Yapı Kredi Platinumag Nisan 2015

Page 1

Nisan 2015

34. 襤stanbul Film Festivali

Korhan Futac覺 ve Kara Orkestra Bahar Geliyor Detox Zaman覺!



Değerli Müşterimiz, Yapı Kredi Platinum Bankacılık Ailesi olarak her zaman hayatınıza değer katacak, size özel çözüm ve hizmetler sunmak için çalışıyoruz. Ocak ayı itibariyle başlattığımız danışmanlık hizmetlerinden sonra, dergimiz Platinumag ile karşınızdayız. Tüm hizmetlerimizde olduğu gibi Platinumag ile de ayrıcalıklı dünyanızı renklendirmeyi ve size standartların dışında özel bir yaşam sunmayı hedefliyoruz. Aylık olarak hazırlanan ve her ay düzenli olarak e-posta adresinize gönderilen Platinumag’in, şehir hayatından eğlenceye, tatilden yemeğe ve spordan sağlıklı beslenmeye kadar hayatın hemen hemen her noktasına dokunan çok yönlü içeriğiyle sizin için vazgeçilmez bir rehber olacağını umuyoruz.

Dergimizi keyifle okumanız dileğiyle... Yapı Kredi Platinum Bankacılık


>etkinlik>festival

34. İSTANBUL FİLM FESTİVALİ

4-19 Nisan, Çeşitli Salonlar Şehrin en heyecan verici ve eski festivallerinden biri olarak, pek çok ilki hayata geçirmeye devam ediyor İstanbul Film Festivali. Türkiye’den sinemacıları uluslararası profesyonellerle bir araya getiren Köprüde Buluşmalar’ın onuncusu bu yıl da festival kapsamındaki en heyecan verici unsurlardan. Köprüde Buluşmalar kapsamında yapılan Film Geliştirme Atölyesi, Yapım Aşaması Atölyesi ve Türkiye-Almanya Ortak Yapım Geliştirme Fonu pek çok projeyi ve filmi destekliyor. Bu arada 65. Uluslararası Berlin Film Festivali, nam-ı diğer Berlinale’den ödülle dönen filmleri de 34. İstanbul Film Festivali’nde ilk kez izleme fırsatı yakalayacağız. En İyi Film’e verilen Altın Ayı’yı kucaklayan “Taxi”, Andrew Haigh’ın yeni filmi “45 Years”, En İyi Yönetmen Ödüllü “Cialo” ve daha pek çok ödüllü yapım markaja ilk almanız gerekenler listesinde. İstanbul Film Festivali’nin Altın Lale Ulusal Yarışma jüri başkanlığınıysa

ünlü yönetmen Zeki Demirkubuz üstlenecek. Festivalde Altın Lale Ulusal Yarışması’nın yanı sıra ilk kez belgesel kategorisinde de bir ödül verilecek. Ulusal Belgesel Yarışması, Türkiye’de belgesel yapımının ve belgesel sinemanın gelişimini desteklemeyi ve nitelikli belgesel örneklerini izleyiciye ulaştırmayı amaçlıyor. Balkanlar: Ateşin Sineması, Aile Bağları, Özel Gösterim: Ufak Hakikatler, Alman Canlandırma Sineması ise festivalin bu yılki yeni bölümleri. Latin Amerika’nın gözde yönetmenlerinden Lisandro Alonso da tüm filmleriyle bu sene festivalde takip edilebilir.



>etkinlik>konser

THURSTON MOORE 22 Nisan 20.30/Babylon, Asmalımescit Sonic Youth’un esas adamı Thurston Moore, Radyo Eksen’in katkılarıyla Babylon’da. 80 ve 90’lara damgasını vuran Moore, gruptan bağımsız olarak, 2011 yılında yayınlanan solo albümü “Demolished Thoughts” ile akustik deneyimlere yelken açmıştı. Ardından 2014 yılında beklendiği gibi bol gürültülü, punk ve grunge ritimlerinin hakim olduğu “The Best Day” isimli albümü ile Sonic Youth günlerini hasretle ananlara bir armağan gibi çıktı karşımıza. Thurston Moore ayrıca Yoko Ono, Merce Cunningham, Cecil Taylor, Rhys Chatham, Lydia Lunch, John Zorn, Takehisa Kosugi ve Glenn Branca gibi kendi dallarında müziğe damgasını vurmuş isimlerle birlikte farklı projelere de imza attı. Müziğini sinemaya da taşıyan Moore, Olivier Assayas, Gus Van Sant ve Allison Anders’ın filmlerine müzikler yaptı. No wave’in doğuşuna, grunge’ın yükselişine tanık olmuş, yeraltı New York sahnesinin tarihe geçmiş isimlerinden Thurston Moore’un sıradışı performansına şahit olmak isteyenlerin adresi Babylon.



>etkinlik>sergi


DADA MUTFAK BIÇAĞIYLA KES 2 Mayıs’a kadar / Kuad Galeri Kuad Galeri, Dada 100. yıl için özel bir sergiyle çarpıcı bir seçki sunuyor. Sergi, günümüz sanatının söylem, biçim ve estetik açıdan altyapısını oluşturan Dada akımının ünlü kadın sanatçısı Hannah Höch’ün, dönemin Weimar yönetimini eleştiren “Dada Mutfak Bıçağıyla Son Weimar BiraGöbekli Almanya Kültür Çağını Kes” başlıklı kolajına gönderme yapan bir başlıkla sunuluyor. Dada akımı o dönemin aydınları ve sanatçıları için disiplinlerarası etkileşim ve işbirliği ifade ediyordu, ama asıl 1915- 1923 arası savaş karşıtı bir akım olmasının altını çizmek gerekiyor. Özellikle de toplumun savaşı kutsallaştıran ya da kaçınılmaz kılan geleneksel savaş anlayışını yıkmaya yönelik söylemleri içermesi açısından, değişik içerik, biçim ve estetiklerle uygulanıyor olsa da, günümüzde sürmekte olan savaş durumuna yanıt vermeye devam eden bir akım.

En çarpıcı yönlerinden biri de sanatı ulusal kültür öğesi olmaktan çıkarıp, sanayi toplumunun deneyselliğe dayalı büyük kent fenomenine dönüştürmesi. Dada, sanat ve yaşam arasındaki sınırın ilk ortadan kalkışı olarak günlük yaşamın izini sürmesiyle farkını ortaya koydu. Kuad Galeri 2013-14 döneminde John Cage’in 100. yılına ve Dada sanatçısı Duchamp’ın Hazır Nesne söyleminin 100. yılına gönderme yapan “Mutsuz Hazır Nesne” sergilerini düzenlemişti. Galeri şimdi de bu sergiyle 20. yy sanat akımlarına gönderme yapan sunumlarını sürdürüyor.


>etkinlik>tiyatro


1. ANKARA ULUSLARARASI KOMEDİ FESTİVALİ 1-12 Nisan / Çeşitli mekânlar Türkiye’nin ilk komedi festivali, 1-12 Nisan arasında Ankara’da! Türkiye’de ilk kez düzenlenen komedi festivali, 1 Nisan Dünya Şaka Günü’nde Ankara’da başlıyor. Güldürü ustaları komediseverlerle buluşurken diğer ülkelerden sanatçıların da sahne alacağını ve çeşitli sergiler olacağını belirtelim. Ankara Kültür Sanat Etkinlikleri tarafından düzenlenen festivalle, mizahı her yaştan geniş izleyici kitlesine ulaştırmak, Türk izleyicisine uluslararası ölçekteki güldürü sanatçılarını tanıtmak ve Türkiyeli sanatçılara uluslararası platformda kendilerini tanıtma imkânı sağlamak amaçlanıyor. Güldürü sanatının farklı dallarındaki performanslara dair detaylar ve tam program için www.ankarakomedifestivali.com


>etkinlik>tiyatro


KURUSIKI

7 Nisan 20.30/Bahçeşehir Koleji Salonu, Edirne 18 Nisan 21.00/Atatürk Kültür Sanat ve Kongre Merkezi, Eskişehir Levent Kazak’ın yazıp yönettiği; Gökçe Bahadır, Mete Horozoğlu, Selen Uçer, Beyti Engin ve Bülent Alkış’ın oynadığı “Kurusıkı”, aldığı harika geri dönüşlerle turnelemeye devam ediyor. Usta tiyatrocu Levent Kazak’ın oyunun ana sorusu şu: Herkesin başına gelebilecek basit bir kaza çığ gibi büyürse ne olur? “Kurusıkı”, iyiyle kötünün, doluyla boşun sık sık karıştırıldığı, somut gerçeklerin bile göreceli olduğu, haber vermek yerine haberlerin sıfırdan kurgulandığı günümüze farklı bir mizahla yaklaşıyor. Haldun Dormen’in “ilginç ve eğlenceli”; Gülriz Suriri’nin “şaşılacak kadar iyi”, Nevra Serezli’nin “komedinin en iyi biçiminde oynanıyor” şeklinde yorumladığı oyunun metni ayrı, oyunculukları ayrı övgü alıyor. Sezonun kaçırılmaması gereken leziz işlerinden!


