22 Mart 2010

Page 1

renkli:Mizanpaj 1

3/21/2010

3:35 PM

Page 1

C M YK

TABLOÝT BOY 40 SAYFA TAMAMI RENKLÝ

YARIN GAZETENÝZLE BÝRLÝKTE HERKESE ÜCRETSÝZ

Y GERÇEKTEN HABER VERiR

ASYA’NIN BAHTININ MÝFTAHI, MEÞVERET VE ÞÛRÂDIR 22 MART 2010 PAZARTESÝ / 75 Kr

YIL: 41 SAYI: 14.388

www.yeniasya.com.tr

Yasaklarý kaldýrmayan paket eksik kalýr Çubukçu, meslekî eðitimin önünde engeller olduðunu belirtti.

ANAYASA DEÐÝÞÝKLÝÐÝ PAKETÝNDE, BAÞÖRTÜSÜ YASAÐINI KALDIRACAK MADDELERÝN DE YER ALMASI ÝSTENÝYOR.

MÝLLÎ EÐÝTÝM BAKANI ÇUBUKÇU:

MÂNÂSIZ YASAKLAR SONA ERSÝN

Baþörtüsü yasaðý baþta olmak üzere düþünce ve inançlar üzerinde bütün baský ve yasaklarýn kaldýrýlmasý için faaliyette bulunan sivil toplum kuruluþlarý, hafta sonu yaptýklarý eylemlerle açýklamalarýný sürdürdüler. Der nekler yaptýklarý basýn toplantýlarýnda, hükümetin yürüttüðü anayasa deðiþikliði paketine baþörtüsü yasaðýný kaldýran maddenin eklenmesini istediler.

Meslekî eðitimin önünde bariyerler var EN BÜYÜK ENGEL KATSAYI Millî Eðitim Bakaný Nimet Çubukçu, meslekî eðitimin önünde bazý engeller olduðunu belirterek, ‘’Özellikle yüksek öðretime geçiþte uygulanan aðýr katsayý koþullarý, meslekî eðitimin tercih edilmesinde maalesef olumsuz bir bariyer olarak gençlerimizin önünde duruyor’’ diye konuþtu.

KATSAYI ENGELÝ KALDIRILMALI

Meslek liselerine uygulanan katsayý bariyerini de eleþtiren dernekler, YÖK’ün son aldýðý kararýn adaletsizliði devam ettireceðini dile getirdiler. Yapýlan basýn açýklamalarýnda Belçika Danýþtay’ýnýn baþörtüsü yasaðýný askýya alan kararýna deðinilerek, ülkemizde de ayrýmcýlýðýn sona ermesi ve insan haklarýna uygun kararlarýn alýnmasý istendi.

Haberi sayfa 4’te

MEMUR-SEN BAÞKANI:

Laiklik, inancýn teminatý olmalý DÝNDARA DA DÝNSÝZE DE KARIÞMA Memur-Sen Mersin þubesinin düzenlediði “Kuþatýlmýþ Demokrasi” konulu konferansta konuþan Genel Baþkan Gündoðdu, sosyal devlet, vatandaþýný ayýrmayan ve ötekileþtirmeyen olduðunu belirterek, “Laiklik dinsize dinsizliðini yaþamanýn teminatý, dindara da dindarlýðýný yaþamanýn teminatýdýr” þeklinde konuþtu. Haberi sayfa 5’te

20. yüzyýlýn en büyük fikir adamlarýndan Orhan Miroðlu Taraf yazarý

Türkiye’deki deðiþimde etkisi büyük Özcan Ünlü Yeni Þafak yazarý

Bediüzzaman büyük bir deha Doç. Dr. Önder Aytaç Taraf yazarý

Militarizme karþý sivil bir baþkaldýrý o

Anayasanýn modeli eskidi Haberi sayfa 4’te

NEVRUZ’A COÞKULU KUTLAMA

4’te

Nazeema Ahmed G.Afrika C. Bþk. Vk. Prl. Mem.

Said Nursî fevkalâde bir hazine býraktý

FOTO: RECEP BOZDAÐ

Mustafa Özcan

Risale-i Nur Kongresi sona erdi

Ýsrail yine kan döktü

Vakit ve Milli gazete yazarý

Rousseau Paris’te; Nursî Ýstanbul’da Teodora Doni

ÝSRAÝL ASKERLERÝ ATEÞ AÇTI Batý Þeria’nýn Nablus þehrinde Ýsrail askerleri ile Filistinli gençler arasýnda çýkan çatýþmada yaralanan ikinci Filistinli genç de vefat etti. ISSN 13017748

Hürriyet yazarý

TOBB BAÞKANI RIFAT HÝSARCIKLIOÐLU:

FÝLÝSTÝNLÝ GENÇ ÖLDÜ

Haberi sayfa 7’de

Cüneyt Ülsever

Yeni Þafak yazarý

50 yýldýr görüþleri hâlâ güncel

Risale-i Nur Enstitüsü’nün organize ettiði V. Ulusal Risale-i Nur Kongresi sona erdi. Ýstanbul Radisson Blue Hotel’de bu yýl beþincisi yapýlan kongre, dün yapýlan sonuç oturumuyla nihayetlendi. Yaklaþýk 80 akademisyenin katýldýðý kongrede her masa, sonuç bildirilerinin yanýnda maddeler halinde bir deklarasyon hazýrladý. Hazýrlanan sonuç bildirileri kamuoyuna açýklandý. Elif Nur Kurtoðlu’nun haberi sayfa 3’te

Kalemiyle bir Ýslâm savaþçýsý

BURSA’DA BEDÝÜZZAMAN ÝÇÝN COÞKULU MEVLÝD

Haberi sayfa 3’te


renkli:Mizanpaj 1

2

3/21/2010

12:13 PM

Page 1

C M YK

LÂHÝKA

YENÝASYA / 22 MART 2010 PAZARTESÝ

Bahar da bir çiçektir

.. Bediuzzaman Said Nursi

‘‘

Bahar da bir çiçektir. Semâ da bir çiçektir; yýldýzlar, o çiçeðin yaldýzlý nakýþlarýdýr. Güneþ de bir çiçektir; ziyâsýndaki yedi rengi, o çiçeðin nakýþlý boyalarýdýr.

Y

Anne babaya iyilik, ömrü uzatýr. Yalan rýzký azaltýr. Duâ kazayý geri çevirir. Câmiü's-Saðîr, No: 1701 / Hadis-i Þerif Meâli

Niyet-i sadýka ve ihlâs FEYZÝNUR BÂKÝ ÇÝMÝÇ bakicimic@hotmail.com

edinci sahife: O ni’metlerde, o neticelerde, öyle lemeât-ý hüsün ve cemâl görünüyor ki, hakiki bir þevk ve þefkatle yoðrulmuþ hâlis bir þükür ve sâfî bir muhabbete lâyýk olur. O sahifede, yâ Cemîl-i Zül kemâl, yâ Kâmil-i Zülcemâl isimleri yazýlý okunuyor. Ýþte, yalnýz bir güzel çiçek ve hasnâ bir insan ve yalnýz maddî ve zâhir sûretinde bu kadar esmâyý gösterirse, acaba umum çiçekler ve bütün zîhayat ve büyük ve kül lî mevcudât ne derece ulvî ve kül lî esmâyý okutuyor, kýyas edebilirsin. Hem insan ruh, kalb, akýl cihetiyle hayat ve letâif sahifeleriyle Hayy, Kayyûm ve Muhyî gibi ne kadar esmâ-i kudsiye-i nurâniyeyi okur ve okutturur, kýyas edebilirsin. Ýþte, Cennet bir çiçektir. Hûri tâifesi dahi bir çiçektir. Rûy-i zemin dahi bir çiçektir. Bahar da bir çiçektir. Semâ da bir çiçektir; yýldýzlar, o çiçeðin yaldýzlý nakýþlarýdýr. Güneþ de bir çiçektir; ziyâsýndaki yedi rengi, o çiçeðin nakýþlý boyalarýdýr. Âlem, güzel ve büyük bir insandýr; nasýl ki insan, küçük bir âlemdir. Hûriler nevî ve ruhânîler cemaati ve melek cinsi ve cin tâifesi ve insan nevî, birer güzel þahýs hükmünde tasvir ve tanzim ve icad edilmiþtir. Hem herbiri, kül liyetiyle, hem herbir ferdi tek baþýyla, Sâni-i Zülcemâlinin esmâsýný gösterdikleri gibi, Onun cemâline, kemâline, rahmetine ve muhabbetine birer ayrý ayrý aynalardýr. Ve nihayetsiz cemâl ve kemâline ve rahmet ve muhabbetine birer þâhid-i sâdýktýr. Ve o cemâl ve kemâlin ve rahmet ve muhabbetin birer âyâtýdýr, birer emârâtýdýr. Ýþte, þu nihayetsiz envâ-ý kemâlât, daire-i vâhidiyette ve ehadiyette hâsýldýr. Demek, o daire haricinde tevehhüm olunan kemâlât, kemâlât deðildir. Ýþte, hakàik-ý eþyanýn esmâ-i Ýlâhiyeye dayandýðýný ve istinad ettiðini, bel ki hakiki hakàik o esmânýn cilveleri olduðunu ve herþeyin çok cihetlerle, çok dil lerle Sâniini zikir ve tesbih ettiðini anla, “Hiçbir þey yoktur ki O'nu övüp O'nu tesbih etmesin” (Ýsrâ Sûresi: 44.)’in bir mânâsýný bil ve “Þiddetli zuhurunda gizlenmiþ olan Allah’ý her türlü noksandan tenzih ederiz” de. Ve âyetlerin âhirlerinde olan “O’nun kuvveti her þeye gàliptir ve O herþeyi hikmetle yapar.” (Ýbrâhim Sûresi: 4.) “Çok baðýþlayýcý ve çok merhamet edici olan da ancak O’dur.” (Yûnus Sûresi: 107.) “O herþeyi hakkýyla bilir; O her þeye hakkýyla kàdirdir” (Rum Sûresi: 54.) gibi zikir ve tekrarlarýndaki bir sýrrý fehmet. Eðer bir çiçekte esmâyý okuyamýyorsan ve vâzýh göremiyorsan; Cennete bak, bahara dikkat et, zeminin yüzünü temâþâ et. Rahmetin þu büyük çiçekleri olan Cennet ve bahar ve zeminde yazýlan esmâyý, vâzýhan okuyabilirsin, cilvelerini ve nakýþlarýný anlar, görürsün. Sözler, s. 576, (yeni tanzim, s. 1027)

LÜGATÇE: lemeât-ý hüsün ve cemâl: Güzellik parýltýlarý. Cemîl-i Zülkemâl: Mükemmellik ve güzellik sahibi olan Cenâb-ý Hak. Kâmil-i Zülcemâl: Bütün güzelliklerin ve mükemmelliklerin sâhibi olan Allah. hasnâ: Ýzzetine ve iffetine düþkün kadýn. esmâ: Allah’ýn isimleri. mevcudât: Mevcutlar, varlýklar. küllî: Bütüne mensup parçalardan ve fertlerden meydana gelen, umumî, bütün. letâif: Mânevî duygular, güzel, hoþ ve ruhla ilgili hisler. Hayy: Gerçek hayat sahibi olan Allah. Kayyûm: Varlýðý ve diriliði her an için olup, gökleri, yerleri her an için tutan, dâimî herþeye her hususta iktidarý

‘‘

olan Allah. Muhyî: Dirilten, hayat veren Allah. esmâ-i kudsiye-i nurâniye: Cenâb-ý Allah`ýn parlak ve kusursuz isimleri. rûy-i zemin: Yeryüzü. tasvir: Bir þeyin özelliklerini anlatarak, gözönünde canlandýrma. tanzim: Düzenleme. külliyet: Umumilik, çokluk. Sâni-i Zülcemâl: Sonsuz güzelilk sahibi ve herþeyi san'atla yapan Allah. þâhid-i sâdýk: Doðru sözlü þâhid. lemeât: Parýltýlar. zîhayat: Hayat sabihi. âyât: Âyetler, deliller. tevehhüm: Zannetme, evhamlanma. vâzýhan: Açýkça. emârât: Emareler, iþaretler.

lahika@yeniasya.com.tr

meller niyetlere göredir.” 1 “Niyet bir rûhtur. O rûhun rûhu da ihlâstýr." 2 “Ve keza, nazarla niyet mâhiyet-i eþyayý taðyir eder. Günahý sevaba, sevabý günaha kalb eder. Evet, niyet âdi bir hareketi ibâdete çevirir. Ve gösteriþ için yapýlan bir ibâdeti günaha kalb eder."3 Niyet; azîm, kasýt, kesin irâde; kalbin bir þeyi bilmesi; kalbin bir þeye karar verip, o iþin niçin yapýldýðýný bilmesi anlamýnda bir kavramdýr. Niyet kalbin yönelmesidir. Bir arzu ve duygudur. Kalbdeki mânâlarýn veya tesirât-ý hâriciyeden tevel lüd eden temâyül lerin yönünü belirlemede baþlayan ve o müyûlâtýn seyrinin devamýnda veya f iil hâline gelmesinden önceki arzu ve istektir. O f iil boyunca niyet devam eder. Ýhlâs ile o niyet hem kýymet kazanýr, hem de Al lah’ýn rýzasýna ulaþýr. Bedîüzzamân Hazretleri niyet için þu izahatlarý yapar. ”Evet, niyet öyle bir hâsiyete mâliktir ki, âdetleri, hareketleri ibâdete çeviren pek acîp bir iksir ve bir mâyedir. Ve keza, niyet ölü ve meyyit olan hâletleri ihyâ eden ve canlý, hayatlý ibâdetlere çeviren bir rûhtur. Ve keza, niyette öyle bir hâsiyet vardýr ki, seyyiâtý hasenâta ve hasenâtý seyyiâta tahvil eder. Demek, niyet bir rûhtur. O rûhun rûhu da ihlâstýr. Öyleyse, necat, halâs, ancak ihlâsladýr. Ýþte bu hâsiyete binaendir ki, az bir zamanda çok ameller husûle gelir. Buna binaendir ki, az bir ömürde Cennet, bütün lezâiz ve mehâsiniyle kazanýlýr. Ve niyetle insan daimî bir þâkir olur, þükür sevabýný kazanýr.”4 Yine Mesnevî-i Nuriye’de gelen þu ifâdeler de niyeti izah etmektedir: “Hayrat ve hasenâtýn hayatý niyetledir. Fesadý da ucub, riyâ ve gösteriþledir. Ve fýtrî olarak vicdanda þuurla bizzat hissedilen vicdaniyâtýn esasý, ikinci bir þuur ve niyetle inkýtâ bulur. Nasýl ki amel lerin hayatý niyetledir. Onun gibi, niyet bir cihetle fýtrî ahvâlin ölümüdür. Meselâ, tevâzua niyet onu ifsad eder; tekebbüre niyet onu izâle eder; feraha niyet onu uçurur; gam ve kedere niyet onu tahf if eder. Ve hâkezâ, kýyas et.”5 Niyetin ihlâs ile bir iksir ve mâye oluþu ne kadar mânidardýr. Basit bir âdeti sünnet niyeti ile yapan kiþi âdetini ibâdete çevirmiþ olur. Niyet bir rûh ise o rûhun da rûhu ve özü ihlâstýr ki ölü mânâlarý hayattar ve canlý hâle getiriyor ve nûrlandýrýyor. Niyet ihlâs ile ký-

A

vama geliyor ve bizi Rabbimizin rýzasýna kavuþturuyor. Al lah’ýn rýzasý niyetin rûhu olan ihlâs hakîkati ile taçlanýyor ve kalbî ve f iilî ameli semeredâr hasenâta kavuþturuyor. Risâle-i Nûr Kül liyatýnýn hiçbir bölümünün giriþinde “On beþ günde bir okunmalýdýr” ihtarý yapýlmadýðý halde Ýhlâs Risâlesi’nin giriþinde “Bu Lem’a lâakal her on beþ günde bir defa okunmalý” diye çok önemli bir ihtar ve uyarý yapýlmýþtýr. Çünkü ihlâs bütün amel leri hem nûrlandýrýyor, hem canlandýrýyor hem de hayattar yapýyor. Bir nevî amel lerdeki niyetlerin rûhunu ubûdiyetin rýza makamýna çýkarýyor. Böylece amel ler hayattar bir mânâ kazanýyor ve kul kalbî mi'raclarla evc-i âlâya doðru

‘‘

Risâle-i Nûr Külliyatýnýn hiçbir bölümünün giriþinde “On beþ günde bir okunmalýdýr” ihtarý yapýlmadýðý halde Ýhlâs Risâlesi’nin giriþinde “Bu Lem’a lâakal her on beþ günde bir defa okunmalý” diye çok önemli bir ihtar ve uyarý yapýlmýþtýr.

uruc ediyor. Üstad Bedîüz zamân On Yedinci Lem’a’da “Medar-ý necat ve halâs, yalnýz ihlâstýr. Ýhlâsý kazanmak çok mühimdir. Bir zerre ihlâslý amel, batmanlarla hâlis olmayana müreccahtýr. Ýhlâsý kazandýran, harekâtýndaki sebebi sýrf bir emr-i Ýlâhî ve neticesi rýza-yý Ýlâhî olduðunu düþünmeli ve vazîfe-i Ýlâhiyeye karýþmamalý."6 þeklinde mükemmel bir tesbit yaparak ihlâs hakîkatini izah etmiþtir. Böylece kurtuluþun sadece ihlâsla olduðunu, ihlâsý kazanmanýn, muhâfaza etmenin ve mânilerini def etmenin çarelerini ise Ýhlâs Risâlesi’nde ayrýntýlarý ile açýkladýðýný görüyoruz. Bir f iil lin bidayetinde müyûlat-ý kalbîye, tesirât-ý hâriciye ve niyet vardýr. Ancak o müyûlat-ý kalbîye ve niyetin amel boyutunda Al lah’ýn rýzasýna kavuþmasýnýn þartý ihlâs iledir. Çünkü ihlâs þartsýz Al lah’ýn razý oluþuna bakar. Ya’nî ön þartsýz olarak niyet edilen f iilin Al lah’ýn rýzasý aranarak yapýlmasý ihlâs

iledir. Yoksa o f iilin rûhu söner ve o niyette Al lah rýzasý kaçar, nefsî ve dünyevî bir niyet ve amel olmuþ olur. Ýhlâs karþýlýksýz olarak Al lah’ýn rýzasý için yapýlan davranýþtýr. Sadece Al lah’ýn razý oluþuna yönelmek ve sade ce O'ndan (cc) istemek ve rýzasý dairesinde itikad ve duruþ yapmaktýr. Bu duruþ ve tavýrdan sonra neticeyi düþünmemek hatta ve hatta amelini Al lah’ýn vazîfesine bina etmeden yapmaktýr. Peygamber hayatlarýnda ve kýssalarýnda hep bu duruþ ve niyetin ihlâs izdüþümlerini görürüz. Hz. Ýbrahim (as) ateþe atýlýrken Al lah (cc) Cebrail'i (as) gönderip “Kulum Ýbrahim’e söyle benden bir isteði var mý?” Dediðinde Hz. Ýbrahim’in (as) duruþu ve sözü yine ihlâs sýrrýnýn zir vesini taþýmaktadýr. “Al lah bize yeter; O ne güzel vekildir."7 sýrrý ile Al lah’ýn rýzasýna göre duruþ yapmak ve sadece O’ndan (cc) istemek ve sebeplerin de Al lah’ýn emri altýnda olduðunu bilmek ve öyle bir teslimiyet ve ihlâs ile kul luðun zir vesine çýkmak. Böylece eþyanýn esmâ ile olan iliþkisini ve âlemlerin Rabbine olan îmân ve teslimiyetin sýrrýný aralamak ve anlamak. Yine Hz. Ýsmail’in (as) býçak karþýsýnda duruþu ve teslimiyetinde de ayný sýrla karþýlaþýrýz. Ön þartsýz bir teslimiyet, îmân ve ihlâs sýrrý ile zahirde kesen býçak kesmez olur. O îmân ve ihlâs karþýsýnda Yüce Al lah kulu Ýsmail’i korumuþ ve kesen býçaða bu îmân ve ihlâslý duruþun karþýsýnda kesmemesini emretmiþtir. Böylece eþyanýn emir ile þekil aldýðý ve Al lah’ýn kudretine boyun eðdiði hakîkati zahir olarak ortaya çýkmýþ oluyor. Demek ki ihlâs öyle bir iksir ve rûh ki ateþin yakmamasýna ve býçaðýn kesmemesine giden yolun mukaddimesi olabiliyor. Çünkü bütün sýr âlemlerin Rabbini razý edici duruþlar yapabilmekte ve öyle davranabilmekte. Ön þartsýz bir îmân ve teslimiyet sýrrý sanýrým ihlâs hakîkatinde yatýyor. Ya’nî, Al lah’ý razý edici duruþlar ve amel ler yapabilmek. Ýnsanýn aklý, kalbi, vicdaný ve rûhu mutmain olmak için kalbin ameli olan ihlâs sýrrýna muhtaçtýr. Çünkü yapýlan amel ler Al lah rýzasý için sýrr-ý ihlâs ile mayalanýyor ve netice veriyor. Böylece aklýn marifetul lah mertebeleri, kalbin muhabbetul lah neticeleri ve rûhun hayattan mânevî gýdalarý ihlâs sýrrý ile iksirleniyor ve latîfe-i rabbâniyemiz tam gýdalarýný almýþ oluyor. Dipnotlar: 1- Buharî, Bed’ü’l-Vahy: 1. 2- Mesnevî-i Nuriye, 2006, s: 112. 3- Mesnevî-i Nuriye, 2006, s: 84. 4- Mesnevî-i Nuriye, 2006, s: 112. 5- Mesnevî-i Nuriye, 2006, s: 318. 6- Lem’alar, 2005, 323. 7- Âl-i Ýmrân Sûresi, 3: 173.

Aziz kardeþlerim, siz katî biliniz ki, Risâle-i Nur ve þâkirtlerinin meþgul olduklarý vazife, rû-yi zemindeki bütün muazzam mesâilden daha büyüktür. Bediüzzaman

“Periþan vaziyet”in getirdiði

NÜANS

AHMET TAHÝR UÇKUN ahmetahir@gmail.com

isâle-i Nur’larýn satýrlarý arasýnda dolaþýrken kimi bahisler, kimi cümleler kendini hemen ele vermez. Bu tür yerler üzerinde biraz zihnimizin yorulmasý gerekebilir. Yine ayný Risâle-i Nur’da bu durumun tersine de rastlanabilir. Bazý cümleler çok açýk ve nettir. Bazý bahisler çok rahat anlaþýlabilir. Gelin görün ki bazý okumalarda bu rahatlýk bir rehavete dönüþebilir. Açýk ve net cümlelerin ardýna gizlenmiþ, ya da insanýn deðiþik bir bakýþla çok daha güzel dersler çýkarabileceði bahisler bu güzel mesajlar alýnmadan, bu dersler anlaþýlamadan okunup geçilir. Ýþte o gün okunan Meyve Risâlesinden 10. Mesele’yi dinlerken böyle bir durumla karþýlaþmýþtým. Kur’ân’da yer alan tekrarlarýn ne kadar yerinde ve ne kadar isabetli olduðunu anlatan bu küçük ve etkileyici risâlenin en baþýnda müellif kendi durumundan, “periþan vaziyet”inden bahsediyordu. Ýçinde bulunduðu þartlarýn yetersizliði ya da kötü olmasý sebebiyle 10. Mesele’de ifadelerin ve anlatýmýn karýþýk olabileceði gibi bir hatýrlatmada bulunuyordu. Görülebilecek kusurlara bakýlmamasýný istiyordu. Bu kýsacýk uyarý açýk ve netti. Ýlk bakýþta mesajý da anlýyordu insan. Bu bir paragraflýk hatýrlatma okunup geçilebilirdi. Açýkçasý, çoðu kez bunun bir sakýncasý yoktu, ve çoðu kez zaten öyle oluyordu. Ama o gün için benim içimde bulunduðum þartlar zihnimin bir köþesinin o hatýrlatmada takýlmasýna sebep oldu. Bu noktaya takýlýnca düþünmeye koyuldum. Zihnimi biraz zorlayýnca bu defa Risâlelerin içinde birer þaheser olarak nitelendirebilecek birçok yerde bu tür uyarýlarýn yer aldýðý gerçeðiyle karþýlaþtým. Meselâ 30. Lema, “Eskiþehir hapishanesinin bir meyvesi” olduðunu ifadeyle baþlýyordu. Zaten hayatý boyunca rahat yüzü görmeyen Müellif, pek çok Risâleyi “hasta ve periþan bir vaziyette“ yazdýðýný ifade ediyordu. Hatta bazen þartlar zorlaþtýkça, ortaya çýkan eserler daha muhteþem oluyordu! Müþevveþ ya da daðýnýk olmasý bile bu hakikati deðiþtirmiyordu! Bu durumdan elbette Risâle-i Nur’un ilham-ý Ýlâhî olduðu, Müellifin Risâlei Nur’un yalnýzca dellâlý olduðu, asýl sahibi olmadýðý gibi çok önemli hakikatlere dair ipuçlarý bulmak da mümkündü. Ama benim ve nefsimin o gün için aldýðý ders baþkaydý. Çünkü Bediüzzaman’ýn periþaniyeti gibi olmasa da ben de bir nevî periþan vaziyetteydim. Sýkýntýlýydým... Meselâ; vaktinde üç beþ þey karalamýþ biri olarak yazmayalý oldukça uzun zaman olmuþtu. Yine yaz(a)madýðým günlerden biriydi. Pek çok yakýnýmýn benden haklý olarak yazý bekledikleri bir dönemdeydim. Yazýlmayý bekleyen daha doðrusu yazýya dönüþmeyi bekleyen notlarým her geçen gün artýyordu. Hatta bazýlarý zamanýnda yazýlmadýðý için kaybolmaya bile baþlamýþtý. Zihnim baþka iþlerle meþguldü, yeni iþim yoðundu, çeþitli hastalýklarla içiçeydim vs... Ýþte böyle bir durumda bu Emirdað Çiçeði diye adlandýrýlan risâleciðin hemen baþýndaki hatýrlatma cümleleri tokat gibi etkili bir derse dönüþtü. Bu hatýrlatma adeta “En kötü þartlarda bile en güzel þeyler yapýlabilir” diyordu. Þartlarýn kötü olmasý olsa olsa yaptýðýmýz hizmetin, yazdýðýmýz yazýnýn bir derece karýþýk olmasý için haklý bir bahane olabilirdi. Ama o hizmetin yapýlmamasýna, bu yazýnýn yazýlmamasýna bir bahane olamazdý. Sanki bu hatýra ve hatýrlatma diliyle Üstad bizlere “Þartlarýn kötü olmasý sizi tembelliðe itmesin, þevkinizi kýrmasýn” mesajýný gönderiyordu. Hayat hepimizin karþýsýna zorluklar çýkartýr. Hemen hepimiz zamanýn daralttýðý koridorlardan geçerken zamanýn kendisinden þikâyetçiyiz. Zaman bulamýyoruz güya... Oysa her þartta birþeyler yapmak, bir þekilde hizmet etmenin bir yolunu bulmak mümkün... Bu uyarýlar ve hatýrlatmalar, kimbilir biraz da bu yüzden Risâlelerin sayfalarý arasýnda yerini almýþ. Fakat bütün bu þartlarý tembelliðimize perde, þevksiz olmamýza bahane yapmaya kalkarsak,—týpký benim bir dönem yaptýðým gibi—yanlýþ yapmýþ oluruz. Çünkü Bediüzzaman da benim gibi yapsaydý biz bugün bir Emirdað Çiçeði’ni koklayamýyor olacaktýk. Çünkü Risâlelerin müellifi de benim gibi olsaydý, biz bugün 30. Lem’a gibi bir Esmâ hazinesine sahip olamayabilirdik. Neyse ki o benim gibi yapmadý! Biraz da bu düþüncelerin ýþýðýnda þimdi dönüyorum ve tekrar tekrar bu hatýrlatmalarý, bu küçük ve kýsa uyarýlarý okuyorum. Bir de bu gözle okuyunca daha farklý hislere bürünüyor insan... Boþa geçen zamanlarýna yanýyor, bir de iyi zamanlar ise... Neyse ki elimizde Risâlelerin, sapasaðlam Kur’ânî ölçüleri var. Neyse ki önümüzde Bediüzzaman’ýn hayatý gibi bir hayat örneði var. Neyse ki; biz Bediüzzaman’ýn içinde bulunduðu þartlara göre çok iyi bir durumda olmamýza raðmen, o bize, nefislerimize hiç ummadýðýmýz zamanlarda yine Üstad oluyor. Neyse ki Risâle-i Nur’larý okumak için, o eserlerin yolunda hizmet etmek için þevke ihtiyaç duyduðumuz bir anda bize yine Risâle-i Nurlar þevk kaynaðý oluveriyor. Çok þükür... Not: Biraz þahsî gibi algýlanabilecek kendi hallerimi umarým okuyanlar, uzun ve gereksiz görmezler. Umarým bu yazýyý ve hallerimi okuyanlar, gönüllerinin bir köþesinde bize de bir duâlýk yer açarlar...

R


siyahbeyaz:Mizanpaj 1

3/21/2010

3:41 PM

Page 1

3

HABER

YENÝASYA / 22 MART 2010 PAZARTESÝ

Yeni Asya Gazetecilik Matbaacýlýk ve Yayýncýlýk Sanayi ve Ticaret A.Þ. adýna imtiyaz sahibi

Yazý Ýþleri Müdürü Mustafa DÖKÜLER

Mehmet KUTLULAR

Ýstihbarat Þefi Mustafa GÖKMEN

Genel Müdür

Recep TAÞCI Genel Yayýn Müdürü

Yayýn Koordinatörü

Kâzým GÜLEÇYÜZ Abdullah ERAÇIKBAÞ

Spor Editörü Erol DOYRAN

Haber Müdürü Faruk ÇAKIR Ankara Temsilcisi Mehmet KARA Reklam Koordinatörü Mesut ÇOBAN

Görsel Yönetmen: Ýbrahim ÖZDABAK

Yeni Asya basýn meslek ilkelerine uymaya söz vermiþtir.

Merkez: Gülbahar Cd., Günay Sk., No: 4 Güneþli 34212 Ýstanbul Tel: (0212) 655 88 59 Yazýiþleri fax: (0212) 515 67 62 Kitap satýþ fax: (0212) 651 92 09 Gazete daðýtým: Telefax (0212) 630 48 35 ÝlânReklam servisi fax: 515 24 81 Caðaloðlu: Cemal Nadir Sk., Nur Ýþhaný, No: 1/2, 34410 Ýstanbul. Tel: (0212) 513 09 41 ANKARA TEMSÝLCÝLÝÐÝ: Meþrutiyet Cad. Alibey Ap. No: 29/24,Bakanlýklar/ANKARA Tel: (312) 418 95 46, 418 14 96, Fax: 425 03 36 ALMANYA TEMSÝLCÝLÝÐÝ: Zeppelin Str. 25, 59229 Ahlen, Tel: 004923827668631, Fax: 004923827668632 KKTC TEMSÝLCÝLÝÐÝ: Avni Efendi Sok., No: 13, Lefkoþa. Tel: 0 542 859 77 75 Baský: Ýhlas Gazetecilik A.Þ.Tel (0212) 4543000Daðýtým:DoðanDaðýtýmSat.vePaz. A.Þ.

Yayýn Türü: Yaygýn süreli

ISSN 13017748

NAMAZ VAKÝTLERÝ Hicrî: 6 R.Ahir 1431 Rumî: 9 Mart 1426

Ýller Adana Ankara Antalya Balýkesir Bursa Diyarbakýr Elazýð Erzurum Eskiþehir Gaziantep Isparta

Ýmsak 4.11 4.17 4.30 4.37 4.32 3.50 3.53 3.43 4.27 4.03 4.29

Güneþ 5.33 5.43 5.52 6.03 5.58 5.13 5.17 5.09 5.52 5.25 5.52

Öðle 11.53 12.03 12.11 12.23 12.18 11.33 11.37 11.29 12.12 11.45 12.12

Ýkindi 15.17 15.27 15.36 15.47 15.42 14.58 15.02 14.53 15.36 15.09 15.36

250 bin þehide 250 bin hatim

ANADOLU Gençlik Derneði tarafýndan Çanakkale Savaþýnda þehit olan 250 bin Mehmetçik için 81 il ve binlerce ilçede gerçekleþtirilen “250 bin þehide 250 bin hatim” kampanyasýnýn duasý Çanakkale’de yapýldý. Çanakkale’de Mehmet Âkif Ersoy Tiyatro Salonu’nda gerçekleþtirilen hatim duasý saygý duruþu ve Ýstiklâl Marþý’nýn okunmasýyla baþladý. Evrensel Hafýzlar Derneði Genel Baþkaný Abdul kadir Saðlam tarafýndan okunan Kur’ân-ý Kerim’le devam eden etkinlikte bir konuþma yapan Anadolu Gençlik Derneði Genel Baþkaný Ýlyas Tongüç, hatim kampanyasýnýn önemine dikkat çekerek, “Bir mil leti mil let yapan önemli aktiviteler, önemli olaylar vardýr. Çanakkale bu önemli olaylarýn en baþýnda gelen mühim hadiselerden bir tanesidir. Ýþte bugün 95. yýlýnda Çanakkale þehitlerini anma programýnýn dedelerimizin dizlerinin hemen dibinde onlara karþý vazifemizi yapmýþ olmanýn memnuniyeti içindeyiz. Bugün Ýnþal lah Türkiye’mizin dört bir yanýnda okunan 250 bin hatmin duasýný yaparak en hayýrlý hizmeti tamamlamýþ olacaðýz” dedi. Çanakkale / iha

Kur’ân okuma birincisi Türkiye’den

KUVEYT Uluslararasý Kur’ân-ý Kerim okuma yarýþmasýnda ‘güzel okuma’ dalýnda ül kemizi temsil eden Ali Tel birincilik ödülünü aldý. Yarýþmaya 40 ül keden 80 kiþi katýldý. Dünyanýn dört bir yanýndan gelerek güzel sesleriyle Kur’ân-ý Kerim okuyanlar, ezber, tecvid, kýraat, tilâvet ve Kur’ân hizmeti projeleri gibi dal larda yarýþtýlar. 12 gün boyunca devam eden yarýþmanýn ödül töreni dün yapýldý. Yarýþmada ayrýca 10 bin dinar ödül verildi.

Kuveyt / Suna Durmaz

Ýntihar sebepleri ekonomik ve psikolojik TÜRKÝYE’DE intihar eden erkeklerin yarýsýnýn 35, kadýnlarýn ise 25 yaþýndan daha küçük olduklarý belirlenirken, kadýnlarýn daha çok psikolojik, erkeklerin de ekonomik sebeplerle intihar ettikleri ortaya çýktý. Devlet Bakaný Selma Aliye Kavaf, BDP Van Mil letvekili Fatma Kurtulan’ýn, kadýn intiharlarýna iliþkin soru önergesine yazýlý cevap verdi. Kadýn intiharlarýnýn sebepleri arasýnda yüzde 10,7 ile psikolojik sebepler ilk sýrayý alýyor. Bunu, yüzde 9,3 ile aile içi tartýþmalar, yüzde 6,7 ile aile baskýsý ve psikiyatrik rahatsýzlýk, yüzde 4’le namus, çocuk olmama ve fiziki rahatsýzlýklar takip ediyor. Ýntihar sebebine iliþkin dosyalarda, kadýnlarýn yarýsý hakkýnda bilgi bulunmuyor. Erkek intiharlarýnýn sebepleri arasýnda ise ilk sýrada yüzde 23’le ekonomik sebepler geliyor. Ýkinci sýrada yüzde 19,2 ile psikolojik rahatsýzlýklar, üçüncü sýrada yüzde 15,4 ile psikiyatrik hastalýklar bulunuyor. TBMM / aa

Akþam 18.00 18.11 18.19 18.30 18.26 17.41 17.45 17.37 18.20 17.52 18.19

Yatsý 19.15 19.29 19.34 19.48 19.45 18.57 19.02 18.55 19.38 19.07 19.35

Ýller Ýstanbul Ýzmir Kastamonu Kayseri Konya Samsun Þanlýurfa Trabzon Van Zonguldak Lefkoþa

Ýmsak 4.31 4.42 4.11 4.08 4.21 4.01 3.57 3.48 3.37 4.19 4.21

Güneþ 5.58 6.06 5.39 5.32 5.44 5.29 5.19 5.15 5.01 5.47 5.41

Öðle 12.18 12.26 11.59 11.52 12.04 11.49 11.39 11.35 11.21 12.07 12.01

Ýkindi 15.42 15.50 15.22 15.16 15.29 15.12 15.04 14.59 14.45 15.30 15.26

Akþam 18.26 18.33 18.07 18.00 18.12 17.57 17.46 17.43 17.28 18.15 18.08

Yatsý 19.46 19.50 19.27 19.17 19.28 19.17 19.01 19.03 18.45 19.36 19.21

Bediüzzaman haftasý YENÝ ASYA’DAN SÝZE yeniasyadansize@yeniasya.com.tr

ir Bediüzzaman Haftasýna daha girdik. Evvelce hatýrlattýðýmýz üzere, bu sene Üstadýn vefatýnýn 50. yýldönümü. Anma programlarý, etkinlikleri ve yayýnlarý bu çerçevede daha zengin ve kapsamlý bir çeþitliliði ihtiva edecek tarzda planlandý ve her sene olduðu gibi, Ýstanbul baþta olmak üzere, Türkiye’nin birçok yerinde icra edilmeye baþlandý. Bu programlarla ilgili duyurularý gazetede çýkan ilânlardan hep birlikte takip ediyoruz. Bunlardan biri olan ve geçtiðimiz CumartesiPazar günleri yapýlan “Çaðýmýz sorunlarýna çözüm arayýþlarý ve Said Nursî modeli” konulu V. Ulusal Risale-i Nur Kongresi ile, önümüzdeki 28 Mart Pazar günü yapýlacak olan “Said Nursî ve demokratik açýlým” paneli, söz konusu programlarýn Ýstanbul ayaðýný oluþturuyor. Mayýs’ta, gençliðe yönelik bir program olarak Ankara’da “Risale-i Nur ve gençlik þöleni” yapýlacak. Bu iki merkezin dýþýnda, Ýzmir, Þanlýurfa, Bursa, Tokat, Trabzon, Kýrýkkale, Adýyaman, Eskiþehir, Ordu, Çorum, Fatsa, Ýzmit, Kahramanmaraþ, Viranþehir, Birecik gibi il ve ilçelerde yapýlan veya yapýlacak olan konferans ve panel gibi etkinliklerin duyurularý da gazetede yayýnlanýyor. Önümüzdeki gün ve haftalarda bu listeye yeni yerler de eklenebilir. Bütün bunlar Türkiye çapýnda bir kez daha güçlü bir Bediüzzaman rüzgârý estirecek ve dikkatlerin Risale-i Nur gerçeðine yönelmesine vesile olacak Ýnþaallah. Yeni Asya’nýn 28 Þubat’ta, yani yarýn vereceði “Aydýnlarýn gözüyle Said Nursî” eki, bu çerçevede özel bir misyon üstleniyor. Okuduðunuz zaman göreceksiniz. Medyanýn popüler yorumcularýndan epeyce bir kýsmý, çeþitli sebeplerle Said Nursî’ye uzak ve yabancý kaldýðý için hayýflanýyor. Ve bunu ciddî bir kayýp olarak görüp, telâf isi için çalýþacaðý mesajý veriyor. Risale-i Nur’u ciddî þekilde incelemiþ olanlar ise, gönderdikleri kýsa veya hayli uzunca mesajlarla önemli noktalara dikkat çekiyorlar. Evvelce ifade ettiðimiz gibi, Said Nursî ve Risale-i Nur’la ilgili olarak yaklaþýk 35 yýl önce yapýlan “Aydýnlar konuþuyor” çalýþmasýnýn küçük ölçekli de olsa güncel versiyonu niteliðindeki bu mütevazi, ama önemli çalýþmaya katký veren bütün aydýnlara teþekkür ediyoruz. Titiz ve dikkatli bir takiple bu ekin oluþmasýný saðlayan Lâhika sayfasý editörümüz Ýsmail Tezer’le, katkýda bulunan Zübeyir Tercan, Umut Yavuz ve Tuba Gürsül'e de ayrýca tebrik ve teþekkürlerimizi bildiriyoruz. Ve bir teþekkür de, ekimizin sayfa dizaynýný gerçekleþtiren Ýbrahim Özdabak’a. “Aydýnlarýn gözüyle Said Nursî” ekimiz, 50. vefat yýldönümünde Üstadý anma etkinliklerinde bolca daðýtýlmaya lâyýk bir çalýþma. Ayný þey, geçen yýl yayýnlanan “Said Nursî ve demokratik açýlým” ve “Said Nursî kimdir?” broþürlerimiz için de geçerli. Bediüzzaman haftasý kapsamýnda düzenlenen etkinliklerin önemli bir kýsmýnýn “Said Nursî ve demokratik açýlým” baþlýðýyla gerçekleþecek olduðunu tekrar hatýrlayalým. Abone Servisimizin okur ve temsilcilerimize gönderdiði “Bir abone de sizden kampanyasýyla hedef 20 bin abone” baþlýklý mektubu daha önce bu köþede yayýnlamýþtýk. 23 Mart ve Bediüzzaman haftasý hareketliliðinin bütün hýzýyla ve artarak devam ettiði þu günlerde bu mektubu ve kampanyayý bir kez daha hatýrlatmanýn yararlý olacaðýný düþündük. Ýþte o mektuptan bazý cümleler: “Yeni Asya sevdalýlarýna durmak yakýþmaz. “41. yýlýmýzda biz Yeni Asya sevdalýlarý ve çalýþanlarý, önümüze yeni bir hedef koyduk: “Tirajýmýzý iki katýna çýkararak daha çok insana Yeni Asya’yý ulaþtýrýp, doðru ve gerçek haber almalarýný, olaylarý isabetle yorumlamalarýný saðlamak. “Gelin, bugün hepimiz bir yakýnýmýzý daha sevgi ve bilgi deryasý olan Yeni Asya ile tanýþtýralým, onu gazetemize abone yapalým ve mutlu-bilgili insanlar arasýna bir kiþiyi daha katalým.” Çaðrý ve gayret bizden... Netice Allah’tan...

