Kur’ân eczahanesinden harika bir þifa reçetesi
SiyahMaviKýrmýzýSarý
B E K L E Y Ý N Ý Z
Y GERÇEKTEN HABER VERiR
www.yeniasya.com.tr
ASYA’NIN BAHTININ MÝFTAHI, MEÞVERET VE ÞÛRÂDIR 17 ARALIK 2009 PERÞEMBE / 60 Kr
YIL: 40 SAYI: 14.293
DÖRT ÇEYREKTÝR KÜÇÜLÜYORUZ
Ekonomi daraldý, iþsizlik arttý ÝÞSÝZLÝK ORANI YÜZDE 13.4 OLDU
GÖSTERÝCÝLERE BÝBER GAZI VE TAZYÝKLÝ SU— Muþ’un Bulanýk ilçesinde meydana gelen olaylarda hayatýný kaybeden Necmi Oral’ýn (19) cenazesi Ýnönü Mezarlýðýnda topraða verildikten sonra polisle göstericiler arasýnda olaylar çýktý. Cenaze dönüþü taþlarla polise ve basýn mensuplarýna saldýran göstericileri daðýtmak isteyen güvenlik güçleri biber gazý atýp tazyikli su sýktý. Esnaf olaylarýn ardýndan kepenklerini açmadý. Bu arada Oral’ýn cenazesine, kapatýlan DTP’nin Muþ milletvekilleri Sýrrý Sakýk ve Nuri Yaman ile Van Belediye Baþkaný Bekir Kaya, Malazgirt Belediye Baþkaný Nuri Balcý, Bulanýk Belediye Baþkaný Ziya Akkaya, çevre il ve ilçelerin DTP’li yöneticileri ile partililer katýldý. FOTOÐRAF: ÝHA
Türkiye ekonomisi, 2008’in son çeyreðinde baþlayan küçülmeden bu yýl da kurtulamadý ve üst üste dört çeyrekte ekonomide daralma görüldü. Ekonomide yaþanan daralma iþsizliði de arttýrdý. Ýþsizlik oraný Þubat ayý itibariyle yüzde 16,1’e kadar týrmandý. Daha sonra gerilemeye baþlayan iþsizlik Eylül ayýnda yüzde 13,4 oldu. Haberi sayfa 6’de
Trenler yine durdu Haberi sayfa 3’te
TÜRKÝYE UZMANI HENRÝ BARKEY:
Açýlým biterse þiddet artar BAÞARILAMAZSA FATURASI AÐIR OLUR
Amerikalý Türkiye uzmaný Henri Barkey, Tokat’ta yedi askerin þehit edilmesi ve DTP’nin kapatýlmasýna raðmen demokratik açýlýmýn devam etmesi gerektiðini söyledi. “Demokratik açýlým kapanýrsa þiddet artar. Açýlýmýn baþarýlamamasýnýn faturasý çok pahalý olur” diyen Barkey, “Bu projeden dönerse halk AKP'ye niye oy versin?” diye sordu Haberi 4’te
FÝTNE ATEÞÝNÝ BÜYÜMEDEN SÖNDÜRELÝM GERÝLÝM VE ÇATIÞMA PROVOKASYONLARINI BOZMAK ÝÇÝN KARDEÞLÝK VURGUSUNU ÖNE ÇIKARALIM PROVOKATÖRLERE ASLA FIRSAT VERMEYELÝM
Yakýn zamanda Ýzmir'le baþlayýp baþka illerde devam eden, DTP hakkýndaki kapatma kararýnýn ardýndan Ýstanbul baþta olmak üzere birçok yerde yaygýnlaþma istidadý gösteren ve son olarak Muþ'un Bulanýk ilçesinde iki kiþinin ölümüyle sonuçlanan olaylar kaygýyla izlenirken, gerginliðin daha ileri boyutlara taþýnmasýný önlemek için, olaylarý kýþkýrtan provokatörlere fýrsat verilmemesi ve halka yönelik kardeþlik, saðduyu, kaynaþma mesajlarýnýn yoðunlaþtýrýlmasý gerekiyor.
Grizu patlamasýnýn meydana geldiði ocakta çalýþan Hamza Baþkurt, iþçilerin zor þart altýnda çalýþtýrýldýðýný söyledi.
KAZADA ÝHMALLER ZÝNCÝRÝ VAR
Kömür, iþçiden daha deðerli BÝR GÜN ÖNCE YÝNE GÖÇÜK OLMUÞ
Bursa’da meydana gelen maden ocaðý faciasý ile ilgili yeni iddialar ortaya atýlýyor. Ýþçilerden Yusuf Aydýn, ocakta bir gün önce de göçük yaþandýðýný ve ilgililerin gerekli tedbirleri almadýðýný söylerken, iþçi Hamza Baþkurt da bir el arabasý kömürün iþçiden deðerli tutulduðunu söyledi. Haberi sayfa 5’te
TUZAKLARI, YÝNE KARDEÞLÝK BÝLÝNCÝYLE BOZABÝLÝRÝZ
Þimdiye kadar birçok çetin ve zorlu sýnavý baþarýyla verip sayýsýz fitne tezgâhýný boþa çýkarmamýzý saðlamýþ olan “bin yýllýk kardeþlik” bilincinin son olaylarla bir kez daha sýnandýðýna dikkat çekilirken, ülkemizin demokrasi, hukuk ve geliþme yolunda ilerlemesini engellemek için pusuda bekleyen karanlýk mihraklarýn tuzaklarýný bozacak formülün yine bu kardeþlik baðý olduðu vurgulanýyor ve þu günlerde bu mânâyý iþleyecek telkinlere yine büyük ihtiyaç olduðu hatýrlatýlýyor.
Ahmet Türk’ten saðduyu çaðrýsý Haberi sayfa 4’te
STK’lar: Açýlým devam ettirilsin Haberi sayfa 4’te
Yargýda ‘Mustafa’ çekiþmesi Haberi sayfa 5’te
Töre ve kan dâvâsý bitiriliyor Haberi sayfa 5’te
AVRUPALI MÜSLÜMANLAR BASKI ALTINDA
ISSN 13017748
Haberi sayfa 7’de
SiyahMaviKýrmýzýSarý
2
SiyahMaviKýrmýzýSarý
LÂHÝKA
YENÝASYA / 17 ARALIK 2009 PERÞEMBE
Mü’minler arasýndaki ayrýlýk, hayat-ý beþeriye için zehirdir
‘‘
lahika@yeniasya.com.tr
Namaza dört elle sarýl. Çünkü o cihadýn üstünüdür. Günahlardan da uzak dur. Çünkü bu en faziletli hicrettir. Câmiü's-Saðîr, No: 2678 / Hadis-i Þerif Meâli
Edep yâhû! .. Bediuzzaman Said Nursi
‘‘
Mü’minlerde nifak ve þikak, kin ve adâvete sebebiyet veren tarafgirlik ve inat ve haset, hakikatçe ve hikmetçe ve insaniyet-i kübrâ olan Ýslâmiyetçe ve hayat-ý þahsiyece ve hayat-ý içtimâiyece ve hayat-ý mâneviyece çirkin ve merduttur, muzýr ve zulümdür ve hayat-ý beþeriye için zehirdir.
M
ü’minlerde nifak ve þikak, kin ve adâvete sebebiyet veren tarafgirlik ve inat ve haset, hakikatçe ve hikmetçe ve insaniyet-i kübrâ olan Ýslâmiyetçe ve hayat-ý þahsiyece ve hayat-ý içtimâiyece ve hayat-ý mâneviyece çirkin ve merduttur, muzýr ve zulümdür ve hayat-ý beþeriye için zehirdir. Þu hakikatin gayet çok vücuhundan altý vechini beyan ederiz. Birinci Vecih Hakikat nazarýnda zulümdür. Ey mü’mine kin ve adâvet besleyen insafsýz adam! Nasýl ki, sen bir gemide veya bir hanede bulunsan, seninle beraber dokuz mâsum ile bir câni var. O gemiyi gark ve o haneyi ihrak etmeye çalýþan bir adamýn ne derece zulmettiðini bilirsin. Ve zalimliðini, semâvâta iþittirecek derecede baðýracaksýn. Hattâ birtek mâsum, dokuz câni olsa, yine o gemi hiçbir kanun-u adaletle batýrýlmaz. Aynen öyle de, sen, bir hane-i Rabbâniye ve bir sefine-i Ýlâhiye olan bir mü’minin vücudunda, iman ve Ýslâmiyet ve komþuluk gibi, dokuz deðil, belki yirmi sýfat-ý mâsume varken, sana muzýr olan ve hoþuna gitmeyen bir câni sýfatý yüzünden ona kin ve adâvet baðlamakla o hane-i mâneviye-i vücudun mânen gark ve ihrakýna, tahrip ve batmasýna teþebbüs veya arzu etmen, onun gibi þenî ve gaddar bir zulümdür. Ýkinci Vecih Hem hikmet nazarýnda dahi zulümdür. Zira malûmdur ki, adâvet ve muhabbet, nur ve zulmet gibi zýttýrlar. Ýkisi, mânâ-yý hakikîsinde olarak beraber cem olamazlar. Eðer muhabbet, kendi esbabýnýn rüçhaniyetine göre bir kalbde hakikî bulunsa, o vakit adâvet mecazî olur, acýmak suretine inkýlâp eder. Evet, mü'min, kardeþini sever ve sevmeli. Fakat fenalýðý için yalnýz acýr. Tahakkümle deðil, belki lütufla ýslâhýna çalýþýr. Onun için, nass-ý hadisle, "Üç günden fazla mü'min mü'mine küsüp kat-ý mükâleme etmeyecek." (Buhârî, Edeb: 57, 62) Eðer esbab-ý adâvet galebe çalýp, adâvet, hakikatiyle bir kalbde bulunsa, o vakit muhabbet mecazî olur, tasannu ve temellük suretine girer. Ey insafsýz adam! Þimdi bak ki, mü'min kardeþine kin ve adâvet ne kadar zulümdür. Çünkü, nasýl ki sen âdi, küçük taþlarý Kâbe'den daha ehemmiyetli ve Cebel-i Uhud'dan daha büyük desen, çirkin bir akýlsýzlýk edersin. Aynen öyle de, Kâbe hürmetinde olan iman ve Cebel-i Uhud azametinde olan Ýslâmiyet gibi çok evsâf-ý Ýslâmiye muhabbeti ve ittifaký istediði hâlde, mü'mine karþý adâvete sebebiyet veren ve âdi taþlar hükmünde olan bazý kusurâtý iman ve Ýslâmiyete tercih etmek, o derece insafsýzlýk ve akýlsýzlýk ve pek büyük bir zulüm olduðunu, aklýn varsa anlarsýn. Evet, tevhid-i imanî, elbette tevhid-i kulûbu ister. Ve vahdet-i itikad dahi, vahdet-i içtimaiyeyi iktiza eder. Mektûbat, 22. Mektub, 1. Mebhas, s. 253) LÜGATÇE:
ni fak: 1- Gö rü nüþ te Müslüman gibi davranýp aslýnda kâfir olma, iki yüzlülük, münafýklýk. 2- Ara bozukluðu. þikak: Uyuþmazlýk, anlaþmazlýk, bozuþma. adâvet: Düþmanlýk. haset: Kýskançlýk, çekememezlik. insaniyet-i kübrâ: En büyük insanlýk. ha yat-ý iç ti mâ i ye ce: Toplumsal hayat açýsýndan.
merdut: Reddedilmiþ. vücuh: Vecihler, yönler, yüzler. vec(i)h: Yüz, yön, tarz. gark: Suya batma. ihrak: Yakma. hane-i Rabbâniye: Allah’a ait olan ve O'nun terbiyesindeki ev. sefine-i Ýlâhiye: Ýlahî gemi, Allah’ýn gemisi. sýfat-ý mâsume: Masum sýfat. hane-i mâneviye-i vücud: Vücudun manevî evi. þenî: Fena, kötü, çirkin.
Hicret devam ediyor
DOSTHANE ALÝ RIZA AYDIN
slâmdan önce Arabistan’da yaþayan Araplarýn belli bir takvim ve tarih sistemleri yoktu. Tarih tesbiti bazý büyük ve mühim hadiseler esas alýnarak yapýlýyordu. Meselâ eski Araplar mühim savaþlarýn yapýldýðý zamanlarý tarih baþý kabul ederlerdi. Bunlar arasýnda Husûs Harbi, Ficar Savaþý ve Zikar Günü gibileri pek meþhurdu. Son olarak da “Fil senesi” ismini verdikleri yýlda Yemen Kralý Ebrehe’nin ordusuyla birlikte Mekke üzerine yürüyüp Kâbe’yi yýkmak istediði hadise, takvim baþý olarak kabul görüyordu. Bu hadise, Peygamber Efendimizin (asm) dünyaya teþriflerinden 54 gün önce vuku bulmuþtur. Ay hesabýna göre Araplarýn kullandýðý on iki ay, sýrayla þunlardý: Muharrem, Safer, Rebiülevvel, Rebiülâhir, Cumâdelûlâ (Cemâziyelevvel), Cumâdelâhire (Cemâziyelâhir), Recep, Þaban, Ramazan, Þevval, Zilkâde, Zilhicce. Araplar bu on iki ayý sýrayla takip etmekle birlikte senelerin sayýsýnda ihtilâf ediyorlardý. Çünkü belirli bir takvim baþlangýcý esas alýnamýyordu. Umumiyetle o zaman göçebe bir hayat yaþamakta olan Arap kabilelerinin belki de buna pek ihtiyacý yoktu. Fakat ne zaman ki, Ýslâmiyet geldi, kýsa zamanda birçok beldeleri hâkimiyeti altýna aldý. Bütün müesseseleriyle bir Ýslâm devleti teþekkül etti. O zaman bir takvim ihtiyacý da zarurî bir hal aldý. Çünkü idarî iþleri tanzimde birçok aksaklýklar sýrf bu yüzden meydana gelmekteydi. Rivayete göre, bir defasýnda Hz. Ömer (ra) halife iken kendisine bir borç senedi getirildi. Alacaklý ile borçlu bu senedin tarihi hakkýnda ihtilâfa düþmüþlerdi. Alacaklý senedin üzerindeki “Þaban” ayý yazýsýnýn bu yýla ait olduðunu söylerken, borçlu da gelecek yýla ait olduðunu iddia ediyordu. Bu ve bunun gibi karýþýklýklar üzerine Halife Hz. Ömer, þûrâ meclisini topladý. Meseleyi onlara anlatýp, bir tarih tesbitinin zaruretini ortaya koydu. Bunun üzerine Ashab arasýnda bu mesele görüþüldü. Çeþitli teklifler ileri sürüldü. Bazýlarý diðer milletlerin tarih ve takvim baþlangýçlarýný teklif etti. Sa’d bin Ebî Vakkas, Resûlullahýn (asm) vefâtýnýn tarih baþlangýcý olmasýný, Hz. Talha da (ra) bi’setin, yani Peygamberlik vazifesinin Allah Resûlüne verilmesi hadisesinin esas alýnmasýný teklif etti. Hz. Ali’nin (ra) teklifi ise, Hicretin tarih baþlangýcý olarak alýnmasý idi. Bu arada bazý Sahabîler, Peygamber Efendimizin (asm) doðum tarihinin esas alýnmasýný ileri sürmüþlerdi. Bütün bu teklifler müzakere edilerek gözden geçirildi. Sonunda Hz. Ali’nin (ra) teklifi olan Hicretin tarih baþlangýcý olmasý ittifakla kabul edildi. Bilindiði gibi, Hicret 12 Rebiülevvel 622’de vuku bulmuþtu. Ancak Araplarda öteden beri Muharrem ayý sene baþý olarak kabul gördüðünden, aradaki iki aylýk bir küsûrat nazara alýnmadý. Böylece 1 Muharrem 622, Hicrî birinci yýlýn baþý oldu. Hicrî takvim, kamerî aylara göre yapýldý. Ancak hicrî sene güneþ yýlýndan yaklaþýk on gün kadar daha az olduðundan güneþ senesine göre otuz üç senede bir sene fark yapmaktaydý. Bu sebeple muâmelatta bazý zorluklar oluyordu. Binâenaleyh daha sonralarý rumî takvim ismiyle bir güneþ takvimi vücuda getirilmiþtir. Namaz vakitleri ve arazi mahsullerinin zekâtý güneþe göre, oruç ve hac ibadetleri ise kamerî takvime göre tertip edilmiþtir. Nitekim Cenâb-ý Hak Kur’ân’da ayýn insanlara takvimcilik yapma maksadýyla yaratýldýðýný, haccýn vaktini bildirdiðini ifade buyurmaktadýr.1 Diðer birçok teklif yanýnda Hicretin tarih baþlangýcý ola-
›
‘‘
rak kabul edilmesi üzerinde biraz durmak lâzýmdýr. Evvelâ þunu ifade etmek gerekir ki, Sahabîlerin Hz. Ömer (ra) devrinde Müslümanlar için bir takvim tesbit ederken, daha birçok ehemmiyetli hadise arasýndan, Peygamber Efendimizin (ra) Mekke’den Medine’ye göç ettiði tarihi esas almalarý, hadise olarak Hicrete atfettikleri büyük ehemmiyeti gösterir. Diðer taraftan Hicret, Ýslâm inkilâbýnýn bir dönüm noktasý olmuþtur. Hicrete kadar geçen dönem mahkûmiyet ve mazlûmiyet altýnda yaþanan eþi görülmemiþ bir sabýr ve metanet devresidir. Hicret, bu sabýr ve metanetin Ýslâm mukaddesatýna menfî tesirlerden baþka bir þey getirmeyeceðinin anlaþýlmasý ve Ýlâhî müsaade üzerine tahakkuk etmiþtir. Böylece Hicret basit bir göç hadisesi deðil, Ýslâmý kurtarma taktiði ve onu daha geniþ kitlelere yayma idealinden kaynaklanmaktadýr. Gerçekten Hicretle hem Müslümanlarýn þahýslarý kurtulmuþ, hem de þahýslarýnda Ýslâmiyet kurtulmuþtur. Yeni bir çevrede, yeni bir dostluk ve kardeþlik muhitinde yeni taraftarlarla kýsa zamanda kuvvetlenme imkânýna kavuþmuþtur. Hicret eden mü’minlere “Muhacirler” ismi verilmiþ ve bunlarýn faziletlerinden pekçok bahsedilmiþtir. Bu sebeple hicretin Ýslâm tarihinde yeri büyüktür. Herkes bu fazilete sahip olma arzusunu içinde taþýmýþtýr. Bunun içindir ki, Peygamber Efendimiz (asm) hicretin sadece Mekke’den Medine’ye göç eden mü’minlere münhasýr bir fazilet olarak kalmamasý, gelecek asýr insanlarýnýn da bundan hisse almasý için “hicret”i bir mefhum olarak deðerlendirmiþtir: “Hakikî muhacir, Allah’ýn yasakladýðý þeylerden kaçan, onlarý terk eden kimsedir.” 2 “Hicret, kötülüðü terk etmendir.” 3 “Hakikî muhacir, hata ve günahlarý terk edendir.” 4 “Gerçek muhacir Allah’ýn üzerine haram kýldýðý þeyleri terk edendir.” 5 Bir defasýnda hicretin en faziletlisinin hangisi olduðu sorulduðunda, Resûlullâhýn (asm) verdiði cevap þu olmuþtur: “Rabbimin hoþlanmadýðý þeyleri terk etmendir.” 6 Görüldüðü gibi Hicret, mü’minlerin hayatýnda sadece belli bir tarih hadisesi olarak kalmamýþ, bir irþad mefhumu olarak da varlýðýný devam ettirmiþtir. Þu hadis-i þerif bu gerçeði çok daha açýk ifade etmektedir: “Mekke fethinden sonra hicret yok, ancak (ayný derecede sevap olan) cihad ve iyi niyet var. Cihada çaðrýldýðýnýz zaman (severek) koþun.”7 Bu sebepledir ki, Ashab tarih tesbitinde Hicret üzerinde ittifak ve icmâ etmiþlerdir. Müslümanlar o günden bugüne yýlbaþýný bu eþsiz hadiseye dayandýrarak gelmiþlerdir. O günden bu güne 1429 yýl geçti. Dalâletten hidayete, zulmetten nura, þirkten tevhide, günahtan sevaba, sebeplerin karanlýk perdelerinden Allah’ýn yüce Kurdetine hicret edip iltica eden milyarlarca Müslüman muhacir dünyayý þereflendirmiþtir. Ýslâmýn 15. asrýnda bir buçuk milyar Müslüman, ayný dâvâya gönül vermekte ve hicret kervaný Kýyamete doðru bir çýð gibi akýp gitmektedir. (Kâzým Güleçyüz, Üç Aylar ve Kandillerimiz) Dipnotlar: 1- Bakara Sûresi, 189. 2- Buhârî, Rikak, 26. 3- Müsned, 4, 114. 4- Ýbni Mace, Fiten, 2. 5- Ebû Davud, Vitr, 12. 6- Müsned, 2. 160, 191. 7- Müslim, Ýmâret; 85.
Peygamber Efendimiz (asm) hicretin sadece Mekke’den Medine’ye göç eden mü’minlere münhasýr bir fazilet olarak kalmamasý, gelecek asýr insanlarýnýn da bundan hisse almasý için “hicret”i bir mefhum olarak deðerlendirmiþ ve þöyle buyurmuþtur: “Hakikî muhacir (hicret eden), Allah’ýn yasakladýðý þeylerden kaçan, onlarý terk eden kimsedir.”
hocazade68@hotmail.com
dep, güzel terbiye, iyi anlayýþ, güzel ahlâk, nezafet, zarafet gibi mânâlara gelmekle beraber; dinî kurallar, âdâb-ý muâþeret ve gelenek görenek gibi mânâlar da taþýmaktadýr. Bunun yanýnda, edep, elde edilen ilim irfan ve genel kültürün, mânâsý ve makamý dairesinde hayata yansýmasý, topluma katký saðlamasýdýr. Ýslâm âlimlerinden Muhammed b. Tayyip el-Fâsî, edebi, “ona sahip olan kiþiyi küçük düþürücü durumlardan koruyan meleke” þeklinde tarif etmiþ; Ahmed b. Muhammed el-Mukrî ise, “nefsin eðitimi ve huy güzelliði” olarak yorumlamýþtýr. Dinimiz, baþtan baþa edeptir. Bu yönüy le e dep, ku lun ken di si ni Ce nâb-ý Hakk’ýn emirlerine tabi kýlmasý, O’nun razý olacaðý güzel ahlâka sahip olmasýdýr. Bir hadis-i þerifte, “Sizin en iyi olanýnýz, ahlâký en güzel olandýr” buyruluyor. Bir çok me zi ye ti i çin de ba rýn dý ran Kur’ânî ahlâk, edebin tâ kendisidir. Mevlâ nâ Ce lâ led din Rû mî, “Gö zü nü aç, Kur’ân’ý edepten ibaret göreceksin” cümlesiyle edebin Kur’ân ahlâký olduðuna iþaret ediyor. Hz. Ömer (ra), “Edep ilimden önce gelir” buyuruyor. Kendisi çok heybetli olduðu halde, edebinden dolayý, Resûlullah’ýn (asm) huzurunda çok yavaþ konuþuyordu. Pey gam ber E fen di miz (asm) i se bir kimsenin yanýnda iki diz üzerine oturur, ona saygýlý olmak için bacaðýný dikip oturmazdý. Said Nursî, insanlýða rehber Peygamberimizin (asm) ahvalini tarif sadedinde: “Sünnet-i Seniyye edeptir. Hiçbir meselesi yoktur ki, altýnda bir nur, bir edep bulunmasýn” diyor. Toplum hayatýnýn her þubesinde, her hâletinde, her hareketinde edebe ihtiyacýmýz var. Oturmada kalkmada, yemede içmede, konuþmada susmada edebi hayat lan dýr mak; ne za ke ti, ne za fe ti ha yat tarzýmýz yapmak topluma katký saðlar, hayat kalite bulur; Mevlâ da memnun olur. Güzel tutum ve davranýþlar manzumesi olan edep, dinin de istedikleri. Ýnsanlara insanca ve lâyýk olduklarý davranýþta bulunmak bir cihette sadaka, bir bakýma sevaptýr. Peygamberimizin (asm) “Her maruf þey sadakadýr” hadisi, güzel davranýþlardan hiçbirinin zâyi olmadýðýný, mutlaka bir ecrinin bulunduðunu ifade ediyor. Hz. Mevlânâ: “Fark der cism-i benî âdem ü hayvan edep” yani: “Ýnsanla hayvaný birbirinden ayýran fark, edeptir” diyor. Hazret-i Lokman’a, “Edep, asalet, mal ve ilim hangisi daha üstündür?” diye sorulduðunda, Hz. Lokman: “Edep asaletten, ilim maldan hayýrlýdýr” buyurur. Allah, vahiy ve ilham ile Peygamberini, Peygamber de ümmetini edeple terbiye etmiþ. Allah’ýn Peygamberine öðrettiðine “Ýlâhî edep”, Peygamberinin ümmetine öðrettiðine “Muhammedî edep” denir. Risâle-i Nur Külliyatýnda, “Resûl-i Ekrem Aleyhisselâtü Vesselâm ferman etmiþ” ibaresiyle nakledilen bir hadis-i þerifte Nebî-i Zîþan: “Rabbim bana edebi güzel bir sûrette ihsan etmiþ, edeplendirmiþ” buyuruyor. Birçok hayýr ve faziletin kaynaðý olan edepli davranýþa tasavvufî hayatta çok önem verilmektedir. Bunun içindir ki sûfîler, zarafet ve nezaket kaynaðý olan bu anlayýþý çok sýk kullandýklarý “Edep yâhû!” sözüyle taçlandýrmýþlar. Edep yâhû, birçok “hattat”a konu, pek çok “duvar”a levha olmuþtur. Arzulanan: Edep denen inceliðin baþlara sertâc olmasý. Hayatta uygulanmasý… Edep bir tâç imiþ nûr-i Hüdâdan Giy ol tâcý emin ol her belâdan.
E
SiyahMaviKýrmýzýSarý
3
HABER
YENÝASYA / 17 ARALIK 2009 PERÞEMBE
Yeni Asya Gazetecilik Matbaacýlýk ve Yayýncýlýk Sanayi ve Ticaret A.Þ. adýna imtiyaz sahibi
Yazý Ýþleri Müdürü Mustafa DÖKÜLER
Mehmet KUTLULAR
Ýstihbarat Þefi Umut YAVUZ
Genel Müdür
Recep TAÞCI Genel Yayýn Müdürü
Yayýn Koordinatörü
Kâzým GÜLEÇYÜZ
Abdullah ERAÇIKBAÞ
Spor Editörü Erol DOYRAN
Haber Müdürü Faruk ÇAKIR Ankara Temsilcisi Mehmet KARA Reklam Koordinatörü Mesut ÇOBAN
Görsel Yönetmen: Ýbrahim ÖZDABAK
Yeni Asya basýn meslek ilkelerine uymaya söz vermiþtir.
NAMAZ VAKÝTLERÝ
Merkez: Gülbahar Cd., Günay Sk., No: 4 Güneþli 34212 Ýstanbul Tel: (0212) 655 88 59 Yazýiþleri fax: (0212) 515 67 62 Kitap satýþ fax: (0212) 651 92 09 Gazete daðýtým: Telefax (0212) 630 48 35 ÝlânReklam servisi fax: 515 24 81 Caðaloðlu: Cemal Nadir Sk., Nur Ýþhaný, No: 1/2, 34410 Ýstanbul. Tel: (0212) 513 09 41 ANKARA TEMSÝLCÝLÝÐÝ: Meþrutiyet Cad. Alibey Ap. No: 29/24, Bakanlýklar/ANKARA Tel: (312) 418 95 46, 418 14 96, Fax: 425 03 36 ALMANYA TEMSÝLCÝLÝÐÝ: Zeppelin Str. 25, 59229 Ahlen, Tel: 004923827668631, Fax: 004923827668632 KKTC TEMSÝLCÝLÝÐÝ: Avni Efendi Sok., No: 13, Lefkoþa. Tel: 0 542 859 77 75 Baský: Yeni Asya Matbaacýlýk Daðýtým: Doðan Daðýtým Sat. ve Paz. A.Þ.
Yayýn Türü: Yaygýn süreli
Hicrî: 1 Muharrem 1431 Rumî: 4 K.Evvel 1425
ISSN 13017748
Ýller Adana Ankara Antalya Balýkesir Bursa Diyarbakýr Elazýð Erzurum Eskiþehir Gaziantep Isparta
Ýmsak 5.11 5.25 5.29 5.45 5.40 4.53 4.58 4.51 5.34 5.03 5.31
Güneþ 6.39 6.57 6.57 7.16 7.13 6.22 6.28 6.24 7.06 6.31 7.00
Öðle 11.42 11.52 12.00 12.12 12.07 11.22 11.26 11.18 12.01 11.34 12.01
Ýkindi 14.10 14.12 14.29 14.32 14.26 13.48 13.50 13.38 14.21 14.02 14.27
Esenler’in nüfusu, 61 il’i geride býraktý
Akþam 16.32 16.34 16.51 16.55 16.48 16.10 16.12 16.00 16.44 16.24 16.49
Yatsý 17.53 17.59 18.12 18.19 18.13 17.32 17.35 17.25 18.08 17.45 18.11
Ýller Ýstanbul Ýzmir Kastamonu Kayseri Konya Samsun Þanlýurfa Trabzon Van Zonguldak Lefkoþa
Ýmsak 5.42 5.45 5.23 5.13 5.23 5.13 4.57 4.59 4.41 5.31 5.16
Güneþ 7.16 7.15 6.58 6.43 6.52 6.48 6.25 6.33 6.11 7.06 6.42
Öðle 12.07 12.14 11.48 11.41 11.53 11.38 11.28 11.24 11.10 11.56 11.49
Ýkindi 14.24 14.39 14.03 14.05 14.19 13.53 13.56 13.41 13.34 14.11 14.23
Akþam 16.46 17.01 16.25 16.27 16.41 16.16 16.18 16.03 15.56 16.33 16.45
Yatsý 18.13 18.24 17.53 17.50 18.03 17.43 17.39 17.30 17.19 18.00 18.04
TAHLÝL
Beþ kayýp yýl
ESENLER BELEDÝYE BAÞKANI M. TEYFÝK GÖKSU, “ESENLER’DE YOÐUN BÝR NÜFUS VAR. 500 BÝN NÜFUSU ÝLE ESENLER, 61 ÝLÝMÝZDEN DAHA BÜYÜK. ESENLER’E GÖÇ DEVAM EDÝYOR. 1 OCAK-31 EKÝM 2009 TARÝHLERÝ ARASINDA ESENLER’E 20 BÝN 500 YENÝ AÝLE GÖÇ ETTÝ” DEDÝ. amuoyundaki yanlýþ “Esenler algýsý” anlayýþýný deðiþtirmek için mücadele veren Esenler Belediye Baþkaný M. Teyfik Göksu, köþe yazarlarý ile bir toplantý yaparak bu konuda yardým istedi. 1966 Gölbaþý Adýyaman doðumlu olan M. Teyfik Göksu, ilköðrenimini Gölbaþý'nda, ortaöðrenimini 1980-1985 yýllarý arasýnda Ýstanbul Gaziosmanpaþa Ýmam Hatip Lisesi'nde tamamladý. Yýldýz Teknik Üniversitesi Harita Mühendisliði Bölümü'nden 1990 yýlýnda mezun oldu. Refah Partisi kökenli olduðunu ve Baþbakan Tayyip Erdoðan'ýn il baþkanlýðý döneminde yardýmcýsý olduðunu belirten mühendis-sosyolog baþkan Göksu, konulara hakimiyeti ile dikkatimizi çekti. Göksu'nun verdiði bilgilere göre Esenler 500 bin nüfusu ile Ýstanbul'un en büyük ilçelerinden biri. Bir bakýma 61 ilimizi nüfusta geride býrakýyor. Son yerel seçimde seçmen sayýsý 300 bine yükseldi. AKP'nin Ýstanbul'da en çok oy aldýðý bir bölge. Öyle ki, diðer partilerle arasýndaki oy farký yüzde 50'ye çýkmýþ. Bir bakýma her iki kiþiden biri seçimde AKP'ye oy vermiþ. Türkiye'nin fotoðrafýný Esenler'de görmek mümkün. Ýlçede her ilden insanlar yaþýyor.
K
Belediye Baþkaný M. Teyfik Göksu, düzenlediði basýn toplantýsýnda Esenler hakkýnda bilgi verdi. Göreve geldiði günden bu yana yaptýklarýný anlatan Baþkan Göksu, bundan sonra yapacaklarý hizmetleri de açýkladý.
Hemþehri derneklerinin sayýsý 400'e ulaþmýþ. Sadece Kastamonu'lularýn kurduðu dernek sayýsý 30'un üzerinde. Dinî deðerleri çok olan bir ilçe. Vakit namazlarýnda bile camiler dolup taþýyor. Ýlçe 1 Ocak - 31 Ekim döneminde 20 bin nüfus göç almýþ. Buna raðmen Ýstanbul'un en az suç iþlenen bölgesi. Günde polise bildirilen vakýa sayýsý 15'i geçmiyor. Belediyenin "Anadolu Kardeþliði"
projesinde her hafta 3 þehrin dernekleri ayný salonda toplantý yapacak, Meselâ, Rizeliler Bingöl ve Siirtlilerle, Trabzonlular Sivas ve Malatyalýlarla birlikte bir gece düzenleyecek. Ayný gecede horon da tepilecek, halay da çekilecek. Hamsi de yenecek, çið köfte de. Böylece insanlar arasýnda bir dostluk, bir kaynaþma olacak. Ýlçenin en büyük sýkýntýsý Karabayýr mahal-
lesi. Burada uyuþturucu ticaretini önlemek ve gençleri topluma kazandýrmak için "Eðitim Dönüþüm Projesi" baþlatýlacak. Esenler'de henüz denizi görmeyen çocuklarýn sayýsý Ýstanbul geneline göre yüzde 40 civarýnda. Belediye her hafta 1000 çocuðu gemiye bindirip, boðaz gezisi düzenleyecek. Ýlçede 47 park olmasýna karþýlýk, bilhassa kadýnlar tinerci saldýrýsý korkusu yüzünden buralarda oturamýyor. Bunun önüne geçmek için zabýtalar sürekli olarak parklarda kontrollere baþladý. Belediye her yoksula ayda 150 ile 500 lira arasýnda yardýmda bulunuyor. Ayrýca yoksullar için geliþtirilen bir kartla "Bizim Market" adý verilen markette bu kartla bir evin ihtiyacý olan her þey satýn alýnabiliyor. Þu anda ilçede 500 aileye bu tip yardým yapýlýyor. Belediye-Ýþkur iþbirliði ile 4 bin gence kurs verildi. Kurs döneminde gençlerin hepseni maaþ baðlandý. "Kimsesizlerin Kimsesi" ve "Yalnýz Deðilsiniz" gibi projelerle yoksul vatandaþlarýn evlerine gidilerek onlara hem yardým ypýlýyor, hem de sohbet edilerek destek veriliyor. Bu proje önümüzdeki günlerde ünlü kiþiler dâvet edilerek devam ettirilecek. Erol Doyran / Ýstanbul
Hakkâri’de bir terörist teslim oldu HAKKÂRÝ’NÝN Yüksekova ilçesinde terör örgütü PKK’dan kaçan bir terörist, güvenlik güçlerine teslim oldu. Jandarma yetkililerinden alýnan bilgiye göre, terör örgütü PKK’nýn Kuzey Irak’taki kampýndan kaçan bir terörist, silâhsýz olarak Yüksekova Jandarma Komutanlýðýna geldi. Teslim olan ve piþmanlýk yasasýndan yaralanmak isteyen teröristin, ifadesinin ardýndan savcýlýða çýkarýlacaðý öðrenildi. Hakkâri / aa
ANTALYA
Bölge Toplantýsýna Davet "Ege Bölge Toplantýsý" bölgemizdeki on ilin temsilcileri ile aþaðýda belirtilen yer ve tarihte yapýlacaktýr. Duyurulur. Tarih : 20 Aralýk 2009 Pazar Saat: 09.00 Yer : ANTALYA Ýrtibat Tel. : 0 (242) 243 47 62 Gsm: 505 469 43 08 / 542 417 17 16 / 505 758 65 03 Not: Gazetemiz imtiyaz sahibi Mehmet Kutlular 19 Aralýk 2009 Cumartesi günü: Saat 20.00'de "Ýttihad-ý Ýslâm" konulu bir sohbet yapacaktýr. Temsilcilerimize arz olunur.
