Yapı Kredi Platinumag Kültür Sanat Ekim 2016 by BACKUP

İÇİNDEKİLER | EKİM

Yeme - İçme

Etkinlikler

Teknoloji

Sinema

Seyahat

Kitap

Her Ay Bir Bavul

En Yeniler

Astroloji

Değerli Müşterimiz,

Yapı Kredi Platinum Bankacılık Ailesi olarak, her zaman hayatınıza değer katacak, size özel çözüm ve hizmetler için çalışıyoruz. Tüm hizmetlerimizde olduğu gibi, Platinumag ile de ayrıcalıklı dünyanızı renklendirmeyi ve size standartların dışında, özel bir yaşam sunmayı hedefliyoruz. Bu ayki sayımızın etkinlikler bölümünde birbirinden renkli konserler, tiyatro oyunları ve performanslar var. Muhteşem sesiyle Imany konseri, Kuğu Gölü’nün modern versiyonu olan Swan Lake Reloaded adlı gösteri, Harlem Globetrotters performansı bunlardan sadece birkaçı. Türk müzik gruplarından Gripin, Jehan Barbur, Cem Adrian ve Baba Zula da sevenleriyle buluşmaya devam ediyor. Kitap önerilerimiz bölümünde ise; Fes ve Mendil, Affet ve Odadaki Çığlık yer alıyor. Platinumag Danışmanları’nın sizler için hazırladığı, şehir hayatından eğlenceye, tatilden stil ve alışverişe, spordan sağlıklı beslenme konularındaki yazılar ile aylık olarak hazırlanan ve düzenli olarak e-posta adresinize gönderilen Platinumag’ın, hayatın hemen hemen her noktasına dokunan çok yönlü içeriğiyle, sizin için vazgeçilmez bir rehber olacağını umuyoruz.

Dergimizi keyifle okumanız dileğiyle… Yapı Kredi Platinum Bankacılık

etkinlik

KONSER

Imany Volkswagen Arena, İstanbul, 21 Ekim, 21.00 Muazzam bir sese sahip olan Imany ile Volkswagen Arena'da büyüleyici bir gece sizleri bekliyor.

Nadia Mladjao ya da sahne adıyla Imany’yi 2011 tarihli “The Shape of a Broken Heart” albümü ve “You Will Never Know” parçasıyla duymuşsunuzdur. Muazzam sesine, zenci gırtlağına canlı tanık olmak için adresiniz Volkswagen Arena. BİLET FİYATLARI Premium Tribün - 130 TL Tribün - 100 TL Normal Ayakta - 90 TL Öğrenci - 40 TL BİLETLER www.biletix.com

etkinlik

KONSER

Jehan Barbur Bios Bar Alsancak, İzmir 22 Ekim, 22.00 Yerli müzik piyasasına "Sizler Hiç Yokken" adlı albümüyle damga vuran Jehan Barbur İzmir'de!

Son yılların övgüyle bahsedilen vokali Jehan Barbur “Sizler Hiç Yokken” adlı dördüncü albümünü 2014 Eylül ayında yayımladı. Albümün prodüktörü “Uyan”, “Hayat” ve “Sarı” albümlerinde olduğu gibi yine Barbur’un ta kendisi. Yerli müzik piyasasının en başarılı vokallerinden biri olan Jehan Barbur’u canlı dinleme fırsatını kaçırmayın. BİLET FİYATLARI 39 TL BİLETLER www.biletix.com

etkinlik

KONSER

Cem Adrian Tudors Arena, Antalya 21 Ekim, 22.00 Ses oktavı ile herkesi şaşırtan Cem Adrian, 10. albümünün ardından Antalya'da sahne alıyor.

Cem Adrian’ın 4,5 oktavlık sesine hayran olmamak elde değil. Farklı ses rengiyle dikkatleri her zaman üzerine çeken Cem Adrian, Ekim ayında piyasaya sürdüğü son albümü "Sana Bunları Hiç Bilmediğin Bir Yerden Yazıyorum" ile sanat hayatının 10. albümünü çıkarmış oldu. 10 yıllık müzik kariyeri boyunca dinleyenlerinin karşısına hep "başka" çıkan Cem Adrian, yeni albüm ve en sevilen şarkılarıyla Antalyalı hayranlarıyla buluşacak. BİLET FİYATLARI 45 TL BİLETLER www.biletix.com

etkinlik

EKÄ°M

Ekim Ayında Başka Neler Var? Ekim ayında sizin için seçtiğimiz etkinlikler... Swan Lake Reloaded 8 Ekim, 17.00-21.00 / Zorlu PSM, İstanbul BİLET FİYATLARI Platinum - 255 TL / VIP - 210 TL / 1. Kategori - 160 TL / 2. Kategori - 125 TL / 3. Kategori - 90 TL

Harlem Globetrotters 15 Ekim, 19.00 / Volkswagen Arena, İstanbul BİLET FİYATLARI Premium Saha İçi Tam - 200 TL 1. Kategori Tam - 150 TL / İndirimli - 102,75 TL (12 yaş altı) 2. Kategori Tam - 100 TL / İndirimli - 68,75 TL (12 yaş altı) 3. Kategori Tam - 75 TL / İndirimli - 51,75 TL (12 yaş altı) 4. Kategori Tam - 50 TL / İndirimli - 34,50 TL (12 yaş altı)

Gripin

14 Ekim, 21.30 / Beyrut Performance, İstanbul BİLET FİYATLARI 4 Kişilik VIP - 448 TL / 3 Kişilik VIP - 336 TL / Normal - 45 TL

Shirley 20 Ekim, 20.30 / ODTÜ Kültür ve Kongre Merkezi Kemal Kurdaş Salonu, Ankara BİLET FİYATLARI 1. Kategori - 56 TL / 2. Kategori - 45 TL

Baba Zula 13 Ekim, 21.00 / IF Performans Hall, Ankara BİLET FİYATLARI 27,5 TL 10

Gelecek Ay Neler Var? Mark Eliyahu

Vivaldianno

4 Kasım / MEB Şura Salonu, Ankara

5 Kasım / Ülker Sports Arena, İstanbul

Kitaro

Fuerza Bruta

16 Kasım / Zorlu PSM, İstanbul

19 Kasım / Volkswagen Arena, İstanbul

eğlence SİNEMA

sinema

Pete’s Dragon / Pete ve Ejderhası Senarist:

David Lowery, Toby Halbrooks Yönetmen: David Lowery Oyuncular: Bryce Dallas Howard, Robert Redford, Oakes Fegley Tür: Macera, Komedi, Fantastik Vizyon Tarihi: 7 Ekim 1977 tarihli aynı adlı filmin yeniden çevrimi olan “Pete’s Dragon”, ormanda ejderhasıyla yaşayan bir yetimin öyküsünü anlatıyor. Spielbergvari, masalsı bir atmosfere sahip olan “Pete’s Dragon”ın izleyicilere nostaljik dakikalar yaşatacağı kuşkusuz. Film, küçük Pete’in anne ve babasının bir trafik kazasında ölmesiyle başlıyor. Kazadan yara almadan kurtulan Pete, ormanda kurtlara yem olacakken bir ejderha tarafından kurtarılıyor. Aradan altı yıl geçiyor ve Pete’i sevimli ejderhayla beraber mutlu bir hayat sürerken görüyoruz. Fakat aralarındaki arkadaşlık çok uzun süremiyor. Pete, bir orman bekçisiyle karşılaşınca medeniyetin çağrısına kulak veriyor.

sinema

The Girl on the Train / Trendeki Kız Senarist: Yönetmen: Oyuncular:

Erin Cressida Wilson Tate Taylor Emily Blunt, Rebecca Ferguson, Haley Bennett Tür: Gerilim Vizyon Tarihi: 7 Ekim İngiliz yazar Paula Hawkins’in 2015 tarihli, aynı adlı, çok satan romanından uyarlanan “The Girl On The Train”in yönetmen koltuğunda, gişede büyük başarı elde eden “The Help / Duyguların Rengi”nde imzası bulunan Tate Taylor oturuyor. Kocasından yeni ayrılan Rachel, her gün trenle işe giderken, dışarıdan mükemmel görünen bir çifti trende izlemektedir. Rachel bir gün tren yolculuğu esnasında trajik bir olaya şahit olur. Kendini çözülmesi zor bir gizemin için bulan Rachel, olayın gerçekleştiği günün akşamında neler yaşadığını hatırlamamaktadır. Ünlü oyuncu Emily Blunt’un başrolde yer aldığı yapım, içinde bol bol sürpriz barındıran, nefes nefese bir psikolojik gerilim. “Katil kim?” sorusu etrafında şekillenen öykü, evlilik kurumuna getirdiği eleştiriyle David Fincher’ın “Gone Girl / Kayıp Kız” (2014) filmiyle de benzerlikler taşıyor.

