Boru Dergisi Subat'13 by boru dergisi

- ŞUBAT 2013 -

GRUP BAŞKANI H. FERRUH IŞIK İLETİŞİM MAGAZİN GAZETECİLİK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. adına İMTİYAZ SAHİBİ MEHMET SÖZTUTAN GENEL MÜDÜR YARDIMCISI AHMET KIZIL ahmet.kizil@ihlasfuar.com SORUMLU MÜDÜR YUSUF OKÇU yusuf.okcu@img.com.tr EDİTÖR AHMET FARUK KOYUNCU faruk.koyuncu@img.com.tr SANAT YÖNETMENİ İSMAİL GÜRBÜZ ismail.gurbuz@img.com.tr CONSEPT TASARIM AHMET YEDEK ahmet.yedek@img.com.tr REKLAM MÜDÜRÜ SEDAT KARADAYI sedat.karadayi@img.com.tr KURUMSAL İLETİŞİM MÜDÜRÜ EBRU PEKEL ebru.pekel@img.com.tr DIŞ İLİŞKİLER AHMET ASLANTÜRK ahmet.aslanturk@ihlasfuar.com MUHASEBE MÜDÜRÜ MÜRSEL GÜRLER muhasebe@img.com.tr ABONE İSMAİL ÖZÇELİK ismail.ozcelik@img.com.tr CTP - BASKI İHLAS GAZETECİLİK A.Ş. 29 Ekim Cad. No: 11 A/41 34530 Yenibosna / İSTANBUL +212 454 30 00 ADRES 29 Ekim Caddesi No:11 A/41 34197 Yenibosna / İSTANBUL Tel.:+212 454 25 00 Faks:+212 454 25 98 www.borudergisi.com.tr e-mail: info@borudergisi.com Boru Dergisinde yer alan makalelerdeki fikirler yazarlarına aittir. Yayınlanan ilanların sorumluluğu reklam verene aittir. Boru Dergisi’nin bütün yayın hakları İletişim Magazin San. ve Tic. A.Ş.’ye aittir. Yazılar kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Süreli bir yayın olan Boru Dergisi ayda bir yayınlanır.

Boru Show’da zaman daraldı

aman iyice daraldı. 28-30 Mart tarihleri arasında İhlas Fuarcılık tarafından gerçekleştirilecek olan 8 ‘nci Uluslararası Boru ve Ek Parçaları Fuarı, Türk boru sektörünü Türkiye’de bir araya getirecek. Sektörün büyük buluşmasına ev sahipliği yapacak olan fuar, her dönem olduğu gibi bu yılda 8’ncisi ile yine büyük ses getirecek. Boru 2013 fuarı, yeni eklenen bölümleriyle daha geniş ve etkin bir kapsamda profesyonel ziyaretçilerin ilgisini çekecektir. Sektör firmalarının yoğun ilgi göstermesi beklenen fuarda, en büyük 1000 sanayi kuruluşunun yanı sıra inşaat ve taahhüt şirketleri, petrokimya sanayi kuruluşları, beyaz eşya üreticileri, çelik eşya üreticileri, otomotiv sanayi kuruluşları, mobilya üreticileri, gemi sanayi kuruluşları, sondaj şirketleri, gaz dağıtım şirketleri, su ve kanalizasyon idareleri, devlet su işleri, belediyeler, üniversitelerin inşaat, metalurji, malzeme, makine mühendislikleri ve çevre bölümü akademisyenlerinin de fuarı ziyaret etmesi bekleniyor. 8. Uluslararası Boru ve Ek Parçaları Fuarı, her türlü boru ve ek parçaları üreticileri ile zengin bir ziyaretçi profilini buluşturacak. Türk boru sektörünün spesifik fuarının katılımcı ürün profili ise şu şekilde olacak: Boru ve Ek Parçalar başlığı altında, demir ve alaşım borular, paslanmaz çelik, demir dışı metal ve alaşım, kompozit, beton, iletim, yapı, hassas borular ve ek parçaları. Boru üretim makinaları başlığı altında, döküm, haddeleme, kaynak, ısıl işlem, boru işleme ekipmanları başlığı altında, şekil verme, kesme, delme, galvanizleme, kaplama, taşlama, parlatma, genişletme, çapak alma, işleme teknolojisi araçları, test, ölçme ve kontrol teknolojileri, tesis mühendisliği ve inşaatları, çelik servis merkezleri, lojistik, güvenlik teknolojisi, çevre koruma, restorasyon, yazılımlar, danışmanlık ve hizmetler, sivil toplum kuruluşları ve yayınlardan oluşmaktadır. Ayrıca, boru hattı teknolojisi, profil ve makinaları, sıcak ve soğuk haddelenmiş yassı ürünler ve kaplama işlemine tabi tutulmuş yassı ürünler yer alacaktır. Dünyanın en büyük sekizinci çelik üreticisi konumunda olan Türkiye’de sektörün ilk ve tek fuarı, Uluslararası Boru ve Ek Parçaları Fuarı. Sektörün tek yayını ise Boru ve Teknolojileri dergisidir. Tüm yeniliklerin bir arada olacağı fuarda yer almak için zaman iyice daraldı. Bir an önce karar verip, en azından burada olmak için acele etmenizde fayda var. Yeni bir sayıda görüşmek dileği ile. Saygılarımızla,

Karbon, 10 Gama yurtdışı ofisleri ile ihracata yöneldi

12 Sektör Boru 2013 Fuarı’nda bir araya geliyor işi 16 “Annemin benim geleceğim projesi” hedef için 20 524farklı eylem planı

Projesi’nde 26 TANAP 2 milyon ton boru kullanılacak 11 yılda 28 Pakpen 30 kat büyüdü

2014’te 24 Hasçelik Gebze yatırımı ile büyümesini hızlandıracak “Weld Cup 2013” 32 Türkiye ayağı sonuçlandı sektörü 34 Çelik 2013 yılına umutla başladı Arfika’nın 54 Orta batısında yer altı zengini bir ülke: Gabon

AFC......................30-31

AYPAR ................44 -45

İHLAS PAZ. .67 – 69 - 75

NAVLUN ...................61

AKADEMİ.............. A.K.İ

BORUSAN.............. Ö.K

KALİBRE ....................1

PAKPLAST .................3

AKTİF .......................49

ÇANLI................. 18-19

KUZULUK .................65

PLASTSU ............. 4 – 5

AKYAPAK .................13

ÇOLAKOĞLU ........ Ö.K.İ

MARMARA TEKNİK ..55

SENKRON ................41

ALP METAL ..............23

FABEX ......................73

MAVSAN ..................29

SUBOR .......................9

ARAS PLASTİK .........25

HES ..........................39

MESSE .....................71

TURAN ................... A.K

ARMUTLU ................76

İHALECİLER .............57

METAL STELL ..........77

TÜRKİYE GZT ...........78

Prof. Dr. Ümit Doğay Arınç

Kültür Merkezi açıldı Celal Bayar üniversitesi Prof. Dr. Ümit Doğay Arınç Kültür Merkezi'nin açılış töreni Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç tarafından hizmete açıldı Manisa Valisi Halil İbrahim Daşöz, Manisa Milletvekilleri Hüseyin Tanrıverdi, Recai Berber, Dr. Muzaffer Yurttaş, Doç. Dr. Selçuk Özdağ ve Uğur Aydemir, Belediye Başkan Vekili Ziya Elmalı, Baro Başkanı Zeynel Balkız, Celal Bayar Üniversitesi Kurucu Rektörü ve aynı zamanda UGETAM Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Ümit Doğay Arınç, Celal Bayar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Pakdemirli, Rektör Yardımcılarımız Prof. Dr. Ali Çelik, Prof. Dr. Süheyla Sürücüoğlu ve Prof. Dr. Erdoğan Özkaya, dekanlar, il müdürleri ve öğretim elemanlarının katılımıyla gerçekleştirildi.

süresi içindeki hatıralarını da paylaşarak, Celal Bayar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Pakdemirli'ye o günlere ait iki fotoğraf hediye etti. Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, kültür merkezinde yaptığı konuşmada, ağabeyine gösterilen bu kadirşinaslık ve kültür merkezine isminin verilmesi nedeniyle de Celal Bayar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Pakdemirli'ye teşekkür etti.

“KULA VEFASI OLMAYANIN HAKKA DA VEFASI OLMAZ” Prof.Ümit Doğay Arınç Kültür Merkezinin açılışında konuşan Celal Bayar Üniversitesi Kurucu Rektörü UGETAM Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Ümit Doğay Arınç, “20 sene sonra üniversitemizde böyle bir tesisin kurulmasından ve adımın verilmesinden ailem adına çok mutluyum, çok teşekkür ederim. Hz. Mevlânâ'nın vefayla ilgili şöyle bir sözü vardır: “Dostlarını daima vefa ile hatırla, onları arayan sen ol, kucaklayan yine sen ol. Kula vefası olmayanın Hakka da vefası olmaz.” diyerek, kendisine gösterilen bu vefa duygusu nedeniyle mutluluğunu dile getirdi. Arınç, üniversitenin kuruluşu ve görev

- ŞUBAT 2013 -

UGETAM Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Ümit Doğay Arınç

Gama Karbon, yurtdışı ofisleri ile

ihracata yöneldi

Dikişsiz çelik borular ile 400 mm. ve üzeri çapındaki boyuna kaynaklı çelik boruları ithal ederek yurt içinde önemli projelere satış gerçekleştiren Gama Karbon, yeniden yapılanma çerçevesi içinde Toronto, Paris ve Atina ofisleri ile ihracatını artırmayı hedefliyor ihracat konusunda yeniden bir yapılanmaya giden Gama Karbon, 2012 yılında hayata geçirdiği Toronto, Paris ve Atina ofisleri ile ihracatını artırmayı hedefliyor. Dikişsiz çelik borular ile 400 mm. ve üzeri çapındaki boyuna kaynaklı çelik boruları ithal ederek yurt içinde önemli projelere satış gerçekleştiren Gama Karbon, çelik boru ticaretini kurumsallaştırarak 2000’li yıllardan itibaren ihracat atılımları ile beraber, yurtiçi ve yurtdışı pazarlarda mamul ve yarı mamul ürünlerde de müşterilerine hizmet veriyor. Aynı zamanda yarı mamul ve mamul çelik ürünlerin tedarikçisi olan Gama Karbon Çelik Sanayi’nin ürün yelpazesi 400 mm ve üzeri dikişli boru ile soğuk ve sıcak çekme dikişsiz çelik boru, sıcak haddelenmiş saç (HRC), ticari profiller ve kütük içeriyor. Firma yurt içinde inşaat ve alt yapı projeleri ile ilgili alanlarda, yurt dışında ise boru hatları, enerji santralleri gibi projelere spi-

- ŞUBAT 2013 -

stratejik pazarlama ihtiyacını da beraberinde getirdiğini ve uzunca bir süre uluslararası pazarlama altyapısının geliştirilmesi için çalışarak bu konuda yurt dışı ofisleri ile gerekli yatırımları yaptıklarını ifade etti.

İSTİKRARLI BÜYÜME

ral ve boyuna kaynaklı çelik boru ve profil ile beraber uzun ve yassı çelik tedariği gerçekleştiriyor. Gama Karbon Demir Çelik Sanayi ortaklarından Burak Göşgün, çelik boru üretiminin son yıllardaki yatırımlarla ciddi bir ürün arzı oluşturduğunu belirterek, iç pazardaki arzın doğal olarak uluslararası

Avrupa ve dünyada ticaret hacminin giderek daraldığı ve Uzak Doğu’nun ‘ucuz ürün, kabul edilebilir kalite’ tehdidi ile karşı karşıya kalındığı bir dönemde alternatif pazar arayışının kaçınılmaz olduğunu ifade eden Burak Göşgün; “Uluslararası pazarlarda özellikle Orta Doğu, Kuzey Afrika, Kuzey Amerika ve Latin Amerika ülkelerinde, Kanada ve Fransa ofisleri ile faaliyetlerini artırdığını, bunun ihracat açısından önemli ölçüde katkı sağladığını” vurguladı. 2013 yılında ihracat hedefini toplam satışın % 70’i olarak belirleyen firma, istikrarlı büyümesini sürdürüyor.

Boru sanayi’nin dev markaları

Boru 2013 Fuarı’nda bir araya gelecek

İhlas Fuarcılık tarafından 28 - 30 Mart 2013 tarihleri arasında düzenlenecek Türkiye’nin “İlk ve Tek Boru, Profil, Ek Parça, Yassı Ürünler, Makine ve Ekipmanları Fuarı”, yerli ve yabancı dev markaları İstanbul’da ağırlamaya hazırlanıyor Ülkemizin gelişimiyle doğru orantılı olarak büyüyen boru sanayii, kalitesini, hizmetlerini ve ürün çeşitlerini boru ihtisas fuarında profesyonel ziyaretçileri ile buluşturuyor. Yurt dışından katılım gösteren firmaları ve dünyanın dört bir yanından gelen yabancı ziyaretçileri ile geçtiğimiz senelerde başarısını kanıtlayan Boru ve Ek Parçaları Fuarı, sekizinci senesinde de, yenilikleri ve gelişmeleri sektörle paylaşmayı, sektörün ihtiyaç duyduğu bilgi platformunu oluşturmayı ve ticareti canlandırmayı hedefliyor.

- ŞUBAT 2013 -

TÜRKİYE DÜNYANIN 8. BÜYÜK ÇELİK ÜRETİCİSİ Dünyanın en büyük sekizinci çelik üreticisi olan Türkiye, yedinci sırada bulunan Almanya ile arasındaki farkı gün geçtikçe kapatıyor. Toplam yassı çelik tüketimi içinde ithalat oranı, yüzde 54’e varan Türkiye, yılda yaklaşık 6.5 milyon ton yassı mamul ithal ediyor ve çelik sektörümüzün ekonomiye katkısı artıyor. Yılın son çeyreğine, ham çelik üretiminde %8.4, çelik ihracatında ise

miktar yönünden %10.2 oranında artış ile giren çelik sektörü, geçtiğimiz yıl ekonomik büyümenin iki misli büyümüş, bu yıl da büyümesini sürdürmektedir. Demir çelik sektörümüz, ekonomiyi oluşturan temel sektörlerden, inşaat, otomotiv, beyaz eşya ve makine gibi sanayi kollarına girmiş, söz konusu sektörlerin sağlıklı gelişimine destek sağlayan konumu ile stratejik önem taşımaya devam etmektedir. İnşaat, otomotiv, beyaz eşya, makine gibi çelik kullanıcısı sektörlerin gelişmelerini sürdürmelerinin ve

8. Uluslararası Boru ve Ek Parçaları Fuarı, yalnızca ticaret platformu olmanın ötesine geçerek, yerli ve uluslararası birçok üreticiyle, ceo’ları, üst düzey yöneticileri ve firma sahiplerini buluşturmayı başaran bir organizasözellikle 2023 yılı için belirlenen ihrayona ev sahipliği cat hedeflerine ulayapacak şabilmelerinin, istikrarlı bir girdi temini ile mümkün olabileceği bilinmektedir. Bu yönüyle çelik sektörümüz, yurt içindeki çelik tüketicisi sektörleri mümkün olan en üst seviyede destekleyebilmek için, yatırımlarını ve ürün çeşitliliğini her geçen gün artırmaya devam etmektedir. Sektör kuruluşları, çelik tüketicisi sektörlerin en azından çelik girdisini sürdürülebilir bir temelde tedarik etmelerini sağlamak için yoğun bir çaba sarf etmekte ve üzerlerine düşen görevi fazlasıyla yerine getirme gayreti içerisinde faaliyetlerini sürdürmektedirler. Makine ve otomotiv gibi çelik tüketen sektörlerin, büyümeleri ve 2023 ihracat hedeflerine ulaşabilmelerinde, güçlü bir çelik endüstrisinin varlığının önemli bir destek olacağı değerlendirilirken, Türk çelik sektörü, 2000’li yıllardaki üstün performansı ile Türkiye’nin iddialı büyüme hedeflerine verdiği desteği, önümüzdeki yıllarda da sürdürme kararlılığı içinde bulunmaktadır.

YURTDIŞI KATILIMI YOĞUN Sektörün Türkiye’deki en önemli tanıtım ve dağıtım ayağı olan Uluslararası Boru ve Ek Parçaları Fuarı, Almanya, Avusturya, Belarus, BAE, Çin, Fransa, Hindistan, Hollanda, İtalya, İngiltere, İsviçre, Japonya, Kanada, Kore, Mısır, Pakistan, Romanya, Sırbistan, Slovakya, Tayvan ve Türkiye ülkelerinden katılacak yerli ve yabancı firmalara da ev

sahipliği yapacak. 8. Uluslararası Boru ve Ek Parçaları Fuarı, ülke ekonomisine büyük kazançlar sağlarken, sektör temsilcilerinin dünya ülkeleri ile entegre olmasında büyük bir köprü görevi üstleniyor.

WEB PORTALLARI VE YAYINLARDAN BORU FUARINA TAM DESTEK Her geçen gün gelişimini sürdüren, ürün kalitesi ve çeşitliliği ile dünyayla yarışan farklı coğrafyalarla ihracat gerçekleştiren boru fuarı, pek çok yayın tarafından destekleniyor. Mesteel.com, mesteelmag.com, Tube Products İnternational, tube& pipe technology, stainless stell, platts, Automotive Exports, Boru Dergisi, Nalbur Teknik, Yapı Malzeme, Metalsan, Steel Business Network, Gas Techics, Petrol Plus, Tesisat Plus, Tube today.it, Doğalgaz, Tesisat, Yangın ve Güvenlik, Yatırımlar Dergisi, Energy world, Subcon Turkey, Steel Orbis, Prime Dergi, Yeni Organize, Demir Çelik Store fuarı destekleyen yayınlar ve web portalları arasında yer almaktadır. Boru ve Ek Parçaları Fuarı, boru üreticisi ve kullanıcısı çok sayıda profesyoneli bir araya getirerek boru sektörüne hem ulusal hem de uluslararası anlamda yepyeni boyutlar yeni pencereler açmaktadır. Türkiye’de faaliyet gösteren boru üreticilerinin kalitelerini artırma, marka - ŞUBAT 2013 -

KOSGEB tarafından desteklenen, “Uluslararası Boru ve Ek Parçaları Fuarı”, yurtdışı temsilciliklerin ve alım heyetlerinin katılacağı, ikili görüşmelerin gerçekleşeceği bir organizasyona hazırlanıyor

olma, yeni pazarlarla tanışma isteği ve İhlas Fuar’ın spesifik fuarlardaki başarıları sektörün fuarı sahiplenmesine sebep olmuştur. 8. Uluslararası Boru ve Ek Parçaları Fuarı, bu anlamda sektörün devlerinin buluştuğu, gövde gösterisinin yaşandığı son yeniliklerin, ürünlerin sergilendiği bir platform olacaktır. Fuarda hem rekabet halinde olan rakiplerin birbirleri ile olan durumları, paylaşımları hem de bilgi alış verişleri firmaların pazardaki paylarında büyük artış sağlamaktadır. Yapılan araştırmalara göre, bu sektör her yıl yeni kazanımlara doğru adım atmaktadır.

