21 Mart 2011

SiyahMaviKýrmýzýSarý

N ANI EDÝZ HU K A B Ý K S E E ÇEVR U ’YA KONUÞT

Y

NÜKLEER SANTRAL A M U D N A R E REF SUNULMaAsý pLlaInlanan

Tehlike kontrol altýna alýndý Haberi sayfa 7’de

AKADEMÝSY EN-YAZ CEMÝL ERTEM AR :

ÝNSANLIK SAÝ D NURSÎ’NÝN YOLUNDA

uSaid Nursî, “beþer, esirlið i parçaladýðý gibi ecirli ði de parçala y acaktýr” derken aslýnd a bundan son rasýný da anlatýyordu. Ü stad, ecir sonra sý devri, malikiyet ve se rbestiyet olara k nitelemiþtir. Þim di insanlýðýn buraya doðru gittiðin i söyleyebiliriz .

Yazýsý sayfa 8 ’de

kurulm mu Türkiye’de olumlu ve olu li i g il le r le l a tr menükleer san olduðuna göre r le le it k n þa la suz yak erekir.” a götürmek g m u d ra fe re yi sele ajý 6’da emal’in röport K in y se ü H .

H

Y GERÇEKTEN HABER VERiR

23 MART ÇA RÞ GÜNÜ GAZE AMBA TE BÝRLÝKTE ÜC NÝZLE RETSÝZ

ASYA’NIN BAHTININ MÝFTAHI, MEÞVERET VE ÞÛRÂDIR

YIL: 42

www.yeniasya.com.tr

21 MART 2011 PAZARTESÝ / 75 Kr

SAYI: 14.751

Niyetleri iþgal mi? uÝ­ran­Dý­þiþ­le­ri­Ba­kan­lý­ðý­Söz­cü­sü­Ra­min­Mih­man­pe­rest,­Ko­a­lis­yon­Güç­le­ri­nin­Kad­da­fi­yö­ne­ti­mi­ne­kar­þý­as­ke­rî­o­pe­ras­yo­nuy­la­il­gi­li­o­la­rak,­‘’Sul­ta­cý­ül­ke­le­rin­sa­bý­ka­ve­tu­tum­la­rý­na­bak­tý­ðý­mýz­da,­on­la­rýn­zu­lüm­al­týn­da­ki­ül­ke­le­ri­iþ­gal­de­ki­ni­yet­le­ri­nin­þüp­he­gö­tür­dü­ðü­nün­gö­rül­dü­ðü­nü’’­söy­le­di.­Haberi 7’de

Libya’yý gören BM, Ýsrail’i niye görmedi?

HALKINA KURÞUN SIKTIRAN DÝKTATÖR KADDAFÝ’YÝ DEVÝRMEK ÝÇÝN OPERASYON DÜZENLEYEN BM, GAZZE’DEKÝ BÝNLERCE MASUMU KATLEDEN ÝSRAÝL’ÝN ZULMÜNE SESSÝZ KALMIÞTI.

ÝKÝYÜZLÜ BM’YE TEPKÝ uDün­ya­ba­rý­þý­ný­te­min­i­çin­ku­ru­lan­Bir­leþ­miþ­Mil­let­ler’in dün­ya­da­mey­da­na­ge­len­o­lay­lar­da­fark­lý­ta­výr­lar­ser­gi­le­me­si­e­leþ­ti­ri­ko­nu­su­o­lu­yor.­Lib­ya­li­de­ri­Kad­da­fi’yi,­“Hal­ký­na­zul­me­di­yor”­di­ye­as­ke­rî­mü­da­ha­le­de­bu­lu­nan BM’nin;­ay­ný­has­sa­si­ye­ti,­Ýs­ra­il’in­Gaz­ze’de­ger­çek­leþ­tir­di­ði­kat­li­âm­sý­ra­sýn­da­gös­ter­me­me­si­sor­gu­la­ný­yor.

FRANSA MI, AMERÝKA MI?

Ýsrail-Gazze sýnýrý ýsýnýyor

Fransa havadan, ABD ve Ýngiltere ise denizden Libya’ya füze gönderiyor.

uGaz­ze’de­yö­ne­tim­de­o­lan Ha­mas’ýn­as­ke­rî­ka­na­dý­Ýz­zed­din­El­Kas­sam­Tu­gay­la­rý’nýn son­gün­ler­de­Ýs­ra­il’e­ya­pý­lan ba­zý­ha­van­sal­dý­rý­la­rý­ný­biz­zat dü­zen­le­di­ði­ni­a­çýk­la­ma­sý,­Ýs­ra­il­i­le­Ha­mas­a­ra­sýn­da­ki­ge­ri­li­mi­týr­man­dýr­dý.­Haberi 7’de

FOTOÐRAFLAR: AA

uLib­ya’ya­kar­þý­dü­zen­le­nen­o­pe­ras­yo­nun­A­me­ri­ka’nýn pla­ný­ol­du­ðu,­an­cak­I­rak­sa­va­þý­son­ra­sý­dün­ya­nez­din­de i­ti­bar­kay­be­den­bu­ül­ke­nin­Fran­sa’yý­ö­ne­sür­dü­ðü­be­lir­ti­li­yor.­O­pe­ras­yo­nun­si­vil­le­re­za­rar­ver­me­den­ký­sa­sü­re­de­ so­na­ er­me­si­ ta­lep­ e­di­lir­ken,­ ABD’nin­ “O­pe­ras­yon Kad­da­fi’nin­ dev­ril­me­si­ni­ he­def­ al­mý­yor”­ þek­lin­de­ki­ a­çýk­la­ma­sý­i­se­ka­fa­la­rý­ka­rýþ­týr­dý.­Haberi sayfa 4’te

FRANSIZ BASINI VE SÝYASÎ GÖZLEMCÝLER:

LÝBYA LÝDERÝ MUAMMER KADDAFÝ:

BAÞBAKAN ERDOÐAN CÝDDE’DE KONUÞTU:

Sarkozy reklâm peþinde

Bütün Akdeniz tehlikede

Halkýn iradesi hakim olsun

uFran­sa’da­ba­sýn­ve­si­ya­sî­göz­lem­ci­ler,­o­pe­ras­yo­nun­ön­cü­lü­ðü­nü ya­pan­Cum­hur­baþ­ka­ný­Ni­co­las­Sar­kozy’nin,­“u­lus­la­r­a­ra­sý­a­lan­da ak­tif­bir­tu­tum­iz­le­ye­rek,­son­dö­nem­de­ol­duk­ça­dü­þen­po­pü­la­ri­te­si­ni­can­lan­dýr­ma’’­pe­þin­de­ol­du­ðu­yo­ru­mu­nu­ya­pý­yor.­Haberi 7’de

uLib­ya­li­de­ri­Mu­am­mer­Kad­da­fi,­Ak­de­niz­ve­Ku­zey­Af­ri­ka’nýn operasyondan­sonra­“sa­vaþ­a­la­ný”­ha­li­ne­gel­di­ði­ni­be­lir­te­rek,­Ak­de­niz­ve­Ku­zey­Af­ri­ka­ül­ke­le­ri­nin­çý­kar­la­rý­nýn,­“þu­an­dan­i­ti­ba­ren teh­li­ke­al­týn­da­o­la­ca­ðý­ný”­i­fa­de­et­ti.­Haberi sayfa 7’de

uBaþ­ba­kan­Re­cep­Tay­yip­Er­do­ðan,­Cid­de­E­ko­no­mik­Fo­ru­mu’nda yap­tý­ðý­ko­nuþ­ma­da,­“Te­men­ni­e­de­rim­ki­bu­son­ge­liþ­me­ler­le­Lib­ya’da­ar­týk­kar­de­þin­kar­de­þi­öl­dür­dü­ðü­dö­nem­sü­r’at­le­bit­sin­ve Lib­ya­hal­ký­nýn­i­ra­de­si­Lib­ya’ya­ha­kim­ol­sun’’­de­di.­Haberi 4’te

SBS baþvurularý 25 Mart’ta sona erecek/ 3’te ISSN 13017748

Zorunlu askerliði kaldýracaðýz DP Genel Baþkaný Namýk Kemal Zeybek, Seçime Hazýrlýk Toplantýsýnda iktidara geldiklerinde zorunlu askere alma sistemini kaldýracaklarýný, ordunun meslekten, savaþçýlardan oluþacaðýný söyledi. Haberi sayfa 5’te

SiyahMaviKýrmýzýSarý

SiyahMaviKýrmýzýSarý

2

21 MART 2011 PAZARTESÝ

LÂHÝKA

‘‘

Kuyruk sokumu dýþýnda Âdemoðlunun her tarafýný toprak yer. Ýnsan ondan yaratýlmýþ ve yine ondan terkib edilecektir.

Câmiü's-Saðîr, No: 2996/ Hadis-i Þerif Meâli

Musîbetler kudret-i Ýlâhiyenin perdesidir

‘‘

Cenâb-ý Hak lisân-ý hikmetle ona (Azrail’e) demiþ ki: “Seninle ibâdýmýn ortasýnda musîbetler, hastalýklar perdesini býrakacaðým; tâ þekvâlarý onlara gidip, senden küsmesinler.”

irinci Lem’a: Tevhid iki kýsýmdýr. Meselâ, nasýl ki bir çarþýya ve bir þehre büyük bir zâtýn mütenevvi’ mallarý gelse, iki çeþitle onun malý olduðu bilinir. Biri, icmâlî, âmiyânedir ki, “Bu kadar azîm mal, ondan baþka kimsenin haddi deðil ki sahip olabilsin.”

Fakat böyle âmî bir adamýn nezâretinde çok hýrsýzlýk olabilir. Parçalarýna çok adamlar sahip çýkabilir. Ýkinci çeþit odur ki, her denk üzerinde yazýyý okur, her bir top üstünde turrayý tanýr, her bir ilân üstünde mührünü bilir bir sûrette, “Her þey o zâtýndýr” der. Ýþte þu hâlde, her bir þey o zâtý mânen gösterir.

Aynen öyle de, tevhid dahi iki çeþittir.

• Biri tevhid-i âmî ve zâhirîdir ki; “Cenâb-ý Hak birdir, þeriki, nazîri yoktur, bu kâinat onundur.”

• Ýkincisi tevhid-i hakikidir ki, her þey üstünde sikke-i kudretini ve hâtem-i rubûbiyetini ve nakþ-ý kalemini görmekle doðrudan doðruya her þeyden O'nun nuruna karþý bir pencere açýp O'nun birliðine ve her þey O'nun dest-i kudretinden çýktýðýna ve Ulûhiyetinde ve Rubûbiyetinde ve mülkünde hiçbir vech ile, hiçbir þeriki ve muîni olmadýðýna, þuhuda yakýn bir yakîn ile tasdik edip imân getirmektir ve bir nevi huzur-u dâimî elde etmektir. Biz dahi þu Sözde, o hâlis ve âlî tevhid-i hakikiyi gösterecek þuâlarý zikredeceðiz.

Birinci nükte içinde bir ihtar: Ey esbâbperest gàfil! Esbâb, bir perdedir. Çünkü, izzet ve azamet öyle ister. Fakat, iþ gören kudret-i Samedâniyedir. Çünkü, tevhid ve celâl öyle ister ve istiklâli iktizâ eder. Sultan-ý Ezelînin memurlarý, saltanat-ý rubûbiyetin icraatçýlarý deðillerdir. Belki o saltanatýn dellâllarýdýrlar ve o rubûbiyetin temâþâger nâzýrlarýdýrlar. Ve o memurlar, o vâsýtalar; kudretin izzetini, Rubûbiyetin haþmetini izhâr içindir; tâ umûr-u hasîse ile kudretin mübâþereti görünmesin.

Aczâlûd, fakrpîþe olan insanî bir sultan gibi, acz ve ihtiyaç için memurlarý þerik ittihaz etmiþ deðildir.

Demek esbâb vaz’ edilmiþ, tâ aklýn nazar-ý zâhirîsine karþý kudretin izzeti muhâfaza edilsin. Zîrâ aynanýn iki vechi gibi, her þeyin bir mülk ciheti var ki, aynanýn mülevven yüzüne benzer, muhtelif renklere ve hâlâta medâr olabilir; biri melekûttur ki, aynanýn parlak yüzüne benzer. Mülk ve zâhir vechinde, Kudret-i Samedâniyenin izzetine ve kemâline münâfi hâlât vardýr; esbâb, o hâlâta hem mercî, hem medâr olmak için vaz’ edilmiþler. Fakat, melekûtiyet ve hakikat cânibinde, her þey þeffaftýr, güzeldir, kudretin bizzat mübâþeretine münâsiptir, izzetine münâfi deðildir. Onun için, esbâb sýrf zâhirîdir, melekûtiyette ve hakikatte tesir-i hakikileri yoktur.

Hem, esbâb-ý zâhiriyenin diðer bir hikmeti þudur ki: Haksýz þekvâlarý ve bâtýl itirazlarý âdil-i Mutlaka tevcih etmemek için, o þekvâlara, o itirazlara hedef olacak esbâb vaz’ edilmiþtir. Çünkü, kusur onlardan çýkýyor, onlarýn kabiliyetsizliðinden ileri geliyor. Bu sýrra bir misâl-i latîf sûretinde bir temsil-i mânevî rivâyet ediliyor ki: Hazret-i Azrâil Aleyhisselâm, Cenâb-ý Hakka demiþ ki: “Kabz-ý ervâh vazifesinde Senin ibâdýn benden þekvâ edecekler, benden küsecekler.”

Cenâb-ý Hak lisân-ý hikmetle ona demiþ ki, “Seninle ibâdýmýn ortasýnda musîbetler, hastalýklar perdesini býrakacaðým; tâ þekvâlarý onlara gidip, senden küsmesinler.” Ýþte bak: Nasýl hastalýklar perdedir, ecelde tevehhüm olunan fenâlýklara mercîdirler ve kabz-ý ervâhta hakikat olarak olan güzellik, Azrâil Aleyhisselâmýn vazifesine mütealliktir; öyle de, Hazret-i Azrâil dahi bir perdedir, kabz-ý ervâhta zâhiren merhametsiz görünen ve rahmetin kemâline münâsip düþmeyen bâzý hâlâta mercî olmak için, o memuriyete bir nâzýr ve kudret-i Ýlâhiyeye bir perdedir. Evet, izzet ve azamet ister ki, esbâb perdedâr-ý dest-i kudret ola aklýn nazarýnda; tevhid ve celâl ister ki, esbâb ellerini çeksinler tesir-i hakikiden.

Sözler, 22. Söz, 2. Makam, 1. Lem’a LÜGATÇE:

ibâd: Kullar. þekvâ: Þikâyet. perdedâr-ý dest-i kudret: Ýlâhî kudret elinin önündeki perdelik.

‘Müstemî, müteharrî-i hakîkat bir Japondur’ bakicimic@hotmail.com

S

on Japonya depremi biz le re Ri sâ le-i Nûr’da ki Ja pon lar la il gi li ba his le ri der hatýr ettirdi. Risâle-i Nûr eserlerinde Japonlar la il gili mev zû lar var dýr.

Bun lar dan bi ri Nok ta Ri sâ le si’nde ki “Müs te mî (din le yen) , müteharrî-i hakikat (hakikati araþtýran) bir Japondur” 1 ifâdesi dir. Bu Ri sâ le de Be dî üz za mân Haz ret le ri Ja pon la rý din le me ma kâ mýn da, ha kî ka ti a raþ tý ran olarak ta’rîf eder. Hakîkaten Japonlar bu sýfata lâyýktýrlar. Hatta Bedîüzzamân Hazretleri “Kesb-i medeniyette Japonlara iktidâ bize lâzýmdýr.”2 demekte ve hakîkatleri, doðrularý ve gerçekleri araþ týr ma da Ja pon la ra uy ma mý zý tavsiye etmektedir. Çünkü “Avru pa’dan me hâ sin-i me de ni ye ti (medeniyetin güzelliklerini) almakla berâber, her kavmin mâ ye-i bekasý olan âdât-ý milliyele rini muhâfaza ettiler.”3 diyerek Japonlarýn, medeniyetin güzelliklerini alýrken kendi âdetlerini ve kültürlerini muhâfaza ettikle rini belirtir.

Yine Risâle-i Nûr satýrlarý ara sýn da gö rü yo ruz ki, bir Ja pon Baþkomutaný Ýstanbul ulemâsýna bazý suâller soruyor ve bu suâllere Bedîüzzamân Hazretleri cevaplar veriyor ve bu cevaplar Beþinci Þuâ’nýn te’lîfine mukaddeme o lu yor. Þöy le ki; “Bun dan kýrk se ne ev vel ve Hür ri yet ten bir sene evvel Ýstanbul’a geldim.

O za man Ja pon ya’nýn Baþ ku mandaný, Ýslâm ulemâsýndan dinî bazý suâller sormuþtu. Onlarý Ýstanbul hocalarý benden sordular. Hem çok þeyleri o münâsebetle suâl ettiler.”4 Hat ta Mu hâ ke mât’ta Ja pon lar’ýn sorduklarý sorularýn ne kadar önemli olduðunu görüyoruz.

“Onlardan bir suâl: ‘Bizi, kendisine îmân etmeye çaðýrdýðýnýz Allah’ýn varlýðýna delâlet eden açýk delil nedir? Mahlûkat neden yaratýlmýþtýr? Yoktan mý? Maddeden mi? Yok sa o nun zâ týn dan mý? Ve diðer þüpheli sorular...’”

gibi sorulan sorulara Bedîüzzamân Hazretleri, ilgili eserinde cevaplar vermiþtir. Bu sorulardan da anlaþýlýyor ki, Japonlar hakîkaten mü te har rî-i ha kî kat ko nu mun da dýr lar. Bu sebep le dir ki Avrupa’dan mehâsin-i medeniye ti al dý lar ve te rak kî et ti ler.

Dünyanýn en ileri teknolojisine ve te rak kî si ne u laþ tý lar. An cak noksan olan bir þeyler var ki, Ýlâhî ihtâr ile mânevî cihete sevk olu nu yor lar. Mu hâ ke mât’ta Al lah’ýn varlýðýna dair açýk delilleri soruyorlar. Ancak ekser olarak, Allah’ýn kâinattaki tevhid delillerine gerekli yönelmeyi yapamamýþ olacaklar ki Ýlâhî musîbetlerle, o cihete sevk olunuyorlar. Belki de, bu musîbetlerle Yüce Allah onlara aczlerini ve fakrlarýný yakînen hissettirerek kalb ve rûhlarýný ihtizâza getirip yüzlerini ve özlerini þu fânî dünyadan kendisine çevirmeyi irade etmektedir.

