HDV BULTEN SAYI 13

Page 1

H O L L A N D A

D İ Y A N E T

V A K F I

A Y L I K

H A B E R

B Ü L T E N İ

NİSAN • 2010 SAYI 13

4

Diyanet İşleri Başkanı, Prof. Dr. Ali Bardakoğlu, HDV Şube Yöneticileri ve Din Görevlileriyle Buluştu

18

HDV Ede Ulu Camii’nde Bölge Yarışması

21

Kardeş Camii Projesi Kapsamında 23 Nisan Heyecanı


ÖNSÖZ

Bu sayıda

Cevdet KESKİN

Hollanda Diyanet Vakfı İdari Koordinatör

Değerli HDV Bülten okuyucuları,

H

DV Bülten’in 13. Sayısı olan Nisan 2010 sayısında tekrar birlikteyiz. Bu vesileyle bütün HDV Bülten okuyucularını, Yüce Allah’ın selamıyla selamlıyorum. Değerli okuyucular, Hollanda Diyanet Vakfımız ve ona bağlı camilerimizde yürütülen faaliyetlerin en yoğun olduğu zaman dilimlerinden biri olan Nisan ayındayız. Nisan ayının en belirgin özelliği, Kutlu Doğum Haftası’nın bu aya tekabül etmesidir. Bu vesileyle Diyanet İşleri Başkanlığımızın hizmetlerinin ulaştığı her yerde kutlanan Kutlu Doğum Haftası, bu yıl Hollanda için ayrı bir önem arzetmektedir. Çünkü bu yıl, “Kutlu Doğum Avrupa 2010” programı Hollanda’da yapılmış, Amsterdam’ın ünlü Arena stadyumunda Avrupa çapında organize edilen bu programa 40 bin kişi katılmıştır. Kutlu Doğum Avrupa programıyla ilgili özel bir sayı çıkartmış bulunuyoruz. Dolayısıyla bu programla ilgili daha geniş bilgiyi bu özel sayımızda vereceğimizden Nisan sayımızda bu kısa bilgiyle iktifa edeceğiz.

Hollanda Diyanet Vakfı Aylık Haber Bülteni SAYI 13 | NİSAN 2010 hdvbulten@gmail.com hdvbulten@diyanet.nl Islamitische Stichting Nederland Hollanda Diyanet Vakfı Javastraat 2 2585 AM Den Haag T. 070-3624481 F. 070-3644565 www.diyanet.nl info@diyanet.nl 2 | SAYI 13 | NİSAN 2010

Nisan ayında siz okuyucularımla paylaşmaktan gecemeyeceğim diğer bir faaliyet ise yine Kutlu Doğum programından sonra Şube yöneticilerimizin, kadın ve gençlik kollarımızın ve din görevlilerimizin katıldığı Zaandam toplantısıdır. Zaandam HDV Sultan Ahmet Camii Konferans salonunu dolduran yönetici ve din görevlilerimiz Diyanet İşleri Başkanımız Prof. Dr. Ali Bardakoğlu ile güzel bir gün geçirmişlerdir. Bu toplantının haberini de geniş bir şekilde bu sayımızda sizlere sunuyoruz. Nisan ayında yine dolu doluyuz. Bu ayda derneklerimizde yapılan 23 Nisan kutlamalarına dair haberleri ve Bölge yarışmalarına dair haberleri de bulacaksınız. HDV Bülten 28 sayfa ile başladığı yayın hayatına Mart ve Nisan aylarında 40 sayfaya ulaşarak devam ediyor. “Kutlu Doğum Avrupa 2010” özel sayımızda ve HDV Bülten’in bir sonraki sayısında buluşmak üzere siz değerli okuyucularımızı Allah’a emanet ediyorum. Selam ve saygılarımla.

Genel Yayın Yönetmeni Doç. Dr. Bülent Şenay Hollanda Diyanet Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Cevdet Keskin HDV İdari Koordinatörü HDV Bülten Yayın Kurulu Cevdet Keskin Sabri Gündoğan Abdullah Kaya Tasarım Bülent Yiğittop Baskı Drukkerij Dizayn 010-4254030

HDV Personeli Adı Soyadı

Cevdet Keskin 2 Sabri Gündoğan 3 Abdullah Kaya 4 Erdal Çetinkaya 5 Ali Korkmaz 6 Uğur Kaya 7 Orhan Yemenoğlu 8 Turgay Ergezen 9 Osman Ergin 10 İlhan Karataş 11 Önder Erkoç 1

Görevi

İdari Koordinatör Muhasebe Sekreter Cenaze Fonu İletişim&Medya Gençlik Koordinatörü Cenaze Fonu Cenaze Firması Cenaze Firması Cenaze Firması Muhasebe Yardımcısı


BAŞYAZI

Modern Çağda Din ve Peygamber mi? (IV) Doç. Dr. Bülent Şenay

Hollanda Diyanet Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı

nilen alan bunu içine alır. Helaller, haramlar, mekruhlar vb. prensipler insanlar arası ilişkilerde huzuru sağlamak eğerli dostlar, bir önceki yazımızda ““mutlu ve kul hakkına riayet için yol işaretleridir. Dolayısıyla din insan”, “kendisiyle barışık insan” yani “iyi sadece vicdânî bir konu değildir. Hatta denilebilir ki, başmüslüman” tanımını yapabilmek için insakalarının yaşam alanına saygılı olmak amacıyla “paraynın “Yaratıcı” karşısında kul olarak durduğu yeri hatırla imanın kimde olduğu bilinmez” sözü doğru olsa da, lamak gerektiğinden bahisle, insanın kendi nefsiyle olan insanın inandığı gibi yaşaması açısından bakıldığında, münasebetini değerlendirmiştik. Nefs terbiyesinin öne“paranın da imanın da kimde olduğu er geç belli olur”. mini ele almıştık. Bunun bir adım ötesinde ise kul hakkı Çünkü her şey sonuçta kul hakkına varır ve davranışlara konusuna işaretle devam etmiştik. Kul hakkı konusu, yansır. Din kul hakkına çok önem verdiğine göre, sadeçağdaş insan hakları tartışmalarının ulaşmaya çalıştığı ce vicdan meselesi değildir. Vicdandan başlayıp yaşama adalet, eşitlik, fırsat eşitliği, saygı, birabiçimine kadar uzanan, başkalarının rada yaşama, sorumlu ifade özgürlüğü, Helaller, haramlar, vicdanından kaynaklanan toplumsal inanç ve ibadet özgürlüğü gibi hedefalana saygılı olmaya kadar etkisi olan mekruhlar vb. lere ulaşabilmek için gerekli en temel bir dünya ve yaşam görüşü ortaya “ilke”dir. Kişi, diğer “kişi”leri, Yunus prensipler insanlar koyar. Kısaca İslam insanın inandıEmre’nin “yaradılanı sev Yaradan’dan arası ilişkilerde ğı gibi yaşamasını öngörür. İnandığı ötürü” ifadesindeki gibi görmedikçe, gibi yaşayan insan, modern toplumun kendisiyle de başkalarıyla da barışık ve huzuru sağlamak ve gelenekten koparan baskısına teslim huzurlu olamaz. Bu da topluma karşı kul hakkına riayet olmayıp, inandığı değerler istikamesorumlu olmak anlamına gelir. Bu so- için yol işaretleridir. tinde yaşar, ancak başkasının inandırumluluk nasıl ortaya çıkar ya da davDolayısıyla din ğı değerlere göre yaşamasına da saygı ranışa hayat tarzına dönüşür? sadece vicdânî bir göstererek, nihai hesabı/muhasebeyi Din, insanın imanı ve bunu koruYaratıcı Kadir-i Mutlak, Rahman ve konu değildir. mak için ibadeti hakkında beyanda buRahîm olan Allah’a havale ederek, en lunurken, diğer insanlarla ilişkilerini ilgilendiren mese- geniş anlamda doğal çevre de dahil olmak üzere “fıtrat, lelerde de “kul hakkı”nı hatırlatır. Allah’ın af ya da cezası tabiat, ve kainât”ın Allah’ın emaneti olduğunu her zaher şeyden önce kul hakkına dayalı olarak tecelli eder. man hatırlar. Ancak o zaman, Kurân-ı Kerîm’de hatırKul hakkına, başkasının hakkına son derece önem veren latılan bir gerçeğin de tecellîsi ortaya çıkar: “Bir toplum İslam, aslında bu alanı, yani insanların birbirleriyle iliş- kendi durumunu değiştirinceye kadar Allah, onların halini kilerini, menfaat çatışmalarından koruyabilmeleri için değiştirmez.” (Rad sûresi, 13: 11) Bu duyarlılıkla yaşagerekli “yol işaretleri”yle belirler. İnsanın özellikle top- yan mümin, en net ifadesiyle ‘çevre’sine karşı duyarlıdır. lumla ilişkilerini belirleyen meselelere muâmelât denir. İnsanın çevresi, kendi fıtratıyla başlar. Tabiat bir çevreBu çok önemli bir konudur. Kent yaşamında trafiğin dir. Kâinat/evren bir çevredir. Bu çevre içinde hayatını karışmaması, ya da bir büyük organizasyonun rahatça sürdürür insan. Kendi hayatı kadar, evren, ve tabiat da işleyebilmesi için gerekli kurallar ne kadar gerekliyse, ay- emanettir. Evren ve tabiat, Allah’ın en büyük ayetleridir. nen o şekilde, beden ve ruhtan oluşan farklı karakter ve Ayet demek hakikata götüren belirleyici delil ya da işaret mizaclardaki insanların maddi-manevi istek ve arzuları demektir. Bir sonraki sayıda bu çerçevede, ‘insan ve çevya da eylemlerinin bir diğerinin hakkına tecavüz etme- re’ konusundan bahsedelim. den gerçekleşebilmesi ya da yanlışsa düzeltilmesi, saygı ve nezaket dairesinde sürdürülebilmesi için gerekli madSelam ve dostlukla. di-manevi emir ve yasaklar da vardır. İşte muâmelât de3. İnsan ve Toplum

D

NİSAN 2010 | SAYI 13 | 3


HDV BÜLTEN

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Bardakoğlu, HDV Şube Yöneticileri ve Din Görevlileriyle Buluştu 4 Nisan 2010 Pazar günü Amsterdam Arena Stadyumunda gerçekleştirilen “Kutlu Doğum Avrupa 2010” programına katılmak üzere Hollanda’ya gelen Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Bardakoğlu, Hollanda Diyanet Vakfına bağlı camilerin yöneticileri kadın ve gençlik kolları temsilcileri ile yine bu camilerde görev yapan din görevlilerinin katıldığı bir toplantıda biraraya geldi.

5

Nisan 2010 tarihinde HDV Zaandam Sultan Ahmet Camii konferans salonunda yapılan bu toplantıya Din Hizmetleri Müşaviri Doç Dr. Bülent Şenay, Rotterdam Din Hizmetleri Ataşesi Dr. Fevzi Hamurcu, Deventer Din Hizmetleri Ataşesi, Dr. Mustafa Kahraman, HDV Şube Cami Yöneticileri, kadın ve gençlik kolları yöneticileri

ve din görevlileri olmak üzere, toplam 480 kişi katıldı. Toplantı öncesi HDV Zaandam Sultan Ahmet Camii’ni gezen Diyanet İşleri Başkanı, Camide verilen hizmetler ile ilgili Cami yönetimi ve din görevlisinden bilgi aldı. Kur’an-ı Kerim okunarak başlanılan toplantıya, Cami başkanı Ali Acar’ın selamlama konuşması ardından Din Hizmetleri Müşaviri ve Hollanda Diyanet Vakfı Başkanı Doç. Dr. Bülent Şenay’ın takdim konuşmasıyla devam edildi. Din görevlilerinden oluşan bir grup ilahiler söyledi. Daha sonra Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Bardakoğlu bir konuşma yaptı. Prof. Dr. Ali Bardakoğlu konuşmasında, özellikle yurtdışındaki din hizmetlerinin öneminden, din hizmetlerinin sadece camilerle sınırlı olmadığından, kadın ve çocuklarımızın cami hizmetlerinden daha çok

4 | SAYI 13 | NİSAN 2010


HDV BÜLTEN istifade etmeleri gerektiğinden ve Diyanet İşleri Başkanlığının evrensel misyonundan bahsetti. Diyanet İşleri Başkanlığı olarak 2010 yılının “Kuran Yılı” olarak ilan edildiğini söyledi. İnsanımızın Kur´anı tanımaya, Kur´an’la buluşmaya, Kur´an’ın mesajını anlamaya her zamankinden daha çok ihtiyacı olduğunu belirtti. Programın son bölümünde kendisine sorulan soruları cevaplandıran Diyanet İşleri Başkanı, toplantıya katılanlarla hatıra resim çekildikten sonra Zaandam’dan ayrıldı.