sinema

Inferno / Cehennem Senarist: Yönetmen: Oyuncular:

Dan Brown, David Koepp Ron Howard Tom Hanks, Omar Sy, Irfan Khan, Felicity Jones, Sidse Babett Knudsen Tür: Gerilim, Polisiye Vizyon Tarihi: 14 Ekim “Inferno”, sanat eserlerindeki semboller üzerine uzmanlaşmış Robert Langdon’ın maceralarının anlatıldığı, ünlü roman serisinin dördüncü halkasından uyarlanmış. Dan Brown imzalı serinin ilk iki romanından beyaz perdeye aktarılan “The Da Vinci Code / Da Vinci Şifresi” (2006) ve “Angels and Demons / Melekler ve Şeytanlar”ın (2009) da yönetmenliğini üstlenen Ron Howard’ın imzasını taşıyan filmde, Tom Hanks bir kere daha Robert Langdon karakterine hayat veriyor. Langdon, İtalya’da bir hastanede gözlerini açtığında oraya nasıl geldiğini hatırlamamaktadır. Dr. Sienna Brooks ile bir araya gelen Langdon, Dante’nin ünlü eseriyle ilişkili bir gizemi çözmeye çalışır. İpuçlarını bir araya getiren Langdon, dünyayı büyük bir felaketin beklediğini keşfedecektir.

sinema

Jack Reacher: Never Go Back / Jack Reacher: Asla Geri Dönme Senarist:

Marshall Herskovitz, Edward Zwick Yönetmen: Edward Zwick Oyuncular: Tom Cruise, Cobie Smulders, Robert Knepper Tür: Gerilim, Aksiyon Vizyon Tarihi: 21 Ekim

“Görevimiz Tehlike” serisinin son filmini yönetmen Christopher McQuarrie’ın imzasını taşıyan “Jack Reacher”ın bu devam filminde, yönetmen koltuğuna, bu sefer, ünlü yapımcı ve yönetmen Edward Zwick oturuyor. İlk filmde Cruise’a Rebecca Hall eşlik etmişti; yeni filmde ise “How I Met Your Mother” dizisiyle bilinen Cobie Smulders, Cruise ile başrolü paylaşıyor. Reacher’ın eskiden çalıştığı birimin başındaki Binbaşı Susan, casusluk yapmaktan suçlanıp hapse atılmıştır. Susan’ın masum olduğunu düşünen Reacher, Susan’ı kurtarmak ve Susan’ın ismini temize çıkarmak için tehlikeli bir maceraya atılır. “Jack Reacher” kendini ciddiye almayan tonu ve göz kamaştıran aksiyon sahneleriyle dikkat çekiyor.

sinema

Ekşi Elmalar Senarist: Yönetmen: Oyuncular:

Yılmaz Erdoğan Yılmaz Erdoğan Farah Zeynep Abdullah, Songül Öden, Şükran Ovalı Tür: Dram, Komedi Vizyon Tarihi: 28 Ekim Yılmaz Erdoğan’ın hem senaryosunu kaleme aldığı hem de başrollerden birini üstlendiği yapım, yakın dönem Türkiye tarihine bir ailenin hikâyesi üzerinden bakıyor. Belediye Başkanı Aziz Özay, karısı ve üç kızıyla beraber Hakkâri’de bir elma bahçesi içindeki evlerinde mutlu bir hayat sürmektedir. Kasabaya inmeyen ve insan içine çıkmayan üç kız, onlarla evlenmek isteyen erkeklerle gizlice buluşmaya çalışacaktır. Erdoğan’ın yanı sıra Zeynep Farah Abdullah, Şükran Ovalı ve Songül Öden’in de başrollerde yer aldığı yapım, dram ile komediyi bir potada eritiyor.

sinema

Başka Sinema Ekim Filmleri Sinema keyfinin İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa ve Eskişehir garantörü Başka Sinema Salonları’nda bu ay gösterilen filmlere bakıyoruz: 14 Ekim’de vizyona girecek olan “All of a Sudden (Auf Einmal) / Ansızın”, ilk iki filmiyle birçok festivalden ödüllerle dönen Aslı Özge’nin Almanya’da çektiği ilk uzun metrajlı filmi. “All of a Sudden”, Berlin Film Festivali’nde dünya galasını yaptıktan sonra İstanbul Film Festivali’nin Uluslararası Yarışması’nda yer almış ve FIPRESCI ödülünün sahibi olmuştu. “All of a Sudden”, Almanya’nın küçük bir kasabasında geçen gerilim yüklü bir öyküyü, usta işi bir yönetmenlikle anlatan, etkileyici bir film. Kasabanın en zengin ailelerinden birinin oğlu olan Karsten’ın evinde verdiği parti trajik bir olayla son bulur. Karsten, partinin sonunda aniden yere yığılıp hayatını kaybeden Anna’nın ölümünün baş sorumlusu olarak gösterilir. Toplum tarafından dışlanmaya başlayan Karsten, bu olayın bir diğer kurbanı olmamak için oyunu kuralına göre oynamaya karar verir. Babasının gölgesinde büyüyen genç bir adamın, orta sınıfın ikiyüzlü ahlakıyla yüzleşmesini ve geçirdiği dönüşümü ele alan “All of a Sudden”, muhafazakâr ve kapalı bir toplumun, bireyleri nasıl şekillendirdiğini sarsıcı bir şekilde anlatıyor. Bu ay Başka Sinema Salonları’na konuk olan filmlerden bir diğeri ise Voyage of Time: Life’s Journey. Film, 21 Ekim’de Başka Sinema salonlarında izlenebilir. National Geographic işbirliğiyle çekilen “Voyage of Time: Life’s Journey” yönetmenin kurmaca olmayan ilk filmi. Malick’in on yıllardır üzerinde çalıştığı iddialı kozmos tasviri, deniz kenarında gezen dinozorlardan evrenin bir köşesinde patlayan nebulalara kadar uzanıyor. Malick’in “The Tree of Life / Hayat Ağacı” (2011) filmindeki ünlü yaratılış sekansı, aslında yönetmenin burada yapmaya çalıştığının bir fragmanı gibiymiş. “Voyage of Time”, hem göze hem de kulağa hitap eden bir dünya yaratsa da gösterdiği hiçbir şey tam olarak şaşırtıcı gelmiyor.

danışmanlar EĞLENCE

444 0 446 numaralı telefonu arayarak Platinum Bankacılık Eğlence Danışmanlığı hizmetimizden faydalanabilirsiniz.

İstanbul’un En İyi Uzak Doğu Mutfakları Platinum Bankacılık Eğlence Danışmanı: GASTROCLUB GastroClub, Uzak Doğu mutfağını sevenler için İstanbul’un “En İyi Uzak Doğu Restoranları”nı seçti!

İoki Adını Hollywood’un ünlü Japon şeflerinden Keizo Okitasan’dan alan İoki’nin İstanbul’daki ilk restoranı 2011’de İstinye’de açıldı. Ardından muhteşem Boğaz manzaralı Kandilli şubesi ile Akmerkez’in hemen yanındaki Ulus şubesi geldi. İstanbul’daki suşi severlerin gönlünü çoktan kazanmıştı ama üstüne bir de İstanbul’un “En iyi Asya Mutfağı” ödülünü de alınca “İoki deneyimi” için artık herkes oraya gitmeye başladı. Suşileri dünya standartlarında olan İoki’nin menüsünde sadece suşi yok. Yetenekli şefleri, Türk ve Peru’ya özgü tatları ve teknikleri geleneksel Japon Mutfağı içerisinde harmanlayarak damağınızda enfes tatlar bırakacak tabaklar hazırlıyorlar. Ama tabii ki suşiler bizim favorimiz. Spicy Edamame ile başlayıp ardından Volcano Roll, İstanbul Ebi ve Dragon Roll ile devam etmenizi öneririz. Suşilerin yanında da mutlaka ılık sakenizi için. Beef Tepenyaki ve Tereyaki Chicken da muhteşem. Tatlı olarak da Hazelnut Chocolate Roll’u denemeden kalkmayın.