>etkinlik>konser

KORHAN FUTACI VE KARA ORKESTRA


Korhan Futacı ve Kara Orkestra, acımasız ve karanlık tınıları; sert, enerjik ve bol testosteronlu romantizmleriyle birlikte, Hayal Kahvesi Shining Stars kapsamında 9-17 Nisan tarihleri arasında 6 şehirlik bir turneye çıkıyor. 9 Nisan 22.00/Hayal Kahvesi, Çanakkale 10 Nisan 22.00/Hayal Kahvesi, İzmir 11 Nisan 22.00/Beyoğlu Hayal Kahvesi 15 Nisan 21.30/Hayal Kahvesi, Ankara 16 Nisan 22.00/Hayal Kahvesi, Adana 17 Nisan 22.00/Hayal Kahvesi, Gaziantep Korhan Futacı ve Kara Orkestra, organik bağlarla birbirine kenetlenmiş zengin orkestral dokuyu yaratırken yüksek bilinçli bir makine gibi çalışıyor, İstanbul’un kendine has kaosunu çok renkli müzikal bir hikâyeye dönüştürüyor. Birbirinden farklı ritüellere dönüşen Korhan Futacı ve Kara Orkestra konserleri izleyicilerine alemler ötesi deneyimler yaşatıyor.


>etkinlik>konser

YENİ TÜRKÜ

17 Nisan 22.00/Jolly Joker, Bursa Sevilen grup Yeni Türkü, 17 Nisan’da sevilen şarkılarıyla Jolly Joker Bursa’da.


“Şimdi ve Sonra... Yeni Türkü…” Adını albümde bir şarkı olarak yer alan Yılmaz Erdoğan’ın Ankara şiirinin dizelerinden alan yeni albüm, 10 yeni Yeni Türkü şarkısı içeriyor. Albümün çıkış parçası “Böyle Gitmez”, Cengiz Onural ve Derya

Köroğlu imzalı. Derya Köroğlu, Erkin Hadimoğlu, Serdar Barçın ve Furkan Bilgi bu yeni şarkıların yanı sıra olmazsa olmazlar arasına giren klasik Yeni Türkü repertuvarıyla sahnede olacak.


>etkinlik

GELECEK AYLARDA NELER VAR? Goran Bregovic 6-8 Mayıs/Ankara, İstanbul, İzmir Chill-Out Festival 23 Mayıs/Life Park, İstanbul Itzhak Perlman 28 Mayıs/Zorlu Center Performans Sanatları Merkezi, İstanbul Kylie Minogue 16 Haziran/KüçükÇiftlik Park, İstanbul Jessie J 3 Temmuz/KüçükÇiftlik Park, İstanbul



The Cobbler

Senarist: Thomas McCarthy, Paul Sado Yönetmen: Thomas McCarthy Oyuncular: Dan Stevens, Adam Sandler, Steve Buscemi, Ellen Barkin, Melonie Diaz, Dustin Hoffman Gösterim tarihi: 3 Nisan

Yönetmen koltuğunda “Station Agent”, “The Visitor”, “Win Win” gibi filmlerden tanıdığımız Tom McCarthy’nin oturduğu filmde Adam Sandler’ı keşfettiği sihirli makineyle hayatını değiştirme fırsatı yakalayan bir ayakkabı tamircisi rolünde izliyoruz. Dustin Hoffman ve Steve Buscemi gibi isimleri bile izleyiciyi neşelendiren oyuncuların rol aldığı filmin konusu kısaca şöyle: Max Simki kuşaklardır ailesine ait olan dükkânı işleten bir ayakkabı tamircisidir. Dükkânını terk ederek dünyaya açılmanın ve yeni yerler görmenin hayalini kurar; ancak tek yaptığı bu hayali gerçekleştiren insanların eskittiği ayakkabıları tamir etmektir. Max’in sıkıcı hayatı, dükkânın bodrumunda bulduğu baba yadigârı makinenin sihirli güçleri olduğunu fark ettiğinde sonsuza dek değişecektir.


Woman in Gold

Senarist: Alexi Kaye Campbell, E. Randol Schoenberg (hayat hikâyesi), Maria Altmann (hayat hikâyesi) Yönetmen: Simon Curtis Oyuncular: Helen Mirren, Ryan Reynolds, Daniel Brühl Gösterim tarihi: 10 Nisan

Daha çok televizyona iş yapan, “My Week with Marilyn” ile ismini duyuran İngiliz yönetmen Simon Curtis’den gerçek bir hayat hikâyesinden yola çıkılarak yapılmış çarpıcı bir film. Filmin başrolünde 80 yaşındaki Yahudi mülteci Maria Altmann’ı canlandıran Helen Mirren var. Ailesinden miras kaldığına inandığı sanat eserlerini, hükümetin pençesinden kurtarma öyküsünü perdeye taşıyan film, Randol Schoenberg’in gerçek hayat hikâyesinden yola çıkarak filme aktarılmış.


The One I Love Senarist: Justin Lader Yönetmen: Charlie McDowell Oyuncular: Mark Duplass, Elisabeth Moss, Ted Danson Gösterim tarihi: 17 Nisan

Oyunculuk kariyeri de olan Los Angeles çıkışlı genç yönetmen Charlie McDowell’ın bu ilk uzun metrajı, geçtiğimiz yıl oldukça iyi geri dönüşler almıştı. Bir süredir evli olan Ethan ve Sophie’nin hayatlarında çeşitli sorunlar vardır. Tüm bu sorunların evliliklerini çıkmaza sürüklediği bir dönemde çözüm bulmaya çalışırken değişiklik olması için hafta sonu tatiline çıkarlar; ancak çift kendilerini daha büyük bir çelişkinin beklendiğinden habersizdir. Dramla komediyi, romantizmle ilişkilerin gerilimini harmanlayarak özgün tatlar yakalamayı başarmış bir yapım.


Shaun the Sheep Senarist: Mark Burton, Richard Starzak Yönetmen: Mark Burton, Richard Starzak Seslendirenler: Justin Fletcher, John Sparkes, Omid Djalili Gösterim tarihi: 23 Nisan

İngiliz ve Fransız ortak yapımı olan “Shaun the Sheep”, sıcak ve neşeli konusuyla çocuklar kadar ABD ağırlıklı pazarda farklılık arayan yetişkinleri de tatmin edecek güçte bir iş. Animasyon aleminin sağlam kalemlerinden biri olan Mark Burton ve arenanın taze şövalyeleri arasına adını yazdıran Richard Starzack ikilisinin ilk yönetmenlik denemesi olan film, kent hayatına adapte olmaya çalışan pısırık ve utangaç koyun Shaun’un absürt maceralarını perdeye taşıyor. 23 Nisan ve sonrasındaki tatil gününde çocukları götürmek için harika bir seçim. Bu sene Koyun Yılı’na giren Çin’de de salonlara sıkı bir şekilde giren film için 20 animasyon sanatçısı çalışmış.