NİSAN 2010 | SAYI 13 | 5


HDV BÜLTEN

Sliedrecht’de Gençlik Konferansı Hollanda Diyanet Vakfı organizatörlüğünde HDV Sliedrecht Ulu Camii, Alblasserdam Yunus Emre Camii ve Gorinchem Süleyman Çelebi Camii Gençlik Kollarının ortaklaşa düzenlediği, HDV Gençlik Konferanslarının altıncısı Sliedrecht’de gerçekleştirildi.

S

aadet Kara ve Faruk Kırlak’ın sunumunu yaptığı program, İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Alblasserdam Din Görevlisi Mustafa Er”in Kur’ân-ı Kerim tilavetinin ardından Sliedrecht Ulu Camii Dernek Başkanı Asım Gürsoy, yaptığı kısa ve özlü konuşmasında “Gençlerimize iyi bir gelecek hazırlamak zorunda olduğumuzu çok iyi biliyoruz. Bu konuda bizlere düşen görevler olduğu kadar gençlerimize de görevler düşmektedir. Gençlerimiz, üzerinde yaşadığı ülkenin kanun ve kurallarına uyum sağlarken, vatandaşı olmaktan gurur duyduğumuz, asıl ülkemizi ve mensubu olmaktan şeref duyduğumuz dinimizi, unutmamalıdırlar yani entegre olalım derken asimile olmamalıdırlar.” dedi. HDV Gençlik Koordinatörü Uğur Kaya, konuşmasında “HDV olarak gençlere yönelik yaptığımız programların altıncısını Sliedrecht’de gerçekleştirmiş bulunuyoruz. İnşallah programlarımız devam edecektir.” dedi. Sliedrecht Gençlik kollarından “Rasim Kara, Pamuk Kara, Özlem Torun, Özkar Takaç, Oğuz Kırlak ve Haşim

6 | SAYI 13 | NİSAN 2010

Korkmaz’ın rol aldığı “Er ya da Geç” isimli kısa metrajlı film gösterisinin ardından Sliedrecht Ulu camii derslerine devam eden öğrencilerden Gizem Aydoğdu, Necip Fazıl Kısakürek’in “Sakarya Türküsü” isimli şiirini okudu. T.C. Lahey Büyükelçiliği Din Hizmetleri Müşaviri ve Hollanda Diyanet Vakfı Başkanı Doç. Dr. Bülent Şenay, “HEM MÜSLÜMAN, HEM MUTLU HEM DE GENÇ” konulu bir konferans verdi. Gençlere yönelik olarak altıncısı düzenlenen programa teşekkür ederek başlayan Din Hizmetleri Müsaviri, konuşmasına Gandhi’nin şu sözüyle devam etti: “Söylediklerinize dikkat edin, düşünceleriniz olur; düşüncelerinize dikkat edin, davranışlarınız olur; davranışlarınıza dikkat edin, alışkanlıklarınız olur; alışkanlıklarınıza dikkat edin, değerleriniz olur; değerlerinize dikkat edin, karakterleriniz olur; karakterlerinize dikkat edin, kaderiniz olur.” sözü konuşmamızın özeti mahiyetindedir diyerek gençlere şu tavsiyelerde bulundu. “İnsan yetiştirmek dünyanın en zor işidir. Modern hayat, kent hayatı bir takım sıkıntıları beraberinde getirmektedir. Modern hayatın en önemli özelliği, köklerle irtibatı koparmaktır. Zaman kavramı bizim çok ö n e m l i d i r. Zamanın kıymetini bilmeliyiz ve onu çok iyi değer-

lendirmeliyiz. Bugün modern dünyada “cep telefonu”, “ötelerle” olan irtibatımızı kopartıyor. Cep telefonunu, MSN’yi kapatarak kendinizle başbaşa kalmalısınız. Sessiz kalarak gerçeklerle yüzleşebilir, zamanın kıymetini anlayabilirsiniz.” dedi. Doç. Dr Bülent Şenay, konuşmasının devamında gençlere mutluluk reçetesinin sırlarını şöyle anlattı. “Mutlu olmanın önündeki en büyük engel, aceleciliktir. Sakin olun, vakar sahibi olun, zamanın sizi kontrol etmesine müsaade etmeyin, siz zamanı kontrol edin. Bu anlamda beş vakit namaz bir müslüman için çok önemlidir. Kanaatkar olmalısınız. Modernite, insanı “dünya düşkünü” yapar, oysa Kur’an-ı Kerim, dengeli olmamızı ister. Bencillikten uzak olmalıyız, paylaşmayı bilmelisiniz. Kendinize değer verin ama kendinizi beğenmeyin. Sabırlı olun. Anne-babanıza itaat edin. Güvenilir insan olun. Hz. Muhammed (s.a.v) “Muhammedü’l- emin” idi. Kitap bizim için çok önemlidir. Bilgiyi kitaplarda arayın. Basiret, feraset ve kişilik sahibi olun. Wikipedia rehberiniz olmasın. Mutluluğun sırrı hiçbir şeyde yarım kalmamaktır, işini tam yapmaktır.”

Program, ozanların söylediği türküler ve Alblasserdam gençlerinin halk oyunları gösterileri ile sona erdi.


HDV BÜLTEN

Din Hizmetleri Müşaviri HDV Amersfoort Mevlana Camii’nde

L

ahey Büyükelçiliği Din Hizmetleri Müşaviri ve Hollanda Diyanet Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Bülent Şenay, HDV Amersfoort Mevlana Camii’ni ziyaret etti. Yoğun programına rağmen HDV Amersfoor Mevlana Camii Yönetim Kurulunun davetini kırmayan

Din Hizmetleri Müşaviri, ziyaretini Cuma gününe denk getirerek hem Yönetim Kuruluyla ve hem de Cuma sohbetinde cemaatle buluştu. 12 Mart Cuma günü gerçekleşen ziyarette Amersfoort’a gelen Din Hizmetleri Müşaviri önce Camiyi ziyaret ederek yöneticilerden çalışmalar hakkında bilgi aldı. Cuma namazı öncesi cemaate vaaz eden Din Hizmetleri Müşaviri, sohbetinde Milli Şairimiz Mehmet Akif Ersoy’un hayatından kesitlerden anlattı. Cuma namazından sonra din görevlisi Fatih Özen, Cami Yönetimi, Belediye meclis

üyesi Mustafa Özcan ve Alevi Federasyonu Başkanı Fethi Kıllı ile birlikte Cami lokalinde bir süre sohbet etti. Din Hizmetleri Müşaviri daha sonra yanında bir heyetle Amersfoort’da bulunan Milli Görüş teşkilatına ait Rahman Camii’ni de ziyaret ederek cami lokalinde cemaatle bir süre sohbet etti.

Öğrencilerden Camiye Ziyaret

R

otterdam west semtinde bulunan H. J van Wijlen School öğrencileri Rotterdam HDV Mevlana Camii’ni ziyaret ettiler. Camimiyi ziyarete gelen öğrencilere din görevlisi Bayram Danacı tarfaından cami hakkında genel bilgiler verildi. Ayrıca çocuklara Türk misafirperverliğinin gereği çeşitli ikramlarda bulunuldu. NİSAN 2010 | SAYI 13 | 7


HDV BÜLTEN

HDV Amsterdam Fatih Camii ve Hollanda Tema Vakfı’nın otaklaşa düzenledikleri ‘Bisikletle Çevre Gezisi’ büyük ilgi gördü

11 Nisan Pazar günü düzenlenen ‘Bisikletle çevre gezisine’ Hollanda Diyanet Vakfı Amsterdam HDV Fatih Camii önünden başlayan ve kentteki doğal parklar ve bazı çevre kuruluşlarını gezen 50 kişilik grup, Amsterdam’daki çevre çalışmaları hakkında da bilgi aldılar.

1

0 km’lik bir güzergahı izleyerek 2,5 saatten fazla bisiklet süren katılıcımcılar, bu etkinlikle birlikte hem spor yaptı hem de Amsterdam’daki çevre çalışmalarıını inceleme fırsatı buldular. Gezi sırasında bir konuşma yapan Hollanda TEMA Vakfı Müdürü Serdar Köker, “TEMA Vakfı olarak Hollanda’da bir dizi çalışma yapıyoruz. İçinde yaşadığımız ülkede, duyarlı vatandaşlar olarak çevreye ve doğaya büyük önem veriyoruz. Bilindiği gibi son yıllarda insanların tüketim alışkanlıklarında hızlı bir artış gözlemle8 | SAYI 13 | NİSAN 2010

niyor. Elimizdeki kaynakları harcıyoruz. Daha temiz bir çevrede yaşamak ve daha sağlıklı bireyler olmak için, insanımızı bisiklet kullanmaya teşvik ediyoruz. Bu konuda Hollanda’daki diğer çevre kuruluşları ile birlikte ortak çalışmalar yürütüyoruz. Sizler de bu güne katılarak çevre konusunda duyarlı olduğunuzu gösterdiniz. Bu konudaki çalışmalarımızı sürdürecegiz. Hollanda TEMA Vakfı olarak HDV ile değişik kentlerdeki camilerde bir dizi çalışma organize ettik. Önümüzdeki günlerde diğer kentlerde de çalışmalarımızı sürdüreceğiz.” şeklinde konuştu. Çalışmaları ile ilgili olarak konuşan Amsterdam HDV Fatih Camii din görevlisi Mehmet Yürek, “İslam dini, çevreye büyük önem veriyor. İslam’da kul hakkı önemli, bu bağlamda da biz, bu konuya fazlasıyla riayet etmeliyiz. Yüce

Allah bizlere sayısız nimetler ihsan etmiştir. Bunların kıymetini bilmeliyiz. Hollanda’da yaşayan Müslümanlar olarak bizler de doğaya büyük önem veriyoruz. Bizlere emanet olarak verilen dünyamızı ve onun kaynaklarını en iyi biçimde kullanmalı ve israftan kaçınmalıyız. Çevreyi daha az kirlettiği ve insana spor yapma olanağını sağladığı için de bisiklet kullanımını teşvik etmek istiyoruz. Sizler bugün bu etkinliğe katılarak çevreye duyarlı olduğunuzu göstermiş oldunuz, emeği geçen herkese teşekkür ederim.” dedi. Bisiklet turu ile Amsterdam’da güzel bir gün geçiren katılımcılara daha sonra içecek ikramı yapıldı.


HDV BÜLTEN

Amersfoort’da Mehmet Akif’i Anma Programı Amersfoort HDV Mevlana Camii tarafından İstiklal Şairi Mehmet Akif Ersoy ve Şehitleri Anma programı organize edildi. Program, 20.03.2010 tarihinde Vak College okulunun lokalinde yapıldı.

P

rogram saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başladı. HDV Amersfoort Mevlana Camii din görevlisi Fatih Özen’in okuduğu Kur’an-ı Kerim’den sonra öğrenciler tarafından okunan şiirlerle programa devam edildi. Şiirlerden sonra Deventer Din Hizmetleri Ataşesi Dr. Mustafa Kahraman bir konuşma yaptı.

bölümde Mehmet Akif Ersoy’un Milli mücadeledeki rolü ve hayatını anekdotlarla anlattı. İkinci bölümde ise milli mücadelede Çanakkale’nin rolü, gençlerimize Çanakkale’nin önemi ve ana dilimiz Türkçe’nin önemi gibi konularda bilgi verdi. Programın sonunda; Aşık Ozan

Çelebi halka duygu dolu anlar yaşattı. Söylediği deyişler ve hikayelerle Amersfoort halkına unutulmuyacak bir gün yaşattı. Programda şiir okuyan öğrencilerimize hediyeleri Din Hizmetleri Ataşesi Dr. Mustafa Kahraman tarafından takdim edildikten sonra program sona erdi.

Konuşmasını iki bölümde gerçekleştiren Din Hizmetleri Ataşesi, ilk NİSAN 2010 | SAYI 13 | 9


HDV BÜLTEN

HDV Zaandam Sultan Ahmet Camii Öğrencileri Yarışmalarda Dereceye Girdi

H

er yıl olduğu gibi bu yılda, Din Hizmetleri Müşavirliği ve Hollanda Diyanet Vakfı tarafından HDV’ye bağlı bölge camileri arasında yapılan Güzel Ezan okuma, Kur’an-ı Kerimi güzel okuma, Dini Bilgiler ve Hutbe yarışmaları çeşitli şehirlerde yapıldı. Rotterdam 4. Bölge camileri arasında yarışan Zaandam HDV Sultan Ahmet Camii’nin bu yarışmalarda aldığı sonuçlar başta veliler olmak üzere herkesi sevindirdi. 11 Nisan Pazar günü Harlem HDV Selimiye Camiinde yapılan Kur’an-ı Kerimi güzel okuma bölge yarışmasında Enes Öztürk birinci, Yakup Kara üçüncü oldu. 17 Nisan Cumartesi Hoorn HDV Abdulkadir Geylani Camii’nde yapılan Dini Bilgiler yarışmasında Merve Kara, Merve Eroğlu ve Fatma Nur Aydın’dan oluşan grup birinci oldu. 18 nisan Pazar günü Alkmaar HDV Hacı Bayram Camiinde yapılan hutbe yarışmasında üçüncü ile aynı puanı alan Enes Öztürk kura neticesinde dördüncü oldu.

