04 Ocak 2010

Page 1

SiyahMaviKýrmýzýSarý

KATARAKT AMELÝYATI YAPTILAR

FÝRMALAR YAKIN TAKÝPTE

TÜRK DOKTORLAR NÝJERYA’YA IÞIK OLDULAR

TÜKETÝCÝYÝ ALDATANA BÜYÜK CEZA

Haberi sayfa 16’da

Haberi sayfa 3’te

Y GERÇEKTEN HABER VERiR

ASYA’NIN BAHTININ MÝFTAHI, MEÞVERET VE ÞÛRÂDIR 4 OCAK 2010 PAZARTESÝ / 75 Kr

YIL: 40 SAYI: 14.311

www.yeniasya.com.tr

ÖCALAN VE DTP’NÝN KEMALÝZME ÝTÝRAZI YOK ESKÝ HEP-DEP YÖNETÝCÝSÝ BARIÞ: DTP’NÝN KEMALÝZMÝ ELEÞTÝREN BÝR SÖYLEMÝ YOK.

Nizamettin Barýþ: Sorunlarýn çözüm yolu parlamento içinde aranmalý. Ergenekon ve JÝTEM gibi derin yapýlarýn cirit atacaðý sokakta, kimlere, hangi kurtlara yem olacaðýnýzý bilemezsiniz.

DTP KEMALÝSTLERÝ ÝÇÝNE ALDI

KEMALÝZMLE ÖRTÜÞEN SÖYLEM

nDTP'yi marjinal Kemalistleri parti yönetimine almakla eleþtiren eski HEP ve DEP kurucu ve yöneticilerinden Nizamettin Barýþ, “Þimdiye kadar DTP’nin Kemalizmi eleþtiren bir söylemine rastlamadýk. DTP söylemlerinde Abdullah Öcalan’ý temel referans almaya özen gösteriyor. Abdullah Öcalan’ýn ise Kemalizme itirazý yok” þeklinde konuþtu.

n“DTP yönetimine alýnan marjinal ‘sol’ gruplarýn ‘anti emperyalizm’ söylemi Kemalist söylemle örtüþüyor. Ýçeriði yabancý düþmanlýðý kokan bu slogan Kürtleri çaðdaþ dünyadan soyutlayacak bir sonuç doðurur” diyen Barýþ, çözümün Kürt partileri yerine Türklerle Kürtlerin ortak partileriyle aranmasý gerektiðini söyledi. H. Hüseyin Kemal’in röportajý sayfa 13’te

BÝLECÝK’TE 2 TREN KAFA KAFAYA ÇARPIÞTI

ARINÇ’A SUÝKAST ÝDDÝALARI SONRASINDA

Karargâhta 6. arama yapýldý DÜNKÜ ARAMALARA 4 ARAÇLIK KONVOYLA GELÝNDÝ nAnkara Seferberlik Bölge Baþkanlýðýndaki arama yeniden baþladý. Arama kararýný veren hakim ve beraberindeki Ankara Emniyet Müdürlüðü Terörle Mücadele Þube Müdürlüðü ekiplerinden oluþan 4 araçlýk konvoy, dün saat 12.00 sýralarýnda Ankara Seferberlik Bölge Baþkanlýðýnýn bulunduðu askerî bölgeye gelerek 6. arama çalýþmalarýna baþladý. Haberi sayfa 5’te

“Eþi baþörtülü tek bir subay býrakmayacaðýz” EMEKLÝ YARBAY ÖZBEK’TEN ÇARPICI ÝDDÝALAR nTSK’nýn Psikolojik Harekât Dairesinden emekli Yarbay Þenol Özbek, teðmenliði döneminde bazý komutanlarýnýn “Orduda eþi baþörtülü tek subay býrakmayacaðýz” yönünde açýk konuþmalar yaptýðýný söyledi. Medya-Politik’te

Þenol Özbek

Karzai zorda Haberi sayfa 7’de Bilecik Valisi Musa Çolak, Vezirhan mevkiinde iki yolcu treninin çarpýþtýðý kazada 1 makinistin öldüðünü, 2’si TCDD personeli olmak üzere 7 kiþinin yaralandýðýný söyledi. Ýki trenin ray deðiþim yerinde sinyalizasyon hatasýndan kaynaklanan bir kazaya karýþtýðýný belirten Çolak, kazanýn makas deðiþimi sýrasýnda meydana geldiðini kaydetti. Haberi 5’te FOTOÐRAF: ÝHA

Çocuklarýmýza sahip çýkalým

Gençlik istihdamý Gazze’ye yardým insanlýk görevi için yol haritasý

“SUÇ ÝÞLEYEREK HAPSE GÝRMESÝNLER” nAdana Valisi Ýlhan Atýþ, korsan gösterilere katýlan çocuklarýn hapse girmemesi için aylardan, yýllardan beri feryat ettiðini belirterek, “Aileler çocuklarýna sahip çýkmayýnca, elinde molotofkokteyli ile yakalanan çocuða adalet sisteminin yapacaðý birþey yok. Gelin çocuklarýmýza sahip çýkalým” dedi. Haberi sayfa 3’te

HAK-ÝÞ: KAMPANYA BAÞLATILMALI n HAK-ÝÞ, ‘’Türkiye gençlik istihdamý yol haritasý oluþturulmasýný ’’ istedi. TÜÝK’in yaptýðý bir araþtýrmada ise, 15-34 yaþlarý arasýndaki kurumsal olmayan nüfus içerisinde iþgücüne katýlma oranýnýn genel lisede yüzde 49,9 iken lise dengi meslek liselerinde yüzde 71,1 olduðu ortaya çýktý. Haberi sayfa 4’te

Doðalgaza baðýmlýlýk artacak Haberi sayfa 4’te

Kar geliyor Haberi sayfa 6’da

ÜÇ ÇOCUÐUNU BIRAKIP YOLLARA DÜÞTÜ nFilistin'e Özgürlük Konvoyuna Ýngiltere’den katýlan týr þoförü Þakir Yýldýrým, “Ýsrail ve Mýsýr’ýn ambargosu altýnda ezilen insanlara yardým etmek insanlýk görevimiz” dedi. Gazetemize konuþan Yýldýrým, Ýngiltere’de eþini, üç çocuðunu ve iþini býrakýp yollara düþmüþ. Mustafa Gökmen’in haberi sayfa 4’te

Ýþadamlarý 2010’dan umutlu Haberi sayfa 11’de

Köþk yoðun Haberi sayfa 4’te ISSN 13017748

FRANSA BÝR CAMÝYE DAHA KAVUÞTU

Haberi 16. sayfada

SiyahMaviKýrmýzýSarý


SiyahMaviKýrmýzýSarý

2

YENÝASYA / 4 OCAK 2010 PAZARTESÝ

LÂHÝKA

Okumak, yine okumak, yine okumak!

. B ediuzzaman Said Nurs i

‘‘

‘‘

Ya Ma’þere’l-Ekrat! ttifakta kuvvet, ittihatta hayat, uhuvvette saadet, hükûmette selâmet var. Ýttihadýn habl-i metînini, muhabbetin dayanýklý halatýný sýký tutun ki, sizi belâlardan kurtarsýn. Güzelce kulak veriniz, dinleyiniz. Size bir þey söyleyeyim: Biliniz ki; üç, evet üç cevherimiz vardýr ki, muhafazasýný bizden istiyorlar. Birincisi: Ýslâmiyet ki, milyonlarla þühedamýzýn kanýný ona paha vermiþiz. Ýkincisi: Cevher-i insaniyet ki, bizi heyet-i içtimaiye nazarýnda insan gösterecek odur. Üçüncü: Milliyet ki, piþevalarýmýzýn, selefleri mi zin ruh la rý ný me zar da þâd et ti re cek bir tuhfemiz ve onlarla rabýta-i ezeliye ve ebediyemiz olacaktýr. Þu üç cevhere mukabil bir de üç düþmanýmýz vardýr ki, bizi mahvediyor: Birincisi: Fakr ki, Ýstanbul’daki kýrk bin hamalýn vücudu o düþmanýmýzýn numune-i tasallutudur. Ýkincisi: Cehil ki, birinci düþmanýmýzýn istilâsýna büyük bir yardýmcýdýr. Zebun-i fakr olan o kýrk bin hamalýn içinde binde biri bir gazeteyi okuyamýyor ki, bir tarik-ý necat bulsun. Üçüncüsü: Ýhtilâf ve muadat-ý cahilânemizdir ki, biz birbirimizle boðuþtukça bir terbiyeye bihakkýn kesb-i istihkak ediyorduk. Hükûmet dahi terbiye-i vifakiye yerine tezyid-i nifaka çalýþýyor, hakkýmýzda her nev’î zulüm ve itisaf icrasýna bizi lâyýk görerek insafsýzlýk ediyordu. Þimdi bilmeli ve anlamalýyýz ki, þu üç düþmanýmýzý kahretmek ve o üç cevherimizi onlarýn ellerinden kurtarmak için de elmastan masnu üç seyf-i sâtý-ý celâdet bize lâzýmdýr: Birinci kýlýcýmýz maarif, ikinci ittifak ve muhabbet-i millî, üçüncü de teþebbüs-i þahsî ve sa’y-i nefsîdir. Herkes nefsine itimat etmelidir ki, haricin muavenet imtinanýndan, tezellülden, iftikardan istiðna hâsýl etsin, mezellet yükleri altýnda eðilmekten, her dest-i kahr-ý itisafa boyun eðmekten azade kalsýn. Son vasiyetim þudur: Okumak, yine okumak, yine okumak! Sonra, birbirinizin elini sýký tutmak, ittihat etmek, ittifak âleminde yaþamak!

Ý

Eski Said Dönemi Eserleri, Makalât, s. 24. LÜGATÇE:

nasayih: Nasihatlar. Ya Ma’þere’l-Ekrat!: Ey Kürt topluluðu. uhuvvet: Kardeþlik. habl-i metîn: Saðlam ip. þüheda: Þehidler. heyet-i içtimaiye: Sosyal hayat. piþeva: Önder. selef: Daha önce yaþamýþ olan, ata. tuhfe: Hediye, armaðan. rabýta-i ezeliye ve ebediye: Geçmiþ ve geleceðin baðý. numune-i tasallut: Musallat olma örneði. cehil: Cehalet, eðitimsizlik. zebun-i fakr: Fakirlik, yoksulluk düþkünü. tarik-ý necat: Kurtuluþ yolu. muadat-ý cahilâne: Cahilce karþýlýklý düþmanlýk. kesb-i istihkak: Hak etme, hak kazanma. terbiye-i vifakiye: Uz-

laþtýrýcý terbiye ve eðitim. tezyid-i nifak: Nifak ve parçalamayý arttýrma. itisaf: Haksýzlýk. mas nu: Ya pýl mýþ, san’atla yapýlmýþ eþya. seyf-i sâ tý-ý ce lâ det: Parlak yiðitlik kýlýcý. maarif: Eðitim. muhabbet-i millî: Millet sevgisi. teþebbüs-i þahsî: Þahsî teþebbüs, þahsî giriþim. sa’y-i nefsî: Þahsî çaba ve gayret. muavenet: Yardým, yardýmlaþma. imtinan: Minnet, baþa kakma. tezellül: Zillet, boyun eðme. iftikar: Muhtaç olma. istiðna: Ýhtiyaçsýzlýk, gerek duymazsýzlýk. mezellet: Alçalma, aþaðýlýk. dest-i kahr-ý i ti saf: Haksýzlýðýn kahredici eli.

Yeryüzünde ne varsa sizin için O yarattý. Bundan baþka semaya da iradesini yöneltti ve gökleri yedi tabaka olarak tanzim etti. O herþeyi hakkýyla bilendir. Bakara Sûresi: 29 / Âyet-i Kerime Meâli

Risâle-i Nur’un olmazsa olmaz düsturu:

Sadakat

Vasiyetim þudur: Okumak, yine okumak, yine okumak! Sonra, birbirinizin elini sýký tutmak, ittihat etmek, ittifak âleminde yaþamak!

Bediüzzaman Said Nursî’nin Nasayihi 5 Aralýk 1908 22 Teþrinisani 1324, Kürt Teavün ve Terakki gazetesi, sayý: 1. [Kürt çe o la rak neþ re di len bu ma ka le nin Türkçe tercümesi gazetenin 1 hafta sonraki sa yý sýn da (29 Teþ ri ni sa ni 1324 / 12 A ra lýk 1908, sayý: 2, sayfa: 13.) yayýnlanmýþtýr.]

lahika@yeniasya.com.tr

þahs-ý manevînin ittihadýna darbe vurduðu gibi, bu manevî þirketin büyük sevabýndan mahrum kalýr. Ve çok mesul olur. Bu itibarla, bu vartalara düþmemek ve o çok büyük oAHMET DEMÝRDÖÐMEZ lan, insana ebedî saadeti kazandýran kâr ve kazancý kaybetmemek için Üstad Bediüzzaman Hazretlerini çok iyi tanýahmet-dd-33@hotmail.com yýp dinlememiz gerekiyor. Evet, “Risâle-i Nur’un talimatý dairesinde ve bizlere bahþettiði hizmet noktasýnda feyizli ur mesleðinin en önemli düsturlarýndan biri makamlara kanaat etmeliyiz. Haddinden fazla fevkalâde hüsn-ü zan ve müfritane âlî makam vermek yerine, fevkalâsadakattir. Bir ibadeti veya ameli sýrf Allah emrettiði de sadakat ve sebat ve müfritane irtibat ve ihlâs lâzýmdýr; 4 için yapmak ihlâs, emredildiði gibi yani kai- onda terakkî etmeliyiz” çünkü, “sadakatle Risâle-i Nurlarýn delerine uygun ve tavsiye edilen þekliyle talebesi olmanýn iki mühim neticesi vardýr: 1- Âyat-ý Kur’âyapmak ise sadakattir. Sadakatin muhteva- niyenin iþaretiyle, imanla kabre girmektir. 2- Bütün þakirtlesýný incelediðimizde manevî ve fiili olarak iki rin manevî kazançlarýna, Nur dairesindeki þirket-i manevîye sýrrýyla, umum onlarýn hasenatlarýna hissedar olmaktýr.”5 yönü karþýmýza çýkmaktadýr. Bir insanýn baðlandýðý bir þeye, kiþiye, dâvâya, camiaya veya “Risâle-i Nur’un bu dehþetli zamanda kazandýrdýðý iki neticemaate hasbi, ciddî ve samimî olarak baðlýlýðý sadakatin ce-i muhakkikasý her þeyin fevkindedir; baþka þeylere ve 6 manevî yönüdür. Bu baðlýlýðý fiilen göstermek, yaþamak, makamlara ihtiyaç býrakmýyor.” Risâle-i Nur’un mesleðinde merhaleler vardýr. Bu merbaðlanýlan þeyin gereklerini saptýrmadan, tasarruf etmeden yerine getirmek de sadakatin fiili yönüdür. 1 Meselâ, halelerin en son merhalesi ‘sadakat devresi’dir. Bu devreyi Allah’a iman eden bir insan, imanýn gereði olan Ýslâmiyet’i ifa eden Nur’un hakikî, sadýk, sarsýlmaz, vazgeçmez, usanemredildiði gibi doðru þekliyle yaþamasýyla sadakatini gös- maz, gayretli bir talebesi olur. Artýk, Arabistan’dan Kutb-u termiþ olur. Bir camiaya ve dâvâya itaat ve baðlýlýk mâ’nasýndaki sadakat, ittifaka, dolayýsýyla þahs-ý manevînin teþekkülüne, sadakatsizlik ise, ihtilâfa sebeptir. Risâle-i Nur mesleðinde þahs-ý manevî hâkimdir. Þahýslara tebâiyet edilmez. Yani þahýslarýn peþinden gidilmez. Þahýslara tâbi olan, tefrikaya, ihtilâfa yol açar. Yani, sadakatsizlik yapmýþ olur. Sadakatsiz olan kimse ise, þahs-ý mânevîden istifade hakkýný kaybeder. Hem de, “Cadde-i Kübra-yý Kur’âniye olan þu mesleðimizden þimdi ayrýlanlar, bize düþman olan dinsizlik kuvvetine bilmeyerek yardým etmek ihtimali”ne2 dahil olmak gibi bir tehlikeyle de karþý karþýya gelmiþ olur. Hulusi Yahyagil Aðabey bir mektubunda, “þimdi ayrýlanlar, Allah rýzasý için olan Risâle-i Nur hizmetinde mesaiyi terk edenlerdir, yani sadakatsizlik yapanlardýr” diyor. Bilhassa Nur mesleðinde sadakatli olan bir insan, Risâle-i Nur’a mensub olan bütün cemaatin yekûn sevabýna Rahmet-i Ýlâhiye ile mazhar olur. Nur mesleðinde sadakat demek kýsaca, Üstad Bediüzzaman Said Nursî ve onun telif et ti ði, as rý mý zýn id ra ki ne sun du ðu Kur’ân’ýn bir nev’î i’cazý olan Risâle-i Nur’un meslek ve meþrebini kabullenerek, yaþamaktýr. Ve Risâle-i Nur’un þahs-ý manevisi karþýsýnda gassal, yani yýkayýcýnýn elindeki ölü gibi olmaktýr. Buna en güzel örnek þahsiyetlerden biri merhum Zübeyir Gündüzalp Aðabeydir. Zaten sadakat deyince, ‘sadakatte namdar’larýn baþýnda o gelmektedir. Zübeyir Aðabey, Üstad Bediüzzaman’ýn hizmetine girdiði günlerde Ceylan Çalýþkan Aðabeyin, “Üstadýn iþine aklýný karýþtýrma” tavsiyesini, ömrünün sonuna kadar harfiyen yerine getirerek, azamî bir sadakat örneði göstermiþtir. Bu yüzden, Üstad Bediüzzaman Said Nursî Hazretlerinin, ”Ben Zübeyir’imi kâinata deðiþmem” Azam da gelse, o Risâle-i Nur’a koþar. Üstad Bediüzzaveya “seksen evliyaya deðiþmem” gibi çok büyük takdirine man Hazretleri bir mektubunda, Feyzi Aðabeye, “Bu þehve iltifatýna mazhar olmuþtur. Bir defasýnda, Urfa emniye- re bir kutup, bir gavs-ý azam gelse, seni on günde velâyet tinin sorusuna, “Bir taþ gibi, Üstadýmýz oraya vurur oraya, derecesine çýkaracaðým dese, sen, Risâle-i Nur’u býrakýp oburaya vurur buraya, þuraya vurur þuraya gideriz” þeklin- nun yanýna gitsen, Isparta kahramanlarýna arkadaþ olamazsýn”7 hitabý, Risâle-i Nur mesleðinin kudsîliðini ve bu de cevap vermiþtir. Burada anlaþýlmasý gereken bir husus da þudur: Üstad kudsî mesleðe olan sadakatin önemini ortaya koymuþtur. Zübeyir Gündüzalp Aðabey bir hatýrasýnda þu çok müBediüzzaman’a tâbi olmak, ona hizmetkâr veya talebe olmak demek, baþta Kur’ân’a, Risâle-i Nur’a ve onun þahs-ý him noktayý nazarýmýza sunmuþtur: “Muazzez Üstadýmýz manevîsine tabi ve talebe olmak demektir. Yoksa þahsa te- zaman zaman, nurun erkânlarý olan aðabeylere imtihan bâiyet olarak anlaþýlmamalýdýr. Zaten Üstad Hazretlerinin tarzýnda bazý hakikatleri ders verirdi. Bazen dersten sonra bu mâ’nada birçok beyanlarý vardýr. Meselâ, ‘Ýhlâs Risâle- imtihan edercesine sorardý: ‘Bana bir þeyler olsa, elini havasi’nin sonunda, “Mesleðimiz uhuvvettir. Kardeþ kardeþe pe- ya kaldýrarak, fikriyatýma bir þey karýþýrsa mâ’nasýnda, ‘Karder olamaz, mürþit vaziyetini takýnamaz” diyor. Bir baþka deþim, biz þimdiye kadar bu tarzda gittik, fakat ben yanýlyerde, “Risâle-i Nur, benim malým deðil, Kur’ân’ýn malýdýr. mýþým bundan sonra þöyle bir tarzda gideceðiz! Desem…’ Ben Risâle-i Nur’un bir hizmetkârýyým ve o dükkânýn bir der, beklerdi! Üstadýmýz cevap bekliyor. Yani demek isterdi dellâlýyým; o ise (Risâle-i Nur) arþ-ý azamla baðlý olan ki: ‘Bana bir þey olsa, kafam karýþsa sizi farklý bir mesleðe Kur’ân-ý Azimüþþan ile baðlanmýþ bir hakikî tefsirdir”3 diye- sevk etmeye çalýþýrsam ne yaparsýnýz?’ Biz de umumiyetle rek, bütün dikkatleri Risâle-i Nur’a ve onun þahs-ý manevi- derdik ki: ‘Üstadým biz size hürmet ederiz, elinizi öperiz; sine çekmiþtir. Dolayýsýyla, Nur mesleðinde Üstad Bediüz- fakat Risâle-i Nur serapa delil ve bürhandýr ve Kur’ânîdir; zaman Said Nursî, Risâle-i Nur ve onun þahs-ý manevîsi bir biz Risâle-i Nur’dan ve dersimizden vazgeçmeyeceðiz.’ “Bazen de muazzez Üstadýmýz, soruyu kendileri sorar, bütündür. Bir þirket-i mânevîdir. Her Nur Talebesi sadakatýyla bu þirketin yekûn sevabýný kazanýr. Sadakatý terk eden, kendileri cevap verirlerdi: ‘Eðer Þah-ý Geylani, Ýmam-ý

N

Rabbani gibi zatlar gelseler ve ‘Said, sen bu tarzda devam edersen þu birkaç biçarelerden baþka þakirdin olmayacak, hem aç kalacaksýn, hapis yatacaksýn. Fakat tarzýný bir parça þöyle deðiþtirsen, bütün memleket senin þakirdin olacak, Baþvekil de, Reis-i Cumhur da þakirt olup gelip elini öpecekler’ deseler, bu tarzýmý býrakmayacaðým.” 8 “Altý bin küsur sayfa Risâle-i Nur Külliyatýnýn üç bin küsur sayfasý iman hakikatlerini ders veriyor. Üç bin küsur sayfasý ise, Tarihçe, Lâhika ve müdafaalardan müteþekkildir. Bu üç bin küsur sayfa serapa Kur’ânî olan meslek ve meþreb dersini veriyor. Bu cemaat, dersini kitaplardan alýr, tarzýný da kitaplardan alýr. Meþrebini kitaplarýn tarif ettiði þekilde alýr. Meþveretini de yine kitaplarýn ifade ettiði þekilde alýr ve ona göre hizmetine devam eder”9 diyen Zübeyir Aðabeyi, bu kudsî mesleðin Üstad Bediüzzaman’dan günümüze harfiyen taþýnmasýnda en büyük pay sahibi olduðunu görmekteyiz. Allah ebediyen razý olsun. Sonuç olarak sadakati özetlersek, Nur mesleðinin erbâbý olan Nur Talebelerinin sünnete ittibâ etmesi, farzlarý iþlemesi, kebâiri terk etmesi, bilhassa namazý tadil-i erkân ile kýlýp, arkasýndaki tesbihâtý yapmasý, her gün en az beþ on dakika Risâle-i Nur’la meþgul olmasý sadakattir. Nur derslerine devam etmesi, en az on beþ günde bir Ýhlâs Risâlesini okumasý, akd-i uhuvvet etmesi, her söylediði doðru olmasý, mü’min kardeþinin fenalýðýna karþý iyilikle mukabele etmesi, dostlarýna karþý mürüvvetkârâne muâþeret ve düþmanlarýna sulhkârâne muâmele etmesi, haset etmemesi, mesleðinin muhabbetiyle meþgul olmasý sadakattir. Risâle-i Nurlarý ve derslerini anlayarak ve kabul ederek okumasý, enaniyetini þahs-ý mânevî havuzunda eritmesi, kardeþlerinde fani olmasý, emvâl-i uhrevîyede sýrr-ý ihlâs ile iþtirak ve sýrr-ý uhuvvet ile tesanüd ve sýrr-ý ittihat ile teþrikü’lmesai etmesi, fena fi’l-ihvan sýrrýyla en yakýn dost, en fedakâr arkadaþ, en güzel takdir edici yoldaþ, en civanmert kardeþ olmasý sadakattir. Samimî ihlâsý muhafaza etmesi, hizmete zarar vermemesi, bu hizmette bulunan kardeþlerini tenkit etmemesi, daima rýza-i Ýlâhîyi esas almasý ve ihlâs kuvvetine dayanmasý, sadakattir. Nefsini ittiham etmesi, hakperest olmasý, a’mâl-i salihanýn ruhu ve esasý ihlâs olduðunu derk etmesi, ittifaký zayýflaþtýrmamasý, azamî irtibatý esas almasý, Müslümanlarýn nereden ve kimden olursa olsun istifadelerine taraftar olmasý sadakattir. Asayiþi muhafaza ve müsbet hareket etmesi, Risâle-i Nur’dan baþka nur aramamasý, marifetullahta terakkî etmesi sadakattir. Ýktisada riâyet etmesi, hýrs göstermemesi, sahabelerin ‘isar’ hasletini kendine rehber etmesi, hizmeti di ni ye nin mu ka bi lin de ge len menfaat-i maddiyeyi istememesi, teveccüh-ü nâstan hoþlanmamasý sadakattir. Hürriyetçi olmasý, siyasette ehven-i þerri ihtiyar etmesi, demokratlara zararý dokunmayýp, faydasý dokunmasý sadakattir. Menfaat üzerine dönen siyasetten ve menfî milliyetçilik ve ýrkçýlýktan kaçýnmasý sadakattir. Risâle-i Nurun mesleðini orijinal kimliði ile muhafaza edip, devam ettiren güzide Yeni Asya camiasý mensubu olarak, baþta Yeni Asya gazetesi ve sair neþriyatýmýzý almak, okumak, takip etmek, tanýtmak sadakattir. Cenâb-ý Hak, her saati bize ebedî bir hazineyi açan bu kudsî hizmet-i nuriyede sadakatte namdarlardan eylesin. Dipnotlar: 1- Bediüzzaman Said Nursî ve Risâle-i Nur Ýttihad yay. 104. 2- Lem’alar, s. 396. 3- Kastamonu Lâhikasý, s. 191. 4- Emirdað Lâhikasý, s. 140. 5- Age, s. 328. 6- Kastamonu Lâhikasý, s. 383. 7- Age, s. 105 (Yeni Asya Neþriyat yeni tanzim). 8- Zübeyir Gündüzalp, Ý. Kaygusuz, Yeni Asya Neþ. s. 359. 9- Age, s. 355-356.

SiyahMaviKýrmýzýSarý


3

YENÝASYA / 4 OCAK 2010 PAZARTESÝ

HA­BER Yeni Asya Gazetecilik Matbaacýlýk ve Yayýncýlýk Sanayi ve Ticaret A.Þ. adýna imtiyaz sahibi

Yazý Ýþleri Müdürü Mustafa DÖKÜLER

Mehmet KUTLULAR

Ýstihbarat Þefi Umut YAVUZ

Genel Müdür

Recep TAÞCI Genel Yayýn Müdürü

Yayýn Koordinatörü

Kâzým GÜLEÇYÜZ

Abdullah ERAÇIKBAÞ

Spor Editörü Erol DOYRAN

Haber Müdürü Faruk ÇAKIR Ankara Temsilcisi Mehmet KARA Reklam Koordinatörü Mesut ÇOBAN

Görsel Yönetmen: Ýbrahim ÖZDABAK

Yeni Asya basýn meslek ilkelerine uymaya söz vermiþtir.

Merkez: Gülbahar Cd., Günay Sk., No: 4 Güneþli 34212 Ýstanbul Tel: (0212) 655 88 59 Yazýiþleri fax: (0212) 515 67 62 Kitap satýþ fax: (0212) 651 92 09 Gazete daðýtým: Telefax (0212) 630 48 35 ÝlânReklam servisi fax: 515 24 81 Caðaloðlu: Cemal Nadir Sk., Nur Ýþhaný, No: 1/2, 34410 Ýstanbul. Tel: (0212) 513 09 41 ANKARA TEMSÝLCÝLÝÐÝ: Meþrutiyet Cad. Alibey Ap. No: 29/24, Bakanlýklar/ANKARA Tel: (312) 418 95 46, 418 14 96, Fax: 425 03 36 ALMANYA TEMSÝLCÝLÝÐÝ: Zeppelin Str. 25, 59229 Ahlen, Tel: 004923827668631, Fax: 004923827668632 KKTC TEMSÝLCÝLÝÐÝ: Avni Efendi Sok., No: 13, Lefkoþa. Tel: 0 542 859 77 75 Baský: Yeni Asya Matbaacýlýk Daðýtým: Doðan Daðýtým Sat. ve Paz. A.Þ.

Yayýn Türü: Yaygýn süreli

NAMAZ VAKÝTLERÝ

ISSN 13017748

Hicrî: 19 Muharrem 1431 Rumî: 22 K.Evvel 1425

Ýller Adana Ankara Antalya Balýkesir Bursa Diyarbakýr Elazýð Erzurum Eskiþehir Gaziantep Isparta

Ýmsak 5.18 5.32 5.36 5.51 5.47 5.00 5.05 4.58 5.41 5.10 5.38

Güneþ 6.45 7.04 7.04 7.23 7.19 6.28 6.34 6.30 7.12 6.37 7.07

Öðle 11.50 12.00 12.09 12.20 12.16 11.31 11.35 11.27 12.10 11.42 12.10

Ýkindi 14.21 14.22 14.40 14.43 14.37 13.59 14.01 13.49 14.32 14.12 14.38

Akþam 16.43 16.45 17.02 17.06 16.59 16.21 16.23 16.11 16.55 16.35 17.00

Tüketiciyi aldatan yandý

Yatsý 18.04 18.09 18.23 18.30 18.24 17.43 17.46 17.36 18.19 17.56 18.22

Ýller Ýstanbul Ýzmir Kastamonu Kayseri Konya Samsun Þanlýurfa Trabzon Van Zonguldak Lefkoþa

olduðunu ifade eden Ýnan, þöyle konuþtu: ‘’Ulusal ve görsel basýnda tüketiciye yönelik aldatýcý ve yanýltýcý reklâm yapan firmalarýn cezasý ise 68 bin 678 liraya çýkarýldý. Bu ceza, Sanayi ve Ticaret Bakanlýðýnca uygulanabiliyor. Tüketicinin eðitilmesinde Sanayi ve Ticaret Bakanlýðýnca belirlenen usûl ve esaslara aykýrý hareket edilmesi durumunda firmanýn alacaðý ceza ise bin 144 lira olarak belirlendi. Aykýrýlýk, ülke bazýnda yayýn ile gerçekleþirse 10 katý ceza uygulanacak.’’ Ýnan, garanti belgesiyle ilgili cezanýn ise 228 liraya yükseltildiðini dile getirerek, ‘’Tüketiciye garanti belgesi verilmemesi, garanti süresi içinde arýzalanan malýn ücretsiz tamir edilmemesi hallerinde firma bu cezaya çarptýrýlacak’’ dedi.

TÜRKÇE KILAVUZU BULUNMAYAN ÜRÜN ÝÇÝN 228 LÝRA CEZA ÜLKEDE üretilen ya da ithal edilen ürünlerin Türkçe kýlavuzu olmadan satýlmasý durumunda firmaya verilecek cezanýn 228 liraya çýkarýldýðýný ifade eden Ýnan, kampanyalý satýþlarda, tüketicinin vazgeçmesinin ardýndan o ana kadar ödenen bedeli geri vermeyen firmalarýn ise 572 lira cezayla karþýlaþacaðýný bildirdi. Ýnan, kampanyalarda satýþ ve teslim tarihi ile ilgili bilgilerin tüketiciye sunulmamasý halinde verilecek cezanýn ise 228 milyon liraya yüksel-

tildiðini belirterek, satýþa sunulan ayýplý mallarýn ya da ambalajlarýnýn üzerine ‘’özürlüdür’’ ibaresi yazmayan firmalarýn da 228 lira ceza ödeyeceðini kaydetti. Kapýdan satýþlarda kurallara aykýrý edenlerin 228 ile 572 lira arasýnda ceza ödeyeceðini vurgulayan Ýnan, firmalarýn tüketicilerin haklarýna aykýrý etmemeleri uyarýsýnda bulundu. Bursa / aa

Güven Timi’nden kaçamadý n MALTEPE'DE ‘’tezgâhtar’’ rolüne giren Güven Timi polisi, 5 günde 4 kadýnýn çantasýndan cüzdanýný yankesicilik suretiyle çaldýðý anlaþýlan kadýný suçüstü yakaladý. Alýnan bilgiye göre, Maltepe’deki bazý maðazalarda, müþterilerin çantalarýndan cüzdan hýrsýzlýðý yapýlmasýna iliþkin Ýstanbul Asayiþ Þube Müdürlüðüne baðlý Güven Timleri’nce çalýþma baþlatýldý. Güvenlik kamerasý görüntülerini de inceleyen polislerden bazýlarý, Atatürk Caddesi’ndeki maðazalarda ‘’tezgâhtar’’ gibi çalýþmaya baþladý. Bir maðazada, F.B. adlý müþterinin çantasýndan ‘’yankesicilik’’ suretiyle cüzdanýný çalmaya çalýþan Hanife A. suçüstü yakalandý. Þüphelinin, 5 günde 4 kadýnýn çantasýndaki cüzdanýný yankesicilik suretiyle çaldýðý belirtildi. Emniyetteki iþlemlerinin tamamlanmasýnýn ardýndan adliyeye sevk edilen Hanife A’nýn, benzer suçlardan 17 kaydýnýn bulunduðu bildirildi. Ýstanbul / aa

Çevreci profesörden sigara denetimi n PROF. DR. Orhan Kural, sigara içildiðini tesbit ettiði bazý eðlence merkezlerini valiliðe bildirecek. Ýstanbul Teknik Üniversitesi (ÝTÜ) Maden Mühendisliði Bölüm Baþkaný ve çevreci kimliðiyle tanýnan Prof. Dr. Orhan Kural, Ortaköy’de 4 eðlence merkezini gezdi. Eðlence kulüplerinde yaptýðý incelemelere iliþkin açýklama yapan Kural, þunlarý kaydetti: ‘’Özellikle Beþiktaþ’taki gece kulüplerinde sigara yasaðý deliniyor. Ortaköy sahilde bulanan ünlü eðlence merkezlerine gittik. 4 mekâný gezdik. Ýlkinde sigara içildiðini tesbit ettik ve görüntüledik. Mekân iþletmecileri, gayet sakin bir tavýrla bizi dýþarý çýkardý. Ýkinci olarak Ortaköy’deki Türkiye’nin en bilinen eðlence kulübüne gittik. Burada sigara içilmiyordu. Sigara içmek için açýk bir alan tahsis edilmiþ. Uygulama çok güzel. Üçüncü girdiðimiz mekânda da sigara içilmediðini tesbit ettik. Ancak dördüncü gece kulübünde sigara içen bir kiþiyi gördük. Bu kiþi ben fotoðraf çekiyorum diye üstüme yürüdü. Tartýþtýk. Çok çirkin davranýþlardý.’’ Orhan Kural, dolaþtýðý eðlence merkezlerinden sigara içilen yerleri, Ýstanbul Valiliði ve Ýl Saðlýk Müdürlüðüne yazýlý olarak bildireceðini de sözlerine ekledi. Ýstanbul / aa

Korsan gösterilere katýlan ve polise taþ, havai fiþek ile molotofkokteyli atan çocuklarýn gösterilere katýlmamasý için onlarýn ailelerinden alýnabileceðini, daha önceki yýllarda da yeþil kartlarýn iptal edilebileceðini gündeme getiren Adana Valisi Ýlhan Atýþ, çocuklarýn hapse girmesine üzüldüðünü söyledi. FOTOÐRAF: CÝHAN

Çocuklarýmýza sahip çýkalým VALÝ ATIÞ, ELÝNDE MOLOTOFKOKTEYLÝ ÝLE YAKALANAN ÇOCUÐA ADALET SÝSTEMÝNÝN YAPACAÐI BÝR ÞEY OLMADIÐINI ÝFADE EDEREK, ‘ÇOCUKLARIMIZA SAHÝP ÇIKALIM’ ÇAÐRISINDA BULUNDU.

Alacaklarý için Ankara’ya yürüyor

ARALIK'TA 12 ÇOCUK HAPSE GÝRDÝ

n ALACAKLARINI tahsil edemediði gerekçesiyle protesto için Kayseri’den yürüyüþe baþlayan iþ adamý Kýrýkkale’ye ulaþtý. Ayaklarýnda þiþme, vücudunda strese ve yorgunluða baðlý yaralar çýkan iþ adamý Ali Osman Öksüz (57), özel bir hastanede tedavi olduktan sonra Ankara’ya doðru yola çýktý. Kýrýkkale Devlet Hastanesinde vücudunda oluþan yaralar pansuman edildikten sonra serum tedavisi uygulanan iþ adamý Öksüz, geceyi Kýrýkkale’de geçirdi. 16 gündür yolda olduðu için parçalanan ayakkabýsýnýn yerine yeni bir ayakkabý almak zorunda kaldýðýný ifade eden Öksüz, ‘’Yürüyüþ kararý verirken çok düþündüm, son çare olarak Ankara’ya giderek sayýn büyüklerime durumumu anlatmaya karar verdim. Amacým kimseyi rencide etmek deðil, tek amacým hakkýmý almak. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlýðýna gideceðim, sonuç alamazsam Cumhurbaþkanýna çýkacaðým. Protesto yürüyüþümü aç olarak sürdürüyorum, açlýk grevine de baþladým kararýmdan vazgeçmeyeceðim’’ diye konuþtu. Bugün Ankara’da olmak için gece de yürüyeceðini bildiren Öksüz, Kayseri’den Kýrýkkale’ye yaklaþýk 600 kilometre yürüdüðünü, bu kadar mesafede çok mecbur kaldýðý için birkaç kez otostop yaparak toplam 30-40 kilometre yolu araçla gittiðini söyledi. Öksüz, güzergahtaki tüm il, ilçe ve beldelerde özellikle polisler ile basýn mensuplarýndan ilgi gördüðünü kaydetti. Kýrýkkale / aa

ATIÞ, henüz okul çaðýndaki çocuklarýn hapse girmesinin “yazýk-günah” olduðunu ifade ederek, þunlarý kaydetti: “Çocuklar eylem yaptýðý için Türkiye Cumhuriyeti Anayasasý’na göre yargýlanýyorlar. Ben çocuklarýn 29 yýlla yargýlanmasýný istemiyorum. Ben annelerinin, babalarýnýn çocuklarýna sahip çýkmasýný istiyorum. Devlet olarak da onlara sahip çýkmak istiyorum. Her þeyi yaptýktan sonra devletin suçlanmasý doðru deðil. Devlet olarak her þeyi yapýyoruz. Güzel okullar açýyoruz. Güzel öðretmenler veriyoruz. Ama bir türlü sýnýflarýn sayýsý 60’tan aþaðýya düþmüyor. Neden çünkü inanýlmaz bir nüfus artýþý var. Bu nedenle de aileler çocuklarýna sahip çýkamýyor. Aileler baþta olmak üzere Valilik (olarak) da çocuklara sahip çýkmalýyýz. Çocuklarýmýzý hapishane yerine okulda görmeliyiz. Biz bunu baþarmak için Adana’da bazý adýmlar attýk. Ýnþallah bundan sonra çocuklar hapse girmez.” 2009 yýlý Aralýk ayýnda 12 çocuðun hapse girdiðini hatýrlatan Vali Atýþ, “Keþke bir tane çocuk bile hapse girmeseydi. Ama çocuk elinde molotofkokteyli ile yakalanýnca, çocuklar için maalesef adalet sisteminin yapacak bir þeyi yok. Ama devletin bu konuda çalýþmalarý olduðunu hissediyorum. Bununla ilgili bir düzenleme yapýlacak galiba. Bu çocuklarýn bu þekilde yargýlanmasýnýn önüne geçilecek. Ama bu çocuklara ailelerinin mutlaka sahip çýkmasý gerekiyor” þeklinde konuþtu. Adana / iha

ADANA Valisi Ýlhan Atýþ, korsan gösterilere katýlan çocuklarýn hapse girmemesi için aylardan, yýllardan beri feryat ettiðini belirterek, “Aileler çocuklarýna sahip çakmayýnca, elinde molotofkokteyli ile yakalanan çocuða adalet sisteminin yapacaðý bir þey yok. Gelin çocuklarýmýza sahip çýkalým. Onlar hapse girmesin” dedi. Adana’nýn Daðlýoðlu, Gülbahçesi, Barbaros Mahallelerinde terörist baþý Abdullah Öcalan’ýn cezaevi þartlarýný bahane ederek düzenlenen korsan gösterilerde ön saflarda kullanýlan çocuklardan 12’si 2009 yýlý Aralýk ayýnda çýkarýldýklarý mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Korsan gösterilere katýlan ve polise taþ, havai fiþek ile molotofkokteyli atan çocuklarýn gös-

terilere katýlmamasý için onlarýn ailelerinden alýnabileceðini, daha önceki yýllarda da yeþil kartlarýn iptal edilebileceðini gündeme getiren Adana Valisi Ýlhan Atýþ, çocuklarýn hapse girmesine üzüldüðünü söyledi. Vali Atýþ, aylardýr, yýllardýr çocuklarýn 29 yýla kadar hapis cezasýyla yargýlanmamasý için konuþtuðunu feryat ettiðini belirterek, “Çocuklarýn hapse girmemesi için gerekirse, aileler çocuklarýna sahip çýkamýyorsa onlarý okullarýn pansiyonlarýna yurtlarýna yerleþtirme fikrini ortaya attým. Aileler baský nedeniyle ya da baþka nedenlerden dolayý çocuklarýna sahip çýkamýyorsa biz onlara 5 yýldýzlý okul yurtlarýnda sahip çýkarýz. Devlet olarak bunu yapmamýz bizim görevimiz” diye konuþtu.

Taziye Yönetim Kurulu Üyemiz, muhterem aðabeyimiz Hasan Þen’in aðabeyi;

Güngör Þen

’in

vefatýný teessürle öðrendik. Merhuma Cenâb-ý Haktan rahmet ve maðfiret diler, kederli ailesi ve yakýnlarýna sabr-ý cemil niyaz eder, taziyetlerimizi sunarýz.

c

Güneþ 7.22 7.22 7.04 6.49 6.59 6.54 6.32 6.39 6.17 7.12 6.48

Öðle 12.16 12.23 11.57 11.50 12.02 11.46 11.37 11.33 11.18 12.05 11.58

Ýkindi 14.35 14.49 14.14 14.15 14.30 14.04 14.06 13.52 13.44 14.22 14.33

Akþam 16.57 17.12 16.37 16.38 16.52 16.27 16.29 16.14 16.07 16.45 16.56

Yatsý 18.23 18.34 18.04 18.01 18.14 17.54 17.50 17.41 17.29 18.11 18.14

Azmedince oluyor YE­NÝ­AS­YA’dAN­SÝ­ZE

BASINDA TÜKETÝCÝYE YÖNELÝK ALDATICI VE YANILTICI REKLÂM YAPAN FÝRMALARA UYGULANACAK CEZA, 68 BÝN 678 LÝRAYA ÇIKARILDI. GARANTÝ SÜRESÝ ÝÇÝNDE ÜRÜNÜ TAMÝR ETMEYEN FÝRMAYA VERÝLECEK CEZA DA ARTTIRILDI. ULUSAL yazýlý ve görsel basýnda tüketiciye yönelik aldatýcý ve yanýltýcý reklam yapan firmalara uygulanacak cezanýn 2010 yýlý için 68 bin 678 liraya liraya çýkarýldýðý bildirildi. Bursa Sanayi ve Ticaret Ýl Müdürü Mahmut Ýnan, yaptýðý açýklamada, Tüketicinin Korunmasý Hakkýnda Kanun kapsamýnda, tüketici haklarýna aykýrý edenlere para cezalarýnýn uygulandýðýný söyledi. Tüketicileri aldatanlara yönelik verilen bu cezalarýn her yýl baþýnda belirli oranlarda artýrýldýðýný ifade eden Ýnan, cezalarýn 2010 yýlý için yeniden belirlendiðini bildirdi. Ticarî reklâm ve ilânlarýn yasalara uygun dürüst ve doðru olmamasý, tüketiciyi aldatýcý ve yanýltýcý olmasý durumunda uygulanacak cezanýn 6 bin 867 lira

Ýmsak 5.49 5.53 5.30 5.20 5.30 5.20 5.04 5.06 4.48 5.38 5.23

yeniasyadansize@yeniasya.com.tr

ýrþehir’den Þahin Tokmak, Hastalar Risalesi’ni verdiðimiz önceki hafta için þu mesajý göndermiþ: Bu hafta ne güzellikler... Maþaallah, barekallah... Demek ki, azmedince oluyor. Demek ki, müfritane irtibat gerçekleþince birþeyler oluyor. Demek ki, ayný hedefe yürüyünce, hedef birliði olunca baþarý yakalanýyor. Düne bakýp ders alarak, yarýnýn projelerini akýl mantýk süzgecinden geçirerek hatt-ý vasatý yol eyleyince, programýný da yapýnca oluyor. Niye baþkalarý için terakkî olsun da bizim için olmasýn? “Ümitvar olunuz: þu istikbal inkýlâbý içinde en yüksek gür sadâ Ýslâmýn sadâsý olacaktýr.” “En yüksek gür sadâ;” buraya dikkat. Gayretlerimizi biraz daha arttýralým inþaallah. Hayli zamandýr 21 Þubat ve 23 Mart sayýlarýnda 100 bini aþan tirajlara eriþmeyi gelenek haline getiren gazetemizin bu durumunu sürekli kýlabilmek için; 2010 yýlýnýn ilk aylarýnda “Her aboneye bir yeni abone kampanyasý” ile önce 20 bini, arkasýndan 30 bini bulmak hiç de uzak bir hedef deðil. Sonrasýnda iþin içine himmet de girecek, inanýyorum. Bu yýl Üstadýn 50. vefat yýldönümü ve gazetemizin 41. yýlý. 41 kere maþaallah dedikten sonra Yeni Asya için 50 binli tirajlarýn da hayal olmadýðýný düþünüyoruz. Niye 50 bin üzerinde ýsrarla duruyoruz? Böyle bir tiraj, getireceði gelirle, hizmetlerimizde yeni hamleler için bize güç verir. Meselâ Elif haftalýk Cumartesi eki olarak daha dolgun muhteva ile yayýnlanabilir. Gençlerin hazýrladýðý Biliþim Teknik sayfasý Pazar eki olarak, yanýnda üniversite hazýrlýk ekleri ile takviye edilmiþ þekilde bizlere döner. Say fa sa yý sý art tý ðýn da yi ne genç le rin ya zý katkýlarýyla yazar kadrosu güçlenir ve bu takviye yeni fikirlere ufuk açar. Gayretlerinizi baþta Peygamberimiz (a.s.m.) alkýþlýyor. (Ki, Kutlu Doðum haftasýna da her yýl olduðu gibi sahip çýkmamýz lâzým.) Üstad alkýþlýyor, melekler alkýþlýyor. Ýhlâs ve Uhuvvet Risalelerindeki düsturlarý kendilerine rehber etmiþ hizmet kahramanlarý alkýþlýyor. Allah hepimizden razý olsun. *** Yeni görevlendirmeler Yeni yýlla birlikte müessesemizin bazý birimlerinde yeni görevlendirmeler ve yer deðiþiklikleri yapýldý. Uzunca bir süredir Satýþ ve Pazarlama Müdürlüðünü yürütmekte olan Faik Altun, Dergi Grubu Abone ve Satýþ Müdürlüðüne getirildi. Altun’dan boþalan Satýþ ve Pazarlama Müdürlüðünü ise Selahattin Ümitli yürütecek. Sahasýndaki birikimlerini Yeni Asya bünyesinde deðerlendirecek olan Ümitli’ye hoþ geldiniz diyoruz. Öte yandan, yazýiþlerimizin göz dolduran elemanlarýndan Umut Yavuz da, bundan sonra Ankara Haber Müdürü olarak görev yapacak. Arkadaþlarýmýza yeni görevlerinde baþarýlar diliyor, hayýrlý olsun diyoruz. *** Gökmen Gazze yollarýnda Arkadaþýmýz Mustafa Gökmen hem gazetecilik yapmak, hem de insanî bir görevi yerine getirmek için Filistin Ýçin Yola Çýk konvoyuna katýldý. Uluslararasý çapta düzenlenen gezi için Ýstanbul’dan yola çýkan Gökmen, on günü aþkýn bir zamandýr Filistin yollarýnda. Gazze’deki çýðlýða dikkatleri çekmeyi amaçlayan bu gezi Mýsýr’ýn engellemeleri ile uzadý. Önümüzdeki günlerde Türkiye’ye dönecek olan Gökmen, gezi izlenimlerini bizlerle paylaþacak. *** Fiyat artýþý Geçen yýl 1 Mayýs’ta 50 kuruþtan 60 kuruþa çýkan gazete fiyatýný, 1 Ocak’ta da 75 kuruþa çýkarmak zorunda kaldýk. Kâðýt, matbaa ve ulaþým giderleri baþta olmak üzere maliyetlerde meydana gelen sürekli artýþýn zorunlu kýldýðý bu kararý anlayýþla karþýlamanýzý diliyoruz.

