alsa has the
fonksiyondan oluşan kompleksin ,öğrenci ve görevli sirkülasyonunu yerleşkenin içine çekecek şekilde, kampüsün kalbi olması düşünüldü. Bu binalar için ayrılan, ana meydana ve yerleşkenin tümüne hakim olan yer yönetimin aradığı prestiji de sunuyor. Yarışma gerekleri çevrenin sıcak iklimiyle uyumlu, minimum düşey sirkülasyonlu ve olabildiğince çok dış mekan kullanımlı, göreceli olarak alçak binalar önerileri içeriyor. Uzun, çok sıcak ve nemli yaz sezonu yarışmacıları en enerji-korunumlu yapıları en az yapım ve
z <ı: I � ::;;
w u
sağlanabilirlik gereksinimleriyle tasariarnaya zorladı . Göreceli olarak güçlü kuzey rüzgarları mimarlar için başka bir büyük tasarım girdisiydi. Bu zorlu koşullar için kazanan şema lstanbullu genç bir mimarl ı k takımından geldi. TeCe Mimarlı k' ın kurucularından. Tülin Hadi ve Cem llhan, bu yarışmadaki proje yöneticisi olan Zeynep Ataş ile
<D
8 N
U) w z :::; t? z ::ı o >-
birlikte, rüzgarı temel tasarım elemanı olarak kullanmak gibi zekice
prestige sought by the local administration with its prominent
bir fikir geliştirdiler. Diğer yarışma önerilerinin çoğu önerdikleri
position overlocking the main square and the campus as a whole.
binalarla verilerden olan ana meydan ve yürüyüş alan ını
The competition requirements alsa demand the proposals to comply
çevrelerneyi ve vurgulamayı seçmişti. TeCe Mimarlık kuzeydeki
with the hot elimale of the environment, to canform with the
vadiye doğru büyük bir açılım tasarladı. Bu, yürüyüş yolunda ve ana
relatively low-rise nature of the external environment's buildings with
meydanda büyük saçağın altındaki insanları cezbedecek ve daha
minimum vertical circulations and to facilitate maximum outdoor
sonra onları çevreleyen kütüphane ve IT binalarına dağılacak bir
usage. The long, extremely hot and humid summer season alsa obliged the competitors to design the most energy efficient buildings
doğrultu sağlad ı .
with minimum construction and maintenance requirements. The relatively strong northern winds alsa constituted anather major design consideration for the design teams. The winning scheme for these tough conditions came from a young
�
o N cı: w ...J
Ci N o <> z w t?
Design Team:
team of architects based in Istanbul. The founders of TeCe
Tülin Hadi
A rchitecture, Tulin Hadi and Cem !lhan, together with Zeynep Atas,
Tasanm Ekibi:
Cem ilhan
the project architect in this competition, came up with an ingenious
Tülin Hadi
Zeynep Ataş
Cem ilhan Zeynep Ataş
Client: METU TRNC
işveren: ODTÜ KKTC
Yer:
people u nder the large canopies of the promenade and the main
Güzelyurt, Turkish Republic of
square and then distribute them to the surraunding library and IT
Northern Cyprus
buildings.
Project Date:
Proje Tarihi: Construction Date: 2005
Yap1m Tarihi: 2005
!heir proposed buildings, whereas TeCe Architecture designed a
L o cation:
2003 2003
and emphasize the pre-given main square and the promenade with large opening onto the valley to the north. This served to draw
Güzelyurt, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti
idea of using the wind as a basic design element in !heir proposals. The majority of other proposals for the competition opted to enclose
z <( I =' :;
w u
o <( I z
:::;
D 1-
Bir başka önemli karar arsanın kuzey sınırına bir izleme güvertesi koymaktı. Bu güverte aynı zamanda tüm meydanı vadiye bakan büyük bir balkon haline getirdi. Sirkülasyon alanları, her ne kadar avlu göz önüne alındığında burası ön cephe olsa da, binaların güney kesimlerine yerleştirilmiştir. Fakat bu karar, binanın pasif iklim kontrolleri ile kar etmesini sağlıyor, bakım ve işletme giderlerini en aza indiriyor. Düşey, alçak bina iç mekanları monotonluğu alt etmek için olabildiğince birbiri içine giren çok katlı boşluklara sahip olacak şekilde tasarland ı . Kütüphanenin açısal yerleşimi de binalar arasında daha dinamik dış boşluklar yaratmak üzere üretilen başka <D
8 N (/) w z ::::; o z ::ı o >-
<D o o N ıı:: w ....J
2
u. c.> z w o
bir yaklaşımdır. Yönetim binası ile enformasyon teknolojileri binasını ayıran büyük saçağın öğrenciler ve çalışanlar için cezbedici bir dış açık alan oluşturacağı çok açık.
Another significant decision was to put a viewing deck at the
Zorlu iklimsel koşullar ve yapı m ve işletme için finansal limitler
square into a large balcony overlooking the valley. The circulation
yarışmacıları alçak gönüllü çözümler üretmeye zorladı ve TeCe
areas were placed in the southern parts of the buildings, even
northern border of the plot, which also transformed the overall
Mimarlık, bu kısıtlamalar arasından zeki ve basit manevralar
though this might be considered as the front façade when the
yaparak başarıyla sıyrıldılar.
courtyard is taken into account. But this decision allows the building to profil from the passive elimale controls and keeps the
ÖMER KANIPAK
A10, #6, KASIM/ARALIK 2005
maintenance and operating costs to a minimum level. The horizontal, low-rise inner spaces of the building are designed to make maximum use of interflowing multi-level spaces to overcome the monotony. The angular placement of the library also is a similar approach to ereale more dynamic outdoor spaces between buildings. lt is evident that the large canopy separating the administration building from the IT building will ereale an attractive outdoor space for the students and staff. The harsh climatic conditions and the fınancial limitations for construction and operation obliged competitors to come up with modest solutions and TeCe Architecture successfully got round these restraints with simple but ingenious manoeuvres. ÖMER KANIPAK
A10, #6, NOVEMBERIDECEMBER 2005
z <( I � ::;;:
w u
o <( I z :J D f-
,,
�
o N a:: w ...J
{3 i::! <> <> z w t?
z <( I =' ::< UJ u
I.1 o
<( I z
::; C> f-
Darıca'da inşa edilmek üzere tasarlanan yapı, aslen büyük bir malikanenin parçasıdır. Önce ailenin tamamının, daha sonra bölündüğünde ise iki ailenin bağımsız olarak kullanabileceği biçimde tasarlanmıştır. Yapı bölündüğünde, içinde yaşayacak iki ailenin mahremiyetini zedelememesine özen gösterilmiştir. Girişin bu iki yapının arasında yer alması ve kitle hareketi, gelecekteki ayrımı kolaylaştırmaktadır. The building designed for construction in Darica is actually a part of a large mansion. lt was designed to be used initially by the whole family and later on division to be used by two families living <O o o N (/) w z :::; (9 z ::ı
�
<O o o N a:: w ...J (5 N o <> z w (9
independently. Care was taken in the division of the building to en sure that the privacy of the two families that would live the re would not be compromised. The fact that entrance is situated between two buildings and the mass movement of the building facilitates the future separation.
Tasanm Ekibi: Tülin Hadi
Yard1mc1 Mimarlar: Arcan Aksakaloğlu Esra Gemici
Yer:
Design Team:
istanbul, Türkiye
Tulin Hadi
Proje Tarihi:
Co-Architects:
2005
Arcan Aksakaloglu Esra Gemici
Loca tion: Istanbul, Turkey
Project Date: 2005
z <( I � :ı: UJ
(.)
o <( I z ':J D f-
Zemin Kat Planı, Asma Kat Plam Ground floor plan. Mezzanine Plan
GENÇ ÇIZGILER 2006 ��
YOUNG LINES 2006
iS TA NB UL DENiZ MÜZESi UL USA L MiMA Ri YA RIŞMA PROJESi IS TA NBUL MA RI T/ME MU SE UM NA TIONA L A RCHI TEC TURAL COMPETI T/ON PROJEC T
z < I � :2 w
(.)
Müzenin konumlandığı alan, kıyı ve kentin buluştuğu önemli bir kamusal alanda yer almaktadır. Yeni yapı , sırtını mevcut binalara vermekte, meydan yönünden gelen yaya aksına ve deniz yönüne açılmaktadır. Meydanın sürekliliğinin müze açık alanlarında da kısmen devam etmesi amaçlanmıştır. Müze programı net bir şekilde
The museum is located in an important public space where the
ikiye bölünmüştür. Giriş, kafeterya, çok amaçlı salon ve sergi
coast and the city meet. The new building turns its back on the
salonları bir arada ilk kitleyi oluştururlar. Geride kalan kitle ise, sergi
existing buildings and opens out onto the pedestrian axis coming
salonlarının yer aldığı binadır. Bu yapıya tonozu aşan şeffaf bir
frorn the square and to the sea. The aim was for the continuity of
geçille ulaşılmaktadır. Çelik konstrüksiyonlu bu geçitten avlu ve
the square to be partially extended into the outdoor areas of the
deniz algılanarak ana sergi rnekanına ulaşılmaktadır.
museum. The museum programme had a clear separation into two parts. The fırst mass consists of entrance hall, cafeteria, multi
Su öğesi tasarımın temel elemanlarından biridir. Derin olmayan <!)
o o N CfJ w z ::J 0 z ::ı
building made up of exhibition halis. This building is accessed
elemanı etrafında gelişmesi amaçlanmış, yapı adeta su üzerinde
through a transpareni walkway spanning a va u lt. This steel
yüzen bir kitle olarak yorumlanmıştır. Müze açık sergi alanlarında bu
construction walkway leads to the main exhibition hall providing the
su elemanından aktif olarak faydalanılmaktadır (yüzer strüktürler,
views of the sea and the atrium.
hareketli gemi modelleri vb.). The water component is one of the basic elements of the design. A
�
� o N cı: w ...J (3 N o <> z w 0
purpose hall and exhibition rooms. The remaining mass is the
40 cm'lik bir reflektif havuz kurgulanarak müze yaşantısının bu su
shallow, reflective pool with a depth of 40 cm, whose purpose is to
Design Team: Tasanm Ekibi:
Tülin Hadi
Tülin Hadi
Cem ilhan
Cem llhan
Co-A rchitects: Yard1mc1 Mimarlar:
Arcan Aksakaloğlu
Arcan Aksakaloğlu
Şefıka Güner
Şefıka Güner
Client: işveren:
Naval Forces Commandership
Deniz Kuvvetleri Komutanlığı
Loca tion: Yer:
Istanbul, Turkey
Istanbul, Türkiye
Project Date: Proje Tarihi: 2005
2005
/
ll o <( I z :::;
'::J 覺-
ereale a museum life around this element of water, gives the building the feel of a mass floating on water. The museum makes active use of these water elements in the open exhibition spaces (floating structures, mobile ship models, ete).
<O o o N (fJ w z ::::; (j z ::ı
Although the exhibits are organized chronologically, a more dynamic setting is obtained by producing thematic groupings for the visitors. The museum administration's understanding of a flexible space that could be changed in time was taken into consideration.
�
The histarical galley is the focal element of the museum. lt is placed at the centre of all the spaces and is visible at all times from the
<O o o N 0:: w -'
gallery spaces from different levels and angles. The exhibition areas allow for the organizational grouping of boats of varying sizes and thus open up the way for thematic settings. Steel hook structures
Ci N (}. <> z w (j
were proposed for hanging smail boats in the spaces of volume. In this way visitors would be able to see the boats from different angles. The exhibition halis have rest areas where the visitors can Sergileme düzeni kronolojik bir karakter izlemekle birlikte, izleyici için temalik gruplamalar yapılarak daha dinamik bir kurguya gidilmiştir. Müze yönetiminin zaman içinde değişiklikler yapabileceği esnek bir mekan anlayışı göz önünde tutulmuştur. Tarihi Kadırga müzenin odak elemanıdır. Tüm mekanların merkezinde yer almakta, galeri boşluklarından farklı kollar ve açılardan sürekli algılanabilmektedir. Sergi mekanları, farklı büyüklükteki kayıkların bir arada gruplanabileceği düzenlemelere olanak tanımakta ve böylece temalik kurguların yolu açılmaktadır. Hacim boşluklarında küçük kayıkların asılabileceği çelik askı düzenekieri önerilmiştir. Böylece ziyaretçiler kayıkları farklı açılardan
z <( I
.=!
::;:
w u
C i <( I z :J '::J 1--
A·A kesiti A·A seetion B·B kesiti B·B seetion C·C kesiti C-C seetıon
algılayabilecektir. izleyicinin uzun süre mekanda tutulabilmesi amacıyla sergi salonlarında nefes a l ınacak noktalar, dinlenme köşeleri, ara mekanlar düzenlenmiştir. Kayıkların sergilendiği dışarıya kapalı yüzeylerden sonra, izleyicilerin avlu ve deniz ile görsel ilişki kurabileceği farklı kollarda pencereler, localar ve balkonlar düzenlenmiştir. Böylece izleyicinin rahatladıktan sonra <D
8
N (fJ w z ;:j (!) z ::ı o >-
<D o o N cr: w -'
�
ö <> z w (!)
diğer sergi salonlarına girmesi sağlanacaktır. Çocuklar ve gençlerin oyun oynayarak aktif katılımla öğrenebilecekleri düzenekler önerilmiştir. Açık alanlarda ayrılan bölümde, alçak havuz içinde izleyiciyi sensörle algılayıp çalışan gemi modelleri, dokunabilecekleri kopyalar yer alacaktır. Iç mekanlarda ise sergi hakkında bilgilendirici bilgisayarlar ve programlar yer alacaktır. have a break, thus allowing them to spend more time in the space. After the surfaces closed to the outside world where the boats are exhibited there is an arrangement on different levels of windows, lodges and balconies to enable visitors to relate visually to the sea and the atrium. And thus visitors can move onto anather exhibition hall feeling refreshed. Active participation settings for children where they can play and learn at the same time were proposed as a part of the design. In the open air spaces in the shallow pool !here are model ships that work when !heir sensors pick up a visitor, and !here will also be copies for the public to touch. In the interior spaces there will be information about the exhibition on programmes and computers.
ı :J==. ..-
OIUıTAIYON
•
::::>-
ı:ı
i' (MII.IKA'f'�
ı:ı
�T-TAA� SERGUJ.o �ONU
�
ı:ı
•
ı:ı
•
___
z <( I .:! ::;:
B A_
UJ (.)
AÇIK SERGI ALANLARI VE AVLUYA BAKlŞ
--
+7.50, + 10.00 Kotu Planı Level Plan
�
L
ı'
1.
Sultan AbdOimecit'in haremine ait
2.
Sullan Abdalmedt dOnemine ait köşkiO
3. 4.
l ı ı ı
A ��
s. 6. 7. 8. 9.
köşkiO kayık kayık Sultan AbdOimecit dönemine ait kayık Sultan AbdOimecit dönemine ait köşksOz kayık 19. yüzyıla ait kayık 19. yüzyıla ait piyade kayı!}ı 19. yüzyıla ait kayık 19. yüzyıla ait kayık Refah gemisinin filikası
10. AtaiOrk'On Ftorya KöşkO'nde kullandı!}ı kayık 1
2 3
Boat wıth kıosk belongıng to the hareem of Sultan Abdulmecıt Boat wıth kıosk belongıng to the hareem of Sultan Abclulmecıı Boat belongıng to the hareem of Sultan
----ı---�� ul�ıı
4
Boat wıthout kıosk from the ara of Sultan Abdulmecıt 19th century boat 1 9th century mfantry boat 19th century boat ı 9th century boat Refah's boat
ı O The boat used by Ataturk ın Florya
o <( I z
:::; .;:ı ı-
GENÇ ÇIZGILER 2006 �
YOUNG LIN ES 2006
OD TÜ TEKNOKEN T SA TGEB-2 KOMPLEKSi ME TU TECHNOC/TV SA TGEB-2 COMPLEX
o <: I z ::i
•::J ı-
Satgeb-2 Kompleksi ODTÜ Teknokent sınırları içinde kalan ve
The Satgeb-2 Complex consists of four different AR-GE (Research
Siemens, Vestel, Koç-Sistem gibi her biri bilgi teknolojisinde öncü
and Development) structures wilhin the boundaries of METU
dört ayrı AR-GE yapısından oluşur. Projenin ana fikri
Technocity, and like Siemens, Vestel and Koç-System each one of
araştırmacıların yaptıkları işe konsantre ve motive olmalarını teşvik
!hem is a pioneer in information technology. The main idea of the
eden bir çalışma ortamı sunmaktır. Özellikle multimedya, yazılım
Project is to ereale a work environment for the researchers that
geliştirme ve iletişim teknolojileri gibi sektörlerde bu bir ön koşul
fosters motivation and concentratation on their work. ll is emphasized that this is a prerequisite for seeters like multimedia,
olarak ortaya çıkmaktadır.
programme development and communication technologies in
<D o o N
(fJ w z :::; Cl z ::ı o >-
<D o o N
cı: w --'
�
(3. <> z w Cl
Projede taşıt ve yaya dolaşım alanlarını net bir şekilde ayrılmıştır.
particular. In the project !here is a clear separation between
Bu amaçla Yapı blokları önlerinde uzanan otopark zonu ve
transportation and pedestrian areas. To this intent, the building
arkalarında kurgulanan yapay gölet arasında konumlandırılırlar. Yapı
blocks are situated between the parking zone to the front and an
aralarına yürütülen yeşil alanlar bir yandan münferit avlular
artificial lake to the rear. The green spaces through which people
oluşturarak istenen güvenlik ve mahremiyet koşullarını gerçekleştirir,
walk from one building to another that form individual courtyards
bir yandan da blokların peyzaj içinde eriyerek çevre ile
serve both to ereale the desired conditions for security and privacy
bütünleşmelerine yol açar. Tüm ofis hacimleri kuzey yönündeki ideal
and to blend the blocks in with the landscape and integrate !hem
gün ışığına yönlenirken batı ve güney yönlerinde sağırlaşarak brütal
into the environment. All the office spaces gravitate Icwards the
bir kararter kazanır. Bloklar aralarına yürütülen su öğesi, tekil
ideal daylight coming from the north, while the elesed east and
blokları bağlayarak peyzaj üzerinde adeta yüzen yapılar ortaya
southern taeing aspects gain a brutal character. The component of
çıkarır.
water running areund the blocks links the individual blocks and creates a landscape of floating blocks.
Tasanm Ekibi:
Design Team:
Tülin Hadi
Tülin Hadi
Cem llhan
Cem ilhan
Yardtmct Mimarlar:
Co-Architects:
Arcan Aksakaloğlu
Arcan Aksakaloğlu
işveren:
Client:
ODTÜ Teknokent A.Ş.
METU Technocity Corp.
Yer:
L ocation :
Ankara, Türkiye
Ankara, Turkey
Proje Tarihi:
Project Date:
2005
2005
Yaptm tarihi:
Construction Date:
2005-Sürüyor
2005-Present
Yapilar gOndOz ve gece kullamm/an Sirasmda su ve rekreasyon alanlanyla bOtonleşmektedir. Used by day or by night the structures are integrared Wilh the water and recreatiOrı areas
z <( I .:! ::;:
w (.)
Ci <( I z ::i '::J f--
Teknokent ana yaklaşım y6n0nde yeni bir meydan oluşturulmuştur ve SA TGEB-2 yapılan bu yeni buluşma alanma eklem/enmektedir. A new centre is formed in lme wıth Technocıty's mam approach and the SATGEB-2 buildings are bemg added on to this new meeting cantre
Yapilar içinde oluşturulan buluşma-dinlenme mekanları, su ve iç av/u/aris ilişkilendirilmiş/ir. The meetmg points and recreatio11 areas that are formed m the buıfdmgs relate to the water and mnar courtyards.
o
<D
g N
g�;a;k,
P '*·
servis mahalleri, çalışma mahalferl servıce areas. work spaces
ın
z :i (!) z
i
Program su, yeşil alan Programme, wa er, green ares
:;)
0
o >. <D
g N c:: llJ _J
(3 N
o c> z llJ (!)
c_{.
c ( .... . o
���
fJIJ l'
jlu
z
Zemin Kat Planı ve Boy Kesit Ground Floor Plan and Longitudina/ Sectıon
<( :ı: .:! ::;:
w u l!l
Kuzeydo�u ve Güneybatı Cepheleri Nonheast and Southwest Facades
·
-
N
LU
�a:: �< LU ü � -J
� <D
o o N (f) w z :::; (.!)
z
::ı o
>-
.8.B <D o o N cr: w ..J
(3 N
(3.
<.> z w
(.!)