TÜRKÝYE Ulaþtýrma Hizmet Kolu Kamu Görevlileri Sendikasý (Türk Ulaþým-Sen) ve Birleþik Taþýmacýlýk Çalýþanlarý Sendikasý (BTS) Adana þubelerinin iþten uzaklaþtýrýlan 16 TCDD çalýþanýnýn görevlerine iadesi amacýyla yaptýðý iþ býrakma eylemÝ sebebiyle dün çok sayýda sefer gerçekleþtirilemedi. FOTOÐRAF: ÝHA
Trenler eylemle durdu TÜRKÝYE Ulaþtýrma Hizmet Kolu Kamu Görevlileri Sendikasý (Türk Ulaþým-Sen) ve Birleþik Taþýmacýlýk Çalýþanlarý Sendikasý (BTS) Adana þubelerinin iþten uzaklaþtýrýlan 16 TCDD çalýþanýnýn görevlerine iadesi amacýyla yaptýðý iþ býrakma eylemi sebebiyle dün çok sayýda sefer gerçekleþtirilemedi. Alýnan bilgiye göre, dün gece 24.00’de baþlayan eylem sonucunda, Ankara’dan Adana’ya gelen yolcu treni Niðde Ulukýþla, Malatya’ya gidecek tren Gaziantep Fevzipaþa, Malatya’dan gelecek tren Kahramanmaraþ Narlý ilçesinde durduruldu. Kayseri’den gelecek Er-
ciyes Ekspresi ile Elazýð’a gidecek Fýrat Ekspresi, kent garlarýnda hareket etmedi. TCDD yetkilileri, yolcularý içindeyken duran seferlerin yolcularý için otobüs ayarladý. Hergün binlerce kiþinin kullandýðý AdanaMersin arasýndaki 48 seferin de bugüne kadar gerçekleþtirilmediði belirtildi. Öte yandan BTS Þube Baþkaný Gök, 25 Kasýmda gerçekleþtirdikleri eylemin ardýndan, hiçbir gerekçe göstermeyerek 4’ü Adana’da olmak üzere 16 çalýþanýn görevden uzaklaþtýrýldýðýný, buna karþý tepkilerini sendikal haklarý doðrultusunda göstereceklerini söyledi. Adana / aa
Millî Eðitim, 9 bin 820 öðretmen atadý MÝLLÎ Eðitim Bakanlýðý (MEB), 10 bin kadroya 9 bin 820 öðretmen atadý. Öðretmen atamalarý dolayýsýyla MEB Baþöðretmen Salonunda tören düzenlendi. Törende konuþan Millî Eðitim Bakaný Nimet Çubukçu, eðitim sistemine giren her öðretmenin bakanlýk olarak varmak istedikleri hedeflere bir adým daha yaklaþmalarý sebebiyle anlam ve önem taþýdýðýný vurguladý. Dünyanýn büyük bir hýzla deðiþtiðini belirten Çubukçu, bu süreçte bilgi çaðýnýn kendine özgü þartlarýnýn kritik düþünebilen, sorun çözmede farklý yaklaþýmlar getirebilme becerisi kazanmýþ bireyler yetiþtirilmesini gerekli kýldýðýný ifade etti. MEB’e baðlý resmî eðitim kurumlarýnda 542 bin 231’i kadrolu, 68 bin 647’si sözleþmeli toplam 610 bin 878 öðretmenin görev yaptýðýný belirten Çubukçu, 2003 ve 2009 yýllarý arasýnda 227 bin 702 öðretmen atamasý yapýldýðýný anlattý. Çubukçu, þöyle devam etti: ‘’Bakanlýðýmýz öðretmen ihtiyacýna yönelik olarak 2010 yýlýnda da öðretmen atamalarýna devam edecektir. Bakanlýðýmýzýn 2010 yýlý öðretmen ihtiyacýnýn giderilmesine yönelik çalýþmalarý sürmektedir.
2010 Bütçe Kanunu’nun 22. maddesindeki yüzde 25 oranýnýn yüzde 100’e çýkarýlmasý için Maliye Bakanlýðý nezdinde giriþimler devam etmektedir. Yine 22. maddedeki rezervden ayrýlan kadrolar ile öðretmen ihtiyacýnýn karþýlanamamasý durumunda Bakanlýðýn ilave kadro kullanýmýný saðlayacak bir düzenlemenin Bütçe kanunu kapsamýna alýnmasý teklifinde bulunulacaktýr. Böylece 2010 yýlý öðretmen ihtiyacýnýn büyük oranda karþýlanmasý planlanmaktadýr.’’ Bu arada, taban puanlar, okul öncesi öðretmenliðinde 70.021, sýnýf öðretmenliðinde 80.766, Türkçe öðretmenliðinde 84.6, Müzik öðretmenliðinde 60.294, Sosyal Bilgiler Öðretmenliðinde 81.8 olarak gerçekleþti. Atama sonuçlarý Bakanlýðýn ‘’www.meb.gov.tr’’ adresinden öðrenilebilecek. Öte yandan kendilerini ‘’Atamasý Yapýlmayan Öðretmenler Platformu’’ olarak adlandýran bir grup Bakanlýk binasý önünde atamalarý protesto etti. Grup adýna yapýlan açýklamada, ‘’atamalarýn yetersiz olduðu ileri sürülerek, kadrolu, güvenceli istihdam ve KPSS’nin kaldýrýlmasý’’ istendi. Ankara / aa
KÂZIM GÜLEÇYÜZ irtibat@yeniasya.com.tr
eçtiðimiz 3 Kasým’da, AKP’nin tek baþýna iktidar olarak ülkeyi “idare ettiði” sürecin yedinci yýlýný doldurup sekizinci yýlýna girdik. Gül’ün baþbakanlýðýnda kurulan ilk AKP hükümetinin iþbaþý yaptýðý tarihi esas alýrsak, fiilî iktidar sorumluluðunu üstlenmelerinin sekizinci yýlýna da 18 Kasým’da ulaþtýk ve bugün itibarýyla sekizinci senenin ilk ayý dolmak üzere. Bugünün, yani 17 Aralýk’ýn ayrý bir özelliði daha var. AB’den üyelik müzakerelerine baþlama tarihi aldýðýmýz günün beþinci yýlý bugün doldu. Üyelik hedefine ulaþmak için yapýlmasý gereken reformlar açýsýndan geriye dönüp bakýnca, bu istikamette atýlan adýmlarýn 17 Aralýk 2004’e kadar yapýlanlarla sýnýrlý kaldýðýný görmekteyiz. Onlarýn içinde en kayda deðer olanlardan biri, MGK’yý sivilleþtirmek ve iþlevini kýsmen de olsa demokratik kriterlere uygun hale getirmek için yapýlan anayasa deðiþikliðiydi. Bu çerçevede kurul toplantýlarýna katýlan bakanlarýn sayýsý arttýrýldý, öteden beri bir orgeneralin üstlendiði genel sekreterlik makamý Dýþiþleri kökenli bir diplomata aktarýldý ve genel sekreterlik bünyesinde faaliyet gösteren dairelerin bir kýsmý laðvedildi. Psikolojik harekât ve fiþleme gibi çok tartýþýlan faaliyetlere de son verildiði gibi bir algý oluþtu. Ama zaman içinde, bu iþlevlerin Genelkurmay ve Ýçiþleri Bakanlýðý bünyesindeki farklý adreslere taþýndýðý anlaþýldý. Son aylarda ülke gündemini meþgul eden Albay Çiçek imzalý andýç ve benzerleri, bunu açýkça gözler önüne serdi. Kuruldaki sivil üye sayýsýnýn arttýrýlmasý da sonraki iþleyiþi fazla deðiþtirmedi ve dönemin Genelkurmay Baþkaný Kývrýkoðlu’nun “Yüz üye de getirseler bizim için fark etmez” diyerek ortaya koyduðu tavrý doðrulayan bir tablo ortaya çýktý. Ve asker-sivil iliþkileri AB ülkelerinde geçerli demokratik kriterlere uygun hale getirilemedi. Genelkurmay adýna verilen siyasî nitelikteki mesajlarýn bazý üslûp ve yöntem farklarýyla da olsa devam etmesi, hattâ bunlarýn zaman zaman müdahale olarak algýlanmaya elveriþli sen derece sert tonlamalarla ifade edilmesi, temelde çok fazla deðiþen birþey olmadýðýný defaatle gösterdi. Bu noktadaki sorunun ne kadar derin ve yapýsal nitelikte olduðunu ortaya koyan en önemli göstergelerden biri, gizli anayasa olarak da adlandýrýlan Millî Güvenlik Siyaset Belgesi uygulamasýnýn aynen devam ettirilmesi oldu. 17 Aralýk 2004 öncesinde MGK reformunu gerçekleþtiren hükümetin, 2005 yazýnda 28 Þubat zihniyetini yansýtan yeni bir MGSB’ne onay vermesi ise, anlaþýlmasý ve izahý çok zor bir çeliþki oluþturdu. Sonuçta, MGK reformunun eksik ve yarým býrakýlmasý sebebiyle, askerin demokratik ve sivil kontrolü açýsýndan olmasý gereken sonuçlara ulaþýlamazken, yargý reformunun bir türlü gündeme getirilememesi de, iþleyiþteki yargý vesayetini koyulaþtýran mâlûm geliþmelerin önünü açtý. Bu açýdan bakýldýðýnda, 17 Aralýk 2004’ten bu yana geçen beþ yýlý, maalesef kayýp yýllar olarak deðerlendirmek gerekiyor. Bu durumun, müzakere tarihi aldýktan sonra reformlara daha bir asýlmak gerekirken, tam tersine anlaþýlmaz bir þekilde sürecin fiilen askýya alýnmasý ise, son derece garip bir paradoks ve çeliþki oluþturuyor. Eðer AB reformlarý için 17 Aralýk 2004’e kadar gösterilen yoðun ve enerjik çaba, müzakere tarihi belli olduktan sonra daha da arttýrýlýp hýzlandýrýlmýþ; bu çerçevede yeni anayasa projesi sonuçlandýrýlýp, bilhassa iki kronik sorun olan asker-sivil iliþkileri ile yargý alanýnda yapýsal reformlar gerçekleþtirilebilmiþ olsaydý, bugün çok daha farklý ve olumlu bir noktaya ulaþabilirdik. Demokratik açýlým sürecinin týkandýðý, tam tersine yine OHAL ve sýkýyönetim senaryolarýnýn seslendirildiði bir ülke manzarasý oluþmazdý. AB cenahýndaki engelleme çabalarý, Sarkozy ve Merkel gibilerin tavrý ayrý konu. Ama onlar bizdeki reform isteksizliðinin bahanesi olamaz. Beþ yýldýr AB sürecini savsaklamanýn bedelini AKP hem kendisi ödüyor, hem ülkeye ödetiyor.
G
4
HABER
YENÝASYA / 17 ARALIK 2009 PERÞEMBE
MEDYA ÝYÝ ROL OYNAMADI
FARK
Þirketlerin unuttuðu gerçek
terör örgütü PKK HENRI Barkey, ’ye gelmesindeki üyelerinin Türkiye kolarak da bu no gösterilerle ilgili “iyi bir rol” oyna tada medyanýn nu bu ya rek, “Med madýðýný belirte rnýlmýþ gibi göste za sanki savaþ ka en rýn la ðuda insan di ama güneydo evlâtlarýnýn dað çok istediði þey, bi bu onlar için r dan inmesiydi ve , bunu öyle anla coþku sebebiydi s z müsamaha gö mak lazým, bira di. termek lâzým” de
FARUK ÇAKIR cakir@yeniasya.com.tr
irketlerin baþarýsýnýn personel mutluluðuna baðlý olduðunu her halde bilmeyen yoktur. Bu gerçek bilindiði halde çoðu þirket bunu bilmez gibi davranýr ve önce personel yerine, ne yazýk ki önce ‘porselen’i; yani makineyi, tefriþâtý ve yüksek bina yapmayý tercih eder. Geçmiþte, bugün ve muhtemelen gelecekte de personele yatýrým yapan firmalarýn baþarýya ulaþtýðý ve ulaþacaðý görülecektir. Almanya merkezli ve Avrupa’nýn dev teknolojik marketler zinciri olan Media Markt, personele yatýrým yapmakla haklý olarak övünüyor. Elbette personele yatýrým yapan sadece Media Markt deðil, yüzlerce yerli ve yabancý firma personele yatýrým yapýyor ve neticede de baþarýlý oluyor. Media Markt Operasyonlardan Sorumlu Türkiye Genel Müdürü Nuri Topatan, Beþiktaþ maðazasýnýn açýlýþý sebebiyle düzenlenen basýn toplantýsýnda bu konuya özellikle vurgu yaptý. Kurduklarý sistemle ‘maðaza müdür’lerini maðazaya ‘ortak’ ettiklerini ve sorumluluk ile birlikte yetki de verdiklerini anlattý. Ayný þekilde maðazada çalýþan personelin de iþi kendi iþleri gibi görmesini saðladýklarýný anlattý. Bunun için sadece maddî katký deðil, huzurlu bir iþ ortamý saðladýklarýna ve herkesin güleryüzlü olmasýný temin için çalýþtýklarýna dikkat çekti. Topatan, yaklaþýmýný özetlerken; “En baþta ben gülüyorum ki bütün personel de gülsün. Çünkü ben gülmezsem hiç kimse gülmez. Personelimin yüzü gülerse müþteri de memnun olur. Müþteri memnun olursa neticede hepimiz memnun oluruz” diyor. Kalabalýk ve genç nüfusun Türkiye için büyük bir avantaj olduðuna da iþaret eden Topatan, “Yugoslavya, Bulgaristan ve Romanya gibi ülkelere artýk kimse gitmez. 71 milyonluk genç nüfus Türkiye için büyük bir avantaj” þeklinde konuþuyor. 2010 yýlý sonunda Türkiye pazarýnda lider konumuna gelmek istediklerini söyleyen Topatan, siyasetçilerin de kulak vermesi gereken bir tesbitte bulunuyor: “Lider olmak isterseniz, bir þeyleri mutlaka deðiþtirmeniz gerekir.” Ýnsan, ‘eþref-i mahlûkat’ yani Allah’ýn yarattýðý, kâinatýn en mükemmel varlýðý oluduðu için ‘personele yatýrým’ inanç deðerlerimizle de birebir uyan bir davranýþ. Binalara ve kulelere yatýrým yapmadan önce; personele, yani ‘insan’a yatýrým yapmak en baþta bu deðerleri bilen iþ adamlarýna düþer. Ne yazýk ki bu önemli konu çoðu zaman ihmal ediliyor. Personele yapýlan yatýrým, çok yanlýþ bir anlayýþla ‘israf’ gibi görülüyor. Bu yanlýþ uygulamalar birikerek, can sýkýcý ‘atasözleri’nin dilden dile dolaþmasýna bile sebep oluyor. Kime sorulsa ‘Müslüman zengin’lerin çalýþanlarýna iyi davranmadýðý, onlarýn hakkýný ihlâl ettiðini ve ‘adam yerine koymadýðýný’ örnekleriyle anlatýr! Nasýl oldu da ‘çalýþanýn alnýnýn teri kurumadan hakkýnýn verilmesi gerektiði’ hakikati unutuldu? Hem gerçekleri, hem de deðerlerimizi hatýrlayalým; yýllarýn ihmaliyle meydana gelen ‘kötü imaj’ý silelim. Müslüman iþ adamlarýnýn ‘kâr’dan önce düþünmesi gereken konu bu olsa gerek. ‘Daha fazla kâr’ peþinde koþarken nelerin kaybedildiðinin de farkýna varalým. El birliðiyle; hem zekâtlarý, hem de ‘sadaka’ olan ‘güler yüz’ü unutmayalým, unutturmayalým.
Þ
Zeynep Þahin
'in
vefatýný teessürle öðrendik. Merhumeye Cenâb-ý Allah'tan rahmet ve maðfiret diler, kederli ailesi ve yakýnlarýna sabr-ý cemil niyaz eder, taziyetlerimizi sunarýz.
MALATYA YENÝ ASYA OKUYUCULARI
KAPATILAN DTP’nin eski Genel Baþkaný Ahmet Türk, Muþ’ta meydana gelen olaylarla ilgili saðduyu çaðrýsý yaptý. Cnn Türk’te yer alan haberde Türk, elde ettikleri bilgilere göre, Muþ’taki saldýrýyý yýllardan beri derin devlet ve JÝTEM’le içice olan bir þahsýn gerçekleþtirdiðini söyledi. Diyarbakýr’dan kapatýlan DTP’nin 8 milletvekili ile dün gece Ankara’ya dönen Ahmet Türk uçakta gazetecilerin sorularýný cevapladý. Türk, “Esnafýmýza, insanýmýza zarar vermeyecek bir tavrý, tutumu gerçekleþtirmek zorundayýz. Bu nedenle daha saðduyulu, demokratik, gerçekten demokrasi ölçüleri içinde bir tepkinin de olmasý gerekiyor” diye konuþtu. Ahmet Türk ayrýca elde ettikleri bilgilere göre Muþ’taki saldýrýyý yýllardan beri derin devlet ve JÝTEM’le içice olan bir þahsýn gerçekleþtirdiðini söyledi. “Bize oy veren bölge halký üzgün” Türk, kendilerine oy veren bölge halkýnýn Meclis zeminini terk etmelerinden dolayý üzgün olduðunu da belirtti. Ahmet Türk, “Halk Parlamento’yu terk etmemizi istemiyor. Ama siyasetçinin görevi halka öncülük etmektir” dedi.
Almanya Büyükelçisi: DTP üyeleri destek vermeli
Amerikalý Türkiye uzmaný Henri Barkey, “Hükümet açýlýmýn arkasýnda durursa, þiddet olaylarý biter” dedi . FOTOÐRAF: CÝHAN
Hükümet açýlýmýn arkasýnda durmalý HÜKÜMETÝN DEMOKRATÝK AÇILIMA DEVAM ETMESÝ GEREKTÝÐÝNÝ BELÝRTEN AMERÝKALI TÜRKÝYE UZMANI BARKEY, “BU AÇILIMIN ARKASINDA DURDUÐUNU GÖSTEREN BÝR ÞEY SÖYLEMESÝ LÂZIM. ANCAK BU ÞEKÝLDE BU ÞÝDDET VE GÖSTERÝLERÝN ÖNÜNE GEÇÝLEBÝLÝR” DEDÝ. AMERÝKALI Türkiye uzmaný Henri Barkey, Tokat’ta yedi askerin þehit edilmesi ve DTP’nin kapatýlmasýna raðmen demokratik açýlýmýn devam etmesi gerektiðini söyledi. Barkey, “Hükümet açýlýmýn arkasýnda durursa, þiddet olaylarý biter” dedi Carnagie Endowment adlý düþünce kuruluþunda Türkiye uzmaný olarak görev yapan Barkey, DTP’nin kapatýlmasýný ve demokratik açýlým sürecini deðerlendirdi. Tokat’ta 7 askerin þehit edildiði saldýrýyý eleþtiren Barkey, “Bu saldýrý kötü bir olay oldu. Bu, açýlýma yapýlan en büyük darbe bence. Bunun emrini kim niye verdi bilemeyeceðim. 1993’te de ayrý þey olmuþtu, 33 er þehit edilmiþti ve o da o zamanki açýlýmý kapatmýþtý. Herhalde PKK’nýn içinde savaþýn devam etmesini isteyen elemanlar olduðunu düþünüyorum” diye konuþtu. Barkey, þunlarý söyledi: “Bu sefer açýlým çok daha ciddi. Bu kadar kolaylýkla açýlýmýn kapatýlacaðýný zannetmiyorum. Tabii DTP’nin kapatýlmasý bu açýdan çok kötü bir olay. Ýkisinin (DTP’nin kapatýlmasý ve Tokat’taki saldýrý) bir araya gelmesi çok zor bir durum yaratýyor. Ama AKP’nin devam etmesi lazým. Yoksa halkýn içinde, ‘açýlým savaþýn sona ermesine, çocuklarýn ölmemesine sebep verecek’ diye büyük bir beklenti var. O beklenti çok önemli. Þimdi bu beklentiyi bir tarafa atmanýn faturasý bence çok yüksek olur.”
DTP’nin kapatýlmasý sonrasý yaþanan þiddet olaylarýný ve Muþ’ta bir esnafýn iki göstericiyi öldürmesi ile ilgili de deðerlendirme de bulunan Barkey, “Böyle olaylar bir müddet devam edecek. Ýnsanlarýn çok tedirgin, sinirli olduðu dönemlerde böyle olaylar maalesef olacak. Bu olaylarýn ciddi olmadýðýný söylemek istemiyorum ama hükümetin yapmasý gereken þey, bu açýlýma devam etmesi, mesaj yollamasý. DTP kapatýldý, Reþadiye olayý gerçekleþti. Ama hükümetim bu açýlýmýn içeriðinin önemli bir þey olduðunu ve buna inandýðýný ima eden bir þey söylemesi lazým. Bu açýlýmýn arkasýnda durduðunu gösteren bir þey söylemesi lazým. Ancak bu þekilde bu þiddet ve gösterilerin önüne geçilebilir” ifadesini kullandý. Hükümet hiçbir þey demezse, ‘Tamam bu açýlým buraya kadar geldi. Biz devamýný getiremedik’ mesajý yollayacaðýný dile getiren Barkey, þöyle devam etti: “Halbuki, bu açýlýmýn baþka bir önemi var hükümet açýsýndan. Þimdiye kadar hükümetin yaptýðý ve önerdiði en büyük proje bu. Diðer bütün büyük projelere nazaran, en büyük en zor proje bu. Eðer bu projeden dönerse, millet niye bu hükümete oy versin? Bir þekilde maðlup olduðunu kabul edecektir. Kendi açýsýndan da bu açýlýma devam etmesi gerekiyor. Yani AKP kendi geleceði açýsýndan bunu yapmasý lazým.” Washington / cihan
DTP AÇILIMIN BÝR PARÇASI OLMADI DTP, CHP ve MHP’ye yönelik de eleþtirilerde bulunan Barkey, þöyle konuþtu: “Þimdiye kadar DTP bu açýlýmýn bir parçasý olmadý. Hükümet DTP’siz yapmaya çalýþtý. Artýk DTP ya da Barýþ ve Demokrasi Partisi’ni bu iþin bir parçasý yapmasý gerekiyor. Bu zor olacak. Maalesef Türkiye’de muhalefet, muhalefetin ne olduðunu anlamayan iki partiden oluþmuþ durumda. Yani birisi siyah derse, adam beyaz diyor. Beyaz derse, siyah diyor. Bu muhalefet deðildir.” CHP’nin demokratik açýlýmlarla ilgili daha önce ortaya koyduðu önerilere sýrf muhalefet yapmak için sahip çýkamadýðýný öne süren Barkey, “Belki bu noktada Baþbakan’ýn halka seslenip, biraz da bu açýlýmýn ne olduðunu anlatmasý lazým. Bu bir süreç zor bir süreç acý bir süreç. Bu sürecin baþýndayýz. Bazen iki adým ileri atýlacak bir adým geri, bazen iki adým geri. Ama önemli olan üç adým geri atýlmamasý” diye konuþtu. Barkey, hükümetin DTP’li milletvekillerinin katýlmasý durumunda Barýþ ve Demokrasi Partisi’ni bu iþin içine sokmasý gerektiðini vurguladý.
Bulanýk’ta cenaze evinde olaylar çýktý
TAZÝYE Çelikhan eþrafýndan muhterem aðabeyimiz Hüseyin Þahin'in eþi, arkadaþlarýmýz Sadettin Haydar, Mehmet ve Harun'un annesi muhtereme
Türk’ten saðduyu çaðrýsý
MUÞ’UN Bulanýk ilçesinde dün meydana gelen olaylarda ölen Necmi Oral (19)’ýn cenazesi Ýnönü Mezarlýðý’nda topraða verildikten sonra polisle göstericiler arasýnda olaylar çýktý. Cenaze dönüþü taþlarla polis ve basýn mensuplarýna saldýran göstericileri daðýtmak isteyen güvenlik güçleri biber gazý atýp tazyikli su sýktý. Ara sokaklara daðýlan göstericiler eylemlerine devam etti. Bu arada Oral’ýn cenazesine kapatýlan Demokratik Toplum Partisi (DTP)’nin Muþ milletvekilleri
Sýrrý Sakýk ve Nuri Yaman ile Van Belediye Baþkaný Bekir Kaya, Malazgirt Belediye Baþkaný Nuri Balcý, Bulanýk Belediye Baþkaný Ziya Akkaya, çevre il ve ilçelerin kapatýlan DTP’li yöneticileri ile partililer katýldý. Sessiz bekleyiþin hakim olduðu ilçede güvenlik tedbirleri üst seviyeye çýkarýldý. DTP’nin kapatýlmasýný protesto için düzenlenen olaylý yürüyüþün ardýndan ilçede Ýstanbul, Bitlis ve Bingöl’den gelen çevik kuvvet ekipleri görevlendirilirken, esnaf ise kepenk açmadý. Muþ / cihan
Eylem öncesinde yakalandýlar AÐRI’DAKÝ operasyonda, 8 kiþi çok sayýda molotofkokteyli malzemesi ile yakalandý. Aldýklarý bir ihbarý deðerlendiren Aðrý Emniyet Müdürlüðü yetkilileri, gözaltýna alýnan 8 kiþinin, DTP’nin kapatýlmasýný protesto bahanesiyle yapýlan izinsiz gösteriler kapsamýnda faaliyet yürüttüklerini, þehir merkezinde ‘’kepenk kapatmamakta’’ direnen birçok iþ yerine molotofkokteylli saldýrý hazýrlýðý içinde olduklarýnýn tespit edildiðini belirtildi. Aðrý / aa
ALMANYA’NIN Ankara Büyükelçisi Eckart Cuntz, yeni kurulan Barýþ ve Demokrasi Partisi (BDP) partisinde görev alacak DTP üyelerinin demokratik açýlýma destek vermesi gerektiðini söyledi. Gündeme iliþkin konularý deðerlendiren Cuntz, “demokratik açýlým” konusunda “Bizim tamamen desteðimizi gören bir açýlýmdýr” dedi. “Demokratik açýlým”ýn Tokat’taki terör saldýrýsýyla zarar gördüðünü belirten Cuntz, þunlarý kaydetti: “Bu tür saldýrýlar açýlýma hiçbir þekilde destek saðlamayacaktýr hatta geri adým atýlmasýný saðlayacaktýr. DTP’nin kapatýlmasý da bir geri adýmdýr. Bunun ciddi bir þekilde kritik edilmesi gerekir. Bunu AB de bu þekilde ifade etti, ben de ifade ediyorum. Demokratik Partilerin de buna DTP de dahil, terörden ve þiddetten uzaklaþmasý gerekiyor. DTP üyelerinin burada bir sorumluluk taþýdýðýný ifade etmek istiyorum. Yeni bir partinin kuruluþu oldu, yeni partide görev alacak DTP üyelerinin de yeni partide sorumluluk duygularý içinde demokratik açýlýma destek vermeyi iyi deðerlendirmeleri gerektiðini düþünüyorum. Burada pozitif bir geliþme söz konusuydu ve bunun devam etmesi için herkesin duyarlý ve sorumluluk taþýmasý gerektiðini düþünüyorum.” Büyükelçi Cuntz, Ýsviçre’de minarelerin yasaklanmasý ve benzer bir yasaðýn Almanya’da getirilmesi ihtimali ile ilgili olarak da Almanya’da 2 bine yakýn cami olduðunu ve bunlarýn 160’a yakýnýnda minare bulunduðunu belirterek, Ýsviçre’de ortaya çýkan bir olayýn baþka ülkelerde de uygulanabileceði söylemenin çok gerçekçi olmadýðýný ve bunun yapýlamayacaðýný ifade etti. Ankara / aa
DTP’li vekiller istifa ederse oylamada salt çoðunluk aranmayacak
MECLÝS, DTP’nin kapatýlmasýnýn ardýndan baðýmsýz kalan milletvekillerinin istifasý halinde yeni bir durumla karþý karþýya kalacak. DTP’nin kapatýlmasýnýn ardýndan baðýmsýz kalan 19 milletvekilinin istifa etmesi ya da Meclis çalýþmalarýna bir ay içinde beþ kez mazeretsiz olarak katýlmamasý durumunda Mecliste izlenecek prosedür farklýlýk gösteriyor. Anayasanýn ‘’milletvekilliðinin düþürülmesi’’ni düzenleyen 84. maddesi ve TBMM Ýçtüzüðünün ‘’üyelikten istifa’’yý düzenleyen maddelerine göre, istifa eden milletvekilinin istifasýnýn geçerli olduðu, TBMM Baþkanlýk Divaný tarafýndan 7 gün içinde incelenerek tespit edilecek. Baþkanlýk Divaný, istifa dilekçelerinin bu milletvekillerine ait olup olmadýðýna bakacak. Daha sonra, konu görüþmesiz olarak Genel Kurulun oyuna sunulacak. Bu istifalarýn oylanmasýnda salt çoðunluk olan 276 aranmýyor, oylama iþari olarak yapýlýyor. Ýstifa, Genel Kurulda toplantý yeter sayýsý (184) bulunmasý þartýyla basit çoðunlukla kabul edilmiþ olacak. TBMM’de halen 6 üyelik boþ bulunuyor. Kapatýlan DTP Genel Baþkaný Ahmet Türk ile Diyarbakýr Milletvekili Aysel Tuðluk’un milletvekilliklerinin Anayasa Mahkemesi tarafýndan düþürülmesi ve baðýmsýz kalan milletvekillerinin istifasýnýn kabulü halinde, Mecliste boþalan sandalye sayýsý 27’ye yükselecek.
TAZÝYE Spor sayfasý editörümüz Erol Doyran'ýn eniþtesi
Mehmet Sünter
'in
vefatýný teessürle öðrendik. Merhuma Cenâb-ý Hak'tan rahmet ve maðfiret diler, kederli ailesi ve yakýnlarýna sabr-ý cemil niyaz eder, taziyetlerimizi sunarýz.