K


4 FARK

Dizi dizi yanlýþ

YENÝASYA / 4 OCAK 2010 PAZARTESÝ

HA­BER

Gaza baðýmlýlýk daha da artacak TESÝÞ ENERJÝ ARAÞTIRMA RAPORUNA GÖRE, 2010’DA DOÐAL GAZA BAÐIMLILIK ARTACAK. ELEKTRÝK ÜRETÝMÝNDEKÝ ARTIÞIN YÜZDE 75’Ý DOÐAL GAZDAN KARÞILANACAK.

FARUK ÇAKIR cakir@yeniasya.com.tr

ürkiye’nin Ýslâm ülkeleri nezdindeki itibarý geçmiþe nisbetle artmýþ olsa da, her þeyin düzeldiðini söylemek mümkün deðil. Cumhuriyetin ilk yýllarýndan itibaren yapýlan yanlýþ iþler, müsbet imajýmýza ciddî tahripler yapmýþtýr. Öyle ki, Türkiye’nin Ýslâmý terk ettiði bile düþünülmüþtür. Elbete bir dönem Türkiye’yi idare edenlerin hedefi ve maksadý da buymuþ. Ama þükür ki bu menhus emellerine ulaþmak nasip olmadý. Türkiye “Ýslâm ülkesi” olmaya devam etti. Bugün bile Ýslâm dünyasýnýn “kongresi” mesabesinde olan Hacda, Türkiye’nin büyük bir Ýslâm ülkesi olduðunu bilmeyen mü’min kardeþlerimizle karþýlaþmak mümkün. Ýçerden ve dýþardan yapýlan tahribat, iþin bu noktalara gelmesine sebep olmuþ. Geçen gün yapýlan bir açýklama ile Arap âlemine ‘ihraç edilen’ TV dizilerine “yerli malý” reklâm etmeleri karþýlýðýnda “teþvik verileceði” ifade ediliyordu. Hatýrlanacaðý üzere Türkiye’de çekilen bazý TV dizileri, Arap ülkelerine ihraç edildi ve bu diziler bir anlamda onlar açýsýndan baðýmlýlýk sebebi oldu. Türkiye’yi idare edenler de bu durumdan çok memnun. Ne de olsa “Türk dizileri” beðenildi diye! Fakat iþin aslý çok daha farklý. Diziler beðenilmiþ beðenilmesine, ama ortaya koyduðu ve teþvik ettiði hayat anlayýþý Ýslâmî bir hayat anlayýþýna uymadýðý için ayný zamanda tepkiye de sebep oluyor. Daha da önemlisi Türkiye’nin zaten sarsýlmýþ olan “Müslüman” imajýna ciddî zarar veriyor. Bu konuda daha önce gazetemizde de ikaz edici yazýlar yer aldýðý için ayrýntýya girmek istemiyoruz. Arap dünyasýnda beðenilen Türk dizileri sebebiyle “Türk malý” ürünlerin bu ülkelerde satýlmasý düþünülüyormuþ. Masum gibi görülen bu talep, acaba devam eden “manevî tahribat”ý telâfi etmeye yetecek mi? “Türk malý” ihracatýnýn artmasý için gösterilen hassasiyet, ayný diziler sebebiyle tahrip olan “imaj”ýmýzýn düzeltilmesi için de gösterilmesi gerekmez miydi? Ya da, aylardýr devam eden bu diziler sebebiyle meydana gelen “imaj tahribatý”ný; “Türk malý” ihracatýyla kapatmak mümkün olacak mý? Elbette ihracatýn arttýrýlmasý önemlidir, ama daha önemli olan “imaj”ýmýzýn düzeltilmesi olmalýdýr. Ýhracattan sorumlu olanlar bunu düþünürken, iliþkilerimizin düzeltilmesiyle ilgili olanlar da hadisenin bu yönüne bakmalýdýrlar. Geçmiþ yýllarda Türkiye’de de “Brezilya dizileri” modasý vardý. Son yýllarda bu moda Arap dünyasýný sarmýþ görünüyor. Brezilya dizileri Türkiye’de ki ah lâ ký tah rip et miþ ti. Ben zer þe kil de “Türk dizileri” de Arap dünyasýndaki ahlâký tahrip ederse, saðlam iliþkilerimiz ciddî darbe alýr. Ve bu tahrip, maddî iliþkilerin tahribi gibi olmaz. Seneler sonra bile bu yaranýn kanadýðýna þahit oluruz. Bu bakýmdan en baþta kendimizi tahrip anlamýna gelen bu “dizi” furyasýný kontrol altýna almak gerekiyor. Elbette ‘yasak’lamakla bu iþin içinde çýkýlamaz. Ýkna ile, doðru dizilerle, Türkiye’nin gerçeklerini ortaya koyan çalýþmalarla bunu yapmak lâzým. Dizi dizi yanlýþlara, yeni yanlýþlar eklenmesin...

T

Meclis, Nabucco Projesi’ni görüþecek n MECLÝS, yeni yýlýn ilk haftasýnda serbest bölgeler ve Nabucco Projesiyle ilgili düzenlemeleri kanunlaþtýrmak için çalýþacak. TBMM Genel Kurul, yarýn gündemin ön sýralarýna alýnan serbest bölgelerle ilgili yasa tasarýsýný görüþecek. Tasarý, yurt dýþýndan serbest bölgeye getirilen mallar üzerinden alanýna binde 5’lik ücretin binde bire indirilmesi, serbest bölgeden Türkiye’ye mal giriþinde alýnan binde 5’lik ücretin de binde 9’a çýkarýlmasýný öngörüyor. Bu tasarýnýn ardýndan Türkiye, Avusturya, Bulgaristan, Bulgaristan, Macaristan ve Romanya arasýnda Nabucco Projesi hakkýnda imzalanan uluslar arasý anlaþmanýn onaylanmasýný öngören yasa tasarýsý ele alýnacak. Projeyle, Türkiye’nin doðu ve güney sýnýrlarýndan temin edilecek doðalgazýn sýrasýyla Türkiye, Bulgaristan, Romanya ve Macaristan üzerinden Avusturya’nýn Baumgarten kentine ulaþtýrýlmasý hedefleniyor. Proje hakkýndaki anlaþma ise doðalgaz boru hattý kapasitesinin kullaným esaslarý, doðal gazýn serbest geçiþinin güvence altýna alýnmasý, vergilendirme, oluþturulacak Nabucco Komitesinin yetkileri ve olasý anlaþmazlýklarýn çözüm yöntemleri hakkýnda düzenlemeleri içeriyor. TOKÝ’ye devredilen arazi ve arsalarýn, arazi vergisinden muaf olmasýný öngören yasa tasarýsýnýn da bu hafta görüþülmesi bekleniyor. Genel Kurul; bu hafta 15.00-19.00 saatleri arasýnda çalýþacak. Ankara / aa

TÜRKÝYE Enerji, Su ve Gaz Ýþçileri Sendikasý (TES-ÝÞ) 2010 yýlýnda Türkiye’nin doðal gaza baðýmlýlýðýnýn artacaðý tahmininde bulundu. Türkiye Enerji, Su ve Gaz Ýþçileri Sendikasý (TES-ÝÞ) Enerji Araþtýrmalarý Birimi tarafýndan, ‘’Türkiye Elektrik Sektöründe 2009 Yýlý Nasýl Geçti, 2010 Yýlý Ne Vaat Ediyor’’ baþlýklý bir rapor hazýrlandý. Raporda, Türkiye elektrik sektöründe bu yýl ekonomik krize baðlý olarak elektrik talebinde daralma yaþandýðý, son 30 yýlda elektrik talebindeki ikinci ve en yüksek düþüþün 2001 krizi sonrasýnda bu sene gerçekleþtiði kaydedildi. Bu etkinin 2010 yýlýnda da belli oranlarda sürmesi beklendiði de vurgulandý. 2010 yýlýnda birincil enerji talebindeki kýsmi artýþta en yüksek payý yüzde 9,2 ile yine doðal gaz alacaðý belirtilen raporda þöyle denildi: ‘’1990 yýlýndan itibaren toplam elektrik üretimi içindeki payý hýzla artan doðal gazýn 1990 yýlýnda

yüzde 17,7 olan payý 2009 yýlýnda yüzde 48’e ulaþmýþ bulunmaktadýr. 2010 yýlý programý verileri incelendiðinde görüldüðü gibi 2010 yýlýnda elektrik üretim artýþýnýn yaklaþýk yüzde 75’inin doðal gazdan karþýlanmasý programlanmýþtýr. 2009 yýlýnda fiili 156 milyar kilovatsaat (kWh) düzeylerindeki termik üretim miktarý 2010 yýlýnda 8 milyar kWh’nýn üzerinde bir artýþla 164 milyar kWh’ya çýkacaktýr. Hidrolik payý ise ayný kalacaktýr. Bu durum Elektrik Strateji Belgesinde ifade edilen ithal kaynaklarýn payý azaltýlarak yerli ve yenilenebilir enerjiye aðýrlýk verilmesine yönelik hedeflerden sapmaya yol açacaktýr.’’ Rapora göre, 2009’da geçici kabulü yapýlan özel sektör elektrik üretim projeleri listesinde asýl payý doðal gaz aldý. 2009’da devreye alýnan 2 bin 133 megavat yeni özel sektör yatýrýmýnýn bin 201 megavatlýk bölümünü doðal gazla çalýþan santrallerden oluþtu.

DOÐAL GAZDA CÝDDÎ BÝR ZAM RÝSKÝ BULUNUYOR RAPORDA, ithal kaynaklara baðýmlýlýk ve Orta Vadeli Program hedefleri sebebiyle 2010 yýlýnda elektrik ve doðal gazda ciddî bir zam riski bulunduðu vurgulandý. Rapora göre, geçen yýl gerek yýllardýr yapýlmayý bekleyen rüzgar santral lisanslarýnýn sonuçlandýrýlamamasý, gerekse bilhassa hidroelektrik santral projeleri ile ilgili yaþanan önemli sorunlar açýsýndan yenilenebilir enerji kaynaklarý için kayýp bir yýl oldu.

ELEKTRÝK TALEBÝ HIZLI DÜÞTÜ Dünya çapýnda yaþanan ekonomik krizin 2009 yýlýnda da devam eden etkisi ile elektrik talebinin de düþtüðü tespit edilen araþtýrma raporunda þu deðerlendirmeye yer verildi: ‘’Son 30 yýlda elektrik talebinde

ikinci en yüksek düþüþ 2001 krizi sonrasýnda 2009 yýlýnda olmuþtur. Bu etkinin 2010 yýlýnda da belli oranda sürmesi beklenmektedir. Genel enerji açýsýndan da durum aynýdýr. 2010 yýlýnda bir önceki yýla göre kýsmi bir artýþla genel enerji tüketimi 105,7 milyon ton eþdeðer petrole, kiþi baþý enerji tüketimi bin 381 kilogram eþdeðer petrole ulaþsa da bu rakamlar 2008 yýlý gerçekleþmelerinin gerisinde olacaktýr.’’ Raporda bu yýl enerji fiyatlarýnda bilhassa dünya piyasalarýndaki fiyat hareketlerine baðlý olarak ciddi artýþlar olabileceði belirtilerek, ‘’Dýþsal etkiler, ithal kaynaklara baðýmlýlýk ve Orta Vadeli Program hedefleri nedeniyle 2010 yýlýnda elektrik ve doðal gazda ciddî bir zam riski bulunmaktadýr’’ denildi. Ankara / aa

Devletin zirvesi, yarýn Köþk’te buluþacak

Filistine Özgürlük Konvoyu’ndaki yardým TIR’ýnýn Türk þöforü Þakir Yýldýrým, Ýngiltere Bristol’den Suriye’nin Lazkiye Limaný’na kadar tek baþýna 7 bin 500 kilometre yol kat etti.

GAZZE’YE YARDIM ÝNSANLIK GÖREVÝ ‘’FÝLÝSTÝN’E YOL AÇIK’’ KONVOYUNA ÝNGÝLTERE’DEN KATILAN YARDIM TIR’ININ TÜRK ÞOFÖRÜ ÞAKÝR YILDIRIM, “ÝSRAÝL VE MISIR’IN AMBARGOSU ALTINDA EZÝLEN ÝNSANLARA YARDIM ETMEK ÝNSANLIK GÖREVÝMÝZ” DEDÝ. ambulans götürmüþtüm. O zaman bana geç kaldýn dediler. Diðer konvoy Ýspanya üzerinden Mýsýr’a ulaþýrken beni Türkiye-Suriye-Ürdün güzargâhýna gönderdiler. Ben de bu yolu takip ettim. Akabe’de iki gün bekledim. Sonra Mýsýr’a geçtim. Oradan da çöl yolundan bizi doðruca 8-9 araçlýk konvoy halinde Refah Kapýsý’na býraktýlar. Gazze’ye girdik. O zaman giriþimiz kolay olmuþtu.

MUSTAFA GÖKMEN LAZKÝYE ÝNGÝLTERE Bris tol’den Fi lis ti ne Öz gür lük Konvoyu’na katýlan yardým TIR’ýnýn Türk þoförü Þakir Yýldýrým, 40 yaþýnda ve 3 çocuk babasý. Çocuklarýný, eþini ve iþini býrakýp yollara dü þen Yýl dý rým, ti ca ret le uð ra þý yor. Ýn gil tere’den Suriye’nin Lazkiye Limaný’na kadar tek baþýna 7 bin 500 kilometre yol kat eden Yýldýrým, Yeni Asya’ya konuþtu. nHan­gi­duy­gu­lar­la­kon­vo­ya­ka­týl­dý­nýz? Gazze’deki insanlara yardým amacýyla yola çýktým. Orada eziyet ve acý çeken insanlara hastanelerde insanlara ilaç götürebilmek, kolu bacaðý olmayan insanlarýn dertlerine derman olabilmek, yardým bekleyenlere yardýmcý olmak için yola çýktýk. Saðdan soldan topladýðýmýz üç beþ kuruþu oradaki insanlara götürebilmek için yola çýktým. Orada yetimler dullar var. Ýnsan olan birisi bu hallere kayýtsýz kalmaz. Elhamdülillah Müslümanýz, ama orada Hýristiyanlar ve Yahudiler de varmýþ. Bizim sitede bir doktor var. Gazzedeki hastanelerden birisinde çalýþýyor. “Sabah hastaneye gittiðimizde yýlan sokmasýndan birisini getirdiler. Ýlâç yokluðundan tedavi edemedik. Akþam eve giderken ölümle pençeleþiyordu” dedi. Ýsrail’in ve Mýsýr’ýn zülmü altýnda ezilen insanlara yardým edebilmek amacýmýz. Oradaki yetimlere dullara yardýmcý olmak istiyoruz. Ýsrail ve Mýsýr’ýn ambargosu altýnda ezilen insanlara yardým etmek insanlýk görevimiz.

Filistine Özgürlük Konvoyu’na katýlan yardým TIR’ýnýn Türk þoförü Þakir Yýldýrým “Yalnýzlýk Allah’a mahsus. Yolda biraz daha kendimi dinliyorum. Yollarda Allah rýzasý için insanlara nasýl yardýmcý olabilirim diye düþünüyorum" þeklinde konuþtu.

nYal­nýz­ tek­ ba­þý­ný­za­ bin­ler­ce­ ki­lo­met­re yol­cu­luk­yap­mak­zor­ol­mu­yor­mu? Yalnýzlýk biraz zor oluyor. Yalnýzlýk Allah’a mahsus. Yolda biraz daha kendimi dinliyorum. Yollarda Allah rýzasý için insanlara nasýl yardýmcý olabilirim diye düþünüyorum. Ýngiltere’de çoluk çocuk var. Ýþ var. Bin bir türlü sýkýntý var. Tek baþýna yolculuða alýþtýk daha önce de ben Gazze’ye

nYol­cu­luk­sý­ra­sýn­ca­il­ginç­bir­a­ný­nýz­ol­du­mu? Bu yolculuk boyunca ilginç güzel þeyler oldu. Yolda insanlar bizleri bekliyordu. Gece ve gündüz, yaðmur ve çamur insanlar bizleri karþýladý, uðurladý. Her halde beni karþýlamadýlar. Bu ilgi Filistin meselesine olan duyarlýlýðýn götergesiydi. Yani insanlarýn bu ilgi ve alakasý bizleri duygulandýrdý. Bu ilgi konvoyda bulunan gayrimüslimleri de etkiledi. Aðlayan insanlar gördüm. Türkiye’ye giriþte gecenin saat üçünde bizi karþýlamaya gelen insanlar oldu. Bu beni çok etkiledi. Bu meseleye inanan insanlar gecenin bir vaktinde bizleri karþýlamaya geldi. Pencerelerine çýkýp bizlere el salladý. Konvoy Türkiye’ye gelinceye kadar tek Türk bendim. Türkiye’deki karþýlamadan ve ilgiden ayrýca mutlu oldum. Gelinceye kadar insanlara hep ÝHH’yý anlattým. Organizasyonu görünce memnun kaldýlar. nU­zun­sü­re­dir­e­vi­niz­den­a­yrý­sý­nýz.­A­i­le­ni­zi, ço­cuk­la­rý­ný­zý­öz­le­mi­yor­mu­su­nuz? Tabiî ki ailemi özlüyorum, ama az kaldý. Konvoy inþallah Gazze’ye girecek. 8 Ocak için biletimi bile aldým dönüþ için. Eðer zor durumdaki insanlara en ufak bir faydamýz dokunursa her þeye deðer.

n CUMHURBAÞKANI Abdullah Gül, devletin zirvesini Köþk’te buluþturacak. Gül, yeni yýl sebebiyle yasama, yürütme ve yargýnýn zirvesi ile yarýn Çankaya Köþkü’ne bir araya gelecek. Suikast giriþimi iddialarýnýn, dinleme tartýþmalarýnýn, Ergenekon soruþturmasýnýn ve sivil-asker geriliminin gündemde sýkça yer aldýðý 2009’un ardýndan, Cumhurbaþkaný Gül, yeni yýlýn ilk haftasýnda yasama, yürütme ve yargýnýn baþkanlarý ile yeni yýl yemeðinde bir araya gelecek. Çankaya Köþkü’ndeki yemeðe, Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan, TBMM Baþkaný Mehmet Ali Þahin, Adalet Bakaný Sadullah Ergin, Anayasa Mahkemesi Baþkaný Haþim Kýlýç, Yargýtay Baþkaný Hasan Gerçeker, Danýþtay Baþkaný Mustafa Birden, Sayýþtay Baþkaný Recai Akyel, HSYK Baþkanvekili Kadir Özbek, Askeri Yüksek Ýdari Mahkemesi Baþkaný Hakim Tuðgeneral Tuðrul Arýbal, Askeri Yargýtay Baþkaný Hakim Tuðgeneral Ahmet Alkýþ davet edildi. Yeni yýlýn ilk haftasýndaki yemekte kabineden ise sadece Adalet Bakaný Sadullah Ergin’in olmasý dikkat çekti. Ergin, Hakimler ve Savcýlar Yüksek Kurulu Baþkaný sýfatýyla davet edildi. Gül, 2007 ve 2008 yýllarýnda da devletin zirvesine yeni yýl ye me ði ver miþ ti. Ya rýn ki ye mek te 2009’un genel bir deðerlendirilmesinin yapýlmasý, yargýda dinleme, suikast giriþimi iddialarý gibi tartýþma yaratan konularýn gündeme gelmesi bekleniyor. Ankara / aa

Gençliðe istihdam yol haritasý lâzým n HAK-ÝÞ, ‘’Türkiye gençlik istihdamý yol haritasý oluþturulmasýný ve gençlerle ilgili fýrsatlara iliþkin bir tanýtým kampanyasý düzenlenmesini’’ istedi. HAK-ÝÞ’in Gaziantep’te 28-29 Aralýk 2009 tarihlerinde gerçekleþtirdiði, ‘’Gençlik Ýçin Yeni Fýrsatlar Buluþmasý’’ temalý çalýþtayýn sonuç bildirisi açýklandý. Türkiye gençlik istihdamý yol haritasýnýn oluþturulmasý talep edilen bildiride, ayrýca gençlerle ilgili fýrsatlara iliþkin bir tanýtým kampanyasý oluþturulmasý gerektiði kaydedildi. Bildiride, þu görüþlere yer verildi: ‘’-Ulusal Ýstihdam Stratejisi ve buna baðlý olarak ‘Ulusal Gençlik Ýstihdam Stratejisi’ geliþtirilmelidir. -Gençliðin gerek ulusal ve gerek yerel düzeyde karar mekanizmalarýna katýlýmlarý saðlanmalýdýr. Gençlerin, karar mekanizmalarýna katýlýmý yoluyla hem kendilerini daha iyi ifade etmeleri ve hem de istihdam fýrsatlarýný bilmeleri ve elde etmeleri saðlanmýþ olacaktýr. -Düzenli Gelir Yardýmý Sisteminin kurularak, ailelerin ve gençlerin emek piyasasýna ekonomik ve psikolojik olarak hazýr hale gelmesi saðlanmalýdýr. -Öðrenci merkezli ve taleplere duyarlý bir eðitim sistemi oluþturulmalýdýr. -Mesleki Eðitime ve meslek edindirmeye olan talep artýrýlmalýdýr. Meslek edindirme kurslarýnda istihdam iliþkisi kurulmalýdýr. Meslek okullarý ilin sanayi, tarým ve hizmet sektörü olma özelliðine göre geliþtirilmelidir. Mesleki eðitimdeki isteksizliklerin giderilmesi için çalýþmalar yapýlmalýdýr. -Üniversite ve meslek yüksekokullarýnda okuyan öðrencilerin sosyal güvenlik sitemi ile tanýþmasýný saðlayacak, sigortalýlýðý esas alan staj imkanlarý saðlanmalýdýr. -Tarýmsal faaliyetlerdeki istihdam olanaklarýnýn gençler açýsýndan cazibesi artýrýlmalýdýr. Köylerden kente yönelik göçün nedenlerinin ortadan kaldýrýlmasýna yönelik politikalar geliþtirilmelidir.’’ Ankara / aa


5

YENÝASYA / 4 OCAK 2010 PAZARTESÝ

HABER HABERLER MAKRO-DALGA

Bakan Baðýþ: Yüce olan devlet deðil, bireydir

Gevrek bunlar! sý­nýn­bir­bö­lü­mün­de­þöy­le­ses­le­ni­yor. “Baþ­ba­kan­ 2002­ se­çim­le­ri­ ön­ce­sin­de­ ‘çaysi­mit’­ he­sa­bý­ ya­pý­yor­du.­ O­ za­man­ 5­ ki­þi­lik bir­ a­i­le­nin­ üç­ ö­ðün­ bir­ çay­ ve­ si­mit­ ye­me­si du­ru­mun­da­bu­nun­ay­da­180­mil­yon­li­ra­tut­tu­ðu­nu,­as­ga­rî­üc­re­tin­i­se­184­mil­yon­li­ra­ol­du­ðu­nu­söy­le­ye­rek­ken­di­si­‘Al­lah’tan­kor­ku­RECEP TAÞCI nuz,­vic­da­ný­nýz,­in­sa­fý­nýz­yok­mu’­di­ye­so­ru­receptasci@yeniasya.com.tr yor­du.­Þim­di­ay­ný­a­i­le­nin­si­mit­50­ku­ruþ,­çay a­ze­dem­len­miþ­bir­bar­dak­sý­cak­çay… 1,5­ li­ra­ he­sa­býy­la­ ay­lýk­ har­ca­ma­sý­ 900­ li­ra­ya Ya­nýn­da­da­taþ­fý­rý­nýn­da,­o­dun­a­te­- çý­ký­yor.­As­ga­rî­üc­ret­i­se­546­li­ra?” Bu­he­sa­ba­gö­re­as­ga­rî­üc­ret­le­ge­çi­nen­5­ki­þin­de­piþ­miþ… þi­ l ik­ bir­ a­i­le­ 2002’de­ si­mit­le,­ çay­la­ kar­ný­ný Bol­su­sam­lý… do­ yu­ra­bi­lir­ken­2009’da­ö­ðün­sa­yý­sý­ný­2’ye­in­Gev­rek… dir­ mek­zo­run­da­bý­ra­kýl­mýþ. Bir­si­mit. Baþ­ ba­kan­ Yar­dým­cý­sý­ Ce­mil­ Çi­çek­ a­nýn­da Ta­dý­na­do­yum­ol­maz. ce­ v ap­ lý­yor. Mü­te­va­zý­dýr­zen­gin,­fa­kir­a­yýr­maz… “Bir­si­ mit­50­ku­ruþ,­çay­50­ku­ruþ­top­lam­1 Her­ke­si­do­yu­rur. li­ r a­e­ d er.­5­nü­ fus­lu­a­i­le­de­gün­de­15­TL,­ay­da U­cuz­dur. 450­ li­ r a­ ya­ p ar.­ Siz­ çý­kar­dý­nýz­ 900­ li­ra.­ E­ðer Son­ yýl­lar­da­ a­dý­ “sa­ray­lar­la”­ bir­lik­te­ a­nýl­sa dev­ l e­ t in­he­ s a­ b ý­ n ý­da­böy­le­ya­pý­yor­sa­nýz­yan­da­al­çak­gö­nül­lü­lü­ðü­el­den­bý­rak­maz,­ga­ri­ba­dýk.” na­sýr­tý­ný­dön­mez. Ba­ka­na­te­þek­kür­e­di­yo­ruz,­he­sa­bý­ken­di­ne “Ner­den­ çýk­tý­ þim­di­ bu­ çay-si­mit­ mu­hab­yont­ ma­sý­na­ rað­men­ ik­ti­dar­la­rý­ dö­ne­min­de be­ti?”­di­ye­çok­hak­lý­o­la­rak­so­ra­cak­sý­nýz. kaç­ar­ pa­bo­yu­yol­al­dý­ðý­mý­zý­i­ti­raf­e­de­rek­bü­Büt­ç e­ gö­r üþ­m e­l e­r i­ sý­r a­s ýn­d a­ dik­k a­t i­m i­z i yü­ m e­ n in­ bir­ ma­sal­dan­ i­ba­ret­ ol­du­ðu­nu­ ýs­çek­ti. pat­ l a­ d ý. TV’den­can­lý­iz­li­yo­ruz. Di­yor­ki;­2002’de­180­li­ra­o­lan­as­ga­rî­üc­ret CHP Mil­let­ve­ki­li­Ýl­han­Ke­si­ci­kür­sü­de­coþ­çay-si­ mi­te­zor­ye­ti­yor­du. muþ,­ik­ti­da­rý­yer­den­ye­re­vu­ru­yor;­ko­nuþ­ma­-

T

Þim­di­ i­se­ as­ga­rî­ üc­ret­ 546­ TL­ ol­du­ðu­na gö­re­çay­zi­ya­fe­tin­den­son­ra­bir­de­ce­bi­niz­de 96­ TL­ ka­lý­yor!­ Bu­nun­la­ if­ti­har­ e­di­yor.­ Bes­len­m e­ hal­l e­d il­d i­ð i­n e­ gö­r e­ ka­l an­ bu­ pa­r a­y ý sað­lýk,­ ba­rýn­ma,­ ý­sýn­ma,­ gi­yim,­ ku­þam,­ e­ði­tim­gi­bi­te­mel­ih­ti­yaç­lar­i­çin­boz­dur,­boz­dur har­ca. Kal­dý­ki­o­bi­le­müm­kün­de­ðil.­Ye­ni­yýl­dan i­ti­ba­ren­ilk­ya­rý­i­çin­as­ga­rî­üc­ret­577­li­ra­ol­sa da! Çün­kü­çay-si­mit­fi­ya­tý­en­az­60­i­la­75­ku­ruþ­tan­he­sap­lan­ma­lý. O­tak­dir­de­har­ca­ma­nýn­as­ga­rî­üc­re­ti­aþ­tý­ðý gö­rü­le­cek. Ya­ni­ça­ya-si­mi­te­gö­re­as­ga­rî­üc­ret­li­ge­ri­ye git­miþ,­sof­ra­sýn­dan­bir­si­mit­ek­sil­miþ. Ta­biî­pe­þin­den­þu­so­ru­da­zi­hin­le­re­ta­ký­la­cak. Ha­ni­ 27­ çey­rek­tir­ ke­sin­ti­siz­ bü­yü­müþ,­ ki­þi ba­þý­na­dü­þen­mil­lî­ge­lir­son­7­yýl­da­2­bin­300 do­lar­dan­10­bin­do­la­ra­çýk­mýþ­tý? Yýl­lýk­7­bin­700,­ay­lýk­641­do­lar­ar­týþ.­Türk pa­ra­sý­na­ çe­vi­rir­sek­ 5­ ki­þi­lik­ bir­ a­i­le­nin­ ay­lýk ge­li­rin­de­ki­ ar­týþ­ 4­ bin­ 800­ li­ra­dan­ faz­la­ ol­muþ. Dal­ga­mý­ge­çi­li­yor,­a­lay­mý­e­di­li­yor? Bu­pa­ra­an­cak­ha­yal­le­ri­mi­zi­süs­le­ye­bi­lir. As­ga­rî­ üc­ret­le­ ge­çi­nen­ yüz­bin­le­rin­ du­ru­mu­mey­dan­da.

E­mek­li,­me­mur,­iþ­çi,­çift­çi,­es­naf,­san’at­kâr ke­za­ay­ný­ka­de­ri­pay­laþ­mýþ,­iþ­siz­sa­yý­sý­6­mil­yo­na­da­yan­mýþ. Öy­ley­se­üç­ih­ti­mal­var. Bi­rin­ci­si,­ he­sa­bý­mý­zýn­ ha­ta­lý­ ol­ma­sý,­ o­ za­man­ yet­ki­li­ler­ doð­ru­su­nu­ gön­der­sin,­ bu­ sü­tun­da­ mem­nu­ni­yet­le­ ya­yýn­la­ya­lým,­ ay­dýn­la­na­lým. Ý­kin­ci­si,­ TÜ­ÝK’in­ ra­kam­la­rý­ ta­ma­men­ uy­dur­ma. Ü­çün­cü­sü,­ halk­ sü­rü­nür­ken­ bi­ri­le­ri­ kö­þe­yi dön­müþ. Kim­ler­mi?­ E­sa­sýn­da­ kim­le­rin­ ký­sa­ sü­re­de­ zen­gin­leþ­ti­ði­ni,­kü­pü­nü­dol­dur­du­ðu­nu,­ço­cuk­yaþ­ta­ba­þa­rý­lý­bi­rer­iþ­a­da­mý­ol­du­ðu­nu­med­ya­yý­ta­kip e­den­her­kes­ga­yet­i­yi­bi­li­yor. Vic­dan­lar­sýz­lý­yor. Ü­zün­tü­müz… 87­ yýl­lýk­ cum­hu­ri­yet­ ta­ri­hi­nin­ borç­lan­ma re­kor­la­rý­ný­kýr­dýk. El­de­a­vuç­ta­ne­var­ne­yok­sa­týp­sav­dýk,­ya­ban­cý­la­ra­peþ­keþ­çek­tik. Yi­ne­de… Mil­yon­lar­ca­ in­sa­ný­mýz­ si­mit­ a­la­cak,­ ça­yý ta­ze­le­ye­cek­ pa­ra­yý­ bir­ tür­lü­ denk­leþ­ti­re­mez­ken,­bi­ri­le­ri­bir­e­li­yað­da­bir­e­li­bal­da­se­fa­sü­re­cek,­hü­kü­met­de­96­li­ra­lýk­ar­týþ­i­le­ö­vü­ne­cek.

Antalya’da 4 araç kunduklandý n ANTALYA’DA park­ha­lin­de­ki­4­a­raç­kun­dak­lan­dý.­A­lý­nan­bil­gi­ye­gö­re,­Ye­þil­yurt­Ma­hal­le­si 4374.­So­kak’ta­park­ha­lin­de­ki­07­A­FU­58­ve 07­Y­7917­pla­ka­lý­o­to­mo­bil­ler­i­le­07­BUN­86 ve­07­CPN­94­pla­ka­lý­mi­ni­büs­ler,­kim­li­ði­he­nüz­be­lir­le­ne­me­yen­ki­þi­ve­ya­ki­þi­ler­ce­ya­ný­cý mad­de­dö­kü­le­rek­a­te­þe­ve­ril­di.­Yan­gýn,­it­fa­i­ye e­kip­le­ri­nin­mü­da­ha­le­siy­le­sön­dü­rül­dü.­A­raç­lar­da­mad­di­ha­sar­mey­da­na­gel­di. Te­rör­le­Mü­ca­de­le­Þu­be­Mü­dür­lü­ðü­ve­Ön­le­yi­ci­Hiz­met­ler Þu­be­Mü­dür­lü­ðü­e­kip­le­ri,­o­lay­ye­rin­de­in­ce­le­me­yap­tý.­Kun­dak­la­ma­so­nu­cu­ön­kýs­mý­ta­ma­men­ya­nan­07­A­FU­58­pla­ka­lý­o­to­mo­bi­lin­sa­hi­bi­Ya­þar­Ay­gün’ün­ký­zý­Di­lek­Ay­gün,­ga­ze­te­ci­le­re­yap­tý­ðý­a­çýk­la­ma­da,­sa­at­02.30­sý­ra­la­rýn­da­kom­þu­la­rý­nýn­çýð­lýk­la­rýy­la­u­yan­dýk­la­rý­ný ve­a­þa­ðý­in­dik­le­ri­ni­söy­le­di.­Ya­nan­o­to­mo­bil­le­ri­ni­ken­di­im­kân­la­rýy­la­sön­dür­me­ye­ça­lýþ­týk­la­rý­ný be­lir­ten­Ay­gün,­bu­a­ra­da­it­fa­i­ye­e­kip­le­ri­nin­yan­gý­ný­sön­dür­dü­ðü­nü­i­fa­de­et­ti.­Antalya / aa

Ergün: Milyonlarýn dinlenmesi gerçek deðil

Telsizin 3G’si ASELSAN’dan n ASELSAN, ge­liþ­tir­di­ði­ha­ber­leþ­me­sis­te­miy­le ye­ni­ne­sil­tel­siz­le­ri­a­de­ta­bi­rer­cep­te­le­fo­nu­na dö­nüþ­tür­dü.­Ku­ru­lan­alt­ya­pý­sa­ye­sin­de­SMS gön­de­re­bi­len­tel­siz­ler,­ay­ný­za­man­da­bir­mo­dem­gi­bi­kul­la­ný­la­rak­fo­toð­raf­ve­vi­de­o­gi­bi­ve­ri­le­rin­bil­gi­sa­yar­ü­ze­rin­den­trans­fe­ri­ne­im­kan sað­lý­yor.­A­SEL­SAN’ýn,­sa­bit­ve­cep­te­le­fo­nu­þe­be­ke­le­rin­den­ba­ðým­sýz­o­la­rak­kur­du­ðu­alt­ya­pý sa­ye­sin­de­ör­ne­ðin­Ýs­tan­bul’da­ki­bir­gö­rev­li,­ge­rek­duy­du­ðun­da­tel­si­zin­de­ki­tuþ­la­rý­kul­la­na­rak Bur­sa’da­ki­mes­lek­ta­þýy­la­baþ­ka­kim­se­nin­du­ya­ma­ya­ca­ðý­þe­kil­de­i­le­ti­þim­ku­ra­bi­li­yor.­A­lý­nan bil­gi­ye­gö­re­ A­SEL­SAN,­te­rör,­kriz­ve­a­fet­du­rum­la­rýn­da­ha­ber­leþ­me­nin­de­vam­lý­lý­ðý­ný­sað­la­mak­a­ma­cýy­la­yak­la­þýk­10­yýl­ön­ce­sa­yý­sal­tel­siz sis­te­mi­ü­ze­rin­de­ça­lýþ­ma­la­ra­baþ­la­dý.­Yak­la­þýk­5 yýl­sü­ren­sis­te­min­ya­zý­lým­ge­liþ­tir­me­ça­lýþ­ma­la­rýn­da­50­Türk­mü­hen­dis­gö­rev­al­dý.­Sis­te­min AR-GE ça­lýþ­ma­la­rý­i­çin­i­se­40­mil­yon­do­lar­har­can­dý.­Tel­siz­ha­ber­leþ­me­sis­te­mi­nin­alt­ya­pý­sý­i­çin­20­þeh­re­9­bü­yük­lü­ðün­de­ki­dep­re­me­ve­þid­det­li­fýr­tý­na­la­ra­da­ya­na­cak­þe­kil­de­ta­sar­la­nan baz­is­tas­yon­la­rý­ve­an­ten­ku­le­le­ri­ku­rul­du.­ A­SEL­SAN yet­ki­li­le­ri,­sis­te­min­þu­an­da­Ýs­tan­bul, An­ka­ra,­Ýz­mir­ve­Bur­sa’nýn­da­a­ra­la­rýn­da­bu­lun­du­ðu­20­i­li­kap­sa­ma­a­la­ný­na­al­dý­ðý­ný,­bu­nun dý­þýn­da­15­il­de­de­alt­ya­pý­ku­ru­lu­mu­nun­ger­çek­leþ­ti­ril­di­ði­ni­be­lirt­ti­ler.­Ka­mu­Gü­ven­li­ði­ve­A­cil Du­rum­Ha­ber­leþ­me­si­Sis­te­mi’nin­Tür­ki­ye’de­ki­ilk uy­gu­la­ma­sý­nýn­Jan­dar­ma­Ge­nel­Ko­mu­tan­lý­ðý­i­çin Ay­dýn­böl­ge­sin­de­ger­çek­leþ­ti­ril­di­ði­ni­i­fa­de­e­den yet­ki­li­ler,­2016­yý­lý­na­ka­dar­tüm­il­ler­de­sis­te­min alt­ya­pý­sý­nýn ku­ru­la­ca­ðý­ný­bil­dir­di­ler.­­Ankara / aa

Abbas Türkiye’ye gelecek n FÝLÝSTÝN Yö­ne­ti­mi­Dev­let­Baþ­ka­ný­Mah­mud Ab­bas,­6-7­O­cak­ta­rih­le­rin­de­An­ka­ra’ya­res­mi zi­ya­ret­te­bu­lu­na­cak.­Fi­lis­tin­Yö­ne­ti­mi­li­de­ri­nin, An­ka­ra’da­Cum­hur­baþ­ka­ný­Ab­dul­lah­Gül­i­le gö­rü­þe­ce­ði,­ba­rýþ­sü­re­ci­nin­ye­ni­den­baþ­la­týl­ma­sý i­le­il­gi­li­kar­þý­lýk­lý­de­ðer­len­dir­me­ler­de­bu­lu­na­ca­ðý i­fa­de­e­dil­di.­Ab­bas’ýn­Tür­ki­ye­zi­ya­re­ti­kap­sa­mýn­da­Baþ­ba­kan­Re­cep­Tay­yip­Er­do­ðan­ve Dý­þiþ­le­ri­Ba­ka­ný­Ah­met­Da­vu­toð­lu­i­le­de­gö­rüþ­me­si­nin­plan­lan­dý­ðý­kay­de­dil­di.­Fi­lis­tin Dev­let­Baþ­ka­ný,­Tür­ki­ye’den­ön­ce­Mý­sýr’da, Cum­hur­baþ­ka­ný­Hüs­nü­Mü­ba­rek­i­le­bir­a­ra­ya ge­le­cek.­Ab­bas­ve­Mü­ba­rek’in­bu­gün­ya­pa­cak­la­rý­top­lan­tý­da­yi­ne­Fi­lis­tin’de­ki­son­ge­liþ­me­le­ri ve­ba­rýþ­sü­re­ci­i­le­il­gi­li­Mý­sýr-Fi­lis­tin­ko­or­di­nas­yo­nu­nu­e­le­a­la­cak­la­rý­öð­re­nil­di.­­Gazze / aa

n DEVLET Ba­ka­ný­ve­Baþ­mü­za­ke­re­ci­E­ge­men Ba­ðýþ,­“Bu­gün­ül­ke­miz­de­A­na­ya­sa­mý­za­bak­tý­ðý­mýz­da­yü­ce­o­lan­dev­let­tir.­Oy­sa­yü­ce­o­lan­bi­rey­dir,­in­san­dýr”.­E­ge­men­Ba­ðýþ,­Ma­lat­ya­Va­li­si­Ul­vi Sa­ran’ý­zi­ya­re­ti­nin­ar­dýn­dan­Ma­lat­ya­Ti­ca­ret­ve Sa­na­yi­O­da­sý’nda­si­vil­top­lum­ör­güt­le­ri­tem­sil­ci­le­riy­le­bir­a­ra­ya­gel­di.­Ba­ðýþ,­bu­ra­da­yap­tý­ðý­a­çýk­la­ma­da,­Ma­lat­ya’da­in­san­la­rýn­A­le­vi­si,­Sün­ni­si, Kür­dü­ve­Tür­kü­i­le­na­sýl­bir­lik­ve­be­ra­ber­lik­i­çin­de­ya­þý­yor­sa,­bu­sü­re­cin,­Tür­ki­ye­ge­ne­lin­de de­ya­þan­ma­sý­ný­is­te­dik­le­ri­ni­i­fa­de­et­ti.­Ba­ðýþ, þöy­le­ko­nuþ­tu:­‘’Tür­ki­ye’de­son­za­man­lar­da­her­ke­sin­tar­týþ­tý­ðý­bir­ko­nu­var.­Ül­ke­miz­de­Mil­li Bir­lik­ve­Kar­deþ­lik­Pro­je­si­kap­sa­mýn­da­de­mok­ra­tik­a­çý­lým­sü­re­ci­var.­De­mok­ra­tik­a­çý­lým­sü­re­ci,­Ma­lat­ya’nýn­10­yýl­lar­dýr­sað­la­dý­ðý­ba­rý­þýn­Tür­ki­ye­ge­ne­lin­de­pay­la­þýl­ma­sý­dýr.­AB­ü­ye­si­ül­ke­ler­de,­Fran­sa’da­Fran­sýz­va­tan­da­þý­nýn­ne­hak­ký,­hu­ku­ku­var­sa,­Ý­tal­ya’da­bir­Ý­tal­yan­va­tan­da­þý­nýn­ne hak­ký,­hu­ku­ku­var­sa­Tür­ki­ye’de­de­tüm­va­tan­daþ­la­rýn­et­nik­kö­ken­le­ri­ne,­si­ya­sî­fik­ri­ne­ba­kýl­mak­sý­zýn­ay­ný­hak­ka,­hu­ku­ka­ka­vuþ­ma­sý­bi­zim va­tan­daþ­la­rý­mý­za­ve­ri­len­bir­lü­tuf­de­ðil­dir.­Va­tan­da­þý­mý­zýn­hak­ký­dýr,­hak­kýn­tes­li­mi­dir.­Bu­sü­reç­te­Tür­ki­ye,­AB­yo­lun­da­i­ler­ler­ken,­bir­yan­dan­da­ken­di­ö­zü­ne­dö­nü­yor.’’­Dün­ya­da­çok­ö­nem­li­a­çý­lým­la­rýn­sað­lan­dý­ðý,­dün­ya­nýn­en­bü­yük güç­le­ri­a­ra­sýn­da­o­lun­du­ðu­dö­nem­de­Os­man­lý’nýn­‘’Ýn­sa­ný­yü­celt­ki­dev­let­yü­cel­sin’’­pa­ro­la­sý­ný ha­týr­la­tan­Ba­ðýþ,­þöy­le­de­vam­et­ti:­‘’Ýn­sa­ný­yü­celt­me­den­dev­le­ti­mi­zin­güç­lü­ol­ma­sý­ný­sað­la­ya­ma­yýz.­Þu­an­da­Tür­ki­ye’de­biz­yü­ce­kav­ra­mý­ný­dev­let­ten­a­lýp­in­sa­na­ver­me­ye­ça­lý­þý­yo­ruz.­Bu­gün ül­ke­miz­de­A­na­ya­sa­mý­za­bak­tý­ðý­mýz­da­yü­ce­o­lan dev­let­tir.­Oy­sa­yü­ce­o­lan­bi­rey­dir,­in­san­dýr.­Biz e­ðer­in­sa­nýn­de­mok­ra­tik­hak­ký­ný­ge­liþ­ti­re­bi­lir­sek,­in­san­la­rý­mý­zýn­öz­gür­lük­le­ri­ni,­e­ko­no­mik po­tan­si­yel­le­ri­ni­art­tý­ra­bi­lir­sek,­dev­le­ti­miz­za­ten­yü­ce­lir­ve­güç­le­nir.­Bu­çer­çe­ve­de­ül­ke­miz­de­a­týl­mak­ta­o­lan­a­dým­lar­ger­çek­ten­Tür­ki­ye’nin­hu­zu­ru,­bir­lik­ve­be­ra­ber­li­ði­i­çin­çok­ö­nem­li­a­dým­lar­dýr.­Bu­yüz­den­Mil­li­Bir­lik­ve Be­ra­ber­lik­Pro­je­si,­Tür­ki­ye’yi­da­ha­da­güç­len­di­re­cek,­da­ha­da­kal­kýn­dý­ra­cak­týr.’’­­Malatya / aa

Bilecik’te 2 tren çarpýþtý: 1 ölü 8 yaralý - Ýstanbul-Eskiþehir ve Eskiþehir-Ýstanbul seferlerini yapan Eskiþehir Ekspresi, Bilecik’in Vezirhan ile Bayýrköy istasyonlarý arasýnda çarpýþtý. Kazada 1 makinist öldü, 2’si TCDD personeli 8 personel yaralandý. Ulaþtýrma Bakanlýðý’ndan yapýlan açýklamaya göre, dün saat 10.10’da Ýstanbul Haydarpaþa’dan Eskiþehir’e hareket eden 11 bin 16 sefer sayýlý Eskiþehir Ekspresi kýrmýzý ýþýðý ihlâl ederek Vezirhan Ýstasyonu’nda bekleyen 11 bin 15 sefer sayýlý Eskiþehir Ekspresi’ne çarptý. Kazada aðýr yaralý makinist vefat etti.Olay yerinde incelemelerde bulunan Bilecik Valisi Musa Çolak, 2’si TCDD personeli olmak üzere 8 kiþinin yaralandýðýný söyledi. Vali Çolak, kazanýn makas deðiþimi sýrasýnda meydana geldiðini kaydetti. Trenlerin kafa kafaya çarpýþtýðýný ifade eden Vali Çolak, “Kazada aðýr yaralanan makinist Ýsmet Koçay hayatýný kaybetti. 2’si TCDD personeli olmak üzere 8 kiþi yaralandý. Tüm yetkililer olay yerinde. Kaza bölgesinde hýzlý trenin deplase çalýþmasý var. Çalýþmalar sýrasýnda elektrik kesilmiþ. Elektrik olmadýðý için trenler birbirini fark edememiþ” dedi. Kazanýn ardýndan trenden tahliye edilen yolcular otobüslerle Eskiþehir ve Ýstanbul’a gönderildi.