Japonlar teknoloji ve terakkîde dünya devletlerinin ilk sýrasýnda yer alýyorlar. Ancak burada çok önemli ve tehlikeli bir durum olduðunu fark ediyoruz. On Dördüncü Söz’ün Hâtimesi’nde çok ö nem li ve il ginç bir a çýk la ma dik ka ti mi zi çe ki yor. Þöy le ki: “Nasýl ki bir gün gelecek, þu musah har ze min, yü zü nün ziy ne ti olan âsâr-ý beþeriyeyi þirk-âlûd, þükürsüz görüp çirkin bulur. Hâlýk’ýn emriyle, büyük bir zelzele i le bü tün yü zü nü si ler, te miz ler.”5 Burada geçen Allah’ýn emri altýnda ve O'nun emrine âmâde olan zemin, beþerin sapýtmýþ, þirke bulaþmýþ, Cenâb-ý Hakk’ýn dýþýnda olanlardan yardým, medet u mar ha le gel miþ ko nu mu ve teknolojik eserleri ile þükürsüz bir hâle düçâr olmuþtur. Bu hâl o kadar ileri gitmiþtir ki, yaptýklarý eserler ile gurûra giriyor ve yapýlan yollarýn, köprülerin en þiddetli depremlere bile dayanabileceði iddiâsýnda bulunabiliyorlar.

Ko be dep re mi ön ce sin de “Bu köprüleri ve üst geçitleri on iki þiddetinde deprem bile yýkamaz” id di â ve gu rur la rý ný Al lah yer le bir ederek onlara ihtâr edip gös termiþti. Hem “Zelzele gibi vâký’alar olan þu hâdisat-ý kevniye, te sâ düf o yun ca ðý de ðil ler” 6dir.

Belki “küre-i arzýn, benî Âdemden, bahusus ehl-i îmândan beðenmediði bir kýsým etvâr-ý gaf letin sýklet-i mânevîyesinden omuz silk me ye ben ze yen zel ze le

gibi mevtâlûd hâdisat-ý hayatiye sini, bir mülhidin neþrettiði gibi gâyesiz, tesadüfî zannederek, bütün mu sî bet ze de le rin e lîm zâ yi’âtýný bedelsiz, hebâen mensûr gösterip müthiþ bir ye’se atarlar.

Hem büyük bir hata, hem büyük bir zulüm ederler. Belki öyle hâdi se ler, bir Ha kîm-i Ra hîm’in emriyle, ehl-i îmânýn fâni malýný sadaka hükmüne çevirip ibkâ etmektir ve küfrân-ý nimetten gelen günâhlara kefarettir.” 7 Belki de en önemli noktalardan bir tanesi þu olabilir: Artýk yaþlý zeminimiz kýyamet öncesi, ölümün keþif kollarý nev’înden ön ihtârlarla Allah’ýn emri ile beþerin bütün bütün yoldan çýkmamasý, maddî ve mânevî bir kýyametin arzýn ecel-i fýtrîsinden evvel baþýna gelmemesi için son ikazlar yapýlmaktadýr. Yüce Allah, bütün insanlýða þöyle bir ders veriyor olmalýdýr: Ey nev-i beþer, aklýnýzý baþýnýza alýnýz! Sizin enâniyetiniz ve gurûrunuz olan þirk-âlûd ve þü kür süz â sâr-ý be þe ri ye niz si zi kurtaramaz. Siz onlara güvenmeyiniz ve onlarý güçlü görmeyiniz.

Esâs güç ve kudret sahibi Benim.

Sizin güçlü ve kuvvetli gördüðünüz ve çokça güvendiðiniz esbâb olan âsâr-ý beþeriyenizi silip süpürürüm. Benim kudretimin önünde onlar dayanamaz ve onlarý yýkar yok ederim.

Depremden sonra oluþan tsunami dalgalarýnýn her yeri sürükle yip gö tür dü ðü gö rün tü le ri ni görünce, yüce Rabbimizin güç ve

kudretinin sonsuzluðu gözler önü ne se ril miþ o lu yor. Böy le ce musîbet nev-i beþere hakîkî bir nâsih ve uyarýcý vazîfesini yapmaya devam ediyor.

Japonlar soðukkanlý ve müte harrî-i hakîkat konumunda insanlardýr. Dinlemeyi, öðrenmeyi, araþtýrmayý ve güzel þeyleri almayý severler. Öyleyse kâinatta en bü yük ha kî kat î mân ol du ðu na göre, Japonlar bu en büyük hakikate öncelikle Allah’a îmân cihetiyle kavuþmalýdýr. Belki de fýtratla rýn da ki mü te har rî-i ha kî kat meylini bu yönde istimâl ettirmek için Rabbimiz onlara musîbet veriyor. Zira “hayat musîbetlerle, hastalýklarla tasaffî eder, kemâl bulur, kuvvet bulur, terakkî eder, netice verir, tekemmül eder, vazîfe-i hayatiyeyi yapar.” 8 “Öyle de, çok zâhirî musîbetler var ki, Ýlâhî birer ihtâr, birer îkazdýr.” 9 “Ve bir kýsmý, gafleti daðýtýp, beþerî olan aczini ve zaafýný bildirerek bir nevî huzur vermektir.”10 Elhâsýl: “Cenâb-ý Hak, hadsiz kudret ve nihayetsiz rahmetini göstermek için, insanda hadsiz bir acz, nihayetsiz bir fakr derc eylemiþtir. Hem hadsiz nukûþ-u esmâsýný göstermek için insaný öy le bir sû ret te halk et miþ ki, hadsiz cihetlerle elemler aldýðý gibi, hadsiz cihetlerle de lezzetler a la bi lir bir ma ki ne hük mün de yaratmýþ.

Ve o makine-i insaniyede yüzer âlet var. Herbirinin elemi ayrý, lezzeti ayrý, vazifesi ayrý, mü-

kâfâtý ayrýdýr. Adeta insan-ý ekber olan âlemde tecellî eden bütün esmâ-i Ýlâhiye, bir âlem-i asgar olan insanda dahi o esmânýn umûmiyetle cilveleri var. Bunda sýhhat ve âfiyet ve lezâiz gibi nâfi e mir ler na sýl þük rü de dir tir, o makineyi çok cihetlerle vazîfelerine sevk eder, insan da bir þükür fabrikasý gibi olur. Öyle de, musîbetlerle, hastalýklarla, âlâm ile, sair müheyyiç ve muharrik ârýzalarla, o makinenin diðer çarklarýný harekete getirir, tehyiç eder.

Mâhiyet-i insaniyede münderiç olan acz ve zaaf ve fakr madenini iþlettiriyor. Bir lisânla deðil, belki herbir âzânýn lisânýyla bir ilticâ’, bir istimdâd vaziyetini verir. Gü ya in san o â rý za lar la, ay rý ay rý bin ler ka le mi ta zam mun e den müteharrik bir kalem olur, sahife-i hayatýnda veyahut levh-i mi salîde mukadderât-ý hayatýný yazar, esmâ-i Ýlâhiyeye bir ilânnâme yapar ve bir kasîde-i manzûme-i Sübhâniye hükmüne geçip, vazîfe-i fýtratýný ifâ eder.” 11 Dipnotlar: 1- Mesnevî-i Nuriye, 2006, s: 384.

2- Eski Said Eserleri, 2009, s: 175.

3- Eski Said Eserleri, 2009, s: 175.

4- Þuâlar, 2005, s: 562.

5- Sözler, 2004, s: 227.

6- Sözler, 2004, s: 227.

7- Sözler, 2004, s: 227.

8- Lem’alar, 2005, s: 23.

9- Lem’alar, 2005, s: 27.

10- Lem’alar, 2005, s: 27.

11- Lem’alar, 2005, s: 30-31.

SiyahMaviKýrmýzýSarý

SiyahMaviKýrmýzýSarý

Y

HABER

Genel Yayýn Müdürü

Yayýn Koordinatörü

Haber Müdürü Recep BOZDAÐ Ankara Temsilcisi Mehmet KARA Reklam Koordinatörü Mesut ÇOBAN Görsel Yönetmen: Ýbrahim ÖZDABAK

Kâzým GÜLEÇYÜZ

Abdullah ERAÇIKBAÞ

Abone ve Daðýtým Koordinatörü: Adem AZAT

Yeni Asya Gazetecilik Matbaacýlýk ve Yayýncýlýk Sanayi ve Ticaret A.Þ. adýna imtiyaz sahibi

Mehmet KUTLULAR Genel Müdür

Recep TAÞCI

Yazý Ýþleri Müdürü (Sorumlu) Mustafa DÖKÜLER Ýstihbarat Þefi Mustafa GÖKMEN Spor Editörü Erol DOYURAN

Yeni Asya basýn meslek ilkelerine uymaya söz vermiþtir.

Merkez: Gülbahar Cd., Günay Sk., No: 4 Güneþli 34212 Ýstanbul Tel: (0212) 655 88 59 Yazýiþleri fax: (0212) 515 67 62 Kitap satýþ fax: (0212) 651 92 09 Gazete daðýtým: Telefax (0212) 630 48 35 ÝlânReklam servisi fax: 515 24 81 Caðaloðlu: Cemal Nadir Sk., Nur Ýþhaný, No: 1/2, 34410 Ýstanbul. Tel: (0212) 513 09 41 ANKARA TEMSÝLCÝLÝÐÝ: Meþrutiyet Cad. Alibey Ap. No: 29/24, Bakanlýklar/ANKARA Tel: (312) 418 95 46, 418 14 96, Fax: 425 03 36 ALMANYA TEMSÝLCÝLÝÐÝ: Zeppelin Str. 25, 59229 Ahlen, Tel: 004923827668631, Fax: 004923827668632 KKTC TEMSÝLCÝLÝÐÝ: Avni Efendi Sok., No: 13, Lefkoþa. Tel: 0 542 859 77 75 Baský: Yeni Asya Matbaacýlýk Daðýtým: Doðan Daðýtým Sat. ve Paz. A.Þ.

Yayýn Türü: Yaygýn süreli

ISSN 13017748

21 MART 2011 PAZARTESÝ

NAMAZ VAKÝTLERÝ Hicrî: 16 R. Ahir 1432 Rumî: 8 Mart 1426

Ýller Adana Ankara Antalya Balýkesir Bursa Diyarbakýr Elazýð Erzurum Eskiþehir Gaziantep Isparta

Ýmsak 4.13 4.19 4.32 4.39 4.34 3.53 3.56 3.46 4.29 4.05 4.31

Güneþ 5.35 5.45 6.54 6.05 6.00 5.15 5.19 5.11 5.54 5.27 5.54

Öðle 11.53 12.03 12.12 12.23 12.18 11.34 11.38 11.29 12.12 11.45 12.12

Ýkindi 15.17 15.26 15.36 15.46 15.41 14.57 15.01 14.52 15.35 15.09 15.36

Ýthal öðretmen kabul edilemez KAMU-SEN GENEL BAÞKAN VEKÝLÝ KONCUK: TÜRKÝYE’DE ATANMAYI BEKLEYEN 350 BÝN ÖÐRETMEN VARKEN, MEB’ÝN YABANCI ÖÐRETMEN ÝSTÝHDAM ETMEYÝ PLANLAMASI, ÖÐRETMENLERÝMÝZE BÜYÜK BÝR HAKARETTÝR. TÜRKÝYE Kamu-Sen Genel Baþkan Vekili ve Türk Eðitim-Sen Genel Baþkaný Ýsmail Koncuk, Millî Eðitim Bakanlýðýnýn ‘’Fatih Projesi’’ kapsamýnda yabancý öðretmen istihdam etmeyi planlamasýný, ‘’Türkiye’de atanmayý bekleyen 350 bin öðretmen varken, eðitim fakültesi mezunlarý iþsizliðin pençesinde kývranýrken, Millî Eðitim Bakanlýðýnýn 40 bin yabancý öðretmen istihdam etmeyi planlamasý, öðretmenlerimize büyük bir hakarettir’’ sözleri ile eleþtirdi. Koncuk, yazýlý açýklamasýnda, Millî Eðitim Bakanlýðýnýn, ‘’Fatih Projesi’’ kap samýnda Ýngilizce dersi için gelecek yýldan itibaren yýlda 10 bin olmak üzere 4 yýlda 40 bin yabancý öðretmen istihdam etmeyi planladýðýný ifade etti. Bakanlýðýn bu projesinin kendi yetiþtirdiði öðretmenleri diskalifiye eden, on lara üvey evlât muamelesi yapan ve öðretmenine güven duymayan bir zihniyetin ürünü olduðunu savunan Koncuk, eðitim camiasýnýn bu kez de kendi öðretmenlerine güvenmeyen bir Millî Eðitim Bakaný ile karþý karþýya kaldýðýný öne sürdü. Projenin eðitim cami asýnda infiale sebep olduðunu vurgulayan Koncuk, açýklamasýnda, þu görüþlere yer ver-

di: ‘’Türkiye’de atanmayý bekleyen 350 bin öðretmen varken, eðitim fakültesi mezunlarý iþsizliðin pençesinde kývranýrken, Bakanlýk kapýsýnda öðretmenler ‘atanmak istiyoruz’ diye eylem yaparken, Bakan Çubukçu KPSS skandalý dolayýsýyla maðdur olan öðretmenlerin acýsýný dindirmek için 30 bin ek öðretmen alýmý yapmaya yanaþmazken; Millî Eðitim Bakanlýðýnýn 40 bin yabancý öðretmen istihdam etmeyi planlamasý, öðretmenlerimize büyük bir hakarettir. Bu proje, öðretmenlerimizi rencide etmiþtir. Birçok kez aþaðýlanmaya, horlanmaya maruz kalan öðretmenler, yine Bakanlarý tarafýndan ters köþeye yatýrýlmýþtýr. Bakan Nimet Çubukçu, öðretmenleri yurt dýþýndan ithal edecekse, öðretmenleri mizin yýllarca eðitim fakültelerinde dirsek çürütmesine hiç gerek yoktur. Hatta eðitim fakültelerine kilit vuralým, belki o zaman Nimet Çubukçu bakanlýðýný daha rahat yönetebilir. Öðretmenlerini istihdam etme becerisinden yoksun olan Millî Eðitim Bakanlýðýnýn, gözünü yabancý öðretmenlere dikmesi, yabancý öðretmen ithal ederek, çocuklarýmýzýn iyi bir Ýngilizce eðitimi göreceðine inanmasý

Malatya’da yolcu otobüsü devrildi, 7 kiþi yaralandý MALATYA’DAKÝ trafik kazasýnda 7 kiþi yaralandý. Alýnan bilgiye göre, Ýstanbul’dan Muþ’a giden Hasan Mede (33) yönetimindeki 34 LLE 49 plâkalý yolcu otobüsü, Darende-Malatya karayolunun 36. kilometresindeki Darýca mevkisinde freninin patlamasý sonucu kontrolden çýkarak devrildi. Yolculardan Zafer Uçak (40), Marifet Uçak (40), Ayþe Duman (55), Nevse Bozyer (71), Ahmet Bozyer (6), Abdullah Sayýlgan (19) ve Gülay Dere (19) yaralandý. Yaralýlar, Malatya Devlet Hastanesine kaldýrýldý. Malatya / aa

Öðrencinin kullandýðý servisin þoförü kovuldu RÝZE Ýl Millî Eðitim Müdürü Rasim Çelik, servis midibüsünü öðrencinin kullandýðý iddialarýyla ilgili, ‘’Ýl Millî Eðitim Müdürlüðünün taþýmalý eðitim kapsamýnda servis þoförüyle olan sözleþmesinin feshedildiðini’’ bildirdi. Çelik, yaptýðý yazýlý açýklamada, internet sitelerinde yayýnlanan görüntülerde, 10 yaþlarýndaki bir çocuðun servis midibüsünü kullandýðýnýn görüldüðünü belirtti. Yapýlan inceleme ve araþtýrma sonucunda görüntüleri, Güneysu Gürgen Köyünde, Mevlüt T. adlý servis þoförünün çektiðinin belirlendiðini ifade eden Çelik, ‘’Görüntülerin çekildiði anda araçta öðrenci ve yolcu bulunmuyordu. Buna raðmen çocuklarýn güvenliðinden sorumlu bir kiþinin böyle bir davranýþý kabul edilemez. Konunun ciddiyeti ve ehemmiyeti açýsýndan Millî Eðitim Müdürlüðünce, adý geçen sürücüyle olan taþýmalý eðitim kapsamýndaki sözleþme feshedildi’’ ifadelerini kullandý. Rize / aa

Ýstanbul Boðazý’nda sis ÝSTANBUL Boðazý, yoðun sis dolayýsýyla çift yönlü transit gemi geçiþlerine kapatýldý. Ýstanbul Gemi Trafik Hizmetleri Müdürlüðünden alýnan bilgiye göre, önceki gece saatlerinde etkisini arttýran sis dolayýsýyla boðaz, dün saat 06.15’ten itibaren çift yönlü transit gemi geçiþlerine kapatýldý. Ýstanbul / aa

Ormancýlýk Forumu 2013’te Ýstanbul’da TÜRKÝYE Ziraat Odalarý Birliði (TZOB), Birleþmiþ Milletler tarafýndan her iki yýlda bir New York’ta düzenlenen ‘’Birleþmiþ Milletler Ormancýlýk Forumu’’nun, Türkiye’nin talebi ve diðer ülkelerin de desteði ile 10. Forum Toplantýsý’nýn 2013 yýlýn da Ýstanbul’da yapýlacaðýný bildirdi.

TZOB’dan yapýlan yazýlý açýklamada, ormanlarýn öneminin ve faydalarýnýn insanlara duyurulmasý amacýyla 21 Mart’ýn birçok ülkede ‘’Dünya Or mancýlýk Günü’’ olarak kutlandýðý belirtilerek, 2011 yýlýný ‘’Uluslararasý Orman Yýlý’’ olarak ilân eden Birleþ miþ Milletler’in (BM), tabiî hayat alanlarýnýn yok olma hýzýný yavaþlat maya yönelik yeni bir stratejik planýn kabul edildiði 2010 yýlýnýn ardýndan bu yýlýn Ormancýlýk Yýlý olarak kut lanmasýnýn oldukça anlamlý olduðu nu belirttiði ifade edildi. Ankara / aa

YABANCIYA BÜTÇE VAR, YERLÝYE YOK!

Türkiye Kamu-Sen Genel Baþkan Vekili ve Türk Eðitim-Sen Genel Baþkaný Ýsmail Koncuk.

tam bir ibret vesikasýdýr. Bakanlýk çocuklarýmýzýn Ýngilizce öðrenemediðini düþünüyorsa, o halde çuvaldýzý kendisine batýrmalý ve bunun sorumluluðunu Ýngilizce öðretmenlerine yýkmak yerine, müfredat programlarýný baþtan aþaðý yenilemelidir.’’

BAKANLIÐIN hangi bütçe ile yabancý öðretmen çalýþtýracaðýný merak ettiklerini belirten Koncuk, Millî Eðitim Bakanlýðýnýn bütçesinin, yabancý öðretmen ithal etmeye müsaitken, kendi öðretmenini istihdam etmeye müsait olmadýðýný, öðretmen atamalarýnda Maliye Bakanlýðý engeli ile karþýlaþan Millî Eðitim Bakanlýðýnýn, yabancý öðretmen istihdamýn da hiçbir engelle karþýlaþmayacak gibi göründüðünü belirtti. Koncuk, açýklamasýnda, þu ifadelere yer verdi: ‘’Bakanlýðýn bu projesi biz eðitimcilere de ilham kaynaðý olmuþtur.