Black Sea Senarist: Dennis Kelly Yönetmen: Kevin Macdonald Oyuncular: Jude Law, Scoot McNairy, Ben Mendelsohn Gösterim tarihi: 24 Nisan İskoç yönetmen Kevin MacDonald’ı en son Bob Marley’nin hayat hikâyesinin çarpıcı ve detaylı bir anlatımla işlendiği “Marley” filmiyle tanıdık. “The Eagle”, “The Last King of Scotland” gibi beğeni toplayan işlerinin yanında daha çok belgesel ağırlıklı bir filmografisi olan MacDonald, sıradışı bir film olan “Black Sea” ile bir kez daha kendinden konuşturacağa benziyor. Bir denizaltını mesken edinen film, bir nevi hayatta son şanslarının peşinden Karadeniz’e açılan kaybedenler kulübü üyeleri arasındaki kıyasıya atmosferi andırıyor. Bir kısmı genç, bir kısmı işsiz ve deneyimli bir grup denizci, Karadeniz’in derinliklerinde Nazilerden kalma altınların peşine düşerken denizaltı ortamı gerilimler ve zorlu yaşam koşullarıyla yüklüdür. Korku ve insanların karanlık yönleri gibi unsurları ustalıkla işleyen filmde gerginleşen atmosferle filmin tansiyonu yükseliyor. ABD, Rusya, İngiltere ortak yapımı işin İMDB puanına aldırmayın ve konu ilginizi çektiyse kaçırmayın deriz.



)

>danIsmanlar>eglence .

Moda Sıdıka

AYIN MEKANLARI

Platinum Bankacılık Eğlence Danışmanı Richie

Moda Sıdıka İlk olarak Beşiktaş şubesiyle tanınan, hem lezzetli yemek yiyip hem de hoş bir ambiansta keyifli sohbetler edebileceğiniz Sıdıka, şimdi de Moda Şubesi ile Anadolu yakasını renklendiriyor. Farklı ve sade bir tarz arayanlara klasik ve yaratıcı lezzetler sunan Sıdıka’da şarapevi dekorasyonu hakim. “Cool Jazz” müzik eşliğinde farklı bir meyhane deneyimi yaşamak isteyenler mutlaka denemeli. Benden söylemesi fiyatları da hiç fena sayılmaz. http://www.sidika.com.tr/


Moda Zeplin Pub&Delicatessen Moda, Zeplin Pub&Delicatessen Zeplin, çok özel ve kişilikli müzikleri ile her barda bulamayacağınız Belçika, Alman, İngiliz biraları sunan, viskileri ile kendinden çok bahsettiren, kendi deyimiyle bir ‘Pub&Delicatessen’. ‘Delicatessen’ sıfatını hak etmek için, patateslerin yağ çekmeden kızarmış olması gerektiğini söyleyen Zeplin’in sahibi, müzik ve biraların müşterilerine yettiğini ve kızarmış patatesin nasıl hazırlandığını kendilerinden başka kimsenin dert etmediğini iletiyor. Zeplin’de ayrıca çok tercih edilen isli Alman birası da var. Bana sorarsanız burası gidilip görülmesi gereken yerler arasında.


Moda Naan Moda, Naan Moda artık yeni bir mekana kavuştu. Ekmeklerini kendi üreten ve yöresel lezzetlerle keyifli kahvaltılara imza atan Naan Bakeshop, super! Menüsünde sade ve kahvaltılık adına isteyebileceğiniz her şey mevcut. Kesinlikle tavsiye ederim. Mekanın ismi Naan, eski Osmanlıca’da “ekmek” anlamına geliyormuş. Naan Bakeshop, kısa bir süre önce Moda’da artizan ekmek ve birbirinden keyifli lezzet severlerin beğenisine sunuldu. Amerikan, Fransız, İtalyan ve Ortadoğu’dan farklı ekmek türlerini tadabileceğiniz ve kaliteli ürünlerle kahvaltılar sunan hoş bir mekan, yeni bir soluk. Doyurucu ve enfes kahvaltılıkların yanı sıra eğer öğle vakti veya akşam üzeri yolunuz düşerse, nefis sıcak yemekleri ile birbirinden lezzetli ev yapımı tatlıların da tadına bakmayı unutmayın derim.


Karaköy Baltazar Karaköy’de Baltazar Tepesinde üzüm salkımları olan Karaköy’ün sokağına girdiğiniz an bambaşka bir atmosfer sizi sarmaya başlıyor. İşte bu sokakta yerini almış Baltazar. Muhteşem hamburgerleri olsa da kesinlikle hamburger zinciri değil; Tophane’de gizli, saklı, kuytuda bir et restoranı. Şehirde adı, sanı pek duyulmamış, özel bir yer keşfetmek isteyenlere birebir. Ufak ve sevimli mekan haftasonları dolup taşıyor desek yeridir. http://baltazaristanbul.com/


Karaköy Gümrük Karaköy Gümrük Karaköy’den yeni haberler var! Tarihi iliklerinize kadar hissedeceğiniz hoş, rustik bir mekan Gümrük. Kendini ‘fine foods & drinks’ olarak tanımlıyor. Galatasaray’ın yılları eskittiği Ara Cafe’nin sahipleri Gümrük’ü Karaköy mekanları arasına katanlardan. Tek sayfadan oluşan menü her gün değişiyor ve füzyon mutfağı lezzetlerini barındıyor diyebiliriz. Bir ev hissi vermeyi başarmış mekan keyifli sohbetler etmeye çok uygun. Mutlaka deneyin. http://karakoygumruk.com.tr


Etiler Hora by Bej Etiler Hora by Bej Etiler Hillside’ın içindeki Bej’in yapmış olduğu yenilikten bahsetmek istiyorum. Etiler Hillside’da, ‘Hora by Bej’, sizleri Meksika mutfağının harika lezzetlerinin ve içkilerinin, haftada 3 gün (Perşembe, Cuma ve Cumartesi) dj ve canlı performanslar eşliğinde tadına bakmanız için bekliyor. 444 0 446 numaralı telefonu arayarak Platinum Bankacılık Eğlence Danışmanlığı hizmetimizden faydalanabilirsiniz.


>danIsmanlar>stil ve alIsveris . . .

TREND İPUÇLARI

Platinum Bankacılık Stil ve Alışveriş Danışmanı Tülin Kermen Sezon modası olan delikli çantalar sadece lüks markalarda var diye üzülmeyin. Yeni sezonda birçok markada benzer modellerini bulabileceksiniz. H&M, Yargıcı, Mango, Zara gibi. Ayaklarınız çok ufak o yüzden açık ayakkabı bulmakta zorlanıyor musunuz? Stradivarius’da 35 numara ayakkabı var. Hem de espadrilden abiye olanlara kadar... Çoğu mağazada bedenler small medium large ve x large ama size small bile büyük mü oluyor? Müjde! Trendy ürünleri ‘petit size’ olarak Top Shop Mağazaları’nda bulabilirsiniz. Sezon modası gümüş ve altın rengi sırt çantası arıyorsanız COS mağazasına bakmadan karar vermeyin.

şapkaları Ozz Hats’de bulabilirsiniz. Taytlar vazgeçilmezimiz ama pek dayanıksız oluyorlar. Ucuza aldığımız bu ürünler kullan at modeli olmaya başladı neredeyse. Bu derdin çözümü ise Calzedonia markasının taytlarını almaktan geçiyor. Kesinlikle daha dayanıklı olduğunu söyleyebilirim. Değişik boyutlarda jilet arayanlar; Watsons’larda değişik ihtiyaçlar için (kaş vs.) 3 cm’lik bile jilet var. Benden söylemesi. Ruj yenilemekten hoşlanmayanlar, ruj yediği için ruju dayanmayanlar; bu haber de sizin için. Gün boyu dayanıklı ruj L’Oréal Paris Infaillible.

Sloganlı tişört meraklıları; sloganlı çanta bulabileceğiniz adresler: Shopigo, Twist, Bil’s .

Fondöten sürdüğünüzde cildinizi kirli hissediyorsunuz ama yine de makyaj yapmaya ihtiyacınız mı var? CC kremler tam size göre. En iyileri Clinique ve Estée Lauder.

