renkli:Mizanpaj 1
3/6/2010
3:41 PM
Page 1
C M YK KAZIKLAR ÇAKILIYOR
BAHARIN MÜJDECÝSÝ
HALÝÇ’TEN METRO GEÇECEK
LEYLEKLER GELMEYE BAÞLADI
Haberi sayfa 6’da
Haberi sayfa 6’da
Y GERÇEKTEN HABER VERiR
ASYA’NIN BAHTININ MÝFTAHI, MEÞVERET VE ÞÛRÂDIR www.yeniasya.com.tr
7 MART 2010 PAZAR / 75 Kr
YIL: 41 SAYI: 14.373
Ýslâm Avrupa’nýn bir parçasý
DÝYANET AÇIKLAMA YAPTI
r Gerhard Schröde
Ýslâm kadýna hak tanýdý BROÞÜR YAYINLANDI Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý, 8 Mart Dünya Kadýnlar Günü dolayýsýyla ‘’Kadýna Karþý Þiddete Son’’ broþürü hazýrladý. ‘’Kadýna yönelik þiddet suçtur’’ temasýna yer verilen broþürde, “Kadýn haklarýnýn Ýslâmýn insanlýða getirdiði mesajýn özünde yer alan temel deðerlerden biri olduðu” vurgulanýyor. Haberi sayfa 15’te
ALMANYA ESKÝ BAÞBAKANI GERHARD SCHRÖDER, “AVRUPA’DA 16 MÝLYON MÜSLÜMANIN YAÞADIÐINI AVRUPALILARA SÜREKLÝ HATIRLATMAK LÂZIM” DEDÝ. TÜRKÝYE MUTLAKA AB ÜYESÝ OLMALI
“Daha fazla demokrasi için Türkiye’deki gayretler desteklenmeli” diyen Almanya eski Baþbakaný Gerhard Schröder, Almanya’daki Türk üniversitelilerin kurduðu Türk-Alman Akademisyenler Platformu tarafýndan, Türkiye’nin AB’ye yaklaþmasýna yaptýðý hizmetlerden dolayý Plattino ödülüne layýk görüldü. 500 civarýnda kiþinin katýldýðý törenle ödülünü alan Schröder Türkiye’nin mutlaka Avrupa Birliði (AB) üyesi olmasý gerektiðini söyledi.
MODERN VE MÜSLÜMAN BÝR ÜLKE
Türkiye’nin hem Ýslâm dünyasýnda büyük bir deðeri olduðunu, hem de seküler, modern Müslüman bir ülke olarak model fonksiyonu olduðunu kaydeden Schröder, “Ýslâm, Avrupa’daki tüm toplumlarýn bir parçasý olmuþtur. Avrupa’da 16 milyon Müslümanýn yaþadýðýný Avrupalýlara sürekli hatýrlatmak lazým. Burada yaþayanlarýn buradaki hukuk ve demokrasi kurallarýný kabul etmesi gerek. Ancak uyum, asimilasyon demek deðildir” þeklinde konuþtu. Haberi sayfa 5’te
MURAT KARAYILAN:
PKK’yý bitirecekler Talimnamelerde “Allah” diye yazýyor olabilir, ama eðitim kaynaklarýnda, “Yeah” denilmesi isteniyor.
ASDER ANKARA ÞUBE BAÞKANI ÞAHÝN AKDOÐAN AÇIKLADI
ÞÝMDÝYE KADAR BÝR TÜRLÜ HAYATA GEÇÝRÝLEMEMÝÞTÝ
Atina camiye kavuþuyor
Yunanistan’ýn baþkenti Atina’ya cami ve Müslüman mezarlýðý yapýlmasý konusunda PASOK hükümeti adým atmaya hazýrlanýyor. Atina’da yaþayan Müslümanlar ise bir türlü hayata geçirilemeyen projenin bu defa gerçekleþmesini temenni ediyor. Haberi sayfa 16’da
Askere artýk, ‘Allah’ dedirtilmiyor AMERÝKAN ORDUSUNDAKÝ GÝBÝ 1998 yýlýnda YAÞ kararýyla ordudan atýlan ASDER Ankara Þube Baþkaný E. Kurmay Binbaþý Þahin Akdoðan, Türk Silâhlý Kuvvetleri’nde artýk askere talimlerde ve hücumlarda “Allah” yerine Amerikan ordusundaki gibi “Yeah” dedirtildiðini iddia etti. Akdoðan, “Genelkurmay Baþkaný’nýn dediði gibi talimnamelerde “Allah” diye yazýyor olabilir, ama eðitim kaynaklarýnda, muharebe düzen eðitim kitaplarýnda, son dönemlerde “Yeah” denilmesi yazýlýyordu” dedi. Umut Yavuz’un röportajý sayfa 13’te
“AL CAPONE TEKNÝÐÝ” Terör örgütü PKK’ya yönelik Ýtalya, Fransa ve Belçika’da baþlatýlan geniþ çaplý operasyonlarýn ardýndan örgütte ‘’tasfiye’’ paniði yaþanmaya baþlandý. Operasyonlardan dolayý ABD’yi suçlayan Örgütün elebaþý Murat Karayýlan, ABD’nin, PKK’yý Avrupa’da ‘’Al Capone Tekniði’’ ile bitirmeyi hedeflediðine dikkat çekti. Haberi sayfa 4’te
ERDOÐAN TEPKÝ GÖSTERDÝ
Þahin Akdoðan
Yasama ve yürütmeye yargý kuþatmasý GERÇEKER’E TEPKÝ
ISSN 13017748
Irak’ta bugün seçim var
Gazze’de durum çok vahim
Haberi sayfa 7’de
Haberi sayfa 7’de
Tasarý daha ileri gitmeyecek Haberi sayfa 7’de
TÜRKÝYE, YARGI REFORMUNU HAK EDÝYOR
Yargýtay Baþkaný Hasan Gerçeker’in yargýnýn kuþatma altýnda olduðuna yönelik sözlerine tepki gösteren Baþbakan Erdoðan, “Yasama ve yürütme de yargý tarafýndan kuþatýlmýþtýr” dedi. Sayfa 4’te
Haberi sayfa 4’te
renkli:Mizanpaj 1
2
3/6/2010
3:07 PM
Page 1
C M YK
LÂHÝKA
YENÝASYA / 7 MART 2010 PAZAR
Ýstikbal yalnýz ve yalnýz Ýslâmiyetin olacak
.. Bediuzzaman Said Nursi
Þimdi size bu kadar deliller gelmiþken ayaðýnýz kayar ve haktan ayrýlýrsanýz, iyi bilin ki Allah'ýn kudreti herþeye galiptir ve hikmeti herþeyi kuþatýr.
‘‘
sgunduzalp@yeniasya.com.tr
Y
e’sin burnunun raðmýna olarak ben dünyaya iþittirecek derecede kanaat-i kat’iyemle derim: Ýstikbal, yalnýz ve yalnýz Ýslâmiyetin olacak. Ve hâkim, hakaik-i Kur’âniye ve imaniye olacak. Öyleyse, þimdiki kader-i Ýlâhî ve kýsmetimize razý olmalýyýz ki, bize parlak bir istikbal, ecnebîlere müþevveþ bir mâzi düþmüþ. Bu dâvâma çok bürhanlardan ders almýþým. Þimdi o bürhanlardan mukaddematlý bir buçuk bürhaný zikredeceðim. O bürhanýn mukaddematýna baþlýyoruz: Ýþte, Ýslâmiyetin hakâiki hem mânen, hem maddeten terakkî etmeye kabil ve mükemmel bir istidadý var. Birinci cihet olan mânen terakki ise: Biliniz, hakikî vukuâtý kaydeden tarih, hakikate en doðru þahittir. Ýþte, tarih bize gösteriyor. Hattâ, Rus’u maðlûp eden Japon Baþkumandanýnýn Ýslâmiyetin hakkaniyetine þehadeti de þudur ki: Hakikat-i Ýslâmiyetin kuvveti nispetinde, Müslümanlar o kuvvete göre hareket etmeleri derecesinde ehl-i Ýslâm temeddün edip terakkî ettiðini tarih gösteriyor. Ve ehl-i Ýslâmýn hakikat-i Ýslâmiyede zaaf iyeti derecesinde tevahhuþ ettiklerini, vahþete ve tedennîye düþtüklerini ve hercümerc içinde belâlara, maðlûbiyetlere düþtüklerini tarih gösteriyor. Sair dinler ise bilâkistir. Yani, salâbet ve taassuplarýnýn zaaf iyeti nisbetinde temeddün ve terakki ettikleri gibi, dinlerine salâbet ve taassuplarýnýn kuvveti derecesinde de tedennî ve ihtilâllere maruz kaldýklarýný tarih gösteriyor. Þimdiye kadar zaman böyle geçmiþ. Hem Asr-ý Saadetten þimdiye kadar hiçbir tarih bize göstermiyor ki, bir Müslümanýn muhakeme-i akliye ile ve delil-i yakinî ile ve Ýslâmiyete tercih etmekle, eski ve yeni ayrý bir dine girdiðini tarih göstermiyor. Avâmýn delilsiz, taklidî bir sûrette baþka dine girmesinin bu meselede ehemmiyeti yok. Dinsiz olmak da baþka meseledir. Halbuki, bütün dinlerin etbâlarý ise—hatta en ziyade dinine taassup gösteren Ýngilizlerin ve eski Ruslarýn—muhakeme-i akliye ile Ýslâmiyete dahil olduklarýný ve günden güne, bazý zaman takým takým, kat’î bürhan ile Ýslâmiyete girdiklerini tarihler bize bildiriyorlar.HÂÞÝYE Eðer biz ahlâk-ý Ýslâmiyenin ve hakaik-i imaniyenin kemâlâtýný ef’âlimizle izhar etsek, sair dinlerin tâbileri, elbette cemaatlerle Ýslâmiyete girecekler; bel ki küre-i arzýn bazý kýt’alarý ve devletleri de Ýslâmiyete dehâlet edecekler. HAÞÝYE: Ýþte, bu mezkûr dâvâya bir delil þudur ki: Ýki dehþetli harb-i umumînin ve þiddetli bir istibdad-ý mutlakýn zuhuruyla beraber, bu dâvâya kýrk beþ sene sonra þimalin Ýsveç, Norveç, Finlandiya gibi küçük devletleri Kur’ân’ý mekteplerinde ders vermek ve kabul etmek ve komünistliðe, dinsizliðe karþý set olmak için kabul etmeleri; ve Ýngilizin mühim hatiplerinin bir kýsmý Kur’ân’ý Ýngilize kabul ettirmeye taraftar çýkmalarý; ve küre-i arzýn þimdiki en büyük devleti Amerika’nýn bütün kuvvetiyle din hakikatlerine taraftar çýkmasý ve Ýslâmiyetle Asya ve Afrika’nýn saadet ve sükûnet ve musalâha bulacaðýna karar vermesi ve yeni doðan Ýslâm devletlerini okþamasý ve teþvik etmesi ve onlarla ittifaka çalýþmasý, kýrk beþ sene evvel olan bu müddeayý ispat ediyor, kuvvetli bir þahit olur. Hutbe-i Þamiye, s. 28-30
LÜGATÇE:
me, medeniyetten uzaklaþma. tedennî: gerileme, alçalma. muhakeme-i akliye: akýlla iyice düþünme, hüküm verme. delil-i yakinî: çok kuvvetli delil. etbâ: tâbi olanlar, uyanlar. ef’âl: fiiller, davranýþlar.
Bakara Sûresi: 209 / Âyet-i Kerime Meâli
Sen vazifeni yaptýn, sýra bizde ya Resulallah! SELÝM GÜNDÜZALP
Ben dünyaya iþittirecek derecede kanaat-i kat’iyemle derim: Ýstikbal, yalnýz ve yalnýz Ýslâmiyetin olacak. Ve hâkim, hakaik-i Kur’âniye ve imaniye olacak.
ye’s: ümitsizlik. hakaik-i Kur’âniye ve imaniye: Ýman ve Kur’ân hakikatleri müþevveþ: karýþýk. bürhan: delil. mukaddemat: baþlangýçlar, hazýrlýklar. temeddün: medenîleþme, geliþme, ilerleme. tevahhuþ: vahþileþ-
‘‘
lahika@yeniasya.com.tr
Z
afer dergisinin son sayýsýnýn arka kapaðýnda Hz. Peygamber Efendimiz’e (asm) ait güzel ler güzeli bir hadis-i þerif var. Bu dünyada en mutlu ve en huzurlu insanýn kim olacaðýný ve bu mutluluðun onu ahirette de takip edeceðini þöyle ifade ediyor Hz. Peygamberimiz (asm): “Þüphesiz ahirette en çok huzur içinde olan, dünyada en çok düþünendir.” Bu mübarek söz gerçekten üzerinde çok ama çok düþünülecek, ibret alýnacak ve dersler çýkarýlacak hazineler deðerinde. Zaman zaman dükkânýnda ders ve sohbet yaptýðýmýz sevgili bir aðabeyimiz var, eski bir saat tamircisi, Ahmet Aðabey. Dün yine ikindi sonrasý derginin kapaðýndaki bu cümleyi eline alýp okuduðunda, mübarek ihtiyarýn gözleri doldu ve dilinden þu sözler döküldü: “Zaten baþka türlü nasýl olurdu, baþka türlü nasýl olurdu ki?…” Hemen o anda Üstadýmýn þu cümlesi geldi aklýma: “Hadîs, maden-i hayat ve mülhim-i hakikattir.” Hayatýn kaynaðý ve gerçek feyzin ve il hamýn kaynaðýdýr hadis-i þerifler. Zaten ‘hadis’in tarifinde de, “Her söyleniþinde yeni haber gibi dinlenilmeye lâyýk olan Peygamberimizin sözü, emri ve hareketi” denilmiyor mu? Evet, kalp, Senin söylediðini doðruluyor, tasdik ediyor ya Resulal lah (asm)… Yeter ki o kalp, imanla, muhabbetle dolu olsun. Kalpler seni seviyor ya Rasûlal lah (asm)… Kalplerimiz bir tek sözünün doðruluðunu tasdik için gözyaþý incileriyle dolup taþýyor, seni teyit ediyor. Hangi sözün öyle deðil ki? Hayatýmýza neler kattýðýný, neler getirdiðini anlamak için, fanilerin eserlerinin üzerinde bir parça dolaþmak yetiyor. Yorgun düþüyoruz, ruhlarýmýz paramparça oluyor. Periþanýz o mezbelelerde dolaþmaktan. Hiçbir þey çýkmýyor bu hurda sözlerden. Ama yine de dolanýyoruz iþte. Ara ara… Yok içinde hiçbir þey. Hiçbir þey çýkmýyor. Elimizde hasretli bir rüya, esefli bir hayalden baþka bir þey kalmýyor sonunda… Kütüphanelerde olmayan, aranýp da bulunamayan ne varsa, Senin hayatýnda, Senin sözlerinde ve sözlerin tâcý ve hayatýn ilham kaynaðý olan hadislerinde var. Köprüler kuruyoruz Asya ile Avrupa arasýna. Ýki kara parçasýný baðlýyoruz birbirine. Sonra seviniyoruz kavuþtu diye bir sevdiði diðerine. Seviniyoruz uzaklar yakýn oldu diye. Oysaki sen, bir tek sözünle kalp ve ruh dünyamýzýn köprülerini, ebedî hayatýn sahil lerine demirliyorsun, ta oralara kadar uzatýyorsun. Sen ne köprüler kuruyorsun dünya ile mavera arasýnda… Altýnýn kýymetini sarraf bilir. Malýn deðerini erbabý bilir. Yýl lardýr þaþkýna döndü ruhumuz onca kitap ve söz bol luðu arasýnda. Hiçbirisi ama hiçbirisi senin birkaç cümleyle ifade ettiðini veremedi, söyleyemedi. Hayatýmýzý senin sözlerin kadar hiçbir söz güzel leþtiremedi. Ne eski çað filozoflarý ve ne de yeniçaðýn sözüm ona, düþünürleri, düþünemediler ve düþündüremediler senin kadar. Dünyaya ve içindekilere sadece dünya gözüyle baktýlar. Sahibini, Yaratanýný unuttular. Resmi gördüler ama ressamdan hiç bahsetmediler. Hatta daha da ayýbýný yaptýlar, resmi
ressam diye yutturmaya kalktýlar. Tabiat bir tabloydu oysa. Sanatkârýný gösteriyordu önce; Al lah’ý bildiriyordu. Bunu bize sen ders verdin ya Resûlal lah (asm)... Ders verdiklerin ders verdiler. Baþka yol larda çýkýþ yok. Baþka tezgâhlarda aradýðýmýz mal lar yok. Bin bir hileyle gizlediler, süslediler, hakikati sarýp sarmaladýlar, sahte taþlarý inci diye sundular. Bak þu nefsin iþine… Takýlmýþ gidiyor þeytanýn peþine. Gerçek inci sendeydi. Ýncilerin incisi, en birincisi senin sözlerindeydi. Yüz çevirdiler nedense, ilgilenmediler. Sonra da sahtesine müþteri oldular, yitip gittiler… Her an, her dönem bir yol ayrýmýndadýr insan. Hayatýmýza ýþýk tutuyor her hâlin, her sözün, her davranýþýn. Ýyi ki varsýn, iyi ki yaratýlmýþsýn ya Resûlal lah (asm)!... Ýyi ki söylemiþsin o güzelimin güzeli sözleri… Ýyi ki ezberlemiþ, iyi ki not tutmuþ sahabeler. Ne de güzel etmiþler... Yakýcý deðil, aydýnlatýcý bir þimþek olup, delip geçtin nice karanlýklarý… Baþtan aþaðý nur eyledin hayatýmýzý ve davranýþlarýmýzý. Senden uzakta kalmak, üþümek demek… Senden uzak kalmak, dev dalgalarla boðuþmak. Ve bel ki de takat getiremeyip boðulmaktýr ya Resulal lah (asm)... Kurtar bizi ya Resulallah (asm)... Býrakma bizi bu asrýn yangýnlarýnýn ortasýnda. Her sözün, hatta her sükûtun bile ruhumuzu kim bilir kaç yangýndan kurtarýyor bir tek günün içinde… Kim bilir kaç hatanýn, kaç yanlýþýn, kim bilir, kaç günahýn içinden çekip çý-
ka rýyor, kurtarýyor bizi… Yanýyoruz… Yandýðýmýza da yanýyoruz. Seni layýkýyla anlayýp anlatamadýðýmýza da ya ný yo ruz. Ha ya tý mý za neler kattýðýný, Senden ve sünnetinden uzak kaldýðýmýzda ne acýlar yaþadýðýmýzý Üstadýmýz ne güzel ifade ediyor: “Ýþte, o zaman müþahede ettim ki, Sünnet-i Seniyyenin meseleleri, hattâ küçük âdâblarý, gemilerde hatt-ý hareketi gösteren kýblenâmeli birer pusula gibi, hadsiz zararlý, zulümatlý yollar içinde birer düðme hükmünde görüyordum. Hem o seyahat-i ruhiyede, çok tazyikat altýnda, gayet aðýr yükler yüklenmiþ bir vaziyette kendimi gördüðüm zamanda, Sünnet-i Seniyyenin o vaziyete temas eden meselelerine ittibâ ettikçe, benim bütün aðýrlýklarýmý alýyor gibi bir hiffet buluyordum. Bir teslimiyetle, tereddütlerden ve vesveselerden, yani, ‘Acaba böyle hareket hak mýdýr, maslahat mýdýr?’ diye endiþelerden kurtuluyordum. Ne vakit elimi çektiysem, bakýyordum, tazyikat çok. Nereye gittikleri anlaþýlmayan çok yollar var. Yük aðýr, ben de gayet âcizim. Nazarým da kýsa, yol da zulümatlý. Ne vakit Sünnete yapýþsam yol aydýnlaþýyor, selâmetli yol görünüyor, yük hafifleþiyor, tazyikat kalkýyor gibi bir hâlet hissediyordum. Ýþte o zamanlarýmda Ýmam-ý Rabbânînin hükmünü bilmüþahede tasdik ettim.” (Bediüzzaman, On birinci Lem’a, 55)
Evet, yeter bu sözler her þeyi anlatmaya, yeter… Altýnýn kýymetini sarraf bilir, insanýn kýymetini insan bilir. O güzel Sözler ki, sözlerine davettir… Anlayan için, sonsuz bir ziyafettir… Seni anlayan, senin en küçük bir hareket ve tarzýný da en iyi anlayan ve seni sana yakýþan bir ulviyette anlatan, ancak yolunu yol, hayatýný ha-
‘‘
Sen görevini yaptýn ya Resûlallah (asm)... Þimdi sýra bizde. O güzeller güzeli Rabbimizin sonsuz rahmetinden ve þefkatinden haberdar etmek gerek insanlarý.
yat bilen olabilirdi. Sana gelemeyen, sana ulaþamayan yollarý da açan ve bizi, bu asrýn çýlgýn çocuklarýný o yangýnlardan, o azgýn dalgalardan çekip çýkaran, þefkatinin ve rahmetinin kucaðýna tutup býrakan Üstadýmýzýn kýymetini þimdi daha iyi anlýyoruz. Hani hepimiz yaþarýz ya rüyalarýmýzda... Bir tehlikenin ortasýndayýzdýr çýðlýk çýðlýða… Ama bir türlü de kurtaramayýz kendimizi. Sesimiz soluðumuz çýkmaz olur. Mahvolmak üzereyizdir sanki o an. Yoktur bir el atan, yoktur kurtaran. Bu hâli hepimiz yaþarýz… Böyle nice rüyalarýn gerçeðini biz bu dünyada yaþadýk ya Resulal lah (asm)... Hem de daha da acîbini ve daha garibini bu ahir zamanda. Bu asrýn, bu çaðýn, ahir zamanýn çýlgýn, þaþkýn çocuklarýyýz biz. Seni tertemiz kalbiyle ve diliyle anmýþ ve bizi de anlamýþ ve elimizden tutup o sonsuz rahmet ve þefkatinin kucaðýna býrakmýþ, þükür ki bir Üstadýmýz var. Tutunacak bir dalýmýz var. Sana olan hasretimizi, muhabbetimizi diri tutan bir Üstadýmýz var. Ýhtiyarlýðý, ölümü bile bize sevdiriyor. Bu yolun sonu Sana ulaþýyor diye ümitlendiriyor. “Evet, bin üç yüz elli senede, her sene üç yüz elli milyon insanlarýn sultaný ve onlarýn ruhlarýnýn mürebbîsi ve akýllarýnýn muallimi ve kalblerinin mahbubu ve her günde, es-sebebü ke’l-fâil sýrrýnca, bütün o ümmetinin iþlediði hasenâtýn bir misli, sahife-i hasenâtýna ilâve edilen ve þu kâinattaki makasýd-ý âliye-i Ýlâhiyenin medarý ve mevcudatýn kýymetlerinin teâlîsinin sebebi olan o zât-ý Ahmediye Aleyhissalâtü Vesselâm, dünyaya geldiði dakikada ‘Ümmetî, ümmetî’ rivâyet-i sahiha ile ve keþf-i sadýkla dediði gibi, mahþerde herkes ‘Nefsî, nefsî’ dediði zaman, yine ‘Ümmetî, ümmetî’ diyerek en kudsî ve en yüksek bir fedakârlýkla, yine þefaatiyle ümmetinin imdadýna koþan bir zâtýn gittiði âleme gidiyoruz. Ve o güneþin etrafýnda hadsiz asfiya ve evliya yýldýzlarýyla ýþýk-
lanan öyle bir âleme gidiyoruz.” (Bediüzzaman, Yirmi Altýncý Lem’a, 225) Bizi alýp sana götüren köprüler yaptý Üstadýmýz. Ruhlarýmýzdan senin hayatýna ulaþan... Yol larýmýzýn kesildiði, haramilerin köþe baþlarýný tuttuðu bir devirde, kalbimize el attý, temiz kalmýþ bir yanýndan tutup çýkardý bizi bu yangýnlardan. Sana ulaþtýrdý ya Resûlal lah (asm), kurduðu köprülerden. Her bir Risâle, her bir söz köprü oldu sana ulaþan. Bir kalbimiz olduðunu, o kalbimizin sahibini bulduðumuz gün anladýk. Al lah (cc) sana “Habibim!” derken, biz niye demeyelim ki ya Resulal lah (asm)? Sen görevini güzel yaptýn, hem de en güzel, eksiksiz ve kusursuz yaptýn. Þimdi sýra bizde ya Resulal lah (asm)... Býraktýðýn emaneti, Üstadýmýzýn himmetiyle taþýmak, muhtaçlara ulaþtýrmak, ebedî yurtsuzlara, ebedî açlara ve yoksul lara ulaþtýrmak, ebedî bir mülk-ü bâkînin müjdesini onlara taþýmak, her kapýnýn önünde el açýp dilenen o dilencilere bir mülkü bâkî baðýþlamak, Rabbimizin eserlerini onlara bir bir anlatmak, O’nun sanatýný sevip sevdirmemiz gerek... Sen görevini yaptýn ya Resûlal lah (asm)... Þimdi sýra bizde. O güzeller güzeli Rabbimizin sonsuz rahmetinden ve þefkatinden haberdar etmek gerek insanlarý. Þimdi sýra bizde ya Resulal lah (asm)… Sen görevini yaptýn, biz yapabildik mi? Bu soruyu hep soracaðýz, hayatýmýzýn merkezine taþýyacaðýz. Ýnsaný; insanýn kurdu görenlere inat, insan insanýn kardeþidir, hele hele mü’minse, gerçekten öyledir. Bunu böyle bileceðiz ve muhtaçlarýn, dertlilerin imdadýna hesapsýz koþacaðýz. Kapalý bir yerde kalmýþ bir kedinin bile miyavlamasýna lâkayt kalmayan, onu ne yapýp edip girdiði o delikten kurtarmaya çalýþan, bu þefkati içinde taþýyan insanlar, nasýl bir ateþin, nasýl bir tehlikenin içinde yandýðýný, kavrulduðunu bilselerdi göz önündeki insan kardeþlerinin, herhalde el lerindeki fuzûlî iþleri derhal atar, dakika fevt etmeden, an kaybetmeden onlarýn imdatlarýna koþmazlar mýydý? Tehlikede kalmýþ bir insanýn hayatýný kurtarmak ne kadar önemliyse, ayný insanýn ebedî hayatýný kurtarmak için yapýlacak her çalýþma, atýlacak her adým, ondan çok daha deðerli deðil midir? O deðeri ölçecek ölçüyü de yine senin sözlerinde buluyoruz ya Resulal lah (asm): “Ey Ali, senin elinle bir kiþinin hidayete ermesi, yeryüzünde bulunan ve güneþin üzerine doðduðu her þeyden, (–baþka bir rivayette– vadi dolusu koyun ve develerden) daha hayýrlýdýr.” Görevimizin deðerini þimdi daha iyi anlýyoruz. Binler salât ve selâm sana ya Resulal lah (asm)… Dilimizde söyleyecek bir söz kaldýkça, dizlerimizde derman oldukça, görevimizi yapmak için canla baþla çalýþacaðýz ya Resulal lah (asm)… Hiç olmazsa el lerimizi kapalý tutmayacaðýz, bir baþka eli tutmak için açýk býrakacaðýz. Dört parmaðýmýz birbirinin üstüne kenetlense de, þahadet parmaðýmýzý açýkta býrakacaðýz. Dünyada niçin bulunduðumuzu ve neden yaþadýðýmýzý, görevimizin ne olduðunu, þahadet parmaðýmýza bakýp bakýp anlayacaðýz. Þefkatini, þefaatini esirgeme bizden. Hayatdar olan ruhaniyetinden, feyzinden ve nurundan bizleri mahrum etme. Bir yerlerden küçük bir ýþýk sýzsýn, karanlýk odamýza girsin, girsin de baþýmýzý okþasýn ya Resulal lah (asm)... Seni seven Rabbimiz, bizi de sevsin inþal lah. Sen bizim canlý güneþimizsin ya Resulal lah (asm)… Sen görevini güzel yaptýn. Ama biz yapabildik mi? Bu soruyu her gün soracaðýz kendimize…
Dinin direði namaz Namaz dinin direði, Kýlmak kulluk gereði, Ýslâm’ýn beþ þartýna, Baðlar mü’min yüreði. Beþ þartýný ihyâya, Baþladýk þahâdetle, Ýstikameti bulduk, En makbûl ibadetle. “Gözümün nuru namaz,” Diyorsa Yüce Resûl (asm) O nura çok muhtacýz, Ta’dîl-i erkân usûl. Usûlüne uyarak, Kýlalým iz’ân ile, Kazanalým mi’râcý,
Secde-i Rahmân ile. Terk görmemiþ savaþta, Resûl (asm) imam, en baþta, Beraber tekbîr almýþ, Korkusuzca en baþta. Allah Aslaný Ali, Savaþýn cengâveri, Þu saplanan okumu, Namazda alýn demiþ. Namaz kýlan mü’minin, Her hâli dürüst gerek, Ýslâm’a hep âyine, Nümûne olmak gerek. Cemaate devamla, Sevaplar kat kat artar,
Omuzlar bir olunca, Sevgi muhabbet artar. Hafaza melekleri, Þahittirler namaza, Bilhassa sabahlarý, Olur, omuz omuza. Nöbetleri devredip, Ayrýlýp da giderler, Mü’minin hallerini, Rabbe rapor ederler. Geliniz hep birlikte, Hakk’a boyun eðelim, Namazýn mi’râcýyla, Arþlara yükselelim. EYÜP OTMAN
renkli:Mizanpaj 1
3/6/2010
12:45 PM
Page 1
C M YK
siyahbeyaz:Mizanpaj 1
3/6/2010
4:11 PM
Page 1
4 FARK
Aile boyu yasak
FARUK ÇAKIR cakir@yeniasya.com.tr
Þubat (1997) sadece bir tarihi deðil, ayný zamanda haksýzlýðýn ayyuka çýktýðý bir sürecin baþlamasýný anlatýr. Uzun süren bir Millî Güvenlik Kurulu toplantýsýnda alýnan kararlar iktidara biraz da zorla kabul ettirilerek 1000 (bin) yýl sürmesi istenen bir süreç baþlatýlmýþtý. Bu ‘süreç’in bir hedefi de ‘tesettür’ü kamusal alan dýþýna atmaktý. Gerçi bu hedef 28 Þubat’ta deðil, çok daha önceki yýllarda ortaya konulmuþ ve ‘Tek Parti devri’nde “Tesettür hudutlarýmýzýn dýþýna atýlacak” yollu haberler o günkü gazetelerde yer almýþtý. Millete raðmen icra safhasýna konulan her ‘süreç’ten sonra maðdur olanlarýn sayýsý artýyor. 28 Þubat süreci de yeni maðduriyetlere sebep oldu. Yeni Asya’nýn bu sürecin yýldönümü vesilesiyle baþlattýðý yeni yazý dizisinde (13. yýlýnda 28 Þubat) birbirinden dikkat çekici, ibret verici ve bazen de göz yaþartýcý röportajlara yer veriliyor. Aslýnda dizideki bütün röportajlar ayrý ayrý deðerlendirmeyi hak ediyor. Bu vesile ile diziye katký saðlayan arkadaþlarý tebrik ederken, “28 Þubat süreci”nin maðdurlarýndan Doç. Dr. Sevgi Kurtulmuþ’un þu tesbitine dikkat edelim: “Ben üniversite’den atýldýðýmda benim kýzým ilkokul 3. sýnýfa gidiyordu. Þimdi o üniversite 4. sýnýfa geldi ve ayný yasak devam ediyor.” Hiç bir sûrette alýþmamamýz gereken ‘kanunsuz baþörtüsü yasaðý’nýn sadece anne-babalarý deðil, çocuklarýný da maðdur ettiðini görelim. Tabiî ki devam eden haksýzlýðýn nasýl sona ereceði de tartýþma konusu. Doç. Dr. Kurtulmuþ bu konuda da þöyle konuþmuþ: “Problemin hâlâ çözülmemiþ olmasýnýn en büyük sebebi; siyasî iradenin bu konunun çözümünde yeterli kararlýlýk ve feraset gösterememiþ olmamasýdýr. Belki niyetleri samimiydi, ama sonuç ortada. Bir Hayrünnisa Hanýmýn, ya da Emine Hanýmýn orada oturmasý önemli. Güzel bir þey, ama 18-20 yaþýndaki çocuklarýn baþörtüsüyle okula gidememesi kadar önemli deðil bana göre. Bu da, Türkiye’de hiçbir þeyin deðiþmediðini gösteriyor. Milletin yarasýna merhem olmadýktan sonra o makamlarda kimin oturduðunun ne önemi var. Samimî olarak baþörtüsü meselesini çözmeye kalksalardý, çözerlerdi. Cumhurbaþkanlýðý sorununu nasýl çözdüler? Referanduma götürüldü, halkýn bir problemi olmadýðý ortaya çýktý ve sorun doðru bir þekilde çözüldü. Ayný direnci ve iradeyi burada da göstermelerini bir baþörtüsü maðduru olarak beklerdim. Belki iç dünyalarýnda çözmeyi istediler, ama ‘Bedel ödemeye hazýr deðiliz’ dediler.” (Yeni Asya, 4 Mart 2010) Evet, fazla söze hâcet yok. Yýllar yýlý devam edip, insanlarý ‘aile boyu’ maðdur eden kanunsuz ve keyfî baþörtüsü yasaðý; ciddî, kararlý ve ýsrarlý bir çalýþma ile sona erdirilebilir. Sevgi Haným güzel bir örnek vermiþ: Cumhurbaþkanlýðý için verilen mücadele, baþörtüsü yasaðýný sona erdirmek için verildi mi? Türkiye’yi ‘idare edenler’in eþlerinin baþlarý örtülü olmasý ‘artý puan’ ise, ayný kiþilerin kýzlarý sýrf baþlarý örtülü diye ‘hicret’ etmek durumunda kalýyorsa bu ‘eksi puan’ deðil mi? Kendi çocuðunu Türkiye’de okutamayan bir ‘iktidar’ gerçekte de ‘iktidar’ mýdýr? ‘Ýktidar’ kabul edilse bile ‘muktedir’ denilebilir mi? Baþörtülü öðrencilerin üniversiteye girebilmelerini, arzu edenlerin uygun mekânlarda çalýþmalarýný; idarecilerin eþlerinin ‘makam’larda oturmalarýna tercih etmeliyiz. Ýnþallah gelecekte ‘yasaklý günler’i ‘mizah’ niyetine hatýrlayacaðýz... Tabi üzüleceðiz de...
28
HABER
YENÝASYA / 7 MART 2010 PAZAR
Tasarý, Türkiye’ye zarar vermez TUSKON GENEL KURULU’NDA KONUÞAN BAÞBAKAN ERDOÐAN, “ABD TEMSÝLCÝLER MECLÝSÝ DIÞ ÝLÝÞKÝLER KOMÝTESÝNÝN KARARI, AÇIK SÖYLÜYORUM TÜRKÝYE’YE HÝÇBÝR ZARAR VERMEZ’’ DEDÝ BAÞBAKAN Recep Tayyip Erdoðan, ABD Temsilciler Meclisi Dýþ Ýliþkiler Komitesinin, 1915 olaylarýna iliþkin Ermeni iddialarýný içeren tasarýyý kabul etmesinin Türkiye’ye hiçbir þekilde zarar vermeyeceðini söyledi. Baþbakan Erdoðan, Ýstanbul Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen Türkiye Ýþadamlarý ve Sanayiciler Konfederasyonunun (TUSKON) Genel Kurulunda yaptýðý konuþmada, ABD Temsilciler Meclisi Dýþ Ýliþkiler Komitesinin, 1915 olaylarýna iliþkin Ermeni iddialarýný içeren tasarýyý kabul etmesinin ülkelerin karþýlýklý iliþkilerine, menfaatlerine ve gelecek vizyonlarýna çok büyük zarar vereceðini ifade etti. Baþbakan Erdoðan, þöyle konuþtu: ‘’Kaybeden biz olmayýz. Kaybeden, küçük düþünenler, husumetle hareket edenler, intikam duygusuyla hareket edenler olur. Biz bu olumsuzluklara takýlmayacaðýz. Biz iþimize bakacaðýz. Biz kin duygusuyla, intikam duygusuyla, öfkeyle, husumetle deðil, yapýcý bir tavýrla gönüller kazanmayý kendisine hedef edinmiþ bir duruþla yolumuzda ilerleyeceðiz. Dýþ Ýliþkiler Komitesinin bu kararý, açýk söylüyorum Türkiye’ye hiçbir zarar vermez.’’
