01 Aralik 2009

Page 1

SiyahMaviKýrmýzýSarý

EÐÝTÝMCÝ-YAZAR NEVÝN ALAN:

14 bin kiþi çipli TC kimlik kartý kullanýyor / 3’TE

ÖNCE KENDÝMÝZÝ, SONRA EVLÂDIMIZI EÐÝTMELÝYÝZ

Engelliye evde bilgisayar dersi verilecek / 3’TE 2 milyon 521 bin Müslüman hacý oldu / 16’DA

Boþnaklar, New York’ta 1 dolara cami aldý/ 16’DA

Haberi sayfa 15’te

Y GERÇEKTEN HABER VERiR

ASYA’NIN BAHTININ MÝFTAHI, MEÞVERET VE ÞÛRÂDIR

Danýþtay, Türkiye’nin geleceðine darbe vurdu

MÜSLÜMANLAR ZÜRÝH MEYDANINDA GÖSTERÝ YAPTI

Minare yasaðý protesto edildi

DANIÞTAY’IN, ÜNÝVERSÝTEYE GÝRÝÞTE KATSAYI FARKINI KALDIRAN YÖK KARARININ YÜRÜTMESÝNÝ DURDURMASINA TEPKÝLER SÜRÜYOR. MESLEKÎ EÐÝTÝM DÜNYANIN GÖZDESÝ

EÐÝTÝM SÝSTEMÝMÝZ FELÇ OLACAK

nTüm dünyada meslekî ve teknik eðitimin revaçta olduðunu hatýrlatanan Türk Eðitim-Sen Kayseri Þubesi Baþkaný Ali Ýhsan Öztürk, “Ancak ülkemizde katsayý uygulamasý nedeniyle meslekî ve teknik eðitime büyük bir darbe vurulmuþtur. Öðrencilerimizin meslekî ve teknik eðitime ilgisi azalmýþ, eðitim kalitesi düþmüþ, vasýflý iþ gücü bulmak imkânsýz hale gelmiþtir” dedi.

nDanýþtay’ýn böyle bir karar almasýyla eðitim sisteminin felç olacaðýný dile getiren Öztürk, “Bu karar, Türkiye’yi teknoloji yarýþýnda dünyadan uzaklaþtýracak, meslekî ve teknik eðitimin istenilen düzeye ulaþmasýna engel olacaktýr” diye konuþtu. Öztürk, Danýþtay’ýn son kararýnýn, önceden ayný daire tarafýndan verilmiþ kararlara da aykýrý olduðunu savundu. Haberi sayfa 4’te

Ezberci eðitim köleleþtiriyor / DÜNYADA VE TÜRKÝYE’DE

www.yeniasya.com.tr

1 ARALIK 2009 SALI / 60 Kr

YIL: 40 SAYI: 14.277

Haberi sayfa 4’te

4 kanton yasaða karþý Ýsviçre’de konfederasyonu oluþturan 26 kantondan sadece 4’ü bu yasaða karþý çýkarken, Ýsviçreliler referandum sonuçlarýnýn dinî özgürlüklere ve ülkenin hoþgörü geleneðine aykýrý olduðunu dile getirdi.

KARARA DÜNYANIN DÖRT BÝR YANINDAN TEPKÝLER YAÐIYOR nÝsviçre’de yapýlan minare yapýmýna yasak getirilip getirilmemesi yönündeki referandumun, Ýsviçre halkýnýn yüzde 59 oranýnda minare yasaðýna, ‘evet’ demesi Zürih’in ünlü Helvetiaplatz Meydaný’nda ve Baþkent Bern’de protesto edildi. Haberi sayfa 3’te

Avrupa’nýn içinde, Avrupa’yý içselleþtirememiþ ülke KÜLTÜR BAKANI GÜNAY TARTIÞMAYI ÇAÐDIÞI BULDU nMinare yasaðýna tepki gösteren Bakan Ertuðrul Günay, Ýsviçre’yi, “Avrupa’nýn içinde, ama Avrupa’yý içselleþtirememiþ bir ülke” ülke olarak nitelendirdi. Haberi sayfa 5’te

Adlî Týp: Kafes’teki imza gerçek

Domuz gribi gençleri tehdit ediyor

nKamuoyunda büyük infiale sebep olan ‘Kafes Eylem Planý’yla ilgili olarak Adlî Týp, emekli Binbaþý Levent Bektaþ’ýn bilgisayarýnda bulunan belgenin altýndaki imzanýn, emekli Yarbay Ercan Kireçtepe’ye ait olduðunu belirledi. Haberi sayfa 4’te

ÖLENLERÝN % 56’SI KRONÝK HASTA nDünyada ve Türkiye’de pandemik grip ten en çok et ki le nen hasta grubunun 6 ay üzeri çocuklar ve 24 yaþýndaki kiþiler olduðunu belirten Saðlýk Bakanlýðý Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Gaye Usluer, bu grupta ölenlerin yüzde 56'sýnda kronik hastalýklarýn, diðerlerinde ise hiçbir risk faktörünün görülmediðini söyledi.

nÝnternet Teknolojileri Derneði YouTube internet sitesinin eriþiminin engellenmesi sebebiyle Avrupa Ýnsan Haklarý Mahkemesi’ne dâvâ açtý. INETD Baþkaný Mustafa Akgül, “Ülkemizde itiraz edebileceðimiz baþka makam kalmadýðý için geçen hafta AÝHM’ne baþvurmak zorunda kaldýk’’ dedi. Haberi sayfa 4’te

Haberi sayfa 3’te

YouTube yasaðý AÝHM’e taþýndý

Her yer kapsama alanýna girecek nBilgi Teknolojileri ve Ýletiþim Kurumu Baþkaný Tayfun Acarer, Ulaþtýr ma Bakanlýðý tarafýndan yürütülecek bir çalýþma ile 2010 sonunda Türkiye’de kapsanamayan yol ve yerleþim yerinin kalmayacaðýný söyledi. Haberi sayfa 3’te ISSN 13017748

DAVUTOÐLU TARÝH VERDÝ: 2023’TE AB’DEYÝZ

Haberi sayfa 5’te

SiyahMaviKýrmýzýSarý


SiyahMaviKýrmýzýSarý

2

YENÝASYA / 1 ARALIK 2009 SALI

LÂHÝKA

Dünya, büyük bir mânevî buhran geçiriyor

‘‘

Namazý dos doðru kýlýn ve zekâtý verin. Kendiniz için ne hayýr iþlerseniz, Allah katýnda onu bulursunuz. Þüphesiz ki Allah, yaptýklarýnýzý hakkýyla görür.

düþününce

‘‘

NURULLAH AKAY

Mânevî temelleri sarsýlan garp cemiyeti içinde doðan bir hastalýk, bir veba, bir tâun felâketi, gittikçe yeryüzüne daðýlýyor. Bu müthiþ sârî illete karþý Ýslâm cemiyeti ne gibi çarelerle karþý koyacak? Garbýn çürümüþ, kokmuþ, tefessüh etmiþ, bâtýl formülleriyle mi? Yoksa Ýslâm cemiyetinin ter ü taze iman esaslarýyla mý? Büyük kafalarý gaflet içinde görüyorum.

akay.n@hotmail.com

buhran: Bunalým, kriz. garp: Batý. tâun: Veba. sârî: Bulaþýcý. tefessüh: Çürüme, bozulma, kokuþma. teksif: Yoðunlaþtýrma. asr-ý hazýr: Þimdiki asýr. terennüm: Yavaþ ve güzel bir sesle söyleme.

âinatýn yüce Yaratýcýsý Allah “Âdil”dir. Yarattýðý her mahlûkatta “Âdil” isminin tecellisi bulunmaktadýr. Ýnsan elinin bulaþmadýðý her yerde adalet bütün unsurlarýyla hükmünü icra etmektedir. Ancak yaratýlýþtaki nizam ve intizamý gerektiren adalet unsurunun yok olmasýna sebep olan ne yazýk ki insanlardýr. Çünkü insan iyi ve kötü ile imtihan edilmektedir. Kötülükler olmasaydý iyiliklerin deðeri bilinmeyecek ve þeytânî ruhlarýn varlýðý da ortaya çýkmayacaktý. Bu sebeple Rabbimizin yarattýðý her þeyde bildiðimiz veya bilmediðimiz güzellikler bulunmaktadýr. Güzelliklerin zaman zaman çirkinliklere dönüþmesi, insanlarýn tabi olduðu imtihanýn gereðidir. Aksi takdirde insan olmanýn bir anlamý olmayacaktý. Bilindiði gibi insanlarý diðer mahlûklardan ayýran çok özellikler bulunmaktadýr. Ancak bunlarýn en önemlisi insanlarýn cüz’î de olsa bir iradeye sahip olmasýdýr. Yani Yaratýcý insanlara bazý konularda seçme hürriyetini vermiþtir. Tâ ki, insanlar en þerefli yaratýk özelliðine lâyýk bir mahiyet kesb edebilsinler. Tâ ki insan, yaratýlýþýna yerleþtirilmiþ kabiliyetlerini iþlettirsin ve tercihiyle Yaratýcýsýnýn emirlerini yerine getirerek kendini O’na sevdirsin. Böylece Ýlâhî rahmeti üzerine çekerek, ebedî hayatý yaþama hakkýný elde etmiþ olacaktýr insanoðlu. Günümüz dünyasýndaki hâdiselere baktýðýmýz zaman, adalet unsurunun insanlar arasýnda eksik olduðunu ve bu durumun insanlar arasýnda çarpýþmalara sebep olduðunu görebiliriz. Tarih boyunca adalet ile hükmedilen ülkelerde huzurun ve refahýn var olduðunu, adaletin eksik olduðu yerlerde ise çöküþlerin baþladýðýný da görebilmemiz mümkündür. Bu sebeptendir ki Hz. Ömer’in (ra) “Adalet mülkün temelidir” ifadesi, adaletin devletler için olan önemi açýsýndan hep zikredilegelmiþtir. Zikredilen mânâlar çerçevesinde kendimize baktýðýmýz zaman üzüntü verici geliþmeleri görebilmemiz mümkün olsa da, ümitvâr olmamýz gereken geliþmeler de bulunmaktadýr. Her ne kadar adil olmayan bir adliye sistemi günümüzde bize ümitsizlik veriyorsa da, toplumun adaletsizliðe karþý olan kararlý sesi ise bizlere ümit veriyor. Artýk zamanýmýz insanlarý hak ve hukukunu arama iradesini gösterebilmektedir. Bu geliþmeler çerçevesinde Adliye Sistemi de adil olmak zorunda olacaktýr þüphesiz... Ceberut yönetimlerin dönemi kapanacak gibidir. Devletin kudsiyeti için atýlan hamasî nutuklar artýk hak ve hukuk çerçevesinde hayatýný sürdürmek isteyen insanlarý heyecanlandýrmamaktadýr. “Devlet için fert feda edilir” hükmünün inandýrýcýlýk yönü kalmamýþtýr. Ýnsanlýk adým adým Ýslâm’ýn ferdin hukukunu nazara alan adaletine yürümektedir. Ýlâhî kelâm Kur’ân’ýn “Birisinin hatasýyla baþkasý mesul olmaz” hükmüyle asýrlardýr insanlar hakka dâvet edilmekteydi. Ýslâm’ýn “adalet-i mahza”sý, ferdin hakkýný sonuna kadar korumaktaydý baþtan beri. Ve bu yüce adalet, Ýslâm Peygamberi Hz. Muhammed’in (asm) “Asr-ý Saadet”inde en güzel bir þekilde uygulanmýþtý. Hulefa-i Râþidîn döneminin adaleti de “Asr-ý Saadet”in devamýydý. Ama Saadet Asrýndan uzaklaþtýkça þeytanýn insanlarý gerçek adaletten uzaklaþtýran planlarý uygulanmaya konulmuþ ve fitneler toplumlarý badirelere sürüklemeye baþlamýþtýr. Derken zalimler çoðalmýþ ve adalet gittikçe uzaklaþýlan bir deðer haline gelmiþtir. Sýkýntýlar, karmaþalar, fitneler bundan sonra toplumlarý huzursuzluk vadilerinde süründürmüþtür ne yazýk ki... Bugün ise insanlarý koyu cehalet karanlýklarýndan kurtarabilecek olan Ýslâm’ýn yüce ahlâkýna koþmaktadýr insanlar sanki. Geliþmeler ümit vericidir. Zira Ýslâm’ýn þaþmaz ve þaþýrtmaz hakikatleri bugün ilmin desteðiyle de gün ýþýðýna çýkmaktadýr. Ýnsanlar zaten Ýslâm imanýnýn nuruna þiddetle ihtiyaç içindedir. Bu sebeple gerçeklere kavuþma arzu ve isteði de had safhadadýr. Evet ümitvarýz. Þüphesiz pek yakýnda, verilen müjdeler gerçekleþecek ve insanlýðýn içinde yükselecek olan en gür seda Ýslâm’ýn sedasý olacaktýr... Bilhassa biz Müslümanlar kendimizi bu gerçeðe hazýrlamak zorundayýz. Yoksa, Allah korusun, kaybeden sadece biz olacaðýz...

K

D

LÜGATÇE:

Bakara Sûresi: 110 / Âyet-i Kerime Meâli

Ýnsanlýk, Ýslâm’ýn adaletine muhtaç

. B ediuzzaman Said Nurs i

ünya, büyük bir mânevî buhran geçiriyor. Mânevî temelleri sarsýlan garp cemiyeti içinde doðan bir hastalýk, bir veba, bir tâun felâketi, gittikçe yeryüzüne daðýlýyor. Bu müthiþ sârî illete karþý Ýslâm cemiyeti ne gibi çarelerle karþý koyacak? Garbýn çürümüþ, kokmuþ, tefessüh etmiþ, bâtýl formülleriyle mi? Yoksa Ýslâm cemiyetinin ter ü taze iman esaslarýyla mý? Büyük kafalarý gaflet içinde görüyorum. Ýman kalesini, küfrün çürük direkleri tutamaz. Onun için, ben yalnýz iman üzerine mesaimi teksif etmiþ bulunuyorum. Risâle-i Nur’u anlamýyorlar. Yahut anlamak istemiyorlar. Beni, skolastik bataklýðý içinde saplanmýþ bir medrese hocasý zannediyorlar. Ben, bütün müsbet ilimlerle, asr-ý hazýr fen ve felsefesiyle meþgul oldum. Bu hususta en derin meseleleri hallettim. Hattâ bu hususta da bazý eserler telif eyledim. Fakat ben öyle mantýk oyunlarý bilmiyorum. Felsefe düzenbazlýklarýna da kulak vermem. Ben, cemiyetin iç hayatýný, mânevî varlýðýný, vic dan ve i ma ný ný te ren nüm e di yo rum. Yal nýz Kur’ân’ýn tesis ettiði tevhid ve iman esasý üzerinde iþliyorum ki, Ýslâm cemiyetinin ana direði budur. Bu sarsýldýðý gün, cemiyet yoktur. Bana, ‘Sen þuna buna niçin sataþtýn?’ diyorlar. Farkýnda deðilim. Karþýmda müthiþ bir yangýn var. Alevleri göklere yükseliyor. Ýçinde evlâdým yanýyor, imaným tutuþmuþ yanýyor. O yangýný söndürmeye, imanýmý kurtarmaya koþuyorum. Yolda biri beni kösteklemek istemiþ de ayaðým ona çarpmýþ; ne ehemmiyeti var? O müthiþ yangýn karþýsýnda bu küçük hâdise bir kýymet ifade eder mi? Dar düþünceler, dar görüþler! Beni, nefsini kurtarmayý düþünen hodgâm bir adam mý zannediyorlar? Ben, cemiyetin îmânýný kurtarmak yolunda dünyamý da fedâ ettim, âhiretimi de. Seksen küsûr senelik bütün hayatýmda dünya zevki nâmýna birþey bilmiyorum. Bütün ömrüm harb meydanlarýnda, esâret zindanlarýnda, yâhut memleket hapishânelerinde, memleket mahkemelerinde geçti. Çekmediðim cefâ, görmediðim ezâ kalmadý. Dîvân-ý harblerde bir câni gibi muâmele gördüm, bir serseri gibi memleket memleket sürgüne yollandým. Memleket zindanlarýnda aylarca ihtilâttan menedildim. Defalarca zehirlendim. Türlü türlü hakaretlere mâruz kaldým. Zaman oldu ki, hayattan bin defa ziyâde, ölümü tercih ettim. Eðer dînim intihardan beni menetmeseydi, belki bugün Said topraklar altýnda çürümüþ gitmiþti. Benim fýtratým, zillet ve hakarete tahammül etmez. Ýzzet ve þehâmet-i Ýslâmiye beni bu halde bulunmaktan þiddetle meneder. Böyle bir vaziyete düþünce, karþýmda kim olursa olsun, isterse en zâlim bir cebbâr, en hunhar bir düþman kumandaný olsa tezellül etmem. Zulmünü, hunharlýðýný onun suratýna çarparým. Beni zindana atar, yâhut îdam sehpâsýna götürür; hiç ehemmiyeti yoktur. Nitekim öyle oldu. Bunlarýn hepsini gördüm. Birkaç dakika daha o hunhar kumandanýn kalbi, vicdâný zulümkârlýða dayanabilseydi, Said bugün asýlmýþ ve mâsumlar zümresine iltihak etmiþ olacaktý. Ýþte benim bütün hayatým böyle zahmet ve meþakkatle, felâket ve musîbetle geçti. Cemiyetin îmâný, saadet ve selâmeti yolunda nefsimi, dünyamý fedâ ettim; helâl olsun. Onlara bedduâ bile etmiyorum. Çünkü, bu sâyede Risâle-i Nur, hiç olmazsa birkaç yüz bin, yâhut birkaç milyon kiþinin—adedini de bilmiyorum ya, öyle diyorlar. Afyon Savcýsý beþ yüz bin demiþti, belki daha ziyâde—îmânýný kurtarmaya vesîle oldu. Ölmekle, yalnýz kendimi kurtaracaktým, fakat hayatta kalýp da zahmet ve meþakkatlere tahammül ile bu kadar îmânýn kurtulmasýna hizmet ettim. Allah’a bin kere hamd olsun. Tarihçe-i Hayat, s. 543-544

lahika@yeniasya.com.tr

En metin bir nokta-i istinad: Ýhlâs Kur’ân’ýmýzýn günümüz insanýna sunduðu son dersi o lan Risâle-i Nur’un yolu da ihlâs yoludur. AHMET DEMÝRDÖÐMEZ Bütün peygamberlerin, evliyalarýn ve kutuplarýn yolu da ihlâs yoludur. Bu yüzden, “elbette herkesten ziyade ali_sarikaya@yahoo.com bütün kuvvetimizle ihlâsý kazanmaya mecbur ve mükellefiz. Ve ihlâsýn sýrrýný kendimizde yerleþtirmek için ga5 hlâs; bir mü’min, bilhassa bir Nur Talebe- yet derecede muhtacýz.” Üstad Bediüzzaman Hazretlesi için en temel unsurdur. Çünkü ubudi- ri, ihlâsý kazanmak ve muhafaza etmek ve manileri deyetin ruhu ve esasýdýr. Bu yüzden Üstad fetmek için dört düsturluk mükemmel bir reçeteyi bizBediüzzaman Said Nursî Hazretleri, yüz lere sunuyor. Bu düsturlarda “bütün kuvvetinizi ihlâsta o tuz par ça dan mü te þek kil Ri sâ le-i Nur ve hakta bilmelisiniz. Evet kuvvet haktadýr ve ihlâstadýr. Külliyatý’nda “Bu lem’a lâakal her onbeþ Sýrr-ý ihlâs ile samimî tesanüd ve ittihad, hadsiz menfaaölüme karþý en günde bir defa okunmalý” ibaresini sadece te medar olduðu gibi, korkulara hatta 6 “Ýhlâs Risâlesi” olan 21. Lem’a’nýn baþýna koyarak bü- mühim bir siper, bir nokta-i istinattýr” diyerek bu arada tün amellerimizde ihlâsýn olmazsa olmazlýðýný göster- ihlâs yolunda ilerlerken karþýmýza çýkacak olan manilere miþtir. Ýhlâsýn sýrrýný ve muhtevâsýný en güzel bir þe- de dikkat çekiyor. Bu manileri 29. Mektub’un 6. Risâle olan 6. Kýsmý diðer adýyla “Hücumat-ý Sitte” olan risâlekilde yine o keþfedip ortaya koymuþtur. Yirmi Birinci Lem’a’ya daha baþlarken “Ey ahiret kar- de izah ediyor. Kýsaca, 1- Hubb-u cah yani makam, deþlerim ve hizmet-i Kur’âniyede arkadaþlarým! Bilirsi- mevki vs. sevgisi, 2- Hiss-i havf yani korku damarý, 3niz ve biliniz..” sözleriyle ihlâsa her daim muhtaçlýðýmýzý Tama ve hýrs, yani aç gözlülük, 4- Menfî milliyetçilik. 5nazikâne bir üslûpla vurgulamýþtýr. Devamýnda ise, “Bu Enaniyet, 6- Tenbellik ve tenperverlik ve vazifedarlýk dadünyada, hususan uhrevî hizmetlerde en mühim bir e- marý olarak niteliyor ve çarelerini ortaya koyuyor. Öyle anlaþýlýyor ki, lâyýkýyla bir Nur Talebesi olmak sas, en büyük bir kuvvet, en makbul bir þefaatçi, en mei çin evvelâ bu manileri aþmak gerekiyor. Sonra acz, tin bir nokta-i istinad, en kýsa bir tarîk-ý hakikat, en fakr, þefkat ve tefekkür ile bu hakikat mesleðine girilemakbul bir duâ-yý manevî, en kerâmetli bir vesile-i mabi lir. Bunlar yapýlmadan ihlâs sýrrýný yakalamak ol1 kasýd, en yüksek bir haslet, en safi bir ubudiyet ihlastýr” duk ça zordur. Çünkü, nefs-i emmare devamlý olarak diyerek bu büyük hakikati ilk etapta özetlemiþtir. bu ma ni leri karþýmýza çýkarýyor. Bu yüzden Hz. ÜsBu ifadelerde dikkat çeken noktalardan biri ihlâsýn en tad, “Ne fis ve heva ve his ve vehim bazen aldatýyorlar, metin bir nokta-i istinat özelliðini taþýmasýdýr. Üstad Hazretleri Sünûhat adlý eserinde, “Meþhurdur ki, biri onun için bazen þiddetli ikaz olunuyorsunuz. Bu þiddemiþ; eðer bir nokta-i istinad bulsam, küre-i zemini ye- det, nefis ve7 heva ve his ve vehme bakýyor; ihtiyatlý rinden oynatýrým. Bu faraziyede acib bir nokta vardýr. dav ra ný nýz” di ye i kaz e di yor. Ben ce, Yir mi Bi rin ci Demek bu küçücük insan nokta-i istinad bulsa, küre gibi Lem’a olan Ýhlâs Risâlesi’ni okurken buna baðlý olarak büyük iþleri çevirebilir”2 sözleriyle nokta-i istinad yani Yir min ci Lem’a, Yir mi Ý kin ci Mek tub, O nun cu Lem’a, On Dokuzuncu Lem’a ve Hücümat-ý Sitte Ridayanak noktasýnýn ehemmiyetine dikkatleri çekmiþtir. O zaman ehl-i iman insanlarýn dayanak noktasý ihlâs sâleleri birlikte mütalâa edilmelidir. Evet, ihlâsý kazanmak bize çok þeyler kazandýrýyor. olmalýdýr. Yani Allah’ýn rýzasý ve emirleri dairesinde samimiyetle çalýþmaktýr. Çünkü “insan için en mühim âlî Bu kazanýmlardan biri de uhuvvet yoluyla “fenâ fil ihmaksat, Cenâb-ý Hak’kýn muhabbetine mazhar olmasý- van’ meziyetiyle ‘iþtirak-i a’mal-i uhreviye’ noktasýnda dýr.”3 Bu da ancak ihlâsý kazanmakla mümkündür. Ve tezahür eden sevablardýr. Fena fil ihvan, yani kardeþCenâb-ý Hak’kýn rýzasý ihlâs ile kazanýlýr. Ýhlâs ve rýza-i Ý- lerde fani olmak, yani onlarýn meziyet ve faziletlerini lâhî yolunda zerre yýldýz gibi olur. Ýhlâsý kazanan vazife-i kendimizde gibi kabul edip onlarýn þerefleriyle þakirauhreviyesini yani kulluðunu hakkýyla ifa eder. Bu itibar- ne iftihar etmektir. Bu güzel meziyeti elde ettikten la, “medar-ý necat ve halas, yalnýz ihlâstýr. Ýhlâsý kazan- sonra Hz. Ýbrahim Aleyhisselâm’ýn gölgesine, yani mak çok mühimdir. Bir zerre ihlâslý amel, batmanlarla ‘hýllet’ makamýna çýkýlýyor. Bunun muhtevasý ise, “En halis olmayana müreccahtýr”4 ve ihlâs amel-i salihin de yakýn dost ve en fedakâr arkadaþ ve en güzel takdir edici yoldaþ ve en civanmert kardeþ olmak iktiza eder. ruhudur ve esasýdýr. 8 Birinci Söz’de, Allah namýna hareket eden insanýn ni- Bu hýlletin üssü’l-esasý samimi ihlastýr” þeklindedir. Cenâb-ý Erhamürrâhimin’den bütün esmâ-i hüsnâsýný hayetsiz olan aczini, fakrýný nihayetsiz kudrete, rahmete þe fa atçi yapýp niyaz ediyoruz ki, bizleri ihlas-ý tâmme rabtedip Kadir-i Rahim’in dergâhýnda aczi, fakrý en mu vaf fak eylesin. Âmin. makbul þefaatçi yapmasý ve tohumlarýn, çekirdeklerin baþlarýnda koca aðaçlarý taþýmasý... Ve yine, her bir nebat Dipnotlar: ve aðaç ve otlarýn ipek gibi yumuþak kök ve damarlarý 1- Lem’alar, s. 390. 2- Sünûhat, s. 79. sert taþ ve topraðý delip geçmesi ve en þiddetli hararete 3- Lem’alar 186. 4- Age, s. 323. 5- Age, s. 390, 6- Age, s. 393, karþý aylarca nazik, yeþil yapraklarýn yaþ kalmasýnýn sýrrý 7- Age, s. 401, 8- Age, s. 395 da samimî bir ihlâsýn göstergesidir.

Ý

SiyahMaviKýrmýzýSarý


3

YENÝASYA / 1 ARALIK 2009 SALI

HA­BER Yeni Asya Gazetecilik Matbaacýlýk ve Yayýncýlýk Sanayi ve Ticaret A.Þ. adýna imtiyaz sahibi

Yazý Ýþleri Müdürü Mustafa DÖKÜLER

Mehmet KUTLULAR

Ýstihbarat Þefi Umut YAVUZ

Genel Müdür

Recep TAÞCI

Spor Editörü Erol DOYRAN

Genel Yayýn Müdürü

Yayýn Koordinatörü

Kâzým GÜLEÇYÜZ

Abdullah ERAÇIKBAÞ

Haber Müdürü Faruk ÇAKIR Ankara Temsilcisi Mehmet KARA Reklam Koordinatörü Mesut ÇOBAN

Görsel Yönetmen: Ýbrahim ÖZDABAK

Yeni Asya basýn meslek ilkelerine uymaya söz vermiþtir.

Merkez: Gülbahar Cd., Günay Sk., No: 4 Güneþli 34212 Ýstanbul Tel: (0212) 655 88 59 Yazýiþleri fax: (0212) 515 67 62 Kitap satýþ fax: (0212) 651 92 09 Gazete daðýtým: Telefax (0212) 630 48 35 ÝlânReklam servisi fax: 515 24 81 Caðaloðlu: Cemal Nadir Sk., Nur Ýþhaný, No: 1/2, 34410 Ýstanbul. Tel: (0212) 513 09 41 ANKARA TEMSÝLCÝLÝÐÝ: Meþrutiyet Cad. Alibey Ap. No: 29/24, Bakanlýklar/ANKARA Tel: (312) 418 95 46, 418 14 96, Fax: 425 03 36 ALMANYA TEMSÝLCÝLÝÐÝ: Zeppelin Str. 25, 59229 Ahlen, Tel: 004923827668631, Fax: 004923827668632 KKTC TEMSÝLCÝLÝÐÝ: Avni Efendi Sok., No: 13, Lefkoþa. Tel: 0 542 859 77 75 Baský: Yeni Asya Matbaacýlýk Daðýtým: Doðan Daðýtým Sat. ve Paz. A.Þ.

Yayýn Türü: Yaygýn süreli

ISSN 13017748

NAMAZ VAKÝTLERÝ Hicrî: 14 Zilhicce 1430 Rumî: 18 T.Sani 1425

Ýller Adana Ankara Antalya Balýkesir Bursa Diyarbakýr Elazýð Erzurum Eskiþehir Gaziantep Isparta

Ýmsak 4.59 5.13 5.18 5.33 5.29 4.41 4.46 4.39 5.22 4.51 5.20

Güneþ 6.26 6.44 6.45 7.04 7.01 6.09 6.15 6.10 6.53 6.18 6.48

Öðle 11.35 11.45 11.54 12.05 12.00 11.15 11.19 11.11 11.54 11.26 11.54

Ýkindi 14.08 14.10 14.27 14.31 14.24 13.46 13.48 13.36 14.20 13.59 14.25

Minare yasaðý oylamasý, Ýsviçre'yi gerdi ÝSVÝÇRE'DE yeni minare yapýmýna yasak getirilip getirilmeyeceðine karar vermek amacýyla düzenlenen referandumda, seçmenin yüzde 59’unun yasaða destek verdiði ortaya çýk tý. Re fe ran dum so nu cu Hel ve ti ap latz Meydaný’nda protesto edildi. Referandumun kesin sonuçlarýna göre, konfederasyonu oluþturan 26 kantondan sadece 4’ü bu yasaða karþý çýktý. Ýsviçre’de yapýlan minare yapýmýna yasak getirilip getirilmemesi yönündeki referandumun, Ýsviçre halkýnýn yüzde 59 oranýnda minare yasaðýna, ‘evet’ demesi Zürih’in ünlü Helvetiaplatz

Mey da ný’nda pro tes to e dil di. Mey dan da toplanan yaklaþýk 200 kiþi, yeni minare yapýmýna yasak getiren referandum sonuçlarýný meydana karton minareler yaparak ve mum yakarak protesto etti. Türk vatandaþlarý, referandum sonuçlarýnýn inanç özgürlüðüne ve insan haklarýna aykýrý bulduklarýný belirtip sonucu kýnadýklarýný söylediler. Ýsviçreliler ise referandum sonuçlarýnýn dini özgürlüklere ve ülkenin hoþgörü geleneðine aykýrý ol du ðu nu di le ge tir di ler. Ay rý ca Baþ kent Bern’de toplanan yaklaþýk 150 kiþi yürüyüþ düzenledi ve sloganlar atarak referandum

sonuçlarýný protesto etti. Nüfusu 7 milyonu geçen Ýsviçre’de 300 binden fazla Müslüman yaþýyor. Müslümanlarýn çoðunu Bosna, Kosova ve Türkiye’den gelenler oluþturuyor. Ýsviçre’de içlerinde Cenevre ve Zürih’in bulunduðu kentlerde minareleri olan 4 cami bulunuyor. BU KARAR HOÞGÖRÜSÜZLÜK Fransa Dýþiþleri Bakaný Bernard Kouchner, Ýsviçre’de yeni minare yapýmýna yasak getirilip getirilmeyeceðine karar vermek amacýyla düzenlenen referandumda, seçme-

Yangýnlar, en çok izmaritten çýkýyor TRABZON'DA 10 ayda çýkan 431 yangýnýn 166’sýna sigara izmariti ve kib ri tin yol aç tý ðý bil di ril di. Trabzon Belediyesi Ýtfaiye Müdür lü ðü yet ki li le rin den al dý nan bilgiye göre, yýlýn 10 aylýk döneminde 431 yangýn çýktý. Yangýnlardan 93’ü elektrik kontaðýndan, 17’si LPG’den, 27’si ocak, kalorifer ve sobadan, 75’i baca tutuþmasýndan, 166’sý sigara izmariti ve çocuklarýn kibritle oynamasýndan, 3’ü patlayýcý maddelerden, 3’ü sabotajdan, 47’si diðer sebepler den mey da na gel di. Trab zon’da en faz la o cak, þu bat ve Mart aylarýnda yangýn çýktýðý bildirildi. Trabzon Belediyesi Ýtfaiye Müdürü Fahri Kaplan, yangýnlarýn ço ðu nun ih mal den kay nak lan dý ðý ný i fa de et ti. Kap lan, ‘’Trabzon’da bu yýlýn 10 aylýk döneminde çýkan yangýnlarýn en önemli nedenini sigara izmariti ve kibritle oynayan çocuklar oluþturuyor. Bazý vatandaþlar sigara ellerindeyken uykuya dalýyor ve sigara izmariti bulunduðu alanda yangýna neden oluyor. Evde býrakýl mýþ kib rit ve ya di ðer ya ný cý mad de le re u la þan ço cuk lar, bi linçsizce yangýna neden olabiliyor’’ dedi. Bu tür yangýnlara karþý ailelerin çok dikkatli olmasý gerektiðini söyleyen Kaplan, ‘’Vatandaþlarýn bu konuda tedbirsiz ve dikkatsiz davranmamasý gereki yor.Ev ler de si ga ra i çil me me si bu a çý dan da çok ö nem li’’ di ye konuþtu. Trabzon / aa

Yatsý 17.51 17.57 18.09 18.17 18.11 17.30 17.33 17.23 18.06 17.42 18.09

Ýller Ýstanbul Ýzmir Kastamonu Kayseri Konya Samsun Þanlýurfa Trabzon Van Zonguldak Lefkoþa

Ýmsak 5.31 5.35 5.12 5.01 5.12 5.01 4.46 4.47 4.29 5.19 5.05

Güneþ 7.03 7.03 6.45 6.30 6.39 6.34 6.13 6.19 5.58 6.52 6.29

Öðle 12.01 12.08 11.41 11.34 11.46 11.31 11.21 11.17 11.03 11.49 11.42

Ýkindi 14.22 14.37 14.02 14.03 14.17 13.52 13.54 13.39 13.32 14.10 14.20

Akþam 16.45 17.00 16.25 16.26 16.40 16.15 16.17 16.03 15.55 16.33 16.43

Yatsý 18.11 18.21 17.51 17.48 18.01 17.41 17.37 17.28 17.17 17.59 18.01

HA­BER­LER

nin yasaða destek verme yönündeki kararýnýn “bir hoþgörüsüzlük ifadesi” olduðunu belirtti. Bernard Kouchner, RTL radyosuna yaptýðý açýklamada, “bu karardan ötürü biraz kýzgýn olduðunu, çünkü minare yapýlamamasýnýn bir dine baský yapma anlamýna geldiðini” söyledi. Ýsviçrelilerin en kýsa zamanda bu karardan geri döneceðini ümit ettiðini belirten bakan, “bunun bir hoþgörüsüzlük ifadesi olduðunu ve kendisinin de hoþgörüsüzlükten nefret ettiðini” kaydetti. Referandumda, seçmenin yüzde 57,5’i yasaða destek vermiþti. Zürih-Paris / iha-aa