Shang Palace, Shangri-La Asya’nın en ünlü oteli Shangri-La, Paris’in ardından Avrupa’daki ikinci otelini İstanbul’da açtı ve dünyaca ünlü Çin restoranı Shang Palace’ı da Çinli şef Tony Sum’un öncülüğünde İstanbul’a getirdi. Envaiçeşit dim sum’ları, Çin’den özel olarak getirtilen ördek fırınları ve “chic” ambiyansı ile İstanbul’da kısa zamanda lezzet düşkünlerinin uğrak yeri oldu. Öyle ki, Shang Palace Türkiye’nin en iyi Çin restoranı olarak anılmaya başladı bile! Ne mi yeseniz? Tabii ki Pekin ördeği. Ayrıca 10 farklı yemek içeren “şef menüsü”nün yanı sıra, kuzu mantarlı bıldırcın çorbası tamamen İstanbul’a özel olarak hazırlanmış. Diğer spesiyaliteleri arasında olan yağda kızartılmış kadayıflı karides, üç farklı mantarla kızartılmış ev yapımı tofu ve Mango pudingi mutlaka denemenizi öneriyoruz. Kanton mutfağı geleneğinde yemek boyunca çay içmek de var ve Shang Palace İstanbul’da bu servisi Çinli bir “tea master” üstleniyor. Her bir detayla yakından ilgilenen şefin standartlarının ne kadar yüksek olduğunu, zaten servis elemanlarının kusursuz servisi ve bilgi dağarcığından da anlayacaksınız. Çin kültürü ve mutfağı üzerine aylarca eğitim almış servis elemanları, sizleri yediğiniz yemek ile ilgili bilgilendiriyorlar. Hatta Çin’de yemeklerin elle yenildiği ve sizlerin de bundan çekinmemeniz gerektiğini söylerlerse şaşırmayın!

Itsumi 4. Levent İşkuleleri’nde olan İtsumi, Japon Mutfağının enfes adreslerinden… Hatta Vedat Milor’un 5 yıldız verdiğı nadir restoranlardan desek! 3 Japon şefle hizmet veren İtsumi'nin aşçıları 12 yıldır istikrarla japon yemeklerinin özüne sağdık kalarak lezzetinden ödün vermemeye çalışıyorlar. Gelelim yemeklerine… Kızgın yağda pişen çıtır çıtır Tempuralara bayılacaksınız. Beraberinde getirdikleri sos on numara beş yıldız! Sushiler tabii ki efsane. Sashimilerden tuna balığının en değerli karın kısmından yapılan ‘Otoro sashimi' adeta ağzınızda eriyor. Denemeden çıkmayın. Itsumi’nin ayrıca 7 tabak ve bir tatlıdan oluşan ‘Tadım Menüsü’ nü de mutlaka denemenizi öneririz (2 gün önceden rezervasyon şart). Tatlılardan Macha favorimiz. İtsumi'nin kendi yaptığı yeşil çay tozundan dondurma. Hem ferahlatıcı hem de kalorisi az!

Saigon Şişhane’de İKSV’nin bulunduğu Deniz Palas’ın terasında, Budha heykeli ve muhteşem eski İstanbul manzarasıyla Saigon, diğer mekânlardan oldukça farklı. Burası, Asya mutfağını seven, yeni yemek teknikleri ve sürprizli füzyon mutfakların peşinde koşanlar için en doğru adreslerden! Saigon’da Akdeniz ve Asya mutfakları modern ve yaratıcı bir dille buluşturuluyor. Bu harmana “Meditasian” diyorlar. İki farklı mutfak kültürünü Türkiye’de buluşturunca hoş, sıcak sürprizler ortaya çıkmış. Suşi/saşimi bölümü hariç yaklaşık 40 tabaktan oluşan bir menüleri var. Mutfakta daima mevsim sebzelerini kullanıyorlar. Şarap menüsü, makul fiyata iyi bir şarap isteyeni de, nadir bulunan yüksek kalitede bir tat arayanı da tatmin edecek zenginlikte. Gastronomi direktörü Peru doğumlu, ünlü Luis Arevalo, müzik direktörü ve resident ise DJ Peter Thomas. Saat 12.00’de öğle yemeği servisiyle başlıyorlar, 23.00’de mutfak kapanıyor ama müzik ve eğlence gece 02.00’ye kadar sürüyor. Denemeden geçmeyin diyeceğimiz lezzet ise, kırmızı şarap ve baharatlarla marine edildikten sonra düşük ısıda 12 saat kadar pişirilen “uzun pişmiş saigon dana yanak.”

Banyan ”Food for the Soul” (Ruhun Gıdası) sloganı ile tanıdığımız, Asya baharatlarını dünya mutfağı ile harmanlayarak yarattığı çok özel lezzetlerle ve Ortaköy Camii’ni, Boğaz’ı ve Boğaziçi Köprüsü’nü kucaklayan bir kaptan köşkünü anımsatan manzarası ile tanınan Banyan, Türkiye’nin ilk Asya Füzyon restoranı. Aynı zamanda son 10 yılda aldığı En iyi Füzyon Mutfağı, En İyi Etnik Restoran, En Sağlıklı Menü gibi 9 farklı ödülle, ödüle doymayan bir restoran da diyebiliriz. Banyan (Hint inciri) ağacı, Asya’da ölümsüzlüğün ve kudretin simgesi olarak tanınan oldukça heybetli bir ağaçtır. Banyan ağacının dallarından sarkan filizler, toprağa ulaşınca kök hâline gelir ve yeni gövdeler oluşturur. Bu sayede, ağaç kendini yeniler ve hayat kazanır. Banyan Restaurant, da ismini aldığı bu ağaç gibi, kökleriyle farklı kültürlerden besleniyor ve değişik dünya lezzetlerini gölgesinde barındırıyor. Yemekler tamamen katkısız, doğal ve en taze malzemelerle yapılıyor. GastroClub olarak Portakallı biftek, karamelize erik sosta pişmiş ördek but konfit, Malezya usulü kuzu kaburga favorilerimiz arasında! 24

Pera Thai Bizleri Tayland mutfağıyla buluşturan Pera Thai’nin muhteşem atmosferiyle bambaşka bir yerde olduğunuzu anında hissediyorsunuz. Sadeliğin ve şıklığın birleştiği etkileyici tasarımıyla bizi içine çekiyor. Tayland mutfağının İstanbul’daki ilk ve en seçkin adresi Pera Thai, 2001 yılından beri Uzak Doğu mutfağının otantik tatlarıyla İstanbullulara egzotik bir lezzet şöleni sunuyor. Menüdeki ev yapımı köriler ve diğer geleneksel çeşitler, Tayland mutfağını sevenleri bir araya getiriyor. Özellikle “Chicken Buns and Thai Dumplings DIM SUM” isimli, Thai usulü mantı ve tavuklu ekmek olarak bilinen lezzet, Pera Thai'nin vazgeçilmezleri arasında. GastroClub olarak menüdeki favorilerimizden biri de Tom Yam Gung. Türkçesi Thai usulü acılı karides çorbası olan bu özel tarifin içinde lemongrass (limon otu), galangal (zencefil ailesinden gelen bir bitki), kaffir lime yaprakları, yeşil Tayland acı biberi, taze sıkılmış limon suyu ve mantar bulunuyor.

danışmanlar STİL & ALIŞVERİŞ

444 0 446 numaralı telefonu arayarak Platinum Bankacılık Stil ve Alışveriş Danışmanlığı hizmetimizden faydalanabilirsiniz.

Kârlı Alışverişin Püf Noktaları Platinum Bankacılık Stil ve Alışveriş Danışmanı: Tülin Kermen Geçen yazımda yeni sezonun modasından bahsetmiştim. Bu ay ise sizlere alışveriş yaparken kârlı çıkmanın yolları ve dikkat edilmesi gereken noktalar ile ilgili tüyolar vereceğim. Trendler ve moda geçicidir ama akıllıca alışveriş yapmanın kuralları bakidir. Genel bir hedef liste belirleyin; her gördüğünüzü ya da beğendiğinizi almak, gardırobunuzu şişmanlatacaktır. Birçok siyah elbiseniz ya da kazağınız olabilir ama önemli olan bu eşyalarınızı kullanıyor olmanızdır. Bir diğer deyişle, kullanmadıktan sonra birçok renkli parçaya sahip olmanın hiçbir anlamı yoktur. Bir parçayı alırken parçanın sizi ne denli mutlu edeceği en önemli ölçüttür. Parçayı kaç kere giyebileceğiniz ve dolabınızdaki diğer giysilerle birlikte kullanılıp kullanılamayacağı da karar vermenize yardımcı olacaktır. Mağazada karar verme aşamasında giysinin fotoğrafını çekerek bir arkadaşa yollayıp onun onayını almak, her zaman iyi bir fikir olmayabilir çünkü mağaza ışıkları ürünü güzel gösterecek şekilde tasarlanmıştır ve genellikle yukarıdan aydınlatan spot ışıklardır. Bu tarz ışıklar, kişinin fotoğrafta yorgun ve gölgeli çıkmasını sağlar. Dolayısıyla mağazada çekilen fotoğraf yanıltıcı olabilir. Alışveriş merkezlerinde mağaza aramak sizin için yorucu olur. Aradığınız markayı mutlaka danışmaya sorarak ilerleyin. Sabah insanıysanız sabah, akşam insanıysanız akşam alışverişe çıkın. Beyler, size, alışveriş merkezlerinin boş olduğu ve kıyafet denemeye ruhen ve bedenen hazır olduğunuz zamanlarda alışverişe çıkmanızı öneririm. 28