Yasama da yürütme de yargý tarafýndan kuþatýldý BAÞBAKAN Recep Tayyip Erdoðan, konuþmasýnda Yargýtay Baþkaný Hasan Gerçeker’in açýklamalarýna atýfta bulunarak, þunlarý kaydetti: ‘’Dün yargýdaki bir baþkanýmýzýn yaptýðý bu açýklama, gerçekten bizi üzmüþtür. Nedir? ‘Yargý, kuþatma altýndadýr’ ifadesi veya ‘Yargý kuþatýlmaya çalýþýlýyor’ þeklinde bir ifade. Ben bu deðerli dostuma þunu hatýrlatmak isterim; bu ifadeniz bir defa ne yasal uygulamalarla ne de filli uygulamalarla mümkün deðil. Ancak þunu ben burada çok rahat söyleyebilirim; Türkiye’de yasama da yürütme de yargý tarafýndan kuþatýlmýþtýr. Eðer yasama organý 411 ile bir karar çýkartýyor da bu 411 yok sayýlýyorsa yargý tarafýndan siz bu ülkede yasama veya yürütmenin yargýyý kuþatmaya çalýþtýðýndan bahsedemezsiniz. Ben örneklerle konuþuyorum. Ayný þekilde yerindelik kararý yürütmeye ait olduðu halde yargý yerindelik kararýný yürütmenin elinden alýp kendisi uygulamaya koyuyorsa siz yargýnýn yürütme veya yasama tarafýndan kuþatýldýðýndan bahsedemezseniz. Yargýnýn fiziki þartlarý yoktur eðer diyorsanýz bu çok büyük bir haksýzlýk.’’ Ýstanbul / aa
Türkiye, yargý reformunu hak ediyor SAÐLIK BAKANI AKDAÐ, TÜRKÝYE’NÝN YARGI REFORMUNU HAK ETTÝÐÝN BELÝRTEREK, EN YAKIN ZAMANDA, EÐER GEREKÝRSE ÝÇÝNDE BÝR YARGI REFORMU DA OLAN BÝR ANAYASA DEÐÝÞÝKLÝÐÝ PAKETÝNÝN HAZIRLANACAÐINI SÖYLEDÝ. SAÐLIK Bakaný Recep Akdað, Türkiye’nin yargý reformunu hak ettiðini belirterek, “O halde, inþallah en yakýn zamanda, eðer gerekirse içinde bir yargý reformu da olan bir Anayasa deðiþikliði paketi sizin huzurunuza gelecektir. Bu sizin en tabi hakkýnýzdýr” dedi. AKP Tokat Ýl Baþkanlýðýnca düzenlenen ‘’Türkiye Buluþmalarý’’ toplantýsýna katýlan Akdað, burada yaptýðý konuþmada, ‘’Demokratik Açýlým’’ ve ‘’Millî Birlik ve Beraberlik Projesi’’ hakkýndaki görüþlerini aktardý. Birlikberaberlik mesajlarý veren Akdað, bu ülkede hiç kimseyi bir birbirinden ayýrmayacaklarýný belirterek, ‘’Tokat bir gözümüzse öteki gözümüz Ardahan olacak, bir elimiz Þýrnak’taysa öbür elimiz Edirne’de olacak. Bu kardeþlik duygusunu, bu millî birlik ve beraberliði geliþtirerek yolumuza devam edeceðiz’’ dedi. 30 yýldýr ülkenin kaynaklarýný heba eden, 30 bine yakýn insanýn hayatýný kaybetmesine yol açan, 300 milyar lirayý aþkýn ekonomik bir kayba neden olan terör belasýna ‘’dur’’ demek için çaba gösterdiklerini ifade eden Akdað AKP olarak bu sorunun çözümü için muhalefetle diyalog kapýlarýný sonuna kadar açýk tuttuklarýný anlattý. Akdað, ’Bu milletin bütünlüðü, devletin bütünlüðü bizim olmazsa olmazýmýzdýr. Biz bunlardan asla taviz veremeyiz’’ diye konuþtu. Tokat / aa
“ANAYASA DEÐÝÞÝKLÝÐÝ PAKETÝ, EN YAKIN ZAMANDA GELECEK”
Saðlýk Bakaný Recep Akdað FOTOÐRAF: CÝHAN
ANAYASA deðiþikliði ve yargý reformuna iliþkin görüþlerini de aktaran Akdað, ‘’Biz Türk milleti olarak bazý yüksek yargý organlarýnýn geçmiþte örneklerini yaþadýk, milletini iradesine pranga vuracak kararlar almasýný istemiyoruz. Halkýn iradesi, milletin iradesi yasamanýn da, yürütmenin de üzerinde. Çünkü egemenlik kayýtsýz þartsýz milletindir. Yargýya sýra gelince
niye böyle olmasýn? Yapacaðýmýz reformlar mutlaka, yargý reformu mutlaka halkýn iradesini, milletin iradesini, yargýnýn da üzerinde tutacak bir irade olmalýdýr. Bu çok önemlidir. Buna karþý çýkanlar var’’ ifadelerini kullandý. Türkiye’de millet iradesinin yargýnýn üzerinde olmasýnýn bazý kesimlerce kabul edilemez bir kavram olarak görüldüðünü, ancak bütün çaðdaþ ve Batýlý ülkelerde millet iradesinin yargýnýn üzerinde olduðunu ifade eden Akdað, þöyle tamamladý: ‘’Türkiye bir yargý reformunu hak ediyor. O halde, inþallah en yakýn zamanda, eðer gerekirse içinde bir yargý reformu da olan bir Anayasa deðiþikliði paketi sizin huzurunuza gelecektir. Bu sizin en tabi hakkýnýzdýr. Bu milletin en tabi hakký deðil midir? Bu meclis Anayasa deðiþikliði yapacak. Darbelerden sonra yapýlan kurucu meclisler, yeni bir Anayasa yazýp milletin önüne getirebilecekler, milletin helal oylarýyla iktidara gelenler veya milletin helâl oylarýyla meclise gelenler, bir Anayasa yazýp milletin önüne getiremeyecekler veya milletin önüne gelmesine gerek kalmayabilir. Çünkü onlar zaten mecliste milletin vekilidir, Anayasayý deðiþtiremeyecekler. Böyle demokrasi anlayýþý olur mu?’’ Tokat / aa
Büyükelçisi Tan, Ankara'da
ABD Temsilciler Meclisi Dýþ Ýliþkiler Komitesinde 1915 olaylarýna iliþkin Ermeni iddialarýný içeren tasarýnýn onaylanmasýnýn ardýndan istiþareler için Türkiye’ye çaðrýlan Washington Büyükelçisi Namýk Tan, Ankara’ya geldi. Esenboða Haavalimanýnda basýn mensuplarýna konuyla ilgili kýsa bir açýklama yapan Namýk Tan, deðerlendirmelerde bulunmak üzere Türkiye’ye çaðrýldýðýný belirterek, konuyla ilgili açýklamalarýn en üst düzeyde yapýldýðýný belirtti ve “Bunlarýn üstüne söylenecek bir söz yok” dedi. Söylenecek her þeyin söylendiðini ve bu olayýn yanlýþlýðýnýn anlatýldýðýný kaydeden Tan, “Burada Sayýn Cumhurbaþkanýmýzdan baþlamak üzere Baþbakanýmýz, Bakanýmýz, Müsteþarýmýza bilgi arz edeceðim, deðerlendirmelerimi arz edeceðim. Bu istiþareler bittikten sonra uygun görülecek bir zamanda geriye döneceðim” diye konuþtu. Ankara /aa
Protokol, Meclis’ten çekilmeli
CHP Genel Baþkaný Deniz Baykal, ABD Temsilciler Meclisi Dýþ Ýliþkiler Komisyonu’nun Ermeni tasarýsý oylamasýyla ilgili olarak, Ermenistan ile imzalanan protokolün TBMM’den geri çekilmesi gerektiðini söyledi. Malatya’ya hareketinden önce Esenboða Havalimaný’nda gazetecilerin söz konusu tasarýya iliþkin sorularýný cevaplayan Baykal, “Karar çok üzüntü verici. Kararýn, tarihi ve hukuki gerçeklerle ilgisi yok. Siyasî bir karar. Türkiye’ye düþmanca bir tavýr ifade ediyor. Hükümet Ermenistan ile protokol imzalayarak tehlikeyi bertaraf edeceðini düþünüyordu. Protokol, ne Türkiye Ermenistan ne de Azerbaycan Ermenistan arasýndaki dostluðu pekiþtirmeye yardýmcý oldu. Protokol, Meclis’ten çekilmeli. Soykýrým haksýz suçlama kendi zemininde konuþulmalý. Türkiye’ye karþý büyük yanlýþ oldu” diye konuþtu. Ankara / cihan
Terör örgütünde ‘tasfiye’ paniði
TERÖR örgütü PKK’ya yönelik Ýtalya, Fransa ve Belçika’da baþlatýlan geniþ çaplý operasyonlarýn ardýndan örgütte ‘’tasfiye’’ paniði yaþanmaya baþlandý. Örgütün elebaþý Murat Karayýlan, operasyonlardan dolayý ABD’yi suçladý. Karayýlan, Avrupa ve kýrsal kadrolara gönderdiði mesajda, ABD’nin desteðiyle Avrupa ülkelerinde PKK’nýn tasfiye planýnýn uygulamaya geçirildiðini ileri sürdü. PKK’ya yönelik baþlatýlan ve çok sayýda örgüt üst düzey sorumlusunun tutuklanmasýyla devam eden kapsamlý operasyonlarýn arkasýndaki gücün ABD olduðunu savunan terörist Murat Karayýlan’ýn, üç ülkede eþ zamanlý baþlayan operasyonlarýn ABD heyetinin Avrupa ülkelerinde uzun süredir yürüttüðü temaslarýn sonrasýnda baþladýðýný kaydetti. ABD’nin, PKK’yý Avrupa’da ‘’Al Capone Tekniði’’ ile bitirmeyi hedeflediðine dikkat çeken terörist Murat Karayýlan, ‘’ABD ve Avrupa ülkelerinin baþarýlý olamayacaðý ve örgütün gücünü herkese gösterecekleri’’ tehdidinde bulundu. Ankara / aa
Balyoz sanýklarýnýn tutukluluðuna itiraza ret “BALYOZ” darbe planý iddialarý soruþturmasý kapsamýnda Tümamiral Semih Çetin, emekli Orgeneral Çetin Doðan ve emekli Koramiral Feyyaz Öðütçü’nün de aralarýnda bulunduðu 33 kiþinin tutukluluðuna yapýlan itirazlar reddedildi. Soruþturma kapsamýnda tutuklanan emekli ve muvazzaf askerlerin avukatlarýnca, çeþitli dönemlerde, tutuklamayý gerçekleþtiren Ýstanbul Nöbetçi 10. Aðýr Ceza Mahkemesine yapýlan itiraz baþvurularýnýn deðerlendirilmesi tamamlandý. Ýstanbul Nöbetçi 10. Aðýr Ceza Mahkemesi Heyeti, Tümamiral Semih Çetin, emekli Orgeneral Çetin Doðan ve emekli Koramiral Feyyaz Öðütçü’nün de aralarýnda bulunduðu 33 kiþinin avukatlarýnca yapýlan baþvurularý reddederek, bu þüphelilerin tutukluluðunun devamýna karar verdi. Ýstanbul /aa
Baþbakan Erdoðan, Ýstanbul Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen Türkiye Ýþadamlarý ve Sanayiciler Konfederasyonunun Genel Kurulunda, gündeme iliþkin deðerlendirmedebulundu. FOTOÐRAF: AA
CHP’ye ‘çarþaf’ tepkisi: Kin ve nefretiniz kime? TÜRKÝYE Diyanet ve Vakýf Görevlileri Sendikasý (Diyanet-Sen) üyesi bir grup, Mersin’de CHP Kadýn Kollarý üyelerinin, Hilâfetin kaldýrýlýþýnýn 86. yýlý dolayýsýyla düzenlenen etkinlikte çarþaf yýrtmalarýný protesto etti. Üsküdar Ýskelesi’nde toplanan grup, ‘’Bugün çarþaf yýrttýnýz yarýn ne yapacaksýnýz?’’, ‘’Kin ve nefretiniz kime?’’, ‘’Hangi halkýn temsilcisisiniz?’’, ‘’Milletin deðerlerine Fransýz kalmayýn’’ yazýlý dövizler açtý. Grup adýna burada açýklama yapan Diyanet-Sen 2 No’lu Þube Baþkaný Musa Hakan, Mersin’de Cumhuriyete sahip çýkma adýna yapýlan eylemin ‘’hem trajik hem de utanç verici olduðunu düþündüklerini’’ söyledi. Ülke kadýnlarýnýn bir kýsmýnýn giysisi olan bir kýyafetin ayaklar altýnda çiðnenerek çöpe atýlýþýnýn ne Cumhuriyetle ne de halkla ilgisi olduðunu belirten Hakan, hiçbir siyasî parti-
nin de bazý vatandaþlarýn giydiði kýyafete hakaret etme hakkýnýn olmadýðýný kaydetti. Hakan, insanlarýn giyim ve kuþamlarý, dil, din, ýrk ve yaþayýþ tarzlarýna yönelik hakaret içeren sözlerin asla söylenmemesi gerekiðini dile getirerek, ‘’Bu tür söylemler, ancak toplumu ayrýþtýracaktýr. Þu da bilinmelidir ki bugün çarþafý yýrtarak rencide ettiðiniz insanlar, en az sizin kadar bu topraklarýn sevdalýsýdýr. Yapýlan yanlýþtýr, hilâfetin kaldýrýlmasýyla çarþafýn yýrtýlmasý arasýnda hiçbir bað bulunmamaktadýr’’ dedi. Ýstanbul’da çarþaflý kadýnlara parti rozeti takmak ile Mersin’de çarþaf yýrtma arasýnda büyük çeliþkinin izah edilemez olduðunu ifade eden Hakan, yaþanan trajik olay karþýsýnda CHP’den bir özür beklediklerini söyledi. Gruptakiler basýn açýklamasýnýn ardýndan daðýldý. Ýstanbul / aa
Emniyet amiri tutklandý
VAN'DA ele geçirilen 170 kilogram uyuþturucuyla ilgili gözaltýna alýnan emniyet amiri, çýkarýldýðý mahkemece tutuklandý. Emniyet Müdürlüðü Kaçakçýlýk ve Organize Suçlarla Mücadele (KOM) Þubesi ekipleri tarafýndan, Van’da 24 Þubatta düzenlenen operasyon kapsamýnda tutuklanan zanlýlarla baðlantýsý olduðu belirlenen Bartýn’ýn bir ilçesinde emniyet amiri olarak görev yapan E.E.E, KOM ekiplerince gözaltýna alýndý. Van’a getirilen Emniyet Amiri E.E.E, Cumhuriyet Savcýlýðýnda 8 saat süren ifadesinin ardýndan tutuklama talebiyle nöbetçi mahkemeye sevk edildi. E.E.E, çýkarýldýðý mahkemece tutuklandý. E.E.E’nin, bir yýl önce Van’da görev yaptýðý öðrenildi.Van / aa
siyahbeyaz:Mizanpaj 1
3/6/2010
4:07 PM
Page 1
5
HABER
YENÝASYA / 7 MART 2010 PAZAR
Yeni Asya Gazetecilik Matbaacýlýk ve Yayýncýlýk Sanayi ve Ticaret A.Þ. adýna imtiyaz sahibi
Yazý Ýþleri Müdürü Mustafa DÖKÜLER
Mehmet KUTLULAR
Ýstihbarat Þefi Mustafa GÖKMEN
Genel Müdür
Recep TAÞCI Genel Yayýn Müdürü
Yayýn Koordinatörü
Kâzým GÜLEÇYÜZ Abdullah ERAÇIKBAÞ
Spor Editörü Erol DOYRAN
Haber Müdürü Faruk ÇAKIR Ankara Temsilcisi Mehmet KARA Reklam Koordinatörü Mesut ÇOBAN
Görsel Yönetmen: Ýbrahim ÖZDABAK
Yeni Asya basýn meslek ilkelerine uymaya söz vermiþtir.
Merkez: Gülbahar Cd., Günay Sk., No: 4 Güneþli 34212 Ýstanbul Tel: (0212) 655 88 59 Yazýiþleri fax: (0212) 515 67 62 Kitap satýþ fax: (0212) 651 92 09 Gazete daðýtým: Telefax (0212) 630 48 35 ÝlânReklam servisi fax: 515 24 81 Caðaloðlu: Cemal Nadir Sk., Nur Ýþhaný, No: 1/2, 34410 Ýstanbul. Tel: (0212) 513 09 41 ANKARA TEMSÝLCÝLÝÐÝ: Meþrutiyet Cad. Alibey Ap. No: 29/24, Bakanlýklar/ANKARA Tel: (312) 418 95 46, 418 14 96, Fax: 425 03 36 ALMANYA TEMSÝLCÝLÝÐÝ: Zeppelin Str. 25, 59229 Ahlen, Tel: 004923827668631, Fax: 004923827668632 KKTC TEMSÝLCÝLÝÐÝ: Avni Efendi Sok., No: 13, Lefkoþa. Tel: 0 542 859 77 75 Baský: Ýhlas Gazetecilik A.Þ. Tel (0212) 4543000 Daðýtým: Doðan Daðýtým Sat. ve Paz. A.Þ.
Yayýn Türü: Yaygýn süreli
ISSN 13017748
NAMAZ VAKÝTLERÝ Hicrî: 21 R. Evvel 1431 Rumî: 22 Þubat 1425
Ýller Adana Ankara Antalya Balýkesir Bursa Diyarbakýr Elazýð Erzurum Eskiþehir Gaziantep Isparta
Ýmsak 4.34 4.42 4.53 5.02 4.57 4.14 4.17 4.08 4.51 4.26 4.53
Güneþ 5.55 6.07 6.14 6.26 6.22 5.36 5.40 5.33 6.16 5.47 6.15
Öðle 11.57 12.07 12.15 12.27 12.22 11.37 11.41 11.33 12.16 11.49 12.16
Ýkindi 15.11 15.18 15.29 15.38 15.33 14.50 14.54 14.44 15.28 15.03 15.29
Akþam 17.47 17.55 18.05 18.15 18.10 17.26 17.30 17.21 18.04 17.38 18.05
Yatsý 19.01 19.12 19.19 19.32 19.28 18.42 18.46 18.39 19.22 18.53 19.20
Ýller Ýstanbul Ýzmir Kastamonu Kayseri Konya Samsun Þanlýurfa Trabzon Van Zonguldak Lefkoþa
Ýmsak 4.57 5.06 4.37 4.32 4.45 4.27 4.20 4.14 4.01 4.45 4.43
Güneþ 6.23 6.29 6.04 5.55 6.07 5.53 5.41 5.40 5.24 6.12 6.02
Öðle 12.22 12.30 12.03 11.56 12.08 11.53 11.43 11.39 11.25 12.11 12.05
Ýkindi 15.33 15.42 15.13 15.09 15.21 15.03 14.57 14.50 14.37 15.21 15.20
Akþam 18.10 18.19 17.50 17.45 17.57 17.40 17.33 17.27 17.14 17.58 17.55
ANKARA
TAHLÝL
Çýt çýkarmaya yüzleri olmayanlar
Endiþe-i istikbal
MEHMET KARA mkara@yeniasya.com.tr
eçen hafta bugün 28 Þubat post modern darbesinin 13. yýldönümüydü. Gün dolayýsýyla tüm Türkiye’de törenler düzenlendi. Hatta dýþ temsilciliklerde ve KKTC’de resmi törenlerle kutlamalar yapýldý! Darbenin ne kadar güzel bir þey olduðu, milletin hayrýna olan bir gereklilik olduðu slayt gösterileri eþliðinde anlatýldý! Tabiî ki böyle törenler yapýlmadý, yapýlamaz da. O zamanýn kudretli generalleri, 5’li çete diye tarif edilen sivil toplum örgütleri, brifing alan hukukçulardan “çýt” çýkmadý. Çünkü, millî iradeye karþý yapýlan bu “darbeyi” savunacak halleri de, yüzleri de yoktu. Tam tersi, bu sene daha bir baþka tepkiler geldi. Türkiye’nin birçok ilinde demokrasiye inananlar “Bir daha asla”
G
diyerek protesto gösterileri yaptýlar. Bu seneki protestolarýn en önemli nedeni, son yýllarda bir bir ortaya çýkarýlan darbe planlarýna duyulan tepkiydi. 28 Þubat’la beraber bu darbe planlarý da protesto edildi. Hükümet yetkilileri sürecin 10 yýl bile sürmediðini söyleseler de tepkiler onu göstermiyordu. Çünkü bu süreçte gelen yasaklar hâlâ sürüyor. Yasaklar kalkmadýkça da sürecin bittiðini söylemek doðru olmaz. ASGARÝ ÜCRETLÝYE HERKES ÞAÞIYOR? Þubat ayý enflasyonu açýklandý ve beklenenin üzerinde çýktý. Yýllýk enflasyon tekrar iki haneli rakamlara yükseldi. 2009 iþsizlik rakamlarý açýklandý. 2009 yýlýnda iþsizlik oraný tarihî rekorlardan birini kýrdý. Yeni yýlla birlikte çalýþanlara yapýlan zamlar ortada. Asgarî ücret gerçekten de sefalet ücreti… Bunlar, son günlerdeki ekonomi haberlerinden bir kaçý. MHP Genel Baþkan Yardýmcýsý Bülent Didinmez, öyle bir fýkra anlattý ki, ekonomiyi özetlemeye yetiyor: Bir gün ekonomiden sorumlu Alman, Fransýz ve Türk ekonomi bakanlarý toplanmýþlar. Fransýz bakan, “Bizim ülkemizde açlýk sýnýrý 900 Euro
ama biz vatandaþýmýzý zorda býrakmamak için onlara 1400 Euro veriyoruz. Fakat bu 500 Euro’yu nerede harcadýklarýný bir türlü öðrenemiyoruz” demiþ. Sonra Alman bakan söz almýþ: “Bizim ülkemizde açlýk sýnýrý 880 Euro ama biz ülkemizde iþçileri maðdur býrakmamak için onlara 1500 Euro veriyoruz. Ama 620 Euro’yu nerede harcadýklarýný bir türlü tespit edemiyoruz.”Sýra Türk bakana gelmiþ: “Bizim ülkemizde açlýk sýnýrý 893 TL. Biz iþçilerimize 577 TL veriyoruz. Ama kalan 316 TL’yi nereden bulduklarýný bir türlü anlamýyoruz!” Sahi insanlar geçinebilmek için nereden para buluyorlar? ÝYÝ ADAM KÖTÜ ADAM! Geçtiðimiz mahallî seçimlerde CHP’nin yaptýðý açýlýmlar dikkat çekiciydi. Geleneksel CHP politikalarýna uymayan açýlýmlardan birisi de “çarþaf açýlýmý”ydý. Seçimlerden sonra bu açýmlarýn birçoðu fos çýkmýþtý. Seçimler öncesi çarþaf açýlýmý yapan CHP’liler þimdide çarþaf yýrtma ve çiðneme açýlýmý yaptýlar .Mersin’de kadýn kollarý üyesi bir gurubun çarþaflarý yýrtýp ayaklarý altýnda ezmesi CHP’yi karýþtýrdý. Eylem
yapanlar komik savunmalar yapýp, “günümüzde ülkenin üzerine çöken kara bulutlarý simgeleme anlamýnda siyah bezler kullanýldýðýný” söyleseler de samimi olmadýklarý ortada. Kemal Kýlýçdaroðlu, “Bu, CHP’ye karþý provokasyondur” derken, bazýlarý da çarþaf çiðneyenler gibi düþündüklerini açýkladýlar. Disipline verilen çarþaf çiðneyen CHP’liler partiden istifa ettiler. Ama bu “iyi adam kötü adam rolü”nü oynamak anlamýna geldi. Millet kimin samimî olduðunu çok iyi gördü ve bir yere not etti merak etmeyin… ISLAKLIK KURUDU MU? Hitabeti ile dikkat çeken Baþbakan Yardýmcýsý Bülent Arýnç’ýn son günlerdeki bazý sözlerinin ardýndan dilediði “özür”lerle hatýrlanýr oldu. “Ýrtica ile Mücadele eylem planý”ndaki ýslak imza tartýþmalarýndaki son geliþmeleri soran gazetecilere çok kýsa bir cevap verdi: “Islak imza kurudu artýk…” Arýnç’ýn konuþmasýný devam etmesini bekleyen gazeteciler hem bu kýsa cevaba hem de ifadeye þaþtýlar kaldýlar. “Islak imza kurudu artýk’ derken neyi kastetti?” diye birbirinin yüzüne baka kaldýlar.
Ýstanbul’da Doðu Türkistan Sempozyumu
ÇÝN’ÝN Doðu Türkistan’da yaptýðý katliamlar ve insan haklarý ihlal leri Ýstanbul’da düzenlenecek bir sempozyumda tartýþýlacak. Aralarýnda ÝHH Ýnsani Yardým Vakfý’nýn da bulunduðu çeþitli sivil toplum kuruluþlarýnýn oluþturduðu Ýstanbul Barýþ Platformu yaklaþýk 2,5 asýrdýr iþgal ler altýnda yok edilmeye çalýþýlan, en temel insani haklarý dahi el lerinden alýnan, insanlarýn hayatta kalabilmek için göç etmek zorunda kaldýðý, duvarlar arkasýndaki bir coðrafyaya dikkat çekmek için Doðu Türkistan Sempozyumu düzenliyor. 20-21 Mart 2010 tarihlerinde Zeytinburnu Kültür ve Sanat Merkezi’nde düzenlenecek olan sempozyuma çok sayýda akademisyen, düþünür, sivil toplum kuruluþu temsilcisi ve Doðu Türkistanlý katýlacak. Katliamýn tanýklarý da sempozyuma katýlarak yaþadýklarýný anlatacaklar, insan haklarý ihlal leri tartýþýlacak. Türkiye’de ilk defa düzenlenen Doðu Türkistan Sempozyumu’nu Çin yönetimi de yakýndan takip ediyor. Ýstanbul / Yeni Asya
Yaralý er þehit oldu
ÞIRNAK’IN Güçlükonak ilçesinde askeri aracýn devrilmesi sonucu yaralanan 19 askerden er Yýldýrým Arat, tedavi gördüðü GATA’da þehit oldu. Edinilen bilgiye göre, Akdizgin Tabur Komutanlýðý’nda görev yapan askerleri taþýyan aracýn Akdizgin köyü yakýnlarýnda devrilmesi sonucu yaralanan er Yýldýrým Arat (22), 9 gündür tedavi gördüðü GATA’da dün sabah hayatýný kaybetti. Kazanýn yaþandýðý gün terhisine 4 gün kaldýðý öðrenilen þehit asker Arat’ýn cenazesinin, memleketi Konya’nýn Yunak ilçesine baðlý Koçyazý beldesine getirildiði bildirildi. Þehit Arat’ýn, Koçyazý Belde Belediye Baþkaný Þaban Arat’ýn oðlu olduðu öðrenildi. Þýrnak’ýn Güçlükonak ilçesinde 26 Þubatta askeri aracýn Akdizgin köyü yakýnlarýnda devrilmesi sonucu yaralanan 19 asker, Þýrnak Asker Hastanesine kaldýrýlmýþtý. Konya / aa
Silopi'de 6 terörist teslim oldu
SÝLOPÝ’DE altý teröristin teslim olduðu bildirildi. Genel kurmay Baþkanlýðýnýn internet sitesindeki ‘’Bölücü Terör Örgütüyle Mücadeleye’’ iliþkin duyuruya göre, bölücü terör örgütünün Irak’ýn kuzeyinde bulunan barýnma alanlarýndan kaçan altý terörist, Þýrnak’ýn Silopi ilçesinde güvenlik güçlerine Perþembe günü saat 19.00’da teslim oldu. Diyarbakýr’ýn Çýnar ilçesinde de terör örgütüne üye olmak suçundan aranan bir kaçak, güvenlik güçlerince ayný gün yakalanarak sevk edildiði ad li makamlarca tutuklandý. Ankara / aa
SBS'YE BAÞVURULAR YARIN BAÞLIYOR - Ýlköðretim 6, 7 ve 8’inci sýnýf öðrencilerinin girdiði Seviye Belirleme Sýnavý’na (SBS) baþvurular, yarýn baþlayacak. Baþvurular, 26 Marta kadar sürecek. Alýnan bilgiye göre, Millî Eðitim Bakaný Nimet Çubukçu ‘’2010 PYBS ve SBS Ýþ ve Ýþlemleri’’ konulu bir genelge yayýmladý. Genelgeye göre, 2010 Yýlý Parasýz Yatýlýlýk ve Bursluluk Sýnavý (PYBS) ile Seviye Belirleme Sýnavlarý (SBS) MEB Eðitim Teknolojileri Genel Müdürlüðü (EÐÝTEK) tarafýndan yurt içi ve yurt dýþý sýnav yerlerinde Türkiye saatiyle 10.00’da merkezi sistemle ayný anda gerçekleþtirilecek. PYBS, 5, 9, 10 ve 11’inci sýnýflar için 2 Mayýs Pazar günü, SBS ve PYBS 8’inci sýnýflar için 5 Haziran Cumartesi günü, 7’nci sýnýflar için 6 Haziran Pazar günü, 6’ncý sýnýflar için ise 12 Haziran Cumartesi günü yapýlacak. SBS’ye baþvurular 8–26 Mart tarihleri arasýnda yapýlacak. Baþvuru için 10 TL sýnav ücretinin ebaþvuru kýlavuzunda belirtilen bankalardan birisine öðrencinin T.C. Kimlik numarasý ile yatýrýlmýþ olmasý baþvuru için yeterli olacak. PBYS’ye baþvuru iþlemleri ise 22 Mart–2 Nisan tarihleri arasýnda baþvuru kýlavuzunda belirtilen kurallar doðrultusunda yapýlacak. Polis Koleji için baþvuru þartlarýný taþýyan öðrenciler ise 15–26 Mart tarihleri arasýnda ''http://www.meb.gov.tr'', ''http://oges.meb.gov.tr'' ile ''https://e-okul.meb.gov.tr'' adreslerinde açýlacak olan baþvuru ekranýndan öðrenim gördüðü okul müdürlükleri tarafýndan baþvuruda bulunacak. Ankara / aa
Ýslâm, Avrupa’nýn parçasý ALMANYA ESKÝ BAÞBAKANI GERHARD SCHRÖDER, ÝSLÂM’IN, AVRUPA’DAKÝ TÜM TOPLUMLARIN BÝR PARÇASI OLDUÐUNU BELÝRTTÝ. ALMANYA eski Baþbakaný Gerhard Schröder, Ýslam’ýn, Avrupa’daki tüm toplumlarýn bir parçasý olduðunu belirterek, “Avrupa’da 16 milyon Müslümanýn yaþadýðýný Avrupalýlara sürekli hatýrlatmak lazým” dedi.eski Baþbakaný Schröder, Almanya’daki Türk üniversitelilerin kurduðu Türk-Alman Akademisyenler Platformu (TD-Plattform) tarafýndan, Türkiye’nin AB’ye yaklaþmasýna yaptýðý hizmetlerden dolayý “Plattino” ödülüne layýk görüldü. Köln Ticaret Odasý’nda (IHK), 500 civarýnda kiþinin katýldýðý törenle ödülünü alan Schröder, burada önemli açýklamalarda bulundu. Türkiye’nin mutlaka Avrupa Birliði (AB) üyesi olmasý gerektiðini söyleyen Schröder, “Bu üyelik iki taraf için de çok önemli. Çünkü bu Avrupa’nýn refah ve güvenliði için gereklidir. Sanki üyelik Türkiye’ye bir lütuf. Hayýr. AB’nin bugünkü haliyle bununla direkt ilgisi var. Büyüme ve güvenlik. Türkiye, sakin olmayan bir bölgede, istikrarýn sembolü. Türkiye’nin üyeliði kazanýlabilirse fundamentalist olmayan Ýslâm ile Avrupa’nýn aydýnlanmasýný saðlayan deðerler bir araya gelmiþ olacak. Tabii ki bu hemen olacak bir þey deðil, iki taraftan da çok sabýr gerektiren bir þey” dedi.