14 bin kiþi, dijital çipli TC kimlik kartý kullanýyor

Her yer kapsama alanýna girecek BÝLGÝ Teknolojileri ve Ýletiþim Kurumu (BTK) Baþkaný Tayfun Acarer, Ulaþtýrma Bakanlýðý tarafýndan yürütülecek bir çalýþma ile nüfusu 500’ün altýnda olan yerleþim yerlerinin, 2010 sonunda kapsama alanýna alýnacaðýný belirterek, ‘’2010 sonunda Türkiye’de kapsanamayan yol ve yerleþim yeri kalmayacak’’ dedi. BTK Baþkaný Acarer, Ýkinci Nesil (2N) imtiyaz sözleþmesinde, nüfusu 10 binin üzerinde olan yerlerin kapsama alanýnda olmasýna dair hüküm bulunduðunu hatýrlattý. Ýmtiyaz sözleþmesinde olmamasýna raðmen, sorumlu olmadýklarý halde operatörlerin kapsama için yatýrým yapmaya devam ettiklerini dile getiren Acarer, nüfusu 500 ile 1000 arasýndaki yerleþim yer le ri nin sa de ce 172’si nin kapsama alanýnda olmadýðýna iþaret etti. Acarer, GSM iþletmecilerinin söz konusu 172 yerleþim yerinin kapsama alanýna alýnmasýna yönelik çalýþmalarýn yýl sonuna kadar tamamlayacaðýný vurguladý. Eylül sonu itibariyle Türkiye'nin yüzde 84,7’sinin kapsama alanýnda olduðunu ifade eden Acarer, ‘’Türkiye nüfusunun yüzde 99’u kapsama alanýnda’’ dedi. Ankara / aa

Akþam 16.31 16.33 16.50 16.54 16.47 16.09 16.11 15.59 16.43 16.23 16.8

n ÝÇÝÞLERÝ Bakanlýðý tarafýndan baþlatýlan proje kapsamýnda þu ana kadar 14 bin kiþiye dijital çipli TC kimlik kartý verildi. Pilot uygulama yýl sonunda tamamlanýyor. Vatandaþlarýn hayatýný kolaylaþtýracak, kurum ve kuruluþlarda daha hýzlý hizmet alýnmasýný saðlayacak, kolay taþýnabilir, taklit edilemez, uluslararasý standartlara uygun Türkiye Cumhuriyeti kimlik kartý hýzla yayýlýyor. Ýçiþleri Bakanlýðý, Bilgi Toplumu Stratejisi Eylem Planý’na göre yürütülen projeyle saðlýk, sosyal güvenlik ve pek çok kamu hizmetinde kullanýlmak üzere güvenilir ve taklit edilemez bir kimlik kartý oluþturmayý hedefliyor. Ýçiþleri Bakanlýðý, Nüfus ve Vatandaþlýk Ýþleri Genel Müdürlüðü, Adalet Bakanlýðý, Dýþiþleri Bakanlýðý, Maliye Bakanlýðý, Saðlýk Bakanlýðý, Devlet Planlama Teþkilâtý, Sosyal Güvenlik Kurumu, Emniyet Genel Müdürlüðü, Darphane ve Damga Matbaasý Genel Müdürlüðü ve TÜBÝTAK tarafýndan ortak yürütülen projenin pilot uygulamasý Bolu Valiliði Merkez Ýlçe Nüfus Müdürlüðü’nde devam ediyor. Ankara / cihan

Domuz gribi, en çok gençleri tehdit ediyor

Engelliye evde bilgisayar dersi ENGELLÝLERE ‘’EVDE BÝLGÝSAYAR EÐÝTÝMÝ’’ BAÞLADI. TÜRKÝYE’DE ÝLK KEZ DÝYARBAKIR’DA UYGULANAN PROJEYLE EVDEN ÇIKMAKTA ZORLANAN VEYA ÇIKAMAYAN ENGELLÝLERE BÝLGÝSAYAR EÐÝTÝMÝ VERÝLÝYOR. TÜRKÝYE'DE ilk kez Bedensel Engelliler Derneði Diyarbakýr Þubesi tarafýndan hayata geçirilen proje sayesinde, evden çýkamayan engellilere bilgisayar eðitim verilmeye baþlandý. Bedensel Engelliler Derneði Diyarbakýr Þubesince hazýrlanan, ÝÞKUR tarafýndan desteklenen ve Türkiye’de ilk olan çalýþma ile dezavantajlý olan gruplar arasýnda yer alan engelliler, evlerinden çýkmadan bilgisayar eðitimi almaya baþladý. Proje ile dernek binasýnda oluþturulan sýnýfta, bilgisayar öðretmeni Cahit Karabeng, online sistemiyle evden çýkamayan veya çýkmakta zorlanan bedensel engellilere sesli ve görüntülü olarak bilgisayar dersi veriyor. Engelliler, bu sistemle evden çýkmadan dizüstü bilgisayarla sýnýf ortamýndaymýþ gibi bilgisayar eðitimi alýyor. Þube Baþkaný Kadri Topdemir, yaptýðý açýklamada, dernek olarak evden çýkmakta zorlanan, ulaþabilirlilik durumu kýsýtlý aðýr derecede bedensel engelli olanlara yönelik temel bilgisayar eðitimi almalarý için proje geliþtirdiklerini, projeyi ÝÞKUR iþ birliðiyle yürüttüklerini söyledi. Bedensel engellilerin evden çýkmadan canlý bir þekilde eðitim aldýðýný, projede temel hede-

flerinin þehir içerisinde yaþayan yüzde 60 ve üzerinde engellilik durumu olanlarýn eðitim imkânýndan yararlamalarýný saðlamak olduðunu anlatan Topdemir, bugüne kadar yaþadýklarý eðitim mahrumiyetini dernek olarak bir nebze de olsa gidermek istediklerini aktardý. Projenin, örnek bir proje olduðunu ve Türkiye’de ilk kez uygulandýðýný kaydeden Topdemir, þöyle dedi: ’’Örnek bir proje olduðu için öncelikle 5 kiþilik engelli grubuna yönelik çalýþmayý baþlattýk. Buradan alacaðýmýz olumlu sonuçlara göre bunun ilerletilmesi ve büyütülmesi konusunda çalýþmalarýmýz sürecek. Kiþinin kendi öz hakký olan eðitim boyutunda yaþamýþ olduðu sýkýntýyý gidermeyi amaçlýyoruz. Türkiye’de ilk kez gerçekleþtirilen proje ile engellileri sosyal hayata katmayý amaçlýyoruz. Kentteki engellilerin yaklaþýk yüzde 50’si ortopedik engellilerden oluþuyor. 41 bin TL maliyeti olan projeden yararlanan engelliler, yüzde 60 ve üzeri özürlülüðe sahip engelli bireylerden oluþuyor. Bilgisayar eðitimi 3 ay boyunca verilecek. Bu çalýþmayla toplumdan dýþlandýklarýný düþünen engellileri hayata baðlamak istiyoruz.’’

Zihinsel engelliler, üretimle sosyalleþiyor BURSA'DA Millî Eðitim Bakanlýðýna baðlý bir merkezde eðitim gören zihinsel engelliler, kendi ürettikleri galoþ, anahtarlýk ve buzdolabý süslerinin satýþýndan elde edilen gelirle lokanta, pastane veya semt pazarlarýna giderek, toplumla iç içe hayat sürmeyi öðrenebiliyor. Ýpek Eðitim Uygulama Okulu ve Ýþ Eðitim Merkezi Müdür Yardýmcýsý Bahri Gülten, yaptýðý açýklamada, okullarýnýn iki ayrý bölümden oluþtuðunu söyledi. Eðitim ve uygulama bölümünde 6-14 yaþlarýndaki aðýr zihinsel engelli çocuklara eðitim verildiðini dile getiren Gülten, þu anda 136 çocuðun eðitim gördüðünü bildirdi. Ýþ eðitim merkezi bölümünde ise 14 yaþýn üzerinde aðýr zihinsel engellilere, el becerilerini geliþtirmelerine

yönelik eðitim verildiðini dile getiren Gülten, þöyle konuþtu: ’’Bu merkezde ise 76 kiþi eðitim görüyor. Burada zihinsel engelliler galoþ, anahtarlýk ve buzdolabý süsleri üretiyor. Ürettiðimiz bu ürünlerden saðladýðýmýz geliri yine zihinsel engellilerin eðitimi için kullanýyoruz. Onlarý lokanta, pastane, pazar gibi yerlere götürüp, alýþ veriþ yapmayý, insanlarla iletiþim kurmayý kýsacasý toplumla iç içe olmayý öðretiyoruz. Bazý ailelerin çocuðunu gizlemeye, evinden çýkarmamaya çalýþtýðý bir dönemde zihinsel engelliler burada ve toplumun içinde olmaktan son derece mutlular. Galoþ ya da bir anahtarlýk yapmak onlarý inanýlmaz mutlu ediyor.’’ Bursa/ aa

Derslerden, öðretmen de öðrenciler de memnun BÝLGÝSAYAR öðretmeni Cahit Karabeng de engellilere 160 saatlik temel bilgisayar eðitimi verdiðini, bunun bedensel engelli özellikle de evinden çýkamayanlara yönelik bir eðitim çalýþmasý olduðunu anlatarak, online sistemi ile öðrencileriyle hem görüntülü hem de sesli iletiþim kurduðunu bildirdi. Ana bilgisayarda yaptýðý bütün iþlemlerin evdeki öðrencileri tarafýndan da görüldüðünü dile getiren Karabeng, ‘’Kendi bilgisayarlarýnda uygulama yapýyorlar. Bu þekilde ilk kez bir eðitim veriyorum. Derslerimiz çok verimli ve güzel geçiyor’’ þeklinde konuþtu. Bilgisayar dersi alan öðrencilerden 30 yaþýndaki Birgül Bayrý ise 6 yaþýnda geçirdiði bir rahatsýzlýk nedeniyle tekerlekli sandalyeye mahkûm olduðunu, anne ve babasýnýn vefat etmesi dolayýsýyla 2 kardeþiyle yaþadýðýný söyledi. Bayrý, dernek sayesinde evden çýkmadan bilgisayar eðitimi aldýðýný belirtti. Bayrý,’’Bilgisayar dersi beni çok mutlu etti. Sanki bir sýnýfta ders alýyorum. Evde oturduðum yerde hem ders görüyorum hem de ücret alýyorum. Bilgisayar dersinin yaný sýra ayda bize 150 TL veriliyor. Bilgisayar sayesinde evde interneti de kullanýyorum. Dünya ile baðýmýz saðlandý. Çok güzel bir çalýþma. Öðrenmek çok güzel. Evden çýkmadan bütün dünyadan haberdar oluyorum” diye konuþtu. Diyarbakýr / aa

SAÐLIK Bakanlýðý Bilim Kurulu Üyesi ve Türkiye Enfeksiyon Hastalýklarý ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanlýðý Derneði Baþkaný Prof. Dr. Gaye Usluer, Dünya Saðlýk Örgütü (WHO) verilerine göre dünyada bugüne kadar 7 bin kiþinin domuz gribinden öldüðünü söyledi. Eskiþehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Týp Fakültesi Enfeksiyon Ana Bilim Dalý Baþkaný da olan Prof. Dr. Usluer, tüm dünyada domuz gribi vakasý sayýsý ile yoðun bakým ünitesinde tedavi gören hasta sayýsýnýn dikkat çekici boyutlara ulaþtýðýný belirtti. Türkiye’de domuz gribi nedeniyle ölen hasta sayýsýnýn 100’ü geçtiðini ifade eden Prof. Dr. Usluer, bu ay sonunda hasta sayýsýnda büyük artýþ yaþandýðýný kaydetti. Prof. Dr. Usluer,’’Ölen hastalarýn yüzde 46’sýnýn 6 ayýn üzerindeki çocuklarla 24 yaþ arasýndaki genç popülasyon olduðunu görüyoruz. Dünyada da pandemik gripten en çok etkilenen hasta grubu 6 ay üzeri çocuklar ve 24 yaþýndaki kiþiler. Bütün bunlarý bir arada deðerlendirdiðimizde bütün dünyada genç popülasyon risk altýnda görülüyor’’ dedi. Prof. Dr. Usluer, ’’ Bu henüz pandemik grip için pik denilecek bir dönem deðil. Þubat ayýnda hastalýðýn pik yapacaðýný düþünüyoruz. Þubat ayýnda en yüksek sayýya ulaþan vak'a sayýsýnýn Nisan ayý sonuna kadar en az seviyeye ineceðini tahmin ediyoruz’’ diye konuþtu. Eskiþehir / aa

Özgür-Der’den Danýþtay’a protesto ÖZGÜR Düþünce ve Eðitim Haklarý Derneði (Özgür-Der) An tal ya Tem sil ci li ði, Da nýþ tay’ýn, YÖK’ün üniversiteye giriþte katsayý farkýný kaldýran kararýnýn yürütmesini durdurmasýný protesto etti. Kýþlahan Meydaný’nda toplanan Özgür-Der üyeleri adýna basýn açýklamasý yapan dernek sözcüsü Burhan Uçak, Danýþtay’ýn YÖK’ün üniversiteye giriþte katsayý farkýný kaldýran kararýnýn yürütmesini durdurmasýyla ilgili olarak, ‘’Yargý aldýðý tüm karar ve tutumlarý ile bu ülkede hep cunta düzeninin en büyük destekçisi oldu. Toplumsal sorunlarda hep baskýcý ve yasakçý cephenin hamiliðini yapan yargýnýn baðýmsýzlýðýndan ve tarafsýzlýðýndan söz etmek anlamýný tamamen yitirdi’’ dedi. Hükümete çaðrýda bulunan Uçak, ‘’Artýk baþörtüsü zulmü ve tüm haksýzlýklar bitsin, insanlar dinî inançlarý yüzünden okuldan uzaklaþtýrýlmasýn, eðitim ve çalýþma hakký engellenmesin’’ diye konuþtu. ‘’Danýþtay zulmüne hayýr’’, sloganlarý atan grup, olaysýz daðýldý. Antalya / aa


4 FARK

YENÝASYA / 1 ARALIK 2009 SALI

HA­BER

Ezberci eðitim, bireyi köleleþtiriyor DÝYANET ÝÞLERÝ BAÞKAN YARDIMCISI AYDIN, ‘’EZBERCÝ EÐÝTÝM, BÝREYÝ ÖZGÜRLEÞTÝRMEK YERÝNE ESÝR ALIR, KÖLELEÞTÝRÝR, ROBOTLAÞTIRIR. AHLÂKEN ÖZGÜRLEÞEMEYEN BÝREY, KUMANDASI KÝMÝN ELÝNDEYSE ONA GÖRE DAVRANIR’’ DEDÝ.

FARUK ÇAKIR cakir@yeniasya.com.tr

ünyanýn ‘imtihan yeri’ olduðunu unutanlar; kâinatýn ‘fani’ olmasý karþýsýnda çaresiz kalýyorlar. Bütün gayretler, dünyanýn ‘fani’liðini, son bulmasýný biraz daha ötelemek üzerine yoðunlaþýyor. Ýngiliz The Sunday Times gazetesi, (aktaran: Vatan, 30 Kasým 2009) 12 Aralýk’ta yapýlacak “Kopenhag Ýklim Deðiþikliði Zirvesi” öncesinde, zirveye katýlacak liderlere ‘Dünyayý kurtarmak için yapýlmasý gerekenler’ çalýþmalarý hatýrlatmýþ. Tekliflerin býr kýsmý halen uygulanýrken, bir kýsmý da ‘proje’ safhasýnda. Tekliflerin bir kýsmý þöyle sýralanýyor: *Güneþ enerjisi: Enerji konusunda en zararsýz üretim yollarýndan biri güneþ enerjisi. Bu alanda Ýspanya dünyaya öncülük ediyor. Ülkenin en büyük güneþ enerjisi santrali güneþin açýsýna göre deðiþebilen 600 aynadan oluþuyor. 2011 yýlýnda faaliyete girecek santral 25 bin evin elektrik ihtiyacýný karþýlayacak. *Karbon depolama: Norveç'te termik santraller tarafýndan üretilen elektrik enerjisi sýrasýnda ortaya çýkan karbon gazý tabiata salýnmadan petrol kuyularýnda depolanýyor. *Akýllý sayaçlar: Evlerde tüketilen elektriðin gereksiz kullanýmýný önlemek ve elektrikten tasarruf etmek için akýllý sayaçlar bütün Avrupa’ya yayýlýyor. Ýtalya bu alanda dünyaya liderlik ediyor. *Rüzgâr enerjisi: Ýngiltere’de 2020’ye kadar rüzgâr enerjisinin toplam tüketimin yüzde 30’unu karþýlamasý bekleniyor. *Nükleer enerji: Sanýlanýn aksine nükleer santraller dünyaya en az zarar veren enerji üretim þekillerinden biri. 13 ülkede 53 nükleer reaktör þu an yapým aþamasýnda. *Güneþ çiftlikleri: Özellikle geniþ düzlüklere sahip güneþ alan ülkeler enerji ihtiyaçlarýný karþýlamak için dev güneþ panellerini bu bölgelere yerleþtirerek “güneþ çiftlikleri’ kuruyor. *Dalga enerjisi: Dalgalý denizlerin bulunduðu þehirlerde denizin ortasýna kurulan dalga çiftlikleri elektrik üretimi için temiz ve ideal bir yöntem oldu. Özellikle Portekiz ve Ýskoçya bu yolla enerji üretimine aðýrlýk veriyor. *Gel git enerjisi: Gel-gitler sonucu ortaya çýkan akýntýlarda meydana gelen su hareketlerini elektrik enerjisine çevirmek mümkün olursa deniz kýyýsýndaki ülkelerin enerji ihtiyaçlarýnýn yüzde 5’inin bu yolla karþýlanabileceði belirtiliyor. *Çatýlara güneþ paneli: Apartmanlar, siteler giderek daha artan þekilde çatýlarýna güneþ panelleri yerleþtirerek enerji ihtiyaçlarýný kendileri karþýlýyorlar. *Yeni bio-yakýtlar: Su yosunlarýndan elde edilebilen enerjinin mýsýrdan elde edilen bio-yakýttan 100 kat daha fazla olabileceði ispatlandý. 2050 yýlýnda jet yakýtlarýnýn yüzde 12’sinin yosunlardan elde edileceði belirtiliyor. *Sýcak su ile enerji: Danimarka’da birçok þehirde evlere santraller tarafýndan ýsýtýlan sular borular aracýlýðýyla aktarýlýyor. Bu sýcak su hem enerji üretiminde hem de evlerin ýsýnmasýnda kullanýlýyor. *Video konferans: Ýþ adamlarý baþka ülkelere toplantýlara gitmek için uçak yolculuðunu tercih etmek yerine dünyanýn bütün ülkeleriyle video konferans yapýyor. Bu þekilde uçak yolculuðunda ortaya çýkan karbon salýnýmý engellenmiþ oluyor. *Güneþ yansýmasý: Güneþ enerjisinin yeniden uzaya yansýtýlmasý durumunda ortaya çýkacak mikrodalga ýþýnlarý ile enerji üretilebilmesi teknolojisi üzerinde bilim dünyasý çalýþmalar yürütüyor. Elbette bu çalýþmalarý hafife alýyor deðiliz. Ancak ‘dünyayý kurtarmak için’ bunca gayret sarfeden insanoðlunun, ‘insan’ý ebedî hayata hazýrlamak için gayret sarf etmemesini garip karþýlýyoruz. Þeyh Edebali, “Ýnsaný yaþat ki devlet yaþasýn” demiþti. Biz de bu sözden yola çýkarak; “Ýnsaný yaþat ki dünya yaþasýn” diyebiliriz...

D

Türkiye’de 83 bin 167 dernek var nTÜRKÝYE'DE 83 bin 167 dernek faaliyet gösteriyor. Derneklerin 422’si kamu yararýna hizmet verirken, merkezleri yurtdýþýnda olan 29 dernek ile 8 vakýf faaliyetlerini Türkiye’de sürdürüyor. Ýçiþleri Bakanlýðý’ndan alýnan bilgiye göre, Türkiye genelinde çeþitli alanlar hizmet veren 83 bin 167 dernek bulunuyor. Ýllere göre daðýlýmda ilk sýrayý 17 bin 600 dernekle Ýstanbul alýrken, ikinci sýrada 8 bin 237 dernekle Ankara, üçüncü sýrada ise 4 bin 508 dernekle Ýzmir yer alýyor. En az derneðin bulunduðu Ardahan’da 80, Þýrnak’ta 92 Tunceli’de de 97 dernek faaliyet gösteriyor. Çeþitli adlarla kurulanlar dernekler arasýnda en çok üye Türkiye Ýþçi Emeklileri Derneðine kayýtlý. Bu dernekte 1 milyon 238 bin 156 üye kayýtlý Ýçiþleri Bakanlýðý’nýn verilerine göre, geçen yýl 4 bin 858 dernek çeþitli sebeplerle fesih olurken, 7 bin 613 dernek ise faaliyete baþladý. Kamu yararýna çalýþan dernek sayýsýnýn 422 olduðu belirtilen verilere göre, merkezleri yurtdýþýnda olan 29 dernek ile 8 vakýf faaliyetlerini Türkiye’de yürütüyor Ankara / aa

DÝYANET Ýþleri Baþkan Yardýmcýsý Þevki Aydýn, ezberci eðitimin, bireyi özgürleþtirmek yerine esir aldýðýný, köleleþtirdiðini, robotlaþtýrdýðýný ifade ederek, ‘’Ahlâken özgürleþemeyen birey, kumandasý kimin elindeyse ona göre davranýr’’ dedi. Aydýn, aylýk Diyanet Dergisi’nde yayýmlanan ‘’Ezberci Din Eðitimi’’ baþlýklý makalede, eðitimde ezbere yer vermekle ezberci eðitimin zaman zaman karýþtýrýldýðýna dikkati çekerek, ezberletmeyi nihai amaç sayan eðitimin ‘’Ezberci’’ olarak niteleneceðini belirtti. Aydýn, ezberin ancak ‘’Zaruret miktarýyla sýnýrlý tutularak’’ ve ‘’Diðer anlamlý öðrenmeler için bir atlama taþý olarak’’ kullanýlabileceðini ifade etti. Ezberci eðitim anlayýþýnda, sunulan hazýr bilgilerin mutlak deðiþmez doðrular olarak kabul edildiðini, sorgulanýp, irdelenmediðini ve bu

bilgiler kullanýlarak yeni bilgiler üretilmediðini vurgulayan Aydýn, ‘’Ezberci eðitimin bilgileri empoze edici üslubu, bireyin zihnini baský altýna alýp, kalýplaþtýrmaktadýr’’ deðerlendirmesinde bulundu. Þevki Aydýn, ezberci din eðitiminde de öðretme-öðrenme sürecine öðrencinin aktif katýlýmýnýn saðlanamadýðýný belirterek, þunlarý kaydetti: ‘’Böyle bir din eðitiminden geçen kiþi, kendini öðrenme eyleminin öznesi olarak görmediði için öðrenmeyi bilmez, beceremez. Kendisine yüklenen dinî bilgileri istendiðinde hatýrlayýp tekrarlamasý beklenen öðrenci, dinin öðretilerini ezberler, ama onlarý anlamlandýrarak içselleþtiremez. Öðrencinin dinî bilgileri hiç sorgulamadan, anlamlandýrmadan kabullenmesi, dinî doðrularýn tam anlaþýlmasýný, onlarýn zenginliklerinin ve iþlevlerinin kavranmasýný

engellemektedir. Haliyle öðrenci bu bilgileri hayatýnda kullanabileceði somutluða dönüþtürememekte, sonuçta özellikle ahlâkî deðerler iþlevsizleþmektedir. Ezberci eðitim, bireyi özgürleþtirmek yerine esir alýr, köleleþtirir, robotlaþtýrýr. Çünkü onun kendi deðerlerini oluþturarak, dürtülerinin ve çevrenin esaretinden kurtulmasýnýn önünü týkamaktadýr. Ahlaken özgürleþemeyen birey, kumandasý kimin elindeyse ona göre davranýr.’’ Bu tür bir eðitimde dini bilgilerin kullanýlabilirlik niteliðinin azaldýðýna iþaret eden Aydýn, ezberci din eðitimdeki bu dinî bilgi algýsýnýn, öðrencide vahyin farklý yorumlarýna karþý, ‘’Acýmasýz biçimde dýþlayýcý, ötekileþtirici, aforoz edici’’ tutum oluþmasýna yol açtýðýný ifade etti. Ankara / aa

“ÇEKÝCÝ DEÐÝL ÝTÝCÝ, RAHATLATICI DEÐÝL SIKICI’’ HEM insan ve eðitim gerçeði hem de hayat ve varlýk gerçeðiyle örtüþmeyen ezberci din eðitiminin, öðrencilerin ihtiyaçlarýný karþýlamadýðýný belirten Diyanet Ýþleri Baþkan Yardýmcýsý Aydýn, ‘’Ýhtiyaçlarý karþýlama düzeyi çok düþük olduðundan muhataplarýnca sevilmemekte ve talep edilmemektedir. Haliyle din eðitimiyle sempati beklenirken ilgili taraflarýn antipatisiyle karþýlaþýlabilmektedir’’ görüþüne yer verdi. Aydýn, öðrencinin hazýr bulunuþluk düzeyi, beklenti, sorun ve ihtiyaçlarýna cevap vermeyen eðitimin ‘’Haz verici deðil býktýrýcý, çekici deðil itici, rahatlatýcý deðil sýkýcý’’ olduðunu ifade etti. Ezberci eðitim yerine anlamlý öðrenmenin gerçekleþtirilmesini mümkün kýlan bir anlayýþýn benimsenmesi ve düþünüp sorgulamanýn önünün açýlmasý gerektiðini kaydeden Aydýn, böyle bir din eðitiminin bireyin kendi dindarlýðýný oluþturarak ona sahip çýkmasýný saðlayacaðýný kaydetti.

Danýþtay'ýn YÖK'ün üniversiteye giriþte katsayý farkýný kaldýran kararýnýn yürütmesini durdurmasýna tepkiler sürüyor. Son kararýyla meslekî eðitim ve teknik eðitime büyük darbe vuran Danýþtay, önceki kararlarýyla çeliþiyor.

Danýþtay, geleceðimize darbe vurdu TÜRK EÐÝTÝM-SEN KAYSERÝ 2 NOLU ÞUBE BAÞKANI ALÝ ÝHSAN ÖZTÜRK, DANIÞTAY 8. DAÝRESÝ’NÝN KATSAYI ÝLE ÝLGÝLÝ ALDIÐI KARARLA MESLEKÎ EÐÝTÝM VE TEKNÝK EÐÝTÝME BÜYÜK DARBE VURDUÐUNU BELÝRTTÝ. TÜRK Eðitim-Sen Kayseri 2 Nolu Þube Baþkaný Ali Ýhsan Öztürk,, Danýþtay 8. Dairesi’nin katsayý ile ilgili aldýðý karara karþý olduklarýný belirterek, katsayý uygulamasýýnýn mesleki eðitim ve teknik eðitime büyük darbe vurduðunu kaydetti. Öztürk, Danýþtay 8. Dairesi, YÖK’ün üniversiteye giriþte katsayý farkýný kaldýran kararýnýn yürütmesini oy birliði ile durdurduðunu hatýrlatarak, Türk Eðitim-Sen olarak bu kararý yanlýþ bulduklarýný söyledi. Öztürk, “Bilindiði üzere tüm dünyada mesleki ve teknik eðitim oldukça revaçtadýr. Ancak ülkemizde katsayý uygulamasý nedeniyle mesleki ve teknik eðitime büyük bir darbe vurulmuþtur. Öðrencilerimizin meslekî ve teknik eðitime ilgisi azalmýþ, eðitim kalitesi düþmüþ, vasýflý iþ gücü bulmak imkânsýz hale gelmiþtir” dedi. YÖK’ün üniversiteye giriþte katsayý farkýný kaldýrmasý mesleki ve teknik eðitimi canlandýrdýðýný hatýrlatan Öztürk, þöyle konuþtu: “Meslekî ve teknik eðitim öðrencilerine üniversite umudu doðmuþ, öðrenciler bu yarýþta þansýný denemek için oldukça heveslenmiþtir. Üniversite sýnavýna aylar kala, Danýþtay’ýn böyle bir karar almasý, tüm mesleki ve teknik eðitim öðrencilerini maðdur edecek ve eðitim sistemi felç olacaktýr. Üniversite sýnavý için çalýþan, özel ders alan, dershanelere giden mesleki ve teknik eðitim öðrencileri bulunmaktadýr. Tüm bu öðrencilerin maddi ve manevi zararýný kim telafi edecektir? Üstelik bu karar, Türkiye’yi teknoloji yarýþýnda dünyadan uzaklaþtýracak, mesleki ve teknik eðitimin istenilen düzeye ulaþmasýna engel olacaktýr.”

“MAHKEME KENDÝ KARARIYLA ÇELÝÞTÝ” ALÝ Ýhsan Öztürk, meslek ve teknik eðitim öðrencileri þu anda ne yapacaklarýný bilemez durumda olduklarýný anlatarak, þunlarý kaydetti: “Yüz binlerce öðrencinin üniversite okuma hakkýnýn gasp edilmesi ve eðitimde fýrsat eþitsizliðine yol açýlmasý hak ve hukukla baðdaþmamaktadýr. Ayrýca Danýþtay’ýn bu kararý Anayasa’nýn temel hak ve özgürlüklerini düzenleyen maddelerine aykýrý olduðu gibi, önceden ayný daire tarafýndan verilmiþ kararlara da aykýrýdýr. Hukuk gereði ve mahkeme kararlarýndaki baðlayýcýlýk Danýþtay’ýn bu kararý ile çiðnenmiþtir. Meslek lisesi öðrencilerine yýllardýr ciddî bir haksýzlýk yapýlmaktadýr. Bu haksýzlýktan ne yazýk ki siyasî partiler nemalanmaktadýr. Katsayý probleminin devam etmesi bundan nemalanan siyasî partilerin iþtahýný kabartacaktýr.”

“EÐÝTÝM-ÖÐRETÝMÝ KAOSA SÜRÜKLEMEYÝN” TÜM bunlar göz önüne alýndýðýnda katsayý konusunun pedagoji ilmi çerçevesinde ele alýnmasýný isteyen Öztürk, siyasi tartýþmalarýn bu konuya malzeme yapýlmamasýný da istedi. Aksi takdirde bundan gençlerin zarar göreceðini ileri sürdü. YÖK’ün itirazý üzerine esastan görüþülmeye devam edileceðini aktaran Öztürk, “Türk Eðitim-Sen olarak, katsayý ile ilgili esas karar verilirken, yukarýda anlattýðýmýz gerekçelerin göz önüne alýnacaðýna inanýyoruz. Ülkemizde eðitim-öðretimi kaosa sürükleyecek kararlar alýnmamalýdýr” çaðrýsýnda bulundu. Kayseri / cihan

Adlî Týp: Kafes Planý’ndaki imza gerçek KAMUOYUNDA büyük infiale sebep olan “Kafes Eylem Planý”yla ilgili önemli bir geliþme yaþandý. Adli Týp, emekli Binbaþý Levent Bektaþ’ýn bilgisayarýnda bulunan belgenin altýndaki imzanýn, emekli Yarbay Ercan Kireçtepe’ye ait olduðunu belirledi. Kafes Eylem Planý’nda Türkiye’yi dünyadan kopartacak kimi eylemlere iliþkin hazýrlýklar olduðu öne sürülüyordu. Kafes Eylem Planý son birkaç haftadýr Türkiye’nin en çok konuþtuðu konularýn baþýnda geliyor. Bunun sebebi de plan ekseninde devam ettirilen soruþturmada gündeme gelen “þok” iddialar. Ýþte gün be gün kafese giden yol; 12 Ocak 2009: Avukat Hüseyin Buzoðlu ve emekli Albay Mustafa Levent Göktaþ gözaltýna alýndý. Buzoðlu serbest býrakýldý, Göktaþ ise tutuklandý. 3 Þubat 2009: Köylülerin ihbarý üzerine Beykoz’da ormanlýk alanda yapýlan kazýda her biri 500 gram aðýrlýðýnda 27 adet TNT kalýbý ve 100 gr C4 patlayýcý bulundu. 29 Þubat 2009: Ergenekon savcýlarýna bir mek-

tup geldi. Ýhbar mektubunda, bulunan mühimmatýn Emekli Albay Levent Göktaþ’a baðlý bir hücreye ait olduðu ileri sürüldü. 14 Nisan 2009 : Savcýlýða konuyla ilgili ikinci ihbar mektubu ulaþtý. Bu mektupta ise Levent Göktaþ’ýn serbest býrakýlmamasý halinde, bazý emekli ve muvazzaf subaylarýn, Ergenekon savcýlarýna yönelik suikast planý yaptýklarý iddia edildi. 21 Nisan 2009: Ergenekon soruþturmasý kapsamýnda, Bedrettin Dalan’a ait Poyrazköy mevkiindeki ormanlýk arazide kazý çalýþmasý baþlatýldý. Yapýlan kazýlarda 15 dolu - 7 boþ lav silâhý, 450 gr. C4 patlayýcý, 14 el bombasý, 45 sis bombasý, 7 hakem bombasý, 23 iþaret fiþeði, 5 bombalý bubi tuzaðý, 38 saniyeli fitil, 30 metre infilak fitili, 24 fünye, 3 gösteri bombasý, yaklaþýk 3000 adet fiþek bulundu. 24 Nisan 2009: Mahkemede ifadeleri alýnan Deniz Yarbay Ercan Kireçtepe, Deniz Binbaþý Emre Onat ve emekli Binbaþý Levent Bektaþ tutuklandý. Yarbay Mustafa Turhan Ecevit ise görevde olduðu için

gözaltýna alýnamadýðýndan 3 gün sonra tutuklandý. CD’de Kriptolamayla Gizlenmiþ Kafes Eylem Planý: Güvenlik güçleri Emekli Binbaþý Mustafa Levent Bektaþ’ýn ofisini bastý. Ofiste çok sayýda CD ele geçirildi. CD’lerden biri olayý soruþturan güvenlik birimlerinin dikkatini çekti. Görünürde bir film içeriyordu, fakat inceleme derinleþince CD’de kriptolama programýyla gizlenmiþ “Kafes Eylem Planý” isimli dokümana ulaþýldý. 20 Kasým 2009: Bu tarihe kadar toplam 29 askeri personelin ifadesi alýndý. 27 Kasým 2009: Ýstanbul Adliyesi’ne getirilen Deniz Piyade Kurmay Albay Mücahit Erakyol, Deniz Kýdemli Albay Levent Gülmen ve Yarbay Halit Özsaran, tutuklanarak cezaevine kondu. 3 subayla birlikte operasyon kapsamýnda tutuklanan muvazzaf ya da emekli subay sayýsý 10’a ulaþmýþ oldu. 29 Kasým 2009: Adli Týp Kafes Eylem Planý adlý belgedeki imzanýn emekli Yarbay Ercan Kireçtepe’ye ait olduðu tesbit etti.