Karargâhta aramaya devam DEVLET BAKANI ARINÇ’A YÖNELÝK SUÝKAST ÝDDÝALARININ ARDINDAN ANKARA SEFERBERLÝK BÖLGE BAÞKANLIÐI'NDA BAÞLATILAN ARAMA FAALÝYETLERÝ DÜN YENÝDEN BAÞLADI. DEV LET Ba­k a­n ý­ ve­ Baþ­b a­k an­ Yar­dým­cý­Bü­lent­A­rýnç’a­yö­ne­lik­su­i­kast i­di­a­la­rý­nýn­ ar­dýn­dan­ ­ An­ka­ra­ Se­fer­ber­lik­ Böl­ge­ Baþ­kan­lý­ðý’nda­ baþ­la­tý­lan­a­ra­ma­la­rýn­6’ncý­sý­ün­sa­at­12.00 i­ti­ba­rýy­le­ ye­ni­den­ baþ­la­dý.­ A­ra­ma ka­ra­rý­ný­ve­ren­ha­kim­ve­be­ra­be­rin­de­ki­ An­ka­ra­ Em­ni­yet­ Mü­dür­lü­ðü Te­rör­le­ Mü­ca­de­le­ Þu­be­ Mü­dür­lü­ðü­ e­k ip­l e­r in­d en­ o­l u­þ an­ 4­ a­r aç­l ýk kon­voy,­sa­at­12.00­sý­ra­la­rýn­da­An­ka­ra­ Se­fer­ber­lik­ Böl­ge­ Baþ­kan­lý­ðý­nýn bu­lun­du­ðu­as­ke­ri­böl­ge­ye­gel­di. Bal­g at­ Ki­r az­l ý­d e­r e­ mev­k i­s in­d e­k i An­ka­ra­ Se­fer­ber­lik­ Böl­ge­ Baþ­kan­lý­ðý’nda­ki­6.­a­ra­ma­fa­a­li­yet­le­ri­ne­sa­at 12.00­ i­t i­b a­r ýy­l e­ baþ­l an­d ý.­ An­k a­ra’da,­19­A­ra­lýk­ta­2­as­ke­ri­per­so­ne­lin­ kuþ­k u­ ü­z e­r i­n e­ ya­k a­l a­n ýp­ ser­best­ bý­ra­kýl­mýþ­tý.­ Da­ha­ son­ra­ baþ­la­t ý­l an­ so­r uþ­t ur­m a­ kap­s a­m ýn­d a, An­ka­ra­Se­fer­ber­lik­Böl­ge­Baþ­kan­lý­ðýn­da­ilk­ya­pý­lan­a­ra­ma­nýn­ar­dýn­dan gö­zal­tý­na­ a­lý­nan­ 8­ as­ke­ri­ per­so­ne­lin,­çý­ka­rýl­dýk­la­rý sav­cý­lýk­ve­mah­ke­me­ ta­ra­fýn­dan­ ser­best­ bý­ra­kýl­ma­la­rý­na­ka­rar­ve­ril­miþ­ti. Ankara / aa

Hakime ‘devlet sýrrýdýr’ diye sýnýrlama olamaz EMEKLÝ ha­kim­Ýb­ra­him­Ser­da­roð­lu,­ Ce­za­Mu­ha­ke­me­le­ri­Ka­nu­nu’nun­(CMK)125.­mad­de­si­ne­gö­re,­ha­ki­min­dev­let­sýr­rý­ni­te­li­ðin­de­ki­bel­ge­le­ri­so­ruþ­tur­ma­a­þa­ma­sýn­da­gö­re­bi­le­ce­ði­ni­ve­bu­a­þa­ma­da­tet­ki­ki­ni­ya­pa­bi­le­ce­ði­ni­söy­le­di.­ Ge­nel­kur­may­Baþ­kan­lý­ðý­Hu­kuk­Mü­þa­vir­li­ði’nin ö­zel­u­lak­i­le­An­ka­ra­11.­A­ðýr­Ce­za­Mah­ke­me­si’ne di­lek­çe­gön­de­re­rek­Se­fer­ber­lik­Böl­ge­Baþ­kan­lý­ðý’nda­ki­koz­mik­bü­ro­da­ya­pý­lan­a­ra­ma­nýn­dur­du­rul­ma­sý­ný­ve­bel­ge­le­rin­im­ha­e­dil­me­si­ni­is­te­me­si, hu­kuk­sal­a­çý­dan­ye­ni­bir­tar­týþ­ma­ko­nu­su­ol­du.­Dev­let­sýr­rý­o­lan­giz­li­bel­ge­le­ri­ha­kim­le­rin­gö­re­me­ye­ce­ði­id­di­a­la­rý­na­a­çýk­lýk ge­ti­ren­Ser­da­roð­lu,­CMK’nýn­il­gi­li­mad­de­si­nin­bu­ra­da­so­ruþ­tur­ma­da­giz­li­bel­ge­in­ce­le­me­yet­ki­si­ni­mün­ha­sý­ran­ha­ki­me­ver­di­ði­ni­i­fa­de­et­ti.­Ser­da­roð­lu,­“Bir suç­i­le­il­gi­li­so­ruþ­tur­ma­ya­pý­lýr­ken,­su­çun sü­bu­tu­i­le­il­gi­li­bel­ge­ler­ya­da­de­lil­ler dev­let­sýr­rý­ni­te­li­ðin­de­i­se,­ha­kim­bu­nu­in­ce­ler,­in­ce­le­me­si­ni­de­rin­leþ­ti­rir,­ge­rek­li­gör­dü­ðü,­suç­i­le­il­EmeklÝ hakim Ýbrahim Serdaroðlu gi­si­ol­du­ðu­nu­dü­þün­dü­ðü­bel­ge­le­ri­tu­ta­nak­lar­la­ka­yýt­al­tý­na

a­lýr”­de­di.­Ýl­gi­li­mad­de­nin­laf­zýn­dan­ve­hu­ku­kun­a­na­hü­küm­le­rin­den­de­an­la­þý­la­ca­ðý­ü­ze­re,­dev­le­tin ha­ki­mi­i­çin,­so­ruþ­tur­ma­da;­‘dev­let­sýr­rý­dýr’­di­ye­bir sý­nýr­la­ma­söz­ko­nu­su­o­la­ma­ya­ca­ðý­ný­kay­de­den Ser­da­roð­lu,­þöy­le­de­vam­et­ti:­“Ha­kim­suç­i­le­il­gi­li her­tür­lü­bel­ge­yi­gö­re­bi­lir­tet­kik­e­de­bi­lir.­Ha­kim, su­çun­is­pa­tý­i­le­il­gi­li­bel­ge­le­ri,­dev­let­sýr­rý­ol­sa­da­hi ko­vuþ­tur­ma­a­þa­ma­sýn­da­a­çýk­la­mak­zo­run­da­dýr. Çün­kü­yar­gý­la­ma­a­le­ni­dir,­suç­i­le­il­gi­li­doð­ru­dan doð­ru­ya­i­liþ­ki­li­tüm­bel­ge­ler,­yar­gý­la­ma­da­a­çýk­lan­ma­dan­hü­küm­ve­ri­le­mez,­çün­kü­bir­kim­se­a­çýk­lan­ma­mýþ­bel­ge­le­re­da­ya­ný­la­rak­mah­kum­e­di­le­mez.­Hâ­kim­so­ruþ­tur­ma­a­þa­ma­sýn­da,­bel­ge­tet­ki­ki­i­çin­a­raþ­týr­ma ya­par­ken,­suç­i­le­il­gi­li­ol­ma­yan­di­ðer dev­let­sýr­rý­ni­te­li­ðin­de­ki­bel­ge­le­ri­de gö­rür­ve­in­ce­ler,­an­cak­bun­la­rý­a­çýk­la­ma­ma­sý­ge­re­kir,­a­çýk­la­ma­ya­sa­ðý yal­nýz­ca,­suç­i­le­il­gi­si­ol­ma­yan­dev­let­sýr­rý­ni­te­li­ðin­de­ki bel­ge­ler­i­çin­dir.”­ Trab zon / cihan

n SANAYÝ ve­Ti­ca­ret­Ba­ka­ný­Ni­hat­Er­gün, ‘’Top­lum­da­suç­iþ­le­me­e­ði­li­mi­i­çin­de­ol­du­ðun­dan­þüp­he­le­ni­len­5-10­ki­þi­din­le­ni­li­yor,­mil­yon­lar­ca­ki­þi­din­le­ni­yor­di­ye­ha­ber­ya­pý­lý­yor.­Ger­çek bu­de­ðil’’­de­di.­Bir­TV­ka­na­lýn­da­ka­týl­dý­ðý­prog­ram­da­gün­de­me­i­liþ­kin­so­ru­la­rý­ce­vap­lan­dý­ran Ba­kan­Er­gün,­din­le­me­ler­le­il­gi­li­bir­so­ru­ü­ze­ri­ne, her­ke­sin­din­len­me­di­ði­ni,­din­le­me­le­rin­yar­gý­ka­ra­rýy­la­ya­pýl­dý­ðý­ný,­ki­min­ni­ye­din­len­di­ði­ni,­mah­ke­me­le­rin­din­le­me­ka­ra­rý­ný­ni­çin­ver­di­ði­ni­bil­me­den­fi­kir­yü­rüt­me­nin­doð­ru­ol­ma­dý­ðý­ný­söy­le­di.­Ýl­le­gal­din­le­me­le­rin­suç­ol­du­ðu­nu­be­lir­ten Er­gün,­‘’U­su­lü­ne­uy­gun­mah­ke­me­ka­ra­rý­al­ma­dýy­sa­ha­kim­ler­on­la­rý­da­de­net­le­yen­me­ka­niz­ma­lar­var.­A­ma­bin­ler­ce­ha­kim­ve­sav­cý­dan­üç ki­þi­din­le­ni­yor,­bü­tün­ha­kim­ve­sav­cý­lar­din­le­ni­yor­muþ­ha­va­sý­o­luþ­tu­ru­lu­yor.­Bin­ler­ce­ga­ze­te­ci­den­þüp­he­du­yu­lan­3-5­ki­þi­din­le­ni­yor­bü­tün­ga­ze­te­ci­ler­din­len­miþ­o­lu­yor.­Top­lum­da­suç­iþ­le­me­e­ði­li­mi­i­çin­de­ol­du­ðun­dan­þüp­he­le­ni­len­510­ki­þi­din­le­ni­li­yor,­mil­yon­lar­ca­ki­þi­din­le­ni­yor di­ye­ha­ber­­ya­pý­lý­yor.­O­za­man­da­top­lum­da­(se­ni­din­li­yor­lar,­o­nu­din­li­yor­lar)­ha­va­sý­o­lu­þu­yor. Ger­çek­bu­de­ðil’’­di­ye­ko­nuþ­tu.­Er­gün,­‘’Siz din­len­di­ði­ni­zi­dü­þü­nü­yor­mu­su­nuz’’­þek­lin­de­ki­so­ru­ya­‘’Ha­yýr,­be­nim­hiç­bir­za­man­böy­le­bir kay­gým­ol­ma­dý’’­ce­va­bý­ný­ver­di.­­Ankara / aa

Tokat’ta askerî araç devrildi: 12 yaralý n TOKAT’TA, as­ke­rî­a­ra­cýn­dev­ril­me­si­so­nu­cu­ mey­da­na­ ge­len­ tra­fik­ ka­za­sýn­da­ 12­ as­ker ya­ra­lan­dý.­ A­lý­nan­ bil­gi­ye­ gö­re,­ To­kat-Nik­sar ka­ra­yo­lu­nun­Gök­de­re­mev­kiin­de­gö­re­ve­git­tik­le­ri­öð­re­ni­len­as­ker­le­ri­ta­þý­yan­a­raç­dev­ril­di.­Ka­za­da,­a­raç­ta­bu­lu­nan­12­as­ker­ya­ra­lan­dý.­Ya­ra­lý­lar,­To­kat­Dr.­Cev­det­Ay­kan­Dev­let Has­ta­ne­si­i­le­To­kat­Dev­let­Has­ta­ne­sin­de­te­da­vi­al­tý­na­a­lýn­dý.­Ya­ra­lý­la­rýn­sað­lýk­du­rum­la­rý­nýn­i­yi­ol­du­ðu­bil­di­ril­di. Tokat / aa

“Ýstanbul, bu yýl mutlaka görülmeli” n ÝNGÝLÝZ Ob­ser­ver­ ga­ze­te­si,­ o­ku­yu­cu­la­rý­na Ýs­tan­bul’u,­“bu­yýl­mut­la­ka­gö­rül­me­si­ge­re­ken yer­ler­den­ bi­ri”­ o­la­rak­ ta­nýt­tý.­ Ga­ze­te­nin­ ya­za­rý Bar­ba­ra­El­len,­dün­kü­sa­yý­da­yer­a­lan­ma­ka­le­de,­ Ýs­tan­bul’a­ yap­tý­ðý­ se­ya­hat­ten­ söz­ et­ti.­ “Ýs­tan­bul:­ Sul­tan­lar­ ve­ Bo­ðaz­ Ke­na­rýn­da­ A­lýþ­ve­riþ”­baþ­lýk­lý­ma­ka­le­de,­“Müs­lü­man­ve­Ba­tý­dos­tu,­i­ki­ký­ta­yý­bir­leþ­ti­ren­ve­yüz­yýl­lar­dýr­kül­tür­le­ri­ ba­rýn­dý­ran,­ ca­mi­le­ri,­ Os­man­lý­ sa­ray­la­rý,­ ha­mam­l a­r ý­ ve­ pa­z ar­l a­r ýy­l a,­ Ýs­t an­b ul­ mo­d ern dün­ya­da­ki­ gu­rur­lu­ ye­ri­ni­ a­lý­yor”­ i­fa­de­le­ri­ne yer­ve­ril­di.­Ga­ze­te­nin­ya­za­rý,­“Ý­nanç­la­rýn­ve­ký­ta­la­rýn­a­ra­sýn­da­den­ge­o­lan­Ýs­tan­bul­2010­kül­tür­baþ­ken­ti­nin,­bu­yýl­mut­la­ka­gö­rül­me­si­ge­re­ken­yer­ler­den­bi­ri­ol­du­ðu­nu”­yaz­dý.­­Londra / aa


6

YENÝASYA / 4 OCAK 2010 PAZARTESÝ

YURT HABER

Gümüþhane 1. Ýktisat Kongresine hazýrlanýyor

Kar geliyor, don olayýna dikkat

nGÜMÜÞHANE Üniversitesi ve Gümüþhane Ýktisadî ve Kültürel Kalkýnma Derneði’nin (GÝKDER) öncülüðünde düzenlenecek olan Gümüþhane 1. Ýktisat Kongresi’nin hazýrlýklarý devam ediyor. GÝKDER Baþkaný Selim Nas, Gümüþhane tarihinde ilk defa düzenleneceðini belirttiði kongre için hazýrlýklarýn son aþamaya geldiðini söyledi. Gümüþhane Üniversitesinde bulunan konferans salonunda 20 Þubat tarihinde düzenlenecek olan kongrenin 2 bölümden oluþtuðunu ifade eden Nas, birinci bölümün 4 oturumdan oluþan Akademik Çalýþtay, ikinci bölümün ise kongre etkinlikleri kapsamýnda düzenlenecek olan ulusal ve yerel ödül töreni þeklinde gerçekleþtirileceðini belirtti. Kongrenin birinci bölümünü oluþturan Akademik Çalýþtay bölümünde Madencilik, Turizm, Tarým ve Bölgesel Kalkýnma konularýnýn ele alýnacaðýný ifade eden Nas, ikinci bölümde farklý dallarda 20 kiþi ve kuruluþa ödül verileceðini kaydetti. Kongreye, Devlet Bakaný Cevdet Yýlmaz’ýn katýlacaðýný hatýrlatan Nas, Devlet Bakaný Yýlmaz’ýn yaný sýra Baþbakan Yardýmcýsý Bülent Arýnç’ýn kongreye katýlmalarýný beklediklerini de söyledi. Gümüþhane / iha

SICAKLIK 4 ÝLA 6 DERECE AZALACAK. KARLA KARIÞIK YAÐMUR VE KAR BEKLENÝYOR. HAVA sýcaklýðý, Türkiye’nin kuzey, iç ve batý kesimlerinde 4 ila 6 derece azalacak, diðer yerlerde önemli bir deðiþiklik olmayacak. Meteoroloji Ýþleri Genel Müdürlüðü’nün hava tahmin raporuna göre, kuzeybatý bölgelerinde yaðmur þeklinde devam eden yaðýþlarýn kara dönüþmesi bekleniyor. Kuvvetli karayel, kar yaðýþý ve hava sýcaklýðýnda görülecek azal-

maya baðlý olarak meydana gelecek buzlanmanýn oluþturacaðý olumsuz þartlara karþý (ulaþýmda aksamalar, gribal enfeksiyon riski v.b gibi) vatandaþlarýn ve ilgililerin tedbirli olmalarý isteniyor. Meteoroloji, oluþmasý muhtemel riskleri þöyle sýraladý: “Ani Sel, sel, su baskýný, çatý uçmasý, aðaç veya direklerin devrilmesi, buzlanma ve don olayý.” Hava

sýcaklýðý, Türkiye’nin kuzey, iç ve batý kesimlerinde 4 ila 6 derece azalacak, diðer yerlerde önemli bir deðiþiklik olmayacak. Yetkililerin ve vatandaþlarýn, güney, iç ve batý kesimlerde rüzgârýn kuvvetli olarak esmesi beklendiðinden soba ve doðal gaz kaynaklý baca gazý zehirlenmelerine karþý dikkatli ve tedbirli olunmasý gerekiyor.

Ýki kaza: 6 ölü, 10 yaralý ANTALYA’NIN Korkuteli ilçesinde meydana gelen kazada 3 kiþi öldü, 7 kiþi yaralandý. Çanakkale’nin Gelibolu ilçesindeki kazada da 3 kiþi öldü, 3 kiþi yaralandý. Antalya’da Küçükköy beldesinden Korkuteli ilçesine gitmekte olan Küçükköy Belediye Baþkaný Murat Yýldýz (42) yönetimindeki 07 RN 080 plâkalý otomobil, Korkuteli ilçesine 5 kilometre kala Bakacak mevkiinde karþý yönden gelen Osman Zinnuri Pekat (53) idaresindeki 07 CFC 65 plâkalý otomobille çarpýþtý. Kazada Osman Zinnuri Pekat, kýzý Ümmü Þahin (24) ve 8 aylýk torunu Nursenem Þahin hastaneye kaldýrýlýrken vefat etti. Ayný aracýn içinde bulunan 7 kiþide yaralandý. Yaralýlar, 112 ekiplerince Korkuteli Devlet Hastanesine kaldýrýldý ve ilk tedavilerinin ardýndan Antalya Araþtýrma ve Uygulama Hastanesine sevk edildi. Korkuteli Ýlçe Jandarma Komutanlýðý kazayla ilgili soruþturma baþlattý. Çanakkale’nin Gelibolu ilçesinde de, Eceabat’tan Gelibolu yönüne giden 34 SZC 24 plâkalý otomobil, Burhanlý Köyü yakýnlarýnda karþý yönden gelen Selçuk Kaya’nýn kullandýðý 17 FL 830 plâkalý midibüsle çarpýþtý. Kazada otomobilde bulunan 3 kiþi öldü. Midibüsteki 3 kiþi ise yaralandý. Olay yerine, saðlýk ve Çanakkale Belediyesi itfaiyesi kaza kýrým ekipleri gönderildi. Kazayla ilgili soruþturma baþlatýldý. Antalya / Çanakkale / aa / cihan

Adana’da kebap satýþlarý yüzde 50 düþtü

Ýþin olduðu yerde suç oraný düþük

nADANA’DA, son günlerde büyük yanký uyandýran ‘’At-eþek eti’’ operasyonlarýnýn ardýndan kebapçýlarda satýþlarýn yüzde 50 düþtüðü bildirildi. Adana Lokantacýlar ve Kebapçýlar Odasý Baþkaný Þefik Aslan, birkaç firmanýn küçük kârlar uðruna halka yedirdikleri at-eþek etinin, yüzlerce kebapçýyý maðdur ettiðini söyledi. Denetimlerdre, at-eþek eti yedirdikleri tesbit edilen firmalarýn aslýnda uzun yýllardýr ayný kaçak kesimleri yaptýklarýnýn bilindiðini, ancak bugüne ka dar ye te rin ce de ne tim ya pýl ma ma sý sebebiyle yakalanamadýklarýný savunan Aslan, ‘’Yýllardýr ayný þahýslar ayný mekanda kesiyor, denetim yetkisi olanlar görevini yapmýyordu. Sadece çevre halkýndan bir þikâyet gelirse denetim yapýlýyordu’’ dedi. At-eþek eti yedirenlerin hep ayný kiþiler ve firmalar olduðunu öne süren Aslan, onlarýn küçük kârlarý yüzünden kent ekonomisinin ve kebapçýlarýn daha fazla maddî ve manevî zarar gördüðünü ifade etti. Vatandaþlarýn üretim izni olmayan yerlerden et ve et ürünleri almamalarýný isteyen Aslan, “Cezaî yaptýrýmlar artýrýlmalý, caydýrýcý hale getirilmeli, denetimler de sürekli kýlýnmalý’’ dedi. Adana kebabýný tanýtmak için Adana Ticaret Odasý’nýn da öncülüðünde önemli çalýþmalar yaptýklarýný anlatan Aslan, ‘’Yaptýðýmýz onca çalýþma bir kalemde adeta silindi. Halk da konuyu fazla abarttý, satýþlarýmýz ortalama yüzde 50 düþtü. Bundan kent ekonomisi de zarar gördü’’ diye konuþtu.

RÝZE’NÝN Pazar Ýlçesinde Emniyet Müdürlüðünce huzur ve güvenin saðlanmasýnda vatandaþla kurulacak iyi iliþkilerin polise rehber olacaðý ilkesinden hareketle huzur ve asayiþ toplantýsý düzenlendi. Pazar Öðretmenlerevi’ndeki toplantýda konuþan Ýlçe Emniyet Müdürü H. Muhteþem Tombalak, asayiþ olaylarýnýn grafiksel olarak sunumunu yaptý. Suçlarýn ay ve yýllara göre istatistikî verilerini sunan Tombalak’ýn gerçekleþtirdiði sunumda en dikkat çeken konu ise, çay mevsiminin baþladýðý Mayýs ayýnda, suç oranlarýnýn tamamen düþük çýkmasý oldu. Tombalak, sunumunu yaparken de bu ilginç deðerlendirme yaparak “Bu dönemde demek ki herkes iþinde gücünde olduðundan olay da olmuyor” dedi. Daha sonra söz alan Rize Ýl Emniyet Müdürü Þammaz Demirtaþ, kendisinin Ankara ve Ýstanbul’da çalýþtýðýný, Pazar ilçesinin suç tablosuna bakýldýðýnda Kadýköy’deki bir polis karakolunun 1 günlük suçu kadar olduðunu belirterek, “Bu açýdan olay son derece her kesim açýndan sevindirici. Ancak burasý küçük bir yer. Ýstanbul’da bu olaylarýn belki 10 katý olur, vatandaþlarýn bundan etkilenmesi daha az olur. Ancak burada bir cinayet olur, ilçenin tüm havasý altüst olur. O açýdan tabiî ki sayýsý ne olursa olsun biz asayiþi önemsiyoruz” dedi. Demirtaþ, polisin suçlarla mücadeleyi vatandaþlarla birlikte yapacaðýný samimî ve yakýn iþbirliði ile suçu birlikte önleyeceklerini söyledi. Toplantýya ayrýca, Pazar Kaymakamý Ümit Hüseyin Güney, Belediye Baþkaný Ahmet Basa ile ilçedeki sivil toplum kuruluþlarýnýn temsilcileri, muhtarlar, siyasî parti temsilcileri ve çok sayýda vatandaþ katýldý. Abdullah Uzun / Rize-Pazar

Karlý hava Erzurum þehir merkezinde de etkili oldu. Þehri beyaza bürüyen kar dolayýsýyla kapanan ev ve iþyerlerinin önleri iþçiler tarafýndan temizlendi. FOTOÐRAF: CÝHAN

Erzurum’da 267 köy yolu ulaþýma kapandý ERZURUM’DA kar yaðýþý ve tipi sebebiyle 267 köy yolu ulaþýma kapandý. Erzurum’da önceki akþam saatlerinde baþlayan rüzgârlý hava ilerleyen saatlerde þiddetini arttýrdý. Sert esen rüzgâr sebebiyle bazý evlerin çatýlarýnda hasar meydana geldi. Merkez Kýrmacý mahallesinde bir evin çatýsý rüzgârýn etkisi ile bitiþiðindeki evin çatýsýnýn üzerine çýktý. Gece 24:00 sýralarýnda evinin üstüne çatý düþen Mehmet Zeki Çevik isimli vatandaþ, durumu polise ve itfaiyeye bildirdi. Olay yerine gelen emniyet ve itfaiye ekipleri, tedbir aldý. Daha sonra yaðmurun yerini kara býrakmasý ve tipi il merkezi ile ilçelerinde yüzlerce köy yolunun kapanmasýna sebep oldu. Fýrtýnalý hava sürücüleri hazýrlýksýz yakalarken, bazý yollarda ulaþým saðlanamadý. Ýl Özel Ýdaresi’nden alýnan bilgiye göre, kar yaðýþý sebebiyle 267 köy yolu ulaþýma kapandý. Yollarýn açýlmasý için çalýþmalar sürerken, 2 bin 143 kilometrede karla mücadele yapýldýðý öðrenildi. Karlý hava þehir merkezinde de etkili oldu. Palandöken Daðý’nda kar kalýnlýðý 50 santimetreye ulaþýrken, þehri beyaza bürüyen kar sebebiyle kapanan ev ve iþyerlerinin önleri iþçiler tarafýndan temizlendi. Bu arada yetkililer sürücülere zincirsiz yola çýkmamalarý uyarýsýnda bulundu.

EZÝNE KADASTRO MAHKEMESÝNDEN ÝLAN ESAS NO KARAR NO

: 2002/4 Esas : 2009/1

Davacýlar HATÝCE REYHAN SAKIZLI ve ark.tarafýndan davalýlar Orhan Yunatçý ve Ark.aleyhine açýlan Tapulama tespitine itiraz davasýnýn Mahkememizde yapýlan açýk yargýlamasý sonunda; 1- Mudahil Mehmet Tunç ve arkadaþlarý tarafýndan açýlan davanýn mahkememizin görevsizliði nedeniyle REDDÝNE karar kesinleþtiðinde ve talep halinde dosyanýn yetkili ve görevli Ezine ASHM’ne gönderilmesine, 2- Davacýlarýn ve müdahillerin davalarýn kýsmen kabulüne; Ezine ilçesi, Geyikli Beldesi, 2017 parsel sayýlý taþýnmazýn fen bilirkiþisi Mehmet Çam tarafýndan sunulan 13/10/1995 tarihli krokisinde gösterildiði üzere 122.92 m2’nin kumluk olarak tespit harici býrakýlmasýna, 2017 parsel sayýlý taþýnmazýn bakiye 217.08 m2’in tespitteki niteliði ile tamamý 4 pay olarak kabul edilerek 2 payýnýn Mehmet Tevfik oðlu Ali Kemal Özen, birer payýnýn Halil Ýbrahim evlatlarý Hafize Kaya ve Emin Kaya adlarýna tespit ve tapuya tesciline, Ezine ilçesi, Geyikli Beldesi, 2016 parsel sayýlý taþýnmazýn Fen bilirkiþisi Mehmet Çam tarafýndan sunulan 13/10/1995 tarihli krokisinde gösterildiði üzere 70.15 m2’nin kumluk olarak tespit harici býrakýlmasýna, 2016 parsel sayýlý taþýnmazýn bakiye 85.85 m2’nin tespitteki niteliði ile tamamý 80 pay kabul edilerek 8’er payýnýn Emin evlatlarý Sadi Özinal, Ayþe Aycihan Tezel ve Perihan Aydýnoðlu, 3 payýnýn Mehmet Sedat kýzý Figen Ayaz, 3 payýnýn Mehmet Sedat oðlu Muharrem Özinal, 2 payýnýn Sami kýzý Nezahat Özinal, 2 payýnýn Ýbrahim kýzý Hanife Özkan, 12’þer payýnýn Ferhat evlatlarý Hatice Reyhan Sakýzlý, Mehmet Özkan ve Ayþe Fetanet Gurbet, 10 payýnýn Mehmet kýzý Emine Özkan adlarýn tespit ve tapuya tesciline, Ezine ilçesi, Geyikli Beldesi 2015 parsel sayýlý taþýnmazýn Fen bilirkiþisi Mehmet Çam tarafýndan sunulan 13/10/1995 tarihli krokisinde gösterildiði üzere 76.47 m2’nin kumluk olarak tespit harici býrakýlmasýna, 2015 parsel sayýlý taþýnmazýn bakiye 77.53 m2’nin tespitteki niteliði ile tamamýn Ali oðlu Gazi Uncugil adýna tespit ve tapuya tesciline, Ezine ilçesi, Geyikli Beldesi 2014 parsel sayýlý taþýnmazýn Fen bilirkiþisi Mehmet Çam tarafýndan sunulan 13/10/1995 tarihli krokisinde gösterildiði üzere 79.28 m2’nin kumluk olarak tespit harici býrakýlmasýna, 2014 parsel sayýlý taþýnmazýn bakiye 75.72 m2’nin tespitteki niteliði ile tamamýnýn Aða oðlu Mehmet Aras adýna tespit ve tapuya tesciline, Ezine ilçesi, Geyikli Beldesi 2013 parsel sayýlý taþýnmazýn Fen bilirkiþisi Mehmet Çam tarafýndan sunulan 13/10/1995 tarihli krokisinde gösterildiði üzere 61.60 m2’nin kumluk olarak tespit harici býrakýlmasýna, 2013 parsel sayýlý taþýnmazýn bakiye 57.40 m2’nin arsa niteliði ile tamamýnýn Tevfik oðlu Bayram Yavuz adýna tespit ve tapuya tesciline, Ezine ilçesi, Geyikli Beldesi 2005 parsel sayýlý taþýnmazýn Fen bilirkiþisi Mehmet Çam tarafýndan sunulan 13/10/1995 tarihli krokisinde gösterildiði üzere 93,76 m2’nin kumluk olarak tespit harici býrakýlmasýna, 2005 parsel sayýlý taþýnmazýn bakiye 90.24 m2’nin arsa niteliði ile tamamýnýn Mehmet oðlu Halil Ýbrahim Orhan adýna tespit ve tapuya tesciline, Ezine ilçesi, Geyikli Beldesi 2004 parsel sayýlý taþýnmazýn Fen bilirkiþisi Mehmet Çam tarafýndan sunulan 13/10/1995 tarihli krokisinde gösterildiði üzere 102.68 m2’nin kumluk olarak tespit harici býrakýlmasýna, 2004 parsel sayýlý taþýnmazýn bakiye 95.32 m2’nin arsa niteliði ile tamamýnýn Mahmut oðlu Kazým Bayar adýna tespit ve tapuya tesciline, Ezine ilçesi, Geyikli Beldesi 2003 parsel sayýlý taþýnmazýn Fen bilirkiþisi Mehmet Çam tarafýndan sunulan 13/10/1995 tarihli krokisinde gösterildiði üzere 85.94 m2’nin kumluk olarak tespit harici býrakýlmasýna, 2003 parsel sayýlý taþýnmazýn bakiye 77.06 m2’nin arsa niteliði ile tamamý 80 pay kabul edilerek 8’er payýnýn Emin evlatlarý Sadi Özinal, Ayþe Aycihan Tezel ve Perihan Aydýnoðlu, 3 payýnýn Mehmet Sedat kýzý Figen Ayaz, 3 payýnýn Mehmet Sedat oðlu Muharrem Özinal, 2 payýnýn Sami kýzý Nezahat Özinal, 2 payýnýn Ýbrahim kýzý Hanife Özkan, 12’þer payýnýn Ferhat Evlatlarý Hatice Reyhan Sakýzlý, Mehmet Özkan ve Ayþe Fetanet Gurbet, 10 payýnýn Mehmet kýzý Emine Özkan adlarýna tespit ve tapuya tesciline, Ezine ilçesi, Geyikli Beldesi 2002 parsel sayýlý taþýnmazýn Fen bilirkiþisi Mehmet Çam tarafýndan sunulan 13/10/1995 tarihli krokisinde gösterildiði üzere 78.00 m2’nin kumluk olarak tespit harici býrakýlmasýna, 2002 parsel sayýlý taþýnmazýn bakiye 85.00 m2’nin tespitteki niteliði ile tamamý 80 pay kabul edilerek 8’er payýnýn Emin evlatlarý Sadi Özinal, Ayþe Aycihan Tezel ve Perihan Aydýnoðlu, 3 payýnýn Mehmet Sedat kýzý Figen Ayaz, 3 payýnýn Mehmet Sedat oðlu Muharrem Özinal, 2 payýnýn Sami kýzý Nezahat Özinal, 2 payýnýn Ýbrahim kýzý Hanife Özkan, 12’þer payýnýn Ferhat Evlatlarý Hatice Reyhan Sakýzlý, Mehmet Özkan

YOLDA 8 SAAT MAHSUR KALDILAR ÞÝDDETLÝ kar yaðýþý ve tipi sebebiyle ErzurumBingöl karayolu kapandý. Yolda mahsur kalan 3 otobüs, 8 saatte kurtarýldý. Diyarbakýr’dan hareket eden otobüsler, Erzurum’a yaklaþýk 40 kilometre kala kara saplandý. Karayollarý ekipleri, gece boyunca araçlara ulaþmaya çalýþtý ancak bölgedeki fýrtýna çalýþmalarý güçleþtirdi. Ekipler sabah saatlerinde otobüslere ulaþtý. Kurtarma çalýþmalarý da kýsa süre önce sonuçlandý. 3 otobüs saplandýklarý kardan çýkarýldý, yaklaþýk 8 saat mahsur kalan yolcular kurtarýldý.

ve Ayþe Fetanet Gurbet, 10 payýnýn Mehmet kýzý Emine Özkan adlarýna tespit ve tapuya tesciline, Ezine ilçesi, Geyikli Beldesi 2001 parsel sayýlý taþýnmazýn Fen bilirkiþisi Mehmet Çam tarafýndan sunulan 13/10/1995 tarihli krokisinde gösterildiði üzere 82.15 m2’nin kumluk olarak tespit harici býrakýlmasýna, 2001 parsel sayýlý taþýnmazýn bakiye 85.85 m2’nin arsa niteliði ile tamamý 80 pay kabul edilerek 8’er payýnýn Emin evlatlarý Sadi Özinal, Ayþe Aycihan Tezel ve Perihan Aydýnoðlu, 3 payýnýn Mehmet Sedat kýzý Figen Ayaz, 3 payýnýn Mehmet Sedat oðlu Muharrem Özinal, 2 payýnýn Sami kýzý Nezahat Özinal, 2 payýnýn Ýbrahim kýzý Hanife Özkan 12’þer payýnýn Ferhat Evlatlarý Hatice Reyhan Sakýzlý, Mehmet Özkan ve Ayþe Fetanet Gurbet, 10 payýnýn Mehmet kýzý Emine Özkan adlarýna tespit ve tapuya tesciline, Ezine ilçesi, Geyikli Beldesi 2000 parsel sayýlý taþýnmazýn Fen bilirkiþisi Mehmet Çam tarafýndan sunulan 13/10/1995 tarihli krokisinde gösterildiði üzere 72,04 m2’nin kumluk olarak tespit harici býrakýlmasýna, 2000 parsel sayýlý taþýnmazýn bakiye 90.96 m2’nin arsa niteliði ile tamamý 80 pay kabul edilerek 8’er payýnýn Emin evlatlarý Sadi Özinal, Ayþe Aycihan Tezel ve Perihan Aydýnoðlu, 3 payýnýn Mehmet Sedat kýzý Figen Ayaz 3 payýnýn Mehmet Sedat oðlu Muharrem Özinal, 2 payýnýn Sami kýzý Nezahat Özinal, 2 payýnýn Ýbrahim kýzý Hanife Özkan, 12’þer payýnýn Ferhat Evlatlarý Hatice Reyhan Sakýzlý, Mehmet Özkan ve Ayþe Fetanet Gurbet, 10 payýnýn Mehmet kýzý Emine Özkan adlarýna tespit ve tapuya tesciline 1999 parsel sayýlý taþýnmazýn bakiye 116.24 m2’nin arsa niteliði ile tamamý 80 pay kabul edilerek 8’er payýnýn Emin evlatlarý Sadi Özinal, Ayþe Aycihan Tezel ve Perihan Aydýnoðlu, 3 payýnýn Mehmet Sedat kýzý Figen Ayaz, 3 payýnýn Mehmet Sedat oðlu Muharrem Özinal, 2 payýnýn Sami kýzý Nezahat Özinal, 2 payýnýn Ýbrahim kýzý Hanife Özkan, 12’þer payýnýn Ferhat Evlatlarý Hatice Reyhan Sakýzlý, Mehmet Özkan ve Ayþe Fetanet Gurbet, 10 payýnýn Mehmet kýzý Emine Özkan adlarýna tespit ve tapuya tesciline, Ezine ilçesi, Geyikli Beldesi 1998 parsel sayýlý taþýnmazýn Fen bilirkiþisi Mehmet Çam tarafýndan sunulan 13/10/1995 tarihli krokisinde gösterildiði üzere 88.42 m2’nin kumluk olarak tespit harici býrakýlmasýna, 1998 parsel sayýlý taþýnmazýn bakiye 126.58 m2’nin arsa niteliði ile tamamý 80 pay kabul edilerek 8’er payýnýn Emin evlatlarý Sadi Özinal, Ayþe Aycihan Tezel ve Perihan Aydýnoðlu, 3 payýnýn Mehmet Sedat kýzý Figen Ayaz, 3 payýnýn Mehmet Sedat oðlu Muharrem Özinal, 2 payýnýn Sami kýzý Nezahat Özinal, 2 payýnýn Ýbrahim kýzý Hanife Özkan, 12’þer payýnýn Ferhat Evlatlarý Hatice Reyhan Sakýzlý, Mehmet Özkan ve Ayþe Fetanet Gurbet, 10 payýnýn Mehmet kýzý Emine Özkan adlarýna tespit ve tapuya tesciline, Ezine ilçesi, Geyikli Beldesi 1997 parsel sayýlý taþýnmazýn Fen bilirkiþisi Mehmet Çam tarafýndan sunulan 13/10/1995 tarihli krokisinde gösterildiði üzere 92.75 m2’nin kumluk olarak tespit harici býrakýlmasýna, 1997 parsel sayýlý taþýnmazýn bakiye 865.25 m2’nin tespitteki niteliði ile tamamý 18 pay kabul edilerek 9 payýnýn Mehmet Tevfik oðlu Ali Kemal Özen, 3’er payýnýn Mehmet evlatlarý Sami Dedeoðlu, Abdullah Kamil Dedeoðlu ve Vehbi Dedeoðlu adlarýna tespit ve tapuya tesciline, Ezine ilçesi, Geyikli beldesi, 1980 parsel sayýlý taþýnmazýn tespitteki niteliði ve yüzölçümü ile tamamý 3 pay kabul edilerek 2 payýnýn “Münfesih T.C. Ýzmir Palamutçular A.Þ.” adýna, 1 payýnýn Yahya oðlu Mehmet Altan adýna tespit ve tapuya tesciline, Ezine ilçesi, Geyikli Beldesi, 1981 parsel sayýlý parselden 12/10/2005 tarihli fen bilirkiþi Sami Sezer’in raporuna göre 1849 m2’ni kesilerek 5911 m2 olarak tespitteki niteliði göre tamamý 3 pay olarak kabul edilerek 2 payýnýn “Münfesih T.C. Ýzmir Palamutçular A.Þ.” adýna, 1 payýnýn Yahya oðlu Mehmet Altan adýna tespit ve tapuya tesciline, Ezine ilçesi, Geyikli Beldesi, 2006 parsel sayýlý taþýnmazýn 12/10/2005 tarihli fen bilirkiþi Sami Sezer’in raporuna göre 1981 parselden kesilerek alýnan 1849 m2’lik alanýn tespitteki yüzölçümüne ilavesi ile ve tespitteki niteliði ile tamamý 80 pay kabul edilerek 8’er payýnýn Emin evlatlarý Sadi Özinal, Ayþe Aycihan Tezel ve Perihan Aydýnoðlu, 3 payýnýn Mehmet Sedat kýzý Figen Ayaz, 3 payýnýn Mehmet Sedat oðlu Muharrem Özinal, 2 payýnýn Sami kýzý Nezahat Özinal, 2 payýnýn Ýbrahim kýzý Hanife Özkan, 12’þer payýnýn Ferhat Evlatlarý Hatice Reyhan Sakýzlý, Mehmet Özkan ve Ayþe Fetanet Gurbet, 10 payýnýn Mehmet kýzý Emine Özkan adlarýna tespit ve tapuya tesciline, Ezine ilçesi, Geyikli Beldesi, 2007 parsel sayýlý taþýnmazýn tespitteki niteliði ve yüzölçümü ile tamamý 80 pay kabul edilerek 8’er payýnýn Emin evlatlarý Sadi Özinal, Ayþe Aycihan Tezel ve Perihan Aydýnoðlu, 3 payýnýn Mehmet Sedat kýzý Figen Ayaz, 3 payýnýn Mehmet Sedat oðlu Muharrem Özinal, 2 payýnýn Sami kýzý Nezahat Özinal, 2 payýnýn Ýbrahim kýzý Hanife Özkan, 12’þer payýnýn Ferhat Evlatlarý Hatice Reyhan Sakýzlý, Mehmet Özkan ve Ayþe Fetanet Gurbet, 10 payýnýn Mehmet kýzý Emine Özkan adlarýna tespit ve tapuya tesciline, karar verilmiþ olup verilen karar dahili davalýlardan Kazým Bayar ve Mehmet Aras’a adresleri tespit edilip teblið edilemediðinden iþ bu hüküm özeti teblið yerine geçerli olmak üzere ilanen duyurulur. 15/05/2009 B: 28593