Eğer hem zaman hem nakit kazanmak ve nokta atışı yapmak istiyorsanız bir stil danışmanı ile çalışın. Doğru tepkileri ve iltifatları en uygun fiyata nasıl alabileceğinizi stil danışmanlarından öğrenebilirsiniz. Mağazalarda satış danışmanı olan arkadaş edinmek de çok iyi bir fikirdir; böylece indirim günlerinden, önceden haberdar olursunuz. Hep aynı marka ve mağazaya takılı kalmayın. Onların yeni sezon indirimlerini de gözden geçirin mutlaka ama yeni şeyler keşfetmek sizi yenileyecektir. Almayı düşündüğünüz eşyanın etiketini, ilaç prospektüsü okur gibi okuyun. Bu sayede, kumaşı nedir, yıkanabilir mi, terletir mi vs. özellikleri öğrenirsiniz. O anki vücut ölçünüze tam olarak uygun giysileri alın; ne dar olsun, ne de bol. “Zayıfladığımda giyerim” diyerek en büyük alışveriş yanlışlarından birine düşmeyin. Alacağınız parça tadilat gerektiriyorsa o mağazada tadilat yapılıp yapılmadığını sorun. Eğer yapılıyorsa tadilatı onlara yaptırın. Böylelikle oluşabilecek yanlışlıklarda mağaza sorumlu olacaktır. İnternet alışverişleri için birkaç tüyo: Ürünü sepete koyun ama hemen almayın. Aynı ürünü diğer sitelerde daha uygun fiyata bulabilir misiniz diye birkaç yere daha baktıktan sonra satın alın. İade koşullarını en ince ayrıntısına kadar okuyun. Alacağınız ürünün kumaş bilgilerini ve ürünü almış kişilerin yorumlarını mutlaka okuyun ve ondan sonra karar verin. Bedeninden emin olduğunuz ürünleri İnternet üzerinden alın. Alışverişlerinizde gün içinde (iş saatleri içinde) bulunduğunuz bir adresi verin ki gelen kargo size ulaşabilsin.

danışmanlar SAĞLIKLI BESLENME

444 0 446 numaralı telefonu arayarak Platinum Bankacılık Sağlıklı Beslenme Danışmanlığı hizmetimizden faydalanabilirsiniz.

Beslenme Çantanda Ne Var? Platinum Bankacılık Sağlıklı Beslenme Danışmanı: Gamze Şanlı Ak Okul heyecanı yeniden başlıyor. Çocukların okul başarısını etkileyen en önemli faktörlerden biri de dengeli beslenmedir. Sağlıklı bir beslenme çantası da çocuğunuzun sağlıklı bir şekilde büyüyüp gelişebilmesi için önemli bir etkendir. Çocuklar için sağlıklı öneriler Sağlıklı bir beslenme çantası hazırlamanın en kolay yolu, içine bütün besin gruplarından birer çeşit besin yerleştirmektir. Süt grubu, et grubu, tahıl grubu ve sebze-meyve grubu beslenme çantasında yer almalıdır. Çocuklar hep aynı besinleri tüketmekten hoşlanmaz ve çabuk sıkılırlar. Beslenme çantasının dolu gidip boş gelmesini sağlamak için çeşitlilik sağlamaya özen göstermelisiniz. • Muz, elma, armut, üzüm gibi kolay yenebilecek taze meyveler. • Kuru kayısı, kuru incir, kuru üzüm gibi kuru meyveler. • Fındık, ceviz, badem gibi yağlı tohumlar. • Ev yapımı, az şekerli, kuru meyveli kek ya da kurabiye. • Sebzeli veya peynirli börek. • Sandviç (ton balığı, ızgara tavuk, peynir ve yanında marul, salatalık, domates, yeşilbiber). • Sıvı yağ, tam buğday unu ve az yağlı peynirle hazırlanmış poğaça. • Peynirli ve sebzeli mini pizza. • Gazlı ve şeker yüklü içecekler yerine kutu süt, ayran, kefir ya da katkısız meyve suyu. Çocuklarda su tüketimi de çok önemlidir. Su içmeye teşvik etmek için beslenme çantasının içine su koymak, güzel bir çözümdür. 32

Kahvaltı Yapan Çocuklar Sınıf Birincisi Çocukların hem fiziksel hem de zekâ gelişiminde beslenme büyük önem taşıyor. Çocuklar, günlük aktiviteler için gerekli olan enerjinin yanında, büyümek ve gelişmek için ek kaloriye ihtiyaç duyarlar. Çocuk beslenmesinde en önemli bölümü de kahvaltı oluşturuyor. Konu ile ilgili yapılan araştırmalar, kahvaltı yapan çocuğun okul dönemindeki başarısının daha fazla olduğunu, problem çözme gibi konularda daha pratik olduğunu ve kavrama yeteneklerinin daha iyi olduğunu göstermektedir. Kahvaltı yapmayan çocukların daha sağlıksız olduğu ve ileride şişman olma risklerinin bulunduğu belirlenmiştir. Kahvaltıda protein, yağ ve karbonhidrat dengesinin sağlanması önemlidir. Bu tüketimi sağlamanın en kolay yolu “ekmek ile peynir” tüketmektir ya da “tahıl gevreği ile süt” veya “meyve ile süt” ikilisi de olabilir. Çocuğum Fazla Kilolu, Ne Yapmalıyım? Sağlıksız okul menüleri ile kantinlerde satılan yanlış besinler ve hareketsizlik, okul çağındaki çocukların erken yaşta kilo sorunu yaşamalarına sebep olabiliyor. Çocuğunuz fazla kilolu ise sıkı diyetler uygulatmaya çalışmak yerine bir beslenme uzmanına götürerek, yaşı, boyu ve aktivitesine göre alması gereken besin grupları ve miktarları konusunda bir düzenleme yapabilirsiniz. Bu dönemde alınan fazla kilolar, vücuttaki yağ hücresi sayısının artmasına sebep olacağından, yetişkinlik dönemi için tehlikelidir. Çünkü yetişkin dönemde zayıflarken yağ hücrelerinin sayısı azalmaz, sadece içleri boşalır. Bu sebeple, yağ hücresi sayısının artmaması önemlidir. Çocukları Fazla Kilodan Korumak İçin Öneriler • Anne-baba olarak çocuğa iyi bir örnek olmak • Eve cips, çikolata, kolalı içecekler, hazır meyve suları gibi besinleri almamak • Yemekleri büyük porsiyonlar yerine küçük tabaklarda servis etmek • Tek tip besinle beslenmesinin önüne geçmek • Besin çeşitliliğini arttırmak • Tatlı ve yağlı besinleri (çikolata, gofret, şekerleme, cips vb.) ödül olarak kullanmamak • Yavaş yemek yeme alışkanlığını kazandırmak • Tv ve bilgisayar karşısında oturma süresini azaltmak • Fast-food ve aburcubur tüketimini azaltmak • Spor alışkanlığı kazandırmak

danışmanlar SPOR & FITNESS

Yağ Yakmak İçin Kardiyo Yeterli Mi? Platinum Bankacılık Spor ve Fitness Danışmanı: Serhat Sıdal Doğru ve sağlıklı bir beslenme olmadan uygulayacağımız hiçbir yöntem, fazla yağlarımızdan kurtulmak için yeterli olmayacaktır. Sağlıklı ve dengeli beslenmiyorsak yaptığımız her türlü egzersiz, bir zaman sonra, sadece kaslarımız ve iç organlarımızın sağlığı için önemini sürdürecek ancak fazla yağlarımızdan kurtulmak için beklediğimiz etkiyi yaratmayacaktır. Yağ yakımı için; doğru beslenme, kalp ve damar sağlığına yönelik egzersizler, ağırlık çalışmaları ve dinlenme vazgeçilmez öğelerdir. Kalp ve damar sağlığına yönelik çalışmalar, diğer adıyla kardiyovasküler çalışmalar, yağ yakmak konusunda etkin araçlardan sadece bir tanesidir; yalnızca bu yolla yağ yakımı da olumlu sonuçlar verir ama diğer öğelerle bir araya geldiğinde mükemmel sonuçlar yaratır. Kalp ve damar sağlığına yönelik çalışmalarda yağ yakımı, antrenman esnasında parçalanan yağ asitlerinin enerji olarak kullanılmasıyla gerçekleşir. Ağırlık çalışmalarında bu durum, harcadığımız kalori miktarının artırılmasıyla olur ve yağ yakımı için daha uzun ve etkin bir zaman dilimi sağlar. Yani kardiyo çalışması sadece kardiyo egzersizi yaptığımız sırada yağ yaktırırken, ağırlık çalışması, yapıldıktan sonra, hatta dinlenirken bile, yağ yakabilmemize olanak sağlar. Dinlenme unsurunun önemi ise çok açıktır, vücut aşırı yorgunluklara maruz kalıp dinlenmez ise beyin, “Tehlikedesin!” sinyalleri gönderecek, vücut kendini koruma altına alıp daha fazla yağ ve beraberinde su depolama eylemine geçecektir. Kardiyovasküler çalışmayla yağ yakımı için egzersiz, doğru nabız aralığında ve mutlaka 12 dakikanın üzerinde olmalı, antrenmanın şiddetine göre minimum 20 dakika ve daha uzun sürelerde yapılmalıdır. Bu çalışma sisteminde nabız hızımıza bağlı olarak, vücut, enerji elde etmek amacıyla yağları kullanacağından, yağ asitlerinin parçalanıp enerjiye dönüşebilmesi için egzersizin bir süre devam ettirilmesi gerekir. Yağ asitlerinin parçalanma süresi, kişiye göre değişiklik gösterse de yaklaşık 12 dakika gibi bir süredir; yani bu sürenin altında yapılan kardiyo çalışmalarında yağ 34 yakmak zor olacaktır.

danışmanlar LEZZET

444 0 446 numaralı telefonu arayarak Platinum Bankacılık Lezzet Danışmanlığı hizmetimizden faydalanabilirsiniz.

