Yapı Kredi Platinumag Seyahat Mayıs 2017 by BACKUP

MAYIS 2017

19-21 Mayıs Özel

KapadokyaTuru

Güneş, yaşam sanatı ve tarihi zenginlikler ülkesi

Portekiz’i keşfedin!

İÇİNDEKİLER | MAYIS

Etkinlikler

Teknoloji

Sinema

Yeme-İçme

Seyahat

Kitap

Değerli Müşterimiz, Yapı Kredi Platinum Bankacılık Ailesi olarak, her zaman hayatınıza değer katacak, size özel çözüm ve hizmetler için çalışıyoruz. Tüm hizmetlerimizde olduğu gibi, Platinumag dergisiyle de ayrıcalıklı dünyanızı renklendirmeyi ve size standartların dışında, özel bir yaşam sunmayı hedefliyoruz. Mayıs ayı ile birlikte yaz mevsimine yaklaşırken, sizlere içinizi ısıtacak ve rengarenk bir sayı hazırladık. Trend mekanlar, renkli etkinlik rehberi ve vizyon filmleri için ihtiyaç duyacağınız tüm bilgileri sizin için bir araya getirdik. Müzik severler için bir bahar klasiği haline gelen Chill-Out Festival İstanbul büyüleyici bir yolculuk vaat ediyor. Parkfest’in bu yıl headliner’ı ile yine iddialı. Her sezon modern dansın önemli topluluklarını ağırlayan İş Sanat, bu kez Arjantinli dans topluluğu Che Malambo’yu konuk ediyor. Cem Adrian, yeni albüm ve en yer etmiş şarkılarıyla Ankaralı

müdavimleriyle buluşacak. Alevli Günler ile İzmirliler gülmeye doyacaklar. “Unutama Beni” isimli tekliğiyle büyük beğeni kazanan Can Gox 6 Mayıs’ta İzmir’de. “The Last Face / Gerçeğin İki Yüzü”, “Scare Campaign / Kanlı Oyun” gibi vizyon filmleri izlemenizi önerdiğimiz filmler arasında. Bu ay size okumanız için önerdiğimiz kitaplar arasında ise “Yerlere Göklere”, “Umut Bahçesi” ve “Kuklacı” gibi kitaplar yer alıyor. Bu sayıda şehir hayatından eğlenceye, tatilden stil ve alışverişe, spordan sağlıklı beslenme konularındaki yazıları Platinum Bankacılık Danışmanları sizler için özel olarak hazırladı. Platinumag’in, hayatın hemen hemen her noktasına dokunan çok yönlü içeriğiyle, sizin için vazgeçilmez bir rehber olacağını umuyoruz. Dergimizi keyifle okumanız dileğiyle… Yapı Kredi Platinum Bankacılık

etkinlik

> KONSER

Chill-Out Festival İstanbul Life Park, İstanbul 20 Mayıs, 12.00 Chill-Out Festival İstanbul her yıl olduğu gibi bu yıl da hızır gibi yetişiyor ve cennetten iki gün çalıp bizlere armağan ediyor.

2006 yılından beri müzikal kalitesi ve doğa içerisindeki özgün atmosferiyle müzik severler için bir bahar klasiği haline gelen Chill-Out Festival İstanbul, jazz’dan soul ve funk’a, electronica ve house’dan indie’ye uzanan müzikal seçkisi, konsept sahneleri, kültürel ve sanatsal aktiviteleri, eşsiz doğası ve bu yıl bir kez daha sunacağı sıra dışı atmosferiyle, festival tutkunlarını büyüleyici bir yolculuğa davet ediyor.

BİLET FİYATLARI Cumartesi + Pazar: 216 TL BİLETLER www.biletix.com

etkinlik

> TÄ°YATRO

Alevli Günler Bostanlı Suat Taşer Tiyatrosu, İzmir 12 Mayıs, 21.00 Çocukluğundan beri ayrılmamış üç arkadaşın ilginç öyküsünü izliyoruz bu oyunda.

Biri mahallenin kasabı, biri muhasebeci, biri de Türk kültürü profesörü olmuş üç kafadar... İçlerinden biri, yani Türkoloji profesörü kanser olur ve inançları gereği öldükten sonra yakılmak ister. İşte bu noktada farklı olana yaşam hakkı vermeyen düzenle karşı karşıya gelir bu üç dost. Genç ve parlak kalemlerden Irmak Bahçeci’nin yazıp Yıldıray Şahinler’in yönettiği oyunda, Cem Davran, Bahtiyar Engin, Yıldıray Şahinler, Selin Yeninci ve Erkan Can rol alıyor. Not: “Mensur” karakterini Levent Üzümcü ve Yıldıray Şahinler dönüşümlü oynamaktadır.

BİLET FİYATLARI 67 TL BİLETLER www.biletix.com

etkinlik

> KONSER

Halil Sezai Jolly Joker Antalya, Antalya 5 Mayıs, 23.00 Halil Sezai çocukluk hayalini “İncir Reçeli” filminde seslendirdiği “İsyan” şarkısıyla yakaladı.

İlk albümü ‘Seni Beklerken’i 2011’de çıkaran Halil Sezai, 2015 yılında yayımladığı “Ervah-ı Ezel” albümü ve sevilen hit parçalarıyla, Jolly Joker Antalya’da sevenleriyle buluşacak.

BİLET FİYATLARI Sahne Önü: 135 TL VIP: 90 TL Ayakta: 45 TL BİLETLER www.biletix.com

etkinlik

> MAYIS

Mayıs Ayında Başka Neler Var? Mayıs ayında sizin için seçtiğimiz etkinlikler... Parkfest 13 Mayıs, 12.00 / KüçükÇiftlik Park, İstanbul BİLET FİYATLARI 67.5 TL

Che Malambo 5 Mayıs, 20.30 / İş Sanat Kültür Merkezi, İstanbul BİLET FİYATLARI 1. Kategori: 72.50 TL / 2. Kategori: 56 TL / 3. Kategori: Tam 45 TL / Öğrenci 35 TL

Cem Adrian 06 Mayıs, 22.00 / Jolly Joker Ankara, Ankara BİLET FİYATLARI Sahne Önü: 113 TL / Vip: 78 TL / Normal: 39 TL

Can Gox 6 Mayıs, 23.00 / Ooze Venue, İzmir BİLET FİYATLARI 34 TL

Fatma Turgut 5 Mayıs, 21.00 / Holly Stone Performance Hall, Antalya BİLET FİYATLARI 45 TL

Gelecek Aylarda Neler Var? La Stravaganza 5 Haziran / Zorlu PSM, İstanbul Dee Dee Bridgewater 18 Temmuz / Esma Sultan Yalısı, İstanbul

Wicked! 11 Ekim -5 Kasım / Zorlu PSM, İstanbul Donny McCaslin 18 Temmuz / Salon İKSV, İstanbul

Bokanté // Bill Laurance 19 Temmuz / Beykoz Kundura, İstanbul

eğlence

> SİNEMA

sinema

Gerçeğin İki Yüzü (The Last Face) Yönetmen: Senarist: Tür: Oyuncular: Vizyon Tarihi:

Sean Penn Erin Dignam Dram Charlize Theron, Javier Bardem, Adèle Exarchopoulos 5 Mayıs

Wren’ın babası uluslararası bir yardım kuruluşu kurar ve Wren da bu yardım kuruluşuna yönetici olur. Gittiği bir Afrika ziyaretinde Doktor Miguel ile tanışır ve aralarında bir aşk hikâyesi başlar. Bu hikâye aynı zamanda iki kişinin ülkeleri arasında da bazı bilinmezleri ortaya çıkaracaktır.

sinema

Saplantı

(Unforgettable) Yönetmen: Senarist: Tür: Oyuncular: Vizyon Tarihi:

Denise Di Novi Christina Hodson Gerilim Rosario Dawson, Katherine Heigl, Geoff Stults 5 Mayıs

Heigl, bitmiş evliliğini aşamamış, boşandığı kocası David’in Julia Banks ile nişanlanıp, daha önce birlikte yaşadıkları eve getirmesini, aynı zamanda kızları Lilly ile yeni ve mutlu bir hayat kurmasını problem eden eski eş Tessa Connover’ı canlandırmaktadır. Yeni eş ve üvey anne rolüne alışmaya çalışan Julia ise sonunda hayalindeki ve sıkıntılı geçmişine bir perde çekmesine yardımcı olabilecek birini bulduğuna inanmaktadır. Ama Tessa’nın patolojik kıskançlığı yakın zamanda Julia’nın hayalini bir kabusa dönüştürmeye çalışacaktır.

sinema

Kral Arthur: Kılıç Efsanesi (King Arthur: Legend Of The Sword) Yönetmen: Senarist: Tür: Oyuncular: Vizyon Tarihi:

Guy Ritchie Joby Harold Aksiyon, Macera, Fantastik Charlie Hunnam, Astrid Bergès-Frisbey, Jude Law 12 Mayıs

Yönetmen koltuğunda Guy Ritchie’nin oturduğu King Arthur: Legend Of The Sword / Kral Arthur: Kılıç Efsanesi’nde Excalibur’u taşından çekerek kehaneti yerine getiren Kral Arthur’un, taht için ailesini öldüren Vortigern’le olan mücadelesini anlatıyor.

sinema

Kanlı Oyun (Scare Campaign) Yönetmen: Senarist: Tür: Oyuncular: Vizyon Tarihi:

Cameron Cairnes, Colin Cairnes Cameron Cairnes, Colin Cairnes Korku, Gerilim Meegan Warner, Olivia DeJonge, Patrick Harvey 19 Mayıs

Popüler şaka temalı TV şovu Scare Campaign seyircilerini 5 yıl boyunca şakalar ve gizli kameralar ile eğlendirmiştir. Ancak internet çağı nedeni ile yapımcılar artık yapımı ve şakalarını demode bulmaya başlamışlardır. Bu nedenle şakalarını değiştirip çağa ayak uydurmaya karar verirler. Ancak şakayı abartırlar ve yanlış bir kişiye şaka yaparlar.

sinema

Deha (Gifted)

Yönetmen: Senarist: Tür: Oyuncular: Vizyon Tarihi:

Marc Webb Tom Flynn Dram Chris Evans, Mckenna Grace, Lindsay Duncan 26 Mayıs

Tüm hayatı başarısızlıklarla geçen kahramanımız Florida kırsalında yaşamaktadır. Yeğeni Mary’i büyüten Frank Adler, yeğeninin okula başlamasının hemen ardından oldukça yetenekli olduğunu fark eder. Mary’in annesi bu olay sonrasında Frank ile bir savaşa girer. Genel olarak filmde bu mücadelenin yasal sürecine odaklanıyor.

sinema

Başka Sinema Mayıs Filmleri Sinema keyfinin İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa ve Eskişehir garantörü Başka Sinema salonlarında bu ay giren filmlere bakıyoruz: Ceylan Özgün Özçelik’in yönetmen koltuğunda oturduğu ‘Kaygı’ 12 Mayıs’da Başka Sinema Salonlarına konuk oluyor. Haber kanalında kurgucu olarak çalışan 30’lu yaşlarındaki Hasret uzun süredir aynı kâbusu görmektedir. Tekrarlayan kâbusla aklına bir soru düşer: Annesiyle babası trafik kazasında ölmemiş olabilir mi? Toplumsal bellek ve etki alanları temeline oturan psikolojik gerilim Kaygı, müzisyen anne-babası 20 yıl önce trafik kazasında ölen bir kadının kâbusuyla ilerliyor. Hasret, gerçekle sanrının paslaştığı tekinsiz bir ülkede yaşıyor. Geçmişini hafızasında arıyor. Bu ay Başka Sinema salonlarına konuk olan bir başka film ise 19 Mayıs’da vizyona girecek olan ‘The Young Karl Marx / Genç Karl Marx’. 20. yüzyılın en önemli filozoflarından Marx’ın gençlik yıllarını konu alan Genç Karl Marx, Kapital’in yazarını merkeze alan ilk kurmaca film. Karl Marx’ın 1844’te, 26 yaşındayken Paris’e sürgüne gitmesiyle başlayan film, düşünürün daha sonra yakın dostu ve çalışma arkadaşı olacak Friedrich Engels’le tanışması ve birlikte komünizmin ve işçi hareketinin temellerini atışlarını, ayrıca dönemin siyasal atmosferi ve kişiliklerini de anlatıyor.

danışmanlar

> YEME-İÇME

444 0 446 numaralı telefonu arayarak Platinum Bankacılık Eğlence Danışmanlığı hizmetimizden faydalanabilirsiniz.

Mayıs Ayı Mekan Önerileri Platinum Bankacılık Eğlence Danışmanı: Handan Uzandaç

Porter Bar & Barbecue Bağdat Caddesi onlarca bara, onlarca mekâna birden ev sahipliği yapıyor. Bakıldığında mekânların hepsi birbirine benzer yerler gibi görülüyor ve iş böyle olunca seçim zorlaşıyor. İşte artık sizi bu zorluktan kurtaracak bir mekân önerimiz var: Porter Bar&Berbeque. Diğerlerinden farkına gelecek olursak, bu mekân barbeküsünü Teksas’tan özel olarak getiriyor ve özel odunlarla yapılan yemeklerde ayrı bir tat oluşuyor. Bunun yanında muhteşem bir aşçıya da sahip. Mekânın şefi Amerika’nın ve Londra’nın sayılı mekânlarında çalışmış olan Sertan Çavuşoğlu, damak tadımızı adeta büyülüyor. Et ve sushi konusunda oldukça iddialı olan mekanda özel kokteyl çeşitlerini de unutmamak lazım. Ustaca yapılmış kokteyllerin tadına bakma olanağı da sunan Porter, caddede yeni ve keyifli bir mekan olarak kendisini güzel bir yerde konumlandırmayı başarıyor. Açıldığı günden beri sadece yemek alanında değil eğlence konusunda da iddialı olduğunu gösteren Porter’da Cumartesi geceleri canlı Jazz performanslarını kaçırmamanızı öneririz. Canlı müzik etkinliklerinde rezervasyon yaptırmazsanız kapıda kalmanız olası.

TOI Restaurant & Lounge İstanbul’un en ayrıcalıklı mekânlarından biri olmaya aday olan TOI, oldukça çeşitli bir menü ile müşterilerinin karşısına çıkıyor. Menüsü İsmet Saz’a ait olan bu mekân, misafirlerine nefis dünya mutfağından çeşitli tatlar sunuyor. Mekan diğerlerine kıyasla muhteşem bir sunumla yemeklerinizi karşınıza getiriyor. Menüdeki her bir seçeneğiyle büyüleyen İsmet Saz, bu yemeklerin yanında eşsiz şarap seçenekleriyle de vazgeçilmeze adım atıyor. TOI Restaurant & Lounge, Pazar günleri haricinde her gün bu özel menüsüyle 18.00 ve 02.00 arası sizlere hizmet veriyor. Fakat küçük bir hatırlatma yapmakta da yarar var: Mekân son zamanların gözdelerinin arasında yer aldığından gitmeden önde rezervasyon yaptırmanız gerekiyor; aksi takdirde yer bulamama olasılığı yüksek.

L’ Eclipse Bar Dünya üzerindeki her şubesi İngiliz kraliyet ailesi üyeleri, Kate Moss gibi insanlar tarafından ilgiyle karşılanan L’eclipse Bar, sonunda İstanbul’daki şubesini de açmış bulunuyor. Dünya’daki diğer örnekleri gibi İstanbul’daki şube de hemen ilgi odağı olmayı başarmış durumda. Mekân, özel kokteylleri, müzik performansları, her türlü sıra dışı davetleriyle her ülkeden insanın kısa kaçamaklar için geldiği yerlerin arasında yerini alıyor. Ayrıca mekânın içinde bir de VIP bölüm yer alıyor ve üyelerine özel ayrıcalıklar sağlıyor. Bu dünyaca sevilen mekâna da gitmeden önce rezervasyon yapmakta büyük fayda var.

Capricorn Ortaköy’e yepyeni bir soluk getiren Capricorn, eşsiz bir menüyle müşterilerinin karşısına çıktı. Farklı bir ambiyansa sahip bu mekâna girildiğinde adeta denizin üzerinde yürüyor hissine kapılıyorsunuz. Mekân bir balıkçı lokantası olmaktan çok ‘sea food’, yani deniz mahsülleri restoranı olarak karşımızda. Neredeyse bütün deniz canlıları farklı servis ediliyor. Alışımışın dışında bir menüyle farklı bir servis sunan bu mekân misafirlerini daha kapıdan girdikleri an büyülüyor. Bizlere tam olarak Ortaköy’de aradığımız bir deneyim sunuyor.

Zanzibar Damak tadına düşkün olanların tercihi ve adını bir Afrika adasından alan Zanzibar, Zorlu Center’daki şubesiyle müşterilerine hizmet ediyor. Zorlu dışında Caddebostan ve Göktürk’te de şubeleri olan Zanzibar, adından lezzet durağı olarak söz ettiriyor. Kahvaltılarının nefis tadı ve ev yapımı makarnaları menünün en tercih edilenleri arasında yer alıyor. Bunların yanında Fransız et yemekleri ve yanında adından oldukça söz ettiren salataları da sevilen yemekleri arasında. Bütün bunların yanında Zorlu Center’da yer alan Zanzibar, her çarşamba Kürşat Başar Orkestrası eşliğinde yemeklerinizi yeme olanağı sunuyor.