B

Ýstanbul Radisson Blue Hotel’de bu yýl beþincisi yapýlan kongre, dün yapýlan sonuç oturumuyla tamamlandý. FOTO: RECEP BOZDAÐ

Risâle-i Nur Kongresi sona erdi BU YIL 5.SÝ DÜZENLENEN ULUSAL RÝSÂLE-Ý NUR KONGRESÝ ÖNCEKÝ GÜNKÜ MASA ÇALIÞMALARININ ARDINDAN DÜN YAPILAN OTURUMLA SONA ERDÝ. ELÝF NUR KURTOÐLU ÝSTANBUL RÝSALE-Ý Nur Enstitüsü’nün organize ettiði V. Ulusal Risâle-i Nur Kongresi sona erdi. Ýstanbul Radisson Blue Hotel’de bu yýl beþincisi yapýlan kongre, dün yapýlan sonuç oturumuyla nihayetlendi. Cumartesi günü baþlayan kongre’nin ilk bölümünü oluþturan masa çalýþmalarýnda, bilim adamý ve aydýnlar çaðýmýzdaki sorunlara Bediüzzaman’ýn fikirlerini baz alarak çözüm aradýlar. Pazar günkü ikinci oturumda ise bu teblið ve görüþler çerçevesinde oluþturulan sonuç bildirileri hazýrlandý. Yaklaþýk 80 akademisyenin katýldýðý kongrede her masa, sonuç bildirilerinin yanýnda maddeler halinde bir deklarasyon hazýrladý. Masa çalýþmalarý sonrasý hazýrlanan sonuç bildirileri ise öðleden sonra kamuoyuna açýklandý. “Çaðýmýz Sorunlarýna Çözüm Arayýþlarý ve Said Nursî Modeli” konulu kongrede “Din ve Siyaset”, “Demokrasi ve Ýnsan Haklarý”, “Kürt Sorunu, Dünya Barýþý”, “Kadýn ve Aile”, “Ýnsan, Ýman ve Ahlâk”, “Eðitim, Kültür ve Sanat” ve “Gençlik” masalarý yer aldý.

Elazýð’ýn eðitim tarihi kitaplaþtý ELAZIÐ Mil lî Eðitim Müdürlüðü, 1700’lü yýl lardan günümüze, þehirde yapýlan eðitim çalýþmalarýný ve kurumlarý anlatan kitap hazýrladý. Ýl Mil lî Eðitim Müdürü Nihat Büyükbaþ, geçmiþin deneyimlerinden yararlanmak ve eðitim alanýndaki çalýþmalarýn hafýzasýný oluþturmaya yönelik bir kitap hazýrlama çalýþmalarýna geçen yýl baþladýklarýný hatýrlattý. Büyükbaþ, ‘’Kitapta ‘Genel hatlarýyla Türklerde eðitim öðretim anlayýþý’, ‘Osmanlý döneminde Harput’ta eðitim’, ‘Cumhuriyet dönemi Türk eðitim tarihi ve Elazýð’, ‘2000’li yýl larda Elazýð’da eðitim’ ve ‘Okul tarihçeleri’ bölümleri bulunuyor. Kitapta, tarihi bilgilerin ýþýðýnda, Osmanlý dönemi ve Cumhuriyet sonrasý Elazýð eðitim hayatýnýn yaný sýra yakýn dönem eðitim hayatýnýn da anlatýlmýþ olmasý eseri önemli kýlýyor’’ diye konuþtu. Elazýð / aa

Bursa’da coþkulu mevlid Bursa Yeni Asya Derneði’nce Bediüzzaman Haftasý kapsamýnda mevlid düzenlendi. Ulu Camii’de öðle namazýndan sonra gerçekleþtirilen mevlide Türkiye’nin deðiþik illerinden birçok kiþi katýldý. Mevlid Programý, Dost FM ve sentezhaber.com sitesinden canlý olarak ortak yayýnla yayýnlandý. Emekli Müftü Yahya Alkýn mevlid öncesi yaptýðý konuþmada Bediüzzaman’ýn çaðýmýz adýna ne kadar önemli bir âlim olduðunu anlattý. Bursa’da hafta boyunca Bediüzzaman konulu seminer ve faaliyetler devam edecek. Bursa / Hüseyin Hiçdurmaz

DÜNYA SU GÜNÜ:

Suyu iyi kullanmalýyýz TEMA Vakfý Genel Müdürü Orhan Doðan, 22 Mart Dünya Su Günü dolayýsýyla yaptýðý açýklamada ül kedeki tabiî kaynaklarýn yok olmasýnýn, insanlarýn da yok olmasý anlamýna geldiðini söyledi. Doðan, vakýf olarak suyu paha biçilemez tabiî bir miras olarak tanýmladýklarýný vurguladý. Doðan, bir ül ke için yer altý su kaynaklarýnýn çok büyük stratejik öneme sahip olduðunu ifade ederek, ‘’Türkiye, asla su zengini bir ül ke deðildir. Zengin bir ül ke olabilmesi kiþi baþýna kul lanýlabilir su miktarýnýn yýlda 810 bin ton olmasý gerekiyor. Ül kemizde ise bu miktar bin 430 ton civarýndadýr. Nüfus artýþý ve bilinçsiz kul laným devam ettiði sürece bu miktar 2020’ye kadar çok daha fazla düþecektir’’ þeklinde konuþtu. Bursa / aa

Baharda çocuk hastalýklarý artýyor BURSA’DA, ilkbahar mevsiminin kendisini hissettirmeye baþlamasýyla birlikte çocuklarda bronþit, bronþiolit, sinüzit ve orta kulak iltihabý gibi rahatsýzlýklarýn arttýðý bildirildi. Bursa’daki Dörtçelik Çocuk Hastanesi, son haftalarda en yoðun dönemlerinden birini yaþýyor. Hafta içinde polikliniklere, mesai saatleri dýþýnda ve hafta sonlarýnda ise acil servisine getirilen birçok çocuk, yüksek ateþ ve üst solunum enfeksiyonu teþhisiyle tedavi ediliyor. Hastanenin Baþhekimi Uzman Dr. Ýsmail Özcan, kýþ aylarýnýn bitmesi ve bahara girilmesiyle birlikte bazý çocuk hastalýklarýnýn rutin olarak artabildiðini söyledi. Kýþ aylarýnda gribal enfeksiyonlara yol açan virüslerin, bazý dönemlerde vücutta kalabildiðini belirten Özcan, bu virüslerin, vücut direncini düþürdüðü çocuklarda bazý hastalýklara sebep olabildiðini anlattý. Özcan, baharýn bu sebeple riskli bir dönem olduðunu vurguladý. Bursa / aa


siyahbeyaz:Mizanpaj 1

3/21/2010

3:48 PM

Page 1

4 FARK

Yanlýþý savunmaya devam mý?

FARUK ÇAKIR cakir@yeniasya.com.tr

zür dilerim, hukukçu olmadýðým ve —ayýp deðil— bilmediðim için soruyorum: Herhangi bir kiþi hakkýnda düzenlenen ‘iddianame’yi kimler inceleyebilir? Daha doðrusu kimler, incelediði iddianame sonrasý ‘hüküm’ verebilir ve suçlanan kiþilerin suçsuz olduðunu dünya aleme ilân edebilir? Bilebildiðimiz kadarýyla hazýrlanan iddianameler sonrasý onu incelemek, sonrasýnda da hüküm ve karar vermek mahkemelere, hakimlere aittir. Baþka herhangi bir ‘yetkili’nin bu konularda karar vermesi mümkün deðil. Es kaza böyle bir hüküm ve karar verilmiþ olsa bile bu hiç kimseyi baðlamaz. Ancak ve ancak mahkemeler ve hakimlerin verdiði kararlar baðlayýcý olur. Ergenekon tartýþmalarý sonrasýnda bu kurala pek de uyulmadýðý görülüyor. Gerek siyasetçiler ve gerekse bazý silâhlý bürokratlar itham edilen kiþilere en baþta sahip çýkýp “Biz onlara kefiliz, onlar böyle þeyler yapmaz” diyor. Ýddialarýn doðruluðuna ya da yanlýþlýðýna ‘amir’ler ve ‘yöneticiler’ deðil, hakimler ve mahkemeler karar vermeli. Suçlanan kiþiler mahkemeye çýkmadan onlarý ‘suçsuz’ ilân etmek, bu konuda karar verecek olanlarý töhmet altýna býrakmak anlamýna da gelmez mi? Rütbeli kiþilerin sözleri ayný zamanda ‘adil’ olmasý gereken yargýyý etkilemez mi? Baðýþlayýn, bir noktayý daha anlayamýyoruz: Eskiden beri gazetelerde rastladýðýmýz ve Erzincan dâvâsýyla ilgili olarak yeniden gündeme gelen “TSK’nýn köylere, muhtaçlara, fakirlere yardým yapmasý” meselesi var. “TSK þu kadar yadým etti, bu kadar yiyecek-giyecek daðýttý” türündeki haberler normal midir? Bilindiði gibi fakir fukaraya yardým etmek için devletin kurduðu özel vakýflar ve dernekler var. Meselâ, kýsaca Fak-Fuk-Fon olarak bilinen “Sosyal Yardýmlaþma ve Dayanýþma Vakfý” hemen her yerde kaymakam ve valiliklere baðlý olarak muhtaçlara her türlü yardýmý ulaþtýrýyor. Daha doðrusu yýllar önce kurulan bu vakfýn görevi, devletin imkânlarýný muhtaç olanlara ulaþtýrmak. Anlamadýðýmýz þey, ‘devlet’in Fak-Fuk-Fon aracýlýðýyla yaptýðý yardýmlarýn askerler tarafýndan muhtaçlara ulaþtýrýlmasý deðil. Tamamen ‘kendi imkânlarýyla yardým yapmasý’yla ilgili haberleri doðrusu anlayamýyoruz. Netice itibarýyla TSK bir ticarî kuruluþ olmadýðýna göre ‘kendi imkânlarýyla’ yardým yapabilir mi? Bilebildiðimiz kadarýyla TSK, ‘dýþ düþman’ý def etmek haricinde ‘sel ve afet’ gibi konularda devreye girer ve vatandaþa yardým eder. Yoksa un, tuz, þeker gibi yardým yapmasýna pek þahit olunmaz. Bunca yaþýmýza raðmen ne kendi köyümüze ne de komþu köylere bu þekilde bir yardým yapýldýðýný hiç görmediðimiz gibi, babalarýmýzdan da duymadýk... Vatan’da yer alan uzun bir röportajda Genelkurmay Baþkaný “TSK’da hiç kimse cami bombalayacak kadar alçalamaz” demiþ. (Vatan g., 21 Mart 2010) Hatýrlanacaðý üzere, geçtiðimiz günlerde ortaya çýkarýlan “Balyoz darbe planý”na göre bazý camilerin bombalanmasý ve bu þekilde darbeye zemin hazýrlanmasýnýn planlandýðý iddia edilmiþti. Bu iddilarýn da doðru ya da yalan olduðuna yine mahkemeler karar verecek ve vermeli. Elbette deðil TSK’dan hiç kimsenin, hiçbir kurumdan hiç kimsenin cami bombalayacak kadar alçalmasý beklenemez ve beklenmemeli. Ancak ayný þekilde hiç kimsenin “pimi çekilen bombayý askerin eline vermesi” de beklenmez ve beklenemezdi. Maalesef dünya þahittir ki “beklenmeyecek” olan “pimi çekilen bombayý askerin eline verme” hadisesi gerçekleþti! Ýnþaallah, gerçekleþmemesi gereken hadiselerin tekraren gerçekleþmesine þahit olmayýz!

HABER

YENÝASYA / 22 MART 2010 PAZARTESÝ

Yeni anayasa Türkiye’nin yolunu açar SAADET Partisi Genel Baþkaný Numan Kurtulmuþ, Türkiye’nin içinde bulunduðu ortamdan ve bürokratik oligarþi sisteminden kurtulmasýnýn yolunun yeni bir Anayasa deðiþikliði olduðunu, bununla birlikte Türkiye’nin yolunun açýlacaðýný söyledi. Saadet Partisi’ne katýlan 5 bin kiþi için Bakýrköy Ahmet Cömert Spor Salonu’nda tören düzenlendi. Kurtulmuþ partiye yeni katýlanlardan birkaçýna temsili olarak parti rozeti taktý. Kurtulmuþ, burada yaptýðý konuþmada Türkiye’nin gündemi çok yoðun bir dönemden geçtiðini, gündemdeki konulardan bir tanesinin de Anayasa deðiþikliði olduðunu belirtti. Kurtulmuþ, Türkiye’deki siyasal sistemin ciddî bir restorasyona ihtiyacý olduðunu ve bunu düzeltmek için baþlangýcýn Anayasayý de-

ðiþtirmekle olacaðýný kaydetti. Türkiye’nin kritik bir dönemeçten geçtiðini ve kaoslarýn yaþandýðýný öne süren Kurtulmuþ, þunlarý kaydetti: “Türkiye’de Ergenekon, Balyoz, ýslak imza, kuru imza, kozmik oda, kozmetik oda krizi... Bir sürü tartýþmanýn içerisindeyiz. Sorunun kaynaðýna, tesbit etmeden sorunun çözümün bulmak mümkün deðildir. Bize göre, sorunun kaynaðý siyasal sistemimizin kendisidir. Türkiye’de adý demokrasi olsa da, esas olarak sistem millete hesap vermeyen, millet tarafýndan denetlenmeyen bürokratik bir oligarþidir. Bu oligarþinin millete açýlmasý, millete hesap vermesi hepimizin arzusudur. Millî irade ancak bu þekilde kurulabilir. Bu da Anayasa deðiþikliðiyle olur.’’ þeklinde konuþtu. Ýstanbul / cihan

Ö

Baykal: Din baþýmýzýn tacý CHP Genel Baþkaný Deniz Baykal, ‘’Hukuka, eðitime, siyasete dini sokmayýn kardeþim. Din hepimizin baþýmýzýn tacý, onun yeri ayrý. Onu siyasî malzeme haline getirmeyin’’ dedi. Partisinin Sinop Ýl Kongresi’nde konuþan Baykal, Türkiye’nin temel kutsallarý bulunduðuna iþaret ederek, ‘’Camiye siyaset girmez, camiye siyaset sokulmaz, cami ayrý, siyaset ayrý. Cami baþýmýzla beraber. Bu ikisi karýþtýðýnda olmaz’’ dedi. Baykal, þöyle devam etti: ‘’Hukuka, eðitime siyasete dini sokmayýn kardeþim. Din hepimizin baþýmýzýn tacý. Onun yeri ayrý, onu siyasi malzeme haline getirmeyin. Bu bizim temel kutsalýmýz, bu tahrip oluyor. Anayasa Mahkemesi ne karar aldý? ‘Sen dini siyasete alet ediyorsun’ dedi. Sen bu temel ilkede bir zafiyet sergiledin. Mahkeme kararýyla mahkum olmuþsun bu iþi yaptýðýn için. Yapma kardeþim, bir kez yaptýn bir daha yapma.’’ Sinop / aa

“ANAYASA’NIN SÜRPRÝZÝ OLUR MU?” ANAYASA deðiþikliði konusunda hükümete de çaðrý da bulunan Saadet Partisi lideri Kurtulmuþ, þunlarý söyledi: “Anayasa deðiþikliði konusunda yetkili, son güne kadar TBMM’dir. Türkiye’nin içinde bulunduðu ortamdan ve bürokratik oligarþi sisteminden kurtulmasýnýn yolu, yeni bir Anayasa deðiþikliðidir. Yeni Anayasa deðiþikliðiyle Türkiye’nin yolu açýlacaktýr. Hükümet bu konuda da yapýyormuþ gibi davranýyor. Anayasa’yý deðiþtiriyormuþ gibi yapýyorlar. AK Parti öyle bir Anayasa yapýyor ki, kapalý kapýlar ardýndan kendi hukukçularýna hazýrlattýðý bir metin. Önümüzdeki hafta ortaya çýkacak. Böyle bir þey olabilir mi? Anayasa’da sürpriz maddeler çýkacakmýþ. Ya! Anayasa’nýn sürprizi olur mu? Getirin milletin ihtiyacý neyse, bu Anayasa’yý tartýþalým ve millet kendi temsilcileriyle Anayasa’sýný yapsýn.”

TOBB BAÞKANI HÝSARCIKLIOÐLU, TÜRKÝYE’NÝN 81 MODEL BÝR ANAYASASI

Baharý Bursa’da solumak…

ÞARK KÖÞESÝ MUSTAFA ÖZTÜRKÇÜ

OLDUÐUNU BELÝRTEREK, “O GÜN ÝÇÝN BELKÝ GEÇERLÝYDÝ, AMA BUGÜN ÝÇÝN BENÝ GÖTÜRECEK BÝR ANAYASA DEÐÝL BU’’ DEDÝ.

Anayasanýn modeli eskidi Türkiye Odalar ve Borsalar Birliði (TOBB) Baþkaný Rifat Hisarcýklýoðlu, mevcut anayasanýn ilk üç maddesi hariç bütün maddelerinin yeniden ele alýnmasý gerektiðini belirterek, ‘’81 model bir anayasamýz var. O gün için belki geçerliydi ama bugün için beni götürecek bir anayasa deðil bu’’ dedi. TOBB Baþkaný Hisarcýklýoðlu, Kastamonu Ticaret ve Sanayi Odasýnýn, 2007-2008 yýllarýnda Kastamonu’da en yüksek vergi ödeyen oda üyeleri ve en fazla istihdam saðlayan kuruluþlara ödül vermek üzere düzenlediði törene katýldý. Hisarcýklýoðlu, törende yaptýðý konuþmada, anayasa deðiþikliði çalýþmalarýna deðindi ve özetle þu görüþleri dile getirdi: ‘’Bu anayasanýn ilk üç maddesi hariç bütün maddelerinin yeniden ele alýnmasý lâzým. 81 model bir anayasamýz

var. O gün için belki geçerliydi, ama bugün için beni götürecek bir anayasa deðil bu. O günkü dünyada kalkýnabilmek, zenginleþebilmek devlet ve özel sektör eliyle oluyordu. 90’da bu anlayýþ yýkýldý. Doðu bloðu yýkýldýktan sonra bu anlayýþ da yýkýldý. Devlet eliyle zenginleþme bitti. Ama benim anayasamda hâlâ bu var. Ýzmir Limanýný satmýþýz ekonominin en iyi olduðu dönemde 1,2 milyar dolara. Þimdi alýcý yok. Çünkü süreci bitirememiþiz Danýþtay’da. Satýlsýn mý satýlmasýn mý, anayasaya aykýrý mýydý, özelleþtirme miydi, deðil miydi? derken biz kaybettik. Yeni bir anayasadan baþlayarak siyasî partiler seçim yasasý da dahil olmak üzere Türkiye’nin tüm kurum ve kuruluþlarýný yeniden yapýlandýrmak lâzým.’’ Kastamonu / aa

Gülefer Yazýcýoðlu:

Ýnþallah, devlet bir daha kar altýnda kalmaz GEÇÝRDÝÐÝ helikopter kazasýnda vefat eden BBP Lideri Muhsin Yazýcýoðlu’nun eþi Gülefer Yazýcýoðlu olayýn peþini býrakmýyor. Devlet Denetleme Kurumu’nun kazayý aydýnlatmasýný bekleyen Yazýcoðlu, “Ýnþallah devlet bir daha kar altýnda kalmaz” dedi. Bir yýl önce partisinin seçim gezisi sýrasýnda bindiði helikopterin düþmesi sonucu vefat eden BBP lideri Muhsin Yazýcýoðlu’nun eþi Gülefer Yazýcýoðlu, haftalýk Aksiyon Dergisi’ne konuþtu. Devletin kazayla ilgili sýr perdesini artýk aralamasý gerektiðini belirten Gülefer Yazýcýoðlu, eþi ile nasýl tanýþtýðýndan Ergenekon’daki gizli þahitlik iddialarýna kadar birçok soruya açýklýk getirdi. Muhsin Yazýcýoðlu’nun vefat etmesine sebep olan helikopter kazasýnýn aydýnlatýlabilmesi için Cumhurbaþkaný Abdullah Gül’ün Devlet Denetleme Kurulu’nun çalýþtýrýlmasýndan ümitli olduðunu ifade eden Gülefer Yazýcýoðlu, aksi halde devletin bir kez daha kar altýnda kalacaðýný söyledi. Yazýcýoðlu, hem Cumhurbaþkaný’na hem de Baþbakan’a kaza ile ilgili bütün düþüncelerini ve isteklerini dile getirdiðini belirtti. Gülefer Yazýcýoðlu, eþiyle ilgili ortaya atýlan “Ergenekon davasýnýn gizli tanýðý” iddiasýna da cevap verdi. Eþinin asla gizli þahit olmadýðýný ve bu iddialara gülüp geçtiðini söyleyen Yazýcýoðlu, eþinin helikoptere binmeye çekindiði iddialarý için ise “Eþim ölümden korkan bir insan deðildi. Kapýsý açýk helikopterle Kosova, Bosna, Karabað’daki savaþlarda cepheleri dolaþmýþ bir insan” dedi. Gülefer Yazýcýoðlu, hem eþinin, hem de kendisinin geçirdikleri trafik kazalarý hakkýnda, hiçbir zaman ‘suikast’ diye düþünmediklerini de açýkladý. Yazýcýoðlu, cenaze merasimine her kesimden insanýn katýlmasýnýn da kendisini gururlandýrdýðýný belirtti. Ýstanbul / cihan

Cumhurbaþkaný Abdullah Gül, Dünya Ormancýlýk Günü dolayýsýyla Ankara Altýnpark'ta düzenlenen törene katýldý. Cumhurbaþkaný Gül burada, video konferans yöntemiyle çok sayýda açýlýþ yaptý. Gül, ayrýca burada Nevruz Ateþi yaktý. Gül'e Çevre ve Orman Bakaný Veysel Eroðlu da eþlik etti. FOTOÐRAFLAR: AA

Nevruz, bütün yurtta kutlandý NEVRUZ Bayramý, Türkiye’nin dört bir yanýnda kutlandý. Kutlamalarýn merkezi Ýstanbul’da Zeytunburnu, Güneydoðu’da ise Diyarbakýr oldu. Nevruz Bayramý kutlamalarý kapsamýnda Zeytinburnu Kazlýçeþme Medyaný’nda düzenlenen açýk hava toplantýsýna yaklaþýk 40 bin kiþi katýldý. Barýþ ve Demokrasi Partisi (BDP) ve bazý sivil toplum kuruluþlarý tarafýndan düzenlenen açýk hava toplantýsýna katýlmak üzere gelenler, etrafý barikatlarla çevrilen Kazlýçeþme Meydaný’na oluþturulan 3 ayrý arama noktasýndan geçirildi. Aramalar sýrasýnda noktalarda görevli polis memurlarýyla içeri girmek isteyen bazý kiþiler arasýnda zaman zaman tartýþmalar yaþandý. Miting alaný dýþýnda da emniyet güçlerinin geniþ güvenlik tedbiri aldýðý gözlendi.

Bu arada, miting alanýna gelen bazý kiþilerin, ellerinde terör örgütünü simgeleyen bez parçalarý taþýdýklarý, cezaevindeki terör örgütü elebaþýsý lehine slogan attýklarý da izlendi. Ýstanbul Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkýn, Nevruz Bayramý’nýn kavgasýz ve gürültüsüz bir ortamda geçmesi için emniyet olarak gerekli tedbirleri aldýklarýný söyledi. Çapkýn, Nevruz nedeniyle Ýstanbul’da 30 bin polisin görev yaptýðýný açýkladý. Ýstanbul Emniyet Müdürlüðünün Vatan Caddesi’ndeki yerleþkesinde ise kriz merkezi oluþturuldu. Diyarbakýr’da ise 136 bin metrekarelik alanda düzenlenen kutlamada 5 bin kiþi görev aldý. Kutlamalara katýlým yoðun oldu. Nevruz Bayramý kutlamalýrý, yurdun dört bir yanýnda kutlandý. Ýstanbul / aa

aharý Bursa’da solumanýn adýydý, Bursa’daki Bediüzzaman Mevlidi… Gönüller, baharýn baþlangýcý olan Nevruz Gününde Nur doluydu… Muhteþem bir kalabalýðý baðrýna basan Bursa Ulu Camii, yüzleri gibi kalpleri de gülen güzel insanlarýn mekâný olmanýn saadetiyle dolu doluydu… Bir baþka güzellikteydi o günü Bursa, Bediüzzaman mevlidiyle… Baharýn ilk günü, Nevruzî havanýn solumasý ve solutmasý vardý… Ehl-i imanýn Ulu Cami'de okutulan mevlid vesilesiyle muhabbeti, kat kattý… Muhabbet fedailerinin kucaklaþmasý, ümit ve heyecanla birlikte bir bahar gününde daha nice baharlarý fýsýldýyordu kalb ve gönüllere… Ýstikbale ait müjdelerin raksý vardý Bursa’da… Saadet naðamatlarý etrafý sarmýþ, gönüllerde bayram etmiþti. Hamza’lar, Said’ler, Ömer’ler, Osman’lar ve diðer Nur Kahramanlarýnýn lisan-ý halleri… “Ýstikbalde en hakikî gür sâdânýn Ýslâmýn sâdâsý” olacaðýnýn müjdelerini pek zâhir ilânatýyla kalplere perçinleþtiriyordu… Yeni Asya Bursa Derneðinin düzenleyip organize ettiði Bediüzzaman Mevlidi, Bediüzzaman’ý ve onun o muhteþem eserlerine muvafýk, müsbet hareket tarzýný solutturuyordu ruhlara… Engin fikirler ve muhteþem hakikatler etrafýnda kenetlenerek, Nur’dan bir halka olan bahtiyar insanlarýn ihlâs, sadakat ve istikamet içinde, iman ve Kur’ân dâvâsýna hizmet aþkýyla yurdun dört bir yanýndan gelerek nur halesi içinde pervaneleþmeleri, kudsî bir dâvânýn bütün insanlýða vesile-i necat olacaðýnýn dersini de veriyordu Bursa Mevlidi… 5 Nisan 2009 tarihinde Bursa Ulu Cami’de Bediüzzaman Mevlidiyle bir ilke imza atan Bursa Yeni Asya Derneði, bu yýl da geleneðini bozmadý ve bir bahar günü, baharýn güzelliðini Nur’un baharýyla mecz ettirerek hizmette bir þahlanýþý daha yaþattý insanlara… Yani, baharý Bursa’da solutturdu… Nur’un baharýyla birlikte… Tebrike þayan müsbet faaliyetiyle… Ümit dolduk huzur bulduk, Nur’un hazzýný yaþadýk. Çok güzel intibalardý bunlar. Emeði geçenlerden Allah razý olsun. Daha nice güzel hizmet yüklü mevlidlere…

B

Meslekî eðitimin önünde bariyerler var MÝLLÎ Eðitim Bakaný Nimet Çubukçu, meslekî eðitimin önünde bazý engeller olduðunu belirterek, ‘’Özellikle yüksek öðretime geçiþte uygulanan aðýr katsayý koþullarý, mesleki eðitimin tercih edilmesinde maalesef olumsuz bir bariyer olarak gençlerimizin önünde duruyor’’ dedi. Bakan Çubukçu, Ataþehir Zübeyde Haným Öðretmenevi’nde düzenlenen ‘’Ýþte Biz De Varýz 2-Kýz Teknik ve Meslek Liseleri ve Çok Programlý Liseler Giriþimcilik ve Yenilikçilik Yarýþmasý’’nýn finalinde yaptýðý konuþmada, þunlarý söyledi: ‘’Tabiî ki mesleki eðitimin önünde bazý engeller var. Özellikle yükseköðretime geçiþte uygulanan aðýr katsayý koþullarý, mesleki eðitimin tercih edilmesinde maalesef olumsuz bir bariyer olarak gençlerimizin önünde duruyor. Özellikle bununla ilgili düzenlemeler olduðunda Millî Eðitim Bakaný olarak þunu söyledim: Bir gencin hayallerinin önüne, geleceðinin önüne set çekilmesi ile bir ülkenin geleceðinin önüne set çekilmesi arasýnda bir fark göremiyorum. Zira bugün ortaöðretime baþlarken çeþitli nedenlerle mesleki eðitimi tercih eden, daha sonra çeþitli nedenlerle bu tercihinden vazgeçen gençlerimiz söz konusu.’’ Ýstanbul / aa


siyahbeyaz:Mizanpaj 1

3/21/2010

3:55 PM

Page 1

5

HABER

YENÝASYA / 22 MART 2010 PAZARTESÝ

MAKRO - DALGA

BAÞKENT YAZILARI

AKP’nin ABD

Son üç gün RECEP TAÞCI receptasci@yeniasya.com.tr

icarî, ziraî, serbest meslek kazanç sahipleri, Menkul ve gayrimenkul sermaye iradý elde edenler, Birden fazla iþverenden ücret alanlar, Prensip olarak ilgili vergi dairesine yýl lýk gelir vergisi beyannamesi vermeleri gerekmektedir. 2009 yýlý kazançlarý için bildirim süresi 125 Mart 2010 tarihleri arasýndadýr. Bugün 22 Mart olduðuna göre son 3 gün kaldý. Doktor, avukat gibi serbest meslek erbaplarý ile tüccarlar zarar dahi etseler beyanname vermek zorundadýr. Limited þirketten kâr payý, anonim þirketten ise temettü geliri elde eden gerçek kiþilerin, bu gelirlerinin yarýsý 22 bin lirayý aþýyorsa beyan edilecek. Ancak yýllýk gayrisafi tutarý 239 bin lirayý geçmediði sürece bir vergi ödenmiyor aksine iade doðuyor. Hisse senedi kazançlarý ile vergisi kesilmiþ faiz

T

Meclis, vakýf üniversitelerini görüþecek

MECLÝS, bu hafta yeni vakýf üniversiteleri ile “Yurtdýþý Türkler ve Akraba Topluluklarý Baþkanlýðý” kurulmasýna iliþkin düzenlemeler için mesai yapacak. TBMM Genel Kurulu, haftaya sözlü sorularla baþlayacak. Maliye Bakaný Mehmet Þimþek, yarýn bir saat süreyle sözlü sorularý cevaplayacak. Sözlü sorularýn ardýndan “Yurtdýþý Türkler ve Akraba Topluluklar Baþkanlýðý” kurulmasýna iliþkin yasa tasarýsý ele alýnacak. Bu tasarýnýn yasalaþmasýnýn ardýndan yeni vakýf üniversitelerinin kurulmasýna iliþkin düzenlemeler ele alýnacak. Ýstanbul’da Türk-Alman Üniversitesinin yaný sýra, Ýstanbul’da “Fatih Sultan Mehmet”, “Ön Asya”, “Süleyman Þah”, “Bezm-i Alem Üniversitesi” ve “Sabahattin Zaim Üniversitesi” ile Samsun’da “Canik Baþarý Üniversitesi” adýyla vakýf üniversiteleri kurulmasýna iliþkin kanun tasarýlarý görüþülecek. Anayasa Komisyonu ise AKP Ankara Milletvekili Haluk Ýpek’in, “Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkýnda Kanun” ile “Mil letvekili Seçimi Kanunu”nda deðiþiklik yapýlmasýný öngören teklifini 25 Mart Perþembe günü görüþecek. Ankara / aa

Üskül: Muhalefet “hayýr” derse millete þikâyet ederiz

kazançlarý tutarý ne olursa olsun beyan dýþýdýr. Tek iþverenden alýnan ücretler yine tutarýna bakýlmaksýzýn beyana tabi deðil. Birden fazla iþverenden ücret alýnmasý halinde birincisi dýþýndaki iþverenlerden elde edilen ücret gelirinin yýl lýk tutarý 22 bin lirayý aþmasý durumunda tamamý bildirilecek. Esas üzerinde duracaðýmýz gelir unsuru gayrimenkul sermaye iradýdýr. Çünkü gayrimenkul sermaye irat sahiplerinin muhasebecisi veya malî müþaviri olmadýðýndan daha çok bilgilendirilmeleri gerektiðini düþünüyoruz. Konut ve iþyeri kirasýný iki bölümde anlatmalýyýz. A- Konut kirasý: Sahip olduklarý konutlarý kirayý verenlerin, 2009 ve geçmiþ yýllara ait olup 2009 yýlýnda tahsil ettikleri kira tutarý 2.600 lirayý geçiyorsa ikametgâhlarýnýn bulunduðu yerin vergi dairesine 25 Mart akþamýna kadar beyanname vermeleri mecburi. Ev sahibinin ticarî, ziraî veya meslekî kazancýnýn bulunmamasý þartýyla konut kirasýnýn 2.600 lirasý vergiden istisna. Bu istisna düþüldükten sonra yüzde 25 oranýnda götürü gider indirim hakký mevcut.

Meselâ, aylýk kira 2.000 lira ise kiracý 400 lirayý stopaj vergisi olarak maliyeye yatýracak, kalan 1.600 lirayý gayrimenkul sahibine ödeyecek. Mal sahibi de stopaj vergisini kendi vergisinden mahsup edebiliyor. Stopaj vergisinin ödenmemesinden dolayý mal sahibinin sorumluluðu bulunmamaktadýr. 2009 yýlýnda 95 bin 600 liraya kadar iþyeri kira geliri elde edenler beyanname verecekler, ancak vergi ödemeyecekler, tersine vergi iadesi alacaklar. Sebebi stopaj oranýnýn yüksek olmasýdýr. Hem konut hem de iþyeri kira geliri olanlar; konut kira gelirinin istisna haddi 2.600 lirayý aþan kýsmý ile stopaja tabi tutulan iþyeri kira toplamý 22 bin lirayý aþýyorsa beyanname verecekler. Vergiler Mart ve Temmuz aylarýnda iki eþit taksitte ödenebilir.

2009 yýlý gelir vergisi tarifesi: 8.700 TL’ye kadar % 15 22.000 TL’nin 8.700 li ra sý i çin 1.305 TL, faz la sý % 20 50.000 TL’nin 22.000 li ra sý i çin 3.965 TL, faz la sý % 27 50.000 TL’den faz la sý nýn 50.000 li ra sý i çin 11.525 TL, faz la sý % 35

Laiklik, inancý yaþamanýn teminatý olmalý MEMUR-SEN GENEL BAÞKANI GÜNDOÐDU, LAÝKLÝÐÝN; DÝNSÝZE DÝNSÝZLÝÐÝNÝ, DÝNDARA DA DÝNDARLIÐINI YAÞAMASININ TEMÝNATI OLDUÐUNU SÖYLEDÝ. MEMUR-SEN Genel Baþkaný Ahmet Gündoðdu, “Laiklik; dinsize dinsizliðini yaþamasýnýn teminatý, dindara da dindarlýðýný yaþamasýnýn teminatýdýr” dedi.Memur-Sen Baþkaný Gündoðdu, Mersin Kültür Merkezi’nde düzenlenen “Kuþatýlmýþ Demokrasi ve Sivil Toplum” konulu panelde konuþma yaptý. Gündoðdu, demokratikleþmeye ve hukuka vurgu yaparker, Genel kurmay’daki “kozmik oda”yý eleþtirdi. Gündoðdu, “Kozmik oda yüzbaþýya açýk, yasama, yürütme, yargý erki olan hakimin giremediði oda, belgeler yakan ere açýk. Böyle bir ül keye de-

TBMM Ýnsan Haklarýný Ýnceleme Komisyonu Baþkaný ve Mersin Mil letvekili Zafer Üskül, ‘’Muhalefet Anayasa deðiþikliðine ‘hayýr’ derse, hal ka götürür, hal ka onlarý þikayet ederiz’’ dedi.Üskül, Erdemli Öðretmenevi’ndeki ‘’AK Parti Erdemli Ýlçe Danýþma Meclisi’’ toplantýsýnda yaptýðý konuþmada, Türkiye’nin bir geçiþ dönemi yaþadýðýný söyledi. Bu geçiþ döneminde direnenlerin ve bazý sorunlarýn olabileceðini belirten Üskül, ‘’Tabiî ki sorunlar ortaya çýkacak ancak yolun sonunun aydýnlýk olduðunu görüyoruz ve buna da inanýyoruz. Tüm dünya da bizim doðru yolda olduðumuzu biliyor ve destekliyor’’ dedi. Üskül, Anayasa paketinin meclise getirileceðini ifade ederek, þöyle konuþtu: ‘’Muhalefet Anayasa paketini desteklemezse, o onlarýn bileceði bir konu. Biz de o zaman hal kýmýza gideriz. Hal ka da mý karþý çýkacak bunlar. Bizim konuyu hal ka götüreceðimizi anladýklarý an Anayasa Mahkemesine götürerek engel lemeye kal kýþýrlar. Önümüzde 18 ay sonra seçim var. Hal kýmýz bunu takdir eder ve seçimlerde bir kez daha gereðini kuvvetli bir þekilde yapar.’’ Erdemli / aa

mokratik diyemezsiniz. Baþkomutanýna, Cumhurbaþkanýna sýr odasý bulunan ül keye þeffaf diyemezsiniz” dedi. “KUTSAL OLAN DEVLET DEÐÝL, MÝLLETTÝR” Gündoðdu, sosyal devletin vatandaþýný ayýrmayan ve ötekileþtirmediðini belirterek, þunlarý söyledi:“Her süreçte her darbe sürecinde bir kesimi dövmek için gözüne kestirmeyen, her kesime eþit yakýnlýkta bulunan bir devlettir. Hukuk devleti, çaðdaþ devletler konumunda ve hukuken geçerli olmasýdýr. Ama bizdeki uygulamaya bakýyorsun, demokratik devletin, sosyal devletin ve hukuk devletinin tanýmý var uygulamasý yok. Baþka ül kelere sürgün ettiðimiz baþörtülü kýzlarýmýzýn, özgürce okumasýnýn teminatý olmasý gereken laiklik il kesinin tanýmý olmayýnca, Sütçü Ýmam Üniversitesi’nde bile bu kýzlarýmýzý sürgün etmenin kumpasýna dönüþtürülebiliyor. Onun için, laikliðin tanýmýnýn yapýlmasý gerektiðini, buradan ifade etmek

istiyorum. Deniyor ki; devletin mil leti mi olalým, mil letin devleti mi olalým? Bu zamana kadar hep devletin mil leti olduðumuz için devlet, döðme hakkýný kendisinde gördü. Kutsal olan devlet deðildir, mil lettir” “STAND-BY ANLAÞMALARI ÞÝFA OLMADI” Baþbakan’ýn “IMF ile artýk anlaþmayacaðýz” cümlelerini önemsediklerini anlatan Gündoðdu, þunlarý kaydetti: “Ýnþal lah yeniden bir bahane ile yeni anlaþmalara gidilmez. Çünkü IMF ile 19 kez stand-by anlaþmasý imzalamýþýz. Tamamýnda bu ül kenin 330 kapitalist aða babalarý köþeyi dönmüþ, ama mil letin hep ekmeði küçülmüþ, iþçinin, memurun, dar gelirlinin ekmeði elinden alýnmýþ ve þifa olmamýþ. IMF’nin kararlarýna bakýyoruz, ‘yüzde 85 çoðunlukla karar alýnýr’ diyor. ABD’nin IMF içerisinde oy oraný ise yüzde 18. Yani, yüzde 85 olmadan karar alýnmaz ama yüzde 18’inde ABD söz sahibi. ABD istemezse IMF karar alamaz.” Mersin / Hüseyin Küçükoðlu

“BEDÝÜZZAMAN YILLAR ÖNCE REÇETEYÝ YAZMIÞ” “HÜKÜMETE de 72 milyonu kucaklayacak anayasa yapýn” çaðrýsýnda bulunan Gündoðdu, Memur-Sen’e anadilde eðitim için iftiralar atýldýðýný önü sürdü. “Ya bizi doðru anlayýn ya da iftira atmayýn” diyen Gündoðdu, þöyle konuþtu: “Memur-Sen’in ana dilde eðitim gibi bir talebi hiçbir zaman olmamýþtýr. Asla olamaz. Eðitim dili Türkçe’dir. Baþka bir eðitim dili anlayýþýmýz yok. Bu devlet kim hangi dili öðrenmek istiyorsa öðretsin. Bediüzzaman Said Nursî yýllar önce reçeteyi yazmýþ ‘Türkçe lâzým, Kürtçe caiz olsun’ demiþ. Memur-Sen’in ölçüsü bellidir. JÝTEM’e de KCK’ya da, ETÖ’ye de PKK’ya da ayný uzaklýktayýz. Fersah fersah uzaðýz. Ha Silivri Cezaevi ha Ýmralý bizim için hiç fark etmiyor. Memur-Sen ailesine tavsiyem. Ýmralý’da ya da Silivri’de olmayýn da nerede olursanýz olun.”