2013’DE ABD, KUZEY AFRİKA VE ORTA DOĞU ÖNEMLİ 2012 yılında çözülmeye başlayan küresel ekonomik krizle beraber, birçok ülke korumacı ekonomik politikalar uygulayarak kendi pazarlarını koruma altına almaya çalıştı. 2011 yılında 3.76 milyon ton üre-

- ŞUBAT 2013 -

tim ve 1.6 milyon ton ihracat gerçekleştiren çelik boru sektörü, üretimini ve ihracatını artırmaya devam etti. Ocak ve Kasım dönemi itibariyle ihracat, % 13.3 oranında artarak 1. 67 milyon tona ulaştı. Yıl sonunda ise bu rakamın 1. 8 milyon ton olacağını tahmin edilmektedir. Birçok ülkede talepte azalma olmasına rağmen, çelik boru sektöründeki artış, büyük bir başarıdır. 2013 yılında ülkemizdeki kentsel dönüşüm projelerinin 2013 yılının ilk yarısında iç talepte hareketlenmeye sebep olacağı beklenmektedir. Bunun yanı sıra, ülkemizden geçecek olan “Trans Anadolu Doğalgaz Boru Hattı” boru sektörü için çok önemli bir proje olacaktır. Yılın ikinci yarısında yapımına başlanması beklenen proje, özellikle büyük çaplı boru talebinde önemli artışlar sağlayacaktır. İhracat pazarlarında, Avrupa Birliği ülkelerinin taleplerinde yılın ikinci yarısına kadar önemli bir artış olması beklenmemekle beraber, 2013 yılında ABD, Türkiye’deki üreticiler için önemli bir pazar olmaya devam ede-

cek ve Orta Doğu ile Kuzey Afrika ülkelerine olan boru ihracatlarının da artış göstermesi beklenmektedir.

BULUŞMA PLATFORMU: İSTANBUL Kıtaları birleştiren coğrafyası ve asırlara tanıklık eden tarihi konumu ile İstanbul dünya üzerindeki en özel şehirlerden biridir. Asya ve Avrupa kıtalarını birleştiren İstanbul, Ortadoğu ve Avrupa’ya yakınlığı, Rusya ve Türk Cumhuriyetleri ile sürdürdüğü sıcak ilişkiler ile ticareti de verimli hale dönüştürmeyi başarıyor. İstanbul, jeopolitik konumu sayesinde, 8. Uluslararası Boru ve Ek Parçaları Fuarı’nın başarısına başarı katacaktır. Sekizincisi 28-30 Mart 2013 tarihleri arasında düzenlenecek olan fuarda, fuarın etkinliğini ve verimliliğini artırmak üzere yeni düzenlemeler de yapılmıştır. Fuara eklenen 2 yeni bölüm, boru hattı teknolojisi ile demir ve çelik (yassı ürünler). Metal boru, profil, ek parça, yassı ürünler, makine ve ekipmanları alanlarını bir arada sunan, boru fuarını, yurt içi ve yurt dışından çok sayıda profesyonelin ziyaret etmesi bekleniyor.

lojistik, güvenlik teknolojisi, çevre koruma, restorasyon, yazılımlar, danışmanlık ve hizmetler, sivil toplum kuruluşları ve yayınlardan oluşmaktadır. Ayrıca, boru hattı teknolojisi, profil ve makinaları, sıcak ve soğuk haddelenmiş yassı ürünler ve kaplama işlemine tabi tutulmuş yassı ürünler.

İHLAS FUARCILIK HAKKINDA ZİYARETÇİ PROFİLİ Boru 2013 Fuarı, yeni eklenen bölümleriyle daha geniş ve etkin bir kapsamda profesyonel ziyaretçilerin ilgisini çekecek ve beklentilerini karşılayacaktır. Sektör firmalarının yoğun ilgi göstermesi beklenen fuarda, en büyük 1000 sanayi kuruluşunun yanı sıra inşaat ve taahhüt şirketleri, petrokimya sanayi kuruluşları, beyaz eşya üreticileri, çelik eşya üreticileri, otomotiv sanayi kuruluşları, mobilya üreticileri, gemi sanayi kuruluşları, sondaj şirketleri, gaz dağıtım şirketleri, su ve kanalizasyon idareleri, devlet su işleri, belediyeler, üniversitelerin inşaat, metalurji, malzeme, makine mühendislikleri ve çevre bölümü akademisyenlerinin de fuarı ziyaret etmesi bekleniyor.

ZENGİN KATILIMCI PORTFÖYÜ 8. Uluslararası Boru ve Ek Parçaları Fuarı, her türlü boru ve ek parçaları üreticileri ile zengin bir ziyaretçi profilini buluşturacak. Türk boru sektörünün spesifik fuarının katılımcı ürün profili ise şu şekilde olacak: Boru ve Ek Parçalar başlığı altında, demir ve alaşım borular, paslanmaz çelik, demir dışı metal ve alaşım, kompozit, beton, iletim, yapı, hassas borular ve ek parçaları. Boru üretim makinaları başlığı altında, döküm, haddeleme, kaynak, ısıl işlem, boru işleme ekipmanları başlığı altında, şekil verme, kesme, delme, galvanizleme, kaplama, taşlama, parlatma, genişletme, çapak alma, işleme teknolojisi araçları, test, ölçme ve kontrol teknolojileri, tesis mühendisliği ve inşaatları, çelik servis merkezleri,

İhlas Fuarcılık olarak faaliyetlerini sürdüren şirketimiz, iş dünyasına profesyonel çözümler sunması sebebiyle, yakından tanınan bir şirkettir. İlk organizasyonunu 1988 yılında Tekstil Makineleri fuarı ile gerçekleştiren şirketimiz, yayıncılıktaki başarısı, fuarcılıktaki 100’e ulaşan profesyonel organizasyonu, uluslararası kongre organizasyonu, 30’a yakın web sitesi ve internet portalları ile ekonomi dünyasının merkezinde bulunup, yenilikçi ve çözüm odaklı yapısı ile müşterilerine yön vermektedir. İhlas Magazin Grubu ve İhlas Fuarcılık olarak iki ana kolda faaliyetlerini yürüten şirketimiz, iş dünyası tarafından yakından tanınmaktadır. İhlas Magazin Grubu olarak çıkardığımız sektörel ve aktüel yayınlar ile Türkiye’nin en köklü sektörel yayıncısı konumundayız. İş dünyasına yönelik sürekli projeler sunan şirketlerimiz, çalışmalarını ve başarılarını artırarak yoluna devam etmektedir. - ŞUBAT 2013 -

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, Borusan Holding Yöneticisi (CEO) Agah Uğur protokole birlikte imza attılar.

Borusan'dan yeni sosyal sorumluluk projesi:

“Annemin işi benim geleceğim projesi” Borusan Holding, sanayide kadın istihdamını artırmak için Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ve Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı işbirliği ile yeni bir sosyal sorumluluk projesine imza attı.

- ŞUBAT 2013 -

DÜNYANIN 10. BÜYÜK EKONOMİSİ OLMA Her yılın her dönemin kendine ait sorunları olduğunu söyleyen Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, “Bu sorunları çözebilecek kapasiteye ulaşmamız gerekiyor. Hedeflerimizi iyi belirlememiz ve hedeflerimiz üzerinde iyi çalışmamız gerekiyor. Koyduğumuz hedef. Sürdürülebilir büyüme. Dünyanın 10. Büyük ekonomisi olma. Bunu başarabilmemiz içinde ekonomik kalkınmayı destekleyecek beşeri ve sosyal sermayeyi de güçlendirmemiz lazım. Söylediğimiz hedeflere ulaşmak için önce insan diyoruz” diye konuştu. Kadının yaşam kalitesini yükseltmek ve kadını sürdürülebilir kalkınmanın öznesi yapmanın olmazsa olmazı olduğunu söyleyen Bakan Şahin sözlerini şöyle sürdürdü: “Ekonomiyi de hukuku da sosyal hayatı da insan için düzenliyoruz. Bu baktığımız noktada değerli bakanımın söylediği gibi kadının yaşam kalitesini yükseltmek ve kadını sürdürülebilir kalkınmanın öznesi yapmak bizim olmazsa olmazımız ve en temel olarak karşımızda duruyor. İstihdamda kadından bahsedebilmemiz için eğitim hayatını tamamlamış, sağlıklı düşünen fiziki ve ruhi olarak maddi ve manevi olarak sağlığın bütün imkânlarından istifade etmiş kadınların, ekonomik olarak güçlü olmasını sağlamamız gerekiyor. Bu ikisi olmadan üçüncüden bahsetmemiz mümkün değil. Artık üçüncü anahtarımız kadını bütün potansiyeliyle ekonomik hayata sokmak. İşte burada iş yaşantısını ve aile hayatını uyumlu hale dönüştürmemiz lazım. Okuyan genç kızlarımız eğitimini tamamlayarak istihdama katılıyor. Bir taftanda onun yapması gereken en önemli görevi toplumun geleceği açısından sağlıklı nesillerse eğer, temel görevi olan annelik görevini de güçlü bir şekilde devam ettirmemiz lazım. Biz ya o ya o diye bir seçenekten bahsetmiyoruz. Kadını zorlayıp ya şunu olacaksın ya şunu olacaksın değil hem o hem o. Bu alternatifleri çoğaltmamız ve kadının hayatta işi neyse işçiyse işverense yönetici ise siyasetçi ise ne ise o işi annelikle at başı götürmemiz gerekiyor” şeklinde konuştu. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün ve Borusan Holding Yöneticisi (CEO) Agah Uğur tarafından imzalanan protokol ile hayata geçen “Annemin İşi Benim Geleceğim” projesi kapsamında ilk Borusan Neşe Fabrikası, Adıyaman Organize Sanayi Bölgesi'nde açılacak. “Annemin İşi Benim Geleceğim” adlı proje kapsamında, çocuk bakımı nedeniyle çalışamayan kadınların çocukları için kreşler yapılacak, 0-6 yaş arası çocuklara hizmet verecek kreşler Adıyaman'ın yanı sıra 2013 yılı içinde Malatya, Şanlıurfa, Afyonkarahisar Organize Sanayi Bölgeleri'nde de Borusan Neşe Fabrikaları'nın yapımına başlanacak.

liriz? Ama aynı zamanda toplumun geleceğini annelik olarak çocuk sahibi olmak olarak da önceliyorsak ikisini birbiri ile çelişen bir husus olmaktan çıkarmalıyız. İkisi birbirinin önünde engel olmaktan çıkmalı” dedi. Kadınlar ‘ya çalış kariyer yap aileyi çocuğu unut, ya da otur ailenle evinde çocuklarına bak’ tercihini etmek zorunda olmamalı” diyen Bakan Ergün şunları söyledi; “Annemin İşi Benim Geleceğim projesi annelerin ekonomik hayatta katılmalarını sağlamanın ötesinde bu çocuklara eğitimleri için güvenli ve doğru adres oluşturmak açısından da önemlidir. Biz de bakanlık olarak bu proje kapsamında organize sanayi bölgelerinin Borusan ile işbirliği yapması konusunda koordinasyonu sağlamış olacağız. Kadınlarımız iş ve çalışma hayatına sadece personel düzeyinde değil, yönetimci ve gelişimci düzende de yoğun bir katılım göstermektedirler.”

152 ORGANİZE SANAYİ BÖLGESİNDE 150 BİN KADIN ÇALIŞAN Son 2-3 yıl içerisinde KOSGEB'in yeni girişimcilik eğitimlerinden 100 binden fazla insanın yararlandığı bilgisini veren Ergün, bunların yarısının kadınlardan oluştuğunu söyledi. Ergün, “Girişimciliğe kadınlarımın önem verdiğini görüyoruz. Türkiye’de kuruluşu tamamlanmış 265 organize sanayi bölgesi var. Bunlardan altyapısı tamamlanan üretime geçen 152 sanayi bölgesi var. Bu 152 organize sanayi bölgesinde 150 bin kadın çalışan var. Bu kadın çalışanlardan bir istatistik de oluşturduk. Kaç kadının 0-6 yaş grubunda çocuğu var diye 12 bin 961 kadın çalışanın 0-6 yaş grubunda çocuğu bulunmaktadır. Adıyaman afyon, Malatya ve Şanlıurfa organize sanayi bölgeleri daha sonra Fatsa, Karaman, Çorum, Diyarbakır ve Mardin organize sanayi bölgeleri de gelişecek” diye konuştu.

ERGÜN: “YA KARİYER YA ÇOCUK OLMAMALI” Konu ile alakalı olarak bir konuşma yapan Bakan Ergün ise, “Kadınlarımızın ekonomik hayata daha aktif bir şekilde katılmaları için çok büyük önem taşımaktadır. Zira kadın çalışma hayatına katılması için özellikle aile ve çocuk konusundaki sorunlarını gidermesi lazım. Çünkü aile sorumlulukları çocukla ilgili sorumlulukları kadının sosyal siyasi ve ekonomik hayata katılmasında olumsuz bir unsur olmaktan çıkmalı. Hem kadının anne olmasını bir eşi olmasını ama aynı zamanda da sosyal siyasi ekonomik hayatta etkili bir unsur olmasını birlikte nasıl gerçekleştirebi-

- ŞUBAT 2013 -

5 farklı hedef için

24 eylem planı

“Demir-Çelik ve Demir Dışı Metaller Sektörü Strateji Belgesi ve Eylem Planı’nı açıklayan Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün; “Demir Çelik ve Demir Dışı Metaller Sektörü Strateji Belgesinde, ‘5 farklı hedef için 24 eylem planı’ belirledik” dedi

- ŞUBAT 2013 -

Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, Demir Çelik ve Demir Dışı Metaller Sektörü Strateji Belgesinde, 5 farklı hedef için 24 eylem belirlediklerini dile getirerek; “Demir Çelik ve Demir Dışı Metaller Sektörü Strateji Belgesinin uzun dönemli vizyonu, sektörde yüksek katma değerli ürünlerin üretim üssü olmaktır” dedi. Bakan Ergün, Çırağan Sarayı'nda ''Demir-Çelik ve Demir Dışı Metaller Sektörü Strateji Belgesi ve Eylem Planı'nı açıkladı. Demir Çelik ve Demir Dışı Metaller Sektörü Strateji Belgesi ile sektörün yol haritasını ortaya koyduklarını ve bu yolda ilerlemeyi sağlayacak araçları da belirlediklerini dile getiren Ergün, belgenin hazırlanma sürecinin, kamunun, özel sektörün ve sivil toplum kuruluşlarının bir arada çalışmasının güzel bir örneği olduğunu anlattı. Bakan Ergün, ''Strateji belgesinin uzun dönemli vizyonunun, sektörde yüksek katma değerli ürünlerin üretim üssü olmaktır” dedi.

YERLİ GİRDİ KULLANIMI TEŞVİK EDİLECEK Bakan Ergün, strateji belgesinde ikinci hedefleri olan “Üretim Altyapısını Geliştirmek” başlığı kapsamında; Kamu yatırımlarında en yüksek katma değeri sağlayacak şekilde yerli girdi kullanımının teşvik edileceğini belirtti. Rüzgâr Enerjisi yatırım sözleşmelerinde, rüzgar türbinleri yatırımında başta sfero döküm ve yassı çelik olmak üzere yerli girdi kullanımı teşvik edileceğine işaret eden Ergün, “Çevreye yönelik olarak atık yok etmeye yönelik makine ve ekipman yatırımlarına teşvikler uygulanacak. Bölgesel enerji boru hatlarında yerli sac kullanılarak üretilen çelik boruların ve diğer yerli malzemelerin kullanımına öncelik verilecek. Bu projelerle ilgili yatırımlara vergi indirim teşviki de sağlanabilir, bunun üzerinde çalışacağız. Demir ve demir dışı cevher aramalarına önem verilecek ve maden aramaları desteklenecek. Demir-çelik sektöründe, enerji verimliliğinin artırılmasına yönelik proje ve çalışmalara destek verilecek” diye konuştu.

DIŞ TİCARETTE AKSAYAN YÖNLERİ GİDERMEK Strateji Belgesinde “Dış Ticarette Aksayan Yönleri Gidermek” başlıklı üçüncü hedefleri kapsamında ise, Afrika ve Orta Doğu ülkeleri gibi riskli ülkelere yönelik ihracatta, ihracat kredi sigortası uygulamaları yaygınlaştırılacağını dile getiren Ergün, düşük fiyatlı ithal ürünlerin yerli üreticilerin üzerinde yarattığı fiyat esaslı baskının bertaraf edilmesi yönündeki çalışmaların sürdürüleceğini söyledi.

“MESLEK LİSELERİNDE DÖKÜM VE MODELCİLİK GİBİ BÖLÜMLERE ÖZEL BİR ÖNEM VERİLECEK” Bakan Ergün, özellikle inşaatlarda kullanılan demir, boru ve diğer ürünler başta olmak üzere güvenli veya teknik mevzuata uygun olmayan ithal ve yerli ürünler için daha etkin denetimlerin yapılacağını belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü: “Son 4 yıl içinde yassı çelik üretim kapasitesinin tüketim seviyesinin üzerine çıkması da dikkate alınarak, sektörün ithalatta karşılaştığı haksız rekabet unsurlarının önlenmesine yönelik tedbirlerin uygulanmasına devam edilecek. Dördüncü hedefimiz olan 'İnsan Kaynaklarını Geliştirmek' başlığı altında 2 eylem belirlenmiştir. Öncelikle orta kademe nitelikli eleman eksikliğini gidermek için eğitim programları düzenlenecektir. Özellikle meslek liselerinde döküm ve modelcilik gibi bölümlere özel bir önem verilecek.

AR-GE KAPASİTELERİNİ GELİŞTİRMEK 50 veya daha fazla işçi çalıştıran işyerleri yüzde 3 özürlü çalıştırmakla yükümlüdürler. Buradaki 'yeraltı ve su altı işlerinde özürlü işçi çalıştırılamaz' istisnasına, ağır sanayi olarak kabul edilen demir-çelik ve demir dışı metaller sektörü de ilave edilecek. Beşinci ve son hedefimiz 'ArGe Kapasitelerini Geliştirmek' başlığı altında ise, atıkların analizini yapacak laboratuvarların sayısı ve niteliği artırılacak. Çevre analizleri için akredite laboratuvar eksikliği giderilecek.”