Cl) o Cl) Cl) <
�
-
Cl)
-J
�
ü o Cl) Cl)
�
LU Cl) -
Siemens Kartal Kampusu içinde inşa edilen yeni yapı, kampusta eksikliği hissedilen bir buluşma ve sosyal merkez mekanı olarak tasarlanmıştır. Spor alanları ile kampusa ait park arasında yer alan yap ı , mevcut eğimi dikkate alarak konumlanan lineer bir kitle halinde uzanır. Yapının kesiti dış kitlede belirgin bir şekilde vurgulanarak onun kimliği haline gelir. Zeminden başlayan döşeme, yükselerek duvar haline gelir ve bir saçak olarak sonlan ır. Ortaya çıkan kontur uzaktan bakıldığında bile hemen algılanabilen bir iz oluşturur. Yapının zeminle ilişkisi, kitleyi yerden kopararak onu hafifleten geniş
The new building that will be constructed on the Siemens Kartal
teraslar ile kurulur. Esnek kullanımlar sunan hareketli cephe
Campus is designed as a meeting point and social centre that was
elemanları ile iç ve dış mekan sürekliliği sağlanır. Aynı esneklik iç
felt to be lacking in the campus. Situated between the sports area
mekanları ayıran bölücü duvar elemanları ile tüm bina bütününde
and the parking area of the campus, the building is laid as a linear
devam ettirilir. 60m boyundaki yapı, orta noktasında matsalianarak
mass taking account of the existing slope. The seetion of the
boşalır. Bu noktada oluşturulan merdiven, yapının üst teras
building emphasized clearly on the outer mass becomes the identity
kolundaki yaşantıya yönlenmeyi sağlar. Geniş teras düzlemi, hem
of the building. The paving starts off at ground level, is elevated to
yap ı n ı n arkasınaki spor alanlarına, hem de uzaklardaki Marmara
form a wall and ends up as a canopy. The resulting cantour forms a
Denizi'ne bakan geniş vistalara açılır.
very obvious sign that can be picked out immediately even from a distance.
8N cr: w -'
Design Team: Tasanm Ekibi:
(3
Tülin Hadi
u. <> z w l?
Cem llhan
N
Tülin Hadi
The building's relationship to the ground is established with broad
Cem llhan
terraces that lighten its mass and disconnect it from the land. Continuity between inner and outer spaces is achieved with
Co-Architects:
movable façade elements that facilitate flexible use. The same
Şefika Güner
flexibility is carried through in the building as a whole with the wall
Yardtmct Mimarlar: Şefika Güner
dividing elements used in the separation of the inner spaces. The
Client:
60m high building is emptied by pivoting at its central point. The
Siemens AG - Turkey
staircase located at this point, offers guidance to the upper terrace
L o ca tio n :
sports areas to the rear of the building and wide vistas towards the
Istanbul, Turkey
Sea of Marmara in the distance.
işveren: Siemens AG - Türkiye
life of the building. The broad terrace plane looks out over both the
Yer: Istanbul, Türkiye
Project Date: 2005
Proje Tarihi: 2005
Construction Date: 2006
Yaptm Tarihi: 2006
<D o o N (f) w z ::; cı z ::ı
�
)g o N rı: w -' (3 N u. <> z w cı
z <( I � ::;;
w ü Vaziyet Planı S1te Plan
1. 1. Kat Planı Kafeterya VIP Salonu Vestiyer
1
1 sı Ftoor Plan Cafeteria VIP Hall C/oakroom
Ofis
Office
Mutfak
Kitchen
Depo Depot 2. Zemin Kat Planı 2 2nd Ground Floor Plan
o <( I z
::; .;:ı f-
GENÇ ÇIZGILER 2006 �
YOUNG LIN ES 2006
OD TÜ KKTC MÜHENDiSL iK PROGRA MLA RI EGiTiM LA BORA TU VA RLA RI METU NC TR ED UCA TIONA L LA BORA TORIES FOR ENGINEERING PROGRA MMES
z 4: I � ::;;
w u
o 4: I z
'::i D ı-
Yeni laboratuar binalarının çıkış fikri, laboratuar birimleri ve bunların hemen arasında yer kalan alanlarda kampus yaşantısı ile bütünleşebilecek bir mekan kurgulamak olmuştur. Yapı programını oluşturan birimlerin kendi aralarında gölgeli avlu ve iç sokaklar oluşturacak şekilde konumlanması tasarımın dayanak noktasıdır. Yapılar grubunu, kuzeydeki avaya paralel uzanan büyük laboratuar birimleri ve onun önünde açılanmış olarak konumlanan küçük laboratuarlar kitlesi tanımlar. ODTÜ Meydanı'ndan gelen promenad
�
o N en w z :i " z
aksı sürdürülerek laboratuar yapılarının arasından geçer ve iki yapı
The idea behind the new laboratory buildings was to make the
dizisi arasında kalan ara mekanda bir iç sokak oluşturulur. Ara
laboratory units and the spaces between them into a setting
düzlemde kalan ve kesintisiz olarak devam eden bu iç sokak,
integrated with campus life. The pivot of the design is to place the
laboratuariara girmek sizin içinden geçilen gölgeli bir mekandır.
elemenis of the building programme in such a way as to ereale
Böylelikle kampus yaşantısı ile laboratuarların iç dünyası, belli bir
shaded courtyards and inner streets between them.
anda birbiriyle temas ederek görsel bir diyalog içine girer. The large laboratory units running parallel to the plain to the north and the smail laboratory mass placed in front of them at an angle
::;)
defıne the group of buildings. The promenade leading from METU
�
Square continues along its axis between the laboratory buildings and produces an inner street in the space between the two rows of
<D o o N o:: w ...J
buildings. This inner street, which is in the mid plain and continues unbroken, enables you to pass through a shaded place without entering the laboratories. Thus, the inner world of laboratories and
(3 N o
<> z w "
Tasanm Ekibi:
Design Team:
campus life come into contact at a particular moment and enter into
Tülin Hadi
a visual dialogue.
Cem llhan
Tülin Hadi Cem llhan
C/ient: M ETU NCTR
işveren: ODTÜ KKTC
L ocatio n :
Yer:
Turkish Republic
Güzelyurt, North Cyprus Güzelyurt, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti
Project Date: 2006
Proje Tarihi: 2006
Maket Fotoğraflan Model
Pictures
z <( I .:! ::;;
w ü
� I
z ·::::; -::ı 1-
[ [
<D o o N en w z ::; Cl z ::ı o >-
<D o o N cı:: w -'
(3 N
o c.> z
�
Vaziyet Planı Sıte
-ı- _ 2
lC
SOKAK
o
� I z :::; '� ı-
+129
kotu
planı +129 /eve/ plan
s
LU s a::
�
<
...._
. ...._
�
LU
<D o o N (fJ w z
:::;
(!)
z
::ı o >-
1Q.Q <D
o o N a: w
-'
(5 N o <> z w (!)
�
=o Cl)
LU < a:: LU
�
. ...._
(.)
N ::::,
...._
� :ı:
(.)
� a::
. .._
�
c:::(
LU (!) c:::( < -J :::> a::
� §?
. ...._
�
�
O J-
dj � (!) . ...._
�
. ...._
�
Cl) (.) ...._
�
LU < o
Aykut Koksa/: You worı the Young Architect Award. The second year of the Young Architect Award. lt is my opinion that this award Aykut Köksa/: Genç Mimar Ödülü'nü aldtmz. Ikinci ytltn Genç Mimar
focuses far more on what wi/1 be produced rather than on what has
Ödülü'nü. Bu ödül kammca üretilmiş olandan çok üretilecek olana
already been produced. This is why 1 would /ike to ta/k about your
odak/amyor. Bu yüzden ben ürünlerden değil duruştan söz edelim
attitude, not the products. What is your standpoint? From where do
isterim. Nerede duruyorsunuz? Mimarltğa nereden baktyorsunuz?
you look at architecture ? Obvious/y. the words "stand" and "from
Tabii "durmak" ve "nereden" sözleri aym zamanda bize bir bağlamt
where " at the same time show us a context. How do you see this
işaret ediyor. O bağ/amt nastl görüyorsunuz? Ve o bağlamtn içinde
context? And how do you place yourse/f within this context?
kendinizi nereye koyuyorsunuz? Cem /lhan: Now, this is a multi-dimensional question and the Cem /lhan: Şimdi bu soru çok boyutlu, cevabı doğal olarak pek de
answer naturally entails a number of explanations that are not so
kısa olmayan bir çok açıklamayı da beraberinde getiriyor. Belki de
short. Maybe we can start at one point and that will open up the
herhangi bir yerden girip, o sorunun açacağı kanallardan diğer
discussion into channels linked to new questions.
sorulara bağlanarak ilerleyebiliriz. Tü/in Hadi: Maybe by the end of the interview we will have been Tü/in Hadi: Belki ancak söyleşi bittiğinde, duruşumuzu daha iyi tarif
able to give a better description of our standpoint.
etmiş olabiliriz. C./. : 1 think the effort required to deseribe the standpoint, to give the C. i. : Duruşu tarif etmek, yanıtı vermek, bu ödülün verdiği
sorumluluk gibi ciddi bir efor istiyor bence. Ama ben, biraz bizim
answer, will be as serious as the responsibility that comes with the award. But 1 would like to start by going a little into the descriptions,
üretimimizle ilgili, dışardan bir gözle bakıldığında, tarif edilenler,
rumours and criticisms concerned with our production as seen by
söylenenler ve eleştiriler üstünden giderek başlamak istiyorum. Büro
others. The office was set up in the early 90's. And since that time
90'1arın başında kuruldu. O tarihten beri de verilmiş belirli kararların
we have been trying to move on within the cantext of certain
çerçevesinde ve onlardan pek taviz vermeden ilerlemeye
decisions that were made, trying not to compromise them. At this
çalışıyoruz. Bu noktada, genç olmamıza rağmen yapılan işlerde o
point, even though we are young, according to some !here is
gençlikle, kimilerine göre çelişen bir, nasıl söylesem ...
something about the work we do that is in conflict with this being young. How shall 1 put it?
T. H . : Bir ağırlık, bazıların ın aslında doğrudan doğruya "tutuculuk"
olarak adlandırdıkları.
T.H. : A kind of seriousness, or as some directly put it, a
"conservatism". C. 1.: Evet, buna "tutuculuk" da diyenler var galiba. Şimdi bunun
üstünden yürüyerek, devam etmek istiyorum. Bence, son 10 senede
C./.: Yes, !here are some who call it conservatism. Now 1 want to
yaptığımız işler, ürettiğimiz mimarlık, mimarlığı üzerine kurmaya
move on from this. 1 believe that the work we have been doing for
çalıştığımız zemin yaşıtlarımızın durduğu zemine pek benzemiyor. Biz o anlamda, onlardan biraz ayrı duruyoruz. Ama bu ayrı durmayı,
the pa st 1 O years, the architecture that we have been producing and
the basis that we are trying to construct architecture on is not really
öyle önceden kurgulam ış, ayrı durmuş olmak için yapıyor değiliz. Bu
like the basis our conternporaries have stayed with. In this sense,
daha çok kendiliğinden oluşmuş bir durum.
we may be a little different from them. But we are not being different just for the sake of it in any planned way. lt has just evolved like this of its own accord.
z <( I � ::;;
w
(.)
T. H. : Our decision that "we'll do it !ike this" is not something that we T. H. : Özellikle, "Biz bunu böyle yapacağız" kararıyla yola çıkıp,
take as a starting point and then follow through in that way to the
sonuna kadar öyle ilerlemek değil. Bu tamamen kendi inançları m ız
end. lt's actually a situation that is shaped over time by what we
ve tercihlerimizle zamanla şekillenmiş bir durum aslında. Yani
believe in and the choices we make.
baştan alınmış bir karar değil. C./.: But it's !ike this: Things people have said about our work have C. 1. : Şöyle ilginç bir durum var yalnız: yapılan işleri tarif edenlerin
CD o o N
(/) w z ::; (9 z ::ı
� CD o o N
cı:: w ...J (5 N (}. t> z w (9
something in common that is rather nice. And that is when we look
söyledikleri şeylerde hoş bir ortak payda var. O da, üretimin diline
at the language of production there is a comman language that is
baktığımızda ilk bakışta bir etiket yapıştırılamayan, tarifi zor bir ortak
hard to describe, that can't be labelled, but it's also the case that this
dile sahip oldukları, ama bu dilin çok da semantize dilecek kadar da
language is not precise enough to be a semantic. In some way, it
net olmad ı ğ ı . Bir şekilde bize ait ürünler olduğunu söyleyen bir
has stayed at a point where it says that these products belong to us.
noktada durduğu. Çok farklı sorulara yanıt veren projelerde, ortaya
In projects that provide answers to very different questions the own
çıkan yapıların kendi dili, kendi programlarından kaynaklanıyor
language of the buildings that are produced may emerge from the ir
olabilir. Iklimden kaynaklanan şeyler olabilir -ki yer meselesine
own programmes. lt might be things that result from the climate, and
döneceğiz-, bütün bu farklılaşmaların ortaya çıkarttığı çeşitlenen,
we will come back to the matter of locale, let's say, works that come
gerçekten de değişken imgelere sahip işler diyelim. Alıcı bir gözle
out of this differentiation, this diversification, actually also have
bakanlar ürünlerin ilk etkisine bakıldığında bunların bize ait işler
varying images. People who have a discerning eye say that they
olduklarını söyleyebildiklerini ifade ediyorlar.
could teli by the first impression of the products that they are our works.
A. K.: Ama, programtn ya da sorunun yamttntn yerine geçen, özelleşmiş kendi sözünüzün görünürlüğünden söz etmiyorsunuz
A.K.: But 1 guess you are not tatking about the visibility of your own
sanmm. "Size ait olma" durumu ve bunun görünürlük taşıması, sizin
speciatized expressian taking the place of the programme or the
duruşunuzdan mı kaynaklanıyor, yoksa görünürlük özelleşmiş sözün
answer to the question. Does this "being your work" or its visibi/ity
bir sonucu mu? Benim gördüğüm kadarıyla, sizin için görünür/ük,
stern from your attitude, or is the visibility the resutt of the
özelleşmiş bir sözde -ya da başka bir deyişle biçemde- ortaya
specialized expression? As far as
çıkmıyor.
does not emerge in a specialized expression, or in other words in a
1 can
see, for you the visibility
style. C. 1.: Evet, ben de buradan hareket etmek istiyorum. Şunu en
baştan söyleyebilirim: hiç bir mimari soruna, önceden verilmiş
C. /. : Yes, 1 also want to lake this up. 1 can say first and faremost
yanıtımız yok. Türkiye çerçevesi içinden bakıp konuşursak, son 5
that we do not have a pre-conceived answer to any architectural
sene, 1 0 sene ya da çok yakın zamandaki mimarl ık üretimi biraz o
problem. If we are talking in the cantext of Turkey, very recent
önceden verilmiş yanıtlarla ilerliyor. Herkesin önceden verilmiş yanıtı
architectural production, or that of the last five or ten years, has kind
var. Bu biçimsel gramer, abartılmış bir şekilde aynılaşmış durumda.
of developed with those preconceived answers. Everybody has
Yani, farklı farklı pozisyonlarda durmaya çalışanların aynılaştığı bir
preconceived answers. This formal grammar has become
zemine doğru kaymış durumda.
exaggeratedly uniform. 1 mean, it's like people who are trying to lake different positions are sliding into a uniform base.
A . K.: Yes, differentiation eventually creates a cantext where differences cannot be seen. A. K.: Evet, farklılaşma en sonunda farklılık/ann görülmediği bir bağlam doğurur.
C./.: From here ı would like to move on to the conservatism we
C. 1.: Başta sözünü ettiğimiz tutuculuğa buradan geçmek istiyorum.
the given answer for the "locale" or that particular situation, which is
mentioned. We have an outlook that starts with the struggle to find Bizim, mimarlığın asli meselesi olan, yani "yer" için veya o özel
the basic question of architecture, and we lake it forward from there,
durum için verilmiş yanıtı bulma çabasından bir bakışımız, o çaba
or at least we try to. Whether we succeed is anather matter. If we go
üstünden ilerleyen bir bakışımız var ya da öyle olmaya gayret
into the "conservatism" that Tulin mentioned, we think that there is
ediyoruz. Bunun başarıl ı p başarılamad ığı ayrı bir tartışma. Tülin'in
alsa an automatic differentiation in the resulting products because it
bahsettiği "tutuculuk", biraz açarsak, coğrafyadan, yerden, iklimden,
stems from the geography, from the locale, from the climate, from
verilerden ve oraya ait olma takıntısından çıktığı için ortaya çıkan
the data, and from the relationship of belonging there. 1 mean, this is
ürünlerde de, kendiliğinden bir farklılaşma olduğunu düşünüyoruz
why we have a situation where it can't be said for sure at first glance
biz. Yani, o yüzden ilk bakışta bize ait olup olmad ığı tam net
whether or not something is our work, but yet the works we produce
söylenemeyen, ama bir yandan da üretilen işleri birbirine bağlayan
give the feeling of a comman language that connects them. In a
dili bir şekilde hissettiren bir durum çıkıyor ortaya. Biz bu duruştan
sense it is because of this attitude that we have the criticism of
dolayı bir anlamda söz konusu "tutuculuk" eleştirisinin muhatabı
conservatism levelled against us. "These things are architecture
oluyoruz: "Ya bunlar çok geride kalmış kaynakların mimarl ığı". Ama
based on really outdated sources!" But they are not outdated things.
hiç de geride kalmış şeyler değil. Işte bu noktadan da o çok
And from here, we can go on to the much-debated issue of
tartışılan "zaman ötesi" olma meselesine giriyoruz. Buna kimileri
"timelessness". Same call it going beyand time, same call it
zamanını aşmak, kimisi süreklilik, kimileri kal ıcılık diyor. Kal ıcılık
continuity, and same call it permanence. The concept of
kavram ı da sanki son zamanlarda fazla tüketildL Yine de bu kal ıcılık
permanence has also been overdone in recent times. Even so, it's
meselesini bir miktar tartışmak faydalı olacak.
quite useful to discuss the issue of permanence to an extent.
A. K.: Evet, kalıcılık konusuna girelim. Son dönemde üretilmiş işlere
A.K. : Yes, let's ta/k about the subject of permanence. When we /ook
baktığımızda, mimarfığın geçicifiği öne çıkardığını söylemek yanlış
at recently produced works,
olmaz sanırım. Peki burada kalıcılığın oluşturduğu anlam alanını
that they bring out the transience of architecture. So are we ta/king
1 don't think it would be wrong to say
sorgulayan bir mimar duruşu mu söz konusu, yoksa kendisini güncel
here about an architect's attitude that questions the area of meaning
olana teslim etme durumu mu? Başka bir deyişle, kamusal mekan
that constitutes permanence, or a situation of surrendering oneself
içinde, buyurgan sözünü geri çekmeyi yeğleyen bir mimardan mı söz
to what is current? In other words, in the public space, are we
ediyoruz, yoksa ürününü günümüzün geçici iletişim mecrasına
ta/king about an architect who prefers to lake back his or her
dönüştürmüş -ya da iletişim mecralannda kullanılan, geçicilik
imperative expression, or an architect that transforms his or her
üzerinden kodlanmış dilleri kendi ürününe taşımış- bir mimar mı?
product info today's transient channels of communication, or one
C. 1.: Kendini güncel olana teslim etme durumu aslında hiç de olmak
coded with transience, info his or her product?
that brings languages used in these channels, languages that are
istemediğimiz bir davranış biçimini tarif ediyor. Özellikle sizin tanımlad ı ğ ı n ız anlamda kendi pozisyonumuzun da biraz çelişik
C. !. : Surrendering oneself to what is current deseribes an attitude
that we do not actually want. Especially in the way you put it, our own position is much more contradictory. What 1 mean is that if this
contradiction is between an architect who "listens", who involves the employer in the process and between one who is an "author" who olduğunu düşünüyorum. Yani şunu demek istiyorum : eğer bu çelişki
�
o N (j)
w z ::i o z ::ı o >-
<D o o N
0:: w _J C3 N
(). c> z w o
wants to impose the reality in his or her mind, then we can see
bir yandan 'dinleyen', işvereni sürecin içine katan mimar olmak; bir
signs of both of these approaches in o ur products. Perman e nce, on
yandan da "auteur", dayatan ya da kendi kafasındaki gerçeği kabul
the other hand, would seem to make that "authorship" a
ettirmeye çalışan mimar olmaksa, bu bizim verdiğimiz ürünlerde iki
precondition. So, obviously immortality is alsa one the concepts that
yaklaşımın da izlerini görebiliriz. Kal ıcılık ise beraberinde o
timelessness brings to mind. 1 am laiking about the work the
"auteur"lüğü de kendi önşartı olarak getiriyor sanki. Yani,
architect produces holding its own in spite of all that transience, all
zamanötesiliğin, çağrıştırdığı kavramlar içinde elbette ölümsüzlük de
those erosive add-ons, even when the cantext is totally transformed.
var. Mimarın ortaya koyduğu eserin, bütün o geçicilik, bütün o
lt is about being able to keep saying his or her words without
yıpratıcı etkilenmeler, bağiamın tamamen değişmesi durumunda
changing much for decades or far langer depending on the situation.
dahi kendi pozisyonunu korumas ı n ı kastediyorum. Gücünü,
Defining it this way, permanence alsa entails a certain risk and we
etrafındaki o haleyi kaybetmeden, onyıllar boyu ya da duruma göre
see it conjuring up a situation that we do not want to be in. We
çok daha uzun sürelerde, söylediği sözü çok da değiştirmeden
understand permanence as, in a sense, saving our work from the
söylebilmeye devam edebilmesini. Tan ı m ı böyle yapınca, kalıcılığın
transience we talked about and the communication channels and
belli bir riski de taşıdığ ı n ı , bizim pek de olmak istemediğimiz, bir
mass media environment it requires. Same exaggerate and call it
durumu da çağrıştırdığını görüyoruz. Biz kalıcılığı, ortaya
going for "immortality".
koyduğumuz eserin demin tarif ettiğiniz o geçicilik ve onun şartları olan iletişim kanalları ve medyatize olmuş ortamdan bir anlamda
Bul on the other hand, we are very open to communication. Anather
kurtarmak olarak anl ıyoruz. Buna bazıları abartılı bir şekilde
thing we are criticized for is that we listen to the user too much.