y
5
HABER
YENÝASYA / 17 ARALIK 2009 PERÞEMBE
HABERLER
BAÞKENT YAZILARI
DTP’nin kapatýlmasý ve “unsura mahsus siyasî kulüpler” (3)
CEVHER ÝLHAN cevher@yeniasya.com.tr
eçen asrýn baþlarýnda Prens Sabahattin Bey’in, Osmanlý’nýn idâmesi için Avrupa’daki akýmlardan etkilenerek önerdiði “adem-i merkeziyet” fikrine karþý “cihet’ül vahdetimiz (birlik yönümüz-baðýmýz) olan usûl-ü merkeziyenin (merkezî sistemin) tahkimi”yle ancak millî birlik ve muhabbetin saðlanacaðýný kaydeden Bediüzzaman, bütünlük ve dayanýþma içinde muhtelif unsurlarý medenileþmede bir seviyeyi getireceðini belirtir. Demokratik hak ve hürriyetlerle “etnik siyaset” arasýndaki ciddî farký belirler. Her kavmin kültürünün, örfünün devamlýlýðýnýn gereði olan millî âdetlerinin, gelenek-
G
lerinin ve kendine has lisânýnýn, irfanýnýn, edebiyatýnýn, fikrî istidat ve kabiliyetinin geliþmesini teminin, devletin vazifesi olduðunu, bununla ancak “makine-i terakkiyat-ý medeniyetin (medenî geliþim ve ilerleme motorunun) buharý” hükmündeki geliþme yolundaki müsbet yarýþýn olabileceðini anlatýr. Aksi halde, “adem-i merkeziyetin (merkezden ayrý yönetimin)” ve “onun ammizâdesi unsura mahsus siyasî kulüpler”in ýrkî iftiraklar üzerine milleti tefrika fitnesi felâketine atacaðýný haber verir. Bu kulüplerin, antidemokratik baskýcý yöntem ve tahakkümle zedelenen, etnik ayrýlýk ve mezhebe dayalý ayýrýmcýlýðýn þiddetiyle birdenbire merkezkaç kuvvetine dönüþeceði tehlikesini nazara verir. Sözkonusu partilerin sözde temsil ettiði ýrký ve mezhebi milletten uzaklaþtýrýp koparacaðýný uyarýr. ETNÝK SÝYASET, AYRILIK FÝTNESÝNÝ UYANDIRIR… “De mok ra tik leþ me” per de sin de mev cut mer kez den nef re tin de tah ri kiy le ýr kî ve
mezhebî idârelerin yetkilerinin arttýrýlmasýnýn, ittihadýn aleyhine istismarýyla vahþetin galeyânýna sýðmayacaðýný ifâde eder. “Adem-i merkeziyet”le tanýmlanan “federatif sistem”le ülkenin eyâletlere taksiminin, Osmanlýlýðý ve meþrûtiyeti, bugünkü anlamýyla demokratik hürriyetçi dokuyu birden feverân ile yýrtacak bir “muhtariyete (özerkliðe)”, ardýndan “istiklâliyete (ba ðým sýz ay rý dev le te, ay rý lý ða)”, son ra “tavâif-u mülûk” tâbiriyle küçük devletçiklere bölüp parçalamaya sebebiyet vereceðine dikkat çeker. Bediüzzaman’a göre, demokratikleþme zâfiyetiyle bölgeler arasýndaki eþitsizliðin ve üstün gelme meyliyle etnik siyasetin ortaya çýkaracaðý kavga ve kargaþa, demokrasi ve hürriyetin verdiði büyük iyiliðe darbe vurur, hiçe indirir. Bunun içindir ki, milletin millî birlik karakterine arýz olup engelleyen demokrasi dýþý dikta yöntemi ve istibdat zehrinin, iftirak meyli marazýnýn izâlesi gerekirken, bu ayrýlýk ve kopuþun, “gayr-ý mahlut siyasî kulüpler”
o la rak ni te len dir di ði tek ýr kýn bu lun du ðu partileþmenin siyasete sirayetinin, siyaseti zehirleyeceðini izâh eder. Demokrasi ve özgürlüklerin en büyük gü zel li ði, mil lî bir lik ve bü tün lük i ken, böyle bir iftirakýn büyük günâhýyla son verip bitirmenin, “onüç asýr evvel ölüm olan a sâ bi yet-i ca hî li ye yi (ce hâ let ten tü re yen ýrkçýlýðý) diriltmek ve fitneyi uyandýrmak olduðunu” ikaz eder. Yine bunun içindir ki evvelemirde “ýrka ve mezhebe mahsus siyasî partiler”e menfezler, kapýlar açmanýn “ecnebinin politikasý”na âlet olunarak, “frenk illeti”yle milleti birbirine baðlayan inanç birliði baðlarýnýn koparýlmasýna, “din kardeþliði”nin devre dýþý býrakýlmasýna sebebiyet vereceði beyânýnda bulunur. DTP’nin akýbetine ve “unsura mahsus siyasî kulüpler”in haklarýný korumak iddiasýyla ortaya çýktýklarý unsur olmak üzere, milletin hak ve hürriyetlerine, birlik ve bütünlüðüne, barýþ ve kalkýnmasýna verdiði zararlara, etnik partilerin çýkmazýna bir de gözle bakýlmalý…
“AMÝRALLERE suikast planý” iddiasýyla ilgili gözaltýna alýnan teðmenlerden 2’si serbest býrakýlýrken, 1’i tutuklama istemiyle mahkemeye sevk edildi. Ýstanbul ve Gölcük’te eþ zamanlý düzenlenen operasyonla ilgili 3 teðmen, Beþiktaþ’taki Ýstanbul Adliyesi’ne getirildi. Sivil plakalý bir araçla adliyeye getirilen teðmenler, hakim ve savcýlarýn giriþ yaptýðý bölümden binaya alýndý. Cumhuriyet Savcýsý Süleyman Pehlivan tarafýndan sorgulan teðmenlerden 1’i tutuklanma istemiyle nöbetçi mahkemeye sevk edilirken, 2’si serbest býrakýldý. Soruþturma ‘’amirallere suikast’’ ile ‘’operasyon kapsamýnda ele geçirilen TNT kalýplarý ve uyuþturucu maddeleri bulundurma’’ yönündeki iddialar konusunda yürütülüyor. Soruþturma kapsamýnda þu ana kadar 10 kiþi tutuklanmýþtý. Ýstanbul / ntv
GDO yasasý Meclis’te
ABD: Türkiye, Batýya sýrtýný çevirmedi ABD Dýþiþleri Bakanlýðýnýn Avrupa ve Avrasya iþlerinden sorumlu üst düzey yetkilisi Philip Gordon, “Türkiye’nin on yýllardýr NATO, ABD ve Avrupa ile sürdürdüðü iþbirliðine sýrtýný çevirdiðini düþünmenin yanlýþ bir izlenim olduðuna inandýðýný” söyledi. Gordon, Temsilciler Meclisi Dýþiþleri Komisyonu Avrupa Alt Komitesi’nde komite üyelerinin sorularýný cevapladý. Kongre’deki Türk Dostluk Gru bu’nun eþ baþ ka ný, De mok rat Parti Florida milletvekili Robert Wexler’in ABD’nin Türkiye ile olan iliþkilerinin durumuna ve “Türkiye’nin siyasetinin yön deðiþtirdiði” iddialarýna iliþkin görüþüne Gordon, “Türkiye’nin, NATO, ABD ve Avrupa ile on yýllardýr sürdürdüðü iþbirliðine sýrtýný çevirdiðini bir þekilde düþünmenin yanlýþ bir izlenim olduðuna inanýyorum” dedi. Washington / aa
ÝSRAÝL’ÝN Ankara Büyükelçisi Gaby Levy’i Karadeniz Teknik Üniversitesi’ni (KTÜ) ziyareti sýrasýnda protesto ettikleri iddiasýyla 31 öðrenci hakkýnda, ‘’Toplantý ve Gösteri Yürüyüþleri Kanunu’na muhalefet” suçundan dava açýldý. Trabzon Cumhuriyet Baþsavcýlýðý’nca yürütülen soruþturma kapsamýnda 31 öðrencinin, Büyükelçi Levy’i, 4 Kasým 2009 günü KTÜ Rektörlüðü’nü ziyareti sýrasýnda protesto ettikleri gerekçesiyle haklarýnda baþlatýlan soruþturma tamamlandý. Söz konusu öðrencilerin, Levy’in rektörlüðü ziyareti sýrasýnda rektörlük önünde toplanarak Levy’nin rektörlük binasýna giriþini slogan ve yumurta atarak engelledikleri ve defalarca uyarýlmalarýna raðmen gösterilerine devam ettikleri belirtildi. Þüphelilerin izinsiz olarak yasak yer sayýlan kamu binasýna ait eklentide kanuna aykýrý olarak gösteri yaptýklarý belirtildi. Þüphelilerin 2911 sayýlý Toplantý ve Gösteri Yürüyüþleri Kanunu’na muhalefet ettikleri gerekçesiyle, yargýlanmalarýna önümüzdeki günlerde Trabzon 3 Asliye Ceza Mahkemesinde baþlanacak. Öte yandan söz konusu 31 kiþi hakkýnda, savcýlýkça, ‘’görevli memura mukavemet’’ ve ‘’kamu malýna zarar vermek’’ suçlarýndan ayrý bir soruþturma yürütüldüðü öðrenildi. Trabzon / iha
‘Mustafa’ya takipsizlik kararý kaldýrýldý
‘Amirallere suikast’te 1 tutuklama istemi daha
HÜKÜMET, GDO ve ürünlerinin Türkiye’ye “kontrollü giriþini” bu kez yasa ile düzenledi. Biyogüvenlik yasa tasarýsý, Meclis’e sevkedildi. Genetiði deðiþtirilmiþ organizma (GDO) yasa tasarýsý belli bir eþik deðere kadar GSO içeren ürünlere izin veriyor. Eþik deðeri aþan GDO’lu ürünlerde “etiketleme” zorunluluðu getiriliyor. Kural ihlalinde on yýla kadar hapis cezasý da öngörülüyor. Tasarýnýn ana hatlarýnda þu maddeler var; GDO veya ürünlerinin ithalatý, ihracatý, deneysel amaçlý serbest býrakýlmasý, piyasaya sürülmesi ile genetiði deðiþtirilmiþ mikroorganizmalarýn kapalý alanda kullanýmýna, bilimsel esaslara göre yapýlacak risk deðerlendirmesi sonrasýnda karar verilecek. Ürün, insan, hayvan ve bitki saðlýðý ile çevre ve biyolojik çeþitliliði tehdit etmeyecek. Üretici ve tüketicinin tercih hakkýný ortadan kaldýrmayacak. GDO ve ürünlerinin çevreye yayýlma riski bulunmayacak. Biyolojik çeþitliliðin devamýný tehlikeye düþürmeyecek. GDO denetimi için dokuz kiþiden oluþan Biyogüvenlik Kurulu oluþturulacak. Kurul kararlarýna aykýrý olarak GDO ve ürünleri kullanýlamayacak. Genetiði deðiþtirilmiþ bitki ve hayvan üretilemeyecek. GDO ve ürünlerinin piyasaya sürülmesinden sonra þartlara uyup uyulmadýðý kontrol edilecek. Usulsüz kullanýmlarda on yýla varan hapis cezalarý ve para cezalarý uygulanacak. Belirlenen eþik deðerin üstünde GDO içeren ürünlerin etiketinde GDO içerdiði açýkca belirtilecek.
Levy’i protesto eden öðrencilere dâvâ
19 kiþinin vefat etmesiyle sonuçlanan maden ocaðý faciasýnýn ardýndaki ihmaller gün yüzüne çýkýyor.
Kömür, insandan deðerli tutuluyor BURSA'NIN MUSTAFAKEMALPAÞA ÝLÇESÝNDEKÝ MADEN OCAÐINDAKÝ GÖÇÜKTE KURTARMA OPERASYONUNA USTA OLARAK KATILAN HAMZA BAÞKURT, BÝR EL ARABASI KADAR KÖMÜRÜN, ÝÞÇÝDEN DEÐERLÝ TUTULDUÐUNU SAVUNDU. BURSA’NIN Mustafakemalpaþa ilçesinde meydana gelen maden ocaðý faciasýnda 19 arkadaþýnýn cesedinin çýkarýlmasý çalýþmasýna katýlan Hamza Baþkurt, bir el arabasý kadar kömürün iþçiden deðerli tutulduðunu iddia etti. 19 kiþinin vefat etmesiyle sonuçlanan maden ocaðý faciasýnýn ardýndaki ihmaller gün yüzüne çýkýyor. Göçükteki kurtarma çalýþmalarýna ‘usta’ olarak katýlan Hamza Baþkurt, yaþadýklarýný anlattý. Olay günü 00.00-08.00 mesaisine gitmek için evinde istirahat ettiðini söyleyen Baþkurt, þunlarý söyledi: “Telefonum çaldý ve acý haberi aldýk. Kurtarma çalýþmalarý için ocaða gittim. Aþaðýya indik. Uzun süren tüneli onardýk. Sonra arkadaþlarýmýza kendi aramýzda seslendiðimiz þekilde baðýrdýk. Diðer kurtarma ekipleri bize ‘Arkadaþlar artýk baðýrmayýn, bunlar öldü’ dedi. Ýleriye doðru gittik. Önce Ali Kazan ile birlikte Ýzzet Kuþoðlu’na ulaþtýk. Uzun zaman sürdü çýkarmamýz. Göçükte takibat yaparak 8 arkadaþýmýza ulaþtýk. Sonraki gün ise diðerlerinin
cesedini bulduk.” Bazý cesetlerin tanýnmayacak hale geldiðini dile getiren tecrübeli maden iþçisi, “Yusuf Karaca’nýn elinde direk vardý. Dinamitçimiz Ramazan Baþtepe, üçüncü patlamayý yapacaðý zaman makine kendiliðinden patladý, öyle tahmin ediyoruz. Bir arkadaþým ayaðýný uzatmýþ oturur vaziyetteyken ölmüþ, aðzýna burnuna kömür dolmuþ. Bazý arkadaþlarýmýn parçalara daðýlmýþ cesedini topladýk” dedi. Kurtarma çalýþmalarý için madene girdiklerinde gaz kokusunun insaný etkileyecek kadar fazla olduðunu aktaran Baþkurt, þu bilgileri verdi: “Hayatýmda sigara, içki içmedim. Kolay kolay yorulmam. Ama dam sökümü yaparken kesildim, bittim. Bir gece önceden gaz birikmesi vardý. Baþýmýzda yetkili vardý, çavuþ vardý. Çavuþumuza da söyledik, hava yetersizdi. O akþam da çekilmedi. Demek ki gündüz vardiyasý devam etti. Daha sonra 16.00-24.00 vardiyasýnda olay patlak verdi, hepsinin caný yandý.”
BÝR EL ARABASI KÖMÜR BÝZDEN DEÐERLÝYDÝ Bazý vardiyalarda detektör görmediðini kaydeden Hamza Baþkurt, genellikle iþçilerin gazý ölçtüðünü söyledi. ‘Ramazan Baþtepe’nin iþi bilen bir dinamitçi olduðunu vurgulayan Baþkurt, ihmal nedeniyle arkadaþlarýnýn öldüðünü ileri sürdü. Baþkurt, “Güvenlik önlemleri yetersizdi. Gaz maskesi bile yoktu. Pis havayý alýp tekrar çalýþtýðýmýz yere veriyordu makine. Her zaman pis havayý soluyorduk. Havalandýrma bacalarý yetersiz. Nefesin olduðu yerler çok uzun yerler. Bir yýrtýk olsa onarýlmýyordu, yeniden yenisi çekilmiyordu. Kömür diye diye arkadaþlarý öldürdüler. Bir el arabasý kömür bizden deðerliydi, Kimse konuþamýyordu, çünkü iþten atýlma korkusu vardý” diye konuþtu. Kendisinin de daha önce iki kez göçük altýnda kaldýðý bilgisini veren Baþkurt, sözlerini þöyle tamamladý: “Arkadaþlar beni kurtardý. Ama bu kez çok acý oldu. Yýllarca birlikte çalýþtýðýmýz arkadaþlarýn cesedine ulaþtýk, onu yaþayan bilir. Þu anda bir þey düþünemiyorum, uyuyamýyorum. Dün psikologa gittim, sakinleþtirici hap verdiler. Kendi kendime aðlamaya baþlýyorum. Çocuklarýmý sevemiyorum.” Bursa / cihan
Güneydoðu'da töre ve kan dâvâsý bitiriliyor ÞANLIURFA’NIN Viranþehir ilçesinde, “Baþlýk parasý, töre cinayetleri, kýz çocuklarý erken yaþta evlendirilmesine son” projesi kapsamýnda doktor, hemþire, müftü ve imamlardan oluþan ekip köy köy gezerek vatandaþý bilgilendiriyor. Þanlýurfa Valiliði koordinasyonluðunda Türk Diyanet Vakýf-Sen ve Ýlçe Müftülüðü tarafýndan yürütülmekte olan, Devlet planlama teþkilatý SODES programý kapsamýnda finanse edilen pro je kap sa mýn da ça lýþ ma la ra dok tor, hemþire, müftü ve imamlardan oluþan 9 kiþilik ekip katýlýyor. Oluþturulan 9 kiþilik ekip, þehir merkezi ve 50 köye giderek, orada köy halkýna bilgiler verdi. Baþlýk parasý, töre cinayetleri, kýz çocuklarýnýn erken yaþta evlendirilmesi, berde-
lin bölgede yaygýn olan bu tür örf ve adetlerin yanlýþ olduðunu ve bu konuda neler yapýlmasý gerektiði köylülere anlatýldý. Proje koordinatörü Türk Diyanet Vakýf-Sen Viranþehir temsilcisi Mehmet Ülgen, yapýlan bu projenin amacýnýn bölgede yaygýn olan baþlýk parasý, töre cinayetleri, kýz çocuklarýnýn erken yaþta evlendirilmesi, berdel gibi töre adetlerin artýk yaþanmayacaðýný vurgulayarak 21. yüzyýlda bunlarýn yaþanmasýný geri kalmýþlýðýn göstergesi olduðunu vurguladý. Mehmet Ülgen, “120 bin nüfuslu Viranþehir ilçemizdeki yaygýn olan baþlýk parasý ve berdelin kalkmasý için aileleri bu konuda bilinçlendirmeyi hedefliyoruz. Kýz çocuklarýnýn erken yaþta evlendirilmemesi konusunda ilçe
merkez baþta olmak üzere yaklaþýk 50 köyde baþlatmýþ olduðumuz konferans ve seminerler düzenleyerek vatandaþlarýmýzý bilgilendiriyoruz. Törenin ülkemizde zihniyet açýsýndan Doðu ve Güneydoðu Anadolu bölgelerinde görülen, fakat uygulanmasý açýsýndan bütün Türkiye’yi kapsayan 21. yüzyýlda belki de Türkiye’nin hiç durmayan, devamlý kanayan yarasýdýr. Bunlarýn bitirilmesi için çalýþmalarýmýzý tüm hýzýyla sürdürüyoruz” dedi. Proje kapsamýnda gidilen köylerde çalýþmalar yürüten ekip, köy halký tarafýndan sýcak karþýlanýyor. Bazý köy halký bu projenin geç kalýndýðýný söyledi. Köydeki bazý vatandaþlar artýk kan davalarýndan býktýklarýný ve bunlarýn yaþanmamasýný istedi.
SÝNCAN 2. Aðýr Ceza Mahkemesi, Ankara Cumhuriyet Baþsavcýlýðýnýn, gazeteci Can Dündar hakkýnda, ‘’Mustafa’’ belgeseli nedeniyle yürütülen soruþturmada verdiði ‘’takipsizlik’’ kararýný kaldýrdý. Ankara Cumhuriyet Baþsavcýlýðý ise mahkemenin kararýnýn kanun yararýna bozulmasý istemiyle Adalet Bakanlýðýna baþvurdu. Sincan 2. Aðýr Ceza Mahkemesinin ‘’takipsizlik’’ kararýnda, Ankara Cumhuriyet Baþsavcýlýðýnýn, Can Dündar tarafýndan senaryosu yazýlýp yönetilen ‘’Mustafa’’ belgeseli nedeniyle, 5816 sayýlý Atatürk Aleyhine Ýþlenen Suçlar Hakkýnda Kanun ile 4207 sayýlý Tütün Ürünlerinin Zararlarýnýn Önlenmesi ve Kontrolü Hakkýnda Kanun’a muhalefet suçlarý kapsamýnda yürüttüðü soruþturmada ‘’kovuþturmaya yer olmadýðýna’’ karar verdiði hatýrlatýldý. Ankara Cumhuriyet Baþsavcýlýðýnýn kararýna Ali Behram Þahbudak’ýn itirazda bulunduðu hatýrlatýlan kararda, dosyanýn mütalaa için Sincan Cumhuriyet Baþsavcýlýðý’na tevdi edildiði kaydedildi. Sincan 2. Aðýr Ceza Mahkemesi kararýnda da atýlý suçtan dolayý kamu davasý açýlmasý gerekirken, ‘’kovuþturmaya yer olmadýðýna’’ dair karar verilmesinin yersiz olduðu belirtilerek, ‘’takipsizlik’’ kararýna karþý yapýlan itirazýn kabulüne karar verildiði ifade edildi. Ankara Cumhuriyet Baþsavcýlýðý, Sincan 2. Aðýr Ceza Mahkemesinin kararýnýn kanun yararýna bozulmasý istemiyle Adalet Bakanlýðýna baþvurdu. Ankara / aa
Türkiye-Suriye balayýnda ABD’NÝN saygýn gazetelerinden New York Times, Türkiye ile Suriye arasýnda geliþen iliþkilerin, Suriye’de ülkenin geleceðiyle ilgili yeni umutlar doðurduðunu yazdý. Gazetenin Halep mahreçli haberinde, Türkiye ile Suriye’nin geçen Eylül ayýnda karþýlýklý olarak vizelerini kaldýrmalarýnýn ardýndan pek çok Türk turistin Suriye’nin kuzeyinde bulunan Halep kentine geldiðini, Halep’in sokak satýcýlarýnýn turistlere Türkçe seslendiklerini ve iki ülke arasýndaki sýnýr ticaretinin bir anda arttýðýný bildirdi. Ýki ülke arasýndaki iliþkilerinin ‘’balayýnda’’ olduðunu ve iki ülke liderlerinin birbirleri hakkýnda uzun zamandýr görüþmeyen arkadaþlar gibi konuþtuklarýný yazan gazete, Türkiye ile geliþen bu yeni yakýnlýðýn ikili ticaretin de ötesinde olduðu ve bu yeni geliþmenin ‘’petrol, doðalgaz, din ve Ýsrail ile barýþ’’ gibi alanlarý da içeren Suriye’nin gelecekteki yönü hakkýnda yeni umutlarýn doðmasýna yolaçtýðýný kaydetti. New York / aa
YÖK Genel Kurulu bugün toplanýyor YÖK Genel Kurulu, Danýþtay’ýn katsayý ile ilgili kararýnýn ardýndan yarýn toplanacak. YÖK Baþkaný Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan baþkanlýðýnda YÖK’te gerçekleþtirilecek toplantýda, yeni uygulamanýn nasýl olacaðý görüþülecek. Ankara / aa
‘Güven Timleri’ güven verdi ÝSTANBUL Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkýn’ýn projesiyle yaklaþýk 5 ay önce hizmete giren ve kalabalýk noktalarda, büyük alýþveriþ merkezlerinde, çarþý, hastane ve semt pazarlarýnda seyyar satýcý, simitçi, satýþ elemaný veya alýþveriþ yapan vatandaþ gibi faaliyet gösteren ‘’güven timleri’’, vatandaþlarýn güvenini kazandý. 10 Aðustos 2009 tarihinde faaliyete geçen ‘’Güven Timleri’’ 5 ayda yaklaþýk 7 bin 437 olaya müdahale etti. Bu olaylarla ilgili gözaltýna alýnan 9 bin 191 kiþiden 522’si, sevk edildikleri mahkemelerce tutuklanarak cezaevine konuldu. Ýstanbul Asayiþ Þube Müdürlüðü bünyesinde yer alan ve suça, suç öncesi müdahale amacýyla baþlangýçta 10 rütbeli personel, 7 kadýn polis, toplamda 406 personeli ile göreve baþlayan ‘’Güven Timleri’’nin sayýsý, her geçen gün artarak 500 personele ulaþtý. Ýstanbul / aa
6
1 ABD DOLARI 1 AVUSTRALYA DOLARI 1 DANÝMARKA KRONU 1 EURO 1 ÝNGÝLÝZ STERLÝNÝ
ALIÞ
DÖVÝZ SATIÞ
1.5031 1.3608 0.29374 2.1864 2.4402
1.5103 1.3697 0.29519 2.1969 2.4530
ALIÞ
EFEKTÝF SATIÞ
1.5020 1.3545 0.29353 2.1849 2.4385
1.5126 1.3779 0.29587 2.2002 2.4567
1 ÝSVÝÇRE FRANGI 1 ÝSVEÇ KRONU 1 KANADA DOLARI 1 KUVEYT DÝNARI 1 NORVEÇ KRONU 1 SUUDÝ ARABÝSTAN RÝYALÝ 100 JAPON YENÝ
ALIÞ
DÖVÝZ SATIÞ
1.4431 0.20810 1.4145 5.2212 0.25717 0.40198 1.6796
1.4524 0.21027 1.4209 5.2900 0.25890 0.40270 1.6908
ALIÞ
EFEKTÝF SATIÞ
1.4409 0.20795 1.4093 5.1429 0.25699 0.39897 1.6734
SERBEST PÝYASA
1.4546 0.21075 1.4263 5.3694 0.25950 0.40572 1.6972
DOLAR DÜN 1,5110 ÖNCEKÝ GÜN 1,5040
EURO
ALTIN
C. ALTINI
DÜN 2,1980 ÖNCEKÝ GÜN 2,2030
DÜN 53.970 ÖNCEKÝ GÜN 54.100
DÜN 360.000 ÖNCEKÝ GÜN 361.000
Cinsi
Cinsi
15 ARALIK 2009
MERKEZ BANKASI DÖVÝZ KURLARI
HABERLER
EKONOMÝ
YENÝASYA / 17 ARALIK 2009 PERÞEMBE
GEÇEN YIL ÝSTÝHDAM AZALDI Ýþsizlik oraný ise bu yýl Eylül ayý itibarýyla yüzde 13,4 oldu. Ýþsizlik oraný bu yýl Ocakta yüzde 15,5, Þubatta 16,1, Martta 15,8, Nisanda yüzde 14,9, Mayýsta yüzde 13,6, Haziranda yüzde 13,0, Temmuzda yüzde 12,8, Aðustosta yüzde 13,4 idi. Bu yýl Eylül ayýnda toplam istihdam 22 milyon 20 bin kiþi, iþsiz sayýsý 3 milyon 396 bin kiþi olarak açýklandý. Geçen yýlýn ayný ayýnda ise iþsizlik oraný yüzde 10,7, toplam istihdam 21 milyon 802 bin kiþi, iþsiz sayýsý 2 milyon 601 bin kiþi olarak belirlenmiþti. Ýþsizlik oraný geçen yýl yüzde 11 olmuþtu.
Reis Gýda’nýn baþlattýðý “Obeziteye karþý bakliyat ile saðlýklý beslenme” kampanyasý devam ediyor.
SANAYÝ ÜRETÝMÝ
Reis Gýda’nýn obeziteye karþý kampanyasý sürüyor
Sanayi üretiminde geçen yýlýn Ekim döneminde yüzde 6,8 oranýnda gerilerken, bu yýl ayný dönemde yeniden artýya geçti. Böylece 15 ay sonra ilk kez sanayi üretiminde yüzde 6,5 oranýnda artýþ kaydedildi. 2009 yýlý Ekim ayýnda, geçen yýlýn ayný ayýna göre üretim artýþý, madencilik sektöründe yüzde 5,2, imalat sanayinde yüzde 6,6, elektrik, gaz ve su sektöründe yüzde 6,4 oldu.
REÝS Tarýmsal Ürünler Sanayii, 17. Uluslararasý Gýda Ürünleri ve Teknolojileri Fuarý’nda baþlattýðý “Obeziteye karþý bakliyat ile saðlýklý beslenme” kampanyasý devam ediyor. Reis Tarýmsal Ürünler Sanayi Yönetim Kurulu Baþkaný Mehmet Reis, konuyla ilgili olarak, “Eðer gençliðe yatýrým yapmak istiyorsak ve onlarýn geleceklerini düþünüyorsak, bunun yolu sadece iyi bir eðitim almalarýný saðlamak olmamalý. Onlarý saðlýklý beslenme konusunda mutlaka eðitmek zorundayýz. Bakliyatta her geçen gün tüketim azalýyor. Osmanlý yemek kültürü ve geleneksel yemekler terk ediliyor. Ev hanýmlarý ise bakliyat yemeklerini piþirmeyi zahmetli görüyor. Ýþte bu tesbitlerden hareketle kampanyayý baþlattýk” diye konuþtu. Ýstanbul / Yeni Asya
EKONOMÝ DARALINCA ÝÞSÝZLÝK ARTTI
BÜTÇE AÇIÐI 40 MÝLYARI GEÇTÝ 2009’da ekonomik faaliyetlerde görülen daralma vergi gelirlerinde düþüþe yol açarken, kamu gelirlerindeki artýþ program tahminlerinin altýnda kaldý. Merkezi yönetim bütçesi 2009 yýlý Ocak-Ekim döneminde 43 milyar 232 milyon lira açýk verdi.
KÜRESEL KRÝZÝN ETKÝSÝYLE 2008 SON ÇEYREÐÝNDE BAÞLAYAN EKONOMÝDEKÝ DARALMA, YILIN 9 AYINDA YÜZDE 8,4 OLDU. BU DARALMA ÝÞSÝZLÝÐÝ ARTTIRARAK EYLÜL AYI ÝTÝBARÝYLE YÜZDE 13.4’E ÇIKARDI.
ENFLASYON TEK HANEYE DÜÞTÜ
Sahan, 12 çeþit ev ürünü dondurup, marketlerde satýþa sundu.
Sahan, Türk damak tadýný dondurdu
SAHAN, lahmacundan içli köfteye, biber dolmasýndan karnýyarýða kadar tam 12 çeþit ev usûlü ürünü dondurup, marketlerde satýþa sundu. 1970’ten beri Gaziantep Mutfaðý’nýn bir numaralý ismi ve pek çok yeniliðin öncüsü olan Sahan Restoranlarý, Türkiye’de bir ilke imza attý. Artýk Sahan’da severek yenilen pek çok yemeðin yaný sýra Türk Mutfaðý’nýn en özel lezzetleri de buzdolabýndan sofraya geliyor. Sahan Restoranlarý Yönetim Kurulu Baþkaný Tahir Tekin Öztan konuyla ilgili düzenlemiþ olduðu basýn toplantýsýnda, “Tüm Dünya’yý sarsan ekonomik krizde iþçi çýkarmak yerine krizi yeni yatýrým fýrsatý olarak deðerlendiren Sahan, herkes tarafýndan beðenilen ve Türk damak zevkine uygun tek tek el ile hazýrlanýp paketlere konulan 12 çeþit gýdayý % 100 doðal olarak dondurarak marketlerde satýþa sundu. 10 Milyon Dolar’lýk yatýrýmý ile baþta Migros, Metro, A101, BÝM, Carrefour, Tansaþ olmak üzere tüm Marmara ve Trakya bölgesindeki zincir marketlerde satýþa sunulmuþtur” dedi. Ýstanbul / Recep Bozdað
DiaSA 10. yýlýný yüzde 35’e varan indirimlerle kutluyor.
DiaSA’dan 10. yýl indirimleri
DÝASA 10. Yýlýný, 700 maðazada 700 indirim kampanyasýyla yüzde 35’e varan indirimlerle kutluyor. Ýndirimler, 31 Aralýk tarihine kadar sürecek kampanya süresince her hafta farklý sayýda ürün indirimli olarak sunulacak. DiaSA’nýn 10. yýl kampanyasýnda sunduðu diðer fýrsat ise bir defada yapýlacak 20 TL ve üzeri her alýþ veriþe kasada anýnda %5 indirim uygulamasý. Yapýlacak alýþveriþlerde üst limit ise 60 TL. Tüketiciler tek seferde kampan ya dan sa de ce 2 kez ya rar la na bi li yor. Toplamda 700 üründe indirim yapacak olan DiaSA 10.yýl kampanyasý ile % 35’e varan indirim fýrsatý sunuyor. Ýstanbul / Yeni Asya
VERÝLERE göre, 2008 yýlýnýn ikinci üç ayýndan itibaren yýllýk bazda yeniden iki haneli rakamlarda seyretmeye baþlayan enflasyon, piyasalardaki durgunluðun etkisiyle 2009’un baþýndan itibaren yeniden tek haneli rakamlara düþtü.
BÜYÜME HIZ KESTÝ Ekonomide yaþanan daralma iþsizliði de arttýrdý. Ýþsizlik oraný Þubat ayý itibariyle yüzde 16,1’e kadar týrmandý. Daha sonra gerilemeye baþlayan iþsizlik Eylül ayýnda yüzde 13,4 oldu.
KÜRESEL krizin etkisini aðýrlýklý olarak bu yýlýn ilk çeyreðinde yaþayan Türkiye ekonomisi, son aylarda dünya ekonomisine paralel olarak yavaþ da olsa toparlanma eðilimine girdi. Türkiye ekonomisi, 2008’in son çeyreðinde baþlayan küçülmeden bu yýl da kurtulamadý ve üst üste dört çeyrekte ekonomide daralma görüldü. Krizin etkisiyle önce yavaþlayan, ardýndan da yak-
laþýk 7 yýllýk bir büyüme sürecinin ardýndan ilk kez 2008’in 4. çeyreðinde yüzde 6,5 ile eksiye geçen Türkiye ekonomisi, 2009’un 3. çeyreðinde yüzde 3,3, 9 aylýk dönemde de yüzde 8,4 küçüldü. Ekonomide yaþanan daralma iþsizliði de arttýrdý. Ýþsizlik oraný Þubat ayý itibariyle yüzde 16,1’e kadar týrmandý. Daha sonra gerilemeye baþlayan iþsizlik Eylül ayýnda yüzde 13,4 oldu.
Enflasyon Kasým ayýnda yýllýk bazda yukarý yönde hafif bir yükseliþ gösterirken, yýl boyunca iç pazarda görülen talep yetersizliði fiyatlara da yansýdý ve enflasyonda kayda deðer bir hareketlilik görülmedi. Yýlýn baþýndan itibaren dýþ pazardaki daralmanýn olumsuz etkisinin görüldüðü ihracat ise Ekim ayýyla birlikte yeniden artýþ trendine girdi. Ankara / aa
KÜRESEL krizin etkisiyle yavaþlayan Türkiye ekonomisi, bu yýl üçüncü çeyrekte yüzde 3,3, yýlýn 9 ayýnda ise yüzde 8,4 küçüldü. 2001 yýlýnda özellikle finans sektörünü etkileyen krizle yüzde 5,7 küçülen Türkiye ekonomisi, daha sonraki yýllarda ise aralýksýz büyüme sürecine girmiþti. Ancak, bu kez küresel krizle sarsýlan Türkiye’de büyüme hýzý 2008’in üçüncü çeyreðinde önemli ölçüde hýz kesti, ardýndan da uzun yýllar sonra ilk kez 2008’in dördüncü çeyreðinde yüzde 6,5’la eksiye geçti.
Bankalar, KOBÝ’leri çapraz sýkýntýya soktu GAGÝAD YÖNETÝM KURULU BAÞKANI YAÞAR ERTURHAN, "KOBÝ'LER VE REEL SEKTÖR ÝHRACATIN DÜÞMESÝYLE BÝR TALEP YETERSÝZLÝÐÝ ÝLE KARÞILAÞTI; BANKALARIN DA RÝSK PRÝMÝNÝ YÜKSEK TUTMASI VE SEÇÝCÝ DAVRANMASIYLA DA ÇAPRAZ SIKINTIYA GÝRDÝ" DEDÝ. GAZÝANTEP Genç Ýþadamlarý Derneði (GAGÝAD) Yönetim Kurulu Baþkaný Yaþar Erturhan, 2010 yýlýnýn, üretim ve ihracatýn arttýðý bir yýl olmasýný diledi. Erturhan, bankacýlýk finans kesiminde baþlayan ve reel sektöre sýçrayan, Türkiye’de ve dünyada tüm ekonomik göstergeleri alt üst eden ekonomik daralma ve krizle geçen 2009 yýlýnýn, reel sektör, tüketiciler ve bankacýlýk sektörü için unutulmayacak bir yýl olarak hafýzalarda kalacaðýný belirt-
ti. 2009 yýlýnda finansal dalgalanma ve krizin, Türkiye’de ve dünyada bütün hayatý altüst ederken ayný zamanda finans kesimi ve reel sektör için bir dayanýklýlýk testi yýlý olduðunu ifade eden Erturhan, þöyle devam etti: ‘’Genel olarak Türkiye’de tüm bankacýlýk kesimi, 2009 yýlýndaki bu dayanýklýlýk testinden zararsýz ve hatta çok büyük kazançlar elde ederek çýktýklar. Türkiye ekonomisinin çok büyük oranýný oluþturan KOBÝ’ler ve reel sektör i-
çin ise ayný þeyi söylemek mümkün olmamaktadýr. Dýþ talebin azalmasý ve dolayýsýyla ihracatýn düþmesiyle bir talep yetersizliði sorunu ile karþýlaþan reel sektör; bankacýlýk kesiminin risk primini yüksek tutmasýyla ve seçici davranmasýyla çapraz sýkýntýya girdi. Türkiye ekonomisinin doðurmadýðý krizin faturasý Türkiye ekonomisine, iþsizlik oranýnýn artmasý, ekonomik küçülme ve milli gelir azalmasý ve dýþ satýmýn düþmesi olarak çýktý.’’ Gaziantep / aa
2010 YILI TAÞLARIN YERÝNE OTURDUÐU BÝR YIL OLSUN YAÞAR Erturhan, Türkiye’de krizden en büyük yarayý da orta ve alt gelir gruplarýnýn aldýðýný ifade etti. 2010 yýlýnýn bütün dünyada ve Türkiye’de taþlarýn yerine oturduðu bir yýl olmasýný umut eden Erturhan, þunlarý kaydetti: ‘’Geliþmek, büyümek ve tüm toplumun refah seviyesinin yükselmesi için Türkiye ekonomisinin ihracata dayalý üretim yapma, ihracata dayalý üretim kapasitelerini harekete geçirme gereði kaçýnýlmaz bir gerçektir. Diðer yandan kademeli olarak artan dýþ talepte 2010 yýlýnda ihracatýn, 2009 yýlýna göre artýþ göstereceði bir yýl olacaktýr. 2010 yýlý için umudumuz; ihracat kapasitelerinin arttýðý, fabrikalarýn çalýþtýðý insanlarýmýzýn istihdam edildiði ve harcadýðý bir yýl olmasýdýr.’’
7
DÜNYA
YENÝASYA / 17 ARALIK 2009 PERÞEMBE
Ýsviçre’de referandum, korkunun gücünü yansýtýyor ROBERT MIRANDA (Davud Ali Selam) rmiranda@wi.rr.com
nsanlarýn anlamadýðý ve bilmediði þeylere karþý beslediði korku duygusunun yol açtýðý çýlgýnlýða bir örnek geçtiðimiz haftalarda Ýsviçre’de, seçmenlerin çoðunluðunun minare yasaðýna destek verici yönde oy kullandýðý referandumla yaþandý. Bu oylama, oy verenlerin Müslümanlarla ilgili önyargýlarýnýn en açýk seçik deliliydi. Ýslâmiyet dünya üzerinde yaþayan bir milyardan fazla insana umut ve teselli veren bir dindir. Din özgürlüðü asýrlardan beri mücadelesi verilen bir haktýr ve sayýsýz trajik çatýþmalara yol açmýþtýr. Birleþmiþ Milletler, din ve inanç özgürlüðünü 1948 yýlýnda yayýnlanan Evrensel Ýnsan Haklarý Beyannamesi’nin 18. maddesinde þu ifadelerle tanýmýþtýr: “Herkes özgür düþünme, vicdan ve dinî inanç hakkýna sahiptir. Bu hak her türlü dini veya neye inanýrsa inansýn her türlü inancý kapsamaktadýr.” Amerikan Baþkaný Thomas Jefferson bir defasýnda þunlarý yazmýþtý: “Din özgürlüðü hakký, insanoðlunun tabiî haklarýndan biridir ve bu hakký kýsýtlayan veya engelleyen herhangi bir eylem tabiî haklarýn ihlâli anlamýna gelmektedir.”