ÇEVRE KİRLİLİĞİNİN ÖNÜNE GEÇİLECEK Ar-Ge desteklerinin, sanayinin ihtiyacı olan diğer araştırma ve iyileştirme faaliyetlerini de kapsayacağına işaret eden Bakan Ergün, demir-çelik sektöründe çevre kirliliğinin azaltılmasına ve atıkların değerlendirilmesine yönelik projelerin destekleneceğini söyledi. Bakan Ergün, Avrupa Parlamentosu'nun, çelik sektörünü korumak için 13 Aralık'ta AB Komisyonu'na bir önerge sunduğunu anımsatarak, bu önergede sektörün öneminin, sektör için yapılması gerekenlerin, sektöre yönelik teşvik mekanizmalarının devreye girmesi gerektiği gibi önemli bilgilerin olduğunu anlattı. Strateji Belgesindeki eylemlerin, demir çelik ve demir dışı metaller sektörünün üretim zincirinin her halkasına hitap ettiğine dikkat çeken Bakan Ergün, “Bu eylemler, üretimde yerli girdi kullanım oranını artıracak, katma değeri yüksek ürünlerin ağırlıklı olarak yerli üretimden karşılanmasını sağlayacak ve dış ticaret dengemizi olumlu yönde geliştirecek eylemlerdir. Bu eylemlerin hayata geçmesiyle, yurt dışından temin ettiğimiz yüksek teknolojili ürünlerin ülkemizde üretilmesi için büyük bir adım atmış olacağız. Strateji Belgesinde yer alan eylemler, dünya standartlarında rekabetçi bir sektör oluşturma kararlılığımızı açıkça göstermektedir” diye konuştu.

YOLUNA GÜVEN VE İSTİKRAR İÇİNDE DEVAM EDEN BİR TÜRKİYE Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, “Bakanlığımız atıklarla da ilgili bir strateji belgesi ve eylem planı hazırlıyor” dedi. Son 10 yılda, Türkiye hayatın her alanında büyük bir değişim iradesi gösterdiğini ve çok önemli reformlar gerçekleştirdiğini dile getiren Ergün, bugün dünyadaki birçok olumsuz gelişmeye rağmen, yoluna güven ve istikrar içinde devam eden bir Türkiye'nin bulunduğunu kaydetti. Ergün, ekonomide ve siyasette yakalanan bu istikrar ortamının birçok önemli sonucunu hep birlikte müşahede ettiklerini ifade ederek, ancak bu olumlu çıktılar içinde en önemlisinin, artık Türkiye'nin bütün birimleriyle, kamu ve reel sektörüyle, orta ve uzun vadeli plan ve programlar hazırlayabilmesi ve bunları uygulayabilmesi olduğunu söyledi. Türkiye'nin zaten faal olduğu demir-çelik, otomotiv, makine gibi sektörlerde katma değeri artırması, diğer yandan ilaç, havacılık, elektrik-elektronik, bilgi teknolojileri gibi ileri teknolojili sektörlerde bir ivme yakalaması gerektiğine işaret eden Bakan Ergün, hükümet olarak bundan sonraki temel amaçlarının, makro dengeleri büyük bir hassasiyetle korurken, mikro reformları da daha kapsamlı bir şekilde hayata geçirmek olacağını dile getirdi.

“EYLEM PLANI HEM KAMU HEM ÖZEL SEKTÖRÜN YOL HARİTASI OLACAK” Nihat Ergün, hazırladıkları strateji belgeleri ve eylem planlarıyla hem kamunun hem de özel sektörün önüne yol haritaları koyduklarını belirterek, “Strateji ve eylem - ŞUBAT 2013 -

planları ile kendimizi bağlıyoruz, ne zaman ne yapacağımızı kamuoyuna açıklıyoruz. Mahcup olmak da var, bazılarını yapamayabiliriz, ama mahcup olmayı da göz önüne alıyoruz” dedi. 2011 yılının başında, 72 eylemden oluşan Türkiye'nin 'Sanayi Strateji Belgesi'ni kamuoyu ile paylaştıklarını anımsatan Ergün, yine otomotiv ve makine sektörlerine yönelik strateji belgelerini geçen yıl, Kimya ve Elektrik-Elektronik sektör stratejilerimizi ise geçen günlerde uygulamaya başladıklarını söyledi.

DEMİR ÇELİK SEKTÖRÜ ÖNEMLİ AÇIĞI GİDERECEK Bakan Ergün, Demir Çelik ve Demir Dışı Metaller Sektörünün, sanayinin lokomotif ve ana sektörlerinden birisi olduğunu vurgulayarak, Türkiye'nin, iç ve dış pazar imkânlarını, üretim maliyetlerini ve kaliteyi birlikte değerlendirildiğinde, dünyadaki en rekabetçi ekonomilerden biri olma potansiyelini taşıdığını söyledi. 2002 yılında 36 milyar dolar olan ihracatın, 2012 yılında 150 milyar dolar seviyesine ulaşmasının, bu rekabetçiliğin ve dinamizmin açık bir göstergesi olduğuna değinen Ergün, Türkiye'nin büyük potansiyelinin açığa çıkmasında, demir-çelik sektörü önemli bir rol oynayacağını kaydetti. Bakan Ergün, 2011 yılındaki 135 milyar dolarlık ihracatın 22 milyar dolarlık kısmının demir-çelik ve demir dışı metaller sektörüne ait olduğunu anımsatarak, yine bu sektörün 2011 yılında 55-60 milyar dolar gibi önemli bir dış ticaret hacmine ulaştığını belirtti.

- ŞUBAT 2013 -

“EN BÜYÜK SIKINTI DIŞA BAĞIMLILIK” Ancak bütün bu başarılara rağmen, birçok sektöre girdi sağlayan Demir Çelik ve Demir Dışı Metaller Sektörünün, çok daha iyi bir noktaya geleceğine inancımız tamdır diyen Ergün, “Sektörde karşılaştığımız en önemli sorunların başında kullanılan girdiler itibariyle dışa bağımlılık gelmektedir. Sektör, geçtiğimiz yıl kullandığı 31 milyon ton hurda demirin yüzde 70'e yakın bir kısmını ithal etmiştir. Sektörün ithalatı olan hurda demir, ithalatımız içinde enerjiden sonraki en büyük kalemi oluşturmaktadır. Hurdanın yurt içinden temin oranının her geçen gün artması elbette sevindirici ama bu konuda daha iyi rakamlara ulaşmalıyız.”

TÜRKİYE DÜNYA’NIN EN BÜYÜK UZUN ÜRÜN İHRACATÇISI

Sektörle ilgili diğer önemli hususun ise uzun yıllardır devam eden uzun ürün-yassı ürün dengesizliği olduğuna işaret eden Ergün, sektör uzun ürünlerde ihracatçı iken yassı ürünlerde ise ithalatçı durumda olduğunu hatırlattı. Ergün, 2011 yılında, 7.3 milyar dolar olarak gerçekleşen uzun ürün ihracatı ile Türkiye'nin dünyanın en büyük uzun ürün ihracatçısı ülke konumunda bulunduğuna değinerek, 2011 yılında yassı ürünlerde 2 milyar dolara yakın ihracat gerçekleşmesine karşın, aynı ürünlerde ithalatın 6.5 milyar dolara yaklaştığını anlattı. Son yıllarda yassı çelik yatırımlarının devreye girmesine paralel olarak, bu konuda da bir iyileşme sürecinden geçildiğine işaret

eden Ergün, şunları kaydetti: “Bu nedenle, yassı ürün üretimine yönelik yatırımları da dikkatle takip ediyoruz. Bunu yaparken de kapasite fazlası da oluşturup, oluşturmadığımıza bakmalıyız. Acaba bir kapasite fazlası oluşturduk mu diye de hesap etmemiz lazım. Eğer kapasite fazlasını hesapsızlık yüzünden oluşturduksa, hemen kısa, orta ve uzun vadede bulamayacağımız bir pazar dikkate alınmadan bir kapasite fazlası oluşturursak, rasyonel davranmamış oluruz. Hani basiretli tüccar diyorlar ya, bu işleri yaparken de basiretli tüccar gibi davranmak mecburiyetindeyiz. Kapasite fazlası oluşturup yatırımlarda, ondan sonra da kendi ayağımıza kurşun sıkmış biri olarak kendi oluşturduğumuz kapasite fazlasından müşteki de olmamalıyız. Yassı üründe de buna dikkat etmeyiz. Kapasite fazlasının başımıza dert olmayacak şekilde planlanmış olması gerekir” dedi.

Hasçelik

2014’te Gebze yatırımı ile

Hasçelik İcra Kurulu Başkanı Naci Faydasıçok

büyümesini hızlandıracak

Yaklaşık 500 çalışanı ile Türkiye genelindeki 7 bine yakın müşterisine hizmet veren vasıflı çelik üreticisi Hasçelik, Kocaeli TOSB TAYSAD Organize Sanayi Bölgesi'ndeki 62 bin metrekarelik arazisine 2014 yılında yeni bir tesis kurmayı planlıyor. Hasçelik, bu yıl yurt dışında ofis ve depo açmayı hedefliyor Sıcak haddeleme ve soğuk işleme merkezleriyle sektör lideri olduklarını ve Türkiye'nin 7 ilinde bulunan 9 depoları ve satış ekipleriyle müşterilerine hizmet verdiklerini belirten Hasçelik İcra Kurulu Başkanı Naci Faydasıçok, sıcak haddehanelerinin 200 bin ton-yıl, soğuk işleme merkezlerinin ise 250 bin ton-yıl kapasiteye sahip olduğunu ve 7 hattan oluşan soğuk işleme merkezlerinin son hattının bu ay içerisinde devreye alınmasıyla birlikte yatırımın yüzde 100'ünün tamamlanacağını söyledi. Hem sıcak hadde hem de soğuk işlem merkezinde çatlak kontrol hatları üzerine yatırım yaptıklarını ve yeni makinelerinin devreye girmesiyle Avrupa'ya yaptıkları ihracattın da artacağını ifade eden Faydasıçok, 2013 yılı içinde yurt dışında ofis ve depo açmayı planladıklarını dile getirdi.

TÜRKİYE VASIFLI ÇELİK ÜRETİMİNDE YURTDIŞINA BAĞIMLI Türkiye'nin demir-çelik üretiminde dünyada 8, Avrupa'da ise Almanya'dan sonra 2'inci sırada yer aldığını söyleyen Faydasıçok, bunda inşaat demirinin büyük etkisi olduğunu aktardı. Öte yandan Türkiye'nin vasıflı çelik üretiminde yurtdışına bağımlı olduğunu ifade eden Faydasıçok, "Yerli otomobili üretmek istiyorsak vasıflı çelik üretimimizi de artırmalıyız. Biz bütün yatırımlarımızı bu yönde yapıyoruz. Katma değeri yüksek vasıflı çelik üretmemize rağmen Avrupa Kömür Çelik Birliği( AKÇT) ile yapılan anlaşma

- ŞUBAT 2013 -

gereği teşvikten yararlanamıyoruz. Bu da gelişimimizi engelliyor. Bizden sonra Gümrük Birliği'ne giren Kuzey Afrika ülkelerine Avrupa menşeili mallar sıfır vergiye girerken, biz bu ülkelere yaptığımız ihracat da gümrük vergisi uygulamasına tabi tutuluyoruz” diye konuştu.

“5 KITADA 65 ÜLKEYE İHRACAT YAPIYORUZ” Türkiye'deki cari açığın enerji ve katma değer eksikliğinden kaynaklandığını dile getiren Faydasıçok, enerji ve sanayi yatırımları yapanların desteklenmesinin çok önemli olduğunu ifade etti. Faydasıçok, Türkiye'deki vasıflı çelik üreticileri olarak bir araya gelmeyi ve sorunlarımızı her platformda rahatlıkla dile getirebilmek için bir birlik çatısı altında toplanmayı planladıklarını ifade etti. Geçen yıl ilk ISO 500'e ilk kez girdikleri bilgisini veren Faydasıçok, 2012 verilerine göre daha üst sıralarda yer alacaklarını tahmin ettiklerini söyledi. İhracat rakamlarına göre Türkiye genelinde 538. sırada yer aldıkları dile getiren Faydasıçok, “5 kıtada 65 ülkeye ihracat yapıyoruz. Bu yıl gerçekleşecek olan 50 milyon dolar civarındaki ihracat rakamımızla en büyük 500 ihracatçı arasına gireceğimizi düşünüyorum. Bunun yanı sıra iç piyasaya verdiğimiz ürünlerin yaklaşık yüzde 70'i katma değeri daha da arttırılarak ihraç ediliyor” dedi.

SANAYİ VE ENERJİ ALANLARINDA DA AKTİF DURUMDA

Faaliyetlerine 1968 yılında Konya'da başlayan ve 2000'li yılların başında soğuk işleme tesisini kurarak vasıflı çelik üretimine başlayan firma vasıflı çelik sıcak hadde üretimi ve parlak çelik üretiminin yanı sıra dövme çelik ve dikişsiz çelik boru tedariği de yapıyor. 2008 yılında vasıflı çelik haddehanesini 40 milyon euroluk yatırımla TOSB TAYSAD Organize Sanayi Bölgesi'nde kuran ve yine aynı bölge içinde 30 milyon euro bedelle çelik merkezini faaliyete geçiren firma, otomotiv ana sanayi, yan sanayi, after market (yenileme pazarı), makine imalat sanayinin yanı sıra beyaz eşya, savunma sanayi ve enerji sektörlerine de hammadde tedariği sağlıyor.

“YENİLEBİLİR ENERJİ KONUSUNDA DA YENİ PROJELER GELİŞTİRİYORUZ” Yenilenebilir enerji yatırımları için yeni bir şirket kurduklarını ve enerji yatırımlarını bu şirket çatısı altında şekillendireceklerini aktaran Faydasıçok, yenilenebilir enerji konusunda proje geliştirdiklerini söyledi. Güneş enerjisi lisans başvurularının Haziran 2013'te yapılacağı bilgisini veren Faydasıçok, “Türkiye'nin değişik bölgelerinde proje çalışmalarımız devam ediyor. Hem güneş enerjisi hem de yakın zamanda başvuru tarihleri açıklanacak olan rüzgar enerjisi lisansları için çeşitli projelerle başvuru yapacağız. Lisanslarımızı aldıktan sonra yatırımlarımızı 2016 yılından sonra yapmayı planlıyoruz” dedi.

TANAP Projesi’nde

2 milyon ton

boru kullanılacak

Trans Anadolu Doğalgaz Boru Hattı (TANAP) Projesi ile alakalı bilgi veren Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız; “2017-2018 yılına kadar bin 800 kilometrelik bir alanda yaklaşık 2 milyon ton civarında boru kullanılacak, bunun ihale sürecini takip edeceğiz” dedi

- ŞUBAT 2013 -

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, 'Trans Anadolu Doğalgaz Boru Hattı (TANAP) projesine ilişkin, “2017-2018 yılına kadar burada bin 800 kilometrelik bir alanda yaklaşık 2 milyon ton civarında bir boru kullanılacak. Bunun da ihale sürecini takip edeceğiz" dedi. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Rekabet Kurumu'nda düzenlenen 'Enerji Diplomasisi ve Bağımlılığı' konulu konferansa katıldı. Yıldız, yaptığı konuşmada, Türkiye'nin 2012 yılında kurulu gücünü yüzde 8'ler civarında artırdığını belirterek, bunun çok önemli bir rakam olduğunu söyledi. Yaklaşık 10 yıl içerisindeki enerji tüketiminin ve ona bağlı olarak üretimini iki katına çıkarmış olmanın, önümüzdeki 10 yıl içerisinde bir bu kadar daha büyüme zorunluluğunu ortaya koyduğunu anlatan Yıldız, "Büyüyen Türkiye'nin küçülen enerji sektörü olmaz. Onu mutlaka takip edecek, hatta arz güvenliği itibarıyla daha da hızlı büyümesini sağlayacak bir enerji sektörü oluşturmamız gerekiyor" dedi.

2018 ENERJİ GÜVENLİĞİ ÇALIŞMALARI DEVAM EDİYOR Türkiye'nin arz güvenliği ile alakalı herhangi bir problemi olmadığına dikkati çeken Bakan Yıldız, uluslararası yatırımlara devam edileceğini ve alınan kararların arz farkıyla beraber realize edilen yatırımlar olduğunu söyledi. 2018 yılı enerji güvenliği ile alakalı çalışmaya devam ettiklerini bildiren Yıldız, Türkiye'nin güçlenen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Azerbaycan ile Türkiye’nin ortak boru hattı projesi Trans Anadolu (TANAP) Projesi’nde bu yıl inşaata başlanabileceğini söyledi. Orta Avrupa seyahatinin son durağı olan Slovakya’da dün Başbakan Robert Fico ile birlikte düzenlediği basın toplantısında AB’nin NABUCCO projesine gerekli desteği vermediğinden yakınan Başbakan Erdoğan şunları söyledi: “Yeni bir adım daha attık. Bu da TANAP projesidir. Azerbaycan’la birlikte attığımız bu adım parlamentolarımızdan geçmiştir. Öyle zannediyorum ki bu yıl içinde dozerler çalışmaya başlayacaktır. Bu konularla ilgili olarak doğalgaz ve petrol hatlarıyla alakalı güvenlik noktasındaki Slovakya ile müşterek çalışma tekliflerine olumlu bakıyoruz. Nükleer enerji araştırma noktasında müşterek çalışmaya olumlu bakıyoruz” dedi. yapısıyla beraber geliştirdiği enerji politikasının aslında yalnızca kendisiyle alakalı değil bölgeyle de alakalı bir hale geldiğini dile getirdi. Yıldız, "Gelişen Türkiye'nin bir ülkeyle yapacağı projeleri geliştirirken diğer ülkelere mani olmayacak şekilde kabiliyetlerini artırdığını gördük" şeklinde konuştu.

“YERLİ BORU KULLANILACAK” Azerbaycan ve Ortadoğu gazını Türkiye üzerinden Avrupa'ya taşıyacak olan TANAP projesine ilişkin olarak Yıldız, “TANAP Anlaşması gerek Azerbaycan Meclisi gerekse TBMM tarafından onaylanmıştı. Cumhurbaşkanımızın onayından sonra Resmi Gazete'de yayınlandı. Mevzuat ve prosedür kısmını tamamlamış bulunuyoruz. Hükümetlerarası anlaşmaların önemli bir onay kısmıydı bu. Uluslararası Anlaşma niteliğinde 3 Ocak'ta TBMM'de görüşülmüştü. Bundan sonra artık proje firmasıyla beraber uygulamalarını hep beraber takip edeceğimiz ve güzergahın belirleneceği bir çalışmaya giriyoruz. Türkiye buradaki hissedarlarını kardeş ülke Azerbaycan'la beraber değerlendirecek ve yapılacak yatırımlarda özellikle yerli boruların kullanılmasıyla alakalı bir ön prensip anlaşmamız vardır" cevabını verdi. Üreticilerle bir araya geldiklerini ve istihdam ayaklarıyla alakalı konuların konuşulduğunu belirten Yıldız, "20172018 yılına kadar burada bin 800 kilometrelik bir alanda yaklaşık 2 milyon ton civarında bir boru kullanılacak. Bunun da ihale sürecini takip edeceğiz" dedi.