10 | SAYI 13 | NİSAN 2010


HDV BÜLTEN

Harderwijk’de M. Akif Ersoy’u ve Çanakkale Şehitlerini Anma Programı İstiklal Marşı Şairimiz M. Akif Ersoy’u ve Çanakkale Şehitlerini anma programı çerçevesinde Harderwijk M. Akif Ersoy Camii konferans salonunda bir program icra edildi.

geçen kardeşlerimizin, çocuklarına sahip çıkmaları, onlara geleceğe yönelik iyi eğitim vermelerini, tarih şuuru ile beslenip öz benliğinden kopmadan ayakta kalmaları gerektiğini ifade etti. Din Hizmetleri Ataşesinin konuşmasından sonra kahramanlık türküleri söylendi.

1

9 Mart Cuma günü Cuma namazı öncesi mevlid-i şerif tilaveti, daha sonra şehitlerimiz için okunan hatimlerin ve mevlid duasının yapılmasıyla birlikte, Hutbede şehitlik ve gaziliğin İslam’daki yeri hakkında konuşuldu.

Daha sonra programa Çocukların okuduğu çanakkale şiirleri ve arkasından Harderwijk’te bulunan müzik grubunun canlı olarak söylediği kahramanlık türküleri ile devam edildi. Daha sonra kürsüye gelen din görevlisi Ahmet Karagöllü ise, M. Akif ’i ve İstiklal Marşı’nı ne kadar tanıyoruz, Akif ’i başka

yönleriyle de tanıyormuyuz sorusuna cevap aradı. Akif ’in şiirlerinden seçmeler ve İstiklal marşının her bir kıtası küçük çocuklar tarafından büyük coşku ile tek tek okundu ve sonunda ayakta alkışlandı. Çanakkale savaşı ve M. Akif ’in hayatı slaytlarla göterildikten sonra program yine kahramanlık türküleriyle son buldu.

Akşam saat 19:00’da programa İstiklal Marşı ve Kur’an tilavetiyle başlandı. Ardından ezgiler ve şiirlerden bir demet sunuldu ve Deventer Din Hizmetleri Ataşesi Dr. Mustafa Kahraman bir konuşma yaptı. Kahraman konuşmasında; halkın buradaki birliğine dikkat çekerek burada devamlı kalıcı konumuna NİSAN 2010 | SAYI 13 | 11


HDV BÜLTEN

HDV Alkmaar Hacı Bayram Camii’nde Çanakkale Programı Alkmaar HDV Hacı Bayram Camii’nde Çanakkale zaferinin 95. Yıldönümü vesilesiyle Çanakkale Zaferi ve Şehitlerini Anma programı yapıldı.

G

eniş katılımın olduğu program bir dakikalık saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın topluca okunmasıyla başlandı. Çocukların gençlerin ve ihtiyarların okuduğu şiirler, konuşmalar ve slayt gösterileriyle program devam etti. Özellikle İbrahim Şentürk isimli öğrencinin duygu yüklü bir ses tonuyla İstiklal Marşı’nın tamamını ezbere okuması esnasında cemaatin duygulandığı görüldü. Programda yapılan konuşmalarda Çanakkale Zaferi’nin tarihin akışını nasıl değiştirdiği üzerinde duruldu. Programda söz alan din görevlisi Metin Yalçın, Çanakkale savaşının tarihte eşi benzeri görülmemiş bir mücadele olduğunu, bu savaşı kazandıran ruhun birlik, beraberlik ve tevhit olduğunu söyledi. Aynı anlayışa bugün özellikle Avrupa’da yaşayan insanlar olarak daha fazla ihtiyacımız olduğunu belirtti. Program cemaatin katılımıyla Çanakkale Şehit düşenlerin ruhlarına ithafen okunan Hatm-i şerifin duası, yönetim kurulu üyelerinin programda görev alan katılımcılara çiçek takdimi ve izleyicilere aşure ikramıyla son buldu. 12 | SAYI 13 | NİSAN 2010


HDV BÜLTEN

HDV Alphen Hacı Bayram Camii Kadın Kollarından Program

A

lphen HDV Hacı Bayram Camii Kadın Kolları tarafından organize edilen sabah kahvaltısı Alphen’da yaşayan çok sayıda kadını bir araya getirdi. Kadın Kolları Başkanı İtibar Ağca programda yaptığı konuşmada bu tür buluşmaların birlik ve beraberliğimizi pekiştirme adına önemli olduğunu vurgulayarak, bundan sonra her ayın ilk Cuma günü sabah kahvaltısında bir araya geleceklerini belirtti. Kahvaltı, Alphen hanım cemaati tarafından okunan hatim merasimi ile sona erdi.

Din Hizmetleri Ataşesi’nden Gençlere Sohbet

3

Mart 2010 Cumartesi günü yatsı namazı sonrası, her hafta rutin olarak yapılan gençlerle sohbet programına misafir konuşmacı olarak Deventer Din Hizmetleri Ataşesi Dr. Mustafa Kahraman katıldı. Harderwijk HDV M. Akif Ersoy Camii Çay salonunda yapılan sohbet programında Peygamberimizin o günkü insanlara ılımlı yakalaşımını anlatarak başladığı konuşmasında Din Hizmetleri Ataşesi, müslüman gençlerin buradaki tutum ve davranışlarına, eğitim noktasındaki gayretlerine, cami ve cemaatin toplumun mayasındaki önemli rolüne, anne babaların evlatlarını iyi yetiştirmesi konularına dikkat çekti. Program Ede HDV Ulu Camii Din Görevlisi Yakup Okutan’ın Kur’an tilaveti ve ardından misafirlere yapılan ikram ile program sona erdi.

NİSAN 2010 | SAYI 13 | 13


HDV BÜLTEN

HDV Rotterdam Mevlana Camii’nden Gençlere Piknik

H

er hafta Cuma günleri düzenli bir şekilde gençlerle yapılan sohbet toplantısı bu hafta havaların da sıcak olması nedeniyle açık havada gerçekleşti. Din görevlisi

Bayram Danacı gençlere yaptığı sohbette hastaları güçsüzleri bakıma muhtaç insanları ziyaret etmenin dinimizde çok önemli olduğunu, küçüklerine sevgisi büyüklerine saygısı olmayan bir top-

lumun huzurlu ve mutlu olamayacağını söyledi. Ayrıca gençlere Hollandaca’yı çok yüksek düzeyde kullanmanız, bununla birlikte ana dili Türkçe’yi de çok güzel konuşabilmeniz, İslam ahlakıyla donatılmış olmanız halinde, nerede ve hangi konumda olursanız olun yüce milletimizin yüz akı olacaksınız dedi.

HOLLANDA DİYANET VAKFI CENAZE YARDIMLAŞMA FONU ISLAMITISCHE STICHTING NEDERLAND ONDERSTEUNINGFONDS IN GEVAL VAN OVERLIJDEN FONA KAYIT OLMAYI İHMAL ETMEYELİM!!!! Meşhur, meşhur olduğu kadar da gerçek bir sözdür. “Acılar paylaşıldıkça azalır. Sevinçler paylaşıldıkça çoğalır.” Vatanımızdan, aile ve sevdiklerimizin birkısmından çok uzaklarda yaşadığımız şu gurbette, başımıza gelebilecek ve bize en çok acı verecek gerçek, ölümdür. Bu gerçekle karşılaştığımızda acımızı paylaşacak, bizi anlayacak ve hepsinden önemlisi yapılması gerekenleri bizim için yapacak bir hizmet kurumuna, ne büyük ihtiyaç vardı. İşte bu ihtiyaçtan doğdu Cenaze Yardımlaşma Fonu. Onun şemsiyesi altına girenler, en acılı gününde bir yardım eliyle karşılaşır, bu yardım eli cenaze sahibine hiçbir külfet yüklemeden gerekli bütün hizmeti görür. O yardım eli, Hollanda Diyanet Vakfı Cenaze Yardımlaşma Fonu’dur ve yirmiyedi yıldır bu hizmeti başarıyla sürdürmektedir. O halde bu fona kayıt olalım. Çevremizdekileri kayıt olmaya teşvik edelim. Bu mükemmel hizmetten hiçkimsenin mahrum kalmasına razı olmayalım. Sağlık ve mutluluklar dileriz. HOLLANDA DİYANET VAKFI CENAZE YARDIMLAŞMA FONU 14 | SAYI 13 | NİSAN 2010


HDV BÜLTEN

Öğrenciler HDV Assen Mevlana Camii’ni Ziyaret Etti

N

isan ayı içerisinde Assen HDV Mevlana Camii’ne öğrenciler tarafından iki ziyaret gerçekleştirildi. Birinci ziyareti 12 Nisan Pazartesi günü ‘Maria İn Campisschool’ adlı okulun 7. sınıf öğrencileri öğretmenleriyle beraber yaptı. İkincisi ziyareti ise yine aynı okulun 6. sınıf öğrencileri öğretmenleriyle beraber 22 Nisan Perşembe günü gerçekleştirdiler. Ziyarette, Mevlana Camii Din Görevlisi Tacettin Bıyık ve tercüman Fatih Ünal tarafından ana hatlarıyla ‘İslam dininin iman esasları, ibadetleri, ve ahlak anlayışı’ gibi konular anlatıldı. Cami ve cemiyet tanıtılıp fonksiyonları hakkında bilgiler verildi. Ezan okunup, namazın kılınışı uygulamalı olarak gösterildi. Öğrencilerin ve öğretmenlerinin soruları hassasiyetle cevaplandırıldı. Ziyaretler sonunda, memnuniyetlerini ifade eden öğrenci ve öğretmenleri ikram yapılarak uğurlandı. NİSAN 2010 | SAYI 13 | 15


HDV BÜLTEN

HDV Deventer Merkez Camii Kadınlar Kolu Su Arıtma Tesislerini Gezdi

Hollanda TEMA ve Hollanda Çevre Vakfı IVN tarafından Hollanda Diyanet Vakfı ile ortaklaşa düzenlenen Yeşil Camii projesi kapsamında Deventer Merkez Camii Kadınlar kolu üyeleri kentteki su arıtma tesislerini ziyaret etti.

H

DV Deventer Merkez Camii din görevlisi Bekir Engin ile Hollanda TEMA vakfı görevlilerinin de katıldığı bilgilendirme gezisinde katılımcılara Hollanda’da su kullanımı, atık suların ve kanalisazyon sularının temizlenmesi, temizleme teknikleri ve Hollanda’daki su kaynakları hakkında bilgiler verildi. Yaklaşık 20 katılımcının iştirak ettiği günde öğle namazından sonra Deventer yakınlarındaki Su Arıtma tesislerine giden katılımcılara Tesiste

16 | SAYI 13 | NİSAN 2010

çalışan uzmanlar tarafından powerpoint eşliğinde bir brifing verildi. Geziye katılan konuklar daha sonra tesisleri gezerek suyun arıtılma evrelerini bizzat görerek yerinde izleme ve bilgilenme olanağını buldular. Gezide bir konuşma yapan HDV Deventer Merkez Camii Din görevlisi Bekir Engin; “Bu gün buraya gelerek yapılan temizleme çalışmlarını bizzat yerinde izleme olanağını bulduk. Bilindiği gibi Hollanda’da halk arasında Hollanda’nın sular ülkesi olduğu söylenmekte ve çok bol su oldugu kanısı hakimdir. Bugünde burada suyun nasıl temizlendiğini gördük. Uzmanlardan almış olduğumuz bilgiye göre Bu ülkede bol su olmasına rağmen temiz su konusunda ciddi sorun var. Bizlere Allah’ın bir nimeti olan suyu bilinçli bir şekilde kullanmalıyız. Sizlerin de bildiği gibi dinimizde İsraf haramdır. Bu bağlamda biz de tükettiğimiz suyu asgariye indirmeliyiz. Bizlere sunulan bu nimet-

lerin kıymetini bilelim ve insanoğlunun hizmetine sunulan bu kaynakları israf etmeden bilinçli olarak kullanalım. Dinimiz, çevre temizliğine büyük önem veriyor. Çünkü temizlik, yeşillik ve düzenin, sağlık açısından sonsuz faydaları bulunuyor” dedi. Bilgilendirme toplantısında konuşan Hollanda TEMA Vakfı Proje Koordinatörü ve Eğitmen Hüseyin Kızılca Tabiatın Kur’an-ı Kerim’deki yeri ve çevre bilinci konularında katılımcıları bilgilendirdi. Kızılca konuşmasında; “Bir benzeri olmayan biricik dünyamızın sunduğu biz insanlarında dahil olduğu tüm canlı varlıkların yaşam kaynakları olan hava, su, toprak, bilinçli ya da bilinçsizce, hoyratça ve acımasızca kirletilmektedir. Dünya bize geçmiş kuşaklardan emanet kaldı. Bu mirası en iyi bir biçimde korumalı ve bizden sonra gelecek kuşaklara yaşanabilinir bir dünya bırakmalıyız. Suyu daha bilinçli ve alıştıgımız ölçülerin dışında kullanmaya çalışmalıyız. Hollanda da yapılan araştırmalara ve bizlerin elindeki verilere göre kişi başı su tüketimi günlük olarak 125 ve 150 litre arasıdır. Bundan da anlaşılacagı üzere bu kadar suyu kirletmekteyiz” dedi.