Balık Mevsimi Başladı Platinum Bankacılık Lezzet Danışmanı: Ceyda Baza Balık tüketmek için en doğru mevsimdeyiz. İşte, balık çorbası, hamsi kuşu dolması ve palamut buğulama yapmanın incelikleri... HAMSİ KUŞU DOLMASI VE ÇITIR SOĞAN 750 gram hamsi 1 çay bardağı un 1 adet yumurta

Hamsileri yıkayıp kılçıklarını ayıklayın. Ekmekleri ıslatıp, sıkarak bir kaba alın. İçine dövülmüş sarımsak, ince çekilmiş ceviz, ince kıyılmış taze soğan, limon suyu, zeytinyağı ve tuzu ilave edip iç malzemeyi hazırlayın. İki adet hamsiyi parlak kısımları dışa ve kenarları üst üste gelecek şekilde

İçi için: 2 çorba kaşığı sarımsak 2 dilim ekmek 2 çorba kaşığı ceviz içi 1 adet limonun suyu Yarım demet taze soğan 1 çorba kaşığı zeytinyağı Tuz

avcunuzun içine alıp ortasına iç malzemeden bir kaşık koyun. Tekrar iki adet hamsiyle üzerini kapatıp avcunuzun içinde hafifçe sıkıp hamsilerin birbirine yapışmasını sağlayın. Bütün hamsileri aynı şekilde hazırlayıp önce una sonra çırpılmış yumurtaya batırıp kızgın yağda kızartın. Soğan halkaları için bira, un, sıvı yağ ve tuzu karıştırın. Yarım saat bekletin. Soğanları soyup halka şeklinde doğrayın. Dış kısmındaki dilimleri tek tek ayırın. Yumurta akına tuz ilave

Soğan halkaları için: 1 su bardağı bira 2 çorba kaşığı un 2 çorba kaşığı sıvı yağ 1 yumurtanın akı 3 adet tatlı beyaz soğan Tuz

edip mikserle kar haline gelene kadar çırpın. Kar haline getirdiğiniz yumurta akını biralı karışıma ekleyin. Soğan halkalarını biralı karışıma bulayıp kızgın yağda kızartın. Halkaları hamsilerle birlikte sıcak olarak servis yapın.

Kızartmak için: Sıvı yağ

BALIK ÇORBASI 500 gram kalkan balığı 8 su bardağı su 1 çorba kaşığı tereyağı 2 adet sivri biber 1’er adet havuç ve kırmızıbiber 2 diş sarımsak 1 adet orta boy patates 4 adet mantar Tuz Karabiber

Kalkanı temizledikten sonra dilimleyin ve kılçığını çıkarıp

PALAMUT BUĞLAMA

Palamudunuzu balıkçıya dilim dilim doğratın. Eve gelince

1 adet dilim dilim doğranmış palamut

palamutları yıkayın, tuzlu suda 1-2 saat bekletin. Tuzlu su ile

1 adet yarım ay şeklinde doğranmış kuru soğan

kandan arınan balık dilimleri bembeyaz olacaktır.

3-4 diş doğranmış sarımsak

Balıkları sudan çıkarın, tekrar yıkayın, tuzlayın ve biberleyin.

1 adet dilimlenmiş domates

Tavanızı alın. Tavaya 1 yemek kaşığı zeytinyağı dökün. Balıkları

1-2 dal kıyılmış maydanoz

dış yüzeyleri alta gelecek şekilde tavaya dizin.

derisini alın. 3 su bardağı suda haşlayın ve bir kenara alın. Tereyağını bir tavaya alıp eritin. Kıyılmış biber ve küp doğranmış havucu tereyağında soteleyin. Zar şeklinde doğranmış kırmızıbiber, kıyılmış sarımsak, küp doğranmış patates ve mantarı da ekleyin. Kısık ateşte 1-2 dakika sotelemeye devam edin. Kalan 5 su bardağı suyu ilave edip tuz ve karabiberini ayarlayın. 10 dakika kaynattıktan sonra balığı ekleyin ve 5 dakika daha pişirip sıcak servis yapın.

2-3 dilim limon Tuz

Soğanınızı yarım ay şeklinde doğrayın, ovun, süzgece koyup

Karabiber

yıkayın ve sonra suyunu sıkın (Not: Soğanın acısı balığı

Zeytinyağı

acıtmasın diye soğanı ovun ve yıkayıp kullanın). Soğanı tavadaki balıkların üstüne yerleştirin. Sarımsakları da doğrayarak soğanların üstüne dizin. Doğranmış maydanozu soğanların ve sarımsakların üzerine yerleştirin. Domatesi dilimleyin, hepsinin üzerine dizin. Son olarak biraz daha tuzlayın ve biberleyin. En üstüne de 2-3 limon dilimi yerleştirin. Yarım çay bardağı su ekleyin. Tavanızın altını yakın ve 25 dakika pişirin.

danışmanlar PSİKOLOJİ

444 0 446 numaralı telefonu arayarak Platinum Bankacılık Psikolojik Rehberlik hizmetimizden faydalanabilirsiniz.

Çift ve Aile Terapisine Ne Zaman İhtiyacımız Olur? Platinum Bankacılık Psikoloji Rehberi: Ece Konuralp Âşık olduğumuzda aklımıza gelecekte acı çekme ihtimali gelmez. Aşkın başlangıcında, bizim için, neşe ve karnımızda uçuşan kelebeklerden başka bir şey yoktur. Her şey “onunla” güzel, hatta mükemmele yakındır. Ancak ne yazık ki işler zamanla değişebilir. İnsanlara bakışınız bile. Hatta âşık olduğunuz kişi de etkilenebilir bu değişimden. Çok sevdiğiniz alışkanlıklarınız onu rahatsız etmeye başlayabilir. Daha önce ortak fikirde olduğunuz konulara bakış açılarınız değişebilir; farklı bakış açıları nedeniyle tartışmaya başlayabilirsiniz. Partnerinizin hep “aynı” oluşu size bir zaman sonra “sıkıcı” gelmeye başlayabilir. Ya da tam tersi olarak, partneriniz o kadar değişir ki onu neredeyse tanımıyor gibi hissedebilirsiniz. Ve tüm bunlar, ilişki içindeyken artık kendinizi mutsuz hissetmenize ve tatminsizliğe sebep olabilir. Bu durum, partnerler birbirleriyle açıkça konuştuklarında genellikle çözülür. Ama ilişkilerdeki problem asıl burada başlıyor: Sorunlarla yüzleşecek olma kaygısı. Çoğu zaman bu kaygıyı hissetmek ve bu kaygıyı duyarken konuşmayı nasıl başlatacağını bilememek, tarafları harekete geçmekten alıkoyabiliyor. Daha önce denemiş olsanız da ağzınızdan yanlış çıkan sözler, yanlış anlaşılmanıza ve tartışmanın daha da büyümesine neden olabiliyor. Çift arasındaki sorunların çözüme kavuşturulmaması ve bu sorunlarla örülen duvarlar sonucunda ise tek çare ayrılık gibi gözüküyor.