T.C. SAMSUN 3. ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN KAMULAÞTIRMA ÝLANI ESAS NO: 2009/471 KAMULAÞTIRILAN TAÞINMAZIN BULUNDUÐU YER : Samsun ili Teknepýnar köyü 6576 ada 3 parsel” Samsun Canik ilçesi Gazi mah. 6576 ada 3 parsel” (imar uygulamasý ile 11043 ada 1 ve 11045 ada 1 parsel olmuþtur) ADA NO : 6576 PARSEL NO :3 VASFI : BÝNA MALÝKÝN ADI VE SOYADI : ÝBRAHÝM NAS KAMULAÞTIRMAYI YAPAN ÝDARENÝN ADI : BAÞBAKANLIK TOPLU KONUT ÝDARESÝ BAÞKANLIÐI KAMULAÞTIRMANIN VE BELGELERÝN ÖZETÝ : Samsun, Canik ilçesi, Teknepýnar köyü (Gazi Mahallesi Özbek Geçidi, no: 5Canik) 6576 ada 3 parselde davalý ibrahim Nas adýna kayýtlý bulunan 483/38400 hissesi (imar uygulamasý ile 11043 ada 1 ve 11045 ada 1 parsel olarak deðiþmiþtir.) Kamulaþtýrmayý yapan davacý idare, malikleriyle cinsi ve niteliði yukarýda yazýlý taþýnmazýn kamulaþtýrma bedelinin tespiti ve tescili için davacý idare tarafýndan mahkememizin 2009/471 Esas sayýsýnda dava açýlmýþtýr. 2942 Sayýlý Kamulaþtýrma Yasasýnýn 10. maddesinin 4. bendi uyarýnca ilan olunur. 28/12/2009 B: 76003

T. C. SAMSUN 3. ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN KAMULAÞTIRMA ÝLANI ESAS NO : 2009/472 KAMULAÞTIRILAN TAÞINMAZIN BULUNDUÐU YER : SAMSUN ÝLÝ CANÝK ÝLÇESÝ GAZÝ MAH. 57 ADA. 2 PARSEL(GAZÝ MAH. YAKUTTÜRKLERÝ SK NO: 17 CANÝK) ADA NO : 57 PARSEL NO :2 VASFI : BÝNA MALÝKÝN ADI VE SOYADI : KEMAL CANTÜRK KAMULAÞTIRMAYI YAPAN ÝDARENÝN ADI : BAÞBAKANLIK TOPLU KONUT ÝDARESÝ BAÞKANLIÐI KAMULAÞTIRMANIN VE BELGELERÝN ÖZETÝ : Samsun, Canik ilçesi, Gazi Mah (Yeþilova mah) 57 ada 2 parsel davalýnýn 1/1 hissesi(Gazi Mahallesi Yakuttürkleri sk no: 17/Canik) sayýlý taþýnmazýn (imar uygulamasý ile 11045 ada 1 parsel olmuþtur.) Kamulaþtýrmayý yapan davacý idare, malikleriyle cinsi ve niteliði yukarýda yazýlý taþýnmazýn kamulaþtýrma bedelinin tespiti ve tescili için davacý idare tarafýndan mahkememizin 2009/472 Esas sayýsýnda dava açýlmýþtýr. 2942 Sayýlý Kamulaþtýrma Yasasýnýn 10. maddesinin 4. bendi uyarýnca ilan olunur. 21/12/2009 B: 76002

Elazýð’da evleri su bastý ELAZIÐ’DA þiddetli yaðmur dolayýsýyla birçok evi su bastý. Meteoroloji Bölge Müdürlüðü yetkililerinden alýnan bilgiye göre, önceki gece saat 21.00 sýralarýnda baþlayan þiddetli yaðmur sonucu metrekareye 13.8 kilogram yaðýþ düþtü. Yaðmur sebebiyle bazý ana caddeler suyla kaplanýrken, yer yer kanalizasyonlarýn taþtýðý gözlendi. Yaðýþ sebebiyle, Sürsürü, Olgunlar, Mustafapaþa ve Salý Baba mahallerinde çok sayýda ev ile apartmanýn zemin ve bordum katlarý su altýnda kaldý. Belediye ekipleri motopomplar aracýlýðýyla evlerdeki suyu tahliye etti. Elazýð / aa

Ýzmir’e 2009’da 389 milyon yolcu taþýndý YENÝ otobüs alýmlarýyla her gün gençleþen filosu ile haftanýn her günü 24 saat hizmet veren Ýzmir Büyükþehir Belediyesi, ESHOT ve ÝZU LAÞ Ge nel Mü dür lü ðü’ne ait çevreci, klimalý ve engelli vatandaþlarýn kullanýmýna uygun otobüslerle 2009 yý lýn da 339 mil yon 441 bin 74 yolcuya ulaþým imkaný sundu. Belediye otobüsleri, günde 11 bin sefer ve 324 bin ki lo met re yol yaptý. Halen Ýzmir Körfezi’nde sefer yapan 7 yolcu gemisi, 3 araba vapuru ve 14 yolcu motoru olmak üzere toplam 24 gemi ile 8 iskelede hizmet veren ÝZDENÝZ AÞ, 2009 yýlýnda yaklaþýk 14 milyon yolcu ile 310 bin araç taþýdý. Ýzmir / cihan


7

YENÝASYA / 4 OCAK 2010 PAZARTESÝ

DÜNYA

Türkiye barýþ için çaba sarfediyor

2010’a devreden dýþ politika sorunlarý -1

SUUDÝ ARABÝSTAN DIÞÝÞLERÝ BAKANI SUUD EL FAYSAL ÝLE BÝR ARAYA GELEN DIÞÝÞLERÝ BAKANI DAVUTOÐLU, TÜRKÝYE'NÝN BÖLGE BARIÞI ÝÇÝN YOÐUN ÇABA HARCADIÐINI SÖYLEDÝ. DIÞÝÞLERÝ Bakaný Ahmet Davutoðlu 3 günlük resmî ziyaret için geldiði Suudi Arabistan’da temaslarýný sürdürüyor. Bakan Davutoðlu, Suudi Arabistan Dýþiþleri Bakaný Suud El Faysal ile makamýnda bir araya geldi. Yapýlan ortak basýn toplantýsýnda bölge barýþý için yoðun çaba harcandýðý bildirildi. Davutoðlu, El Faysal ile öðleden sonra Dýþiþleri Bakanlýðýnda ikili görüþme yaptý. Heyetler arasý görüþmeler yaklaþýk 2 saat sürdü. Daha sonra öðle yemeði yenildi ve ortak basýn toplantýsý düzenlendi. Ýlk konuþmayý yapan El Faysal yapýlan görüþmelerde bölge barýþý için görüþ alýþ veriþinde bulunulduðunu belirtirken, Filistin, Suriye, Irak, Afganistan, Yemen sorunlarýnýn gündemde olduðunu kaydetti. El Faysal Türkiye ile Suudi Arabistan arasýndaki ikili iliþkiler, ekonomik yatýrýmlarýn daha da ivme kazandýrýlmasý için ortak iþbirliði konseyinin kurulmasýnýn gerekliliði üzerinde durulduðunu söyledi. Suudi Dýþiþleri Bakaný, bir gazetecinin sorusu üzerine Filistin sorununun çok karmaþýk bir mesele olduðunu, ‘’Ýsrail’in uluslar arasý arenanýn þýmarýk bir çocuðu olduðunu’’ ve hiçbir uluslar a-

rasý kanunu tanýmadýðýný savundu. Bakan El Faysal, ‘’Bu sorunu çözebilseydik 40 yýl önce çözebilirdik. Çözmek için yoðun çaba harcýyoruz” dedi.

HALÝL ÝBRAHÝM CAN hibrahimcan@windowslive.com

“ÝLÝÞKÝLER BARIÞ ÝÇÝN ÇOK ÖNEMLÝ’’ El Faysal’ýn konuþmasýndan sonra toplantý ile ilgili geliþmeleri anlatan Davutoðlu, þunlarý söyledi: ‘’Biraz önce tamamladýðýmýz görüþmede, Sayýn El Faysal ile iliþkilerimizin tüm yönlerini gözden geçirdik. Ýþbirliðimizin siyasî, ekonomik, ticarî, kültürel ve konsolosluk alanlarýnda daha da ilerletilmesi için atýlabilecek adýmlarý deðerlendirdik. Karþýlýklý yatýrýmlar ve taahhüt iþlerinin arttýrýlmasý imkânlarýný ele aldýk. Kendisine son dönemde diðer bazý bölge ülkeleriyle geliþtirmekte olduðumuz ‘stratejik iþbirliði mekanizmalarý’ hakkýnda bilgi verdim. Ýkili iþbirliðimizin bu mekanizmalar ile iliþkilendirilerek geniþletilmesi arzumuzu dile getirdim.’’ Görüþmede iki ülkeyi yakýndan ilgilendiren bölgesel ve uluslar arasý konular üzerinde de etraflýca durduklarýný anlatan Davutoðlu, Orta Doðu barýþ sürecinin bütün kanallarda yeniden canlandýrýlmasýnýn önemine de deðindiklerini dile getirdi. Cidde / aa

Bakan Davutoðlu, Gazze’deki insanlýk dramýnýn bir an önce sona erdirilmesi için uluslar arasý toplumu harekete geçirmek amacýyla çabalarýn birleþtirilmesi konusunda mutabýk kalýndýðýný bildirdi. Filistin’de birlik ve beraberliðin saðlanmasýnýn zorunlu olduðunun teyit edildiðini ifade eden Davutoðlu, Mýsýr tarafýndan yürütülen çabalara destek çýkýldýðýnýn vurgulandýðýný anlattý. FOTOÐRAF: CÝHAN

Hamit Karzai zorda

Arnavutluk'ta sel felâketi n ARNAVUTLUK’TA birkaç gündür devam eden þiddetli yaðmur sel felâketine yol açtý. Ülkenin kuzeyindeki Ýþkodra’ya baðlý Obot Köyünde 100’den fazla ev su altýnda kaldý. Baþbakan Sali Beriþa bölgeye yaptýðý ziyaret sýrasýnda evleri su altýna kalan vatandaþlarýn derhal tahliye edilmelerini istedi. Beriþa ziyareti sýrasýnda gazetecilere yaptýðý açýklamada, yaðýþlarýn 10 günde daha süreceðini belirtti ve bu sebeple ülkenin kuzeyindeki Koman, Vau Deyes, Fierza barajlarýnýn kapaklarýnýn açýlmasýný istediðini söyledi. Baraj kapaklarýnýn açýlmasýyla binlerce hektar tarým topraðýnýn su altýnda kalmasý bekleniyor. Tiran / aa

Tuna Nehri'nde kaza n AVRUPA'NIN en uzun ikinci nehri olan Tuna Nehri’nde bir yük gemisi kaza yaptý. Tuna Nehri’nin Macaristan’dan geçen bölümündeki Dunaföldvar þehrinde, Rumen bandýralý yük gemisinin buradaki köprünün ayaðýna çarptýðý açýklandý. Macaristan Ulaþtýrma Güvenlik Örgütü Sözcüsü Erika Bajko, dokuz katarýyla Almanya’ya kömür taþýyan Rumen bandýralý geminin, köprünün ayaðýna çarpmasý sonucu katarlarýn daðýldýðýný, Tuna Nehri’nde trafiðin durdurulmasýna mecbur kalýndýðý belirtti. Rumen gemisindeki personelin kazadan yara almadan kurtulduðu, katarlarýn toplanmaya çalýþýldýðý bildirildi. Budapeþte / aa

Kolombiya'da volkan faaliyete geçti n KOLOMBÝYA'DAKÝ Galeras Volkanýnýn faaliyete geçtiði bildirildi. Ülkenin güneyindeki volkanýn taþ ve kül püskürtmeye baþlamasý üzerine yetkililer, faaliyetin devam edebileceði endiþesiyle, bölgedeki 8 bin ki þi nin tah li ye si ni is te di. Ko lom bi ya’nýn Ekvador sýnýrý yakýnýndaki Andes Daðlarý’nda bulunan volkan, geçen yýl 10 kez patlamýþtý. 1993 yýlýndaki þiddetli patlamada ise 10 kiþi ölmüþtü. Bogota / aa

Filistin Özgürlük Konvoy araçlarý, Suriye’nin Lazikiye limanýndan Türk gemisi “Ulusoy 6” gemisine binerek Mýsýr’ýn Ariþ limanýna doðru yola çýktý.

Filistin Konvoyu gemiye bindi MISIR’A YOLCULUK BAÞLADI ÝHH Ýnsanî Yardým Vafký tarafýndan organize edilen Filistin Özgürlük Konvoy araçlarý, Suriye’nin Lazikiye limanýndan Türk gemisi “Ulusoy 6” gemisine binerek Mýsýr’ýn Ariþ limanýna doðru yola çýktý. Araçlarla birlikte konvoydan da 50 kiþi gemiye alýndý. Kalan 380 yolcunun ise uçakla Ariþ Havaalanýna geçmesi bekleniyor. Konvoy yolcularý ile araçlarý Ariþ’te buluþarak kara yolculuðu ile Refah Sýnýr Kapýsýna geçecekler ve Refah Kapýsýndan Gazze’ye girecekler. Mýsýr’ýn vereceði izne göre Gaz-

ze’de 24 saat veya 48 saat kalacaklar. Gazze’de bütün araçlar Filistin halkýna baðýþlandýktan sonra geri dönülecek. 18 gündür yollarda olan konvoy ekibinden gemiye binenler büyük bir mutluluk yaþadýklarýný ifade ettiler. Gemiye binen ÝHH Baþkaný Bülent Yýldýrým, geç de olsa Gazze’ye girecek olmanýn mutluluðunu yaþadýðýný belirtti. Yýldýrým, günlerdir yollarda olmasýna raðmen bütün ekibin büyük bir sabýr ve anlayýþ gösterdiðini ifade etti. Filistin Konvoyu’nu uðurlama törenine

Lazikiyelilerden geniþ katýlým oldu. Lazikiye’de Filistin Mülteci Kampý bulunuyor. Binlerce Filistinli, limana kadar yol boyunca konvoya eþlik etti. Ellerinde Filistin bayraðýna alan limana koþtu. Limanda Suriye’den ayrýlacak konvoy için büyük bir uðurlama töreni düzenlendi. Filistin Konvoyundan geride kalanlar ise Mýsýr’da buluþacaklarý arkadaþlarýyla vedalaþtý. Konvoydakiler kendilerini taþýyacak Ulusoy 6 gemisi mürettebatýna teþekkür ettiler. Lazkiye / Suriye / MUSTAFA GÖKMEN

Ýtalya’da iktidar-muhalefet düellosu ÝTALYA'DA Baþbakan Silvio Berlusconi’yi kendini koruyucu yasalarla yargýdan kaçmak ve yolsuzlukla suçlayan muhalefet, “Berlusconi’nin serbestçe sürgüne gitmesine izin verilmesi” çaðrýsýnda bulundu. Eski savcý Antonio Di Pietro liderliðindeki Deðerler Ýtalyasý Partisi’nin Avrupa Parlamentosu milletvekili Luigi De Magistris tarafýndan dile getirilen bu teklif merkez sað iktidarýn tepkisini ve muhalefeti kin ve öfkeyi teþvikle suçlamasýný beraberinde getirdi. De Magistris, Berlusconi’nin sürgüne gönderilmesiyle Ýtalya’nýn sorunlarýnýn çözüleceðini savunarak þu ifadeleri kullandý: “Bu sayede yazýlý basýn ve televizyonlar da nihayet aslî görevlerine dönerek insanlara olaylar hakkýnda bilgi vermeye baþlayacaktýr. Gündemi davalara göre belirlenmekte olan parlamento da nihayet bu baðdan kurtulup aslî görevini icra eder hale gelecektir. Yargý, her gün yeni bir saldýrýya maruz kalmaktan kurtularak, korkusuzca aslî iþine dönecek ve mafyanýn kendini her þeyin patronuymuþ gibi hissetmesi de son bulacaktýr. Bizler de uluslar arasý toplantý ortamlarýnda sürekli yinelenen nakarattan, komünistlerin ve kýzýl bayraklarýn sürekli tek bir adama öfkelenme kýzgýnlýðýndan kurtulmuþ olacaðýz.”

lkemiz dýþ politikada 2010 yýlýna, eskiyen yýldan devreden sorunlarla giriyor. Ötelenme þansý kalmayan sorunlarýn baþýnda Kýbrýs sorunu ve Ermeni açýlýmý geliyor. Bunlara Irak’taki genel seçimlerin getireceði sorunlar, komþumuz Ýran’ýn nükleer programýna iliþkin sýkýntýlar ve Afganistan’a asker gönderme meselesi ve Avrupa Birliði’ne üyelik müzakerelerini de eklemek mümkün. Yýlýn sonunda Fener Rum Patriði Bartelemeus’un “çarmýha gerilmiþ gibi hissettiði”ni açýklamasýyla yeniden gündeme getirilen Heybeliada Ruhban Okulu sorunu da bu yýlýn gündeminde yer alacak sorunlar arasýnda gibi görünüyor. Bunlarýn içinde en kolayý þimdilik Afganistan’a asker gönderme meselesi. Türkiye hem oradaki asker sayýsýný önceden arttýrarak, hem de peþinen muharip asker göndermeyeceðini açýklayarak, bu sorunu hafifletti. Ancak CIA kampýna yapýlan baskýn, Pakistan’a sýçrayan intihar bombalamalarý gibi olaylarýn sýkýþtýrdýðý Amerika’nýn, Afganistan’da sýkýþtýkça, NATO’nun en tecrübeli muharip ordularýndan birisine sahip olan Türkiye’den talebini daha güçlü biçimde yenilemesi kaçýnýlmaz. Umarýz Müslümanýn Müslümana kýrdýrýlmasý anlamýna gelecek bu taleplere ‘hayýr’ demeye devam ederiz. Komþumuz Irak’ta bu ay içinde yapýlmasý planla nan se çim ler, se çim ya sa sý nýn ge cik me si dolayýsýyla 7 Mart’a ertelenmiþti. Bu seçimlerle ilgili sorunlarýn baþýnda tercihli oy sisteminin kullanýlmasý ve Kerkük’teki seçmen listeleri geliyor. Büyük tartýþmalara sebep olan tercihli oy sistemi sonunda kabul edildi. BM’in 2004 seçmen listelerinin kullanýlmasýný önerdiði, ancak Kürtlerin reddettiði Kerkük’te ise—Kürtlerin lehine olan— güncel listeler kullanýlacak, ancak seçim sonuçlarý yeni parlamento kurulup, yeni seçim yasasý çýkarýlana kadar geçerli “geçici” sonuçlar olacak. Umarýz ülkenin ABD sonrasý kaosa düþeceðini ispatlamaya çalýþanlar, seçim kampanyasýný kana bulamazlar. Seçimler hem Irak’ýn bütünlüðünün ve istikrarýnýn saðlanmasý, hem de Kerkük ve Musul meselesi yüzünden bizi yakýndan ilgilendiriyor. Ermenistan’la imzalanan iki protokolün parlamentoda bekliyor olmasý, 1915 olaylarýnýn yýl dönümü olan 24 Nisan’a kadar somut bir adým atýlmasý baskýsýnýn gittikçe artmasý, açýlýmý yýlýn ilk çeyreðinde ülkemizin önünde duran dýþ sorunlardan birisi haline getirdi. Ermenistan, anayasasý gereði Anayasa Mahkemesine gönderdiði bu protokolleri ancak yüksek mahkemenin kararýndan sonra meclisine sunabilecek. Türkiye’nin bu konudaki açmazý, bir yandan protokollerin onaylanmasý baskýlarýna karþý koyarken, öbür yandan Yukarý Karabað sorununun çözümünün hýzlandýrýlmasý için çaba gösterecek olmasý. Kýbrýs sorununda ise Nisan’daki seçimlere kadar sorunun çözülemeyeceði açýklýða kavuþtu. Burada sorun; seçimleri kazanacak liderin, bu müzakereleri ayný olumlu hava içinde sürdürme politikasýný benimseyip benimsemeyeceði. Rumlarýn avantajlý taraf olarak—ve uluslar arasý toplumun hiçbir baský yapmamasý yüzünden—istedikleri gibi bir çözüme ulaþmadan bir anlaþmayý kabul etmeyecekleri biliniyor. Türkiye’de ise “Ver kurtul” görüþünde olanlarýn sayýsý hayli az iken, “en iyi çözüm çözümsüzlüktür” diyen eski politikanýn sürdürülmesini isteyenler çoðunlukta. Aslýnda meselenin çözümün en önemli adýmý; iki toplumun birbirlerinin “varlýðýný”, “haklarýný” ve “güçlerini” kabul etmesi olacaktýr. Umarýz bu sorun 2011 yýlýna devredilmeden çözümlenebilir. Ýran’ýn nükleer programýna iliþkin görüþmelerde; zenginleþtirilmiþ uranyumunu nükleer yakýt karþýlýðý Türkiye’de depolamayý kabul etmesiyle doðan olumlu havayý ve Fener Rum Patriðinin “çarmýh” benzetmesini, Avrupa Birliði’ne üyelik süreciyle birlikte yarýn ele alalým.

Ü

HABERLER

n BM'NÝN Afganistan’daki misyonunun baþkaný Kai Eide, Afgan milletvekillerinin Devlet Baþkaný Hamid Karzai’nin kabine adaylarýnýn yüzde 70’ini reddetmelerini “siyasî gerileme” olarak deðerlendirdi. Eide, gazetecilere, milletvekillerinin bu kararýnýn iþler bir hükümete sahip olunmasý çabalarýný geciktireceðini ve Afganistan ile uluslar arasý toplumun acil reformlara odaklanmaya çalýþtýðý bir dönemde dikkatleri daðýtacaðýný ifade etti. BM yetkilisi, Karzai’nin þimdi siyasî enerjisini yeni adaylarý belirlemeye harcayacaðýný belirtti. Afgan parlamentosu, dünkü oturumda yapýlan gizli oylamada, yeni kabinenin 24 adayýndan 17’sini reddetmiþti. Parlamentonun reddettiði adaylar, Karzai’nin yakýn müttefikleri olarak görülüyor. Bunlar arasýnda savaþ aðalarýnýn etkisinde olduklarýna inanýlanlar da bulunuyor. Parlamentonun onay verdiði adaylar arasýnda Ýçiþleri Bakaný Hanif Atmar, Savunma Bakaný Abdül Rahim Vardak ve Maliye Bakaný Ömer Zakhilval yer alýyor. Ret edilen isimler arasýnda ise eski Sovyet dönemi gerilla lideri Enerji ve Su Bakaný Muhammed Ýsmail Han ve tek kadýn aday Kadýn Ýþleri Bakaný Husn Bano Gazanfer dikkati çekiyor. Kabil / aa

GENÝÞ AÇI

ÝKTÝDARDAN TEPKÝ

Luigi De Magistris

ÝTALYA'DAKÝ merkez sað koalisyonun en büyük ortaðý Özgürlükçü Halk Partisi adýna yapýlan yazýlý açýklamada, Di Pietro gibi kendisi de eski savcý olan De Magistris’in son beyanatýnýn, Cumhurbaþkaný Giorgio Napolitano’nun iktidar ile muhalefet arasýndaki “gerilimi düþürme” çaðrýsýyla baðdaþmadýðý belirtildi. De Magistris’in sözlerinin “Baþbakana ve ona oy verenlere hakaret” olarak nitelendiði açýklamada, ana muhalefet konumundaki Demokrat Parti’nin olaya sessiz kalmasý da eleþtirildi. Özgürlükçü Halk Partisi sözcüsü Daniele Capezzone, “Sayýn De Magistris’in sözleri, Baþbakan Berlusconi’ye, ona oy vermiþ olan milyonlarca Ýtalyan’a, küstahça hakaret niteliðindedir. Demokrat Parti’nin kurmaylarý olayý sessizce seyretmekle yetinmektedirler. De Magistris’ten ve Di Pietro’dan baþka bir þey beklenmesi zaten beklenmez. Ancak Deðerler Ýtalyasý Partisi yetkililerinin bu tavýrlarýna Demokrat Partililerin sessiz kalmalarýna þaþýrmamak elde deðildir” dedi. Roma / aa

ABD’nin Irak’tan ayrýlma zamaný yaklaþtý n ABD'NÝN Irak’taki birliklerinin komutaný general Ray Odierno, birliklerin zamanýnda çekileceðini söyledi. General Odierno Associated Press’e verdiði demeçte, Irak’ýn seçimleri geciktirmesinin, Amerikan askerlerinin planlandýðý gibi Aðustos sonuna kadar bu topraklardan çekilmesini etkilemeyeceðini belirtti. Irak’ta Martta yapýlmasý planlanan seçimler sýrasýnda yaklaþýk 100 bin ABD askerinin olmasýnýn beklendiðini belirten general, seçimlerden 2 ay sonra ülkedeki duruma bakýlacaðýný ve daha sonra birliklerin çekilmesine baþlanacaðýný kaydetti. Irak’ta bu ay yapýlmasý planlanan seçimler, seçim yasasýyla ilgili tartýþmalar yüzünden Mart’a ertelenmiþti. Forward Operating Base Cobra / aa


8

YENÝASYA / 4 OCAK 2010 PAZARTESÝ

MEDYA-POLÝTÝK

Kürtçü Halk Partisi… DOÐU VEYA BATI ÞÜKRÜ BULUT s.bulut@saidnursi.de

ut­la­ka­ si­zin­ de­ dik­ka­ti­ni­zi­ çek­miþ­tir.­ Ga­ze­te­miz­de­Sos­yo­log­Mü­fid­Yük­sel­i­le­ya­pý­lan­rö­por­taj,­ ba­zý­ ke­sim­le­rin­ gör­me­mek­te­ i­nat­ et­tik­le­ri bir­ ha­ki­ka­ti­ kör­le­re­ de­ gös­ter­di.­ Ke­ma­list­ler­le­ Os­man­lý ba­ki­ye­si­Tür­ki­ye'ye­ya­pý­lan­la­rýn­ge­cik­me­li­o­la­rak­Kürt­le­re­ ya­pýl­ma­ya­ baþ­lan­dý­ðý­ný­ an­la­tan­ ça­lýþ­ma­dan­ do­la­yý hem­kýy­met­li­kar­de­þi­miz­Mü­fid­Yük­sel'e­ve­hem­de­rö­por­ta­jý­ger­çek­leþ­ti­ren­Ha­san­Hü­se­yin­Ke­mal­kar­de­þi­mi­ze­kal­bî­te­þek­kür­le­ri­mi­zi­arz­e­di­yo­ruz. Ýs­lâ­mî­un­sur­la­rýn­dil­den,­folk­lor­dan,­TV­prog­ram­la­rýn­dan,­ders­ki­tap­la­rýn­dan­ve­bütün­Kürt­kül­tü­rün­den­si­lin­me­si­i­þi­ni­ne­o­li­be­ral­le­rin­mad­dî­des­tek­le­riy­le­ger­çek­leþ­tir­me­ye baþ­la­yan­“Mark­sist­Kürt­çü­par­ti­nin”­ge­cik­me­li­baþ­la­dý­ðý ça­lýþ­ma­i­çin­u­zun­za­ma­na­i­hti­yaç­yok,­ka­na­a­tin­de­yiz. Ha­ri­cî­din­siz­li­ðin­pa­ra­la­rýy­la­fi­nan­se­e­di­len­STK­ça­lýþ­ma­la­rý,­kül­tü­rel­fa­a­li­yet­ler,­þark­ka­dý­ný­na­yö­ne­lik­pro­je­ler­ve so­kak­ta­bom­boþ­bek­le­ti­len­genç­ler;­Os­man­lý­za­ma­nýn­da Kür­dis­tan­o­la­rak­ad­lan­dý­rý­lan­Ku­zey­I­rak­i­le­Gü­ney­do­ðu böl­ge­mi­zi­i­çi­ne­a­lan­coð­raf­ya­nýn­Ýs­lâ­mi­yet­ten­so­yut­lan­ma­sý,­Kürt­le­re­yö­ne­lik­he­def­ça­lýþ­ma­o­la­rak­or­ta­ya­çý­ký­yor.­Böl­ge­in­san­la­rý­nýn­Ýs­lâ­mi­yet­ten­baþ­ka­bir­un­sur­la­bir a­ra­ya­ge­le­me­ye­ce­ði­ni­bi­len­ha­ri­cî­din­siz­lik­ce­re­ya­ný,­Kürt­le­ri din­den­so­ðu­ta­rak­böl­ge­yi­is­tik­rar­sýz­laþ­týr­ma­yý­he­def­li­yor. Bin­bir­de­si­se,­zah­met­ve­mas­raf­la­Ku­zey­I­rak'ý­Ýs­lâm­dün­ya­sýn­dan­ko­par­ma­ya­ça­lý­þan­ha­ri­cî­din­siz­lik­ce­re­ya­ný,­Ke­ma­list­ler­le­iþ­bir­li­ði­ya­pa­rak­bu­böl­ge­yi­de­Mark­sist­Kürt mi­li­tan­la­rýy­la­ken­di­çiz­gi­si­ne­çek­me­ye­ça­lý­þý­yor.­Kürt­hal­ký­nýn­me­ta­zo­ri­yi­ka­bul­len­me­di­ði­ne­de­lil,­ya­kýn­ta­ri­hi­miz­de­ki­on­lar­ca­is­yan­ol­sa­ge­rek.­Ýþ­te­bu­ha­ki­kat­Ke­ma­list­ler­le ne­o­li­be­ral­le­ri­bu­yo­la­sevk­e­di­yor.­Ýs­lâ­mi­ye­ti­ha­yat­la­rý­nýn e­sa­sý­ka­bul­e­den­Kürt­le­ri­ne­A­rap­lar­dan,­ne­Türk­ler­den ve­ne­de­Ý­ran­lý­lar­dan­ko­pa­rýp­on­la­ra­düþ­man­et­mek müm­kün­ol­ma­dý­ðý­na­gö­re,­on­lar i­çin­“din­den­so­ðut­mak­tan”­baþ­ka­bir­“ça­re”­kal­mý­yor. Kürt­le­rin­ge­le­ne­ði,­di­li,­e­de­bi­ya­tý,­har­sý­ve­bütün­kül­tür un­sur­la­rý­týp­ký­A­rap­lar­da­ve­Türk­ler­de­ol­du­ðu­gi­bi­Ýs­lâ­mi­yet­le­mezc­ol­muþ.­Dec­ca­li­ye­tin­Ku­zey­Av­ru­pa'dan­ta­Çin’e ka­dar­yay­dý­ðý­“kül­tür­dev­rim­le­ri­nin”­en­bü­yük­he­de­fi bütün­kut­sal­la­rý­ge­le­nek­ler­le­bir­lik­te­yý­kýp­ye­ri­ne­din­siz­li­ði i­ka­me­de­ðil­miy­di?­A­po'nun­dev­rim­ci­li­ði­i­le­ne­o­li­be­ral­le­rin an­la­dýk­la­rý­“de­ði­þim”­a­ra­sýn­da­ki­far­ký­kim­se­cik­ler­i­zah­e­de­mi­yor.­Zi­ra­bu­an­lam­da­ki­Ke­ma­list­Kürt­ler­le­ne­o­con­ve ne­o­li­be­ral­ler­a­ra­sýn­da­fark­yok­tur.­Klâ­sik­ve­ge­le­nek­sel­dü­þün­ce­nin­de­bu­ra­da­Ke­ma­lizm­i­le­ha­ri­cî­din­siz­lik­ce­re­yan­la­rý­na­yar­dým­cý­ol­du­ðu­nu­i­fa­de­et­mek­zo­run­da­yýz.­ Böl­ge­de­ki­deh­þet­li­ay­rýþ­ma­yý­A­me­ri­ka'ya,­Av­ru­pa'ya­ve­ya AB'ye­mal­et­me­ye­ça­lý­þan­lar­da­Ke­ma­list­ler­dir.­Zi­ra­or­ta­da­bu­mâ­nâ­da­bir­düþ­man­yok.­Ken­di­iz­le­ri­ni,­ne­o­li­be­ral­ler­ve­ne­o­con­lar­la­it­ti­fak­la­rý­ný­baþ­ka­þe­kil­de­ka­muf­le­e­de­mez­ler.­I­rak­hal­ký­nýn­ka­ti­li­Troç­ki­ci­Pa­ul­Wol­fo­witz'in­iþ­gal­gün­le­rin­de­Ýs­lâm­ül­ke­le­ri­ne­hi­ta­ben­tav­si­ye­si­ni­u­nut­ma­mak­ge­re­kir:­“Her­Ýs­lâm­ül­ke­si,­ken­di­i­çin­de­bir­M.­Ke­mal­çý­kar­ma­dýk­ça­de­mok­ra­si­ye­ka­vu­þa­maz…”­ A­çý­lým­ön­ce­sin­de­Er­bil'de­ya­pý­lan­“A­bant­plat­for­mu”­da ma­a­le­sef­bu­pro­je­de­kul­la­nýl­mýþ­týr.­A­çýk­Top­lum­Ens­ti­tü­sü yet­ki­li­le­ri­nin­do­lay­lý­bir­þe­kil­de­des­tek­le­dik­le­ri­bu­tür­ça­lýþ­ma­lar­da,­fay­da­nýn­de­vam­lý­kar­þý­ta­ra­fa­ol­du­ðu­bir­va­ký­a. AB'nin­Hý­ris­ti­yan­ve­in­sa­ni­yet­per­ver­tem­sil­ci­le­ri­nin­des­tek­le­dik­le­ri­“Ýs­lâm­Bir­li­ði”­pro­je­si­nin­tam­mer­ke­zi­ne­yer­leþ­tir­len “Kürt­çü­Halk­Par­ti­si­nin”­han­gi­mis­yon­la­rý­yük­len­di­ði­ni,­dik­kat­li­ce­in­ce­le­yen­ler­an­la­ya­cak­lar­dýr.

M

Neden Kürtçü Halk Partisi? Se­la­nik­o­ri­jin­li­Ýt­ti­had­ve­Te­rak­kî­Par­ti­si­nin­Os­man­lý­ha­ne­da­ný­ný­na­sýl­taht­tan­in­dir­di­ði­ni,­ta­rih­çok­tan­yaz­ma­ya­baþ­la­dý.­Bu­par­ti­nin­bo­zuk­kýs­mý­nýn­kul­lan­dý­ðý­un­sur­ve­ar­gü­man­la­rýn,­Cum­hu­ri­yet­dö­ne­min­de­Türk­çü­Halk­Par­ti­si­ne um­de­ol­du­ðu­nu­gö­zar­dý­e­de­me­yiz.­Dev­rim­ler,­Ýl­ke­ler,­ku­rul­tay­lar,­ku­rum­lar­ve­ens­ti­tü­ler­hep­Ýt­ti­had­ve­Te­rak­kî'nin pren­sip­le­ri­ne­ve­kök­le­ri­ne­bað­la­nýr.­Bu­dö­nem­de,­yi­ne­bir ký­sým­Av­ru­pa­lý­la­rýn­yar­dý­mýy­la­ge­re­çek­leþ­ti­ril­miþ­“bü­yük dev­ri­min”­bu­gün­ay­ný­Av­ru­pa­o­ri­jin­li­din­kar­þý­tý­or­ga­ni­zas­yon­la­rýn­yar­dý­mýy­la­þark­ta­ya­pýl­ma­ya­ça­lý­þýl­ma­sý,­ta­ri­hin­te­ker­rü­rü­gi­bi­gö­rün­se­de­ha­ki­kat­te­“a­hir­za­man­ce­re­yan­la­rý­nýn­or­tak­pro­je­sin­den”­baþ­ka­bir­þey­de­ðil­dir.

Çýkýþ yolu... Böl­ge­a­ha­li­si­nin­si­nir­le­ri­ni­bi­linç­li­bi­çim­de­ge­ren­ve­on­la­rý, i­da­re­et­tik­le­ri­ek­ran­la­rýn­ba­þý­na­top­la­yan­Tür­ki­ye­kar­þýt­la­rý­nýn­o­yu­nu­nu­bo­za­cak­tek­va­sý­ta­din­dir,­Ýs­lâ­mi­yet­tir, Kur'ân'dýr.­Böl­ge­hal­ký­bun­dan­baþ­ka­bir­þey­an­la­mý­yor.­His­si­yat­lar­a­yak­ta,­ya­ra­lar­ka­ný­yor­ve­mü­te­ma­di­yen­in­ti­kam­fi­kir­le­ri­tel­kin­e­di­li­yor.­Böl­ge­yi­a­nar­þi­ye­bo­ðan­la­rýn­kork­tuk­la­rý­“Ýs­lâ­mi­ye­ti”­ir­ti­ca­kay­gý­sýy­la­ka­ra­lis­te­ye­a­lan­bir­dev­let,­þu me­tod­lar­la­bu­ra­da­çý­kýþ­bu­la­maz.­Ya­ra­yý­de­rin­leþ­ti­ren­ve­in­ti­kam­his­si­ni­tah­rik­e­den­Ke­ma­lizm­le,­zor­ba­lýk­ve­ah­lâk­sýz­ca du­ruþ­lar­la­ne­a­çý­lým­sað­la­nýr­ve­ne­de­has­ta­lýk­te­da­vî­e­di­le­bi­lir.­Ke­ma­liz­min­geç­miþ­te­ki­bü­tün­çiz­gi­si­ne,­i­fa­de­ve­ic­ra­at­la­rý­na­sa­hip­çý­kan­bir­hü­kü­me­tin­ya­pa­ca­ðý­en­gü­zel­þey,­her­kes­ten­ön­ce­böl­ge­yi­terk­et­me­si­dir.­Bu­ra­da­ce­sur,­de­mok­rat, hak­pe­rest­ve­ýrk­çý­lý­ða­prim­ver­me­yen­bir­an­la­yýþ­la­ya­pý­la­cak si­ya­se­te­ih­ti­yaç­var.­Ha­re­ke­ti­ni­ha­ri­cî­sa­ik­ler­le­de­ðil,­mil­lî men­fa­at­ler­le­a­yar­la­yan­bir­po­li­ti­ka­nýn­böl­ge­ye­ka­lý­cý­ba­rý­þý ge­ti­re­ce­ði­de­bir­ha­ki­kat­tir. Ýt­ti­had-ý­ Ýs­lâ­mý­ ve­ ha­ki­kî­ me­de­ni­ye­ti­ sa­vu­nan­ Ý­se­vî Av­ru­pa'ya­düþ­man­o­lan­ce­re­yan­lar­el­le­ri­ni­ça­buk­tu­tu­yor­lar.­ Tür­ki­ye­ AB'ye­ yak­la­þýr,­ Ý­se­vî­ dün­ya­ i­le­ Ýs­lâm dün­ya­sý­yan­ya­na­ge­lir­ler­se,­bu­din­siz­ce­re­yan­la­rýn­böl­ge­den­def­o­la­cak­la­rý­ný,­on­lar­biz­den­da­ha­i­yi­bi­li­yor­lar. Þar­ký­ in­ti­ba­ha­ ge­tir­mek­ ü­ze­re­ ge­ce­li­ gün­düz­lü­ o­la­rak bu­ha­di­se­le­rin­ma­hi­ye­ti­a­ha­li­ye­an­la­týl­ma­lý.

Eski Özel Harpçi, bazý komutanlarýn þöyle dediðini aktardý:

“Eþi baþörtülü tek subay kalmayacak” DEVLET Bakaný­ve­Baþbakan­Yardýmcýsý Bülent­Arýnç’a­yönelik­suikast­iddiasýyla gündeme­gelen­Özel­Harp­Dairesi,­50­yýlý aþkýn­karanlýk­geçmiþiyle­aydýnlatýlmayý­bekliyor.­Türk­Silahlý­Kuvvetleri’nin­(TSK) tartýþmalý­kurumlarýndan­biri­olan­Psikolojik Harekât­Dairesi’nden­emekli­Yarbay­Þenol Özbek,­çok­gizli­bilgilerin­saklandýðý­ve operasyon­planlarýnýn­hazýrlandýðý­Özel Harp­Dairesi’nin­geçmiþini­ve­bugününü Taraf’a­anlattý. Öncelikle bize bu Özel Harp Dairesi ne zaman ve kimler tarafýndan niçin kuruldu anlatýr mýsýnýz Önce­bizim­her­þeyi­1950’den­baþlatan yanlýþ­algýyý­ortadan­kaldýrmamýz­gerekiyor. Türkiye­ile­ABD­arasýndaki­iliþkilerin­temeli tek­parti­döneminde,­özellikle­Mareþal­Fevzi Çakmak’ýn­tasfiyesinden­sonra­baþlýyor. Demokrat­Parti­bu­iliþkiler­konusunda­zaten CHP’den­farklý­düþünmüyor­ama­esas temeli­CHP­atýyor.­Demokrat­Parti­iktidara geldiðinde­formatý­belirlenmiþ­bir­iliþkiler yumaðýnýn­içinde­buluyor­kendini.­Daha önceden­mesela­1948’de­bir­subay­grubu özel­ eðitim­ için­ ABD’ye­ gönderiliyor. Bunlarýn­ arasýnda­ sonraki­ dönemin meþhurlarýndan­Alparslan­Türkeþ,­Turgut Sunalp,­Suphi­Karaman,­Ahmet­Yýldýz­ve Seferberlik­Tetkik­Kurulu’nun­kurucusu olarak­bilinen­Daniþ­Karabelen­var...­

görev­ yapanlar,­ baþta­ baþkan­ Daniþ Karabelen­ve­Ýsmail­Tansu­olmak­üzere­tasfiye­ediliyor.­Teþkilatýn­baþýna,­27­Mayýs’ý organize­eden­Faruk­Ateþdaðlý­getiriliyor. Daha­sonra­yine­bir­komitacý­olan­Sezai Okan­teþkilatýn­baþýna­geçiyor.­Ýsmail­Tansu ile­bizzat­yaptýðým­görüþmede­kendisi­bana “ihtilalden­haberimiz­yoktu,­haberimiz olsaydý­hükümete­haber­verirdim,­hükümeti uyarýrdým”­dedi.­1965’te­MÝT­kanunu­çýkýp da­ Fuat­ Doðu­ MÝT’e­ müsteþar­ olarak atanýnca,­Fuat­Doðu­ile­ikinci­adam­konumundaki­Cihat­Akyol­arasýnda­çýkan­anlaþmazlýk­üzerine,­Süleyman­Demirel’in­inisiyatifi­dahilinde­Cihat­Akyol­MÝT’ten­alýnarak, 1967’de­bu­kurulun­baþýna­veriliyor­ve­kurulun­adý­Özel­Harp­Dairesi­oluyor.­Bugünkü haliyle­þekillenmeye­ilk­olarak­o­zaman, Cihat­Akyol­döneminde­baþlýyor.­

kurulmuþ. Özel­Harp­teþkilatýnýn­veya­mevcut­haliyle özel­kuvvetlerin­sadece­bu­iþler­için­kurulduðunu­zannetmek­de­yanlýþtýr.­Dünyadaki bütün­ordularýn­özel­kuvvet­mantýðý­ile kurulmuþ­teþkilatlarý­vardýr.­Yani­Seferberlik Tetkik­Kurulu­mantýðýný­Özel­Kuvvet­mantýðý­ile­bire­bir­ayný­görmek­doðru­deðildir. Eski­Kýzýl­Ordu’da­da­bunun­karþýlýðý­olarak Spetnaz­birlikleri­vardý.­Kýzýl­Ordu­bir­bölgeye­gitmeden­önce­bu­birlikler­öncü­olarak giderdi.­Dolayýsýyla­bugün­bordo­bereliler olarak­bilinen­ve­binbir­meþakkatle­görev yapan­insanlarý,­doðrudan­þu­an­tartýþma konusu­olan­yapýlarýn­bir­parçasý­olarak düþünmek­ hatadýr.­ Seferberlik­ Tetkik Kurulu­mantýðýyla­Özel­Kuvvet­mantýðýný birbirinden­ayýrmak­gerekir.

