28 Şubat 2010

SiyahMaviKýrmýzýSarý

8.5’LUK DEPREM 1.5 DAKÝKA SÜRDÜ

BU YIL 8. DÜZENLENEN FUARA ÝLGÝ YOÐUN

HAÝTÝ’DEN SONRA ÞÝLÝ DE SARSILDI

YENÝ ASYA NEÞRÝYAT BURSA KÝTAP FUARINDA Haberi sayfa 5’te

Haberi sayfa 7’de

Y GERÇEKTEN HABER VERiR

ASYA’NIN BAHTININ MÝFTAHI, MEÞVERET VE ÞÛRÂDIR www.yeniasya.com.tr

28 ÞUBAT 2010 PAZAR/ 75 Kr

YIL: 41 SAYI: 14.366

MAÐDURLAR ANLATIYOR

Yargýlanan paþalar þükretsin bizi yargýlamadan attýlar 1998’DE YAÞ KARARIYLA ORDUDAN ATILAN MEHMET GÜNEÞ: ÞU GÜNLERDE HAKÝM ÖNÜNE ÇIKARILAN PAÞALAR ÞÜKRETSÝN; BÝZÝ SORGUSUZ-YARGISIZ ÝHRAÇ ETTÝLER. BÝZÝM ÖYLE BÝR ÞANSIMIZ OLMADI

TEK “SORUN” EÞÝMÝN BAÞÖRTÜSÜ

TAMAMEN “YUKARI”NIN KARARI

nYAÞ'zede­ es­ki­ Ký­dem­li­ Üs­teð­men­ Meh­met Yük­sel­Gü­neþ,­Er­ge­ne­kon­ve­dar­be­plan­la­rýy­la­il­gi­li­o­la­rak­gö­zal­tý­na­a­lý­nýp­sor­gu­la­nan­ve ba­zý­la­rý­tu­tuk­la­nan­pa­þa­la­ra­ses­len­di:­“Ha­kim ö­nü­ne­çý­ka­rýl­dýk­la­rý­na­þük­ret­me­li­ler.­Bi­zim­öy­le­bir­þan­sý­mýz­ol­ma­mýþ­tý.­Bi­zi­sor­gu­la­ma­dan, yar­gý­la­ma­dan­ ih­raç­ et­ti­ler.­ Be­nim­ gi­bi­ yaklaþýk­2000­su­bay­or­du­dan­a­týl­dý­bu­þe­kil­de.”

n“Ýh­raç­ ka­ra­rýn­dan­ ön­ce­ bi­r-i­ki­ de­fa­ çað­rý­lýp i­kaz­e­dil­dik.­Ko­mu­tan­la­rým,­‘Meh­met,­se­ni­ta­ný­yo­ruz.­ Ça­lýþ­kan­sýn,­ dü­rüst­sün,­ a­ma­ ha­re­ket­le­ri­ne­dik­kat­et­me­li­sin’­di­ye­u­yar­dý­lar.­Ben de­han­gi­ha­re­ke­tim­den­do­la­yý­i­kaz­e­dil­di­ði­mi ýs­rar­la­ sor­dum.­ Ba­na­ e­þi­min­ ba­þör­tü­sün­den do­la­yý­i­kaz­e­dil­di­ðim­ve­ba­þý­ný­aç­tý­ðý­tak­dir­de or­ta­da­bir­so­run­kal­ma­ya­ca­ðý­söy­len­di.”

n“E­þim­ öð­ret­men­di,­ öð­ret­men­lik­ ya­pa­ma­ma­ya­baþ­la­dý.­Bu­nun­la­kal­ma­dý­lar,­be­ni­de­e­þi­min­ te­set­tü­rü­ se­be­biy­le­ ih­raç­ et­ti­ler.­ A­týl­mam­dan­ he­men­ son­ra­ al­bay­ loj­man­da­ be­nim­ e­vi­me­ zi­ya­re­te­ gel­di.­ ‘Ne­ ben,­ ne­ de tüm­ge­ne­ra­li­miz­ se­nin­ a­týl­man­ i­çin­ her­han­gi bir­ gi­ri­þimde­ bu­lun­ma­dýk.­ Bu­ ta­ma­men­ yu­ka­rý­dan­kay­nak­la­nan­bir­ka­rar­dýr’­de­di­ler.”

Türkiye’nin kalbine saplanan postmodern darbe

Haberi sayfa 11’de

28 Þubat en çok üniversiteleri ezdi

Millet bir daha kafese girmeyecek

n28­Þu­bat­sü­re­cin­de­en­bü­yük­mað­du­ri­yet­­ü­ni­ver­si­te­ler­de­ ya­þan­dý.­ Fiþ­le­me­ lis­te­le­riy­le­ çok­ sa­yý­da öð­ren­ci,­sü­re­ce­al­kýþ­tu­tan­öð­re­tim­ü­ye­le­ri­ta­ra­fýn­dan;­ ‘ba­þör­tü­lü,­ sa­kal­lý’­ di­ye­ fiþ­le­nip­ Ba­tý­ Ça­lýþ­ma Gru­buna­ ra­por­ e­dil­di.­ Fiþ­le­nen­ bin­ler­ce­ ü­ni­ver­si­te öð­ren­ci­si,­hak­la­rýn­da­tu­tu­lan­ra­por­lar­doð­rul­tu­sun­da­o­kul­lar­dan­u­zak­laþ­tý­rýl­dý. Haberi sayfa 5’te

nGa­zi­an­tep’te­16­si­vil­top­lum­ör­gü­tünün­yaptýðý­or­tak­a­çýk­la­ma­yý­o­ku­yan­Maz­lum­Der­Ga­zi­an­tep­Þu­be Baþ­ka­ný­Ab­dur­ra­him­Çe­lik,­Er­ge­ne­kon­sü­re­cin­de­or­ta­ya­çý­kan­dar­be­plan­la­rý­ný,­ter­tip­le­ri­ve­ci­na­yet­le­ri­gö­rün­ce­28­Þu­bat­1997­post­mo­dern­dar­be­si­nin­ne­ol­du­ðu­nu­ve­mil­le­tin­na­sýl­bir­ka­fe­se­mah­kûm­e­dil­di­ði­ni da­ha­i­yi­an­la­dýk­la­rý­ný­söy­le­di. Haberi sayfa 5’te

Kurumlarý beklerken, milletin sabrý tükendi

28 Þubat’ta kaderin fetvasý

nA­na­do­lu­As­lan­la­rý­Ý­þa­dam­la­rý­Der­ne­ði­(AS­KON) Ge­nel­Baþ­ka­ný­Mus­ta­fa­Ko­ca,­si­vil­bir­a­na­ya­sa­ya­ne za­man­sý­ra­ge­le­cek­di­ye­he­ye­can­la­bek­le­dik­le­ri­ni­be­lir­te­rek,­‘’Ku­rum­la­rýn­mu­ta­ba­kat­ze­mi­ni­ol­gun­laþ­sýn di­ye­bek­ler­ken,­ze­min­çü­rü­me­ye,­mil­le­tin­sab­rý­da tü­ken­me­ye­baþ­la­mýþ­týr’’­de­di.­Haberi sayfa 4’te

Bir yýldönümü: 28 Þubat 2010

Kâzým Güleçyüz’ün yazýsý sayfa 3’te

Faruk Çakýr’ýn yazýsý sayfa 4’te

Bin yýl mý beklemek lâzým?

Mehmet Kara’nýn yazýsý sayfa 5’te

ISSN 13017748

TAKLÝT ÜRÜNDE ÇÝN BÝRÝNCÝ, TÜRKÝYE ÝKÝNCÝ

Haberi sayfa 6’da

SiyahMaviKýrmýzýSarý

SiyahMaviKýrmýzýSarý

2

YENÝASYA / 28 ÞUBAT 2010 CUMARTESÝ

LÂHÝKA

Asker neferatý siyasete karýþmaz

‘‘

lahika@yeniasya.com.tr

Kýyamet Gününde Allah kullarýndan birini çaðýrýr, huzurunda durdurarak malýnýn hesabýný sorduðu gibi makamýnýn hesabýný da sorar.

Câmiü's-Saðîr, No: 457 / Hadis-i Þerif Meâli

.

B ediuzzaman Said Nurs i

‘‘

Asker ocaðý cesîm ve muntazam bir fabrikaya benzer. Bir çark itaatsizlik etse, bütün fabrika hercümerc olur.

Asker neferâtý siyasete karýþmaz.

Yeniçeriler þahittir.

nuncu Cinayet: Harbiye Nezaretindeki askerler içine Cuma günü ulemâ ile beraber gittim. Gayet müessir nutuklarla sekiz tabur askeri itaate getirdim. Nasihatlerim tesirini sonradan gösterdi. Ýþte nutkun sûreti: Ey asâkir-i muvahhidîn! Otuz milyon Osmanlý ve üç yüz milyon Ýslâmýn nâmusu ve haysiyeti ve saadeti ve bayrak-ý tevhîdi, bir cihette sizin itaatinize vabestedir. Sizin zabitleriniz bir günah ile kendi nefsine zulmetse, siz bu itaatsizlikle üç yüz milyon Ýslâma zulmediyorsunuz. Zira bu itaatsizlikle uhuvvet-i Ýslâmiyeyi tehlikeye atýyorsunuz.

Biliniz ki, asker ocaðý cesîm ve muntazam bir fabrikaya benzer. Bir çark itaatsizlik etse, bütün fabrika hercümerc olur. Asker neferatý siyasete karýþmaz. Yeniçeriler þahittir.

Siz Þeriat dersiniz, halbuki Þeriate muhalefet ediyorsunuz. Ve lekedâr ediyorsunuz. Þeriatla, Kur’ân ile, hadis ile, hikmet ile, tecrübe ile sabittir ki; saðlam, dindar, hakperest ulü’l-emre itaat farzdýr. Sizin ulü’l-emriniz, üstadýnýz, zabitlerinizdir.

Nasýl ki, mâhir mühendis, hâzýk tabip bir cihette günahkâr olsalar, týp ve hendeselerine zarar vermez. Kezâlik, münevverü’l-efkâr ve fenn-i harbe âþinâ, mektepli, hamiyetli, mü’min zabitlerinizin bir cüz’î nâmeþru hareketi için itaatinize halel vermekle Osmanlýlara, Ýslâmlara zulmetmeyiniz. Zira, itaatsizlik yalnýz bir zulüm deðil, milyonlarca nüfusun hakkýna bir nevî tecavüz demektir.

Bilirsiniz ki, bu zamanda bayrak-ý tevhid-i Ýlâhî sizin yed-i þecaatinizdedir. O yedin kuvveti de itaat ve intizamdýr. Zira bin muntazam ve mutî asker, yüz bin baþýbozuða mukabildir. Ne hâcet, yüz sene zarfýnda otuz milyon nüfusun vücuda getirmediði böyle pek çok kan döktüren inkýlâplarý siz itaatinizle, kan dökmeden yaptýnýz.

Bunu da söylüyorum ki: Hamiyetli ve münevverü’l-fikir bir zâbiti zâyi etmek, mânevî kuvvetinizi zâyi etmektir. Zira þimdi hükümfermâ, þecaat-i imaniye ve akliye ve fenniyedir. Bazan bir münevverü’l-fikir, yüze mukabildir. Ecnebîler size bu þecaatle galebeye çalýþýyorlar. Yalnýz þecaat-i fýtriye kâfi deðil.

Elhâsýl: Fahr-i Âlemin fermanýný size teblið ediyorum ki, itaat farzdýr. Zabitinize isyan etmeyiniz. Yaþasýn askerler! Yaþasýn meþrûta-i meþrûa!

Demek ki ben, bu kadar âlim varken, böyle mühim vazifeleri deruhte ettiðimden cinayet ettim.

Divân-ý Harb-i Örfî, s. 33-35 *** Ey asâkir-i muvahhidîn! Fahr-i Âlemin (aleyhissalâtü vesselâm) fermanýný size teblið ediyorum ki, þeriat dairesinde ulülemre itaat farzdýr.

Ulülemriniz ve üstadlarýnýz, zabitlerinizdir. Askerlik ocaðý cesîm ve muntazam bir fabrikaya benzer. Çarklarýn biri intizam ve itaatte serkeþlik etmekle, bütün fabrika hercümerc olur.

Sizin o muntazam ve kuvvetli fabrika-i askeriyeniz, otuz milyon Osmanlý ve üç yüz milyon nüfus-u Ýslâmiyenin nokta-i istinadý ve mâden-i istimdadýdýr.

Sizin iki müthiþ istibdadý kansýz ve def'aten öldürmeniz harikulâde olduðundan ve þeriat-ý garrânýn iki mu'cize-i garrâsýný izhar ettiðinizden, zaifü'l-akide olanlara hamiyet-i Ýslâmiyenin kuvvetini ve þeriatýn kudsiyetini iki bürhan ile izhar eylediniz. Bu iki inkýlâbýn pahasýna binler þehit verseydik, ucuz sayacaktýk. Lâkin itaatinizden binde bir cüz'ü feda olunsa, bize pek çok pahalý düþer.

Zira itaatinizin tenakusu, ukde-i hayatiye veya hararet-i gariziyenin tenakusu gibi, mevti intâc eder.

Tarih-i âlem serâpâ þehadet ediyor ki, asker neferatýnýn siyasete müdahaleleri devletçe ve milletçe müthiþ zararlarý intaç etmiþtir. Elbette hamiyet-i Ýslâmiyeniz böyle sizi uhdenizde olan hayat-ý Ýslâmiyeye zarar verecek noktalardan men edecektir.

Hutbe-i Þamiye, s. 114 LÜGATÇE:

a sâ kir-i mu vah hi dîn: Bir olan Allah’a inanan askerler. vabeste: Baðlý. u lü’l-emr: Ý da re ci ler, halife. hâ zýk: Ý þi nin ek li, uzman. münevverü’l-efkâr:

Fikirleri aydýnlanmýþ. yed-i þecaat: Cesaret eli. meþrûta-i meþrûa: Þeriata uygun hareket eden meclis. intaç: Netice verme. uhde: Bir iþi üzerine alma, söz verme.

Ýnsan eðer insan olmazsa, þeytan bir hayvana inkýlâp eder SELÝM GÜNDÜZALP sgunduzalp@yeniasya.com.tr

er þey güzel. Allah yapar da, O yaratýr da, ne güzel olmaz? Aldýðýmýz hava güzel, yürüdüðümüz toprak güzel, yaþadýðýmýz dünya güzel, her þey ama her þey güzel. Güzelliðin kaynaðý güzel. Güzeller güzeli Rabbimiz var. Þükürler olsun Rabbimize... Söylettiði, öðrettiði kelimelere de þükürler olsun.

Peygamberimizin (asm) diliyle bildirdiði o güzellikler de güzel. Salât-u selâm da güzel… “La ilahe il lal lah Mu ham me dün Re su lul lah” ke li me-i kudsiyesi de güzel.

Yok... Hiçbir yerde yok. Hiçbir devirde, hiçbir topluluðun elinde böyle bir güzellik yok. Allah (cc), insanýn diline yakýþan kelimeleri, onun fýtratýna uyan sözleri, keremiyle, lütfeylemiþ. Bu ümmete nasip eylemiþ. Ýnananlar, inandýklarý þeyde nasýl ittifak halindeyseler, onu ifade eden sözlerde de bir ve beraberler. Ýnanmayanlarýn, reddedenlerin, bir fikri kabul etmeyenlerin üzerinde anlaþtýklarý bir kelime var mýdýr? Duydunuz mu, gördünüz mü? Hangi filozof ya da felsefeci insanlarý ortak bir düþüncenin, bir fikrin ve bir sözün etrafýnda toplayabilmiþtir?

Var mý böyle bir þey. Yok tabiî.

Bediüzzaman Hazretleri’nin o güzel ifadesiyle: “Evet, birþeyi dünyada var desen, yalnýz o þeyi göstermek kâfi gelir. Eðer yok deyip nefyetsen, bütün dünyayý eleyip göstermek lâzým gelir ki, tâ o nefiy ispat edilsin. Ýþte bu sýrra binaen, ehl-i küfrün bir hakikati nefyetmesi ise, bir meseleyi halletmek veyahut dar bir delikten geçmek veyahut bir hendekten atlamak misalindedir ki, bin de, bir de, birdir. Çünkü birbirine yardýmcý olamaz. Fakat ispat edenler nefsü’l-emirdeki hakikat-i hale baktýklarý için, müddeâlarý ittihad ediyor. Kuvvetleri birbirine yardým eder. Büyük bir taþýn kaldýrmasýna benzer ki, ne kadar eller yapýþsa daha ziyade kaldýrmasý kolay olur ve birbirinden kuvvet alýr.”

(On Yedinci Lem’a, 125) Ýnkârýn ortak bir noktasý yok. Bir deðil, milyon deðil, milyar da bir araya gelse, bir þeyi inkâr edenlerin, yani kabullenmeyenlerin varlýðý hiç hükmündedir. Yine Üstadýn o güzel ifadesiyle: “Ýspat edicilerin dâvâlarý ittihad ediyor, birbirinden kuvvet alýr. Çünkü gökteki hilâl-i Ramazan’ý görmeyen der ki: ‘Benim nazarýmda ay yoktur; benim yanýmda görünmüyor.’ Baþkasý da ‘Nazarýmda yoktur’ der. Daha baþkasý da öyle der. Herbiri kendi nazarýnda yoktur der. Herbirinin nazarlarý ayrý ayrý ve nazara perde olan esbab dahi ayrý ayrý olabildiði için, dâvâlarý da ayrý ayrý olur, birbirine kuvvet veremez.” (On Yedinci Lem’a, 125) Ýnanan insanlarýn topluluðu, yemyeþil aðaçlarýn meydana getirdiði ve rahmetin üzerlerine dolu dolu yaðdýðý mübarek bir güzelliktir. Birliktelik vardýr, birliktelikte rahmet vardýr. Bu dünya, bir olan Allah’a inananlar ve hak olan bir dâvâya gönül verenler için vardýr. Peki, diðerleri niçin vardýr?

Onu da yine ayný bahsin bir üstünden, Üstadýmýzdan dinleyelim: “Ýnsan eðer insan olmazsa, þeytan bir hayvana inkýlâp eder. Ýnsan, bazý frenkler ve frenkmeþrepler gibi ihtirâsât-ý hayvâniyede terakki ettikçe, daha þiddetli bir hayvâniyet mertebesini alýr. Sen görüyorsun ki, hayvânâtýn kemiyet ve adet itibarýyla hadsiz bir çokluðu varken, ona nispeten insan gayet az iken, umum envâ-ý hayvânat üstünde sultan ve halife ve hâkim olmuþtur. “Ýþte, muzýr kâfirler ve kâfirlerin yolunda giden sefihler, Cenâb-ý Hakkýn hayvânâtýndan bir nevî habislerdir ki, Fâtýr-ý Hakîm onlarý dünyanýn imârâtý için halk etmiþtir. Mü’min ibâdýna ettiði nimetlerin derecelerini bildirmek için, onlarý bir vâ-

hid-i kýyasî yapýp, âkýbetinde, müstehak olduklarý Cehenneme teslim eder.” (On Yedinci Lem’a, 124) Anadolu’nun orta yerinde tek baþýna yaþayan bir çýnar aðacý olmaktansa Karadeniz kýyýlarýnda bir maki topluluðu olmak ve o gümrah yeþilliðin içinde yer almak yakýþýr inanan insana. Çünkü yaðmuru ve rahmeti, ulu olan aðaçlar deðil, küçük de olsa bir araya gelen aðaçlar çeker. Sürekli yeþildir oralarý, sürekli yaðmurun ve rahmetin bereketi altýndadýr.

Bir küçük adým, Allah yolunda atýlmýþ ise büyüktür. Allah’ýn sevdiði ve istediði bir amel asla küçük olamaz.

Mü’minin yüreði o kadar beyazdýr ki, bir gri bulutun gölgesinden bile üþür, kirlenebilir. Kirlenen yüreðini ve dilini selâmla tazeler, selâmla yeniler.

Kâinata, her yere salar, gönderir o güzel sözü. Hayata yeniden doðar.

Sahabeler yürürken, aralarýndan bir aðaç geçse, tekrar dönüp birbirlerine selâm verirlermiþ. Þu inceliðe bakar mýsýnýz? Hemen yeni bir sayfa açýyorlar ha yat la rý na. Ye ni den baþ lý yor lar ya þa ma ya.

Mü’minin alýp verdiði her nefes, selâmlý bir nefestir. Küfrün kara bulutlar oluþturduðu, havayý, çevreyi kirletip mahvettiði onca muzýr kelimâtý ve fuzulîyâne sözleri, ancak ve ancak o mübarek aðýzlardan çýkan kudsî sözler; kelimeler, tevhidler, zikirler, salât-u selâmlar temizler. Kâinatýn yaratýlýþ hikmetini, ancak böyle yüce bir faaliyet dengeler.

Mü’min insan, gözüyle, tefekkürüyle de temizler.

Kalbiyle, zikriyle de temizler. Diliyle, þükrüyle de temizler.

Ot yiyen inek süt verir, onun ibadeti, þükrü sütüdür. Ýnsanýn þükrü, o sütün arkasýndaki Rezzakýný görmektir. Ýnekten, ottan, sütten geçip, Yarataný bilmektir. Onun sütü de þükürdür. Ýþte budur…

Kâinat bir mü’minin þükrüyle anlam kazanýr.

Hiçbir þeyin boþuna yaratýlmamýþ olduðu böylece anlaþýlýr. Hayat rýzka bakar, rýzýk þükre bakar, þükür de insana, mü’mine bakar. Bunlardan biri olmazsa olmaz.

Mü’minlerin özel bir yeri vardýr bu dünyada. Kâinatýn içine salýnan küfür ve dalâlet pisliklerini tefekkürüyle, zikriyle, þükrüyle temizler bir bir. Onun için kâinat tablosunun içine en yakýþan bir man za ra, bir mü’min yü re ðin var lý ðý dýr. Bir mü’minin eksiliþi, kâinatýn bir yanýnýn felç olmasý demektir. Kâinat bilir, kâinat kardeþleri bilir, hisseder o mü’minin hayatýna kattýklarýný, onun þükrünün içinde ve tefekkürüne dâhil olduklarýný bilir.

Rabbim hiçbir devirde, hiçbir topluluða nasip etmemiþ bu güzellikleri. Sadece ve sadece ziyadesiyle ümmet-i Muhammed’e (asm), ol mübarek nebî hakký için, þaný þerefi yüce o nebî için nasip eylemiþ. Yüz yirmi dört bin peygamber arasýndan bizi o Nebi’ye (asm) ümmet eden Rabbimize sonsuza kadar hamd olsun.

Salât-u selâmýn bir mânâsý da o deðil mi?

“Biz ayný dâvâya inanmýþ insanlarýz. Sana biad ediyoruz. Senin dâvâný dâvâ ediniyoruz. Rabbim, biz seniniz ve Senin sevdiðinin, dinini onun eliyle teblið ettiðin Habibinin (asm) izinden gidiyoruz.

Razý olduðunun, sevdiðinin yolunda bulunuyoruz. Ýmanýmýzý tazeliyoruz.” demektir. Selâm veren, tefekkür eden, salât-u selâm söyleyen, kâinatla beraberdir, Resulullah’la (asm) beraberdir, dahasý Allah’la beraberdir. Mü’minin dünyasýnda yalnýzlýk yoktur. Onun dünyasýnda yok yoktur, çünkü yoku var eden Allah vardýr. Allah var ise, yok yoktur.

Rabbimize kâinatýn zerreleri adedince hamd olsun. Bize Resûl-i Ekrem (asm) vasýtasýyla bu kudsî kelimeleri öðrettiði için. Bu güzel kâinata, bu güzel dinin mensuplarýnýn dillerine yakýþan kelimelerdir bunlar. Bin dört yüz yýldýr bütün insanlarýn dillerini her asýrda o kadar farklý coðrafyalarda da yaþasalar, ayný mübarek kelimelerin etrafýnda toplayýp, aþkla, þevkle ve zevkle bunlarý dillerine dolayýp söylettiren Allah’tan baþka kim olabilir?

Ne kadar þanslýdýr, ne kadar talihlidir, ne kadar bereketlidir mü’min yürekler... Onlar nereye, kâinat zerre zerre peþlerinden oraya gider. Çünkü onlar, sözlerin en güzelini söylerler, en güzeline uyarlar ve

onu hayatlarýnda yaþama gayreti içindedirler.

Yeryüzünde ýssýz bir ada, ýssýz bir yer yoktur.

Her yer Allah’ýn zîþuur varlýklarýyla, melekleriyle doludur, nuranîlerle, ruhanîlerle doludur. Onlarýn sevdikleri, hoþlandýklarý kelimeler de bunlardýr.

Mü’min bir yürek, þuurla, inanarak söyledi mi bu sözlerden birini, Nur fabrikasý olur her yer...

Söylediði sözler ruhanîlerin rýzýklarý olur. Onlardan gelen feyzler ve nurlar döner, mü’minin âlemine bu defa nur olur, bereket olur.

Mü’minin aðzýndan çýkan kelimeleri melekler bekler nakletmek ve kaydetmek için. O kadar kýymetlidir... Allah izin verdi mi, göklere aðar, arþa kadar yükselir bu sözler. Güzel kelimeler, güzel ruhlar ve güzel kokular ta arþa kadar yükselir. Çocuklar neden güzeldir? Aldatma bilmez, safidir yürekleri. Mü’min bir yürek, çocuk gibi saflaþtý mý, o da etrafýna nurlar serpen bir Nur fabrikasý olur. Onun boþluðundan ve yokluðundan kâinat rahatsýz olur, gözyaþý döker, aðlar… Kâinat kardeþleri onun ardýndan yas tutar.

Ne güzel kelimelerdir onlar... Essalâtü vesselamü aleyke ya Rasulallah… La ilahe illallah, Muhammedün Resulullah… Maþallah, barekâllah…

Sübhanallah… Elhamdülillah… Allahuekber…

Bu mübarek kelimelerin mânâlarýný bilsin bilmesin, usanmaz söylemekten ne diller, ne yürekler. Söyledikçe iþtiyaký artar. Kalp yedikçe acýkýr, ruh yedikçe ister. Nur olur, bu kelimelerle beslenir. Doymaz güzelliðine. Ýþte o zaman ruh, imanla ruh olur. Hayat, imanla hayat olur.

Bir hatýra: Sevdiðim bir aðabeyim var. Geçenlerde anlattýðý bir hatýra, yýllardýr kafama takýlan bir suale cevap oldu: “Üniversitede okuduðum yýllarda, eve geç geldiðim bir gece, annemi Kur’ân okurken buldum.

Baktým, aðlýyordu. ‘Allah Allah’ dedim, ‘Ümmî bir kadýndýr. Ne okuyor, ne anlýyor da aðlýyor acaba?’ diye merak ettim, sordum: ‘Anne, niye aðlýyorsun?’

‘Oðlum, okuduðum bu sayfada Hz. Âdem’in evlâtlarýndan, Kabil’in Habil’i öldürüþünü anlatýyor.

Ona aðlýyordum. Âdem babamýzýn yüreði, ölen ve öldüren evlâtlarý için kim bilir ne kadar yanmýþtýr, üzülmüþtür diye ona aðlýyordum’ demiþti.”

Bakýnýz, ümmî bir annemiz, elindeki Kur’ân’la, insanlýk tarihinin en baþýndaki bir peygamberin, Hz. Âdem’in (as) yaþadýðý bir olaya nasýl þahit oluyor ve onun yüreðinin acýlarýna nasýl da ortak o lu yor... Ha ya tý, Kur’ân’ýn nu ruy la, bu lun du ðu andan ta dünyanýn öte ucuna kadar gidiyor, geniþliyor. Karanlýk bir yer kalmýyor dünyasýnda. Þim di an lý yor mu su nuz, ih ti yar la rýn e lin den Kur’ân’ý niye düþürmediklerini? Annem öyle demiþti bir gün: “Oðlum, bu Kur’ân olmasaydý ben çýldýrýrdým.”

Kur’ân-ý Azimüþþan’ýn en amî tabakadan birine bile nasýl safiyane bir ders verdiðine bakar mýsýnýz? Hiç kimseyi hissesiz, istifadesiz býrakmýyor yüce kitabýmýz.

Söyletene, dinletene, yaþatana ve sizlere aktarmama vesile olan Rabbime sonsuza kadar hamd olsun.

Dünya güzel… Dünya din ile, Ýslâmiyet ile güzel.

Din insana huzur verir. Din, adamý dinlendirir, gayrýsý kederlendirir.

Mü’min bir yürek, tamir için vardýr. Yakýþýr bu dünyaya onun aðzýndan çýkan o mübarek kelimeler. Bu dünyanýn dengesini, havasýný akýþýný deðiþtirir. Tarihini ve seyrini deðiþtirir o mübarek, nuranî kelimeler. Her ne zaman tekrar ve tekrar söylese, bu her daim böyledir.

‘Taþlar’ dediðimiz zaman her þey nasýl kesretse, yani çokluksa; cami ya da ev dediðimizde ise her þey artýk vahdettir, birdir. Taþtan söz etmeyiz.

Kesretten vahdete geçilmiþtir. Taþlar bina olmuþ, ev olmuþ, cami olmuþtur.

Hayat da böyledir. Kesrette bir vahdet tecellisidir. Yüz trilyon hücre birleþir, insan olur ve o insanýn aðzýndan çýkan son güzel bir söz olur. Son bir söz de kelime-i tevhid olur.

“La ilâhe illallah Muhammedün Resulullah…”

SiyahMaviKýrmýzýSarý

3

YENÝASYA / 28 ÞUBAT 2010 PAZAR

HA­BER Yeni Asya Gazetecilik Matbaacýlýk ve Yayýncýlýk Sanayi ve Ticaret A.Þ. adýna imtiyaz sahibi

Yazý Ýþleri Müdürü Mustafa DÖKÜLER

Mehmet KUTLULAR

Ýstihbarat Þefi Mustafa GÖKMEN

Genel Müdür

Recep TAÞCI Genel Yayýn Müdürü

Yayýn Koordinatörü

Kâzým GÜLEÇYÜZ

Abdullah ERAÇIKBAÞ

Spor Editörü Erol DOYRAN

Haber Müdürü Faruk ÇAKIR Ankara Temsilcisi Mehmet KARA Reklam Koordinatörü Mesut ÇOBAN

Görsel Yönetmen: Ýbrahim ÖZDABAK

Yeni Asya basýn meslek ilkelerine uymaya söz vermiþtir.

Merkez: Gülbahar Cd., Günay Sk., No: 4 Güneþli 34212 Ýstanbul Tel: (0212) 655 88 59 Yazýiþleri fax: (0212) 515 67 62 Kitap satýþ fax: (0212) 651 92 09 Gazete daðýtým: Telefax (0212) 630 48 35 ÝlânReklam servisi fax: 515 24 81 Caðaloðlu: Cemal Nadir Sk., Nur Ýþhaný, No: 1/2, 34410 Ýstanbul. Tel: (0212) 513 09 41 ANKARA TEMSÝLCÝLÝÐÝ: Meþrutiyet Cad. Alibey Ap. No: 29/24, Bakanlýklar/ANKARA Tel: (312) 418 95 46, 418 14 96, Fax: 425 03 36 ALMANYA TEMSÝLCÝLÝÐÝ: Zeppelin Str. 25, 59229 Ahlen, Tel: 004923827668631, Fax: 004923827668632 KKTC TEMSÝLCÝLÝÐÝ: Avni Efendi Sok., No: 13, Lefkoþa. Tel: 0 542 859 77 75 Baský: Yeni Asya Matbaacýlýk Daðýtým: Doðan Daðýtým Sat. ve Paz. A.Þ.

Yayýn Türü: Yaygýn süreli

ISSN 13017748

NAMAZ VAKÝTLERÝ Hicrî: 14 R. Evvel 1431 Rumî: 15 Þubat 1425

Ýller Adana Ankara Antalya Balýkesir Bursa Diyarbakýr Elazýð Erzurum Eskiþehir Gaziantep Isparta

Ýmsak 4.44 4.52 5.02 5.13 5.08 4.24 4.28 4.19 5.02 4.35 5.02

Güneþ 6.05 6.17 6.23 6.37 6.33 5.46 5.51 5.43 6.26 5.57 6.24

Öðle 11.58 12.08 12.17 12.28 12.23 11.39 11.43 11.35 12.18 11.50 12.17

Ýkindi 15.07 15.13 15.25 15.33 15.28 14.46 14.49 14.40 15.23 14.58 15.25

Kaza maðdurlarý bilinçleniyor TRAFÝK KAZALARINDA MAÐDUR VATANDAÞLARIN ZARARLARINI KARÞILAMAK ÝÇÝN KURULAN "GÜVENCE HESABI"NDAN YARARLANMAK MAKSADIYLA YAPILAN BAÞVURULARDA ARTIÞ GÖZLENDÝÐÝ BÝLDÝRÝLDÝ.

TRAFÝK kazalarýnda meydana gelen yaralanma, sakat kalma ve ölüm gibi hallerde maðdur vatandaþlarýn zararlarýný karþýlamak için kurulan “Güvence Hesabý”ndan yararlanmak amacýyla yapýlan baþvurularda artýþ gözlendiði bildirildi. Maðdur vatandaþlarýn 2005’te bin 696 olan baþvurularýnýn 2009’da 10 bin 270’e ulaþtýðý belirtilerek, son 5 yýlda yüzde 500 oranýnda artýþ meydana geldi ði kaydedildi.

Güvence Hesabý Müdürü Abdülkadir Küçük, trafik kazalarýnda üçüncü þahýslarýn zararlarýnýn karþýlanmasý için 1983’te kurulan “Garanti Fonu”nun, 1998’de “Garanti Sigortasý Hesabý” adýný aldýðýný, 2007’de ise “Güvence Hesabý”na dönüþtürüldüðünü hatýrlattý .

Trafik kazalarýnda zarara sebep olan araçlarýn trafik sigortasý varsa, zararlarýn ilgili þirket-

ten talep edilip giderilmesinin mümkün olduðunu belirten Küçük, “Sistemde esas olan, zararýn zarar veren tarafýndan karþýlanmasýdýr.

Zarar veren karþýlayamayacak durumda ise veya zarar veren araç bilinmiyor ise burada ‘Güvence Hesabý’ devreye giriyor” dedi.

Küçük, uygulamanýn bir güvence saðladýðýný ifade ederek, þöyle konuþtu: “Meydana gelen zararlar aracýn trafik poliçe yokluðu nedeniyle sigorta þirketi tarafýndan veya zarar verenler tarafýndan karþýlanamýyorsa bu durumda zararýn Güvence Hesabý tarafýndan karþýlanmasý mümkün oluyor. Zarar veren aracýn sigortasýnýn olmamasý veya tespit edilememesi halinde veya aracýn çalýntý olmasý durumunda meydana gelen bedeni zararlarý da Güvence Hesabý’ndan talep etmek mümkün.”

Sistemin 2004’den bu yana ilgi görmeye baþladýðýný vurgulayan Küçük, þunlarý kaydetti: “Güvence Hesabý’na son 5 yýlda 27 bin 497 baþvuru oldu. 2005’te bin 696 olan baþvuru sayýsý 2009’da 10 bin 270’e yükseldi. Son 5 yýlda Güvence Hesabý’na yapýlan baþvurular yüzde 500 oranýnda arttý. Yapýlan baþvurularýn yaklaþýk yüzde 40’ý 2009’da gerçekleþti. Son yýllarda yaþanan yüksek artýþlarýn nedeni, vatandaþlarýn bilinçlenmesiyle birlikte bu alanda faaliyet gösteren aracýlarýn da artmasýndan kaynaklandý.”

Bu artýþa karþýn trafik kazasý sayýsý dikkate alýndýðýnda baþvurularýn yetersiz kaldýðýný vurgulayan Küçük, “Ýstatistiklere göre ölüm hadiselerinde baþvurularýn yüzde 50 civarýnda olduðu ortaya çýktý” dedi. Küçük, Güvence He-

sabý’ndan geçen yýl 34 milyon 675 bin TL ö deme gerçekleþtirdiklerini, son 5 yýldaki ödeme tutarlarýnýn ise 93,2 milyon 266 bin TL’ye ulaþtýðýný bildirdi. Herhangi bir trafik kazasýnda zarar görenlerin, tespit tutanaðý ve uðradýðý zararlarý gösteren belgelerle Güvence Hesabý’na baþvurmalarý gerektiðini ifade eden Küçük, deðerlendirme sonucunda uygun bulunmasý halinde tazminatýn hak sahiplerinin banka hesaplarýna yatýrýldýðýný kaydetti.

Küçük, baþvurunun bizzat hak sahibi tarafýndan posta yoluyla yapýlabileceðini ifade ederek, Güvence Hesabý’ndan sadece ölüm, sakatlanma ve yaralanma gibi bedeni tazminatlarýn ödendiðini, araca ve diðer maddî þeylere gelen zararlarýn ise karþýlanmadýðýný sözlerine ekledi. Adana / aa

Bahar aylarýnda havalar sýcak olacak n DEVLET Meteoroloji Ýþleri Genel Müdürü Mehmet Çaðlar, bahar aylarýnda hava sýcaklýklarýnýn mevsim normallerinin 0,5 ila 2 derece üzerinde seyretmesini beklediklerini bildirdi. Çaðlar, yaptýðý açýklamada, Mart, Nisan ve Mayýs aylarýnda beklenen hava sýcaklýklarý ve yaðýþ miktarý hakkýnda bilgi verdi. Bu dönemde hava sýcaklýklarýnýn mevsim normallerine yakýn seyredeceðini tahmin ettiklerini belirten Çaðlar, ‘’Mart, Nisan ve Mayýs aylarýnda sýcak lý ðýn Do ðu ve Gü ney do ðu A na do lu’nun bazý kesimlerinde 1-2, diðer yerlerde 0,5-1 derece normalin üzerinde olmasý bekleniyor’’ dedi. Trakya bölgesinde 11-15 Þubat tarihleri arasýnda normalin üzerinde ve sürekli yaðýþlar meydana geldiðini hatýrlatan Çaðlar, baharda Akdeniz, Ýç Anadolu, Doðu ve Güneydoðu Anadolu bölgelerine mevsim normallerinden daha az, Marmara, Ege ve Karadeniz bölgelerine mevsim normalleri civarýnda yaðýþ düþmesini beklediklerini söyledi. Ankara / aa

Telekom, arýzalarý akýllý telefonlarla giderecek

Rehabilitasyon merkezi talan oldu

n TÜRK Telekom Eriþim Direktörü Bülent Hasenekoðlu, arýza, tesis ve nakil taleplerini karþýlamada müþteri memnuniyetini artýrmayý amaçlayan ‘’haTTa çözüm’’ projesinin Ocak ayýnda beþ ilde uygulamaya konulduðunu, Aðustos ayýnda da tüm Türkiye’de yaygýnlaþtýrýlacaðýný bildirdi. Hasenekoðlu, ‘’Proje öncesinde bir telefon arýzasý ortalama 6 saatte giderilebiliyordu. Projenin devreye girmesi ile bu süre yaklaþýk 4 saate indi’’ dedi. Türk Telekom Eriþim Direktörü Hasenekoðlu, bugüne kadar müþterilerden gelen telefon hatlarýna iliþkin arýza, tesis ve nakil taleplerini görevlilere yazýlý ortamda ilettiklerini hatýrlattý. Telefon hatlarýnda meydana gelen arýzalarýn giderilmesinde ve hatlarýn kurulmasý ya da taþýnmasýnda, Türk Telekom bünyesinde yaklaþýk 7 bin 500 personelin çalýþtýðýný belirten Hasenekoðlu, 2 kiþiden oluþan saha ekiplerinin 7 gün 24 saat hizmet verdiðini dile getirdi. Ankara / aa

17 Aðustos 1999 Marmara Depremi’nin ardýndan Japon Kýzýlhaçý tarafýndan depremzedelerin rehabilitasyonu amacýyla inþasýna baþlanan ve 2003 yýlýnda tamamlanan, ancak hiç kullanýlmayan 250 yataklý “Ruh Saðlýðý Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezi”nin, talan edildiði bildirildi.

AKP Yalova milletvekili Ýlhan Evcin, gazetecilere yaptýðý açýklamada, Saðlýk Bakanlýðýndan Kýzýlay’a devredilen, ancak bürokratik engeller dolayýsýyla faaliyete geçirilemeyen rehabilitasyon merkezinin, geçen ay imzalanan protokolle Saðlýk Meslek Yüksekokulu yapýlmasý için Yalova Üniversitesine (YAÜ) tahsis edildiðini hatýrlattý. Evcin, yaklaþýk 4 milyon dolara mal olan rehabilitasyon merkezinin tamamlanmasýndan sonra bir türlü kullanýma açýlamadýðýný belirterek, þunlarý söyledi: “Ben burayý ilk ziyaret ettiðimde Ýl Genel Meclisinde görevliydim. 2005 yýlýnda burada yemek kaþýðýndan tutun, servisine, çarþafýna, yastýðýna kadar her þey

Çilingire para vermek istemedi, canýndan oldu n ÝZMÝR'ÝN Bornova ilçesinde anahtarý unuttuðu ikinci kattaki evine üst kattan iple inmek isterken düþen Davut Koç (26), kaldýrýldýðý hastanede vefat etti. Olay, Mevlana Mahallesi 1751/2. Sokak 19 numarada meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, altý ay önce evlenen ve babasýnýn üst katýndaki daireye yerleþen Koç, anahtarýný evde unuttu. Üçüncü kattan beline ip baðlayýp evinin balkonuna inmek isteyen Koç, ipin kopmasý sonucu beton zemine düþtü. Oðlunun düþtüðünü gören Hasan Koç, durumu polis ve saðlýk ekiplerine bildirdi. Cankurtaranla Ege Üniversitesi Týp Fakültesi Hastanesi’ne kaldýrýlan genç, bütün müdahalelere raðmen kurtarýlamadý. Güvenlik görevlisi olduðu öðrenilen Koç’un cenazesi, Bornova Hasanaða Camii’nde öðle namazýný müteakip kýlýnan cenaze namazýnýn ardýndan Pýnarbaþý Mezarlýðý’nda topraða verildi. Ýzmir / iha

vardý. Þimdi ne kablosu kalmýþ ne kapýsý ne de penceresi, hiçbir þey kalmamýþ. Kablolarýn hepsini sökmüþler. Þimdi nereden ne kablo sökülmüþ, onu bulmaya çalýþýyorlar. Her þeyi talan etmiþler.”