Türk Eðitim-Sen olarak, projeye onay veren Millî Eðitim Bakaný Çubukçu’yu þiddetle kýnýyor ve ‘Ýthal Bakan Ýstiyoruz’ kampanyasý baþlatýyoruz. Millî Eðitim Bakaný Nimet Çubukçu’nun, görevini lâyýkýyla yerine getiremediðini, Türk millî eðitiminin sorunlarýndan habersiz olduðunu, eðitimciler adýna hiçbir olumlu icraatta bulunmadýðýný, eðitim sistemini felç ettiðini düþünüyor ve yurt dýþýndan Millî Eðitim Bakaný gönderilmesini talep ediyoruz.’’ Ankara / aa

SBS’ye baþvurular Cuma günü bitiyor MÝLLÎ Eðitim Bakanlýðýnca (MEB) ilköðretim 7. ve 8. sýnýflara yönelik düzenlenen Seviye Belirleme Sýnavlarýna (SBS) baþvurular 25 Mart Cu ma günü sona erecek. SBS, ilköðretim 7. sýnýflar için 5 Haziran 2011 Cumartesi, 8. sýnýflar için 4 Haziran 2011 Pazar günü yapýlacak. Sýnav, yurtiçinde 81 ilde, yurtdýþýnda Lefkoþa, Trablus, Riyad, Medine, Cid-

de, Tebük, Kuveyt, Aþkabat, Taþkent, Bakü ve Biþkek’te Türkiye saatiyle 10.00’da yapýlacak. Sýnavlarla ilgili ayrýntýlý bilgiye MEB’in internet sitesinden yayýmlanan sýnav kýlavuzundan ulaþýlabilecek. Bu kýlavuzdaki bilgiler hakkýnda, okul yönetimleri de velilere ve öðrencilere rehberlik edecek. Sýnava baþvurmuþ olmak için 10 TL sýnav

ücretini yatýrmak yeterli olacak.

Bunun için adaylarýn, belirtilen ta rihler arasýnda T.C. Ziraat Bankasý, Türkiye Vakýflar Bankasý ya da Türkiye Halk Bankasý þubelerinden veya bu bankalarýn internet þu be le rin den bi ri ne ‘’Ku rum sal Tah si lat Prog ra mý’’ a ra cý lý ðýy la, T.C kimlik numaralarý ile baþvurmalarý gerekiyor. Ankara / aa

Akþam 17.59 18.09 18.18 18.29 18.24 17.40 17.44 17.36 18.19 17.51 18.18

Yatsý 19.14 19.28 19.32 19.47 19.43 18.55 19.00 18.54 19.37 19.06 19.34

Ýller Ýstanbul Ýzmir Kastamonu Kayseri Konya Samsun Þanlýurfa Trabzon Van Zonguldak Lefkoþa

Ýmsak 4.33 4.44 4.13 4.10 4.23 4.03 3.59 3.50 3.39 4.21 4 .23

Güneþ 6.00 6.08 5.41 5.34 5.46 5.31 5.21 5.17 5.03 5.49 5.42

Öðle 12.19 12.26 11.59 11.53 12.05 11.49 11.39 11.36 11.21 12.07 12.01

Ýkindi 15.41 15.49 15.22 15.16 15.28 15.12 15.03 14.58 14.44 15.30 15.25

Akþam 18.25 18.32 18.06 17.59 18.11 17.55 17.45 17.42 17.27 18.14 18.06

3 Yatsý 19.45 19.48 19.26 19.15 19.26 19.16 19.00 19.02 18.43 19.34 19.19

yeniasyadansize@yeniasya.com.tr

Bir 23 Mart daha aid Nursî’nin görüþlerini, cumhuriye tin temel niteliklerinin doðru anlaþýlmasýna saðlayabileceði katký açýsýn dan deðerlendirmenizi rica ediyoruz. Demok rasi, hukuk devleti ve laiklik gibi kavramlarýn Müslüman bir topluma ikna yoluyla benimsetilmesi ve dayatmacý yöntemlerle dikte edilen farklý yorumlarýn yol açtýðý gerilimlerin aþýlmasý noktasýnda Said Nursî’nin yaklaþýmlarý sizce ne anlam ifade ediyor?” diye sorduðumuz aydýnlar dan ge len ce vap la rýn a na me saj la rý ndan bazýlarýný geçen hafta ortasýndan itibaren sürmanþetten duyurmuþtuk.

Burada hepsini toplu bir þekilde sunarsak: A. Turan Alkan / Zaman yazarý: Hukuka saygýlý yaklaþýmýyla yöneticilerin ezberini bozdu.

Hayreddin Karaman / Yeni Þafak yazarý: Cumhuriyet ve demokrasiyi, Ýslâma uygun bir tarifle benimsedi.

Doç. Dr. Osman Can / Anayasa Mahkemesi Eski Raportörü: Onun görüþleri din ve siyaset tartýþmalarýný zenginleþtiriyor.

Hüseyin Gülerce / Zaman yazarý: Laiklik ve cumhuriyetle ilgili görüþlerinin demokratikleþmeye yapacaðý katký önemli.

Cengiz Aktar / Vatan yazarý: Onun yaklaþýmýnda devlet deðil, insan öncelikli.

Necmiye Alpay / Radikal yazarý: Cum huriyet ve laiklik gibi kavramlarýn karþýlýðýný Ýslâm düþüncesinde aradý.

Teodora Doni / Yeni Þafak yazarý: Cum huriyete bir de Bediüzzaman’ýn penceresinden bakmanýn zamaný þimdi.

Mustafa Akyol / Star yazarý: Said Nursî’nin “Müslümanca demokrasi” tanýmý, tüm Müslüman dünya için çok anlamlý bir vizyon.

Alper Görmüþ / Taraf yazarý: Sineklerin hukukunu savunan bir insan, elbette ki cumhuriyetçidir.

Cemil Ertem / Star yazarý: Demokratik cumhuriyet için Said Nursî’nin fikirlerine ihtiyacýmýz var.

Sibel Eraslan / Star yazarý: Bediüzzaman cumhuriyetçi, demokrat ve hürriyetperverdir.

Müm taz’er Tür kö ne / Za man ya za rý: Said Nursî olmadan modernleþme tarihimiz yazýlamaz. Özcan Ünlü / Yeni Þafak yazarý: Adalet müessesesinin hiçbir cereyana kapýlmamasý ge rektiðini söyledi.

Mehmet Altan / Star yazarý: Müslüman bir toplum tarafýndan demokrasinin benimsenmesinde onun etkisini gözardý etmek mümkün deðil.

Uður Vardan / Radikal yazarý: ‘Hak eden kazansýn,’ adý ister Said Nursî olsun, ister… Ýbrahim Kiras / Star yazarý: Cumhuriyet ve demokrasinin faziletlerini, onun gibi âlimlerin bu sistemleri Ýslâma aykýrý görmemesinden çýkarýyoruz.

Aydýnlarýn bu baþlýklar altýnda dile getirdikleri görüþlerin detaylarýný, iki gün sonra gazeteyle birlikte vereceðimiz ekte okuyabilirsiniz.

Te men nî miz, bu ça lýþ ma nýn, muh te va sý ný teþkil eden konularla ilgili mâlûm gerilimleri aþma ve Said Nursî’nin yorumlarý ekseninde bir mutabakatý yakalama noktasýnda yeni bir baþlangýca vesile olmasý. Ve Üstadýn geçen yýl idrak ettiðimiz 50. yýldönümüyle baþlayan süreçte, onun fikirlerini daha iyi anlama ve anlatma çabalarýna yeni katkýlar saðlamasý. «««

“S

Þam’da Hutbe-i Þamiye Kongresi Üstadý 48. vefat yýldönümünde yad ettiðimiz 2008, meþrutiyetin 100. yýlýna tekabül ediyordu.

O çerçevede, geçen bir asýrda yaþanan demokratikleþme sürecini, Üstadýn görüþleri ýþýðýnda yorumlayan çalýþmalar yaptýk.

Ayný mânâ, 49. vefat yýldönümü ile buluþan 2009’da da devam etti. Ve Divan-ý Harb-i Örfî’nin 100. senesine karþýlýk gelen bu yýlda ülke gündemine oturan “demokratik açýlým” projesine, Üstadýn bir asýr evvel dile getirdiði görüþler ýþýðýnda katkýda bulunmaya çalýþtýk.

Bu yöndeki gayretlerimiz, Münâzarât’ýn 100. yýlýna tekabül eden ve Üstadýn 50. vefat yýldönümünü idrak ettiðimiz 2010’daki çalýþmalarla da bütünleþerek devam etti. Þimdi ise, 51. vefat yýldönümünde, Hutbei Þamiye’nin 100. yýlýný yaþýyor ve gerek geçen asýrda, gerekse günümüzde yaþanan geliþmeleri bu eserdeki tesbit ve tahliller ekseninde anlayýp yorumlamaya çalýþýyoruz.

Geçtiðimiz hafta sonu Þam’da gerçekleþen Risale-i Nur Kongresi bunun ifadesi.

SiyahMaviKýrmýzýSarý

4

21 MART 2011 PAZARTESÝ

HABER

Demokrasi, kan dökülmeden gelsin cakir@yeniasya.com.tr

Ayaðýna kurþun sýkan dünya

D

ün­ya,­hiç­he­sap­ta­ol­ma­yan­bir­‘sa­vaþ’la kar­þý­kar­þý­ya.­Tu­nus’la­baþ­la­yan­ve­Mý­sýr’la­de­vam­e­den­‘halk­a­yak­lan­ma­la­rý’nýn Lib­ya’ya­yan­sý­ma­sý­çok­fark­lý­ol­du.­Lib­ya’da­da halk­‘di­kta­tör’e­kar­þý­i­ti­raz­ses­le­ri­ni­yük­selt­ti,­a­ma o­kol­tu­ðu­terk­et­mek­ye­ri­ne­di­ren­me­yi­ter­cih­et­ti.

Ne­ti­ce­de­bu­gün­Lib­ya,­bom­ba­la­nýr­ha­le­gel­di.

Lib­ya’nýn­bom­ba­lan­ma­sý­‘u­lus­lar­a­ra­sý­te­a­mül­ler’e­uy­gun­gi­bi­gö­rü­nü­yor,­a­ma­bu­ka­rar­la­rý­a­lan ku­rum­la­rýn­a­da­let­le­ha­re­ket­et­me­di­ði­or­ta­da.­Me­se­lâ­BM­Gü­ven­lik­Kon­se­yi­top­la­nýp,­Lib­ya­hal­ký­ný ‘dik­ta­tör’ün­den­ko­ru­mak­ve­kur­tar­mak­i­çin­bu ül­ke­nin­bom­ba­lan­ma­sýy­la­ne­ti­ce­le­nen­bir­ka­ra­rý a­la­bi­li­yor.­Fa­kat­ay­ný­BM,­bü­tün­dün­ya­nýn­i­ti­ra­zý­na­rað­men­‘can­lý­ya­yýn’lar­da­Gaz­ze’yi­bom­ba­la­yan,­o­ra­da­bu­lu­nan­her­ke­si­ö­lü­me­terk­e­den­Ýs­ra­il sal­dý­rý­sý­kar­þý­sýn­da­sus­pus­o­lu­yor...

Pe­ki,­BM­ve­ben­ze­ri­ku­ru­luþ­lar­böy­le­ya­pa­rak kâr­mý­e­di­yor?­Tam­ak­si­ne,­a­da­let­siz­ta­výr­la­rýy­la ö­ne­çý­kan­u­lus­lar­a­ra­sý­ku­ru­luþ­lar­bir­ba­ký­ma­ken­di­a­ya­ðý­na­kur­þun­sýk­mýþ­o­lu­yor.­A­sýl­i­ti­raz­e­dil­me­si­ge­re­ken­nok­ta­bu­ra­sý­dýr.

Lib­ya’da­dik­ta­tör­lük­bu­gün­ku­rul­ma­dý.­O­hal­de,­ya­rým­as­ra­yak­la­þan­bu­ve­ben­ze­ri­dik­ta­tör­lük­le­ri­men­fa­at­le­ri­ge­re­ði­a­yak­ta­tu­tan­‘hür­dün­ya­ül­ke­le­ri’nin­tav­rý­sor­gu­lan­ma­ma­lý­mý?­El­bet­te­dik­ta­tör­ler­git­sin,­a­ma­en­baþ­ta­ni­çin­dik­ta­tör­ler­ik­ti­da­ra­ge­le­bi­li­yor?­Dün­ya­bir­‘köy’­ha­li­ne­gel­di­ði­ne­gö­re,­dik­ta­tör­ler­mad­dî­ve­ma­ne­vî­des­tek­gör­me­se u­zun­yýl­lar­o­kol­tuk­la­rýn­da­ka­la­bi­lir­miy­di?

Me­se­lâ,­bu­gün­kur­tul­mak­is­te­ni­len­Lib­ya­li­de­ri­ni­e­le­a­la­lým.­Çok­de­ðil,­bir­yýl­ön­ce­si­ne­ka­dar “Kad­da­fi­hal­ký­na­zul­me­di­yor,­Lib­ya­hür­ve­de­mok­rat­ol­sun”­di­yen­bir­‘a­dil­li­der’­var­mýy­dý?

Tam­ak­si­ne,­ken­di­mad­dî­men­fa­at­le­ri­i­çin­ya­pý­lan hak­sýz­lýk­la­ra­al­kýþ­tu­tan­Av­ru­pa­lý­li­der­ler­var­dý. Þa­ka­gi­bi,­a­ma­da­ha­ge­çen­yýl­Ý­tal­ya­li­de­ri­Ber­lus­co­ni,­Kad­da­fi’nin­e­li­ni­öp­müþ!­Ne­i­çin?­100­mil­ya­rý­aþ­kýn­‘an­laþ­ma’­im­za­lan­dý­ðý­i­çin!­Bü­tün­dün­ya­yý­ge­ri­de­bý­ra­ka­rak­Lib­ya’ya­ (hük­men) ‘ilk­kur­þun’u­a­tan­Sar­kozy­i­se,­Kad­da­fi’yi­‘en­ö­nem­li­li­der’ se­vi­ye­sin­de­kar­þý­la­mýþ­ve­Pa­ris’in­gö­be­ðin­de­‘ça­dýr’­kur­ma­sý­na­mü­sa­a­de­et­miþ­ti.­Pe­ki,­bir­yýl­da­ne de­ðiþ­ti­ki­‘e­li­ö­pü­len­li­der’­dev­ril­mek­is­te­ni­yor?

Yan­lýþ­an­la­þýl­ma­sýn,­‘dik­ta­tör­ler­ye­rin­de­kal­sýn’ de­mi­yo­ruz.­El­bet­te­git­sin­ler,­a­ma­bu­gü­ne­ka­dar on­la­rý­o­kol­tuk­lar­da­tu­tan­lar­da­sor­gu­lan­sýn!

Dik­ta­tö­rü­de­vir­mek­i­çin­Lib­ya’yý­bom­ba­la­yan­lar,­bir­yan­dan­da­ka­fa­ka­rýþ­tý­ran­a­çýk­la­ma­lar­ya­pý­yor­lar.­Me­se­lâ,­NBC’nin­“Me­et­the­Press”­prog­ra­mý­na­ka­tý­lan­ABD­Ge­nel­kur­may­Baþ­ka­ný­O­ra­mi­ral­Mi­ke­Mul­len,­o­pe­ras­yo­nun­a­ma­cý­nýn,­BM Gü­ven­lik­Kon­se­yi­ka­ra­rý­nýn­uy­gu­lan­ma­sýy­la­sý­nýr­lý­ol­du­ðu­nu,­Kad­da­fi’yi­de­vir­mek­gi­bi­bir­he­de­fi­nin­bu­lun­ma­dý­ðý­ný­söy­le­miþ.­(A­A,­20­Mart­2011) Kad­da­fi­ye­rin­de­ka­la­cak­i­se,­bom­ba­lar­ni­çin?

Yok­sa­þim­di­den­‘o­pe­ras­yon’­son­ra­sý­pet­rol­pa­zar­lýk­la­rý­mý­ya­pý­lý­yor?

Dün­ya­nýn­ger­çek­an­lam­da­hu­zu­ra­ka­vuþ­ma­sý­i­çin de­ðil­de,­‘üç­ku­ruþ’luk­pet­rol­uð­ru­na­bu­zu­lüm­ler­ya­pý­lý­yor­sa­çok­ya­zýk.­Baþ­ta­BM­ol­mak­ü­ze­re­bü­tün­u­lus­lar­a­ra­sý­ku­ru­luþ­lar­a­ci­len­‘in­san­lýk’ý­ik­na­e­de­bi­le­cek­a­çýk­la­ma­lar­yap­mak­mec­bu­ri­ye­tin­de­ler.

Yýl­lar­dan­be­ri­dik­ta­tör­ler­le­pet­rol­pa­zar­lý­ðý­ya­pa­rak­on­la­rýn­zul­mü­ne­ses­siz­ve­se­yir­ci­ka­lan­lar, ar­týk­her­þe­yi­sor­gu­la­yan­in­san­lý­ðýn­so­ru­la­rý­kar­þý­sýn­da­ter­dö­ke­cek­ler.­Hür­dün­ya­ne­ya­pýp­et­me­li, ‘ken­di­a­ya­ðý­na­kur­þun­sý­kan’­in­san­du­ru­mu­na düþ­mek­ten­kur­tul­ma­lý.­Ýn­san­lý­ðýn­u­ya­ný­þý­ve­ha­di­se­le­ri­sor­gu­la­ma­sý,­in­þal­lah­a­çýk­ya­da­giz­li­bü­tün dik­ta­tör­lük­le­rin­so­na­er­me­siy­le­ne­ti­ce­le­nir...