Ý
Abbas’a göre 6 ayda barýþ mümkün
FÝLÝSTÝN lideri Mahmud Abbas, Ýsrail ile þartlarýn yerine gelmesi halinde 6 ay içinde barýþ olabileceðini belirtti. Abbas, Ýsrail Savunma Bakaný Ehud Barak’a, “Ýsrail’in Doðu Kudüs dahil bütün Yahudi yerleþim birimleri inþaatlarýný dondurmasý halinde 6 ay içinde bir barýþ anlamasýna varýlabileceðini” söylediðini açýkladý. Filistin lideri Abbas, Haaretz gazetesine verdiði demeçte, Barak’a bu teklifi yaklaþýk 3 hafta önce bir telefon görüþmesinde ilettiðini bildirdi. Bu arada Filistin Kurtuluþ Örgütü (FKÖ), Mahmud Abbas'ýn gelecek ay süresi dolacak devlet baþkanlýðý görevini uzatýyor. Açýklamada, Abbas'ýn devlet baþkanlýðý görevinin dolacaðý 25 Ocaktan sonra, bir seçim yapýlýncaya kadar bu görevde kalabilme hakkýný tanýyarak görev süresinin uzatýlmasýna karar verildiði belirtildi. Ramallah / aa
Batýlý toplumlarýn Ýslâm korkusunun kökeninde, sað kanat muhafazakâr siyasetçilerin Ýslâm karþýtý retorikleri yatmaktadýr. Bunlar Müslümanlarýn genellikle “fundamentalist (köktendinci), militan, radikal, terörist ve bütün dünyayý Ýslâmlaþtýrmaya çalýþan demagoglar” olduklarýndan dem vururlar. Peki Müslüman dünyasýnýn düþmanlarýný Haçlý zihniyeti etrafýnda birleþtiren ve Müslümanlarý ve Ýslâmý karalama ve her kötülüðün kaynaðý olarak gösterme çabasýna sebep olan bu korkunun kaynaðý gerçekte nedir? Batýlýlarýn modern Ýslâm korkusunun kaynaðýný Batýlý emperyalist devletlerin yeni düþmanlarýný tanýmlamakta kullandýðý þu terimde bulabiliriz: “Haydut devletler”... Bu terim, Amerika Birleþik Devletleri’nde, Berlin Duvarý’nýn yýkýlmasýndan ve Sovyetlerin daðýlmasýndan çok kýsa bir süre sonra sýkça kullanýlmaya baþlandý. Eski Savunma Bakaný McNamara, 1989 yýlýnda Senato’nun Bütçe Komisyonu toplantýsýnda, ABD Savunma Bakanlýðý’nýn yüksek miktarda yaptýðý harcamalara devam edebilmek için yeni gerekçelere ihtiyacý olduðunu söyleyecekti. Ýþte Pentagon’un yapmýþ olduðu yüksek miktarda harcamalarý için bulduðu mazeretin ana felsefesi “haydut devletler ve yasadýþý nükleer faaliyetlerdi”... George W. Bush bu uyduruk argümanlarý 2003 yýlýnda Irak’a saldýrmak için bahane etti. Irak Savaþý Amerikan halkýna yapay gerekçelerle anlatýldý ve Batýlý petrol þirketlerinin kârlarýný arttýrmaya ve Avrupa, Japonya ve Amerika’ya petrol akýþýný kontrol
‘‘
Ýsviçrelilerin yaþadýðý korkunun kökeninde yatan þey, onlarýn Ýslâm’ýn hiçbir organize teblið faaliyetine gerek duymadan yayýlma hýzý ve kapasitesine þahit olmalarý ve her gün ihtida eden yüzlerce insaný örnek olarak görmeleridir.
altýna almaya yaradý. Bütün bunlar bir yana, Ýsviçre, esasýnda Batýlýlarýn halihazýrda idrak etmekte zorlandýðý bir fenomeni yansýtýyor. Nasýl olurda Ýslâm Avrupa’da bu kadar hýzlý bir þekilde yayýlýrken, Hýristiyanlýk geriye gidebilir? Batýlýlarýn esas korku duyduðu þey, Ýslâm’ýn herhangi organize bir misyonerlik faaliyetine gerek duymadan Avrupa’da önlenemeyen þekilde yayýlma kapasitesidir.. Bu korku Ýsviçre’de minare yasaðý þeklinde yansýdý. Bunun sebebi Ýsviçrelilerin Ýslâmý, kontrol edilemeyen bir tehdit olarak görmesi miydi? Ýsviçrelilerin yaþadýðý korkunun kökeninde yatan þey, onlarýn Ýslâm’ýn hiçbir organize teblið faaliyetine gerek duymadan yayýlma hýzý ve kapasitesine þahit olmalarý ve her gün ihtida eden yüzlerce insaný örnek olarak görmeleridir.
Ýslâm daha ilk doðduðu günden itibaren, mantýk ve sebeplere dayanan izahlarýyla yayýlmýþ ve asla misyonerlik anlamýnda bir faaliyeti olmamýþtýr. Ýslâm’ýn kurallarý Kur’ân’a, Hz. Muhammed’in (asm) sözleri ve fiillerine, kýyaslý çýkarýmlara, âlimlerin konsensüsüne ve bireysel muhakemeye dayanýr, insanlarý dönüþtürmeye çalýþan bireylerin evanjelik faaliyetlerine deðil. Peygamberimizin çaðdaþlarý Ýslâm ve Müslüman kelimelerini duyduklarýnda, bunu insanoðlunun “Allah’a teslim olmasý” ve “Allah’a teslim olan insan” olarak algýladýlar. Týpký Kur’ân’da (3:57) geçen ve Hz Ýbrahim’i (as) tanýmlamak için kullanýlan “hanif” (Allah’ý bir tanýyan, hakka yönelen) tabiri ve (3:52)’de geçen Havariler’in Hz. Ýsa’ya söyledikleri: “Þahit ol, biz Müslümanlarýz” tabirlerinde olduðu gibi... Marshall G. S. Hodgson, “Dünya Tarihini Yeniden Düþünmek” adlý eserinde þunlarý söyler: “Ýslâm’ýn Allah’ýn iradesine baðlý bir dünya düzeni konusundaki bilinçli ümidi, bizlere dünya tarihindeki en muhteþem vaadi yansýtýr ve...insanlýk deðerleri ile yüklüdür...” Biz Müslümanlar, toplumlarýn ýrk, din ve gelir adaleti bakýmýndan büyük farklýlýklarla bölündüðüne þahit olmaktayýz. Müslümanlar, týpký diðer baþkalarý gibi, mutlu, huzurlu ve ailelerimizin temel ihtiyaçlarýný karþýlayabileceðimiz bir hayat istemekteyiz. Öyle bir hayat ki, bütün insanlýk, ýrký, dini, makamý ve varlýðý ne olursa olsun saygýn bir þekilde yaþayabilmeli... Tercüme: Umut Yavuz
ÝNGÝLTERE-ÝSRAÝL ARASINDA LÝVNÝ KRÝZÝ ÝSRAÝL Dýþiþleri Bakanlýðý, Ýsrail muhalefetinin lideri, Kadima Partisi Genel Baþkaný Tzipi Livni için, Gazze’de savaþ suçlarý iþlediði gerekçesiyle Ýngiltere’nin baþþehri Londra’da mahkemece tutuklama kararý çýkarýlmasýyla ilgili olarak, Ýngiltere’nin Tel Aviv Büyükelçisi’ni protesto etti. Ýsrail Dýþiþleri Bakanlýðý Avrupa Dairesi Müsteþar Yardýmcýsý Naor Gilon, Ýngiltere’nin Tel Aviv Büyükelçisi Tom Phillips’i bakanlýða çaðýrarak, Ýsrail’in tutuklama kararýný çok vahim olarak gördüðünü söyledi. Gilon’un Ýngiliz büyükelçiye, hükümetine, Gazze’deki savaþ sýrasýnda iþlendiði öne sürülen suçlarla ilgili Ýsrailli üst düzey yetkililere bu tür mahkeme kararlarý çýkarýlmasýna olanak veren yasalarýn deðiþtirilmesi gerektiðini iletmesini de istedi. Ýngiltere’de yayýmlanan Arap gazetelerinden El Kudüs El Arabi ile Guardian gazetesi, West-
minster Mahkemesi’nin, Ýsrail’in eski dýþiþleri bakaný Tzipi Livni hakkýnda, savaþ suçlarý sebebiyle tutuklanmasý kararýný verdiðini yazmýþtý. Gazze’deki ‘’Kurþun Dökme’’ operasyonu sýrasýnda bakan olan Livni’ye yönelik bu mahkeme kararýnýn, Gazze’deki çatýþma kurbanlarýnýn yakýnlarý adýna hareket eden avukatlarýn istekleri üzerine alýndýðý da belirtilmiþti. Ýsrail ve Arap basýný, Livni’nin, geçen hafta Ýngiltere’ye yapacaðý ziyareti bu karar sebebiyle iptal ettiðini öne sürmesine karþýn, Livni’nin bürosu bunun doðru olmadýðýný, ziyaretin iptalinin Ýngiltere Baþbakaný Gordon Brown ile görüþme saðlanamamasý olduðunu savunmuþtu. Livni ise önceki gün ‘’Ýsrail’i yargýlamak isteyen dünya ülkeleriyle ilgili bir sorunum yok. Ama Ýsrail ordusu askerlerinin teröristlerle mukayese edilmesi mümkün deðil’’ dedi. Londra-Tel Aviv / aa
Fransa parlamentosu çarþafý tartýþýyor
FRANSA parlamentosunda çarþaf giyimi konusunda oluþturulan araþtýrma komisyonu, dün içiþleri, göç ve uyum ile çalýþma bakanlarýný dinledikten sonra, Temmuz ayýndan bu yana sürdürdüðü görüþmelerini tamamlamak üzere toplandý. Komisyon, Ocak sonunda çalýþmalarýyla ilgili hazýrladýðý raporu meclis ve senatoya sunacak. Komünist Parti üyesi Andre Gerin’ýn baþkanlýðýný yaptýðý komisyon, aralarýnda ülkedeki Müslüman dernekleri temsilcileri, tarihçi, sosyolog, yerel yönetim ve sivil toplum örgütleri temsilcileri de bulanan yaklaþýk 50 kiþiyi dinledi. Komisyonun sunacaðý rapor, ülkede çarþafýn yasaklanýp yasaklanmamasý konusuna büyük ölçüde açýklýk getirecek. Paris / aa
Ýran’a yaptýrýma Temsilciler Meclisi’nden onay
ABD Temsilciler Meclisi, Tahran yönetimini nükleer heveslerinden vazgeçirmek amacýyla Ýran’a yaptýrým öngören kanun tasarýsýný kabul etti. Temsilciler Meclisinde 12’ye karþý 412 oyla kabul edilen kanun tasarýsýnýn Senato tarafýndan da onaylanmasý gerekiyor. Tasarýda, Ýran’a benzin satan þirketlerin cezalandýrýlmasý öngörülüyor. Ýran, petrol üreten bir ülke olmasýna raðmen, benzininin yüzde 40’ýný dýþarýdan alýyor. Kanun tasarýsýnýn, Ýran’a rafine petrol satan isviçreli þirketler Vitol ve Glencore, Hollanda-Ýsviçre þirketi Trafigura, Fransýz Total, Ýngiliz British Petroleum, ve Hintli Reliance þirketlerini kapsadýðý belirtiliyor. Öte yandan Beyaz Saray, Baþkan Barack Obama’nýn Ýran’a yönelik izlediði yeni politikanýn bazý ilerlemeler elde edilmesine imkân saðladýðýný açýkladý. Sözcü Robert Gibbs, ‘’(Altýlý müzakereleri yürüten) ortaklarýmýzýn açýklamalarýný ya da Uluslararasý Atom Enerjisi Ajansýnýn guvernörler konseyinin Ýran’a yaptýrým kararýyla ilgili oybirliði saðlanmasýný ve ilk kez Ýran’ýn nükleer programýndan vazgeçmeye çaðrýlmasýný deðerlendirmek yeterli olacaktýr’’ dedi ve bu saydýklarýnýn gelecek haftalarda sonuç verecek somut ve gerçek ilerlemeler olduðunu düþündüðünü kaydetti. ABD Dýþiþleri Bakaný Hillary Clinton ise önceki günkü karamsar açýklamasýnda Ýran’a el uzatma yaklaþýmlarýnýn umut edilen sonucu saðlamadýðýný, Ýranlýlarýn kendilerine sunulan ciddî müzakere imkânýna olumlu cevap vermediðini söylemiþti. Washington / aa
Araþtýrma, Avrupa’nýn 7 ülkesinin (Hollanda, Belçika, Almanya, Danimarka, Birleþik Krallýk, Fransa ve Ýsveç) 11 þehrinde yapýldý ve rapor için 2 binden fazla kiþiyle görüþüldü.
Avrupalý Müslüman ayrýmcýlýkla yüz yüze YAYINLANAN BÝR RAPORDA AVRUPA'DA YAÞAYAN MÜSLÜMANLAR'IN ÇOÐUNUN AYRIMCILIKLA, SOSYAL VE EKONOMÝK DEZAVANTAJLARLA KARÞI KARÞIYA OLDUÐU BELÝRTÝLDÝ. BÝR araþtýrma kuruluþunun yayýmladýðý raporda, Avrupa’da yaþayan Müslümanlar’ýn çoðunun ayrýmcýlýkla, sosyal ve ekonomik dezavantajlarla karþý karþý olduðu belirtilerek, ‘’Avrupa’da Müslümanlar’a yönelik dinî ayrýmcýlýk özellikle geçen 5 yýlda yaygýnlaþtý ve arttý’’ denildi. Merkezi New York’da bulunan kuruluþun, Avrupa’nýn 11 þehrinde yaptýðý araþtýrma sonucunda ‘’Avrupa’daki Müslümanlar’’ adlý bir rapor yayýmladý. Raporda, AB’de ortalama 15 ila 20 milyon Müslüman’ýn yaþadýðý ve bu sayýnýn 2025 yýlýna dek ikiye katlanacaðýnýn tahmin edildiði bildirildi. Müslümanlar’ýn çoðunun genellikle Avrupa ülkelerinin baþþehirlerinde veya büyük sanayi þehirlerinde yaþadýðý kaydedilerek, ‘’Avrupa’daki çoðu Müslüman, ayrýmcýlýkla,
sosyal ve ekonomik dezavantajlarla karþý karþýya. Avrupa’daki Müslümanlar bugün ayrýca, yüksek bir kuþku ve denetim altýnda’’ ifadeleri kullanýldý. Bu durumun Avrupa’yý, siyasal gerginlik, ekonomik belirsizlik ve hýzla artan çeþitlilik ortamýnda eþit haklar ve sosyal uyumu saðlamak gibi zor bir durumla karþý karþýya býraktýðý kaydedilen raporda, Avrupa’da entegrasyon ve uyumu destekleyen politikalarýn ulusal ve yerel düzeylerde olduðu bildirildi. AB’nin entegrasyonu ‘’iki taraflý ve karþýlýklý bir süreç’’ olarak tanýmladýðýna dikkat çekilen raporda, 11 farklý AB þehrinde ve farklý geçmiþlere sahip insanlarla yapýlan araþtýrma sonucunda Müslümanlar’da, gayrimüslimlere göre ‘’dine saygýnýn’’ daha önemli bir ulusal deðer olduðunun or-
taya çýktýðý belirtildi. Ayrýca raporda, Avrupa’daki Müslümanlar’ýn, yaþadýklarý mahalle ve þehirlerine olan baðlýlýk duygularýnýn, yaþadýklarý ülkeye olan duygulara göre daha güçlü olduðu kaydedildi. Kültürel entegrasyonun eðitim ve iþ gibi alanlardaki entegrasyonla arttýðýnýn belirtildiði raporun sonuçlarýnýn, ‘’Avrupa’da Müslümanlar’a yönelik dini ayrýmcýlýðýn geçen 5 yýlda yaygýnlaþtýðýný ve arttýðýný’’ ortaya koyduðu ifade edildi. Özellikle Avrupa’da doðan Müslüman kadýnlarýn, ‘’dini ayrýmcýlýkla’’ karþý karþýya olduðuna dikkat çekilen raporda, AB yasalarýnýn ayrýmcýlýk ve entegrasyon konusunda geliþtirilmesi ve deðiþtirilmesi, ayrýca bu konuda yerel, ulusal ve AB düzeylerinde önlemler alýnmasý gerektiði belirtildi. Londra / aa
Kýbrýs’ta seçimden önce anlaþma olur mu?
GENÝÞ AÇI HALÝL ÝBRAHÝM CAN hibrahimcan@windowslive.com
ýbrýs’ta cumhurbaþkanlýðý seçimi sürecine girilirken, seçim öncesi anlaþmaya varýlmasý için çabalar da sürüyor. Cumhurbaþkaný Mehmet Ali Talat, ‘Ben seçilmezsem, müzakereler kalýr, sorun çözülmez’ tezi ile bir yandan Türkiye’yi müzakerelerdeki pazarlýklara daha esnek bakmaya zorlarken, öbür yandan da seçimlerde kendisinin desteklenmesini saðlamaya çalýþýyor. Geçen hafta bir gazetede yayýnlanan röportajýnda Talat, seçim sonucunu kast ederek ‘Bu göreve gelecek kiþi ayný anlayýþta deðilse sorun olur. Bu da çok açýk ve nettir’ sözleriyle bu tezini savundu. Ancak bu arada araya daha önce Kýbrýs’ta çözümü engelleyen Ergenekonculardýr imasýný sýkýþtýrarak, rakibi Derviþ Eroðlu’nu yýpratmaya çalýþtý. Kulislerde Rum kesiminin Cumhurbaþkanlýðý seçiminde Rum tarafýnýn yüzde 20 etkili olmasý þartýný, Talat’ýn Türkiye’ye kabul ettirmeye çalýþtýðý söyleniyor. Ortada iki toplumca kabul edilmiþ bir anlaþma olmaksýzýn böyle bir þartýn kabul edilebilir yaný yok. Bu arada Eroðlu da “iki halkýn eþitliði,” “Türkiye’nin garantörlüðü” ve “Türk askerinin adadaki varlýðýnýn sürmesi” þartlarýndan vazgeçilemeyeceðini savunmaya devam ediyor. “Müzakere masasýna benim alternatifim yoktur, tek alternatifim Kýbrýs’ýn birleþmesidir diye oturursanýz taviz vermeye mahkûmsunuz, taviz vereceðinizin mesajýný veriyorsunuz demektir. Ýki ayrý devlet o adada yaþayabilir” diyor Eroðlu. Böylelikle kendisinin seçilmesi halinde, müzakerelerin çýkmaza gireceðinin de haberini vererek, bu görüþü savunanlarýn desteðini almaya çalýþýyor. Ancak bu deðerlendirmelerinin seçime yönelik propaganda kapsamýnda olduðu unutulmamalýdýr. Yoksa anlaþmaya dayalý olarak kurulmuþ bir Federal Kýbrýs’ta garantör ülkelerin asker bulundurmasýna elbette imkân kalmayacaktýr. Bu konudaki ilginç bir deðerlendirme de Rum lider Dimitris Hristofyas’tan geliyor. Ekonomist’te atýf yapýlan bir mülâkatýnda Hristofyas’ýn ‘Kýbrýs’ta bir çözümün, Baþbakan Erdoðan ile generaller arasýndaki güç mücadelesine kurban gidebileceði’ imasýnda bulunduðu belirtiliyor. Bütün bu deðerlendirmelerin taraflý olduðu kuþkusuz. Ortada bir gerçek var. Müzakereler sürüyor ve bazý konularda mutabakat da saðlandý. Bunlar arasýnda iki kurucu devletten oluþan bir federal devlet kurulmasý da var. Ancak bu yönetimin ayrýntýlarý, devlet baþkanýnýn seçimi, parlamentonun oluþumu, toprak ve mülkiyet, garantörlük gibi çok önemli konularda henüz bir uzlaþmaya varýlmadýðý gibi yakýn zamanda varýlmasý da zor görünüyor. Tabiî bunda Rum kesiminin zaten acil çözüm arayýþý içinde olmamasý, AB tarafýndan Türkiye’ye baský yapýlarak limanlarýn açýlmasý halinde baþkaca bir sorununun kalmayacaðýný düþünmesi de önemli yer tutuyor. Bu yüzden Kuzey Kýbrýs Türk Cumhuriyetinde cumhurbaþkanlýðý seçimlerinin yapýlacaðý Nisan ayýna kadar bir anlaþmaya varýlmasý, bu anlaþmanýn iki toplumca oylanarak kabul edilmesi imkânsýz denecek kadar güçtür. Bu seçimleri Derviþ Eroðlu’nun kazanmasý da büyük ihtimaldir. Öyleyse Türkiye’nin meseleyi bu gerçeklerin ýþýðýnda ele almasý ve seçim sonrasýnda müzakerelerin sürmesini saðlayacak adýmlar atmasý gerekmektedir. Talat’ýn iddiasýnýn aksine, Eroðlu’nun seçilmesi halinde, müzakereler kesintiye uðramayacaktýr. Zira Eroðlu’nun Türkiye’nin politikalarý ve taleplerine aykýrý bir politika izleyerek, uzlaþmaz bir tutum benimseyeceðini düþünmek yanlýþ bir tavýr olacaktýr. Geçmiþte Türkiye’nin Kýbrýs politikalarýný belirleyen güç dengesinin deðiþtiði ve yeni durumda Kýbrýs’ta bir çözüme gidilmesini isteyen görüþlerin egemen olduðu, bu yüzden Eroðlu’nun da geçmiþteki tavrýný sergileyemeyeceði unutulmamalýdýr. Kýsacasý; çözümün seçim sonrasýna kalmasý ihtimali yüksek olsa da, yeni cumhurbaþkaný müzakereleri Türkiye’nin politikalarý doðrultusunda sürdürecek ve Kýbrýs’ta bir anlaþmaya çok da uzak olmayan bir gelecekte ulaþýlacaktýr.
K
Bolivya’da Morales yeniden seçildi BOLÝVYA’DA 6 Aralýkta yapýlan seçimlerin sonuçlarýna göre Evo Morales’in ikinci dönem için devlet baþkaný seçildiði bildirildi. Seçim Mahkemesinden yapýlan açýklamada, oylarýn yüzde 99,23’ünün sayýldýðý ve buna göre Morales’in oylarýn yüzde 64’ünden fazlasýný aldýðý belirtildi. Bir önceki seçimde yüzde 54 oy alan Morales’in bu seçimde oy oranýný yüzde 64,08’e çýkardýðý belirtilen açýklamada, Morales’in oylarýný 2,9 milyon arttýrdýðýna dikkati çekildi. La Paz / aa
8
Olaðanüstü Hal peþinde Askeri çaðýrýyorlar. Sokaklara taþan öfkenin amacý bu deðil belki ama böyle giderse, iþlevi buna dönüþebilir. Þehir merkezlerinde, taþlý ve Molotof kokteylli, sopalý ve satýrlý, kurusýkýlý ve Kalaþnikoflu gruplar çatýþtýðýnda... Diyarbakýr Baðlar’da, Ýstanbul Küçükçekmece ve Dolapdere’de ya da dün Muþ’un Bulanýk ilçesinde olduðu gibi, sokaða çýkmak, kepenk açmak, dersaneye gitmek “tehlikeli” bir iþe dönüþtüðünde... Göstericiler parti binalarýný, dükkânlarý, bankalarý tahrip etmeye baþladýðýnda, araçlarý ateþe verdiðinde, otobüs duraklarýna Molotof kokteyli attýðýnda... O sýrada orada bulunan birileri de göstericilere silah çektiðinde, içlerinden bazýlarýný vurduðunda, öldürdüðünde... Ya da yine dün Mardin Kýzýltepe’de olduðu gibi, otogarda bir “canlý bomba” yakalandýðýnda ve herkes “ya yakalanmasaydý” diye düþünmeye baþladýðýnda... Günlük hayatýn olaðan akýþý bozuluyor. Ve tek tek eylemcilerin amacý bu olmasa bile, bir bütün olarak eylemler, “olaðan hayatýn olaðan güvenlik önlemleri altýnda sürdürülemediði” hükmünün giderek yaygýnlaþtýrýlmasý iþlevini görüyor. PKK’nýn ya da PKK içindeki gruplarýn “öncüsü” ya da “aleti” olduðu tehlikeli týrmanýþ, Batý’yý daha bir tedirgin, Meclis’teki “sýkýyönetim” zihniyetli muhalefeti de daha bir keskin kýlarak, Olaðanüstü Hal’in Doðu’ya geri dönmesinin zeminini hazýrlýyor. (...) Nitekim yine dünkü Zaman’ýn “OHAL’i alttan alta piþiriyorlar” manþeti altýnda verdiði haberde, Ulusal Stratejik Araþtýrmalar Kurumu Baþkaný Sedat Laçiner de benzer bir tehlikeye iþaret ederek “sokaklarda, PKK’yý aþan iþlerin olduðunu” söylüyordu: “Alttan alta olaðanüstü hal, hatta sýkýyönetim piþiriliyor. Danýþtay, muhtýra, ýslak imza ile baþarýlamayan iç savaþ, bu eylemlerle çýkarýlmaya çalýþýlýyor. Görünürde PKK, hedefte Türkiye var.” Ürpertici ve baþka bir ülkede, baþka bir ortamda söylenmiþ olsa “kýþkýrtýcý” diyeceðim sözler bunlar. Ama kan dökerek kaos yaratmaya dönük 2009 tarihli Kafes Eylem Planý’yla ilgili olarak on bir subayýn tutuklandýðý bir ülkede yaþýyoruz... Yakýn geçmiþinde, barýþýn taþlarýný döþemeye baþlama yönündeki istisnasýz bütün somut giriþimlerinin önü, beklenmedik ve þaibeli þiddet olaylarýyla kesilmiþ bir ülkede yaþýyoruz...
MEDYA-POLÝTÝK YENÝASYA / 17 ARALIK 2009 PERÞEMBE
PKK, Kemalizmin izinde mi? MÜFÝD Yüksel 30 yýllýk yarenlik ettiðim arkadaþým, kardeþimdir. Her þeyden önemlisi de, kendi semasýnda bir yýldýzdýr. Dili de, maþallah, Hazreti Ali efendimizin zülfikârý gibi keskincedir. Dil dedim de aklýma geldi: Anadili Kürtçeden Farsçaya, Arapçadan Ýngilizceye kadar bildiði bütün dilleri þöyle böyle deðil, künhüne varýncaya kadar bilir. Ne ki, içinden geldiði camia dahil, hiç kimseye hiçbir dilde keyif baðýþlamaz. Hulasa, hakikatin hatýrýný hiçbir iliþkiye meze etmez. Keskin bir zekâ, müthiþ bir tecessüs, olaðanüstü bir hafýzaya sahiptir. Ýstanbul’daki sokaklarý bile cemaziyelevveline kadar bilir: Yani, ayaklý “Google” gibidir. Þu farkla ki: “Google”a birkaç nüfus bilginizi verdiðinizde þecerenizi çýkaramaz, Müfid çýkarýr. Hemi de öyle þappadak çýkarýr ki, aðzýnýz bir karýþ açýk kalýr! Meslekten sosyologtur, ama, baþka birçok bilim dalýnda meslek erbabýyým diyenlere nal toplatýr. Bundan bir yýl mukaddem, “Ýdris-î Bitlisî
ve eserleri” baþlýklý öyle bir makale yayýmlamýþtýr ki, okusanýz, “Türkçede bu ilmî deðerde baþka makale var mý?..” diye sormadan kendinizi alamazsýnýz. Hiçbir þey sormasanýz, “Soner Yalçýn, Ýdris-i Bitlisî hakkýnda yazmaya haya etmedi mi?..” dersiniz. Soner Efendi mezkur makaleden haberdar olsaydý, hiç deðilse, Ýdris-i Bitlisî’nin doðum yerinin muðlak olduðunu dercetmez, Bitlisli olduðunu öðrenirdi. (Ayrýca, adý üstünde, “Bitlisî” yahu!) Gelgelelim… Müfid Yüksel bunca birikimine nazaran yetmiþ kuþaðýnýn zýpçýktý entelektüelleri gibi “malumatfuruþluðu” gösteriþ budalalýðýna dönüþtürmez. Bir dava adamý olduðu için bilgi birikiminin ancak çilesini çeker, havasýný atmaz. Biraz evvel, hakikatin hatýrý karþýsýnda kimsenin avuruna zavuruna bakmaz dedim ya, zannetmeyin ki “rüþvet-i kelam” eyledim. Zira “Dindarlýk Ýslâmcýlar eliyle tasfiye ediliyor…” demiþ, diyebilmiþ adamdýr. Gerçekten de lafýný kimseden esirgemez: “Eskinin radikal Ýslâmcýlarý bütün ilkelerin-
‘‘
Müfid Yüksel, “Dindarlýk Ýslâmcýlar eliyle tasfiye ediliyor” demiþ, diyebilmiþ adamdýr.
den vazgeçmiþ bir yapý içindeler (…) Her bakýmdan seküler hale gelmiþ durumdalar. Bir zamanlar ‘cihad hareketi’ deyip para toplanan kanallar tamamen seküler hale gelmiþ durumda. Bunlar için artýk bir ses sanatçýsý, bir âlimden daha deðerli…” Bizim camiada nedense (yukarýdaki ifade bile baþlý baþýna bir neden ya, neyse) Müfid Yüksel’in ilminden irfanýndan yeterince istifade edilmemiþtir. Hem “açýlým” zamazingosu icat edilmeden “Aleviliðe” açýlým yapmýþ mutasavvýf bir alim, hem de Kürt meselesine taa medreselerden baþlayarak orijinal ve birleþtirici çözüm önerileri getiren bir Kürt aydýnýdýr o. “Tanrý Ahmet Türk’ü korusun!” baþlýklý yazýmda, Sayýn Ahmet Türk’ün, “Allah rahmet etsin” yerine “Tanrý rahmet etsin” ifa-
PKK, ne iþe yarar?
Taylor Jones El Nuevo Dia, Porto Riko
‘‘
“Olaðan” olmayan bir halin uzamasýna izin verdiðinizde, “olaðanüstü hal” isteyenler kazanýyor demektir. Parlamentosundaki iki muhalefet partisinin barýþýn yolunu açacak demokratik açýlýmlara direndiði, barýþ yanlýlarýný “ihanet” ile suçlamaktan ve “daða çýkmak” ile tehdit etmekten utanmadýðý bir ülke burasý... Þiddetin sultasýnýn ve dilinin dýþýna çýkmakta, bu dile PKK’yý da dönüþtürecek bir alternatif üretmekte zaten ziyadesiyle zorlanan Kürt siyasetini, son parti kapatma kararýyla büsbütün köþeye sýkýþtýrýp þiddetin kucaðýna iten bir ülke burasý... Ve bu ülkede, bu zamanda, Sedat Laçiner’in yaptýðý “Olaðanüstü Hal’i piþiriyorlar” uyarýsýný küçümseyip yabana atma lüksüne sahip deðiliz bence. Hele hükümet hiç deðil... AKP’nin, özellikle de Baþbakan Erdoðan’ýn sokaklardaki týrmanýþý doðru okumasý ve CHP lideri Baykal’ýn “viraj alýn” önerisinin arkasýndaki “açýlýmdan vazgeçin” teklifini elinin tersiyle geri çevirip bir yandan eþitlik, özgürlük ve katýlým yönünde Kürt halkýnýn açýlýma olan güvenini arttýracak somut önlemleri hýzlandýrmasý, diðer yandan da kapatýlan DTP’nin üyeleri dahil olmak üzere, Kürt siyasetinin bütün aktörleriyle “þiddet karþýtý” ve “çözüm hedefli” yeni bir diyalog baþlatmasý lazým. Bu esnada, þiddet sokaða taþtýðý zaman, polisiye önlemlerin polis þiddetine dönüþmeden etkili kýlýnmasý gibi zor bir görev de Emniyet’i bekliyor. Ve, DTP’nin kapatýlmasý kararýnýn yarattýðý öfkeyle Doðu’daki son görüntüler, bunun gerçekleþmesini þu an için “zor” kýlsa bile, bence Baþbakan’ýn baþta Diyarbakýr olmak üzere bölgeye bir ziyaret planlamasý, özellikle de partisi kapatýlan Büyükþehir Belediye Baþkaný Osman Baydemir’le gidip Diyarbakýr’da konuþmasý gerekli. Bu öneri, belki bazýlarýna “zamansýz” hatta “tehlikeli” görünebilir. Ama þunu unutmayalým: Bu memleketin her köþesine, seksen bir ilin seksen birine de gidebilmekle “haklý” olarak övünen Baþbakan Erdoðan’ýn, her üç seçmenden ikisinin oyunu almayý baþardýðý bir bölgeye gidememesi “olaðan” bir hal kabul edilemez. Ve “olaðan” olmayan bir halin uzamasýna izin verdiðinizde, “olaðanüstü hal” isteyenler kazanýyor demektir. Yasemin Çongar, Taraf, 16.12.2009
desini tercih etmesini yadýrgamýþtým ya, memlekette ne kadar Þinasi varsa hepsi ayaða kalktý. Fakiri hem ümmetçi, hem ulusalcý, hem Kürtçü, hem de Türkçü ilan ettiler. Ýmdi, rahmetli hocamýz büyük Ýslam alimi Molla Sadreddin Yüksel’in mahdumu Müfid Yüksel’in Yeni Asya gazetesinden Hasan Hüseyin Kemal’e verdiði röportajdan þuncaðýzý okuyalým: “1966’da eski Kulp Müftüsü Mehmet Emin Bozarslan, Kürtçede ilk Latin karakterli alfabe kitabýný çýkardý. Daha sonra PKK ve onlara yakýn olan laikçi Kürtler buna dayanarak Kemalistler gibi dil devrimi yaptýlar. Arapça ve dinî kelimeleri, terimleri sürekli ayýklamaya çalýþtýlar, çalýþýyorlar. Dilde de Müslümanlýðý tasfiye etmeye çalýþýyorlar. Burada ciddî bir kemalist taklit var…” Alýþýlagelen terkibin hilafýna, yaratýcýya, Allah yerine, “Esmâ–ül Hüsnâ”da yeri olmayan “Tanrý” demeyi hasseten tercih eden kafaya niye taktýðýmý þimdi anladýnýz mý bari? Yoksa… Ýsteyen “Ulu Manitu” der, bana ne! Salih Tuna Yeni Þafak, 16.12.2009
Öcalan, OHAL ve ardýndan sýkýyönetim istiyor BU TEZGÂHLAR hep böyle baþlamadý mý Türkiye’de? Önce sokak kavgalarý... Ardýndan molotof kokteylleri... Sonra kara yolunu kesip lastik yakmalar ülkeyi bölmeye, insanlarý kýrmaya yönelik ‘çatýþmalar...’ Suratý maskeli adamlar... Bunlarýn ardýndan olaðanüstü hal uygulamasý kimi illerde. Ve sonunda sýký yönetim. Biz bu filmi çok gördük, arkadaþ. Bu tezgahlara düþen hükümetler de biliriz. Sokaðý sýký yönetime teslim edip, ülkeyi daha rahat yöneteceklerini sananlarý da. Ama sonra ne oldu? O sýký yönetim geldi, Çankaya’ya oturdu. Sokakta “olan biten... Hayýr hayýr bitmeyen ve sürdürülen” olaylar PKK’yý aþýyor gibi. Olaylar nasýl baþladý? Þöyle bir sakin sakin düþünün. Açýlým kök salmaya baþlayýnca yavaþ yavaþ, DTP’nin içinde yuvalanmýþ PKK köstebekleri, hem partinin kapýsýna kilit vurdurmak hem de kargaþa ortamý yaratmak için kollarý sývadý. Ulusal Stratejik Araþtýrmalar Kurumu Baþkaný Sedat Laçiner’in bir durum deðerlendirmesi var: “Kentler kana bulandýkça, kýrsalda eyleme gerek kalmayacak... Bu adamlarýn dertleri ne
Kürtler ne de Kürtçülük. PKK iç savaþ hedefine kilitlenmiþ durumda!” Sadece bir deðil iki taraf da sürekli tahrik ediliyor. Söylenmemiþ sözler, söylenmiþcesine yankýlanýyor sokaklarda. Kimileri fýsýldýyor karanlýklarýn içinden: “Bütün Kürtleri kesecek bunlar!” Öte yandan baþka bir fýsýltý, baþka kulaklara ulaþýyor: “Kürtler Güneydoðu’yu koparýp Baðýmsýz Kürdistan kuracak!”