Ýstanbul’daki 6-7 Eylül olaylarýnda bu teþkilatýn rolü neydi? 6-7­Eylül­olaylarýnýn­bu­kurul­tarafýndan organize­edildiði­þeklindeki­kanaat­yanlýþ.­O olayda­MÝT’ten­önceki­istihbarat­teþkilatýmýz­olan­MAH’ýn­Ýstanbul­grubu­etkili oluyor.­Bu­grubun­etkili­ismi,­o­zaman MAH’ýn­Ýstanbul­Bölge­Baþkaný­olan­Fuat Doðu.­O­da­bir­Gayri­Nizami­Harpçi­fakat Seferberlik­Tetkik­Kurulu’nda­görevi­yok.­67­Eylül­olaylarýnda­200.000­baský­yaptýðý söylenen­Ýstanbul­Ekspres­gazetesinin­sahibi Mithat­Perin’in­MAH­döneminde­bu­grupla olan­iliþkileri­daha­sonraki­dönemde­belgelendi.­Mithat­Perin’in­Kayseri­Cezaevi’nden MÝT’e­yazdýðý­bir­mektup­var.­Bu­mektup, 19­Ocak­1971­tarihli­Devrim­gazetesinde, “milli­emniyet­ajaný­politikacýyý­tanýtýyoruz” baþlýðýyla­yayýmlandý.­Mektupta­iliþkinin boyutu­teferruatýyla­ortaya­çýkýyor­zaten. Peki kimdir bu Fuat Doðu? Fuat­Doðu,­meþhur­Alman­istihbaratçýsý Gehlen’in­ öðrencilerinden.­ Aslýnda komünizme­karþý­gizli­bir­yeraltý­örgütü kurma­fikrini­ABD’ye­öðreten,­ABD’yi­bu konuda­ ikna­ eden­ ve­ Ýkinci­ Dünya Savaþý’ndan­sonra­bunun­uygulanmasýna öncülük­eden­de­bu­Gehlen.­Fuat­Doðu daha­ sonra­ MAH­ teþkilatý­ MÝT’e dönüþtüðünde­MÝT’in­ilk­müsteþarý­oluyor. Bu­dönemde­MÝT’in­bir­istihbarat­teþkilatýndan­ziyade­bir­gayri­nizami­harp­teþkilatý­gibi­örgütlendiðini,­esas­personel­kaynaðýnýn­ özel­ harpte­ görevli­ subaylar olduðunu­görüyoruz.­27­Mayýs’tan­sonra kurulan­ve­halen­devam­eden­askerî­vesayet rejiminin­dinamikleri­açýsýndan­da­bunu gayet­normal­görmek­lazýmdýr. Seferberlik Tetkik Kurulu’nun 27 Mayýs iliþkisi neydi? Kurulun­27­Mayýs­ile­iliþkilendirilmesi­de yanlýþ.­Tam­tersi­bu­kurulu­27­Mayýsçýlar Menderes’in­gizli­örgütü­olarak­biliyor­ve algýlýyorlar.­27­Mayýs’tan­sonra,­bu­kurulda

Peki, yeraltýndan çýkan silahlar kimin? Genelkurmay­Baþkanlýðý­yeraltýndaki silahlarýn­toplatýldýðýný­ve­halen­yeraltýnda silah­bulunmadýðýný­açýkladý.­Bu­demektir­ki, ülkenin­en­azýndan­kýsa­veya­orta­vadede silahlý­bir­iþgal­altýna­girmesi­gibi­bir­tehlike mevcut­deðildir.­Yani­bu­sebep­ortadan kalkmýþtýr.­Hal­böyleyken,­halen­varlýðýný devam­ettirdiði­söylenen­bu­ve­benzer­teþkilatlarýn­genel­bir­iç­ve­dýþ­tehdit­deðerlendirmesiyle­nasýl­bir­örgütlenmeye­gittikleri,­bunlarýn­tehdit­algýsýný­kimin­belirlediði en­azýndan­milli­iradenin­temsilcisi­olan insanlara­açýklanmalýdýr.­Teþkilat­sözcüðünden­kastým­Özel­Kuvvetlerin­bordo­bereliler olarak­bilinen­esas­çatýsý­yani­askeri­unsurlarý deðildir.­Bu­teþkilatýn­sivil­uzantýlarýdýr. Asker, hükümetin bir üyesini neden takip eder? Silahlý­Kuvvetler’in­bir­sivil­vatandaþý­takip etme­görev­ve­yetkisi­olmadýðýna­göre, dýþarýya­bilgi­sýzdýrdýðý­düþünülen­bir­Silahlý Kuvvetler­ mensubunun­ takip­ edildiði yönündeki­açýklamanýn­dýþýnda­baþka­bir açýklama­zaten­beklenemezdi.­Takip­edilen bir­ordu­mensubu­dahi­olsa,­bunun­bu­þekliyle­yapýlmasý­uygun­mudur­ve­hukukî midir?­Bu­personel­kime­nasýl­bir­bilgi­sýzdýrmaktadýr?­ Bilgi­ sýzdýrdýðý­ insanlar­ hangi ülkenin­ ajanlarý­ veya­ görevlileridir?­ Bilgi sýzdýrýlan­ baþka­ bir­ ülkenin­ ajaný­ veya görevlisi­ise­bu­konuda­derhal­emniyet­ve MÝT’in­ yardýmýna­ da­ baþvurulmasý­ ve konunun­ daha­ ciddi­ ve­ daha­ geniþ­ çapta araþtýrýlmasý­ gerekmez­ mi?­ Bir­ baþka ülkenin­ ajanlarý­ veya­ görevlileri­ deðil­ de bir­gazetenin­iddia­ettiði­gibi,­bilgi­sýzdýrýlan insan­devletin­bakaný­ise,­silahlý­kuvvetlerin kendi­devletinin­bakanýndan­gizlediði­ya­da gizleyeceði­bilgiler­mi­mevcuttur­ki,­bizim bakandan­gizleyeceðimiz­herhangi­bir­bilgimiz­yoktur­denmeyip­de­bu­personel­takip altýna­alýnmýþtýr?

Bu gizli yapýnýn temel amacý neydi? Seferberlik­Tetkik­Kurulu,­komünizmin ülkeye­girme­ve­ülkede­yerleþme­teknik­ve taktiklerine­karþý­koymak­üzere­kuruluyor. Yani­madem­ki­komünistler­gerilla­teknik­ve taktiði­uyguluyor,­o­halde­buna­engel­olmak için­ayný­taktiði­uygulamak­lazým­mantýðý­ile teþkilatlanýyor.­Gizli­bir­teþkilatlanmaya gidiliyor­ve­direniþte­kullanýlmak­üzere­yine barýþtan­itibaren­yeraltýna­silahlar­gömülüyor.­Kuruluþ­çalýþmalarý­1952’de­baþlýyor­ama çekirdek­kadro­ile­fiilen­faaliyete­geçmesi 1955­yýlýna­rastlýyor. Sivil iktidarlar bu yapýdan haberdar mýydý? O­zamanki­Menderes­hükümeti­bu­teþkilat­hakkýnda­her­türlü­bilgiye­sahipti.­Hatta 1957’den­itibaren­Kýbrýs­mücahitlerinin teþkilatlanmasý­görevini­bu­kurula­veren­de hükümetti.­Yani­silahlý­kuvvetler,­hükümetten­böyle­bir­görev­istemiyor.­Bu­görevi silahlý­kuvvetlere­direktif­olarak­bizzat hükümet­veriyor.

yapýya­götüren­bu­süreçtir.­

‘‘

E. Yarb. Þenol Özbek: Teðmenliðimiz döneminde bazý komutanlarýn, “Orduda eþi baþörtülü tek subay býrakmayacaðýz” dediðini hatýrlýyorum.

Özel Harp Dairesi’nin ülkücü, milliyetçi kesimle iliþkisi neydi? Hem­özel­harp­hem­de­MÝT­nezdinde, komünizme­karþý­bir­teþkilatlanmaya­gidiyorsanýz,­böyle­bir­yapýyý­kimlerden­oluþturursunuz?­Her­halde­Dev-Yolcu­veya­Dev Solcu’lardan­deðil.­Veya­kamuoyunda­solcu olarak­algýlanan­insanlardan­seçecek­haliniz de­yok.­Mümkündür­ki­böyle­bir­yapýnýn içinde­milliyetçi­ve­ülkücü,­Türkçü­vs­gibi tanýnan­ve­komünizme­karþý­sert­bir­tavýr takýnan­insanlar­yoðunluktadýr.­Bu­yoðunluðun­ya­da­iliþkiler­yumaðýnýn­o­zamanki ülkücü­veya­milliyetçi­teþkilatlarda­nasýl­bir hareketlilik­doðurduðu­hâlâ­müphemdir. Eski­ülkücülerden­birinden­dinlemiþtim. Abdullah­ Çatlý­ tutuklanýyor.­ Muhsin Yazýcýoðlu,­o­an­teþkilatta­görevli­olanlardan Çatlý’nýn­kurtarýlmasýný­istiyor.­Bir­grup ülkücü­emniyet­müdürü­ile­görüþmek­için gittiklerinde,­Çatlý’yý­nezarette­bulacaklarýný ve­oradan­kurtaracaklarýný­zannederken, Çatlý’yý­müdürün­odasýnda­çay­içerken buluyorlar.­Çatlý,­sert­ve­soðuk­mizaçlý olduðu­için­soru­da­soramýyorlar.­“Hayýrdýr reis”­dediklerinde,­“Karýþtýrmayýn”­diyor. Aðca’nýn kaçýrýlmasý bu yapýnýn iþi mi? Bu­olay­müphemliðini­korumaktadýr. Aðca’nýn,­daha­önce­de­bir­kez­kaçma­teþebbüsünde­bulunduðu­halde­cezaevinden kaçabilmesi,­daha­doðrusu­kaçýrýlmasý­hem aklýn­hem­de­vicdanýn­kabul­edebileceði­bir þey­deðildir.­Her­þeye­raðmen­bunlar­net olarak­belgelenmiþ­ve­somuta­indirgenmiþ þeyler­olmadýðýndan­dolayý,­bunlarý­anlayabilmek­için­bu­çark­içinde­görev­yapmýþ insanlarýn­vicdanýn­sesiyle­toplumun­önüne çýkýp­“biz­bunlarý­yaptýk”­demesinin­dýþýnda yapacak­bir­þey­yoktur.­ Anlaþýlan Özel Harp bu iþler için

Tehdit algýsý dünyada deðiþti ama bizde algý ve teþkilatlar ayný mý kaldý? Bu­son­dönemde­kamuoyunun­içine düþtüðü­çok­ciddi­bir­hata­var.­Bir­konuda yanlýþ­bir­algý­içindeler.­Þüpheli­iliþkiler­aðýný açýklarken,­12­Eylül’den­önceki­teþkilatlanma biçimiyle,­Sovyetler­yýkýldýktan­sonraki­yani günümüzdeki­teþkilatlanma­biçiminin­ayný olduðu­zannediliyor­ki,­öyle­deðildir.­ O­dönemde­bu­teþkilatýn­içinde­yer­almýþ birçok­kiþinin,­þu­anda­evlerinde­televizyonlarýn­baþýnda­pek­çok­þeyi­hayretle­izlediðinden­eminim.­Ara­dönemde­Ýran’da­bir devrim­oldu,­ardýndan­Türkiye’de­ihtilal. Daha­sonra­Sovyetler’de­bir­deðiþim­rüzgârý baþladý.­Bütün­bunlarýn­neticesinde­tehdit algýsý­deðiþti.­Komünizm­tehdidinin­yerini irtica­diye­bir­þey­aldý.­Ya­da­bir­dönem­ikisi birden­ tehdit­ kapsamýnda­ ele­ alýndý. Teðmenliðimiz­döneminde­bazý­komutanlarýmýzýn,­“orduda­eþi­baþörtülü­tek­subay býrakmayacaðýz”­yönünde­açýk­konuþmalar yaptýðýný,­Ýslamiyet’ten­kopuk­ve­metafizik bir­Türklük­vurgusunun­ön­plana­çýktýðýný hatýrlýyorum.­ Ergenekoncu yapý ve Kýzýlelma ortaklýðý bu süreçte nasýl oluþtu? Þimdi­komünizme­ve­Kýzýl­Ordu’ya­karþý teþkilatlanan­ve­daha­ziyade­milliyetçi muhafazakâr­insan­tipi­üzerine­oturtulan silahlý­mücadele­konseptinin­yerini­bu­defa silahsýz­ve­þu­an­kamuoyunda­ulusalcý­olarak bilinen­veya­Ýslamî­hassasiyetleri­olmayan Türkçü­insan­tipine­býraktýðý­muhakkaktýr. Eski­‘solcular’,­‘Marksist’­çizgiden­Kemalist çizgiye­ kaymýþ­ imajý­ veren­ veya­ dini inançlarý­zayýf­olan­ve­de­Perinçekvari­insanlar­da­buna­dahildir.­Bedeni­güç­ve­yeterliliði olan­insanlarýn­yerini,­gazeteciler,­sivil toplum­örgütleri­veya­bunlarýn­yaþlý­baþlý­liderleri­ve­saçý­baþý­aðarmýþ­yazar-çizer takýmýnýn­veya­Kýzýlelma­koalisyonlarýnýn almasý­doðaldýr.­Ýþte­bizi­Ergenekon­denen

Burada sizce hedef kim veya kimlerdir. Bu süreç bizi nereye götürür? Gözaltýna­alýnan­personelden,­baþka bakanlarla­ilgili­bilgilerin­ve­o­bakanlarýn oturduðu­yerlerin­krokilerinin­çýkmasý­hayra alamet­þeyler­deðildir.­Ortalýkta­bazý­kaos planlarýnýn­dolandýðý­da­göz­önüne­alýnýrsa, böyle­bir­durumda­her­türlü­ihtimali­düþünmek­ve­olayý­hafife­almamak­lazýmdýr. Kamuoyuna­sýzan­bu­bilgiler­doðruysa, rahatlýkla­söyleyebilirim­ki,­burada­hedef doðrudan­ Bülent­ Arýnç­ deðildir.­ Bizi bekleyen­en­büyük­tehlike,­bir­Türk-Kürt çatýþmasý­ çýkarýlmasý­ ve­ bunun­ bazý siyasilere­karþý­yapýlacak­provokatif­eylemlerle­beslenmesi­tehlikesidir.­Bu­iþlerin­kuralý gereði,­hangi­siyasetçi­üzerinden­hangi safhada­provokatif­eyleme­giriþileceðini­olaylarýn­geliþme­çizgisi­tayin­edecektir.­Bu husus,­çeþitli­provokasyon­alternatiflerini içeren­özel­bilgilerin­daha­önceden­bir havuzda­toplanmasýný­gerektirir.­Olaya böyle­bakmak­lazýmdýr.­Ben­bu­olayýn­hafife alýnmadýðýný­ve­baþta­Silahlý­Kuvvetler’in komuta­kademesi­olmak­üzere,­devletin­ilgili birimlerinin­büyük­bir­dikkat­içinde­olaya eðildiðini­düþünüyorum. TSK içindeki bu gizli yapýlanmadan üst kademenin haberi yok mu? Silahlý­Kuvvetler’deki­bazý­insanlarýn­emir komuta­hiyerarþisini­yok­farz­eden­komitacý ve­cuntacý­faaliyet­ve­yönelmeler­içine­girdiði açýktýr.­Bunlarýn­sivilde­bazý­uzantýlarýnýn olduðu­da­ortadadýr.­Güya­sivil­olduðunu iddia­eden­bazý­oluþumlarýn,­milli­irade­ile iþbaþýna­ gelmiþ­ bir­ hükümeti­ devirme konusunda­ neye­ dayanarak­ ve­ neye güvenerek­ bu­ kadar­ gönüllü­ ve­ heveskar bir­gayret­içine­girdiði­ciddi­þekilde­araþtýrmalýdýr.­ Hilmi­ Özkök­ paþanýn­ hükümetle uyum­ içinde­ çalýþýldýðýný­ söylediði­ zaman, bazý­ gazete­ yazar-larýnca­ 27­ Mayýs’ta teðmene­ tekmeletilen­ Genelkurmay Baþkaný­ Rüþtü­ Erdelhun­ örneði­ ile­ tehdit edildiði­ unutulmamalýdýr.­ Bunlarýn­ Silahlý Kuvvetler­ içinde­ bazý­ iliþkilere­ girmeden, böyle­ bir­ tehdit­ kültürünü­ sergileme cesaretini­ gösterebilmesi­ mümkün deðildir.­Yapýlacak­olan­þey,­bu­tür­faaliyet ve­yönelmeler­içinde­olan­personeli­süratle tasfiye­ etmek­ ve­ Silahlý­ Kuvvetler’i­ siyaset zemininin­ dýþýna­ çekecek­ kanuni­ düzenlemeleri­bir­an­önce­yapmaktýr. Konuþan Fikret Karagöz, Taraf, 3 Ocak 2010


9

YENÝASYA / 4 OCAK 2010 PAZARTESÝ

MA­KA­LE

EKREM KILIÇ ekzile44@yahoo.com

s­ki­hâl­mu­hâl.­Ya­ye­ni­hâl­ve­ya­iz­mih­lâl!” Bu­ i­bâ­re­yi­ hâ­týr­la­dý­nýz­ mý?­ E­vet, ü­mit­siz­ol­mak­i­çin­bir­se­beb­yok.­Her ge­çen­ gün,­ ül­ke­miz­ ger­çek­ de­mok­ra­si­ye­ doð­ru bir­a­dým­da­ha­i­ler­li­yor.­Bin­ler­ce­se­ne­lik­bir­ge­le­ne­ðin­ þe­kil­ ver­di­ði­ mil­le­tin­ ef­râ­dý­ bir­ ge­ce­de dü­ze­le­cek­de­ðil­ya?­Öy­le­sa­nan­la­rýn­ha­tâ­la­rý­hâ­lâ­te­miz­le­ne­me­di…­Fýt­ra­týn­ka­nû­nu­na­sýl­em­re­der­se­ öy­le­ o­la­cak.­ Bu­nun­ ak­si­ni­ id­di­â­ e­den­ler çok­çýk­mýþ­týr;­fa­kat,­ne­tî­ce­a­la­bi­le­ne­hiç­rast­lan­ma­mýþ­týr.­ Bir­ is­tis­nâ­sý,­ o­ ka­nûn­la­rý­ ko­yan­ Ce­nâb-ý­Hakk’ýn­i­zin­ve­i­râ­de­si­i­le­gö­rev­len­di­ri­len pey­gam­ber­le­rin­ ic­râ­a­tý­dýr.­ Bu­ du­rum­ da­ Ý­lâ­hî bir­ter­cîh­den­i­le­ri­gel­miþ­tir.­ Ýs­lâ­ma­ gö­nül­den­ bað­lan­dý­ðý­ za­man­dan­ be­ri, a­ra­lýk­sýz­bin­se­ne­in­san­la­rýn­i­ki­dün­yâ­sa­â­de­ti­ne hiz­me­ti­ ga­ye­ e­di­nen­ ec­dâ­dý­mýz,­ mad­dî­ ci­hâ­dýn te­m e­l i­ o­l an­ or­d u­y a­ pey­g am­b er­ o­c a­ð ý­ o­l a­r ak kud­si­yet­ ver­miþ;­ dâ­i­mâ­ el­ üs­tün­de­ tut­muþ­tur. Bu­gün­de­mü­es­se­se­o­la­rak­mil­le­ti­mi­zin­kal­bin­de­ay­ný­ye­ri­mu­hâ­fa­za­et­mek­te­ol­du­ðu­ke­sin­dir. An­cak,­ne­ya­zýk­ki,­son­bir­kaç­yüz­yýl­dýr,­cem’iy­ye­tin­ her­ kö­þe­sin­de­ gö­rü­len­ çü­rü­me,­ bo­zul­ma, yoz­laþ­ma­bu­ra­da­da­hük­mü­nü­ic­râ­ya­baþ­la­mýþ­týr.­Hat­tâ,­ba­lýk­baþ­tan­ko­kar­hük­mün­ce,­bo­zul­ma­nýn­il­ki­bu­o­cak­ta­mey­da­na­çýk­mýþ­týr. Ak­lý­e­ren­ve­gü­cü­ye­ten­ler,­i­þi­fark­et­tik­le­rin­de­ ge­rek­li­ ted­bîr­le­ri­ al­ma­ya­ gay­ret­ et­miþ­ler­se de,­ma­a­le­sef,­den­ge­bo­zul­du­ðun­dan­o­la­cak,­a­ký­bet­te­is­ten­di­ði­þek­le­ka­vuþ­mak­müm­kün­o­la­ma­mýþ­týr.­ “Ön­ce­Ek­mek­ler­Bo­zul­du”­ di­yen­ya­za­rýn tes­bî­ti­ni­þöy­le­tas­hîh­et­mek­lâ­zým:­Ön­ce­Kalb­ler Bo­zul­du!­ Ý­mân­ za­a­fý­nýn­ aç­tý­ðý­ ya­ra­dan,­ kurt, göv­de­nin­ i­çi­ne­ gir­di.­ Ý­çin­den­ çü­rü­yen­ be­de­ne dý­þ a­r ý­d an­ ya­p ý­l an­ mü­d â­h a­l e­l er­ de­v â­ ol­m a­d ý. Has­ta­lý­ðýn­e­sâ­sý­ný­teþ­hîs­de­geç­ka­lýn­dý.­19.­Yüz­yý­lýn­ son­la­rýn­da­ mü­te­fek­kir­le­ri­miz,­ din­ ve­ dev­let­a­dam­la­rý­mýz,­mes’e­le­yi­kav­ra­dýk­la­rýn­da­ar­týk çok­ geç­ ka­lýn­mýþ­tý.­ Ce­hâ­let,­ za­rû­ret­ ve­ ih­ti­lâf­dan­mey­da­na­ge­len­müt­te­fik­or­du­di­mað­ve­gö­nül­le­ri­ târ­ ü­ mâr­ e­der­ken,­ haç­lý­ zih­ni­ye­ti­nin tem­sil­ci­si­Ba­tý­lý­kuv­vet­ler­de­güç­bir­li­ði­ya­pa­rak ser­had­di­mi­zi­geç­miþ;­si­per­le­ri­mi­zi,­ka­le­le­ri­mi­zi, þe­hir­le­ri­mi­zi­iþ­ga­le­baþ­la­mýþ­lar­dý. A­sýr­lar­dýr­mâ­nen­ve­mad­de­ten­yü­ce­ler­de­o­tur­ma­nýn­ ver­di­ði­ re­hâ­vet­ ve­ gaf­le­te­ in­zi­mâm­ e­den gu­rûr­ ne­tî­ce­sin­de,­ he­zî­me­ti­mi­zin­ se­beb­le­ri­ni tah­lîl­e­de­me­dik.­Ha­kî­ka­ti­ka­bul­le­ne­me­dik.­Ý­þi­çe­þit­li­ ba­hâ­ne­le­re­ yük­le­ye­rek,­ ha­yâl­ dün­yâ­sý­na­ sý­ðýn­mak­la­ pa­ça­yý­ kur­ta­ra­bi­le­ce­ði­mi­zi­ zan­net­tik. Mem­le­ke­tin­ iç­le­ri­ne,­ iç­ ka­le­le­re,­ fil­di­þi­ ku­le­le­re, muh­kem­ sa­ray­la­ra,­ bil­lûr­ ko­nak­la­ra­ çe­kil­dik. Hiç­bir­þey­ol­ma­mýþ­gi­bi,­zevk­ü­sa­fâ­ya­de­vâm­e­dip,­ken­di­yap­ma­mýz­ge­re­ken­iþ­le­ri­Hýfz-ý­Ý­lâ­hî’ye ha­vâ­le­ey­le­dik.­Ten­bel­li­ði­te­vek­kül,­te­hâ­vü­nü­tef­vîz­ san­dýk.­ San­ki,­ se­beb­ler­ dün­yâ­sýn­da­ ya­þa­mý­yor­duk.­ San­ki,­ Hâ­lýk-i­ Kâ­i­nât,­ kâ­i­nat­ta­ câ­rî­ o­lan ka­nun­la­rý­biz­den­baþ­ka­kul­la­rý­i­çin­ya­rat­mýþ­tý.­ Dün­yâ­nýn­üç­kýt’a­sýn­da­ký­rý­la,­dö­kü­le­ric’at­e­de­r ek,­ so­n un­d a­ e­l i-ko­l u­ bað­l ý­ bir­ vaz’iy­y et­t e ken­di­mi­zi­ A­na­do­lu’ya­ hap­se­dil­miþ­ bul­duk.­ Al­lâ­hu­Te­â­lâ’nýn­avn­ü­i­nâ­ye­ti,­rahm­ü­þef­ka­ti­Ýs­lâ­ma­sa­mî­mî­hiz­met­et­miþ­o­lan­bu­mil­le­tin­to­run­la­rý­na­ ye­tiþ­ti.­ Bin­ se­ne­dir­ Ýs­lâ­mýn­ bay­rak­tâ­rý o­lan­ bu­ mil­let-i­ mer­hû­me­nin­ kah­ra­man­ or­du­su­nu­mu­zaf­fer­kýl­dý.­Mil­yon­lar­ca­þe­hîd­ve­ga­zî­nin­hür­me­ti­ne,­çe­ki­len­zah­met­le­ri­ha­tâ­la­rý­mý­za kef­fâ­ret­ka­bûl­et­ti.­Ye­ni­den­ken­di­mi­zi­top­la­ma­mý­za­fýr­sat­ver­di. “Bi­zans­ o­yun­la­rý” a­dý­ný­ tak­tý­ðý­mýz;­ as­lýn­da, on­lar­dan­öð­ren­di­ði­miz­bu­o­yu­nu,­on­lar­dan­da­ha­i­yi­oy­nar­hâ­le­gel­di­ði­miz­çe­þit­li­hî­le­ve­do­lap­lar­la,­ ik­bâl­le­ kö­þe­ kap­ma­ca­ oy­na­dýk.­ Mil­le­tin ma­lý,­ ka­ný,­ ca­ný,­ þe­re­fi­ ba­hâ­sý­na­ ka­zan­dý­ðý­mýz is­tik­lâ­li,­ka­zan­dý­ðý­mý­zý­san­dý­ðý­mýz­an­da­kay­bet­tik.­ Þe­ref­li­ or­du­nun­ bü­tün­ ha­se­nâ­tý­ný,­ o­ mü­es­se­se­nin­diz­gin­le­ri­i­le­bir­lik­te,­bir­kaç­þah­sa­kap­týr­dýk.­Hiz­met­te,­kül­fet­te,­zah­met­te­baþ­rol­de­o­lan­ mil­let;­ hü­küm­de,­ ni’met­te,­ râ­hat­ta­ u­nu­tul­du.­ Mil­le­tin­ e­fen­di­si,­ hâ­ki­mi­ye­tin­ sâ­hi­bi,­ im­ti­yâz­sýz,­ sý­nýf­sýz­ va­tan­daþ­lar­ nu­tuk­lar­da;­ on­lar kol­tuk­lar­da­kal­dý. Za­m an­ bir­ çiz­g i­ gi­b i­ düz­ git­m e­d i.­ Dev­r ân dön­dü.­ Dün­ bi­zi­ A­na­do­lu’ya­ göm­mek­ is­te­yen Ba­tý­lý­lar,­bu­gün—se­be­bi­ni­he­nüz­tam­o­la­rak­an­la­ya­ma­dýk­am­ma—kol­tuk­ta­ki­ler­i­le­nu­tuk­ta­ki­le­re­ yer­ de­ðiþ­tirt­mek­ is­te­di­ler.­ Or­ta­lýk­ o­nun­ i­çin toz­du­man­ol­du.­Göz­gö­zü­gör­mez­ol­du.­Bu­fýr­tý­na­nýn­ar­ka­sýn­dan­rah­met­bu­lut­la­rý­top­rak­la­rý­mý­za­be­re­ket­li­ya­ðýþ­lar­bý­ra­ka­cak.­Þan­lý­ec­dâ­dýn maz­lûm­ ve­ mah­zûn­ ev­lâ­dý­ çek­ti­ði­ me­þak­kat­le­rin­kar­þý­lý­ðý­ný­gö­re­cek.­Ýn­sâ­ni­ye­te­ve­Ýs­lâ­mi­ye­te ya­ký­þýr­ bir­ hür­ri­yet­ i­çin­de,­ dün­yâ­ya­ sulh,­ sü­kû­net,­fa­zî­let,­sa­â­det­tev­zî­in­de­va­zî­fe­a­la­cak.­ “Na­sýl­böy­le­kat’î­söy­le­ye­bi­li­yor­sun?”­di­yen­le­re­ ve­ri­le­cek­ ce­vâ­bým,­ Hz.­ Üs­tâd­ Be­dî­üz­za­man Sa­îd­ Nur­sî’den: “Rah­met-i­ Ý­lâ­hi­ye­den­ ü­mit­ ke­sil­mez.­ Çün­kü,­ Ce­nâb-ý­ Hak,­ bin­ se­ne­den­ be­ri Kur’ân’ýn­ hiz­m e­t in­d e­ is­t ih­d âm­ et­t i­ð i­ ve­ o­n a bay­rak­târ­ ta’yin­ et­ti­ði­ bu­ va­tan­daþ­la­rýn­ muh­te­þem­or­du­su­nu­ve­mu­az­zam­ce­mâ­a­ti­ni,­mu­vak­kat­ â­rý­za­lar­la­ Ýn­þâ­al­lâh­ pe­rî­þan­ et­mez.­ Yi­ne­ o nû­ru­ý­þýk­lan­dý­rýr­ve­va­zî­fe­si­ni­i­dâ­me­et­ti­rir.”

“E

YERÝN KULAÐI

Þeytanlarýn mesâisi

Az kaldý

cek”­di­ye­bi­lir.­On­la­ra­va­at­ler­de­bu­lu­nur.­A­ma halk­o­na­i­na­nýp­tes­lim­ol­du­ðun­da­hep­si­ni­pe­ri­þan­e­der.­O­nun­gi­bi,­þey­tan­da­hi­in­san­la­ra va­at­ler­de­bu­lu­nur,­a­ma­o­nun­va­at­le­ri­al­dat­mak­tan­baþ­ka­bir­þey­de­ðil­dir. AHMET ÖZDEMÝR Me­se­lâ,­u­yuþ­tu­ru­cu­müp­te­lâ­sý­ol­ma­la­rý­i­çin in­san­la­ra­þöy­le­der:­“Bu­nu­iç­ti­ði­niz­de­toz­ahmed@ahmedozdemir.com pem­be­bir­dün­ya­ya­gi­re­cek,­in­san­la­rýn­en mut­lu­su­o­la­cak­sý­nýz.”­Bu­na­ka­nan­za­val­lý­lar öy­le­o­la­cak­zan­ne­der­ler,­a­ma­ký­sa­za­man­da ey­tan­la­in­san­a­ra­sýn­da­ki­mü­ca­de­le­ö­- in­san­la­rýn­en­bed­bah­tý,­en­za­val­lý­sý­hâ­li­ne­ge­mür­bo­yu­sü­re­cek­bir­mü­ca­de­le­dir.­Ýn­- lir­ler.­Ýþ­te,­þey­tan­ve­gü­ru­hu,­in­sa­nýn­vü­cut­ül­sa­nýn­kal­bi,­þey­tan­ve­me­lek­il­ham­la­rý­- ke­si­ni­böy­le­e­le­ge­çir­mek­is­ter­ler.­Bu­nun­i­çin nýn­çar­pýþ­tý­ðý­bir­sa­vaþ­a­la­ný­gi­bi­dir.­Ce­nâb-ý her­tür­lü­yo­lu­de­ner­ler;­hem­kor­ku­tur­lar, Hak,­þey­ta­na­ba­zý­yet­ki­ler­ver­miþ­tir.­O­nun­in­- hem­de­ür­kü­tür­ler.­Hem­pi­ya­de­le­riy­le,­hem san­lar­la­mü­ca­de­le­is­te­ði­ne­kar­þý­þöy­le­bu­yur­- sü­va­ri­le­riy­le­sal­dý­rýr­lar.­E­le­ge­çir­dik­ten­son­ra, o­in­sa­nýn­duy­gu­la­rý­ný,­ci­haz­la­rý­ný­e­sir­a­lýr­lar, mak­ta­dýr:­ “On­lar­dan­gü­cü­nün­yet­ti­ði­kim­se­le­ri­dâ­ve­- Al­lah­yo­lun­da­de­ðil,­þey­tan­yo­lun­da­kul­lan­dý­tin­le­þa­þýrt;­sü­va­ri­le­rin­le,­ya­ya­la­rýn­la­on­la­rý rýr­lar.­Bir­ta­kým­ya­lan­cý­va­at­ler­le­o­ya­la­ma­si­yay­ga­ra­ya­boð;­mal­la­rý­na,­ev­lât­la­rý­na­or­tak­ol, ya­se­ti­ta­kip­e­der­ler. Þey­tan,­bü­yük­gü­nah­la­rý­iþ­let­ti­ði­kim­se­le­re ken­di­le­ri­ne­va­ad­ler­de­bu­lun.­Þey­tan,­in­san­la­þöy­le­bir­ves­ve­se­ve­rir:­“Ar­týk­se­nin­hay­ra­bir ra,­al­dat­ma­dan­baþ­ka­bir­þey­vâ­det­mez.”1 ­yet,­a­de­ta­bir­ta­ar­ruz­ha­li­ni­tas­vir­et­mek­- ka­bi­li­ye­tin­kal­ma­dý,­bun­dan­son­ra­di­ne­de te­dir.­Ta­lan­e­di­le­cek­ye­re­va­rýl­dý­ðýn­da,­ön­ce dö­ne­mez­sin.­Tev­be­et­sen­de­ka­bul­ol­maz. þid­det­li­bir­ses­le­a­ha­li­si­ni­ür­kü­tüp,­þaþ­ký­na­çe­- Hem­bak­þu­meþ­hur­kim­se­ler­de­se­nin­gi­bi vir­mek,­son­ra­da­at­lý­ve­ya­ya­bir­lik­ler­le­sal­dýr­- ya­þý­yor­lar.­On­lar­ne­re­ye­gi­der­se­sen­de­o­ra­ya mak­gi­bi;­þey­tan­da­hi­in­san­lar­ü­ze­rin­de­hâ­ki­- gi­der­sin.­Ma­dem­öy­le,­key­fi­ne­gö­re­ya­þa,­eð­mi­yet­kur­mak­i­çin­her­tür­lü­ves­ve­se­ve­de­si­se len­me­ni­sür­dür.­Dün­ya­dan­kâm­al­ma­na­bak. si­lâ­hý­ný­kul­la­nýr.­Za­lim­bir­ko­mu­tan­böy­le­bir Bat­tý­ba­lýk­yan­gi­der!” Ýn­sa­nýn­fýt­ra­tý­as­lýn­da­gü­nah­lar­dan­ra­hat­ta­ar­ruz­da,­“Tes­lim­o­lun,­kim­se­ye­i­li­þil­me­ye­-

SERENCAM

Þ

sýz­lýk­du­yar.­Söz­ge­li­mi­bir­in­san­de­vam­lý­doð­ru­ko­nuþ­sa­vic­da­ný­ra­hat­týr.­Fa­kat­ya­lan­söy­le­di­ðin­de­vic­da­ný­tep­ki­ve­rir,­hoþ­nut­ol­maz.­Ýlk de­fa­ya­lan­söy­le­yen­bi­ri­vic­da­nen­ra­hat­sýz­o­lur,­yü­zü­ký­za­rýr,­kan­ba­sýn­cý­ar­tar.­Ýþ­te,­bi­le­rek ve­ya­bil­me­ye­rek­bü­yük­gü­nah­la­ra­gi­ren­bir kim­se,­as­lýn­da­bu­hâ­lin­den­mem­nun­de­ðil­dir. Fýt­ra­tý­bü­tün­bü­tün­bo­zul­ma­mýþ­sa­töv­be­et­mek­ve­bu­ha­lin­den­kur­tul­mak­is­ter.­An­cak, üst­te­geç­ti­ði­tarz­da­þey­ta­nî­bir­ves­ve­se­ye­ma­ruz­kal­dý­ðýn­da­ü­mit­siz­li­ðe­dü­þe­bi­lir.­Bun­dan kur­tul­mak­i­çin­þu­â­ye­ti­ha­týr­la­mak­lâ­zým­dýr:­ “Ey­ne­fis­le­ri­ne­zul­me­den­kul­la­rým.­Al­lah’ýn rah­me­tin­den­ü­mi­di­ni­zi­kes­me­yi­niz.­Çün­kü Al­lah­bü­tün­gü­nah­la­rý­af­fe­der.­Ger­çek­ten­O, Ga­fur­dur,­Ra­him­dir.” 2 Çok­ah­mak­lar­var,­þey­ta­ný­din­li­yor­lar­ve­in­san­sû­re­tin­de­çok­þey­tan­lar­da­var­ki,­þey­ta­na yar­dým­e­di­yor­lar­ve­fey­le­sof­lar­dan­çok­Fi­ra­vun­lar­var,­e­nâ­ni­yet­le­ri­ni,­gu­rur­la­rý­ný­ok­þa­yan me­se­le­le­ri­þey­tan­dan­ders­a­lý­yor­lar.­Þey­ta­nýn ves­ve­se­le­ri­ne­kar­þý­ya­pý­la­cak­þey­þu­dur: “Þey­tan­dan­sa­na­bir­ves­ve­se­gel­di­ðin­de­Al­lah’a­sý­ðýn.­Þüp­he­siz­ki­O­her­þe­yi­hak­kýy­la­i­þi­ten,­her­þe­yi­hak­kýy­la­bi­len­dir.” 3­ Dipnotlar: 1- Ýsra Sûresi, 64. 2- Zümer Sûresi, 53. 3- Fussýlet Sûresi, 36.

BEDESTEN

Haber verilen saldýrýlar Ne­var­ki,­sý­kýn­tý­yi­ne­de­bit­me­di.­Sin­sî düþ­m an­l ýk,­ mü­n a­f ý­k a­n e­ sal­d ý­r ý­ ça­b a­l a­r ý de­v am­ et­t i.­ An­c ak,­ bu­ kez­ hem­ cep­h e, hem­de­tak­tik­de­ðiþ­ti­ri­le­rek­sal­dý­rý­ya­pýl­dý­ve­ya­pý­lý­yor. Ne­ a­c ip­t ir­ ki,­ Kur'ân'ýn­ pro­j ek­t ö­r üy­l e is­tik­bâ­le­ ba­kan­ Üs­tad­ Be­di­üz­za­man,­ bu M. LATÝF SALÝHOÐLU ye­ni­ sal­dý­rý­ plâ­nýn­dan­ da­ biz­le­ri­ ha­ber­latif@yeniasya.com.tr dar­e­di­yor. Mü­n a­f ýk­l a­r ýn,­ "doð­r u­d an­ sal­d ý­r ý"­ saf­ha­s ýn­d an­ son­r a­ e­s er­l e­r i­ ve­ ta­l e­b e­l e­r iy­l e a­y a­t ý­n ýn­ son­ o­t uz­ beþ­ se­n e­s i­n i­ "e­- uð­r aþ­m ak­t an­ vaz­g eç­m e­y e­c ek­l e­r i­ ve­ bir þedd–i­ zu­l üm­ ve­ is­t ib­d at"­ al­t ýn­d a za­man­son­ra­bu­kez­ba­zý­din­dar­la­rý­kul­ge­ç i­r en­ Be­d i­ü z­z a­m an­ Sa­i d­ Nur­s î, la­na­rak­"do­lay­lý­sal­dý­rý"­tak­ti­ði­ni­dev­re­ye ay­ný­ za­man­da­ da­i­mî­ bir­ ta­ras­sut­ i­le­ ta­- so­k a­r ak­ ta­a r­r u­z a­ de­v am­ e­d e­c ek­l e­r i­n i, kip­e­di­li­yor­du. ay­ný­ mek­tup­ta­ þu­ söz­le­riy­le­ ha­ber­ ve­ri­Sür­gün­ler,­ ha­pis­ler,­ mah­ke­me­ler,­ ze­- yor:­ "...Fa­k at,­ (mü­n a­f ýk­l ar)­ cep­h e­y i­ de­hir­len­me­ler­ve­tür­lü­im­ha­plân­la­rý­bir­bi­- ðiþ­t i­r ip,­ din­ per­d e­s i­ al­t ýn­d a­ ba­z ý­ saf­d il ri­ni­ta­kip­et­ti. ho­ca­la­rý­ ve­ya­ bid'a­ ta­raf­ta­rý­ ve­ya­ e­na­ni­An­cak,­o­nu­yi­ne­de­öl­dü­re­me­di­ler.­Zi­- yet­li­ so­fi­ meþ­rep­li­le­ri­ ba­zý­ kur­naz­lýk­lar­la ra,­i­na­yet­ve­hýfz–ý­Ý­lâ­hî­al­týn­day­dý. Ri­s â­l e–i­ Nur'a­ kar­þ ý—i­k i­ se­n e­ ev­v el A­r a­l ýk­s ýz­ þe­k il­d e­ sür­d ü­r ü­l en­ bas­k ý­c ý (1940'lý­yýl­lar)­Ýs­tan­bul'da­(Ýh­ti­yar­Ho­ca) ta­k ip­ ve­ ta­a r­r uz­l u­ sal­d ý­r ý­l ar,­ sa­d e­c e­ o­- ve­De­niz­li­ci­va­rýn­da­(Þ.­Sü­ley­man)­ol­du­nun­ve­ta­le­be­le­ri­nin­ha­ya­týy­la­sý­nýr­lý­de­- ðu­gi­bi—is­ti­mal­et­mek­ve­Ri­sâ­le–i­Nur'a ðil­di.­E­ser­le­ri­o­lan­Nur­Kül­li­ya­tý­hak­kýn­- ve­ þa­kirt­le­ri­ne­ ay­rý­ bir­ cep­he­de­ te­ca­vüz da­ da­ pek­çok­ dâ­vâ­ a­çýl­dý.­ Be­ra­at­ ka­rar­- et­me­ye­ mü­na­fýk­lar­ ça­ba­lý­yor­lar.­ Ýn­þa­al­la­rý­na­rað­men,­mah­ke­me­den­mah­ke­me­- lah­mu­vaf­fak­o­la­maz­lar." ye­sevk­e­dil­di. (Bu­ i­fa­de­ler­ i­çin­ bkz:­ 1994­ bas­k ý­s ý­ Ta­rih­Bü­tün­ bu­ zu­lüm­lü­ bas­ký­ ve­ taz­yik­ler, çe–i­Ha­yat,­s.­427;­E­mir­dað­Lâ­hi­ka­sý,­s.­90­ve giz­li­din­düþ­man­la­rý­nýn­plan­la­rýy­la­ya­pýl­- 110;­Sik­k e–i­Tas­dik–i­Gay­bî,­s.­189.) dý.­ Sa­id­ Nur­sî'ye,­ di­ne­ bað­lý­lý­ðý­ se­be­biy­le De­m ek­ ki,­ ney­m iþ:­ Mü­n a­f ýk­l ar­ boþ bun­ca­iþ­ken­ce­çek­ti­ril­di. dur­ma­ya­cak.­ Ri­sâ­le–i­ Nur'la­ ve­ þâ­kirt­le­Hz.­ Be­di­üz­za­man,­ ba­zý­ mek­tup­la­rýn­da riy­l e­ uð­r aþ­m ak­t an­ vaz­g eç­m ey­e cek­l er. "doð­ru­dan­sal­dý­rý­ve­a­le­nî­ta­ar­ruz"­þek­lin­- Üs­t e­l ik,­ cep­h e­y i­ de­ð iþ­t i­r ip­ din­ per­d e­s i de­ ce­re­yan­ e­den­ bu­ sü­re­cin­ bir­ gün­ bi­te­- al­týn­da­ hü­cû­ma­ ge­çe­cek­ler.­ Ve,­ ka­te­go­ce­ði­ni­ þu­ söz­ler­le­ ha­ber­ ve­ri­yor:­ "Ri­sâ­le–i rik­ o­l a­r ak­ da­ þu­ üç­ gru­b a­ gi­r en­ din­d ar Nur'a,­da­ha­va­ta­na,­i­da­re­ye­za­ra­rý­do­kun­- þa­hýs­la­rý­te­pe­te­pe­kul­la­na­cak­lar: mak­ ba­ha­ne­siy­le­ te­ca­vüz­ e­dil­mez;­ da­ha kim­se­yi­o­ba­ha­ney­le­i­nan­dý­ra­maz­lar." 1)­Ba­zý­saf­dil­ho­ca­lar. Ay­nen­ öy­le­ ol­du...­ Gün­ gel­di,­ ih­bar­cý­2)­Bid'a­ta­raf­ta­rý­ho­ca­lar. lýk­ bit­ti.­ Mah­ke­me­ler­ so­na­ er­di.­ Dev­let 3)­E­na­ni­yet­li­so­fi–meþ­rep­li­ler. kuv­ve­tiy­le­ yýl­dýr­ma,­ sin­dir­me­ po­li­ti­ka­la­rý ni­ha­yet­bul­du. 1940'lý­ yýl­lar­ i­çin­ ör­nek­le­ri­ zik­re­di­len Bu­ doð­r u­d an­ ve­ a­ç ýk­t an­ mü­d a­h a­l e bu­ ka­te­go­ri­de­ki­ sal­dý­rý­la­rýn­ i­le­ri­de­ ar­ta­yön­te­mi,­bir­ba­ký­ma­if­lâs­et­ti. ca­ðý­ný­ ha­ber­ ve­ren­ Üs­tad­ Be­di­üz­za­man,

H

Tarihin yorumu

4 Ocak 1980

Kýzýl Rusya'ya buðday ambargosu ý zýl Or du yu 24 A ra lýk 1979'da Af ga nis tan'a sevk e de rek bu ül ke yi iþ gal e den Sov yet Rus ya sý'ný, o tarihte ancak ABD durdurabilirdi. Bu i ki ül ke, o dö nem de dün ya nýn i ki sü per gü cü konumundaydý. ABD Baþ ka ný Car ter, iþ ga le tep ki o la rak, on gün sonra yani 4 Ocak 1980'de Sovyetler Birliðine yapýlan buðday sevkiyatýný durdurduðunu açýkladý. Rus ya, bu am bar go nun iþgal harekâtýný durdurmayacaðýný açýkladý. Kanlý saldýrýlara devam etti.

K

Sovyet Rusya'nýn bu zalima ne sal dý rý la rý na bü tün dünya tepki gösteriyor, ancak onu hiçbir kuvvet durduramýyordu. Afgan mücahit le ri nin e lin de i se, son derece zayýf ve ilkel modelde silâhlar vardý. Bu "o ran tý sýz güç"le rin çar pýþ ma sý u zun müd det devam etti. Aralýklý þekilde 1988'e ka dar sü ren ça týþ ma lar so nu cun da, Rus ya, diþ ve pençesi kýrýlan Kýzýl Or du'yu çek mek zo run da kal dý. Bu vah þi or du, bir müddet sonra Sovyet Rusyasý ile birlikte daðýlma sürecine girdi.

ABD Devlet Baþkaný Carter, Afganistan'ý iþgal eden Kýzýl Ordunun ekmeðini kýsarak hýzýný kesmeye çalýþtý.

bu­ gi­bi­ du­rum­lar­ kar­þý­sýn­da­ ta­ký­nýl­ma­sý ge­r e­k en­ tav­r ýn­ na­s ýl­ ol­m a­s ý­­ ge­r ek­t i­ð i­n i de,­ay­ný­mek­tup­lar­da­ders­ve­ri­yor. Bil­has­sa­ son­ za­man­lar­da­ ay­yu­ka­ çý­kan ve­þid­de­ti­ni­gi­de­rek­art­tý­ran­bu­"din­per­de­si"­ al­týn­da­ki­ ten­kit­li­ ta­ar­ruz­lar­ kar­þý­sýn­da,­ söz­ ko­nu­su­ ders­le­re­ o­lan­ ih­ti­yaç da­el­bet­te­ki­zi­ya­de­le­þi­yor. Ýþ­te,­ o­ mü­es­sir­ ders­ler­den­ bi­rin­de,­ ay­nen­ þun­la­rý­ i­fa­de­ e­di­yor,­ Hz.­ Be­di­üz­za­man:­"Ri­sâ­le–i­Nur­þa­kirt­le­ri,­tam­ih­ti­yat­la­be­ra­ber,­bir­ta­ar­ruz­ol­du­ðu­va­kit­te­mü­na­ka­þa­ et­me­sin­ler,­ al­dýr­ma­sýn­lar.­ Al­da­nan­ ehl–i­ i­lim­ ve­ i­man­sa,­ dost­ ol­sun­lar, 'Biz­si­ze­i­liþ­mi­yo­ruz.­Siz­de­bi­ze­i­liþ­me­yi­niz.­ Biz­ ehl–i­ i­man­la­ kar­de­þiz'­ de­yip­ ya­týþ­týr­sýn­lar." (Sik­ke–i­Tas­dik–i­Gay­bî,­s.­189.)