Uçmak ve 6 zanlý adliyeye getirildi n SANATÇI Ýb­ra­him­Tat­lý­ses’e­si­lah­lý­sal­dý­rýy­la­il­gi­li­gö­zal­tý­na­a­lý­nan­ve­a­ra­la­rýn­da­Ab­dul­lah­Uç­mak’ýn­da­bu­lun­du­ðu­1’i­ka­dýn­6­zan­lý­Be­þik­taþ’ta­ki­Ýs­tan­bul­Ad­li­ye­si’ne­ge­ti­ril­di.­Zan­lý­la­rýn­ge­li­þi­sý­ra­sýn­da­po­lis­ge­niþ­gü­ven­lik­ön­le­mi­al­dý.­Ýs­tan­bul­Em­ni­yet­Mü­dür­lü­ðü­Ka­çak­çý­lýk­ve­Or­ga­ni­ze­Þu­be­Mü­dür­lü­ðü’nde­sor­gu­la­rý ta­mam­la­nan­zan­lý­lar,­Ýs­tan­bul­Ad­li­ye­si’ne­ge­ti­ril­di.­Ýs­tan­bul­Em­ni­yet­Mü­dür­lü­ðü’ne­a­it­mi­ni­büs­le­ad­li­ye­ye ge­ti­ri­len­zan­lý­lar­ad­li­ye­ gi­ri­þin­de­ so­ru­la­rý­ ya­nýt­sýz­ bý­rak­tý.­ Bu­ a­ra­da­ Po­li­sin­ ad­li­ye­ ö­nün­de­ ve­ çev­re­sin­de al­dý­ðý­gü­ven­lik­ön­lem­le­ri­dik­kat­çek­ti.­Ýb­ra­him­Tat­lý­ses’e­si­lah­lý­sal­dý­rý­dü­zen­le­me­o­la­yý­i­le­il­gi­li­gö­zal­tý­na a­lý­nan­ 8­ ki­þi­nin­ i­se­ em­ni­yet­te­ki­ sor­gu­la­rý­nýn­ ar­dýn­dan­ser­best­bý­ra­kýl­dýk­la­rý­öð­re­nil­di.­Ýstanbul/cihan

CHP Genel Baþkaný Kemal Kýlýçdaroðlu, Libya’ya yönelik operasyonla ilgili olarak, ‘’Bizim arzumuz kan dökülmeden Libya’ya demokrasi ve özgürlüðün gelmesi’’ dedi. Kýlýçdaroðlu, Türkiye’nin bu konudaki tavrýnýn da yanlýþ olmadýðýný bildirdi. Kýlýçdaroðlu, Ereðli’deki sendikalar, vakýflar, odalar, derneklerin temsilcileri ve muhtarlarla kahvaltýlý toplantýda bir araya geldi. Kýlýçdaroðlu, burada Libya’ya müdahaleye iliþkin bir soruya þu cevabý verdi: ‘’Hiçbir yönetim, kendi halkýna baský kurmamalý, kendi halkýný kurþunlamamalý. Eðer Birleþmiþ Milletler böyle bir karar almýþsa ‘bu olay uluslar arasý meþruiyet kazanmýþ’ demektir. Biz, yapýlan operasyonunun, kan dökülmeden gerçekleþtirilmesini istiyoruz. Özellikle Kaddafi’ye çaðrýmýz var; Libya sür'atle demokrasiye geçmeli, bu konuda açýklamalar yapýlmalý. Bu konuda Türkiye’nin tavrý da yanlýþ deðil. U luslar arasý meþruiyet kazandýðýna göre yapýlan çaðrýlarý da olumlu buluyorum. Bu tür bir operasyonun daha farklý yapýlmasýný arzu ederdik, kan dökülmemesi için ama koþullarýn uygun olmadýðý yönünde bazý bilgiler geliyor, Kaddafi’nin direndiði yönünde bazý bilgiler geliyor. Bizim arzumuz, kan dökülmeden Libya’ya demokrasi ve özgürlüðün gelmesi.’’ Ereðli /­a­a

Asýl þimdi ‘One minute’ deme vakti BBP Genel Baþkaný Yalçýn Topçu, Libya’ya karþý uluslar arasý koalisyon güçlerinin hava operasyonlarýnýn baþlatmasýyla ilgili olarak, ‘’Sayýn Baþbakan, asýl þimdi ‘One minute’ deme vaktidir’’ uyarýsý yaptý. Libya’daki geliþmelerle ilgili yazýlý açýklamada yapan Topçu, Hükümet’in bu konudaki politikasýný eleþtirdi. ‘’Libya’ya düzenlenen saldýrýyý’’ kýnadýðýný belirten Topçu, ‘’Irak’a demokrasi getireceðim’ diyerek Irak’a saldýran güçler ile bugün Libya’ya saldýran güçler aynýdýr. Irak’ý istikrarsýzlaþtýrýp yer altý zenginliklerini sömürenler emellerine ulaþtýlar. Irak’ta 1,5 milyon Müslüman’ýn kaný aktý. Ayný se naryo, ayný dram Libya’da yaþanacak gibi... Endiþe ediyoruz’’ deðerlendirmesinde bulundu. Topçu, saldýrýlarýn bir an önce bitmesini istediklerini belir-

terek, þunlarý kaydetti: ‘’Libya hakkýnda karar verecek olan Libya halkýdýr. Müslümanlarýn, Batýlý güçlerin adaletine ve demokrasi kýlýflý çözüm yollarýna ihtiyacý yoktur. Deðiþim ve dönüþüm talep eden Müslüman Libya halký iyi yönetimlere lâyýktýr.

Kaddafi gitmelidir ancak Tunus’u ve Mýsýr’ý yönetenlerin gittiði gibi gitmelidir.” “Sayýn Baþbakan’ý ikaz ediyoruz: Sayýn Baþbakan, asýl þimdi ‘One Minute’ deme vaktidir. Batýlý iþgalci güçlere þimdi ‘One Minute’ demek lâzýmdýr” diyen Topçu, “Hükümeti uyarýyoruz: Ýncirlik Üssü’nü ABD uçaklarýna ve Batýlý koalisyon güçlerine kullandýrmayýn. Bizim topraklarýmýzdan kalkan uçaklarýn Müslüman kardeþlerimizin kanýný akýtmasýný kabullenmemiz mümkün deðildir” þeklinde seslendi. Ankara /­a­

Libya lideri Kaddafi’yi, “Halkýna zulmediyor” diye askerî müdahalede bulunan BM’nin; ayný hassasiyeti, Ýsrail’in Gazze’de gerçekleþtirdiði katliâm sýrasýnda göstermemesi sorgulanýyor. FOTOÐRAF: AA

Ýki yüzlü BM’ye tepki HALKINA ZULMEDEN DÝKTATÖR KADDAFÝ’YÝ DEVÝRMEK ÝÇÝN OPERASYON DÜZENLEYEN BM, GAZZE’DEKÝ MASUMLARI GÜNLERCE BOMBALAYAN ÝSRAÝL’ÝN ZULMÜNE SESSÝZ KALMIÞTI. DÜNYA ba­rý­þý­ný­ te­min­ i­çin­ ku­ru­lan­ Bir­leþ­miþ Mil­let­ler’in­ dün­ya­da­ mey­da­na­ ge­len­ o­lay­lar­da fark­lý­ta­výr­lar­ser­gi­le­me­si­e­leþ­ti­ri­ko­nu­su­o­lu­yor.

Lib­ya­li­de­ri­Kad­da­fi’yi,­“Hal­ký­na­zul­me­di­yor”­di­ye­ as­ke­rî­ mü­da­ha­le­de­ bu­lu­nan­ BM’nin;­ ay­ný has­sa­si­ye­ti,­ Ýs­ra­il’in­ Gaz­ze’de­ ger­çek­leþ­tir­di­ði kat­li­âm­sý­ra­sýn­da­gös­ter­me­me­si­sor­gu­la­ný­yor.

Türkiye operasyona katýlmayacak DEVLET Ba­ka­ný­ve­Baþ­ba­kan­Yar­dým­cý­sý­Bü­lent A­rýnç,­ Bir­leþ­miþ­ Mil­let­ler’in­ (BM)­ al­dý­ðý­ ka­rar doð­rul­tu­sun­da­Tür­ki­ye’nin­Lib­ya’ya­dü­zen­le­di­ði o­pe­ras­yo­na­ ka­týl­ma­ya­ca­ðý­ný­ be­lirt­ti.­ Dev­let­ Ba­ka­ný­ A­rýnç,­ De­niz­li­ Po­li­se­vi’nde­ ba­sý­na­ ka­pa­lý ger­çek­le­þen­ top­lan­tý­ son­ra­sý­ ga­ze­te­ci­le­rin­ Lib­ya’ya­ yö­ne­lik­ o­pe­ras­yo­na­ i­liþ­kin­ so­ru­la­rý­ ce­vap­lan­dýr­dý.­ Tür­ki­ye’nin­ bu­ o­pe­ras­yon­la­ra­ ka­tý­lýp ka­týl­ma­ya­ca­ðý­ þek­lin­de­ki­ so­ru­yu­ A­rýnç,­ ‘’Tür­ki­ye’nin­ o­pe­ras­yon­la­ra­ ka­týl­ma­ du­ru­mu­ yok.­ Bu ko­nu­da­ki­ gö­rü­þü­mü­zü­ da­ha­ ön­ce­ hem­ Baþ­ba­ka­ný­mýz­ hem­ Dý­þiþ­le­ri­ Ba­ka­ný­mýz­ i­fa­de­ et­ti­ler.

O­pe­ras­yon­lar­ an­ be­ an­ ta­kip­ e­di­li­yor.­ Dý­þiþ­le­ri Ba­kan­lý­ðý­mýz­bu­ko­nu­da­kriz­ma­sa­sý­o­luþ­tur­du.

Ha­di­se­le­ri­ ta­kip­ e­di­yo­ruz”­ de­di.­ Ga­ze­te­ci­le­rin, Lib­ya’da­ BM­ ka­ra­rý­nýn­ he­men­ ar­dýn­dan­ ha­va sal­dý­rý­sý­na­baþ­la­nýl­dý­ðý­ný,­an­cak­geç­miþ­te­Fi­lis­tin ve­ Bos­na­ Her­sek’te­ ben­zer­ mü­da­ha­le­nin­ ya­pýl­ma­dý­ðý­ný­ ve­ bu­ ko­nu­da­ çif­te­ stan­dart­ o­lup­ ol­ma­dý­ðý­na­ yö­ne­lik­ bir­ so­ru­ ü­ze­ri­ne­ i­se­ A­rýnç, þun­la­rý­kay­det­ti:­“Çif­te­stan­dart­sa­de­ce­bu­ko­nu­da­ de­ðil,­ he­men­ he­men­ her­ ko­nu­da­ dün­ya­da ya­þa­ný­yor.­ En­ þi­ka­yet­çi­ ol­du­ðu­muz­ ko­nu­lar­dan bi­r i­s i.­ A­m a­ bu­r a­d a­ bir­ oy­l aþ­m a­ i­ç e­r i­s in­d e BM’nin­al­dý­ðý­bir­ka­rar­var.­Bu­ka­ra­rýn­uy­gu­lan­ma­sýn­da­ba­zý­ül­ke­ler­ön­pla­na­çýk­mak­is­ti­yor­lar.

Bel­ki­ on­la­rýn­ dav­ra­nýþ­la­rý­ e­leþ­ti­ri­le­bi­lir.­ Gaz­ze’de,­Fi­lis­tin’de­ve­baþ­ka­böl­ge­ler­de­ya­þa­nan­o­lay­la­ra­kar­þý­gö­nül­is­ter­di­ki­ay­ný­þe­kil­de­Bir­leþ­miþ­ Mil­let­ler­ ve­ya­ baþ­ka­ an­laþ­ma­lar­la­ in­san­lar, ül­ke­ler­ha­re­ke­te­ge­çe­bil­sin.”­­Denizli /­a­a

Halkýn iradesi Libya'ya hakim olsun Baþbakan Re­cep­Tay­yip­Er­do­ðan,­“Te­men­ni­e­de­rim­ki­bu­son ge­liþ­me­ler­le­Lib­ya’da­ar­týk­kar­de­þin­kar­de­þi­öl­dür­dü­ðü­dö­nem sü­r'at­le­bit­sin­ve­Lib­ya­hal­ký­nýn­i­ra­de­si­Lib­ya’ya­ha­kim­ol­sun” de­di.­Baþ­ba­kan­Er­do­ðan,­Su­udi­A­ra­bis­tan’da­dü­zen­le­nen­Cid­de­E­ko­no­mik­Fo­ru­mu’na­ka­týl­dý.­‘’Kü­re­sel­Li­der­ler­Di­ya­lo­ðu’’ ko­nu­lu­o­tu­rum­da­bir­ko­nuþ­ma­ya­pan­Er­do­ðan,­Lib­ya’ya­dü­zen­le­nen­o­pe­ras­yo­nu­de­ðer­len­dir­di.­“Lib­ya­hal­ký­mut­suz­ken biz­mut­lu­o­la­ma­yýz”­di­yen­Er­do­ðan­söz­le­ri­ne­þöy­le­de­vam­et­ti: “Biz­böl­ge­miz­de­ki­her­ül­ke­nin­top­rak­bü­tün­lü­ðü­ba­ðým­sýz­lý­ðý­na­say­gý­lý­yýz.­Hiç­bir­ül­ke­ü­ze­rin­de­giz­li­he­sap­la­rý­mýz­o­la­maz.

Tür­ki­ye’nin­ek­se­ni­bel­li­dir­ve­ga­yet­a­çýk­týr.­Lib­ya­kan­að­lar­ken biz­e­li­miz­ko­lu­muz­bað­lý­o­tu­ra­ma­yýz.­Tür­ki­ye­böl­ge­nin­hu­zur ve­is­tik­ra­rý­i­çin­tüm­ta­raf­la­ra­di­ya­log­çað­rý­sý­ný­sür­dü­re­cek­tir.

Biz­o­ül­ke­le­rin­yer­al­tý­zen­gin­lik­le­ri­nin­pe­þin­de­de­ði­liz.­O­ül­ke­le­rin­halk­la­rý­nýn­ya­nýn­da­yýz.­Biz­böl­ge­sel­ba­rýþ­i­çin­ça­lý­þý­yo­ruz.”

As­ke­ri­mü­da­ha­le­nin­bir­an­ön­ce­so­nuç­lan­dý­rýl­ma­sý­ge­rek­ti­ði­ni­vur­gu­la­yan­Er­do­ðan­ya­þa­nan­ge­liþ­me­le­ri­þu­söz­ler­le­de­ðer­len­dir­di:­“Lib­ya­is­ti­ka­me­ti­ni­be­lir­le­sin­is­te­dik.­Keþ­ke­Lib­ya’da­o­lay­lar­bu­nok­ta­ya­gel­me­sey­di.­As­ke­rî­mü­da­ha­le­nin­bir an­ön­ce­so­nuç­lan­dý­rýl­ma­sý­ný­Lib­ya’nýn­bir­an­ev­vel­is­tik­ra­ra ka­vuþ­tu­rul­ma­sý­ný­di­li­yo­ruz.”

Bir­ga­ze­te­ce­nin­‘’Kad­da­fi­git­me­li­mi?’’­so­ru­su­ü­ze­ri­ne­Er­do­ðan,­þu­ce­va­bý­ver­di:­‘’O­saf­ha­yý­geç­ti­bi­le.­Þim­di­bu­ra­da­Kad­da­fi,­ken­di­ken­diy­le­çe­liþ­ki­i­çin­de.­Bi­li­yor­su­nuz­ilk­an­da­þu­söz­le­ri­çok­ö­nem­liy­di,­‘Ben,­þu­an­da­res­mî­bir­gö­rev­le­Lib­ya’nýn ba­þýn­da­de­ði­lim’­di­yor­du;­res­mi­bir­gö­rev­le­Lib­ya’nýn­ba­þýn­da ol­ma­ya­na­dü­þen,­res­mî­bir­gö­rev­le­Lib­ya’nýn­ba­þýn­da­o­la­na Lib­ya’yý­tes­lim­et­mek­ti.­Ge­rek­ken­di­le­ri­ne,­ge­rek­se­oð­lu­na­ben

te­le­fon­la­bun­la­rý­i­fa­de­et­tim,­‘bu­nun­ya­pýl­ma­sý­ge­re­kir’­de­dim.

‘Ar­týk­hal­kýn­i­ra­de­si­ne­say­gý­duy­ma­lý­sýn­ve­bi­ran­ön­ce­de­bu bit­me­li­dir’­de­dik.­Ne­ya­zýk­ki­i­þi,­bu­nok­ta­ya­ge­tir­di.­Be­nim­bu gö­rüþ­mem,­1­Mart­ta­ri­hin­de­dir.­Ne­ya­zýk­ki­bun­da­ba­þa­rý­lý­o­la­ma­dýk.

Te­men­ni­e­de­rim­ki­bu­son­ge­liþ­me­ler­le­Lib­ya’da­ar­týk­kar­de­þin­kar­de­þi­öl­dür­dü­ðü­dö­nem­sü­r'at­le­bit­sin­ve­Lib­ya­hal­ký­nýn­i­ra­de­si­Lib­ya’ya­ha­kim­ol­sun.’’ ‘ÝSTÝKRARSIZLIK ÝSRAÝL’Ý DE ETKÝLÝYOR’ Baþ­ba­kan’ýn­gün­de­min­de­Ýs­ra­il­de­var­dý.­“Böl­ge­de­ki­is­tik­rar­sýz­lýk­bi­zi­ne­ka­dar­et­ki­li­yor­sa­Ýs­ra­il­ve­Ýs­ra­il­hal­ký­ný­da­o­ka­dar et­ki­le­mek­te­dir”­di­yen­Er­do­ðan­þu­de­ðer­len­dir­me­ler­de­bu­lun­du:­“Ýs­ra­il­hü­kü­me­ti­þid­det­po­li­ti­ka­la­rýy­la­Fi­lis­tin’e­zul­met­mek­le kal­mý­yor­ken­di­hal­ký­na­da­zu­lüm­e­di­yor.­Si­vil­le­re­sal­dý­ran­Ak­de­niz’de­kor­san­lýk­ya­pan­bir­hü­kü­met­ol­duk­ça­böl­ge­de­ki­ba­rýþ ça­ba­la­rý­nýn­so­nuç­ver­me­si­müm­kün­de­ðil­dir.­Ýs­ra­il­hü­kü­me­ti ken­di­hal­ký­na­da­zu­lüm­et­mek­ten­bir­an­ön­ce­vaz­geç­me­li­dir.”