HDV BÜLTEN

HDV Tiel Ahmet Yesevi Camii’nden 23 Nisan Kutlaması 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nın 90. yılı Türkiye’de olduğu gibi Tiel’de de coşkuyla kutlandı.

T

iel’de çeşitli kuruluşların ortaklaşa düzenlediği programa Deventer Başkonsolosu Nihat Erşen ve birçok kuruluşun temsilcileri katıldı. Agnientenhof Salonundaki Kutlama, Türkiye’ ve Hollanda Milli Marşlarının söylenmesiyle başladı. Tiel HDV Ahmet Yesevi Camii Dernek Başkanı Adem Yıldırım açılış konuşmasında bu programın hazırlanmasında emeği geçen ve sponsor olan kardeşlerimize ayrı ayrı teşekkür etti. Programa yaklaşık bin kişi katıldı.

büyükleri çocuklara armağan etmiştir” dedi. Kutlamalar çerçevesinde çocukların çeşitli makamları devraldıklarını anlatan Başkonsolos Erşen, bunun nedeni ileride bu makamlara onların geleceğini vurgulamaktır.”dedi. Kutlamalarda çocuklar şiirler okudular, halk oyunları oynadılar. Çocuklar 23 Nisan coşkusunu doyasıya yaşadılar.

Daha sonra Deventer Başkonsolosu Nihat Erşen bir konuşma yaptı. Erşen yaptığı konuşmada “23 Nisan 1920, sadece Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılış tarihi değil, aynı zamanda egemenliğin millete devredildiği, demokrasinin ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulduğu tarihtir. Büyük Atatürk bu bayramı egemenliğe, demokrasiye, Cumhuriyete sahip çıkacak bugünün küçükleri, yarının NİSAN 2010 | SAYI 13 | 17


HDV BÜLTEN

HDV Ede Ulu Camii’nde Bölge Yarışması

H

DV’nin, her yıl olduğu gibi bu yıl da camilerimizde Kur’an-ı Kerim ve Dini Bilgiler Kursuna devam eden çocuklar arasında düzenlemiş olduğu Güzel Ezan Okuma ve Kuran-ı Kerimi Güzel okuma yarışmalarının Deventer üçüncü bölge yarışması HDV Ede Ulu Camiinde yapıldı.

11.04.2010 Pazar günü gerçekleştirilen yarışmaya velileriyle beraber Kuran-ı Kerim Yarışması için onbeş, Ezan Yarışması için ise, oniki öğrenci katıldı. Başkanlığını Tacettin Bıyık’ın üyeliklerini ise; Yusuf Bektaş, Nuri Akın, Bekir Açıkgöz ve Ahmet 18 | SAYI 13 | NİSAN 2010

Karagöllü’nün yaptığı din görevlilerinden oluşan jüri heyeti, birbirinden başarılı öğrenciler arasından Hollanda finaline katılacak öğrencileri seçmek için yoğun çaba sarfetti. T.C. Deventer Başkonsolosluğu Din Hizmetleri Ataşesi Dr. Mustafa Kahraman’ın da katıldığı ve kısa bir konuşma yaptığı program sonunda HDV Ede Ulu Camii dernek yönetimi tarafından, dereceye giren öğrencilere hediyeler ve jüri üyelerine de çiçek takdim edildi. Kılınan öğle namazının ardından misa-

firlere yapılan yemek ikramı ile bölge yarışması sona erdi.


HDV BÜLTEN

Tarihe İz Bırakan Kadınlar

D

ieren HDV Selimiye Camisinde 7 Mart 2010 tarihinde “kadınlar günü” programı düzenlendi. Dünya Kadınlar Günü anısına gerçekleştirilen program cami lokalinde kahvaltı ile başladı. Din Görevlisi Abdullah Söylemez’in açılış konuşması-

nın ardından Bayan Din Görevlisi Hatice Söylemez, Hz. Haticenin hayatını, genç kızlarımızdan Hatice Çobanoğlu, Nene Hatun’un hayatını, Müzeyyen Ardıç ise, Rabia Kadir’in hayatını anlattılar. İslam tarihinden, Türk Tarihinden ve dünya tarihinden birer kadının hayatının anlatıl-

dığı program, katılımcılar tarafından ilgi ile izlendi. Dieren HDV Selimiye Camii Kadın Kolları Başkanı Gönül Acem’in, katılımcılara ve programın hazırlanmasında emeği geçenlere teşekkürü ve daha güzel porogramlarda buluşma temennisi ile program son buldu.

Tiel Rivierland Hastanesinde Yeni Mescit Açıldı

T

iel Rivierland Hastanesi Yeni Mescidi kalabalık bir törenle hizmete açıldı. Açılış konuşmasını Hastane Direktörü A.B Wegmenga yaptı. Konuşmasında dinlerin kardeşliğinden bahsederken, birbirimizi tanımamız gerektiğini belirten Wegmanga üzerine basa basa tanımanın dışında bir de birbirimizi tamamlamamız gerektiğini açıkladı. Hastane Direktörü A.B Wegmenga konuşmasında ayrıca, gelen bütün misafirlere ve emeği geçen herkese teşekkür etti. Daha sonra Tiel Ahmet Yesevi Camii Din görevlisi Ünal Yıldız’ın okuduğu Kuran’ı Kerim’ve mealinden sonra mescidin açılışı yapıldı. Din görevlisi Ünal Yıldız, yeni açılan mescidde ezan okudu ve vakti gelen ikindi namazını hazır bulunan cemaate kıldırdı. Namazın akabinde Din görevlisi Ünal Yıldız mescidin açılmasına yardımcı olan Direktör Wegmangaya plaket ve çeşitli hediyeler verdi. NİSAN 2010 | SAYI 13 | 19


HDV BÜLTEN

HDV Rotterdam Kocatepe Camii’nde Bayanlara Hatim Merasimi

2

1 Nişan Çarşamba günü Rotterdam HDV Kocatepe camii’nde Kuran-ı Kerim kursuna katılan 40 kadar bayan ögrenciye Hatim ve belge merasimi düzenlenmiştir. Merasime bayanlar büyük ilgi göstererek program anında duygulu anlar yaşadılar. Programa katılan bayan cemaatimiz Merasim sonunda bu günü hazırlayan bayan hocalarımıza memnuniyetlerini ifade ederek ömürlerinde ilk defa böyle güzel anlara şahit olduklarından dolayı dualarını ve menuniyetlerini dile getirdiler.

Merasim cami imamı Lütfi Aydın tarafından yapılan dua ile son buldu. Programa ayrıca Din Hizmetleri

Leerdam’da Gençlik Toplantısı

L

eerdam HDV Anadolu camii genclik kolu, Rotterdam Baskonsoloslugu Din Hizmetleri Ataşesi Dr. Fevzi Hamurcu’yu Leerdam’a davet ederek bir gençlik programı organize etti. Davete katılan Din Hizmetleri Ataşesi Dr. Fevzi Hamurcu Leerdam’lı gençlerle sohbet ortamında bir buluşma gerceklestirdiler. Gençlerin sohbet toplantısından sonra cami cemaatini ziyaret ederek onlarla da sohbet eden Dr. Fevzi Hamurcu, daha sonra Leerdam da bulunan diğer derneklere de kısa bir ziyarette bulunarak sohbet etti.

20 | SAYI 13 | NİSAN 2010

Din hizmetleri Ataşesi ayrıca Leerdam da Müslüman olan ve Musa ismini alan bir Hollanda’lıya da ihtida belgesini takdim etti.

Ataşesi Dr. Fevzi Hamurcu’da katılarak öğrencilere belgelerini takdim etti.


HDV BÜLTEN

Kardeş Camii Projesi Kapsamında 23 Nisan Heyecanı HDV Maasluis, Vlaardingen, Schiedam camileri tarafından “KARDEŞ CAMİİ PROJESİ” kapsamında 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, yapılan ortak bir programla kutlandı.

S

chiedam’da kiralanan bir düğün salonunu dolduran veliler ve çocuklar, heyecanlı ve zevkli saatler yaşadılar. Program saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başladı. Din Hizmetleri Ataşesi Dr. Fevzi Hamurcu’nun konuşmasıyla devam etti. Maaluis Camii’nin folklor ekibinin gösterisi, Schiedam Muradiye Camii’nin korosunun sunumu, büyük alkış ve takdir topladı. Arada yapılan kaşıkla yumurta taşıma, yürüyerek iğneye ip geçirme, halat çekme, sandalye

kapma, evet–hayır yarışmaları, Köylü–Şehirli skeçi ve şiirler çocukları çok eğlendirdi. Palyaçonun katılımıyla çocukların coşkusu daha da arttı. Yarışmalarda dereceye girenlere hediyeler verildi. Ayrıca bir öğrencilerin doğum günü dolayısıyla sürpriz kutlama yapıldı. Bu arada Maaluis Yeni Camii yararına Kermes düzenlendi. Katılımcılar, bu kermese de yoğunlukla ilgi gösterdi. Programın başından sonuna kadar Nuh Sobacı müziği ile programın daha canlı olmasını sağladı.

NİSAN 2010 | SAYI 13 | 21


FIKIH KÖŞESİ

Haram Nedir? Teklifî hükümlerden biri olan haram; sözlükte “yasak, memnu” demek olup helâlin zıddıdır.

D

inî terim olarak ise, “şâriin yapılmasını kesin ve bağlayıcı bir ifade ve üslûpla yasakladığı fiil”dir. Yasaklama işine tahrîm veya hazr, yasaklanan şeye harâm, muharrem veya mahzûr, bu yöndeki hüküm ve vasfa da hurmet denilir. Haram ve mekruh, şâriin yasakladığı, yapılmasını istemediği fiillerin iki nevidir. Yasaklama açık ve kesin bir üslûpla ve delille olmuşsa haramdan, daha esnek ve yumuşak bir üslûpla veya daha zayıf bir delille olmuşsa mekruhtan söz edilir. Çoğunluğunu Hanefîler’in teşkil ettiği bir grup İslâm hukukçusu ve usulcüsü, bir fiilin haram hükmünü alabilmesi için hem Kur’an âyetleri, mütevâtir ve meşhur sünnet gibi sübûtu kesin (veya kesine yakın) bir delilin, hem de bu delilin açık ifadesinin bulunmasını şart koşarlar. Bu sebeple de, âhâd hadislerle sabit olan veya dolaylı bir şekilde ifade edilen yasaklara “tahrîmen mekruh” adını verirler. Çoğunluk ise, itikadî yönden olmasa bile amelî bakımdan zannî delilleri yeterli gördüğünden, âhâd hadislerle sabit yasakları da haram olarak adlandırırlar. Haram Fiillerin Nevileri Haram fiiller iki nevidir: 1. Haram li-aynihî. Şâriin, bizzat kendisindeki kötülük sebebiyle, baştan itibaren ve temelden ha22 | SAYI 13 | NİSAN 2010

ramlığına hükmettiği fiildir. Zina, hırsızlık, adam öldürme, dinen murdar sayılan eti yeme, evlenme mânii olanlarla evlenme gibi. Bu tür bir haram fiili işleyen kişi günahkâr olur ve âhirette cezaya çarptırılmayı hakeder. Bu, haramın uhrevî sonucudur. Bir de haram olan bir fiile bağlanan dünyevî sonuçlar vardır. Şöyle ki: Bir müslüman böyle bir fiili yaparsa, bâtıl kabul edilir ve fiile hiçbir olumlu hüküm bağlanamaz. Meselâ, zina fiili nesep ve mirasçılığın sübûtu için sebep olamaz. Hırsızlık fiili de mülkiyetin sübûtu için bir sebep olamaz. Murdar etin satışı bâtıldır ve böyle bir sözleşmeye hukukî sonuç bağlanamaz. Ancak bu tür haramların bir kısmı zaruret durumunda mubah hale gelebilir. Meselâ, açlıktan ölecek duruma gelen bir kişinin, ölmeyecek miktarda domuz etinden yemesine müsaade edilmesi böyledir. 2. Haram li-gayrihî. Aslında meşrû ve serbest olduğu halde, haram kılınmasını gerekli kılan geçici durumla ilgili olan fiildir. Meselâ, bayram gününde oruç tutmak böyledir. Esas itibariyle orucun kendisi meşrû bir fiildir. Fakat Allah bu fiilin bayram gününde yapılmasını haram kılmıştır. Çünkü bu günde kullar Allah’ın misafirleri sayılırlar. Bayram gününde oruç tutmak ise, böyle bir misafirliği ka-

bullenmekten kaçınmak anlamına gelir ki, bu davranış müslümana yakışmaz. Peygamberimiz bir hadisinde “Bir kimse, din kardeşinin pazarlığı üzerine pazarlık etmesin, başkasının evlenme teklifinde bulunduğu kadına evlenme teklifinde bulunmasın” (Buhârî, “Büyû‘”, 58; Müslim, “Nikâh”, 38) buyurarak, hadiste zikredilen durumlarda alım satım ve nikâh sözleşmesini yasaklamıştır. Bu yasaklama, anılan sözleşmelerin mahiyetlerinden değil, bu sözleşmelerin dışındaki sebebe; din kardeşini incitme ve üzme sebebine dayanmaktadır. Yine, cuma namazı ile yükümlü kişi bakımından cuma namazı esnasında alışverişle meşgul olmak, haksız olarak ele geçirilen arazide namaz kılmak, dinen yasak birer fiil olmakla beraber, yasaklık fiilin mahiyeti ile değil, onu çevreleyen zaman veya mekân faktörü ile ilgilidir. Bu ve benzeri durumlarda, yasağı ihlâl sebebiyle kişinin günahkâr ve uhrevî sorumluluk üstlenmiş olacağı hususunda fikir birliği bulunmakla birlikte, ibadetin veya hukukî işlemin dünyevî hükümler açısından geçerli sayılıp sayılmayacağı tartışılmıştır. Fakihler haramlık yönünü daha ağır buldukları durumlarda ameli, dünyevî sonuçları bakımından da geçersiz saymışlardır. (Kaynak: Diyanet Başkanlığı İlmihali)


HDV BÜLTEN

Din Görevlileri IJmuiden’de Toplandı Kuzey Hollanda (Rotterdam 4. Bölge) din görevlileri bölge toplantısı Rotterdam Din Hizmetleri Ataşesi Dr. M. Fevzi Hamurcu’nun başkanlığında IJmuiden HDV Kuba Camii’nde yapıldı.