Mevsimlik iþçilerin sorunlarýna çözüm aranacak

ÇALIÞMA ve Sosyal Güvenlik Bakaný Ömer Dinçer, mevsimlik geçici tarým iþçilerinin çalýþma dönemi öncesinde geçmiþ yýl larda yaþanan olumsuzluklarýn önlenmesi amacýyla, alýnacak tedbirlerle ilgili 25 ilin valisi ile 24 Mart Çarþamba günü biraraya gelecek.Alýnan bilgiye göre, Dinçer baþkanlýðýnda gerçekleþtirilecek toplantýya mevsimlik tarým iþçilerinin çalýþmalarý sebebiyle göç veren ve göç alan 25 ilin valisi çaðrýldý. Toplantýda, bakanlýðýn ilgili birimlerinin uzun süredir mevsimlik geçici tarým iþçilerinin barýnma, eðitim, saðlýk, güvenlik, sosyal çevreyle iliþkiler, iþ ve sosyal güvenlik sorunlarýna iliþkin yerinde yaptýðý incelemelerin sonuçlarý deðerlendirilecek. Bakanlýðýn tespitleri ýþýðýnda iþçilerin sorunlarýn çözümü için alýnacak önlemler ve bu konularda yapýlacak hazýrlýklar belirlenip, gözden geçirilecek. Ayrýca mevsimlik geçici iþçilerin sorunlarýnýn önüne geçilebilmesi amacýyla hazýrlanan genelgeye iliþkin bilgi verilecek. Ankara / aa

Bir örnek verelim: 2009 yýlýnda 14.600 lira kira geliriniz olduðunu varsayalým. Önce 2.600 lira istisna olduðundan gelirden indirilecek. Kalan 12 bin liranýn yüzde 25’i olan 3 bin lira götürü giderin düþülmesiyle safî kazanç yani matrah 9 bin lira bulunacak. Yazýmýzýn sonuna eklenen tarifeye göre ödenecek vergi 1.365 liradýr. Götürü gider yerine gerçek usul de seçilebilir. O takdirde; -Bakým, onarým, amortisman ve benzeri giderler, -Kendileri kiracý ise ödedikleri kira, -Kiranýn elde edildiði gayrimenkul banka kredisi kullanmak suretiyle satýn alýnmýþ ise faizler, -Yeni ev satýn alanlar 5 yýl süre ile satýn alma bedelinin yüzde 5’i, Kira gelirinden indirilebilir. B- Ýþyeri kira gelirleri: Tevkifata tabi tutulmuþ iþyeri kira gelirinde beyan sýnýrý 22 bin liradýr. Sýnýrýn geçilmesi halinde 2.600 liralýk istisna dikkate alýnmadan tamamý vergileniyor. Ýþyeri kiralarýnda kiracý kira bedeli üzerinden yüzde 20 oranýnda stopaj yapmakla yükümlü.

Çelik: Hiç kimse ayrýmcýlýk yapmasýn Devlet Bakaný Faruk Çelik, ‘’Türkiye’de hiç kimse ayrýmcýlýk yapmasýn, ortak bir dil kullansýn, ortak dile, ortak hedeflere koþmaya ihtiyacý var Türkiye’nin. Gereksiz yere ayrýlýkçý bir anlayýþ oluþturarak Türkiye’nin büyük hedeflerine kimse taþ koymasýn’’ dedi.Çelik, Türksoy Genel Sekreterliðinin 2010 yýlý Nevruz Kutlamalarý Çerçevesi’nde Türkiye’ye gelen misafirlerini, Baþbakanlýk’ta kabul etti. Devlet Bakaný Çelik, salondan ayrýlýrken bir gazetecinin, 3. Ordu Komutaný Saldýray Berk’in köylere yaptýðý ziyaretlere iliþkin açýklamasýný hatýrlatmasý üzerine þunlarý söyledi:‘’Konuþmamýn arkasýndayým. Di-

yorum ki Türkiye’de hiç kimse ayrýmcýlýk yapmasýn, ortak bir dil kul lansýn, ortak dile, ortak hedeflere koþmaya ihtiyacý var Türkiye’nin. Gereksiz yere ayrýlýkçý bir anlayýþ oluþturarak Türkiye’nin büyük hedeflerine kimse taþ koymasýn. Türkiye ortak dil le, ortak hedefler doðrultusunda yolunda hýzlý bir þekilde mesafe almalýdýr. Bunu vaat ediyorum. Bu olayý herkes kendisine göre deðerlendirme yapýyor, bu olay çerçevesinde de toplumda özel likle mezhepsel bir ayrýþmayý da ortaya çýkarma düþüncesinin olduðu gayet açýktýr. Türkiye bu ayrýþmalara kesinlikle müsaade etmemelidir, hükümet olarak da

biz de bu yöndeki kararlýlýðýmýzý koruyacaðýz. Ýddianame konusu hukuki bir konu ben hiç o konuya bütün deðerlendirmemle girmedim. Ýddianame konusu ayrý bir olaydýr ama Türkiye’de benim özel likle ilgilendiðim alan açýsýndan baktýðýn zaman bir ayrýþtýrýcý bir tablo çýkýyor sanki hükümet Türkiye’de mezhepsel anlamda ve bazý anlamlarda ayrýþtýrýcý bir fonksiyon üstleniyormuþ gibi yani böyle bir... hükümetin böyle bir görevi olabilir mi? Hükümetlerin görevi, ül kenin tüm insanlarýna, tüm coðrafyasýna hizmet etmektir...Kimse Türkiye’nin huzurunu bozmaya kalkmasýn.’’Ankara / aa

CEVHER ÝLHAN cevher@yeniasya.com.tr

ürkiye-Ermenistan “normalleþme protokolleri”ni âdeta ýskat eden Amerikan Temsilciler Meclisi Dýþ Ýliþkiler Komitesi’nin “soykýrým isnadý”, sâdece “Ermeni açýlýmý”ný fiyaskoya dönüþtürmekle kalmýyor. ABD’nin küresel ve bölgesel hegemonyasý ve çýkarlarý üzerine kurulu “Ankara-Washington stratejik ortaklýðý”nýn ne denli kýrýlgan, sathî ve samimiyetsiz olduðunu su yüzüne çýkarýyor. Bilindiði gibi daha önce, “CIA’cý” David L. Phillips, “Türk resmî yetkilileri, Obama ile 7 Nisan’da Ýstanbul’da buluþtuðunda, Ermeni açýlýmý’nda Daðlýk Karabað’ýn statüsüne dair resmî herhangi bir ön þart olmadýðý teminatýný verdiler” demiþti. Keza Komite’de konuþan ABD Dýþiþleri Avrupa ve Euro-Asya Ýþlerinden Sorumlu Bakan Yardýmcýsý Philip Gordon da, týpký Ermenistan Cumhurbaþkaný Sarkisyan ve Dýþiþleri Bakaný Nalbantyan gibi “Protokollerle Karabað iþgalinin iki farklý süreç olduðunu” iddia etmiþti. Artýk herkesçe mâlûm ki Ermenice “büyük felâket” tabirini kullanan ve son günde Amerikan Temsilciler Meclisi Baþkaný Nancy Pelosi’ye göstermelik telefonunun dýþýnda “stratejik müttefiki” Türkiye lehine en ufak bir çaba göstermeyen Obama ve Amerikan yönetimi, açýkça “Ermeni tezi”ni destekliyor. Azerbaycan’ýn yüzde 20’sini iþgalle bir milyon Azerî kaçkýný (göçmeni) yurtlarýndan sürüp periþan eden Ermenistan’ýn yanýnda yer alýyor. “Yahudi lobisi”yle birlikte “tasarý”nýn kabulüne çalýþýyor. Beyaz Saray’daki “bir toplantý”dan dönen üyelerin son dakikada “evet” oyu vermeleri ve “tasarý”nýn bir oyla geçmesi, bunun bâriz göstergesi…

T

ANKARA ALTTAN ALIYOR… ABD’nin takdir ettiði “Afrika ile stratejik ortaklýk son turu”dan dönen Cumhurbaþkaný Gül’ün, “Her þeyi söyledik, Kafkaslar’daki durum ortada. Obama’yla artýk bu meseleyi konuþmam, konuþacak neyim olabilir ki?” serzeniþi bunun ifâdesi. Amerikan Dýþiþleri Bakaný Hillary Clinton’un Yardýmcýsý Gordon, þimdi de bir yandan “Türkiye, meselesini anlatmasý için Büyükelçisini Washington’a geri göndermeli” diyor. “Türkiye bizim için çok önemli bir ortak; Obama dýþ gezilerden ilkini Türkiye’ye yaparak bunun önemini gösterdi” diye konuþuyor. Diðer yandan, “Soykýrým tasarýsý”nýn Temsilciler Meclisi’nde daha ileri aþamalara gidemeyeceði ile ilgili teminatlar doðru deðil; Kongre baðýmsýz bir organ ve kararýný kendi verir” örtülü tehdidini savuruyor. Yönetimin Kongre’ye karýþmayacaðý taktiðini güdüyor. Kýsacasý ABD, “model ortak” dediði Türkiye’ye karþý acýmasýzca reel-politik “Ermeni soykýrýmý” kartýný oynuyor… Ne var ki Ankara Washington’a karþý kýrýlgan; arkadan hançerlenmeyi hâlâ alttan alýyor. Her fýrsatta AB’ye rest çeken, ancak günaþýrý en az 30-40 sivilin katledildiði Irak’ý aðzýna almayan Erdoðan, krizi oylama biçiminin komediliðine birkaç üyeye indirgeyip yüklemekle kalýyor. Ve bütün bunlara karþý, Baþbakan’ýn AB’ye meydan okumasýna seyirci kalan Devlet Bakaný ve AB Baþmüzâkerecisi Baðýþ, Alman Der Spigel’e verdiði röportajda, “ABD’nin resmen soykýrýmý tanýmasýna tepkiniz ne olur? Ýncirlik Üssü kapatýlabilir mi? NATO’dan çýkar mýsýnýz?” sorusunu, “Bunu okurlarýnýzýn hayal gücüne býrakacaðým” cümlesiyle geçiþtiriyor. Peþinden de “Irak’taki ABD askerlerine giden lojistik desteðin yüzde 70’i Ýncirlik Üssü’nden geçiyor” ikrarýyla Türkiye’nin Müslüman komþu bir ülkeye karþý “savaþ ve iþgal ortaðý” yapýldýðý itirafýnda bulunuyor… “ÝNCÝRLÝK ÜSSÜ KAPATILAMAZ” MIÞ! Baðýþ’ýn bu itirafý, Irak’ý iþgale giden 65 bin Amerikan askerinin Türkiye topraklarýnda konuþlanmasýna ve geçiþine dair “tezkere”nin reddinin ardýndan Amerika’ya giden Millî Savunma Bakaný Gönül’ün Los Angeles World Affairs Council’deki konferansta “Irak savaþýnda ABD Ýncirlik’i kullandý ve buradan 4 bin 990 sorti gerçekleþtirdi; ‘tezkere’nin açýðýný telâfi ettik” güvencesini hatýrlatýyor. Keza Meclis’i by pass eden AKP hükûmetinin, CIA iþkence uçaklarýna Türkiye’nin hava sahasýný ve havaalanlarýný kullandýrmasýný gözler önüne seriyor. “ABD’ye destek hamûlesi”ni çýkarýp, havaalanlarý ve limanlarý Amerikan iþgal güçlerinin savaþ uçaklarýna, mühimmat ve savaþ malzemesine açýlmasý”ndaki “Amerikan eksenli politikalarý sözkonusu ediyor. Þu garabete bakýn; Amerikan Hava Kuvvetleri Komutaný Org. Duncan McNabb, Ýncirlik’in ABD için Irak ve Afganistan’a ikmaller açýsýndan merkezi önemde bir üs olduðunu söylüyor. Buna mukabil Dýþiþleri Bakaný Davutoðlu, TBMM Dýþiþleri Komisyonu’nda ABD’nin “Ermeni soykýrýmý” bühtanýna karþý misilleme olarak “Ýncirlik Üssü’nün kapatýlmasý” teklifini, “Terörle mücadelede ABD bize çok yardým ediyor; bu üssü kapatmamýz sözkonusu olamaz” cevabýyla peþinen reddediyor. NATO paravanýnda Afganistan’da cepheye sürülüp conilere kalkan edilen Mehmetçiðin geri çekilmesi sözkonusu bile edilmiyor. Sahi baþtan beri terör örgütünü kollayýp her türlü lojistik destek saðlayan ABD, “terörle mücadele”de Türkiye’ye ne yardýmý yapýyor? ABD’nin Türkiye’ye “soykýrým” iftirasý sözkonusu oluyor da, Müslüman komþu Irak’ý bombalayan Amerikan savaþ uçaklarýnýn havalandýðý Ýncirlik Üssü’nün iþgalcilere kapatýlmasý neden sözkonusu olamaz? “Ermeni soykýrýmý” tasarýsý, AKP iktidarýnýn “Amerikan çýkmazý”ný deþifre ediyor…


siyahbeyaz:Mizanpaj 1

3/21/2010

3:56 PM

Page 1

5

HABER

YENÝASYA / 22 MART 2010 PAZARTESÝ

MAKRO - DALGA

BAÞKENT YAZILARI

AKP’nin ABD çýkmazý…

Son üç gün RECEP TAÞCI receptasci@yeniasya.com.tr

icarî, ziraî, serbest meslek kazanç sahipleri, Menkul ve gayrimenkul sermaye iradý elde edenler, Birden fazla iþverenden ücret alanlar, Prensip olarak ilgili vergi dairesine yýl lýk gelir vergisi beyannamesi vermeleri gerekmektedir. 2009 yýlý kazançlarý için bildirim süresi 125 Mart 2010 tarihleri arasýndadýr. Bugün 22 Mart olduðuna göre son 3 gün kaldý. Doktor, avukat gibi serbest meslek erbaplarý ile tüccarlar zarar dahi etseler beyanname vermek zorundadýr. Limited þirketten kâr payý, anonim þirketten ise temettü geliri elde eden gerçek kiþilerin, bu gelirlerinin yarýsý 22 bin lirayý aþýyorsa beyan edilecek. Ancak yýllýk gayrisafi tutarý 239 bin lirayý geçmediði sürece bir vergi ödenmiyor aksine iade doðuyor. Hisse senedi kazançlarý ile vergisi kesilmiþ faiz

T

Meclis, vakýf üniversitelerini görüþecek

MECLÝS, bu hafta yeni vakýf üniversiteleri ile “Yurtdýþý Türkler ve Akraba Topluluklarý Baþkanlýðý” kurulmasýna iliþkin düzenlemeler için mesai yapacak. TBMM Genel Kurulu, haftaya sözlü sorularla baþlayacak. Maliye Bakaný Mehmet Þimþek, yarýn bir saat süreyle sözlü sorularý cevaplayacak. Sözlü sorularýn ardýndan “Yurtdýþý Türkler ve Akraba Topluluklar Baþkanlýðý” kurulmasýna iliþkin yasa tasarýsý ele alýnacak. Bu tasarýnýn yasalaþmasýnýn ardýndan yeni vakýf üniversitelerinin kurulmasýna iliþkin düzenlemeler ele alýnacak. Ýstanbul’da Türk-Alman Üniversitesinin yaný sýra, Ýstanbul’da “Fatih Sultan Mehmet”, “Ön Asya”, “Süleyman Þah”, “Bezm-i Alem Üniversitesi” ve “Sabahattin Zaim Üniversitesi” ile Samsun’da “Canik Baþarý Üniversitesi” adýyla vakýf üniversiteleri kurulmasýna iliþkin kanun tasarýlarý görüþülecek. Anayasa Komisyonu ise AKP Ankara Milletvekili Haluk Ýpek’in, “Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkýnda Kanun” ile “Mil letvekili Seçimi Kanunu”nda deðiþiklik yapýlmasýný öngören teklifini 25 Mart Perþembe günü görüþecek. Ankara / aa

Üskül: Muhalefet “hayýr” derse millete þikâyet ederiz

kazançlarý tutarý ne olursa olsun beyan dýþýdýr. Tek iþverenden alýnan ücretler yine tutarýna bakýlmaksýzýn beyana tabi deðil. Birden fazla iþverenden ücret alýnmasý halinde birincisi dýþýndaki iþverenlerden elde edilen ücret gelirinin yýl lýk tutarý 22 bin lirayý aþmasý durumunda tamamý bildirilecek. Esas üzerinde duracaðýmýz gelir unsuru gayrimenkul sermaye iradýdýr. Çünkü gayrimenkul sermaye irat sahiplerinin muhasebecisi veya malî müþaviri olmadýðýndan daha çok bilgilendirilmeleri gerektiðini düþünüyoruz. Konut ve iþyeri kirasýný iki bölümde anlatmalýyýz. A- Konut kirasý: Sahip olduklarý konutlarý kirayý verenlerin, 2009 ve geçmiþ yýllara ait olup 2009 yýlýnda tahsil ettikleri kira tutarý 2.600 lirayý geçiyorsa ikametgâhlarýnýn bulunduðu yerin vergi dairesine 25 Mart akþamýna kadar beyanname vermeleri mecburi. Ev sahibinin ticarî, ziraî veya meslekî kazancýnýn bulunmamasý þartýyla konut kirasýnýn 2.600 lirasý vergiden istisna. Bu istisna düþüldükten sonra yüzde 25 oranýnda götürü gider indirim hakký mevcut.

Meselâ, aylýk kira 2.000 lira ise kiracý 400 lirayý stopaj vergisi olarak maliyeye yatýracak, kalan 1.600 lirayý gayrimenkul sahibine ödeyecek. Mal sahibi de stopaj vergisini kendi vergisinden mahsup edebiliyor. Stopaj vergisinin ödenmemesinden dolayý mal sahibinin sorumluluðu bulunmamaktadýr. 2009 yýlýnda 95 bin 600 liraya kadar iþyeri kira geliri elde edenler beyanname verecekler, ancak vergi ödemeyecekler, tersine vergi iadesi alacaklar. Sebebi stopaj oranýnýn yüksek olmasýdýr. Hem konut hem de iþyeri kira geliri olanlar; konut kira gelirinin istisna haddi 2.600 lirayý aþan kýsmý ile stopaja tabi tutulan iþyeri kira toplamý 22 bin lirayý aþýyorsa beyanname verecekler. Vergiler Mart ve Temmuz aylarýnda iki eþit taksitte ödenebilir.

2009 yýlý gelir vergisi tarifesi: 8.700 TL’ye kadar % 15 22.000 TL’nin 8.700 li ra sý i çin 1.305 TL, faz la sý % 20 50.000 TL’nin 22.000 li ra sý i çin 3.965 TL, faz la sý % 27 50.000 TL’den faz la sý nýn 50.000 li ra sý i çin 11.525 TL, faz la sý % 35

Laiklik, inancý yaþamanýn teminatý olmalý MEMUR-SEN GENEL BAÞKANI GÜNDOÐDU, LAÝKLÝÐÝN; DÝNSÝZE DÝNSÝZLÝÐÝNÝ, DÝNDARA DA DÝNDARLIÐINI YAÞAMASININ TEMÝNATI OLDUÐUNU SÖYLEDÝ. MEMUR-SEN Genel Baþkaný Ahmet Gündoðdu, “Laiklik; dinsize dinsizliðini yaþamasýnýn teminatý, dindara da dindarlýðýný yaþamasýnýn teminatýdýr” dedi.Memur-Sen Baþkaný Gündoðdu, Mersin Kültür Merkezi’nde düzenlenen “Kuþatýlmýþ Demokrasi ve Sivil Toplum” konulu panelde konuþma yaptý. Gündoðdu, demokratikleþmeye ve hukuka vurgu yaparker, Genel kurmay’daki “kozmik oda”yý eleþtirdi. Gündoðdu, “Kozmik oda yüzbaþýya açýk, yasama, yürütme, yargý erki olan hakimin giremediði oda, belgeler yakan ere açýk. Böyle bir ül keye de-

TBMM Ýnsan Haklarýný Ýnceleme Komisyonu Baþkaný ve Mersin Mil letvekili Zafer Üskül, ‘’Muhalefet Anayasa deðiþikliðine ‘hayýr’ derse, hal ka götürür, hal ka onlarý þikayet ederiz’’ dedi.Üskül, Erdemli Öðretmenevi’ndeki ‘’AK Parti Erdemli Ýlçe Danýþma Meclisi’’ toplantýsýnda yaptýðý konuþmada, Türkiye’nin bir geçiþ dönemi yaþadýðýný söyledi. Bu geçiþ döneminde direnenlerin ve bazý sorunlarýn olabileceðini belirten Üskül, ‘’Tabiî ki sorunlar ortaya çýkacak ancak yolun sonunun aydýnlýk olduðunu görüyoruz ve buna da inanýyoruz. Tüm dünya da bizim doðru yolda olduðumuzu biliyor ve destekliyor’’ dedi. Üskül, Anayasa paketinin meclise getirileceðini ifade ederek, þöyle konuþtu: ‘’Muhalefet Anayasa paketini desteklemezse, o onlarýn bileceði bir konu. Biz de o zaman hal kýmýza gideriz. Hal ka da mý karþý çýkacak bunlar. Bizim konuyu hal ka götüreceðimizi anladýklarý an Anayasa Mahkemesine götürerek engel lemeye kal kýþýrlar. Önümüzde 18 ay sonra seçim var. Hal kýmýz bunu takdir eder ve seçimlerde bir kez daha gereðini kuvvetli bir þekilde yapar.’’ Erdemli / aa

mokratik diyemezsiniz. Baþkomutanýna, Cumhurbaþkanýna sýr odasý bulunan ül keye þeffaf diyemezsiniz” dedi. “KUTSAL OLAN DEVLET DEÐÝL, MÝLLETTÝR” Gündoðdu, sosyal devletin vatandaþýný ayýrmayan ve ötekileþtirmediðini belirterek, þunlarý söyledi:“Her süreçte her darbe sürecinde bir kesimi dövmek için gözüne kestirmeyen, her kesime eþit yakýnlýkta bulunan bir devlettir. Hukuk devleti, çaðdaþ devletler konumunda ve hukuken geçerli olmasýdýr. Ama bizdeki uygulamaya bakýyorsun, demokratik devletin, sosyal devletin ve hukuk devletinin tanýmý var uygulamasý yok. Baþka ül kelere sürgün ettiðimiz baþörtülü kýzlarýmýzýn, özgürce okumasýnýn teminatý olmasý gereken laiklik il kesinin tanýmý olmayýnca, Sütçü Ýmam Üniversitesi’nde bile bu kýzlarýmýzý sürgün etmenin kumpasýna dönüþtürülebiliyor. Onun için, laikliðin tanýmýnýn yapýlmasý gerektiðini, buradan ifade etmek

istiyorum. Deniyor ki; devletin mil leti mi olalým, mil letin devleti mi olalým? Bu zamana kadar hep devletin mil leti olduðumuz için devlet, döðme hakkýný kendisinde gördü. Kutsal olan devlet deðildir, mil lettir” “STAND-BY ANLAÞMALARI ÞÝFA OLMADI” Baþbakan’ýn “IMF ile artýk anlaþmayacaðýz” cümlelerini önemsediklerini anlatan Gündoðdu, þunlarý kaydetti: “Ýnþal lah yeniden bir bahane ile yeni anlaþmalara gidilmez. Çünkü IMF ile 19 kez stand-by anlaþmasý imzalamýþýz. Tamamýnda bu ül kenin 330 kapitalist aða babalarý köþeyi dönmüþ, ama mil letin hep ekmeði küçülmüþ, iþçinin, memurun, dar gelirlinin ekmeði elinden alýnmýþ ve þifa olmamýþ. IMF’nin kararlarýna bakýyoruz, ‘yüzde 85 çoðunlukla karar alýnýr’ diyor. ABD’nin IMF içerisinde oy oraný ise yüzde 18. Yani, yüzde 85 olmadan karar alýnmaz ama yüzde 18’inde ABD söz sahibi. ABD istemezse IMF karar alamaz.” Mersin / Hüseyin Küçükoðlu

“BEDÝÜZZAMAN YILLAR ÖNCE REÇETEYÝ YAZMIÞ” “HÜKÜMETE de 72 milyonu kucaklayacak anayasa yapýn” çaðrýsýnda bulunan Gündoðdu, Memur-Sen’e anadilde eðitim için iftiralar atýldýðýný önü sürdü. “Ya bizi doðru anlayýn ya da iftira atmayýn” diyen Gündoðdu, þöyle konuþtu: “Memur-Sen’in ana dilde eðitim gibi bir talebi hiçbir zaman olmamýþtýr. Asla olamaz. Eðitim dili Türkçe’dir. Baþka bir eðitim dili anlayýþýmýz yok. Bu devlet kim hangi dili öðrenmek istiyorsa öðretsin. Bediüzzaman Said Nursî yýllar önce reçeteyi yazmýþ ‘Türkçe lâzým, Kürtçe caiz olsun’ demiþ. Memur-Sen’in ölçüsü bellidir. JÝTEM’e de KCK’ya da, ETÖ’ye de PKK’ya da ayný uzaklýktayýz. Fersah fersah uzaðýz. Ha Silivri Cezaevi ha Ýmralý bizim için hiç fark etmiyor. Memur-Sen ailesine tavsiyem. Ýmralý’da ya da Silivri’de olmayýn da nerede olursanýz olun.”

Mevsimlik iþçilerin sorunlarýna çözüm aranacak

ÇALIÞMA ve Sosyal Güvenlik Bakaný Ömer Dinçer, mevsimlik geçici tarým iþçilerinin çalýþma dönemi öncesinde geçmiþ yýl larda yaþanan olumsuzluklarýn önlenmesi amacýyla, alýnacak tedbirlerle ilgili 25 ilin valisi ile 24 Mart Çarþamba günü biraraya gelecek.Alýnan bilgiye göre, Dinçer baþkanlýðýnda gerçekleþtirilecek toplantýya mevsimlik tarým iþçilerinin çalýþmalarý sebebiyle göç veren ve göç alan 25 ilin valisi çaðrýldý. Toplantýda, bakanlýðýn ilgili birimlerinin uzun süredir mevsimlik geçici tarým iþçilerinin barýnma, eðitim, saðlýk, güvenlik, sosyal çevreyle iliþkiler, iþ ve sosyal güvenlik sorunlarýna iliþkin yerinde yaptýðý incelemelerin sonuçlarý deðerlendirilecek. Bakanlýðýn tespitleri ýþýðýnda iþçilerin sorunlarýn çözümü için alýnacak önlemler ve bu konularda yapýlacak hazýrlýklar belirlenip, gözden geçirilecek. Ayrýca mevsimlik geçici iþçilerin sorunlarýnýn önüne geçilebilmesi amacýyla hazýrlanan genelgeye iliþkin bilgi verilecek. Ankara / aa

Bir örnek verelim: 2009 yýlýnda 14.600 lira kira geliriniz olduðunu varsayalým. Önce 2.600 lira istisna olduðundan gelirden indirilecek. Kalan 12 bin liranýn yüzde 25’i olan 3 bin lira götürü giderin düþülmesiyle safî kazanç yani matrah 9 bin lira bulunacak. Yazýmýzýn sonuna eklenen tarifeye göre ödenecek vergi 1.365 liradýr. Götürü gider yerine gerçek usul de seçilebilir. O takdirde; -Bakým, onarým, amortisman ve benzeri giderler, -Kendileri kiracý ise ödedikleri kira, -Kiranýn elde edildiði gayrimenkul banka kredisi kullanmak suretiyle satýn alýnmýþ ise faizler, -Yeni ev satýn alanlar 5 yýl süre ile satýn alma bedelinin yüzde 5’i, Kira gelirinden indirilebilir. B- Ýþyeri kira gelirleri: Tevkifata tabi tutulmuþ iþyeri kira gelirinde beyan sýnýrý 22 bin liradýr. Sýnýrýn geçilmesi halinde 2.600 liralýk istisna dikkate alýnmadan tamamý vergileniyor. Ýþyeri kiralarýnda kiracý kira bedeli üzerinden yüzde 20 oranýnda stopaj yapmakla yükümlü.

Çelik: Hiç kimse ayrýmcýlýk yapmasýn Devlet Bakaný Faruk Çelik, ‘’Türkiye’de hiç kimse ayrýmcýlýk yapmasýn, ortak bir dil kullansýn, ortak dile, ortak hedeflere koþmaya ihtiyacý var Türkiye’nin. Gereksiz yere ayrýlýkçý bir anlayýþ oluþturarak Türkiye’nin büyük hedeflerine kimse taþ koymasýn’’ dedi.Çelik, Türksoy Genel Sekreterliðinin 2010 yýlý Nevruz Kutlamalarý Çerçevesi’nde Türkiye’ye gelen misafirlerini, Baþbakanlýk’ta kabul etti. Devlet Bakaný Çelik, salondan ayrýlýrken bir gazetecinin, 3. Ordu Komutaný Saldýray Berk’in köylere yaptýðý ziyaretlere iliþkin açýklamasýný hatýrlatmasý üzerine þunlarý söyledi:‘’Konuþmamýn arkasýndayým. Di-

yorum ki Türkiye’de hiç kimse ayrýmcýlýk yapmasýn, ortak bir dil kul lansýn, ortak dile, ortak hedeflere koþmaya ihtiyacý var Türkiye’nin. Gereksiz yere ayrýlýkçý bir anlayýþ oluþturarak Türkiye’nin büyük hedeflerine kimse taþ koymasýn. Türkiye ortak dil le, ortak hedefler doðrultusunda yolunda hýzlý bir þekilde mesafe almalýdýr. Bunu vaat ediyorum. Bu olayý herkes kendisine göre deðerlendirme yapýyor, bu olay çerçevesinde de toplumda özel likle mezhepsel bir ayrýþmayý da ortaya çýkarma düþüncesinin olduðu gayet açýktýr. Türkiye bu ayrýþmalara kesinlikle müsaade etmemelidir, hükümet olarak da

biz de bu yöndeki kararlýlýðýmýzý koruyacaðýz. Ýddianame konusu hukuki bir konu ben hiç o konuya bütün deðerlendirmemle girmedim. Ýddianame konusu ayrý bir olaydýr ama Türkiye’de benim özel likle ilgilendiðim alan açýsýndan baktýðýn zaman bir ayrýþtýrýcý bir tablo çýkýyor sanki hükümet Türkiye’de mezhepsel anlamda ve bazý anlamlarda ayrýþtýrýcý bir fonksiyon üstleniyormuþ gibi yani böyle bir... hükümetin böyle bir görevi olabilir mi? Hükümetlerin görevi, ül kenin tüm insanlarýna, tüm coðrafyasýna hizmet etmektir...Kimse Türkiye’nin huzurunu bozmaya kalkmasýn.’’Ankara / aa

CEVHER ÝLHAN cevher@yeniasya.com.tr

ürkiye-Ermenistan “normalleþme protokolleri”ni âdeta ýskat eden Amerikan Temsilciler Meclisi Dýþ Ýliþkiler Komitesi’nin “soykýrým isnadý”, sâdece “Ermeni açýlýmý”ný fiyaskoya dönüþtürmekle kalmýyor. ABD’nin küresel ve bölgesel hegemonyasý ve çýkarlarý üzerine kurulu “Ankara-Washington stratejik ortaklýðý”nýn ne denli kýrýlgan, sathî ve samimiyetsiz olduðunu su yüzüne çýkarýyor. Bilindiði gibi daha önce, “CIA’cý” David L. Phillips, “Türk resmî yetkilileri, Obama ile 7 Nisan’da Ýstanbul’da buluþtuðunda, Ermeni açýlýmý’nda Daðlýk Karabað’ýn statüsüne dair resmî herhangi bir ön þart olmadýðý teminatýný verdiler” demiþti. Keza Komite’de konuþan ABD Dýþiþleri Avrupa ve Euro-Asya Ýþlerinden Sorumlu Bakan Yardýmcýsý Philip Gordon da, týpký Ermenistan Cumhurbaþkaný Sarkisyan ve Dýþiþleri Bakaný Nalbantyan gibi “Protokollerle Karabað iþgalinin iki farklý süreç olduðunu” iddia etmiþti. Artýk herkesçe mâlûm ki Ermenice “büyük felâket” tabirini kullanan ve son günde Amerikan Temsilciler Meclisi Baþkaný Nancy Pelosi’ye göstermelik telefonunun dýþýnda “stratejik müttefiki” Türkiye lehine en ufak bir çaba göstermeyen Obama ve Amerikan yönetimi, açýkça “Ermeni tezi”ni destekliyor. Azerbaycan’ýn yüzde 20’sini iþgalle bir milyon Azerî kaçkýný (göçmeni) yurtlarýndan sürüp periþan eden Ermenistan’ýn yanýnda yer alýyor. “Yahudi lobisi”yle birlikte “tasarý”nýn kabulüne çalýþýyor. Beyaz Saray’daki “bir toplantý”dan dönen üyelerin son dakikada “evet” oyu vermeleri ve “tasarý”nýn bir oyla geçmesi, bunun bâriz göstergesi…

T

ANKARA ALTTAN ALIYOR… ABD’nin takdir ettiði “Afrika ile stratejik ortaklýk son turu”dan dönen Cumhurbaþkaný Gül’ün, “Her þeyi söyledik, Kafkaslar’daki durum ortada. Obama’yla artýk bu meseleyi konuþmam, konuþacak neyim olabilir ki?” serzeniþi bunun ifâdesi. Amerikan Dýþiþleri Bakaný Hillary Clinton’un Yardýmcýsý Gordon, þimdi de bir yandan “Türkiye, meselesini anlatmasý için Büyükelçisini Washington’a geri göndermeli” diyor. “Türkiye bizim için çok önemli bir ortak; Obama dýþ gezilerden ilkini Türkiye’ye yaparak bunun önemini gösterdi” diye konuþuyor. Diðer yandan, “Soykýrým tasarýsý”nýn Temsilciler Meclisi’nde daha ileri aþamalara gidemeyeceði ile ilgili teminatlar doðru deðil; Kongre baðýmsýz bir organ ve kararýný kendi verir” örtülü tehdidini savuruyor. Yönetimin Kongre’ye karýþmayacaðý taktiðini güdüyor. Kýsacasý ABD, “model ortak” dediði Türkiye’ye karþý acýmasýzca reel-politik “Ermeni soykýrýmý” kartýný oynuyor… Ne var ki Ankara Washington’a karþý kýrýlgan; arkadan hançerlenmeyi hâlâ alttan alýyor. Her fýrsatta AB’ye rest çeken, ancak günaþýrý en az 30-40 sivilin katledildiði Irak’ý aðzýna almayan Erdoðan, krizi oylama biçiminin komediliðine birkaç üyeye indirgeyip yüklemekle kalýyor. Ve bütün bunlara karþý, Baþbakan’ýn AB’ye meydan okumasýna seyirci kalan Devlet Bakaný ve AB Baþmüzâkerecisi Baðýþ, Alman Der Spigel’e verdiði röportajda, “ABD’nin resmen soykýrýmý tanýmasýna tepkiniz ne olur? Ýncirlik Üssü kapatýlabilir mi? NATO’dan çýkar mýsýnýz?” sorusunu, “Bunu okurlarýnýzýn hayal gücüne býrakacaðým” cümlesiyle geçiþtiriyor. Peþinden de “Irak’taki ABD askerlerine giden lojistik desteðin yüzde 70’i Ýncirlik Üssü’nden geçiyor” ikrarýyla Türkiye’nin Müslüman komþu bir ülkeye karþý “savaþ ve iþgal ortaðý” yapýldýðý itirafýnda bulunuyor… “ÝNCÝRLÝK ÜSSÜ KAPATILAMAZ” MIÞ! Baðýþ’ýn bu itirafý, Irak’ý iþgale giden 65 bin Amerikan askerinin Türkiye topraklarýnda konuþlanmasýna ve geçiþine dair “tezkere”nin reddinin ardýndan Amerika’ya giden Millî Savunma Bakaný Gönül’ün Los Angeles World Affairs Council’deki konferansta “Irak savaþýnda ABD Ýncirlik’i kullandý ve buradan 4 bin 990 sorti gerçekleþtirdi; ‘tezkere’nin açýðýný telâfi ettik” güvencesini hatýrlatýyor. Keza Meclis’i by pass eden AKP hükûmetinin, CIA iþkence uçaklarýna Türkiye’nin hava sahasýný ve havaalanlarýný kullandýrmasýný gözler önüne seriyor. “ABD’ye destek hamûlesi”ni çýkarýp, havaalanlarý ve limanlarý Amerikan iþgal güçlerinin savaþ uçaklarýna, mühimmat ve savaþ malzemesine açýlmasý”ndaki “Amerikan eksenli politikalarý sözkonusu ediyor. Þu garabete bakýn; Amerikan Hava Kuvvetleri Komutaný Org. Duncan McNabb, Ýncirlik’in ABD için Irak ve Afganistan’a ikmaller açýsýndan merkezi önemde bir üs olduðunu söylüyor. Buna mukabil Dýþiþleri Bakaný Davutoðlu, TBMM Dýþiþleri Komisyonu’nda ABD’nin “Ermeni soykýrýmý” bühtanýna karþý misilleme olarak “Ýncirlik Üssü’nün kapatýlmasý” teklifini, “Terörle mücadelede ABD bize çok yardým ediyor; bu üssü kapatmamýz sözkonusu olamaz” cevabýyla peþinen reddediyor. NATO paravanýnda Afganistan’da cepheye sürülüp conilere kalkan edilen Mehmetçiðin geri çekilmesi sözkonusu bile edilmiyor. Sahi baþtan beri terör örgütünü kollayýp her türlü lojistik destek saðlayan ABD, “terörle mücadele”de Türkiye’ye ne yardýmý yapýyor? ABD’nin Türkiye’ye “soykýrým” iftirasý sözkonusu oluyor da, Müslüman komþu Irak’ý bombalayan Amerikan savaþ uçaklarýnýn havalandýðý Ýncirlik Üssü’nün iþgalcilere kapatýlmasý neden sözkonusu olamaz? “Ermeni soykýrýmý” tasarýsý, AKP iktidarýnýn “Amerikan çýkmazý”ný deþifre ediyor…


siyahbeyaz:Mizanpaj 1

3/21/2010

3:04 PM

Page 1

6 HABERLER

YURT HABER YENÝASYA / 22 MART 2010 PAZARTESÝ

Depreme hazýrlýklý olmalýyýz DÜNYANIN DEPREMLER AÇISINDAN OLDUKÇA HAREKETLÝ BÝR PERÝYOT ÝÇÝNDE BULUNDUÐUNU BELÝRTEN JICA TÜRKÝYE OFÝSÝ BAÞKANI KAZUHÝDE NAGASAWA, DEPREM HAZIRLIÐININ SÜREKLÝ OLMASININ ÖNEM TAÞIDIÐINI VURGULADI.