‘YENÝ OSMANLICILIK ÝTHAMI KABUL EDÝLEMEZ’ Er­do­ðan­ko­nuþ­ma­sýn­da­Ye­ni­Os­man­lý­cý­lýk­id­di­a­la­rý­na­da de­ðin­di:­“Ye­ni­Os­man­lý­cý­lýk­gi­bi­bir­it­ha­mý­ka­bul­et­me­miz as­la­ve­as­la­müm­kün­de­ðil­dir.­Bu­id­di­a­art­ni­yet­li­bir­id­di­a­dýr.­ Her­ ül­ke­ Tür­ki­ye’nin­ dost­lu­ðun­dan­ kar­deþ­li­ðin­den­ e­min­ol­sun.­Sa­mi­mî­ça­ba­la­rý­mýz­dan­ra­hat­sýz­o­lan­lar­böl­ge­de­kan­ü­ze­ri­ne­po­li­ti­ka­yap­mak­is­te­yen­ler­dir.­Biz­böl­ge­de sa­de­ce­ve­sa­de­ce­kar­deþ­lik­di­yo­ruz.­Kar­deþ­lik­ten­ö­te­ga­ye­miz­yok­tur­ve­ol­ma­ya­cak­týr.”­­Cidde /­a­a

Barbarlýðý da, saldýrýyý da hak etmiyorlar HALKIN Se­si­ Par­ti­si­ (HAS­ Par­ti)­ Ge­nel­ Baþ­ka­ný­ Nu­man Kur­tul­muþ,­“Lib­ya­hal­ký,­ne­Kad­da­fi’nin­bar­bar­lý­ðý­ný­ne­de NA­TO’nun­ sal­dýr­gan­lý­ðý­ný­ hak­ et­mek­te­dir”­ de­di.­ Lib­ya’ya kar­þý­ baþ­la­tý­lan­ ha­re­kât­la­ il­gi­li­ a­çýk­la­ma­ ya­pan­ HAS­ Par­ti Ge­nel­Baþ­ka­ný­Kur­tul­muþ,­Tür­ki­ye’nin,­Lib­ya­ko­nu­sun­da­ay­nen­Fü­ze­Kal­ka­ný­me­se­le­sin­de­ol­du­ðu­gi­bi­dip­lo­ma­tik­ a­çý­dan­ dev­re­ dý­þý­ bý­ra­kýl­dý­ðý­ný­ be­lirt­ti.­ Kad­da­fi’nin­ sal­dýr­gan­lý­ðýn­da­ ba­tý­lý­ ül­ke­rin­ pa­yý­ ol­du­ðu­nu be­lir­ten­Kur­tul­muþ,­“ABD,­Ýn­gil­te­re,­Fran­sa­ve­müt­te­fik­le­ri­nin­ e­sas­ a­ma­cý­nýn­ Kad­da­fi’nin­ zul­mü­nü dur­dur­mak­ ol­ma­dý­ðý;­ Lib­ya’nýn­ zen­gin­ kay­nak­la­rý­na­ el­ koy­mak­ ve­ Af­ri­ka’da­ki­ em­per­yal a­maç­la­rý­ný­ can­lan­dýr­mak­ ol­du­ðu an­l a­þ ýl­m ak­t a­d ýr.­ Da­h a­ ön­c e, Dar­fur­so­ru­nu­nu­u­lus­la­r­a­ra­sý­ a­la­na­ ta­þý­yan­ ba­tý­lý­la­rýn, so­ru­nu­ çöz­mek­ ye­ri­ne­ Su­dan’ýn­ bö­lün­me­si­ni­ sað­la­-

dýk­la­rý­gi­bi­þim­di­de­ben­zer­bir­yön­tem­le­Lib­ya’nýn­bö­lün­me­ sü­re­ci­ni­ baþ­la­ta­cak­la­rýn­dan­ en­di­þe­ et­mek­te­yiz.­ Lib­ya hal­ký,­Kad­da­fi’nin­bar­bar­lý­ðý­hak­et­me­di­ði­gi­bi­NA­TO’nun sal­dý­rý­sý­ný­ da­ hak­ et­me­mek­te­dir.­ Sal­dý­rý­nýn­ ilk­ sa­a­tin­de yüz­ler­ce­fü­ze­nin­a­týl­mýþ­ol­ma­sý­si­vil­le­rin­bu sü­reç­te­ cid­dî­ þe­kil­de­ o­lum­suz­ et­ki­le­ne­ce­ði­ni­ gös­ter­mek­te­dir.”­ Lib­ya’da­ki­ sa­vaþ­ ve sal­dý­rý­nýn­dur­du­rul­ma­sý­ný­is­te­yen­Kur­tul­muþ,­a­çýk­la­ma­sý­ný­þöy­le­ta­mam­la­dý:­“Dip­lo­ma­si­ye­ ve­ ba­rý­þa­ þans­ ve­ril­me­li­dir;­ bu ko­nu­da­her­kes­a­ci­len­ü­ze­ri­ne­dü­þe­ni­yap­ma­l ý­d ýr.­ Der­h al­ a­t eþ­k es­ i­l ân­ e­d il­m e­l i­d ir.

Tür­ki­ye,­a­ci­len­a­ra­bu­lu­cu­luk­ro­lü­nü­üst­len­me­li­dir.­Ü­ye­si­ol­du­ðu­NA­TO’yu­top­lan­tý­ya­ça­ðýr­ma­lý­dýr.­Tür­ki­ye,­da­ha­faz­la­ kan­ ak­ma­dan,­ ba­rý­þý­ sað­la­mak i­çin­ u­lus­la­ra­ra­sý­ bir­ kon­fe­ran­sa ön­cü­lük­et­me­li­dir.”

Y

HABER

21 MART 2011 PAZARTESÝ

5

Beyan zamaný Kira, ücret, kâr payý, temettü, bono ve gayrimenkul satýþý kazancý elde edenler.

Sýrasýyla anlatalým.

• Kira Mesken ve iþyeri kira gelirleri farklýlýk receptasci@yeniasya.com.tr arz ediyor.

Mesken kira gelirlerinin yýllýk tutarý 2010 010 yýlýnda elde edilen gelirler için 1 yýlýnda 2 bin 600 lirayý aþýyorsa beyana tabi. Ýþyeri kira gelirinde bu sýnýr 22 bin lira.

Mart’ta baþlayan bildirim süresi 25 Hem mesken hem de iþyerinden kira geMart akþamý sona eriyor. Þu anda yaklaþýk 1 milyon 700 bin mü - liri olanlar; mesken kira gelirinin istisna kellef yýllýk gelir vergisi beyannamesi ver- haddi 2 bin 600 lirayý aþan kýsmý ile iþyeri kira toplamý 22 bin lirayý geçiyorsa bildime telâþýnda. rimde bulunacaklar.

4 gün kaldý.

• Ücret Bizden hatýrlatmasý.

Tek iþverenden alýnan ücretin tutarý ne Ticarî, ziraî ve serbest meslek kazanç saolursa olsun beyan edilmeyecek. hiplerinin uyarýlmaya ihtiyaçlarý yok.

Birden fazla iþverenden ücret alanlarýn; Çünkü onlar vergi dairesi ile sürekli haBirincisi dýþýndaki iþverenlerden aldýklaþýr neþir içindeler.

Bizim sözümüz yýlda bir kez beyanname rý ücretin yýllýk tutarý 2010 yýlýnda 22 bin lirayý aþmasý durumunda birincisi dahil verenlere.

Bu kiþiler muhasebeci veya malî müþavir bütün ücret geliri bildirilecek.

• Kâr payý ve temettü de tutmadýklarýndan beyan yükümlülüðüLimited þirketten kâr payý, anonim þirnü atlayabilirler. ketten temettü geliri elde eden gerçek kiþi Kim bunlar?

2

lerin bu gelirlerinin brüt tutarý 44 bin liradan fazla ise beyanname verilecek.

• Bono ve Tahvil 1 Ocak 2006’dan önce ihraç edilmiþ devlet tahvillerinin faiz geliri 333 bin 333 lirayý aþmasý halinde beyana tabi.

1 Ocak 2006’dan sonra ihraç edilen bono ve tahvil faiz gelirleri herhangi bir sýnýr olmaksýzýn beyana tabi deðil.

• Gayrimenkul Satýþý Gayrimenkuller iktisap tarihinden itibaren 4 yýl içinde satýlmýþsa, bundan doðan kazanç için beyanname verilmesi þart.

4 yýl geçmiþ ise beyan gerekmiyor.

• Faiz, repo, fon Stopaja tabi tutulmuþ banka mevduat faizi, repo ve fon gelirleri tutarýna bakýlmaksýzýn beyan dýþýdýr.

• Borsa Borsa kazançlarý da beyan edilmeyecek.

Yýllýk gelir vergisi beyannamesinin hangi hallerde verileceðini bu þekilde özetledikten sonra þu hususa açýklýk getirelim.

Beyanname verilmesi her halükârda vergi ödeneceði anlamýna gelmiyor.

Bazý durumlarda iade bile çýkabiliyor.

Beyana tabi baþka bir gelir olmadýðý takdirde 95 bin 680 liraya kadar iþyeri kira ge liri olanlar, beyanname verecekler, ancak gelir vergisi ödemeyip aksine vergi iadesi alabilecekler.

Ayný durum kâr payý ve temettü gelirleri içinde söz konusu.

2010 yýlýnda elde edilen kâr payý ve temettü gelirlerinin yýllýk tutarý 239 bin 200 TL’yi aþmadýðý sürece iadeye hak kazanýlacak.

Sebebi; Ýþyeri kira geliriyle kâr payý ve temettü gelirinden kiracý ve þirketin stopaj adý altýnda yüzde 20 ve 15 oranýnda vergi kesmeleridir.

Son olarak bir hususun altýný çizelim.

Beyanname veren; 1 milyon 700 bin mükel le fin ö de di ði ge lir ver gi si nin top lam vergi gelirleri içindeki payý yýllardýr yüzde 2’yi geçmemektedir.

Vergi sistemindeki adaletsizliði net bir þekilde ispatlayan bu oranýn yükseltilmesi gerekmektedir.

Aksi halde gayri adil olan dolaylý vergiler halký ezmeye devam eder.

Nevruz Bayramý, kardeþliðimizi hatýrlatýyor n CUMHURBAÞKANI Abdullah Gül, Nevruz’un huzur içinde, kardeþçe ve þenliklerle kutlanmasý gereken, bütün insanlýk için sevgi, barýþ ve kardeþlik gibi deðerlerin önemini hatýrlatan bir bayram olduðunu belirtti. Nevruz Bayramý’yla ilgili Yayýnladýðý mesajda, Nevruz Bayramý’nýn baharýn geli þini, doðanýn uyanýþýný müjdeleyen, umut dolu baþlangýçlarýn, bolluk ve bereketin simgesi olduðunu Gül, ‘’Etnik kökeni, dili, inancý ve siyasî görüþü ne olursa olsun herkes, bu ülkenin ayrýlmaz ve eþit vatandaþlarýdýr. Bütün renkleri ve dokularýyla, bütün zenginlikleriyle bu memleket hepimizindir.

Bu bilinçle, sahip olduðumuz birikimin en iyi þekilde korunmasý ve yarýnlara aktarýlmasý hususunda hepimize büyük sorumluluk düþmektedir’’ dedi. TBMM Baþkaný Mehmet Ali Þahin de, toplumsal barýþ ve kardeþliðin pekiþtirilmesine katký saðlayan Nevruzun, ayrýþmanýn deðil bütünleþmenin, kutuplaþmanýn deðil sevgiyle kucaklaþmanýn kaynaðý olduðunu belirtti. Baþbakan Recep Tayyip Er do ðan da mesajýnda, “Nevruz bizlere hepimizin kardeþ olduðunu, hepimizin ayný kökten, ayný ruhtan geldiðimizi hatýrlatmaktadýr” dedi.

Laçiner, USAK’taki görevinden ayrýldý n ÇANAKKALE Onsekiz Mart Üniversitesi’ne rektör olarak atanan Prof. Dr. Sedat Laçiner, Uluslararasý Stratejik Araþtýrmalar Kurumu (USAK)’ndaki genel koordinatörlük görevinden ayrýldý. USAK’ta baþkanlýk ve koordinatörlük görevlerinde bulunan Laçiner, Cumhurbaþkaný Abdullah Gül tarafýndan Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Rektörü olarak atanmýþtý. Ankara / cihan

Polis çocuklarla oyun oynadý n ERZURUM’DA düzenlenen Nevruz kutlamasýnda, Çevik Kuvvet ekipleri, çocuklarla oyun oynadý. BDP Erzurum Ýl Baþ kanlýðýnca Eski Hayvan Pazarý’nda düzenlenen Nevruz kutlamasýna, partililerle vatandaþlar katýldý. BDP Ýl Baþkaný Rýza Güler, burada yaptýðý konuþmada, Nevruz’un ‘’özgürlük ateþi’’ anlamýna geldiðini belirterek, din, dil, ýrk ve ulus gözetmeksizin emekçilerin aydýnlandýðý bir gün olduðunu ifade etti. Mahalli þarkýcýlarýn seslendirdiði türküler eþliðinde halay çekenler, daha sonra Nevruz ateþinin üzerinden atladý.

Bu arada, Ýl Emniyet Müdürlüðüne baðlý Terörle Mücadele Þube Müdürlüðünce kutlama programýna katýlan çocuklara, 200 balon ve 30 futbol topu daðýtýldý. Programda Çevik Kuvvet Þube Müdürlüðünde görevli polis memurlarý, çocuklarla çeþitli o yunlar oynadý, ip atladý. Erzurum / aa

Zirve Yayýnevi dâvâsýnda muvazzaf askerler adliyede n ‘’ERGENEKON’’ soruþturmasý kapsamýn da incelenen Malatya Zirve Yayýnevi’ndeki cinayet dâvâsýyla ilgili gözaltýna alýnan bir grup muvazzaf asker adliyeye getirildi. Gözaltýna alýnan muvazzaf askerler, Merkez Komutanlýðýndaki iþlemlerin ardýndan minibüsle Beþiktaþ’taki Ýstanbul Adliyesine sevk edildi. Hakim ve savcýlarýn giriþ yaptýðý kapýdan adliyeye alýnan zanlýlarýn, soruþturmayý yürüten savcýlýkça ifadelerinin alýnmasý bekleniyor. Daha önce de ayný soruþturma kapsamýnda gözaltýna alýnan 3 kiþi, Ýstanbul Emniyet Müdürlüðü Terörle Mücadele Þube Müdürlüðündeki iþlemlerin ar dýndan adliyeye getirilmiþti. Ýstanbul / aa

DP Genel Baþkaný Zeybak, düzenlediði Seçime Hazýrlýk Toplantýsý'nda, iktidara geldiklerinde gerçekleþtirmeyi planlardýklarý 10 projeyi açýkladý.

Zeybek: Zorunlu askerlik bitecek ASKERLÝÐÝN BÝR MESLEK OLDUÐUNU BELÝRTEN DP GENEL BAÞKANI ZEYBEK, "BÝZ ALLAH'IN ÝZNÝYLE ÝKTÝDARA GELÝNCE ZORUNLU ASKERE ALMA SÝSTEMÝNÝ KALDIRACAÐIZ. ORDUMUZ, MESLEKTEN, SAVAÞÇILARDAN MEYDANA GELECEK" DEDÝ.

DEMOKRAT Parti (DP) Genel Baþ ka ný Na mýk Ke mal Zey bek, iktidara geldiklerinde zorun lu as ke re al ma sis te mi ni kal dý ra cak la rý ný, or du nun meslekten, savaþçýlardan oluþa ca ðý ný söy le di. Ýs tan bul Ýl Baþkanlýðý’nýn Þirvan Restoran’da dü zen le di ði Se çi me Hazýrlýk Toplantýsýnda konuþan Zeybek, iktidara geldikle rinde gerçekleþtirmeyi planlandýklarý 10 projeyi açýkladý.

Zey bek, ilk pro je le ri nin zo runlu askerliði kaldýrmak oldu ðu nu be lir te rek, þun la rý söyledi: “Acemi çocuklarýmýz, nazlý çocuklarýmýz, terör bölge si ne gön de ril di. As ker lik, meslekten bir iþtir. Nasýl lo kan ta cý lýk mes lek ten se, ma rangozluk meslektense, eko nomistlik meslektense askerlik de mes lek ten gel miþ tir.

Bunu artýk toplum anlamalý -

dýr, geç kalýnmýþtýr. Artýk zorunlu askere alma kaldýrýlmalýdýr. Biz Allah’ýn izniyle iktida ra ge lin ce zo run lu as ke re al ma sis te mi ni kal dý ra ca ðýz.

Ordumuz, meslekten, savaþçýlardan meydana gelecek. Tari hi mi ze ba kýn, Os man lý ve Selçuklu döneminde 19. yüz yýla kadar zorunlu askere alma yoktu. Þimdiki sistem yanlýþtýr.

Ar týk bun dan dö nül me li dir.

Kapýkulu, sipahiler vardý, bu in san la rýn ha ya tý sa vaþ mak la geçirdi. Tek yaptýklarý iþ, savaþ tý. Bu ne den le þim di de mes lek ten, men sup lar dan meydana gelen bir profesyonel ordu kurmak zorunludur.” Bedelli askerliðin de yanlýþ olduðunu savunan Zeybek, “Parasý olan bir bedel ödüyor askerlik yapmýyor, yoksul ise zorla askere alýnýyor. Bu Osmanlý’nýn yýkýlma nedeni olmuþtur” dedi.

ORTA DÝREÐÝ YENÝDEN ÝNÞA EDECEÐÝZ MAHALLE teþkilâtlarýný canlandýracaklarýný belirten Zeybek, orta direði yeniden inþa edeceklerini, tarým üreticisini yeniden ortaya çýkaracaklarýný, esnafý yeniden dirilteceklerini, ‘devlet yatýrým yapmaz’ efsanesini yýkacaklarýný, fabrikalar açýp iþ sahalarý oluþturacaklarýný ifade etti. Projeleri arasýnda savunma sanayi fonlarýnýn yüzde 100 amacýna yönelik olarak millî ekonominin içine akýtýlmasý, yoksullara nakdi yardým daðýtýlmasý programýnýn olduðunu da bildiren Zeybek, diðer projelerini þöyle sýraladý: “Devleti yeniden kuracaðýz. Çaðdaþ yönetimi geliþtireceðiz. Ergonomi Projemizle herkese uyumlu çalýþmayý, zaman yönetimini öðreteceðiz. Hacý Bektaþ Veli’yi, Yunus Emre’yi dünyaya anlatacaðýz. Millî kültürlerimizi dünyaya yayacaðýz. Böylece ülkemizin tanýtýmýna da büyük fayda saðlamýþ olacaðýz. Biz millî bir dýþ siyaset yapacaðýz. ‘One minute’ falan hepsi hikâye. Bütün dünya ile dostluk kuracaðýz, ama siyasetimize biz karar vereceðiz.

Türkiye’nin liderliðinde Türk Cumhuriyetleriyle Türk Devletleri Birliði kuracaðýz. Projemiz çok, ama son olarak da onurlu bir dýþ siyaset yürüteceðiz. Baðýmsýzlýðýmýzdan vazgeçmeden mücadele edeceðiz. Türkiye’ye daha çok demokrasi ve özgürlük getireceðiz. Bu seçimde iktidarý biz oluþturacaðýz. Ýki yýl sonra da yine seçim var. Sizden alacaðým enerjiyle tek baþýmýza iktidara yürüyeceðiz.” Ýstanbul / aa

Yargýyý hýzlandýracak kanun tasarýsý Meclis’e sevk edildi ADALET Bakanlýðý tarafýndan yargýnýn hýzlandýrýlmasý ve iþ yükünün azaltýlmasý amacýyla hazýrlanan ‘Bazý Kanunlarda Deðiþiklik Yapýlmasýna Dair Kanun Tasarýsý’ Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Baþkanlý ðý’na gönderildi. Yargý organlarý, barolar ve hukuk fakültelerinden görüþ alýnarak hazýr -

lanan taslaðýn yasalaþmasý halinde 1 milyon 690 bin dosyanýn yargý kuyruðundan kurtulmasý bekleniyor. Öðrenci disiplin iþlemlerinden vakýf mallarýna, asker kaçaðý cezalarýndan toplu taþýmaya kadar pek çok konuyu kapsayan taslak, yüz binlerce davanýn mahkemelere gitmeden çözülmesini saðla-

yacak. Yeni tasarýya göre bakaya ve yoklama kaçaðý suçlarýna idarî para cezasý verilecek, bu tür dâvâlar mahkemelerin görev alaný dýþýna çýkarýlacak. Böylece bu tasarýnýn yaklaþýk 1 milyon 690 bin dosya üzerinde etkili olmasý, yargýnýn hýzlanmasý ve iþ yükünün azalmasý bekleniyor. Ankara/cihan

cevher@yeniasya.com.tr

Libya “Iraklaþtýrýlýyor” rak iþgalinin sekizinci yýldönümünde Amerikan savaþ gemileri ve uçaklarý öncülüðünde Ýngiltere, Fransa ve Kanada gibi Irak ve Afganistan’daki iþgal ortaklarýnýn Libya’yý havadan ve denizden bombalamasý, gizlenen vahâmeti ortaya çýkarýyor.