‘‘
OHAL’ miþ, sýkýyönetim’miþ, tam Öcalan’ýn arayýp da bulamadýðý þeyler! Onun için bu tezgâha gelmemek þart!
Burada asýl hedef Türkiye’dir. Bu millettir. Baþbakan diyor ki, “Biz bu meydaný terör yandaþlarýna, vampirlere teslim etmeyeceðiz. Ýnadýna demokrasi diyoruz, açýlým diyoruz...” Açýlýmý diðer siyasi partililerle birlikte götürmek mümkün deðil. O zaman, milletle birlikte götürmek zorunluluðu
var. Ama millete anlatarak, býkýp usanmadan açýklayarak. Hep yazdým, açýlým rayýna oturduðu an ne PKK ne de Öcalan’dan eser kalýr. Ýþte Öcalan’ýn da korkusu bu zaten! Basit bir hesap yapalým: DTP’ye oy verenlerin sayýsý 1.8 milyon. Bunlarýn içinde ancak 800 bini, bilinçli bir biçimde oy vermiþtir DTP’ye; geri kalan 1.1 milyonsa aðasýnýn isteði üzerine sandýða gitmiþtir. Yani emir komuta zinciri içinde! Güneydoðu dýþýnda, PKK’dan ve PKK’yý desteklediði sürece DTP ya da yerine kurulacak partiden uzak duran en az 7 milyon Kürt kökenli seçmen var. Bunlar, DTP’ye oy verebilirdi. Ama DTP’nin PKK söylemleri nedeniyle yanýna bile uðramadý. Öcalan’ýn en büyük korkusu, kendi yerine yeni bir önder yaratýlmasý! “Þerafettin Elçi ve arkadaþlarýný öne çýkaracaklar” diye bas bas baðýrmýyor mu? Onun için bu kargaþayý, Ýmralý’daki odasýndan körüklemeyi sürdürüyor da sürdürüyor. OHAL’ miþ, Sýký Yönetim’miþ, tam Öcalan’ýn arayýp da bulamadýðý þeyler! Onun için bu tezgaha gelmemek þart! Aziz Üstel Star, 16.12.2009
ÝSRAÝL, Gazze’yi yerle bir edip kadýn çocuk demeden sivil insanlarý öldürdüðü saldýrýlara gerekçe olarak Gazze’den atýlan füzeleri göstermiþti. Gerçekten de Gazze’nin bilinmez yerlerinden Ýsrail’in kenar mahallelerindeki boþ arazilere Kassam füzeleri atýlýyordu. Kimin attýðý belli olmayan ve kimseye de bir faydasý bulunmayan bu füzelerin faturalarýný Filistinli küçük çocuklar, masum siviller ödedi. Ve ödemeye de devam ediyor. Sonuçta Ýsrail’in Gazze’ye bomba yaðdýrabilmesi için muazzam bir gerekçe oluyor bu Kassam füzeleri... Ýsrail’e asla zarar vermeyen, Filistinlilerin de hiçbir iþine yaramayan füzeler, aslýnda kimleri vuruyor? Belki çok kaba bir ifade olacak ama bugün terör, bütün dünyada müesses nizamýn metresidir. Terör sayesinde müesses nizamýn topluma yaptýðý her türlü muamele haklý bir gerekçeye bürünür. Terör, müesses nizamýn vücuduna verilen aþý gibidir. PKK ya da terörü bir yöntem olarak kullanan bütün örgütler, aslýnda müesses nizamýn güçlenmesi ve varlýklarýný daha güçlü bir þekilde sürdürebilmelerinden baþka bir iþe yaramazlar. Mesela Reþadiye’deki kanlý eylem kimin iþine yaramýþtýr? Kürtlerin iþine yaradýðýný söyleyebilir misiniz? Devlet Reþadiye’deki olaylardan büyük bir korkuya kapýlýp yola mý gelecek yani?.. ‘Aman ne istiyorlarsa verelim bir da-
‘‘
Eylemler OHAL ve sýkýyönetim benzeri idarelerin yeniden tesisini saðlamaktan baþka iþe yaramayacak.
ha bize saldýrmasýnlar’ mý diyecekler? Bugüne kadar yapýlan hangi saldýrý devlete geri adým attýrmýþtýr? Hayýr, bu ve buna benzer eylemler olaðanüstü hal ve sýkýyönetim benzeri idarelerin yeniden tesis edilmesini, demokrasinin bir baþka bahara býrakýlmasýný saðlamaktan baþka bir iþe yaramayacak. Sadece Reþadiye cinayeti bile PKK’nýn þer odaklarýnýn metresi olduðunu tek baþýna kanýtlýyor. Örgütün, Kürtlerin haklarýný savunmayla uzaktan yakýndan ilgisinin bulunmadýðý, þer odaklarýn varlýðýný sürdürebilmesi için gerektiðinde devreye girip, gerekmediðinde dinlenmeye çekilen bir þirket olduðu artýk su götürmez bir gerçek. 28 Þubat sürecinde bazý þer odaklarý toplumun ekser çoðunluðuyla uðraþýrken, onlarý bin bir çeþit iftiralarla sindirmeye çalýþýrken bu örgüt eylemlerini askýya almýþtý. Abdullah Gül’ün cumhurbaþkanlýðý sürecinde ise eylemleri zirveye çýkmýþtý. Çünkü þehit cenazeleri bir muhalefet odaðý olmuþ ve Ergenekoncular þehit cenazeleri üzerinden bir karþý saldýrý bloku meydana getirmeye çalýþýyordu. Bu gayretin en büyük yardým ve yataklýk edeni ise eylemlerini zirveye taþýyan PKK’ydý. Bugün de þer odaklarýnýn en sýkýþtýðý anda PKK ve onun þehir yapýlanmasý olan KCK imdatlarýna koþuyor. Türkiye bütün anti demokratik zincirlerden tam kurtulacakken PKK ve KCK yeniden sahne alýyor. Ama biz biliyoruz ki bunlar hem Kürtlerin düþmaný hem Türklerin. Hem de bu ülkede yaþayan bütün masumlarýn. Millet bu oyunu defalarca izledi. Onlarý yine eli boþ gönderecek. Ýstedikleri sonuca hiçbir zaman eriþemeyecekler. Mehmet Kamýþ, Zaman, 16.12.2009
9
MAKALE
YENÝASYA / 17 ARALIK 2009 PERÞEMBE
Mânevî bir reçete: Hastalar Risâlesi
FIKIH GÜNLÜÐÜ SÜLEYMAN KÖSMENE
fikihgunlugu@yeniasya.com.tr www.fikih.info 0 505 648 52 50
Ýstanbul Arnavutköy Özel Arnavutköy Hastanesinden Tekin Gümüþtepe: “Gazetenizin Hastalar Risâlesi kampanyasýný duydum. Bu kampanyaya ben de katýlmak istiyorum. Size nasýl ulaþabilirim?” Deðerli Tekin Bey, talebinizi ilgililere ilettim. Onlar Ýnþaallah size ulaþacaklar. Ýlginiz için teþekkür ediyorum. Allah razý olsun. Gazetemizin 25 Aralýk’ta vereceðini duyurduðu Hastalar Risâlesi sipariþ almaya devam ediyor. Sipariþler zirve yapmalý bu defa diye düþünüyorum. Çünkü bu risâle bunu hak ediyor. Nitekim hastalýklar birer manevî lütuf olarak, birer takdir-i Hüda olarak, birer ameliyat-ý cerrahiye olarak her zaman baþýmýzda, her zaman gündemimizde. Ölüm gibi bir þey. Hatta kýsa ömrümüzde bir defa ölüyoruz, ama çok defa hastalanýyoruz. Ölümün de, hastalýðýn da ne olduðunu, niçin baþýmýza geldiðini, rahmet-i Ýlâhiyenin hastalýklara ve ölümlere sebep yol verip müsaade ettiðini, nazik ve aciz insaný ölümün ve hastalýklarýn neden hýrpaladýðýný kavramamýz lâzým. Komþularda oluyormuþ gibi deðil; baþýmýza geliyormuþ gibi kavramamýz lâzým. Doktora giderim, olur; diyemeyiz. Nitekim hastalýk mekanik bir arýza deðildir ki, usta bozulan parçayý yerine koyunca çalýþmaya devam etsin. Öte yandan hastalýk bir kötülük ve çirkinlik deðildir ki, Hâlýk-ý Rahim’in sonsuz rahmetine yakýþmasýn! Oysa hastalýk geldiðinde incitiyor, hýrpalýyor, acýtýyor, aðlatýyor. Ölüm de öyle! Öyleyse iþin moral cephesi nedir, maneviyat cephesi nedir, rahmet cephesi nedir, þifa cephesi nedir? Ve bizim, hastalýklara maruz vücut sahipleri olarak, bu cepheleri muhakkak bilmemiz, kavramamýz ve buna göre tevhid inancýna uygun manevî duruþ sergilememiz gerekiyor. Bin kere doktora da gitsek, þifayý yine Allah’tan bekliyoruz, bekleyeceðiz, beklemeliyiz. Bin kere doktora da gitsek, hastalýklarýn takdir-i Hüda’nýn tecelli sýrasýna neden girdiðini öðrenmemiz gerektiði, önemli bir vakýa olarak karþýmýzda duruyor. Bin kere doktora da gitsek, hastalýklarýn rahmet yönünü, lütuf yönünü, þefkat yönünü, mükâfat yönünü, kefaret yönünü yokmuþ sayamayýz. Bin defa doktora da gitsek anlýyoruz ki, hastalýk izn-i Ýlâhî ile gelir, vazifesini bitirdikten sonra Hâlýk-ý Rahîm þifa verince, ardýnda iz býrakmadan gider!1 Bin defa doktora da gitsek, hastalýk geldiðinde insanýn birden gözünü açtýrýr. Vücuduna ve cesedine der ki: “lâyemut deðilsin, baþýboþ deðilsin, bir vazifen var. Gururu býrak, seni Yarataný düþün, kabre gideceðini bil, öyle hazýrlan.” 2 Bin defa doktora da gitsek, týbbýn çaresiz kaldýðý, “bana düþeni yaptým, gerisi Allah’ýn takdiridir” dediði, çare olamadýðý nice hastalýk var ki, pençesine düþtüðümüzde “elimden bir tutan yok mu, bana bir umut yok mu?” diye bakan gözlerimiz bir olumlu cevap, bir içten kucaklayýþ, bir samimî gülümseyiþ, bir gerçek teselli arýyor. Öyleyse hastalýklarý hikmetleriyle birlikte kavramamýz gerekiyor. Bu, hiç ertelenmeyecek ciddî bir mesele! Kur’ân’ýn ve Resulullah’ýn (asm) hastalýklarla ilgili o kâmil yaklaþýmýný anlamamýz gerekiyor. Hastalýk gelince aðlayýp of ah vah etmektense, hastalýklara karþý tevhid inancýna yakýþýr biçimde tavýr almayý, yaklaþým sergilemeyi, davranýþ geliþtirmeyi, þükreden olmayý, teslim olan olmayý, rýza göstermeyi, isyankâr olmamayý, sabreden olmayý öðrenmemiz gerekiyor. Fakat bütün bunlar komþudan duyarak öðrenilmiyor, okuluna giderek de öðrenilmiyor. Bütün bunlar, elimize Hastalar Risâlesini alýnca, Hastalar Risâlesinin o mükemmel sayfalarýný içercesine, yutarcasýna, baþýmýza, beynimize, aklýmýza, kalbimize dökercesine çevirdikçe öðreniliyor! Bunun için de hiç þüphesiz Hastalar Risâlesine sahip olmak gerekiyor. Gazetemiz Yeni Asya 25 Aralýk tarihinde, yani haftaya Cuma günü, Bediüzzaman Said Nursî Hazretlerinin Hastalar Risâlesini okuyucularýna kuponsuz, çekiliþsiz, gazete biriktirmeden, bir günlük gazete ile hediye ediyor! Bu hediyeyi duyan okuyucularýmýz bu günlerde eþine, dostuna, akrabasýna, komþusuna, alýþ veriþ yaptýðý bakkalýna, berberine, kasabýna, fýrýncýsýna, marketine, iþ arkadaþlarýna birer Hastalar Risâlesi hediyem olsun diye sipariþ üstüne sipariþ veriyor. Tam da bugünlerde kýþ mevsiminin nezaketiyle, grip ve sair hastalýklarýn insanlarý her zamankinden daha fazla hýrpaladýðý bir zamanda herkese birer Hastalar Risâlesi hediyesi tam derde deva, sadra þifa olacak kabilden! Yeni Asya Gazetesi sipariþ almaya devam ediyor. O günkü baskýsýný sipariþlere göre yapacak ve her okuyucusuna sipariþ ettiði sayýda her gazeteyle bir Hastalar Risâlesi ulaþtýracak Ýnþaallah. Mükemmel bir sýla-i rahim vesilesi! Mükemmel bir geçmiþ olsun duâsý! Mükemmel bir iyadetü’l-mariz ifadesi! Mükemmel bir sýcak dost hediyesi! Yarýn Rabbimiz, “Hasta kullarýmý ziyaret ettin mi?” diye soracak! Bugün; makbul amelin, zamanýnda yapýlan amel olduðunu düþünerek, bu kampanya ile; hastanelerin bütün servislerindeki bütün yatan hastalara birer Hastalar Risâlesi takdim ettiðimizde,—sipariþimizi þimdiden bunu hesaba katarak verdiðimizde—Ýnþaallah Rabbimiz bu amelimizi makbul sayacak! (Sahi; gelin, çevremizde ne kadar hastane varsa koordine edelim ve her hastaya bir Hastalar Risâlesi ulaþtýralým! Ne makbul bir davranýþ olur!) Ben bu vesileyle Yeni Asya’ya ve Yeni Asya’nýn kadirþinas okuyucularýna bin barekâllah diyorum ve duâ ediyorum. Allah baþlarýna, gözlerine, dizlerine, dünyalarýna, ahiretlerine dert vermesin! Âmin. Ve bu vesileyle bütün ehl-i iman hastalarýna acil þifalar diliyorum!
Dipnotlar: 1- Lem’alar, Hastalar Risâlesi, s. 208 ; 2- Lem’alar, Hastalar Risâlesi, s. 207.
YERÝN KULAÐI
Zulüm damarý ANADOLU’NUN SÝNESÝ
RAÞÝT YÜCEL rasityucel-19@hotmail.com ayat bu… Kaç çeþit hâlleri vardýr... Bunlardan biri de “zulüm”dür. Bu damar insanlarda olduðu gibi bazý hayvanlarda da vardýr. Zulüm þiddeti doðurur, þiddet ise nefrete zemin hazýrlar. En mülâyim zannettiðimiz insanlarýn bile kimi zaman nasýl canavarlaþtýðýný görürüz. Bu, insanýn bir yerlerinde gizlidir. Yeri geldiði zaman, yuvasýndan çýkan bir canavar gibi saldýrýya geçer. O zaman yaptýðý tah ri bâ tý ta rif et mek müm kün de ðil dir.
H
Yakar, yýkar, daðýtýr, her þeyi alt-üst eder. Neticesi korkunçtur. Ya bir cana kýymýþ, ya bir gönül kýrmýþ, ya da bir yerleri daðýtmýþtýr. Bu haller zulüm damarýnýn þâha kalktýðý anlardýr. Bunu frenleyecek olan ise, akl-ý selimdir. Zulmün yaþandýðý ortamlarda ya gözyaþý vardýr, ya da þiddetin doðurduðu karþý nefret halleri... Küçük bir mesele yüzünden dað gibi þeyler yerle bir olur. Mesele, tamiri mümkün olmayan bir hâl alýr. Sonucu ya hapishanelerdir veya gönül zindanlarýdýr. Bunun cezasý bedenle çekilen bir bedeldir ya da vicdan azabýdýr. Ýþ iþten çoktan geçmiþtir. Gönüller kýrýlmýþ, hisler hayata hâkim olmuþtur. Bu haller ya aile hayatýnda yaþanýr veya hayatýn diðer alanlarýnda. Hiç önemi yoktur (!); “öfke baldan daha tatlý” hâle gelmiþtir. Bunun çaresi bellidir. Taþkýnlýklarý ve zulüm damarýný harekete geçirmeden önce “Öfkelenme!” hadisini hatýrlamamýz ge-
rekiyor. Bu ültimatom bize rehber olmalýdýr. Zulüm damarý haklý konularda dahi olsa müsbet netice vermesi zordur. “Kavl-i leyyin” denilen güzel davranýþ yabana atýlmamalýdýr. Cenâb-ý Hak insana sadece bu zulüm damarýný vermemiþtir. Ýnsaf düsturu nu, mü sa ma ha yý, hoþ gö rü yü, ku su ra bakmamayý, affediciliði neden unuturuz? Yersiz öfke ve neticeleri, hayatýn acý halleridir. Bir çok insaný yakar ve kavurur. Ha yat o za man çe kil mez hâl ler al ma ya baþlar. Tamir edilmeyecek bir duruma gelir. Cehaletin ve kaba davranýþlarýn yaþandýðý bu ortamlarda insî ve cinnî þeytanlar cirit atmaya baþlarlar. Þeytanlarýn istediði þey de zaten budur. Asude bir hayat çoðu zaman tatile çýkar. Ailede ve iþ hayatýnda asýk simalar sergilenmeye baþlar. Bir tebessüm ve bir güzel kývýlcým, her þeyi silip süpürür halbuki. Fakat bunu her insan da yapmaz ve yapamaz. Çünkü, zulüm damarý hâlâ vazifesini devam ettirmektedir. Nice haneleri nice gönülleri yýkarak...
BEDESTEN
Kardeþliði haykýrma zamaný M. LATÝF SALÝHOÐLU latif@yeniasya.com.tr
ükûmetin baþlatmýþ olduðu "açýlým sü re ci"nin sek te ye uð ra ma sý, kan ve þiddet ortamýndan beslenenlerin iþtahýný kabartmýþa benziyor. Ka ba ran bu iþ tah la rýy la, her gün bir baþka mahalde hadise çýkarýyorlar. Kalabalýklarý güvenlik güçleriyle çatýþtý rý yor lar, hat ta va tan da þý va tan daþ la karþý karþýya getirmeye uðraþýyorlar. Ne yazýk ki, bu uðraþlarýnda yer yer emellerine ulaþýyorlar: Diyarbakýr'da, Ýz mir'de, Ýstanbul Dolapdere'de ve son o-
H
la rak Muþ Bu la nýk'ta ya þa nan ö lüm ve ya ra lan ma vak'a sý, týr ma nan teh li ke nin göstergesi mahiyetini taþýyor. Böy le si teh li ke le rin zu hur et ti ði za man lar da, i mân ve ha mi yet sa hip le ri ne de mühim vazifeler terettüp ediyor. Bir þekilde bize ulaþýp "Bu gibi durumlarda biz ne yapalým, neler tavsiye edersiniz?" diye soran okuyucularýmýza, kýsaca þunlarý söylüyoruz: Birbirine düþman hale getirilmek istenen Türk ve Kürt kar deþ ler, böy le du rumlarda birbirine daha fazla sarýlýp kucaklaþmalý. Kýþkýrtýcýlarýn hevesini kursaklarýna hapsedecek derecede kenetlenip kaynaþmalý. El ele, omuz omuza hare ket et me li. Hiç ay rým ya pýl mak sý zýn, birbirinin taziyesine giderek acýlarý paylaþmalý. Vefat edenleri hakikî kardeþlerimiz olarak bilmeli ve onlara rahmet duâlarý okumalý. Ayný anda, cuntacýlara, te-
Tarihin yorumu
17 Aralýk 1918
Kürt Teâli, iþgal günü kuruldu ngiliz öncülüðündeki iþgal kuvvetlerinin do nan ma sý, Mon dros Mü ta re ke si nin (30 E kim 1918) ar dýn dan, Ýs tan bul'a doðru harekete geçti. Ýki hafta sonra, Ýngiliz, Fransýz, Ýtalyan ve Yu nan kuv vet le ri ne bað lý 61 par ça lýk donanma, Ýstanbul limanýna demir atarak karaya asker çýkardý. Ýstanbul'un kademeli þeklindeki iþgali, bu sûretle baþlamýþ oldu. "Güvenliði saðlama" gerekçesiyle gelen iþgalcilerden destek alan siyasî ve ideololo jik ay rý lýk çý ha re ket le re de, böy le lik le gün doðmuþ görünüyordu. Ýþ te, o ay rý lýk çý ha re ket ler den bi ri de, Kürt (Kürdistan) Teâli Cemiyetiydi. Bu cemiyet, uzun bir hazýrlýk devresinden sonra, nihayet 17 Aralýk 1918'de resmî kuruluþ baþvurusunda bulundu. Bu baþ vu ru nun ka bul gör me me si söz konusu deðildi. Zira, Ýþgal Yüksek Komiserliðinin her kesim ve her kademe üzerinde bâriz þekilde baskýsý vardý. Üstelik, bu baský sadece Ýstanbul ve hükûmet merkezi ile de sýnýrlý deðildi. Meselâ, Kürt Teâli Cemiyetinin resmî olarak kurulduðu ayný gün (17 Aralýk), Ermenilerin de aralarýnda bulunduðu 1500 kiþilik Fransýz kuvveti Mersin'e çýkarma yaparak Anadolu'yu (Tarsus, Adana, Ceyhan, Toprakkale, Pozantý...) iþgale baþladý.
Ý
Kürt Teâli Cemiyeti kurucularýndan Bedirhanî kardeþler: Kâmuran, Süreyya ve Celâdet Ali
Yine ayný gün içinde, Hintli sömürge askerlerinin bulunduðu Ýngiliz kuvvetleri de Mersin'e bir baþka cepheden girdiler ve oradan Anteb'e doðru harekete geçtiler. Ýþgal kuvvetlerinin bu hareketinden cesaret alan Ermeni komitacýlar ise, yurdun çeþitli yerlerinde taþkýnlýklarda bulundular. Ýþte, böyle bir zaman ve zeminde kurulan Kürt Teâli Cemiyetinin, Ýþgal Yüksek Komiserliðinden baðýmsýz þekilde hareket etmesi mümkün görünmüyor. O zamanlar, sadece Kürt Teâli deðil, yine iþgal dönemi Ýstanbulu'nda kurulan Ýslâm Teâli Cemiyeti de, Ýngilizlerin inisiyatifi dahilinde hareket ediyordu. Yani, þu "T eâli" tâbiri, bir çeþit Ýngiliz patenti olup, o dönemde kitleleri aldatmaktan baþka bir anlam taþýmýyordu.
GÜN GÜN TARÝH
rör örgütlerine, bunlara destek saðlayanlara, kan ve kin bataðýndan beslenenlere de hep bir lik te lâ net yað dýr ma lý. Ni ha yet, kardeþliðimizi kimsenin bozamayaca ðý ný kat'î bir ka rar lý lýk la ve bel ki de haykýrarak dile getirmeli. Evet, þunu katiyyen bilmeli ki: Kürtlerle Türklerin saadeti gibi, felâketi de birbiriyle baðlýdýr, baðlantýlýdýr. Birinin baþýna felâket geldiðinde, diðeri mesut olamaz ve olamamýþ. Bu gerçeðe, en az bin yýllýk tarihimiz þahittir. Bediüzzaman Hazretleri, yüz sene evvel kaleme aldýðý Münâzarât isimli eserin de, "Kürt le rin iç ti maî ha ya tý nýn, Türklerin hayat ve saadetinden" neþet edip çýktýðýný ifade eder. (Age, s. 12 6) Ge rek di nî, ge rek ta ri hî ve ge rek se sosyal gerçeklik gösteriyor ki, Kürtlerle Türk le rin bir bi ri miz den ay rýl ma sý ve kopmasý da, imkân ve ihtimal haricidir. Ge ri ye, sa de ce ve sa de ce bir tek yol, bir tek ihtimal kalýyor: Kardeþcesine birarada yaþamak... Ma dem öy le, o hal de bu nun ge re ði ni yapmaktan baþka çýkar yol yoktur. Gö rü lü yor ki, kar deþ ler, ýs rar la ve i natla birbirine düþman edilmeye çalýþýlýyor. Týpký, 1920'ler de yapýldýðý gibi... Bundan doksan yýl evvel, Paris Konferan sýn da bi ra ra ya ge ti ri len Kürt ve Er meni (Þerif Paþa ile Bogos Nubar) liderler, Türkiye ve Türkler aleyhinde kullanýlmak istenmiþ. Bu þer ittifakýný bozanlarýn baþýnda ise, hiç þüphesiz Bediüzzaman Hazretleri ve Kürt ulemasý ile umerasý geliyor. Bu zâtlar, gerek gazetelerde yazýlar yazarak ve gerekse Paris'e protesto telgraflarý çekerek, þer ittifakýný bozmaya muvaffak olmuþlardýr. (Bk z: Sebilürreþad, 4 M ar t 1 9 2 0 ) Ýþte, þimdi yine bir þer ittifakýnýn týrmandýrmaya çalýþtýðý dehþetli bir tehlike ile karþý karþýya gelmiþ bulunmaktayýz. Bu tehlikeyi bertaraf etmek için, Bediüzzaman Hazretlerinin, benzer durumlarda takýndýðý tavýr ve söylediði sözler, bizler için harikulâde bir örneklik teþkil ediyor. Dolayýsýyla, olup bitenlere bakarak bigâ ne kal mak, ya hut ne me lâ zým di ye rek susmak, hamiyet sahiplerine yakýþmaz. H as ý lý : Din ve i mân kar deþ li ði ni ih yâ etmede, herkese terettüp eden vazifeler var. Bunun gereðini yapmak için hemen ha re ke te geç me li; a lev le rin ba ca yý sar masýný beklememeli.
Turhan Celkan
turhancelkan@hotmail.com
Yapýmýz ve hayat þartlarý inanmayý gerektirir
ALÝ FERÞADOÐLU fersadoglu@yeniasya.com.tr
özümüz görme ye, kulaðýmýz iþitmeye, dilimiz tatmaya göre dizayn edilmiþ. Aklýmýz, zihnimiz anlamaya, idrak etmeye, kalbimiz inanmaya, vicdanýmýz teþekkür etmeye göre... Ýnsanýn en küçük iyiliðine teþekkürle mukabele eden insan, elbette kendisini hiç yoktan yaratýp muhteþem duygular ve sayýsýz nimetler verene karþý teþekkür etmelidir. Öte yandan rûhumuza yüksek istidat ve kabiliyetler takýlmýþ. Dolayýsýyla mîzaç ve yapý itibariyle sayýsýz meyil, arzu, istek, beklenti, fikir taþýrýz. Bundan ötürü de en güzel, en kaliteli, en kýymetli, en süslü þeylere meyledip; yaratýlýþýmýza yakýþan bir standart ve üstün bir þerefle hayatýmýzý sürdürmek isteriz. Baþta emniyet içinde “yaþama-korunma-barýnma çeþitli yiyecek-içecek-giyecek“ gibi temel ve bunun yanýnda sayýsýz þeylere muhtacýz. Bunlarý yalnýz baþýmýza karþýlayabilmemiz için ihtiyaçlarýmýz adedince mesleklere sahip olmamýz gerekir. Halbuki, ancak bir iki dalda meslek ve ihtisas sahibi olabiliriz. Diðerlerinde cahil, gabî, habersiziz. Çok þeylere muhtaç, bütün san'atlarda maharet ve beceri sahibi olamayýz. Bu, üretimi, paylaþýmý, deðiþ-tokuþu kaçýnýlmaz kýlar. Öyle ise, teþrik-i mesâi ile iþleri ortaklaþa tanzim etmeye ve iþ bölümü ile çalýþmaya mecburuz. Bu ise, adaleti gerektirir. Ancak, yine “insan” vasfýmýzýn ortaya çýkabilmesi için rûhumuza sýnýrlarý çizilmemiþ “akýl, gadap ve þehvet” gibi üç temel duygu yerleþtirilmiþtir. Akýl, bir þeyin zararlý ve faydalý olduðunu anlama, ölçme-deðerlendirme âletidir. Kuvve-i þeheviye, menfaatli olan þeyi çekerken; gadabiye ise, her türlü zararlý nesneyi itme, def etme gücüdür! Serbest býrakýlan bu duygularýn, “ifrat-vasat ve tefrit” diye üç mertebesi; onlarýn da pekçok dereceleri vardýr. Bize “insan kimliði” kazandýran, bu kuvvetleri “hür irâde“mizle istediðimiz gibi yönlendirmemizdir. Aksi halde, makamý, istidat ve kabiliyetleri sabit; alacaðý zevk ve lezzeti sýnýrlý, yani ya melek veya hayvan seviyesinde kalýrdýk! Vasat mertebeleriyle gerçek insaniyeti kazanýrýz. Ýþte, insanlar, üretimlerini paylaþýrken; araya hududu çizilmemiþ bu duygularýn “aþýrý” mertebeleri giriyor. Aldatma, zulüm, haksýzlýk, iþkence, nâmuslarý paymal, þiddet, terör ve kirlilik, bu duygularýn ifrat veya tefrit mertebelerinden kaynaklanmaktadýr. Bu temel duygularý “vasat” mertebeye çekecek program lâzýmdýr. Bunu da kendisinin dýþýnda ve üstünde bir merciin, makamýn yapmasý gerekir. Çünkü, insan, kendisini, duygularýný bile tam olarak bilmiyor, tanýmýyor. Meselâ akýl, bir anlama âleti olduðu halde; henüz kendi mahiyetini tam kavrayabilmiþ deðil. Nerede kaldý ki diðer duygularýmýz dahil, kâinattaki varlýklarýn sýrlarýný, mahiyetlerini yalnýz baþýna çözebilsin! Olumlu ve olumsuz duygularla bezenmiþ, taraflý davranan ve tabiatý medenî olan insanýn, tecavüz, zulüm ve haksýzlýklarý önlemek için adâlete ihtiyacý vardýr. Fakat, aklý kýsa, fikri kýsa; bencil-egoist olduðundan, meselelere yaklaþýmý nefsî, indî, hissîdir. Çünkü, insan yaratýlýþý itibariyle evvelâ ve bizzat kendisini sever; kendisinden yana yontar. Bu halleri aþýp yüksekten bakýp adâleti temin edemez. Teþebbüs etse de, herkesi tatmin edici, baðlayýcý ve tesirli olamaz. (Ki, yukarýda bahsettiðimiz kuvvetlerin ifrat ve tefriti dengeyi bozmaktadýr.) Öyle ise, her þeyi kuþatýp bilen, gören; ölçü ve dengeyi saðlayacak, tarafsýz bir “adâlete” ihtiyaç vardýr. Gözün güneþe ihtiyacý olduðu gibi, aklýn da kendisinden daha üstün ve kuþatýcý bir akýldan istifâde etmesi gerekmez mi? Öyle bir akýl da, “kanun” þeklinde olur. Öyle bir kanun da, herkesi baðlayan, kestiði parmak acýmayan þeriat, dediðimiz kanundur. Kanun, kendi baþýna icra-ý faaliyet edemez. Yâni, bir kanun ne kadar mükemmel olursa olsun, iþleri kendi baþýna tanzim edemez. Yani, mutlaka o kanunun tesir ve uygulamasýný temin edecek bir merci, bir sahip lâzýmdýr. O da ancak peygamberdir. Peygamber olan zât da, halk üzerindeki gizli-açýk hâkimiyetini devam ettirebilmesi için, maddî-mânevî açýdan bir ulviyete, imtiyaza, üstünlüðe sahip olmalýdýr.1 Ýþte insaný tanýtacak, mahiyetini bildirecek, duygularýný dengeleyip “vasat-orta” yola çekecek öyle bir akýl, sadece peygamberlerde mevcuttur. Çünkü, onlarýn “akýl, ismet/günahsýzlýk, hatasýz, doðru, fetânet/zekâ, keskin kavrayýþ; emânet/dürüst ve teblið/duyurma” gibi üstün sýfatlarý vardýr. Bunun yanýnda “mu’cize”lerle de donatýlmýþ ve insanlýðýn bütün ihtiyaçlarýna cevap verecek þekilde kendilerine “vahiy-din” verilmiþtir.
G
10
KÜLTÜR-SANAT YENÝASYA / 17 ARALIK 2009 PERÞEMBE
MÜZÝK YAZILARI ALÝ OKTAY alioktay@alioktay.net
NURDAN DAMLALAR “Hz. Mevlânâ benim zamanýmda gelseydi, Risâle-i Nur’u; ben onun zamanýnda gelseydim Mesnevî’yi yazardým. O zaman hizmet Mesnevî tarzýndaydý, þimdi ise Risâle-i Nur tarzýndadýr.” (Son Þahitler, Cilt 4, s.150)
Amasya’dakitarihîsokaklaryaþayacak AMASYA KÜLTÜR VE TURÝZM ÝL MÜDÜRÜ AHMET KAYA: “SOFULAR MAHALLESÝNDE UYGULANACAK SOKAK SAÐLIKLAÞTIRMASI PROJESÝ ÝLE OSMANLI DÖNEMÝNÝN MÝMARÎSÝNÝ TAÞIYAN TESCÝLLÝ EVLER DAHA UZUN SÜRE ÖMÜR SÜREBÝLECEKLER”
GÖNÜL TELÝMÝZÝ TÝTRETENLER
MevlânâCelâleddin-iRumî ugün Afganistan sýnýrlarý içinde kalan Belh’te 1207 yýlýnda doðdu. Ülkemizde Mevlânâ, Ýran’da Rumî ve Batý âleminde ise ‘Jalaluddin’ adýyla tanýnýr. Mevlânâ, efendimiz demektir. Rumî ise Anadolulu anlamýna gelir. Babasý Sultanu’l-Ulema ‘Bahaeddin Veled’ Selçuklu Sultaný Alaaddin Keykubat’ýn dâveti üzerine Anadolu’ya gelir. Babasýndan ve gittikleri yerlerdeki en yüksek bilginlerden dersleri alan Mevlânâ, 1244’te Konya’ya gelen Þems-i Tebriz’den manevî lezzetleri tadar. Mesnevî-i Manevî, Divan-ý Kebir, Fihi-Mafih, Mektubat isimli eserleri kaleme aldý. 17 Aralýk 1273 yýlýnda Konya’da vefat etti. Onun ‘Düðün Gecem’ dediði Þeb-i Arus’da yani vefat günü olan 17 Aralýk’ta dünyanýn dört bir yanýndan sevenleri Konya’ya gelir. Hazreti Mevlânâ’ya 736. vefat yýl dönümünde rahmet ve niyaz ediyoruz.