Kentsel dönüþüm þart

Bursa'da Güvercin Sevenler Derneði'nin açýhlýþýnda güvercinler adeta kapýþýldý. Fiyatlar yüksek rakamlara ulaþtý. FOTOÐRAF: iha

30 bin TL’lik otomobilini bir çift güvercinle takas etti BURSA’DA, Güvercin Sevenler Derneði’nin açýlýþýnda bir çift güvercinle 30 bin TL deðerindeki otomobil takas edildi. Türkiye’de sayýlarý hayli fazla olan güvercin severler, bir kuþu lüks otomobilden daha pahalýya almakta tereddüt etmiyor. Nilüfer Güvercin Sevenler Derneði’nin açýlýþýnda milyarlýk güvercinler adeta kapýþýldý. Güvercin meraklýlarý için düzenlenen mezatta kuþ fiyatlarý 10-15 bin TL’lere ulaþtý. Vatandaþlar tarafýndan merakla izlenen kuþlar yüksek fiyatlara alýcý buldu. Nilüfer Güvercin Sevenler Derneði Baþkaný Halil Kabakçýoðlu ile kuþ yetiþtiricisi Beysan Taþtan arasýndaki pazarlýk kýran kýrana geçti. Dedesi þampiyon olan ‘Koca Kobra’ isimli Miski cinsi kuþ ile 6 aylýk diþisini almak isteyen Halil Kabakçýoðlu, kuþlara 20 bin TL fiyat verdi. Ancak Beysan Taþtan’ýn kabul etmemesi üzerine pazarlýk iyice kýzýþtý. 11 aylýk erkek ile 6 aylýk diþi kuþu dernek olarak alýp yarýþmalara sokmak isteyen Kabakçýoðlu, son olarak 30 bin TL deðerindeki otomobilini teklif etti. 2009 model aracý kabul eden Taþtan, kuþlarýný býrakarak otomobilin anahtarýný teslim aldý. Beysan Taþtan, “Kuþlarým çok deðerli. Ýyi kuþu yetiþtirmek kolay olmuyor. Kuþu satan kaybediyor. Hayvanýn aynýsýný yetiþtirmek hiç de kolay deðil. Star kuþ 3 yýlda bir, 5 yýlda bir yetiþir “ dedi. Bursa / aa

Ýþ adamlarýndan Darfur’daki kadýnlara 85 lira yardým

KONYA’DA bir doktor, iþ adamý arkadaþlarýyla Sudan’ýn Darfur bölgesinde, eþini çatýþmalarda kaybeden kadýnlarýn banka hesabýna ayda 85 lira yatýrmaya baþladý. Anadolu Týp Merkezi Yönetim Kurulu Baþkaný Dr. Fatih Soydemir, Darfur’a ilk kez Kurban Bayramý için gittiklerini, burada Darfur hal kýnýn, ‘’Osmanlý’nýn yaþamasý için kendilerini feda eden mil let olduðunu ve Kurtuluþ Savaþý’na altýn gönderdiklerini’’ öðrendiklerini söyledi. Bölgeyi Osmanlý’nýn bir emaneti gibi gördüklerini ifade eden Soydemir, 15 kiþilik bir heyetle yeniden Darfur’a gittiklerini ve 900 çocuðu sünnet ettirdiklerini ifade ederek, þunlarý kaydetti: Konya’daki iþ adamý arkadaþlarla birlikte, eþini çatýþmalarda kaybeden Darfurlu kadýnlarýn banka hesabýna ayda 85 lira maaþ yatýrmaya baþladýk. Çocuklarýyla birlikte yaþayan kadýnlarýn temel ihtiyaçlarý karþýlanmýþ olacak. Yardým yapýlan kadýn sayýsýný bir aya kadar 700 kiþiye çýkartacaðýz.’’ Konya / aa

Nagasawa, depreme hazýrlýk konusunda, öncelikle bir tedbir planý ve yasal sistemin kurulmasý gerektiðini ve depreme dayanýklý yapýlarýn yapýlmasýnýn þart olduðunu söyledi.

JAPONYA Uluslararasý Ýþbirliði Ajansý (JICA) Türkiye Ofisi Baþkaný Kazuhide Nagasawa, 1999 depreminden sonra Türkiye’nin, depreme hazýrlýk ve deprem sonrasý için deprem zararlarýný azaltma yönünde gerekli tedbirleri hýzlandýrdýðýný belirtirken, bu türden hazýrlýlýklarýn sürekli olmasýnýn büyük önem taþýdýðýný söyledi. Depreme hazýrlýlýk konusunda, dünyanýn en büyük teknik birikime sahip kurumlarýndan biri olan JICA Türkiye Ofisi Baþkaný Kazuhide Nagasawa, Türkiye’nin depreme hazýrlýk konusundaki çalýþmalarýný ve JICA’nýn bu konularda Türkiye’ye yaptýðý yardým ve desteði deðerlendirdi. Dünyanýn depremler açýsýndan oldukça hareketli bir periyot içinde bulunduðunu vurgulayan Nagasawa, vol kanik faaliyetlerin hýzlandýðýný, þiddetli yaðýþ ve sel ler ile kýtlýðýn dönemler halinde birbirini takip ettiðini hatýrlattý. Küresel iklim deðiþikliðinin, tabiî afetlerin bu denli artmasýnda etkili olabileceðini belirten

Nagasawa, hýzlý þehirleþme ile birlikte depremlerin yýkýcý etkilerinin de arttýðýný söyledi. Depremler konusunda tecrübeli olan Japonya’nýn JICA kuruluþunun, Türkiye’ye, 1999 yýlýndan buyana, deprem ve diðer tabiî afetleri önleme konusunda çeþitli destekler saðladýðýný belirten Nagasawa, JICA Türkiye Ofisi’nin, özel likle, deprem konusunda görevlendirilmiþ merkezî ve yerel yetkililerin eðitilmesinde katký saðladýðýný söyledi. Depreme hazýrlýk konusunda, öncelikle bir tedbir planý ve yasal sistemin kurulmasý gerektiðini anlatan Nagasawa, daha sonra merkezi ve yerel yetkililerin kapasitelerinin geliþtirilmesi gerektiðini, depreme dayanýklý yapýlarýn yapýlmasýnýn þart olduðunu ve bunun dýþýnda halk temeline dayalý afet yönetimi sisteminin oluþturulmasýnýn önemli olduðunu ifade etti. Ýmar ve iskân konularýnda güçlü bir bina denetim sisteminin önemine dikkat çeken Nagasawa, birçok yasadýþý binanýn bina stan-

Diyabetin ‘ekonomiye’ yükü de büyük

Kocaeli’nin havasý gözetlenecek KOCAELÝ’NIN muhtelif bölgelerine biri mobil 11 istasyon kurulacak. Bu istasyonlar sayesinde þehrin hava kirliliðinin haritasý çýkartýlacak. Çevre ve Orman Bakanlýðý ile Kocaeli Büyükþehir Belediyesi’nin ortak gerçekleþtireceði çalýþma sonucu Kocaeli’ndeki riskli bölgelere hava kirliliðini tesbit eden istasyonlar yerleþtirilecek. Riskli bölgeleri tesbit etmek ve çözüm teklifleri geliþtirmek amacýyla baþlatýlan çalýþmalar kapsamýnda kentin çeþitli yerlerine 11 istasyon kurulacak. Avrupa Birliði Katýlým Öncesi Malî Yardým Aracý (IPA) Programý kapsamýndaki ‘Marmara Bölgesinde Hava Kalitesi Alanýnda Kurumsal Yapýlanma Projesi’ Kocaeli’nde hayata geçiriliyor. Proje kapsamýnda Marmara Bölgesi’nde hava hareketleri izlenip hava kalitesi deðerlendirilerek ne tür tedbirler alýnmasý gerektiði belirlenecek. Kocaeli / cihan

Bursa, modanýn ikinci adresi olacak ULUDAÐ Hazýrgiyim ve Konfeksiyon Ýhracatçýlarý Birliði (UHKÝB) ve Uludað Tekstil Ýhracatçýlarý Birliði (UTÝB) iþbirliðinde, bu yýl 2-3 Nisan tarihleri arasýnda üçüncüsü düzenlenecek olan Tekstil ve Moda Tasarým Günleri ile sektörün kalbi Bursa’da atacak. UHKÝB Baþkaný Þenol Þankaya, “UÝB Tekstil ve Hazýrgiyim Birlikleri olarak geleceðimizi inovasyon ve tasarým alanýnda yapacaðýmýz çalýþmalarýn þekil lendireceðine inanýyor ve bu çalýþmalarý çok önemsiyoruz. Bu sebeple 3. Tekstil ve Moda Tasarým Günleri’miz inovasyon ve tasarým ekseninde geleceðe bakabilmek adýna üyelerimize bir vizyon verecek” dedi. UTÝB Baþkaný Ýbrahim Burkay ise, “Ýstanbul modanýn merkezi, Bursa ise modanýn üretildiði yer. Bursa’da tekstil ve konfeksiyonda moda ve tasarýmýn ön plana çýkmasý gayet doðal. Bursa Ýstanbul’a alternatif deðil. Ama Bursa kumaþ ve konfeksiyon tasarýmlarýyla, dizaynlarý ile sürüklüyor. Tekstil ve Moda Tasarým Günleri ile etkimizi daha da arttýracaðýz” diye konuþtu. Ýstanbul / Yeni Asya

dartlarýný saðlayamadýðýný vurguladý. Afet önleme kurumlarýna belirli bir bütçe ayrýlmasý gerektiðini ifade eden Nagasawa, ayrýca buralarda görevli kiþilerin eðitiminin önem taþýdýðýný anlattý. Bütün binalarýn sismik olarak güçlendirilmiþ bina olmasýnýn temel amaç olduðunu kaydeden Nagasawa, özel likle altyapýlarýn, hastane ve okul gibi kamu binalarýnýn mutlaka depreme dayanýklý þekilde inþa edilmeleri gerektiðini söyledi. Depremler konusunda herkesin eðitilmesi gerektiðini vurgulayan Nagasawa, Japonya’daki depremde, yakýn çevrelerini en iyi tanýyan kiþiler olmasý dolayýsýyla, sað kalanlarýn yüzde 75’inin komþularý tarafýndan kurtarýldýðýný anlattý. Nagasawa, JICA’nýn, deprem konusunda okul lara eðitim verilmesine öncülük ettiðini de dikkat çekti. Japonya’da 19, dünya genelinde 93 ofisi bulunan JICA, dünya genelinde sadece malî destek deðil, teknik destek de saðlýyor.

TBMM Deprem Araþtýrma Komisyonu Baþkaný, AKP Ýstanbul Milletvekili Ýdris Güllüce, komisyon çalýþmalarýnda ‘’Kentsel Dönüþüm Yasasýnýn’’ çýkmasý gerektiði yönünde ortak nokta oluþtuðunu, ancak bu yasanýn nasýl olacaðý ve neyi içereceði konusunda net bir bilginin henüz oluþmadýðýný söyledi. TBMM Deprem Araþtýrma Komisyonu, çalýþmalarýnda 2 aylýk süreye yaklaþýrken, 40’ýn üzerinde kurum, kuruluþ ve kiþiyi dinledi. Komisyon çalýþmalarýný deðerlendiren Baþkan Güllüce, 1999 depreminin bilim çalýþmalarý açýsýndan bir milât olduðunu ve ciddî geliþmelerin yaþandýðýný gördüklerini söyledi. 1999 depremi de Türkiye’ye bir ders olmuþ’’ diyen Güllüce, þunlarý kaydetti: ‘’Çok þey yapýlmýþ, ama yapýlmamýþ olan; net olarak gördüðümüz konut stokundaki tehlikenin devam ettiði. Kiþisel mülklerde, konut stoklarýnda sýkýntý var. Ýyileþtirilmesine yönelik ciddî bir çalýþma ortaya konulamamýþ. Þahýslara ait mülklerde yenileme ya da güçlendirme yapmak bu ülkenin en büyük handikapý.’’ Millî Eðitim binalarýnýn yenilenme ve güçlendirme noktasýnda yeterli olmadýðýný ifade eden Güllüce, ‘’Devletin açmazý, büyük kaynak isteyen bir problemle karþý karþýyasýnýz ancak böyle bir kaynaða sahip deðilsiniz. Kaynak yok, ama böylesine bir problemle muhatapsýnýz. Bunu en az risklere indirerek, öncelikleri çok iyi belirleyerek çözmemiz lâzým’’ dedi. Güllüce, komisyon çalýþmalarýnda þimdiye kadar oluþan ortak noktanýn ‘’Kentsel Dönüþüm Yasasýnýn çýkmasý gerektiði’’ yönünde olduðunu, ancak yasanýn nasýl olacaðý ve neyi içereceði konusunda net bir bilgi oluþmadýðýný söyledi. Güllüce, köylere de en riskli bölgelerden baþlayarak bir miktar da olsa iyileþtirmelere baþlanmasý gerektiðini kaydetti. Ankara / aa

IDF'ye göre, Türkiye, 2010'da saðluk harcamalarýnýn yüzde 11'ini diyabete ayýracak.

Türkiye, 2010’da toplam saðlýk harcamalarýnýn yüzde 11’ini diyabete ayýracak. Uluslararasý Diyabet Federasyonu (IDF) 2009 Diyabet Atlasý’nda yer alan tahminlere göre, Türkiye, 2010’da saðlýk harcamalarýnýn yüzde 11’ini diyabete ayýracak. Ayný rapora göre, diyabetli hastalarýn diyabetten kaynaklanan saðlýk masraflarý, bu yýl kiþi baþýna ortalama 400 euro olacak. Bunun karþýsýnda, Türkiye’de diyabetin ekonomik yükünü azaltmaya yönelik tedbirlerin aðýrlýklý olarak maliyetleri azaltmaya yardýmcý müdahaleler olduðu görülüyor. Ancak uzmanlara göre, bu yaklaþým, uzun vadedeki harcamalar için çözüm deðil.

Kýsa vadede maliyetler düþürülmeye çalýþýlýrken, uzun vadede daha büyükleri oluþuyor… Bu sebeple, diyabetten korunma, diyabetli hastanýn bakýmý, komplikasyonlardan korunma ve diyabet eðitimi konularýnda maliyet azaltýlmasý yerine, maliyet-fayda ve maliyet-etkililik araþtýrmalarýna ve yeni bir yaklaþýma ihtiyaç duyuluyor. Öte yandan, Türkiye’de tip 2 diyabetli olgularda insülin kul lanma sýklýðýnýn düþük olduðu gözleniyor. Bu durum, uzun vadede kronik komplikasyonlarýn riskini, dolayýsýyla hastalýk yükünü ve maliyetini arttýrýyor. Yapýlan bilimsel çalýþmalara göre, diyabetli hastalara verilen eðitimler

tedavi baþarýsýný arttýrýyor ve maliyetleri önemli ölçüde düþürüyor. Ancak Türkiye’de Sosyal Güvenlik Sistemi diyabetli hastaya eðitim verilmesini teþvik etmiyor. Diyabet 2020 Koordinatörü ve Konunun ekonomik boyutunun çözümü için öncelikle “topyekûn bilinçlenmeye” ihtiyaç olduðuna dikkat çeken Türk Diyabet Vakfý Baþkaný Prof. Dr. M. Temel Yýlmaz, “Diyabet korunmasýndan komplikasyonlarýnýn tedavisine kadar geniþ bir perspektif ile ele alýnmasý gereken bir hastalýktýr. Her aþamada hasta açýsýndan en etkili ve en ekonomik çözümler aranmalýdýr” dedi. Ýstanbul / Yeni Asya

Trabzon’un en önemli önceliði demiryolu TRABZON Liman Ýþletmeleri Müdürü Muzaffer Ermiþ, Trabzon’un en önemli önceliðinin Trabzon-Erzincan Demiryolu Projesi olmasý gerektiðini söyledi. Konuyla ilgili açýklama yapan Ermiþ, Güneydoðu Anadolu Projesi’nin (GAP) Rusya, Kafkasya ve Orta Asya’ya açýlan en önemli kapýsýnýn Trabzon olduðunu hatýrlattý. GAP projesi tamamlandýðýnda ifade edilen üretim miktarýnýn 50 milyon ton/yýl olacaðýný kaydeden Ermiþ “Dolayýsýyla bu üretimin çok önemli miktarý özellikle 350 milyon nüfusa sahip eski tabirle Baðýmsýz Devletler Topluluðu

(BDT) ülkelerine ihraç edilecektir. Þu anda Trabzon Limaný’ndan Rusya’ya yýllýk 350 bin ton yük akýþý saðlanmaktadýr. Yaklaþýk 600700 milyon dolarlýk bir girdi ihracatçýlarýmýz saðlamaktadýrlar. Bunun dýþýnda Trabzon Limaný’nýn bu yýl içersinde gerçeleþtirdiði 2 milyon tonluk yükün bölgesel ekonomiye katkýsý 1 milyar 350 milyon dolar civarlarýndadýr. Bu itibarla halkýn refahýný ve seviyesi yükseltmek için mutlaka ve mutlaka limanýn ve liman baðlantýlarýnýn hinterlandýndaki alanlarýnýn geliþtirilmesi bu iþ için de demiryolu çok önemli bir faktör olarak ortada

Günler ‘çeyreksiz’ kaldý ALTIN fiyatlarýndaki artýþ ev hanýmlarýnýn düzenlediði günlerin vazgeçilmezlerinden olan çeyrek altýna olan ilgiyi azalttý. Birkaç ev hanýmýnýn bir araya gelerek düzenlediði günlerde, artýk çeyrek altýnýn yerini 50 liranýn tercih edilmeye baþlandýðý bildirildi. Özellikle ekonomik durumlarý iyi olmayan ev hanýmlarý, düzenledikleri günlerde bir araya gelerek sýkýntýlarýný paylaþýyorlar. Ev hanýmlarýnýn bir ay öncesine kadar düzenlediði bugünlerde aralarýnda topladýklarý ‘’çeyrek altýn’’ ise yüksek fiyatý dolayýsýyla

durmaktadýr” dedi.Trabzon’a ulaþacak demiryolunun güzergâh tartýþmalarý bulunduðunu belirten Muzaffer Ermiþ “Burada birinci öncelik olarak güzergâh ne suretle olursa olsun, zaten bilimsel gerçekler güzergâhýn nereden geçeceðini teknik anlamda ortaya koyacaktýr. En kýsa mesafe bu iþ için deðerlendirilecektir. Bunun için direkt TrabzonErzincan Demiryolu’nun Trabzon üzerinden baðlanmasýnýn daha uygun olacaðýný bu konuda özel yapmýþ olduðumuz çalýþmalarla ortaya koymuþ bulunmaktayýz” diye konuþtu. Trabzon / iha

tercih edilmez hale geldi. Alan, altýn fiyatlarýnýn yükselmesi sonucu ev hanýmlarý arasýnda düzenlenen günlerde çeyrek altýn yerine 50 liranýn tercih edilmeye baþlandýðýný ifade ederek, ‘’15 gün veya ayda bir altýn masrafýnýn altýndan kalkamayýnca günlerimizde birbirimize para vermeye baþladýk’’ dedi. Adana Kuyumcular Odasý Baþkaný Oðuz Baþman da, altýn fiyatlarýnýn yükselmesinin ardýndan üyelerinin siftahsýz günler geçirdiðini söyledi. Adana / aa

Kapýkule’deki týr kuyruðunun sebebi, Bulgaristan KAPIKULE Sýnýr Kapýsýnda yurt dýþýna çýkýþ yapacak 440 TIR, 11 kilometre uzunluðunda kuyruk oluþturdu. Edirne Gümrük ve Muhafaza Baþmüdürü Kaptan Kýlýç, TIR kuyruðunun sebebinin Türk tarafýndan kaynaklanmadýðýný, Bulgaristan tarafýndaki kamera sistemi yerleþtirilmesiyle alâkalý olduðunu söyledi. Kýlýç, yoðunluðun hafta baþýndan beri devam ettiðini ifade ederek, þunlarý kaydetti: ‘’Türkiye tarafýndaki TIR kuyruðu bizden deðil, Bulgaristan’ýn gümrük sahasýndaki inþaattan kaynaklanýyor. Bulgaristan tarafýnda bir kamera sistemi montaj çalýþmasý var. Bu hafta içinde Pazartesi itibariyle baþladýlar halen de devam ediyor. Çalýþma dolayýsýyla kantarlardan biri aktif deðil. Çünkü sistemin montajý bu kantar yakýnýnda yapýlýyor. Tek hat alým yapýyorlar bu da yavaþlamaya sebep oluyor. Saat baþý 30 araç alabiliyorlar. Bu nedenle çarþamba gününden itibaren bir yýðýlma oldu, sahamýz oldu. Ýþlemlerini bitirdiðimiz TIR’lar, saha içinde Bulgaristan’a giriþ yapmak için bekliyorlar.’’ Kýlýç, Bulgaristan tarafýndaki inþaatýn bugün tamamlanacaðýnýn öðrenildiðini kaydetti. Edirne / aa


siyahbeyaz:Mizanpaj 1

3/21/2010

3:11 PM

Page 1

7

DÜNYA

YENÝASYA / 22 MART 2010 PAZARTESÝ

Ýsrail, iþgal planýný þimdilik erteledi ÝSRAÝL ile Filistinliler arasýnda dolaylý barýþ görüþmelerinin son anda iptaline sebep olan ve dünya ülkelerinin de tepkisini çeken, Ýsrail’in Doðu Kudüs’teki Yahudi yerleþimlerinden Ramat Þlomo’daki geniþleme projesi “þimdilik” rafa kaldýrýldý. Haaretz gazetesinin haberine göre, Ýçiþleri Bakaný Eli Yiþai, Ramat Þlomo’da 1600 konut inþaatýný öngören projeyle ilgili adýmlarýn en azýndan Eylül ayýna kadar ertelenmesi talimatýný verdi. Bu, inþaat projesinin iptal edildiði anlamýna gelmiyor; ancak projeyle ilgili bundan sonraki bürokratik iþlemlerin, Ýsrail hükümetinin Batý Þeria’daki Yahudi yerleþimleri için aldýðý 10 aylýk inþaat durdurma kararýnýn sonu olan Eylül ayýna kadar ele alýnmamasýný öngörüyor. Ertelemenin, ABD’ye hareket edecek olan Ýsrail Baþbakaný Binyamin Netanyahu’nun ziyareti öncesine denk geldiðine dikkat çekiliyor. Netanyahu’nun geçen Perþembe gecesi ABD Dýþiþleri Bakaný Hillary Clinton ile yaptýðý telefon görüþmesinde, projenin tamamýyla iptal edilmesinin ve yaný sýra Doðu Kudüs’te inþaatlarýn durdurulmasýný kabul etmemiþ, ancak Ýsrail’in Filistinlilerle dolaylý görüþmelerin yeniden baþlatýlmasýna yönelik bazý iyi niyet jestleri yapýlabileceðini belirtmiþti.

Irak'ýn yeniden parlatýlan karanlýk politikacýsý: Ahmet Çelebi

GENÝÞ AÇI

“KUDÜS’TEKÝ 42 YILLIK POLÝTÝKAMIZ AYNEN SÜRECEK” Netanyahu, Ýsrail’in Kudüs ile ilgili görüþünü olaðan Bakanlar Kurulu toplantýsýnýn baþlangýcýnda yaptýðý konuþmada da tekrarladý. Netanyahu, ABD ziyareti sýrasýnda Ýsrail’in bu konudaki mesajýnýn açýk ve net olacaðýný belirterek, “Kudüs’teki politikamýz, geçen 42 yýlda olduðu gibi aynen sürecektir” dedi. Ýsrail, Doðu Kudüs’ü, 1967’de 6 Gün Savaþý sýrasýnda ilhak etmiþti. Netanyahu, “Kudüs’te inþaat yapmanýn Tel Aviv’de inþaat yapmaktan farký yok. Bunu Amerikan tarafýna da açýkça belirttik” diye konuþtu.

HALÝL ÝBRAHÝM CAN hibrahimcan@windowslive.com

A

“ÝYÝ NÝYET” JESTLERÝ Öte yandan, Ýsrail’in ABD Dýþiþleri Bakaný Hillary Clinton’a söz verdiði “iyi niyet” jestleri çerçevesindeki tedbirler arasýnda, 2008 yýlý sonundaki Dökme Kurþun operasyonundan bu yana ilk kez Ýsrail’in Gazze Þeridi üzerine uygulanan ablukayý hafifletme de yer alýyor. Buna göre, Ýsrail hükümetinin BM tarafýnýn Gazze’ye kanalizasyon sistemi ile zarar gören bir un fabrikasýnýn yeniden yapýmý ve Han Yunus’ta 150 ev yapýmý için inþaat malzemesinin gönderilmesine yeþil ýþýk yaktýðý bildirildi. Kudüs / aa

4 FÝLÝSTÝNLÝ GENÇ ÖLDÜRÜLDÜ BATI ÞERÝA'DAKÝ Filistin þehirlerinden Nablus’ta iki Filistinli genç daha vefat etti. Bu son ölümlerle birlikte son 24 saat içinde Nablus’ta ölen Filistinli gençlerin sayýsý 4’e çýktý. Yerel kaynaklardan edinilen bilgiye göre, son olay Nablus’un güneyinde, Itamar adlý Yahudi yerleþimi yakýnlarýnda meydana geldi. Filistinli kaynaklar, Ýsrail ordusu yetkililerinin iki ölüm olduðunu bildirerek, Filistin Kýzýlayýný cesetleri almaya çaðýrdýðýný söylediler. Ýsrail ordusu yetkilileri, iki gencin bir askeri býçaklamaya çalýþtýðýný, askerin de onlarý ateþ açarak öldürdüðünü belirttiler. Görgü þahitle-rine göre, yerleþimin etrafýnda çok sayýda Ýsrail askeri konuþlanmýþ bulunuyor. Askerlerin, bir köyün giriþini de kapatarak giriþ-çýkýþlara izin vermediði öne sürülüyor. Kudüs / aa

HABERLER

Irak Seçim Komisyonu: Oylar tekrar sayýlmayacak

IRAK Seçim Komisyonu Baþkaný Farac El Haydari, Baþbakan Nuri El Maliki’nin 7 Martta yapýlan seçimin sonuçlarýnýn ül ke genelinde el le yeniden sayýlmasý talebini reddetti. El Haydari, yaptýðý açýklamada, oylarýn tamamýnýn sayýlmasýnýn çok zaman alacaðýný belirterek, ‘’Oy verme merkezlerindeki sayým sonuçlarýný içeren CD’leri, derinlemesine inceledikten sonra bütün siyasî oluþumlara verdik. Þüpheleri varsa ya da bir hata olduðunu düþünüyorlarsa bel li merkezde yeniden sayým için bize baþvursunlar, ama Irak geneli için deðil’’ dedi. Rakibi Ýyad Al lavi’nin gerisine düþen Maliki, ül ke genelinde oylarýn yeniden elle sayýlmasýný istemiþ, Al lavi cephesinden de bunun açýkça Seçim Komisyonunu tehdit etmek olduðu açýklamasý gelmiþti. Baðdat / aa

Afganistan’da intihar saldýrýsý: 10 ölü

AFGANÝSTAN'IN güneyindeki Helmand vilayetinde düzenlenen intihar saldýrýsýnda 10 kiþinin öldüðü, 7 kiþinin yaralandýðý bildirildi. Yetkililer, bir Afgan askerî devriyesini hedef alan saldýrýnýn Leþker Gah’ýn kuzeyindeki Geresk’te bir köprüde düzenlendiðini, ölenlerin çoðunun yol kenarýndaki seyyar satýcýlar olduðunu söylediler. Host vilayetinde sabah saatlerinde Nevruz kutlamalarý sýrasýnda yol kenarýna yerleþtirilen bir bombanýn patlamasý sonucunda 2 sivil ölmüþ, 4 kiþi yaralanmýþtý. Bu arada, Afganistan’ýn güneyindeki bir askerî üsse düzenlenen saldýrýda 6 Danimarka askerinin yaralandýðý bildirildi. Danimarka ordusundan yapýlan açýklamada, Helmand’daki üsse dün RPG ve silâhla düzenlenen saldýrýda yaralanan askerlerden 4’ünün tedavi gördükten sonra taburcu edildikleri, hiçbirinin ölümcül yara almadýðý belirtildi. Afganistan’da Danimarka’nýn NATO bünyesinde görevli 700 civarýnda askeri bulunuyor. Kabil / aa

Fransa'da, bölge seçimlerinin ikinci turu yapýlýyor

FRANSA'DA bölgesel seçimlerin ikinci turunda halk bugün sandýk baþýna gidiyor. Oy verme iþlemi yerel saatle 08.00’de (TSÝ 09.00) baþladý. Sandýklar, büyük yerleþim merkezlerinde 20.00’de kapanacak ve bu saatten sonra resmî olmayan sonuçlar kamuoyuna duyurulabilecek. Fransa’da yaklaþýk 44,5 milyon kayýtlý seçmen bulunuyor. Seçimlerin geçen hafta yapýlan ilk turunda, ana muhalefet Sosyalist Parti önemli baþarý elde ederken, iktidar partisi yenilgiye uðramýþtý. Son kamuoyu araþtýrmasý, sol partilerin listesinin ikinci turda da ezici üstünlük saðlayacaðýný ortaya koyuyor. CSA araþtýrma merkezinin anketine göre Sosyalist Parti, Yeþil ve sol birlik listesi oylarýn yüzde 56’sýný alacak. Seçimlerde merkez saðýn oylarýn yüzde 36’sýný almasý bekleniyor. Aþýrý saðcý Ulusal Cephe’nin ise ikinci turda yüzde 7 oranýnda oy alacaðý tahmin ediliyor. Seçimlerle 22’si Fransa’da, 4’ü deniz aþýrý sömürgelerde toplam 26 bölgenin meclis üyeleri belirlenecek. Siyasî gözlemciler, bölgesel seçimlerin 2012 yýlýnda yapýlacak cumhurbaþkanlýðý seçiminden önce Cumhurbaþkaný Nicolas Sarkozy’nin politikalarý üzerinde bir “güven oylamasýna” dönüþeceði görüþünde birleþiyor. Paris / aa

merika’yý Irak’ý iþgal etmeye ikna eden adamdý. Kendisi bunu önceki gün New York Times’a verdiði mülâkatta itiraf ediyor: “ABD’yi Saddam’dan kurtulmaya ikna etmek için herkesten fazla çalýþtým.” Amerika’nýn Saddam’ýn kitle imha silâhlarýna sahip olduðu yalanlarýný dayandýrdýðý ‘sözde’ bilim adamlarýný da o ayarlamýþtý. Böylece onlara istedikleri bahaneyi saðlamýþ, karþýlýðýnda 1 milyon dolar almýþtý. Aslýnda bu rakam onun baþýnda olduðu Irak Ulusal Konseyi’ne Mart 2000’den Eylül 2003’e kadar ABD tarafýndan ödenen 33 milyon dolarýn yanýnda küçük bir rakam. Ýþgal öncesi kurulan Irak Ulusal Kongresi’nin baþýna iþgalden hemen sonra geçmiþti. Bu yalaný ortaya çýkýnca gözden düþtü. Hemen taraf deðiþtirdi ve Þiîlerin savunuculuðuna soyundu. Bu arada Ürdün’deki bankasýnýn içini boþalttýðý için 22 yýl hapse mahkûm edildi; Ýsviçre onun bankacýlýk lisansýný iptal etti. 2004 yýlýnda Amerika’nýn Ýran hakkýndaki bütün sýrlarýný Ýran’a sattýðý iddia edildi. Ama bir yolunu buldu ve 28 Nisan 2005’de Baþbakan Yardýmcýlýðý makamýna getirildi. Ayný zamanda petrol bakanlýðýna vekâlet ediyordu. Ancak 2005 seçimlerinde hezimete uðradý. Böylece bakanlýk koltuðunu kaybetti; ama hýrsýný kaybetmedi. 2007 yýlýnda sekiz bakandan oluþan Baðdat’ýn yeniden inþasý komitesinin baþýna getirildi. Amerikalýlarýn güvenini yeniden kazanmýþtý. Zamanýn Koalisyon Güçleri Komutaný General David Petraeus onu destekliyordu. 2009 yýlý sonuna yaklaþýldýðýnda Ahmet Çelebi bu kez saf deðiþtirdi. ABD güçlerinin Irak’tan çekilmekte olduðu, seçimlerin yaklaþtýðýný gören Çelebi, bu kez Murtaza el-Sadr’ýn Þiî koalisyonu içinde yer aldý. Amerikan karþýtlýðýný iþlemeye baþladý. Baðdatlý siyasal bilimler profesörü Hazým el-Nueymi Çelebi için ‘ülkede ve Ortadoðu’da Amerika’nýn rolünün azaldýðýný gördü ve baþka bir kazanacak karta yöneldi; Ýran kartýna” diyor. Ancak bu Amerikan karþýtlýðýna raðmen ABD derin devletinin adamlarý Paul D. Wolfowitz ve Richard N. Perle ile yakýn dostluðunu sürdürüyor. Öbür yandan da geçen hafta kendi kurduðu vakýfta protez yardýmlarý yaptýðý, savaþta sakat kalmýþ bir grup Iraklýyý topladýðý törende, “Bu insanlarý Amerikan askerleri vurdu” açýklamasý yaparak, yeni politik planýný sürdürüyordu. Ýlginçtir ki; Amerikan karþýtlýðýna raðmen, daha önce ABD yandaþlýðýnda birleþtikleri Kürtlerin desteðini hâlâ almayý baþarýyor. Bu arada seçim komisyonuna sýzmayý da baþararak, Baasçýlarý eleme bahanesiyle 500 Sünnî adayýn yasaklanmasýný saðladý. Amerika þimdi onun Ýran yanlýsý olarak bu elemeleri yaptýðýný söylüyor. Görünen o ki, Malikî ve Allavî’nin çoðunluðu alamamasý halinde, Çelebi’nin içinde yer aldýðý Sadr grubu 40’tan fazla milletvekili ile kilit parti durumuna gelecek. Hatta bazýlarý aylarca sürecek pazarlýktan baþbakan olarak bile çýkabileceðini söylüyor. Ýþte size tuhaf bir Iraklý politikacý portresi. Hiçbir ilkesi, sýnýrý olmayan Çelebi’nin tek hedefi kazanan tarafta olmak. Bunun için her þeyi yapabilecek kapasitede. Yaþýnýn altmýþ beþe gelmesi içindeki hýrsý azaltmamýþ. Umarýz yeni dönemde bu hýrsý aklýný kör etmiþ karanlýk politikacý, Irak’ýn kontrolünü ele geçirmez. Bunun ne Irak’a ne de ülkemize yarar getirmeyeceði açýktýr.

Darfur Donörler Toplantýsý, Ýslâm Konferansý Teþkilâtý tarafýndan Türkiye ve Mýsýr'ýn eþbaþkanlýðýnda Kahire'de düzenleniyor. FOTOÐRAF: AA

Darfur için yardýmlar amacýna ulaþabilmeli ULUSLAR ARASI DARFUR DONÖRLER TOPLANTISINDA KONUÞAN ÝKT GENEL SEKRETERÝ EKMELEDDÝN ÝHSANOÐLU, TOPLANAN YARDIMLARIN AMACINA ULAÞTIRILABÝLMESÝNÝN ÖNEMÝNE DÝKKAT ÇEKTÝ. ÝSLÂM Konferansý Teþkilâtý (ÝKT) Genel Sekreteri Ekmeleddin Ýhsanoðlu, Darfur için toplanacak yardýmlarýn amacýna ulaþmasý için projelerin büyük dikkatle uygulanmasýnýn önemine iþaret etti. ÝKT tarafýndan Türkiye ve Mýsýr’ýn eþbaþkanlýðýnda Kahire’de düzenlenen Uluslararasý Darfur Donörler Toplantýsýnýn açýlýþýnda konuþan Ýhsanoðlu, uluslar arasý kamuoyunun Darfur’a gösterdiði ilgiden çok memnun olduðunu belirtti. Ýhsanoðlu, sorunun baþýndan beri Darfur ile yakýndan ilgilendiklerini ve bölgeye barýþý getirmek için çaba harcadýklarýný söyledi. Bölgeye barýþ ve istikrar gelmesi için bugüne kadar birçok kez Sudan hükümetiyle direkt baðlantý kurduklarýný ve Darfur bölgesine sayýsýz ziyaretlerde bulunduklarýný kaydeden Ýhsanoðlu, konuþmasýna þöyle devam etti: “Darfur sorunu hem bölgedeki insanlara, hem de çevreye büyük zarar vermiþtir. Bölgede kal kýnma durmuþtur. Yerlerinden olan insanlar nedeniyle sosyal yaþam kesintiye uðramýþtýr. ÝKT olarak 2008 yýlýndan bu yana bölgedeki sorunun çözü-

mü için uluslar arasý kuruluþlar aracýlýðýyla donörler toplantýsý düzenlenmesi için büyük çaba harcýyoruz.” Ýhsanoðlu, Katar’ýn geçen aylarda Darfur sorununun çözümü için taraflarý bir araya getirmesinin önemine dikkati çekti ve bu giriþime destek verdi. Bu giriþimin bölgede olumlu etkilerinin hemen görülmeye, yerlerinden olmuþ insanlarýn geriye dönmeye baþladýðýný kaydeden Ýhsanoðlu, bu geliþmelerin bölgede reform, eðitim, saðlýk ve su alanýnda geliþmelerin desteklenmediði sürece tam amacýna eriþemeyeceðini belirterek þunlarý söyledi: “Bölgedeki sorunun çözümü için ÝKT üyesi ül kelerin yanýnda, Müslüman ve Hristiyan ül kelerin, uluslar arasý kuruluþlarýn büyük desteði gerekmektedir. Donörlerin yapacaðý yardýmlarýn amacýna ulaþmasý için söz konusu projelerin gerçekleþtirilmesi büyük dikkatle yapýlmalýdýr. ÝKT olarak yakýnda Sudan’da yeni bir ofis açacaðýz. Ayrýca yapýlacak olan yardýmlarýn amacýna ulaþmasý için oluþturulacak komisyona katýlýp Sudan hükümetiyle iþbirliði içinde olacaðýz. Yapýlacak olan yardým-

larýn katýlýmcý ül kelerin istediði projeye istediði gibi katýlmasýna ve þeffaflýk içinde yapýlmasýna dikkat edeceðiz. Hazýrlýk komitesi donör ül kelere projeleri hazýrladý. Bunlar Darfur’un temel ihtiyaçlarý için gerekli olan projeler. Bu toplantýdan alýnacak sonuç, bölgedeki sorunun çözümü için çok önemli önemli bir yardýmda bulunacaktýr.” Arap Birliði Genel Sekreteri Amr Musa da, toplantýda yaptýðý konuþmada, Darfur’daki sorunun çözümü için yapýlan donörler toplantýsýný desteklediklerini söyledi. Musa, toplantýdan sonra Darfur’daki sorunun kalýcý olarak çözümü için önemli bir adým atýlacaðýný belirtti. Darfur toplantýsýnýn açýlýþ oturumundan sonra, katýlýmcý ül keler yapacaklarý yardýmlar hakkýnda açýklamalarda bulundular. Ýslâm Kal kýnma Bankasý Baþkaný Muhammed Ali, önümüzdeki 5 yýl içinde banka olarak 350 milyon dolar katkýda bulunacaklarýný söyledi. Uluslar arasý Darfur Donörler Toplantýsýna katýlan ülkelerden 2 milyar dolar proje bazlý yardým toplanmasý bekleniyor. Kahire / aa

