paylaşım TEMMUZ - AĞUSTOS - EYLÜL 2012 SAYI-1
ENDEL GURUBU YAYINIDIR.
Yeni bir Heyecan Yeni bir Paylaşım
Garcia’ya Mektup
Kılıçoğlu 85. Yıl
İç Kontrol
Gezi Rehberi 1
Paylaşım’a Hazır mısınız?
Artık hepimizin ortak bir Paylaşım’ı var. Paylaşım’ın ilk sayısını sizlere sunmanın heyecanı ve mutluluğu içerisindeyiz. Paylaşım sizlerin de değerli katkı ve önerileriyle zenginliği, etkinliği daha da artacak. Bir dahaki sayımız için yazılarınız ve önerilerinizi tarik.basay@endel.com.tr adresine 15 Eylül 2012 tarihine kadar gönderebilirsiniz.
Başkanın Mesajı İLETİŞİM DEVRİ Merhaba, Bir tarafta Türkiye’nin 85 yıllık kiremit markası Kılıçoğlu, diğer bir tarafta günden güne büyüyen yine Türkiye’nin önemli yan sanayi kuruluşlarından Bekel, Kabel, Makel. Bir aile şirketi olarak yönetimi nesiller asında geçişi doğru bir şekilde düzenleyerek, kurumsallaşmaya önem vererek attığımız başarılı adımlarla, yeni yatırımlarla ve yeni fabrikalarla büyümeye devam ediyoruz. Grup olarak göğsümüzü kabartan bu başarılarda sizin payınız da büyük. Umuyorum gelecek yıllarda da başarılarımıza yenilerini ekleyerek gelişmeye devam edeceğiz. Teknoloji hızla gelişiyor, biz de her tülü nimetinden olabildiğince yararlanıyoruz. Artık bilgiye ulaşmak çok kolay ve hızlı. Sevdiğimiz insanlara ulaşmak da kolay hemen cebimizde… bu kadar teknolojinin iletişimi kolaylaştırdığı doğrudur peki diğer yönü? Demek istediğim şu ki artık iletişimlerimiz, paylaşımlarımız tek yönlü. Eskiden diye başlayacağım cümleye; belki sizlerin büyüklerinizden, evlatlarınızın ya da küçüklerinizin sizlerden sık sık duyduğu, duyacağı cümle girişi değil mi? Evet eskiden iletişim daha zordu ama insanlar sevdiklerinin gözünün içine bakarak, ona destek olmak için ona dokunarak paylaşırdı sevincini, üzüntüsünü… birbirinden haber almak için çaba gösterirdi. Daha çok paylaşım vardı. Şimdi iletişim kolay ama kopuk. Endel Grubu büyük bir grup çalışan sayımız günden güne artıyor, ilk kurulduğu günleri düşününce çok büyük bir aile olduk. Aile olduk ama paylaşımlarımızı arttıramadık, şimdi bunun için ilk adımı atıyoruz. Bu sizlerin dergisi, sizlerin paylaşımı olacak. Her sayıyı ben de sizlerden alacağım yeni paylaşımlar için merakla bekleyeceğim. Ve her sayıda mesajlarımı buradan sizlere ileteceğim. Grup içindeki yenilikleri, haberleri bu dergi sayesinde öğrenebileceksiniz. Çalıştığınız şirketten haberleri ailenizle de paylaşabilirsiniz, biz çalışanlarımız ve onların aileleriyle bir bütünüz. İçerik olarak hepinizin katkı sağlayabileceği bir dergi, sizlerden katılımcı olmanızı diliyorum.
Savaş M. ÖZAYDEMİR Yönetim Kurulu Başkanı
Zevkle okuyacağınız Paylaşım’ın sizin katkılarınızla daha da keyifli bir hale gelmesini umut ediyor çalışmalarınızda başarılar diliyorum.
1
İçindekiler 1
Başkanın Mesajı
Savaş M. ÖZAYDEMİR
3
Editörden
Tarık Başay
4-5
Makale
Garcia’ya Mektup
Marka Kılıçoğlu Haberler / 85. Yılımızı Kutluyoruz...
Kurumsal Gelişim İç Kontrol
Endel’den Haberler Doğum Günleri Aramıza Yeni Katılanlar Makale
Başarı Ailede Başlar / Doç. Dr. Serap Erdoğan
Sağlık Kültür Sanat Gezi Rehberi / Eskişehir Hobi / Fotoğraf
2
6-7
8 - 13 14 - 17 18 - 19 20 - 21 22 - 23 24 - 25 26 - 27 28 - 29
Endel Endüstri Elektrik Sanayi ve Ticaret A.Ş. Adına İmtiyaz Sahibi Savaş M. Özaydemir Yazı İşleri Müdürü Tarık Başay Editör Tarık Başay ve Özge Kiraz Tasarım ACT Reklam İrtibat adresi Organize San. Böl. 11. Cad. Eskişehir Tel 0 222 236 11 30 Faks 0 222 236 08 80 E-Mail tarik.basay@endel.com.tr Web www.endel.com.tr Yayın Türü Süreli 3 Ayda Bir Yayınlanmaktadır. İlk Sayımızda Emeği Geçenler Mali ve İdari İşler Koordinatörü A. Ozan Erdoğan Bilgi Yönetim Sistemleri Uzmanı Tolga Yaman Reklam ve Halkla İlişkiler Sorumlusu Özge Kiraz
Editörden Yeni bir Heyecan Yeni bir Paylaşım Merhaba, 15 yıllık Endel ailesinin bir üyesi ve İnsan Kaynakları Sistemini yürüten yönetici olarak sistemlerin sürekli geliştirilmesi ve değişimlerde aktif rol almak birincil önceliğimde oldu. Grubumuza bağlı işletmelerimiz ve bölümlerimizde; yoğun ve derin çalışmalar sürmekte. Bu aydan itibaren İnsan Kaynakları görevime ilave olarak Kurumsal İletişim faaliyetlerini de sürdüreceğim. Kurumsal İletişim faaliyetlerimin ilk önceliğinde; Şu an okumanız için oluşturduğumuz “PAYLAŞIM” yer aldı. Üç ayda bir yayınlanacak olan PAYLAŞIM Kurumsal Bülteninde Grubumuzdan haberler, çeşitli makaleler, çalışanlarımıza ait paylaşımlar ( doğum günleri, aramıza yeni katılanlar ), gezi rehberi, sağlık ve hobilerin yer aldığı alanlar oluşturduk. Bültenin adına karar verirken amacını ve hedefini içeren bir isim olmasını istedim. Her tür görüş ve önerinizi bize ulaştırmanız PAYLAŞIM’ ı istediğimiz ve arzuladığımız yere taşıyacaktır. Sizlerin değerli katkı ve önerileri ile her sayısında zenginliği ve etkinliği artacak bir bülten olacağını düşünüyorum. Kurumsal İletişim ile ilgili ana faaliyetlerimizden bir diğeri de yılsonuna kadar Endel Kurumsal Kimlik Kılavuzu hazırlanmasıdır. Kurumsal Kimlik Kılavuzu çalışması : Grubumuza ait tüm görsel kimlik öğeleri ve bunların kullanım biçimlerine dair teknik şartları belirlenmesini içerecektir. Ayrıca Endel Grubunun görsel ve algısal iletişimine dair ortak bir dil oluşturmak amacıyla ilgili kılavuz oluşturulacaktır. Kurum kimliğinin ve kurum vizyonunun tüm kişi ve kuruluşlara açık ve net bir biçimde ifade edilmesinin en önemli parçası olduğu görüşündeyim. İlerleyen dönemlerde birçok gelişmenin ve yaşananların yer alacağı PAYLAŞIM’ ı okurken güzel ve keyifli zaman geçirmeniz dileklerimle… Tarık BAŞAY İnsan Kaynakları ve Kurumsal İletişim Müdürü
3
Stresi Yenmenin Yolları
Y
GARCIA’YA MEKTUP
eryüzünde birçok şairin, yazarın şiirleri, öyküleri, romanları, yabancı dillere çevrilmiş, kendi ülkesi dışında da yayımlanmıştır ama galiba yalnızca bir gazetecinin, bir “gazete köşe yazısı” birçok yabancı dillere çevrilmiş ve kendi ülkesi dışında birçok ülkede de yayımlanmıştır.
O gazetecinin adı, Elbert Hubbard, o köşe yazısının başlığı ise “Garcia’ya Mektup” tur. Elbert Hubbard’ın bu yazısının, yüz yıl boyunca çeşitli ülkelerde yapılan baskısı, yüz milyon adedi aşmıştır. Tüm meslektaşlarına örnek oluşturacak bir olgunluk düzeyindeki bu Amerikalı gazetecinin, “Philistine” adlı aylık bir derginin 1899 Şubat sayısında yayımlanan bu yazısı, hiçbir olağanüstü özelliği olmayan, sıradan bir çavuşun görev sorumluluğunun öyküsüdür. Hubbard’ın “Garcia’ya Mektup”undan etkilenen ilk kişi, New York Merkez Demiryolu İşletmesi yöneticilerinden George Deniels olmuştur. Bu yönetici, “Philistine” dergisindeki yazıyı Genel Yönetmeni’ne okuduktan sonra ondan, bu yazıyı çoğaltıp tüm demiryolu çalışanlarına dağıtmak için izin istemiştir. George Daniels istediği izni aldıktan sonra Garcia’ya Mektubu beş yüz bin adet bastırmış ve “Bu çavuşu örnek alınız” ön yazısıyla işletmenin tüm çalışanlarına dağıtmıştır. Garcia’ya Mektubun varlığı, kısa bir süre sonra Rus Demiryolları Genel
4
(Elberd HUBBARD)
Yönetmeni Prens Hilakoff’un kulağına ulaşmıştır. New York Merkez Demiryolu İşletmesi çalışanlarından birinden sağlanan mektubun bir kopyasını okuduktan sonra Prens Hilakoff, bunun Rusça’ya çevrilmesini ve Rus Demiryolu Şirketi’nin tüm çalışanlarına dağıtılmasını emretmiştir. Garcia’ya Mektup”, demiryolu işçilerinden, Rus Ordusu mensuplarının eline geçer. Erler arasında elden ele dolasan mektubu Ordu Komutanları okuyunca, mektubun “resmileştirilmesine” ve tüm ordu mensuplarına dağıtılmasına karar verirler. Japonlarla başlayan savaş için cepheye giden Rus askerlerin tümünün üniformalarının ceplerinde “Garcia’ya Mektup”un bir kopyası bulunuyordu. Japonlar, savaşta tutsak aldıkları Rus askerlerin tümünün ceplerinden çıkan Garcia’ya Mektubu görünce bunu ciddi bir incelemeden geçirdiler. “Mektup” Japoncaya çevrildi ve bunun, “Tutsak alınan tüm Rus askerlerin ceplerinde bulunduğu” haberiyle birlikte Japon İmparatoru’na sunuldu. Mektuptan imparator da etkilendi ve birer kopyasının Japon Hükümetinin tüm üyelerine dağıtılmasını emretti. Tüm Japon Bakanlar, Garcia’ya Mektubu çoğaltıp, kendi bakanlık örgütünde görevli tüm çalışanlara gönderdiler. ABD Deniz Kuvvetleri mensuplarına 1913’de dağıtılan mektubun özel olarak çoğaltılmış kopyaları ise, Birinci Dünya Savaşına katılan askerlerin önemli bir bölümünün ceplerinde bulunuyordu. Dergide yayımlandığının on dördüncü yılında Garcia’ya Mektubun “resmi olarak çoğaltılan” baskısı, kırk milyona ulaşmıştı.