Arola Restaurant Dünya’nın en zengin mutfak kültürüne sahip ülkelerinden İspanya Katalan bölgesinden İspanyol bir şefin açtığı ve zamanla başarısını, 2 Michelin yıldızı alarak kanıtlamış bir restoran zinciri olan Sergi Arola, İstanbul Raffles Otel’de kapılarını açtığı günden beri sade fakat harika bir dekor içerisinde ziyaretçilerini her anlamda büyülemeye devam ediyor. İspanya kültürünü yansıtan ağırlıklı olarak kullanılmış kırmızı ve boğa figürlerinin yanında, gözü yormayan sade fakat iddialı tasarımı sayesinde gastronomi dışında da keyifli vakit geçirmek isteyenlerin de uğrak yeri olmaya devam ediyor. Arola’da, klasik Akdeniz yemeklerini bir nevi İspanyol tapas formatına indirmeyi başaran ünlü şefin her yemekte mevsim sebzelerini kullanmaya özen göstermesi gözden kaçmıyor. İspanyolların adeta milli yemeği haline dönüşmüş Bravas Arola (ya da’ patatas bravas’),’steak tartar dana eti’ ve İspanyolların olmazsa olmazı ‘deniz mahsüllü paella’ mutlaka denenmeli.

Sunset Brasserie Özel günlerde ve iş yemeklerinde tercih edilen Sunset, menüsüne hızlı yemekleri de ekleyerek bizlere Sunset Brasserie’de kaçamak yapma fırsatı sunuyor. Sunset Brasserie, Fransız şefinin hazırladığı menüsüyle adeta küçük bir Sunset olarak karşımıza çıkıyor. En çok tercih edilen yemeklerinin fesleğen pesto eşliğinde sote edilen enginar ve ahtapot carpaccio olduğunu belirtmekte de fayda var. Ayrıca mekân kapalı bir alan olsa da öyle güzel bir şekilde dizayn edilmiş ki asla dış mekânları aratmıyor.

danışmanlar

> STİL & ALIŞVERİŞ

444 0 446 numaralı telefonu arayarak Platinum Bankacılık Stil ve Alışveriş Danışmanlığı hizmetimizden faydalanabilirsiniz.

Anneler Günü için Hediye Önerileri Platinum Bankacılık Stil ve Alışveriş Danışmanı: Tülin Kermen Anneler günü geldi. Bazılarımız bir, bazılarımız iki anneye hediye alacak. İster annenize ister kayınvalidenize hediye alın, doğru hediyeyi almak için annenizin nasıl bir karakteri olduğunu tespit etmenizde fayda var.

Anneniz İŞKOLİK ise, Hiçbir şey için vakit bulamadığından şikayetçidirler. Her işi kendi yapmayı seven ve işleri delege etmekten hoşlanmayan karakterlerdir. Pratiklik hoşlarına gider ve zaman onlar için en değerli şeydir. İşte o zaman ona, sırtından yük alabileceğiniz bir hediye almalısınız. Mesela yazlık kışlık yapma derdinden onu kurtarmak veya yenilenmesi için bir stil danışmanı tutabilir ve gardırop detoxu hediye ederek onu büyük bir külfetten kurtarabilirsiniz.

Anneniz MÜKEMMELİYETÇİ ise, Mükemmeliyetçi kişiler en zorlarıdır çünkü karşısındakinden de mükemmel olmasını beklerler; dolayısıyla da mükemmel hediye beklentisi içinde olurlar diyebiliriz. Zevklerini çok iyi takip etmeli ve alacağınız hediyenin en iyi modelini ve şeklini almalısınız. Ayrıca hediyeyi şık bir şekilde paketleyerek mutlaka özel bir tebrik kartı da eklemeyi unutmamalısınız. Eşinizle beraber yapacağınız annenizin adını taşıyan kişiye özel parfüm hediyesi değişik bir hediye olacaktır.

Anneniz ROMANTİK ise, Her anne Anneler Gününde biraz duygusaldır. Genelde duygusal insanlar hislerini yüzlerine yansıtan kişilerdir. Böyle kişilere daha duygusal, örneğin anılarla ilgili hediyeler verilmelidir. Aile albümü yapmak, onun yemek tariflerinden oluşan bir yemek kitabı hazırlayarak özel olarak ona bastırıp vermek onu çok mutlu edebilir.

Anneniz GENÇ ise, Evet, bazı insanlar asla yaşlanmaz ve ruhları gençtir; enerjileri çok yüksektir. Yenilikçidirler, öğrenmekten gelişmekten sıkılamaz bıkmazlar; kısacası cin gibidirler. Siz onlardan daha da cin olup onları mutlu etmelisiniz. Kişisel gelişim kursları onlar için biçilmiş kaftan olabilir. Sanat tarihi, müzik, siyaset, sinema vb. konularda gündüz veya hafta sonu belli saatlerde kurslara yazdırabilir ve bunu çok şık bir karta yazarak hediye edebilirsiniz.

Anneniz DOĞA DOSTU ise, Doğa dostu kişiler toprağı çok severler. Ekmek biçmek, çim çiçek ekmek ve temiz hava onlar için çok önemlidir. Yeni trend olan sağlığın ve doğallığın anahtarı çiğ beslenme (Raw food) ile ilgili yeni çıkan bir yemek kitabı annenizin ufkunu açacak ve onu mutlu edecektir. 29

danışmanlar

> SAĞLIKLI BESLENME

444 0 446 numaralı telefonu arayarak Platinum Bankacılık Sağlıklı Beslenme Danışmanlığı hizmetimizden faydalanabilirsiniz.

Diyette Hızlı Sonuç Almak İçin 10 Tüyo Platinum Bankacılık Sağlıklı Beslenme Danışmanı: Gamze Şanlı Ak Konu kilo vermekse, yavaş ve istikrarlı olan kazanır. “Moda ve şok” diyetler, çok düşük kalorili oldukları için uygulamak zordur ve ipin ucunu bir kere kaçırırsanız, kilonun geri alınması kaçınılmazdır. Bu nedenle, sağlıklı diyet ve egzersiz yapmayı yaşam şekli haline getirmek önemlidir. Diyet ve spor yaptığınız halde, hemen sonuç görememek, motivasyonunuzu negatif etkileyebilir. Bu nedenle diyetteyken motivasyonunuzu kaybetmemeniz için “sonuç veren hileler”i sizler için hazırladım.

Cuma Günü Tartılın Çalışmalar, haftada 1 kez düzenli olarak tartılanların kilo vermede ve korumada daha başarılı olduklarını gösteriyor. Doğru olan her yemek öncesi ve sonrası tartılmak mıdır? Tartılmak için en uygun zaman, ne zamandır? Birçoğumuzun içinden ‘Pazartesi’ dediğini duyar gibiyim ancak ‘Cuma’ gününe ne dersiniz? Tüm hafta içi diyetinizin tek kelime dışına çıkmayıp, hafta sonu ise yediklerinize inanamıyor olabilirsiniz. Bunun için, cuma günü tartılarak, emeğinizin karşılığını aldığınızı görürseniz hafta sonu diyetinize ihanet etme oranınız azalacaktır. Hafta sonu kendinizi şımarttıktan sonra pazartesi tartılmanız ise tartıda artılar görmenize sebep olarak diyetinizi bırakmanıza dahi sebep olabilir.

Tabağınızı Küçültün Zaman içinde tabaklar büyüdükçe bel çevremiz de büyüdü… Büyükannemizin yemek servis ettiği tabakta şimdi salata servis ediliyor diyebiliriz. Aslında hepimiz görselci olduğumuzdan gerçek açlıktan çok tabağın dolup dolmadığına; gerçek tokluktan çok tabağın bitip bitmediğine bakarız. Küçük tabakta yediğimizde de doyabiliriz. Özellikle yemeği dışarda yiyorsanız, ana yemek kocaman tabaklarda geliyorsa dikkatli olmalısınız. Kendinize özel başlangıç ve salata söyleyip ana yemeği arkadaşınızla bölüşün. Paylaşacak birini bulamazsanız, yemeğin yarısının servis edilmeden paketlenmesini rica edebilirsiniz.