TANAP’TA ÇALIŞMALAR BU YIL BAŞLAYACAK

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız

- ŞUBAT 2013 -

Pakpen 11 yılda

30 kat büyüdü Geçtiğimiz yılı 420 milyon TL ciro ile kapatan yapı sektörünün öncü firmalarından Pakpen Şirketler Grubu 2013 yılı hedeflerini açıkladı. Türkiye’de bir bina için gerekli birçok yapı malzemesini birlikte üreten tek firma Pakpen Şirketler Grubu, 420 Milyon TL ile 2012 yılı ciro ve yüzde 20 büyüme hedeflerine ulaştı. Yıllık 250 bin ton plastik, 500 bin metreküp yalıtım malzemesi üretimi ve 650’i aşkın uzman çalışanıyla sektöründe ilk 5 büyük üretici arasında yer alan Pakpen, 2013 yılında ise yüzde 20’nin üzerinde büyüyerek 500 Milyon TL’nin üzerinde ciroya ulaşmayı ve İSO 500 sıralamasında 226. sıradaki yerini daha da yukarılara taşımayı hedefliyor. Pakpen, pencereden bahçe aksesuarına, dış cepheden kapıya, borudan

yalıtım ürünleri ile tüketicinin farklı ihtiyaçlarına çözüm üretiyor. Pakpen Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Tuza “40 yılı aşkın bir süredir istikrarlı bir büyüme içinde olduk. Yaptığımız yatırımlarla iç piyasadaki pazar payımızı artırmaya devam edeceğiz; ancak asıl büyük büyümeyi dış satışlarımızdan sağlama hedef ve gayreti içinde olacağız. En son teknoloji ile donatılmış fabrikamızda kalitemizden ödün vermeden üretime devam edeceğiz. Özellikle ihracat artışı ve yaratılacak ek istihdamla da ulusal ekonomiye olan katkımızı artırarak sürdüreceğiz. Önümüzdeki yıllarda; Ar-Ge çalışmalarımızın

sonuçlarının daha belirgin şekilde alınacağı, ürünlerimizin farklılaşarak kalitesiyle daha da üst mertebelerde konumlanacağı, maliyet ve verimliliklerimizin de artırılarak daha büyük atılımlar için karlılığımızın ve rekabet gücümüzün büyütüleceği bir planlama içinde olacağız” dedi.

YALITIM KAPASİTESİNİ YÜZDE 100 ARTIRIYOR

Pakpen Şirketler Grubu, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından Türkiye’nin 33 ilinde eşzamanlı olarak başlatılan ‘Kentsel Dönüşüm’ sürecinde başrolde olmaya hazırlanıyor. Pakboard markasının üretim kapasitesini yüzde 100 artırmak için Yalıtım Malzemeleri Üretim yatırımlarına hız vePakpen ren Pakpen Şirket Grubu ürün yelpazesiyle de kentsel dönüşüm süreŞirketler Grubu cinin en önemli aktörlerinden biri Yönetim Kurulu Başkanı olacak. Firmanın 2023 yılı heMehmet Tuza tarafından deflerinin başında Türkiye’nin değişik bölgelerinde yalıtım yapılan açıklamaya göre malzemeleri konusunda ürePakpen; önümüzdeki beş yıl tim tesisleri kurmak da bulunuyor. içinde de büyümesini, istikrarlı

ve karlı bir şekilde her yıl inşaat ve plastik sektörünün üzerinde sürdürerek, pazar payını artırmaya devam etmeyi hedefliyor

2023 HEDEFİ: FARKLI SEKTÖRLERDE YATIRIM YAPMAK

Pakpen Şirketler Grubu’nun 2023 hedefleri arasında ise Konya’daki tesislerde altyapı boru ürünleri yatırımlarına devam ederek bu alandaki büyümeyi sürdürmek, hammadde ve ürün nakliye maliyetlerini düşürmek ve özellikle yurtdışı projelerde lojistik üstünlük sağlamak maksadıyla deniz imkanlarından faydalanabilecek lokasyonlarda yatırım imkanlarını değerlendirmek; yurtdışında pencere profili konusunda pazar potansiyeli olan ülkelerde yeni yatırım iklim ve potansiyelini yakından izliyor olmak, gerektiğinde yabancı ortaklık ve/veya şirket satın almalar konusunda uzun dönemli stratejiler içinde bulunmak; konut-işyeri gibi inşaat projeleri geliştirmek ve şehir otelleri konseptiyle turizm ve otel işletmeciliği ile yenilenebilir enerji üretimi konusunda uygun projeler geliştirmek yer alıyor. Grup, böylece faaliyet gösterdiği yapı sektöründe bir yandan bulunduğu konumu geliştirirken diğer yandan farklı alanlarda yatırım yaparak, ülke ekonomisine ve istihdama katkı sağlamayı amaçlıyor.

- ŞUBAT 2013 -

“Weld Cup 2013” Türkiye ayağı sonuçlandı

Gedik Üniversitesi ve Milli Eğitim Bakanlığı İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün ortak bir projeyle ülkemizde kaynak konusunda nitelikli gençlerin yetişmesine katkıda bulunmak ve gençleri bu alanda uzmanlaşmaya teşvik etmek üzere düzenlediği “Weld Cup 2013” 1. Kaynakçılık Beceri Yarışması sonuçlandı

- ŞUBAT 2013 -

Dört kategoride yarışan öğrenciler arasında birinci seçilenler ödüllerini 24 Ocak 2013’te Gedik Üniversitesi ve Milli Eğitim Müdürlüğü yetkililerinin elinden aldılar. Yarışma birincileri ve öğretmenleri, 2013 Eylül ayında Almanya’nın Essen kentinde düzenlenecek olan 66. IIW (Uluslararası Kaynak Enstitüsü) Genel Kurul toplantısında, EWF (Avrupa Kaynak Federasyonu)’in de katkıları ile organize edilen “Avrupa Yılın Genç Kaynakçısı” yarışmasında Türkiye’yi temsil edecek. İstanbul, Sakarya, Bursa ve Ankara’daki mesleki ve teknik eğitim okullarını temsilen okul müdürlüklerince belirlenen 99

öğrencinin katılımıyla gerçekleşen yarışma, 21-24 Ocak 2013 tarihleri arasında İstanbul’da düzenlendi. 24 Ocak’ta düzenlenen yarışmanın ödül töreni; Valilik, Milli Eğitim Bakanlığı ve yerel yönetimlerden katılımlar ile gerçekleşti. Gedik Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Hülya Gedik Sadıklar ödül töreni sırasında yaptığı konuşmada “Gedik Üniversitesi’nin kuruluş felsefinde, üniversite-sanayi işbirliği çok önemli bir yer tutmaktadır. Bu yarışma ile kaynakçılık mesleğinin sanayi için öneminin daha iyi anlaşılması, gençlerin bu uzmanlık alanına daha fazla ilgi gösterip bilgi ve becerileri-

ni daha üst seviyelere taşımaları en büyük hedefimizdir. Kategorilerinde üstün başarı gösteren ve “Avrupa Yılın Genç Kaynakçısı” Yarışması’nda Türkiye adına yarışacak öğrencilerimize şimdiden başarılar diliyorum. Bu öğrencilerimizin gelişen sanayisi ile göz dolduran ülkemizi yeni nesil genç kaynakçılar olarak Avrupa’da en iyi şekilde temsil edeceklerine inanıyorum” dedi. 17-23 yaş arası gençlerin danışman öğretmenler eşliğinde katıldıkları yarışmada gençler, Elektrik Ark Kaynağı, Metal Aktif Gaz Kaynağı, Tungsten Asal Gaz Kaynağı ve Oksi Asetilen Gaz Kaynağı kategorilerinde yarıştı.

YARIŞMA SONUÇLARI Elektrik Ark Kaynağı

Tungsten Asal Gaz Kaynağı

1.Ferit Çiftçi - Kıraç İ.M.K.B Teknik ve Mes. Lisesi 2.Uğur Dizer - Küçükçekmece Mesleki Eğitim Merkezi 3.Ahmet Son - İnönü Teknik ve End. Mes. Lisesi

1.Muhammet AYBAŞ - İzmit Teknik ve End. Mes. Lisesi 2.Gökhan Volkan Şensoy - İnönü Teknik ve End. Mes. Lisesi 3.İbrahim Bal - 75. Yıl Çok Programlı Lisesi

Metal Aktif Gaz Kaynağı

Oksi Asetilen Gaz Kaynağı

1.İhsan Yaman - Gölcük Teknik ve End. Mes. Lisesi 2.Murat Elçiçek - İnönü Teknik ve End. Mes. Lisesi 3.Mesut Can - Kıraç İ.M.K.B Teknik ve M.L

1.Ramazan Zandolu - Fatih Teknik ve E.M.L 2.Alihan İşler - Pendik Denizcilik Anadolu Mes. Lisesi 3.İsmail Şenkal - Haydarpaşa Teknik ve End. Mes. Lisesi

Dereceye giren tüm öğrencilere, Gedik Üniversite’sinde eğitimlerine devam ettikleri takdirde % 50 eğitim bursu, yarışma birincisi ile Danışman Öğretmenine dizüstü bilgisayar hediye edildi. Yarışmaya gönderdikleri öğrencilerin başarı ortalamasına göre okullar da ödüllendirildi. Buna göre; 1. İnönü Teknik ve End. Mes. Lisesi 2. Küçükçekmece Mesleki Eğitim Merkezi 3. Haydarpaşa Teknik ve End. Mes. Lisesi oldu. Sektörde bu yıl 50. yılını kutlayan yarışma sponsoru Gedik Kaynak 1. okulu 10 bin, 2. gelen okulu 5 bin, 3. okulu ise 3 bin TL değerinde kaynak malzemesi ve ekipmanlarıyla ödüllendirdi.

- ŞUBAT 2013 -

Çelik sektörü

2013 yılına umutla başladı

2012 yılında, gerek üretim artışındaki keskin yavaşlamanın ve gerekse kapasite kullanım oranlarındaki daralmanın ardından, Türk çelik sektörü 2013 yılına pozitif sinyaller alarak girdi Türkiye Demir Çelik Üreticileri Derneği Genel Sekreteri Dr. Veysel Yayan

- ŞUBAT 2013 -

Çalışmalarına 2009 yılında başlanan Türkiye Demir-Çelik ve Demir Dışı Metaller Sektörü Strateji Belgesi (2012-2016), 25 Aralık 2012 tarih ve 28508 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Belge, 26 Aralık 2012 günü Çırağan Sarayı’nda yapılan bir toplantı ile Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Sayın Nihat Ergün tarafından kamuoyuna tanıtıldı. Türkiye Demir-Çelik ve Demir Dışı Metaller Sektörü Strateji Belgesi, sektörün üzerindeki rekabet gücünü sınırlandıran bazı yüklerin kaldırılabileceği yönünde beklenti oluşturdu. Belge tanıtım toplantısında, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün’ün, “Hazırlanan strateji belgeleri ve eylem planları ile, hem kamunun hem de özel sektörün önüne yol haritaları koyuyoruz. Strateji ve eylem planları ile kendimizi bağlıyoruz. Ne zaman ne yapacağımızı kamuoyuna açıklıyoruz. Mahcup olmak da var. Bazılarını yapamayabiliriz, ama mahcup olmayı da göz önüne alıyoruz” şeklindeki sözleri de, 2013 ve önümüzdeki yıllar için umutları arttırdı. 25 Aralık 2012 günü yürürlüğe giren Girdi Tedarik Stratejisi de sektörümüzün geleceğine ilişkin olumlu beklentileri destekledi. Demir-Çelik ve Demir Dışı Metaller Girdi Tedarik Stratejisi çerçevesinde benimsenen; -Demir-çelik sektöründe güçbirliği ve sinerjinin değerlendirilmesi - Yurt içi hurda arzının arttırılması - Girdi tedariğinde yurtiçi kullanımın özendirilmesi - Hurdaya alternatif kaynakların değerlendirilmesi - Maden tedarikinde bağımlılığın azaltılması, etkinlik ve verimliliğin arttırılması - Yurt içi üretimi bulunmayan veya yetersiz olan yatırımların hayata geçirilmesi hedeflerinin gerçekleştirilerek, demir çelik sektörünün girdi tedariğinin etkinleştirilmesi, çelik tüketen sektörlerin girdi tedariklerinin etkinleştirilmesi anlamına geliyor ve bu açıdan büyük önem arz ediyor. Son olarak, 31 Aralık tarihinde yürürlüğe giren 2013 Yılı İthalat Rejimi çerçevesinde, bazı alaşımsız yassı çelik ürünleri ve dar bant yassı çeliklere yüzde 10 oranında; bazı alaşımlı yassı çelik ürünlerine ise yüzde 6 oranında gümrük vergisi getirildi. İthalat Rejimi kararı ile yılda ortalama 1 milyon ton civarında ithalatı yapılan yassı ürünlere getirilen gümrük vergileri, 2013 yılında yurt içi girdi tedariğinin ve dolayısıyla yassı çelik sektöründe kapasite

kullanım oranlarının artacağı yönünde bir beklentiye yol açtı. Aslında 2012 yılında 6.5 milyon ton ile, Türkiye’nin toplam çelik ithalatında en büyük paya sahip olan yassı ürün ithalatının, dış ticaret açığının azaltılması yönündeki çalışmalarda bundan sonra da hedef haline getirilmesine ve Dahilde İşleme Rejimi kapsamında ayniyatın da sağlanarak, yıl sonu itibarıyla 5.7 milyar dolara ulaşması beklenen ithalatın azaltılmasına ihtiyaç duyuluyor. Tüm bu olumlu gelişmeler yanında, Mısır’ın Kasım ayı başında, 200 gün süresince inşaat demiri ithalatına karşı yüzde 6.8 oranında vergi uygulama kararı ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin, Türkiye’den yapılan inşaat demiri ithalatında, kesme bükme tesislerine tanınan % 5 gümrük muafiyeti konusunda kontrol mekanizmalarını sıkılaştıracağını açıklaması ise, olumsuz gelişmeler olarak yansıdı. 6-7 Aralık 2012 tarihleri arasında gerçekleştirilen OECD Çelik Komitesi toplantısında da öngörüldüğü üzere, 2013 yılında ülkelerin sektörlerini daha fazla korumaya yönelik tedbirler alma eğilimi içerisine girmelerinin, 2013 yılında uluslararası çelik ticaretini sınırlandıracağı tahmin ediliyor. Ülkemizi doğrudan etkilememekle beraber, Hindistan’ın Çin’den gerçekleştirilen 45 bin tonluk paslanmaz yassı çelik ithalatına karşı uygulamaya aktardığı korunma önlemi, sektördeki korumacılığın geldiği noktayı gözler önüne sermesi açısından önem taşıyor. Son olarak, AB Parlamentosu, stratejik öneme sahip olması ve endüstriyel üretimin yerli hammadde ile yapılmasını sağlaması bakımından, tüm AB ülkelerinde odak noktası haline gelen çelik sektörünün, otomotiv, inşaat, makine imalatı gibi üretim odaklı sektörlerin gelişmesinde ve katma değer oluşturmasında sahip olduğu önemli rolden dolayı, daha etkin bir şekilde korunması için, AB Komisyonu’na 12 maddelik bir önerge sundu. Türkiye’de de benzer şekilde, imalat sanayiini besleyen çelik sektörünün, stratejik sektör olarak kabul edilmesi ve rekabet gücünün korunması gerekli görülüyor. Demir-Çelik ve Demir Dışı Metaller Strateji Belgesi’ne verdikleri desteklerden dolayı Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımıza ve Sayın Bakanımız Nihat Ergün’e; Girdi Tedarik Stratejisi çalışmasından dolayı, Ekonomi Bakanlığımıza ve Sayın Bakanımız Zafer Çağlayan’a, Türk çelik sektörü adına, teşekkürlerimizi sunuyoruz.

- ŞUBAT 2013 -

Vana, Çekvalf, Paslanmaz Çelik Boru ve Fitings Malzeme Alımı

İHALE BİLGİLERİ

İhale Tarihi : 7 Mart 2013 Perşembe İhalenin Yapılacağı İl : Aydın Kurum Adı: Aydın İl Özel İdaresi Su Ve Kanal Hizmetleri Müdürlüğü İhale Türü : Mal Alımı İhale Kayıt No : 2013/15949 Şartname Bedeli : 100 TL Bulunduğu Bölümler : Demir,Tel örgü, Çelik malzeme alımı, Metal, Ahşap, Plastik Doğrama ihaleleri - Boru, Kauçuk, Plastik, Sentetik ürün, Çocuk oyun gurubu ve Kamelya ihaleleri - Hurda, Hırdavat, Bakım onarım aletleri, Araç lastiği ve Yedek parça ihaleleri

İhale Tarihi: 22 Şubat 2013 Cuma İhalenin Yapılacağı İl: Bursa / Osmangazi Kurum Adı: Bursa Büyükşehir Belediyesi Bursa Su Ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü (BUSKİ) İhale Türü: Mal Alımı İhale Kayıt No: istihbarat Şartname Bedeli: İlan Metninde Bulunduğu Bölümler: Demir,Tel örgü, Çelik malzeme alımı, Metal, Ahşap, Plastik Doğrama ihaleleri - Boru, Kauçuk, Plastik, Sentetik ürün, Çocuk oyun gurubu ve Kamelya ihaleleri

Boru ve C Parçası Alımı

1000 Metre Çelik Boru

Hdpe ve Korige Boru ve Ek Parçaları Alımı

İHALE BİLGİLERİ

İhale Tarihi: 26 Şubat 2013 Salı İhalenin Yapılacağı İl: Afyon Kurum Adı: Afyonkarahisar İl Özel İdaresi İmar Ve Kentsel İyileştirme Müdürlüğü İhale Türü: Mal Alımı İhale Kayıt No: 2013/15193 Şartname Bedeli : 100 TL Bulunduğu Bölümler : Boru, Kauçuk, Plastik, Sentetik ürün, Çocuk oyun gurubu ve Kamelya ihaleleri - Hurda, Hırdavat, Bakım onarım aletleri, Araç lastiği ve Yedek parça ihaleleri

İhale Tarihi: 1 Mart 2013 Cuma İhalenin Yapılacağı İl: Afyon Kurum Adı: Afyonkarahisar Belediyesi Su Ve Kanalizasyon Müdürlüğü İhale Türü: Mal Alımı İhale Kayıt No: 2013/13948 Şartname Bedeli: 150 TL Bulunduğu Bölümler: Boru, Kauçuk, Plastik, Sentetik ürün, Çocuk oyun gurubu ve Kamelya ihaleleri - Kanalizasyon, şebeke, Doğalgaz hattı, Su Arıtma tesisi, Sıhhi tesisat ihaleleri -İnşaat ihaleleri, yapım, onarım, tamirat, tesisat, peyzaj, çevre düzenleme, hafriyat, boya ihaleleri

- ŞUBAT 2013 -

Bu ilanlar www.ihaleciler.com adresinden Özgür Bilişim Ltd. Şti izni ile yayınlanmaktadır.