Makale
İşte o mektubun hikayesi : Amerika Birleşik Devletleri ve İspanya arasındaki savaşın bir aşamasında ABD Başkanı, çok acele olarak Küba’daki isyancıların önderi Garcia’ya bir haber göndermek istedi. Garcia, hangisinde olduğu bilinmeyen Küba dağlarından birinde ve nerede oldukları bilinmeyen onlarca sığınaktan birinde saklanıyordu. Kendisine posta ya da telgraf yoluyla ulaşabilmek olanaksızdı. ABD Başkanı’nın ona, ne denli önemli bir haber göndermek istediğini bilen çevresindekiler, Garcia’ya bir haberin, ancak elden götürülebilecek bir mektupla ulaştırılabileceğini bildirmek zorunda kaldılar. Başkanın çaresiz bakışları karşısında yanıt, çevresindeki subaylardan birinden geldi.
Rowan, ülkesindeki her okula heykeli dikilebilecek ve yetişen tüm kuşaklaraörnek olarak tanıtılabilecek bir ‘ölümsüz kahraman’dır. Fakat bugünün gençleri onun kahramanlığından çok, başka bir özelliğini örnek almak zorundadırlar. Rowan’ın örnek alınması gereken özelliği, verilen görevi sadakatle kabullenmek, o görevi yerine getirebilmek için hemen harekete geçmek ve görevi eksiksiz tamamlayabilmek için tüm enerjilerini bir noktada toplamak disiplinidir.
- Benim birliğimde, Rowan adında bir çavuş vardır’ dedi. Kimsenin nerede olduğunu bilmediği Garcia’yi o bulabilir ve mektubunuzu kendisine ulaştırabilir.
Her yöneticinin yüreği, evde olduğu zaman da, işten uzakta olduğu zaman da işini yapan adamdan yanadır. Garcia’ya götürmesi için kendisine verilen mektubu alıp, cebine koyan, fakat aptalca sorular sormayan adamdan yanadır. Uygarlık, işte bu çaptaki kişiler için uzun ve biraz da sıkıntılı bir soruşturma dönemidir.
Bu yanıta Başkan’ın aklı pek yatmamıştı ama, ortada yapılabilecek başka bir şey yoktu. Rowan çağrıldı. Kendisine, Garcia’ya gönderilecek mektup uzatıldı ve -‘Bunu, Garcia’ya teslim edeceksin’ denildi. Rowan mektubu aldı, üniformasının yanındaki deri kesenin içine koydu, kesenin ağzını sıkıca büzdükten sonra, göğsünün üzerine kayışla bağladı. Önce Başkan’a selam verdi, sonra komutanlara, en sonra da kendi komutanına selam verdi, dışarı çıktı. Çavuş ROWAN mektubu alınca “Bu GARCİA kimdir? Nerede bulunuyor? Oraya nasıl gidilir? Atla mı, trenle mi? Harcırahımı kim verecek? Arkadaşım THOMAS ata daha iyi biner, onu gönderseniz olmaz mıydı? Eşim biraz rahatsız, hem bu hafta izin sırasındayım” demedi Rowan, yola çıktıktan tam dört gün sonra, gecenin karanlığından da yararlanarak, üstü açık bir kayıkla Küba sahilinin açıklarına vardı. Küba’nın, balta girmemiş ormanlarına dalıp, gözden kaybolduktan üç hafta sonra, adanın öteki yakasında ortaya çıktı. Ülkesinin düşmanı bir ülkeyi, yürüyerek bir uçtan öteki uca geçti ve Garcia’ya, mektubunu teslim etti.
Özetle, Garcia’ya gönderilecek mektubu almak, hemen götürmek için yola çıkmak ve mektubu Garcia’ya teslim ederek görevi kendinden beklenildiği güven düzeyinde tamamlamak sorumluluğu ve terbiyesidir.
O her kentte, kasabada, köyde ve her büroda, mağazada ve fabrikada vardır. Dünya, işte bu çaptaki kişilerin sorumluluk bilinci ve iş terbiyeleriyle ayakta durabiliyor. Tüm insanlık, evrimini biraz daha, biraz daha hızlandırabilmek için, tüm gücüyle, işte bu bilinç ve bu terbiyedeki, bu çaptaki kişiler için haykırıyor: Yöneticilerin başarı kazanabilmek adına Garcia’ya mektup götürecek kişilere gereksinimi var. Hem de en kısa sürede, her yerde ve her zaman. Bu nedenle takım oluştururken Çavuş Rowan gibi görev adamlarından oluşan bir takım oluşturmak ve takımdaki üyelere görev sorumluluğu aşılamak başarı isteyen her yöneticinin başarması gereken önemli bir sorumluluktur.
Burada anlatılan Rowan’ın, Garcia’ya mektubu götürebilmek için ne zorluklar atlattığı, ne tehlikeler geçirdiği değildir. Onun, ne denli kahraman bir asker olduğu da değildir. Yalnızca bir noktayı, hem de çok gereksinim duyduğumuz bir noktayı, iyice belirtmek için yazıldı bu makale ABD Başkanı’nın makam odasındaki olayı, ana çizgileriyle bir kez daha gözden geçirelim: ABD Başkanı Mckinley, Garcia’ya teslim edilmek üzere Rowan’a bir mektup verdi. Ona yalnızca, ‘Bu mektubu Garcia’ya teslim ediniz’ dedi. Rowan mektubu aldı, göğsüne bağladı, selamını verdi ve odadan çıktı. Lütfen dikkat ediniz: Rowan, ‘Garcia nerede?’ diye bir soru sormadı. ‘Garcia kim?’ diye bir soru da sormadı. Yaptığı tek şey, kendisine verilen görevi almak oldu. Zaten kendisinden beklenen, onun da yapması gereken buydu.
5
Yılımızı Kutluyoruz!
85 yıllık bir başarı öyküsü, hem ülkesinin hem de sektörünün tarihine tanıklık etmiş, sürekli gelişimi ve yeniliği kendine ilke edinmiş bir marka… Tarihi boyunca güven veren bir marka imajına sahip olmak ve bunu aynı şekilde taşımak için dürüstlük, ahlaklı ticaret gibi ilkelerinden taviz vermeyerek, nesiller arası kurum kültürünü doğru şekilde aktararak bu günlerine gelmiştir. Kılıçoğlu tarihi boyunca Türkiye çatı sektöründe ilklere öncülük etmiş, yüzyıllardır süregelen kil kiremit çatı kültürünü sürdürmeyi kendine amaç edinmiş, ‘Kalite bilincini yapılara taşımak’ misyonuyla çatı ile ilgili her türlü çözümü sunan köklü bir markadır. Her yaşında genç ve yenilikçi olmuş, tarihi boyunca kendiyle yarışmış bir markadır. Kurulduğu 1927 yılından bu yana milyar adetten fazla kiremit üretimi gerçekleştiren Kılıçoğlu, sürekli araştırma ve geliştirme çalışmaları neticesinde ürünlerinde ve hizmetlerinde çeşitlilik sağlamış, yapı sektörünün önde gelen ve lokomotif isimleri arasında yer almıştır. Eskişehir’de bulunan Türkiye’nin en 6
yüksek kapasitesine sahip tam otomatik fabrikası olan üretim tesisinde yıllık 60 milyon adet kiremit üretimi kapasitesine sahip fabrikasında yeni tesislerle ve teknolojilerle günden güne büyüyen Kılıçoğlu yeni yatırımlarla ürün kalitesini her geçen gün bir adım daha ileriye taşımaktadır. 80.000m2 arazi üzerine kurulu kiremit üretim tesisleri Ortadoğu ve Balkanların en yüksek kapasiteli tam otomatik fabrikasıdır.
Marka
her geçen gün bir adım daha ileriye taşımaktadır. 80.000m2 arazi üzerine kurulu kiremit üretim tesisleri Ortadoğu ve Balkanların en yüksek kapasiteli tam otomatik fabrikasıdır. Kılıçoğlu kuruluşundan beri sürekli olarak üretim kapasitesini geliştirmiş ve yapmış olduğu yatırımlar ile kendi üretim kapasitesini katlamıştır. İlk kiremit fabrikası kurulduğunda Kılıçoğlu’nun 15 milyon adet olan üretimi bugün kurulu kapasiteyle 60 milyon adete çıkmıştır. Türkiye’nin köklü markalarından biri olarak kurumsallaşma adına atılmış başarılı adımlarla markanın devamlılığı sağlanmıştır. 85 yıllık bir aile şirketi olan Kılıçoğlu şirket tarihi boyunca yönetimi nesiller arasında geçişi doğru bir şekilde düzenleyerek, kurumsallaşmaya önem vererek şu anki konumuna ulaşmıştır. Kılıçoğlu, mikronize öğütme tesisi, bilgisayar kontrollü kiremit presleri, bilgisayar kontrollü kurutma ve pişirme
fırınları, otomatik vagon yükleme, vagon boşaltma üniteleri, forklift yükleyicili sevkiyatı ve özel paletleme sistemine sahiptir. Kılıçoğlu üretimde kullanılan araçların yanında kalite kontrol ile üretim süreçlerinde de dünya standartlarını takip etmektedir. Kılıçoğlu kurulduğu günden bu yana toplumun bir parçası olma bilinciyle, destek olduğu ve faaliyetlerini yürüttüğü projelerle topluma ve sosyal hayata karşı sorumluluklarını yerine getirmektedir. Bu günlerimize ulaşmamızda emeği olan kurucularımıza, satıcılarımıza, çalışanlarımıza minnet borçluyuz. 85. yaşımızı kutlamanın haklı gururuyla ilklerle oluşturulan bu lider markayı, hep aynı özen ve heyecanla geleceğe taşımaya devam ediyoruz.
“85. yaşımızı kutlamanın haklı gururuyla ilklerle oluşturulan bu lider markayı, hep aynı özen ve heyecanla geleceğe taşımaya devam ediyoruz.”
7
İç Kontrol
U
zun bir süredir medyanın gündemini meşgul eden ve etmeye de devam eden konulardan biri Yeni Türk Ticaret Kanunu. Ertelenecek, değişecek beklentileri içinde; yaklaşık 50 maddede yapılacak olan değişiklikler yetişir ise 01 Temmuz 2012 itibariyle yürürlüğe girmiş olacak. Yeni Türk Ticaret Kanunu ile beraber bazı kavramlar da konuşulur, tartışılır oldu. Uluslararası Finansal Raporlama Standartları, Türkiye Finansal Raporlama Standartları, Uluslararası Muhasebe Standartları, Türkiye Muhasebe Standartları, İç Denetim, İç Kontrol, Risk Yönetimi bunlardan bazıları. Bu çalışma da Endel bünyesinde bir bilinç oluşturmak adına İç Kontrol kavramı ele alınacaktır. Konuyu irdelemeye başlamadan önce yaşanmış bazı olayları anlatacağız.
8
“Bir şirketin Genel Müdürü hafta sonu ailesini de alarak bir futbol maçına gider. Havadan atılan konfetilerin bir kısmı avucuna düşer. Biraz incelediğinde konfetilerin kendi şirketlerinin hurda evrak niteliği kazanmış “Ticari Özel” evrakından imal edilmiş olduğunu görür. Diğer bir şirketin bir yöneticisi de simitçiden aldığı simidin kendi şirketlerinin matbaaya bastırıp, hatalı basıldığı için teslim almayı reddettikleri faturalar olduğunu görmüştür.” “Yüz yüze satış yöntemi ile kitap setleri pazarlayan bir işletmenin satış elemanı Karadeniz turunda bir mezarlığa girerek ölmüş kişilere satış yapmış gibi sahte satış sözleşmeleri ve senetler düzenlemiştir. Bu yolla hem yanındaki konsinye malları zimmetine geçirmiş, hem de yapmış gibi gösterdiği satışlardan komisyon almıştır. Yaptığı hile müşteri olarak gösterdiği isimlerden birinin telefon numarasının tam tersini T.C. Kimlik numarası olarak yazdığını dikkatlice bakan bir depo elemanının tesadüfen işi kurcalamasıyla açığa çıkmıştır.”