Ayrılık, uzun süren sıkıntılar sonucunda zorunlu gibi görülse de, ya partnerlerin birbirine olan sevgisi içten içe devam ediyorsa ve çiftlerin içinde hâlâ ilişkiyi yoluna koyma arzusu bulunuyorsa? Bu noktada, ilişkiyi kaybetmekten başka çözüm yolları da olabileceğini düşünmek gerekiyor. Çoğu yolu denemiş olsanız bile, dışarıdan bir gözün size yardım edebileceğini kabul etmeniz, denemediğiniz çözümlerden biri olabilir. Dışarıdan bakan o kişiyi bir “yabancı” olarak görmektense yaşadığınız sorunlar konusunda eğitimli ve donanımlı biri olarak görmeniz, ilişkinizdeki sorunların üstesinden gelmenize yardımcı olacaktır. Bu kişi bir danışman ve rehber olarak yeni bir bakış açısı kazanmanıza yardım edecektir. İlişki ve aile danışmanlığı ya da diğer bildiğiniz isimlerle çift terapisi ve evlilik terapisi gibi terapi yöntemlerinde danışman, bilinenin aksine, çiftlere kesinlikle ne yapıp ne yapmamaları gerektiğini söylemez. Bunun yerine, terapi odasında siz ve partneriniz, geçmişinizi ve şimdiyi yansıtarak, her şey hakkında konuşarak geleceğinizi şekillendirirsiniz. Çift terapisinin en önemli noktası ise çiftlerin kesinlikle birbirlerine karşı açık olabilmeleridir. İki kişinin de iyi bir dinleyici olması ve altta yatan gerçek sorunu bulmak için birbirlerini anlamalarına yardımcı olunması gerekmektedir. Danışman ise bu noktada rehber görevi görerek farkındalığı arttıracak ve direnç gösterilen noktaları açarak konuşmanın devamını sağlamak için çalışacaktır. Terapistiniz sizin adınıza sorumluluk almayacak, karar vermeyecektir ve asla taraf tutmayacaktır. Çift terapisindeki asıl amaç ilişkidir ve terapist, ikiniz için de oradadır. Konuşmaktan korkulanlar, yanlış inançlarınız, geçmişiniz ve geleceğinizle ilgili kaygılarınız, çift terapisinin konularını oluşturabilir. Bu noktada “Ne zaman yardım almak daha doğrudur?” sorusu akıllara gelebilir. Bu soruya yanıt olarak, ne zaman size “doğru” gelirse, ne zaman “ihtiyacınız olduğunu” düşünürseniz, diyebiliriz. Küçük sorunlar, mutluluk söz konusu olduğunda hiçbir zaman küçük değildir. Kafanızı kurcalayanın “gerçek bir ilişki sorunu” olmadığını düşünebilirsiniz ama eğer iki partner arasındaysa sorun, hepsi çözülmeye değer, gerçek birer ilişki problemidir. Çift ve aile terapileri, tarafların hep bir arada kalmasını da garanti etmez. Terapiye gidiyor olmanız, ayrılmayacaksınız demek değildir. Eğer ilişkide kalmak iki taraf için de yararlı değilse terapi, bu durumu fark etmenize, nelerin yanlış olduğunu görmenize ve daha anlayışlı bir şekilde ilişkiyi sonlandırmanıza yardımcı olacaktır. Hatta böylece “neden?”ler ve “keşke”lerden uzak bir ayrılık yaşanabilecektir. Üstelik eğer çocuklar da varsa arada, onlara da daha sağlıklı bir ortam sağlanmış olacaktır. Unutulmaması gereken nokta ise çift ve aile terapisinin her zaman yararlı olacağı. Sonucu ne olursa olsun. Kendinizi tanıyarak, partnerinizi anlayarak, farkındalığınız artmış bir şekilde daha güçlü hissetmek için bir uzmandan destek isteyebilirsiniz. Küçük problemlerin büyük sorunlara dönüşmesini beklemeyin. Şu an bu ilişki içindesiniz ve ikiniz de bu ilişkiyi sevgiyle yaşamayı hak ediyorsunuz.

dosya

TEKNOLOJÄ°

Şarj Kablosuna Modern Yaklaşım: Kyte&Key Gün içinde sürekli şarj aleti kullananlara müjde! Dünyanın ilk şarj edebilen bilekliği Kyte&Key ile tanışın.. İlk kez üretilen, dünyanın ilk giyilebilen şarj kablosu unvanını alan ve “Kyte&Key” adıyla pazara sunulan “cabelet”, tahmin ettiğiniz gibi, içinde cep telefonu için şarj kablosu bulunan, şık bir bileklik. Şarj aletini sürekli yanında taşımak zorunda kalan iPhone kullanıcıları için hazırlanan ürün, günlük kullanımda giysilerinizi tamamlayacak ve size tarz katacak bir bileklik iken ihtiyaç anında bir anda iPhone şarj kablosu haline geliyor. Hakiki dana derisinden yapılan Kyte&Key’in deri kısmı, örgülü bir yapıya sahip. Bu örgüler bileğinizi hiçbir zaman rahatsız etmiyor. Büyük gözüken bu bileklik göründüğü kadar ağır da değil.

12-15 ve 15-18 cm olarak iki farklı uzunluğu olan bu giyilebilir şarj kabloları üzerinde bir USB birimi, bir de iPhone şarj girişi “lightning” bulunuyor. Ürünün USB birimi sayesinde iPhone’lar bilgisayar ya da USB girişi olan herhangi bir cihazdan şarj edilebiliyor. İsterseniz şarj aletinizin başlığı ile bu bilekliği prizlerde de kullanmanız mümkün. Giyilebilen iPhone şarj kablosu ve aynı zamanda bileklik olan Kyte&Key'in kırmızı, kahverengi ve siyah renk çeşitleri bulunuyor. Farklı renk tonlarında da satılan bu bileklik hem kolaylık sağlıyor hem de şık tasarımı ile dikkatleri üzerine çekiyor. Lightning kablosunu hep yanında taşımak isteyenler için mükemmel bir seçim olan Kyte&Key’in fiyatının biraz yüksek olduğunu eklemeden geçmeyelim.

dosya

SEYAHAT

Dubai’nin İhtişamı Modern bir görünüme sahip Dubai'de kendinize göre aktivite bulamamanız mümkün değil. Farklı kültürleri aynı anda içinde barındıran bu ihtişamlı şehrin her köşesi rengârenk. “En yüksek, en derin, en pahalı, zengin, egzotik” sıfatları bu şehir için yaratılmış sanki. Başka nerede yedi yıldızlı bir otel bulabilir, dünya haritası şeklinde tasarlanmış, insan yapımı 200 adayı ziyaret edebilir veya dünyanın en yüksek binasına çıkabilirsiniz? Bu modernliğin ortasında, plaja veya bir iş toplantısı sonrasında bir butiğe, bir golf turuna veya seçkin bir teppanyaki restoranına giderken geçilen asırlık çarşılar, sıkı pazarlıktan korkmayanları hâlâ cezbedebiliyor ve muhteşem çölün sadece birkaç kilometre içerilerinde tüm bunlara rağmen serbestçe dolaşmaya devam eden develer görülebiliyor. Dubai’nin her yerinde canlı ve kozmopolit bir hava var; örneğin geleneksel abra tekneleriyle gidip gelen turist grupları ile sariye sarınmış Hintliler ve tertemiz geleneksel kıyafetleri (dishdash) ile gösteriş yapan yerlileri yan yana görebilirsiniz. Dubai’nin dışında hayat daha geleneksel ve daha yavaş bir hızla akıyor. Dağların çorak güzelliğini keşfederken veya BAE’nin doğu kıyılarında dolaşırken sizinle aynı dili konuşmuyor olsalar bile arkadaş canlısı ve sohbet etmeye istekli insanlarla karşılaşırsınız. Görülecek Yerler ve Aktiviteler Dubai iki şekilde ön plana çıkmıştır. Önce Fars tacirlerinin etkisiyle önem kazanan kent, 1971 yılında Dubai ve diğer altı emirliğin birleşerek oluşturdukları BAE bünyesinde bugünkü hâlini almıştır. Dubai’nin Hindistan’a giden yol üzerinde bulunmasının bir neticesi olarak, başta Hintliler olmak üzere, yabancı tüccarlar buraya yerleşmiş ve 1930’lara kadar kenti önemli bir ticaret limanı olarak kullanmışlardır. Günümüz Dubai’sinin eski yüzü, daha çok bu dönemlerde şekillenmiştir. 48

Modern Dubai’nin temelleri 1971 yılında atılmıştır. Kenti kuşatan gökdelenler, bu tarihten günümüze kadar uzanan dönemin eseridir. Dubai, modern çağ ile tarihin iç içe geçtiği bir kenttir. Gökdelenler kentin modern yüzünü temsil ederken rüzgâr kuleleri ve tarihi camiler geçmişi yansıtmaktadır. Kentin sınırları içerisinde yer alan Burj El Arab dünyanın en iyi otellerinden biridir. Dünyadaki ilk 7 yıldızlı oteldir. Pazar yerleri kentin başlıca turistik mekânlarıdır. Bur Dubai’de yer alan Bur Dubai Çarşısı, kent pazarlarının kurulduğu yerlerdendir. Kemeraltı ve rüzgâr kulelerinin gölgesi altında çok sayıda tekstil, elbise ve antika mağazası yerini almıştır. Deira Baharat, Parfüm ve Altın Çarşıları diğer başlıca yerel pazar merkezleridir. Dubai çok sayıda büyüleyici camisiyle de dikkat çekmektedir. Jumeirah Camii, İslam Mimarisinin en büyük ve en güzel örneklerinden birini temsil etmektedir. Bu cami, kentin en beğenilen ve en çok fotoğrafı çekilen yerlerinden biridir. Büyük Camii (Grand Camii) kentteki diğer ihtişamlı yapılardan biridir. Jumeirah’daki Jumeirah Arkeoloji Bölgesi, Birleşik Arap Emirlikleri’nde yer alan en büyük ve en önemli arkeolojik kalıntıdır. Bastakiya ilçesi Dubai’nin geçmişe bakan yönünü yansıtmaktadır. Burada bulunan rüzgâr burçları olağanüstü bir görüntüye sahiptir. Bur Dubai’de yer alan Sheik Saeed al-Maktoum Evi, Dubai Müzesi, Jumeirah’taki Jumeirah Plajı ve Creek yakınlarındaki Bait Al Wakael, kentin görmeniz gereken başlıca yerleri arasındadır.