HA­BER­LER

yasaðý AÝHM’e taþýndý n ÝNTERNET Teknolojileri Derneði (INETD), Youtube internet sitesinin eriþiminin engellenmesi sebebiyle Avrupa Ýnsan Haklarý Mahkemesi’ne dava açtý. INETD Baþkaný Mustafa Akgül, yaptýðý açýklamada, Youtube internet sitesine eriþimin 5 Mayýs 2008’de engellendiðini, INETD olarak, zarar gören üyeler ve bütün ülke adýna, Youtube yasaðýnýn hukuka ve kamu yararýna aykýrý olduðunu gerekçesiyle yaptýklarý itirazýn ilgili mahkemece “Ýtirazýn kararýn ilk haftasýnda yapýlmasý gerektiði” gerekçesiyle reddedildiðini anlattý. Akgül, “Bir üst mahkeme ise gerekçelerimizle yaptýðýmýz itirazý hiçbir gerekçe ve görüþ belirtmeden reddetti. Ülkemizde itiraz edebileceðimiz baþka makam kalmadýðý için geçen hafta AÝHM’ne baþvurmak zorunda kaldýk” dedi. Youtube yasaðýnýn, Anayasa’ya, hukukun evrensel ilkelerine ve Avrupa Ýnsan Haklarýna Sözleþmesi’nin çeþitli maddelerine aykýrý olduðunu belirten Akgül, “Türkiye’nin adeta internetle savaþtýðýný” öne sürdü. Akgül, þunlarý kaydetti: “AÝHM’e baþvurumuzun ana noktasý, yasaklamanýn Avrupa Ýnsan Haklarý Sözleþmesi’nin 10. maddesi olan ifade özgürlüðünü ihlal etmesidir. Yasaklama, sözleþmenin 6. maddesine aykýrý olarak sakýncalý videolarla hiçbir baðlantýsý olmayan kiþilere kýsýtlama getirilmekte, hiçbir yargýlama yapýlmadan bir tedbir kararý kesin bir karar gibi uygulanmakta, bundan zarar gören kiþilerin hakkýný arama hakkýna sýnýrlama getirmektedir. Verilen tedbir kararý kýsa bir süre için geçerli olmasý gerekirken, tedbir kararý yinelenmeden geçen yýlýn mayýs ayýndan beri uygulanmaktadýr. Tedbir kararý öncesinde de ne bir savunma alma çabasý olmuþ, ne de bilirkiþiye baþvurulmuþtur. Bir baþka deyiþle, bu yasaklama kararýnýn bir hukuk faciasý olduðu kanýsýndayýz.” Ankara / aa


5

YENÝASYA / 1 ARALIK 2009 SALI

HABER

Minare yasaðýna tepki yaðýyor

HABERLER

ÝSVÝÇRE’DE YENÝ MÝNARE YAPIMINA REFERANDUMLA YASAK GETÝRÝLMESÝ ÝTALYA VE VATÝKAN’DA KAYGIYA SEBEP OLURKEN, ÝKT GENEL SEKRETERÝ EKMELEDDÝN ÝHSANOÐLU, REFERANDUMU VE SONUCUNU “TALÝHSÝZ BÝR GELÝÞME” OLARAK NÝTELENDÝRDÝ. AB DÖNEM BAÞKANI ÝSVEÇ ÝSE KONUNUN REFERANDUMA GÖTÜRLMESÝNE TEPKÝ GÖSTERDÝ. ÝSVÝÇRE'DE ye­ni­mi­na­re­ya­pý­mý­na­ya­sak­ ge­ti­ri­lip­ ge­ti­ril­me­me­si­ne­ i­liþ­kin re­f e­r an­d um­d a­ seç­m en­l e­r in­ yüz­d e 57,5’i­nin­ya­sa­ða­des­tek­ver­me­si,­Ý­tal­ya ve­ Va­ti­kan’da­ da­ kay­gý­ya­ se­bep­ ol­du. Ý­tal­ya­Dý­þiþ­le­ri­Ba­ka­ný­Fran­co­Frat­ti­ni, dün­Ro­ma’da­yap­tý­ðý­a­çýk­la­ma­da,­Av­ru­pa­Bir­li­ði­nin­“tüm­din­le­re­öz­gür­lük” il­ke­si­ni­be­nim­se­di­ði­ni­ha­týr­la­ta­rak,­Ýs­-

viç­re’de­ki­ re­fe­ran­dum­ so­nu­cu­nu­ en­di­þey­le­ kar­þý­la­dýk­la­rý­ný­ be­lirt­ti.­ Frat­ti­ni,­“Ý­tal­ya,­o­kul­lar­da­çar­mý­ha­ge­ril­miþ Ý­sa­ fi­gü­rü­nün­ a­sý­la­bil­me­sin­den­ ya­na o­lan­bir­ül­ke­dir.­Bu­gö­rü­þün­sa­vu­nu­cu­su­ bir­ ül­ke­ o­la­rak,­ bir­ baþ­ka­ di­ne yö­ne­lik­ gü­ven­siz­lik­ ve­ ya­sak­çý­lýk­ gös­ter­ge­le­ri­ni­kay­gýy­la­kar­þý­lý­yo­ruz”­de­di. Va­ti­kan’a­ bað­lý­ ku­rum­lar­dan­ Pa­pa­lýk

Göç­men­lik­ Ku­ru­lu­ Baþ­ka­ný­ An­to­ni­o Ma­ri­a­ Veg­li­o­ da­ Ý­tal­yan­ ha­ber­ a­jan­sý An­sa’ya­yap­tý­ðý­a­çýk­la­ma­da,­Ýs­viç­re’de ye­ni­mi­na­re­ya­pý­mý­nýn­ya­sak­lan­ma­sý­ný,­ “din­ öz­gür­lü­ðü­ne­ ve­ göç­men­le­rin bü­tün­leþ­me­ sü­re­ci­ne­ cid­di­ bir­ dar­be” o­la­rak­ni­te­le­di.­Kar­di­nal­Veg­li­o,­“Va­ti­kan­da,­Ýs­viç­re’de­ki­Ka­to­lik­pis­ko­pos­lar­l a­ ay­n ý­ doð­r ul­t u­d a­ bu­ ge­l iþ­m e­y i

kay­gýy­la­ kar­þý­la­mak­ta­dýr”­ i­fa­de­si­ni kul­lan­dý.­Ý­tal­ya­ve­Va­ti­kan’da­ki­yet­ki­li­ler,­ Ýs­viç­re’de­ re­fe­ran­dum­la­ ge­ti­ri­len ya­sa­ðýn,­ Av­ru­pa’da­ki­ baþ­ka­ ül­ke­le­re de­sýç­ra­ma­sýn­dan,­bu­tür­ge­liþ­me­le­rin Ýs­lam­ ül­ke­le­rin­de­ki­ Hris­ti­yan­ a­zýn­lýk­la­rýn­ di­ni­ hak­ ve­ öz­gür­lük­le­rin­de­ de ben­zer­ ký­sýt­la­ma­la­ra­ yol­ aç­ma­sýn­dan en­di­þe­e­di­yor.­Roma / aa

ÝKT: Talihsiz bir geliþme ÝKT Ge­nel­Sek­re­te­ri­Ek­me­led­din­Ýh­sa­noð­lu,­Ýs­viç­re’de­ye­ni­mi­na­re­ya­pý­mý­na­ya­sak­ge­ti­ri­lip­ge­ti­ril­me­me­si­ko­nu­sun­da­ya­pý­lan­re­fe­ran­dum­da­seç­me­nin­yüz­de­57,5’i­nin­ya­sa­ða­des­tek­ver­me­si­ni­“ta­lih­siz­bir­ge­liþ­me”­o­la­rak­ni­te­len­dir­di.­Ýh­sa­noð­lu,­yap­tý­ðý­a­çýk­la­ma­da,­bu­ge­liþ­me­nin­Ýs­viç­re’nin­i­ma­jý­ný­ze­de­le­ye­ce­ði­ni­be­lir­te­rek,­mi­na­re ya­sak­la­ma­nýn­din­öz­gür­lü­ðü­ve­in­san hak­la­rý­na­ay­ký­rý­ol­du­ðu­nu­kay­det­ti. BM­Ýn­san­Hak­la­rý­Ko­mi­te­si­ni­de­bu ko­nu­da­gö­rüþ­bil­dir­me­ye­ça­ðý­ran­­Ýh­sa­noð­lu,­bu­ge­liþ­me­nin,­Ýs­lam­dün­ya­sý­nýn­ra­di­kal­grup­la­ra­kar­þý­mü­ca­de­le et­ti­ði­­bir­dö­ne­me­rast­la­ma­sý­a­çý­sýn­-

dan­son­de­re­ce­ü­zü­cü­ol­du­ðu­nu­vur­gu­la­dý.­Ge­nel­Sek­re­ter­Ýh­sa­noð­lu,­Ýs­viç­re’de­bu­ko­nu­da­du­yar­sýz­kal­ma­yan po­li­ti­ka­cý­la­ra­ve­di­ni­li­der­le­re­de­te­þek­kür­et­ti.­Ýh­sa­noð­lu,­Ýs­viç­re­Dý­þiþ­le­ri Ba­ka­ný­Mic­he­li­ne­Calmy­i­le­yap­tý­ðý­te­le­fon­gö­rüþ­me­sin­de­de,­Ýs­viç­re­hal­ký­nýn­her­tür­lü­de­mok­ra­tik­hak­la­rý­na­ve öz­gür­lük­le­ri­ne­say­gý­duy­du­ðu­nu­i­fa­de et­ti­ve­son­ge­liþ­me­nin­Ýs­viç­re’nin­i­ma­jý­na­­za­rar­ve­re­ce­ði­ni­ha­týr­lat­tý.­Ýs­lam dün­ya­sý­na­da­ge­liþ­me­le­ri­ba­rýþ­çý­ve­de­mok­ra­tik­yol­lar­dan­iz­le­me­ve­gö­rüþ­le­ri­ni­bil­dir­me­çað­rý­sýn­da­bu­lu­nan­Ýh­sa­noð­lu,­ken­di­si­nin­de­ko­nu­yu­ya­kýn­dan ta­kip­et­me­ye­de­vam­e­de­ce­ði­ni­bil­dir­di.

AB: Bu konularý referanduma götürmek garip AB Dönem Baþkaný Ýsveç, Ýsviçre’nin yeni minare yapýmýna yasak getirilip getirilmemesi konusunda referandum düzenlemesine tepki gösterdi. AB adalet ve içiþleri bakanlarý toplantýsýna katýlan Ýsveç Göçmen Bakaný Tobias Billstrom, “Ýsviçre’nin referandumuna epey þaþýrdým. Bence bu tür konularý referanduma götürmek biraz garip” dedi. Billstrom, “Ýsveç’te biz bu tür konularý þehir planlamasý kapsamýnda ele alýyoruz. Yapýlarýn ne kadar yüksek olabileceðine ve inþa edilip edilemeyeceðine bizde þehir planlamacýlarý karar veriyor” diye konuþtu. Bakan Billstrom, dini özgürlükler nedeniyle Ýsveç’te benzer bir referandum düzenlenmesinin çok zor olduðunu vurguladý.

Cumhurbaþkaný Gül Ürdün'e gidecek CUMHURBAÞKANI Ab­dul­lah­ Gül,­ Ür­dün Kra­lý­Ab­dul­lah’ýn­dâ­ve­ti­ne­i­ca­bet­le,­1-3­A­ra­lýk­2009­ta­rih­le­rin­de­Ür­dün’e­res­mî­zi­ya­ret­te­ bu­lu­na­cak.­ Cum­hur­baþ­kan­lý­ðý­ Ba­sýn Mer­ke­zi’nden­ya­pý­lan­ya­zý­lý­a­çýk­la­ma­ya­gö­re,­söz­ko­nu­su­zi­ya­ret­sý­ra­sýn­da­i­ki­ül­ke­a­ra­sýn­da­ki­i­liþ­ki­ler­i­le­böl­ge­sel­ve­u­lus­la­r­a­ra­sý­ ko­nu­lar­da­ki­ ge­liþ­me­le­rin­ e­le­ a­lýn­ma­sý, ay­rý­ca­e­ko­no­mik­ve­ti­ca­rî­i­liþ­ki­le­rin­ge­liþ­ti­ril­me­si­ ü­ze­rin­de­ du­rul­ma­sý­ ön­gö­rü­lü­yor. A­çýk­la­ma­da,­ Ür­dün­ Kra­lý­ Ab­dul­lah’ýn­ 11 A­ra­lýk­ 2007­ ta­ri­hin­de­ ger­çek­le­þen­ Tür­ki­ye zi­ya­re­ti­ne­ ce­va­bi­ ni­te­lik­ ta­þý­yan­ bu­ zi­ya­re­tin,­ i­ki­ ül­ke­ a­ra­sýn­da­ki­ kök­lü­ dost­luk­ ve kar­deþ­lik­te­me­lin­de­ki­i­liþ­ki­le­rin­ve­iþ­bir­li­ði­nin­da­ha­da­güç­len­di­ril­me­si­ne­kat­ký­da­bu­lu­na­ca­ðý­bil­di­ril­di.­Ankara / aa

Belediye otobüsünü yaktýlar ÝSTANBUL Sul­tan­bey­li’de­i­zin­siz­gös­te­ri­ya­pan­bir­grup,­be­le­di­ye­o­to­bü­sü­nü­yak­tý.­A­lý­nan­bil­gi­ye­gö­re,­Ha­mi­di­ye­Ma­hal­le­si­An­tal­ya­Cad­de­si­ü­ze­rin­de­top­la­nan­grup,­du­ra­ða­yol­cu­al­mak­i­çin­ya­na­þan­Ý­ETT­o­to­bü­sü­nü­dur­du­ra­rak­i­çin­de­ki­yol­cu­la­rý­in­dir­di. Gös­te­ri­ci­ler­da­ha­son­ra­yan­la­rýn­da­ki­mo­lo­tof­kok­teyl­le­ri­ni­ a­teþ­le­ye­rek­ o­to­bü­se­ at­tý. Sal­dý­rý­ so­nu­cu­ a­lev­ a­lan­ o­to­büs,­ it­fa­i­ye­ e­kip­le­ri­ ta­ra­fýn­dan­ sön­dü­rü­lür­ken,­ sal­dýr­gan­lar­o­lay­ye­rin­den­ya­ya­o­la­rak­kaç­tý.­Po­lis,­be­le­di­ye­o­to­bü­sü­nün­ta­ma­men­kul­la­ný­la­maz­ha­le­gel­di­ði­sal­dý­rýy­la­il­gi­li­so­ruþ­tur­ma­ baþ­lat­tý.­ Gör­gü­ ta­nýk­la­rý,­ yüz­le­ri­ni­ ka­pa­tan­yak­la­þýk­15­ki­þi­lik­bir­gru­bun,­du­ra­ða ya­na­þan­o­to­bü­sü­dur­dur­duk­tan­son­ra­yol­cu­la­rý­ný­in­dir­di­ði­ni­ve­son­ra­sýn­da­a­te­þe­ver­dik­le­ri­ni­an­lat­tý­lar.­Ba­þak­þe­hir’de­ki­PTT­þu­be­si­ne­dü­zen­le­nen­mo­lo­tof­kok­teyl­li­sal­dý­rý­da­ ise­ mad­di­ ha­sar­ mey­da­na­ gel­di.­ Ok­mey­da­ný­Ku­zey­So­kak’ta­top­la­nan­bir­grup, Þark­ Kah­ve­si’ne­ ka­dar­ yü­rü­dü.­ Ý­zin­siz­ yü­rü­yüþ­ya­pan­grup,­bu­ra­da­ön­lem­a­lan­po­li­se­ e­ki­bi­ne­ mo­lo­tof­kok­teyl­le­ri­ ve­ ha­vai­ fi­þek­ler­le­sal­dýr­dý.­Po­li­sin,­gru­ba­taz­yik­li­su­i­le­ mü­da­ha­le­ et­me­si­ so­nu­cu­ ey­lem­ci­ler­ a­ra so­kak­la­ra­da­ðýl­dý.­A­tý­lan­mo­lo­tof­kok­teyl­le­rin­den­ba­zý­dük­kan­lar­ve­bir­po­lis­a­ra­cý­za­rar­gör­dü.­Ýstanbul / aa

Ýsviçre Avrupa içinde, ama Avrupa’yý içselleþtirememiþ n KÜLTÜR ve­Turizm­Bakaný­Ertuðrul­Günay,­camilerde­minare­yapýmýný­referanduma­getiren­Ýsviçre’yi sert­bir­dille­eleþtirerek­“Ýsviçre,­Avrupa­içinde­ama Avrupa’yý­içselleþtirememiþ­bir­ülke­olduðunu­gösterdi”­dedi.­Günay,­bazý­kamu­taþýnmazlarýnýn­turizm yatýrýmlarýna­tahsisiyle­ilgili­Opera’daki­bakanlýk binasýnda­basýn­toplantýsý­düzenledi.­Bakan­Günay, ‘’Ýsviçre’deki­minare­referandumu’’­ile­ilgili­soru­üzerine­þunlarý­kaydetti:­‘’Çok­talihsiz.­Böyle­bir­referandum­olamaz­bence­2000’li­yýllarda.­Ýsviçre,­AB­dýþýnda...­AB­dýþýnda­kalýnca­böyle­oluyor­galiba.­Bir Avrupa­ülkesi­bile­temel­insan­haklarýyla,­inanç özgürlükleriyle­ilgili­olmamasý­gereken­çað­dýþý­halk oylamalarý­yapýlabiliyor­ve­böyle­sonuçlar­çýkabiliyor. Bu­bile­çok­öðretici.­Ýsviçre,­Avrupa­içinde­ama Avrupa’yý­içselleþtirememiþ­bir­ülke­olduðunu­gösterdi.­Her­inanç­yapýlanmasýnýn­simgesel­bazý­unsurlarý vardýr.­Minare,­çan­kulesi­ve­bunun­gibi­düzenlemeler­o­yapýnýn­ayrýlmaz­parçasýdýr.­Böyle­bir­tartýþmayý üzüntü­verici,­çað­dýþý­bulduðumu­ifade­etmek­istiyorum.­Bu­çaðda­böyle­bir­referandum­olamaz.­Ýnsanlarý,­inanç­özgürlüðünü­rencide­eden­bir­davranýþtýr. Kimsenin­kaba,­sert­bir­davranýþta­bulunacaðýný temenni­etmem,­ummam.­Ekonomik­siyasî­bazý­karþý duruþlar­olabilir­elbette.­Dünyada­düþünce­ve­inanç özgürlüðü­olsun­herkesin­diye­düþünüyoruz.­Böyle bir­þeyi­yapmak­politik­nedenle­midir­bilmiyorum. Ýsviçre’ye,­konumuna,­tarihsel­birikimine­daha hoþgörülü­bir­davranýþ­yakýþýrdý.’’­­Ankara / aa

Devlet, Hazine dâvâlarýnda elini güçlendirecek

Turizmciler, Ýzmir'de buluþacak ÝZMÝR'DE 10-13­ A­ra­lýk­ 2009­ ta­rih­le­ri­ a­ra­sýn­da­ dü­zen­le­ne­cek­ Tra­vel­ Tur­key­ Ýz­mir Fu­a­rý,­yer­li­ve­ya­ban­cý­tu­rizm­pro­fes­yo­nel­le­ri­ni­bir­a­ra­ya­ge­ti­re­cek.­ÝZ­FAÞ’tan­ya­pý­lan ya­zý­lý­ a­çýk­la­ma­ya­ gö­re,­ ÝZ­FAÞ,­ Han­no­ver Mes­se­Ýn­ter­na­ti­o­nal­ve­TÜR­SAB’ýn­bir­lik­te ger­çek­leþ­tir­di­ði­ ve­ Tür­ki­ye’nin­ tek­ ‘’Ýn­co­ming­fu­a­rý’’­Tra­vel­Tur­key­Ýz­mir,­2010­tu­rizm­se­zo­nu­nun­baþ­la­dý­ðý­yer­o­la­cak.­U­lus­la­ra­ra­sý­Ýz­mir­Fu­ar­A­la­ný’nýn­tüm­hol­le­rin­de­ bir­den­ ger­çek­le­þe­cek­ o­lan­ fu­ar­da,­ 2010 se­zo­nu­na­i­liþ­kin­bað­lan­tý­lar­ku­ru­la­cak.­Fu­a­ra­ 15­ ül­ke,­ 50­ il­den­ 360­ fir­ma­ ka­tý­la­cak. Bu­ yýl­ki­ fu­a­ra­ Tür­ki­ye’den­ De­niz­li,­ Bos­na Her­sek­Cum­hu­ri­ye­ti’nden­Sa­ray­bos­na­fu­ar part­ne­ri­ sta­tü­süy­le­ ka­tý­la­cak.­ 10-13­ A­ra­lýk 2009­ta­rih­le­ri­a­ra­sýn­da­ger­çek­le­þe­cek­fu­a­rý, Tür­ki­ye’ye­ yurt­ dý­þýn­dan­ tu­rist­ ge­ti­ren­ tu­rizm­ a­cen­te­le­ri­nin­ tem­sil­ci­le­ri­ de­ ö­zel­ da­vet­li­o­la­rak­zi­ya­ret­e­de­cek.­Ýzmir / aa

Kültür ve Turizm Bakaný Ertuðrul Günay

2023’TE AB'DEYÝZ TÜRK DIÞ POLÝTÝKASININ ANA HEDEFÝNÝN AVRUPA ÝLE ENTEGRASYON OLDUÐUNU KAYDEDEN DIÞÝÞLERÝ BAKANI DAVUTOÐLU, 2023’E KADAR AB ÜYESÝ OLMUÞ BÝR TÜRKÝYE GÖRDÜÐÜNÜ SÖYLEDÝ. DIÞÝÞLERÝ Ba­ka­ný­ Ah­med­ Da­vu­toð­lu,­ “2023’e ka­dar­ AB­ ü­ye­si­ ol­muþ­ bir­ Tür­ki­ye­ gö­rü­yo­rum”­ de­di.­ X­ Ba­kan­ Da­vu­toð­lu,­ A­me­ri­kan der­gi­si­News­we­ek’in,­Tür­ki­ye’nin­böl­ge­de­son dö­nem­de­iz­le­di­ði­dýþ­po­li­ti­ka,­böl­ge­ül­ke­le­riy­le i­liþ­ki­le­ri,­Tür­ki­ye’nin­ge­le­ce­ði­ve­Türk-A­me­ri­kan­ i­liþ­ki­le­ri­ne­ da­ir­ so­ru­la­rý­ný­ ce­vap­la­dý.­ Da­vu­toð­lu,­“Baþ­ba­kan­Er­do­ðan’ýn­Ý­ran­zi­ya­re­tin­den­son­ra­Tür­ki­ye’nin­bir­çok­müt­te­fi­ki­me­rak e­di­yor.­Tür­ki­ye­ki­min­ta­ra­fýn­da?”­so­ru­su­na­þu ce­va­bý­ver­di: “Bu­so­ru­ya­ce­vap­ve­re­bil­mek­i­çin,­coð­raf­ya­yý­ve­Tür­ki­ye’nin­ta­ri­hi­ni­an­la­ma­nýz­la­zým.­Biz bir­Av­ru­pa­ül­ke­si­ve­As­ya­ül­ke­si­yiz.­Bal­kan­la­ra,­Kaf­kas­la­ra­ve­Or­ta­Do­ðu’ya­doð­ru­dan­e­ri­þi­mi­miz­var.­Do­la­yý­sýy­la­Türk­dýþ­po­li­ti­ka­sý,­çok böl­ge­yi­i­çi­ne­al­ma­lý­ve­çok­bo­yut­lu­ol­ma­lý.­Ay­ný­za­man­da­Av­ru­pa­ta­ri­hi­nin­de­bir­par­ça­sý­yýz. Or­ta­Do­ðu­ve­Bal­kan­lar’da­ki­20’den­faz­la­ül­ke­nin­ ta­ri­hi,­ sa­de­ce­ Türk­ ar­þiv­le­ri­ kul­la­ný­la­rak ya­zý­la­bi­lir.­ Bos­na’da­ o­lan­dan­ da­ha­ faz­la­ Boþ­nak­ nü­fu­sa,­ Ar­na­vut­luk’ta­ o­lan­dan­ da­ha­ faz­la Ar­na­vut­nü­fu­sa­sa­hi­biz.­Kürt­ler­ve­A­rap­lar­da var.­Bu­ta­ri­hi­bað­lar­dan­do­la­yý,­tüm­bu­ül­ke­le­rin­biz­den­bel­li­bek­len­ti­le­ri­bu­lu­nu­yor” So­ðuk­Sa­vaþ’ýn­sta­tik­bir­u­lus­la­ra­ra­sý­or­ta­ma sa­hip­ ol­du­ðu­nu­ di­le­ ge­ti­ren­ Da­vu­toð­lu,­ “(O dö­n em­d e)­ i­k i­ se­ç e­n e­ð i­n iz­ var­d ý.­ Ya­ NA­TO’nun­ya­da­Var­þo­va­Pak­tý’nýn­ü­ye­si­o­la­cak­tý­nýz,­ü­çün­cü­bir­al­ter­na­tif­yok­tu”­de­di. “AVRUPA ÝLE ENTEGRASYON ANA HEDEF” Ay­ný­za­man­da,­Tür­ki­ye’nin­en­ku­rum­sal­laþ­mýþ­i­liþ­ki­si­nin­NA­TO­ü­ye­li­ði­ol­ma­ya­de­vam­et­ti­ði­ni,­bu­nun­Tür­ki­ye’nin­en­güç­lü­ba­ðý­ný­o­luþ­-

tur­du­ðu­nu­i­fa­de­e­den­Da­vu­toð­lu,­ay­ný­doð­rul­tu­da,­Türk­dýþ­po­li­ti­ka­sý­nýn­a­na­he­de­fi­nin­de Av­ru­pa­i­le­en­teg­ras­yon­ol­du­ðu­nu­kay­det­ti.­Da­vu­toð­lu,­“Ta­ri­hi­miz­ve­kül­tü­rü­müz,­Av­ru­pa’nýn­ki­le­rin­bir­par­ça­sý­ve­mo­dern­leþ­me­sü­re­ci­miz­Av­ru­pa’da­ki­ge­liþ­me­ler­le­pa­ra­lel.­NA­TO ü­ye­li­ði­miz­ve­AB­i­le­mü­za­ke­re­sü­re­ci,­Tür­ki­ye’nin­stra­te­jik­ön­ce­li­ði.­An­cak­bu­güç­lü­i­liþ­ki­ler,­Or­ta­Do­ðu’yu,­As­ya,­Or­ta­As­ya’yý,­Ku­zey Af­ri­ka’yý­ya­da­Af­ri­ka’yý­ih­mal­e­de­bi­le­ce­ði­miz an­la­mý­na­gel­mi­yor”­di­ye­ko­nuþ­tu. “SIFIR SORUN POLÝTÝKASINI HERKESE UYGULUYORUZ” Ý­ran­i­le­i­liþ­ki­le­ri­nin­ye­ni­bir­þey­ol­ma­dý­ðý­ný be­lir­ten­Da­vu­toð­lu,­Türk-Ý­ran­sý­ný­rý­nýn­370­yýl­dýr­de­ðiþ­me­di­ði­ne­dik­ka­ti­çek­ti.­Da­vu­toð­lu, “kom­þu­lar­la­sý­fýr­so­run”­po­li­ti­ka­sý­ný­sa­de­ce­Ý­ran’a­de­ðil,­I­rak,­Su­ri­ye­ve­Müs­lü­man­ol­ma­yan Gür­cis­tan.­Bul­ga­ris­tan,­Yu­na­nis­tan,­Rus­ya,­Ro­man­ya­ve­di­ðer­tüm­kom­þu­la­ra­uy­gu­la­dýk­la­rý­ný vur­gu­la­dý. “IRAK SAVAÞI OLMASAYDI DA DIÞ SÝYASETÝMÝZ AYNI OLURDU” Da­vu­toð­lu,­“Tür­ki­ye’nin­böl­ge­de­ki­et­ki­si­ve bu­nun­I­rak­sa­va­þýy­la­bað­lan­tý­sý­na”­da­ir­bir­so­ru ü­ze­ri­ne,­I­rak’ta­sa­vaþ­ol­ma­say­dý­da­Tür­ki­ye’nin Or­ta­Do­ðu’ya­yö­ne­lik­dýþ­si­ya­se­ti­nin­ay­ný­o­la­ca­ðý­ný”­kay­det­ti.­“Or­ta­Do­ðu,­Kaf­kas­lar­ve­Bal­kan­lar’a­yö­ne­lik­si­ya­se­ti­miz­fýr­sat­çý­lýk­de­ðil,­ka­tý il­ke­le­ri­te­mel­a­lý­yor”­di­yen­Da­vu­toð­lu,­zen­gin, is­tik­rar­lý­ve­gü­ven­li­bir­Or­ta­Do­ðu’nun­ya­ra­týl­ma­sý­i­çin­pro­ak­tif­bir­ba­rýþ­dip­lo­ma­si­si­yü­rüt­tük­le­ri­ni­söy­le­di.

“KISA DÖNEMLÝ ÇIKARLAR ÝÇÝN POLÝTÝKAMIZI DEÐÝÞTÝRMEDÝK” Da­vu­toð­lu,­Tür­ki­ye’nin­tu­tar­lý­bir­dýþ­po­li­ti­ka iz­le­di­ði­ni,­do­la­yý­sýy­la­böl­ge­de­mü­kem­mel­i­liþ­ki­le­ri­nin­bu­lun­du­ðu­nu­i­fa­de­e­de­rek,­“A­ma­bu,­bi­zim­dýþ­po­li­ti­ka­mýz­ne­de­niy­le­böy­le­ol­du,­I­rak’ta­ki­sa­vaþ­yü­zün­den­de­ðil”­de­di.­Da­vu­toð­lu, sa­mi­mi­ve­ak­tif­ol­duk­la­rý­ný,­ký­sa­sü­re­li­kon­jonk­tü­rel­çý­kar­lar­yü­zün­den­po­li­ti­ka­la­rý­ný­de­ðiþ­tir­me­dik­le­ri­ni­vur­gu­la­dý. “ÝLÝÞKÝLER BUSH DÖNEMÝNE GÖRE ÇOK DAHA ÝYÝ” Da­vu­toð­lu,­“Tür­ki­ye­i­le­ABD­a­ra­sýn­da­ki­i­liþ­ki­le­rin,­es­ki­baþ­kan­Ge­or­ge­Bush­dö­ne­mi­ne­gö­re da­ha­mý­i­yi­ol­du­ðu”­so­ru­su­nu­da,­“Çok­da­ha­i­yi. (ABD­Baþ­ka­ný­Ba­rack) O­ba­ma,­müt­te­fik­le­ri­ne da­nýþ­ma­dan­si­ya­set­o­luþ­tur­mak­ve­bu­nu­ha­ya­ta ge­çir­mek­ye­ri­ne,­çok­ta­raf­lý­lý­ðý,­müt­te­fik­le­riy­le da­ha­faz­la­is­ti­þa­re­ve­et­ki­le­þi­mi­ön­gö­ren­bir­tarz iz­li­yor”­þek­lin­de­ce­vap­la­dý. “10 YIL SONRAKÝ TÜRKÝYE” Da­vu­toð­lu,­“10­yýl­son­ra­Tür­ki­ye’yi­ve­ken­di­ni­zi­ne­re­de­gö­rü­yor­su­nuz?”­so­ru­su­nu­da­þöy­le­ce­vap­la­dý:­“Tüm­kom­þu­la­rýy­la­e­ko­no­mik­en­teg­ras­yo­nu­nu­ha­ya­ta­ge­çir­miþ­ve­sað­lam­i­liþ­ki­ler­kur­muþ­bir­ül­ke­gö­rü­yo­rum.­Ay­rý­ca,­AB’nin­bir­ü­ye­si­ol­muþ,­NA­TO’da­ki­et­kin­ro­lü­nü­mu­ha­fa­za­e­den,­sa­de­ce­gü­ven­lik­le­a­lâ­ka­lý­a­lan­lar­da­de­ðil, G20­gi­bi­e­ko­no­mik­ör­güt­ler­de­de­ki­lit­ko­num­da o­lan­bir­ül­ke­gö­rü­yo­rum.­Bu­he­def­le­rin,­Tür­ki­ye Cum­hu­ri­ye­ti’nin­ku­ru­lu­þu­nun­100’ün­cü­yýl­dö­nü­mü­o­lan­2023’e­ka­dar­u­la­þý­la­maz­he­def­ler­ol­du­ðu­nu­dü­þün­mü­yo­rum.”­­­­Washington / aa

DEVLET bir­yan­dan­Ha­zi­ne,­bir­yan­dan­u­lus­la­r­a­ra­sý dâ­vâ­lar­da­leh­te­çö­zü­me­dö­nük­ça­lýþ­ma­la­rý­ný­sür­dü­rür­ken,­ye­ni­den­ya­pý­lan­ma­i­le­de­Ha­zi­ne­dâ­vâ­la­rý­nýn sa­yý­sý­nýn­a­zal­týl­ma­sý,­dâ­vâ­ka­zan­ma­o­ra­ný­nýn­da­ar­ttý­rýl­ma­sý­he­def­li­yor.­Ma­li­ye­Ba­kan­lý­ðý­Baþ­Hu­kuk­Mü­þa­vir­li­ði­ve­Mu­ha­ke­mat­Ge­nel­Mü­dür­lü­ðü­nün­ve­ri­le­rin­den­der­le­nen­bil­gi­le­re­gö­re,­ge­çen­yýl­Ha­zi­ne­a­vu­kat­la­rý­ta­ra­fýn­dan­der­dest­ (de­vam­e­den) 540­bin­638­dâ­vâ ta­kip­e­dil­di.­Bu­dâ­vâ­lar­dan­373­bin­385’i­Ha­zi­ne,­167 bin­253’ü­i­se­va­tan­daþ­lar­ta­ra­fýn­dan­a­çýl­dý.­2008’de Ha­zi­ne’nin­ta­raf­ol­du­ðu­dâ­vâ­lar­dan­78­bin­668’i­ka­ra­ra bað­la­nýr­ken,­bu­dâ­vâ­lar­dan­47­bin­495’i­Ha­zi­ne­le­hi­ne, 31­bin­173’ü­Ha­zi­ne­a­ley­hi­ne­so­nuç­lan­dý.­Ge­çen­yýl Av­ru­pa­Ýn­san­Hak­la­rý­Mah­ke­me­si’ne­de­ (A­ÝHM)­ 924 baþ­vu­ru­ya­pýl­dý.­A­ÝHM’e­2007­yý­lýn­da­808­baþ­vu­ru­ya­pýl­dý­ðý­dik­ka­te­a­lýn­dý­ðýn­da,­dev­le­tin­u­lus­la­ra­ra­sý­an­lam­da­kar­þý­kar­þý­ya­kal­dý­ðý­dâ­vâ­sa­yý­sý­nýn­art­tý­ðý­gö­rül­dü.­Dev­let­dâ­vâ­la­rý­ný­ta­kip­u­sûl­le­ri­hak­kýn­da­ya­pý­la­cak dü­zen­le­me­i­le,­ha­zi­ne­dâ­vâ­la­rýn­da,­do­ða­cak­ih­ti­lâf­la­rýn da­ha­baþ­lan­gýç­ta­yar­gý­ya­in­ti­kal­et­me­den­çö­zül­me­si­a­maç­la­ný­yor.­Dev­let­Dâ­vâ­la­rý­nýn­Ta­kip­U­sul­le­ri­Hak­kýn­da­Ka­nun­Ta­sa­rý­sý­nýn­ya­sa­laþ­ma­sýy­la­bir­lik­te­dâ­vâ sa­yý­sý­nýn­a­zal­týl­ma­sý,­dâ­vâ­ka­zan­ma­o­ra­ný­nýn­i­se­art­tý­rýl­ma­sý­he­def­le­ni­yor.­Ýstanbul / aa