Kurumsal Gelişim
Bir bankanın tanınmış işletme okullarından birinin mezunu diye işe aldığı uzman yardımcısının aslında lise mezunu bile olmadığı çok sonra yapılan bir teftişte ortaya çıkmıştır.” “Geçmiş dönemlere ait bandrol işlemlerini mercek altına alan ve 80 milyon euroluk zararı olduğunu tespit eden TRT Genel Müdürlüğü, yolsuzluğun boyutlarının ortaya çıkarılması için İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulundu. (BASINDAN)”
Bu örneklerden daha fazla vermek mümkün. En acı şekilde yaşananı da 2001 yılındaki ENRON olayı oldu. Tüm bu örnekler bize bir tek şeyi gösteriyor. Söz konusu kurumlardaki iç kontrol zaafiyetini.
I.KONTROL KAVRAMI Öncelikle yanlış anlaşılmış ve maalesef özellikle bankacılık mevzuatımıza yanlış olarak girmiş bir konuyu açıklığa kavuşturmak gerekiyor. “İç Kontrol” ve “İç Denetim” birbirinden farklı ancak çok derin ilişkileri olan iki kavramdır. İç Kontrol ortamının oluşturulması ya da iç kontrol sisteminin kurulması iç denetim biriminin işi değildir. İşletmede istisnasız tüm birimler kendi iç kontrol sistemlerini kurmak durumundadır. Yönetim bilimi açısından konuyu ele alırsak, yönetimin fonksiyonları planlama, örgütleme, koordinasyon, yürütme ve kontroldür. O halde kontrol sistemlerini kurmak yönetimin bir işidir. İç denetçi ise kurulan sistemin işleyip işlemediğini denetlemekle mükelleftir. Peki nedir kontrol. COSO açısından kontrol işletmenin yönetim kurulu, üst yönetimi ve diğer personeli tarafından
yürütülen faaliyetlerin • Etkinliği ve verimliliği • Finansal tabloların güvenilirliği ve • İlgili yasalara uygunluk hususlarında amaçlara ulaşıldığı konusunda makul güvence sağlamak amacıyla tasarlanmış bir süreçtir.
Kontrol sistemlerinin kuruluşu ise her birimin aşağıdaki tabloda belirlenen üç amaca yönelik yanda sıralanan soruları sorması ve buna göre kontrol/iç kontrol ortamlarını yada sistemlerini “RİSK” odaklı bir anlayışla oluşturması ve süreçlere yansıtılması şeklinde tezahür eder. COSO yaklaşımında risk en basit anlamıyla amaçlarımızı gerçekleştirmemize engel olabilecek her şey olarak tanımlanıyor. COSO süreçlerin risk odaklı olmasını, işler yolunda gitmemesi durumunun önüne geçmek yada olduğunca fazla süre yolunda girmesi adına iç kontrollerin süreçlere yansıtılmasını öngörüyor. Örneğin havanın güneşli olması rutin, yolunda giden bir durum olarak değerlendirilirken, yağmur yağması bir risktir. Bu riske karşı tedbir olan şemsiyenin ise süreçlere yansıtılması gerekiyor. Ancak süreçlerin bir kere yazılması yetmiyor. Riskler sürekli izlenmek, güncellenmek, güncellenmiş risklere göre yeni kontroller oluşturmak, yeni kontrolleri de yine süreçlere yansıtmak gerekiyor. Kendi işimizden örnek verecek olursak, bordroların doğru hazırlanabilmesi adına personelin puantajlarının yanlış olması bir risk olarak karşımıza çıkıyor. Bu durumda personelin kartını okutmasını, okutmaması durumunda oluşacak kayıpların ise kendisine yansıtılmasını sağlayacak kontrol sistemlerinin tasarlanması, süreçlere yazılması ve uygulanması gerekiyor. Buraya kadar olan tüm işler ilgili birimin kendi yükümlülüğü iken sürecin doğru kurulup kurulmadığının, kurulum doğru yapılmış ise kurulduğu gibi uygulanıp uygulanmadığının incelenmesi ise ileride daha detaylı anlatılacağı üzere iç denetim biriminin işi.
9
COSO YAKLAŞIMINDA AMAÇLAR
SORULAR Birim olarak hangi faaliyetleri yürütüyoruz? Bu faaliyetleri etkin yürütmek ne demek? (SMART kuralına uygun cevaplar verilmeli. Ölçülebilir tanımlar konulmalı.) Specific ( Belirli ) Measurable ( Ölçülebilir ) Achievable ( Ulaşılabilir ) Relevant ( Gerçekçi ) Timely ( Zamanlı )
Faaliyetlerin etkin ve verimli yürütülmesi
Bu faaliyetleri verimli yürütmek ne demek? (SMART kuralına uygun cevaplar verilmeli. Ölçülebilir tanımlar konulmalı.) Etkinliğimi ve verimliliğimizi nasıl ölçeriz? Etkinlik ve verimlilik Faaliyetlerimizi etkin ve verimli yürütmek için çalışırken bize engel olabilecek neler var? (Risklerin tespit edilmesi) Bu risklerin önüne geçmek adına neler yapılabilir? (Söz konusu tedbirlerin yazılı süreçlere, yönetmeliklere geçirilmesi ve uygulanması gerekiyor.)
Birim olarak mali işlere aktardığımız veriler/bilgiler nelerdir? Bu bilgilerinin zamanında ve doğru olarak akması için neler yapılmalı?
Mali tabloların doğru olması
Mali işlere akan verilerin yada bilgilerin zamanında ve doğru olarak akışına engel olabilecek neler var? (Risklerin tespit edilmesi) Bu soruyu Mali işler ise Mali Tabloları besleyen veriler ve bilgiler nelerdir? Bu verilerin ya da bilgilerin doğru ve zamanında akışı nasıl sağlanır diye sorarak işe başlamalıdır? Bu risklerin önüne geçmek adına neler yapılabilir? (Söz konusu tedbirlerin yazılı süreçlere, yönetmeliklere geçirilmesi ve uygulanması gerekiyor.) Birim olarak faaliyetlerimizi yürütürken uymamız gereken yasal mevzuat, ulusal ve uluslar arası standartlar, şirketin yazılı/yazılı olmayan kuralları nelerdir? Şirketin yazılı/yazılı olmayan kuralları ile yaptığı sözleşmeler öncelikle yasal mevzuat daha sonra ulusal ve uluslararası standartlara uyumlu mudur?
Mevzuata, ilgili standartlara, şirketin yazılı/yazılı olmayan kurallarına ve sözleşmelere uyarak iş yapmak
Birim olarak faaliyetlerimizi yürütürken uymamız gereken yasal mevzuat, ulusal ve uluslararası standartların güncellenmesi durumunda ivedilikle süreçlere ne şekilde yansıtılır? Faaliyetlerimizi yukarıda adı geçen tüm yazılı kurallara uygun yürütmek için çalışırken bize engel olabilecek neler var? (Risklerin tespit edilmesi) Bu risklerin önüne geçmek adına neler yapılabilir? (Söz konusu tedbirlerin yazılı süreçlere, yönetmeliklere geçirilmesi ve uygulanması gerekiyor.)
Tablo : Amaçlar ve ilgili sorular
10
İç Kontrol
Kontrol sistemlerini kurarken en çok dikkat edilecek hususlardan biri de kontrolün ilgili birim tarafından belirlenen bir amaca hizmet ediyor olması. Bir amaca hizmet etmeyen bir kontrol gereksizdir. İç kontrolün hizmet ettiği amaçların bir kısmı şu şekilde sıralanabilir. • İşletmenin misyonunun gerçekleştirmesi ve karlılık amacına ulaşmasında, karşısına çıkması olası sürprizleri en aza indirmek. • Değişen ekonomik ve rekabetçi ortamda değişen tüketici taleplerini karşılamak • Varlık kayıpları riskini azaltmak • Etkili, verimli ve ekonomik çalışmayı sağlamak • Finansal raporların güvenilirliğini ve mevzuata uygunluğunu sağlamak.
Kontrol başka bir anlayışla “Bir işin bir seferde doğru bir şekilde yapılmasını sağlayan kurallar bütünü” olarak ta tanımlanabilir.
Özetle kontrol sistemlerinin kurulması • Amaçların belirlenmesi • Amaçlara ulaşabilmek adına adımların belirlenmesi • Amaçlara ulaşmayı engelleyecek risklerin tespiti • Riskleri önleyici ya da risk gerçekleştiğinde kötü sonuçlarını azaltıcı kontrollerin belirlenmesi • Kontrollerin süreçlere yansıtılması • Kontrollerin fiilen uygulanması adımlarından oluşmaktadır.
II.COSO VE İÇ KONTROL BİLEŞENLERİ
İşletmenin işlerini sağlıklı yürütebilmesi adına İç Kontrol sisteminin varlığı bir zorunluluk olarak karşımıza çıkarken, İç denetim bir zorunluluk olmayabilir. İç denetim bir nevi kontrollerin kontrolüdür. İç kontrol ortamının olmadığı bir işletmede de iç denetim birimi oluşturmanın manası yoktur. Çünkü iç denetimin, denetim faaliyeti yapmasının temel nedeni iç kontrol ortamının varlığıdır. Bu durumda iç denetçi tüm birimlere eğitim ve danışmanlık vererek kurulmuş iç kontrol sistemlerinin geliştirilmesini sağlamakla mükelleftir.
Aşağıda bir takım risk ve kontrol örnekleri verilmiştir. Risk Örnekleri : • Fiyat teklifi olan bir dokümanın hurda kâğıt olarak dışarı sızması • Müşteriye teslimatın geç yapılması • Vergi beyannamesinin zamanında verilememesi • Üretimde yanlış girdi kullanılması • Fiili stoklar ile kaydi stokların farklı olması Çeşitli Kontrol Uygulamaları (eylemleri) : • Trafik Tabelaları • Şehirlerin çeşitli yerlerine konan krokiler • Şifreler • Kilitler • Sınavda yapılan kimlik kontrolleri • İmza sirküleri • Bütçe • Araçlara konan GPS aletleri • Kâğıt Kırpma Makinaları • Gizlilik Anlaşmaları • İş tanımlarına imza alınması, • Personelden bazı konularda taahhütname alınması Kontroller elbette riskleri tamamen ortadan kaldırmaz. Ancak “MAKUL” derecede güvence sağlar. Örneğin üzerinde Ankara diye yazan bir tabela Ankara’ya doğru gidildiğine dair makul bir güvence sağlarken, Ankara’ya ulaşılacağını garanti etmez. Önemli olan üstlendiğimiz süreci makul bir güvence sağlayacak şekilde yürütebilmektir.
1.
Kontrol Ortamı: Kontrol ortamı, iç kontrolün temel unsurudur, iç kontrolün başarılı ya da başarısız olması, iç kontrol sürecinin yer aldığı kontrol ortamına bağlıdır. Kontrol ortamı, kurumun iş görme biçimini ifade eder. İç kontrolün gerçekleştirilmesinde en önemli rolü çalışanlar oynadığı için, kurum bünyesindeki her bireyin sorumluluklarını ve yetkilerinin sınırını iyi bilmesi gerekmektedir. Çalışanlar, kişisel ve mesleki dürüstlüğü, etik değerleri sürdürüp sergilemek ve yürürlükteki davranış kurallarına her zaman uymak durumundadır. Yönetim ve çalışanların, iç kontrole yönelik pozitif ve destekleyici bir ortam oluşturması ve sürdürmesi büyük önem taşımaktadır.