"ölümsüzlüğün" peşinde olmak da diyorlar. Ama bir yandan da iletişime çok açık bir halimiz de var. Bize dönük eleştirilerden bir tanesi de kullanıcıya fazla kulak vermemiz.
T. H. : They say we really listen to the clients. C. /. : Clients, which can be an institution or a person, we are laiking
about a situation where the dialogue with them exceeds its limits. In T. H. : işverenlerinizi çok dinliyorsunuz diyorlar.
a sense, the architect is brought to the point of losing his powerful
C. 1.: işverenler, ki bu bir kurum da olabilir bir kişi de olabilir, onlarla
communication alsa carries a risk. In this situation, exactly what is
position, his personality. This kind of dialogue or such exaggerated
kurulan diyalogun haddini aşması halinden bahsediyoruz. Mimarın
our stance? lt's difficult to deseribe it clearly, bul it stili seems to me
bir anlamda kendisini o güçlü pozisyonunu, kişiliğini kaybetme
that we have made indireel references to certain things. 1 mean, the
noktasına getirmesi. Bu diyalogun ya da bu kadar abartılmış bir
things we say, 1 guess, give enough clues about what we are going
iletişimin bir riski de beraberinde getirmesi. Bütün bu durum içinde,
for.
biz tam olarak hangi konumdayız? Bunu çok net olarak tarif etmek zor ama sanki bazı şeyleri de ima ettik gibi geliyor bana. Yani
A.K.: Yes, there are some contradictions in this. An attitude that
söylediğimiz şeyler neyin peşinde olduğumuz konusunda yeterli
doesn 't undertine its special expression, 1 mean, that doesn't see
ipuçları veriyor sanırım.
itself as an "author" architect, is actually an attitude ready to accept
A. K.: Evet, kendi içinde bazi çelişkileri de barmdmyor. Kendi
anonymous context. Actual/y, even if the who/e cantext is made up
özelleşmiş sözünü öne Çlkartmayan, yani kendisini bir "auteur"
of the products of "author" architects, the who/e that emerges is
the anonymous context, an attitude that realizes it wi/1 accept the
inevitably forced to be an anonymous who/e. The moment one becomes a part of that anonymous cantext durability ceases to be mimar olarak görmeyen duruş, asimda anonim bağlama katılmaya
important.
hazir duruştur, anonim bağlama katliacağmm ay�rdmda olan duruştur. Asimda bağlamm tümü "auteur" mimariann ürünlerinden de
C. /. : Well, that is the contradiction.
oluşsa, ortaya ç1kan bütün -kaçm1/maz bir zorunlulukla anonim/eşmiş bir bütün olacaktir. Anonim bağlam m bir parçasma
A . K . : Yes, that's the contradiction. One /ast question before leaving
dönüşüldüğü anda da ka/Jclllk önemli olmaktan Çikar.
behind the issue of transience: Were you ever asked for a design
C. 1. : işte çelişki bu.
object?
that turns an architectural product info a transient communication
A. K.: Evet, çelişki bu. Geçicilik konusunu geride birakmadan önce
T. H.: This kind of issue has come up a few times. But we weren't
son bir soru: Sizden mimari ürünü geçici bir iletişim öğesine
ab le to succeed in any one of the m.
dönüştüren tasanmlar talep edildi mi? C. /.: Some issues are belter if they are schematised or formulised. 1 T. H.: Birkaç defa böyle konular önümüze geldi. Fakat hiç bir
can say this: if we go back to the fine differential of following the
tanesinde başarılı olamad ık doğrudan doğruya.
transient, !here is something important !here. Even though it's a situation that can be manipulated, in fact the state of transience
C.
i.: Bazı konuları şematize ya da formüle etmek iyi olabiliyor. Şunu
saves the architect from a burden. lt seems to me that permanence,
söyleyebilirim: Kalıcılığın peşinde olmak konusundaki ince ayrıma
on the contrary, creates a burden. Until now we've been laiking
dönersek, önemli bir durum görüyorum. Bir tanesi; tüm bu manipüle
about that burden. For me, transience implies, in a sense, not taking
edilebilir durumuna rağmen, aslında geçicilik hali, mimarı bir yükten
responsibility for a number of things, and that's the la ne we are
kurtarıyor. Kalıcılık durumu ise tam aksine büyük bir yük getiriyor,
trying to steer clear of. That's also why, if we failed on those jobs
gibi geliyor bana. Yani o yükü bence şu ana kadar da tarif ettik.
that Tulin mentioned, 1 think it's for that reason.
Bence geçicilik bir anlamda, bir sürü şeyin sorumluluğunu üstüne almama durumunu ima ediyor, ki işte, bizim d ışında kalmaya
A.K.: And here lies the answer to the question a while back. You
çalıştığımız kulvar bu. O yüzden de biz Tülin'in bahsettiği işlerde
see transience not as the architect rejecting the imperative role, but
başarısız olduysak, sanırım bundan dolayıdır.
as kind of escaping from the responsibility. Should we come to the subject of Turkey, then ?
A. K.: Az önceki sorumun yamt1 ÇlkJYor ortaya. Sen geçicilik durumunu, mimann buyurgan rolünü reddetmesi değil, bir tür
C. /. : Ok. We can go there quite easily, even from here. But 1 believe
sorumluluktan kaç1ş hali olarak görüyorsun. Peki, Türkiye'ye gelelim
we should clear the transience issue a little more. We run the risk of
mi art1k?
being misunderstood.
C. 1. : Olur. Suralardan bile girilebilir rahatl ıkla. Ama bence geçicilik
A.K. : Ok, let's do that.
konusuna biraz daha girmek gerekecek burada. Yanlış aniaşılma riski var.
C. /. : Transience also implies other things. For example, in this state
of fa st cycle and changing needs, the re is the problem of the A. K.: Tamam, girelim.
architectural product being elastic enough to be able to meet the
z ..:
I .=! ::;
w (.)
o ..: I z � D ı-
demand. Here elasticity really means "elasticity" in the sense of be ing adaptable in spite of changes in the programme of the C. 1.: Geçiciliğin ima ettiği başka şeyler de var. Mesela, bu hızl ı
can easily question the existence of something that is founded and
talebe yanıt verebilme esnekliği konusu var. Burada esneklik
produced on a programme if the programme is changed, but this
hakikaten "esneklik" anlamında, yani kendini adapte edebilme,
elasticity is related to concepts like flexibility, adaptability, being able
sunulan ürünün değişen programa rağmen -ki bu da çok ayrı bir
to fıt in. These are hot topics, the idea of an architectural product
tartışma, çünkü progam üstüne kurularak üretilen birşeyin program
o N (f) w z ::; (!) z ::ı o >-
<D o o N 0:: w ...J
(3 N o <> z w (!)
being an answer to a whole bu nch of questions without giving a
değiştiğinde kendi varoluşunu da sorgulayabiliriz çok rahatlıkla- ama
clear-cut answer and going through a production channel in line with
bu esneklik, fleksibilite, adapte edilebilirlik, kendini uydurabilme
that idea. 1 say this because it's something 1 am personally
yeteneği gibi kavramlarla ilişkili. Bunlar çok gündemde, yani
concerned with, something 1 have thought about and been involved
mimarlık ürününün çok net bir yanıt vermeden de bir sürü şeyin
with in residence. When 1 say that transience saves you from a
yanıtı olabilmesi ve buna göre bir üretim kanalı üstünden gitmesi. �
product, and this is a very different matter for debate, because we
döngü ve değişen ihtiyaçlar durumu içinde, mimarl ı k ürününün
Bu benim şahsi olarak ilgilendiğim, üstünde durduğum ve konut üstünden üstünde durduğum bir mesele olduğu için söylüyorum. Geçicilik, belirli bir yükten de kurtarır derken, insan ya da bir mimar
burden, 1 mean a person or an architect can produce flexible
products without losing the position of "author" or being
compromised. And 1 say this so that elasticity is not confused with
transience, because it can be understood that way.
o "auteur" pozisyonunu ya da "taviz vermez" pozisyonunu koruyarak da "esnek" bir ürün üretebilir. Geçicilik meselesiyle, ürünün
A.K.: We need to clarify this: Transience can exist within the
esnekliğini pek karıştırmamak adına bunları söylüyorum, böyle bir
"author" attitude, especia/ly if transience is part of the current
anlam da çıkabilir çünkü.
requirements of being an author. We could give quite a few examples.
A. K.: Burada şunu belirtmek gerek: Geçici olma durumu "auteur" tavnntn içinde de yer alabilir, hele "auteur" olman m güncel gerekleri
T. H. : Actually we should also talk about subjects like responsibility
içinde geçicilik de bulunuyorsa . . . Örnekleri de az değil. . .
and being irresponsible, 1 mean, avoiding responsibility. So what is
T. H . : Aslında bir de sorumluluk, sorumsuzluk, yani sorumluluktan
differently by author architects and non-author architects. 1 mean,
the responsibility of the architect? Actually, this is not defined kaçmak .. vs. gibi konulardan bahsetmek lazım. Yani mimarın
everybody is talking about easy-to-build, economic buildings. None
sorumluluğu nedir? Aslında bunu auteur olan, olmayan mimarlar da
of us define it differently bul the results are different.
farklı biçimlerde tan ımlamıyorlar. Yani herkes kolay inşa edilebilmekten bahsediyor, herkes binanın ekonomikliğinden
Now 1 want to explain this using an example. While we were working
bahsediyor. Bunu hiç birimiz aslında farklı biçimde tanımlamıyoruz
on one of our "failure" projects, on a building that is going to be a
ama sonuçlar farklı oluyor.
communication medium, we brought up the cost issue: "If we do it
Şimdi bunu bir örnek üzerinden anlatmak istiyorum. Bizim,
weakness would ereale expense because we would often have to
"başarısız" olduğumuz projelerden biri üzerinde çal ışırken, yani
change it". One of our friends said on the subject: "Are you crazy?
this way, it would be expensive, and not very sound, and its
binanın iletişim aracı olacağı konulardan birinin üzerinde çalışırken,
lt's belter if it's not sound so it has to be changed constantly!" 1
maliyet konusunu gündeme getirdik: "Böyle yaparsak pahalı olur,
mean. this is very different from our understanding of this. 1 was really surprised, because a solution like that would never cross my mi nd.
z <覺: I .=! :2 w u
o <覺: I z "::J D f-
T. H. : "They tried to convince us to "Let it change, consume itself,
üstelik de sağlam olmaz, pahalılığı da aslında sağlam olmayışından
leave it like that!"
ortaya çıkar, bunu sık sık değiştirmek gerekir ... " gibi. Aynı konu üzerine bir başka arkadaşımız dedi ki: "Siz çı lg ın mısınız? Sağlam
A.K. : Anybody who dea/s with marketing communication, and it can
olmasın, sürekli değişmesi gereksin" Yani orada, çok büyük bir
be an advertiser, a scrip twriter, or a graphic designer, already
anlayış farkı var. Bu beni çok şaşırttı, benim aklımın ucundan
defines their production object in this way. Well then, is the object of
geçmeyecek bir çözüm.
architecture an object /ike this?
T. H. : "Değişsin , kendini tüketsin, bırak öyle olsun" diye ikna etmeye
çalıştı.
C./.: 1 think that deseribes it really well. Bul !hen can an architectural
product carry this off? Because we are laiking about a very
expensive product and in my opinion it does not deserve this. We
:g o N (fJ w z ::i (.9 z ::::>
� <D
o o N c:: w --' (3 N o <> z w (.9
A. K.: Pazarlama iletişimiyle uğraşan herhangi biri -bir reklamci
are laiking about a product that is too serious and with too large a
olabilir, metin yazan olabilir, grafik tasanmc1 olabilir- zaten kendi
budget and needing too much investment of time to deserve such
üretim nesnesini böyle tammlar. Peki mimarl1ğm nesnesi art1k böyle
an attitude.
bir nesne midir? A.K.: But we have communication budgets that are so big they C. i.: işte bence, bu çok iyi bir tarif. Peki mimarl ı k ürünü bunu
make construction budgets seem relative/y smail.
kaldırabilir mi? Çünkü çok pahalı bir üründen bahsediyoruz ve bence bunu hak etmiyor. Böyle bir yaklaşım tarzını hak etmeyecek kadar ciddi ve büyük bütçeli, çok zamana yayılmış bir üründen
T. H. : Even though it seems huge to us, it can be a negligible
budget.
bahsediyoruz. A.K. : In that case the architectura/ object cannot ho/d its own purely A. K.: Ama art1k iletişim bütçeleri o kadar büyük bütçeler ki, yap1
by the material weight of its reality. Or its value as a monitor, its
üretimin oluşturduğu bütçe/er, o bütçe/erin yanmda çok küçük
monitor value as a medium can be much higher than its building
kalabiliyor.
cost.
T. H.: Kolay gözden çıkartılabilecek bir bütçe olabilir, bizim
C./.: That is why we are old school, because we cannot accept this.
gözümüze büyük görünmasine rağmen. A.K. : lsn't it necessary to deseribe a pasifian here? A. K.: Bu durumda mimari nesne, sadece ve sadece kendi gerçekliğinin maddi ağtrllğJY/a kendini savunur durumda duramaz.
C. /.: Let me put it this way: We do not need to be extravagant just
Ya da onun bir ekran olarak değeri, daha doğru bir deyişle bir mecra
because our employer or those who have commissioned the
olarak ekran değeri inşai değerinden çok daha fazla olabilir.
building or buildings have an unlimited budget. This situation can be seen as one where we are restricted, imprisoned in our own
C. 1.: Bizim eskikafalılığımız da buradan çıkıyor işte. Yani bunu bir
problem. But we cannot look at the world that way. "That way of
türlü sindirememekten geliyor.
looking at things belongs to the pas!, the 60's, socialisi attitudes". We can defıne it any way we like. In that sense, it can be said that it
A. K.: Burada bir pozisyon tarif etmek gerekmiyor mu?
does not fıt into the era we live in. And so if we are marginal on that point, it seems to me that it is because of this understand ing.
1 want to touch on the situation in Turkey and how our production is positioned within it. Maybe it's arrogant to say so, but this country is C. 1.: Ben şöyle edeyim pozisyonumuzu: işverenin ya da o
stili in a situation of importing a lot of things and allocating, or being
yapıyı/yapıları, işi sipariş edenin bütçesinin sınırsızlığı bizim
in a position to a llocate, resources for construction-environment
savurgan olmamızı gerektirmiyor. Bu duruma kendi sorunumuzu,
production without really wanting to. When we look at the general
belki kendi kendimizi sınırlad ığımız, içine hapsettiğimiz bir durum
picture, with the exception of the countries that were industrialized
olarak da bakılabilir. Ancak biz dünyaya böyle bakamıyoruz. "Bu
early on, we can see really bad things in construction-environment
bakış eskilerde kaldı, bunlar 60'1arın bakışları, sosyalist duruşlar . . "
production. If it's a socialisi attitude that we have, we seem to
nasıl tarif edersek edebiliriz. O anlamda da içinden geçtiğimiz
continue in the same way without being aware of all that as if there
zamana oturmadığı söylenebilir. Işte o noktada, eğer kenarda ayrı
is no "other" way.
bir şekilde duruyorsak, bu anlayış yüzünden duruyoruz gibi geliyor bana.
Lately Dagan Kuban expressed himself in a discussion in this way: "There is an incredible production of architecture in the world. While
Türkiye'nin içindeki durum ve bizim üretimimizin onun üstünde nasıl
we are discussing things in a very intellectual level, dreadful things
pozisyonlandığı na değinmek istiyorum. Çok beylik laflar belki ama,
are being made. lmagine China, the Far East, South America, and
hala bir çok şeyi ithal eder durumda olan, yapılı çevre üretimine pek
we are arguing here about things fallawing our own little agenda".
istemeden kaynak ayıran 1 ayırabilen bir coğrafyadayız. Genel
Should we then not discuss? Of course we should, but 1 think it
tabloya bakıldığında, erken endüstrileşmiş ülkeler dışındaki ülkelerin
would be belter if we were a bit aware of our basis and what we
yapılı çevre üretiminde çok vahim şeyler olduğunu görüyoruz.
were producing as we produce. Even if the budget is unlimited, here
Sosyalist bir duruşsa eğer bizimkisi, bütün bunların farkında olmaya
lies the answer as to why we are not extravagant. While difficult and
devam ederek "öbür" türlü olunamaz, diye bakıyoruz.
bad production exists somewhere, or even no production, can we be so laid-back and carefree?
Geçenlerde Doğan Kuban'ın da içinde olduğu bir tartışmada kendini şöyle ifade etmişti: "Müthiş bir yapı üretimi var dünyada. Biz burada son derece entellektüel boyutta birşeyleri tartışırken, son derece berbat şeyler yapılıyor. Çin'den tutun, Uzak Doğu'ya, Latin Amerika'ya ve biz burada kendi küçük gündemimizde birşeyler tartışıyoruz?" gibi . . . Tartışmayacak mıyız, elbette tartışacağız, ama hangi zeminde ne yaptığımızın biraz farkında olarak üretirsek daha
A.K. : Before going on with the questions fet me make a confession: On the subject of Turkey 1 don 't just want to ta/k about architecture;
the truth is, 1 do not think it is possible.
1 mean,
Turkey just doesn't
spring to mind when 1 ta/k about architecture. If we are not tatking about a specific performance area, either it defines itself through
transience or the durab/e construction of the "author", if architecture
iyi olacağı n ı düşünüyorum. Bütçe çok sınırsız da olsa bizim, o kadar
is not a special area of performance; if architecture is an area of
savurgan olamamamızın cevabı buralarda yatıyor. Bir yerlerde
knowledge that embraces the who/e production and that stays in the
birşeyler son derece zor ve kötü üretilirken -hatta üretilemezken,
rea/m of the current, then 1 do not know how to ta/k about
elde edilemezken- biz bu kadar da rahat ve umursamaz davranabilir
architecture in Turkey. What do you think about this?
miyiz? T. H.: Sametimes we see articles like "The Course of Turkish A. K.: Sorulan sürdürmeden önce bir ilirafta bu/unay1m: Konu Türkiye 'ye gelince içimden mimarliktan söz etmek gelmiyor, doğrusu
Architecture" or "Pioneer Names in Turkish Architecture". These
z <( I � ::;;
w ü
o <( I z ·:::; •::J f-
söz edilebileceğini de düşünmüyorum. Yani mimarilk üzerine
seem really strange to me. Because, just like you, ı also think that in
konuşurken Türkiye benim için devreye girmiyor. Eğer mimarflkfa
order to talk about something like "Turkish Architecture" there needs
çok özel bir gösteri a/anm1 kastetmiyorsak; kendisini ister ilefişimin
to be a common ground. 1 do not think that people like us who
geçicifiği üzerinden kodlasm, isterse de "auteur"ün kaflc1 yap1t1
produce, who value that production and who use architectural
üzerinden tammlasm, mimarilk özel bir gösteri alam değilse; yani
knowledge have created the thing called "Turkish Architecture".
mimarilk gündelik olan m içinde yer alan, yap! üretiminin bütününü kucaklayan bir bilgi alamysa, ben Türkiye 'de mimarilktan nasil söz
A.K. : lt is quantitatively impossible anyhow; we do not have enough
edilebileceğini bilemiyorum. Bu konuda siz ne diyorsunuz?
people to put together to make the "Turkish Architecture " we have mentioned.