Şapkasız çıkmam diyenler; en değişik

Kolay temizlenebilir, saçları koparmayan


mükemmel bir fırçadan bahsetmek istiyorum size. Üstelik taradıkça saç derisine masaj da yapıyor: Tangle Teeser’ı Sephora mağazalarında bulabilirsiniz. Bilindik, herkesin kullandığı parfümlerden sıkıldınız mı? Beymen Zorlu Center’da satılan niş parfümleri tavsiye ederim. Creed ve Frederic Malle benim favorilerim. Marka giyinmek bir seçim halini aldı. Moda öncüleri onaylamadıkları ünlülerin giydikleri markaları boykot etmek için no name/isimsiz ürünleri kullanmayı daha “in” buluyorlar. Mango’nun markasız beyaz deri lastik ayakkabısı bunlardan biri olmaya aday bence. Güderi ve süet parçalar ilkbahar yaz modasının vazgeçilmezi olacak. Birçok markanın farklı modelleri var ama siz ‘Türk’ markası olsun, deri güderi bizim işimiz diyorsanız, Beymen Club sizin adresiniz derim. Güzel penye iç çamaşırına önem verenler; Muji yüzde 70 indirimde! Bedenler tükenmeden koşun! 444 0 446 numaralı telefonu arayarak Platinum Bankacılık Stil&Alışveriş Danışmanlığı hizmetimizden faydalanabilirsiniz.


)

>danIsmanlar>saglIklI Beslenme .

BAHAR GELİYOR!

Platinum Bankacılık Sağlıklı Beslenme Danışmanı Cansu Tektunalı Kat kat giysileri üzerinizden atmaya hazır mısınız? Evinize bahar temizliği yaptığınız gibi, buzdolabınızı ve midenizi de arındırarak, bedenen ve ruhen hafifleyip zinde olmak için aşağıdaki önerilerime göz atın. Kaliteli Uyku Kıştan kalma yorgunluk, isteksizlik belirtilerini en aza indirip, yavaşlayan

444 0 446 numaralı telefonu arayarak Platinum Bankacılık Sağlıklı Beslenme Danışmanlığı hizmetimizden faydalanabilirsiniz.

metabolizmayı, erken kalkıp erken yatarak hızlandırın. Uykunun iştah üzerindeki etkisi yapılan çalışmalarla da kanıtlanmış.


Suyu Artırın Çay, kahve, soda, asitli içeceklerin verdiği uyanıklık hissi kısa sürer. Bu içecekler aynı zamanda diüretik olduğundan, vücuttaki su kaybını artırarak yağlanmaya sebep olurlar. Sıvı ihtiyacınızı bol bol su içerek karşılamaya çalışın. Baharın Renklerinden Bol Yiyin Kuşkonmaz: Glutatyon denilen kanserle savaşan bu maddeyi en çok bulunduran sebzedir. Kayısı: Sindirim sistemini düzenleyici etkisi vardır. Şeker içeriği düşüktür. Rezene: Salatalarınıza ekleyin. İyi bir ödem söktürücüdür. Enginar: Karaciğer dostu olarak bilinen enginar, yağ yakıcı etkiye sahip. Brokoli: Lif yönünden zengindir ve diyetlerde tok tutmasıyla bilinir. Ispanak: Prostat kanserine karşı en iyi koruyucu olarak bilinmektedir. Çilek: Düşük şekerli ve bol antioksidanlı bir meyvedir, tabii şeker eklemeden yemek koşuluyla. Portakal: Zeytinyağlı yemeklerde, balıklarda kullanabileceğiniz C vitami içeriyle hem sağlığa hem damağa hitap ediyor. Kötü Alışkanlıklardan Arının Yaşamınızda bir türlü vazgeçemediğiniz,

ancak size uzun vadede zarar veren alışkanlıklarınız olabilir. Sigara ve alkol bunların başında gelen ve en yaygın olanlarıdır. Geçici çözümler ya da ertelemek, işleri çıkmaza sokup, sorunun uzamasına sebep olur. Aktif Olun Sabah saatlerinde yapacağınız 30 dakikalık yürüyüş veya egzersiz, tüm gün huzurlu olmanızı sağlar. Ayrıca metabolizmayı da hızlandırarak, yağ yakımına ve toksin maddelerin ter bezleri ve lenf yoluyla vücuttan atımına yardımcı olur. İşlenmiş Gıdaları Azaltın Beyaz unlu pastane ürünleri, salam, sucuk gibi şarküteri ürünleri, kızarmış yiyecekler, yağlı besinler, vücutta sistemin işleyişini yavaşlatır. Besinleri doğal haliyle tüketin. Her Öğünde Protein Karbonhidratlı, unlu gıdalara yönelmemek için, her öğünde proteinli gıdalara yer verin. Ana öğünlerde, haşlanmış veya kendi yağında pişmiş tavuk, balık, yumurta, kurubaklagillerden biri, ara öğünlerde, az yağlı peynir, yoğurt, süt gibi yiyeceklere yer verin.


>danIsmanlarI>SPOR ve fıtness .

SPORDA YENİ TRENDLER

Platinum Bankacılık Spor ve Fitness Danışmanı Serhat Sıdal Spor ve fitness sektörü gösterdiği inanılmaz gelişmeyle çok büyük bir endüstri haline geldi. İnsanlar sürdürülebilir yaşam ve hayat kalitesinin artırılması için sporun vazgeçilmez bir olgu olduğunu anlamaya başladı. Doğadan uzaklaşmış olmanın ve kötü beslenmenin yaratmış oluğu hareket açığı sporla giderilmeye çalışılıyor. Endüstri geliştikçe rekabet, firmalar ve sektör profesyonelleri arasında yeni fikirlerin doğmasına, eski sistemlerin güncellenmesine ve yeni spor akımlarının doğmasına yetmiştir.

Şu an ağırlık çalışmaları her zamanki popülerliğini korumakla birlikte araştırmalarla açığa çıkan birçok faydasıyla daha da güçlenerek ilerlemektedir. Sıkıcılığına rağmen sonuca çabuk ulaştırma özelliği onu hala

444 0 446 numaralı telefonu arayarak Platinum Bankacılık Spor&Fitness Danışmanlığı hizmetimizden faydalanabilirsiniz.


en popüler çalışma yapmaktadır. Son yıllarda yaşlılar ve kadınlar için ağırlık çalışmasının önemi vurgulanmaya başlamıştır. Aerobik sınıflarındaki rutini ve sıkıcılığı bozmak adına yapılan eğlenceli dans dersleri, oldukça popüler bir hale geldi. Koreografi zorunluluğunun bağlayıcı etkisinden hoşlanmayanlar için ‘Boot Camp’ tarzı koreografisi olmayan insanları eğlenceli bir şekilde kendi içinde yarıştıran dersler de giderek yaygınlaşmaktadır. Son zamanlarda sıkıcı karın kalça dersleri yerine uygulanmaya başlanan Kick-box ve Thai-box gibi savaş sanatları dersleri oldukça popüler derslerdendir.

Yoga ve Pilates ise artan bir ilgiyle popülerliğini koruyor. Son yıllarda özellikle salon sporlarından sıkılmış ve doğada spor yapmayı tercih eden ciddi bir kitlenin ortaya çıktığını söyleyebiliriz. Bu kişiler iş günleri bile şehir ormanlarına veya denize düzenli olarak gidip spor yapmaktadırlar. Sporda trendleri takip ederken vücudumuzun tüm kuvvet sistemini çalıştırmaya ihtiyacı olduğunu unutmamalıyız. İhtiyaçlarımızı çok iyi tanımalı ve bilmeliyiz. Özellikle kişinin hoşlanarak yaptığı bedensel aktiviteye devam etme oranının çok daha fazla olduğunu da unutmamalıyız.


>danIsmanlar>PSiKOLOJiK REHBER .