Salatalarınızı Çeşitlendirin Sağlıklı beslenmede salatalar hem basit hem besleyicidir. Kilo vermede oldukça önemli yeri olan sebzeler, sizi yasak psikolojisine sokarsa amacından sapar. Bu nedenle yediğiniz salatanın lezzetli ve doyurucu olması önemlidir. Çıtır, yumuşak veya tatlı ilaveler (kuru yemişler ve yağlı tohumlar, avokado gibi) ile son dokunuş olarak ızgara et, tavuk, balık veya peynir gibi protein kaynağı ekleyerek salatanızı hem lezzetli hem de besleyici yapabilirsiniz. 31

Yemeklerden Önce Su İçin

Her Lokma Sorası Çatalı Bırakın

Yemek öncesi 2 bardak (500 ml) su içmek, kilo vermeye yardımcı olabilir. ‘Obesity Journal’da yayınlanan bir çalışmada, yemekten 30 dakika önce 500 ml su içen obez bireylerin içmeyenlere oranla 1.3 kg daha fazla kilo kaybettiği bulunmuştur. Susama ile açlık duygusu birbirine karışabilir. Beyinde aynı bölgede aktive oldukları için bazen aç olduğumuzu sanıyorken aslında sadece susamış oluyoruz. Yeterli su içmek, sahte açlık duygusunu önleyerek fazla yemekten sizi koruyacaktır. Suyu daha da lezzetli hale getirmek için meyve dilimleri (portakal, çilek, limon, elma) kullanabilirsiniz.

Dikkatinizi yemeğin dokusuna, sıcaklığına ve lezzetine vermek daha az yemenizi sağlar. Her lokmadan sonra çatalı bırakıp kendinizi sorgulayın, belki de doymuşsunuzdur? Unutmayın, beynimiz 20 dakika sonra yemek yediğini algılıyor ve bilinçli yemek, doyma sinyali vererek sindirime destek oluyor.

Egzersizi Alışkanlık Haline Getirin Fit&formda bir vücuda sahip olmak için pahalı spor salonlarına veya tüm zamanınızı spor yaparak harcamanıza gerek yok. Gücünüzü artıracak egzersizleri rutininize eklemek görünüşünüzü ve nasıl hissettiğinizi büyük ölçüde etkiler. Bu egzersizleri (yürüyüş, merdiven çıkma, bisiklet, squat, pilates, yoga) hayatınıza eklemek sandığınızdan daha da kolaydır. Günlük programınıza sıkıştırarak, evde bile yapılabilirsiniz. Sonucu aynada görmek sizi daha çok motive edecektir.

Özel Günlerde Yanınızda Su Bulundurun “Özel günler de diyet olmaz” diyenlerdenseniz dikkat! Kalorisiz bir içecek seçin ve tüm menüyü değerlendirene kadar ne yiyeceğinize karar vermeyin. Özellikle kokteyl aperatifleri ardından ana yemek de varsa ipleri baştan sıkı tutmalısınız. Bir-iki çeşit aperatif seçip, gece bitene kadar ekleme yapmamanız doğru olacaktır. Tok olduğunuz halde yemek istediğinizde bir yudum su alın ve tekrar düşünmek için zaman kazanın.

İlk 3 Lokma Arasına 10 Saniye Koyun Çoğumuz TV izlerken, çalışırken, kitap okurken bir şeyler yemekten ne kadar hoşlansak da aslında bolca kalori almamıza neden olan bir davranıştır. Yemek yerken sadece yediğimiz yiyeceğe odaklanmalıyız. Çok acıkmak durumu biraz değiştirse de, aslında yiyeceği ağzınıza ilk aldığınız andaki tat sonraki ısırıklardan daha lezzetlidir. Ne kadar çok yerseniz aldığınız lezzet o kadar azalır. Özellikle çikolata, peynir gibi tadı yoğun besinlerde ilk lokmaların tadını doğru alabilirseniz aşırıya kaçmadan doyabilirsiniz.

Tehditleri Uzaklaştırın Dışarıdan oldukça masum görünse de kurabiye ve bisküvi gibi kendi küçük kalorisi büyük besinleri cam kavanozda sergilemek, iradenizin büyük düşmanı olabilir. Gördüğünüzde dayanamadığınız yiyecekleri mümkünse evde tutmayın, tutmanız gerekiyorsa oldukça uzakta ve dışarıdan içinde ne olduğu görünmeyecek şekilde saklayın.

Evde Sağlıklı Tatlı Bulundurun Yemeğe çıkarken oldukça kararlıydınız, salata seçimi yapacak ve tatlı menüsüne bakmayacaktınız. Yan masaya iştah kabartan tatlı tabakları gelene kadar... Size tavsiyem, dışarıda yemek yerine evinizde sağlıklı tatlılar hazırlayın. İradenizin zayıfladığını hissettiğiniz anda evde sizi bekleyen lezzetleri düşünmek işinizi oldukça kolaylaştıracaktır.

danışmanlar

> SPOR & FITNESS

444 0 446 numaralı telefonu arayarak Platinum Bankacılık Spor ve Fitness Danışmanlığı hizmetimizden faydalanabilirsiniz.

Sabahları nasıl egzersizler yapılabilir? Platinum Bankacılık Spor ve Fitness Danışmanı: Serhat Sıdal Yaz aylarının yaklaşmasıyla birlikte kilo verme, forma girme gibi konularda araştırmalar yapılmaya başlanır, diyet listeleri gözden geçirilir. Bunu bir stres haline getirmeden yapmak fayda sağlayacaktır kuşkusuz. O zaman en basit ve uygulanabilir birkaç ipucu vermek isterim. Ufak bir değişiklikle esasında çok büyük adımlar atmış olacağınızı unutmayın… Herkes için geçerli ama özellikle çalışan kişiler sabahları açık havada yürüyüş yaparak güne başlayabilirler. Sadece çalışanları için değil dünyadaki tüm canlılar için egzersize başlama anı uyandığımız andır. Kahvaltı öncesi tempolu bir yürüyüş hem güne enerjik başlamaya hem de formda kalmaya yardımcı olur. Mutlaka yataktan kalkmadan önce uyandığımızda gerinmemiz gerekir. Gerinme vücudumuza yapabileceğimiz en iyi egzersizlerden biridir. Doğadaki canlıları da incelediğimiz zaman, günün belli zamanlarında da bu gerinme hareketini yaptıklarını görürsünüz. Gerinme hareketi hem vücudumuzu güne hazırlar hem de çok iyi bir kas çalışmasıdır. Gerinme hareketinden sonra eğer vaktiniz varsa daha erken kalkıp, gidebilecekseniz düzenli egzersiz yaptığınız bir ortamda veya dışarda yürüyüşler yapmanızı öneririm. Bunların

hiç biri olmuyorsa veya hava şartları müsait değilse, evde sadece 3 m2’lik bir alanda kendi vücut ağırlığınızı kullanarak yüzlerce hareket yapabilirsiniz. Eğer erken uyanamıyorsanız en azında kalkış saatinizden 15 dakika önce kalkarak, hiç olmazsa eklemlerinizi hareket ettirerek çalıştırmak güne daha zinde ve hazır bir şekilde başlamaya sebep olacaktır. Bunu mutlaka aynı dişlerimizi fırçalamak gibi, yüzümüzü yıkamak gibi bir alışkanlık haline getirmemiz gerekir. Bunları yapmadığımızda gecenin ve uykunun verdiği ağırlık aynı zamanda uyanan soğuk bedenimizle direk güne başladığımızda belki de farkına varmadan kendimizi sakatlayacağımız bir durumla karşılamamız mümkün. Ayrıca çalışan kişiler öğle arasında pek çok farklı egzersiz yapabilirler. Düzenli çalışma saatlerinde çalışan kişilerin öğle tatilleri 1 veya 1 saat 15 dakika gibi olduğunu düşünürsek; eğer imkanları varsa yanınızda götürdüğünüz spor ayakkabı ile öğle ya da yemek tatilinin ilk 30 dakikasını yürüyüşle değerlendirmenizi öneriyorum. Yürüyüş yemekten önce yapılmalı. Aç karnına yapılan yürüyüşler vücutlarının forma girmesinde de faydalı olacaktır. Eğer yürüme imkanınız yoksa veya yapamıyorsa, ofis içerisinde mutlaka merdiven çıkmalısınız. 35

danışmanlar

> LEZZET

444 0 446 numaralı telefonu arayarak Platinum Bankacılık Lezzet Danışmanlığı hizmetimizden faydalanabilirsiniz.

Alaçatı Ot Festivali’nden Çok Özel Tatlar Platinum Bankacılık Lezzet Danışmanı: Ceyda Baza Doğanın uyanışının ve otların yeşermesinin şerefine düzenlenen Ot Festivali, 8. yılında da çok ilgi gördü. Bir Ege fanatiği olarak benim de bu festivale kayıtsız kalmam mümkün değildi. Bu festival bir yarışmadan öte bir şey. Festival bahane; Doğa hakkında bildiklerimizi aktarmak, bilmediklerimizi öğrenmek, yeni tatlara yeni dostluklar eklemek amaç. Ayrıca,

Alaçatı’nın korunmuş mimarisinin bezediği dar sokaklarında dolaşmak, gülen yüzlü güzel insanlarla keyifli anlar paylaşmak, hiç tanımadığımız, adlarını bile bilmediğimiz insanlarla sohbet edip, ağız dolusu kahkaha atmak amaç. Kısacası, “O anı yaşadım” diyebilmek. Bu güzel festivalden en güzel ve özel tatları sizinle paylaşmak isterim.