Boru ve Malzeme Alımı

Demir Boru,profil ve Sac Alımı

İHALE BİLGİLERİ İHALE BİLGİLERİ İhale Tarihi : 27 Şubat 2013 Çarşamba İhalenin Yapılacağı İl: Amasya / Merzifon Kurum Adı : Merzifon Belediyesi Su Ve Kanalizasyon Müdürlüğü İhale Türü: Mal Alımı İhale Kayıt No: 2013/15281 Şartname Bedeli: 100 TL Bulunduğu Bölümler: Boru, Kauçuk, Plastik, Sentetik ürün, Çocuk oyun gurubu ve Kamelya ihaleleri

Muhtelif Çap ve Atüde Hdpe100 Boru ve Pvc İçmesuyu Boru Alımı

İhale Tarihi : 25 Şubat 2013 Pazartesi İhalenin Yapılacağı İl: Ankara / Mamak Kurum Adı: Mamak Belediyesi Mamak Belediye Başkanlığı Park Ve Bahçeler Müdürlüğü İhale Türü: Mal Alımı İhale Kayıt No: 2013/11259 Şartname Bedeli: 200 TL Bulunduğu Bölümler: Demir,Tel örgü, Çelik malzeme alımı, Metal, Ahşap, Plastik Doğrama ihaleleri - Boru, Kauçuk, Plastik, Sentetik ürün, Çocuk oyun gurubu ve Kamelya ihaleleri : İnşaat ihaleleri, yapım, onarım, tamirat, tesisat, peyzaj, çevre düzenleme, hafriyat, boya ihaleleri

Hdpe Korige Boru Alımı

İHALE BİLGİLERİ

İhale Tarihi : 7 Mart 2013 Perşembe İhalenin Yapılacağı İl: Aydın Kurum Adı: Aydın İl Özel İdaresi Su Ve Kanal Hizmetleri Müdürlüğü İhale Türü: Mal Alımı İhale Kayıt No: 2013/15954 Şartname Bedeli: 100 TL Bulunduğu Bölümler: Boru, Kauçuk, Plastik, Sentetik ürün, Çocuk oyun gurubu ve Kamelya ihaleleri - İnşaat ihaleleri, yapım, onarım, tamirat, tesisat, peyzaj, çevre düzenleme, hafriyat, boya ihaleleri -Kanalizasyon, şebeke, Doğalgaz hattı, Su Arıtma tesisi, Sıhhi tesisat ihaleleri

İhale Tarihi: 20 Şubat 2013 Çarşamba İhalenin Yapılacağı İl: Bursa / Osmangazi Kurum Adı: Bursa Büyükşehir Belediyesi Bursa Su Ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü (BUSKİ) İhale Türü: Mal Alımı İhale Kayıt No: 2013/7065 Şartname Bedeli: 100 TL Bulunduğu Bölümler: Boru, Kauçuk, Plastik, Sentetik ürün, Çocuk oyun gurubu ve Kamelya ihaleleri - Kanalizasyon, şebeke, Doğalgaz hattı, Su Arıtma tesisi, Sıhhi tesisat ihaleleri - İnşaat ihaleleri, yapım, onarım, tamirat, tesisat, peyzaj, çevre düzenleme, hafriyat, boya ihaleleri

- ŞUBAT 2013 -

Bu ilanlar www.ihaleciler.com adresinden Özgür Bilişim Ltd. Şti izni ile yayınlanmaktadır.

Dikişsiz Çelik Çekme Borular, Dirsekler ve Bağlantı Parçalarının Temini

İHALE BİLGİLERİ

İhale Tarihi: 5 Mart 2013 Salı İhalenin Yapılacağı İl: Bursa / Orhaneli Kurum Adı: Elektrik Üretim A.Ş Genel Müdürlüğü(Eüaş) Orhaneli Termik Santralı İşl.Müd. İhale Türü: Mal Alımı İhale Kayıt No: istihbarat Şartname Bedeli: İlan Metninde Bulunduğu Bölümler: Demir,Tel örgü, Çelik malzeme alımı, Metal, Ahşap, Plastik Doğrama ihaleleri - Boru, Kauçuk, Plastik, Sentetik ürün, Çocuk oyun gurubu ve Kamelya ihaleleri - Hurda, Hırdavat, Bakım onarım aletleri, Araç lastiği ve Yedek parça ihaleleri

İhale Tarihi: 6 Mart 2013 Çarşamba İhalenin Yapılacağı İl: Bursa / Yıldırım Kurum Adı: Bursa İl Özel İdaresi Tarım Ve Köy İşleri Daire Başkanlığı İhale Türü: Mal Alımı İhale Kayıt No: 2013/14136 Şartname Bedeli: 150 TL Bulunduğu Bölümler: Boru, Kauçuk, Plastik, Sentetik ürün, Çocuk oyun gurubu ve Kamelya ihaleleri - İnşaat ihaleleri, yapım, onarım, tamirat, tesisat, peyzaj, çevre düzenleme, hafriyat, boya ihaleleri

Korige Boru ve C Parçası Alımı

Hdpe-100 Boru Alımı

Koruge (Hdpe Veya Pp), Pvc Boru ve Ekleme Parçaları Alımı

İHALE BİLGİLERİ

İhale Tarihi: 6 Mart 2013 Çarşamba İhalenin Yapılacağı İl: Bursa / Yıldırım Kurum Adı: Bursa İl Özel İdaresi Tarım Ve Köy İşleri Daire Başkanlığı İhale Türü: Mal Alımı İhale Kayıt No: 2013/14347 Şartname Bedeli: 150 TL Bulunduğu Bölümler: Boru, Kauçuk, Plastik, Sentetik ürün, Çocuk oyun gurubu ve Kamelya ihaleleri - İnşaat ihaleleri, yapım, onarım, tamirat, tesisat, peyzaj, çevre düzenleme, hafriyat, boya ihaleleri

İhale Tarihi: 4 Mart 2013 Pazartesi İhalenin Yapılacağı İl: Diyarbakır / Bağlar Kurum Adı: Diyarbakır Su Kanal İdaresi İhale Türü: Mal Alımı İhale Kayıt No: 2013/14050 Şartname Bedeli: 100 TL Bulunduğu Bölümler: Boru, Kauçuk, Plastik, Sentetik ürün, Çocuk oyun gurubu ve Kamelya ihaleleri - Kanalizasyon, şebeke, Doğalgaz hattı, Su Arıtma tesisi, Sıhhi tesisat ihaleleri - İnşaat ihaleleri, yapım, onarım, tamirat, tesisat, peyzaj, çevre düzenleme, hafriyat, boya ihaleleri

- ŞUBAT 2013 -

Bu ilanlar www.ihaleciler.com adresinden Özgür Bilişim Ltd. Şti izni ile yayınlanmaktadır.

2012

Ülke

Liman

20'DC 40'DC 40'HC

T/T

A.B.D.

New York

1.950

2.400

2.500 USD

Almanya

Hamburg

350

450

465 EUR

Almanya

Bremerhaven

365

475

495 EUR

Almanya

Dortmund

1.650

2.050

2.150 EUR

Almanya

Frankfurt

1.800

2.300

2.400 EUR

Almanya

Berlin

1.750

2.200

2.250 EUR

Angola

Luanda

2.350

4.650

4.750 USD

Arjantin

Buones Aires

1.350

2.000

2.100 USD

Arnavutluk

Durres

1.000

1.900

2.000 EUR

Avusturalya

Adelaide

1.750

2.800

2.900 USD

Avusturalya

Brisbane

1.750

2.800

2.900 USD

Avusturalya

Framantle

1.850

2.850

2.950 USD

Avusturalya

Melbourne

1.800

2.650

2.750 USD

Avusturalya

Sydney

1.800

2.650

2.750 USD

B. Arap Emir.

Jebel Ali

990

1.400

1.500 USD

Bahreyn

1.030

1.430

1.480 USD

Bangladesh

Chittagong

1.150

1.650

1.700 USD

Belçika

Antwerp

395

495

505 EUR

Benin

Cotonou

2.500

3.550

3.650 USD

Brezilya

Santos

1.550

2.150

2.250 USD

Cezayir

Oran

1.100

1.350

1.450 USD

Cezayir

Alger

1.050

1.450

1.550 USD

Cezayir

Skikda

1.100

1.400

1.500 USD

Cibuti

Djibouti

900

1.300

1.350 USD

Çin

Shanghai

650

775

825 USD

Çin

Ningbo

650

775

825 USD

Çin

Shenzen

650

750

800 USD

Çin

Chiwan

675

875

925 USD

Çin

Guangzhou

600

850

900 USD

Çin

Yantian

500

700

750 USD

Çin

Huangpu

520

720

770 USD

Çin

Da Chan Bay

630

850

900 USD

Endonezya

Jakarta

990

1.500

1.600 USD

Eritre

Massawa

6.950

8.300

8.600 USD

Ethiopia

Addis Adaba

5.500

7.000

7.250 USD

Fas

Casablanca

850

1.260

1.260 USD

Fas

Agadir

1080

1.480

1.580 USD

Filipinler

Manila

880

1.700

1.750 USD

Fransa

Le Havre

475

575

600 EUR

Fransa

Fos Sur Mer

475

750

800 EUR

Fransa

Marseile

490

750

800 EUR

Gabon

Libreville

2.900

4.650

4.750 USD

Gambia

Banjul

2.450

3.650

3.750 USD

Ghana

Tema

1.895

3.250

3.350 USD

Gine

Conakry

2.000

3.850

3.950 USD

Güney Afrika

Cape Town

1.275

2.550

2.650 USD

Güney Afrika

Port Elizabeth

1.285

2.560

2.660 USD

Güney Afrika

Durban

1.300

2.600

2.700 USD

- ŞUBAT 2013 -

Güney Afrika

Johannesburg

2.350

3.850

3.950 USD

Güney Sudan

Juba

7.550

9.800

9.950 USD

Hindistan

Nhava Sheva

980

1.330

1.380 USD

Hindistan

Mumbai

990

1.450

1.550 USD

Hindistan

Chennai

1.030

1.560

1.610 USD

Hollanda

Rotterdam

425

575

600 EUR

Ispanya

Valencia

450

750

750 EUR

Ispanya

Barselona

450

750

750 EUR

Italya

Taranto

425

520

550 EUR

Italya

Ancona

330

405

425 EUR

Italya

Genoa

320

510

525 EUR

Italya

Venice

410

535

555 EUR

Ivory Coast

Abidjan

1.950

3.350

3.350 USD

İngiltere

Liverpool

480

550

650 GBP

İngiltere

Felixstowe

390

550

590 GBP

İran

Bandar Abbas

1.950

2.750

2.850 USD

İran

Bandar Imam

1.950

2.850

2.950 USD

İran

Khorramshahr

2.150

3.150

3.250 USD

İrlanda

Cork

700

950

990 EUR

İrlanda

Dublin

615

790

825 EUR

İsrail

Haifa

425

725

750 USD

İsrail

Ashdod

425

725

750 USD

İsveç

Gothenburg

800

1.050

1.100 EUR

İsveç

Malmoe

750

1.250

1.300 EUR

İsveç

Stockholm

1.200

1.675

1.700 EUR

Japonya

Tokyo

850

1.100

1.200 USD

Japonya

Osaka

850

1.100

1.200 USD

Kamerun

Douala

2.150

3.050

3.100 USD

Kanada

Montreal

2.100

2.800

2.900 USD

Katar

Doha

1.400

1.850

1.900 USD

Kenya

Mombasa

1.500

2.700

2.800 USD

Kenya

Nairobi

4.900

5.850

6.050 USD

Kongo

Pointe Noire

2.950

5.150

5.250 USD

Kongo

Matadi

4.250

7.100

7.250 USD

Kuveyt

Shuwaikh

1.300

1.850

1.900 USD

Liberia

Monrovia

2.400

3.350

3.450 USD

Libya

Tripoli

990

1.660

1.760 USD

Libya

Misuratah

990

1.660

1.760 USD

Libya

Benghazi

990

1.660

1.760 USD

Lübnan

Beirut

495

695

725 USD

Madagaskar

Tamatave

1.900

3.650

3.750 USD

Madagaskar

Toamasina

1.900

3.650

3.750 USD

Malta

Valetta

630

1.000

1.100 USD

Malta

Marsaxlokk

630

1.000

1.100 USD

Mauritus

Port Louis

2.450

3.890

3.990 USD

Meksika

Altamira

1.550

1.950

2.050 USD

Meksika

Tampico

1.750

2.300

2.400 USD

Mısır

Alexandria

375

680

680 USD

Mısır

Damietta

395

640

650 USD

- ŞUBAT 2013 -

2012

Mısır

Port Said

410

725

725 USD

Moritanya

Nouakchott

2.350

4.150

4.250 USD

Mozambik

Nacala

2.400

3.600

3.700 USD

Mozambik

Beira

2.350

3.550

3.650 USD

Mozambik

Maputo

2.300

3.500

3.600 USD

Namibya

Walvis Bay

2.200

3.500

3.600 USD

Nijerya

Tin Can Isl.

1.850

3.050

3.150 USD

Nijerya

Lagos

1.950

3.200

3.300 USD

Norveç

Bergen

1.250

1.600

1.660 EUR

Pakistan

Karachi

1.330

1.690

1.740 USD

Pakistan

Port Qasim

1.280

1.660

1.690 USD

Panama

Cristobal

2.350

3.500

3.550 USD

Peru

Callao

995

1.600

1.650 USD

Portekiz

Leixoes

710

940

990 EUR

Portekiz

Lisbon

730

930

980 EUR

Rusya

Novorossiysk

505

775

795 USD

Rusya

St. Petersburg

730

1.180

1.230 EUR

Senegal

Dakar

1.600

2.400

2.500 USD

Sierra Leone

Freetown

2.680

4.430

4.430 USD

Sri Lanka

Colombo

850

1.250

1.300 USD

Sudan

Port Sudan

1.450

1.800

1.900 USD

Suriye

Lattakia

2.580

2.875

2.925 USD

Suudi Arabistan

Jeddah

990

1.450

1.500 USD

Suudi Arabistan

Riyadh

2.000

3.000

3.100 USD

Suudi Arabistan

Dammam

1.200

1.400

1.500 USD

Tanzanya

Dar Es Salaam

1.500

2.750

2.850 USD

Tanzanya

Zanzibar

2.400

3.300

3.400 USD

Tayland

Bangkok

800

1.200

1.200 USD

Tayland

Laem Chabang

760

1.160

1.190 USD

Tayvan

Keelung

Togo

Lome

Tunus

800

1.335

1.385 USD

1.950

2.850

2.950 USD

Rades Port

950

1.375

1.450 USD

Tunus

Sfax

990

1.250

1.300 USD

Tunus

Bizerte

990

1.600

1.650 USD

Uganda

Kampala

5.650

7.950

8.250 USD

Ukrayna

Odessa

585

825

825 USD

Umman

Muscat

1120

1.550

1.650 USD

Umman

Port Sultan

990

1.350

1.400 USD

Uruguay

Montevideo

990

1.690

1.725 EUR

Ürdün

Aqaba

1.375

1.750

1.850 USD

Venezuella

Laguera

2.700

4.500

4.600 USD

Yemen

Hodeidah

1.250

1.850

1.950 USD

Yemen

Aden

1.250

1.850

1.950 USD

Yunanistan

Pire

475

525

550 EUR

Yunanistan

Selanik

525

590

615 EUR

Zambia

Lusaka

7.250

8.600

8.750 USD

Zimbabwe

Harare

6.750

8.000

8.250 USD

Not: Navlun Fiyatları Port to Port olarak baz alınmalıdır. Navlun Fiyatları Imcosuz ve Prepaid yüklemeler için geçerlidir. Geçerlilik Süresi 28.02.2013 tarihine kadardır. Liman Lokal Masrafları ve Dahili Nakliye dahil değildir. Fiyatlarımız ihracat navlun fiyatlarıdır.

- ŞUBAT 2013 -

KISALTMALAR: 20'DC : 20'FEET STANDART DRY CONTAINER 40'DC : 40'FEET STANDART DRY CONTAINER 40'HC : 40'FEET HIGH CUBE DRY CONTAINER PB : PARA BIRIMI T/T : TRANSIT TIME

Nasıl olmalı? M. Ali Özbudun mehmetali.ozbudun@tg.com.tr

2012’de de böyle olmuştu. “Gaz mı, fren mi” tartışması, yeniden gündeme oturdu. Her nedense, dönüp dolaşıp, hep aynı noktaya kilitleniyoruz. Özetlemek gerekirse, Merkez Bankası (MB), büyümenin önünde engel oluşturan bir “takoz” olarak takdim ediliyor. Bu kapsamda, MB’ye yönelik temelsiz serzenişler sürüyor. Peki, MB, ne yapmalı? Anlaşıldığı kadarıyla.. -Ayağını gaz pedalından çekmemeli. “Bu değirmenin suyu nereden geliyor? Böyle geldi, ama böyle gider mi?” gibisinden kılçıklı soruların cevabını aramamalı. -”Büyümenin finansmanıyla ve finansal istikrara ilişkin göstergelerle” hiç ilgilenmemeli. -Bankacılık sektörünün barındırdığı finansal risklere ve kredilerin coşmasına kayıtsız kalmalı.