Hastanelerin vurulduðu ve daha ilk saatlerinde yüze yakýn sivilin öldürüldüðü, yüzlercesinin yaralandýðý askerî operasyon, müdahâleci devletlerin ve paryalarýnýn küresel hegemonya ve çýkarlarýna ters düþen, hoþlarýna gitmeyen “yöne timleri devirme” bahanesiyle hedef ülkeleri vurup iþgalle teslim alma komplosunun son örneði.

Savaþ koalisyonunun Akdeniz’de 25 adet savaþ ve uçak gemisi var. Libya Tomahawk füzeleriyle, bombardýman uçaklarýyla vuruluyor. Operasyonun haftalarca, aylarca süreceði belirtiliyor.

Zira amaç Libya’yý çökerttikten sonra “kontrol altýna” alýnmasý. Libya’da ABD’nin Irak’taki akýbete uðramasýndan çekinen Obama’nýn “tek bir Amerikan askerinin çizmesinin bir Libya kumuna deðmeyeceði ve ülkenin bir Avrupa ülkesine býrakacaðý” söylentisi, Libya’nýn da Irak gibi iþgalcilerin hegemonyasý hesabýna vurulduðunu ortaya koyuyor…

I

HEDEF, KADDAFÝ DEÐÝL, LÝBYA PETROLÜ BM’nin Amerikan ve operasyon ortaklarýnýn kontrolünde olduðu herkesin mâlumu. Ankara’nýn Was hing ton, Lon dra ve Pa ris að zýy la müdahâleye “meþru” görmesi, aynen Afganistan’ýn egemenlik ve enerji kaynaklarý ve hatlarý için iþgaline benzer komik “gerekçe”den ibâret olduðu ortada. Ýsrail’in Filistin’i iþgal, zulüm ve soykýrýmla bir di zi BM ka ra rý ný çið ne me si ne, Hin dis tan’ýn Keþmir’de yüzlerce BM kararýna raðmen katliama devam etmesine seyirci kalan “uluslararasý güçler”, sýra Irak, Afganistan, Ýran ya da Libya’ya gel di ðin de, “BM ka rar la rý”ný ve “u lus la ra ra sý meþruiyet”i paravan etmeleri çarpýklýðý sýrýtýyor.

Baþta Bahreyn olmak üzere Körfez ülkelerin de yönetime karþý isyanlarý görmezden gelen ABD ve ortaklarýnýn, bir tek Libya’ya müdahâlesi, daha baþtan samimiyetsizliði ele veriyor.

Kaldý ki Kaddafi’ye karþý çýkan halkýn yanýsýra Kaddafi’nin yanýnda yer alan halk kesimleri de var. Mýsýr’da Mübârek’i devre dýþý býraktýrýp ülkeyi yardýmcýsýna ve Pentagon çizgisindeki Silâhlý Kuvvetler Konseyi’ne teslim eden ABD ve savaþ ortaklarýnýn, 42 yýldýr palazlandýrýp azdýrdýklarý “deli diktatörcükleri” Kaddafi’nin enterne edilmesi yerine, Libya’yý tahribe ve felce çalýþmalarý, baþka maksatlarý deþifre ediyor.

Hedefin Kaddafi’nin enterne edilmesi deðil, Libya’nýn iktisadî tesislerini, savunma sistemini tümüyle yok ederek karýþýklýk, iç çatýþma ve iç savaþla iþgale teþne hale getirilerek ülkenin kaynaklarýný ele geçirmek olduðu açýða çýkýyor…

“DAHA ÇOK KANIN AKMASI”NA DESTEK! Bu arada Baþbakan Erdoðan’ýn Libya’ya müdahâleyi ve hatta yaptýrýmlarý “saçmalýk ve fevkalâde yanlýþ olduðu” sözlerinin ardýndan, Türkiye’nin “yaptýrýmlar” bir yana bu ülkeye askerî mü da hâ le ye ka týl ma sý, An ka ra’nýn ga rip bir çarký olarak dikkat çekmekte.

Amerika’da bile Irak ve Afganistan iþgali baþa rý sýz lý ðýy la “ü çün cü cep he” tar týþ ma la rýy la tepkiler yükselirken, Ankara’nýn Baþbakan’ýn on ca “çý ký þý”ndan son ra as ke rî mü da hâ le ye BM’de ve NATO’da tam destek vermesi, -týpký Ýsrail’e “one minute” çýkýsýndan sonra her türlü ekonomik, savunma sanayi ve askerî iþbirliði ve an laþ ma sý nýn tam gaz sür dür me si ben ze riAKP iktidarýnda dýþ politikanýn yeni bir ikiyüzlü yaman çeliþkisi olarak görülmekte.

Erdoðan ve Davutoðlu, Obama, Sarkozy ve Berlusconi gibi “sivillerin korunmasý” ve “dünya barýþýna destek”ten dem vuruyor; ne var ki siviller katlediliyor. Aynen Irak’ta olduðu gibi Libya da aðýr bombardýman uçaklarýyla bombalanýyor. Libya kent ve köylerine, sivillere bombalar yaðdýrýlýyor.

Erdoðan, “Gün kan akýtma deðil, bu coðrafyada akan kaný hep birlikte durdurabiliririz” diye sesleniyor; “Biz birileri gibi ülkelerin altýnda ki ve üstündeki zenginliklerle ilgilenmiyoruz” diye konuþuyor. Ancak hükûmet olarak uluslararasý arenada “kan akýtanlar”a arka çýkýp, “akacak kaný” arttýran çýlgýn ve çýkarcý askerî ope rasyona tam destek veriyor; ecnebilerin emper yal pis çýkarlarý hesabýna Libya’ya dýþ müdahâlenin yanýnda yer alýyor!

Bu durumda, Baþbakan’ýn en son Suudi Arabistan’da, “Askerî müdahâlenin biran önce sona ermesini ve Libya’nýn bir an önce istikrara kavuþmasýný istiyoruz” çaðrýsýnýn ne anlamý kalýyor?

Neticede Libya, istikrara kavuþturulmuyor; uzun sürecek kargaþa, kaos, iç çatýþma ve iç savaþla iki milyon sivilin katledildiði Irak gibi bölünüp parçalanma bataklýðýna itilip “Iraklaþtýrýlýyor”!

Peki dýþ askerî müdahâleye destekle zulme ortak olmanýn vebâli düþünüldü mü?

6

21 MART 2011 PAZARTESÝ

RÖPORTAJ

Y

Nükleer santral referanduma sunulmalý

Japonya'da meydrana gelen deprem sonrasýnda yaþanan tsunami sebebiyle zarar gören Fukuþima Nükleer Santrali, nükleer santral kurmak için teþebbüs eden Türkiye'de tartýþmalarý yeniden alevlendirdi. Bu arada, Fukuþima Nükleer Santrali’ndeki nükleer sýzýntý tehlikesinin kontrol altýna alýndýðý bildirildi.

ESKÝ ÇEVRE BAKANI EDÝZ HUN, “TÜRKÝYE'DE KURULMASI PLANLANAN NÜKLEER SANTRALLE ÝLGÝLÝ OLUMLU VE OLUMSUZ YAKLAÞAN KÝTLELER OLDUÐUNA GÖRE, MESELEYÝ REFERANDUMA GÖTÜRMEK GEREKÝR” DEDÝ. yo­luy­la­ in­san­ vü­cu­du­na­ gi­ri­yor­ ve­ ge­ri­ dö­nü­þü­ ol­ma­yan hüc­re­bo­zuk­luk­la­rý­na­ne­den­o­lu­yor.­

Türkiye’yi bekleyen yakýn bir tehlike görüyor musunuz?

Tür­ki­ye’nin­ku­ze­yin­de,­son­de­re­ce­de­mo­de,­70’li­yýl­la­rýn ba­þýn­da­ Sov­yet­ tek­no­lo­ji­si­ne­ gö­re­ ya­pýl­mýþ­ nük­le­er­ sant­ral­ler­ var.­ Bun­lar­ Uk­ray­na,­ Bul­ga­ris­tan,­ Er­me­nis­tan­ gi­bi ül­ke­ler­de.­Er­me­nis­tan’da­ki­ol­duk­ça­es­ki­o­lan­nük­le­er­sant­ral­Ið­dýr’a­33­ki­lo­met­re­u­zak­lýk­ta.­ Er­me­nis­tan­e­leþ­ti­ri­le­re­“Ben­fa­kir­bir­ül­ke­yim,­e­ner­ji­min bir­kýs­mý­ný­bu­ra­dan­kar­þý­la­mak­zo­run­da­yým”­di­yor.­Bu­nun ya­nýn­da­Ro­man­ya’da­da­nük­le­er­san­tral­var,­an­cak­bu­nük­le­er­ san­tral­ Ka­na­da­ ya­pý­mý,­ ne­re­dey­se­ sý­fýr­ risk­ i­çe­ri­yor.

An­cak­i­ha­le­a­çýl­ma­dan­san­tra­lin­ya­pý­mý­i­çin­an­la­þý­lan­Rus­ya’nýn­ ye­ter­siz­lik­le­ri­ var.­ Ön­ce­lik­li­ o­la­rak­ Çer­no­bil’de­ gö­rül­dü­ðü­ gi­bi,­ sý­zýn­tý­ya­ kar­þý­ ko­ru­ma­ du­va­rý­ yap­mý­yor­lar.

Fu­ku­þi­ma’da­ki­san­tral­de­ko­ru­ma­sý­ol­ma­yan­bir­san­tral­ve ya­þa­nan­lar­or­ta­da.­

Fukuþima Nükleer Santrali’ndeki nükleer sýzýntýdan sonra bütün dünya nükleer enerjiyi tartýþýrken, Türkiye, Rusya ile Akkuyu’da nükleer santral yapýlmasý yönünde anlaþma yaptý. Biz de bu konuyu 1991-93 yýllarý arasýnda Çevre Bakanlýðý yapmýþ, çeþitli üniversitelerde çevreyle ilgili dersler veren Ediz Hun’a sorduk. Avusturya Lisesi’ni bitirdikten sonra Norveç’te Oslo ve Trondheim Üniversitelerinde biyo- Çernobil’in etkileri hâlâ devam ediyor mu? loji ve çevre bilimleri fakültesinden mezun olan ve çevreyle Bu­ra­da,­rad­yo­ak­tif­i­zo­top­lar­dan­ces­yum­ak­ti­vi­te­si­nin­ya­ilgili pek çok çalýþmasý bulunan Hun, nükleer santralin halk rý­sý­ný­kay­bet­ti.­Za­man­sü­re­si­27,5­yýl,­stron­ti­yu­mun­i­se­32 oyuna sunulmasýný teklif ediyor. yýl.­Çer­no­bil’in­üs­tün­den­25­yýl­geç­ti­ði­ne­gö­re,­et­ki­le­ri­de­vam­e­di­yor­de­mek­tir.­Çer­no­bil’in­et­ki­si­bi­ze,­dü­þü­nül­dü­ðü gi­bi,­Ho­pa’dan­gir­me­di.­Rüz­gâ­rýn­et­ki­siy­le­ba­tý­ya­git­ti.­Da­Dünyanýn nükleer enerjiyle tanýþmasý nasýl oldu? ha­ son­ra­ Trak­ya­ ü­ze­rin­den­ Ka­ra­de­niz’i­ ya­la­ya­rak­ geç­ti.

Nük­le­er­ e­ner­ji­nin­ se­rü­ve­ni­ Ý­tal­yan­ Fi­zik­çi­ En­ri­co­ Fer­- Yüz­bin­ler­ce­in­san­öl­me­si­ne­rað­men,­Rus­lar­bu­nu­sak­la­dý. mi’nin­1942’de­Chi­ca­go’da­bir­bodrum­ka­týn­da­u­ran­yu­mu An­cak­bu­fa­ci­a­bi­zi,­söy­len­di­ði­ka­dar­çok­et­ki­le­me­di.­Bi­ze ak­ti­ve­et­me­siy­le­baþ­la­mýþ­týr.­1945’in­6­A­ðus­tosun­da­Hi­ro­- ge­len­ rad­yo­ak­tif­ i­zo­top­ o­lan­ Zir­kon­yum’un­ et­ki­ sü­re­si­ 90 þi­ma,­9­A­ðus­tosun­da­i­se­Na­ga­za­ki­A­me­ri­ka­lý­lar­ta­ra­fýn­dan gün­dü.­ An­cak­ bu­ kü­çüm­se­ne­cek­ bir­ du­rum­ da­ de­ðil­dir. nük­le­er­si­lâh­la­vu­rul­du.­Bi­rin­ci­sal­dý­rý­da­88­bin,­i­kin­ci­sal­- Zi­ra­Ka­ra­de­niz’den­yurt­dý­þý­na­gön­de­ri­len­çay­lar­rad­yas­yon dý­rý­da­ i­se­ 33­ bin­ ki­þi­ a­þý­rý­ de­re­ce­de­ ý­þýn­ ve­ sý­cak­tan­ e­ri­di. tesbit­ e­di­le­rek­ ge­ri­ çev­ril­miþ­tir.­ O­la­sý­ bir­ nük­le­er­ sý­zýn­tý­Bat­ma­yan­ gü­neþ­ o­lan­ Ja­pon­ Ým­pa­ra­tor­lu­ðu­ tes­lim­ ol­mak dan­ ko­run­mak­ i­çin­ 4­ cm­ ka­lýn­lý­ðýn­da­ kur­þun­ mu­ha­fa­zay­la zo­run­da­ kal­dý.­ Se­rü­ve­nin­ baþ­lan­gý­cý­ böy­le…­ 1970’ler­den ya­þa­mak­ ge­re­kir­ ki,­ bu­ müm­kün­ de­ðil­dir.­ Nük­le­er­ e­ner­ji, son­ra­nük­le­er­ça­lýþ­ma­lar­da­ha­faz­la­týp­ta­kul­la­nýl­ma­ya­baþ­- pet­rol­ ve­ tü­rev­le­ri­ gi­bi­ çev­re­yi­ kir­let­mi­yor,­ an­cak­ bu­ i­þin lan­dý.­ Kan­ser­ gi­bi­ has­ta­lýk­lar­da­ rad­yas­yon­la­ tü­mö­rü­ yok þa­ka­sý­yok.­Cid­dî­be­del­le­ri­var.­ EDÝZ HUN–Nükleer radyasyonunun yayýlmasýnda iki süreç var: Birincisi fiziksel yayýlma, ikincisi ise biyolojik yayýlma. Coðrafî yayýlmadan sonra et­mek­gi­bi­sis­tem­ler­ge­liþ­ti­ril­di.­Bu­a­ra­da­nük­le­er­san­tral­radyoaktivite deri yoluyla insan vücuduna giriyor ve geri dönüþü olmayan hücre bozukluklarýna neden oluyor. ler­ dev­re­ye­ so­kul­ma­ya­ baþ­lan­dý.­ Þu­ ­an­da­ dün­ya­ ü­ze­rin­de Türkiye’nin sizce nükleer santrale ihtiyacý var mý?

450’yi­aþ­kýn­nük­le­er­san­tral­dev­re­de.­ O­la­bi­lir.­ Ko­nu­nun­ cid­dî­ þe­kil­de­ ar­gü­man­la­rýy­la­ tar­tý­þýl­ma­sý­ ge­re­kir.­ Bu­nun­ ya­nýn­da,­ te­miz­ e­ner­ji­ çok­ pa­ha­lý­ ve Nükleer santrali destekleyenler; “Doðalgaz için paTabiî bir de nükleer santrallerin sýzýntý ve patlama- bil­gi­li­in­san­is­tih­da­mý­ge­re­kir.­E­ðer­am­ca­mýn­oð­lu,­tey­ze­rayý dýþarý veriyoruz. Bu nedenle nükleer santral larýyla ortaya çýkan korkunç kazalar var. min­ký­zý­di­ye­rek­ba­zý­in­san­la­rý­is­tih­dam­e­der­sek,­fa­ci­a­o­lur. yapýlmalý” diyor…

Nük­le­er­san­tral­ler­de­ki­ilk­cid­dî­sý­zýn­tý,­‘79­yý­lýn­da­Üç­Mil Bu­nun­ ya­nýn­da,­ Tür­ki­ye’ye­ ku­ru­la­cak­ san­tral­ler­ tu­riz­mi Bu­nu­ söy­le­yen­ler,­ zen­gin­leþ­ti­ril­miþ­ u­ran­yu­mu­ ne­re­den A­da­sý­Nük­le­er­San­tra­li’nde­mey­da­na­gel­di.­Sý­zýn­tý­mey­da­na bal­ta­la­ya­bi­lir.­ Ak­ku­yu’da­ san­tral­ ya­pýl­dýk­tan­ son­ra,­ Mer­Türkiye, bana kalýrsa, a­la­cak?­Çe­kir­de­ði­ak­ti­ve­e­de­cek­u­ran­yu­mu­dý­þar­dan­al­ma­gel­di,­an­cak­bu­bir­pat­la­ma­ya­dö­nüþ­me­di.­Nük­le­er­san­tra­- sin’de­kim­de­ni­ze­gir­mek­is­ter?­A­me­ri­ka’da­Pa­si­fik’e­ya­kýn alternatif enerji kaynaklarýna ya­cak­lar­mý?­Bu­u­nu­tu­lu­yor­ta­bi­î.­ lin­ et­ra­fýn­da­ çev­ri­len­ be­to­nar­me­ du­var­lar­ da­ bu­ sý­zýn­tý­nýn nük­le­er­san­tral­ler­var.­San­tra­lin­540­km­a­çý­ðýn­da­ki­yo­sun­dý­þa­rý­çýk­ma­sý­na­mü­sa­a­de­et­me­di.­Ka­za­sýz,­can­ka­yýp­sýz­bu lar­da­ rad­yo­ak­ti­vi­te­ tesbit­ e­dil­miþ.­ Be­nim­ ke­sin­ bir­ kar­þý yönelmeli. Türkiye’nin 220 tam Uranyum da muhtemelen Rusya’dan alýnacak iþ­ ört­bas­ e­dil­di.­ Sov­yet­ler­ Bir­li­ði’nin­ da­ðýl­ma­dý­ðý­ 26­ Ni­san du­ru­þum­yok,­an­cak­risk­le­ri­söy­lü­yo­rum.­Tak­dir­bu­na­te­gün güneþi var. Ayrýca rüzgâr var, Rus­ya,­“E­ðer­san­tra­li­biz­ya­par­sak­si­ze­u­ran­yu­mu­u­cu­za 1986’da­ i­se­ in­san­ ha­ta­sýn­dan­ kay­n ak­l ý­ o­l a­r ak­ Çer­n o­b il ves­sül­e­den­le­rin.­Tür­ki­ye­de,­ba­na­ka­lýr­sa,­al­ter­na­tif­e­ner­ji ve­ri­riz”­de­miþ­o­la­bi­lir.­ jeotermal kaynaklar var…