B
Mevlevî ayini ve sema nasýl yapýlýr? Mevlevîler sema adýný verdikleri bir nev'î ibadet kimliði taþýyan, þekil ve anlam bütünlüðü içinde bir tören icra ederler. Ayin ismi verilen bu besteler, Selâm denilen dört kýsýmdan oluþur. Güfte (þiir) genellikle Mevlânâ’dan seçilir. Þiirleri Farsça olduðu için ayin güfteleri de Farsça’dýr. En bilinen Mevlevî ayini þerifleri Dede Efendi’nin bestelediði Hüzzam ve Neva Ayini Þerif’leridir. Ayin sýrasýnda dönen yani sema eden derviþlere semazen, çalan ve okuyan kiþilerin oturduðu yere mutrýb, mutrýbdaki müzisyenlere Mutrýb Heyeti, ney çalanlara neyzen, kudüm çalanlara kudümzen, ayin okuyanlara ayinhan, na’t okuyanlara na’t-han denilir. Mutrýb heyetinin baþý Kudümzen baþýdýr. Neyzenlerin baþý ise Neyzen baþýdýr. Sema törenine baþlarken, önce na’t okunur. Na’t Hz. Peygamberi (asm) ve Cenâb-ý Hakk’ý yücelten kasidelerdir. Giriþte yapýlan ney taksiminin ardýndanki her þeye can veren Nefes’i, Nafha-yý Ýlâhi’yi temsil eder. Yine ayný makamda (hüzzam, neva gibi) peþrev çalýnýr. Peþrev, icra edilecek olan sözlü eserlere geçmeden önce çalýnan saz eserleridir. Peþrev çalýnýrken semazenler birbirlerine selâm vererek üç kez dairesel olarak yürüyüþ yaparlar. Ardýndan sema ayininin selâm denilen bölümlerine baþlanýr. Toplam dört selâm vardýr. Selâm denilen bölümler her biri farklý usûllerde olup mânâ olarak da anlamlar taþýrlar. Birinci selâm, insanýn bilgiye, hakikata doðarak Allah’ýný ve kendi kulluðunu idrak etmesidir. Ýkinci selâm, insanýn yaratýlýþtaki azameti müþahade ederek Allah’ýn büyüklüðü ve kudreti karþýsýnda hayranlýk duymasýdýr. Üçüncü selâm, insanýn hayranlýk duygularýnýn aþka dönüþmesiyle aklýn aþka kurban oluþudur. Tam teslimiyet ve vuslattýr. Dördüncü selâm, semazenin manevî yolculuðunu mi'racýný tamamlayýp kaderine razý olarak yaratýlýþtaki vazifesine kulluðuna dönüþüdür. Dördüncü selâm da okunduktan sonra son peþrev çalýnýr ve giriþte olduðu gibi taksim yapýlýr. Kur’ân-ý Kerim’in okunmasýnýn ardýndan post duasý ile sema töreni sona erer. Semazen hýrkasýný çýkarmakla manen ebedî âleme hakikate doðar. Baþýndaki sikkesi nefsinin mezar taþý, üstündeki tennuresi nefsinin kefenidir. Kollarýný çapraz baðlayarak görünüþte bir rakamýný temsil ederek Allah’ýn birliðini tasdik ederler. Semazenin kollarý sema ederken açýk, sað eli duâ edercesine göklere sol eli yere dönüktür. Haktan aldýðý ihsaný halka saçar. Saðdan sola kalbin etrafýnda dönerek bütün yaratýlmýþlarý kalbindeki sevgi ve aþkla kucaklar.
BULMACA 1 2 3 4 5 6 7 8 9
10
1
2
3
4
erdalodabas@mynet.com
5
6
7
8
9 10 11 12
Amasya Kültür ve Turizm Ýl Müdürü Ahmet Kaya, “Sokak Saðlýklaþtýrmasý Projesi” ile binalarýn sokaða bakan yüzlerinin ve çatýlarýnýn restore edileceðini söyledi. FOTOÐRAFLAR: ÝHA
KÜLTÜR ‘marka kent’ ilân edilen Amasya’da tescilli evlerin yoðun olduðu sokaklarda sokak saðlýklaþtýrmasý projesi uygulanacak. Bakanlýðýn marka kent eylem planý içerisinde yer alan “Sokak Saðlýklaþtýrmasý Projesi” çerçevesinde Amasya merkez Sofular Mahallesi’nde sokak saðlýklaþtýrmasý uygulamasý yapacaklarýný belirten Amasya Kültür ve Turizm Ýl Müdürü Ahmet Kaya, Anýtlar Yüksek Kurulu’ndan geçen projeye 100 bin TL ödenek geldiðini ve 2010 yýlý baþýnda uygulama ve yapým ihalesine çýkýlacaðýný dile getirdi. Kaya, “Sokak saðlýklaþtýrmasý projesi ile Sofular Mahallesi’ndeki 60 tescilli binada saðlýklaþtýrma çalýþmasý uygulayacaðýz. Proje ile binalarýn sokaða bakan yüzlerini ve çatýlarýný restore edeceðiz. Ayrýca Hatuniye Mahallesi, Hacý Ýlyas Mahallesi gibi tescilli evlerin yoðun olduðu muhitlerde de bakanlýk bütçesinden gelen ödeneklerle sokak saðlýklaþtýrmasý yapýlmasýný planlýyoruz” dedi. Proje ile söz konusu mahallelerde
Proje ile restore yapýlacak olan mahallelerdeki evler deðer kazanacak.
yaþayan insanlarýn evlerinin deðer kazanacaðýný, ayrýca Osmanlý döneminin mimarîsini taþýyan evlerin daha uzun süre ömür sürebileceklerini vurgulayan Ahmet Kaya, 2005 yýlýndan bu ya-
BaþkanBürge: MardinleBalkanlarbirbirinebenzer MARDÝN’DE gerçekleþen, iki gün süren ve Türk Asya Stratejik Araþtýrmalar Merkezi tarafýndan düzenlenen, Türkiye’nin Avrupa Birliði müzakere sürecine yönelik stratejik vizyon geliþtirmeyi amaçlayan II. Türkiye-Avrupa Forumu sona erdi. Bayrampaþa Belediye Baþkaný Hüseyin Bürge’nin müzakereci olarak yer aldýðý forumda açýklamalarda bulundu. Bürge forumda þunlarý söyledi: “Balkanlar Mardin’e benzer... Balkanlarda cami vardýr, kilise vardýr, havra vardýr, han vardýr, çeþme var-
dýr... Balkanlarda da Mardin gibi koyun koyuna kucak kucaða yatýlýr. Ne dil problemi vardýr, ne de din problemi. Ama Balkanlarý karýþtýrýrsanýz ikiye bölersiniz. Balýný konuþmaktansa kanýný konuþmaya baþlarsýnýz. Yýllardýr karýþtýrýldýðýndan dolayý bütün Balkanlarda kan kokusu vardýr. Balkan coðrafyasý bitmiþ durumdadýr. Bayrampaþa Belediyesi Baþkanlýðý olarak tam beþ yýldýr Bereket Konvoyu ‘’Kardeþlik Sýnýr Tanýmaz’’ sloganýyla bütün Balkan coðrafyasýný dolaþtýk, dolaþmaya da devam
ediyoruz. Din ve dil farký gözetmeksizin insan ayýrt etmeksizin sevgi sofralarý açýyoruz. Kapýmýzda, soframýzda herkese açýk. Ýftar sofralarýný kültür sofralarýyla birleþtirdik. Bir konuþmacýmýz Osmanlýyý hoþgörüyle Avrupa’yý sömürgecilikle anýyoruz, dedi. Biz Avrupa’yý yaptýðý sömürgecilikle býrakalým.. Kendimize bakalým. Bugün Balkanlarda dil ve din hürriyeti varsa, herkes bir arada yaþýyorsa, bunun tek nedeni Osmanlýnýn izlediði siyaset ve hoþgörüdür’’ dedi. Ýstanbul / Yeni Asya
Yozgat’ta 6 tarihî köprüye restorasyon BOZOK Üniversitesi kampüs alanýnda bulunan tarihî köprü ile Yozgat genelindeki 26 köprüden 5’inin restore edilmesiyle ilgili çalýþma baþlatýldý. Karayollarý Genel Müdürlüðü Tarihî Köprüler Þube Müdürü Halide Sert, üniversite rektörlüðünün dâvetlisi olarak geldiði Yozgat’ta projesi Bozok Üniversitesince hazýrlanan tarihî köprüde incelemelerde bulundu. Ýncelemelerin ardýndan açýklama yapan Bozok Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ýnci Varinli, kampüs alanýnda yer alan köprünün 1876-1906 yýllarýnda yapýldýðýnýn tahmin edildiðini, kitabesinin kayýp olmasý dolayýsýyla tarihi konusunda kesin bilgiye sahip olmadýklarýný söyledi. Prof. Dr. Varinli, tarihî köprünün restore edilerek kampüs alanýna farklý bir görüntü kazandýrýlmasýna yönelik ha-
zýrladýklarý projenin uygulanmasý için Karayollarý Genel Müdürlüðü ve Anýtlar Yüksek Kurulundan izin alýnmasý gerektiðini bildirdi. Yozgat’ta 26 köprü dýþýnda kayýtlara girmeyen tarihî özelliðe sahip köprüler de bulunabileceðini kaydeden Sert, varlýðý bilinen ama kayýt altýna alýnmayan köprülerle ilgili olarak kendilerine gerekli bilginin verilmesini isteyerek, bu köprülerin koruma altýna alýnmasýný saðladýklarýný ifade etti.Sert, ‘’Geçen yýl sonu itibariyle Türkiye genelinde tarihî özelliðe sahip bin 376 köprü vardý, bugün itibariyle bu sayý kayýtlarýmýzda bin 418 olarak görülüyor. Vakýflar, Kültür ve Turizm Bakanlýðý, belediyeler, vatandaþlar bize tarihî köprülerle ilgili bilgi aktarýyor, bunlarý kayýt altýna alýyoruz’’ diye konuþtu. Yozgat / cihan
SOLDAN SAÐA — 1. Bir litre çözeltide çözünen maddenin mol sayýsýný esas alan çözeltinin M ile gösterilen deriþim birimi. - Kalýn kaba kumaþ. 2. Pamuk, keten veya ipekten, seyrek dokunmuþ delikli bir tür kumaþ. - Hükümdarlarýn veya devlet baþkanlarýnýn oturduðu büyük yapý. 3. Hünnapgillerden, yapraklarýndan yeþil boya çýkarýlan bir bitki. - Devletçe bastýrýlan, üzerinde deðeri yazýlý kâðýt veya metalden ödeme aracý, nakit. 4. (Tersi) Mektup. - Denizde balýklarýn veya küreklerin kýmýldanýþýyla oluþan parýltý. 5. Parlak kýrmýzý renkte, billurlaþmýþ, saydam bir alüminyum oksidi olan deðerli bir taþ. - Demiri simgeleyen harfler. - Derinin kýlsýz bölgelerinde görülen, beyaz kýsýmlarýn kýrmýzýya, kýrmýzý kýsýmlarýn ise beyaza dönüþmesi biçiminde belirtileri olan pigment bozukluðu, baras. 6. Halk dilinde suçlama. Emir altýnda olan halk. 7. Fiillerde belirli bir zamanla birlikte konuþanýn, dinleyenin ve hakkýnda konuþulanýn, teklik veya çokluk olarak belirtilmiþ biçimi. - Aðýr yüklerin kaldýrýlma ve indirilmesinde kullanýlan, birbirine paralel iki veya daha çok tabla arasýnda dönen, kenarý çepeçevre oluklu tekerlek veya tekerleklerden oluþmuþ mekanik alet. 8. Birbiri üzerine istif edilerek yüksekliði ayarlanabilen atlama aracý. - Hile, entrika. - Rusçada evet. 9. Jüpiter'in bir uydusu. - Okuma yazmasý olmayan. 10. Gümüþ kuþaklarda süs için yapýlan gümüþten diþli bir kýsým. - Büyükler, ileri gelenler.
YUKARIDAN AÞAÐIYA — 1. Çeyrek kuruþ, on para deðerinde demir para. - Avrupa Birliði'nin kýsasý. 2. Mekanik yollarla hareket ettirilen veya kendi kendini yöneten (alet). 3. Yassý ve iri taneler durumunda (kar yaðmak). 4. Yardým istenildiðini anlatan bir söz. - Topraðýn kaymasýný veya suyun akmasýný önlemek için yapýlan kalýn duvar. 5. (Tersi) Kaynaðý mitolojik çaðlara dayanan kiriþli bir çalgý. - Babamýzýn kýz kardeþi. 6. Ýlâhî yardým. 7. Küçültme ilgeci, -cak, -cek. - Belirti, alâmet. 8. Notada duraklama zamaný ve bunu gösteren iþaretin adý. - Birinci Dünya Savaþýnda askerlerimizin giydiði baþlýk. 9. Yeni emeklemeye baþlamýþ çocuk. 10. Bir þeyi bulmaya çalýþma. - Yol, yordam, töre. 11. 1600-1750 yýllarý arasýndaki klâsik san'atý izleyen resim ve mimarlýk üslûbu.- Isýrgangillerden, Çin, Vietnam ve Malezya'da yetiþen deðerli bir bitki. 12. Ýstanbul'da bir semt. - Ýrityumu simgeleyen harfler. DÜNKÜ BULMACANIN CEVABI — SOLDAN SAÐA: 1. MODÝFÝYE. GAM. 2. ADALET. SARMA. 3. SAKATAT. TAAT. 4. AKÝM. LATÝF. 5. PÝLAKÝ. 6. ÝMAL. KABAK. 7. KA. AB. BAL. TR. 8. AKALA. AKÝT. 9. EMEL. NA. AS. 10. ATAK. HÝTABET. YUKARIDAN AÞAÐIYA: 1. MASARÝKA. 2. ODAK. MAKET. 3. DAKÝKA. AMA. 4. ÝLAM. LALEK. 5. FET. BAL. 6. ÝTALÝK. 7. TALABANÝ. 8. ES. TABAKAT. 9. ATÝKALÝ. 10. GRAFÝK. TAB. 11. AMA. SE. 12. MATAHARÝ.
na yüzde 90’ý Hatuniye Mahallesi’nde olan tescilli 33 binaya Kültür ve Turizm Bakanlýðý tarafýndan 778 bin 835 TL proje ve uygulama yardýmý yapýldýðýný sözlerine ekledi. Amasya / iha
Valilikten öðrencilere kitap KARAMAN Valiliði, Çocuk Dostu Þehir Projesi kapsamýnda ilköðretim 8. sýnýf öðrencilerine kitap daðýtýyor. Valilik toplantý salonunda düzenlenen törende konuþan Vali Yardýmcýsý Yýlmaz Þahin, Çocuk Dostu Þehir Projesi kapsamýnda Karaman’ýn Çocuk Dostu Þehir ünvaný kazanmasýný amaçladýklarýný söyledi. Çocuk Dostu Þehir ünvaný kazanmanýn ciddî bir saygýnlýk kazandýracaðýný ifade eden Yýlmaz, ‘’Bundan hareketle 2006 yýlýndan bu yana birçok çalýþma gerçekleþtirdik. Bunlarý anket çalýþmalarý, geziler, geniþ kapsamlý 23 Nisan þenlikleri, ücretsiz sinema ve tiyatro gösterileri, spor faaliyetleri, çocuk haklarýný anlatan kitap ve broþür basýmý ve daðýtýmý, uçurtma þenlikleri olarak sýralayabiliriz. Bugün ise kurduðu çocuk vakfý ve yayýnlamýþ olduðu çocuklarý ve aileleri eðitici kitaplarla adýndan söz ettiren Mustafa Ruhi Þirin Hocamýzýn yazmýþ olduðu Çocuk Hep Çocuk ile Televizyon, Çocuk ve Aile adlý kitaplarý ilköðretim 8. sýnýf öðrencilerine daðýtmaya baþlayacaðýz. Bu kitaplarý bin 800 öðrenciye ulaþtýracaðýz’’ dedi. Karaman / iha
11
DÝZÝ
YENÝASYA / 17 ARALIK 2009 PERÞEMBE
ALÝ SARIKAYA ali_sarikaya@yahoo.com
G. Ýstibdat nedir? Ýstibdat, hürriyetin alternatifidir. Bu ikisi bileþik kaplar gibidir. Birinin eksikliðini diðeri dolduracaktýr. Hürriyet zemini boþluk kabul etmez. Onun eksikliðini mutlaka istibdat dolduracaktýr. Öyle ise istibdadý da kýsaca tanýmakta fayda var. 1. Ýstibdat, tahakkümdür. Baþkalarýný baský altýna almaktýr. Bu ister devlette olsun, ister ilim camiasýnda olsun, ister sosyal hayatta olsun fark etmez. Zorla iþ yaptýrmak hürriyetin prensibi deðildir. Yapmýyor, tembellik ediyorsa yapaný getireceksin. 2. Keyfi muameledir. Hiçbir kurala baðlý kalmadan, kendi doðrularýna göre icraat yapmadýr. Keyfiliðin kuralý olmaz, keyfilik de kural olmaz. Zaten kuralýn kendisi keyfiliði ortadan kaldýrýr. Herkesin buluþtuðu bir ortak noktayý ifade eder. Yani metre herkes için yüz santimdir. Bunu keyfi için azaltýp çoðaltan ortak noktadan ayrýlýp keyfiliðe sapmýþ olur. 3. Kuvvete dayanarak þiddet uygulamadýr. Güçlünün gücüne güvenerek zayýfý ezmesi veya hakkýný elinden almasý istibdattýr. Bir gün kendinden daha güçlü biri çýkar ve o da onun üzerinde baský uygular. Þiddet, þiddeti doðuracaktýr. Bu kaçýnýlmaz bir gerçektir. 4. Bir kiþinin görüþüdür. Çoðunluðun deðil de bir kiþinin temsil ettiði görüþü uygulamaya sokmak bir baskýdýr. Rey-i cumhur bir hürriyet ölçüsüdür. Onu býrakýp tek kiþi kanaatini benimsemek çoðunluk üzerinde baský kurmaktýr. 5. Baský sistemleri sû-i istimale daima açýktýr. Ne kadar kötülük varsa hepsi kapalý kapýlar ardýnda icra edilmektedir. Toplumun önünde onlarý yapmasý mümkün olmayan iþleri kapalý kapýlar ardýnda rahatlýkla iþleme koyabilmektedir. 6. Baský sistemleri, insanlýðý mahveder. Onlarýn þevkini kýrýp ümitsizliðe sevk eder. Ümidini yitiren her þeyini yitirmiþtir. Ondan daha kötüsü olmaz. Ýstibdadýn sonucu zillet ve sefalettir. Halký fakir ülkelere dikkatle bakýldýðýnda onlarýn yönetimlerinin ya tahakkümle, ya keyfi muamele ile veya tek kiþinin söz sahibi olduðu bir idarî yapý ile iþleri yürüttüðü görülecektir. Böyle adaletsiz yapýnýn altýnda kin ve husûmet yaygýnlaþacaktýr. Hak kaybýna uðrayan insanlar idaresine ve adaletine küsecektir. Bu çok tehlikeli bir durumdur. Hak ve adalet daðýtanlar buna meydan vermemelidirler. Baský gören insanlarýn arasýnda ihtilâflar yayýlacaktýr. Ýnsan aciz yaratýlmýþtýr. Eline nimet geçtiðinde yere göðe sýðmaz. Nimeti kesildiðinde de baðýrýp çaðýracaktýr. Ýdare etme mevkiindeki insanlarý tenkide baþlamak, onlara güven duymama noktasýna getirir. Güvenmediði insanlarýn idaresinde idare ile aralarýndaki köprüleri yýkacaktýr. Devlet yönetimindeki baskýlar, ilmi istibdadý doðuracaktýr. Bu durum taklidin önünü açacaktýr. Halbuki ilim hürdür. Akademik personel hiç baský altýnda kalmadan her türlü fikri araþtýracaktýr. Ýlerleme bu sayede mümkün olacaktýr. Ona baský yapýlýrsa araþtýrma ve icatlarý býrakýp ilmin bakkallýðýný yapacaktýr. Ondan bundan derleyecek, derlediðini satacak, yeni bir þey ortaya koymayacaktýr. Bu bir kýsýr döngüdür. Üniversitelerimizin ayaðýndaki en büyük pranga budur. Bu baskýyý kýrmak lâzým, ta ki ilim yeniden ilerleme trendine girsin.
H. Hürriyet her istediðini yapmak mýdýr? Her istediðini yapmak ancak hayvanlara mahsus bir özelliktir. Onlar yaptýklarýnýn önünü sonunu düþünmezler. Doðru yanlýþ hesabý yapmazlar. Ýnsanlar ise yaptýðý iþin ne getirip ne götürdüðünü hesaba katmak durumundadýrlar. Bilgisi olmadýðý bir konuda ahkâm kesmesi doðru deðildir. Sorumluluk getirir. Altýndan kalkamayacaðý bir yükün altýna girmiþ olabilir. Bu bakýmdan hürriyeti, dinin emirleri ile terbiye etmek gerekmektedir. Din, insaný Yaratanýn onun hakkýnda ortaya koyduðu kullanma kýlavuzudur. O kýlavuza uyulmadýðý takdirde hep arýza verecektir. Arýzalý âleti kim sýrtýnda taþýr? Din ile terbiye edilip süslenen bir hürriyet, þeytanýn esaretinden kurtulup Allah’a kul olacaktýr. Hürriyetin kemali de budur. En büyük hürriyet, kula kul olmaktan vazgeçip Allah’a kul olmaktýr. Kula kul olan ya riyakâr vaziyete gelecek, ve-
EN BÜYÜK HÜRRÝYET, KULA KUL OLMAKTAN VAZGEÇÝP ALLAH’A KUL OLMAKTIR. ya köleleþecektir. Ýkisi de insan fýtratýna aykýrýdýr. Kölesi olunan insanlar ise kendilerinde bir güç vehmedecek, azgýnlaþacaktýr. Firavun bu noktada önemli bir örnektir. Kendisini halkýnýn yaratýcýsý olarak görme noktasýna kadar iþi ileri götürme çýlgýnlýðýna düþmüþtür. Hürriyetin önemli bir prensibi de hatalarý genellemekten kaçýnmaktýr. Bu hem kiþi için böyledir, hem de kurumlar için geçerlidir. Bir insanýn yirmi iyi huyu var, beþ de kötü tarafý varsa, o beþ tane kötü huyuna bakýp o insaný
let, nasýl yükselir veya ayakta kalabilir? Devlet vatandaþýna, þefkatli sinesini açacak, vatandaþ da iþte bu benim devletim diyerek, dört elle geliþmesi ve yükselmesi için elinden geleni ardýna koymayacaktýr. Onun için iþi yapabilecek insanlara teslim etmek hürriyetçi sistemlerin istihdam politikalarýnda önemli bir stratejidir. Usta eller iþi organize edecek ve yükseltecektir. Bu benim yakýnýmdýr diyerek yapamayacaðý bir iþte istihdam etmek iþe ve yakýnýna iyilik
miyetin girdabýnda dönüp dururlar, çabalarý bir adým ileri geçmez. Hep ayný yerde dönerler, ayný þeyi yaparlar. Ýlerleme þanslarý yoktur. Enerjileri bittiði an da dibe çökerler. Kýsaca, terazinin öteki kefesi, bilgi, fazilet ve Ýslâmî ahlâkla donatýlmalýdýr. Kula sevgi ve saygý gösteren, kulun Sahibine daha fazla sevgi ve saygý gösterecektir. Bu saygýnýn adý kulluktur. Allah’a kul olan adam, kula kulluða tenezzül etmez. Çünkü kul da kendisi gibi âcizdir. Dertlerine deva olamaz. Ýhtiyacýný
J. Her devrin bir aðasý var Ýnsanlarýn içinden aðalar çýktýðý gibi çaðlarýn, devirlerin de aðasý vardýr. Geçmiþ zamanýn aðasý kuvvet idi. Kimin kýlýcý keskin, kalbi acýmasýz ve katý ise o öne çýkardý. Önünde herkes boyun bükerdi. Þimdiki zamanýn aðasý ise, akýl, marifet, kanun, efkâr-ý ammedir. Aklý, bilgiyi, kanun hâkimiyetini, toplumun çoðunluðunu temsil eden istekleri öne çýkaranlar daima yükselecekler ve ilerleyeceklerdir. Kuvvete dayananlar, yaþlandýkça acizleþeceklerdir. Beli bükülmüþ, kolu kanadý dökülmüþ yüz yaþýndaki bir pehlivanýn her tarafý güç olsa neye yarar. Gençliðindeki kuvvet ve kahramanlýðýnýn þu anda ona bir faydasý yoktur. Bilgiye dayananlar ise, yaþlandýkça bilgi ve tecrübesi daha da artacaktýr. Kuvvet yaþlandýkça acizleþirken, bilgi yaþlandýkça daha olgunlaþacak ve güçlü hale gelecektir. Kuvvet inerken, bilgi yukarý çýkacaktýr. Ýstibdadý besleyen en münbit zemin cehalettir. Kýlavuzu karga olanýn misali, cehaleti kýlavuz edinenlerin baþý dertten kurtulmayacaktýr. Baský rejimleri halkýnýn çok fazla bilgili olmasýný istemezler. Akýllý ve bilgili insanlarý idare etmek zordur. Onlardan daha fazla akýl ve bilgi ister. Bu ise o tür idarecilerin çok hoþlandýðý bir durum deðildir. Beni dinlesin yeter der. Fazla itiraz etmesin, çok fazla bilmesin, fazla istemesin. Verilenle yetinsin derler. Ufku olmayan, hayali kýsýtlý olan neyi ne kadar isteyecek, bilemez ki. Verilene razý olacaktýr. Bir toplum için cehaletten daha büyük nasýl bir düþman olabilir ki?
K. Büyüklere karþý nasýl hür olabiliriz?
‘‘
Kötü davranýþlar, ihtilâflar bertaraf edilirse, bilgili, birlik ve beraberliðini saðlamýþ bir toplum olarak insanlýða yol göstermeye devam edeceðiz. Bu ülkenin insanlarý geçmiþte bunu baþarmýþtýr. Bundan sonra da yapabilir, yapmalýdýr.
kötü olarak ilân etmek doðru deðildir. Yirmi iyi huyu ile anlaþarak devam etmek gereklidir. Yüz kiþi olan bir kurumun on kiþisi hatalý ise o kurumu mahkûm etmek doðru olmaz. On kiþiyi suçlu kabul etmek lâzýmdýr. Diðer doksan kiþi masumdur. Ýþ ve meslek hayatýnda mahareti ön planda tutmak da hürriyetin ölçüleri arasýndadýr. Ýþe adam vermek gerekmektedir. Ehil olmadýðý halde adama iþ vermiþ olmak için iþ verilirse o iþ en sonunda çökecektir. Beceriksiz ellerde aksayan devlet vazifeleri ona muhatap olan vatandaþlarý küstürecek, hatalar kiþilere deðil, devlet kurumlarýna fatura edilecektir. Bu kýrgýnlýklar, zaman içinde devletinden küsmeye dönecektir. Vatandaþýnýn kendisine kýrgýn olduðu bir dev-
deðildir. Ýþe iyilik deðildir, çünkü iþin ilerlemesini önleyecektir. Baþarýsýzlýðý kimse övemez. Beceriksizliði alkýþlamak mümkün deðildir. O kiþiye de iyilik deðildir. Onun da þahsiyetini törpüler. Baþarýsýz bir insan konumuna düþürür. Baþarýsýz olduðu için alkýþlanan insan, insanlýk tarihinde yoktur.
Ý. Hürriyet cevheri: Hürriyet mükemmel bir cevherdir. Onun konduðu terazinin öteki kefesinde þunlar olmalýdýr. Hürriyet, mutlulukla dolup taþan bir saraydýr. Sakinlerinin oturduðu mekân mutluluk mekânýdýr. Bu mekânda oturanlar bilgi denen zarafetle süslenmiþler, fazilet elbiseleri giymiþlerdir. “Fazilet”i gurbete gelin edenler, ondan mahru-
karþýlayamaz. Kendisi gibi olan birine yalvarmanýn ne anlamý var? Neyi halleder? Allah’a kul olan baþka insanlara tahakküm de etmez. Cumhurbaþkanýnýn yaverinin bir baþka insandan yardým istemesi ona yakýþmadýðý gibi, bir baþkasýna baský kurmaya da ihtiyacý yoktur. Konumu buna müsait deðildir. Medeniyet, insanlarýn hürriyet duygularýný geliþtirecektir. Doðru kurulmuþ bir þehir, düzenli ve konforlu iþleyen bir þehir hayatý, hak ve hürriyetleri daha fazla öne çýkaracaktýr. Ýþleyen kurallarý gören bir insan, o kurallarýn týkanmasýna razý olmaz. Kurallarýn aðýr aksak, kör topal yürüdüðü bir yerde, týkanmalar çoðu zaman göz ardý edilir. Bu durum bir çok defa yaþandýðý için insanlar aksamayý benimseyebilirler veya aksa-
Çoðu zaman büyükler mevkileri ile, þöhretleri ile diðer insanlar üzerinde baský kurarlar. Veya diðer insanlar onlarýn manevî baskýlarý altýnda ezilirler. Böyle durumdaki insanlara karþý nasýl hür olunur? Büyüklüðün konumu tevazu ve mahviyet gerektirir. Baþkalarýný manevî baský altýnda tutmak deðildir. Böyle manevî baský yapanlar gerçekte büyük olamazlar. Makam ve mevkiler, millete hizmet içindir. Maddî veya manevî makamlar için durum budur, kural budur. Büyüklük, millete hizmet ile olur. Hizmet ettikçe hem mevkileri, hem kendileri büyümeye devam edecektir. “Bir adamýn kýymeti himmeti nispetindedir. Kimin himmeti milleti ise, o kimse tek baþýyla küçük bir millettir.” Millete hizmet etmeyen büyükler de küçülmekten kurtulamayacaktýr. Milletin vicdaný bir gün mutlaka bunu hissedecektir. Onun büyük olmadýðýný fark edecektir. Bir sineðin kartalýn mevkisinde görünmesi mümkün deðildir. Onu taklit etmesi de zordur. Toplumun vicdaný kýsa süreli yanýltýlsa bile sularýn er geç yataðýný bulmasý gibi vicdanlar da kendine hizmet edenleri bulup takdir edecektir. Baský ile kendine hizmet ettiren, korku ve cebrin baskýsý ile milletin þevk ve azmini kýranlar milletine hakaret etmekte, onlarý hayvan derekesine indirmektedir. Kuvvetlinin zayýfý ezmesi hayvanlýðýn kuralýdýr. Kurtlarýn bîçâre koyunlarý yemesi bundandýr. Milletini hor ve hakir görenler, kendilerine hizmet etmesi gereken insanlar olarak kabul edenler, iyilikleri kendine, kötülükleri milletine verenlerin koyunlarý yiyen kurtlardan ne farký var? Milletini küçük görenler büyük olamazlar. Bunlar, bir dirhem zararýný milletinin bin lira menfaatine feda etmezler. Kendileri kazanacaklarsa milletin zarar etmesi önemli sayýlmaz. Böyle olduklarý halde, canlarýný millete feda etmekten dem vururlar. Ýcraatlarý ise tam tersidir. Cumhurun cumhuriyetlerinde yeri yoktur. Kendilerine zarar verenlere karþý affedici olamazlar. Sanki mücessem bir intikam abidesidirler.
L. Sonuç: Medeniyet, insan sevgisini doðuracak, bireyi öne çýkaracaktýr. Devlette merkezin gücünü azaltacak, fertleri güçlü hale getirecektir. Kötü davranýþlar, ihtilâflar bertaraf edilirse, bilgili, birlik ve beraberliðini saðlamýþ bir toplum olarak insanlýða yol göstermeye devam edeceðiz. Bu ülkenin insanlarý geçmiþte bunu baþarmýþtýr. Bundan sonrada yapabilir, yapmalýdýr. Cehaleti, fakirliði, ihtilâflarý ortadan kaldýrmak kaydý ile demokrat, müreffeh ve güçlü Türkiye’nin burcuna bayraðý dikmeye muvaffak olacaklardýr.
{
SON
{
2
HÜRRÝYET HER ÝSTEDÝÐÝNÝ YAPMAK MIDIR?
maya razý olabilirler. Hürriyetlerin öne çýkmasýnda, düzenli bir þehirleþme, kurallarýn aksamadan yürüdüðü bir yerleþim yeri, önemli ölçüde etkendir. Medine – medeniyet iliþkisi bunlarý hatýra getirmektedir.
12
YENÝASYA / 17 ARALIK 2009 PERÞEMBE
ÝLAN
y seri ilânlar ELEMAN n HAYATINIZI
deðiþtirmek artýk sizin elinizde part time ya da full ti me ça lý þa rak 500 TL i le 3.000 TL arasýnda aylýk kazanç size göre iyiyse lütfen bizi arayýnýz. Gsm: (0506) 544 41 29 n BAKIRKÖY CÝVARINDA oturan, dikiþten anlayan, makinacý bayan aranýyor. Tel: 0(212) 542 56 37 Gsm: (0543) 677 94 41 n ÝTHAL ÇÝ KO LA TA LA RI MI ZIN i çi boþ figürlü hediyelik eþya ko nu la bi len çi ko la ta la rý mýzýn daðýtým ve pazarlamasýný yapacak ortak veya firmalar aranmaktadýr. (0 532) 509 57 55 n BESLENME VE SAÐLIK alanýnda uluslar arasý firmamýzda çalýþacak ciddî bay ve bayanlar aranmaktadýr. Parttime Fulltime olabilir. (0537) 833 29 45 n EK GELÝR ARAYANLARA büyük imkân. Dinî kitaplarýmýzý satarak, adet üzerinden para kazanmak isteyen ciddî kiþiler aranmaktadýr. Ýstanbul (0 538) 288 43 00 n ULUSLARARASI FÝR MA MIZ'DA part ti me ve ya full ti me ça lý þa cak bay-bayan ciddî kiþiler aranýyor. www.yüzyilinisi.com Cep: (0 538) 766 39 31 n SAÐ LIK LI BES LEN ME a dý na ça lý þa cak, cid dî li der ler a lý na cak týr. www.hayatinizidegistiriyoruz.biz (0 537) 509 07 75 n ÝNANILMAZ EK GE LÝR VE KARÝYER FIRSATI Esnaflar, Memurlar, Öð retmenler, Öðrenciler, Emekliler, Ev hanýmlarý. Tah si li niz ve Mes le ði niz Ne olursa olsun Part-time çalýþarak, normal çalýþma düzeninize zarar vermeden ek gelir Full-time çalýþarak ise yüksek gelirler ve uluslar arasý kariyer elde edebilirsiniz. Ayrýntýlý bilgi için www.isfirsatidanismani.com in fo@is fir sa ti da nis ma ni.com n ÖNER TEKSTÝL San. Tic. Ltd. Þti.'ne Ön Muhasebe bilen sekreter aranýyor.