Müfterinin iftirasý delil sayýlýr mý? Yu­k a­r ý­d a­k i­ der­s e­ tam­ mu­v a­f ýk­ ve prensiplere­ mu­ta­býk­ dü­þe­cek­ bir­ mi­sâl­le ni­ha­yet­ve­re­lim. Bir­ müf­te­ri­ ta­ra­fýn­dan,­ Üs­tad­ Be­di­üz­za­man'a­ þöy­le­ bir­ if­ti­ra­ a­týl­dý.­ Gü­yâ­ Be­di­üz­za­man­ de­miþ­ ki:­ "Bi­zim­le­ sa­vaþ­mýþ ol­sa­ bi­le,­ Hý­ris­ti­yan­la­rýn­ öl­müþ­le­ri­ þe­hit hük­mün­de­dir." Mü­na­fýk­lar­i­se,­hiç­as­lý­as­ta­rý­ol­ma­yan bu­ sö­z e­ "Ça­n ak­k a­l e'de,­ Ge­l i­b o­l u'da, Anzak­ Ko­yu'nda­ bi­ze­ sal­dý­ran­ düþ­man­lar"ý­ da­ ek­l e­y e­r ek,­ ba­z ý­ saf­d il­l e­r in,­ ba­z ý þöh­r et­l i­ ve­ e­n a­n i­y et­l i­ ho­c a­l a­r ýn­ ö­n ü­n e ser­vis­yap­tý­lar. E­nâ­ni­yet–i­il­mi­ye­sa­hi­bi­o­lan­bu­þa­hýs­lar­ da,­ ni­ce­ te­es­süf­ler­ ol­sun­ ki,­ ko­nu­yu hiç­a­raþ­týr­ma­dan­ve­tah­kik­ge­re­ði­ni­da­hi duy­ma­dan­ Ri­sâ­le–i­ Nur'a,­ mü­el­li­fi­ne­ ve ta­le­be­le­ri­ne­yö­ne­lik­þid­det­li­ten­kit­ve­ta­ar­ruz­lar­da­bu­lun­ma­ya­baþ­la­dý­lar. Ya­ni,­ bir­ müf­te­ri­nin­ if­ti­ra­sý­ný­ de­lil­ sa­ya­rak­hü­cu­ma­geç­ti­ler. Ne­tu­haf,­ne­a­cip­de­ðil­mi? Pe­ki,­böy­le­bir­du­rum­da­ne­ya­pýl­ma­lý? Ev­ve­lâ,­"mu­ka­be­le–i­bil­mi­sil"­ya­pýl­ma­ma­lý.­ Ya­pý­lýr­sa,­ bun­dan­ mut­la­ka­ mü­na­fýk­lar­ ve­ giz­li­ din­ düþ­man­la­rý­ is­ti­fa­de­ e­der.­Ta­raf­la­rý­bir­bi­ri­ne­kýr­dýr­ma­ci­he­ti­ne gi­der...­Bu­na­i­se,­as­la­i­zin­ve­ril­mi­yor. O­hal­de,­ya­pý­la­cak­þey­þu­dur: Tam­ih­ti­yat,­i'ti­dâl­ve­te­yak­kuz­ha­lin­de­bu­lun­mak. Kay­nak­gös­ter­mek­sû­re­tiy­le,­me­se­le­le­ri­il­men,­fik­ren­i­zah­et­mek.­De­lil­li­ko­nuþ­mak ve­ ha­ka­ret­ et­me­mek.­ Ge­ri­li­mi­ yu­mu­þat­ma­ya,­ tan­si­yo­nu­ dü­þür­me­ye,­ hid­det­len­me­le­ri­ ya­týþ­týr­ma­ya­ gay­ret­ et­mek.­ Kýþ­kýr­tý­lan­ ho­ca­la­rý­ da­ düþ­man­ de­ðil,­ Ri­sâ­le–i Nur'a­ dost­ çiz­gi­si­ne­ çek­me­ye­ ça­lýþ­mak­la, müf­sit­le­rin­ü­mi­di­ni­kýr­mak­ve­he­ves­le­ri­ni kur­sak­la­rýn­da­hap­set­mek. Ri­sâ­le–i­Nur­da­i­re­si­ve­pren­sip­le­ri­da­hi­lin­de,­ baþ­ka­ bir­ yol­la­ mu­ka­be­le­ et­me­ye­ i­z in,­ ruh­s at­ yok­t ur.­ Nur­ Ta­l e­b e­l e­r i­nin­ a­sýl­ düþ­ma­ný—al­dan­mýþ­ ol­sa­ bi­le— din–i­mân­sa­hip­le­ri­de­ðil,­din­siz­lik­vâ­di­sin­de,­ i­mân­sýz­lýk­ ba­tak­lý­ðýn­da­ at­ koþ­tu­ran­da­lâ­let­eh­li­dir. He­def­ten­ sap­ma­mak­ ve­ he­de­fi­ sap­týr­ma­mak­ i­çin,­ â­za­mî­ dik­kat­ ve­ has­sa­si­yet gös­te­ril­me­si­ge­re­ken­son­de­re­ce­teh­li­ke­li­bir­ve­ti­re­den­ge­çi­yo­ruz.

Ruh saðlýðýný korumanýn yollarý

ALÝ FERÞADOÐLU fersadoglu@yeniasya.com.tr

e­den­sað­lý­ðý,­rûh­sað­lý­ðý­na­bað­lý.­Rûh sað­lý­ðý­ da­ duy­gu,­ dü­þün­ce­ ve­ mâ­nâ den­ge­si­ne...­Den­ge­i­çin­de; *­Ken­di­miz­ve­yü­ce­Ya­ra­tý­cý­mýz­i­le­i­le­ti­þim/ir­ti­bat­ kur­ma­lý­yýz.­ Ken­di­miz­le­ i­le­ti­þi­mi­kur­mak;­ken­di­mi­zi­ta­ný­yýp­nef­si­miz­ü­ze­ri­miz­de­ki­ hak­la­rý­ný­ ver­mek­le­ müm­kün. Rab­bi­miz­le­i­le­ti­þim­kur­mak;­i­bâ­det­ve­du­â i­le­ o­lur.­ Çün­kü,­ kul­ i­le­ Ya­ra­tý­cý­ a­ra­sýn­da en­yük­sek­i­le­ti­þim,­i­mân/i­bâ­det­tir.1 *­ Ken­di­miz­le­ ba­rýþ­ma­lý­yýz.­ U­nut­ma­ya­lým, en­ as­lâh­ yol,­ mu­sa­lâ­ha­dýr.­ Yâ­ni,­ en­ sað­lýk­lý, en­ e­min,­ en­ ve­rim­li­ me­tod,­ an­laþ­ma,­ uz­laþ­ma­ ve­ ba­r ýþ­t ýr.­ Ken­d i­m iz­l e­ ba­r ý­þ a­m az­s ak baþ­ka­la­rýy­la­ as­la­ sulh­ ya­pa­ma­yýz.­ O­ za­man da­em­ni­yet­ve­hu­zûr­i­çin­de­ya­þa­ya­ma­yýz.­ *­Han­gi­i­nanç­ve­dü­þün­ce­ye­sa­hip­o­lur­lar­sa­ ol­sun­lar,­ ak­ra­ba,­ kom­þu­ ve­ in­san­lar­la;­hat­tâ,­hay­van­ve­eþ­ya­lar­la­da­sað­lýk­lý­i­le­ti­þim­ku­run.­­ *­A­part­man,­ma­hal­le,­o­kul,­iþ­ye­ri­i­liþ­ki­le­ri­ni­de­u­yum­i­çin­de­gö­tü­rün.­Bir­an­i­çin, dün­ya­nýn­tek­ba­þý­na­si­zin­ol­du­ðu­nu­dü­þü­nün;­ne­i­þi­ni­ze­ya­rar­dý?­Öy­le­i­se­hem­cins­le­ri­miz­le­ i­le­ti­þim­ ku­rup­ teþ­rik-i­ me­sâ­i­ye mec­bu­ruz.­ *­ Ýn­san­lar­ a­ra­sý­ i­liþ­ki­le­ri­mi­zi­ fe­dâ­kâr­lýk, hür­met­ ve­ sev­gi­ye­ da­yan­dý­rýr­sak,­ u­zun­ ö­mür­lü­ o­lur­lar.­ Art­ ni­yet,­ ön­ yar­gý­dan­ u­zak o­l un.­ Yal­n ýz­c a­ ken­d i­ ha­s is­ men­f a­a ­t i­m i­z i önp­la­na­al­mak,­i­liþ­ki­le­ri­mi­zi­sað­lýk­sýz­ký­lar. *­Sos­yal­mü­nâ­se­bet­le­ri­miz­ger­çek­çi­bir­ya­pý­ya­da­yan­ma­lý.­Ým­kân­ve­ka­bi­li­yet­ler­dik­ka­te­ a­lýn­maz­sa;­ yer­siz,­ za­man­sýz­ bek­len­ti­le­re gi­ri­lir.­Bu,­i­le­ti­þim­ve­i­liþ­ki­le­ri­bo­zar.­ *­En­ö­nem­li­i­le­ti­þim­a­ra­cý­gü­ven­dir.­Bu­nun­la­ bir­lik­te,­ “hüsn-ü­ zan­ ve­ a­dem-i­ i­ti­mat” pren­si­bi­ e­sas­ a­lýn­ma­lý.­ Yâ­ni,­ bü­tün in­san­la­rýn­i­yi­ol­du­ðu­nu­dü­þün­mek­zo­run­da­yýz;­ fa­kat­ ne­fis­ ta­þý­dýk­la­rý­nýn,­ de­ðiþ­ken bir­ ya­pý­ya­ sa­hip­ ol­duk­la­rý­nýn­ da­ far­kýn­da ol­m a­l ý­y ýz­d ýr.­ Dün­y a­n ýn­ çal­k an­t ý­l a­r ý­ bi­z i de­ðiþ­ti­re­bi­lir.­Öy­le­i­se;­a­dem-i­i­ti­mat­e­dip ted­bir­al­ma­lý­yýz.­ *­ Ý­nanç/i­mân,­ kül­tür­ de­ðer­le­ri­ni­ze­ bað­lý ka­lýn.­Tam­a­dâ­let,­fa­zî­let,­doð­ru­luk,­sev­gi,­i­yi­lik,­ di­ðer­gam­lýk,­ yar­dým,­ mer­ha­met,­ af­fet­mek­gi­bi­rû­hun­fonk­si­yon­la­rý;­i­mân/i­nanç­i­le­te­kâ­mül­e­dip­te­za­hür­et­ti­ði­ni­u­nut­ma­yýn.­ *­ Ruh­ ve­ be­den­ sað­lý­ðý­ný­ is­ti­yor­sa­nýz­ o­lum­suz­dü­þün­ce,­duy­gu­ve­dav­ra­nýþ­lar­dan u­zak­ ka­lýn.­ Da­ha­ doð­ru­su,­ “o­lum­suz­ duy­gu­la­rý”­ye­rin­de­ve­öl­çü­sün­de­kul­la­nýn.­­ *­Ga­ye­siz­lik,­he­def­siz­lik­sý­kýn­tý­/­ü­zün­tü­nün­ ya­nýn­da­ duy­gu­ sap­ma­la­rý­na­ da­ se­bep o­lur.­ Ha­ya­týn­dan­ en­ faz­la­ þi­kâ­yet­ e­den­ler, ba­þý­boþ­iþ­siz­ler­de­ðil­mi?­ 2 Bun­dan­kur­tul­mak­ i­ç in­ te­m el­ ve­ za­r û­r î­ ih­t i­y aç­l a­r ý­n ý­z ý kar­þý­la­yýp­ ki­þi­li­ði­ni­zi­ ge­liþ­ti­re­cek;­ i­le­ti­þi­mi sað­la­ya­cak­ meþ­ga­le­le­re,­ il­gi­ a­lan­la­rý­na­ yö­ne­lin.­ Çev­re­ni­ze,­ in­san­lý­ða­ fay­da­lý­ o­la­cak; kül­tür­ha­ya­tý­na­kat­ký­sað­la­ya­cak­sos­yal­fa­a­li­yet­ler­ i­çi­ne­ gi­rin.­ Ý­yi­lik/yar­dým­ yap­tý­ðý­nýz­da­ stre­si­ ön­le­yip,­ e­ner­ji­ al­dý­ðý­ný­zý­ ve mut­lu­ol­du­ðu­nu­zu­his­set­mi­yor­mu­su­nuz?­

B

Dipnotlar: 1- Ýþârâtü’l-Ý’câz, s. 142. 2- Lem’alar, s. 218.

ütün mekteplerde ve dairelerde ve halkta, o ölmüþ dehþetli adamýn muhabbeti telkin ediliyor. Bu hâl ise, âlem-i Ýslâma ve istikbale pek elîm ve acý bir tesiri olacaktý. Þimdi ihtiyarýmýzýn haricinde, onun mahiyeti ne olduðunu, en baþta ve en ziyade alâkadar ve en son ondan vazgeçecek adamlarýn ellerine katî hüccetler gösteren ve ispat eden Risâle-i Nur geçmesi, kemâl-i merak ve dikkatle okunmasý öyle bir hadisedir ki, bizler gibi binler adam hapse girse, hattâ idam olsalar, din-i Ýslâm cihetiyle yine ucuzdur.

B

Bediüzzaman, Þualar, s. 299


10 HABERLER

Prof. Dr. Gelengül Haktanýr’ýn verdiði seminere ilgi büyüktü.

Okul öncesi eðitim semineri

YENÝASYA / 4 OCAK 2010 PAZARTESÝ

KÜLTÜR-SANAT

Muharrem ayý kültürümüze ayrý bir güzellik katýyor

Vakýf eserlerine sahip çýkýlýyor DEVLET Bakaný ve Baþbakan Yardýmcýsý Bülent Arýnç, Vakýflar Genel Müdürlüðü’nün son yýllarda eserlerimize çok sahip çýktýðýný söyledi. Korel Termal Otel’de, basýn mensuplarýna, Vakýflar Genel Müdürlüðünün yaptýðý çalýþmalar hakkýnda bilgi veren Arýnç, ‘’Vakýflar Genel Müdürlüðü, bildiðiniz gibi benim görev saham içerisinde. Ben de Afyonkarahisar’a gelmiþken, aslýnda vakýf zengini beldemiz olan Afyonkarahisar’ý da daha yakýndan tanýmak istedim’’ dedi. Afyonkarahisar, Eskiþehir ve Uþak’ýn Kütahya’daki Vakýflar Bölge Müdürlüðü’ne baðlý olduðunu hatýrlatan Devlet Bakaný ve Baþbakan Yardýmcýsý Arýnç, bu illerin hepsinde vakýf gayrimenkulleri bulunduðunu dile getirdi. ‘’Bunlardan özellikle Afyonkarahisar ile ilgili olarak geçtiðimiz yýllarda restorasyonu bitirilen, halen projesi tamamlanma aþamasýnda olan ve 2010 programýna da alýnan bazý vakýf gayrimenkulleri var’’ diyen Arýnç, bu konuda vali ve belediye baþkanýndan bölge müdüründen, bu konuda neler yapýldýðýna dair bilgi ve brifing dosyasý aldýðýný belirtti. Arýnç, ‘’Son yýllarda bildiðiniz gibi Vakýflar Genel Müdürlüðü eserlerimize çok sahip çýkýyor. Binlerce vakýf eseri restore edildi. Bir kýsmý restore et, iþlet, devret, bir kýsmý yap, iþlet, devret modelleriyle hem korundu hem gelirlerinden bütün vakýflarýn yararlanmasý saðlandý’’ þeklinde konuþtu.

BURSA KENT KONSEYÝ GÖNÜL DOSTLARI KADIN ÇALIÞMA GRUBU TARAFINDAN DÜZENLENEN KONFERANSTA KONUÞAN PROF. DR. HÜSEYÝN ALGÜL, BÜTÜN SEMAVÝ DÝNLERÝN ÜMMETLERÝ ARASINDA MUHARREM AYININ AYRI BÝR ÖNEMÝ OLDUÐUNU SÖYLEDÝ.

nRÝZE’DEKÝ eðitimciler, Pazar’daki okul öncesi eðitim seminerinde bir araya geldi. Konuþmacý olarak AÜ’den Prof. Gelengül Haktanýr katýldý. Ankara Üniversitesi’nden Öðretim Üyesi Prof. Dr. Gelengül Haktanýr’ýn Pazar Öðretmenler Evi’nde verdiði ‘Okul öncesi Eðitim Semineri’ne çok sayýda veli ve öðretmen katýldý. Pazar, Ardeþen, Hemþin, Fýndýklý ve Çamlýhemþin ilçelerini kapsayan seminere katýlým yüksek oldu. Okul öncesi eðitimde alýnan mesafe ile ilgili bilgiler aktaran Prof. Dr. Gelengül Haktanýr, sinevizyon yardýmýyla gerçekleþtirdiði sunumunda okulöncesi eðitimin önemine deðindi. Batý ülkeleri ve Türkiye’deki okulöncesi eðitim kýyaslamalarý yapan Prof. Haktanýr, son yýllarda ülkede bu alanda önemli mesafeler alýndýðýný kaydetti. Abdullah Uzun / Rize ‘Muharrem ve Aþure’ konulu konferansta, Muharrem ayýnýn Ýslâm tarihindeki önemi anlatýldý. Konferansý Uludað Üniversitesi Ýlahiyat Fakültesi Ýslâm Tarihi Anabilim Dalý Öðretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Algül sundu.

Veliler börek satarak okula kütüphane kurdular n ADANA’NIN Kozan ilçesinde, Mareþal Fevzi Çakmak Ýlköðretim Okulu’nun velileri, çocuklarýnýn okuma alýþkanlýðý elde etmesi için sýkma, börek satýp okula kütüphane kurdu. Mareþal Fevzi Çakmak Ýlköðretim Okulunda çocuklarý okuyan veliler, okula kütüphane kazandýrmak için sponsor arayýþý baþlattý. Sponsor arayýþlarý olumsuz sonuçlanan veliler, okul idaresine baþvurarak, okulda kendilerine küçük bir yer tahsis edildiði takdirde hiç kimseye muhtaç olmadan kütüphaneyi kurabileceklerini söyledi. Baþvurularý olumlu sonuçlanan veliler, haftanýn üç günü okulda sýkma, börek yapýp satarak elde ettikleri gelir sayesinde bir marangozla anlaþýp kütüphaneyi kurdu. Okul Müdürü Levent Tetik, kütüphane kurmak için ilgili yerlere yaptýklarý baþvurulardan sonuç alamayýnca, okul aile birliðinin getirdiði teklifi deðerlendirdiklerini ve el birliði yaparak çalýþmalara baþladýklarýný belirtti. Tetik, þöyle konuþtu: “Büyük emek ve zaman harcayarak çocuklarýnýn daha iyi þartlarda eðitim görmesini ve okulda saðlýklý gýda ürünleri tüketmesini isteyen velilerimize okulumuzda oda tahsis ettik. Veliler, bu odada haftanýn üç günü, sýkma, börek piþirmeye baþladý. Zaman kaybetmeden kütüphanemizin taban döþemesini ve dolaplarýný borçlanarak yaptýrdýk. Börek satýþýndan elde ettiðimiz gelirle borçlarýmýzý ödemeye baþladýk.’’ Kozan / aa

BURSA Kent Konseyi Gönül Dostlarý Kadýn Çalýþma Grubu tarafýndan düzenlenen ‘Muharrem ve Aþure’ konulu konferansta, Muharrem ayýnýn Ýslâm tarihindeki önemi anlatýldý. Uludað Üniversitesi Ýlahiyat Fakültesi Ýslâm Ta ri hi A na bi lim Da lý Öðretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Algül, Muharrem ayýnýn sadece Ýslâmiyet’te deðil bütün vahiy dinlerde ayrý bir önemi olduðunu söyledi.

“Oruç farz deðilken Muharrem ayýnda oruç tutuluyordu”

Muharrem ayý ve Âþure Günü’nün, Hýristiyan ve Yahudiler tarafýndan da mukaddes sayýldýðýný ifade eden Prof. Dr. Algül, “Peygamberimiz Medine’ye hicret buyurduktan sonra orada yaþayan Yahudilerin oruçlu olduklarýný öðrendi. “Bu ne orucudur?” diye sordu. Yahudiler, “Bugün Allah’ýn Musa’yý düþmanlarýndan kurtardýðý Firavun’u “Hürmetli ay; Muharrem” boðdurduðu gündür. Hz. Musa, þükür olarak buUludað Üniversitesi Ýlahiyat Fakültesi Ýslâm gün oruç tutmuþtur” dediler. Tarihi Anabilim Dalý Öðretim Üyesi Prof. Dr. Bunun üzerine Peygamberimiz (asm), “Biz, Hüseyin Algül konferansýnda Muharrem ayý- Musa’nýn sünnetini ihyaya sizden daha çok yanýn sadece Ýslâm tarihinde deðil bütün vahiy kýn ve hak sahibiyiz” buyurdu ve o gün oruç dinlerde ayrý bir yeri olduðuna vurgu yaptý. tuttu, tutulmasýný da emretti. Daha o dönemde Muharrem ayýnýn Kur’ân’da ‘hürmetli, saygýlý’ Ramazan ayýnda oruç tutmak farz deðildi. Raay olarak belirtildiðini ifade eden Prof. Dr. Al- mazan orucu farz oluncaya kadar geçen dögül, bu ayýn, ilâhî bereket ve feyzin, coþtuðu ve nemde Müslümanlar da Muharrem ayýnda obollaþtýðý bir ay olduðuna deðindi. ruç tutuyorlardý” diye konuþtu.

“10 peygambere 10 deðiþik ikram” Muharrem ayýnýn 10’uncu günü olan Aþure Günü'nün Allah katýnda da çok seçkin bir yeri olduðunu dile getiren Prof. Dr. Algül, bu günde Cenâb-ý Hak’kýn on peygamberine on deðiþik ikram ve ihsan ettiðini belirtti. Algül, “Allah, Hz. Musa’ya Âþure Gününde bir mu'cize ihsan etmiþ, denizi yararak Firavun ile ordusunu sulara gömmüþtür. Hz. Nuh gemisini Cûdi Daðýnýn üzerine Âþure Gününde demirlemiþtir. Hz. Yunus, balýðýn karnýndan Âþure Günü kurtulmuþtur. Hz. Âdem’in tövbesi Âþure Günü kabul edilmiþtir. Hz. Ýbrahim’in oðlu Hz. Ýsmail o gün doðmuþtur” dedi. Aþure sofralarýnda birlik ve dayanýþmalarýn yaþandýðý bu ayda, ders ve ibret alýnmasý gereken olaylarýn da yaþandýðýný dile getiren Prof. Dr. Algül, Hazreti Muhammed’in torunu Hazreti Hüseyin’in, 61. Hicret yýlýnýn Muharrem’ine ait 10. gününde Kerbelâ’da þehit edildiðini kaydetti. Konferansýn ardýndan aþure ikram edildi. Bursa / Yeni Asya

BULMACA 1

2

3

4

erdalodabas@mynet.com

5

6

7

8

9 10 11 12

1 2 3 4

Mavi-Yeþil 10. yýldönümünü kutladý nRÝZE’DE 10 yýldýr yayýmlanan kültür sanat ve edebiyat dergisi Mavi-Yeþil, 10. kuruluþ yýl dönümünü kutladý. Ýsmail Kahraman Kültür Merkezi’ndeki programa Rize Valisi Seyfullah Hacýmüftüoðlu, Ýl Genel Meclisi Baþkaný Rahmi Metin, Rize Üniversitesi Edebiyat fakültesi öðretim üyeleri ve dergide yazýlarý yayýmlanan yazarlar ve okuyucular katýldý. Vali Hacýmüftüoðlu burada yaptýðý konuþmada, dergilerin bir þehrin en önemli deðerlerinden biri olduðunu belirterek, ‘’Ýnsanlarýn hayatlarýnda kültür sanat ve edebiyat dergileri çok önemli yer tutar. Kimi insanlar, deniz kenarýnda kimileri spor yaparak zamanlarýný deðerlendirir. Kimileri ise dünyanýn karýþýklýðýndan kaçmak ve sadelikle baþ baþa kalmak için dergi ve kitaplara sýðýnýr. Dergiler günün yorgunluðundan kurtulmak için sýðýnýlacak en güzel limanlardýr’’ dedi. Dergiyi yayýma hazýrlayan eðitimci-yazar Hasan Öztürk ise 10 yýldýr kesintisiz dergiyi yayýmladýklarýný ifade ederek, þöyle konuþtu: ‘’Bölge illerimizin hiçbirinde on yýldýr yayýmlanan bir dergi yok. Birçok edebiyat dergisi ise kapandý. Böyle güç bir dönemde büyüme gayreti içerisinde olmamýz cesaretimizi ortaya koyuyor. 11. yýlýmýzda yazar kadromuzu güçlendirerek yolumuza devam edeceðiz.’’ Rize / cihan

Kitabýn tüm gelirini fakirlere baðýþlayacak nTRABZON’UN Tonya ilçesi Karaaðaçlý Ýlköðretim Okulu’nda sýnýf öðretmenliði yapan Mehmet Karagöz, ‘Yaþanmýþ, Gerçek Bir Hayat Hikâyesi’ adlý kitabýný yayýnladý. Karagöz, sa tý lan ki ta býn tüm ge li ri ni borç lu insanlar için kullanacaðýný söyledi. Karagöz, kitabýnda çocukluk döneminde ailesinin yaþadýðý fakirliði anlatýyor. Anne-baba ve 5 kardeþiyle harabe bir evde yaþadýðý dra mý ný an lat tý ðý ný belirten Karagöz, bin adet bastýrdýðý kitabýný çarþý pazar gezerek satýyor. Karagöz, kitap için bir fiyat belirlemediðini, müþterilerin gönlünden geçen ne ise o olduðunu söyledi. Trabzon / cihan

5 6 7 8 9 10

SOLDAN SAÐA — 1. Efsaneye göre içene ölümsüzlük veren su, bengisu. - Belli bir iþe ayrýlmýþ belli ölçüde para. 2. Kýylükal, fýþ. - Yüksek düzeyde programlama dili. 3. Sana sýðýndým, baðýþla beni mânâlarýnda kullanýlan ifade. - Göz ile kulak arasýnda kalan kýsým. 4. Cisimlerin hareket ve denge kanunlarýyla ilgili ilim. - Ateþe dayanýklý, yaprak þekilli bir nev'î þeffaf þekilli taþ. 5. Ün, þan, þöhret. - Kürkü çok makbul olan bir sansar türü. 6. Hz. Peygamberin (asm.) vefatýndan sonra ortaya çýkan, ekseriya sünnete aykýrý uygulama. - Bir harf veya heceyi uzatarak okuma. Tantalý simgeleyen harfler. 7. Milâdî takvimde otuz günlük süre. - Ýskân edilmemiþ yer, insan bulunmayan ýssýzlýk. - Engel, set. 8. Bir cümle veya mýsrada birbirinin zýddý mânâlarý bir arada kullanma san'atý. - Sayýlarý gösteren iþaret. 9. Baðlýlýk, ilgi. 10. Kiþilerin birbirlerini tanýmasý için askerlikte kullanýlan ve önceden kararlaþtýrýlmýþ söz. - Aruzda vezin icabý kýsa heceyi uzun okuma. YUKARIDAN AÞAÐIYA— 1. Yokluk ülkesi. 2. Þehirlerde temizlik vb hizmetleri yürütmek için kurulmuþ idare. 3. (Tersi) Osmalý’da savcýlýkla hakimlik yetkilerini birlikte kullanan mahkeme üyesi. - Kolay olmayan. 4. Asya'da bir dað sýrasý. 5. Akmakta olan. - Belirli bir müddet dinlenme maksatlý iþe ara verme. 6. Çorum yöresinde Yunus'un söyleniþi.- Güney Afrika'nýn trafik iþareti. 7. Lânetlenmiþ bir kavim. - Gemi odasý. 8. Güreþte rakibin sýrtýný yere getirme. - Menfaatler, faydalar. 9. Sütun, direk. - Hangi kiþi anlamlý soru. 10. Ekonomik gücü zayýf olan kimse. - Yerli ve büyük taþ kitlesi. 11. Mihrak. - Ýnþaat iþinde alt yapý çalýþmasý, baþlangýç. - 12. Müzikte ritmik söz tekrarý. - Mühendis cetveli.

DÜNKÜ BULMACANIN CEVABI SOLDAN SAÐA: 1. HÝPOTEZ. SELE. 2. ÝNÝSÝYAL. MAL. 3. PÝSÝK. HAMÝNE. 4. OSA. ETÝLEN. 5. TÝG. LER. 6. EYO. EDEBÝYAT. 7. NAR. MACAR. FA. 8. ÜT. MERÝYET. 9. SÝ. EKÝ. ELA. 10. FAY. KATALÝZ. YUKARIDAN AÞAÐIYA: 1. HÝPOTENÜS. 2. ÝNÝSÝYATÝF. 3. PÝSAGOR. 4. OSÝ. MEY. 5. TÝKELEMEK. 6. EY. TEDARÝK. 7. ZAHÝRECÝ. 8. LAL. BAYAT. 9. MESÝRE. 10. EMÝN. TEL. 11. LAN. KAF. LÝ. 12. ELEM. TALAZ.


11

YENÝASYA / 4 OCAK 2010 PAZARTESÝ

E­KO­NO­MÝ HA­BER­LER

Geleneksel pazarlar aðýrlýðýný korudu nTÜRKÝYE’NÝN dýþ ticaretinde geleneksel pazarlar aðýrlýðýný korudu. Küresel kriz sebebiyle AB ülkelerinde talepte gerileme yaþanmasýna raðmen, AB ülkelerinin Türkiye’nin ihracatýndaki payý yüzde 46,1, ithalattaki payý da yüzde 40 oldu. TÜÝK verilerine göre, Ocak-Kasým döneminde Türkiye’nin gerçekleþtirdiði 92,1 milyar dolarlýk ihracatýn 42,5 milyar dolarlýk bölümü 27 AB ülkesine yapýldý. Türkiye Serbest Bölgelerine 1,8 milyar dolarlýk, diðer Avrupa ülkelerine 10,3 milyar dolarlýk, Afrika ülkelerine 9,3 milyar dolarlýk, Amerika ülkelerine 4,3 milyar dolarlýk, Asya ülkelerine 23,1 milyar dolarlýk ihracat yapýldý. Söz konusu dönemde gerçekleþtirilen 125,6 milyar dolarlýk ithalatýn 50,3 milyar dolarlýk bölümü AB ülkelerinden, 857,7 milyon dolarlýk bölümü Türkiye serbest bölgelerinden, 23,4 milyar dolarlýk ithalat da diðer Avrupa ülkelerinden yapýldý. Ýthalatýn 5,2 milyar dolarlýk bölümü Afrika ülkelerinden, 8,5 milyar dolarlýk bölümü Amerika ülkelerinden, 34,3 milyar dolarlýk bölümü de Asya ülkelerinden gerçekleþtirildi.Yýlýn 11 ayýnda Almanya, Türkiye’nin ihracatýnda ilk sýrada yer alýrken, ithalatta da Rusya Federasyonu yüzde 39,7 gerilemeyle 17,6 milyar dolarla ilk sýrada yer aldý. Ankara / aa

GAP’ta iþler yolunda nGAP Bölge Kalkýnma Ýdaresi (GAP BKÝ) Bölge Müdürü Mehmet Açýkgöz, GAP Projesi kapsamýndaki kamu yatýrýmlarýnýn, GAP Eylem Planý öngörüleri doðrultusunda bir sorun yaþanmaksýzýn sürdüðünü söyledi. Açýkgöz, 2008 yýlýnýn Temmuz ayýnda yürürlüðe giren GAP Eylem Planý kapsamýn da, böl ge de 73 a na ey lem çer çe ve sin de 300’den fazla proje yürütüldüðünü belirtti. Fiziki yatýrýmlarda bir sorun yaþanmadýðýna vurgu yapan Açýkgöz, ilgili kuruluþlarýn yatýrýmlarýný bir an önce tamamlamak için sistemlerini kurduklarýný ve çalýþmalarýný sürdürdüklerini kaydetti. ‘’GAP Projesinde kapsamýndaki sulama yatýrýmlarýnda yüzde 16, enerji yatýrýmlarda yüzde 74 nakdi gerçekleþme saðlandý. Bütün olarak deðerlendirildiðinde projede yüzde 66 nakdi gerçekleþme oranýna ulaþýldý’’ diyen Açýkgöz, projeye iliþkin parasal bir sorun olmadýðýný, bütçeyle öngörülen kaynaklarýn tahsisinde sýkýntý yaþanmadýðýný vurguladý. Açýkgöz, GAP Eylem Planý ile GAP Projesinin 2012’de bitirilmesinin hedeflendiðini hatýrlatan Açýkgöz, kamu yatýrýmlarýyla bölgede halen 287 bin hektar tarým arazisinin sulandýðýný, proje tamamlandýðýnda sulanan alan miktarýnýn 1 milyon 60 bin hektara çýkacaðýný ifade etti. Gaziantep / aa

Elde kalan YTL ve YKr’ler pazarcýlara n1 OCAK 2010’dan itibaren yürürlükten kalkan ve sadece Merkez Bankasý ile Ziraat Bankasý þubelerince deðiþtirilmesi gereken YTL ve YKr’ler pazarlarda elde çýkarýlmaya çalýþýlýyor. Merkez Bankasý rakamlarýna göre, 3 Aralýk itibarýyla dönüþüm oraný, banknotlarda yüzde 94,79 madeni paralarda ise yüzde 48,90 olarak gerçekleþti.1 Ocak 2010’dan itibaren yürürlükten kaldýrýlan YTL ve YKr’ler, halen birçok vatandaþýn elinde bulunuyor. Merkez Bankasý ve Ziraat Bankasý þubelerinde deðiþtirilebilen paralarý vatandaþlar daha farklý yöntemlerle elden çýkarmaya çalýþýyor. Özellikle dönüþüm oraný yüzde 50’ya ancak yaklaþan madeni YTL ve YKr’ler, pazarlarda deðiþtirilmeye çalýþýlýyor. Yeni yýla girilmesiyle birlikte elde kalan madeni paralarý ayýran vatandaþlar, YTL ve YKr’lerle alýþ veriþ yapýyor. Birçok pazarcý, yeni yýlýn ilk günlerinde YTL ve YKr’ye karþý hazýrlýklý ve duyarlý olsa da vatandaþlar birçok satýcýyý eski parayla kandýrmayý baþardý. Bazý vatandaþlar ise hazýrlýksýz yakalanarak pazarcýnýn verdiði YTL ve YKr’leri aldý. 1 Ocak 2010 tarihinden itibaren, Yeni Türk Lirasý banknotlar 10 yýl boyunca (31 Aralýk 2019 tarihi mesai bitimine kadar), YTL madeni paralar ise 1 yýl boyunca (31 Aralýk 2010 tarihi mesai bitimine kadar) Merkez Bankasý ve Ziraat Bankasý þubelerince kabul edilecek ve deðiþtirilebilecek. Bursa / aa

Çalýþma izni baþvurusu internetten yapýlabilecek nYABANCILARIN Çalýþma Ýzinleri Otomasyon Projesi ile yabancý personel çalýþma izin talepleri doðrudan internet üzerinden e-baþvuru ile yapýlabilecek. Çalýþma ve Sosyal Güvenlik Bakaný Ömer Dinçer’in talimatýyla baþlatýlan çalýþmalar sonunda yabancýlarýn çalýþma izinlerine iliþkin yeni bir uygulamaya geçilecek. Çalýþma ve Sosyal Güvenlik Bakanlýðý tarafýndan bu yýlýnýn ilk aylarýnda uygulamaya geçirilecek olan Çalýþma Genel Müdürlüðü Yabancýlarýn Çalýþma Ýzinleri Otomasyon Projesi ile yabancý personel çalýþma izin talepleri doðrudan internet üzerinden e-baþvuru ile yapýlacak. Otomasyon Projesi ile çalýþma izinlerinin deðerlendirilmesinde bürokratik süreçlerin kýsaltýlmasý, karar süreçlerinin hýzlandýrýlmasý ve her iþlem aþamasýnýn baþvuru sahibince takibi, elektronik evrak akýþý ve e-arþiv gibi kazanýmlarla hizmetin daha etkin yürütülmesi amaçlanýyor. Ankara / aa

Meslek liseli iþsiz kalmýyor TÜRKÝYE’DE, 15-34 YAÞLARI ARASINDAKÝ KURUMSAL OLMAYAN NÜFUS ÝÇÝNDE ÝÞGÜCÜNE KATILMA ORANI GENEL LÝSEDE YÜZDE 49,9 LÝSE DENGÝ MESLEK LÝSELERÝNDE YÜZDE 71,1 OLDU. ürkiye’de, 15-34 yaþlarý arasýndaki kurumsal olmayan nüfus içinde iþgücüne katýlma oraný genel lisede yüzde 49,9 iken lise dengi meslek liselerinde yüzde 71,1 oldu. Türkiye Ýstatistik Kurumu’nun (TÜÝK) 2009 yýlý ikinci dönemi (Nisan-Mayýs-Haziran) ‘’Eðitim ve Ýþgücü Durumuna göre 15-34 Yaþlarý Arasýndaki Kurumsal Olmayan Nüfus’’ verilerine göre, Türkiye’de, 1534 yaþlarý arasýndaki 23 milyon 627 bin olan kurumsal olmayan nüfusun 12 milyon 272 bini iþgücüne katýlýrken, 11 milyon 356 bini iþgücüne dahil olmayan nüfusu oluþturdu. Kurumsal olmayan nüfusun 11 milyon 689 bini erkek, 11 milyon 938 bini kadýn, iþgücü nüfusunun 8 milyon 568 bini erkek, 3 milyon 703 bini kadýn nüfusu içerdi. Ýþgücüne dahil olmayan 11 milyon 356 binin 3 milyon 121 bini erkek, 8 milyon 235 bini kadýn nüfustan oluþtu. Verilere göre, 23 milyon 627 bin olan kurumsal olmayan nüfusun yüzde 15’i olan 3 milyon 521 bin kiþi genel lise, yüzde 10,4’ü de (2 milyon 439 bin kiþi) lise dengi meslek liselerinden mezun. Türkiye’de halen 15-34 yaþlarý arasýnda 12 milyon 272 bin olan iþgücü nüfusunun 1 milyon 758 bini genel liseden mezun olurken, bunun yüzde 77,5’i olan 1 milyon 414 bin kiþi istihdam edildi. Lise dengi meslek okullarýnda da 1 milyon 733 bin olan mezun konumda olan iþgücünün yüzde 81’inin (1 milyon 414 bin) istihdamý saðlandý. Söz konusu dönemde, iþgücüne katýlma oraný genel lisede yüzde 49,9, lise dengi meslek okullarýnda ise yüzde 71 olarak belirlendi.

T

ERKEK NÜFUS 15-34 yaþ arasý kurumsal olmayan erkek nüfusun 1 milyon 925 bini genel lisede, 1 milyon 484 bini lise dengi meslek lisesinde eðitim görüyor. Söz konusu yaþ grubunda genel liselerden mezun erkek iþgücü sayýsý 1 milyon 236 bin, istih-

TÜÝK'in araþtýrmasý, Meslek Lisesi mezunlarýnýn, düz lise mezunlarýna göre daha kolay iþ bulduðunu ve daha çok istihdam edilidiðini gösterdi.

dam edilenlerin sayýsý 992 bin (yüzde 80,2), lise dengi meslek liselerinden mezun erkek iþgücü sayýsý 1 milyon 285 bin, istihdam edilenlerin sa yý sý 1 mil yon 92 bin (yüz de 84,9) olarak belirlendi. Erkek nüfusta iþgücüne katýlma oraný genel lisede yüzde 64,2, lise dengi mes-

lek okullarýnda yüzde 86,6 oldu. KADIN NÜFUS 15-34 yaþ arasý grupta genel liseden mezun olan kadýn sayýsý 1 milyon 596 bin, lise dengi meslek o kul la rýn dan me zun sa yý sý 955 bin o la rak be lir len di. Ay ný yaþ

grubunda kadýn iþgücü sayýsý liseden mezunlarda 522 bin, lise dengi meslek okullarýnda 448 bin olurken, istihdam edilenlerin sayýsý ge nel li se de 372 bin, li se den gi meslek liselerinde 322 bin oldu. Bir baþka deyiþle kadýnlar arasýnda istihdam edilen genel liseden

Ýþ adamlarý 2010'dan umutlu BUR SA Gi ri þim ci Sa na yi ci Ý þa dam la rý Derneði (BUGÝAD) Ýnegöl Þube Baþkaný Ahmet Akýskalý, “2010 yýlýnda, ekonomik krizin aþýlacaðý, sýkýntýlý sürecin biteceði, Türkiye’nin eskisinden daha iyi olacaðý ve hatta ekonomimizin þahlanacaðý günler uzakta deðil” dedi. Küresel krize raðmen Çin, Brezilya, Tayvan gibi ülkelerin büyümeye devam ettiðini, Avrupa ülkelerinin ise hâlâ krizle boðuþtuðunun görüldüðüne dikkat çeken Akýskalý, “Türkiye geliþmekte olan ülkeler arasýnda, krizden yukarýya doðru týrmananlar arasýnda görülmekte. Afrika ülkeleri konusundaki büyük açýlýmlar, krizle boðuþan ülkemiz ekonomisi-

ne ve iþ adamlarýmýza moral oldu. Bu süreçteki çalýþmalar netice vermeye baþladý. Ýhracatlarýmýzýn da artarak devam ettiðine þahit olmaktayýz. Ülkemiz, devlet politi ka sý o la rak ta son yýl lar da Af ri ka’ya, cumhurbaþkanlýðý se-

viyesinde ziyaretler gerçekleþtirmektedir. Bu ziyaretlerle, Afrika ile olan ticarî hacmimizin geliþim ve büyümesindeki târihî rolü görmekteyiz” diye konuþtu.