DİKKAT EKSİKLİĞİ VE HİPERAKTİVİTE

Platinum Bankacılık Psikolojik Rehberi Çağlar Karaman Ülkemizde yaşıtlarına nazaran biraz hareketli olan çocuğa maalesef ki bir uzmana dahi danışmadan, ailesi ya da öğretmenleri tarafından kolaylıkla “hiperaktif” sıfatı yapıştırılmaktadır. Bireyin “Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu” alabilmesi için psikoloji ve psikiyatrinin kabul gören tanı kitabı DSM’e göre aşağıdaki belirtileri taşıması gerekmektedir. A. Aşağıda özellikleri belirtilmiş olan “Dikkatsizlik” ya da “Hiperaktivite” ölçütlerinden en az birine uymalıdır. B. Bozulmaya yol açmış olan bazı hiperaktif-dürtüsel semptomlar ya da dikkatsizlik semptomları yedi yaşından önce de vardır. C. İki ya da daha fazla ortamda semptomlardan kaynaklanan bir bozulma vardır [örneğin; okulda (ya da işte) ve evde]. D. Toplumsal, akademik ya da mesleki

işlevsellikte klinik açıdan belirgin bir bozulma olduğunun açık kanıtları bulunmalıdır. E. Bu semptomlar sadece bir yaygın gelişimsel bozukluk, şizofreni ya da diğer bir psikotik bozukluğun gidişi sırasında ortaya çıkmamaktadır ve başka bir mental bozuklukla daha iyi açıklanamaz (örneğin; duygudurum bozukluğu, anksiyete bozukluğu, dissosiyatif bozukluk ya da kişilik bozukluğu). Dikkatsizlik Aşağıdaki dikkatsizlik semptomlarından altısı (ya da daha fazlası) en az altı ay süreyle uyumsuzluk doğurucu ve gelişim düzeyiyle uyumsuz bir derecede sürmüştür: • Çoğu zaman dikkatini ayrıntılara veremez ya da okul ödevlerinde, işlerinde ya da diğer etkinliklerinde dikkatsizce hatalar yapar.



444 0 446 numaral覺 telefonu arayarak Platinum Bankac覺l覺k Psikolojik Rehberlik hizmetimizden faydalanabilirsiniz.


• Çoğu zaman üzerine aldığı görevlerde ya da oynadığı oyunlarda dikkati dağılır. • Doğrudan kendisiyle konuşulduğunda çoğu zaman dinlemiyormuş gibi görünür. • Çoğu zaman yönergeleri izleyemez ve okul ödevlerini, ufak tefek işleri ya da iş yerindeki görevlerini tamamlayamaz (karşıt olma bozukluğuna ya da yönergeleri anlayamamaya bağlı değildir). • Çoğu zaman üzerine aldığı görevleri ve etkinlikleri düzenlemede zorluk çeker. • Çoğu zaman sürekli zihinsel çaba gerektiren görevlerden kaçınır, bunları sevmez ya da bunlarda yer almada isteksizdir. • Çoğu zaman üzerine aldığı görevler ya da etkinlikler için gerekli olan şeyleri kaybeder (örneğin; oyuncaklar, okul ödevleri, kalemler, kitaplar ya da araç gereçler). • Çoğu zaman dikkati dış uyaranlarla kolaylıkla dağılır. • Günlük etkinliklerinde çoğu zaman unutkandır.   Aşağıda bulunan hiperaktivite-dürtüsellik semptomlarından en az altısı, en az altı ay süreyle uyumsuzluk doğurucu

ve gelişim düzeyine aykırı bir derecede sürmüştür: Hiperaktivite • Çoğu zaman elleri, ayakları kıpır kıpırdır ya da oturduğu yerde kıpırdanıp durur. • Çoğu zaman sınıfta ya da oturması beklenen diğer durumlarda oturduğu yerden kalkar. • Çoğu zaman uygunsuz olan durumlarda koşuşturup durur ya da tırmanır (ergenlerde ya da erişkinlerde öznel huzursuzluk duyguları ile sınırlı olabilir). • Çoğu zaman sakin bir biçimde boş zamanları geçirme etkinliklerine katılma ya da oyun oynama zorluğu vardır. • Çoğu zaman hareket halindedir ya da bir motor tarafından sürülüyormuş gibi davranır. • Çoğu zaman çok konuşur. Dürtüsellik • Sorulan soru tamamlanmadan önce cevabı yapıştırır. • Çoğu zaman sırasını bekleme güçlüğü vardır. • Çoğu zaman başkalarının sözünü keser ya da yaptıklarının arasına girer (örneğin; başkalarının oyunlarına ya da konuşmalarına burnunu sokar).


>danIsmanlar>LEZZET .

KUŞKONMAZ İLE LEZZETLİ TARİFLER!

Platinum Bankacılık Lezzet Danışmanı Şef Ceyda Baza Bilindiği üzere ilkbahar ve sonbahar aylarında, pek çok kişide yorgunluk, halsizlik, aşırı uyku isteği, kimi zaman da stres gibi şikayetler ortaya çıkar. Bahar aylarında doğa bize birçok taze meyve ve sebze seçeneği sunar. Bu aylarda uygulanabilecek en ideal beslenme şekli de her zamanki gibi mevsim sebze ve meyvelerini tüketmek, taze yeşillikler, az yağlı, hafif ve vitamin dolu sağlıklı öğünler yaratmaktır. Artan hava sıcaklıkları ile birlikte vücudun su kaybı da artacaktır. Dolayısıyla günde en az 1.5 litre su tüketimine özen göstermelisiniz. Baharın bize verdiği bu mucizevi sebzeleri düşündükçe baharın gelmesine daha çok sevineceksiniz. İşte sağlık dolu bir bahar ayı için en taze bahar sebzelerini sizinle paylaşacağım ama içlerinden bir tanesi benim en sevdiklerimden... Bahar sebzelerinden benim vazgeçemediğim bir sebze var ki tadı gibi görüntüsü de beni benden alıyor. Bu güzel sebzeden hepinizin faydalanmasını

istediğim için nasıl kullabilirsiniz diye bir kaç tarif paylaşıyorum. Umarım sofranızdan hiç eksik olmaz. Hoş geldin bahar :) Nisan Ayında Tüketebileceğiniz Sebzeler Ispanak, pazı, bezelye, bakla, kuşkonmaz, marul, kara hindiba, ısırgan otu, rezene, lahana, patates, soğan, sarımsak, havuç, pancar, kereviz, su teresi, turp. Zeytinyağlı Kuşkonmazlı Enginar 4 adet enginar 12 adet kuşkonmaz 8-10 adet arpacık soğan 1 adet limon 1 tatlı kaşığı şeker Tuz Zeytinyağı Soğanlar soyulup zeytinyağında kavrulur. Enginarlar tencereye tek sıra olacak şekilde yerleştirilir. Üzerine koşkonmazlar yerleştirilir. Tuz ve şeker serpilir. Limonun suyu enginarların üzerine


gelecek şekilde gezdirilir. Enginarların hizzasına gelene kadar su ilave edilip en kısık ateşte suyunu çekene kadar yaklaşık yarım saat ağzı kapalı şekilde pişirilir. Tencerede soğutulduktan sonra servis tabağına alınıp ikram edilir. Kuşkonmazlı Keçi Peynirli Kiş 8 kuşkonmaz (sapları soyulmuş) 50 gr tereyağ 2 yemek kaşığı ayçiçeği yağı 1 küçük soğan (ince kıyılmış) 2 yumurta 250 ml krema 55 gr keçi peyniri Tuz Karabiber


Hamur için 190 gr un Yarım tatlı kaşığı tuz 115 gr tereyağ 2~3 yemek kaşığı soğuk su Hamur için un ve tuzu karıştırma kasesine eleyip ekmek gibi ufalanıncaya kadar yağı yedirin. Azar azar suyu ekleyip hamuru top haline getirin. Hamuru yağlanmış tart kalıbına yayın ve üzerine yağlı kağıt serin. Üzerine ağırlık yapması için kuru fasulye yerleştirin. 180 dereceye ayarlı fırında 10 dakika pişirin. Kağıdı ve fasulyeleri alıp hamuru sertleşinceye kadar 5 dakika daha pişirin. Soğumaya bırakın. Kuşkonmazların sert olmayan saplarını ince doğrayın. İnce doğranmış soğan ile tavada yumuşayıncaya kadar ayçiçeği yağı ile kavurun. Kuşkonmaz karışımını tart tabanına yayın.Bir kasede yumurta ile kremayı çırpın. Peynir, tuz ve karabiberi ekleyip tartın üzerine dökün. Kalan kuşkonmazları iç malzemenin üzerine çark biçiminde dizin ve tekrar fırına vererek üzeri sertleşinceye kadar yaklaşık 25–30 dakika pişirin. Dilimleyerek servis yapın. Tarhunlu Kuşkonmazlı Krep 2 adet büyük yumurta 1 su bardağı süt