Schröder, reformlarýn sürmesi gerektiðini hatýrlatarak, þunlarý söyledi: “Türkiye’deki insanlar için daha fazla özgürlük, demokrasi ve refahýn kapýlarý açýlacak. Uzun süredir devam eden reformlar bunun ne kadar zor olduðunu gösteriyor. Katýlaþmýþ yapýlarý kýrmak ne kazar zor bu þimdilerde bir daha iyi görülüyor Türkiye’de. Bu nedenle daha fazla demokrasi için Türkiye’deki gayretler desteklenmeli. Arkadaþým Recep Tayyip Erdoðan baþta olmak üzere Türkiye’de Avrupa’ya olan ilgi, geliþmeye ilgi desteklenmeli. Türkiye çok cesaretli bir reformu sürecini yürütüyor. Ve bunun sonunda AB’ye gelinmiþ olacak.” “ÝSLâM, AVRUPA’DAKÝ TÜM TOPLUMLARIN BÝR PARÇASI OLMUÞTUR” Türkiye’nin hem Ýslâm dünyasýnda büyük bir deðeri olduðunu, hem de seküler, modern Müslüman bir ül ke olarak model fonksiyonu olduðunu kaydeden Schröder, “Bu bizim için de Müslüman ül kelerin demokratik ve modernleþmesi için önemli” dedi. Schröder, 11 Eylül saldýrýlarýndan sonra Avrupa’da yaþayan Müslümanlara bakýþýn deðiþtiðini,
kendisinin bunu tehlikeli bulduðunu bildirdi. Schröder, “Ýslâm, Avrupa’daki tüm toplumlarýn bir parçasý olmuþtur. Avrupa’da 16 milyon Müslümanýn yaþadýðýný Avrupalýlara sürekli hatýrlatmak lazým. Burada yaþayanlarýn buradaki hukuk ve demokrasi kural larýný kabul etmesi gerek. Ancak uyum, asimilasyon demek deðildir” diye konuþtu. Bunun daha önce de Baþbakan Erdoðan tarafýndan Köln’de söylendiðini ve Almanya’da büyük tartýþmalara neden olduðunu hatýrlatan Schröder, “Ama o zamanda bu doðruydu. Çünkü uyum, kültürel ve dini farký yok etmek anlamýna gelemez. Ýslam ül kelerinde diðer dinlere karþý tutumlarda sorunlar olabilir ama bu aþýrý saðýn yaptýðý gibi burada gerekçe olamaz. Din özgürlüðü çok önemli. Bu nedenle minare yasaðý, Avrupa projesi açýsýndan bir kýrýlmadýr” dedi. Türkiye ile AB’nin yakýnlaþmasý ve Almanya’daki Türklerin uyumu için model insanlar ve kendisine ödül veren sivil toplum kuruluþlarý gibi kuruluþlarýn önemli olduðunu kaydeden Schöder, Plattino ödülü için teþekkür etti. Köln / cihan
Yatsý 19.29 19.34 19.10 19.01 19.12 18.59 18.47 18.46 18.29 19.18 19.08
KÂZIM GÜLEÇYÜZ irtibat@yeniasya.com.tr
stadýn “endiþe-i istikbal” olarak ifade ettiði “gelecek kaygýsý,” insan fýtratýndaki en etkili duygulardan biri. Öyle ki, yerleþik kültür ve anlayýþ, herþeyi “geleceði garantiye alma” esasý üzerine bina edip þekil lendiriyor. Ýnsanlar çocuk yaþtan itibaren “geleceðe” hazýrlanýyor. “Gelecek” kelimesinin kapsamý ise, ölümle nihayet bulan ömür içindeki hayat safahatýyla sýnýrlý: iyi bir eðitim alýp prestijli ve çok para kazandýran bir iþ, meslek veya görev sahibi olmak; servet, mal, mülk edinmek; mutlu bir evlilik kurup çoluk çocuða karýþmak; yaþlanýnca tatminkâr bir gelir seviyesiyle emekliye ayrýlmak... Kiþisel ölçekteki bu planlara, çocuklarýnýn ve hattâ torunlarýnýn geleceðini saðlama almak için yapýlan yatýrým ve birikimler de dahil edilebilir. Ahireti yok sayan veya bu dünya hayatýndan sonra ebedî bir hayatýn varlýðýna inandýðý halde f iiliyatta ahiret yokmuþ gibi davranýp dünya hayatýný öne çýkaran yaygýn anlayýþýn gelecek tasavvuru bu gibi neticeleri beraberinde getiriyor. Ama bu anlayýþýn temeli çok zayýf ve çürük. Çünkü ölüm var. Ve ecelin kime ne zaman geleceðini önceden bilme imkânýna hiçbirimiz sahip deðiliz. Nitekim kabristanlarýn mezartaþlarýndaki yazýlarda, hiç beklenmedik zamanlarda ansýzýn geliveren vefatlarla ilgili son derece etkileyici ve düþündürücü pek çok ibretli mesaj var. Günlük hayatýn akýþý içinde de, hiç eksik olmayan traf ik kazalarýna veya sel ve deprem gibi felâketlere ya da kal leþ terör saldýrýlarýna yahut anne-baba-kardeþ cinnetine kurban giden kundaktaki bebelerin, ÖSS hazýrlýðýndaki gençlerin, f idan gibi delikanlýlarýn, gelinlik çaðdaki kýzlarýn, yürek yakan acý sonlarýný takip etmiyor muyuz? Ve bu çeþit beklenmedik, âni vefatlar kendi yakýn çevremizde meydana geldiðinde çok daha fazla ve derinden etkilenip sarsýlmýyor muyuz? Bunlar, ölüm gerçeði yokmuþçasýna hazýrlanan “gelecek planlarý”na en aðýr darbeyi vuruyor. Aslýnda ayný þey “vakitli” ölümlerde de geçerli. Ýstatistikler, hayat þartlarýndaki iyileþmelere baðlý olarak ortalama ömür müddetinin giderek yükseldiðini ortaya koysa da, hiçbirimiz dünyada kalýcý deðiliz. 80-90-100 veya çok az sayýdaki “rekor” örneklerinde olduðu gibi 110-120 yýl da yaþasa, her insan vadesi gelince ölümü tadacak. Böyle olunca, er veya geç nihayete erecek olan sýnýrlý bir hayat için öyle uzun uzadýya “gelecek hesaplarý” ve detaylý planlar yapmaya deðer mi? Bediüzzaman’ýn, insan fýtratýndaki “endiþe-i istikbal” hissi için yaptýðý yorum, bu çerçevede son derece gerçekçi, isabetli, uyarýcý ve manidar: “Endiþe-i istikbal hissi herkeste var. Þiddetli bir surette endiþe ettiði vakit bakar ki, o endiþe ettiði istikbale yetiþmek için elinde bir senet yok. Hem rýzýk cihetinde bir taahhüt altýnda ve kýsa olan bir istikbal, o þiddetli endiþeye deðmiyor. Ondan yüzünü çevirip, kabirden sonraki hakikî ve uzun ve gafil ler hakkýnda taahhüt altýna alýnmamýþ bir istikbale teveccüh eder.” (Mektubat, s. 56) Evet, endiþe edilmesi ve garantiye alýnmasý gereken asýl “gelecek,” kabirden sonraki istikbal. Bu demek deðil ki, kabre kadarki dünya hayatýný bütünüyle boþlayýp ihmal edelim. Öyle birþey yok. Üstadýn bize anlattýðý Sahabe modelini esas alýp, hayatýmýzý onlar gibi “dünyayý kesben deðil, kalben terk” prensibiyle tanzim etmemiz; dünyadaki âdetul lah kanunlarý ile “sebeplerin gereði”ne riayet ederken, ölüm, kabir, berzah, haþir, ahiret gerçeklerini hep hatýrda tutan bir þuurla sonsuz hayata hazýrlanmamýz icab ediyor. Rabbimizin, son elçisi Peygamberimiz (a.s.m.) vasýtasýyla ve Kur’ân âyetleriyle verdiði mesajlarýn anlatýldýðý þu cümleler de bize ýþýk tutuyor: “(Peygamberimiz) Beþer için öyle bir istikbalden haber veriyor ki, dünyevî istikbal ona nisbeten bir katre hükmündedir. Ve öyle bir saadetten müjde veriyor ki, dünya saadetleri ona nazaran rüyalar gibi olur.” (Mesnevî-i Nuriye, s. 49) Ve son söz: “Kabrin arkasý için çalýþýnýz, hakikî saadet ve lezzet ondadýr...” (Mektubat, s. 477)
Ü
siyahbeyaz:Mizanpaj 1
3/6/2010
2:29 PM
Page 1
6
YURT HABER YENÝASYA / 7 MART 2010 PAZAR
HABERLER
Özürlü kardeþlere aðaç kesme dâvâsý ÇANAKKALE’NÝN Bayramiç ilçesinde, biri görme özürlü, diðeri de bir kolu olmayan iki kardeþe, kaçak aðaç kestikleri iddiasýyla dâvâ açýldý. Alýnan bilgiye göre, ilçeye baðlý Nebiler Köyünde, sol kolu olmayan Mehmet Özer (59) hakkýnda, 2007 yýlý içerisinde babasýndan kalan tarlasý ve çevresindeki 52 adet çam aðacýný baltayla kestiði gerekçesiyle tutanak tutuldu ve Bayramiç Sulh Ceza Mahkemesinde dâvâ açýldý. Dâvânýn açýlmasý üzerine, Adlî Týp Kurumu’na baþvuran Özer’e, ‘’Sol omuz seviyesinden kolu olmadýðýndan, tutanakta belirtilen 52 adet aðacý balta ile kesmesi týbben mümkün görülmemiþtir’’ diye rapor verildi. Mehmet Özer’in dâvâsý sürerken, geçtiðimiz yýl da kardeþi Selahattin Özer (55) hakkýnda, tarlasýndan 4, ormanlýk alandan da 11 çam aðacýný kesim motoru ile kestiði gerekçesiyle dâvâ açýldý. Selahattin Özer, yaptýðý açýklamada, böyle bir iþi nasýl baþardýðýna inanamadýðýný belirterek, ‘’Bana bu tarla Kore Gazisi babamdan kaldý. Ben görme özürlü olduðum için, tarlanýn yerini bile bulamam. Býrakýn çam aðacý kesmeyi, bir çýrpý dalý bile kesip avluya koyamam. Ben nasýl kesim motoru kullanarak, kocaman 15 tane çam aðacýný keseyim. Þaka gibi bir þey. Çok þaþýrdým’’ diye konuþtu. Çanakkale / aa
Bursa’ya moda Erzincan’a mühendislik okulu açýlacak
BURSA¹DA Faruk Saraç Tasarým Meslek Yüksekokulu ile Erzincan Üniversitesine baðlý mühendislik fakültesi ve turizm ve otelcilik yüksekokulu kurulacak. Resmî Gazete’nin dünkü sayýsýnda yayýmlanan Bakanlar Kurulu kararlarýna göre, Faruk Saraç Moda ve Sanat Vakfý tarafýndan Bursa’da Faruk Saraç Tasarým Meslek Yüksekokulu açýlacak. Erzincan Üniversitesi bünyesinde ise mühendislik fakültesi ile Hacý Ali Akýn Turizm ve Otelcilik Yüksekokulu kurulacak. Ankara / aa
Akaryakýt kaçakçýlarýna 6 ilde eþ zamanlý operasyon
AKARYAKIT kaçakçýlýðýna yönelik 6 ilde düzenlenen operasyonda, 31 kiþi gözaltýna alýndý, yaklaþýk 550 ton kaçak akaryakýt ele geçirildi. Edinilen bilgiye göre, Kocaeli Emniyet Müdürlüðü Kaçakçýlýk ve Organize Suçlarla Þube Müdürlüðü ekiplerinin, 8 aydýr sürdürdüðü teknik ve fiziki takibin ardýndan Kocaeli’nin yaný sýra Ýstanbul, Yalova, Çankýrý, Diyarbakýr ve Mardin’de belirlenen adreslere eþ zamanlý operasyon düzenlendi. Bazý benzin istasyonlarý ve tankerlerde kaçak olduðu belirlenen yaklaþýk 550 ton akaryakýta el konuldu, operasyonda 31 kiþi gözaltýna alýndý. Kocaeli Emniyet Müdürlüðüne getirilen zanlýlarýn sorgusunun sürdürüldüðü bildirildi. Kocaeli / aa
Orman kaçakçýlarýna göz açtýrýlmýyor
ÝSTANBUL Orman Bölge Müdürlüðü Þile Orman Ýþletme Müdürlüðü toplu koruma ekiplerince yapýlan koruma ve kontrol faaliyetleri arttýrýlarak devam ediyor. Þile Orman Ýþletme Müdürlüðüne baðlý Yeþilvadi Orman Ýþletme Þefliði Toplu Koruma Ekibince Býçkýdere Köyü Karatepe Mevkiinde yapýlan koruma ve kontroller sýrasýnda kaçak emval kesimi ve nakli yapan þahýslarla karþýlaþýldý. Yapýlan müdahale sonucu yaþanan yoðun kovalamaca neticesinde kaçakçýlar, traktör römorku, suç aleti ve kestikleri orman emvalini býrakarak orman içerisinde izlerini kaybettirdi. Tetkikler sonucu suç aletleri, traktör römorku ve orman emvallerine el konularak olay Cumhuriyet Savcýlýðýna intikal ettirildi. Ýstanbul / Yeni Asya
Baharýn müjdecisi leylekler gelmeye baþladý Baharýn yaklaþmasý, havalarýn ýsýnmasýyla birlikte, kýþý geçirmek üzere Afrika ülkelerine giden leylekler yurda dönmeye baþladý. Akdeniz üzerine uzun süre uçan leylekler, Anadolu kýyýsýna ulaþýr ulaþmaz, güney sahillerinde bir süre dinlenmek üzere mola verdi. Antalya’nýn Gazipasa ilçesine gelen leyleklerden bazýlarý, sonbaharda býraktýklarý yuvalarýný onarmaya baþladý. Antalya / aa
TEBRÝK Muhterem kardeþimiz Murat Eret ve eþi Esra hanýmefendinin
Ahmet Selman ismini verdikleri bir erkek çocuklarý dünyaya gelmiþtir. Anne ve babayý tebrik eder, minik yavruya Cenâb-ý Hak'tan hayýrlý, uzun ömürler dileriz.
ÇORUM YENÝ ASYA OKUYUCULARI ÇORLU 1. ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN ÝLAN ESAS NO: 2009/458 Esas KARAR NO : 2010/66 Davacý VEHBÝ ÞÝMÞEK aleyhine mahkememizde açýlan Nüfus davasýnýn yapýlan açýk yargýlamasý sonunda; HÜKÜM : - DAVACININ DAVASININ KABULÜ ÝLE, - Muþ ili Bulanýk ilçesi Okçular köyü , cilt no:48, hane no:32’de nüfusa kayýtlý Seyithan ile Nazi oðlu 26.12.1991 doðumlu davacýnýn kayden Vehbi olan adýnýn baþýna “KUZEY” adý eklenerek adýnýn “KUZEY VEHBÝ” olarak TASHÝHEN TESCÝLÝNE, Teblið yerine geçmek üzere ilanen teblið olunur. B: 14640 26/02/2010
Portekiz’de imal ettirilen ve Haliç’e getirilen kazýklarýn çakma iþlemine 27 Þubatta baþlandý. Bugüne kadar 3 kazýðýn çakýlma iþlemi gerçekleþirken, kazýklarýn tamamýnýn çakma iþleminin 15 Nisanda tamamlanmasý planlanýyor. Daha önce 3 sefer halinde 35 adet kazýk getirilen Haliç’e, son 19 kazýk ise bu ayýn sonunda ulaþtýrýlacak. FOTOÐRAF: AA
Haliç’e metro kazýðý ÝSTANBUL BÜYÜKÞEHÝR BELEDÝYESÝ’NDEN YAPILAN AÇIKLAMAYA GÖRE ÝSTANBUL METROSU HALÝÇ GEÇÝÞÝ KAZIK ÇAKMA ÝÞLEMÝ SÜRÜYOR. ÝSTANBUL Metrosu’nun Haliç geçiþi için yapýlacak köprü inþaatýnýn temel kazýklarýný çakma iþlemi sürüyor. Ýstanbul Büyükþehir Belediyesinden yapýlan açýklamaya göre, Ýstanbul Metrosu’nun en önemli geçiþ güzergâhlarýndan olan Haliç Metro Geçiþ Köprüsü inþaatýnda kullanýlmak üzere Portekiz’de imal ettirilen ve Haliç’e getirilen kazýklarýn çakma iþlemine 27 Þubatta baþlandý. Bugüne kadar 3 kazýðýn çakýlma iþlemi gerçekleþirken, kazýklarýn tamamýnýn çakma iþlemi 15 Nisanda tamamlanmasý planlanýyor. Kazýk çakma iþleminin ardýndan kazýk tabanýndan ana kayaya doðru soket kazýsý ve betonlama iþlemi baþlatýlacak ve köprü inþaatý bu yýlýn sonunda bitirilmeye çalýþýlacak. Daha önce 3 sefer halinde 35 adet kazýk getirilen Haliç’e, son 19 kazýk ise bu ayýn sonunda ulaþtýrýlacak. Haliç’in depremselliði, faylanma durumu, zemin þartlarý ve Haliç tabaný çamur tabakasý dikkate alýnarak yapýlan analizler sonucunda dizayn edilen kazýklarýn her biri 4 bin 700 ton servis yüküne ve 9 bin 400 ton nihaî yük deðerine göre projelendirildi. Haliç Metro Geçiþ Köprüsü’nün her bir aya-
ðýnýn altýnda bir kazýk grubu olmak üzere Unkapaný’ndan Beyoðlu’na doðru 4’lü, 5’li ve 9’lu gruplar halinde 32 taþýyýcý kazýk yer alacak. Ýki ayrý vinç ile taþýnarak hareketleri sabitlenen çelik borular, 800 ton kaldýrma kapasiteli vinç ile denize indirilerek özel çekik ile çakýlýyor. Ýnþaatta, 2 adet hafriyat dubasý ve bir adet pompa dubasý kurulurken, güvenlik teknesi ile çeþitli güçlerde römorklar da görev yapýyor. Unkapaný Köprüsü’nün ortalama 200 metre güneyinde inþa edilen Haliç Metro Geçiþ Köprüsü, dünyada ileri teknolojik köprülerde uygulanan ‘’Eðik askýlý cable-stayed’’ köprü sistemi ile yapýlýyor. Bu sistemde, iki pilon (ana taþýyýcý ayak) bulunurken, köprü tabliyeleri kablolarla bu pilonlara asýlarak taþýyacak. Köprü pilonlarý, 55 santimetre yüksekliðinde olurken, köprünün sudaki kýsmýnda toplam 4 ayak bulunacak. 936 metre uzunluðunda olan köprünün deniz üzerindeki uzunluðu ise 460 metre olacak. Ortasý raylý sistem ve iki kenarý yayaya açýk olacak olan köprüde, bir adet istasyon bulunurken, bu istasyonun uzunluðu 8 vagonlu iþleyiþe uygun olarak 180 metreyi bulacak. Ýstanbul / aa
TAZÝYE Muhterem Kardeþimiz; Prof Dr. Gürbüz Aksoy'un babasý
Hacý Hasan Aksoy
'un
vefatýný teessürle öðrendik. Merhuma Cenâb-ý Allah'tan rahmet ve maðfiret diler, kederli ailesi ve yakýnlarýna sabr-ý cemil niyaz eder, taziyetlerimizi sunarýz.
BURSA YENÝ ASYA OKUYUCULARI
TAZÝYE Kýymetli kardeþimiz Av. Ahmet Özkýlýnç'ýn babasý
T.C. ÞÝÞLÝ 2. ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝ ÝLAN Sayý : 2009/334 Esas 21/12/2009 GULDANE BAY ile arasýnda mahkememizde görülmekte olan Gaipliðe Karar Verilmesi davasý nedeniyle; Müvekkilin esi Mehmet Bay’ýn, 04/10/2000 tarihinde Ordu ili açýklarýnda denizde kaybolduðu, Bulancak Cumhuriyet BasSavcýlýðýnda baþlatýlan -surusturmaya raðmen Mehmet Bay’dan haber alýnamadýðý, 26/02/2003 tarihinde Savcýlýk daimi arama kararý verdiði belirtilmekle, Mehmet Bay’dan uzun zamandan beri haber alýnamadýðýndan ilan tarihinden itibaren 6 AY ÝÇÝNDE kendisi hakkýnda bilgisi olanlarýn mahkememizin 2009/334 esas sayýlý, dosyasýna bilgi vermeleri hususu rica olunur. B: 14622 21/12/2009
Ýhsan Özkýlýnç
'ýn
vefatýný teessürle öðrendik. Merhuma Cenâb-ý Hak'tan rahmet ve maðfiret diler, kederli ailesi ve yakýnlarýna sabr-ý cemil niyaz eder, taziyetlerimizi sunarýz.
Ersan Temiz Mehmet Keseli Eminsefa Kayacan
Abdünnur Keseli Hüseyin Zincirci
Tire / ÝZMÝR
Celal Keseli Rasim Þahan
Manisa’da ‘Toprak bastý’ kavgasýnda 4 kiþi yaralandý MANÝSA’NIN Saruhanlý ilçesine baðlý Büyükbelen beldesindeki düðünde, ‘’toprak bastý’’ parasý dolayýsýyla çýkan kavgada biri kadýn, ikisi çocuk 4 kiþi yaralandý. Alýnan bilgiye göre, Þeyda Doðantepe ile Ümit Bakýr’ýn düðünü için Manisa’dan, Büyükbelen beldesine gelen damadýn yakýnlarýndan, gelin tarafýnýn yakýnlarýnca yörenin geleneði olan ‘’toprak bastý’’ parasý istendi. Ýddiaya göre, damat yakýnlarýnýn söz konusu parayý vermek istememesi sebebiyle düðün salonunda baþlayan tartýþma kavgaya dönüþtü. Damadýn yakýnlarýndan Murat Bakýr (18), Hatice Duman (40), N.C. (17) ve U.D. (16) çýkan kavgada yaralandý. Saruhanlý Devlet Hastanesine götürülen yaralýlar ayakta tedavi edildi. Saruhanlý / aa
Atabey Belediyesi’nin bütün mallarý satýlýyor ISPARTA’NIN Atabey ilçesi belediye baþkaný Ali Bal, belediyenin ciddi ekonomik sýkýntý yaþadýðýný, bu nedenle bütün gayrimenkullerini satýþa çýkardýklarýný söyledi. Ali Bal, Ýller Bankasýndan gelen 30 bin lirayla belediyeyi yönetmeye çalýþtýklarýný, oysa sadece 60 çalýþanýn ayda 120 bin lira gideri bulunduðunu belirtti. Büyük çýkmazda olduklarýný söyleyen Bal, çareyi mülkleri satmakta bulduklarýný kaydetti. Adrese Dayalý Nüfus Kayýt Sistemi’yle güncel lenen nüfus verilerinin belediyeleri olumsuz etkilediðini bildiren Bal, ilçe nüfusunun 4 bin 400’e düþtüðünü söyledi. Bal, ‘’Belediyemizin mülkünde ne varsa satýyoruz. Pazartesi günü açýk arttýrmayla satýþ yapýlacak. Yaklaþýk 2 milyon lira gelir bekliyoruz’’ diye konuþtu. Satýþa çýkardýklarý mülkler arasýnda 60 yataklý 3 katlý otel de bulunuyor. Isparta / aa
siyahbeyaz:Mizanpaj 1
3/6/2010
3:59 PM
Page 1
7
DÜNYA
YENÝASYA / 7 MART 2010 PAZAR
Türkiye'de oylar kullanýlýyor
Suriye: Ýsrail’in Golan’daki derdi su
SURÝYE'NÝN Kuneytra þehri valisi Riyad Hicab, “Ýsrail’in iþgal ettiði Golan Tepeleri ile ilgili sorunun temelinde su konusunun yattýðýný” söyledi. Golan Tepelerinin yeraltý sularý bakýmýndan çok zengin olduðunu belirten Hicab, “Ýsrail Golan’daki tepelerden su nedeniyle çýkmak istemiyor. Ýsrail, bölgedeki suyu toplayarak Ýsrail içinde kul lanýyor. Problemin asýl sebebi su” görüþünü dile getirdi. “Ýsrail’in Golan bölgesinde yýl lýk 600 milyon metre küp suyu bentlerde topladýðýný” ifade eden Hicab, “Ýsrail, suyu toplamak için Golan Tepelerinde 9 tane su toplama bendi inþa etti” diye konuþtu. Þam / aa
IRAK'TA bugün yapýlacak parlamento seçimleri çerçevesinde, yurt dýþýnda yaþayan Iraklýlarýn oy verme iþlemi yapýldý. Türkiye’de yaþayan Iraklýlar, Ýstanbul ve Ankara’da kurulan seçim merkezlerinde oy kullandý. Bir çok Iraklý, oy verme iþlemi için hafta sonunu tercih etti. Irak vatandaþlarý, Ankara’da Millî Kütüphane’de oluþturulan seçim merkezindeki 5 sandýkta oylarýný kullanabilirken, Ýstanbul’da da 3 ayrý yerde oy kullanýldý. Yaklaþýk 30 bin Iraklý seçmenin bulunduðu Türkiye’de 10 bin Irak vatandaþýnýn oylarýný Ankara’da, 20 bininin de Ýstanbul’da kullanmasý bekleniyor. Ýstanbul / aa
Ýsrail cipine çarpan araçta 5 Filistinli öldü
Irak dýþýndaki ülkelerde yaþayan Iraklýlar dün itibariyle oylarýný kullanmaya baþladýlar. FOTOÐRAF: AA
IRAK’TA SEÇÝM GÜNÜ Necef’te saldýrý: 4 ölü IRAK'IN Necef þehrinde düzenlenen bombalý saldýrýda 4 kiþi öldü, 3’ü polis 50 kiþi yaralandý. Irak’ta bugün yapýlacak genel seçimlerden önce düzenlenen saldýrýda, Hz. Ali’nin türbesinin yakýnýndaki bir garajda park halinde bulunan iki yolcu otobüsünün tahrip olduðunu, ölenlerin Ýranlý hacýlar olduðu bildirildi. Her yýl Iraklý ve Ýranlý milyonlarca Þii, Baðdat’ýn 160 kilometre güneyindeki kutsal Necef kentini ziyaret ediyor. Irak’ta seçim öncesinde düzenlenen çeþitli saldýrýlarda son birkaç günde 45 kiþi hayatýný kaybetti. Necef / aa
KOMÞU IRAK'TA 19 MÝLYON SEÇMEN SANDIK BAÞINA GÝDÝYOR. SEÇÝMLERÝ, BM, AB, ARAP BÝRLÝÐÝ VE ÝKT'NIN YANI SIRA BÝRÇOK ÜLKEDEN GÖZLEMCÝLER TAKÝP EDECEK. IRAK Yüksek Seçim Kurulu (YSK) Baþkaný Farac El Haydari, bugün yapýlacak seçimde 19 milyon Iraklý seçmenin, 51 bin seçim merkezinde sorunsuz bir þekilde oy kul lanmalarý için tüm hazýrlýklarý yaptýklarýný söyledi. El Haydari, yurt dýþýnda yaþayan ve sayýlarý milyonlarla ifade edilen Irak vatandaþlarý için aralarýnda Türkiye’nin de bulunduðu toplam 16 ül kede seçim merkezleri oluþturduklarýný da hatýrlattý. Seçimler için 100 ül keden gözlemci istediklerini belirten El Haydari, þunlarý kaydetti: “Jimmy Carter ve Nelson Mandela’ya seçimlere gözlemci sýfatýyla katýlmalarý için davet gönderdik. BM, Avrupa Birliði, Arap Birli-
Tasarý, daha ileri gitmeyecek ABD yönetiminin, 1915 olaylarýna iliþkin Ermeni iddialarýný içeren tasarýnýn daha ileri götürülmemesi yönünde Kongre liderleriyle anlayýþ içinde olduðu bildirildi. Amerikan yönetiminden üst düzey bir yetkili, Temsilciler Meclisi Dýþiþleri Komitesinde kabul edilen Ermeni tasarýsýnýn Kongre’de daha ileri safhalara götürülmemesi yönünde Kongre liderleriyle anlayýþ içinde olduklarýný ifade etti. Yetkili, “tasarýnýn þu anki durduðu yerde kalacaðýna inanýyoruz” dedi. Dýþiþleri Komitesindeki oylamaya raðmen, Dýþiþleri Bakaný Ahmet Davutoðlu’nun dünkü açýklamasýnda, Ermenistan ile normalleþme sürecine devam edeceklerini söylemesinin kendilerini cesaretlendirdiðini söyleyen yetkili, komitedeki oylamanýn, Türkiye’deki kamuoyunu ve TBMM’nin protokolleri onaylama sürecini etkileyebileceðini belirtti. Oylamanýn bu açýdan “yapýcý” olmadýðýný ifade eden yetkili, tasarýyla ilgili daha ileri adýmlar atýlmamasý için uðraþtýklarýný dile getirdi. Yetkili, bu konularý Türklerle detaylý konuþtuklarýný söyleyerek, “Onlar da, bizim ne yapmaya çalýþtýðýmýzý, Kongre ile olan iletiþimimizi anlýyorlar” dedi. Washington / aa
DEMOKRATLAR, MECLÝSE GETÝRMEYECEK ABD’de iktidardaki Demokrat Parti, Temsilciler Meclisi Dýþ Ýliþkiler Komitesinin kabul ettiði Ermeni iddialarýný içeren tasarýnýn þu aþamada temsilciler Meclisi Genel Kurulu’na getirilmesinin planlanmadýðýný bildirdi. Demokrat Parti’den bir kaynak, Reuters haber ajansýna yaptýðý açýklamada, “þu aþamada Ermeni soykýrýmý tasarýsýný Amerikan Temsilciler Meclisi Genel Kurulu’na getirmeyi planlamýyoruz” dedi.
CLÝNTON: BLOKE ETMEK ÝÇÝN ÇALIÞACAÐIZ ABD Dýþiþleri Bakaný Hil lary Clinton, Barack Obama yönetiminin, Amerikan Kongresinde, Ermeni iddialarýyla ilgili oylama yapýlmasýný bloke etmek için ‘’çok sýký çalýþacaðýný’’ söyledi. Clinton, Ermeni iddialarýný içeren tasarýnýn Amerikan Temsilciler Meclisi Dýþ Ýliþkiler Komitesinde kabul edilmesinden sonra yaptýðý açýklamasýnda, ‘’Bunun Temsilciler Meclisine gelmemesi için çok sýký çalýþacaðýz’’ ifadesini kul landý. ABD’de iktidardaki Demokrat Parti de, Temsilciler Meclisi Dýþ Ýliþkiler Komitesinin kabul ettiði Ermeni iddialarýný içeren tasarýnýn þu aþamada temsilciler Meclisi Genel Kurulu’na getirilmesinin planlanmadýðýný bildirmiþti.
ði, Ýslâm Konferansý Teþkilatý’nýn yaný sýra uluslararasý sivil kuruluþlardan ve birçok ül keden 500’e yakýn gözlemci izleyecek. Irak’ta büyükelçiliði bulunan onlarca ül kenin büyükelçileri de gözlemci olarak seçimlerde yer alacak. Dünyada en fazla uluslararasý gözlemcinin katýldýðý seçim, bugün yapýlacak. Türkiye en fazla gözlemci gönderen ül kelerin baþýnda yer alýyor” dedi.
TÜRKÝYE’NÝN KATKILARI Türkiye’den çeþitli kurum ve kuruluþlardan toplam 46 kiþi, Irak seçimlerine uluslararasý gözlemci sýfatýyla katýlacak. Bu arada, Türkiye’nin Irak’taki seçim hazýrlýk çalýþmalarýna yaptýðý katký-
lara deðinen El Haydari, “Türkiye bize karþýlýksýz ve ön koþulsuz yardým sundu. Çalýþanlarýmýz Türkiye’de eðitildi. Türkiye, her fýrsatta her türlü yardýma hazýr olduðunu dile getiriyor. Bundan dolayý Türkiye’ye teþekkür ediyoruz” dedi. Irak parlamentosundaki 325 sandalye için yarýþacak ittifak, parti ve adaylar hakkýnda bilgi veren El Haydari, seçimde yarýþacak 6 bin 200 adayýn 167 partiden oluþan 12 koalisyon ve 74 partiden katýldýklarýný ve bu adaylardan bir kýsmýnýn da baðýmsýz olduðunu söyledi. El Haydari, ayrýca, Adalet ve Soruþturma Komisyonu tarafýndan seçimlere katýlmasý engel lenen 512 adaydan 270’inin partileri tarafýndan baþka aday-
larla deðiþtirildiðini, 28’nin temyiz mahkemesinin kararýyla seçimlere katýlma hakkýný kazandýðýna dikkat çekti.
GÜVENLÝK KUÞAKLARI Öte yandan, Irak Ýçiþleri Bakaný Yardýmcýsý ve seçim güvenliðinden sorumlu olan Korgeneral Aydýn Halid Beyatlý, aldýklarý güvenlik önlemleri hakkýnda bilgi verdi. Beyatlý, ordu, polis ve istihbarattan güvenlik güçlerinin seçmenlerin, seçim merkezlerinin ve adaylarýn güvenliðini saðlamak için ortak çalýþacaklarýný, her tür tedbiri aldýklarýný, bu önlemlerin yeni hükümet kurulana kadar devam edeceðini kaydetti. Baðdat / aa
Gazze’deki durum insanlýk dýþý ÝRLANDA DIÞÝÞLERÝ BAKANI MÝCHEAL MARTÝN: ÝNSAN HAKLARI STANDARTLARI ÇERÇEVESÝNDE GAZZE'DEKÝ DURUMUN ÝNSANLIK DIÞI OLDUÐU KANAATÝNDEYÝM. ÝRLANDA Dýþiþleri Bakaný Micheal Martin, geçen hafta ziyaret ettiði Gazze’deki mevcut durumun “insanlýk dýþý ve kabul edilemez” olduðunu belirterek, “Gazze ablukasýna son vermesi için Ýsrail üzerindeki baskýnýn artýrýlmasý gerektiðini” bildirdi. Martin, International Herald Tribune’de çýkan yazýsýnda, Gazze ziyaretinde edindiði izlenimleri aktararak, “Uluslararasý insan haklarý standartlarý çerçevesinde, Gazze’deki mevcut durumun insanlýk dýþý ve bütünüyle kabul edilemez olduðu görüþündeyim” dedi. Gazze’yi bir yýldan fazla süredir ziyaret eden ilk AB ül kesi dýþiþleri bakaný olduðunu hatýrlatan Martin, Gazze’deki durumun vahametini Ýspanya’nýn Cordoba þehrindeki AB dýþiþleri ba-
kanlarý toplantýsýnda da gündeme getireceðini belirterek, “AB ve uluslararasý toplum, Gazze’deki ablukaya son verilmesi ve sýnýr geçiþlerinin normal insani ve ticari trafiðe açýlmasý yönündeki baskýyý artýrmak için daha fazla þey yapmalý” ifadelerini kul landý. Martin, Ýsrail’in geçiþ izni vermemesi üzerine, Gazze Þeridi’ne Mýsýr üzerinden giriþ yapmýþtý. Dublin / aa
Mabhuh suikastýnda deliller toplanýyor
DUBAÝ Emniyet Müdürlüðü, Hamas lideri Mahmud El Mabhuh suikastiyle ilgili bazý þüphelilere ait DNA örneklerini ve parmak izlerini topladýklarýný açýkladý. Dubai Emniyet Müdürü Dahi Halfan Tamim, El Cezire televizyonuna yaptýðý açýklamada, DNA örneklerinin Hamas liderinin geçen ay uðradýðý suikastte öldürüldüðü otelden alýndýðýný söyledi. Tamim, alýnan bu örnekler sayesinde daha önce sabýkalý olan bazý þüphelilerin kimliðinin belirlenebileceðini kaydetti. Dubai, Ýsrail gizli servisi Mossad’ý, suikastin arkasýnda olmakla suçluyor. Dubai polisi bugüne kadar suikastle ilgili en az 26 þüphelinin kimliðini belirledi. Bunlarýn en az 15’inin Ýsrail’e ait sahte pasaport taþýdýklarý bildirilmiþti. Kahire / aa
Fransýz Le Pen, Ýslâm karþýtý afiþlerin hesabýný verecek
FRANSA'NIN aþýrý saðcý lideri Jean-Marie Le Pen, Ýslam karþýtý seçim afiþi yüzünden mahkemeye çýktý. Le Pen’in, Cezayir bayraðýyla kaplý, minarelerin de füze olarak gösterildiði bir Fransa haritasýnýn yanýnda çarþaflý bir kadýnýn bulunduðu, üzerinde de ‘’Ýslamcýlýða hayýr’’ yazan afiþle ilgili, ýrkçýlýk ve Yahudi Karþýtlýðýna karþý Mücadele Birliði (Licra) tarafýndan þikayette bulunulmasý üzerine mahkemeye çýktýðý belirtildi. Fransa’nýn güneyindeki Marsilya’daki mahkemenin, kararýný Pazartesi günü vermesi bekleniyor. Mahkeme çýkýþýnda gazetecilerin sorularýný yanýtlayan 81 yaþýndaki Le Pen de, ‘’Afiþ açýk. Ýslamcýlýðý kýnýyor Ýslamý deðil’’ dedi. Marsilya / aa
Gorbaçov, Rus liderlere kýzdý
Haremüþþerif’te gerginlik sürüyor
BM’den itidal çaðrýsý BÝRLEÞMÝÞ Mil letler (BM) Güvenlik Konseyi, Ýsrail li güçlerle Filistinliler arasýnda Haremüþþerif’te Cuma namazýnýn ardýndan baþlayan ve yayýlan olaylardan endiþe duyduðunu belirterek, iki tarafa da itidal çaðrýsýnda bulundu. Güvenlik Konseyi, Filistin temsilcisi Riyad Mansur’un Konseyin dönem baþkaný Gabon’un BM Daimi Temsilcisi Emmanuel Issoze-Ngondet’e, Konsey’in diðer üyelerine daðýtýlmak üzere Doðu Kudüs’teki gerginlikle ilgili olarak Ýsrail’i þikayet eden bir mektup yazmasýnýn ardýndan toplandý. Gabon Daimi Temsilcisi Issoze-Ngondet toplantýnýn ardýndan bir basýn açýklamasý yaptý. Konseyin Doðu Kudüs’teki durumdan endiþe duyduðunu belirten IssozeNgondet, ‘’Konsey, tüm taraflardan itidal göstermelerini, kýþkýrtýcý hareketlerden kaçýnmalarýný isterken barýþçýl diyaloðun tek çözüm yolu olduðunu düþünmekte ve müzakerelerin en erken biçimde baþlamasýný arzu etmektedir’’dedi. BM Güvenlik Konseyinde Orta Doðu konusunda çok sýk uzlaþý saðlanamýyor, o yüzden bu tür basýn açýklamalarý Konsey’deki uzlaþmayý göstermesi bakýmýndan da önem taþýyor. Birleþmiþ Milletler / aa
RAMALLAH bölgesinde, Ofra Yahudi yerleþim birimi yakýnlarýnda Ýsrail ordusuna ait bir ciple çarpýþan araçta bulunan 5 Filistinli hayatýný kaybetti. Filistinli ve Ýsrail li güvenlik kaynaklarý, araçta bulunan bir kadýn ile 4 çocuðun öldüðü kazada Filistinli sürücü ile bir baþka yolcunun aðýr yaralandýðýný kaydetti. Yaralý sürücünün Ramal lah’taki bir hastaneye, diðer yaralýnýn ise Ýsrail’deki bir hastaneye kaldýrýldýðý kaydedildi. Ölen çocuklarýn yaþlarýnýn ise, 10, 3, 2 olduðu, birinin de 2 aylýk bebek olduðu ifade edildi. Ramallah / aa
CUMA GÜNÜ BAÞLADI Haremüþþerif'te Cuma namazýnýn ardýndan baþlayan ve yayýlan olaylardan büyük endiþe duyuluyor. Birleþmiþ Milletler temsilcisi, bölgede her iki tarafýn da itidal göstermesini istedi.
