10 Kasim 2009

Page 1

SiyahMaviKýrmýzýSarý

si lýr? t a n… m ük rþý e r l iði proje e o l y k n i i ý y k þ o z þ s i ü ð e a a it rd e bu cikm î’yi de em sýl a deþli , ikn m z büt ða ka erke dera ð r a d e k u e urd nme ýlýkçýlý m-i m let, fe dilde birlik v lýk na m kar olan -Kürt reçet lýk ge Nurs n d ý l l ü r k d î Kan Böl Ayr Ade Eya Ana Mill Aða Ýslâ Asý Tür Asý Asý Sai okuyu

Y GERÇEKTEN HABER VERiR

ÜZÜ M RÜ ÝZ Ü Þ N BRO KLEYÝ BE

ASYA’NIN BAHTININ MÝFTAHI, MEÞVERET VE ÞÛRÂDIR

YIL: 40 SAYI: 14.256

10 KASIM 2009 SALI / 60 Kr

www.yeniasya.com.tr

KEMALÝZMLE AÇILIM OLMAZ Gül, ÝSEDAK Ekonomi Zirvesinde konuþtu.

CUMHURBAÞKANI GÜL:

Afganistan’da Batýyý yalnýz býrakamayýz SORUMLULUK ÜSTLENMELÝYÝZ

Cum hur baþ ka ný Ab dul lah Gül, Afganistan’da barýþ ve istikrarýn saðlanmasýyla ilgili olarak, ‘’Bölgedeki temel aktörler olarak ABD ve diðer Batýlý güçlerin so run la rý ný yal nýz ba þý na çözmelerini bekleyemeyiz. Bizim de sorumluluk üstlenmemiz gerekmektedir’’ dedi. Haberi sayfa 5’te

FÝLÝSTÝN DEVLET BAÞKANI ABBAS:

Ýsrail’in barýþa niyeti yok BARIÞ ADINA BÝRÞEY YAPMIYOR

Filistin Devlet Baþkaný Mahmud Abbas, Batý Þeria’daki Filis tin kent le rin den Bey tül la him’de yaptýðý konuþmada, Ýsrail’in barýþý teþvik edecek hiçbir þey yapmadýðýný belirterek, ‘’Görünüþe göre barýþ istemiyorlar. Yerleþim faaliyetlerini de durdurmak istemiyorlar. Ýki devlet vizyonunu da istemiyorlar. Ne istediklerini anlamýþ deðilim’’ Haberi sayfa 7’de

8 MÝLYON 372 BÝN NUMARA TAÞINDI

AÇILIM PROJESÝYLE ÇÖZÜM ARANAN KRONÝK SORUNLARIN TEMELLERÝ, TEK PARTÝ DEVRÝ UYGULAMALARIYLA ATILMIÞTI... ERDOÐAN: 10 KASIM'I ÖZELLÝKLE SEÇTÝK

Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan, demokratik açýlýmýn Mecliste görüþüleceði 10 Kasým'ýn tatil ya da yas günü olmadýðýný, Meclisin o gün de çalýþtýðýný belirterek, ''10 Kasým’ý bunun için özellikle seçtik. ‘Yurtta sulh cihanda sulh’ anlayýþý üzerinde bu projeyi bina etmek için'' dedi. Erdoðan “Bu milletin deðerlerinde ölenle ölmek yok. Tam aksine eserlerini yaþatmak var” diye konuþtu.

BBC ARAÞTIRMA YAPTI

Kapitalist sistem yürümüyor 29 BÝNDEN FAZLA GÖRÜÞ ALINDI BBC’nin 27 ülkede 29 binden faz la ki þiy le gö rü þe rek yaptýðý araþtýrmaya katýlanlarýn sadece yüzde 11’i serbest piyasa kapitalizminin iyi çalýþtýðýný düþünüyor. Büyük çoðunluk, kapitalist sistemin düzenlenmesine ve reforma ihtiyacý olduðuna inanýyor. Haberi sayfa 7’de

YÜZDE 8.6 DÜÞÜÞ OLDU

Üretimde gerileme sürüyor

DTP BAÞKANI TÜRK’TEN ERDOÐAN’A DESTEK

DTP Genel Baþkaný Ahmet Türk de, demokratik açýlým konusunun Mecliste 10 Kasým'da görüþülecek olmasýný doðru bir karar olarak deðerlendirdiklerini belirterek Erdoðan'a destek verdi. Türk, “10 Kasým önemli gün. Bu önemli günde Türkiye'nin barýþý için bir tartýþma yapýlýyorsa, aslýnda bu önemli, buna karþý çýkmamak lâzým. Meseleyi bu þekilde gündeme getirmek gerekiyor” dedi.

ÝMALAT SANAYÝ ÝLK SIRADA Sanayi üretimi Eylül ayýnda, bir önceki yýlýn ayný ayýna göre yüzde 8,6; bir önceki aya göre ise yüzde 0,2 düþüþ gösterdi. Sanayi üretimi, 2008 yýlý Eylül ayýnda yüzde 4,3 gerilemiþti.

RESMÎ ÝDEOLOJÝ ÝLE AÇILIM YAPILABÝLÝR MÝ?

Açýlým ve daðdan iniþ sürecindeki inkýta sebebiyle iliþkileri gerilen AKP ile DTP'nin bu konuda birleþmesi dikkat çekici bulunurken, açýlým projesiyle çözüm aranan kronik problemlerin, temelleri Atatürk döneminde atýlan uygulamalar sebebiyle ortaya çýktýðý, dolayýsýyla þimdi de resmî ideolojinin sýnýrlarýna hapsedilecek bir “açýlým”ýn baþarýlý olamayacaðý hatýrlatýlýyor. Haberi sayfa 4’te

Haberi sayfa 11’de

SANAYÝDEKÝ GERÝLEMEDE

Teröre 300 milyar dolar gitti TÜRKÝYE 25 YILDIR TERÖR SORUNUYLA KARÞI KARÞIYA AKP Genel Baþkan Yardýmcýsý Bülent Gedikli terörün Türkiye’ye aðýr bir fatura ödettiðini söyledi. Gedikli þöyle konuþtu: “Bunun doðrudan maliyetleri var, bir de dolaylý maliyetleri diyebileceðimiz ekonomik maliyetleri var. Bu takriben 150 milyar dolar civarýnda. Bunu belirli bir faizle günümüze getirdiðiniz zaman bu en az 300 milyar dolar civarýnda bir rakama tekabül eder.” Haberi sayfa 4’te

Bakana göre sebep bayram ERGÜN: ÇALIÞMA GÜNÜ AZDI Sanayi ve Ticaret Bakaný Nihat Ergün, “Sanayi üretim endeksinde Eylül ayýnda yaþanan gerileme, Eylül ayýnda bayram tatili olmasý ve çalýþma gün sayýsýnda azalma nedeniyledir’’ dedi. Haberi sayfa 11’de

DUYURU

Haberi sayfa 3’te

ERGENEKON’UN 120. DURUÞMASINDA KAVGA Haberi sayfa 4’te

LÝSE ÖÐRENCÝSÝ SINIFTA ARKADAÞINI BIÇAKLADI Haberi sayfa 5’te

13 Kasým Cuma günü gazetemizle birlikte “100 yýllýk süreçte Said Nursî ve Demokratik Açýlým” broþürünü vereceðiz. O gün için ek gazete taleplerinin en geç yarýn akþama kadar bildirilmesini rica ederiz.

Tel: 0 (212) 630 48 35 655 88 59/219-220 YENÝ ASYA ABONE SERVÝSÝ ISSN 13017748

SÝNCAN HAKÝMÝNÝN ÝHRACI ÝSTENDÝ

Haberi sayfa 4’te

SiyahMaviKýrmýzýSarý


2

SiyahMaviKýrmýzýSarý

LÂHÝKA

YENÝASYA / 10 KASIM 2009 SALI

Küfr-ü mutlaktan ve irtidattan kurtaran hakikat

‘‘

lahika@yeniasya.com.tr

Âdem'in (as) yaratýlýþýndan Kýyamet kopuncaya kadar Deccaldan daha büyük bir fitne yoktur. Câmiü's-Saðîr, No: 3380 / Hadis-i Þerif Meâli

Nice insanlar vardý dünyamýzda

Haþmetli daðlar

.. Bediuzzaman Said Nursi

NURULLAH AKAY

‘‘ A

LUGATÇE: anûdâne: inat edercesine, inad ederek. cüretkârâne: cesurca, yiðitçe, kahramanca. haps-i münferid: tek baþýna hapis; hücre hapsi. hüc cet: se net, ve si ka, de lil; bir id di â nýn doðruluðunu ispat için gösterilen belge. îdâm-ý ebedî: dirilmemek üzere yok oluþ; âhiret inancý olmadýðý için ölümü ebedî yokluða gitmek olarak görme. ihtiyâr: irâde, kendi isteðiyle seçme ve hareket etme, isteme; arzu etme. irtidat: dinden çýkan. kábil-i inkâr: inkârý mümkün. katî: kesin. küfr-ü mutlak: kesin ve tam bir inkâr. maðrurâne: gururlanarak. meþkuk: þüpheli. musâlâha: barýþma, kýrgýnlýðý ortadan kaldýrma, karþýlýklý anlaþma. mütareke: ateþkes, karþýlýklý olarak anlaþýp silah ve kuvveti býrakmak. mütemerrid: inatçý, dik kafalý, hakký kabul etmekte direnen. nihâyetsiz: sonsuz. sebat: dayanmak, kararlý olmak. tâdil: deðiþtirme, düzeltme. tehir: ertelemek.

u dünya hanýnda bir süre misafir olduktan sonra göçüp giden insanlarý düþünüyorum zaman zaman... Bugün dillerimizden düþürmediðimiz, onlarý rehber etmek için nefsimizle mücadele ettiðimiz insanlar aklýma geldi. Onlar yaratýlanlarýn en güzeli sýfatýna lâyýk insanlardý. Onlar dünyamýza güzelliklerin yok olmamasý için çalýþmýþlardý. Ama onlar da ölüm ile bu dünya hanýndan ayrýlmýþ baþka bir âleme geçmiþlerdi. Ölmüþ olsalar dahi bugün bedenleri topraðýn baðrýna emanet edilen nice insanlarýn þaný hâlen dünyamýzda devam etmektedir. Bizler de defalarca þahit olmadýk mý ölüm denen gerçeðe? Koca vücutlarýn birden bire hareketsiz kaldýðýný, ayaklarýn yürümez, ellerin kýpýrdanmaz, gözlerin açýlmaz, kulaklarýn duyulmaz olduðu anlarý hangimiz görmedik ki? Göz yaþlarý, çýrpýnmalar, aðýtlar, ölen hiç kimseyi tekrar geri getiremedi. Çünkü ölüm hayatýn vazgeçilmez bir kuralýydý. Hayat varsa ölüm de olacaktý. Çünkü bu dünyadaki ölüm olmasaydý, gerçekler âlemindeki ölümsüzlüðe de kavuþmamýz mümkün olmayacaktý. Ýnsanlýk bu dünya hanýna geldiðinden beri süregelen bir gerçeðe duyarsýz kalmak, onu önemsememek ne kadar doðru olabilir, diye düþünüyorum þimdi... Ýlk insan Hz. Âdem (as) babamýz bin yýldan fazla misafir kalmýþtý bu dünyada. Ama sonunda ölümle bu dünya misafirhanesinden ayrýldý. Yüzyýllarca bu dünyada yaþayan insanlarýn hiçbiri ölüm gerçeðinden kaçamamýþ. Bir çýrpýda ne kadar da çok ölümle bu dünyadan ayrýlan büyük insan ismi söyleyebiliriz... Onlar insanlarýn en deðerlisi olmuþlardý. Onlar insanlýðý karanlýklardan kurtarmak için büyük çaba göstermiþlerdi. Ama sonunda cansýz bedenleri topraðýn baðrýna verilmiþti. O insanlýðýn medar-ý iftiharý olan insanlarý da bu dünya hayatýndan alan ölüm güzel bir þey olmalý. Çünkü eðer kötü olsaydý, iyi insanlara musallat edilmezdi. Ölüm güzel bir þeydir ki, Kâinat Yaratýcýsýnýn en sevdiði insan olan Hz. Muhammed’i (asm) bile alýp bir yerlere götürdü. Elbette o yerler güzel yerlerdir. Elbette o yerler dünyamýzdan çok daha üstün aydýnlýklara ve güzelliklere sahip olacaktýr... Misafiriz. Týpký ikamet ettiðimiz yerden birkaç günlüðüne gittiðimiz yerlerdeki hâlimiz gibidir dünya hayatýmýz. Þöyle geriye dönüp baktýðýmýz zaman, zamanýn bir rüya gibi geçtiðini görebileceðiz. Sahi nasýl geçti onca yýl?.. Yýllar gittikçe bedenimizi eskitmektedir. Pek yakýnda ruhumuz eskiyen yuvasýndan çýkmak isteyecek. Ayaklar vücudu taþýmakta zorluk çekmeye baþlayýnca, gözler güzellikleri görmekte zorlanýnca, kulaklar duyamaz hale gelince ruhlarýmýz da artýk bedenimizi beðenmez hale gelecektir. Ölümün keþif kollarý etrafýmýzda cirit atmaða baþlamýþtýr çoktan. Sermayeleri iyi deðerlendirip kârlý bir ticaret yapamadýk galiba. Hangimiz geçen günlerimize yanmýyoruz ki?.. O boþ geçen günlerin aðýrlýðý altýnda eziliyoruz. Bu gidiþle yollar bizim için çok uzun ve meþakkatli olacak. Toparlanýp kendimize gelmezsek gelecek pek de aydýnlýk görünmeyecek. Evet bize görünen yönüyle herkes neredeyse ayný þartlarda ölümü karþýlamaktadýr. Ama gerçekte ölüm herkese ayný davranmamakta, kimisine dost, kimisine düþman muamelesi yapmaktadýr. Çoðu zaman dünyadaki görüntü çok farklý olabilmekte, bu dünyadan büyük törenlerle uðurlananlar hiç de iyi bir þekilde karþýlanmayabilmektedir. Bazen bu dünyadan garip bir þekilde gidenler, öte tarafta çok daha güzel karþýlama merasimleriyle karþýlanmaktadýr. Dünyada “Paþa” olanlar ahirette geda olabildiði gibi, burada garip olanlar orada en güzel, en deðerli dostlar gibi karþýlanabilmektedir. Ölüm en önemli gündemimiz olmasý gerekirken, araya baþka perdeler girmekte ve gelip geçici þeyler güzelim zamanlarýmýzý meþgul edebilmektedir. Günlerimizi zulmetlerle alûde eden karartýlardan kurtulmalýyýz. Nefis ve þeytanlar ne yaparlarsa yapsýnlar, insanlýðýn en önemli meselesi, ölümle bu dünyadan ayrýlmak ve sonraki âlemde yeni bir hayatla yüzleþmektir. Yeni bir hayatta nelerle karþýlaþacaðýmýz meselesini basite almak, akýl ve kalb gibi deðerleri dumura uðratmak demektir. Akýl düþünmek ve gerçekleri bulmak için verilmiþ bir âlettir. Kalb kâinattaki sevgilerin farkýna varmak için insanoðluna verilmiþtir. Akýl düþünmeli kalb da sevmelidir hayattaki güzellikleri. Ýþte akýl düþünecek ki, bu ölüm, ölümsüz bir dünya için vardýr. Kalb de sevgi dünyasýna ölümü almalý ve onu en güzel baþ köþeye oturtmalýdýr... Bu duygularla, ani vefatýyla bizleri müteessir eden çok muhterem aðabeyim Þaban Döðen’e Cenâb-ý Hak’tan rahmet ve maðfiret, ailesi ve sevenlerine sabr-ý cemil niyaz eder, taziyetlerimi sunarým. Ruhu þad, mekâný Cennet olsun.

B

Bütün mekteplerde ve dairelerde ve halkta, o ölmüþ dehþetli adamýn muhabbeti telkin ediliyor. Bu hâl ise, âlem-i Ýslâma ve istikbale pek elîm ve acý bir tesiri olacaktý.

ziz, sýddýk kardeþlerim, “Allah’ýn, kullarýný sevkettiði ve onlar için seçtiði her þeyde hayýr vardýr” sýrrýyla, bu mes’elemizin tehiri hayýrdýr. Çünkü bütün mekteplerde ve dairelerde ve halkta, o ölmüþ dehþetli adamýn muhabbeti telkin ediliyor. Bu hâl ise, âlem-i Ýslâma ve istikbale pek elîm ve acý bir tesiri olacaktý. Þimdi ihtiyarýmýzýn haricinde, onun mahiyeti ne olduðunu, en baþta ve en ziyade alâkadar ve en son ondan vazgeçecek adamlarýn ellerine katî hüccetler gösteren ve ispat eden Risale-i Nur geçmesi, kemâl-i merak ve dikkatle okunmasý öyle bir hadisedir ki, bizler gibi binler adam hapse girse, hattâ idam olsalar, din-i Ýslâm cihetiyle yine ucuzdur. Hiç olmazsa küfr-ü mutlaktan ve irtidattan en mütemerridleri bir derece kurtarýr, meþkûk bir küfre çýkarýr, maðrurâne ve cüretkârâne tecavüzlerini tâdil eder. Mahkemede son söz olarak yüzlerine söylediðim bu cümle, “Milyonlar kahraman baþlar feda olduklarý bir kudsî hakikate baþýmýz dahi feda olsun” ile, bizim nihayete kadar sebat edeceðimizi dâvâ etmiþiz. Bu dâvâdan vazgeçilmez. Ýçinizde vazgeçecek yok ümit ediyorum. Madem þimdiye kadar sabrettiniz, “Daha kýsmetimiz ve vazifemiz bitmedi” diye tahammül ve sabrediniz. Her halde Meyvedeki katî hüccetlerle kabil-i inkâr olmayan idam-ý ebedî ve nihayetsiz haps-i münferit mesleðini müdafaa etmek için Risâle-i Nur’a kar þý a nû dâ ne ha re ket e dil me ye cek, bel ki musalâha veya mütareke çaresi aranýlacak. “Sabýr, ferahlýk ve geniþliðin anahtarýdýr.” (Münâvî, Feyzü’l-Kadîr, 6:298, Aclûnî, Keþfü’l-Hafâ, 2:21.) Þuâlar, s. 298, (yeni tanzim, s. 534)

DÜÞÜNÜNCE

MUHAVERE

deki yolcularý incitmeden, sâlimen yolculuðuna devam ettiðini ifade eder. Ayrýca, insanlýk ‘’Derdime dermansýn‘’ diyerek sýrtýný dayadýðý daðlardan, onun karnýndaki madenABDULLAH ÞAHÝN lerden, sulardan, otlardan, bitki ve aðaçlardan, sýrtýnda açan çiçeklerden ve daha keþfedilmeyi bekleyen beþere faydalý binlerce maddeden medet ve þifâ abdullahsahin56@hotmail.com bekler. Haþmetli daðlardan bahsederken, Almanya ve Fransa’ya yýllar önce yaptýðým bir seyahatte karþýâinat fabrikasýný insan için yaratýp iþlettiren ve o laþtýðým bir hatýrayý sizlerle paylaþmadan geçefabrikanýn çarklarýna hayatý ve rýzký merkez yapan meyeceðim. Yüce Yaratýcý, sanatýnýn ve sanatkârlýðýnýn haþmetiYabancý havayollarýna ait bir uçakla Almanya’ya ni, adeta bir sinemanýn film þeridine takar gibi, zaman tünelinin muhteþem levhalarýna takarak, gün- doðru uçtuðumuz bir anda, pencere kenarýna oturbegün, mevsimbemevsim, baþta insan olmak üzere, duðumdan, bir yandan yeryüzündeki muhteþem manzaralarý uzaktan seyrederken, bir taraftan da ötüm mahlûkatýnýn nazarlarýna arz eder. Kâinat kitabýnýn geniþ bir hülâsa ve özeti olan nümdeki koltuðun arka kýsmýndaki elektronik gösKur’ân-ý Hakim’de daðlarýn arz gemisinin direkleri tergeleri takip ederek, hangi ülkeye geldiðimizi anolarak yaratýldýðý, ‘’Daðlarý birer kazýk suretinde ya- lamaya çalýþýyordum. Bir ara gösterge Ýsviçre üzeratmadýk mý!’’ âyetleriyle, Nebe Sûresi’nde anlatýlýr. rinde durdu. Tam o anda harita monitöründe, bü1910’lu yýllarda inþâ edilip, banileri ve ona taparcasý- tün güzelliðiyle Alpler göründü. O anda o ülkelerde hava kapalý olduðundan, una perestiþ edenleri tarafýndan, zun süredir, atýlmýþ pamuk ihtiþâmýna binaen, hâþâ ‘’Bunu gibi olan bulutlarýn epeyce Allah bile batýramaz” denilerek üstünden uçuyorduk. Tam inkârýn ve dünyevî zevk ve o anda gözüm gayr-i ihtiyâdepdebelerin azgýnlaþmasýnýn rî pencereden dýþarýya obir timsali olan 252 metre uGözüm gayr-i ihtiyârî daklandýðýnda bir anda büzunluðundaki dev Titanic, tün canlýlýðý ile baþýný bupencereden dýþarýya bundan 97 yýl önce, 5000 yollutlardan binler metre yucusu ve mürettebâtý ile buzulodaklandýðýnda bir anda karýya çýkarmýþ, arz gemisilar arasýnda Kuzey Atlantik’ te, bütün canlýlýðý ile baþýný nin en muhteþem direkleinsan çýðlýklarý arasýnda okyarinden biri olan Alp sýra nusun azgýn sularýna gömüldü. bulutlardan binler metre daðlarý beliriverdi. Çok heKader-i Ýlâhînin dümen ve yukarýya çýkarmýþ, arz yecanlanmýþtým. Yaradanýn tedviriyle, direkleri muhteþem gemisinin en muhteþem muhteþem san’atý karþýsýndaðlar olan arz gemisi, topraðýda o an yaþadýðým hazzý tanýn içinde ve üstünde seyahat direklerinden biri olan rif etmem imkânsýz. eden milyarlarca yolcusuyla, Alp sýra daðlarý beliriverdi. Bu tefekkürî halde defaBediüzzaman’ýn ifadesiyle ‘’top Yaradanýn muhteþem larca ‘’Allahüekber‘’ diyerek, güllesinden yetmiþ defa süratYarataný tazim ve takdis etli”; bugünün ilmi ifadesiyle ise, san’atý karþýsýnda o an tim ve dudaklarýmdan, eskisaatte yüz bin kilometre civayaþadýðým hazzý tarif den Nur beldelerine yaptýrýnda bir hýzla, kendisi için beðýmýz seyahatlerde, Nur etmem imkânsýz. lirlenen Ýlâhî hedefe doðru ekardeþlerle hep birlikte söymin adýmlarla yol almaktadýr. lediðimiz: Bu muhteþem geminin yanýn‘’Bak daðlara haþmeti gör da, beþerin oyuncaklarý olan Titanik’lerin, deðil Bak baðlara rahmeti gör “muhteþem” vb. tabirlerle anýlmasý, belki de esameBak yollara (göklere) sürati gör lerinin bile hiç okunmamasý gerekirdi. Bak Nurlara Cenneti gör’’ Cenâb-ý Hakk’ýn muhteþem sanat eserleri olarak dizeleri bütün canlýlýðýyla hatýralarýmda canlandý. binâ ettiði daðlar, kültürümüzde ‘’yüce daðlar, haþKoca Kürre-i Zemin’i muntazam bir gemi gibi yametli daðlar, karlý daðlar vb.‘’ sözlerle anýlýr. Fen ve pýp, bizleri içine koyup aktar-ý âlemde gezdiren Kadin ilimlerinin mezc edilerek uzay çaðý insanlýðýnýn hizmetine sunulduðu Risâle-i Nur Külliyatý’nda, Kâi- dîr-i Zülcemal’e, “Sübhâneke ma a’zama þenek’’(*) nat Kitabýnýn mütalâasýnýn ifadesi olan 7. Þuâ’da ise demekten kendimi alamadým.

K

‘‘

Bediüzzaman, daðlarýn Yaratýcý tarafýndan, sapasaðlam arz üstüne dikilen hazineli direkler olduðunu, karnýndaki inkýlâbât ve gazabý dindirmek için emr-i Ýlâhî ile arzdan fýþkýran daðlarýn menfeziyle gezegenimizin nefes alýp teskin olduðunu, böylece üzerin-

Dipnot: (*) Ya Rabbi seni her türlü noksandan tenzih ederiz, Senin þanýn ne yücedir. (Risale-i Nur, Külliyatý 25. Söz)

SiyahMaviKýrmýzýSarý


SiyahMaviKýrmýzýSarý

3

HABER

YENÝASYA / 10 KASIM 2009 SALI

Yeni Asya Gazetecilik Matbaacýlýk ve Yayýncýlýk Sanayi ve Ticaret A.Þ. adýna imtiyaz sahibi

Yazý Ýþleri Müdürü Mustafa DÖKÜLER

Mehmet KUTLULAR

Ýstihbarat Þefi Umut YAVUZ

Genel Müdür

Recep TAÞCI

Spor Editörü Erol DOYRAN

Genel Yayýn Müdürü

Yayýn Koordinatörü

Kâzým GÜLEÇYÜZ

Abdullah ERAÇIKBAÞ

Haber Müdürü Faruk ÇAKIR Ankara Temsilcisi Mehmet KARA Reklam Koordinatörü Mesut ÇOBAN

Görsel Yönetmen: Ýbrahim ÖZDABAK

Yeni Asya basýn meslek ilkelerine uymaya söz vermiþtir.

Merkez: Gülbahar Cd., Günay Sk., No: 4 Güneþli 34212 Ýstanbul Tel: (0212) 655 88 59 Yazýiþleri fax: (0212) 515 67 62 Kitap satýþ fax: (0212) 651 92 09 Gazete daðýtým: Telefax (0212) 630 48 35 ÝlânReklam servisi fax: 515 24 81 Caðaloðlu: Cemal Nadir Sk., Nur Ýþhaný, No: 1/2, 34410 Ýstanbul. Tel: (0212) 513 09 41 ANKARA TEMSÝLCÝLÝÐÝ: Meþrutiyet Cad. Alibey Ap. No: 29/24, Bakanlýklar/ANKARA Tel: (312) 418 95 46, 418 14 96, Fax: 425 03 36 ALMANYA TEMSÝLCÝLÝÐÝ: Zeppelin Str. 25, 59229 Ahlen, Tel: 004923827668631, Fax: 004923827668632 KKTC TEMSÝLCÝLÝÐÝ: Avni Efendi Sok., No: 13, Lefkoþa. Tel: 0 542 859 77 75 Baský: Yeni Asya Matbaacýlýk Daðýtým: Doðan Daðýtým Sat. ve Paz. A.Þ.

Yayýn Türü: Yaygýn süreli

ISSN 13017748

NAMAZ VAKÝTLERÝ Hicrî: 23 Zilkade 1430 Rumî: 28 T.Evvel 1425

Ýçiþleri’nden ‘þehit yakýný ve gazi’ genelgesi MUÐLA'DA 80 YAÞINDAKÝ KORE GAZÝSÝNÝN BESÝN YETERSÝZLÝÐÝNDEN VEFAT ETMESÝNÝN ARDINDAN ÝÇÝÞLERÝ BAKANLIÐI ÞEHÝT YAKINLARI VE GAZÝLERLE ÝLGÝLÝ BÝR GENELGE YAYINLADI. ÝÇÝÞLERÝ Bakaný Beþir Atalay, 81 il valiliðine ‘’Þehit yakýnlarý ve Gazilerimiz’’ konulu bir genelge gönderdi. Genelgede þunlar kaydedildi: ‘’Ülkemizin birlik ve beraberliði ile vatanýmýzýn bölünmez bütünlüðünü borçlu olduðumuz þehitlerimizin yakýnlarý ile bu uðurda mücadele etmiþ olan kahraman gazilerimizin yaþam þartlarýný kolaylaþtýrmak ve bugün olduðu gibi gelecekte de her türlü sorun ve ihtiyaçlarý ile yakýndan ilgilenmek millet olarak en önemli vazifelerimizden biridir. Bu çerçevede, vali ve kaymakamlarýmýzýn yakýn ilgi ve koordinesiyle yaklaþmakta olan mukaddes Kurban Bayramý’nda devletimizin her zaman yanlarýnda olduðunun hissettirilmesi, huzurlu ve mutlu bir bayram geçirmeleri için azami hassasiyetin gösterilmesi, þehit yakýnlarý ve gazilerimizin ihtiyaçlarýnýn karþýlanmasýna yönelik gerekli yardýmlarýn yapýlarak, Bakanlýðýmýza bildirilmesi hususlarýnda bilgi ve gereðini önemle rica ederim.’’

Ýller Adana Ankara Antalya Balýkesir Bursa Diyarbakýr Elazýð Erzurum Eskiþehir Gaziantep Isparta

8 milyon 372 bin numara taþýndý NUMARA Taþýnabilirliði uygulamasýndan 1 yýlda 8 milyon 372 bin abone yararlandý. Bilgi Teknolojileri ve Ýletiþim Kurumu (BTK) yetkililerden edindiði bilgiye göre, 9 Kasým 2008’de baþlayan uygulamada, 10 milyon 150 bin abone numarasýný taþýmak için baþvurdu. 1 yýllýk sürede 8 milyon 372 bin abone cep telefonu numarasýný deðiþtirmeden baþka operatöre geçerken, 1

milyon 450 bin abonenin talebi ise reddedildi. Abonelerin numara taþýma taleplerinin ortalama 2 gün içinde karþýlandýðý kaydedildi. 328 bin abonenin ise numara taþýma talebi deðerlendirme aþamasýnda bulunuyor. Türkiye’deki cep telefonu abone sayýsý yaklaþýk 67 milyon civarýnda.

Güneþ 6.05 6.21 6.23 6.40 6.36 5.47 5.52 5.47 6.30 5.57 6.25

Öðle 11.30 11.40 11.48 12.00 11.55 11.10 11.14 11.06 11.49 11.21 11.49

Ýkindi 14.16 14.20 14.35 14.41 14.34 13.55 13.57 13.46 14.30 14.08 14.34

Akþam 16.42 16.46 17.01 17.07 17.01 16.21 16.23 16.13 16.56 16.34 17.00

Yatsý 17.59 18.07 18.18 18.27 18.22 17.39 17.42 17.33 18.16 17.51 18.18

Ýller Ýstanbul Ýzmir Kastamonu Kayseri Konya Samsun Þanlýurfa Trabzon Van Zonguldak Lefkoþa

Ýmsak 5.09 5.15 4.50 4.42 4.53 4.40 4.27 4.26 4.10 4.58 4.47

Güneþ 6.38 6.40 6.20 6.08 6.18 6.10 5.51 5.55 5.36 6.28 6.09

Öðle 11.55 12.02 11.36 11.29 11.41 11.26 11.16 11.12 10.58 11.44 11.37

Ýkindi 14.33 14.46 14.13 14.12 14.26 14.03 14.02 13.50 13.41 14.20 14.27

Akþam 17.00 17.12 16.39 16.38 16.52 16.29 16.28 16.17 16.07 16.47 16.53

Yatsý 18.22 18.31 18.02 17.57 18.10 17.52 17.45 17.38 17.26 18.10 18.08

TAHLÝL

10 Kasým ve açýlým

KÂZIM GÜLEÇYÜZ irtibat@yeniasya.com.tr

ylardýr sözü edilen, ama içinde nelerin yer aldýðý veya alacaðý hâlâ bilinmeyen demokratik açýlým nihayet Meclis gündemine geliyor; ön görüþme bugün yapýlacak. Ýlk açýklandýðý zaman “demokratik açýlým” denilen projenin bilâhare farklý isimlerle anýldýðý; “kardeþlik ve barýþ,” “millî birlik” gibi ifadeler kullanýldýðý ve deðiþikliklerin daha sonra da devam ettiði mâlûm. Bununla birlikte kamuoyundaki genel algýlamanýn “Kürt açýlýmý” olduðu da. Öte yandan, Baþbakanýn açýlýmdan söz ederken, “Güneydoðu-Kürt-terör meselesi”nin yaný sýra, Alevilik, azýnlýklar, Ermenistan’la iliþkiler ve hattâ iþsizlik konusunu da açýlýmla çözüm getirilecek sorunlar listesine dahil ettiði de biliniyor. Yine Baþbakanýn açýlým için, “Toplumun tüm kesimlerinden görüþ aldýk, görüþler bir havuzda birikti, bundan sonra o havuzdakileri peyder pey Meclisin gündemine getireceðiz” dediði de. Bunlarýn içinde kanun ve anayasa deðiþikliði gerektiren konularýn, kýsa, orta ve uzun vadelere göre planlanmýþ þekilde gündeme getirileceðine dair açýklamalar yapýldýðýný da hatýrlamaktayýz, Sonra, açýlýmýn bir aþamasý ve planýn bir parçasý olarak gerçekleþtiði belirtilen “ilk parti daðdan iniþ”in, Habur'da sergilenen þov görüntüleri ile tetiklediði tepki ve karþý provokasyonlar üzerine, arkasýnýn getirilemeyip sürecin askýya alýnarak dondurulduðu da mâlûm. Demokratik açýlým, böyle bir ortamda Meclis gündemine geliyor. Bakalým, görüþmeler, süreçteki týkanmanýn aþýlmasýna mý yardýmcý olacak, yoksa daha da derinleþmesine mi sebep olacak? Bu noktada, ön görüþme için seçilen günün 10 Kasým olmasýna odaklanarak ve bunda özel kasýt arayarak baþlatýlan tartýþmalar yaþanýyor. CHP-MHP ikilisi bu konuda da aðýr birliði

A

Genelgede, ‘’Þehit yakýnlarý ve gazilerimizin ihtiyaçlarýnýn karþýlanmasýna yönelik gerekli yardýmlarýn yapýlarak, Bakanlýðýmýza bildirilmesi hususlarýnda bilgi ve gereðini önemle rica ederim’’ denildi.