1/3 bardak su 1 su bardağı un 1/4 tatlı kaşığı tuz 2 yemek kaşığı tuzsuz tereyağı, eritilmiş ve soğutulmuş 3 yemek kaşığı taze tarhun,ince kıyılmış 1/2 çay kaşığı kereviz tohumu Dolgu için; 6 adet kuşkonmaz, sert uçları kesilmiş, 1 cm’lik küpler halinde kesilmiş 2/3 bardak mascarpone peyniri 1/2 fincan parmesan peyniri rendesi 2 diş sarımsak, kıyılmış 1/4 fincan taze maydanoz, kıyılmış 1/2 çay kaşığı taze çekilmiş karabiber 50 gram jambon, ince uzun doğranmış Büyük bir kaseye yumurtaları kırın ve çırpın. İçerisine sütü, tereyağını, unu, kereviz tohumunu ve taze tarhun yapraklarını koyarak ‘blender’dan geçirin. Teflon tavaya bu karışımdan her defasında eşit miktarda (örneğin 1’er fincan ya da 1’er kepçe gibi...) döküp arkalı önlü pişirin. Temizlenmiş kuşkonmazları buharda pişirin. Bunun için bir tencereye su koyun. Üzerine delikli kevgir koyarak kevgirin içine kuşkonmazları dizip üzerine kapak kapatın. Ardından jambonları bir tavada soteleyin. Daha sonra buharda pişmiş kuşkonmazları


da soteleyin. Tavaya mascarpone peynirini, parmesan peynirini, sarmısağı, maydanozu, karabiberi ve tuzu koyun ve 2-3 dk. pişirin. İçerisine 444 0 446 numaralı telefonu arayarak Platinum Bankacılık Lezzet Danışmanlığı hizmetimizden faydalanabilirsiniz.

kuşkonmaz ve jambonları koyup karıştırın. Kreplerin içlerine eşit miktarlarda bu malzemeden koyup rulo yaparak servis yapın.


>danIsmanlar>seyahat .

YUNAN ADALARI

Ege’nin berrak sularında yüzmeye, kültür benzerliğimizi keşfetmeye, bir komşu frapesi içmeye hazırsanız bu yaz Yunan Adaları’nı keşfe çıkıyoruz... NAXOS Naxos doğal güzellikleri, uzun kumsalları, suyunun berraklığı ve beyaz kumuyla tanınır. Kökeni mitolojiye dayanan adanın tarihi ilgi çekicidir. Naxos, el değmemiş doğası ve yüksek dağları ile doğa tutkunları için biçilmil kaftandır. Grubun en büyük adası olan Naxos, dolayısıyla en uzun kumsal şeridine de sahiptir. Adanın başkenti olan Naxos Kasabası’nın Bourgos adındaki bir kıyı yerleşimi ve Kastro (kale) adındaki bir de tepe yerleşimi vardır. Kıyı bölgesi alışveriş, kafeler, barlar ve plajlar açısından tatminkar bir yerdir. Kastro ise tarih severleri çağırmaktadır. Ortaçağ’da Venedikliler’in dükalık kurduğu Naxos’un başkenti Kastro imiş. Bu


gün hala ortaçağdan kalma kalesi ile çevrili tepe yerleşime açık. Dönemeçli dar sokaklarında gezerken balkon ve bahçe kapılarından çiçekler sarkan Venedik evlerinin bir çoğunda ilk ev sahipleriyle ilgili armalar görmek mümkün. Bu bölgede eski bir okul binasında yer alan Arkeoloji Müzesi de ziyaret edilebilir. Adanın bir başka görülmeye değer eseri Apollonas Heykeli. 10 metre boyundaki 2600 yıllık bu dev heykeli Apollonas Kasabası’nda görebilirsiniz. Naxos, Kiklad Adaları’nın en güzel ve en uzun plajlarına sahip adalarından biridir. Naxos Kasabası’nın yakınındaki Agios Georgios Plaji, adanın ana plajıdır. Çevresinde bir çok bar ve restoran olan plaj uzun ve kumludur. Suyu uzun metreler boyu oldukça sığdır, dolayısıyla çocuklu aileler için mükemmel bir plajdır. Burada sörf yapmayı öğrenebileceğiniz veya katamaran kiralayabileceğiniz bir de su sporları merkezi vardır. Naxos Kasabası’ndaki Grotta Plajı şnorkelli dalış için uygundur. Naxos Kasabası’ndan kalkan feribotlarla çıplaklar kampı Plaka, sörf yapılan Micri Viagla, 7 km uzunluğundaki Kastraki gibi daha sakin plajlara da gitmek mümkündür. Naxos’ta güneş battığında partileriyle meşhur adalarda olduğu kadar büyük bir


hareket olmaz, yine de kanı kaynayanları diğer günün ilk ışıklarına kadar tatmin edecek sayıda bar ve diskoyu adada bulmak mümkündür. PAROS Sevimli balıkçı köyleri, beyaz badanalı evleri, canlı gece hayatı ile çok popüler bir adadır Paros. Tarihi zengin köklerinden bugüne ulaşan ünlü anıtların, mavi sularla parlayan plajların, manastır ve küçük kiliselerin süslediği, yuvarlak bayırlar ve verimli vadilerle şekillenmiş sakin bir coğrafyadır. Bunların yanında sıcak konukseverliği, zengin kültürel yaşamı ve kozmopolit ortamı yanı sıra tenha yerler de bulabileceğiniz bir adadır. Adanın limanı ve başkenti olduğu için gezginlerin de ilk ayak bastıkları Parika tipik bir Yunan Adası görünümünün yanısıra oldukça modern otelleri de barındırır. Kıyı şeridinde önlerine masalar atılmış güzel kafeler, yorgunluk atmak için ideal. Ekatontapyliani Kilisesi, tüm Yunanistan’da 1700 yıldır kullanıma açık tek kilise olduğu için özel bir konuma sahiptir. Adı 100 kapılı kilise anlamına gelen katedralin bu güne dek 99 kapısı bulunmuştur ve bunun üstüne gelişen efsane, yüzüncü kapının bulunduğu gün İstanbul’un Yunanistan’a geri geleceğini söyler. Meryem Ana İkonası, adanın Baş Azizi Agia Theoktisti’nin ayak izi, Mermer Taht ve vaftizhane kilisede görülebilecek ilginç unsurlardan bazıları. Arkeoloji Müzesi içinde 4. yüzyıldan


kalma ve adadan çıkan özel mermere kazılarak yazılmış Paros Dökümanı’ndan bir parçayı görebilirsiniz. Bu döküman M.Ö. 1500 ve 260 yılları arasında gerçekleşmiş en önemli sanatsal ve kültürel başarılardan bahsediyor. Parikia’dan eşek turları ile gidebileceğiniz Kelebekler Vadisi’nde rengarenk milyonlarca kelebeği görebilirsiniz. Paros’un tatilcilere sunabileceği, bir çok farklı zevke hitap edebilecek çeşitlilikte plajı vardır; sörf yapanlar için rüzgarı müsait, dibi şnorkelli dalıştan hoşlananları tatmin edecek kadar zengin, tüm gün eğlence arayanlar için kıpır kıpır ve çıplak yüzmekten hoşlananlar içinde çıplaklar kampı olan bir çok plajı adanın kıyı şeridinde bulacaksınız. Su taksileri denen kayıklarla bu bölgelerdeki plajlara günün her saati ulaşmak mümkün. Chrissi Akti (Golden Beach) Paros’un en ünlü plajıdır. 1983’ten beri her yıl Dünya Yelkensporu Kupası Şampiyonluğuna ev sahipliği yapan plajda zengin çeşitlilikte su sporlarını yapabilirsiniz. Pounda Plajı daha küçüktür ama parti konusunda plajların en büyüğüdür. Lageri plajı kumlu bir plajdır ve yakınında çıplaklar kampı vardır. Krios ve Kaminia Plajları daha sakin plajlardır ve şnorkelli dalış için de uygundur.