Rehabilitasyon merkezinin talan edilmesinde, “Burasý þu amaçla verildi.

Bunu þuraya, buraya veremezler” diyen kiþilerin de katkýsý olduðunu savunan Evcin, þöyle devam etti: “5 sene içinde talan edildi. Görünce aðlarsýnýz. 5 sene önce ben gezdim. O zaman elektrik þalterini kaldýracaktýnýz, hizmete hazýr durumdaydý. Þimdi ne olacak bu hadise? Siz vermeye çalýþýyorsunuz, oradan bir bürokratik bir hadise ortaya çýkýyor.

Burasý depremde zarar gören, depresyona giren çocuklarýn psikolojik tedavisi amacýyla yapýlmýþ bir yer. Belki de ihtiyaç da var Türkiye’de.

Burasýný ne Saðlýk Bakanlýðý açmýþ ne Kýzýlay açmýþ ne de baþýna bekçi koymuþlar. Tamamen talan olmuþ, berbat durumda.” Yalova / aa

Maden kazasýndan ölümde, Avrupa birincisiyiz SOSYAL-ÝÞ Sendikasý tarafýndan yapýlan araþtýrma, “kara elmas” olarak nitelendirilen kömürün elde edilme sürecinde maden iþçilerinin karþý karþýya olduðu tehlikenin boyutlarýný ortaya koydu.

DÝSK’e baðlý SOSYAL-ÝÞ Sendikasý, “Türkiye’de Ýþçi Saðlýðý ve Ýþ Güvenliði Araþtýrmasý-Madencilik Sektörüne Ýliþkin Temel Veriler” baþlýklý bir çalýþma hazýrladý.

Araþtýrmada, Türkiye’de madencilik alanýnda yaþanan iþ kazalarýnýn kaçýnýlmaz ya da istisnai olmadýðý ifade edilerek, mevcut durumun dikkate alýnmadýðý, yaþanan acý deneyimlerden ders çýkarýlmadýðý takdirde Dursunbey’deki facianýn son olmayacaðý vurgulandý. Türkiye’de son 15 yýllýk dönemde kömür madenciliði sektöründeki istihdamda kamunun payý gerilerken özel sektörün payýnýn arttýðýna iþaret edilen araþtýrmada, 1995’te özel sektör madenlerinde çalýþan iþçi sayýsý 10 bin

367 iken bu rakamýn 2008’de 38 bin 492’ye çýktýðýna, ayný dönemde özel sektör i þçilerinin sektördeki payýnýn yüzde 40,5’ten yüzde 69,6’ya yükseldiðine dikkat çekildi. Araþtýrmada, bu rakamlarýn yalnýzca sigortalý iþçileri kapsadýðý ve özel sektör madenlerinde kayýt dýþý iþçi çalýþtýrmanýn yaygýn bir uygulama olduðunun bilindiði vurgulandý. Kömür madenciliðinde istihdamýn özel sektöre kaymasýnýn, “daha çok iþçinin denetimden uzak, iþçi saðlýðý ve iþ güvenliði önlemlerinden yoksun biçimde, düþük ücretlerle, aðýr çalýþma koþullarý altýnda çalýþmasýna yol açtýðý” vurgulanan araþtýrmada, “Özel sektör tarafýndan iþletilen kömür madenlerinde istihdam edilen iþçi sayýsý son 15 yýlda yaklaþýk 4 katýna çýkmýþtýr, ancak iþçi saðlýðý ve iþ güvenliði önlemleri ayný hýzda artmamýþ, daha çok iþ kazasýna kapý aralanmýþtýr” görüþü dile getirildi. Ankara / aa

Su altý, keþfedilmeyi bekliyor GUINNESS Dünya Rekorlar Kitabý’na giren dalýþ eðitmeni Cem Karabay, su altýnýn insanlarýn günlük hayatta karþýlaþtýklarý stresi sýfýrladýðýný söyledi. Suyun içinde 135 saat 2 dakika 19 saniye kalarak Guinness Rekorlar Kitabý’na giren balýk adam Cem Karabay, su altýnýn keþfedilmek için insanlarý beklediðini kaydetti. Karabay, “Suyun altýna inen kimse bir daha oradan kopamaz. Her zaman orada olmak ister” dedi. Karabay, dalýþ yapan kiþilerin baþlangýçta biraz tedirginlik yaþayacaðýný belirterek, “Su altýnda stres, tamamen resetleniyor. Baþýnýz suyun altýna indiðinde her þey gider.

Suyun üstüne çýktýktan sonra stresin “s” harfi kalmaz” Ankara / aa

Akþam 17.40 17.47 17.59 18.07 18.02 17.19 17.23 17.14 17.57 17.32 17.58

Yatsý 18.54 19.05 19.13 19.25 19.20 18.35 18.39 18.31 19.14 18.46 19.13

Ýller Ýstanbul Ýzmir Kastamonu Kayseri Konya Samsun Þanlýurfa Trabzon Van Zonguldak Lefkoþa

Ýmsak 5.08 5.16 4.48 4.42 4.55 4.38 4.30 4.25 4.11 4.56 4.52

Güneþ 6.34 6.39 6.15 6.06 6.17 6.04 5.51 5.51 5.34 6.23 6.11

Öðle 12.24 12.31 12.05 11.58 12.10 11.54 11.45 11.41 11.26 12.13 12.06

Ýkindi 15.27 15.38 15.08 15.04 15.17 14.58 14.53 14.45 14.33 15.16 15.16

Akþam 18.02 18.11 17.42 17.38 17.50 17.32 17.26 17.19 17.06 17.50 17.49

Yatsý 19.21 19.27 19.02 18.54 19.06 18.51 18.40 18.38 18.22 19.10 19.01

TAHLÝL

28 Þubat’ta kaderin fetvasý

KÂZIM GÜLEÇYÜZ irtibat@yeniasya.com.tr

GK’nýn 28 Þubat 1997’deki toplantýsýna izafeten “28 Þubat süreci” olarak adlandýrýlýp post-modern darbe ya da müdahale gibi nitelemelere konu olan sürecin 13. yýlý da geride kaldý. Ama baþörtüsü yasaðý, ÝHL’lerin orta kýsýmlarýnýn kapatýlmasý, Kur’ân eðitimine getirilen yaþ sýnýrý ve meslek liselilere ÖSS’de uygulanan katsayý engeli gibi icraatý hâlâ sürüyor. 28 Þubat’a tepki oylarýnýn iktidara getirdiði AKP 7.5 yýldýr iþbaþýnda olmasýna raðmen...

Bunlarýn zulüm olduðunda kuþku yok. Ve inancýmýza göre, zulüm devam etmez. Bu inancýmýzýn kaynaðý ise, aynen bu mealdeki hadis. Üstadýn izah ettiði “Beþer zulmetse de kader adalet eder” prensibi de iþin bir baþka boyutu.

Peki, 28 Þubat kaynaklý, belli baþlýlarýný yukarýda sýraladýðýmýz zulümleri bu iki temel esas açýsýndan deðerlendirirsek, neler söyleyebiliriz?

Burada öncelikle, bunlar ve ayný eksendeki diðer haksýzlýklar için “Hangi fiilimizle kadere fetva verdirdik ki, bu zulümlere maruz kaldýk?” sualinin cevabýný ararsak, þunlarý ifade edebiliriz: En önemli sebep, siyasetteki iktidar mücadelesinde, niyet ve kasýt öyle olmasa bile, dinin bir araç haline gelmesi ve böylece dünyevîleþmesi.

Bu durum, bazý zihinlerde, çoðu belki farkýnda bile olmadan dini bir iktidar ideolojisine dönüþtürüp, ardýndan “müþahit-mücahit-müteahhit” formülüyle ifade edilen deðiþimi tetikliyor.

Ve bu çok kritik dönüþüm, tesettür, Kur’ân eðitimi ve imam hatip gibi kavram ve kurumlarýn da içini boþaltarak aslî anlamlarýndan koparýyor.

AKP iktidarýnda bu alanlardaki sýkýntýlarýn artarak devamý da bu tesbitle birlikte düþünülmeli.

Meselâ tesettürün en önemli hikmetlerinden biri, kadýný da, erkeði de, “modern hayat”ýn gereði olarak gösterilen ihtilâtýn doðuracaðý sakýncalardan korumak iken, baþörtülü olarak, ölçüleri zorlayacak derecede sosyal hayata katýlma eðiliminin yaygýnlaþmasý, bu hikmetle çeliþiyor.

Cins ler a ra sýn da ki fýt rî me sa fe ka pan dýk ça mahremiyetler zedelenip, hassasiyetler aþýnýyor.

Bunun sonucunda tesettür yer yer bir moda aksesuarýna dönüþürken, münhasýran baþörtüsünde odaklanýlmasý, meseleyi bir bütün olarak anlaþýlýp öyle yaþanmasý icab eden tesettür kavramýndan da, dinin sair vecibelerinden de uzaklaþtýrýyor.

Ve netice itibarýyla, yasaðý koyup inatla sürdürenler zulmediyor, ama kader adalet ediyor... Ýmam hatipler ve Kur’ân kurslarýyla ilgili haksýz 28 Þubat tasarruflarýnýn kader cihetinde de dikkatle tahlili gereken çok önemli noktalar var.

Bu müesseselerde eðitim anlayýþý, müfredatý ve uygulamalarý açýsýndan düzeltilmeyi bekleyen kusur, noksan ve aksaklýklarýn giderilemeyip, dinin ve çaðýn gereklerini karþýlayacak bir ýslahatýn yapýlamayýþý; Bediüzzaman’ýn tarif ettiði “Kur’ânkâinat bütünlüðü” esasýna dayalý din-bilim imtizacýnýn istenen ölçüde baþarýlamayýþý ve din-siyaset bahsindeki yanlýþlarýn oralara da taþýnmasý, kadere o fetvayý verdiren hallerin baþlýcalarý. Ýmam hatipler resmî ideoloji kalýplarý ile Ýslâmý siyasî bir ideolojiye dönüþtüren yanlýþ yorumlarýn kýskacýndan kurtarýlarak, Kur’ân’ý kâinat kitabýyla birlikte okuyup okutan müstakim bir çizgiye oturtulmalý ki, önleri açýlýp ihya edilsinler.

Keza Kur’ân kurslarý, mukaddes kitabýmýzýn sadece lâfzýyla deðil, çaða hitap eden derin mânâ ve mesajlarýyla da öðretildiði yerler haline getirilmeli ki, misyonlarýn icabýný yerine getirebilsinler.

Ayný muhakeme silsilesini cemaatlerle ilgili sýkýntýlara da uyarlamak mümkün ve de gerekli. Ýlk emri “Oku” olan; dünyanýn da, ahiretin de kazanýlmasýný “ilme sarýlma” þartýna baðlayan ve bütün hükümlerini akla ve ilme tasdik ettiren bir dinin mensuplarýnýn, bu mânâlarla hiçbir þekilde baðdaþmayan hurafe ve taassup tezahürlerine herkesten önce karþý çýkmalarý gerekirken, bunun lâyýkýyla yapýlamayýþý da önemli bir etken.

28 Þubat’ý tekrar dirilmemek üzere bitirmek için verilmesi gerekli hukuk ve demokrasi mücadelesinin baþarýsý da bunlarýn yapýlmasýna baðlý.

M

4 FARK

28 Þubat 2010

YENÝASYA / 28 ÞUBAT 2010 PAZAR

HA­BER

Parti kapatmaya Meclis karar versin BAÞBAKAN ERDOÐAN, SÝYASETÇÝNÝN PARLAMENTONUN MÜSAADESÝYLE YARGILANMASI GEREKTÝÐÝNÝ ÝFADE EDEREK, "SÝYASÎ PARTÝNÝN KAPATILIP KAPATILMAMASI ÝÇÝN MÜSAADEYÝ PARLAMENTO VERSÝN" DÝYE KONUÞTU. bulundu. “Halkýn rotasýnda giden bir siyasi partiyiz” diyen Erdoðan, þöyle konuþtu: “Kuvvetler ayrýlýðý prensibine göre, yasama, yürütme, yargý; bunlar birbirinden ayrý olmasý BAÞBAKAN Recep Tayyip Erdoðan, “Siyaset- gerekir. Ýfade olarak güzel, hoþ. Peki ayrý mý? çinin yargýlanmasýna Parlamento müsaade et- Ne yazýk ki ayrý deðil. Yasamada yaþanan ayrý sin. Bunun adýmýný atmamýz lazým. Bir siyasî bir durum, yürütmede ayrý bir durum var, bir partinin kapatýlýp kapatýlmamasý için müsaa- bakýyorsunuz ki hepsini geç, yargý bir anda hepsini silip atabiliyor. Hani birbirinden ayrýydeyi Parlamento versin” dedi.

Erdoðan, Anadolu Aslanlarý Ýþadamlarý Der- dý, ne oldu? Þuanda yargý istediði þekilde yürütneðinin genel kurul toplantýsýnda yaptýðý ko- meye müdahale edebiliyor ama bakýyorsunuz nuþmada, gündeme iliþkin deðerlendirmelerde ki bir taraftan da Parlamento’nun yüzde 65’ine

ÜMÝT KIZILTEPE ÝSTANBUL FARUK ÇAKIR cakir@yeniasya.com.tr

U

ygulayýcýlarý tarafýndan “1000 (bin) yýl sürecek” denilen 28 Þubat (1997) kararlarý, daha ilk gün millet nezdinde reddedilmiþti. Fakat “Ben yaptým oldu” diye düþünen 28 Þubat sürecinin imzacýlarý, millete raðmen alýnan kararlarý uygulama noktasýnda ýsrar ettiler.

As lýn da 28 Þu bat ‘post-mo dern dar be’siy le yapýlmak istenen þey, nehirleri tersine akýtma gayretiydi. Dönemin kudretli bürokratlarý baþta olmak üzere bazý siyasetçiler de bu kararlarý uygulamak istedi, fakat yaratýlýþ gerçeðine aykýrý olan bu uygulamalar tepki gördü, kabul edilmedi, millet nezdinde reddedildi.

Hedefi, milletin deðerleriyle kavga etmek olan “28 Þubat süreci” gerçekte 1997’de baþlamadý. Bu sürecin baþlangýcý neredeyse bir asýr öncesine bile dayandýrýlabilir. Çünkü 28 Þubat sürecine imza atanlar belli bir anlayýþýn temsilcileriydi. Bu anlayýþ da 1997’de deðil, çok daha eski yýllara dayanýyor.

Bu pencereden bakýlýnca 27 Mayýs 1960 da, 12 Eylül 1980 de “28 Þubat süreci”ne dahil edilebilir. Ýcraatlarý göz önüne alýnýrsa, ‘Tek Parti’ devrini 28 Þubat sürecinden ayrý düþünebilir miyiz? 28 Þubat süreciyle yapýlmak istenen þey, tam da ‘Tek Parti devri’ni yeniden ihya gayreti deðil miydi?

Eðer hadiseye böyle yaklaþýlmazsa 28 Þubat sürecinin temelinde yatan anlayýþý keþfedemeyiz. Kaynak keþfedilemeyince de 28 Þubat anlayýþý yýllar deðiþse de öz deðiþmeyerek sürüp gider.

28 Þubat süreciyle yapýlanlarý ve yapýlmak istenenleri kýsaca hatýrlarsak; en baþta çocuklarýmýzýn doðru dürüst din eðitimini almasýnýn önüne engeller konulmuþtu. Bu engel yumuþamýþ olsa bile hâlâ devam ediyor. Meselâ, ilköðretim 8. sýnýfý bitirmeyen çocuklarýmýzýn camilere gidip Kur’ân öðrenmesi halen yasak. “Yasak, ama fiilen uygulanmýyor” demekle problemi çözmüþ olmayýz. Kâðýt üstünde kalmýþ olsa da fýtrata aykýrý bu yasak kalkmalý.

“Bin yýl sürecek” iddiasýyla gündeme gelen 28 Þubat uygulamalarýndan biri de baþörtüsünü ‘kamusal alan’dan dýþlamaktý. Nitekim, 28 Þubat kararlarýndan en çok etkilenenler de baþörtülü öðrenciler ve memurlar oldu. Binlerce memur iþinden olurken, onbinlerce baþörtülü öðrenci de bu yasaðýn maðdurlarý arasýnda yer aldý. Aradan 13 yýl geçtikten sonra hâlâ bu yasaðýn devam ediyor olmasý Türkiye’yi idare edenler için utanç verici olsa gerek.

28 Þubat’a karþý dile getirilen itirazlar her geçen gün artýyor. Bugün de deðiþik þehirlerde binlerce kiþi “28 Þubat uygulamalarý sona ersin” diyecek.

Darbe planlarý yapanlara hesap sorulma çalýþmalarý yapýldýðýna göre, 28 Þubat uygulamalarýnýn hesabý da sorulmalý. Darbelerin iyisi ve kötüsü olmayacaðýna göre, bu uygulamalarýn tamamýna imza atanlara kanun önünde hesap sorulmalýdýr.

28 Þubat sürecinin kudretli isimlerinin bugün unutulmuþ olmasý, ilk fýrsatta darbe planý yapanlara da ders olmalý.

Türkiye’de hayýrla yad edilmek ve itibar kazanmak isteyen kiþi ve kurumlar, milletle kavga etmeyi bir kenara býrakmalý. Bunca yýl gerçeklerle kavga ederek gelenlerin maðlûp olduðu görülmüyor mu?

28 Þubat 2010 itibarýyla maziden ibret alarak istikbale baktýðýmýzda ümitvar olmamak için bir sebep göremiyoruz. 28 Þubat uygulamalarý deðilse de “iyi” ile “kötü”nün, “hak” ile “batýl”ýn mücadelesinin kýyamete kadar devam edeceðini biliyoruz...

lým’ diyor. Ben de ‘geliþmiþ ülkelerin ortalamasýný alalým’ diyorum. Buna var mýsýnýz, yok musunuz? O da iþlerine gelmiyor... Biz geliþmiþ ülkelerde ne varsa onun bir ortalamasýný alalým ve nasýl ki yargý kendi içinde herhangi bir mensubunun yargýlanmasýna baþkanlar kurulundan müsaade ediyorsa, býrakýn da siyasetçinin yargýlanmasýna da Parlamento müsaade etsin. Bunun adýmýný atmamýz lazým. Bir siyasi partinin kapatýlýp kapatýlmamasý için müsaadeyi Parlamento versin. Geliþmiþ ülkelere baktýðýmýzda bunu görürüz.”

Anadolu Aslanlarý Ýþadamlarý Derneðinin genel kurul toplantýsýna katýlan Baþbakan Erdoðan, siyasetçinin yargýlanmasýna Parlamento’nun müsaade etmesi gerektiðini belirterek, “Bunun adýmýný atmamýz lâzým” dedi. FOTOÐRAF: AA

Kurumlarý beklerken, milletin sabrý tükendi ASKON GENEL BAÞKANI MUSTAFA KOCA, SÝVÝL BÝR ANAYASADA KURUMLARIN MUTABAKAT ZEMÝNÝ OLGUNLAÞSIN DÝYE BEKLERKEN, ZEMÝNÝN ÇÜRÜMEYE, MÝLLETÝN SABRININ DA TÜKENMEYE BAÞLADIÐINI SÖYLEDÝ.

Anadolu Aslanlarý Ýþadamlarý Derneði (ASKON) Genel Baþkaný Mustafa Koca, sivil bir anayasaya ne zaman sýra gelecek diye heyecanla beklediklerini belirterek, ‘’Kurumlarýn mutabakat zemini olgunlaþsýn diye beklerken, zemin çürümeye, milletin sabrý da tükenmeye baþlamýþtýr’’ dedi.

Koca, ASKON’un ‘’Marufun Egemenliði’’ ana temalý 6. Genel Kurul toplantýsýnda yaptýðý konuþmada, geçen kongrede yaptýðý ‘’yargý þoku her þeyi deðiþtirdi’’ yönündeki konuþmasýný hatýrlatarak, iki sene sonra bugün yine bir yargý þokuyla gündemin deðiþtiðini ve yeni tartýþmalarýn sýð bir alana kaydýðýný, artýk böyle sürprizler yaþamak istemediklerini belirtti.

Mustafa Koca, þunlarý kaydetti: ‘’Artýk milletin önüne engel çýkartmaktan vazgeçin. Birikimlerimiz heder olmasýn. Bu millete yazýk etmeyin. Lütfen herkes kendi iþine baksýn. Siyasi iradeye de þunu söylemek

isteriz ki; bu badireleri aþmak için, meseleyi siyasi gündemin ana konusu yapmayý olabildiðince erteleyelim. Çok zor þartlarla ve mücadelelerle edindiðimiz demokratik ve ekonomik kazanýmlarýmýzý, böyle bir zaafa feda etmeyelim. Bilmek gerekir ki bu millet su getirenle, testiyi kýranlarý ayýracak bilgeliðe sahiptir.’’ Ülke içinde tam olarak oluþmayan kurumlar arasý muhabbet ve anlayýþ eksikliðinin herkesi yorduðunu söyleyen Koca, siyasi ve ideolojik tartýþmalarýn gölgesinde birikimlerinin yok edilmesine razý olamayacaklarýný belirtti. Ülkenin darbe tarihine benzer bir de krizler tarihi olduðunu, ancak ilginç bir þekilde ilk defa dýþarýdan gelen kriz darbesiyle karþý karþýya kalýndýðýný ifade eden Koca, son yaþanýlan krizde ülkenin milli gelirinin yüzde 6,5 oranýnda küçüldüðüne dikkat çekti.

Bu dönemde yapýlan uygulamalardan o-

lumlu kabul edecekleri sonuçlar olduðu gibi ciddi anlamda olumsuz sonuçlar da bulunduðuna iþaret eden Koca, "Baþka çaremiz yok, reformlara devam edeceðiz’’ 2009’un ikinci yarýsýnda küçükler yüzde 0,9 oranýnda da olsa küçülmeye devam ederken, büyüklerin yüzde 48 oranýnda büyüdüðüne iþaret eden Koca, istihdam yükünü hala KOBÝ’lerin çektiðini belirterek, KOBÝ Garanti Fonu’nun engellerinin çözülmesi ve KOBÝ’lerin finansla hem de faizsiz olarak daha rahat buluþabilmesi gerektiðini vurguladý.

Tüm bunlarý tutarlý bir þekilde yapmanýn yolunun sivil bir anayasaya sahip olmaktan geçtiðini söyleyen Koca, ‘’Bu konuya ne zaman sýra gelecek diye heyecanla bekliyoruz. Kurumlarýn mutabakat zemini olgunlaþsýn diye beklerken, zemin çürümeye, milletin sabrý da tükenmeye baþlamýþtýr’’ diye konuþtu.

Sorunlarýn kaynaðý demokratikleþememe · Milletin, egemenliðini sadece TBMM eliyle kullanmasýný saðlamalýyýz. n Yüksek yargý organlarýný, cübbeleriyle siyasetten yapmaktan kurtarmalý ve sadece adalet tesis etmekle yükümlü kýlmalýyýz.

MEMUR-SEN Genel Baþkaný Ahmet Günn Yüksek Askerî Þûrâ kararlarýný yargý doðdu, ülkenin kronik sorunlarýnýn teme- denetimine açmalýyýz. linde demokratikleþememenin yattýðýna in HSYK üyelerinin belirlenme þeklinde þaret ederek, çözümünse daha özgür, daha ve organizasyonunda deðiþiklik yapmalý, demokrat ve daha sivil bir devlet olduðunu kararlarýna karþý yargý yoluna baþvurulmabelirtti. Ahmet Gündoðdu, Memur-Sen’e sýný saðlamalýyýz. baðlý sendikalarýn genel baþkan ve yönetin Anayasa Mahkemesi’nin üye sayýsý ve cileriyle il temsilcileri ve sendikalarýn tem- üyelerinin belirlenme þeklini deðiþtirmelisilci ve þube baþkanlarýnýn katýlýmýyla U- yiz. Yasamayý baðlayan deðil Anayasa’ya lus’daki ilk Meclis binasý önünde yaptýðý a- baðlý kalan Anayasa yargýsý düzeni oluþturçýklamada, yeni bir Anayasa talebini dile malýyýz. getirdi. Askerî darbe ürünü 61 ve 82 Anan Danýþtay’ýn yürütme erkini etkisiz kýlyasalarýyla tahrip edilen milli egemenlik mak olarak görmesi garabetinden kurtulanlayýþýný ve millet iradesini temsil maka- malýyýz. mýnýn ancak TBMM olduðunu söyleyen n TSK Ýç Hizmet Kanunu’nun demokGündoðdu, “Milletin egemenliði sadece ratik parlamenter rejimi askýya almaya dakendisinin yetkilendirdiði Meclis tarafýn- yanak yapýlan hükümlerini yürürlükten dan kullanýlmalý. Anayasa’da bunu saðla- kaldýrmalýyýz. yacak þekilde olmalý” diye konuþtu. n Milli Güvenlik Kurulu’nun Anayasal Ülkenin kronik sorunlarýnýn temelinde kurum kimliðine son vermeliyiz. demokratikleþememenin yattýðýna iþaret n YÖK’ün varlýðýna son vererek bilimsel eden Gündoðdu, çözümünse daha özgür, ve idari açýdan özerk üniversiteye ulaþmadaha demokrat ve daha sivil bir devlet ol- lýyýz. duðunu dile getirdi. Gündoðdu, taleplerini n Kuvvetler ayrýlýðý ilkesini çatýþma zeþöyle sýraladý: mini olmaktan çýkarmalýyýz.

RECEP GÖREN ANKARA

Evlilik fonu geliyor DEVLET Bakaný Selma Aliye Kavaf, gençlerin evliliðe özendirilmesinde ve ekonomik sýkýntýsý olanlarýn desteklenmesi için evlilik fonu oluþturmasý konusunda çalýþma yaptýklarýný bildirdi.Kavaf, Bahçelievler Ýþ Adamlarý Derneði (BÝÞAD) Ýþ Kadýnlarý Komisyonunca düzenlenen ‘’Türkiye’de Kadýn Giriþimciliði’’ konulu toplantýnýn ardýndan katýlýmcýlarýn sorularýný cevapladý.

Bir davetlinin, dizilerdeki müstehcen sahnelerle ilgili bakanlýðýn yapacaðý çalýþmalarý sormasý üzerine Kavaf, “Dizilerdeki hem muhafazakar aile yapýmýza, hem de deðerler sistemimizin erozyona uðramasý noktasýnda sýkýntý yaratan görüntülerle ilgili olarak bir ‘Ebeveyn Ýzleme Kurulu’ oluþturulmasý konusunda deðerlendirme yapmak üzere önümüzdeki günlerde RTÜK Baþkanýmýzla bir araya geleceðiz. Yazýlý olarak da daha önce baþvurduk. Böyle bir þey olabilir” dedi. Kavaf, bir katýlýmcýnýn gençlerin evliliðe özendirilmesi için ‘’evlilik kredisi’’ne yönelik bir çalýþma yapýlýp yapýlmayacaðýna yönelik sorusuna þu cevabý verdi: ‘’Bir arkadaþýmýz gençlerin evliliðe özendirilmesinde ekonomik zorluklar olmasý durumunda gençlerin desteklenmesi için evlilik fonu oluþturma konusunda bir tasarý taslak çalýþmasý yapmýþ. Onun üzerinde çalýþýyoruz. Gençlerin hayata böyle bir borç yükü ile baþlamasý onlarý bunaltabilir, iliþkilerini olumsuz etkileyebilir. Belki bunun aile tarafýndan küçük yaþtan itibaren evlilikte kullanýlmak üzere oluþturulacak bir fona yatýrýlacak çok küçük paralarla yapýlmasý daha saðlýklý olabilir.’’ Ýstanbul / aa

sahip bir siyasi parti veya en küçüðü, fark etmez, bir siyasî partinin kapatýlmasý noktasýnda iki dudak arasýndan çýkacak bir sesle bu ülkede konuþulabiliyor. Bunu kabullenmek mümkün mü? Deðil. Varsa ortada bir suçlu bedelini o ödesin ama bir tüzel kiþiliði bu bedele mahkum etmek, bu bedeli o tüzel kiþiliðe ödetmek demokrasiyle baðdaþýr deðil. Hiçbir modern, ileri demokraside bu yok. Ýþte bunu biz milletimize giderek çözmek istiyoruz. Milletimizle bunun çözüleceðine inanýyoruz. Yargý reformu ayný þekilde. Yargýya sorarsanýz, ‘herþeyi biz yapa-

CHP Lideri Baykal, Partisinin Adana Ýl Kongresi’ne katýldý.

Deniz Baykal: Derin kaygýlarý paylaþýyoruz CHP Genel Baþkaný Deniz Baykal, ‘’Hepimiz, ülkenin haliyle ve gidiþatýyla ilgili çok derin kaygýlarý paylaþýyoruz’’ dedi. Partisinin, Seyhan Otel’de yapýlan Adana Ýl Kongresi’ne katýlan Baykal, Adana’da kongre yapmanýn ötesinde Türkiye’ye CHP’nin sahip çýkmasý doðrultusunda bir kararlýlýðý, bir anlayýþý ve yeni bir yaklaþýmý da gördüðünü söyledi. Baykal, þöyle konuþtu: ‘’Artýk ülkemizin içinde bulunduðu bu durum karþýsýnda bizler sadece parti içi çalýþmalarla görevimizi ve sorumluluðumuzu yerine getirmiþ olamayýz. Bugün CHP, Türkiye’ye yönelik olarak çok büyük bir sorumluluðun, bekleyiþin karþýsýnda olduðunu deðerlendirmektedir. Hepimiz, ülkenin haliyle ve gidiþatýyla ilgili çok derin kaygýlarý paylaþýyoruz.

Vatandaþýmýz her an yaþanan olaylarla Türkiye’nin içine girdiði tabloyu deðerlendirerek, görerek, ülkemizin nereye gitmekte olduðunu, yarýn Türkiye’nin ne gibi sorunlarla karþý karþýya kalacaðýný, bu gidiþatýn sonunun ne olacaðýný göremez, deðerlendiremez durumdadýr. Bunun üzüntüsü, kaygýsý bütün vatandaþlarýmýza egemen olmuþtur.” Adana / aa

HA­BER­LER

Çetin Doðan ve Engin Alan cezaevinde n “BALYOZ Planý’’ iddialarýna iliþkin soruþturma kapsamýnda mahkemeye sevk edilen eski 1. Ordu Komutaný emekli Orgeneral Çetin Doðan ile emekli Korgeneral Engin Alan tutuklanarak Metris Cezaevine konuldu. Beþiktaþ’taki Ýstanbul Adliyesinde, soruþturmayý yürüten Cumhuriyet savcýlarýnca sorgulanan emekli Orgeneral Doðan ile emekli Korgeneral Alan, sevk edildikleri Ýstanbul Nöbetçi 10. Aðýr Ceza Mahkemesinde hakim karþýsýna çýktý.

Mahkeme, emekli Orgeneral Doðan ile emekli Korgeneral Alan’ýn tutuklanmasýna karar verdi. Bu arada, muvazzaf subaylarla birlikte adliyeye getirilen ve sivil memur olduðu belirtilen bir kadýn, savcýlýk sorgusunun ardýndan serbest býrakýldý. Emekli Orgeneral Doðan ile emekli Korgeneral Alan, haklarýndaki tutuklama kararýnýn ardýndan Terörle Mücadele Þube Müdürlüðü ekiplerince sivil plakalý bir midibüsle Beþiktaþ’taki Ýstanbul Adliyesinden Metris Cezaevine götürüldü. Ýstanbul / aa

Türk: Sýrrý Beyin söyledikleri doðru n KAPATILAN DTP Genel Baþkaný Ahmet Türk, BDP Milletvekili Sýrrý Sakýk’ýn söylediklerinin doðru olduðunu söyledi.Diyarbakýr Büyükþehir Belediyesi Tiyatro Salonunda ünlü tiyatro sanatçýsý Haldun Dormen’in, Kürtçe olarak sahnelediði ‘’Bir Kýþ Öyküsü ‘’ müzikalinin oyun arasýnda gazetecilerin BDP Milletvekili Sýrrý Sakýk’ýn TBMM’deki sözlerine iliþkin yaptýðý açýklamada, CHP’lilerle görüþmelerinin doðru olduðunu belirtti. Eþref beyin de bunu inkar etmediðini ifade eden Türk, þöyle dedi: ‘’Sýrrý beyin söyledikleri doðru. Biz o dönemde ittifak yapmayý esas alýyorduk. Yakýn gördüðümüz de CHP idi. Sosyal demokrat bir parti ile ittifak yapmamýz da gayet doðaldý. Þimdi orada yaptýðýmýz görüþmeler daha önce Sýrrý beyin yansýttýðý þekilde, bizde zaten söyledik. Ama burada bir cümleyi özellikle düzeltmek istiyorum.

‘Halk tarafýndan bilinen bazý insanlarla ben bunu götüremem. Size yakýn, sizin istediðiniz fakat Türkiye kamuoyunun bilmediði bazý isimleri getirirseniz, olur.’ Bizde hayýr olmaz öyle þey, partinin genel baþkaný var, parti var dedik.’’ Diyarbakýr / aa

5

YENÝASYA / 28 ÞUBAT 2010 PAZAR

HABER ANKARA

BAÞKENT YAZILARI

28 Þubat 13. yýlýnda hâlâ hesâba çekilmiþ deðil… ðan’ýn, Köþk’teki son zirve yorumlarýna sert eleþtirisi ve yazarlarý patronlara þikâyeti, bu vaziyeti açýða çýkarýyor.

CEVHER ÝLHAN cevher@yeniasya.com.tr

ankaya’daki “üçlü zirve”nin ardýndan “Balyoz darbe plâný”yla ilgili kuvvet komutanlarýnýn serbest býrakýlmalarý, ister istemez yeni bir “paslaþma” tartýþmasýný baþlatýyor. Olaðanüstü durumu “olaðanlaþtýran” üç satýrlýk açýklamanýn ardýndan Baþbakan’ýn son demde söyledikleri de “sürece müdahâle” ve “muvazaa” istifhamlarýný çoðaltýyor. Zira “bu süreçte kurumlarýmýzýn yýpranmamasý için herkesin sorumluluk bilinciyle hareket etmesi gerektiði hususlarý vurgulanmýþtýr” cümlesiyle bir nevi “maslahatçýlýk”la “vaziyeti idâre”ye yöneldiðinin iþâretleri veriliyor. “Gündemdeki meselelerin anayasal düzen ve kanunlarýmýz çerçevesinde çözüme kavuþturulacaðýna vatandaþlarýmýzýn emin olmalarý” ifâdesinin halký “emin” ve tatmin etmediði, piyasalar ve borsayý rahatlatmadýðý görülüyor. Daha önce bütün darbe teþebbüslerinin ve darbelerin soruþturulmasýný isteyenlere “Bizi gaza getirmek isteyenler var, gaza gelmeyiz!” diyen Baþbakan’ýn tepkisi buna. “Genelkurmay Baþkanýmla paslaþýyoruz” diye konuþan Erdo-

Ç

salt 2003 ile 2007 arasý AKP’ye yönelik olduðu iddia edilen hükûmeti görevinden ýskata dair “darbe teþebbüsleriyle” kalmasý. “Demokratlýk” ve “darbelerle hesâplaþma” denilince sâdece mevcut iktidarý ÇARPIKLIÐIN HANGÝ ÝZÂHI VAR? hedef aldýðý söylenen darbe hazýrlýklarýnýn hesâba Erdoðan, partisinin geniþletilmiþ il baþkanlarý çekilmesi… Peki, bunun “standartlarý yüksek ileri toplantýsýnda, bütün bunlarý “ileri demokrasinin a- demokrasi”yle ne alâkasý var? Sözkonusu iddialaryak sesleri” olarak övüyor. Ne var ki baþta “Balyoz da baþý çekenlerin serbest býrakýlýp daha alt kadedarbe plâný” olmak üzere mevzubahis darbeye or- medekilerin bir kýsmýnýn tutuklanmasý çarpýklýðýtam çalýþmalarýnýn baþýndaki komutanlarýn tutuk- nýn izâhý nedir? suz kalmasý, lâkin bu komutanlarýn emriyle “iþtirak eden subaylar”ýn tutuklanmasý garâbeti, Köþk DARBELERÝN SORUÞTURULMASI açýklanmasýnýn “ikinci cümlesi”nin aðýr bastýðýný “SULU ÞAKA” MI? ortaya koyuyor. Týpký “demokratikleþme ve darbeVe bütün bunlarýn ortasýnda neden hâlâ 12 Eylerle hesaplaþma” olarak âlây-ý vâlâ ile ilân edilen lül darbesi ile onüçüncü yýldönümündeki 28 Þubat “Ergenekon soruþturmasý” gibi, bu yargýlamanýn postmodern darbenin yargýlanmadýðý sorusu soda kýsýtlý ve gözboyamadan ibâret kalacaðý sinyal- ruluyor? Gerçekten anamuhalefet partisinin açýk lerini veriyor. Büyük bir gürültüyle gözaltýna alý- çaðrýsýna ve Meclis’te diðer grubun desteðine raðnan sanýklarýn çoðunun arkadan dolanarak dýþarý- men, AKP niçin 12 Eylül darbesini ve darbecilerini da kaldýðý “Ergenekon”un bir buçuk yýlý aþan ancak koruyup kollayan ve 27 yýldýr Anayasa’da duran bir türlü sonuca gitmeyen akýbetine benziyor. Sa- “geçici 15. madde”nin kaldýrýlmasýna yanaþmýyor? hi, iddianâmeye göre asýl suça “teþebbüs eden- Ya da darbelere gerekçe gösterilen “TSK Ýç Hizler”in deðil, “iþtirak edenler”in tutuklanmasýnýn i- met Kanunu 35. maddesi”ni neden hâlâ mevzuatzâhý nedir? “Darbe günlükleri”ni ifþa eden gazete- tan çýkarma çabasýna girmiyor? Baþbakan 12 Eycinin aylardýr “tutuklu” kalmasýna karþý, “darbe lül’ün yargýlanmasýna “sulu þaka” diyor. AKP dýgünlükleri”ni yazan ve uygulamaya kalkýþanlarýn þýnda Meclis’in hemen hemen bütünü buna hazýr“tutuksuz yargýlanmasý” tenâkuzunun hangi açýk- ken, 12 Eylül’ün yargýlanmasýna tepki gösteriyor. lamasý var? Bu kýrýlmalar içinde yeni “gözaltý dal- Sýrf “fiþleme” kelimesini sarfettiði için milletvekilgalarý”nýn ne yararý olacak? Bu süreçte dikkati çe- lerini disipline verip sýðaya çeken Erdoðan ve iktiken bir diðer husus, soruþturma ve yargýlamalarýn, dar partisi yönetimi, 12 Eylül ihtilâli lideri Evren’in

isminin bulvarlardan, okullardan silinmesine karþý açýkça oy kullanan AKP’li belediye meclis üyelerine en küçük bir “ihtar” ve “ikaz”da bulunmuyor.

Yüzbinlerce vatandaþý aðýr iþkencelerden geçiren, milyonlarcasýný “irticacý” diye fiþleyip maðdur eden demokrasi kýtallerini her defasýnda atlýyor.

Baþta 12 Eylül ve 28 Þubat olmak üzere dayatýlan darbeleri gözardý ediyor… Cumhurbaþkaný Gül’ün Çankaya’da misafir ettiði, Baþbakan Yardýmcýsý Arýnç’ýn Meclis Baþkaný olarak birlikte okul açýlýþýnda bulunduðu, düðünlerde yan yana oturduklarý “darbe lideri”ni ve tanklarla sokaklarda demokrasiye balans ayarý veren “postmodren darbecileri” ve darbelerini bu denli kayýrmanýn nedeni nedir?

“ABD’nin stratejik vizyonu”nu methedip “AKP iyi yolda dedikleri” için mi? Sahi açýkça bir darbe teþebbüsü olan 27 Nisan e-muhtýrasý neden hesâba çekilmiyor? “Dolmabahçe baþbaþa görüþmesi” neden açýklanmýyor? Arýnç’ýn ikrarýyla AKP’ye yüzde 10-15 oy saðladýðý için mi?

Baþbakan, “kapalý kapýlar ardýnda millet irâdesini çiðnemek için plân yapanlar bundan sonra karþýlarýnda hukuku bulacaklar” diyor. Ancak, “millet irâdesini çiðneme plânlarýný yapanlar”ýn yaný sýra “millet irâdesini açýkça çiðneyenler”, millet irâdesinin temsilcisi Meclis’in kapýsýna kilit vuranlar, meþrû hükûmetleri devirenler, karþýlarýnda bir türlü “hukuku bulmuyor”; neden?

“Darbe teþebbüsleri”nden “darbeler”e sýra ne zaman gelecek?

28 Þubat silindiri, en çok baþörtülü üniversitelileri ezdi n TÜRK siyasî tarihine “postmodern darbe” olarak geçen 28 Þubat sürecinde en büyük maðduriyetler üniversitelerde yaþandý. Fiþleme listeleriyle çok sayýda öðrenci, sürece alkýþ tutan öðretim üyeleri tarafýndan, “baþörtülü”, “sakallý” diye fiþlenip Batý Çalýþma Grubu’na (BÇG) rapor edildi. Fiþlenen binlerce üniversite öðrencisi, haklarýnda tutulan raporlar doðrultusunda okuldan uzaklaþtýrýldý.

Postmodern darbenin olumsuz etkilediði üniversitelerden biri de Konya Selçuk Üniversitesi. Sema Gül, o dönemde Selçuk Üniversitesi yönetiminin cezalandýrdýðý öðrencilerden sadece biri. Baþörtüsü taktýðý þeklinde fiþlenen Ýletiþim Fakültesi öðrencisi Sema Gül, iki defa birer ay ve bir defa da 6 ay okuldan uzaklaþtýrma cezasý aldý. Üniversiteye yeni baþladýðý 1998 yýlýnda baþörtüyle ilgili kurallarýn olduðunu, ancak çok katý olmadýðýný ifade eden Sema Gül yaþadýklarýný, “Daha sonrasýnda denetimler baþladý. Sýnýfa girdiðimiz zaman hocalarýmýz ellerinde gözlem fiþiyle isimlerimizi ve numaralarýmýzý kayýt altýna alýyorlardý. Hocalar bize ‘sizi bu þekilde okula devam ettirmeyeceðiz’ deyip duruyorlardý. Baskýlar karþýsýnda baþýmý açmak zorunda kaldým. Okula giderken kampusun giriþinde baþörtümü çýkartýp o þekilde derse giriyordum. Çýkarken de kampus çýkýþýnda baþýmý kapatýyordum” sözleriyle anlattý. O dönemde yaþadýklarýnýn psikolojini bozduðnu, hayatýný alt üst ettiðini anlatan Gül, okulunu ve okumayý çok sevdiði halde kendisiyle ayný kaderi paylaþan pek çok arkadaþýyla birlikte okulu býrakmak zorunda kaldýðýný söyledi.