DAÐILAN SSCB’nin son devlet baþkaný Mikhail Gorbaçov, 1980’li yýllardaki reformlar ve demokratikleþme sürecinin bugüne taþýnmasýnda baþarýsýz olduklarý gerekçesiyþle Rus liderlere kýzdý. Gorbaçov, “perestroykanýn” 25. yýl dönümü dolayýsýyla hazýrlanan bir raporun sunumu dolayýsýyla yaptýðý konuþmada, Baþbakan Vladimir Putin’in Birleþik Rusya Partisinin “Sovyet dönemindeki Komünist Parti gibi, ama daha kötü, hareket ettiðini” söyledi. Rus liderlerin “iktidardaki partinin tekeline girdikleri, hatta bundan gurur bile duyduklarý” suçlamasýnda bulunan Gorbaçov, “Kurumlarýmýz var, bir parlamentomuz var, tabii bunu bir parlamento olarak adlandýrabilirsek. Galiba hem her þeyimiz var hem de bir þeyimiz yok, bunlar týpký dekorlar gibi” ifadesini kullandý. Moskova / aa
Hüsnü Mübarek ameliyat olacak
ALMANYA'DA bulunan Mýsýr Cumhurbaþkaný Hüsnü Mübarek’in, burada safra kesesi ameliyatý olacaðý bildirildi. Yaklaþýk 30 yýldýr iktidarda bulunan 81 yaþýndaki Mübarek, ameliyat nedeniyle yetkilerini geçici olarak Baþbakan Ahmet Nazif ’e devretti. Mýsýr devlet televizyonunun verdiði haberde, Nazif ’in, Mübarek’in Mýsýr’a dönüþüne kadar bu yetkileri kul lanacaðý kaydedildi. Kahire / aa
siyahbeyaz:Mizanpaj 1
3/6/2010
1:18 PM
Page 1
8
RÖPORTAJ YENÝASYA / 7 MART 2010 PAZAR
Gýpta edilecek bir emekli
ÝSTÝKAMET HÜSEYÝN GÜLTEKÝN
GSM: 0505 284 32 40
alkýn dilinde her ne kadar emekliye “Yaþý geçmiþ, iþi bitmiþ” dense de, onun durumu hiç de öyle deðil. Belki emekli olduðu için, yaþýnýn geçtiði kýsmen doðru olsa da iþinin bitmediði, artarak devam ettiði kesin. Ömür dakikalarýnýn sel gibi akýp gittiði gerçeðinden hareketle yaþýn durdurulmasý mümkün olmadýðýna göre elbette yaþ da geçecek, bir gün gelip, sayýlý olan bu ömür dakikalarý da bitecek. Bu hakikatlarýn þuurunda olduðundan, emeklilik hayatýnýn günlerini, saatlerini, hatta dakikalarýný en üst düzeyde deðerlendirmenin hesabýný yapýyor... Hayatýnýn belki de en zinde, en saðlýklý devresi sayýlan gençliðinin hemen hepsini devlet kapýsýnda geçirmiþ biri olarak geriye kalan sayýlý günlerinin saatlerini ve dakikalarýný artýk uhrevî hayatý için harcamayý düþünüyor olmalý ki, emekliliðine ayýrdýðý bu zamaný boþ geçirme niyetinde deðil. Gerçi o devlet kapýsýnda çalýþýrken de dünya ahiret-dengesini gözeterek zamanýný iyi deðerlendiriyordu; ahireti unutup, arka plana itip, dünyevî meþgalelere çok dalmýyordu; ibadetlerini ve elden geldiði kadar okumalarýný aksatmýyordu; nurlu sohbetlerden geri kalmýyordu... Ama ne kadar da olsa devletin ona verdiði bir iþi, bir vazifesi vardý. Bu sebeple uhrevî hizmetlere istediði kadar zaman ayýramýyordu. Ama görülüyor ki, bu emeklilik hayatý tam da ona göre, iyi bir fýrsat. Herþeyden önce devletin emir-komuta zincirinden uzak bir þekilde hür olmanýn tadýný çýkarýyor. Emekliliðin en tatlý, en ferahlý yönü hür olmanýn yanýnda zaman bolluðu olmalý ki, o bu za-
H
maný en güzel, en verimli bir þekilde geçirmenin hesabýný yapýyor. Emekli olsa da onun belli ve deðiþmez bir mesaisi var. Her gün için önceden planlanmýþ bir programý var. Ve hemen her gün, hazýrladýðý bu programa uymanýn gayretinde olur. Fevkalâde bir durum olmadýkça, çok acil bir mani çýkmadýkça, bu günlük programýný mutlaka uygular. Programýnýn önemli ve zaman alýcý kýsmýný okumalar teþkil eder. Kur’ân-ý Kerim, Cevþenü’l-Kebîr ve Risâle okumalarý... Namazlar ve sâir ibadetler... Gazete ve derdi okumalarý... Nurlu sohbetlere iþtirak... Dost-ahbap ziyaretleri... vs. Evet onun günlük çalýþma programý böyle. Kendisine, her gün hiç aksatmadan bu programý nasýl uyguladýðýný sorduðumuzda, þöyle diyor bizim emektar emeklimiz: “Yeter ki bu konuda kararlý ve azimli olun, gerisi kolay. Zamaný iyi ayarlayýp dakik olduktan sonra mesele kalmýyor. Devlet iþinde çalýþýrken nasýl ki bir mesai saatim vardý; emekli olduktan sonra da deðiþmeyen bir mesaim var. Uyku saatim, kalkma saatim, yemek saatim, namaz saatlerim, okuma saatlerim her gün bellidir ve ben mutlaka bu programa göre kendimi hazýrlarým. Yani ‘Nasýl olsa emekliyim, bunu sonra telâfi ederim’ diye günlük programýmý erteleme cihetine gitmem. Çok acil bir meþgale veya hesapta olmayan bir mani çýktýðýnda o gün yapamadýðým vazifelerimi ertesi günü telâfi etmeye çalýþýrým. Günlük programýmý tamamlamadan, acil bir iþ olmadan dýþarý çýkmam, misafirliðe gitmem, gelecek olan misafirlere baþka bir vakit veririm.” Evet emekli insan deyince çoðumuzun aklýna, iþsiz-güçsüz, boþ boþ gezen veya akþama kadar orada burada zaman geçiren insanlar gelse de, az da olsa böyle zamanýný faydalý meþgalelerle dolu dolu geçiren emeklileri görmekle, emekliler hakkýndaki kanaatimiz deðiþiyor. Görünen o ki, yaþý baþý geçmiþ, hayatlarýnýn artýk kýþýný yaþamakta olan bu gibi emeklilerimizin bu gibi gýpta edilecek bir yaþantýnýn içinde olmalarýnda Risâle-i Nur eserlerinin ve kudsî hizmetin payý ve katkýsý büyüktür. Ýlerlemiþ yaþlarýna raðmen, nice gençlerden daha zinde, daha azimli olmalarýnda hiç þüphesiz Nurlarla meþguliyetin hissesi inkâr edilmez.
KARAMÜRSEL’DE ÝKAMET EDEN 40 YILLIK OKUYUCUMUZ FEHMÝ PEKER:
Yeni Asya’yý heyecanla beklerdik TALÝP ÇÝÇEK ok zamandýr hatýralarýný almak istediðim Fehmi Aðabeyimize birkaç defa gitmeyi niyet ettim. Fakat araya maniler girdi. Kendisi baypas ameliyatý geçirdi. Doktorlar fazla kilolarý sebebiyle çok ümit vermemiþ. O saðlýðýna kavuþmasýnýn cemaatin duasýyla olduðuna inanýyor. Hasta halinde bu imkâný verdiði için kendisine teþekkür ile saðlýklý uzun bir ömür diliyoruz.
Ç
Bize kendinizi tanýtýr mýsýnýz? Ben Fehmi Peker, 15 Mart 1944 yýlýnda Karamürsel ilçesi Akpýnar Köyünde doðdum. Ailem 1878 Rus harbinde Batum taraflarýndan buraya göç ederek yerleþmiþ. Köyümüzde okul olmadýðý için yedi yaþýndan sonra Fatih medresesi mezunu ve iki kilometre yakýnýmýzdaki Suludere Köyünde imamlýk yapýp talebe okutan Ýlyas Özcan Hocamýzdan Kur’ân-ý Kerim ve ilmihal dersleri ile birlikte Latin harfleriyle okumayý da öðrendim. 1957 yýlýnda kö-
dum. Bugün gazetesindeki yazýlardan o kadar menfi olarak etkilenirdik ki, “Her an komünistler bize saldýracak” gibi çevremize tedirgin olarak bakardýk. Nurlarý tanýyýnca haftalýk olarak neþriyat yapan Ýttihad gazetesini almaya baþladým ve müsbet iman hizmetini yaparken öyle bir tedirginliðin yersiz olduðunu öðrendim. Ve menfi etkilerden kurtuldum. Karamürsel’e yüz adet gazete getiriyorduk. Bunlarý köy imamlarýna ve muhtarlara gönderip okunmasýný ve dâvâmýzýn duyurulmasýna gayret ettik. 1969 yýlý sonlarýna doðru Ýtthat gazetesinde Yeni Asya’nýn yayýna baþlama ilânlarý çýkmaya baþladý. Biz de o günü heyecanla bekledik. Boðaz Köprüsünün temeli-
‘‘
Gazetemizin yayýn politikasýný çok beðeniyorum. Gazetemizde çýkan karikatürler gündemi çok güzel yansýtýyor. Bunun için Ýbrahim Özdabak’ý tebrik ediyorum. Gayretlerinin devamýný diliyorum. Hep birlikte yapýlacak bir gayretle gazetemizin çok ellere ulaþmasýný ve okuyucu sayýsýnýn artmasýný caný gönülden istiyorum.
Kestel Ovasý su altýnda kaldý KIÞIN yaðýþlý geçmesinin ardýndan, havalarýn ýsýnmasýyla daðlardaki karlar eriyince Bucak yakýnlarýndaki Kestel Ovasý’nda tarým alanlarý su altýnda kaldý. Kestel Ovasý’ný sulayan ve 5 yýl önce inþaatý tamamlanan Onaç Barajý da bu yýl ilk kez tam doluluk kapasitesine ulaþtý. Barajdan saniyede 2 metreküp su býrakýlmaya baþlandý. Karlarýn erimesiyle dolan derelerdeki su, Devlet Su Ýþleri ekiplerince ovadaki düdenlere verilmeye baþlandý. Ancak düdenler yetersiz kalýnca Kestel Ovasý’ndaki yüzlerce dönüm ekili alan su altýnda kaldý. Burdur / aa
Bursalý aþçýlardan patates pastasý ZEYTÝN baklavasý ve zeytin çikolatasý ile dikkat çeken Bursalý aþçýlarýn yeni hedefi patates pastasý. Tamamen zeytinden hazýrladýklarý “zeytin baklavasý” ve “zeytin çikolatasý” ile büyük beðeni toplayan Bursalý aþçýlar, ilerleyen günlerde yeni ürünleri piyasaya sürmeye hazýrlanýyor. Tamamen zeytinden hazýrladýklarý “zeytin baklavasý” ve “zeytin çikolatasý” ile büyük beðeni toplayan Bursalý aþçýlar Burhan Türkoðlu ve Nafi Karanfil’in çabalarý, ziyaret ettikleri Vali Þahabettin Harput’tan da takdir aldý. Usta Burhan Türkoðlu, “Patatesten yapýlmýþ çikolatalý tatlýda büyük beðeni topluyor. Ýnþallah yakýn zamanda patatesten pasta yapacaðýz. Ayrýca çýtýr þeklinde kabak cipsi yaptýk” dedi. Bursa / cihan
200 hasta yakýný bankta yatmaktan kurtuldu DOST Eli Derneði, kalacak yeri ve imkâný olmadýðý için hastanelerin bahçesinde yatmak zorunda kalan 200 hasta yakýnýný banklardan kurtardý. Çevre il, ilçe, belde ve köylerden her gün binlerce hasta, kamu ve özel hastanelerde tedavi olmak için Konya’ya geliyor. Hasta yakýnlarýnýn yaþadýðý zorluðu gören Dosteli Derneði, Konya merkezde otel konforunda 40 yataklý bir misafirhane inþa ederek, ihtiyaç sahibi hasta yakýnlarýný burada aðýrlýyor. Hastaneler caddesinin hemen yanýnda bulunan misafirhanede konuklara; yatak, duþ, yemek, internet ve telefon imkanlarý sunuyor. Dernek, misafirhanede 200 kiþi aðýrladý. Konya/cihan
Bolu Daðý ve Edirne’ye kar yaðdý BOLU Daðý ve Edirne’ye kar yaðdý. D-100 kara yolunun Bolu Daðý kesiminde baþlayan kar yaðýþý ve sis ulaþýmý olumsuz etkiledi. Bolu Daðý çevresinde dün sabah saatlerinde baþlayan ve aralýklarla hafif þekilde devam eden kar yaðýþý ve sis, trafikteki araç sürücülerini olumsuz yönde etkiledi. Sis dolayýsýyla görüþ mesafesi yer yer 15 metreye kadar düþerken, Karayollarý ekipleri güzergâhta karla mücadele çalýþmasý yaptý. Trafik ekipleri de sürücüleri kar yaðýþý ve sis sebebiyle dikkatli olmalarý konusunda uyardý. Edirne’de de kar yaðarken, ekipler yaðýþýn hayatý olumsuz etkilememesi için gerekli tedbirleri aldý. Bolu / Edirne / aa
FEHMÝ PEKER— Çocuklarýmýz Can Kardeþ, Bizim Aile ve Köprü dergileriyle büyüdüler. Ailemize bir akademi ve yüksek okul gibi kültür verdi ve okuma alýþkanlýðý kazandýrdý. Evlerimizde kütüphane bulundurma alýþkanlýðýnýn olmadýðý dönemlerde bir kültür hazinesi olan yüzlerce eseri okumamýzý saðladý.
yümüze okul yapýldý, ben on üç yaþýna gelmiþtim. Okumayý bildiðim için üçüncü sýnýftan baþlayarak mezun oldum. Askere kadar köyümüzde odun kömürü yapmak, tuðla kiremit imalatý, tarým ve hayvancýlýk gibi kendi iþimizde çalýþtým. 1967 yýlýnda Suudi Arabistan’a giderek Cidde’de inþaat iþlerinde çalýþtým. Bir yýl sonra yurda döndüm, ticaret ve nakliye iþleriyle meþgul oldum. Baðkur’dan 1997 yýlýnda emekli oldum. Karamürsel’de ikamet ediyorum. Köyümüzde meyve bahçemiz var, yazýn onlarla meþgul oluyorum. Risâle-i Nurlarý ve gazetemiz Yeni Asya’yý nasýl tanýdýnýz? 1968 yýlýnda Cidde’den yeni gelmiþtim. Orada kaldýðým sürece genelde Perþembe günleri Mekke’ye gidip umre yapmamýz mümkündü. Arkadaþlarla birlikte yirminin üzerinde umre ve bir defa da hac vazifesini yapmak imkâným oldu. 25 yaþýnda bana bu fýrsatý verdiði için Rabbime sonsuz þükürler ederim. Ýbadetlerimi küçük yaþtan beri aksatmadan yapma gayreti gösteriyordum. Babam namaza çok dikkat ederdi. Bizi akþam namazýný kýlmadan sofraya oturtmaz, önce namazý eda etmemizi isterdi. Genç yaþta hacý olmanýn verdiði þevk ile Ali Ersöz, Yusuf Kara gibi arkadaþlarla birlikte kendimizi yetiþtirmek için ilmihalden dersler yapmaya baþladýk. O dönemde Ýzmit Müftülüðü yapan Abdullah Saraçoðlu Hocamýzla birlikte köylere gidip halký bilgilendirmek için toplantýlar yaptýk ve her hafta Perþembe günleri beþ arkadaþ Ýzmit’te Müftü Beyin evine giderek ‘Ýslâm Dini’ ve ‘Büyük Ýslâm Ýlmihali’nden ders almayý uzun zaman devam ettirdik. Ben Ýmam-ý Gazali’nin ‘Kimyayý Saadet’i ile Ýmam Birgivi’nin ‘Tarikat-ý Muhammediye’ kitaplarýný da ayrýca okudum. O sýrada Gölcük’teki Nur Talebeleriyle tanýþtýk ve Karamürsel’de evlerde dersler yapmaya baþladýk. O zamanda siyasî farklýlýklar olmadýðý için birçok dindar arkadaþ bu derslerimize katýlýrdý. Ýlk dinlediðim dersin namaza dair olan ‘Dördüncü Söz’ olduðunu hatýrlýyorum. Namazýn önemini anlatan yirmi dört altýn örneði çok ilgimi çekmiþti. O gün baþlayan Risâle-i Nurla tanýþmamý, bu gün günlük derslerimi aksatmadan okuyarak devam ettiriyorum. Bana önce Risâle-i Nurlarý tanýmak nasip oldu. Daha önce Bugün ve Sabah gazetelerini okuyor-
nin atýldýðý gün, “Avrupa Asya’ya baðlanýyor” baþlýðý ile çýkan gazetemizi o günden sonra, ihtilâllerde kapatýlýp Yeni Nesil ve Tasvir gibi farklý isimlerle çýkma zorunda kaldýðý günler de dahil aralýksýz okumaya devam ediyorum. Karamürsel’de Risâle Nur hizmetleri nasýl baþladý ve geliþti? 1969 yýlýnda tertip komitesi olarak konferanslar tertip ettik ve bunu mahallî gazetelere de ilân verdik. O sýrada cezaevinde yatan rahmetli Mehmet Ertuðrul Aðabey gazetedeki ilân vasýtasý ile bizlerle tanýþtý ve Risâle-i Nur derslerine baþladý. Ailece hizmet dairesine girdiler. Risâle-i Nurlarý tanýdýðýmýz ilk yýllarda insan yerinde duramýyor. Sahip olduðu kýymettar Kur’ân hazinesi olan nurlarý çevresine duyurmak ve her türlü imkâný zorlayarak derslere iþtirak etme gayreti gösteriyor. Bir gün birkaç arkadaþla birlikte Gölcük’teki derse gitmek istedik, araba yok. Bir müddet yaya olarak gittik. Diðer arkadaþlar geri döndüler. Ben, bir kamyonda yer buldum ve derse iþtirak ettim. Arkadaþlar vaktin geç olduðunu ve sabah gitmemin uygun olacaðýný söylediler. Ben ‘belki gidebilirim’ diye yola çýktým, üç saat bekledim. Araba gelmedi, gecenin saat ikisinde tekrar dershaneye dönmek zorunda kaldým. Yine Almanya’da çalýþan bir arkadaþým izine gelmiþti. Arabasýyla masrafýný karþýlamak þartýyla anlaþtýk, ilk defa derse katýlýyordu. O akþamki dersin etkisiyle hayatý deðiþti, cemaatleri tanýdý ve ailesi ile birlikte hizmet ediyorlar. Rahmetli babam dindar olmasýna raðmen günde iki gazete almamý ve sýk sýk derslere gitmemi bir türlü kabullenemiyordu. Bir gün ders bizim evimizde yapýlýrken köyden gelmiþti. Ýþtirak eden kalabalýðý görünce “Bu toplantýlara geniþ bir yer bulalým, ben köyden aðaç getireyim ve yeni bir yer yapalým” diye teklif etti o akþam derse katýlan Þeref Aðabeyimiz de arsasýný bu iþ için verebileceðini söyledi. Fakat daha sonra bazý maniler çýktý ve bu hayýrlý arzumuz tahakkuk etmedi. Uzun yýllar birlikte hizmet ettiðiniz rahmetli Süleyman Özcan Aðabeyin nurlarý tanýmasý nasýl oldu? Bunu bizimle paylaþýr mýsýnýz? Teyze çocuklarý olduðumuz Süleyman Özcan,
çok hareketli, ele avuca sýðmaz bir fýtrata sahipti. Babasý “Ben bunun namaz kýlýðýný görsem de o gün ölsem gam yemem” der ve namaz kýlmasý için dua ederdi. Ve bana da “Sen buna okuduðun kitaplardan dersler yaparsan inþaallah, ýslâhý hal eder” dediði için, ben her gün o vardiyadan geldiði zaman gider risâlelerden dersler okurdum. Akraba olduðumuz için bu imkâný kullanýyordum. Babasý vefat ettikten sonra dinî konulara ilgisi artmaya baþladý. Bir gün Osman Demirci Hocamýzý konferansa dâvet ettik. Konferans sonrasý Süleyman kardeþimizin evinde aðýrladýk. Orada Ýhsan Atasoy’un okuduðu aþri þerif ve yapýlan konuþmalar kendisini çok etkiledi. 1976 yýlýnda Gölcük’ten Ahmet Apay ile birlikte misafirlerimiz gelecekti. Ben bu fýrsatý deðerlendireyim dedim ve Süleyman kardeþe “Sizin eviniz geniþ olduðu için misafirleri orada aðýrlayalým” diye teklif ettim ve dersi onlarýn evine aldýk. O akþamki yapýlan dersler Süleyman kardeþimizin hayatýnda dönüm noktasý oldu diyebilirim. Bu dönüþle otuz iki yaþýnda namaza baþladý. Ve “Sekiz sene içinde, ben geçmiþ namazlarýmý kaza ederek borçtan kurtulmalýyým” diye karar verdi. Bu kararýný sebatla uygulayarak yirmi senelik geçmiþ namazlarýný kaza etti. Evinin alt katýndaki daireyi erkeklere dershane olarak tahsis etti. Bu yer þu anda da hanýmlar için hizmet veriyor. Hizmete giderken elim bir trafik kazasý geçirdiniz, bu olay ne zaman ve nasýl oldu? Yaþadýðýmýz yerler müsait olduðu için zaman zaman bölge toplantýlarýný “Sünnî Baba” diye anýlan yerde yapardýk. 17 Haziran 1978 günü yine böyle bir toplantý yapma kararý alýndý. Ýzmit’ten Fahrettin Uçkun Aðabeyler bir gün önceden —Cumartesi— geldiler. O gün adak kurbanlarý kesildi. Gelen misafirlere ikram edecektik. Pazar günü sabahý erkenden gidip hazýrlýk yapmak üzere anlaþtýk. Ben biraz geciktim benim yerime rehber olarak Ali Ersöz arabaya binmiþti. Tam hareket ederken ben yetiþtim ve Ali kardeþ arabadan indi. Fahrettin Aðabey ile birlikte damperli kamyonun þoför mahallinde oturuyor, onun kucaðýnda bir takým külliyat vardý. Damperin içinde de aþçý ve yardýmcýlarý oturuyordu. Þoför yollarý bilmediði için viraja biraz hýzlý girdi. Toparlanmak için direksiyonu hýzlý çevirdi ve araba yamaçta beþ takla attýktan sonra üzüm baðýnýn içinde durdu. Ben kapý açýldýðý için toprakla arasýna sýkýþmýþým, kaburga kemiklerim kýrýlmýþ. Þuurum yerinde olduðu için Yasin okumaya baþladým, her an ölümü düþünüyordum. Bir müddet sonra, köyümüzden Hafýz Mustafa ile Faik Cengiz Aðabey gelip beni arabanýn altýndan çýkardýlar. Bu kazada, yanýmdaki Fahrettin Aðabey ile bir kardeþimizi hizmet þehidi olarak ahirete uðurladýk. Meyve bahçenizde Peygamber Efendimiz ve Üstad için aðaç dikmiþsiniz. Bu nereden aklýnýza geldi? Emekli olduktan sonra meyve bahçesiyle ilgilenmeye baþladým. Ve sevabý bir aðabeyimize olmak üzere bir meyve aðacý dikmiþtim. Bir müddet sonra rüyamda Hz. Peygamber Efendimiz (asm) ile Üstadýmýz Bediüzzaman Said Nursî için de aðaç dikmem söylendi. Ben de bu ikazdan sonra dört halife ve Risâle-i Nur hizmetlerinde emeði geçen aðabeyleri de niyet ederek onlar için de birer meyve aðacý diktim. Yeni Asya gazetesini aralýksýz kýrk yýldýr okumanýzýn sebepleri neler olabilir? En baþta bu zamaný ve istikbali aydýnlatacak olan Risâle-i Nurlara naþirlik yapmasý ve içtimaî ve siyasî konularda da görevli olan Üstadýmýzýn mesleðini istikametle ve her türlü olumsuz þartlarda taviz vermeden devam ettirmesi olarak özetleyebilirim. Yeni Asya gazetesi ve Risâle-i Nur size ve ailenize neler kazandýrdý? Çocuklarýmýz Can Kardeþ, Bizim Aile ve Köprü dergileriyle büyüdüler. Ailemize bir akademi ve yüksek okul gibi kültür verdi ve okuma alýþkanlýðý kazandýrdý. Evlerimizde kütüphane bulundurma alýþkanlýðýnýn olmadýðý dönemlerde bir kültür hazinesi olan yüzlerce eseri okumamýzý saðladý. Ve çocuklarýmýz birçok müsbet yayýnýn hazýr bulunduðu ev ortamlarýnda yetiþtiler. Erkek ve kýzlarýmla birlikte dersleri takip ederek Risâlelerden istifade etmeye çalýþýyoruz. Fýrsat buldukça torunlarýma vecize ezberlettiriyorum... Yeni Asya ve hizmetlerimizin geleceði için neler söylemek istersiniz? Gazetemizin yayýn politikasýný çok beðeniyorum. Gazetemizde çýkan karikatürler gündemi çok güzel yansýtýyor. Bunun için Ýbrahim Özdabak’ý tebrik ediyorum. Gayretlerinin devamýný diliyorum. Hep birlikte yapýlacak bir gayretle gazetemizin çok ellere ulaþmasýný ve okuyucu sayýsýnýn artmasýný caný gönülden istiyorum.
siyahbeyaz:Mizanpaj 1
3/6/2010
1:59 PM
Page 1
9
MAKALE
YENÝASYA / 7 MART 2010 PAZAR
Cemaat namazýnda tamamlama
FIKIH GÜNLÜÐÜ SÜLEYMAN KÖSMENE
fikihgunlugu@yeniasya.com.tr www.fikih.info 0 505 648 52 50
Mevlüt Bey: “Vakit namazlarýnda farzlarda imama sonradan yetiþen namazýný nasýl tamamlar? Bütün vakitlere ve rek’âtlere göre tarif eder misiniz? Meselâ, öðle namazý 2., 3. ve 4. rek’âtlerde namaza yetiþen namazýný ayrý ayrý nasýl tamamlar?” emaatle namazda imama sonradan yetiþen ve namazýn bir veya birkaç rek’âtini imamla kýlmayan birisi, kýlmadýðý kaç rek’ât varsa hepsini, imam selâm verdikten sonra sýra ile ve tek tek kazâ yapar. Kazâ yapmaktan kastýmýz, kýlýnmayan rek’âtlerde ne varsa, arttýrmaksýzýn ve eksiltmeksizin kendisinin de okuyarak namazýný tamamlamasýdýr. Yani imamýn seslice veya gizlice okuduðu Fâtihâ ve zamm-ý sûreyi kendisi sessizce okur. Ve namazýný tamamlar. Ýmama herhangi bir rek’âtin en geç rükûunda—imam rükûdan doðrulmadan—yetiþen kimse o rek’âti imamla birlikte kýlmýþ sayýlýr. Ýmam selâm verinceye kadar namazda imama uyar. Ýmam selâm verince, kendisi selâm vermez, ayaða kalkar ve kýlmadýðý rek’âtleri sýra ile kýlar. Bunu misallerle açýklayalým: * Sabah namazýnýn farzýnýn ikinci rek’âtinde imama uyan bir kimse, imamla berâber son oturuþta yalnýz “Et-Tahýyyâtü” duâsýný okur, bekler. Ýmam selâm verince kendisi ayaða kalkar ve kýlmamýþ olduðu birinci rek’âti kýlar. Bu durumda birinci rek’âtte ne okumasý gerekiyor idiyse okur. Çünkü kýldýðý bu rek’ât kazâdýr. Yani “Sübhâneke”yi okur, ardýndan “Eûzü ve Besmele” çeker, ardýndan Fâtihâ Sûresini ve zamm-ý sûreyi okur. Rükû ve secdelerle birlikte son oturuþunu yapar, “et-Tahýyyâtü’yü, salâvatlarý ve Rabbenâ Âtinâ’yý” okur ve selâm verir. * Akþam namazýnýn son rek’âtinde imama uyan bir kimse; “Sübhâneke”yi okur ve o rek’âti imamla birlikte kýlar ve teþehhüde oturur. Ýmam selâm verince kalkar ve kýlmadýðý ilk iki rek’âti sýra ile kýlar. Kýldýðý bu iki rek’ât kazâ olduðundan; her rek’âtte ne okumasý gerekiyorsa okur. Meselâ birinci rek’âtte okumasý gereken Sübhâneke’yi, Eûzü ve Besmele’yi, Fâtihâ Sûresini ve zamm-ý sûreyi okur, rükû ve secde yapar, ilk oturuþunu yapar. Bu onun ilk oturuþu olduðundan sadece “et-Tahýyyâtü”yü okur ve ikinci rek’âte kalkar. Burada Besmele çeker, Fâtihâ Sûresini ve zamm-ý sûreyi okur. Ardýndan rükû ve secde yapar, son oturuþunu yapar. Son oturuþta okumasý gereken “etTahýyyâtü’yü, Salâvatlarý ve Rabbenâ Âtinâ” duâlarýný okur ve selâm verir. * Dört rek’âtli namazýn ikinci rek’âtinde imama uyan kimse, imam selâm verdikten sonra kalkar ve kýlmadýðý birinci rek’âtin kazâsýný yapar. Bu esnada birinci rek’âtte ne okumasý gerekiyor idiyse hepsini sýra ile okur. * Dört rek’âtli bir namazýn üçüncü rek’âtinde imama uyan bir kimse, son iki rek’âti imamla kýlmýþ olmaktadýr. Teþehhütten sonra imam selâm verince kalkar ve sýra ile ilk iki rek’âtin kazâsýný arada oturmaksýzýn peþ peþe yapar. Bu esnada okumasý gereken duâ ve sûreleri okur. * Dört rek’âtli bir namazýn dördüncü rek’âtinde imama uyan bir kimse imam selâm verince kalkar, birinci rek’âti, okumasý gereken duâ ve sûreleri okuyarak kýlar, rükû ve secdeyi yapar ve sonra oturur. Bu onun ilk oturuþudur ve bu oturuþta yalnýz “et-Tahýyyâtü”yü okur. Ardýndan hemen kalkar, ikinci ve üçüncü rek’âtleri peþ peþe, arada oturuþ yapmaksýzýn kýlar. Bu rek’âtlerde okumasý gereken duâ ve sûreleri okur. Rek’âtlerin sýra numaralarýný kendisi yeniden koyar ve teþehhüde buna göre oturur. Meselâ, imamla kýldýðý son rek’âti kendisi-–o rek’âtte yetiþtiðinden—birinci rek’ât olarak sayar; imamdan sonra kendisi, kendisine göre ikinci rek’âti kýlýnca teþehhüde oturur. Ýmamla birlikte zorunlu olarak teþehhüde oturmuþ olmasýný nazara almaz. * Bayram namazýnýn birinci rek’âtinin rükûunda imama yetiþen kimse, rükûda imama kavuþacaðýný tahmin ederse, hem iftitah tekbîrini, hem de Bayram tekbirlerini ayakta olarak alýr ve sonra rükûa varýr. Ýmama rükûda yetiþemeyeceðinden korkarsa iftitah tekbirinden sonra rükûa varýr, Bayram tekbirlerini ellerini kaldýrmaksýzýn rükûda alýr. * Bayram namazýnýn ikinci rek’âtinde imama yetiþen kimse, imam selâm verdikten sonra kalkar, birinci rek’âti ziyâde tekbîrleri ile birlikte kýraatli olarak, yani okumasý gereken Fâtiha ve zamm-ý sûreyi okuyarak kazâ eder. * Cenâze namazý baþladýktan sonra gelip imama uyan kimse, hemen tekbir alýr. Noksan kalan tekbirlerini de duâ okumaksýzýn peþ peþe alýr. Eðer dördüncü tekbirden sonra imama uymuþsa, imam selâm verdikten sonra diðer üç tekbiri kendisi kazâ eder. * Teravih namazý kýlýnýrken cemaate yetiþen kimse, önce Yatsý namazýnýn farzýný kendisi kýlar. Daha sonra teravih namazý için imama uyar. Cemaatten sonraki kazâ rek’âtlerini kýlan kimse, bu rek’âtlerde artýk baþkasýna uymaz. Baþkasý da kendisine uymaz. Cemaate sonradan yetiþen kimse, imam açýktan okumaya baþlamýþsa Sübhâneke’yi okumaz, imamý dinler. Sübhâneke’yi imamýn kýraatinin âyet aralarýnda imam okuma yapmazken okur. Ýmam gizli okuyorsa Sübhâneke’yi okur.1
C
Dipnot: 1- Müslim, Mesâcid, 255; Nesâî, Ýmamlýk, 50.