Paros, Mykonos’taki gibi çılgın görüntülere sahip olmamakla birlikte tüm Kiklad Adaları’ndaki en canlı gece hayatına sahip adalardan biridir. Parikia’da restore edilmiş eski bir yeldeğirmenine konuşlanmış Alexandros akşam yemeği de servis eden en romantik mekanlardan biridir. Buna alternatif olarak da günbatımında klasik müzik çalan ve nefis manzarası olan Pebbles Bar’dan bahsedebiliriz. Pirate Bar, Jazz ve Blues çalıyor. Yunan müziği yapan yer ise Rembetika. IOS Kiklad Adalarında, Naksos ile Santorini arasında yer alan Ios, yaz aylarında adım atılmayacak kalabalıklarda kaybolan diğer Yunan Adaları’ndan kaçmak isteyen gezginlerin, Ege’deki sığınağıdır. Antik Çağ’ın en önemli ozanı Homeros’un ömrünün son yıllarını geçirdiği adanın şiirsel görüntüsü belki de Homeros’un mirasıdır… Ios’un merkezi Hora’dır ve adanın tek ana yerleşimidir. Burası beyaz badanalı küp biçiminde evlerle dolu, geleneksel güzel bir Kiklad köyüdür. Ios adası huzur verici plajlarla doludur ve neredeyse tamamı terk edilmiştir. Bu plajların vahşi güzelliğini bozacak hiçbir kiralık ekipman veya turistik tesis yoktur. Bunun yanı sıra her türlü su sporuna imkan tanıyan tam teçhizatlı plajlar da bulunmaktadır. Bunların en ünlüsü ise Mylopotas ve Manganari’dir. Bu sakin adanın gece hayatı Yunanistan’da ve tüm Dünya’da çeşitliliğiyle ünlüdür. Adanın tepesinde kurulan eski şehir merkezi Chora’nın dar ve renkli sokaklarında dolaşın, bol bol fotoğraf çekin. Chora’da yer alan Venedik Kalesi ve Kutsal Meryem Gremiotissa Kilisesi’ni ziyaret edebilirsiniz. Kusursuz bir yerleşimi ve altyapısı olan eski uygarlık merkezi Skarkos’u keşfetmek çok keyifli olacaktır. Agia Theodoti köyünde bulunan Agios Theodosios Kilisesi’nde antik tapınak üzerine inşa edilmiş bölümler göreceksiniz. Odysseas Elytis Açıkhava Tiyatrosu, yerel taş ve mermerlerin kullanıldığı mimarisi ve manzarasıyla adanın en güzel noktalarından biri.


YUNAN ADALARI NAXOS-PAROS-IOS 7 gece, 8 gün kişi başı

499 avrodan itibaren…

Detaylı bilgi ve rezervasyon için 444 0 446 numaralı telefonu arayarak Platinum Bankacılık Seyahat Danışmanınızla görüşebilirsiniz.


>danIsmanlar>LEZZET .

ÇİN Tarihi İpek Yolu ve Çin Seddi gibi tarihi abideler, Çin İmparatorluğu’ndan benzersiz eserler ve modern dünyanın sembolleri olan gökdelenler… Hepsi ve çok daha fazlası ülkenin herkese hitap eden turizm potansiyelini meydana getirir. PEKİN Pekin, Çin Halk Cumhuriyeti’nin başkenti ve ikinci büyük kentidir. Pekin, ülkenin politik, ticaret ve eğitim başkentidir. Pekin’in genel görünümü yoğun bir modernleşme ve kentleşme sürecinden geçmektedir. Öte yandan, kentin geçmişe bakan yüzü çok çeşitli tarihi cazibeleri ile


insanı etkisi altına alır. Çin’in kuzey sınırını korumak amacıyla yapılan ve Dünya’daki insan eliyle yapılmış en uzun yapı olan Çin Seddi’nin Badaling’deki bölümü en etkileyici bölümdür. Chongwen’de bulunan Yasak Kent, 14. yüzyılın ikinci yarısından 20. yüzyılın başına kadar Çin İmparatorluğu’na saraylık yapmıştır. İsmini, 5 yüzyıl boyunca dış dünyaya kapalı kalmış olmasından alır. Chongwen’de yer alan Cennet Tapınağı iki önemli yönüyle ön plana çıkmaktadır. Öncelikle, Cennet’in oğlu buraya gelmiş ve iyi ekinler için dua etmiştir. Ayrıca Cennet Tapınağı, Ming ve Quing mimari sanatının ürünü olan benzersiz bir mimari yapıdır. Haidian’da bulunan Yaz Sarayı Kunming Gölü’nde 2.9 km 2’lik bir alan üzerinde yayılmıştır. Kraliyet ailesinin yazın kaldıkları bu kompleksin üçte ikisi su üzerindedir. Kentte çok sayıda park bulunur. Bunlardan Beihai Parkı en önemli ve en sevimli olanlarındandır. Chongwen’de yer alan Wan Fung Sanat Galerisi, eski ve modern Çin kültürünü yansıtan yaklaşık 13.000 orijinal parçadan oluşan zengin bir koleksiyona sahiptir. Performanslar, şarkılar, diyaloglar, danslar, jestler ve akrobasi eşliğinde sahnelenen


Pekin operaları da görülmeye değerdir. Pekin Halk Sanatları Tiyatrosu’nun sahnelediği dram, kentin geleneksel bir sahne sanat tarzı olmamakla beraber ulusal özellikler katılarak sahnelenmektedir. Kentte çok sayıda festival ve kültürel etkinlik düzenlenmektedir. Ayrıca bisiklet, patinaj, koşu, kaya tırmanışları, golf gibi spor aktivitelerine olanak tanıyan bir kenttesiniz. Pekin’in yaşadığı dönüşüm kendini kent gece yaşamında da hissettirmektedir. Kentte birçok eğlence merkezi ve bar bulunur.


Pekin mutfağı (Mandarin mutfağı), her türlü pişirme tekniğine hakimdir. Fırında pişirmek, haşlama, kızartma, kavurma bunlara örnektir. Pekin Ördek Kızartması, kent mutfağının en popüler lezzetidir. Mutlaka tatmalısınız. Yerel mezeler oldukça popülerdir. Moğol kuzu etli güveci, koyun pirzolası, lahana ile yapılan Shandong tavuğu yerel mutfağın diğer popüler tatlarındandır. Pekin’de çok sayıda alışveriş merkezi ve mağaza bulunmaktadır. Kentin geleneksel el sanatları oldukça gelişmiştir. Lufthansa semtinde yer alan Bayanlar Caddesi, kadınlara özgü moda butikleriyle ön plana çıkar. Beyaz yeşim taştan çalışmalar, Mao hatıraları, fırçalar, ipek eşyalar, ipek kaşkollar, inciler, kesme eşyalar, mürekkep boyalar, parşömenler, çeşitli el sanatları, antikalar, el işlemesi çantalar, tahtadan bronz Buddha heykeller ve yapma uçaklar kentin alışveriş dünyasından örneklerdir. ŞANGHAY 1980 yılında Çin Halk Cumhuriyeti’nin kapılarını dünyaya açmasıyla birlikte Şangay’ın yaşadığı ekonomik dönüşümler, 1990’larda kentte yükselen gökdelenlerle birlikte tüm dünyanın dikkatini çekmiştir. Tapınaklar ve bahçelerşe birlikte Şangay’ın yeni yüzünü temsil eden yüksek binalar sürükleyici ve büyüleyici bir manzara ortaya koyar. New Bund, kenti iki parçaya bölen Huangpu Nehri boyunca, kilometrelerce uzanan bir caddedir. Modern Şangay’ın en iyi yansımalarından olan benzersiz Çin-Batı mimarisi tarzı yapılar, bu ana cadde üzerinde sıralanmaktadır. Jin Mao Kulesi, Orient Pearl Kulesi, kentin en iyi gökdelenlerindendir. 1882 yılında Jingan’da kurulan Jade Buddha Tapınağı bugün de kullanılmaktadır. Tapınağın içerisinde, Budizm’in kurucusu Sakyamuni’nin bulunduğu 1.9 m yüksekliğinde ve 3.4 m genişliğinde bir taş heykel yer almaktadır. 120.000 değerli parçanın sergilendiği Şangay Müzesi, ülkenin tarihini yansıtan zengin bir koleksiyona sahiptir. Şangay Sanat Müzesi, modern çalışmalar, geleneksel Çin sanatı ve popüler sanattan örneklerin yer aldığı bir koleksiyona ev sahipliği yapar.