Gül, “Türkiye’nin dörtbir yanýndan okumak için Konya’ya gelen arkadaþlarým, baþörtülerini çýkarmamak için okulu býraktý” diye konuþtu. Konya / cihan

YENÝ ASYA NEÞRÝYAT’A YOÐUN ÝLGÝ TÜYAP Bursa Fuarcýlýk AÞ ve Türkiye Yayýncýlar Birliði iþbirliði düzenlenen “Bursa 8. Kitap Fuarý”, kitapseverlerle buluþtu. Fuara katýlan Yeni Asya Neþriyat yayýnlarý, ilk gün yoðun ilgiyle karþýlaþtý.

TÜYAP Bursa Uluslararasý Fuar ve Kongre Merkezi’nde dün açýlan Bursa 8. Kitap Fuarý, her yaþtan Bursalýnýn yoðun ilgisiyle karþýlandý. Ekonomik kriz dolayýsýyla durgun geçeceði sanýlan fuarlar, ilk günden Bursalýlarýn akýnýna uðradý. Kitap Fuarý, bu yýl TÜYAP Bursa Fuarcýlýk AÞ tarafýndan Büyükþehir Belediyesi, Ticaret ve Sanayi Odasý, Ýl Millî Eðitim Müdürlüðü ve Uludað Üniversitesi

desteði ile 27 Þubat - 6 Mart 2010 tarihleri arasýnda hazýrlanan Bursa 6. Yurtiçi - Yurtdýþý Eðitim Fuarý ile eþ zamanlý olarak açýldý. Yaklaþýk 200 yayýnevi ve sivil toplum kuruluþunun katýlýmýyla düzenlenen Bursa 8. Kitap Fuarý’nda ayný zamanda söyleþi, panel, þiir dinletisi ve okuma saati gibi 90 kültür ve edebiyat faaliyetinde 350 yazar, san'atçý, bilim adamý, gazeteci ve politikacý konuþmacý olarak yer alacak. Ayný zamanda Bursa Kitap Fuarý kapsamýnda yaklaþýk 600 yazar okurlarýyla buluþup, kitaplarýný imzalama fýrsatý bulacak.

Yoðun ilgiyle karþýlanan Yeni Asya Neþriyat ya-

yýnlarý da B-201 No’lu bölümde satýþa sunuldu. Bölüm görevlileri, özellikle yeni tanzimli Risâle-i Nur Külliyatýna büyük ilgi olduðunu belirttiler, Ayrýca Yeni Asya Medya Grubu Genel Müdür Recep Taþcý, Dergi Grubu Müdürü Faik Altun, Yeni Asya Gazete Abone Müdürü Ramazan Altunsu, Reklâm Müdürü Mesut Çoban ile Pazarlama Müdürü Selahattin Ümütlü fuar açýlýþýnda hazýr bulundular.

Giriþin ücretsiz olduðu fuar, 27 Þubat-5 Mart 2010 tarihlerinde, 11.00-20.00 saatleri arasýnda, 6 Mart 2010 Pazar günü ise 11.00-19.00 saatleri arasýnda ziyaret edilebilecek. Bursa / Hüseyin Hiçdurmaz

Kredi borçlularý yüzde 123 arttý n TÜKETÝCÝ Örgütleri Federasyonu tarafýndan hazýrlanan rapora göre, tüketici kredilerinde borcunu ödemeyenlerin sayýsý, Aralýk 2009’da önceki yýla göre yüzde 123 arttý. Bankalar Birliði verilerine göre 2009 yýlý Aðustos ayýnda kredi kartýnda takip oraný yüzde 10,86 iken, kullanýmdaki 45 milyon adet kredi kartýndan, takipte uðrayan kredi kartý sayýsý 5 milyona ulaþtý, sorunlu kredi kartý sayýsý 10 milyon oldu. BDDK verilerine göre, 2009 sonu itibarýyla kredi kartýnda takip oraný yüzde 10,4 oldu. Kredi kartý borcu sebebiyle 2009 yýlý Eylül ayýnda psikolojik sýnýr olarak kabul edilen 100 bin sayýsý aþýlarak, 103 bin kiþi hakkýnda icra takibine baþlatýldýðý, ekim, kasým, aralýk aylarýnda takip oraný 100 bin psikolojik sýnýrýnda seyretti. 2009 yýlý sonu itibariyle, kredi kartý borcu sebebiye hakkýnda takip baþlatýlmýþ kiþi sayýsý 1 milyon 360 bin 108’e ulaþtý. Bu rakam, bir önceki yýla göre 672 bin 38 kiþi yükselerek, yüzde 91,1 oranýnda artýþa neden olurken, asgari ödemesi yapýlarak borcu ötelenen yaklaþýk 10 milyon kredi kartý bulunuyor. Tüketici kredilerinde borcunu ödemeyenlerin sayýsý, Aralýk 2009’da bir önceki yýla göre yüzde 123 artýþla 623 bin 345 kiþi yükselerek, 1 milyon 129 bin 985 kiþiye ulaþtý.

Veriler, kredi kartlarýnda ve tüketici kredilerinde yaþanan sorunlarýn her geçen gün artýðýný ortaya koyarken, ayrýca 5464 sayýlý kanun hükümlerine aykýrý olarak mobil elemanlarla, iletiþim araçlarý/stantlar yoluyla kredi kartý daðýtýlmaya devam edilmesi, tüketicilerin maðduriyetine yol açan bir baþka sorun olmaya devam etti. Ýstanbul / aa

Millet bir daha kafese girmeyecek STK’LARIN YAPTIÐI ORTAK AÇIKLAMADA, DARBE PLANLARIYLA 28 ÞUBAT POSTMODERN DARBESÝNÝN NE OLDUÐU VE MÝLLETÝN NASIL BÝR KAFESE MAHKÛM EDÝLDÝÐÝNÝN DAHA ÝYÝ ANLAÞILDIÐI BELÝRTÝLDÝ.

GAZÝANTEP’TE bir araya gelen 16 sivil toplum örgütü tarafýndan yapýlan ortak açýklamada, darbe planlarý, tertiplerinin ortaya çýkmasýyla 28 Þubat postmodern darbesinin ne olduðu ve milletin nasýl bir kafese mahkûm edildiðinin daha iyi anlaþýldýðý belirtildi.

Anadolu Gençlik Derneði, AYDER, Bülbülzade Vakfý, Erdemliler Cemiyeti, Furkan-Der, GAÝMDER, Gaziantep Darul Hadis Cemiyeti, ÝHH, KALEMDER, Kar-Der, MAZLUM-DER, Mahmudiye Vakfý, ÖÐDER, Suffa-Der, Þahin-Der ve Vahdet Vakfý Gaziantep Temsilciliði tarafýndan 28 Þubat posmodern darbesinin 13. yýlýnda ortak açýklama yapýldý. Açýklamayý okuyan MAZLUM-DER Gaziantep Þube Baþkaný Abdurrahim Çelik, Ergenekon sürecinde ortaya çýkan darbe planlarýný, tertipleri ve cinayetleri görünce 28 Þubat postmodern darbesinin ne olduðunu ve milletin nasýl bir kafese mahkûm edildiðini daha iyi anladýklarýný söyledi. 28 Þubat 1997’de planlanan ve hayata geçirilen bir çok þeyin aydýnlandýðýný belirten Çelik, “O dönem halkýn iradesine ipotek konulmuþ, seçimle iþbaþýna gelenlerin yetkilerine el konulmuþ, askeri vesayet yönetime müdahale etmiþ ve yeni bir darbe süreci

baþlatmýþtýr” dedi.

Tarihe kara bir gün olarak geçen bu müdahalenin yýldönümünü yaþadýklarýný vurgulayan Çelik, þunlarý dile getirdi: “28 Þubat’ta binlerce öðrenci dayatmalara muhatap olmuþ, hukuksuz dayatmalar sonucu öðrenim haklarý ellerinden alýnmýþtýr. Çok sayýda insanýn keyfi dayatmalarla çalýþma haklarý ellerinden alýnmýþ, iþlerinden uzaklaþtýrýlmýþtýr. Baský ve dayatmalar sadece öðrenim ve çalýþma özgürlükleri alanýnda kalmamýþ, ifade özgürlükleri, örgütlenme özgürlüklerine de büyük darbeler vurulmuþtur. Bir derneðe veya vakýfa baðýþta bulunan insanlar suçlu muamelesine tabi tutulmuþ, soruþturmalara maruz kalmýþtýr.” Ayrýmcý uygulamalarýn toplumsal barýþý olumsuz etkilediðini ve yargý üzerinde oluþturulan baskýlarýn, yargý mensuplarýna verilen yönlendirici brifinglerin adil yargýlama ve yargý baðýmsýzlýðýna ciddi zarar verdiðini belirten Çelik, þunlarý söyledi: “O dönemde hukukun üstünlüðü ve insan haklarýna dayalý yönetim anlayýþý sadece kaðýt üzerinde kalmýþtýr. Özel hayatýn gizliliði ilkesi keyfi izleme mekanizmalarý ile yok edilmiþ, özel

iþyerleri bile ideolojik ayrýmlara tabi tutulmuþ, esnafýn ticarî hayatý bitirilmek istenmiþ, ayrýmcý suçlamalarla hedef gösterilmiþtir. Sendika, dernek, vakýf ve partilere yönelik baskýlar himaye görmüþ, demokrasinin vazgeçilmez organlarýndan sayýlan siyasî partiler kapatýlmýþ, insanlarýn siyaset yapmasý engellenmiþtir.”

“HAKLARINIZA SAHÝP ÇIKIN” ÇAÐRISI 28 Þubat sürecinden medyanýn da payýný aldýðýný hatýrlatan Çelik, þöyle devam etti: “Gazeteler akredite uygulamasý ile gazeteciler andýçlarla tanýþmýþlar, haber alma özgürlüðü engellenmiþ, sansürcü yaklaþýmlar destek görmüþtür. Hukuku savunan örgütler ve kiþileri yýldýrmak için her yol denenmiþ, insan haklarýný savunan derneklere baskýnlar yapýlmýþ, aydýnlara yönelik suikastlar yaþanmýþtýr. Patronlara baský yapýlarak muhalif gazeteciler iþlerinden çýkartýlmýþtýr. Haksýz ve hukuksuz bütün giriþimleri, baskýlarý, emrivakileri, darbeleri, darbe teþebbüslerini ve her türlü zulmü kýnýyor, reddediyor ve vicdanlarýmýzda mahkûm ediyoruz.

Bundan böyle bütün toplumu, haklarýna sahip çýkmaya davet ediyoruz.” Gaziantep / cihan

Bin yýl mý beklemek lâzým?

MEHMET KARA mkara@yeniasya.com.tr

Þubat 1997 tarihinde Millî Güvenlik Kurulu toplantýsý sonrasýnda açýklanan ve Türkiye’de siyasî, idarî, hukukî ve toplumsal alanda etkisi halen devam eden postmodern darbenin üzerinden 13 yýl geçti.

Bu süreçte, sekiz yýllýk kesintisiz eðitimle imam hatiplerin orta kýsýmlarý kapatýldý. Kur’ân kurslarýna yaþ sýnýrlamasý getirildi. Meslek liselerine katsayý adaletsizliði uygulamasý baþlatýldý. Batý Çalýþma Grubu ile inanan kesimler fiþlendi. Baþörtüsü yasaðý sert bir þekilde uygulandý. Binlerce memur iþlerinden atýldý. Geçtiðimiz yýl bugünlerde BemBir-Sen tarafýndan düzenlenen “28 Þubat’tan Ergenekon’a: Temiz toplum, Temiz Türkiye” konulu panelde konuþan eski cumhuriyet savcýsý Gültekin Avcý, “Yarbay geliyor diye ceketini ilikleyen savcýlar vardý. Savcýlýðýmdan utandýðým zamanlar oldu” demiþti. Gelinen noktada yarbayý görünce önünü ilikleyen savcýlardan, orgeneraller hakkýnda dâvâlar açabilen savcýlar ortaya çýktý.

Ancak 28 Þubat’ýn açtýðý derin yaralar konusunda herhangi bir adým atýlmadý. 13 yýl sonra bir taraftan bu yasaklarýn kaldýrýlmasý için çaba gösterilmesi gerekirken, bir taraftan da yargýya müdahale sayýlabilecek eylemlerden kaçýnmanýn ne kadar önemli olduðu ortaya çýktý. Dönemin Genelkurmay Baþkaný Hüseyin Kývrýkoðlu, “28 Þubat’ýn etkisi 1000 yýl sürecek” demiþti. Demokratik olmayan uygulamalarýn sona ermesi ve yasaklarýn kalkmasý için bin yýlýn geçmesi mi bekleniyor?

28

KOMÝK! Duydunuz mu? Meðer 27 Nisan “muhtýra” deðilmiþ… Genelkurmay eski baþkaný Yaþar Büyükanýt, 27 Nisan 2007 tarihinde internette bizzat kendisinin kaleme aldýðýný söylediði metnin muhtýra olmadýðýný, bildiri olduðunu söylemiþ.

‘Balyoz darbe plâný’ operasyonuyla dönemin Genelkurmay Baþkanlarý Yaþar Büyükanýt ve Hilmi Özkök’le beraber çalýþan generallerin de ‘darbe planlamaktan’ gözaltýna alýnmasýyla gözler 27 Nisan’da e-muhtýra veren Büyükanýt’a çevrilmiþti.

Tam da bugünlere denk gelen bir zamanda Ergenekon soruþturmasýnýn baþtan sona hukuk ihlâlleri ile dolu (!) olduðunu iddia eden Yargýtay eski Baþsavcýsý Vural Savaþ’ýn, “Darbe lâfý etmese bile ‘bir muhtýra verelim’ diyenler hakkýnda soruþturma kovuþturma açýlýyor. Ama “Ben yazdým” diyen Büyükanýt Paþa hakkýnda iþlem yapýlmýyor.

Göreceksiniz yapýlmayacak. Hükümetle el sýkýþtýklarý için hiçbir þey yapmazlar. Bu bile ne kadar taraflý bir yargýlama ve soruþturma yapýldýðýnýn en büyük delili (!)” sözlerinin internette yer almasý emuhtýrayý gündeme getirmiþti.

Büyükanýt “27 Nisan bir muhtýra deðildir.

Cumhurbaþkanlýðý seçimine müdahale deðildir. 27 Nisan Türk Silâhlý Kuvvetleri’nin laiklik konusundaki duyarlýlýðýnýn dile getirilmesidir. Baþka bir þey deðildir” demiþ. (Fikret Bilâ, Milliyet, 23.2.2009) Muhtýra “Bir kiþi, bir grup ya da kurumca, baþka kiþi, grup ya da kuruma uyarýda bulunma, bir þeyi hatýrlatma amacýyla gönderilen yazý” olarak tanýmlanýyor. Bunlar olmuþ mudur? Olmuþtur.

Muhtýranýn baþka tanýmý varsa o zaman Büyükanýt açýklasýn da millet de öðrensin.Üç yýla yakýndýr emuhtýra diye bildiðimiz yazý meðer muhtýra deðilmiþ! Zaten 28 Þubat da bir postmodern darbe deðildi! Hatta biraz daha geriye gidersek 12 Eylül, 27 Mayýs da birer askerî darbe deðildi! Çok güldük çok. Ama acý acý…

EÐER BÝR ÜLKEDE DEMOKRASÝ VARSA… Bir baþka komik açýklama da CHP Genel Baþkaný Deniz Baykal’dan geldi. Baykal, demokrasiye bakýþýný gösteren bir söz sarf etti ki evlere þenlik.

Partisinin grup toplantýsýnda emekli kuvvet komutanlarýnýn gözaltýna alýnmasýný eleþtirdikten sonra þöyle dedi Baykal: “Eðer sabah 4’te kapýnýz çaldýðýnda ‘sütçüdür’ diyebiliyorsanýz demokrasi vardýr. Ama ‘eyvah geldiler’ diyorsanýz, korku sizin ruhunuza iþlemiþse, iþte o ülke demokratik bir ülke olmaktan çýkmýþ demektir…”

Demokrasiden bunu mu anlamak lâzým? Baþka bir kriteri yok mu demokrasinin?

Bu zihniyetin demokrasi anlayýþý bu oluyor demek ki…

NOT: Bir okuyucumuz 13 Þubat 2010 tarihli yazýmýzla ilgili görüþlerini aktarýp, “Türk siyaseti, siyaset kurumu her durumda muteber ve iyidir.

Ancak partiler kötü ve düþük performanslý olabilir.

Siyaset kurumu toptan kötülenmemeli” demiþ. Ýlgili yazýda biz siyaset kurumunu toptan kötülemek bir yana, kullanýlan kötü üslûba dikkat çekip, bu üslûbu milletin tasvip etmediðini söylemiþtik.

Yani siyasetin böyle kavgalara kurban edilmemesi gerektiðini söylemiþtik. Çünkü siyasî partiler demokrasinin vazgeçilmez unsurlarýdýr. Buna siyasetçilerin de dikkat etmesi gerekir.

6

YENÝASYA / 28 ÞUBAT 2010 PAZAR

YURT HABER

TAKLÝT ÜRÜNDE ÝKÝNCÝYÝZ Uluslararasý Taklitle Mücadele Komisyonu raporuna göre taklit ürünlerin daðýtýmýnda ilk sýrada Çin’in, ikinci sýrada ise Türkiye’nin yer aldýðý bildirildi.

GRUP Ofis Genel Müdürü ve Avrupa Patent Vekili Cenk Sevinç, taklit ürünlerin daðýtýmýnda ilk sýrada Çin’in, ikinci sýrada ise Türkiye’nin yer aldýðýný bildirdi. Sevinç, yaptýðý yazýlý açýklamada, Uluslararasý Taklitle Mücadele Komisyonu’nun (IACC) 2010’da yayýmladýðý araþtýrma sonuçlarýna göre, dünya ticaretinin yüzde 7’sini taklit ürünlerin oluþturduðu ve taklit pazarýnýn 350 milyar dolar deðerinde olduðunun tahmin edildiðini kaydetti. Sevinç, rapora göre, taklit ürünlerin daðýtýmýnda ilk s ýrada Çin’in, ikinci sýrada ise Türkiye’nin yer aldýðýný belirtti.

Dünyaca ünlü Ýtalyan tekstil markasý Pra-

Ýlk önce okur-yazarlýk kursunu tamamlayýp diploma alan 78 yaþýndaki Mehmet Altýngemi, daha sonra da ehliyet aldý. FOTOÐRAF: AA

78 yaþýnda ehliyet aldý KÜTAHYA’NIN Gediz ilçesinde 78 yaþýndaki bir kiþi önce okuryazarlýk ardýndan da sürücü belgesi aldý. Cebrail beldesinde çiftçilik yapan Mehmet Altýngemi, 16 yýldan beri traktör kullanmasýna raðmen diplomasý olmadýðý için sürücü belgesi alamadýðýný anlattý. Halk Eðitim Merkezinin düzenlediði kurslarýna katýldýðýný ifade eden Altýngemi, birinci ve ikinci kademe derslerini baþarýyla tamamlayýp okuryazarlýk belgesi aldýðýný belirtti. Altýngemi, daha sonra ehliyet almak için sürücü kursuna yazýldýðýný ifade ederek, sýnavlarý baþarýyla geçip sürücü belgesi almaya da hak kazandýðýný söyledi. Yýllarca okumayazma öðrenme ve sürücü belgesi sahibi olma hevesiyle yanýp tutuþtuðunu belirten Altýngemi, “Azimle çalýþtým ve baþardým. Gençlere öðrenmenin yaþý olmadýðýný kanýtladýðýma inanýyorum” dedi. Kütahya / aa

da’nýn Türkiye’de en çok taklit edilen müvekkillerinden biri olduðunu ifade eden Sevinç, bugüne kadar La Prada, Exprada, Ipradai, P&T Prada Time, PRG Praga, Antonyo Prada, Pravda hatta Prasa gibi onlarca taklit baþvurusuyla karþýlaþtýklarýný ve “Prasa” hariç hemen hepsinin dâvâ aþamasýna gelmeden tescilinin engellendiðini kaydetti.

Cenk Sevinç, taklitle mücadeleye yönelik uygulamalarla hakkýnda da bilgi vererek, tescilli marka sahiplerinin marka hakkýna tecavüz durumunda tazminat talep etme hakkýna sahip olduðunu bildirdi.

Türkiye’de marka tecavüzlerine karþý mücadelenin hýz kazanmasýna ra ðmen gerek mevzuattaki eksiklikler gerekse uygulamadaki istikrarsýzlýklar sebebiyle marka ihlâllerinin azalmasý yönünde istenen geliþmelerin saðlanmasýnýn zaman aldýðýna iþaret eden Sevinç, Markalarýn Korunmasý Hakkýndaki Kanun Hükmünde Kararnamede deðiþiklik yapýlmasýna dair 5833 sayýlý Kanunun 28 Ocak 2009’da yürürlüðe girmesiyle ceza dâvâlarýna iliþkin olarak, kanunda oluþan boþluðun giderildiðine dikkati çekti.

Sevinç, yeni kanuna göre marka ihlâllerin-

Denize düþen kýz, yeniden aranýyor RÝZE’NÝN Fýndýklý ilçesinde dalganýn denize sürüklemesi sonucu kaybolan üniversite öðrencisi Senem Kasap’ýn (21) bulunmasý için arama çalýþmalarýna yeniden baþlandý. Genç kýzýn amcasý Mustafa Kasap, gazetecilere yaptýðý açýklamada, ilçede 26 Ocak akþamý iskelede arkadaþlarý ile bulunduðu sýrada dalganýn çarpmasý sonucu denize düþerek kaybolan yeðeninin bulunmasý amacýyla günlerce süren arama çalýþmalarýndan bir sonuç alýnamadýðýný hatýrlattý. Ailenin isteði ile arama çalýþmalarýna yeniden baþladýklarýný anlatan Kasap, “Denizde kaybolan cesedin hava sýcaklýðýnýn artmaya baþlamasýyla su yüzeyine çýkabileceðini öðrendik. Bu nedenle bölgede balýkçý tekneleri ile arama çalýþmasý baþlatýldý. Türk tarafýnda 2, Gürcistan tarafýnda da 2 balýkçý teknesi ile su yüzeyinde tarama çalýþmasý yapýlýyor” dedi. Rize / aa

Hamsi Olimpik Gençlik Oyunlarý’nýn maskotu oldu TRABZON’DA 23-30 Temmuz tarihleri arasýnda yapýlacak 11. Avrupa Olimpik Gençlik Oyunlarý’nda maskot olarak belirlenen “hamsi”, oyunlar logosunda da yer alacak. Avrupa Olimpik Gençlik Oyunlarý ile ilgili düzenlenen logo ve maskot tasarým yarýþmasýna 684 katýlým olduðu ve bunlarýn arasýnda yapýlan deðerlendirmede en beðenilen hamsi maskotunun seçildiði, logo olarak da hamsi figürlü logonun kullanýlacaðý belirtildi. Karadeniz’de pizzasýndan pilavýna, tatlýsýndan köftesine kadar birçok çeþidiyle önemli bir yer tutan hamsi, Karadeniz Oyunlarý ile sporda aldýðý yeri, 11. Avrupa Olimpik Gençlik Oyunlarý’nda da koruyor. Olimpiyatlara açýlacak olan hamsi, daha önce þehirde ‘Hamsigücü’ ismiyle kurulan bir spor kulübüne de isim olmuþtu. Organizasyon genel koordinatörü Murat Taþkýn, dünyada hamsinin tamamýna yakýnýnýn Karadeniz’de avlandýðýný ve Karadeniz’e özgü bir balýk olduðunu belirtti. Hamsinin Karadeniz’in bir simgesi olduðunu ifade eden Taþkýn, “Karadeniz Oyunlarýnda da hamsi maskotu hafýzalarda tatlý bir iz býrakmýþtý. Trabzon, þimdi 2011 Avrupa Olimpik Gençlik Oyunlarý’na evsahipliði yapacak. Oyunlar ayný zamanda Türkiye’nin olimpiyat bayraðý altýnda gerçekleþtirecek olduðu ilk organizasyon. Bu organizasyona hamsi de damgasýný vuracak” dedi. Trabzon / aa

Engelli oðlunu her gün okula sýrtýnda götürüyor BOLU’DA yaþayan 60 kiloluk anne, 30 kilo aðýrlýðýndaki engelli oðlunu her gün kucaðýnda taþýyarak okulun merdivenlerinden çýkarýyor ve dersten çýkana kadar bekliyor.

Bolu’nun Sümer Mahallesi’nde yaþayan bedensel engelli 14 yaþýndaki Ýsmail Çayýrlý, annesinin yardýmý olmadan sýnýfýna çýkamýyor. Çocukken geçirdiði menenjit sebebiyle elleri ve ayaklarýný kullanamayan Ýsmail’i annesi merdivenlerden çýkararak sýnýfýna götürüyor. Okula kadar tekerlekli sandalyeyle giden bedensel engelli Ýsmail Çayýrlý, “Dersleri tekerlekli sandalyemde oturarak izliyorum. Sýnýf arkadaþlarým bana sürekli destek oluyor. Annem beni merdivenlerden çýkarýrken çok yoruluyor. Okulumuzda engelli asansörü olsaydý annem bu kadar yorulmazdý. Tek isteðim okuluma engelli asansörü yapýlmasý ve akülü sandalye alýnmasý” dedi. Saðlýðýný kavuþmayý ve doktor olmayý hayal ettiðini ifade eden Çayýrlý, “Dersler sýrasýnda sýnýf arkadaþlarým not tutarak bana yardýmcý oluyor. Ellerimi kullanamadýðým için onlarýn aldýðý ders notlarýný çalýþýyorum” diye konuþtu. Ýsmail Çayýrlý’nýn öðretmeni Nazmiye Ata ise Ýsmail’in çok baþarýlý bir öðrenci olduðuna iþaret ederek, “Ýsmail takdirlik bir öðrenci. Ellerini kullanamýyor ama çok baþarýlý. Sýnýfta arkadaþlarýna dersleri konusun- Anne Emine Çayýrlý Ýsmail’in 3 aylýkken menenjit hastalýðý geçirdiðini kayda yardým ederken evde de kardeþlerinin matematik ödevlerini yapýyor. Arkadaþlarý dederek, “Ýsmail çok aðýr ama taþýmak zorundayým. O benim oðlum. Ben de Ýsmail için asansör yapýlmasýný istiyorum” diye konuþtu. FOTOÐRAF: AA ise Ýsmail sýnýfta çok iyi anlaþýyor” dedi. Bolu / aa

Türkmesinya’da bir gün {

arikalar diyarý Türmesinya’nýn kahramaný Mavi Baþlýklý Kýz… Yani Alice Sultan. Kýsaca ben. Güneþli bir Þubat günü… Kabaktan yapýlmýþ arabama atlayýp tavþanýn peþinden sanal dünya ile gerçek dünyanýn birbirine karýþmýþ sýnýrlarýna daldým. Hep dalarým bu dünyanýn içine…

Kimi zaman fare, kimi zaman yalancý kaplumbaða ile karþýlaþýr ayaküstü sohbet ederiz. Ben okuldaki hocalarýn zulümlerini anlatýp dert yanarým. Onlar da hasta ziyaretini gerçekleþtiremeyen Polyannamine’nin içlenip aðlayýþýný, kat sayýlarýn aðýrlýðý altýnda ezilip sonsuz katlý binadan atlayarak intihar eden öðrencilerin dramýný anlatýr bana. Hüzünlenirim. Kimi zaman komik hikâyeleri vardýr anlatacak; peruðu rüzgâra âþýk olan Yeþil Baþlýklý Kýz. O gün bugündür bütün arama kurtarma çalýþmalarýna, geri dönmesi için vaat edilen milyonlarca dolara raðmen geri dönmemiþ aklý havada kýzýl peruk... Hâlâ gökyüzünde uçtuðunu görür gibiyim.

Bugün iki ortaða takýlmadan tek baþýna gezmenin keyfini çýkarýrken etrafýmda bir gariplik olduðunu fark ettim. Arabacýyý durdurup, internet meydanýndaki kalabalýða baktým.

Facebook sathýnda gençler birkaç güruh olmuþ adam topluyorlar, sözlük bölgesinde bir sürü “entry”ler giriliyor, köþe yazarlarý harýl harýl ellerinde kalem gazetelere yazý yazýyorlar…

-N’oluyoruz arabacý?

-Hanýmým, 28 Þubat yuhalamalarý var…

Hiii! Nasýl unutmuþtum bu mübarek günü. Oldu olacak en gösteriþsiz kýyafetimi giymiþ, Paker Sarmine markalý baþörtümü de sallandýrmamýþým arkadan… Bir tanýdýk görmesin di-

H

Ýþsizler iþ, fabrikalar vasýflý iþçi bulamýyor DENÝZLÝ’DE faaliyet gösteren bir firma, Türkiye’de yaþanan iþsizlik sorununa tezat þekilde çalýþtýracak eleman vasýflý eleman bulamamaktan þikâyetçi. Fabrika, 115 kiþiyi istihdam etmek üzere verdiði bütün iþ ilânlarýna raðmen, aradýðý vasýfta eleman bulmakta güçlük çekiyor. Alýnan bilgiye göre, Denizli Organize Sanayi Bölgesi’nde Uðurlu Oto Cam firmasý, yerel basýn kuruluþlarý ve açýk alanlarda asýlan duyurularla 115 kiþinin iþe alýnacaðýnýn ilân edilmesine raðmen 90 kiþi müracaat etti. Bunlardan sadece 10’u uygun vasýflarda bulunarak istihdam edilebildi. Uðurlu Oto Cam Yönetim Kurulu Baþkaný Ýrfan Duman, yaptýðý açýklamada, fabrikalarýnda istihdam etmek üzere verdikleri ilân sonrasý, vasýflý ara eleman eksikliðini bir kez daha derinden hissettiklerini söyledi. Denizli / aa

28 Þubat darbesi

ye hemen Hotmail’deki eve gittim. Havasýna göre kýþlarý hotmail’de, yazlarý da gmail’de otururum. Kapýdan içeri girerken posta kutumda bir mektup… Açtým baktým Kaf daðýnýn ardýndaki Mürteci Sözlük’ün müdürü Hatipzade’den bir ihbar.

“Kendimizi ihbar ediyorum. Neden bizi de fiþlemediniz?”

Yine ne yaptý bu müdür diye kara kara düþünürken merakla mektubu okumaya devam ettim.

“Bu ülkede kafasýný baþörtülülere, alnýnda secde izi olanlara takanlar darbe yapmayý bir meziyet bildi. Baþý sýkýþan, daha doðrusu caný sýkýlan bu ülkenin ne evlâdýna, ne imajýna, ne maddî kaynaklarýna acýmadan bütün varlýðýyla, laikliði koruma kýlýfýnda darbe sevdalýsý olageldi. Ýnananlarý ‘mürteci’ diye yaftalamak, baþörtüsünün kamusal alana giremeden köþke girmesini kabullenememek dolayýsýyla darbe hülyalarýna dalmak bir güruhun hobisi halini aldý. Ancak artýk hiçbir þey eskisi gibi olmayacak; hem inançlý hem vatanperver biz gençler postal seslerine, tanklara geçit vermeyeceðiz. Mürteci, özüne dönen demek aslýnda; biz Mürteci Sözlük olarak inanýyoruz ki, her þey aslýna rücû edecek.”

Hatipzade yapmýþ yapacaðýný. En ateþlisinden bir konuþma, altýna da sitenin en darbelisinden, tanklýsýndan fotoðrafýný iliþtirivermiþ. Malûm þu sýralar sözlük siteleri moda oldu.

Neredeyse gündemi belirlemek için sözlük sitelerine baþvuracaklar. Bizim müdür de fýrsatý kaçýrmamýþ 28 Þubat’ý yuhalayanlar güruhunun baþ safýnda yerini almýþ. Merak edenler için bana da ilgili linki göstermek kalmýþ. Arabam kabaða dönüþmeden, saat 12’yi geçmeden týklayýn, Mavi Baþlýklý Kýz’ý yeni bir 28 Þubat kurdu yemeden siz de tepkinizi sanal ya da gerçek gösterin… * www.murtecisozluk.com

{

MEHMET ÇALIÞKAN

{

{

SALÝHA FERÞADOÐLU

de uygulanan cezalarý da þöyle sýraladý: “lTaklit malý üreten veya satanlar için 1 yýldan 3 yýla kadar hapis ve 20.000 güne kadar adlî para cezasý. lMarka hakký üzerinde yetkisiz tasarrufta (satma, devretme, kiralama...) bulunanlar için 2 yýldan 4 yýla kadar hapis ve 5000 güne kadar adlî para cezasý. lEþ ya ve am ba laj ü ze ri ne ko nul muþ, marka korumasý olduðunu belirten iþareti kaldýranlar için 1 yýldan 3 yýla kadar hapis ve 5000 güne kadar adlî para cezasý olarak düzenlenmiþtir.” Ankara / aa

eredeyse her gün, darbe tartýþmalarý ile yatýp kalkýyoruz. Ergenekon, Balyoz hareketi derken, hepimizin içini burkan baský sistemini unutamýyoruz. Neredeyse daða-taþa korku sinmiþ. Haklarýmýzý ararken bile “acaba?” demek durumunda kalýyoruz. Bütün bunlarýn altýnda demokrasinin oturtulamamasý, her on yýlda bir darbe giriþimleri yatmaktadýr. Bu gün de 28 Þubat 1997 “post modern darbe”sinin 13. yýl dönümü.

Baþlangýcýný 1960 Ýhtilâlinin teþkil ettiði, 1971 muhtýrasý ve devamýnda 12 Eylül 1980 Ýhtilâli, 28 Þubat’ýn oluþmasýnda öncülük yapmýþlardýr.

RP, 1995 seçimlerinde birinci parti olarak çýkmýþtý. DYPANAP koalisyonu saðlanamayýnca, REFAHYOL koalisyonu hükümeti kuruldu. Koalisyonun kurulmasýndan sonra, yaþanan bazý olaylarýn, 28 Þubat post modern darbesini tetiklediði ve hýzlandýrdýðý hatýrlanmaktadýr. Bunlarýn bazýlarýný (wikipedia.org’dan özetleyerek) sýralayalým: — 2–7 Ekim 1996 tarihlerinde, Baþbakan Erbakan’ýn, Mýsýr, Libya, Nijerya ziyareti. Kaddafi ile çadýrda yapýlan görüþmede, Kaddafinin sarf ettiði sözlerin, muhalefet ve basýn tarafýndan aðýr eleþtiriler almasý.

— 3 Kasým 1996'da, Susurlukta meydana gelen trafik kazasýnda, mafya, polis, siyasetçi iliþkilerinin ortaya çýkmasý.

—Dönemin Kayseri RP’li Belediye Baþkanýnýn yaptýðý bir konuþma sebebiyle 1 yýl hapis cezasý almasý, —Yüksek rütbeli subaylarýn 22 Ocak 1997’de Gölcük’te toplanarak, irticanýn iktidarda olduðunu tartýþmalarý.

N

—Dönemin RP’li Sincan Belediye Baþkanýnýn, Kudüs Gecesi düzenlemesi, bu sebeple de tutuklanmasý.

—Sincan’da 5 Þubatta, 20 tank ve 15 zýrhlý aracýn geçiþ yapmasý.

—28 Þubat 1997 MGK toplantýsý 9 saat sürdü. Laikliðin ve demokrasinin, Türkiye’nin teminatýnýn MGK olduðunun sert bir þekilde vurgulanmasý.

—4 Mart’ta MGK kararlarýný imzalamayan Baþbakan Erbakan’ýn 13 Mart günü kararý imzalamasý.

—21 Mayýs’ta Yargýtay Baþsavcýsý Vural Savaþ, “Ülkeyi iç savaþa sürüklediðini” söyleyerek, RP’nin kapatýlmasý için dâvâ açtý.

—3 Ha zi ran’da Su sur luk dâ vâ sý 7 ay a ra dan son ra DGM’de baþladý.

—7 Haziran’da Genelkurmay, irtica faaliyetlerini desteklediðini iddia ettiði firmalara ambargo koydu.

—10 Haziran’da Anayasa Mahkemesi, Yargýtay ve Danýþtay baþkan ve üyeleri Genel Kurmay Baþkanlýðý’na çaðrýlarak kendilerine irtica konusunda brifing verildi.

—18 Haziran’da Necmettin Erbakan Baþbakanlýktan istifa etti. Ýstifasýnýn sebebinin Baþbakanlýðý, Tansu Çiller’e devretmek olduðunu belirtti.

—30 Haziran’da Mesut Yýlmaz, Bülent Ecevit ve Hüsamettin Cindoruk’la birlikte ANASOL-D hükümetini kurdu.

Böylece, günümüze kadar uzayan ve demokrasiye darbe indiren süreç baþlamýþ oldu. Bin yýl devam edecek iddialarý her yeri geldiðinde vurgulanýr oldu.

Demokrasiyi benimsemediðimiz sürece darbelere maruz kalýrýz.

Gönül isterki; memleketimizin her sýnýr kapýsýna; “Özgürlükler ülkesine hoþ geldiniz” diye yazalým.

T. C. KELKÝT ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN ÝLAN

T. C. KÖYCEÐÝZ ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN / BAÞKANLIÐINDAN ÝLAN

T. C. KELKÝT ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN ÝLAN

ESAS NO: 2008/227 Davacý Karayollarý Genel Müdürlüðü tarafýndan davalýlar aleyhinize açýlan Kamulaþtýrma (Bedel Tesbiti Ve Tescil) davasýnýn yapýlan yargýlamasýnda; Mahkememizce davalý; Gümüþhane Ýli, Kelkit Ýlçesi, Ünlüpýnar köyü nüfusuna kayýtlý, Mehmet ve Hava oðlu, 1947 doðumlu Bekir Cebeci’ye dava dilekçesi ve duruþma gününü bildirir davetiye tebliði için yapýlan tüm aramalara raðmen bir netice alýnamadýðýndan dava dilekçesi ve duruþma gününün ilanen tebliðine karar verilmiþtir.

Duruþma Günü: 15.03.2010 günü saat: 09:40’da duruþmada bizzat hazýr bulunmanýz, veya kendinizi bir vekille temsil ettirmeniz, aksi taktirde H.U.M.K.’nun 3156 sayýlý yasa ile deðiþik 213/2 maddesi uyarýnca yargýlamaya yokluðunuzda devam olunacaðý ve karar verileceði hususu, dava dilekçesi ve duruþma günü yerine geçerli olmak üzere ilanen teblið oB: 256 lunur.

ESAS NO: 2008/279 Esas Davacý Köyceðiz Orman iþletme Müdürlüðü vekili Av. Önder Ergün tarafýndan davalý laýn William Grokes aleyhine mahkememize açýlan Köyceðiz ilçesi Gürpýnar Mahallesi 223 ada 5 parsel sayýlý taþýnmazýn tapusunun iptali ile hazine adýna tapuya kayýt ve tescilini içerir davasýnýn yapýlan yargýlamasýnda; Mahkemenizce dava dilekçesinde belirtilen davalý olan Grokes adresine duruþma gününü bildirir davetiye çýkarýlmýþ olup, adý geçenin tüm araþtýrmalara raðmen adresinin tespit edilemediði ve adýna ilanen tebligat yapýlmasýna karar verildiðinden Duruþma Günü: 18/05/2010 günü saat: 09:30’da duruþmada bizzat hazýr bulunmaz veya kendinizi bir vekille temsil ettirmezseniz H.U.M.K.’nun 3156 sayýlý yasa ile deðiþik 213/2 maddesi uyarýnca yargýlamaya yokluðunuzda devam olunacaðý hususu, Dava Dilekçesi ve duruþma günü yerine geçerli olmak üzere ilanen teblið olunur.

ESAS NO: 2008/64 Davacý Karayollarý Genel Müdürlüðü tarafýndan davalýlar aleyhinize açýlan Kamulaþtýrma (Bedel Tesbiti Ve Tescil) davasýnýn yapýlan yargýlamasýnda; Mahkememizce dahili davalýlar; Gümüþhane Ýli, Kelkit ilçesi, Gümüþgöze köyü nüfusuna kayýtlý, Mustafa ve Fatime kýzý, 1952 doðumlu Ayþe Nas (Köksal) ile Kelkit ilçesi, Gümüþgöze köyü nüfusuna kayýtlý, Hüseyin ve Mensure oðlu, 1972 doðumlu Mehmet Köksal’a dava dilekçesi ve duruþma gününü bildirir davetiye tebliði için yapýlan tüm aramalara raðmen bir netice alýnamadýðýndan dava dilekçesi ve duruþma gününün ilanen tebliðine karar verilmiþtir.

Duruþma Günü: 15.03.2010 günü saat: 09:55’de duruþmada bizzat hazýr bulunmanýz, veya kendinizi bir vekille temsil ettirmeniz, aksi taktirde H.U.M.K.’nun 3156 sayýlý yasa ile deðiþik 213/2 maddesi uyarýnca yargýlamaya yokluðunuzda devam olunacaðý ve karar verileceði hususu, dava dilekçesi ve duruþma günü yerine geçerli olmak üzere ilanen teblið olunur.