Adres: Evren Mah. Evren San. Sit. 1.Kýsým No: 28/2B Esenyurt/ÝST. Tel: 0212 672 95 80 Gsm: 0532 487 60 46 n ACELE BEYLÝKDÜZÜ civarýndan, binek- kango doblo türü lpg veya dizel türü kendi aracýyla çalýþacak þoförler aranýyor. Tel: (0 532) 385 40 48 n TERMAL HASTANE ve termal tatil köyü projemize Vizyon ve Misyon Sahibi, dinamik, lider ruhlu Genç/emekli, bay/bayan danýþmanlar Tel: (0 507) 218 39 51 e-posta: hl_ozdogan@hotmail.com
ÝÞ ARIYORUM n 15 YILLIK DENEYÝMLÝ
þoförüm (src2), (src4), (psikoteknik) belgelerim (c) sýnýfý ehliyetim var özel ve makam þoförlüðü tecrübem var. Türkiyenin her yerinde çalýþýrým. Gsm: (0539) 830 55 00 n ÝSTANBUL AVRUPA Yakasýnda sigortasý olan þoförlük iþi arýyorum. Gsm: (0 535) 783 24 42
SIFIR SERMAYELÝ EK ÝÞ FIRSATI www.quenst.com
SATILIK DAÝRE n SA HÝ BÝN DEN SA TI LIK da i re. 3+1. Kom bi li. De vam lý gü neþ gö ren, ka panmaz boðaz manzaralý. Ýcadiye Ýlköðretim Okuluna komþu. Masrafsýz. Tel: (0533) 594 16 97(0536) 427 74 11 n SA HÝ BÝN DEN SA TI LIK da i re. 3+1. Kom bi li. De vam lý gü neþ gö ren, ka panmaz boðaz manzaralý. Ýcadiye Ýlköðretim Okuluna komþu. Masrafsýz. Tel: (0533) 594 16 97(0536) 427 74 11 n ACÝL SATILIK DAÝRE Ankara Sincan'da sahibinden + / 3+1 ters dubleks çift daire 70.000 TL pazarlýklý, oto takas olabilir. Tel: (0532) 585 75 19 n GEBZE MERKEZ'de Kelepir Daire Daireye ait açýk otoparký
bulunmaktadýr. Çamlýk Parkýna 3 sokak mesafede. 77.000 TL Tel: 0 (212) 282 85 55 n ÝSTANBUL ÇATALCA kabakça içinde yola cephe elektiriði suyu su kuyusu telefonu meyva aðaçlarý bulunan bulunan 90m müstakil ev satýlýktýr. 270m, 75.000 tl Tel: 0 (212) 795 02 11 n BURSA ÝVAZPAÞA semtinde satýlýk ev Tel: 0 (224) 223 71 08 n KONYA KARATAY Fetihkent Siteleri'nde 6 katlý apartmanýn 1. katýnda kuzeydoðu cepheli, 147 m2 ve merkezi sistem kaloriferli, 3+1 özelliðine sahip 65.000 TL deðerinde satýlýk ev. Gsm: (0 533) 769 04 02 (0 505) 547 51 60
SATILIK ARSA n ACÝL ÝZNÝK GÜLLÜCE'de
2500m 2 yol, su, elektrik göl manzaralý 10.000TL Cep: (0534) 558 02 68 n ADA'DAN ÇEKEZKÖY kapaklý, Büyükyoncalý ve Saray'da imarlý, ifrazlý arsa lar, 1-20 dö nüm a ra sý tarlalar, hemen tapu, 24 ay taksit imkâný. 0 (212) 592 91 49 (0 532) 624 08 12 n ANKARA MAMAK Kýbrýs Köyünde 39321/8 imarlý 1000 m2 arsa 150.000 TL 0 (312) 369 14 44 (0544) 554 10 67 n SAHÝBÝNDEN SARAY Büyükyoncalý Palamutdere Mevkiinde 307m2 Ýmarlý Ýfrazlý Müstakil Parsel. Pafta No- F19B15D2A Ada No746 Parsel No-3 Yatýrým Ýçin Ýdeal Bir Yer Görülmeye Deðer. 16.000 TL Tel: 0 (212) 599 45 46 Gsm: (0 532) 4769007
VASITA nFORD CONNECT - 2004 Model - Gri - 42.000 km Temiz - Sahibinden - 90'lýk - Yeni Lastikler - Dizel Tel: 0(332) 582 32 71
B. Çekmece 3. Ýcra Müdürlüðünden Taþýnýrýn Açýk Artýrma ÝLANI Dosya No: 2009-3493 Ta. Bir borçtan dolayý hacizli ve aþaðýda cins, miktar ve kýymetleri yazýlý mallar açýk artýrma suretiyle satýþa çýkarýlmýþtýr. Satýþ;Timur Otopark Merkez Mh. Eski Silivri cd. No. 10 Mimarsinan-Ýst. adresinde yapýlacaktýr. Birinci artýrma 24.12.2009 günü saat 10.30-10.40 arasýnda yukarýda yazýlý adreste yapýlacaðý ve o günü kýymetinin % 60 ný ve öncelikle alacaklarý, satýþ masrafý ile paylaþtýrma masraflarýný geçmek kaydý ile satýlacaðý, böyle bir bedel ile alýcý çýkmadýðý takdirde 29.12.2009 günü saat 10.30-10.40 arasýnda yukarda yazýlý adreste ikinci artýrma yapýlarak tahmin edilen deðerinin % 40 ný ve öncelikli alacaklýlarý, satýþ masrafý ile paylaþtýrma masraflarýný geçmek koþulu ile satýlacaðý, alýcý çýkmadýðý takdirde satýþ talebinin düþürüleceði, ihaleye katýlmak isteyenlerden tahmin edilen kýymetinin % 20 oranýnda nakit veya teminat mektubunun isteneceði, aksi halde ihaleye dahil edilmeyecekleri ve satýþ þartnamesinin icra dosyasýndan görülebileceði, masrafý verildiði takdirde þartnamenin bir örneðinin isteyene gönderilebileceði, fazla bilgi almak isteyenlerin yukarýda yazýlý dosya numarasý ile Müdürlüðümüze baþvurmalarý, teslim masraflarý, ihale damga resmi ve 1 KDV alýcýya ait olduðu ilan olunur 23.11.2009 Lira Adet Cinsi (Mahiyeti ve önemli nitelikleri) 20.000,00 YTL 1 34 TB 1307 Plaka sayýlý Volvo marka 2004 Model Hususi Oto ( sol ön kapý, sað arka çamurluk hasarlý, muhtelif çizikler mevcut) 20.000,00 YTL Toplam B: 72651
T.C. LÜLEBURGAZ 1. ÝCRA MÜDÜRLÜÐÜ MENKULÜN AÇIK ARTIRMA ÝLANI Dosya No: 2009/659 Tal. Bir borçtan dolayý Rehinli ve aþaðýda cins, miktar ile kýymetleri yazýlý bulunan mallar satýþa çýkarýlmýþtýr. Birinci arttýrma 20 / O1 /201O günü , saat 1O:40’den, saat 10:5O’e kadar “EMNÝYET OTOPARKI Lüleburgaz/KIRKLARELÝ “ adresinde yapýlacak ve o günü kýymetlerinin % 60’ýna istekli bulunmadýðý takdirde 25/ O1 /201O günü ayný yer ve saatte 2. arttýrma yapýlarak satýlacaðý. Þu kadar ki, arttýrma bedelinin malýn tahmin edilen kýymetinin % 40’ýný bulmasýnýn ve satýþ isteyenin alacaðýna rüçhaný olan alacaklarýn toplamýndan fazla olmasýnýn ve bundan baþka paraya çevirme ve paylaþtýrma masraflarýný geçmesinin þart olduðu, mahcuzun satýþ bedeli üzerinden K.D.V.’nin alýcýya ait olacaðý ve satýþ þartnamesinin icra dosyasýndan görülebileceði, masrafý verildiði takdirde þartnamenin bir örneðinin isteyene gönderilebileceði, fazla bilgi almak isteyenlerin yukarýda yazýlý dosya numarasýyla Dairemize baþvurmalarý ilan olunur. Muhammen Kýymeti: Adedi: Cinsi (Mahiyeti ve Önemli Özellikleri) 39 LH 840 plaka nolu 2008 Model IND20.000,00.-TL. 1 0420805 motor no, JTNBG056E70J001183 þasi nolu, TOYOTA marka COROLLA S/D 1.4 HD 4 D ELEGANT tipli, hususi oto B: 72685
Gsm: (0 544) 487 72 60 n 2001 MODEL Renault Laguna 1.9 DTÝ Dizel 177.000 km orijinal servis, bakýmlý 14.250 TL. Tel: 0 (216) 310 46 58 Gsm: (0 552) 333 90 03
ÇEÞÝTLÝ n ÝLAÇLIK KESTANE BALI Artvin'in Arhavi ilçesindeki ta biî or tam da bu lu nan ko van lar dan el de e di len çok ka li te li kes ta ne ba lý mevcuttur. Toptan fiyatý 25 TL, peraken de 27 TL'dir. Tür ki ye'nin her yerine gönderim yapýlýr. Hüseyin Karakaþ Gsm: (0544) 673 91 90 siz çaldýrýn biz arayalým. n 1 ADET XETEC marka Dotn 400 model navigasyon cihazý 200 TL’ye satýlýk sýfýr kutusu açýlmamýþ ga ran ti li, Ýs tan bul i çi el den tes lim Ýs tan bul dý þý kargo alana aittir. Ümit Kýzýltepe Gsm: (0535) 799 29 95 n ÞEHSA - ÝLÝK DÜÐME ilik düðme, çýtçýt, kuþ gözü iþleriniz yapýlýr. Adres: Yenidoðan Mah. Kýzýlay Sokak. No: 25/B Bayrampaþa/Ýst. Cep: (0539) 496 77 34 Ýþ: 0(212) 501 62 85 n AS BA ÞAK NAK LÝ YAT evden eve þehir içi-þehirler arasý taþýmacýlýk. Telefon: 0 (212) 687 44 39 Cep: (0 542) 733 99 35 am ba laj lý, si gor ta lý, ga rantili, marangozlu depomuz mevcuttur. n KEBAN EVDEN EVE 200 TL. Tel: 0 (212) 677 79 64 Cep: (0 537) 362 06 45 n TAÞKÖPRÜ KUZU ÇEVÝRME yöresel damak tadý. Özel günlerinizde bizi mutlaka arayýnýz. Kalitemiz ve yýllarýn tecrübesi ile kuzu çevirme denince akla biz geliriz. www.taskoprukuzucevirme.com Sipariþ Telefonlarýmýz : 0212 434 53 08 0212 435 39 42 Fezvi Çakmak Mah. 8.Sok No:59/A Baðcýlar Ýstanbul. n BÜYÜK ADANA KEBAPÇISI DÝYOR KÝ :
Adana'ya gitmeden Adana yenir mi? Bize gelin kararý siz verin! Kalitemiz tescillidir. Satýr kýymasýyla Adana kebabý büyük Adana kebapçýsýnda yenir. Eþsiz mekanýmýzla özel günlerinizde hizmetinizdeyiz. Sipariþ Telefonu: 0216 350 0 350 Adres : Gülnur Sokak Sal Apartmaný No: 17/A Göztepe-Kadýköy. n TEKBÝR ORGANÝZASYON Manevi saadetin ilk adresi kutlu doðum etkinliklerinizde, düðün, sünnet, niþan, tüm milli ve manevi gün ve gecelerinizde. ezgiler, marþlar, semazenler ve naatlarla sanatçýnýz ufuk akýn ve ekibi sizlerle. Gsm: 0532 682 64 81 www.tekbirorganizasyon.net ufuktanbakis@hotmail.com www.ufukakin.com n EVÝNÝZDE ETÜD, bayan öðretmenden ilk öðretim öðrencilerine hafta içi, hafta sonu tüm dersler Kadýköy Bostancý arasý 0532 211 44 42 n BAYAN ÖÐRETMENDEN ilk öðretim öðrencilerine Ýngilizce dersi verilir. Kadýköy Bostancý arasý 0532 211 44 42 n KADIKÖY de ek gelir fýrsatý 0543 863 20 63 n HARBELLÝFE BESLENME ürünleri distirübütörlüðü yapacak kiþiler aranmaktadýr. Baðýmsýz distirübütör Fatma-Ali Sivri bilgi için arayýnýz . 0543 863 20 63 n 32 SAATTE Ýngilizce konuþmak ister misiniz? (0 505) 932 01 98 - (0535) 660 90 67. n GÝYÝMKENT'TE ÇÖZÜM nok ta sý Kent sel Ya pý a nahtar teslim, tadilat dekorasyon, emlak alým-satým, kiralama bürosu. Harun Karsavan Tel: 0(212) 438 26 20 Gsm: (0542) 652 28 35 n AKCANSEVERLER NAKLÝYAT, þehir içi þehirler arasý marangozlu, garan ti li, si gor ta lý, 150 TL deneyimli elemanlarýmýz-
la hizmetinizdeyiz. (0534) 715 31 73 - 0(212) 642 66 66 n UCUZA KAZAKLAR, gömlekler. (0535) 739 31 21 n SAÐLIK SU bayilikler verilecektir. (0 534) 855 51 03 n MÝKROFÝBER TEMÝZLÝK bezleri, toptan satýþ yapýlýr. Bayilikler aranýyor. (0 532) 373 12 90 mehmetalikaradeniz20@hotmail.com n ESNAF VE KOBÝLERE Kosgeb destek ve kredileri için Kosgeb kaydýnýz yapýlýr. Marmara Danýþmanlýk Ltd. Þti. 0 (212) 590 48 99 0 (212) 590 39 07 (0 532) 260 72 39 n KARSU AVRUPA yakasý bayiliklerini vermeye devam ediyor. (0 530) 522 74 58 (0530) 522 74 60 n BOYA ÝÞLERÝNÝZ uygun fiyat ve kailteli iþçilikle itina ile yapýlýr. Mehmet Usta. (0 536) 335 49 28 n ANTALYA'DAKÝ GAY RÝ MEN KUL LE RÝ NÝZ deðerinde alýnýr-satýlýr ve kiralanýr. www.celebiemlak.net 0 (242) 244 13 86 (0 532) 417 66 60 n SERMAYE RÝSKÝNÝZ olmadan, kendi iþinizi kurun. www.bagimsizis.com n KERMESLERÝNÝZE ÜRÜNLERÝMÝZ ile destek verelim. Bilgi için arayýnýz. Ýstanbul (0 505) 441 75 21 n ELMAS EVDEN eve nakliyat þehir içi-þehirler arasý taþýmacýlýk Telefon: 0 (212) 643 07 91 Cep: (0 532) 342 50 48(0532) 376 37 47 Adres: Siyavuþpaþa Cad. Sünbül Sk. No: 45/7 Bahçelievler am ba laj lý, si gor ta lý, ga rantili, marangozlu kredi kartý geçerlidir. depomuz mevcuttur. www.elmasevdeneve.com n KARDEÞLER NAKLÝYAT þehir içi-þehirler arasý evden eve ''paketlemeli'' taþýmacýlýk. Telefon: 0 (212) 634 52 84 Cep: (0 532) 417 24 63 www.kardeslernakliyat.com.tr hizmette markayýz n SATILIK LAPTOP HP
T.C. BAKIRKÖY 3. ÝCRA MÜDÜRLÜÐÜ TAÞINIRIN AÇIK ARTIRMA ÝLANI DOSYA NO: 2009/2565 tal Bir borçtan dolayý hacizli bulunan ve aþaðýda cins, miktar ve kýymetleri yazýlý mallar satýþa çýkarýlmýþtýr. Birinci artýrma 08.01.2010 saat 10.40-10.50 arasýnda KOCASÝNAN MAH. SOÐANLI BAHÇE YOLU NO: 1 TOKSÖZ OTOPARKI BAHÇELÝEVLER adresinde yapýlacak ve o gün kýymetlerinin % 60’ine istekli bulunmadýðý takdirde 13.01.2010 günü ayný yer ve saatte 2.artýrmanýn yapýlarak satýlacaðý; þu kadar ki, artýrma bedelinin malýn tahmin edilen kýymetinin % 40’ýný bulmasýnýn ve satýþ isteyenin alacaðýna rüçhaný olan alacaklarýn toplamýndan fazla olmasýnýn ve bundan baþka paraya çevirme ve paylarýn paylaþtýrma giderlerini geçmesinin þart olduðu; mahcuzun satýþ bedeli üzerinden alýnacak % ....oranýnda KDV’nin alýcýya ait olacaðý ve satýþ þartnamesinin Ýcra dosyasýndan görülebileceði, gideri verildiði takdirde þartnamenin bir örneðinin isteyene gönderilebileceði fazla bilgi almak isteyenlerin yukarýda yazýlý dosya numarasiyle Müdürlüðümüze baþvurmalarý ilan olunur. Takdir Edilen Deðeri Lira Krþ Adedi 19.000,00TL 1 ADET
CÝNSÝ (Önemli nitelik ve özellikleri) 34 AL 2887 Plaka sayýlý 2006 model trafic confort 1,9 muhtelif yerlerinde çizik var münübüs B: 72672
T.C. ÝSTANBUL 1. ÝCRA MÜDÜRLÜÐÜ MENKULÜN AÇIK ARTIRMA ÝLANI Dosya No: 2009/34335 Esas Bir borçtan dolayý rehinli bulunan ve aþaðýda cins, miktar ve kýymetleri bulunan mallar satýþa çýkarýlmýþtýr. Birinci artýrma 25/12/2009 günü, Saat 13.00 ‘den 13.10 ‘a kadar “GÜVEN OTOPARKIYavuz Sinan Mah. Küçükpazar, Deðirmen Sokak No: 2/2 Unkapaný/Eminönü/Ýstanbul” adresinde yapýlacak olup, iþbu artýrmada artýrma bedelinin muhammen kýymetin % 60’ýný bulmasý ve satýþ isteyenin alacaðýna rüçhaný olan alacaklarýn toplamýndan fazla olmasý ve bundan baþka paraya çevirme ve paralarýn paylaþtýrýlmasý masraflarýný geçmesi þarttýr. Bu miktara istekli bulunmadýðý takdirde 30/12/2009 günü ayný yer ve saatte ikinci artýrma yapýlacaktýr. Þu kadar ki, ikinci artýrmada, artýrma bedelinin malýn muhammen kýymetinin % 40’ýný bulmasý ve satýþ isteyenin alacaðýna rüçhaný olan alacaklarýn toplamýndan fazla olmasý ve bundan baþka paraya çevirme ve paralarýn paylaþtýrýlmasý masraflarýný geçmesi þarttýr. Mahcuzun satýþ bedeli üzerinden % 18 oranýnda K.D.V. alýcýya ait olacaðý ve satýþ þartnamesinin icra dosyasýnda görülebileceði, masrafý verildiði takdirde þartnamenin bir örneðinin isteyene gönderilebileceði, daha fazla bilgi almak isteyenlerin yukarýda yazýlý dosya numarasý ile Müdürlüðümüze baþvurmalarý ilan olunur. Muhammen Kýymeti 20.000,00-TL (YÝRMÝBÝN-TL)
Adedi 1
Cinsi (Mahiyeti ve Önemli Özellikleri 34 EY 725 plakalý 2008 model FORD marka, PT2 TR CN K2105 1.8 TDCI tipli, gri (aytozu) renkli, Kapalý Kasa Kamyonet; B: 72782
SERÝ ÝLANLARINIZ ÝÇÝN e-mail: reklam@yeniasya.com.tr Fax: 0 (212) 515 24 81 dv5 1021et / 4GB Ram (max 8GB) / Intel P8400 2.26Ghz Core 2 Duo / 320GB HDD / nVidia GeForce 9600M GT 2213MB Ekran Kartý / 1,5 Yýl Garanti Jelatinli 1600TL e-mail: setgls@gmail.com Telefon: (0506)321 83 11 n SATILIK ARISIYLA birlikte Elli kovan arý (0534) 558 02 68
SANSET ELEKTRÝK her türlü tesisat, tamirat, bakým ve onarým iþleri yapýlýr. Gsm: (0 546) 417 33 97 n KÝRALIK PANELVANLAR, minübüsler, dizeller. Metin Tümay Tel: 0(212) 217 08 70 Gsm: (0533) 470 29 90 n TAÞKIN OTO Ýhsan TAÞKIN Eski Edirne asfaltý No: 734 Sultangazi TEL: 668 94 66-2HAT CEP: (0 533) 244 50 77 www.arabam.com n FÝNANSAL YATIRIM uzmaný'ndan bireysel emeklilik fýrsatý! Bireysel emeklilik ve tüm hayat sigortasý ürünlerinde kiþiye özel birikim, yatýrým ve teminat planlarý ile sigorta poliçesi hazýrlanýr. bilgi ve baþvuru: (0 505) 768 10 01 n ATAKAN ÖZEL güvenlik ve sürücü kurslarý 2495 sayýlý yasa gereði kimlik yenileme 31.12.2009' da sona erecektir. Yenileme eðitimleri için acele ediniz. Uygun fiyat ve ödeme þartlarýyla kaydýnýzý yaptýrabilirsiniz. Baðcýlar meydaný Tel: 0 (212) 462 92 32 n YASÝN SPOT KLASÝK mobilyalarýnýz, an ti ka la rý nýz, ha lý la rý nýz, avizeleriniz, deðerinde yerinden alýnýr. Tel: 0(216) 337 23 85 Cep: (0 535 )252 27 60 n SUNNY TEKNOLOJÝ Güneþi halis dayanýklý tüketim mallarý pazarlama sanayi ticaret limited þirketi aracýðý ile alýnýr. Bize sormadan karar vermeyin. Tel: 0(212) 659 51 90 0(212) 659 04 09 www.sny.com.tr www.halisticaret.com
n GÜVENTAÞ EVDEN Eve Nakliyat þehir içi þehirler arasý nakliyat iþleriniz uzman ellerde güvenle yapýlýr. ayrýca ofis - büro taþýmacýlýðý, fabrika, banka, piyano,fuar, taþýma iþlerinizde hizmetinizdeyiz. Tel: 0 (212) 216 44 66 0 (212) 469 92 82 www.guventasnakliyat.net n ÞÝLE EMÝRDAÐ DOÐAL kaynak suyu avrupa yakasýna bayilikler verilecektir. iletiþim ve bilgi için hemen bizi arayýnýz. Cep: (0532) 323 69 18 (0507) 227 78 28 n TEK PANJURDAN FIRATpen de 12 aya varan taksit imkâný alüminyum doð ra ma, o to ma tik ke penk, panjur, cam balkon, küpeþte, duþakabin, sineklik ayrýca tüm iç mimarlýk tadilat ve dekorasyon iþlerinizde tecrübeli kadromuzla hizmetinizdeyiz. Tel: 0(212) 575 84 24 (0532) 261 69 57 n HÝÇ MASRAFSIZ kullanýma hazýr halde lüks 2 katlý 800 metre kare acil uygun fiata kiralýk dükkân Baðcýlar: (0 539) 718 90 37. n TÜYLÜOÐLU ÞEHÝRÝÇÝ, ÞEHÝRLERARASI sigortalý ambalajlý, maragozlu, tesi sa týy la e lek trik ci siy le kredikartýnýza taksit imkâný Tel: 0(212)213 55 48 0 (216) 445 13 17 Cep: (0532) 527 19 39 24 SAAT Hizmetinizdeyiz www.tuyluogluevdeneve.com n GÜN LÜK ÝS TAN BULSAMSUN sevkiyatý vardýr. www.samnak.com.tr Adres: nakliyecilersitesi 6. blok no: 607 ZEYTÝNBURNU Tel: 0 (212) 416 69 59, 0 (212) 510 27 55 Cep: (0537) 573 04 44 n EMÝN OTOMOTÝV Ýbrahim Halil Çilenti Adres: Es ki E dir ne As fal tý No: 464/b Sultangazi Tel: 0 (212) 667 32 00 n CEYHUN TESÝSAT doðalgaz-kalorifer-su tesisatý iþleri itina ile yapýlýr. Cep: (0 532) 498 77 59 n DÝNÇER NAKLÝYAT Ev den e ve þe hir ler i çi þe hir ler a ra sý, si gor ta lý, marangozlu, ambalajlý. www.evdenevedincer.com
Tel: 0 (212) 217 29 30 0 (216) 307 05 45 (0 532) 590 16 03 n BELEDÝYELER ÖZEL kuruluþlar Ýstanbulun her semtinde araþtýrmaya yönelik anketleriniz adet üzerinden çok uygun ekonomik olarak yapýlýr. Gsm: (0 538) 288 43 00 n GELENEK YAYINEVÝ olarak yýllarýn tecrübesi ile yeni adresimiz Esenler'de sizlerin hizmetinizdeyiz, bize bir telefon kadar yakýnsýnýz. Tel: 0 (212) 562 01 71 A dr es: Fevzi Çakmak Mah.. Fevzi Çakmak Caddesi. No: 39/2 Esenler / ÝSTANBUL n BENNU SPOT ev-büro eþyalarýnýz deðerinde alýnýr satýlýr Tel: 0 (216) 342 40 07 Gsm: (0 532) 484 50 33 n ACÝL BAÐCILARDA 9000 m 2 , yüksek kira gelirli, her iþe uygun bir kýsmý arsa ile takas olur fabrika satýlýktýr. Gsm: (0 532) 593 85 77 n MÝNARE YAPIMI, ta di la tý, bo ya sý i ti na i le yapýlýr. Deneyimli e ki bi miz le yurt dý þý ve yurt içi hertürlü minare yapýmý, kubbe yapýmý, cami boyasý, deprem yönetmeliðine uygun be to nar me tü nel ka lýp sistemi minare yapýyoruz. Ayrýca kararmayan kubbe ve minare alemi temin edilir. Ercan Usta Gsm: (0 555) 243 92 53 (0 506) 260 23 28 ercancengiz@hotmail.com n ÝMALATCI FÝRMADAN garantili koltuk takýmlarý sadece 1250 TL Tel: 0 (212) 493 40 00
DEVREN n YALNIZLIKTAN DEVREN satýlýk kuruyemiþ. Fatih/Ýst. Gsm: (0 538) 843 79 96
ZAYÝ 34 BGU 69 plakalý aracýmýn ruhsatýný kaybettim. Hükümsüzdür. Sebahattin Bilgiç
ÞIRNAK ÝLÝ VE ÝLÇELERÝNÝ GELÝÞTÝRME VAKFI BAÞKANLIÐI’NDAN ÝLAN 1- Ýlimiz Silopi Ýlçesi Þýrnak Ýli ve Ýlçelerini Geliþtirme Vakfý’na ait Þehit Harunboy Mahallesi Kizir mevkii, N48c. 05b. Pafta 193 Ada, 14 nolu parsel 30667,94 M²’lik arsa ve üzerindeki 120 adet sanayi tipi dükkân ile müþtemilatý satýþa çýkarýlacaktýr. 2- Ýhale, 2886 Sayýlý Devlet Ýhale Kanununun 35/a maddesi gereðince (Kapalý Teklif Usulü) ile yapýlacaktýr. 3- Satýþý yapýlacak 30667,94 M²’lik arsanýn muhammen bedeli 2.357.502,00-TL. (Ýki Milyon Üç Yüz Elli Yedi Bin Beþ Yüz Ýki Türk Lirasý)’dýr. 4- Bu iþe ait Ýhale 22/12/2009 Salý günü saat 14:00’te Þýrnak Ýli ve Ýlçelerini Geliþtirme Vakfý binasýnda yapýlacaktýr. 5- Ýhale Þartnamesi ile diðer evraklar Þýrnak Ýli ve Ýlçelerini Geliþtirme Vakfý Müdürlüðünde mesai saatleri içinde görülebilir. 6- Ýsteklilerin ihaleye katýlabilmeleri için: Ýhaleye katýlmak isteyen istekliler Aþaðýdaki belgeleri ihale saatinden önce Ýhale Komisyonu Baþkanlýðýna vereceklerdir. A- GERÇEK KÝÞÝLER ÝÇÝN : A.1- Þartnamede belirtilen Teklif mektubu. A.2- Þýrnak Ýli ve Ýlçelerini Geliþtirme Vakfý adýna teklif edeceði bedelin % 3’ünden az olmamak üzere geçici teminat, A.3- Onaylý nüfus cüzdan örneði (T.C.Kimlik numaralý), A.4- Noter tasdikli imza beyaný, B- TÜZEL KÝÞÝLER ÝÇÝN : B.1- Þartnamede belirtilen Teklif mektubu. B.2- Þýrnak Ýli ve Ýlçelerini Geliþtirme Vakfý adýna teklif edeceði bedelin % 3’ünden az olmamak üzere geçici teminat, B.3- Ticaret Sanayi Odasý Sicil Kayýt Belgesinin aslý veya Noter tasdikli sureti (2009 Yýlý), B.4- Tüzel kiþilik adýna teklifte bulunacaklarýn yetkili olduklarýna dair Yetki Belgesi, B.5- Teklif vermeye yetkili olduðunu gösteren noter tasdikli imza beyannamesi ve imza sirküleri, B.6- Vekil olarak katýlacaklarýn noter tasdikli vekâletnameleri ve imza sirküleri, B.7- Kurum olmasý halinde teklif vermeye yetkili olduðunu gösterir belge ile imza sirküleri, B.8- Tebligat için adres beyaný, varsa irtibat için telefon veya fax numarasý ile elektronik posta adresi, 7- Telgraf veya faxla yapýlacak müracaatlar ile postada meydana gelebilecek gecikmeler kabul edilmeyecektir. 8- Ýhale komisyonu 2886 sayýlý Devlet Ýhale Kanununun 29. maddesi gereðince ihaleyi yapýp yapmamakta serbesttir. ÝLÂN OLUNUR.
B: 72394
13
YENÝASYA / 17 ARALIK 2009 PERÞEMBE
ÝLAN T.C BAKIRKÖY 5. ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝ SAYI : 2009/243 Davacý TEOMAN MURAT ÜLGEN tarafýndan açýlan GAÝPLÝK davasýnýn yapýlan açýk yargýlamasýnda verilen ara karar gereðince ; Davacý dilekçesinde ; babasý Mehmet Ömer Ülgen’in 2001 yýlýndan bu yana kayýp olduðunu bir daha kendisine ölü veya diri rastlanmadýðýný, tüm aramalara raðmen kendisinden bir haber alýnamadýðýný bildirerek babasýnýn gaipliðine karar verilmesini istediðinden MEHMET ÖMER ÜLGEN hakkýnda bilgisi olanlarýn, görenlerin ilan tarihinden itibaren 6 ay içerisinde mahkememize baþvurmalarý aksi halde gaipliðine karar verileceði ilan olunur. 09.12.2009 B: 72682
BAKIRKÖY 4. ASLÝYE TÝCARET MAHKEMESÝNDEN ÝLAN ESAS NO : 2008/786 KARAR NO : 2009/573 Davalý Turgay Taþçý’nýn adresi meçhul olduðundan, Davacý Besriye Tekgür tarafýndan davalýlar aleyhine açýlan pay devrinin ticaret siciline tescili davasýnýn mahkememizde yapýlan yargýlamasý sonunda : Davanýn kabulü ile Ýstanbul Ticaret Sicil Memurluðu 502079 -449661 numarasýnda kayýtlý davalý Berun Tekstil Dýþ Ticaret Limited Þirketinin hisse devri ve müdür seçimine iliþkin 12/04/2006 tarih ve 1 nolu ortaklar kurulu kararýnýn ticaret siciline tesciline. Davacý tarafýndan yapýlan 38,50.- TL dava açma masrafý, 18,00.- TL tebligat masrafý olmak üzere toplam 56,50.TL masrafýn davalýdan alýnarak davacýya verilmesine. 15,60.- TL harcýn 12,20.- TL si peþin ödendiðinden bakiye 3,40.- TL nin davalýlardan müþtereken ve müteselsilen alýnmasýna. Davacý kendisini vekille temsil ettirdiðinden karar tarihinde yürürlükte olan avukatlýk asgari ücret tarifesine göre belirlenen 575,00.- TL vekalet ücretinin davalýlardan müþtereken ve müteselsilen alýnarak davacýya verilmesine. Karar verilmiþ olup, özeti çýkarýlan mahkeme kararýnýn adresi meçhul davalýlara tebligat yerine kaim olmak üzere gazetede ilan yolu ile teblið olunur. 16/07/2008 B: 72752
T.C. ÝSTANBUL 5. SULH HUKUK MAHKEMESÝNDEN / BAÞKANLIÐINDAN ÝLAN ESAS NO : 2009/61 Esas DAVALI : MUHAMMET YER Müderrisler Köyü Merkez/ RÝZE Davacý Coca Cola Satýþ ve Daðýtým A.Þ. vekili Av. Murat Tatar tarafýndan davalý Muhammet Yer aleyhine mahkememizde açýlan Alacak davasýnda verilen ara kararý gereðince; Tebligat yapýlamayan davalý Muhammet Yer’e duruþma gününü bildirir davetiye çýkarýldýðý ancak bila teblið iade edildiði ve Muhammet Yer’in tebligata yarar açýk adresinin tespiti hususunda yapýlan bütün araþtýrmalara raðmen tebligata yarar açýk adresinin tespit edilemediðinden ilanen tebligata karar verilmiþ olup, yukarýda adý geçen davalý Muhammet Yer’in duruþma günü olan 09/02/2010 günü saat 10:00’ da duruþmada hazýr bulunmanýz ve davaya karþý beyanda bulunmanýz veya kendinizi bir vekille temsil ettirmeniz, duruþmaya gelmediðiniz taktirde 2494 sayýlý kanunun 195. Maddesi gereðince ilk itiraz ve davaya karþý diyeceklerinizi 10 gün içinde mahkemeye bildirmeniz, duruþmaya gelmediðiniz takdirde ayrýca gýyap karar teblið olunmaksýzýn H.U.M.K. nun 507-509 ve 510. Maddeleri gereðince yargýlamaya yokluðunuzda devam edileceði ve karar verileceði ÝLANEN teblið olunur. 30/10/2009 B: 72762
T.C. GERZE ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN KAMULAÞTIRMA ÝLANI ESAS NO: 2009/212 Esas KAMULAÞTIRILAN TAÞINMAZIN BULUNDUÐU YER : SÝNOP ÝLÝ GERZE ÝLÇESÝ MEVKÝÝ : YAYKIL KÖYÜ PAFTA NO : ADA NO : PARSEL NO : 1867 VASFI : TARLA YÜZÖLÇÜMÜ : 378,66 M2 MALÝKÝN ADI VE SOYADI: HATÝCE KURUOÐLU VE MALÝKLERÝ KAMULAÞTIRMAYI YAPAN ÝDARENÝN ADI : ULAÞTIRMA BAKANLIÐI (KARAYOLLLARI GENEL MÜDÜRLÜÐÜ) Kamulaþtýrmayý yapan davacý idare, malikleriyle cinsi ve niteliði yukarýda yazýlý taþýnmazýn kamulaþtýrma bedelinin tespiti ve tescili için davacý idare tarafýndan mahkememizin 2009/209 Esas sayýsýnda dava açýlmýþ olup mahkememizce tespit edilecek kamulaþtýrma bedelinin T.C. Ziraat Bankasý Gerze þubesine yatýrýlacaðý davanýn duruþmasýnýn Gerze Asliye Hukuk Mahkemesi duruþma salonunda yapýlacaðý 2942 Sayýlý Kamulaþtýrma Yasasýnýn 10. maddesinin 4. bendi uyarýnca ilan olunur. B: 67936
T.C. GERZE ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN KAMULAÞTIRMA ÝLANI ESAS NO : 2009/202 Esas KAMULAÞTIRILAN TAÞINMAZIN BULUNDUÐU YER : SÝNOP ÝLÝ GERZE ÝLÇESÝ MEVKÝÝ : YAYKIL KÖYÜ PAFTA NO : ADA NO : PARSEL NO : 1838 VASFI : TARLA YÜZÖLÇÜMÜ : 3.771,90 M2 MALÝKÝN ADI VE SOYADI : REMZÝYE TIRIK VE MALÝKLERÝ KAMULAÞTIRMAYI YAPAN ÝDARENÝN ADI : ULAÞTIRMA BAKANLIÐI (KARAYOLLLARI GENEL MÜDÜRLÜÐÜ) Kamulaþtýrmayý yapan davacý idare, malikleriyle cinsi ve niteliði yukarýda yazýlý taþýnmazýn kamulaþtýrma bedelinin tespiti ve tescili için davacý idare tarafýndan mahkememizin 2009/209 Esas sayýsýnda dava açýlmýþ olup mahkememizce tespit edilecek kamulaþtýrma bedelinin T.C. Ziraat Bankasý Gerze þubesine yatýrýlacaðý davanýn duruþmasýnýn Gerze Asliye Hukuk Mahkemesi duruþma salonunda yapýlacaðý 2942 Sayýlý Kamulaþtýrma Yasasýnýn 10. maddesinin 4. bendi uyarýnca ilan olunur. B: 67922
T. C. ÞÝÞLÝ 5. SULH HUKUK MAHKEMESÝ Sayý : 2009/1083 Esas 08/12/2009 Bolu Ýli, Merkez Ýlçesi, Karaçayýr Mah. Cilt no: 12,Hane No: 240’da nüfusa kayýtlý olan Ayhan ve Ayla’dan olma 06.09.1975 D.lu Samim Can Nurel’in hastalýðý nedeni ile vesayet altýna alýnarak kendisine ayný yerde nüfusa kayýtlý bulunan Ahmet Sedat ve Necmiye’den olma 13.03.1941 D.lu annesi Ayla Nurel’in velayeti altýna konulmasýna, kendisi hakkýnda velayet hükümlerinin uygulanmasýna karar verilmiþtir. Ýlanen duyurulur. B: 72739
T.C. GERZE ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN KAMULAÞTIRMA ÝLANI ESAS NO : 2009/204 Esas KAMULAÞTIRILAN TAÞINMAZIN BULUNDUÐU YER : SÝNOP ÝLÝ GERZE ÝLÇESÝ MEVKÝÝ : YAYKIL KÖYÜ PAFTA NO : ADA NO : PARSEL NO : 1938 VASFI : TARLA : 115,58 M2 YÜZÖLÇÜMÜ MALÝKÝN ADI VE SOYADI : ÞULE YILMAZ VE MALÝKLERÝ KAMULAÞTIRMAYI YAPAN ÝDARENÝN ADI : ULAÞTIRMA BAKANLIÐI (KARAYOLLLARI GENEL MÜDÜRLÜÐÜ) Kamulaþtýrmayý yapan davacý idare, malikleriyle cinsi ve niteliði yukarýda yazýlý taþýnmazýn kamulaþtýrma bedelinin tespiti ve tescili için davacý idare tarafýndan mahkememizin 2009/209 Esas sayýsýnda dava açýlmýþ olup mahkememizce tespit edilecek kamulaþtýrma bedelinin T.C. Ziraat Bankasý Gerze þubesine yatýrýlacaðý davanýn duruþmasýnýn Gerze Asliye Hukuk Mahkemesi duruþma salonunda yapýlacaðý 2942 Sayýlý Kamulaþtýrma Yasasýnýn 10. maddesinin 4. bendi uyarýnca ilan olunur. B: 67937
T.C. GERZE ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN KAMULAÞTIRMA ÝLANI ESAS NO : 2009/203 Esas KAMULAÞTIRILAN TAÞINMAZIN BULUNDUÐU YER : SÝNOP ÝLÝ GERZE ÝLÇESÝ MEVKÝÝ : YAYKIL KÖYÜ PAFTA NO : ADA NO : PARSEL NO : 1945 VASFI : TARLA YÜZÖLÇÜMÜ : 638,91 M2 MALÝKÝN ADI VE SOYADI : ARZU YENÝCE VE MALÝKLERÝ KAMULAÞTIRMAYI YAPAN ÝDARENÝN ADI : ULAÞTIRMA BAKANLIÐI (KARAYOLLLARI GENEL MÜDÜRLÜÐÜ) Kamulaþtýrmayý yapan davacý idare, malikleriyle cinsi ve niteliði yukarýda yazýlý taþýnmazýn kamulaþtýrma bedelinin tespiti ve tescili için davacý idare tarafýndan mahkememizin 2009/209 Esas sayýsýnda dava açýlmýþ olup mahkememizce tespit edilecek kamulaþtýrma bedelinin T.C. Ziraat Bankasý Gerze þubesine yatýrýlacaðý davanýn duruþmasýnýn Gerze Asliye Hukuk Mahkemesi duruþma salonunda yapýlacaðý 2942 Sayýlý Kamulaþtýrma Yasasýnýn 10. maddesinin 4. bendi uyarýnca ilan olunur. B: 67924
T.C. GERZE ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN KAMULAÞTIRMA ÝLANI ESAS NO : 2009/205 Esas KAMULAÞTIRILAN TAÞINMAZIN BULUNDUÐU YER : SÝNOP ÝLÝ GERZE ÝLÇESÝ MEVKÝÝ : YAYKIL KÖYÜ PAFTA NO : ADA NO : PARSEL NO : 1847 VASFI : TARLA YÜZÖLÇÜMÜ : 8.519,73 M2 MALÝKÝN ADI VE SOYADI : SELÇUK SADETTÝN KAPTAN VE MALÝKLERÝ KAMULAÞTIRMAYI YAPAN ÝDARENÝN ADI : ULAÞTIRMA BAKANLIÐI (KARAYOLLLARI GENEL MÜDÜRLÜÐÜ) Kamulaþtýrmayý yapan davacý idare, malikleriyle cinsi ve niteliði yukarýda yazýlý taþýnmazýn kamulaþtýrma bedelinin tespiti ve tescili için davacý idare tarafýndan mahkememizin 2009/209 Esas sayýsýnda dava açýlmýþ olup mahkememizce tespit edilecek kamulaþtýrma bedelinin T.C. Ziraat Bankasý Gerze þubesine yatýrýlacaðý davanýn duruþmasýnýn Gerze Asliye Hukuk Mahkemesi duruþma salonunda yapýlacaðý 2942 Sayýlý Kamulaþtýrma Yasasýnýn 10. maddesinin 4. bendi uyarýnca ilan olunur. B: 67938
T.C. GERZE ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN KAMULAÞTIRMA ÝLANI ESAS NO : 2009/206 Esas KAMULAÞTIRILAN TAÞINMAZIN BULUNDUÐU YER : SÝNOP ÝLÝ GERZE ÝLÇESÝ MEVKÝÝ : YAYKIL KÖYÜ PAFTA NO : ADA NO : PARSEL NO : 1840 VASFI : TARLA YÜZÖLÇÜMÜ : 4.561,67 M2 MALÝKÝN ADI VE SOYADI : CEMÝLE DEMÝRCÝ VE MALÝKLERÝ KAMULAÞTIRMAYI YAPAN ÝDARENÝN ADI : ULAÞTIRMA BAKANLIÐI (KARAYOLLLARI GENEL MÜDÜRLÜÐÜ) Kamulaþtýrmayý yapan davacý idare, malikleriyle cinsi ve niteliði yukarýda yazýlý taþýnmazýn kamulaþtýrma bedelinin tespiti ve tescili için davacý idare tarafýndan mahkememizin 2009/209 Esas sayýsýnda dava açýlmýþ olup mahkememizce tespit edilecek kamulaþtýrma bedelinin T.C. Ziraat Bankasý Gerze þubesine yatýrýlacaðý davanýn duruþmasýnýn Gerze Asliye Hukuk Mahkemesi duruþma salonunda yapýlacaðý 2942 Sayýlý Kamulaþtýrma Yasasýnýn 10. maddesinin 4. bendi uyarýnca ilan olunur. B: 67930
T. C. KADIKÖY 2. SULH HUKUK MAHKEMESÝ ÝLAN 2009/120 Vas. Tayini Mahkememizce verilen 21.07.2009 tarih 2009/120 E., 2009/698 K. sayýlý karar ile Hüseyin Cahit ve Ayþe Asuman’ dan olma, 19.05.1988 doðumlu, RIDVAN KORAY ERDAL TMK 405 maddesi gereðince vesayet altýna alýnarak kendisine Mehmet Semih kýzý. 1964 doðumlu, annesi AYÞE ASUMAN ERDAL veli olarak taB: 72679 yin edilmiþtir. 21.07.2009
TAZÝYE Muhterem kardeþimiz Ahmet Coþanoðlu'nun babasý
HAFIZ OSMAN COÞANOÐLU Hakkýn rahmetine kavuþmuþtur. Merhuma Allahtan rahmet, kederli ailesine baþsaðlýðý dileriz.