2. Risk Değerlendirme: Kurumun hedeflerini gerçekleştirmesini engelleyen önemli riskleri tespit ve analiz etme, bunlara uygun yanıtlar verilmesini belirleme sürecidir. İç kontrol faaliyeti risk esaslı olarak gerçekleştirilmelidir. Buna göre sistemin zayıf ve güçlü yönlerine ilişkin olarak analiz yapılması, risk alanlarının belirlenmesi ve kontrol faaliyetlerinin bu alanlarda yoğunlaştırılması gerekmektedir. Risk değerlendirmesi değişen koşulları devamlı takip ederek fırsatları, riskleri tespit ve analiz etmek ve koşulların değişmesine bağlı olarak meydana gelen risklerle başa çıkabilmek üzere iç kontrolde sürekli değişiklik yapmayı ifade eder. 11
3.
Kontrol Faaliyetleri: Kontrol faaliyetleri kurumun amaçlarına ulaşmasına yönelik risklerle başa çıkmak ve kurumun hedeflerini gerçekleştirmek üzere uygulamaya konulan politikalar ve prosedürlerdir. Kontrol faaliyetleri kurumun bütün kademelerine ve faaliyetlerine yayılmalıdır. Kontrol faaliyetlerine örnek olarak; yetki devri ve onay prosedürleri, görevlerin birbirinden ayrılması, kaynaklara ve resmi kayıtlara erişim konusunda kontroller gösterilebilir.
4. Bilgi Ve İletişim: Etkin bir iç kontrol sistemi kurmak ve kurumun hedeflerini gerçekleştirmek için bir kurumun bütün kademelerinde bilgiye ihtiyaç duyulur. Çalışanların sorumluluklarını yerine getirebilmeleri için iç kontrolle ilgili bilgiler anında kaydedilmeli, sınıflandırılmalı ve personele duyurulmalıdır. Güvenilir ve uygun bilgilerin sağlanabilmesi için işlemlerin anında kaydedilmesi ve düzgün biçimde sınıflandırılması gerekmektedir. 5.
İzleme: İzleme, iç kontrol faaliyetinin belirli zaman aralıklarıyla kalitesinin, kontrollerin tasarımı ve isleyişinin ve alınması gereken önlemlerin değerlendirilmesinden
12
oluşan süreçtir. İç kontrol sisteminin, değişen hedeflere, ortama, kaynaklara ve risklere ayak uydurabilmesi için yönetim tarafından değerlendirilmesi gerekmektedir.
COSO PİRAMİDİ
İç kontrol unsurlarının birbirleriyle ilişkisini gösterir. Kontrol ortamı temelde yer alır, kontrol faaliyetleri ve risk değerlendirme yapılırken bilgi ve iletişim kanalları kullanılarak gözetimin ihtiyaç duyduğu bilgiler sağlanır.
COSO KÜPÜ
İç kontrol unsurlarının, iç kontrolün amaçları ve faaliyetlerle ilişkisini gösterir. Faaliyet ve birimler, hedefler ve iç kontrolün unsurları bir küpün farklı yüzeylerini oluşturur ve ayrılmaz bir bütündür. Tüm faaliyet ve birimler; faaliyetlerin etkinliği ve etkililiği, bilgilerin güvenilirliği ve mevzuata uygunluk hedeflerine ulaşmak amacıyla iç kontrolün beş unsurundan yararlanır.
III.ENDEL GRUBUNDA İÇ KONTROL ÇALIŞMALARI Yazının başında da belirtildiği üzere iç kontrol sistemlerini kurmak her bir birimin kendi sorumluluğudur. Doğal olarak her bir işletme, her bir bölüm kendi iç kontrollerini kendisi oluşturacaktır. Ancak bu sürecin koordinasyonu ve gerektiğinde işletmelere danışmanlık verilmesi amacıyla merkezde “Kurumsal Performans Yönetimi” bölümü oluşturulmuştur. Kurumsal karne, risk yönetimi, iç kontroller, kurumsal yönetim bu bölümün üzerinde çalışacağı konular olacaktır. Bu bölümün müdürlüğünü Sayın Pembegül DEMİR yürütecektir. 2012 yılı Haziran ayı başında süreçlerin risk odaklı ve iç kontrolleri de içerecek şekilde tasarlanması ve yazılması amacıyla merkezde okuduğunuz bülteninde çıkarılmasından sorumlu olan “İnsan Kaynakları ve Kurumsal İletişim” bölümünde Sayın Tarık BAŞAY liderliğinde pilot bir çalışma yapılmaya başlanmıştır. Haziran ayı sonunda “İnsan Kaynakları ve Kurumsal İletişim” bölümünün risk odaklı ve iç kontrolleri de içeren taslak halde süreçleri tamamlanmış olacaktır. 2012 yılı Temmuz ayı sonuna kadar merkez birimlerinden Kurumsal Performans Yönetimi, İnsan Kaynakları ve Kurumsal İletişim, Mali İşler, Bilgi Yönetim Sistemleri bölümlerinin risk odaklı ve iç kontrolleri de içeren süreçlerinin yazımının bitirilmesi ve ağustos ayında yürürlüğe sokulması planlanmaktadır. 2012 yılı sonuna kadar da Endel grubu şirketlerinin tüm faaliyetlerinin süreç olarak tasarlanması ve yazılı hale getirilmesi planlanmaktadır. Bu sayede 2013 yılına başlarken İç denetim faaliyetlerinin gerçekleştirilebileceği bir iç kontrol sistemi kurulmuş olacaktır.
13
Anneler Günü’nü kutladık 14 Mayıs 2012 tarihinde Endel Genel Müdürlük bünyesinde çalışan tüm annelerin Anneler günü için toplantı salonunda küçük bir etkinlik düzenledik. Her bir annemize birer gülle özel günlerini kutladık. Gelecek yıllarda farklı etkinliklerle bu anlamlı ve özel günü tüm grubumuz bünyesinde yaygınlaştırmak hedefliyoruz.
AIESEC ile ortak projelere devam AIESEC ile 10 yılı aşkın süredir süren işbirliğimizde AIESEC yeni dönem yönetimi ve Endel üst yönetimi 21 Haziran 2012 tarihinde bir araya geldiler. AIESEC biten dönem etkinlikleri ile bilgilendirme sonrasında kendi yönetim döneminde hedefledikleri faaliyetleri ve etkinlikleri hakkında Endel Üst yönetimi bilgilendirdiler. Özellikle geçen yıllarda hizmet verdikleri yurtdışı stajerlerin bu dönme içinde Endel ‘de tekrar projelendirme konusunda prensip anlaşması yapıldı. Bununla beraber düzenleyecekleri yıl boyu etkinliklerde Endel Ana Sponsor oldu. Geçen yıllarda olduğu gibi bu yılda birçok etkinlikte Endel AIESEC’ e destek vermeye devam edecektir.
TS 16949 Kalite Belgesi için çalışmalara başladık Beyaz Grubun stratejik olarak büyümeyi hedeflediği önemli sektörlerden biri olan otomotiv için; olmazsa olmaz olan TS 16949 Kalite belgesini alabilmek için çalışmalar başladı. Otomotiv firmaları ISO 9001 Kalite Yönetim Sistemini kabul ettikleri halde bu standardı çok geniş bulmuş ve kendi sektörlerin ihtiyaçlarına göre detaylandırarak yeni standartlar /Teknik Spesifikasyonlar geliştirmişlerdir. QS 9001,ISO 9000 kalite Yönetim Sisteminin otomotiv sektörü için özel bir uyarlaması olup Chrysler,Ford Motor şirketleri ve General Motor şirketleri tarafından sektör gereksinimleri göz önüne alınarak geliştirilmiş bir standarttır. ISO/TS 16949 ise teknik spesifikasyon olup otomotiv sektörü için var olan kalite sistem gerekliliklerinin evrensel bazda ele alınıp değişik belgelendirme tetkiklerin önüne geçilmezsi için oluşturularak evrensel bazda belgelendirme yapılması sağlanmıştır.
Beyaz Grup bünyesinde faaliyet gösteren 5 işletmemiz ve destek departmanları 2012 yılının sonuna kadar TS 16949 belgesini almayı hedeflemektedir. Bu hedefine ulaşabilmek için Deniz &Emre MERİÇ Danışmanlık ile yoğun ve kapsamlı çalışmalara başlamıştır.
İç Kontrol ve Risk Yönetimi Eğitimi Mali ve İdari İşler Koordinatörlüğünde Yeni Türk Ticaret Kanunu ile ilgili yapısal değişim alanında önemli icraatlarından ilki; süreçlerin tanımlanması ve tanımlanmış her bir sürecin risklerinin belirlenmesi projesine start verdi. Grubumuzda kullanılmakta olan QPR yazılımının Proses Guide modülünün uygulamalı ve detaylı eğitimi IRONMAN Danışmanlık Firması tarafından tüm Mali ve İdari İşler Koordinatörü yönetim takımına 19 Haziran 2012 tarihinde verildi. 14
Endel’den Haberler Yeni Türk Ticaret Kanunu Bilgilendirme Eğitimleri Yapıldı Türk iş dünyasının içinde yaşayacağı geleceğin ticaret hukuku altyapısını oluşturan Yeni Türk Ticaret Kanunu ( Yeni TTK ) Resmi Gazete’de yayınlanarak yasalaştı. Yeni TTK ile 1957 yılında yürürlüğe giren ve günümüzde iş dünyasının gereksinimlerini karşılamakta zorlanan mevcut Türk Ticaret Kanununun yerini, genel kabul görmüş birçok modern işletme mekanizmalarını içeren çağdaş bir Ticaret Kanunu almaktadır. Odağında kurumsal yönetim ve kurumsallaşma felsefesi olan Yeni Türk Ticaret Kanunu, şirketlerin yönetim tarzını ve iş yapış şekillerini önemli bir şekilde etkileyecektir. Bu değişikliklerin merkezinde yönetim kurulları ve yöneticiler, mali işler ve finansal raporlama ve denetim fonksiyonları bulunmaktadır. Yeni TTK’nın getirdiği değişikliklere ilişkin şirketlerin mevcut durumunun değerlendirilerek yol haritasının oluşturulması kanuna uyum açısından büyük önem taşımaktadır. Endel Grubu kanunun getirdiği yükümlülükleri “ yasaya uyum süreci”nin ötesinde ,kurumsallaşma ve yapısal dönüşüm fırsatı olarak görmektedir. Bu öngörüden hareketle en büyük denetçilerden olan MAZARS Denge ile Yönetim Kurulumuz ve yöneticilerimize Haziran ayı içinde yeni TTK ile bir dizi bilgilendirme eğitimleri verildi.
UFRS eğitimi ile yeni raporlama sistemi uygulamalı olarak anlatıldı Grubuzun tüm muhasebe çalışanlarının ve konuyla ilgili diğer bölüm ( Bilgi işlem, İç Denetim ve Bütçe /Raporlama ) lerinin yoğun katılımıyla Uluslararası Raporlama Sistemi (UFRS) eğitimi verildi. Mazars Denge tarafından Eskişehir Roof Garden Otelinin eğitim salonunda 3 tam gün olarak verilen eğitimde; iş yapış şekillerimizde oldukça değişiklik getirecek yeni raporlama sistemi ile ilgili her tür bilgi ve beceri aktarılmış, her bir katılımcıya UFRS konusunda temel yetkinlik kazandırılması amaçlandı.