ENGİNAR DOLMASI Malzemeler 2 yemek kaşığı tereyağı 2 adet soğan – yemeklik doğranmış 300 gr. dana kıyma Tuz Karabiber ½ bağ dereotu 6 adet enginar ¾ su bardağı zeytinyağı 1,5 su bardağı su

ISIRGAN OTLU BÖREK Malzemeler: 1 su bardağı süt 1 adet yumurta 1 kahve fincanı sıvı yağ 1 yemek kaşığı çörekotu 2 adet yufka İç harç için malzemeler: 1 adet yumurtanın sarısı 1 kahve fincanı süt 1 adet kuru soğan 1 yemek kaşığı sıvı yağ 1 çay kaşığı karabiber 1 çay kaşığı tuz 2 yemek kaşığı un 2 demet ısırgan otu

Bir tavada tereyağını eritin. Yemeklik doğradığınız soğanları tavaya alıp kavurun. Ardından kıymayı ilave edin ve kavurmaya devam edin. Tuz, bolca karabiber ekleyip karıştırın kıymalar pişince ince kıyılmış dereotunu ilave edip tavayı ocaktan alın. Enginarları bir tencereye yerleştirin. Üzerlerine kıymayı paylaştırın, su ve zeytinyağını tencereye ilave edip kapağını kapatın. 30 dk. kısık ateşte pişirin. Enginarlar pişince kenara alın ve dinlendirin. Üzerine dereotu serpip servis edin.

Önce bir eldiven takıp, ısırgan otlarını yıkayıp süzün. Otların üstüne tuz atıp ovalayın. Tencereye 1 yemek kaşığı sıvı yağ koyun. Zar şeklinde doğradığınız soğanı ilave edip, pembeleşene kadar kavurun. Tuz, karabiber ve ısırgan otunu ekleyin. Orta ateşte karıştırarak pişirin. Süt, yumurta sarısı ve un ilave edip, karıştırmaya devam edin. Tezgahın üstünde yufkaları üst üste koyup dörde bölün. 8 adet börek için üçgen haline getirin. Bir kabın içinde yumurta, süt ve sıvı yağı çırpın. Kesilmiş yufkanın üzerine fırça yardımıyla hazırladığınız sostan sürün. Uzun kenarına hazırladığınız içi yayın. Yufkanın önce kenarlarını içe katlayın. Sonra kalın rulo şekline getirin. Tam ortasını uzunlamasına bıçakla içi görünecek şekilde kesin. Bütün kesilmiş yufkaların içlerine ısırgan harcını koyun. Fırın tepsisine dizip, kalan sosu böreklerin üstüne sürün. İsteğe göre çörek otuyla süsleyin. 175 derecelik fırında üstü kızarana kadar pişirin. Bir tavada tereyağını eritin. Yemeklik doğradığınız soğanları tavaya alıp kavurun.

DAMLA SAKIZLI KURABİYE Malzemeler 150 gram oda sıcaklığında tereyağı 4 yemek kaşığı pudra şekeri 2 yemek kaşığı buğday nişastası 1 çay kaşığı vanilya 2 tane dövülmüş damla sakızı her biri leblebi boyutundan biraz daha küçük olmalı (fazla koyarsanız acılaştırır) 2 su bardağı un 2 çay kaşığı kabartma tozu Arzu ederseniz ben kullanmadım ama una incecik ezilmiş 1-2 avuç fındık koyabilirsiniz.

Öncelikle leblebi büyüklüğünde hatta daha da küçük iki adet damla sakızını havanda az toz şeker ekleyerek iyice dövün neredeyse tuz gibi görünsün (eğer metal havanınız yoksa buzlukta bir süre beklettikten sonra daha kolay ezilmesi için buzdolabından faydalanabilirsiniz.) Oda sıcaklığında tereyağını yoğurma kabınıza alın, diğer tüm malzemeleri ekleyip yoğurun. Tereyağı kullandığınız için hamurunuz öncesinde yapışmayacak ve karışımı 4-5 dakika yoğurduktan sonra iyice hamur haline geldiğini göreceksiniz. Hamurunuz ele yapışmayan bir kıvamda kulak memesi yumuşaklığında olmalı. Gerekiyorsa un ekleyerek yoğurmaya devam edin. Hamurunuz gereken kıvama ulaştığında buzdolabına koyup 30 dakika kadar dinlendirin. Hamurdan iri cherry domates büyüklüğünde parçalar kopartıp yağlı kağıt serdiğiniz tepsiye hafif aralıklı olarak dizin. Bu ölçülerde hamur normal bir fırın tepsisinin tamamını dolduruyor. Fırınınızı önceden 180 dereceye ayarlayarak ısıtın. Kurabiyeleri 15 dakika kadar hafif çatlak görünüm kazanana kadar pişirebilirsiniz. Kurabiyelerin rengi değişmeyecektir. NOT: Süre dolduğunda hala yumuşak olup soğuyunca sertleşeceğini unutmayın. Fırından çıkan kurabiyelere pudra şekeri ve az tarçın karıştırarak çay süzgeci yardımıyla serpebilirsiniz. Soğuyunca çayınızın veya kahvenizin yanında servis edebilirsiniz.

danışmanlar

> PSİKOLOJİ

444 0 446 numaralı telefonu arayarak Platinum Bankacılık Psikolojik Rehberlik hizmetimizden faydalanabilirsiniz.

Ergenlikte Çatışmalar ve İdeal Ebeveyn Tutumları Platinum Bankacılık Psikoloji Rehberi: Ece Konuralp Ergenlik süreci, gençlerin kim olduklarını, inanç ve değerlerinin ne olduğunu bulmaya ve anlamaya çalıştıkları, yetişkinliğe adım attıkları dinamik bir dönemdir. Kişi bir yandan vücudundaki biyolojik değişiklikleri anlamaya ve uyum sağlamaya çalışırken bir yandan da kimliğini oluşturmaya çabalamaktadır. Bu süreçte sosyal ve aile ilişkilerinde de değişiklikler gözlemlenebilir. Biyolojik değişikliklere eşlik eden psikolojik değişiklikler kişiyi oldukça etkilemektedir. İdeal ve sosyal değerlerin arandığı bu süreçte bilişsel kapasitesi de artan bireyin sosyal düzen ve kurallar gibi pek çok konuyu sorguladığı görülür. Özel haklar, ihtiyaçlar, sorumluluklar, özgürlükler, ahlak, eğitim ve bilinç gibi konular bu dönemde ergenlerin kafasını kurcalayan alanlardır. Tüm bu yoğunluğun içinde kendi yetişkin benliğini oluşturmaya çalışırken, önceki çocukluk dönemi öğretileri ile yeni edindiği bilgileri harmanlar, keşfettiği benlik ve yetenekleri ile tecrübesini birleştirerek ortaya koyar. Gelişim teorileri, ergenlik dönemini kişilik biçimlendirme dönemi olarak ele alır. Bu, süreç içerisinde ailenin rolünün geçici

olarak kısıtlandığı anlamına da gelebilir çoğu zaman. Ergenin ailesi ile geçirdiği zaman yerini sosyal çevrede arkadaşlarıyla veya tek başına geçirmeyi tercih ettiği zaman halini alabilir. Kendisini bir gruba ait görebilmek için, ebeveyn öğütlerinden ve kontrolünden kendisini sıyırmaya çalışır. Problemleri için sıklıkla arkadaşlarına danışır. Çocukluk ve yetişkinlik arasındaki geçiş dönemi olması sebebiyle alınan kararlar da ne tam yetişkin sorumluluğunda ne de çocuksu dürtüsellikte olacaktır. Dolayısıyla riskli davranışlarda bulunabilir, sorumsuzca karar alabilirler. Benmerkezci tavırları ile tehlikeli davranışlarının olumsuz sonuçları ile ilgilenmeyebilirler. Madde ve alkol kullanımı, güvenli olmayan cinsel denemeler, kendine ve başkasına zarar verme davranışları sıklıkla ergenler arasında görülebilen davranışlardır. Bu noktada araştırmalara göre, olumlu aile ilişkileri ergenlik döneminde riskli davranışlara karşı koruyucu bir faktör oluşturur. Çocukebeveyn arasındaki ilişkinin biçimi değişirken, olumlu aile ilişkilerinin sürüyor olması ve güvenli duygusal bir tabanın varlığı genç insanların yetişkinliğe doğru gelişiminde pozitif etkinin görülmesini sağlar. 41