Washington’da savaþ karþýtý eylemde 8 kiþi gözaltýna alýndý IRAK'IN Savaþýnýn 7. yýldönümünde Beyaz Saray önünde toplanan binlerce kiþi ‘Bush’u sorgulayýn’ yazan dövizler taþýyýp eski ABD Baþkan Yardýmcýsý Dick Cheney’i simgeleyen kuklanýn kapasýný koparttý. 8 kiþinin de gözaltýna alýndýðý protesto gösterisinde savaþa destek verdiði iddia edilen þirketlerin önlerine tabut býrakýldý. Protestocular Beyaz Saray’ýn önündeki Lafayette Park’ta toplanýp ardýndan yürüyüþe geçti. Oðlunu Irak’taki þavaþta kaybeden asker annesi Cindy Sheehan’in de aralarýnda bulunduðu 8 kiþinin gözaltýna alýndýðý protesto gösterisinde savaþa destek verdiði, ya da savaþtan kazanç saðladýðý öne sürülen Halliburton, Mortgage Bankers Association ve Washington Post gibi þirketlerin önüne Irak ve Afganistan’da ölen sivil ve Amerikan askerlerini sembolize eden tabutlar býrakýldý. Protestocular, Amerikan askerlerinin Irak ve Afganistan’dan çýkmasýný istedi. Washington / cihan


siyahbeyaz:Mizanpaj 1

3/21/2010

3:19 PM

Page 1

8

MEDYA - POLÝTÝK YENÝASYA / 22 MART 2010 PAZARTESÝ

Hazin bir deðiþim hikâyesi… DOÐU VEYA BATI ÞÜKRÜ BULUT s.bulut@saidnursi.de

azin hikâyemize nereden baþlayacaðýmýzý, biz de bilemiyoruz. Bir çoðunuzun eteðinden-ucundan da olsa bildiði þu kýssalardan oluþan hikâyeye baþlayacaðýmýz noktayý eksik görüp, geriye gitmek isteyenlerden þimdiden özür diliyoruz. Ne olup bittiðini bilmeden, Türkiye'nin hüznünü henüz göstermeyen sabahýnda uyandýðýmýzda, o “gelenekçi-yenilikçi” kavgasýnýn sesleri mahalleyi sarmýþtý. Ayný mahalleli olduklarý halde, bir kýsým yaþlarý daha genç olanlar törelerine ve yaþlýlarýna isyan etmiþlerdi. Kendilerine yenilikçi diyen; genç, üniversite mezunu veya akademisyen ve ayný zamanda Avrupa dili bilen ve teknolojiyi iyi kullanan bu yeni grup, kýsa zamanda mahallenin sokak ve caddelerini tuttular. Yaptýklarý ilk iþ; güzel bir hamam safasýndan sonra berbere gitmek ve sonra da þehrin en lüks semtindeki bir maðazadan yeni urbalar ve gömlekler satýn alarak, sitillerini tamamen deðiþtirmek oldu. Kýsmen sakallar ve býyýklar fora olurken, Avrupaî renk ve desenler bu “yenilikçiler de” hemencecik esas oldu. “Deðiþim” kelimesi o günden sonra en þanslý ve talihli zamanlarýna kavuþtu. Kürsülerde, ekranlarda, meydan nutuklarýndan ve hatta bu tempoya uyan üniversitelerde aðýzlara tad verdi. Birisine herhangi bir meselede kýzgýnlýðý olanlar bile “deðiþime direniyor! Deðiþimi durduramayacaktýr!” silâhýna davranýyorlardý. Bu yenilikçilerin arkalarýný çok kuvvetli, zengin ve aðzý lâf yapar yerlere dayadýklarýný; giyimlerinden, sofra ve bineklerinden anlýyordunuz. Aristokrasinin lokantalarýna oturur ve direkt Paris ile baðlantýlý moda evlerinden giyiniyorlardý. Düne kadar halkýn içinde koþan, taþralý kimlikleriyle tanýnmýþ ekibin birden bire sýnýf atlamasý, gömlek deðiþtirmesi ve þehrin lüks semtlerine taþýnmalarý ile zamanlarda mahallede öfkeye sebep olsa da, “Yenilikçilerin” ulaþtýklarý yüksek mevkilerden faydalanma duygusu aðýr bastý… Zamanla serzeniþler yerlerini yârenliklere terk ettiler… Rüyâlarýnda göremedikleri lüks hayatlara kavuþan yenilikçi ve deðiþimci kadro, dönüþümü kolaylaþtýrmak üzere ta varoþlara kadar bahþiþ, hediye veya rüþveti eksik etmemeye çalýþtýlar. Yenilikçilerin baþlattýklarý deðiþim zamanla mahallerde de hissedilmeye baþlandý. Önce kuaförler ve terziler yerlerini aldýlar. Düne kadar ütüsüz pantolon, cübbe veya yakasýz gömleklerle dolaþanlarýn bazýlarý, lacivert takým elbiselerin içinde tanýnmayacak kadar deðiþtiler… Mahallenin siyah çarþaflý hanýmlarý da “deðiþim” dediler. Önce çarþafý indirdiler ve kýsa bir süre sonra da pardüsüyü… Reis ve muhtar çýkaran mahalleli, efendilerin eþlerine bakarak eþlerini giydirdiler. Aristokrasiye biraz daha yanaþabilme uðruna kadýnlara da “takým elbise” sipariþi verildi… Baþörtüleri ise küçüldükçe küçüldü… Bazýlarýnda ise Paris türbaný sýnýrýna çekildi, tesettür… Aristokrasinin sofralarýna babalarýyla oturan küçük kýzlar, dýþlanmamak için baþörtüsünü ileri bir zaman tehir ettiler. Týpký bedevîlerde çobanlýk yapan kýzlarýn örtünmeyi evlilik sonrasýna býraktýklarý gibi… Evlerdeki deðiþim de heyecan vericiydi… Yalnýz yeni evlere taþýnýlmýyordu. Evin iç dizayný da “dönüþüme” uygun hale getirilmiþti. Mahallede iken evine müstehcen neþriyat girmesin diye bakkaldan gazeteden kese kâðýdý almayan babalar, incecik geniþ ekranlarý misaf ir odasýnýn baþköþesine yerleþtirdiler. Çocuklarýn odalarýnda yine ekranlar ve internet baðlantýlarýyla, þehrin en

H

zengin ailesini arattýrmayacak dekora özen gösterdiler… Mahallede deðiþim rüzgârýný baþlatanlar, meselenin yalnýzca þekli ve fizikî deðiþimle hallolmayacaðýný hemencecik kavramýþlardý. Mahalle hayatýnýn bir bütün olarak deðiþmesi gerekiyordu. Meselâ aile ferdlerinin evdeki duruþlarý tebessüm, yürüme, konuþma, kominikasyon tekniðini kullanma masaya oturma ve muhatabýnýn gözlerinin içine bakma tarzýna kadar deðiþim kaçýnýlmazdý. Þarkýn; mahcub, mütevazi, süklüm büklüm ve utangaç tipleri Ýkinci Avrupa Standarlarýna uymuyordu. Avrupa ekranlarýna, oradaki programlarýn ve bilhassa filmlere bakýp, Hollywood aktristlerinden bile ders alýnmalýydý. Bu köklü ve büyük deðiþim devrimini hisseden Amerikalý psikolog ve pedagoglar bunu fýrsat bildiler. NLP teknikleri adý altýnda Avrupaî hayat tarzýný müþahhas paketler halinde bizim mahalleye servis yapmaya baþladýlar. Azýcýk güzel de oldu… Bizde bu sayede çok kiþi kýsacýk sürede iþ sahibi olup zengin oldular. Kariyer sahibi oldular. Þarký garba monte projesi bir süre sonra sektör haline geldi. Mahallenin hocasý, öðretmeni, muhtarý ve azasý hep birlikte kiþisel geliþim kurslarýna iþtirak ederek icazetnameler aldýlar. Aristokrasiye yýllardýr özenmiþ taþralýya yükselme fýrsatý veren o deðiþim hareketinin, dönüþüm ile sonuçlanmasý için, yenilikçilerin Ýkinci Avrupa ile dizdize omuz omuza çalýþmalarý tedirgin ediyorsa da, netice itibariyle bunlar mahallerimizin çocuklarýydý. Yani bizim çocuklar bize ihanet edecek deðillerdi. Mahallerimizin gençleri bu “deðiþim” hareketine katýlmadan önce çok tutucuydular. Bir yabancý gencin mahallenin kýyýcýðýndan geçmesi, onlarýn delikanlýlýðýna yetiyordu. Ýffet, sadakat, hüsn-ü sîret, temizlik ve itaat gençlerimizin kadýnlar için belirledikleri bir kimlikti. Fakat geçen zamanlarda, sözkonusu yerlerde de deðiþim yaþandý. Ýnce bir feminizmin hastalýðý mahalleli kadýnlarýn seslerini habire yükseltti. Hanelerden artýk erkek seslerine bedel kadýn sesleri sokaða taþýyordu. Duyulan habere göre muhtarýmýzýn muhterem eþleri, bu kadýn hürriyetlerini Ýslâm ülkelerine de kabul ettirmeyi Avrupa meclislerinde üzerine vazife almýþ, bu þevk ile Arap çöllerine düþmüþ, haným efendi. Mahallemizdeki deðiþim ve dönüþümün hazin hikâyesini bir yazýda bitirmemiz mümkün olmayacak. Mahalle müezzinlerinin bütün camilere bir yerden ezan okumalarý, çocuklarýn ve kadýnlarýn gezindikleri sahilin çýplaklar plajýna dönüþtürülmesi, ortadereceli okullardaki kýzlarýmýza mini etek mecburiyetinin getirilmesi ve her mahallenin (dindarlar dahil) cebine bir adet banka kredi kartýnýn konulmasý gibi yüzlerce deðiþimi þu daracýk çerçevede nasýl hikâye edebiliriz ki… Bir gün yolunuz bizim mahalleye düþerse; önceki zamanlarýn kapý önlerindeki akyaþmaklý annelerini göremedik diye üzülmeyiniz. Onlar o sýrada mutlaka fitnescentrum'da fazla kilolarýný atmakla meþgullerdir. Sokak aralarýnda topun ardý sýra koþuþturan yumurcaklarý merak etmeyiniz. Anneleri çalýþan henüz okulda ve yuvada, diðerleri de odalarýndaki ekranlarýn baþýndadýrlar. “Uzaktan dönüþüm” projesi çerçevesinde kimyasal deðiþimlerini yaþýyorlar. Meselenin en hazin tarafý da mahalleden çýkma muhtarýmýz ve reisimizin bu manzaradan çok mutlu olmalarý bütün bu deðiþim manzaralarýný gördüklerinde coþuyorlar ve iþte modern Türkiye diyorlar… Avrupa'nýn izindeki güçlü Türkiye!

Anayasa deðiþiyor mu sahiden? ANAYASANIN bazý maddelerinde deðiþiklik yapýlmasýna iliþkin kanun bugünlerde hakkýnda en çok konuþulan konulardan birisi. Bilmiyorum, belki de cümleyi “iliþkin kanunlar” diyerek kurmak daha doðru olurdu. Çünkü CHP’nin destek vereceðini açýkladýðý anayasanýn geçici 15. maddesinin kaldýrýlmasý yönündeki teklif in 82 Anayasasýnýn anayasanýn deðiþtirilmesine iliþkin maddelerindeki muðlaklýk nedeniyle ortaya çýkabilecek muhtemel bir “referandum” sürecinden korunabilmesi amacýyla genel kurula ayrý bir “kanun”un konusu olarak getirilmesi denenecek. Biliyorsunuz; yapýlmasý düþünülen anayasa deðiþikliðinde geçici 15. maddenin kaldýrýlmasýna iliþkin bir niyetin de bulunduðu medyada bir “son dakika sürprizi” olarak yer aldý. Ancak, Adalet Bakaný’nýn da dün özellikle belirttiði gibi, anayasada yapýlmasý istenen deðiþiklikler henüz ilan edilmediði, hâlâ üzerinde çalýþýldýðý için, ortaya baþka “sürprizler” de çýkabilir pekâla. Söz konusu olan hazýrlýk bir anayasa deðiþikliði olduðuna göre, bu “kapalýlýk” hoþ bir þey deðil tabii ki. Bu “kapalýlýk”ýn büyük ölçüde iktidar partisinin konuya iliþkin “tereddüt”ünden kaynaklandýðýný da söyleyebiliriz. Tereddütlü olmakta haklýlar, çünkü anayasa deðiþikliðine iliþkin kanunu bekleyen “referandum”un olumlu sonuçlanabil-

‘‘

Söz konusu olan hazýrlýk bir anayasa deðiþikliði olduðuna göre, bu “kapalýlýk” hoþ bir þey deðil tabiî ki.

mesi için önerilecek olan anayasa deðiþikliklerinin seçmenler nezdinde açýkça beklenen-özlenen deðiþiklikler olabilmesi gerekiyor. Seçmenleri “ombudsmanlýk” , “pozitif ayrýmcýlýk”, “YAÞ”, “kiþisel baþvuru” gibi kalemlerle “referandum heyecaný”na sokmak imkansýz olduðundan, “HSYK’nýn yapýsýnýn deðiþtirilmesi”, “parti kapatmanýn zorlaþtýrýlmasý” ve de bir ölçüde “askere sivil yargý yolunun açýlmasý” gibi “sýcak” maddelerin sayýsýný zenginleþtirmek gerekecektir. Aylardýr dillerden düþmeyen “yargý reformu” konusunun referanduma çýkacak maddelerle sýnýrlý kalmasý, doðrusu epeyce hayal kýrýklýðý yaratmýþtýr. Anayasa Mahkemesi’nin yeniden yapýlanmasýna iliþkin geliþtirilen önerilerin “veto yediði” anlaþýlmaktadýr. Bu yönde bir deðiþiklik teklif inin

Sabah / 21 Mart 2010

Kürtler de dahil olmak üzere toplumun önemli bir kesimini “heyecanlandýracaðýný” hepimiz kolaylýkla tahmin edebiliriz. Anayasa Mahkemesinin yeniden yapýlandýrýlmasýna iliþkin bir teklif, muhakkak ki, mahkemenin anayasa deðiþikliðinin yapýlmasýna izin vermeyen bugünkü yapýsýný eleþtirenlerin de sandýk baþýna koþmalarýna neden olacaktý. (Anayasa ile—artýk—münasebeti yok ama, sözü edilen bu “yargý reformu”nun eskinin DGM’lerinin týpa týp devamý olan “özel yetkili aðýr ceza mahkemeleri”nden hiç mi þikayeti yok!) “Deðiþiklik paketi”nde Kürt siyasi hareketinin gönlünden geçen anayasa deðiþikliklerine iliþkin tek bir teklif in olmamasý da büyük bir eksikliktir doðrusu. Hakkýnda çok laf edilen 66. maddenin (yani kime “Türk” deneceðini tarif eden madde) yanýndan bile geçilmemiþtir. Oysa “Açýlým”ýn önündeki engelleri kaldýracaðý söylenen “paket”, söz konusu maddedeki “tarif i” silerek T.C Anayasasý’nýn “medeni” âleme ters düþen bir yanlýþýný düzeltmiþ ve Kürt siyasi hareketine çok anlamlý ve önemli bir mesaj vermiþ olurdu. T.C. Anayasasýný —neredeyse “boðazýna” kadar içine batmýþ olduðu—”resmi ideoloji vesayeti”nden kurtarabilmek yönünde atýlan en ufak bir adýmdan da eser yok. Oysa unutmamalýyýz ki, son dönemlerde özellikle yaylým ateþine tutulan “vesayet”, daha doðrusu “vesayetler”in kaynaðý—”anayasa”dan söz ettiðimize göre “anasý” dersek daha açýklayýcý olur!—bu “resmi ideoloji”dir. “Parti kapatmanýn zorlaþtýrýlmasý”, partileri daha dün total bir “kayýtsýzlýk” altýnda kapatýlmýþ olanlarý heyecanlandýrýr mý bilmiyorum. Ama tahmin de etmiyorum doðrusu... Demek ki elimizde kala kala “HSYK’nýn yeniden yapýlandýrýlmasý” maddesi kalýyor! Bugüne kadar ortada dolaþan bilgilere dayanarak konuþacak olursak, bu maddeye iliþkin yenileþtirme de—aþaðý yukarý—61 Anayasasý’nýn “Yüksek Hakimler Kurulu”nun oluþum þekline dönüþten ibaret olacak. Aferin bize; yarým asýr sonra büyük bir hamle yapýp tekrar dönmüþ bulunuyoruz baþa! “Bu kadarýna da þükür” demiyorsunuzdur umarým... Kürþat Bumin, Yeni Þafak, 20 Mart 2010

OYAK-Renault’a baþörtülüler nasýl girer BU ülkede Baþbakan’ý mý eleþtirmek zordur yoksa Rahmi Koç’u mu? Ya da Ýlker Baþbuð’u mu eleþtirmek daha zordur yoksa Sabancý kardeþlerden birini mi? Þöyle bir hafýzanýzý yoklayýn. Ömrü hayatýnýzda gazetelerde televizyonlarda kaç tane Rahmi Koç’u eleþtiren haber gördünüz, yazý okudunuz? Bitmek bilmez baþarý hikâyelerinden baþka ne biliyorsunuz Eczacýbaþýlar, Özyeðinler hakkýnda? Vestel, Migros, Pýnar... Hiç mi hata yapmazlar. Hiç mi bozuk, hasarlý, hatalý ürün satmazlar? Neden kimse onlardan bahsetmez? Bahsedilmez. Çünkü bu büyük firmalar, gazetelerin, televizyonlarýn, büyük vicdanlý, çok cesur kalemler diye ayýla bayýla okudu-

ðunuz köþe yazarlarýnýn kâðýdýdýr, mürekkebidir. Onlarýn reklâmlarý olmasa gazeteler çýkmaz, televizyonlar açýlmaz, köþe yazarlarýnýn mürekkebi tükenir. O yüzden de Bursa’daki OYAK-Renault fabrikasýnýn içinde çalýþanlarýn alýþveriþ yaptýðý tüketim kooperatifine baþörtülülerin giriþinin yasaklanmasý Baþbakan’ýn, hatta Baþbuð’un eleþtirildiði konforda eleþtirilemez. Karþýnýza hem büyük bir reklam veren hem de askerin OYAK’ý alýnmaz. (...) Geçen hafta Zaman gazetesinde çýkan ve birkaç gazete tarafýndan daha görünen haber üzerine Oyak-Renault “Onlarýn kendi tüzel kiþiliði var” diyerek topu kooperatife atmýþ, kooperatif gazeteye yaptýðý açýklamada “tamirat var” diye anlaþýlmaz bir gerekçe ileri

‘‘

Bursa’daki OYAKRenault fabrikasýnýn içinde çalýþanlarýn alýþ veriþ yaptýðý tüketim kooperatifine baþörtülülerin giriþinin yasaklanmasý Baþbakan’ýn, hatta Baþbuð’un eleþtirildiði konforda eleþtirilemez.

sürmüþtü. Gözümden kaçan baþka bir açýklama olmuþ mu diye þüphelenip dün kooperatifi aradým. Daha konuya hiç girmeden “Ýnternette gördüðüm bir haber” der demez “Konuyla ilgili bilgim yok” dedi telefonu açan adam. “Ama daha konunun ne olduðunu bilmiyorsunuz ki” deyince de telefonu yüzüme kapattý. Tekrar aradým bu kez uzun çaldýrmalarýma raðmen açan olmadý. Sonra baþka bir numaradan denedim bir kadýn açtý. “Yetkim yok. Bilmiyorum. Açýklama yaptýlar, zaten burasý tamirde” gibi þeyler söyledikten sonra yetkili birine ya da yaptýklarý açýklamaya ulaþmak isteyince telefon tekrar yüzüme kapatýldý. Ýnternet sitelerini karýþtýrdým, hiçbir açýklama bulamadým. Bu konu ilgimi çok çekiyor. Bu ayrýmcýlýk beni çok korkutuyor. Tamam, artýk alýþtýrdýlar bizi bu saçmalýða: OYAK’ýn patronu olan askerler Baþbakan’ýn karýsýný bile GATA’ya almýyor. Þehit annesi bile olsanýz orduevine girerken askerî kreatörlerin tasarýmlarýný göre baþýnýzý örtmelisiniz. Ama bu kez yeni olan þu: Tek bir müþteri kaybýna karþý hassas olan kapitalistlerin bile baþörtüsü yasaðýndan

zarar görmeyeceðini düþünmesi. Müþterilerini teskin edici bir açýklama yapmamasý. Araba satarken baþörtüsü takýyor musunuz diye sormayan bir þirketin böylesine bir uygulamayla müþterilerimi kýzdýrýrým endiþesi taþýmamasý. Bu sessizlik ittifakýna güveniyor olmasýnlar? Merkez medyayla kurduklarý baðýmlýlýk iliþkilerine, ayrýmcýlýklara güya çok duyarlý sivil toplumun memleketin en somut ayrýmcýlýðý olan baþörtüsü yasaklarý konusundaki berbat siciline, baþörtülü kadýnlarýn da sesinin bu kadar çok çýkmayacaðýna güveniyor olmasýnlar? Belki de müþterileri arasýnda baþörtülü kadýnlar ve onlarýn eþ, baba ve kardeþleri olduðunun farkýnda deðillerdir? Sadece bu firmanýn yöneticileri deðil, bu firmaya akýl veren halkla iliþkiler f irmalarý, reklamcýlar da baþörtülü müþterilerinin tepkisini fazla hafife alýyorlardýr. Evet, bu yazý sürekli kýskanç bakýþlar ve aþaðýlayýcý sözlere muhatap olan o meþhur baþörtülü, jeepli kadýnlara yönelik bir direniþ çaðrýsýdýr. Yok, gidip Renault fabrikasý önünde eski model arabalarý yakýp “tekbir” diye baðýrýn demiyorum. Gidip fabrika kapýsýnda sýkýcý bir basýn açýklamasýyla olayý telin edin de demiyorum. Mesela baþörtülü sürücüler arabalarýna atlayýp konvoyla Bursa’daki Renault fabrikasýný ziyarete gitse; “Sýcaðý sýcaðýna yeni modellere bakmak istiyoruz” deyip içeri girmek istese; Artýk çocuklarýna bile araba alan yeni Müslüman dindarlar tüketici olarak güçlerinin farkýna varýp OYAK- Renault’dan bu uygulamayla ilgili adamakýllý bir açýklama istese; Neler olurdu acaba? Bence yeni bir sayfa açýlýrdý. Yýldýray Oður, Taraf, 21 Mart 2010


siyahbeyaz:Mizanpaj 1

3/21/2010

3:08 PM

Page 1

9

MAKALE

YENÝASYA / 22 MART 2010 PAZARTESÝ

Risâle-i Nur ve rivayetler

FIKIH GÜNLÜÐÜ

YERÝN KULAÐI

Huzurlu bir ömrün garantisi imândýr

SÜLEYMAN KÖSMENE fikihgunlugu@yeniasya.com.tr www.fikih.info 0 505 648 52 50

Erkan Bey: “Hiçbir vakit hak ona muhtaç olmayan mübâlâðalý tergib ve terhib ile, gýybeti katle müsâvî veya ayakta bevl etmek zinâ derecesinde göstermek veya bir dirhemi tasadduk etmek hacca mukabil tutmak gibi muvâzenesiz sözler, katl ve zinâyý tahfif ve haccýn kýymetini tenzil ediyorlar.” (Muhakemât, s. 27) “Meselâ: ‘Gýybet katl gibidir’ demek, gýybette öyle bir ferd bulunur ki, katl gibi bir zehr-i katilden daha muzýrdýr.” (Sözler, s. 313) Üstad Hazretleri bir yerde muvâzenesiz söz dediði bir cümleyi Sözler’de hadis olarak verip izahýný yapýyor. Îzah eder misiniz?” edîüzzaman Saîd Nursî, Ýslâmiyet’i teblið ve temsil edenlerin mutlak sûrette dengeli, tutarlý, bilgili ve ölçülü hareket etmelerinin vazgeçilmez bir zaruret olduðunu, çünkü Ýslâmiyet’in ölçü, denge ve bilgi dini olduðunu; aksi takdirde faturanýn dine çýkarýlacaðýný, bunun da dine zarar vereceðini her fýrsatta vurgular. Ona göre hatipler ve vaizler, bir hakikati nasýlsa öyle ifade etmelidirler. Hakikati, kendi öz vasfýndan baþka bir takým ilâve vasýflar ve nitelikler yükleyerek, yani mübalâðalý bir söylem kullanarak takdim etmek tahrifattan baþka bir þey deðildir. Hakikatin mübalâðaya ihtiyacý yoktur. Hadis rivayetleri döneminde bir kýsým mübalâðacý râvîler veya nakilciler, ya cehillerinden, ya sözlerine raðbeti arttýrmak arzularýndan, ya kendilerini bilgili göstermek isteyiþlerinden, ya da Müslüman olmazdan önceki malûmatlarýnýn da itibar görmesini istediklerinden; mübalâða ve mücâzefe karýþtýrmak suretiyle, naklettikleri hadislerin ana metinlerine maalesef zarar vermiþlerdir. Muhaddisler ve Hadis tenkitçileri de böyle ölçüsüz ve dengesiz rivayetlerin zayýf veya uydurma olduklarýna hükmetmiþler, bütününden vazgeçmiþlerdir. Böylece bir takým rivayetler, üzerlerindeki tozuyla beraber günümüze kadar gelmiþtir. Biraz dikkat edildiðinde bu tür rivayetlerin içerisindeki Peygamber (asm) sözünün ve hikmetinin nurunu görmek pekâlâ mümkündür. Buna açýk bir misal olarak Bedîüzzaman, þakk-ý kamer mu'cizesine sonradan yapýlan ilâveyi gösterir. Þöyle ki: Peygamber Efendimizin (asm) bir parmak iþaretiyle ay’ý ikiye bölmesi; þüpheye mahal vermeyen, mütevâtir, parlak ve yüksek bir mu'cizedir. Bu mu'cizeye mücâzefe meyli ile, yani sözüne raðbeti arttýrmak ve dikkat toplamak meyli ile sonradan yapýlan; “ay’ýn bölündükten sonra yeryüzüne indiði ve Hazret-i Peygamber’in (asm) cebine girip çýktýðý ilâvesi düpedüz bir yalandýr, bir uydurmadýr, bir düzmecedir. Bu düzmece ilâve, o güneþ gibi aydýnlýk mu'cizeyi Süha yýldýzý gibi gizlediði ve ay gibi parlak Peygamberlik delilini perdelediði gibi, münkirlerin inkârlarýna da kapý açmýþtýr.1 Ýþte, gýybeti katle eþit gören rivayet de böyle bir mücâzefenin kurbaný olmuþtur. Bedîüzzaman Hazretlerinin Muhâkemât’taki eleþtirisi—hâþâ—hadisin kendisine deðil; hadisi mânâ olarak rivayet ederken, lâfýzda muvazeneyi kaybeden, ölçüsüz sözlerini veya zanlarýný da hadis metni içinde zikreden bir kýsým râvîler zincirinedir. Çünkü hadislerin ve dinin yanlýþ anlaþýlmasýna sebep olmuþlardýr. Nitekim Said Nursî Hazretleri, Yirmi Dördüncü Söz’de “On Ýki Asýl” ile hadis rivayetlerinin nasýl yorumlanmasý gerektiðini, rivayetlerden gelen bazý yanlýþlýklarýn sebeplerini, hadise söz ilâve etmenin vebalini, bedelini, bu tahrifatýn açtýðý vahim yaralarý ve bu ilâvelerden hadisleri ayýklama yol larýný gösterir. Meselâ Üçüncü Asýl’da Sahabe zamanýnda benî Ýsrail ve Nasara ulemasýndan Müslüman olanlarýn eski malûmatýný da Ýslâmiyet’e taþýdýklarýný, bazý tutarsýz hikâyeleri eski bilgilerine dayanarak rivayet ettiklerini, bunun da zamanla Ýslâmiyet’in malý gibi zannedildiðini kaydeder. Dördüncü Asýl’da râvilerin bazý kavil lerinin ve yorumlarýnýn da hadis metni içine girebildiðini, bunun ise zamanla hadis telâkki edildiðini; oysa insanýn hatadan beri olamayacaðýndan, onlarýn vakýaya muhalif yanlýþ beyanlarýnýn, zamanla rivayetlerinin de zaf iyetine hükmedilmesine sebep olduðunu beyan eder. Yedinci Asýl’da pek çok teþbih ve temsil lerin zamanla ilmin elinden cehlin eline geçtikçe mânâlarýnýn da yanlýþ anlaþýldýðýný kaydeder. Onuncu Asýl’da ise, her beþerî f iilde ve amelde harika bir fert bulunduðunu, fakat gizlendiðini; bunun, benzer f iillere numune teþkil ettiðini beyan eder. Bu çerçeveden bakýldýðýnda “Gýybet, katl gibidir” rivayetinde bir hakikat payý vardýr ve bu pay Peygamber Efendimize (asm) aittir. Fakat bu hadisteki muvazene, rivayet esnasýnda bozulmuþtur. Bu hadisin doðru mânâsý: “Gýybette, katl gibi bir zehr-i katilden daha muzýr bir fert vardýr” þeklindedir ki; bu, gýybetin en aþaðý derecesidir.2

B

Dipnotlar: 1- Muhâkemât, s. 27, 28. 2- Sözler, s. 313.

ALÝ FERÞADOÐLU fersadoglu@yeniasya.com.tr

ndiþe, kaygý ve korkulardan uzak, huzûr ve mutlu bir ömür sürmenin yegâne garantisi imândýr. Ýnsanýn rûh/duygu ve bedenindeki cihaz ve âletlerin yapýsýyla iþleyiþ tarzýný incelediðimizde yaratýlýþýn asýl ve en büyük gayesinin “imân ve ibâdet” olduðunu ve buna göre dizayn edilip programlandýðýný anlarýz. Bu da yaratýlýþ amacýna uygun savunma mekanizmalarýnýn zarûretini ortaya koyar. Yanlýþ da olsa, fýtrî olarak ortaya koyar. Meselâ, þu uçsuz

E

bucaksýz kâinatý yaratan ve yöneten sonsuz bir güce inanmak zorunludur. Aksi halde tesadüflerin ve unsurlarýn oyuncaðý ve düþmaný olunur. Aslýnda tapýnma fýtratýmýza konulmuþ bir hakikattir. Tarih boyunca (bâtýl, yanlýþ, sapýk da olsa) en il kel toplumlarda bile, inanma, tapýnma, ibâdet etme ve sýðýnmanýn1 olagelmesi; insan rûhu için imân-ibâdet ve duâ; nefes almak gibi temel bir ihtiyaç olduðunu gösterir. Ancak, temiz hava ve su bulamayan pis ve kirlisiyle yetinir. Gerçeðe ulaþamayan, Al lah’ýn tanýyamayan, Onun vasýflarýný maddeye, toteme, putlara taksim eder, yanlýþa düþer. Kimi zaman da bu tapýnma ihtiyacýný; sevdiklerini, güçlü kabul ettiði þahsiyetleri yüceltme mekanizmasýyla putlaþtýrýr ve “gizli þirke” düþer! Ýnsan sosyal bir varlýk olduðundan ilgi görmek; yardým almak; hemcinsleriyle bir arada bulunarak yalnýzlýðýn pençesinden kurtulmak ister. Oysa, hayat þartlarý, insan duy-

gularý çoðu zaman bu ihtiyacý karþýlayamaz. Karþýlasa da çok pahalýya satabilir. Bel ki birçok sýkýntý ve problemleri de beraberinde getirir. Ýþte meleklere imân; bu fýtrî ihtiyacý çok ucuz ve yan etkisiz karþýlamaktadýr. Eðer, kâinatý dolduran ve tabiat hadiselerine nezaret meleklere imân olmazsa bu sefer, hayâlî uzaylýlar icad eder ve onlarý yücelterek melekî özel likler atfeder. Ömrümüzün her saatinde, her gününde karþýlaþtýðýmýz çeþitli sýkýntý, problem, hastalýk, felâketler ve “ölüm” karþýsýnda âcizimizi ortaya koyar. Onun baskýsýndan kurtulmak için kaçýþ, aldýrmama, unutma gibi mekanizmalar geliþtirilir. Oysa, öldükten sonra dirilmeye imân, stres ve çâresizliklerimiz karþýsýnda tam bir emniyet verir.2 Eðer hayatýmýz imânla yoðrulmazsa, ýztýrap, sýkýntý, üzüntülere boðuluruz.3 Ýþte imân, dünyada dahi mânevî Cenneti temin eder ve ölümü Cennet tezkeresine çevirirerek4 gayr-i

VEDA HUTBESÝNÝN DÜÞÜNDÜRDÜKLERÝ NESÝBE BOZ Nesibe3110@hotmail.com

“Dünya manevî bir buhran geçiyor,” sözleriyle üzüntüsünü dile getiren asrýn Bedîi, “garb cemiyeti içinde doðan bir hastalýðýn ‘bir veba, bir taun felâketi’ gibi yeryüzüne daðýldýðýný” ifade ederek deðinmiþti insanlýðýn sorunlarýna. Bundan hissesini alan bizlere hitaben de sýðýnýlacak güvenli bir kaleye olan ihtiyacýn gün geçtikçe arttýðýný yinelemiþti her seferinde. Sünnet-i seniyenin mahiyetini bizlere bu tanýmla anlatan Said Nursî, aslýnda ötelerden yankýlanan sesi hatýrlatma çabasýndaydý. Zira Peygamberimiz (asm) bizlere veda ederken, býraktýðý iki emanete sahip çýkýldýðýnda hiç þaþýrmayacaðýmýzýn garantisini vermiþti. Bizse þu an garb cemiyetinden yayýlan bulaþýcý hastalýðýn kýskacýnda Kur’ân ve sünnet-i seniye gibi iki önemli emanete sahip çýkma nispetinde kendimizi muhafaza ederken, “mim”siz medeniyet sunduðu hayat þekliyle bu emanetlere duyulan ihtiyacý yeterince ispatlamakta. Kýldýðýmýz her namazda Benî Âdem’i arkasýna alarak yaptýðý sýrat-ý müstakim duasýna “âmin” derken öðrenmek istemiþtik sýrat-ý müstakimin ne demek olduðunu. Zulümlerin yürekleri sýzlatmaya devam ettiði günümüzde hakkýný muhafaza etmenin ifrat mertebesinde kolumuzdan tutarak “Ne zulmedin,” tefrit mertebesinde vasata çekerek “Ne de zulme uðrayýn” demiþti. Sýrat-ý müstakimi hayata geçirmiþ Sahabeleri bunun en güzel örneðini teþkil etmekte ve ibadetin kul hakký boyutunun göz ardý edilmemesi gerektiðini yaþayarak bizlere ulaþtýrmaktaydýlar. Bu hassas düsturun nasýl bir önem arz ettiðini bizlere tercüme eden Bediüzzaman, “Salih amel ise maddî-manevî hukuk-u ibada tecavüz etmemekle beraber, hukukul lahý îfâ etmekten ibarettir” ifadeleriyle asr-ý ahirde gelinen noktanýn sebebini anlatmak istemiþti. Bizse þu an maneviyata yabancýlaþmaya baþlayan ruhlarýmýzla kul hakký boyutunu çoðu zaman nazar-ý dikkate dahi almamakta, bazen de salih amel kavramýný hukukul lah boyutunda yeterli görme gafletiyle “ezilme ya da ezme” anlayýþýndan yola çýkarak, hayatý felsefenin kabul ettirmeye çalýþtýðý cidal kavramýyla bütünleþtirmekle yüz yüzeyiz. “Cahiliyeden kalma tüm âdetler ayaðýmýn altýndadýr” diyerek devam etmiþti mübarek sözlerine. “Sakýn benden sonra eski sapýklýklara dönmeyin” diye de tembihlemiþti. Getirdiði medeniyetle hicret ettiði Yesrib’i,

“medeniyet”in bütün güzel liklerini içine aldýðýný anlatan “Medine”ye çevirmiþ, yaþanýlacaðý takdirde mutluluk veren Ýslâmiyetin güzel liðine insanlýðýn zirve noktasýnda durarak deðinmiþti. Bu medeniyetin güzel liðine atýfta bulunan Goethe, “Biz Avrupa milletleri, büyük medeni imkânlarýmýza raðmen, Hz. Muhammed’in son basamaðýna varmýþ olduðu merdivenin daha ilk basamaðýndayýz” itirafýný yaparak hayranlýðýný dile getirmiþ; medeniyetin maddiyat ve dýþ görünüþ olarak algýlanmaya baþladýðý günümüzde, kabul ettirilmeye çalýþýlan bu hayat þeklinin Peygamberimizin (asm) ayaðýnýn altýna aldýðý ilk basamakta olduðunu ispatlamýþtý sanki. Bizse þu an denizin içinde olduðumuzu unutur vaziyette, maneviyat eksikliðiyle susayan ruhlarýmýzý ferdî, ailevî ya da içtimaî hayatta yaþadýðýmýz maddiyatla tatmin eder gibi gibiyiz. Sanki nasihatlerini çoðu zaman unutacaðýmýzý fark ederek, “Sözümü iyi dinleyin!” diye baþlamýþtý veda konuþmasýna... Aile yaþantýsý için sunduðu altýn niteliðindeki formül ler ahir zaman ümmetinde yuvalarýn çatýrdadýðý zamana deðin önemini bir an olsun kaybetmedi. Hanýmýn beyi üzerindeki haklarýný dile getirmiþ; erkeðin eþinin bakýmýný üstlenmesine, kadýnýnsa beyine itaati noktasýnda özen göstermesini istemiþti. “Sizin kadýnlar üzerinde hakkýnýz, kadýnlarýnýzýn da sizin üzerinde haklarý vardýr” þeklindeki altýn prensiplerine göz yuman günümüz insanýnýn sözüm ona “eþitlik” felsefesiyle karþý çýkarak kadýna yüklediði aðýr rol lerin bedelini bugün, maalesef en fazla çocuklar yaþamakta. Peygamberimize (asm) kulak týkayan modernizmin kadýna sözde deðer vererek sunduðu alternatifin neticesinde; ekonomik özgürlüðünü elinde bulundurmak için kendince ayakta kalmayý öðrenmeye çalýþarak aslî vazifesini unutan biz kadýnlarýn bu nasihatlerle hayatlarýna yeni bir kimlik kazandýrmalarýna bugün ne de çok ihtiyaç var... Hâlbuki dönemin kapitalist rejimine þiddetle karþý çýkarak Hz. Muhammed’i (asm) kahraman olarak nitelendiren Ýskoç asýl lý yazar Thomas Carlyle, “Ýnsanlar her þeyden daha fazla Muhammed’e kulak vermelidir. Diðer bütün sözler, onun karþýsýnda boþ sözlerdir” diyerek anlatmak istemiþti Peygamberimizin (asm) nasihatleri karþýsýnda önümüze sunulan modernizmin boþ bir safsatadan ibaret olduðunu. Bizlere veda ederken üstüne vurgu yaparak yinelediði hakikatler noktasýnda bizim gaflet göstereceðimizin bilinciyle söylediði “Kur’ân ve sünnetime sahip çýkarak kendinizi muhafaza edebilirsiniz” sözünü tutmamanýn neticesinde yaþadýðýmýz sorunlardan

GÜN GÜN TARÝH

biri de, kadýnýn ilim noktasýndaki niyetinin yön deðiþtirmesi deðil mi? “Müslüman Müslümanýn kardeþidir ve böylece bütün Müslümanlar kardeþtir” diyerek devam ettiði konuþmasýný açýklamýþ; bu yüzden Arabýn Arap olmayana, Arap olmayanýn da Arap üzerine üstünlüðü olmadýðý gibi, kýrmýzý tenlinin siyah üzerine, siyahýn da kýrmýzý tenli üzerine bir üstünlüðünün olmasýnýn imkânsýz olduðunu belirtmiþti. Üstünlük ancak takvada idi, Al lah’tan korkmakta idi; bu yüzden Al lah’ýn kitabýyla idare ettiði takdirde, azasý kesik siyahî bir köleye itaat edilmesi gerektiðini dile getirmiþti. Kendi mil letlerine gösterilen ayrýmcýlýk karþýsýnda ýrkçýlýða tepki göstererek tarihte derin izler býrakmýþ Mahatma Gand hi ve Martin Luther King gibi önemli þahsiyetlerin tarihte mil lî kahramanlar olarak yer almalarý, bu tavsiyeleri bilerek ya da bilmeyerek hayata geçirmiþ olmalarý deðil mi? Düþmanlarýnýn dahi, dile getirmese de, hayranlýðýný gizleyemediði çaðýn eþsiz güzel liðini söylemeye gerek var mý bilmem? Kendi içimizdeki kýr(dýr)ýlmalarýn, bir adým ötede dünya üzerinde yaþanan kaos ve anarþinin neticesinde; insanlar acýmasýzca öl(dürül)ürken, sunulan bütün alternatifler bu sorunlarý çözmede yetersiz kalýrken “Ýnsanlýðýn sorunlarýnýn üst üste yýðýlarak neredeyse çözülemez bir noktaya geldiði günümüzde Hz. Muhammed’e (asm) her zamankinden çok ihtiyacýmýz var. Eðer o aramýzda olsaydý, bütün bu sorunlarý oturup bir kahve içme rahatlýðý içinde çözerdi” diyen Bernard Shaw; onun getirdiði düzenin garantisini vermiþti. Bizse þu an enaniyetin tavan yaptýðý yerlerde mil liyetçilik damarýyla adaveti körükleme yolundayýz. “Dikkat edin!” diye seslenmiþti, bizden yapmamamýz gerekenler konusunda teminat alýrken. Al lah’a ortak koþmayacaktýk, Al lah’ýn haram kýldýðý, caný haksýz yere öldürmeyecektik, zinadan uzak duracak ve hýrsýzlýk yapmayacaktýk. Bir çýrpýda okunan bu sözler biraz derince düþündüðünüzde ruh boyutunda sizde ne gibi çaðrýþýmlar býrakýyor? Etrafýnda bulunan Sahabelere hitaben, asýrlar sonralarýna ithafen bir veda konuþmasýydý yaptýðý. Dile getirdiði sadece bir konuþmaydý bel ki, bütün Müslümanlara hitaben buyurduðu bir sesleniþ, bir hasbihal, bel ki de bir ikazdý. Bir anlýðýna günümüz toplumunda ya da ailelerde ya da birey hayatýnda bu tavsiyelerin kýsa bir müddet uygulandýðýný farz edin. Siz de benim gibi medeniyeti hissettiniz, deðil (Bizim Aile, Mart 2010) mi?