Pakdil: Kimse Türkiye’nin büyüklüðünü tartýþamaz TÜRKÝYE Bü­yük­Mil­let­Mec­li­si­(TBMM)­Baþ­kan­Ve­ki­li Nev­zat­Pak­dil,­‘’Hiç­kim­se­Tür­ki­ye’nin­bü­yük­lü­ðü­nü tar­tý­þa­maz,­hiç­kim­se­bi­zim­va­tan­se­ver­li­ði­mi­zi­tar­tý­þa­maz’’­de­di.­Gök­sun­il­çe­sin­de­va­tan­daþ­lar­ve­par­ti­li­ler­le bay­ram­la­þan­Pak­dil,­‘’Hiç­kim­se­bi­zim­va­tan­se­ver­li­ði­mi­zi­tar­tý­þa­maz’’­di­ye­rek,­Tür­ki­ye’nin­bü­yük­lü­ðü­ne­dün­ya­nýn­her­ye­rin­de­say­gý­ol­du­ðu­nu­söy­le­di.­Tür­ki­ye’nin, dün­ya­da­ki­bütün­so­run­lar­la­ya­kýn­dan­il­gi­le­nen­ve­çö­zü­mü­nok­ta­sýn­da­gi­ri­þim­ler­de­bu­lu­nan­bü­yük­bir­ül­ke­ol­du­ðu­nu­kay­de­den­Pak­dil,­þöy­le­ko­nuþ­tu:­‘’De­ðer­li­kar­deþ­le­rim,­kim­se­bi­zim­va­tan­se­ver­li­ði­mi­zi­tar­tý­þa­maz. Hiç­kim­se­Tür­ki­ye’nin­bü­yük­lü­ðü­nü­tar­tý­þa­maz.­Tür­ki­ye’nin­bü­yük­lü­ðü­ne­dün­ya­nýn­her­ye­rin­de­say­gý­var. Ne­re­de­bir­so­run­var­sa­Tür­ki­ye’yi­a­ra­bu­lu­cu­o­la­rak­ka­bul­e­di­yor­lar.­Böy­le­bir­du­rum­da­bi­zim­ken­di­so­run­la­rý­mý­za­çö­züm­a­ra­ma­ma­mýz­söz­ko­nu­su­da­hi­o­la­maz.­Bi­zim­ken­di­so­run­la­rý­mý­zý­çöz­me­miz­bi­zi­kü­çült­mez,­ak­si­ne­bi­zi­da­ha­da­bü­yü­tür.­Bi­zi­bu­yol­dan­kim­se­dön­dü­re­mez.’’­­Kahramanmaraþ / aa

Yüksekova’da gerginlik HAKKÂRÝ’NÝN Yük­se­ko­va­il­çe­sin­de­te­rör­ör­gü­tü PKK’nýn­ku­ru­luþ­yýl­dö­nü­mü­nü­ba­ha­ne­e­de­rek­yü­rü­yüþ­yap­mak­is­te­yen­gru­ba­po­lis­mü­da­ha­le­et­ti. Te­rör­ör­gü­tü­PKK’nýn­ku­ru­luþ­yýl­dö­nü­mü­nü­ba­ha­ne­e­den­bir­grup,­þe­hir­mer­ke­zin­de­bir­a­ra­ya­gel­di. Slo­gan­a­týp­ba­ri­kat­ku­ra­rak­yo­lu­tra­fi­ðe­ka­pa­tan gru­ba­po­lis­bi­ber­ga­zý­ve­taz­yik­li­suy­la­mü­da­ha­le­et­ti.­Mü­da­ha­le­ye­taþ­ve­mo­lo­tof­kok­tey­liy­le­kar­þý­lýk ve­ren­gös­te­ri­ci­ler,­Türk­Te­le­kom­Yük­se­ko­va­iþ­let­me­bi­na­sý­nýn­cam­la­rý­ný­kýr­dýk­tan­son­ra­a­ra­so­kak­la­ra­ka­ça­rak­da­ðýl­dý.­­Yüksekova / aa


6 HABERLER

YENÝASYA / 1 ARALIK 2009 SALI

EKONOMÝ

Kriz, komþularla ticareti de vurdu TÜRKÝYE’NÝN KOMÞU ÜLKELERE ÝHRACATI OCAK-EYLÜL DÖNEMÝNDE YÜZDE 7,7 AZALDI. SÖZ KONUSU DÖNEMDE KOMÞULARA 9,9 MÝLYAR DOLARLIK ÝHRACAT GERÇEKLEÞTÝRÝLDÝ. yüzde­7,7­gerileme­göstererek,­9­milyar­900,6 milyon­ dolar­ oldu.­ Geçen­ yýl­ ayný­ dönemde söz­ konusu­ ülkelere­ ihracat­ 10­ milyar­ 732,1 milyon­ dolarlýk­ ihracat­ yapýlmýþtý.­ Bu­ grup içerisinde­ ilk­ sýralarý­ yüzde­ 5,1­ payla­ Irak, yüzde­ 1,9­ payla­ Ýran,­ yüzde­ 1,6­ payla Yunanistan­aldý.­Irak’a­3­milyar­759,2­milyon dolarlýk,­Ýran’a­1­milyar­416,8­milyon­dolarlýk, Yunanistan’a­da­1­milyar­199,2­milyon­dolar-

KÜRESEL kriz,­ Türkiye’nin­ komþu­ ülkelere yaptýðý­ ihracatý­ da­ vurdu.­ Komþu­ ülkelere ihracat,­ Ocak-Eylül­ döneminde­ yüzde­ 7,7 azaldý.­Sýnýr­komþusu­7­ülkeye­yapýlan­ihracat, toplam­ihracatýn­yüzde­13,5’ini­oluþtururken, söz­ konusu­ dönemde­ komþulara­ 9,9­ milyar dolarlýk­ ihracat­ gerçekleþtirildi.­ TÜÝK verilerinden­ yapýlan­ hesaplamalara­ göre,­ toplam 7­ ülkeden­ oluþan­ komþu­ ülkelere­ ihracat,

lýk­ ihracat­ gerçekleþtirildi.­ Geçen­ yýl­ ayný dönemde,­Irak’a­2­milyar­674,2­milyon­dolarlýk,­ Ýran’a­ 1­ milyar­ 544­ milyon­ dolarlýk, Yunanistan’a­ise­1­milyar­970,4­milyon­dolarlýk­ ihracat­ yapýlmýþtý.­ Azerbaycan­ ve Bulgaristan’ýn­ toplam­ ihracattaki­ payý­ yüzde 1,4,­ Suriye’nin­ payý­ yüzde­ 1,3,­ Gürcistan’ýn payý­ da­ yüzde­ 0,8­ oldu.­ Bulgaristan’a­ 995,2 milyon­ dolarlýk,­ Azerbaycan’a­ 991,9­ milyon

dolarlýk,­ Suriye’ye­ 984,2­ milyon­ dolarlýk, Gürcistan’a­ 554­ milyon­ dolarlýk­ ihracat gerçekleþtirildi. IRAK VE SURÝYE’YE ÝHRACAT ARTTI Yýlýn­ 9­ ayýnda­ ihracatta­ artýþ­ kaydedilen komþu­ülkeler­ise­Irak­ve­Suriye­oldu.­Irak’a ihracat­ geçen­ yýlýn­ ayný­ dönemine­ göre yüzde­ 40,6,­ Suriye’ye­ ihracat­ da­ yüzde­ 23,7 arttý.­­Ankara / aa

Nükleerde kamu-özel ortaklýðý uygulanmalý Yalçýntaþ’tan Lübnan’a iþ dâveti ÝSTANBUL Ticaret­Odasý­ (ÝTO) Yönetim­Kurulu Baþkaný­ve­Akdeniz­Ticaret­ve­Sanayi­Odalarý Birliði­ (ASCAME) Baþkaný­Murat­Yalçýntaþ, Akdeniz­Ýçin­Birlik­Projesi’nin­birinci­ayaðýnda­12 milyon­Avro­kullandýrdýklarýný,­ikinci­ayakta­ise çok­daha­büyük­bir­rakamýn­serbest­býrakýlacaðýný bildirdi.­Beyrut’ta­gerçekleþtirilen­ 20.­ASCAME Genel­Kurulu’nda­yeniden­ASCAME­baþkanlýðýna seçilen­Yalçýntaþ,­ ASCAME’nin­bundan­sonraki dönem­faaliyetleri­ve­Türkiye-Lübnan­iliþkilerine yönelik­olarak­gazetecilere­deðerlendirmelerde bulundu.­Lübnan­bankalarýnda­110­milyar­dolar nakit­bulunduðunu­ve­bu­nakdi­yatýracak­yer aradýklarýný­söyleyen­Yalçýntaþ,­Türkiye’nin­böyle bir­fýrsattan­yararlanmasý­gerektiðini­kaydetti. Lübnan’lý­yetkililerden­aldýklarý­bilgiye­göre, ülkede­24­baraj­projesinin­hayata­geçirileceðini,­en küçüðü­50­milyon­dolar­büyüklüðe­sahip­bu­projelerin­ihalelerine,­gerekli­altyapýya­sahip­Türk müteahhitlerin­de­beklendiðini­belirtten­Yalçýntaþ, Akdeniz­Ýçin­Birlik­Projesi’nin­birinci­ayaðýnda­12 milyon­Avro­kullandýrdýklarýný,­ikinci­ayakta­ise çok­daha­büyük­bir­rakamýn­serbest­býrakýlacaðýný kaydetti.­Ýstanbul / aa

ENERJÝ Gü­ven­li­ði­A­na­lis­ti­Fa­ruk­De­mir,­nük­le­er güç­san­tra­li­ya­rýþ­ma­sý­nýn­ip­tal­e­dil­me­sin­den­son­ra­iz­le­ne­cek­ye­ni­mo­de­le­i­liþ­kin­o­la­rak,­‘’Nük­le­er tek­no­lo­ji­stra­te­jik­bir­ter­cih,­doð­ru­yön­tem,­ö­zel sek­tör­ta­ra­fýn­dan­her­þe­yin­be­lir­len­di­ði­ip­tal­e­di­len­mo­del­de­ðil.­Ka­mu­-­ö­zel­or­tak­lý­ðý,­ya­ni­ba­tý­da­bi­li­nen­a­dýy­la­PPP­(Pub­lic­-­Pri­va­te­-­Part­ners­hip) mo­de­li­uy­gu­lan­ma­lý.’’­de­di.­Tür­ki­ye­E­lek­trik Ti­ca­ret­A.Þ.’nin­ (TE­TAÞ) nük­le­er­güç­san­tra­li ya­rýþ­ma­sý­ný­ip­tal­et­me­si­nin­ar­dýn­dan,­nük­le­er­e­-

ner­ji­san­tral­le­ri­nin­ku­rul­ma­sý­ve­Tür­ki­ye’ye­ka­zan­dý­rýl­ma­sýy­la­il­gi­li­ye­ni­sü­re­ce­i­liþ­kin­so­ru­la­rý ce­vap­la­yan­De­mir,­Tür­ki­ye’nin­2040’lar­da­ve­rim­li­ve­e­lek­trik­fi­yat­se­pe­tin­de­de­ðe­ri­o­lan­bir nük­le­er­kat­ký­i­çin,­ku­ra­ca­ðý­nük­le­er­san­tral­le­rin en­az­12­bin­mw­ol­mak­ü­ze­re­yak­la­þýk­20­bin mw­ku­ru­lu­gü­ce­sa­hip­bu­lun­ma­sý­ve­ku­ru­lu­gü­cü­nün­en­az­­yüz­de­50’si­nin­dör­dün­cü­ne­sil­ol­ma­sý­ge­rek­ti­ði­ni­söy­le­di.­Tür­ki­ye’nin­ö­nün­de, hü­kü­met­ler­a­ra­sý­i­ki­li­an­laþ­ma­yol­lu­ve­PPP­mo­-

de­li­e­sas­lý­o­la­rak,­ön­ce­lik­le­Rus­ya,­ar­dýn­dan­ABD ve­AB­ (Fran­sýz/Al­man­or­tak­lý­ðý) se­çe­nek­le­ri­ni bu­lun­du­ðu­nu­bil­di­ren­De­mir,­Tür­ki­ye­i­çin­en­i­yi se­çe­nek­o­la­rak,­de­nen­miþ­Ü­çün­cü­Ne­sil­ve­ya Ar­tý-­Ü­çün­cü­Ne­sil­tek­no­lo­ji­yi­gös­ter­di.­Mev­cut nük­le­er­iþ­let­me­þart­na­me­si­nin­yan­lýþ­lar­la­do­lu ol­du­ðu­nu­ö­ne­sü­ren­De­mir,­­þart­na­me­nin­de­ðiþ­ti­ri­le­rek­en­az­2­san­tral­ve­en­az­30­yýl­tec­rü­be­li iþ­let­me­þir­ket­le­ri­nin­ter­cih­e­dil­me­si­ni­sa­vun­du.

Seyidoðlu krizi geride býraktý

Tüketici güveni düþtü GFK Türkiye’nin­araþtýrmasýna­göre,­Tüketici Güven­Endeksi­Kasým­ayýnda­4­puan­gerileyerek 74’e­düþtü.­Avrupa­Komisyonu­tarafýndan­ AB’ye üye­ve­aday­ülkelerin­ekonomik­konjonktürlerini takip­etmek­amacýyla­yürütülen­‘’Ýþyerleri­ve Tüketici­ Araþtýrmalarý­ Ortak­ Uyumlu­ AB Programý’’nýn­‘’Tüketici­Araþtýrmasý’’ný­Avrupa Komisyonu­adýna­yürüten­ GFK­ Türkiye,­Kasým ayýna­iliþkin­Tüketici­Güven­Endeksi’ni­açýkladý. Buna­göre,­Ekim­ayýnda­1­puan­düþen­Tüketici Güven­ Endeksi­ Kasým­ ayýnda­ 4­ puan­ daha azalarak­74’e­geriledi.­Tüketiciler­Kasým­ayýnda Kürt­açýlýmýný,­domuz­gribini­ve­terörü­son­bir­ay içerisinde­Türkiye’nin­gündemindeki­en­önemli olay­veya­konu­olarak­belirttiler.­­Ankara / aa

Süt hayvancýlýðý için, 44,7 milyon lira destek GAP böl­ge­si­il­le­rin­de­hay­van­cý­lýk­po­tan­si­ye­li­nin de­ðer­len­di­ril­me­si,­iþ­siz­li­ðin­ön­len­me­si­a­ma­cýy­la, 50­baþ­ve­ü­ze­rin­de­ku­ru­la­cak­bü­yük­süt­be­si­iþ­let­me­le­ri­ne­hi­be­des­tek­ver­mek­ü­ze­re­44,7­mil­yon­li­ra­büt­çe­ö­de­ne­ði­ay­rýl­dý.­Yüz­de­30-40­dü­ze­yin­de­ki hi­be­i­le­ge­le­cek­yýl­12­bin­baþ­lýk­be­si­iþ­let­me­le­ri­nin fa­a­li­ye­te­ge­çi­ril­me­si­he­def­le­ni­yor.­GAP Ey­lem­Pla­ný­kap­sa­mýn­da­ki­Ýl­ler­de­Süt­Sý­ðýr­cý­lý­ðý­Ya­tý­rým­la­rý­nýn­Des­tek­len­me­si­ne­Ý­liþ­kin­Ka­rar­u­ya­rýn­ca,­hi­be des­tek­ten­ya­rar­la­na­cak­pro­je­le­rin­ge­le­cek­yýl­so­nu­na­ka­dar­ta­mam­lan­ma­sý­ön­gö­rül­dü­ðü­i­çin,­bu sü­re­de­44,7­mil­yon­li­ra­lýk­hi­be­des­te­ðin­kul­la­nýl­ma­sý­i­le­top­lam­12­bin­baþ­lýk­süt­iþ­let­me­si­nin­fa­a­li­ye­te­geç­miþ­o­la­ca­ðý­tah­min­e­di­li­yor.­Bu,­ GAP Ey­lem­Pla­ný­ (2008-2012) kap­sa­mýn­da­ki­A­dý­ya­man, Bat­man,­Di­yar­ba­kýr,­Ga­zi­an­tep,­Ki­lis,­Mar­din,­Si­irt,­Þan­lý­ur­fa­ve­Þýr­nak­il­le­rin­de,­süt­ü­re­ti­min­de 100­bin­to­na­ya­kýn­bir­ar­týþ­ve­bin­ler­ce­ki­þi­nin­is­tih­da­mý­an­la­mý­na­ge­li­yor.­Pro­je,­böl­ge­de­süt­sý­ðýr­cý­lý­ðý­nýn­ge­liþ­ti­ril­me­si,­mo­dern­iþ­let­me­le­rin­ku­rul­ma­sý,­hay­van­sal­ü­re­tim­de­ve­rim­li­li­ðin­ve­ka­li­te­nin art­tý­rýl­ma­sý­i­le­böl­ge­sel­ge­liþ­miþ­lik­fark­la­rý­nýn­a­zal­týl­ma­sý­na­yö­ne­lik­o­la­rak,­ü­re­ti­ci­le­rin­ya­pa­cak­la­rý süt­sý­ðýr­cý­lý­ðý­iþ­let­me­si­ya­tý­rým­la­rý­nýn­des­tek­len­me­si­ni­ön­gö­rü­yor.­Ankara / aa

Dünya hububat tüketiminde rekor beklentisi ULUSLARARASI Hu­bu­bat­Kon­se­yi’nin­(IGC) ra­po­ru­na­gö­re,­dün­ya­hu­bu­bat­tü­ke­ti­mi­nin­ge­çen yý­la­o­ran­la­24­mil­yon­ton­ar­týþ­la­1­mil­yar­747­mil­yon­to­na­u­la­þa­ca­ðý­tah­min­e­di­li­yor.­IGC’nin­dün­ya­hu­bu­bat­ü­re­tim­ve­tü­ke­ti­mi­ne­i­liþ­kin­ha­zýr­la­dý­ðý­son­ra­po­ra­gö­re,­Tem­muz­2009/Ha­zi­ran 2010­dö­ne­mi­dün­ya­buð­day­ü­re­ti­mi­nin,­ge­çen yý­la­o­ran­la­33­mil­yon­ton­a­za­la­rak­1­mil­yar­760

Kurban derisi sayýsý azaldý ÇANAKKALE'DE bu yýl Türk Hava Kurumu (THK) tarafýndan toplanan deri sayýsýnda yüzde 10 oranýn da dü þüþ ya þan dý ðý bildirildi. THK Çanakkale Þu be Baþ ka ný Meh met Metin Sarf, bayramýn 4. günü itibariyle Çanakkale merkezde, 4 bin 35 adet koyun, 720 adet keçi ve 166 a det sý ðýr de ri si toplandýðýný söyledi. Þehir mer ke zin de ka çak deri toplama olayýnýn yaþan ma dý ðý ný be lir ten Sarf, kurbanlýk fiyatlarýnýn yüksek olmasýndan dolayý bu yýlki kesimlerin azaldýðýný, bununda toplanan deri sayýsýna yansýdýðýný ifade etti. Sarf, va tan daþ la rýn kur ban de ri le ri ni bu yýl da THK’ya ba ðýþ la dý ðý ný kaydetti.

mil­yon­ton­dü­ze­yi­ne­ge­ri­le­me­si­bek­le­ni­yor.­Bir ön­ce­ki­ra­por­da­ü­re­tim­tah­mi­ni­ni­1­mil­yar­753 mil­yon­ton­o­la­rak­a­çýk­la­yan­ IGC, 7­mil­yon­ton­luk­ar­tý­þý­ ABD’de­ki­mý­sýr­re­kol­te­sin­de­ki­yük­sel­me­ye­bað­lý­yor.­Ay­ný­dö­nem­de­dün­ya­buð­day­tü­ke­ti­mi­nin­i­se­ge­çen­yý­la­gö­re­24­mil­yon­ton­ar­týþ­la­(yüz­de­1,4) 1­mil­yar­747­mil­yon­to­na­u­la­þa­ca­ðý ön­gö­rü­lü­yor.­Bu­dö­nem­de­kü­re­sel­yem­lik­hu­bu­-

Ýhale Ýlaný Mal Ý.Ü.DÖNER SERMAYE ÝÞLETME MÜDÜRLÜÐÜ 7 KALEM MUHTELÝF CÝHAZ TEMÝNÝ alýmý 4734 sayýlý Kamu Ýhale Kanununun 19'uncu maddesine göre açýk ihale usulü ile ihale edilecektir. Ýhaleye iliþkin ayrýntýlý bilgiler aþaðýda yer almaktadýr. Ýhale Kayýt numarasý : 2009/168186 1- Ýdarenin a) adresi : BABAHASAN ALEMÝ MAH. HORHOR CAD. KAVALALI SOK. 3/4 FATÝH-ÝSTANBUL b) telefon ve faks numarasý : 212 5340034 - 212 5340035 c) elektronik posta adresi : isletmemd@istanbul.edu.tr ç) ihale dokümanýnýn görülebileceði internet adresi (varsa): http://dsim.istanbul.edu.tr 2- Ýhale Konusu Malýn a) niteliði, türü ve miktarý

b) teslim yeri c) teslim tarihi

3- Ýhalenin a) yapýlacaðý yer

T.C. ÜSKÜDAR/ ÝSTANBUL 3. ÝCRA DAÝRESÝ TAÞINIRIN AÇIK ARTIRMA ÝLANI 2009/2197 TLMT. Örnek No: 25* Bir borçtan dolayý hacizli ve aþaðýda cins, miktar ve deðerleri yazýlý mallar satýþa çýkarýlmýþ olup: Birinci artýrmanýn 17/12/2009 günü saat 10:00- 10:10'da Emniyet Mah. Yunus Emre Sk. 31 Etpa Otoparký Üsküdar’da yapýlacaðý ve o gün kýymetlerinin % 60’ýna istekli bulunmadýðý taktirde 22/12/2009 Salý günü ayný yer ve saatte 2. artýrmanýn yapýlarak satýlacaðý; Þu kadar ki, artýrma bedelinin malýn tahmin edilen deðerinin % 40’ýný bulmasýnýn ve satýþ isteyenin alacaðýna rüçhaný olan alacaklarýn toplamýndan fazla olmasýnýn ve bundan baþka paraya çevirme ve paylarýn paylaþtýrma giderlerini geçmesinin þart olduðu; mahcuzun satýþ bedeli üzerinden % ....oranýnda KDV.’nin alýcýya ait olacaðý ve satýþ þartnamesinin icra dosyasýndan görülebileceði; gideri verildiði takdirde þartnamenin bir örneðinin isteyene gönderilebileceði; fazla bilgi almak isteyenlerin yukarýda yazýlý dosya numarasýyla Dairemize baþvurmalarý ilan olunur. 17/11/2009 Takdir Edilen Deðeri YTL. Adedi Cinsi ( Mahiyeti ve önemli nitelikleri) 15.000,00 1 Adet 34 BD 9514 Plakalý, 2007 Model, FIAT Marka, DOBLO CARGO 1.3 M. JET AC Tipli, yolcu koltuklu kapalý kasa camý yok araç. (ÝÝK m.114/ 1,114/3) * : Bu örnek, bu Yönetmelikten önceki uygulamada kullanýlan Örnek 63’e karþýlýk gelB: 68521 mektedir.

bat­kul­la­ný­mý­nýn­752­mil­yon­ton­ci­va­rýn­da­ol­ma­sý­bek­le­ni­yor.­Tem­muz­2009/Ha­zi­ran­2010­dö­ne­min­de­kü­re­sel­hu­bu­bat­ti­ca­re­ti­nin­i­se­2008’in re­ko­run­dan­(247­mil­yon­ton) 21­mil­yon­ton­dü­þük,­226­mil­yon­to­na­ge­ri­le­me­si­bek­le­ni­yor.­Kon­sey,­dö­nem­so­nu­hu­bu­bat­stok­la­rý­nýn­i­se­ge­çen se­zo­na­gö­re­13­mil­yon­ton­ar­ta­rak­373­mil­yon ton­se­vi­ye­le­ri­ne­u­la­þa­ca­ðý­ný­ön­gö­rü­yor.­Bursa / aa

: Ý.Ü.CERRAHPAÞA TIP FAKÜLTESÝ TIBBÝ GENETÝK A.B.DALI : SÖZLEÞMENÝN TARAFLARCA ÝMZALANMASINA MÜ TEAKÝP ÝLGÝLÝ A.B.DALINA 45 (KIRKBEÞ) GÜN ÝÇERÝ SÝNDE TESLÝM EDÝLECEKTÝR.

: Ý.Ü.CERRAHPAÞA TIP FAKÜLTESÝ MERKEZ KÜTÜP HANE BÝNASI ZEMÝN KAT ÝHALE komÝSYON ODASI CERRAHPAÞA-ÝSTANBUL b) tarihi ve saati : 10 / 12 / 2009 - 11 : 00 4- Ýhaleye katýlabilme þartlarý ve istenilen belgeler ile yeterlik deðerlendirmesinde uygulanacak kriterler: 4.1- Ýhaleye katýlma þartlarý ve istenilen belgeler: 4.1.1. Mevzuatý gereði kayýtlý olduðu Ticaret ve/veya Sanayi Odasý ya da ilgili Esnaf ve Sanatkârlar Odasý belgesi; 4.1.1.1. Gerçek kiþi olmasý halinde, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduðu yýlda alýnmýþ, ilgisine göre Ticaret ve/veya Sanayi Odasýna ya da ilgili Esnaf ve Sanatkârlar Odasýna kayýtlý olduðunu gösterir belge, 4.1.1.2. Tüzel kiþi olmasý halinde, ilgili mevzuatý gereði kayýtlý bulunduðu Ticaret ve/veya Sanayi Odasýndan, ilk ilan veya ihale tarihinin içinde bulunduðu yýlda alýnmýþ, tüzel kiþiliðin odaya kayýtlý olduðunu gösterir belge, 4.1.1.3. Ýhale konusu malýn satýþ faaliyetinin yerine getirilebilmesi için ilgili mevzuat gereðince alýnmasý zorunlu izin, ruhsat veya faaliyet belgesi veya belgeler : 1-(6) No’lu kalemlere teklif verecek Ýstekliler; kendilerine ait TSE’nin Hizmet Yeterlilik Belgesi'ni veya Sanayi ve Ticaret Bakanlýðýnýn “Satýþ Sonrasý Hizmet Yeterlilik Belge-

GIDA sektöründe­ faaliyet­ gösteren­ Seyidoðlu, küresel­ ekonomik­ kriz­ dolayýsýyla­ ara­ verdiði yatýrýmlara­ hýz­ verdi.­ Ýstanbul­ Baðcýlar’da dokuzuncu­ maðazasýnýn­ açýlýþýný­ yapan­ þirket, 2010­yýlýnda­3­maðaza­daha­açmayý­hedefliyor. Se­y i­d oð­l u­ Yö­n e­t im­ Ku­r u­l u­ Baþ­k a­n ý­ Ne­c a­t i Gök­su,­kriz­dö­ne­min­de­ya­tý­rým­la­ra­a­ra­ver­dik­le­ri­ni­be­lir­te­rek,­“Bu­se­ne­nin­son­çey­re­ðiy­le­bir­lik­te­e­ko­no­mi­miz­de­ya­þa­nan­o­lum­lu­ge­liþ­me­ler­biz iþ­ a­dam­la­rý­na­ da­ ce­sa­ret­ ver­mek­te­dir.­ Se­yi­doð­lu o­la­rak­kriz­or­ta­mý­nýn­son­bul­ma­sý­ný­sa­býr­la­bek­le­dik.­ 2010­ yý­lý­ Se­yi­doð­lu­ i­çin­ a­tý­lým­ yý­lý­ o­la­cak” di­ye­ko­nuþ­tu.­Gök­su,­“2010­yý­lýn­da­i­se­45­mil­yon TL­ci­ro­ya­u­laþ­ma­yý­he­def­li­yo­ruz.­Ye­ni­dö­nem­de ih­ra­ca­tý­mý­zýn­ ar­ttý­rýl­ma­sý­ ve­ ye­ni­ pa­zar­ a­ra­yýþ­la­rý­mý­za­ da­ hýz­ ve­re­ce­ðiz.­ Ha­li­ ha­zýr­da­ Al­man­ya, Ýn­gil­te­re,­ Rus­ya,­ ABD,­ gi­bi­ ül­ke­le­re­ yap­tý­ðý­mýz ih­ra­ca­tý­ ye­ni­ pa­zar­lar­la­ ar­ttýr­ma­yý­ he­def­li­yo­ruz. Ýh­ra­cat­ i­çin­ o­luþ­tur­du­ðu­muz­ pro­fes­yo­nel­ kad­ro dün­ya­nýn­en­üc­ra­nok­ta­la­rý­na­ka­dar­gi­de­rek­ge­le­nek­sel­lez­zet­le­ri­mi­zi­ta­ný­tý­yor”­de­di.­A­çý­lý­þý­ya­pý­lan­Se­yi­do­ðlu­Bað­cý­lar­Bah­çe­ma­ða­za­sý­200­met­re­ka­re­lik­ bah­çe­ a­la­ný­na­ sa­hip.­ Bah­çe­de­ si­ga­ra­ i­çen­müþ­te­ri­ler­i­çin­þö­mi­ne­ba­þýn­da­si­ga­ra­ve­nar­gi­le­le­iç­me­fýr­sa­tý­ve­ri­li­yor.­Top­lam­da­350­met­re ka­re­ bü­yük­lük­te­ki­ ma­ða­za­da­ 20­ per­so­nel­ is­tih­dam­e­di­li­yor.­­Ýstanbul / Yeni Asya

si”ni ihale dosyasýnda teklifi ile birlikte sunmalýdýr. 2- (2,4,7,) No ‘lu kalemlere teklif verecek Ýstekliler; kendilerine veya yetki aldýklarý firmaya ait TSE’nin Hizmet Yeterlilik Belgesi”ni ve Sanayi ve Ticaret Bakanlýðýnýn “Satýþ Sonrasý Hizmet Yeterlilik Belgesi’ni ihale dosyasýnda teklifi ile birlikte sunmalýdýr. 3- (1,3,5) No ‘lu kaleme teklif verecek Ýstekliler; kendilerine veya yetki aldýklarý firmaya ait TSE’nin Hizmet Yeterlilik Belgesi’ni veya Sanayi ve Ticaret Bakanlýðýnýn “Satýþ Sonrasý Hizmet Yeterlilik Belgesi’ni ihale dosyasýnda teklifi ile birlikte sunmalýdýr. 4-Ýstekliler T.C. Saðlýk Bakanlýðý’nýn belirlediði Týbbi Cihaz Yönetmeliði (93/42/EEC MDD ), (90/385/EEC AIMDD) (98/79/EC IVDD) kapsamýnda ise, SAÐLIK BAKANLIÐI tarafýndan onaylanmýþ, T.C. Ýlaç ve týbbi Cihaz Ulusal Bilgi Bankasý (TITUBB) koduna ve TÝTUBB firma bayi koduna sahip olduðunu gösterir belgeleri ihale dosyasýnda teklifi ile birlikte sunmalýdýr. 4.1.2. Teklif vermeye yetkili olduðunu gösteren imza beyannamesi veya imza sirküleri; 4.1.2.1. Gerçek kiþi olmasý halinde, noter tasdikli imza beyannamesi, 4.1.2.2.Tüzel kiþi olmasý halinde, ilgisine göre tüzel kiþiliðin ortaklan, üyeleri veya kurucularý ile tüzel kiþiliðin yönetimindeki görevlileri belirten son durumu gösterir Ticaret Sicil Gazetesi, bu bilgilerin tamamýnýn bir Ticaret Sicil Gazetesinde bulunmamasý halinde, bu bilgilerin tümünü göstermek üzere ilgili Ticaret Sicil Gazeteleri veya bu hususlarý gösteren belgeler ile tüzel kiþiliðin noter tasdikli imza sirküleri, 4.1.3. Þekli ve içeriði Ýdari Þartnamede belirlenen teklif mektubu, 4.1.4. Þekli ve içeriði Ýdari Þartnamede belirlenen geçici teminat, 4.1.5. Ýhale konusu alýmýn/iþin tamamý veya bir kýsmý alt yüklenicilere yaptýrýlamaz. 4.3- Mesleki ve Teknik yeterliðe iliþkin belgeler ve bu belgelerin taþýmasý gereken kriterler: 4.3.1. Tedarik edilecek mallarýn numuneleri, kataloglarý, fotoðraflarý ile teknik þartnameye cevaplarý ve açýklamalarý içeren doküman, Ýstekliler, teklif ettiði sistemin teknik özelliklerini, çalýþma ortam koþullarýný, standart ve isteðe baðlý (opsiyonel) aksesuar listelerini ve tüm dýþ görünümünü açýk ve net olarak gösteren tam boy resimleri de içeren tanýtým broþür veya kitap/kitapçýðýný Türkçe ve Ýngilizce olarak teklif dosyasýnda vermelidir. (Yerli üretici firmalar için sadece Türkçe olmasý yeteridir.) 4.4- Bu ihalede benzer iþ olarak kabul edilecek iþler: 4.4.15- Ekonomik açýdan en avantajlý teklif sadece fiyat esasýna göre belirlenecektir. 6- Ýhale yerli ve yabancý tüm isteklilere açýktýr. 7- Ýhale dokümanýnýn görülmesi ve satýn alýnmasý: 7.1. Ýhale dokümaný, idarenin adresinde görülebilir ve 50 Türk Lirasý karþýlýðý ayný adresten satýn alýnabilir. 7.2. Ýhaleye teklif verecek olanlarýn ihale dokümanýný satýn almalarý zorunludur. 8- Teklifler, ihale tarih ve saatine kadar Ý.Ü.CERRAHPAÞA TIP FAKÜLTESÝ MERKEZ KÜTÜPHANE BÝNASI ZEMÝN KAT ÝHALE KOMÝSYON ODASI CERRAHPAÞA-ÝSTANBUL adresine elden teslim edilebileceði gibi, ayný adrese iadeli taahhütlü posta vasýtasýyla da gönderilebilir. 9- Ýstekliler tekliflerini,mal kalem- kalemleri için teklif birim fiyatlar üzerinden vereceklerdir. Ýhale sonucu, üzerine ihale yapýlan istekliyle mal kalemi-kalemleri için teklif edilen birim fiyatlarýn çarpýmý sonucu bulunan toplam bedel üzerinden birim fiyat sözleþme imzalanacaktýr. Bu ihalede, kýsmý teklif verilebilir. 10- Ýstekliler teklif ettikleri bedelin %3’ünden az olmamak üzere kendi belirleyecekleri tutarda geçici teminat vereceklerdir. 11- Verilen tekliflerin geçerlilik süresi, ihale tarihinden itibaren 90 (DOKSAN) takvim günüdür. 12- Konsorsiyum olarak ihaleye teklif veremezler.