Ýmsak 4.41 4.53 4.59 5.13 5.08 4.22 4.27 4.19 5.02 4.33 5.01

yaparak, “Cumhuriyetin kurucusunun ölüm yýldönümünde böyle bir konunun gündeme getirilmesi anlamlý, bunda baþka niyet ve maksatlar var” deyip, çýkardýklarý mânâlarý kendi yaklaþým ve üslûplarýnca seslendiriyor. Baykal, “Ýktidar ‘Artýk Atatürk aramýzdan ayrýldý, bunlarý yapabiliriz’ mi demek istiyor?” gibi provokatif beyanlarla, açýlýmý Atatürkçülük adýna hýrpalamaya çalýþýrken, açýlýmý ve daðdan iniþleri “ihanet planý”nýn parçalarý olarak yaftalayan Bahçeli de ayný paralelde giderek sertleþen çýkýþlar yapmayý sürdürüyor. Bu meyanda, Kandil’den de benzer þekilde “Türkiye toplumunun yas tuttuðu bir günde Meclis nasýl Kürt sorununu ve demoratikleþmeyi konuþabilir?” gibi eleþtiriler gelmesi enteresan. Demokratik açýlýmýn 10 Kasým’da görüþülmesine muhalefette CHP, MHP, PKK birleþiyor... Buna karþý, öteden beri “En hakikî ve öz Atatürkçü biziz” söylemini devam ettiregelen AKP, açýlýmý da yine M. Kemal’e dayandýrarak, görüþme gününün 10 Kasým olarak belirlenmesine bu çerçevede özel anlamlar yükleme çabasýnda ve DTP de ona destek veriyor. Velhasýl, referansý M. Kemal olarak gösterilen bütün tartýþmalarda olduðu gibi, bu konuda da herþey iyiden iyiye birbirine karýþmýþ durumda. Yüzde yüz farklý ve birbiriyle çatýþan tavýr ve duruþ sahiplerinin, konuþlandýklarý yeri, ayný referansa yaslanarak açýklayýp savunmaya çalýþtýklarý bir baþka örnek, dünyanýn neresinde var? Hatýrlanacaðý gibi, Atatürkçülüðü korumak ve tahkim etmek üzere gerçekleþtirilen 28 Þubat postmodern müdahalesinin görünürdeki ilk siyasî hedefi, “Atatürk hayatta olsaydý partimizde olurdu” lâfýný hiç dilinden düþürmeyen ve tek parti dönemine yönelik eleþtirilerini 1938 sonrasýyla sýnýrlayýp, öncesiyle herhangi bir problemleri bulunmadýðýný açýkça ýsrarla ve defaatle vurgulamýþ olan Erbakan’dý. Þimdi de, hakkýndaki “Yaptýklarýyla Atatürk’e benziyor” iltifatlarýndan onur duyduðunu söyleyip, “Hedefimiz Atatürk ilke ve inkýlâplarýný toplumun ortak paydasý haline getirmektir” diyen Erdoðan, benzer þekilde CHP-MHP Atatürkçüleri tarafýndan “Atatürk’e ihanet”le suçlanýyor. Buna karþýlýk kimileri de “Erdoðan Kürt sorununu çözerse Atatürk’ten sonra en büyük lider olarak tarihe geçer” diye gaz vermeyi sürdürüyor.

SiyahMaviKýrmýzýSarý


4

HABER

YENÝASYA / 10 KASIM 2009 SALI

FARK

Sen de inandýn!

FARUK ÇAKIR cakir@yeniasya.com.tr

amuoyuna ‘ýslak imza tartýþmasý’ olarak yansýyan hadise aslýnda Türkiye’yi kimin idare edeceði tartýþmasýnýn bir parçasý. Gerçek demokrasilerde elbette böyle tartýþmalara ihtiyaç duyulmaz. Çünkü demokrasilerde ülkeyi milletin seçtiði temsilciler yönetir. Fakat Türkiye gibi demokrasisi darbelerle yaralanan ülkelerde bu tartýþmalar sürüp gider. Bir deðil, birden fazla ihtilâl yaparak mevcut iktidarlarý deviren ve bununla da övünen; demokrasi dýþý anlayýþa mensup olanlarýn yeni ihtilâl planlarý yapmasý garip karþýlanmamalý. Bir anlamda ‘yaptýklarý, yapmalarý mümkün olana’ delil kabul edilebilir! Geçtiðimiz Pazar günü düzenlenen bir toplantýda konuþan bir akademisyen, günlük tartýþmalara geçmiþten bir misal vermiþ ve özetle, “Özal olsaydý beklemez, mevcut komutaný görevden alýrdý” demiþ. Tam bu noktada Özal’la ilgili sürpriz bir deðerlendirme medyada yer aldý: “Turgut Özal’ýn sivil siyasetin öncüsü olmasý efsanesini sorgulamazsak, bazý þeyleri örtbas etme, görmezden gelme geleneði baþka þekillerde devam edecek, düze çýkamayacaðýz demektir. (...) Özal 12 Eylül rejiminin bürokratý ve darbe vesayetinin ön verdiði bir siyasetçiydi. Hadi, o ortamýn bunu zorunlu kýldýðýný varsaydýk, kurcalamadýk, 12 Eylül’ün siyasi yasaklarýný kaldýrmak için referandum yapýldýðýnda, siyasi yasaklarý kaldýrmaya ‘Hayýr’ kampanyasýný, darbecilerin diline sarýlarak nasýl canla baþla yürüttüðünü görürsünüz. ‘Ülkeyi 12 Eylül’e getirenler sivil siyasetçiler olduðunu, o nedenle asla affedilmemeleri gerektiðini’ söylememiþ miydi?” (Nuray Mert, Hürriyet, 9 Kasým 2009) El hak söylemiþti, buna þahidiz! Baþbakan da katýldýðý bir TV programýnda bu sýcak tartýþma ile ilgili sorularý cevaplandýrýrken þöyle demiþ: “Genelkurmay Baþkaný bana ‘Hukuka ters yapýyý ordu içinde yaþatmam’ dedi.” (Sabah, 9 Kasým 2009) Tabiî ki olmasý gereken odur. Hukuka ters bir yapý, deðil ordu içinde hiç bir kurum ve kuruluþta olmamalý, buna imkân verilmemeli. Ama ortada bir de vakýa var. Geçmiþ yýllarda hukuka ters olarak oluþan bir deðil, birden çok yapý oluþmuþ, bir araya gelmiþ ve iktidarlarý alaþaðý etmiþ. O halde bu konuda sadece söze deðil, ‘öz’e de bakmak gerekir. Baþbakanýn sadece ‘söz’e güvenmesi ne derece doðrudur? Malum, kiþinin lafýna, sözüne deðil; ‘iþ’ine ‘icraat’ýn bakmak gerek. Geçmiþe baktýðýmýzda sadece ‘söz’lere inananlarýn son tahlilde hata yaptýðýný görürüz. Meselâ 12 Eylül öncesinde dönemin Genelkurmay Baþkanýna bir þekilde “Her hangi bir sýkýntýnýz, eksiðiniz var mý?” diye sorulmuþ ve “Hayýr, hiç bir eksiðimiz yok. Terörü önlemek için fýndýk yapraklarýnýn dökülmesini bekliyoruz” cevabý alýnmýþtýr. (Hatýrlamak lâzým, o günlerde büyük þehirlerin yaný sýra fýndýk üretim merkezlerinden olan Ordu’nun Fatsa ilçesi de terörden yana maðdurdu...) Bu cevabý ‘doðru’ kabul eden iktidar mensuplarý yanýltýldýklarýný anlamýþ, ama ayný zamanda geç kaldýklarýný da görmüþlerdi. Bu bakýmdan sadece ‘söz’lere deðil, ‘öz’lere, ‘icraatlara’ ve fiiliyata da bakmakta fayda var. Hüsn-ü zan ve adem-i itimad dengesini iyi kurmak lâzým vesselam...

K

Kredi kartý soygununa son verilsin artýk!

MÝLLET KÜRSÜSÜ EYÜP GÖKMEN

esinleþmiþ pek çok yargý kararýna raðmen, göz göre göre halký soymaya devam eden bankalara, dur! diyecek hiçbir kurum yok mu bu ülkede? 5-6 yýl önce küçük bir iþ için gittiðim GARANTÝ BANKASI Yeniköy Þubesinden yalvararak, zorla verdikleri Bonus Kredi kartýmý aylýk küçük harcamalarla bu zamana kadar kullandým. Fakat yargý kararlarýyla kesinleþmiþ olduðu halde ve tüm itirazlarýma raðmen her yýl KART AÝDATI aldýlar, almaya devam ettiler. 21 Ekim 2009 Çarþamba günü Garanti Bankasý Kredi Kartlarý merkezini arayarak “Yýllýk Kart Aidatý” nedeniyle kredi kartýmý iptal ettirmek istediðimi bildirdim. Telefonda karþýma çýkan hanýmefendi iptal talebimin kayda alýndýðýný ve 7 gün içinde kartla alýþveriþ yapýlmadýðý takdirde iptalin gerçekleþeceðini söyledi. Ben, iptalin hemen gerçekleþmesini istediysem de uygulamanýn bu þekilde olduðunu söyleyip telefonu kapattýlar. 23 Ekim 2009 Cuma hesap kesim tarihli kredi kartý extreme 35 TL. Yýllýk Kart aidatý tahakkuk ettirerek, 24 Ekim C.tesi günü mail adresime extreyi gönderdiler. Þimdi ben kimi kime þikâyet edeyim... Eyüp Gökmen Tel: 0505 766 14 64 E-Posta: eyupgokmen@gmail.com

K

Terörün en az maliyeti 300 milyar dolar AKP GENEL BAÞKAN YARDIMCISI GEDÝKLÝ, “TERÖRÜN TÜRKÝYE’YE FAÝZ HESABINI DA YAPTIÐIMIZ ZAMAN EN AZ 300 MÝLYAR DOLAR BÝR MALÝYETÝ OLMUÞTUR’’ DEDÝ. AKP Genel Baþkan Yardýmcýsý Bülent Gedikli, ‘’Demokratik açýlým’’ýn ‘’güçlü, büyük Türkiye için önemli bir adým’’ olduðunu ifade ederek, terörün Türkiye’ye getirmiþ olduðu maliyetin, en az 300 milyar dolar civarýnda bir rakama tekabül ettiðini söyledi. AKP Ekonomik Ýþlerden Sorumlu Genel Baþkan Yardýmcýsý Gedikli, Türkiye’nin terör sorunuyla 25 yýldýr karþý karþýya bulunduðunu kaydederek, 1984’ten bu yana ülkenin terör belasýndan çok çektiðini söyledi. Gedikli, terör sorununun çok önemli ekonomik sonuçlarý olduðunu anlattý. Terörün bir diðer sonucunun da ‘’devletin terörle mücadele için bütçeden tahsis ettiði kaynaklar dolayýsýyla devletin borç yükü-

nün artmasý olduðunu’’ belirten Gedikli, geçmiþ yýllara bakýldýðýnda devletin borç yükünün önemli ölçüde arttýðýný ifade etti. Faizlerin bu nedenle yükseldiðini anlatan Gedikli, yükselen faizlerin de yine sonuç itibariyle yatýrýmlarý engellediðini dile getirdi. Bülent Gedikli, þunlarý kaydetti: ‘’Bu etkilere bir de 2002’den önceki dönemde Türkiye’nin kötü yönetilmesini de eklerseniz bu sorunlar katmerlenerek gelmiþ oldu. Terörün Türkiye’ye getirmiþ olduðu maliyet, kabaca tabii þöyle bir hesaplandýðýnda... Bunun tabiî doðrudan maliyetleri var, bir de tabii dolaylý maliyetleri diyebileceðimiz ekonomik maliyetleri var. Bu takriben 150 milyar dolar civarýnda. Bunu belirli

bir faizle günümüze getirdiðiniz zaman bu en az 300 milyar dolar civarýnda bir rakama tekabül eder. Yani terörün Türkiye’ye faiz hesabýný da yaptýðýmýz zaman en az 300 milyar dolar bir maliyeti olmuþtur. Þöyle bir yaklaþým geliþtirirsek ‘300 milyar dolarla Türkiye’de neler yapýlabilirdi?’ Olayý böyle ortaya koyduðumuz zaman manzarayý daha somut ve net olarak görürüz. Örneðin GAP’ýn maliyetinin tamamý 32 milyar dolar civarýnda. Dolayýsýyla böyle bir rakamla herhalde 910 tane GAP yapabilirmiþiz. Halbuki biz bir tane GAP’ý bile bitirmeyi baþaramadýk 2002 yýlýna kadar. Bizim iktidar dönemine kadar bunun bitmesi de mümkün olmadý. Ama þimdi GAP özel ola-

rak ele alýndý ve 5 yýllýk bir süreç içerisinde de bunun süratle bitirilmesi söz konusu. Türkiye’de biliyorsunuz 1 kiþinin çalýþabilmesi için yapýlmasý gereken yatýrým tutarý 150 bin dolardýr. Yani 150 bin dolar üzerinden bir hesap yaparsak 300 milyar dolarla milyonlarca insana iþ bulma imkânýna kavuþabileceðimiz anlaþýlýyor. 2 milyon kiþiye rahatlýkla iþ bulunabilirdi. Ýþsizlik rakamýnýn bugün 4 milyon civarýnda olduðunu düþünürsek iþsizlik diye bir sorun kalmamýþ oluyor. 300 milyar dolarla 15 bin tane hastane, 16 derslikli donatýlmýþ 100 bin tane okul da yapýlabilirdi. Bu hesaplarý yaparak terörün Türkiye’ye ne kadar maliyetler getirdiðini de görmüþ oluyoruz.’’ Ankara / aa

HABERLER

TBMM Baþkaný Þahin’den saðduyu çaðrýsý

TBMM Baþkaný Mehmet Ali Þahin, Meclis’te bugün gerçekleþecek ‘’demokratik açýlým’’ oturumunda grubu bulunan partilere saðduyu çaðrýsý yaptý. Þahin, eski milletvekili Ýhsan Tombuþ’un cenaze töreninde, bir gazetecinin, sorularý üzerine “demokratik açýlým”ýn görüþüleceði Genel Kurul’a baþkanlýk yapýp yapmayacaðýna henüz karar vermediðini söyledi. ‘’Partilere bir tavsiyeniz olacak mý?’’ sorusu üzerine de Þahin, þunlarý kaydetti: ‘’Gerek iktidar gerekse muhalefet olan Parlamentodaki siyasi partilerimiz, demokratik tecrübesi olan siyasi partilerimizdir. Dolayýsýyla Meclisimizin Anayasa ve Ýçtüzük çerçevesinde nasýl yönetileceði, orada düþüncelerin nasýl dile getirileceði bellidir. Ben partilerimizin ve onlarýn saygýdeðer sözcülerinin hangi konuda olursa olsun, Ýçtüzük kurallarý içerisinde hareket edeceklerine ve yadýrganan hiçbir ifade kullanmayacaklarýna inanýyorum. Bu haftanýn da baþarýlý bir þekilde sonuçlanmasýný diliyorum.’’ Ankara / cihan

11 asker savcýlýkta ifade verdi

Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde "demokratik açýlým"ý görüþmek için 10 Kasým tarihini özellikle seçtiklerini söyledi. FOTOÐRAF: CÝHAN

Kemalizmle açýlým olmaz AÇILIM PROJESÝYLE ÇÖZÜM ARANAN KRONÝK SORUNLARIN TEMELLERÝ, TEK PARTÝ DEVRÝ UYGULAMALARIYLA ATILMIÞTI. AKP Genel Baþkaný ve Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan, 10 Kasým’ýn tatil ya da bir yas günü olmadýðýný, Meclis’in o gün de çalýþtýðýna dikkati çekerek, ‘’10 Kasým’ý bunun için özellikle seçtik. ‘Yurtta sulh cihanda sulh’ anlayýþý üzerinde bu projeyi bina etmek için’’ dedi. Erdoðan, Sütlüce Kültür ve Kongre Merkezi’nde partisinin Ýl Danýþma Kurulu Toplantýsý’nda yaptýðý konuþmada, ‘’Milli Birlik ve Kardeþlik Projesi’’nin siyaset üstü bir mesele olduðunu ve bedelinin ne olursa olsun bunu çözeceklerini söyledi. Muhalefetin ise, ülkenin meselelerini bigane kalarak, ülkeyi ateþe atacak kadar sorumsuz ve vurdum duymaz davrandýðýný dile getiren Baþbakan Erdoðan, MHP Genel Baþkaný Devlet Bahçeli’nin 3,5 yýl baþbakan yardýmcýlýðý yaptýðýný ve o dönemde ekonominin tahrip olduðunu kaydederek, milliyetçiliðin, ‘’ülke için üretmek ve eser ortaya koymak olduðunu’’ vurguladý. Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan, sözlerine þöyle þöyle devam etti: “Ýstismarda vardýklarý son nokta ‘10 Kasým da Atatürk’ün ölüm dönümünde bu meseleyi niye Meclis’e taþýyorsunuz?’ diyorlar. Bizim tarihle il-

gili asla kastýmýz olamaz. 10 Kasým Türkiye’de tatil deðil, o gün Meclis çalýþýyor ve o gün bir yas günü de deðil.’’ Konuþmasýnda Atatürk’ün ‘’Benim naçiz vücudum nasýl olsa bir gün toprak olacaktýr. Fakat Türkiye Cumhuriyeti ebediyen yaþayacaktýr’’ dediðini de hatýrlatan Baþbakan Erdoðan, ‘’Bu milletin deðerlerinde ölenle ölmek yok. Tam aksine eserlerini yaþatmak var. Ne diyor Atatürk, ‘Yurtta Sulh Cihanda Sulh.’ Bizim projemiz neyi amaçlýyor? Yurtta sulhu amaçlýyor. Dünya barýþý için çýkýþ yapýyorsunuz. Siz kendi yurdunuzda barýþý temin edemedikten sonra, dünya barýþýna katkýnýz olabilir mi? 10 Kasým’ý özellikle seçtik. ‘Yurtta Sulh Cihanda Sulh’ anlayýþý ile bu projeyi bina etmek için’’ diye konuþtu. 10 Kasým gününü özellikle seçtiklerini yineleyen Baþbakan Erdoðan, ‘’Kardeþliðimizin geliþmesini arzuladýðýmýz için, biz o günü seçtik. Milli beraberlik için anlamlý olduðu için o günü seçtik. Akan kan dursun, gözyaþý dinsin, ocaklara ateþ düþmesin diye, ülke kaynaþsýn diye o günü seçtik. Çok da iyi yaptýk. Gayet güzel bir baþlangýç olacak. Ve inþallah bunu hep beraber göreceðiz’’ dedi.

DTP BAÞKANI TÜRK’TEN ERDOÐAN’A DESTEK DTP Genel Baþkaný Ahmet Türk, demokratik açýlým konusunun Mecliste 10 Kasýmda görüþülecek olmasýný doðru bir karar olarak deðerlendirdiklerini söyledi. Ahmet Türk, KESK Genel Baþkaný Sami Evren ve beraberindeki heyeti kabulünde, Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan’ýn, Genelkurmay Baþkaný Orgeneral Ýlker Baþbuð ile ilgili açýklamalarýný deðerlendirirken, demokratik ülkede, halkýn iradesi ile seçilmiþ hükümetlerin her konuda söz ve karar sahibi olmasý gerektiðini belirtti. ‘’Hiçbirimiz, ordunun siyasete karýþmasýný istemiyoruz’’ diyen Türk, ordunun kendi görev alanýnda kalmasý halinde, bütün ülkenin ona saygý göstereceðini söyledi. Ahmet Türk, demokratik açýlým konusunun Mecliste görüþülmeye baþlanmasý tarihinin 10 Kasýma denk gelmesi ile ilgili soru üzerine de þunlarý söyledi: “10 Kasým önemli gün. Mustafa Kemal, ‘Yurtta sulh cihanda sulh’ söylemiyle kendisini ifade etmiþtir. Bu önemli günde Türkiye’nin barýþý için bir tartýþma yapýlýyorsa, aslýnda bu önemli, buna karþý çýkmamak lazým. Barýþ, her þeyin üzerindedir. Bugüne kadar da herkes barýþýn kalýcý hale gelmesi için çaba gösteriyor.’’ Ýstanbul / aa

“SÝYASETE Müdahale” belgesi soruþturmasý çerçevesinde 11 asker, Ýstanbul Adliyesi'nde savcýlara ifade verdi. Edinilen bilgiye göre, “Millete Komplo” belgesi ile ilgili olarak sorgulanmak üzere 5 asker, Beþiktaþ'taki Ýstanbul Adliyesi'ne gerildi. Bu askerlere ek olarak, 6 asker daha adliyeye getirildi. Askerlerin “Millete Komplo” belgesi ile savcýlara bilgi verildiði kaydedildi. Bu arada Ulusal Kanal ve Aydýnlýk Dergisi’ndeki arama sonrasý yürütülen soruþturma kapsamýnda gözaltýna alýnan Aydýnlýk Dergisi Genel Yayýn Yönetmeni Deniz Yýldýrým ile Ulusal Kanal Ýstihbarat Þefi Ufuk Akkayada, adliyeye sevk edildi. Zanlýlar, ‘’Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan ile KKTC Cumhurbaþkaný Mehmet Ali Talat arasýnda, Talat’ýn baþbakan olduðu 2004 yýlýnda gerçekleþtiði öne sürülen telefon görüþmesi kaydýnýn dergi ve televizyon kanalýnda yayýmlanmasýna’’ iliþkin soruþturma kapsamýnda, önceki gün gözaltýna alýnmýþlardý.

Osman Kaçmaz’ýn ihracý istendi

ADALET Bakanlýðý, Sincan Hakimi Osman Kaçmaz’ýn meslekten ihracýný istedi. Verdiði tartýþmalý kararlarla gündeme gelen Sincan Hakimi Kaçmaz hakkýnda flaþ bir geliþme yaþandý. Adalet Bakanlýðý, KaçHakim Osman Kaçmaz maz’ýn meslekten ihracýný istedi. Son olarak TÝB binasýna baskýn talimatý ile gündeme gelen Kaçmaz hakkýnda ihraç dýþýnda 4 ayrý adli kovuþturma da talep edildi. Kaçmaz, “Kayýp Trilyon” Davasýnda Cumhurbaþkaný Abdullah Gül’ün yargýlanmasýný da istemiþti.

Ergenekon’un 120. duruþmasýnda kavga

Danýþtay saldýrganý Alparslan Arslan

DANIÞTAY ve Cumhuriyet gazetesine yönelik saldýrýlara iliþkin davalarla birleþtirilen birinci ‘’Ergenekon’’ davasýnýn 120. duruþmasýnda olay çýktý. Ergenekon davasýnda tutuklu sanýk Osman Yýldýrým’ýn üzerine yürüyen Alparslan Arslan salon dýþýna çýkarýldý. Ýstanbul 13. Aðýr Ceza Mahkemesindeki duruþmada, savunmasýný yapan Yýldýrým, davanýn tutuklu sanýklarýndan Alparslan Arslan’ýn duruþma salonundan çýktýðýnda ‘’Allah’a küfür ettiðini, jandarmalarýn da buna þahit olduðunu’’ öne sürdü. Yýldýrým, ‘’Bu

Allah’ýn bir mucizesidir. Bu tetikçi insanlýða bir mesajdýr. Bunun foyasý 3.5 yýl sürdü’’ diye konuþtu. Kendisinin devlete karþý olumsuz düþünceler içerisinde olamayacaðýný ifade eden Yýldýrým, devlete saldýranlarla ayný safta bulunmasýnýn mümkün olmadýðýný söyledi. Yýldýrým, Ankara’ya, Cumhuriyet gazetesine bombalý saldýrýya iliþkin kendisine oynanan oyunu öðrenmek için gittiðini savunarak, gittiklerinde Alparslan Arslan’ýn Danýþtay’a saldýrý düzenleyeceðinden haberi olmadýðýný ileri sürdü. Yýldýrým, sözlerini þöyle

sürdürdü: ‘’Kim kimseden güvence almýþsa, aldýðý talimatlar doðrultusunda hareket ediyor. Menfaat, maddiyat bu dünyanýn kirleridir. Yeter ki devlete bir þey olmasýn. Devletin kaosa sürüklenmesini niçin istiyorsunuz? Bu insanlarýn geleceðiyle niçin oynuyorsunuz? Hem de benim üzerimden yapýyorsunuz. Ýnsan gibi teklif edersin ‘yokum’ der, çýkar giderim. Ama öyle yapmýyorlar. Bu bir tezgâhtýr. Bir oyundur. Ülkemizin birliðine, dirliðine kastedilen bir oyundur. O zaman emellerine ulaþamamýþlardýr. Halen de bu ülke

tehlikenin eþiðindedir. Ben yokum, bu tezgâhta iþim olmaz.’’ Yýldýrým’ýn tutuklu sanýklardan Sevgi Erenerol hakkýnda ‘’10 bin Türkü Hristiyanlaþtýrdý’’ þeklindeki sözleri üzerine Alparslan Arslan, oturduðu yerden Yýldýrým’a küfür etti. Ýki sanýðýn birbirlerine küfürlü sözler söylemeleri üzerine Mahkeme Baþkaný Köksal Þengün, önce Arslan’ý uyardý, ardýndan da duruþma salonundan dýþarý çýkarttýrdý. Alparslan Arslan’ýn, jandarmalar tarafýndan salondan çýkarýlýrken de Kürtçe küfür ettiði duyuldu. Ýstanbul / aa


5

HABER

YENÝASYA / 10 KASIM 2009 SALI

HABERLER

BAÞKENT YAZILARI

Sudan’a Darfur bahanesi… (1) Türkiye’ye kabul edilmemesini ileten ABD’nin Avrupa ve Avrasya iþlerinden sorumlu Dýþiþleri Bakan Yardýmcýsý Philip Gordon’un “Türkiye’nin ABD ile uyumlu olarak hareket etmesi” mesajýnýn ardýndan açýklanmasý…

CEVHER ÝLHAN cevher@yeniasya.com.tr

udan Devlet Baþkaný Ömer El Beþir’in bir Müslüman ülke olan ülkesini temsilen Ýstanbul’daki Ýslâm Konferansý Teþkilâtý Toplantýsýna katýlacak olmasý, iç ve dýþ medyada çarpýtýlmakta. ÝKT’nin iþlevi geri plâna atýlmakta… Ne yazýk ki bu konuya da uluslararasý sermayenin emrindeki medyanýn ve küresel iþgalci zâlimlerin “bakýþý”yla bakýlmakta. Küresel güçler hesabýna, bir dizi hakaret ve saptýrmayla Yahudi lobisi güdümündeki ABD ve Batý’nýn hegemonya ve çýkar projelerine karþý direnen Sudan yönetimi kötülenmekte… Önce El Beþir’e karþý AB’nin Türkiye”ye “nota” verdiði yalaný uyduruldu. Oysa Türkiye’ye “tepki” gösteren AB deðil; Bush’un “stratejik müttefik” olarak ilân ettiði ve Obama’nýn “model ortak” olarak tanýmladýðý, Irak’tan Afganistan’a bölgede her alanda iþgaline tam destek veren Türkiye’ye “tepki” verenlerin baþýný ABD ve Ýsrail çekmekte… Ýlginç olan, El Beþir’in Ýslâm Konferasý’na gelmeyeceðinin, “Uluslararasý Ceza Mahkemesi”nin tutuklama kararýný ileri sürerek

S

SUDAN’A SAMÝMÝYETSÝZLÝK AÇIKÇA SIRITMAKTA… Ankara-Washington hattýnda nelerin konuþulduðunu bilmeyiz, ama Türkiye’nin daha önce resmî ziyaretini kabul ettiði Müslüman bir ülkenin meþru Cumhurbaþkanýnýn son anda gelmekten vazgeçmesi, birçok soru iþâretine yol açýyor. Samimiyetsizlik, Mahkemenin kararý gerekçesiyle El Beþir’in tutuklanmasýný isteyen ABD ve Ýsrail’in bu Mahkemeyi tanýmamasýyla sýrýtmakta. Darfur üzerinden Sudan’a komplo kuran ve Türkiye’ye El Beþir’in “kabul edilmemesi”ni “telkin” eden ABD ve Ýsrail’in, Irak’ta iki milyon insaný katleden Amerikan askerlerinin yargýlanmasý ve Ýsrail hakkýndaki kararlarý kabul etmemeleri, çarpýklýðýn boyutunu göstermekte… Diðer bir çarpýklýk ve çeliþki, önce “Onlar ne karýþýr!” diyen Cumhurbaþkaný Gül’ün, El Beþir’in “Darfur’da savaþ suçu iþlediði” gerekçesine cevap vermek yerine, “bölgeselmilletlerarasý bir toplantý” izâhýyla kalmasý. “Gittim gördüm, Darfur’da soykýrým olmamýþ” diye konuþan Baþbakan Erdoðan’ýn, El Beþir’in ziyaretine karþý yapýlan yoðun propagandalara ve “ziyaretini iptal”e ciddî bir a-

çýklama getirememesi… Beynelmilel baðýmsýz gözlemcilerin tespitleri ortada. Ýran’ýn nükleer enerji hakkýna karþý, “Darfur’da soykýrým” iddiasýnýn, ABD’nin iþgal ve istilâ plânýna itiraz eden Sudan yönetimine atýlan bir bühtandan ibâret. Afganistan ve Irak’taki iþgali “meþru” gösteren “uluslararasý câmia” uydurmasýyla yapýlan çarpýtmalardan biri olduðu gün gibi âþikâr. 40 yýl boyunca Ýngilizlerin iþgali altýnda kalan Sudan ve Darfur’un, “Kara Afrikasý”nda sömürgecilere karþý verilen mücadelelere arka çýktýðý içindir ki ecnebiler öteden beri bu ülkeye diþ bilemekteler. Ýki buçuk milyon metrekare yüzölçümü ile Afrika’nýn kuzey doðusunda kýt’anýn en büyük ülkesi olan Sudan’ýn Darfur bölgesinde en son Amerikan uydularýnýn da tespitiylepetrol, uranyum, bakýr ve zengin su kaynaklarýnýn bulunmasý, ecnebilerin iþtahýný kabartmakta. Egemenlik, enerji kaynaklarý ve hatlarý uðruna Fas’tan Endonezya’ya 22 Ýslâm ülkesini içine alan Ýslâm âlemini ateþe veren ABD’nin “Müslümanlarý özgürleþtirme” ve “ehlîleþtirme” perdesinde küresel gücün kuklasý yapma projesine itiraz ettiði için, Sudan bombalanmakta; “Darfur krizi” kullanýlarak propaganda bombardýmanýna tabi tutmakta. ABD’nin, baþkent Hartum’daki ilâç fabrikasýný “Bin Ladin’in kimyasal silâh tesisi” uydurmasýyla bombalayýp, ardýndan bu ülkeye karþý uluslararasý ambargoya gidilmesi, Sudan’a kurulan tezgâhýn en bâriz örneði…

DARFUR TEFRÝKASIYLA SUDAN’I DÝZE GETÝRME OYUNU… Tespit þu ki, týpký Birinci Dünya Savaþý’nda Osmanlý coðrafyasýný cetvellerle bölüp parçalayarak çizdikleri uyduruk haritalarla kavga ve kargaþaya zemin hazýrlayan, bölgeyi bir yýðýn karmaþýk siyasî ve sosyal problemlerle yüzüstü býrakan ecnebiler, bugün ayný oyunu Sudan’da sahnelemekte. Afrika’da emperyalist emellere teslim olmayan Sudan’ýn, otuz yýldan bu yana Batýlýlarca ve ifsad görevini devralan ABD’ce parçalanmak istenmekte. Irak’ý üçe, Suriye’yi, Ýran’ý, Pakistan’ý etnik ve mezhebî ayýrýmlar üzerinden dörde-beþe bölme ve ufaltma plâný, Sudan’ý da kendi icâdlarý “Darfur krizi” bahanesiyle beþe bölmek için “federatif” sisteme zorlamakta. Bu maksatla aynen Türkiye’nin Güneydoðu’sunda olduðu gibi, Sudan’ýn kuzeybatýsýnda tefrika fitnesi alevlendirilmekte; ve buna karþý ülkesinin birliðini ve bütünlüðünü saðlamaya çalýþan Sudan yönetimi, “soykýrým”la suçlanýp gözden düþürülmeye çalýþýlmakta... Özetle bebekleri, çocuklarý, kadýnlarý, yaþlýlarý katleden, “dehþetli bir firavunluk ve hodgamlýkla”, “gaddarâne zulüm ve barbarlýk”la “milyonlarca mâsumlarýn kanlarýný heder eden” Amerikan iþgaline karþý ülkelerini savunanlarý “terörist” olmakla itham eden zâlimler, Sudan’ýn baþýna “Darfur belâsý”ný sarmakta. Ve zâlimlerin þakþakçýsý ve ecnebilerin “hýnk” deyicisi çanak yalayýcýlarý ise, sudan bahanelerle bu belâya sarýlýp seriþte etmekte, siyasî çýkar saðlama stratejisini gütmekte…

El Beþir, ülke içi sebeplerden gelmedi

SUDAN Heyeti yetkilileri, Sudan Devlet Baþkaný Ömer El Beþir’in, Ýslâm Konferansý Teþkilatý (ÝKT) 25. Ekonomik ve Ticari Ýþbirliði Daimi Komitesi (ÝSEDAK) toplantýsýna gelmemesinin temel sebebinin ülke içi nedenlerden kaynaklandýðýný bildirdi. Ýstanbul’da Four Seasons Oteli’nde baþlayan ÝSEDAK Ekonomi Zirvesi’ne katýlan Sudan Heyeti yetkilileri, soru üzerine, Devlet Baþkaný El Beþir’in, ülkedeki barýþ görüþmeleriyle yoðun bir þekilde ilgilendiðini kaydettiler. Sudanlý yetkililer, Türkiye’nin El Beþir’in gelmemesi konusunda herhangi bir tavsiye ve telkininin olmadýðýný vurguladýlar. ÝSEDAK toplantýsýnýn uluslararasý bir toplantý olduðuna dikkati çeken Sudan Heyeti yetkilileri, ‘’Devlet Baþkaný Ömer El Beþir, tamamiyle ülke içi nedenlerle gelmiyor. Sudan’da barýþ görüþmeleri ile ilgileniyor’’ ifadesini kullandýlar. Ýstanbul / aa

ÝETT otobüsüne saldýrý

KÜÇÜKÇEKMECE’DE, bir ÝETT otobüsüne molotofkokteyli atýlmasý sonucu otobüs yolcularýndan biri yaralandý. Alýnan bilgiye göre, Kanarya mahallesinde korsan gösteri yapmak üzere toplanan bir grup, durakta yolcu almak için bekleyen ÝETT otobüsüne molotofkokteyli attý. Çýkan yangýnda, yolculardan S.K. (17) isimli genç kýz yüzünden yaralandý. Yangýn, vatandaþlarýn yardýmýyla söndürülürken, yaralý S.K ise Baðcýlar Eðitim ve Araþtýrma Hastanesi’ne kaldýrýldý. Çevrede geniþ çaplý araþtýrma baþlatan Küçükçekmece Emniyet Müdürlüðü’ne baðlý polis ekipleri, kuþkulu gördükleri 8 kiþiyi gözaltýna aldýlar. Ýstanbul / aa