TEDBÝR ALINMAZSA 2010 DA KAYIP YIL OLACAK ADANA Ticaret Odasý Baþkaný Þaban Baþ, olumsuz ekonomik göstergelerin düzeltilmesine yönelik etkin ve kalýcý tedbirlerin alýnmamasý durumunda 2010’un da kayýp yýl olacaðýný savundu. Küresel malî krizin Türkiye’ye yansýmalarýný azaltacak tedbirlerin alýnmasýnda geç kalýndýðýný öne süren Baþ, þöyle devam etti: ‘’Küresel ekonomik krizin yarattýðý olumsuzluklar ülkemizde 30 bini aþkýn þirketin yaný sýra, 130 binin üzerinde küçük iþletmenin kapanmasýna yol açtý. Krizin etkisiyle kýsa süre öncesine kadar kendine yeterli bir ekonomiye sahip olan Adana’da da sanayi,

Anadolu Kaplanlarý bu yýl büyüyecek KAYSERÝ, Eskiþehir, Manisa, Denizli, Aydýn ve Uþak’ta son yýllardaki olaðanüstü büyümeleriyle öne çýkan þirketler, 2010 yýlýndan umutlular. Yýllýk üretimleri, çalýþan sayýlarý ve dýþ ticaretleriyle ülkenin önde gelen þirketleri arasýna girmeyi baþaran Anadolu þirketlerinin, krize raðmen 2010 yýlýnda satýþ hacimlerini arttýrmayý beklediklerini belirtildi. Krizden tarým ve gýda sektörlerinin imalat sanayi sektörlerine göre daha az etkilendiði gözleniyor. Boydak Holding CEO’su Memduh Boydak, 2010 yýlýndan da umutlu olduklarýný söyledi. Ankara / aa

ti ca ret ve istihdam üçgeni sü rek li kan kay bet ti. 2009 Ocak-Kasým döneminde açýlan firma sayýsý, 2008’in ayný dönemine göre yüzde 3,5 azalmýþ, kapanan firma sayýsý da yüzde 23,5 artýþ göstermiþtir. Bu geliþmelere baðlý olarak, protesto edilen senet sayýsý da 2008 yýlýnýn Ocak-Kasým dönemine göre 2009’da yüzde 20 oranýnda artmýþtýr. Bütün bu nedenlerle olumsuz göstergelerin düzeltilebilmesine yönelik etkin ve kalýcý önlemler alýn-

mazsa 2010’un da kayýp yýl olacaðý endiþesini taþýyoruz.’’ Baþ, 2009 yýlýnda ekonomik göstergelerde yaþanan düþüþün iþsiz sayýsýnda da artýþlar yaþanmasýna neden olduðunu belirterek, ‘’Adana’da yüzde 20,3 oranýna gelerek rekor rakamlara ulaþan iþsizliðin daha fazla sosyal olaylara yol açmadan önlenebilmesi için öncelikle istihdamýn artýrýlabilmesine yönelik önlemlerin hayata geçirilmesi gerekir’’ dedi. Adana / aa

mezunlarýn oraný yüzde 71,2, lise dengi meslek okullardan mezunlarýn oraný yüzde 71,8 olaak tespit edildi. Söz konusu yaþ gurubunda kadýnlarýn iþgücüne katýlma oraný genel lisede yüzde 32,7, lise dengi meslek okullarýnda ise yüzde 46,9 olarak belirlendi. Ankara / aa

GESOB: Ýþlerin düzelmesini umut ediyoruz GAZIANTEP Esnaf ve Sanatkârlar Odalarý Birliði (GESOB) Baþkaný Ömer Küsbeoðlu, ‘’2009 yýlý esnafýmýz açýsýndan olumlu geçmedi, beklentilerimizin 2010 yýlýnda gerçekleþmesini umut ediyoruz’’ dedi. Küsbeoðlu, dünyada yaþanýlan global ekonomik krizden bir çok ülke gibi Türkiye’nin de etkilendiðini, bunun küçük esnaf ve sanatkârý da olumsuz yönde etkilediðini belirtti. 2009 yýlýnda küçük esnaf ve sanatkâra verilen can suyu kredilerinin, 2010 yýlýnda da devam etmesini istediklerini dile getiren Küsbeoðlu, þöyle konuþtu: ‘’Can suyu kredisinden üyelerimiz yeteri kadar yararlanamadý. Örneðin, GESOB’un 60 bin aktif üyesinden sadece 600’ü bu krediden faydalanabildi. Þartlarý uygun olan esnafýmýz 25 bin lira kredi alarak, belirli bir rahatlama saðladý. Biz, oda olarak bu kredinin, 2010 yýlýnda da verilmesini istiyoruz. Kredi miktarý, günümüz þartlarýnda en az 50 bin liraya çýkartýlmalýdýr. Eðer, bu yapýlabilirse, 2010 yýlýna umutlu girebiliriz. Bunun yaný sýra, piyasalarýn hareketlenmesi için gereken tedbirlerin de alýnmasýný istiyoruz.’’ Gaziantep

T. C. BÜYÜKÇEKMECE 2. ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝ’NDEN ÝLAN ESAS NO: 2008/516 KARAR NO: 2009/1276 Ýstanbul Ýli, Büyükçekmece Ýlçesi, Mimarsinan Merkez Mah. Cilt: 13, Hane: 310’da nüfusa kayýtlý bulunan Ali Osman oðlu Ayþe’den doðma Büyükçekmece 13.06.1957 doðumlu 44776381796 T.C. kimlik nolu UFUK FÝLÝZ’in; nüfus kütüðünde “AYÞE” OLAN ANNE ADININ “SALÝHA” OLARAK TASHÝHEN TESCÝLÝNE, karar verilmiþ olduðu ilanen teblið olunur. 25.11.2009 B: 76275

T. C. AKÞEHÝR ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN KAMULAÞTIRMA ÝLANI ESAS NO: 2009/524

T.C. AKÞEHÝR ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN KAMULAÞTIRMA ÝLANI ESAS NO : 2009/523 KAMULAÞTIRILAN TAÞINMAZIN BULUNDUÐU YER : Konya Ýli, Akþehir ilçesi, Doðrugöz kasabasý MEVKÝÝ :PAFTA NO :0 ADA NO :0 PARSEL NO : 7981 VASFI : TARLA YÜZÖLÇÜMÜ : 2849,71 m2 MALÝKÝN ADI VE SOYADI : Emine Satýlmýþ KAMULAÞTIRMAYI YAPAN ÝDARENÝN ADI : ULAÞTIRMA BAKANLIÐI ANKARA KAMULAÞTIRMANIN VE BELGELERÝN ÖZETÝ : Ulaþtýrma Bakanlýðý Karayollarý Genel Müdürlüðünce Akþehir Yunak 4.Bl.Hd. Devlet Karayolu yapýmý için yol yapým ve emniyet sahasý olarak dava konusu taþýnmazýn 2375,73 m2 lik kýsmýnýn kamulaþtýrýlmasý Kamulaþtýrmayý yapan davacý idare, malikleriyle cinsi ve niteliði yukarýda yazýlý taþýnmazýn kamulaþtýrma bedelinin tespiti ve tescili için davacý idare tarafýndan mahkememizin 2009/523 Esas sayýsýnda dava açýlmýþtýr. 2942 Sayýlý Kamulaþtýrma Yasasýnýn 10. maddesinin 4. bendi uyarýnca ilan olunur. 15/12/2009

B: 76257

DÖRTYOL ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN KAMULAÞTIRMA ÝLANI DOSYA NO : 2009/394 KAMULAÞTIRILAN TAÞINMAZIN BULUNDUÐU YER : Dörtyol ilçesi Özerli Mahallesi MEVKÝÝ : Hamamcýk PAFTA NO :ADA NO : 161 PARSEL NO : 29 VASFI : Tarla YÜZÖLÇÜMÜ : 153,31 MALÝKÝN ADI VE SOYADI : KAMULAÞTIRMAYI YAPAN ÝDARENÝN ADI : Türkiye Elektrik Daðýtým A. Þ. KAMULAÞTIRMANIN VE BELGELERÝN ÖZETÝ : Kamulaþtýrmayý yapan davacý idare, malikleriyle cinsi ve niteliði yukarýda yazýlý taþýnmazýn kamulaþtýrma bedelinin tespiti ve tescili için davacý idare tarafýndan mahkememizin 2009/394 Esas sayýsýnda dava açýlmýþtýr. 2942 Sayýlý Kamulaþtýrma Yasasýnýn 10. maddesinin 4. bendi uyarýnca Ýlan olunur. 24/06/2009 B: 76272

KAMULAÞTIRILAN TAÞINMAZIN BULUNDUÐU YER : Konya Ýli, Akþehir ilçesi, Doðrugöz kasabasý MEVKÝÝ : SEYRAN BELÝ PAFTA NO :0 ADA NO :0 PARSEL NO : 88 VASFI : TARLA YÜZÖLÇÜMÜ : 6062,00 m2 MALÝKÝN ADI VE SOYADI : AYEFER AYAZ, KADÝR SÝNAN AYAZ, BELGÝN DUYAR, KENAN AYAZ, NÝLGÜN GÜVENDÝK, NÝLÜFER KILINÇ, HÜSEYÝN GÜRHAN AYAZ KAMULAÞTIRMAYI YAPAN ÝDARENÝN ADI : ULAÞTIRMA BAKANLIÐI ANKARA KAMULAÞTIRMANIN VE BELGELERÝN ÖZETÝ : Ulaþtýrma Bakanlýðý Karayollarý Genel Müdürlüðünce Akþehir Yunak 4.Bl.Hd. Devlet Karayolu yapýmý için yol yapým ve emniyet sahasý olarak dava konusu taþýnmazýn 1156,35 m2 lik kýsmýnýn kamulaþtýrýlmasý Kamulaþtýrmayý yapan davacý idare, malikleriyle cinsi ve niteliði yukarýda yazýlý taþýnmazýn kamulaþtýrma bedelinin tespiti ve tescili için davacý idare tarafýndan mahkememizin 2009/524 Esas sayýsýnda dava açýlmýþtýr. 2942 Sayýlý Kamulaþtýrma Yasasýnýn 10. maddesinin 4. bendi uyarýnca ilan olunur. 15/12/2009

B: 76258


13

YENÝASYA / 4 OCAK 2010 PAZARTESÝ

RÖPORTAJ

Öcalan ve DTP’nin Kemalizme itirazý yok

desteðini almayan hareket ve örgütlerin þiddet yöntemlerini benimsemelerinin kimseye yararý yoktur. Çözümlenmemiþ sorunlarýn platformu artýk bütün çaðdaþ dünyadýr. Haklýlýðýmýzý azamî destekler alarak bu platformlarda aramalýyýz. Mec­lis­i­çin­de­meþ­rû­ze­min­de­hak­mü­ca­de­le­si­ne­de­vam­e­di­le­mez­mi? Türkiye’nin altýna imza attýðý uluslar arasý sözleþmelere harfiyen uymasýný istemenin zemini, legal siyasî alandýr. Avrupa Birliði temel perspektifi bu alaný ön koþul sayýyor. Sorunlarýn çözüm yolu parlamenter sistem içinde aranmalý. Sokak, mecbur kalmadýkça, kullanýlmamalý. Ergenekon ve JÝTEM gibi derin yapýlarýn cirit atacaðý sokakta, baþka hangi güçlerin olduðunu bilemez ve kontrol edemezsiniz. Kimlere, hangi kurtlara yem olacaðýnýz belli deðil.

H. HÜSEYÝN KEMAL

‘‘

hhkemal@yeniasya.com.tr

Ýttihat ve Terakki ile baþlayan jakoben anlayýþ, Kemalizm ile yoluna devam etti. Gerek tek parti döneminde CHP içindeki farklý kanatlar ve gerek çok partili dönemde iktidar ve muhalefet partileri paradigmayý üç söylem üzerine oturtuyorlardý: Komünizm tehlikesi, þeriat tehlikesi ve bölünme tehlikesi. Türkiye insaný yýllarca bu söylemlerle korkutularak yönetildi. Her dönem farklý bir kesim tehlikeli gösterilerek baský altýna alýndý.

u hafta 1967 yýlýndan beri aktif politikanýn içinde olan ancak þu an hiçbir siyasî harekete fiilî olarak baðlantýsý olmayan Halkýn Emek Partisi’nde (HEP) kurucu üye ve merkez yürütme kurulu üyeliðini, Demokrasi Partisi’nde (DEP) kurucu üye ve parti meclisi üyeliði yapmýþ Nizamettin Barýþ’la konuþtuk. Barýþ, sorunun þiddetle deðil çaðdaþ normlarla çözüleceðini belirtirken PKK’nýn tek alternatif olarak gösterilmesine karþý çýkýyor. PKK ile Kemalizm arasýndaki fikri baðlantýyý deþifre eden Barýþ, Türklerle Kürtlerin ortak partisi olmasý gerektiðini söylüyor.

B

Kürt­le­rin­‘bir­kýs­mý­blo­ke­e­dil­miþ,­bir­kýs­mý­da­a­ra­yýþ­i­çin­de’­di­yor­su­nuz.­Bi­raz­a­çar­mý­sý­nýz? Devletin yýllarca rutin olarak uyguladýðý ýrkçý, baskýcý politikalar ile 12 Eylül askerî faþizminin Diyarbakýr hapishanelerinde insanlýk dýþý, yok etme ve sindirme uygulamalarý sonucu insanlar isyan edecek noktaya getirildi. Buna karþý Diyarbakýr hapishanelerinde insanlarýn hayatlarýna mal olan onursal direniþler oldu. Gerek devletin baskýcý politikalarýna karþý yapýlan direniþler ve gerekse bu direniþlerin Kürt kamuoyunda sebep olduðu potansiyel—Kürtlere çok büyük hedefler gösteren, içinde farklý aktörlerin de yer aldýðý iddia edilen—örgütlü bir güce dönüþtü. Bu güç, þiddeti temel alan ve örgütlenmede belli bir ivme kazanan, hemen hemen hayatýn her alanýný kontrol edip yönlendirerek Kürt halkýnýn önemli bir kesimi üzerinde etkili olan PKK’dýr. Resmî ideolojiye ters düþmeyen, Kürt halkýnýn ezici çoðunluðunun çýkarlarýný birincil gündem maddesi yapmayan, demokratik deðerler yerine lider kültü üzerine kurgulanan bir yapý olmasýna raðmen, Kürtlerin büyük bir kesimi üzerindeki etkisini ve blokajýný halen devam ettiriyor. PKK örgütlülüðünün dýþýnda kalan Kürt kesimlerini ne küçümsemek ve ne de abartmak lâzým. Son günlerde basýnda bu konuda ciddî bir tartýþma baþladý. Bu tartýþmanýn taraflarýndan “özgürlükçü sol” olarak tanýmlanan kesimin bazý sözcülerinin; DTP ve PKK dýþýnda kalan Kürt kesimlerinin konumunu küçümsemeleri hiç de þýk deðil. Özgürlükçü olduklarýndan þüphe edilmeyen bu sözcülerin, yüz yýldýr Kürt halkýna devlet tarafýndan uygulanan ýrkçý politikalarýn tek alternatifini; otoriter yapýlar olarak göstermeleri anlaþýlýr deðil. Öte yandan, HAKPAR ve KADEP gibi Kürt orijinli partiler ile aydýnlar kiþi odaklý, benmerkezci duruþlarýný terk ederlerse ve hiçbir örgütlü yapý içinde olmayan kiþi ve gruplarla birlikte hareket ederlerse önemli bir güç yaratýlabilirler. Þu gerçek hiçbir zaman unutulmamalý: yýllarca Kürt sorunu ile ilgilenen ve bedeller ödeyen Kürt aydýnlarýnýn büyük bölümü bu kategori içindedir. Kapatýlan DTP’nin öncesi ve devamý olan partilerin en önemli eksiklerinden birisi aydýn ayaðýnýn olmayýþýdýr. Arayýþ içinde olanlarýn iki tercihi var: Avrupa Birliði eksenli ve demokrasinin deðerlerini temel baz alan, Kürt sorununu baþta sorun sayan, ya ayrý bir Kürt örgütlenmesi veya Türkiye genelinde demokrat çevrelerle birlikte bir örgütlenme. Her zaman ikincisini tercih etmenin büyük avantajlarý var. Bu­blo­ke­e­dil­miþ­du­rum­na­sýl­a­þý­la­bi­lir? Bu çok kolay olacak bir þey deðil. Hayatýn her alanýnda kurumsallaþmýþ yapýlar var. Toplumun kendisini psikolojik baský altýnda hissetme durumu var. Ýþin rantýndan yararlanan belli kiþi ve aileler var. Bunlarý sýký bir þekilde birbirlerine baðlayan çýkar iliþkilerinin bitmesi zor görünüyor. Bu durumun ortadan kalkmasý için az önce belirttiklerimin yaný sýra, hükümetin; eþitlik temeli üzerinde Kürt halkýnýn temel insanî haklarýnýn tanýnmasý için önemli adýmlar atmasý ve ete kemiðe bürünen uygulamalar yapmasý lâzým. Seyit Rýza olayýnda olduðu gibi geçmiþte devlet güçleri tarafýndan iþlenen cinayetler lânetlenmeli. Yoksulluðun en çok hissedildiði bu bölgelerde çaðdaþ sosyal politika ilkeleri pozitif ayrýmcýlýk düzeyinde hayata geçirilmeli. Otoriter anlayýþlarýn yerine, bireyin özgürlüðünü esas alan anlayýþlarýn önü açýlmalý. Siz­Tür­ki­ye’de­u­zun­za­ma­na­ka­dar­ik­ti­dar­ve­mu­ha­le­fe­tin­i­de­o­lo­jik­o­la­rak­ay­ný­ze­mi­ni­pay­laþ­tý­ðý­ný­söy­lü­yor­su­nuz.­Bu­de­ði­þi­yor­mu? Elbette deðiþiyor. Ýttihat ve Terakki ile baþlayan jakoben anlayýþ, Kemalizm ile yoluna devam etti. Gerek tek parti döneminde CHP içindeki farklý kanatlar ve gerek çok partili dönemde iktidar ve muhalefet partileri paradigmayý üç söylem üzerine oturtuyorlardý: Komünizm tehlikesi, þeriat tehlikesi ve bölünme tehlikesi. Türkiye insaný yýllarca bu söylemlerle korkutularak yönetildi. Her dönem farklý bir kesim tehlikeli gösterilerek baský altýna alýndý. Bazen Kürtler, bazen Aleviler, bazen sosyalistler ve bazen de dindarlar bu baskýlardan nasiplerine düþeni aldýlar. Hamasî söylemlerle komþularý düþman gösteren Kemalist ýrkçý paradigmanýn savunuculuðunu bugünkü muhalefet ayný gerekçelere dayanarak yapýyor. Siz­ce­Kürt­ler­a­çý­lým­ko­nu­sun­da­ge­rek­li­des­te­ði­ve­ri­yor­mu? Derin devlet ile baðlantýlý olanlar ile þiddet ve belirsizlik ortamýndan çýkarý olanlarýn dýþýnda, tüm Kürt halkýnýn açýlýma destek verdiðini söylemek abartýlý olmaz. Bunu halkýn içinde gezerek görmek mümkün. Yüz yýla yakýn bir dönemde ilk kez bir TC hükümetinin konuya insanî yaklaþýmýnýn karþýlýk bulmasý

‘‘

Nizamettin Barýþ

kadar doðal bir þey olamaz. Bu insanî bir tutumdur. Ayný desteði Kürt siyasetinin tümü için söylemek mümkün deðil. Bu açýlým baþarýlý olduðu takdirde Türkiye tarihinin yüz aký olacaktýr. Hü­kü­met­ba­zý­a­dým­lar­at­mak­is­ter­ken­ba­zý­ke­sim­le­rin­‘’Dev­let­bun­da­sa­mi­mî­de­ðil”­e­leþ­ti­ri­le­ri­ni­na­sýl­yo­rum­lu­yor­su­nuz?­ Türkiye’de yönetim bir türlü tekleþemedi. Ýki baþlý konum halen devam ediyor. Geçmiþ hükümetler bu yapýyý deðiþtirmeyi hiç gündeme getirmediler. Seçimle iþ baþýna gelenler kendisini devletin asýl sahibi ve korucusu olarak görenlerin gölgesinde ve emirlerinde oldu. AB süreci içinde olan Türkiye’nin bu durumu düzeltmesi ve yönetimi tekleþtirmesi zorunludur. Jakoben ve Kemalist anlayýþýn sürdürülmesinde ýsrarlý olan ve statükonun devamýný isteyen güçler mevcut pozisyonlarýný korumak için her türlü yola baþvuruyorlar. Ergenekon dâvâsý ile gündeme gelen darbe giriþimleri, suikast planlarý, AKP’yi kapatma giriþimleri, geçmiþte Cumhurbaþkaný seçimi ile ilgili engellemeler ile taþeron örgüt ve kiþiler eli ile yapýlan ve yapýlmak istenen provokasyonlarýn amacý budur. Seçimle iþbaþýna gelenleri zor durumda býrakan bu yapýlanmanýn içinde, CHP ve MHP’nin yaný sýra, askerî bürokrasiyi, yargýnýn büyük bir kesimini, medyanýn, üniversitelerin ve iþçi sendikalarýnýn bir bölümünü görüyoruz. Kapatýlan DTP’nin tavrý da bu yanlýþa hizmet etti. Hükümet ile devlet halen ayrý rotalar izliyorlar. Bu durum daha uzun sürmemeli. Anayasa ve diðer yasalarda deðiþikliðe gitme görevi AKP hükümetinindir. Gerekirse bu deðiþikliðin gerçekleþmesi için referandum yolu bile denenmeli. Siz­ce­Kürt­si­ya­set­çi­ler­Tür­ki­ye­ka­mu­o­yu­nu­tat­min­e­di­ci­a­çýk­la­ma­lar­ve­teklif­ler­ge­tir­me­ça­ba­sý­i­çin­de­mi? Bu­ça­ba­na­sýl­sarf­e­di­le­bi­lir? Bu sorunuza ne yazýk ki olumsuz cevap vereceðim. Çünkü þu anda siyasî arenadaki aktörlerin beceri ve kapasiteleri bunu yapmaya elveriþli olmadýðý gibi, ayný zamanda icazetli bir politikanýn da aracý konumundadýrlar. AKP hükümeti ile birlikte süreci ileriye taþýmalarý mümkün iken, CHP ve MHP ile birlikte eleþtiri cephesinde yer almalarý yanlýþtýr. Doðru bir zemin üzerinde çaða uygun, kiþilikli bir toplum için çaba göstermek her demokrat siyasetçinin görevidir. Kürt­ta­ra­fýn­da­bir­bir­lik­te­lik­ol­du­ðu­gö­rün­mü­yor, an­cak­ne­den­se­hep­PKK­bað­lan­tý­lý­si­ya­set­ko­nu­þu­lu­yor­ve­o­gün­dem­de­tu­tu­lu­yor.­Bu­nu­aþ­mak­müm­kün de­ðil­mi? Az önce bu soruyu büyük ölçüde cevapladýðýmý sanýyorum. Buna ek olarak þunu da belirtmek gerek: Kürtlerde her toplum gibi çeþitli kesim ve tabakalardan oluþuyor. Kendi içinde farklýlýklarýn olmasý, farklý düþüncelerin olmasý çok doðal. Devletin yýllardýr Kürt halkýna uyguladýðý zulüm ve kýyým politikasý sonucu olan PKK Kürtlerin önemli bir kesimi için sýðýnacak bir yapý gibi algýlanýyor. Bu yapýnýn lâyýkýyla temsil yeteneði olduðunu

Sovyetler Birliði’nin daðýlmasý ile birlikte soðuk savaþ dönemi kapandý. Hak aramanýn artýk bir merkezin deðil, tüm dünyanýn sorunu olduðu bir dönem açýlmýþ oldu. Bir grubun ya da haklarý gasp edilmiþ bir halkýn, istemlerinde ne kadar haklý olurlarsa olsunlar, sorunlarýnýn çözümünde þiddet yöntemini benimsemeleri olumlu karþýlanmýyor. Hatta çaðdaþ dediðimiz dünya þiddet yöntemini benimseyenlere karþý ortak tavýr alýyor.

söylemenin mümkün olmadýðý inancýndayým. Temel haklarýndan yoksun olan Kürt halkýnýn desteðini almak için ona özgürlüðünü kullanacak ortamlara sahip olmasýný saðlamak lâzým. Kaldý ki PKK’nýn dýþýnda kalan demokrat Kürt kesimleri de her türlü devlet baskýsý ile karþý karþýyadýrlar. Onlarýn ne ulusal ve ne de uluslar arasý bir destekleri var. Üstelik kendi ülkelerinde otoriter yapýlarýn baskýlarýný da hissediyorlar. Özgürlükleri geliþtirmek ve demokratik haklarý sonuna kadar kullanmak için, otoriter yapýlara olanak saðlayan yasalarý, demokratik özgürlüklere olanak tanýyacak, hatta teþvik edecek þekilde yeniden düzenlemeli. Siz­ce­Re­þa­di­ye­bas­ký­nýn­dan­son­ra­PKK’nýn­týl­sý­mý bo­zul­du­mu?­Ýn­san­lar­ar­týk­baþ­ka­se­çe­nek­ler­a­ra­mak is­ti­yor­lar­mý? Kürt halkýnýn PKK’yý desteklemesinin en önemli nedeni devletin uyguladýðý ýrkçý ve baskýcý politikalarýdýr. Kürt halkýna gösterilen her türlü insanî yaklaþým karþýlýðýný buluyor. Kürtlerin bü yük bir ke si mi nin AKP’yi des tek le me si nin ne de ni; AKP’nin soruna yaklaþýmýndaki farklýlýktýr. Reþadiye olayý Kürt halkýnýn hiçbir kesiminden destek bulmamýþtýr. Kürtler bunu yapanlara karþý bir tutum dahi almýþtýr. Ahmet Türk, “Reþadiye olayý olduðu zaman DTP’li, Kürt olarak bilinen þahsiyetlerin çoðu telefon açtý. Bu nedir ya dedi. Tepkilerini koydular” (24 Aralýk 2009, Taraf) demiþtir. Yine Ahmet Türk’ün ayný tarihli gazetede, “Diyarbakýr’a gittik. Eðer o küçük eylemler olmasaydý 200 bin insan bizi karþýlayacaktý. Ama farklý bir noktaya geldiði için, herkes bir korku bir telâþ içinde olduðu için 20 bin kiþi geldi” açýklamalarý, Reþadiye olayýnda Kürt halkýnýn PKK ve DTP’ye tepkisinin ifadesidir. Kürt halkýnýn bu tepkisi daha bitmeden KCK operasyonlarý baþladý. Çoðu seçilmiþ ve kaçma olasýlýðý olmayan insanlarý elleri kelepçeli tek sýra halinde dizilmiþ bir halde medyaya göstermek, her yönü ile provokasyon kokan ve Kürtleri tahrik etmeyi amaçlayan, uzun yýllar hafýzalardan silinmeyecek bir olaydýr. Derin devlet yapýlanmasýnýn iþi olan insanlýk dýþý bu olayýn sorumlularý hakkýnda gerekli cezaî iþlemler yapýlmadan, devletin içinde örgütlü olan bu karanlýk odaklar teþhir edilmeden, Kürt halkýnýn desteðini almak mümkün mü? Bu olay Kürtler arasýnda Reþadiye olayýna olan tepkiyi geri plana itti. Þiddeti­çözüm­yolu­olarak­görenler­için­ne­dersiniz? Günümüz dünyasýnda bu gibi þeyleri dinlemeye bile insan zaman ayýrmamalý. Sovyetler Birliði’nin daðýlmasý ile birlikte soðuk savaþ dönemi kapandý. Hak aramanýn artýk bir merkezin deðil, tüm dünyanýn sorunu olduðu bir dönem açýlmýþ oldu. Neredeyse dünya tek kutuplu hale geldi. Bir grubun ya da haklarý gasp edilmiþ bir halkýn, istemlerinde ne kadar haklý olurlarsa olsunlar, sorunlarýnýn çözümünde þiddet yöntemini benimsemeleri olumlu karþýlanmýyor. Hatta çaðdaþ dediðimiz dünya þiddet yöntemini benimseyenlere karþý ortak tavýr alýyor. Kendi halkýnýn ezici çoðunluðunun desteðini almayan, birlikte ayný coðrafyayý paylaþtýðý halklarýn desteðini almayan ve dünyanýn

Si­ya­set­çö­züm­ü­ret­me­me­ka­niz­ma­sý­i­se­DTP’nin­se­çil­miþ­bir­par­ti­o­la­rak­‘’Mu­ha­tap­biz­de­ði­liz’’­a­çýk­la­ma­sý­ný­na­sýl­yo­rum­lu­yor­su­nuz? Siyasî partilerin kuruluþ amacý iktidar olmaktýr. Onun için eldeki bütün olanaklar en iyi þekilde deðerlendirilir. Ýktidar olmak için yan örgütler oluþturulur veya kurulu sivil toplum örgütlerinin desteði alýnýr. Baþka bir partinin yan örgütü gibi davranýlamaz. Baþka bir siyasî parti ile koalisyon kurulabilir. Siyasî partiler, ne kadar oy alýrlarsa alsýnlar, hiçbir zaman toplumu yönetme perspektifini kaybedemezler. Siyasal arenada olan partilerin temel görevlerinden bir diðeri de; toplumsal sorunlarý, iktidarda iseler çözmek, muhalefette iseler çözüm önerileri sunmaktýr. Bir partinin herhangi bir sorunun çözümü ile ilgili ‘’muhatap deðilim’’ demesi, kendisini devre dýþý býrakmasý anlamýna gelir. Dünyada ‘’Muhatap deðiliz’’diyen tek bir örnek yoktur. Kürt­le­ri­tem­sil­et­ti­ði­ni­söy­le­yen­si­ya­sî­par­ti­ler,­Kürt ay­dýn­la­rýy­la­bil­gi­a­lýþ­ve­ri­þi­ya­par­mý?­A­raþ­týr­ma­lar­ya­par­mý? Çaðýmýzýn bilgi çaðý olduðu söylenir. Öyle ise bilgi en temel enstrümandýr. Bu enstrümaný en iyi þekilde kullanmak lâzým. Bilgiye ulaþmak için aydýnlar ile iyi bir diyaloðun olmasý gerek. Aydýnlarýn etkin olmadýðý yapýlanmalar kolaylýkla çaðýn reddettiði akýmlara dönüþebilir. Özellikle otoriter ve monarþik yapýlanmalar aydýn düþmanlýðý yapar. Onlarý topluma yabancý gibi göstererek dýþlar ve çoðu kez de cezalandýrýr. Tarih bunlarýn örnekleri ile doludur. Diktatörlerin yönettiði ülkelerin aydýnlarýnýn çoðu yaþamlarýnýn önemli bir kesitini hep sürgünde geçirmiþler. Bu namuslu olan çoðu aydýnýn hep kaderi olmuþ. Kürt siyasal yapýlanmasýnýn da aydýnlardan yararlandýðýný söylemek mümkün deðil. Aydýn düþmanlýðý Kürt kesiminde de yaygýndýr. Kürt halkýnýn demokrasi mücadelesi ancak aydýný ile birlikte boyutlanabilir anlayýþýnýn kabul gördüðünü söylemek çok zor. Dev­let,­Kürt­par­ti­le­ri­nin­ço­ðal­ma­sý­na­na­sýl­kat­ký­da bu­lu­na­bi­lir? Sorun Kürt partilerinin çoðalmasý deðil. Bu Kürtler için de Türkiye’deki tüm demokrasi güçleri için de iyiye iþaret deðil. Kürtlerin ve Türklerin ortak partisinin daha yararlý olacaðýna inanýyorum. Þüphesiz ayrý örgütlenmeye gitmek isteyen insanlara da saygý duyulmalý. Devleti bu iþe asla bulaþtýrmamak lâzým. O cenahtan iyi þeyler gelmez. Devlet demokrasiyi savunanlarý hep kontrol etmek ister. Söz konusu “demokratik devlet” ise, onun tüm kesimlere eþit mesafede durmasý ve demokratik haklar bekçiliði yapmasý yeterlidir. Siz­DTP’nin­mar­ji­nal­Ke­ma­list­le­ri­par­ti­yö­ne­ti­mi­ne da­hil­et­miþ­ol­du­ðun­dan­bah­se­di­yor­su­nuz.­Bu­ha­re­ke­tin­Ke­ma­lizm­le­na­sýl­bir­ba­ðý­var? Þimdiye kadar DTP’nin Kemalizmi eleþtiren bir söylemine rastlamadýk. DTP söylemlerinde Abdullah Öcalan’ý temel referans almaya özen gösteriyor. Abdullah Öcalan’ýn ise Kemalizme itirazý yok. DTP’nin Kemalist unsurlarla fiilî bir baðý olduðunu sanmýyorum. Ancak DTP yönetimine alýnan marjinal ‘’sol’’ gruplarýn “anti emperyalizm” söylemi Kemalist söylemle örtüþüyor. Ýçeriði yabancý düþmanlýðý kokan bu slogan Kürtleri çaðdaþ dünyadan soyutlayacak bir sonuç doðurur. Kürt­has­sa­si­ye­ti­i­le­ha­re­ket­e­den­le­ri­fa­þist­o­dak­la­rýn tah­rik­e­de­me­me­si­i­çin­ne­ler­ya­pýl­ma­lý? Bir ülkede egemen konumunda olanlar her türlü avantaja sahip sayýlýrlar. Türk kökenliler bu avantaja sahipler ve hayatýn her alanýnda devlet katýnda örgütlüler. Kürtler maðduriyetlerine ve haklýlýklarýna Türk kamuoyunu ikna etmek için çaba göstermeliler. Onlarý barýþtan ve demokrasiden yana olduklarýna ikna etmeliler. Hamasî söylemler yerine; evrensel deðerleri öne çýkaran argümanlar geliþtirmeleri lâzým. Böyle insanî bir görev varken, onlarýn desteðine ihtiyaç varken, þiddet yöntemi ile toplumu yaþam endiþesine sürükleyen eylem ve söylemlerden uzak durmak lâzým. Belli ritüelleri kullanarak, demokrasi karþýtlarýnýn ellerine malzeme verilmemeli. Gergin, çatýþmacý ortamýn zararýný her zaman yoksul ve ezilen halklar çeker. *Siz­ce­a­ci­len­ya­pýl­ma­sý­ge­re­ken­ler­ne­ler?­Hem­dev­let,­hem­de­Kürt­si­ya­set­çi­ler­a­çý­sýn­dan… Burada en büyük görev ve sorumluluk AKP hükümetine düþüyor. Öncelikle devlet ve hükümeti ayrý deðerlendirmek lâzým. Türkiye’nin en önemli sorunu yönetimseldir. Çift baþlý yönetimi parlamenter eksenli tek yönetime indirgemek lâzým. Tarýk Ziya Ekinci’nin dediði gibi: “Yalnýz baðýmsýz deðil ayný zamanda tarafsýz bir yargý oluþmalý.” Askerlerin kendi baþýna buyruk olduðu bir devlet yapýsý deðil, sivil yönetimin emrinde olduðu bir hukuksal yapýlanmaya gidilmeli. Devletin içindeki hiçbir derin yapýlanmaya izin verilmemeli. Avrupa Birliði kriterleri ile uyum içinde olan, yeni bir anayasa yapýlmalý. Diðer tüm yasalar buna göre düzenlenmeli. Çatýþma ve þiddet ortamýna gerekçe olan Kürt sorunu ile ilgili somut adýmlar atýlmalý. Ýlla da bir muhatap aranmamalý. Tek kriterin demokrasi ve onun vazgeçilmez unsuru olan, eþitlik temeli olduðu asla göz ardý edilmemeli. Farklý kesimlerin ayak sürümelerini gerekçe göstererek, atýlmasý gereken demokratik adýmlardan vazgeçmemeli. Çatýþma ortamýný etkisiz kýlmak veya ortadan kaldýrmak için gerekli tüm insanî ve barýþçý adýmlar desteklenmeli. Öncelikle kimsenin onurunu incitmeden bir genel af çýkartýlmalý. Yýllarca çatýþma ortamýnýn maðdurlarý olanlara bir rehabilitasyon programý dahilinde yardým edilmeli. Her siyasetçi ve demokrasiden yana olanlar böyle bir çabayý ve giriþimi koþulsuz desteklemeli.


14

YENÝASYA / 4 OCAK 2010 PAZARTESÝ

SPOR

ABD ÝSTANBUL'DA DÜNYA ÞAMPÝYONU OLABÝLÝR MÝ? ÝSTANBUL'DA 2010 DÜNYA BASKETBOL ÞAMPÝYONASI'NIN KURA ÇEKÝMÝNE KATILAN NBA'IN EFSANEVÝ ÝSÝMLERÝNDEN HAKEEM OLAJUWON, "ABD 2010'U KAZANMAK ÝSTÝYORSA ÝSTANBUL'A EN GÜÇLÜ KADROSU ÝLE GELMELi. ÇÜNKÜ ÝSTANBUL'DA HÝÇBÝR MAÇ KOLAYCAK OLMAYACAK" DEDÝ. GEÇTÝÐÝMÝZ gün­ler­de­ Ýs­tan­bul’da ger­çek­leþ­ti­ri­len­ 2010­ FI­BA­ Dün­ya Þam­pi­yo­na­sý’nýn­ ku­ra­ çe­kim­ tö­re­ni­ne­ ka­tý­lan­ NBA’in­ ef­sa­ne­vi­ i­sim­le­rin­den­ Ha­ke­em­ O­la­ju­won­ Ýs­tan­bul’da­ bü­yük­ bir­ il­giy­le­ kar­þý­lan­dý. As­l en­ Ni­j er­y a­l ý­ o­l an­ O­l a­j u­w on, ABD’ye­ ta­þýn­dýk­tan­ son­ra­ çok­ ba­þa­rý­lý­bir­bas­ket­bol­ka­ri­ye­ri­ne­sa­hip ol­du.­Ko­lej­Li­gi’nde­Ho­us­ton­Co­u­gars­ for­m a­s ý­ gi­y en­ ve­ ABD­ Mil­l i Ta­ký­mý’na­ se­çi­len­ O­la­ju­won,­ pro­fes­yo­nel­ka­ri­ye­ri­bo­yun­ca­u­zun­yýl­lar­Ho­us­ton­Roc­kets­for­ma­sý­ný­giy­di.­O­la­ju­won,­1996­yý­lýn­da­O­lim­pi­yat­ O­y un­l a­r ý’nda­ mü­c a­d e­l e­ e­d en ABD­ Mil­li­ Ta­ký­mý’nda­ da­ yer­ al­dý. Ef­sa­ne­vi­ o­yun­cu­ A­ðus­tos­ so­nun­da Tür­k i­y e'de­ dü­z en­l e­n e­c ek­ o­l an 2010­Dün­ya­Bas­ket­bol­Þam­pi­yo­na­sý­ i­le­ il­gi­li­ o­la­rak­ FI­BA.com’un­ so­ru­la­rý­ný­ce­vap­la­dý.

Çýraðan Sarayý'nda 2010 Dünya Þampiyonasý’nýn kura çekim törenine katýlan Hakeem Olajuwon NBA’in efsanevi isimleri arasýndandý.

Ha­k e­e m­ se­n i­ bu­r a­d a­ gör­mek­ bir­ç ok­ es­k i­ a­n ý­n ýn­ can­lan­ma­sý­ný­ sað­la­dý.­ Ku­ra­ çe­ki­min­de­ne­ler­his­set­tin? Böy­le­si­ne­ ö­nem­li­ bir­ or­ga­ni­zas­yo­nun­ ku­ra­ çe­ki­min­de­ yer­ al­mak be­n im­ i­ç in­ bü­y ük­ o­n ur.­ Grup­l ar be­nim­ çek­ti­ðim­ ku­ra­lar­la­ bel­li­ ol­du­ve­de­di­ðim­gi­bi­bu­da­be­nim­i­çin­çok­bü­yük­bir­o­nur.­ Se­nin­ za­ma­nýn­dan­ bu­gü­ne

bas­ket­bol­da­ ne­ gi­bi­ de­ði­þik­lik­ler­ol­du? Bas­ket­bol­her­ge­çen­gün­da­ha­da bü­yü­dü.­ Ýlk­ ön­ce­ bu­nu­ söy­le­me­li­yim.­Gü­nü­müz­de­bas­ket­bo­lun,­tüm dün­ya­ ça­pýn­da­ bu­ ka­dar­ bi­li­nir­li­li­ði­nin­ art­ma­sý­ i­na­nýl­maz­ bir­ o­lay. Be­nim­ za­ma­nýn­da­ sa­de­ce­ u­fak­ bir grup­ bas­ket­bol­la­ bu­ ka­dar­ il­gi­liy­di. An­cak­þim­di­her­þey­çok­fark­lý.­Bas­ket­bo­lun­se­vi­ye­si­çok­yük­sel­di.­Bu­-

nun­bir­par­ça­sý­o­la­bil­mek­be­nim­i­çin­bü­yük­bir­mut­lu­luk.­ Af­ri­ka­bir­çok­ye­te­nek­li­o­yun­cu­ya­ sa­hip.­ An­cak­ mil­li­ ta­kým­lar­ di­ðer­ ül­ke­ler­ ka­dar­ ba­þa­rý ka­z a­n a­m ý­y or­l ar.­ 2010­ FI­B A Dün­ya­ Þam­pi­yo­na­sý’nda­ An­go­la,­ Fil­di­þi­ Sa­hi­li­ ve­ Tu­nus’un þans­la­rý­ný­ na­sýl­ de­ðer­len­di­ri­yor­sun? Sa­de­ce­FI­BA­Af­ri­ka­Þam­pi­yo­na­sý’ný

ka­za­na­bil­mek­bi­le­bü­yük­bir­o­nur.­Af­ri­ka’dan­Dün­ya­Þam­pi­yo­na­sý’na­ge­le­cek­o­lan­ta­kým­lar,­dün­ya­nýn­en­i­yi­ta­kým­la­rý­i­le­mü­ca­de­le­e­de­cek­ler.­Bil­di­ði­niz­gi­bi­bas­ket­bol­da­ön­de­ge­len­ba­zý ül­ke­ler­var.­Bun­lar­dan bi­ri­de­ABD.­Af­ri­ka­ta­kým­la­rý­böy­le­güç­lü­ül­ke­ler­kar­þý­sýn­da­oy­na­dýk­la­rý­za­man­ken­di­o­yun­cu­la­rý­ný­da­i­ler­let­me­fýr­sa­tý­ný­bu­la­cak­lar­dýr.­Bu­ta­kým­la­rýn ne­se­vi­ye­de­ol­du­ðu­nu­gö­re­cek­ler.­El­bet­te­hep­si­Tür­ki­ye’ye­ka­zan­mak­i­çin gi­de­cek­an­cak­o­ra­da­o­la­bil­mek­bi­le­bu ül­ke­ler­i­çin­bü­yük­bir­ba­þa­rý.­ U­zun­ yýl­lar­ ABD­ Mil­li­ Ta­ký­mý’nda­for­ma­giy­din.­ABD­bas­ket­bol­da­ki­en­güç­lü­ül­ke­ler­den bi­ri.­ 2010­ FI­BA­ Dün­ya­ Þam­pi­yo­na­sý­i­çin­ABD­hak­kýn­da­ne­ler söy­le­ye­bi­lir­sin. Bi­li­yor­su­nuz­ ABD­ 1994­ yý­lýn­dan bu­ya­nan­Dün­ya­Þam­pi­yon­lu­ðu­ka­za­na­mý­yor.­Bir­çok­güç­lü­ta­kým­var. Bu­yüz­den­de­ABD­e­ðer­ba­þa­rý­ka­zan­mak­is­ti­yor­sa,­2010­FI­BA­Dün­ya­Þam­pi­yo­na­sý’na­en­güç­lü­ta­ký­mý i­l e­ gel­m e­l i.­ ABD­ Mil­l i­ Ta­k ý­m ý, þam­pi­yo­na­ya­ ka­dar­ çok­ i­yi­ ha­zýr­lan­ma­lý.­En­i­yi­kad­ro­su­i­le­mü­ca­de­le­ et­me­li.­ 2010­ FI­BA­ Dün­ya­ Þam­pi­yo­na­sý’nda­ hiç­bir­ maç­ ko­lay­ ol­ma­y a­c ak­ ve­ bu­ yüz­d en,­ bu­ bir Dün­ya­Þam­pi­yo­na­sý.

NBA'de 2 oyuncu birbirine silâh çekti WASHINGTON WIZARDS, YILDIZ OYUNCUSU ARENAS ÝLE TAKIM ARKADAÞI CRITTENTON'IN BÝRBÝRLERÝNE SÝLAH ÇEKTÝÐÝ ÝDDÝASIYLA ÇALKALANIYOR. AMERÝKAN Profesyonel­Basketbol­Ligi­(NBA)­takýmlarýndan Washington­ Wizards,­ yýldýz­ oyuncusu­ Gilbert­ Arenas­ ile takým­arkadaþý­Javaris­Crittenton'ýn­birbirlerine­silah­çektikleri­ iddiasýyla­ çalkalanýyor.­ Olay,­ ilk­ olarak­ New­ York­ Post gazetesinde,­ iki­ takým­ arkadaþýnýn­ Noel­ arifesinde­ soyunma odasýnda­kumar­borcu­yüzünden­çýkan­kavgada­birbirlerine silah­ çektikleri­ iddiasýyla­ kamuoyuna­ duyurulmuþtu. Yaþananlara­ dair­ bugün­ yeni­ detaylar­ ortaya­ çýkarken, yürütülen­ incelemeyle­ ilgili­ bilgilendirilen­ iki­ yetkili,­ AP'ye yaptýklarý­ açýklamada,­ tartýþmanýn­ kart­ oyunu­ kaynaklý­ bir kumar­borcu­yüzünden­çýktýðý­ve­soyunma­odasýna­taþýndýðý bilgisini­verdi,­ancak­her­iki­yetkiliye­de­oyuncularýn­birbirlerine­silah­çektiði­þeklinde­bir­bilgi­verilmediði­belirtildi.

SOYUNMA ODASINDA NELER OLDU? Was­hing­ton­ Post­ ga­ze­te­si­nin,­ çe­þit­li kay­nak­la­ra­ da­yan­dýr­dý­ðý­ ha­be­ri­ne­ gö­re de­ o­lay­ þu­ þe­kil­de­ ge­liþ­ti:­ "Crit­ten­ton, 19­A­ra­lýk'ta­ta­ký­mýn­u­çak­se­ya­ha­ti­sý­ra­sýn­da,­ bir­ kart­ o­yu­nuy­la­ a­la­ka­lý­ o­la­rak, bor­cu­nu­ ö­de­me­di­ði­ ge­rek­çe­siy­le­ A­re­nas'a­kýz­dý.­Kar­þý­lýk­lý­kü­für­leþ­me­le­re­de sah­ne­ o­lan­ tar­týþ­ma,­ i­ki­ gün­ son­ra­ so­Gilbert Arenas yun­ma­ o­da­sýn­da­ bu­ se­fer­ si­lah­la­rýn­ da i­þin­i­çi­ne­ka­rýþ­tý­ðý­bir­bo­yu­ta­var­dý.­Ta­ký­mýn­an­tren­ma­ný­i­çin­ gel­dik­le­ri­ so­yun­ma­ o­da­sýn­da­ A­re­nas,­ Crit­ten­ton'ýn­ ya­nýn­da­ki­san­dal­ye­ye,­ü­ze­rin­de­'bi­ri­ni­seç'­ya­zý­lý­not­i­liþ­tir­di­ði

üç­ si­lah­ bý­rak­tý.­ A­re­nas,­ Crit­ten­ton'ýn, bu­nu­bir­þa­ka­o­la­rak­de­ðer­len­dir­me­si­ni bek­li­yor­du,­an­cak­öy­le­ol­ma­dý.­Crit­ten­ton,­ öf­ke­den­ çýl­gý­na­ dö­ne­rek,­ si­lah­lar­dan­bi­ri­ni­o­da­ya­fýr­lat­tý."­O­lay­la­il­gi­li­o­la­r ak,­ NBA­ yö­n e­t i­m i­n in­ ya­n ý­ sý­r a, Was­hing­ton­DC­po­li­si­ve­fe­de­ral­yet­ki­li­ler­ce­ de­ in­ce­le­me­ baþ­la­týl­dý.­ Ko­nuy­la il­gi­li­o­la­rak­bir­a­çýk­la­ma­ya­pan­Gil­bert Javaris Crittenton A­re­nas,­ si­lah­la­rý­ ta­ký­mýn­ so­yun­ma­ o­da­sý­na­ge­tir­me­si­nin­"kö­tü­bir­ka­rar"­ol­du­ðu­nu­ka­bul­et­ti.­A­re­nas,­ da­ha­ faz­la­ ay­rýn­tý­ya­ gir­me­di,­ an­cak­ ya­þa­nan­la­rý­ pa­zar­te­si­gü­nü­po­li­se­an­la­ta­ca­ðý­ný­söy­le­di.

Rallide ölümlü kaza DAKAR RALLÝSÝ'NDE ARJANTÝN-ÞÝLÝ ETABINI ÝZLEYEN BÝR KADIN RALLÝ TUTKUNU, BÝR YARIÞ ARACININ ÇARPMASI SONUCU HAYATINI KAYBETTÝ.