B: 68852


7

YENÝASYA / 1 ARALIK 2009 SALI

DÜNYA

Ýsrail ile takas pazarlýðý ÝSRAÝL ÝLE HAMAS ARASINDAKÝ TUTUKLU TAKASI PAZARLIÐI SÜRÜYOR. ANLAÞMANIN SAÐLANMASI HALÝNDE ÝSRAÝL, HAMAS’IN KAÇIRDIÐI ASKER ÞALÝT KARÞILIÐINDA 980 FÝLÝSTÝNLÝ TUTUKLUYU SERBEST BIRAKACAK. ÝSRAÝL i­le­Ha­mas­a­ra­sýn­da­do­lay­lý­tu­tuk­lu­te­a­ti­si­ne­i­liþ­kin­o­la­rak­yü­rü­tü­len­gö­rüþ­me­ler­kap­sa­mýn­da,­bir­an­laþ­ma­ya­u­la­þýl­ma­sý­ha­lin­de­Ýs­ra­il’in,­2,5­yýl­ön­ce­ka­çý­rý­lan­as­ke­ri­Gi­lad­Þa­lit’in ge­ri­dön­me­si­kar­þý­lý­ðýn­da­muh­te­me­len­980­Fi­lis­tin­li­tu­tuk­lu­yu­ser­best­bý­ra­ka­ca­ðý­a­çýk­lan­dý. Tu­tuk­lu­te­a­ti­si­gö­rüþ­me­le­ri­ne­i­liþ­kin­ha­ber­ler­de­san­sür­uy­gu­lan­ma­sý­ve­ka­mu­o­yu­na­Ýs­ra­il ta­ra­fýn­dan­bil­gi­ve­ril­me­me­si­ü­ze­ri­ne,­Al­ma­gor Te­rör­Kur­ban­la­rý­Der­ne­ði­i­le­ba­zý­a­i­le­ler­ta­ra­fýn­dan­ A­da­let­ Yük­sek­ Mah­ke­me­si’ne­ ya­pý­lan baþ­vu­ru­ya­ ce­vap­ ve­ren­ Ýs­ra­il­ ka­mu­ sav­cý­lý­ðý, bir­an­laþ­ma­nýn­par­ça­sý­o­la­rak,­i­sim­le­ri­Ha­mas ta­ra­fýn­dan­ i­le­ti­len­ 450­ Fi­lis­tin­li­ tu­tuk­lu­nun pren­sip­te­ ser­best­ bý­ra­kýl­ma­sý­nýn­ ön­gö­rül­dü­ðü­nü­bil­dir­di.­Ka­mu­Sav­cý­lý­ðý­ay­rý­ca,­Ýs­ra­il­ta­-

ra­fýn­dan­se­çi­le­cek­530­Fi­lis­tin­li­tu­tuk­lu­nun­da Fi­lis­tin­li­lere­ jest­ o­la­rak­ bý­ra­ký­la­ca­ðý­ný­ bil­dir­di, an­cak­ “bý­ra­kýl­ma­sý­ ön­gö­rü­len­ tu­tuk­lu­la­rýn­ i­sim­le­riy­le­il­gi­li­lis­te­nin­ve­bu­ko­nu­da­ki­il­ke­le­rin­he­nüz­o­luþ­tu­rul­ma­dý­ðý­ný”­da­kay­det­ti. Sav­cý­lý­ðýn­ a­çýk­la­ma­sýn­da,­ an­cak­ an­laþ­ma­nýn­ son­lan­dý­rýl­ma­sýn­dan­ son­ra­ ta­ka­sa­ ko­nu o­la­cak­tu­tuk­lu­la­rýn­i­sim­le­ri­nin­ya­yým­la­na­ca­ðý­ vur­gu­lan­dý.­ Der­nek­ ve­ a­i­le­ler,­ yü­rü­tü­len tu­t uk­l u­ te­a ­t i­s in­d e­ ön­g ö­r ü­l en­ kri­t er­l e­r i­ ve ser­best­ bý­ra­ký­la­cak­la­rýn­ i­sim­le­ri­nin­ a­çýk­lan­ma­sý­ta­le­bin­de­bu­lun­muþ­lar­dý. As­ke­rî­sav­cý­lýk,­ta­raf­la­rýn­ya­ban­cý­a­ra­bu­lu­cu­ya,­mü­za­ke­re­le­rin­ay­rýn­tý­la­rý­nýn­giz­li­ka­la­ca­ðý­ ko­nu­sun­da­ söz­ ver­dik­le­ri­ni,­ bu­nun­ da a­ra­bu­lu­cu­nun­ ta­raf­lar­ a­ra­sýn­da­ et­ki­li­ mü­za­-

ke­re­ler­ya­pa­bil­me­si­ne­im­kân­ver­mek­a­ma­cý­ný­ ta­þý­dý­ðý­ný­ kay­det­ti.­ Ha­ber­ler­le­ il­gi­li­ ya­yýn ya­sa­ðý­ ko­nu­su­na­ da­ de­ði­ni­len­ a­çýk­la­ma­da, ka­çý­rý­lan­as­ke­rin­ge­ri­dö­nü­þü­ne­za­rar­ve­re­bi­le­cek­ her­han­gi­ bir­ bil­gi­nin­ med­ya­da­ ya­yým­lan­ma­sý­na­ as­ke­rî­ san­sü­rün­ ya­sak­ koy­ma­ya yet­ki­li­ ol­du­ðu­ i­fa­de­ e­dil­di.­ San­sür­ ku­ru­mu­nun­ ay­rý­ca,­ Þa­lit­ kar­þý­lý­ðý­ ö­de­ne­cek­ be­de­lin yük­sel­me­si­ne­ sebep­ o­la­bi­le­cek­ ve­ dev­le­tin gü­ven­li­ði­ne­ za­rar­ ve­re­bi­le­cek­ ha­ber­le­ri­ ya­sak­la­ma­yet­ki­si­nin­bu­lun­du­ðu­kay­de­dil­di. 2007­Ha­zi­ran­a­yýn­da­ka­çý­rý­lan­Ýs­ra­il­li­as­ker Gi­lat­Þa­lit,­o­gün­den­bu­ya­na­Gaz­ze­Þe­ri­di’nde tu­tu­lu­yor.­Ýs­ra­il­i­le­Ha­mas­a­ra­sýn­da,­Al­man­ya­ve Mý­sýr’ýn­a­ra­bu­lu­cu­lu­ðun­da­yü­rü­tü­len­do­lay­lý mü­za­ke­re­le­rin­Kur­ban­Bay­ra­mý’ndan­ön­ce­Ha­-

mas­ta­ra­fýn­dan­su­nu­lan­lis­te­de­ki­ba­zý­i­sim­ler dolayýsýyla­ki­lit­len­di­ði­bil­di­ril­miþ­ti.­ An­cak­gö­rüþ­me­le­rin­ya­rýn­dan­son­ra­ye­ni­den iþ­ler­lik­ka­zan­ma­sý­bek­le­ni­yor. Fi­lis­tin­li­bir­kay­nak,­El­Ce­zi­re­te­le­viz­yo­nu­na Al­man­a­ra­bu­lu­cu­nun­Ýs­ra­il’in­ni­haî­teklifi­ne­ce­va­bý­ný­al­mak­i­çin­Ha­mas­li­der­le­riy­le­gö­rü­þe­ce­ði­ni­de­bil­dir­di.­Ay­ný­kay­nak,­mü­za­ke­re­le­rin­Gaz­ze’de­so­nuç­lan­dý­rý­la­ca­ðý­ný­da­be­lirt­ti. Ay­ný­ kay­na­ða­ gö­re,­ son­ gö­rüþ­me­ler­de­ a­sýl en­g el,­ muh­t e­m el­ bir­ an­l aþ­m a­n ýn­ Ha­m as’ý kuv­vet­len­di­re­rek­ Ba­tý­ Þe­ri­a’da­ El­ Fe­tih’in­ Fi­lis­tin­ Yö­ne­ti­mi’ne­ za­rar­ ve­re­ce­ði­ni­ dü­þü­nen A­me­ri­ka­ ol­du.­ Fi­lis­tin­li­ kay­nak,­ bu­ sebeple ABD’nin­ an­laþ­ma­nýn­ er­te­len­me­si­ni­ ve­ de­ðiþ­ti­ril­me­si­ni­is­te­di­ði­ni­i­fa­de­et­ti.­­Tel Aviv / aa

Ýran’a nükleer tepkisi n BÝRLEÞÝK Kral­lýk,­Ý­ran’ýn­10­ye­ni­nük­le­er­te­sis in­þa­e­de­ce­ði­ni­a­çýk­la­ma­sý­ný­en­di­þey­le­kar­þý­la­dý­ðý­ný a­çýk­la­dý.­Bir­le­þik­Kral­lýk­Dý­þiþ­le­ri­Ba­kan­lý­ðý­söz­cü­sü, Ý­ran’dan­ge­len­a­çýk­la­ma­yý­cid­di­en­di­þey­le­kar­þý­la­dýk­la­rý­ný­be­lir­te­rek,­bu­nun­ay­rý­ca­BM­Gü­ven­lik Kon­se­yi’nin­ka­rar­la­rý­nýn­ih­lâ­li­o­la­ca­ðý­ný­da­kay­det­ti.­Bu­a­ra­da,­Be­yaz­Sa­ray,­Ý­ran’ýn­u­lus­lar­a­ra­sý­en­di­þe­le­re­bir­ce­vap­ver­mek­i­çin­faz­la­vak­ti­nin­kal­ma­dý­ðý­ný­a­çýk­la­dý.­Be­yaz­Sa­ray­söz­cü­sü­Ro­bert­Gibbs, ‘’Ý­ran’ýn­nük­le­er­prog­ra­mýy­la­bü­yü­yen­en­di­þe­le­re bir­ce­vap­ver­me­si­i­çin­za­man­a­za­lý­yor’’­i­fa­de­si­ni kul­lan­dý.­ABD­Dý­þiþ­le­ri­Ba­kan­lý­ðý,­u­ran­yum­­zen­gin­leþ­tir­me­fa­a­li­yet­le­ri­nin­ta­ma­men­as­ký­ya­a­lýn­ma­sý­is­ten­me­si­ne­rað­men­10­ye­ni­nük­le­er­te­sis­in­þa­e­de­ce­ði­ni­a­çýk­la­yan­Ý­ran’ýn­ye­ni­bir­ih­lal­de­bu­lun­du­ðu­nu­a­çýk­la­dý.­Ba­kan­lýk­söz­cü­sü,­Ý­ran’dan­ge­len­ha­be­rin­ar­dýn­dan­yap­tý­ðý­a­çýk­la­ma­da,­­‘’Pro­je­yi­ha­ya­ta ge­çir­me­si­ha­lin­de­Ý­ran’ýn,­ye­ni­te­sis­le­rin­in­þa­sý­da­hil­bü­tün­u­ran­yum­zen­gin­leþ­tir­me­fa­a­li­yet­le­ri­ni­as­ký­ya­al­ma­sý­ko­nu­sun­da­ken­di­sin­den­is­te­nen­le­ri­ye­ri­ne­ge­tir­me­yip,­ye­ni­bir­ih­lâl­de­bu­lun­muþ­o­la­ca­ðý­ný’’­söy­le­di.­­Londra-Washington / aa

n DUBAÝ E­mi­ri­Þeyh­Mu­ham­med­Bin­Ra­þid­El Mak­tum’a­‘’ha­ka­ret­e­den­bir­ka­ri­ka­tür’’­yü­zün­den ön­ce­ki­gün­Du­ba­i’de­Ýn­gi­liz­Sun­day­Ti­mes­ga­ze­te­si­nin­da­ðý­tý­mý­ya­pýl­ma­dý.­Du­ba­i­li­bir­yet­ki­li,­a­dý­nýn­a­çýk­lan­ma­ma­sý­kay­dýy­la­yap­tý­ðý­a­çýk­la­ma­da, yet­ki­li­le­rin­söz­ko­nu­su­ka­ri­ka­tü­rün­‘’ha­ka­ret­i­çer­di­ði­ni’’­dü­þün­dü­ðü­nü­be­lirt­ti­ve­‘’Biz­ki­þi­ye­ha­ka­re­ti­ka­bul­e­de­me­yiz,­bu­ge­le­nek­le­ri­mi­ze­ay­ký­rý­dýr’’ i­fa­de­si­ni­kul­lan­dý.­Bu­ka­ra­rýn­ga­ze­te­nin­ya­sak­lan­dý­ðý­an­la­mý­na­gel­me­di­ði­ni­söy­le­yen­yet­ki­li,­di­ðer u­lus­la­r­a­ra­sý­ga­ze­te­le­rin­de­Du­ba­i’nin­borç­la­rýy­la il­gi­li­a­ðýr­e­leþ­ti­ri­le­re­yer­ver­dik­le­ri­ni,­bu­nun­la­bir­lik­te­öz­gür­ce­sa­týl­dýk­la­rý­ný­vur­gu­la­dý.­Sun­day­Ti­mes,­‘’Du­bai­dü­þü­ba­tý­yor’’­baþ­lý­ðýy­la­Þeyh­Mu­ham­med’in­borç­ok­ya­nu­sun­da­bo­ðu­lur­hal­de­gös­te­ren­ka­ri­ka­tü­re­yer­ver­di.­­Dubai / aa

Hac mevsimi salgýn olmadan atlatýldý

Bangladeþ’de, onlarca kiþi hâlâ kayýp n BANGLADEÞ’ÝN gü­ne­yin­de­27­Ka­sým­da,­Kur­ban Bay­ra­mý­i­çin­ev­le­ri­ne­gi­den­le­ri­ta­þý­yan­fe­ri­bo­tun­a­la­bo­ra­ol­ma­sý­so­nu­cu­ö­len­le­rin­sa­yý­sý­75’e­yük­sel­di. Yet­ki­li­ler,­baþ­þehir­Dak­ka’dan­Bho­la­ka­sa­ba­sý­na yol­cu­ge­ti­ren­ve­is­ke­le­ye­ya­na­þýr­ken­a­la­bo­ra­o­lan M.­V­Co­co­ad­lý­fe­ri­bot­tan­19­ki­þi­nin­da­ha­ce­se­di­nin­çý­ka­rýl­dý­ðý­ný­be­lir­te­rek,­ge­mi­ye­nor­ma­lin­3­ka­tý yol­cu­a­lýn­dý­ðý­ný­i­fa­de­et­ti.­Bir­kur­tar­ma­yet­ki­li­si, þim­di­ye­ka­dar­75­ki­þi­nin­ce­se­di­ne­u­laþ­týk­la­rý­ný,­an­cak­hâ­lâ­on­lar­ca­ki­þi­nin­ka­yýp­ol­du­ðu­nu­bil­dir­di. Ka­za­dan­kur­tu­lan­lar,­ge­mi­nin­neh­rin­sýð­bö­lü­mün­de­bir­ye­re­çarp­týk­tan­son­ra­su­al­ma­ya­baþ­la­dý­ðý­ný,­yol­cu­la­rýn­pa­nik­i­çin­de­ge­mi­yi­terk­et­ti­ði­sý­ra­da­da­ya­na­yat­tý­ðý­ný­söy­le­di.­­Dakka / aa

Tony Blair, kendisinin uyarýldýðýný inkâr etti n BÝRLEÞÝK Kral­lý­ðýn­es­ki­baþ­ba­ka­ný­Tony­Bla­ir, hü­kü­me­ti­nin­hu­ku­ki­da­nýþ­man­la­rýn­dan­bi­ri­nin,­I­rak­Dev­let­Baþ­ka­ný­Sad­dam­Hü­se­yin’i­dev­ril­me­si­nin­u­lus­la­r­a­ra­sý­hu­ku­ka­ay­ký­rý­ol­du­ðu­yö­nün­de ken­di­si­ni­u­yar­dý­ðý­ný­in­kâr­et­ti.­A­me­ri­kan­CNN te­le­viz­yo­nu­na­de­meç­ve­ren­Bla­ir,­Ýn­gi­liz­Ma­il­on Sun­day­ga­ze­te­si­nin,­Bla­ir’in­2002’de,­ya­ni­I­rak’ýn iþ­ga­lin­den­8­ay­ön­ce­Pe­ter­Gold­smith­ta­ra­fýn­dan mek­tup­la­bil­gi­len­di­ril­di­ði­ha­be­ri­nin­doð­ru­o­lup ol­ma­dý­ðý­nýn­so­rul­ma­sý­ü­ze­ri­ne,­‘’Ha­yýr,­böy­le­ol­ma­dý’’­ce­va­bý­ný­ver­di.­­­Washington / aa

Askerî üs yakýnýnda 4 polis öldürüldü n ABD'NÝN batýsýnda­Pasifik­Okyanusu­kýyýsýndaki­eyaleti­Washington’da­saldýrgan­veya­saldýrganlarca­ateþ­açýlan­4­polisin­de­öldüðü­açýklandý. Yerel­ KOMO News,­yetkililere­dayanarak­verdiði haberde­ Amerikan­ Hava­ Kuvvetlerine­ ait McChord­üssü­yakýnlarýndaki­Forza­Coffee’de üniformalarý­ve­dizüstü­bilgisayarlarýyla­oturan­4 polisin­açýlan­ateþ­sonucu­öldüðünü­duyurmasý üzerine­ AP ajansý­bunu­doðruladý.­Fail­veya­faillerin­bulunmasý­için­helikopterler­dahil­çok­sayýda polis­birliði­alarma­geçirildi.­Amerikan­Fox­News kanalýndaki­haberde,­Parkland’de­bir­askerî­üs yakýnlarýnda­4­polise­ateþ­açan­2­saldýrganýn kaçtýðý­belirtilmiþti.­­Los Angeles-Parkland / aa

n ÝRAN,­in­þa­sý­ka­rar­laþ­tý­rý­lan­10­ye­ni­nük­le­er­te­si­sin­muh­te­mel­sal­dý­rý­lar­dan­ko­run­ma­sý­i­çin­da­ðýn­i­çi­ne­ya­pý­la­ca­ðý­ný­bil­dir­di.­Ý­ran­A­tom­E­ner­ji­si Ku­ru­mu­Baþ­ka­ný­A­li­Ek­ber­Sa­li­hi,­10­ye­ni­nük­le­er­te­sis­in­þa­sý­ve­U­lus­la­ra­ra­sý­A­tom­E­ner­ji­si­Ku­ru­mu­nun­(U­A­EK)­27­Ka­sým­da­ki­yö­ne­tim­ku­ru­lu top­lan­tý­sýn­da­ al­dý­ðý­ ka­ra­ra­ i­liþ­kin­ de­ðer­len­dir­me­ler­de­ bu­lun­du.­ Sa­li­hi,­ ye­ni­ u­ran­yum­ zen­gin­leþ­tir­me­ te­sis­le­ri­nin­ ya­pý­mý­ ve­ ya­kýt­ ü­re­ti­mi­ ka­ra­rý­nýn,­ BM­ Gü­ven­lik­ Kon­se­yi­nin­ da­i­mi­ ü­ye­le­ri i­le­Al­man­ya’dan­o­lu­þan­“5­ar­tý­1”­ül­ke­le­ri­ne­“sað­lam­bir­ce­vap”­ol­du­ðu­nu­söy­le­di.­Sa­li­hi,­“Ý­ran,­u­lus­lar­ a­ra­sý­ ta­ah­hüt­le­ri­ne­ bað­lý­dýr­ ve­ ken­di­ hak­la­rý­nýn­ ­ ta­kip­çi­si­dir.­ Nük­le­er­ e­ner­ji­ fa­a­li­yet­le­ri­miz­ o­la­bil­di­ðin­ce­ þef­faf­týr­ ve­ bu­ ko­nu­da­ gü­ven ver­mi­þiz.­ U­A­EK­ mü­fet­tiþ­le­ri,­ sü­rek­li­ o­la­rak­ te­sis­le­ri­mi­zi­ de­net­li­yor­ ve­ kon­trol­ e­di­yor”­ de­di. Sa­li­hi,­ bu­na­ rað­men­ “5­ ar­tý­ 1”­ ül­ke­le­ri­nin­ Ý­ran'a kar­þ ý­ o­l um­s uz­ tu­t um­ ser­g i­l e­r i­ð i­n i­ be­l ir­t e­r ek, “De­fa­lar­ca­ i­lân­ et­tik­ ve­ di­nî­ li­der­ de­ bu­yur­du­lar ki,­ Ý­ran­ nük­le­er­ si­lâh­ pe­þin­de­ de­ðil.­ Düþ­man­lar bil­sin­ler­ki,­dün­ya­ka­mu­o­yu­ve­halk­la­rýn­vic­da­ný her­ þey­den­ ha­ber­dar­dýr.­ Ar­týk­ dün­ya­ ka­mu­o­yu­nu­et­ki­le­ye­mez­ler”­di­ye­ko­nuþ­tu.­­­Tarhan / aa

Ýngiltere ve ABD’den

El Maktum’a hakaret eden Sunday Times daðýtýlmadý

n SUUDÝ A­ra­bis­tan­Sað­lýk­Ba­ka­ný­Ab­dul­lah­El­Ra­bi­a,­Ha­cý­fa­ri­za­sý­nýn­do­muz­gri­bi­has­ta­lý­ðý­ya­yýl­ma­dan­so­na­er­mek­te­ol­du­ðu­nu­bil­dir­di.­Su­u­di­A­ra­bis­tan’ýn­res­mî­a­jan­sý­ SPA’da­ki­ha­be­re­gö­re­Ba­kan­El­Ra­bi­a,­Hac­fa­ri­za­sý­ný­ye­ri­ne­ge­tir­mek­ü­ze­re ül­ke­de­bu­lu­nan­Müs­lü­man­lar­dan­sa­de­ce­73’ün­de H1N1 va­k'a­sý­belirlendiðini,­bun­lar­dan­5’i­nin öldüðünü­söy­le­di.­Ba­kan­El­Ra­bi­a,­‘’2009­Hac­dö­ne­mi­nin­has­ta­lýk­ya­da­sal­gýn­ol­ma­dan­geç­ti­ði­ni söy­le­mek­ten­mem­nu­ni­yet­duy­mak­ta­yým’’­de­di. Ha­ber­de,­Ha­cý­la­rýn­ka­ra,­ha­va­ve­de­niz­yo­luy­la­ya­vaþ­ya­vaþ­Mek­ke’den­ve­ül­ke­den­ay­rýl­ma­ya­baþ­la­dý­ðý­da­be­lir­til­di.­­Mekke / aa

Ýran, 10 yeni nükleer tesis inþa edecek

Rusya Federasyonu'na baðlý Daðýstan Cumhuriyeti'nden Azerbaycan'a hareket eden 374 nolu Tümen-Bakü trenine sabah saatlerinde bombalý bir saldýrý düzenlendi. FOTOÐRAF: CÝHAN

Rusya-Azerbaycan trenine bombalý saldýrý RUSYA Federasyonu’na baðlý Daðýstan Cumhuriyeti’nden Azerbaycan’a hareket eden 374 nolu Tümen-Bakü trenine sabah saatlerinde bombalý bir saldýrý düzenlendi. Olaðansütü Hal Bakanlýðý’ndan yapýlan açýklamada herhangi ölü ya da yaralananýn olmadýðý belirtildi. Ria Novosti haber ajansýna bilgi veren kaynak, “Tümen’den Bakü’ye doðru hareket eden yolcu trenine Daðýstan’ýn Kayakent bölgesinde bir saldýrý gerçekleþtirildi. Ýlk bilgilere göre ölü ya da yaralý yok.” dedi. Trenin hasarlý yolda 150 metre kadar sürüklendiði kaydediliyor. Olaðanüstü Hal Bakanlýðý yetkilisine göre, “Tren raydan çýkmadý ve hasarlý yolun

üzerinden geçti. Patlama tren yolunda meydana geldi. Tren þu an beklemede. Bölgeye olaðanüstü hal yetkilileri sevk edilmiþ durumda” bilgisini verdi. Cuma gecesi Moskova - St. Petersburg seferini yapan Nevski Ekspres’e yönelik bombalý saldýrýda 25’den fazla kiþi ölmüþ, 100’e yakýn yolcu da yaralanmýþtý. 1991 yýlýnda Sovyetler Briliði’nin daðýlmasýnýn ardýndan Rusya, Kafkas bölgesinde bulunan ayrýlýkçý Çeçen birliklerine karþý iki kez savaþ gerçekleþtirdi. Bölgede ayrýlýkçý gruplarla Rus birlikleri arasýnda sýklýkla çatýþmalar yaþanýrken, son aylarda terör saldýrýlarý da giderek týrmanýyor. Moskova / cihan

Gordon Brown: Pakistan daha fazlasýný yapmalý! BÝRLEÞÝK Kral­lýk­Baþ­ba­ka­ný­Gor­don­Brown,­Pa­kis­tan’ý­El­Ka­i­de’nin­or­ta­dan­kal­dý­rýl­ma­sý­ve­U­sa­me bin­La­din’in­bu­lun­ma­sý­i­çin­da­ha­faz­la­þey­yap­ma­ya ça­ðýr­dý.­Brown­Ýn­gi­liz­Ya­yýn­Ku­ru­mu­BBC’ye­yap­tý­ðý­a­çýk­la­ma­da,­Pa­kis­tan’ýn­Gü­ney­Ve­zi­ris­tan’da­Ta­li­ban’a­kar­þý­i­ler­le­me­sað­la­dý­ðý­ný­fakat­bunun yetereli­olmadýðýný­savundu.­Brown,­“11­Ey­lül’den (2001)­8­yýl­son­ra­ne­den­hâ­lâ­kim­se­U­sa­me­bin­La­din’i­ya­da­El­Ka­i­de’nin­i­ki­nu­ma­ra­sý­Ey­men­El­Ze­va­hi­ri­bu­la­mý­yor­ya­da­ye­ri­ni­bil­mi­yor,­bu­nun­ne­den­ol­ma­dý­ðý­ný­ken­di­mi­ze­sor­ma­mýz­ge­re­ki­yor” dedi.­Brown,­Pa­kis­tan’ýn­sa­de­ce­El­Ka­i­de’yi­yal­nýz­laþ­týr­mak­i­çin­de­ðil,­par­ça­la­mak­ve­or­ta­dan­kal­dýr­mak­i­çin­de­ça­ba­gös­ter­me­si­ge­rek­ti­ði­ni­söy­le­di.­

Karamanlis’in koltuðuna Samaras oturdu n YUNANÝSTAN'DA a­na­mu­ha­le­fet­par­ti­si­Ye­ni­De­mok­ra­si­Par­ti­si’nin­ (YDP)­ li­der­li­ði­ne­An­do­nis­Sa­ma­ras­se­çil­di.­Yu­nan­med­ya­sý,­ön­ce­ki­gün­ya­pý­lan­se­çim­de­oy­la­rýn­yüz­de­72.68’i­nin­sa­yýl­dý­ðý­ný,­4­e­kim­de­ya­pý­lan­er­ken­ge­nel­se­çim­le­ri­kay­bet­tik­ten­son­ra­par­ti­li­der­li­ði­ni­bý­ra­kan­Kos­tas­Ka­ra­man­lis’in­ye­ri­ne,­oy­la­rýn yüz­de­50.18’i­ni­a­lan­Sa­ma­ras’ýn­se­çil­di­ði­ni­du­yur­du. Ha­ber­ler­de,­di­ðer­a­day­lar­dan­es­ki­Dý­þiþ­le­ri­Ba­ka­ný­Do­ra­Ba­ko­yan­ni’nin­yüz­de­39.76,­Se­la­nik­Va­li­si­Pa­na­yo­tis Pso­mi­a­dis’in­i­se­yüz­de­10.06­oy­al­dý­ðý­kay­de­dil­di.­Tür­ki­ye­ko­nu­sun­da­sert­tu­tu­mu­i­le­bi­li­nen­58­ya­þýn­da­ki Sa­ma­ras,­1993’te­dý­þiþ­le­ri­ba­ka­nýy­ken­dö­ne­min­baþ­ba­ka­ný­Kos­tas­Mi­ço­ta­kis­ta­ra­fýn­dan­ka­bi­ne­den­ih­raç­e­dil­miþ­ti.­Sa­ma­ras’ýn­‘’Si­ya­sî­Ba­har’’­a­dýy­la­kur­du­ðu­par­ti­i­se­3­yýl­da­da­ðýl­mýþ,­1996­se­çim­le­rin­de­ba­ra­jý­a­þa­ma­ya­rak­par­la­men­to­ya­gi­re­me­miþ­ti.­­Atina / aa

Honduras’ta seçimin galibi toprak aðasý n HONDURAS’TA ön­ce­ki­gün­ya­pý­lan­dev­let­baþ­ka­ný se­çi­mi­ni­mu­ha­fa­za­kâr­top­rak­a­ða­sý­Por­fi­ri­o­Lo­bo­ka­zan­dý.­Se­çim­yet­ki­li­le­ri,­oy­la­rýn­yüz­de­60’dan­faz­la­sý­nýn­sa­yýl­dý­ðý­ný­ve­Lo­bo’nun­yüz­de­56­oy­al­dý­ðý­ný,­ra­ki­bi­ik­ti­dar­da­ki­Li­be­ral­Par­ti’nin­a­da­yý­El­vin­San­tos’un­i­se­yüz­de­38­oy­i­le­i­kin­ci­sý­ra­da­kal­dý­ðý­ný­söy­le­di.­Yet­ki­li­ler,­san­dý­ða­git­me­o­ra­ný­nýn­i­se­yüz­de­60’ý geç­ti­ði­ni­be­lirt­ti.­28­Ha­zi­ran­da­bir­dar­bey­le­gö­rev­den u­zak­laþ­tý­rý­lan­dev­let­baþ­ka­ný­Ma­nu­el­Ze­la­ya­i­se­ken­di e­din­dik­le­ri­bil­gi­le­re­gö­re­san­dýk­ba­þý­na­git­me­o­ra­ný­nýn­yüz­de­35­ol­du­ðu­nu­be­lir­te­rek,­bu­du­ru­mun­se­çi­me­meþ­ru­i­yet­ge­tir­me­di­ði­ni­ve­so­nu­cu­nu­ta­ný­ma­ya­cak­la­rý­ný­söy­le­di.­Se­çim­le­ri­boy­kot­çað­rý­sýn­da­bu­lu­nan­Ze­la­ya,­se­çim­le­re­des­tek­ve­ren­ABD’yi­de­e­leþ­ti­re­rek,­‘’Was­hing­ton­yö­ne­ti­mi­ha­ta­yap­tý.­E­ðer­on­lar ül­ke­le­rin­de­de­mok­rat­i­se­La­tin­A­me­ri­ka’da­da­de­mok­rat­ol­ma­lý­lar’’­di­ye­ko­nuþ­tu.­­Tegucigalpa / aa

PAKÝSTAN’DAN BROWN’A TEPKÝ PAKÝSTAN, Birleþik Krallýk Baþbakaný Gordon Brown’ýn El Kaide ve Usame Bin Ladin’in yakalanmasý konularýnda Ýslamabad yönetimini suçlamasýna tepki gösterdi. Pakistan Dýþiþleri Bakanlýðý sözcüsü Abdul Basit, Brown’ýn suçlamasýný kabul edemeyeceklerini, Pakistan’ýn terörizmle mücadelesini kimsenin sorgulamamasý ve bu konuda þüphe duymamasý gerektiðini söyledi. Brown’ýn açýklamasýnýn kendileri için sürpriz olduðunu belirten Basit, “Pakistan topraklarý içinde son 8 yýlda 700’den fazla El Kaide militaný etkisiz hale getirilmiþtir. Pakistan’ýn El Kaide ve Taliban militanlarýna karþý verdiði savaþ, dünya kamuoyu tarafýndan takdir edilmektedir” dedi. Daha önce de ABD yönetimi, Pakistan’ýn terörizme karþý verdiði mücadelenin yetersiz olduðunu bildirmiþti. Pakistan yönetimi, bu suçlamalarýn ardýndan geçen yaz baþlarýnda Kuzey Veziristan’ýn Svat bölgesinde Taliban’a karþý geniþ çaplý askeri operasyon baþlatmýþ ve bu bölgenin Taliban kuvvetlerinden temizlendiðini açýklamýþtý. Londra-Ýslamabad/aa

Eski gerilla lideri devlet baþkaný seçildi n URUGUAY’DA dev­let­baþ­ka­ný­se­çi­mi­nin­i­kin­ci­tu­ru­nu­ilk­tu­ru­yüz­de­49­oy­a­la­rak­ön­de­bi­ti­ren­so­lun a­da­yý­es­ki­ge­ril­la­li­de­ri­Jo­se­Mu­ji­ca­ka­zan­dý.­San­dýk çý­ký­þý­yok­la­ma­la­rý­na­gö­re­Mu­ji­ca­(74),­oy­la­rýn­yüz­de 50’sin­den­faz­la­sý­ný,­ra­ki­bi­es­ki­dev­let­baþ­ka­ný­Lu­is­A. La­cal­le­(68)­oy­la­rýn­yak­la­þýk­yüz­de­45’i­ni­al­dý.­Mer­kez­sað­da­ki­Mil­li­yet­çi­Par­ti’nin­a­da­yý­La­cal­le,­ge­çen ay­dü­zen­le­nen­ilk­tur­da­yüz­de­29­oy­al­mýþ­tý.­Jo­se Mu­ji­ca­mu­ha­lif­le­ri,­es­ki­ge­ril­la­li­de­ri­nin­U­ru­gu­ay’ý ra­di­kal­Sos­ya­list­bir­dev­le­te­dö­nüþ­tü­re­ce­ði­ni­i­le­ri­sü­rü­yor.­Mu­ji­ca­i­se­se­çim­­ça­lýþ­ma­la­rýn­da­uz­laþ­ma­cý bir­li­der­gö­rün­tü­sü­çiz­di.­Gö­re­vi­ne­1­Mart­2010’da baþ­la­ya­cak­o­lan­Mu­ji­ca,­Kon­gre’de­ik­ti­dar­da­ki­Ge­niþ­Cep­he­ko­a­lis­yo­nu­nun­5­yýl­da­ha­ço­ðun­luk­ta­kal­ma­sý­ný­sað­la­ya­cak.­­Montevideo / aa


8 Türkiye, hayýrlý bir dönemden geçiyor HAYATIN te­me­lin­de­ her­ þe­yin­ gö­re­li­ ol­du­ðu­ ger­çe­ði­ ya­tar.­ “Her­ þey­de­ bir­ ha­yýr var”­ der­ken­ bu­nu­ kas­te­de­riz.­ Kül­tü­rü­mü­zün­ bir­ ge­re­ði­ o­la­rak­ bu­nu­ da­ha­ çok “ka­der­ci”­ bir­ a­çý­dan­ söy­le­riz.­ Bu­ da­ bel­li bir­ o­lum­suz­lu­ða­ i­þa­ret­ e­der.­ Fa­kat­ ge­liþ­me­le­re­nes­nel­ve­o­lum­lu­bir­a­çý­dan­bak­mak­da­müm­kün.­­ 1930’la­rýn­Av­ru­pa­sý,­in­san­lýk­ta­ri­hin­de­o a­na­ka­dar­gö­rül­me­miþ­bir­vah­þe­tin­ya­þan­dý­ðý­1940’lar­da­ki­ge­liþ­me­le­re­yol­aç­ma­say­dý,­bu­gü­nün­bir­le­þik­Av­ru­pa­sý­a­ca­ba­in­san hak­la­rý­ve­de­mok­ra­si­a­çý­sýn­dan­e­riþ­ti­ði­or­tak­dü­ze­yi­ya­ka­la­ya­bi­lir­miy­di? So­nuç­ta,­ Vol­ta­i­re’le­rin,­ Schil­ler’le­rin, Go­et­he’le­rin,­ Ro­us­se­a­u’la­rýn­ ve­ya­ E­ras­mus’la­rýn­ký­ta­sý­ol­ma­sý­Av­ru­pa­lý­la­rýn­70­yýl ön­ce­ser­gi­le­dik­le­ri­bar­bar­lý­ðý­en­gel­le­ye­me­di.­De­mek­ki­ba­zý­þey­le­rin­an­la­þýl­ma­sý­i­çin ba­zý­þey­le­rin­ya­þan­ma­sý­ge­re­ki­yor.­