Denge

*** Bir başka deyişle: -Dış finansmanın seyri, cari açığımızı finanse edenlerin portföy ve vade tercihleri, muhtemel dış şoklar ve bu şoklara karşı geliştirilebilecek refleksler konusunda kafa yormamalı. -Görülen lüzum üzerine, “Finansal kırılganlık, hızlı büyümenin katlanılması gereken bir bedelidir” diyebilmeli. *** İş âleminin seçkin temsilcileri ile sık sık toplantılar yapmalı, nasıl bir politika izlemesi gerektiği konusunda onlara danışmalı. Katılımcı bir para ve kur politikasıyla, demokrasiye de katkıda bulunmalı. Öyle bir kur politikası benimsemeli ki: -Bu kur politikasından, ihracatçı, ithalatçı, ithalatı da olan ihracatçı, döviz kredisi kullanan sanayici ve iş adamı da dahil olmak üzere, herkes ama herkes memnun olmalı. Dahası.. -Kısa vadeli sermaye hareketlerini yasaklamalı, hem döviz kurunu hem de faiz oranlarını, mükemmelen kontrol etmeli; ülkeyi soydurmamalı. *** Netice itibariyle.. -MB, gelişmekte olan bir ülkede, özerk bir para otoritesi olarak çalışamayacağının bilincinde olmalı. Popülist politikalarla iyi geçinmeli, Don Kişot olmamalı. Yani.. Yanisi şu: -Davul, MB’nin sırtında, tokmak başkalarında olmalı. Vatana ve millete hayırlı olsun!

- ŞUBAT 2013 -

İslamî Pazarlama

Pazarola

Prof: Dr. İsmail Kaya ismailkaya@gmail.com

Prof. Dr. İsmail Kaya, İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi Pazarlama Anabilim Dalı Başkanıdır. Kendisine ismailkaya@gmail.com adresinden ulaşılabilir. Başka yazıları için, http://pazarola.blogspot.com, http://pazarlamabitanedir. blogspot.com ve http://pazarlamazekasi.b logspot.com blogları ziyaret edilebilir.

- ŞUBAT 2013 -

Hayatla ilgisi ve ilişkisi giderek daha iyi anlaşılan konulardan birinin pazarlama olduğunu mesleğimiz dolayısıyla zaten yıllardır biliyoruz. Şimdilerde ise bizde ve dünyada dinimiz İslam’ın hayatın içinde giderek daha fazla yer aldığına ve ilgi odağı olduğuna dair işaretlerle de karşılaşıyoruz. Siyasal, ekonomik ve toplumsal alanlardaki normalleşme arayışlarına paralel olarak, iş dünyası, pazarlama uygulamacıları ve akademisyenleri de İslamî konular ve İslamî hayat tarzlarıyla yakından ilgilenmeye başladılar. Artık, İslamî Bankacılık yanında bir de İslamî Pazarlama konuşuluyor, konuşulacak. İslamî Pazarlama, İslamî hayat tarzına sahip piyasa dilimlerine ve 1.8 milyarlık Müslüman dünyaya yönelik pazarlama faaliyetlerini ve bir yandan da firmaların İslamî ölçülere uygun davranmalarını ifade ediyor. Bu alanla ilgilenenler mayıs ayında İstanbul’da IV. Uluslararası İslamî Pazarlama Konferansı’nda bir araya gelecekler. Konferansı, Uluslararası İslamî Pazarlama Derneği düzenliyor. Dernek, tüketimin hayat kalitemizi belirleyen tek faktör olmadığına inanan insanları bir araya getirerek, onları pazarların ve firmaların diktatörlüğünden kurtarmayı amaçlıyor, toplantılar düzenliyor, yayınlar yapıyormuş. Konferasta, Türk-İslam araştırmaları, İslamî finans, İslam ve işletmeler, İslamî insan kaynakları, İslamî yönetim ve liderlik, İslamî ekonomi gibi genel konular yanında, yeşil pazarlama, etnik tüketiciler, Hristiyan ve Yahudi etütleri gibi karşılaştırmalı alanlar da kapsanıyor. Konferansta ağırlıklı olarak, İslamî pazarlama, İslamî markalama, Müslüman tüketiciler, İslamda ticaret, İslamî pazarlama bileşenleri, İslamî iş ahlakı, helâl pazarları, İslamî konaklama ve turizm, İslamî lojistik, İslam hukuku ve pazarlama uygulamaları, İslamî medya ve iletişim, İslamî perakendecilik, İslamî moda ve giyim, İslamî ilaç, kozmetik ve bakım ürünleri gibi, pazarlamayı doğrudan ilgilendiren konular da ele alınacak. Nereden nereye... Yirmi otuz sene önce bu memlekette böyle konuların akademik çevrelerde konuşulması hayal bile edilemezdi. Şimdi sıra bazı inatçı işletmelerimizde... Onlar da artık normalleşsinler ve müşterileri kim olursa olsun, onlara insanca, insana ve İslam’a saygılı davranıp davranmadıklarını bir gözden geçirsinler. Bakalım nelerle karşılaşacaklar!

Su Darbesi ve Dalga Şoku Amerikan Su İşleri Birliği Su Getirme Uygulamaları El Kitabı Çelik Boruların Projelendirme Ve Yerleştirme Esasları Ümran Çelik Boru Kütüphanesi

BÖLÜM 5 Su darbesi kapalı bir şebekede sıvı akış hızındaki bir degişikliğin, elastik dalgaların bu degişikliğin olduğu noktadan başlayarak her iki yönde yayılmasına neden olması ile ortaya cıkan bir olgudur. Bu elastik dalgalar hat boyunca ilerlediklerinde basınç yükselme ve azalmalarma neden olurlar. Bu basınç degişmelerine su darbesi, dalga şoku veya gecici basinç adı verilir. Su darbesi olgusu oldukca karışıktır ve bu el kitabında detaylı olarak ele alınmayacaktır. Sadece elastik dalga teorisinin temel prensipleri ve çelik borunun özellikleri ile ilgili olan özel durumlar incelenecektir. Su darbesi konusunu daha iyi anlayabilmek için bu bölümün sonunda belirtilen referaslara danışılmalıdır.

5.1 TEMEL BAGINTILAR Dalga şoku teorisinde bir hattaki basınç artışının miktarı ve dagılımın aşağıdaki temel bağntılar belirler. Ani kapanma durumundaki basınç artişı, sıvının kapanma anındaki akış hızına ve dalga şokuveya nun yayılma hızına doğru orantılıdır ve hattın uzunluğuna bağımlı değildir.

Şekil 5-1, d/t oranlan 90’a kadar olan muhtelif boru malzemeleri icin basinc, dalga hızlarını göstermektedir. Daha büyük oranlara celik borularda sıklıkla raslanır ve Tablo 5-1 ‘de, d/t oranı 400 ‘e kadar olan durumlar igin hesaplanmış, olan degerler verilmektedir. Akış hızı, sďirdan daha büyük ancak 2L/a saniye’ye eşit veya daha az bir sürede değistirilirse, meydana gelen basınç artışı’nın miktan anlık kapanma durumundaki miktarla aynı olur, fakat kapanma süresi 2L/a’ya yaklastıkça, maksimum basıncın süresi azalır. Bu durumlarda, boru içindeki basinç, dağılımı kapanma süresine bağlı olarak degişir. Kapanma süresi 2L/a ‘ya eşit ise bütün hat uzunluğu boyunca homojen olarak azalır. Anlık kapanma durumunda ise bütün hat uzunluğu boyunca kontrol vanasında maksimum basınç, vardır. Daha yavaş oranlarda ise, basinç, boru hattı boyunca L - ( Ta/2) bir mesafede ayni şiddette hissedilir, sonra homojen olarak azalmaya başlar. Toplam basinç: sıvının buharlaşma basıncının üstünde kaldığı müddetçe, dalga şoku basıncının hat boyunca

Tablo 5-1 Celik Borularda Basinç Dalgasinin Hızı

a h p v sp gr k E d t g L

= dalga şokunun yayılma hızı (ft\san) = normalin üstünde basınç (su sutunu) artışı (ft) = normalin üstünde basınç artışı (psi) = sıvının akış hızı (ft\san) = sıvının özgül ağırlığı ( su için:1) = sıvının sıkıştırılabilmesinin hacim modülü (psi) = boru malzemelerinin hacim modülü (psi) = borunun iç çapı (inç) = et kalınlığı (inç) = yerçekimi ivmesi (32.2 ft\s2) = hattının uzunluğu (ft)

2L a T

= hattının kritik kapanma süresi (san.)

= kapanma süresi (san.)

- ŞUBAT 2013 -

CJap / Et Kalinligi Dalga Hizi a (d /1) (foot/san.) ___________________________________________________ 100 3300 120 3140 140 3010 160 2890 180 2780 200 2690 250 2490 300 2330 350 2200 400 2080 dağılımı boru hattı profiline bağlı degildir. Vana kapanma súresinin 2L/a saniye’den daha büyük olduğu durumlarda maksi¬mum basinc, artışı, akış hızının zamana göre değismesinin (dv/dt) bir fonksiyonu olur. Bir vana’nın lineer olmayan kapanma süreleri incelenebilir ve maksimum basınç, artışının istenilen bir sınır değerinin altında kalmasını sağlayan uygun bir vana kapanma süresi belirlenebilir. Pompaların, cabuk kapanmalı cekvalflerin veya kontrol vanalarının etkileri, grafik analiz yoluyla veya bilgisayarlı sayısal analiz yöntemiyle araştırılabilir.

Bir pompa istasyonundan çıkan boru hattının profilinin dalga şoku üzerinde önemli bir etkisi olabilir. Boru hattında yüksek noktalar varsa, pompa kapandıgında dalga şoku hidrolik profil yüksekliği, boru hattı profilinin altına düşerek, sıvının buharlaşma basıncı kadar düsük olan negatif basınçlara neden olabilir. Bu durum oluşursa sıvı sütunu kısa bir süre için bir buhar bölgesi tarafından ikiye ayrilabilir. Sıvının ikiye aynlması ve tekrar birleşmesi çok yúksek basınçlar oluşturarak boru hattının patlamasina yol açabilir. (1) Dalga şoku problemlerinde sürtünmenin etkiside hesaba katılabilir. Ancak sürtünme kayıpları normal statik veya çalısma basıncının % 5 ‘inden az iseler genellikle dikkate alınmazlar. Bir dalga şoku analizinde ne kadar yüksek bir kesinlik aranıyorsa, sistemin hidro¬lik ve fiziksel özellikleri hakkında o kadar fazla bilgi sahibi olunması gerekir. Basing dalgası hızı olan‘a, dalga basıçları ile dogru orantılı olduğu icin, bütün dalga şoku prob¬lemlerinde temel faktördür. Bu hızın değeri boru çapına, et kalınlığına, borunun et kalınlığına, borunun yapıldı-ğı aynı malzemeye, aynı zamanda da borudaki sıvının yoğunluğuna ve sıkıştırılabilirliğine bağlıdır. Boru malzemesinin fiziksel özellikleri hakkında ki bilgiler hemen hemen noksansızdır. Çelik borular için young elastisite modulu, degeri kullanılan çeliğin cinsine göre 29.000.000 ile 31.000.000 psi arasinda degiştiği için, ortalama 30.000.000 psi olarak alınabilir. (^ap/kalinlik oranı bilindikten sonra, basınç, dalgası hızı a’yi hesaplamak için boru içindeki sıvının yoğunluğunun ve sıkıştırılabilirliğinin bilinmesi yeterlidir. Normal çalısma sıcaklıklarında, 32-100° F ( 0-38°C ) ve 0-1000 psi arasındaki basınçlarda suyun özgül ağırlığı 1.00 olarak alınabilir. Aynı koşullarda, su için sıkıştırılabilme veya hacim modülü ölçümlerle 300.000 psi ± %3 olarak bulunmuş ve bu değer saha testleriyle doğrulanmıştır. (2)

5.2 POMPAJ HATT1NIN KONTROL LÍSTESÍ Belirli bir sistemde, fiziksel ve hidrolik özellikler ile calişma koşullaı bilindikten sonra, ciddi oranda bir dalga şoku riski olup olmadığını anlayabilmek için bazı faktörler kontrol edilmelidir. Motorlu santrifuj pompalarıyla beslenen isale hatlarının buyük bir çoğunlugu için, aşağıdaki 12 soruya verilecek olan cevaplar, oluşabilecek dalga şoku probleminin boyutlan hakkında bir fikir vermektedir. (3-4) 1 İsale hatti profilinde, pompa kapatıldığında su sutununun ikiye ayrılmasına yol açabilecek hava boşluklarının meydana gelebilecegi tepe noktaları var mıdır.? 2 İsale hattının uzunluğu pompalardaki su sutunu yüksekliğinin (basıncın) 20 katından az mıdır? (Her iki değerde ft olarak) 3 İsale hattındaki maksimum akiş hızı 4.0 ft/san.’den fazla mıdır.? 4 Borunun normal çalışma basıncındaki emniyet faktörü son çekme kuwetine góre 3.5’tan az midir.? 5 Pompa kapatıldığında su sutununun dogal yavaşlama hızı nedir.? Su sutunun yavaşlayarak durmasi ve ters yönde akmaya başlaması arasında geçecek olan süre isale hattının kritik kapanma süresinden kısa mıdır.? 6 Qek valfin kapanma süresi, isale hattinin kritik kapanma súresinden kısa mıdır.? 7 Hat üzerinde 5 saniyeden daha kısa bir sürede açan veya kapayan her hangi bir çabuk kapanmalı otomatik vana var mıdır.? 8 Pompa veya motoru, tam hıza kadar ters yönde calıştrıldıklarında hasar göreceklermidir.? 9 Çıkış vanası tamamen kapanmadan pompanın durdurma ihtimali var mıdır.? 10 Çıkış vanası açıkken pompanın calıştırılma ihtimali var mıdır.? 11 Sistemde işlemleri ana pompa istasyonun çalışmasına bağımlı olan ara takviye istasyonları var mıdır.? 12 İsale hattı üzerinde bulunan ve pompalama basıncının düşmesi ile işlemez duruma gelebilecek olan çabuk kapanmalı otomatik vanalar var mıdır.? Bu sorulardan herhangi birine olumlu cevap verilmesi, şiddetli dal-

ga şoklarının meydana gelme olasılığının yüksek oldugunu gösterir. Eger iki veya daha fazla sorunun cevabı olumlu ise, dalga şokunun şiddeti olumlu cevap sayısı ile orantılı olarak artacaktır.

5.3 SU DARBESÍ KONTROLÜ KONUSUNDAKÍ GENEL ÇALIŞMALAR Dalga şokları konusundaki çalışmalar proje aşamasında yapilabilir. Sistemin genel planı tamamlandıktan sonra, borunun uzunluğu, çapı, et kalınlığı, malzemesi ve kapasitesi ile pompaların tipleri ve ölçüleri de saptanabilir. Sistemin muhtelif noktalannda ki normal catışma basınçla hesaplanarak, maksimum emniyet basınçları belirlenebilir. Bu şekilde su darbesi için kalan pay bulunabilir. Sonrasında projelendirme bu tehlikeli duruma yeterli koruma saglayan emniyet faktörleriyle yeniden ayarlanabilir veya sisteme su darbesi kontrol eden üniteler monte edilebilir. Ikinci yöntem genellikle daha ekonomiktir. Bütün su darbesi problemlerini ortadan kaldirabilen tek bir unite olmadiğına dikkat etmelidir. Gerekli kon¬trolü saglayacak olan yöntemlerin belirlenmesi, sadece normal çalışma koşulları ile acil durum kosullarının birlikte analiz edilmesi ile mümkün olabilir.Bütün boru sistemlerine uygulanabilecek olan basinç kontrol ünitelerinin tipleri, ölçüleri ve uygulama yöntemleri hakkında genel tavsiyelerde bulunmak doğru olmaz. Her ayrı sistem için bir kaç çözüm araştırılmalı ve bunlann arasında en az masrafla en çok koruma saglayacak olan seçilmelidir. Çekvalflerde yan geçişler kullanarak, vanalann hareketinin son %15-20’lik kısmını yavaşlatarak veya vana kapanma hareketini iki farklı hıza ayarlayarak, dalga şoklarının etkileri genellikle onemli ölçüde azaltilabilir. Santrifujlu pompalarda enerji kesilmesi yüzünden meydana gelen su darbesi ise volanlar kullanılarak veya pompaların ters yönde çalışmasını temin ederek, kontrol altında tutulabilir. Hava giriş vanaları kullanabilecegi gibi, bazen de basinç tankı, dalga söndürücü veya hidropnömatik oda kullanilabilir. Bir çok çalışma koşullarında ise, basinç artişının emniyetli sınırlarda tutmak için, hiç bir ilave tedbire gerek duyulmayabilir.Bir sistemin bütün ünitelerinin birbirine uyumlu olarak çalışmasını ve çalıma kosullarının emniyet şartlanna uygunlugunun sağlanması cok önemlidir. Zamanla sistemin talebinde degişiklikler oldugunda, özellikle kapasiteyi arttırmak, yeni pompa veya depolar eklemek veya takviye istasyonlan kurmak gibi ilaveler planlanıyorsa, dalga şoku koşulları yeniden gözden geçirmek ve gerektiginde iyileştirmeler yapmak gerekir. Proje aşamasında yeterli araştırmalar yapılan ve uygulamaları bu araştırmaların sonucuna göre yürütülen sistemler, büyük bir olasılıkla su darbesinden herhangi bir zarar görmeden hizmet göreceklerdir. Teorik analiz sonuçlan ile gerçek saha test sonuçlannın bir birine son derece uyumlu oldukları görülmüştür. Su darbesini oluşturacak şartların mevcut olmasına ragmen bir dalga şoku analizi yapılmayan sistemlerin hemen hemen hepsinde şiddetli dalga şoklan meydana gelmiş ve bazende ciddi ölçüde hasarlar olusmuştur. Su darbesine karşı alınacak en ekonomik önlem, projelendirme aşamasında dalga şoku analizi igin harcanan çaba ve zamandır. Elastik dalga teorisinin doğruluğu gerçek uygulamalarda tamamen kanıtlanmıştır ve proje mühendisleri ciddi hasarların oluşmasını beklemeden dalga şoku çalışmaları yapmalı ve gerekli oldugu durumlarda kontrol üniteleri kullanmalıdrrlar.

5.4 SU DARBESÍ İÇİN BIRAKILAN EMNÍYET PAYLARI Su darbesi için deneylerle saptanmış, standart emniyet paylarının bırakıldığı günlerden bu yana koşullar gok degişmiştir. O zamanlarda otomatik durdurma, kelebekli vanalar ve gek valfler şimdiki yaygınlıkta kullanılmıyordu. Saniyelerle ölçülen vana kapanma süreleri ve motorlu santrifuj pompalan hemen hemen hiç bilinmiyordu. Geçen süre içinde bir çok yeni boru tipi geliştirildi ve kullanilmaya başlandı. Bütün bunların neticesinde, su darbe-

- ŞUBAT 2013 -

si için standart bir emniyet payının bütün tesislerde genel olarak uygulanması konusu doğru olmaz. Aynca bu emniyet paylarının her durumda yeterli korumayı sağlayacagı da kesin degildir. Olası su geçici problemleri pompaj istasyonu boru donanımlarında, ana cebri hatlarda ve uzun isale hatlannda proje aşamasında mutlaka göz onüne alınmalı ve etkisini en aza indiren uygun ve ekonomik bir çözúm sağlanmalıdiı.