Irak’a 100 bin dolar baðýþ

TÜRKÝYE, Irak’ta düzenlenen bombalý saldýrýlarýn ardýndan Irak Cumhurbaþkaný Yardýmcýsý Tarýk El Haþimi tarafýndan açýlan Salihiye Yardým Fonuna 100 bin dolar baðýþ yapacak. Asvat El Irak ajansýnýn haberine göre Haþimi’nin makamýndan yapýlan açýklamada, Baðdat Büyükelçisi Murat Özçelik’in, Baðdat’taki Adalet Bakanlýðýyla Baðdat il meclisini bir süre önce hedef alan terörist saldýrýlarý Türkiye adýna yeniden kýnayarak, Türk hükümetinin Salihiye Fonuna yardým yapacaðýný bildirdiði belirtildi. Irak’ta 25 Ekimde patlayýcý yüklü iki kamyonla Adalet Bakanlýðý ve il meclisi binasýna düzenlenen saldýrýlarda 140 kiþi ölmüþ, 860 kiþi yaralanmýþtý. Ankara/ aa

Düðünde silâhlý kavga: 4 ölü

VAN’IN Baþkale ilçesindeki bir düðünde çýkan silâhlý kavgada, 4 kiþi öldü, 5 kiþi yaralandý. Alýnan bilgiye göre, ilçenin Esenyamaç köyü Nenehatun mezrasýnda oturan Halil Akgün’ün düðün töreninde biraraya gelen ve aralarýnda husumet bulunan Dereboyu ile Sualtý mezrasý sakinleri arasýnda tartýþma çýktý. Tartýþmanýn kýsa sürede büyümesi üzerine çýkan silahlý kavgada Erdem Atlý olay yerinde Yavuz, Vahdettin ve Behzat Akkaya ise kaldýrýldýklarý hastanede hayatlarýný kaybetti. Kavgada yaralanan 5 kiþi ise Baþkale Devlet Hastanesi’ndeki ilk müdahalelerinin ardýndan Van Eðitim ve Araþtýrma Hastanesinde tedavi altýna alýndý. Baþkale/ aa

“Doðu ve Batýnýn Buluþma Noktasýnda Ýslam, Demokrasi, Ýnsan Haklarý ve Laiklik” konusunun çalýþýldýðý uluslar arasý çalýþma toplantýsý 6-8 Kasým tarihlerinde Ýstanbul’da yapýld

Laiklik, demokrasiye uyarlanmalý DOÇ. Dr. Ahmet Yýldýz, Türkiye’de problemin dinin insan haklarý ile ilgili boyutundan ve yaklaþýmýndan deðil, Kemalizmin laikliði din dýþý toplum kurma aracý olarak görmesinden kaynaklandýðýný ve bu sorunun çözümünün de laikliðin demokrasiye uygun hale getirilmesinden geçtiðini bildirdi. “Doðu ve Batýnýn Buluþma Noktasýnda Ýslâm, Demokrasi, Ýnsan Haklarý ve Laiklik” konusunun çalýþýldýðý uluslar arasý çalýþma toplantýsý 6-8 Kasým tarihlerinde Ýstanbul’da yapýldý. Ýngiltere’deki Leicester Üniversitesinin öðretim üyeleri Dr. Murat Tümay ve Prof. Peter Cumper’in organizatörlüðünde gerçekleþen toplantýya Türkiye’den Akademik Dayanýþma, Araþtýrma ve Geliþtirme Vakfý (ADAG), Demokrat Hukukçular Derneði (DHD) ve Ýstanbul Ýlim ve Kültür Vakfý (ÝÝKV) ev sahipliði yaptý. Finansmanýný uluslararasý bir araþtýrma fonu olan Avrupa Bilim Vakfý’nýn (European Science Foundation’un - ESF) karþýladýðý bilimsel toplantýda 11 ülkeden 20 ve Türkiye’den 5 konuþmacý, 7 teblið ve iki tartýþma oturumunda konuyu tartýþtý. Ýspanya’dan katýlan konuþmacý Prof Javier Martinez Torron, Avrupa Ýnsan Haklarý Mahkemesi’nin Türkiye’de din özgürlüðü konusundaki kararlarýnda Ýslâm ile insan haklarý kavramýnýn kategorik olarak birbirine zýt olduðu yaklaþýmý ile hare-

ket ettiðini ve dolayýsýyla dinî özgürlükler konusunda yanlýþ kararlar verdiðini, oysa mahkemenin Türkiye’de din hürriyetine iliþkin verdiði kararlar üzerinde yaptýðý incelemeden hareketle bu yaklaþýmýn doðru olmadýðýnýn anlaþýlacaðýný ve bunun bu toplantý vesilesiyle de gayet iyi anlaþýldýðýný bildirdi. Prof. Torron, bu tür tartýþma toplantýlarýnýn batýlýlarýn Türkiye örneði üzerinden Ýslâmý anlamalarýný kolaylaþtýracaðýný söyledi. Ýtalya’dan katýlan Prof Marco Ventura ise din ve devlet iliþkileri konusunda Türkiye tecrübesinin ve özellikle demokratik sürecin özgün ve önemli olduðunu, bu konuda Türkiye’de yaþanan gerilimin çözüm biçiminin de bir örnek olmasý gerektiðini bildirdi. Türkiye’den katýlan Doç. Dr. Ahmet Yýldýz da Türkiye’de problemin dinin insan haklarý ile ilgili boyutundan ve yaklaþýmýndan deðil, Kemalizmin laikliði din dýþý toplum kurma aracý olarak görmesinden kaynaklandýðýný ve bu sorunun çözümünün de laikliðin demokrasiye uygun hale getirilmesinden geçtiðini bildirdi. Hollanda’dan katýlan konuþmacý Prof. Mauritis Berger ise Ýslâmýn insan haklarý konusunda problemli olduðunu iddia etti. Bu iddiaya karþý Prof. Dr. Ahmet Akgündüz ve diðer bazý katýlýmcýlar tepki göstererek, Ýslâmýn insana ve özgürlüðüne verdiði deðeri anlattýlar ve Ýslâmý yanlýþ anlamak konusundaki ýsrarýn dinin ö-

zünde olmayan bazý uygulamalara dayalý ön yargýlardan kaynaklandýðýný belirttiler. Norveç’ten katýlan konuþmacý Prof. Tore Lindholm, kendi ülkesinde Ýslâmýn bir çatýþma aracý olmadýðýný, çok kültürlü bir toplumda Ýslâmýn diðer dinlerle birlikte yaþayabileceðinin güzel bir örneðinin ortaya çýkmýþ bulunduðunu, bazý farklýlýklar olmakla birlikte temelde Ýslâmýn insan haklarý ve demokrasiye aykýrý olduðunun söylenemeyeceðinin pratik tecrübelerle de anlaþýldýðýný belirtti. Türkiye’den katýlan Dr. Alev Erkilet, Türkiye örneðinde laiklikle ilgili gerilimin din ve dindarlardan deðil, bizzat devletin antidemokratik uygulamalarýndan kaynaklandýðýný söyledi. Erkilet, baþörtüsü yasaðýnýn kadýnlar için ayrýmcýlýk olduðunu ve insan haklarýndan biri olan eðitim, çalýþma hakký ve teþebbüs hürriyetini ve dolayýsýyla insanýn kendi kendisini geliþtirme hakkýný engellediðini; ancak bu durumun Avrupa tarafýndan da yeterince anlaþýlamadýðýný ve yasaða taraftar olanlarýn güya dinî özgürlüklerin kötüye kullanýlmasýný önlemek adýna yasaða taraftar olmasýnýn yadýrganacak bir yanlýþ anlama olduðunu söyledi. Almanya’dan katýlan Prof. Gerhard Robbers konuþmasýnda Ýslâmýn görünen yüzünün kamusal alandan dýþlanmasýnýn Ýslâmýn eksik ya da yanlýþ tanýnmasýna sebep olduðunu söyledi. Ýstanbul / Yeni Asya

Gül: Afganistan’da Batýyý yalnýz býrakmayýz CUMHURBAÞKANI Abdullah Gül, Afganistan’da barýþ ve istikrarýn saðlanmasýyla ilgili olarak, ‘’Bölgedeki temel aktörler olarak ABD ve diðer Batýlý güçlerin sorunlarýný yalnýz baþýna çözmelerini bekleyemeyiz. Bizim de sorumluluk üstlenmemiz gerekmektedir’’ dedi. Cumhurbaþkaný Abdullah Gül, ÝSEDAK Ekonomi Zirvesi çerçevesinde Çýraðan Sarayý’nda gerçekleþen ‘’Afganistan’ýn ÝSEDAK Katýlýmcýsý Komþularýyla Gayriresmi Ýstiþare Toplantýsý’’nda, Afganistan’a komþu ülke temsilcileriyle bir araya geldi. Burada konuþan Gül, ‘’Deðerli kardeþim’’ diye hitap ettiði Afganistan Cumhur-

baþkaný Hamit Karzai’yi yeniden seçilmesi dolayýsýyla tebrik etti. ÝSEDAK Zirvesi vesilesiyle burada bulunmalarýnýn, Afgan halkýna desteklerinin bir göstergesi olduðunu ifade eden Gül, Afganistan’daki mevcudiyetlerini yeniden deðerlendirme zamaný geldiðini vurguladý. Gül, sözlerini þöyle sürdürdü: ‘’Bir an için durup ‘Niçin Afganistan’dayýz ve stratejimiz nedir?’ diye sorma noktasýndayýz. Hepimiz istikrarlý müreffeh ve barýþ içerisinde bir Afganistan görmek istiyoruz. Afganistan’daki mevcudiyetimizin yanlýþ takdim edilmesine veya yanlýþ anlaþýlmasýna izin veremeyiz. Yalnýzca askeri harekâtlar dü-

zenlenmesi sonuç saðlamayacaktýr. Ýki nihai hedefimiz olmalý, ilk hedefimiz kalplere ve akýllara hitap eden Afganistan’da barýþ ve istikrarý saðlamaktýr. Kardeþlerimiz ve kýz kardeþlerimiz kendilerini parlak bir geleceðin beklediðini bilmelidir. Ýkinci hedefimiz Afganistan’da güvenliðin saðlanmasý sorumluluðunu Afganlara emanet etmektir.’’ Terör, köktencilik, uyuþturucu ve yasa dýþý kaçakçýlýðýn herkesi tehdit ettiðini ifade eden Gül, ‘’Bölgedeki temel aktörler olarak ABD ve diðer batýlý güçlerin sorunlarýný yalnýz baþýna çözmelerini bekleyemeyiz. Bizim de sorumluluk üstlenmemiz gerekmektedir’’ dedi.

Adalet Bakaný Sadullah Ergin

Hakim ve savcý sayýsý artmalý

ADALET Bakaný Sadullah Ergin, hakim ve savcý sayýsýnýn bir an önce artýrýlmasý gerektiðini söyledi. Ergin, Bakanlýðýnýn 2010 yýlý bütçesini Plan ve Bütçe Komisyonuna sunarken, ‘’Yargý Reformu Strateji Belgesi’’ konusunda bilgi verdi. Belgenin hazýrlanýþý sýrasýnda katýlýmcýlýða büyük önem verildiðini belirten Ergin, çeþitli kesimlerden görüþ alýndýðýný anlattý. Ergin, taslaðýn Bakanlar Kurulunda görüþülerek ‘’Yargý reformu Stratejisi’’ olarak son halinin verildiðini kaydetti. Ergin, yargý baðýmsýzlýðýnýn güçlendirilmesi, yargýnýn tarafsýzlýðýnýn geliþtirilmesi, verimlilik ve etkinlik ile yargýya güvenin artýrýlmasý, adalete eriþimin kolaylaþtýrýlmasý, ceza infaz sisteminin geliþtirilmesinin amaçlandýðýný anlattý. Bakan Ergin, hakim ve savcýlarýn meslek kuruluþu olarak, ‘’Türkiye Hakimler ve Savcýlar Birliði’’nin kurulmasýnýn amaçlandýðýný bildirdi. Ergin, hakim ve savcý sayýsýnýn bir an önce artýrýlmasý gerektiðini, yeni ceza infaz kurumlarýnýn inþasýnýn büyük bir zorunluluk olduðunu belirterek, tüm aðýr ceza merkezlerinde adli týp birimleri açýlmasýný hedeflediklerini söyledi. Ankara / aa

Baðýþ: AB ile aramýza duvara izin vermeyeceðiz

DEVLET Bakaný ve Baþmüzakereci Egemen Baðýþ, Türkiye’nin gerçekleþtirdiði kararlý reformlar, katýlým müzakerelerinde kaydettiði ilerlemeler ve ekonomiden dýþ politikaya her alanda Avrupa bütünleþmesine yapageldiði katkýlarla kendisi ile AB arasýna örülmeye çalýþýlan duvara izin vermeyeceðini bildirdi. Baðýþ, Berlin Duvarý’nýn yýkýlýþýnýn 20. yýl dönümü sebebiyle yaptýðý yazýlý açýklamada, Doðu ile Batý arasýndaki ayrýmý temsil eden Berlin Duvarý’nýn Avrupa tarihinde derin iz býrakan yaralar açtýðýný belirterek, þunlarý söyledi: “Bugün benzer bir duvarýn Avrupa’nýn Kuzeyi ile Güneyi arasýna çekilmesini veya yeni bir Doðu yaratýlmasýný arzu eden bazý anlayýþlar mevcuttur. Türkiye ve Balkan ülkelerine AB üyelik süreçlerinde açýk bir perspektif sunmamak, nereden bakýldýðýna baðlý olarak Avrupa’nýn Kuzeyi ile Güneyi ya da Batýsý ile Doðusu arasýna örülen fikirsel bir duvar olacaktýr. Türkiye, tüm katkýlarýyla, Avrupa’da bütünleþmeden yana bir politika izlemekte, kýtamýzýn tüm sorunlarýnda çözümden yana olma tutumunu sürdürmektedir.” Bakan Baðýþ, “Türkiye’nin bir yandan Kýbrýs’ta kapsamlý çözüm müzakerelerini desteklemeye devam ederken, diðer yandan, Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan’ýn önderliðinde gerçekleþtirdiði kararlý reformlar, katýlým müzakerelerinde kaydettiði ilerlemeler ve ekonomiden dýþ politikaya her alanda Avrupa bütünleþmesine yapageldiði katkýlarla kendisi ile AB arasýna örülmeye çalýþýlan duvara izin vermeyeceðini” de kaydetti. Ankara / aa

Öðretmene “Albay Çiçek” incelemesi sürüyor

ÝZMÝR Milli Eðitim Müdürü Mehmet Raðip Üye, bir lisede öðrencilere, ‘’Albay Dursun Çiçek’i övdüðü’’ iddia edilen Ýngilizce öðretmeni hakkýnda baþlatýlan incelemeye iliþkin, ‘’iddianýn incelendiðini, gereðinin yapýlacaðýný’’ söyledi. Üye, yaptýðý açýklamada, 60. Yýl Anadolu Lisesinde görevli Ýngilizce öðretmeni F.K’nýn öðrencilere, Albay Çiçek’i övdüðü iddiasýna iliþkin okul idaresi tarafýndan inceleme baþlatýldýðýný, iddianýn araþtýrýldýðýný belirtti. Ýnceleme neticesinin Ýl Milli Eðitim Müdürülüðüne ulaþtýrýlmasýnýn ardýndan, gerek görülmesi halinde soruþturma baþlatýlacaðýný kaydeden Üye, ‘’Þu an iddia inceleniyor. Olay daha çok yeni, cuma günü olmuþ bir olay, gereði yapýlacaktýr. Kýsa sürede sonuca ulaþýlýr’’ dedi. Üye, öðretmenin okuldaki görevini sürdürdüðünü, henüz görev yeri deðiþikliðinin söz konusu olmadýðýný sözlerine ekledi. Ýzmir/ aa

Ordu’da lisede cinayet

ORDU’NUN Aybastý ilçesinde lise öðrencisi genç, sýnýfta tartýþtýðý arkadaþýný býçaklayarak öldürdü, araya giren bir öðrenciyi de yaraladý. Edinilen bilgiye göre, Aybastý Çok Programlý Lisesi son sýnýf öðrencisi Hakan C. (18), teneffüste, henüz belirlenemeyen bir sebeple sýnýf arkadaþý Müjgan Öz (18) ile tartýþtý. Tartýþma sýrasýnda genç kýzý býçakla aðýr yaralayan Hakan C, bu sýrada olaya müdahale etmek isteyen sýnýf arkadaþlarýndan Murat Aydýn’ý da yaraladý. Aybastý Devlet Hastanesine kaldýrýlan yaralýlardan Müjgan Öz kurtarýlamadý. Omuzundan yaralandýðý bildirilen Murat Aydýn tedavi altýna alýndý. Olayýn ardýndan gözaltýna alýnan þüpheliyle ilgili soruþturmanýn sürdürüldüðü bildirildi. Aybastý/ aa


6

YURT HABER YENÝASYA / 10 KASIM 2009 SALI

HABERLER

Keþan’da 3 milyon ton kömür rezervi var

EDÝRNE’NÝN Keþan ilçesinde 3 milyon ton kömür rezervi bulunduðu bildirildi. Keþan Ticaret ve Sanayi Odasý (KTSO) Madencilik Komitesi Üyesi Merthan Daðtaþ, Keþan’daki kömür iþletmelerinde 700 kiþinin istihdam edildiðini ve yýlda 100 bin ton kömür çýkartýldýðýný söyledi. Keþan, Enez ve Ýpsala’da madencilik sektöründe 21 firmanýn faaliyet gösterdiðini ifade eden Daðtaþ, þöyle devam etti: ‘’Yýlda 100 bin ton kömür çýkarýlan Keþan’da linyit kömür ocaklarý 700 kiþiye iþ imkâný saðlýyor. Bunlarý aileleri ile birlikte düþündüðümüzde 3 bin kiþiye aþ saðlanýyor. Ülke ve ilçenin ekonomisine büyük katkýlarý var. Ýlçemizde çýkartýlan linyit kömürü, enerji ham maddesi olarak tuðla, çimento, yað, yem, mandýra sanayileri ile ev ve apartmanlarda yakacak olarak kullanýlýyor. Keþan’da 3 milyon ton kömür rezervi bulunuyor. Bu bölgemiz için önemli bir kaynak.’’ Bölgede linyit kömürü, tras, bentonit, kalker, bazalt yaný sýra dekoratif taþ üretiminin de yapýldýðýný vurgulayan Daðdaþ, ‘’Kalker, yol yapýmý ve hazýr beton imalatýnda, bazalt, yol yapýmý, hazýr beton imalatý, demir yolu inþaatý malzemesi, kaldýrým ve parke taþý olarak bentonit ise dökümcülük, boya, gýda, sondaj ve kedi kumu üretiminde kullanýlýyor’’ dedi. Edirne/aa

Baþkan Akaydýn Çanakkale Çadýrý’ný gezdi

ANTALYA Büyükþehir Belediye Baþkaný Prof. Dr. Mustafa Akaydýn, AKM Cam Piramit alanýnda kurulan ve Çanakkale Savaþý’ný üç boyutlu görsellerle anlatan Çanakkale Destaný 1915 Çadýrý’nýn açýlýþýný yaptý. Açýlýþa Antalya Cumhuriyet Baþsavcýsý Osman Vuraloðlu da katýldý. Baþkan Akaydýn ve Vuraloðlu açýlýþ kurdelesini kestikten sonra çadýr içinde Çanakkale Destaný’ný üç boyutlu görsellerle anlatan belgeseli izledi. Akaydýn ve Vuraloðlu ardýndan Çanakkale Savaþý’ndan üç boyutlu fotoðraflarýn yer aldýðý sergiyi gezdi. Çanakkale Destaný 1915 Çadýrý’nýn 30 Kasým’a kadar açýk kalacaðý bildirildi. Antalya / Müþerref Aksoy

Akdamar Adasý güneþ enerjisiyle aydýnlatýlacak

VAN Kültür ve Turizm Müdürlüðü, Van Gölü üzerinde bulunan Akdamar Adasý ile Anýt Kilise Müzesi’ni güneþ enerjisi sisteminden elde edilecek elektrikle aydýnlatacak. Van’ýn, Türkiye’de Antalya’dan sonra yýlda ortalama en fazla güneþ alan illerden biri olmasýna raðmen güneþ enerjisinden yeteri kadar faydalanmamasý yetkilileri harekete geçirdi. Van Valisi Münir Karaloðlu’nun talimatlarý üzerine Ýl Kültür ve Turizm Müdürlüðü yetkilileri, Akdamar Adasý’na güneþ enerjisi sistemi kurulmasý için çalýþma baþlattý. Kültür ve Turizm Müdürü Doç. Dr. Zeki Taþtan, Akdamar Adasý ve Kilisesi’nin Van’ýn en önemli tarihi ve turistik deðerlerinden biri olduðunu belirterek, bu tarihi deðere daha çok ziyaretçi gelmesini saðlamak için adayý güneþ enerjisi sistemi ile aydýnlatmayý düþündüklerini kaydetti. Van/cihan

Ýþçi ve memur toplam 300 kiþinin görev aldýðý, 72 milyon lira bedelli proje tamamlandýðýnda, Gaziantep ile Halep arasýnda 100 kilometre hýz yapabilen trenlerle yük ve yolcu taþýnacak.

Yeni raylar dostluðu pekiþtirecek TÜRKÝYEÝLESURÝYEARASINDAYÜKVEYOLCUTAÞIMACILIÐININHIZLIYAPILMASINISAÐLAYACAK PROJEYLE,GAZÝANTEP-ÇOBANBEYDEMÝRYOLUNDAKÝALMANMENÞELÝASIRLIKRAYLARYENÝLENÝYOR. TÜRKÝYE ile Suriye arasýnda yük ve yolcu taþýmacýlýðýnýn hýzlý yapýlmasýný saðlayacak projeyle, Gaziantep-Çobanbey demiryolundaki Alman menþeli asýrlýk raylar yenileniyor. Ýþçi ve memur toplam 300 kiþinin görev aldýðý, 72 milyon lira bedelli proje tamamlandýðýnda, Gaziantep ile Halep arasýnda 100 kilometre hýz yapabilen trenlerle yük ve yolcu taþýnacak. TCDD 5. Bölge Müdürlüðü yetkililerinden edindiði bilgiye göre, 7 Eylül’de, Gaziantep’in Karkamýþ ilçesinde baþlatýlan demiryolu yenileme çalýþmasý, kýþ þartlarýna raðmen sürdürülüyor. Çalýþmayla Gaziantep ile Nizip ilçesi arasýndaki 91 kilometre uzunluktaki demir yolu

bütünüyle yenileniyor, çalýþma kýþ þartlarýna raðmen büyük bir hýzla sürdürülüyor. Demiryolu yenileme çalýþmasý yerli malzeme kullanýlarak, Devlet Demiryollarý Genel Müdürlüðü personeli tarafýndan gerçekleþtiriliyor. Demiryolunun Gaziantep-Karkamýþ kesiminde yenileme çalýþmalarý sürerken, hattýn Karkamýþ ile Suriye sýnýrýndaki Çobanbey Ýstasyonu arasýnda kalan kesimi yenilenmiþ bir halde bekliyor. Demiryolunun 56 kilometre uzunluktaki bu kesiminin ve yenilenen Çobanbey Tren Ýstasyonunun hizmete alýnmasý için Gaziantep-Nizip güzergahýndaki yenileme çalýþmalarýnýn bitirilmesi bekleniyor. Halen trenlerin ancak sa-

Muðla’da iki mevsim birden yaþanýyor

MUÐLA’DA sonbahar ve ilkbahar adeta bir arada yaþanýyor. Havalarýn sýcak gitmesi nedeniyle kýrlarda ‘’sarý nergis’’ çiçekleri açtý. Muðla’nýn doðal güzellikleriyle ünlü Gökova Milli Parký, Çaybükü, Baðyaka ve Pýnarbaþý köylerinde sonbaharýn dokunuþunun hissedildiði bir renk senfonisi gözleniyor. Gökova Milli Parký’nda yürüyüþ yollarý sararan yapraklarla kaplanýrken, tutkunlarý ve tatilciler rengarenk görünen aðaçlarý, sararmýþ yapraklarla kaplý dereleri fotoðraf karelerine ve kameralarýna aktarýyorlar. Çok sayýda turizm acentesi, Sonbahar mevsimini görüntülemek isteyen fotoðraf tutkunlarý için günübirlik ‘’Fotoðraf’’ turlarý düzenliyor. Turlara en fazla ilgiyi ise Ankara, Aydýn, Denizli, Antalya, Ýzmir, ve Ýstanbul’dan gelen tatilciler gösteriyor. Turlara katýlan tatilciler gün boyunca fotoðraf eðitimi almýþ bir rehber eþliðinde Sonbahar mevsimini görüntülüyorlar. Son haftada hava sýcaklýðýnýn 20 derecenin altýna düþmediði Muðla’da ‘’Yalancý Bahar’’ yaþanýyor. Sýcak hava nedeniyle insanlar sahillerde bulunan kafelerde gün boyunca güneþli havanýn keyfini çýkarýyorlar.

BAÐDAT ÝLE DE YÜK VE YOLCU TAÞIMACILIÐI YAPILACAK Yenilenen kesim, Gaziantep-Nusaybin demiryolu hattýnýn 91 kilometrelik bölümünü

oluþturuyor. Bu bölümün yenilenmesi, Türkiye ile Suriye’nin Baðdat kenti arasýnda yapýlmasý planlanan demiryolu ulaþýmý için de büyük önem taþýyor. Demiryolunun Karkamýþ ile Nusaybin arasýndaki kesimi de yenilendiðinde Baðdat ile Gaziantep arasýnda hýzlý trenlerle yük ve yolcu taþýmacýlýðý yapýlabilecek. Çalýþma ayný zamanda Kilis’in ilk demir yolu gümrük kapýsýna kavuþmasýný saðlayacak. Çobanbey Tren Ýstasyonu yanýnda inþa edilen tesislerde gümrük hizmeti verilmeye baþlandýðýnda, ihracatçýlar Suriye’ye demir yoluyla ihracat ve ithalat seçeneðine kavuþmuþ olacak. Gaziantep/aa

Kudüs’egidenikiAvrupalý Antakya’dabuluþtu

Selden zarar gören çiftçi devletten yardým bekliyor

ADIYAMAN’DA üzümü selden zarar gören çiftçi, devletten yardým eli bekliyor. Tütüne uygulanan kota yüzünden baðcýlýða yönelen köylüler, etkili yaðýþlarýn sele dönüþmesi sonucu periþan oldu. Arazisine 100 bin lira harcayarak asma diktiðini belirten Reþit Çalgan, “Geçen yýl 7 bin liralýk üzüm satmýþtým, bu yýl bin liralýk ancak satabildim. Sel bizi periþan etti. Yetkililerden yardým bekliyoruz.” dedi. Ýki eþi 11 çocuðu bulunan 68 yaþýndaki Çalgan, “Tarým il müdürlüðüne gidip durumumu anlattým. Yardým etmediler. Bu baða 100 bin TL harcadým. Bin TL’lik ürün satamadým. Kim alýr bu üzümü. Yaðmurun ne kadar faydasý varsa, selin o kadar zararý oldu.” diye konuþtu. Selden dolayý asmalarýn kökünden söküldüðünü anlatan Çalgan, “Asmalar kökünden söküldü. Üzümler haram oldu. Asmalar kökten çýkmýþ. Dümdüz baðdan geçen su dereye dönüþmüþ. Burasý ancak kepçe ile düzeltilir. Biz buna bir þey yapamayýz. Devlet destekleme verirse bunu ancak yaparýz. Kökten çýkan asmalarýn hepsi kuruyacak. Bir bað vardý o da elimizden gitti” þeklinde konuþtu. Adýyaman/cihan

atte 40 kilometre hýzla ilerleyebildiði demiryolu yenilendiðinde, karayoluyla yapýlan yük ve yolcu taþýmacýlýðýnda yeni bir dönem baþlayacak. Daha ekonomik bir ulaþým modeli olan demiryolu taþýmacýlýðý sayesinde Türkiye ve Suriye’de yaþayan ailelerin karþýlýklý ziyaretlerinde artýþ olacak, artýþ iki ülke arasýndaki dostane iliþkilerin daha da geliþmesine önemli katký yapacak, dostluðu pekiþtirecek.

ALMANYA VE FRANSA’DAN YAYA OLARAK YOLA ÇIKAN ELÝZABETH BÝTLER VE CRÝSTÝANE GOÝLES, BARIÞ YÜRÜYÜÞÜNÜN 220. GÜNÜNDE ANTAKYA’DA BULUÞTU.

Ýki ayrý olayda karbonmonoksit gazýndan zehirlenen 10 kiþi hastaneye kaldýrýldý. FOTOÐRAF: CÝHAN

Karbonmonoksitten zehirlendiler ÇANKAYA’DA iki ayrý olayda karbonmonoksit gazýndan zehirlenen 10 kiþi hastaneye kaldýrýldý. Alýnan bilgiye göre, Maltepe Güzaltan Sokak’taki bir apartman dairesinde 6 kiþi, gece saatlerinde kombiden sýzan karbonmonoksit gazýndan zehirlendi. Ankara Üniversitesi Týp Fakültesi Ýbn-i Sina Hastanesi’ne kaldýrýlan bu kiþilerin saðlýk durumlarýnýn iyi olduðu öðrenildi. Dikmen Mürsel Uluç Mahallesi’nde de ayný aileden Meryema Malyemez, Þenay Malyemez, Ceyda Malyemez ve Meryem Malyemez isimli kiþiler de karbonmonoksit gazýndan zehirlendi. Gazi Üniversitesi Týp Fakültesi Hastanesi’ne kaldýrýlan 4 kiþinin saðlýk durumlarýnýn iyi olduðu bildirildi.

Yoðun sis deniz ulaþýmýný olumsuz etkiledi

Ýstanbul’u etkisi altýna alan yoðun sis, deniz ulaþýmýný olumsuz etkiledi. Sis sebebiyle bazý þehir hatlarý seferleri iptal edildi, Ýstanbul Boðazý, transit gemi geçiþlerine kapatýldý. Ýstanbul Deniz Otobüsleri’nden (ÝDO) edinilen bilgiye yoðun sis nedeniyle sabah Kadýköy-Eminönü, Kadýköy-Karaköy ile Eminönü-Kadýköy, Karaköy-Eminönü vapur seferleri iptal edildi. Sisin daðýlmasýndan sonra seferler normale döndü. ÝDO’nun hýzlý feribot seferlerinde herhangi bir aksamanýn yaþanmadýðý belirtildi. Ayrýca, TURYOL seferlerinin de yapýlamadýðý öðrenildi. Bu arada, Ýstanbul Boðazý da sis daðýlana kadar transit gemi geçiþlerine kapatýldý. Boðaziçi Köprüsü yoðun sis altýnda kaldý. Ýstanbul/cihan

ALMANYA ve Fransa’dan ayrý zamanlarda yaya olarak Kudüs’e hacý olmaya giden Elizabeth Bitter ve Cristiane Goiles, Antakya’ya da buluþtular. 30 Mart’ta Almanya’nýn Köln þehrinden baþladýðý barýþ yürüyüþünün 220. gününde Antakya’ya ulaþan Elizabeth Bitter, Antakya’nýn dünyada özlem duyulan özelliklere sahip olduðunu söyledi. Kudüs’e yaya olarak ulaþmayý ve hacý olmayý hedefleyen Elizabeth Bitter, “Kudüs Hristiyanlar için hac merkezi. Hz. Ýsa’nýn doðduðu ve öldüðü yer. Hz. Ýsa’nýn doðduðu ve öldüðü kiliseyi ziyaret edeceðim. Buraya çok daha rahat bir yolculukla gidebilirdim, fakat yürümeyi tercih ettim. Çünkü böylece dua etmek için daha çok vaktim oluyor. Yürürken Hristiyanlar, Yahudiler, Müslümanlar ve tüm insanlarýn barýþ içinde yaþamasý için dua ediyorum” dedi. Elizabeth Bitter, hem Hýristiyanlar hem de Müslümanlar için kutsal olan ve Anadolu’nun ilk camisi unvanýný elinde bulunduran Habib-i Neccar Camii’ni ziyaret etti ve burada dünya barýþý için dua etti. Habib-i Neccar Camiini, özellikleri itibariyle muhteþem bulduðunu söyleyen Elizabeth Bitter, içinde ilk Hristiyanlara ait mezarlarý barýndýrmasýyla caminin bugün adeta dinler arasý hoþgörünün ve dayanýþmanýn bir simgesi olduðunu vurguladý. Elizabeth Bitter, Noel’den önce Kudüs’e varmayý amaçlýyor. Fransa’dan da Mayýs ayýnda ‘’hacý olma’’ hayalini gerçekleþtirmek için yaya olarak yola çýkan 60 yaþýndaki Cristiane Goiles da, Antakya’ya geldi. Cristiane Goiles, farklý dine inanlarýn bir arada huzur içerisinde yaþadýðý Antakya’nýn çok özel bir yer olduðunu, burada görülmeye deðer çok fazla unsur bulunduðunu, birkaç gün daha bu þehirde vakit geçireceðini söyledi. Yolculuðunu 24 Aralýk’ta bitirmeyi planladýðýný belirten Goiles, ‘’Bu yolculukla dünyanýn görülmeye deðer bir yer ve insanlarýn ne kadar iyi kalpli olduðunu göstermek istiyorum. Bunun için her þehre bir daha göremeyecekmiþ gibi bakarak geçiyo-

Alman Elizabeth Bitter, Antakya’nýn dünyada özlem duyulan özelliklere sahip olduðunu söyledi. Habib-i Neccar Camii'ni ziyaret eden Bitter, “Yürürken Hristiyanlar, Yahudiler, Müslümanlar ve tüm insanlarýn barýþ içinde yaþamasý için duâ ediyorum” dedi. FOTOÐRAF: CÝHAN

rum. Böylece hem hayalimi gerçekleþtiriyorum hem de yeni arkadaþlýklar ediniyorum’’ dedi. Bitter ile Antakya’da karþýlaþan Goiles, ayný yönde yürüyen baþka bir kiþiyle karþýlaþmasýnýn kendisini mutlu ettiðini söyledi. Hatay/aa/cihan


7

DÜNYA

YENÝASYA / 10 KASIM 2009 SALI

Berlin duvarý yýkýldý mý?