B

ölge Camilerinde görevli 19 din görevlisi, cami yönetim kurulu başkanı Osman Çar ve diğer yönetim kurulu üyeleri ile cami cemaati birlikte akşam yemeği yediler. Akşam namazını müteakip Caminin yapımında katkısı olanlar ile Ijmuiden’de yaşayan vatandaşlarımızın ahirete irtihal eden yakınları için mevlit okundu ve dua edildi. Din görevlileri adına Haarlem HDV Selimiye Camii din görevlisi Ahmet Demirer “Birlik, beraberlik ve kardeşliğin önemi” adlı bir konuşma yaptı.

ğine işaret etti. Yeni nesillerin, kendi kimliklerini ve öz değerlerini kaybetmeden Hollanda toplumuna uyum sağlamanın mümkün olduğunu vurgulayan Din Hizmetleri Ataşesi, kendi değerlerinden uzak yetişen ve kimlik bunalımı yaşayan bir Türk gencinin Türk toplumuna fayda sağlamayacağı gibi, Hollanda toplumuna da fayda sağlamayacağını ifade etti. Gençlerimizin kültürel değerlerimizi elde etmelerinde en büyük payın, Türkçenin iyi öğrenilmesinden geçtiğini belirtti ve bu konuda hiçbir fedakârlıktan kaçınılmamasını istedi.

Din Hizmetleri Ataşesi Fevzi Hamurcu daha sonra, Cami Yönetimi ile Gençlik kolu ve Kadın Kollları yöneticileriyle de ayrı ayrı görüştü. Bunun ardından saat 22.00’de başlayan din görevlileri toplantısının birinci bölümünde hizmet alanıyla ilgili konular ele alındı. İkinci bölümde ise daha önce belirlenen bazı fıkhî konular üzerinde müzakereler yapıldı. İjmuiden HDV Kuba Camii Din Görevlisi Osman Etyemez’in yaptığı çiğ köfte ikramının ardından toplantı sona erdi.

Caminin yapımında ve bugüne kadar yaşatılmasında emeği geçenlere teşekkür ederek söze başlayan Rotterdam Din Hizmetleri Ataşesi Dr. M. Fevzi Hamurcu, vatandaşlarımızın Hollanda’ya ilk geldikleri dönem ile şu andaki dönemin karşılaştırmasını yaptı, İlk günden bu yana hem imkânların hem de sorunların değiştiNİSAN 2010 | SAYI 13 | 23


HDV BÜLTEN

El Ele Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nın Yıllık Bilgilendirme Toplantısı Tapıldı

E

l Ele Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfının yıllık bilgilendirme toplantısı 14 Şubat 2010 tarihinde Kampen’da yapıldı. Toplantıda Kampen HDV Nebi Camii Din görevlisi M. Süleyman Kayış bir konuşma yaptı. Din görevlisi konuşmasında, öncelikle en yakınlarımıza yardım etmemizin dinimizin emri olduğunu, bu tür yardım amaçlı kurulan vakıfların da desteklenmesi gerektiğinin önemini vurgulayarak, yardımlaşmanın dinimizdeki yerini anlattı. Daha sonra vakfın çalışmaları hakkında Vakıf yetkilileri tarafından bilgiler verildi. Buna göre, El Ele Yardım ve Dayanışma Vakfı, kanser gibi ciddi bir hastalık neticesinde imkansızlık nedeniyle zor durumda olan insanlara nasıl bir faydamız olur düşüncesiyle 2006 yılında Tahmine Erdem’in öncülüğünde 11 gönüllü tarafından Kampen şehrinde kurulmuştur. 24 | SAYI 13 | NİSAN 2010

Vakıf maddi sorunu olan hastalara yardım etmekte, eğitim gören öğrencilere burs vermekte, engelli vatandaşlara akülü araba alabilmeleri için maddi destek sağlamaktadır. Mağdur kişiler direk taleplerle veya bir tanıdık aracılığıyla Vakfa ulaşabilmektedir. Vakıf kurucu üyeleriyle istişare edilip yardım edilecek kişi ve miktar belirlenerek karar verilmektedir. El Ele Vakfı tarafından şu ana kadar 26 hastaya maddi destek verildi. Engelliler için 13 tane akulu araba gönderildi. Halen Vakıftan burs alan 4 tane öğrenci var. Vakfın gelirleri aidat ödeyen 25 üyeden, elden verilen bağışlardan, kermes ve talep olduğunda

belirli kurumların özel gecelerinde yemekler hazırlayıp bunun karşılığında maddi gelir elde ederek sağlanmaktadır. Yardım etmek isteyenler için El Ele Vakfının banka hesap numarası: 12.69.27.634, Kvk nr: 11050826940000. İletişim adresi ise: elelevakfi@live.nl dir.


HDV BÜLTEN

Ali İmran Suresi Ayet 7

3/7. Sana Kitap’ı indiren O’dur. Onda Kitap’ın temeli olan kesin anlamlı ayetler vardır, diğerleri de çeşitli anlamlıdırlar. Kalblerinde eğrilik olan kimseler, fitne çıkarmak, kendilerine göre yorumlamak için onların çeşitli anlamlı olanlarına uyarlar. Oysa onların yorumunu ancak Allah bilir. İlimde derinleşmiş olanlar: “Ona inandık, hepsi Rabbimiz’in katındandır” derler. Bunu ancak akıl sahipleri düşünür;

Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine gö re Resûlullah sallalla hu aleyhi ve sellem şöyle bu yurdu: “İman yetmiş (ve ya altmış) kadar daldan ibare ttir. Bunların en yükseği lâ ilâh e illallah demek, en aşağısı da insa na za şeyleri yoldan kald rar veren Utanmak da iman ırmaktır. ın dallarından biridir. ” Buhârî, Îmân 3; Mü slim, Îmân 58. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Sünnet 14; Tirmizî, Bir Nesâî, Îmân 16; İbn r 80; i Mâce, Mukaddime 9

NİSAN 2010 | SAYI 13 | 25


HDV BÜLTEN

İslam’ın Eğitim ve Öğretime Verdiği Önem (II) Bilenlerle Bilmeyenler Bir Değildir

Y

üce Rabbimiz, bilenlerle bilmeyenleri birbirinden ayırmış ve Sevgili Peygamberimiz’in bu gerçeği ilan etmesini istemiştir. “... De ki: Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu? Doğrusu ancak akıl sahipleri bunları hakkıyla düşünürler.” (Zümer suresi, ayet 9) Bilenlerle bilmeyenler arasındaki farklılıklar şu ayetlerde bazı benzetmelerle gösterilmiştir. “Kör ile gören, karanlık ile aydınlık, gölge ile sıcak bir olmaz. Diriler ile ölüler de bir olmaz.” (Fâtır suresi, ayet 19–22) Haşyetullah’ı hissedebilmek de ancak ilimle mümkündür. “Kulları içinden ancak âlimler, Allah’tan gereğince korkar” (Fâtır suresi, ayet 28) mealindeki ayet bu gerçeği açıklamaktadır. “İlim ve hikmet müminin yitiğidir; onu nerede bulursa oradan alır” (Sunenu’t-Tirmizî, İlm 19) buyuran sevgili Peygamberimiz başka bir hadisinde de bizlere şu tavsiyelerde bulunmaktadır: “İlim Çin’de bile olsa onu oradan alınız. Çünkü ilim öğrenmek, kadın erkek her Müslüman için farzdır.” (Keşfu’l-Hafâ, I. 138; Feyzu’lKadir, I. 542) Şu hadis-i şerifler de ilim öğrenmenin önemini anlatmaktadır: “İlim öğrenmek için yolculuğa çıkan kimse dönünceye kadar Allah yolundadır.” (Sunenu’t-Tirmizi, İlm 2; Sunen-i İbn Mâce, Mukaddime 17) , “Kim ilim öğrenirse yaptığı bu iş onun geçmiş günahlarına keffâret olur.” (Sunenu’t-Tirmizî, İlm 2) Derin ve yararlı bilgi anlamına gelen hikmet’in insanlara verilmesi şu ayetlerde Allah’ın bir lütfü olarak belirtilmektedir. “Allah sana Kitab’ı ve hikmeti indirmiş ve sana bilmediğini öğretmiştir. Allah’ın sana lütfü gerçekten büyük olmuştur” (Nisâ suresi, ayet 113) “Allah hikmeti dilediğine verir. Kime hikmet verilirse, ona pek çok hayır verilmiş demektir. Ancak akıl sahipleri düşünüp ibret alırlar.” (Bakara suresi, ayet 269) Öğrenmenin ve bilgili olmanın önemini vurgulayan hadislerin birinde Allah Resulü şöyle buyurmaktadır: “Her kim ilim tahsil etmek için yola çıkarsa, Allah ona cennet yolunu kolaylaştırır. Melekler ilim tahsilinde bulunanlara kanatlarını gererler. (...) Bir âlimin körü körüne ibadet eden âbide üstünlüğü, dolunay halindeki ay’ın diğer yıldızlara üstünlüğü gibidir. Âlimler peygamberlerin mirasçılarıdır. Peygamberler miras olarak ne altın ne de gümüş bırakmışlardır. Onların bıraktıkları miras ilimdir. Kim bu mirası elde ederse bol bir nasip almış olur.” (Sunen-i Ebu Dâvûd, İlm I; Sunenu’t-Tirmizî, İlm 19; Sunen-i İbn Mâce, Mukaddime 17) Bir âyet “Rabbim ilmimi arttır.” (Tâ-Hâ suresi, ayet 114) diye dua etmemizi isterken şu ayetler de bizi bilgisizlikten sakındırır: “Sakın cahillerden olma.” (Enâm suresi, ayet 35), “Cahillerden yüz çevir.” (A’râf suresi, ayet 199)