5.5 BASINÇ ARTIŞI HESAPLAMALARI Karmaşık boru hatlanndaki basinç artişlarının analizi bu el kitabının kapsamında degildir. Ancak basit problemlerin çözümü için bazı temel bilgiler verilmektedir.Anlık vana kapanmasındaki basinç artişı (5-1) nolu denklemle hesaplanabilir. Basinç dalgası hızı a ‘nın degerleri, çap\kalınlık oranının 90 veya daha az olduğu durumlar için şekil 5-1 ‘de, daha yüksek oranlar igin Tablo 5-1 ‘de bulunabilir. Daha karmaşık problemlerin çözümü için bu bölümün sonundaki 5,6,7 ve 8 no.lu referanslara veya diger yayonlara danışılması önerilir. Boru hatlanndaki sürtünme kayıplarını da dikkate alan kesin sonuçlar veren bilgisayar programlari mevcuttur. ílave üniteler koyarak veya çalışma koşullanni yeniden gözden geçirerek su darbesinin etkilerini azaltan bir cok yol vardır, ancak bunlar bu el kitabinin kapsami dışındadır. Ayrıca bir cok bilgisayar programıda dalga şoklarını azaltan veya kontrol eden bu farklı yöntemleri degerlendirme imkanı vermektedir. (8no.’lu referans bu yöntemlerden bazılarını açıklamaktadır.)

Referanslar 1. RICHARDS, R.T. Water Column Separa-tion in Pump Discharge Lines. Trans. ASME, 79: 1297 (1956). 2. KERR, S.L.; KESSLER, L.H.; & GAMET, M.B. New Method for Bulk-Modulus Determination. Trans. ASME, 72:1143 (1950). 3. KERR S.L. Minimizing Service Inter-ruptions Due to Transmission Line Fail-ures-Discussion./b«r. AWWA, 41:7:634 Guly 1949). 4. - - - Water Hammer Control. Four. AWWA, 43:12:985 (Dec. 1951). 5. RICH, G.R. Hydraulic Transients (Engineering) Societies Monographs). Mc-GrawHill Book Co., New York (1951). 6. PARMAKIAN, JOHN. Water Hammer Anal-ysis Dover Publications, New York (1963). 7. KINNO, H. Water Hammer Control in Centrifugal Pump System. ASCE. four. Hydraul. Div., (May 1968). 8. STREETER, V.L. & WYLIE, E.B. Hydraulic Transients. McGraw-Hill Book Co., New York (1967). A§agidaki referanslar metinde belir-tilmemi§tir.

- ŞUBAT 2013 -

• ALIN, A.L. Penstock Surge Tank at Dennison Hydro Plant. Civ. Eng., 14:296 (1944). • ALLIEVI, LORENZO. Theory of Water Hammer. Am. Soc. Mech. Engrs., New York (1925; out of print). • ANGUS, R.W. Water Hammer in Pipes, Including Those Supplied by Centrifugal Pumps; Graphical Treatment. Proč. Inst. Mech. Engrs., 136:245 (1937). • Water Hammer Pressures in Compound and Branch Pipes. Trans. ASCE, 104:340 (1939). • BARNARD, R.E. Design Standards for Steel Water Pipe. íour. AWWA, 40:1:24 (Jan. 1948) • BENNET, RICHARD. Water Hammer Cor-rectives. Wtr. & Sew. Wks., 88:196 (1941). • BERGERON, L. Water Hammer in Hydrau-tics ciiul Wave Surge in Electricity. John Wik v and Sons, New York (1961). BOERENDANS, W.L. Pressure Air Cham-bers in Centrifugal Pumping. four. AWWA, 31:11:1865 (nov. 1939). DAWSON, F.M. & KALINSKE, AA. Meth-ods of Calculating Water Hammer Pres¬sures. four. AWWA, 31:11:1835 (Nov. 1939). EVANS, W.E. & CRAWFORD, C.C. Charts and Designing Air Chambers for Pump Discharge Lines. Proč. ASCE, 79:57 (1916). KERR, S.L. Practical Aspects of Water Hammer. four. AWWA, 40:6:599 Qune 1948). Surges in Pipe Lines- Oil and Water. Trans. ASME, 72:667 (1950). Effect of Valve Action on Water Hammer. four. AWWA, 52:1:65 (Jan. 1960). PARMAKIAN, JOHN. Pressure Surges at Large Pump Installations. Trans. ASME, 75:995 (1953). Proceedings Second Intern. Conf. Pres¬sure Surge. Fluid Engineering, British Hydraulic Res. Assoc, London (1976). Second Symposium on Water Hammer. Trans. ASME, 59:651 (1937). SIMIN, OLGA. Water Hammer. (Includes a digest of N. Joukovsky’s study.) Proč. AWWA Ann. Conf., St. Louis, Mo. June 1904). Standard Allowances for Water Ham-mer—Panel Discussion. four. AWWA, 44:11:977 (Nov. 1952). STEPANOFF, A.J. Elements of Graphical Solution of Water Hammer Problems in Centrifugal-Pump Systems. Trans. ASME, 71:515 (1949). STREETER, V.L. Unsteady Flow Calcu-lations by Numarical Methods. ASME. four. of Basic Engrg. (June 1972). Symposium on Water Hammer. Am. Soc. Mech. Engrs., New York (1933; reprinted 1949). Water Hammer Allowances in Pipe De¬sign. Committee Report, four. AWWA, 50:3:340 (Mar. 1958).

Orta Afrika’nın batısında yer altı zengini bir ülke:

Gabon

Afrika’nın batısında yaklaşık 1.5 milyon nüfuslu bir ülke olan Gabon, Batıda Gine Körfezi, kuzeyde Ekvator Ginesi ve Kamerun doğuda ise Kongo ile çevrili elmasları, altınları, madenleri ve yer altı zenginlikleri ile dolu bir ülke

- ŞUBAT 2013 -

Orta Afrika’nın batısında yer alan bir ülke Gabon. 15. yüzyılda Portekizlilerin gelip çöreklendiği, köle ve abanoz ticaretiyle iliklerini sömürdüğü bu küçücük ülke (Nüfusu 1.5 milyonun biraz üzerinde), Afrika’daki birçok devlete göre, istikrarlı bir yapıya sahip. 1843’te buraya yerleşen Fransızlar, ülkenin bağımsızlığını kazandığı 1960 yılına kadar, Portekizliler gibi sömürmeye devam etmiş. Başşehir Libreville, Fransızca serbest şehir anlamına geliyor. Bu ülke serbest kalan köleler tarafından kurulduğunu anlatıyor. Kimilerince “Kara Afrika” denilen, mağdur ve mazlum insanların yurdu bu kıta, tabii zenginliklerine rağmen; günümüzde de dünyanın diğer köşelerine göre hâlâ çok fakir, sefil ve perişan! Çünkü hâlâ daha buradan sömürgeciler el çekmedi ve çekmeye de niyetli görünmüyorlar! Evet, dünyada artık köle ticareti yok. En azından 19. Asrın ortalarından itibaren, resmî olarak yasaklanmış bulunuyor. Ama modern sömürgecilik, ülkelerin zenginliğini ve insanların emeğini sömürmeye devam ediyor. Afrika’da bugün de büyük güçlerin stratejik mücadelesi kıyasıya sürüyor. ABD, Çin’i durdurabilmek için bu kıtada yeni askerî yapılanmaya gitti ve Afrika Komutanlığını kurdu. Sudan’ın ikiye bölünmesinin temelinde de Çin’e kapılarını açmış olması var.

BİLLUR DAĞLARI ÜLKEYİ SARIYOR Orta Batı Afrikada Atlas Okyanusu kıyısında yer almakta. Ülkenin büyük kısmı düzdür. En yüksek noktası İboundji olup 980 metredir. Atlas Okyanusuna dökülen büyüklü küçüklü birçok ırmak, ülkenin batı kıyılarını yararak Okyanusa ulaşır. Bunlardan en önemlileri, kuzeyde ülkeye adını veren Gabon Körfezini meydana getiren Gabon

- ŞUBAT 2013 -

Irmağı ve daha güneydeki Bort-Gentil Körfezi ile Okyanusa dökülen Ogoue Irmağıdır. Bu körfezdeki Lopez Burnundan itibaren güneye doğru, akıntıların uzun kumullar halinde deltalar yapmasıyla meydana gelen deniz kulakları ve sağlığa zararlı iklimi ile güney kıyıları yaşanması güç bir şekil almıştır. Kuzeyden güneye doğru ırmakların içinde aktığı ovanın genişliği 20 km ile 200 km arasında değişişmekte. İç kısma doğru yükseklik artarak dağlık bölgeye (Billur Dağlarına) ulaşmakta. Bu bölgedeki en önemli dağ kütleleri kuzeydeki Cristallo Dağları kütlesi ile, güneydeki Chaillu Sıradağlarından oluşmaktadır. Doğu kısmında ise fazla yüksek olmayan yaylalar yer almakta.

SICAK VE YAĞIŞLI BİR ÜLKE Ekvator çizgisinin hemen hemen ortasından geçtiği Gabon’da sıcak ve yağışlı ekvator iklimi hakim durumda. Yağışlar eylül-mart döneminde daha çok olmakta. Senelik sıcaklık ortalaması 22-35 santigrat derece arasında değişmekte. Bol yağışlar sebebiyle ülke sık ormanlarla kaplıdır. Yağışlı muson ve kurak olan alize rüzgarları, senenin her mevsiminde daima hakimdir. Yağışlı mevsimlerin rüzgârlarla alakası burada ayrı bir önem arz etmektedir.

ZENGİN MADEN YATAKLARI Gabon, sık ormanlarla kaplı olduğundan, kereste ülkenin başlıca zenginlik kaynağı-

- ŞUBAT 2013 -

MANYOK YAPRAĞI

dır. Maden kaynakları açısından çok zengindir. Chaillu Dağlarında altın ve elmas, Franceville’de manganez, kuzeyde Çibanga’da demir, Port Gentil yakınlarında petrol ve Munana’da uranyum yatakları mevcuttur. Fakat Gabon, yakın zamana kadar tarım ve orman işletmeciliği ile kendini idame ettirmeye çalışıyordu. Fakat son dönemlerde ülkede bulunan petrol ve uranyum yatakları sayesinde Afrika’nın en gelişmiş ve zengin ülkelerinden biri haline gelmiştir. Ülkenin ekonomisinin temelini madencilik oluşturmakta. Aynı zamanda petrol ve uranyum yatakları da ülke ekonomisine büyük katkı sağlamaktadır. Madencilik ve petrol dışında diğer önemli faaliyet ise keresteciliktir. Gabon, tarım bakımından oldukça geridir. Bu nedenle birçok tüketim malını dışarıdan ithal etmektedir. En önemli ticari ortakları; Fransa, Almanya, Amerika, Birleşik Krallık, Hollanda, Belçika ve Lüksemburg’dur.

Ülke tarım konusunda çok gelişmediğinden, buna bağlı olarak mutfak kültürü de çok gelişmemiştir. Gabon’da yerel yiyeceklerden çok başka ülkelerin mutfaklarından seçenekler de bulunmaktadır. Bölgeye özgü balıklar oldukça lezzetlidir ve daha çok kızartılarak servis edilir. Ülkenin bir diğer önemli besin kaynağı da hurma yağıyla pişirilen manyok yaprağıdır. İçecek olarak taze sıkılmış suları çokça tüketilmektedir. Özellikle de üzüm, ananas ve limon sularını hem restoranlarda hem de marketlerde şişelenmiş olarak rahatlıkla bulmak mümkün.

EDOĞAN GABON’A 300 KİŞİ İLE ÇIKARMA YAPTI Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın ziyareti sırasında Türkiye ile Gabon arasında Hükümetler arası Sağlık İşbirliği, Hükümetlerarası KEK Protokolü, Hükümetlerarası Diplomatik Pasaportlara Vize Muafiyeti ve Hükümetlerarası Tarım İşbirliği Mutabakatı da imzalanmış oldu. Gabon’la ticaret hacminin 50 milyon doların altında olduğuna işaret eden Başbakan Erdoğan, “Hedefimiz 2015’e kadar 100 milyon doları yakalamak ve bunu aşmak. Özellikle de yağmur ormanlarının yoğun olduğu böyle bir bölgede barajların inşa edilmesi büyük önem arz ediyor” değerlendirmesinde bulundu. 300 kişilik heyetle Gabon’a çıkarma yapan Başbakan Erdoğan, “Bu heyetin içinde 175 girişimcimizin yıllık cirosu ise 65 milyar dolardır” dedi.

Pipe Show day draws near! Show day is coming up soon. 8th International Pipe and Fittings Fair to be held by Ihlas Fair Organization between the dates of 28 and 30 March brings Turkish pipe sector together in Turkey. The fair which will host this giant meeting of the sector will create a tremendous impression with the 8th organization this year just like every period. Pipe Fair 2013 will attract the interests of professional visitors in a more comprehensive and effective framework with the newly added sections. At the fair where sectorial companies are expected to show great interestconstruction and contracting companies, petrochemical industry enterprises, white goods manufacturers, steel ware manufacturers, automotive industry enterprises, furniture manufacturers, ship building enterprises, drilling companies, gas distribution companies, water and sewerage administrations, state hydraulic works, municipalities and the academicians of the departments of construction, metallurgy, material, mechanical engineering and environmental engineering of universities are expected to visit the fair besides the major 1000 industrial enterprises. 8th International Pipe and Fittings Fair will bring all types of pipe and fittings manufacturers and an extensive visitor profile together. Participants’ product profile of the specific fair of Turkish pipe sector will be as follows: Under the title of Pipe and Fittings; iron and alloy pipes, stainless steel, non-ferrous metal and alloy, composite, concrete, transmission, construction, precision pipes and fittings. Under the title of pipe production machines; casting, rolling, welding, heat treatment. Under the title of pipe processing equipment; shaping, cutting, drilling, galvanizing, coating, grinding, polishing, expanding, deburring, processing technology tools, testing, measuring and control technologies, facility engineering and buildings, steel service centers, logistics, safety technology, environment protection, restoration, software, consultancy and services, nongovernmental organizations and publishes. Additionally, there will also be pipe line technology, profile and its machinery, hot and cold rolled flat products and coated flat products. International Pipe and Fittings Fair is the first and only fair of the sector in Turkey having the position of the world’s 8th major steel manufacturer. The only publishing of the sector is Pipe and Technologies Magazine. The time is drawing on to take part at the fair where all the innovations will be exhibited. It would be good to decide as soon as possible and at least hurry up to be there. Wish to meet you at the next issue. Respectfully,

BORU Fair 2013

Will Be Hosting The Giant Brands Of Pipe Industry Turkey’s one and only pipe, profile, fittings, flat products, machine and equipment fair to be held between the dates of 28-30 March 2013 by İhlas Fuarcılık is preparing to host national and foreign giant brands in Istanbul Pipe ındustry growing in direct proportion to the development of our country brings together its quality, services and range of products with the professional visitors at special pipe fair. Proving its success by the firms attending from abroad and the foreign visitors coming from the four corners of the world last year Pipe and Fittings Fair aims to share the innovations and developments with the sector, create the information platform that the sector needs and boost the trade.

- ŞUBAT 2013 -

TURKEY IS THE 8TH MAJOR STEEL MANUFACTURER OF THE WORLD Being the 8th major steel manufacturer of the world, Turkey is gaining on the Germany on the 7th line day by day. Turkey reaching 54% import rate within the total flat steel consumption is importing nearly 6,5 million tons of flat steel in a year and the contributions of the steel sector to the economy is increasing. Steel sector star-

ting the fourth quarter of the year by an increase of 8,4% in raw steel production and 10,2% increase at steel importation in terms of quantity grew twice as much the economic growth last year and has been continuing its growth also this year. Our iron-steel sector has entered into the branches of industry such as construction, automotive, white goods and machinery being the main sectors that forms the economy and it continues to carry a strategic importance by its position supporting the

healthy development of the aforementioned sectors. It is known that sectors using steel such as construction, automotive, white goods and machinery to sustain their developments and especially to reach the targets of export determined for the year of 2023 are possible with a supply of stable input. On that sense our steel industry continues to increase its investments and product range to support the steel consumer sectors inland as much as possible. The enterprises in the sector make a great effort to provide at least the supply of steel input at a sustainable basis for the steel consumer sectors and carry on their activities in an endeavor to do their full share of work. While the existence of a strong steel industry is evaluated as an important support for the steel consumer sectors like machinery and automotive to grow and reach the 2023 export targets, Turkish steel sector bents upon to sustain the support provided for assertive growth targets of Turkey by its outstanding performance in 2000s for the following years also.

BROAD PARTICIPATION FROM ABROAD International Pipe and Fittings Fair being the most important promotion and distribution base of the sector in Turkey will also be hosting the native and foreign firms to participate from Germany, Austria, Belarus, UAE, China, France, India, Netherlands, Italy, England, Switzerland, Japan, Cana-

da, Korea, Egypt, Pakistan, Romania, Serbia, Slovakia, Taiwan and Turkey. 8th International Pipe and Fittings Fair serve as an important bridge to integrate the representatives of the sectors with the world countries besides contributing to the economy of country.

FULL SUPPORT FROM THE WEB PORTALS AND PUBLISHES TO THE PIPE FAIR Pipe fair sustaining its development each, racing the world by its quality and range of products and exporting to various geographies has been supported by many publishes. Among the publishes and web portals that support the fair are Mesteel. com, mesteelmag. com, Tube Products İnternational, tube& pipe technology, stainless stell, platts, Automotive Exports, Boru Dergisi, Nalbur Teknik, Yapı Malzeme, Metalsan, Steel Business Network, Gas Technics, Petrol Plus, Tesisat Plus, Tube today. it, Doğalgaz, Tesisat, Yangın ve Güvenlik, Yatırımlar Dergisi, Energy World, Subcon Turkey, Steel Orbis, Prime Dergi, Yeni Organize, Demir Çelik Store. By bringing many professionals producing or using pipes together, Pipe And Fittings Fair brings new dimensions and opens new windows into the pipe sector in both national and international sense. The sector embraces the fair due to increasing the qualities of the pipe manufacturers operating in Turkey, being a brand, the desire to meet new mar- ŞUBAT 2013 -

kets and the success of Ihlas Fuar at the specific fairs. In this sense, 8th International Pipe and Fittings Fair will be a platform where the giants of the sector meet, make an appearance and exhibit the latest innovations and products. At the fair, the situations, sharing and the information exchange of the rival companies make great contribution to the increase of shares of the firms in the market. According to the researches, this sector is walking towards new acquisitions each year.