T. H. : Şimdi, bazen yazılar çıkıyor: "Türk Mimarlığının Gidişatı",
"Türk Mimarlığının Önde Gelen lsimleri" .. gibi. Bunlar bana çok tuhaf �
o N (/) w z ::; (.!) z ::ı o >-
<O
�
a:: w ...J (3 N o c> z w (!)
T. H. : No, it is quantitatively impossible, but in the same way we
geliyor. Çünkü ben de sizin gibi, "Türkiye Mimarlığı" diye birşeyden
have Swiss Architecture, or ltalian, Spanish, German Architecture.
bahsedebilmek için, bir kere genel bir ortak payda olması gerektiğini
These have a character. Maybe we could talk about Turkish
düşünüyorum. Bir, bizim gibi üretim yapan, buna kıymet veren ve
Architecture. When we say architecture 1 have an image in mind, but
mimarlığın bilgisini kullanan insanların "Türkiye Mimarlığı" denen
!here aren'! any of our products in it.
şeyi oluşturduğunu düşünmüyorum ben. A.K.: lt is a cantext in which that architectural knowledge has found A. K.: Zaten nice/ olarak da imkansiz, "Türkiye mimari1ğ1 "ndan söz etmemizi getirecek bir toplam yok artada . . .
no place for itself. Because we do not have that knowledge, we have a cantext that is the result of the construction itself. But this has nothing to do with architecture. At this point, in this context,
T. H . : Hayır, nicel olarak imkansız ama ayni, mesela bir "lsviçre
where do architects see themselves in Turkey? And where do young
Mimarisi" diye birşeyden söz edebiliyoruz. ltalyan Mimarlığı,
architects see themselves?
lspanyol Mimarl ı ğ ı , Alman Mimarl ı ğ ı . .. Bunlar karakter kazanmış şeyler. Aslında Türk Mimarlığı'ndan da söz edilebilir. Mimarlık
C. /.: If we use the idea that on a global scale architecture has
deyince, benim de gözümün önüne birşey geliyor ama onun içinde
become an area of performance and produces its object, Turkey
bizim ürünümüz yok.
seems pretty unsuccessful when it has to use mechanisms like "imitation" in architecture while in many other areas it is a success.
A. K.: Mimarilk bilgisinin kendisine yer bulmadiği bir bağlam bu. Böyle bir bilgi olmadiği için, yap1 üretiminin kendiliğindenliğinin
lt cannot even perform, ı mean. Even when it imitates and produces
an imitatian of what is imported, it has difficulty in establishing the
sonucu olan bir bağlam var ortada. Ama bunun mimarflkfa uzak
mechanism that it needs. lt is not ready to pay the "price". Let's
yakm ilgisi yok. Tam da bu noktada, bu bağlam içinde Türkiye'de
explain the price, and l'm not going to !alk about abstract things. If
mimar kendisini nerede görür? Giderek genç mimar kendisini
we put aside for a moment the canceptual problems of architecture,
nerede görür?
in terms of budgets, legal background, we have a group of elienis
C. 1.: Mimarlığın küresel ölçekte, bir gösteri alanına dönüşlüğü ve
control mechanisms. These are people through whom we are able
onun nesnesini ürettiği durumdan gidersek, Türkiye pek çok konuda
to produce. For example, let us talk about the iconic buildings that
and institutions that are not ready to pay the price even for the
we wish we had in Turkey. Take the example of Frank Gehry's Bilbao because it is a well-known and much discussed example. başarılı olduğu "taklit etme" mekanizmalarını mimarl ığı üretmekte
When we sit down raund the table for the final discussion on
kullan ı rken son derece başarısız gözüküyor. Gösteri bile yapamıyor,
building something similar here, we hear questions like, "Hang on,
demek istiyorum. Takli ettiği ithal ürünün aynısını ürelirken bile, onu
does the budget include the construction?" By way of example, we
üretecek üretim mekanizmaları n ı kurmakta zorlanıyor. Yani orada
can mention a client who commissions Calatrava to build a bridge
ödenen "bedeli" ödemeye hazır değil. O "bedel"i biraz aça l ı m : hiç de
over the Golden Horn and who is so completely unaware and
soyut şeylerden bahsetmeyeceğim. Yani mimarl ı ğ ı n kendi
determined not to pay such costs that he asks, "1 assume the price
kavramsal meselelerini bir an için tırnak içine alıp, kenara koyarsak, mimarlığa ayırdığı bütçeler bağlamında, bunun hukuksal altyapısı bağlamında, bunun denetim mekanizmalarının bedellerini bile
includes the construction?" In such a elimale 1 think it is getting more
and more difficult in every sense to produce the examples we are looking at. l've gone into anather area here. 1 don't know what you
ödemeye hazır olmayan bir müşteri grubu ve kurumlar var
will say, or whether the subject you wanted to channel the
karşımızda. Onlar bizim mimarlığı üretmemizi sağlayan kişiler.
discussion into is close to this; 1 mean, being able to reproduce from
Örneğin, yurtdışında keşke Istanbul'da da olsun dediğimiz ikonik
scratch.
bina üretiminden girelim. Frank Gehry'nin Bilbao'su çok üstünde konuşulan bir örnek olduğu için, bildik bir örnek olduğu için onu
A.K. : When we come to ta/k about architecture as an area of
alalım. Onun bir benzerini burada ürettirme girişiminde, en son
performance, we see production reduced to a kind of enve/ope. An
masaya oturulduğunda, "Bir dakika, binanın inşaatı da bu bütçeye
architecture that chooses to exist between the public space and
dahil mi?" gibi sorular çıktığını duyuyoruz. Örneğin Calatrava'ya bir
interface of the building, and exists in the envelope that the interface
Haliç Köprüsü ısmarlanırken, "Herhalde inşaatı da içinde bu
defines. You, on the other hand, started ta/king about the who/e
verdiğiniz proje fiyatının." gibi, son derece hazırlıksız, bu bedelleri
envelope and the paper inside it. That's how 1 understand what you
ödememeye son derece kararlı bir müşteriden bahsediyoruz. Durum
said, and this a why you are conservative! Nobody talks about this
böyle olunca, baktığı m ız örneklerin üretimini her anlamda yapmak,
who/e these days. You are conservative and out of fashion!
gerçekleştirmek daha da zorlaşıyor diye düşünüyorum. Başka bir alandan girdim, bilmiyorum sizin söyleyeceğiniz, açacağınız kanal
C. /. : "We are conservative young architects". Maybe it would be
buna yakın birşey mi olacak, bu yeniden üretebilme anlamında.
better to print these words in bold.
A . K. : Bir gösteri a/am olarak mimarliğa geldiğimizde, kendisini bir
A.K. : Sure, sure. And we '/1 underiine them. Now, if we go back to
tür zarfa indirgemiş bir üretimle karş1/aşworuz. Kamusal mekanla
yapmm arayüzünde varolmayi seçmiş, o arayüzün tammlad1ğ1 zarfta
that performance area, in the outer world there is an architectural cantext that forms a basis for this kind of "performance" production. 1
varolmayi seçmiş bir mimarlik. Siz ise konuşman m başmda asimda
mean, in countries that produce these examples we can see an
zarf/mazruf bütününü kastederek konuya girdiniz -söy/ediklerinizi
architectural cantext constituting this production base. lt is arter all
ben böyle anlworum- işte o yüzden tutucusunuz! Günümüzde kimse
an anonymous context, but an anonymous cantext that has
bu bütünden söz etmiyor. Demadesiniz ve tutucusunuz!
internalised architectural knowledge. By anonymous of course 1
C. 1.: "Tutucu genç mimarlarız." Belki bunları koyu koyu basmakta
architectural knowledge of the modern world is also part of this
da fayda var.
anonymous context. In short, the architect participates in the
don't mean "without an architect" or an "unknown architect". Also the
z <( I � ::;;
w u
o <( I z :J
•::::> f-
production of this cantext as an active actor, and follows the per.formance space just as we do in magazines or in exhibitions. A. K.: Tabii, tabii. Altmt da çizeceğiz bunun. Şimdi yine bu gösteri
That's all. There is no question of "per.formance ". But because one
alanma geri dönersek, dünyada bu "gösteri" üretiminin üzerinde yer
exists, the other exists, too. In Turkey for a start we cannot ta/k
aldtğt zemini oluşturan bir mimari bağlam var. Yani bu örneklerin öne
about this kind of anonymous context.
çtkttğt ülkelerde, bu üretime zemin oluşturan mimari bir bağlam görüyoruz. Bu sonuçta anonim bir bağ/am, ama mimar/tk bilgisini içsel/eştirmiş bir anonim bağlam -"anonim" derken "mimarstz" ya da "miman belirsiz" demek istemiyorum tabii-, modem dünyaya ait
T. H. : That is what ı was trying to say. A.K. : But that's why the other is clumsy imitation, an imitatian that is
mimar/tk bilgisi de bu anonim bağlamm içinde yer a/tyor. Ktsacast
"unmanaged". As a result, architecture in Turkey seems /ike an area
mimar etkin bir aktör olarak bu bağlam m üretimine kattltyor. Gösteri
that is trying to show itself through c/umsy per.formance products.
a/anmt ise -bizler gibi- o da dergiler/e izliyor, sergilerde izliyor. O 8 o N (/) w z :J (!) z ::J o >"' o o N a: w ...J (5 N o C> z w (!)
kadar. .. Böyle bir "gösteri" meselesi de yok zaten. Ama o olduğu için
C. /. : And, if we look at it from this angle, any product of Europe by
diğeri var. Türkiye 'de ise daha başta böyle bir anonim bağlamdan
any ordinary architect producing in that anonymous cantext is of far
söz etmek olanakstz. . .
belter quality than the product of the author or star architect
T. H . : Işte, benim demek istediğim de oydu.
anonymous context. This can be a price that was pa id a h undred to
A. K . : Ama o yüzden, diğerinin beceriksiz replikast var,
mention them. Our problem is a bit about trying to build things on
"becerilememiş" rep/ikast var. Sonuçta Türkiye 'de "mimar/tk",
unpaid prices.
produced here. But !here is a price to be paid for constructing that a hundred and fifty years ago. But it is useful to remember and
kendisini beceriksiz gösteri ürünleri üzerinden var etmeye çaltşan bir alan gibi görünüyor.
A.K. : The actors of this environment do not only cansisi of
C. 1.: Işte, buradan da net bir şekilde bakarsak o demin
professional organizations. What would you /ike to say about these
bahsettiğimiz Avrupa ya da Avrupa'yla birlikte anonim bağlam içinde
other actors? How do you see them?
architects. There are different actors /ike academics, publishers, and
üretim yapan, "sıradan" mimarın herhangi bir üretimi bile, burada üretilenin, yani auteur ve star mimarın yaptığının, kat be kat
C./. : Very bad!
kalitelisi diyebiliyoruz. Ama o anonim bağiamın kurulabilmesinin bir "bedeli" var. Bu, yüz, yüz elli senede ödenmiş bir "bedel" olabilir.
A.K.: You two have a common production, but as well as this joint
Ama onları da hatırlamakta, değinerek geçmekte fayda var. Bizim
production your own private productions are also visibfe. Cem has
sorunumuz biraz da ödenmemiş "bedel"ler üstüne birşeyler yapmaya kalkmak.
an academic side that 1 believe wi/1 become increasingly more
power.fuf in the future, and maybe even one day his teaching wi/1 race with his architecture. Tu/in, on the other hand, is more in
A. K.: Bu ortamt belirleyen aktörler, yalntzca mimarlardan ibaret
contact with the media of this area, and 1 see she derives great
değil. Akademisyenleriyle, yaymctlany/a, meslek örgütleriyle farkit
pfeasure from this, although she is treading ground where it is
aktörler var. Bu diğer aktörler üzerine ne söylemek istersiniz? Nastl
difficuft to avoid compromise.
görüyorsunuz ?
C. 1.: Vahim. A. K.: lkinizin ortaklaşa bir mimari üretimi var, ama bu ortak üretimin
T. H.: lt is really difficult to avoid compromise in publishing. As an
yanı sıra kendi özelleşmiş üretim a/anlannız da görünürlük taşıyor.
architect with a defined attitude, it would be impossible for me to do
Cem 'in giderek daha kuvvetleneceğini düşündüğüm akademik yönü
publishing in a silen! way without touching the subjects or things
öne çıkıyor, belki de ileride eğiticiliği hep mimarlığıyla atbaşı giden
going on around me. What 1 enjoy most about publishing is finding a
birisi olacak. Tülin'in ise bu alanın medyasıyla daha ilgili olduğunu,
way of expressing what 1 object to and what 1 approve of.
hatta bundan da büyük keyif duyduğunu görüyorum, ayrıca ödünsüz yürümenin zor olduğu bir alanda yürüyor...
C./.: My answer will be very brief. In my short experience, 4-5 years,
T. H . : Yayıncılık içinde ödünsüz yürümek gerçekten zor. Tavrını
architectural project studios. 1 have also given theoretical lectures
l've experienced working in different institutions, mainly in belirlemiş bir mimar olarak yayıncılık işini yürütürken önündeki
but my priority was always in the studio. 1 want to give an answer
konuya, etrafta bütün olan bitene sessiz kalmak da mümkün
without going into the differences between state universities and
olamazdı benim için. itirazlarımı ve onayladıklarımı yolunu bulup
private universities. lt seems that these days the departments of
söylemek benim için yayıncılığın en keyifli tarafı oldu.
architecture do not know the source of what they are producing. If the university's material is the student, !here is no answer to the
C. 1.: Benim cevabım çok kısa olacak. Kısa tecrübem içinde, 4-5
question of what gaps that material will fill once it is out from u nder
senelik, bir kaç farklı kurum içinde tecrübem oldu. Ağı rl ıklı olarak
the roof of that school. This is what 1 see. 1 think that when the
mimari proje stüdyoları nda. Kısmi teorik dersler de verdim ama öncelik hep stüdyo içindeydi. Bir devlet üniversitesi ya da bir vakıf
predominant understanding follows the line of the "author"
architecture and is based only on its production, everything falls
üniverstesi ayrımına girmeden cevap vermek istiyorum. Bugün
apar!. At this point, if we have the chance, or ever will have the
mimarl ı k fakülteleri sanki neyin kaynağını ürettiğini bilmez bir
chance, the university has an obligation to ereale students that will
durumdalar. Yani, üniversitenin malzemesi öğrenciyse, o
carry on the production of the anonymous environment that Europe
malzemenin, okulun çatısı dışına çıktığında hangi boşlukları
or the early-industrialised community has created by paying the
dolduracağı konusunda bir cevabı yok. Benim gördüğüm şey bu.
"price"s. We have to produce that student from that row of desks.
Deminden beri üzerinde durduğumuz "auteur" mimarl ı k üstünden ve
But we are far off target. lnstead of producing people that are
sadece onun üretimi üstünden giden bir anlayış hakim olunca,
masters of the basic questions of architecture or have a background
bence herşey çöküyor. işte bu noktada, eğer bir şans varsa veya
in it, that have an idea about the ground they tread, the university
olabilecekse, üniversite demin tartıştığımız Avrupa ya da erken
pursues that very difficult channel, 1 mean, the thing that is going to
endüstrileşmiş toplumun ödenmiş "bedel"ler üzerinden yarattığı anonim çevrenin üretiminin taşıyıcısı olacak öğrencileri yaratmak
happen anyway. Because "author"ship is not something that can be
produced in school. If !here is an essence, !here is an essence. If it
zorunda. Yani , önce o "sıra"dan öğrencilerin üretilmesi gerekiyor.
is going to happen, then it will. But in my opinion, its place is not
Ama hedef, bundan sapmış durumda. Mimarlığın olmazsa
under the university's own roof. A school cannot be established or
olmazlarına, asli meselelerine hakim ya da onun altyapısını en
run on the basic mission of "author"ship.
azından almış, yürüyeceği zemin hakkında fikir sahibi olmuş kişiler üretmek yerine, yine o demin tartıştığımız, çok zor olan kanalın yani
z <( I � ::;:
w u
lli o <( I z ::::; ·::ı f-
zaten alacaksa olan şeyin üretiminin peşinde. Çünkü "autheur"lük okul çatısı içerisinde üretilebilecek birşey değildir. O bir cevherse,
T.H. : What 1 see in education is this. Actually, the source 1
cevherdir. Olacaksa, olacaktır. Ama onun yeri bence üniversitenin
mentioned was different from the one mentioned by Cem. In a place
kendi çatısı değildir. Okulun temel misyonu "autheur"lük üstünden
where the sources in the sense of the direct data that influence
kurulamaz ya da yürüyemez.
architecture like sun, geography and history are not in fact in limited
T. H.: Eğitimle ilgili olarak, ben şunu görüyorum. Aslında demin
books and journals coming from foreign countries. Actually
bahsettiğim, Cem'in kastettiği kaynakla benim kastettiğim kaynak
educational sources here are not taken from here but from abroad. 1
supply, you go to university libraries and see that they are full of
� o N (fJ w z :::; (.9 z ::ı
� <O
o o N 0:: w -' (3 N C> c> z w (.9
farkl ıyd ı . Kaynakları asl ında, mimarl ı k üretimini doğrudan etkileyen
mean, this is also imitation. Then we say, "There is no Turkish
veriler anlamı ndaki, güneş, coğrafya, tarih gibi kaynakları aslında hiç
architecture!" Turkish architecture produces students examining
de kısıtlı olmayan bir yerde siz üniversitelerde kütüphanelere
ltalian periodicals and Dutch journals and then people say,
gidiyorsunuz, dışardan gelen kitap ve dergilerle dolu. Aslında,
"Students have no character and they can't produce anything that
buradaki eğitim kaynağını buradan değil dışarıdan alıyor. Yani
has !heir own stamp on it". This seems strange to me. 1 have been
burada da bir taklit durumu var. Sonuçta deniyor ki: "Türk mimarlığı
thinking about this concept, even if it is no big seeret We always
yok." Türk mimarlığı zaten italyan mecmuaların ı , Hollanda
look at these things and don't look for anything to do with ourselves.
dergilerini, inceleye inceleye öğrenciler yetiştiriyor ve sonunda da deniyor ki: "Öğrenciler hiç karakter geliştiremed i, kendilerine has
C. /. : Anyway, these are examined in schools and in offices. Maybe it
birşey üretemediler." Bu durum bana matrak geliyor. Bunu, çok gizli
is a bit of a generalizatian but when we are looking for the answer to
birşey olmamasına rağmen, geçen gün düşündüm. Hep bunlara
a question, if the sources are those Tulin has mentioned, then we
bakıyoruz aslında, kendimizle ilgili hiçbir şeyi aramıyoruz.
come to the question of how we are going to "build that character".
C. 1. : Okullarda da, bürolarda da bunlara bakılıyor neredeyse. Biraz
A.K. : Let me take that one step further. 1 want to come to the issue
genelierne gibi ama, bir soruya yanıt ararken karıştırmaya
of the relationship with the loca/e. Taday, in a large area from Far
başladığımız şeyler, yine o Tülin'in kastettiği kaynaklar olduğu
East to South America, the comman characteristic of the
sürece veya sadece onlar olduğu sürece, o zaman "O kişiliği
architectura/ production is that it has /ost all contact with the /ocale.
kazanmak nasıl olacak?" gibi bir soruna getiriyor bizi.
Actually what we should have highlighted is this "loca/e " or the relationship established with the /ocale. In recent times in Turkey,
A. K.: Ben bir ad1m daha öteye gideyim. Yerle ilişkiye gelmek
unfortunately, the relationship established with the Joeale has been
istiyorum. Bugün Uzak Doğu'dan, Latin Amerika'ya giden geniş bir
perceived as the construction of an upper-identity through
coğrafyada mimari üretimin ortak özelliği yerle ilişkiyi bütünüyle
architecture. This is a dangerous situation, and it shows how
yitirmiş olmasi. Asimda üzerini özenle çizmemiz gereken bu "yer"di,
education is gradually getting weaker.
ya da yerle olan kurulu ilişki. Türkiye'de ise, ne yaz1k ki son zamanlarda "yer"le kurulu ilişki, mimarilk üzerinden bir üst kimlik
T. H.: Now, this issue of the locale has become a real issue, we've
inşasi olarak algiianmaya başlandi. Bu tehlikeli bir durum, aynca
mentioned it a number of times, and actually it' s a very fundamental
eğitimin giderek zafiyet içine düştüğünü gösteriyor.
issue for us. lt's become such an issue that 1 asked myself at one point, "Have we made it into a fetish or something?"