İnsan Kaynakları ve Muhasebe Ortak Akıl Çalışması TTK ile Muhasebe ve İnsan Kaynakları çalışanları ile mevcut durum analizi için ortak akıl toplantısı yapıldı. Yeni Türk Ticaret kanuna uyum sürecinde izlenecek yolların belirlenmesi ve bu süreçte birimlerinin en başarılı şekilde bu süreci geçirmelerini sağlamak amacıyla mevcut durum değerlendirmesi yapıldı.
15
Kılıçoğlu Yapı Doldurdu
Fuarı’nda
Yenilikleriyle
Göz
Bu yıl 35.si düzenlenen Yapı/İstanbul Fuarı 2-6 Mayıs tarihleri arasında Tüyap Beylikdüzü’nde gerçekleşti. Sektör profesyonellerinden, son kullanıcılara kadar geniş bir kitle tarafından ziyaret edilen fuarda Kılıçoğlu 3. salonda bulunan standıyla yer aldı. Kılıçoğlu’nun yeni ürünü Kiremit Levhası’nın ilk tanıtımının yapıldığı Kılıçoğlu standına ziyaretçilerin ilgisi yoğundu. Fuarda Kılıçoğlu’nun 85. yılı yöneticilerimiz ve distrübütörlerimizin de katılımıyla 3 Mayıs Perşembe günü kesilen pastayla kutlandı.
Endel Kiremit Laboratuarı Yenilendi… Müşteri beklentilerinin her geçen gün arttığı inşaat sektöründe kaliteyi her zaman yüksek seviyede tutmak ve üretim sürecinde ürünlerin testlerini tam donanımlı bir şekilde yaparak müşterilere sunmak son derece önemlidir. Türkiye’nin en yüksek kapasiteye sahip en teknolojik kiremit üretim tesisi olan Endel Kiremit Fabrikası laboratuarı da bu amaca daha da iyi hizmet verebilmek için yenilendi. Kılıçoğlu ürünlerinin zorlu hava şartlarına karşı dayanımının, sağlamlık, güneşe karşı renk dayanımı gibi bir çok testin itinayla yapıldığı laboratuarımız mevcutta sadece kiremit işletmesine hizmet verirken, yenilenme sonrasında beton kiremit ve çatı sistemleri ürünlerinin test edilmesi konusunda da hizmet verecek. Gelişen teknolojik yapısı ile Kılıçoğlu kalitesinin daha da
üst seviyelere çıkarılmasında önemli rol oynayacak laboratuarın yenilenmesinde emeği geçen herkesi kutluyor hayırlı uğurlu olmasını diliyoruz.
Kılıçoğlu Showroom açılışı Distribütörlerimizin katılımıyla yapıldı... Kılıçoğlu Distribütörler Toplantısı 1-2 Haziran tarihleri arasında Eskişehir’de yapıldı. Türkiye’nin farklı bölgelerinden tüm distribütörlerin katılımıyla gerçekleşen organizasyon 01 Haziran akşamı Abacı Butik Otel’deki akşam yemeği ile başladı. Kılıçoğlu satış pazarlama ekibi ile distribütörlerinin katılımıyla gerçekleşen akşam yemeğinde keyifli dakikalar geçirildi. 02 Haziran sabahı Endel Üretim Tesislerinde buluşan Distribütörler fabrika gezisinin ardından Kılıçoğlu showroom’unun açılışını yaptılar. Kılıçoğlu kiremitlerinin ve çatı sistem ürünlerinin sergilendiği showroom ürünlerle ilgili bilgi almak isteyen müşterilerimize tüm detayların rahatlıkla gösterilebileceği şekilde tasarlandı. showroom ayrıca eğitim salonu olarak da kullanılabilecek. 16
Fabrikamızı ziyarete gelen müşterilerimiz ürünleri uygulanmış bir şekilde görebilme ve alternatif ürünleri de tanıyabilme fırsatı yakalayacakları showroom için emeği geçen herkesi kutluyor hayırlı ve uğurlu olmasını temenni ediyoruz.
Endel’den Haberler
Geleceğin parlak yöneticileriyle Endel Onur Yemeği’nde buluştuk İnsan Kaynakları ve Kurumsal İletişim Bölümün her yıl geleneksel düzenlediği Anadolu ve Osmangazi Üniversitesinde dereceye giren öğrencilerle grup yöneticilerimizin bazılarını bir araya getirdiğimiz Onur Yemeği etkinliği 22 Mayıs 2012 tarihinde düzenlendi. Kariyerlerinin henüz başında olan öğrencilerin iş hayatı ile ilgili oluşan sorulara veya mesleklerle ilgili merak ettikleri konularda uzmanlıkları farklı olan yöneticilerimiz vasıtasıyla cevap
verebilmek olan etkinliğimizde, kokteyl ve sonrası Oda Restoran’da düzenlenen yemekte öğrenciler ve yöneticilerimiz gece boyunca etkili paylaşımda bulundular. Oldukça keyifli ve güzel geçen yemeğin ardından dereceye giren tüm öğrencilere gecenin anısına küçük hediyeler verildi. Onur yemeği etkinliğine davet ettiğimiz ve davetimize katılan tüm yöneticilerimize bu vesile ile bir kez daha teşekkür etmek isteriz.
Endel hakkında gelişmeler SMS ile cebinizde Bundan sonra grubumuzla ilgili etkinlikler, haberler SMS olarak cep telefonunuza gönderilecek. Endel İK başlığıyla gelecek mesajlarla kurum içi iletişimin sürekli zamanında olabilmesi sağlanacak.
17
Doğum Günü TARİH
AD SOYAD (ŞİRKET )
7 Temmuz
TAHİR DENGİZMEN (KABEL A.Ş. GENEL MÜDÜRLÜK )
10 Temmuz
OLCAY ŞENCAN ( KABEL A.Ş. GENEL MÜDÜRLÜK ) ORHAN ÇETİNDAĞ ( BESTEL A.Ş.)
11 Temmuz
İLKAY ÇOKBİLEN ( ENDEL A.Ş. MANİSA İŞLETMESİ )
15 Temmuz
SAİT AYSUL ( BESTEL A.Ş. ) TUĞBA TOSUN (BEKEL A.Ş. KABLO İŞLETMESİ )
18 Temmuz
AHMET OZAN ERDOĞAN (ENDEL A.Ş. GENEL MÜDÜRLÜK)
19 Temmuz
NESRİN YİĞİT ( BESTEL A.Ş. İSTANBUL OFİS )
20 Temmuz
SEVCAN GIRGIÇ ( KABEL A.Ş. GENEL MÜDÜRLÜK )
21 Temmuz
AYHAN ARABACI ( BESTEL A.Ş. İSTANBUL OFİS )
25 Temmuz
ESEN YÜCEL ( KABEL A.Ş. ANKARA İŞLETMESİ ) GAMZE PEKSOYLU (ENDEL A.Ş. GENEL MÜDÜRLÜK)
27 Temmuz
BARIŞ VARSOY (ENDEL A.Ş. GENEL MÜDÜRLÜK)
28 Temmuz
ÇETİN TEZGÖÇEN ( BEKEL A.Ş. KABLO İŞLETMESİ )
29 Temmuz
SERKAN ATEŞ ( KABEL A.Ş. GENEL MÜDÜRLÜK )
30 Temmuz
BAHADIR YİĞİT ( KILIÇOĞLU TOPRAK A.Ş. )
8 Ağustos
TURGAY CIRIL ( BESTEL A.Ş. )
10 Ağustos
CAN ÖZDEMİR ( BESTEL A.Ş. )
13 Ağustos
ZELİHA KÜRKÇÜ ( MAKEL A.Ş. )
14 Ağustos
SİBEL ERKUT ( SACEL )
17 Ağustos
İSMAİL YANAŞ ( ENDEL A.Ş. KİREMİT İŞLETMESİ )
18 Ağustos
CENGİZ BÜYÜKBALCI ( ENDEL A.Ş. KİREMİT İŞLETMESİ )
19 Ağustos
EROL AKKAN (ENDEL A.Ş. GENEL MÜDÜRLÜK)
20 Ağustos
SACETTİN KIVANÇ (ENDEL A.Ş. GENEL MÜDÜRLÜK) SENEM ELÇİN DEMİR ( BEKEL A.Ş. KABLO İŞLETMESİ )
21 Ağustos
ŞENOL AVCI ( MAKEL A.Ş. ) MEHMET VOLKAN ARIT ( BESTEL A.Ş. İSTANBUL OFİS )
23 Ağustos
ŞULE HEMEN ( BEKEL A.Ş. KONDANSER İŞLETMESİ )
26 Ağustos
ŞAHİN TEZGÖÇEN ( ENDEL A.Ş. KİREMİT İŞLETMESİ )
28 Ağustos
BİRSEN KARAKUZU ( BESTEL A.Ş. )
30 Ağustos
ŞAHİN AYBAZ ( KILIÇOĞLU YAPI A.Ş. ) ŞÜKRÜ SÜNGER ( KILIÇOĞLU TOPRAK A.Ş. )
1 Eylül
SADETTİN YILDIZ ( ENDEL A.Ş. MANİSA İŞLETMESİ)
2 Eylül
EMİNE SEÇİL DEMİR ( KABEL A.Ş. GEBZE İŞLETMESİ )
9 Eylül
ÖZLEM YILMAZ (ENDEL A.Ş. GENEL MÜDÜRLÜK)
10 Eylül
ERTUĞRUL ÇELİKEL ( ENDEL A.Ş. KİREMİT İŞLETMESİ )
15 Eylül
DURSUN AYDIN ( BESTEL A.Ş. ) MERVE TANRIVER (ENDEL A.Ş. GENEL MÜDÜRLÜK)
16 Eylül
MUSTAFA BİÇİCİ (ENDEL A.Ş. GENEL MÜDÜRLÜK)
18 Eylül
İBRAHİM ÖRKİ ( BESTEL A.Ş. )
19 Eylül
AHMET ÜZER ( BEKEL A.Ş. KABLO İŞLETMESİ )
21 Eylül
ÖZGÜR ÇETİNKAYA ( KABEL A.Ş. ANKARA İŞLETMESİ ) RECAYİ TEZGÖÇEN ( KILIÇOĞLU İNŞAAT A.Ş. )
25 Eylül
TALA SAĞLAM ( ENDEL A.Ş. MANİSA İŞLETMESİ)
27 Eylül
İBRAHİM YASİN YARAR ( ENDEL A.Ş. KİREMİT İŞLETMESİ )
28 Eylül
TURGUT ÖZAYDEMİR ( KILIÇOĞLU TOPRAK A.Ş. )
Değerli çalışma arkadaşlarımızın doğum günlerini kutlar, sağlık, mutluluk ve başarılar dileriz.
18
Aramıza Yeni Katılanlar
ŞİRKET
ADI SOYADI
POZİSYONU
KABEL GENEL MÜDÜRLÜK
BÜLENT BÜYÜKBAYRAM
Kalite ve Sisteme Geliştirme Yöneticisi
ENDEL MANİSA
İLKAY ÇOKBİLEN
İnsan Kaynakları
ENDEL MANİSA
ZELİHA NUR OKAY
Ön Muhasebe
ENDEL MANİSA
BAHADIR AKÇASAYAR
İşletme Müdürü
ENDEL GENEL MÜDÜRLÜK
İLTER BIYIKLI
Muhasebe
ENDEL GENEL MÜDÜRLÜK
SAMİ İHTİYAR
AR-GE
ENDEL GENEL MÜDÜRLÜK
AHMET OZAN ERDOĞAN
Mali ve İdari İşler Koordinatörü
ENDEL GENEL MÜDÜRLÜK
ALİ İHSAN TOKMAK
Mali İşler Müdürü
KABEL GEBZE
KERİME ÖZTÜRK
Planlama Mühendisi
BEKEL KABLO
HALUK EKİCİ
Üretim Mühendisi
BEKEL KABLO
MERVE SEFEROĞLU
Method Mühendisi
Kabel Ankara İşletmesinde Mavi yaka olarak çalışan Hakan Sezer ve Ahmet Gök Üretim Sorumlusu olarak grubumuzda terfi etmişlerdir.