B: 257

B: 12055

7

YENÝASYA / 28 ÞUBAT 2010 PAZAR

DÜNYA HABERLER

1960’TA 9,5’LA SARSILMIÞTI

ABD kanalý CBS’den ‘sözde’ soykýrým propagandasý n AMERÝKA'NIN önde gelen kanallarýndan CBS, sözde Ermeni soykýrým tasarýsýnýn oylanacaðý kongre toplantýsý öncesinde Ermeni iddialarýný destekleyen bir program yayýnlayacak. Daha önce Fener Rum Patriði’nin iddialarý çerçevesinde Türkiye’de Hýristiyanlarýn baský gördüðünü öne süren kanal, þimdi de Ermeni iddialarýný destekleyen bir program yayýnlayacak. Amerikan Kongresi Dýþ iliþkiler Komitesi’nde görüþülecek olan 1915 olaylarýnýn soykýrým olarak tanýnmasýný öngören tasarý öncesi yayýnlanacak belgesel bu akþam ekrana gelecek. ‘’Battle over History” (Tarih Üzerine Savaþ) baþlýðýný taþýyan dosyanýn tanýtým videosunda toplu mezar olduðu iddia edilen bir tepedeki kemikler gösteriliyor. Washington / cihan

Ýran güvenlik güçlerinden terör örgütüne darbe

FOTOÐRAF: AA

Þili’deki 8.8 büyüklüðündeki deprem sýrasýnda baþþehir Santiago’daki binalarýn 1.5 dakika sallandýðý bildirildi. Yetkililer, Þili’nin orta kesimlerine çok büyük zarar verme kapasitesine sahip depremden sonra binalarýn yýkýldýðýný, elektrik ve telefon hatlarýnýn kesildiðini söyleyerek, depremin verdiði hasarýn boyutunu tahmin etmenin zor olduðunu ifade etti.

Depremin Arjantin’den de hissedildiði bildirildi. Þili’de 22 Mayýs 1960’da ayný bölgede meydana gelen 9.5 büyüklüðündeki depremde 1655 kiþi ölmüþ, 2 milyon kiþi evsiz kalmýþtý.

Depremden sonra çýkan tsunamide Hawaii, Japonya ve Filipinler’de ölenler olmuþ, ABD’nin batý kýyýlarý zarar görmüþtü.

Þili, 1,5 dakika boyunca 8,8’lik depremle sarsýldý ÞÝLÝ’DE dün büyüklüðü 8.8 olarak hissedilen deprem meydana geldi. Þili Devlet Baþkaný Michelle Bachelet, ülkeyi sarsan depremin ardýndan afet durumu ilân etti. Ýlk belirlemelere göre 70'ten fazla kiþinin öldüðü bildirildi. Deprem baþþehir Santiago’da binalarý sallarken elektrik kesintisine sebep oldu. TSÝ 08.43’te meydana gelen depremin merkez üssünün Santiago’nun 325 kilometre güneybatýsý ve Concepcion þehrine 115 kilometre uzaklýkta olduðu, depremin yerin 35 kilometre altýnda meydana geldiði kaydedildi. Nüfusu 250 bin civarýnda olan Concepcion, Santiago ve Valparaiso ile beraber ülkenin en önemli üç þehrinden biri ve Santiago’dan sonra ülkenin ikinci önemli ekonomi merkezi durumunda. Concepcion, Santiago’ya 500 kilometre mesafede ve Büyük Okyanus kenarýnda yer alýyor. Amerikan Jeolojik Araþtýrma Kurumu, önce 8.3 olarak verdiði sarsýntýnýn büyüklüðünü daha sonra 8.5 olduðunu açýkladý. Kurum son açýklamasýnda ise depremin þiddetinin 8,8 olduðunu bildirdi. Depremin ardýndan en büyüðü 6.9 olmak üzere artçý þoklar da meydana geldi. Depremden sonra Þili, Peru, Kolombiya, Panama, Kosta Rika ve Antartika için tsunami alarmý verildi. Santiago / aa

Ýsrail’in miras provokasyonu bölgede tansiyonu yükseltti PROVOKATÝF EYLEMLERÝNDEN BÝRÝNE DAHA ÝMZA ATAN ÝSRAÝL, BÖLGEDE BARIÞA ENGEL OLMAKLA SUÇLANIYOR. ÝSRAÝL Baþbakaný Binyamin Netanyahu’nun geçen pazar günü El Halil’deki Halil Ýbrahim Camii ile Beytüllahim’deki Raþel’in Türbesi’nin, Ýsrail’in ulusal kültürel mirasý kapsamýna alýndýðýný açýklamasýndan bu yana gerilimin týrmandýðý El Halil, çatýþmalarýn odak noktasý haline geldi. El Halil, Cuma namazý sonrasý, intifada benzeri görüntülere sahne oldu. Filistinli çocuklar, Ýsrail askeri mevzilerine ve askerlerine taþlarla sapanlarla saldýrýrken, askerler taþlara gözyaþartýcý bombalarla karþýlýk verdi. Çocuklardan bazýlarý gözaltýna alýndý.

Filistin Yönetimi Baþbakaný Selam Feyyad ise Ýsrail’in kararýna tepkisini göstermek amacýyla Cuma namazýný Halil Ýbrahim Camii’nde kýldý. Feyyad’ýn yaný sýra FKÖ ve El Fetih’ten bazý önde gelen yöneticiler de bu camideki namaza katýldý.

Feyyad, namaz için Halil Ýbrahim Camii’ne gelerek, 4 gündür protestolarla Ýsrail’in kararýna tepki gösteren El Halillilerle dayanýþma içinde bulunduðunu göstermeyi amaçladýðýný söyledi. Ýsrail’in bu konudaki kararýnýn ‘’açýk bir provokasyon’’ olduðunu, kararýn barýþ sürecini baltalamayý ve þiddet sarmalýný yeniden baþlatmayý amaçladýðýný savunan Feyyad, ‘’ancak Filistinlilerin þiddet ortamýnýn içine sürüklenmeyeceðini’’ ifade etti. Filistin Baþbakaný, Halil Ýbrahim Camii ve Raþel’in Türbesi’nin Doðu Kudüs ve Gazze Þeridi ile birlikte, 1967’den bu yana iþgal altýnda olan Filistin topraklarýnýn ayrýlmaz bir parçasý olduðunu belirtti. Batý Þeria / aa

UNESCO VE AB DE TEKPÝ GÖSTERDÝ

Ýsrail'in cami ve türbeyi kültürel mirasý olarak açýklamasýndan sonra bölgede olaylar çýktý. FOTOÐRAF: AA

TAZÝYE Muhterem kardeþimiz Prof. Dr. Gürbüz Aksoy Beyefendinin babasý

Hacý Hasan Aksoy 'un

vefatýný teessürle öðrendik. Merhuma Cenâb-ý Hak'tan rahmet ve maðfiret diler, kederli ailesi ve yakýnlarýna sabr-ý cemil niyaz eder, taziyetlerimizi sunarýz.

Genel Merkez

Yemen’de olaðanüstü hal YEMEN'ÝN güneyindeki Dalea’da, þehrin yakýnlarýnda bir polis memurunun öldürülmesinden iki gün sonra olaðanüstü hal ilân edildi. Bir hükümet yetkilisi, kararýn barýþý bozmak isteyen silâhlý unsurlarýn þehre giriþ yaptýðý yönündeki bilgilerin ardýndan, vatandaþlarýn hayatlarýný güvence altýna almak ve bölgesel güvenlik ile istikrarý korumak için alýndýðýný bildirdi. Yetkili, þehre bütün giriþlerin yasaklandýðýný da belirtti. Yemen, güneyde ayrýlýkçý militanlarla, kuzeyde Þiî isyancýlarla ve yeniden güç kazanan El Kaide örgütü militanlarýyla mücadele ediyor. Sana / aa

BM Eðitim, Bilim ve Kültür Örgütü UNESCO, Ýsrail’in Batý Þeria’daki iki önemli dinî mekâný “millî kültür mirasý” listesine almasýndan kaygý duyduðunu bildirdi. UNESCO’dan yapýlan açýklamaya göre, Genel Direktör Ýrina Bokova, Yahudiler tarafýndan “Patrikler Maðarasý” olarak bilinen Halil Ýbrahim Camisi ile Beytüllahim’deki Raþel Türbesi’nin, millî kültür mirasý listesine alýnmasýndan kaygý duyduðunu belirtti. Bokova, bu yüzden bölgede gerilimin yükselmesinden duyduðu endiþeyi de dile getirdi. AB Dýþiþleri ve Güvenlik Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton da Ýsrail’in bu kararýnýn, barýþ görüþmelerinin yeniden baþlatýlmasý giriþimlerini sekteye uðratabileceðini söyledi. Ashton, açýklamasýnda, Avrupa Birliði’nin, Ýsrail’e, provokatif eylemlerden kaçýnmasý çaðrýsýnda bulunduðunu bildirdi. Paris / aa

Srebrenica kasabý yargýlanýyor 1995’TEKÝ Srebrenica katliâmýnýn baþ sorumlularýndan eski Bosnalý Sýrp general Zdravko Tolimir, Hollanda’nýn Lahey þehrinde eski Yugoslavya’da iþlenen savaþ suçlarý için kurulan uluslar arasý mahkemede yargýç önüne çýktý. Mahkemenin açýlýþýnda iddianamesini okuyan savcý Nelson Thayer, General Tolimir’in binlerce Müslüman erkek ve erkek çocuðunun organize bir þekilde gözaltýna alýnmasý, öldürülmesi ve gömülmesine izin verdiðini ve gözlediðini belirtti.

7 bin kiþinin öldürüldüðü bu vahþeti organize eden su-

baylarý denetleyen General Tolimir’in otorite ve etkisinin tartýþýlmaz olduðunu vurgulayan savcý, Tolimir’in yükümlülüklerini, savaþ kanunlarýný unutma yý ve tek bir Sýrp dev le ti kurma idealini sürdürmeyi tercih ettiðini kaydetti.

Srebrenica ve Zepa bölgelerinin 11 Temmuz 1995’te düþmesinden sonra Bosnalý Sýrp silâhlý kuvvetleri tarafýndan yaklaþýk 8 bin Müslüman erkek ve erkek çocuðunun katledilmesinde oynadýðý rolden ötürü hakkýnda dâvâ açýlan eski general, 31 Mayýs 2007’de tutuklanmýþtý. Lahey / aa

n ÝRAN gü ven lik güç le ri nin te rör ör gü tü PKK/PJAK’a yönelik gerçekleþtirdiði operasyonda, 4 terörist ölü ele geçirilirken, Savunma Bakanlýðý tesislerine sabotaj hazýrlýðý içerisinde olan 3 terör örgütü mensubu da gözaltýna alýndý. Ýran güvenlik güçleri, ülkenin kuzey batýsýnda ‘’Batý Azerbaycan’’ olarak da anýlan bölgede terör örgütü PKK/PJAK’a yönelik kapsamlý bir operasyon düzenledi. Güvenlik güçleri ile teröristler arasýnda yaþanan silâhlý çatýþmada, 4 terörist ölü ele geçirildi. Operasyonda 4 adet kaleþnikof marka tüfek ile 3 adet el bombasýna el konuldu. Ölü ele geçirilen PKK/PJAK’lý teröristlerin, 27 Temmuz 2009 tarihinde Mahabad’da polis güçlerine düzenlenen kanlý saldýrýnýn failleri olduðu kaydedildi. Öte yandan, Ýran güvenlik güçlerince baþkent Tahran’da düzenlenen bir baþka operasyonda ise Savunma Bakanlýðýna ait tesislerden birine bombalý eylem hazýrlýðý içinde olduklarý belirtilen 3 PKK/PJAK örgütü mensubu yakalandý. Ankara / aa

Mir Hüseyin Musevi gösteri için izin istiyor n ÝRAN'DA önde gelen muhalefet liderlerinden Mir Hüseyin Musevi, bir muhalefet gösterisi düzenlenmesi için yetkililerden izin talebinde bulundu. Musevi, kendi resmî internet sitesi Kalame.com’dan yaptýðý açýklamada, ‘’(bir baþka muhalif lider) Mehdi Kerrubi ile yaptýðýmýz görüþmelerden sonra (muhalif hareketin rengi) yeþil hareketin bir gösteri düzenleyebilmesi için izin talebimizi yinelemeye karar verdik’’ ifadesini kullandý. Ýktidarýn 11 Þubatta Ýslâm Devriminin 31. yýl dönümü dolayýsýyla düzenlediði gösterinin o anda geliþen bir gösteri olmadýðýný, insanlarýn otobüs ve trenlerle gösterinin düzenlendiði yere taþýndýðýný da belirten Musevi, kendi düzenlemek istedikleri gösterinin ise Haziran ayýnda yeniden Cumhurbaþkaný seçilen Mahmud Ahmedinejad’a tepkiyle doðan muhalif hareketin marjinal olduðunu savunan iktidara cevap niteliðinde olacaðýný kaydetti. Tahran / aa

Kuzey Kýbrýs, sel baskýnlarýyla boðuþuyor n KKTC'YÝ etkisi altýna alan saðanak yaðýþ, birçok bölgede su baskýnlarýna sebep oluyor. Resmi ziyaret için Ýspanya’da bulunan KKTC Cumhurbaþkaný Mehmet Ali Talat, 18 Ocakta Güzelyurt’taki sel felâketinin ardýndan benzer durumun meydana gelmesinin üzücü olduðunu belirterek, herkese “geçmiþ olsun” dileðinde bulundu. Telefonla Bayrak Televizyonunun (BRT) canlý yayýnýna baðlanan Talat, kurumlarýn ve vatandaþlarýnýn iþbirliðiyle yaralarýn kýsa sürede sarýlmasý temennisini dile getirdi. Lefkoþa’daki Gönyeli barajýnýn taþmasý sebebiyle selden etkilenen evler tahliye ediliyor. Yaðmur ve sel yüzünden birçok bölgenin yolu trafiðe kapanmýþ durumda. Lefkoþa / aa

Obama, nükleer zirve düzenleyecek n ABD Baþkaný Barack Obama’nýn 12 ve 13 Nisanda uluslar arasý nükleer güvenlik konulu zirve düzenleyeceði bildirildi. Beyaz Saray sözcüsü Robert Gibbs, nükleer güvenlik konulu uluslar arasý zirvenin ABD’nin baþþehri Washington’daki Kongre Merkezinde yapýlacaðýný, zirvenin amacýnýn da nükleer güvenlik alanýnda ortaklaþa neler yapýlabileceðini ve nükleer terörizmin nasýl engellenebileceðini görüþmek olduðunu kaydetti. Obama, böyle bir zirve çaðrýsýný, geçen yýl Çek Cumhuriyeti’nin baþþehri Prag’da yapmýþ, konuþmasýnda da atom bombasýz bir dünya istediðini dile getirmiþti. Bir baþka Beyaz Saray sözcüsü de zirveye 40’tan fazla ülkenin dâvet edildiðini, ancak ülkelerden katýlacak olanlarýn devlet baþkaný, hükümet baþkaný ya da bakan seviyesinde olup olmadýðýna henüz karar verilmediðini belirtti. Washington / aa

Bosna Sýrp ordusunun istihbarat ve güvenlikten sorumlu komutan yardýmcýsý 61 yaþýndaki Zdravko Tolimir, 1995’ten beri uluslar arasý mahkeme tarafýndan aranmakta olan Bosnalý Sýrplarýn askeri þefi Ratko Mladiç’in sað kolu olarak görülüyordu.

MEVLÝD KANDÝLÝNÝZÝ DEBRÝK EDERÝZ

8

YENÝASYA / 28 ÞUBAT 2010 PAZAR

MEDYA - POLÝTÝK

Laikçilik bilimle de baðdaþmýyor 19. YÜZYIL ve erken 20. yüzyýl sosyal bilimcileri arasýnda yaygýn olan anlayýþ, bilimin mutlak, þaþmaz doðrulardan oluþtuðu fikrine dayanýyordu. Bugün hakim olan anlayýþa göre, bilimsel teoriler ancak aksi kanýtlanana kadar geçerli ve bilim, yanlýþlýðý gösterilen teorilerin yerine yenilerinin konmasýyla ilerliyor. Bilim ilerledikçe ne kadar az bildiðimiz ortaya çýkýyor. Din ile bilim birbirine rakip deðil. Biri insanýn anlam-maneviyat, öteki akýl dünyasýyla ilgili. Ýkisi de birbirlerine saygý göstermek durumunda.

19. yüzyýl ve erken 20. yüzyýl sosyal bilimcileri arasýnda, modernleþmeyle birlikte insanlarýn ve toplumlarýn dinden uzaklaþacaklarý, dinsel inançlarýn yerini bilimsel düþüncenin alacaðý fikri hakimdi.

Oysa bugün dünya, yaþayan en ünlü din sosyologu Peter L. Berger’in deyiþiyle, hiç olmadýðý kadar dindar. Yine önde gelen bir din sosyologu olan Thomas Luckmann’ýn deyiþiyle, insanlýk var oldukça dinsel inançlar da var olacaktýr. Çünkü insan doðasý, genetik yapýsý gereði, kaotik, belirsiz, þansa kalmýþ bir evren fikrini kabullenemez. Çünkü insanlarýn sadece maddi deðil manevi ihtiyaçlarý da vardýr.

Dini inançlar bugün modernleþmede en ileri gitmiþ olan toplumlarda da gücünü koruyor. ABD örneði herkesin malumu. Ýstisna olarak gösterilen Batý Avrupa’da (siyasi partilere, sendikalara olduðu gibi) kiliselere üye Dinî inançlar olan ve devam edenlerin ciddi bir þekilde bugün modernazaldýðý doðru. Ne leþmede en ileri var ki bu, dini inançgitmiþ olan larýn etkisini yitirdiði toplumlarda da anlamýna gelmiyor. gücünü koruyor. Britanya’nýn önde gelen din sosyologu Gra ce Da vi e, Ba tý Avrupa’da yaygýnlaþan eðilimi (“believing without belonging”) “baðlanmadan inanmak” kavramýyla ifade ediyor.

Bugün din sosyologlarýnýn cevaplamaya çalýþtýklarý, araþtýrdýklarý esas soru, modernleþmeye raðmen dini inançlarýn nasýl olup da yaygýnlýðýný koruduðu. Kimilerine göre bu, “din piyasasý”nda talebin artmasýyla, kimilerine göre arzýn, yeni dinsel akýmlarýn çoðalmasýyla ilgili. P. Norris-R. Inglehart’ýn kitaplarý (Sacred and Secular, 2004) bu konuda iyi bir kaynak.

Dini inançlarýn kalkýnmaya engel olduðu fikri geçersizdir. Max Weber, kapitalizmin geliþmesinde Kalvinist Protestan ahlakýnýn rolü üzerinde durmuþtur. 8. yüzyýldan 13. yüzyýla kadar uzanan dönemde kurduklarý parlak uygarlýk dikkate alýndýðýnda, Müslüman çoðunluklu toplumlarýn bugünkü geri kalmýþlýðý Ýslam’la, dini inançlarýyla açýklanamaz. Bugün Türkiye’de Ýslam’ýn halk yorumlarýnýn çalýþmayý ve kazanmayý teþvik eden telkinlerinin, Türkiye’nin kalkýnmasýna yaptýðý katký giderek daha iyi anlaþýlýyor.

Dini inançlarýn, özgürleþmeye ve demokratikleþmeye engel olduðu fikri de geçersizdir. Dinsel akýmlar kimi yerlerde otoriter rejimleri desteklemiþ, kimi yerlerde bunlarýn devrilmesinde ön planda rol oynamýþtýr. Demokrasiyle baðdaþmayan, týpký sosyalist, milliyetçi ve sair siyasal ideolojilerin olduðu gibi dinlerin baðnaz, köktenci, farklýlýða ve insan haklarýna saygýsýz olan yorumlarýdýr. Ýslam dahil bütün dinlerin kimi köktenci (yenilenmeye tümüyle kapalý), kimi gelenekçi, kimi modernist (günün gerekleriyle baðdaþan) yorumlarý vardýr. Toplumun modernleþmesine ve demokratikleþmesine önem verenlerin, modernist dini akýmlara husumet deðil saygý göstermesi gerekir. Siyasal çoðulculuk nasýl siyasal baðnazlýklarý marjinalleþtirir ise, dinsel çoðulculuk da dinsel baðnazlýðýn marjinalleþmesini saðlar. Dini inançlara baský ise, radikal, köktenci tepkileri teþvik eder. Ýfade özgürlüðü korunduðu, demokratikleþme ilerlediði sürece, laikçiler er geç yanýlgýlarýný görecek, etkinliklerini yitirecekler. Þahin Alpay / Zaman, 27.2.2010

‘‘

DUYURU Yeni Asya Gazetesi'nin elden daðýtýmýnýn yapýldýðý yeni bölgeler ve sorumlularý • Bakýrköy (Merkez) • Kartaltepe • Yeni Mahalle • Osmaniye • Ýncirli

• B. Devlet Hastanesi • Zuhurat Baba • Ataköy 1. ve 9. kýsým • Yeþilyurt • Yeþilköy - Florya

Daðýtým sorumlusu: Baybora Ak 0 (212) 466 12 03 - (0 535) 967 01 95 • Esenyurt • Haramidere • Sanayi • Kýraç • Beylikdüzü

• Yakuplu • Gürpýnar • Beykent • Kavaklý • Ýhlas siteleri 1. ve 2. kýsým

Daðýtým sorumlusu: Ýzzet 0536 641 96 85 Abone Servisi: 0 (212) 630 48 35 - 655 88 59 Dahili (219, 220, 221)

Çaðýn deðiþtiðini yüksek yargýya kim anlatacak? ÝLGÝNÇ bir durumla karþý karþýyayýz: Þimdiye kadar yüksek yargý, askeriye ile birlikte hareket ederdi... Zaten, örneðin Anayasa Mahkemesi gibi bir yüksek yargý kurumunun 1961’deki kuruluþunda, askerin aktif etkisi vardýr.

Mahkeme de kollarý sývar sývamaz, 1960 darbecilerinin lehine karar vermiþtir.

Yüksek yargýnýn askeriyeyle kurduðu sýcak iliþki, þimdiye kadar hemen hiç kesilmeden devam etti.

28 Þubat (1997) döneminde olay, kapalý kapýlarýn ardýndan çýktý ve alenileþti: Askeriyenin çaðrýsý üzerine koca koca hukukçular, koþa koþa brifinge gittiler ve kendilerine çekilen söylevi alkýþa tuttular.

Bu durum yargý açýsýndan skandalýn da ötesinde vahimdi. Çünkü yaptýklarý, yargýnýn baðýmsýzlýðýna ve tarafsýzlýðýna aykýrý olduðu gibi... Çaðdaþ bir devletin üzerinde yükseldiði en önemli ilke olan kuvvetler ayrýlýðýna da tersti.

Yüksek yargý baðýmsýzlýðýný ve tarafsýzlýðýný alenen postallarýn önüne sermekle kalmamýþ, yürütmenin bir parçasý olan askeriyenin, kendi iþine karýþmasýna caný gönülden razý olmuþtu. *** Bu konuda böylesine net konuþabilmemizi dönemin Yargýtay savcýlarýndan Ahmet Gündel’e borçluyuz.

Diðer yüksek yargý mensuplarý, sert adýmlarla olmasa da, otobüslere doluþup Genelkurmay’ýn irtica brifingine giderken, Gündel yargýnýn küçük düþürülmesini reddederek yerinden kýmýldamamýþtý. Çünkü bir yargý mensubu; Anayasa’ya, yasalara, evrensel hukuk ilkelerine, insan haklarýna, hukukun üstünlüðü ilkesine dayanarak karar verir.

Böyle yapabilmek için de telkinlerden uzak durur. Olup biteni serinkanlý bir þekilde izler. Ýdeolojilere saplanmaz. Hatta icabýnda kendi inançlarýný da “paranteze almayý” bilir.

Bizim yüksek yargý ise böyle bir tabloya çok uzak. “Ýdeal-tipik hukukçu” ile “yüksek yargýdaki reel hukukçu” arasýnda daðlar var.

Bizdeki 10 yüksek yargý mensubundan en az 7’si,

kendini bir “devlet yöneticisi” olarak görüyor.

Yani modern hukukçularýn aksine, “yargýçlar devleti” (ya da “yargýçlar iktidarý”/ “jüristokrasi”) denilen oluþumu destekliyor.

Askerin yetersiz kaldýðý anlarda, “Yettim Karaoðlan, dayan” edasýyla yardýma koþuyor. *** Bunca laftan sonra sadede gelelim.

‘‘

Bizdeki 10 yüksek yargý mensubundan en az 7’si, kendini bir “devlet yöneticisi” olarak görüyor.

Tuhaf bir durum var: Ergenekon ve Balyoz gibi soruþturma ve davalarýn amacý devleti temizlemek. Bu süreci Genelkurmay’sýz yürütmek mümkün deðil. Gerçekçi olalým: Org. Baþbuð ve arkadaþlarý taþ koyarsa, fazla bir ilerleme olmaz. Özetle: Askeriyenin zirvesi, kurum bünyesindeki darbeci zihniyeti tasfiye etme çabasýnda.

Buna karþýlýk, yüksek yargýnýn, tasfiye edilmesi gerekenlerden yana bir tavýr aldýðýný görüyoruz.

Acaba niye? Bir vakitler brifinglere koþturanlar, niye bu kez baþka bir havada?

Sanýrým yüksek yargý mensuplarýnýn önemli bir bölümü gidiþata uyanmýþ deðil.

Onlar hâlâ çatýþmanýn, “dinciler” ile “laikler” arasýnda olduðunu sanýyor ve kim dincilerin karþýsýnda olduðunu söylüyorsa, onu destekliyor.

Acaba diyorum, arkadaþlar için yeniden bir brifing mi düzenlenmeli?

Baþbuð çýksa, slaytlar filan da kullanarak, “28 Þubat saçmalýðý bitti, bugün artýk çaða ayak uyduruyoruz” filan diye anlatsa, fena mý olur? (Þaka, þaka!)

Emre Aköz / Sabah, 27.2.2010

28 Þubat’ýn yaralarý ÝKTÝSATÇILAR bir zamandan beri tartýþýyorlar liberal iktisatçýlarýn, “homo economicus” adýný verdikleri, yani her daim kendi çýkarý peþinde koþan, biri sýfýra tercih eden, akýlcý ve çýkarcý birey varsayýmýný. Bugünün ekonomilerinin temelinde böyle hesaplý bir birey varsaymak ne kadar gerçekçidir diye.

Doðrusu geçmiþte de olduðu gibi bugünün ana akým iktisat ideolojisinin en temelindeki varsayýmlarýndan biri böyle bir “rasyonel” birey varsayýmýdýr ama, ana akým olmasýna raðmen günümüzde bu varsayýmý sorgulayan þimdi yýðýnla iktisatçý var.

Bu çalýþmalarýn birinde, bir deðeri (mesela bir pastayý) bir diðeriyle paylaþmak konusundaki davranýþlar ele alýnmýþ, insanlarýn “homo economicus” gibi davranýp davranmadýðýný test etmek üzere. Kýsacasý, “Önerilen ne olursa olsun al, sen önermek durumunda kalýrsan mümkün olduðunca az ver” biçiminde bir davranýþ ne ölçüde geçerli bir davranýþtýr diye.

Yapýlan çalýþma böyle bir davranýþýn denekler arasýnda çok sýnýrlý biçimde geçerli olduðunu ortaya koymuþ. Ortalama deneðin davranýþý, “yarý yarýya” paylaþmak olarak ortaya çýktýðý gibi, Papua Yeni Gine gibi bazý toplumlarda “yarýdan fazlayý” diðerine vermek biçiminde bir davranýþ gözlenmiþ.

Bu deneylerden daha sonraki yazýlarýmda söz edeceðim ama böyle bir giriþi yapmamýn nedeni baþka.

Böyle bir giriþ yapmamýn nedeni, bu ülkenin insanlarýnýn da, kemalistlerin, milliyetçilerin ve de ulusalcýlarýn onlardan bekledikleri gibi bir davranýþ içinde olmadýklarý. Seksen yýllýk söylemlerin kalýplarý içinde deðil, bu toplumun kültürel örgüsü içinde yer etmiþ vicdan, eþitlik ve adalet anlayýþlarýyla davranýyor oluþlarý.

Dün Taksim Hill Oteli’nde baþörtülü kadýnlarýn kurduklarý AKDER’in “28 Þubat 1000 yýl süremez” konulu bir basýn toplantýsý vardý. Toplantýya, baþörtülü, baþörtüsüz, sosyalist, sosyal demokrat, muhafazakâr ve de ideolojik duruþlarýný benim bilmediðim birçok insan katýldý.

Bence bu insanlarý biraraya getiren duygu, onlarýn vicdanlý insanlar olmalarýydý.

Baþörtüsü taktýklarýndan dolayý kamu alanlarýndan “dýþlanmýþ” ve bu nedenle de

“maðdur” edilmiþ insanlar ve kendileri kendi hayatlarý için benimsememiþ olsalar da onlarýn bu maðduriyetlerine sessiz kalmayý vicdanlarý el vermediði için destek verenler.

Vicdanýn kaynaðýnýn bir inanç mý yoksa bir ideolojik duruþ mu olduðunun ise bence hiç bir önemi yok.

Mevcut sistem, her sözünü Mustafa Kemal’e doðrulatmakla, onu her zaman bir meþruiyet kaynaðý olarak göstermekle, yaptýðý iþler için toplumun onayýný almýþ olmadý. Toplumun vicdanýna, adalet ve eþitlik duygularýna ters düþen her yaptýðý iþ aslýnda insanlarýn gönlünde de yaralar açtý. 28 Þubat, o yaralardan biriydi.

Nitekim toplantýda her söz alan konuþmacýnýn, baþka belki de hiç bir toplantýda göremeyeceðimiz bir biçimde boðazýnýn düðümlenmesi, gözyaþlarýný tutamamasý

‘‘

Her sözünü M. Kemal'e doðrulatan mevcut sistemin, toplumun vicdanýna, adalet ve eþitlik duygularýna ters düþen her yaptýðý iþ, aslýnda insanlarýn gönlünde de yaralar açtý.

yaralý vicdanlarýn iþaretleri deðilse neydi?

AKDER’in afiþindeki “Ya hep birlikte, ya hiç!” ifadesi de bu baþörtülü kadýnlarýn kendi yaralarýyla, toplumun, gönülleri yaralý diðer dýþlanmýþlarýnýn da, Kürtlerin de, Alevilerin de farkýnda olduklarýný gösteriyordu.

Ya hep birlikte özgür oluruz, ya da hiç birimiz diyerek.

Anlayacaðýnýz 28 Þubat, bir düzeni muhafaza etmek için yapýlmýþ olsa da o düzenin deðiþiminin de en önemli hýzlandýrýcýsý oldu. Baþörtülülerin, Kürtlerin, Alevilerin, iþçilerin, iþsizlerin, kýsaca sistemin tüm maðdurlarýnýn birlikte bir arayýþa yönelmeleri, yeni bir demokrasi aramalarý 28 Þubat’ýn da eseri deðil mi?

Erol Katýrcýoðlu / Taraf, 27.2.2010

ÞANLIURFA

Pazar Seminerleri Konu : Risâle-i Nur'da Nebatat Konuþmacý : Doç. Dr. Hasan Akan Tarih : 28 Þubat 2010 Pazar saat: 13.00 Yer : Bahçelievler 1. sokak, Kürkçüoðlu Apartmaný, No: 4 Þanlýurfa Organizasyon:Risale-i Nur Enstitüsü Þanlýurfa Temsilciliði Tel : (0530) 348 16 20

GEÇMÝÞ OLSUN

GEÇMÝÞ OLSUN Muhterem kardeþimiz

Deðerli aðabeyimiz

Cavit Kösem

'in

baþarýlý bir ameliyat geçirdiðini öðrendik. Geçmiþ olsun der, Cenâb-ý Hak'tan acil þifalar dileriz.

AFYONKARAHÝSAR YENÝ ASYA OKUYUCULARI

Ýsmail Necdet Arafat 'ýn

baþarýlý bir kalp ameliyatý geçirdiðini öðrendik. Çorlu-Þifa Hastanesinde yatmakta olan kardeþimize, geçmiþ olsun der, Cenâb-ý Allah'tan acil þifalar dileriz.

DÜZCE YENÝ ASYA OKUYUCULARI

9

YENÝASYA / 28 ÞUBAT 2010 PAZAR

MAKALE Namazýn tanýmý üzerine

Þefkat kahramanlarý Raziye Özaydýn

FIKIH GÜNLÜÐÜ

(1932-20 Þubat 2005)

SÜLEYMAN KÖSMENE fikihgunlugu@yeniasya.com.tr www.fikih.info 0 505 648 52 50

SATIr ArASI

Ser kan Bey: “Na­m az­ ne­d ir?­ Na­m az Al­lah­rý­za­sýn­dan­baþ­ka­kim­ler­i­çin­ký­lý­nýr?”­­

YASEMÝN GÜLEÇYÜZ yasemin@yeniasya.com.tr

a­maz;­ kul­ i­le­ Rab­bi­ a­ra­sýn­da­ giz­li­ bir bað,­es­rar­lý­bir­i­le­ti­þim­va­sý­ta­sý,­sýr­lý­bir köp­rü­dür.

Na­maz;­ku­lun­Rab­bi­ne­en­iç­ten,­en­sa­mi­mî, en­naz­dâr,­en­ni­yaz­dâr,­en­fe­yiz­dâr,­en­be­re­ket­li,­en­se­vap­lý,­en­ni­te­lik­li,­en­de­ðer­li,­en­kâ­mil­yö­ne­li­þi­dir,­mü­te­vec­cih­o­lu­þu­dur,­sý­ðý­ný­þý­dýr,­il­ti­ca­e­di­þi­dir.

Na­maz;­ku­lun­ken­di­ac­zi­ye­ti­ni,­fak­rý­ný,­ku­sur­la­rý­ný,­nok­san­lýk­la­rý­ný,­çâ­re­siz­li­ði­ni,­mah­vi­ye­ti­ni,­ bir­ hiç­ o­lu­þu­nu­ id­râk­ e­de­rek,­ mut­lak kud­ret­Sa­hi­bi,­mut­lak­zen­gin­lik­Mâ­li­ki,­mut­lak­ ke­mâl­ Sa­hi­bi,­ mut­lak­ rah­met­ ve­ mer­ha­met­Sa­hi­bi,­mut­lak­var­lýk­Sa­hi­bi­o­lan­Ka­dîr-i Zül­ce­lâl’in,­Ga­niyy-i­Ke­rîm’in,­Rah­mân-ý­Ra­hîm’in,­ Vâ­ci­bü’l-Vü­cûd’in,­ ya­ni­ Ce­nâb-ý­ Al­lah’ýn­ rah­met­ ku­ca­ðý­na­ ken­di­si­ni­ at­ma­sý­dýr, ya­ni­mal­et­me­si­dir.

Na­maz;­ son­suz­ nî­met­le­re­ muh­taç­ ol­du­ðu hal­de,­ ser­mâ­ye­si­ “hiç”­ hük­mün­de;­ ni­hâ­yet­siz mu­sî­bet­le­re­mâ­ruz­ol­du­ðu­hal­de,­ik­ti­dâ­rý­hiç hük­mün­de;­e­mel­le­ri,­ar­zû­la­rý,­e­lem­le­ri­ve­be­lâ­la­rý­ ha­yâl­ dâ­i­re­si­ ka­dar­ ge­niþ­ ve­ son­suz­ ol­du­ðu­ hal­de,­ ser­mâ­ye­ ve­ ik­ti­dâ­rý­nýn,­ güç­ ve kud­re­ti­nin­dâ­i­re­si­e­li­ne­re­ye­ye­ti­þir­se­o­ka­dar­cýk­“dar”­o­lan­in­sa­noð­lu­i­çin­bü­tün­e­mel­le­ri­ne ki­fâ­yet­ e­den,­ bü­tün­ ar­zû­la­rý­na­ ce­vap­ ve­ren, bü­tün­ e­lem­le­ri­ni­ din­di­ren,­ bü­tün­ a­cý­la­rý­ný sön­dü­ren,­ bü­tün­ be­lâ­la­rý­ný­ yok­ e­den­ bü­yük bir­kâr,­a­zîm­bir­sa­a­det,­bu­lun­maz­bir­nî­met ve­yük­sek­bir­uh­re­vî­ti­câ­ret­tir.1 Na­maz;­ hiç­ sa­ða­ ve­ so­la­ sap­ma­dan­ ve­ bir sa­ni­ye­bi­le­o­ya­lan­ma­dan­sür’at­le­kab­re,­haþ­re ve­ e­be­de­ doð­ru­ baþ­ dön­dü­rü­cü­ bir­ hýz­la­ ko­þan­in­sa­noð­lu­i­çin,­þim­þek­gi­bi­ve­ha­yâl­sür’a­tin­de­en­hýz­lý­bir­u­la­þým­a­ra­cý;­Cen­net­gi­bi­en gü­zel­ve­eþ­siz­bir­sa­a­det­kay­na­ðý;­rû­ha,­kal­be ve­ ak­la­ bü­yük­ hu­zur­ ve­ren­ ve­ di­ðer­ mu­bah dün­ye­vî­iþ­le­ri­de­i­bâ­det­ren­gi­ne­bo­ya­yan,­fâ­nî öm­rü­ ib­kâ­ e­den,­ ya­ni­ be­kâ­ya­ mal­ e­den,­ ya­ni bâ­kî­leþ­ti­ren,­ â­lem-i­ be­kâ­ ta­ra­fýn­dan­ aç­tý­ðý pen­ce­re­ler­le­ e­be­di­yet­ ne­sî­mi­ ve­ ko­ku­su­ a­lýp ge­ti­re­rek­ rû­hu­ ve­ kal­bi­ do­yul­maz­ se­vin­ce­ ve hu­zû­ra­ gark­ e­den­ ben­zer­siz­ bir­ mut­lu­luk,­ e­sen­lik­ve­em­ni­yet­kay­na­ðý­dýr.2 Na­maz;­ne­fis­ve­he­vâ,­cin­ve­ins­þey­tan­la­rý­na­kar­þý­et­kin­bir­mü­câ­he­de­i­le,­in­sa­noð­lu­nun kalp­ ve­ ak­lý­ný,­ rûh­ ve­ cis­mi­ni­ gü­nah­lar­dan, ah­lâk-ý­ re­zî­le­den­ ve­ e­be­dî­ he­lâk­ ol­mak­tan kur­ta­ran­mu­az­zam­bir­tâ­lim­ve­tâ­li­mât­týr.3­ Na­maz;­ ruh­lar­ â­le­min­den­ kal­kýp,­ a­na­ rah­min­den­ yo­la­ de­vam­ e­den­ in­sa­noð­lu­nun,­ ço­cuk­luk­tan,­ ih­ti­yar­lýk­tan,­ dün­yâ­dan,­ ka­bir­den, ber­zah­tan,­ ha­þir­den­ ve­ Sý­rat­tan­ ge­çen­ u­zun im­ti­han­ se­fe­rin­de;­ yok­lu­ða­ ve­ ay­rý­lý­ða,­ Sâ­ni-i Zül­ce­lâl’in­ta­ze­ta­ze,­renk­renk,­çe­þit­çe­þit,­na­kýþ­na­kýþ­mu’ci­ze­le­ri­ni,­kud­ret­hâ­ri­ka­la­rý­ný­ve rah­met­ te­cel­lî­le­ri­ni­ tam­ bir­ lez­zet­le­ se­yir­ ve te­mâ­þâ­ya­bi­rer­vâ­sý­ta­hü­vi­ye­ti­ka­zan­dý­ran;­ö­lü­mü,­dün­ya­zin­da­nýn­dan­Cen­net­ler­bah­çe­si­ne­ ve­ Rah­mân’ýn­ hu­zu­ru­na­ gö­tü­ren­ em­re­ â­mâ­de­bir­at­ve­bu­rak­sû­re­tin­de­gös­te­ren;­dün­ya­da­ â­ciz­ ve­ fa­kir­ kal­bi­nin­ kuv­vet,­ hu­zûr­ ve zen­gin­lik­kay­na­ðý;­o­u­zun­ve­ka­ran­lýk­lý­e­be­di­yet­yol­la­rý­nýn­gý­dâ­sý,­za­hî­re­si,­ý­þý­ðý,­nû­ru,­be­râ­tý,­bi­le­ti,­se­ne­di­ve­bu­ra­ðý­hü­vi­ye­tin­de­bir­rah­met­týl­sý­mý­dýr.4 Na­maz;­Ce­nâb-ý­Hakk’ý,­ce­lâ­li­ne­kar­þý­kav­len­ ve­ fi­i­len­ “Süb­hâ­nal­lah” de­yip­ tak­dis­ et­mek;­ke­mâ­li­ne­kar­þý­lâf­zen­ve­a­me­len­“Al­la­hü Ek­ber” de­yip­ta­zim­gös­ter­mek;­ce­mâ­li­ne­kar­þý kal­ben,­ li­sâ­nen­ ve­ be­de­nen­ “El­ham­dü­lil­lâh” de­yip­þük­ret­mek­tir.5 Na­maz;­Al­lah’ýn­der­gâ­hýn­da­ken­di­ku­su­ru­nu,­ac­zi­ni­ve­fak­rý­ný­gö­ren­ku­lun;­is­tið­fâr­e­de­rek,­Rabb’i­nin­bü­tün­ku­sur­lar­dan,­nok­san­lýk­lar­dan­ ve­ ehl-i­ da­lâ­le­tin­ bâ­týl­ fi­kir­le­rin­den pâk,­ mü­ber­râ,­ mü­nez­zeh,­ mu­al­lâ,­ mu­kad­des ve­ mu­ar­râ­ ol­du­ðu­nu­ tes­bih­ i­le­ î­lân­ et­me­si, O’na­il­ti­câ­ve­te­vek­kül­et­me­si,­O’na­þü­kür­ve se­nâ­et­me­si­dir.­Ke­zâ­na­maz;­bü­tün­i­bâ­det­çe­þit­le­ri­ni­ i­çin­de­ top­la­yan­ u­mû­mî­ bir­ fih­ris­te, bü­tün­mah­lû­kât­sý­nýf­la­rý­nýn­renk­renk­i­bâ­det­le­ri­ne,­ tes­bih­le­ri­ne­ ve­ zi­kir­le­ri­ne­ i­þâ­ret­ e­den kud­sî­bir­ha­rî­ta­hük­mün­de­dir.6 Bu­yük­sek­va­sýf­lar­la­na­maz,­yal­nýz­ve­yal­nýz Al­lah’ýn­rý­zâ­sý­i­çin­ký­lý­nýr.­Kul­i­le­Rabb’i­a­ra­sý­na­ hiç­bir­ kim­se­nin­ rý­zâ­sý,­ hoþ­nut­lu­ðu,­ gö­zü, gön­lü,­ ar­zû­su,­ di­le­ði,­ is­te­ði,­ teb­ri­ki,­ tak­di­ri, hür­me­ti,­ say­gý­sý,­ sev­gi­si­ gir­mez.­ E­ðer­ gi­rer­se, na­ma­zýn­mak­bû­li­ye­ti­ne­za­rar­ve­rir.­­­

N

Dipnotlar: 1- Sözler, s. 25.