T. H. : Şimdi, bu "yer" meselesi öyle bir hal aldı ki, biz bir kaç kere
bundan bahsettik ve aslında bu bizim için çok temel bir mesele. Öyle bir nokta oldu ki, bir an kendime şunu söyledim: "Ya biz acaba bunu fetiş haline mi getirdik?" A. K.: Tam da bu noktada Cansever'i konuşabiliriz. Iki y1/da bir giderim, yine Badrum Suaft1 Araştirma Enstitüsü'ne gittim, yeni biten bölümleri gördüm. Orada Cansever'in "yer"le olan ilişkiyi nas1f
A.K.: At this point we can ta/k about Cansever. 1 went to the Institute of Underwater Research in Badrum to see the newly completed
sections. 1 go there every two years. There you can see how
Cansever has established that relationship with the /oca/e, but at the
kurduğu, ama bunu kurarken bir kimlik inşas1 problemine de
same time it's easy to see that in establishing it he didn 't turn it into
dönüştürmediği aç1kca görülür.
an identity construction problem.
C. 1. : Ustalık bu işte. Büyük birşey söylerken geri çekilebilmek ...
C. /. : Now, that is masterfu l . To be able to step back while you are
saying something big . . . A. K . : B u yüzden çok özel bir duruş ve yine b u yüzden Cansever'in mimarisinin replikasm1 yapmak da mümkün değil.
A.K.: This is why it's a very special standpoint, and this is why it is not possible to imitate Cansever's architecture.
T. H.: Evet, replikasını yapmak gerçekten de mümkün değil. Yani,
ders almak mümkün ama ...
T.H. : Yes, you really cannot imitate it. ı mean, you can learn from it
but . . A. K . : Sadece ders alabilirsin, tabii okuyabilirsen.
A.K. : You can only team from it of course if you can read it. C. 1. : Yapınca sırıtıyor zaten, örnekleri de var. T. H.: Bizim için bir örnektir, gerçekten çok büyük etkisi olmuştur
C./. : If you imitate it, the resul! is unsuccessful. We have examples
of that.
üzerimizde.
T. H. : lt is an example for us; it had a really big influence on us. C. 1.: Tülin'in doğrudan o kanallardan geçmişliği var, kendisiyle
çalıştı çünkü.
C./. : Tulin has first hand knowledge of going through those
channels, because she's worked with him. T. H.: Hatta hatta, şöyle birşey söyleyeceğim. Bu, kendini gösteren,
gösteri nesnesine dönüşen bina inşa etme işi var ya, biz bunlarda
T. H. : Let me say this. This thing about constructing buildings that
başarısız olunca Cem'e dedim ki: "Turgut Bey bu halimizi görseydi,
prove themselves, that turn into performance objects, when we had
'Ya, yapar mısın şeytanla işbirliği, işte böyle olursun.' diye dalga
no success with these 1 said to Cem: "If Mr. Turgut Cansever saw
geçerdi."
us now, he would tease us and say, 'If you cooperate with the devil, this is what you get!'
z <( I .:! ::;;
w (.) lli o <( I z � •=> 1-
A. K.: Bu bizi başka bir sernanlik bağlama götürüyor. Zarf/mazruf bütününü öne Çikartan bir mimarilk anlaylŞindan söz etmiştik. Cansevere d1şandan baklŞ, onun sadece zarfla ilgi/endiğini zannedebilir. Zarfla ilgilenen bir mimarilk olsaydi Cansever'inki,
A.K.: This takes us to a different sernantic context. We talked about
replikalanm yapmak da zor olmazdi.
an architectural understanding that highlights the who/e of the
C. 1. : Biz, bu anlamda "Zor bir işe mi soyunduk?"u tartışırsak,
only dea/s with the enve/ope. If his architecture only dealt with the
birşeyin başi ıngıcıysa bu alınan ödül, birşeyin bir anlamda
enve/ope, it wou/d not be so hard to imitate.
enve/ope and the paper in it. A foreign eye might say that Cansever
sorumluluğunu da üstümüze yıkıyorsa-ki öyle olduğunu düşünüyoruz biz- peşinde olduğumuz şeyleri de tartışmış oluyoruz. Bu konuların
<D
g N (j) w z :J (.9 z :;) o >-
<D o o N
a:: w -' (3 N o o z w (.9
C. /. : If, in this sense, we discuss the question, "Did we accept a
üzerinde durmamız, bizim aslında kaynaklarımızı n neler olduğunu,
difficult job?", and if this award is the beginning of something, if it
neyin derdinde olduğumuzu sanırım yeterince tarif etmiş oluyor.
gives us some responsibility - which we think it does - we are also
Belki kendimizi büyük bir yükün altına sokmuş oluyoruz ama bizim
discussing what we are after. When we talk about these things,
de mimarl ıktan anladığımız, peşinde olduğumuz şeyler bunlar işte.
what is actually being deseribed is our sources and what we are
T. H. : Benim için, hayatta çok önemli olan birşey var. O da hep
what we understand by a rchitecture and this is what we are after.
after. Maybe we put ourselves under great responsibility, but this is kendin olmak. Yani kendin olmanın d ışına çıkmamak ve kendini
bulmak. Bu gerçekten çok önemli. Bu benim giydiğim kıyafet de olabilir, çizdiğim bina da olabilir, yediğim yemek de olabilir. C. 1.: Onların bütünüdür aslında, T. H. : Evet, aslında, ayrı ayrı değil, hepsinin ve işlerin bütünü.
T.H. : For me there is something very important in life, and that is
being yourself all the time, 1 mean, not going outside of yourself, and
finding yourself. This is really important. This can be the way ı dress, the building 1 design or the food 1 eat. C./.: lt's all of them actually.
Bazen Cem'le aramızda tartışıp bizi biz olmaktan çıkaran herşeyi kenara iteriz. Bütünün içinde yeri olmayan ayrıntılardan da, çok sevmiş olsak dahi vazgeçeriz.
T.H. : Yes, not separately, but the whole works. Sametimes Cem
and 1 have a discussion and put aside everything that is not ours. We put aside all the details that are not part of the whole, ev en if we
A. K.: Bu söyleşide hiç kullanmadiğinlZ bir sözcük var, "etik"; galiba -
really like them.
baştan bunu amaçlamamiŞ o/sak da- tüm söyleşinin ana başliği olmaya aday.
A.K.: There is a word we haven't used at all in this interview,
T. H. : Etik, evet. Demin aynen onu söyleyecektim, etik gerçekten
title for the who/e interview.
"ethics", even if wasn't our original intention, this could be the main
çok önemli. Herşeyin üzerinde. Cansever'den bahsederken de hemen onu düşündüm. Bu belki önce, aileden gelen, yani aile
terbiyesi manasında söylemiyorum, ailedeki mimarların anlayışından
T. H. : Ethics, yes. 1 was going to say the same thing, ethics is really
important. More than anything else. ı thought of it as soon as we
started talking about Cansever. Maybe we get this from the family, and 1 don't mean in the sense of manners. lt's an understanding that
gelen bir anlayış. Ben çok uzun olmayan bir zaman Turgut Bey'in yanında çalıştım, onunla ve çocuklarıyla birlikte çalıştım, çok da mutlu bir dönemdi, onu da belirtmek isterim. Biraz da oradan gelen, ki bizimkiler de Turgut Bey'in yanında bulunmuş olduklarına göre, onların da bana bunu aktarmış olması aslında hiç şaşırtıcı birşey değil, bütün o etkilenmelerin de bir sonucu olduğunu söylemek
comes from the understanding of the architects in the family. 1
worked with Mr. Cansever for a short time. 1 worked with him and his young assistants, and by the way, 1 would like to say that it was
yanlış olmaz.
a happy period. My parenis alsa worked with him, and so it's no
C. i.: Bu kavramların içine birşeyler eklemek lazım, şu bizim meşhur
to say that this is a resul! of all those influences.
surprise it was passed on from them to me. So it wouldn't be wrong "ruh" meselesi. Çoğu şeyi bazen bir kelime özetler. Birşeyin bir ruha sahip olması. Bir de samirniyet Tülin'le bazen "Ya, hiç samimi
C. /.: We have to add something into these concepts, that famous
değil!" diye noktalarız konuşmayı. Başka söyleyecek laf
issue of ours, "saul". Sometimes, most things can be summed up in
bulamazsınız. O kelime, herşeyi anlatır. Etiğin yerine de geçebilir
a word. Something having a saul. And sincerity. Sametimes Tulin
zaman zaman. O samimiyelin peşindeyiz işte.
and 1 end a discussion by saying, "This is not sincere!" You cannot fınd any other words. That word says it all. From time to time it can
A. K.: Sahici olmanın. . . T. H . : Evet, sahici olmak . . . Ama etik gerçekten çok hassas ve
alsa replace ethics. lt is this sincerity that we are going for. A.K.: Being genuine . . .
üstünde konuşulması gereken bir konu. T.H. : Yes, being genuine. But ethics is a really delicate matter that A . K.: Söyleşinin başlığı da çıktı bu arada: "Iki genç mimarla etik
needs to be discussed.
üzerine" A.K. : There you have the title of the interview: "An interview on C. 1.: Daha iyisi olamaz.
Ethics with Two Young Architects".
A. K.: Peki, çok teşekkürler arkadaşlar.
C. /. : Couldn't be better! A.K.: Well. Thank you very much, friends.
z <{ I .:! ::< w u lli o <{ I z :J D f-
<D
g
N (/) w z :::; Cl z ::ı o >-
<D o o N a:: w -'
�
(3. <> z w Cl
a
>-
�� LU
-J
=
=
::::> a o
ın
<!) o o
N <f) w z ::J " z ::ı o >-
<!) o o
N 0: w
�
Enis Öncüoğlu
o
1 968'de Ankara 'da doğdu. 1 974'te başladığı ilköğretim
N
� w "
ve lise eğitimini 1 895 yılında, TED Koleji'nde tamamladı. 1 989'da, ODTÜ Mimarl ı k Fakültesi'nden lisans derecesiyle mezun oldu. 1 989 yılında şirket müdür yard ı mcısı olarak görev
Enis Öncüoğlu
yapmaya başladığı Öncüoğlu Mimarlı k Şehireilik Ltd .'de
He was born in Ankara in 1 968 and attended TED College from
1 996 yılında şirket müdürü olarak atandı. 1 998 yılından
1 974 to 1 985.He graduated from METU Department of Architecture
bu yana çalışmalarını, ortakları Cem Altınöz ve Önder
in 1 989.
Kaya ile birlikte ortak proje müellifı olarak sürdürmektedir.
In 1 989 he started working as the assistant director of the company öncüoğlu Architecture and Urbanism and became the company director in 1 996. Since 1 998 his work has continued with Cem Altınöz and Önder Kaya as joint project partners.
Cem Altmöz 1 967'de Almanya'da doğdu. Ilkokul, ortaokul ve liseyi 1 974-1985 yılları arasında, TED Koleji'nde tamamlad ı . 1 985 yılında girdiği ODTÜ Mimarl ı k Fakültesi'nden, 1 989 yılında lisans derecesiyle mezun oldu. 1 989-1 992 yılları arasında, ODTÜ Mimarl ı k Fakültesi Döner Sermaye Projesi kapsam ı nda Prof.Dr. Gönül Evyapan ve Prof.Dr. Murat Balamir yönetimindeki TCMB Eğitim-Bilgi Işlem ve Rekreasyon Tesisleri'nin proje ekibinde yer ald ı . 1 992-1994 arası PORTAŞ A.Ş.'de Portakalçiçeği Vadisi Kentsel Gelişme ve Konut proje grubunda çalıştı ve 1 993 yılında, 1 990 yılında başlamış olduğu ODTÜ Mimarlı k Fakültesi'ndeki lisansüstü eğitimini tamamlad ı . 1 995-1 996 arasında Boran Ekinci Mimarl ı k bünyesinde görev aldı. 1 997-1 998 arası dönemde YEG Mimarlı k ofisinde Atıl ı m Eğitim Grubu, Isparta Süleyman Demirel Üniversitesi Kompleksi ve bir takım yarışma projelerinin hazırlanmasında yer aldı. 1 998 yılı itibarıyla öncüoğlu Mimarlık Şehireilik firmasına katıldı.
::ı ...J 0 o o u z o U)
z
w
Çalışmalarını Enis Öncüoğlu ve Önder Kaya ile birlikte yurt içi ve dışında ortak proje müellifi olarak sürdürmektedir. ::;: w u
Cem Altmöz He was born in Germany in 1 967 and was educated at TED College from 1 974 to 1 985. He studied at the Faculty of Architecture at METU from 1 989 to 1 992. Between the years 1 989-1 992 he worked in the project team of TCMB Education-lnformation and Recreation Facilities under the directian of Prof.Dr. Gönül Evyapan and Prof.Dr. Murat Balamir on the METU Department of Architecture Circulating Capital Project. He worked at PORTAŞ A.Ş. in the Portakalçiçeği Valley Urban Progress and Housing Project group from 1 992-1 994 and studied for his Masters at METU Department of Architecture from 1 990 to 1 993. He worked for Boran Ekinci Architecture from 1 995 to 1 996 and for the YEG office of Architecture from 1 997 to 1 998 on projects for the Atı l ı m Education Group, t h e Isparta Süleyman Demirel University Complex a n d various competition projects. In 1 998 he joined the firm Öncüoğlu Architecture and Urbanism. He continues his work with Enis Öncüoğlu and Önder Kaya both in Turkey and abroad as the partner project author.
A rcadium A!Jşveriş Merkezi
A rca dium Sh opping Gen tre
Arcadium Alışveriş Merkezi, 2002 yılında projelendirilmiş ve on iki
The project for the Arcadium Shopping Centre was prepared in the
aylı k yapım süresinin ard ı ndan, 2003 yılında uygulaması
year 2002, and after a construction period of twelve months, the
tamamlanarak kullanıma açılmıştır. Ankara'nın konut yerleşimlerinin
centre was opened to the public in 2003. The building located in
ağırlıklı olduğu ve yeni yapılanmakta olan bir bölgesi olan
Çayyolu, a newly developing predominantly residential area of
Çayyolu'nda bulunan yapı mağazalar, sinema salonları, restoranların
Ankara, consists of typical shopping centre elements of the day
yer aldığı bir ortak alan ve kapalı otopark gibi günümüz tipik alışveriş
such as stores, cinema complex, restaurant court and parking areas.
merkezi mekanlarını barındırmaktadır. Iç mekaniara yüklenen bu
The ai m of the project was to make an impact on regional life as a
fonksiyon çeşitliliği nedeniyle, bölge hayatında etkili bir merkez
lively multi-functional centre that would alsa ereale architectural
oluşturmanın yanı sıra, cephe tasarımıyla da yakın çevresinde
diversity in the immediale environment with the design of its façade.
mimari çeşitlilik sağlamak amaçlanmıştır. "'
g N (f) w z :::; CD z ::J o >-
"' o o N cı:: w -'
2
(3. <> z w CD
The building consisting of fıve storeys, two of which are parking Ikisi otopark olmak üzere, toplam beş kattan oluşan yapı, yatay
areas, is divided into three main axes in the horizontal plane,
düzlemde üç ana aksa bölünmüş ve yemek alanı , ticari olarak
keeping separate the food court, the commerce area as the shop
adland ırılan mağaza bölgesi ve sinemaların bulunduğu rekreasyon
areas are called, and the recreation area that includes the cinemas.
alanı birbirinden ayrılmıştır. Ana sirkülasyon aksı, yapının girişi
The main circulation axis lies in the directian of the entrance of the
doğrultusunda ve ticari alan boyunca devam etmektedir. Yaygın
building and continues to the commerce area. Contrary to the usual
alışveriş merkezi tasarımlarının aksine, yapıda restoraniara hizmet
shopping centre designs, the comman space serving the restaurants
eden ortak alan ve sinema salonların ı n açıldığı fuaye, cephedeki
and the foyer of the cinemas are related to the empty spaces in the
boşluklarla dış mekanla ilişkilendirilmiş ve yap ı n ı n içindeki hareketin
façade and to the external space, allowing the activity in the building
çevreden algılanması sağlanmıştır.
to be seen from the outside.
Tasanm Ekibi:
Design Team:
Cem Altınöz
Cem Altınöz
Önder Kaya
Önder Kaya
Enis Öncüoğlu
Enis Öncüoğlu
Yardtmct Mimarlar:
Co-Architects:
Umut Fığlalı Kıran
Umut Fığlalı Kıran
Dilek Güngör
Dilek Güngör
Dilek Ince
Dilek Ince
Tuna Kıran
Tuna Kıran
işveren:
Client:
Taşeli Inşaat Tic. ve
Taşeli Construction
Sanayi Ltd. Şti.
lndustry Corp.
Yer:
Lo ca tion :
Ankara, Türkiye
Ankara, Turkey
Proje Tarihi:
Project Oate:
2002
2002
Yaptm Tarihi:
Construction Date:
2002-2003
2002-2003
::ı ...J 0
o D u z o (/)
z w
m
::;;
w u
Bahad1r Başaran 1 972'de Antakya'da doğdu. Ortaöğrenimini iskenderun'da tamamlad ı . 1 993'te Istanbul Mimar Sinan Üniversitesi Mimarlık Bölümü'nden mezun old u . 1 992-94 yıları arasında M&N Buller Mimarlık Bürosu'nda çalıştı . 1 994-95 yılları arasında serbest çalıştıktan sonra 1 995-98 yılları arasında Tabanlıoğlu Mimarlık
(!) g N (/) w z :J " z
Bürosu'nda proje yöneticisi olarak iş ve alışveriş merkezi projelerini yürüttü. 2000-2004 yılları arasında Sur Yapı firmasında proje müdürü olarak iş merkezi, yönetim binaları ve fabrika binaları n ı n tasarım v e proje yönetimlerini yaptı.
::ı o >-
Mimari etkinliklerinin yanısıra Genç Girişimciler Klübü yönetim kurulu üyesi olan Başaran, 2004 yılından beri mesleki çalışmalarını
(!) o o N ır w
kurucusu olduğu BB Mimarlık Danışmanlık şirketinde sürdürüyor.
_J
(3 N (3. C> z w "
Bahad1r Basaran He was bom in Antakya in 1 972, educated in ıskenderun and graduated from Istanbul Mimar Sinan University Department of Architecture i n 1 993. He worked in M&N Buller Office of Architecture from 1 992 to 1 994. After 2 years of working independently he joined the Tabanlıoğlu Office of Architecture as a project manager running business and shopping centre projects over his 3 years with the fırm. From 2000 to 2004 he worked as project director in the fırm Sur Yapı on the design and project directian of a business centre, directorale buildings and factory buildings. Since 2004, Başaran, who is on the board of the Young Entrepreneurs' Club in addition to his architectural activities, has conducted his professional work in BB Architecture and Counselling of which he is the founder.
A
�
�n�
-ır--,� ""
-
1�0
Normal Kat Planı
1. 2.
Açık Ofis Bina Lobisi
3. Teknik Alan 4. Kat Mutfag1
s.
Wc
7.
Vestiyer
6. Toplantı Odası
8. Fotokopi
&
Malzeme Deposu
9. Asans6r Ho/O Floor Plan 1. Open Offıce
2
Lobby
4 s.
Floor Kilchen
3
Techmcal Ares
Wc
6. Meetmg Room
7 Vestıary 8 Copy
&
Supplıes Room
9. Elevator Hall
zemin Kat Planı 1.
2. 3.
Giriş HoiO GOven/ik Teknik Alan
4. s.
Kat MutfB�I
7.
Fuaye
8. 9.
Seminer Odası ES}itim Odast
10.
Bina Lobisi
6.
Wc Toplantı Odast
Ground Floor Plan 1.
2.
3.
Entrance Haff Secunty Technıcal Area
4.
Ffoor Kıtchen
5. 6.
Meeting Room
7.
Foyer
9.
Training Room
10.
Buildmg Lobby
8.
Wc
Semınar Room
"' o o N
en w z :::; <!) z ::J o >-
Tasanm Ekibi:
Design Team:
Sahadır Başaran
Sahadır Başaran
t -�
Yard1mc1 Mimarlar:
Co-A rchitects:
Hakan Karaca
Hakan Karaca
-
Gülçin Aklürk
Gülçin Aklürk
....
Eşref Ertürk
Eşref Ertürk
-
Yasemin Aydın
Yasemin Aydı n
Işveren:
C/ient:
Ali Katırcıoğlu
Ali Katırcıoğlu
Yer:
L o cation:
Istanbul, Türkiye
Istanbul, Turkey
2004
Project Date: 2004
Yap1m Tarihi:
Construction Date:
2004-2005
2004-2005
�
�
,1LJ, .,
�
- -
�r ...
IO"l
1;;;1
ı
J
" -
. ... ... .. ... . ... u
2 ••·
... zrwr, u·
-t-
-
.
i ••·
� ...
---,
. .
. .
J -
�
.J �
Proje Tarihi:
� -�
-·
.
-�
·-
-·
.
.
.
r--< � ... '�
8N 0:: w ...J
�
C> C> z w <!)