Endel Genel Müdürlük Muhasebe biriminde çalışan Ali Osman Doğraroğlu askerlik hizmetini tamamlayarak görevine geri dönmüştür.
Aramıza yeni katılan arkadaşlarımıza hoş geldiniz derken, terfi eden arkadaşlarımızı tebrik eder çalışmalarında başarılar dileriz.
19
Başarı Ailede Başlar Doç. Dr. Serap Erdoğan Anadolu Üniversitesi Eğitim Fakültesi İlköğretim Bölümü Okul Öncesi Eğitimi Gelişim sürecindeki çocuk onun yakın çevresini oluşturan aile ile doğrudan etkileşim içindedir. Aile ortamı çocukla dünya arasında kurulan bir köprüdür. Çocuğun ileriki yaşantısında yaşamdan zevk alan, problemleri çözmeye çalışan, özgüven sahibi bireyler olarak yetiştirmede altın kural ailenin de bu becerilere sahip olması gerçeği yatmaktadır. Çocuğuna zaman ayıran, onunla konuşan onunla oynayan, ona kitap okuyan yada yemek yapan ailede çocuk çocukluğunu daha güzel ve etkili geçirecektir. Bizler anne babamız bize hikaye anlattığında yada kızım oğlum dediklerinde çok mutlu oluruz çünkü bir birey olarak fark edilmişizdir. O zaman çocuğun aile içinde önce varlığını kabul etmek ve onun büyümesinde etkin rolümüzü düşünmeliyiz. Üstelik bu bir işi yapmak mutluluk verdiği gibi bizi mutlu edebilmelidir. Çocuklarımız bizim için aynı zamanda birer öğretmendir. Onlardan öğrenecek çok şeyimiz var ve bu fırsatı onlara vermeliyiz. Burada çocuğa yönelik takındığımız aile tutumları çok önemlidir. Aile bireylerinin dışadönük, uyumlu, öz disiplinli, 20
dengeli ve yeni deneyimlere açık bir kişilik sergilemesi ile bu özelliklerin çocuklarda da görülmesi olasıdır. Çocuğun biricikliğini ve özel bir yaşamı birlikte paylaştığımız bir birey olduğunu kabul etmek gerekir. Aynı zamanda çocukların sevilmek saygı gösterilmek haklarının olduğunu unutmamak gerekir. Anne baba çocuğun sorunlarıyla ne kadar yakından ilgilenirse, sorduğu sorulara ne kadar içten ve samimi cevap verebilirse çocuğun kendini birey olarak görme süreci o denli etkilenmektedir. Örnek verecek olursak yemekte sofraya yardım etmek isteyen bir çocuğun bardakları düşüp kırması karşısında. Ne yapardınız? Şöyle bir yanıt verebiliriz: Çok beceriksizsin. Bir daha bana yardım etmeni istemiyorum. Şöyle bir yanıt verebiliriz: Daha dikkatli taşıman için neler yapabiliriz düşünelim. Bana yardım etmen beni çok mutlu ediyor ama tek tek mutfağa taşıman daha iyi olabilir.
Makale Burada çocuğun başarı duygusu ve sorumluluk bilinci için oluşturduğumuz ortamı hiç hataya izin vermeyen bir şekle getirdiğimizde çocuk bu yaşantıdan kendine dönük olarak ben hiçbir şeyi başaramıyorum sonucu çıkaracaktır. Ancak acaba nasıl çözebiliriz süreci çocuğun başka bir zamanda karşılaştığı problemlere de çözüm üretmek konusunda yardımcı olacaktır. Burada kendi özdisiplinimiz ile dengeli duygusal özelliklerimizle çocuğa örnek olmaktayız. Çocuğun en önemli yol göstericisi ailedir. Yol gösterici olmak demek çocuğa kendi gittiğimiz yolu anlatarak yada model olarak yaşamı anlatmaktır. Sevgi ile beslenen çocuk yetişkin yaşamına adım atarken kendi anne babalığını bir yaşam sanatı haline getirecektir. Çocuklarımızla göz hizasında kurduğumuz ilişkiler onlara verdiğimiz saygıdır. Seninle ilgileniyorum. Seni seviyorum mesajıdır. Onların seviyene indiğimiz bir ilişki aynı zamanda ben çocuk olsaydım bana nasıl davranılmasını isterdim düşüncesinin de cevabını vermektedir. Bu noktada çocuğumuz anlayarak ve bu düşüncesini onunla paylaşarak bizimle olumlu bir iletişim ortamı paylaşmasına yardımcı oluyoruz. Bu şekilde çocuk sorunlarına anne baba ne kadar yakından ilgilenirse, sorduğu sorulara ne kadar cevap verebilirse, çocuğun dil gelişim, kendi kendini anlatma yeteneği o kadar gelişecektir. Örnek olay: Okulun ilk günü ve Elif Ceren dalgın dalgın camdan dışarıyı seyrediyor. Baba: Ne yapıyorsun Elif Ceren? Elif Ceren: Hiçbir şey, bütün gün okulda kalmak zorunda mıyız? Baba: Sanırım okulda sıkılmaya başladın. Elif Ceren: Evet okulda yapacak hiçbir şey yok. Yalnızca bütün gün yerimizde oturup, okuyup duruyoruz. Anne: Bütün yaz yaptığın gibi dışarıda oynamak istiyorsun. Elif Ceren: Evet oyun oynamak, yüzmek ve ağaçlara çıkmak istiyorum. Baba: Onları yapmak eğlenceliydi değil mi? Bütün bunları bırakıp okula gelmek çok zor olmalı. Elif Ceren: Ah evet yaz bir gelse. Burada çocuğumuz anlayarak ve bu düşüncesini onunla paylaşarak bizimle olumlu bir iletişim ortamı paylaşmasına yardımcı oluyoruz. Bu şekilde çocuk sorunlarına anne baba ne kadar yakından ilgilenirse, sorduğu sorulara ne kadar cevap verebilirse, çocuğun dil gelişim, kendi kendini anlatma yeteneği o kadar gelişecektir. 21
YAZIN VAZGEÇİLMEZ MEYVESİ KARPUZ Sıcakların iyiden iyiye kendini hissettirdiği şu günlerde dolaptan çıkmış kıpkırmızı karpuz gibisi yoktur değil mi? Yaz sıcağında en lezzetli serinleme yollarından biri olan karpuzun kanser çeşitlerine karşı olan tedavi edici ve koruyucu etkisinin yanı sıra kalp fonksiyonlarının ve kan basıncının düzenlenmesine de yardımcı oluyor. Karpuzun, bol miktarda C vitamini ve antioksidan özelliği ile çeşitli kanser türlerine karşı etkili olan beta-karoten içerdiğini belirten uzmanlar, içerdiği yüksek potasyumun da kalp fonksiyonlarının ve kan basıncının düzenlenmesine yardımcı olduğunu vurguluyorlar. Uzmanlar, aynı zamanda iyi bir lif kaynağı olduğundan bağırsak hareketlerini düzenleyen ve Bağırsak Kanserini önlemede rol oynayan karpuzun çekirdeklerinin de, içinde bulunan cucurbocitrin adlı madde ile kan basıncını düşürmeye ve böbrek fonksiyonlarının düzenlenmesine yardımcı olduğunu belirtiyorlar. Uzmanlar, yağ ve kolestrol içermediğinden ve kalorisi de düşük olduğundan yaz aylarında yapılan diyetlerde özel bir yeri bulunan karpuzun tüketilmesi için olgunlaşmış olmasına özen gösterilmesi gerektiğini vurguluyorlar. 22
Karpuz nasıl seçilmeli? Tatlı ve sulu, olgun bir karpuz seçmek için kabuğunun renginin parlak değil mat olmasına ve tırnağınızla hafifçe kazıdığınızda yeşil kısmının kolayca çıkmasına, toprağa oturan kısmının renginin açık sarı olmasına, beyaz veya yeşil olmamasına dikkat etmeniz gerekiyor. Eğer kesmece karpuz alacaksanız içinin renginin parlak kırmızı, çekirdeklerinin de koyu kahverengi veya siyah renkte olmasına dikkat edilmesi öneriliyor. Sıcak yaz günlerinde içerdiği su oranı ile susuzluğa ilaç gibi gelen karpuz daha çok sıcak iklimlerde yetişen, sarı renkli çiçekler açan, iri meyveli bir bitkidir. Karpuzun kalori oranı düşüktür. %90’ı su olan karpuz, vücudun sıvı ihtiyacını büyük oranda karşılamasının yanında, B ve C vitamini ile Sodyum, kalsiyum, potasyum ve demir mineralleri açısından zengin bir meyvedir. Çok iyi bir idrar söktürücü olan karpuz, vücuttaki atık maddeleri, bağırsakları ve kanı temizler. Kalbi koruyucu etkisi de vardır.
Sağlık
BİLGİSAYAR KARŞISINDA DOĞRU OTURUYOR MUYUZ?
Biliyorsunuz ki günümüzün büyük kısmı ofisimizde bilgisayarımızın karşısında geçiyor. Okunması ve cevaplanması gereken mailler, çalan telefonlar, yetişmesi gereken raporlar bunların hepsini yaparken bir taraftan da iş yetiştirme stresi… aslında tüm gün masamızda otururken ne gibi rahatsızlıkların bizi tehdit ettiğinden habersiz çalışmaya devam ediyoruz.
•
Halbuki yanlış oturma pozisyonları ilerleyen yaşlarda iskelet ve kas sistemimizi etkiliyor ve duruş bozukluklarına yol açıyor. Bir çoğumuzun şikayetçi olduğumuz sırt ve boyun ağrılarının sebebi de yanlış oturma pozisyonumuz olabilir.
• •
Peki Nasıl Oturmalıyız?
•
Bilgisayar karşısında oturma ve duruş pozisyonu çok önemli. Baş dik, omuzlar yukarı ve arkaya, göğüs öne kalkık, karın içeri çekik ve bacaklar gergin olarak ayakta durun. Oturduğumuz sandalyenin sırt ve bel desteği olmalı. Yumuşak ve alçak seviyeli yerlere oturmaktan kaçının. • Otururken bel ve sırtı sandalyeye yaslayarak ve masaya iyice yanaşarak oturmak, gerekirse ufak yastıkla desteklemek işe yarar. Ayrıca ayak altına konacak basamak oturuşunuzu daha da rahatlatacaktır. • Masa başında bel ve boyunu değil tüm vücudunuzu döndürerek hareket edilmeli. Otururken; • Bakış açısı 20-30 derece, Dirsek açısı 90-135 derece,Diz açısı 90-110 derece, Kalça açısı 90 derece, ayak bileği 90 derece olmalı.