2- Sözler, s. 27, 246.

3- Sözler, s. 29.

4- Sözler, s. 35, 36,245.

5- Sözler, s. 44.

6- Sözler, s. 45.

(6)

a­zi­ye­Ö­zay­dýn,­Af­yon­Bol­va­din­li.­Be­di­üz­za­man’ý­gö­ren­ha­ným­lar­dan­bir­ta­ne­si.­Ken­di­siy­le­2002’de­Ýs­tan­bul’a­oð­lu­nu zi­ya­re­te­gel­di­ðin­de­ta­nýþ­mýþ,­yap­tý­ðý­mýz­soh­be­ti­“Bol­va­din­ha­ným­Nur­Ta­le­be­le­rin­den” baþ­lý­ðý­al­týn­da­Bi­zim­A­i­le­der­gi­sin­de­ya­yýn­la­mýþ­týk.­A­þa­ðý­da­o­ku­ya­ca­ðý­nýz­sa­týr­lar­o­gün ken­di­siy­le­yap­tý­ðý­mýz­tat­lý­soh­bet­ten­ha­tý­ra­lar ta­þý­mak­ta…

Ka­la­ba­lýk­bir­a­i­le­nin­be­ce­rik­li,­ha­ma­rat,­her­ha­liy­le­ne­zih­bir­ge­li­ni.­Se­kiz­ta­ne­si­ya­þa­yan,­on­ço­cuk­an­ne­si­ol­du­ðu­i­çin­o­dö­nem­ler­de,­ri­sâ­le­le­ri­yaz­ma­nok­ta­sýn­da­çok­fa­al­bi­ri­o­la­ma­mýþ,­a­ma­e­vi­ne­sýk­sýk­ders­ler­al­mýþ,­Bol­va­din­ve­ha­va­li­sin­de­ha­ným­la­ra­Ri­sâ­le­ders­le­ri­ya­pan­ve­çok­fa­al­bir­ta­le­be­o­lan­Þa­hi­de Yük­sel’le­can­dos­tu­ol­muþ,­A­si­ye­Mü­la­zý­moð­lu’yla­de­vam­lý­gö­rüþ­müþ­tü.

1940’la­rýn­Bol­va­din’in­de­Nur­cu­ha­ným­la­rýn­soh­bet­le­ri,­bir­bir­le­riy­le­o­lan mü­na­se­bet­le­ri,­hiz­met­te­ki­gay­ret­ve þevk­le­ri­ne­bir­mi­sal­ge­tir­me­si­a­çý­sýn­dan Ra­zi­ye­Ö­zay­dýn’ýn­an­lat­týk­la­rý­ö­nem­li.

O­za­man­lar­kü­çü­cük­ço­cuk­o­lan­oð­lu­nun­da­ha­týr­lat­ma­la­rýy­la,­tat­lý­bir­Af­yon þi­ve­siy­le­göz­le­ri­za­man­za­man­da­la­rak has­ret­le­yad­et­ti­ði­ha­tý­ra­la­rý­ný­bi­zim­le pay­laþ­mýþ­tý.­O­nu­din­li­yo­ruz:

R

süt­ve­ril­me­se­i­yi­o­lur”­de­di.­Hal­bu­ki,­kim­se­nin­o­sa­at­te­be­nim­do­ðum­yap­tý­ðým­dan­ha­be­ri­yok­tu,­de­mek­ki­o­na­ma­lûm­ol­muþ.

Na­ma­zým­a­la­ca­lýy­dý,­ba­zen­ço­cuk­lar­dan ye­tiþ­ti­re­me­di­ðim­va­kit­ler­o­lur­du.­O­bu­nu fark­e­der,­“Na­ma­zý­ný­kýl.­Gir­ba­ka­lým­þu­ma­sa­nýn­al­tý­na­­ne­ka­dar­da­ya­na­cak­sýn?­Ka­bir­de ne­ya­pa­ca­ðýz?­Bak­Ra­zi­yem­na­maz,­il­la­na­maz”­der­di.­Ko­nuþ­ma­la­rý­za­ten­çok­mâ­nâ­lýy­dý.­Ý­ki­oð­lu­bir­ký­zý­var­dý.­Sa­id,­Nu­ri,­Ül­ker. Ço­cuk­la­rý­i­le­çok­il­gi­le­nir,­kýy­met­ve­rir­di.­Bu­na­rað­men­bir­gün­on­bir­ya­þýn­da­ki­oð­lu­i­kaz­la­rý­na­rað­men­na­maz­kýl­mý­yor­di­ye­tar­týþ­mýþ­lar,­oð­lu­na­vur­muþ,­bur­nu­nu­ka­nat­mýþ.­ Ne­gün­ler­di­o­gün­ler.­Mer­ci­mek­bük­me­le­ri­ya­par­dýk.­Þa­hi­de­Ha­ným­“Ra­zi­yem,­süs­le­me­ nef­si­mi­zi­ bu­ ka­dar,­ süs­le­me”­ der­di.

(Ye­ri­ gel­di­ðin­den,­ soh­bet­ler­de­ ik­ram­ o­lup

va­rýp­“A­yav­rum­bun­da­þi­fa­var.­Þu­nu­yi­ye­cek­sin,­ bu­nun­ ça­yý­ný­ i­çe­cek­sin,­ o­nu­ ka­vu­ra­cak­sýn...”­di­ye­u­zun­u­zun­an­la­týr­dý.­ Ýlâhiler ilâhiler…

Ra­zi­ye­Ö­zay­dýn,­“Ders­le­rin­a­ka­bin­de­i­lâ­hi­ler o­kur­duk”­de­yip­baþ­lý­yor­mý­rýl­dan­ma­ya: Bu­dün­ya­ya­lan­sö­zü­me­i­nan Son­u­cu­vi­ran,­a­gön­lüm­ni­ye­gü­ler­sin?

Bur­da­gü­ler­sin­gü­ler­sin Or­da­að­lar­sýn Ka­ran­lýk­kab­re­na­sýl­gi­rer­sin­a­gön­lüm?

E­þi­ði­ne­va­ra­ma­dým Ku­su­rum­çok,­gü­le­me­dim Gü­zel­yüz­lü­Nur­Üs­ta­dým... Ýþ­te­Ra­zi­ye­Ö­zay­dýn’ýn­ay­na­sýn­dan­yet­miþ­yýl ön­ce­si­nin­Bol­va­din’in­den,­ha­ným­la­rýn dün­ya­sýn­dan­bir­ke­sit..

Oðlunun dilinden Raziye Özaydýn Bi­zim­A­i­le­der­gi­si­nin­E­kim­2002­sa­yý­sýn­da­ya­yýn­la­dý­ðý­mýz­bu­ya­zý­yý­ga­ze­te­i­çin tek­rar­göz­den­ge­çi­rir­ken­ba­zý­so­ru­lar­i­çin Ra­zi­ye­Ö­zay­dýn’a­u­laþ­ma­ya­ça­lýþ­tým.­De­ðer­li­ge­lin­le­ri­Þey­ma­Ha­ným­te­le­fon­gö­rüþ­me­miz­de­ka­yýn­va­li­de­si­nin­20­Þu­bat 2005’de­tam­da­10­Mu­har­rem­ta­ri­hin­de ve­fat­et­ti­ði­ni­i­fa­de­et­ti.­Bi­lâ­ha­re­ev­le­rin­de yap­tý­ðý­mýz­gö­rüþ­me­de­Be­di­üz­za­man Haz­ret­le­ri­nin­ta­bi­riy­le­“An­ne­le­ri­hep­Nur Ta­le­be­le­ri­o­lan­Bol­va­din­ma­sum­la­rýn­dan” oð­lu­Ah­met­Sa­dýk­Ö­zay­dýn­an­ne­si­ni,­a­i­le­si­ni,­Þa­hi­de­Yük­sel’i,­A­si­ye­Mü­la­zý­moð­lu’nu­an­lat­tý.­­ An­nem­as­len­Gi­rit­li­dir.­Ha­cý­þa­ki­ro­ðul­la­rý­a­i­le­sin­den,­Ha­cý­Mah­mut­za­de­ler­den­dir.­Ve­fa­týn­dan­ön­ce­ki­son­söz­le­ri­þöy­ley­di:­ “’Has­bü­nal­la­hü­ve­ni­mel­ve­kil’ du­a­sý­ný Faal bir aile çok­ya­pýn.­Hz.­Hü­se­yin­(ra)­son­a­nýn­da­bi­Üs­tad­Haz­ret­le­ri­ni­ka­la­ba­lýk­lar­i­çer­le­böy­le­du­a­et­miþ­ti.”­ sin­de­u­zak­tan­i­ki­kez­gör­düm.­Nur­gi­An­nem­ka­la­ba­lýk­bir­a­i­le­ye­sa­hip­ol­du­bi­par­lý­yor­du.

E­vi­miz­den­Nur­soh­bet­le­ri­ek­sik­ol­maz­dý.­E­- ol­ma­dý­ðý­ný­ so­ru­yo­rum.­ Sa­de­ce­ her­ za­man ðun­dan­ri­sâ­le­le­rin­yaz­ma­i­þin­den­zi­ya­de­ge­len þim­Ýh­san­Ö­zay­dýn­ve­a­i­le­si­ko­yu­Nur­cuy­du.­E­- dü­zen­li­ o­la­rak­ çay­ ik­ra­mý­nýn­ ya­pýl­dý­ðý­ný,­ a­- mi­sa­fir­le­rin­hiz­me­ti­ni­gö­rür,­e­vi­mi­zi­ha­ným­la­þim,­gö­rüm­cem,­ka­yýn­va­li­dem­ve­kay­ným,­al­týn­- ma­ Þa­hi­de­ Ha­ný­mýn­ an­cak­ mü­sa­it­ ol­du­ðu rýn­soh­be­ti­i­çin­ha­zýr­lar­dý.­Ri­sâ­le­le­rin­el­le­ya­zýl­da­ý­þýk­o­lan­cam­bir­ma­sa­ü­ze­rin­de­Ri­sâ­le-i za­man­lar­da­ ça­yýn­ ya­ný­na­ bö­rek­ çý­kar­dý­ðý­ný ma­sý­nok­ta­sýn­da­en­çok­ha­lam­Sa­mi­ye­Hel­va­cý, Nur’u­el­le­ya­zar­lar­dý.­Yaz­dýk­tan­son­ra­say­fa­lar an­la­tý­yor.­Ders­ler­de­is­te­ye­nin­gön­lün­den­ne ba­bam­ve­am­cam­Ah­met­Hil­mi­Ö­zay­dýn­ça­lý­þýr­dý.­Ha­lam­ak­ra­ba­ha­ným­la­rý­ný­Nur­hiz­me­ti­i­ön­ce­E­mir­dað’ý­na­tas­hi­he­gi­der­son­ra­bi­ze­i­a­de ik­ram­ge­çer­se,­o­nu­çý­kar­dý­ðý­ný­ha­týr­lý­yor.) çin­ko­or­di­ne­e­der­di.­Ö­zel­seh­pa­lar­da­ke­sik­uç­lu e­di­lir­di.­­O­ki­tap­lar­ha­len­du­rur.­ Asiye Anne… me­tal­ka­lem­ler­le,­kýr­mý­zý­ye­þil­mü­rek­kep­kul­la­Be­yim­le­kar­de­þi­Ah­met,­hiz­met­te­çok­fa­al­di­Ha­cý­A­þýk­lar­dan­A­si­ye­An­ne­ (Mü­la­zý­moð­lu) na­rak­ri­sâ­le­le­ri­ya­zar­lar,­Üs­ta­da­tas­hih­i­çin­gön­ler.­Be­yim,­Cey­lan­Ça­lýþ­kan’ýn­ta­il­ko­kul­dan­en sa­mi­mî­ar­ka­da­þýy­dý.­Üs­ta­dýn­zi­ya­re­ti­ne­de­sýk var­dý.­A­i­le­si­ev­li­ya­ul­lah­dý.­Mev­lâ­nâ’nýn­cüb­be­si­- de­rir­ler­di.­Üs­tad­da­ar­ka­sý­na­yaz­dý­ðý­du­a­lar­la sýk­gi­der­di.­Ri­sâ­le-i­Nur’u­o­ku­yup­yaz­dý­ðý­i­çin ni­ver­miþ­ti­Üs­ta­da.­ (A­si­ye­Ha­ný­mýn­de­de­le­rin­- ya­zý­lan­la­rý­bi­ze­i­a­de­e­der­di. den­Kü­çük­A­þýk­as­rý­nýn­mü­ced­di­di­Mev­lâ­nâ Ha­lam­Ri­sâ­le-i­Nur­la­ra­bü­yük­bir­mu­hab­bet­hap­se­gi­ren­çok­ak­ra­ba­mýz­ol­du.­ Ha­lid­Bað­da­di’nin­ta­le­be­si­ol­muþ,­u­zun­yýl­lar­o­- le­bað­lýy­dý.­Üs­ta­dý­1950’li­yýl­lar­da­Ýs­tan­bul’da­i­ki nun­ya­nýn­da­kal­mýþ­týr.­Mev­lâ­nâ­Ha­lid,­ta­le­be­si kez­zi­ya­ret­et­ti­ði­ni­de­fa­lar­ca­an­lat­mýþ­tý­bi­ze.­ Bolvadin hanýmlarý ve Þahide Anne Ba­bam­tüc­car­dý.­E­mir­dað’a­sa­tý­þa­git­ti­ði­gün­Þa­hi­de­Yük­sel­ve­Ab­dur­rah­man­Yük­sel­Bol­va­- Kü­çük­A­þýk’a­ay­rý­lýr­ken­cüb­be­si­ni­he­di­ye­et­din’de­Nur’a­çok­ça­lý­þýr­lar­dý.­Ay­ný­za­man­da­a­i­le miþ­ti.­A­si­ye­An­ne­Mev­lâ­nâ­Ha­lid­Bað­da­di’nin ler­de­Üs­ta­dý­kýr­da­te­fek­kür­e­der­ken­de­fa­lar­ca dost­la­rý­mýz­dý.­Þa­hi­de,­ha­ným­la­ra­soh­bet­ler­ya­par, cüb­be­si­ni,­Be­di­üz­za­man’a­tak­dim­et­miþ,­o­nun gör­dü­ðü­nü,­ko­nuþ­tuk­la­rý­ný­ve­o­nun­na­ma­za,­i­ders­ya­par­ken­de­o­ku­duk­la­rýn­dan­çok­et­ki­le­nir ha­ki­kî­sa­hi­bi­o­la­rak­Be­di­üz­za­man­Haz­ret­le­ri­ni ba­de­te­da­ir­na­si­hat­le­ri­ni­bi­ze­an­la­týr­dý.

O­za­man­lar­kü­çü­cük­bir­ço­cuk­tum.­Þa­hi­de renk­ten­ren­ge­gi­rer­di.­Ha­ným­ce­ma­at­çok­ka­la­- gör­müþ­tü.­A­si­ye­Mü­la­zý­moð­lu’nun­is­mi­ve hiz­ m et­ l e­ r i­Nur’un­lâ­ h i­ k a­ l a­ r ýn­ d a­yer­yer­zik­ r e­ Yük­ sel­ve­e­þi­a­i­le­mi­zin­bir­fer­di­gi­biy­di­a­de­ta. ba­lýk­tý.­Sa­de­ce­Bol­va­din’de­haf­ta­nýn­bir­kaç­gü­nü, di­ l ir.)­ Do­ ð uþ­ t an­sür­ m e­ l i­göz­ l e­ r i­ve­bak­ t ý­ ð ýn­ d a Þa­ h i­ de­An­ne­an­ne­min­can­dan­ar­ka­da­þýy­dý. fark­lý­yer­ler­de­ha­ným­la­ra­ders­ler­ya­par­dý.­Ri­sâ­le-i in­sa­ný­ya­kan­kes­kin­ba­kýþ­la­rý­var­dý.­Kim­ev­len­- A­si­ye­An­ne­yi­hiç­u­nut­mam.­Af­yon­luy­du.

Nur’un­aþ­kýn­dan­37­ki­lo­ya­düþ­müþ­tü.­ Þa­hi­de­Yük­sel’i­Bol­va­din­li­ha­ným­la­rýn­ba­zý­la­rý miþ,­kim­has­ta­lan­mýþ,­kim­öl­müþ,­kim­do­ðum Bol­va­din’e­gel­di­ði­ni­du­yun­ca­ha­be­ri­ni­a­lýr,­a­i-­ “Üs­tad­o­nu­kýy­met­li­ta­le­be­si­yap­tý,­bi­zi­yap­ma­- yap­mýþ,­her­ke­sin­prob­le­miy­le­il­gi­le­nir,­e­lin­den le­cek­top­la­nýr­ge­ce­soh­bet­le­ri­ne­gi­der­dik.

Hat­ta­bir­ge­ce­Bol­va­din’de­Ab­dul­ka­dir­Gey­dý”­di­ye­kýs­ka­nýr­dý.­Zor­la­de­ðil­ya!­Hat­ta­ya­kýn gel­di­ði­ka­dar­yar­dým­cý­ol­ma­ya­ça­lý­þýr­dý.­ Ý­kin­ci­oð­lum­sa­bah­doð­du,­ak­þam­ol­ma­dan la­ni­Haz­ret­le­ri­nin­to­ru­nu­o­lan­za­týn­kab­ri­ni bir­ak­ra­bam­“Be­nim­ih­lâ­sý­mý­çal­dý”­di­ye­has­ta bi­le­ol­du­bu­yüz­den.­A­ma­o­bü­tün­bun­la­rý­fark A­si­ye­An­ne­gel­di.­Be­be­ðin­a­dý­ný­sor­du.­“Sen zi­ya­ret­ et­miþ,­ i­ba­det­ e­de­rek­ sa­bah­ na­ma­zý­e­der,­hiçbir­þey­yok­muþ­gi­bi­öy­le­le­ri­ne­her­kes­- koy”­de­dik.­Ha­luk­ve­Ha­li­dun­is­mi­ni­ver­di.­Ba­- mý­zý­ký­lýp­dön­müþ­tük.­Soh­bet­bo­yun­ca­be­ni bam­da­he­men­e­zan­la­o­nun­ya­nýn­day­ken­a­dý­- di­zi­ne­ya­tý­rýr­“Oð­lum!”­di­ye­ba­þý­mý­sý­vaz­lar­ten­faz­la­iz­zet­ik­ram­da­bu­lu­nur­du,­þa­þar­dým.­ Bü­yük­ ký­zý­mýn­ do­ðu­mu­ sý­ra­sýn­da­ bir­ de ný­ku­la­ðý­na­o­ku­du.­A­dý­ný­koy­du­ðu­oð­lu­mu­sýk dý.­Be­li­bü­kül­müþ,­ký­na­lý­saç­lý,­ye­þil­ken­din­bak­tým­ya­ným­da­Þa­hi­de­Ha­ným.­Se­her­vak­- sýk­kon­trol­e­der,­“Bu­ço­cu­ða­süt­i­çir­mi­yor­su­- den­sür­me­li­göz­lü,­çok­kes­kin,­de­rin­ba­kýþ­lý bir­ ha­ným­dý.­ Kalp­le­re­ nak­þo­lan­ tat­lý­ bir­ di­li ti,­ da­ha­ gün­ doð­ma­mýþ,­ e­zan­ o­ku­nu­yor­du. nuz.­Oð­lan­ço­cu­ðu­na­dik­kat­ge­re­kir”­der­di.­ Ko­nu­þur­ken­ kar­þý­sýn­da­ki­ne­ hep­ “A­ yav­- var­dý.­Her­ke­sin­sýh­hat­ve­a­fi­ye­ti­i­çin­uð­ra­þýr­Sa­bah­ na­ma­zý­ný­ biz­de­ kýl­dý.­ Be­nim­le­ il­gi­len­di.­ Ký­zý­mý­ he­men­ ku­ca­ðý­na­ al­dý,­ o­ku­du, rum”­ di­ye­rek­ hi­tap­ e­der,­ þi­fa­lý­ bit­ki­ler­den dý.­Þi­fa­lý­ot­la­rý­çok­i­yi­bi­lir,­do­ðum­lar­da­ha­o­ku­du.­ Be­ni­ yý­ka­dý,­ ab­dest­ al­dýr­dý.­ Saç­la­rý­- gý­da­lar­dan­ çok­ i­yi­ an­lar­dý.­ Kýr­la­ra­ çýk­tý­ðý­- ným­la­ra­yar­dým­e­der,­be­bek­le­re­i­sim­ve­rir­di. mý­ ta­ra­yýp,­ ör­dü.­ “Ab­dest­ al­ma­dan­ be­be­ðe mýz­da­ sa­rý­ çi­çek­le­rin,­ ye­þil­ ot­la­rýn­ ya­ný­na Hep­si­ni­de­rah­met­le­ha­týr­lý­yo­rum…

GÜN GÜN TARÝH

lTurhan Celkan

turhancelkan@hotmail.com

Hubb-u cah, hýrs-ý þöhret, makam-mevki meftunu olmak

ÝSTÝKAMET HÜSEYÝN GÜLTEKÝN GSM: 0505 284 32 40

l­vî­dâ­vâ­mýz­dan­bi­zi­a­lý­ko­ya­cak,­kud­sî­hiz­met­le­ri­miz­den­bi­zi­vaz­ge­çi­re­cek­ma­ni­ler, en­gel­ler­o­ka­dar­çok­ki­say­mak­la­bit­mez...

Dün­ya­mý­zýn­gül­me­si­ne­be­del,­a­hi­re­ti­mi­zin­að­la­ma­sý­na­ se­bep­ o­la­cak­ o­ ka­dar­ al­da­tý­cý­ tu­zak­lar var­ki­bu­gi­bi­tu­zak­la­ra­düþ­me­den­yo­lu­mu­za­de­vam­et­mek­hiç­de­ko­lay­de­ðil­bu­a­sýr­da...

Dün­ya­lýk­mal-mülk­ve­ser­vet­ler...­Hýrs-ý­þöh­ret, ma­kam-mev­ki­tut­ku­nu­ol­mak,­hubb-u­câh,­in­san­la­rýn­be­ðe­ni­si­ni­ka­zan­mak­ar­zu­su,­hep­ön­de­gö­rün­mek­iþ­ti­ya­ký,­þan-þe­ref­mef­tu­nu­ol­mak­vs...

Hep­si­de­nefs-i­em­mâ­re­mi­zin­ýs­rar­la­is­te­di­ði, þey­ta­ný­mý­zýn­ sü­rek­li­ tel­kin­ et­ti­ði­ ve­ ha­ki­kat-ý hal­de­e­be­dî­ha­ya­tý­mý­zý­ka­rar­ta­cak­o­lan­is­tek­ve ar­zu­lar,­gam­ve­tu­zak­lar...

Ha­ki­kat-ý­hal­de­dün­ya­lýk­in­san­la­rýn­gün­de­min­de o­lan­bu­çe­þit­gayr-ý­meþ­rû­is­tek­ve­ar­zu­la­rýn­za­man za­man­bir­çok­ehl-i­di­nin­gün­de­mi­ni­de­ar­týk­meþ­gul­et­me­si­tu­haf­ol­sa­da­a­cý­bir­ger­çek­tir.­Bu­a­cý ger­çe­ði­ku­lak­ar­dý­et­me­den,­her­an­in­sa­ný­yol­dan çý­ka­ra­cak­o­lan­bu­al­da­tý­cý­tu­zak­la­ra­düþ­me­me­nok­ta­sýn­da­her­ehl-i­di­nin­te­yak­kuz­da­ol­ma­sý­ge­re­kir. Ý­man­ Kur’ân­ ha­dim­li­ði­ gi­bi­ yü­ce­ bir­ dâ­vâ­yý üst­le­nen­le­rin,­yük­len­dik­le­ri­bu­kud­sî­hiz­met­le­ri bi­hak­kýn­ye­ri­ne­ge­tir­mek­ve­böy­le­al­da­tý­cý­ser­vet,­ ma­kam-mev­ki,­ hýrs-ý­ þöh­ret,­ hubb-u­ cah gi­bi­ teh­li­ke­li­ tu­zak­la­ra­ düþ­me­mek­ i­çin­ dik­kat­li ol­ma­la­rý­ge­re­kir.

Bu­çir­kin­ve­çir­kin­ol­du­ðu­ka­dar­da­teh­li­ke­li­o­lan­ar­zu­ve­is­tek­le­rin­dün­ya­lýk­in­san­la­rýn­i­þi­ve meþ­ga­le­si­ol­du­ðu­nu­Be­di­üz­za­man;­“in­san­da,­ek­se­ri­yet­i­ti­ba­rýy­la­hubb-u­câh­de­ni­len­hýrs-ý­þöh­ret­ve hod­fü­ruþ­luk,­ve­þan-ü­þe­ref­de­ni­len­ri­ya­kâ­ra­ne halk­la­ra­gö­rün­mek­ve­na­zar-ý­am­me­de­mev­ki­sa­hi­bi­ol­ma­ya,­ehl-i­dün­ya­nýn­her­fer­din­de­cüz’î-kül­lî­ar­zu­var­dýr.”­ (Mek­tu­bat,­s:­386) i­fa­de­le­riy­le­na­zar­la­rý­mý­za­su­nu­yor.

“Hýrs-ý­þöh­ret”,­“hod­fü­ruþ­luk”,­“ri­ya­kâ­ra­ne­halk­la­ra­gö­rün­mek”,­“na­zar-ý­âm­me­de­mev­ki­sa­hi­bi ol­mak”...­vs.­ehl-i­din­de­ol­ma­ma­sý­ge­re­ken­çir­kin hâ­let­ler...­Yal­nýz­ve­yal­nýz­dün­ya­ha­ya­tý­ný­he­def­it­ti­haz­e­den­le­rin­has­let­le­ri,­þi­âr­la­rý...­Ý­man­Kur’ân hiz­me­ti­ni­va­zi­fe­bi­len­ler­de­hiç­mi­hiç­ol­ma­ma­sý el­zem­o­lan­çir­kin­ar­zu­ve­is­tek­ler... Çok­i­yi­tah­lil­et­mek­lâ­zým...­Hem­dün­ya­lýk­ma­kam-mev­ki­le­re­ta­lip­ol­mak;­hem­de­uh­re­vî­ma­kam­la­rý­ar­zu­la­mak...­Hem­þan-þe­ref­mef­tu­nu­o­lup, o­nun­ar­ka­sýn­dan­koþ­mak;­hem­de­Al­lah’ýn­rý­za­sý­ný tah­sil­et­mek...­Hem­halk­la­rýn­be­ðe­ni­si­ni­ve­mem­nu­ni­ye­ti­ni­ar­zu­la­mak;­hem­de­Hakk’ýn­rý­za­sý­ný, O’nun­hoþ­nut­luðu­nu­bek­le­mek...­Böy­le­o­lur­mu?

Bu­nun­bir­man­tý­ðý­o­lur­mu?­Böy­le­te­zat­la­rýn­bir­a­ra­ya­gel­me­si­müm­kün­mü? Öy­le­i­se­ak­lý­ba­þýn­da­her­in­san,­bu­ne­vî­ters­lik­ler­le,­bu­te­zat­lý­du­rum­lar­la­bir­yer­le­re­va­rý­la­ma­ya­ca­ðý­ný­dü­þün­me­li.­E­be­dî­ha­ya­tý­nýn­hu­zur­ve­sa­a­de­ti­ni dü­þü­nü­yor­sa,­dün­ya­nýn­al­da­tý­cý­þan­ve­þe­ref­le­ri­ni, zevk­ve­lez­zet­le­ri­ni,­ma­kam­ve­mev­ki­le­ri­ni,­mil­le­tin rý­za­sý­ný,­öv­gü­le­ri­ni­de­ðil;­Yü­ce­Al­lah’ýn­hoþ­nut­lu­ðu­nu­ve­rý­za­sý­ný­gö­zet­me­li­ve­o­doð­rul­tu­da­hâl­ve dav­ra­nýþ­la­rý­ný­tan­zim­et­me­li,­ve­bu­þe­kil­de­a­hi­re­tin yük­sek­ma­kam,­mev­ki­le­ri­ne,­ha­ki­kî­þan-ü­þe­ref­le­ri­ne,­tü­ken­mez­zevk-ü­lez­zet­le­ri­ne­ta­lip­ol­ma­lý.

Bu­ me­yan­da­ nü­mu­ne-i­ im­ti­sâl­ o­la­rak­ ka­bul­len­di­ði­miz­Be­di­üz­za­man’ýn­ta­výr­ve­du­ruþ­la­rý­bi­zim­i­çin­ve­bü­tün­ehl-i­din­i­çin­en­doð­ru,­en­i­sa­bet­li­ ör­nek­ ol­sa­ ge­rek.­ O­nun­ dün­ya­ya­ yö­ne­lik þan-ü­ þe­ref­ler­den,­ zevk-ü­ lez­zet­ler­den,­ ma­kam-ý mev­ki­ler­den,­ hal­kýn­ tak­dir­ ve­ il­ti­fat­la­rýn­dan­ ne­den­ka­çýn­dý­ðý­ný­çok­i­yi­tah­lil­et­mek­ge­re­kir.­Ken­di­si­ne­ ýs­rar­la­ tek­lif­ e­di­len­ ma­aþ­la­rý,­ ser­vet­le­ri, köþk­le­ri,­sa­ray­la­rý,­me­bus­luk­la­rý,­mev­ki­le­ri­e­li­nin ter­siy­le­ ne­den­ ge­ri­ çe­vir­di­ði­ni;­ þim­di­ ba­zý­ ehl-i di­nin­ da­hi­ ma­kam-mev­ki­ uð­ru­na,­ ba­zý­ dün­ya­lýk men­fa­at­ler­ ha­tý­rý­na,­ al­da­tý­cý­ ba­zý­ þân-ü­ þe­ref­le­ri mu­ha­fa­za­ et­me­nin­ be­de­li­ne­ ni­ce­ kud­sî­ de­ðer­le­ri da­hi­fe­dâ­et­tik­le­ri­ni­gö­rün­ce­o­bü­yük­Üs­ta­dýn­ta­viz­siz­ du­ru­þu­nu­ þim­di­ da­ha­ i­yi­ an­lý­yor­ ve­ o­nu tak­dir­le­ yâd­ e­di­yo­ruz.­ De­ðil­ dün­ye­vî­ ma­kam­ ve mev­ki­le­ri,­o­nun­ma­ne­vî­ma­kam­ve­mev­ki­le­re­da­hi­ta­lip­ol­ma­yýp­red­det­ti­ði­nin­sýrr-ý­hik­me­ti­ni­an­la­ma­ya­ça­lýþ­ma­nýn­ge­rek­li­li­ði­ne­i­na­ný­yo­ruz.

U

Dünyada en yüksek hakikat, peder ve validelerin evlâtlarýna karþý þefkatleridir. Ve en âli hukuk dahi, onlarýn o þefkatlerine mukabil hürmet haklarýdýr. Çünkü onlar, hayatlarýný, kemâl-i lezzetle evlâtlarýnýn hayatý için feda edip sarf ediyorlar.

Bediüzzaman, Mektubat, s. 250

10

YENÝASYA / 28 ÞUBAT 2010 PAZAR

KÜLTÜR-SANAT

Zararlýdan uzak durmak, aklýn gereði

Ýlköðretim öðrencileri yazdý, iletiþimciler filme dönüþtürdü

BÝR BAÞKA AÇIDAN S. BAHATTÝN YAÞAR syasar33@yahoo.com

irisi, birisi hakkýnda bir konuyu bize danýþmaya görsün, alimallah anasýný aðlatýrýz. Hemen, hüküm veren pozisyonuna geçip, edalý edalý bir tavýr içerisinde, þöyle biraz da kasýlarak, ‘hýmmm tanýrým onu…’ kabilinden, biraz da býyýk altý gülerek, baþlarýz cümlelere.

Ne de kolay konuþuruz.

Hiçbir þeyin kalmamasý için, ‘inciðini, cýncýðýný’ karýþtýrýrýz. Hatta býrakýn bildiklerimizi, tahmin ettiklerimizi, hayal ettiklerimizi bile katarýz onunla ilgili, yüksek fikirlerimizin içine (!) Sanki kendimiz sütten çýkmýþ ak kaþýðýz.

Birilerinin hatalarýný konuþurken, neredeyse dudaklarýmýza bal sürerler.

Oysa görsek ki, yanlýþlýkla kamera kayýtlarýna alýnmýþ bir sohbette, biz konu edilmiþiz. Ve kendimiz hakkýnda demediklerini býrakmamýþlar. Hatta olmamýþ ve olmasý da mümkün olmayan ne çok þeyler de katmýþlar.

Her halde, ne güzel olmuþ, ne de güzel konuþuyorlar demeyiz, deðil mi? Ölçü ne kadar da yerine oturuyor. “Kendinize yapýlmasýný istemediðiniz bir davranýþý, baþkasýna yapmayýnýz.” Ýnsanlar, acý ki, gýybet ederken, iþledikleri cinayetin farkýnda bile deðiller. Lâkayt bir yaklaþým var bu ciddî hastalýða karþý. Yýkým da bu zaten.

Oysa, ayný cümleleri ve tavýrlarý kendisine söylenirken izlediðinde, içinde o söyleyenlere karþý ne kadar ciddî bir kirlenme hissedecektir.

Gýybetin, bireysel ve sosyal açýdan ne büyük bir kirlenme meydana getirdiði apaçýk.

Hikâye ibretlik.

Bir gün bir tanýdýðý büyük filozof Sokrat’a rastladý ve dedi ki: ‘Arkadaþýnla ilgili ne duyduðumu biliyor musun?’

‘Bir dakika bekle’ diye cevap verdi Sokrat. ‘Bana bir þey söylemeden evvel, senin küçük bir testten geçmeni istiyorum.’

Buna ‘Üçlü Filtre Testi’ deniyor. ‘Üçlü filtre mi?’ diye sordu adam. ‘Evet, doðru’ diye devam etti Sokrat, ‘Benimle arkadaþým hakkýnda konuþmaya baþlamadan önce, bir süre durup ne söyleyeceðini filtre etmek, iyi bir fikir olabilir.’

Ona üçlü filtre testi dememin sebebi: Birinci filtre, ‘Gerçek Filtresi’. ‘Bana birazdan söyleyeceðin þeyin tam anlamýyla gerçek olduðundan emin misin?’

‘Hayýr’ dedi adam, ‘aslýnda bunu sadece duydum ve …’ ‘Tamam’ dedi Sokrat, ‘öyleyse, sen bunun gerçekten doðru olup olmadýðýný bilmiyorsun. Þimdi ikinci filtreyi deneyelim, ‘Ýyilik Filtresini’.

Arkadaþým hakkýnda bana söylemek üzere olduðun þey, iyi bir þey mi?

‘Hayýr, tam tersi…’ dedi adam. ‘Öyleyse’ diye devam etti Sokrat. ‘Onun hakkýnda bana kötü bir þey söylemek istiyorsun ve bunun doðru olduðundan emin deðilsin. Fakat, yine de testi geçebilirsin, çünkü geriye bir filtre daha kaldý.’ ‘Ýþe Yararlýlýk Filtresi’.

‘Bana arkadaþým hakkýnda söyleyeceðin þey benim iþime yarar mý?’

‘Hayýr’ dedi adam. ‘Ýyi’ diye tamamladý Sokrat. ‘Eðer, bana söyleyeceðin þey doðru deðilse, iyi deðilse ne iþe yarar, faydalý deðilse bana niye söyleyesin ki?’

Demek, günlük konuþmalarý böyle bir üçlü süzgeçten geçirsek, çok daha saðlýklý olacak. Ýnsanlýða yakýþan da budur. Yoksa insanlar kendi kendini yiyip bitirecek.

Not: Bundan böyle 15 günde bir Salý geceleri 22.45'te uydudan yayýn yapan Kanal Urfa televizyonunda Pozitif Pencere'yi okuyucularýmýn duâ ile izlemelerini bekliyorum.

B

Tarihî Kemeraltý’nda bir gecede iki yangýn ÝZMÝR’ÝN tarihî Kemeraltý Çarþýsý’nda, oyuncak deposunun bulunduðu iki katlý bir binada akþam saatlerinde çýkan yangýnýn ardýndan gece tekrar yangýn çýktý. Ayný gün ikinci kez çýkan yangýný yaðmaya karþý nöbet bekleyen polis ekipleri fark etti. Cuma günü saat 16.00 sýralarýnda 863 ve 864 Sokaklarýn birleþtiði noktada bulunan oyuncak deposunda yangýn çýktý. Elektrik kontaðýndan çýktýðý sanýlan yangýn kýsa sürede büyüdü.

Yollarý dar olan tarihî Kemeraltý Çarþýsý’nda itfaiye ilerlemekte güçlük çekti. Olay yerine gelen çok sayýda itfaiye ekibinin iki katlý binadaki alevleri güçlükle söndürmesinin ardýndan gece saat 04.00 sýralarýnda ayný binada bilinmeyen bir sebeple tekrar yangýn çýktý.

Gündüz saatleri çýkan yangýn sebebiyle kapýlarý açýk kalan iþyerlerinden herhangi bir yaðma olayý yaþanmamasý için nöbet tutan polis ekipleri, yangýný fark ederek olay yerine itfaiye ekiplerini çaðýrdý. Yangýnýn sabahýn erken saatlerinde çýkmasý ve yol kenarlarýna park edilen araçlarýn bulunmamasý sebebiyle olay yerine gelen itfaiye ekipleri ikinci yangýn büyümeden söndürdü.

Yangýnlarýn çýkýþ nedenlerinin araþtýrýlýyor. Ýzmir / iha

Gökmedrese’de restorasyon kördüðümü yaþanýyor. Yüklenici firmanýn yaþadýðý ekonomik sýkýntýlar sebebiyle iþçilerin düzenli maaþ alamadýðý sorunlara, çevre düzenleme projesi tadilatý ihtiyacý ve eserden çýkan kûfî yazý tercümesinin yapýlamamasý da eklendi. FOTOÐRAF: CÝHAN

GÖKMEDRESE’DEKÝ RESTORASYON BÝTMÝYOR

MUSTAFA Necati Ýlköðretim Okulu öðrencilerinin yazdýðý öyküler, Selçuk Üniversitesi (SÜ) Ýletiþim Fakültesi öðrencileri tarafýndan kýsa metrajlý filme dönüþtürüldü. SÜ Ýletiþim Fakültesi Dekaný Prof. Dr. Haluk Hadi Sümer, Konya Gazeteciler Cemiyeti’nde düzenlediði basýn toplantýsýnda ‘Karlarýn Ýlk Aþký’ adlý kýsa film projesine iliþkin bilgi verdi. Prof. Dr. Sümer, fakülte olarak Türkiye’de ilk defa yapýlan bir projeye Mustafa Necati Ýlköðretim Okulu ile ortaklaþa imza attýklarýný ifade etti. Okul öðrencilerinin yaklaþýk 3 yýl önce yazdýðý öykülerin kitaplaþtýrýldýðýný belirten Sümer, proje kapsamýnda bu kitaptaki öykülerin film haline getirildiðini söyledi. Çocuklarýn duygularýný yansýtan hikayelerden 10 ayrý kýsa metrajlý film çekildiðini bildiren Prof. Dr. Sümer, “Bu kitaptaki öyküler senaryolaþtýrýldýktan sonra Mustafa Necati Ýlköðretim Okulu’nda 1. sýnýftan 7. sýnýfýna kadar 55 öðrenciye film yapýmý, oyunculuk, kamera kullanýmý gibi konularda eðitimler verdik. Daha sonra fakültemizden 10 üniversite öðrencisi ile bu 55 ilkokul öðrencisi öyküleri kýsa metrajlý film haline getirdi’’ dedi. Projede Selçuklu Belediyesi ile bazý özel þirketlerin desteðini aldýklarýný dile getiren Sümer, emeði geçenlere teþekkür etti. SÜ Ýletiþim Fakültesi Radyo Televizyon ve Sinema Bölüm Baþkaný Doç. Dr. Aytekin Can ise çekimlere bu yýlýn baþýnda baþladýklarýný, öðrencilerin zorlu kýþ þartlarýnda gece-gündüz demeden çalýþtýklarýný anlattý. Konya / cihan

2006 YILINDA RESTORASYONA ALINAN TARÝHÎ GÖKMEDRESE’DE ARADAN 4 YIL GEÇMESÝNE RAÐMEN ÇALIÞMALAR HÂLÂ BÝTÝRÝLEMEDÝ.

VAKIFLAR Genel Müdürlüðü tarafýndan 2006 yýlýnda restorasyona alýnan ve aradan geçen 4 yýla raðmen bir türlü çalýþmalarýn tamamlanamadýðý tarihî Gökmedrese’de restorasyon kördüðümü yaþanýyor. Yüklenici firmanýn yaþadýðý ekonomik sýkýntýlar sebebiyle iþçilerin düzenli maaþ alamadýðý sorunlara, çevre düzenleme projesi tadilatý ihtiyacý ve eserden çýkan kûfî yazý tercümesinin yapýlamamasý da eklendi. Ýstanbul Teknik Üniversitesi Peyzaj Bölümü, çevre düzenleme projesinde tadilat yaparak istinat duvarlarýnýn yüksekliðinin 30 santi-

metre aþaðýya indirilmesine karar verdi. Sivas Kültür ve Tabiat Varlýklarýný Koruma Yüksek Kurulu, proje tadilatýyla duvarlarýn 30 santim aþaðýya çekilmesi kararýnýn yeterli olmadýðýna karar verdi. Yaþanan bu durum sonrasýnda Ýstanbul Teknik Üniversitesi’nin çevre düzenleme projesinde yeniden tadilata gitmesi bekleniyor. Sivas Kültür ve Tabiat Varlýklarýný Koruma Yüksek Kurulu, yapýlacak olan proje tadilatýný onaylamadan Gökmedrese’de çevre düzenleme çalýþmalarýna yeniden baþlanamayacak. Tarihî Gökmedrese’nin büyük eyvanýnda yer alacak olan kemer taþ-

larýnda bulunan kufi yazýlarýn tercüme edilmesi için Türkiye’deki birçok üniversiteye gönderildiði ancak tercüme edilemediði iddia edildi. Bu sebeple taþlardaki yazýlarýn fotoðraflarýnýn tercüme için Mýsýr’a gönderildiði ve tercüme edilmesinin beklendiði edinilen bilgiler arasýnda yer alýyor. Gökmedrese’de Sivas ve Yozgat müzelerinde koruma altýna alýnan 331 halý, 289 kilim, 103 madeni eser, 32 ahþap parça, 57 yazma eser olmak üzere toplam 812 parçadan oluþan Selçuklu ve Osmanlý dönemine ait taþýnýr vakýf kültür varlýðýnýn sergileneceði öðrenildi. Sivas / cihan

Çanakkale 1915 Seddülbahir gezici müzesi Kozan’da

“Çanakkale 1915 Seddülbahir Özel Müzesi’’ Kozan Karacaoðlan Kütüphanesi salonunda açýldý. FOTOÐRAF: CÝHAN

KOZAN Belediyesi kültür faaliyetleri kapsamýnda ‘’Çanakkale 1915 Seddülbahir Özel Müzesi’’ Kozan Karacaoðlan Kütüphanesi salonunda açýldý. Kaymakam Ýzzettin Sevgili tarihin genç nesillere belgeleriyle aktarýlmasýnýn önemine vurgu yaparak, müzedeki belge ve eþyanýn gençlere büyük bir tarih dersi verdiðini kaydetti. Belediye Baþkaný Özgan ise Çanakkale savaþlarýndaki kahramanlýðýn gençlere hatýrlatýlmasýnda yarar olduðunu belirterek, ‘’Japon halký Hiroþima’yý nasýl unutmuyor ve unutturmuyorsa biz de Çanakkale’yi unutturmamalý ve atalarýmýzýn gösterdiði üstün kahramanlýðý hatýrlamalý ve dersler çýkarmalýyýz’’ dedi. Gezici müzenin 1-4 Mart tarihlerinde Osmaniye’nin Kadirli ilçesinde ziyaretçilerle buluþacaðý belirtildi. Adana / cihan

Pilava gel pilava

MÝZAH ÇETÝN KASKA cetinkaska@hotmail.com

abahleyin siyah kedinin çýðlýðýyla uyandým. Ama ne iyi!