Ergenlik döneminde; bireylerin sadece kendilerini düşünmeye ve aile yapıları, hayatları ve dünya hakkında sorgulamaya başlamaları oldukça normaldir; kendilerini evrenin merkezinde görebilirler. Kendi problemlerini diğer her şeyden önemli ve üstün görebilir, tüm davranışlarının izlendiği ve düşüncelerinin başkaları tarafından eleştirileceğini düşünebilirler. Bu yeni düşünceler ve sorgulamalar çoğu zaman öfke ve hayal kırıklığı gibi yoğun duygulara sebep olsa bile; bunların bu döneme özel ve geçici olduğunu bilmek gerekir. Kendini keşfetme dönemi olan ergenlik süresince ebeveyn – çocuk çatışmaları sıklaşabilir. Özellikle ebeveynler çocuklarının arkadaşları ile geçirdiği vaktin daha çok olduğu fark etmeye başladıklarında endişelendikleri için çatışmaların şiddetlendiğini ve dolayısıyla da sıkı ve katı bir ebeveyn tutumuyla çocuğun aileden psikolojik olarak uzaklaştığını görebiliyoruz. Ebeveynler çocuklarının artık bildikleri gibi çocuk olmadığıyla yüzleştiklerinde ve onlar üzerinde kontrollerinin bir şekilde bitip, onların kendi bağımsızlıklarını kazandığını fark ettiklerinde stres yaşayabiliyorlar. Çünkü artık çocukları onları dinlemiyor, önerilenlere karşıt tepki veriyor olabiliyorlar. Bir çalışma ile ortaya konan sonuçlara göre, ergenlik dönemindeki bireyin gelişimindeki olumlu sonuçlara ulaşılmasını sağlayacak sağlıklı ebeveyn davranışları aşağıdaki gibidir: • Davranışlarınız açık ve tutarlı olmalı; sonradan kabul edilecek şeylere baştan hayır demeyin. • Kurallarınız sağlam olmalı ama zorlayıcı olmamalı; yaşına ve yeteneklerine uygun olmayan kural ve sorumluluk vermemelisiniz.

• Kararları ortak almalı; neye dayandığını açıklamalısınız. • Çatışma konularının saygılı bir ortamda tartışılması sağlanmalı; bu süreçte rol model olduğunuzu unutmamalısınız. • Aşırı koruyucu olmaktan kaçınmalı; ancak çocuğunuzu gözlemlemeli ve yaşadıklarını size anlatmasına imkan sağlamalısınız. • Sıcak ve olumlu bir aile ortamı sağlanmalı; iyi bir dinleyici olmalısınız. • Sosyal becerileri kazandıracak bilgi ve yardım verilmeli; kendisini tanımasına da fırsat tanımalısınız. • Ergenin biyolojik ve psikolojik değişimlerine esnek olarak karşılık verilmeli; gerektiğinde kurallarda da bu değişikliklere uygun düzenlemeler yapmalısınız. Kısacası ergenlik dönemi, çocuğunuzun biyolojik, bilişsel, psikolojik, duygusal ve sosyal olarak pek çok alanda değiştiği ve kendisini oluşturduğu dönemdir. Bu süreçte aile ile olan ilişki, onun benlik oluşumunda ve yetişkinliğe geçişinde önemli yere sahiptir. Çocuğunuzun kabul edilme arzusunu önemsediğinizi ve kabul ettiğinizi gösterin. Sevgi, saygı ve ilginizi esirgemeyin. Bu dönemde onları etiketlemeyin ve eleştirmeyin. Hatalarından ders almasını sağlayın. Bırakın kendi hayallerini kursun, kendi idealleri olsun; siz sadece bu yolda onlara rehberlik ve arkadaşlık edebilirsiniz. Sağlıklı ve güvenli bir şekilde bu süreci geçirmek için aile içi iletişimin önemi büyük olduğunu ve yetişkinlik dönemindeki ruhsal sorunlar için de yakın ve sıcak aile ortamının koruyucu faktör olduğunu unutmayın.

dosya

> TEKNOLOJÄ°

Gündelik hayatınızı kolaylaştıracak beş teknolojik alet İyi alet problem çözendir ama problem çözen alet her zaman hayat kurtarmaz. Hayatınızı kolaylaştıracak bu teknolojik ürünleri sizler için derledik. Amazon Echo Muhtemelen siz de duymuşsunuzdur, Amazon Echo evinizi kontrol edebilecek, işinin ehli bir Bluetooth hoparlöre dönüştü. Amazon’un bulut tabanlı asistanı Alexa’yı arayarak, Spotify’da akış başlatabilir, Uber’i arayabilir, akıllı ışıkları kontrol edebilir ve hatta pizza sipariş edebilirsiniz. Sizi her zaman dinler ve hizmet eder, böylelikle her işi hızlı ve doğru bir şekilde yapar! Amazon Echo, 139.99$

Taşınabilir Şarj Cihazı Taksiyi arayamadan şarjı biten telefonları düşününce, hangimiz taşınabilir şarj aletlerinin ihtiyacını tam da böyle anlarda hissetmedi ki? PowerCore, kompakt olmasına rağmen bol miktarda güç içerir ve maharetlerine göre hiç de pahalı sayılmaz. Anker PowerCore 10000 23,99 $

NomadKey Taşınabilir batarya ile dolaşmanın en büyük handikabı, şarj kablosunu da aletle birlikte taşımak değil midir? NomadKey USB 2.0 girişi ile cihazınızla direkt bağlantı kurmanızı sağlar.

Bükülebilir olması nedeniyle anahtarlığınıza rahatça sığar. Artık cebinizde uzun kablolar taşımanıza gerek yok. NomadKey (microUSB) 11.95 $

Tile Kaybetmekten endişe duyduğunuz bir şeye mi sahipsiniz, hemen üstüne bir Tile iliştirin! Bu küçücük (yüzükle kontrol edebilir) izci alet, sizinle 100 metre uzaktan konuşabilir ve aradığınız şeyin nerede olduğunu tam olarak size söyleyebilir. Bunun da ötesinde, “Topluluk Bul” özelliği sayesinde yerler de saptayabilirsiniz. Tile 24.98$

Çoklu Araç İyi bir çoklu araç sizi alet edevat kutusu içinden işe yarayan aleti aramaktan kurtarır. Bir de bütün işinizi görecek bir alet takımının cebinize sığdığını hayal edin… Leatherman Sidekick, başlangıç seviyesinde olanlar için ideal seçim. Leatherman Wave kadar sağlam olduğuna emin olabilirsiniz. Leatherman Sidekick, 29.88 $ 45

19-21 Mayıs Özel

Kapadokya Turu Kişi Başı

1.375

4 Gece TL’den 5 Gün itibaren

444 0 446 numaralı telefonu arayarak Platinum Bankacılık Seyahat Danışmanımızla görüşebilirsiniz.

dosya

> SEYAHAT

444 0 446 numaralı telefonu arayarak Platinum Bankacılık Seyahat Danışmanımızla görüşebilirsiniz.

Kapadokya Pers dilinde “Güzel Atlar Ülkesi” anlamına gelen Kapadokya, dünyanın en eski kalbidir. Kapadokya, Anadolu’nun ortasında bir Peri Masalı ülkesidir. Burada tarih, mimari, doğal güzellik ve insan emeği, en güzel şekilde karışmış, birbiri içinde eriyip bu güzellikleri ortaya çıkartmıştır. Pers dilinde “Güzel Atlar Ülkesi” anlamına gelen Kapadokya, dünyanın en eski kalbidir. Bu sebeple buraya gelen herkes buraya aşık olmakta, aynı şekilde “O” da her geleni sevip, ona kucak açmaktadır. Bu bölge bir karışım, bir erime potasıdır. Her gelen uygarlık, bir sonraki uygarlığa bir iz, bir hayal, bir fikir bırakmıştır. Bu sebeple, burada yaşamış olanların, geçmişten geleceğe hep bir mesajları olmuştur. Bölgede insan yapısından çok, doğal oluşumlar yoğunluktadır. Birçok mineralden ve volkanik malzemeden meydana gelmiş olan kayaların çeşitli iklimsel elemanlarca aşındırılması ile nefes kesen doğal heykeller, korunaklı kanyonlar, vadiler ve peri bacaları oluşmuştur. Bu sebeple, bölgeyi ziyaret eden kişiler klasik tatil anlayışının yanında burada tarihin yansımalarına dokunup onları hissedebiliyorlar. Her küçük mağara, taş parçası bir gizem ve bir tarih sözcüsüdür bu bölgede. Aynı noktadan alacağınız resimlerde bile sürekli bir değişiklik olacaktır çünkü tarihi bir bölge olan Kapadokya sürekli değişmektedir.