Abbas: Ýsrail barýþ istemiyor

FÝLÝSTÝN Devlet Baþkaný Mahmud Abbas, ‘’Ýsrail’in ne yapmak istediðini bilmediðini’’ söyledi. Mahmud Abbas, Batý Þeria’daki Filistin kentlerinden Beytüllahim’de yaptýðý konuþmada, ‘’Ýsrail’in barýþý teþvik edecek hiçbir þey yapmadýðýný belirterek, ‘’Görünüþe göre barýþ istemiyorlar. Yerleþim faaliyetlerini de durdurmak istemiyorlar. Ýki devlet vizyonunu da istemiyorlar. Ne istediklerini anlamýþ deðilim’’ dedi. Abbas, yerleþimlerdeki inþaatlar sürerken, bir Filistin devletinin kurulmasý ihtimalinin bulunmadýðýnýn altýný çizmesine karþýn, Filistin liderliðinin, 1967 yýlý sýnýrlarý üzerinden baðýmsýz bir Filistin devleti kurulmasý ulusal hedefinden de vazgeçmediðini vurguladý. Abbas, Ýsrail ile kesilen görüþmelerin yeniden baþlamasý için önkoþullarý kendilerinin koymadýklarýný belirtirken, ‘’Bu koþullar, Batý Þeria topraklarý üzerinde bir Filistin devletinin kurulabilmesi için yol haritasý barýþ planýnda Ýsrail’e yerleþim faaliyetlerini durdurmasý ve tüm yerleþimleri de kaldýrmasýný söyleyen koþullardýr’’ diye konuþtu. Filistin Devlet Baþkaný, Filistinliler’in yol haritasýndaki yükümlülüklerini yerine getirirlerken, Ýsrail’in ne yerleþimleri kaldýrdýðýný ne de yerleþimlerdeki geniþleme faaliyetlerinin önüne geçtiðini, tam tersine Kudüs’te ve Batý Þeria’da yerleþimlerdeki faaliyetlerini týrmandýrdýðýný anlattý. Abbas, Beytüllahim’deki konuþmasýnda, Filistin liderliðinin, Mýsýr’ýn desteði altýnda sürdürülen uzlaþmaya da istekli olduðunu, bu amaçla Mýsýr’ýn barýþ önerisini kabul ettiklerini, ancak Hamas’ýn uzlaþma istemediðini kaydetti. Abbas, Hamas’ýn yalnýzca Gazze’deki durumu sonsuza dek böyle götürmek isteðinde olduðunu da dile getirdi. ‘’Anayurtta birlik, Filistinliler’in en büyük kazancýdýr’’ diye konuþan Abbas, Filistinliler’den barýþa inaçlarýný yitirmemelerini istedi. Tel Aviv / aa

Gazze’den 2700 hacý adayý Mekke’ye gitti

MISIR’IN hac dönemi nedeniyle Refah kapýsýný açmasýndan sonra, geçen cuma gününden bu yana, Mekke’ye gitmek için 2700 hacý adayý Gazze Þeridi’nden ayrýldý. Refah’taki Filistinli görevli Cesir El-Maþyuki, bu sabah Refah’tan geçiþ yapanlarýn da Suudi Arabistan’a gitmek üzere Mýsýr’ýn El Ariþ havalimanýna gittiklerini belirtirken, diðer 250’þer kiþilik 4 grubun da gün içinde uçakla hareket edeceklerini söyledi. Gazze’deki hacý adaylarýnýn çoðunun pasaport iþlemleri, Batý Þeria’daki Filistin Yönetimince yapýlýyor. Gazze’deki diyanetten sorumlu bakanlýk da hac iþlemlerini yapýyor. Bu yýl Gazze’den gidecek hacý adaylarýnýn sayýsýnýn 5 bine ulaþmasý bekleniyor. Refah kapýsýnýn, çýkýþlar için bu akþama kadar açýk kalacaðý belirtiliyor. Batý Þeria’dan hac görevini yerine getirmek isteyenler ise Ürdün ile Batý Þeria arasýndaki Alenbi Geçiþi’ni kullanýyor. Tel Aviv / aa

GENÝÞ AÇI

HALÝL ÝBRAHÝM CAN hibrahimcan@windowslive.com

B

Doðu ile Batý’yý birbirinden ayýran Berlin Duvarý’nýn yýkýlmasýndan 20 yýl sonra, kapitalizmin bütün dünyada hayal kýrýklýðý oluþturduðu belirtildi.

KAPÝTALÝZM MUTLU ETMEDÝ BBC'NÝN YAYIMLADIÐI BÝR ARAÞTIRMADA, BERLÝN DUVARI'NIN YIKILMASINDAN 20 YIL SONRA, KAPÝTALÝZMÝN BÜTÜN DÜNYADA HAYAL KIRIKLIÐI OLUÞTURDUÐU BELÝRTÝLDÝ. ÝNGÝLÝZ yayýn kuruluþu BBC’nin yayýmladýðý bir araþtýrmada, Almanya’nýn baþkenti Berlin’de Doðu ile Batý’yý birbirinden ayýran Berlin Duvarý’nýn yýkýlmasýndan 20 yýl sonra, kapitalizmin bütün dünyada hayal kýrýklýðý oluþturduðu belirtildi. 27 ülkede, 19 Haziran13 Ekim arasýnda 29 bin 33 kiþiyle görüþülerek yapýlan araþtýrmaya göre, dünyada insanlarýn sadece yüzde 11’i kapitalist ekonominin doðru düzgün iþlediðine inanýyor. Araþtýrma, insanlarýn yüzde 51’inin kapitalist sistemde reform yapýlmasýný ve kusurlarýný düzeltmek için daha fazla denetim istediklerini ortaya koyuyor. Sadece ABD’de insanlarýn yüzde 25’inin ve Pakistan’da yüzde 21’inin kapitalist sistemin bugünkü haliyle iyi iþlediðine inan-

dýðýný gösteren araþtýrmaya göre, Fransýzlar, Brezilyalýlar, Meksikalýlar, Ýspanyollar ve Çinliler baþta olmak üzere dünyada insanlarýn ortalama yüzde 23’ü kapitalizmin kusurlu olduðunu ve yeni bir ekonomik sistemin gerekli olduðuna inanýyor. Araþtýrmada, Amerikalýlarýn yüzde 81’i, Polonyalýlarýn yüzde 80’i, Almanlarýn yüzde 79’u, Ýngilizlerin yüzde 76’sý ve Fransýzlarýn yüzde 74’ü, Sovyetler Birliðinin daðýlmasýný olumlu karþýlarken, Çeklerin yüzde 63’ü ise kesin konuþmaktan kaçýnýyor. Araþtýrmaya göre, Ruslarýn yüzde 61’i, Ukraynalýlarýn yüzde 54’ü, Sovyetler Birliðinin daðýlmasýný olumsuz buluyor. Araþtýrmayý yapan GlobeScan enstitüsünün baþkaný Doug Miller, komünizmin sembolü Berlin

Duvarý’nýn yýkýlýþýnýn, serbest piyasa ekonomisine dayalý kapitalizmin komünizme karþý zaferi olarak nitelendirilemeyeceðini kaydetti. Miller, “1989’da duvar yýkýldýðýnda kapitalizmin zafer kazandýðý zannedildi ama bu son 12 ay içerisinde dünyada meydana gelen olumsuz ekonomik geliþmeler durumun farklý olduðunu gösteriyor” diye konuþtu. BBC, araþtýrmayý Doðu Almanya’dan Batý Almanya’ya geçiþleri önlemek için yapýlan Berlin Duvarý’nýn yýkýlýþýnýn 20. yýl dönümü ve 1929 yýlýndan beri eþi görülmemiþ küresel ekonomik kriz dolayýsýyla yayýmladý. Berlin / aa

y seri i l â n l a r ELEMAN

EYLÜL TEKSTÝLE Kalite kontrolcü, ütücü, paketlemeci aranmaktadýr. Güneþli Gsm: (0 536) 570 03 51 (0 538) 459 81 41 AYDIN TRÝKOYA Bayrampaþa civarýnda oturan Usta Remayözcüler aranýyor. Ücret haftalý ödenmekte olup, yemek ve SSK mevcuttur. Tel: 0 (212) 576 27 20 Gsm: (0 531) 648 36 02 TERMAL HASTANE ve termal tatil köyü projemize Vizyon ve Misyon Sahibi, dinamik, lider ruhlu Genç/emekli, bay/bayan danýþmanlar Tel: (0 507) 218 39 51 e - p o s t a : hl_ozdogan@hotmail.com

ÝÞ ARIYORUM BAYANLARA ÖZEL

bayan hocadan direksiyon dersi verilir. Gsm: (0 535) 587 85 95 TÝCARET MESLEK Lisesi mezunuyum. Bilgisayar yazýlým ve donanýmda deneyimliyim, B sýnýfý ehliyetim var. Anadolu yakasýnda Ýþ arýyorum. Tel: (0 537) 770 05 17

erlin Duvarý’nýn yýkýlýþýnýn yirminci yýl dönümü kutlanýyor Almanya’da. Ýkinci Dünya Savaþýnda yenilen Hitler’in Almanya’sýný Sovyetlerle Müttefikler paylaþtýlar. Sovyet lideri Joseph Stalin Doðu Bloku içinde esirleþtirdiði insanlarý tutabilmek için batý sýnýrlarýný koruyucu bir kuþakla çevirmeye de hemen savaþ sonrasýnda baþladý. 7 Ekim 1949 tarihinde Almanya Demokratik Cumhuriyetinin kurulmasýyla Almanya resmen ikiye bölündü. Bu bölünmenin en somut sembolü de Berlin Duvarý oldu. Ruslar yüzbinlerce Almanýn on yýl içinde Batýya kaçmasýndan endiþelenince 1961 yýlýnda duvar inþa etmeye baþladýlar. 13 Aðustos 1961 gecesi Batý Berlin'le tüm sýnýrlar kapandý. Alman askerleri ve iþçileri sýnýrý dikenli tellerle ve araçlarla kapatmaya baþladýlar. Sonra da duvar inþasý geldi. 140 kilometreden uzun bir sýnýrý yirmi yýl içinde duvarla ördüler. Ýnsanlarý evlerinden uzaklaþtýrýp bir güvenlik þeridi de oluþturuldu. Yýllar boyu binlerce insan çeþitli yöntemlerle bu duvarý aþýp özgürlüðe koþtu. Kesin rakamlar bilinmiyor, ama iki yüze yakýn insanýn bu kaçýþ esnasýnda öldüðü tahmin ediliyor. Çünkü Doðu Alman hükümeti sýnýr muhafýzlarýna vur emri vermiþti. 1989 yýlýna gelindiðinde Sovyetler Birliði çatýrdýyordu. Ýlk olarak Macaristan Avusturya sýnýrýný açtý ve 13.000 Doðu Alman bu ülke üzerinden Avusturya’ya kaçtý. Artan baskýlara dayanamayan Doðu Alman hükümeti 9 Kasýmda duvarýn iki yanýnda toplanan insanlarý engelleyemedi. Ve böylece insanlarýn özgürlüklerine koþmalarýnýn duvarla önlenmeye çalýþýldýðý bir dönem sona erdi. Almanya hâlâ Doðu Almanya’nýn yarým asýrlýk esaretinin yaralarýný sarmaya çalýþýyor. Sadece onlar deðil Sovyet zulmü altýnda onlarca yýl boyunca inleyen tüm milletler, bu esaretin ruhlarýnda açtýðý çentikleri onarmaya çalýþýyor hâlâ. Yalnýzca özgürlükleri deðildi ellerinden alýnan. Kültürleri, millî kimlikleri, dinleri, ahlâklarý da planlý politikalarla hasara uðratýlmýþtý. Türkî Cumhuriyetlerin bu yaralarý hâlen tam olarak sarabildikleri söylenebilir mi? Kýzýl Duvarýn batý yanýnda, NATO’nun sýnýr karakolu olarak görülen ülkemizde Batýnýn onlarca yýldýr yürüttüðü faaliyetlerin ayrýntýlarý biliniyor mu? Son günlerde ortaya çýkan ve varlýðýndan bile yeni yeni haberdar olduðumuz NATO atom bombalarý, Amerikan üsleri, gladyo türü yapýlanmalar hep Soðuk Savaþ döneminin bize býraktýðý kötü miras oldu. Almanya ve onlarla birlikte tüm Batý dünyasý Berlin Duvarý’nýnýn yýkýlýþ yýl dönümünü kutlarken, zihinlerdeki duvarlar ne zaman yýkýlacak? Zaman zaman ýrkçý saldýrýlarla, zaman zaman da Ýslâm düþmanlýðýyla kendisini gösteren bu duvarlarý Batýlýlar ne zaman yýkacak? Tabiî bir de alýnmasý gereken olumlu bir ders var. Ýkinci Dünya Savaþýnda harap olan Almanya aradan geçen yetmiþ yýl içinde tamamen kendisini toparlayýp Avrupa’nýn öndegelen devleti haline gelmeyi baþardý. Biz ise bu savaþý yaþamadýðýmýz halde toparlanmaya çalýþýyoruz. Temennimiz Berlin Duvarý’nýn yýkýlýþ yýldönümünde akýllar ve gönüllerdeki duvarlarýn da bir an önce yýkýlmasý.

ÝSTANBUL'u ÇOK iyi

SATILIK EV FETÝYE'de

biliyorum. E sýnýfý ehliyetim var. Ýþ arýyorum. Tel : (0 535) 378 50 82 ÝSTANBUL AVRUPA Yakasýnda sigortasý olan þoförlük iþi arýyorum. Gsm: (0 535) 783 24 42 BAYAN HOCA'DAN tezhip & minyatür dersi Cerrahpaþa da haftada 1 gün Tel: 0 (212) 529 43 60 Gsm: (0 537) 981 73 94 ÝSTANBUL'DA BAÞARI garantili, Ýlköðretim ve Lise öðrencilerine (sadece erkek öðrencilere) OKS, YGS, LYS hazýrlýk okul derslerine yardýmcý saati 25 TL'ye Matematik ve Ýngilizce dersi veriyorum. Gsm: (0 555) 437 77 67 Tel: 0 (212) 621 83 16

2+1, 90 m2 Gsm: (0 555) 605 63 15 BURSA ÝVAZPAÞA semtinde satýlýk ev Tel: 0 (224) 223 71 08 KONYA KARATAY Fetihkent Siteleri'nde 6 katlý apartmanýn 1. katýnda kuzeydoðu cepheli, 147 m2 ve merkezi sistem kaloriferli, 3+1 özelliðine sahip 65.000 TL deðerinde satýlýk ev. Gsm: (0 533) 769 04 02 (0 505) 547 51 60

SATILIK DAÝRE ÞÝRÝNEVLER MERKEZDE

110m2 çatý katý.Masrafsýz. 60.000.-TL Tel : 0 (212) 451 04 44 SAHÝBÝNDEN FATÝH Atikali Müezzin Bilal sokakta Fevzipaþa caddesine 10 mt. yakýnlýkta 80 m2, satýlýk dükkân ve daire 130m2. Tel : 0 (212) 534 67 07 0 (212) 524 54 44 Gsm : (0 507) 364 72 25

SATILIK ARSA

KIRKLARELÝ ÝNECE'de satýlýk baðevi, arsalar 4.600m2 25.000.-TL 1.850m2 10.000.-TL 1.750m2 10.000.-TL 3.300m2 15.000.-TL 1.080m2 7.000.-TL 1.700m2 10.000.-TL 4.700m2 25.000.-TL 289m2 25.000.-TL Gsm: (0 542) 564 65 69

VASITA ÝLK SAHÝBÝNDEN 1999

model Fiat Albea Metalik Gri, hidrolik direksiyon, enjeksiyonlu. Orjinal, deðiþen parçasý yok. Tel: 0 (212) 542 56 37 Gsm: (0 543) 677 94 41

SAHÝBÝNDEN 1998 model Hyundai Accent LX servis bakýmý yapýlmýþ, temiz,otogaz takýlý (ruhsata iþli deðil.) Gsm: (0 532) 710 75 58 2001 MODEL Renault Laguna 1.9 DTÝ Dizel 177.000 km orijinal servis, bakýmlý 14.250 TL. Tel: 0 (216) 310 46 58 Gsm: (0 552) 333 90 03

ÇEÞÝTLÝ IÞIK GRUP'tan 2010 Albea'lar, Clio'lar Aylýk 700.-TL Tel : 0 (212) 556 92 00 0 (212) 557 55 66 www.dokuzisik.com.tr GÝYÝMKENT'te FULL Dekorasyonlu blok köþesi 3 katlý iþyeri. 180.000.- USD Tel: 0 (212) 438 18 20 Gsm: (0 532) 561 59 95 BAYRAMDA KUZULUK'ta, Armutlu'da istediðiniz tarihlerde kiralýk devremülkler Tel: 0 (212) 554 49 71 Gsm: (0 505) 877 56 37 NUREVÝM ÞEHÝRÝÇÝ þehirlerarasý evden eve nakliyat güngörende hizmetinizdeyiz Tel: 0 (212) 506 07 13

TUCEN SPOT Acele Büro

eþyalarýna mobilyalarýnýza beyaz eþyalarýnýza yerinde nakit Gsm: (0 538) 702 96 46 Tel: 0 (216) 489 52 34

ATAÞEHÝR 0 (216) 469 67 63 0 (212) 272 23 84 Beþiktaþ www.atasehirnakliyat.com EVDEN eve lüks ÞEHÝRÝÇÝ þehirlerarasý sigortalý taþýmacýlýk KREDÝ kartýna taksit yapýlýr. DEPOMUZ mevcuttur. Gsm: (0 533) 602 33 66 (0 554) 958 55 33

ÖZDÝLEK ÞEHÝRÝÇÝ þehirlerarasý evden eve nakliyat Tel: 0 (216) 305 17 72 0 (216) 305 53 51 Gsm: (0 533) 819 36 51 www.ozdileknakliye.com AKMUTLU GARANTÝLÝ marangozlu þehir içi þehirler arasý taþýmacýlýk ayrýca taþýma için elemanlarýmýzbulunmaktadýr. Gsm: (0 536) 246 68 60 HER TÜRLÜ 2. el eþyalarýnýzý deðerinde alýyoruz. T e l : 0 (212) 612 97 99 Gsm: (0 536) 872 38 15 BÜFE, KAFE, restaurant, market malzemeleriniz nakit ve deðerinde alýnýr. G s m : (0 532) 287 74 39 Tel: 0 (212) 613 67 09

HÝÇ MASRAFSIZ kullanýma hazýr halde lüks 2 katlý 800 m2, acil uygun fiyata kiralýk dükkân Baðcýlar Tel: (0 539) 718 90 37 GELENEK YAYINEVÝ olarak yýllarýn tecrübesi ile yeni adresimiz Esenler'de sizlerin hizmetinizdeyiz, bize bir telefon kadar yakýnsýnýz. Tel: 0 (212) 562 01 71 A d r e s : Fevzi Çakmak Mah. Fevzi Çakmak Caddesi No: 39/2 Esenler / ÝSTANBUL ACÝLBAÐCILARDA 9000 m2, yüksek kira gelirli, her iþe uygun bir kýsmý arsa ile takas olur fabrika satýlýktýr. Gsm: (0 532) 593 85 77 MÝNARE YAPIMI, tadilatý, bo ya sý i ti na i le ya pý lýr. Deneyimli ekibimizle yurt dý þý ve yurt i çi her tür lü minare yapýmý, kubbe yapýmý, cami bo ya sý, dep rem yö net me li ði ne uy gun be to nar me tü nel ka lýp sistemi minare yapýyoruz. Ayrýca kararmayan kub be ve minare alemi temin edilir. Ercan Usta Gsm: (0 555) 243 92 53 (0 506) 260 23 28 ercancengiz@hotmail.com

SERÝ ÝLANLARINIZ ÝÇÝN e-mail: reklam@yeniasya.com.tr Fax: 0 (212) 515 24 81 BENNU SPOT ev-büro

eþyalarýnýz deðerinde alýnýr satýlýr Tel: 0 (216) 342 40 07 Gsm: (0 532) 484 50 33 ACARLAR ÞEHÝRÝÇÝ þehirler arasý marangozlu sigortalý 250 TL Tel: 0 (212) 505 46 70 ÝMALATCI FÝRMADAN garantili koltuk takýmlarý sadece 1250 TL Tel: 0 (212) 493 40 00 BELEDÝYELER ÖZEL kuruluþlar Ýstanbulun her semtinde araþtýrmaya yönelik anketleriniz adet üzerinden çok uygun ekonomik olarak yapýlýr. Gsm: (0 538) 288 43 00

DEVREN ESENLERDE KULLANIÞLI yüksel cirolu iþ deðiþikliði nedeni ile acil devren 200 m2, Market Gsm: (0 536) 762 14 23 Tel: 0 (212) 430 25 35 YALNIZLIKTAN DEVREN satýlýk kuruyemiþ. Fatih/Ýst. Gsm: (0 538) 843 79 96

ZAYÝ Uludað üniversitesi öðrenci kimliðimi kaybettim. Hükümsüzdür. Selahattin Avcý

SERÝ ÝLANLARINIZI ÜCRETSÝZ YAYINLAMAYA DEVAM EDÝYORUZ


8

MEDYA-POLÝTÝK YENÝASYA / 10 KASIM 2009 SALI

Peygamber ocaðý mý, darbe odaðý mý? BÝLÝYORSUNUZ bu aralar gündemin ilk sýralarýnda yer alan olaylardan biri de þu “ýslak imza” meselesi ve onunla baðlantýlý askerin darbe planý. Zor bir dönemden geçiyoruz ve geçen yazýmda da söylediðim gibi soru ve cevaplarýn birbiriyle yer deðiþtirdiði, iyice birbirine karýþtýðý, birçoðunun yalnýzca kendine ve keyfine göre Müslüman olduðu günlerde yaþýyoruz. Aslýnda þimdi gün yüzüne çýkan sorunlarýn hiçbiri bir günde oluþmadý, askerin de ilk darbe teþebbüsü deðil. Sorunlar baðýra baðýra geliyorum dedi ama kimse bir þey yapmadý. “Bugünün iþini yarýna býrakma”, atasözü unutuldu, sorunlara karþý çözüm üretmesi gereken siyasiler bunu hep erteledi, sorunlar görmezlikten gelindi. Hukuk da, demokrasi de sanki hiç kimseye lazým deðildi. Siyasilerin vurdumduymazlýðýndan daha vahim olaný ise, ülke nüfusunun % 99’unu oluþturan Müslümanlarýn, peygamber ocaðý olarak gördüðü ordunun darbe odaðý haline gelmesine seyirci kalmasýydý. Hem de ordunun bir yandan da milletinden ve milletinin inancýndan soyutlanmaya çalýþtýðýný göre göre. Elbette bu soyutlama ve dýþlama çabasý ordunun bütün mensuplarý için geçerli deðil, bunu daha çok ordu içinde belirli bir kesim yapýyor. Ne demek istediðimin daha iyi anlaþýlmasý için, uzun yýllardýr Türkiye’de yaþayan ve sayýsýz asker eþiyle tanýþan biri olarak gözlemlerimi ve onlardan dinlediklerimi sizlerle paylaþmak istiyorum. Asker eþleriyle tanýþmalarým sýrasýnda defalarca kendimi Katolik papazý gibi hissettiðim çok oldu. Sanýrým yabancý ve sonradan Müslüman oluþumun da etkisiyle deyim yerindeyse günah çýkartýrcasýna bana dertlerini anlatýyorlar. Birçoðu, eþinin görevinden dolayý baþýný örtemediðini, evinde býrakýn Ýslam’ý anlatan baþka kitaplarý, çoðu zaman Kur’an’ý Kerim veya seccade bile bulundurmaya korktuklarýný söylüyorlar. Türkiye’deki ilk yýllarýmda bana garip ve abartýlý gelen bu olaylarýn artýk tümüyle doðru olduðunu düþünüyorum, doðru olmasa benzer durumlarý baþka baþka asker eþlerinden deðiþik zamanlarda, deðiþik þehirlerde dinleyebilmem mümkün olmazdý. Yýllar geçtikçe daha çok þey öðrendim, askeri lojmanlarda oturanlarýn taþýndýktan kýsa bir süre sonra baþka askerler tarafýndan ziyaret ve hoþ geldiniz demek bahanesiyle kontrol edildiðini, daha sonralarý birbirini kontrol eder hale geldiklerini ve çocuklarýnýn odalarýnýn bile bir bahaneyle kontrol edildiðini anlatýyorlar. Çocuklara hangi kitaplarý okuduðunu, nerelere gittiðini kýsaca herþeyi soruyorlar, sözde çocuklarla sohbet ediyorlar. Asker eþleri bu durumlardan çok rahatsýz olduklarýný ancak yapabilecek bir þeylerinin olmadýðýný söylüyorlar. Bir düþünün peygamber ocaðý olarak görülecek kadar milletine güven veren bir orduda bu olaylar nasýl ve niçin yaþanýyor. Kimse bir þey demiyor.

Evinde dini kitaplar bulundurduðu, zaman zaman da olsa gizlice namaz kýldýðý veya eþinin zaman zaman baþýný örttüðü tespit edilen subay ya da astsubaylar hemen “irtica” gerekçesiyle ordudan ihraç ediliyor. Kimse bir þey demiyor. Hiçbir subay ya da astsubay çýkýp da “ ben inancýmýn gereði gibi yaþarým, burasý peygamber ocaðý, hangi cüretle benim namazýma, eþimin baþörtüsüne müdahale edersiniz” demiyor. Ordudan ihraç edilmeyi beklemeyip istifa etmiyor. Ordudan ihraç edilmeden bu olaylara karþý tepki olarak istifa eden hiç olmuþ mudur, bilemiyorum, ben duymadým. Ýþin bir garip tarafý da, bana yakýnan asker eþlerinin, hem yapabileceðimiz bir þey yok demeleri hem de bütün þikâyetlerine raðmen çocuklarýnýn da ordu mensubu olmasý için çok çaba harcamalarý. Hatta öyle ki çocuklarý askeri okullarýn giriþ sýnavlarýný kazanamayýnca çok büyük bir hayal kýrýklýðý yaþýyorlar. Bir de lise öðrencilerine Milli Güvenlik dersi veren ordu mensuplarý var ki, onlarý öðrencilerden dinlemelisiniz. Okullarý askeri kýþla gibi görüyor, çocuklarý asker gibi eðitmeye çalýþýyorlar. Bu yetmezmiþ gibi öðrencilere siyasi telkinlerde bulunuyorlar ve bazý siyasi partilere karþý öðrencileri kin ve nefretle dolduruyorlar. Kimse bir þey demiyor.

‘‘

Peygamber ocaðý olarak görülecek kadar milletine güven veren bir orduda bu olaylar nasýl ve niçin yaþanýyor?

Kim daha büyük vatan haini? AMERÝKAN halký ve tarihin tozlu sayfalarý, cepheden sürekli kahramanlýk haberi gerilen bu büyük komutaný affetmedi. Çünkü bu halk ordusunu, üzerinde bir toz zerresine bile tahammül edemeyecek kadar çok seviyordu. General George Smith Patton, askerlik mesleðinin gelmiþ geçmiþ en baþarýlý komutanlarýndan biriydi. Ýkinci Dünya Savaþý sýrasýnda efsaneleþti, Amerikan ordusunun Avrupa’da beklenenin çok ötesinde bir hýzla ilerlemesini saðladý. Almanya’nýn yenilgisine, Rusya’nýn ilerleyiþinin durdurulmasýna imza atarak büyük bir þöhret elde etti. Savaþ sýrasýnda ülkesinde kahramanlaþtý. Sert üslubu, sýnýr tanýmaz konuþmalarý ve iddialý kiþiliðiyle de her zaman ilgi odaðý olan bu müthiþ asker, kariyerinin en parlak döneminde büyük bir hata yaptý: Sicilya’da bir askeri hastane ziyareti sýrasýnda ortalýkta dolaþmakta olan bir eri, “ruhsal çöküntü nedeniyle” cephe dýþýnda olduðunu duyduðunda “korkak” diye baðýrarak herkesin ortasýnda tokatladý! Olay hýzla duyuldu. Ülkenin en önemli savaþ kahramaný, bir anda altýnda gamalý haç bulunan Nazi çizmeleriyle asker tekmeleyen SS subayý görüntüsüne büründürüldüðü karikatürlere konu oldu. Halkýn tepkisi o kadar büyük oldu ki General Eisenhower, Patton’u görevden almak zorunda kaldý. Patton, ABD ordusunun Normandiya Çýkartmasý’ný, pasif görevde ve uzaktan izleyerek kariyerinin ‘büyük düþüþü’nü yaþadý. Daha sonra tekrar göreve çaðrýlmasýna raðmen “er tokatlayan komutan” hatýrasý belleklerden hiç silinmedi. Ve büyük savaþýn efsanesi, omzunda üç yýldýzý göremeden meslek hayatýný tamamlamak zorunda kaldý. Amerikan halký ve tarihin tozlu sayfalarý, cepheden sürekli kahramanlýk haberi gerilen bu büyük komutaný affetmedi. Çünkü bu halk ordusunu, üzerinde bir toz zerresine bile tahammül edemeyecek kadar çok seviyordu! Üstelik Amerikan halkýnýn titizliði ve Patton’a karþý takýndýðý olumsuz tavýr, ülkede ordu düþmanlýðý tartýþmalarý falan da baþlatmadý. Olay sýradan bir vaka olarak algýlandý: Yükseliþte olan büyük bir asker, affedilmez bir hata yapmýþ ve bedelini ödemiþti. Nokta. Þimdi gelelim bizim ýslak imzaya… Son günlerde

Türk Silahlý Kuvvetleri’nin yönetim kademesiyle ülkenin rejimi arasýnda ciddi bir ihtilaf var. Seçilmiþ hükümeti ortadan kaldýrmanýn (oldukça primitif) planlarýnýn yapýldýðý artýk ayan beyan ortaya çýktý. Genelkurmay Baþkaný’nca “bir kaðýt parçasý” olarak tanýmlanan ve “TSK’yý yýpratmak isteyen ‘dýþ mihraklarca’ pazarlanarak Türkiye’nin vaktini ve enerjisini tüketmekle” suçlanan bu belgenin hazýrlanmasýnda kendi dahli olup olmadýðý soruþturma tamamlandýðýnda ortaya çýkacak umarým. Ýlker Baþbuð’un bilgisi ve ilgisi dahilinde hazýrlanmamýþ bile olsa TSK’nýn en üst kademesinin, rejimle ve halkýyla ciddi bir kavga içinde olduðu kesin. Bu uyuþmazlýktan üreyen en önemli slogan da, kendileri gibi düþünmeyenlerin “ordu düþmanlýðý içinde” olduðu iddiasý. Yani ABD halkýnýn ta Ýkinci Dünya Savaþý

‘‘

Kimsenin, kendisi gibi düþünmeyeni ‘ordu düþmaný’ ilân etme hakký yok.

sýrasýnda sahip olduðu konsensus, bu ülkede yok! Yani bir komutaný ya da bir yönetim halkasýný eleþtirmekle, orduya top yekun düþman olmak arasýndaki kalýn çizgi, bizde algýlanamýyor ne yazýk ki. Ve çok ilginçtir ki bu ülkenin bazý aydýn, entelektüel kalemleri, gazetecileri, yazarlarý, fikir önderleri; ordunun rejimle ciddi uyuþmazlýk içindeki üst kademesi tarafýndan kendilerine hap gibi sunulan bu argümaný ‘hop’ diye yuttular. Ülke, bu belgenin haklý nedenlere dayandýðýna inanan “belge taraftarlarýyla”, TSK’nýn asli iþi olan askerlikte derinleþmesi, siyasetten elini çekmesi gerektiðine inanan “ordu düþmanlarý” þeklinde ikiye bölündü. Yani gerçek bir cumhuriyet rejiminde olmasý gerekenleri talep edenler, “ordu düþmaný” yaftasýyla ‘ödüllendirilmiþ’ oldu. Ordunun kumanda kademesinin fikir, davranýþ, hareket ve kararlarýný eleþtirmek; daha iyi iþleyen; asýl

iþini en mükemmel þekilde yapan bir silahlý kuvvetler yönetimi talep etmek, hangi mantýkla ‘düþmanlýk’la yan yana koyulabiliyor anlamak mümkün deðil. Üstelik bu konu üzerinden öyle ucuz bir ‘vatan sevgisi polemiði’ dönüyor ki zihinlere zarar. Hiç kimse; kendisinin TSK’nýn üzerine daha fazla titrediði, orduyu herkesten fazla sevdiði, daha büyük vatansever olduðu vb. yanýlgýsýna kapýlmasýn. Kimse, bu konuda ötekinden büyüklük taslama hakkýna sahip deðildir. Týpký kendisi gibi düþünmeyeni ‘ordu düþmaný’ ilan etme hakký olmadýðý gibi. Tersine TSK’nýn asli iþinde en üst mertebede ehil ve haddi olmayan þeylere burnunu sokmayan bir konumda olmasýný talep etmek; insaný, vatanseverliðe daha fazla bile yaklaþtýrabilir. Ne de olsa ister ticari ister askeri olsun, bir kurumun en büyük gücü asli iþinde ‘en iyi’ olabilmektir. “Ordu düþmanlýðý” söylemi, kendisini TSK tarihinin -belki de- en sýkýntýlý günlerine hapseden þu anki üst kademe yönetiminin uydurmasýdýr. Bu uydurmacaya kendini kaptýrmaksa, yaptýklarý “darbe ortamý yaratma planýný” bile ellerine yüzlerine bulaþtýrmýþ bir yönetimin riskini satýn almaktýr ki ölü bir yatýrým olduðu ortadadýr. Dolayýsýyla sevdiðiniz bir markanýn yönetimini, hisse senedini satýn aldýðýnýz bir holdingin üst kademesini, tuttuðunuz takýmýn o dönemki baþkanýný ve adamlarýný eleþtirmek nasýl ‘düþmanlýk’ deðilse TSK yönetiminin son dönemki beceriksizliðini ve bakýþ açýsýný eleþtirmeye ‘ordu düþmanlýðý’ demek, bu ekibin batmakta olan gemisine binmekle ayný kapýya çýkar. Kaldý ki saðlýklý düþünebilen, kendi menfaatlerini algýlayabilen bir insanýn, ordu düþmaný olmasý mümkün deðildir. Bir tür düþmanlýk biçimi –belki- ‘pasifist’ler için telaffuz edilebilir. Bunlar her tür savaþa, silahlanmaya vs. karþý insanlar olduklarý için bir tür ordu düþmaný olarak nitelenebilirler. Ancak bu insanlar yalnýz kendi ülkelerinin deðil, tüm dünyadaki ordulara karþý olduklarý için yine tam olarak bu tanýma girmezler bence. Zaten bu düþünce kendi içinde son derece tutarlý ve hümanist bir bakýþ açýsý olduðu için, ‘düþmanlýk’ sözcüðüyle yan yana kullanýlmasý da büyük talihsizlik olacaktýr. Burçak Güven Sabah (Ýþte Ýnsan eki), 8.11.2009