26 | SAYI 13 | NİSAN 2010

Dr. M. Fevzi Hamurcu

Rotterdam Din Hizmetleri Ataşesi

Bütün Fedakârlıklar Eğitim ve Öğretim İçin “Ben bir muallim olarak gönderildim “ (Sunen-i İbn Mâce, Mukaddime 17) diyen Peygamber Efendimiz okumaya, öğrenmeye, eğitim ve öğretime, hayatının her döneminde büyük önem vermişlerdir. Medine’ye hicret eder etmez, ilk iş olarak Mescid-i Nebevî’yi inşa ettirmiş ve onun bir bölümünü eğitim ve öğretim için ayırmıştır. Suffe denilen bu bölümde eğitim gören sahabiler ile bizzat kendisi ilgilenmiş hatta onların geçimlerini bile üstlenmiştir. İslam tarihinde sistemli eğitim veren okulların ilki kabul edilen suffe’de, okuma-yazma ve diğer ilimleri öğretmek için bazı sahabîler de görev yapmıştır. Allah Resulü’nün rahle-i tedrisinden geçen sahabiler, her zaman çok önemli görevler üstlenmişlerdir. İslam medeniyeti, hem bu sahabîlerin hem de onların öğrencilerinin omuzlarında yükselmiştir. İslam’ın ilk günlerinden itibaren okuma-yazma bilenlere büyük önem verilmiştir. Onlar, Hz. Peygamber’e vahyedilen ayetleri yazmakla görevlendirilmiş ve böylece vahiy kâtibi unvanına ulaşmışlardır. Müslümanlara okuma-yazmanın öğretilmesi için hiç bir fırsat kaçırılmamıştır. Bedir savaşından sonra yapılan şu uygulama güzel bir örnektir: Savaşta esir alınan müşriklerin esaretten kurtulmaları için belli bir bedel ödemeleri kararlaştırılmış, ancak onlardan okuma-yazma bilenleri Medineli 10 Müslümana okuma-yazma öğretmeleri karşılığında salıverilmiştir. Hangi İlimleri Öğrenmek Farzdır? Dinimizin önem verdiği ve övdüğü ilimler, sadece dînî ilimler değil; insana gereken tüm ilim dallarıdır. İnsana kendini tanıtan, onu Allah’a yaklaştıran ve maddî ya da manevî yararlar sağlayan her bilgiyi dinimiz makbul saymıştır. Bu bilgilerden kendisine gerektiği kadarını öğrenmek, kadın olsun erkek olsun her Müslümana farz kılınmıştır. Müslümanlar tüm ilim dallarında kendilerini yetiştirir ve geliştirirlerse, tarihte olduğu gibi, bugün de her alanda gelişmiş dünya milletleri arasında yerini alabilirler. Dinimiz, yararlı her bilgiyle ilgilenmeyi emrederken hiç kimseye faydası olmayan gereksiz bilgi kırıntılarıyla uğraşmayı hoş karşılamamıştır. Peygamber Efendimiz, bu yanlışlığa düşmekten Allah’a sığınmamızı istemiş hatta bu konuda dua etmemizi bile tavsiye etmiştir. Peygamberimiz’e (s.a.s.) ilk vahyedilen beş ayet bizi ‘oku’ diye uyarıyordu. Ancak, bu ‘okuma’ sıradan bir okuma değildi. Cenab-ı Hakkın istediği okuma, O’nun adıyla başlayan ve O’nun rızasıyla devam eden bir okumadır. Öğrendiklerimiz bizi Allah’tan ve O’nun rızasından uzaklaştırıyorsa bunun bir önemi yoktur. Bu gerçeği çok güzel özetleyen Yunus Emre’nin şu uyarısına gönülden katılıyoruz. İlim, ilim bilmektedir İlim, kedin bilmektir. Sen kendini bilmezsen Bu nice okumaktır?!


HDV BÜLTEN

Hayatımız Bizlere Bir Emanettir (II)

Dr. Mustafa Kahraman

Deventer Din Hizmetleri Ataşesi

P

ek tabii olarak insan durup dururken, herhan- Kur’an’da, rahman olan Allah’ın kullarının özellikleri gi bir sıkıntısı yokken intihar etmeye kalkış- anlatılırken bu özelliklerden bir tanesinin de Allah’ın maz. İnsan hayatı boyunca pek çok sıkıntı ile haram kıldığı nefsi haksız yere öldürmemek olduğu ifakarşılaşabilir. Bazıları Hz. Eyyub örneğinde olduğu gibi de edilmekte, haksız yere insan öldürenlerin bu günahdayanılmaz acı, ağrı ve hastalıklarla karşılaşabilir. Bazı- larının cezasına kavuşacağı belirtilmektedir. (Furkan, ları tüm yakınlarını gözleri önünde yangın, deprem, sel 25/68) Dinimiz, insanın kendi kendisini öldürmesini, yada trafik kazlarında kaybetmiş olabilir. Bazıları iflas başkasını öldürmesinden daha vahim ve daha büyük bir etmek, ticaretinin kötü gitmesi veya herhangi başka günah saymıştır. bir sebeple tüm servetini bir anda kaybetmiş olabilir. İşte bu vb durumlarda kişi hemen Sonuç olarak yukarıda da ifade edilSonuç olarak hayatla olan bağını koparmaya yani diği gibi insanın canı kendisine emayukarıda da intihar etmeye yönelmemelidir. Bu nettir. Hiç kimse kendi canının sahibi gibi durumlarda sabretmeli, hayatın değildir. Hiç kimse kendisi üzerinde ifade edildiği iyisiyle-kötüsüyle, sevinciyle-kederiydilediği şekilde tasarruf etmeye yetkili gibi insanın le bir imtihan olduğunu düşünmeli, de değildir. İlahi dinlerin hepsinin orcanı kendisine ona göre hareket etmelidir. Böyle sıtak noktalarından bir tanesi canı koemanettir. Hiç kıntılı durumlarda olan kimselerin rumaktır. Bu, insanoğluna yüklenen kimse kendi çevresindeki kişiler de onlara maddi önemli bir sorumluluktur. İnançlı incanının sahibi ve manevi yönden yardımcı olmaya sanlar bu sorumluluğun idraki içinde çalışmalıdırlar. değildir. Hiç kimse olduğu içindir ki en ağır hayat şartları karşısında bile intihar etmek gibi kendisi üzerinde İnsan öldürmek büyük günahlarböyle yanlış bir yola başvurmazlar. dilediği şekilde dan biridir. İslam’a göre bir insanı Çünkü böyle bir yola başvurduklatasarruf etmeye haksız yere öldüren kişi yada kişiler rında bunun ahiretteki cezasının çok yetkili de değildir. bütün insanlığı öldürmüş, bunun ağır olacağı bilirler. Canı veren Allah tam tersi olarak da bir insanı ölümTeala’dır, alan da yine O olmalıdır. den kurtarıp hayata döndüren kişi veya kişiler de bütün İnsan kendi kendinin katili olmamalıdır. Kişi hayatını insanları hayata döndürmüş gibi kabul edilmektedir. kendi elleriyle sonlandırmaya kadar varan bir ruhi bu(Maide, 5/32) Zira insan hayatı çok kıymetlidir. İslam nalım içerisinde olursa öncelikle sabretmeli, sıkıntısını insanın canını, malını ve namusunu korumaya almıştır. gidermesi için Allah’a dua etmeli ve çevresinden yardım istemeli, çevresi de bu durumda olan insanlara yardım Müslüman vatanını savunmak gibi durumların dışın- etmelidir. Her derdin, her sıkıntının mutlaka bir çaresi da hiçbir şekilde haksız yere başkasını öldüremez. Şaka vardır. Hiçbir sıkıntı kişinin kendi kendini öldürmesini olarak bile olsa, silahını bir müslümana doğrultamaz. haklı çıkaramaz.

NİSAN 2010 | SAYI 13 | 27


HDV BÜLTEN

Hollanda İçişleri Bakanı’ndan HDV Zaandam Sultan Ahmet Camii’ne Ziyaret

Görüşmelerden sonra İçişleri Bakanı Bakanı Guusje ter Horst camiyi gezdi. Caminin ibadet bölümünde din görevlisi Dursun Boz tarafından 28 | SAYI 13 | NİSAN 2010

kendisine bilgi verilen bakan, din dersi takip eden öğrencilerle bir süre sohbet etti. Bakana Yönetim Kurulu tarafından Hollandaca Kur’an’ı Kerim hediye edilerek camii önünde toplu resim çekildi. Bakan Guusje ter Horst gelecek Ramazan ayında iftar programımıza katılma sözü vererek camiden ayrıldı.

(Foto’s Copyright © Nico Roodhart 2010)

H

ollanda İçişleri Bakanı Bakanı Guusje ter Horst 13 Şubat 2010 cumartesi günü, HDV Zaandam Sultan Ahmet Camiini ziyaret etti. Ziyarette Yönetim Kurulu Başkanı Ali Acar ve Yönetim Kurulu Üyeleri yanısıra, kadın kolları ve din görevlisi Dursun Boz da hazır bulundu. Hollanda İçişleri Bakanı Bakanı Guusje ter Horst, camide yürütülen dini ve sosyal faaliyetler hakkında bilgi aldı. Bakan, kadın kolları çalışmaları ve camide verilen eğitim faaliyetlerinin kendisini ileriye dönük olarak umutlandırdığını dile getirdi. Yönetim Kurulu Başkanı Ali Acar, Poelenburg semtindeki insanların sorunları hakkında bilgi verdi.


HDV BÜLTEN

HDV Helmond Fatih Camii’nde Hutbe Yarışması

R

otterdam birinci bölge Camilerinde okuyan öğrencilerin katıldığı Hutbe yarışması Helmond HDV Fatih Camii’nde yapıldı. Yarışmaya bölge camilerinde okuyan 9 talebe katıldı. Yapılan yarışma programı din görevlileri tarafından okunan Kur’an-ı Kerim ve ilahilerle süslenerek, kalabalık bay-bayan cemaate güzel saatler

yaşatıldi. Yarısan talebelerden her biri ayrı güzellikte hutbe ziyafeti sundu. Yarışma sonunda; birinciliği Cuijk’ den: Mehmet Akif Kılıçoğlu, ikinciliği, Roermond’dan Enes Payas üçüncülüğü ise. Oss’dan, Bilal Sahiner aldı. Yarışma sonunda gelen misafirlere, Helmond Fatih Camii Kadınlar Kolu tarafından hazırlanan yemekler ikram edildi.

Din Hizmetleri Ataşesinden HDV Bergen Op Zoom Ulu Camii Gençliğine Sohbet

R

otterdam Din Hizmetleri Ataşesi Dr. Fevzi Hamurcu, Bergen Op Zoom HDV Ulu Camii gençlik kolları tarafından düzenlenen bir sohbet toplantısına katıldı. Bir pazar günü yatsı namazından sonra yapılan sohbet

programına HDV Ulu Camii Gençleri büyük ilgi gösterdi. Din Hizmetleri Ataşesi sohbette, gençlerin kendi değerlerine sahip cıkmaları, kimliklerini unutmamaları, kendilerini en güzel şekilde yetiştirmeleri konularına değindi. Gençlerin karşılarına

çıkan engellere takılmaksızın eğitimlerini sonuna kadar devam etirmelerinin hem kendi toplumları hem de içinde yaşadıkları Holllanda toplumu için son derece önemli olduğunu söyledi. Programın sonunda toplu bir hatıra fotoğrafı cekildi. NİSAN 2010 | SAYI 13 | 29


HDV BÜLTEN

HDV Haarlem Selimiye Camii Cemaati Su Arıtma Tesislerini Gezdi Hollanda TEMA ve Hollanda Çevre Vakfı IVN tarafından Hollanda Diyanet Vakfı ile ortaklaşa düzenlenen Yeşil Camii projesi kapsamında HDV ile ortaklaşa yürütülen Çevre bilinçlendirme ve Doğaya duyarlı olalım konusu kapsamında bir grup vatandaşımız kentteki su arıtma tesislerini ziyaret etti. rındaki Su Arıtma tesislerine giden katılımcılara tesiste çalışan yetkililer tarafından gezi öncesi bir ön bilgi verildi. Geziyi katılan konuklar daha sonra tesisleri gezerek suyun arıtılma evrelerini bizzat görerek yerinde izleme ve bilgilenme olanağını buldular.

H

DV Haarlem Selimiye Camii din görevlisi Ahmet Demirer, HDV Selimiye Camii Yöneticileri, Hollanda TEMA Vakfı ve Hollanda Çevre Vakfı IVN görevlilerinin hazır bulunduğu bilgilendirme gezisinde camii cematına Hollanda da su kul30 | SAYI 13 | NİSAN 2010

lanımı, atık suların ve kanalisazyon sularının temizlenmesi, temizleme teknikleri ve Hollandadaki su kaynakları hakkında bilgiler verildi. Yaklaşık 20 katılımcının iştirak ettiği ve Cuma namazından sonra araçlarıyla birlikte Haarlem yakınla-

Bilgilendirme gününde de bir konuşma yapan Hollanda Diyanet Vakfı Haarlem Selimiye Camii Din görevlisi Ahmet Demirer; “Dinimizde israf haramdır. Bizlere büyük bir düzen, ahenk ve denge ile yaratılıp istifademize sunulan be çevre sadece bize ait degildir. Onda sayısız canlıların hukuku vardır. Çevreyi kirletmek, ona zarar vermek, canlı cansız tüm varlıklara doğrudan ve dolaylı olarak kötülük etmektir. Tabiat ve çevreye verdiğimiz ufak bir zarar, yakın ya da uzak, mevcut ya da gelecek, sayısız varlık üzerinden yankılanarak bize vebal olarak dönecektir. Bizler bugün buraya gelerek yapılan


HDV BÜLTEN

temizleme çalışmalarını bizzat yerinde izleme olanağını bulduk. Bir benzeri olmayan biricik dünyamızın sunduğu biz insanlarında dahil olduğu tüm canlı varlıkların yaşam kaynakları olan hava, su, toprak bilinçli ya da bilinçsizce, hoyratça ve acımasızca kirletilmektedir. Dünya bize geçmiş kuşaklardan emanet kaldı. Bu mirası en iyi bir biçimde korumalı ve bizden sonra gelecek kuşaklara yaşanabilinir bir dünya bırakmalıyız. Suyu daha bilinçli ve alıştıgımız ölçülerin dışında kullanmaya çalışalım” dedi.

hareketle, Hollanda’da içme suyunun ne kadar az olduğunu ve temiz su kullanımı için ne kadar çalışmalar yapılmakta olduğunu gördük ve uzmanlardan bilgi aldık. Sizlerin de gördüğü gibi burada suyun nasıl temizlendiğini ve temizlenme aşamalarını gördük. Bu ülkede bol su olmasına ragmen temiz su konusunda ciddi sorun var. Bizlere Allah’ın bir

nimeti olan suyu bilinçli bir şekilde kullanmalıyız. Sizlerinde bildiği gibi dinimizde İsraf haramdır. Bu bağlamda bizde tükettiğimiz suyu asgariye indirmeliyiz. Bizlere sunulan bu nimetlerin kıymetini bilelim ve insan oğlunun hizmetine sunulan bu kaynakları israf etmeden bilinçli olarak kullanalım” dedi.