YENÝASYA / 1 ARALIK 2009 SALI

MEDYA-POLÝTÝK

ALARM: Avrupa Birliði TÜRKÝYE Av­ru­pa’nýn­ bir­ par­ça­sý­ de­ðil­dir­ ve hiç­bir­ za­man­ da­ ol­ma­ya­cak­týr.­ Bu­ ne­den­le, Av­ru­pa­Bir­li­ði’nin­Tür­ki­ye’yi­kap­sa­yan­ge­niþ­le­me­si,­ geç­mi­þin­ ge­niþ­le­me­le­ri­ gi­bi­ as­la­ de­ðer­len­di­ri­le­mez.­Av­ru­pa’nýn­gü­nü­müz­de­sa­hip­ol­du­ðu­Hris­ti­yan­lý­ða­da­ya­lý­ev­ren­sel­il­ke­ler,­Tür­ki­ye­gi­bi­çok­bü­yük­bir­Müs­lü­man­ül­ke­nin­ü­ye­li­ðe­ka­bul­e­dil­me­siy­le­a­ðýr­bir­dar­be­a­lýr.” Bu­söz­ler­Av­ru­pa­Bir­li­ði’nin­ilk­kez­ü­ye­ül­ke­l er­ ta­r a­f ýn­d an­ se­ç i­l en­ “baþ­k an”ý,­ Bel­ç i­ka’nýn­ 1947­ do­ðum­lu,­ Fla­man­ a­sýl­lý­ Hý­ris­ti­yan­ De­mok­rat­ es­ki­ Baþ­ba­ka­ný­ Her­man­ von Rom­puy’a­ a­it.­ Bun­dan­ yak­la­þýk­ beþ­ yýl­ ön­ce par­ti­si­nin­ bir­ top­lan­tý­sýn­da­ bu­ net­lik­te­ ko­nuþ­muþ.­ Za­ten,­ Tür­ki­ye’nin­ AB­ ü­ye­li­ði­ne, Fran­sýz­ Sar­kozy­ ve­ Al­man­ Mer­kel­ ka­dar­ so­ðuk­bak­tý­ðý­çok­i­yi­bi­li­ni­yor­du.­ Her­man­von­Rom­puy’u,­“dü­þük­ka­riz­ma­sý” ve­ “hiç­bir­ pý­rýl­tý­sý­ ol­ma­yan­ si­ya­si­ geç­mi­þi”­ i­le o­ma­ka­ma­ta­þý­yan­“yük­sek­i­ra­de”­bel­li­ki­ka­ra­rý­ný­ ve­rir­ken­ bu­ dü­þün­ce­le­ri­ni­ de­ dik­ka­te al­mýþ.­Tony­Bla­ir,­Jan­Pe­ter­Bal­ka­nen­de­ve­ya Je­an­ Cla­u­de­ Junc­ker­ gi­bi­ “söy­le­ye­ce­ði­ sö­zü yük­sek­ses­le­söy­le­yip­o­tur­du­ðu­ma­ka­mý­güç­-

len­di­ren”­ dev­let­ a­dam­la­rý­ný­ ge­çip­ AB’nin­ ilk baþ­ka­ný­o­la­bi­lir­miy­di?­ Av­ru­pa­ Ko­mis­yo­nu­ Baþ­ka­ný­ Jo­se­ Ma­nu­el Ba­ros­so’nun­ ko­mis­yon­ ü­ye­le­ri­ni­ de­ a­çýk­la­ma­sýy­la­Av­ru­pa­Bir­li­ði’nde­ge­nel­e­ði­lim­bel­li­ol­du: AB­ar­tan­bir­þe­kil­de­Fran­sýz-Al­man­it­ti­fa­ký­nýn kon­tro­lü­ne­gi­ri­yor. Bu­ du­rum,­ Tür­ki­ye­ a­çý­sýn­dan­ cid­di­ bir­ a­larm­i­þa­re­ti­dir...­

ZAYIF DIÞÝÞLERÝ BAKANI Av­ru­pa­ Bir­li­ði’nin­ Dý­þiþ­le­ri­ Ba­kan­lý­ðý­ kol­tu­ðu­n a­ o­t u­r an­ Ýn­g i­l iz­ Cat­h e­r i­n e­ Ash­t on­ da, Brük­sel’de­bi­le­faz­la­ta­nýn­ma­yan­bir­tek­nok­rat o­la­rak­bi­li­ni­yor.­E­leþ­ti­ri­ler­Ýþ­çi­Par­ti­li­bu­po­li­ti­ka­cý­nýn­ bu­gü­ne­ ka­dar­ hiç­bir­ se­çim­le­ ge­lin­miþ ma­ka­ma­a­day­ol­ma­dý­ðý­ve­si­ya­se­ti­bir­tek­nok­rat­o­la­rak­sür­dür­dü­ðü­yo­lun­da.­ Da­ha­da­ö­nem­li­si...­Cat­he­ri­ne­Ash­ton’un­ö­nü­müz­de­ki­ o­cak­ a­yýn­da­ Av­ru­pa­ Par­la­men­to­su’ndan­“o­nay”­al­ma­sý­nýn­hay­li­zor­ol­du­ðu­yö­nün­de­ki­gö­rüþ­le­rin­a­ðýr­lýk­ka­zan­ma­sý...­Çün­kü Ash­ton,­ 1980’li­ yýl­lar­da­ Ýn­gil­te­re’de­ ya­þa­ný­lan bü­yük­“nük­le­er­si­lah­sýz­lan­ma­kam­pan­ya­sý”nýn

ön­de­ge­len­i­sim­le­rin­den­bi­ri­ve­da­ha­son­ra­el­de­ e­di­len­ bil­gi­ler­ bu­ kam­pan­ya­nýn­ doð­ru­dan Sov­yet­ler­ Bir­li­ði’nden­ sað­la­nan­ fon­lar­ i­le­ ger­çek­leþ­ti­ril­di­ði­ni­or­ta­ya­ko­yu­yor.­ Av­ru­pa­Par­la­men­to­su’nun­“a­þý­rý­sað”­ka­na­dý bu­a­ta­may­la­il­gi­li­a­yak­ta...­

GENÝÞLEME KOLTUÐUNDA ÞAÝBE Ol­li­ Rehn’den­ “ge­niþ­le­me­den­ so­rum­lu­ ko­mis­yo­ner­lik”­kol­tu­ðu­nu­dev­ra­la­cak­Çek­po­li­ti­ka­cý­Ste­fan­Fu­e­le’nin­de­ba­þý­ben­zer­þe­kil­de a­þý­rý­sað­i­le­dert­te...­O­nun­du­ru­mu­bi­raz­da­ha­ zor­ gi­b i...­ Çün­k ü,­ 1980’ler­d e­ Sov­y et­l er Bir­li­ði’nin­ ün­lü­ is­tih­ba­rat­ ör­gü­tü­ KGB­ ta­ra­fýn­dan­yö­ne­ti­len­bir­a­ka­de­mi­de­öð­re­nim­gör­müþ­bir­es­ki­ko­mü­nist!..­ Bu­i­ki­za­yýf­po­li­ti­ka­cý­nýn­kol­tuk­la­rý­ný­ko­ru­ya­bil­mek­ i­çin,­ Fran­sa­ ve­ Al­man­ya’nýn­ ka­la­ba­lýk­ par­la­men­ter­ grup­la­rý­nýn­ des­tek­le­ri­ne ih­ti­yaç­la­rý­var...­

YANÝ... Tür­ki­ye’nin­AB­ü­ye­lik­sü­re­cin­de,­2014­yý­lý­na­ ka­dar­ ka­rar­ mer­ci­le­rin­de­ ka­la­cak­ i­sim­ler,

bir­hay­li­tat­sýz...­ Al­man-Fran­sýz­it­ti­fa­ký­nýn­AB’nin­ge­le­ce­ði­ne­ a­ðýr­lý­ðý­ný­ koy­du­ðu,­ en­ ö­nem­li­ ko­mis­yo­ner­lik­ten­ bi­ri­ o­la­rak­ ka­bul­ e­di­len­ “iç­ pa­zar­lar”­ yö­ne­ti­ci­li­ði­nin­ Fran­sýz­ Mic­hel­ Bar­ni­er’e, “e­ner­ji”nin­ de­ Al­man­ Gu­en­ter­ O­et­tin­ger’e ve­ril­me­sin­den­bel­li­o­lu­yor.­ Mic­hel­Bar­ni­er’in,­Av­ru­pa­i­le­ay­rý­tel­den­çal­ma­yý­ pek­ se­ven­ Lon­dra­ Bor­sa­sý’nýn­ gü­cü­nü kýr­mak­ a­ma­cýy­la­ o­ kol­tu­ða­ o­tur­tul­du­ðu­ da­ha þim­di­den­ko­nu­þu­lu­yor.­Gu­en­ter­O­et­tin­ger­i­se Av­ru­pa’nýn­e­ner­ji­ge­le­ce­ði­ni­A­me­ri­ka­i­le­stra­te­jik­it­ti­fak­ve­pet­rol/do­ðal­gaz­böl­ge­le­rin­de­or­tak­ mü­ca­de­le­de­ gö­ren­ Ýn­gil­te­re’nin­ ak­si­ne, Rus­ya­ i­le­ ya­kýn­ i­liþ­ki­le­re­ ö­nem­ ve­ren­ bir­ i­sim o­la­rak­de­ðer­len­di­ri­li­yor.­

YANÝ... NA­BUC­CO­ baþ­ta,­ Rus­ya’ya­ al­ter­na­tif­ a­ra­yýþ­la­ra­so­ðuk­ba­ký­lan­bir­dö­ne­min,­do­la­yý­sýy­la­Tür­ki­ye’nin­a­na­e­ner­ji­stra­te­ji­le­ri­nin­dý­þýn­da­ki­ ge­liþ­me­le­rin­ ha­ber­ci­si­ gi­bi...­ Kö­tüm­ser ol­mak­is­te­mem­a­ma...­Brük­sel’e­dik­kat!..­ Ardan Zentürk, Star, 30.11.2009

BÝLDÝK PARADÝGMANIN ÝFLÂSI Tür­ki­ye’de­ ge­li­nen­ nok­ta­nýn­ da­ bu­ ol­du­ðu­na­ i­na­ný­yo­ruz.­ Bu­ra­da­ Av­ru­pa’nýn bar­bar­lý­ðý­ i­le­ bir­ ký­yas­la­ma­ da­ yap­mý­yo­ruz.­ Ken­di­ ger­çek­le­ri­mi­zin­ kap­sa­mýn­da ko­nu­þu­yo­ruz.­ AKP’nin,­a­lý­þýl­mýþ­ka­lýp­la­rý­yý­ka­rak,­de­mok­ra­tik­yol­dan­ik­ti­da­ra­o­tur­ma­sý,­as­ke­rin­si­ya­se­te­mü­da­ha­le­ça­ba­la­rý­nýn­yol­aç­tý­ðý­o­lum­suz­luk­lar,­Er­ge­ne­kon­da­va­sý,­A­le­v i­ a­ç ý­l ý­m ý,­ Kürt­ a­ç ý­l ý­m ý­ vs.­ der­k en, Türk­ler­bu­gü­ne­ka­dar­ýs­rar­la­in­kâr­e­di­len ger­çek­ler­le­yüz­leþ­me­ye­baþ­la­dý­lar. Ýs­ter­ la­ik­ is­ter­ din­ci­ ol­sun­lar,­ tu­tu­cu ke­sim­ler­ i­çin­ bun­dan­ da­ha­ o­lum­suz­ bir ge­liþ­me­o­la­maz­ta­bii­ki.­So­nuç­ta­a­lý­þýl­mýþ pa­ra­dig­ma­la­rýn­if­la­sý­ko­lay­haz­me­di­le­cek bir­þey­de­ðil­dir.­“Yan­dýk,­yý­kýl­dýk,­bö­lün­dük,­ çar­p ý­l a­c a­ð ýz”­ söy­l e­m i­ de­ bun­d an kay­nak­la­ný­yor.­ De­ði­þi­me­ kar­þý­ ke­sim­ler­den­ yan­sý­yan “ül­ke­ kö­tü­ ge­liþ­me­le­re­ ge­be”­ a­çýk­la­ma­la­rý i­se,­san­ki­bir­tes­pit­ten­çok­bir­te­men­ni­yi­i­çe­ri­yor.­ So­nuç­ta,­ “be­nim­ ol­ma­ya­cak­sa­ öl­sün”­dü­þün­ce­si­ne­ya­ban­cý­bir­ül­ke­de­ði­liz.­

DÜÞÜNCE KALIPLARI KIRILIYOR Fa­kat­ ken­di­le­ri­ni­ de­mok­ra­si­ ve­ in­san hak­la­rý­ a­çý­sýn­dan­ ge­liþ­miþ­ bir­ ül­ke­nin­ va­tan­da­þý­o­la­rak­gör­mek­is­te­yen­ler­i­çin­Tür­ki­ye­as­lýn­da­ha­yýr­lý­bir­dö­nem­den­ge­çi­yor. Ne­de­ni­i­se­ma­lum.­Ke­mik­leþ­miþ­fa­kat­çað­dý­þý­ kal­mýþ­ dü­þün­ce­ ka­lýp­la­rý­nýn­ ký­rýl­ma­ya baþ­la­dý­ðý­nok­ta­da­yýz.­ Bu­nun­ el­bet­te­ ki­ san­cý­lý­ bo­yut­la­rý­ var. Fran­sýz­dev­ri­mi­as­lýn­da­son­de­re­ce­bar­bar­ca­bir­o­lay­dý.­An­cak­mo­dern­dün­ya­nýn­te­me­li­ni­ ku­ran­ da­ bu­ dev­rim­di.­ Tür­ki­ye­ i­se bu­de­ði­þi­mi­ba­rýþ­çýl­yol­dan­ya­ka­la­ya­bi­le­cek bir­ko­num­da­dýr.­ Son­ yýl­lar­da­ ya­þa­nan­la­rýn­ bi­ze­ öð­ret­tik­le­ri­ne­ba­kar­sak­ne­de­di­ði­miz­da­ha­i­yi­an­la­þý­la­cak­týr.­Bu­ge­liþ­me­ler­le­ge­len­“öð­ren­me eð­ri­si”­þun­la­rý­or­ta­ya­çý­kar­mýþ­týr: 1-­ De­mok­ra­si­ ço­ðun­lu­ðun­ “ta­hak­kü­mü”ne­da­ya­nan­re­jim­de­ðil,­a­zýn­lý­ðýn­hak­la­rý­nýn­ko­run­du­ðu­re­jim­dir. 2-­As­ke­rin­si­ya­se­te­bu­laþ­ma­sý­de­mok­ra­si­le­re­za­rar­ge­ti­ri­yor. 3-­Ya­sa­lar­tek­ba­þý­na­a­da­le­ti­tem­sil­et­mi­yor.­ Ger­çek­ a­da­let­ i­se­ her­kes­ i­çin­ ge­rek­li­dir.­ 4-­En­a­ðýr­suç­lar­la­it­ham­e­di­len­le­rin­da­hi­hak­la­rý­var­dýr. 5-­ Kim­ o­lur­sa­nýz­ o­lun,­ Av­ru­pa­ Ýn­san Hak­la­rý­Mah­ke­me­si’ne­siz­de­bir­gün­ih­ti­yaç­du­ya­bi­lir­si­niz. 6-­Ýn­san­la­rýn­a­na­dil­le­ri­ni­kul­lan­ma­la­rý­ný en­gel­le­mek­a­da­let­siz­lik­tir.­­ 7-­Baþ­ka­la­rý­nýn­te­le­fon­la­rý­ný­din­le­mek­a­yýp­týr. 8-­ Po­lis­ þid­de­ti,­ hal­ka­ kar­þý­ iþ­le­nen­ bir cü­rüm­dür­ve­top­lum­sal­bir­pa­to­lo­ji­dir. 9-­“Fa­þist”­ve­ya­“ýrk­çý”­o­la­rak­dam­ga­lan­mak­ra­hat­sýz­e­di­ci­dir. 10-­Der­sim­ve­ya­Dar­fur­gi­bi­ya­þan­mýþ­o­lan­ in­san­lýk­ dý­þý­ ge­liþ­me­le­re­ ar­ka­ çýk­mak, mil­li­yet­çi­li­ðin­ ve­ “mü­ca­hit­ da­ya­nýþ­ma­sý­nýn”­pa­to­lo­jik­bo­yu­tu­dur.­ 11-­Ka­dý­na­kar­þý­þid­det­ve­tö­re­ci­na­yet­le­ri­il­kel­bar­bar­lý­ðýn­do­ru­ðu­dur.­ Tür­ki­ye’de­her­ke­sin­bu­lis­te­de­sý­ra­la­dý­ðý­mýz­ öl­çü­ler­le­ sý­nan­dý­ðý­ bir­ dö­nem­den­ ge­çi­yo­ruz.­ Böy­le­ce,­ “dur­du­ru­la­maz­ ge­liþ­me­le­rin­ter­bi­ye­e­di­ci­et­ki­si­ni”­ya­þý­yo­ruz.­ Or­ta­ya­çý­kan­ye­ni­an­la­yýþ­ka­lýp­la­rý,­çý­ka­rý o­lan­ bel­li­ bir­ ke­sim­ i­çin­ o­lum­suz­ o­la­bi­lir. Fa­kat­ hal­kýn­ a­ðýr­lýk­lý­ ke­si­mi­ i­çin­ bun­la­rýn ha­yýr­lý­ge­liþ­me­ler­ol­du­ðu­na­i­na­ný­yo­ruz. Semih Ýdiz, Milliyet, 30.11.2009

‘Hayali delil üretmek!..’ TANIDIK gel­mi­yor­ mu?Tür­ki­ye­ Kur­ban Bay­ra­mý­te­la­þýn­da­i­ken­Er­zin­can’da­il­ginç ge­liþ­me­ler­ya­þan­dý.­As­lýn­da­son­bir­yýl­dýr bu­þe­hir­den­tu­haf­sin­yal­ler­ge­li­yor­du.­Fa­kat­ül­ke­gün­de­mi­o­ka­dar­yo­ðun­ki­kim­se ‘o­ra­da­ne­o­lu­yor’­de­me­fýr­sa­tý­bu­la­ma­dý.­ Er­ge­ne­kon­ so­ruþ­tur­ma­sý­ kap­sa­mýn­da Er­zin­can­ Ýl­ Jan­dar­ma­ A­lay­ Ko­mu­tan­lý­ðý’nda­ gö­rev­li­ is­tih­ba­rat­çý­ Bin­ba­þý­ N.­ E. tu­tuk­lan­dý.­ Ay­ný­ bi­rim­de­ gö­rev­li­ bir­ üs­teð­men­ve­bir­baþ­ça­vuþ­da­tu­tuk­lan­mýþ­tý.­ Ba­sý­na­ yan­sý­yan­ ha­ber­le­re­ gö­re­ bin­ba­þý­ya­ 5­ ay­rý­ suç­la­ma­ var.­ Fa­kat­ suç­la­ma­lar­dan­bi­ri­nin­ü­ze­rin­de­ö­zel­lik­le­dur­mak la­zým:­ Sav­cý­la­rýn­ id­di­a­sý­na­ gö­re­ bin­ba­þý ve­e­ki­bi­‘Ha­ya­li­de­lil­ve­is­tih­ba­rat­lar­la­17 ye­re­ bas­kýn­ ve­ 26­ ki­þi­nin­ gö­zal­tý­na­ a­lýn­ma­sý­na”­ne­den­ol­du.­ Er­zin­can­Jan­dar­ma­sý’na­yö­nel­ti­len­baþ­-

ka­a­ðýr­it­ham­lar­da­var.­Fa­kat­‘ha­ya­li­de­lil ve­is­tih­ba­rat­lar’­kýs­mý­si­ze­bir­yer­den­ta­ný­dýk­gel­mi­yor­mu? Tür­ki­ye’nin­ay­lar­dýr­gün­de­mi­ni­iþ­gal­e­den­ Al­bay­ Dur­sun­ Çi­çek­ im­za­lý­ ‘ir­ti­ca­ i­le mü­ca­de­le­ ey­lem­ pla­ný’nda­ki­ mad­de­ler­den­bi­ri­si­de­buy­du.­Sah­te­de­lil­ve­uy­dur­ma­ is­tih­ba­rat­lar­la­ ma­sum­ in­san­la­rý­ ‘si­lah­lý­ te­rör­ ör­gü­tü’­ kap­sa­mý­na­ al­dý­rýp­ as­ke­ri­mah­ke­me­de­yar­gý­la­ma­he­de­fi­var­dý. Ya­n i­ Al­b ay­ Çi­ç ek­ ser­b est­ a­m a­ pla­n ý uy­gu­la­ma­da­þüp­he­u­yan­dý­ra­cak­bir­tab­lo i­le­ kar­þý­ kar­þý­ya­yýz.­ Ha­týr­la­ta­lým­ biz­ An­ka­ra­gün­de­miy­le­bo­ðu­þur­ken­do­ðu­da­sa­ða­so­la­bý­ra­kýl­mýþ­el­bom­ba­la­rý­çý­ký­yor­du.­ Er­zin­can­ ö­ze­lin­de­ bir­ di­ðer­ ay­rýn­tý­ da baþ­sav­cý­i­le­il­gi­li.­Baþ­sav­cý­Ýl­han­Ci­ha­ner’i so­ruþ­tu­ran­ (18.06.2009-6/18­sa­yý­lý­so­ruþ­tur­m a) mü­f et­t iþ­l er­ ha­c im­l i­ bir­ ra­p o­r a

im­za­ at­tý.­ Baþ­sav­cý­ ba­kan­lýk­tan­ giz­li­ so­ruþ­tur­ma­ yap­mýþ,­ yet­ki­si­ ol­ma­yan­ ta­li­mat­lar­ver­miþ,­ma­sum­in­san­lar­hak­kýn­da din­le­me­ka­ra­rý­a­lýr­ken­ya­sa­dý­þý­te­rör­ör­gü­tü­men­sup­la­rý­di­ye­rek­tek­nik­ta­ki­be­al­dýr­mýþ.­ Sah­te­ ih­bar­ mek­tu­bu­ ha­zýr­la­týp o­nun­ ü­ze­ri­ne­ jan­dar­ma­ya­ þe­hir­de­ o­pe­ras­yon­yap­týr­mýþ­vs.­ Ö­z et­l e...­ Er­z in­c an’da­ tu­h af­ iþ­l er­ ol­muþ,­ol­ma­ya­de­vam­e­di­yor.­Plan­de­þif­re ol­sa­da­bi­ri­le­ri­ýs­rar­la­uy­gu­la­ma­ya­ça­lýþ­mýþ.­Ýn­san­me­rak­e­di­yor­ta­bi;­ba­zý­la­rý­nýn mil­le­te­ komp­lo­ kur­mak­tan­ vaz­geç­me­si i­ç in­ ne­ ol­m a­l ý?­ Cun­t a­c ý­l ar­ ve­ plan­l a­r ý de­þif­re­ o­lu­yor­ a­ma­ bi­ri­le­ri­ ýs­rar­la­ pla­na sa­dýk­ka­lýp­sah­te­de­lil­ler­ve­bel­ge­ler­ü­re­te­rek­ma­sum­in­san­la­ra­komp­lo­kur­ma­ya de­vam­e­di­yor!­ Adem Yavuz Arslan, Bugün, 30.11.2009

TEÞEKKÜR Ailemizin 4 Kasým günü Hakkýn rahmetine kavuþan güzide mensubu, geride býraktýðý eserleriyle maneviyat ve fikir dünyamýza büyük hizmetlerde bulunan kýymetli yazar ve eðitimci

ÞABAN DÖÐEN

'in

vefatý sonrasýnda bizzat cenazesine katýlan; Türkiye'nin ve dünyanýn her yerinden telefon, mail mesajlarý ve gazete ilânlarýyla taziyetlerini bildiren; hatim indirip duâ eden; gazetemizdeki yazýlarýyla, hayýrla yad edilmesine vesile olan Yeni Asya yönetici, yazar ve okuyucularýna; dost, akraba ve hemþerilerimize teþekkür eder; Cenâb-ý Hakkýn cümlemizi Cennetinde buluþturmasýný dileriz.

AÝLESÝ ADINA Kayýnpederi: Þerafeddin Küçükdingil Kayýnbiraderi: Seraceddin Küçükdingil Eþi: Fatma Döðen Oðlu: Nurullah Döðen Kýzý: Nuran Özmen Damadý: Fatih Özmen

Faþizm zaten ‘çaðdaþ’ bir þeydir GÜZEL ken­ti­miz­Ýz­mir’in­as­lýn­da­“fa­þiz­min­ka­le­si”­ol­du­ðu ger­çe­ði,­bir­“taþ”­ey­le­miy­le­i­yi­ce­faþ­ol­du.­Son­gün­ler­de­bir di­zi­ya­zar­da­bu­ko­nu­ya­el­at­tý.­An­cak­ka­ným­ca­bu­ya­zar­la­rýn­ba­zý­la­rý­ha­la­püf­nok­ta­yý­ýs­ka­lý­yor.­Çün­kü­Ýz­mir’in dil­le­re­des­tan­“çað­daþ”­kim­li­ði­i­le­“fa­þist”­yü­zü­a­ra­sýn­da bir­te­zat­ol­du­ðu­nu­var­sa­yý­yor,­“ya­hu­bu­i­le­ri­ci­kent­na­sýl böy­le­fa­þist­le­þi­ver­di”­di­ye­so­ru­yor­lar.­ Oy­sa­Ýz­mir,­za­ten­“çað­daþ”­ol­du­ðu­i­çin­fa­þiz­me­bu­ka­dar­yat­kýn.­A­ra­da­te­zat­de­ðil,­pa­ra­lel­lik­var.­ An­la­ta­yým.­Ön­ce­lik­le­“çað­daþ”ýn­an­la­mý­ný­be­lir­le­ye­lim.­Bu­kav­ram,­en­a­zýn­dan­Tür­ki­ye’de,­“dev­rim­ön­ce­sin­de­ki­‘ka­ran­lýk’­ça­ðýn­dog­ma­la­rýn­dan­tü­müy­le­a­rý­nýp, bi­li­mi­ve­U­lu­Ön­der’i­tek­yol­gös­te­ri­ci­e­di­nip,­son­ra­ho­mo­jen­bir­u­lus­ya­rat­mak­i­çin­ça­lý­þýp,­en­son­da­ken­di­ni o­na­ar­ma­ðan­et­me­ha­li­”­gi­bi­bir­an­lam­ta­þý­yor.­ (Ý­nan­maz­sa­nýz,­“Mil­li­E­ði­tim”­ki­tap­la­rý­na,­“An­dý­mýz”a,­Ge­nel­kur­may­bil­di­ri­le­ri­ne­fi­lan­ba­ka­bi­lir­si­niz.)­ Bu­“çað­daþ­lýk”­ha­li­i­se­as­lýn­da­bi­ze­öz­gü­bir­du­rum­de­ðil.­Bu­na­ben­zer­bir­zih­ni­yet­1920’ler­Al­man­ya­sý’nda­da ge­liþ­miþ­ti.­Ze­mi­ni­dö­þe­yen­dü­þü­nür,­“Tan­rý­öl­dü!”­di­yen Ni­etzs­che­i­di.­O­nun­aç­tý­ðý­yol­da­gi­den­ler,­ge­le­nek­sel­di­ni terk­e­dil­me­si­ge­re­ken­bir­ka­ran­lýk­ (Ni­etzs­che’nin­de­yi­miy­le­“kö­le­ah­la­ký”) sa­yan­bir­an­la­yý­þý­yay­dý­lar.­Ka­dim­de­ðer­ler­bu­þe­kil­de­bir­an­da­si­li­nip­a­tý­lýn­ca,­ye­ri­ne­“en­ha­ki­ki mür­þit”­o­la­rak­bi­lim­kon­du­ki,­bu,­o­de­vir­de­“bi­yo­lo­jik ýrk­çý­lýk”­ve­“ýrk­sal­a­rýn­ma”­ (ö­je­ni)­ gi­bi­kav­ram­la­ra­denk ge­li­yor­du.­Da­ha­sý,­ge­le­nek­sel­di­nin­yok­lu­ðun­dan­do­ðan “ma­ne­vi­yat­boþ­lu­ðu”,­Li­der­ (füh­rer)­ Dev­let­ (re­ich)­ ve­U­lus­(volk)­gi­bi­put­laþ­tý­rýl­mýþ­si­ya­si­kav­ram­lar­la­dol­dur­du.­ So­nuç­ta­Al­man­top­lu­mu,­Li­der,­Dev­let­ve­U­lus­uð­ru­na­her­þe­yi­ni­fe­da­ya­ha­zýr­ve­bun­la­rýn­ha­sým­la­rý­na­kar­þý her­zul­mü­o­nay­lar­ký­va­ma­gel­di.­Ge­le­nek­sel­de­ðer­ler­ka­mu­sal­ha­ya­týn­tü­müy­le­dý­þý­na­i­til­di­ði­i­çin,­res­mi­i­de­o­lo­ji­ye­kar­þý­güç­lü­bir­“­re­fe­rans­kay­na­ðý”­kal­ma­mýþ­tý.­Me­se­la Ya­hu­di­ler­top­la­ma­kamp­la­rýn­da­ço­luk-ço­cuk­öl­dü­rü­lür­ken,­“ya­zýk­týr,­gü­nah­týr,­ma­sum­la­ra­ký­yý­la­maz”­di­ye­cek bir­ka­mu­sal­vic­dan­bu­lun­mu­yor­du.

NAZÝLER'ÝN ÇAÐDAÞ YAÞAM BÝÇÝMÝ Na­zizm’in­yük­se­li­þi­i­le­Al­man­top­lu­mu­nun­“çað­daþ­laþ­ma­sý”­a­ra­sýn­da­ki­bu­pa­ra­lel­lik,­pek­çok­sos­yal­bi­lim­ci­ta­ra­fýn­dan­in­ce­len­miþ­tir.­A­me­ri­ka­lý­Ya­hu­di­dü­þü­nür Le­o­Stra­uss,­bu­yüz­den­fa­þiz­me­kar­þý­en­bü­yük­gü­ven­ce­nin­ge­le­nek­sel­din­ol­du­ðu­nu­dü­þün­müþ,­ken­di­si­bir a­te­ist­ol­ma­sý­na­kar­þýn­“­top­lum­sal­ya­þam­da­di­nin­et­ki­si­ni”­ýs­rar­la­sa­vun­muþ­tu.­ Bu­a­ra­da,­u­nut­ma­dan,­Na­zi­ler’in­“ya­þam­bi­çi­mi­nin” de­a­la­bil­di­ði­ne­“çað­daþ”­ol­du­ðu­nu­be­lir­te­yim.­Bü­tün Na­zi­su­bay­la­rý,­Wag­ner­din­le­me­yi,­i­yi­þa­rap­seç­me­yi, ba­lo­lar­da­dans­et­me­yi,­ve­O­nur­Öy­men’in­kri­te­riy­le “bir­ka­dý­ný­dan­sa­kal­dýr­ma­yý”­i­yi­bi­len­a­dam­lar­dý.­Ya­hu­di­ler’e­duy­duk­la­rý­nef­re­tin­bir­se­be­bi­de,­on­la­rý­“Ar­yan­ýr­ký­nýn­gü­zel­li­ði­ne­ya­kýþ­ma­yan,­sa­kal­lý,­tak­ke­li,­ka­ra-ku­ru,­pis­ya­ra­týk­lar”­gi­bi­gör­me­le­riy­di.­1940­ta­rih­li Na­zi­pro­pa­gan­da­fil­mi­Der­E­wi­ge­Ju­de,­Ya­hu­di­le­ri­bu “es­te­tik”­a­çý­dan­kö­tü­lü­yor,­on­la­rýn­di­ni­ku­ral­la­ra­ (“ko­þer”­ka­i­de­le­ri­ne) gö­re­ger­çek­leþ­tir­dik­le­ri­hay­van­ke­sim­le­ri­ni­de­“bar­bar­lýk”­o­la­rak­ni­te­li­yor­du.­ Tür­ki­ye’nin­þan­sý­þu­ki,­fa­þiz­min­ze­mi­ni­o­lan­bu­“çað­daþ­lýk”,­tüm­top­lu­ma­nü­fuz­e­de­me­di,­ge­le­nek­sel­di­ni­sö­küp­a­ta­ma­dý.­O­nun­i­çin­de­“kim­se­siz­le­rin­kim­se­si,­ses­siz­le­rin­se­si”­ol­ma­gi­bi­de­ðer­le­re­sa­hip­si­ya­si­ha­re­ket­ler­ge­niþ­ta­ban­bul­du­ve­bul­ma­ya­de­vam­e­di­yor.­ E­ðer­böy­le­ol­ma­say­dý­da,­tüm­mec­lis­O­nur­Öy­men, tüm­mem­le­ket­Ýz­mir­gi­bi­ol­say­dý,­ha­li­miz­ni­ce­o­lur­du,­bir dü­þün­se­ni­ze.­Kim­bi­lir­da­ha­ne­çok­a­na­að­lar­dý...­ Mustafa Akyol, Star, 30.11.2009


9

YENÝASYA / 1 ARALIK 2009 SALI

MAKALE Namaz kurtarýr FIKIH GÜNLÜÐÜ

YERÝN KULAÐI

Þefkat duygusunun sapmasý ve kurban

SÜLEYMAN KÖSMENE fikihgunlugu@yeniasya.com.tr www.fikih.info 0 505 648 52 50

Ýsmet Bey: “Üs­tad­Haz­ret­le­ri,­1339­ta­ri­hin­de­ Mec­lis-i­ Me­bu­sa­na­ hi­tâ­ben­ yap­tý­ðý­ ko­nuþ­ma­nýn­ o­nun­cu­ mad­de­sin­de­ na­ma­zýn yüz­de­ dok­san­ do­kuz­ ne­cat­ ver­di­ði­ni­ be­yan­e­der.­Yüz­de­bir­ne­den­ha­riç­tu­tul­muþ­tur?­Yüz­de­bir­kim­ler­dir?­”­­ Bahse konu paragrafý buraya alalým: þiren: Bir yolda dokuz ihtimal-i helâket, tek bir ihtimal-i necat varsa, hayatýndan vazgeçmiþ, mecnun bir cesur lâzým ki o yola sülûk etsin. Þimdi, yirmi dört saatten bir saati iþgal eden farz namaz gibi zaruriyat-ý diniyede, yüzde doksan dokuz ihtimal-i necat var. Yalnýz, gaflet ve tembellik haysiyetiyle, bir ihtimal, zarar-ý dünyevî olabilir. Hâlbuki ferâizin terkinde, doksan dokuz ihtimal-i zarar var. Yalnýz gaflet ve dalâlete istinâd, tek bir ihtimal-i necât olabilir. Acaba dîne ve dünyaya zarar olan ihmâl ve ferâizin terkine ne bahane bulunabilir? Hamiyet nasýl müsaade eder?”1 Üstad Hazretleri, Risâle-i Nûr’un muhtelif yerlerinde namaz ibâdetinin bizi hangi oranda kurtaracaðýný sayýsal deðerle nazarýmýza verir. Meselâ, Üçüncü Söz’de Üstad Hazretleri; ubûdiyet yolunun, zararsýz olmakla berâber, onda dokuz ihtimâl ile saadet-i ebediye hazînesine ulaþtýrdýðýný, fýsk ve sefâhet yolunun ise hem menfaatsiz olduðunu, hem de onda dokuz ihtimâl ile þekâvet-i ebediye helâketine sebep olduðunu kaydeder.2 Hazret-i Üstad Dördüncü Söz’de de namazýn yüzde doksan dokuz ihtimâl ile hazîne-i ebediyeye ulaþtýracaðýný belirtir ve yüzde birlik bir ihtimâli yine dýþarýda býrakýr.3 Fakat Bedîüzzaman On Üçüncü Söz’de dalâlet ve sefâhetin yüzde yüz ihtimâl ile kabirde ebedî münferit bir hapse kat’î sebep olduðunu; îman ve ubûdiyetin ise yüzde yüz ihtimâl ile kabri ebedî bir hazîneye ve saadet sarayýna çevireceðini kaydeder.4 Söz konusu yerlerde geçen oran rakamlarý hakkýnda þunlar söylenebilir: 1- Meclis-i Mebusan üyeleri zafer sarhoþluðu içinde bir fýtrat ve yaratýlýþ borcu olan namazý büyük çoðunlukla unutmuþtur. Namazý terk etmeye en büyük sebep aslýnda þeytanýn verdiði evhamdýr. Bu evhama göre insan ibâdete zaman ayýrmayý zaman kaybý olarak görmekte, iþleri aksattýðýný ve yavaþlattýðýný düþünmekte; bundan dolayý namazý ya terk etmekte, ya da ertelemektedir. Yani namaz kýlmakta yüzde bir oranýnda dünyevî bir zarar tevehhüm etmektedir. Oysa bu zan, gafletten ve tembellikten beslenmektedir. Ayný tevehhüm ve zan, namaz kýlmamakta ise yüzde bir oranýnda bir kurtuluþ ihtimali görüyor. Yani yine gaflet ve dalâlet nazarýyla bakýyor; namaz kýlmamakla dünya açýsýndan zaman kaybýna uðramadýðýný zannediyor. Zannettiði yüzde birlik necat ve kurtuluþ budur. Oysa böyle olsa bile ayný namazsýzlar, namaz kýlmakta yüzde doksan dokuz kâr ve fayda olduðunu kabul ediyor. 2- Fýsk, dalâlet ve sefâhette gidenler için onda bir kurtuluþ ihtimâli, tevbe ve af kapýsýnýn ölene kadar açýk olduðuna iþârettir. Cenâb-ý Hak maðfiret Sahibidir; tevbe eden günahkâr ve âsi kullarý ile dilediklerini baðýþlayabilir ve Cennetine alabilir. 3- Îman ve Ubûdiyet yolunda gidenlerin onda birlik veya yüzde birlik bir ihtimâl ile necat ve kurtuluþ dýþýnda býrakýlmýþ olmasý ile: I) Halk açýsýndan bakýlýrsa; “ihlâs”ýn önemine; II) Hâlýk Teâlâ cihetinden bakýlýrsa, necât ve kurtuluþun ancak Cenâb-ý Hakk’ýn fazlý, lütfu ve ihsâný ile olduðuna iþâret edildiði söylenebilir. 4- Ýnce bir remiz: Namaz kýlmakta insan oðlu yüzde bir oranlý bir zarar tevehhümü içindedir. –Burada ayný zamanda insan oðlunun, namazýn yüzde doksan dokuz fayda verdiðini kabulü de söz konusu- Kezâ, namaz kýlanlar için Üçüncü Söz’de onda birlik ve Dördüncü Söz’de yüzde birlik açýkta kalma oraný, On Üçüncü Söz’e gelindiðinde yüzde sýfýra inmektedir. Demek; On Üçüncü Söz’e kadar her bir Söz’ü birer basamak sayarak okuyan insan; –bu basamaklarda; îmanýn, taatin, namazýn, ibâdetin, Allah rýzâsýný kazanmanýn ehemmiyetini kavrýyor, Haþrin muhakkak vukûuna tahkîkî seviyede îman ediyor, insanýn ve kâinâtýn mâhiyeti ile peygamberlik müessesesinin vazgeçilmez lüzûmunu idrâk ediyor ve Kur’ân’ýn yüksek hakîkatini anlýyorOn Üçüncü Söz’e geldiðinde Ýnþaallah yüzde yüzlük bir ihtimâl ile gerçek tevekkül ve teslime ulaþmýþ, Allah’ýn rýzâsýna nâil olmak için yüksek bir ufuk ve nazar elde etmiþ olmaktadýr. Allah’ýn rýzâsýna ermek ise, hiç þüphesiz hedeflerin en görünmezi, en kýymetlisi, en pahalýsý, en ideâli, en büyüðü ve en ulvîsi bulunmaktadýr. Allah’ýn rýzâsýna eren, Ýnþallah yüzde yüz kurtulmuþ bulunmaktadýr.