Kapadokya hakkında ilginç bilgiler… • Kapadokya 300 km kare bir alanı kapsar ve 5 şehri içerisine alır. (Nevşehir, Kayseri, Niğde, Kırşehir, Aksaray). • Kapadokya 3 adet volkanik yanardağın (Erciyes, Hasan Dağı, Melendiz Dağı) milyonlarca yıl önce aynı anda faal olmasından dolayı 1000 metre ile 5000 metre arasında bir derinlikte lav ile dolmuş ve bu lavlar şu anda sertleşerek ve fiziksel erozyon sonucu Kapadokya’nın yapısını oluşturmuştur. • Kapadokya’da 1940’tan bu yana sayısız film, belgesel, dizi çekilmiştir. (Yaklaşık 900 adet) • Eğer Kapadokya’ya turist olarak gelirseniz asla ama asla kendinizi yalnız hissetmezsiniz. • Yabancı Turistler yerli Turistlere göre Kapadokya’yı daha yakından bilmektedirler. • Fransız bir gezgin 1800’lü yılların sonunda Kapadokya’yı gezmiş ve gördüklerinin resimlerini çizerek bir seyahat name yazmıştır. Bu seyahat nameyi ilk olarak yayınladığında Fransa’daki insanlar onunla dalga geçmiş ve hayal gördüğüne karar vermişlerdir. Şu anda o kitap Fransa’da en çok satan Kapadokya kitabıdır.

• Kapadokya’da 2 adet yeraltı şehri insanlar tarafından bilinmesine rağmen (Kaymaklı ve Derinkuyu Yeraltı Şehirleri), Kapadokya bölgesinde 200 civarında yeraltı şehri mevcuttur.

• Onyx taşı alın.

Yapmadan & Görmeden dönmeyin…

• Bisiklet kiralayın.

• Mağara evleri dolaşın.

• Balon turu yapın.

• Peri bacalarını gezin.

• Mağara evlerde kalın.

• Bolca fotoğraf çekin.

• Türk gecesine katılın.

• Göreme’deki kilise ve manastırları gezin.

• Derinkuyu ve Çavuşin’de yer altı mağaralarına girin.

• Avanos’tan çanak çömlek alın. • Ürgüp’te Temenni Tepesi’nden bölgeye kuş bakışı göz atın. • Uçhisar ve Ortahisar kalelerini ziyaret edin.

• Çömlek ve testi alın. • Testi kebabı yiyin. • Kayalara oyularak yapılmış kiliseleri dolaşın. • Ihlara Vadisi’ni gezin.

• Ortahisar ve Uçhisar kalesine çıkın • Mustafapaşa kasabasını gezin.

dosya

> SEYAHAT

444 0 446 numaralı telefonu arayarak Platinum Bankacılık Seyahat Danışmanımızla görüşebilirsiniz.

Portekiz Avrupa’nın güneybatısında, İber Yarımadası üzerinde yer alan Portekiz, kuzeyden ve doğudan İspanya ile güneyden ve batıdan da Atlas Okyanusu ile çevrilidir. Avrupa Kıtası’nın en batıdaki ülkesidir. Atlas Okyanusu’nun kuzey yarımküredeki bölümünde bulunan Azorlar ve Madeira Takımadaları özerk yönetimleri Portekiz’in bir parçasıdır.

Yapmadan & Görmeden dönmeyin… Lizbon Ülkenin batısında yer alan Lizbon, Portekiz’in başkentidir. Avrupa’nın batı sınırında Atlantik Okyanusu sahili üzerinde yükselen başkent, Tagus Nehri’nin Atlantik Okyanusu’na döküldüğü yerde bulunur. Büyük Lizbon bölgesi, İber Yarımadası’nın önemli finans ve ekonomi merkezlerinden biridir. Ülkenin en kalabalık kenti olan Lizbon, Portekiz’in en zengin kentidir. Ülkenin Gayri Safi Milli Hasılası (GSMH)’nın önemli bir bölümünü karşılayan kent, Portekiz’de faaliyet gösteren uluslararası şirketlerin çoğunun genel merkezine ev sahipliği yapmaktadır. Art Nouveau (dekoratif süslemelerin ön plana çıktığı bir sanat akımı) binalar, çini kaplı cepheleriyle insanı cezbeden (azulejos) mimari yapılar ve mozaiklerle dekore edilmiş caddelerinin yanı sıra Lizbon, bir doğa ve okyanus kentidir. Birçok abideyi bağrında saklayan tarihi semtler ve 50’yi aşkın müzenin hayat bulduğu Lizbon, nehre bakan yamaçların

arasından kıvrılarak ilerleyen dar caddeleriyle insanı hayrette bırakan mükemmel bir görüntüye sahiptir. Alfama, Castelo ve Mouraria (birbirlerine sınırları var), Bairro Alto (kent merkezinin bir bölümü; gece hayatının merkezi), Bica (Ascendor da Bica kablolu treni ile bilinir), Chiado (modaya uygun alışveriş dünyası), Baixa (kentin kalbi) ve Belém (Tagus Nehri boyunca; tarihi abideler alanı) Lizbon’un tarihi semtleri olarak ön plana çıkar. Belém’de bulunan Jerónimos Manastırı, beyaz taşlardan yapılmış olup kentin en önemli ve popüler tarihi yapılarından biridir. Manastır, üç önemli Portekiz edebiyatçısı (Luís Vaz de Camões, Alexandre Herculano and Fernando Pessoa) ve gemici Vasco da Gama’nın mezarını barındırır. 16. yüzyılda Tagus Nehri’nin deniz ile buluşan bölümünü savunmak için inşa edilmiş olan Belém Kulesi, kentin en önemli tarihi eserlerindendir. Tagus Nehri kıyılarında yer alan Belém Sarayı, kentte bulunan tarihi değeri büyük ihtişamlı saraylardan biridir. Sarayı çevreleyen bahçeler ve mobilyalar, mücevherler ve tablolar bulunduran görkemli odalar insanı büyüler niteliktedir. 53

Kentte çok sayıda çağdaş ve tarihi müze bulunmaktadır. Casa-Museu da Fundação Medeiros de Almeida, Avrupai çalışmalardan oluşan zengin bir koleksiyona sahiptir. Bu kültürel mabette dini sanatlar, züccaciye, resim dokumalı duvar örtüleri, saatler, gümüş eşyalar, Çin eşyaları, mücevherler, mobilya ve tablolar bulunur. Lizbon kenti, sahip olduğu Elevador da Glória, Elevador da Bica ve Elevador da Lavra füniküler sistemleri ünlü bir şehirdir. Bu kablolu raylı sistemlerden biriyle gezintiye çıkmadan kentten ayrılmamalısınız.

Porto Ortaçağ Avrupası için uçsuz bucaksız gözüken Atlantik Okyanus’u yolculukları, belli başlı birkaç limanda başlar, bilinmeze doğru uzayıp giderdi. Cesur ve bir o kadar da maceraperest Portekiz denizcilerinin liman diye çağırdıkları “Porto”, yazgısını adeta kendi adına kazımıştı. Geçip giden 500 yıl sonunda bugün bir endüstri kenti olarak da beliren Porto, Lizbon’un gösterişinden uzakta ama oldukça çalışkan ve gelişmiş kent kimliği ile öne çıkıyor. Üstelik Ortaçağa uzanan bu geçmişin imgeleri, Porto sokaklarında dolanırken ansızın karşınıza dikiliveriyor. Palacio da Bolsa ya da borsa binası, ortaçağ katedrali ve bir kule ilk göze çarpan mimari çekim noktalarını oluşturuyor. Turistlerin kesinlikle gezdikleri bir başka yer ise Douro Irmağı’nın öte yanı. Vila Nova de Gaia adıyla bilinen bu bölgedeki şarap mahzenleri özellikle ilgi çekiyor. Şehrin tarihsel kesimi Barredo adıyla anılıyor ve UNESCO miras alanları arasında sayılarak

korunuyor. Hemen hepsi renkli çiçeklerle bezeli ferforje balkonlar dikkat çekiyor. Portekiz’e özgü seramik işçiliği Azulejo, tarihi kentin dokusunu oluşturan bir diğer önemli öge. Dolambaçlı sokaklarında yürürken karşınıza çıkabilecek, küçük dükkanlarda el emeğiyle çalışan küçük esnaflar bir Orta Çağ romanından fırlamış tipleri andırıyor. Zamanın değiştirmeyi başaramadığı şeylerden biri de Porto’nun bu büyülü atmosferi olsa gerek. Kiliselerin iç ve dış cephelerinde, saraylarda, evlerde ve hatta tren ve metro istasyonlarının dekorasyonunda Azulejo kullanılıyor. Sadece görsel açıdan değil, ayrıca evlerin ısı kaybının önlenmesi için de kullanılan güzel bir teknik Azulejo. Porto kent merkezinin biraz dışında ama Atlantik kıyısında kalan Matosinhos görülesi yerlerden bir diğeri. Özellikle deniz ürünlerini tadabileceğiniz birçok seçenek bulunuyor bu kesimde. Matosinhos’un küçük kumsallarında denizin tadını çıkarabilirsiniz. Amarante yine Porto kentinin komşuluğunda görebileceğiniz renkli kasabalardan bir diğeri, 69 km kadar uzağında yer alıyor. Gösterişli yaşam alanı Foz do Douro, restoranları ve kulüpleri ile özellikle geceleri oldukça hareketleniyor.