Nük­le­er­ san­tra­li­ pat­la­dý.­ Re­ak­tö­rün­ kal­bi­ e­ri­di.­ Çer­no­- kay­nak­la­rý­na­yö­nel­me­li.­E­ðer­ter­mik­san­tral­le­re­fil­tre­ta­ký­bil’den­ çý­kan­ rad­yas­yon­ ka­çak­la­rý,­ biz­ on­la­ra­ rad­yo­ak­tiv­ i­- lýr­sa,­ya­ký­lan­kö­mür­ba­ca­dan­pý­rýl­pý­rý­su­bu­ha­rý­o­la­rak­çý­Biliyorsunuz Japonya’daki nükleer atýklarýn akýbeti hezo­top­lar­di­yo­ruz (ces­yum,­ston­tri­um,­i­yod).­Gö­rün­mez­bir kar.­Bu­nun­ya­nýn­da,­Tür­ki­ye’nin­220­tam­gün­gü­ne­þi­var. var.­E­ner­ji­si­nin­yüz­de­sek­se­ni­ni­bu­ra­dan­kar­þý­lý­yor.­Tür­ki­- nüz belli deðil? Türkiye atýk sorununu nasýl çözecek? þey­ o­lan­ rad­yo­ak­ti­ve­ yað­mur­ bu­lut­la­rýy­la,­ Ýs­veç­ ve­ Ý­tal­ya Ay­rý­ca­rüz­gâr­var,­je­o­ter­mal­kay­nak­lar­var… ye’de­ ku­rul­ma­sý­ plan­la­nan­ nük­le­er­ san­tral­le­ il­gi­li­ o­lum­lu Si­zin­ söy­le­di­ði­niz­ gi­bi,­ di­ye­lim­ ki­ nük­le­er­ san­tral­ ça­lý­þý­böl­ge­si­ne­ya­ðýþ­o­la­rak­in­di.­Ý­tal­yan­hü­kü­me­ti­o­ra­da­ot­la­yan hay­van­la­rý­it­lâf­et­mek­zo­run­da­kal­dý.­Nük­le­e­rin­þa­ka­sý­yok.­ Anladýðým kadarýyla siz Rusya’nýn teknolojisine de ve­o­lum­suz­yak­la­þan­kit­le­ler­ol­du­ðu­na­gö­re,­me­se­le­yi­re­fe­- yor,­a­týk­la­rý­ne­ya­pa­cak­sý­nýz?­Bu­a­týk­lar­bel­li­bir­haz­ne­nin ran­du­ma­gö­tür­mek­ge­re­kir.­Ba­zý­la­rý­nýn­söy­le­di­ði­gi­bi,­halk i­çin­de,­çok­de­rin­le­re­gö­mü­lü­yor.­An­cak­bir­ak­si­lik­ha­lin­de pek güvenmiyorsunuz Radyoaktivite ortama nasýl yayýlýr? Ýl­la­ nük­le­er­ san­tral­ yap­mak­ is­ti­yor­san,­ en­ i­yi,­ en­ ye­ni ca­hil­ de­ðil.­ Dip­lo­ma­sý­ ol­ma­ya­bi­lir,­ an­cak­ do­laþ­tý­ðým­ köy­- a­týk­la­rýn­ çev­re­ye­ ya­ya­ca­ðý­ rad­yas­yon­ çok­ bü­yük.­ Rus­ya­ i­le Ý­ki­sü­reç­var: Bi­rin­ci­si­fi­zik­sel­ya­yýl­ma,­i­kin­ci­si­i­se­bi­yo­- pro­je­yi­ al­mak­ zo­run­da­sýn.­ Ka­na­da­ ya­pý­mý­ çok­ ye­ni­ sant­- ler­de­þu­nu­gör­düm,­in­san­la­rý­mýz­çok­du­yar­lý.­Nük­le­er­san­- ya­pý­lan­ an­laþ­ma­nýn­ göz­den­ ge­çi­ril­me­si­ ge­re­kir.­ 75­ mil­yo­nun­sað­lý­ðýy­la­il­gi­li­bir­du­ru­mun­hal­ka­so­rul­ma­sý­ge­re­kir. lo­jik­ ya­yýl­ma.­ Coð­ra­fî­ ya­yýl­ma­dan­ son­ra­ rad­yo­ak­ti­vi­te­ de­ri ral­ler­var.­Bu­nun­ya­nýn­da,­Fran­sa’da­da­59­nük­le­er­san­tral tra­li­hal­ka­sor­mak­ge­re­kir.

‘‘

Y

DÜNYA

21 MART 2011 PAZARTESÝ

7

SARKOZY POPÜLARÝTE PEÞÝNDE FRANSA’DA basýn ve siyasî gözlemcilere göre, Libya’ya yönelik operasyonun öncülüðünü yapan Cumhurbaþkaný Nicolas Sarkozy, ‘’uluslar arasý alanda aktif bir tutum izleyerek, son dönemde oldukça düþen popülaritesini tekrar canlandýrma’’ peþinde. G-7 ve G-20 dönem baþkanlýðýyla iddialý bir program hazýrlayan Sarkozy’nin, gelecek yýl düzenlenecek seçimler öncesi tekrar oylarýný arttýrmayý hedeflediði ileri sürülüyor.

Siyasî uzmanlar, ‘’Sarkozy’nin, Libya’daki geliþmelerde öncülük yapýp, yine seçimler öncesi arkasýndaki halk desteðini arttýrmak isteyebileceði’’ yorumunu yapýyor. Paris / aa

hibrahimcan@windowslive.com

Türkiye’siz Libya müdahalesi

Fransa Cumhurbaþkaný Nicolas Sarkozy

BATININ NÝYETÝ NE? ÝRAN, KOALÝSYON GÜÇLERÝNÝN KADDAFÝ YÖNETÝMÝNE KARÞI SALDIRISININ YENÝ BÝR SÖMÜRGECÝLÝK NÝYETÝ TAÞIDIÐINDAN ÞÜPHE ETTÝÐÝNÝ BÝLDÝRDÝ. ÝRAN Dýþiþleri Bakanlýðý Sözcüsü Ramin Mihmanperest, Koalisyon Güçlerinin Kaddafi yönetimine karþý askerî operasyonuyla ilgili olarak, ‘’Sultacý ülkelerin sabýka ve tutumlarýna baktýðýmýzda, onlarýn zulüm altýndaki ülkeleri iþgaldeki niyetlerinin þüphe götürdüðünün görüldüðünü’’ söyledi. Bu ülkelerin, ilk baþta halklarý himaye için harekete geçtiðini, ancak daha sonra iþgal ettikleri ülkelerde askerî üs kurarak kendi çýkarlarýný koruduklarýný ifade eden Mihmanperest, bunun yeni bir tür sömürgecilik ve hegemonyacýlýk olduðunu bildirdi. Mihmanperest, her ülke halkýnýn ve onlarýn meþrû taleplerinin desteklenmesini savunduklarýný ifade etti. Bahreyn ve Yemen’deki halk hareketleri ve yabancýlarýn müdahalesine de deðinen Mihmanperest, bu ülkelerde haklarýný barýþçýl yöntemlerle talep eden halka yönelik þiddeti ‘’kabul edilemez’’ olarak deðerlendirdi.

Mihmanperest, Bahreyn ve Yemen’e yabancý müdahalenin bölge güvenliði için tehdit oluþturduðunu belirtti. Tahran / aa

Kaddafi: Bütün Akdeniz savaþ alaný

KOORDÝNASYON MERKEZÝ STUTTGART’DAKÝ ABD ÜSSÜ

LÝBYA lideri Muammer Kaddafi, Akdeniz ve Kuzey Afrika’nýn “savaþ alaný” haline geldiðini söyledi. Kaddafi yaptýðý açýklamada, Akdeniz ve Kuzey Afrika ülkelerinin çýkarlarýnýn, “þu andan itibaren tehlike altýnda olacaðýný” söyleyerek, Libyalýlarýn, “sömürgeci, Haçlý saldýrýsýna karþý koyacaðýný” belirtti. Kaddafi, Afrikalýlara, Araplara, Latin Amerikalýlara, Asyalýlara, “düþmana karþý Libya’nýn yanýnda yer almalarý çaðrýsý yaptýðýný” belirtti. Kaddafi, silah depolarýný, Libya’yý savunmak üzere Libyalýlarý her tür silâhla donatmak üzere açacaklarýný belirtti. Kahire / aa

LÝBYA'YA yönelik uluslar arasý askerî operasyonun merkezinin, Almanya’nýn Stuttgart þehrindeki ABD üssü olduðu bildirildi. Fransýz Haber Ajansý’na açýklama yapan bir Fransýz yetkili, Ýngiltere, Fransa ve ABD’nin öncülüðündeki operasyonun, Almanya’daki ABD üssünde ve Amerikalý komutanlar tarafýndan koordine edildiðini açýkladý. Yine ayný yetkili, Stuttgart üssündeki Amerikalý komutanlarýn, Fransa’nýn Lyon, Ýngiltere’den Northwood’daki üssündeki komuta kademesiyle birlikte uluslar arasý operasyonu koordine ettiðini duyurdu. Paris / aa

EL CEZÝRE: BÝNGAZÝ YÝNE BOMBALANDI EL CEZÝRE televizyonu, Libya lideri Muammer Kaddafi’ye baðlý birliklerin muhaliflerin kalesi olan Bingazi þehrini bombaladýðýný duyurdu. Televizyon, adý açýklanmayan kaynaklara dayanarak verdiði haberinde, Kaddafi’ye baðlý güçlerin tanklardan ateþ açtýðýný ve roket kullandýðýný bildirdi. Þehir, önceki gün de Kaddafi’ye baðlý birlikler tarafýndan bombalanmýþtý. Kahire / aa

ABD’NÝN ÝKÝYÜZLÜLÜÐÜ: HEDEF KADDAFÝ DEÐÝL ABD Genelkurmay Baþkaný Oramiral Mike Mullen, BM Güvenlik Konseyi kararý uyarýnca Libya’da uçuþa yasak bölge uygulanmasýnýn, operasyonlar sonucunda baþarýyla baþlatýldýðýný, operasyonlar sayesinde ayrýca Lib ya Lideri Muammer Kad da fi’ye bað lý güçlerin, muhaliflere saldýrýlarýnýn durdurulduðunu söyledi. NBC’nin “Meet the Press” programýnda sorularý cevaplayan Mullen, operasyonun amacýnýn, BM Güvenlik Konseyi kararýnýn uygulanmasýyla sýnýrlý olduðunu, Kaddafi’yi devirmek gibi bir hedefinin bulunmadýðýný söyledi. Mullen, Kaddafi’nin kendi geleceði için “gereken kararlarý almak zorunda kalacaðýný” ifade etti. Libya uçaklarýnýn artýk havalanmadýklarýnýn görüldüðünü, operasyonlarda Libya’nýn hava savunma sistemlerinin de büyük ölçüde devre dýþý býrakýldýðýný kaydeden Mullen, “24 saat içerisinde operasyon önemli derecede geliþmeler saðladý, Kaddafi güçleri Bingazi’de durduruldu” dedi. Mullen, Kaddafi güçlerinin kimyasal silah kullandýðýna dair bir belirti olmadýðýný da ifade etti. Washington / aa

90’I AÞKIN KÝÞÝ ÖLDÜRÜLDÜ

Koalisyonun Libya'ya saldýrýsý sürerken, Kaddafi güçleri ve muhalifler de birbiriyle çatýþýyor. FOTOÐRAF: AA

Rusya ile Çin üzgün RUSYA Dýþiþleri Bakanlýðý, Batýlý güçlerin Libya’ya askerî operasyon baþlatmasýný üzüntüyle karþýladýðýný açýkladý. Dýþiþleri Bakanlýðý Sözcüsü Aleksardýr Lukaþeviç yaptýðý yazýlý açýklamada, “Batýlý ülkeler 19 Mart’ta Libya’ya karþý askerî eylemlere baþladý. Moskova, BM Güvenlik Konseyi’nde alelacele kabul edilen 1973 sayýlý karara referansla düzenlenen askerî eylemi üzüntüyle karþýlamaktadýr” dedi. Rusya Trablus büyükelçisini görevinden alýrken, Rusya Liberal Demokrat Parti Lideri Vladimir Jirinovski, Müslüman ülkeleri Libya lideri Muammer Kad-

dafi’nin yanýnda yer almaya çaðýrdý. Öte yandan Çin de, ABD ve Avrupa ülkelerinin Libya’ya yö nelik hava saldýrýsýndan üzüntü duyduðunu bildirdi. Çin Dýþiþleri Bakaný Jiang Yu, ülkesinin “uluslar arasý iliþkilerde güç kullanýlmasýna karþý görüþte olduðunu” ve Libya’ya yönelik hava sal dýrýsýndan “üzüntü duyduðunu” ifade etti. Jiang, Çin’in “Libya’daki durumun mümkün olan en kýsa sürede istikrar kazanmasýný umduðunu” da belirtti. Çin, BM Güvenlik Konseyi’nin Libya kararýnda çekimser oy kullanan 5 ülke arasýnda yer almýþtý. Moskova, Pekin / cihan, aa

LÝBYA'NIN doðusundaki Bingazi þehrinde yaþanan çatýþmalarda 90’dan fazla kiþinin öldüðü bildirildi. AFP’nin muhabirlerine ve hastane kaynaklarýna dayanarak verdiði haberde, muhaliflerin kalesi konumunda bulunan Bingazi’de Cuma akþamý ve Cumartesi günü þiddetli çatýþmalar meydana geldi. Libya lideri Muammer Kaddafi’ye baðlý güçlerin saldýrýsý üzerine çýkan çatýþmalarda 90’ý aþkýn kiþinin öldüðü, hastane kaynaklarý ve bölgedeki gazeteciler tarafýndan ifade edildi. Bingazi / aa

PAPA: SÝVÝLLERÝ DÝKKATE ALIN PAPA 16. Benediktus, askeri ve siyasî liderlerden Libya’daki sivillerin güvenliðinin dikkate alýnmasýný istedi. BM onayýyla yapýlan askeri müdahale konusunda yaptýðý ilk açýklamada, askerî ve siyasî liderlerden Libya’daki sivillerin acil durum yardýmýna eriþmelerinin güvence altýna alýnmasýný isteyen Papa, savaþýn kendisinde ‘’büyük korku ve dehþet oluþturduðunu’’ söyledi. Vatikan / aa

Ýsrail - Hamas gerginliði

9 gün sonra 2 kiþi sað kurtarýldý

Her geçen gün yeni cesetlere ulaþýlan ülkede ölü sayýsýnýn 20 bini geçeceði tahmin ediliyor. FOTOÐRAF: AA

Deprem ve tsunamide ölü sayýsý 8 bini geçti KYODO Haber Ajansý, Japonya’yý vuran deprem ve tsunamide resmî ölü sayýsýnýn 8 bin 133’e yükseldiðini bildirdi. Haberde, 12 bin 272 kiþinin de kayýp olduðu belirtildi. Öte yandan soðutma sisteminde hasar meydana gelen Fukuþima nükleer santralinin, basýnç yükselmesi yaþanan reaktöründe durumun kontrol altýna alýndýðý bildirildi. Tokyo Elektrik Enerji Þirketi’nden (TEPCO) bir yetkili, Fukuþima Daiichi nükleer santralinin, basýnç yükselmesi yaþanan 3. reaktöründe durumun kontrol altýna alýndýðýný söyledi.

FE LÂ KET TEN 9 gün sonra iki kiþi sað olarak kurtarýldý. Polisin açýklamasýnda, Ishinomaki þehrinde 80 yaþýndaki bir kadýn ile 16 yaþýndaki bir erkeðin en kaz dan canlý olarak çýka rýldýðý belirtildi.

Deprem ve tsunamiden en çok etkilenen þehirlerden Ishinomaki’de kurtarýlan iki ki þi nin he li kopterle hastaneye kaldýrýldýðý ifade edildi. Japon ya’da 11 Mar ta mey da na ge len felakette ölü sayýsýnýn 20 bini aþacaðýndan endiþe ediliyor.

Tokyo / aa

ULUSLAR arasý kamuoyu, Kaddafi uçaklarýnýn kendi vatandaþlarýný vurmasýna daha fazla seyirci kalamadý.

Fransa uçaklarý baþta olmak üzere uçuþa yasak bölge kararýný uygulamaya baþladýlar. Ancak müdahalenin uçuþa yasak bölge kararýný uygulamaktan öteye geçip, dört tankýn vurulmasýyla, hava harekâtýna dönüþtüðü görülüyor. Ayrýca Ýngiliz ve Amerikalýlar füzelerle Libya hedeflerini vuruyorlar. Amacýn Libya ordusunun hareket kabiliyetini yok etmek olduðu anlaþýlýyor.

Kaddafi de Batýyý “silâh depolarýný açmakla” tehdit e diyor ve bütün Akdeniz’i savaþ alaný ilân ediyor.

Böylesine hýzlý geliþmelerin olduðu günlere köþe yazýsý ile yetiþmenin güçlüðünü takdir edersiniz. Siz bu satýrlarý okurken belki de Kaddafi çoktan pes etmiþ olabilir.

Bu yüzden geliþmelerden çok, Uluslar arasý gücün müdahalesi öncesi Sarkozy baþkanlýðýnda Fransa’da yapýlan toplantýya dikkat çekmek istiyoruz.

Fransa’nýn yaný sýra ABD, Kanada, AB, Ýngiltere, Irak, Fas, Birleþik Arap Emirlikleri ve BM temsilcileri çaðrýldý toplantýya.

Ama Türkiye yoktu.

Dýþiþleri Bakanlýðý’nýn yaptýðý açýklamaya göre Türkiye þu anda Libya’daki geliþmeleri izlemekle yetiniyordu.

Ne dersiniz Sarkozy Ankara’daki sakýzlý tepkiye karþýlýk mý veriyor?

Bu arada Libya Baþbakaný Ali el Mahmudi’nin Baþbakan Erdoðan’ý arayarak ateþkesin gözetimi ve uygu lanmasý için yardým istediði açýklandý.