Özal ne kadar sivildi? Ben okul bahçelerinde askeri araçlarý her gördüðümde önceleri herhalde öðrenci olan çocuðunu veya öðretmen olan eþini görmeye gelmiþtir diye düþünüyordum. Her ne kadar askeri araçla tuhaf bir ziyaret etme þekli gibi görünse de bir insan zaafý deyip fazla üzerinde durmuyordum. Meðer Milli Güvenlik diye bir ders varmýþ da o dersi vermek için geliyormuþ bu komutanlar. Sanki hiçbir sivil öðretmen bu dersi veremezmiþ gibi. Buna da kimse bir þey demiyor. Örnekleri çoðaltmak mümkün ama burada tek tek saymama gerek yok sanýrým. Dilim döndüðü kadar ve tabii ki demokrasimizin el verdiði ölçüde ne demek istediðimi anlatmaya çalýþýyorum. Kendini imtiyazlý bir sýnýf olarak gören bir kýsým ordu mensuplarýna karþý hukukun üstünlüðü ilkesi artýk harekete geçirilmezse, peygamber ocaðý olmaktan gittikçe uzaklaþan darbe odaðý haline gelen orduya milletçe gereði gibi sahip çýkýlarak yeniden çeki düzen verilmezse, daha çok ýslak imzalar çýkar, daha çok darbe teþebbüslerine þahit oluruz. Teodora Doni Yeni Þafak, 9.11.2009

ÖZAL 12 Eylül rejiminin bürokratý ve darbe vesayetinin ön verdiði bir siyasetçiydi. Hadi, o ortamýn bunu zorunlu kýldýðýný varsaydýk, kurcalamadýk, 12 Eylül’ün siyasi yasaklarýný kaldýrmak için referandum yapýldýðýnda, siyasi yasaklarý kaldýrmaya “Hayýr” kampanyasýný neyle izah edeceðiz? Bakýn, o dönemin referandum kampanyasýna, “sivil siyasetin öncüsü” Özal’ýn, “Hayýr” kampanyasýný, darbecilerin diline sarýlarak nasýl canla baþla yürüttüðünü görürsünüz. “Ülkeyi 12 Eylül’e getirenlerin sivil siyasetçiler olduðunu, o nedenle asla affedilmemeleri gerektiðini” söylememiþ miydi? Geçmiþe çifte standartla bakmayý içine sindiren, bugüne de ayný yaklaþýmla bakmakta mahzur görmez. Aslýnda geçmiþe çifte standartla bakma eðilimi, bugün olan biteni istediði kalýba dökme ihtiyacýnýn sonucudur. Bir vesayet sisteminin yerleþmesi cehennemine giden taþlarýn, saðdan soldan nasýl yerleþtirildiðini hakkýyla görmekten, göstermekten kaçarsak bir vesayetten diðerine savrulur gideriz, benim endiþem, korkum bu. Nuray Mert, Hürriyet, 9.11.2009

Peray / Tayland

Bu siteler TSK’nýnsa Ergenekon’unkiler kimin? TÜRKÝYE’NÝN baþ döndüren gündeminde olaylarý anlayabilmek için öncelikle çok dikkatli olmak ve sýk sýk arþivlere bakmak þart.Önce kýsa bir hatýrlatma yapalým. Malum, ihbarcý bir subayýn Ýrtica ile Mücadele Eylem Belgesi’nin orijinalini savcýlara ulaþtýrdýðý ortaya çýkmýþtý. Adli Týp da belgeyi ve altýndaki imzayý teyit etmiþti. Ýhbarcý subayýn bilgilerini terhis olan bir er de doðrulamýþtý. Ayný subay 5 Kasým’da yeni bir mektup yollayarak cuntacýlarý ve eylem planlarýný deþifre etti. Ayný mektupta ayrýca internet andýcý vardý. Buna göre Genelkurmay kara propaganda için web siteleri kurup yönetiyordu. Burada ilginç bir þey daha yaptý karargâh: Kabul ettiði faaliyetlerin baþbakanlýðýn direktifi ile olduðunu iddia etti. Baþbakanlýk “Bizde böyle bir þey yok” deyip emri sordu ama Genelkurmay 2000 yýlýný adres gösterdi. Bu kadar kronolojik bilgiyi verdim çünkü her þey birbirine karýþýyor. Aslýnda birazda istenen bu. Çünkü Genelkurmay basýn bilgilendirme toplantýsýnda sorulara

cevap vermekten çok hedef þaþýrtma-yönlendirme yapýyor. Sitelere dönersek. Biz akredite sayýlmadýðýmýz için orada deðildik ve kafamýzý kurcalayan sorularý soramadýk. Þimdi buradan soralým. Öncelikle bu hangi direktif ve içeriði ne? Ayrýca kamu hukukunda çok net bir kural vardýr ki hiçbir yönetmelik, direktif hatta kanun yürürlükteki Anayasa’ya aykýrý olamaz. Kanunsuz bir emri kim nasýl verdi? Bu emrin kanunsuzluðu ile ilgili bir itirazýnýz oldu mu? Atýf yapýlan madde internetin takibini ve düzenlenmesini içeriyor. Fakat sahiplendiðiniz siteler kara propaganda siteleri. Dediðiniz gibi bu siteler 2007 yýlýndaki kanun deðiþikliði ile deðil 2009 baþýnda konunun basýna yansýmasýndan sonra deðiþtirilmiþ. Yani ortada tarih yanlýþlarý var. Þimdi gelelim iþin bam teline. Genelkurmay Adli Müþaviri Hýfzý Çubuklu’nun ‘Bizim’ dediði 42 sitenin 35’i bir yerden tanýdýk geliyor. O tanýdýk yer de Ergenekon soruþtur-

‘‘

Genelkurmay Adlî Müþavirinin ‘Bizim’ dediði 42 sitenin 35’i bir yerden tanýdýk geliyor.

masý. Hatýrlanacaðý gibi Türk’ü, Ermeni’yi, Kürt’ü, Rum’u bir birine düþürmeyi hedefleyen, irtica yaygarasý yapan 35 sitenin yapýmcýsý eski yüzbaþý-biliþimci Ataman Yýldýrým çýkmýþtý. Ataman 10. dalgada gözaltýna alýnmýþ ve örgüt yöneticisi olmaktan tutuklanmýþtý. Hâlâ da tutuklu. Yýldýrým ‘Naryaz’ adlý yazýlým þirketinin sahibi. Evinde yapýlan aramada ‘hayhay’ adý verilen bir belge çýkmýþtý. Bu isme dikkat... Çünkü 35 sitenin hepsinde iletiþim adresi hayhaytr@yahoo.com. Ýz süren güvenlik birimleri Ataman’ýn TSK’da sivil memur olan M. Bülent Sarý-

kaya ile iliþkide olduðunu tespit etmiþti. Tespitlere göre kara propaganda yapan 35 site ayný adresten besleniyor. Ýlgili mail adresine Sarýkaya’nýn kullandýðý ADSL hattýndan da girilmiþ. Biraz karmaþýk gelebilir. Özetle; kara propaganda için TSK site açýyor. Ama ayný sitelere Ergenekon sanýklarý lojistik destek veriyor. Aracý ise TSK’da görevli. Savcýlarýn iddiasýna göre Ergenekon bir terör örgütü ve bir örgüt internette kara propaganda için site açabilir. Cevabý aranan ve dikkati çeken þey ise þu: TSK “Bu siteler benim” demiþse Ergenekoncularýn durumu ne oluyor? Bu siteler ordununsa Ergenekon’da ordunun bir parçasý mý oluyor? Çubuklu kara propaganda sitelerini sahiplenirken acaba Ergenekon’u da sahiplenmiþ mi oldu? Baþta da dediðim gibi akredite olsaydýk sorardýk. Gerçi böyle sorular soran birini de akredite ederler mi? O da ayrý soru tabii. Adem Yavuz Arslan Bugün, 9.11.2009

Öztorun operasyonu Özal deðil, Evren patentliydi 1983 yýlýnda sandýktan tek baþýna iktidar çoðunluðunu elde eden Özal, ara rejim döneminden sýyrýlýncaya kadar iktidarý Kenan Evren ve arkadaþlarýyla paylaþtý. Bakanlar Kurulu listesini bile yýllarca birlikte yaptý. Mesut Yýlmaz da Evren kontenjanýndan kabineye girmiþ isimlerdendir. (...) Evren ve arkadaþlarýnýn etkisiyle Demirel, Türkeþ, Erbakan ve Ecevit’in siyasi yasaklarýný referanduma götürecek kadar rotadan çýktýðý dönemler oldu. 1988 yýlý Temmuz ayýnda baþýna talih kuþu kondu. Genelkurmay Baþkanlýðý’na hazýrlanan ve henüz kararnamesi imzalanmadan davetiye bastýrýp sevenlerine daðýtan Orgeneral Necdet Öztorun, emekliye sevk edildi. (...) Oysa, operasyon Özal’a ait deðildi, Evren patentliydi. Cumhurbaþkaný Evren, Öztorun’un Genelkurmay Baþkaný olmasýný istemiyordu. Özal’dan Necip Torumtay’ýn Genelkurmay Baþkanlýðý kararnamesini kendisine getirmesini istedi. Öztorun, “Davetiye bastýrdým, komutanlýðýma engel olmayýn, istiyorsanýz bir gün sonra istifa ederim” dese de Evren’i ikna edemediler. Ýþte Kenan Evren sað, sorun kendine. O sürece tanýk olmuþ önemli isimlerden Vehbi Dinçerler Ankara’da, arayýn, anlatsýn size. Þamil Tayyar, Star, 9.11.2009


9

MAKALE YENÝASYA / 10 KASIM 2009 SALI

Allah’ýn rahmeti herþeyi kuþatmýþtýr

FIKIH GÜNLÜÐÜ

SÜLEYMAN KÖSMENE fikihgunlugu@yeniasya.com.tr www.fikih.info 0 505 648 52 50

Hasan Bey: “Allahü Teâlâ’nýn insanlarý diðer mahlûk-

lardan farklý yaratmasýnýn sebebi O’na iman ve ibadet

etmemiz midir? Eðer Rabbimiz bizleri ibadet etmemiz için yaratmýþsa neden ruhumuzu günaha girmeye sevk

ettiren donanýmlarla donatmýþtýr? Günah iþliyor diye,

gaflette diye insanlarýn çoðunun-yarýsýndan fazlasýnýnCehenneme gitmesinin hikmeti nedir?”

llahü Teâlâ bizi dilediði gibi yaratmýþtýr. Dileseydi bizi baþka mahlûklar sûretinde de yaratýrdý ve bizim görevimiz yine O’na îmân ve ibâdet etmek olurdu. Kâinâtta ibâdet etmeyen hiçbir mahlûk yoktur! Mahlûklarýn içinde irâdesiyle îmân ve ibâdet etmekle mükellef olan sadece insanlar ve cinler vardýr. Her iki sýnýf da bundan dolayý mýdýr, nedendir, ibâdet yapmada tembellik gösteriyor. Çoðu zaman da ya aksatýyor, ya da hiç yapmýyor! Oysa diðer bütün mahlukât her halleriyle Allah’a secde ve itaat, zikir ve tesbih, tazim ve ibâdet içindedirler. Ve hiçbir þikâyetleri de yoktur. Eþyanýn tabîatý kendisine verilen görevi yapmak deðil midir? Kendisine verilen görevi yapmak eþya için ibâdet sayýlmýþtýr. Ýnsana ise akýl verilmiþtir. Akýl Rabb’ini bilmekle mükelleftir. Ýnsanýn görevi de budur. Ýnsanýn îmâný da, kulluðunun gereði de Rabb’ini bilmekten ibârettir. Ýnsan günah iþleyebilir bir vasýfta yaratýlmýþtýr. Neden? Cehenneme girsin diye deðil! Daha çok sevap alsýn diye... Allah katýndaki yeri ve deðeri daha çok artsýn diye... Cennetini daha çok geniþletsin ve ebedî saadetini daha çok zenginleþtirsin diye... Çünkü günah iþlemeye meyilli duygularýmýz bizi günaha sürükledikçe biz Allah’ýn onu haram kýldýðýný hatýrlýyor ve ondan vazgeçiyoruz. Neden vazgeçiyoruz? Çünkü Allah’ý tercih ediyoruz! Bu vazgeçiþler bizim Allah’ý tercih ediþimiz demek oluyor. Ýþte bu tercihler yarýn mahþerde Allah katýnda bizim—inþallah—yüz akýmýz olacaktýr. Ýnsanlarýn çoðu bu günaha meyilli duygular yüzünden günaha giriyorlar, diyorsunuz. Efendim, bir insan bilerek veya bilmeyerek bir günah iþleyebilir ama asýl vahim olan Allah’a sýðýnmamaktýr! Kendisine sýðýnan her kulunu Allah affetmiþtir, baðýþlamýþtýr, maðfiret etmiþtir, günahýný açýða vurmamýþtýr, utandýrmamýþtýr, mahcup etmemiþtir, rezil etmemiþtir. Allah’ýn bir sýfatý Settâru’l-Uyûb olmasýdýr. Yani O ayýplarý örtendir. Ýnsanlarýn çoðunu Cehenneme götüren þey, Allah’a sýðýnmamalarýdýr! Maalesef, Allah’a sýðýnýp sýðýnmamak da her yiðidin kendi tercihidir! Sonucuna da elbet katlanacaktýr! Sonucuna katlanýyorlar diye onlar adýna bizim üzülmemiz revâ mýdýr? Allah’ýn kapýsý onlara kapalý deðildi ki? Neden çalmamýþlardý? (Böyle söylüyoruz diye bizim Allah’ýn af ve maðfiret kapýsýný lâyýk-ý veçhile çaldýðýmýz zannedilmesin. Allah’a sýðýnmak konusunda bizim de hatâlarýmýz ve eksiklerimiz vardýr þüphesiz. Fakat biz, insan olarak hepimiz için geçerli olan genel hatâmýzý ve tövbe noktamýzý göstermeye çalýþýyoruz!) Zulme maruz kalmýþ, toplama kamplarýnda iþkence görmüþ, ýrzýna geçilmiþ, diðer bir tabirle dünyasý kararmýþ insanlarýn Bedîüzzaman’a göre eðer “inkârlarý” yoksa1 âhiretlerinin güleceði konusunda Ýslâmiyet insanlýða umut veriyor. (Baþka hiçbir din Ýslâmiyet kadar umut verici deðildir!) Allah insanlarý Cehenneme doldurmaktanhâþâ, tabir câizse—zevk mi alýyor? Allah’ý böyle tanýmayalým ve böyle tanýtmayalým. Allah zâlim deðildir. Allah herkesi affedicidir. Ve hiç kimseye zulmedici deðildir. Fakat inkâr ve küfür baþka bir þeydir! Büyük bir cürümdür, dehþetli bir cinâyettir! Hiç kimsenin, zalim olsun, mazlum olsun, isterse binlerce defa zulme uðramýþ olsun, fark etmez; Allah’ý ve Allah’ýn gönderdiklerini inkâr etmeye hakký, haddi ve yetkisi yoktur! Ýnkâr edici olmaya hiçbir haklý neden yoktur çünkü! (Bilmemek baþka þeydir. Bilmemekten dolayý kiþi affa uðrar. Ama inkârýn, ýstýrapla, musîbetle affedilir yaný yoktur. Ýnkârcý kiþi, bilerek tövbe ederse ancak o zaman affedilebilir.) Netice olarak; eðer inkâr varsa, ateþ vardýr! Eðer inkâr yok da, âdî günah varsa; insanýn çektikleri ýztýraplar, çileler, musîbetler kendisini kurtarabilir! Mesele budur! Nitekim musîbetlerin rahmet yönü, kurtuluþa vesîle olmasýdýr! Unutmayalým; Allah kendisi söylüyor: “Allah’ýn rahmeti her þeyi kuþatmýþtýr”2, “Allah’ýn rahmeti gazabýný geçmiþtir.”3

A

Dipnotlar: 1- Kastamonu Lahikasý, s. 79 2- A’râf Sûresi: 156 3- Riyâzü’s-Sâlihîn, 418

YERÝN KULAÐI

Deccalizm ALÝ FERÞADOÐLU fersadoglu@yeniasya.com.tr

Ýslâm âlemi ve özellikle Türkiye’nin geri kalmasýnýn temel sebebi, deccalizmin darbesini yemesidir. Deccalizm; öylesine bahsedilip geciþtirilecek bir hadise deðildir. Hz. Âdem’den (as) kýyâmete kadar bütün kavimlerin Allah’a sýðýndýðý dehþetli inançsýzlýk, fitne, fesat, ahlâkî dejenerasyon ve dinsizliðin resmen yürütüldüðü bir felâket, bir mânevî taundur. Ýnsanlýðý fýtratýndan uzaklaþtýrarak ahlâken de çökerten çeþitli “izm”lerin bir araya gelmesinden hâsýl olan dehþetli bir cereyandýr. 19. asýrda ortaya çýkan seküler (dindýþý) ideolojilerin; kuvvete, kanuna, devlet gücüne dayanarak insanlarý kendisine benzetmeye

çalýþmasýdýr. Yani, tornadan “tek tip, tek kalýp” vatandaþlar üretmeleridir. Sosyalizm, komünizm, faþizm gibi yerli-yabancý tüm “izm”ler farklý versiyonlarýdýr. Bu “izm”ler, Osmanlý’nýn son döneminden, yani Tanzimat’tan sonra bu coðrafyaya da hulûl etmeye baþlamýþtý. Osmanlý’dan sonra Türkiye’de de rejim; “izm”lerin ideolojisine dayanýr. Bugün, dünyada 100 buluþ yapýlýyorsa, 99’u hür/demokratik ülkelerdedir. Zira, burada zihinler hür deðil, fikirler hür deðil. AB Komisyonu, Ekim 2009’da açýkladýðý Ýlerleme Raporu’nda Türkiye’de ifade özgürlüðünü kýsýtlayan birçok kanuni düzenleme bulunduðunu bildirdi. Düþünce ve inanç özgürlüðü yoktur. Vatandaþ inancýný yaþamak ister; devlet, rejim, sistem ise kovalar. Onlarca yýl, bu kovalamacalarla geçmiþtir. Bugün bile durum aynýdýr. Takip edelim: Avrupa Birliði (AB) Komisyonu, açýkladýðý Ýlerleme Raporu’nda Türkiye’de ifade özgürlüðünü kýsýtlayan birçok kanuni düzenleme bulunduðunu bildirdi. Ýlerleme Raporunda, “Türkiye’deki yasalarýn ifade özgürlüðü için yeterli güvence saðlayamadýðý ve bunun so-

nucunda, savcý ve hâkimlerin genelde kýsýtlayýcý yorumlarý tercih ettikleri” dile getirildi. Ýfade özgürlüðünü kýsýtlayan kanunlar arasýnda þahýslarý koruma kanunlarý da bulunmaktadýr. Evet gaye, bin yýldan beri Ýslâm imaný ve kültürüyle yoðrulan toplumu, inançlarýndan, tarihinden, örf ve geleneklerinden, mânevî ve kültürel deðerlerinden sýyýrýp dönüþtürmek, yeni bir kimlik oluþturmaktý. Bunun için de baþta din ve mânevî deðerler hedef alýndý. Hedef, toplumu bin yýldan beri taþýdýðý ve bayraktarlýðýný yaptýðý kimlikten sýyýrmak ve ona yeni bir kimlik kazandýrmaktý. Dinin rol üstlenmesinin reddedildiði bir düzen içinde, yeni bir kollektif kimlik oluþturmaktý.1 Cumhuriyet, resmen pozitivizmi temel bir ideolojik temel olarak kabul eder. Ve bu sahada da iki karþýt uç geliþti: “Biz, kimliðimizden ne kadar uzaklaþýrsak o kadar modern oluruz.” Buna karþý da, “Kimliðimize ne kadar çok sarýlýrsak ve hiçbir yeniliðe geçit vermezsek, o kadar gelenekçi ve dindar oluruz” diyenler oldu.2 Oysa Türkiye, hem Doðulu, hem Batýlý olmak, hem kendisi gibi kalmak, hem de evrenselleþ-

BEDESTEN

Demokratlýk saðcýlýk mý? ldum olasý, "sað–sol" tabirinden de, "saðcýlýk–solculuk" cereyanýndan da hiç hazzetmedim. Sevmedim, benimsemedim, doðru bulmadým bu tür bir ayrýmcýlýðý. Bilhassa Risâle–i Nur'u okuduktan

O

M. LATÝF SALÝHOÐLU latif@yeniasya.com.tr

10 Kasým 1444

Tarihin yorumu

Birinci Varna Zaferi (Büyük fethin habercisi) ugün Bulgaristan'ýn en gözde þehirlerinden biri olan Varna, Osmanlý tarihin de iki büyük muharebeye sahne oldu. Biri 1444, diðer 1773'te yaþanan bu muharebelerin ikisi de Osmanlý'nýn zaferiyle neticelendi. 1444'teki zafer, bir 10 Kasým günüydü. Osmanlý ordula rý nýn ba þýn da, ge le ce ðin Fatih'i Þehzade Mehmed'in babasý Sultan II. Murad vardý. As ke ri nin mev cu du 60 bin civarýndaydý. Onun karþýsýnda ise, neredeyse bütün Haçlý dünyasý vardý. Macaristan'dan Polonya'ya, Sýrbistan'dan Litvanya'ya, Papalýk Devletinden Kutsal Roma Cermen Ýmpara tor lu ðu na ka dar, hemen bü tün Av ru pa'nýn des tek ver di ði bu sa vaþ ta, ay rý ca Osmanlý'nýn beþ mislinden fazla (300 binden fazla) asker toplanmýþtý.

B

Sebep ve sonuç U zun yýl lar sü rüp gi den Ru me li'de ki fe tih ler den sonra, Osmanlý ve Haçlý devletleri arasýnda bir nihaî antlaþma yolu açýlmýþtý. Bu meyanda, 1444 yý lý Temmuz'unda Macar Krallýðý ile Edirne–Segedin Antlaþmasý imzalandý. Ýki taraf da kutsal kitaplarý üzerine yemin ederek 10 yýl müddetle sal dýr maz lýk an laþ ma sý na imza attý. Antlaþmaya göre, Tuna Nehri sýnýr kabul edildi. Þartlarýn çoðu Osmanlý aleyhine görünüyordu. Sultan II. Murad'ýn barýþ istemesinin bir sebebi de þuy-

Birinci Varna Zarferi, 10 Kasým 1444'te kazanýldý.

du: He nüz 12 ya þýn da o lan oðlu Þehzade Mehmed'in Ýstanbul Fatihi olacaðýný, manevî rivâyetlerle anlamýþ ve buna kanaat getirmiþti. Dolayýsýyla, müjdelenen mübarek fethin bir an evvel gerçekleþmesini istiyordu. Bu maksatla, Haçlýlarla 10 yýllýk bir barýþ imzalama cihetine gitti ve hemen ardýndan tahttan feragat ederek, yenini 12 yaþýndaki oðluna býraktý. On yýl sonra onun 22 yaþýnda olacaðýný ve artýk savaþ çýksa bile duruma vaziyet edebileceðini düþündü. Ne var ki, iþler onun düþündüðü gibi gitmedi. Haçlýlar, ayný sene içinde yeminlerini bozdular ve bütün Avrupa devletlerinden yüz binlerce asker toplayarak harekete geçtiler. Nasýlsa Osmanlý Devletinin baþýnda 12 yaþýnda bir çocuk var diye de bir hayli ümitlendiler.

GÜN GÜN TARÝH

Vehametin farkýna varan o ðul Sul tan Meh med i se, der hal bir nâ me ya za rak Ma ni sa'ya gi den ba ba sý ný vazife baþýna çaðýrdý: "Eðer padiþah sen isen, gel devletin baþýna geç. Yok, eðer padiþah ben isem, o halde emrediyorum yine gel ve ordularýn baþýna geç." Her iki þýkkýn da neticesi ayný kapýya çýkýyordu. Sultan II. Murad, tekrar Edirne'ye gelerek devletin baþýna geçti ve sür'atli þekilde yaklaþýk 60 kiþilik bir orduyu savaþa hazýrlayarak Varna'ya doðru yola koyuldu. Haçlý ordularýný Macar János Hunyadi komuta ediyordu. Ayný zamanda Macar Kralý I. Ulászló ile birlikte, kardinal ve piskopos gibi ruhanî liderler de cepheye gelmiþlerdi. 10 Kasým günü baþlayan savaþýn ilk etabýnda Osmanlý ordusunda kýsa süreli bir panik havasý yaþandý. Zira, Haçlý kuvvetleri hem çok kalabalýktý, hem de zýrlý birliklerle galebe çalýyordu. Ancak, tecrübeli komutan Sultan Murad, muharebenin genel seyri içinde öylesine bir mücadele planý uyguladý ki, bir kýsým Haçlý birlikleri kaçmaya dahi fýrsat bulamayarak gruplar halinde telef oldu. Neticede, 20 bin Osmanlý þe hi di ne mu ka bil, Haç lý lar 200 binden fazla zayiat vererek çok aðýr bir yenilgiye uðradý. Varna Zaferi, bir yandan Boþnaklarýn Müslümanlaþmasýný hýzlandýrýrken, bir yandan da büyük Ýstanbul fethinin þartlarýný hazýrlamýþ oldu.

sonra, sevmek yerine nefretim arttý bu tabirlere karþý. Bu konuda içime sindire sindire aldýðým derslerden biri þudur: "Bu memlekette Ýslâmiyete karþý komünist mücadelesi ortasý olamaz. Sað ve sol, ortasý, üç meslek icap ettirir. Eðer Ýngiliz, Fransýz deseler haklarý var. 'Sað Ýslâmiyet, sol komünistlik, ortasý da Nasraniyet' diyebilirler." (Emirdað Lâhikasý, s. 301) Daha baþka bahislerde de, hak ile batýlýn, iman ile küfrün ortasý olmadýðý açýkça ifade ediliyor. Dolayýsýyla, bir ibahe mesleði ve bir imansýzlýk cereyaný olan komünizme (veya ben ze ri zýn dý ka ce re yan la rý na) kar þý ne sað cý lýk, ne sol cu luk, ne de or ta da vehmedilen Atatürkçülükle hakkýyla mücadele edilebilir. Bu memlekette ayrýca mebzul miktarda hem saðcý, hem de solcu geçinen Atatürkçüler, hatta milliyetçiler var. Bunlarýn hiç biriyle iþimiz olmaz. Zira biz, doðrudan ve yalnýz imân cereyanýndayýz. Keza, bu vatanda sayýsýz derecede çok cinayet iþlemiþ saðcýlar ve solcular var. Bu noktada da, hiç birinin cinayetine, günahýna ortak deðiliz ve olamayýz. Kur'ânýmýz, zulme deðil rýza olmayý, meyil göstermeyi dahi þiddetle menediyor. Si ya set nok ta sýn da ter cih et ti ði miz Ahrar–Demokratlýk çizgisi ise, sað veya sol ka te go ri ye da h il e di le mez ve edilmemeli. Zira sýðmaz da ondan. "Hür ri yet çi de mok rat lýk" de mek o lan bu si ya sî dü þün ce yi tu tup sað cý lýk ve ya solculuk cereyanýna dayandýrmak yahut o dar kalýplara hapsetmek, hak ve hakikate muvafýk düþmese gerek. Ha, kendine "sosyal demokrat"lýðý yakýþtýran solcularla kendini "muhafazakâr demokrat" gören saðcýlar yok deðil. Hatta, Avrupa'dakilerin tersine kendini "en sað cý" gö ren mil li yet çi ler de var, bu memlekette. Hürriyetçi demokratlýk ise, bunlarýn içinde, ya da altýnda deðil; belki dýþýnda ve üstündedir. Üstelik, bu Ahrar–Demokrat, siyasî mesleði ve karakteristik özelliði itibariyle Kemalizmin takipçisi olan "Halkçýlar"a zýttýr, muhaliftir. Ah rar–De mok rat'a zýt o lan lar i se, bu ül ke de Türk çü lük, Kürt çü lük, Halk çý lýk ve hatta dincilikle uðraþan kesimlerdir ki, hep si nin de or tak pay da sý ve müþ te rek havzasý Atatürkçülüktür. Zahiren, zýt gibi görünseler dahi, yine de oraya hizmet ediyorlar ve onu yaþatmaya çalýþýyorlar.

Turhan Celkan

turhancelkan@hotmail.com

mek zorundaydý.3 Aslýnda, rejimin temelleri de sakat atýlmýþtý. “Cumhuriyet”in içi, “hürriyet, adâlet ve demokrasi” ile doldurulmasý gerekirken, bu isim altýnda, “sosyalizm ve bolþevizm” prensipleri yerleþtirildi. Bunu Bediüzzaman, sosyal feraseti ile keþfederek deþifre eder: “Ehl-i dünya tarafýndan deniliyor ki: (...) ‘Tam sosyalizm ve bolþevizm düsturlarý bizim daha ziyâde iþimize yaradýðý için o sosyalizm düsturlarýný kabul ettiðimiz halde, senin vaziyetin bize aðýr geliyor. Prensiplerimize muhalif düþüyor...’”4 Özellikle Türkiye, deccalizmin etkisini çokça gösterdiði bir coðrafyadýr. Ýþte bunun için Bediüzzaman, “Hicaz’da da olsam, Türkiye’ye gelmem lâzýmdý” der. Çünkü, bütün mesele, deccalizmde düðümlenmektedir. Suyun baþý ve vana burada. Tabiat Risâlesi ve 5. Þuâ, deccalizmi yýkma plan ve programýdýr. Dipnotlar: 1-Prof. Dr. Þerif Mardin, Türkiye’de Din ve Siyaset, Ýletiþim, Ýst., 1998, s. 71.; 2-Mümtaz’er Türköne, Modernleþme, Laiklik ve Demokrasi, s. 9.; 3-Age, s. 29.; 4Lem’alar, Yeni Asya Neþriyat, s. 174.

Þaban Döðen ve Kýbrýs hizmetleri MUSTAFA ONGUN

ýl 1978. Yer Kuzey Kýbrýs Türk Cumhuriyeti. Ben 2 yýl süreliðine astsubay olarak vazifeliyim. Gazetemiz o yýllarda Adaya gelmediði için direkt olarak Ýstanbul’dan abone oldum. Posta ile gazetem adresime geliyordu. Bir gün kýþlada bir ziyaretçim olduðunu söylediler. Giderken kim olabilir diye düþünürken karþýmda tanýmadýðým bir zat gördüm. Ama hiç eksik olmayan tebessümü ile karþýlaþtým ve kucaklaþtýk. Ayný, kabrin mü’minleri sýktýðý misâli bizde sýkýca kucaklaþtýk. Kendisinin Þaban Döðen olduðunu söyledi. Zaten gazetedeki yazýlarýndan gýyaben tanýyordum. Kendisi yedek subay olarak baþka bir kýþlada vazife yaptýðýný, gazeteden adresimi aldýðýný, daha baþka Yeni Asya okuyucularý aradýðýný ve ihtiyacýmýz olan dershanenin âcilen açýlmasý gerektiðini anlattý. Ben de “Sizin vaktiniz müsaitse dershaneyi tutun” diyerek ne gerekirse yapmaya hazýr olduðumu söyledim. Bir arabasý var, eski model bir taksi, ön camý yok ama araba bile ihlâslý. Onu yolda koymayacak kadar vefakâr ve en az onun kadar gayretli. Bu görüþmeden sonra Þaban kardeþim Kýbrýs’ta ne kadar okuyucumuz varsa hepsini tek tek buluyor ve baþkentte þehir merkezinde 2 katta geniþ bir daire kiralýyor. Bu dershanede 5-6 kiþi ile yaptýðýmýz ilk toplanmada hiçbir eþya yok, sadece yerde döþeli bir halýflex var. Yere baðdaþ kurup oturduk. Þaban kardeþimin bize yaptýðý ilk ikram nar idi. Oturup afiyetle yedik. Burada neler yapabileceðimizi görüþtük, vazife taksimi yaptýk. Perdeler dikildi, çarþaflar, yataklar, yastýklar hazýrlandý. Salon ve mutfak eþyalarý alýndý. Bir hafta içinde ders yapýlýr vaziyete geldi. Her pazar günü Kýbrýs’ta ne kadar Risâle-i Nur okuyucusu varsa toplanýp hanýmlar bir yerde, erkekler bir yerde sohbetler yapýlýyor, bu sayý 20 kiþi kadar oluyordu. Cumartesi günleri ise bizim kýþlanýn bulunduðu lojmanlardan gelip, sohbetler yapýlýrdý. Gazetemizin Kýbrýs’a 20 adet gelmesi saðlandý, okuyucularýmýzýn bulunduðu köylere ayrý ayrý gönderildi. Daha sonra Yeni Asya Bürosu’nun açýlmasý için çalýþmalar baþlatýldý. Dershaneye yakýn bir yerde açýldý. Hizmetlerimize vesile oldu. Ayrýca 15 günde bir Pazar günleri kardeþlerin bulunduðu köylere ziyaretler düzenlenip, sohbetler yapýlýyordu. Bunlar hep Þaban Döðen kardeþimizin öncülüðünde oluyordu. Hizmetlerimizi Kýbrýs’ta devamlý ikamet eden kardeþlerimize býraktýktan sonra Þaban Döðen kardeþimiz terhis olup Ýstanbul’a gitti, biz de Çorlu’ya tayin olduk. Her ay Ýstanbul’a gidip gazete binamýzda kendisiyle görüþüp, sohbet edip Kýbrýs’taki hizmetleri yâd ediyorduk. 6 ayda bir yapýlan gazetemizdeki umumi toplantýlarda görüþüp, akþam kalmamýz gerektiðinde hep evine götürür, misafir ederdi. Birkaç defa Adana ve Mersin’de vermiþ olduðu konferanslar esnasýnda görüþmüþtük. En son olarak 17-18 Ekim’de Ilgýn’da yapýlan büro temsilcileri toplantýsýnda, temsilcilerimizi dikkatle dinlerken ve kendisi konuþurken tebessüm yüzünden eksik olmuyordu. Nur içinde yat Þaban kardeþim…. Melekler seni tebessümle karþýlamýþtýr…. Hakkýmýz yok ama yine de hakkýmýz helâl olsun diyoruz, bizim ne hakkýmýz olabilir ki. Ama senin bizlerde çok hakkýn var…. Sen bizlere hakkýný helâl etmiþsindir. Allah (cc) rahmet eylesin. Kederli ailesine, yakýnlarýna ve gazetemiz okuyucularýna tekrar taziyetlerimizi sunarýz.