Þefkat kahramanlarý (7)
Kezban Tokpýnar Üstadý anlatýyor K
ezban Tokpýnar… Bediüzzaman Hazretlerini gören bahtiyar hanýmlardan bir tanesi. 1990’ýn bir kýþ ayýnda kendisini sevgili arkadaþý Bolvadin Nur Talebelerinden Ümmühan Ünlü ile birlikte üniversiteli genç kardeþlerimize sohbet için aðýrlamýþtýk. O sohbet sonrasýnda randevu almýþ, oðlu Cemil Tokpýnar’ýn evinde de ayrýca görüþmüþtük. O görüþmemizi Bizim Aile dergisinin Mart 1991 sayýsýnda yayýnlamýþtýk. Bu çalýþma mevcutun bir tekrarý deðil. Aþaðýda okuyacaðýnýz yazýyý gazete için hazýrlarken “iki ahiret kardeþinin” kasete de aldýðýmýz o görüþmesini uzun zamandýr bulunduðu yerden çýkardým dinledim. Merhum Ümmühan Annenin de eþlik ettiði Kezban Annenin söylemekten büyük keyif aldýðý ilâhiler o kasetten çözüldü. Ýlâhilerin bestesi ve güftesi elbette ki, mümtaz talebe Þahide Yüksel’e ait. Umarým müzik san'atçýlarý tarafýndan o güzel ilâhiler tekrar gözden geçirilip Risâle-i Nur tarihinin aziz hatýralarý olarak genç nesillere tanýtýlýr… Çalýþmayý yeniden tanzim ederken kendisiyle telefonda görüþtüm, çalýþmadan haberdar ettim. Þikâyet mahiyetinde deðil, ama ameliyat sonrasý acýlarýnýn olduðunu, okuyucularýmýzdan da duâ beklediðini ifade etti. Duaya vesile olmasý dileðiyle hazýrladýk bu yazýyý… Önümüzdeki hafta, merhum Ümmühan Ünlü’nün hatýralarý ve Þahide Yüksel’in ilâhilerinde buluþmak üzere… *** Kendisiyle görüþmeye giderken “Her halde iki saatte iþimiz biter” niyetiyle gitmiþtim. Ama sohbete baþladýðýmýzda kaç iki saatin geçtiðinin farkýna bile varamamýþtým. Sabah 11’den akþam 17’ye kadar hatýralarla, risâleyle, ilâhiler, duâlar, namazlar, tesbihatlarla geçen tam altý saat. Ayrýlýrken kaç altý saat daha kalýrdým diye aklýmdan geçiriyordum. O tatlý Afyon þivesiyle öylesine yumuþak, öylesine samimî idi ki. Ona hitap ederken en uygun tâbir annelikti: Kezban Anne… Sohbetin bir bölümünü sizlere aktaralým:
CEVÞEN DUÂSI BENÝ RÝSÂLE-Ý NUR’LA TANIÞTIRDI “1932’de Bolvadin‘de doðdum. Yedi çocuðum var. Birinci çocuðumun doðumunda dayýmýn hanýmý Cevþenü’l-Kebir’i okuyormuþ. ‘Bu duayý okudun mu her dua kabul olur’ diye bana anlattýlar. Ben de gittim ona, ‘Duâyý ver. Ben de okuyayým’ dedim. Caným kaldý ‘Bütün duâlar kabul olur’ deyince. ‘Yok, veremeyiz’ dedi. ‘Niye?’ dedim. ‘Nurcu olursan öyle okuyabilirsin’ dedi. Ben de ‘Nurculuk neyse olayým’ dedim. ‘Þahide Anneye gideceksin, ondan kitap alýp geleceksin, o Üstadýmýza hemen bildirir’ dedi. Þahide Anne çok yakýnýmýzda oturuyordu, tanýyordum. Ama o zamana kadar Üstadý falan hiç duymamýþtým. Hâlbuki o da Emirdað’da imiþ. Tabiî, o zaman 18 yaþýnda, bir çocuklu gelindim. Bir þey bildiðim yok. Kabul ettim, ama beyimden, kayýnvalidemden gizli nasýl giderim diye düþünürken, bizim rahmetlik oradan geçiyordu. Cama vurduk. Geldi, izin aldýk ve yürüyerek Þahide Anneye gittik. Mübarek kadýn bana öyle bir baktý ki, sanki kalbimi okudu. Daha bir þey söylemeden kýzýna ‘Ülker, yavrum, yengene bir Cevþenü’l-Kebir getir’ dedi. Evler arandýðýndan kitaplar baþka tarafa kaldýrýlmýþtý. O zamanlar duâlar tek tek idi. Þimdiki gibi hepsi bir arada deðildi. Üstadým daha ciltlemediydi. Ülker getirip Cevþen’i verdi bana. Eve getirdim. Öyle bir seyyah gibi sarýldým ki ona. Evde üç bekâr görümcem var, bir de eltim. Nasýl kalkýyoruz gece yarýsý, hepimiz Cevþen’i birbirimizden kapýyoruz. ‘Önce ben okuyacaðým’ diye. Ondan
sonra ayda bir Delâilünnur yolladý, sonra Hülâsatü’l-Hülâsa, Tahmidiye… Hepsini okuyorduk. Okudukça kalbimiz gençleþiyor, ferahlýyordu. ‘Cevþen’i vird edeceksiniz’ demiþ Üstad. Yani aðzýnýzdan hiç düþmeyecek.“Cevþen’i nasýl okumayalým ki? Peygamberimize geldiði zaman Hz. Cebrail ‘Zýrhýný çýkar, bunu oku’ demiþ. Böyle hazine gibi bir duayý okumamak ne demek?
rar tekrar anlatýr, öðrenmek istediklerimizi sorup öðrenirdik. O risâle okurdu, biz dinlerdik. Bir de Üstad Hazretleri her gün onunla konuþurdu. Üstadýn ona anlattýklarýný o da bize anlatýrdý. ‘Þunu yapacaksýnýz bugün kardeþlerim, þöyle yapacaksýnýz’ diyerek. Bütün Bolvadin avucundaydý sanki. Hepimiz seyyah gibi iþlerimizi bitirdik mi hemen oradayýz. Allah nasýl verdi aþkýný, bilmiyorum. Her þeyimizden vaz-
Ne zaman ki Üstadýmýz Cevþen’i ciltledi. Biz ‘Bunu ciltledi, bitirdi, acaba bir þey mi olacak?’ diye aðlamaya baþladýk. Nitekim ciltlediði Ramazan vefat etti. Gök sanki baþýmýza göçtü. Cevþen’i Üstadýmýz bize emanet etti, gitti. “Üstadýmýz Cevþen’i her gün okurdu. Þahide Anne de öyle. Üstad öldüðünde onunkini de okumaya baþladý. Günde iki Cevþen okumaya baþladý.”
geçtik. Bütün ömrümüz, hayatýmýz, risâleleri dinlemekle, düþünmekle geçerdi. “Þahide Anne okuma bilmeyen cahillerin hepsini okuttu. Mukabeleye oturttu. Kocamýþ, yaþlý kadýnlarý bile. “Hatamýzý yüzümüze hiç vurmaz, bize hep yumuþak davranýrdý. ‘Siz þöylesiniz kardeþler, ben âciz böyleyim’ diyerek. Ben eskimez yazýyý halamdan öðrendim. Þimdiki yazýyý bilmezdim. Bir gün koltuðumun altýna Sözler’i alýp yanýna gittim. ‘Bana yeni yazýyý okut.’ Hanýmlar risâleleri çantalarýndan eksik etmiyorlar, hep okuyorlar. Ben okuma bilmediðimden aþkýndan tütüp gidiyordum. ‘Beni okutacaksýn’ dedim. O ‘Sen okursun, okursun’ dedi. Eve dönerken þaþkýn þaþkýn ‘Ben hiç okuma bilmem ki nasýl okurum?’ diye düþüne düþüne geldim. Kafam cahil tabiî. O arkamdan duâ etmiþ. Eve geldim, baktým, yeni yazý harfleri seçmeye baþlamýþým. Su gibi deðil, zorlanarak, bir satýr, yarým sayfa okuyabiliyordum. Dünyalar benim oldu. Canýma deðiyor. Çok seviniyorum okuduðuma. Hem aðlayýp hem okuyorum. Ýçime öyle sýðmadý. Hamdü senalar olsun. Bin þükür. Ýþte hayatýmýz böyle. Mahþere kadar, ebede kadar böyle gitmek istiyorum. Cümle Ýslâm kullarýyla inþallah. “Mekteplerde bir okuyabilseydik, ilimle her tarafý fethedecektik. Siz maþaallah en güzel dönemde yaþýyorsunuz. Bizi okutmadýlar. Þimdi gözümün de feri söndü ya, artýk fazla okuyamýyorum, ama bulduðum herkese risâleleri okutuyorum.” Sohbetimiz devam ederken, bir torunu Kezbannur aðlamaya baþladý. Bir türlü susmuyor. Babaannesi kucaðýna aldý. “Fa’lem ennehü lâ ilâhe illallah” diyerek sallamaya baþlayýnca sustu. Minik gözlerini babaannesine dikerek tevhidi dinlemeye baþladý.
ÞAHÝDE YÜKSEL ÝLE HATIRALAR… Kezban Anne, Þahide Anneden bahsederken gözleri öyle parlýyordu ki, onu anlatmasýný istedik. O da baþladý anlatmaya: “Þahide Anneye her gün, hatta her gece, uykudan uyanýp gidiyorduk. Mübareðin kapýsý öyle herkese açýk. Bir gece rüyamda ondan su istiyorum, bana vermiyor, öteki kadýnlara veriyordu. Sabahleyin vardým yanýna, ‘Niye onlara su verdin de bana vermedin?’ diye sordum. ‘Yavrum, mâlum mu olmuþ? Senin ismini duamda hatýrýma getiremedim, onun için veremedim’ dedi. Sonra Üstada bildirmiþ bizim ailecek Nurcu olduðumuzu. Üstad hemen bize tesbihatlarý göndermiþ. ‘Tesbihat yapsýnlar, risâle yazsýnlar. Ýman yolunda bir damla mürekkep bin þehit kaný yerine geçer’ demiþ. O zaman risâleler elle yazýlýyordu, matbaa yoktu. Biz de risâlelerden yazdýk. Ben dört tane ancak yazabildim. Çoluk çocuðun kalabalýðýna geldi. Tam yedi çocuk, Allah kabul etsin. Gönderdiðimiz risâlelerin altýna tasdik yazmýþ. ‘Hemþirem Kezban’ý Cennetü’l-Firdevste saadet-i ebediyeye mazhar eyle’ diye. Hepimiz yazdýk, görüncelerim, rahmetlik beyim, kýzkardeþim. O da hepsine böyle dualar yazýp bize geri gönderdi. “Risâleleri okumada bile en fazla yardýmý Þahide Anne yapardý. Anlamadýðýmýz yerleri tek-
GÜN GÜN TARÝH
Turhan Celkan
ÜSTAD HAZRETLERÝ KARÞILIKSIZ BÝR ÞEY ALMAZDI
Kezban Annenin gözleri zaman zaman bir noktaya dalýyor, belki de 30-40 yýl öncesini düþünüyor. Sonra yine konuþmaya baþlýyor: “Üstadý her zaman görürdük. Yolu zaten bizim kapýnýn önüydü. Üstad her gördüðümüzde, ‘Hastayým, duâ edin kardeþlerim’ derdi. Þahide Anne Üstadla sýk sýk görüþürdü. Üstadýn ona öðrettiklerini öðrenmek için Þahide Annenin yanýndan ayrýlmazdým. Cenâb-ý Hak öyle verdi aþkýný… Allah tarafýndan evdekilerde pek bir þey söylemezdi. Bazan yemek yapacak vaktim kalmazdý. ‘Çay demleyivereyim mi?’ derdim. ‘Ben ne bulursam onu yerim’ derdi. “Bazan Üstadýmýza kaymak gönderirdik, ardýndan hemen para yollardý. Selâm gönderirdi. Karþýlýksýz bir þey almazdý. Þahide Annem de ondan almýþ ya, bazan ziyarete geldiðinde iki bardak çay içse, hemen çocuða veya bana bir hediye verirdi. ‘Kardeþlerim, abdestsiz durmayýn. Aniden ölüm gelirse imanla göçersiniz. Beþ vakit abdestinizi evvel alýp hazýrlandýnýz mý, ahirette melekler þaþarlarmýþ. ‘Bu nurlar kimin? Bunlarýn nuru neden fazla?’ diye sorarlarmýþ Cenâb-ý Hakk’a. O da ‘Bunlar namazdan önce abdest alýp Benimle görüþmeye hazýrlanan kullarýmýn dermiþ’ derdi. Ýþte Þahide Anne bizi ibadete böyle þevklendirirdi. Biz de hep abdestli olur, iþ yaparken bir taraftan da virdlerimizi, duâlarýmýzý ezberden okuyabilirdik. Aramýzda cüz paylaþýrdýk. Hatim duâmýzý Üstad yapardý. Sonra ‘Sen benim vekilimsin’ diye o vazifeyi Þahide Anneye verdi.” Kezban Anne sohbetimizin bir yerinde “Bu kadar yeter mi? Biraz da Üstadýmýzla konuþalým mý?” deyince doðrusu ne demek istediðini birdenbire kavrayamadým. “Þimdi gözümün pili bitti ya, bulduðuma risâle okutuyorum” diye açýkladý söylediklerini. Öyle ya, Üstad “Risâleleri her okuduðunuzda benimle konuþmuþ gibi olursunuz” demiyor muydu? Sözler’i açtýk. Ve 28. Söz’ü okuduk. Cennet bahsini, “Dost dostuyla beraber orada bulunacak” bahsini daha iyi anladýk. Öyle ya, Cennetteki beraberlik de böyle olmalýydý. Bir araya geldiðimizde zaman mefhumu olmaksýzýn, uzun süredir merak ettiðimiz sorularýn cevaplarýný öðreniyoruz. Sorular sorularý takip ediyor ve zamanýn nasýl geçtiðini anlamýyoruz bile… Yazýmýzý Kezban Annenin minik not defterini karýþtýrýrken rastladýðýmýz kendi duâsý ile bitirelim: “Ey Rabbim! Bize bol rýzýk, faydalý ilim, üstün zekâ ve sýhhatli bir hayat bahþet! “Yüce Rabbim! Beni bu dünyada doðru yoldan ayýrma, gaflet ve dalâlete düþürme, öldükten sonra kabirde eziyet ettirme. Mahþer günü, âlemlere rahmet olarak gönderdiðin, Habîbin Muhammed’in (asm) þefaatinden mahrum etme. Ahirette bana salih kullarýnýn arasýnda yer ver. Beni Cehennemden koru! “Ey rahmeti bol Rabbim! Sen benim en büyük sýðýnaðýmsýn. Ben ancak Sana ibadet eder, Senden yardým dilerim. Benim üzerimden yardýmýný esirgeme… “Beni rahmet deryalarýna daldýr. Kazancýmý helâl ve bereketli kýl! “Rabbim! Bana güzel ahlâk ver. Beni her türlü kötülüklerden muhafaza et. Bana hakikati göster. Beni kurtuluþa erdir. “Peygamberimizin (asm) sünnetinden ve onun yolundan ayýrma! “Sevdiðini bana da sevdir. Sevmediðini de sakýndýr! Âmin!”
turhancelkan@hotmail.com
Þeytanýn mühim bir desisesi, insana kusurunu itiraf ettirmemektir, tâ ki istiðfar ve istiâze yolunu kapasýn. Hem nefs-i insaniyenin enâniyetini tahrik edip, tâ ki nefis kendini avukat gibi müdafaa etsin, adeta taksirattan takdis etsin. Evet, þeytaný dinleyen bir nefis, kusurunu görmek istemez. Görse de, yüz tevil ile tevil ettirir. Bediüzzaman Said Nursî
siyahbeyaz:Mizanpaj 1
10
3/6/2010
1:13 PM
Page 1
KÜLTÜR-SANAT YENÝASYA / 7 MART 2010 PAZAR
Bu iþ çocuk oyuncaðýymýþ
Bu Çetin bir cevher Faruk Abi!
MÝZAH
PENDÝK Belediyesinin düzenlediði ve jüri üyeliðini san'atçýlar Hasan Kaçan, Zihni Göktay, Hamit Haskabal’ýn yaptýðý “bu iþ çocuk oyuncaðý” adlý yarýþmanýn finali gerçekleþtirildi. Tamamen atýk maddelerden imal edilen 505 oyuncaðý gören büyükler, “Bu iþ çocuk oyuncaðýymýþ” diyerek þaþkýnlýklarýný gizleyemediler. Kiminin kartondan boðaz köprüsü, kiminin de pet þiþeden robot imal ettiði yarýþmada jüri üyeleri birincileri seçmekte hayli zorlandý. 4 ayrý kategoride düzenlenen yarýþmada ‘1.2.3. sýnýflar’da Recep Sencer Selçuk, ‘4.5. sýnýflar’da Melih Özel, ‘6.7.8. sýnýflar’da Özge Yýlmaz ve mansiyonda da Aysu Boðaz birinci oldu. Yarýþmaya katýlan tüm öðrencilere kitap hediye edilirken bütün kategoride dereceye giren öðrencilere dizüstü bilgisayar verildi. Organizasyonu düzenleyen Belediye Baþkaný Salih Kenan Sahin, ‘bu iþ çocuk oyuncaðý’ yarýþmasý ile çocuklarýn çevreye olan duyarlýlýklarýný arttýrmayý hedeflediklerini söyledi. Ýstanbul / Yeni Asya
ÇETÝN KASKA
cetinkaska@hotmail.com
eçen gün gýcýr gýcýr elbiselerimi giydim. Mevzu önemli, gazeteye kapak atmak var bunun ucunda. Açýlýþ vesilesiyle bizim gazetenin Haber Müdürü Faruk Çakýr gelecekti. Bi yolunu bulup bende var olan o engin cevheri (!) ona göstermeliydim. Yoksa alimallah kar altýnda küflenip gidecek. Sabahtan hazýrlýklara koyuldum, ilk iþ elbise bulmaktý, baktým bende babadan kalma eski püskü bi þeyler var. Tam cilâlý taþ devrinden kalma, ilkel kýyafet tipi iþte. Kendi kendime; “Ya ben bu týrtolarý giyersem, Faruk Abi beni dilenci falan zannedip bozuk para verebilir. En iyisi kötü gün dostu Ýbo’nun elbiselerini araklayayým, pardon izin isteyip alayým yani. Binlerce dil dökme ve bin dereden su getirmeden sonra nihayet damatlýk elbiselerini aldým. Yaaa! Elbise güzel, lâkin o kadar kýrýþmýþ ki! Sanki bizim Furkan’ýn bonus saçý. Ütü yapmayalý baya oldu, eeeh ne yapalým iþ baþa düþtü. Bu arada, aramýzda kalsýn, geçen gün bizim Kemal ilk defa ütü yapmaya giriþti. Sonucu mu? Tam hezimet, bir pantolon aðýr yaralandý ve kullanýlmamak üzere tavan arasýna atýldý. Ütüye su koymadan zavallý pantolona aþý yapmaya kalkýþmýþ. Ben tam vaktinde olay mahalline yetiþmeseydim, vahim neticeler doðabilirdi. Annesi, bana ekstradan dua etmeli. Yoksa birkaç pantolon daha satýn almak zorunda kalabilirdi. Zorlu bir antrenman neticesinde takým elbiseyi cillop hale getirdim. Bir çýrpýda üzerime geçirdim, aynanýn karþýsýnda kendime baktým; “Vay vay Çetin Bey tam kodaman oldun haaa.’’ Açýlýþ için herkes karýnca gibi çalýþýyordu. Ben, bana iþ vermesinler diye bir yere sývýþayým dedim, ama sert bir kayaya çarptým. Haliyle gelen geçenin eline kolonya dökme ve þeker verme görevi verildi. Ben yüzüme, gözüme bulaþtýrýnca bunu, beni mutfak tarafýna yolladýlar. Oooh yemek kokularý etrafa buram buram akýyor. Karným bunu görünce baþladý zil çalmaya “Daha teneffüse çok var, amansýz çýðlýklarýn beni týrtlamaz’’ dediysem de dinletemedim. Habire aðzým sulanýyor. Baktým olacaðý yok, aþçýya görünmeden baklavayý bir çýrpýda mideye indirdim. Bi hoþ ki anlatamam! Ufak tefek atýþmalardan sonra Faruk Abi teþrif etti. Beni görünce sýrýttý, baþka bi þeycikte demedi. Oysa ben o sihirli kelime olan ‘gel’ kelimesini bekliyorum. Yook! Baktým bizim abi týnmýyor ve istifini bozmuyordu. Ya, sanki her hafta birkaç gazete deviren ve gazeteye yazý yazan ben deðilim! Her neyse, bu fýrsatý tepecek avantajým yoktu. Hemen bi tabak okkalý tatlý aldým ve yanýna yaylandým. Mutfakta çok kalmam hasebiyle biraz fazla salatalýk kokuyordum, ama Ýsmail’in hacý miski bu derde iyi deva oldu. Birkaç hoþbeþten sonra Faruk Abiye þunu söylemek istedim: “Abi beni yanýna al. Yazýyoruz, yazý- yoruz nereye kadar? Bi resmimiz bile gazetede gözükmüyor. Kendimi bu durumda üç harfliler gibi hissediyorum. Yurt masasýnýn baþýnda ömrümü heba etmek istemiyorum. Sað kolun olayým, iþten kaçmam haa. Gelin, verin elinizi benim zekâm, sizin giriþimci ruhunuz ve azminizle piyasayý allak bulak edelim. Ergenekon yardakçýsý olan gazetecilere “mini mini bir kuþtum’’ þarkýsý yerine “demokrasi ve özgürlükten’’ dem vuralým. Anlasana abi, ben bi Faruk Çakýr olmak istiyorum’’ diye veryansýn etmek istedim. Ama ben bu cümleleri Kaf Daðýndan getirene kadar, bizim Faruk Abi bir kuþ gibi uçtu. Öylece arkasýndan aval aval bakakaldým. Sonra bi bizimkilerin aðzýna düþtüm, hiç sormayýn. Gelen geçen korsan yazar muamelesi yapýyor. Tabiî, benim engin bilgilerim onlarý zapturapt altýna alýyor.
G
DUYURU Yeni Asya Gazetesi'nin elden daðýtýmýnýn yapýldýðý yeni bölgeler ve sorumlularý • Bakýrköy (Merkez) • Kartaltepe • Yeni Mahalle • Osmaniye • Ýncirli
• B. Devlet Hastanesi • Zuhurat Baba • Ataköy 1. ve 9. kýsým • Yeþilyurt • Yeþilköy - Florya
Daðýtým sorumlusu: Baybora Ak 0 (212) 466 12 03 - (0 535) 967 01 95 • Esenyurt • Haramidere • Sanayi • Kýraç • Beylikdüzü
• Yakuplu • Gürpýnar • Beykent • Kavaklý • Ýhlas siteleri 1. ve 2. kýsým
Daðýtým sorumlusu: Ýzzet Özdemir 0536 641 96 85 • M. Akif • Atakent • Masko • Deparko • Atatürk Mah.
• Ziya Gökalp • Heskop • Keresteciler • Ýmsan
Daðýtým sorumlusu: Ömer Eren (0532) 748 05 07 Abone Servisi: 0 (212) 630 48 35 - 655 88 59 Dahili (219, 220, 221)
Yeni Asya Temsilciliðince düzenlenen 'Nesil Yetiþtirmede Dengeli Yaklaþým' konulu konferansa katýlýmcýlar yoðun ilgi gösterdi.
Ürgüp’te Yeni Asya Rüzgârý YENÝ ASYA ÜRGÜP TEMSÝLCÝLÝÐÝNCE DÜZENLENEN “NESÝL YETÝÞTÝRMEDE DENGELÝ YAKLAÞIM” KONFERANSINA BÜYÜK BÝR KATILIM GERÇEKLEÞTÝ. ÜRGÜP Yeni Asya Temsilciliðince 26 Þubat 2010 Cuma günü düzenlenen ve gazatemiz yazarlarýndan M. Latif Salihoðlu’nun konuþmacý olarak katýldýðý ‘Nesil Yetiþtirmede Dengeli Yaklaþým’ konulu bir konferans tertip edildi. Ürgüp ve Nevþehir baþta olmak üzere Niðde, Aksaray, Kayseri ve Kýrþehir illerinden de dâvetlilerin katýldýðý konferans salonu týklým týklým doldu. Konferansýn takdimi Emre Tuncel tarafýndan yapýldý. Kur’ân-ý Kerim tilâvetini Abdullah Ekinci Hoca yaptý. Açýlýþ konuþmasý Yeni Asya Gazetesi Nevþehir Temsilcisi Bilal Altunbaþ tarafýndan gerçekleþtirildi. Altunbaþ konuþmasýnda, “Ürgüp ilçemizle Risâlei Nurlarýn ve dolayýsýyla Yeni Asya’nýn manevî bir baðý var. Bu bað Üstad Bediüzzaman Said Nursî’nin muhterem kardeþi merhum Abdülmecid Nursî'nin (Ünlükul)’ 1940 ile 1952 yýllarý arasýnda
12 yýl Ürgüp Müftülüðü yapmasýndan kaynaklanýyor. Bu yýl lar arasýnda Ýþarat’ül Ýcaz eserini Arapça’dan Türkçe’ye tercüme etmiþti. O gün zemine saçýlan Nur tohumlarý bugün bu salonun dolmasý ile tezahür etmiþtir” dedi. Daha sonra M. Latif Salihoðlu konuþmasýna baþladý. Salihoðlu konuþmasýnda ‘nesil yetiþtirmenin’ tarihî sürecini anlattý. Salihoðlu, nesil yetiþtirirken çok baskýnýn da çok serbestliðin de fayda vermeyeceðini belirtti. Konferas sonunda Kervansaray Musikî Ekibi de ezgileri ile Ürgüp’lülerle buluþtu. Daha sonra konferansa katýlan Ürgüp Belediye Baþkaný Fahri Yýldýz da bir kýsa teþekkür konuþmasý yaptý. Fahri Yýldýz gazetemiz yazarý Latif Salihoðlu’na Ürgüp ve Kapadokya üzerine yapýlmýþ araþtýrmalarý içeren bir kitrap ve CD seti hediye etti. Ýstanbul / Yeni Asya
Kervansaray Musikî Ekibi, ezgileriyle konferansa katýlan Ürgüplülerle buluþtu.
Gazetemiz yazarý Latif Salihoðlu, yaptýðý konuþmada nesil yetiþtirmenin tarihî sürecini anlattý.
Gazetemiz Nevþehir temsilcisi Bilal Altunbaþ, konferansýn açýlýþ konuþmasýný yaptý.
SÜ’nin küresel ýsýnma filmi ikincilik aldý SELÇUK Üniversitesi Ýletiþim Fakültesi ‘Uluslararasý Kýsa Film Festivali’nde öðretim üyesi Þenol Çöm’ün yönettiði ve küresel ýsýnmanýn ele alýndýðý ‘+ 5 Derece’ f ilmiyle kurmaca dalýnda 2’ncilik ödülü kazandý. ‘Belgesel’ ve ‘Kurmaca’ olmak üzere 2 ayrý dalda 120 f ilmin yarýþtýðý festivalde, en baþarýlý 50 f ilm f inale kaldý. Dünya barýþý, küresel ýsýnma, açlýk, temiz su kul lanýmý, so-
kak çocuklarý gibi temalarýn iþlendiði f ilmlerde birincilik ödülünü ‘1 Nota 1 Çizgi’ ad lý kýsa f ilmi ile Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nden Irmak Sueri, ikincilik ödülünü Selçuk Üniversitesi’nden ‘+ 5 Derece’ ile Þenol Çöm, üçüncülük ödülünü ise Ýstanbul Üniversitesi’nden ‘Mendilci Kýz’ f ilmi ile Serpil Beylik aldý. Konya / cihan
Kadýnlarýn el ürünü sergileri görücüye çýktý BURSA Kent Konseyi Kadýn Meclisi Ýstihdam Grubu üyelerinin el emeði göz nuru ürünlerinden oluþan ‘Üreten Eller’ baþlýklý sergi, Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi Sanat Galerisi’nde açýldý. Bursa Büyükþehir Belediyesi Baþkanvekili Abdullah Karadað ile Bursa Kent Konseyi Baþkaný Mehmet Semih Pala’nýn katýlýmýyla açýlan sergide, Kadýn Meclisi üyesi kadýnlarýn büyük emek vererek yaptýklarý ürünler vatandaþlardan da büyük ilgi gördü. Mehmet Semih Pala, sergi ile kadýnlarýn yeteneklerinin ürünü çalýþmalarý beðeniye sunduklarýný belirterek, “Bu sergide geleneksel kültürümüzün birbirinden farklý çalýþmalarýný bir araya getirdik. El emeðine ve san'ata büyük önem veriyoruz. Üyelerimizin sergisinde kendi ürünleri yer alýyor. Bu ürünler satýldýðý takdirde üyelerimiz, aile bütçelerine de katký saðlamýþ olacaklar. Bu sayede kadýnlarýmýz tüketimden üretime geçmenin mutluluðunu yaþayacak” diye konuþtu. Bursa / cihan
Ýlâhiler Filistin için söylendi ÝNSANÎ Yardým Vakfý (ÝHH) tarafýndan Filistin’e denizden gönderilecek olan 20 filoluk yardým konvoyuna katký için Ömer Karaoðlu Adýyaman’da ilâhî konseri verdi. Hisar salonunda gerçekleþen geceye ilgi oldukça büyüktü. Kur’âný Kerim okunarak baþlanýlan gecede, Þeyh Ahmed Yasin’in Ýslâm Ümmetine Vasiyeti okundu. ÝHH Afet Koordinatörü Yaþar Kutluay konser öncesinde yaptýðý konuþmada, Filistin’in özgür olacaðýný söyleyerek, “Ýlk baþlarda bunu söylediðimizde herkes hayal görüyorsunuz; dedi. O gün bir kiþiye iki kiþiye anlatarak bugünlere geldik. Bugün bakýyorum buradaki ka-labalýðý görünce Ýsrail’in sonun geldiðini görür gibi oluyorum. Hepimiz buna þahit olacaðýz” dedi. Adýyaman / iha
SOLDAN SAÐA — 1. OranHAZIRLAYAN: Erdal Odabaþ týlý, oranlý, uygun. - Çok yaerdalodabas@mynet.com zýk, yuh, yuf mânâlarýnda 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 bir halk ifadesi. 2. Ýslâm â1 limleri. - Asetik asidin tuzu 2 veya esteri, saydam. 3. Satmak için pazara götü- 3 rülen hayvan sürüsü. - A- 4 zarlama, baþa kakma. 4. 5 Çoban, deveci ve göçebele- 6 rin giydiði uzun, yakasýz 7 üstlük, kepenek. - Herhan- 8 gi bir durumun, cismin ve- 9 ya alanýn sýnýrlarý arasýnda 10 bulunan bir yer, dâhil. - Tedirgin, bezmiþ, usanmýþ, bezginlik getirmiþ. 5. Karþýlýklý konuþma, diyalog. - Kayýn birader. 6. Bir hayvanýn bir baþka hayvaný yemek için yakalamasý. - Kesinlik. 7. Rahmetullahi aleyhin kýsasý. - Duadan sonra söylenir. - Gam (II) dizisinde do ile mi arasýndaki ses. 8. Fiyat, deðer. - Artma, çoðalma. - Anonim þirketin kýsasý. 9. Kimi yörelerimizde küçük çocuk. - Ankara'da bir semt. 10. Duru, sakin havada çýkan kuru soðuk. - Genellikle tahýl ölçmede kullanýlan belirli hacimdeki kap, ölçek. - 100 m² deðerinde yüzey ölçü birimi.
BULMACA
YUKARIDANAÞAÐIYA—1. Okullarda öðrencilerin sunduðu, programýnda koþuk, oyun vb. gösterilerinin yer aldýðý eðlence. 2. Konya aðzýnda fasulye. - Namzet. 3. Tahta bölme, tahta perde. - Verme, ödeme, yerine getirme. 4. Çocuklarýn oyun için kazdýklarý ufak çukur. - Osmanlýlarda önceleri yalnýz olaðanüstü durumlarda, sonralarý ise sürekli olarak halktan toplanan vergi. 5. Bir yerden alýp baþka bir yere iletme, aktarma, taþýma. 6. Baskýn (dominant) alelinin varlýðýnda etkisini göstermeyen alel. 7. Yalnýz, yalýn, tek. - Görülmeyen, duyularla sezilebilen, soyut, ruhani. 8. Hedefe varma, hedefi vurma. - Çapa. 9. Ýçinde mýsýr ekmeði piþirilen özel sahan. - Padiþah fermaný. 10. Ölen kimsenin yakýnlarýna baþsaðlýðý. 11. Çorum yöresinde büro, ofis yerine kullanýlan kelime. - Aðabey, büyük kardeþ. 12. Merkürün diðer adý.
BÝR ÖNCEKÝ BULMACANIN CEVABI — SOLDAN SAÐA: 1. KASÝDE. SABAN. 2. AKÝBET. AKABE. 3. BALABAN. LT. 4. ALÝ. ÝLAHÝYAT. 5. NAKÝ. OGA. ALA. 6. OLANAK. AY. 7. ÇENET. SÝMÝT. 8. ES. TARAMA. AH. 9. ÝLÝM. SU. 10. ANA. ALÝNAZÝK. YUKARIDANAÞAÐIYA:1. KABANÝÇE. 2. AKALA. ESÝN. 3. SÝLÝKON. LA. 4. ÝBA. ÝLETÝ. 5. DEBÝ. ATAMA. 6. ETALON. 7. NAGASAKÝ. 8. SA. HAKÝM. 9. AK. MASA. 10. BALYA. UZ. 11. ABTALATA. 12. NE. TAY. HAK.
siyahbeyaz:Mizanpaj 1
3/6/2010
3:52 PM
Page 1
11
EKONOMÝ YENÝASYA / 7 MART 2010 PAZAR
Renault’dan, Kadýnlar Günü’ne özel kutlama
EKONOMÝNÝN lokomotifi olan otomotiv sektörünün ihracatý, 42 ül kede hýz sýnýrýný aþtý. Sektörün, yýlýn ilk iki ayýnda aralarýnda Ýspanya, ABD, Ýsrail, Birleþik Arap Emirlikleri, Ýsveç, Mýsýr ve Portekiz’in de bulunduðu 42 ül kede ihracatýný yüzde 100’ü aþan oranlarda artýrdýðý bildirildi. Uludað Ýhracatçý Birlikleri (UÝB) kayýtlarýndan derlenen bilgilere göre, otomotiv sektörü, ocak-þubat döneminde, 138 ül ke ve özerk bölgenin yaný sýra 11 serbest bölgeye, geçen yýlýn ayný dönemine göre, yüzde 41,8’lik artýþla 2 milyar 668 milyon 814 bin dolar ihracat gerçekleþtirdi. Bu dönemde, 98 ül ke ve özerk bölge ile 5 serbest bölgede ihracat artýþ kaydederken, 40 ül ke ve özerk bölge ile 6 serbest bölgede ihracat geriledi. Otomotiv ihracatýnda sýrasýyla yüzde 19,2’lik paya sahip Fransa’da yüzde 51, yüzde 18,1’lik paya sahip Ýtalya’da yüzde 96, yüzde 11,8’lik paya sahip Almanya’da yüzde 34 ve yüzde 7,2’lik paya sahip Ýngiltere’de yüzde 92 oranýndaki artýþ sevindirirken, yüzde 4,7’lik pay ile 5. sýrada bulunan Ýspanya’da yüzde 438 oranýndaki ihracat artýþý dikkati çekti. Sektör’ün, 2 aylýk dönemde ilk kez ihracat gerçekleþtirdiði Marshall Adalarý, Panama, Ýzlanda, Guyana, Paraguay, Zimbabve, Uruguay, Benin, Andorra, Surinam, Ruanda, Ýngiliz Hint Okyanusu Topraklarý, Yeni Kalodenya, Kongo ve Orta Afrika Cumhuriyeti’nde ise yüzde 100’lük ihracat artýþý kaydedildi. Bursa/aa
EURO
DÜN 1.5360 ÖNCEKÝ GÜN 1.5440
DÜN 2.0930 ÖNCEKÝ GÜN 2.1110
Halka arzlarda 2010 milât olacak
ÝSTANBUL Menkul Kýymetler Borsasý (ÝMKB) Baþkaný Hüseyin Erkan, 2010’un halka arzlar açýsýndan milât yýlý olacaðýný bildirdi. Erkan, ‘’Halka arz seferberliði’’ konulu toplantýya katýlmak için geldiði Konya’da, Sermaye Piyasasý Kurulunun (SPK) halka açýlma prosedüründe bazý kolaylýklara gittiðini söyledi. Halka arzda 2010 yýlýnda beklentilerin olumlu olduðunu dile getiren Erkan, ‘’2010 yýlýnda 4-5 baþvurumuz var, bunlarý inceliyoruz. 20’nin üzerinde þirketin baþvuru hazýrlýðý yaptýðýný biliyoruz. Bu sadece bizim kulaðýmýza gelen þirketler. Bunun ötesinde birçok þirketin de hazýrlýk içinde olduðunu duyuyoruz. 2010 halka arzlar için milât yýlý olacak. Çok hýzlý halka açýlmalarýn gerçekleþmesini bekliyoruz’’ diye konuþtu. Erkan, konjonktür doðru olduðu için bu dönemde SPK, Odalar ve Borsalar Birliði ile ÝMKB arasýnda imzalanan protokolle halka arz seferberliði baþlattýklarýný söyledi. Konya/aa
ALTIN
C. ALTINI
DÜN 56.050 ÖNCEKÝ GÜN 56.500
DÜN 374.000 ÖNCEKÝ GÜN 377.000
Vergi artýþý yanlýþ oldu BÜTÇE AÇIKLARININ VERGÝ ARTIÞI ÝLE KAPATILMASININ YANLIÞ OLDUÐUNU VURGULAYAN TESK GENEL BAÞKANI BENDEVÝ PALANDÖKEN, “VERGÝ ARTIÞLARI ÝLE BÜTÇE DÜZELEBÝLÝR AMA EKONOMÝ BOZULUR” DEDÝ. TÜRKÝYE Esnaf ve Sanatkârlarý Konfederasyonu (TESK) Genel Baþkaný Bendevi Palandöken, bütçe açýklarýnýn vergi ile kapatýlmasýnýn yanlýþ olduðunu söyledi. TESK Baþkaný, Palandöken yaptýðý yazýlý açýklamada, ‘’kriz nedeniyle yaþanan talep daralmasý fiyatlar üzerindeki baskýyý azaltmýþtý. Hatta bu sebeple maliyetlerdeki artýþlar bile fiyatlara yansýtýlamamýþtý. Ama 2009 yýlý sonunda tekel maddelerinin üzerindeki vergilerin yükseltilmesi nedeniyle fiyatlarýnýn yüzde 40’a yakýn artmýþ olmasý, mevsimsel þartlarýn meyve, sebze üretiminde azalýþa sebep olmasý, et ve enerji fiyatlarýndaki artýþlar enflasyonu arttýrdý. Enflasyon oranýnýn beklentilerin iki katýný aþarak yüzde 1,45 aylýk artýþ göstermesi vatandaþýn cebini yakmýþtýr’’ görüþünü bildirdi.Yetkililerin çekirdek enflasyon rakamlarýný gerekçe göstererek ‘’korkulacak bir þey yok’’ açýklamasý yapmasýna raðmen vatandaþýn beklentisinin fiyatlarýn artacaðý yönünde olduðunu ifade eden Palandöken, þunlarý söyledi: ‘’Yetkililerimizin korkulacak bir þey yok demesine raðmen vergide, enerjide, ithal ara mal lardaki fiyat artýþlarý, bundan sonraki fiyatlandýrmalara yansýyacaktýr. Artan fiyatlar dar gelirli vatandaþý daha fazla etkilemektedir. Vatandaþ, enflasyon hesaplarýndaki sadeleþtirmeleri deðil, çarþýda pazarda cebinden çýkan paraya göre fiyat artýþlarýný deðerlendiriyor. Bu ay cebinden yüzde 20 daha fazla para çýkýnca baþka bir þeye inanmýyor.’’