HÝDAYET 5 MAÇ SONRA YENÝLDÝ nNBA'DE Mil­li­Bas­ket­bol­cu Hi­da­yet­Tür­koð­lu'nun­da­for­ma­sý­ný­giy­di­ði­To­ron­to­Rap­tors,­Bos­ton­dep­las­ma­nýn­da Cel­tics'e­10396­ye­ni­le­rek­5 maç­lýk­ga­li­bi­yet­se­ri­si­ni­boz­du. Ye­ni­yýl­da­ki­ilk­ma­çý­na­çý­kan ve­NBA­Li­gi'nde­o­nun­cu­se­zo­nu­na­gi­ren­Hi­da­yet­Tür­koð­lu,­sa­ha­da­38­da­ki­ka­41­sa­ni­ye­ka­la­rak­12­sa­yý,­7­a­sist­ve 7­ri­ba­unt­i­le­oy­na­dý.­Maçta ha­kem­le­tar­tý­þan­Tür­koð­lu, kar­þý­laþ­ma­nýn­son­5­da­ki­ka­sýn­da­hýrs­lý­bir­mü­ca­de­le­or­ta­ya­koy­ma­sý­na­rað­men­ta­ký­mý­na­ga­li­bi­ye­ti­ge­ti­re­me­di.

BUCKS GALÝP, JAZZ MAÐLUP nNBA Li­gi'nde­for­ma­gi­yen­di­ðer­mil­li­o­yun­cu­lar­dan­Er­san Ýl­ya­so­va­lý­Mil­wa­u­ke­e­Bucks, Ok­la­ho­ma­City­Thun­der'ý­10297'lik­skor­la­de­vir­di.­Ýl­ya­so­va maçta­8­sa­yý,­10­ri­ba­unt,­2­a­sist i­le­oy­na­dý.­Meh­met­O­kur­lu­U­tah­Jazz­i­se­Den­ver­Nug­gets'a 10395'lik­skor­la­ye­nil­di.­O­kur, kar­þý­laþ­ma­yý­16­sa­yý,­9­ri­ba­unt, 3­a­sist­i­le­ta­mam­la­dý.

32. Da­kar­Ral­li­si'nin­ilk­a­ya­ðý­ný­iz­le­yen ka­dýn­ya­rýþ­se­ver­Na­ta­li­a­So­ni­a­Gal­lar­do, bir­a­ra­cýn­çarp­ma­sý­so­nu­cu­ha­ya­tý­ný­kay­bet­ti.­Ar­jan­tin­ve­Þi­li'nin­ev­sa­hip­li­ðin­de 1­O­cak'ta­baþ­la­yan­ve­17­O­cak'ta­so­na­e­re­cek­o­lan­32.­Da­kar­Ral­li­si,­28­ya­þýn­da­ki bir­ba­yan­iz­le­yi­ci­nin­ö­lü­mü­ne­sah­ne­ol­du.­Ya­rý­þýn­ilk­a­ya­ðý­o­lan­Ar­jan­tin­ve­Þi­li e­ta­býn­da,­Al­man­ya­rýþ­çý­Mir­co­Schul­tis'in,­vi­ra­jý­dö­ner­ken­kon­tro­lü­nü­kay­bet­ti­ði­a­ra­cý­nýn­al­týn­da­ka­lan­Na­ta­li­a­So­ni­a­Gal­lar­do,­ya­þa­mý­ný­yi­tir­di.­Ya­rý­þýn gü­ven­lik­ko­or­di­na­tö­rü­Le­o­nar­do­Bot­to, ya­rý­þý­i­zin­siz­böl­ge­den­iz­le­yen­Na­ta­li­a So­ni­a­Gal­lar­do'nun­be­ra­be­rin­de­ki­4­ki­þi­nin­i­se­ya­ra­lan­dý­ðý­ný­i­fa­de­et­ti. TÜRK EKÝBÝ DE YARIÞIYOR Ar­jan­tin­i­le­Þi­li'de­ki­top­lam­15­e­tap­tan­ o­l u­þ a­c ak­ ya­r ý­þ a,­ 33­ ül­k e­d en­ 161 mo­to­sik­let,­ 29­ ATV,­ 140­ o­to­mo­bil­ ve 52­ kam­y on­ ka­t ý­l ý­y or.­ Mo­t o­s ik­l et­ i­l e ATV­ ka­te­go­ri­le­rin­de­ ya­rýþ­çý­lar­ 8­ bin 837­ ki­lo­met­re,­ o­to­mo­bil­ i­le­ kam­yon ka­te­go­ri­le­rin­de­ i­se­ ya­rýþ­çý­lar­ 9­ bin­ 30 ki­lo­met­re­yi­ ta­mam­la­ya­rak­ fi­ni­þe­ u­laþ­mak­i­çin­mü­ca­de­le­e­de­cek.­Bu­e­nos­A­i­res'ten­baþ­la­yan­ya­rýþ­ta,­sý­ra­sýy­la­Co­lon, Cor­do­ba,­La­Ri­o­ja,­Fi­am­ba­la,­Co­pi­a­po, An­to­fa­gas­ta,­I­qu­i­qu­e,­An­to­fa­gas­ta,­Co­pi­a­po,­ La­ Se­re­na,­ San­ti­a­go,­ San­ Ju­an, San­Ra­fa­el­ve­San­ta­Ro­sa­e­tap­la­rý­ný­ge­çe­c ek­ ya­r ýþ­m a­c ý­l ar,­ yi­n e­ Bu­e ­n os­ A­i -­ res'de­fi­ni­þe­u­la­þa­cak.­Da­kar­Ral­li­si'nde Tür­ki­ye­ a­dý­na­ ya­rý­þan­ Ke­mal­ Mer­kit 55,­ Kut­l u­ To­r un­l ar­ i­s e­ 56­ nu­m a­r a­l ý mo­to­sik­let­le­riy­le­mü­ca­de­le­e­di­yor.

Antalya'nýn Serik ilçesine baðlý Belek beldesine devre arasý çalýþmalarýný sürdüren Trabzonsporlu futbolcular kondisyon depoluyor.

Trabzon'da Tayfun þoku CUMA GÜNKÜ SABAH ANTRENMANINDA SAKATLANAN TAYFUN CORA'NIN ÇEKÝLEN MR'INDA SOL ÖN ÇAPRAZ BAÐLARININ KOPTUÐU VE SEZONU KAPATTIÐI ÖÐRENÝLDÝ. TRABZONSPOR'UN Cuma­günkü­sa­bah­an­tren­ma­nýn­da­sa­kat­la­nan­Tay­fun­Co­ra'nýn,­sol­ön­çap­raz­bað­la­rý­nýn kop­tu­ðu­öð­re­nil­di.­An­tal­ya'nýn­Se­rik­il­çe­si­ne­bað­lý­Be­lek bel­de­sin­de­dev­re­a­ra­sý­ça­lýþ­ma­la­rý­ný­sür­dü­ren­Trab­zons­por,­ak­þam­sa­at­le­rin­de­an­tren­man­yap­tý.­Ku­lüp baþ­ka­ný­Sad­ri­Þe­ner'in­de­iz­le­di­ði­an­tren­man­da­fut­bol­cu­lar­yak­la­þýk­2­sa­at­kon­dis­yon­ve­tek­nik­a­ðýr­lýk­lý­ça­lýþ­tý. Glo­ri­a­Golf­O­tel'in­sa­ha­sýn­da­ger­çek­le­þen­an­tren­man­da bir­a­ra­e­lek­trik­le­rin­ke­sil­me­si­ne­de­niy­le­ça­lýþ­ma­ka­ran­lýk­ta­sür­dü.­An­tren­ma­nýn­son­bö­lü­mün­de­i­se­tek­nik­di­rek­tör­Þe­nol­Gü­neþ,­fut­bol­cu­la­ra­çift­ka­le­maç­yap­týr­dý. Gü­neþ,­an­tren­ma­nýn­ar­dýn­dan­ta­ký­mýn­ya­rý­sý­ný­o­te­le

gön­de­re­rek,­hü­cum­o­yun­cu­la­rýy­la­yak­la­þýk­ya­rým­sa­at sü­ren­ö­zel­bir­ça­lýþ­ma­ger­çek­leþ­tir­di.­Da­ha­son­ra­bu­fut­bol­cu­lar­da­o­te­le­dön­dü­ler.­Ö­te­yan­dan,­sa­bah­an­tren­ma­nýn­da­sa­kat­la­na­rak­has­ta­ne­ye­kal­dý­rý­lan­Tay­fun­Co­ra'nýn­çe­ki­len­MR'ýn­da­sol­ön­çap­raz­bað­la­rý­nýn­kop­tu­ðu öð­re­nil­di.­Ku­lüp­dok­to­ru­Ha­kan­A­yaz,­yap­tý­ðý­a­çýk­la­ma­da,­Tay­fun'un­sol­diz­ön­çap­raz­bað­la­rýn­da­yýr­týk­tes­pit e­dil­di­ði­ni,­en­az­4­ay­sa­ha­lar­dan­u­zak­ka­la­ca­ðý­ný­bil­dir­di. A­yaz,­''Tay­fun­Ýs­tan­bul'a­gi­de­cek.­Pa­zar­te­si­gü­nü­Or­to­pe­di­ve­Trav­ma­to­lo­ji­Uz­ma­ný­Prof.­Dr.­Ö­mer­Ta­þer­ta­ra­fýn­dan­kon­trol­e­di­le­cek.­Mu­a­ye­ne­nin­ar­dýn­dan­i­se­a­me­li­ya­týn­ger­çek­leþ­me­si­ni­bek­li­yo­ruz''­de­di.

HA­BER­LER

BEÞÝKTAÞ 2. YARI ÝÇÝN ANTALYA'YA GÝTTÝ nBEÞÝKTAÞ, 2009-2010­se­zo­nu­nun­i­kin­ci­ya­rý­sý­nýn­ha­zýr­lýk­la­rý­ný­sür­dür­mek­i­çin­An­tal­ya'ya­git­ti.­THY­a­it­u­çak­la­An­tal­ya'ya­ha­re­ket­e­den­ka­fi­le­de­ yer­ a­lan­ fut­bol­cu­lar­dan­ Ýb­ra­him­ To­ra­man, An­tal­ya'da­ki­ kam­pý­ en­ i­yi­ þe­kil­de­ ge­çi­rip­ i­kin­ci ya­rý­ya­i­yi­baþ­la­mak­is­te­dik­le­ri­ni­söy­le­di.­Þu­an­da her­ þe­yin­ i­yi­ ol­du­ðu­nu­ i­fa­de­ e­den­ To­ra­man,­ Ýs­tan­bul'da­ki­ça­lýþ­ma­la­rýn­da­ve­rim­li­geç­ti­ði­ni­kay­det­ti.­ Ta­ký­mýn­ ilk­ ya­rý­ per­for­man­sý­ný­ da­ de­ðer­len­di­ren­ To­ra­man,­ li­ge­ i­yi­ baþ­la­ya­ma­dýk­la­rý­ný, an­cak­i­yi­bir­çý­kýþ­ya­ka­la­dýk­la­rý­ný­be­lir­te­rek,­li­gin so­nu­na­ doð­ru­ i­se­ bek­len­me­dik­ pu­an­ ka­yýp­la­rý ya­þa­dýk­la­rý­ný­i­fa­de­et­ti.­Ta­ký­mýn­gü­cü­nü,­ka­pa­si­te­si­ni­ve­ek­sik­lik­le­ri­ni­bil­dik­le­ri­ni­be­lir­ten­To­ra­man,­i­kin­ci­ya­rý­ya­i­yi­baþ­la­yýp­li­gin­so­nu­nu­en­i­þi þe­kil­de­bi­ti­re­cek­le­ri­ni­söz­le­ri­ne­ek­le­di.

G.BÝRLÝÐÝ: ORHAN ÞAM'I G.SARAY'A VERMÝYORUZ nGENÇLERBÝRLÝÐÝ Ku­lü­bü­Me­na­je­ri­Cem­O­nuk, Ga­la­ta­sa­ray­i­le­Or­han­Þam­ve­ya­baþ­ka­bir­fut­bol­cuy­la­il­gi­li­an­laþ­ma­nýn­söz­ko­nu­su­ol­ma­dý­ðý­ný­söy­le­di.­ Ko­nuy­la­ il­gi­li­ bir­ a­çýk­la­ma­ ya­pan­ O­nuk,­ Al­pars­lan­ Er­dem'in­ trans­fe­ri­ son­ra­sýn­da­ ba­zý­ se­nar­yo­lar­ or­ta­ya­ a­týl­dý­ðý­ný­ an­la­ta­rak,­ þöy­leko­nuþ­tu: ''Or­han­Þam­ve­ya­baþ­ka­bir­o­yun­cuy­la­il­gi­li­Ga­la­ta­sa­ray­i­le­an­laþ­ma­ol­ma­mýþ­týr.­Al­pars­lan'ýn­a­lý­mý son­ra­sýn­da,­'se­zon­so­nun­da­Ga­la­ta­sa­ray'a­þu­o­yun­cu­söz­ve­ril­di'­gi­bi­laf­lar­do­la­þý­yor.­Ke­sin­lik­le­böy­le bir­o­lay­yok­tur.­Ser­kan­Ça­lýk­i­le­il­gi­le­ni­yo­ruz,­an­cak­þu­a­na­ka­dar­bir­an­laþ­ma­ya­va­ra­ma­dýk.­Ga­la­ta­sa­ray,­ biz­den­ Mus­ta­fa­ ve­ Ay­kut'u­ is­te­miþ.­ Böy­le bir­þey­yok.­Or­han­Þam,­ne­dev­re­a­ra­sýn­da,­ne­de se­zon­so­nun­da­Ga­la­ta­sa­ray'a­gi­de­cek.­Trans­fer­se­zo­nun­da­böy­le­þey­ler­o­la­bi­lir.''

ALÝ TURAN PAZARLIÐI YARIN BAÞLAYACAK nKAYSERÝSPOR'DA, An­tal­ya­kam­pý­na­a­lýn­ma­yan A­li­Tu­ran,­ku­lüp­te­sis­le­rin­de­tek­ba­þý­na­an­tren­man yap­tý.­Kay­se­ris­por'un,­15­gün­lük­An­tal­ya­kam­pý bu­gün­baþ­lar­ken,­Ga­la­ta­sa­ray­i­le­an­la­þý­ðý­ge­rek­çe­siy­le­bir­an­da­tar­týþ­ma­la­rýn­o­da­ðý­na­ge­len­ta­kým kap­ta­ný­A­li­Tu­ran,­Kay­se­ri'de­kal­dý.­Ka­dir­Has­Ku­lüp­Te­sis­le­ri­ne­ge­len­A­li,­Yar­dým­cý­An­tre­nör­Er­tuð­rul­Seç­me­ne­za­re­tin­de­tek­ba­þý­na­an­tren­man yap­tý.­Hak­kýn­da­çý­kan­ha­ber­le­re­tep­ki­gös­te­ren­A­li, tar­týþ­ma­lar­la­il­gi­li­ko­nuþ­mak­is­te­me­di­ði­ni­ve­sus­ma hak­ký­ný­kul­la­na­ca­ðý­ný­söy­le­di.­A­li'nin­yö­ne­ti­min­ta­li­ma­tý­doð­rul­tu­sun­da,­An­tal­ya­kam­pý­ta­mam­la­na­na­ka­dar­her­han­gi­bir­ge­liþ­me­ol­maz­sa­gün­de­i­ki kez­ku­lüp­te­sis­le­rin­de­an­tren­man­ya­pa­ca­ðý­öð­re­nil­di.­A­li­Tu­ran,­Kay­se­ris­por­i­le­se­zon­so­nu­na­ka­dar söz­leþ­me­si­ol­ma­sý­na­rað­men­Ga­la­ta­sa­ray­i­le­an­laþ­tý­ðý­ge­rek­çe­siy­le­kad­ro­dý­þý­bý­ra­kýl­mýþ­ve­An­tal­ya kam­pý­na­a­lýn­ma­mýþ­tý.­Kay­se­ris­por­yö­ne­ti­mi­nin­A­li Tu­ran­i­le­il­gi­li­o­la­rak­sa­lý­gü­nü­Ga­la­ta­sa­ray­yö­ne­ti­mi­i­le­gö­rüþ­me­si­bek­le­ni­yor.

TANJU ÇOLAK'A GÖRE YILDIZ YOK, PARA ÇOK nESKÝ milli­futbolcu­Tanju­Çolak,­Türk­futbolunda­futbolculara­ödenen­paralara­karþýlýk,­oynanan futbolun­ seviyesinin­ yüksek­ olmamasýndan yakýndý.­Çolak,­Devlet­Bakaný­Faruk­Nafiz­Özak'ýn Özel­Kalem­Müdürü­Ahmet­Rasim­Yavaþ'ýn­davetlisi­olarak­geldiði­Edirne'de,­basýn­mensuplarýna açýklamalarda­bulundu.­Çolak,­bir­soru­üzerine, Türk­ futbolunda­ son­ yýllarda­ yýldýz­ sorunu olduðunu­ifade­ederek,­þöyle­konuþtu:­''Türk­futbolunda­ödenen­paralar­çok,­oynanan­futbol­çok üst­seviyelerde­deðil.­Türk­futbolunda­yýldýz­eksikliði­var.­Sorarým,­þu­an­kaç­tane­yýldýz­futbolcu sayabilirsiniz.­Tek­diyeceðiniz­isim­Arda,­var­mý baþka­diyeceðiniz?­Eskiden­Rýdvan­Dilmen,­Tanju Çolak,­Metin­Tekin,­Ali,­Feyyaz,­Büyük­Savaþ, Aykut...­O­kadar­çok­isim­sayabiliyoruz­ki.­Yýldýz, skor­tabelasýný­deðiþtiren­adamdýr.­Türk­futbolu çok­iyi­yerde­deðil.­Çok­astronomik­rakamlar ödeniyor.­10­tane­gol­atýyor,­ikinci­senesinde duraðanlaþýyor.­Neden,­çünkü­paramý­alýyorum diyor.­Yabancýlar­aslanlar­gibi­mukavelesini­yapýyor.­Türklere­yaptýrmýyorlar.­Onlara­gelince­her türlü­mukavele­serbest,­Semih'in­Güiza'dan­neyi eksik?­Ama­tarzý­yanlýþ.­Golleri­atan­Semih,­puan kazandýran­Semih,­ama­parayý­alamayan­Semih. Neden?­Çünkü­Türkiye­Cumhuriyeti­vatandaþý.''

TUNCAY ÞANLI OYNUYOR AMA GOL ATAMIYOR nÝn­gil­te­re­ Fe­de­ras­yon­ Ku­pa­sý­ (FA­ Cup)­ 3.­ tur ma­çýn­da­Tun­cay­Þan­lý'nýn­for­ma­sý­ný­giy­di­ði­Sto­ke­City,­York­City'yi­3-1­ye­ne­rek­tur­at­la­dý.­Bri­tan­ni­a­ Sta­dý'nda­ oy­na­nan­ kar­þý­laþ­ma­da,­ Sto­ke City'ye­tu­ru­ge­ti­ren­gol­le­ri­24.­da­ki­ka­da­Pars­low (ken­di­ka­le­si­ne),­25.­da­ki­ka­da­Ful­ler­ve­58.­da­ki­ka­da­Et­he­ring­ton­at­tý.­Ko­nuk­ta­ký­mýn­tek­go­lü­i­se­ 22.­ da­ki­ka­da­ Bar­rett'den­ gel­di.­ Tun­cay­ Þan­lý, kar­þý­laþ­ma­nýn­74.­da­ki­ka­sýn­da­Be­at­ti­e'nin­ye­ri­ne o­y u­n a­ gir­d i.­ Tek­n ik­ di­r ek­t ör­l ü­ð ü­n ü­ Ro­b er­t o Man­ci­ni'nin­ yap­tý­ðý­ Manc­hes­ter­ City,­ dep­las­man­da­ Midd­les­bro­ugh'yu­ 1-0­ ye­ne­rek­ a­dý­ný­ bir üst­ tu­ra­ yaz­dýr­dý.­ Manc­hes­ter­ City'nin­ go­lü­nü 45.­da­ki­ka­da­Ben­ja­ni­Mwa­ru­wa­ri­kay­det­ti.


SiyahMaviKýrmýzýSarý

15

YENÝASYA / 4 OCAK 2010 PAZARTESÝ Sayfa Sorumlularý: Recep Bozdað recep@yeniasya.com.tr

Ümit Kýzýltepe umitvar@yeniasya.com.tr

OTOMOBÝL

Güvenlik, konfor ve sürüþ keyfi: Opel Insignia YENÝ OPEL INSÝGNÝA YENÝLÝKÇÝ ÖZELLÝKLERÝYLE, GÜVENLÝÐÝYLE, KONFOR VE SÜRÜÞ HEYECANIYLA OTO DÜNYASINA YENÝ VE FARKLI AÇILIMLAR GETÝRÝYOR. RECEP BOZDAÐ recepbozdag@yeniasya.com.tr

OPEL'ÝN amiral gemisi Ýnsignia görünüm olarak mükemmel olduðu kadar donaným olarak da çarpýcý bir teknolojiyi içinde barýndýyor. Epey bir zaman favori araç olarak gösterilen Vectra’nýn yerini alan Ýnsignia, aerodinamik yapýsýyla spor, aðýr yapýsýyla da makam arabasý olarak kullanýlabilecek niteliðe sahip. Diðer bir ifadeyle, Ýnsignia geleneksel üst-orta sýnýf araç segmentini canlandýrmak için yola çýktý. Görünen o ki, bu yolda kýsa zamanda mesafe de aldý. Yeni Opel Insignia sahibinin hayat tarzýna enerji katmak, cesur tasarýmýn ve sürüþ dinamiklerinin güçlü bir kombinasyonunu sunmak için tasarlanmýþ desek abartý olmaz. Insignia’nýn zarif tasarýmý, Alman hassasiyetinin yansýmasý olarak özetlenebilir. Insignia ile birlikte Opel iç mekândan hiçbir ödün vermeden üstorta sýnýf sedan sýnýfýna spor coupé tasarýmýný baþarýlý bir þekilde uygulamýþ. Bütün bunlarýn yanýnda Ýnsignia ekonomik, dinamik, aerodinamik ve akustik özellikleri ile çok etkileyici.

YENÝ ÝNSÝGNÝA'NIN TASARIMI OPEL'E FARKLI BÝR DUYGU HÝSSÝ VERMÝÞ Yeni Insignia’nýn tasarýmý Opel’e farklý bir duygu hissini geri getirerek marka için önemli bir deðiþikliðe imza atmýþ. Ýnsignia’nýn hem sedan, hem de hatchback modelindeki akýþkan ve güçlü silületinin yanýnda spor tavan hattý dikkatleri bütünüyle onun üzerine çekmekte. Gövde için özgün olan bu çekici tasarým iç mekânda da kullanarak Insignia’ya eþsiz bir his kazandýrmýþ. Opel’in son derece aerodinamik araçlar üretmede uzun ve baþarýlý geçmiþini insignia üzerinde rahatlýkla müþahede ediyorsunuz. Aerodinamik gövde þekli ve spor tavan hattýna ek olarak Insignia daha da

Ýnsignia’nýn akýþkan ve güçlü silületinin yanýnda spor tavan hattý dikkatleri üzerine çekmekte. Bu çekici tasarým iç mekânda da kullanarak Insignia’ya eþsiz bir his kazandýrmýþ.

iyi aerodinamik performans için özel olarak hazýrlanan pekçok ayrýntýya sahip. Bunlar arasýnda ön tampon köþeleri, bagaj kapaðý spoyler ucu, dýþ aynanýn kanat biçimi ve profilli arka aks alt kumanda kolu gibi ayrýntýlar bulunuyor. Yeni Opel Insignia ülkemizde Sedan ve Hatchback olarak iki kasa seçeneði, Edition, Sport, Cosmo olmak üzere 3 farklý donaným seçeneði ve 1.6 lt 180 HP, 1.6 lt 115 HP, 2.0 lt 220 HP (manuel/otomatik), 2.8 lt 4×4 260 HP (otomatik), 2.0 lt dizel 130 HP (manuel/otomatik) ve 2.0 dizel lt 160 HP (manuel/otomatik) olmak üzere 6 farklý motor seçeneði ile satýlýyor.

HA­BER­LER

2009 yýlýnýn þampiyonu Fiat n SATIÞLARDAKÝ artýþ, binek araçlarda yüzde 12'yi buldu. Toparlanmaya baþlayan sektörde en çok araç satan markalar sýralamasý da deðiþti. Zaman gazetesi’nde yeralan habere göre, geçen yýl ilk 11 ayda 70 bine yakýn araç (binek ve hafif ticari araç) satan Amerikalý Ford, bu yýl birinciliði 2008`in üçüncüsü Fiat`a kaptýrdý. Bravo, Linea, Albea, Doblo ve Panda gibi modellerle öne çýkan Ýtalyan oto devi, bu yýlýn ayný döneminde satýþ hacmini 15 bin artýrarak 71 bin 500'e çýkardý. Bu artýþýn yüzde 90'ý ticarî araçlardan saðlandý. Sattýðý ticarî araçlar sayesinde birinciliðe yükselen Fiat'ýn 2008`deki yüzde 12,5'lik pazar payý da yüzde 15,3`e yükseldi. Geçen yýlýn ikincisi Renault da bu kapýþmada üçüncülüðe geriledi. Sattýðý araç sayýsýný ancak bin 100 adet artýrabilen Renault'un pazar payý 3 puan düþüþle 12,7`ye indi. 2009 liginde en büyük sýçramayý Hyundai yaptý. Geçen yýl 32 bine yakýn araç satarak beþinci olan Hyundai, 52 bin adetlik satýþla pazar payýný yüzde 7'den yüzde 11'e çýkardý. Hyundai yaptýðý sýçrama ile otomotiv liginde `Ben de þampiyon olabilirim` mesajý verdi. Otomotiv Yetkili Satýcýlarý Derneði`nin (OYDER) açýkladýðý rapora göre geçen yýlýn sekizincisi Peugeot da bu yýl 6 bin daha fazla araç satarak Toyota ve Opel`i solladý ve 6.'lýða yükseldi. Volkswagen, Opel ve Honda ise 2009 otomotiv liginde ortalama 5 bin daha az araç satarak kan kaybedenler listesine girdi. Avrupa liginin þampiyonu, 2008 Türkiye dördüncüsü Volkswagen, 40 bin araç rekorunu kýramadý, bu yýl 32 bin araç sattý. Opel 18 binlik satýþ rakamýnýn 13 bine gerilemesine engel olamadý. Keza Honda da 18 binlik satýþ rakamýnýn bu yýl 13 bine düþmesine çare bulamadý. Mercedes Benz ve Chevrolet geçen yýla göre 4 bin daha fazla araç sattý. Citroen, Dacia, Nissan, BMW, Audi, Skoda, Karsan, Seat ve Volvo bu sezon ciddî iniþ ve çýkýþ yapmadý.

Yeni Fiat Punto Evo’nun lansman indirimli ilk 250 adeti satýldý

YENÝLÝKÇÝ ÖZELLÝKLER YENÝ Opel Insignia’daki yenilikçi özellikler, güvenliði, konforu ve sürüþ heyecanýný arttýrmak için tasarlanmýþ. Insignia sürücü yardýmcý sistemlerinde öncü teknolojiler sunuyor. Üstelik en son nesil aydýnlatma, sürücülere çeþitli sürüþ þartlarýna uyarlanmada yardýmcý olmak için dokuz farklý ýþýk huzmesi ayarý sunuyor. Yeniden tasarlanan koltuklar, sýrt aðrýlarý konusunda oldukça detaylý çalýþýldýðýný gösteriyorlar. Yani çok ince ayarlarýn yapýlabileceði koltuklarý bir harika. Geniþ iþlevsellik, çeþitli sürüþ þartlarýna adaptasyonu saðlýyor. Insignia’daki diðer yeni bir özellik, normal farlarla karþýlaþtýrýldýðýnda önemli ölçüde daha az enerji ve dolayýsýyla daha az yakýt tüketen ön LED gündüz farlarý. Ön ve arkadaki kanal þekilli ýþýk grafikleri Insignia’ya hem gündüz, hem de geceleyin ayýrt edici bir görünüm kazandýrý-

yor. Insignia, ön cama monte edilmiþ olan ve saniyede 30 resim çeken yüksek çözünürlüklü, geniþ açýlý bir kamera sayesinde yol iþaretlerini ve þerit iþaretlerini tesbit edebiliyor. (Gerçi yollarýmýzda çizgileri düþünmeden edemiyorum!) Bu resimler daha sonra patentli GM yazýlýmý yardýmýyla iki sinyal iþlemcisi tarafýndan filtreleniyor. Eðer bir eþleþme olursa, hýz sýnýrlarý ve geçiþ yasaðý iþaretleri gösterge panelinde, ana yuvarlak kadranlar arasýnda bir simge olarak gösteriliyor. Direksiyon simidi üzerinde bulunan bir butona basýlarak bu bilgiler hatýrlanabiliyor. Kamera ayrýca sürücülerin otoyolda seçtikleri þeritte kalýp kalmadýklarýný da kontrol ediyor. Bu, sürücünün direksiyon baþýnda uykuya dalmasý gibi tehlikeli bir durumda bir sesiyle ve gösterge panelinde yanýp sönen bir sinyalle sürücüyü uyarýyor.

DONANIM HEYECAN GETÝRMÝÞ OPEL Insignia sürüþe heyecan getirmek üzere tasarlanmýþ. Dört farklý döþeme seçenekleri ve farklý model yelpazesiyle, müþterilerin ihtiyaç ve isteklerine uyan alternatifleri sunmakta. Dokuz ýþýk huzmesi ayarlý yeni Sürüþe Duyarlý Aydýnlatma (AFL), güç yol þartlarýnda kolay sürüþ imkâný saðlýyor. Arka yan hava yastýklarý ve Opel Eye olarak adlandýrýlan iki sürüþ emniyeti cihazý (Trafik Ýþareti Tespiti ve Þerit Deðiþtirme Uyarýcýsý), sürüþü daha emniyetli hale getiriyor. Insignia, kýþ sürüþünü sorunsuz hale getirmek için Hot Shot denen ýsýtmalý ön cam yýkama sývýsýný sunmakta. Yeni bilgi iletiþim sistemi yedi inçlik renkli bir monitör, 3B harita görüntüsü, dijital seyahat rehberi ve geliþtirilmiþ kaydýrma ve zum iþlevlerini kapsýyor. Ayrýca bütün kaplama seviyeleri, standart olarak iPod veya MP3 USB portlarýna ve merkez konsolda navigasyon sistemine sahip. Monitör MP3 dosyalarýna ve dizinlerine geliþmiþ bir eriþim sunmakta ve iPod arayüzünde þarký listesi gibi iPod iþlevleri kullanýlmakta. Insignia modelinde, çok iþlevli bir kumanda yoluyla bütün iþlevlere eriþim daha kolay hale getirilmiþ. Yeni Opel Insignia geniþ bir konfor seviyesini karþýlamakta. Güvenli sürüþ üzerinde odaklanan kapsamlý standart donanýma ek olarak, pek çok yeni seçenek mevcut ve bütün bu sunulan seçenekler kendi sýnýfýnda “ilkleri” temsil etmekte.

n TAMAMEN yenilenerek geçtiðimiz haftalarda ülkemizde satýþa sunulan Fiat Punto EVO’nun 2 bin TL indirimle satýþa sunulan ilk 250 adeti kýsa sürede sahiplerini buldu. Aralýk sonuna kadar 27 bin TL’den baþlayan tavsiye edilen kampanyalý anahtar teslim satýþ fiyatýyla bayilerde yerini alan Fiat Punto Evo, 1.4 litre 77 HP ve yeni 1.4 litre 105 HP’lik Multiair teknolojili iki benzinli motor seçeneðinin yaný sýra 1.3 litre 75 HP’lik ikinci nesil common rail teknolojili turbo dizel motor seçeneðiyle tercih edilebilirken, Dualogic otomatik þanzýman ise isteðe baðlý olarak satýn alýnabiliyor.

Renault Performans Dergisi Dijital ortama taþýndý n RENAULT'NUN yýllardýr yayýn hayatýný sürdüren kurumsal dergisi Performans Magazin, dijital ortamda yayýn hayatýna devam ediyor. Renault, eco2 projesi çerçevesinde sadece otomobillerini deðil yayýnlarýný da daha çevreci hale getiriyor. Deðiþim dolu bir yýl geçiren Renault markasýnýn üç ayda bir yayýnlanan Performans Magazin dergisi artýk www.performansmagazin.com adresinde. Dergi Renault markasýnýn yenilikleri, ünlü Renault sahipleriyle röportajlar, F1 haberleri, renault’nun çevre duyarlýlýðýndaki iddiasýný gösteren atýlýmlarý, Herkes Ýçin Güvenlik projeleri, seyahat, lifestyle konusunda zengin içeriðe sahip. Renault’nun öncü olduðu dijital animasyonlu on-line dergisi Performans Magazin, bundan böyle daha fazla sayýda otomobilseverle buluþuyor.

Oyak Renault’dan 500. Clio nTÜRKÝYE'DE Oyak Renault Otomobil Fabrikalarý’nda 2006 yýlýnýn Ocak ayýnda öncelikle Avrupa pazarlarýna yönelik olarak üretimine baþlanan Clio’nun öngörülere uygun olarak 500 bin üretim adedini aþtý. Clio için 216 milyon avro yatýrým yapýldýðý hatýrlatýlarak, 24 Avrupa ülkesi ile Türkiye’de pazara sunulan Clio’nun geçtiðimiz Mart ayýnda yenilenen tasarýmýyla bugün 38 ülkede müþterilerin beðenisine sunuldu. Oyak Renault Otomobil Fabrikalarý’nda düzenlenen bir törenle kýrmýzý renkli 513 bininci Clio’nun, Oyak Renault Genel Müdürü Tarýk Tunalýoðlu ve çalýþanlarýn alkýþlarýyla Ýspanya’daki sahibine doðru yola çýktý. Tarýk Tunalýoðlu’nun, çalýþanlara yaptýðý teþekkür konuþmasýnda þunlarý dile getirdi: ‘’Oyak Renault tarihinde 500 bin adedini aþan dördüncü model Clio’yu üretmenin üstelik bunu 4 yýl gibi bir sürede baþarmanýn gururunu yaþýyoruz. Renault’nun baþlattýðý kalite hamlesinde baþrol oyuncularýndan biri bizim ürettiðimiz Clio olmuþtur. Bugün alkýþlarla Ýspanya’ya uðurladýðýmýz Clio Grand Tour ayný zamanda Ýspanya’da da Türkiye’nin kalite bayraðýný taþýyan 25 bininci Clio. Emeði geçen herkes adýna hepinizi kutluyorum.’’

SiyahMaviKýrmýzýSarý


SiyahMaviKýrmýzýSarý

Andrezieux’de ‘Anadolu Camii’ yapýldý

Fransa'da daha önceki yýllarda yapýlan camilere bir yenisi ekleniyor.

FRANSA'NIN orta kesimindeki St. Etienne þehri yakýnýnda bulunan 15 bin nüfuslu Andrezieux’de Türkler, yerel yönetimin desteðiyle cami yaptýrdý. Þehirde kurulan Türk Kültür ve Spor Derneði cami yapýmý için topladýðý 600 bin avro ile, 9 bin metre karelik alan üzerinde, caminin yaný sýra kurslar için bir sýnýf, lokal, misafirhane, yemekhane ve toplantý odasý inþa edildi. Dilek Taþkýn baþkanlýðýndaki derneðin 420 üyesi ve yerel yönetimin desteðiyle üç yýl içinde tamamlanan inþaatta kullanýlan mermer, çini, halý ve avizeler Türkiye’den getirtildi. Dernek üyeleri caminin adýný Anadolu Camii olarak belirledi. Andrezieux Türk Kültür ve Spor Derneði baþkan yardýmcýsý Metin Ersevik, caminin alt katý 500, üst katýnýn 300 olmak üzere toplam 800 metre kare büyüklüðünde olduðunu belirterek, “Camimizin tek eksiði minare kaldý. Bunu da gerekli parayý topladýktan sonra tamamlayacaðýz” dedi. Andrezieux kenti ve çevresinde 3 bir 500’e yakýn Türk yaþýyor. Andrezieux / aa

ÜMÝTVÂR OLUNUZ: ÞU ÝSTÝKBAL ÝNKILÂBI ÝÇÝNDE EN YÜKSEK GÜR SADÂ ÝSLÂMIN SADÂSI OLACAKTIR

Y

Rengârenk mevcudâta ve çeþit çeþit masnuâta dikkat et! Göreceksin ki; her biri üstünde Þems-i Ezelînin taklid kabul etmez turralarý vardýr.

Bediüzzaman Sözler, s. 266

4 OCAK 2010 PAZARTESÝ

Türk doktorlar Nijerya’ya ýþýk oldu

HABERLER

GÖNÜLLÜLER PLATFORMU ÖNCÜLÜÐÜNDE NÝJERYA'YA 8. KEZ GÝDEN GÖNÜLLÜ TÜRK DOKTORLARI, 317 NÝJERYALI'YA KATARAKT AMELÝYATI YAPARAK GÖZLERÝNÝ TEKRAR IÞIÐA KAVUÞTURDULAR. AYRICA, 150 CERRAHÎ AMELÝYAT GERÇEKLEÞTÝREREK FAKÝR HALKIN YÜZÜNÜ GÜLDÜRDÜLER. GÖNÜLLÜLER Platformu öncülüðünde Nijerya’ya giden gönüllü doktorlar, gözleri görmeyen fakir halkýn yüzünü güldürdü. Gönüllü Türk doktorlar 12 gün içinde görme özürlüleri tekrar ýþýkla buluþturdular. 35 doktor, 317 Nijeryalý’ya katarakt ameliyatý ve 150 cerrahi ameliyat gerçekleþtirerek Afrika’ya umut taþýdý. Gönüllüler Platformu öncülüðünde Kutup Yýldýzý Derneði, Konya Dosteli Derneði, Adana Dosteller Derneði, Gümüþsuyu Vakfý üyesi 35 doktor 12 gün önce gittikleri Nijerya’dan döndü. Kazablanka üzerinden Ýstanbul’a gelen gönüllüleri Atatürk Havalimaný’nda yakýnlarý çiçeklerle karþýladý. Havaalanýnda açýklama yapan Gönüllüler Platformu Baþkaný Ýbrahim Ceylan, 2006’da baþlatýlan Afrika’ya yardým hareketinin çýð gibi büyüyerek devam ettiðini söyledi. Afrika’da 1 milyon kiþiye 1 göz doktoru düþtüðünü hatýrlatan Ceylan, “Yaptýðýmýz iþ, Türkiye’deki bütün saðlýk kuruluþlarýna açýk, yani bu sadece bizim iþimiz deðil herkesi bu iþe el atmaya dâvet ediyoruz” dedi. Ceylan, Nijerya’da gezici bir saðlýk kabini yerine sabit bir saðlýk kompleksi kurmayý hedeflediklerini de açýkladý.

2 daire fiyatýna koltuk n SAKARYA'DA bir mobilya ustasý, 3 mobilya ustasýyla 18 ayda tamamladýðý oyma motifli koltuk takýmýný, þehirde 2 daire fiyatýna karþýlýk gelen 150 bin TL’den satýþa çýkardý. Sakarya’nýn Hendek ilçesinde sipariþ üzerine üretim yapan mobilya ustasý Hakký Ýmat, Osmanlý geleneðinden miras kalan oymacýlýk sanatýný yaþatmak amacýyla 3 arkadaþýyla 18 ay süren çalýþma sonunda oyma çiçek motifli, 2 tekli ve 1 üçlü koltuk ile sehpadan oluþan koltuk takýmý üretti. 150 bin TL’den satýþa çýkarýlan koltuk takýmýna yakýn bir bedel ödenerek Adapazarý kent merkezinden ve yeni yerleþim bölgesi Korucuk Mahallesi’nden 3 oda 1 salon olmak üzere 2 daire satýn alýnabiliyor. Kent merkezinde 3 oda bir salon dairenin fiyatý, bulunduðu binanýn yüksekliðine göre 60 ile 120 bin TL arasýnda deðiþiyor. Sakarya/aa

Kimse ölmedi, 20 bin kiþi evsiz kaldý n TACÝKÝSTAN'IN Pamir daðlarýnda Richter ölçeðine göre 5.1 büyüklüðünde deprem meydana geldi. Depremde can kaybý yaþanmadý ancak 20 kiþi evsiz kaldý. Acil Durumlar ve Sivil Savunma Komisyonu, yaptýðý açýklamada, depremde can kaybý olmadýðýný, ancak maddi hasar meydana geldiðini kaydetti. Komisyon, Gorno-Badakhshansky bölgesindeki birçok köyde evlerin zarar gördüðünü ya da yýkýldýðýný; 20 bin kiþinin evsiz kaldýðýný belirtti.

Tek yumurta ikizleri farklý yýllarda doðdu n OÐULLARI birkaç dakika farkla dünyaya gelince doðum tarihleri farklý oldu. ABD’nin Florida kentinde Margarita Velasco adlý kadýnýn ikizlerinden Marcello geceyarýsýndan önce doðarken, Stephano yeni yýlýn ilk dakikalarýnda dünyaya merhaba dedi. Yaklaþýk 10 hafta erken doðan bebeklerin yoðun bakýmda tutulduðu ve sekiz hafta içinde evlerine gönderilecekleri bildirildi. Tampa / aa

8. KEZ GÝTTÝK, GÖNÜL KÖPRÜLERÝ KURDUK

Ceylan, Nijerya’da gezici bir saðlýk kabini yerine sabit bir saðlýk kompleksi kurmayý hedeflediklerini de açýkladý.

KUTUP Yýldýzý Derneði Baþkaný Doktor Abdullah Daþtan ise 35 kiþilik bir ekiple Nijerya’ya gittiklerini söyledi. Daþtan, “Bu Nijerya’ya 8. seferimiz. Orada cerrahi hizmetlerde bulunduk, bunun yaný sýra, gönül köprüleri de kurduk. Su kuyularý da açtýk. Ülkemiz için ve o ülkeler için çok önemli iþler bunlar” þeklinde konuþtu. Gönüllü doktorlara yardým etmek amacýyla Nijerya’ya giden seramik san'atçýsý Gülay Aydemir de Afrika’da kendilerinden yardým bekleyen milyonlarca insan olduðunu kaydetti. Aydemir, “Oradaki insanlarý görmelisiniz, bizim için bir balonun herhangi bir anlamý yok ama onlarý bu çok sevindirebiliyor. Orada üzüldüðüm bir þey oldu 2 çocuðun gözleri açýlamadý. Çok üzüldüler ama belli etmediler” diye konuþtu. Ýstanbul / cihan

Ýpten yapýlan yangýn merdiveni dikkat çekiyor.

Yangýn merdivenine ipli çözüm n RÝZE'DE bir apartmanýn yangýn merdiveninin zeminden yüksekte kalmasý üzerine metal merdivenine ahþap ve ipten hazýrlanmýþ yeni bir merdiven eklendi. Merkeze baðlý Gülbahar Mahallesi Atatürk Caddesi’nde bulunan 9 katlý bir apartmandaki yangýn merdiveni, zemine bir kat mesafede bitmesi apartman sakinlerinin þikâyetine sebep oldu. Apartman sakinlerinin isteði üzerine yangýn merdivenini yapan firma, merdivene ahþap ve ipten yapýlmýþ seyyar bir merdiven eklendi. Görenlerin dikkatini çeken ahþap ve ipten yapýlan merdiven kullanýlmadýðý zamanlarda metal yangýn merdiveninin iç kýsmýna yerleþtiriliyor.

60 bin kiþi kaçak elektrikten dâvâlýk n TEDAÞ Genel Müdürlüðü, 2009’un kaçak elektrik ve tahukkuk miktarlarýný çýkardý. TEDAÞ’ýn raporuna göre, kaçak elektrik kullandýðý tesbit edilen toplam 60 bin 507 abone savcýlýða þikâyet edilerek, haklarýnda dâvâ açýldý. 721 milyon 196 bin 313 kilovat saat kaçak kullaným tesbit edilirken, bunlardan 41 milyon 52 bin 889 TL tahsilat yapýldý. En fazla kaçak elektrik kullananlar Toros illeri ile Güneydoðu’da tesbit edilirken, Aydýn, Denizli, Muðla’da ise hiç kaçak abone tespit edilmedi. Aralarýnda Diyarbakýr ve Urfa gibi illerin de bulunduðu Dicle bölgesinde 5 binden fazla kiþi kaçak elektrik kullanýmýndan savcýlýða sevk edilirken, Ýstanbul’da bu rakam 19 bini buluyor. Kaçak kullanýmlardan yapýlan tahsilat ise Dicle bölgesinde 1.9 milyon lirada kaldý.

Cami için kollarýndaki bilezikleri verdiler n MERSÝN’ÝN Erdemli ilçesine baðlý Sarýyer Köyü’nde bin 200 kiþilik yeni caminin temeli atýldý. Yeni cami için yapýlan barýþ çaðrýsýna köylü kadýnlardan büyük destek geldi. Temel atma törenine katýlan Erdemli Müftüsü Mustafa Topal, Peygamber Efendimizin (asm) hicreti sonrasýnda Medine’ye geldiðinde de ilk iþ olarak cami yeri belirlediðini söyledi. Yeryüzü kendisine ve ümmetine mescit kýlýnan bir peygamberin ilk olarak cami yapmasýnda çok büyük mesajlar bulunduðunu aktaran Topal, “Bizim ecdadýmýz da Ýslâm’a girdikten sonra gittiði her yere mescitler kurmuþ. Hükümran olduklarý topraklara camiler yapmýþlar. Oralara birlik ve beraberlik götürmüþler. Yaptýklarý eserlere Allah ve Peygamber sevgisini nakýþ nakýþ iþlemiþlerdir” dedi. Program sonunda cami inþaatý için yardým toplandý. Çocuklarýn harçlýklarýný, kadýnlarýn da kollarýndaki bileziklerini verdiði cami için 30 bin TL para toplandý. Mersin SiyahMaviKýrmýzýSarý


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.