Fuxing Parkı, Yuyuan Bahçesi ve Halk Parkı, kentin başlıca açık alanlarındandır. Yangtze Nehri’nin güneyinde bulunan Zhujiajiao Eski Su Kenti, küçük ve sessiz bir yerleşim yeridir. Bu eski alan, huzur ve eğlence arayanlar için ideal bir yerdir. Şangay, Çin’in kültür ve sanat merkezidir. Şangay kültürü, Batı ile Asya’nın oluşturduğu bir komposizyondur. Şangay Belediyesi Performans Topluluğu, Şangay Senfoni Orkestrası, Şangay Bale Topluluğu, Şangay Radyosu Senfoni Orkestrası, Şangay Konser Salonu ve Şangay Filarmonik Orkestrası, kentin en önemli müzikal varlıklarıdır. Şangay, Çin tiyatrosunun doğduğu kenttir. Çin edebiyatı doğuşunu Şangay’da yaşamıştır. Bahar Festivali, Lantern Festivali, Shanghai Çay Kültürü Festivali, Dragon Bot Festivali, Şangay Bira Festivali, Şangay Turizm Festivali, Yıllık Uluslararası Sanatlar Festivali kentte düzenlenen kültürel organizasyonlardan sadece birkaçıdır. Huangpu Nehri’nde mükemmel manzaralar eşliğinde yapacağınız gezintiler, sizlere unutamayacağınız anlar yaşatacaktır. Kentte çok sayıda dans


salonu, gece kulübü, bar ve disko bulunur. Kentin gökyüzünü aydınlatan neon ve lazer ışıklar, gece hayatına apayrı bir renk katar. Kent mutfağını oluşturan ulusal ve uluslararası tatlar, her tercihe uygun lezzetler sunar. Şeker, yağ, soya sosu ve deniz ürünleri, kent mutfak kültürünün başlıca unsurlarıdır. Şangay’da çok sayıda uluslararası restoran ve kahve evi bulunur. Yunnan ve Zhapu Gourmet Caddeleri, Eski Kent Pazarı yerel lezzet ve mezeleri bulabileceğiniz popüler yerlerdir. Kent, alışveriş severler için cennetten bir köşedir. Mağazalar, özel dükkânlar, alışveriş caddeleri, Şangay kitapçıları, kent pazarları, sanat ve zanaat dükkânları, sayısız alışveriş alternatifi sunmaktadır. Nanjing Yolu, Huaihai Yolu, Sichuan Yolu, Zhangyang Lu ve Fuzhou Yolu, kentin başlıca alışveriş caddelerindendir.


XI’AN Çin’in eski başkenti olan Xi’an, İpek Yolu’nun başladığı yerdir. 3100 senelik bir tarihe sahip kentin adı “Batı Huzuru” anlamına gelmektedir. Xi’an, Terracota savaşçılarının gün yüzüne çıkmasının ardından, dünyaca daha tanınır bir hale gelmiştir. Şehirde ilk olarak şehir surları boyunca yürüyüş yapabilirsiniz. Aynı zamanda bu surları keşfetmek için 100 dakika süren rehberli bisiklet turlarına da katılabilirsiniz. Bell Tower ve Drum Tower şehir merkezinde bulunan ve görülmesi gereken turistik mekanlardır. 8. yy’dan kalma Great Mosque (Büyük Camii) da bütün ihtişamıyla Xi’an’da bulunmaktadır. Ancak içeriye sadece namaz kılmak için girilebilmektedir. Terracota Ordusu’nun bulunduğu meşhur alan da mutlaka görülmesi gereken yerlerdendir. Terracotta askerleri ve atları 20. yüzyılda ortaya çıkarılan en önemli ve görkemli arkeolojik kazıdır. Çalışmalara hala devam edilmektedir. 56 kilometrekareyi kapsayan mezarın temeli dikdörtgen şeklindedir. Mezara genel olarak bakıldığında piramite benzer. Heykel ordusu dünyanın 8. harikası olarak kabul ediliyor. Huaqing Hot Spring’de de hanedan kraliçelerinin özel küvetlerini görebilir. Bu meşhur kaplıca suları ile ücret karşılığında duş alabilirsiniz. Çin’in uzun ve eski tarihi, mutfağının da zenginleşmesini sağlamıştır. Bölgelere göre ayrılan Çin mutfağında Xi’an’da özellikle turşu gibi ekşi lezzetler çokça tercih edilir. Ayrıca ekşi çorbaları da oldukça lezzetlidir. Pek çok et çeşidinin tüketildiği şehirde, güneşte kurutulmuş et çeşitleri de oldukça sevilir. Acılı biftek çorbası ve Moğol güveci mutlaka denenmesi gereken lezzetlerdendir. Ayrıca zengin Çin mutfağının pek çok yemeğini de şehirde bulabilirsiniz. Xi’an’da hediyelik eşya olarak alınabilecek en özel şey, terracotta savaşçılarının küçük bir kopyasıdır. Xi’an kentinde ahşap oymalar, Budalar ve ejderhalar, çömlekler, el yapımı kağıt kesme sanatına ait ürünler ve sahte batı ürünleri yaygındır. Şehir merkezinde bulunan Bazaar Area hediyelik eşya satın almak için en iyi yerdir. Kıyafet almak isterseniz South Street’i tercih edebilirsiniz. Yöresel İnce giysiler ve ayakkabılar satan mağazaların yanı sıra dünyaca ünlü butiklere de ev sahipliği yapmaktadır.


DÜNÜ VE BUGÜNÜYLE ÇİN 7 gece, 8 gün kişi başı 1380 avrodan itibaren… Detaylı bilgi ve rezervasyon için 444 0 446 numaralı telefonu arayarak Platinum Bankacılık Seyahat Danışmanınızla görüşebilirsiniz.


>Kitap

Sinek Sarayı Mine G. Kırıkkanat Kırmızı Kedi Yayınevi Mine G. Kırıkkanat, yeni romanıyla raflarda...

Mine G. Kırıkkanat, Cihangir sokaklarındaki renkli manzaraları, çetrefilli ilişkileri, ümitleri ve hayalkırıklıklarını, sevinci ve hüznü son derece sade, canlı ve akıcı bir üslupla kaleme almış. Okura insan ruhundan kesitler sunan Sinek Sarayı’nın konusuna gelirsek başrolde Fransız bir baba ve Türk bir annenin oğlu olan Sinan Laforge var. Paris’teki ideale yakın hayatını bir süreliğine askıya alarak geleceği hakkında düşünmek için İstanbul’a gelen Sinan, yakın bir dostunun ona açtığı Cihangir’deki apartmanda adeta Burlesk bir gösterinin içine yuvarlanır. Cüce bir kapıcı ve mongol oğlu, gece kulüplerinde çalgıcılık yaparak geçimini sağlayan ikiz kız kardeşler, bir fahişe, bir travesti, umutsuz yaşlı bir kadınla dul kızı... Bu insanlar da, parçalanmış kimlikleri ve ikiye bölünmüş yaşamlarıyla Bülbül Sokağı gibi bir çıkmazdadırlar sanki.



Bir Sabah Uyandığımda Yoktum Işıl Kocaoğlan İletişim Yayınları Genç yazarların devrine girdiğimiz bir dönemde Işıl Kocaoğlan ismini vizöre almakta fayda var. 1984 İstanbul doğumlu genç yazar, pek çok kalemdaşı gibi bir yandan yazıyor, bir yandan yayınevleri için çeşitli işler yapıyor. “Bir Sabah Uyandığımda Yoktum”, debdebeli bir novella olarak tanımlanabilir. Pahalı bir evde yaşayan, büyük bir şirkette çalışan, özgüveni yüksek, hırslı ve parlak bir profesyonel, bir sabah uyandığında, ortada hiçbir neden yokken hiç var olmamışçasına kaybolduğunu fark eder. Öylece, birdenbire bir Yokadam’a dönüşmüştür. Kâbus, trajedi, muamma, kumpas, adına ne dersek diyelim yok olmuştur işte. Sevgilisi, annesi, işyerindekiler, apartmandakiler, şehirdekiler... Kimse onu görmüyordur. Bu Kafkaesk ilk romanda, tuhaf kurgusuyla Kocaoğlan’ın ters yüz edici hikâyesini okumanın en büyük zevklerinden biri de hiç tükenmeyecek bir konu olan varoluşu bir kez daha masaya yatırması.




Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.