“Â

Dipnotlar: 1- Mesnevî-i Nûriye, s. 86. 2- Sözler, s. 25. 3- Sözler, s. 27. 4- Sözler, s. 132.

ALÝ FERÞADOÐLU fersadoglu@yeniasya.com.tr

efkat, yani acýyýp yardým etmek, insanýn olmazsa olmaz þartlarýndan. Zirâ, þefkatlerden, acýmak ve merhametlerden gelen lezzetler var.1 Ne var ki, ruh ve duygularýmýzý terbiye edemediðimiz için, sevgi sapmasý yaþadýðýmýz gibi, þefkat sapmasý da yaþýyoruz. Yani, sevgiyi kime, ne kadar, ne ölçüde, ne zaman kullanacaðýmýzý bilmediðimiz gibi, þefkat de ayný durumda… Kimileri, kurbanlýk hayvanlara acýr. Kesilmelerine

Þ

karþý çýkar. Oysa, ayný kiþiler, hergün kasaptan, balýkçýdan kilolarca et ve balýk alýr. Düþünmezler ki, o hayvanlar mezbahanelerde kesiliyor, balýklar að veya oltayla yakalanýyor… Þimdi þu vahþete bakýnýz: Danimarka’ya ait olan Faroe Adalarýndaki Dantesque’de, binlerce Yunus, eriþkin olduklarýný ispatlamak için gençler tarafýndan katlediliyor. Fotoðraflarýný internetten görebilirsiniz. Sahil binlerce hayvan ölüleriyle dolu ve boydan boya kana boyanmýþ… Birçok insan için bu katliâm bilinmiyor, hiç duymamýþlar. Akýllý ve merakýndan insanlara yaklaþma huyuna sahip yunus cinsi bir balýk olan Calderon’a karþý yapýlan bu barbarca iþi engellemek için, hiç kimsenin bir þey yapmaya kalkýþmamasý da kesinlikle inanýlmaz. Yine bir hiç uðruna, Ýspanya’da boðalarýn matadorlar tarafýndan öldürülmesine ve kanlý sahnelerin yüz milyonlarca insana seyrettirilmesine ses çýkar-

mýyor, bunlarý medenilik sayýyor birileri. Oysa, kurban, hem Allah’ýn emri, hem de bir yýl boyunca kursaðýna bir dirhem et girmeyen fakirler, yýllýk et ihtiyacýný karþýlýyor. Hem ekonomiyi canlandýrýyor. Yani, kurbanlýk hayvaný yetiþtiren, nakleden, satan, daðýtan vs. tümü istifade ediyor… Acaba neden bazýlarý meselenin bu boyutlarýný görmüyor da, kurbanlýk hayvanlara acýyor? Bunun iki sebebi var: 1- Ýnkârýný, manevî deðerlere düþmanlýðýný “acýma” perdesi altýnda izhar etmek, intikam almak… 2- Diðerleri gibi, þefkat duygusunun da sapmasý. Oysa, ihsân-ý Ýlâhîden fazla ihsan, ihsan deðildir. Her þeyi, olduðu gibi tavsif etmek gerektir.2 Dolayýsýyla þefkat-i Ýlâhiden fazla þefkat, þefkat deðildir. Bir sefer, mülk Allah’ýndýr. Hayvanlarý da yaratan

BEDESTEN

Bediüzzaman ve Ýttihatçýlar ön ce, ne de son ra dan Sul tan Ab dül ha mid'in þahsýna yönelik tahkir veya tezyif e di ci her han gi bir i fa de si ol ma mýþ týr. M. LATÝF SALÝHOÐLU Gös terilemez. latif@yeniasya.com.tr Ay ný þe kil de, bi lâ ha re Sa id Nur sî i le yollarýný ayýran Ýttihatçýlarýn da zaman iundan 101 sene evvel ilân edilen II. çinde deðiþmedikleri ve 1908'deki baþlanMeþ rû ti yet dö ne mi ne (1908–1922) gýç noktasýndan inhiraf etmedikleri iddia da ir yaz dý ðý mýz ya zý la rýn sa yý sý he edilemez... Þimdi, bu iki meselenin detaysaplanamayacak kadar çoktur. larýna bakalým. Keza, ayný dönemde tesirli roller üstlenSaid Nursî, hayatý boyunca hürriyet ve miþ olan Bediüzzaman Said Nursî'nin Sulmeþrûtiyet taraftarý olduðu için, Sultan Abtan II. Abdülhamide, onun Mutlâkiyet redülhamid'in—þahsýna deðil—onun mutlâjimine, bilâhare iktidara gelen Ýttihatçýlara kiyet rejimine muhalefet etmiþtir. Üstelik, ve bu fýrkanýn siyasî icraatlerine nasýl bakbu muhalefetinden dolayý da herhangi bir týðýna dair sayýsýz yazýlar yazdýk. piþmanlýk duymamýþtýr. Aþaðýda, muhtelif Sýrasý geldikçe, münasebet düþtükçe veya e ser le rin den ya pa ca ðý mýz ik ti bas lar, bu ihtiyaç hasýl oldukça, ayný konularý deðiþik gerçeðin açýk bir ifadesi olacaktýr. veçheleriyle yazmaya devam ediyoruz. Öte yandan, sýrf hürriyet ve meþrûtiyeÞimdi bir vesile daha çýktý: Star gazetesi tin ilâný ve idamesi maksadýyla Ýttihatçýya zar la rýn dan Ýb ra him Ki ras, 26 Ka sým larla müþterek bir hareket içinde görünen 2009 tarihli köþe yazýsýnda, Said Nursî'nin Said Nursî, bilâhare iktidara gelen Ýttihatgerek Sultan Abdülhamid ve gerekse Ýttihatçýlar hakkýndaki tavýr, görüþ ve düþüncelerinin ne olduðunun tam olarak anlaþýlmadýðýný nazara vermiþ. Aslýnda mesele gayet açýk, net ve basitFikirlerinden hiçbir zaman tir. Meselenin anlaþýlmayacak hiçbir yaný da yoktur. tâviz vermeyen Said Nursî'yi, Fakat ne gariptir ki, o çalkantýlý dönemin o lay la rý na ve ak tör le ri ne da ir ka fa hem Sultan Abdülhamid karýþýklýðýnýn ve zihnî bulanýklýðýn sonu hükümeti, hem de Ýttihatçýlar bir türlü gelmiyor. hapse attýrýp cezalandýrmaya Ne ya pa lým... Bi ze de —ve lev ki, yüz seksen kere olsa bile—bu gibi konularý i- çalýþtý. Cezalardan biri hafif, zah etmek, muðlak görünen noktalarý vü- diðeri ise çok þiddetli oldu. zûha kavuþturmak düþüyor...

B

‘‘

çýlarýn dahilî siyasetlerine þiddetle muhaÞahýslar gidici, ölçüler kalýcý lefet etmiþ, bundan dolayý da idam taleStar ya za rý sa yýn Ki ras'ýn söz ko nu su biyle yargýlanmýþtýr. yazýsýnda dikkatimizi çeken cümleler ayÝttihatçýlarýn iç politikadaki icraatlarýný nen þöyledir: beðenmeyen Said Nursî, ülkenin haricî sal"Ýttihat ve Terakki büyük bir koalisyon- dýrýlara maruz kaldýðý yýllarda (1914–18) idur. Liberal Cavit Beyin, Türkçü Ziya Gö- se, hükümetin yanýnda ve ordunun içinde kalp’in, Ýslâmcý Mehmet Akif’in ve Said yer alarak, talebeleriyle birlikte canla baþla Nursî’nin 'ortak idealler' etrafýnda bir ara- çalýþmaktan geri durmamýþtýr. ya geldikleri bir konfederasyondur. Bir noktanýn daha altýný çizmekte yarar "Türkiye’de Ýslâmcýlýk bir kültürel proje var: Said Nursî'nin Ýttihatçýlara muhalefeve siyasal bir akým olarak Abdülhamit re- tinin Sultan Abdülhamid'le doðrudan bir jimine karþýtlýk temelinde ortaya çýkmýþ- alâkasý bulunmadýðý gibi, onlarla birlikte týr. Bugünkü Ýslâmcýlarýn gözündeyse, Ýt- hareket etmesinin de Ýttihatçýlarý beðentihatçýlarýn en büyük günâhý Abdülhamit mesinden dolayý deðildir. yönetimine son vermiþ olmalarýdýr. Þim di, bu nok ta la ra a çýk lýk ge ti re cek "Bu durumda, ya o dönemin Ýttihatçý Ýs- sözleri "birinci el"den dinleyelim. Sultan lâmcýlarýnýn (meselâ Mehmet Akif veya Abdülhamid'in þahsýný veli padiþahlar maSaid Nursî) veya bugünkülerin Abdülha- kamýnda gören Said Nursî, onun zamamit rejimine iliþkin bilgilerinde hata ol- nýndaki rejimi "hafif", Ýttihatçýlar devrinmalý." (Star, 26 Kasým 2009) deki rejimi ise "þiddetli" istibdat mânâsýnHemen ifade edelim ki, II. Meþrûtiye- da görüp þu þekilde yorumluyor: "Vaktaki tin ilâný esnasýnda Ýttihatçýlarla birlikte hür ri yet dî va ne lik le yâd o lu nur du hareket eden Üstad Bediüzzaman'ýn, ne (1907–8); zayýf istibdat, týmarhaneyi bana

GÜN GÜN TARÝH

mektep eyledi. Vaktaki îtidal, istikamet irtica ile iltibas olundu (1909); meþrûtiyette þiddetli istibdat, bana hapishaneyi mektep eyledi." (D.H. Örfî, ilk paragraf.) Þimdi gelelim, Said Nursî'nin Ýttihatçýlarla neden farklý düþtüðü noktasýna... Bu hususta, 1909'da kendisine tevcih edilen "Sen Selanik’te Ýttihat ve Terakkî ile ittifak etmiþtin, neden ayrýldýn?" þeklindeki suâle, bizzat Üstad Bediüzzaman aynen þu þekilde cevap veriyor: "Cevap: Ben ayrýlmadým, onlarýn bazýlarý ayrýldýlar. Niyazi Bey, Enver Bey gibi adamlarla þimdi de müttefikim; lâkin bazýlarý bizden ayrýldýlar, bataklýk yoluna saptýlar. Hamiyetlerinden þüphem yoktur, fakat mukabillerinde garaz hissettiler; onlar da, tabiî, garaza ittiba ettiler. "...Ben ha mi yet li ve din dar a dam lar la da i ma be ra be rim. Ben Se la nik'te Mey dan–ý Hürriyet'te okuduðum nutuk ile ilân ettiðim mesleðimi, þimdi de takip ediyorum." (Eski Said Dönemi Eserleri, s. 97; Beyanat ve Tenvirler, s. 107.)

Demek ki neymiþ? Baþlangýç noktasýnda mutabýk kalýnan hedeften ayrýlan, anlaþmayý bozan ve bataklýða sapan Ýttihatçýlarýn kendileri imiþ. Bilâhare, ayný mevzu hakkýnda Münâzarât isimli esere derc edilen bir suâl–cevap þu þekilde olmuþ: Sual: "Ýttihat ve Terakkî hakkýnda reyin nedir?" Cevap: "Kýymetlerini takdir ile beraber, si ya siy yun la rýn da ki þid de te mû te ri zim." (Age, s. 135–36)

Ve, gelelim son safhaya... Ýttihatçýlarýn iç siyasetteki þiddete, dola yý sýy la zul me da ya lý uy gu la ma la rý na karþý gelen Said Nursî, iþ vatan ve millet mü da fa a sý na ge lin ce (I. Dün ya Har bi) , hiç te red düt da hi et me den hü kû me tin yanýnda yer almýþtýr. Bu husus, bazý dostlarýnýn da dikkatini çekmiþ ve Ýttihatçýlara muarýz olmasýna raðmen, nasýl olup da harp esnasýnda onlarýn yanýnda yer aldýðýný sorgulamýþlar. Bediüzzaman ise, onlara susturucu ve bir o ka dar da ib ret li þu ce va bý ver miþ tir: "Bence yol ikidir; mizânýn (terazinin) iki kefesi gibi. Birinin hiffeti, ötekinin sýkletine geçer. Ben tokadýmý Antranik ile beraber En ver’e, Ve ni ze los i le be ra ber Sa id Ha lim’e vur mam. Na za rým da vu ran da sefildir." (Sünûhat, s. 67) Temenni edelim ki, Said Nursî'nin Sultan Abdülhamid'e bakýþ ve deðerlendirmesinin yaný sýra, Ýttihatçýlarla olan münasebetlerinin de, nerede baþlayýp nerede kesildiði hususu vüzûha kavuþmuþ olsun.

lTurhan Celkan

turhancelkan@hotmail.com

Hâlýk-ý Kâinattýr. Belli þartlardaki hayvanlarýn kurban edilmesini emreden Allah’týr: “Biz her ümmete kurban ibadeti koyduk.” 3 ««« Kurbanlýk Allah’ýn, kul Allah’ýn, emir Allah’ýn; size ne! Eskiden, aydýnlatma kandillerden saðlanýrmýþ. Kandile zeytinyaðý konur; fitil de yanarmýþ. Camilerde ayný uygulama varmýþ. Adamýn birisi fenâ halde acýkmýþ. Ekmeði kandil yaðýna banýp banýp yiyormuþ. Müezzin mi, imam mý, cemaatten birisi mi, onu görmüþ: “Vay, ne yapýyorsun; niçin kandilin yaðýný yiyorsun!” Þu cevabý vermiþ: “Beyt (ev) beytullah (Allah’ýn evi), zeyt (yað) zeytullah (Allah’ýn yaðý), ene fakirullah (Ben de Allah’ýn fakiri), sana ne?” Dipnotlar: 1- Lem’alar, s. 216.; 2- Hutbe-i Þâmiye, s. 127.; 3- Kur’ân, Hac, 34.

Bahriyeliler dikkat! VÝRA BÝSMÝLLAH VEHBÝ HORASANLI vehbikara1@hotmail.com

azi Hýzýr Paþa, Osmanlý Devletinde yýllarca Kaptan-ý Derya yani Deniz Kuvvetleri Komutaný olmuþtu. Barbaros Kardeþlerin en meþhuru olan bu amiralimize baþarýlarýndan dolayý bizzat Kanunî Sultan Süleyman tarafýndan “Hayreddin” ismi verilmiþti. Aðabeyi Oruç Reis de en az kendisi kadar meþhurdu ve bir savaþ esnasýnda þehit olmuþtu. Barbaros Kardeþler tecrübeli bir denizci, komutan olduklarý kadar maneviyat sahasýnda da “velâyet” rütbesine yükselmiþ büyük insanlardandýr. Gazi Hýzýr Paþa bir defasýnda görmüþ olduðu rüyadan, isyan eden Ýspanyol askerlerini fark etmiþ, aldýðý tedbirler sayesinde büyük bir felâketi önlemiþti. Kýsaca þahadet þerbetini içmiþ olan aðabeyinden pek farklý sayýlmazdý. Fakat ne yazýk ki yüzyýllar sonra onun makamýna oturan, yani Bahriyelilerin baþýna geçen amirallerimiz onun yerini dolduramamýþ ve lâyýk olamamýþlardýr. Aksine öyle büyük yanlýþlara imza atmýþlardýr ki daha dünyadan gitmeden baþlarý felâketlerden kurtulamamýþtýr. Ýbret olmasý ve akýllarýný baþlarýna almasý bakýmýndan bunlardan üçüne deðinmek istiyorum: Bunlardan bir tanesi dine ve dindarlara adeta savaþ açmýþ bir komutandý. Ýrticayý en önemli tehdit olarak görüyor, namaz kýlan ve eþi baþörtülü yüzlerce bahriyeli subayý vicdansýzca ordudan atmakta beis görmüyordu. O kadar fütursuzca hareket ediyordu ki, bir defasýnda baþbakanýn konutundaki dâvetinde “Burada raký yok mu?” diyerek dýþarýdan getirme cüretini göstermiþti. Yaptýklarýnýn karþýlýðýný daha ölmeden görmeye baþladý. Öyle bir kanser hastalýðýna yakalandý ki, yatmýþ olduðu hastanedeki diðer odalarda bulunan hastalar fena koku yüzünden bulunduklarý katý terk etmek zorunda kalmýþtý. Bir diðeri ise, diðer bir kuvvet komutanýna, dâvetli olduklarý yemekte “Sen niye alkollü içki içmiyorsun?” diye çýkýþmýþ, þarap içmeye zorlamýþtý. Diðerinden farklý olmayan yöntemleri kullanarak yüzlerce subayýn bahriyeden uzaklaþtýrýlmasýnda önemli roller üstlenmiþti. Hatta sayýca az olmasýna raðmen YAÞ Kararlarý ile ordudan atýlan bahriyelilerin sayýsý karacý ve havacýlarýn sayýsýný geçmiþti. O da büyük bir felâkete uðradý. Mazlûm insanlarýn âhý tutmuþtu. Emekli olduktan sonra “yolsuzluk yapmaktan” mahkûm oldu. Ailesi ile birlikte hapse düþtü. Bir diðeri ise, onlar kadar olmasa da yapýlan zulümlere sessiz kalmýþtý. Hatta atýlan birçok subayýn evraklarýný bizzat imzalamýþtý. O da çok kötü durumlara düþtü. Yazmýþ olduðu darbe günlüklerini “Ben yazmadým” diye inkâr etti. Fakat mahkemede bunlarýn kendi bilgisayarýndan çýkmýþ olduðu ispatlandý. Öyle kötü bir durumla karþý karþýya kaldý ki, soru sormasýnlar diye yýllarca basýnýn önünden kaçmak zorunda kaldý. Ýþte böyle sevgili okuyucular... Dine ve dindarlara savaþ açmanýn acý sonuçlarý var. Allah, suçun büyüklüðüne göre bazen daha bu dünyadan ayrýlmadan cezasýný çektiriyor. Kabir ve sakar cezasý, mahþer günü ve sonsuz bir azap da iþin cabasý... Tövbe kapýsý kapanmadýðý için yaptýklarý yanlýþlardan dönmeleri, ölmeyenler için bir kurtuluþ yoludur. Umut edilir ki, dine karþý yapýlan düþmanca davranýþlardan nedamet etsinler. Seçim kendilerinindir. Lâkin, Barbaros’un koltuðunu iþgal edenler yaptýklarý ve yapacaklarý iþlere çok dikkat etmelidirler. Meselâ sivil mahkemelerce büyük bir suç örgütüne üye olduðu iddiâ edilen bazý askerleri korumayý býrakýp gereðini yapmak zorundadýrlar. Aksi takdirde yýllarca emek verdiðim þanlý bahriyemiz lekelenmiþ olacaktýr. Hem þu darbeci askerleri korumakla kime ne fayda saðlayacaklar? Ordumuzun darbeci ve cuntacýlardan çektiði daha yetmedi mi? Kahhar-ý Zülcelâl olan Allah, imtihan sýrrýyla belki bir müddet mehil verir, lâkin yapýlan hiçbir zulmü ve haksýzlýðý karþýlýksýz býrakmaz. Derecesine göre bazen bu dünyada dahi cezasýný çektirir. Aklýmýzý baþýmýza almamýzýn zamanýdýr, vesselâm…

G


14

YENÝASYA / 1 ARALIK 2009 SALI

SPOR HAFTANIN GÖRÜNÜÞÜ

SABRIN SONU BEÞÝKTAÞ DEPLASMANDA SÝVASSPOR'U 1-0 YENEREK LÝGDE 30 PUANLA ÝKÝNCÝLÝÐE YÜKSELEN SÝYAH-BEYAZLI CAMÝADA TAM MANASIYLA BAYRAM SEVÝNCÝ YAÞANIYOR. TAKIM KAPTANI ÝBRAHÝM ÜZÜLMEZ, SON DÖNEMDE ÇOK ÝYÝ OYNADIKLARINI BELÝRTEREK, "ÝLK YARIYI LÝDER BÝTÝRMEK ÖNEMLÝ DEÐÝL. ASIL SEZON SONUNU LÝDER BÝTÝRMEK ÖNEMLÝ" DEDÝ. BEÞÝKTAÞ Kulübü Genel Sekreteri Kenan Öner, ''Þimdi o þampiyonluðun ortaklarýndan bir tanesiyiz. Saðduyulu, basiretli, temkinli yolumuza devam edeceðiz'' dedi. Öner, karþýlaþmayý kazanacaklarýna inançlarýnýn tam olduðunu ifade ederek, mutlu olduklarýný söyledi. Öner, ''Ligin baþýnda da söylemiþtim. Ligin baþýnda 6. haftada birçok kiþi, bir çok yorumcu bizi 'ligden koptu, havlu attý' diye ilan etti, ama bizim takýmýmýzýn iyi olduðunu, inancýmýz olduðunu, hedefimizin yine þampiyonluk olduðunu söylemiþtik. Þimdi o þampiyonluðun ortaklarýndan bir tanesiyiz. Saðduyulu, basiretli, temkinli yolumuza devam edeceðiz'' diye konuþtu. Yorgun olmalarýna raðmen Sivasspor'a karþý sahada her türlü mücadeleyi verdiklerini belirten Öner, ofsayt gerekçesiyle verilmeyen golün olduðu pozisyonu da tekrar izleyeceklerini bildirdi. Öner, ''iyi yolda ve inançlý'' olduklarýný belirterek, istikrarlý ve sabýrlý olmak gerektiðini kaydetti. ''Baþkanýmýz baþta olmak üzere o tepkili günlerde bir duruþ gösterdik'' diyen Öner, teknik ekibe ve futbolcularýna inandýklarýný ve onlarýn çok iyi olduklarýný gördüklerini kaydetti.

Beþiktaþ, Sivas'ta kendisi için altýn deðerinde olan 3 puaný Bobo'nun ayaðýndan kazandý. FOTOÐRAF: CÝHAN

ÜZÜLMEZ: LÝDERLÝK ÖNEMLÝ DEÐÝL Beþiktaþ'ýn golünü kaydeden ve geçirdiði sakatlýk nedeniyle oyundan çýkan Bobo ise ö-

nümüzdeki hafta oynayýp oynayamayacaðýnýn saðlýk ekibi ve hocalarýyla görüþtükten sonra belli olacaðýný söyledi. Ýbrahim Üzülmez ise Beþiktaþ'taki deðiþimin nedeninin sorulmasý üzerine, en önemli unsurun takým olma olgusunu yakalamalarýndan kaynaklandýðýný belirterek, ''Saha içinde o birlik ve beraberliði, o mücadeleyi, o isteði yansýtmaya baþladýk'' dedi. Son dönemlerde saha içinde müthiþ bir performans ortaya koyduklarýný aktaran Üzülmez, ''Takým olarak iyi mücadeleye ediyoruz. Takým olarak oynadýðýmýzda da böyle önemli deplasmanlardan galip ayrýlýyorsunuz. Bütün arkadaþlarýmý gösterdikleri performanstan dolayý tebrik ediyorum'' diye konuþtu. Üzülmez, liderliðin ilk yarýnýn sonunda o kadar önemli olmadýðýný, asýl sezon sonundaki liderliðin önemli olduðunu ifade etti. Türkiye'de en çok eleþtirilen 3 futbolcudan biri olduðunu da belirten Üzülmez ''Bu eleþtirileri hak etmediðimi düþünüyorum. Saha içinde görev verildiðinde her zaman isteðimle, mücadelemle ön plana çýkmaya çalýþýyorum. Zaman zaman hatalarýmýz olmuþtur, ama bu yaþýmda örnek olmaya çalýþýyorum. Genç arkadaþlarýmýza örnek olmaya çalýþýyorum. Saha içinde görev verildiðinde elimden geleni en iyi þekilde yapmaya çalýþýyorum'' dedi.

Trabzonspor'da yüzler gülüyor EVÝNDE EKSÝÞEHÝRSPOR'U YENEREK HAFTALAR SONRA 3 PUANLA TANIÞAN KARADENÝZ EKÝBÝNDE BUZLAR ERÝYOR. SPORTÝF DÝREKTÖR ÜNAL KARAMAN, "BU SAATTEN SONRA TRABZONSPOR'DA KRÝZ BÝTMÝÞTÝR" DÝYE ÝDDÝALI KONUÞTU. TRABZONSPOR Sportif Direktörü Ünal Karaman, bordo-mavili futbolcula rýn Es ki þe hirs por'u 2-1 yen di ði maçta olaðanüstü gayretli oynayarak sonuca ulaþtýklarýný söyledi. Karaman,geçen hafta bordo-mavili kulüpte yaþanan olaylardan herkesin haberdar olduðunu belirterek, ''Her fýrsatta 'Trabzonspor, büyük camia bu sorunlarý engelleri aþacak güçtedir' dedik. Bu hafta bize inananlara sýkýntý olmadýðý imajýný vermeye çalýþtýk. Arkadaþlar da olaðanüstü gayretli oynadýlar ve sonuca ulaþtýk'' dedi. Bordomavili takýmda uzun zamandýr oynamayan oyuncular olduðunu kaydeden Karaman, ''Aralarýnda maç sonunda yorulanlar oldu. Ekstra performans sergileyenler oldu. Oyun liderliðini alabilecek üst düzey tecrübede oyuncu olmadýðý için oyuncular kendi-

lerine verilen görevleri yaptýlar. Ýnançla, birbirlerine destek vererek bu zorluðu aþmaya çalýþtýlar. Bu saatten sonra Trabzonspor'da 'kriz' sözcüðü kullanýlmazsa ayriyeten mutlu olurum'' diye konuþtu. ÞENOL GÜNEÞ'Ý BEKLÝYORUM Ünal Karaman, teknik direktör Þenol Güneþ ile anlaþýlmasýna iliþkin olarak ise þunlarý söyledi: ''Þenol hocanýn gelmesi camiamýza hayýrlý olacaktýr. Þu anda bizim teknik yeterlilikten daha fazlasýna ihtiyacýmýz var. Dolayýsýyla Þenol hocamýzýn gelmesi 'Trabzonsporluyum' diyenlerin ihtiyacý olan güveni saðlayacaktýr. Þenol hoca geldikten sonra benim durumum þekillenir. Uzun dönem birlikte milli takýmlarda görev yaptýk. Birinci öncelik Þenol hocanýn Trabzonspor'da olmasýdýr.''

F.Bahçe, Kasýnpaþa'ya evinde 3-1 yenilerek büyük bir þok yaþadý.

ZÝRVEYE YENÝ ORTAKLAR GELDÝ urkcell Süper Lig'de 14. haftanýn son maçýnda Beþiktaþ, Sivasspor'u 1-0 yendi. Avrupa Þampiyonlar Ligi'nde Tello'nun golüyle Manchester United'ý 1-0'la geçen Beþiktaþ, Turkcell Süper Lig'de karþýlaþtýðý Sivasspor'u da ayný skorla geçerek sýralamada 30 puanla ikinciliðe yükseldi. Sivas'ta soðuk bir havada oynanan karþýlaþmada siyah-beyazlý takýma galibiyeti getiren golü 29. dakikada Bobo kaydetti. Beþiktaþ bu galibiyetle 8 maçtýr kazanarak yükseliþini sürdürürken, zor bir dönem geçiren Sivasspor ise ligde 14. hafta sonunda 10 puanla sýralamada 16. sýrada yer aldý. Teknik direktör Hugo Broos ile yollarýný ayýran Trabzonspor, eksik oyuncularýnýn çokluðuna raðmen Eskiþehirspor'u 2-1 yenmeyi baþardý. Eskiþehirspor karþýsýna sportif direktör Ünal Karaman yönetiminde çýkan bordo-mavili takýmda galibiyeti getiren golleri 21. dakikada Selçuk ve 59. dakikada Serkan attý. Eskiþehirspor'un tek golünü ise 64. dakikada Adem kaydet ti. Öte yandan lig lideri Fenerbahçe evinde Kasýmpaþa'ya 3-1 yenilirken, takipçisi Galatasaray Bursaspor deplasmanýnda 1-0 maðlup olarak haftayý puansýz kapattýlar. Bu hafta fileler toplam 18 kez havalandý. Ligin 14. haftasýnda 5 maçta ev sahibi ekiplerin yüzü gülerken, 3 karþýlaþmada deplasmana giden takýmlar galip gelmesini bildi. 14. haftada sadece Ýstanbul Büyükþehir Belediyesispor-Gaziantepspor maçý beraberlikle (1-1) sonuçlandý.

T

TOPLU SONUÇLAR Sivasspor-Beþiktaþ (0-1) Antalyaspor-Gençlerbirliði (2-0) Ýstanbul Büyükþehir Bld.-Gaziantepspor ( 1 - 1 ) Trabzonspor-Eskiþehirspor (2-1) Fenerbahçe-Kasýmpaþa (1-3) Ankaragücü-Denizlispor (1-0) Bursaspor-Galatasaray (1-0) Manisaspor-Kayserispor (0-1) Diyarbakýrspor-Ankaraspor ( 3 - 0 ) (Hükmen)

GOL KRALLIÐI GOL krallýðýnda 10 golle Kayserisporlu Makukula zirvede yer alýrken bu futbolcuyu 7'þer golle Galatasaray'dan Nonda ve Gaziantepspor'dan Souza takip ediyor.

HAFTANIN KARMASI Ömer (Antalya), Aydýn (Kayseri), Serkan (Trabzon), Baki (Ankaragücü), Ferrari (Beþiktaþ), Volkan (Bursa), Selçuk (Trabzon), Ernst (Beþiktaþ), Gökhan Güleç (Kasýmpaþa), Jedinak (Antalya), Cenk (Kasýmpaþa),

HAFTANIN FUTBOLCUSU Son haftalarýn baþarýsýz ekibi Trabzonspor, Eskiþehirspor karþýsýnda zorlanmasýna raðmen, sahadan 3 puanla ayrýldý. FOTOÐRAF: CÝHAN

SPOR YAZARI YÜCELMAN VEFA ETTÝ

TUNCAY YÝNE SON 7 DAKÝKA OYNADI

TÜRK spor gazeteciliðinin duayenlerinden, Cumhuriyet Gazetesi yazarý Abdülkadir Yücelman (77), Ýstanbul'da vefat etti. Abdülkadir Yücelman, 10 gün önce geçirdiði kalp krizi sonucu girdiði yoðun bakýmdan çýkamayarak dün sabaha karþý hayata gözlerini yumdu. Yücelman'ýn cenazesi bugün Fatih Camiinde kýlýnýacak i kin di na ma zýn dan son ra Eyüp Mezarlýðýnda topraða verilecek.