Cephe Sistem Kesiti SICJe System Seetion
A viva
iş
Merkezi
Aviva Iş Merkezi, Istanbul'un gelişen bölgesi olan Ümraniye Carrefoursa Alışveriş Merkezi ile Fatih Köprüsü Otoyolu arasında kalan alanda yer almaktadır. Yapı , birkaç bloktan oluşan bir ofis park projesinin ilk binasıdır. Yapı bütününde 'yalınlık, saydamlık, teknoloji ve kullanıcı
A viva Busin ess Gen tre
memnuniyeti' tasarı ma yön veren ana ölçütler olmuştur ve işverenin talebi doğrultusunda bir odak noktası oluşturmak hedeflenmiştir.
The Aviva Business Gentre is located in the development area of Istanbul between the Umraniye Carrefoursa Shopping Gentre and
Binanın tasarımı hem iç yaşamın dışa aktarılabilir olması, hem de
the Fatih Bridge motorway. The structure is the first building of an
yapının fiziksel karakteristiklerinin, d ışarıda da okunabilir olması
office park project consisting of a few blocks.
amaçlanmıştır. Dış yüzeyde saydamlık ön planda tutulmuştur, hem
The main criteria shaping the design are 'simple elegance,
yapının içinde sürmekte olan yaşamın dışardan algılanmasın ı , hem
transparency, technology and user friendliness' and for the building
de yapın ı n bütün iç mekanlarının doğal ışıktan maksimum
to form a focal point in line with the client's directive.
yararlanmasını olanaklı kılmıştır. Binanın dış cepheleri genel olarak
The ai m of the design is both for the inner life of the building to be
giydirme cam cephe, metal ve paslanmaz çelik ve giriş katındaki
reflected out and for the physical characteristics of the structure to
yüzeyler ise granit taş kaplamadır.
be readable from the outside. Transparency was of prime importance as regards the exterior the building to enable both the
Genel tasarım konsepti olarak, binanın güneyde otoyola bakan
inner life to be conceived from outside and the inner spaces to
kısmı ile kuzeyde çavuşbaşı ormaniarına bakan kısm ı , açık mekanla
benefit from maximum natural light. Glass cladding, metal and
kapalı mekan geçiş ilişkisini sağlayacak şekilde saydam bir cephe
stainless steel are used for the exterior of the building and the
olarak düşünülmüştür. Binanın batı cephesine, komşu yüksek bir
surfaces on the ground floor are granite. As the general design
bina geleceği düşünülerek, çekirdek ve teknik hacimler
concept, the south side of the building facing the highway and the
yerleştirilmiştir.
north side facing Cavusbası forest are conceived as transparent facades to maintain the transilianal relationship from an open to a
Binaya ana giriş zemin kattan olup, giriş halünde ziyaretçiyi iki kat
closed area. The vertical circulation elemenis and technical areas
yüksekliğinde bir galeri mekanı karşılamaktadır. Bu katta geniş bir
are installed in the west side of the building in anticipation of a high
fuaye çevresinde seminer ve toplantı odaları konumlandırılmıştır.
neighbouring building.
Ofis alanları genelde açık olarak planlanmış olup toplantı ve yönetici
The main entrance of the building is from the ground floor and in the
odaları dışında kapalı mekan kullanılmamıştır. Kütüphane ve
entrance hall visitors are welcomed by a gallery space with a double
kafeterya binanın teras katında düşünülmüştür. Bodrum katta,
level depth. In this level seminar and meeting rooms are located
yemekhane ve fitness center gibi sosyal donatı alanları düşünülmüş
around a spacious foyer. The office spaces are in general open-plan
olup , kapalı otopark ve teknik hacimler 2. bodrum katta
with an avoidance of closed spaces except for meeting rooms and
planlanmıştır.
directors' rooms. A library and cafeteria are located on the terrace level of the building. Social spaces like the cafeteria and fitness centre are in the basement floor with technical volumes and parking area in the 2nd basement level.
Alper Erden Engiz 1 969 Ankara doğumlu olan Erden Engiz, lise eğitimini 1 986 yılında Antalya Koleji'nde, lisans eğitimini 1 992 ODTÜ Mimarlık Fakültesi'nde, yüksek lisansını 1 996 yılında aynı fakültenin Restorasyon Ana Bilim Dalı'nda tamamlamıştır. 1 992-2000 yılları arasında restorasyon, çevre düzenleme, kentsel tasarım, sahne tasarım ı gibi çeşitli konular üzerinde çalışmış, 1 997 yılından itibaren ise turizm mimarl ı ğ ı üzerine yoğunlaşmıtır. 1 997-2002 yılları arasında llyas Engiz ile beraber çalışmış, 2002-2006 yılları arasında '"" o o N (f)
kendi tasarım anlayışı ile çalışmaların ı sürdürmüştür. Tasarlad ığı yapılar arasında, ilköğretim okulu, kolej, fakülte gibi eğitim yapıları
w z :i (') z ::ı o >-
ve özel konutlar bulunmaktadır. Ingilizce ve ltalyanca bilen Engiz, aile şirketinin ortağı ve yönetim kurulu üyesidir ve şirketi aracılığıyla aktif olarak mimarl ı k mesleğini sürdürmektedir. Mimar Alper Erden Engiz, konuk öğretim görevlisi olarak, Akdeniz
'"" o o N
Üniversitesi Serik Meslek Yüksek Okulu Restorasyon Bölümü'nde
c:: w ...J (3 N o o z w (')
Kagir Yapı ve Kagir Koruma Teknikleri Dersleri'nin yürütücülüğünü yapmaktadır.
Alper Erden Engiz Erden Engiz was born in Ankara in 1 969, was educated at Antalya College and graduated from METU Department of Architecture in 1 992, taking his Masters in Restaration from the same faculty in 1 996. He worked on various subjects !ike restoration, landscape design, urban design, and stage design during the years 1 992 to 2000. Since 1 997 he has focused on tourism architecture. He worked with llyas Engiz from 1 997 to 2002 and from 2002 to 2006 he continued his work according to his own understanding of design. Among the structures he has designed are educational buildings !ike elementary schools, colleges and faculties and private residences. Engiz, who knows English and ltalian, is a partner of the family company and a member of the board of directors and conducts his professional work through the company. Architect Alper Erden Engiz works as a guest lecturer in the Restaration Department of the Serik Vocational High School of the Mediterranean University on the course "Masonry Structure and Masonry Conservation Techniques".
Royal Wings Otel Tasarım modeli, bir tema oteli oluşturmaktan çok, kitle yerleşimi ve oda yönlendirmesine alternatif arayışlardan ortaya çıkmıştır. Odaların %75'inin deniz göreceği, ancak tümüyle güneybatısı açık alanlarla donatılı bir oturum tercih edilmiştir.
Royal Wings Hotel
Yapın ı n çekirdeği, yüzeyi cam kaplı elipsaid silindir şeklindeki orta atriumdur. Kanatların her biri; kuzey ve doğu yönlerde düz, güney
The design model came more from a search for different
batı cepheleri dışbükey yay aksa oturan çift koriderlu ve atriumlu
alternatives to placement of the mass and room directions more
toplam on yatak katlı , eşit ve simetrik bloklardan oluşmaktadır.
than the creation of a theme hotel. In the chosen setting 75 per cent
Günübirlik alanda kalan silindirik restoran binası ana yapıya bitişik iki
of the room s have a sea view but the entire southwest face is
katlı bir yapıdır. Doğuda aynı kütlenin simetriği inşa edilmiş ve
endowed with open spaces.
bodrumda kapalı havuz, lobi katında balo salonu çözülmüştür. Çatıları simetri eksenine dik yönde kırılarak odaların önünün kapanması engellenmiştir.
The core of the building is the glass covered central atrium in the shape of an elliptical cylinder. The wings are set on a straight axis in the directions north and east and the southwest facades curve in a
Tüm genel mekanlar lobi katı ve alt zemin katta toplanmıştır. Lobi
convex are. They form equal and symmetrical blocks with a total of
katında, konferans ve balo salonu ile özel restoranlar bulunmaktadır.
ten bedroom floors, twin corridors and an atrium. The cylindrical
Bir alt katta ise spa-wellness, çarşı, sinema, bowling ve oyun salonu,
restaurant building set in the daily use area is a two-storey structure
disko-gece klubü, info salonları ve teknik hacimler bulunmaktadır.
adjacent to the main building. Symmetry is achieved with a
Restoran ve kapalı havuza geçişler ile havuz ve sahil çıkışları yine
construction of the same mass in the east housing an indoor pool in
bu kattan yapılmaktadır.
the basement and baliroom in the lobby level. The roofs are separated vertically to the axis of symmetry to avoid obscuring the
Malzeme olarak cam, aluminyum kompozit levha, krom korkuluk
room s.
kullanılmış, badrum ve zemin katlarda ise peyzaj la bütünlük sağlaması için taş tercih edilmiştir.
All the spaces for collective use are concentrated in the lobby level and the lower ground floor. In the lobby level, there is a conference hall and baliroom and special restaurants. Spa-wellness, shops, cinema, bowling and games room, disco/night club, information rooms and the technical volumes are located in the lower ground floor. Entry to the restaurants and the closed pool and exits to the outdoor pool and the beach are also made at this level. The materials used are glass, aluminium compasile panels and chrome balustrades, while in the basement and ground floor levels !here is a preference for stone in order to obtain unity with the landscape.
N
(!)
z w z w o 0:: w 0:: w a. _J <(
�
o N [/) w z :::; Cl z
:;) o >-
"' o o N cı: w --'
(9 N o
<> z w Cl
Tasanm Ekibi:
Design Team:
Alper Erden Engiz
Alper Erden Engiz
Yard1mc1 Mimarlar:
Co-Architects:
Ayşe Sönmez
Ayşe Sönmez
işveren:
Client:
Sertaş Turizm Ticaret
Sertaş Tourism Commerce
Yatırım A.Ş.
lnvestment Ltd.
Yer:
L ocation:
Antalya, Türkiye
Antalya, Turkey
Proje Tarihi:
Project Date:
2003
2003
Yap1m Tarihi:
Construction Oate:
2005
2005
N
(3 z w z w o a:: w a:: w a. _J <覺:
Mert Eyiler Lisans eğitimine 1 99 1 -1 993 yılları arasında Anadolu Üniversitesi'nde başladı, 1 995 yıliında Istanbul Teknik Üniversitesi' nden mezun oldu. M.S.Ü. Yapı Bölümü'nde yüksek lisans yaptı. Y.T.Ü. Bilgisayar Ortamında Mimarl ı k Bölümü'nde doktora çalışmasına başladı, ancak tamamlamadı. Eskişehir Osmangazi Üniversitesi ve istanbul Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi'nde proje jürilerine katıldı. 1 9992000'de i.T.Ü. Mimarlık Fakültesi'nde konuk asistan olarak 5. dönem Mimari Proje Grubu'na katıldı. 2003'te yaz okulu kapsamında <D
"Mimarlık Dışında Konuşmalar" çalışmasını yürüttü, mimarlarla
g
N Cf) w z :::; � z ::J o >-
röportajları yayımlandı . 2004 Ulusal Mimarlık Sergisi'nde mimari proje - yaşam çevresi ve mimari proje - fikir sunumu dallarında ödüle aday gösterildi. Okul sonrası mimarlık eğitimi için Nevzat Sayın ile çalıştı. "merteyiler, mimar" atölyesinde çalışmalarını sürdürüyor.
)g
o N 0:: w -'
(3 N o <.> z w �
Mert Eyiler His university education commenced at the Anatolian U niversity in 1 991 and continued at Istanbul Technical U niversity until his graduation in 1 995. He took his Master's degree from the Department of Construction at Mimar Sinan University. He began working on a doctorate in Yıldız Technical U niversity's Department of Architecture with Computer Medium, but did not conclude it. He has been a project jury member at Eskişehir Osmangazi University and Istanbul Technical University's Department Of Architecture. In 1 999 to 2000, he joined the Architectural Project Group for fıve semesters as a guest assistant at I .T.U's Department of Architecture. In 2003, he ran his studies in the summer school "Talks about things other than Architecture" and his interviews with architects were published. In the 2004 National Architectural Exhibition he was nominated for the awards in the categories of architectural project, living environment and architectural project, and presentation of ideas. He has worked with Nevzat Sayın on post school architectural training. He continues his work in the "merteyi/er, mimar" workshop.
" Yer"in izini Sürm ek
Tra cing Th e "Pia ce "
Verilen probleme yaklaşımın temelinde, hali hazırda bölgenin gerçek genel morfolojisini muhafaza eden benzersiz kentsel doku, ulaşım
The approach to the given problem is based on in-situ
ağı ve yeşil dokudaki in-situ dönüşümler yer almaktadır. Bu
transformations of the unique urban fabric, transportation network
anlamda, öneri bölgenin gelecekteki gelişimlerinin olası bir planı için,
and green texture preserving the actual general morphology of the
üç ana probleme karşılık gelen üç stratejinin üst üste gelmesiyle
site. In this sense the proposal is concentrated on developing a
oluşan bir tip model geliştirmeye odaklanmıştır. Gri-kırmızı-yeşil,
type-model for a possible map of future improvements of the region
altyapı ağı, konut dokusu ve kamusal yeşil alan.
by the juxtaposition of three different strategies to deal with three main problem categories; grey-red-green, infrastructural network,
Gri, altyapısal ağın geliştirilme stratejisidir ve varolan yolların belirsiz
housing fabric and public green areas.
izlerine yerleşmiş, kald ırım döşenmiş ulaşım yolları, park alanları, su deposu, ana lesisat ve elektrik donanımları, dış mekan aydınlatma
Grey is the strategy of developing infrastructural network and these
ve benzeri altyapısal elemanları barındıran çizgilerdir. Grid aynı
stripes are located on the uncertain traces of existing routes, which
zamanda tüm bölgeyi konut yerleşimleri, kamu kurumları ve bölgenin
include infrastructural elements such as paved streets for
kentsel servisleri için gerekli, müdahale edilebilir ünitelere
transportation, parking lots, water-supply, main sanitary and
böl m ektedir.
electricity installations, and outside lighting. At the same time, this
Kırmızı, yeni bir yerleşme dokusu düzeni yaratma stratejisidir ve
settlements, public institutions and urban services necessary for the
varolan birbirinden kopuk yapıların olası toplanma alanlarına çizilmiş
district.
grid divides the whole region into operable units for housing
çizgilerdir. Amaç, yeni hizalı evlerin yıkılanların izlerini kullanarak tasarlanmasıdır. Bu strateji özel ile kamusal alan arasındaki ilişkiyi
Red is the strategy of creating the new order of housing pattern and
tanımlar, yeşil alan yaratır, bina kalitesini arttırır, kısaca kamusal
these stripes are drawn on the possible agglomeration areas of
kent yaşamının kalitesini geliştirirken, varolan durumun
existing detached or nearby buildings. The aim is to design newly
benzersizliğinin, doluluk-boşluk oranının ve komşuluk ilişkilerinin
aligned housing units or groups using the traces of demolished
korunmasına olanak sağlamaktadır.
ones. This strategy allows the preservation of the uniqueness of the
Yeşil, sakinler için kamusal yeşil alanlar ve rekreasyon faaliyetleri
defining the relationship between public and private space, creating
yaratma stratejisidir ve iki kırmızı konut dizisinin arasına çizilmiş
green areas, improving building quality, in short improving the
çizgilerdir. Varolan ağaç gruplarının rastgele konumların ı n , yeşil
quality of urban public life.
existing situation, solid-void ratio and neighbourhood relations while
dokunun kamusallaştırılmasına engel olması sorunu, yeşil çizgilerin yeni ağaçlandırma alanlarıyla yoğunlaştırılması önerisiyle
Green is the strategy of creating public green and recreational
çözülmüştür. Bu bantlar iki özel alan arasındaki kamusal alanı ve
amenities for the inhabitants and these stripes are drawn between
yürüyüş ve bisiklet yolları, spor alanları gibi açık rekreasyon
two red housing alignments. The incidental presence of existing
mekanlarını tanımlamaktadır.
groups of trees causing an obstacle in the appropriation of the green pattern for public utilisation is solved through a proposal to densify the green stripes with new afforestation areas. These stripes defıne the public space between two private spaces and recreational outdoor spaces such as walking and cycling paths and outdoor sports fıelds.
Tasanm Ekibi: Mert Eyiler Aslı Güran
Yard1mc1 Mimarlar:
\
Hakan Demirel Erdal Pabuçcu
Design Team:
işveren:
Aslı Güran
Mert Eyiler Europan Europe
Co-Architects: · ·�· PROPOSAL MAIN ROAD
f 1 5m :
<D o o N (/)
w z ::; Cl z ::ı o >-
!All
' ' ••• PROPOSAL MAIN GREEN LINE ! WITHOUT PERSON (SHOULD A SERVıCES LINE)
\�t�
*
J
THE EXıSTıNG ROAD MUST RENEV ION : EXıSTıNG ElECTRıCTY LINE ! TRACıNG THE 'ROAD' '• .WıLL BE GO-UNDER THE SITE
ERCIAL BUıLDıNG H= 30.00m
i
i
Yer:
Hakan Demirel
Antalya, Türkiye
Erdal Pabuçcu
Proje Tarihi:
Client:
2005
Europan Europe
L o cation: Antalya, Turkey
<D o o N a:
Project Date: 2005
w
_J
(3 N o. Ü' z w Cl
[•---• �� ı _: \ \
4
-� •
• •
•
1 •
··
'
·
. .
•
• ••
•
•
Genel G(Jr(JnOm General Vıew
._. .
Kamusal yeşil alandan görünüm
Sokaktan g(jrünüm
Vrew from publıc green
View from ttıe sireel
n:: w ...J >= w f n:: w :2 lli
A
B
,. -...
�"" ... ·
ı .;;;
- a.-�ı � - Uplr.'ll · lan �-lıi«<·IOTI
·_____>:_.
.
:�
=-·�=-,. --
-·-
�-
.. ....
���
=� -
---- -----;.
�-----------------------,-·
"'
g N (/) w z :::; " z ::ı o >-
"' o o N
cı:: w -'
(3 N o <.> z w "
Yeşim BalctOğlu Hattrlt Yeşim Balcıoğlu Hatırl ı , 1 968 Ankara doğumludur. Lise öğrenimini 1 985 yılında Deneme Lisesi'nde tamamlamış, ardından devam ettiği Orta Doğu Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Mimarl ı k Bölümü'nde lisans eğitimine başlamış v e 1 990'da b u bölümden mezun olmuştur. 1 990-1992 yılları arasında MNG Targem Proje Grubu'nda çalışmış ve ardından çalışmalarını ortağı olduğu NCN
Yeşim BalctOğlu Hattrlt
Mimarl ı k'ta sürdürmüştür. Meslek hayatı boyunca çok sayıda
Yeşim Balcıoğlu Hatırlı was born in Ankara in1 968. She attended
tasarım ve uygulamaya imza atmış olan Hatırl ı , Orta Doğu Teknik
Deneme Lycee till 1 985 and graduated from METU Department of
Üniversitesi Mimarlık Bölümü'nde yarı zamanlı eğitmenlik ve jüri
Architecture in 1 990. From 1 990 to 1 992 she worked with the MNG
üyeliği yapmıştır.
Targem Project Team, and subsequently became a partner of NCN Architecture. Hatırl ı , who has achieved many designs and realizations in the course of her professional life, is a part time lecturer and a jury member at the Middle East Technical University.
Ya vuz
iş
Merkezi
Yavuz iş Merkezi'nin tasarımı 2004 yılında tamamlanmıştır. Yapı Ankara, Çankaya Bölgesi'nde, Kuleli Caddesi ile Hülya Sokağın köşesinde bulunan arsada yer almaktadır. Yapı içinde mağaza ve bürolar barındırmaktadır.
Ya vuz Business Gentre
Yapının tasarımında, manzara yönü dikkate alınarak cadde cephesi mümkün olabildiğince şeffaf bırakılmış, ancak tüm cephede bütünlük
The design of Yavuz Business Gentre was completed in 2004. The
sağlamak amaçlanmıştır. Cephede gerçekleştirilen özel detay
building, which is located in the Çankaya district of Ankara on the
uygulamalarıyla yapıya özgün bir kimlik kazandırılmıştır. Alt katlar
corner of Kuleli Avenue and Hülya Street, contains shops and
mağaza, üst katiarsa ofis olarak düşünülmüş olan yapıda, cephe bu
offices.
fonksiyonları yansıtacak biçimde farklılaşmıştır, ancak yine de tüm fonksiyonlar birlikte değerlendirilmiştir. Ofis katları , cadde kolundan
The ai m of the design of the building was to maximize the view
kopartılmış ve üst katlarda geriye çekilen teraslarla ve bu terasların
using as much transparency as possible in the taçade taeing the
gerisinde kalan mekanları örten özgün çatı strüktürüyle
avenue whilst keeping a sense of unity with all of the facades.
tamamlanmıştır.