Bu saatte de insan uyandýrýlmaz ki. Zaten cillop gibi 1 aylýk tatil göz açýp kapamakla bitti. Asabým fena halde bozuk. 1 ay boyunca Ýran ellerinde býrak gündemi takip etmeyi, ‘gazete oku’ sitesine bile giremedim. Bir ara internete girme teþebbüsüm oldu. Ama fiyaskoyla sonuçlandý. Çünkü yarým saat külüstür bilgisayarýn açýlmasýný bekledim. Uzun uðraþlar, dualar, üfürmeler neticesinde zatýâlileri açýldý. Pek umutlu deðildim. Lâkin baþka çare de yoktu. Ýlla ki ülkemdeki entrikalarý bilmek istiyordum. Erdo-

S 1 1 2 3 4 5 6 7 8 9

10

2

3

4

5

6

7

8

9 10 11 12

ðan ve Baykal arasýndaki söz düellosunu öðrenmeden iþlerimin yoluna gireceðine inanmýyordum.

365 gün boyunca birbirlerine lâf atmakta mahir, ama iþ görmekte kýsýr döngüye çarpan iki parti baþkanýný dinlemeden olmazdý. Yanýmdaki Kazakistanlý gencin internet baðlantýsý kesik sesiyle irkildim. Burada bir saat internet bekleyen biri için bu söz bulunmaz Hint kumaþý gibiydi. Baktým þansým yaver gitmiyor.

Pes etmekten baþka çarem kalmadý. 1 ay boyunca artýk elimi o meret alete sürmedim. Memlekete dönünce ‘’iyi ki internete bakmamýþým’’ diye içimden geçirdim. Çünkü tartýþýp durduðumuz konular ayný ve bir gýdým yol bile almamýþýz. Kürt sorunu ayný kývamda, darbe yapanlar yargýlanmamýþ, Gülsüm inek hâlâ sürgünde, tasfiye edilmesi gereken köþe paþalarý hâlâ yerlerinde. Söyleyin ey ahali, bir ay boyunca ne yaptýnýz siz? Bakýyorum da hep tabu haline gelen konulara takýlýp kalmýþsýnýz.

Aah! Minnoþ, neden beni harikalar diyarýndan uyandýrdýn! 3 gün boyunca otobüsle yol kat etmiþ birisinden ne istiyorsun?

Derdin yemekse söyle. Zaten bir ay boyunca baþýnýza talih kuþu konacak. Emine Teyze poþetler dolusu et getirecek size. Çok ballýsýnýz ha. Bense köþede bön bön size bakacaðým.

Bir ay boyunca Ýran’da bol miktarda et ve pilav yedim. Mü-

SOLDAN SAÐA — 1. Durum, tavýr, hâl. - Kemer, kayýþ, ayakkabý vb.nin iki ucunu birbirine baðlamaya, bunlarý istenilen geniþlikte tutmaya yarayan, türlü biçimlerde tutturmalýk. 2. Açýk alan korkusu. - Utanma duygusu. 3. Taslak olarak yazmak veya çizmek. - Arapçada su. 4. Güneyde bir ilimiz. - Sonradan katýlan, dikilen, yapýþtýrýlan parçanýn belli olan yeri. 5. (Tersi) Yuvarlak ve bombeli (þapka). - Zekâ'da sessizler. - Yünün dövülmesiyle yapýlan kalýn ve kaba kumaþ. 6. Karadeniz'in kuzeyinde bir devlet. 7. Avam kelimesinde ikinci hece. - Ürdün'ün yönetim þekli.

8. Duman kiri. - Ankara Ticaret Odasý'nýn kýsasý. 9. Üzüm gibi, birçoðu bir sap üzerinde bir arada bulunan meyve. - Binmeye yarayan otomobil, at vb. 10. Geleceði öðrenmek, þans ve kýsmeti anlamak amacýyla oyun kâðýdý, kahve telvesi, el ayasý vb.ne bakarak anlam çýkarma þarlatanlýðý. Yürüme organýmýz. - Hafniyumu simgeleyen harfler.

Havza’nýn Akýllý Park Projesi, ikincilik ödülü aldý SAMSUN’UN Havza Belediyesi tarafýndan yapýlan Akýllý Park Projesi, Antalya’da gerçekleþtirilen Yerel Yönetim Kamu Tedarik 2010 görüþmeleri faaliyetleri kapsamýnda düzenlenen Çevre ve Alt Yapý Yarýþmasý’nda ikinciliðe lâyýk görüldü. 200 belediye projesinin yarýþtýðý yarýþmada alýnan derece ise Havzalýlarý sevindirdi. Ýlçenin en büyük camii olan Kevser Camiinin çevresindeki atýl yapýlarý kamulaþtýrarak 20 bin metrekarelik alan elde eden Havza Belediyesi, 3,5 milyon lirasý kamulaþtýrma bedeli olmak üzere toplam 5 milyon TL harcayarak park yaptý. Projesini Isparta Süleyman Demirel Üniversitesi Grafik Tasarým Bölümü Öðretim Üyesi Prof. Dr. Ulvi Erhan’ýn hazýrladýðý akýllý park, Haziran 2008’de faaliyete açýldý. Ýlçenin akciðeri olarak görülen akýllý parkýn ise birçok özelliði bulunuyor. 24 saat belediyenin internet sitesinden canlý olarak gösterilen parkýn elektrik, su ve ýþýklandýrma sistemleri GPRS aracýlýðý ile yönetiliyor. Parkýn peyzajýna büyük önem veren belediye, özel dikim tekniðiyle parký 10 bin 648 adet çiçek ve ýhlamur aðaçlarýyla süslemiþ. Ürettiði oksijen ile ilçe halkýna can veren ekolojik park, 7’den 77’ye herkese hitap ediyor. Samsun / cihan

barekler 30 gün boyunca kahvaltý hariç hemen her gün pilav yedirdiler bize. Yahu el insaf. Pilav vacip deðil ki. Paso servis ediyorsunuz. Bir ara bizim ülkede neredeyse kilide vurulan olan pirinç, Ýran’da gözde yemek. Rejim yapmayý eskiden hayal bile etmeyen ben; þu anda pilav sayesinde aldýðým kilolarý vermeyi düþünüyorum. Mazotun ucuzluðunu görünce, kümeste mazotsuzluktan can çekiþen bizim traktörün haline acýdým. Zavallý, hayatý boyunca hiç deposunu dolu görmedi. Hep kýt kanaat geçindi. Þu anda son günlerini yaþýyor. Babam çok yattýðýna kanaat getirip satmayý düþünüyor. Kaç defa babama çaktýrmadan sürmeye çalýþtým, ama bizimkinin yerden kalkacak mecali kalmamýþ. Ýran’daki arabalarýn çoðu yamulmuþ. “Bunun sebebi hikmeti ne?” diye sormayýn, çünkü trafik ýþýklarý yok. Hasarsýz araba bulmak biraz zor orada. Karþýdan karþýya geçmek için ya birisi acýyýp duracak, ya da bir kadýnýn geçmesini bekleyeceksiniz. Yoksa orda put gibi bekleyip, geçen arabalara saygý duruþunda bulunacaksýn. Ben hep ikinci seçeneði tercih ettim, çünkü daha saðlýklý olduðuna kanaat getirdim.

Ne zaman bir bayanýn karþýya geçeceðini görsem hemen gölgesine sýðýnýp karþýya geçiyordum. Bu benim Ýran maceramdý.

Bu gün mönüde pilav var!

YUKARIDAN AÞAÐIYA — 1. Osmanlý Devleti'nde zamanýn olaylarýný tesbit etmek ve yazmakla görevli devlet tarihçisi. 2. Aðabey, büyük erkek kardeþ. Hz. Süleyman'ýn ünlü veziri. 3. Yasada gösterilen sebep ve þartlara göre, kamu yararýna olarak bir kimsenin taþýnýr ve taþýnmaz mallarýnýn devlet ya da kamu tüzel kiþiliðince elinden alýnmasý. - Lantanýn simgesi. 4. Padiþah fermaný. - Nakil’de sessizler. 5. Çam aðacýnýn reçineli kabuðundan çýkan öz suyu. 6.

Diðerine göre tercihe deðer olan. - Bir çeþit yumurtalý süt tatlýsý. 7. Kayseri'nin ilçesi. 8. Eski fýkýhî metinlerde Receb ayýný simgeleyen harfler. - Kýzýl ve kaba tüylü koyun. 9. Et, ekmek, peynir vb.nde parça, lokma, dilim. - Kaybedilmiþ, yitirilmiþ. 10. Bir akarsuyun kalkerli bir alanda oyarak oluþturduðu, bir kývrýmý keserek iki yandaki çukurluklarý birleþtiren, dar ve boðaz biçimindeki vadi. 11.

Türk budunlarýnca samanlara verilen ad. - Birleþik Arap Emirlikleri'nin kýsasý. Kerhen rýza nidasý. 12. Ýri taneli bezelye. - Karadeniz yelkenlisi.

BÝR ÖNCEKÝ BULMACANIN CEVABI — SOLDAN SAÐA: 1. KARATAY. SOMA. 2. ATAKAMÝT. KR. 3. REFAKATETMEK. 4. ARÝ. AZÝMET. 5. DÝN. SOKET. 6. ENEK. KÝSRA. 7. NARÝN. KRON. 8. ÝTÝMAT. RA. 9. ZA. AZAMET. ON. 10. KAPAMAK. ÖTE. YUKARIDAN AÞAÐIYA: 1. KARADENÝZ. 2. ATERÝNA. AK. 3. RAFÝNERÝ. 4. AKA. KÝTAP. 5. TAKAS. NÝZA. 6. AMAZON. MAM. 7. YÝTÝK. RAMA. 8. TEMEK. TEK. 9. TETÝK.10. MT. SR. 11. MKE. AROROT. 12. ARKA. ANANE.

11

YENÝASYA / 28 ÞUBAT 2010 PAZAR

DÝZÝ

S

DARBE ÖNCESÝ ZEMÝN HAZIRLANDI Her darbede olduðu gibi 28 Þubat sürecinde de hazýrlayýcý olaylar ve karanlýk eller devreye girdi.

Türkiye, bir Þubat günü, postmodern olarak adlandýrýlan yeni bir süreç baþladý. Bu sürecin tohumlarý, 1990’lý yýllarda atýlmaya baþlandý. Ülkede peþ peþe garip olaylar meydana geldi. 1992 yýlýyla birlikte Türkiye bir dizi kaza, terör olayý ve faili meçhulle karþý karþýya kaldý.

Turgut Özal’ýn Adnan Kahveci’ye hazýrlattýðý Kürt Raporu, düðmeye basýlmanýn ilk sinyali oldu.

Bu rapordan yaklaþýk 1 yýl sonra Kahveci ailesi þaibeli bir kazada vefat etti. Doðu ve Güneydoðu’da PKK terörü arttý, sansasyonel eylemler yapýldý. Bu eylemlerde asker ve sivil yüzlerce insan vefat etti.

Sansasyonel cinayetler serisi 1993 yýlýnda da ara vermeden devam etti. 24 Ocak 1993’te Uður Mumcu bir suikast sonucu ölürken, bu suikastle ilgili detaylar yýllar sonra Ergenekon zanlýsý Veli Küçük’ün evinden çýktý. Bu acý olaydan birkaç gün sonra dönemin Jandarma Genel Komutaný Eþref Bitlis’in uçaðý kalkýþýndan hemen sonra düþtü.

Ayný günlerde atýlan bir baþka manþet haberde “Olaðanüstü hal kalkýyor” deniliyordu. Haberin devamýnda Tansu Çiller’in demokratikleþme kararý aldýðýndan söz edilmekteydi. Ancak süreç bu sefer Gazi Mahallesi’nde uygulamaya konulan senaryo ile kesintiye uðradý. Bir taksiyi gaspeden teröristler, Gazi Mahallesi’nde 3 kahvehaneyi otomatik silâhla taradý. Olayda 1 kiþi can verirken, 20 kiþi de yaralandý. Fitil ateþlenmiþti. 12 Eylül öncesi yaþananlar tekrar ediliyordu. Habere göre kanlý baskýný “Türk Ýntikam Tugayý” adlý aþýrý milliyetçi bir örgütle aþýrý dinci Ýbda-C üstlenmiþti.

Gazeteler her ne kadar “Bu hain tuzaða düþmeyeceðiz, karanlýk güçler yýllar önce yaptýklarý gibi toplumumuzun en duyarlý yerine yine kurþun sýktý. Ama Türk toplumu kurulan tertipleri bu kez demokrasi ile bozacak” dese de ok yaydan çýkmýþtý.

Gaziosmanpaþa’da kahvelerin taranmasýndan sonra bazý militanlarýn kýþkýrttýðý halk, sokaklara döküldü. 2 günde 17 kiþi ölürken, 117 kiþi yaralandý.

1

Türkiye’nin kalbine saplanan postmodern darbe 28 ÞUBAT'LA BAÞLAYAN SÜREÇ HER ANLAMDA ETKÝLERÝ GÖRÜLEN YIKICI BÝR SÜREÇ OLDU. ÜLKENÝN NORMALLEÞEBÝLMESÝ ÝÇÝN 10 YILDAN FAZLA BÝR SÜREYE ÝHTÝYAÇ DUYULDU. Arap dünyasýnýn tepkisini çeken Türkiye-Ýsrail askerî eðitim anlaþmasýndan bahsediliyordu. Haberin detayýnda: “Refah Partisi Genel Baþkaný Erbakan’ýn “iktidara gelince yýrtýp atacaðýz” dediði ve Türkiye adýna Genelkurmay 2. Baþkaný Orgeneral Çevik Bir, Ýsrail adýna ise Savunma Bakanlýðý Genel Direktörü Ivry David imzaladý” deniliyordu. Ülkenin hýzla ilerlediði yön artýk belli olmuþtu.

Bu arada ülke bir infazla daha irkiliyordu. Kumarhaneler kralý Ömer Lütfi Topal, otomatik silâhlarýn kullanýldýðý bir saldýrýda öldü.

BASIN DARBE HAVASINA GÝRÝYORDU Artýk siyasî gündem ateþten günler yaþýyordu.

Aðustos ayýnýn ortalarýnda Baþbakan Erbakan Ýran’a gidiyordu. 70 yýllýk imajýmýz güme gidiyor manþetiyle verilen haberde “Erbakan, kýsa baþbakanlýk döneminde Türkiye’nin 70 yýllýk Cumhuriyet tarihi boyunca geliþtirdiði çaðdaþ - Batýlý imajýný sarsmaya baþladý” deniliyordu. Ýstanbul’da Hava Harp Okulu’nun açýlýþ töreninde ilk ders laikliðe ayrýlmýþtý. Bu törende yapýlan açýklama çok önemliydi: “Diplomasi yoluyla soruna çözüm getirilmezse ondan sonra deðiþik kademeler var onlar uygulanýr yani ama þimdi bakýn tekrar söylüyorum, devlet milletle harp etmek istemez, harp iyi bir þey deðildir. Dolayýsýyla kriz yönetimi ile sorunlarý çözmek en iyi hal tarzý olarak düþünüyorum, ama kriz yönetimi ile çözülmezse müteakip safhalar uygulanýr.”

ACZMENDÝLER ORTAYA ÇIKTI

Artýk Türkiye’de bir Aczmendi gerçeði vardý.

Ve Deniz Baykal’a göre hükümetten güç alýyorlardý. Aralýk ayýnýn son günlerinde “Böyle basýldýlar” manþeti öne çýktý. Haberin detayýnda “Aczmendilerin aylardýr firarda olan lideri Müslüm DENÝZ BAYKAL SAHNEDE Gündüz, müridinin 24 yaþýndaki kýzýyla bir evde Olaylarýn yatýþmasýnýn ardýndan rutin siyasî yarý çýplak durumda polis tarafýndan basýldý” denigündeme geri dönüldü. CHP heyecanlý günlerin a- liyordu. 1997 yýlý Susurluk ifadeleri, Aczmendiler refesindeydi. Kurultayýn yaklaþtýðý günlerde basýn ve protestolarla baþladý. Ancak o günlerde en iyi galibi çoktan belirlemiþti. Haberde yapýlan nabýz reyting Fadime’nin günlüðündeydi. Bunu ne yazýk yoklamasýnda seçilmiþ 855 delegenin 571’inin oyu- ki köþe yazarlarý dile getiriyor, bazý þeyler sürekli ýnun Baykal yönünde olduðu vurgulanýyordu. Bay- sýtýlýp okuyucunun önüne getiriliyordu. Aczimenkal’ýn genel baþkanlýðýnýn ardýndan DYP-CHP ko- di gerçeði ise yýllar sonra baþlatýlan Ergenekon soalisyonu sonlandý. Yeni hükümet arayýþlarý baþlaruþturmasý kapsamýnda ortaya çýkýyordu. mýþtý. Anketler ve sürpriz telefonlarla merkez saðPeþi sýra Baþbakan Erbakan’ýn ifdaki iki parti koalisyona zorlanýyorlardý. tar yemeði gündemin ilk sýrasýna oturdu. “Tarikat SalDEMÝREL’E SUÝKAST GÝRÝÞÝMÝ tanatý” baþlýklý haO günlerde dikkat çekici bir yorum da merhum iþ adamý Sakýp Sabancý’dan geldi. Sabancý, Türkiye’de siyasî otorite boþluðu yaþandýðýný öne sürü- berde, “Cumhuriyet yordu. Özdemir Sabancý suikastý ve 1 Mayýs olay- tarihinde ilk kez, sarýklý cüblarý bunun ürünüydü. Ardýndan yaþanan örtülü ö- beli tarikat liderleri, Erbadenek skandalý, Tansu Çiller’i ablukaya almýþtý. kan’ýn iftar konuðu olarak Türkiye peþ peþe yaþanan bu olaylarla alttan alta Baþbakanlýk konutunda bir aistikrarsýzlaþtýrýlýyordu. Bu, gizli yapýnýn ekmeðine raya geldiler. Tarikatçýlar, yað sürmekti. Türkiye örtülü ödenek çekiþmelerini süper lüks otoyaþarken; 11 Mayýs 1996 günü Cumhurbaþkaný l a r ý y l a Süleyman Demirel’e yapýlan baþarýsýz bir suikast d i k k a t giriþimini yaþadý. çektiler” DSP lideri Ecevit’e göre hedef laik Cumhuri- ifadeleyet’ti. Bu arada gazeteler Refah Partili yöneticilerin r i n e de 19 Mayýs törenlerini izlemeye geldiðini vurguluyordu. Örtülü ödenek dolayýsýyla iyice köþeye sýkýþan Çiller, çareyi Erbakan’la dirsek temasýnda buluyordu.

GENELKURMAY’DAN ÝRTÝCA UYARISI Yýllar yýlý propaganda kokacak yayýnlar baþlýyordu. Gündemde yine Taksim’e cami projesi vardý.

Bu haberler ve yaþananlar gizli yapýlanma ve ordu içinde þekillenen cuntalar için bulunmaz fýrsattý.

Köþe yazarlarý, daha ilk günlerden itibaren darbeyi köþelerinde dillendirmeye baþlamýþlardý.

Temmuz ayýnýn tam ortasýnda “Ýþte olay anlaþma” manþetini okuduk. Ýmzalandýðý günden beri

yer verilmiþti.

9 Ocak 1997 tarihinde hükümet tarafýndan; “Baþbakanlýk Kriz Yönetim Merkezi Yönetmeliði” çýkarýldý. Bu yönetmelik, 28 Þubatçýlarýn sivil siyaseti yönlendirme konusunda oldukça rahat hareket etmelerini saðlayacaktý. Hükümetin kuruluþundan 3 ay gibi kýsa bir süre sonra böyle bir yönetmeliðin çýkarýlmýþ olmasý bir hayli ilginçti. Ýlginçlikler bununla da kalmayacaktý. Baþbakan Erbakan 31 Ocak 1997 tarihli gizli bir emirle Millî Güvenlik Kurulu Genel Sekreterine önemli yetkiler verdi. Bunlara dayanarak ordu içinde “Batý Çalýþma Grubu” adýyla meydana getirilen oluþum, mevcut hükümeti düþürecek bir dizi operasyonu adým adým gerçekleþtirecekti.

SÝNCAN’DA TANK GEÇÝDÝ 1997 Þubat ayýnýn ilk günlerinde Sincan’da düzenlenen Kudüs Gecesi fitili ateþleyecekti. Bu olaylar üzerine bir askerî kaynak; “Türkiye karanlýk bir uçuruma sürükleniyor. Ancak siyasî çýkar ve hesaplaþmalar nedeniyle bu gidiþe dur denemiyor” diyordu.

Süreç ilerliyordu. Sincan’da tank sesleri duyuldu.

Yenikent tatbikat alanýna giden 15 tank ve 20 kariyerin sesleri Sincanlýlarý yataklarýndan fýrlatmýþtý.

Sincanlýlar bu manzarayý korku ve hayretle kar-

þýlarken, Baþbakan yardýmcýsý Tansu Çiller “Densizlik” yorumunu yapýyordu. Sincan Belediye Baþkaný’na görevden el çektiriliyor ve Filistin Büyükelçisi’nin ülkesine dönmesi isteniyordu. Bu geliþmeler üzerine konuþan Eski Genelkurmay Baþkaný, DYP Kilis milletvekili Doðan Güreþ, “Tanklar infilâký önledi, Asker’in sabrýný zorlamayýn” diyordu.

Ayný günlerde iç sayfalara sýkýþtýrýlan bu haber çok ilginçti. “Askerler darbeyi sivillerden bekliyor” baþlýðýyla verilen haberde; “Türk Silâhlý Kuvvetleri” Refahyol’un uygulamalarýndan duyduðu aþýrý rahatsýzlýðýný sivil toplum örgütlerine de aktararak; “Bu gidiþe dur demek için üzerinize düþeni yapýn” mesajýný verdi.

Sivil toplum örgütlerini harekete geçirmek amacýyla gizli toplantýlar yapan askerlerin, bu temaslarýný sürdürecekleri ve Türk Silâhlý Kuvvetleri’nin görüþlerini çeþitli platformlarda açýklayacaklarý öðrenildi” ifadelerine yer verilmiþti.

MGK TOPLANDI, BÝLDÝRÝ YAYINLANDI 26 Þubat tarihli gazetelerde ‘Gözler Cuma’da” manþeti atýlýyordu. Sonunda 28 Þubat sürecine imza atýlmýþtý. Olay sadece bir Millî Güvenlik Kurulu bildirisi deðildi hiç þüphesiz. Yaþananlar ve yaþanacak olanlar, basýna yansýmayan ayrýntýlarýyla oldukça önemli. Bir koalisyon hükümetini düþüren, millî eðitimden saðlýða kadar ülkedeki bir çok dengeleri alt üst eden bir süreç 28 Þubat.

Hayali bir düþmanla yapýlan savaþýn Türkiye’ye maddî bilânçosuysa korkunçtu. En iyi ihtimalle 50 milyar dolardan bahsediyordu.

1 Mart tarihli gazetelerde manþet “Tarihi karar” þeklindeydi. “Millî Güvenlik Kurulu’nun 9 saatlik tarihi toplantýsýnda Atatürk ilke ve inkýlâplarýnýn ödünsüz uygulanmasý kararý verilmiþti.

2 Mart günü, Millî Güvenlik Kurulu’nda askerin istediklerini öðreniyorduk manþetten. Ertuðrul Özkök “Maksat Hasýl Oldu” baþlýklý yazýsýnda yaþanan sürece onay verir gibiydi. 5 Mayýs 1997 tarihli “kiþiye özel” belgede “konu” Batý Çalýþma Grubu’nun bilgi ihtiyaçlarý olarak yer aldý. ÝSTH: 3429-1-9 / ÝKK.S. (307) sayýlý yazýda; 1Batý Çalýþma Grubu’nun faaliyetlerine yönelik olarak, ilgi ile gönderilmesi istenen bilgi ve raporlara ilâve olarak, aþaðýda belirtilen bilgilerin de derlenmesi ihtiyacý doðmuþtur. Ýl ve ilçelerdeki; a- Tüm dernekler, vakýflar, meslek kuruluþlarý, iþçi ve iþveren sendikalarý ve konfederasyonlarý, b- Yüksek öðretim kurumlarý (fakülte, yüksekokul ve enstitüler), c. Yurtlar (Kredi ve Yurtlar Kurumu’na baðlý, kurum kuruluþlara baðlý özel yurtlar), d- Üst düzey yöneticiler (vali, kaymakam, Büyükþehir belediye baþkanlarý, belediye baþkanlarý) ile di-

ðer mülki rakamlarda bulunan görevlilere (müdür, daire baþkanlarý) ait biyografiler, anýlan þahýslarýn siyasî görüþleri / yönleri, e- Ýl genel meclis ve belediye meclis üyeleri, f- Siyasî parti il ve ilçe teþkilâtlarý yönetim kadrolarý, g- Yerel tv, radyo, gazete, dergi ve diðer basýnyayýn kuruluþlarý, 2- Anýlan bilgilerin derlenmesinde gizliliðe azamî dikkat gösterilecek, gerektiðinde bölgedeki diðer askerî makamlar ile iþbirliði yapýlabilecektir.

Temin olunan bilgiler 12 Mayýs 1997 tarihine kadar Ek’te belirtilen formatlara uygun olarak bilgisayar ortamýnda hazýrlanarak, yazýlý ve disketlere kayýtlý olarak Deniz Kuvvetleri Komutanlýðý’na GÝZLÝ / KÝÞÝYE ÖZEL gizlilik derecesinde gönderilecektir. Bu tarihe kadar temin edilemeyenler; teminini müteakip bekletilmeksizin ayný usûllerle gönderilecektir. Arz/rica ederim. Deniz Kuvvetleri Komutaný namýna/emriyle. Ýmza: Aydan Erol, Koramiral Kurmay Baþkaný

ERBAKAN 5 GÜN SONRA ÝMZALADI Bu arada Erbakan’ýn Millî Güvenlik kurulunda alýnan kararlarýn bazýlarý için yumuþama istediðini okuyorduk manþetten.

Artýk refahyol hükümetinin sona yaklaþtýðý ortaya çýkmýþtý. MGK’daki kararlara direnen Baþbakan Erbakan; “MGK yasa dayatamaz” diyor, MGK Refah-yol’a bir ay süre tanýyordu. Ve baskýlara dayanamayan Erbakan kararlarý 5 gün gecikmeli olarak imzalýyordu. Ardýndan Genelkurmay baþkanýnýn ültimatom gibi sözleri geliyordu. “Bu kararlara tam uyulacak.”

Gerilim artýyor ve diðer siyasî aktörler de gerilimi arttýrýyorlardý. Nisan sonunda Çiller yakýn çevresine hükümet bitiyor mesajý vermiþti. Sonunda brifingler süreci de baþlýyordu. Bu brifingler de “irtica ve bölücülükle mücadelenin, rejim için dýþ düþmandan çok daha önemli hale geldiðini” açýklýyordu. Ülkede gayri resmî bir darbe ortamý oluþmuþtu.

HÜKÜMET KURMA GÖREVÝNÝ YILMAZ’A Yargýtay Baþsavcýsý Vural Savaþ, Refah Partisi’nin “ülkeyi iç savaþa sürüklediðini” söylüyordu.

Genelkurmay’da 10 Haziran’da düzenlenen brifingde hükümet direkt olarak suçlanýyordu. Refah Partisi’nin planlý irticai faaliyet içinde olduðu iddia ediliyordu. Ülkede 28 Þubat’ýn bütün etkileri görülüyordu. Cumhurbaþkaný Demirel, hükümet kurma görevini Mesut Yýlmaz’a veriyordu. Mesut Yýlmaz hükümet kurma çalýþmalarýnda ilk ret cevabýný Çiller’den alýyordu.

Bu ret cevabýna raðmen Yýlmaz hükümeti kuruyordu. Ayný günlerde dinleme dâvâsýyla ordu-polis arasýnda ciddî bir gerginlik yaþanýyordu.

Artýk 28 Þubatçýlar ne derse o oluyordu. Ülkede bir askerî vesayet olduðu aþikârdý.

BALANS AYARI YAPILMIÞ OLDU Ülke balans ayarý sayesinde alt üst olup, bütün dengeleri mahvolmuþken, yeni kurulan hükümette 28 Þubatçýlarý tatmin etmeyecekti. Türk basýnýnýn bir kýsým kalemleri bu durum karþýsýnda neredeyse zil takýp oynayacaktý. Bu arada o günlerde adý geçen Batý çalýþma grubunun gazetelere yansýmadýðýný görüyoruz.

TBMM tarihî bir çalýþmayla 12 gün 10 gece çalýþarak 8 yýllýk kesintisiz eðitim yasasýný kabul ediyordu. Yarý uyur yarý uyanýk çalýþan Meclis’in bu tavrý görülmeye deðerdi. Bu arada 28 Þubatçýlarýn endiþelerini Yýlmaz hükümeti de dindirememiþti.

Yýlmaz’ýn bu duruma verdiði tepki ilginçti. Refahyol hükümetinin devrilmesine raðmen giderilemeyen endiþeler neticesinde, Batý Çalýþma Grubu günde 2 kez toplanýr olmuþtu.

Ancak Baþbakan Mesut Yýlmaz ayný görüþte deðildi. Yýlmaz “Batý Çalýþma Grubu’nun hukukî ve siyasî gereðinin kalmadýðýný söyleyerek, faaliyetlerin sona erdiðini vurguluyordu. Refah Partisi’nin kapatýlmasý dâvâsýnda konuþan Savcý Vural Savaþ, “Dünyada kapatýlan hiçbir parti, Refah Partisi kadar kapatýlmayý hak etmemiþtir” diyerek ilginç bir yorum yapýyordu. Ayný günlerde toplanan Millî Güvenlik Kurulu 28 Þubat kararlarýnýn devamý niteliðinde kararlara imza atýyordu.

Ve hayretle okuduðumuz bir haber yer alýyordu ekonomi sayfalarýnda. TÜSÝAD 3 üyesi vasýtasýyla Genelkurmay’a brifing veriyordu. Konu ekonomik durum ve uygulanmasý gerekenlerdi. Ülkede bir hükümet olduðu ve bir Meclis’in çalýþtýðý pek de umursanmýyordu. Bu trajikomik manzaranýn en önemli ayrýntýsý bu toplantýya Jandarma Komutanlarýnýn da katýlýyor oluþuydu.

16 Ocak 1998 günü Anayasa Mahkemesi aldýðý 9’a 2’lik kararla Refah Partisi’ni kapatýyordu. Bu arada kýlýk kýyafet yönetmeliðini uygulamayan yöneticilere ceza yaðýyordu. Ancak ilginçtir yeni kurulan hükümet de 28 Þubatçýlarý tatmin etmemiþti.

Genelkurmay baþkaný “Bize hakaret edildi” diyecekti.

28 Þubat’la baþlayan süreç her anlamda etkileri görülen yýkýcý bir süreç olmuþtu.

Eðitimden saðlýða, sosyal hayattan ticarete derin ve yýkýcý etkileri olmuþtu. Ülke ne yazýk ki normalleþebilmek için 10 yýldan fazla bir süreyle uðraþmak zorunda kalacaktý. Bu arada 28 Þubat’ýn baþ mimarlarýndan Orgeneral Ýsmail Hakký Karadayý “üstün hizmet madalyasýyla ödüllendiriliyordu. cihan

{

YARIN: MAÐDURLAR KONUÞUYOR

{

on 3 yýldýr, e- muhtýra, darbe ve darbe planlarýný konuþan Türkiye, 28 Þubat sürecinin demokrasi ve sosyal hayatta açtýðý yaralarý da halen saramadý. Aradan geçen 13 yýllýk sürede sürekli e-muhtýra, ‘Kafes’, ‘Balyoz’ ‘Sarýkýz’ ve ‘Eldiven’ gibi darbe eylem planlarý gündemi iþgal etmeyi sürdürüyor.

‘Benim darbem’, ‘senin darben’ tartýþmasý hep süre gelse de demokrasiyi kesintiye uðratan, sosyal hayatta onarýlmaz yaralar açan darbelerin yýkýcý þiddeti bir þekilde her ocakta iz býrakýyor. 12 Eylül 1980 darbesiyle ilgili rakamlar, darbelerin nasýl yýkýcý sonuçlara yol açtýðýný gözler önüne seriyor.

Bunun etkilerini rakamlar çok daha iyi açýklýyor.

Türkiye’de yönetim þeklinin deðiþtiði, siyasî partilerin kapatýlarak demokrasinin kesintiye uðratýldýðý son darbe 12 Eylül 1980’de, yani tam 30 yýl önce yaþandý. Darbenin ardýndan 650 bin kiþi gözaltýna alýndý. 1 milyon 683 bin kiþi fiþlendi.

210 bin dâvâda 230 bin kiþi yargýlandý. Bu yargýlamalarýn 71 bini Türk Ceza Kanunu’nun 141, 142 ve 163. maddelerinden yapýldý. 98 bin 404 kiþi örgüt üyesi olmaktan yargýlandý. 7 bin kiþi için idam cezasý istendi. Bunlardan 517’sine idam cezasý verildi. 50 siyasî tutuklu idam edildi. 299 kiþi cezaevlerinde öldü. 144 kiþi kuþkulu bir þekilde ölürken; 14 kiþi açlýk grevlerinde öldü. 16 kiþi kaçarken vuruldu, 95 kiþi çatýþmada öldü. 73 kiþiye tabiî sebeplerden ölüm raporu verilirken, 43 kiþinin intihar ettiði açýklandý. 171 kiþinin de iþkence sebebiyle vefat ettiði belgelendi.

12

YENÝASYA / 28 ÞUBAT 2010 PAZAR

ÝLAN

y seri ilânlar ELEMAN n ZÝHÝNSEL ENGELLÝLER

öðretmeni ve iþitme engelliler öðretmeni aranýyor.

Tel: (0 530) 347 23 20

ÝÞ ARIYORUM n E SINIFI EHLÝYETLÝ, lise

mezunu, 1981 Ýstanbul doðumlu þöförüm. Ýstanbul'u iyi biliyorum.

Tel: (0 536) 266 48 50 n A. ÝZZET BAYSAL Gerede MYO Dericilik bölümü 2007-2008 mezunu-anadolu üniversitesi uluslararasý iliþkiler 2009-2010 öðretim yýlý 1. sýnýf öðrencisiyim, globus dünya þirketler grubu yabancý yayýnlar departmaný operasyon ve sevkiyat bölümünde çalýþtým. Ýþ arýyorum.

Ramazan Hasoðlu 0531 568 60 69

KÝRALIK DAÝRE n EYÜP'TE KÝRALIK daireler Tel: 0(212) 418 36 66 Gsm: (0532) 413 28 70

SATILIK DAÝRE n SATILIK DAÝRE

Isparta/Keçiborlu kaloriferli 1.Kat 2+1 odalý Örnek Evler 0 537 647 6440 0 332 581 0481 n ACELE SATILIK

sahibinden kelepir daire 65.000.-TL Pendik eski Kurtköy yolu üzeri E-5 kara yolundan 500 mt. içerde deniz gören geniþ köþe balkonlu daire acele satýlýktýr. Not: Daireler 2 adet olup (ayný katta) arsa sahibinden bitmiþ hemen teslim Gsm: (0532) 665 04 30 nSAHÝBÝNDEN SATILIK Tuzla'da - 155.000.-TL bina içi özellikleri laminant parke plastik boyalý duvar Amerikan panel kapý çelik kapý ýsýcamlý doðrama pvc doðrama laminant mutfak wc duþakabin asansör deprem yönetmeliði görüntülü megafon güvenlik hidrofor jeneratör kablo tv-uydu kapýcý otopark yangýn merdiveni.

Gsm: (0536) 375 48 33 n KELEPÝR SATILIK BÝNA 1.350.000 USD kelepir satýlýk bina Beyoðlu'nun en gözde sokaðýnda aylýk 20.000 TL. kira geliri olan (4 katý restorant ruhsatlý) 7 katlý bina (1 kat-125m2) tapu teslimi devren sahibinden satýlýktýr. (Ciddî ilgilenenler lütfen arasýnlar) Gsm: (0533) 665 60 16 nACÝL GÜNEY CEPHELÝ önü kapanmaz daire 82.000.-TL. Kapanmaz park ve deniz manzaralý, sabahtan akþama kadar güneþ gören ve güney tarafa bakan köþe daire... Çelik kapý daireye ait hidrofor ve su deposu balkon panjurlu salon ve odalar rabýta döþeme ýslak zeminler seramiktir. Banyo, küvet ve sabit dolaplýdýr. Ayrýca kileri vardýr. Kombilidir.

Tel: 0(216) 395 28 04

Gsm: (0536) 324 74 91 n MECÝDÝYEKÖY'de SATILIK süper lüks daire 450.000.TL Ýstanbul Mecidiyeköy Ortaklar Caddesinde satýlýk sýfýrlanmýþ dubleks daire 165 metrekare-4 oda 1 salon 2 banyo 1 mutfak 4. kat-asansörlü jakuziliteraslý-herþeyiyle yenilenmiþ masrafsýz satýlýk daire Tel: 0(212)-232-67-54 n SAHÝBÝNDEN ÜMRANÝYE Tantavi'de satýlýk daire 160.000.TL 130 m2 - 3 +1 Ümraniye merkeze 5 dk. yürüme mesafesi - toplu ulaþýma 1 dk. yürüme mesafesi geniþ mutfaklý - banyosu yenilenmiþ - kombili - 3 adet balkonlu - açýk otoparklý - ilköðretim okula çok yakýn - önü kapanmaz - krediye uygun... satýlýk daire Gsm: (0535) 367 19 20 n SAHÝBÝNDEN BAÐCILAR Göztepe Mahallesi'nde site içerisinde, kira getirili 3+1 120 m2 daire. Pazarlýk payý vardýr. 115.000.TL Gsm: (0532) 468 46 46 n BAHÇELÝEVLER'de 140.000.TL 130 m2 kombili daire. 3. katta (Cumhuriyet Mahallesinde Parsellere yakýn ) Gsm: (0505) 877 56 37 n SAHÝBÝNDEN BEYLÝKDÜZÜ Ýstanbul Evleri'nde 2+1 110 m2 daire. 160.000.-TL Ayrýntýlý bilgi: www. garantialsat.com'da Ýlan No: 14483 Tel: 0(212) 444 6 400 n 300 TL TAKSÝTLE sýfýr peþinat sýfýr faizle Kapaklý toplu konutlarýnda site içerisinde çocuk oyun

T. C. ÜSKÜDAR 4. ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝ’NDEN ÝLAN ESAS NO: 2009/266 Davacý BÝRSEN DEMÝRHAN tarafýndan davalý ÜSKÜDAR NÜFUS MÜDÜRLÜÐÜ ve Dahili Davalý FATÝH DENÝZ DEMÝRHAN aleyhine açýlan Nüfus (Diðer Kayýtlarýn Düzeltilmesi Ýstemli) davasýnýn yapýlan yargýlamasýnda; Dahili davalý Fatih Deniz DEMÝRHAN’IN Yavuztürk Mahallesi, Karadeniz Caddesi, 2.

Dere Sk. No: 12 D: 7 Üsküdar / ÝSTANBUL adresinde ikamet ettiði bildirilmiþ, bu adresinize duruþma gününü bildirir davetiye çýkarýlmýþ, ancak bu adresten tanýnmýyor olduðunuz gerekçesiyle tebligat yapýlamamýþ, adres araþtýrmasýndan da olumlu bir netice alýnamadýðýndan dava dilekçesi ile dahili dava dilekçesi ve duruþma gününün ilanen tebliðine karar verilmiþ olmakla; Dahili davalý Fatih Deniz DEMÝRHAN’ýn duruþma günü olan 09/04/2010 günü saat: 09:30’da duruþmada bizzat hazýr bulunmasý veya kendini bir vekille temsil ettirmesi H.U.M.K.’nun deðiþik 213. Ve 377. maddeleri gereðince teblið edilen gün ve saatte mahkemede hazýr bulunmasý, bulunmadýðý takdirde, tahkikat ve yargýlamanýn yokluðunda devam edip hüküm verileceði ve tüm delillerini 10 gün içinde bulundurup duruþma gününden evvel toplatmasý hususu, dava dilekçesi ve dahili dava dilekçesi ile birlikte duruþma gününü bildirir tebliðat yarine geçerli olmak üzere ilanen teblið olunur. 22/02/2010 B: 12849

T. C. BAKIRKÖY 13. ÝCRA MÜDÜRLÜÐÜ TAÞINIRIN AÇIK ARTIRMA ÝLANI

SATILIK ARSA n BURSA ORHANGAZÝ'de

5000 m2 þeftali bahçesi, 2.600 m2 zeytinlik, 12.000 m2 tarla, (m2'si 2 TL'den tarlalar). Yalovada 1.000 dönüm üzeri araziler ve liman yerleri.