Madeira (Funchal) Ilıman iklimi, konukseverliği ve doğası ile insanın içini ısıtan Portekiz, tarih boyunca cazibe merkezi olmuş bir ülke. Büyük şehirlerinden kırsal kesimlerine kadar pek çok zenginlik barındıran bu bir zamanların imparatorluğu “sıcak” ülke, insana bambaşka duygular yaşatıyor. Mutfağından kültürüne, şarabından doğasına kadar cazibe merkezi olan Portekiz, Türkler’in yabancılık çekmeyeceği ülkelerden biri. Portekiz’in Madeira

Adası ise Atlas Okyanusu’nda yer alan, egzotik, yerel, biraz tropikal, misafirperver ve çok güzel bir ada. Kent merkezi ve tarihsel bölge, gezmeniz gereken yerlerin başında geliyor. Funchal kıyıda başlayıp zamanla dağlık bölgeye doğru gelişmiş bir kent. Ancak bu tepelerden kent merkezine erişmek hiç de zor değil, birkaç dakikalık bir yürüyüşle her türlü hizmetin sunulduğu merkez bölgeye ulaşabiliyorsunuz. Kent tarihsel ve yönetsel olarak 3 bölgeye ayrılıyor; São Pedro, Santa Maria Maior ve Sé. Adanın neredeyse yarıdan fazlası deniz seviyesinden 700 metre kadar yüksekte bulunuyor. Pico Ruivo, 1862 m’lik yüksekliği ile adanın en yüksek noktası. Kuzey kesiminin bitki örtüsü, tepeleri kaplarken, vadiler ve çağlayanlar ile sürerek birden bire denize gömülüyor. Adanın

güneyi nemli rüzgarlardan korunduğu için yerleşimler bu bölümde yoğunlaşıyor. Funchal, Machico, Santa Cruz, Câmara de Lobos, Brook Brava ve Calheta bu kesimde yer alıyor. Bir günde Funchal Kent merkezi ve tarihsel bölgeyi yürüyerek gezebilirsiniz. Gezinizi kolaylaştıracak teleferik sisteminin kalkış durağı tarihsel kent kesiminin ortasında bulunuyor. Garajau korunmuş doğa alanı Funchal ve Santa Cruz’un yaklaşık tam ortasına denk geliyor. Bu alan Portekiz’de korunma kararı alınmış ilk bölge olma özelliğini taşıyor.

Yakın Yerler Câmara De Lobos, Funchal 9 km kadar uzakta bulunan bir balıkçı kasabası. Kasabayı ünlü kılan ise katil balinaları. Ayrıca Winston Churchill’in resimlerinden de tanınan bir yer burası.

Funchal’dan yaklaşık 18 km. ötede çok iyi korunmuş bir tarihsel merkez var, Ponta Do Sol. Şeker endüstrisinin gelişimine tanıklık etmiş bir yer burası. Batı kesiminde kesinlikle görülmesi gereken yerler Cais da Ponta do Sol, ve the Ponte do Caminho Real. Porto Santo, Madeira’nın 40 km kadar kuzeydoğusundaki bir başka ada. Yılın büyük bölümü sessiz olan bu ada, Ağustos ayında birçok turistin gelmesi ile hareketleniyor. Uzunluğu 9 km’yi bulan kumsalı adanın en önemli özelliği. Yıl boyu sıcaklık 17 C’nin altına düşmüyor, genellikle 19C ile 23C arasında seyrediyor.

Ne zaman gidilir? Portekiz’in kuzeyinde ılıman iklim, güneyinde ise sıcak bir iklim hüküm sürer. Ülkenin doğu ve kuzey bölümüne doğru kışlar daha sert yaşanır. Bunda kış boyunca batıdan yağmur getiren soğuk rüzgarların etkisi vardır. İç kesimlerinde yazlar sıcak ve kurak geçer. Yaz yaklaştıkça güneyden sıcak kuru hava dalgası gelir ve bu dönemde çok az yağış alır. Portekiz’in kıyı kesimlerinde sıcaklıklar hemen hemen her yerde aynıdır. Batı kıyısının ortasında bulunan Lizbon şehrinde sıcaklıklar, Ocak ayında ortalama 7 - 15 derece arasında, Temmuz’da ise 18 - 28 derece arasında değişmektedir. Madeira ve Azor Adaları sıcaklık aralığı daha dardır. Bahar ve yaz mevsimlerinde güneşli, sonbahar ve kış mevsimlerinde yağmurlu ve rüzgârlıdır.

Ne yenir, Ne içilir? Her tada ve zevke uygun restoranlar bulabileceğiniz bir kenttesiniz. Portekiz mutfağı ucuz, kaliteli ve lezzetlidir. Sofranızda dünya

mutfağının tüm örneklerini bulabilmeniz mümkün. Lizbon, balık lezzetleri cennetidir. Sardinhas assadas (mangalda pişirilmiş sardalye balığı) ve pastéis de bacalhau (balık kekleri, kentin en popüler yemeklerindendir. Baixa (kent merkezi), geleneksel teras kafeleri için kentin en uygun bölümüdür. Bairro Alto, kentin geleneksel restoranlarıyla ünlü ilçesidir. Ayrıca, Lizbon caddeleri özgün kafelerle dolup taşar. Portekiz, kaliteli şarabıyla ünlü bir ülkedir. Şarap, Lizbon mutfak kültürünün en önemli parçasıdır. Portolular dilimize işkembeci olarak çevirebileceğimiz ‘tripeiros’ sözcüğü ile tanımlanmış kimilerince. Anlatıldığına göre denizcilere, askerlere ve tüccarlara etin değerli bütün yerlerini verdikten sonra kalan işkembeyi yemek Portoluların payına düşmüş. 15.yüzyıldan kalma bu tanım bugün zengin menü seçenekleri sayesinde tarih olmuş gözüküyor. Atlantik kıyısında olmanın verdiği avantajla deniz ürünlerinin her türü sürekli ve en taze biçimde sağlanabiliyor. Hemen her restoranda servis edilen “francesinha” yöresel lezzet olarak tadılabilir. Şehrin Brezilya etkisindeki restoranları ayrıca ilgi çekici. Güney Amerika’nın renkli ülkesi Brezilya ile koloni döneminden kalan bu bağlantı bugün mutfak üzerinden de alabildiğine sürüyor. ‘Rodizios’ ya da Brezilya usulü barbeküler oldukça tutuluyor.

Güneş, yaşam sanatı ve tarihi zenginlikler ülkesi

Portekiz’i keşfedin!

6 Gece ______ 7 Gün

Porto’dan Lizbon’a Portekiz Turu

Madeira Turu

Kişiye özel, her gün hareketli

itibaren

1.199 Euro’dan

1.299 Euro’dan

5 Gece ______ 6 Gün

444 0 446 numaralı telefonu arayarak Platinum Bankacılık Seyahat Danışmanımızla görüşebilirsiniz. 57

kültür&sanat

> KİTAP

kitap

Yerlere Göklere Abdullah Harmancı İz Yayıncılık Abdullah Harmancı son kitabı Yerlere Göklere’de hayatın bazen kıyısında bazen de tam ortasında dolaşan insanların hikâyelerini anlatıyor.

Umut Bahçesi Diane Ackerman Pegasus Umut Bahçesi’nde yazar Diane Ackerman, okuyucuya Nuh’un Gemisi’ni andıran bir tutam tarihsel bilgiyle beraber daha önce anlatılmamış bir cesaret hikâyesi anlatıyor.

Kuklacı Talin Azar Siyah Kitap Hayal ve gerçek, hüzün ve mizahın iç içe geçtiği Kuklacı’da, 1900’lerden 2000’lere kadar uzanan zaman diliminde , İstanbullu yarı Rum yarı Ermeni Yeran’ın hayallerine, büyüklerinden duyduğu aile sırlarına, ailesinin geçmişine yaptığı yolculuğa, tutkulu aşk hikâyelerine tanık oluyorsunuz.

>BACK-UP<