The use of special details in the taçade give the structure a unique identity. In the taçade there is differentiation between the upper and lower levels to reflect their respective functions as office and shopping areas, yet all the functions are stili evaluated together. The office levels are detached from the street level and the upper storeys have retreating terraces covered with unique roof structures.
Tasanm Ekibi: Nami Hatırl ı Yeşim Balcıoğlu Hatırlı
Design Team: işveren:
Nami Hatırlı
Yavuz Cengiz
Yeşim Balcıoğlu Hatırlı
Yer:
C/ient:
Ankara, Türkiye
Yavuz Cengiz
Proje Tarihi:
Location:
2004
Ankara, Turkey
Project Oate: 2004
1 37
cı:ı o o N (f) w z ::::; <.9 z ::ı o >-
cı:ı o o N a:: w --'
(3 N o <> z w <.9
:J cı::
�I ::ı -'
0 o
g<ı: aı
::;;
� >-
Tasanm Ekibi: Timur Kayserilioğlu
işveren: Borçelik Çelik Sanayi ve Ticaret A.Ş
Design Team: Yer:
Timur Kayserilioğlu
Bursa, Türkiye
Client:
<D o o N
en w z ::::; " z :::J o >-
Proje Tarihi:
Borçelik Çelik Sanayi ve
2003
Ticaret A.Ş
Yap1m Tarihi:
Location:
2003-2004
Bursa, Türkiye
Project Date: 2003
Construction Date:
<D o o N
2003-2004
0:: w _J
(3 N o
<> z w "
Timur Kayserilioğlu 1 967 Almanya doğumlu olan Timur Kayserilioğlu, 1 993 yılında Y.T.Ü. Mimarlık Fakültesi'nden mezun oldu. K Mimarlık'ı kurana
Timur Kayserilioğlu
değin, yüksek yapı, konut, kurumsal kimlik ve iç mimari proje
Timur Kayserilioğlu was born in Germany in 1 967 and graduated
hizmetlerinin verildiği bürolarda çalıştı. 1 998 yılında kendi ofisini
from YTU Department of Architecture in 1 993. Before founding K
kurdu. Mimari, iç mimari ve kurum kimliği projeleri başta olmak
Architecture, he worked in offices providing high-rise, residential,
üzere otomotiv, çelik, reklam ve gıda sektörlerinde muhtelif firmalara
institutional identity and interior design project services. He founded
proje ve danışmanlık hizmeti vermektedir.
his own office in 1 998. He provides project and consulting services to various firms in the automotive, steel, advertising and food sectors, principally in architectural, interior design and institutional identity projects.
Borçelik Yemekhane ve Ek Ofis Binast Yapı, Bursa ili Gemlik ilçesindeki Borusan Sanayi Kampusu içinde yer almaktadır. iki katlı olan yapı 1 1 00 m2 kapalı alana ve
Borçelik Cafe te ria a n d A dditional Office B uilding
betonarme taşıyıcı sisteme sahiptir. Zemin katta yemekhane ve ilgili servis mekanları, üst katta ise ek ofis alanları ve bir seminer odası bulunmaktadır.
The building is located in the Borusan lndustrial Campus in the sub province of Gemlik in Bursa. The two-storey building has a elesed space area of 1 , 1 00 m2 and has a reinforced concrete load bearing
Işverenin belirli sayıda personelin günde üç öğün yemek yiyeceği ve
structure. The ground floor includes a cafeteria and related service
bu yapılaşma süreci sonucunda ortaya çıkacak ikinci kat ile ilave ofis
areas, and the first floor includes additicnal office spaces and a
mekanı elde etme talebiyle tasarım sürecine başlanmıştır. Yeni
seminar room. The design process commenced with the client's
yapının mevcut Sosyal Bina'ya bitişik olarak konumlanması, kapasite
demand for a building where a certain number of personnel could be
ihtiyacı ve alan darlığının bir sonucu olarak tercih edilmiştir. Kampüs
served three meals a day with additicnal office space on an upper
içinde bulunan ve Türk Modern Mimarlığı adına iyi bir örnek olarak
floor. Placing the new structure adjacent to the existing Social
tescil edilen genel müdürlük binası, kampustaki diğer yapılar gibi
Building was the preferred option considering its capacity
trapez sac kaplı bir yapıdır. Ancak mimar olarak görev almaya
requirement and the lack of available space. The general directorale
başladıktan sonra kampus içinde endüstriyel olan ve olmayan
building located on the campus, which is held to be a good example
yapıların kaplama malzeme rengi ile bir ayrımın yapılması
of Turkish Modern Architecture, is a building with a trapezium metal
benimsenmiştir. Bu imkan, bitişik olması gereken yemekhane
plate cover like other structures on the campus. However, when the
yapısına, mevcut yapı ile şekil bakımından kombine edilerek ve
architect got to work the idea was adopted of differentiating
kaplanarak, bir bütün olma imkanını vermektedir. Dolayısıyla
industrial from non-industrial buildings on the campus by use of
doğrusal konumlu mevcut yapıya bitişik olarak tasarlanan yeni yapı,
cladding material and colour. This made it possible to combine and
her iki yapının kaplandığı durumda da bu doğrusallığı muhafaza
unify the cafeteria building with the adjacent existing building in
edecek ve önünde brüt beton olan ana mekanlar ile son şeklini
terms of shape and covering. Consequently, the new building
alacaktır.
designed to be attached to the existing building that has a linear
Yapı, aks sistemi dahil sadelik ve işlevselliğin ön planda tutulduğu
covered, and will take its final shape with the main spaces of brut
bir tarzda tasarlanmıştır. Burada gerek iç gerekse dış mekan olarak
concrete in front.
placement will preserve the linearity when both of the buildings are
tüm ihtiyaçlar karşılanmıştır. Benmari bölümünde tavan yüksekliği sınırlı tutularak, mekanik sistemin de getirdiği negatif basınç ortamı
The building, including the axis system, has a clear and functional
ile kokunun yemek salonuna geçişinin engellenmesine katkıda
style. Here, both the interior and the exterior demands are met. In
bulunulmuştur. Zemin kat dış mekanda yer alan açık oturma yerleri
the Bain Marie seetion the ceiling height was kept to a limit and the
için üç farklı örtü sistemi tasarlanmış ancak uygulamaya
negative pressure environment produced by the mechanical system
geçilmemiştir.
helps keep cooking smells out of the dining room. Three different covering systems have been designed for the outside seating areas on the ground floor, but none of these has been realized.
<D o o N Cl) w z ::::; (.!) z ::覺 o ><D o o N c覺:: w -' (3 N o <> z w (.!)
Borçefik· Yemekhane·Zk·Piani Zemin Kat Planı
Borçelik· Yemekhane·Uk·Piani Ost Kat Planı Upper Floor Plan
Ground Floor Plan
� •
i
--
i
1 � 60
r
• TERAS
fM
,
f'3 ,,, il' ��
'
'
.
::
-·
-
- -
l\. / 1 l l/ \ Ji ;,. j;; '
A
��
--
-- --
FUAYE
ı
i
-
lı
i �J
fHANE AiIA , MAHAl
YEMe
;,; ;ı• :.:
·'
.
:
�'
!\ 11 ·!;
i
;.l lil i,!
1 1
:.:
:.ı i,!
SERVIS
•
ll
SEMINER SALONU
c IP _LW_
-,. . , , . rfM
-
;,ı i.l
:
::
Nurbin Paker Nurbin Paker, 1 989 yılında Istanbul Teknik Üniversitesi Mimarl ı k Fakültesi'nden mezun oldu. Aynı üniversitede yüksek lisans ve doktora eğitimini tamamlad ı . 1 991 yılında araştırma görevlisi olarak başladığı akademik görevini halen aynı kurumda öğretim üyesi olarak sürdürmektedir. 1 995 ve 1 996 yıllarında I ngiltere, University of Newcaslle Upon Tyne-CARDO'da; 1 998-2000 yılları arasında ABD, University of Cincinnati-DAAP (College of Design, Architecture, Art and Planing}'de misafir araştırmacı olarak bulundu.
"' o o N (/) w z :::; Cl z ::ı o >-
ITü Mimarlık Fakültesi'nde, lisans eğitiminin farklı dönemlerinde ve tezsiz yüksek lisans program ı nda proje yürütücülüğü yan ı nda, farklı akademik araştırma ve organizasyonlarda yer almaktadır. Katıldığı mimari ve kentsel tasarım yarışmalarında 1 2 adet ödül, mansiyon ve satın alma derecesi kazandı. Antalya Büyükşehir Belediyesi Hizmet Binası, Antalya Karaalioğlu Parkı Yenilemesi, iTÜ Gölet Yurtları, ITÜ Gümüşsuyu Öğrenci Yurdu Yenilemesi, ITÜ Moda Okulu iç
"' o o N 0:: w ....J (3 N o <> z w Cl
Düzenlemesi, ITÜ Maden Fakültesi Ağır Laboratuvar Binası uygulanmış ve uygulanmakta olan projelerindendir. Mimarlık çalışmaların ı Hüseyin Kahvecioğlu ile sürdürmektedir.
Nurbin Paker Nurbin Paker graduated from Istanbul Technical University's Department of Architecture in 1 989, also taking his Master's degree and Doctorate from the same university. He stili pursues his academic work that he began as a research assistant in 1 991 in the same institute. He was a guest researcher in England at the University of Newcaslle upon Tyne's CARDO from 1 995-6 and in the USA at the University of Cincinnati-DAAP (College of Design, Architecture, Art and Planning) from 1 998 to 2000. He is part of many research and academic organizations besides being project director in undergraduate programmes and graduate programmes without a thesis at ITU's Department of Architecture. He has received 12 prizes, mentions and purchase degrees in the architectural and urban design competitions in which he has participated. The Antalya Metropolitan Municipality Service Building, Antalya Karaalioğlu Park Renovation, ITU Lake Dormitories, ITU Gümüşsuyu Student Dormitory Renovation, ITU Fashion School lnterior Design, and ITU's Faculty of Mining's Heavy Laboratory Building are some of his projects that have been and are being realized. He continues his architectural work with Hüseyin Kahvecioğlu.
A n talya B üyükşehir Belediye si
A rchitectural Project of A n talya
Hizmet Binast Mimari Projesi
Me tropolita n Municipality Se rvice
Tasarımda mimarlığın genel gereklerinin yanında, özellikle ön
B uilding
planda tutulan ilkelerden bazıları genel olarak şu şekilde sıralanabilir:
Besides the general architectural requirements, same of the
Büyükşehir Belediyesi'ni temsil edecek güçlü bir sembol, kent için
follows:
principles that were given importance in the design can be listed as yeni bir imge oluşturacak mimari özellikle bir yapı oluşturabilmek, To be able to ereale a building that will be a strong symbol for the Kentliye hitap eden sosyal-kültürel-rekreatif işlevierin programa
Metropolitan Municipality and that will have the architectural qualities
katılması; yapı içi ve dışındaki çeşitli açık, yarı-açık ve kapalı
to form a new image for the city.
alanların farklı etkinlikler için kullanılabilecek şekilde kurgulanmasıyla, yapın ı n sadece bir yönetim yapısı olmaktan çıkarak kentin günlük yaşam ı na katılabilmesini sağlanmak,
To enable the building to be a part of the contemporary life of the city rather than being just an administrative building by including social, cultural and recreational areas in the design programme and
Kitlenin biçimlenişinde, soyut bir geometri arayışı yerine, yapı
by designing various open, semi-open and ciased areas both inside
çevresindeki ve içindeki yaya hareketi ile yakın çevreden algılanış
and outside the building in such a way that they can be used for
biçimini etkili kılmak,
different activities.
Yapı çevresinde kullanışlı bir kent meydanı ve nitelikli peyzaj alanları
l nstead of shaping the mass using abstract geometry, to enhance its
oluşturabilmek,
effect as perceived from the immediale surroundings by the pedestrian movements in and araund the building.
Antalya'nın etkili iklimsel özelliklerine göre biçimlenmek: gölgelikli dış mekanlar, güneş ve yağmurdan korunmuş yaya alanları, doğal hava
To ereale a serviceable city square and quality landscaped areas
akımı sağlayabilmek,
araund the structure.
Gün ışığından en üst düzeyde yararlanmak ve doğal havalandırma
Shaping in accordance with the dominant climatic features of
olanakları ile işletme ekonomisi sağlamak, malzeme ve teknoloji
Antalya: shaded outer spaces. pedestrian areas that are protected
kullanımında ekonomik ve ekolojik gerekleri dikkate almak,
from sun and rain, and being able to ereale natural airflow.
Zaman içinde değişecek personel sayısı ve organizasyon yapılarına
To keep running costs down by making maximum use of daylight
uyum sağlayabilecek esnek mekansal kurgular oluşturmak ve
and natural air conditioning ; Taking into account ecological and
zaman içinde ortaya çıkacak yeni ihtiyaçlara kolaylıkla
economical needs in the use of materials and technology.
uyarlanabilmek. To ereale flexible spatial settings that can be changed in time according to the variable number of personnel and changing needs and that can be compatible with the organizational structures.
cı: w �
�
z m cı: ::ı z
C!) o o
"' en w z ::;
Tasanm Ekibi:
Design Team:
Nurbin Paker Kahvecioğlu
Nurbin Paker Kahvecioğlu
Hüseyin Kahvecioğlu
Hüseyin Kahvecioğlu
Yard1mc1 Mimarlar:
Co-A rchitects:
Esra Sönmez (proje
Esra Sönmez (project
koordinasyon)
coordination)
Nil Aynalı
Nil Aynalı
Cem Kozar
Cem Kozar
işveren:
Client:
Antalya Büyükşehir
Antalya Metropolitan
Belediye Başkanlığı
Municipality Headquarters
Yer:
L o cation:
Antalya, Türkiye
Antalya, Turkey
c.:>
z
:::J o >-
Proje Tarihi:
Project Date:
2005-2006
2005-2006
C!) o o N
0:: w __J
(3 N c:;. c> z w c.:>
Ground Ffoor Plan
Zemin Kat Planı
Z16 Disabled WC
Z16. OzOrlO WC Z01. Giriş Holü Z02. Başkanlık HoiO Z03. Sergi Kokteyl Safonu 104. Büro
Z17. Bay WC
101. Entrance Hall
118. Teknik Oda
102. Prestdency Hall
Z18 Technıcal Room
119. Bayan WC
Z03 Exhibtt1on
119. Women's WC
Z20. Çay Ocagı Servis
Cocktail Safoon Z04 Offıce
Z 1 7 Men's WC
120 Tea RoomServıce
105. Bayan WC
Z21. BOro 01
105. Women's WC
Z21 Oftıce
Z06. Teknik Oda
122. Büro 02
106. Technıcal Room
Z22 Office
Z07. Bay wc ZOB. Servis Alant
Z23. BOro 03
107 Men's WC
124. Sanat Galerisi
ZOB Service Area
124 Art Gallery
Z09. Mekanik Santral
Z25. BOro
109 Mechanıc StatiOn
125 Office
126. Ho/
ZtO. Office
1 1 1 . BOro
Z27. Bay WC
Z 1 1 Office
112. Teknik Oda
Z28. Teknik Oda
Z12 Technical Room
Z28. Techmcal Room
Z29. Bayan WC
Z13. Tea Room-
Z29 Women's WC
110. Büro
z13. Çay Ocagı Z14. GOven/ik
Z30. Çay Ocag, Servis
114 Securtty
115. Beyaz Masa
131. Belediye
l15 White Tab/e
Servis
Konservetuan
Service
123. Office
Z26 Hall Z27 Men's WC
Z30. Tea RoomService 131. Mumcıpallty Conservatorıum
0:: w �
ı:
rz o 0:: ::ı z
Do�u Görünüşü East Elevatıon
Güney GörOnüşü South Elevatıon
Sistem Kesiti System Seetion
Aynur Tozan Karaoğlu 1 976 yılında Bulgaristan, Tirgovishte'de doğdu. Lisans öncesi eğitimini Bulgaristan'da tamamlayan Tozan , 1 993 yılında Türkiye'de başladığı lisans eğitimini, 1 997 yılında bitirdi ve 2002-2005 yılları arasında yüksek lisans derecesi ald ı . Bugüne kadar Bursa ÇA-BA Tasarım ve Bursa Büyükşehir Belediyesi-Etüd Proje Daire Başkanlığı'nda çalışan Tozan, mimari çalışmalarını Yakın Doğu Üniversitesi kapsamında, NEU Design Tasarım ve Fiziki Geliştirme Ofisi'nde sürdürmektedir.
Aynur Tozan Karaoğlu <D
She was bom in Tirgovishte, Bulgaria, in 1 976. Tozan, who
g
"' ın w z :::; (!) z ::ı o >-
completed her elementary and high school education in Hungary, graduated from her university education in Turkey in 1 997, and studied for her Masters from 2002 to 2005. Tozan, who has been working since then for Bursa ÇA-BA Design and Bursa Metropolitan Municipality in the Directorale of Study Projects, continues her architectural work in NEU Design and Physical Progress Office
8"'
affıliated to the Near East University
a: w -'
(5 N o
<> z w (!)
Tasanm Ekibi:
Design Team:
Aynur Tozan
Aynur Tozan
işveren:
Client:
Yakın Doğu Üniversitesi
Near East University
Yer:
L o cation :
Lefkoşa, Kuzey Kıbrıs Türk
Nicosia, Turkish Republic of
Cumhuriyeti
North Cyprus
Proje Tarihi:
Project Date:
2001 -2003
2001 -2003
Yaptm Tarihi:
Construction Date:
2003-2005
2003-2005
Yakm Doğu Üniversitesi Büyük Kütüp h a n e Bin a s i Oluşturulacak kütüphanenin üniversite kampus binaları ile bütünleşme ihtiyacı ve arazinin konumu, yapının tasarım ı nda etkili
Nea r East University G rand L ibra ry B u i/d ing
olmuştur. Oluşturulacak yapının üniversite kampusunun diğer binaları ile bütünleşip yaya akslarını da belirgin kılabilmesi ve tüm
The need for the new library to b e unifıed with the campus building
fakültelerden kolaylıkla ulaşım sağlanabilmesi amaçlanmıştır.
and the location of the plot were considerations in the design of the
Dolayısıyla arazinin konumu itibariyle de binanın kuzey-güney
structure. The aim was for the new building to harmanise with the
yönünde konumlandırılması öngörülmüştür.
other campus buildings, to emphasize the pedestrian axis and to be within easy access of all faculties. Accordingly it was envisaged that
Yapıda güneşi içeri almak yerine, güneşin etkisinden korunarak,
the building would be placed in a north-south direction.
sabit ışığın içeri girmesi sağlanmaya çalışılmıştır. Yoğun güneş ışınlarına maruz kalacak olan batı cephesindeki pencere açıklıkları
Rather than trying to let sunlight in, the design attempted to protect
dar tutularak güneşin mekaniara rahatsızlık vermesi engellenmiştir.
the building from the effects of the sun yet let in stable lig ht. In the
Diğer yandan fuaye ve hol gibi genel mekaniara ise, kullanılan
west façade that will be affected by dense sunlig ht, window
reflekte camlarla güneş ışığı içeri alınmıştır. Cephelerdeki
openings were kept narrow to prevent the sun disturbing the inn er
açıklıklarda giydirme cephe kullanılması öngörülmüştür. Çağdaş
spaces. On the other hand, in general spaces like the foyer and hall
malzemeler alüminyum ve cam kombinasyonu ile yok olmaya yüz
sunlight was captured with the use of reflective glass. Cladding was
tutmuş geleneksel malzemeler kullanılmıştır.
envisaged as a covering for the openings in the facades. Modern
Yapının iki ayrı fonksiyonuna -kütüphane ve eğitim salonları
were used.
materials like aluminium and glass as well as traditional materials ulaşırnın aynı yerden olması amaçlanmıştır. Bu anlamda kişi, girişte
lt was aimed for the transportation to two different functions of the
ziyaretçileri kucaklayan yarım daire şeklindeki merdivenden yukarıya
building, the library and lecture rooms, to be from the same place.