USA, NORTH AFRICA AND MIDDLE EAST IS IMPORTANT IN 2013 Together with the global economic crisis that has started to be solved in the year of 2012, many countries have tried to protect their markets by implementing protective economic policies. Carrying out 3.76 million tons production and 1.6 million tons of exportation in 2011, the steel pipe sector has continued to increase its production and exportation. The export has reached 1.67 million tons by an increase at the rate of 13,3% as of the period of January and November. At the end of the year, this number is estimated

- ŞUBAT 2013 -

to reach 1.8 million tons. Despite there is a decrease in demand in many countries, the increase in steel pipe sector is a great success. In the year of 2013, the urban transformation projects in our country are expected to cause a movement at the domestic demand in the first half of 2013. In addition to this, “Trans Anatolia Natural Gas Pipeline” to cross from our country will be an important project for the pipe sector. The project expected to be constructed at the second half of the year will provide important increases especially at the large scale pipe demands. In spite of the fact that an important increase at the demands of European Union countries is not expected in the exporting markets till the second half of the year, USA will continue to be an important market for the manufacturers in Turkey and the pipe exports to Middle East and North Africa countries are expected to increase in the year of 2013.

MEETING PLATFORM: ISTANBUL With its geography spreading over two continents and the historical position bearing witness to ages, Istanbul is one of

the most exceptional cities in the world. Istanbul linking the continents of Asia and Europe succeeds to feed also the trade by its proximity to Middle East and Europe and the intimate relations with Russia and Turkic Republics. Istanbul will add to the success of 8th International Pipe and Fittings Fair by its geopolitical position. At the fair which will be held for the eight times between the dates of 28-30 March 2013, new arrangements have been done to increase the efficiency and productivity of the fair. 2 new sections added to fair, pipeline technology and iron and steel (flat products). Pipe fair presenting the fields of metal pipe, profile, fittings, flat products, machinery and equipment all together is expected to be visited by many professionals from inland and abroad.

VISITOR PROFILE Pipe 2013 Fair will attract the attentions and meet the expectations of the professional visitors with the newly included sections within a broader and more effective context. At the fair where sectorial companies are expected to show great interest, construction and contracting companies, petrochemical industry enterprises, white goods manufacturers,

and cold rolled flat products and coated flat products.

ABOUT IHLAS FAIR ORGANIZATION

steel ware manufacturers, automotive industry enterprises, furniture manufacturers, ship building enterprises, drilling companies, gas distribution companies, water and sewerage administrations, state hydraulic works, municipalities and the academicians of the departments of construction, metallurgy, material, mechanical engineering and environmental engineering of universities are expected to visit the fair besides the major 1000 industrial enterprises.

EXTENSIVE PARTICIPANT PORTFOLIO 8th International Pipe and Fittings Fair will bring all types of pipe and fittings manufacturers and an extensive visitor profile together. Participantsâ&#x20AC;&#x2122; product profile of

the specific fair of Turkish pipe sector will be as follows: Under the title of Pipe and Fittings; iron and alloy pipes, stainless steel, non-ferrous metal and alloy, composite, concrete, transmission, construction, precision pipes and fittings. Under the title of pipe production machines; casting, rolling, welding, heat treatment. Under the title of pipe processing equipment; shaping, cutting, drilling, galvanizing, coating, grinding, polishing, expanding, deburring, processing technology tools, testing, measuring and control technologies, facility engineering and buildings, steel service centers, logistics, safety technology, environment protection, restoration, software, consultancy and services, nongovernmental organizations and publishes. Additionally, there will also be pipe line technology, profile and its machinery, hot

The company maintaining its operations with the title of Ihlas Fair Organization is well known company thanks to providing professional solutions to the business world. Our company which held its first organization in the year of 1988 with the Textile Machinery Fair, being at the center of economic world with its success in publishing, professional organizations reaching nearly 100 in fair organization, international congress organization, nearly 30 websites and internet portals, directs its customers with its innovative and solution oriented structure. Our company maintaining its operations at two main branches as Ihlas Magazine Group and Ihlas Fair Organization is closely recognized by the business world. With the sectorial and actual publishing issued by Ihlas Magazine Group, we are in the position of the most established sectorial publisher of Turkey. The companies which continually provide projects for the business world proceed on its way by increasing its works and success. - Ĺ&#x17E;UBAT 2013 -

Maximising Output in High-Frequency

Tube and Pipe Welding By Bjørnar Grande and Olav Wærstad, EFD Induction

Abstract The authors evaluate the parameters that influence welder performance and scrap production during changeover in the highfrequency tube and pipe welding process. The paper focuses on the welder system’s features during changeover. The parameters involved are welder recipes, energy consumption monitoring, and matching capabilities.

Introduction Maximum throughput in a high-frequency tube and pipe mill is achieved by a welder that features: • High uptime • Consistently high weld quality (to minimise scrap) • Flexibility • High total electrical efficiency High uptime is a prerequisite for high throughput and was addressed in the paper Maximising Uptime in High-Frequency Tube & PipeWelding1. Key design features for maximising uptime are: • The welder must withstand short circuits • The welder must work with high ambient and cooling water temperatures • The welder should not feature continuously operating mechanical parts in order to avoid problems caused by fatigue, wear and jamming • The welder should be based on IGBT transistors, the most rugged inverter switch available Flexibility means a welder that can: • Perform over a wide product (tube/pipe/profile) range • Weld different materials

The topic of achieving consistent high weld quality was covered in the paper Maximising Output in High-Frequency Tube and Pipe Welding2. This document is a continuation of that paper, and focuses on how to achieve consistently high weld quality and welder flexibility during changeover.

Important features during changeover Minimising scrap requires that the least possible amount of steel strip is consumed during a changeover. This means that the mill and welder parameters from previous successful production runs should be available as a recipe for the next product. The recipe should be downloadable to the welder’s control system, and should be used to automatically preset the required settings for automatic power/speed control for the product to be welded. These settings are: • Adjustable mill speed at which weld power is turned on, to minimise scrap • Start weld power offset • Weld power-speed gain slope Where temperature monitoring is in use, the weld temperature set-point and acceptable temperature tolerances must be included in the recipe. The use of recipes relieves the operator from performing test runs to find the correct power input and weld quality for the next product. It must be emphasised that successful changeovers do not rely solely on the use of recipes for the welder parameters. Experience shows that the mill (weld) set-up is extremely important for weld quality and power consumption. The mill set-up parameters should definitely be defined in a mill set-up recipe and, together with the welder recipe, should be available for the overall mill quality system. Recipes for existing products can also be used as good starting points when new products are to be welded. This minimises scrap, and reduces start-up times for new products – thereby maximising mill throughput. At the end of changeover it is important that the operator can quickly see whether the mill is properly adjusted or not. He should also see that coil and impeder size and position, as well as impeder cooling, are correct. If these parameters are within reasonable limits and the

• Ensure short changeover times, with minimal operator intervention • Contribute to easy start up of new products, with minimal scrap production

- ŞUBAT 2013 -

correct welder recipe is downloaded, energy consumption will be roughly equal to that achieved in a previous successful production run. This indicates that the setup is within specified limits. Therefore, the welder systemshould include the possibility to display the energy consumption factor and the accepted tolerances from the previous reference run. The tolerance values should be available aspart of the welder’s recipes.

Changeover and welder flexibility The mill operator has many tasks to perform during a changeover. In this situation, it is beneficial if the operator does not have to perform several adjustments to the welder or coil in order to achieve safe and reliable welder operation. Different welder designs influence this part of the operator’s workload. Some welder manufacturers offer welders with matching capabilities, while also offering cheaper versions that lack this important feature. In other words, the welder does not have any means of matching the load to the power supply. Other manufacturers such as EFD Induction ensure that all their welders are equipped with a matching range. A welder with some means of matching – ie featuring a matching range – is a welder with the capability to match the different loads’ electrical characteristics (impedances) to the power supply of the welder, in order to deliver nominal (maximum) output power. The impedance is influenced by the tube dimensions, mill weld setup and induction coil size and position. For a welder without matching range the coils must be specially designed to match the load (coil and steel strip) to the welder’s power supply. These welders have only one operating point at which nominal power is available. It is not feasible to reach this single point for more than a few tube dimensions through coil design alone. This means that the welder’s available output power and weld speed is extremely sensitive to weld set-up variations. If the single optimal coil is damaged, a replacement coil, originally designed for a larger size tube, will reduce available power and throughput. In a situation like this, the number of test runs and the amount of scrap will increase. Moreover, to obtain nominal power through coil design can also lead to a coil that does not optimise the weld process. The end result compromises throughput in steady state operation, not only during changeover. A welder with some means of matching may not be straightforward to use during changeovers. Whether or not this is the case depends on how the matching feature is implemented. Welders are available with and without some matching range, where parts of the total operating area are unsafe (Figure 2a and 2b). In these cases the operator is responsible for running the welder within the safe area. The welder (inverter part) is likely to be

damaged if operated in unsafe areas. Welders with such implementation of matching are better than welders without matching range, but they clearly place more demands on the operator, and require more test runs at changeover, thereby increasing scrap. The best overall solution is a welder with a broad matching range to cope with unexpected operating conditions and the practical tolerances required and given by the total weld process. A welder offering a total operating area, completely without any unsafe areas is, without doubt the best choice (Figure 2c). The EFD Induction Weldac offers this feature, thereby ensuring easy operation during changeover. This in turn minimises scrap and changeover time.

Conclusions Maximum throughput in a high-frequency tube and pipe mill requires a welder that contributes to consistent quality and minimum scrap production. The evaluation of the parameters influencing quality and scrap production, conducted both in this and a preceding paper2,has led to the following conclusions: • Stable weld temperature requires a weld output power without low frequency ripple. A welder with a passive diode rectifier, some smoothing circuitry and rapid power regulation in the inverter is the best overall solution. This is particularly true in order to meet the strict requirements of high speed mills and mills producing stainless steel tubes. • Recovery after short circuits in the load is optimised by welders with ultra-fast power regulation in the inverter. • The use of welder recipes, including energy consumption monitoring, minimises scrap during changeovers. It also ensures fast changeovers and repeatable quality and production. • EFD Induction strongly recommends welders with automatic matching, without any unsafe or restricted operating areas.

References [1] “Maximising Uptime in High-Frequency Tube & Pipe Welding”; B Grande, JK Langelid, O Waerstad, Tube & Pipe Technology, March 2011 [2] “Maximising Output in High-Frequency Tube & Pipe Welding”; B Grande, O Waerstad, Tube & Pipe Technology, September 2011

- ŞUBAT 2013 -

SHEFFIELD Forgemasters International (SFIL) has retained its position as one of the largest suppliers of steel back up rolls after completing work on a multimillion pound deal for South America

Forgemasters on roll with

South American contract The engineering firm supplied five back up rolls to a new plant in Brazil, on behalf of Siemens Metals Technologies, which is operated by special steels manufacturer Gerdau. Forgemasters supplied five large rolls for Gerdau’s new plate mill finishing stand, each of which weighed 153 tonnes and measured two metres in diameter, as part of a contract for Sheffield-based Siemens Metals Technologies. Martin Wilks, senior sales manager at Forgemasters, said, “The Gerdau contract is an exciting development in the continuation of our relationship with Siemens. The rolls are also the first that have been dispatched to Brazil by SFIL for around nine years and will help to build our profile in South America.” Finished components will be used to roll steel plate for ships, bridges, and pipes carrying gas and water. The order for the huge back-up rolls confirms the company’s standing in the global marketplace as a UK exporter. Specialist techniques were used to produce the rolls, including forging large steel ingots and heat treatment - a process that exposes the rolls to closely controlled temperatures to create highly specific hardness properties. The rolls were then machine finished to within 0.05mm using computercontrolled machine tools. Gerdau is a producer of long products in theAmericas, and one of the largest suppliers of special steel in the world, with

- ŞUBAT 2013 -

industrial operations in 14 countries. It meets the needs of the civil construction, industrial and agribusiness sector, and also supplies special flat products for the automotive industry. In Brazil, Gerdau steel is part of the construction and modernisation of eight soccer stadiums for 2014 World Cup and major infrastructure projects for the country such as railways, wind power plants, ports and roads. SFIL has also gained two more South American contracts, one from Argentina-based existing customer Aluar, and one from new customer Metallurgica Oliva for nine small work and back up rolls. The work will help to further capitalise on the company’s offshore division, Vulcan, breaking into the Brazilian market following the UK Trade & Investment (UKTI) business mission to South America last year. Mr Wilks added, “Forgemasters is one of very few companies in the world with the capability to supply steel rolls of this size, which puts us in a very strong competitive position internationally. These contracts also show our commitment to extending our reach into the BRIC countries, which are emerging markets and important for British businesses toexpand into.” The company is also currently producing large back-up rolls for mills in China, India and Venezuela, and has secured its first contracts for rolls in Romania. Sheffield Forgemasters

New Integrated Measuring System for

Tube Bending Machines

Those who want to accurately bend steel or stainless steel tubes and tube systems must accept long auxiliary processing times for the generally unavoidable measuring and adjusting process This is because the rebound behaviour of the materials can differ widely – even if the tubes come from a single batch. The production of prototypes and individual items is similarly time and labour-intensive. The Springmatic optical measuring system provides a remedy here: the new development from Schwarze-Robitec, which is integrated into the bending tool, measures the bent tubes directly whilst tensioned on the bending machine and immediately starts the required further bending process if desired or saves the required correction value for subsequent bends. Instead of removing the tube after the bending process, checking it on an external measuring system then retensioning it for subsequent bending, tube processing companies can bend, measure and adjust in a single stage with the aid of Springmatic. Immediately after the bending of a tube, the new optical measuring system that Schwarze-Robitec is integrating into its bending tools records the rebound value, from which the CNC control of the tube bending machine calculates the required subsequent bending angle. Subsequent bending is carried out immediately afterwards – either fully automatically if desired or after clearance by the machine operator. “This integrated form of dimensional stability check and tube post-processing takes only a few seconds per work piece on average. This is contrasted with around three to five minutes required for measuring and adjusting in the conventional way,” Schwarze-Robitec Plant Manager Jürgen Korte reports. When developing the measuring system, the tube bending specialists from Cologne placed particular emphasis on a very broad range of applications: Springmatic reliably checks both thick and thin-walled tubes in the broadest range of materials and diameters. The system can be integrated into almost any bending tool and combined with almost all tube bending machines from Schwarze-Robitec. “The measuring accuracy from Springmatic is naturally equivalent to the accuracy of conventional external systems,” Schwar-

- ŞUBAT 2013 -

ze-Robitec Managing Director Bert Zorn adds. “Furthermore, users not only save up to nine tenths of the auxiliary processing times previously required; in individual item and prototype production, they additionally benefit from a noticeable material saving as almost every component is now also a useable bulk component. These advantages have an effect particularly in tube production for the automotive, machine and plant engineering, and shipbuilding industries.”

CNC 220 HD MW Tube production for ships, the chemical industry or power plant construction is associated with huge quantities. Hundreds of kilometres of tube are installed in the wiring system of a cruise ship, for example. For shipbuilders, this means: central production processes such as bending the many different tube types must happen highly effectively. Frequent and long conversion work on the bending machine is a criterion that has the potential to bring production to a standstill. With the CNC 220 HD MW tube and profile cold bending machine, the bending specialists from Schwarze-Robitec have developed a plant that tackles this task highly efficiently with one multiple bending tool. At the same time, the plant’s measuring system ensures accuracy. In a single cruise ship, there are around 250 kilometres of tubing. Many different tube types with variable diameters and different materials are used. Tube bending machines are therefore very important in ship bu-

ilding. They must be extremely flexible and able to process tube bends in different nominal diameters and materials in very quick succession. At the centre of this is the bending tool, as Schwarze-Robitec Marketing Manager Jürgen Korte points out: “if a user has to convert the machine every time a new tube bend is to be produced, the total production would be much too time-consuming and drawn out. The set-up times therefore need to be kept to a minimum with the aid of multiple bending tools.” This demand has now also characterised the construction of a large hydraulic plant at Schwarze-Robitec: the CNC 220 HD MW is a tube and profile cold bending machine with a total weight of 32 tonnes. It is able to process tubes with maximum diameter of 219.1 by 12.7 millimetres – at a tube length of up to 6 metres. Despite its size, the plant is extremely flexible to handle: with the multiple bending tool, up to 70 percent of the set-up times of conventional plants on the market can be saved. It is therefore possible to process tubes in different materials such as steel, copper-nickel-iron alloys and stainless steel on one tool and with no conversion work. At the same time, thin-walled and thick-walled tubes with different diameters can be bent. “With this clever tool concept, we can handle the broadest range of material standards and tube shapes. The setup times between the various versions are minimal. There is no need for conversion of the plant. A variety of production data are saved in the system,” bending specialist Korte explains further.

Transfluid cutting technology

handles tubes with a diameter of up to 76mm Ready-to-use solutions are only as good as their integrated process steps. Offering tailor-made concepts to clients that need their tubes to be processed means the German solution provider transfluid’s integrated processes must document current technological progress – from semi-finished products to ready products

High expectations, but this is the only way to guarantee the right results for special requirements. The company is therefore developing all fields in its portfolio, so that it can offer the machines that are required. In the further development special attention is paid to the chipless tube cutting technology. This method is highly economical when work proceeds from the coil and when chips are to be avoided in the production process or when large amounts of tubes are to be separated. “We have installed our cutting equipment over many years in automated manufacturing units and make them ready for the future,” explained Gerd Nöker, CEO of transfluid. The systems are extremely powerful and convince customers through amazing cutting quality independently of material and wall thickness. The software is pecially programmed for optimised cutting to ensure that almost no waste originates from the process. Chipless cutting equipment can be individually equipped for manual loading with a tube bunker or for cutting from the coil with a straightening line.The systems provide a cutting output of max Ø30 x 3 for stainless tubes and offers a production speed

- ŞUBAT 2013 -

of upto 1,600 pieces per hour. The shortest cutting length is 25mm without pulling apart and 55mm with pulling apart, all with a residual length of 110mm. On top of that, more machines for cutting tubes with a diameter of up to 76mm are available. Separated parts can be sorted by customers in up to ten separate containers.As the tubes are pulled apart when being separated it is nsured that they will not get constricted or deformed in the joint. Any material can be processed in the way as required. Being a futureorientated solution provider, transfluid is pushing ahead the technological progress in tube cutting. transfluid is a reputable worldwide partner for the manufacturing of tube bending machines and tube processing machines. Since 1988 transfluid has been developing client-orientated Technologies for tube processing and can offer customised solutions: from plant building and mechanical engineering, automotive and furniture industry to ship manufacturing to railing production and conveying systems. Although it is a brand famous all over the world, the company from South-estphalia, Germany offers local presence through its service offices in Europe and Asia

- ŞUBAT 2013 -