Kültür ve Eğlence Kent kültürü BAE’nin ulusal kültürünü yansıtıyor. İslam kültürü günlük yaşamın tüm dokularına hâkim. Kent insanı yabancılara çok konuksever ve büyük hoşgörü ile yaklaşıyor. Arap ulusal kıyafeti, bölgedeki iklim koşullarına bağlı olarak şekillenmiş. Kandoura/Dishdasha (Beyaz, bileklere kadar uzanan bol bir elbise), erkeklerin giysisi. Abayah, kadınlar tarafından giyilen elbise. Mücevher, kent insanının gözde takıları arasında yer alıyor. Özellikle altın ve gümüş bileklikler, yüzükler, alın tezyinatları ve bilezikler Dubaililerin popüler takı ve süsleri.

Dubai at yarışları tüm dünyada ünlü. Bu yarışlar kent kültürünün önemli bir parçası. Dubai Equestrian Merkezi ve Jebel Ali Oteli Yarış Ahırı kentin başlıca at yarışları merkezleri. Kadın ve erkekler, Dubai at yarışlarında özel giysiler giyip çok şık şapkalar takıyorlar. Kentte ayrıca deve yarışları da oldukça yaygın. Parklarda, alışveriş merkezlerinde, sinemalarda, eğlence merkezlerinde sunulan sayısız seçenek, kentteki eğlenceyi çok yönlü bir hâle getiriyor. Yeme İçme Kentin kültürel çeşitliliği kendisini kent mutfağında da hissettiriyor. Çok sayıda restoran ve lüks otel lokantası, dünya mutfağından nefis örnekler sunuyor. Fas, Mısır, Afganistan, Lübnan ve Tunus mutfakları oldukça popüler. Fuul (limon suyu, sarımsak ve baharatlı fasulye) ve falafel/shawarma (kızartılmış tavuk ya da kuzu eti) kent mutfağının başlıca yemekleri. Satıcılar caddelerde shawarma satıyorlar. Humus, Dubai mutfağının diğer bir önemli yiyeceği. Pizza, makarna, salata, biftek, Hint yemekleri ve fast-food kent restoranlarında sunulan popüler yiyeceklerden. Kentteki meyve suyu seçenekleri de çok fazla. Bütün kent restoranlarında ananas, muz, mango ve karışık kokteyller bulunuyor. Alkol sadece ruhsatlı yerlerde satılıyor. Alışveriş Alışveriş merkezleri, yerel çarşılar, mücevher ve altın tasarım dükkânları, Arap sanatı ve el işlemeleri satıcıları, batı tarzı giysi mağazaları, butikler, tasarım elbise dükkânları kentteki alışveriş dünyasını meydana getiriyor. Dubai, Orta Doğu’nun alışveriş merkezi gibi. Bur Dubai’de yer alan Burjuman da kentin en önemli alışveriş merkezi. Deira’da yer alan Deira Kent Merkezi ise kentin en iyi alışveriş merkezlerinden biri. Burada sayısız mağaza ve butiğe rastlayabilirsiniz. Halı, çok çeşitli hediyelik eşya ve el sanatları dükkânları, süpermarketler, yemek alanları ve sinemalar tek bir yerde toplanmış.

DUBAİ TURU Dubai’yi Back Up Travel’ın “Dubai’de Hafta Sonu” programına katılarak siz de keşfedebilirsiniz…

Dubai City Break Hergün Hareketle, 2 Gece / 3 Gün Kişi Başı

239 Euro’dan itibaren.

444 0 446 numaralı telefonu arayarak Platinum Bankacılık Seyahat Danışmanımızla görüşebilirsiniz.

dosya

SEYAHAT

Cennet Ada Seyşeller Farklı renk tonlarının ve yaşayış tarzlarının bütünleştiği bir yeryüzü harikasıyla tanışmaya ne dersiniz? Seyşeller, cenneti andıran bir ada... Çok farklı etnik grupların karışıp kaynaştığı bir coğrafya… Sahilde mavi ve yeşilin tonlarını almış uçsuz bucaksız bir okyanus… Palmiye ağaçlarının gölgesinde, kartpostal güzelliğinde kumsallar… Zamanın adeta durduğu bir yeryüzü harikası. Nereden mi bahsediyoruz? Tabii ki dünyanın en güzel adalarından olan Seyşeller’den. Bu ayki rotamız, tropik cennet olarak adlandırılan Seyşeller. Göz kamaştıran plajları, yemyeşil ormanları, temiz hava ve dingin atmosferi ile dünya üzerinde bir cennet burası. Hint Okyanusu’nda, Kenya ve Tanzanya’nın doğu, Madagaskar’ın kuzeydoğu açıklarında yer alan adalar topluluğundan oluşan bir ülke. Maldivler’in güneyinde kalıyor. Başkenti Victoria. Seyşeller’de Kreol dili, İngilizce ve Fransızca konuşuluyor. Adada yaşayanların %90’ı Roman Katolik, %8’i Anglikan ve kalan %2 ise diğer dinleri benimsemiş. Seyşeller’in en büyük adası Mahe, sahil şeridine kalkan görevi gören mercan kayalıkları ve kristal deniziyle dalgıçların rüyası. Adada eğlence hayatı da oldukça renkli. Ülkenin para birimi Seyşeller rupisi. Nerede Ne Yenir? Seyşeller mutfağı, adaların zengin kültüründen etkilenmiş. Çeşitli deniz ürünlerinden yapılan yemekleri, Hindistan cevizi ve köriler bunların en popüler olanları. Pilav da ülke mutfağında önemli bir yere sahip. Et olarak daha çok tavuk eti tercih ediliyor. Ülkenin başlıca ürünü olan balık, birçok farklı şekilde hazırlanıyor. Özellikle kırlangıç balığı ziyaretçiler tarafından en çok tercih edilen balık çeşidi. Eğer kaliteli biradan keyif alan birisiyseniz, yerel Seybrew birasını da mutlaka denemelisiniz.

Yapmadan Dönmeyin Minik Adalar: Seyşeller’de görülmesi gereken yerler, Seyşeller’in asıl varlık kaynağı olan minik adalar. Bu adaların çoğu “resort”lar tarafından tek başına işgal edilmiş durumda. Buralarda kaldığınızda bütün ada size aitmiş gibi hissediyorsunuz. Seyşeller’de yapabilecekleriniz arasında başı çeken etkinlik, scuba diving, yani tüplü dalış. Çok derinlere inmek istemeyenler için şnorkel alternatifi var. Rengârenk balıklar ve açıklardaki mercan kayalıkları, renkleri ve büyüleyici görüntüleriyle aklınızı başınızdan alacak. Balık Avlama: Balık tutmaktan hoşlanıyorsanız Seyşeller sizin için bir cennet olacak. Mahe, Praslin ve La Digue’de balık avlama turları düzenleniyor. Su Sporları: Su sporlarına meraklı olanlar için de Seyşeller bulunmaz fırsat. Su kayağından rüzgâr sörfüne ve kanoya kadar pek çok seçenek sayesinde su sporu merakınızı burada giderebilirsiniz. Özellikle North Island’da su sporları aktiviteleri bol miktarda mevcut. Golf: Golf, Seyşeller’deki bir diğer sportif aktivite. 18 delikli bir şampiyona golf sahasına ev sahipliği yapan Lémuria’da golf oynayabilirsiniz. Bunun için resort’ta kalıyor olmanıza gerek yok. Mahe: Mahe, Seyşel Adalarının en genişi ve kalabalık nüfuslu olanı. Başkent Victoria’nın da bulunduğu bu adayı keşfederek ülkenin en dinamik bölgesine giriş yapıyorsunuz. Botanik Bahçesi (coco-de-mer palmiyeleri), Doğal Tarih Müzesi ve Ulusal Tarih Müzesi bu adada yer alıyor. Beau Vallon Plajı ise Mahe’nin en popüler sahili. Ne Zaman Gidilir Yıl boyu gidilebilse de haziran ayı rüzgârlı olduğu için adanın bazı noktaları pek önerilmiyor. Scuba diving yapmaktan hoşlananlar için ise nisan, mayıs, ekim ve kasım ayları uygun. Ayrıca ekim ayından mart ayına kadar sakin bir deniz söz konusu. Yelkenli kullanmaktan hoşlananlar mayıs ve eylül ayını tercih etmeliler. Ülkede muson ikliminin etkisiyle yağışlar görülüyor. Bu yağışlar özellikle ocak ayında düşüyor. Mahe ve Silhouette en çok yağışı alan yerler. Ocak ayı en yağışlı, temmuz ve ağustos en kuru aylar. Her ay sıcaklık 24 ile 31 derece arasında inip çıkıyor. Pratik Bilgiler Türk vatandaşlarından vize istemeyen ülke, dünyadaki en önemli balayı destinasyonlarından biridir. Trafik ters yönden akmaktadır. Dünyanın en güvenli ülkelerinden biridir. Doğal afetler de oldukça nadir görülmektedir. Ülke aynı zamanda kaplumbağa, guano ve kıyılardaki köpekbalıklarıyla ünlüdür. Denizde yüzerken güvenli olarak işaretlenmemiş bölgelerden uzak durmanız önerilmektedir.