“ÝÞÇÝ VE MEMUR MAAÞLARINDA YENÝDEN DÜZENLEME YAPILMALI’
TESK Genel Baþkaný Bendevi Palandöken. FOTOÐRAF: CÝHAN
TESK Genel Baþkaný Bendevi Palandöken bütçe açýklarýnýn kapatýlmasý ile ilgili olarak da þu görüþleri dile getirdi: ‘’Zamlarý kimse savunamaz. Ýnsanlar sokaklarda iþ ararken bu zamlar sosyal patlamayý artýrýr. Vergi artýþlarý ile bütçe düzelebilir ama ekonomi bozulur. Bütçe açýklarýný vergi artýþlarýyla kapatýlmasý yanlýþtýr. Bu konuyu birçok kez dile getirdim. Tekrar ediyorum bu büyük sýkýntý yaratýr. Yapmayýn bu zamlarý demiþtik. Ýþçi, memur ve emekliye yýlbaþýnda yapýlan maaþ artýþlarý iki ay içinde fazlasýyla geri alýndý. Dar gelirli kesimin rahat yaþayacaðý uygun ücret artýþlarý verilmelidir. Ýþçi memur maaþlarýnda yeniden düzenleme yapýlmalýdýr. Bu iç talebi de canlandýrýr. Ýç talebin canlandýrýlarak piyasada iþlerin açýlmasý daha önemlidir.’’ Devletin vatanda-
þýndan alacaðýnýn tahsili ile ilgili olarak da görüþlerini açýklayan Palandöken, devletin vatandaþlardan alacaðýný, uygun þartlarla tahsil etmesinin karþýlýklý olarak rahatlama oluþturacaðýný, bu durumun piyasalarý da olumlu etkileyeceðini vurguladý. Bendevi Palandöken þöyle devam etti: ‘’Baþta esnaf ve sanatkârlarýmýz olmak üzere bütün küçük iþletmeleri teþvik edici politikalarýn uygulamaya konulmasýna ihtiyaç vardýr. Þirket bazýnda yapýlacak vergi yapýlandýrmalarý geneli etkilemez. Yüksek gecikme faizleriyle birlikte 110 milyar liraya ulaþan Vergi, Bað-Kur ve Sigorta Prim borçlarý düþük faiz ile 36 vadeli yapýlandýrýlýrsa, insanlar borçlarýný öder, devletin kasasýna para girer, piyasanýn canlanmasý saðlanýr.’’ Ankara/aa
Yoksulluk sýnýrý, 3 bin TL’ye yaklaþtý
Antalyalý seracýlar Þanlýurfa’da seracýlýðý geliþtirecek
GÜNEYDOÐU Anadolu Projesi’nin merkezi Þanlýurfa’ya gelen Antalya Ticaret ve Sanayi Odasý üyesi seracýlar, incelemelerini tamamladýktan sonra Þanlýurfa Ticaret Odasý’nda deðerlendirme toplantýsý yaptý. Antalya Ticaret ve Sanayi Odasý Meclis Baþkaný Ali Rýza Akýncý, “Bu bölgede olmaktan son derece mutluyuz. Ýki günlük ziyaretimiz sýrasýnda bölgeyi dolaþtýk. Bu ziyaret bizim için çok olumlu geçti” dedi. Þanlýurfa Valisi Nuri Okutan, seracýlarýn yaptýklarý incelemelerin ve deðerlendirme toplantýsýnýn çok verimli geçtiðini söyledi. Okutan, “Toplantý çok faydalý geçti. Ýnþal lah Antalyalý seracýlarla iþbirliðimiz sürecek ve Þanlýurfa’da seracýlýðý geliþtireceðiz” dedi. Þanlýurfa Ticaret ve Sanayi Odasý (ÞUTSO) Baþkaný Sabri Ertekin, “Kentimizde sebze üretiminin geliþmesi için seralarýmýz var ama bu iþe Antalya bizden çok daha önce baþlamýþ. Bu ürünleri nasýl yetiþtirebiliriz, dýþarýda nasýl rekabet edebiliriz, bunlarý nasýl pazarlayabiliriz, hem yerinde inceleyelim ondan sonra birlikte çalýþalým diye düþünüyoruz. Ýnþal lah hayýrlara vesile olacak. Devlet gerçekten buraya çok büyük yatýrýmlar yapmýþ, sulama projeleriyle. Al lah da vermiþ, topraðýmýz var, güneþimiz var. Bunlarý iyi deðerlendirirsek hem ül kemize, hem bize faydasý olacak” ifadelerini kul landý. Þanlýurfa/cihan
Otomotiv ihracatý 42 ülkede hýz sýnýrýný aþtý
DOLAR
AKARYAKIT ürünlerinden kurþunsuz benzinin litre fiyatý artýrýldý. Otogazda indirime gidildi. Akaryakýt daðýtým þirketleri 95 oktan kurþunsuz benzinin satýþ fiyatýna 6 kuruþ zam yaptý. Ýstanbul’da satýlan benzinin litre fiyatý 3.67 TL’den 3.73 TL’ye yükseldi. Otogaz fiyatlarýnda ise indirime gidildi. Litresi 2.07 TL’den satýlan otogaz 2.04 TL’ye geriledi. Zammý sabah petrol istasyonlarýnda gören vatandaþlar tepkilerini dile getirdi. Bundan sonra otomobil kullanmanýn çok lüks olduðunu belirten vatandaþlar zamlara artýk dur denilmesi gerektiðini söylediler. Yakýt almanýn artýk lüks sayýlacaðýný söyleyen tüketiciler bu zamlarýn nerede duracaðýný merak ettiklerini belirttiler.
SERBEST PÝYASA
Benzine zam
indirimle anlam katýyor. Kampanya çerçevesinde, 3 gün boyunca ilk 33 þanslý kadýn Renault kullanýcýsýna 3.000TL indirim imkâný sunuluyor. Bu özel kampanya, otomatik vites Mégane HB’in Expression, Dynamique, Privilège versiyonlarýna uygulanýyor.
DÜNYA Kadýnlar Günü’nde Renault, kadýn müþterilerini çok özel bir kampanyayla kutluyor. Renault, kadýnlarý çok özel fiyatlarla Mégane hatchback sahibi yapýyor. 6 - 8 Mart 2010 tarihlerinde geçerli olacak bu kampanyada Renault, kadýn müþterilerinin bu özel gününe, otomatik vites Mégane HB’lerde 3.000TL
ASKON’da yeni yönetim belirlendi ANADOLU Aslanlarý Ýþadamlarý Derneði’nin (ASKON), 6. Olaðan Genel Kurulu sonrasýnda oluþan yeni yönetimi, görev daðýlýmýný belirledi. Yapýlan toplantýda Mustafa Koca, ASKON’un yeni dönemde de Genel Baþkaný olurken, yeni yönetim kurulu ise çok renkli isimlerden oluþtu. Kongre sonucunda yüzde 40’ý yenilenen ASKON Yönetimi, geçtiðimiz günlerde ilk toplantýsýný yaptý ve görev daðýlýmýný yaptý. Toplantý sonrasýnda yönetim kurulu üyelerinin tamamýnýn oyunu alan, Mustafa Koca, ASKON Genel Baþkanlýðý’na seçildi. ASKON Genel Baþkaný Koca, Türkiye’nin çok zor bir süreçten geçtiðini belirterek, yeni dönemde ASKON’un çok daha aktif ve ekonominin pusulasýný belirleyici hamleler yapacaðýný ifade etti. Yapýlan toplantýda yeni yönetim kurulu ve görevleri þöyle belirlendi: Genel Baþkan Mustafa Koca Teþkilâtlanma’dan sorumlu Genel Baþkan Yardýmcýsý, Ý. Doðan Salman, AR-GE’den Sorumlu Genel Baþkan Yardýmcýsý Sýtký Abdullahoðlu, Mali ve Sosyal Ýþlerden Sorumlu Genel Baþkan Yardýmcýsý Yusuf Kalyoncuoðlu, Dýþ Ýliþkilerden Sorumlu Genel Baþkan Yardýmcýsý H. Ali Cesur, Sektörlerden Sorumlu Genel
Anadolu’da alýþveriþ merkezi zinciri yaygýnlaþýyor TÜRKÝYE'DE 4 alýþveriþ merkezi yapýmýný gerçekleþtiren Rönesans Holding bünyesindeki Rönesans Gayrimenkul AÞ’nin 5 yýl içinde deðiþik þehirlerde 16 AVM daha kuracaðý bildirildi. Rönesans alýþveriþ merkezleri proje müdürü Ahmet Sarý, AVM konusunda ihtisaslaþtýklarýný belirterek, holding olarak dünyada Türk müteahhitleri arasýnda ilk 3 inþaat firmasýndan biri olduklarýný söyledi. Türkiye’de yatýrýmlarýný sürdürdüklerini, Ýstanbul ve Ankara’da ‘’Optimum’’, Gaziantep’te ‘’Sanko Park’’, Malatya’da ‘’Malatya Park’’ AVM’lerinin yapýmýný gerçekleþtirdiklerini belirten Sarý, 5 yýl içinde deðiþik þehirlerde 16 AVM daha kuracaklarýný, alýþveriþ merkezi zincirini Anadolu’da yaygýnlaþtýracaklarýný bildirildi. Adana/aa
Baþkan Yardýmcýsý Adnan Danýþman, Yatýrýmlar ve Projelerden Sorumlu Genel Baþkan Yardýmcýsý Atilla Yýlmaz, Kurumsal Ýliþkiler Komisyon Baþkaný Ahmet Karagöz Genel Sekreter M. Akif Bayramoðlu. Teþkilâtlanma Baþkan Yardýmcýlarý: Sami Bektaþ, Naim Kýzýlkale, Cavit Tatlý, Nurullah Erbaþ AR-GE Birimi Baþkan Yardýmcýlarý Hasan Erdoðan, Mali ve Sosyal Ýþler Baþkan Yardýmcýlarý Ýsmail Keleþ, Mustafa Erdal, Dýþ Ýliþkiler Baþkan Yardýmcýlarý Hüsnü Kazan, Recep Þ. Palamut, Nurettin Erzurum, Yatýrýmlar ve Proje Baþkan Yardýmcýlarý: Finans Bilal Saðýr, Enerji Yýlmaz Baþyiðit, Perakendecilik Bekir Aydýn. Sektör Baþkanlarý: Tekstil Zeki Acar, Hazýr Giyim Konfeksiyon Özden Bilirdönmez, Ýnþaat Murat Yýlmaz,. Mobilya Cemal Aslandað, Makine, A.Vahit Bayrakçý, Gýda Salim Arslanhan, Kaðýt-Ambalaj Nihat Dede, Dayanýklý Tüketim Gürsel Kartal, Hizmet Ahmet Turan Karaaslan.Yönetim Kurulu Yedek Üyeleri: Ali Ýhsan Erdem, Murat Vural, Hasan Bayansal, Halit Temtek, Enver Uyar, Mehmet Kesim, Fatih Yýldýz, Ýsmail Çelik, Salih Ýmamoðlu, Sabri Çelebi. Ýstanbul/YENÝ ASYA
T. C. GAZÝOSMANPAÞA 1. ÝCRA MÜDÜRLÜÐÜ Taþýnýrýn Açýk Artýrma ÝLANI 2010/74 Ta. Örnek No: 25 Bir borçtan dolayý hacizli bulunan ve aþaðýda cins, miktar ve deðerleri yazýlý mallar satýþa çýkarýlmýþ olup: Birinci artýrmanýn 01.04.2010 günü saat 09.30 - 09.40 arasýnda GAZÝOSMANPAÞA Fevziçakmak Mah.,774. Sokak No: Bila, Nur Oto Parký adresinde yapýlacaðý ve o gün kýymetlerinin % 60 ýna istekli bulunmadýðý takdirde 06.04.2010 günü ayný yer ve saatte 2. artýrmanýn yapýlarak satýlacaðý. Þu kadar ki, artýrma bedelinin malýn tahmin edilen deðerinin % 40'ýný bulmasýnýn ve satýþ isteyenin alacaðýna rüçhaný olan alacaklarýn toplamýndan fazla olmasýnýn ve bundan baþka paraya çevirme ve paylarýn paylaþtýrma giderlerini geçmesinin þart olduðu, mahcuzun satýþ bedeli üzerinden % 1 Oranýnda KDV’nin alýcýya ait olacaðý ve satýþ þartnamesinin Ýcra dosyasýnda görülebileceði, gideri verildiði takdirde þartnamenin bir örneðinin isteyene gönderilebileceði, fazla bilgi almak isteyenlerin yukarýda yazýlý dosya numarasiyle dairemize baþvurmalarý ilan olunur. 25/02/2010 TAKDÝR EDÝLEN DEÐERÝ Lira Kuruþ Adet Malýn cinsi (Önemli nitelik ve özellikleri) 25.000,00 34 AN 6100 plakalý Opel Corsa C.D.T.Ý (dizel) 2007 model anahtarlý, ruhsatsýz, sol ön çamurluk vuruk, öntampon karlýk kýrýk, ön cam çatlak, muhtelif yerleri çizik vaziyette.
B: 14498
TÜRKÝYE Kamu-Sen’in araþtýrmasýna göre, dört kiþilik bir ailenin yoksul luk sýnýrý geçen ay için 2 bin 936 TL 40 Kr olarak belirlendi. Konfederasyonun yazýlý açýklamasýna göre, Türkiye Ýstatistik Kurumunun Þubat ayý fiyatlarýný baz alarak yapýlan ‘’Asgari Geçim Endeksi’’ araþtýrmasýnda, çalýþan tek kiþinin yoksul luk sýnýrý Þubat ayýnda bin 463 TL 13 Kr olarak tespit edildi. Dört kiþilik bir ailenin asgari geçim haddi (yoksul luk sýnýrý) ise Þubat ayýnda bir önceki aya göre 44 TL 13 Kr (yüzde 1,53) artarak 2 bin 936 TL 40 Kr oldu. Çalýþan tek kiþinin açlýk sýnýrý ise Ocak ayýna göre yüzde 0,88 artarak bin 116 TL 12 Kr olarak belirlendi. Dört kiþilik bir ailenin ortalama gýda ve barýnma harcamalarýnýn toplamý ise Þubat ayýnda 2 bin 936 TL 40 Kr olarak hesaplandý. Açýklamada, ‘’ortalama ücretle geçinen bir memur ailesinin ulaþým, saðlýk, eðitim, haberleþme, giyim gibi diðer zorunlu ihtiyaçlarýný karþýlamasý için Þubat maaþýndan geriye yalnýzca 170 TL kaldýðý’’ belirtildi. Ankara/aa
Ekonomi uzmanlarý Türkiye’de buluþacak
TÜRKÝYE, 2010 Küresel Ekonomi Sempozyumuna ev sahipliði yapacak. Geleneksel olarak Almanya’da yapýlan Küresel Ekonomi Sempozyumu, bu yýl Eylül ayýnda Ýstanbul’da yapýlacak. Türkiye’nin ev sahipliðinde gerçekleþtirilecek olan ve ‘’Alternatif Davos Zirvesi’’ olarak da kabul edilen Sempozyumda, dünya ekonomisinin içinde bulunduðu sorunlar ve buna iliþkin çözüm yol larý tartýþýlacak. GES’in Türkiye’de gerçekleþmesinde, Türkiye’nin yaptýðý giriþimler ve G20 üyesi olan Türkiye’nin, küresel ekonomide gittikçe artan önemi de etkili oldu. En son Küresel Ekonomi Sempozyumu (GES), Almanya’nýn Hamburg kenti yakýnlarýndaki Plön Þatosunda, geçen yýl 10-12 Eylül tarihleri arasýnda gerçekleþtirilmiþti. GES danýþma kurulunda Türkiye’yi Maliye Bakaný Mehmet Þimþek temsil ediyor. Ankara/aa
siyahbeyaz:Mizanpaj 1
3/6/2010
12:53 PM
Page 1
12
ÝLAN
YENÝASYA / 7 MART 2010 PAZAR
y seri i l â n l a r ELEMAN ALÝBEYKÖY Yeþilpýnardaki þarküterimize þarküterici ön muhasebe, temizlikçi bay/bayan aranýyor. Adresimize 1 adet resimle þahsen: Karadolap Mahallesi Belgin Sokak No: 22 Yeþilpýnar Tel: 0 (212) 627 42 10 0 (212) 627 12 10 ZÝHÝNSEL ENGELLÝLER Öðretmeni ve Ýþitme Engelliler Öðretmeni aranýyor. Tel: (0 530) 347 23 20
ÝÞ ARIYORUM ÝKÝTELLÝ, BAÞAKÞEHÝR civarýnda iþ arýyorum.. Daha önce Tekstil'de çalýþtým, ama diðer sektörler de her tür iþ olabilir.. Tel: (0 537) 499 97 98 ANKARADA % 50 Özürlü Kadrolu Sigortalý Ýþ arýyorum. Mehmet Erim Tel: (0 532) 365 06 37
SATILIK DAÝRE SAHÝBÝNDEN
BEYKENT'te güvenlikli site içerisinde otoparklý 105 m2 laminant parkeli 2+1 daireler Gsm: (0 537) 304 94 43 SAHÝBÝNDEN YEÞÝL Ýnþaat kalitesiyle Ýnnovia 1'de muhtelif kat ve cephelerde 1+1, 2+1, 3+1 harika daireler oturuma hazýr kaçýrýlmayacak fýrsatlar. Gsm: (0 532) 236 27 43 (0 532) 312 11 08 YEÞÝLKENT
GAYRÝMENKUL'den 120 m2 Gürpýnar sitelerde 3+1 sýfýr güney cephe full bitmiþ 89.000 TL. Tel: 0(212) 855 51 34 Gsm: (0535) 612 51 55 190 M2 BEYKENT'te güvenlikli, kapalý otoparklý sitede mantolamalý binada güney cephe deniz manzaralý laminant parkeli jakuzili kombili ebeveyn banyolu 3+1 daire 135.000 TL. Tel: 0 (212) 855 51 34 Gsm: (0 535) 612 51 55 115 M2 BEYKENT'te Beyaz Ýnci Residence'de 2008'de inþaata baþlanmýþ hilton banyolu laminant parkeli Muhteþem daireler 145.000 TL' den baþlayan fiyatlarla. Tel: 0 (212) 855 51 34 Gsm: (0 536) 930 93 33 320 m2 GÜNEY Cepheli laminant parkeli lüx 3 banyolu mutfaklý 100 m2 teraslý 4+1 masrafsýz full dublex daire 170.000 TL. Tel: 0 (212) 855 51 34 Gsm: (0 532) 285 54 09 Beylikdüzü Beykent Yeþilkent Gürpýnar bölgesinde sýnýrsýz portföyümüzle bir telefon kadar yakýnýnýzdayýz. SATILIK DAÝRE Isparta/Keçiborlu kaloriferli 1. Kat 2+1 odalý Örnek Evler (0 537) 647 6440 0 (332) 581 0481 ACELE SATILIK sahibinden kelepir daire 65.000.-TL Pendik eski Kurtköy yolu üzeri E-5 kara yolundan 500 mt. içerde deniz gören geniþ köþe balkonlu daire acele satýlýktýr. Not: Daireler 2 adet olup (ayný katta) arsa sahibinden bitmiþ hemen teslim Gsm: (0532) 665 04 30 SAHÝBÝNDEN SATILIK
Tuzla'da - 155.000.-TL bina içi özellikleri laminant parke plastik boyalý duvar Amerikan panel kapý çelik kapý ýsýcamlý doðrama pvc doðrama laminant mutfak wc duþakabin asansör deprem yönetmeliði görüntülü megafon güvenlik hidrofor jeneratör kablo tv-uydu kapýcý otopark yangýn merdiveni. Gsm: (0536) 375 48 33 KELEPÝR SATILIK BÝNA 1.350.000 USD kelepir satýlýk bina Beyoðlu'nun en gözde sokaðýnda aylýk 20.000 TL. kira geliri olan (4 katý restorant ruhsatlý) 7 katlý bina (1 kat-125m2) tapu teslimi devren sahibinden satýlýktýr. (Ciddî ilgilenenler lütfen arasýnlar) Gsm: (0533) 665 60 16 ACÝL GÜNEY CEPHELÝ önü kapanmaz daire 82.000.-TL. Kapanmaz park ve deniz manzaralý, sabahtan akþama kadar güneþ gören ve güney tarafa bakan köþe daire... Çelik kapý daireye ait hidrofor ve su deposu balkon panjurlu salon ve odalar rabýta döþeme ýslak zeminler seramiktir. Banyo, küvet ve sabit dolaplýdýr. Ayrýca kileri vardýr. Kombilidir. Tel: 0(216) 395 28 04 Gsm: (0536) 324 74 91
SATILIK ARSA BURSA ORHANGAZÝ'de 5000 m2 þeftali bahçesi, 2.600 m2 zeytinlik, 12.000 m2 tarla, (m2'si 2 TL'den tarlalar). Yalovada 1.000 dönüm üzeri araziler ve liman yerleri. (0532) 574 11 15 (0532) 416 29 37
VASITA SATILIK ÝLK SAHÝBÝNDEN Era - 22.500.-TL 2009 model 1.4 team abs modelidir. Fabrika çýkýsý lpg'lidir. 22.000 km temiz araçtýr. Farlar ve sisler zenon daha yeni alýnmýþ. 15 jant lastik müzik tesisatý herþeyiyle temiz araç 25 000 liraya kadar 2006 üstü otomatik araçla takas olur. Panjur ve tampon serviste deðiþti. Gsm: (0532) 740 43 96 KELEPÝR ORJÝNAL 4.000.-TL + 1.250 TL bandrol borcu alýcýya ait araç orjinal. Fabrika etiketleri dahi duruyor. Deðiþen hiçbir parçasý yok. Tüp dahi hiç takýlmadý. 3'üncü sahibiyiz, motoru ilk defa biz açtýrdýk, komple yenilendi. Baský balata sýfýr takýldý. Gsm: (0545) 522 44 30 33.000 KM GOLF pasifik - 33.750.-TL 2004 model 33.000 km çok temiz golf pasifik (21143022) sahibinden araç ilk günkü gibi temiz ve bakýmlý kullanýlmadýðýndan dolayý satýyorum. Kaza vuruk çizik gibi hasarlarý yoktur. Aracýn 28.000 km bakýmý yapýlmýþ olup bir sonraki bakýmý 38.000 de yapýlacaktýr. Gsm: (0532) 310 13 29 ÝLK SAHÝBÝNDEN emsalsiz vip modeli 17.950.-TL 2004 model doblonun en lüks modeli olan (VÝP) modeli araç ilk sahibinden olup 2 airbag camlarý ruhsata iþlenmiþ orijinal filmlidir. Orijinal cd çalarlý orijinal çelik jantlý 4 lastik sýfýr ayarýndadýr. Arka koltuk camlarý orijinal açýlýr-
kapanýr desi marka alarm vardýr. Tel: 0(212) 220 30 27 SAHÝBÝNDEN 3.30ia 2001 model - 44.500.-TL borusan çýkýþlýdýr. Tiptronik Þanzuman araçta brc marka lpg mevcuttur. En ufak bir problemi yoktur. Sol çamurluk deðiþmiþ ve sol ön kapýda boya vardýr. Bixenon ve ev takip (farlar) far yýkama otomatik kararan dikiz aynasý sunroof elektrikli arka perde elektrikli ýsýtmalý aynalar spor koltuklar deri döþeme. Gsm: (0532) 739 09 09 DACÝA LOGAN 1.6 mpi laureate - 18.900.-TL arka kapýlarda çocuk kilidi yüksekliði ayarlanabilir. Sürücü koltuðu ön panjur krom sýralý five star Ýtalyan lpg yolcu okuma lambasý 3 noktadan baðlý arka emniyet kemeri anahtarla devre dýþý býrakýlan yolcu ön hava yastýðý 3 noktadan baðlý ve yükseklik ayarlý ön emniyet kemerleri. Gsm: 0(212) 470 10 95 YAKIT TASARRUFU benzin ve motorin kullanan bütün araçlarda yüzde 10-30 tasarruf. Güçte fark edilir artýþ. Yüzde 80 eksoz emisyonunda azalma, siyah dumaný azaltma, motor ömrünü uzatma vb...Made in USA. 230 ülkede kullaným, nasa patentli, epa ve tuv onaylý. garantili zararsýz mucize ürünler. Gsm: (0533) 665 66 17 YAKIT TASARRUFU ve performansda devrim 200.-TL nanocharger nano teknolojisiyle üretilen özel bor film filtresi ve nano-tube ile donatýlmýþ bir sistemdir. Nanocharger tüm 4 zamanlý motorlar için vakum üreten
T. C. HACIBEKTAÞ ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN ÝLAN
hava besleme sistemidir. Nanocharger sürücünün kullaným alýþkanlýklarýna baðlý olarak 8 ile arasýnda yakýt tasarrufu saðlayan bir sistemdir. Tel: 0(212) 280 35 39 1998 MODEL Mitsubishi L-300 model Yandan camlý 277 km de motor bakýmlý sahibinden satýlýk 7.650 TL. (0533) 626 57 30
ÇEÞÝTLÝ METÝNLER A.V.M.
Hep ucuz, en ucuz Adresler: M. Akif Ersoy Mah. Fevzi Çakmak Cad. No: 27 Ý.H.L. Yaný TEL: 0 (384) 213 77 75 Y. Kayseri Cad. No: 5/C Turizm Ýl Müdürlüðü Karþýsý 0 (384) 213 76 14 Hacý Rüþtü Mah. Demir Hafýz Cad. No: 12 0 (384) 213 16 73 2000 Evler Ragýp Üner Mah. Zübeyde Haným Cad. No: 81 (Çatlýoðlu Mobilya Yaný) 0 (384) 215 37 37 Demir Hafýz Cad. Mezar Sok. No: 8 (Eski Zahire Pazarý Karþýsý) 0 (384) 213 15 41 Ragýp Üner Mah. Vefa Küçük Cad. No: 46/1 0 (384) 215 21 76 TOPTAN ve PERAKENDE pazar çantalarý Salih Kaya / Niksar-Tokat Tel: 0(356) 527 89 03 DEVREN KURUYEMÝÞ market su bayi 45.000.-TL Bu dükkâný kaçýrmayýn. Devren kuruyemiþ market su bayii bulvar üzerinde, solunda park saðýnda benzinlik karþýsý tren istasyonu geçiti. Lise gü-
ANKARA
Seminere Davet
Konu : Dünyevîleþme ve Kadýn Konuþmacý : Yasemin Güleçyüz Tarih : 07/03/2010 Pazar Saat: 13.00 Organizasyon: Ankara Yeni Asya Hanýmlar Komisyonu Adres : Yunusemre Konferans Salonu Ýncirli/Ankara Ýrtibat : (0 506) 481 95 08 Not: Programýmýz hanýmlara mahsustur.
Toplantýya Davet
NEVÞEHÝR
AKSARAY, KARAMAN, KAYSERÝ, KONYA, NEVÞEHÝR, NÝÐDE, SÝVAS illeri bölge toplantýsý aþaðýda belirtilen yer ve zamanda yapýlacaktýr. Yer : Afatevler Mah. Emin Sok. No: 5 Tarih : 07/03/2010 Pazar Saat: 8.30 Ýrtibat: (0 532) 727 74 99 - (0 505) 497 71 14
DAVALI : ALÝ ÇOBAN, Ahmet ve Ýraz’dan olma, 01/02/1965 doðumlu Aksaray ili Merkez Boyalý köyü nüfusuna kayýtlý Fatih Mahallesi 4155 Sokak Daire 19 Kapý No: 5 Merkez/ AKSARAY Davacýlar Yaþar Kayacýlar ve arkadaþlarý vekili tarafýndan aleyhinize açýlan Tazminat (Trafik Kazasý (Maddi Hasarlý) Nedenli) davasýnýn yapýlan yargýlamasýnda; Mahkemenizce dava dilekçesinde belirtilen adresinize duruþma gününü bildirir davetiye çýkarýlmýþ olup, adresinizden ayrýldýðýnýz gerekçesiyle tebligat yapýlamamýþtýr. Adres araþtýrmasýndan da bir netice alýnamadýðýndan dava dilekçesi ve duruþma gününün ilanen tebliðine karar verilmiþtir. Duruþma Günü 22.04.2010 günü saat: 13:00’da Hacýbektaþ Adliyesi Hukuk Mahkemeleri duruþma salonunda bizzat hazýr bulunmanýz, veya kendinizi bir vekille temsil ettirmeniz, Aksi taktirde H.U.M.K.’nun 3156 sayýlý yasa ile deðiþik 213/2 maddesi uyarýnca yargýlamaya yokluðunuzda devam olunacaðý hususu, Dava Dilekçesi ve duruþma günü yerine geçerli olmak üzere ilanen teblið olunur.
B: 3561
Sayý: 2010/79 Esas Konu: ÝLAN
Pazar Seminerleri Konu : Risale-Nur'da Hz. Ýsa Tasavvuru Konuþmacý : Þemseddin Çakýr (Eðitimci) Tarih : 07 Mart 2010 Pazar Saat: 13.00 Organizatör: Risale-Ý Nur Enstitüsü Þanlýurfa Temsilciliði Yer : Bahçelievler 1. Sokak, Kürkçüoðlu Apartmaný, No: 4, ÞANLIURFA Tel : (0 530) 348 16 20
24/02/2010
Davacý, BEYOÐLU BELEDÝYE BAÞKANLIÐI ile Davalý, MEHMET YAÞAR SERT arasýnda mahkememizde görülmekte olan Kamulaþtýrma (Bedel Tesbiti Ve Tescil) davasý nedeniyle; Beyoðlu, Çukur mahallesi 361 ada, 23 parsel 133.50 M2 alanlý kargir apartman Yenileme Alaný içinde kalmasý nedeni ile kamulaþtýrýlmasý hususunun 20.02.2006 tarih ve 2006/10172 sayýlý Bakanlar Kurulu Kararý ile alýndýðý, davalýya satýn alma talebine havi yazýnýn teblið edildiði, ancak davalýnýn uzlaþma talebine icabet etmediðinden taþýnmazýn kamulaþtýrma bedelinin tespiti ile taþýnmazýn davacý Beyoðlu Belediye Baþkanlýðý adýna tescili istenilmiþ olup, duruþmasý tensiben 01/04/2010 günü saat: 11.00'a býrakýlmýþtýr. Durum 2942 sayýlý yasanýn 4650 sayýlý yasa ile deðiþik 10. Maddesi gereðince ilan olunur.
B: 14398
TAZÝYE
TAZÝYE
Prof. Dr. Gürbüz Aksoy 'un muhterem babasý
Muhterem kardeþlerimiz Dursun Sivri'nin kayýnpederi, Esat Sivri'nin dedesi, Þükrü ve Satýlmýþ Eniþer'in babasý, Þefika, Döndü, Edep, Güllü ve Bahar kardeþlerimizin babasý
Hacý Hasan Aksoy
' un
vefatýný teessürle öðrendik. Merhuma Cenâb-ý Hak'tan rahmet ve maðfiret diler, kederli ailesi ve yakýnlarýna sabr-ý cemil niyaz eder, taziyetlerimizi sunarýz.
ELAZIÐ YENÝ ASYA OKUYUCULARI
24/02/2010
: 2008/27 Esas
T.C. BEYOÐLU 2. ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝ ÝLAN
ÞANLIURFA
zergâhý üzerindedir. Çevresinde büyükþehir belediye yeri, yanýnda poliklinik vardýr. Konum olarak bulunmaz bir yerdedir. Dükkân kirasý çevre dükkânlara göre yüksektir. Gsm: (0537) 666 09 71 DEVREN MÝLLÎ EÐÝTÝM BAKANLIÐI'na kayýtlý Yabancý Dil Kursu devren Kadýköy ilçesinin merkezinde Bahariye caddesinde bulunmaktadýr. Kurs yeni bir binanýn 3. katýndadýr. Mevcut çalýþýr vaziyettedir. MEB ruhsatlý ve standartlarýna uygun olarak yapýlmýþtýr. Bütün malzemeler yenidir. Gsm: (0554) 340 09 17 BOSTANCI'DA KÝRALIK dükkân 2.350.-TL Bostancý Köprüsüne yakýn cadde üzeri kiralýk dükkân 80 m2 düz giriþ 20 m2 depo 30 m2 ön kullanýmý var fiyat 2.350 TL, 1 wc, 1 mutfak cadde üzerinde tabela avantajý detaylar için lütfen arayýnýz. Gsm: (0532) 267 02 04 GÝYÝMKENT'in GÖZBEBEÐÝ iþ merkezinde full yapýlý yola cepheli 61 m2 kelepir fast food altý. Tel: 0(212) 438 18 20 Gsm: (0532) 561 59 95 ARMUTLU'da 27 Haziran - 11 Temmuz 16.250.TL satýlýk 70 m2 denize sýfýr 7.katta devremülk. Gsm: (0542) 417 37 54 KUZULUK'ta ÇOK hesaplý istediðiniz tarihlerde ihtiyaçtan satýlýk devremülkler. Gsm: (0542) 417 37 54 TEKSTÝLKENT G D bloklarý kapý aðzýnda 66 m2 köþe dükkân. Ýyi konumda yatýrýmcýya elveriþli. 80.000.-USD Tel: 0(212) 438 18 20
T.C. BEYOÐLU 2. ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝ ÝLAN Sayý: 2010/83 Esas
ESAS NO
SERÝ ÝLANLARINIZ ÝÇÝN e-mail: reklam@yeniasya.com.tr Fax: 0 (212) 515 24 81
Hüseyin Eniþer
'in
vefatýný teessürle öðrendik. Merhuma Cenâb-ý Hak'dan rahmet ve maðfiret diler, kederli ailesi ve yakýnlarýna sabr-ý cemil niyaz eder, taziyetlerimizi sunarýz.