•
• • • •
Bel ve boyun ağrılarının en önemli nedeni mekanik zorlanmalar. Uzun süreli kötü duruş pozisyonunda çalışmak en temel mekanik zorlanma. Mutlaka bel ve boyun kavislerini koruyucu şekilde, dik oturun. Belinizin kavisini destekleyen yastık kullanın, sık sık oturduğunuz yerden kalkıp belinizi 5 kez arkaya doğru esnetmelisiniz. Yarım saatten fazla aynı pozisyonda kesinlikle kalmayın. Boynunuzu korumak için, çenenizi elinizle bastırarak geriye doğru 5-6 kez bastırıp gevşetin. Gidebildiğince boynunuzu geriye sarkıtıp bu pozisyonda 2-3 kez hafifçe sağa sola döndürün. Sandalyenin yüksekliği, masanın kenarı mide hizasına gelmeli. Bilgisayar ekranı, tam karşınızda, göz seviyesinde durmalı. Günün sonunda 15-20 dakika sert bir yerde yüzüstü yatarak dinlenin. Gün içinde sık sık arkaya esneme hareketleri de alışmaya yardımcı olacaktır. Düzenli yürüyüş en sağlıklı ve yararlı spor. Uzun süre oturarak çalışan, işe araba ile gidip gelen kişilerin yürüyüş dışında bisiklete binme veya yüzme gibi sporları yapmaları çok yararlı. Kaynak: Hürriyet İnsan Kaynakları Gazetesi
23
SİNEMA KEYFİ BUZ DEVRİ 4 / KITALAR AYRILIYOR Vizyon Tarihi: 29 Haziran 2012 Yapım: ABD Tür: Animasyon , Macera, Komedi Yönetmen: Steve Martino, Mike Thurmeier Manny, Diego ve Sid’in, kendilerini diğerlerinden ayıran afetten sonra sürüklendikleri bir kıtada başlarına gelenleri beyazperdeye taşıyor. Bir buzdağından derme çatma bir gemi yapan kahramanlarımızın maceralarla dolu epik deniz seferi başlıyor. Manny ve arkadaşlarını bu yeni dünyada egzotik deniz canavarları ve acımasız korsanlar da bekliyor. Tarih öncesi sincap Scrat ise bildiğiniz gibi, lanetli palamudu onu nereye sürüklerse oraya gidiyor... 7’den 70’e her yaştan sinema seyircisinin bayıldığı Buz Devri serisinin son filmi 3D olarak 29 Haziran’da sinemalarda olacak...
SAVAGES / VAHŞİLER Vizyon Tarihi: 13 Temmuz 2012 Yapım: 2011 – ABD Tür: Dram,Gerilim,Suç Yönetmen: Oliver Stone Ben (Aaron Johnson) kendisini Budizme adamış bir hayırseverdir. En iyi arkadaşı Chun (Taylor Kitsch) ise daha önce deniz kuvvetlerinde çalışmıştır. İkisinin ortak yönü ise Laguna Beach bölgesinde beraber Marijuana satıcılığı yapmalarıdır. Bölgenin büyük satıcıları gibi görünmeseler de oldukça konforlu bir hayat süren ikili aynı zamanda aynı kadınla da, femme-fatale Ophelia ile beraberdir! Hayat tam da onlara güzelken Meksikalı Baja Cartel, onlara dünyayı dar edecektir... Oscarlı yönetmen Oliver Stone’un elinden çıkan film, Don Winslow’un çok satan romanından uyarlanan, suç ve gerilim örülü bir dram. Filmin oyuncu kadrosunda ise John Travolta, Emile Hirsch, Aaron Johnson, Salma Hayek, Uma Thurman, Taylor Kitsch ve Blake Lively gibi yıldız isimler bir arada... 24
EVDE SİNEMA KEYFİ İyi Olan Kazansın / This Means War Üretici: Tiglon Film Dili: Türkçe Film ile ilgili diğer bilgiler Yönetmen: McG Oyuncular: Reese Witherspoon, Chris Pine Tür: Aksiyon / Komedi Süre/Yapım Y: 97 dak. / 2012 Konu: AJAN AJANA KARŞI! Gizli ajanlar Foster (Pine) ve Tuck (Hardy) aynı anda çekici, sevimli ve akıllı Lauren’a (Witherspoon) aşık olurlar. Lauren, ajanların birbirini tanıdığından habersiz iki sevgili adayı arasında bir karar vermeye çalışırken, Foster ve Tuck yüksek teknolojinin ve ekipmanların yardımıya onu elde etmek için akla gelmeyecek kurnazlıklara başvururlar. Sıkılmadan izleyebileceğiniz aksiyon ve komediyi bir araya getiren eğlenceli bir film. En iyi aşık kazansın!
Avatar Üretici: Tiglon Film Dili: Türkçe Film ile ilgili diğer bilgiler Yönetmen: James Cameron Oyuncular: Sam Worthington, Zoe Saldana Tür: Bilimkurgu / Macera Süre/Yapım Y: 162 dak. / 2009 Film detayı Muhteşem Bir Görsellik, Harikulade Bir Dünya Yarı-felçli bir savaş gazisi olan Jake Sully, kendilerine özgü dilleri ve kültürü olan, barış ve doğa ile örtülü bir çevrede yaşayan Na’vi halkının arasına gönderilir.
Kültür / Sanat ÇOK SATAN KİTAPLAR 1- Şemspare Elif Şafak 2- Sisle Gelen Yolcu Jean Chritophe Grange 3- Sultanı Öldürmek Ahmet Ümit 4- İsim Şehir Bitki Yılmaz Özdil 5- Bu Egoları Şişirsek de mi Saklasak? Esra Banguoğlu Oğut 6- Mucizeler Dükkanına Dönüş Debbie Macomber 7- Mesnevi Terapi Nevzat Tarhan 8- Aşka Veda Can Dündar 9- Tanrı Daima Tebdil-i Kıyafet Gezer Laurent Gounelle 10- Karatay Mutfağı Canan Efendigil Karatay
ÇOK SATAN YERLİ ALBÜMLER 1- Ray Serdar Ortaç 2- 01 Ozan Çolakoğlu 3- 13,5 Ebru Gündeş 4- Feda Çeşitli Sanatçılar 5- Joker Sıla 6- Organik Mustafa Sandal 7- Ey Şuh-i Sertab Sertab Erener 8- Pop 120 Çeşitli Sanatçılar 9- Herkes Aynı Hayatta Mehmet Erdem 10- Sessiz Sinema Funda Arar
ÇOK SATAN YABANCI ALBÜMLER 1-Believe (Licence Version) Justin Bieber 2-Sounds Of Anjelique Vol.6 (Çeşitli Sanatçılar) 3-Reina Special Ten Years (Çeşitli Sanatçılar) 4-Number One Dance Hits 2012 (Çeşitli Sanatçılar) 5-Lounge 2012 (Çeşitli Sanatçılar) 6-Up All Night One Direction 7-Metro FM Summer Hits 2012 (Çeşitli Sanatçılar) 8-Power Hits 2012 (Çeşitli Sanatçılar) 9-Cafe De Pera Story Episode 2 (Çeşitli Sanatçılar) 10-Metro Fm Hits 2012 (Çeşitli Sanatçılar)
Kaynak: http://www.dr.com.tr 05/07/2012 tarihi itibariyle alınmış listelerdir.
25
lk sa zda Gezi Rehberi sa grubumuzun merkezi Esk r’den yoruz. Birç Esk r’de y yoruz ki ama eminiz gezemedi imiz yerler de var r. Esk ark r için de rimizin önemli güzelliklerini pa tedik.
ADALAR r’e hayat veren Porsuk Çay ’ Esk ve restoranlar çay kave
rda, Esk r’in büyük toprak sahiplerinden Takattin Bey tar çevre köy, kasaba ve rlerden gelen pazar r köylülerin ve seyyahlar hem kendilerinin hem de hayvanlar klamalar y r r. Kur Sav r kadar Esk r’e gelenlerin olarak hizmet veren A Cumhuriyet konaklama döneminde çok kereler el de rmi , sonunda terk r. Y r getirdi i tahribat ve yang rla metruk hale gelen A a alan üzerinde “Odunpazar Evleri Y atma Projesi” k 2006 orijinal mimarisi göz r. önünde bulundurularak y ki kattan A n’da gümü , toprak kap ve cam atölyeleri ile geleneksel el sanatlar ürünlerinin t ve sa y dükkanlar yer r. Esk r’in L madeninden y en güzel hediyelik ve dekoratif örneklerini A n’da bulabilirsiniz. Ayr L ustalar ‘Beyaz A n’ a kil verdiklerini küçük atölyeler a yakalayabilirsiniz.
her iki tar ki cafe verebilirsiniz. Etr
ran Porsuk Çay ’nda fark bir alternatif de bot gezintisiz yapabilir, Porsuk Çay ’ zellikler fedebilirsiniz.
LU CA VE KÜLL Y 1515-1527 r ar Çoban Mustafa P a’ talima ile Mimar Sinan’dan önce mimar olan Acem Ali tar y tarihi y Mevlevihane k dünyada ilk L zesini gör a LTÜR VE SANAT PARKI Kütahya Yolu Sazova mevkiinde bulunan, 400 bin metrekare cekleri üzerine kurulu park 7’den 70’e herkesin gezip bir alan.
T PAZARI E VE ATLIHAN LÜLET EL SANATLARI Ç Odunpazar Evleri, Esk r’in ilk yer yerini ran Odunpazar semtindeki Dönemi’nden kalma tarihi evlerdir. Safranbolu, Beypazar Göynük gibi yerlerdeki mimari yoldan görünür bir bölgede Esk Belediyesi tar bir kültür merkezi projesi k evler uygun olarak restore ve bu kapsamda ilk olarak 1 Ar 2007 tarihinde Esk Ç Cam Sanatlar Müzesi faaliyete r. Ç Cam Sanatlar Müzesi Türkiye’de ilk yerli ve y sanat r kendi atölyelerinde y klar rler zedir. Tarihi Odunpazar bölgesinde yer alan A 1850’li 26
25 bin metrekarelik gölet bulunuyor. Çocuklar hayal düny ve ufuklar ten Esk r’in en büyük park trenle tur sonra denizcilik tarihinde çok önemli bir yeri olan Kalyonu (Korsan Gemisi) gezebilirsiniz. Toplar yatakhanelerine, kaptan künden güvertesine her ile gerçek boyutlar y gemi özellikle çocuklar büyük ilgisini çekiyor. Türkiye’deki önemli kulelerin benzerleri ile y Masal atosu görüntüsü parkta bulunan suni gölette su kaya yapabilir ya da optimist e itimi alabilirsiniz. Y AY E Türkiye’deki en büyük uzay evi olarak son teknolojiyle dona Dünyadaki uzay evleriyle özelliklerde olan uzay evinde, bilimsel gösterimlerin y ra; gerçek uzay görüntülerinden Uniview progr k rak, interaktif sunumlarla uza gizemine
Gezi Rehberi E Esk Bilim Deney Merkezi’nde, günlük haya kola ran birçok aletin hangi bilimsel sürecin sonucunda ö renecek, süreçlerini görebilecek ve bunlar deneyebileceksiniz. Kalp a r dinleyecek, yüzlerce kilo a r bir araba k raç kuvveti ile k rabilecek, bisiklet çevirirken iskeletinizi hayretler içerisinde izleyeceksiniz. Sonsuzluk köprüsünden geçip, enerjisi ile uçaklar uçurabileceksiniz. Bilimi seven, merak eden, sadece okuyarak de il, deneyerek ve gözlemleyerek ö renme a sunan Bilim Deney Merkezi özellikle çocuklar için ç c r. DE OT 1894 Y temelleri a bugünkü TÜL fabrik 1961 Cemal GÜRSEL talima Türk Mühendislerin çabalar ile y ilk Türk ar Devrimi görebilirsiniz.