(0532) 574 11 15 (0532) 416 29 37 n BAÐCILAR'da MERKEZ'de, Fevzi Çakmak'ta, Kazým Karabekir'de, Yavuz Selim'de, Ýnönü Mahallesi'nde satýlýk arsalar.

Tel: 0(212) 553 46 69 Gsm: 0542 417 37 54 n ACELE SAHÝBÝNDEN Çatalca Yassýören'de 20.000 m2 yeni yapýlacak 3. köprü yoluna yakýn kelepir arsa.

Gsm: (0533) 305 31 35

VASITA n 1998 MODEL

Mitsubishi L-300 model Yandan camlý 277 km de motor bakýmlý sahibinden satýlýk 7.650 TL.

(0533) 626 57 30 nSATILIK ÝLK SAHÝBÝNDEN Era - 22.500.-TL 2009 model 1.4 team abs modelidir. Fabrika çýkýsý lpg'lidir. 22.000 km temiz araçtýr. Farlar ve sisler zenon daha yeni alýnmýþ.

15 jant lastik müzik tesisatý herþeyiyle temiz araç 25 000 liraya kadar 2006 üstü otomatik araçla takas olur. Panjur ve tampon serviste deðiþti.

Gsm: (0532) 740 43 96 nKELEPÝR ORJÝNAL 4.000.-TL + 1.250 TL bandrol borcu alýcýya ait araç orjinal. Fabrika etiketleri dahi duruyor. Deðiþen hiçbir parçasý yok. Tüp dahi hiç takýlmadý. 3'üncü sahibiyiz, motoru ilk defa biz açtýrdýk, komple yenilendi. Baský balata sýfýr takýldý.

Gsm: (0545) 522 44 30 n 33.000 KM GOLF pasifik - 33.750.-TL 2004 model 33.000 km çok temiz golf pasifik (21143022) sahibinden araç ilk günkü gibi temiz ve bakýmlý kullanýlmadýðýndan dolayý satýyorum. Kaza vuruk çizik gibi hasarlarý yoktur. Aracýn 28.000 km bakýmý yapýlmýþ olup bir sonraki bakýmý 38.000 de yapýlacaktýr.

Gsm: (0532) 310 13 29 nÝLK SAHÝBÝNDEN emsalsiz vip modeli 17.950.-TL 2004 model doblonun en lüks modeli olan (VÝP) modeli araç ilk sahibinden olup 2 airbag camlarý ruhsata iþlenmiþ orijinal filmlidir. Orijinal cd çalarlý orijinal çelik jantlý 4 lastik sýfýr ayarýndadýr. Arka koltuk camlarý orijinal açýlýr-

kapanýr desi marka alarm vardýr.

Tel: 0(212) 220 30 27 nSAHÝBÝNDEN 3.30ia 2001 model - 44.500.-TL borusan çýkýþlýdýr. Tiptronik Þanzuman araçta brc marka lpg mevcuttur. En ufak bir problemi yoktur.

Sol çamurluk deðiþmiþ ve sol ön kapýda boya vardýr.

Bixenon ve ev takip (farlar) far yýkama otomatik kararan dikiz aynasý sunroof elektrikli arka perde elektrikli ýsýtmalý aynalar spor koltuklar deri döþeme.

Gsm: (0532) 739 09 09 nDACÝA LOGAN 1.6 mpi laureate - 18.900.-TL arka kapýlarda çocuk kilidi yüksekliði ayarlanabilir.

Sürücü koltuðu ön panjur krom sýralý five star Ýtalyan lpg yolcu okuma lambasý 3 noktadan baðlý arka emniyet kemeri anahtarla devre dýþý býrakýlan yolcu ön hava yastýðý 3 noktadan baðlý ve yükseklik ayarlý ön emniyet kemerleri.

Gsm: 0(212) 470 10 95 nYAKIT TASARRUFU benzin ve motorin kullanan bütün araçlarda yüzde 10-30 tasarruf. Güçte fark edilir artýþ. Yüzde 80 eksoz emisyonunda azalma, siyah dumaný azaltma, motor ömrünü uzatma vb...Made in USA. 230 ülkede kullaným, nasa patentli, epa ve tuv onaylý. garantili zararsýz mucize ürünler.

Gsm: (0533) 665 66 17 nYAKIT TASARRUFU ve performansda devrim 200.-TL nanocharger nano teknolojisiyle üretilen özel bor film filtresi ve nano-tube ile donatýlmýþ

T. C. KARTAL 1. ÝCRA MÜDÜRLÜÐÜ TAÞINIRIN AÇIK ARTIRMA ÝLANI 2009 / 769 TAL. Bir borçtan dolayý hacizli bulunan ve aþaðýda cins, miktar ve kýymetleri yazýlý mallar satýþa çýkarýlmýþtýr.

Birinci artýrma 18.03.2010 saat 9.00 - 9.10 arasýnda MALTEPE YEDDÝEMÝN OTOPARKI YALI MAH. P. REÝS CAD. NO: 3 MALTEPE adresinde yapýlacak ve o gün kýymetlerinin % 60’ýna istekli bulunmadýðý takdirde 23.03.2010 günü ayný yer ve saatte 2. artýrmanýn yapýlarak satýlacaðý; þu kadar ki, artýrma bedelinin malýn tahmin edilen kýymetinin % 40’ýný bulmasýnýn ve satýþ isteyenin alacaðýna rüçhaný olan alacaklarýn toplamýndan fazla olmasýnýn ve bundan baþka paraya çevirme ve paylarýn paylaþtýrma giderlerini geçmesinin þart olduðu; mahcuzun satýþ bedeli üzerinden alýnacak % KDV’nin alýcýya ait olacaðý ve satýþ þartnamesinin Ýcra dosyasýndan görülebileceði, gideri verildiði takdirde þartnamenin bir örneðinin isteyene gönderilebileceði, ihaleye % 20 teminat bedeli ile iþtirak edilebileceði fazla bilgi almak isteyenlerin yukarýda yazýlý dosya numarasiyle Müdürlüðümüze baþvurmalarý ilan olunur.

Takdir Edilen Deðeri Lira Krþ Adedi 35.000,00 YTL 1

35.000,00 YTL TOPLAM

CÝNSÝ (Önemli nitelik ve özellikleri) 34 KOM 37 PLAKALI 2005 MODEL KIA SORENT 2.5 DSL MUHTELÝF YERLERDE ÇÝZÝKLER MEVCUT OLUP ANAHTAR VE RUHSAT YOKTUR çizikler var.

B: 12797

bir sistemdir. Nanocharger tüm 4 zamanlý motorlar için vakum üreten hava besleme sistemidir.

Nanocharger sürücünün kullaným alýþkanlýklarýna baðlý olarak 8 ile arasýnda yakýt tasarrufu saðlayan bir sistemdir.

Tel: 0(212) 280 35 39

ÇEÞÝTLÝ n TOPTAN ve PERAKENDE pazar çantalarý Salih Kaya / Niksar-Tokat Tel: 0(356) 527 89 03 n METÝNLER A.V.M. Hep ucuz, en ucuz Adresler: M. Akif Ersoy Mah. Fevzi Çakmak Cad. No: 27 Ý.H.L. Yaný TEL: 0 (384) 213 77 75 Y. Kayseri Cad. No: 5/C Turizm Ýl Müdürlüðü Karþýsý 0 (384) 213 76 14 Hacý Rüþtü Mah. Demir Hafýz Cad. No: 12 0 (384) 213 16 73 2000 Evler Ragýp Üner Mah. Zübeyde Haným Cad. No: 81 (Çatlýoðlu Mobilya Yaný) 0 (384) 215 37 37 Demir Hafýz Cad. Mezar Sok. No: 8 (Eski Zahire Pazarý Karþýsý) 0 (384) 213 15 41 Ragýp Üner Mah. Vefa Küçük Cad. No: 46/1 0 (384) 215 21 76 nDEVREN KURUYEMÝÞ market su bayi 45.000.-TL Bu dükkâný kaçýrmayýn.

Devren kuruyemiþ market su bayii bulvar üzerinde, solunda park saðýnda benzinlik karþýsý tren istasyonu geçiti. Lise güzergâhý üzerindedir. Çev-

Bir borçtan dolayý hacizli bulunan ve aþaðýda cins, miktar ve kýymetleri yazýlý mallar satýþa çýkarýlmýþtýr.

Birinci artýrma 11/03/2010 saat 10.40-10.50 arasýnda YENÝBOSNA TANDIRCIOÐLU OTOPARKI adresinde yapýlacak ve o gün kýymetlerinin % 60’ýna istekli bulunmadýðý takdirde 16/03/2010 günü ayný yer ve saatte 2. artýrmanýn yapýlarak satýlacaðý; þu kadar ki, artýrma bedelinin malýn tahmin edilen kýymetinin % 40’ýný bulmasýnýn ve satýþ isteyenin alacaðýna rüçhaný olan alacaklarýn toplamýndan fazla olmasýnýn ve bundan baþka paraya çevirme ve paylarýn paylaþtýrma giderlerini geçmesinin þart olduðu; mahcuzun satýþ bedeli üzerinden alýnacak oranýnda KDV’nin alýcýya ait olacaðý ve satýþ þartnamesinin Ýcra dosyasýndan görülebileceði, gideri verildiði takdirde þartnamenin bir örneðinin isteyene gönderilebileceði, fazla bilgi almak isteyenlerin yukarýda yazýlý dosya numarasiyle Müdürlüðümüze baþvurmalarý ilan olunur.

CÝNSÝ (Önemli nitelik ve özellikleri) 34 UJ 8935 plakalý opel corsa 2007 model aracýn 1,2 enjoy gümüþ gri renk sol ön kapý sol arka kapý sol çamurluk vuruk.

B: 12724

2009 /1738 tal.

Bir borçtan dolayý hacizli bulunan ve aþaðýda cins, miktar ve kýymetleri yazýlý mallar satýþa çýkarýlmýþtýr.

Birinci artýrma 25.03.2010 saat 10.00 - 10.10 arasýnda UÐUR OTOPARKI - BAÐDAT CAD. TURGAY YOLU KÜTAHYA PORSELEN KARÞISI adresinde yapýlacak ve o gün kýymetlerinin % 60’ýna istekli bulunmadýðý takdirde 30.03.2010 günü ayný yer ve saatte 2. artýrmanýn yapýlarak satýlacaðý; þu kadar ki, artýrma bedelinin malýn tahmin edilen kýymetinin % 40’ýný bulmasýnýn ve satýþ isteyenin alacaðýna rüçhaný olan alacaklarýn toplamýndan fazla olmasýnýn ve bundan baþka paraya çevirme ve paylarýn paylaþtýrma giderlerini geçmesinin þart olduðu; mahcuzun satýþ bedeli üzerinden alýnacak % KDV’nin alýcýya ait olacaðý ve satýþ þartnamesinin Ýcra dosyasýndan görülebileceði, gideri verildiði takdirde þartnamenin bir örneðinin isteyene gönderilebileceði, ihaleye % 20 teminat bedeli ile iþtirak edilebileceði, fazla bilgi almak isteyenlerin yukarýda yazýlý dosya numarasiyle Müdürlüðümüze baþvurmalarý ilan olunur.

Takdir Edilen Deðeri Lira Krþ Adedi CÝNSÝ (Önemli nitelik ve özellikleri) 19.500,00 YTL 1 34 JKF 17 PLAKALI 2008 MODEL RENAULT SCENIC II EXPRESSION 1.5 DCI MARKA FÝZÝKÝ DURUMU SOL LASTÝK ÝNÝK, SOL ALT MAÞPÝYER VURUK, ARKA SAÐ KAPI VURUK SOL ÖN FAR KIRIK SAÐ ÇAMURLUK VURUK DURUMDAKÝ.

19.500,00 YTL TOPLAM

B: 12796

resinde büyükþehir belediye yeri, yanýnda poliklinik vardýr. Konum olarak bulunmaz bir yerdedir.

Dükkân kirasý çevre dükkânlara göre yüksektir.

Gsm: (0537) 666 09 71 nDEVREN MÝLLÎ EÐÝTÝM BAKANLIÐI'na kayýtlý Yabancý Dil Kursu devren Kadýköy ilçesinin merkezinde Bahariye caddesinde bulunmaktadýr.

Kurs yeni bir binanýn 3. katýndadýr. Mevcut çalýþýr vaziyettedir. MEB ruhsatlý ve standartlarýna uygun olarak yapýlmýþtýr. Bütün malzemeler yenidir.

Gsm: (0554) 340 09 17 nBOSTANCI'DA KÝRALIK dükkân 2.350.-TL Bostancý Köprüsüne yakýn cadde üzeri kiralýk dükkân 80 m2 düz giriþ 20 m2 depo 30 m2 ön kullanýmý var fiyat 2.350 TL, 1 wc, 1 mutfak cadde üzerinde

tabela avantajý detaylar için lütfen arayýnýz.

Gsm: (0532) 267 02 04 n GÝYÝMKENT'in GÖZBEBEÐÝ iþ merkezinde full yapýlý yola cepheli 61 m2 kelepir fast food altý.

Tel: 0(212) 438 18 20 Gsm: (0532) 561 59 95 n ARMUTLU'da 27 Haziran - 11 Temmuz 16.250.TL satýlýk 70 m2 denize sýfýr 7.katta devremülk.

Gsm: (0542) 417 37 54 n KUZULUK'ta ÇOK hesaplý istediðiniz tarihlerde ihtiyaçtan satýlýk devremülkler.

Gsm: (0542) 417 37 54 n TEKSTÝLKENT G D bloklarý kapý aðzýnda 66 m2 köþe dükkân. Ýyi konumda yatýrýmcýya elveriþli. 80.000.-USD Tel: 0(212) 438 18 20 Gsm: (0532) 561 59 95

ÝSTANBUL 3. ÝCRA MÜDÜRLÜÐÜNDEN KAMBÝYO TAKÝPLERDE ÝLANEN ÖDEME EMRÝ TEBLÝÐÝ 2007/9305 ÖRNEK: 10 ALACAKLI : PROMAR ENDÜSTRÝYEL KÝMYASALLAR SAN. VE DIÞ TÝC. LTD. ÞTÝ.

VEKÝLÝ : AV. E. MUKADDES ÇOMU BORÇLU : ADÝL YAVUZ- ÇUKUROVA TÝCARET - BELEDÝYE EVLERÝ MAH. 194 SOK. NO: 17 SEYHAN - ADANA ALACAK MÝKTARI: 21.377,81 TL ÝCRA MASRAFLARI, ÜCRETÝ VEKÂLET VE FAÝZ HARÝÇ TAKÝP KONUSU SENET : 30/6/2007 TARÝHLÝ 20.000,00 SENET Yukarýda yazýlý olan borç için adýnýza gönderilen ödeme emri bila teblið iade edilmiþ, yapýlan zabýta tahkikatý da semeresiz kaldýðýndan iþbu ödeme emrinin ilanen tebliðine karar verilmiþtir.

Yukarýda yazýlý borç ve masraflarýný (yasal sürelere 15 gün eklenerek) 25 gün içinde ödemeniz takip konusu senet kambiyo niteliðinde deðilse 20 gün içinde açýkça bir dilekçe ile Tetkik Mercii Hakimliðine bildirmeniz, haksýz olarak imzanýzý inkâr ederseniz alacaðýn % 40 miktarý kadar inkâr tazminatý ile para cezasýna mahkûm edileceðiniz borca karþý yapýlacak itirazlarda 20 gün içinde Tetkik Mercii Hakimliðine bildirmeniz 25 gün içinde ÝÝK. 74 madde gereði mal beyanýnda bulunmanýz, mal beyanýnda bulunmazsanýz hapis cezasý ile tecziye edileceðiniz tarafýnýza ilanen teblið olunur.

1/2/2010

B: 12922

T. C. KARTAL 2. ÝCRA MÜDÜRLÜÐÜ TAÞINIRIN AÇIK ARTIRMA ÝLANI

2009/3720 tal.

Takdir Edilen Deðeri Lira Krþ Adedi 18.000,00 YTL 1

parklarý, kamelyalar, þelale 24 saat kameralý güvenlik, çekilisiz kurasýz 2010 yýlýnýn ilk kampanyasýndan ev sahibi olmak için acele edin. Kampanyamýzda son gün 28 Þubat 2010'dur. daire sayýmýz sýnýrlýdýr. ön kayýt için merkez : Tel: 0(212) 652 05 34 Pbx satýþ ofisi : Tel: 0(282) 717 12 30 Gsm: (0532) 593 19 72 www.alangayrimenkul.net

SERÝ ÝLANLARINIZ ÝÇÝN e-mail: reklam@yeniasya.com.tr Fax: 0 (212) 515 24 81

T.C. ÜSKÜDAR 2. ÝCRA MÜDÜRLÜÐÜ Taþýnýrýn Açýk Artýrma ÝLANI 2010/116 TAL. Dosyamýzdan rehinli bulunan ve aþaðýda cins, miktar ve kýymetleri yazýlý araç satýþa çýkarýlmýþtýr.

Birinci artýrma 04.03.2010 saat 10.20-10.30 arasýnda ÜSKÜDAR KOPUZ 2 OTOPARKI GÜMÜÞYOLU CAD. KAZDAL CAMÝ YANI NO: 42 BAÐLARBAÞI adresinde yapýlacak ve o günü kýymetinin % 60'ýna istekli bulunmadýðý takdirde 09.03.2010 günü ayný yer ve saatler arasýnda 2. artýrma yapýlacaðý, þu kadar ki, artýrma bedelinin malýn tahmin edilen kýymetinin % 40'ýný bulmasý ve satýþ isteyenin alacaðýna rüçhaný olan alacaklarýn toplamýndan fazla olmasýnýn ve bundan baþka paraya çevirme ve paylaþtýrma masraflarýný geçmesinin þart olduðu, mahcuzun satýþ bedeli üzerinden alýnacak KDV, damga resmi, tellaliye alýcýya ait olacaðý ve satýþ þartnamesinin Ýcra dosyasýndan görülebileceði, masrafý verildiði takdirde þartnamenin bir örneðinin isteyene gönderilebileceði, fazla bilgi almak isteyenlerin yukarýda yazýlý dosya numarasiyle Müdürlüðümüze baþvurmalarý ilan olunur. (Ýhaleye katýlacaklardan malýn tahmin edilen kýymetinin % 20'si kadar teminat alýnýr.)

LÝRA 18.000,00

ADET MALIN CÝNSÝ (ÖNEMLÝ NÝTELÝK VE ÖZELLÝKLERÝ) 1 adet 34 ZZ 8327 PLAKALI 2008 MODEL FIAT DOBLO COMBÝ 1.3 MJ. ACT. MAX. MÝSTÝK GRÝ RENKLÝ KAMYONETÝN SOL ÖN ÇAMURLUK EZÝK TAMPON HAFÝF EZÝK.

B: 12920

T. C. KARTAL 5. ÝCRA MÜDÜRLÜÐÜ TAÞINIRIN AÇIK ARTIRMA ÝLANI 2009/ 2704 tal.

Bir borçtan dolayý hacizli bulunan ve aþaðýda cins, miktar ve kýymetleri yazýlý mallar satýþa çýkarýlmýþtýr.

Birinci artýrma 25.03.2010 saat 10.10 - 10.20 arasýnda MALTEPE UÐUR OTOPARKI -BAÐDAT CAD. NO: 583 MALTEPE adresinde yapýlacak ve o gün kýymetlerinin % 60’ýna istekli bulunmadýðý takdirde 30.03.2010 günü ayný yer ve saatte 2. artýrmanýn yapýlarak satýlacaðý; þu kadar ki, artýrma bedelinin malýn tahmin edilen kýymetinin % 40’ýný bulmasýnýn ve satýþ isteyenin alacaðýna rüçhaný olan alacaklarýn toplamýndan fazla olmasýnýn ve bundan baþka paraya çevirme ve paylarýn paylaþtýrma giderlerini geçmesinin þart olduðu; mahcuzun satýþ bedeli üzerinden alýnacak % KDV’nin alýcýya ait olacaðý ve satýþ þartnamesinin Ýcra dosyasýndan görülebileceði, gideri verildiði takdirde þartnamenin bir örneðinin isteyene gönderilebileceði, ihaleye % 20 teminat bedeli ile iþtirak edilebileceði, fazla bilgi almak isteyenlerin yukarýda yazýlý dosya numarasiyle Müdürlüðümüze baþvurmalarý ilan olunur.

Takdir Edilen Deðeri Lira Krþ Adedi 20.000,00 YTL 1

20.000,00 YTL TOPLAM

CÝNSÝ (Önemli nitelik ve özellikleri) 34 VP 4818 PLAKALI OPEL VECTRA MARKA HUSUSÝ ARAÇ ANAHTAR VE RUHSAT YOK MUHTELÝF YERLERDE ÇÝZÝKLER MEVCUT OLUP ÇEKÝCÝ ÝLE GETÝRÝLMÝÞTÝR.

B: 12794

T. C. KARTAL 3. ÝCRA MÜDÜRLÜÐÜ TAÞINIRIN AÇIK ARTIRMA ÝLANI 2009/126 TAL. Bir borçtan dolayý hacizli bulunan ve aþaðýda cins, miktar ve kýymetleri yazýlý mallar satýþa çýkarýlmýþtýr.

Birinci artýrma 17 / 03 /2010 saat 14.10 - 14.20 arasýnda MALTEPE ESKÝ LEVENT OTOPARKI - GÝRNE MAH. NEHÝR SOKAK NO: 9 MALTEPE adresinde yapýlacak ve o gün kýymetlerinin % 60’ýna istekli bulunmadýðý takdirde 22 / 03 / 2010 günü ayný yer ve saatte 2. artýrmanýn yapýlarak satýlacaðý; þu kadar ki, artýrma bedelinin malýn tahmin edilen kýymetinin % 40’ýný bulmasýnýn ve satýþ isteyenin alacaðýna rüçhaný olan alacaklarýn toplamýndan fazla olmasýnýn ve bundan baþka paraya çevirme ve paylarýn paylaþtýrma giderlerini geçmesinin þart olduðu; mahcuzun satýþ bedeli üzerinden alýnacak % KDV’nin alýcýya ait olacaðý ve satýþ þartnamesinin Ýcra dosyasýndan görülebileceði, gideri verildiði takdirde þartnamenin bir örneðinin isteyene gönderilebileceði, ihaleye % 20 teminat bedeli ile iþtirak edilebileceði, fazla bilgi almak isteyenlerin yukarýda yazýlý dosya numarasiyle Müdürlüðümüze baþvurmalarý ilan olunur.

Takdir Edilen Deðeri Lira Krþ Adedi CÝNSÝ (Önemli nitelik ve özellikleri) 25.000,00 YTL 1 34 UYU 13 PLAKALI 2007 MODEL ISUZU NKR BEYAZ RENKLÝ KAMYONET SAÐ ÖN SÝNYALÝ LAMBASI KIRIK ANAHTAR VE RUHSAT YOK. 25.000,00 YTL TOPLAM B: 12793

T. C. ÜSKÜDAR 1. ASLÝYE HUKUK HAKÝMLÝÐÝNDEN Sayý: 2009/302 Esas

18/02/2010

Davacý Ýst. Vakýflar 2. Bölge Müdürlüðü vekili Av. Ayfer Karaman tarafýndan davalý kayyým Taylan Erimer aleyhine açýlan Tapu iptali ve tescil davasýnda verilen ara karar gereðince; Davacý Vakýflar tarafýndan Üsküdar, Ýcadiye mh. 120 pafta, 606 ada, 2 parsel sayýlý taþýnmazýn Artin oðlu Horen Yazmacýyan adýna kayýtlý olup, Cevri Usta Vakfý’ndan icareli olduðunu, Üsküdar 1. Sulh Hukuk Hakimliðinin 06/11/1979 tarih ve 1979/716 esas 1979/946 karar sayýlý kararý ile Ýstanbul Barosu avukatlarýndan Taylan Erimer kayyým tayin edildiðinin, 10 yýllýk süresinin dolduðunu, gerekli ilanýn yapýlarak mutasarrýflarýnýn gaipliðine ve taþýnmazýn Cevri Usta Vakfý adýna tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiþtir.

Yukarýda ada, pafta, parsel numarasý yazýlý taþýnmaz maliki Artin oðlu Horen Yazmacýyan’ýn hayat ve mamatýnlarýndan haberdar olanlarýn Mahkememizin 2009/302 esas sayýlý dosyasýna ilan tarihinden itibaren 6 ay zarfýnda bildirilmesi, bu süre içerisinde bildirilmediðinde, herhangi bir haber alýnamadýðýndan Artin oðlu Horen Yazmacýyan’ýn GAÝPLÝÐÝ’NE karar verileceði ilanen teblið olunur. 18/02/2010 B: 12785

13

YENÝASYA / 28 ÞUBAT 2010 PAZAR

ÝLAN T. C. SAMSUN 1. ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝ KAMULAÞTIRMA ÝLANI Sayý: 2010/73 Esas Konu:

11 /02/2010

Davacý Baþbakanlýk Toplu Konut Ýdaresi Baþkanlýðý vekili Avukat Beyhan ÖZER tarafýndan, davalý SALÝH KÖSEOÐLU aleyhine açýlan kamulaþtýrma bedelinin tespiti davasýnda; Davalýnýn maliki bulunduðu, Samsun Ýli Canik Ýlçesi, Teknepýnar Köyü 11043 Ada 4 Parsel sayýlý taþýnmazýn bulunduðu Gazi mahallesi. Yakuttürkleri Sokak. No. 19 Canik/ Samsun adresinde davalýya ait 473/2400 hissesinin Kentsel Dönüþüm Projesi nedeniyle Samsun Büyükþehir Belediye Baþkanlýðý, Samsun Canik Belediye Baþkanlýðý ve Toplu Konut Ýdaresi Baþkanlýðý ( TOKÝ) arasýnda imzalanan 06.07.2007 tarihli protokol ile kamulaþtýrma Baþkanlýðýnýn 11.07.2008 Tarih ve 3463 Sayýlý kararýyla kamulaþtýrýlmýþtýr.

Kýymet Takdir Komisyonunun raporunun düzenlenmesinden sonra taþýnmaz maliki yukarýda isim ve soyadý yazýlý davalýlara tebligat yapýlarak 15 gün içinde taþýnmaz maldaki hisselerini anlaþma yoluyla Samsun Büyükþehir Belediye Baþkanlýðýna satmak veya satmamak konusundaki taleplerini yazýlý olarak bildirmesi istenilmiþ ise de; anlaþma konusunda bir sonuç alýnamadýðýndan; Mahkememize 2010/73 Esas numaralý tespit ve tescil davasý açýlmýþ olup, duruþmasý 05/03/2010 günü saat 09.30'a tensip kýlýnmýþtýr.

Bu dava sonucunda tespit edilecek bedel Ziraat Bankasý Samsun Merkez Þubesine davalý adýna açýlacak hesaba yatýrýlacaktýr.

2942 Sayýlý Kamulaþtýrma Yasasýnýn 10. maddesinin 4. bendi uyarýnca ilan 11/02/2010 olunur.

B: 11963

T. C. SÝLÝVRÝ ÝCRA MÜDÜRLÜÐÜ MENKUL AÇIK ARTIRMA ÝLANI 2009/3135 Bir borçtan dolayý hacizli ve aþaðýda cins miktarlarý ve kýymetleri yazýlý mallar satýþa çýkarýlmýþtýr.

Birinci artýrma 18.03.2010 günü Saat 11.00-11.10 arasý Pehlivan Arif Sokak No: 2 Alipaþa köyü/Silivri adresinde yapýlacak ve satýþ günü kýymetlerinin % 60’ýna istekli bulunmadýðý takdirde 23.03.2010 günü ayný yer ve saatte ikinci artýrma yapýlarak satýlacaðý, Þu kadar ki, artýrma bedelinin malýn tahmin edilen kýymetinin % 40’ýný bulmasýnýn ve satýþ isteyenin alacaðýný rüçhaný olan alacaklýlarýn toplamýndan fazla olmasýnýn ve bundan baþka paraya çevirme ve paylaþma masrafýný geçmesinin þart olduðu, mahcuzun satýþ bedeli üzerinden KDV‘nin alýcýya ait olacaðý tellaliye bedeli ve varsa vergilerin satýþ bedelinden ödeneceði, satýþ þartnamesinin icra dosyasýndan görülebileceði, masraf verildiði takdirde þartnamenin bir örneðinin isteyene gönderilebileceði, fazla bilgi almak isteyenlerin yukarýda yazýlý dosya numarasýyla dairemize baþvurmalarý ilan olunur.

23.02.2010 MUHAMMEN KIYMETÝ 40.000,00.- TL.

ADEDÝ 1

ÖZELLÝKLERÝ Strýebig marka Alüminyum Kompozit panel kesim makinesi.

B: 12779

T. C. KOZAN 2. ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝ ÝLAN Sayý

: 2004/104 Esas

LADÝK BELEDÝYE BAÞKANLIÐI’ NDAN 1- Ýhale Konusu: Ladik Belediye Baþkanlýðý uhdesinde bulunan Hamamayaðý kaplýca Tesislerinin kiraya verilmesi.

2- Ýhalenin kapsamý: 0 ada 395-396-397 parselde bulunan yüz ölçümü 295.m2 +12660m2 +440m2= 3 adet TOPLAM 13395 m2 olan 4 Özel Banyo, 3 Otel (Toplam 26 oda), 4 Adet havuz, 1 Adet lokanta, 1 Adet kafe , Tabii olarak çýkýp tesislerde kullanýlan termal su, Maden Teknik Arama ya açtýrýlan sondaj kuyusundan çýkan termal su, WC'ler, Mescit, Fýrýn, Basketbol Sahasý ve Peysajý yapýlmýþ piknik alaný.

3- Ýhale 2886 sayýlý Devlet Ýhale Kanununun 35. Maddesinin (a) fýkrasý uyarýnca kapalý teklif usulü ile idare genel þartnamesi kapsamýnda yapýlacak.

4- Ýþin süresi 29 (yirmidokuz) yýldýr.

5- Taþýnmazýn tahmin edilen aylýk muhammen kira bedeli 17.500,00.TL yýllýk kira bedeli 210.000,00,-TL.dir. Geçici teminat miktarý kira süresi olan 29 yýllýk kira bedelinin (6.090.000,00 TL nin) % 3’ü olan 182.700,00 TL dir.

6- Ýhale þartnamesi ve ekleri Ladik Belediyesi Ýþletme ve Ýþtirakler Müdürlüðünden 3.000,00 TL karþýlýðýnda alýnabilecektir.

7- Ýhalenin yapýlacaðý adres: Ladik Belediye Baþkanlýðý Encümen Toplantý salonudur.

8- Ýhale Tarihi: 12.04.2010 Pazartesi Günü saat 14:30 9- Ýsteklilerde Aranýlacak Belgeler: a) Gerçek kiþiler için Nüfus idaresinden alýnacak Ýkametgâh belgesinin aslýný, tüzel kiþiler için son adresin yayýnlandýðý Ticaret Sicil gazetesinin aslý veya noter tasdikli suretini, b) Geçici teminatý yatýrdýðýna dair banka alýndý makbuzu veya banka teminat mektubunu, c) Gerçek ve tüzel kiþiler tebligat için Türkiye de göstermek zorunda olduklarý adrese iliþkin yazýlý beyanlarýný, d) Noter tasdikli imza sirkülerini, e) Kiraya verilen yerler ile kendisine teslim edilen demirbaþ eþyalarý kira süresi sonunda saðlam ve eksiksiz teslim edileceðine, noksan ve hatalý teslim söz konusu olduðu takdirde günün rayicine göre bedelini ödeyeceðine dair þartname ekindeki örneðine uygun belgeyi, (EK-1) f) Vekâleten iþtirak edeceklerin vekâletname ve imza sirkülerinin aslý veya noter tasdikli suretini, g) Gerçek ve tüzel kiþilerin þartname ekindeki örneðine uygun olarak düzenleyecekleri yer görme belgesini, (EK-2) h) Vergi mükellefi olduðuna dair belgenin aslýný veya noter tasdikli suretini ve vergi borcu olmadýðýna dair belgenin aslý veya noter tasdikli suretini ý) Sosyal Güvenlik Kurumuna borcu olmadýðýna dair belgenin aslýný, i) Ortak giriþim olmasý halinde þartname ekinde örneði verilen noter tasdikli ortak giriþim beyannamesiyle ortaklarca imzalanmýþ ortaklýk sözleþmesini, (EK-3) j) Ýhale þartnamesini 3.000,00.- TL.karþýlýðýnda aldýklarýna dair tahsilat makbuzunu, k) Tüzel kiþiler için kesinleþen son yýla ait kâr-zarar cetvelinin aslý veya noter tasdikli suretini, I) Tüzel kiþiler için þirketin sermayesini gösterir Ticaret Sicil Gazetesinin aslýný veya noter tasdikli suretini, m) Tüzel kiþilerde ihaleye iþtirak edecek yetkili için yetki belgesinin aslý veya noter tasdikli suretini, n) Tüzel kiþilerde bütün ortaklarýn ayrý, ayrý olarak düzenleyecekleri þartname ekindeki örneðine uygun noter tasdikli þahsi kefalet belgesinin aslýný, (EK-4) o) Gerçek veya tüzel kiþilerin þartname ekindeki örneðine uygun olarak düzenleyecekleri Avom Projesinde sunulan belediye hizmet binasýný yapýp bedelsiz olarak teslim edeceklerine dair imzalý belgeyi. Ýhale þartnamesi ve eklerini okuyup kabul ettiklerine dair ihale þartnamesi ekindeki örneðine uygun düzenleyip, imzalayacaklarý belgeyi, (EK-5) 10- Ýhaleye ait kapalý teklifler 12.04.2010 tarihinde saat 14:30'a kadar Ladik Belediye Baþkanlýðý Ýþletme ve Ýþtirakler Müdürlüðüne sýra numaralý alýndý karþýlýðýnda teslim edilebileceði gibi, iadeli posta vasýtasý ile de gönderilebilir. Son teklif verme tarih ve saatine kadar idareye ulaþmayan teklifler deðerlendirmeye alýnmayacaktýr. Postadaki gecikmeler isteklinin sorumluluðundadýr.

11- Belediye Encümeni gerekçesini kararda göstermek kaydý ile ihaleyi yapýp yapmamakta serbesttir. Ýlan olunur.

B: 12246

ESAS NO: 2009/215 Esas Davacý Ayhan Acýsu vekili tarafýndan davalýlar Ahpmet oðlu Ali Maliye Hazenise ve Kayyým (Ýstanbul Defterdarý) aleyhine açýlan Tapu iptali ve Tescil davasý nedeniyle Davacý vekili verdiði dava dilekçesinde müvekkilinin Sarýyer ilçesi Maden mahallesi Zekeriyaköy yolu mevkiinde kain 112 pafta, 911 ada, 9 nolu parselinde kayýtlý taþýnmaz ile ilgili olarak muris Ýsmail Acýsu dava konusu 9 nolu parseli 1932 senesinde bitiþiðindeki 10 ve 11 nolu parsellerle birlikte satýn aldýðýný o tarihten bu yana muris Ýsmail'in vefatýyla veresesi olan Ayhan Acýsu'nun 9 nolu parselde malik sýfatýyla zilliyetliðini devam ettirdiðini ve dava konusu parselde bina ve müþtemilat inþa ettiðini, 05/04/1955 senesinde tutulan kadastro tutanaðýnda Ahmet oðlu Ali diye bölgede birinin olmadýðýný buna iliþkin Sarýyer 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 21/05/2008 tarih 2008/41 Esas -2008/480 Karar sayýlý ilamý ile Ýstanbul Defterdarýnýn kayyým tayin edildiði fuzuli iþgalden dolayý geriye dönük olarak 56.320,00 TL ecrimisil ödemesi yapýlmadýðýndan dava açýldýðýný. Bu nedenlerle 60 yýldan bu yana dava konusu Sarýyer ilçesi Maden mahallesi Zekeriyaköy yolu mevkiinde kain, tapunun 112 pafta, 911 ada ve 9 nolu parselinde kayýtlý taþýnmazýn Maliye Hazinesinin veya Köy hükmü þahsýn hiç bir hak iddiasýnda olmadýklarýndan bu nedenle tapu kaydýnýn iptaline ve müvekkili adýna hükmen tesciline karar verilmesini istemiþtir .

Bu yerde hak iddia edenlerin iþ bu ilan tarihinden itibaren 3 ay içinde mahkememizin 2009/215 Esas sayýlý dosyasýna müracaatla tesciline itiraz davasý açmalarý gerektiði ilan olunur.

07/12/2009 B: 12880

B: 12795

12.000,00 YTL TOPLAM

T.C. SAMSUN 1. ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝ KAMULAÞTIRMA ÝLANI Sayý : 2010/75 Esas 11 /02/2010 Konu : Davacý Baþbakanlýk Toplu Konut idaresi Baþkanlýðý vekili Avukat Beyhan ÖZER tarafýndan, davalý ADEM KONBOZ aleyhine açýlan kamulaþtýrma bedelinin tespiti davasýnda; Davalýnýn maliki bulunduðu, Samsun Ýli, Canik Ýlçesi,Teknepýnar Köyü, 11045 Ada 2 Parsel sayýlý taþýnmazýn bulunduðu Gazi mah.Tiflis Sokak. No: 2 Canik- Samsun adresinde davalýya ait 533/2400 hissesinin Kentsel Dönüþüm Projesi nedeniyle Samsun Büyükþehir Belediye Baþkanlýðý, Samsun Canik Belediye Baþkanlýðý ve Toplu Konut Ýdaresi Baþkanlýðý ( TOKÝ ) arasýnda imzalanan 06.07.2007 tarihli protokol ile kamulaþtýrma Baþkanlýðýnýn 11.07.2008 Tarih ve 3463 Sayýlý kararlýyla kamulaþtýrýlmýþtýr.

Kýymet Takdir Komisyonunun raporunun düzenlenmesinden sonra taþýnmaz maliki yukarýda isim ve soyadý yazýlý davalýlara tebligat yapýlarak 15 gün içinde taþýnmaz maldaki hisselerini anlaþma yoluyla Samsun Büyükþehir Belediye Baþkanlýðýna satmak veya satmamak konusundaki taleplerini yazýlý olarak bildirmesi istenilmiþ ise de; anlaþma konusunda bir sonuç alýnamadýðýndan; Mahkememize 2010/75 Esas numaralý tespit ve tescil davasý açýlmýþ olup, duruþmasý 05/03/2010 günü saat 09,30'a tensip kýlýnmýþtýr.

Bu dava sonucunda tespit edilecek bedel Ziraat Bankasý Samsun Merkez Þubesine davalý adýna açýlacak hesaba yatýrýlacaktýr.

2942 Sayýlý Kamulaþtýrma Yasasýnýn 10. maddesinin 4. bendi uyarýnca ilan olunur. 11/02/2010 B: 11964

15/02/2010

Davacý Zilfi Kelebek vekili tarafýndan davalý Ayten Ünlü ve arkadaþlarý aleyhine Mahkememize açýlan Feraðý Ýcbar davasýnýn yapýlan yargýlamasý sonunda; Mahkememizin 12.12.2006 tarih ve 2006/399 karar sayýlý ilamý ile davacýnýn tescil talebinin reddine, arsa ve inþaat bedeline yönelik davanýn kabulü ile 11.424,00 TL.nin dava tarihinden itibaren iþleyecek yasal faizi ile birlikte davalýlardan müþtereken ve müteselsilen alýnarak davacýya verilmesine karar verilmiþ, bir kýsým davalýlar vekili Av. Ali Saygýlý kararý temyiz etmiþ,Yargýtay 8. Hukuk Dairesi 17.11.2009 tarih, 2009/1792 esas, 2009/5628 karar numarasý ile davalýlar vekili ile dahili davalý Seydiye Özkan’ýn temyiz itirazlarý yerinde görüldüðünden yerel mahkeme hükmünün HUMK’nýn 428.maddesi uyarýnca BOZULMASINA karar verilmiþtir. Davalý Ayten Ûnlü’nün adresi tesbit edilemediðinden Yargýtay bozma ilamýnýn ilanen tebliðine karar verilmiþ olmakla, iþbu ilamýn yayýmý tarihinden 15 gün sonra adý geçen davalýya Yargýtay bozma ilamýnýn teblið edilmiþ sayýlacaðý hususu ÝLANEN teblið olunur.

B: 12479

T. C. SARIYER 1. ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝ ÝLAN

T. C. KARTAL 2. ÝCRA MÜDÜRLÜÐÜ TAÞINIRIN AÇIK ARTIRMA ÝLANI 2009 /1740 TAL. Bir borçtan dolayý hacizli bulunan ve aþaðýda cins, miktar ve kýymetleri yazýlý mallar satýþa çýkarýlmýþtýr.

Birinci artýrma 19.03.2010 saat 10.00 - 10.10 arasýnda LEVENT OTOPARKI- YUNUS MAH. ÇINAR SOKAK NO: 10 KARTAL adresinde yapýlacak ve o gün kýymetlerinin % 60’ýna istekli bulunmadýðý takdirde 24.03.2010 günü ayný yer ve saatte 2. artýrmanýn yapýlarak satýlacaðý;þu kadar ki, artýrma bedelinin malýn tahmin edilen kýymetinin % 40’ýný bulmasýnýn ve satýþ isteyenin alacaðýna rüçhaný olan alacaklarýn toplamýndan fazla olmasýnýn ve bundan baþka paraya çevirme ve paylarýn paylaþtýrma giderlerini geçmesinin þart olduðu; mahcuzun satýþ bedeli üzerinden alýnacak % KDV’nin alýcýya ait olacaðý ve satýþ þartnamesinin Ýcra dosyasýndan görülebileceði, gideri verildiði takdirde þartnamenin bir örneðinin isteyene gönderilebileceði, ihaleye % 20 teminat bedeli ile iþtirak edilebileceði, fazla bilgi almak isteyenlerin yukarýda yazýlý dosya numarasiyle Müdürlüðümüze baþvurmalarý ilan olunur.