SEYŞELLER ÖZEL CRUISE TURU Mahe, Seyşeller, St. Anne Island, Cousin Island, Anse Lazio, Praslin, La Digue, Moyenne Island. Seyşeller’i size özel hazırladığımız “Özel Cruise Turu” programına katılarak siz de keşfedebilirsiniz…

17 Aralık 2016 / 28 Ocak 2017 hareketle 7 Gece / 8 Gün Kişi Başı 1.845 Euro’dan itibaren.

444 0 446 numaralı telefonu arayarak Platinum Bankacılık Seyahat Danışmanımızla görüşebilirsiniz.

kültür&sanat

KİTAP

kitap

Fes ve Mendil

M. Rıfat Özaydın Cinius

Kurtuluş Savaşımızın ruhunu en çarpıcı şekilde hissettiren ve savaşın göremediğimiz yüzünü anlatan Fes ve Mendil’de, Kuva-yi Milliye'nin gönüllü askerleri içerisinde yer alan Tarsus cephesi Efeler Müfrezesi Komutanı Üsteğmen Gazi M. Rıfat Özaydın'ın kendi diliyle anlattığı ve kaleme aldığı anıları, yıllar sonra gün yüzüne çıkarak okuyucuya tarihten ders alınacak mesajlar gönderiyor.

kitap

Affet

Ayşegül Çiçekoğlu Müptela Yayınları

Kitap, yakışıklı ve huysuz iş adamı Emir Zorlu'nun adı kadar masum asistanı Melek'le aşkın sınırlarını zorlayan hikâyesini anlatıyor. Annesi tarafından terk edildiği günden beri kalbini sevgiye kapatan bu huysuz adam, beklemediği anda önüne çıkan bu deli aşkı kabul edip güzeller güzeli Melek'in sakin sularında durulacak mı? Yoksa aşkı görmezden gelip sevdiği kadını bir kenara atarak, önüne geleni ezip geçtiği bir imparatorluk mu kuracak?

kitap

Odadaki Çığlık Gabriel Sherman Zodyak Kitap New York dergisi muhabiri Gabriel Sherman; Fox News’in kurucusu Roger Ailes’in eşsiz dehasını anlatıyor. Kitapta Fox News’un son 20 yılda yaşanan, büyük sosyal ve politik çekişmelerde belirleyici bir yol oynamasında katkısı olan nüfuz sahibi şahsiyetlere yer veriliyor

dosya

HER AY BÄ°R BAVUL

Egzotik Bir Seyahat Noktası: Dubai Dünyanın en egzotik ve gösterişli seyahat noktalarından biri olan Dubai’ye giderek modernliğin izini sürebilirsiniz. Dubai; yedi yıldızlı otelleri, yüksek yapıları, asırlık çarşıları, engin dağları ve muhteşem çölleri ile capcanlı bir şehirdir. Aşırı sıcakların etkilerinin azaldığı bu aylarda Dubai’ye giderken bavulunuza koymayı unutmamanız gerekenleri sizler için sıraladık.

Outdoor Sandalet/Ayakkabı Dağlarda, çöllerde veya kalabalık caddelerde yapacağınız uzun yürüyüşlerde rahat edebilmeniz için sıcaklardan etkilenmeyeceğiniz outdoor sandaletleri veya ayakkabıları tercih edebilirsiniz.

Polar Kıyafet Havalar gündüzleri sıcak olsa bile, akşamları üşüme ihtimalinize karşı polar kıyafetler kurtarıcınız olacaktır.

Güneş Gözlüğü Güneş ışınlarına karşı göz sağlığınızı korumak için yanınıza bir güneş gözlüğü almanız şart!

Portatif Çanta Dubai’de gezerken hediyelik eşyalar satın almak istediğinizde portatif çantalar işinizi kolaylaştıracaktır.

Mayo Dubai’deki plajları gördüğünüzde denize girmeden duramayabilirsiniz. Bu yüzden yanınıza mayo alsanız iyi olur.

dosya

EN YENÄ°LER

GoPro’dan Devrim: GoPro Karma Aksiyon kameraların öncüsü olan GoPro, adeta devrim niteliğinde bir drone modeli geliştirdi. GoPro Hero 5 modelleriyle birlikte sunulan GoPro Karma’nın pratik özellikleri dikkatleri üzerine çekiyor. Uzun zamandır merakla beklenen drone modeli Karma, aksiyon kamerada lider bir isim olan GoPro tarafından tanıtıldı. Geçtiğimiz yıl şirketin geçirdiği sıkıntılardan sonra geciken Karma’nın piyasaya sürülmesi, Hero 5 ile aynı zamana denk getirildi. Uçurulması kolay bir drone olan GoPro Karma, dört pervaneli ve üzerinde bir GoPro Hero5 barındırıyor. Karma drone modelini alanlar, aynı zamanda görüntü sabitleyici bir el çubuğuna da sahip olarak, çekimleri sadece drone ile değil, elle de yapabiliyor. Kompakt bir çözüme sahip olan bu cihaz, katlanabilir pervane ve ayakları ile basit bir sırt çantasında bile taşınabiliyor. Kendinden dokunmatik ekranlı kontrol mekanizmasına sahip olan GoPro Karma, otonom uçuş özellikleriyle dikkat çekiyor. GoPro Karma ile birlikte görücüye çıkan GoPro Hero 5, koruma kabı kullanılmadan suya ve diğer zorlu şartlara dayanabiliyor. Görüntü sabitleyici özelliğe sahip olan kamerası ve çift mikrofonuyla, görüntü kadar ses konusunda da iddialı bir model oluşturuyor. GoPro Hero 5 modelleri ve bir önceki modellerden Hero 4 Black ve Silver ile uyumlu olan GoPro Karma’nın Kasım ayında 799 Dolar üzerinden satışa sunulması planlanıyor.

dosya

ASTROLOJÄ°

Terazi Ayın Burcu Eskisine göre daha neşeli, daha zengin ve daha şanslısınız. Geçmişte yaşadığınız bütün olumsuzluklardan arınma vakti…

Ekim ayında, hayatınızın olumlu yönde değişime girdiğini fark edeceksiniz. Jüpiter’in etkisiyle birlikte artık daha neşeli, daha zengin ve daha şanslı olacaksınız. Her türlü olumsuzluktan arınacak, ruhunuzu keşfedeceksiniz. Kişisel olarak gelişim gösterecek, eksik yönlerinizin farkına varacaksınız. Yaptığınız işleri eksiksiz yaparak insanların beğenisini kazanmaya çalışıyorsunuz. Çabalarınız karşılığını bulacak. Eğer eğitim hayatınız devam ediyorsa geçtiğimiz yıl göstermiş olduğunuz başarıyı bu yıl da sürdüreceksiniz. Özellikle ailenizi ve kendinizi başarınızla gururlandırabileceksiniz. Yaşamınıza dilediğiniz gibi yön vermek için bütün güç sizin elinizde. Kendinizde sevmediğiniz huylarınız ve davranışlarınız varsa onlardan kurtulmak için harekete geçebileceksiniz. Yakın çevrenizle olan ilişkilerinizin daha güçlü olması için çaba göstermeniz gerekiyor. Aşk hayatınızla ilgili kararlarınızda mantığınız yerine duygularınızla hareket edeceksiniz.