Turhan Celkan

turhancelkan@hotmail.com

meþrû, palyatif ve zararlý savunma mekanizmalarý geliþtirmekten kurtarýr. “Stres ve problemi” eyleme dökme arayýþý, kuvve-i gadabiyenin muhtemelen fýtrî bir sonucudur. Meselâ, kýzgýnlýk bir savunma mekanizmasýdýr. Bunun, telâfisi imkânsýz bir harekete dönüþtürmek de ihtimal dahilindedir. Ancak, bu arayýþa karþý insanlýðý en güzel kývamda yaþamýþ, yaratýlanlar içinde en güzel örnek ve güzel ahlâkýn mücessem timsali zatýn (asm) teklifi, abdest almaktýr. Abdest almakta hem eyleme vurmak þeklindeki savunma mekanizmasý müsbet bir yola kanalize edilmiþ olacak, hem de “savunuyorum” düþüncesi ile bedene ve ruha verilen zararlardan uzak kalýnmýþ olacaktýr. Dipnotlar: 1- Prof. Dr. Ünver Günay, Din Sosyolojisi, Ýnsan yay, Ýst, 1998, s. 222-223; 2- Sözler, s. 25; 3- Mektûbât, s. 450. 4- Hutbe-i Þâmiye, s. 75

Tokat’ta Bediüzzaman rüzgârý esti

SIÐINAK CÝHAT ERDOÐ

cihaterdog@yahoo.com

Mart 2010 Cumartesi günü akþam saat 20.00’de Tokat Büyük Otel konferans salonunda Bediüzzaman Said Nursî’nin vefatýnýn 50. yýldönümü vesilesiyle bir toplantý düzenlendi. Risale-i Nur Enstitüsü ve Tokat Yeni Asya temsilciliðinin organizasyonu sayesinde, bir gecemiz televizyonun esaretinden kurtuldu, hayýrlý bir gün geçirdik. Sebep olanlarý tebrik ediyorum. Salon hýnca hýnç dolu idi. Civar ilçelerden; Turhal ve Zile’den de toplantýya katýlanlar olmuþtu. Güzel ve sýcak bir atmosfer vardý. Açýlýþ, Tokat Ali Paþa Camii imam hatibinin aþir ve Kur’ân tilâveti ile baþladý. Okunan metnin ve mealin perdeye aksettirilmesi, tefekkürî açýdan harika idi. Açýþ konuþmasýný eski vaiz ve müftülerimizden Ömer Demir yaptý. Konuþmasýný güzel üslûbu ile okuduðu, Üstad’la ilgili þiirleri ile süsledi. Bediüzzaman Said Nursî’nin Cehalet, zaruret ve ihtilâfla; san'at, marifet ve ittifak silâhýyla nasýl mücadele ettiðini, dâvâsý için yaþadýðýný beyan etti. Van Kalesi’nden düþerken dahi, baþkalarý gibi, ‘eyvah’ demeyip, aksine ‘davam’ diyerek haykýrýþýný ve mu'cizevari bir þekilde kurtuluþunu dile getirdi. “Eddai” ad lý þiiri ile nasýl 40 yýl öncesinde vefat tarihini ve mezarýnýn yerinin bilinmeyeceðini kerametvari haber veriþini hatýrlattý. Okunan ilâhiler ve þiirler de anma faaliyetine çeþni kattý. Eðitimci Yazar Nejdet Pehlivanlý ise Bediüzzaman Said Nursî’nin daha 1908’lerde meþrûtiye-i meþruaya, hürriyetçi demokrasiye sahip çýkýþýný anlattý. Doðudaki aþiretlere telgraflar çekerek gerçek meþrûtiyetin Ýslâmda bulunduðunu beyan ettiðini hatýrlattý. Hürriyetin genel bir tarifinin ’Baþkasýna zarar vermeden, kendin ne yaparsan yap’ olarak anlatýldýðýný beyan etti. Ýslâma göre hürriyet anlayýþýnýn ise ’ne kendine, ne de gayrýna zararýn dokunmamasý’ olduðunu söyledi. Ki bu tarif ve uygulamanýn insanlarý rahat ettireceðini belirtti. Ayrýca Asr-ý Saadetten, Hazreti Ömer’den misal lerle, devlet yöneticisinin nasýl olmasý gerektiðini güzel örneklerle anlattý. Dört halifenin, Hulefa-i Raþidinin nasýl seçimle iþ baþýna geldiðini beyan etti. Demokrasinin sadece devlette deðil, aile ve aile bireyleri arasýnda da hakim olmasý icab ettiðine dikkat çekti. Son olarak da, Peygamberimizi Veda Hutbesindeki mesajlarýn “Ýnsan Haklarý Bildirgesi”ne kaynaklýk ettiðini sözlerine ekledi.

20

Sen burada misafirsin. Ve buradan da diðer bir yere gideceksin. Misafir olan kimse, beraberce getiremediði birþeye kalbini baðlamaz. Bu menzilden ayrýldýðýn gibi, bu þehirden de çýkacaksýn. Ve keza, bu fâni dünyadan da çýkacaksýn. Öyleyse, aziz olarak çýkmaya çalýþ. Vücudunu Mûcidine feda et. Mukabilinde büyük bir fiyat alacaksýn. Çünkü, feda etmediðin takdirde, ya bâd-ý hevâ zâil olur, gider, veya O'nun malý olduðundan, yine O'na rücû eder.

Mesnevî-i Nuriye


siyahbeyaz:Mizanpaj 1

3/21/2010

1:04 PM

Page 1

10

KÜLTÜR-SANAT YENÝASYA / 22 MART 2010 PAZARTESÝ

Divriði Ulu Camii kurtarýlacak UNESCO'NUN ''DÜNYA KÜLTÜR MÝRASI'' LÝSTESÝNDE YER ALAN SÝVAS'IN DÝVRÝÐÝ ÝLÇESÝNDEKÝ DÝVRÝÐÝ ULU CAMÝÝ VE DARÜÞÞÝFASI'NIN DOÐU CEPHESÝNDE, BÝNAYA BASKI YAPAN TOPRAK EÐÝMÝNÝN KALDIRILMASI ÝÇÝN KURTARMA KAZISI YAPILACAK. BÝRLEÞMÝÞ Milletler Eðitim, Bilim ve Kültür Teþkilâtý UNESCO’nun ‘’Dünya Kültür Mirasý’’ listesinde yer alan Sivas’ýn Divriði ilçesindeki Divriði Ulu Camii ve Darüþþifasý’nýn doðu cephesinde, binaya baský yapan toprak eðiminin kaldýrýlmasý için kurtarma kazýsý yapýlacak. Sivas Müze Müdürü Yüksek Sanat Tarihçisi Yusuf Altýn, Divriði Ulu Camii ve Darüþþifasý’nýn doðu cephesinde bir kurtarma kazýsý yapýlacaðýný söyledi. Sivas Kültür ve Tabiat Varlýklarýný Koruma Kurulu tarafýndan alýnan kararda Müze Müdürlüðü denetiminde Divriði Ulu Camii’nin doðu cephesinde baský yapan topraðýn kaldýrýlmasýnýn gündeme geldiðini ifade eden Altýn, ‘’Bunun üzerine Müdürlüðümüz yaklaþýk maliyet çalýþmalarýný tamamlayarak, ödenek kýsýmlarýný Bakanlýðýmýza arz etti. Ödenek aktarýmýný müteakip, Mayýs ayý içerisinde kazý çalýþmalarý baþlayacak’’ diye konuþtu.

KOCAELÝ Þehir Tiyatrolarý, 27 Mart Dünya Tiyatrolar Haftasý dolayýsýyla yoðun bir program hazýrladý. Þehir Tiyatrolarý yarýndan itibaren bir hafta süreyle 5 oyunun metinlerini Okuma Tiyatrosu seyircisi ile buluþturacak. Tiyatro Düþünce Birimi tarafýndan projelendirilen Okuma Tiyatrosu bugün saat 18.00’de seyirci ile buluþacak ve ilk olarak Sophokles’in “Antigone” adlý eseri okunacak. Okuma Tiyatrosu’nda 23 Mart Salý günü “Macbeth”, 24 Mart Çarþamba günü “Müfettiþ”, 25 Mart Perþembe günü “Gözlerimi Kaparým Vazifemi Yaparým” ve 26 Mart Cuma günü de “Derviþ ve Ölüm” adlý oyunlarýn metinleri okunacak. Oyunlarýn metinleri Þehir Tiyatrolarý’nýn baþarýlý oyuncularý tarafýndan seslendirilecek. Program Ýzmit Süleyman Demirel Kültür Merkezi’nde yapýlacak. Kocaeli / cihan

DÝVRÝÐÝ ULU CAMÝÝ VE DARÜÞÞÝFASI

‘Sokrates’in son gecesi’ Ankara’da

ANADOLU beyliklerinden Mengücekoðullarý döneminde, hükümdar Süleyman Þah’ýn oðlu Ahmed Þah tarafýndan 1228’de yaptýrýlan Divriði Ulu Camii ve caminin bitiþiðine Behram Þah’ýn kýzý Melike Turan Melek tarafýndan ayný yýl yaptýrýlan darüþþifa, inanç ve tarih turizmi açýsýndan önemli bir eser olarak gösteriliyor. UNESCO’nun ‘’Dünya Kültür Mirasý’’ listesinde, Türkiye’den 9 tabiî ve kültürel varlýk arasýnda ilk 3’te yer alan, ‘’Görmeden Ölmeyin’’ sloganýyla tanýtýmý yapýlan Ulu Camii ve Darüþþifasý, özgün mimarisi, estetik, kültürel ve evrensel deðeriyle 13. yüzyýlda kadýn-erkek eþitliðini de simgeleyen anýt olarak nitelendiriliyor. Avrupalý bilim adamlarýnca ‘’Anadolu’nun El-Hamrasý’’ olarak görülen tarihî yapý, mimarî yapýsýyla baþta san'at tarihçileri olmak üzere mimar ve mühendisleri büyülüyor. Sivas / aa

ÝSTANBUL Devlet Tiyatrosu’nun ödüllü oyunu ‘’Sokrates’in Son Gecesi’’, 23-27 Mart tarihleri arasýnda Küçük Tiyatro’da Ankaralý sanatseverlerle buluþacak. Ýsmail Bekir Aðlagül’e 2009 Tiyatro Tiyatro Dergisi ‘’Yýlýn Çevirmeni Ödülü’’, Yüksel Aymaz’a 2009 Afife Jale ‘’Yýlýn En Ýyi Iþýk Tasarýmý Ödülü’’, Melek Baykal’a Sanat Kurumu’nun 2008–2009 sezonu ‘’En Ýyi Kadýn Oyuncu Ödülü’’nü kazandýran oyun, 23-27 Mart tarihleri arasýnda Küçük Tiyatro’da sahnelenecek. Oyunun konusu özetle þöyle: ‘’Sokrates’in baldýran zehrini içmeye hazýrlandýðý son gece, gardiyaný için büyük bir fýrsattýr. Bu sayede ünlü filozofun hem son anlarýna tanýklýk edecek, hem de cebini doldurabilecektir. Demokrasi, iktidar, oligarþi, savaþ, adalet gibi kavramlarýn sorgulandýðý tartýþma, Sokrates’in karýsýnýn gelmesiyle baþka bir noktaya taþýnýr. Artýk kimin gardiyan kimin Sokrates olduðunun karýþtýðý gecede, olaylar istenmeyen ve beklenmeyen þekilde geliþir.’’ Ankara / aa

Rize’de, sepetçilikle uðraþan kiþi kalmadý

Yeni Asya, 4. Ankara Kitap Fuarý'nda DÖRDÜNCÜ Ankara Kitap Fuarý, Atatürk Kültür Merkezi’nde (AKM) açýldý. Fuarda Yeni Asya Neþriyat’ýn kitaplarý 28 No’lu stantta satýþa sunuldu. Özellikle yeni tanzimli Risâle-i Nur Külliyatý, üç ciltlik Risâle-i Nur’dan Portreler, metni ve mealinin karþýlýklý sayfalarda yer aldýðý bilgisayar hatlý Kur’ân-ý Kerim ve açýklamalý meali ile yeni çýkan kitaplarýmýz okuyucularýn ilgisini çekiyor. Fuara katýlan Yeni Asya Neþriyat yayýnlarý, ilk gün yoðun ilgiyle karþýlaþtý. “Her yaþam bir kitaptýr” sloganýyla Eylül Fuarcýlýk tarafýndan organize edilen 4. Ankara Kitap Fuarýný önceki yýllarda 100 binin üzerinde okuyucu ziyaret etmiþti. 100’ün üzerinde kitapevinin katýldýðý fuar, 28 Mart tarihine kadar devam edecek. Fuar 10.00-20.00 saatleri arasýnda ziyaret edilebilecek. Ankara / AHMET TERZÝ

RÝZE'DE sepetçilikle uðraþan Süleyman Yýlmaz, sepetin Karadeniz yöresinin tarihî bir mirasý olduðunu, ancak geçmiþ yýllardaki gibi sepet ustasý kalmadýðýný söyledi. Mayýs ayýnda açýlacak olan 2010 çay sezonu öncesi, sezondan beklentileri hakkýnda görüþlerini dile getiren Yýlmaz, “Nisan ayýnda iþlerimizin iyice artmasýný bekliyoruz. Kýþ boyu sinek avladýk. Eskisi kadar raðbet olmasa da sepet satýþlarýmýzýn açýlacak çay sezonu ile artacaðýný düþünüyorum” dedi. Özelliklerini Sepet ustasý Süleyman Yýlmaz, deðerini kaybetmeye baþlayan çay sepetlerinin turizm amaçlý alýndýðýný söyledi. FOTO: CÝHAN deðerini kaybetmeye baþlayan çay sepetlerinin turizm bittiðini söyleyen Yýlmaz, þöyle deamaçlý alýndýðýný söyleyen sepet usta- vam etti; ‘’Rize de bu iþi yapan bir iki sý, sepetlerin yüksek kesimlerdeki esnaf kaldýk. 10-15 yýl önce aþýrý dereköylerden müþteri bulduðunu söyle- ce de ilgi vardý. Çay elle toplandýðý zayerek, “Çay bezleri sepet yerini aldý. man iyi sepet satýþlarý olmaktaydý. OrAncak az da olsa yüksek kesimdeki ganik çaya geçilmesi ile birlikte inanýköylerden gelen vatandaþlarýmýz veya yorum ki elle toplanacak olan ürünler ilgisini çeken turistler maket sepetler- için yeniden sepetler gündeme geleden almakta.“ diye konuþtu. Yöre’de cek. Sepet yöremizin tarihî bir kalýntýsepetçilik mesleðinin günden güne sýdýr.” Rize / cihan

yordu. Ama savaþýn sonrasýnda kendini bir Avustralyalý olarak gördü. Þimdi biz, eskiden bir emperyalist olduðumuzu unutuyoruz.’’ BÜ Rektörü Prof. Dr. Azmi Özcan ise, ‘’Türkiye topraklarýnýn düþmanlarýný dost edinen kültüre sahip olduðunu’’ belirtti. Prof. Dr. Özcan, þöyle devam etti: ‘’Bizim ülkemizi, topraklarýmýzý iþgal etmeye gelen insanlarý dahi burada ana þefkatiyle baðrýmýza basabiliyorsak, bunu bir kez daha dünyaya anlatmamýz lâzým. Bugün geldiðimiz nokta, hem bizim kimliðimizin hem de Avustralya’nýn, Yeni Zelanda’nýn kimliðinin oluþmasýnda anahtar bir noktadýr. Bizimle savaþmaya gelen Avustralyalý ve Yeni Zelandalý askerler, belki ‘kimlik nedir’ sorusunun cevabýný daha net öðrenip ülkelerine döndüler.’’ BÜ Rektörü Özcan, konferans sonrasýnda Prof. Dr. Jones’e Bilecik Üniversitesinin ambleminin bulunduðu aný tabaðý hediye etti. Bilecik / aa

BULMACA HAZIRLAYAN: Erdal Odabaþ erdalodabas@mynet.com

1

1

2

3

4

5

6

7

8

9 10 11 12

2 3 4 5 6 7 8 9

10

SOLDAN SAÐA — 1. Kýþla, fabrika, okul vb. yerlerde yiyecek ve içecek maddelerinin satýldýðý yer. - Yiyecek koymaya yarar, az derin ve yayvan kap. 2. ABD'de bir eyalet. Birleþmiþ Milletler Avrupa Ekonomik Komisyonu'nun kýsasý. 3. Nauru için internet ülke kodu üst seviye alan adý. - Kumaþ kaplý mobilyanýn kenarýndaki þeridin üzerine çakýlan süslü çivi. - Namus. 4. Genellikle su kýyýlarýnda, bataklýk yerlerde yetiþen ince, açýk sarý renkli kamýþ, hasýr otu. - Rumcada zorla, zor kullanarak, cebren. 5. Yüksek ve alçaktan mermi atabilen kýsa namlulu top. - Mayi, sývý. 6. Preparat hazýrlanmasý ve preparatlarýn üzerlerinin kapanmasý için kullanýlan belirli ölçütlere sahip ince cam malzeme. - Ýslâmýn beþ þartýndan biri olan ve Müslümanlarýn günde beþ vakit, dinî kurallara göre yapmak zorunda olduklarý ibadet. 7. Fotoðrafçýlýkta ýþýða karþý hassas malzeme. - Radyoaktif cisimlerde ölçü birimi. 8. Argo alay, istihza. - Atamak iþi, tayin. 9. Boru içindeki bir akýþkanýn akýþýný durdurmaya veya serbest býrakmaya yarayan alet. Herhangi bir þeyin veya vücudun üzerinde oluþan, biriken pislik. 10. Mevlevî tekkesinde derviþ. - Derviþ selâmý. Rahmetullahi aleyhin kýsasý.

YUKARIDAN AÞAÐIYA — 1. Yabancý ülkelerde, orada bulunan yurttaþlarýnýn haklarýný koruyan, baðlý bulunduðu hükûmete siyasal ve ticarî bilgileri veren dýþ iþleri görevlisi 2. Kan baðýyla birbirine baðlý olan kimseler. Kenarlarý aðaçlýklý yol. 3. Hollanda milletler arasý trafik iþareti. - Kur'ân-ý Kerimde bir sûre adý. 4. Millî bayramlarda caddelere kurulan süslü kemer. - Þam yolunda bir bâdiyenin adý. 5. Þüphe ve tereddüde düþürme. - Bir kimseye, bir aileye kendi adýndan ayrý olarak sonradan takýlan, o kimsenin veya o ailenin bir özelliðinden kaynaklanan ad. 6. Soylu, asil, kibar. - 'Sözün kýsasý, doðrusu' anlamlarýnda bir söz. 7. Tiyatro, sinema, konser salonu için gündüz gösterimi. 8. Tahta bölme, tahta perde. 9. Büyüklük, ululuk. 10. Baum derecesi. - Tedavi etmek. 11. Güçlü ve becerikli, çevik, enerjik. - Kiþi, dönüþlülük, gösterme, soru ve belirsizlik kavramlarý vererek varlýklarýn yerini tutan söz. 12. Tiksindirici, iðrenç. - Haykýrma, baðýrma.

Çanakkale’ye Avustralyalý bir bakýþ AVUSTRALYALI tarihçi Prof. Dr. Adrian Jones, ‘’Trajik kahramanlýklar, savaþlar, genç hayatlarý heder eder’’ dedi. Prof. Dr. Jones, Bilecik Üniversitesince (BÜ) düzenlenen ‘’Çanakkale Savaþlarý’na Avustralya’dan Bir Bakýþ’’ konulu konferansta Türkçe yaptýðý konuþmada, 1915 yýlý Nisan ayýnda Arýburnu sahilinde ve Aðustosta Anafartalar’da kahramanca, baþarýlý bir savunma yapýldýðýný söyledi. Anzaklarýn 1915 yýlýnýn Aðustos ayýnda bozguna uðradýðýný ifade eden Prof. Dr. Jones, ‘’Savaþlar hayatlarý heder eder. Birinci Dünya Savaþý’nda Denizli’den ölenlerin dörtte biri Denizli Lisesi öðrencileriydi. Ölenlerin yaþlarý 16 ile 25 arasýndaydý. Trajik kahramanlýklar, savaþlar genç hayatlarý heder eder’’ dedi. Eskiden insanlarýn ‘’biz kimiz’’ sorusuna cevaplarýnýn çok farklý olduðunu anlatan Jones, þunlarý kaydetti: ‘’Büyük dedem Birinci Dünya savaþý öncesinde kendini Britanyalý kabul edi-

Okuma Tiyatrosu seyircisi ile buluþuyor

BÜ rektörü Prof. Dr. Mehmet Durman, tarihçi Jones’e bir teþekkür yazýsý ve ebru tablosu hediye etti. FOTOÐRAF: CÝHAN

BÝR ÖNCEKÝ BULMACANIN CEVAPLARI — SOLDAN SAÐA: 1. METELÝK. HURÝ. 2. ETÝKET. HASAN. 3. TARÝKAT. VADÝ. 4. AMAME. AKAR. 5. FÝN. LALE. EMÝ. 6. ÝN. GELENÝ. AY. 7. HAMASET. NA. 8. ÝSALE. EV. FÝT. 9. KAYAK. MÝ. ASÝ. 10. MAT. SÝR. KAF. YUKARIDAN AÞAÐIYA: 1. METAFÝZÝK. 2. ETAMÝN. SAM. 3. TÝRAN. HAYA. 4. EKÝM. GALAT. 5. LEKELEMEK. 6. ÝTA. ALA. 7. TALESEMÝ. 8. KENEVÝR. 9. HAVA. ÝT. 10. USARE. FAK. 11. RAD. MANÝSA. 12. ÝNÝSÝYATÝF.


siyahbeyaz:Mizanpaj 1

3/21/2010

1:55 PM

Page 1

11

EKONOMÝ

YENÝASYA / 22 MART 2010 PAZARTESÝ

Yenilenen Fiat Bravo Nisan’da geliyor HABERLER

Özel sektörün dýþ borcu 2,2 milyar dolar azaldý

ÖZEL sektörün yurt dýþýndan saðladýðý uzun vadeli kredi borcu, bir ayda 2 milyar 214 milyon dolar (yüzde 1,7) azalarak 2010 Ocak ayý sonu itibarýyla 125 milyar 511 milyon dolara indi. Merkez Bankasý’nýn verilerine göre, özel sektörün 2009 yýlý sonu itibarýyla yurt dýþýndan saðladýðý uzun vadeli kredi borcu 127 milyar 725 milyon dolar idi. Söz konusu 125,5 milyar dolarlýk tutarýn, 34 milyar 705 milyon dolarý finansal, 90 milyar 806 milyon dolarý ise finansal olmayan uzun vadeli kredi borçlarýndan oluþtu. 2009 yýlý sonunda 35 milyar 403 milyon dolar olan özel sektörün finansal kredileri yaklaþýk yüzde 2 oranýnda azalarak, 2010 yýlý Ocak ayýnda 34 milyar 705 milyona indi. Ayný dönemde özel sektörün yurt dýþýndan saðladýðý finansal olmayan krediler de yüzde 1,6 oranýnda gerileyerek 92 milyar 322 milyon dolardan 90 milyar 806 milyon dolara indi. Ankara / aa

AsyaCard DIT’a Tüketici Kalite Ödülü

BANK Asya, temassýz kredi kartý AsyaCard DIT ile dalýnda en çok hatýrlanan markalar arasýnda yer alarak tüketici beklentilerine verdiði cevapla “Tüketici 2010 Kalite Ödül leri” kapsamýnda “Kalitesine En Çok Güvenilen Marka” ödülüne lâyýk görüldü. Bank Asya adýna ödülünü Tüketici Akademisi Genel Baþkaný Fahri Ustaoðlu’ndan alan Bank Asya Bireysel Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardýmcýsý Hasan Ünal, müþterilerin beklentilerine uygun yenilikçi ürün ve hizmetler geliþtiren Bank Asya’nýn bu alandaki yatýrýmlarýna ve müþteri odaklý stratejisine devam edeceðini ifade etti. Müþteri görüþ ve taleplerini dikkate alarak 2007 yýlýnda yýl lýk kart kul laným ücreti uygulamasýný kaldýran Bank Asya halen sektörde kredi kartlarýndan kart üyelik ücreti almayan tek banka konumunda bulunuyor. Ýstanbul / YENÝASYA

Güvenilir marka ödülü Avrupa Konutlarý'na

TÜKETÝCÝ Akademisi tarafýndan gerçekleþtirilen, markalarýn tüketici üzerinde etkileri konulu araþtýrmanýn sonuçlarýna göre Avrupa Konutlarý, hizmet kalitesine en çok güvenilen ‘konut markasý’ oldu ve En Güvenilir Marka Ödülü almaya hak kazandý. Avrupa Konutlarý’nýn ödülü 15 Mart Dünya Tüketici Günü münasebetiyle düzenlenen 23’üncü Uluslar arasý Tüketici Zirvesi’nde verildi. Ödülünü Tüketici Akademisi Baþkaný Fahri Ustaoðlu’nun elinden alan Süleyman Çetinsaya, “Biz kaliteye çok önem veriyoruz. Konutta markalaþmak için müþterinin memnun olmasý ve konut almayý düþünen yakýnlarýna bu memnuniyetini ifade etmesi çok önemlidir. Bunu baþarmak için var gücümüzle çalýþýyoruz. Müþterimize sadece konut teslim etmiyoruz ayný zamanda hayat tarzý sunuyoruz. Projelerimizde geleceðin teknolojilerini ve mühendislik sistemlerini uyguluyoruz. Avrupa Konutlarý olarak hem biz kazanýyoruz hem de müþterimiz kazanýyor” dedi. Ýstanbul / YENÝASYA

KEY ödemeleri bugün baþlýyor

KONUT Edindirme Yardýmý (KEY) hak sahipleri listesi dünkü Resmî Gazete’nin mükerrer sayýsýnda yayýmlandý. Ödemeler, bugünden itibaren 2 Nisan’a kadar Ziraat Bankasý’dan yapýlacak. Ödemelerde T.C. kimlik numarasýnýn ibrazý zorunlu olacak. Hak sahiplerinin alacaklarý KEY tutarlarý Emlak Konut Gayrimenkul Yatýrým Ortaklýðý A.Þ’nin internet sitesinde sorgulanabilecek. KEY ödemeleri Türk vatandaþlarýna T.C. Kimlik Numarasýyla yabancý uyruklu hak sahiplerine ise Yabancý Kimlik Numarasý veya Vergi Kimlik Numarasý ile yapýlacak. KEY hak sahiplerinden Ziraat Bankasý’nda hesabý ve bu hesabýna iliþkin Bankkartý bulunanlar, ilk günden itibaren tabloda belirtilen günleri beklemeden Ziraat Bankasý ATM’lerinden paralarýný alabilecekler. Ankara / aa

FÝAT'IN kompakt hatchback sýnýfýnda yer alan temsilcisi Fiat Bravo yenilenerek Nisan ayý baþýndan itibaren Türkiye’de de satýþa sunulacak. Öncelikle olarak donaným paketlerinde deðiþiklikler yapýlan ve fiyat/fayda orantýsýnda daha da geliþtirilen yeni Fiat Bravo, dýþ tasarýmýnda da yapýlan hafif makyajýyla da dikkat çekiyor. Yenilenen Fiat Bravo, 1.4 litre 90 HP ve 1.4 litre T-Jet 120 HP benzin-

li; 1.6 litre 105 HP Multijet ve 1.6 litre 120 HP Multijet turbo dizel motorlar olmak üzere toplam 4 güç ünitesi seçeneðiyle satýþa sunulacak. 1.4 litre 120 HP T-Jet ve 1.6 litre 120 HP Multijet motor seçeneklerinde ise Dualogic otomotik þanzýman isteðe baðlý donaným kapsamýnda sunulacak. Euro NCAP’ten yolcu ve araç güvenliðinde 5 yýldýz, çocuk güvenliðinden ise 3 yýldýz almayý baþardý.

SERBEST PÝYASA

DOLAR

EURO

DÜN 1.5320 ÖNCEKÝ GÜN 1.5320

DÜN 2.0790 ÖNCEKÝ GÜN 2.0790

ALTIN

C. ALTINI

DÜN 55.500 ÖNCEKÝ GÜN 55.500

DÜN 37.000 ÖNCEKÝ GÜN 37.000

En büyük fuar Türkiye’de DAHA ÖNCE ALMANYA’NIN KÖLN ÞEHRÝNDE GERÇEKLEÞTÝRÝLEN “BEYAZ EÞYA ANA VE YAN SANAYÝ FUARI’’, BU YILDAN ÝTÝBAREN SADECE ÝSTANBUL’DA YAPILACAK. FUARA, 32 ÜLKEDEN ALIM HEYETÝ GELECEK. DÜNYANIN en büyük ‘’Beyaz Eþya Ana ve Yan Sanayi Fuarý (Domotechnýca)’’ artýk Türkiye’de yapýlacak. Ýstanbul’da 22-25 Nisan tarihleri arasýnda yapýlacak fuara, 13 ül keden üretici f irmalar katýlacak. Fuara 32 ül keden de alým heyeti gelecek. Daha önce Almanya’nýn Köln þehrinde Koelnmesse tarafýndan gerçekleþtirilen ‘’Beyaz Eþya Ana ve Yan Sanayi Fuarý (Domotechnýca)’’, bu yýldan itibaren sadece Ýstanbul’da yapýlacak. Türkiye’nin bu sektördeki üretim gücü önemli bir düzeye gelirken, Türkiye’nin Ortadoðu, Asya ve Kuzey Afrika ül kelerine coðraf î yakýnlýðýyla sunduðu geniþ pazar potansiyeli de çok önemli avantajlar, uluslar arasý önemde fýrsatlar barýndýrýyor. Ýstanbul’da gerçekleþtirilecek fuar, Forum Fuarcýlýk ve Koelnmesse ile birlikte organize edilecek. Konumu itibari ile Avrupa ve Asya arasýndaki köprü fonksiyonu ve komþularý ile mevcut geleneksel ticarî iliþkileri olan 73 milyon nüfuslu Türkiye’nin bütün komþularýndan ziyaretçi ve katý-

Daha önce Köln þehrinde yapýlan dünyanýn en büyük beyaz eþya fuarý bu yýldan itibaren sadece Ýstanbul'da yapýlacak.

lýmcý çalýþmalarýný yürütüldüðü belirtiliyor. Dýþ Ticaret Müsteþarlýðýnca onaylanan ve 32 Avrupa, Asya, Kuzey Afrika ül kelerinden ger-

çekleþtirilecek olan alým heyetleri organizasyonlarý, Türkiye’nin köprü fonksiyonunu destekleyecek. Türkiye’nin uluslar arasý fuarcýlýkta

HABERLER

Tabiî afetlerden zarar gören çiftçilerin borçlarý ertelenmeli TÜRKÝYE Ziraat Odalarý Birliði (TZOB) Genel Baþkaný Þemsi Bayraktar, çiftçilerin büyük bölümünün sel ve dondan zarar gördüðünü belirterek, kredi borçlarýnýn ertelenmesini istedi. Bayraktar yaptýðý yazýlý açýklamada, 2010 yýlýndaki tabii afetlerinin tarým alanlarýna verdiði zararlara dikkat çekerek, baþta ekim yapýlan hububat alanlarý olmak üzere Akdeniz Bölgesi ve Ege Bölgesindeki seralardaki meyve ve sebzelerin sular altýnda kaldýðýný, bunun üstüne son günlerde bazý il lerde eksi 7 derecelere kadar düþen sýcaklýklarýn don afetine yola açmasý sonucu ise birçok ilde çeþitli meyvelerin zarar gördüðünü bildirdi. Üreticilerin 2010 yýlýna afetlerle baþladýðýný, üKaradenizli fýndýk üreticileri, ürünlerinin etkilenmeretim sezonu baþýnda mesi için geceleri arazide ateþ yakarak fýndýðýn zarar yüksek girdi fiyatlarý ile görmesini önlemeye çalýþýyor. FOTOÐRAF: AA sezona borçla giren üreticilerin yaþadýðý bu afetler sonucunda sýkýntýlarýnýn daha da büyüdüðünü dile getiren TZOB Genel Baþkaný Bayraktar, ‘’Çiftçilerin büyük bir bölümünün selden ve dondan zarar gördüðü göz önüne alýnarak, Ziraat Bankasý, Tarým Kredi Kooperatifleri ve özel bankalara olan kredi borçlarý bir yýl ertelenmeli’’ dedi.

RENAULT, satýþta ve satýþ sonrasýnda en yüksek hizmet kalitesi sunan yetkili satýcý ve yetkili servislerini ödül lendirdi. Renault’dan yapýlan yazýlý açýklamada, bu yýl dördüncüsü düzenlenen ‘’Renault Global Kalite Ödül leri’’ kapsamýnda en çok ilerleme gösteren satýcý ve servislere de ödül verildiði belirtildi. Açýklamada, 2009 yýlýnda müþterilerin yüzde 81’inin, ‘’satýþ ve satýþ sonrasýndaki hizmetlerden tamamen memnun kaldýðý’’ þeklinde beyanda bulunduðu ifade edilerek, bu oranýn, tüm dünyada ürün ve hizmet kalitesinin iyileþtirilmesi ile ilgili ilk planýnýn baþlatýlmasýndan önceki son yýl olan 2005 sonuna kýyasla 9 puan artýþ gösterdiði kaydedildi. Ýstanbul / YENÝASYA AMBALAJLI ekmek sektörünün lideri UNO, yeni ürünleri ile farklý damak zevklerine hitap ediyor. Tam buðday, çok tahýl lý, çavdarlý ve köy ekmeði olmak üzere dört farklý lezzette tüketiciye sunulan UNO Sofra ekmekleri her öðünde rahatlýkla tüketiliyor. Hem çorbalarla hem de sulu yemeklerle birlikte keyifle yenen UNO Sofra, lezzeti ve doyuruculuðu ile sofralarý zenginleþtiriyor. UNO güvencesi ve kalitesiyle üretilen Sofra ekmekleri, buzdolabýna konmadan da tazeliklerini ve yumuþaklýklarýný son kul lanma tarihine kadar koruyor. Ýstanbul / YENÝASYA

Batan Geminin mallarý Afrika’ya gönderilecek

Son günlerde yaþanan don olaylarýndan kayýsý aðaçlarý da nasibini aldý. FOTOÐRAF: AA

döneminde, geçen yýlýn ayný dönemine göre Antep fýstýðý ihracatý yüzde 72 oranýnda azaldý. Bölgeden geçen yýlýn Ocak-Þubat döneminde 5 milyon 291 bin dolarlýk ihracat gerçekleþtirilmiþti. Ýhracatçýlarýn iç piyasada fiyatlarýn aþýrý yükselmesi karþýsýnda ihracat için uygun fiyatla Antep fýstýðý bulamamasý, Antep fýstýðý ihracatýna iliþkin rakamlarýn geçen yýlki rakamlarýn gerisinde seyretmesine yol açtý. Gaziantep / aa

T.C. ÜSKÜDAR 4. ÝCRA MÜDÜRLÜÐÜ MENKULÜN AÇIK ARTIRMA ÝLANI SAYI: 2010/186 TAL. Bir borçtan dolayý hacizli ve aþaðýda cins, miktar ve kýymetleri yazýlý mallar satýþa çýkarýlmýþtýr. Birinci artýrmanýn 16/04/2010 Günü, 10.00-10.05 saatleri arasýnda NUH KUYUSU CADDESÝ. NO: 10 GALERÝ 2000 OTOPARK ÜSKÜDAR adresinde yapýlacak ve o günü kýymetlerinin % 60'ýna istekli bulunmadýðý takdirde 21/04/2010 günü ayný yer ve saatte 2. artýrma yapýlarak satýlacaðý. Þu kadar ki, artýrma bedelinin malýn tahmin edilen kýymetinin % 40'ýný bulmasýnýn ve satýþ isteyenin alacaðýna rüçhaný olan alacaklýnýn toplamýndan fazla olmasýnýn ve bundan baþka paraya çevirme ve mallarýn paylaþtýrma masraflarýný geçmesinin þart olduðu, mahcuzun satýþ bedeli üzerinden %... oranýnda K.D.V.’nin alýcýya ait olacaðý ve satýþ þartnamesinin icra dosyasýnda görülebileceði, masrafý verildiði takdirde þartnamenin bir örneðinin isteyene gönderilebileceði, fazla bilgi almak isteyenlerin yukarýda yazýlý dosya numarasýyla Dairemize baþvurmalarý ilan olunur. 18/03/2010 Muhammen Kýymeti Lira Adedi Cinsi (Mahiyeti ve Önemli Nitelikleri) 34 EN 6082 PLAKALI FÝAT ALBEA MARKA 2007 12.000,00.-TL 1 MODEL ARACIN HER ÝKÝ TARAFI , ÖN ÇAMURLUK VE ARKA ÇAMURLUK ARASI UZUNCA VURUK, EZÝK, ÖN TAMPON EZÝK DÝREKSÝYON AEIRBAÐ PATLAK. Ýc. Ýf. K. 114/1, 114/3) Yönetmelik Örnek No: 25

Renault en iyi satýcý ve servislerini ödüllendirdi

UNO’dan 4 ekmek çeþidi daha

Fýstýk ihracatýna ‘stokçu’ darbesi GÜNEYDOÐU Anadolu Bölgesinden Antep fýstýðý ihracatý yüzde 72 oranýnda azaldý. Ýhracattaki azalmanýn stokçuluk dolayýsýyla iç piyasada fiyatlarýn aþýrý yükselmeden kaynaklandýðý bildirildi. Güneydoðu Anadolu Ýhracatçý Birlikleri (GAÝB) Genel Sekreterliði verilerine göre, Gaziantep ve Bölge illerinden Ocak-Þubat 2010 döneminde 1 milyon 507 bin dolarlýk Antep fýstýðý ihraç edilebildi. Ocak-Þubat 2010

yavaþ yavaþ Avrupa þehirlerinin yerini aldýðý, Ortadoðu, Bal kanlar, Afrika, Kafkaslar ve Orta Asya pazarlarýna yönelik tanýtým ve pazarlama faaliyetlerinin merkezi durumuna geldiði belirtiliyor. Bu durumun Türkiye’ye yönelik fuar turizmini de çok olumlu etkileyeceði de ifade edilirken, 22-25 Nisan tarihleri arasýnda Ýstanbul Fuar Merkezi’nde yapýlacak fuarda, sergilenecek ürünler þöyle: ‘’Büyük ve küçük elektrikli ev aletleri, aksesuarlarý ve yan sanayi, elektronik ev aletleri ve malzemeleri ve yan sanayi, mutfak malzemeleri, ankastre mutfak sistemleri, endüstriyel mutfaklar, ev otomasyonu sistemleri, beyaz eþya (buzdolabý, çamaþýr makinesi, bulaþýk makinesi, fýrýn, derin dondurucu, aspiratör), beyaz eþya yan sanayi.’’ Bu arada, fuara, Türk f irmalarý dýþýnda Almanya, Ýtalya, Tayvan, Ýran, Çin, Ýspanya, Beyaz Rusya, Arjantin, Hindistan, Hong Kong, Mýsýr, Suriye, Polonya ve Kýbrýs’tan üretici f irmalar katýlacak. Ankara / aa

B: 18437

Konutta takas devri ÝSTANBUL Barter Borsasý, uyguladýðý çoklu takas sistemi ile, evini deðiþtirmek isteyenlere yeni bir seçenek sunuyor. Ýstanbul Barter Borsasý Genel Müdürü Mustafa Demir, konuya iliþkin olarak, takas iþlemlerinin ilk adýmýný konut takasý þeklinde Ýstanbul’da attýklarýný bildirdi. Demir, ‘’Evini iþ yerine yakýn semte taþýmak, küçük gelen evini büyütmek veya daha ekonomik daireyle takas edip nakit ihtiyacýný karþýlamak gibi çeþitli sebeplerle konutunu veya semtini deðiþtirmek isteyen Ýstanbul lulara, istedikleri semtten istedikleri fiyattan ev bulma ve kendi konutlarý ile takas etme imkaný veriyoruz’’ dedi. Demir, üyelerinin güvenli bir konut takasý için Ýstanbul Barter Borsasýnýn ekspertiz danýþmanlýðý, hukuki danýþmanlýk ve aracýlýk hizmetlerinden yararlanabildiðini de belirtti. Türkiye’de ilk defa Ýstanbul Barter Borsasý’nda uygulanan çoklu takas sisteminin en az 3 kiþi arasýnda olduðunu vurgulayan Demir, ‘’Böylece, dairesini deðiþtirmek isteyen kiþinin alacaðý daire sahibinin de kendi dairesini alma zorunluluðunu ortadan kaldýrýyoruz’’ þeklinde konuþtu. Ýstanbul Barter ve Takas Ýþlemleri A.Þ’nin Ýstanbul Barter Borsasý markasý altýnda faaliyete baþladýðýný ifade eden Demir, ‘ Dünyada 700 milyar dolarlýk iþlem hacmini geçen barter sistemi ül kemizde yerleþene kadar Ýstanbul Barter Borsasý olarak, hal kýmýza hem takas, hem çoklu takas, hem de barter hizmetlerini bir arada vermeye devam edeceðiz’’ dedi. Ýstanbul / YENÝASYA

GÜMRÜKTE çürümeye terk edilen mal barter yoluyla ekonomiye kazandýrýlacak. Türkiye’nin ‘Para Geçmeyen’ ilk maðazasýný açarak adýndan söz ettiren Sistem Barter, yine bir il ke imza atarak gümrük depolarýnda kaderine terk edilmiþ ithal mal larý yeniden ekonomiye kazandýracak. Türkiye’ye giriþ izni alamayan ve depolarda bekleyen yaklaþýk 5 milyar dolarlýk deðere sahip mal, Afrika ve Ortadoðu ül kelerine gönderilecek. Projenin ithalatta sorun yaþayan firmalara dönük olduðunu anlatan Sistem Barter Yönetim Kurulu Baþkaný Orhan Besle, “Türk Standartlarýna uygun olmadýðý için gümrüklerde bekleyen mal larý Takas Depo maðazalarýmýz aracýlýðýyla Ortadoðu ve Afrika ül kelerine gönderiyoruz. Proje hayata geçer geçmez büyük ilgi ile karþýlandý. Ýlk etapta 2 milyon dolarlýk malý Kuzey Irak’a gönderdik, hedefimiz 6 ay içinde 35 milyon dolarlýk malý yeniden ekonomiye kazandýrmak” dedi. Ýstanbul / YENÝASYA

ELEMAN ARANIYOR Yeni asya gazetesinin Bursa tesilciliðinde abone çalýþmasý yapacak tanýtým elemaný aranýyor.