Bilgilendirme gününde konuşan Hollanda TEMA Vakfı Müdürü Serdar Köker de; “Bilindiği gibi Hollanda’da halk arasında Hollanda’nın sular ülkesi olduğu söylenmekte ve çok bol su oldugu kanısı hakimdir. Bu doğru degildir. Hollanda’da çok su olmasına rağmen içme suyu konusunda kaynaklar sınırlıdır. Bu günkü bilgilendirme toplantısında ve buradaki uzmanların bizler vermiş olduğu bilgilerden NİSAN 2010 | SAYI 13 | 31


İSLAM ALİMLERİ

İmam Ebu Yusuf (731-798)

H

anefî mezhebinin imamı Ebû Hanife’den sonra gelen büyük Hanefi fâkihi. Adı Ya’kub b. İbrahim el-Ensârî’dir. Irak bölgesinin fâkihi kabul edilen Ya’kub 113/731 yılında Kûfe’de doğdu. Yûsuf adlı bir oğlu bulunduğu için Ebû Yûsuf (Yûsuf ’un babası) lakabıyla meşhur oldu. Ailesi fakirdi ve Ebû Hanife’nin yardımıyla ilim tahsiline başladı. Atâ b. es-Sâib, Muhammed b. İshâk b. Yesâr ve Leys b. Sa’d gibi büyük hadisçilerden hadis okudu ve “hadis hafızı’’ oldu. Ebû İshâk eş-Şeybânî, Süleyman et-Temimî, Yahya b. Said el-A’meş gibi fâkihlerden ders dinledi. İbn Ebî Levlâ’nın önemli fıkhı problemlerde İmâm-ı Azam’ın ictihadlarına başvurduğunu görünce, ondan ayrılarak Ebû Hanife’nin derslerine devam etmeye başladı. Onun usûlünü benimseyerek “mutlak müçtehid” pâyesine ulaştı. Ebû Hanife onun için şöyle demiştir: “Hem baş kadılığa hem fetvâ makâmına lâyık iki talebem vardır. Bunlar Ebû Yûsuf ile Züfer’dir” (ibn Bezzâzı, Menâkıbu’l-imâmi’l-Âzam, II, 125). Ebû Hanife’nin derslerine onaltı yıl devam eden Ebû Yûsuf, bu arada Kûfe’ye gelen ünlü tarihçi Muhammed b. İshâk’tan İslâm Tarihi (Meğazî) okudu. Ebû Hanife’nin 150/767 yılında vefâtı üzerine Bağdad’a geldi. Halife Mehdî tarafından kadı tâyin edildi. Hâdi ve Harun er-Reşid devirlerinde de kadılık yaparak ilk defa “Kâdi Kudât (Kadılar kadısı-Baş kadı)” ünvânını aldı. Onaltı yıl kadılıktan sonra, 183/798 yılında vefâtı üzerine yerine oğlu Yûsuf kadı tâyin edildi (ez-Zehebî, Tezkiretü’l-Huffâz, Haydarabâd 1957, 1/292; İbn el-İmâd, Şezerâtü’z-Zeheb, 1/298, 300, 321; İbnü’n-Nedîm, el-Fihrist, s.295). Ebû Yûsuf güçlü hukuk mantığı ve ince zekâsıyla kendisine gelen fıkıh problemlerini rahatlıkla çözüyordu. Bir gün Harun er-Reşîd, “Bu gece ülkemde yatarsam benden üç talak ile boş ol” diyerek hanımı Zübeyde’yi 32 | SAYI 13 | NİSAN 2010

boşadı. Fakat sonradan pişman olarak âlimlerden fetvâ istedi. Ebû Yûsuf Kur’ân’daki bir âyete dayanarak “Câmilerde yat, çünkü câmiler senin değil Allah’ındır” dedi (el-Cin, 72/18). Taberî, Ebû Yûsuf ’un re’ye fazla başvurması, Sultan’a yakınlığı, kadılık yaparken yöneticileri memnun etmek için çalıştığından dolayı bazı ulemânın ona karşı hadis rivâyetinde çekingen davrandığını söylemektedir (İbn Abdilberr, el-İntikâ, s.173). Ebû Yûsuf ikinci fukahâ tabakasından sayılmıştır. İmam, örf âdet ve toplumsal şartların değişmesi sebebiyle, nassların hayâttâki bütün ayrıntıları kapsamadığını, dolayısıyla zaman, zemin örf ve âdet ortamının değişmesiyle hüküm ve ictihadların da değişebileceğini savunmuştur. Bu bakımdan nassların teşrî hikmetini âdet ve toplumsal şartların, sosyal değişmenin yönünü iyi değerlendirerek, yeni olaylar karşısında nassların ruhunâ uygun fetvâlar vermiştir. Böylelikle o, nassların hükmünü hâdiselere uygulamış ve yeni olaylar karşısında dinî teşrîden ayrılmadan meselelere ictihadla çare bulmuştur. Bazı fakîhler Rasûlullah’ın hadisinin lâfzına bağlanarak, buğday, arpa, hurma ve tuzun birbiriyle her zaman ölçülerek satılacağını, aralarındaki eşitliğin tartı ile değil, ölçü ile tesbit edileceğini ileri sürmüşlerdir (İbn Âbidin, Neşru’l-Âf fî binâi Ba’zi’l-Ahkâm ala’l-Urf, Mecmûatü’r-Resâil içinde, II, 125). Halbuki İmam Ebû Yusuf alış-verişte artık teâmül haline gelen altınlar arasındaki eşitliğin ölçü ile, buğdaylar arasında da tartı ile tesbit edileceğine dair hüküm vermiştir (İbn Âbidin, a.g.e., 118). O bu ictihadı ile nassa muhâlefet etmemiş, zikredilen hadisin vürûdu zamanında bahis konusu ölçü ve tartı meselesinin o günkü şartların ürünü olduğunu bu yüzden de hükmün o şartlara göre konulduğunu söylemiştir. Sonraki yıllarda tartı ile satılan şeyler eğer o zamanki ticârî ortamda da cârî olsaydı, hüküm de ona göre olacaktı. İbn Âbidin (v. 1252/ 1836) altın ve gümüş paranın ondokuzuncu yüzyıl-

da artık tartı ve ölçü ile değil, sayılarak mübâdele edildiğini belirtmiş ve Ebû Yûsuf ’un büyük bir ribâ kapısını kapatmış olduğunu söylemiştir (İbn Abidin, a.g.e., 1 18). Fıkhı hükümlerin çoğu nassların açık dalâletinden değil, kapalı delâletinden istinbat veya kıyas yoluyla elde edilmiştir. İctihad işte burada sözkonusu olmakta ve müctehidler, yaşadıkları ülke ve zamanın icaplarını gözönünde bulundurarak katı ve donuk nasslaştırma yoluna gitmemişler, böylelikle kolaylığı güçleştirmemek suretiyle de din ile hayatın arasının kopmasına mani olmuşlardır. Ebû Yûsuf bu alanda üstadı Ebû Hanife’yi de geçmiş, hattâ çoğu meselede ona muhâlefet etmiştir ve kendi zamanında ortaya çıkan örf ve âdet hukukuna uygun olarak kendisi ictihad yoluna gitmiştir. Meselâ Ebû Hanife zamanında toplumda ahlâk bozukluğu yoktu ve İmam bu nedenle açık adaleti öngörmüştü. Halbuki Ebû Yûsuf zamanında ahlâk bozulduğundan o da Ebû Hanife’nin fetvasıyla değil, kendi ictihadıyla amel etmiştir. Yine, Hz. Ömer’in Hayber’den hissesine düşen arazisini vakfetmesiyle ilgili rivâyetini öğrenen Ebû Yûsuf, vakıfların satılmasının câiz olduğu görüşünü savunan üstâdı Ebû Hanife’nin görüşüne karşı şöyle demiştir: “Bu, (Hz. Ömer’in icraatı) muhâlefet edilmesi mümkün olmayan bir husustur. Eğer Ebû Hanife bunu duymuş olsaydı onu kabul eder ve ona muhalif bir görüşü ileri sürmezdi.” İşte bu büyük imamlar, böylesine geniş bir istinbat özgürlüğünü geliştirmişler, üstelik katı bir mezhep taassubunu da savunmadan ve aynı mezhep içerisinde veya farklı mezheplerde de olsalar daima birbirleriyle görüş ve rey alışverişinde bulunarak ümmetin sorunlarını gidermeye çalışmışlardır. Hanefi mezhebinde yakın zamanlara kadar, hattâ günümüzde de fetvâların çoğu, Ebû Hanife’den ziyade Ebû Yûsuf ile İmam Muhammed’in görüşünce verilmektedir. Çünkü büyük imamın mezhebini tedvin eden bu iki talebesidir ve birçok görüş ve ictihadını geliştiren de yine onlardır. Kaynak İslam Ansiklopedisi


HDV BÜLTEN

Dieren’de Gençlik Futbol Turnuvası

3

Nisan 2010 tarihinde Dieren HDV Selimiye Camii Yönetim Kurulunun organizesi ile Dieren’da salon futbol turnuvası gerçekleştirildi. Turnuvaya 7 şer kişiden oluşan 5 takım katıldı. Çok sayıda izleyicinin keyifle izlediği turnuva adına yakışır şekilde tam bir dostluk havası içerisinde geçti. Din Görevlisi Abdullah Söylemez’in de oyuncu olarak katılması gençler ve izleyiciler açısından takdirle karşılandı. Din görevlisi Abdullah Söylemez şampiyon olan takıma kupasını takdim ederken yaptığı konuşmada “Amacımız gençlerimizi zararlı alışkanlıklardan koruyup spora yönelmelerini sağlamak, bununla beraber sporun dostluk ve kardeşlik olduğunu göstermektir. Bu vesile ile katılan tüm gençlerimize, emeği geçen Cami Dernek Yönetimine ve Türk Kültür Cemiyetine ve tüm izleyicilere teşekkür ederim” dedi. Turnuvanın ardından cami lokalinde çay ve tatlı ikramı ile program son buldu. NİSAN 2010 | SAYI 13 | 33


ŞİİR KÖŞESİ Ne şüphe, evvel ü âhir vücûd-ı mutlaktır, Okursa âlemi insan, kitap şeklinde… Abdülhak Hâmid Neye baksam aynı şey, neyi görsem aynı şey… Olan Sen’sin, hey gidi hakikat sultanı hey! Necip Fazıl Kısakürek Ölürüm andıkça Seni, ölürüm! Kaç kez dirilirim kaç kez ölürüm… Mahmut Kaya Ömürler geçti, Sen yoksun, gel ey birtânecik ma‘bûd! Gel ey birtânecik gâib, gel ey birtânecik mevcûd!.. Mehmed Âkif Senin mecnûnunum, bir Sensin ancak taptığım leylâ, Ezelden sunduğun şehlâ nigâhın mestiyim hâlâ… Mehmed Âkif Rabbim, Rabbim, bu işin bildim neymiş Türkçesi, Sen’in aşkın ateştir, ateşin gül bahçesi… Necip Fazıl Kısakürek Karanlıklar, ışıklar, gölgeler sussun ki Allahım, Bütün dünyayı inletsin benim secdem, benim âhım. Mehmed Âkif Kim bu yüzü çizen sanatkâr ressam?! Geçip de aynaya soran olmaz mı?! Necip Fazıl Kısakürek Kişi esrâr-ı Hakka yol bulmaz, Hikmet-i bahrine muhît olmaz! Yahya Bey Mâil-i cilve-i lâhût olup aklım gideli, Gelmez oldu dil-i Mecnûnuma Leylî meylî. Şâkir Dede Mümkün değil Hüdâ’yı bilmek de bilmemek de Bilmek de bilmemek de mümkün değil Hüdâ’yı… Muallim Nâci

34 | SAYI 13 | NİSAN 2010


HDV BÜLTEN

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda Büyükelçiliğe ve HDV’ye Ziyaret

T

.B.M.M’nin açılışının 90. yılı ve 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla, Delft HDV Sultan Ahmet, Den Haag HDV Mescid-i Aksa ve HDV Ahi Evran Camilerinden gelen üçer öğrenci, din görevlileri ve cami yöneticileriyle birlikte önce Lahey Büyükelçisi Sayın Uğur Doğan bey ve eşlerine bir ziyarette bulundular. Ziyarete gelen çocuklarımız ve misafirleri ile çok yakından ilgilenen Büyükelçimiz sırayla iki öğrenciyi makamı-

na oturttular. Çok sıcak bir sohbet sonrası öğrencilere çeşitli ikramlar yapıldı. Ziyaret sonunda Sayın Büyükelçimiz, çocuklara hediyeler verdi.

dılar. Çocuklara büyük sevgi ve alaka gösteren Din Hizmetleri Müşaviri, çocuklara Vakfı tanıtarak kitap ve çeşitli hediyeler verdi.