Y


10

KÜLTÜR-SANAT YENÝASYA / 10 KASIM 2009 SALI

Darbeder sýnavýna hazýrlýk

‘Ormancý Türküsü’nün belgeseli çekiliyor

MÝZAH

MUÐLA’YA baðlý Çaybükü köyünde bulunan ve meþhur ‘’Ormancý’’ türküsüne konu olan Belen Kahvesi, yýlda ortalama 45 bin turisti aðýrlýyor. Eski adýyla Gevenes köyüne hakim bir tepede bulunan Belen Kahvesi’ni ziyaret edenler, zeytin ve çam aðaçlarý arasýnda Ormancý türküsü eþliðinde çaylarýný yudumlayýp, yorgunluk atma fýrsatý buluyor. Muðla Valiliðince 2005 yýlýnda restore edilen Belen Kahvesi, yýlda ortalama 45 bin turist aðýrlýyor. Çaylarýný yudumlayýp, köy peyniriyle hazýrlanmýþ ‘otlu gözleme’ yiyerek yorgunluk atan ziyaretçiler, olaya þahit olmuþ yaþlýlardan türkünün hikayesini dinliyor. Kahvenin duvarlarýný, türküde adý geçenlerin resimleri ve mahkeme tutanaklarý süslüyor. O günü yaþatmak için, kahvede Belen Türküsü ile diðer Muðla türküleri çalýyor. Gevenes köyünü yasa boðan olaylarýn yaþandýðý 1946 yýlýndan sonra kullanýlmayan ‘’Belen Kahvesi’’nin, 63 yýl sonra köyün kaderini deðiþtirdiðini be-

ÇETÝN KASKA

cetinkaska@hotmail.com

er 10 yýlda bir yapýlan, bazen de nabza göre keyfi olarak 1, 2 yýl arayla yapýlan darbeder sýnavý; Türkiye devletinde vazgeçilmez unsurlardandýr. Genellikle bu sýnavý göðsünde çok madalya taþýyan büyük büyük adamlar hazýrlýyor. Her sýnavda halk 10 sýnýf aþaðýya düþüp, birinci sýnýftan baþlýyor. Bu sýnavda kazanan sadece bu sorularý hazýrlayýp uygulayan cunta takýmý oluyor. Ýsterseniz bu yýl çýkan sorulara göz atalým.

H

DARBE BÝLÝMLERÝ 1)- Aþaðýdakilerden hangisi ‘ýslak bir cumhuriyete’ sahip olduðumuzu gösteren niteliktedir? A) 27 Mayýs B) 12 Eylül C) 28 Þubat D) 12 Mart E) Hepsi 2) Islak bir zeminde en güzel oynayan takým aþaðýdakilerden hangisidir? A) Fenerbahçe cumhuriyeti B) Genelkurmay cumhuriyeti C) Rýfký cumhuriyeti D) Otobüs kuyruðunda bekleyenler cumhuriyeti 3) Diyelim Türkiye’de tekrar darbe oldu, ne yaparsýnýz? A) Zebra rengi pijamalarýmla dýþarý kaçarým. B) Darbe yapmayýn caiz deðil, derim. C) Bünyemiz müsait deðil beyler derim. D) Amazon ormanlarýna kaçarým. 4) Darbe kabaca ya da nazikçe ne anlama geliyor? A) Demokrasinin geri vitese takýlmasý B) Darbe kötüdür, onu sevenler daha kötüdür. C) En kaba tabirle anayasa temizleyicisidir. D) Darbenin saðý solu belli olmaz, fena çarpar. 5) Darbe gribine yakalananlara ne yapýlmalý? A) Damdan atmalýyýz B) Ordudan atmalýyýz C) Kendisine demokrasi aþýsý yapmalýyýz D) Üfürükçünün yanýna göndermeliyiz. 6) Cuntacýlarýn neyinden korkuyorsunuz? A) Ördekli elbise giymelerinden B)Her þeyi mubah görmelerinden C) Her sakalýya dede demelerinden D) Diþlerini Arap sabunuyla fýrçalamalarýndan 7) Bir darbeciyi nasýl tipinden tanýrsýnýz? A) Karneyle gaz, yað daðýtmasýndan B) Sabaha karþý TRT’den metin okumasýndan C) Çene kaslarýnýn aþýrý geliþmesinden D) Öküz altýnda buzaðý aramasýndan 8)Denize düþen darbeci neye sarýlýr? A) Yýlana B) Van gölü canavarýna D) Daha önce denize attýðý bombalara D) ‘’Denizi kirletme darbeci’’ levhasýna 9) Darbe ortamýnýn oluþmasý için büyük aðabeyler ne yaparlar? A) Ýrtica geliyor paranoyasýný yayarlar B) Birkaç kiþi kim vurduya gider. C) Danaburnu kýzartmasý yaparlar. D) Üç Kulhuvallah bir Elham okurlar 10) ‘’Eþek bilmediði otu yerse....... ‘’ atasözünde boþ býrakýlan yere uygun kelime hangisidir? A) Baþý aðrýr. B) Darbe olur. C) Emniyet kemeri takar. D) Halüsinasyon görür.

ÞEKERLÝ APART YURT SUNAR Evet, broþürde tarif edilen yere geldik. Bir de ne görelim! Aman Allah’ým dýþtaki görüntüsü saray yavrusunu anýmsatýyor. Eeee baktým Yunus böbürlenmeye baþladý. ‘’Ya abi bak, sana seni saraylarda yaþatacaðým dememiþ miydim?’’ Ben birden nihavent makamýndan rehavet makamýna geçiþ yaptým. Dut yemiþ bülbül gibi bakakaldým. Daha sonra içeri teþrif ettik. Anneeeeee yahu bu ne hal! Dýþ hiç içe yansýmamýþ. Her taraf inþaat maþallah. Yurdun özelliklerinde sýcak su, internet, yemek vardý da, hiç inþaat yoktu. Sanýrým bu da þirketten. Hayallerim depreme dayanýklýydý ama bu þokun etkisiyle 7 þiddetinde sarsýldý. Yunus’a yöneldim; ‘’moral namýna hiçbir þey býrakmadýn ha. Geriye kaçýþta yok. Ayýkla bakayým þu pilavýn taþýný. Zaten tansiyonum tavan yaptý sana doðru geliyor’’ dedim. Yunus ‘’Abi ya takma kafana tokadan baþka þey. Öküz altýnda buzaðý arama. Arayacaksan git baþka yerde ara’’ dedi. Kükremeye koyulmuþken ansýzýn yurt müdürü Ýsmail Bey ilk yardým sireni gibi Yunus’un imdadýna koþarak; ‘’Aman kardeþlerim hoþ geldiniz ayreten welcomlar ettiniz. Burasý malumunuz birazcýk inþaat, biz üste yani kral dairelerine geçelim.’’ Hani salon olmasa da olur umuduyla týrmandýk. Ehhh daire güzel lakin bu kral dairesi deðil olsa olsa çakmasý olabilir. Çünkü yerde halý yok, yemekhane yok, sýcak su tatilde, bulaþýk makinesi balayýda vb. Yerler buz gibi olduðu için sek sek oynayarak, tren gelir hoþ gelir, ley ley lümü lümü ley þarkýsýný mýrýldanaraktan daireye yerleþtik. Yunus’a bir þey söylemedim çünkü caiz olmadýðýný beyan etti yurt müdürü. Velhasýlýkelam az þekerli yurtta Atilla, Kemal Emre, Furkan, Adem, Fýrat, Zübeyir ve ismini hatýrlayamadýðým bir sürü tombul, sanatçý ruhlu, cacýk ve bulguru seven kardeþlerle tanýþtým. Bu arada þok þok þok þoktan þok halýlar teþrif ettiler. Bakalým ne zaman buyuracak kazanlar ve kepçeler. Herkesin hakký birbirine helal olsun, barajlar yaðmurla dolsun, þekersiz hanlar þekerle dolsun diyerekten hoþçakalýn.

lirten muhtar Necati Cezayir, restore edilen kahvehanenin, ‘’Ormancý türküsü’’nün hikâyesini dinlemek için gelenlerle dolup taþtýðýný anlattý. Türküde adý geçen o zamanýn muhtarý Tevfik Cezayir’in torunu muhtar Necati Cezayir, þunlarý söyledi:’’Burasý 2005 yýlýnda Muðla Valiliði tarafýndan restore edilerek kültür turizminin hizmetine açýldý. Açýldýðý günden bu yana en yoðun yýlý bu yýl oldu. Hatta gelen misafirlerimizi aðýrlayacak yer bulamadýðýmýz için kahvenin arka kýsmýnda geniþletme çalýþmalarý yapýldý ve tamamlandý. Belen Kahvesi’ni bu yýl yaklaþýk 45 bin kiþi ziyaret etti. Açýldýðý günden bu güne ise yaklaþýk 200 bin kiþi Belen Kahvesi’ni ziyaret etti’’ Muðla Üniversitesinde eðitim gören bir grup öðrenci tarafýndan ‘’Ormancý Türküsü’nün’’ belgeselinin çekildiðini ifade eden Cezayir, ‘’Yaklaþýk bir buçuk aydýr çekimler devam ediyor. Yakýnda dizinin galasý köyümüzde yapýlacak’’ dedi. Muðla/aa

Fabrika-i Hümayun restore edilecek

Muhtelif bölgelerden gelen çocuklar, kütüphanenin kapalý olduðunu görünce yeniden evlerine dönmek zorunda kalýyor. FOTOÐRAF:CÝHAN

Kriz restorasyonu durdurdu 1968’DEN BU YANA TOPHANE ÇOCUK KÜTÜPHANESÝ OLARAK HÝZMET VEREN LALA ÞAHÝN PAÞA MEDRESESÝNÝN RESTORASYONU EKONOMÝK KRÝZE TAKILDI. rhan Gazi ve Sultan I. Murad’ýn kumandaný, Rumeli Beylerbeyi Lala Þahin Paþa tarafýndan 1339 yýlýnda yaptýrýlan ve 1968’den bu yana Tophane Çocuk kütüphanesi olarak kullanýlan Lâlâ Þahin Paþa Medresesi’nin restorasyonu ekonomik krize takýldý. Restorasyonu gerçekleþtireceðini vadeden hayýrsever iþadamý, “Ekonomik durumum iyi deðil, restorasyonu devam ettiremeyeceðiz. Ýleriki dönemde iþleri tamamlamayý düþünüyoruz.” diyerek çalýþmalarý yarým býraktý. Kütüphanede bulunan demirbaþ malzemeler bir depoya kaldýrýlýrken 5 bin kitap Bursa Ýl Halk Kütüphanesi’ne taþýnacak. Bursa’da çocuk kütüphanesi olarak kullanýlan Osmanlý’nýn ilk anýt eserlerinden Lala Þahin Paþa Medresesi’nin restorasyonunu geçtiðimiz Mart ayýnda hayýrsever bir iþadamý üstlendi. Ýþlemlerin tamamlanmasýyla Nisan ayýnda baþlayan tarihi binadaki restorasyon mutfak ve tuvalet yapma kararý nedeniyle mahkemelik oldu. Tarihi bina içerisine ýslak zeminli tuvalet ve mutfak yapýlmasýný öngören proje deðiþikliðinin iptali için gönüllü tarihi çevre koruma

O

TAZÝYE

müfettiþi Ali Turan, Bursa 2’nci Ýdare Mahkemesi’ne dava açmýþtý. Bu geliþmelere raðmen devam eden restorasyon, sponsor olan firmanýn ekonomik krize takýlmasýyla durduruldu. Kütüphanenin demirbaþ malzemeleri bir depoya kaldýrýlýrken 5 bin kitabýn da Bursa Ýl Halk Kütüphanesi’ne taþýnmasýna karar verildi. Röleve ve Anýtlar Müdürlüðü yetkilileri, kütüphanenin restorasyonunun Þubat ayýna doðru yeniden baþlayabileceðini açýkladý. Kütüphanenin kapatýlmasýna tepki gösteren Bayram Kýlýnç, “Bursa’mýzda tek çocuk kütüphanesi konumundaki Tophane Çocuk Kütüphanesi aylardýr kapalý. Bizim öðrendiðimiz kadarýyla 150 bin lira tutan restorasyon giderlerinin ödenmesinde aksaklýk yaþanmýþ. Ben çocuklarýmý merkez Yýldýrým ilçesi Ýsabey Mahallesi’nden getiriyorum, ama her defasýnda boþ dönüyoruz. Burdaki demirbaþ malzemeleri de apar topar depoya kaldýrmýþlar. Kitaplarý da Halk Kütüphanesi’ne taþýyacaklarmýþ. 4 ayda bitirilmesi planlanan restorasyon bitmeyince çocuklar maðdur oluyor” dedi. Bursa/cihan

BURSA’DA 1852 yýlýnda sarayda kullanýlacak ipekli kumaþlarýn dokunmasý için kurulan ‘’Fabrika-i Hümayun’’, Büyükþehir Belediyesince restore edilecek. Büyükþehir Belediye Baþkaný Recep Altepe, yazýlý açýklamasýnda, tarihi fabrikanýn, eski iþlevini sürdürmesini ve tekstil þehri Bursa’nýn bu özelliðinin güçlendirilmesi için yeniden projelendirildiðini, restorasyon çalýþmalarýnýn 11 Kasým Çarþamba günü Muradiye Kocanaip Mahallesi’nde yapýlacak törenle baþlayacaðýný belirtti. Altepe, ipekçiliðin merkezi Bursa’daki Fabrika-i Hümayun’un, 1852’de sarayda kullanýlacak ipek

Ýzmir’in ilk Oyun ve Oyuncak Müzesi çocuklar için açýlýþa hazýrlanýyor KONAK Belediyesi, Ýzmir’de ilk Oyun ve Oyuncak Müzesini açacak. Belediyeden yapýlan yazýlý açýklamada, Danýþma Kurulunun, vatandaþlardan gelen yüzlerce oyuncaðý incelediði, bunlar arasýndan müzede yer alacaklarý belirleme çalýþmalarýnýn sürdüðü kaydedildi. Dünyaca ünlü seramik sanatçýsý Ümran Baradan’ýn baðýþladýðý Varyant mevkisinde yer alan müzede, Türk çocuklarýnýn oynadýðý oyuncaklarýn sergileneceðini ifade eden Konak Belediye Baþkaný Dr. Hakan Tartan, Ýzmir’in bu müzeyle uluslararasý alanda sesini duyuracaðýný belirtti. Müzenin yakýn zamanda hiz-

TAZÝYE Muhterem kardeþimiz, gazetemizin yazarlarýndan

'in

vefatýný teessürle öðrendik. Merhuma Allah’tan rahmet ve maðfiret diler; ailesi, yakýnlarý ve bütün Yeni Asya camiasýna sabr-ý cemîl niyaz eder, taziyetlerimizi sunarýz.

NEJDET ÞÝMÞEK, SALÝH ZERNEKLÝ, RAÝF ZERNEKLÝ, ÖMER ZERNEKLÝ, ÝSMAÝL EREN, SELAHATTÝN ALAKUÞ, YUSUF ALAKUÞ, M.ALÝ HACINEBÝOÐLU, FEYYAZ DOÐRUEL, ZÜBEYÝR ÜNLÜ, GÖKHAN CUNA, ÝSMAÝL DÝNÇER, YILMAZ ÇELÝK, GÖKSENÝN OK, SABAHATTÝN ULABA, SAÝD AKYIL, EROL ÝNCE, ADEM ÝNANÇ, MEMDUH DUYMUÞ, ÖMER DURGUT, ALÝ ESKÝ, ÝLHAN KANDÝYA, NURÝ AKYOL YEÞÝLYURT-ÝZMÝR

TAZÝYE

Þaban Döðen

'in

vefatýný teessürle öðrendik. Merhuma Allah’tan rahmet ve maðfiret diler; ailesi, yakýnlarý ve bütün Yeni Asya camiasýna sabr-ý cemîl niyaz eder; taziyetlerimizi sunarýz.

ÞÝRÝNYER, BUCA, ÜÇYOL, MERKEZ YENÝ ASYA OKUYUCULARI/ÝZMÝR

Gazetemizin yazarlarýndan, muhterem aðabeyimiz, kardeþimiz

Þaban Döðen

'in

vefatýný teessürle öðrendik. Kendisine Cenâb-ý Allah’dan rahmet diler; kederli ailesine ve Yeni Asya camiasýna sabr-ý cemîl niyaz ederiz.

ÝSKENDERUN YENÝ ASYA OKUYUCULARI

TAZÝYE Muhterem kardeþimiz, gazetemizin yazarlarýndan

Þaban Döðen

'in

mete gireceðini ifade eden Tartan, oyuncak seçiminde sanat tarihçileri, eðitimcileri, çocuk oyuncaklarý konusunda da uzmanlar ve koleksiyonerlerden oluþan Danýþma Kurulunun, titiz ve yorucu bir çalýþma yürüttüðünü kaydetti. Baðýþlardan gelen tahta arabalar, küçük askerler, minyatür at, araba, gemiler, topaçlar, yoyolar, 60’lý yýllardan kalma bebekler, müzenin vitrinlerini süsleyecek. Müzenin bahçesindeyse Þirinler, Tom ve Jerry, Mickey Mouse, Tweety, Buggs Bunny, Keloðlan, Pinokyo ile Nasrettin Hoca gibi masal kahramanlarýnýn büyük boy heykelleri yer alacak. Ýzmir/aa

SOLDAN SAÐA— 1. Sevilen, güvenilen, yakýn arkadaþ, gönüldaþ. - Hayati gücün kaybý erdalodabas@mynet.com ve yetersizliði. 2. Yardýma 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 muhtaç dul kadýnlar. - Gümüþhane iline baðlý ilçeler- 1 den biri. 3. Eli veya kolu sa- 2 kat olan (kimse).- Küçük 3 pencere ya da tavan pence- 4 resi. 4. Dumanýn deðdiði yer- 5 de býraktýðý kara leke. - Kýsa 6 boynuzlu hayvan. - Bir þeyin 7 doðru olduðunu belirtmek i- 8 çin yapýlan iþaret. 5. Aptal, 9 bön, kolay aldatýlabilen (kim10 se). - Türkiye'de Müslüman olmayan evli kadýn.-Halk dilinde uzak. 6. Bir ýþýk veya ýsý kaynaðýndan yayýlan ýþýnlarýn toplandýðý yer, mihrak, fokus. - Sevinç, mutluluk, hoþnutluk, kývanç belirten bir söz. 7. Üzerinde deney yapýlan canlý veya þey. - Azarlama, baþa kakma. 8. Pis koku. - Bir tiyatro oyununda oyuncularýn bir defada söylediði parça. 9. Hafif yel, esinti. -Nikeli simgeleyen harfler. 10. Bir iþaret zamiri. Bir kimseyi kötüleme, yerme, yergi. - Bilimsel bir gerçeði göstermek, bir yasayý doðrulamak, bir varsayýmý kanýtlamak amacýyla yapýlan iþlem, tecrübe.

BULMACA

Muhterem kardeþimiz, gazetemizin yazarlarýndan

Þaban Döðen

halý ve kumaþlara iplik üretmek için kurulduðunu hatýrlatarak, modacý Faruk Saraç ile yaptýklarý görüþmeler sonucunda, tarihi mekanda ‘’ipek üretim merkezi ve moda atölyesi’’ kurulmasýna karar verdiklerini kaydetti. Tarihi mirasý canlandýrmayý görev olarak gördüklerini belirten Altepe, açýklamasýnda þu görüþlere yer verdi:’’Bursa’nýn her köþesinde 245 tarihi ve kültürel miras projesini hayata geçiriyoruz. Bir anýt eser olan Fabrika-i Hümayun, Bursa’da unutulmaya yüz tutmuþ ipekçiliðe de hayat verecek. Bursalýlarýn yeniden canlanan tarihe tanýklýk edeceðine inanýyoruz.’’ Bursa/aa

TAZÝYE Muhterem aðabeyimiz Ramazan Dede'nin bacanaðý

Cemal Karagöz

'ün

vefatýný teessürle öðrendik. Merhuma Cenâb-ý Allah'dan rahmet ve maðfiret diler; ailesi ve yakýnlarýna sabr-ý cemil niyaz eder, taziyetlerimizi sunarýz.

PURSAKLAR YENÝ ASYA OKUYUCULARI-ANKARA

TAZÝYE Muhterem aðabeyimiz, gazetemizin yazarlarýndan

Þaban Döðen

vefatýný teessürle öðrendik. Merhuma Allah’tan rahmet ve maðfiret diler; ailesi, yakýnlarý ve bütün Yeni Asya camiasýna sabr-ý cemîl niyaz eder; taziyetlerimizi sunarýz.

'in vefatýný teessürle öðrendik. Merhuma Allah’tan rahmet ve maðfiret diler; ailesi, yakýnlarý ve bütün Yeni Asya camiasýna sabr-ý cemîl niyaz eder; taziyetlerimizi sunarýz.

BORNOVA, BAYRAKLI YENÝ ASYA OKUYUCULARI-ÝZMÝR

KARASU -KOCAALÝ YENÝ ASYA OKUYUCULARI

YUKARIDAN AÞAÐIYA— 1. Baþkalarýný çekiþtirmek ve kýnamak üzere yapýlan konuþma, kov, gýybet. 2. Hendek, düþman saldýrýsýna karþý koymak için düzenlenmiþ yer. - Midye, istiridye vb. deniz hayvanlarýnýn kabuðunda bulunan, kakmacýlýkta kullanýlan, pýrýltýlý, beyaz, sert bir madde. 3. Baþ derisini kaplayan kýllar. - Yasa. 4. Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi'nin kýsasý. - Sýrp prensi. 5. Yayýnlanmýþ mahkeme kararý.- Eskiden kullanýlan para torbasý. 6. Turpgillerden, þalgama benzeyen bir bitki.- Güvenlik güçlerinde belirli bir iþ veya hizmeti baþarabilecek güçteki en küçük birlik. 7. Güneþte veya hafif alevde kurutulmuþ et. 8. Baþýboþ köpek.- Kuþlarda uçma organý. 9. Kýsa hatýrlama yazýsý.- Herhangi bir enerji türünü baþka bir enerjiye dönüþtürmek, belli bir güçten yararlanarak bir iþi yapmak veya etki oluþturmak için çarklar, diþliler ve çeþitli parçalardan oluþan düzenekler bütünü 10. Sýnýr aþan bir akarsuyumuz.- Ýnce yapýlý. 11. Koruma, kollama. 12. Dini ilimlerin okutulduðu fakülte. DÜNKÜ BULMACANIN CEVABI SOLDAN SAÐA: 1. REFORM. ÝKÝLÝ. 2. ÝMECE. ATONAL. 3. KARAKALEM. HE. 4. AN. KABAN. TEL. 5. BEK. TABERÝYE. 6. ÝTAP. DAKAR. 7. RÝTÝM. ÞÝLE. 8. ESASÝ. ASETAT. 9. ÝRÝ. 10. KERKENEZ. HAT. YUKARIDAN AÞAÐIYA: 1. RÝKABÝYE. 2. EMANET. STE. 3. FER. KARA. 4. OCAK. PÝSÝK. 5. REKAT. TÝRE. 6. ABADÝ. ÝN. 7. ALABAMA. 8. ÝTENEK. SAZ. 9. KOM. RAÞE. 10. ÝN. TÝRÝT. 11. LAHEY. LAZA. 12. ÝLELEBET.


11

EKONOMÝ YENÝASYA / 10 KASIM 2009 SALI

THY’dan haftanýn hatlarý kampanyasý

Türk Hava Yollarý’nýn (THY), Aralýk ayýnda haftanýn hatlarý kampanyasýna dahil olacak uçuþ noktalarý belirlendi. THY Basýn Müþavirliði’nden yapýlan yazýlý açýklamaya göre, 1-31 Aralýk 2009 tarihleri arasýnda ekonomi sýnýfta gidiþ-dönüþ 111 Avro (vergi ve harçlar hariç), business sýnýfta 333 Avro’dan (vergi ve harçlar hariç) baþlayan fiyatlarla seyahat edilebilecek. Kampanya dahilinde Ýstanbul’dan, 1-7 Aralýk Moskova, Viyana, Hannover, 8-14 Aralýk Lyon, Bahreyn, Frankfurt, 15-21 Aralýk Paris, Sana, Stuttgart, 22-31 Aralýk Nice, Kazablanka, Munih’e yapýlacak uçuþlarda kampanyadan yararlanýlabilecek. Ayrýca Ýstanbul çýkýþlý olmak üzere, 1-7 Aralýk Osaka, 8-14 Aralýk Þanghay, 15-21 Aralýk Pekin, 22-31 Aralýk Þikago’ya uzun hatlarda da ekonomi kabinde 333 Avro’dan (vergi ve harçlar hariç) baþlayan fiyatlarla haftanýn hatlarý kampanyasýndan faydalanýlabilecek.

SERBEST PÝYASA

DOLAR DÜN 1,4730 ÖNCEKÝ GÜN 1,4820

HABERLER

EURO

ALTIN

C. ALTINI

DÜN 2,2090 ÖNCEKÝ GÜN 2,2020

DÜN 52.4500 ÖNCEKÝ GÜN 52.1500

DÜN 352.000 ÖNCEKÝ GÜN 351.000

En az yatýrýmý Türkiye yapacak Sanayi ve Ticaret Bakaný Nihat Ergün

Ergün: Gerileme bayram tatilinden kaynaklandý

SANAYÝ ve Ticaret Bakaný Nihat Ergün, ‘’Sanayi üretim endeksinde Eylül ayýnda yaþanan gerileme, Eylül ayýnda bayram tatili olmasý ve çalýþma gün sayýsýnda azalma nedeniyledir’’ dedi. Ankara Sanayi Odasýnýn (ASO) 6. Organize Sanayi Bölgeleri Baþkanlarý Toplantýsý’nýn açýlýþýnda yaptýðý konuþmada, sanayi üretim endeksini deðerlendiren Bakan Ergün, sanayi üretim endeksinde Eylül ayý itibariyle geçen yýlýn ayný ayýna göre yüzde 8,6 azalma olduðunu hatýrlatarak, bir önceki aya göre de binde 2’lik bir azalma olduðunu söyledi. Mart ayýna kadar ciddi bir düþüþ yaþandýðýný ve Þubat ayýnda bir önceki yýlýn ayný ayýna göre yüzde 23,9 gerilemenin olduðunu hatýrlatan Ergün, Mart’tan itibaren sanayi üretiminin yeniden toparlanmaya baþladýðýný ve bir artýþ eðilimine girildiðini, trendin yukarýya döndüðünü anlattý. Eylül ayýnda bir önceki aya göre binde 2’lik azalma yaþanmasýnýn da Eylül ayýnda bayram tatili olmasý ve çalýþma gün sayýsýnda azalmadan kaynaklandýðýný anlatan Bakan Ergün, þöyle devam etti: ‘’Yani 30 gün üzerinden deðil 20 gün üzerinden hesaplanan bir üretim tablosu ile karþý karþýya kaldýk. Yoksa Eylül ayýnda normal çalýþma temposu ile devam edilseydi, Aðustosa göre bir kaç puan artýþ görebilirdik. O açýdan genel eðilim, trend deðiþmemiþtir. Trend, sanayi üretiminin artmasý istikametindedir, çarklarýn dönmesi istikametindedir.’’ Þubat ayýnda yaþanan azalma ile mukayese edildiðinde yaþanan gerilemenin yüzde 24’lerden yüzde 8,6’ya düþtüðünü ifade eden Ergün, trendin bu þekilde devam etmesi halinde beklentilerinin 2009 yýlýnýn son çeyreði itibariyle yeniden büyüme rakamlarýnýn yakalanmasý olduðunu söyledi.

TÜRKÝYE’NÝN KAMU SABÝT SERMAYE YATIRIMLARININ GSYH ÝÇÝNDEKÝ PAYI YÜZDE 3,2 ÝLE YÜZDE 3,7’LÝK AB ORTALAMASININ GERÝSÝNDE KALACAK. 2010 YILINDA 41 MÝLYAR LÝRALIK YATIRIMLARDA EN FAZLA PAYI 13,4 MÝLYAR LÝRAYLA ULAÞTIRMA SEKTÖRÜ ALACAK. TÜRKÝYE'NÝN kamu sabit sermaye yatýrýmlarýnýn (KSSY) GSYH içindeki payý yüzde 3,2 ile yüzde 3,7’lik AB ortalamasýnýn gerisinde kalacak. Türkiye, 2010 yýlýnda da 40 milyar 975 milyon lira kamu sabit sermaye yatýrýmý öngörürken, yatýrýmlarda en fazla payý da 13 milyar 420 milyon lirayla ulaþtýrmaya ayýrmayý öngörüyor. Avrupa Komisyonu, Devlet Planlama Teþkilatý (DPT) ve 2010 Yýlý Programý’ndan derlenen bilgilere göre, Türkiye’nin KSSY’nýn GSYH içindeki payýna bakýldýðýnda, AB üyesi ülkelerin ortalamasýndan daha az oranda KSSY gerçekleþtiði görülüyor. Söz konusu ülkelerin yüzölçümünün ve nüfusunun Türkiye’den daha az olduðu, mevcut geliþmiþlik seviyelerinin Türkiye’den daha yüksek olduðu, mevcut altyapý ihtiyaçlarýnýn büyük ölçüde tamamlanmýþ olduðu ve GSYH’larýnýn mutlak büyüklüðü dikkate alýndýðýnda Türkiye’de daha fazla kamu yatýrýmý yapýlmasý gereðinin ortaya çýktýðý belirtiliyor. Genel devlet kamu sabit sermaye yatýrýmlarýnýn GSYH içindeki paylarýna bakýldýðýnda, 2009 yýlý için AB ülkeleri ortalamasýnýn yüzde 3,7 olmasý bekleniyor. AB ülkeleri içinde kamu sabit sermaye yatýrýmlarýnýn GSYH içindeki payý en yüksek olan ülkenin yüzde 6,7 ile Bulgaristan olacaðý tahmin ediliyor. Bulgaristan’ý yüzde 6,3 ile Roman-

HABERLER

ya, yüzde 6,2 ile Estonya izleyecek. Söz konusu oranýnýn ABD’de yüzde 4,3, Japonya’da yüzde 3,2 olacaðý tahmin ediliyor.

SANAYÝDE DARALMA SÜRÜYOR

GELECEK YIL 41 MÝLYAR LÝRALIK YATIRIM

BÜYÜMENÝN öncü göstergesi olarak gösterilen sanayi üretimindeki daralma devam ediyor. Türkiye Ýstatistik Kurumu (TÜÝK) verilerine göre, sanayi üretimi Eylül ayýnda geçen yýlýn ayný dönemine göre yüzde 8.6, Aðustos’a göre ise yüzde 0.2 azaldý. Sanayi üretimi iki aydýr önceki aylara göre de düþüþ gösteriyor. Sanayi üretimi Aðustos ayýnda yüzde 6.3 düþüþ kaydetmiþ, Temmuz’a göre de yüzde 5.7 azalmýþtý. Sanayinin alt sektörleri incelendiðinde, üretim madencilik ve taþocakçýlýðý sektöründe yüzde 6.4, imalat sanayiinde yüzde 9.3, elektrik, gaz ve su sektöründe yüzde 4.1 azaldý. Ana sanayi gruplarý sýnýflamasýna göre, yüzde 18.2 ile sermaye malý imalatýnda görüldü. Enerjinin yüzde 8.2, ara malý imalatýnýn yüzde 8, dayanýksýz tüketim malý imalatýnýn yüzde 7.5 oranýnda düþtüðü, dayanýklý tüketim malý imalatýnýn ise yüzde 10.1 oranýnda arttýðý görüldü. Ýmalat sanayi alt gruplarý incelendiðinde, en yüksek düþüþ yüzde 33.8 ile diðer ulaþým araçlarýnýn imalatýnda gerçekleþti. Onu, yüzde 31’lik düþüþ ile kok kömürü, rafine edilmiþ petrol ürünleri imalatý takip etti. En yüksek artýþ ise yüzde 23.3 ile büro makineleri ve bilgisayar imalatýnda gerçekleþti. Ankara/aa

Türkiye, gelecek yýl cari fiyatlarla 40 milyar 975 milyon liralýk kamu sabit sermaye yatýrýmý yapmayý öngörüyor. 2010 yýlýnda en fazla yatýrýmýn yapýlacaðý sektör 13 milyar 420 milyon lirayla ulaþtýrma sektörü olacak. Bu sektörü, 4 milyar 380 milyon lirayla tarým, 4 milyar 335 milyon lirayla eðitim, 3 milyar 556 milyon lirayla enerji, 2 milyar 279 milyon lirayla saðlýk, 1 milyar 421 milyon lirayla madencilik, 641 milyon lirayla konut sektörü izleyecek. Yatýrýmlardan en az pay alacak sektörler ise 497 milyon lirayla imalat ve 222 milyon lirayla turizm olacak. Diðer hizmetlere 10 milyar 222 milyon liralýk yatýrým yapýlacak. Diðer hizmetler kategorisinde iktisadi yatýrýmlarýn tutarý 2 milyar 966 milyon lira, sosyal yatýrýmlarýn tutarý da 7 milyar 256 milyon lira olacak. Ankara/aa

ATM’ler parayý çekmeden ücreti gösterecek

ORTAK ATM uygulamasý kapsamýnda para çekecek olan banka kartý kullanýcýlarý Cuma gününden itibaren hizmet bedellerini iþlem öncesinde öðrenebilecek. Bankalararasý Kart Merkezi (BKM) tarafýndan yapýlan açýklamaya göre, 13 Kasým’dan itibaren, müþterisi olmadýðý bir baþka bankanýn ATM’sinden bakiye sormak veya para çekmek isteyen banka kartý kullanýcýlarýný iþlem öncesinde ATM ekranýndan bilgilendirecek. Banka kartý sahipleri, kullandýklarý kartýn ATM’si dýþýnda, diðer bir ATM’den iþlem yapmalarý durumunda ödeyecekleri hizmet bedelini, iþlem öncesinde öðrenecekler. Bankalar tarafýndan belirlenen hizmet bedelleri Cuma gününden itibaren ATM ekranlarýna yansýmaya baþlayacak. Ortak ATM Paylaþýmý kapsamýndaki tüm bankalar ATM banka kartý nakit çekim ve bakiye sorma iþlemlerinde müþterilerinden ne kadar hizmet bedeli alacaklarý konusunda bilgilendirme mesajýný ATM uygulamalarýnda her iþlem öncesi gösterecek. Kart kullanýcýlarý söz konusu ücretlendirme ile ilgili bilgilendirme mesajý sonrasý iþleme devam edebilecek ya da iþlemden vazgeçebilecek. Ýstanbul/aa

Ulusal Ýnsan Yönetimi Kongresi bugün

TÜRKÝYE ve dünyadan yüzden fazla konuþmacýnýn katýlacaðý PERYÖN Ulusal Ýnsan Yönetimi Kongresi bugün baþlýyor. Bu yýl 17 'cisi düzenlenen ve Avrupa’nýn ikinci büyük insan yönetimi kongresi olan PERYÖN Ulusal Ýnsan Yönetimi Kongresi, bugün ve yarýn Harbiye Askeri Müze Kültür ve Kongre Merkezi’nde gerçekleþtirilecek. Açýlýþýný Çalýþma ve Sosyal Güvenlik Bakaný Prof. Dr. Ömer Dinçer’in, ikinci gün açýlýþýný Turkcell CEO’su Süreyya Ciliv’in yapacaðý kongreye Jack J. Phillips, Paul Z.Jackson, Robert Biswas-Diener, Üstün Dökmen, Ümit Boyner, Tijen Mergen gibi dünyadan ve Türkiye’den yüzden fazla önemli konuþmacý katýlacak. Bu akþam ilki geçen yýl gerçekleþtirilen “PERYÖN Ýnsan Yönetimi Ödülleri”de sahiplerini bulacak. Ýstanbul/Yeni Asya

Altýn fiyatlarýnda yeni rekor

DOLARDAKÝ düþüþ ve yüksek iþsizlik altýn fiyatlarýnýn yükseliþini körüklüyor. Altýn spot piyasada 1108 dolara çýkarak yeni bir rekor kýrdý. Euro/dolar paritesinin 1,49’un üzerine çýkmasý ve ABD’de iþsizliðin yüzde 10’u aþmasý altýn piyasasýnýn yakýndan izlediði veriler olarak öne çýkýyor. Bu arada uluslararasý piyasalarda ham petrol fiyatý 78 dolarýn üzerinde iþlem görüyor. Cuma günü 2,19 düþerek 77,43 dolara gerileyen ABD ham petrolünün varil fiyatý Aralýk ayý teslimi dün 78,37 dolara çýktý. Londra Brent tipi ham petrolün varil fiyatý Aralýk ayý teslimi de 89 sent yükselerek, 76,76 dolar oldu.