Maaþ + Yol + Yemek Tel: 0 (224) 224 74 44 e-mail: 16bilgi@gmail.com


siyahbeyaz:Mizanpaj 1

3/21/2010

12:20 PM

Page 1

12

ÝLAN

YENÝASYA / 22 MART 2010 PAZARTESÝ

y seri i l â n l a r ELEMAN 25 YAÞINI GEÇMEMÝÞ

Toptan Kýrtasiyeye Eleman aranýyor Ýrtibat: 0 (312) 384 06 58 ALÝBEYKÖY Yeþilpýnardaki þarküterimize þarküterici ön muhasebe, temizlikçi bay/bayan aranýyor. Adresimize 1 adet resimle þahsen: Karadolap Mahallesi Belgin Sokak No: 22 Yeþilpýnar Tel: 0 (212) 627 42 10 0 (212) 627 12 10 HATAY ANTAKYA'da özel bir merkeze iþitme engelliler öðretmeni aranmaktadýr. A. Necdet Hocaoðlu (0 532) 374 68 07 (0 505) 483 68 23

ÝÞ ARIYORUM A. ÝZZET BAYSAL

Gerede MYO Dericilik bölümü 2007-2008 mezunu-anadolu üniversitesi uluslararasý iliþkiler 2009-2010 öðretim yýlý 1. sýnýf öðrencisiyim, globus dünya þirketler grubu yabancý yayýnlar departmaný operasyon ve sevkiyat bölümünde çalýþtým. Ýþ arýyorum. Ramazan Hasoðlu 0531 568 60 69 ÝKÝTELLÝ, BAÞAKÞEHÝR civarýnda iþ arýyorum.. Daha önce Tekstil'de çalýþtým, ama diðer sektörler de her tür iþ olabilir.. Tel: (0 537) 499 97 98 ÝÞ ARIYORUM Mustafa Gürbüz

Tel: (0 545) 804 65 39 ANKARADA % 50 Özürlü Kadrolu Sigortalý Ýþ arýyorum. Mehmet Erim Tel: (0 532) 365 06 37 ÝÞ ARIYORUM lise mezunu E sýnýfý ehliyetli þoförüm Ýstanbul'u iyi biliyorum. Coþkun Acar Tel: (0 536) 266 48 50

KÝRALIK DAÝRE SAHÝBÝNDEN KÝRALIK

daire. Haznedar'da; 2 oda 1 salon. 1. kat kombili, Cadde üzeri, kira 650 TL depozite 2 aylýk kira bedeli. Tel: (0 531) 575 59 67

SATILIK DAÝRE SATILIK DAÝRE acil Sahibinden pazarlýklý 3+1 Güney cephe ful yapýlý 82.000 / Sincan Ýrtibat: (0 532) 774 37 76 0 (312) 268 21 80 SATILIK DAÝRE Isparta/Keçiborlu kaloriferli 1. Kat 2+1 odalý Örnek Evler (0 537) 647 6440 0 (332) 581 0481

SATILIK ARSA BURSA ORHANGAZÝ'de 5000 m2 þeftali bahçesi 12.000 m2 tarla, göl manzaralý tarla 1.000

dönüm üzeri arazi ve liman yerleri m2'si 2 TL'den tarlalar. Gsm: (0 532) 574 11 15 (0 532) 416 29 37 ÝZNÝK YENÝÞEHÝR arasýnda müstakil tapulu bahçeli parseller 847 m2 5.000 TL 2.327 m2 12.000 TL 2.956 m2 14.000 TL 3.232 m2 15.000 TL 0 (212) 249 37 61 (0 532) 400 82 85 ARNAVUTKÖY'de YARI PEÞÝN yarýsý taksitle arsalar 250 m2 17.000 TL, 822 m2 25.000 TL, 900 m2 45.000 TL, otoyla takas yapýlýr. 0 (212) 597 06 07 (0 532) 407 90 88

VASITA SATILIK ÝLK SAHÝBÝNDEN Era - 22.500.-TL 2009 model 1.4 team abs modelidir. Fabrika çýkýsý lpg'lidir. 22.000 km temiz araçtýr. Farlar ve sisler zenon daha yeni alýnmýþ. 15 jant lastik müzik tesisatý herþeyiyle temiz araç 25 000 liraya kadar 2006 üstü otomatik araçla takas olur. Panjur ve tampon serviste deðiþti. Gsm: (0532) 740 43 96 KELEPÝR ORJÝNAL 4.000.-TL + 1.250 TL bandrol borcu alýcýya ait araç orjinal. Fabrika etiketleri dahi duruyor. Deðiþen hiçbir parçasý yok. Tüp dahi hiç takýlmadý. 3'üncü sahibiyiz, motoru ilk defa biz açtýrdýk, komple yenilendi. Baský

balata sýfýr takýldý. Gsm: (0545) 522 44 30 33.000 KM GOLF pasifik - 33.750.-TL 2004 model 33.000 km çok temiz golf pasifik (21143022) sahibinden araç ilk günkü gibi temiz ve bakýmlý kullanýlmadýðýndan dolayý satýyorum. Kaza vuruk çizik gibi hasarlarý yoktur. Aracýn 28.000 km bakýmý yapýlmýþ olup bir sonraki bakýmý 38.000 de yapýlacaktýr. Gsm: (0532) 310 13 29 ÝLK SAHÝBÝNDEN emsalsiz vip modeli 17.950.-TL 2004 model doblonun en lüks modeli olan (VÝP) modeli araç ilk sahibinden olup 2 airbag camlarý ruhsata iþlenmiþ orijinal filmlidir. Orijinal cd çalarlý orijinal çelik jantlý 4 lastik sýfýr ayarýndadýr. Arka koltuk camlarý orijinal açýlýrkapanýr desi marka alarm vardýr. Tel: 0(212) 220 30 27 SAHÝBÝNDEN 3.30ia 2001 model - 44.500.-TL borusan çýkýþlýdýr. Tiptronik Þanzuman araçta brc marka lpg mevcuttur. En ufak bir problemi yoktur. Sol çamurluk deðiþmiþ ve sol ön kapýda boya vardýr. Bixenon ve ev takip (farlar) far yýkama otomatik kararan dikiz aynasý sunroof elektrikli arka perde elektrikli ýsýtmalý aynalar spor koltuklar deri döþeme. Gsm: (0532) 739 09 09 DACÝA LOGAN 1.6 mpi laureate - 18.900.-TL arka kapýlarda çocuk kilidi yüksekliði ayarlanabilir.

SERÝ ÝLANLARINIZ ÝÇÝN e-mail: reklam@yeniasya.com.tr Fax: 0 (212) 515 24 81 Sürücü koltuðu ön panjur krom sýralý five star Ýtalyan lpg yolcu okuma lambasý 3 noktadan baðlý arka emniyet kemeri anahtarla devre dýþý býrakýlan yolcu ön hava yastýðý 3 noktadan baðlý ve yükseklik ayarlý ön emniyet kemerleri. Gsm: 0(212) 470 10 95 YAKIT TASARRUFU benzin ve motorin kullanan bütün araçlarda yüzde 10-30 tasarruf. Güçte fark edilir artýþ. Yüzde 80 eksoz emisyonunda azalma, siyah dumaný azaltma, motor ömrünü uzatma vb...Made in USA. 230 ülkede kullaným, nasa patentli, epa ve tuv onaylý. garantili zararsýz mucize ürünler. Gsm: (0533) 665 66 17 YAKIT TASARRUFU ve performansda devrim 200.-TL nanocharger nano teknolojisiyle üretilen özel bor film filtresi ve nano-tube ile donatýlmýþ bir sistemdir. Nanocharger tüm 4 zamanlý motorlar için vakum üreten hava besleme sistemidir. Nanocharger sürücünün kullaným alýþkanlýklarýna baðlý olarak 8 ile arasýnda yakýt tasarrufu saðlayan bir sistemdir. Tel: 0(212) 280 35 39 1998 MODEL Mitsubishi L-300 model Yandan camlý 277 km de motor bakýmlý sahibinden satýlýk 7.650 TL. (0533) 626 57 30 ALTINYILDIZ OTOMOTÝV 2003 Fiat Doblo Dizel 2003 Ford Connect Dizel 2004 Hyundai Starx açýk kasa kamyonet

2005 Albea Dizel 2006 Albea Dizel 2006 Renault Laguna 2008 Ford Fiesta Her türlü araç alýnýr-satýlýr Adres: Yeni Yalova yolu oto koop. 13.blok No: 50 BURSA Tel: 0 (224) 211 58 89 0 (224) 211 58 99 Gsm: (0 533) 519 77 00 www.altinyildizotomotiv. com SAHÝBÝNDEN SATILIK 2005 model Albea 1.3 dizel 115.000 km yolcu hava yastýðý klima 13.500 Tel: 0(212) 655 88 59 Dahili: 419 Gsm: (0 536) 417 56 16

ÇEÞÝTLÝ METÝNLER A.V.M.

Hep ucuz, en ucuz Adresler: M. Akif Ersoy

Mah. Fevzi Çakmak Cad. No: 27 Ý.H.L. Yaný TEL: 0 (384) 213 77 75 Y. Kayseri Cad. No: 5/C Turizm Ýl Müdürlüðü Karþýsý 0 (384) 213 76 14 Hacý Rüþtü Mah. Demir Hafýz Cad. No: 12 0 (384) 213 16 73 2000 Evler Ragýp Üner Mah. Zübeyde Haným Cad. No: 81 (Çatlýoðlu Mobilya Yaný) 0 (384) 215 37 37 Demir Hafýz Cad. Mezar Sok. No: 8 (Eski Zahire Pazarý Karþýsý) 0 (384) 213 15 41 Ragýp Üner Mah. Vefa Küçük Cad. No: 46/1 0 (384) 215 21 76 TOPTAN ve PERAKENDE pazar çantalarý Salih Kaya / Niksar-Tokat Tel: 0(356) 527 89 03

ÝSTANBUL VERGÝ DAÝRESÝ BAÞKANLIÐINDAN ÝLANEN TEBLÝÐ

KOCAMUSTAFAPAÞA VERGÝ DAÝRESÝ MÜDÜRLÜÐÜ MÜKELLEFLERÝNE AÝT OLUP YUKARIDA ADI, SOYADI VE UNVANI YAZILI MÜKELLEFLER ADINA SALINAN VERGÝ VE CEZALAR NEDENÝYLE TANZÝM OLUNAN ÝHBARNAMELER BÝLÝNEN ADRESLERÝNDE BULUNAMAMALARI NEDENÝYLE TEBLÝÐ EDÝLEMEDÝÐÝNDEN 213 SAYILI V.U.K ‘NUN 103-106 MADDELERÝNE ÝSTÝNADEN ÝLGÝLÝLERÝN ÝLAN TARÝHÝNDEN BAÞLAYARAK BÝR :AY ÝÇÝNDE VERGÝ DAÝRESÝNE BÝZZAT VEYA BÝLVEKALE MÜRACAATTA BULUNMALARI VEYAHUT TAAHÜTLÜ MEKTUP VEYA TELGRAFLA AÇIK ADRESLERÝNÝ BÝLDÝRMELERÝ HALÝNDE KENDÝLERÝNE SÜRE ÝLE KAYITLI RESMÝ TEBLÝÐ YAPILACAÐI, BÝR AYIN SONUNDA MÜRACAATTA BULUNMAYAN VEYA AÇIK ADRESLERÝNÝ BÝLDÝRMEYENLER HAKKINDA ÝÞBU ÝLANIN NEÞRÝ TARÝHÝNDEN ÝTÝBAREN BÝR AYIN SONUNDA TEBLÝÐ YAPILMIÞ SAYILACAÐI ÝLAN OLUNUR. B: 18026

T.C. ÜSKÜDAR 2. ÝCRA MÜDÜRLÜÐÜ TAÞINIRIN AÇIK ARTIRMA ÝLANI DOSYA NO: 2010/603 tal. ÖRNEK NO: 25 Bir borçtan dolayý hacizli ve aþaðýda cins, miktar ve kýymetleri yazýlý mallar satýþa çýkarýlmýþtýr. Birinci artýrma 16/04/2010 günü 11:00- 11:10 saatleri arasýnda Galeri2000 otoparký Nuhkuyusu cad. No: 10 Üsküdar yapýlacak ve o günün kýymetlerinin % 60’ýna istekli bulunmadýðý takdirde 21/04/2010 günü ayný yer ve saatte 2.artýrmanýn yapýlacaðý. Þu kadar ki, artýrma bedelinin malýn tahmin edilen kýymetinin % 40 ýný bulmasýnýn ve satýþ isteyenin alacaðýna rüçhaný olan alacaklýnýn toplamýndan fazla olmasýnýn ve bundan baþka paraya çevirme ve paylarýn paylaþtýrma masraflarýný geçmesinin þart olduðu, mahcuzun satýþ bedeli üzerinden K.D.V.’nin alýcýya ait olacaðý ve satýþ þartnamesinin icra dosyasýnda görülebileceði, masrafý verildiði taktirde þartnamenin bir örneðinin isteyene gönderilebileceði, satýþa iþtirak etmek isteyenlerin muhammen bedelin % 20’si oranýnda nakit para ya da eþ deðerde banka teminat mektubu vermeleri þarttýr. Fazla bilgi almak isteyenlerin yukarýda yazýlý dosya numarasýyla dairemize baþvurmalarý ilan olunur. (Ýc. Ýf. K. 114/1, 114/3) Yönetmelik Örnek No: 25 Muhammen kýymeti LÝRA (YTL) ADEDÝ CÝNSÝ 30.000,00TL 1 34 FJ 2588 Plakalý 2008 Model Jaguar Marka Xtype Tipi H. Oto Siyah Renkli Aracýn Sað Arka Çamurluðunda Kalýn Çizikler Mevcut Olup Ve Muhtelif Yerlerinde Çizikler Mevcut Anahtar Ruhsat Yok. B: 18452

T.C. KARTAL /ÝSTANBUL 3. ÝCRA DAÝRESÝ TAÞINIRIN AÇIK ARTIRMA ÝLANI

T. C. ÜMRANÝYE 2. ÝCRA MÜDÜRLÜÐÜ MENKULÜN AÇIK ARTIRMA ÝLANI

2009/4504 TLMT. Örnek No: 25* Bir borçtan dolayý hacizli ve aþaðýda cins, miktar ve deðerleri yazýlý mallar satýþa çýkarýlmýþ olup: Birinci artýrmanýn 01/04/2010 günü saat 10:30- 10:40 de Sanayi Otoparký Yalnýz Selvi Cad. Real Karþýsý No: 39 Kartal’da yapýlacaðý ve o gün kýymetlerinin % 60’ýna istekli bulunmadýðý taktirde 06/04/2010 Salý günü ayný yer ve saatte 2. artýrmanýn yapýlarak satýlacaðý; Þu kadar ki, artýrma bedelinin malýn tahmin edilen deðerinin % 40’ýný bulmasýnýn ve satýþ isteyenin alacaðýna rüçhaný olan alacaklarýn toplamýndan fazla olmasýnýn ve bundan baþka paraya çevirme ve paylarýn paylaþtýrma giderlerini geçmesinin þart olduðu; mahcuzun satýþ bedeli üzerinden KDV.’nin alýcýya ait olacaðý ve satýþ þartnamesinin icra dosyasýndan görülebileceði; gideri verildiði takdirde þartnamenin bir örneðinin isteyene gönderilebileceði; fazla bilgi almak isteyenlerin yukarýda yazýlý dosya numarasýyla Dairemize baþvurmalarý ilan olunur. 12/02/2010

DOSYA NO: 2010/1311 T. ÖRNEK NO: 25 Bir borçtan dolayý hacizli ve aþaðýda cins, miktar ve kýymetleri yazýlý mallar satýþa çýkarýlmýþtýr. Birinci artýrma 07.04.2010 günü saat: 09.30-09.40’de M.Sinan cd. Akkan sitesi önü N: 139 Çekmeköy yapýlacak ve o günün kýymetlerinin % 60’ýna istekli bulunmadýðý takdirde 12.04.2010 günü ayný yer ve saatte 2. Artýrma yapýlarak satýlacaðý. Þu kadar ki, artýrma bedelinin malýn tahmin edilen kýymetinin % 40'ýný bulmasýnýn ve satýþ isteyenin alacaðýna rüçhaný olan alacaklýnýn toplamýndan fazla olmasýnýn ve bundan baþka paraya çevirme ve paylarýn paylaþtýrma masraflarýný geçmesinin þart olduðu, mahcuzun satýþ bedeli üzerinden % 18 oranýnda K.D.V.’nin alýcýya ait olacaðý ve satýþ þartnamesinin icra dosyasýnda görülebileceði, masrafý verildiði taktirde þartnamenin bir örneðinin isteyene gönderilebileceði, fazla bilgi almak isteyenlerin yukarýda yazýlý dosya numarasýyla dairemize baþvurmalarý ilan olunur. 19.03.2010 Muhammen kýymeti

Takdir Edilen Deðeri YTL. 90.000,00 (ÝÝK m.114/1, 114/3)

Adedi 1 Adet

Cinsi ( Mahiyeti ve önemli nitelikleri ) 34 UK 4884 Plakalý, 2008 model Model Chrysler 300 C 300 CRD siyah renkli hiç hasarý yok, muhtelif ufak tefek çizikler var

* : Bu örnek, bu Yönetmelikten önceki uygulamada kullanýlan Örnek 63’e karþýlýk gelB: 18397 mektedir.

T.C. KADIKÖY/ÝSTANBUL 5. ÝCRA DAÝRESÝ ADÝ KÝRAYA VE HASILAT KÝRALARINA AÝT TAKÝP TALEPLERÝNDE ÖDEME EMRÝNÝN ÝLANEN TEBLÝÐÝ

400,00 YTL LÝRA 30.000,00 YTL ADEDÝ 2.000,00 YTL C Ý NS 1.500,00 YTL Ý 4.000,00 YTL 2.000,00 YTL 1.000,00 YTL 1.200,00 YTL 1.500,00 YTL 500,00 YTL 5.000,00 YTL

1 150 20 20 8 6 3 12 18 7 4

49.100,00 YTL Toplam

CASPER LCD LÝ PC TK. UZEL MARKA KÖMÜR SOBASI FERRE 740B SET ÜSTÜ OCAK KÝBELE YATAK 1+1+2+3+ KOLTUK TK. KANEPE RAYLI DOLAP PADÝÞAH MARKA HALI TAÇ MARKA UYKU SETÝ BATTANÝYE YEMEK ODASI TK. (Ýc. Ýf.K.114/1,114/3) Yönetmelik Örnek No: 25

B: 18404

2009-23066 ESAS. ALACAKLI : Aylin Özçelik VEKÝLÝ : Av. Erdoðan Ökten Kocamansur sok. Çaðdaþ Apt. No: 133/3 Þiþli / Ýstanbul BORÇLU : 1- Belma Erkan D3 Yolu Caddesi Olimpiyat Evleri 60/B1 Onurkent Baþakþehir Küçükçekmece / ÝSTANBUL BORÇ MÝKTARI : 4.000.00 TL. Dosyamýzda olan yukarýda adý yazýlý alacaklýya borcunuzdan dolayý yukarýdaki 13. no.lu ödeme emri gönderilmiþ ve adresten ayrýlmýþ olmanýz sebebiyle tebligat yapýlmadan bila iade edilmiþ olmasý nedeniyle kanuni süre olan 30 güne 15 gün ilave edilerek ödeme emrinin ilanen tebliðine karar verilmiþtir. Yukarýda yazýlý borcu iþbu ilanýn gazetede yayýmlanmasý tarihinden itibaren 45 gün içinde ödemeniz; borcun bir kýsmýna veya tamamýna veya alacaklýnýn takibine karþý bir itirazýnýz varsa, yine bu ödeme emrinin tebliði tarihinden itibaren 22 gün içinde açýkça ve sebepleri ile birlikte Ýcra ve Ýflâs Kanununun 62. maddesi hükmü gereðince dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeniz; kira akdini ve sözleþmedeki imzanýzý kesin ve açýk olarak reddetmediðiniz takdirde, akdi kabul etmiþ sayýlacaðýnýz; yukarýdaki süreler içinde borcu ödemeniz veya itiraz etmezseniz, alacaklýnýn icra mahkemesinden tahliyenizi isteyebileceði ve kesinleþen kira alacaðýndan dolayý da haciz talep edilebileceði ihtar olunur.

B: 18327

Seminere Davet

ÇANAKKALE

Konu : Risale-i Nur’da Ubudiyet Konuþmacý : Ýsmail Kartal Tarih : 23 Mart 2010 (Salý) Saat: 20.30 Yer : Asya Apartmaný/Barbaros Camii Karþýsý Organizasyon: Çanakkale Köprü-Kültür Derneði Ýletiþim : (0 546) 949 95 86 - (0 507) 958 44 74


siyahbeyaz:Mizanpaj 1

3/21/2010

12:17 PM

Page 1

13

OTOMOBÝL YENÝASYA / 22 MART 2010 PAZARTESÝ

Sayfa Sorumlularý: Recep Bozdað recepbozdag@yeniasya.com.tr

Ümit Kýzýltepe umitvar@yeniasya.com.tr

Çevik bir kedi gibi: Renault Clio HB 1.5 dCi

HABERLER

RENAULT CLÝO HB 1.5 DCÝ, BÝR KEDÝ ÇEVÝKLÝÐÝNDE YOL ALIRKEN, ÝÇÝNDE KENDÝNÝZÝ GÜVENDE VE FERAH HÝSSETMENÝZÝ SAÐLIYOR. RECEP BOZDAÐ recepbozdag@yeniasya.com.tr

Yeni Astra’ya 100 bin sipariþ

ARALIK ayýnda piyasaya sürülen yeni jenerasyon beþ kapýlý Astra, Avrupa genelinde 100 bini aþkýn sipariþ aldý. Opel Türkiye Genel Müdürü Özcan Keklik, yenilikçi teknolojiyi uygun f iyatlarla sunma konusundaki güçlerinin tüketici tarafýndan oldukça olumlu karþýlandýðýný kaydetti. Keklik, ‘’Ve bu, ileri teknolojiyi dikkati çeken tasarým ve kaliteli üretim anlayýþý ile baþarýlý þekilde harmanladýðýmýzýn kanýtýdýr’’ dedi. Yeni Opel Astra için ilk yýlki satýþ tahmini 180 bin sipariþ olarak açýklanmýþtý. Sadece Almanya’da 2010 yýlýnýn ilk iki aylýk sipariþ oraný geçen senenin ayný dönemine kýyasla yüzde 38 arttý. Bu sayýlar ile Opel Astra, Almanya kompakt sýnýfýnda ikinci sýrada yer alýyor. Þu anda beþ-kapýlý hatchback olarak pazarlarda satýlan Yeni Astra’nýn station wagon versiyonu yakýnda model seçenekleri arasýna katýlacak.

CLÝO, Fransýz üretici Renault’nun ürün gamýndaki en eski modellerinden. Ýlk olarak ‘90’lý yýllarýn baþýnda karþýmýza çýkan Clio, o dönemin klasik Renault çizgisinde köþeli bir otomobildi. 1998 yýlýnda ikinci neslinin üretimine baþlanan otomobil, 2005’te üçüncü nesliyle sahnedeydi. Geçen zaman içinde rakiplerinin gerisinde kalan Clio makyajlanarak güncel görünümüne kavuþtu. Ýlk olarak 2009 Cenevre Fuarý’nda görücüye çýkan ve Bursa’da Oyak Renault fabrikalarýnda üretilen Yeni Clio HB, üçüncü jenerasyon Clio üzerinden sahneye çýkan bir otomobil. Otomobil üreticilerinin ilgi çekici bir tasarým çizgisi bulduklarýnda bunu tüm model gamlarýna uygulamalarý alýþýlmýþ bir durum. Bu konu Clio’da da yaþanmýþ. Özellikle ön bölüm otomobile bir gençlik havasý vermiþ. Tasarýmý, konforu, çok yönlülüðü, üst segment modelleri aratmayan güvenlik ve donaným düzeyiyle Yeni Renault Clio HB Authentique, Expression ve Dynamique olmak üzere üç farklý versiyonu ile geçtiðimiz yýlýn ortasýnda satýþa sunuldu. Hem dinamizm ve saðlamlýk, hem de akýþkan ve çekici bir karakter kazandýran çekici, yuvarlak çizgileri ile dikkat çeken Clio, yeni tasarýmýyla gözleri kendine doðru çevirdi. NAVÝGASYON SÝSTEMÝ Yeni Clio’nun dýþ görünümü haricinde üçüncü jenerasyondan ayýran, ilk dikkat çeken özelliklerden birisi entegre navigasyon sistemi. Aracýn orta konsol üzerine yerleþtirilen GPS navigasyon sistemi, Yeni Carminat TomTom, Renault ile TomTom arasýnda özel bir iþbirliðinin sonucu Renault’ta yerini almýþ. Ayný zamanda müzik sistemi bilgilerinin de görülebildiði ekranýn kolay kullanýlabilir uzaktan kumandasý da, farklý fonksiyonlara gözlerinizi yoldan ayýrmadan güvenlik içinde eriþmenizi saðlýyor. Gerçi bazen dikkatinizi yoldan alabiliyor. Öte yandan, dokunmatik olmayan navigasyonun ayarlan-

Çarpýþma testlerinden 5 yýldýz almýþ dünyadaki tek marka olan Renault, Yeni Clio HB’de de güvenliði ön planda tutmuþ.

Silindir Sayýsý: 4 Motor Hacmi: 1461 cc Yakýt Besleme: 8 Subap Euro Dizel (Euro4) Maksimum Güç (Hp): 85 Hp Maksimum Güç Devri (dv/dk): 3750 Maksimum Tork (Nm): 200 Nm Maksimum Tork Devri (dv/dk): 1900 Aðýrlýk: 1250 kg Vites Kutusu: Düz Hýzlanma (0-100 km/s): 12.7 sn Maksimum Hýz: 174 km/s Þehir Dýþý Yakýt Tüketimi: 4.0 lt/100 km Þehiriçi Yakýt Tüketimi: 5.2 lt/100 km Yakýt Deposu: 55 lt

masý sürüþ esnasýnda çok zor. Bu sebeple güvenlik açýsýndan otomobil hareket halindeyken sistem ayarlanmamalý. Navigasyonun harita güncelliðiyse ortalamalarda. Ýstanbul’daki testimizde bazý adresler haritada yer almýyordu. Yeni Renault Clio ile, 80 watt gücünde altý hoparlör, MP3 uyumlu CD okuyucu ve vites kolunun önünde yeni bir RadioSat Classic audio sisteme sahip. Ayrýca iPod ve USB uyumlu diðer portatif mp3 çalarlar ve USB’ler için düþünülen numerik bir kablolu baðlantý Plug&Music ve Bluetooth fonksiyonu olmak üzere iki yeni özellik de eklenmiþ. Euro-NCAP çarpýþma testlerinden tam not olarak 5 yýldýz almýþ 11 farklý modeli olan dünyadaki tek marka Renault, Yeni Clio HB’de de güvenliði ön planda tutmuþ. Aktif ve pasif güvenlik konusunda Renault’nun bütün bilgi ve tecrbelerinden yararlanýlmýþ. Sürüþ yardým sistemleriyle elektronik daðýtýcýlý ABS (EBV), AFU (acil fren destek sistemi) tamamlanan süspansiyon ve yürüyen aksam aktif güvenlik sunuyor.

CLÝO'DA KONFOR VE GÜVENLÝK BÝR ARADA DAHA fazla konfor ve güvenlik sunmak amacýyla Yeni Renault Clio’da hýz sabitleyici, ilave viraj farlarý, sileceklerin çalýþtýrýlmasýna ve silme hýzlarý ile farlarýn otomatik yanmasýna kumanda eden yaðmur ve aydýnlýk olmak üzere çift fonksiyonlu sensör de donaným seviyesine baðlý olarak standart veya opsiyonel olarak sunuluyor. Yeni Clio HB’in 1.2 16V, 1.4 16V, 1.6 ve 1.5dCi 70 ve 85 beygir motor seçenekleri bulunuyor. Test aracýmýz Renault Clio HB 1.5 dCi yer alan 85 bg gücündeki motor bu gücü 3750 d/d’de üretiyor. 200Nm. tork deðerine sahip otomobilin 0/100 km/s hýzlanmasý ise fabrika verilerine göre 12,7 saniye. Testimiz sýrasýnda þehiriçinde fabrika deðerlerine oldukça yakýn tüketim deðeri yakaladýk. Renault Clio HB 1.5 dCi, bir kedi çevikliðinde yol alýrken, içinde kendinizi güvende ve ferah hissetmenizi saðlýyor.

En uygun fiyatlar Dacia’da

DACÝA, yeni bir otomobil hayali kuran tüketicilerin hayallerini sunduðu çok uygun fiyat ve avantajlý ödeme þartlarý ile gerçekleþtirmeye devam ediyor. Sandero, 18.950 TL’den baþlayan fiyatlarla müþterilerinin beðenisine sunuluyor. 5 ve 7 kiþilik versiyonlarý ile farklý beklentilere cevap veren, saðlamlýk, uygun fiyat, düþük kullaným maliyeti, dayanýklýlýk, modülerlik ve çok yönlü kullaným imkânlarý konusunda iddasýný ortaya koyan Logan MCV’nin, 5 kiþilik versiyonu 18.550 TL’den satýþa sunuluyor. Dacia markasýnýn vazgeçilmez modeli olan Logan ise 17.350 TL’den baþlayan fiyatlarla müþterilerinin beðenisine sunuluyor. Dacia’nýn en yeni ve ilk SUV modeli olan Duster ise lansmanýndan önce ön sipariþ kampanyasýyla satýþa sunuldu. 4x2 1.6 baz versiyonu 29.990 TL’den 4x4 1.6 Ambiance versiyonu ise 35.900TL’den baþlayan fiyatlarla müþterilerinin beðenisine sunuluyor.

Toyota Plazalarda avantajlý servis günleri

TOYOTA Plazalarda “avantajlý servis günleri” baþladý. Toyota Plazalarý ziyaret eden bütün Toyota sahiplerini araç modeli ve model yýlý kýsýtlamasý olmaksýzýn cazip servis fýrsatlarý bekliyor. Kampanya kapsamýnda bütün Toyota sahiplerine, araç model ve model yýlý farký olmaksýzýn KDV dahil 250 TL ve üzeri mekanik servis, lastik ve orijinal aksesuar harcamalarýnda World’e özel peþin fiyatýna 6 taksit ödeme imkâný sunuluyor. Avantajlý servis günlerinde Toyota Plazalardan aksesuar seti alýþ veriþi yapan Toyota sahiplerine, World’e özel 6 taksit imkânýnýn yanýnda ayrýca yüzde 15’e varan indirim sunuluyor.

RENAULT, Mart ayýnda müþterilerine birbirinden cazip avantajlar sunuyor. Renault Fluence modelinde, 1 yýllýk Renault Kasko ve 1 yýllýk periyodik bakým tüketiciye hediye ediliyor. Ayrýca Mart ayýnda tüketici, Symbol, Clio HB, Clio Grand Tour, Mégane HB, Mégane Coupé, Mégane Sport Tourer, Grand Scénic ve Laguna’da 2.000 TL’ye varan cazip indirimlerle yepyeni bir Renault otomobil sahibi olma fýrsatý buluyor. Bütün bu avantajlara ek olarak Symbol, Clio HB, Clio Grand Tour, Mégane HB, Mégane Sport Tourer ve Grand Scénic modellerinde indirimli anahtar teslim fiyatlarýnýn üzerine 1000 TL avantajlý fiyatlarla Ýleri teslim kampanyasý bulunuyor.

SSangYong, 2. el için web sitesi hazýrladý

BÜTÜN enerjisini 4x4 üretimine harcayan SSangYong, ikinci el piyasasýna özel kurumsal bir web sitesi hazýrladý. Temel bilgilerin girilmesiyle üye olunabilen sitenin, kullanýmý da oldukça kolay. Sisteme kayýtlý bütün kullanýcýlar www. ssangyongikinciel.com.tr sayfasýnda ilân veriyor ya da ilan arayabiliyor. SsangYong ikinci el sitesinde, MPV segmentinde Rodius, Suv segmentinde Actyon, Kyron, Rexton, Pick Up segmentinde Actyon Sports modellerinin 2. elleriyle ilgili bütün detaylar bulunuyor. Aracýnýn expertis deðerleri site üzerinden online olarak verilebiliyor. “SsangYong’umu kaça satabilirim?” linki bu soruya kýlavuz niteliðinde. Ýlgili aracýn bilgileri sisteme girildikten sonra, sistem tahmini bir satýþ rakamý sunuyor kullanýcýya. SsangYong, satýþ, servis, yedek parçada olduðu gibi ikinci el’e verdiði hassasiyetle müþteri memnuniyetinde örnek olmaya devam ediyor.

Chevrolet Captiva 4X4’te büyük avantaj

Fiat’tan takas indirimi

FÝAT Otomobil, Mart ayý boyunca eski otomobillerini getirenlere 2 bin liraya varan takas indirimi sunan satýþ kampanyasý baþlattý. Fiat Otomobil, hem uygun þartlarada uzun vadeli kredili alým imkâný, hem de eski otomobillerini getirenlere 2 bin liraya varan takas indirimi sunan yepyeni satýþ kampanyasýyla fark oluþturuyor. Mart ayý boyunca Fiat Linea, Fiat Palio ve Albea Sole Premio modellerini tercih edeceklere 2 bin liralýk, Fiat Grande Punto ve Punto Evo modellerini tercih edeceklere ise bin liralýk takas desteði uygulanýyor. Bununla birlikte 397 liralýk taksitle otomobil sahibi olma imkâný saðlanýyor. Bütün Fiat markalý otomobiller, 3 yýl veya 150 bin kilometre garanti güvencesiyle otomobil severlerin beðenisine sunuluyor.

Renault’da birbirinden cazip fýrsatlar

Yüce Auto Genel Müdürü Mahmut Kadirbeyoðlu, Skoda’nýn SUV segmentindeki ilk aracý olan Yeti’yi, Esma Sultan Yalýsýnda düzenlediði toplantý ile basýna tanýttý.

Skoda’nýn ilk SUV aracý Yeti, Türkiye’de SKODA’NIN SUV segmentindeki ilk aracý olan Yeti, Türkiye pazarýna sunuldu. Yüce Auto’nun bu ay içerisinde satýþa sunacaðý Skoda’nýn yeni ürünü Yeti, 39 bin 990 liradan baþlayan tavsiye edilen anahtar teslim fiyatlarla satýlacak. Yüce Auto Genel Müdürü Mahmut Kadirbeyoðlu, Skoda’nýn SUV segmentindeki ilk aracý olan Yeti’yi, düzenlediði toplantý ile basýna tanýttý. Yeti’nin 4x2 ve 4x4 modelleriyle hem þehir içi günlük kullaným, hem de tabiat ve spor otomobili olarak tam bir ‘’off road’’ aracý olarak tasarlandýðýný ifade eden Kadirbeyoðlu, ‘’Yeti, 17 inç tekerlekleri ile sportif bir görünüm kazanýrken, panoramik açýlýr cam tavaný ile de konforu en üst düzeye taþýyor’’ dedi. Kadirbeyoðlu, Yeti’nin güvenlik konusunda da Euro NCAP’dan 5 yýldýz aldýðýný, ayrýca

çarpýþmalarda boyunun alacaðý darbelerin en asgariye indirilmesi açýsýndan da sýralamada en iyi ikinci araç konumunda bulunduðunu kaydetti. 2010 yýlýnýn Skoda için yeni bir baþlangýç olacaðýný ve bu baþlangýcýn ilk ürününün Yeti olduðunu söyleyen Kadirbeyoðlu, Yeti’nin 39 bin 990 liradan baþlayan anahtar teslim fiyatýyla satýþa sunacaklarýný bildirdi. Active, Ambition ve Experience modelleri olan Yeti, 4x4 ve 4x2 çekiþ alternatifleriyle sunuluyor. Yeti’nin 2.0 TDI dizel motorlarda yer alan 4 tekerlekten akýllý çekiþ sistemi Haldex sayesinde kuru yol ve normal sürüþ þartlarýnda önden çekiþle yol alýrken, yol ve hava þartlarý gerektirdiðinde ve ihtiyaca göre çekiþ otomatik olarak arka tekerleklere yönlendiriliyor. Ýstanbul / ÜMÝT KIZILTEPE

2010 PAZAR TAHMÝNLERÝ 350 BÝN MAHMUT Kadirbeyoðlu, 2010 hedeflerine iliþkin olarak da þunlarý kaydetti: ‘’2010 yýlý için biz 4 bin 200 adetlik teslimat planlýyoruz. Pazar tahminimiz 350 bin adetler civarýnda olacaktýr. Bizde ticarî araç olmadýðý için sadece binek otomobil pazarýndaki payýmýz yüzde 1,2. 2009’a oranla yüzde 20’nin üzerinde büyüme hedefliyoruz. 2011 yýlýnda bu basamak daha da yukarýya çýkacak ve yüzde 1,5 pazar payý hedefleyeceðiz. 2005 yýlýnda yüzde 2,12 pazar payýmýz vardý. O günden bugüne bayaðý pazar kaybettik ve yüzde 1’lere kadar geldik. Bugün, dönüþümün baþlangýcý olduðu gün olarak bakýyoruz. Yeti ile pazar payýmýz her geçen gün daha ilerilere çýkacaktýr.’’ Bu yýl Yeti için satýþ hedefini 700 adet olarak planladýklarýný da belirten Kadirbeyoðlu, Yeti’den sonra önümüzdeki ay içinde Octavia’nýn 1.6 dizel motoru ile pazarýn bugüne kadar hitap etmedikleri yüzde 15’lik bir kýsmýna daha hitap etmiþ olacaklarýný bildirdi.