Çocuklar veliler ve yöneticilerden oluşan 23 Nisan heyeti daha sonra Hollanda Diyanet Vakfına gitti. Din Hizmetleri Müşaviri ve Hollanda Diyanet Vakfı Başkanı Doç. Dr. Bülent Şenay hocamızı ziyaret eden çocuklar burada da çok sıcak karşılanNİSAN 2010 | SAYI 13 | 35


HDV BÜLTEN

HDV Vlaardingen Eyüp Sultan Camii’nde Kur’an Kursu

V

laardingen Eyüp Sultan Cami kuran kursu öğrencilerimizden İbrahim Kılıç camilerimizi konu alan araştırma ve çalışma ödevini anlatmak üzere sınıf öğretmeni ve arkadaşlarını camimizde konuk etti. Din görevlimiz Hüseyin Demirci ile beraber ödevi hakkında çalışma yapan kuran kursu öğrencimiz, arkadaşlarına ibadetlerimiz hakkında bilgiler verdi.

Sınıf derslerini camimizde işleyen Hollandalı ilköğretim okulu öğrencilerinin, Mescidi haram ve Mescidi Nebevi gibi dünyadaki diğer camiler hakkında merak ettikleri sorular üzerine, öğrencimiz İbrahim Kılıç bu yerlere ilişkin açıklayıcı bilgiler verirken daha sonra camimizin bağlı olduğu Diyanet Vakfı ile camilerde yürütülen faaliyetler hakkında da arkadaşlarına geniş bilgiler verdi. Cami ortamında ders işlemenin kendileri için güzel ve farklı bir uygulama olduğunu belirten sınıf öğretmeni, öğ-

Barneveld’de Aşıklar Programı

B

arneveld’te sosyal faaliyetlere devam edildi. Bu maksatla 20 Şubat Cumartesi günü Ozan Çelebi ve Ömer Kadan’ın katılımıyla aşıklar şöleni düzenlendi. Caminin konferans salonunda icra edilen şölene katılım yoğun oldu.

36 | SAYI 13 | NİSAN 2010

rencimiz İbrahim Kılıç’ı tebrik ederek sunumundan ve çalışmasından dolayı kendisine tam not verdi. Gösterilen ilgiden ve aldıkları açıklayıcı bilgilerden memnun oldukları gözlenen Hollandalı ilköğretim okulun öğrencilerine dersin sonunda camimiz gezdirilerek cami yönetimi tarafından değişik ikram ve hediyelerden bulunuldu. Değişik ve zevkli bir gün geçirdiklerini belirten Vlaardingen Visnet İlköğretim Okulu öğrencileri memnun ve mutlu bir şekilde camimizden ayrıldılar.

Barneveld’de Turnuva

B

arneveld’te bulunan gençleri camiye çekmek amacıyla HDV Barneveld Ulu Camii Yönetim Kurulu tarfanından bilardo turnuvası düzenlendi. Caminin yeni olması nedeniyle gençleri camiye alıştırmak amacıyla düzenlenen bu turnuvaya gençler ilgi göstererek katıldılar.


HDV BÜLTEN

Culemborg’ta Şehitler Dualarla Anıldı

2

1 Mart Pazar günü Çanakkale Zaferinin ve İstiklal Marşımızın kabulünün yıldönümü nedeniyle Culemborg Türk Cemiyetinde “Şehitlere Vefa ve Mehmet Akif ” konulu bir program düzenlendi. Culemborg İmam-i Azam Camii din görevlisi Salih Sahin’in cami yönetiminin katkılarıyla hazırlayıp sunduğu programın açılışı Kuranı Kerim ve İstiklal Marşıyla yapıldı. Din görevlisi Salih Sahin yaptığı konusmada ana hatlarıyla “Çanakkale Savaşının milletimiz için ne anlama geldiği, Milletimizin Malazgirtten Çanakkaleye tarihte gös-

terdiği bir çok kahramanlık destanı arasında Çanakkale Destanı’nın yerinin ne olduğu, bu destanın yazılması hangi fedakarlıklar neticesinde gercekleştiği, dolayısıyla şehitlerimize büyük bir minnet ve şükran borcumuzun olduğunun bilincinde olmamız gerektiğini vurguladı”. Öğrenciler ve gençler de okudukları şiir ve ilahilerle proğrama ayrı bir renk kattılar. Programın ikinci bölümünde Haşim Arslan, İstiklal Marşımızın önemini ve hangi duygusal zeminde Milli Şairimiz Mehmet Akif tarafından yazıldığını ve nasıl milli marş olarak kabul edildiğini anlattı. Slayt

eşliğinde Mehmet Akif ’in hayatının ve kişiliğinin de anlatıldığı proğrama halkımızın ilgisi memnuniyet vericiydi. Cami dernek başkanı Ali İhsan Saybaş’ın teşekkür konuşmasından sonra şehitler için okunan hatmin duası yapılarak program sona erdi.

Kardelen İlahi Gurubu

Terborg’da Çanakkale ve Mehmet Akif Eroy’u Anma Programı

B

ölgede ilk kez düzenlenen ve başlangıcından sonuna kadar çocukların görev aldığı program yoğun bir ilgi ile izlendi. Katılanların memnuniyetlerini ifade ettiği programın sonunda Din görevlisi Adem Topkara, misafir hocalara ve Çanakkale’nin önemini anlayıp programa destek veren herkese teşekkür etti. NİSAN 2010 | SAYI 13 | 37


HDV BÜLTEN

Culemborg’ta Yeni Camii Heyecanı Culemborg’ta 14.02.2010 tarihinde yeni cami proje tanıtımı ve inşaat süreciyle ilgili genel bilgilendirme toplantısı yapıldı.

D

eventer Din Hizmetleri Ataşesi Dr. Mustafa Kahraman’ın da katıldığı toplantıya Culemborg Türk halkının ilgisi yoğun oldu. Sunuculuğunu Haşim Arslan’ın yaptığı proğram İstiklal Marşıyla başladı, öğrencilerden Akife Gülçebi’nin okuduğu Kuran-ı Kerim ile devam etti. Din görevlisi Salih Şahin’in selamlama konuşmasından sonra, Deventer Din Hizmetleri Ataşesi Dr. Mustafa Kahraman halka hitabetti. Dr. Kahraman konuşmasında, Türk Milletinin tarihin her döneminde, içinde bulunduğu şartlar ne olursa olsun İslama hizmet noktasında önemli işler başardığını, büyük fedakarlıklar gösterdiğini anlatarak Avrupa’da bulunan bunca caminin bunun en önemli göstergesi olduğunu ifade etti.İş için buralara gelen insanımızın aslında İslamın bu coğrafyaya tanıtılması için

ilahi bir yönlendirmeyle buralara adeta 20. yüzyılın muhacirleri olarak geldiklerini dile getirdi. İslamın yayılmasında ilk dönemden bugüne kadar yaşanan sıkıntlara değindiği konuşmasında Dr. Kahraman, fedakarlık olmadan bu hizmetlerin başarıya ulaşmayacağına işaret etti.Camilerin imar ve ihyasının önemine de vurgu yapan Kahraman “Allah’ın mescidlerini ancak Allah’a, ahiret gününe inanan kimseler imar eder.”ayetiyle sözlerini sürdürdü.Gençliğin asimile olmaktan korunması ve gençliğe sahip çıkılmasının önemini de dile getirdiği konuşmasında eğer sahip çıkılmazsa hangi acı sonuçların doğacağını, müslüman neslin nasıl yok olup gideceğini tarihte yaşanmış örneklerle açıkladı.

kurulu başkanı Ali İhsan Saybaş ve muhasib Adnan Şahin katılımcıları bilgilendirdiler.Saybaş, yeni camii projesiyle ilgili bütün yasal prosedürün tamamlandığını, artık temel atma pozisyonuna gelindiğini, Allah’ın yardımı ve halkın desteğiyle en kısa zamanda yeni caminin tamamlanacağını ifade etti. Saybaş bütün hayırseverlerden madii ve manevi destek beklediklerini de sözlerine ekledi.

Daha sonra yeni cami proje tanıtımı ve inşaat süreciyle ilgili cami yönetim

HDV Sliedrecht Ulu Camii’nde “Çanakkale Şehitlerini Anma” Programı

H

DV Sliedrecht Ulu Camii Yönetim Kurulu tarafından düzenlenen “ Çanakkale ŞehitleriniAnma” programı 27.03.2010 tarihinde Sliedrecht Wilhelmus’ Muziekkorpsen salonunda gerçekleştirildi. Saygı duruşu,İstiklal Marşı ile başlayan ve Kur’an-ı Kerim tilaveti ile devam eden programda Alblasserdam Din Görevlisi Mustafa ER “ Şehitliğin Rütbesi ” konulu bir konuşma yaptı.Cami derslerine 38 | SAYI 13 | NİSAN 2010

devam eden öğrencilerden Gizem AYDOĞDU’nun okuduğu “İstiklal Marşı”, koro tarafından seslendirilen ”Kahramanlık Tüküleri” ve gençlerin rol aldığı “Çanakkale geçilmez” ve “Türk Anası” isimli tiyatro gösterileriyle devam eden program, Sliedrecht Ulu Camii Din Görevlisi Harun DURAK’ın eşinin hazırladığı slaytların ardından, Dernek Başkanı Asım GÜRSOY’un teşekür konuşmasıyla sona erdi.


DUYURU

ULUSLARARASI İLAHİYAT PROGRAMI DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞI DESTEĞİYLE AVRUPA’DA LİSE ÖĞRENİMİNİ TAMAMLAMIŞ

TÜRK GENÇLERİNE

TÜRKİYE’DE İLAHİYAT ÖĞRENİMİ İMKÂNI ANKARA VE MARMARA ÜNİVERSİTELERİ İLAHİYAT FAKÜLTELERİNDE OKUMAK İSTEYEN TÜRK GENÇLERİ

2010-2011 ÖĞRETİM YILI İÇİN BAŞVURULAR BAŞLAMIŞTIR.

GEREKLİ BİLGİ VE MÜRACAAT İÇİN Lahey Din Hizmetleri Müşavirliği Jan Evertstr.15 2514 BS Den Haag Tel : 070-3617641 Fax : 070-3616912 E-mail : diyanet.lahey@planet.nl


T.C.

Lahey Büyükelçiliği DİN HİZMETLERİ MÜŞAVİRLİĞİ ile

HOLLANDA DİYANET VAKFI tarafından

KAMPANYASI

Dergilerimize abone olmak için; 1. Yıllık abone ücretini Bureau van Sociale Zaken adına ABN AMRO bankası, Den Haag şubesindeki 51.77.34.958 nolu hesabına yatırınız. 2. Adres bilgilerinizin yer aldığı ekteki formu doldurarak Din Hizmetleri Müşavirliğine gönderiniz veya bölgenizdeki HDV camii din görevlisine veya yöneticilerine teslim ediniz. ABONELİK MÜRACAATI

DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞI SÜRELİ YAYINLARI YURTDIŞI YILLIK ABONE ÜCRETLERİ

Tarih : .......... / .......... /2010

Derginin Adı

HOLLANDA DİYANET VAKFI’NA Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından süreli yayınlar olarak çıkarılan dergilerden aşağıdakilere abone olmak istiyorum. (Abone olmak istediğiniz dergiyi/dergileri işaretleyiniz.)

1. Diyanet Avrupa Aylık Dergi (24 Avro) 2. Diyanet Çocuk Dergisi (24 Avro) 3. Diyanet Aylık Dergi (30 Avro) 4. Diyanet İlmi Dergi (20 Avro) Bir yıllık abonelik ücretini, Bureau van Sociale Zaken adına ABN AMRO bankası, Den Haag şubesindeki 51.77.34.958 nolu hesabına ödedim. Ödeme belgesinin fotokopisini ekte gönderiyorum. Adres bilgilerim aşağıda verilmiştir. Aboneliğimin bugünden itibaren başlatılmasını talep ediyorum.

Yıllık Abone Ücreti

Diyanet Avrupa Aylık Dergi

24 Avro

Diyanet Çocuk Dergisi

24 Avro

Diyanet İlmi Dergi

20 Avro

Diyanet Aylık Dergi

30 Avro

Abonenin:

Adı :....................................................................................................................................... Soyadı :....................................................................................................................................... Adresi :....................................................................................................................................... Posta Kodu :....................................................................................................................................... Şehir :....................................................................................................................................... E-mail adresi :....................................................................................................................................... Telefonu

: +31-......................................................................................................................


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.