Bursa’nýn meyve-sebze ihracatýnda düþüþ

Notu yüksek ihracatçý KDV iadesini hemen alacak MALÝYE Bakanlýðý, yeni dönemde ihracatçýya da vergi notu verecek. Notu yüksek olan ihracatçý, KDV iadesini hemen alýrken, not düþtükçe iade de zorlaþacak. Gelir Ýdaresi Baþkanlýðý, ‘’KDV Ýadesi Risk Analiz Projesi’’ ile ihracatçýnýn katma deðer vergisi iadelerini yeni bir sisteme baðlayacak. Proje kapsamýnda bütün KDV mükellefleri, yazýlýmý tamamlanan bilgisayar programý aracýlýðýyla hem vergisel uyum hem de sahte fatu-

ra düzenleme riskleri yönünden puanlamaya tabi tutulacak. KDV iadesi talep eden mükelleflerin vergi dairelerine verdiði listeler, elektronik ortamda Ýnternet Vergi Dairesi’nden alýnýp, sisteme yüklenecek. Yeni programda vergi dairelerinin evrak veya e-vdo üzerinden el ile gerçekleþtirdiði kontrollerin tamamýna yakýný program tarafýndan otomatik olarak yapýlarak, vergi dairelerine raporlanacak. Yeni sistemde ihracatçýlar, 80 kritere göre

artý ya da eksi puanla derecelendirilecek. Ýade talebinde bulunan kiþiyle ilgili iþlem gerçekleþtirilirken, kritere uygunsuzluk durumunda sistem uyarý verecek. Ýhracatta KDV iade baþvurusu yapanlar, her kritere göre ayrý ayrý deðerlendirilecek. KDV iadesinin yapýlýp yapýlmayacaðý da çýkan sonuca göre belirlenecek. Notu yüksek olan ihracatçý, KDV iadesini hemen alýrken, not düþtükçe iade de zorlaþacak. Ankara/aa

TARIMA dayalý sanayinin önemli merkezlerinden Bursa’dan yapýlan meyve-sebze mamulleri ihracatý, yýlýn ilk 10 ayýnda, geçen yýlýn ayný dönemine göre, yüzde 10,5’lik düþüþle 145 milyon 331 bin dolara geriledi. Uludað Ýhracatçý Birlikleri (UÝB) kayýtlarýna göre, geçen yýlýn Ekim ayýnda 16 milyon 864 bin dolarý bulan ihracat, bu yýl ayný ayda yüzde 2 oranýnda gerileyerek, 16 milyon 480 bin dolarda kaldý. Ocak-ekim döneminde ise geçen yýl 162 milyon 478 bin dolar olarak gerçekleþen ihracat, bu yýlýn ayný döneminde yüzde 10,5’lik düþüþle 145 milyon 331 bin dolara geriledi.

MOL, en büyük toptan maðazasýný açýyor ÜMÝT KIZILTEPE ÝSTANBUL

TAMAMI Türkiye’de üretilen kaliteli tekstil ürünlerinin çok uygun fiyatlarla satýþa sunulduðu MOL, Merter’de 5 bin 400 metrekare alana kurulan yeni merkez binasýný 12 Kasým Perþembe günü hizmete açacak. Ayný zamanda Avrupa’nýn en büyük toptan ve perakende maðazasý olma özelliði taþýyan merkezde, 84 bin ürün satýþa sunulacak. 7 milyon dolara mal olan MOL merkezdeki ürünler piyasadaki fiyatlarýndan yüzde 40 indirimli olarak satýþa sunulacaklar Açýlýþ öncesi konuþan MOL Ýcra Kurulu Baþkaný Oktay Özdemir, MOL’un yeni merkez binasýnýn Türk tekstilinin gücünü göstermek adýna çýktýklarý yolda, bundan sonra karargah olacaðýný söyledi. MOL’un yeni merkezinin Türk tekstilinin yurtdýþýnda temsil edilmesi açýsýndan da büyük önem taþýdýðýný söyleyen Özdemir, “Yeni merkezimiz 7

milyon dolara mal oldu. Hedefimiz, önümüzdeki 2 buçuk ayda aldýðýmýz sipariþlerden 30 milyon euro gelir elde etmek” dedi. 12 Kasým’da Merter’le ayný anda Denizli, Tekirdað ve Ýzmir maðazalarýnýn da açýlacaðýný söyleyen Özdemir, “Açýlýþa elinde ‘Made in Turkey’ yazýlý herhangi bir ürünle gelen herkese büyük bir sürprizimiz olacak” diye konuþtu. Merter’den sonra toptan ve perakende satýþ maðazalarýnýn ikincisini Laleli’de, üçüncüsünüyse Osmanbey’de faaliyete geçireceklerini dile getiren Özdemir, “Þu anda 18 MOL maðazasý faaliyette, 21 MOL maðazasýnýn inþaasý sürüyor 89 MOL maðazasýnýn da sözleþmesi imzalandý” þeklinde konuþtu. Özdemir ayrýca, açýlýþta yapacaklarý büyük kampanya dýþýnda, 12 Kasým’da merkeze gelen her toptancý firmaya yüzde 40 indirim uygulanacaðýný ve açýlýþa ilk gelen 5 maðaza sahibinin dekorasyonlarýnýn ücretsiz yapýlacaðýný belirtti. Özdemir, ABD’den, Avrupa’ya ve Kazakistan’a kadar pekçok ortaklýk ve iþbirliði teklifi aldýklarýný da bildirdi.

MOL Ýcra Kurulu Baþkaný Özdemir, ABD’den, Avrupa’ya ve Kazakistan’a kadar pekçok ortaklýk teklifi aldýklarýný söyledi.


12

YENÝASYA / 10 KASIM 2009 SALI

ÝLAN

Kasýmpaþa Vergi Dairesi Mükelleflerinden olup, yukarýda adý soyadý , ünvaný yazýlý olanlar adýna salýnan vergi ve cezalar nedeniyle tanzim olunan ihbarnameler bilinen adreslerinde bulunamamalarý nedini ile teblið edilemediðinden 213 Sayýlý V.U.K.nun 103 ve 106'ýncý maddelerine istinaden ilgililerin ilan tarihinden baþlayarak bir ( 1 ) ay içinde vergi dairesine bizzat veya bilvekale müracaatta bulunmalarý veyahut taahhütlü mektupla veya telgrafla açýk adreslerini bildirmeleri halinde kendilerine süre ile kayýtlý resmi teblið yapýlacaðý bir ( 1 ) ayýn sonunda müracaatta bulunmayan veya açýk adreslerini bildirmeyenler hakkýnda iþ bu ilanýn neþri tarihinden itibaren bir ( 1 ) ayýn sonunda teblið yapýlmýþ sayýlacaðý ilan olunur. B: 63243


13

YENÝASYA / 10 KASIM 2009 SALI

ÝLAN

TAZÝYE

Yeni Asya Gazetesi Ressamý Turhan Celkan'ýn kýzkardeþi

Muhterem

Þaban Döðen Aðabeyimize Cenab-ý Hak'tan rahmet ve maðfiret diler, akraba ve dostlarýna sabr-ý cemil niyaz ederiz. Madem dünya bir misafirhanedir, vefat eden nereye gitmiþse bizde oraya gideceðiz ve hem bu vefat ona mahsus deðil, umumi bir caddedir. Hem müfarakat dahi ebedi deðil, ileride hem berzahta, hem cennette görüþülecektir. EL HÜKMÜ LÝLLÂH demeli. O verdi, O aldý. Elhamdülillah alakülli hâl deyip þükretmeli.

SÝVAS YENÝ ASYA OKUYUCULARI Ýhale Ýlaný Özel Güvenlik Hizmeti Alýnacaktýr ÝSTANBUL VAKIFLAR 1.BÖLGE MÜDÜRLÜÐÜ ÝDAREMÝZ HÝZMET BÝNASI VE BAÐLI BÝRÝMLERÝ HÝZMET BÝNALARI KORUMA VE GÜVENLÝKLERÝNÝN SAÐLANMASI ÝÞÝDÝRhizmet alýmý 4734 sayýlý Kamu Ýhale Kanununun 19'uncu maddesine göre açýk ihale usulü ile ihale edilecektir. Ýhaleye iliþkin ayrýntýlý bilgiler aþaðýda yer almaktadýr. Ýhale Kayýt No : 2009/156781 1. Ýdarenin a) Adresi :GÜMÜÞSUYU MAHALLESÝ ÝNÖNÜ CAD.NO: 02 TAKSÝM-BEYOÐLU/ÝSTANBUL b ) Telefon ve Faks Numarasý :212 2518810 - 212 2436459 c) Elektronik Posta Adresi :istanbul@vgm.gov.tr ç) Ýhale dokümanýnýngörülebileceði internet adresi (varsa): www.vgm.gov.tr 2. Ýhale Konusu hizmetin a) Niteliði, Türü ve Miktarý : Ýhale konusu iþin türü, niteliði ve miktarý ekli listede belirtilmiþtir. b) Yapýlacaðý Yer : Ýstanbul Vakýflar I.Bölge Müdürlüðü hizmet binasý ve baðlý birimleri hizmet binalarýnda c) Ýþin Süresi : 01/01/2010-31/12/2010 tarihleri arasý 12 ay 365 gündür. 3. Ýhalenin a) Yapýlacaðý Yer : Ýstanbul Vakýflar I.Bölge Müdürlüðü Gümüþsuyu Mah. Ýnönü Cad. No: 02 Taksim-Beyoðlu/Ýstanbul adresindeki hizmet binamýz 7. katýndaki toplantý salonunda yapýlacaktýr. b) Tarihi - Saati : 07.12.2009 - 10:00 4. Ýhaleye katýlabilme þartlarý ve istenilen belgeler ile yeterlik deðerlendirmesinde uygulanacak kriterler: 4.1. Ýhaleye katýlma þartlarý ve istenilen belgeler: 4.1.1. Mevzuatý gereði kayýtlý olduðu Ticaret ve/veya Sanayi Odasý veya Meslek Odasý Belgesi; 4.1.1.1. Gerçek kiþi olmasý halinde; kayýtlý olduðu ticaret ve/veya sanayi odasýndan ya da ilgili meslek odasýndan, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduðu yýlda alýnmýþ, odaya kayýtlý olduðunu gösterir belge, 4.1.1.2. Tüzel kiþi olmasý halinde, ilgili mevzuatý gereði kayýtlý bulunduðu ticaret ve/veya sanayi odasýndan, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduðu yýlda alýnmýþ, tüzel kiþiliðin odaya kayýtlý olduðunu gösterir belge, 4.1.1.3. Ýhale konusu iþin yerine getirilmesi için alýnmasý zorunlu olan ve ilgili mevzuatýnda o iþ için özel olarak düzenlenen sicil, izin, ruhsat vb. belgeler, Ýstekli, 5188 Sayýlý Özel Güvenlik Hizmetlerine dair Kanun Hükümlerine göre alýnmýþ “Özel Güvenlik Þirketi Faaliyet Belgesi” ni teklifleri ile birlikte vereceklerdir. Ýstekliler 5188 Sayýlý Kanun ve uygulama yönetmeliðine göre düzenlenmiþ Alarým Merkezi Kurma ve Ýzleme izin Belgesinin aslý veya Noter tasdikli suretini teklifleri ile birlikte vereceklerdir. 4.1.2. Teklif vermeye yetkili olduðunu gösteren Ýmza Beyannamesi veya Ýmza Sirküleri; 4.1.2.1. Gerçek kiþi olmasý halinde, noter tasdikli imza beyannamesi, 4.1.2.2. Tüzel kiþi olmasý halinde, ilgisine göre tüzel kiþiliðin ortaklarý, üyeleri veya kurucularý ile tüzel kiþiliðin yönetimindeki görevlileri belirten son durumu gösterir Ticaret Sicil Gazetesi, bu bilgilerin tamamýnýn bir Ticaret Sicil Gazetesinde bulunmamasý halinde, bu bilgilerin tümünü göstermek üzere ilgili Ticaret Sicil Gazeteleri veya bu hususlarý gösteren belgeler ile tüzel kiþiliðin noter tasdikli imza sirküleri, 4.1.3. Þekli ve içeriði Ýdari Þartnamede belirlenen teklif mektubu. 4.1.4. Þekli ve içeriði Ýdari Þartnamede belirlenen geçici teminat. 4.1.5. Ýhale konusu iþin tamamý veya bir kýsmý alt yüklenicilere yaptýrýlamaz. 4.1.6.Tüzel kiþi tarafýndan iþ deneyimini göstermek üzere sunulan belgenin, tüzel kiþiliðin yarýsýndan fazla hissesine sahip ortaðýna ait olmasý halinde, ticaret ve sanayi odasý/ticaret odasý bünyesinde bulunan ticaret sicil memurluklarý veya yeminli mali mü-

TEÞEKKÜR

AYÞEGÜL ASLAN FLORENCE NIGHTINGALE hastanesinde baþarýlý bir omurilik ameliyatý geçirmiþtir. Ameliyatý yapan

Prof. Dr. Azmi Hamzaoðlu ile ameliyatta maddî ve manevî desteklerini esirgemeyen; kayýnpederi Ýçdaþ A.Þ. Yönetim Kurulu Baþkaný Sayýn Taceddin Aslan'a teþekkür ederiz.

Abdullah CELKAN - Nedim CELKAN Orhan CELKAN - Turhan CELKAN

þavir ya da serbest muhasebeci mali müþavir tarafýndan ilk ilan tarihinden sonra düzenlenen ve düzenlendiði tarihten geriye doðru son bir yýldýr kesintisiz olarak bu þartýn korunduðunu gösteren, standart forma uygun belge: 4.2. Ekonomik ve mali yeterliðe iliþkin belgeler ve bu belgelerin taþýmasý gereken kriterler. 4.2.1. Bankalardan temin edilecek belgeler: Teklif edilen bedelin % 10'undan , az olmamak üzere istekli tarafýndan belirlenecek tutarda bankalar nezdindeki kullanýlmamýþ nakdi veya gayrinakdi kredisi ya da üzerinde kýsýtlama bulunmayan mevduatý gösteren banka referans mektubu, Bu kriter, mevduat ve kredi tutarlarý toplanmak ya da birden fazla banka referans mektubu sunulmak suretiyle de saðlanabilir. 4.2.2. Bilanço veya eþdeðer belgeler: Ýhalenin yapýldýðý yýldan önceki yýla ait; a) Yýl sonu bilançosunun ve bilançonun gerekli görülen bölümleri, b) (a) bendinde belirtilen belgelere eþdeðer belgeler, a ve b bendinde sayýlan belgelerden birinin sunulmasý yeterlidir. Ýsteklinin; a) Cari oranýn (dönen varlýklar / kýsa vadeli borçlar) en az 0,50 olmasý b) Öz kaynak oranýnýn (öz kaynaklar/ toplam aktif) en az 0,10 olmasý, c) Kýsa vadeli banka borçlarýnýn öz kaynaklara oranýnýn 0,75’den küçük olmasý, yeterlik kriterleridir ve bu üç kriter birlikte aranýr. Bu kriterleri bir önceki yýlda saðlayamayanlar, son iki yýla ait belgelerini sunabilirler. Bu takdirde son iki yýlýn parasal tutarlarýnýn ortalamasý üzerinden yeterlik kriterlerinin saðlanýp saðlanmadýðýna bakýlýr. Serbest meslek erbabýnýn vereceði, ilgili mevzuatýna göre düzenlenmiþ ve onaylanmýþ serbest meslek kazanç defteri özetinde gösterilen deðerlere göre, son yýla ait toplam gelirin toplam gidere oranýnýn veya son iki yýla ait gelir ve giderlerin parasal tutarlarýnýn ortalamasý üzerinden bulunacak oranýn en az (1,25) olmasý þartý aranýr. Serbest meslek kazanç defteri özetinin yeminli mali müþavir veya serbest muhasebeci mali müþavir ya da vergi dairesince onaylý olmasý gerekir. Bu durumda, yukarýda bilançolar veya gerekli görülen bölümler üzerinden hesaplanacak oranlar aranmaz. 4.2.3. Ýþ hacmini gösteren belgeler: a) Ýhalenin yapýldýðý yýldan önceki yýla ait toplam ciroyu gösteren gelir tablosu, b) Taahhüt altýnda devam eden hizmet iþlerinin gerçekleþtirilen kýsmýnýn veya bitirilen hizmet iþlerinin parasal tutarýný gösteren, ihalenin yapýldýðý yýldan önceki yýlda düzenlenmiþ faturalar, Bu belgelerden birinin sunulmasý yeterlidir. Toplam cironun teklif edilen bedelin %15'inden , taahhüt altýnda devam eden iþlerin gerçekleþtirilen kýsmýnýn veya bitirilen iþlerin parasal tutarýnýn ise teklif edilen bedelin %10'undan az olmamasý gerekir. Bu kriterlerden herhangi birini saðlayan ve saðladýðý kritere iliþkin belgeyi sunan istekli yeterli kabul edilir. Bu kriterleri bir önceki yýlda saðlayamayanlar, son iki yýla ait belgelerini sunabilirler. Bu takdirde son iki yýlýn parasal tutarlarýnýn ortalamasý üzerinden yeterlik kriterlerinin saðlanýp saðlanamadýðýna bakýlýr. 4.3. Mesleki ve Teknik yeterliðe iliþkin belgeler ve bu belgelerin taþýmasý gereken kriterler. 4.3.1. Ýþ deneyim belgeleri: Son beþ yýl içinde bedel içeren bir sözleþme kapsamýnda kabul iþlemleri tamamlanan ve teklif edilen bedelin % 40 oranýndan az olmamak üzere, ihale konusu iþ veya benzer iþlere iliþkin iþ deneyimini gösteren belgeler, 4.3.2. Personel durumuna iliþkin belgeler: isteklilerin kendi mali olan Teçhizat ve Güvenlik malzemelerinin ruhsat, demirbaþ veya amortisman defterinde kayýtlý olduðuna dair tespit tutanaðý yada yeminli mali müþavir (YMM) raporu veya serbest muhasebeci mali müþavir (SMMM) raporu ile tevsik edeceklerdir. 4.3.3. Kalite ve standarda iliþkin belgeler: ihale konusu iþe ait, ihale tarihi itibariyle geçerlilik süresini doldurmamýþ ÝSO 9001: 2000 Kalite Yönetim Sistemi Belgesini teklif dosyasýnda sunacaklardýr. Bu belgenin/Belgelerin Türk Akreditasyon Kurumu tarafýndan akredite edilen belgelendirme kuruluþlarý veya Uluslararasý Akreditasyon Forumu Karþýlýklý Tanýnma Antlaþmasýnda yer alan ulusal akreditasyon kurumlarýnca akredite edilmiþ belgelendirme kuruluþlarý tara-

fýndan düzenlenmesi zorunludur. Bu belgelendirme kuruluþlarýnýn, Uluslararasý Akreditasyon Forumu Karþýlýklý Tanýnma Antlaþmasýnda yer alan ulusal akreditasyon kurumlarýnca akredite edilmiþ belgelendirme kuruluþu olduklarýnýn ve bu kuruluþlarca düzenlenen belgelerin geçerliliðini sürdürdüðünün, Türk Akreditasyon Kurumundan alýnacak bir yazý ile teyit edilmesi gerekir. Teyit yazýsý ihale veya son baþvuru tarihinde geçerli olmasý koþuluyla düzenlendiði tarihten itibaren bir yýl süreyle kullanýlabilir. Ancak Türk Akreditasyon Kurumu tarafýndan akredite edildiði duyurulan belgelendirme kuruluþlarý tarafýndan düzenlenen ve TÜRKAK Akreditasyon Markasý taþýyan belge ve sertifikalar için Türk Akreditasyon Kurumundan teyit alýnmasý zorunlu deðildir. 4.4. Bu ihalede benzer iþ olarak kabul edilecek iþler: 4.4.1. Kamu ve Özel Sektörde yapýlan Koruma ve Güvenlik Hizmet iþi benzer iþ olarak kabul edilecektir. 5. Ekonomik açýdan en avantajlý teklif, sadece fiyat esasýna göre belirlenecektir. 6. Ýhaleye sadece yerli istekliler katýlabilecektir. 7. Ýhale dokümanýnýn görülmesi ve satýn alýnmasý: 7.1. Ýhale dokümaný, idarenin adresinde görülebilir ve 250 Türk Lirasý karþýlýðý ayný adresten satýn alýnabilir. 7.2. Ýhaleye teklif verecek olanlarýn ihale dokümanýný satýn almalarý zorunludur. 8. Teklifler, ihale tarih ve saatine kadar Ýstanbul Vakýflar I.Bölge Müdürlüðü Gümüþsuyu Mah.Ýnönü Cad. No: 02 Taksim-Beyoðlu/Ýstanbul adresine elden teslim edilebileceði gibi, ayný adrese iadeli taahhütlü posta vasýtasýyla da gönderilebilir. 9. Ýstekliler tekliflerini, Birim fiyatlar üzerinden vereceklerdir. Ýhale sonucu üzerine ihale yapýlan istekliyle, her bir iþ kaleminin miktarý ile bu kalemler için teklif edilen birim fiyatlarýn çarpýmý sonucu bulunan toplam bedel üzerinden birim fiyat sözleþme imzalanacaktýr. Bu ihalede, iþin tamamý için teklif verilecektir. 10. Ýstekliler teklif ettikleri bedelin %3 ‘ünden az olmamak üzere kendi belirleyecekleri tutarda geçici teminat vereceklerdir. 11.Verilen tekliflerin geçerlilik süresi, ihale tarihinden itibaren 60(altmýþ) takvim günüdür. 12. Konsorsiyum olarak ihaleye teklif verilemez. Ek: Bölge Müdürlüðümüz ve baðlý Birimleri Hizmet Binalarýnýn Korunmasý ve Güvenlikliði için 5188 Sayýlý Kanun çerçevesinde 46 kiþilik Özel Güvenlik Elemaný temini iþidir. Hizmet Alýmý ihalesi ile alýnacak olan Özel Güvenlik Elemanlarý; a) 5 kiþi Silahsýz Bayan, b) 21 kiþi Silahlý Bay, c) 20 kiþi Silahsýz Bay olmak üzere toplam 46 kiþiliktir. Bu Özel Güvenlik elemanlarýnýn görev yapacaðý Birimlere göre daðýlýmý aþaðýya çýkarýlmýþtýr. 1-Gümüþsuyu Mahallesi Ýnönü Caddesi No: 02 Taksim-Beyoðlu/istanbul adresindeki hizmet binamýzda 3 kiþi bay silahlý+4 kiþi Silahsýz bay + 2 kiþi silahsýz bayan = 9 kiþi, 2-Kilim Müzesi Sultanahmet Camii avlusu Eminönü/Ýstanbul adresindeki müzede 3 kiþi Silahlý bay +2 kiþi Silahsýz bay+ 1 kiþi silahsýz bayan = 6 kiþi, 3-Hat Sanatlarý Müzesi Balabanaða Mah.Yahni kaban Sokak No: 02 Eminönü/Ýstanbul adresindeki müzede 3 kiþi Silahlý Bay + 2 Silahsýz bay + 1 Silahsýz Bayan = 6 kiþi, 4-Türk Ýnþaat ve Sanat Eserleri Müzesi Eski Saraçhane Sokak No: 01 Fatih/Ýstanbul adresindeki müzede 2 kiþi Silahlý bay + 4 silahsýz bay = 6 kiþi, 5-Halý Müzesi Cankurtaran Mah.Soðuk Çeþme Sok.Ayasofya Eminönü/Ýstanbul adresindeki müzede 3 kiþi Silahlý bay + 2 kiþi Silahsýz bay = 5 kiþi, 6-Eyüb Ýmaret Eyüb Camii avlusunda 2 kiþi silahsýz bay+ 1 Silahsýz bayan = 3 kiþi, 7-Haseki Külliyesi Eminönü /Ýstanbul adresindeki 3 kiþi Silahlý bay + 2 kiþi Silahsýz bay = 5 kiþi, 8-Vahdettin Köþkleri Çengelköy Mah. Alzambak Sokak Üsküdar/Ýstanbul adresindeki köþk mahallinde 4 Kiþi bay Silahlý + 2 kiþi Silahsýz bay = 6 kiþi, Yukarýda ki daðýlýmda gösterilen hizmet binamýz ve birimlerimizde toplam 46 kiþi Özel Güvenlik elemaný çalýþtýrýlacaktýr.

B: 63315


14

SPOR

YENÝASYA / 10 KASIM 2009 SALI

HAFTANIN GÖRÜNÜÞÜ

‘GOL MAKÝNESÝ’ MAKUKULA KAYSERÝSPOR'UN PORTEKÝZLÝ FORVET OYUNCUSU AZÝZA MAKUKULA BU SEZON TÜRKCELL SÜPER LÝG'DE OYNADIÐI 10 MAÇTA ATTIÐI 8 GOLLE GOL KRALLIÐINA YÜKSELME BAÞARISINI GÖSTERDÝ.

Kayserispor'un Portekizli forveti Aziza Makukula, (ortada) ligin 12. haftasýnda deplasmanda Sivasspor'a da 2 gol kaydetti.

KAYSERÝSPOR'UN Portekizli forveti Aziza Makukula, bu sezon attýðý 8 golle gol krallýðýna yükseldi. Bu sezon transfer olduðu sarý-kýmzýlý kulüpte attýðý gollerle göz dolduran Makukula, Turkcell Süper Lig'de oynadýðý 10 maçta 8 kez rakip fileleri havalandýrdý. Galatasaray, Beþiktaþ, Trabzonspor, Ankaragücü, Eskiþehirspor ve Denizlispor'a birer gol atan Makukula, ligin 12. haftasýnda deplasmanda Sivasspor'a da 2 gol kaydetti. Aziza Makukula, 11. hafta sonunda 7 golle gol krallýðýnda zirvede yer alan Galatasaraylý Shabani Christophe Nonda'yý geride býrakarak, 8 golle zirvenin yeni ismi oldu. Makukula, ligin 3. haftasýnda Kayserispor'un deplasmanda Galatasaray'a 4-1 yenildiði maçta hem rakip fileleri hava-

landýrmýþ hem de kendi kalesine gol atmýþtý. Öte yandan Kayserispor Basýn Sözcüsü Yücel Þahin, Sivasspor maçýnda 4 gol atarak 3 puan almanýn sevincini yaþadýklarýný kaydetti. Þahin, yaptýðý açýklamada, maçýn her 2 yarýsýnda da oyunun kontrolünün Kayserispor'da olduðunu ifade ederek, þunlarý söyledi: ''Ýlk yarýda rakibimize göre daha etkili oynayýp 2-0 öne geçtik. Ýkinci yarýda da oyunun kontrolü yine bizdeydi. Sivasspor karþýsýnda her 2 yarýda da üstün bir futbol oynayarak 3 puaný hak ettik. Maçý 4-2 kazanýp 3 puan aldýðýmýz için mutluyuz. Kayserispor bu sezon yine ilk 5 içerisinde olmayý hedeflemiþti. Bu hedefimizi koruyoruz. Sýralamada daha yukarý çýkmak, baþarý grafiðimizi yükseltmek istiyoruz.''

SÝVASSPOR LÝGÝN DÝBÝNE DEMÝR ATTI BU SEZON SÜPER LÝG'DE OYNADIÐI 12 MAÇTA 9 MAÐLUBÝYET ALARAK TARAFTARLARINI ÜZMEYE DEVAM EDEN YÝÐÝDOLAR, TOPLADIÐI 7 PUANLA LÝGDE 16'NCI SIRADA YER ALDI. SÝVASSPOR AYRICA 17 TAKIM ARASINDA YEDÝÐÝ 23 GOLLE LÝGÝN EN FAZLA GOL YÝYEN EKÝBÝ OLARAK GÖZE ÇARPIYOR. SÜPER bu sezon bir türlü istediði sonuçlarý alamayan Sivasspor, Kayserispor'a maðlup olarak kötü gidiþini sürdürdü. Ligde 12. hafta öncesinde, Trabzonspor, Bursaspor ve Diyarbakýrspor'a iç sahada, Fenerbahçe, Manisaspor, Ýstanbul Büyükþehir Belediyespor, Gençlerbirliði ve Galatasaray'a ise dýþ sahada maðlup olan Sivasspor, Pazar günü de 12. hafta maçýnda evinde Kayserispor'a 4-2 yenilerek kötü gidiþe ''dur'' diyemedi. Kayserispor'a yenilerek

bu sezon iç sahadaki 4'üncü, toplamda ise 9'uncu maðlubiyetini alan Sivasspor, adeta ligin dibine demir attý. Bu sezon iç sahada Antalyaspor ve Gaziantepspor'u yenip, deplasmanda Denizlispor ile berabere kalan kýrmýzýbeyazlý ekip, 12. hafta sonunda topladýðý 7 puanla ligde 16'ncý sýrada yer aldý. LÝGÝN EN ÇOK GOL YÝYEN TAKIMI Sivasspor, küme düþürülen Ankaraspor dýþýndaki 17 takým arasýnda ligin en fazla gol yi-

yen ekibi olarak göze çarpýyor. Ligde önceki 2 sezonda büyük takýmlarla þampiyonluk mücadelesi veren, aldýðý baþarýlý sonuçlar ve ortaya koyduðu futbolla taraflý tarafsýz tüm futbolseverlerin beðenisini kazanan Sivasspor, bu sezon þu ana kadar önceki 2 sezondaki baþarýlý performansýndan uzak bir grafik sergiledi. Geçen sezonun lig 2'ncisi, önceki sezonun lig 4'üncüsü Sivasspor, bu sezon 12. hafta sonu itibariyle topladýðý 7 puanla adeta ligin dibine

demir attý. Önceki 2 sezonda ligin en iyi savunma ve hücum yapan takýmlarýndan biri olan Sivasspor, bu sezon ise yaptýðý maçlarda takým savunmasýnda ve gol yollarýnda oldukça zorlandý. En son pazar günkü Kayserispor maçýnda takým savunmasýndaki hatalar nedeniyle kalesinde 4 gol görerek sahadan 4-2 maðlup ayrýlan kýrmýzý-beyazlý ekip, bu sezon yaptýðý 12 maçta attýðý gol sayýsýnýn (11) iki katýndan fazla sayýda gol (23) yedi.

Baþbakanýn stad sözü ortada kaldý

SEYRANTEPE STADI 29 EKÝM 2010'DA TESLÝM EDÝLECEK

GALATASARAY'IN bir süre duraklayan ancak yeni yapýlan ihaleyle inþaat çalýþmalarýna yeniden baþlanan Seyrantepe'deki stat projesinin 29 Ekim 2010 tarihinde tamamlanacaðý açýklandý. Ýnþaatýn yeniden baþlamasý ile ilgili olarak Seyrantepe'deki Türk Telekom Arena'da düzenlenen toplantýya, VARYAP Yönetim Kurulu Baþkaný Süleyman Varlýbaþ, Uzunlar Ýnþaat Yönetim Kurulu Baþkaný Numan Uzun, TOKÝ Ýstanbul Uygulama Daire Baþkaný Niyazi Özdemir ve Galatasaray Kulübü'nün projeden sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Iþýn Çelebi katýldý. sözleþme tarihinden itibaren 360 gün sonra, 29 Eylül 2010'da teslim edileceði, inþaatýn bitimin ardýndan geçici ön kabullerin tamamlanmasýyla stadýn 29 Ekim 2010 tarihine yetiþtirileceði açýklandý.