Etimesgut ve Elvankent Yeni Asya Okuyucularý / Ankara
Davacý, BEYOÐLU BELEDÝYE BAÞKANLIÐI ile Davalý, ANDON MORALÝ arasýnda mahkememizde görülmekte olan Kamulaþtýrma (Bedel Tesbiti Ve Tescil) davasý nedeniyle; Beyoðlu, Þehit muhtar mahallesi 362 ada, 22 parsel de kayýtlý taþýnmazýn Yenileme Alaný içinde kalmasý nedeni ile kamulaþtýrýlmasý hususunun 20.02.2006 tarih ve 2006/10172 sayýlý Bakanlar Kurulu Kararý ile alýndýðý, davalýya satýn alma talebine havi yazýnýn teblið edildiði, ancak davalýnýn uzlaþma talebine icabet etmediðinden taþýnmazýn kamulaþtýrma bedelinin tespiti ile taþýnmazýn davacý Beyoðlu Belediye Baþkanlýðý adýna tescili istenilmiþ olup, duruþmasý tensiben 01/04/2010 günü saat: 11:00'a býrakýlmýþtýr. Durum 2942 sayýlý yasanýn 4650 sayýlý yasa ile deðiþik 10. Maddesi gereðince ilan olunur. 24/02/2010
B: 14397
T.C. BEYOÐLU 2. ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝ ÝLAN Sayý: 2010/81 Esas Konu: ÝLAN
24/02/2010
Davacý, BEYOÐLU BELEDÝYE BAÞKANLIÐI ile Davalý, HÜSEYÝN AYYILDIZ arasýnda mahkememizde görülmekte olan Kamulaþtýrma (Bedel Tesbiti Ve Tescil) davasý nedeniyle; Beyoðlu, Çukur mahallesi 363 ada, 9 parsel 30 M2 alanlý ev vasýflý taþýnmazýn Yenileme Alaný içinde kalmasý nedeni ile kamulaþtýrýlmasý hususunun 20.02.2006 tarih ve 2006/10172 sayýlý Bakanlar Kurulu Kararý ile alýndýðý, davalýya satýn alma talebine havi yazýnýn teblið edildiði, ancak davalýnýn uzlaþma talebine icabet etmediðinden taþýnmazýn kamulaþtýrma bedelinin tespiti ile taþýnmazýn davacý Beyoðlu Belediye Baþkanlýðý adýna tescili istenilmiþ olup, duruþmasý tensiben 01/04/2010 günü saat: 11.00'a býrakýlmýþtýr. Durum 2942 sayýlý yasanýn 4650 sayýlý yasa ile deðiþik 10. Maddesi gereðince ilan olunur.
B: 14401 T.C. BEYOÐLU 2. ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝ ÝLAN T. C. BEYOÐLU 2. ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝ ÝLAN Sayý: 2010/78 Esas Konu: ÝLAN
24/02/2010 Sayý: 2010/77 Esas Konu: Ýlan
Davacý, BEYOÐLU BELEDÝYE BAÞKANLIÐI ile Davalý, SAMÝ TEMOÇÝN arasýnda mahkememizde görülmekte olan Kamulaþtýrma (Bedel Tesbiti Ve Tescil) davasý nedeniyle; Beyoðlu, Çukur mahallesi 361 ada, 32 parsel 142.50 M2 alanlý 5. KAT 6 nolu baðýmsýz nolu apartman dairesi taþýnmazýn Yenileme Alaný içinde kalmasý nedeni ile kamulaþtýrýlmasý hususunun 20.02.2006 tarih ve 2006/10172 sayýlý Bakanlar Kurulu Kararý ile alýndýðý, davalýya satýn alma talebine havi yazýnýn teblið edildiði, ancak davalýnýn uzlaþma talebine icabet etmediðinden taþýnmazýn kamulaþtýrma bedelinin tespiti ile taþýnmazýn davacý Beyoðlu Belediye Baþkanlýðý adýna tescili istenilmiþ olup, duruþmasý tensiben 01/04/2010 günü saat: 11.00'a býrakýlmýþtýr. Durum 2942 sayýlý yasanýn 4650 sayýlý yasa ile deðiþik 10. Maddesi gereðince ilan olunur.
B: 14399
24/02/2010
Davacý, BEYOÐLU BELEDÝYE BAÞKANLIÐI ile Davalý, BEDRÝ KAYGUSUZ arasýnda mahkememizde görülmekte olan Kamulaþtýrma (Bedel Tesbiti Ve Tescil) davasý nedeniyle; Beyoðlu, Þehit Muhtar mahallesi 386 ada, 26 parsel 62.50 M2 alanlý kargir ev vasýflý taþýnmazýn Yenileme Alaný içinde kalmasý nedeni ile kamulaþtýrýlmasý hususunun 20.02.2006 tarih ve 2006/10172 sayýlý Bakanlar Kurulu Kararý ile alýndýðý, davalýya satýn alma talebine havi yazýnýn teblið edildiði, ancak davalýnýn uzlaþma talebine icabet etmediðinden taþýnmazýn kamulaþtýrma bedelinin tespiti ile taþýnmazýn davacý Beyoðlu Belediye Baþkanlýðý adýna tescili istenilmiþ olup, duruþmasý tensiben 01/04/2010 günü saat: 11.00'a býrakýlmýþtýr. Durum 2942 sayýlý yasanýn 4650 sayýlý yasa ile deðiþik 10. Maddesi gereðince ilan olunur.
B: 14403
T. C. BEYOÐLU 2. ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝ ÝLAN Sayý: 2010/82 Esas Konu:
24/02/2010
T. C. BEYOÐLU 2. ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝ ÝLAN Sayý: 2010/80 Esas
Davacý, BEYOÐLU BELEDÝYE BAÞKANLIÐI ile Davalý, ANDON MORALÝ arasýnda mahkememizde görülmekte olan Kamulaþtýrma (Bedel Tesbiti Ve Tescil) davasý nedeniyle; Beyoðlu, Þehit Muhtar mahallesi 378 ada, 12 parsel de kayýtlý kargir ev vasýflý taþýnmazýn Yenileme Alaný içinde kalmasý nedeni ile kamulaþtýrýlmasý hususunun 20.02.2006 tarih ve 2006/10172 sayýlý Bakanlar Kurulu Kararý ile alýndýðý, davalýya satýn alma talebine havi yazýnýn teblið edildiði, ancak davalýnýn uzlaþma talebine icabet etmediðinden taþýnmazýn kamulaþtýrma bedelinin tespiti ile taþýnmazýn davacý Beyoðlu Belediye Baþkanlýðý adýna tescili istenilmiþ olup, duruþmasý tensiben 01/04/2010 günü saat:11:00'a býrakýlmýþtýr. Durum 2942 sayýlý yasanýn 4650 sayýlý yasa ile deðiþik 10. Maddesi gereðince ilan olunur. 24/02/2010
B: 14402
24/02/2010
Davacý, BEYOÐLU BELEDÝYE BAÞKANLIÐI ile Davalý, DÖNDÜ ERDEM arasýnda mahkememizde görülmekle olan Kamulaþtýrma (Bedel Tesbiti Ve Tescil) davasý nedeniyle; Beyoðlu, Þehit Muhtar mahallesi 387 ada, 29 parsel 76 M2 alanlý ev vasýflý taþýnmazýn Yenileme Alaný içinde kalmasý nedeni ile kamulaþtýrýlmasý hususunun 20.02.2006 tarih ve 2006/10172 sayýlý Bakanlar Kurulu Kararý ile alýndýðý, davalýya satýn alma talebine havi yazýnýn teblið edildiði, ancak davalýnýn uzlaþma talebine icabet etmediðinden taþýnmazýn kamulaþtýrma bedelinin tespiti ile taþýnmazýn davacý Beyoðlu Belediye Baþkanlýðý adýna tescili istenilmiþ olup, duruþmasý tensiben 01/04/2010 günü saat: 11.00'a býrakýlmýþtýr. Durum 2942 sayýlý yasanýn 4650 sayýlý yasa ile deðiþik 10. Maddesi gereðince ilan olunur.
B: 14400
siyahbeyaz:Mizanpaj 1
3/6/2010
12:38 PM
Page 1
13
DÝZÝ
YENÝASYA / 7 MART 2010 PAZAR
ASKERE ARTIK ‘ALLAH’ DEDÝRTÝLMÝYOR 1998 yýlýnda YAÞ kararýyla ordudan atýlan ASDER Ankara Þube Baþkaný E. Kurmay Binbaþý Þahin Akdoðan, Türk Silâhlý Kuvvetleri’nde artýk askere talimlerde ve hücumlarda “Allah” yerine Amerikan ordusundaki gibi “Yeah” dedirtildiðini iddia etti. yavuz@yeniasya.com.tr
Ordudan ihraç edilmeden önceki görev süreniz boyunca neler yaþadýnýz? ise eðitimimden sonra Harb Okulu’na girdim. 4 yýl boyunca Harb Okulu’nda okudum. Okul bittikten sonra 1 yýl Tuzla Piyade Okulu’nda eðitim gördüm. Orayý da bitirince Edirne Süloðlu’nda görev yapmaya baþladým. Edirne Süloðlu Türk Silâhlý Kuvvetleri’nin batý bölgesinde en maðdur yerlerinden bir tanesidir. Ulaþým imkânlarý az olan, Edirne ile irtibatý zayýf olan bir yerdi. Zaman zaman da Edirne’ye geçiyorduk oradan. Buradaki görev süremin 4. yýlýnda evlendim. Eþim matematik öðretmeniydi. Baþörtülüydü. Ýç Hizmet Kanununda subay ve astsubaylarýn kimlerle evlenip evlenemeyeceði açýk bir þekilde belirtilmiþtir. Burada iki kýstas belirtilir. Birincisi yabancý uyruklularla evlenemez, ikincisi ise ahlâksýz ve düþkün kadýnlarla evlenemez... Bunun haricinde kanunda eþlerle ilgili bir þart veya kýstas yoktur. Ayrýca subay ve astsubayýn ordudan ihraç sebepleriyle ilgili maddelerden biri nikâhsýz yaþamak, ahlâksýz bir kadýnla yaþamak ve ayrýca Türk Silâhlý Kuvvetleri’nin kabul etmeyeceði yüz kýzartýcý suçlar iþlemiþ olmaktýr. Daha sonralarý zamanla buna “sicil yoluyla ihraç” maddesini eklediler, ama bunun kýstasý çok belli deðil. Meselâ laikliðe uygunluk diye bir madde koymuþ. Buna yüzde 40 gibi bir aðýrlýk vermiþ sicilde. Bu tamamen yoruma açýk birþey tabiî ki... Görev yaptýðým süre içinde oldukça baþarýlý bir subay olarak görevimi gerçekleþtirdim. Genellikle yapýlan test ve denetlemelerde ikinci olmamýþýmdýr. Beþ konudan test yapýlmýþsa, en az dördünde birinci olmuþumdur. Bu tür özelliklerle geldik. Bu süre içinde Edirne’de 5 yýl, Artvin Hopa’da 3 yýl, Amasya’da 4 yýl görev yaptým. Ýlk zamanlar hiçbir konuda sýkýntý yaþamýyorduk. Ancak yýllar geçtikçe dinî konudaki baskýlar artmaya baþladý. Bu baskýlar zamanla farklý uygulamalara dönüþmeye baþladý. Aile resimleri istemeye baþladýlar, birlik içinde baþarýlarý ödüllendirmeleri artýk eþ durumuna göre olmaya baþladý. Çok baþarýlý olsanýz da eþiniz baþörtülüyse takdir vermeye çekiniyorlardý. Hatta bu konuyla ilgili ilginç bir aným var. Amasya’da görev yaparken, yine her test ve deðerlendirmede baþarýlý oluyordum. 3-4 ayda bir bu tür testler oluyordu ve ben hep birinci oluyordum. Birlik komutaný baþarým üzerine atýþ þerit rozet teklifinde bulundu. Tugay komutanlýðýna ismim bildirildi. Oradan arayan kiþi birlik komutanýma þunu söyledi: “Bana atýþ þerit rozet için Þahin Yüzbaþýnýn ismini göndermiþsiniz. Bunun eþi baþörtülüdür. Ben bunu yukarýya bildiremem.” O da cevaben þöyle demiþ: “Komutaným biz zaten Þahin Yüzbaþý’nýn eþine vermiyoruz bu takdiri. Bu takdir onun kendisine aittir.” Tabiî öyle olunca alay komutaný benim ismimde ýsrar etti. Ancak bunun üzerine bizim alaya atýþla ilgili hiçbir takdir belgesi vermemeye karar verdiler. Benim ismimi yukarý bildiremediler yani...
L
Bu süreçte baþka ne tür ilginç þeylerle karþýlaþtýnýz? Bu örnekleri çoðaltabilirim. Meselâ biz Edirne’deyken, eþi baþörtülü olanlara en kötü, kenarda köþede kalmýþ lojmanlarý veriyorlardý. Bu duruma itiraz ettim. Çünkü orada en yüksek puanlarý hep ben alýyordum. Alay komutaný bu haksýzlýkta ýsrar edince, ben de hakkýnda tutanak tutulmasýný istedim. Daha sonra bize hakkýmýz olan lojmaný verdiler vermesine, ama bize de farklý gözle bakýlmaya baþlandý... Yani bir hata yapsa da bir an önce defterini dürsek gibi bir yaklaþýma girildi. Bu görev yerinden ayrýlýrken meðer dosyama þu ifadeleri yazmýþlar: “Eþiyle birlikte dinî duygu ve deðerlerini herþeyin üzerinde tutar. Bu konuda örgütsel faaliyetlerde bulunabilir. Takip edilmelidir.” Hopa’ya tayin olduðum zaman, bu gibi sicil yazýlarý sebebiyle istihbarat denetlemesi adý altýnda sürekli denetleniyordum. Bu denetlemelerden birinde, baktým benimle sohbet etmek istiyorlar. Bir Yarbay gelmiþti yanýma, ben o zaman Üsteðmendim... Bana bir takým sorular sordu. Anladýðým kadarýyla o zamanlar benim hakkýmda olumlu rapor vermiþ.. Bu arada, Ankara’dan bir ev almýþtým. Evin iþlemleri için Ankara’ya geldim. O zaman Ankara’dan eþime pardösü aldým. Uzun bir pardösüydü. Sýhhiye Orduevi’ne geldik, bize bu kýyafetle giremeyeceðimizi söylediler. Niye diye sordum. Emir var dediler. Bu emri kimin verdiðini sordum. “Binbaþým öyle söyledi” dedi asker. 1991 yýlýnda yaþanan bir olaydý bu. Ben de çýktým Binbaþý’yla konuþtum. Orduevine girip çýkmak benim özlük hakkýmdýr. “Özlük hakkýyla verilen
bir hakký, tek bir þifahî emirle kaldýramazsýnýz” dedim. Daha sonra beni Orduevi Müdürü çaðýrttý. Hiç unutmuyorum, adý Ercüment Albay olan biriydi. Yanýna gittim, bana Atatürkçülükten, çaðdaþlýktan, vatanseverlikten bahsetmeye baþladý. Ben de yine diretip, itiraz edince. “Üsteðmenim sen çok oluyorsun, söyle bakayým ismini” dedi. Ýsmimizi aldýlar ve anladýðým kadarýyla Kara Kuvvetleri’ne benimle ilgili bir yazý yazdýlar. Bunun üzerine bana bir soruþturma daha açýldý. Ancak soruþturma neticesinde olumsuz bir sonuç çýkmadý. Bu da benim lehime sonuçlanýnca, daha bundan sonra baþýmýza birþey gelmez diye düþündük. Bu sefer Amasya’dan, Van Erciþ’e tayin oldum. Meðer arkamdan tekrar bir yazý yazýlmýþ ve atanmýþ olduðum yeni birliðe gönderilmiþ. Bunun üzerine bizim dosyamýz yeniden istenmiþ. Bunlardan tabiî ki habersiziz henüz. Ben Tendürek Daðý’nda görevdeyken, kiþiye özel bir yazý ulaþtýrýldý. “Eþinizin lojmanlar bölgesinde çaðdaþ olmayan kýyafetlerle dolaþtýðý” þeklinde. Bu lojmanlar bölgesi dedikleri yer, koskocaman bir mahalledir. Böyle uyarýlarla dolu garip bir yazý ulaþtý elimize. Sizden baþka baþörtülü eþi olan asker yok muydu? Alt rütbelerde vardý. Ama alt rütbelere biraz daha toleranslý davranýyorlar. Bir subay veya astsubay olmuþ kiþinin, böyle “çaðdýþý” kýyafetlere sahip bir
Güvenlik Birimi üzerinden dilekçe vermeyi tasarlarken, bize samimî bir arkadaþýmýz tarafýndan bir uyarý yapýldý. Meðer, subay ve astsubay eþlerinin tayinleri sýrasýnda Ahmet Girgin adýnda bir Albay’dan mutlaka görüþ alýnýyormuþ. Biz de ordudan atýldýðýmýz için “Muhakkak bu albay sizin atamayý engellemek isteyecektir. Olmadýk bir yere sizi gönderebilirler” denildi. Biz de bu yöntemden vazgeçip sigorta kurumu üzerinden tayin istedik. Neticede yaptýrabildik. Ankara’ya geldiðimizde bu sefer hanýmým üzerinde baskýlar yapýlmaya baþlandý. Millî Eðitim Bakanlýðý tarafýndan yoðun bir baský baþladý. Bugün sabah bir savunma isteniyor, akþama cevabý bekleniyor. Ertesi gün bir savunma daha isteniyor... Ýnanýlmaz bir psikolojik baský... Hiçbir kural tanýnmayan, hukuksuz bir savaþ ortamý gibi... Bizim o zaman Ülkücü cenahtan tanýdýklarýmýz vardý. Kendimizi de oraya yakýn
ihraç edildi mi? Bunun devamýnda bizim hanýmý da ne yazýk ki ihraç ettiler. Öncesinde yaklaþýk beþ ay gibi bir süre açýða alýnmýþtý. Bu arada avukatlarla görüþtük, birþeyler yapmaya çalýþtýk, ama bir sonuç alamadýk. Adeta her yol týkanmýþtý. Devletin bütün kurumlarý korkuyor, siviller korkuyor, tam bir korku ortamý... Özel sektörde bile kimse bize iþ vermek istemiyor... Ancak biz açýða alma ve soruþturma 5 ay sürünce bir yönteme baþvurduk. O zaman yönetmelik gereði soruþturma 3 ay içinde sonuca kavuþturulmak zorundaydý. Biz de bunu kullanarak þikâyette bulunduk. Ýlginçtir, o zaman bu þikâyetimizi iþleme koydular. Ankara’da o dönem açýða alýnan bütün baþörtülü öðretmenler tekrar göreve baþlatýldý. Ancak sonra da ihraçlarý hýzlandýrarak, tek tek hepsini görevden attýlar. Ama en azýndan o açýða alýndýklarý 5 aylýk sürenin maaþlarýný almýþ bulundular. Böylece Türkiye Cumhuriyeti en büyük düþmanlarýndan kurtulmuþ oldu. Hem beni hem de hanýmýmý ihraç ederek, yakalarýndan atmýþ oldular. Sonradan disiplin affý çýktýðýnda, son defa baþka kurumda çalýþ-
8
ÞAHÝN AKDOÐAN—Þöyle geri dönüp baktýðýmýzda baba bu maðduriyeti yaþadý, anne yaþadý, kýz çocuðu yaþadý, oðlan çocuklarý da belli oranda etkilendi. Aile boyu bir maðduriyet sözkonusu...
eþinin olmasýný kabul edemiyorlar. Onlara göre bir baþörtülü subay eþi olamaz, subaylara Ýslâmî bir görünümü hiç yakýþtýramýyorlar. Ancak alt rütbelere pek baský yapmýyorlardý. Onlara göre alt rütbede kalanlar eðitim ve kapasite olarak daha alt seviyelerdedir çünkü. Ýþte böyle garip bir anlayýþlarý var. Bizim Van’da iken 3 çocuðumuz vardý. Bu gelen yazýdan sonra, sanýrým Kasým ayý falandý, tekrar bir istihbarat subayý yanýma geldi. Eþimle ilgili çeþitli raporlar tutulduðunu, bu konuda ne düþündüðümü sordu. Ben de “Eþim ben evlenirken de tesettürlüydü, onun kendi tercihidir sonuçta” þeklinde cevap verdim. “Üstelik 15 yýldýr TSK’da görev yapýyorum, önceden problem deðildi de, bu þimdi mi sorun olmaya baþladý” dedim.. Hasýlý kelâm benim dosyam Genelkurmay’da ilgili birime gönderilmiþ.. Bir gün beni bir kamyoncu aradý.
Kamyoncu mu?! Evet. Benim, hep evimi taþýnýrken kiraladýðým ve tanýdýðým bir kamyoncu bu. Edirne’den Hopa’ya, Hopa’dan Amasya’ya, Amasya’dan Van Erciþ’e hep bu kamyoncuyla eþyalarýmý taþýdým. Tanýdýðým ve güvendiðim birisiydi. Bana telefonda dedi ki: “Dosyaný Genelkurmay’a göndermiþler”... Ben de içimden “Allah Allah” dedim, “Bunun kamyoncuyla ne ilgisi var?”... Meðer bizim kamyoncu Ýran’a ve diðer yurt dýþý seferlere gittiði zaman terörle ilgili çeþitli istihbaratlar toplayan biriymiþ. Yine böyle istihbarat bilgileri vermek üzere gittiði merkezde bizim dosyamýzý da görmüþ. Böyle de ilginç bir þey yaþadýk...
Ne zaman atýldýnýz tam olarak ve sonrasýnda neler oldu? Netice itibariyle Aralýk ayý þûrâsýnda, 1998 yýlýnda biz atýldýk. Atýldýktan sonra Ankara’ya geldik. Dediðim gibi, Ankara’da bir evim vardý. Eþim öðretmen olduðu için, onun tayinini Ankara’ya aldýrmak istedik. Ben de orada iþ bulacak ve yeni bir hayata baþlayacaktýk. Ancak eþimin tayini için Ýç
‘‘
Ýhraç olunduktan sonra, “Acaba bizim devletimiz, ordumuz bu cemaatlerden, dindarlardan neden korkuyor?” diye merak ettim. Neredeyse Türkiye’de bulunan bütün cemaat, tarikat gibi topluluklar içine girip çýktým. Gördüm ki, bunlar sadece dinlerini öðrenmeye çalýþan, saf Müslümanlar. Anladým ki, devletin bazý kademesindekiler, insanlarýmýzýn dinleri konusunda bilinçlenmesini istemiyorlar.
hissediyorduk. O zaman MHP iktidar ortaðýydý, biz de parti binasýna gittik. Durumumuzu anlattýk. Bir hukuksuzluk olduðunu anlattýk. Çok ilginç bir tavýr yaþadým orada. O zaman Murat Þefkatli ile görüþmüþtüm. Þefkatli bana, “Ya demek sen hem ordu mensubusun, hem de hâlâ eþiniz baþörtülü mü? Ordumuz buna ne diyor?” diye þaþýrmýþ bir ifadeyle sordu. Ben de “Eðer ben bu konuda ordunun ne diyeceðini düþünseydim, rütbem omuzumdayken düþünürdüm. Þimdi ihraç edilmiþim. Bu saatten sonra mý düþüneceðim?” diye cevap verdim. Bunun üzerine benim derdime çare olacaklarý yerde, beni provokasyon yapmakla suçlamaya baþladýlar. Ben de “seçim zamaný görüþürüz o zaman” deyip çýktým. Nitekim MHP o seçim döneminde Meclise giremedi, ben de kurban kestim... Sonradan eþiniz de görevden
týðý için göreve geri dönemedi ve emeklilik ikramiyesini de alamadý. Bu durum da hâlâ böyle devam ediyor. Bu maðduriyetimiz sürüyor. Tabiî bunda iktidarlarýn da beceriksizliði sözkonusu. Kanunlarý çýkarýrken kimleri ve neleri kapsayacak iyice düþünmeleri gerekiyor. Disiplin affý çýkarýyorlar, ama hiç kimse doðru dürüst faydalanamýyor. Devlet burada disiplin affý çýkarýyor, hata yaptýðýný kabul edip özür diliyor bir bakýma.. Ama o ziyan ettiði ve göz yaþý döktürdüðü yýllarý telâfi edecek, geriye dönük haklarýný onlara vermiyor. Bu da kanunu, mevzuatý çýkaranlar açýsýndan ciddî bir handikaptýr.
Hem siz, hem de eþiniz dinî inancýnýz sebebiyle ihraç edildiniz. Bu zulüm sizde ne gibi etkiler býraktý? Aile içi dramlar çok oldu tabiî bu süreçte. Benim eþim ciddî psikolojik travma geçirdi ve bir süre tedavi görmek durumunda kaldý. Üç çocuðum vardý. Onlardan en büyüðü olan Fatih’in, zaman zaman bir köþede oturup aðladýðýný duyuyordum. Bir kere askerî lojmanda, ihraç süreci sýrasýnda, kulaktan kulaða herþey konuþuluyordu. Oradaki diðer asker çocuklarý, onunla dalga geçiyor, “Ýþte senin babaný atacaklar” diye konuþunca, çocuðun da gücüne gidiyor haliyle. Sanki yüz kýzartýcý bir suç iþlemiþ gibi, utanç duymamýza sebep oldular. Ayrýca benim bir oðlum ODTÜ Matematik bölümünü, kýzým da Ankara Týp’ý kazandý. Çok baþarýlý öðrencilik yýllarý geçirdiler. Kýzým baþörtüsü konusunda büyük bir ikilem yaþadý. Ancak büyüyüp, þuurlandýkça, kendiliðinden, tamamen kendi iradesiyle baktým bir gün tesettür kýyafeti içine girmiþ. Biz de çok sevindik buna tabiî. Ankara Týp Fakültesi’ne baþladý nihayetinde. Ancak o da bu 28 Þubat sürecinin rüzgârýnýn etkisiyle üniversitelerde geliþen baþörtüsü yasaðýndan kýzým da etkilendi. Benim kýzýmý yaz tatilinde çaðýrýp, savunmasýný almýþlar. Sanki bir suç iþlemiþ gibi bir muamele görmüþler.. Bunlar da çocuklarda büyük psikolojik bozukluk ve travmaya
sebep oldu ne yazýk ki. Þimdi þöyle geriye baktýðýmda, baba bu maðduriyeti yaþadý, anne yaþadý, kýz çocuðu yaþadý, oðlan çocuklarý da belli oranda etkilendi... Aile boyu bir maðduriyet sözkonusu...
Ýnançlý olmak haricinde herhangi bir örgütsel faaliyetiniz yahut baðlantýnýz olmuþ muydu? Ben Binbaþý olarak ihraç edildim. Askerliðim süresince hiçbir cemaat yahut tarikat ile doðrudan irtibatým yoktu. Sýrf eþimin baþörtüsü sebebiyle ihraç olunduktan sonra, “Acaba bizim devletimiz, ordumuz bu cemaatlerden, dindarlardan neden korkuyor?” diye merak ettim. Neredeyse Türkiye’de bulunan bütün cemaat, tarikat gibi topluluklar içine girip çýktým. Gördüm ki, bunlar sadece dinlerini öðrenmeye çalýþan, saf Müslümanlar. Anladým ki, devletin bazý kademesindekiler insanlarýmýzýn dinleri konusunda bilinçlenmesini istemiyorlar. Bunun baþka bir açýklamasý olabilir mi? Çünkü bu insanlarýn, ne devlete ne de orduya karþý herhangi bir tehlikeleri yok.
Size bu zulümleri reva görenlere hakkýnýzý helâl ediyor musunuz? Bana ve aileme bunca zulümleri yapanlara ben hakkýmý helâl etmiyorum. Ne zaman ki benden özür dilenir ve geriye dönük olan haklarým iade edilirse belki o zaman düþünebilirim. Ancak þimdi bu haldeyken ben neden hakkýmý helâl edeyim? Bunu bizlerin enaniyetini okþamak için deðil, millete karþý olan sorumluluklarýný yerine getirmeleri için yapmalarý gerekir. Ordu millet baðýný tekrar kurmak için yapmalarý gerekir. Lâfta sadece buna Peygamber Ocaðý demenin bir anlamý yok. Ben Silâhlý Kuvvetlerde kaldýðým süre içerisinde dinî ve millî bayramlarda devamlý bayrak asýlýrdý. Ancak sonradan bir emir geldi, bundan böyle dinî bayramlarda bayrak asýlmayacak denildi. Bunlar hep þuur altý Ýslâma olan tepkilerdir. Ben o zaman çok çok üzülmüþtüm. Yani ben dinî bayram sevincimde, bayraðýmý asamayacaksam ne zaman asacaðým? Bu þekilde ötekileþtirmeye baþlýyorsun. Bu uygulamayla, bu benim deðil, bana ait deðil demeye baþlýyorsun. Dinî duygularý hayattan silmeye çalýþýyorsun. Ayný þekilde askerlerini ölüm pahasýna, geceli gündüzlü, en tehlikeli operasyonlara gönderiyorsun, ondan sonra da kalkýp onun anasýnýn, bacýsýnýn taktýðý baþörtüyü eleþtiriyor, “çaðdýþý” diye yaftalýyorsun. Canlarýný diþine takarak, ölüme gönderdiðiniz insanlarý, inançlarýyla mücadele ederek mi motive edeceksiniz? Türk Silâhlý Kuvvetleri’nde ne Türk kültürü ne de Ýslâm kültürüne dair izleri bulamazsýnýz. “Happy Hours” partileri, “Brunch” günleri çok yaygýndýr. Ýçkili, danslý balolar pek bir raðbet görür. Özellikle subay ve astsubaylarý içkili toplantýlara alýþtýrmak istenir. Bunlar illaki olmasýn demiyorum, ama Türk-Ýslâm gelenekleri neden yaþatýlmýyor? Daha çok Avrupai þeyler yaygýnlaþtýrýlmaya çalýþýlýyor. “Aç-aç” gibi gayri ahlâkî uygulamalar teþvik ediliyor. 20 yaþýndaki toy delikanlýlarýn bu tür nefsi ve þehvanî duygularýný ortaya çýkarma, kabartmanýn ne gibi bir mantýðý vardýr? Bu mudur askere moral ve motivasyon saðlayacak unsur? Hangi psikoloji kitabý bunu yazýyor? Bir ara bizim kültürümüzde yer alan güreþ müsabakalarý yapýlýyordu. Onu da kaldýrdýlar. Yani toplumumuzun kültürel ve geleneksel baðlarýyla koparýlmasýnda ne yazýk ki bu tür uygulamalarýn yeri çok büyük demek istiyorum. Bütün bunlar da askerin az sevilmesine sebep oluyor ne yazýk ki...
Halbuki Genelkurmay Baþkaný, “biz askerini “Allah Allah” diye hücuma gönderen bir orduyuz” diyordu... Son dönemlerde aslýnda onu da deðiþtirdiler. Amerikan talimnamelerinde aynen olduðu gibi “Allah Allah” yerine “Yeah” dedirtmeye baþlamýþlardý. Biz ordudan ihraç edilmeden hemen önce bunu deðiþtirdiler. Askeriyede görev yapanlar bunu çok iyi bilir. Artýk “Allah” yerine “Yeah” dedirttiriyorlar. Genelkurmay Baþkaný’nýn dediði gibi talimnamelerde “Allah” diye yazýyor olabilir, ama eðitim kaynaklarýnda, muharebe düzen eðitim kitaplarýnda, son dönemlerde “Yeah” denilmesi yazýlýyordu. 1992-1993 yýllarýndan itibaren kýtalarda, emir ile “Allah” yerine “Yeah” dedirttirilmeye baþlandý. Genelkurmay Baþkanýmýz alt rütbedeki görevlerini yýllar önce yaptýðý için, hâlâ “Allah Allah” denildiðini sanýyor olabilir. Son dönemlerde bunlar “Yeah”a dönüþtürüldü. Generaller ile alt birlikler arasýnda ciddî bir kopukluk var ordumuzda. Bu da sýk sýk gruplaþmalara ve cuntalaþmaya sebebiyet veriyor zaten.
YARIN:
{
BÝR ÖÐRETMENÝN YAÞADIÐI DRAM
{
UMUT YAVUZ
renkli:Mizanpaj 1
14
3/6/2010
3:02 PM
Page 1
C M YK
SPOR
YENÝASYA / 7 MART 2010 PAZAR
NBA'DE BÝZÝMKÝLERÝN YÜZÜ GÜLDÜ HÝDAYET TÜRKOÐLU'NUN 12 SAYI, 9 RÝBAUNT, 4 ASÝSTLE OYNADIÐI MAÇTA TORONTO RAPTORS, NEW YORK KNÝCKS'Ý 102-96 MAÐLUP ETTÝ. MÝLWAUKEE BUCKS, WASHÝNGTON WÝZARDS'I FARKLI YENERKEN TEMSÝLCÝMÝZ ERSAN ÝLYASOVA 8 SAYI, 8 RÝBAUNTLA MAÇI TAMAMLADI. NBA'DE milli basketbolculardan Hidayet Türkoðlu'nun formasýný giydiði Toronto Raptors sahasýnda aðýrladýðý New York Knicks'i 102-96 yenerek 4 maçlýk yenilgi serisine son verdi. Air Kanada Centre'da 18 bin 889 biletli seyircinin izlediði karþýlaþmada New York Knicks'le karþýlaþan Toronto Raptors rakibini devirerek kötü gidiþe dur dedi. Özellikle yýldýz oyuncusu Chris Bosh'un yokluðunda sýkýntýlý günler geçiren ve oynadýðý son 4 maçý da kaybeden Toronto New York galibiyetiyle moral buldu. Milli yýldýz Hidayet Türkoðlu ilk 5 baþlayýp 25:13 dakika sü-
re aldýðý karþýlaþmayý 12 sayý, 9 ribaunt, 4 asist, 1 blokla tamamlayarak galibiyete önemli katký saðladý. Hidayet 3/6 genel þut ortalamasý ile oynarken üç sayýlýk atýþlarda 2/3, serbest atýþlarda ise 4/6 oran yakaladý. Öte yandan milli basketbolcu Ersan Ýlyasova'nýn formasýný giydiði Milwaukee Bucks, deplasmanda konuk olduðu Washington Wizards'ý 102-74 gibi farklý bir skorla maðlup etti. Verizon Center'da oynanan ve 16 bin 963 biletli seyircinin izlediði maçta Washington engelini rahat geçen Milwaukee bu sezonki 32. galibiyetine imza attý. Andrew
G.Saray potada Efes karþýsýnda BEKO Basketbol Ligi'nin 21. haftasý bugün Ýstanbul'da dev bir maça sahne olacak. Galatasaray Cafe Crown ile Efes Pilsen, Abdi Ýpekçi Spor Salonu'nda karþý karþýya gelecek. Saat 13.00'de baþlayacak maçý Murat Biricik, Mehmet Serdar Ünal, Semih Vural hakem üçlüsü yönetecek. Ligde 18 galibiyet ve 2 yenilgi sonrasý 38 puan toplayan Efes Pilsen, 21. haftaya lider girerken, Galatasaray Cafe Crown ise 24 puanla 15. sýrada yer alýyor. ULEB Avrupa Ligi'ne ''Top 16'' turu maçlarýnýn bitimine bir hafta kala veda eden Efes Pilsen bütün konsantrasyonunu lige çevirirken, Galatasaray Cafe Crown'u yenerek, liderliðini sürdürmek amacýnda. ''Cemal Nalga skandalý'' sonrasý ligin dibine yerleþen Galatasaray Cafe Crown ise güçlü rakibini maðlup ederek, alt sýralardan kurtulmak istiyor. Sezonun ilk yarýsýnda yapýlan maçý Efes Pilsen 83-73'lük skorla kazandý.
F.Bahçe'den Henry haberine sert tepki KULÜBÜN RESMÝ ÝNTERNET SÝTESÝNDEN YAPILAN AÇIKLAMADA, "BU UYDURMA TRANSFER HABERÝNÝ KINIYORUZ" DENÝLDÝ. Thierry Henry
Erzurum'da buz hokeyi turnuvasý ULUSLARARASI Buz Hokeyi 18 Yaþ Altý Dünya Þampiyonasý 3.Grup Müsabakalarý Erzurum'da yapýlacak. Türkiye Buz Hokeyi Federasyonu tarafýndan düzenlenecek olan Uluslararasý Buz Hokeyi Federasyonu 18 Yaþ Altý Dünya Þampiyonasý 3.Grup Müsabakalarý 0814 Mart tarihlerinde Erzurum'da gerçekleþecek. Türkiye, Bulgaristan, Çin, Moðolistan ve Tayvan olmak üzere 5 ülkeden 130'dan fazla sporcu ve yöneticinin katýlacaðý þampiyona, Erzurum'daki GSÝM Yeniþehir Buz Pisti'nde yapýlacak. Türkiye Buz Hokeyi Federasyonu bu önemli organizasyonu, Erzurum'da yapýlacak olan 2011 Üniversiteler Arasý Kýþ Olimpiyatlarý'na hazýrlýk çerçevesinde deðerlendirerek tüm çalýþmalarýný bu yönde planlýyor.