çıktıktan sonra, gitmek istediği mekana göre yönlenmektedir. Giriş
In this manner the visitor comes up the welcoming semi-circular
halünün güneyinde kütüphane bölümü; kuzeyinde ise eğitim
stairs in the entrance hall and then heads in the directian of the
salonları bulunmaktadır. Kütüphane bloğu tasarımında öncelikle
place he wants to go to. The library seetion is located in the south
kitapların güvenliği göz önünde bulundurulmuştur. Bu kavram
of the entrance hall and the lecture rooms to the north. The security
dolaşım aksları n ı n şekillenmesinde de etkili oldu. Kütüphaneye giriş
of the books was the first priority in the design of the library block.
birinci kattan tasarlanmış, zemin kat ve ikinci kata ulaşım buradan
This concept affected the formatian of circulation axes. In the
sağlanmıştır. Yapının güneye doğru ilerleyen bölümünde grup ve
design the entrance to the library is from the first floor, from where
bireysel çalışma odaları bulunmaktadır. Bunların karşısında ise
there is access to the ground floor and the second floor. Study
kitaplık bölümleri tasarlanmıştır. Kitap koleksiyonunun büyük bölümü
rooms for groups and individuals are located in the southern part of
ve okuma alanları da ikinci katta yer almaktadır. Fuayenin izdüşümü
the building. The library sections are opposite these rooms in the
olan zemin katta ise 600 kişilik kafeterya bulunmaktadır. Kateteryaya
design. The main book calleetion and also the reading areas are
ulaşım amfıler halünden yapılabildiği gibi dış mekandan da
situated on the second floor. A cafeteria with a seating capacity for
yapılabilmektedir.
600 is projected for the ground floor. Access to the cafeteria is from the exterior or from the lecture halis.
<D g N Cil w z ::; <.:) z ::ı o ><D o o N 0:: w ...J (5 N 'O <> z w <.:)
Lıbrary Ground Floor
Kütüphane Zemin Kat 1. 2.
Personel
14. Siber kütophane
Soyunma Odası
15. Mekanik oda
wc
16. Bilgisayarlı bilgi
3.
Depo
4.
Mutfak
17. Kitaplık
5.
Kafeterya
18. Fotokopi
erişimi
1
Slaff Changmg
14 Cyber library
Room
wc
15. Mectıanıc room
2 3
4
5
Depot
16. Computer room
17
Lıbrary
Kıcchen
18 Copy room
Cafeterıa
19 Staff room
6.
Teknik oda
19. GOrevli odas1
7.
Ho/
20. Arşiv
7
Hall
21 Depot
Arşiv
21. Depo
8
Arehive
22 Women 's WC
Arşiv personel
22. Bayan WC
9
Archıve staff
23. Men's WC
B. 9.
10.
wc
23. Bay
wc
6
10
Technical room
wc
1 1 . Engel/i WC
24. Bilgi işlem
1 1 Oisabled WC
12. Kitap satış
25. Gelen kitaplar
12. Book sa/es
13. Gorsef- işitse/ materyal btJfOmO
13 Vısual and audıo matarial seetion
20. Archıve
24 IT 25 lncommg books
1 i Library 1 st
F/oor
1.
Lecture
1.
Amfi 1
2
hall 1
Leetura hel/ 2
18. Start room
2.
Amfi 2
19. Teknik oda
3.
Leetura hall 3
19 Technıeal room
3.
Amfi 3
20. Kitaplık
Lecture hall 4
4.
Amfi 4
21. Grup çaltşma
4.
KiltOphane 1. Kat 17 Llbrary
·
Peflodics
18. G6revli odası
5.
Foyer
20 Library 21 Group study room
5.
Fuaye
odası
6.
Depot
22. Copy room
6.
Depo
22. Fotokopi
Hall
23. Reserved
7.
Ho/
23. Rezerve
7
8
Women's WC
9
Men's WC
tO 11.
Entrance hall /o
Lıbrary a nd
24
lndividual room
study
25 Pnvate books 26. Women 's
wc
Lecture hal/s
27 Men's WC
Stage
28. Llbrary resources
12. Second stage
through computer
8.
Bayan WC
9.
Bay WC
24. Bireysel çalışma
1 O. KOtilphane ve
amfiler giriş ho/O
27. Bay WC
12. Yan sahne
28. Bilgisayarlı
13. Koridor
kiltüphane kaynaklan erişimi
29 Kıtchen
14. Soyunma odası
14 Changing room
30 Catalogue
15. Duş + WC
29. Mutfak
15 Showers
31 Changing room
16. Fotokopi
30. Kataloglama
+
WC
17. Kiltophane
·
Süreli yayınlar
1.
Fuaye
2.
Depo
3.
Bayan WC
4.
Bay
wc
5.
Konferans salonu
6.
Kitaplik
7.
Bilgl·belge yönetimi b6/0m başkan/1�1
8.
Kiltophane mOdilrO
Library 2nd Floor 1 2.
Foyer Depot
3.
Women 's WC
4
Meıl'S WC
5
Conference hall
6.
7.
Library
Information and document department chair Library manager
adminıstration
26. Bayan WC
11. Sahne
13. Comdar
16. Copy room
KOtophane 2. Kat
odası 25. Oze/ kitaplar
31. Soyunma odası
::ı
...J
>Cl
o
� �
z
;:s
o f-
a:: ::ı
z
>-
<(
ın
Kerem Yazgan 1 969'da Ankara'da doğdu. 1 993 yılında ODTÜ Mimarlık Bölümü'nden mezun oldu. 1 996 yılına kadar Ankara'da çeşitli mimari bürolarda çalıştı ve yarışmalara girdi. 1 996'da ulusal yarışmada kazanılan birincilik derecesi ile ilk ofisini kurdu. 1 997'de ODTÜ'den yüksek lisans derecesi ald ı . 1 993'ten bu yana katıldığı proje yarışmalarında çeşitli ödüller aldı. Yaptığı uygulamalar ve yarışmalar birçok ilde sergilendi ve çeşitli dergilerde yayımlandı . Ayrıca, Türkiye'nin bilgisayar ortamında günlük güncellenen ilk Mimarl ı k ve Yapı Mevzuatı'nın tasarımı ve uygulamas ı n ı gerçekleştirdi. 1 997 yılından beri ODTÜ Mimarlık Fakültesi Mimarlık Bölümü'nde yarı zamanlı öğretim görevlisi olarak stüdyo dersleri vermektedir. <D
2003 yılında Ankara'da eşiyle Yazgan Tasarım-Mimarlık isimli ikinci
�
ofisini kurdu. Aynı yıl "Mimarlıkta Dizaynografi" isimli, mimari tasarım
(/) w z ::i o z ::ı o
süreçlerindeki sistematikler ve eylemler üzerine çalışmasıyla doktora derecesini ald ı . Teorik çalışmalar ile pratikteki uygulamaları birleştirmeye ve tasarım sürecini sisternalize etmeye çalışan bir
>-
anlayış benimsedi. Bu anlayışla tasarımın programının yazılmas ı , yani ilişki tasarı m ı y a d a tasarım eyleminin tasarımı fikri üzerine
<D o o
birçok proje gerçekleştirerek tüm tasarım, üretim ve inşa
"' a: w _J (3
süreçlerinde sürece katı lan tüm kişilerce paylaşılabilir, ilişkilerin net bir biçimde kurulduğu, esnek, özgürleştirici, sistematik ve berrak
N
o u z w o
mimari proje süreçlerinin oluşturulmasına dair uygulama ve araştırmalarını sürdürmektedir.
Kerem Yazgan He was born in 1 969 in Ankara. l n 1 993, he graduated from METU's Department of Architecture. Until 1 996, he worked in various design offices in Ankara, participating in competitions. In 1 996, he took first prize in a national competition and was able to establish his first office. In 1 997, he took a Masters degree from METU. He has won various awards in the competitions he has entered since 1 993. His works and competition projects have been exhibited in many cities and published in various magazines. In addition, he managed the design and realization of the first Architecture and Construction Legislation in Turkey, which can be updated daily in virtual medium. He has been giving studio classes in METU's Department of Architecture as a part-time lecturer since 1 997. In 2003 in Ankara he founded his second office, Yazgan Design-Architecture, with his wife. In the same year, he took his Doctorate with his work on the systematics and acts in architectural design processes entitled "Designography in Architecture". His perspective was an attempt to unite theoretical works and practical realizations and to make the design process systematic. With this understanding, many projects can be developed using the idea of the writing of a design programme and everyone can share in the entire design, production and construction process. He continues his research into producing clearly related, flexible, liberating, systematic and clear a rchitectural project processes.
Kna uf Evi Knauf Eevi projesi, Ankara Bilkent'te, oldukça dik eğimli, ODTÜ ormanına ve şehre bakan manzaraya hakim bir çift parselde konumlanır. işverenleri inşaat sektöründe meşhur Knauf fırmasının sahipleridir. Knauf Evi, çelik konstrüksiyonlu, Knauf aqua panelierin kullanıldığı, üç katlı, yaklaşık 650m2 kapalı alanı olan bir vi Ila projesidir. Proje, işverenin başlangıçta verdiği programın üzerine tasarımın programının yazılmasıyla şekillenmektedir ve halen devam etmektedir. Tasarımın programının yazılmasına "ilişki tasarı m ı" ya
Kna uf House
da "tasarım eyleminin tasarımı" da denilebilir. Binaya varmadan önce işverenin de kabul edebileceği, eldeki malzemenin, program
T h e Knauf House project is situated in Bilkent, Ankara, on a double
elemanların ı n , taleplerin, büyüklüklerin, arazinin, Ankara ikliminin ve
plot with steep gradient overlocking the METU forest and the city.
habitatının, aqua panelin, projeye katılan tüm mimar ve
The clients are the owners of the Knauf Company renowned in the
mühendislerin, işverenin taleplerinin ve daha birçok parametrenin
building sector. Knauf House, which is built using Knauf aqua panels
arasındaki ilişkinin kurulması n ı n tasarım ıdır. Amaç, tüm tasarım,
with steel construction, is a three storey villa project with a elosed
üretim ve inşa süreçlerinde paylaşılabilir, ilişkilerin net bir biçimde
area of approximately 650 m2. The project is shaped by the
kurulduğu, esnek, özgürleştirici, sistematik ve berrak bir mimari proje
programme given by the elieni at the beginning. the writing of the
sürecinin oluşturulmasıdır.
programme of design, and is stili in progress. The writing of the
Objeden önce sürecin tasarianmasına ve ilişkilendirilmesine
design of the acı of design". lt is the design of forming a
dayanan tasarım eylemlerinin tasarımı fikri, binaya ve mekana giden
relationship between the available material, the programme
programme of design can also be ca ll ed "relationship design" or "the
yaratma ve oluşturma sürecinde binayı, mimarı ve işvereni
elements, the requirements, the amounts, the land, the elimate and
özgürleştirici, berrak, esnek ve sistematik bir tasarım anlayışı
habitat of Ankara, aqua panel, all the architects and engineers that
geliştirilmesinde, bunun işverenle paylaşılmasında ve sürecin birlikte
are involved in the project, the demands of the elieni and many
sürdürülmesinde en önemli yönlendirici oldu. Knauf Evi projesi bu
other parameters that will be acceptable to the client before he even
anlayışla sürmektedir.
gets to the building. The aim is to form a flexible, liberating, systematic and elear architectural design process where the relationships are elearly defıned and the design and production process can be shared. The idea of the design of the act of design based on the designing and relating of the process before the object was the most important directive in the creation and formatian process going into the building and the space, in the development of a liberating, elear, flexible and systematic design analysis for the building, the architecture and the elient, and in sharing this with the elient and following the process together. The Knauf House project is being realised according to this understanding.
Tasanm Ekibi:
2
Kerem Yazgan
••
· ·=
Yard1mc1 Mimarlar: Aytaç Akkan
Design Team:
Yasemin Gençer
Kerem Yazgan
işveren:
Co-Architects:
lsabel-Peter Knauf
Aytac Akkan
• 3
_......, _.a�
��
<D
8 N
Cl) w z :::; C9 z ::> o >-
"' o o N cı:: w -' (5
6
Proje Tarihi: L ocation: Ankara, Turkey
Yap1m Tarihi: 2006-2007
o
o
C/ient: lsabel-Peter Knauf
2006
plı'Jnc..ı..n::ıı.IIIH_....,
il
Yasemin Gencer
Yer: Ankara, Türkiye
•
Project Date: 2006
1
--
fj 056
Construction Date:
1 -�
DO
B
plorc!B<;II<*i!ırn�
DcJ
Qlll � �·-..nı
DD
2006-2007
...._.....
N
l). t> z w C9
1
•
TI Semalar
Semafar
1
2 3.
Program elemenis lone definitıons
of ıones and of functıons
Exchange
defmmg spatıal
1.
Program elemanlan
lımits
2.
lanlar tanımlama
Desıgn of relatıonshıp over the plan
Zonfann yer de�iştirmesi ve fonsiyonlarm
Flexibility
3.
mekan boyut/arım belirlemesi 4.
Plan azerinde ilişki tasarımı
5.
Esneklik
6.
Kesit Dıarinde ilişki tasarımt
7.
Çatı ve döşeme arasındaki ilişki tasanm1
8.
Planda çift cidarm potansiyeli
9.
Kesitte çift cidRrm potansiyeli
10. Çatı
Design of fleıabtlity over the saCtion
8 9
fO
Relationshıp design the pavement
between the root and
Potential of double-membrane over
plan
the
Potential of doub/e-membrane over the
seetion The Roof
1. Kat Planı
1 st F/oor Plan
1.
Giriş
2.
Mutfak
3.
Salon
4.
5. 6.
7.
1 3.
Uvingroom
Yemek Salonu
wc
Okuma + Tv
Havuz
8.
Teras
9.
Ebeveyn Yatak Odası
10. Giyinme 1 1 . Ebeveyn Banyosu 12. Balkon 13. Konuk Odası 14. Banyo 15. Çocuk Yatak Odası 16. Çalişma Odası 17. Hamam 18. Konuk Odası 19. Hizmet/i Odası 20. Çamaşırlık 21. Şarap Deposu 22. Mekanik Odası 23. Garaj
1
Entrance
2.
Kitchen
3.
Lıving Room
4
Dmmg Room
5
wc
6.
Reading and TV Room
7
Swımming pool
B
Terrace
9
Master Bedroom
10_ Dressing Room 11 Master Bathroom
12 Balcony 13. Guestroom 14 Bathroom
15 Children's Bedroom 16 Study Room
17
Tıırkish Bath
18 Guestroom 19 Servant's Room 20 Laundry 21. Wine Ce/far 22. Mechanicaf Room 23. Garage
Zemin
Kat Plam Ground Floor Plen
lli
<D
g N
U) w z ::i (9 z :;:)
o >-
<D o o N ll: w _J
(5 N (3. c> z w (9
A hmet Y1lmaz 1 972, Tokat doğumlu Ahmet Yılmaz, Yıldız Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Mimarlık Bölümü'nde başladığı mimarl ı k eğitimine, Mimar Sinan Ü niversitesi F e n Bilimleri Enstitüsü Restorasyon Bölümü'nde devam etti. Lisans eğitimini tamamladığı 1 994 yılından itibaren, çeşitli ofislerde proje yöneticisi ve şantiye şefi olarak çok sayıda projede görev aldı. Bilgi Üniversitesi Dolapdere Kampusu 1. Bina projesi, 2002 yılında 8. Ulusal Mimarlık Sergisi ve
A hmet Yilmaz
Ödülleri kapsamında Yaşam Çevresi Ödülü'ne layık görüldü ve
Ahmet Yilmaz, bom in Tokat in 1 972, started his educalian in
2004'te Dolapdere Kampusu l l . Bina projesi, Yapı Ödülü'ne aday
architecture at Yıldız Technical University's Department of
gösterildi.
Architecture and continued in the Department of Restaration of the Science Institute of Mimar Sinan U niversity. Having obtained his Masters in 1 994, he worked in various offices as project director and construction site supervisor on a great many projects. The Bilgi University Dolapdere Campus 1. Building project earned him the Living Environment Award in the Bth National Architecture Exhibition and Awards in the year 2002. And, in 2004, the Dolapdere Campus l l . Building project was nominated for the Build Prize.
Tophane 'de Ofis ve Ka fe te rya Bina yaklaşık olarak 1 900'1erin başlarında yığma sistemle iki katlı olarak inşa edilmiştir. Yapı, zemin katta yurt giriş kontrolü, iç avluya bakan hizmetli dairesi, yol cephesine bakan iki katlı kafeterya, üst katta ise iç avludan kullanılan ofis mekanları ve alt kafeterya ile bağlantılı üst kat kafeterya olmak üzere birbirinden bağımsız dört farklı işlevi barındırmaktadır. Kafeterya bölümü planlanırken, mevcut tek katlı cam koridor
Office a n d Cafe teria in Tophane
yükseltilerek iki kat yüksekliğinde galeri boşluğu oluşturulmuş ve bu boşluk içinde çelik merdivenle üst kat kafeterya hacmine ulaşılmıştır.
The building was constructed i n the early 1 900's a s a two-storey
Bu boşlukla ana yapı ilişkisi içte kapı boşlukları ile sağlanmış ve ana
building using the massive system. The ground floor consists of a
yapıyı oluşturan duvar ve pencere boşlukları korunmuştur. Dış
dormitory entrance checkpoint, a fiat for service personnel with a
cephede ise bu bölüm sağır olarak bırakılmak suretiyle ana yapıdan
view of the inner atrium, and a double level cafeteria overlocking the
ayrılmıştır. Kafeterya girişi sağır olarak oluşturulan bu duvar
street. The upper floor is formed by the office spaces that are used
üzerinden yapılmak suretiyle vurgulanmıştır.
from the inner atrium and the upper cafeteria that is connected to
Binada yapılan restorasyon ve güçlendirme çalışması binanın dış
independent functions.
the one on the ground floor. Thus, the building houses four different duvarları korunmak suretiyle içeriden betonarme olarak yapılm ıştır. Bina dış cephe boşlukları korunmuş, üst kat ahşap pencereleri
While designing the cafeteria section, the existing single level glass
orijinal detaylarına sadık kal ı narak yenilenmiş, ancak zemin kat
corridor was lifted lo form a gallery space of two levels, and in this
dağramaları ahşap ve daha modern çizgide, üst katlarla aykırı
gallery space, access to the upper cafeteria volume is by steel
durmayacak şekilde, yurt binası girişi ile birlikte tasarlanmıştır.
stairs. The relationship between this gallery space and the main building space was achieved with the door spaces in the interior, and the wall and window spaces constituting the main building were conserved. On the outer façade this part was left blind and is thus separated from the main building. The entrance of cafeteria is emphasized by its placement on this blind wall. During the restcration and reinforcement works carried out on this building, the outer walls of the building were protected and supported by reinforced concrete from the inside. The outer façade spaces were kept; the upper level wooden windows were renovated true to their original detail. However, the ground level woodwork was designed along with the dormitory building entrance on more modern lines compatible with the upper levels.
lli
Tasanm Ekibi: Ahmet Yılmaz
Yard1mc1 Mimarlar: Erkan Mutlu
Design Team: Ahmet Yılmaz
Işveren: Istanbul Bilgi Üniversitesi
Co-Architects: Erkan Mutlu
Yer: Istanbul, Türkiye
Client: Istanbul Bilgi U niversity
CD
o o N Cil w z :J t:) z ::ı o >-
CD
o o N 0:: w ...J
(3 N o <> z w t:)
Proje Tarihi: 2005
Location: Istanbul, Turkey
Yap1m Tarihi: 2005
Project Date: 2005
Construction Date: 2005
Avlu Merdiven Detayı Delall from Courryard Staırs
Birinci Kat Plan ı
Fırst Ffoor Plan
Zemin Kat Planı
Gı
r.mdftoor Plan
)g � C/) w
z :::; " z ::ı o >-
)g
o "' cı:: w ...J
t5 !:!
C> C> z
w "
Tülin Hadi, Cem llhan: Çuhadarol)lu Yapı
Ali Taptık
2000
Fuar Stand ı Çuhadarol)lu Yapı
2000
Exhibition Stand:
Cem /lhan
ODTÜ Kuzey Kıbrıs Kampus Merkezi Binaları METU North Cyprus Campus Center Buildings: Siemens Sosyal Merkezi Siemens Social Center:
Cem /lhan
Tülin Hadi, Cem llhan Söyleşi Fotol)rafı lnterview Photo: Royal Wings Otel Royal Wings Hotel:
Ali Taptık
Duduman Ajans
Yavuz Iş Merkezi Yavuz Business Centre: Timur Kayseriliol)lu:
Cem /lhan
Murat Gürzirnar
Timur Kayserilioğlu
Borçelik Yemekhane ve Ek Ofis Binası Borçelik Cafeteria and Addilional Office Building:
Timur Kayserilioğlu
Antalya Büyükşehir Belediyesi Hizmet Binası Mimari Projesi Antalya Metropolitan Munıcıpalıty Service Building Architectural Project: Yakın Dol)u Üniversitesi Büyük Kütüphane Binası Near East Unıversity Grand Library Buılding: Ahmet Yılmaz:
Erkut Saraç
Tophane'de Ofis ve Kafeterya Office and Cafeteria in Tophane:
Ahmet Yılmaz
Gazi Yüksel
Hüseyin Kahvecioğlu