KENTPARK atan ile Kentpark’ta rken park içerisinde yer alan Manej’de ata binme e itimini çocuklar beraber y ayabilirsiniz. DASI ehrimizin sevgi ve ri simgelemek için Porsuk ça üzerinde adaya konulan kütüklere plakalarda sevdi iniz k ismini çakabilir ve sevginizi rmek için nikâh tazeleyebilirsiniz. PARK Odunpazar bölgesinde, Çankaya mahallesinin tepenin yamaçlar yer alan elale Park, tüm Esk r’i kapsayan bir manzaraya sahip. Kentin y k p, biraz soluk alabilmek için çok uygun bir mekan. Kafeterya, restoran, yollar çocuk oyun alanlar ile günün yor atmak için birebir. Özellikle kentin üzerinden günba görülmey r.
manzar
K KA 1900’lü r y tahmin edilen ve konut olarak k bir y restorasyonuyla r. ki ka ve toplam 265 metrekaredir. Y tipik bir Esk Odunpazar r. Müze, Türkiye’de bir ilk olan Anadolu Üniversitesi Karikatür Sana Ar rma ve Uygulama Merkezi’nin yan k r. Müzede; sergi bölümleri, portreler Türk karikatür ustalar Esk rli karikatürcüler ile k bölümleri r. Müzede karikatür r y ce i mekanlar da tasar r. Müzede karikatür ki eserler sergilenirken, alt kat salonunda yerli ve y karikatürcülerin sergileri de ar k olarak sürdürülmektedir. Müzede kitap, kartpostal, poster ve hediyelik yalar da ziyaretçiler tar a tedir. Esk r’e Çiböre inin bakmadan olmaz Çibörek, Esk r’le öz bir börektir. Türkiye’de pek çok yerde y ama Esk r’deki çiböre in ka yerde kolay de ildir. Esk r’e ilk yer Tatar ve K r kültürünün eseri olan çibörek k ve baharat kar yufkaya konulup y k r y geleneksel bir yemektir. Genellikle yar ay klinde olur. Mantar peynirli, patatesli vs. ç ri de mevcuttur. Ama geleneksel olarak k ile y r. S ve köpüklü ayranla birlikte bir ta r. 27
Anı ölümsüzleştirmek - Fotoğraf Çekmek Son bir kaç senedir, fotoğraf meraklılarının artması ve SLR fotoğraf makinelerinin fiyatlarının ulaşılabilir seviyelere inmesi ile, sokakta bir çok kişinin boynunda kocaman lensleri ile kocaman fotoğraf makineleri görmeye alıştık. Bundan 5 sene kadar önce, biraz meraklılar, DSLR olarak tanımlanan bu fotoğraf makinelerini taşıyan bir kişiye gazeteci misiniz? Fotoğrafçı mısınız? Gibi sorularla yaklaşıyordu. Artık herkes fotoğraf çekiyor, kocaman fotoğraf makinelerini kanıksadık. Peki, SLR olarak tanımlanan bu fotoğraf makinelerinin kompakt makineler göre farkları nedir? Bir üst segment fotoğraf makinelerine ne zaman geçmeli ve bu fotoğraf makineleri ile ilgili neleri bilmelisiniz? Aşağıda bu sorulara bilgim dahilinde ve teknik detaylara çok girmeden cevaplar vermeye çalışacağım. En basit tanımı ile fotoğraf ışıktır aslında, dijital makinelerde sensörün, filmli makinelerde ise filmin üzerine düşen ışığı kontrol ederek, sensör yada filme ışıkla ışığı yansıtan objenin resmini çizmektir. Kompak makinelerde ışığı neredeyse tamamen yazılım ile ve yazılım ile birlikte kompakt fotoğraf makinasının sınırları dahilinde kontrol edebilirsiniz. DSLR makinalarda ise kontrol limitleriniz çok genişler, bu sebeple kompak makineler ile çekmenin mümkün olmadığı karelere ulaşabilirsiniz. Genel olarak DSLR fotoğraf makineleri ile ve en çok sorulan soru ile başlayalım: karşılaşılan hangi fotoğraf makinası sorusuna geçelim.
SLR-DSLR Nedir?
SLR, Single Lens Reflect in baş harflerinden oluşmuş bir kısaltmadır, başına eklenen D harfi de Digital in baş harfidir. Sinle Lens Reflect’i Türkçeye kabaca Tek Mercek Yansıma olarak çevirebiliriz. 28
Çizim alıntıdır: http://en.wikipedia.org/wiki/Digital_single-lens_reflex_camera
Yukarıdaki çizim bir SLR fotoğraf makinesinin kesitidir. 1 numaralı 3 eleman makinenin lensdir. Lens ten geçen görüntü bir ayna ile (No:2) netleme ekranına (No:5) ve sonrasında bir toplayıcı mercekle (No:6) aktarılır. Bu mercek SLR de bahsi geçen tek mercektir aslında. Mercekten geçen görüntü No:7 deki pentaprizma sayesinde yönü değişmeden vizöre aktarılır. Biz vizörden görüntüyü alıp, deklanşöre bastığımızda No:3 teki örtücü (Perde) açılarak No:4 teki imaj sensörüne ışığın düşmesini sağlar. Bundan sonrası aslında tamamen yazılım ve dijital ortamdır. DSLR fotoğraf makineleri giriş, orta ve üst seviye olarak 3 sınıfa ayrılabilir. Biz amatör fotoğraf meraklıları için genellikle giriş ve orta seviye DSLR makineler çok yeterli olacaktır. Tam profesyonel bir DSLR için hem çok ciddi bir deneyim hem de çok ciddi bütçeler gerekecektir.
Hangi Fotoğraf Makinesini almalıyım?
Kompakt bir fotoğraf makineniz var, fotoğrafa olan merakınız da güncen güne artıyor. Kompakt makinenin sınırlarına geldiniz ve artık üst segmente geçme zamanınızın geldiğini düşünüyorsunuz. İlk sorunuz hangi marka hangi model DSLR almalıyım olacaktır. Bu sorunun ilk cevabı genelde bütçe ne kadar gibi bir karşı sorudur, beklentilerinizi ve ileriye dönük ihtiyaçlarınızı belirleyerek bir marka seçin, ve birkaç sene sonra bu markadan dönüşün daha maliyetli olacağını göz önünde bulundurun. Çünkü çantanız zamanla lensler, flaşlar ve bataryalar ile dolacak. Fotoğraf makinenizin gövdesini değiştirseniz bile aynı markada kaldığınız sürece lens ve flaş yatırımlarınız boşa gitmeyecektir. Seçimleriniz arasında Nikon, Canon, Sony, Pentax, Fujifilm gibi markalar ve bu markaların onlarca modeli olacak. Fiyat aralığı seçtikten sonra, çevrenizde, arkadaşlarınız arasında kullanılan markayı seçmek onların tecrübelerinden yararlanmak, lens ve flaş gibi ekipmanları deneyebilmek adına mantıklı bir seçim olacaktır. Bir diğer önerim de alabileceğiniz en iyi gövdeyi almanız olacaktır. Sıfır makine yerine ikinci el tercih etmeniz durumunda öncelikle gövdenin çekim sayısına bakın (Shutter). Bir çok marka için perde ömrünü ortalama 100.000 civarı kabul edebiliriz. Shutter sayısı az olan ikinci el bir makine bulursanız değerlendirmenizi ve ikinci el SLR makineleri yabana atmamanızı tavsiye ederim. Bir diğer tavsiyem de, eğer poster ebatlı baskılar yapmayacaksanız, megapixel’e çok takılmayın, halen 6.1 megapixellik bir makine kullanıyorum ve gövdeyi değiştirmeyi daha uzun bir süre düşünmüyorum.
DSLR makinelerinin en önemli avantajlarından birisi değiştirilebilir lensleri olmalarıdır. Bu sayede fotoğrafçı zihninde oluşturduğu kareyi çekebilmek için bir çok alternatif içerisinden uygun olanı seçebilir. Diğer avantajları ise diyafram açıklığı ve enstantanenin ayarlanabilir olmasıdır.
Diyafram ve enstantane nedir? Diyafram objektiften gelen ışığı kontrol ettiğimiz ilk parametrelerden birisidir. Diyafram, enstantane perdesi açıldığında, sensöre düşecek olan ışığın geçtiği deliğin boyutunu belirtir. Diyafram ayarıyla ışık yoğunluğunu ayarlanır. Daha az veya daha fazla ışığın film üzerine düşmesini diyaframla belirler.
Hobi
Diyafram fotoğrafçılıkta F harfi ile ifade edilir. F değeri büyüdükçe diyafram kısılır, F değeri küçüldükçe diyafram açılır. Lensten lense fark etse bile f/1, f/1.4, f/2, f/2.8, f/4, f/5.6, f/8, f/11, f/16, f/22 ve f/32 gibi değerlerle ifade edilir. Matematiksel olarak ilk bakışta bir ilişki yok gibi görünse de F değerleri birbirinin yarısı veya iki katıdır.(Aradaki ilişkiyi merak edenler için küçük bir ip ucu: Diyafram bir dairedir, ve F değerleri bu dairenin yarı çapını ifade eder. Dairenin alanlarını hesaplarsanız iki katı yada yarısıdır arasındaki ilişkiyi bulabilirsiniz.) Çok basit olarak; ortamdaki ışık çok az ise, diyaframı açarak, yani F değerini azaltarak sensör üzerine düşecek olan ışık miktarını yükseltebilirsiniz. Yine aynı şekilde ışığın çok fazla olduğu ortamda lensi kısarak (F değerini yükselterek) fotoğraflarınızdaki ışık patlamasını engelleyebilirsiniz. Enstantane ise örtücü perdenin açılıp kapanma hızıdır. Diyaframdan geçen ışık sensör üzerine ne kadar süre düşeceğini belirler. Enstantane için verilen rakamlar perdenin açık kaldığı saniyedir. Hızlar değişse de 1, 1/2 , 1/4, 1/8, 1/15, 1/30, 1/60, 1/125 gibi hızlar bir çok makinede bulunur. Bu hızlar diyaframda olduğu gibi yine yarısı ve iki katı şeklinde bir ilişki bulunur. Hareketli kareleri yakalamak için yüksek enstantane hızını seçmelisiniz. Enstantane hızı ile diyaframı doğru pozlama için gerekli ışık miktarını ayarlamak için kullanırız. Ancak ikisi arasında çok basit bir ilişki vardır. Birisinde yaptığınız 1 stopluk değişimin tersini diğerinde yaparsanız sensöre düşen ışık miktarı değişmez. Çok basitçe deneyebilirsiniz, önce bir fotoğraf çekin ve sonrasında aynı kareyi (ışık koşulları değişmeden) diyaframı 2 stop açarak ve enstantaneyi 2 stop azaltarak bir daha çekin. İkisinde de aynı pozlamayı elde edeceksiniz. Diyaframı açarak daha fazla ışık girmesini sağlarken karşılığında enstantaneyi azaltarak perdenin açık kalma süresini azaltmış oldunuz. Okunacak veya yazılacak hiç bir yazı, fotoğraf çekmek kadar fotoğrafçılığınızı geliştirmeyecektir ancak fotoğraf çekmeden önce nasıl çekeceğinize dair bir şeyler okumadan da fotoğrafçılığınız gelişmez. Işığınız bol olsun (diye yazar bir çok fotoğrafçı yazısının sonunda) Sürç-i lisan ettiysem affola. Fotoğrafa ilginiz varsa, paylaşacaklarınız varsa, yazı ile ilgili düşünce, görüşleriniz için foto.kulup@endel.com.tr adresine mail atabilirsiniz. Hepimizin birbirimizden öğreneceği bir şeyler vardır. 29
www.endel.com.tr