PREMÝER Lig'de bu sezon Stoke City'ye transfer olan milli futbolcu Tuncay Þanlý, bu hafta da takýmýnda fazla forma þansý bulamadý.Teknik direktör Tony Pulis, deplasmanda Blackburn Rovers ile oynanan maçta Tuncay Þanlý'yý 83. dakikada oyuna aldý. Geçen hafta da Portsmouth ile yapýlan maçta Tuncay Þanlý, 84. dakikada Fuller'in yerine oyuna alýnmýþtý.

PENCERE / Nadi Aksoy

Þenol Güneþ bugün geliyor TRABZONSPOR Kulübü Asbaþkaný Hayrettin Hacýsalihoðlu, Eskiþehirspor karþýsýnda kendilerinin galibiyete daha çok ihtiyaçlarýnýn olduðunu belirterek, ''Kazanmayý çok daha istiyorduk. Bunu baþardýðýmýz için mutluyuz'' dedi. Hacýsalihoðlu, Þenol Güneþ'in Salý günü takýmýn baþýnda olacaðýný, dinlendirilen 5 futbolcunun affedilmesi konusunda Þenol Güneþ'in baþkanla görüþebileceðini de kaydetti. Trabzonspor Genel Sekreteri Hasan Yener ise, Eskiþehirspor karþýsýnda takým olarak bütün oyuncularýn büyük bir

özveriyle mücadele ettiðini belirterek, þunlarý ifade etti: ''Herkes bütün kapasitesini ortaya koydu. Özellikle 2-0'dan sonra çok rahatlamýþtýk ve oyunun kontrolünü elimize almýþtýk. Sonra yediðimiz golden sonra stres yaþadýk. Ama önemli olan üç puandý. Ýnþallah bu üç puan bundan sonraki üç puanlarýn müjdecisi olur. Bundan sonra çýkýþýmýzýn devam edeceðini umuyorum. Ýnþallah yeni hocamýz da göreve baþladýðýnda Trabzon þehri bütün olursa bundan sonra baþarýlý olacaðýmýza inanýyorum.''

nadiaksoy@mynet.com

Beþiktaþ bu hafta liderlik koltuðuna oturabilir vrupa maçlarýndan önce veya sonraki lig maçlarýnda puan kaybetmek, bir Beþiktaþ klsaðidir.Birisi derbi, diðeri güçlü Ýngiliz takýmý karþýsýnda alýnan galibiyetle büyük bir baþarýya imza atan takým için Sivas deplasmaný oldukça zordu. Sakat ve yorgun futbolcularýn yaný sýra, futbolcularý bir haftada 3. önemli maça hazýrlamak, üstelik puana þiddetle ihtiyaç duyan, 2 haftadýr dinlenen bir takýma karþý mücadele etmek hiç de kolay olmayacaktý.M.Denizli’nin Ýngitere’den Ýstanbul yerine takýmý Kayseri’ye getirmesi ve maça motive etmesi baþarýyý getirdi.Beþiktaþ bir haftada 3 maç kazanarak klasik rahatsýzlýðýný bertaraf etmiþ oldu. Ta kým sa vun ma sý ve kon trol lü bir o yunla maça baþlayan Beþiktaþ, rakibine gol pozisyonu vermeden Bobo ile aradýðý skoru bulduktan sonra rahatladý. Bobo’nun

A

attýðý 2. gol ofsayt gerekçesi ile iptal edilmese maçýn sonlarýndaki sýkýntýlar yaþanma ya bi lir di. A ma so nuç ta ra kip le ri nin kaybettiði haftada Beþiktaþ 3 puaný almayý baþardý. 4 Eylülde þimdiye kadar oynadýðý 4 maçýn üçünü kazanýp birinde berabere kalan Beþiktaþ yine kazandý. Sivas karþýsýnda M.Denizli den,M.United karþýsýnda baþarýlý olmuþ kadroyu korumasýný bekleyenler yanýldý.Takýmýn iskeletini oluþturan Rüþtü, Sivok Ferrari, Ernst , Fink ve joker Ekrem hariç hemen her futbolcuyu oynayacakmýþ gibi hazýr tutan ve oynatan M.Denizli “kazanan takýmý bozulmaz”kuralýnýn aksine, baþarýlý futbolcularýn yerine performansýyla eleþtiri konusu olmuþ futbolcularý oynatarak hem maçlarý hem de o oyuncularý kazanmasýný bildi.Lig baþlarken eleþtirdiðimiz Bobo, Tello, Ý.Üzülmez, Rüþ-

tü, Ý.Kaþ gibi futbolcularýn her biri, deðiþik maçlarda öne çýkan futbolcular oldular ve takýma maç kazandýrdýlar.Sadece Nihat kendinden bekleneni veremedi. Þunu kabul etmeliyiz ki, ligin 6. haftasýnda 6 puanla 12 sýradaykeneleþtirdiðimiz (Takým þampiyonluktan koptu dediðimiz) futbolcular ve M.Denizli hepimizi þaþýrtmýþtýr. Üst üste oynadýðý son 8 maçý kazanmak, son beþ maçta gol yememek en zor deplasmanlardan (Eskiþehir, Trabzon Sivas) galibiyetle dönmek önemli baþarýlardýr. Bizlere de ancak bu baþarýyý alkýþlamak düþüyor. Son söz taraftara: Aldýklarý baþarýlý sonuçlardan sonra artýk güçlü bir desteði hak eden futbolculara ve M.Denizli’ye hak ettikleri desteði verin. Ýnönü’de kazanýlacak Diyarbakýr maçý ile belki de lider olacak takýmýnýza sahip çýkýn ve alkýþlayýn.

Gökhan Güleç (K.Paþa) HAFTANIN HAKEMÝ

Bünyamin Gezer (SÝVASSPOR - BEÞÝKTAÞ)

HAFTANIN TAKIMI

KASIMPAÞASPOR 15. HAFTANIN PROGRAMI 4 Aralýk Cuma: 20.00 Beþiktaþ - Diyarbakýrspor. 5 Aralýk Cumartesi: Kasýmpaþa - Sivasspor, Eskiþehirspor - Fenerbahçe. 6 Aralýk Pazar: Gençlerbirliði - Denizlispor, Kayserispor - Bursaspor, Gaziantepspor - Antalyaspor, Trabzonspor - Ankaragücü, Galatasaray - Ýstanbul Büyükþehir Belediyespor.

PUAN DURUMU TAKIMLAR: Cristiano Ronaldo

Lionel Messi

Zlatan Ýbrahimovic

‘AlTIN TOP’U KÝM ALACAK? nFRANCE Football Dergisi tarafýndan verilen "Ballon D'or - Altýn Top" ödülünde finale kalan 10 futbolcu belirlendi. Ödülü kimin kazandýðý ise bugün açýklanacak. Fransa'nýn prestijli futbol dergisi France Football, her yýl spor yazarlarýnýn oylarýyla Avrupa'da yýlýn futbolcusunu seçiyor. Derginin internet sitesinde açýkladýðý liste þöyle; Didier Drogba (Fildiþi Sahili - Chelsea) Samuel Eto'o (Kamerun - Inter), Steven Gerrard (Ýngiltere - Liverpool), Zlatan Ýbrahimovic (Ýsveç - Barcelona), Andres Iniesta (Ýspanya - Barcelona), Kaka (Brezilya - Real Madrid), Lionel Messi (Arjantin - Barcelona), Cristiano Ronaldo (Portekiz - Real Madrid), Wayne Rooney (Ýngiltere Manchester Utd.), Xavi (Ýspanya - Barcelona).

O

1. FENERBAHÇE 14 2. BEÞÝKTAÞ 14 3. BURSASPOR 14 4. GALATASARAY 14 5. KAYSERÝSPOR 14 6. GENÇLERBÝRLÝÐÝ 14 7. ÝSTANBUL BÞ. BLD. 14 8. TRABZONSPOR 14 9. ESKÝÞEHÝRSPOR 14 10. ANTALYASPOR 14 11. GAZÝANTEPSPOR 14 12. ANKARAGÜCÜ 14 13. KASIMPAÞA 14 14. DÝYARBAKIR 14 15. MANÝSASPOR 14 16. SÝVASSPOR 14 17. DENÝZLÝSPOR 14 18. ANKARASPOR 14

G

B M A

Y

AV P

10 9 9 9 8 6 6 6 5 6 5 4 4 4 3 3 1 0

1 3 2 2 4 4 4 3 6 2 4 5 3 3 5 1 4 0

13 6 12 18 10 15 22 20 13 16 17 16 23 23 15 24 23 42

13 11 16 13 12 5 -6 6 5 3 1 2 -4 -8 -4 -10 -13 -42

3 2 3 3 2 4 4 5 3 6 5 5 7 7 6 10 9 14

26 17 28 31 22 20 16 26 18 19 18 18 19 15 11 14 10 0

31 30 29 29 28 22 22 21 21 20 19 17 15 15 14 10 7 0


SiyahMaviKýrmýzýSarý

15

YENÝASYA / 1 ARALIK 2009 SALI

Hazýrlayan: RECEP BOZDAÐ

AÝLE - SAÐLIK

Gereksiz antibiyotik, yararlý bakterileri öldürüyor SAKARYA Üniversitesi Mediko Sosyal Merkezi Müdürü Göðüs Hastalýklarý Uzmaný Yrd. Doç. Dr. Pýnar Pazarlý, gereksiz antibiyotik kullanýmýnýn, baþta domuz gribi olmak üzere diðer gripleri körüklediðini söyledi. Pazarlý, yaptýðý açýklamada, gereksiz antibiyotik kullanýmýnýn vücuttaki yararlý bakterileri öldürerek, vücut direncini azalttýðýný ve grip virüsünün kiþiyi daha fazla etkilemesine sebep olduðunu kaydetti. Halkýn domuz gribi paniðiyle gereksiz ilâç ve antibiyotik tüketimine yöneldiðini, bunun çok yanlýþ olduðunu vurgulayan Pazarlý, “Kiþi bu þekilde hastalanmamayým, ya da iyileþeyim derken daha çok hasta oluyor. Gereksiz antibi-

Mevsimsel grip aþýlarý ‘H1N1’i de içerecek

yotik kullanmak vücuttaki yararlý bakterileri öldürerek direnci düþürüyor. Bu þekilde virüsler daha kolay yayýlma imkâný buluyor. Baþta domuz gribi olmak üzere diðer grip virüsleri kiþiyi daha çabuk etkilemeye baþlýyor” diye konuþtu. Gribal enfeksiyonlarda aspirin kullanýlmasýnýn sakýncalý olacaðýný, bu durumun ‘Reye Sendromuna’ yol açabileceði uyarýsýnda bulunan Pazarlý, bu sendromun karaciðerde yað birikimi, beyin içi basýnçta aþýrý yükselmeye sebep olabileceði konusunda uyardý. Pazarlý, gribal enfeksiyonlarda doktor tavsiye etmeden hiçbir ilâcýn kullanýlmamasýnýn saðlýk için büyük önem taþýdýðýný sözlerine ekledi.

SAÐLIK Bakanlýðý Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, “Ýlerleyen yýllarda mevsimsel grip olan ‘H3N2’ yerine ‘H1N1’ virüsü kendini gösterecek. Bu sebeple, bundan sonra mevsimsel grip aþýlarýnýn içeriðinde H1N1 de olacak” dedi. Prof. Dr. Ceyhan, “H1N1 virüsünün çok öldürücü olmadýðýný, ancak hýzlý yayýlma özelliði taþýdýðý için riskli olduðunu” dile getirerek, Dünya Saðlýk Örgütünün (DSÖ) 30 Ekim 2009 tarihli verilerine göre hastalýðýn þu an soðuk havanýn görüldüðü kuzey yarým kürede etkili olduðunu belirtti. “H1N1 virüsünün, bu mevsimde görülen ve ‘mevsimsel grip’ olarak adlandýrýlan gribin yerine geçtiðine” dikkati çeken Ceyhan, þunlarý kaydetti: “Bu yüzden artýk hastanelerde domuz gribi testi yapýlmýyor, tüm grip tanýsý için H1N1 geçerli kabul ediliyor. Artýk görülen griplerin tamamýna yakýný H1N1. Ýlerleyen yýllarda da artýk mevsimsel grip olan H3N2 yerine H1N1 virüsü kendini gösterecektir. Onun için bundan sonraki yýllarda mevsimsel grip aþýlarýnýn içeriðinde H1N1 de olacaktýr.”

Önce kendimizi, sonra çocuðumuzu eðitmeliyiz "ÇOCUK VE ÝLETÝÞÝM" KONULU BÝR SEMÝNER VEREN YAZAR NEVÝN ALAN, ÇOCUÐUN EÐÝTÝMÝNÝN ANNE KARNINDA BAÞLADIÐINI BELÝRTEREK, "ÇOCUKLARIMIZI EÐÝTMEK ÝSTÝYORSAK, ÖNCE KENDÝMÝZÝ EÐÝTMELÝYÝZ" DEDÝ. ELÝF NUR KURTOÐLU BURSA

“Nevin Teyze’den masallar” isimli çocuk kitabýnýn yazarý Nevin Alan; Ayetler, hadisler ve ünlü düþünürlerin görüþlerinden örnekler vererek, annelere çocuklarýyla nasýl daha iyi iletiþim kurulabileceklerini anlattý. “Peygamberimiz (a.s.m.) ‘Eðitim anne karnýnda baþlar’ diyor. Avrupalý kadýnlar, hamileliklerinde bebeklerine klâsik müzik dinletiyorlar. Bizler de ilâhî müzikleri, ney taksimi gibi ezgiler dinlemeye, tefekkür pencerelerini aralayan belgesel programlarý izlemeye gayret etmeliyiz.” diyen Alan, çocuk doðduktan sonra ise; becerisine göre resim yapma, hamurla oynama, dikiþ diktirme gibi küçük iþlerin çocuklara yaptýrýlmasý gerektiðini söyledi. Nevin Alan “ Ýki buçuk yaþýndan sonra kýz veya erkek çocuklar cinsiyeti önemli deðil, düðmelerini kendileri dikmeli. Çocuklara sofra kurdurun, toz aldýrýn. Böylece enerjisini atar. Býrakýn kýyafetlerine kendisi karar versin. Renk uyumu olmasa bile zamanla zaten öðrenecektir. Böylece çocuklarýmýzýn kiþiliði oturur” dedi. Demokrat Hanýmlar Derneði seminer salonunda çocuk yetiþtirme konusunda önemli ipuçlarý veren Nevin Alan, Bursalý hanýmlar tarafýndan büyük ilgi gördü.

Ülfet, külfettir

TERAPÝ GÜNLÜÐÜ BANU YAÞAR / Psikolog&Psikoterapist yasarbanu@yahoo.com

Üzerinde yazýlar olan bir kâðýdý, Burnumuzun ucuna kadar yaklaþtýrýp baktýðýmýzda, Sadece bir karartý çarpar gözümüze, Her þey bulanýklaþýr, netliðini, güzelliðini kaybeder, Peki, görmek için ne kadar mesafeden bakmalýdýr insan? Ya sevmek için, bilmek için, unutmamak için… Hep ayný çoklukta sevebilmek için, Hep ayný þükürle bilebilmek için, Hep ayný hayretle görebilmek için nasýl bakmak gerekir kâinata? Alýþkanlýklarýmýz, alýþtýklarýmýz, alýþýp da býrakamadýklarýmýz, Alýþýp da fark edemediklerimiz... Hepsi de ne kadar yakýn, ne kadar sürekli, Aslýnda ne kadar uzaklar bize.... Hayatýmýzdaki her þey alýþkanlýk haline geldikçe, Her gün yapýldýkça ne kadar da görülmez oluyor, Fark edilmemeye baþlýyor... Yakýn olan, hep olan görülmüyor, Hatta zamanla kýymetli bile gelmemeye baþlýyor... Sahip olduklarýmýz, bize verilenler… Belki de onlarýn bizim olmalarýný ne kadar da çok istemiþtik, Oysa þimdi farkýnda bile deðiliz… Azýcýk kaybetme riski, elimizdekilerin bizden alýnmasý, Nasýl da onlarý tekrar kýymetli hale getirir. Ýnsan kaybedeceði zaman anlar, Gerçekten neye sahip olduðunu... Yakýnýn biraz uzaklaþmasý bile, Ne kadar korkutucudur, insan için... Ýliþkiler de, arkadaþlýklar da, evlilikler de payýný alýr ülfetten. Çok özel olan, çok özellikleri olan eþimiz, arkadaþýmýz bile Normal gelmeye baþlar zamanla... Zaten olmasý gerektiði gibi olduðunu, Zaten yapmasý gerekeni yaptýðýný düþünmeye baþlarýz. Beklentilerimiz o verdikçe daha da artmaya baþlar. Ýnsanoðlu ne kadar da çabuk alýþýr her þeye ve ne kadar da alýþkanlýk haline getirir her þeyi… Acýlara, yaþananlara alýþmak nimettir de, Mutluluklara, güzelliklere alýþmak, insana külfettir. Hep daha çoðunu istettirir insana…

Demokrat Hanýmlar Derneði Seminer Salonunda çocuk yetiþtirme konusunda önemli ipuçlarý veren Nevin Alan, Bursalý hanýmlar tarafýndan büyük ilgi gördü.

ÇOCUKLARIMIZI TERBÝYE ETMEK ÝSTÝYORSAK, KENDÝMÝZDEN BAÞLAMALIYIZ

"HAYIR" DEMEDEN ÖNCE MANTIKLI CEVAPLAR DÜÞÜNMELÝYÝZ

KARÞINDAKÝNÝ deðiþtirmeye çalýþanýn, önce kendisinden baþlamasý gerektiðini söyleyen Alan; “Amacýmýz çocuklarý terbiye etmekse kendimizden baþlamalýyýz. ‘Onu öyle yapma, þunu þöyle yapma, sürekli söyletiyorsun’ gibi ifadeler kullanýyoruz. Oysa biz sürekli ona kendimize göre olan tavýr ve düþünceleri-mizi dikte etmeye çalýþýyoruz. Böyle olunca ihlâslý bir iletiþim adýmý olmuyor. Ters tepki görüyoruz. ‘Sen þöylesin, sana sinir oluyorum’ tarzý ifadeler sadece çocuklarýn bizlerden uzaklaþmasýna zemin hazýrlar. ‘Böyle olmasýna üzüldüm, ben senin bana þu þekilde cevap vermeni beklerdim. Çünkü Allah bu þe-kilde bana cevap vermene izin vermiyor. Allah da üzülür’ gibi cümlelerle yaklaþmalýyýz.” þeklinde konuþtu. Çocuklarla karþýlýklý oturup göz göze bakýþarak bizler (veliler veya anne-babalar) için olumsuz olaylarý konuþmamýz gerektiðini ifade eden Nevin Alan “ Seninle daha sonra görüþürüz demek onu ciddiye almadýðýmýza iþarettir aslýnda. Gecikmiþ adalet, adalet deðildir” dedi.

NEVÝN Alan, “Çocuklar sorduklarý sorulara net cevap beklerler. Biz herhangi bir iþ yapýyorken gelip sorular sorarlar. Biz beþ dakika iþimize ara vererek, çocuðumuzu karþýmýza alarak sorularýna cevap vermeliyiz. Yoksa bütün gün sorularla bizi rahatsýz edecekler, ilgi çekmek için huysuzluk yapacaklardýr. Ýsteklerine cevap verirken hemen evet veya hayýr dememeli. Düþünme payý istenmeli. Hele hayýr diyeceksek mantýklý ve ikna edici cevabý hazýrlamamýz gerekiyor” dedi. Kendi nefis tabularýný yýkanlarýn, çocuklarý üzerinde daha etkili olacaðýndan bahseden Alan, konuþmasýný þöyle tamamladý; “Tek hedefimiz, ailece ebedî saadet saraylarýndaki muhabbetlerimiz olmalý ki, hayatýmýza yön verecek iman pusulamýz istikameti þaþýrmasýn. Biz annelere çok iþler düþüyor. Biz anne, baba, kardeþ, hala, dayý, teyze, dede, nine çocuklarýn arkadaþlarý olamayýz. Çünkü birer taneyiz. Ömrümüzün her safhasýnda sayýsýz arkadaþlarýmýz zaten var ve olacak. Öyleyse paha biçilmez bir konumda olduðumuzu bilelim ve fark ettirelim.

KULLANDIÐIMIZ SÖZCÜKLER ÇOK ÖNEMLÝ

Gribe karþý tabiî destek

“YAVRULARIMIZLA aramýzda tartýþma çýktýysa büyümesine fýrsat vermeden ‘yemeðe bakmalýyým, toz almam yarým kaldý, senin sevdiðin bir þeyler yapmayý düþünüyorum. Birbirimizi üzmeye deðmez. Daha ýlýman olabilirdim’ þeklinde öfkemizi bastýrmýþ olarak karþýlýk vermeliyiz. Onun sakinleþmesini beklemek istiyorsak, önce bizler sakinleþmeliyiz” diyerek iletiþimle ilgili tüyolar verdi. (Bu cümlede özne yok) “Ben yemedim o yesin, ben giymedim o giysin, ben gezmedim o gezsin” gibi düþüncelerimizden ötürü çocuklarýn her istediðini yapmanýn onlarý mutsuz ettiðini anlatan Alan, konuþmasýný þöyle sürdürdü; “Bediüzzaman Hazretleri þöyle der: ‘Bu insan zanneder mi ki baþýboþ kalacak. Belki insan ebede mebustur ve saadet-i ebediyeye ve þekâvet-i daimiye namzettir. Küçük, büyük, az, çok her amelinden muhasebe görecek, ya taltif (mükâfat) veya tokat yiyecek.’ Çektiðimiz her sýkýntý ve olumsuzluðun arka cihetinde bir hayýr olacaðýný düþünmek insaný rahatlatýyor. Çocuklarýmýza bunu öðretmeliyiz”

nGAZÝOSMANPAÞA Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü Öðretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Koç, ekinezya bitkisinin baðýþýklýk sistemi yeterince güçlü olmayanlar için önemli bir tabiî destek olduðunu bildirdi. Prof. Dr. Koç, anavataný Kuzey Amerika olan ve ilâç sanayisinde kullanýlan ekinezya bitkisinin çok sayýda yararý olduðunu söyledi. Ekinezyanýn, baðýþýklýk sistemini güçlendirerek, vücudu dirençli hale getirdiðini belirten Prof. Dr. Koç, þöyle devam etti: “Bu bitkinin enfeksiyon hastalýklarýna karþý koruyan güçlü doðal bir kaynak olduðu tesbit edildi. Ayrýca, ekinezya halk arasýnda domuz gribi olarak bilinen Pandemik A (H1N1) virüsü ile mevsimsel grip ve soðuk algýnlýðýna karþý da etkili. Alman Saðlýk Bakanlýðýnca, soðuk algýnlýðý, solunum ve idrar yollarý enfeksiyonlarýna karþý ekinezya alýnmasý öneriliyor. Grip, domuz gribi ve soðuk algýnlýðýný önleyici etkisi dolayýsýyla hastalýk öncesinde koruyucu olarak kullanýlabileceði gibi, hastalýk belirtilerinin ortaya çýkmasý durumunda da kullanýlabilir.”

4 günde, sigaradan kurtulabilirsiniz nBAZI hastanelerde bulunan ýþýn cihazý sayesinde, 4 gün 25’er dakikalýk seanslara girenler, endorfin (mutluluk hormonu) salgýlarý yeniden baþlatýlarak sigara baðýmlýlýðýndan kurtuluyor. Kapalý mekânlara sigara içilmesinin tamamýyla yasaklanmasý, son olarak da sigara paketlerinin üzerine, sigaranýn yol açtýðý zararlarý gösteren fotoðraflarýn konulmasý, sigarayý býrakmak isteyen kiþilerin sayýsýný arttýrdý. Bazý hastanelerde bulunan ýþýn cihazý sayesinde, 4 gün 15’er dakikalýk seanslara girenler, endorfin salgýlarý yeniden baþlatýlarak sigara baðýmlýlýðýndan kurtuluyor. Bu iþlem sýrasýnda, kiþi hiçbir þekilde aðrý ya da sýzý hissetmiyor. Konya Özel Nakipoðlu Hastanesi Baþhekimi Dr. Kutsi Öncü, ‘’Sigarayý bu yöntemle býrakmak çok kolay, ancak pek çok kiþi bunu bilmiyor. Oysa 4 günde, 25 dakikalýk seanslarýmýza giren sigarayý yüzde 90 býrakýyor’’ dedi. Konya / aa

SiyahMaviKýrmýzýSarý


SiyahMaviKýrmýzýSarý

Ü MÝT VÂR O LU NUZ: ÞU ÝS TÝK BAL ÝN KI LÂ BI Ý ÇÝN DE EN YÜK SEK GÜR SA DÂ ÝS LÂMIN SA DÂ SI O LA CAK TIR

Üniversiteden ‘canlý yayýnla’ ders KARABÜK Üniversitesi’nde (KBÜ) Uzaktan Eðitim Merkezi’nde, internet üzerinden 50 lisans ve 10 yüksek lisans öðrencisine, sanal sýnýflarda, ses ve görüntüyle iletiþim kurularak dersler veriliyor. Üniversitede, Uzaktan Eðitim Bilgisayar Mühendisliði Lisans Programý ve Uzaktan Eðitim Bilgisayar Mühendisliði Tezli Yüksek Lisans Programý dersleri veriliyor. Öðrenciler, öðretim üyelerince stüdyoda verilen dersleri canlý yayýnda internetten takip edebilmelerinin yaný sýra kamera ve mikrofon baðlantýlý bilgisayarlarý aracýlýðýyla soru sorabiliyor, sanal sýnýftaki diðer arkadaþlarýný da görebiliyorlar. Karabük / aa

Y

HABERLER

1 ARALIK 2009 SALI

Mekke'yi dünyanýn en güzel þehri yapacaklar.

2 milyon 521 bin Müslüman hacý oldu

Boþnaklarýn 1 ABD dolarý karþýlýðýnda satýn alýp hizmete açtýðý cami, 1869 yapýmý. Daha önce kilise olarak hizmet veren binanýn ek inþaatý bile 1912’de yapýlmýþ. FOTOÐRAFLAR: CÝHAN

New York’ta 1 $’lýk cami UTÝCA ÞEHRÝNDE YAÞAYAN BOÞNAKLAR, BOSNÝAN ISLAMÝC ASSOCÝATÝON OF UTÝCA CAMÝÝ'NÝ 1 DOLARA SATIN ALDI. ÖNCEDEN KÝLÝSE OLAN CAMÝYÝ RESTORE ETMEK ÝÇÝN HIRÝSTÝYAN AMERÝKALILAR BÝLE YARDIM ETTÝ. ABD’NÝN New York þehrinin Utica þehrindeki Bosnian Islamic Association of Utica Camii, sadece New York’un deðil, Amerika Birleþik Devletleri’nin de en büyük camilerinden. Boþnaklarýn 1 ABD dolarý karþýlýðýnda satýn alýp hizmete açtýðý cami, 1869 yapýmý. Daha önce kilise olarak hizmet veren binanýn ek inþaatý bile 1912’de yapýlmýþ. Yaklaþýk 5 bin Bosnalýnýn yaþadýðý Utica’da camiye bir ihtiyaç olunca, nüfusun yaklaþýk yüzde 12’sine tekabül eden Boþnaklarýn bu isteðine belediye kayýtsýz kalamaz. Kendilerine iki alternatif sunulan Boþnak topluluðu, gösterilen büyük bir araziyi kabul edip üzerine cami inþa etmektense, 2006’dan beri cemaatsiz kalan kiliseyi alýp, restorasyondan geçirmeyi daha hesaplý bulur. Belediyenin de iþine gelir bu pazarlýk, aksi takdirde kilisenin yýkýmý bile yüklü bir meblâð tutacaktýr. Sembolik olarak 1 ABD dolarýna anlaþýlýr ve el sýkýþýlýr. 6 Haziran 2008’de yapýlan bu anlaþmadan sonra Boþnak topluluðu dört elle sarýlýr yeni camilerine ve ulaþabildikleri her yerden ve kiþiden yardým toplarlar. Utica / cihan

MÝHRABIN ÇÝNÝLERÝ KÜTAHYA’DAN

HEM DÝNLERÝNÝ, HEM DÝLLERÝNÝ KORUYORLAR Ramazan’da iftarlar verilen cami bünyesinde, hafta sonlarý imam Ahmedin Mehmedoviç tarafýndan 5 ile 16 yaþ grubu arasý yaklaþýk 160 öðrenciye, Kur'ân ve ilmihal dersi verilen sýnýflar mevcut. Ýmam Mehmedoviç, öðrencilerin kendi dillerini unutmamasý için dersi Boþnakça veriyor. Avlim Tricic, bütün çabalarýnýn yeni neslin kendi özlerinden, geleneklerinden kopuk yetiþmemesini; dinlerini bilmesini ve dillerini yaþatmasýný saðlamak için olduðunu vurguladý.

CAMÝLERÝNE sahip çýkan Boþnaklardan 400 aile caminin dernek üyesi olur ve her ay düzenli aidatlarýný öder. Çalýþan Bosnalýlar hem kendileri yardýmda bulunur, hem de iþverenlerine de teklif ederler. Bu þekilde iki bankadan, bir oto galericiden hatýrý sayýlýr bir baðýþ alýnýr. Chicago’dan Boþnak topluluðuna yönelik yayýn yapan Bostel TV’yi Kanada’dan seyreden bir Boþnak ise, televizyon kanalýnýn aracýlýðýyla yardýmlarýný ulaþtýrýr. Bosnian Islamic Association of Utica’nýn Baþkaný Avlim Tricic, cami mihrabýnýn çinilerinin Türkiye’nin Kütahya þehrinden getirtildiðini ve bunun New York City’de yaþayan Ago Kolenoviç adlý Sancaklý hemþerileri tarafýndan baðýþlandýðýný ifade ediyor. Kiliseyi satýn aldýklarýnda eski faturalar, tapu ve evrak masrafý olarak 4 bin dolar harcadýklarýný kaydeden Avlim Tricic, restorasyon için bugüne kadar yaklaþýk 180 bin dolar sarf edildiðini hatýrlatýyor. Ne Bosna’dan, ne de Utica Belediyesi’nden herhangi bir yardým aldýklarýný ifade eden Baþkan Tricic, Müslüman olan veya olmayan halkýn yardýmlarýyla faaliyetlerini sürdürdüklerini belirtiyor. Yeterli baðýþ toplanmasý durumunda caminin dýþ cephesinin beyaza boyatýlacaðýný sözlerine ekliyor dernek baþkaný. Camiye yardýmda bulunanlar arasýnda Müslüman Hintliler’in yaný sýra Hýristiyan Amerikalýlar da var.

n MEKKE Bölgesi Emiri Halit El Faysal, bu yýlki hacýlarýn sayýsýnýn 2 milyon 521 bin olduðunu açýkladý. Faysal, bunlardan resmî hacý sayýsýnýn 1 milyon 766 bin, gayriresmî gelenlerin sayýsýnýn ise 753 bin olduðunu kaydetti. Mina’daki Emirlik binasýnda basýn toplantýsý düzenleyen Faysal, bu yýl hac döneminde yaptýklarý yenilikler ve faaliyetleri hakkýnda bilgi verdi. Faysal, hac döneminde Müslümanlarýn bir araya geldiðini belirterek, böyle bir ortamda terör ve þiddet olaylarýnýn yaþanmamasýna dikkat çekti. Faysal, “Biz insanlýða Müslüman’ýn nasýl olduðunu gösteriyoruz. Müslümanlarýn hepsi bir araya geliyor, terör ve þiddet olmuyor. Bu da Müslümanlýðýn güzelliðini, iyiliðini ispat ediyor. Bütün Ýslâm âleminin bu muhteþem görüntülerden dolayý tebrik ediyorum.” dedi. Bu yýlki hacýlarýn sayýsýnýn 2 milyon 521 bin olduðunu açýklayan Faysal, bunlardan resmî hacý sayýsýnýn 1 milyon 766 bin, gayriresmî gelenlerin sayýsýnýn ise 753 bin olduðunu kaydetti. Domuz gribi vak'alarý ile ilgili soru üzerine Faysal, “Çok þükür vak'a sayýlarý çok normal. Hatta bazý ülkelerden daha düþük olduðunu söyleyebilirim. Vak'a sayýsý 86, ölenlerin sayýsý da 5” açýklamasýný yaptý. Faysal, Mekke’yi dünyanýn en güzel þehri yapacaklarýný da kaydetti. Cidde / cihan

Karadeniz’de zehirli gaz tehlikesi n YAPILAN araþtýrmalara göre Karadeniz’in derinliklerinde biriken zehirli gazlar tehlikeli boyutlara ulaþtý. Karadeniz’in derinliklerinde zehirli gazlarýn giderek artmasý sonucu, deniz canlýlarý, su yüzeyi ile 100 metre derinliðe kadar olan bir alanda hayatlarýný sürdürmek zorunda kaldý. Bilim insanlarý uyarýyor... “Zehirli gazlarýn yüzeye çýkmasý veya yaklaþmasý halinde, hidrojen sülfür içeren çok zehirli gazlarýn, kuvvetli dalgalarýn da etkisiyle Karadeniz çevresine yayýlma tehlikesi var. Bu durumda deniz içindeki ve çevresindeki yerleþim birimlerinde yaþayan insanlar da dahil bütün canlýlar zehirlenebilirler.” Karadeniz’de, zehirli gazýn yükselip yükselmediðini anlamak için ise bir araþtýrma baþlatýldý. Türk, Alman, Ukraynalý ve Rumen bilim adamlarý, 11 Kasým’dan bu yana, Karadeniz’de, Ýstanbul Üniversitesi’nin Arar araþtýrma gemisiyle incelemeler yapýyor. Bilim adamlarý, belirli derinliklerden çamur ve su örnekleri alarak zehir seviyesini ölçüyor. Araþtýrma ekibi üyeleri, “Biz 150 metre olarak biliyorduk ama, zehirli gazlar 50 metre daha yükselerek, yaþama alanýný su seviyesinden 100 metreye kadar düþürmüþ” diyorlar. Bu arada 150 metre derinlikte ölü salyangozlara rastlanýrken, alýnan çamur örneklerindeki metan gazý da fokurdayarak tüplerin kapaklarýný patlattý.

Hayatý kolaylaþtýracak iki buluþ AK DE NÝZ Ü ni ver si te si (AÜ) bünyesindeki Antalya Teknokenti, 21. yüzyýlýn endüstriyel devrimi olarak nitelendirilen nanoteknolojiyi kullanarak, hayatý kolaylaþtýracak iki buluþa imza attý. Prof. Dr. Ertuðrul Arpaç öncülüðündeki ekip, nanoteknolojisi ile ‘’antibakteriyel su i ti ci ko lay te miz le nen kaplama’’ ile ‘’çizilmeye dayanýklý nano cam kaplama’’ üretti. Þimdiye kadar yurt dýþýndan getirilen su itici kaplamayý, yeni bir sistemle Türkiye’de ürettiklerini belirten Prof. Dr. Ar paç, bütün cam, ahþap, kâðýt, karton yüzeylerde kullanýlabilecek bu kaplamanýn, bakteriye sebep olan flor maddesi içermeyen özellikte üretildi ði ni a çýk la dý. An tal ya Teknokenti bünyesinde ‘’ Çizilmeye Dayanýklý Nano Cam Kaplama’’yý da ürettiklerini açýklayan Arpaç, ütü, tost makineleri gibi sert teflon yüzeylere uygulanacak kaplamanýn cam olmasýna raðmen çatlama yapmadýðýný, kireçlenmeye de engel olacaðýný bildirdi. Antalya / aa

SiyahMaviKýrmýzýSarý


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.