CHEVROLET Captiva Mart ayýnda SUV müþterilerine kaçýrýlmayacak bir fýrsat sunuyor. Chevrolet Captiva 4X4 modelini satýn alanlar için 14.000 TL’ye varan özel indirim fýrsatý ve çok özel 69.470 TL’den baþlayan büyük fiyat avantajý bekliyor. Captiva 4x4’teki bu özel büyük avantajdan 31 Mart 2010 tarihine kadar geçerli olacak. 150 beygir gücünde 2.0 Turbo dizel motor ve otomatik vitesin standart olarak sunulduðu Captiva çok geniþ bir güvenlik ve konfor donaným paketine sahip. 8 yönlü elektrikli sürücü koltuðu, elektronik iklim kontrollü klima, pusula, 18 hafif alaþýmlý alüminyum jantlar, yol bilgisayarý, 6lý CD/MP3 çalar, arka park sensörü gibi çok sayýda ilâve konfor ve güvenlik özelliði Captiva’da sunulan diðer özellikler. Captiva’da 5 ve 7 koltuk seçeneðinde Medium ve High donaným paketleri bulunuyor.

Kia’da Mart ayýnda da indirimler devam ediyor

KÝA, Mart ayý boyunca hem binek hem ticarî modellerinde birbirinden cazip kampanyalar uyguluyor. 3 kapý procee’d, 5 kapý cee’d hatchback ve cee’d Sportywagon’dan oluþan cee’d ailesi, Aralýk ayýndan da düþük fiyatlarla tüketiciyle buluþuyor. Kampanya kapsamýnda Kia cee’d hatchback modeli ise 29,980 TL’den baþlayan fiyatlarla satýþa sunuluyor. 2009 yýlýnda yenilenen C segmentteki baþarýlý sedan modeli Cerato ise Mart ayý boyunca 29.980 TL’den, B segment Rio modeli ise 20.990 TL’den baþlýyor. Mart ayý boyunca ayrýca, K2500 ve K2700 hafif ticari modelleri, 2.500 TL’ye varan indirimle, 23.500 TL’den baþlayan fiyatlarla tükeciyle buluþuyor.


siyahbeyaz:Mizanpaj 1

3/21/2010

3:15 PM

Page 1

14

SPOR

YENÝASYA / 22 MART 2010 PAZARTESÝ

Daum: Yarýþta biz de varýz

BAKIÞ

Emre'nin dirsekleri..

ALMAN ÇALIÞTIRICI, GAZÝANTEP MAÇIYLA YARIÞTA VAR OLDUKLARINI GÖSTERDÝKLERÝNÝ BELÝRTEREK, "ZOR BÝR DURUMDAYDIK, TAKIM ÝYÝ BÝR TEPKÝ GÖSTERDÝ VE KAZANMASINI BÝLDÝ" DEDÝ. FENERBAHÇE Teknik Direktörü Christoph Daum 1-0 kazandýklarý Gaziantepspor maçýyla yarýþta var olduklarýný gösterdiklerini belirterek, ''Zor bir durumdaydýk; takým iyi bir tepki gösterdi ve kazanmasýný bildi.'' dedi. Alman teknik adam, yaptýðý açýklamada, ''Zor bir durumdaydýk, takým bu zor durumda iyi bir tepki gösterdi ve kazandýk. Gaziantepspor iyi organize olan bir takým, ilk yarýda bunu çok iyi gösterdiler, bir ara ben sanki duvara karþý oynuyoruz sandým. Golü de zaten uzaktan attýðýmýz bir þutla bulduk. Güiza'nýn golü gerçekten mükemmeldi. Ý-

kinci yarýda daha çok kontrataða çýkmaya çalýþtýk. Defansta iyi durduk ve önemli çýkýþlar yaptýk, bir kaç pozisyon da bulduk. Bundan daha önemlisi de Gaziantepspor'a pozisyon vermememizdi'' dedi. Daum, Gaziantepspor maçýnýn artýk geride kaldýðýný ve bu hafta içinde kendilerini iki önemli maçýn beklediðini belirterek, ''Þimdi takýmýmýzý en iyi þekilde dinlendirip önümüzdeki iki büyük maça hazýrlamamýz gerekiyor. Manisaspor ile oynayacaðýmýz kupa maçý ve ardýndan Galatasaray ile deplasmanda oynayacaðýmýz derbi maçý bizi bekliyor. Takýmýn bu

Antep'te, F.Bahçe ve hakeme tepki

maçta gösterdiði çaba gerçekten mükemmeldi. Bunu önümüzdeki maçlarda da göstermesi için elimden geleni yapacaðým. Bir de daha sakin olmamýz gerekiyor, top kayýplarýnda diktali ve daha sakin olmalýyýz.'' diye konuþtu. Bir basýn mensubunun Gaziantepspor Teknik Direktörü Jose Coucerio'nun hakemi suçlamasýný hatýrlatmasý üzerine ise Daum, ''Hangi pozisyonu kastetmiþ, Dos Santos'un düþürülmesinden kazandýðýmýz ve verilmeyen bir penaltý var, o mu Gaziantepspor'u engellemiþ acaba?'' diye alaycý bir þekilde cevap verdi. Daum, kanat organizas-

yonlarýndan memnun olmadýðýný da belirterek, ''Gerçi kanat oyuncumuz da kalmadý gibi. Bence çok az orta yapýyoruz ve bu ortalar da isabetli deðil, daha isabetli olmalý, þikayetçi deðilim çalýþarak bunu daha iyi yapmalýyýz. Bu ortalar gol ortasý gibi olmalý.'' dedi. Daum, Emre'yi sakatlýktan dolayý maçtan aldýðýný, oyunu sedye ile terk eden Mehmet Topuz'un ise bileðinin burkulduðundan çýkardýðýný söyledi. Mehmet Topuz'u daha önce alacaðýný ama Mehmet Topuz'un oynamak istediðini de belirten Daum, bu arzularýndan dolayý oyuncularýna teþekkür etti.

Maçýn adamý Guiza seçildi Fenerbahçe'nin dünkü antrenman öncesinde, teknik heyet, Gaziantepspor'a attýðý golle takýmýna galibiyeti getiren Daniel Güiza'nýn ''maçýn adamý'' seçildiðini açýkladý. Takým arkadaþlarý Güiza'yý tebrik ederek, alkýþladý.

GAZÝANTEPSPOR Teknik Direktörü Jose Coucerio, Fenerbahçe'ye karþý oynamanýn zor olduðunu bildiklerini ve buraya da bu bilinçle geldiklerini belirterek, Fenerbahçe'nin dýþýnda baþka þeylerle de uðraþtýklarý için futbol oynayamadýklarýný söyledi. Maçýn hakemi Kuddusi Müftüoðlu'nu kararlarýndan dolayý eleþtiren ve Fenerbahçeli futbolcularýn sert oynadýðýný belirten Coucerio, ''Fenerbahçe üzerine oynamakta zor. Fenerbahçe'nin dýþýnda baþka þeylerle uðraþtýðýmýz için de oynamakta zorlandýk. Her hücum organizasyonunda faulle durdurulduk. Bir pozisyonda 3-4 kere faulle durdurulduk. Bizim gibi kontrataða dayalý futbol oynayan takýmlar için bu fauller çok önemli'' dedi. HAKEM BASKI ALTINDA KALDI Coucerio, ''Bu tür maçlarda hakemlik yapmakta zor. Onlar da hata yapabilir biz de hatalar yapýyoruz. Fakat yapýlan hatalarýn 9'u rakibin lehine biri sanaysa bunu anlamakta zorlanýyorsun. Basit harekette sarý kart gösteren hakemi nasýl yorumlayacaksýnýz. Verilmeyen penaltý olduðu söyleniyor, eðer deðilse o zaman kendini býrakan oyuncuya sarý kart gösterilmeliydi. Hakem baský altýnda kaldý, bizi biraz korumuþ olsaydý daha kaliteli bir maç olabilirdi. Bunu da hakem yapacaktý. Maçýn kaliteli olmasý için oyuncular kadar hakemlerin de kaliteli olmasý lazým" diye konuþtu.

Volkan: Bu köprünün altýndan çok sular akacak FENERBAHÇE kalecisi Volkan Demirel, Gaziantepspor karþýsýnda kazanmalarý gereken bir müsabaka oynadýklarýný ve kazandýklarý için mutlu olduðunu söyledi. Tecrübeli kaleci, ''Maç için söylenecek fazla bir þey yok. Amacýmýz 3 puandý. Bu camia ve futbolcular için önemliydi. Bir golle de olsa kazanmasýný bildik. Bu maç önemliydi, konuþulanlar vardý, kaybettiðimiz zaman yarýþtan uzaklaþacaðýmýz söyleniyordu. Ligde her

þey oluyor, bu köprünün altýndan çok sular akacak. Kazandýðýmýz için mutluyuz, arkadaþlarýmý özellikle de attýðý güzel golden dolayý Güiza'yý tebrik ediyorum.'' þeklinde konuþtu. Volkan, , Galatasaray derbisi ile ilgili sorulan bir soruya ise, önce Manisaspor ile bir kupa maçlarý olduðunu belirterek, ''Kupa da bizim için önemli ondan sonra Galatasaray derbisini düþüneceðiz.'' diye cevap verdi.

BÝZE GÖRE

Futbolsuz 3 puan MEHMET ILGAZ mehmetilgaz@hotmail.com.tr

enerbahçe bir var, bir yok. Tekleye tekleye yoluna devam etmeye çalýþýyor. Ali Sami Yen' de ki derbi öncesi dönüm noktasýydý Antep maçý. Puan kaybý yaþansaydý haftaya oynanacak önemli maç fazla bir þey ifade etmeyecekti. Ýki hafta öncesindeki Antalyaspor maçýnýn kopyasý þeklinde bir karþýlaþma oldu Kadýköy akþamýnda. Savunmasýna yaslanarak rakiplerinin üzerine gelmesini bekleyen bir kimliðe büründü sarý lacivertli futbolcular. Bunu yaparken de kaptýklarý toplarla bari hýzlý kontrataða çýkabilseler. Bunu da beceremiyorlar. Kanatlarda oynayan Özer Hurmacý, Devid De Souza ve Mehmet Topuz iyi bir kumaþa sahip olmalarýna raðmen, acayip derecede formsuzlar. Kanatlardan ne top taþýyabiliyorlar, ne gitti mi gelebiliyorlar ne de rakibe alan daraltabiliyorlar. Orta saha oyuncularýndaki bu aymazlýk devam ettiði sürece üst üste 2 maç kazanmalarý pek de mümkün görünmüyor. Antalyaspor maç yazýsýnda da ifade ettiðimiz gibi, Fabio Bilica ve Diego Lugano birlikte oynadýklarý maçlarda defans daha derli toplu bir görüntü veriyor. Þimdiye kadar 27 gol yiyen Fenerbahçe, bu ikilinin yan yana oynadýðý maçlarda kalesinde 8 gol gördü. Öte yandan tüm hatlarýyla S.O.S verirken 3 haftadýr da gol yemedi sarý kanaryalar. Kritik dönemeci hasarsýz geçen Fenerbahçe için Galatasaray maçý þampiyonluk yolunda var olup olmama mücadelesi þeklinde geçecek. Christoph Daum' un takýmý yine oyunu kendi sahasýnda kabul ederek, kontrollü bir oyun izlettirecek sporseverlere. Maçýn skorunu Fenerbahçe' den çok Galatasaray' ýn yapacaklarý ya da yapamayacaklarý belirleyecek. Bu arada Çarþamba günü Ziraat Türkiye Kupasý' nda Manisaspor ile karþýlaþacak olan sarý lacivertliler için, araya giren kupa maçý, dev maça konsantrasyon ve fizik kondisyon açýsýndan da sýkýntýlara yol açacaktýr.

F

Tanju: Kurtuluþ alt yapýda TURK FUTBOLUNUN YILDIZ ISIMLERINDEN ESKI MILLI FUTBOLCU TANJU COLAK, SPOR OKULUNUN ACILIS TORENINE KATILMAK UZERE GELDIGI MERSIN'DE, TURKIYE'DE 12 SEHIRDE FUTBOL OKULU ACMAYI HEDEFLEDIKLERINI SOYLEDI.

EROL DOYRAN erol@yeniasya.com.tr

enerbahçe'nin çileli ve fedakâr taraftarlarýný takdir ediyorum. Takýmlarý lider Bursaspor'u 6 puan geriden takip etmesine karþýlýk, Saracoðlu Stadý'nýn büyük bir bölümünü doldurarak her zaman arkalarýnda olduðunu hissettiriyor. Böyle bir desteði diðer büyüklerde görmek mümkün deðil. Gaziantepspor karþýsýnda 30 dakika gol pozisyonu üretemeyen futbolcularýna aleyhte tezahürat yapacaklarýna, sabýrla ve inatla beklediler. Guiza'nýn attýðý mükemmel gol ile bikrlikte bayram sevinci yaþadýlar.. Sezonun ilk yarýsýnda izlediðim Fenerbahçe kora kor mücadele eden, kanatlara iyi yayýlan, orta sahada çok adamla mücadele eden, hýzla ataða kalkarak, gol pozisyonlarý bulan bir takýmdý. Bugün ise o takýmýn yerinde yeller esiyor. Daum'un öðrencileri çaðdýþý futbol oynuyor. Hiçbirinin kendine güveni yok. Hata yaparým korkusuyla kimse risk alýp, oyunu yönlendiremiyor. Savunmadan gelen toplar, tekrar savunmaya geri pas olarak dönüyor.. Gaziantepspor karþýsýnda kaleci Volkan eski maçlarýna göre daha dikkatli göründü. Rakibin cýlýz birkaç ataðýný yerinde çýkýþlarla etkisiz hale getirdi. Saðda Gökhan Gönül iyi mücadele ederek, diri kaldý. Ancak kanatlarý iyi kullanamadý. isabetli orta yapmayý bir türlü öðrenemedi. Andre Santos, Türkiye'nin gerçeklerini çabuk öðrenmiþ. Her pozisyonda düþerek, penaltý bekliyor. Ýlkinde Serdar tarafýndan elle çekilerek düþürülmesine penaltý düdüðü çalýnsaydý kimse itiraz etmezdi. O da kanatlardan bir türlü istenilen gol ortalarý yapamýyor. Aslýnda kaliteli ve kurnaz bir futbolcu. Paslarda dikkatli olsa, takýmýna çok gol kazandýrabilir.. Lugano, Fenerbahçe'nin en aklý baþýnda oyuncusu. Aldýðý topu bekletmeden en yakýn arkadaþýna veriyor. Hava toplarýnda çok baþarýlý. Antep'in golcüsü Beto'ya göz açtýrmadý. Bilica uslanmýþ görünüyor. Bu maçta çalým atma hatasýna düþmedi. Bu yüzden savunma fazla sýkýntý yaþamadý. Fenerbahçe'nin en büyük derdi orta saha. Bu bölgede Emre Belözoðlu, Mehmet Topuz ve Deniz Barýþ var. Emre, mücadele ediyor, top kazanýyor ama takýmý ataða kaldýracak asistler yapamýyor. Sahadaki hýrsý bir gün pahalýya patlayacak. Kontrolsüz müdahaleleri yüzünden her maçta rakiplerin yüzüne dirsek atýyor. Nedense bu hareketleri cezalandýrýlmýyor. Alex iki maçlýk cezadan sonra çýktýðý Antep önünde hiçbir varlýk gösteremedi. Guiza'nýn gollük asistini topuðunun altýndan kaçýrdý, 90 dakika boyunca baþka bir pozisyon bulamadý. Tribünler eski Alex'i aradý, durdu. Guiza, güzel bir gol attý. Güçlü ve aktif göründü. Rakip savunmayý sürekli kovaladý. Özer Hurmacý'yý tanýyamadým. Aldýðý her topu olumsuz kullandý. Fizik gücü çok düþmüþ. Omuzundaki problem yüzünden ikili mücadelelere girmekten de kaçýnýyor. Gelelim Deniz Barýþ ve Selçuk Þahin'e. Deniz 90, Selçuk ise 45 dakika görev yaptý. Deniz bir türlü kendini geliþtiremedi. Yýllardýr yedek kulübesinde kalmanýn getirdiði hantallýðý üzerinden atamamýþ. Fenerbahçe'de orta sahada oynayacak en son adam ama Daum elindeki malzeme yüzünden onu görev vermek zorunda kalýyor. Sahada hiçbir olumlu hareketi olmadýðý gibi, takýmý ataða kalkarken kaptýrdýðý toplarla Daum'a saç baþ yoldurdu. Selçuk ise hata yapmakta ona eþlik etti. Boþta bekleyen arkadaþýna bile pas atamayacak kadar güçsüz kalmýþ, adeta paslanmýþ.

F

TÜRKCELL SÜPER LÝGDE BUGÜN Sporun çocuklar üzerindeki etkisinin olumlu yönde olduðunu belirten Tanju Çolak, spor yapan çocuðun disiplin altýna gireceðini, sevgi, saygý ve paylaþmasýný öðreneceðini, böylelikle de topluma faydalý birer birey haline geleceklerini kaydetti. FOTOÐRAF: A.A

TÜRK futbolunun yýldýz isimlerinden eski milli futbolcu Tanju Çolak, ''Türk futbolunun kurtuluþunun alt yapýya verilen önem, destek ve sahiplenmeden geçtiðini'' söyledi. Çolak, spor okulunun açýlýþ törenine katýlmak üzere geldiði Mersin'de, yaptýðý açýklamada, Türkiye'de 12 þehirde futbol okulu açmayý hedeflediklerini söyledi. Yaklaþýk 6 ay önce ilkini Samsun'da açtýðý ''Tanju Çolak Futbol Akademisi'' sayýsýnýn her geçen gün arttýðýný belirten Çolak, Kuzey Kýbrýs Türk Cumhuriyeti (KKTC), Ýzmir, Ýstanbul ve son olarak da Mersin'de futbol okulu açtýðýný belirterek, ilerleyen dönemde Bursa, Ankara ve Antalya'da yeni okular açmayý plan-

ladýðýný bildirdi. Kendi kuþaðýndan birçok eski futbolcunun teknik direktör olarak futbol hayatýna devam ettiðini anýmsatan Çolak, þunlarý kaydetti: BÝZE DESTEK VERÝLSÝN ''Birilerinin altyapýya sahip çýkmasý gerekiyordu. Bunu biz yaptýk. Amacýmýz, baþarýlý Türk antrenörü örneði sergileyen bu arkadaþlarýmýza yeni yetenekler kazandýrmak. Türk futbolunun kurtuluþu altyapýya verilen önem, destek ve sahiplenmeden geçiyor. Biz de elimizden geldiðince bunu yapmaya çalýþýyoruz. Ancak, gerek hükümetin gerekse yerel yönetimlerin de bu konuya eðilerek destek vermesi la-

zým.''Türkiye'ye yeni yýldýzlar kazandýrmak amacýyla, ''neden sen de bir kral olmayasýn'' sloganýyla açtýklarý spor okulu halkasýnýn her geçen gün geniþlediðini belirten Çolak, ''Türk sporcusu, imkan verildiðinde neler yapabileceðini tüm dünyaya kanýtlamýþtýr. Modern teknik imkanlarla desteklenmiþ, akademik eðitimli ve tecrübeli hocalar nezaretinde eðitim alan çocuklarýn, bu bayraðý çok daha iyi yerlere taþýyacaðýna inanýyorum'' dedi. SPOR OKULLARI AÇIYORUZ Bu kapsamda Mersin'de de amatör ligde mücadele eden Galataspor Kulübü Baþkaný Ýsmail Eroðlu ile spor akademisi açtýk-

larýný ifade eden Çolak, þöyle konuþtu: ''Türkiye'nin çeþitli þehirlerinde spor okullarýnýn devamýný saðlayýp, yarýnlarýn Tanjularýný Rýdvanlarýný, Ardalarýný Rýzalarýný, Metinlerini çýkarabilmek için çalýþýyoruz. Türkiye'de bu toprak, bu potansiyel, bu enerji var. Önemli olan bu altyapýnýn geliþtirilmesi, bu çocuklarýn iyi iþlenmesi. Bu kapsamda her geçen gün büyüyoruz. Kurumsal bir yapýya kavuþtuk. Hepsi bu iþin mutfaðýnda yetiþmiþ, tecrübeli, güçlü bir kadromuz var ve modern malzemelerle iyi bir eðitim veriyoruz. Bu iþte önceliðimiz saðlýk, ardýndan eðitim, en son olarak futbol geliyor.''

Lider Bursaspor Denizli'yi aðýrlýyor TÜRKCELL Süper Lig'de kalma umudunu matematiksel olarak sürdüren Denizlispor, lig lideri Bursaspor'a konuk olacak. Ligin ilk 20 haftasýnda 7 puan topladýktan sonra son 5 haftada 10 puan elde eden Denizlispor, son 5 haftada Kayserispor, Diyarbakýrspor ve Ankaraspor'u (hükmen) maðlup etmiþ, Manisaspor ile berabere kaldýktan sonra geçen hafta Beþiktaþ'a maðlup olmuþtu. Bugün Bursa Atatürk Stadý'nda saat 20.00'de oynanacak Bursaspor-Denizlispor maçýný Serkan Çýnar yönetecek. Turkcell Süper Lig'de Bursaspor ile Denizlispor bugün 34. kez karþýlaþacak.Ýlk olarak 1983- 1984 sezonunda karþýlaþan iki ekipten, þimdiye kadar yapýlan 33 maçta Bursaspor 10, Denizlispor ise 9 galibiyet elde ederken, 14 müsabaka da berabere tamamlandý. Bu maçlarda Bursaspor 45, Denizlispor ise 44 gol attý.


renkli:Mizanpaj 1

3/21/2010

12:23 PM

Page 1

C M YK

15

AÝLE - SAÐLIK YENÝASYA / 22 MART 2010 PAZARTESÝ

Hazýrlayan: RECEP BOZDAÐ

Alerjitestleridoktor tavsiyesiyleyapýlmalý NKÜ ARAÞTIRMA VE UYGULAMA HASTANESÝ BAÞHEKÝMÝ DOÇ. DR. MUSTAFA KULAÇ, ''ALERJÝK DERÝ HASTALIKLARINDA, ÖZELLÝKLE DOKTOR TAVSÝYESÝ VE TAKÝBÝ OLMADAN ÝLÂÇ KULLANILMAMALI" DEDÝ.

ALERJÝ TÜRLERÝ

NAMIK Kemal Üniversitesi (NKÜ) Araþtýrma ve Uygulama Hastanesi Baþhekimi Doç. Dr. Mustafa Kulaç, deriyi etkileyen alerjik hastalýklarda zorunlu kalmadýkça alerji testinin yaptýrýlmasýna ihtiyaç olmadýðýný söyledi. Doç. Dr. Mustafa Kulaç, alerjinin günlük hayatta sýk olarak maruz kalýnan bazý maddelere karþý kiþilerin aþýrý reaksiyon göstermesiyle ortaya çýktýðýný ve tek tip olmadýðýný belirterek, birçok yolla ortaya çýkabilen alerjinin vücudun deðiþik bölümlerinde çeþitli þiddetlerde meydana gelebile-

ceðini ifade etti. Alerjiden en sýk solunum yollarý ve derinin etkilendiðine dikkati çeken Kulaç, deriyi etkileyen alerjik hastalýklarda zorunlu kalmadýkça alerji testinin yaptýrýlmasýna gerek olmadýðýný belirterek, þöyle konuþtu: ‘’Alerjik deri hastalýklarýnda, özellikle doktor önerisi ve takibi olmadan ilâç kullanýlmamalý. Rastgele ilâç ve doktor deðiþtirilmemeli. Ayrýca zorda kalmadýkça kortizonlu ilâçlar kullanýlmamalý ve ciddî yarar beklentisi yoksa alerji testi yaptýrýlmamalý.’’ Tekirdað / aa

Yaþlanmayý geciktiren mavi anemon çiçeði yaðý Türkiye’de AKSU Vital Türkiye’de bir ilke daha imza attý ve iþin özüne inip özel bir antiaging (yaþlanma karþýtý) ürünü olan mavi anemon çiçeðinin yaðýný Shiffa Home güvencesiyle tüketicilere sunuyor. Yaþlanma karþý konulmaz bir gerçek olmakla birlikte, ciltte oluþturduðu etkileri yavaþlatmak, daha uzun süre güzel, pürüzsüz bir cilde sahip olmak mümkün. Mavi anemon çiçeði yaðý ile yüz ve boyunda oluþan ince çizgilerin, derin kýrýþýklýklarýn azalmasýna ve cildin pürüzsüzleþmesine yardýmcý oluyor. Ciltte oluþan elastikiyet kaybýnýn giderilmesine ve cildin tekrar gerginleþmesini saðlayabileceði gibi, nemini kaybetmiþ cildi derinlemesine nemlendirir. Güneþin zararlý etkilerinin yansýmasý olan cilt lekeleri, gençliðin kötü izleri akne ve sivilce izleri, yaþlanmayla paralel olarak oluþan lekeler, doðum sonrasý ortaya çýkan lekeler en sýk rastlanan cilt sorunlarýdýr. Mavi anemon çiçeði yaðý lekelerin giderilmesine ve cildin korunmasýna destek oluyor. Cilt temizlendikten sonra sabah akþam olmak üzere günde 2 defa cilt bakým kremlerinden önce kullanýlan yað, yoðun bir cilt bakým ürünü olduðundan az miktarda ( 5- 6 damla) uygulanýyor. Ýstanbul / Yeni Asya

Çay kolonyasý cilde faydalý

ARON Kozmetik’in uzun laboratuvar çalýþmalarýndan sonra ürettiði Rize’nin bereketli çay bahçelerinden özenle elde edilen Altýn Yaprak çay kolonyasý büyük ilgi gördü. Altýn Yaprak çay kolonyasýnýn E vitamini içerdiði için cilde çok yararlý olduðu belirtildi. Hijyenik ortamda el deðmeden üretilen çay kolonyasý, kimyasal madde içermiyor. Karadeniz’in esintisini getiren çay kolonyasý Saðlýk Bakanlýðýndan onaylý olarak üretiliyor. Ýstanbul / Bülent Tokmak

DOÇ. Dr. Kulaç, alerjik nezle, astým, ürtiker, egzama, anafilaksi ve atopik dermatitin iyi bilinen ve oldukça sýk görülen alerjik hastalýklar olduðunu hatýrlattý. Vücudu mikroplara karþý koruyan baðýþýklýk sisteminin, günlük hayatta sýk olarak karþýlaþtýðýmýz bazý maddeleri vücuda düþman gibi algýladýðýný ve onlara karþý birtakým savunma hücreleri geliþtirdiðini anlatan NKÜ Araþtýrma ve Uygulama Hastanesi Baþhekimi Doç. Dr. Mustafa Kulaç, vücut tekrar ayný maddeye maruz kaldýðýnda baðýþýklýk sisteminin zincirleme bir reaksiyon baþlatarak, alerjik hastalýk tablosuna yol açtýðýný söyledi. Hastalarda, her türlü kaþýntýlý durum veya hastalýðý alerjik olarak nitelendirme ve alerjen bir madde ile iliþkilendirme eðiliminin oldukça fazla olduðunu vurgulayan Kulaç, þunlarý söyledi: ‘’Çoðu zaman böcek ýsýrýðý veya diðer klâsik deri hastalýklarý dahi hastalar tarafýndan alerjik olarak yorumlanabilmekte ve uzman doktorlar tarafýndan bir neden ortaya konmasý beklenmektedir. Bu amaçla sýk olarak doktorlardan alerji testi yapmalarý beklenmektedir. Halbuki özellikle deriyi etkileyen alerjik hastalýklarda alerji testinin hastaya faydalý olma ihtimali çok fazla deðildir. Hastalýðýn ve hastalýk alt tipinin tanýmýný yapmak daha önemlidir.’’

Hava kirliliðinin kalpte strese yol açtýðý ve bunun uzun vadede tehlikeli olabileceði belirtiliyor.

Hava kirliliði kalbe yaramýyor KARBONMONOKSÝT gazýnýn, farelerin kalbinin kusurlu oluþmasýna sebep olduðu ortaya çýktý. Fransa’daki Montpellier ve Avignon üniversitelerinden bilim adamlarý, kirli havanýn vücuda etkisini araþtýrdý. Saðlýklý fareleri 4 hafta boyunca kirli bir þehirdekiyle ayný oranda karbonmonoksit gazýna maruz býrakan bilim adamlarý, 4 haftanýn sonunda farelerin kalbinin büyüdüðünü gördü. Farelerde kardiyomiyosit denilen hücreleri inceleyen bilim adamlarý, bu hücrelerin artýk normal kasýlmadýðý, bu sebeple farelerin kalp ritmi bozukluðunun arttýðý ve uzun vadede bu duru-

mun ani ölüme sebep olabileceði sonucuna vardý. Araþtýrmaya imza atanlardan Sylvain Richard, hayvanlarda hücreleri doðrudan incelemenin kolay olduðunu, ancak bunun insanlar üzerinde yapýlamayacaðýný belirterek, ekibin ve baþka laboratuvarlarýn elektrokardiyograf i (EKG) ile insandaki hücreleri incelemekte olduðunu, ilk bakýþta, hava kirliliðinin kalpte strese yol açtýðýnýn ve bunun uzun vadede tehlikeli olabileceðinin görüldüðünü ifade etti. Konuya iliþkin makale, Fransýz “Le Nouvel Observateur” dergisinin internet sitesinde yayýmlandý. Ankara / aa


renkli:Mizanpaj 1

3/21/2010

12:52 PM

Page 1

C M YK ÜM Ý T V Â R O L U N U Z : Þ U Ý S T Ý K B A L Ý N K ILÂBI ÝÇÝNDE EN YÜKSEK GÜR SADÂ ÝSLÂMIN SADÂSI OLACAKTIR

Al-Hilal 25 Mart’ta açýlýyor KAZAKÝSTAN’IN ilk Ýslami Bankasý Al-Hilal’in 25 Mart’tan itibaren bankacýlýk faaliyetine baþlayacaðý bildirildi. Al-Hilal, Kazakistan Mali Denetim Ajansýndan geçtiðimiz hafta Ýslami usul lere uygun olarak bankacýlýk yapma lisansý almýþtý. Her türlü bireysel bankacýlýk hizmetlerinin yapýlabileceði Al-Hilal’in çalýþmalarýnda en önemli unsurun faizsiz bankacýlýk yapmasý olacak. Ticari faaliyetlere destek verecek olan Al-Hilal, al kol, tütün ve silah ticareti hususlarýnda kredi kul landýrmayacak. Astana / aa

HABERLER

Y 22 MART 2010 PAZARTESÝ

Þiþmanlýk, kalp krizi dahil, birçok hastalýðý tetikliyor.

Obezite kanser riskini arttýrýyor

Huzurevlerinde ziyaretçilerin dýþýnda yapýlan grup çalýþmalarý sayesinde yaþlýlarýn kendilerini ifade edebilmelerine ve geliþtirmelerine yardýmcý olunuyor.

Paylaþarak ‘huzur’ buluyorlar HUZUREVLERÝNDE MUHABBET EDEREK, HATIRALARINI PAYLAÞAN YAÞLILARIN HAYATA DAHA OLUMLU BAKTIÐI BELÝRTÝLDÝ. GRUP ÇALIÞMALARINA KATILMAYANLARDA ÝSE TERSÝ BÝR DURUM SÖZ KONUSU. HUZUREVÝNDE kalan yaþlýlara yönelik bir araþtýrma, grup çalýþmasýna katýlan yaþlýlarýn, yaþama sevincinin arttýðýný ortaya koydu. Ankara Üniversitesi Saðlýk Bilimleri Fakültesi Öðretim Üyesi Prof. Dr. Veli Duyan ve Sosyal Hizmet Uzmaný Gülay Þahin Kara, ‘’Grupla Sosyal Hizmetin Yaþlýlarýn Benlik Saygýsý ve Yaþam Doyumuna Etkisi’’ni araþtýrdý. Huzurevinde yaþama sonucunda benlik saygýlarý ve hayat doyum düzeyleri olumsuz yönde etkilenen yaþlýlara grup tarafýndan grup çalýþ-

masýyla yapýlacak yardýmýn, yaþlýlarýn benlik düzeyi ve hayat doyumu düzeyini nasýl etkilediðini belirlemek amacýyla yapýlan araþtýrma kapsamýnda, huzurevinde kalan yaþlýlarla ‘’aný paylaþýmý’’ yoluyla grup çalýþmasý yapýldý.

GRUP ÇALIÞMASINA KATILAN YAÞLILAR Demografik özel likleri ile benlik saygýsý envanteri ve hayat doyumu ölçeðinden aldýklarý puanlar birbirine yakýn olan yaþlýlardan deney

ve kontrol gruplarý oluþturulan araþtýrmaya göre, grup çalýþmasýna katýlan yaþlýlarýn benlik saygýsý ve hayat doyum düzeyi artarken, grup çalýþmasýna katýlmayan yaþlýlarda tersi bir durum gözleniyor. Grup çalýþmasýna katýlan yaþlýlar, ‘’kendini ifade edebilme’’ ve ‘’yaþama sevincinin artmasý’’ yönünde davranýþ deðiþiklikleri gösterirken, yaþlýlar grup çalýþmasýyla duygularýný ve içinde bulunduklarý durumla baþ etme yol larýný birbirleriyle paylaþýyor. ‘’Aný paylaþýmý’’, geçmiþe duyulan özlem

duygusunun giderilmesine yardýmcý olurken, benzer duygular yaþadýklarýný gören grup üyeleri arasýndaki bað geliþiyor. Grup üyeleri arasýndaki empatiyi geliþtiren grup çalýþmasý, yaþlýlarýn baþkalarýyla iletiþim kurma, baþkalarýna yardým etme, kendini ifade edebilme konularýnda da kendilerini geliþtirmelerine yardýmcý oluyor. Grup çalýþmasý, iliþkileri geliþtirme, arkadaþlýðý yürütme, daha olumlu bir benlik algýsýna ve mutluluk verici duygulara yol açýyor. Ankara / aa

UZMANLAR, obezitenin kalp krizinden kansere kadar birçok hastalýðýn tetikçisi olduðu uyarýsýnda bulundu. Vücuttaki yað dokusu fazlalýðý anlamýna gelen Obezite (þiþmanlýk) aðýrlýðýn (kilo) boyun (metre) karesine bölünmesi ile çýkan rakamýn 30 ve üzerinde olmasý ile tesbit ediliyor. Bu rakam, kilo fazlalýðýnýn yol açtýðý sorunlarýn iyice belirginleþtiði bir eþiði ifade ediyor. Ýç Hastalýklar Uzmaný Dr. Tunç Karesioðlu, “Bu sorunlar; sindirim sistemi sorunlarýndan kalp krizine, hatta kanser risk artýþýna kadar uzayan bir yelpazede yer almakta. Obezitenin sebebi olarak kalýtsal ögelerden baþka hareketsiz yaþam, insülin direnci, hipotiroidi gibi metabolik sorunlar ve uykuda nefes kesilmesi demek olan uyku apnesi gösterilebilir. Genel yaklaþýmlar ve tedbirlerin alýnmasý yanýnda, ayrýca obeziteye yol açan nedenin ortaya konmasý ve sebebe yönelik yaklaþým ile bu tehlikeden kurtulmak mümkün” dedi. Bursa / cihan

Ýzlanda yanardaðý 190 yýl sonra faaliyette

ÝZLANDA’NIN güneyinde “Eyyafyal layöküll” buzulu altýndaki yanardað, 190 yýl sonra geceyarýsý püskürmeye baþladý. Ýzlanda sivil savunma dairesi, baþþehir Reykjavik’in 160 km güneydoðusundaki buzul altýnda yanardaðýn oluþturabileceði sür'atli buz erimesi ve sel tehlikesine karþý yüzlerce kiþinin bölgeden çýkartýldýðýný bildirdi. Eyyafyal layöküll yanardaðý en son 1820’lerde vol kanik hareket göstermiþ. Kuzey Denizi doðusunda Grönland’a yakýn kuzey Atlas Okyanusu ül kesi olan Ýzlanda, don ikliminde yer katmaný altýndan buhar püskürten çok sýcak gayzerlerle kaplý, kuzey enlemine göre epey ýlýman bir bölge özel liðini taþýyor. Reykjavik / aa

Cuma namazý için 4 km. yol gidiyorlar.

Köylüler 17 yýldýr imam bekliyor

Ayasofya, birçok eser arasýnda þehrin sembolü seçildi.

Ýstanbul’un simgesi Ayasofya NEW YORK’UN Özgürlük Abidesi, Paris’in Eyfel Kulesi, Sidney’in Opera Binasý var. Þehrin adý anýldýðýnda hemen bu sembol ler akla geliyor. Bütün tanýtýmlar, logolar, reklâmlar onlara göre hazýrlanýyor. Peki Ýstanbul denilince akla ne geliyor? Turist rehber kitaplarýnda Ayasofya var. Ýstanbul’un simgesi olabilecek çok sayýda eser mevcut. Durum böyle olunca bir kafa karýþýklýðý söz konusu. hurriyet.com.tr sitesi, alanýnda en saygýn isimlerden oluþan büyük bir jüri kurarak, ‘sizce Ýstanbul’un sembolü neresi olmalý’ sorusunu iletti. Sonuç açýk ara Ayasofya çýktý. Yunanca kutsal bilgelik anlamýna gelen Ayasofya (Hagia Sofia), Bizans’a tanýklýk yapýp Osmanlý’yý yaþayan dünya mimarlýk tarihinin eþsiz eseri olarak 1472 yýldýr ayakta. Bizans Ýmparatoru Jüstinyen zamanýnda, günde bin usta ve on bin amelenin alýnteriyle patrik katedrali olarak yapýldý; Ýstanbul’un fethiyle birlikte Fatih Sultan Mehmet tarafýndan camiye dönüþtürüldü. Fatih’in 66 metreyi bulan vakýfnamesinde Fethiye Camii olarak geçiyor. 916 yýl kilise, 481 yýl cami olan yapý 1935 yýlýndan bu yana müze olarak kul lanýlýyor. Ayasofya tercihini, Sultanahmet Camii ve Kýzkulesi izliyor. Hal kýn tercihinin belirlenmesi için sitede oylama devam ediyor.

GAZÝANTEP’ÝN Araban ilçesine baðlý Doðan Köyü’ndeki camiye, 17 yýldýr imam atamasý bekleniyor. Ýlçeye baðlý 36 hane 250 nüfuslu Doðan Köyü vatandaþlarý, kendi imkânlarýyla 17 yýl önce köylerine yaptýrdýklarý camiye 17 yýldan beri imam atamasý yapýlmasýný bekliyor. Vatandaþlar, 17 yýldan beri imam atanmayan camide Cuma namazý, Ramazan aylarýnda teravih namazý, Bayram namazý ve cenaze namazlarýný kýlamadýklarýný, bu namazlarý kýlmak için 2 kilometre uzaklýkta olan Fakýlý Köyü yada 4 kilometre uzaklýkta olan Taþdeðirmen köylerine gitmek zorunda kaldýklarýný belirttiler. Köylü vatandaþlardan 70 yaþýndaki Hasan Yýlmaz, “17 yýl önce köyümüze yaptýrdýðýmýz camiye imam atamasý yapýlmadý. Kendi imkânlarýmýzla yaptýrdýðýmýz camimize imam görevlendirilmesini istiyoruz. 17 yýl aradan sonra kendi imkânlarýmýzla yaptýrdýðýmýz camimizde namaz kýlarak ibadetimizi yapmak istiyoruz. Lojmaný da 2 yýl önce yaptýk, köyümüzün lojman ihtiyacý da yok, yetkililer neden köyümüze imam görevlendirmiyorlar, anlamýyoruz” dedi. Gaziantep / iha

Orman Haftasýnda ücretsiz fidan

21-28 MART Dünya Ormancýlýk Haftasý sebebiyle, Erciyes Üniversitesi “Yeþil Nefes Kulübü” öðrencileri tarafýndan Safiye Çýkrýkçýoðlu Meslek Yüksekokulu satýþ noktasýndan ücretsiz fidan daðýtýmý yapýlacak. Erciyes Üniversitesi’nden yapýlan yazýlý açýklamada, üniversite tarafýndan yapýlacak daðýtýmda her personele 1 ücretsiz fidan verileceði, daha fazla fidan talep edecek olan personelin fidan baþýna 1,5 TL ödeyeceði bildirildi. Bu kampanyadan yararlanmak isteyen personelin, kimliklerini göstermelerinin yeterli olduðu belirtilen açýklamada “Senin de dikili bir aðacýn olsun” ad lý kampanyanýn, özel dernek yelekli “Yeþil Nefes Kulübü” üyeleri tarafýndan yürütüldüðü ifade edildi. Kayseri / iha


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.