Halý saha kalp krizi mi yapýyor? ANTALYA'NIN Alanya ilçesinde, arkadaþlarýyla oynadýðý halý saha maçý sonrasýnda kalp krizi geçiren Kestelsporlu eski futbolcu Polat Dalkýlýç hayatýný kaybetti. Alýnan bilgiye göre, Kestel beldesinde arkadaþlarýyla halý saha maçý yapan Polat Dalkýlýç (37), maç bitiminde evine gitmek için yola çýktý. Evinin giriþinde kalp krizi geçiren Dalkýlýç, hayatýný kaybetti. Komþusu tarafýndan fark edilen Dalkýlýç'ýn cesedi, Alanya Devlet Hastanesi Morgu'na kaldýrýldý. Dalkýlýç'ýn cenazesi yakýnlarý tarafýndan topraða verilmek üzere memleketi Adana'ya götürüldü. Dalkýlýç'ýn amatör ligde yer alan Kestelspor'da geçmiþ yýllarda futbol oynadýðý öðrenildi.
Beþiktaþ'ta divan seçimi bugün BEÞÝKTAÞ Kulübü'nde Divan Kurulu Baþkanlýðý seçimi bugün yapýlacak. Siyahbeyazlý kulüpte 20102013 döneminin Divan Kurulu Baþkaný'ný belirleyecek seçim, Ceylan Intercontinental Otel Dolmabahçe Salonu'nda saat 11.00'de baþlayacak. Mevcut baþkan Yalçýn Karadeniz, yarýnki seçime tek aday olarak girecek. Þeref Nasýr'dan devraldýðý görevi 3 yýldýr sürdüren Yalçýn Karadeniz, yaptýðý açýklamada, seçim süreci içinde 1520 adayýn çýkarak zemin yokladýðýný, ancak baþkan adaylýðý için resmi baþvuru yapmadýklarýný söyledi. Siyahbeyazlý kulüpte Divan Kurulu Baþkaný ve 6 üyeden oluþan Divan Baþkanlýk Kurulu'nu belirleyecek seçimde, yaklaþýk 500 kiþiden oluþan Divan Kurulu üyeleri oy kullanabilecek.
Bogut 19 sayý, 10 ribauntluk baþarýmýyla takýmýnýn en etkili isim olurken, Carlos Delfino da 19 sayý, 6 ribauntla maçý tamamladý. John Salmons'un 17 sayý attýðý Milwaukee'de oyuna kenardan dahil olan Luke Ridnour da 13 sayý üretti. Milli basketbolcu Ersan Ýlyasova ise kenardan dahil olup 24:30 dakika süre aldýðý karþýlaþmayý 8 sayý, 8 ribaunt, 2 top çalma ile noktaladý. Ersan 2/7 genel þut ortalamasý ile oynarken üç kez denediði 3 sayýlýk atýþlardan da isabet saðlayamadý. Milli basketbolcu serbest atýþ çizgisinde ise 4/4 isabet buldu.
FENERBAHÇE Kulübü, dün tarihli bir gazetenin spor sayfasýnýn manþetinden verilen "Santrafora kökten çözüm" baþlýklý haberin gerçeði yansýtmadýðýný bildirdi. Sarý - lacivertli kulubün internet sitesinden yapýlan açýklamada söz konusu haberde Semih ve Güiza ile yollarýn ayrýlacaðý iddia edildiði belirtilerek, "Henry ile de transfer görüþmelerine baþladýðýmýzý iddia etmektedir. Yalan olmasý ile birlikte takýmda ve camiamýzda huzursuzluk çýkarmak amacý güden bu haberi dolayýsýyla Sabah Gazetesi'ni kýnýyoruz. Sabah Gazetesi yönetimi ve spor servisi yöneticilerinin, artýk kulübümüz ile ilgili yalan haberlere sayfalarýnda yer açmaya son vermeleri gerekmektedir. Sabah Gazetesi, gazetecilik mesleðinin yalan haber yapmak ve hatta bunlarý man-
þete taþýmaktan ibaret olmadýðýný görmelidir. Manþet haberin aðýrlýðýnýn ne olduðunun farkýna varýlmasý gerekmektedir. Tamamen uydurma ve masa baþýnda üretilmiþ bir senaryodan ibaret olan bir haberi manþetten vermek, nasýl bir gazeteciliktir? Sabah Gazetesi'ni, manþetten vermeye deðecek kadar önemli gördükleri bu haberin belgelerini açýklamaya davet ediyoruz. Bu yalaný manþet yapan Sabah Gazetesi, imza attýðý manþet haberinin arkasýnda ise Semih ve Güiza'yý gönderme kararýmýza iliþkin belgeleri ve Henry ile yapýlan görüþmenin kanýtlarýný açýklamak zorundadýr. Aksi takdirde, kendilerinin yalanlar üzerine kurulu bir spor gazeteciliði yaptýklarý resmen kanýtlanmýþ olacaktýr" denildi.
Favorim Almanya ve Türkiye ALMANLARIN EFSANE KALECÝSÝ SEPP MAIER ANTALYA BELEK'TE TATÝL YAPIYOR. MAÝER, ''2012 AVRUPA FUTBOL ÞAMPÝYONASI GRUBU'NDA ALMANYA VE TÜRKÝYE'YÝ ÞANSLI GÖRÜYORUM'' DEDÝ. ALMAN Milli Takýmý ile Bayern Münih'in eski kalecilerinden Sepp Maier, 2012 Avrupa Futbol Þampiyonasý grup elemelerinde Almanya ile birlikte Türkiye'yi þanslý gördüðünü söyledi. Almanya'nýn 1974'te kazandýðý Dünya Kupasý maçlarýnda ülkesinin kalesini koruyan, Bayern Münih'te 400'ün üzerinde maça çýkan efsane kaleci Antalya'nýn Serik ilçesine baðlý Belek beldesinde hem tatil yapýyor, hem de golf oynuyor. Türkiye'ye golf oynamak amacýyla ilk kez geldiðini söyleyen Sepp Maier, sorularý cevapladý. Kalecilik yaptýðý dönemde, maçlar için bir çok kez Türkiye'ye geldiðini, ancak ilk kez golf oynamak için Türkiye'yi tercih ettiðini anlatan Sepp Maier, þunlarý söyledi: ''Futbolu býraktýktan sonra golf oynamaya baþladým. Daha çok Ýspanya ve Portekiz'de golf oynuyorum. Golf amacýyla Türkiye'ye ilk kez geldim. Türkiye'deki golf sahalarý mükemmel. Özellikle Belek'teki golf sahalarý muhteþem. Bugün oynadýðým Gloria Golf Club, Avrupa'da önde
gelen golf sahalardan birine sahip. Önceleri golf oynamak için Ýspanya ve Portekiz'e gidiyordum. Artýk sürekli Türkiye'ye geleceðim.'' Türk futbolu hakkýnda çok fazla bilgiye sahip olmadýðýný da ifade eden Sepp Maier, kalecilik yaptýðý dönemde, Türkiye'de iyi futbolcular bulunduðunu belirterek, ''Türkler futbolda hiçbir zaman kaybetmeyi düþünmezler. Kazandýklarý takdirde de çok sevinirler'' dedi. Türk Milli Takýmý'nýn baþýna Avrupa'da söz sahibi, futbol kariyeri herkesçe bilinen Hollandalý Guus Hiddink'in getirilmesi kararýnýn çok isabetli olduðuna da deðinen Sepp Maier, þöyle konuþtu: ''Bu, þu demektir. Türk Milli Takýmý daha baþarýlý olacak. Türkiye 2012 Avrupa Futbol Þampiyonasý finallerine Hiddink'le gitmeyi baþaracak. 2012 Avrupa Futbol Þampiyonasý elemelerinde Türkiye ile Almanya ayný grupta mücadele edecek. Tabii ki benim gönlümde Almanya var. Ama ben, grupta Almanya ve Türkiye'yi þanslý görüyorum.''
Moralsiz F.Bahçe Antalya önünde galibiyet arýyor
FENERBAHÇE ile Antalyaspor arasýnda bugün yapýlacak karþýlaþma, iki takýmý ligde 30. kez karþý karþýya getirecek. Þükrü Saracoðlu Stadýnda saat 19.00'da baþlayacak karþýlaþmayý tecrübeli hakem Bünyamin Gezer yönetecek. Fenerbahçe'de kýrmýzý kart cezalýsý Alex ile sakatlýklarý devam eden Mehmet Topuz, Özer Hurmacý, Uður Boral Cristian Baroni ve Ali Bilgin'in forma giymeyeceði açýklandý. Oynadýðý 7 resmi maçta galip gelemeyerek þampiyonluk yarýþýnda liderliði Galatasaray'a kaptýran sarý-lacivertli ekibe taraftarlarýn bugünkü maçta büyük destek vermesi bekleniyor. Ýki ekip arasýnda ligde þimdiye dek yapýlan 29 maçtan 20'sini sarý-lacivertliler, 3'ünü kýrmýzý-beyazlýlar kazanýrken, taraflar 6 maçta ise eþitliði bozamadý. ''Sarý Kanaryalar''ýn toplam 56 golüne, Akdeniz temsilcisi 23 golle karþýlýk verdi. Sezonun ilk yarýsýnda Antalya'da yapýlan maçý Fenerbahçe 2-1 kazandý.
Tanjevic: Oðuz yumruk yedi, tepki göstermesi normal
BEKO Basketbol Ligi'nde Fenerbahçe Ülker, deplasmanda Pýnar Karþýyaka'yý 84-73 yenerken, maç içinde çýkan olaylar müsabakanýn önüne geçti. Karþýlaþmanýn 3. periyodunun bitimine 49 saniye kala bir pozisyon sonrasýnda Fenerbahçe Ülkerli Oðuz ile Pýnar Karþýyakalý Smith arasýnda bir tartýþma yaþandý. Ýki oyuncu arasýndaki tartýþmanýn ardýndan taraftarlarýn sahaya çok sayýda yabancý madde atmasý üzerine hakemler soyunma odasýna gitti. Yapýlan anonslarýn ardýndan sahaya dönen hakemler Oðuz ve Smith'i diskalif iye etti. Fenerbahçe Ülker antrenörü Bogdan Tanjevic yaptýðý açýklamada, Oðuz ile Smith'in yaþadýðý olayla ilgili olarak da Oðuz'un arkadan bir yumruk yediðini herkesin gördüðünü belirterek, ''Kim olursa olsun ayný tepkiyi verirdi'' diye konuþtu.
G.Saray Eskiþehirspor hazýrlýklarýný sürdürdü
Galatasaray, Turkcell Süper Lig'de pazartesi günü Eskiþehirspor'la yapacaðý maçýn hazýrlýklarýný sürdürdü. Jupp Derwall Antrenman Sahasý'nda basýna ve taraftara kapalý olarak yapýlan antrenmanda sarý - kýrmýzýlý futbolcularýn, teknik ve taktik aðýrlýklý çalýþmalar yaptýklarý bildirildi. Takýmla birlikte antrenmanda yer almayan Hakan Balta ve Gökhan Zan'ýn tedavilerinin ardýndan salon ve sahada takýmdan ayrý olarak çalýþtýrýldýklarý ifade edilirken, Harry Kewell'in dinlendirildiði kaydedildi. Sarý - kýrmýzýlýlar, bugün yapýlacaðý son antrenmanýn ardýndan Türk Hava Yollarý'nýn özel uçak seferiyle Eskiþehir'e geçecek.
Basketbolda F.Bahçe ve G.Saray bayanlarý oynuyor TÜRKÝYE Bayanlar Basketbol Ligi'nde (TBBL) ezeli rakipler Fenerbahçe ile Galatasaray bugün karþý karþýya gelecek. Kadýköy Caferaða Spor Salonu'ndaki derbi maç saat 15.30'da baþlayacak. Müsabakayý Emin Moðulkoç, Ziya Özorhon, Sami Özel hakem üçlüsü yönetecek. TBBL'de son 4 sezonun þampiyonu Fenerbahçe, bu sezon 15 maçýný da kazanarak, 30 puanla namaðlup liderlik koltuðunda otururken, Galatasaray ise 16 maçta 13 galibiyet, 3 yenilgi sonrasý 29 puan ve averajla üçüncü sýrada yer alýyor. Sezonun ilk yarýsýnda yapýlan maçý Fenerbahçe, deplasmanda 84-77'lik skorla kazandý. Derbi maçý, ''Üç Büyükler'' arasýnda yapýlan anlaþma uyarýnca, konuk Galatasaraylý taraftarlar salonda izleyemeyecek.
Teniste Davis Kupasýnda Ýrlanda'ya 3-0 yenildik
Sepp Maier, Belek'te golf oynayarak tatilini geçiriyor.
Bisiklette kameralý hakem dönemi YARIÞLARDA KÜFÜR VE HATALI HAREKETTE BULUNAN SPORCULAR KALEM KAMERA ÝLE TESPÝT EDÝLECEK.
Bisiklet yarýþlarýnda dijital hakem dönemi baþladý. Motorize hakemin kaský üzerine monte edilen kalem kamerayla bisikletçiler kayda alýnacak.
HABERLER
MERKEZ Hakem Kurulu (MHK) kararýyla, bisiklet yarýþlarýnda dijital hakem dönemi baþladý. Alýnan karara göre, motorize hakemin kaský üzerine monte edilen kalem kamerayla bisikletçiler kayda alýnacak. Küfür veya hatalý harekette bulunan sporcular tespit edilip ceza verilerek. Kamera kaydýyla spora yakýþmayan hareketlerin önüne geçilmesi hedefleniyor. Türkiye Bisiklet Federasyonu'nun 2010 yýlý faaliyet Raporu'nda yer alan bisiklet yarýþlarý, MHK'nun 'Üçüncü gözümüz' olarak tabir ettiði kamera ile kayýt altýna alýnacak. Yarýþýn
baþlamasýyla birlikte 1. motorize hakemin kaský üzerine monte edilen 8 saat çekim kapasitesine sahip dijital HD kamera sayesinde, yarýþ halindeki sporcularýn hareketleri saniye saniye gözlenecek. Yarýþ sonunda hakem heyeti tarafýndan incelenecek olan kamera kayýtlarýnda küfür veya hatalý harekette bulunan sporcular tespit edilebilecek. Yarýþlarda hareketli kamera takibi kararýnýn ardýndan ilk denemeyi Marmaris Yol Yarýþlarý'nda yaptýklarýný belirten MHK Baþkaný Þükrü Aydýn, uygulamanýn baþarýlý olduðunu söyledi.
TENÝSTE, erkek milli takýmlar seviyesindeki en prestijli þampiyona olarak bilinen Davis Kupasý, Ýrlanda'nýn baþkenti Dublin'de baþladý. Kupada 2. Avrupa Grubunda yer alan Türkiye, dünyanýn en eski tenis kulüplerinden biri olarak bilinen Fitzwilliam Lawn'ýn kortlarýnda yapýlan ilk tur sabah seansýnda Ýrlanda ile karþýlaþtý. Ay-yýldýzlý raketlerden Haluk Akkoyun, James Mcgee'ye 6-2, 6-2 ve 6-4, Marsel Ýlhan ise Conor Niland'a 6-3, 62 ve 6-1'lik setlerle 3-0 yenildi.
TÜRKCELL SÜPER LÝG'DE BUGÜN 14.00 Ankaragücü-Gaziantepspor (Yenikent ASAÞ) 14.00 Manisaspor-Denizlispor (Manisa 19 Mayýs) 19.00 Fenerbahçe-Antalyaspor (Þükrü Saracoðlu) 8 Mart Pazartesi: 20.00 Eskiþehir-Galatasaray (Eskiþehir Atatürk)
BANK ASYA 1. LÝG'DE BUGÜN 13.30 Kayseri Erciyes-Çaykur Rize (Spor Kompleksi) 13.30 Gaziantep B.Belediye-Kocaelispor (GASKÝ) 13.30 Altay-Hacettepe (Ýzmir Alsancak) 13.30 Dardanelspor-Mersin Ýd. (Çanakkale 18 Mart) 13.30 Kartalspor-Kardemir Karabükspor (Kartal Ýlçe) 13.30 Bucaspor-Orduspor (Yeni Buca) 13.30 Samsunspor-Adanaspor (Samsun 19 Mayýs) 8 Mart Pazartesi: 20.00 Konyaspor-Karþýyaka (Konya Atatürk)
renkli:Mizanpaj 1
3/6/2010
2:02 PM
Page 1
C M YK
15
AÝLE - SAÐLIK YENÝASYA / 7 MART 2010 PAZAR
Hazýrlayan: RECEP BOZDAÐ
Ýslâm, kadýna hakkýný veriyor DÝYANET ÝÞLERÝ BAÞKANLIÐI, "KADINA ÞÝDDETE SON" BROÞÜRÜ HAZIRLADI. BAÞKAN BARDAKOÐLU, KADIN HAKLARINA EN BÜYÜK DEÐERÝ ÝSLÂMÝYETÝN VERDÝÐÝNÝ BELÝRTTÝ.
Uyuþturucu kullaným yaþý ilkokul sýralarýna kadar düþtü.
Uyuþturucu dünyanýn sorunu
CÝNSEL Saðlýk Enstitüsü Derneði (CÝSED) Genel Baþkan Yardýmcýsý Psikolog Gülsüm Bacanak, ‘’Uyuþturucu aslýnda bütün dünya için önemli bir sorun ve uyuþturucu madde kullaným yaþý artýk ilkokul sýralarýna kadar düþtü. Bu dönemde gençlerin örnek aldýðý ünlü kiþilerin daha dikkatli davranmalarý gerekiyor’’ dedi. Bacanak, uyuþturucu kullananlarýn daha fazla keyif almak düþüncesini taþýdýðý, ancak bu düþüncenin son derece yanlýþ olduðunu belirtti. Gülsüm Bacanak, uyuþturucu madde kullanmanýn uzun vadede baðýmlýlýk yaparak beyin ve merkezi sinir sistemi üzerinde tahribat oluþturduðuna dikkati çekti. Son dönemde uyuþturucu kullanan ünlülerin haberlerinin medyada sýkça yer aldýðýný belirten Bacanak, þunlarý kaydetti: ‘’Uyuþturucu aslýnda tüm dünya için önemli bir sorun ve uyuþturucu madde kullaným yaþý artýk ilkokul sýralarýna kadar düþtü. Bu dönemde gençlerin örnek aldýðý ünlü kiþilerin daha dikkatli davranmalarý gerekiyor. Mutlaka ki, kiþiler bazen hayatla mücadele ederken yorulduklarýnda ya da dirençleri kýrýldýðýnda olmayacak þekillerde destek arayabilirler, uyuþturucu da belki yalnýzlýktan, belki anlaþýlamamaktan, belki de þöhretin getirdiði ya da götürdüðü bazý þeylerle baþ edebilme yetisini arttýrabilmek için baþvurulan bir araç olabiliyor. Bunu kesinlikle tasvip etmemekle birlikte, ünlüleri uyuþturucu kullanmaya iten nedenlerin ne olduðunun da deðerlendirilmesi gerektiðini düþünüyoruz.’’ Aydýn / aa
Ýçki ve sigara insaný tahrip ediyor
HACETTEPE Üniversitesi Týp Fakültesi Öðretim Üyesi Prof. Dr. Alparslan Özyazýcý, sigara ve içki gibi zararlý maddelerin hastalýklara iyi geldiði yolundaki sözlerin doðru olmadýðýný, sývý ve katý bütün uyuþturucularýn insaný tahrip ettiðini söyledi. Yeþilay Haftasý münasebeti ile Iðdýr Üniversitesi ve Iðdýr Yeþilay Temsilciliði’nin Iðdýr Kültür Merkezi’nde bir konferans düzenlendi. Konferansa konuþmacý olarak katýlan Hacettepe Üniversitesi Týp Fakültesi Öðretim Üyesi Prof. Dr. Alparslan Özyazýcý, içkinin kesinlikle ilâç, gýda, besleyici ve þifa daðýtan maddeler olmadýðýna dikkati çekti. Alkolün kýsa ve uzun vadeli zararlarý olduðunu anlatan Prof. Dr. Özyazýcý, “Dünyada en fazla uçak, tren ve karayolu kazalarý alkol alýnmasýndan dolayý meydana gelmektedir. Türkiye’de cinayetlerin büyük çoðunluðu yine alkolün sonucunda olmaktadýr. Sigara dumanýnda 4 binden fazla zararlý madde var. Tek bir sigarada 3 miligram nikotin bulunurken iki paket sigarada 120 miligram nikotin var. Bu miktar nikotini insan vücuduna direkt verirsek o insan anýnda ölür. Sigara içen insanla içmeyen insan arasýnda çok farklýlýklar var. Bunlarýn baþýnda sigara içmeyen insan daha dinamik olur” þeklinde konuþtu. Iðdýr / iha
DÝYANET Ýþleri Baþkanlýðý, 8 Mart Dünya Kadýnlar Günü dolayýsýyla ‘’Kadýna Karþý Þiddete Son’’ broþürü hazýrladý. ‘’Diyanet Aylýk Dergi’’nin Mart sayýsýyla okuyuculara daðýtýlacak broþürlerde, ‘’kadýna yönelik þiddet suçtur’’ temasýna yer veriliyor. Aile içi þiddet kavramýnýn tanýmý, kadýna yönelik þiddet biçimlerine iliþkin bilgiler, Ailenin Korunmasýna Dair Kanun ile Türk Ceza Kanunu’nun konuya iliþkin hükümleri de yer alan broþürde, þiddete uðrayan kadýnlarýn baþvurabilecekleri kurum ve kuruluþlar hakkýnda bilgiler bulunuyor. Peygamberimiz Hz. Muhammed’in (asm) ‘’sizin en hayýrlýnýz, ailesine karþý en hayýrlý olandýr’’ hadisine yer verilen broþürde, Diyanet Ýþleri Baþkaný Ali Bardakoðlu’nun görüþleri de bulunuyor. Broþürde, hiçbir töre, inanç, gelenek ve anlayýþýn, kadýna karþý þiddet uygulanmasýnýn mazereti ve gerekçesi olamayacaðýný vurgulayan Bardakoðlu, ‘’Ýnsan haklarý ve bunun önemli bir par-
çasýný teþkil eden kadýn haklarý, sadece insanlýk tecrübesinin günümüzde ulaþtýðý ortak bir söylem deðil, ayný zamanda yüce dinimizin insanlýða getirdiði mesajýn özünde yer alan temel deðerlerden biridir’’ deðerlendirmesinde bulundu. Ýslâm dininin saygýn, deðerli ve þerefli bir varlýk olarak yaratýlan insanýn yaþama hakkýný ve diðer temel haklarýný dokunulmaz ve mukaddes ilân ettiðine dikkati çeken Bardakoðlu, ‘’Bu konuda cinsiyet ayrýmýna asla yer vermemiþtir’’ dedi. Bardakoðlu, Ýslâm’ýn kadýn ve erkeði Yaratýcý karþýsýnda eþit bireyler olarak tanýttýðýný, her dönemde kadýnlara karþý insanlar arasýnda az veya çok varlýðýný sürdüren haksýz uygulamalarý açýkça kýnadýðýný kaydetti. Diyanet Aylýk Dergisi ile daðýtýlmak üzere 90 bin adet basýlan ‘’kadýna karþý þiddete son’’ broþürü, kapsamý geniþletilerek Türkiye genelindeki Kur’an Kursu öðrencilerine de verilecek. Ankara / aa
Alkol hasta ediyor KARACÝÐER hastalýklarýnýn görülme sýklýðýnýn, her geçen gün artttýðý belirtildi. Ýçki içmenin, alkollü karaciðer hastalýðýna yol açtýðýný söyleyen BSK Aydýn Anka Hastanesi Dahiliye Uzmaný Dr. Ziya Öztürk, bunun önemli bir sosyoekonomik sebeple saðlýk problemi olduðunu söyledi. Avrupa ve ABD’de karaciðer hastalýðýndan kaynaklanan ölümlerin yarýsýndan, alkollü karaciðer hastalýðýnýn sorumlu olduðunu kaydeden Dr. Öztürk, “Alkole baðlý karaciðer sirozlu hastalýklarýn beþ yýllýk yaþam oraný yüzde 20_25 arasýndadýr. Tedavisinde ise alkolü býrakmak dýþýnda etkili bir yöntem yoktur. Çok az bir hasta grubunda, etkileri tartýþmalý olmakla birlikte kortizon kullanýlýr. Ayrýca hastanýn alkol alýmý durduðunda, hastalýðýn ilerleyiþinin de duracaðýnýn garantisi yoktur” dedi. Ýzmir / cihan
Týpta, devrim gibi iki geliþme TÜRK Hematoloji Derneði Baþkaný nuca ulaþtýðýný dile getiren Özcan, Prof. Dr. Muhit Özcan, ABD’li bilim bunlarýn insanoðlunun aya attýðý ilk aadamlarýnýn yaptýðý iki ayrý araþtýrma- dým gibi dev adýmlar olduðunu ancak nýn; görme fonksiyonunun düzelmesi sonuca ulaþmak için daha çok zamana ve kanserden diyabete hastalýklarýn i- ihtiyaç duyulduðunu söyledi. Özcan, araþtýrmalardan ilkinin, yileþmesi için umut olduðunu farelere dýþarýdan verisöyledi. Prof. Dr. Muhit Özlen embriyonik kök can, son beþ yýlda Türkihücrelerinin gidip ye’de yapýlan kemik iliði retinaya yerleþmenakli sayýsýnýn 600’den si ve görme fonk1200’e çýktýðýný hatýrlatasiyonunda düzelrak, kemik iliði naklinde meye yol açmasý, ikök hücrenin kullanýldýProf. Dr. kincisinin de dýþarýðýna dikkati çekti. Kök Muhit Özcan dan kök hücre verhücrenin kemik iliði nakli meye gerek olmadan dýþýndaki kullaným alanlarýnýn insanýn kendi alelâde bir büyük araþtýrmalara konu olduðunu vurgulayan Özcan, ‘’Kök hücre a- hücresini yeniden programlayarak siraþtýrmalarý henüz doðmamýþ bir be- nir hücresine dönüþtürmesi ve hasarlý bek ancak çok umutluyuz’’ dedi. Araþ- dokuyu tedavi etmesi olduðunu açýktýrmacýlarýn son dönemde iki yeni so- ladý. Antalya / aa
Gündüz uykusu yorgunluðu almakla kalmayýp, beynin yeni bilgileri öðrenme yetisini arttýrdýðý tesbit edildi.
Gündüz uykusu beyne ilâç gibi AMERÝKALI bilim adamlarý, gündüz uykusunun sadece yorgunluðu almakla kalmayýp, beynin yeni bilgileri öðrenme yetisini arttýrdýðýný tesbit etti. Araþtýrmalarýnýn sonuçlarýný Amerikan Bilimsel Ýlerleme Topluluðu’nun (AAAS) San Diego’daki yýllýk toplantýlarýnda sunan bilim adamlarý, günde 1,5 saat kestiren gönüllülerin kendilerini zorlayan anlama testlerinde daha iyi sonuç aldýklarýný belirtti. Berkeley’deki California Üniversitesi’nde yapýlan araþtýrmada, beynin yeni öðrenilecek bilgiler için kýsa süreli hafýza süreci oluþturacak yer yaratmak amacýyla uykuya ihtiyacý olabileceði kaydedil-
di. Deneyde, saðlýklý yetiþkin deneklere sabahleyin zor bir anlama testi uygulandý ve genellikle tamamý benzer notlar aldý. Daha sonra bunlarýn yarýsý “siesta” yapmaya gönderildi, ardýndan da baþka bir test yapýldý. Bu sefer uyku çekenler, uyumayanlardan daha iyi sonuçlar aldý. Bilim adamlarý, beynin elektrik faaliyetini kontrol ettiklerinde bu sürecin, derin uykuyla rüya süreci arasýndaki bir uyku aþamasý olabileceðini ve hýzlý göz hareketi olmayan bu aþamada, beynin hippokampüsünde bulunan gerçek temelli hatýralarýn “geçici bellek”ten ön-yüz korteks adý verilen bölgeye taþýndýðýný düþünüyor.
renkli:Mizanpaj 1
3/6/2010
1:54 PM
Page 1
C M YK ÜM Ý T V Â R OL UN U Z : Þ U Ý S T Ý K BA L Ý N K I L Â B I Ý Ç Ý N D E EN Y Ü K S E K GÜ R SA D Â ÝSL Â M I N S A D Â SI OLACAKTIR
Y 7 MART 2010 PAZAR
Kremlin hazineleri Topkapý Sarayý’nda
Avrupa'daki cami olmayan tek baþþehir Atina'da yaþayan Müslümanlar, daire ve garaj gibi yerlerde ibadet etmek durumunda kalýyor. Yetkililer, ekonomik krizin yaþandýðý bir zamanda caminin açýlmasý için ellerinden geleni yapýyor.
Atina camiye kavuþuyor YUNANÝSTAN’IN BAÞÞEHRÝ ATÝNA’YA CAMÝ YAPILMASI KONUSUNDA PASOK HÜKÜMETÝ ADIM ATMAYA HAZIRLANIYOR. ÞEHÝRDEKÝ MÜSLÜMANLAR ÝSE PROJENÝN BU DEFA GERÇEKLEÞMESÝNÝ ÜMÝT EDÝYOR. vrupa’da ibadete açýk camisi bulunmayan tek baþþehir olarak bilinen Atina’ya ekonomik krizin etkili olduðu bir dönemde cami inþa edilmesi planlanýyor. Savunma Bakaný Evangelos Venizelos ve Atina Belediye Baþkaný Nikitas Kaklamanis’in de katýldýðý toplantýdan, 2006 yýlýnda kararý alýnan cami ve Müslüman mezarlýðý inþa edilmesi için yer tahsis edilmesi kararý çýktý. Toplantýya Yunan ordusu ve bakanlýktan yetkililer de katýldý. Cami yeri tahsis edilmesi konusunda önemli katkýlarda bulunduðu belirtilen Kaklamanis, Atina radyosuna konuþtu. Atina Belediye Baþkaný, bu konulara çözüm bulunmasý konusunda iyimser olduðunu söyledi. Yunan yetkililer, Votanikos semtine cami, Shisto semtine ise Müslüman mezarlýðý inþa edilmesi konusunda anlaþtý. Caminin inþa edilmesi planlanan arazi, Yunan meclisine yaklaþýk 7 kilometre mesafede
A
Yunanistan Müslümanlar Birliði Baþkaný Nail Elghandour, cami için atýlan adýmlardan memnun.
bulunuyor. Ýera Caddesi üzerinde bulunan araziye ulaþým oldukça kolay.
MÜSLÜMANLAR BASTIRDI HÜKÜMET ADIM ATTI Yunanistan Müslümanlar Birliði Baþkaný Naim Elghandour, cami ve mezarlýk konusunda atýlan adýmý memnuniyet verici olarak deðerlendirdi. Bu yýlbaþýnda cami ve Müslüman mezarlýðý konusunda yeni hükümete bir dosya verdiklerini ve zaman zaman bakanlýk yetkilileriyle sert tartýþmalar yaþandýðýný kaydeden Elghandour, “Bizi yeterince meþgul etti. Ýbadetlerimizi rahat ortamlarda yapmak istiyoruz” dedi. Elghandour, 15 milyon Euro’luk kaynaðýn diðer hükümet döneminde ayrýldýðýný, cami inþasý için gerekli para konusunda problem çýkmayacaðýna inanýyor.
77 YILDIR CAMÝ ÝÇÝN BEKLENÝYOR 2006 yýlýnda Yeni Demokrasi hükümeti döneminde Atina’ya cami yapýlmasýna karar verilmiþti. Kilisenin de onay verdiði bu karara göre, 2009 yýlý sonunda cami bitirilerek hizmete açýlacaktý. Ancak bu söz, cami yerinin tahsis edildiði Deniz Kuvvetleri’nin direnmesi ve arazinin boþaltýlmasý için gerekli 5 milyon Euro kaynaðýn temin edilememesi dolayýsýyla tutulamamýþtý. Atina’ya cami yapýlmasý meselesi 77 yýldan bu yana zaman zaman gündeme geliyor. Cami yapýlmasýna iliþkin ilk yasa tasarýsý 1939 yýlýnda hazýrlanmýþtý. Atina’da yaklaþýk 200 bin civarýndaki Müslüman, daire, bodrum ve garajlarda ibadet yapmak zorunda kalýyor. Atina’da Osmanlý döneminden kalan ve Akropolis eteklerinde yer alan iki cami bulunuyor. Biri Seramik müzesi olarak kullanýlan Mustafa Aða Camii diðeri ise ona 500 metre uzaklýktaki Fethiye Camii. Atina / cihan
Tarihî yapýlarda rutubet tehdidi ÇORUM’UN Osmancýk ilçesinde tarihî camilerdeki cemaatin baþý rutubet ile dertte. Restorasyon yapýldýktan sonra aþýrý nem alan camiler, kokuya maruz kaldý. Rutubet, cemaati rahatsýz ettiði kadar tarihî yapýlara da zarar veriyor. Akþemseddin’in eðitim verdiði medrese olarak kullanýlan ve günümüzde cami olarak hizmet veren tarihî Akþemseddin Camii ile Koca Mehmet Paþa’nýn Osmancýk’a býraktýðý en önemli eser olan Ýmaret Camii rutubet ve aþýrý kokunun etkisi altýnda. Tarihî camilere girer girmez dikkat çeken kokunun kaynaðý da hemen pencere kenarlarýnda göze çarpýyor. Daha çok Akþemseddin Camii’nde belirgin olarak görülen rutubet nedeni ile
duvarlar çatlamýþ durumda. Cami halýlarýnýn duvarlara yakýn olan kýsýmlarýnda da nem görülüyor. Rutubet, Ýmaret Camii’nde ise duvarlara yapýlan ahþap kaplamanýn kabarmasý ile kendini gösteriyor. Akþemseddin Camii cemaati rutubetin restorasyondan sonra arttýðýný belirtiyor. Akþemsettin caminin eski din görevlisi Fuat Dibek, camide rutubet sorununun çok önce baþladýðýný, geçici önlemlerle bu güne kadar idare edildiðini fakat restorasyon sonrasýnda rutubetin baþ edilemez derecede arttýðýný ifade etti. Cemaat rutubetin neden kaynaklandýðýna iliþkin yetkililerce araþtýrma yapýlmasý gerektiðine dikkat çekiyor. Çorum / iha
Akþemseddin Camii’nde belirgin olarak görülen rutubet dolayýsýyla duvarlar çatlamýþ durumda. Cami halýlarýnýn duvarlara yakýn olan kýsýmlarýnda da nem görülüyor. FOTOÐRAF: ÝHA
Osmanlý Ýmparatorluðu’nun sahip olduðu 600 yýllýk tarihin yaklaþýk 400 yýlýnda yönetim merkezi olan Topkapý Sarayý, 12 Mart-7 Haziran tarihleri arasýnda Moskova Kremlin Sarayý’nýn seçkin eserlerini aðýrlayacak. Ýstanbul 2010 Avrupa Kültür Baþkenti Ajansýnýn, Topkapý Sarayý Müzesi ve Moskova Kremlin Sarayý Müzesi iþbirliðiyle hayata geçireceði ‘’Moskova Kremlin Sarayý Hazineleri Topkapý Sarayý’nda’’ sergisi, 11 Martta gerçekleþecek protokol açýlýþý ile Topkapý Sarayý Müzesi Has Ahýrlar bölümünde sanatseverlerle buluþacak. Sergide, Moskova Kremlin Sarayý Müzesi koleksiyonundan, Rus çarlarýnýn hazinesinde bulunan ve Kremlin katedrallerini, Moskova saraylarýnýn kabul salonlarýný ya da özel dairelerini süsleyen olaðanüstü görkemli altýn ve gümüþ eþyalar, inci ve deðerli taþlarla bezeli giysiler ve din adamý cübbeleri yer alacak. Ýstanbul / aa