REAL MADRÝD RONALDO'YA MÝLLÝ MAÇ ÝZNÝ VERMÝYOR

SAÐ ayak bileðinden sakatlýðý bulunan Cristiano Ronaldo'nun, 2010 Dünya Kupasý'na katýlmak için Portekiz'in Bosna Hersek ile 14-18 Kasým tarihlerinde oynayacaðý ön eleme maçlarýnýn aday kadrosuna çaðrýlmasý Real Madrid ile Portekiz Milli takýmý arasýnda polemiðe yol açtý. Real Madrid kulübü Ronaldo'nun tedavisinin devam ettiðini ve en az 15 gün oynamamasý gerektiðini açýklarken, Ýspanyol kulübünün yönetiminin Ronaldo'ya Portekiz'e gitme izni vermediði belirtildi. Ýspanyol basýnýnda yer alan haberlerde, Real Madrid kulübünün Portekiz Milli Takýmý'nýn doktorlarýný Madrid'e davet ettikleri de ifade edildi. Ronaldo'nun Portekiz Milli Takýmý'nda oynatýlmasý halinde kariyerini tehlikeye atacaðý iddia ediliyor.

Nisan ayýnda Beþiktaþ ile yeniden 3 yýllýk anlaþma yapan Mert Nobre o dönemden bu yana gol atamýyor.

Nobre gol atmayý unuttu BEÞÝKTAÞ'IN 247 GÜNDÜR GOLE HASRET KALAN BREZÝLYALI OYUNCUSU MERT NOBRE, RESMÝ MAÇLARDA EN SON GOLÜNÜ 7 MART 2009'DA ATTI. NOBRE , TÜRKÝYE'DE 93 GOL KAYDETTÝ. BEÞÝKTAÞ'IN suskun golcüsü Mert Nobre'ye sözleþme yenilemek yaramadý. Siyah-beyazlý kulüple 24 Nisan 2009 tarihinde yeniden anlaþan Mert Nobre, bu anlaþmadan sonra adeta gol orucuna girdi ve resmi maçlarda takýmý adýna tek gol dahi atamadý. Ýstanbul Menkul Kýymetler Borsasý'na bildirilen bu anlaþmanýn ardýndan 2 Haziran'da da 3 yýllýk sözleþmeye imza atan Mert Nobre, bu sezonun 12. haftasý geride kalmasýna raðmen gol yollarýndaki suskunluðunu bozamadý. En son golünü 7 Mart 2009'da Ankara deplasmanýn-

da, siyah-beyazlýlarýn 3-2 galibiyeti ile sonuçlanan Hacettepe maçýnda atan Nobre, daha sonraki hiçbir resmi maçta gole ulaþamadý. Nobre, toplam 247 gündür (7 Mart 2009-9 Kasým 2009) siyah-beyazlý taraftarlara gol sevinci yaþatamazken, bu sezon gol yollarýnda sýkýntý yaþayan takýmýna da destek olamadý. Nobre, Turkcell Süper Lig'in yaný sýra Avrupa kupalarýnda da gol yollarýnda etkisiz kaldý. Türk vatandaþlýðýna geçtikten sonra Mert adýný alan Nobre, 7 yýllýk Türkiye serüveninde toplam 93 gole imza attý.

GÖZLEM

Diyarbakýrspor baþkaný konuþurken ölçülü olmalý SAÝD OKUR nsokur@gmail.com.

ncelikle þu konuya deðinelim. Hafta boyu maça çýkýp çýkmama konusunda tereddütler yaþayan Diyarbakýrspor takýmý, þehrin maça çýkýlmasý yönüneki kanaatine uyarak sahaya çýktý. Bu karar tabiki doðru bir karar. Sporu amacýnýn dýþýna çýkarmak isteyenlerin önünü kesecek bir karar. Ve son derece önemsenmesi gereken bir karar. Deplamanlarda Diyarbakýrspor'un þahsýn-

Ö

da, Diyarbakýr halkýný rencide edecek sloganlarýn atýlmasý çok çirkin. Terör örgütüyle bu þehrin insanýný ayný kefeye koymanýn, art niyetten baþka bir þey olmadýðý da aþikar. Bu nedenle Diyarbakýrspor'un, ligden çekilmeye dahi varabilecek kararlar alabileceðini söylemesini kimse yadýrgamamalý. Bölücülükle suçlanmanýn vicdanlarda açabileceði yarayý, ancak bu insanlarýn yaþadýðý sýkýntýlarý bilenler bilebilir. Futbol Federasyonu ve Ýçiþleri Bakanlýðý, Diyarbakýrspor' un daplasmanlarda bu tip hadiseleri tekrar yaþamamasý için gerekli tedbirleri üst seviyede almalý. Bölücülükle suçlayan insanlarýn, asýl bölücülük yapan taraf olarak

gerekli cezalarý almalarý saðlanmalý. Bu gerçekleþtirilirse ülkemizin güzide bir þehri olan Diyarbakýr halkýnýn töhmet altýnda kalmamasý saðlanmýþ olur. Diðer bir konuysa, geçen hafta G.Antep maçýnda son dakikalarda yediði 2 golle maçý önde götürürken kaybeden Diyarbakýrspor'un baþkanýnýn verdiði demeçti. Televizyondan izledik. Antep'in attýðý gollerde her hangi bir þaibe yok. Ancak baþkan Çetin Sümer, hakemin kendilerini katlettiðini söylemiþti. Hem kötü tezahürat, hemde hakem bahane edilip, Diyarbakýrspor'un G.Saray maçýna çýkmayacaðýný söylemiþti Baþkan Sümer. Sýcaðý sýcaðýna bu tip söylemler Diyarbakýrspor'a zarar verir.

Hakem hatalarý sadece Diyarbakýrspor'la münhasýr deðl. Her takýmýn bazý maçlarda caný yanýyor. Vereceði beyanlarýn, temsil ettiði makamýn hassasiyeti göz göz önüne alýndýðýnda son derece dikkat edilmesi gereken bir makam olduðunu Çetin Sümer çok iyi bilmeli. Aðzýndan alýnacak bir lafýn, proveke edileceðini düþünerek çok ölçülü konuþmalý. Takýmýný ve dolayýsýyla Diyarbakýr halkýný haklý konumdan, haksýz konuma düþürmemeli. Hem Diyarbakýrspor camiasý, hemde fubolla ilgili tüm diðer þahýslar, kulüpler, birimler sadece Diyarbakýr'ý deðil, tüm ülkemizi ilgilendiren bu meselede en akýlcý yolu izlemek zorundadýr.

SÝVAS'TA yeni stad yapýlmasýyla ilgili Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan'ýn 1 yýl önce verdiði söz hala yerine getirilemedi. Muhalefet milletvekili konunun takip edilmediði için sürüncemede kaldýðýný iddia ederken, iktidar partisi vekilleri ise, Gençlik ve Spor Genel Müdürlüðü'nün hazýrlayacaðý mevzuat deðiþikliðinin ardýndan inþaatýn baþlayacaðýný ve stadýn bir an önce tamamlanacaðýný savundular. Baþbakan Erdoðan'ýn 13 Ekim 2008'de Sivas Cumhuriyet Meydaný'nda halka hitaben yaptýðý konuþmada, Sivas'ýn her alanda olduðu gibi sporda da önemli iþlere imza attýðýný söylemiþti. Erdoðan, "Mevcut stadýn yerini TOKÝ'ye devredip, Sivas'a daha modern ve büyük stad yapýlmasý kararý alýndý. Bunun için Valilik ve Belediye birlikte çalýþýp yer tesbiti yapýyor" demiþti.

Ankaragücü'nde Karaman krizi ANKARAGÜCÜ'NDE kaptan Ceyhun Eriþ'in kadro dýþýnda býrakýlmasýnýn ardýndan þimdi de teknik direktör krizi ortaya çýktý. Kulüpte, 2-2 biten Kasýmpaþa karþýlaþmasýndan sonra teknik direktör Hikmet Karaman ile yollarý ayýrmak isteyen yönetimin, Karaman'ýn sözleþmesindeki aðýr koþullar nedeniyle sýkýntýya girdiði öðrenildi.

GENÇ KARATECÝLERÝN DÜNYA SINAVI FAS'TA

FAS'IN Rabat kentinde 13-15 Kasým tarihlerinde düzenlenecek 6. Dünya Ümit ve Gençler ile 1. 21 Yaþ Altý Karate Þampiyonalarýnda mücadele edecek milli takým, bugün bu ülkeye gidecek. Þampiyona öncesi Akgün Otel'de Ýstanbul Gençlik ve Spor Ýl Müdürü Tamer Taþpýnar ile Karate Federasyonu Baþkaný Esat Delihasan'ýn katýlýmýyla basýn toplantýsý düzenlendi. Tamer Taþpýnar, organizasyonda 18 erkek, 15 bayan olmak üzere 33 Türk sporcunun mücadele Esat Delihasan edeceðini hatýrlatarak, Türk karatesinin son yýllarda çýtanýn üst seviyesinde baþarýlar elde ettiðini söyledi. Karate Federasyonu Baþkaný Esat Delihasan ise bu þampiyonalarýn en son 2007 yýlýnda Türkiye'de yapýldýðýný ve Türk sporcularýnýn 12 madalya ile büyük bir baþarýya imza attýðýný söyledi. Delihasan, Fas'taki organizasyonda son baþarýnýn üstüne çýkmayý arzuladýklarýný ifade etti. Erol Doyran / Ýstanbul

Galatasaray, deplasmanda 1-0 geriye düþtüðü maçta Sabri ve Arda'nýn golleriyle Diyarbakýrspor'u 2-1 maðlup etti.

Beþiktaþ zirve yarýþý için umutlandý urkcell Süper Lig'de 12. haftanýn son maçýnda Galatasaray, deplasmanda Diyarbakýrspor'u 2-1 yendi. Sarý-kýrmýzýlý ekip, 11. dakikada Mendoza'nýn golüyle 1-0 geriye düþse de, 43. dakikada Sabri ve 52. dakikada Arda'nýn golleriyle maçtan 2-1 galip ayrýlmayý baþardý. Galatasaray, 12. haftayý 3 puanla kapattý ve puan tablosunda 2. sýradaki yerini korudu. Lider Fenerbahçe, bu hafta Ankaraspor ile eþleþmiþ olduðundan hükmen galip sayýldý ve hanesine 3 puan ekledi. Sarý-lacivertli ekibin 31 puanla liderliðini sürdürdüðü puan cetvelinde 3. sýrada, bu hafta 1 basamak atlayan Beþiktaþ bulunuyor. Deplasmanda Trabzonspor'u 2-0 yenen siyah-beyazlý ekip, puanýný 24 çýkardý ve 3. sýraya yerleþti. 12. haftada fileler toplam 24 kez havalandý. Bu hafta daha çok konuk ekiplerin yüzü gülerken, 2 maçta evsahibi, 5 maçta da konuk takýmlar galip geldi, 1 maç berabere tamamlandý. Bu arada, 14 Kasým Cumartesi ve 18 Kasým Çarþamba günlerinde yapýlacak 19. Dünya Kupasý play-off baraj maçlarý nedeniyle ligde 13. hafta karþýlaþmalarý, 21-22 Kasým tarihlerinde oynanacak.

T

TOPLU SONUÇLAR Bursaspor-Gençlerbirliði Ýstanbul Büyükþehir Belediyesi-Antalyaspor Trabzonspor-Beþiktaþ Ankaragücü-Kasýmpaþa Eskiþehirspor-Denizlispor Manisaspor-Gaziantepspor Sivasspor-Kayserispor Diyarbakýrspor-Galatasaray

(1-2) (1-0) (0-2) (2-2) (2-0) (0-3) (2-4) (1-2)

GOL KRALLIÐI GOL krallýðýnda ise Sivasspor'a attýðý 2 golle gol sayýsýný 8'e çýkaran Kayserisporlu Makukula zirveye yerleþti. Geçen haftanýn lideri Galatasaraylý Nonda, bu hafta Diyarbakýrspor karþýsýnda gol bulamadý ve 7 golle 2. sýraya geriledi. Nonda'yý Gaziantepspor'dan Souza 6 golle 3. sýrada izliyor.

HAFTANIN KARMASI Hakan (Beþiktaþ), Sabri (Galatasaray), Ahmet (Gaziantep), Tum (Ýstanbul Belediye), Koray (Kasýmpaþa), Gökhan (Kayseri), Ernst (Beþiktaþ), Hurþit (Gençlerbirilði), Mehmet Yýlmaz (Eskiþehir), Makukula (Kayseri), Kewell (Galatasaray).

HAFTANIN FUTBOLCUSU

Hakan Arýkan (BEÞÝKTAÞ) HAFTANIN HAKEMÝ

Kuddusi Müftüoðlu (TRABZONSPOR - BEÞÝKTAÞ)

HAFTANIN TAKIMI

BEÞÝKTAÞ 13. HAFTANIN PROGRAMI BU hafta Süper Lig'de maç yok. 21 Kasým Cumartesi: Gaziantepspor-Bursaspor, Beþiktaþ-Fenerbahçe. 22 Kasým Pazar: Kayserispor-Diyarbakýrspor, Gençlerbirliði-Büyükþehir Belediye Spor, Eskiþehirspor-Ankaragücü, Denizlispor-Antalyaspor, Kasýmpaþa-Trabzonspor, Galatasaray-Manisaspor.

PUAN DURUMU TAKIMLAR:

O

1- FENERBAHÇE 12 2- GALATASARAY 12 3- BEÞÝKTAÞ 12 4- BURSASPOR 12 5- KAYSERÝSPOR 12 6- ÝSTANBUL BÞ. BLD. 12 7- ESKÝÞEHÝRSPOR 12 8- GENÇLERBÝRLÝÐÝ 12 9- TRABZONSPOR 12 10- GAZÝANTEP 12 11- ANTALYASPOR 12 12- ANKARAGÜCÜ 12 13- MANÝSASPOR 12 14- DÝYARBAKIR 12 15- KASIMPAÞA 12 16- SÝVASSPOR 12 17- DENÝZLÝSPOR 12 18- ANKARASPOR 12

G B

M A

Y

Av P

10 9 7 7 6 6 5 5 5 5 5 3 3 3 2 2 1 0

1 2 2 3 2 3 2 3 4 4 6 5 5 6 7 9 8 12

7 16 6 12 10 18 11 12 16 15 15 16 13 21 21 23 21 36

18 14 7 14 9 -4 6 5 7 2 1 1 -3 -9 -8 -12 -12 -36

1 1 3 2 4 3 5 4 3 3 1 4 4 3 3 1 3 0

25 30 13 26 19 14 17 17 23 17 16 17 10 12 13 11 9 0

31 28 24 23 22 21 20 19 18 18 16 13 13 12 9 7 6 0


SiyahMaviKýrmýzýSarý

BÝLÝÞÝM-TEKNOLOJÝ

15

YENÝASYA / 10 KASIM 2009 SALI

Sayfa Sorumlusu: Zübeyir Ergenekon — Furkan Demir— Muharrem Özel

bilisim@yeniasya.com.tr

Özgür yazýlýmýn 4 özgürlüðü S.SERVER KAHRAMAN

HAFTA - 4

Eczane_1 Modelleme Kýsmý Sahnemizdeki kübü silip "Space" tuþu ile bir "Plane (zemin)" ekliyoruz. Ve plane'imizi seçip daha önceki derslerde bahsettiðimiz gibi "Tab" tuþuyla modelleme moduna geçiyoruz. "CTRL+Tab" ile "edge (kenar)" moduna geçip, sað kenarý E tuþu ile "Extrude" yapýyoruz ve "Z"ye basýp Z ekseninde yükseltiyoruz. Ve tekrar E' ye basýp ayný oranda yükselttikten sonra X ekseninde taþýyalým, böylece 3'üncü yüzeyimiz çapraz kýsmý oluþtu. Ortadaki 3 yatay kenarý seçip E tuþuna bastýktan sonra S tuþu ile geniþletiyoruz. Ve oluþan 3 yüzeyi Z ekseninde yukarý Extrude verip minik bir kalýnlýk veriyoruz..

Proje-1 Eczahane u hafta PROJE uygulamalarýmýz baþlýyor. Projelerde amacýmýz Risale-i Nur'da geçen bazý hikâye ya da Üstadýn verdiði örnek vecize paragraflarý görselleþtirmek ve ileride animasyonla zenginleþtirmek. Bu haftaki konumuz ASÂ-YI MUSÂ’daki 6. Mesele ilk örnek: "Meselâ, nasýl ki mükemmel bir eczahane ki, her kavanozunda harika ve hassas mizanlarla alýnmýþ hayattar macunlar ve tiryaklar var; þüphesiz

B

gayet maharetli ve kimyager ve hakîm bir eczacýyý gösterir. Öyle de, küre-i arz eczahanesinde bulunan dört yüz bin çeþit nebatat ve hayvanat kavanozlarýndaki zîhayat macunlar ve tiryaklar cihetiyle bu çarþýdaki eczahaneden ne derece ziyade mükemmel ve büyük olmasý nisbetinde, okuduðunuz fenn-i týb mikyasýyla, küre-i arz eczahane-i kübrasýnýn eczacýsý olan Hakîm i Zülcelâli, hatta kör gözlere de gösterir, tanýttýrýr."

Gösterilen 4 kenarý seçip X ekseninde çýkýntý oluþturuyoruz.

CTRL+Tab" ile "Face (yüzey)" moduna geçip tüm kenarlarýmýzý seçelim. Ve "Shift D" ile Z ekseninde 6 basamak çoðaltalým… Dersin devamýný "muhabbetfedaileri.com", "3d tasarým ve animasyon" baþlýðýndan takip edebilir ve sorularýnýzý sorabilirsiniz…

Video dosyalarýnda sorun yaþamamak için PROGRAM TANITIMI Hazýrlayan: www.gezginler.net BÝLGÝSAYARDA video izlerken sýklýkla karþýlaþýlan en temel problem codec (çözücü) sorunudur. Ýzlediðimiz videoda sesi duyamayabilir, görüntü ters olabilir veyahut hiç görüntü elde edemeyebiliriz. Bunun temel nedeni video oluþturulurken kullanýlan dönüþtürme sistemidir. Görüntü iþleme teknolojisinin geliþmesiyle birlikte farklý video formatlarý ortaya çýkmýþtýr. Video boyutunu en düþük hale getirip, görüntüden ö dün ver me mek amaçlý oluþturulan yeni video formatlarýna oynatýcýlarýn uyum saðlayabilmesi için oynatýcýya ilgili video desteðinin yüklenmesi gerekmektedir. Bu aþamada codec paketleri denilen ve içerisinde birçok yeni video formatýný bilgisayarýn tanýmasý ve oynatabilmesi için gerekli destek yazýlýmlarý içeren paket yazýlýmlarý gündemimize gelmektedir. Codec paketleri seçimi temel olarak bilgisayarýnýzda oynatmak istediðiniz video türüne göre deðiþiklik gösterebilir. Eðer video izleme sýrasýnda sorun yaþamak istemiyorsanýz en güncel video bileþenlerini içeren bir codec paketini bilgisayarýnýza yüklemeniz gerekir. Bu aþamada bir-

çok alternatif olmakla birlikte en yaygýn ve problemsiz codec paketlerinden K-Lite Codec paketini önermekteyiz. K-Lite Codec paketi her yeni video bileþeni güncellemesinde yeni bir sürüm ile karþýmýza çýkmakta ve ihtiyacýmýzý karþýlamaktadýr. Sadece bir codec paketini yüklemek her zaman ihtiyacý karþýlamayabilir, yeni çýkan video bileþenlerine sürekli destek saðlamak için codec paketinizi de güncel tutmak ve yeni sürümlerini indirmeniz gerekmektedir. K-Lite Codec Pack Full gibi iyi bir codec paketi ve daha önceki yazýlarýmýzda tanýttýðýmýz Gom Player gibi iyi bir oynatýcý ile sorunsuz video izlemeniz mümkündür. K-Lite codec paketi kendi içerisinde Media Player Classic adýnda ücretsiz bir oynatýcýyý da içermektedir. Bu paket ile birlikte Divx, wma, avi, mp4 gibi en popüler video formatlarýný sorunsuzca izleyebilirsiniz. K-Lite codec paketi ihtiyaca göre Basic, Standart, Full ve Mega olarak deðiþik isimlerde ve içerikte yayýnlanmaktadýr. Full isimli paketin temel tüm video formatlarýný oynatmada yeterli olacaðýný düþünüyoruz. Üretici Sitesi: http://www.codecguide.com/features-full.htm Download Adresi: http://www.codecguide.com/download-k-lite-codec-packfull.htm

Osmanlýca öðrenmeyen kalmasýn! Hazýrlayan: FURKAN DEMÝR

www.islamharfleri.com BU hafta size Osmanlýca öðrenmenin aslýnda ne kadar da kolay olduðunu ispat eden bir site tanýtýyoruz. islamharfleri.com sizi Risale-i Nurlarýn ilk yazýldýðý devreye çaðýrýyor. Anladýðým kadarýyla ‘Hatt-ý Kur’ân-ý’ internette koruma vazifesini de bu site üstleniyor. Site içerik olarak zengin bir muhtevaya sahip. Fakat, Onu diðer sitelerden ayýran kýsmý görsel olarak Osmanlýca eðitimini de vermesi. Kursun 11. Bölümü de eklenmiþ durumda. Ýster internet üzerinden, ister de bilgisayarýnýza yükleyerek günde az bir vaktinizi ayýrarak Osmanlýcayý

öðrenebilirsiniz. Bundan sonra ise sitenin içerisinde bulunan Risale-i Nurlarý okuyarak pratik yapabilirsiniz. Sitenin dosyalar bölümünden Osmanlýca Kitapçýðý, Ýslâm harfleri ile grafikler, yazýlar, Msn ifadeleri gibi dosyalarý da indirebilirsiniz. Ayrýca Metinler ve Yazýlar bölümlerini de takip ederek, dil konusundaki daðarcýðýnýzý geliþtirerek güncel haberleri okuyabilirsiniz. Site konusunda gerek teknik, gerek dil öðrenmede aklýnýza gelen bir soru için info@islamharfleri.com adresine mail atarak kýsa bir süre içerisinde cevap alabilirsiniz.

BUNLARI UNUTMAYIN! www.erisale.com adresinden risaleleri internet üzerinde not alarak okuyabileceðinizi… http://www.rssnedir.com/rss_windows_programlari.php adresinden Windows için RSS programlarý indirebileceðinizi… www.risaleinurenstitusu.org adresinden risaleleri okurken kelimelerin manalarýna bakabileceðinizi ve risalelerde arama yapabileceðinizi… http://kuran.hayrat.com/ adresinden Hüsrev hattý ‚mucizeli Kur’an’ý internet üzerinden okuyabileceðinizi… http://www.rssnedir.com/rss_teknolojisi.php adresinden RSS’nin önemini daha iyi anlayacaðýnýzý…

Herhangi bir amaç için yazýlýmý çalýþtýrma özgürlüðü (0 numaralý özgürlük). Her ne istiyorsanýz onu yaptýrmak için programýn nasýl çalýþtýðýný ögrenmek ve onu deðiþtirme özgürlüðü (1 numaralý özgürlük). Yazýlýmýn kaynak koduna ulaþmak, bu iþ için önkoþuldur. Kopyalarý daðýtma özgürlüðü. Böylece komþunuza yardým edebilirsiniz (2 numaralý özgürlük). Tüm toplumun yarar saðlayabileceði þekilde programý geliþtirme ve geliþtirdiklerinizi (ve genel olarak deðiþtirilmiþ sürümlerini) yayýnlama özgürlüðü (3 numaralý özgürlük). Kaynak koduna eriþmek, bunun için bir önkoþuldur.

Korsana Karþý Çare : Özgür Yazýlým ya da Genel Kamu Lisansý (GPL) Ali Oktay Aðabeyimiz, yazýlarýnda ‘korsan’ kullanýma dikkat çekiyor. Müzik sektöründeki kaygýlandýrýcý durumun ‘bilgisayar sektöründe’ de yaþandýðý vurgulandý son yazýlarýndan birinde. Yazýda dikkat çekilen nur risalelerini okuyanlarýn diðer konularda olduðu gibi bu konuda da topluma örnek olmasý…Peki neler yapabiliriz ‘korsan kullaným’ için, bu yazýda buna deðinmeye çalýþacaðým. *** Hani ‘gömleðin ilk düðmesinin yanlýþ olarak iliklenmesi’ diðer düðmelerin de yanlýþ olarak iliklenmesi ile neticelenir ya, korsan yazýlým konusunda da yanlýþý baþtan yapýyoruz. Ýþletim sistemi olarak tek tercihimizi Windows sistemlerinden yana yapmamýz bu yanlýþlarýn baþýnda geliyor. Niye derseniz? Windows ortamýnda geliþtirilen çoðu program ücretlidir. Windows mantýðý ‘telif haklarý’ mantýðýna dayalýdýr. Bu yüzden iþletim sistemi olarak Window’su tercih etmemiz bizi bu sýkýntýya sokuyor. Hatta birçoðumuzun bilgisayar alýrken ‘toplama’ tabir ettiðimiz yöntemi kullanmasý yanlýþlarýmýzýn baþýnda geliyor. Zira bu satýn alma biçiminde genellikle ‘korsan Windows Sürümleri’ kullanýlmaktadýr. Öte yandan Özgür yazýlým ve açýk kaynak kod felsefesi temel de ‘paylaþýmý’ esas alýr. Bu nedenle iþletim sistemi tercihimizi ‘Linux’tan yana yapmamýz korsan korkusunun gitmesine ve ‘kul hakký’ endiþemizin son bulmasýna neden olacaktýr. Her ne kadar Windows gibi kullanýmý kolay Linux Sürümleri çýksa da baþta eðitim sistemimizin de etkisiyle Þurasý acý bir gerçek ki Windows iþletim sistemlerine olan düþkünlüðümüzün bitmesi epey zaman alacaktýr. Peki, bu durumda ne yapacaðýz? Bu durumda yapmamýz gereken GPL lisansý ile daðýtýlan Açýk kaynak kodlu yazýlýmlarý kullanmaktýr. GNU Genel Kamu Lisansý (GNU GPL ya da GPL) bir çok yerde kullanýlan özgür yazýlým lisansýdýr. Özgür yazýlým, kullanýcýsýna çalýþtýrma, kopyalama, daðýtma, inceleme, deðiþtirme ve geliþtirme özgürlükleri tanýyan yazýlým türüdür.GPL, General Puplic License’nin kýsaltýlmýþýdýr ve ‘ Genel Kamu Lisansý’ þeklinde geçmektedir. Özgür yazýlýmýn 4 temel felsefesi vardýr. (Buna bunlarý biliyor musunuz bölümümüzden ulaþabilirsiniz) Bu sayede Windows sistemi kullanmaya devam ederken ‘kul hakký yememenin’ rahatlýðýný yaþarýz. Mesela çoðumuzun kullandýðý ücretli Microsoft Office sürümleri yerine OpenOffice.org’a ait Office yazýlýmýný kullanabiliriz. Bu yazýlým çok geliþmiþtir ve mesela herhangi bir eklenti olmadan ‘Pdf’ olarak çýktý verme özelliðine sahiptir. Tabiri yerinde ise: Bir çok ev kullanýcýsý için yeter de artar bile. Yine ayný þekilde resim düzenlemek için korsan lisanslý programlar yerine açýk kaynak kodlu GIMP ve Google’a ait ücretsiz Picassa Resim düzenleme programlarýný kullanabiliriz. Bu iki programda ücretsizdir. Diðer bir çare de ücretsiz sürümleri kullanmak. Mesela birçok antivürüs programý ev kullanýcýlarý için geliþtirilen sürümler ücretsizdir. Örnek olarak Avast, Avg gibi anti virüs programlarýnýn ev sürümlerini ücretsiz kullanabiliriz. Ayný zamanda profesyonel yazýlým þirketleri deðiþik amaçlarla bazý sürümlerini ücretsiz olarak daðýtmaktadýrlar. Bunlarý takip ederek de korsana karþý koyabiliriz. Umut Gökbayrak GPL ile ilgili bir yazýsýnda “GPL bir yazýlýmýn kodunun üzerinde oynayan kiþi sayýsý bazen binleri bulmaktadýr. Bu nedenle programlar oldukça hýzlý bir þekilde çok büyük bir kitle tarafýndan geliþtirilir. Bu da yazýlýmýn kalitesinin artmasýnda büyük bir rol oynar.” diyerek önemli bir gerçeðe iþaret eder. Yani Özgür yazýlým ‘meþveret’ sistemiyle geliþtirilir ! Elbette ‘online meþveret’!Kapalý kaynak kodlu yazýlýmlarý sadece ilgili yazýlým firmasýnýn mühendisleri deniyorsa, açýk kaynak kodlu bir yazýlým dünyada binlerce kiþi tarafýndan denetlenmekte ve geliþtirilmektedir. Yazýlýmlarýmýzýn ‘caizliðinden’ endiþe duymamak için Özgür yazýlýma yönelmemiz lazým…

SiyahMaviKýrmýzýSarý


SiyahMaviKýrmýzýSarý

ÜMÝTVÂR OLUNUZ: ÞU ÝSTÝKBAL ÝNKILÂBI ÝÇÝNDE EN YÜKSEK GÜR SADÂ ÝSLÂMIN SADÂSI OLACAKTIR

Y

10 KASIM 2009 SALI

Elmada dilimli satýþ

Merkür demir zengini

ALARA Fidan Genel Müdürü Cihangir Korkmaz, meyvecilikte baþta Avrupa olmak üzere dünya genelinde dilimlenmiþ ve paketlenmiþ ürünlere tüketici ilgisinin giderek arttýðý belirtti. Firma olarak meyvecilikteki bu yeni konseptin Türkiye’de de geliþtirilmesi konusunda çaba gösterdiklerini ifade eden Korkmaz, ‘’Firma olarak son 2 yýldýr dilimlenmiþ ve paketlenmiþ elma üzerinde yoðunlaþýyoruz. Tüketicilere tattýrýyor, tadým testleri yapýyoruz. Þimdiye kadar aldýðýmýz reaksiyonlar olumlu’’ dedi. Adana / aa

GÜNEÞ’E en yakýn gezegen olan Merkür’ün yüzeyinde sanýlandan çok daha fazla demir ve titanyum olduðu tespit edildi. Amerikan uzay aracý Messenger’ýn Merkür (Utarit) ile 29 Eylül’deki üçüncü buluþmasý, Güneþ’e en yakýn ve en küçük gezegenin yüzeyinin neredeyse tamamýnýn gözlenmesine olanak saðladý. Messenger’ýn gönderdiði verilere göre Merkür’ün yüzeyinde bol miktarda demir ve titanyum bileþikleri bulunuyor. Amerikan Havacýlýk ve Uzay Dairesi’nin (NASA) açýklamasýna göre, Merkür’ün incelenmedik sadece kutuplarý kaldý. Toplanan bilgiler, gezegenin yüzeyinde daha önceki tahminlerden çok daha fazla oranda demir ve titanyum elementleri bulunduðunu gösterdi. Çok yüksek yoðunluk derecesinden ötürü, gezegenin göbeðinin ise zaten yüksek oranda demir içerdiði düþünülüyordu.

Gençlerin iþsizlikten yakýndýðý bir ortamda günde 3 ton odun kýrarak geçimini saðlayan 72 yaþýndaki Ýsmail Dayan, çocuklarýnýn eline bakmamak için çalýþmak zorunda olduðunu söylüyor. FOTOÐRAF: CÝHAN

72’lik ihtiyardan

GENÇLERE hayat dersi ÝÞSÝZLÝÐÝN ARTTIÐI ANCAK, BAZI ÝÞYERLERÝNE DE ÜCRETÝ SEBEBÝYLE ÝÞÇÝ BULUNMADIÐI BU DÖNEMDE 72 YAÞINDAKÝ DAYAN, GÜNDE 3 TON ODUN KIRARAK GEÇÝMÝNÝ SAÐLIYOR. GENÇLERÝN iþsizlikten yakýndýðý bir ortamda günde 3 ton odun kýrarak geçimini saðlayan 72 yaþýndaki Ýsmail Dayan, çocuklarýnýn eline bakmamak için çalýþmak zorunda olduðunu söy lü yor. Da yan, genç le rin ‘iþ yok’ di ye rek kahvelerde oturmalarýný da eleþtiriyor. Bursa’da, mahrukatçýlara odun kýrarak geçimini saðlayan genç ve güçlü insanlar arasýnda uzun sakallarý, yüzündeki derin çizgileri ve titreyen elleriyle bir yaþlý dikkat çekiyor. Eþini 10 sene önce kaybedince 3 oðlundan birinin yanýnda kalmaya baþlayan 72 yaþýndaki Ýsmail Dayan, vücudunun yorgunluðuna aldýrmadan, çelik gibi parmaklarýyla kavradýðý baltayý odunlara ardý ardýna indiriyor. Odunlarýn kýrýlma noktalarýný çok iyi bildiði için ilerlemiþ yaþýna raðmen bu iþi zorlanmadan yapabilen yaþlý adam, acýktýðýný hissettiðinde ise evden getirdiði tereyaðlý ekmekle karnýný doyuruyor. Devletin yaþlýlara verdiði ‘ihtiyarlýk maaþý’na baþvurmadýðýný ve çalýþarak hayatýný sürdürdüðünü ifade eden Dayan, yaptýðý iþi þöyle anlatýyor: “Bizim iþ okka iþi. Zaman geliyor günde 3 ton odun kýrýyorum, zaman geliyor 500 kilo odunla

kalýyorum. Odunun zorluðuna göre, 3 ton odun yararsam 35 lira falan elime geçiyor. Ama 500 kilo odunda kalýrsam 7 lira alýyorum. Odun alçakta ve kolay olursa 3 ton odunu yarýyorum. Benim iþim belli deðil. Sabahleyin evden 07.30’da çýkýyorum, akþam ezanýndan önce eve dönüyorum. Alýþmýþým bu iþe. Þimdi baþlasam yapamazdým. Ama gençliðimden beri bunu yaptýðým için bana zor gelmiyor. Ben þimdi inþaata gitsem çalýþamam.” “Evet ben gezinemem, ayaklarým dayanmaz. Ama iþ bulamasam simit satarým yine de ele bakmam” diyerek gençlere ders veren Ýsmail Duran, sözlerine þöyle devam ediyor: “Kahvede oturmam. Gençler ‘iþ yok’ deyip kahvede oturuyor. Benim iki oðlum böyle. Ceplerinde çay parasý yok, ama gelmiyor. Burada benimle beraber odun yarsa parasýný çýkartacak. Bana para lâzým deðil aslýnda, ama onlarýn eline bakmayayým diye çalýþmak zorunda kalýyorum. Ýþte iþ burada hazýr. Sonra ben indir kaldýr yapamýyorum. Yani arabalara çuval atabilsem yine ekmeðimi kazanýrým. Neyse bir ücret koymuþlar, benim paramý veriyorlar, ama gençler çalýþmak istemiyor.” Bursa / cihan

SiyahMaviKýrmýzýSarý


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.