Finike - Kumluca Yeni Asya okuyucularý T.C. GERZE ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN KAMULAÞTIRMA ÝLANI ESAS NO : 2009/207 Esas KAMULAÞTIRILAN TAÞINMAZIN BULUNDUÐU YER : SÝNOP ÝLÝ GERZE ÝLÇESÝ MEVKÝÝ : YAYKIL KÖYÜ PAFTA NO : ADA NO : : 1841 PARSEL NO VASFI : TARLA : 1.459,85 M2 YÜZÖLÇÜMÜ MALÝKÝN ADI VE SOYADI : DÖNDÜ DEMÝRCÝ VE MALÝKLERÝ KAMULAÞTIRMAYI YAPAN ÝDARENÝN ADI : ULAÞTIRMA BAKANLIÐI (KARAYOLLLARI GENEL MÜDÜRLÜÐÜ) Kamulaþtýrmayý yapan davacý idare, malikleriyle cinsi ve niteliði yukarýda yazýlý taþýnmazýn kamulaþtýrma bedelinin tespiti ve tescili için davacý idare tarafýndan mahkememizin 2009/209 Esas sayýsýnda dava açýlmýþ olup mahkememizce tespit edilecek kamulaþtýrma bedelinin T.C. Ziraat Bankasý Gerze þubesine yatýrýlacaðý davanýn duruþmasýnýn Gerze Asliye Hukuk Mahkemesi duruþma salonunda yapýlacaðý 2942 Sayýlý Kamulaþtýrma Yasasýnýn 10. maddesinin 4. bendi uyarýnca ilan olunur. B: 67928
T.C. GERZE ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN KAMULAÞTIRMA ÝLANI ESAS NO : 2009/208 Esas KAMULAÞTIRILAN TAÞINMAZIN BULUNDUÐU YER : SÝNOP ÝLÝ GERZE ÝLÇESÝ MEVKÝÝ : YAYKIL KÖYÜ PAFTA NO : ADA NO : PARSEL NO : 1839 VASFI : TARLA YÜZÖLÇÜMÜ : 3,962,52 M2 MALÝKÝN ADI VE SOYADI : ORHAN DEMÝRCÝ VE MALÝKLERÝ KAMULAÞTIRMAYI YAPAN ÝDARENÝN ADI : ULAÞTIRMA BAKANLIÐI (KARAYOLLLARI GENEL MÜDÜRLÜÐÜ) Kamulaþtýrmayý yapan davacý idare, malikleriyle cinsi ve niteliði yukarýda yazýlý taþýnmazýn kamulaþtýrma bedelinin tespiti ve tescili için davacý idare tarafýndan mahkememizin 2009/209 Esas sayýsýnda dava açýlmýþ olup mahkememizce tespit edilecek kamulaþtýrma bedelinin T.C. Ziraat Bankasý Gerze þubesine yatýrýlacaðý davanýn duruþmasýnýn Gerze Asliye Hukuk Mahkemesi duruþma salonunda yapýlacaðý 2942 Sayýlý Kamulaþtýrma Yasasýnýn 10. maddesinin 4. bendi uyarýnca ilan olunur. B: 67927
T.C. GERZE ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN KAMULAÞTIRILAN TAÞINMAZIN ESAS NO: 2009/201 Esas KAMULAÞTIRMA ÝLANI BULUNDUÐU YER : SÝNOP ÝLÝ GERZE ÝLÇESÝ MEVKÝÝ : YAYKIL KÖYÜ PAFTA NO : ADA NO : PARSEL NO : 1853 VASFI : TARLA YÜZÖLÇÜMÜ : 4.566,50 M2 MALÝKÝN ADI VE SOYADI : SÝNAN SAYIN VE MALÝKLERÝ KAMULAÞTIRMAYI YAPAN ÝDARENÝN ADI : ULAÞTIRMA BAKANLIÐI (KARAYOLLLARI GENEL MÜDÜRLÜÐÜ) Kamulaþtýrmayý yapan davacý idare, malikleriyle cinsi ve niteliði yukarýda yazýlý taþýnmazýn kamulaþtýrma bedelinin tespiti ve tescili için davacý idare tarafýndan mahkememizin 2009/209 Esas sayýsýnda dava açýlmýþ olup mahkememizce tespit edilecek kamulaþtýrma bedelinin T.C. Ziraat Bankasý Gerze þubesine yatýrýlacaðý davanýn duruþmasýnýn Gerze Asliye Hukuk Mahkemesi duruþma salonunda yapýlacaðý 2942 Sayýlý Kamulaþtýrma Yasasýnýn 10. maddesinin 4. bendi uyarýnca ilan olunur. B: 67932
T.C. GERZE ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN KAMULAÞTIRMA ÝLANI ESAS NO : 2009/200 Esas KAMULAÞTIRILAN TAÞINMAZIN BULUNDUÐU YER : SÝNOP ÝLÝ GERZE ÝLÇESÝ MEVKÝÝ : YAYKIL KÖYÜ PAFTA NO : ADA NO : PARSEL NO : 1831 VASFI : TARLA YÜZÖLÇÜMÜ : 128,28 M2 MALÝKÝN ADI VE SOYADI : PERÝHAN KALAFAT VE MALÝKLERÝ KAMULAÞTIRMAYI YAPAN ÝDARENÝN ADI : ULAÞTIRMA BAKANLIÐI (KARAYOLLLARI GENEL MÜDÜRLÜÐÜ) Kamulaþtýrmayý yapan davacý idare, malikleriyle cinsi ve niteliði yukarýda yazýlý taþýnmazýn kamulaþtýrma bedelinin tespiti ve tescili için davacý idare tarafýndan mahkememizin 2009/209 Esas sayýsýnda dava açýlmýþ olup mahkememizce tespit edilecek kamulaþtýrma bedelinin T.C. Ziraat Bankasý Gerze þubesine yatýrýlacaðý davanýn duruþmasýnýn Gerze Asliye Hukuk Mahkemesi duruþma salonunda yapýlacaðý 2942 Sayýlý Kamulaþtýrma Yasasýnýn 10. maddesinin 4. bendi uyarýnca ilan olunur. B: 67931
FATÝH 1. SULH HUKUK MAHKEMESÝNDEN ÝLAN : 2008/1415 ESAS NO KARAR NO : Esas 2009/1069 Davacý Ýst. Üniversitesi vekili tarafýndan, davalý Elena Lobankova aleyhine açýlan Alacak davasýnýn yapýlan açýk yargýlamasý sonunda; Mahkememizin 2008/1415 Esas, 2009/1069 Karar, 05.11.2009 tarihli kararý ile 916,20 TL. Hastane borcunun 04.04.2008 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte, 261,00 TL. Yargýlama gideri ile 310,00 TL. Vekâlet ücretinin davalýdan alýnarak, davacýya verilmesine, 49,48 TL. Karar harcýnýn davalýdan tahsiline, dair karar Davalýnýn Ýstanbul Caddesi No: 6 Da.7 Bakýrköy/ÝSTANBUL Adresinde tüm aramalara raðmen teblið edilemediðinden, bulunamayan davalý Elena LOBANKOVA’ ya kararýn ilanen tebliðine karar verilmiþ olup, yasal süre içinde temyiz etmediði takdirde, iþbu kararýn davalý yönünden kesinleþeceði hususu Teblið yerine geçmek üzere ilanen teblið olunur. 02/12/2009 B: 72707
T. C. ÜSKÜDAR 2. ÝCRA MÜDÜRLÜÐÜ MENKULÜN AÇIK ARTIRMA ÝLANI DOSYA NO: 2009/227 T ÖRNEK NO: 25 Bir borçtan dolayý hacizli ve aþaðýda cins, miktar ve kýymetleri yazýlý mallar satýþa çýkarýlmýþtýr. Birinci artýrma 14/01/2010 günü saat: 10.30-10.40’da Ferah Mah. Ferah yolu cad. Altýn sk. N. 2 Üsküdar yapýlacak ve o günün kýymetlerinin % 60’ýna istekli bulunmadýðý takdirde 19/01/2010 günü ayný yer ve saatte 2. Artýrma yapýlarak satýlacaðý. Þu kadar ki, artýrma bedelinin malýn tahmin edilen kýymetinin % 40 ýný bulmasýnýn ve satýþ isteyenin alacaðýna rüçhaný olan alacaklýnýn toplamýndan fazla olmasýnýn ve bundan baþka paraya çevirme ve paylarýn paylaþtýrma masraflarýný geçmesinin þart olduðu, mahcuzun satýþ bedeli üzerinden % 18 oranýnda K.D.V.’nin alýcýya ait olacaðý ve satýþ þartnamesinin icra dosyasýnda görülebileceði, masrafý verildiði taktirde þartnamenin bir örneðinin isteyene gönderilebileceði, fazla bilgi almak isteyenlerin yukarýda yazýlý dosya numarasýyla dairemize baþvurmalarý ilan olunur. Muhammen kýymeti LÝRA ADEDÝ CÝNSÝ 15.000,00 YTL 1 2004 Model 34 UC 8688 Plaka sayýlý 0,00 0,00 0 Peugeot marka otobüs 18+1 0,00 0,00 0 ön çamurluk boyalý, anahtar ve ruhsat yok 0,00 15.000,00 YTL Toplam
(Ýc.Ýf.K.114/1, 114/3) Yönetmelik Örnek No: 25
B: 72730
ÞIRNAK ÝL ÖZEL ÝDARESÝ ÝL ENCÜMENÝ BAÞKANLIÐINDAN ÝLAN MADDE 1- Mülkiyeti Þýrnak Ýl Özel Ýdaresine ait Aþaðýda tapu kaydý ve nitelikleri belirtilen, Þýrnak ili, Güçlükonak ilçesi Düðünyurdu Köyü mevkiinde bulunan Hýsta Kaplýcasý “Kaplýca ve dinlenme-konaklama tesisi olarak iþletilmek üzere” a) M47c. 22.c Pafta No,103 Ada No, 4 No’lu parsel, 22.000,91 m2’lik yüzölçümlü arsa ile arsa üzerinde inþa edilen Konaklama Evleri (Tek katlý 15 adet 2’li ev, her evin içinde 2 oda, mutfak, banyo ve Wc), 1 adet tek katlý bina (Fýrýn olarak kullanýlmakta), b) M47c. 22.c Pafta No,110 Ada No, 32 No’lu parsel, 1.100,61 m2’lik yüzölçümlü arsa ile arsa üzerinde inþa edilen Kargir Tuvalet, c) M47c. 22.c Pafta No,111 Ada No, 1 No’lu parsel, 3.423,04 m2’lik yüzölçümlü arsa ile arsa üzerinde inþa edilen bodrum dahil 5 katlý Otel [Bodrum katýnda Bay-Bayan Jimnastik Salonu, Çamaþýrhane, Jeneratör Odasý, Kalorifer Kazan Dairesi, Su Deposu, zemin katýnda Resepsiyon, Lokanta, Kafeterya, Bay-Bayan Yüzme Havuzu, çocuklar için yapýlan 2 adet Yüzme Havuzu, Bay-Bayan Türk Hamamý, Bay-Bayan Sauna, Bay-Bayan Buhar Odasý, 1. katta 2 odadan oluþan 2 süit oda (dayalý döþeli), 26 adet oda (dayalý döþeli), 2. katta 2 odadan oluþan 2 süit oda (dayalý döþeli), 26 adet oda (dayalý döþeli), 3. katta 2 odadan oluþan 2 süit oda (dayalý döþeli), 14 adet oda (dayalý döþeli)], d) Bay-Bayan Havuz binalarý ile 1 adet tek katlý bina ( Dükkân olarak kullanýlmakta), e) Otelin içindeki demirbaþ malzemelerin kira ile iþletilmek üzere ihaleye çýkarýlmýþtýr. Ýhale, 2886 sayýlý Devlet Ýhale Kanununun 35. maddesinin (a) bendi “Kapalý Teklif Usulü’’ ile yapýlacaktýr. MADDE 2- Ýhale 28/12/2009 Pazartesi günü saat 14:00’te Ýl Encümenince Þýrnak Ýl Özel Ýdaresi Cumhuriyet Mahallesi Ýl Saðlýk Müdürlüðü karþýsý Þýrnak Ýl Genel Meclisi Toplantý Salonu’nda yapýlacaktýr. MADDE 3- Ýhale Þartnamesi ile diðer evrak Þýrnak Ýl Özel Ýdaresi Ýþletme ve Ýþtirakler Müdürlüðünde mesai saatleri içinde görülebilecektir. Þartname bedeli 100,00.TL’dir. Geçici teminat 12.294,00.-TL’dir. MADDE 4- Kaplýcanýn kiralama dönemi sözleþme tarihinden itibaren 7 (yedi) yýl olup, 1. yýl için kira muhammen bedeli 409.792,00.-TL. ( Dörtyüzdokuzbin yediyüzdoksaniki Türk Lirasý)’dýr. ÝHALEYE GÝREBÝLME ÞARTLARI MADDE 5- Ýhaleye katýlmak isteyen istekliler Aþaðýdaki belgeleri ihale saatinden önce Ýhale Komisyonu Baþkanlýðýna vereceklerdir. MADDE 6- Ýhaleye katýlabilmek için; 08.09.1983 tarih, 2886 sayýlý Devlet Ýhale Kanununda açýklanan biçimde teklifte bulunmak ve aþaðýda belirtilen belgeleri ihale saatinden önce Ýhale Komisyonu Baþkanlýðý’na vermek gereklidir: a) Baþvuru dilekçesi; b) Ýmza sirküsü; c) Ýkametgâh belgesi; d) Türkiye’de tebligat için adres gösterilmesi; e) Ýsteklinin vergi borcu olmadýðýna dair belge, f) Þýrnak Ýl Özel Ýdaresi adýna geçici teminatýn yatýrýldýðýna dair belge; g) Tüzel kiþilerden Ticaret ve/veya Sanayi Odasý, Esnaf Sanatkârlar Oda Sicil Kayýt Belgesinin aslý veya Noter tasdikli sureti (2009 yýlý); h) Ýstekli adýna vekâleten iþtirak ediliyorsa istekli adýna teklifte bulunacak kiþilerin vekâletnameleri ile vekâleten iþtirak edenin noter tasdikli imza sirküleri; ý) Ortak giriþim halinde, noter tasdikli Ortak Giriþim Beyannamesi ile ortaklarca imzalanan Ortaklýk Sözleþmesi; i) Tüzel kiþilerde ise, yukarýdaki þartlardan ayrý olarak, idare merkezlerinin bulunduðu yer mahkemesinden veya siciline kayýtlý bulunduðu ticaret veya sanayi odasýndan veya benzeri bir makamdan ihalenin yapýldýðý yýl içinde alýnmýþ tüzel kiþiliðin sicile kayýtlý olduðuna dair belge ile tüzel kiþilik adýna ihaleye katýlacak veya teklifte bulunacak kiþilerin tüzel kiþiliði temsile yetkili olduklarýný gösterir noterlikçe tasdik edilmiþ vekâletnameyi vermek; j) Ýsteklinin bizzat deneyimi veya yeterliliðine esas olmak üzere turizm iþletme belgesi/turizm yatýrým belgesi sahibi olmasý gerekmektedir. Ortak giriþim halinde ortak giriþimcilerin ayrý ayrý söz konusu belgeye sahip olmasý; k) Yer görme belgesi; l) Teklif mektubu; m) Þartname bedelinin yatýrýldýðýný gösterir belge. MADDE 7- Baþvuru dosyasý idareye verildikten sonra son müracaat tarihinden önce olsa dahi dosya içerisindeki herhangi bir evrakýn deðiþtirilmesi veya eksik evrakýn tamamlanmasý yönünde yapýlacak müracaatlar deðerlendirmeye alýnmayacaktýr. MADDE 8- Telgraf veya Faksla yapýlacak müracaatlar ve/veya postada meydana gelebilecek gecikmeler kabul edilmeyecektir. MADDE 9- Ýl Encümeni ihaleyi yapýp yapmamakta serbesttir. ÝLÂN OLUNUR.
B: 72397
14
YENÝASYA / 17 ARALIK 2009 PERÞEMBE
TEBRÝK
SiyahMaviKýrmýzýSarý
15
SPOR
YENÝASYA / 17 ARALIK 2009 PERÞEMBE
HABERLER
Roberto Carlos'un yeni takýmý Corinthians oldu
BURSA'DA KAPTAN ÖMER ÝKÝNCÝ DEFA BABA OLDU
BURSASPOR, 18 Aralýk Cuma akþamý Beþiktaþ ile deplasmanda yapacaðý maçýn hazýrlýklarýný sürdürüyor. Özlüce Tesisleri'nde gerçekleþtirilen antrenman öncesi teknik direktör Ertuðrul Saðlam oyuncularýný saha ortasýnda toplayarak bir konuþma yaptý. Konuþmanýn ardýndan yeþilbeyazlý futbolcular, dün akþam eþi doðum yapan takým kaptaný Ömer Erdoðan'ý havaya atarak kutladý. Ýkinci kez baba olan Ömer Erdoðan'ýn yeni doðan oðluna ''Arda'' ismini verdiði öðrenildi.
BREZÝLYA'NIN CORÝNTHÝANS KULÜBÜ, ROBERTO CARLOS'UN TRANSFERÝNÝ RESMEN AÇIKLADI. 4 OCAK'TA SAO JORJE PARKI'NDA BASINA TANITILACAK OLAN CARLOS'UN "6" NUMARALI FORMA GÝYECEÐÝ BÝLDÝRÝLDÝ. BREZÝLYA'NIN Corinthians kulübü, Fenerbahçe'den sezon ortasýnda ayrýlacak yýldýz futbolcu Roberto Carlos'u transfer ettiðini resmen duyurdu. Corinthi-
ans'ýn resmi internet sitesinden ''Hoþgeldin büyük yetenek'' baþlýðý altýnda yapýlan açýklamada, Carlos'un Fenerbahçe'deki son maçýný 23 Aralýk'ta oynayacaðý
REAL TARAFTARI ÝSTÝYOR: Ýspanya'nýn Marca gazetesi Roberto Carlos'u ara transferde gelmesi için yaptýklarý ankette 100 bin Real Madridli taraftarýn olumlu oy kullandýðýný yazdý.
F.BAHÇE UEFA'DA SHERÝFF'Ý AÐIRLIYOR FENERBAHÇE, UEFA Avrupa Ligi (H) Grubu'ndaki 6. ve son hafta maçýnda bugün Ýstanbul'da, Moldova temsilcisi Sheriff ile karþýlaþacak. Þükrü Saracoðlu Stadý'nda saat 22.05'de baþlayacak ve Star TV'den yayýnlanacak maçý Macar hakem Zsolt Szabo yönetecek. Grup liderliðini daha önce garantileyen Fenerbahçe için formaliteden öteye gitmeyecek maç, grup ikinciliði için Twente ile yarýþan Moldova temsilcisi için büyük önem taþýyor. Fenerbahçe, deplasmanda yapýlan maçta rakibini 1-0'lýk skorla yenmiþti. Günün diðer maçýnda Steaua Bükreþ, Romanya'da Hollanda temsilcisi Twente'yi aðýrlayacak.
ONUR: A.Gücü ve Denizli maçlarýnda kalesini gole kapadý.
ve 4 Ocak tarihinde Sao Jorje Parký'nda basýna tanýtýlacaðý bildirildi. Carlos'un Corinthians'ta ''6'' numaralý formayý giyeceði de belirtildi. Açýklamada, Roberto Carlos'un Real Madrid'e gitmek istediðine de atýfta bulunularak, 36 yaþýndaki futbolcunun aðzýndan ''Real Madrid'de çok güzel anýlarým var ama þu an benim için en iyisi Brezilya'da olmak. Corinthians'ta oynamak kariyerimi güzel bir þekilde tamamlamamý saðlayacak'' ifadeleri kullanýldý. REAL MADRÝD'ÝN GÜNDEMÝNDE Buna raðmen Ýspanya'nýn Marca gazetesi Roberto Carlos'u dün de manþetine çýkartýrken, Brezilyalý futbolcunun ara transferde gelmesi için yaptýklarý ankette 100 bin Real Madridli taraftarýn olumlu oy kullandýðýný yazdý. Marca, sakatlanan Pepe'nin yerine Real Madrid'in alabileceði en uygun ismin Roberto Carlos olduðunu savunuyor. 36 yaþýndaki Roberto Carlos, futbolcu olarak kariyerine 1990 yýlýnda Union San Joao-SP'de baþlarken, daha sonra Atletico-MG ve Palmeiras takýmlarýnda oynadý ve Avrupa'ya gitti. Ýtalya'nýn FC Ýnter (1995-96) takýmýnda 1 sezon oynayýp Ýspanya'nýn Real Madrid (1996-2007) takýma gelen ve 11 yýl burada forma giyen Carlos, son olarak Fenerbahçe'de oynadý ve kariyerini sona erdirmek için Corinthians'ý seçti.
BADMÝNTON ÞÖLENÝ BAÐCILAR'DA BAÞLIYOR
BURSA MESAÝSÝ: Beþiktaþ, Bursaspor maçýnýn hazýrlýklarýný sürdürdü. Tedavilerine devam edilen Bobo, Holosko ve Batuhan'ýn katýlmadýðý antrenmanda Hakan takýmdan ayrý çalýþtý.
Ýsmail: Beþiktaþ yine çifte kupa alýp, tarih yazacak BEÞÝKTAÞ'IN sezon baþýnda Gaziantepspor'dan renklerine kattýðý Ýsmail Köybaþý, bu sezonu da çifte kupayla kapatmanýn en büyük dilekleri olduðunu söyledi. Siyah-beyazlý kulübün çocuklara yönelik çýkardýðý aylýk Yavru Kartal dergisinin aralýk sayýsýnda, derginin fun club üyeleri Sinan Bozkurt ve Orkun Þahin'in sorularýný cevaplayan genç futbolcu, ''Bu yýl yine çifte kupayý alarak tarih yazacak mýyýz'' sorusuna, ''Tek temennimiz bu'' cevabýný verdi. Örnek aldýðý futbolcular arasýnda kendi mevkisinde Türkiye'den takým arkadaþý Ýbrahim Üzülmez, eski takýmý Gaziantepspor'dan Ivan de Souza, Galatasaray'dan Hakan Kadir Balta'yý gösteren Ýsmail Köybaþý,
dünya liglerinden ise Manchester United'dan Patrice Evra'yý iþaret etti. Ýsmail, ''Beþiktaþ bu sezon þampiyon olacak mý'' sorusunu ise ''Kesinlikle... Beþiktaþ'ýn þampiyon olmasý için elimizden gelenin en iyisini yapmaya hazýrýz ve bunun için çalýþýyoruz'' diye cevapladý. RÜÞTÜ'NIN KIRIK BURNU KANADI Beþiktaþ, Turkcell Süper Lig'de Bursaspor ile 18 Aralýk Cuma günü oynayacaðý ilk yarýnýn son maçýnýn hazýrlýklarýný, yaptýðý antrenmanla sürdürdü. Kondisyon ve taktik çalýþmalarýyla geçen antrenmanda, kýrýk burnuna top çarpan ve burnu kanayan kaleci Rüþtü'nün, tedavisinin ardýndan çalýþmayý yarýda býraktýðý açýklandý.
ÝSTANBUL Büyükþehir Belediyesi'nin sponsorluðunda yapýlan ''Türkiye Uluslararasý Badminton Turnuvasý'', bugün Ýstanbul'da baþlayacak. Ýstanbul'daki Baðcýlar Olimpik Spor Salonu'nda yapýlacak 5 bin dolar ödüllü turnuvaya, Türkiye dahil 28 ülkeden 170 sporcunun katýlacaðý açýklandý. Türkiye, turnuvada 18 erkek, 16 bayan olmak üzere toplam 34 sporcuyla mücadele edecek. Turnuvaya öðrenci getiren 50 okula, 50 takým file ve badminton seti, izlemeye gelen öðrencilere de toplam 2 bin 500 badminton raketi ve topu verileceði kaydedildi. Turnuva, 20 Aralýk Pazar günü sona erecek.
EFES ÝSPANYOL MALAGA ÖNÜNDE GALÝBÝYET ARIYOR
EFES Pilsen Basketbol Takýmý, ULEB Avrupa Ligi (B) Grubu'ndaki 8. hafta maçýnda bugün Ýstanbul'da, Ýspanyol temsilcisi Unicaja Malaga'yý konuk edecek. Darüþþafaka Ayhan Þahenk Spor Salonu'nda oynanacak karþýlaþma saat 20.15'de baþlayacak. Ýspanya'da yapýlan maçý ev sahibi ekip uzatmada 93-88'lik skorla kazanmýþtý. Avrupa kupalarýnda Darüþþafaka Ayhan Þahenk Spor Salonu'nda bu sezon yaptýðý 2, toplamda ise oynadýðý 22 karþýlaþmadan zaferle ayrýlan lacivertbeyazlýlar, Ýspanya temsilcisi karþýsýnda da bu salondaki namaðlup unvanýný korumak istiyor. Lacivert-beyazlý takým, 8 yýl önceki karþýlaþmada rakibini 75-71'lik skorla maðlup etmiþti.
GABRÝÇ: Þenol Güneþ'in gelmesiyle birlikte gollere baþladý.
ONUR VE GABRÝÇ, ÞENOL GÜNEÞ ÝLE ADETA YENÝDEN DOÐDU TRABZONSPOR'DA KALEYÝ SYLVA'DAN DEVRALAN KALECÝ ONUR, ÞENOL GÜNEÞ YÖNETÝMÝNDEKÝ 2 MAÇTA KALESÝNDE GOL GÖRMEZKEN, HIRVAT OYUNCU GABRÝÇ ÝSE 2 MAÇTA DA GOL ATMAYI BAÞARDI. TRABZONSPOR'DA teknik direktör Þenol Güneþ'in göreve gelmesinin ardýndan özellikle kaleci Onur Recep Kývrak ile Hýrvat oyuncu Drago Gabriç, yaþadýklarý kötü günleri geride býraktýlar. Ligin ilk 13 haftasýnda teknik direktör Hugo Broos'un görevde bulunduðu sürede hiç forma þansý bulamayan kaleci Onur Recep Kývrak, teknik direktör Þenol Güneþ döneminde forma giydiði 2 maçta da gol yemedi. Ligin 14. haftasýnda sportif direktör Ünal Karaman yönetiminde 2-1 kazanýlan Eskiþehirspor maçýnda takýmýn kalesini bu sezon korumaya baþlayan genç kaleci, Ankaragücü ve Denizlispor maçlarýnda
da kalesini gole kapadý. Trabzonspor'a ilk geldiði dönemde 'Benim idolüm Güneþ' diyen Onur, teknik direktör Þenol Güneþ ile baþarýlý bir dönem geçiriyor. GABRÝÇ'ÝN GOLCÜLÜÐÜ Trabzonspor'da Belçikalý teknik adam Hugo Broos döneminde, sadece 1 gol atan ve zaman zamanda ortaya koyduðu performans ile eleþtiriler alan Hýrvat oyuncu Gabriç de teknik direktör Güneþ ile adeta hayat bulan isimlerden biri oldu. Ligde daha önce sadece Gençlerbirliði maçýnda 1 golü bulunan Gabriç, teknik direktör Güneþ yönetimindeki Ankaragücü ve Denizlispor maçla-
rýnda 1'er gol kaydederek gol sayýsýný da 3'e çýkardý. Onur kalesindeki performansý, Gabriç de attýðý gollerle takýmýn son haftalarýndaki çýkýþýnda pay sahibi oldular. Hýrvat oyuncu Gabriç, teknik direktör Þenol Güneþ'in göreve geliþinin ardýndan bir çýkýþ yakaladýklarýný belirterek, ''Her oyuncu görevini, nerede oynayacaðýný biliyor. Ýyi bir futbol oynuyoruz ve bunun da karþýlýðýný alýyoruz'' dedi. Onur ise Trabzonspor'un kalesini korumanýn güzel bir duygu olduðunu belirterek, ''Elimden geleni yapmaya çalýþýyorum. Performansýmý daha da yükselterek, Fenerbahçe maçýna çýkmak istiyorum'' diye konuþtu.
Kayserispor'dan taraftara çaðrý ANTALYASPOR MAÇINDA BÝLET FÝYATLARINI 5-10 TL GÝBÝ DÜÞÜK TUTARAK TARAFTARA JEST YAPAN KAYSERÝSPOR YÖNETÝMÝ, HERKESÝ TAKIMA SAHÝP ÇIKMAYA ÇAÐIRDI. ANTALYASPOR maçýnda bilet fiyatlarýný düþük tutarak taraftarýna jest yapan Kayserispor yönetimi, herkesi takýma sahip çýkmaya davet etti. Kulübün resmi internet sitesinden kulüp yönetimi adýna yapýlan açýklamada, Cumartesi günü oynanacak Antalyaspor maçýnda bilet fiyatlarý 5-10 liraya indirilerek taraftarýn takýma destek olmasý için davetiye çýkarýldýðý bildirildi. Daha önce de Bursaspor maçýnda bilet fiyatlarýný 1-2 lira yaparak taraftara Kayserispor yönetimi, açýklamasýnda þu görüþlere yer verdi: ''Umuyoruz ki tüm taraf-
tarlarýmýz, sivil toplum örgütleri ve (Kayseriliyim) diyen herkes coþku içinde maça gelip takýmýna katký saðlayarak mutlu olacaktýr. Bu mutluluða katký saðlamak için Kayserispor yöneticilerimiz de bilet alarak gireceklerdir. Maç günü sabah saatlerinden itibaren þehirde coþku içinde olunmasýný herkesin elindeki Kayserispor bayraklarýný iþ yeri ve evlerine asmasýný istiyoruz. Ýnanýyoruz ki hepimizin üreteceði olumlu enerji ve coþkuyla takýmýmýz kendi kalitesinin üstüne çýkarak daha da baþarýlý olacaktýr.''
SiyahMaviKýrmýzýSarý
SiyahMaviKýrmýzýSarý
SiyahMaviKýrmýzýSarý