Takdir Edilen Deðeri Lira Krþ Adedi CÝNSÝ (Önemli nitelik ve özellikleri) 12.000,00 YTL 1 34 DV 9128 PLAKALI 2006 MODEL RENAULT MODUS AUTH. 1.5 DCI MARKA FÝZÝKÝ DURUMU ÖN PANJUR VE DA WLUUNBAZ KIRIK FARLAR VE ÖN SÝNYAL LAMBALARI KIRIK SAÐ ÖN VE ARKA KAPILARI VURUK ARKA SOL SÝNYAL CAMI KIRIK BAGAJ VURUK CAMI KIRIK ÖN CAM FÝTÝLLERÝ YOK ÖN SAÐ ÇAMURLUK VURUK ÖN PANEL VE RADYATÖRLER KIRIK MUHTELÝF EZÝKLER VE ÇÝZÝKLER MEVCUT OLDUÐU TESPÝT EDÝLDÝ.

T.C. SAMSUN 1. ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝ KAMULAÞTIRMA ÝLAN Sayý : 2010/77 Esas 11 /02/2010 Konu : Davacý Baþbakanlýk Toplu Konut Ýdaresi Baþkanlýðý vekili Avukat Beyhan ÖZER tarafýndan, davalý FAHRÝ ACAR aleyhine açýlan kamulaþtýrma bedelinin tespiti davasýnda; Davalýnýn maliki bulunduðu, Samsun Ýli, Canik Ýlçesi,Teknepmar Köyü, 11045 Ada 1 Parsel sayýlý taþýnmazýn bulunduðu Gazi mah. Muhammet Ýkbal Cad. No: 8 Canik-Samsun adresinde davalýya ait 33/9506 hissesinin Kentsel Dönüþüm Projesi nedeniyle Samsun Büyükþehir Belediye Baþkanlýðý, Samsun Canik Belediye Baþkanlýðý ve Toplu Konut Ýdaresi Baþkanlýðý ( TOKI ) arasýnda imzalanan 06.07.2007 tarihli protokol ile kamulaþtýrma Baþkanlýðýnýn 11.07.2008 Tarih ve 3463 Sayýlý kararlýyla kamulaþtýrýlmýþtýr.

Kýymet Takdir Komisyonunun raporunun düzenlenmesinden sonra taþýnmaz maliki yukarýda isim ve soyadý yazýlý davalýlara tebligat yapýlarak 15 gün içinde taþýnmaz maldaki hisselerini anlaþma yoluyla Samsun Büyükþehir Belediye Baþkanlýðýna satmak veya satmamak konusundaki taleplerini yazýlý olarak bildirmesi istenilmiþ ise de; anlaþma konusunda bir sonuç alýnamadýðýndan; Mahkememize 2010/77 Esas numaralý tespit ve tescil davasý açýlmýþ olup, duruþmasý 05/03/2010 günü saat 09,30'a tensip kýlýnmýþtýr.

Bu dava sonucunda tespit edilecek bedel Ziraat Bankasý Samsun Merkez Þubesine davalý adýna açýlacak hesaba yatýrýlacaktýr.

2942 Sayýlý Kamulaþtýrma Yasasýnýn 10. maddesinin 4. bendi uyarýnca ilan olunur.

11/02/2010 B: 11965

T. C. SUNGURLU 1. ÝCRA MÜDÜRLÜÐÜ Taþýnýrýn Açýk Artýrma Ýlaný 2009/656 17.02.2010 Bir borçtan dolayý hacizli bulunan ve aþaðýda cins, miktar ve kýymetleri yazýlý mallar satýþa çýkarýlmýþtýr.

Birinci artýrma 24/03/2010 saat 11.00-11.05 arasýnda YENÝ SANAYÝ SÝTESÝ 1. BLOK 6. SOKAK NO: 22 SUNGURLU/ÇORUM adresinde yapýlacak ve o günü kýymetinin % 60’ýna istekli bulunmadýðý takdirde 29/03/2010 günü ayný yer ve saatler arasýnda 2. artýrma yapýlacaðý, þu kadar ki, artýrma bedelinin malýn tahmin edilen kýymetinin % 40'ýný bulmasý ve satýþ isteyenin alacaðýna rüçhaný olan alacaklarýn toplamýndan fazla olmasýnýn ve bundan baþka paraya çevirme ve paylaþtýrma masraflarýný geçmesinin þart olduðu, mahcuzun satýþ bedeli üzerinden alýnacak KDV alýcýya ait olacaðý ve satýþ þartnamesinin Ýcra dosyasýndan görülebileceði, masrafý verildiði takdirde þartnamenin bir örneðinin isteyene gönderilebileceði, fazla bilgi almak isteyenlerin yukarýda yazýlý dosya numarasiyle Müdürlüðümüze baþvurmalarý ilan olunur.

Lira (YTL) Adet Malýn cinsi (Önemli nitelik ve özellikleri) 10.000,00 1 takým Handtmann marka Sucuk Ýmalat Makinasý 7.000,00 1 takým Botersan marka Sucuk Fýrýnlama Unitesi (3 parça) 4.000,00 1 adet Erdoðanlar marka 5,5 Hp’lik Kýyma Makinesi 1.000,00 1 adet Esmak marka hamur yoðurma makinasý 4.000,00 4 adet Çelik et parçalama tezgâhý 3.000,00 1 adet Markasýz Soðuk Hava Deposu motoru 1.000,00 1 adet Desis marka Baskül 2.000,00 4 adet Sucuk Arabasý B: 12348

ÝLAN T. C. ÝSTANBUL 3. SULH HUKUK MAHKEMESÝNDEN / BAÞKANLIÐINDAN ESAS NO: 2008/693 Esas DAVALILAR : 2- NÝDA BÜYÜKBAYRAKTAR Ulus Park Evleri A-3 Blok D. 5 Ulus Beþiktaþ / ÝSTANBUL -Keops Bar Aytar Cad. No: 24, Levent Ýstanbul Davacý Ýski Genel Müdürlüðü tarafýndan aleyhinize açýlan Alacak davasýnýn yapýlan yargýlamasýnda; Davacý vekili dava dilekçesinde özele davalýlarýn BA 199989-5 nolu, 13.10.1960 baþlangýç tarihli aboneliðe ait yerde fiili kullanýcý olduklarýný, müvekkilinin su satýþý ve kullanýlmýþ sularýn uzaklaþtýrýlmasý ile görevli olduðunu, saptanan su bedellerinin ilgili usul ve esaslara ve tarifeler yönetmeliðine göre saptandýðýný, fiili kullanýcý olan davalýlarýn dava konusu edilen borçlarýndan fiili kullanýcý sýfatýyla sorumlu olduðunu, buna göre su kullanýmýndan kaynaklanan toplam 929,04 TL alacaðýn dava tarihinden itibaren davalýlardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiþtir.

Mahkemenizce dava dilekçesinde belirtilen adresinize duruþma gününü bildirir davetiye çýkarýlmýþ olup, adresinizden ayrýldýðýnýz gerekçesiyle tebligat yapýlamamýþtýr. Adres araþtýrmasýndan da bir netice alýnamadýðýndan dava dilekçesi ve duruþma gününün ilanen tebliðine karar verilmiþtir.

Duruþma Günü: 02/03/2010 günü saat: 09:30’da duruþmada bizzat hazýr bulunmanýz, veya kendinizi bir vekille temsil ettirmeniz, Aksi taktirde H.U.M.K.’nun 3156 sayýlý yasa ile deðiþik 213/2 maddesi uyarýnca yargýlamaya yokluðunuzda devam olunacaðý hususu, Dava Dilekçesi ve duruþma günü yerine geçerli olmak üzere ilanen teblið olunur.

B: 12805

Ýhale Ýptal Ýlaný OKMEYDANI EÐÝTÝM VE ARAÞTIRMA HASTANESÝ

T. C. BARTIN AÝLE MAHKEMESÝ ÝLAN METNÝ

2010-2011-2012 MALÝ YILI 24 AYLIK (01.04.2010-31.03.2012) HASTANE BÝLGÝ YÖNETÝM SÝSTEMÝ HÝZMETÝ ALIMI'nýn ihalesi, 4734 sayýlý Kamu Ýhale Kanununun 16'ncý maddesine göre iptal edilmiþtir. Ýhale kayýt numarasý 1 - Ýdarenin a) Adresi b) Telefon ve Faks Numarasý c) Elektronik Posta Adresi ç) Ýhale dökümanýnýn görülebileceði internet adresi(varsa)

: 2010/11296

: DARÜLACEZE CAD. NO: 25 ÞÝÞLÝ/ÝSTANBUL : 212 221 77 77 : ihale@okmeydani.gov.tr :

Esas No:2009/195 DAVALI: SERPÝL BÝLDÝRÝCÝ Güzelcehisar Köyü Kapaklý Mevkii No: 39 BARTIN Davacý tarafýndan aleyhinize açýlan Boþanma davasýnýn 05/03/2009 tarihli oturumunda dava müracaata kalmýþ olup davacý Ertan Bildirici tarafýndan 4.5.2009 tarihli dilekçe ile dava yenilendiðinden yenileme dilekçesi ve duruþma gününü bildirir davetiye adresinize çýkarýlmýþ olup, adresinizden ayrýldýðýnýz gerekçesiyle tebligat yapýlamamýþtýr. Adres araþtýrmasýndan da bir netice alýnamadýðýndan yenileme dilekçesi ve duruþma gününün ilanen tebliðine karar verilmiþtir.

Duruþma Günü: 09/03/2010 günü saat: 09.05’de duruþmada bizzat hazýr bulunmanýz, veya kendinizi bir vekille temsil ettirmeniz, Aksi taktirde H.U.M.K.’nun 3156 sayýlý yasa ile deðiþik 213/2 maddesi uyarýnca yargýlamaya yokluðunuzda devam olunacaðý hususu, Dava Dilekçesi ve duruþma günü yerine geçerli olmak üzere ilanen teblið olunur.

B: 69722

2- Ýptal edilen ihalenin ilanýnýn yayýmlandýðý a) Kamu Ýhale Bülteninin Tarihi ve Sayýsý (yayýmlanmýþ ise: 05.02.2010 -1528 b) Gazetenin adý ve tarihi (yayýmlanmýþ ise) : 07.02.2010-YENÝ ASYA 3-Ýhale Ýptal Tarihi

TEBRÝK

: 25.02.2010

4- Ýptal nedeni veya nedenleri : Hastanemizde 01/03/2010 tarihinde yapýlacak olan 2010-2011-2012 Mali Yýlý 24 Aylýk (01.04.2010-31.03.2012) Hastane Bilgi Yönetim Sistemi Hizmeti Alýmý ihalesine iliþkin olarak, ihale ilanýnýn 4.1.1.3. maddesinde yer alan “veri tabaný tescil belgesi”nin ihaleye katýlýmda sunulmasý zorunlu belgeler arasýnda yer alamayacaðý ve ihale ilanýnýn 4.4.1. maddesinde yer alan (kamu kurumlarýnda ve/veya özel sektörde yapýlmýþ her türlü hastane bilgi yönetim sistemi hizmeti alýmý iþi benzer iþ olarak kabul edilecektir) benzer iþ tanýmýnýn 2008/UH.Z-2307 No’lu Kamu Ýhale Kurulu Kararý’nda da belirtildiði gibi sadece “hastane” ile sýnýrlandýrýlmýþ olmasýnýn mevzuata aykýrýlýk teþkil etmesi sebebiyle ihale ilanýnda düzeltme yapýlmasý gerekmektedir. Ancak; daha önce düzeltme ilaný yayýnlanan ihalede tekrar ikinci bir düzeltme ilaný yapýlamayacaðýndan 4734 sayýlý kanunun 16. maddesine istinaden ihalenin iptal edilmesine karar verilmiþtir.

Kardeþlerimiz

Elif Mine Ýnci ile Abdullah Beyefendinin izdivaçlarýný tebrik eder, Cenâb-ý Allah'tan iki cihan saadeti dileriz.

ISPARTA YENÝ ASYA HANIM OKUYUCULARI

B: 12934

MALKARA ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN ÝLAN ESAS NO: 2009/91 Esas KARAR NO: 2009/348 KARAR TARÝHÝ : 15/12/2009 Mahkememizin yukarýda karar tarihi, esas ve karar numarasý yazýlý dava dosyasýnda verilen son karar ile; ÝSMÝN DEÐÝÞTÝRÝLMESÝ DAVASININ KABULÜ ile; Tekirdað ili, Malkara ilçesi, Hacýevhat Mahallesi nüfusuna kayýtlý Muhammed ve Memnüne oðlu, 12/07/2008 doðumlu 70426022542 Vatandaþlýk numaralý MUHAMMED SELÝM ALEMDAR’ýn isminin “MEHMET AKÝF” OLARAK DEÐÝÞTÝRÝLMESÝNE, Karar verilmiþ olmakla 4721 sayýlý Türk Medeni Kanunu’nun 27/4 maddesine göre “Adýn deðiþtirilmesinden zarar gören kimselerin bunu öðrendikleri günden baþlayarak bir yýl içerisinde adýn deðiþtirilmesi/düzeltilmesi kararýnýn kaldýrýlmasýný dava edebilecekleri“ hususu teblið yerine geçmek üzere ilanen teblið olunur.

13/01/2010 B: 5967

TAZÝYE Deðerli aðabeyimiz Kemal Arýtürk'ün babasý muhterem

Hacý Süreyya Arýtürk' ün vefatýný teessürle öðrendik. Merhuma Cenâb-ý Allah'tan rahmet ve maðfiret diler, kederli ailesi ve yakýnlarýna sabr-ý cemil niyaz eder, taziyetlerimizi sunarýz.

Sadýk Ayçiçek ve ailesi

TAZÝYE Kýymetli arkadaþýmýz Ý. Latif Hacýnebioðlu'nun kayýnpederi ve Fatma Nur Hacýnebioðlu'nun babasý

Ali Akyüz' ün vefatýný teessürle öðrendik. Merhuma Cenâb-ý Hak'tan rahmet ve maðfiret diler, kederli ailesi ve yakýnlarýna sabr-ý cemil niyaz eder, taziyetlerimizi sunarýz.

ISPARTA YENÝ ASYA OKUYUCULARI

14

YENÝASYA / 28 ŞUBAT 2010 PAZAR

TEBRÝK

SiyahMaviKýrmýzýSarý

15

YENÝASYA /28 ÞUBAT 2010 PAZAR

SPOR

Hidayet ve Mehmet üzüldü

G.Saray'da altyapýnýn baþýna Tugay getirildi

CLEVELAND'A 126-118 YENÝLEN RAPTORSA'DA MÝLLÝ BASKETBOLCU HÝDAYET 18 SAYI ATTI. KINGS'ÝN JAZZ'I 103-99 MAÐLUP ETTÝÐÝ MAÇTA MEHMET OKUR 9 SAYI KAYDETTÝ

GALATASARAY KULÜBÜ MALÝ KONGRESÝ'NDE KONUÞAN BAÞKAN ADNAN POLAT,''ÞAMPÝYONLUK BÝZÝM ÝÇÝN OLAÐANDIR, ÝKÝNCÝLÝK BAÞARISIZLIKTIR. ESKÝ FUTBOLCUMUZ TUGAY KERÝMOÐLU, ÇARÞAMBA GÜNÜNDEN ÝTÝBAREN ALTYAPININ BAÞINDA OLACAKTIR'' DEDÝ.

GALATASARAY Kulübü Baþkaný Adnan Polat, lider olmalarýna raðmen, futbol takýmýnýn durumundan memnun olmadýðýný söyledi. Baþkan Polat, sarý-kýrmýzýlý kulübün Yýllýk Olaðan Mali Genel Kurul toplantýsýnda, kulüp faaliyetleri hakkýnda bilgiler verdi. Galatasaray Futbol Takýmý'nda deðiþim süreci yaþadýklarýný dile getiren Polat, ''Ýki sene önce þampiyon olduk. Þu anda ligde lideriz. Ancak aldýðýmýz neticelerden hiç memnun deðiliz. Atletico Madrid'e elendik. Geçen sezon UEFA Kupasý'nda final oynayacakken 12 sakat nedeniyle Hamburg'a elenmiþtik. Florya'da ahenkli bir çalýþma ve kolej havasý var. Güzel bir ortam var. Ama arzu ettiðimiz yerde deðiliz'' dedi.

BARCELONA MODELÝNÝ ÖRNEK ALDIK Adnan Polat, Galatasaray için Türkiye Ligi ve kupa þampiyonluðunun olaðan olduðunu vurgulayarak, ''Ýkincilik dahi bizim için baþarýsýzlýktýr. Arzu ettiðimiz durumda deðiliz. Ancak bu sezon þampiyon olmak istiyoruz. Olabileceðimize de inanýyorum. Gelecek sezon bizim yeni stadýmýzda Þampiyonlar Ligi'ni yaþamamýz lazým'' þeklinde konuþtu. Bu sezon büyük transferler yaptýklarýný ve bunlara 5-7 milyon dolarlýk bonservis bedelleri ödediklerini anlatan Adnan Polat, belirli vadelerde yapýlan bu transfer-

Tugay Kerimoðlu

lerde, oyuncularýn kulüplerinin banka teminat mektuplarý istememesinin, Galatasaray'a olan güvenin göstergesi olduðunu söyledi. Baþkan Polat, futbolda Barcelona modelini kendilerine örnek aldýklarýný belirterek, bu nedenle altyapýya büyük önem verdiklerini kaydetti. Altyapýda daha fazla þeyler yapmalarýnýn gerektiðini kaydeden Polat, ''Bünyeden çýkan futbolcularýmýzdan birini buranýn baþýna getirmemiz lazým. Çarþamba gününden itibaren Tugay Kerimoðlu, Galatasaray altyapýsýnýn baþýna gelecektir'' dedi. Baþkanýn bu açýklamasý, salonda bulunan kongre üyelerinden alkýþ aldý.

YILDA 150 MÝLYON DOLAR GELÝR GELECEK Adnan Polat, Galatasaray'ýn yol haritasýný çýkardýklarýný dile getirerek, mali yönetimin bir disiplin içinde yürütülmesi halinde kulübün 5 yýl içinde üzerindeki yükten kurtulacaðýný savundu. Kulübün gelecek yýldan itibaren 150 milyon dolarlýk gelire sahip olacaðýný kaydeden Polat, bu gelirlerle birlikte 5 yýl içinde kulübün özellikle profesyonel futbolda üst düzeyde yarýþmacý bir hale geleceðini söyledi. Galatasaray'ýn kimsenin cebinden yönetilemeyeceðini anlatan Adnan Polat, ''Galatasaray kendi kay nak la rýy la a yak ta dur ma lý.

Yöneticilerin cebinden verilecek paralarla kulüp ipotek altýna alýnmaz. Bizim yönetim anlayýþýmýz bu'' ifadesi ni kullandý.

G.Saray Paþa'yý aðýrlýyor Belediye Fener'i bekliyor SEZON baþýnda büyük hedeflerle yola çýkan, ancak önce Ziraat Türkiye Kupasý, sonra da UEFA Avrupa Ligi'nden elenen Galatasaray, Turkcell Süper Lig'de bugün Kasýmpaþa ile yapacaðý maçý kazanarak, hem liderliðini sürdürmek, hem de moral bulmak istiyor. Yarýþtýðý 3 kulvarýn 2'sinde havlu atarak tamamen yönünü lige çeviren sarý-kýrmýzýlý takým, bugün son haftalarýn flaþ takýmý Kasýmpaþa karþýsýnda galibiyetle ayrýlmanýn hesaplarýný yapýyor. Karþýlaþma öncesi Galatasaray'da özellikle sakat oyuncularýn çokluðu dikkati çekiyor. Sarý-kýrmýzýlý takýmda uzun süredir sakatlýklarý devam eden Baros, Kewell ile Gökhan, Kasýmpaþa karþýsýnda da forma giyemeyecek. Atletico Madrid maçýnda sakatlanan Elano ile Hakan'ýn durumu ise belirsizliðini koruyor. Ali Sami Yen Stadý'nda saat 19.00'da baþlayacak karþýlaþmayý hakem Mustafa Kamil Abitoðlu yönetecek.

SON 6 resmi maçýný da kazanamayarak, kötü bir seri yakalayan Fenerbahçe, galibiyet hasretine bugün son vermek istiyor. Ziraat Türkiye Kupasý, Turkcell Süper Lig ve UEFA Avrupa Ligi'nde yaptýðý son 6 maçta galibiyete hasret kalan Fenerbahçe, yarýn Ýstanbul Büyükþehir Belediyespor ile Atatürk Olimpiyat Stadý'nda yapacaðý lig maçýndan galibiyetle ayrýlmayý hedefliyor. En son galibiyetini Ziraat Türkiye Kupasý çeyrek final ilk maçýnda 4 Þubat Perþembe günü Bursaspor'a karþý 3-0'lýk skorla alan sarý-lacivertliler, bu maçtan sonra yaptýðý 6 resmi maçta 3 beraberlik, 3 yenilgi aldý. Fenerbahçe'de ishal olduðu için dünkü antrenmanda yer almayan Volkan Demirel ile hafif sakatlýklarý bulunan Güiza, Cristian ve Gökhan Gönül'ün bugünkü maçta oynamasý bekleniyor. Olimpiyat Stadý'nda saat 15.00'te baþlayacak maçý hakem Fýrat Aydýnus yönetecek.

Toronto Raptors'un evinde oynadýðý maçta Hidayet Türkoðlu, 18 sayý, 2 ribaunt ve 4 asistle oynadý. 43 dakika sahada kalan Hidayet, uzatmanýn son dakikasýnda 6. faulü yaparak oyun dýþý kaldý.

NBA'DE milli basketbolcu Hidayet Tür koð lu'nun for ma sý ný giy di ði Toronto Raptors, evinde aðýrladýðý Cle ve land Ca va li ers'e u zat ma da 126-118 yenildi. Toronto'daki Air Canada Center'da oynanan maçta Hidayet Türkoðlu, 18 sayý, 2 ribaunt ve 4 asistle oynadý. 43 dakika sahada kalan Hidayet, uzatmanýn son dakikasýnda 6. faulü yaparak oyun dýþý kaldý. Utah Jazz'da forma giyen milli basketbolcu Mehmet O kur da Sac ra men to'nun sa ha sý ARCO Arena'da oynanan ve Sacramento Kings'in Utah Jazz'ý 10399 yendiði maçta 9 sayý kaydetti.

28 dakika sahada kalan Okur, maçý 9 sayý 11 ribaunt ve 1 asistle tamamladý. Utah'da 26 sayý, 10 ribaunt ve 6 asistle ''double-double'' yapan Carlos Boozer'ýn bu performansý galibiyete yetmedi.

A Millî Takýmýna yeni forma MÝLLÝLER, ÇEVREYE DUYARLI MALZEMEDEN TASARLANAN YENÝ DIÞ SAHA FORMALARINI ÝLK DEFA 3 MART ÇARÞAMBA AKÞAMI HONDURAS MAÇINDA GÝYECEK. (A) Milli Futbol Takýmý, Honduras ile 3 Mart Çarþamba günü Ýstanbul'da yapacaðý özel maça, çevreye duyarlý malzemeden tasarlanan yeni dýþ saha formalarýyla çýkacak. Nike tarafýndan yapýlan açýklamada, Honduras maçýnýn Türkiye'de olmasýna karþýn, milli takýmýn, karþýlaþmaya yeni dýþ saha formasýyla çýkacaðý belirtildi. Formayla ilgili þu bilgiler verildi: ''Hakim rengi beyaz olan yeni tasarýmda, formanýn göðsünde kýrmýzý bir bant ve bandýn üstünde ay-yýldýz bulunuyor. Yeni formanýn öncekilerden en büyük farký, geri dönüþüm özelliðinin bulunmasý. Geri dönüþümü yapýlmýþ plastik þiþelerden elde edilen kumaþlardan üretilen formalar futbolcularý daha kuru, daha serin ve daha rahat tutacak þekilde tasarlandý. Bu tasarým sayesinde futbolcularýn vücut sýcaklýðý, yeþil sahadayken istenilen düzeyde tutuluyor olacak.''

Millîler bugün toplanýyor

A Millî Takýmýnýn uzun yýllar giydiði ve Türk halkýnýn da büyük beðenisini kazanan ay yýldýzlý beyaz forma yeniden tasarlandý.

(A) Milli Futbol Takýmý, 3 Mart Çarþamba günü Ýstanbul'da Honduras ile yapacaðý özel maç için bugün Ýstanbul'da toplanmaya baþlayacak. Aday kadroya davet edilen futbolculardan kulüp takýmlarýyla lig maç la rý ný oy na yan lar, sa at 17.00'den itibaren Swissotel'de bir araya gelecek. Ay-yýldýzlý ekip ilk antrenmanýný 1 Mart Pazartesi saat 19.00'da BJK Ýnönü Stadý'nda yapacak. BJK Ýnönü Stadý'nda saat 20.00'de baþlayacak maçý Slovakya Futbol Federasyonu'ndan Pavel Olsiak yönetecek.

Potada Efes-Beþiktaþ derbisi bugün oynanacak nBEKO Basketbol Ligi'nin 20. haftasý bugün Ýstanbul'da dev bir maça sahne olacak. Lig lideri Efes Pilsen ile haftaya üçüncü sýrada giren Beþiktaþ Cola Turka, Darüþþafaka Ayhan Þahenk Spor Salonu'nda karþý karþýya gelecek.

Saat 13.00'de baþlayacak maçý Fatih Söylemezoðlu, Serkan Emlek, Yener Yýlmaz hakem üçlüsü yönetecek. Sezonun ilk yarýsýnda yapýlan maçý Efes Pilsen 88-84'lük skorla kazandý.

F.Bahçe'den Nobre'ye "geçmiþ olsun" mesajý nFENERBAHÇE Kulübü, oðlu yoðun bakýma alýnan Beþiktaþlý futbolcu Mert Nobre'ye ''geçmiþ olsun'' dileðinde bulundu. Resmi internet sitesinden yapýlan açýklamada, Nobre'nin oðlu Nicolas'ýn dün özel bir hastanede tedavi altýna alýndýðý belirtilerek, ''Minik Nicolas'a ve Nobre ailesine geçmiþ olsun dileklerimizi sunuyor ve en kýsa sürede Nicolas'ýn saðlýðýna kavuþmasýný diliyoruz'' denildi.

Türkcell Süper Lig'de bugün 14.00 Gençlerbirliði-Ankaragücü: Yunus Yýldýrým 14.00 Gaziantep-Eskiþehirspor: Tolga Özkalfa 14.00 Manisa-Diyarbakýr: Kuddusi Müftüoðlu 15.00 Ýstanbul B.B. -Fenerbahçe: Fýrat Aydýnus 19.00 Galatasaray-Kasýmpaþa: M.Kamil Abitoðlu.

Bank Asya 1. Lig'de bugün 13.30 Kardemir Karabük-Konya: Barýþ Þimþek 13.30 Boluspor-Samsunspor: Hakan Ceylan 13.30 Mersin Ýd.-K. Erciyes: Özgüç Türkalp 13.30 Hacettepe-Giresun: Gökhan Güneþer 13.30 Orduspor Kartalspor: Taner Gizlenci 13.30 Çaykur Rize-G.Antep B.B: Hüseyin Sabancý 13.30 Karþýyaka-Dardanel: Fethi Serkan Koçak 1 Mart Pazartesi:

20.00 Adanaspor-Bucaspor: Aytekin Durmaz

Antalyaspor'la 1-1 berabere kalan Trabzonspor zirve yarýþýnda yine puan kaybetti. FOTOÐRAF: A.A

Trabzon cepten yiyor GEÇEN SEZONUN 23. HAFTASINI 45 PUAN ÝLE 3. SIRADA TAMAMLAYAN KARADENÝZ EKÝBÝ, BU SEZON ÝSE AYNI HAFTADA 39 PUAN TOPLAYABÝLDÝ.

TÜRKCELL Süper Lig'de son 3 haftayý beraberlikle kapayarak zirve yarýþýnýn uzaðýnda kalan Trabzonspor, geçen sezonki baþarýsýnýn da gerisinde kaldý. Ligin ikinci yarýsýnýn ilk 3 haftasýnda art arda kazanan ancak daha sonra Bursaspor ile 1-1, Ýstanbul Büyükþehir Belediyespor ile 0-0, Antalyaspor ile de Cuma akþamý 1-1 berabere kalan bordo-mavili takým, 23. haftalar karþýlaþtýrýldýðýnda geçen sezondan daha baþarýsýz bir grafik ortaya koydu. Trabzonspor, bu sezon 23. haftada, 11 galibiyet, 6 beraberlik ve 6 maðlubiyet ile 39 puan toplarken geçen sezonun ayný dönemine göre 6 puan eksik topladý. Karadeniz ekibi, geçen sezon 23. hafta sonunda 13 galibiyet, 6 beraberlik

ve 4 maðlubiyet alarak 45 puan ile ligde 3. sýrada yer almýþtý. Trabzonspor, geçen sezon 23. haftada lider Sivasspor'un 1 puan gerisinde, ikinci olan Beþiktaþ'ýn averajla gerisinde 3. sýrada yer alarak þampiyonluk mücadelesinde iddiasýný sürdürmüþtü.

GÝRAY'IN MÝLLÝ FORMA HEYECANI Trabzonspor'un savunma oyuncusu Giray Kaçar, hedefinin sürekli milli takým formasý giyerek, en iyi þekilde mücadele etmek olduðunu söyledi. A Milli Takýmý'nýn Honduras ile oynayacaðý özel maçýn aday kadrosuna çaðrýlan Giray Kaçar, 1,5 yýldýr Trabzonspor'da forma giydiðini, ancak sürekli oynamadýðý için milli takým kampýna çaðrýlmadýðýný belirtti.

SiyahMaviKýrmýzýSarý

SiyahMaviKýrmýzýSarý

Ü MÝT VÂR O LU NUZ: ÞU ÝS TÝK BAL ÝN KI LÂ BI Ý ÇÝN DE EN YÜK SEK GÜR SA DÂ ÝS LÂMIN SA DÂ SI O LA CAK TIR

Y 28 ÞUBAT 2010 PAZAR

Somali ýþýðý gördü ÝHH ÝNSANÎ YARDIM VAKFI TARAFINDAN AFRÝKA’DA GERÇEKLEÞTÝRÝLEN KATARAKT AMELÝYATLARI SÜRÜYOR. SON OLARAK SOMALÝ’DE 929 KÝÞÝ DAHA IÞIÐA KAVUÞTURULDU. f­ri­ka’da­ sý­cak­ ha­va,­ bes­len­me ve­ik­lim­þart­la­rý­se­be­biy­le­pek çok­in­san­genç­yaþ­ta­ka­ta­rakt o­la­rak­gör­me­ye­te­ne­ði­ni­kay­be­di­yor.

Göz­dok­to­ru­sa­yý­sý­nýn­ye­ter­siz­li­ði­de bu­na­ ek­le­nin­ce­ ö­zel­lik­le­ kýr­sal­ ke­sim­ler­de­bir­çok­has­ta,­a­me­li­yat­o­la­ma­dan­ ka­ran­lý­ða­ mah­kûm­ ya­þý­yor.

Af­ri­ka­ ký­t'a­sýn­da­ yak­la­þýk­ 5­ mil­yon ki­þi­im­kân­sýz­lýk­lar­dan­do­la­yý­çok­ba­sit­bir­mü­da­ha­le­i­le­te­da­vi­o­lu­na­bi­le­cek­bu­has­ta­lýk­yü­zün­den­gör­me­ye­ti­si­ni­kay­be­di­yor.­Dün­ya­nýn­en­yok­sul ký­t'a­sý­ko­nu­mun­da­bu­lu­nan­Af­ri­ka’da 3­yýl­ön­ce­ka­ta­rakt­a­me­li­yat­la­rý­ça­lýþ­ma­sý­baþ­la­tan­ÝHH­Ýn­sa­nî­Yar­dým Vak­fý­ya­pý­lan­mu­a­ye­ne­ve­a­me­li­yat­lar­la­Af­ri­ka­hal­ký­ný­ý­þý­ða­ka­vuþ­tur­ma­ya­de­vam­e­di­yor.­ ÝHH’nýn­sað­lýk­e­ki­bi,­So­ma­li’nin Har­ge­sa­böl­ge­sin­de­1700­ki­þi­yi­göz mu­a­ye­ne­sin­den­ge­çir­di.­Ya­pý­lan­mu­a­ye­ne­ler­den­son­ra­929­ki­þi­a­me­li­yat e­di­le­rek­ý­þý­ða­ka­vuþ­tu­rul­du.­Bu­sa­yý­i­le­So­ma­li’de­ya­pý­lan­a­me­li­yat­sa­yý­sý­6 bin­851­ol­du.­Af­ri­ka’nýn­fa­kir­ül­ke­le­rin­den­o­lan­So­ma­li,­ö­zel­lik­le­son­yýl­lar­da­ya­þa­nan­iç­sa­vaþ­ve­kor­san­o­lay­la­rý­se­be­biy­le­dün­ya­nýn­en­sý­kýn­tý­lý böl­ge­si­o­la­rak­dik­kat­çe­ki­yor.­9­mil­-

A

Dünyanýn en yoksul kýt'asý konumunda bulunan Afrika’da 3 yýl önce katarakt ameliyatlarý çalýþmasý baþlatan ÝHH Ýnsanî Yardým Vakfý yapýlan muayene ve ameliyatlarla Afrika halkýný ýþýða kavuþturmaya devam ediyor.

yon­nü­fu­sa­sa­hip­So­ma­li’de her­yýl­bin­ler­ce ço­cuk­ye­ter­siz bes­l en­m e­d en kay­n ak­l a­n an has­t a­l ýk­l ar­d an vefat­e­di­yor.­Fa­kir­l i­ð in­ be­l i­n i kýr­dý­ðý­ül­ke­in­sa­ný,­e­ði­tim­ve sað­lýk­im­kân­la­rýn­dan­da­ye­te­ri­ce­fay­da­la­na­mý­yor.­Ül­ke­de­ki o­kul­laþ­ma­o­ra­ný ve­has­t a­n e­l er­çok ye­ter­siz.­Dok­tor­ye­ter­siz­li­ði­had­saf­ha­da.

BM’nin­kriz­böl­ge­si­i­lân­et­ti­ði­So­ma­li, dün­ya­dan­ge­le­cek­yar­dým­lar­la­a­yak­ta dur­ma­ya­ça­lý­þý­yor.­

100 TL ÝLE BÝR HAYAT DEÐÝÞÝR ÝHH­ Ýn­sa­nî­ Yar­dým­ Vak­fý­ Ge­nel Baþ­ka­ný­ Bü­lent­ Yýl­dý­rým,­ Af­ri­ka­ ký­t'a­sýn­da­3­yýl­ön­ce­baþ­la­tý­lan­ka­ta­rak a­me­li­yat­la­rýn­da­ top­lam­ sa­yý­nýn­ 34

bin­ 749’a­ u­laþ­tý­ðý­ný­ i­fa­de­ e­der­ken 2010­ yý­lý­ so­nun­da­ bu­ ra­ka­mýn­ 50 bi­ni,­ 2012­ yý­lý­ so­nun­da­ da­ he­def­le­nen­sa­yý­o­lan­100­bi­ni­bu­la­ca­ðý­ný­di­le­ ge­tir­di.­ Yýl­dý­rým­ söz­le­ri­ne­ þu­ þe­kil­de­de­vam­et­ti­:­“Ha­yýr­se­ver­hal­ký­mý­zýn­des­tek­le­riy­le­bu­ra­ka­ma­yak­la­þý­yo­ruz.­ Yar­dým­ se­ver­le­rin­ ba­ðýþ­la­dýk­la­rý­100­TL­i­le­bir­ka­ta­rakt­has­ta­sý­ný­a­me­li­yat­e­de­rek­ye­ni­den­ý­þý­ða ka­vuþ­ma­sý­ný­sað­lý­yo­ruz.­Ma­li,­Ni­jer,

Bur­ki­na­Fa­so,­So­ma­li,­E­ti­yop­ya,­Su­dan,­ Ga­na,­ Be­nin,­ To­go­ ve­ Çad’da ça­lýþ­ma­la­rý­mý­zý­ sür­dü­rü­yo­ruz.­ A­me­li­yat­la­rý­yap­tý­ðý­mýz­ül­ke­le­re­Tür­ki­ye’den­ gö­nül­lü­ dok­tor­ ve­ hem­þi­re­ler­ gö­tü­rü­yo­ruz.­ Tür­ki­ye’de­ 100 TL­ i­le­ çok­ þey­ ya­pa­ma­ya­bi­lir­si­niz.

A­ma­ Af­ri­ka’da­ göz­le­ri­ gör­me­yen bir­ in­sa­nýn­ gör­me­si­ne­ ve­si­le­ o­la­bi­lir,­ bir­ in­sa­nýn­ ha­ya­tý­ný­ de­ðiþ­ti­re­bi­lir­si­niz.”­­Ýstanbul / Yeni Asya

Türk gibi sigarayý yasaklamak!

TÜRKÝYE, du­man­sýz­ha­va­sa­ha­sýn­da­ki ba­þa­rý­sý­se­be­biy­le ö­dü­le­la­yýk­gö­rül­dü. Ö­dü­lü­a­lan­ Si­ga­ra­ve­Sað­lýk­U­lu­sal­Ko­mi­te­si­(SSUK)­Dö­nem­Baþ­ka­ný­Prof.­Dr. E­lif­Dað­lý,­“Dün­ya,­‘Türk­gi­bi­si­ga­ra­iç­mek’­gi­bi­yer­leþ­miþ­an­la­yýþ­la­rýn­ter­si­ne dön­me­si­ne­þa­þý­rý­yor”­de­di.­Si­ga­ra­ya­sa­ðý ko­nu­sun­da­20­yýl­dýr,­40’dan­faz­la­res­mî ve­si­vil­top­lum­ku­ru­lu­þu­nun­tek­þem­si­ye al­týn­da­top­lan­ma­sýy­la­ça­lý­þan­SSUK,­ Ni­ko­tin­ve­Si­ga­ra­A­raþ­týr­ma­la­rý­Top­lu­lu­ðu (SRNT) ta­ra­fýn­dan­dü­zen­le­nen­ve­Tü­tün­Kon­trol­Çer­çe­ve­­Söz­leþ­me­si­Bir­li­ði­nin­þem­si­ye­si­al­týn­da­ki­bir­çok­u­lus­la­r­a­ra­sý­ör­gü­tün­or­tak­ka­ra­rýy­la­ve­ri­len,

“Glo­bal­Smo­ke­Fre­e­Part­ners­hip”­Ö­zel Ö­dü­lü­ne­lâ­yýk­gö­rül­dü.­Ö­dü­lü,­SSUK Dö­nem­Baþ­ka­ný­Prof.­Dr.­E­lif­Dað­lý,­Bal­ti­mo­re­Hil­ton­O­tel’de­dü­zen­le­nen­tö­ren­de al­dý.­ A­me­ri­kan­Kan­ser­Der­ne­ði­Baþ­ka­ný (ACS) Tho­mas­Glynn,­Dað­lý’yý­tak­dim­e­der­ken,­Tür­ki­ye’nin­u­lus­la­r­a­ra­sý­dev­si­ga­ra­en­düs­tri­si­nin­bas­ký­sý­na­rað­men­ka­mu­sal­a­lan­lar­da­si­ga­ra­ya­sa­ðý­ný­çok­ba­þa­rý­lý uy­gu­la­dý­ðý­ný­be­lir­te­rek,­Tür­ki­ye’nin­bu ya­sa­ðý­uy­gu­la­yan­ilk­Müs­lü­man­ül­ke­ol­du­ðu­yo­ru­mun­da­bu­lun­du.­Tür­ki­ye­i­le bir­lik­te­bu­ö­dü­lü,­ül­ke­sin­de­yüz­de­100 du­man­sýz­ha­va­sa­ha­sý­o­luþ­tu­ran­Gu­a­te­ma­la­da­al­dý.­­­Washington / aa

Gaziantep’teki Gýda Fuarýnda satýþa sunulan nar döneri büyük ilgi gördü. FOTOÐRAF: ÝHA

Bu da nar döneri GAZÝANTEP 1.­Ta­rým, Hay­van­cý­lýk­ve­Gý­da­Fu­a­rý­i­çin­Ma­lat­ya’dan­ge­len­‘nar­dö­ne­ri’­gö­ren­le­ri þa­þýr­tý­yor.­Fu­a­ra­ge­len va­tan­daþ­la­rýn­nar­dö­ne­ri­ni­gö­rün­ce­þa­þýr­dýk­la­rý­ný­an­la­tan­De­niz­A­sil, “Nar­dö­ne­ri­Ma­lat­ya’nýn ken­di­do­ðal­ü­rü­nü­dür.

Do­ðal­nar­dan­ya­pý­lý­yor. Ý­çe­ri­sin­de­an­tep­fýs­tý­ðý, fýn­dýk,­su­sam,­mey­ve­ö­zü­var.­Ýn­s an­l ar­bu­n u gö­rün­ce­þa­þý­rý­yor­lar.­E­tin,­ta­vu­ðun­dö­ne­ri­o­lu­yor­ da­ bu­n un­ dö­n e­r i na­sýl­ o­lu­yor­ di­ye­ me­rak e­dip­ ta­dý­na­ ba­ký­yor­lar.

Biz­bu­ra­ya­ta­ný­tým­a­ma­cýy­la­ gel­dik­ ve­ ta­ný­tým fi­yat­la­rýy­la­ ü­rü­nü­mü­zü sa­tý­yo­ruz.­ Ýn­san­lar­ nar dö­n e­r i­n i­ be­ð e­n i­y or­l ar ve­a­lý­yor­lar.­A­lan­tek­rar a­lý­yor”­ de­di.­ Fu­a­ra­ du­yu­lan­ il­gi­den­ mem­nun ol­duk­la­rý­ný­be­lir­ten­A­sil, “Fu­ar­ ilk­ kez­ dü­zen­len­me­si­ne­rað­men­gös­te­ri­len­il­gi­çok­i­yi­du­rum­da di­ye­bi­li­rim”­di­ye­ko­nuþ­tu. Gaziantep / iha

SiyahMaviKýrmýzýSarý