Ama artýk ortada pek arabuluculuk yapýlacak bir durum yok gibi. BM Güvenlik Konseyi kararý sonrasý Sarkozy’nin liderliði kimseye kaptýrmama ve savaþ sonrasý yeniden inþa süresinde aslan payýný kapma telâþý içinde yaptýðý kýsa zirve toplantýsý baþladýðýnda, zaten Fransýz uçaklarý Libya üzerindeydi. Amerika’nýn da Fransa’dan geri kalmamak için müdahaleye hemen katýlacaðý, Obama’nýn bu konudaki isteksizliðinin, Dýþiþleri Bakaný Clinton’ýn açýklamalarýyla yaptýðý emrivaki sonrasý telâþa dönüþtüðü anlaþýlýyor.

Peki bu aþamadan sonra Türkiye ne yapacak?

Arap Birliði’nin uçuþa yasak bölge ilâný talebi sonrasýnda, bu kararý desteklediðini açýklayan Dýþiþlerinin bundan sonraki adýmlarý henüz belirsiz. Ancak isyancý güçlerle temaslarýn arttýrýlmasý, insanî yardýmýn arttýrýlmasý ve oradaki Türk þirketlerinin bu karmaþa esnasýnda korunmasýnýn saðlanmasýnýn önemli adýmlar olacaðýný düþünüyoruz. Ancak bu noktadan sonra Türkiye’nin uluslar arasý müdahalede söz sahibi olmasý –zaten coðrafi uzaklýk da buna engel- pek mümkün görünmüyor.

Peki Libya’da bundan sonraki geliþmeler neler olabilir?

Kaddafi’nin can havliyle bazý acýmasýz saldýrýlar yapmasý mümkün. Ancak artýk ne o liderlik koltuðunda ne de Libya’da kalmasý mümkün deðil. Zira bu uluslar arasý müdahale ile birlikte, Kaddafi’ye sadýk güçlerin bu sadakatinin süreceði de þüpheli.

Kýsacasý; Libya’da çatýþmanýn günleri sayýlý. Sonrasýnda yeniden yapýlanmada aþiretler arasý çýkar kavgasý çýkmasý, bu kavgadan Amerika, Fransa ve Ýngiltere baþta olmak üzere Batýlýlarýn yararlanmaya çalýþmasý muhtemel. Dileðimiz bu çalkantýlý dönemin kýsa süre de sona ermesi ve oradan ekmek parasý kazanan otuz binden fazla iþçimiz ve onlarca þirketimizin Libya’ya geri dönerek, hazýr þantiyeleriyle yeniden inþa çalýþmalarýna katýlabilmeleri. Ama hepsinden de önemlisi masum kaný dökülmesinin bir an önce sona ermesi.

Radyasyon, tuz stoklarýný tüketti JAPONYA'DAKÝ radyasyon sýzýntýsýnýn ardýndan ABD ve Çin’deki tuz stoklarýnýn tükenmesi üzerine Türkiye’nin en büyük tuz fabrikasý devreye girdi. Çankýrý’daki Salti Tuz Fabrikasý’nýn Müdürü Hasan Akgüç, Japonya kaynaklý nükleer tehlike ve radyasyon sýzýntýsý dolayýsýyla büyük paniðin yaþandýðý ABD ve Çin’deki marketlerde tuz stoklarýnýn tükendiðini belirterek, toptancýlarýn önünde uzun kuyruklar oluþtuðunu hatýrlattý. ABD’deki eczanelerde de stoklarýn tükenmesi üzerine 14 iyot tableti içeren kutularýn fiyatýnýn internet ve karaborsada 500 dolarý geçtiðini belirten Akgüç, Çankýrý’daki kaya tuzu maðarasýn daki üretimleri ile bütün dünyanýn iyotlu tuz ihtiyacýný karþýlamaya hazýr olduklarýný söyledi. Çankýrý / aa

n GAZZE'DE yönetimde olan Hamas’ýn askerî kanadý Ýzzeddin El Kassam Tugaylarý’nýn son günlerde Ýsrail’e yapýlan bazý havan saldýrýlarýný bizzat düzenlediðini açýklamasý, Ýsrail ile Hamas arasýndaki gerilimi týrmandý. Ýsrail ordusunun, Hamas askerî liderlerine karþý suikastler düzenleyebileceði bildirilirken, Hamas da Ýsrail’i “Bizi sý namayýn” diye tehdit etti. Ynet haber sitesine göre, Ýsrail ordu yetkilileri, sýnýr bölgesinde artan saldýrýlarýn, Hamas’ýn askerî kanat liderlerine karþý suikast operasyonla rýný gündeme getirebileceðini ifade ettiler. Hamas sözcülerinden Ýsmail Rýdvan ise havan saldýrýlarýnýn, geçen hafta düzenlenen bir operasyonda örgütün iki üyesinin öldürülmesine misilleme olduðunu belirtti. Öte yandan, Filistin Yönetimi Devlet Baþkaný Mahmud Abbas’ýn Hamas hükümetinin Baþbakaný Ýsmail Haniye’ye ziyaretini organize için gerekli düzenlemeleri yapmasý çaðrýsýnda bulunmasýnýn, Hamas tarafýnda endiþe kaynaðý olduðu ifade edildi. Ziyarette, Filistinlilerin, Hamas-El Fetih mücadelesinin sona ermesi talebinde bulunacak olmalarýnýn örgütü korkuttuðu kaydedildi. Tel Aviv / aa

8

Libya operasyonuna Türkiye de katýlýyor

Malikiyet ve serbestiyet BEDÝÜZZAMAN Said Nursî’nin, bir dönemi anlatan, düþüncelerini, yazdýklarýný tartýþmak üzere Þam’dayýz. Said Nursî’nin hem Cumhuriyet’ten önce hem de Cumhuriyet’in kurulmasýndan sonraki mücadelesi ve hayat hikâyesi aslýnda bize bugünleri de anlatýyor. Bunun dýþýnda Bediüzzaman Said Nursî’yi Ortadoðu’da, hele Suriye’de tartýþmak bugün çok daha anlamlý.

Bugün Ortadoðu tam bir deðiþimin ortasýnda; bu deðiþimin dinamikleri Osmanlý’nýn bu topraklardaki hakimiyetinine kadar dayanýyor. Ortadoðu 20. yüzyýlýn baþýndan beri bölünerek içine sokulduðu cendereden çýkma sancýsý yaþýyor.

Kaddafi, tam geri çekilmesi gerektiði zaman geri çekildi. BM’nin müdahale kararý, hiç þüphesiz, bize yeni bir dönemi anlatýyor. Ýlk önce Ortadoðu’da sonra tüm dün yada hiçbir diktatör hatta ulus-devlet, kendi halkýna baský uygulama, halka ait kaynaklarý dilediði gibi kullanma hakkýna sa-

hip deðil artýk. Ortadoðu, sýrtýný emperyalizme dayayan kabilelerin, ailelerin, uyduruk krallýklarýn hâkimiyetinden çýkýyor.

BM’nin bu süreçte, þimdiye kadar hiç tanýk olmadýðýmýz, bir etkinlikle sürece müdahele edeceðini göreceðiz. BM’nin müdahale kararýnýn Libya için tabii ki meþru zemini vardý. Müdahalenin askeri ve insani boyutlarý Libya’da hâlâ geçerli. Aslýnda Kaddafi kendi halkýna karþý katliama kalkýþmasaydý bile meþruiyetini kaybetmiþti.

Bugün Suriye’de Esad iktidarý bu meþrui yeti saðlamak için yapmasý gereken her þeyi yapýyor. Bunu Suriye sokaklarýnda bile gözlemleyebiliyorsunuz. Ama sonuçta Esad da, Kaddafi ve Mübarek kadar olmasa bile “bir önceki dönemin” yani bitmekte olan diktatörler dönemini temsil eden bir siyasi figür ve iktidarýna bu þekilde devam edemeyecek. Þunu söyleyebiliriz: Dünya, Türkiye ve Ortadoðu merkezli olmak üzere yeni bir döneme giriyor. Peki, bu dönemi nasýl anlatabiliriz. Tam burada Said

Nursî’nin çok önemli bir tespiti var. Said Nursî, içinde bulunduðumuz dönemi “ecir” devri olarak tanýmlar. Yani “ücret” devri ama karþýlýðý tam olmayan ücretin devri; bu tabii ki kapitalizmdir. Said Nursî, “beþer, esirliði parçaladýðý gibi ecirliði de parçalayacaktýr” derken aslýnda bundan sonrasýný da anlatýyordu. Üstad, ecir sonrasý devri, malikiyet ve serbestiyet olarak nitelemiþtir.

Malikiyet burada, iktisadî anlamda malik olmak, üretmek, ürettiðine, emeðine sahip olmak, onu özgürce deðerlendirmek tasarruf etmek anlamýndadýr. Bu, tekellerin ve o tekelleri yaratan, koruyan ulusdevletin de ekonomik olarak hâkim olmadýðý bir iktisadi nizam anlamýna geliyor.

Serbestiyet ise bilginin, özgürlüðün sýnýrsýz herkese ulaþtýðý, iktisadi olarak da piyasada haksýz rekabetin olmadýðý anti-tekel bir düzeni anlatýyor. Þimdi insanlýðýn buraya doðru gittiðini söyleyebilriz.

Cemil Ertem, Star, 20 Mart 2011

KARIÞIKLIK içindeki Libya’da halka yaygýn þiddet kullanan Muammer Gaddafi’ye karþý NATO askeri gücünün harekete geçmesine en açýk direniþ Almanya ile birlikte Türkiye’den gelmiþti.

Bu konudaki ilk açýklamayý da Almanya temaslarý sýrasýnda, 28 Þubat’ta Baþ ba kan Tay yip Er do ðan yapmýþtý. “NATO’nun Libya’da ne iþi var” diye soran Erdoðan, Türkiye’nin Libya’ya NATO müdahalesine karþý çýkacaðýný söylemiþti.

NATO’da bütün kararlarýn oybirliði ile alýndýðý göz önünde bulundurulduðunda, bu önemli bir çýkýþtý. Üstelik bu çýkýþ ABD Baþkaný Barack Obama’nýn Libya’daki durum üzerine Erdoðan’ý aramasýndan iki gün sonra yapýldýðý için bir anlam da taþýyordu. Erdoðan, Obama görüþmesinden birkaç saat önce Ankara’da bulunan Fransa Cumhur baþkaný Nicolas Sarkozy ile de gergin bir görüþme yapmýþtý.

Er do ðan’ýn Ba tý yö ne tim le ri ne “Petrol kuyularýndan ibaret göremezsiniz” dediði Libya’da Gaddafi rejiminin döktüðü insan kaný da artmaya baþladýkça, görünüm deðiþti.

Sarkozy, Libya’ya müdahale giriþimine önderlik etmeye baþladý.

Türkiye de bu arada hem Gaddafi rejimi hem de Bingazi’yi ele geçiren muhalif güçlerin geçici konseyi ile temasta, ateþkesin dýþ müdahaleye gerek kalmadan saðlanmasýna çalýþýyordu.

Dýþiþleri Bakanlýðý’nýn yaný sýra Milli Ýstihbarat Teþkilatý (MÝT) da devredeydi.

Ankara’da yapýlan deðerlendirmeler

Alýþ veriþ sarhoþluðu ESKÝDEN “þehir sakinleri” denirdi bize! Þimdi þehir karmaþýk ve akýþkan bir yapý! Ve biz de þehirden çok bir süpermarketin, bir alýþveriþ merkezinin, bir toplu konut sitesinin sakiniyiz artýk! *** Dikkat! Sükûn, sakin, meskûn... Hepsi ayný anlam kökünden türemiþtir. “Bir yerde oturmak”, yani o yerde yaþamak ile “duygularýna hâkim olup sessiz veya hareketsiz kalmak” arasýnda ciddi bir bað kurmuþ atalarýmýz! Fakat þimdi öyle mi ya? Aslýna bakarsanýz, hepimiz þehrin huzursuzlarýyýz artýk! Ve hiçbir yere gitmemiþ; otogarlarýn, havaalanlarýnýn civarýndan bile geçmemiþ olsak da þehirde eðretiyiz.

*** Ýstanbul’da 40 gün 40 gece alýþveriþ þenliði sürecekmiþ... Yani 40 gün 40 gece boyunca canýmýzýn fena halde sýkýldýðýný; kendimizi güvensiz hissettiðimizi ve acý çekmekten ölesiye korktuðumuzu unutmaya çalýþacaðýz. Bir yýðýn nesneyi satýn alarak, sahip olarak, biriktirerek, üst üste yýðarak içimizdeki o derin boþluðu dolduracaðýmýzý sanaca ðýz. Ýtiraf edelim ki, çaðýmýzýn en tatlý sarhoþluðudur alýþveriþ çýlgýnlýðý! Ama ya ayýldýðýmýzda ne olacak? Pardon, pardon... Hiç ayýlmýyoruz ki! Modern insana ayýlmak yasak! En gizli fakat en sert yasak bu! (...)

Biraz vicdan, biraz da hakkaniyet duygusu ÇOK sene olmadý. On binlerce kiþi neden gözaltýna alýndýðýný, neden tutuklandýðýný bilmeden aylarca hapis yattý.

“Benim caným kurtuldu” diyerek görmezden geldiler.

Gençler bombalarla öldürüldü. “Neden” diye sormadýlar, “benim caným kurtulsun, yeter” dediler. Ýþkencede yüzlerce kiþi öldü, Yüzlerce kiþi kayboldu.

“Ne oluyor” diye, “kim, neden” diye sormadýlar. “iki ordan iki buradan” diye insanlar asýldý, “hukuk ayaklar altýna alýndý” diyerek isyan etmediler, yine kendi canlarý kurtuldu diye sevinmeye devam ettiler.

Diyarbakýr Cezaevi’nde yapýlanlara gözlerini kapattýlar, orada iþkence edilenleri baþka dünyanýn insanlarý gibi gördüler.

On binlerce ev basýldý, on binlerce çocuk hayatýnýn travmasýný yaþadý. Oralý bile olmadýlar.

On binlerce çocuk, çocukluðunu hapisane ziyaretlerinde geçirdi. Gözlerinin ucuyla bile bakmadýlar... *** Bir tek konuþma, bir tek kelime yüzünden hâlâ tutuklu olan yüzlerce kiþi var. Bu kiþilerin uðradýðý haksýzlýk onlarý hiç mi hiç ilgilendirmiyor. Ülkenin belli yerlerinde hâlâ toprak altýndan kemikler çýkarýlýyor. Herhalde “hak etmiþlerdir” diye düþünüyorlar ki hiç ilgi göstermiyorlar. O kemiklerin insan kemiði olduðunun, þu ana kadar binin üzerinde insanýn kemiði ortaya çýktýðýnýn farkýnda deðilmiþ gibi yapýyorlar.

Yargýsýz infazlarla öldürülenlerin sayýsýnýn ne kadar çok olduðu da onlarý hiç rahatsýz etmiyor.

Gözaltýnda kaybolmuþ insanlarýn hesabýný birilerinin vermek zorunda olduðunu da düþünmüyorlar.

Hrant Dink cinayetinin “arkadaþ çevresi” tarafýndan iþlendiði lafýna, gözler önündeki bütün kanýtlarý görmezden gelerek inanýr gibi yapýp vicdani bir sorumluluk almamak için çýrpýnýyorlar. Ýsmail Beþikçi’ye ve daha birçok aydýna yapýlan zulüm de onlarý hiç mi hiç ilgelendirmiyor.

Hafýzalarý yokmuþ gibi yapýyorlar.

Bir yandan da korkuyor, baþkalarýný da korkutmaya çalýþýyorlar.

Ama asýl korkmalarý gereken, kendi vicdanlarý.

Eðer biraz vicdanlarý, biraz da hakkaniyet duygularý kalmýþsa...

Aynanýn karþýsýna geçtiklerinde, “canýmý da malýmý da kurtardým” diye sevinmek dýþýnda yüreklerinde ve beyin lerinde baþka titreþimler hissedebilseler...

Okay Gönensin, Vatan, 20 Mart 2011

TAZÝYE Çarþamba eþrafýndan

Yakup Ayaydýn'nýn vefatýný teessürle öðrendik. Merhuma Cenâb-ý Allahtan rahmet ve maðfiret diler, kederli ailesine yakýnlarýna sabr-ý cemil niyaz ederiz.

Samsun ve Çarþamba Yeni Asya Okuyucularý

Tabaðýndaki yemekleri çatalý býçaðýyla itip kakan gençler görüyorum. (Evet!

Doðru deyim bu; itip kakmak!) Yüzlerini buruþturuyorlar, midelerini kasýyorlar. Biraz sonra anlýyorum. Hayatla iliþkileri de böyle! Huysuzlar ve baþkalarý tarafýndan itilip kakýlmaktan ölesiye korkuyorlar. *** Neden büyükannemizin böreði bambaþkadýr? Malzeme ve piþirme farkýndan mýdýr o lezzet? Hayýr! Hamuru yoðuran elleri hissediþimizdendir fark!

Her lokmada öpüp baþýmýza koyarýz ellerini!

Haþmet Babaoðlu, Sabah, 20 Mart 2011

ALÝAÐA ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝ'NDEN ÝLAN Davacý TEÝAÞ Genel Müdürlüðü vekili tarafýndan aþaðýda isim ve soy isimleri yazýlý davalýlar aleyhine Mahkememizde açýlan kamulaþtýrma bedelinin tespiti ve tescil davalarýnda; aþaðýda tapu bilgileri belirtilen taþýnmazlarýn TEÝAÞ Genel Müdürlüðü adýna 4650 sayýlý yasa ile deðiþik 2942 sayýlý Kamulaþtýrma Kanunu'nun 10. maddesi uyarýnca kamulaþtýrýlmasý talep edilmiþ olup ilan tarihinden itibaren ilgililerin 30 gün içinde; a) Kamulaþtýrma iþlemine karþý idari yargýda iptal davasý açabileceði, b) Maddi hatalara karþý adli yargýda düzeltim davasý açabileceði, c) Bu tür davalarda husumetin TEÝAÞ Genel Müdürlüðü aleyhine yöneltileceði, d) Mahkemece tespit edilecek kamulaþtýrma bedelinin hak sahipleri adýna Vakýfbank Aliaða Þubesine yatýrýlacaðý, e) Davalýlarýn konuya ve taþýnmazýn deðerine iliþkin tüm savunma ve delillerini ilanýn yapýldýðý tarihten itibaren 10 gün içinde Mahkemeye bildirmeleri gerektiði, f) Aþaðýda adý geçen davalýlarýn 06/04/2011 tarihinde saat 09:00'dan itibaren yapýla cak duruþmalara gelmedikleri veya kendilerini bir vekil ile temsil ettirmedikleri takdirde yargýlamaya yokluklarýnda devam edileceði ve karar verileceði hususu ilan olunur.

Dosya No Davalýlar 2010/658 E. Yüksekköy Köyü Tüzel Kiþiliði 2011/28 E. Ýbrahim Köse Mirasçýlarý: Ramazan Kara, Mustafa Kara. Ýsmail Kara, Fadime Kara, Zeynep Güden 2011/29 E. Türkiye Diyanet Vakfý 2011/30 E. Murat Aktaþ 2011/31 E. Ayþe Kartal 2011/32 E. Orhan Kafalý Mirasçýlarý: Ummahan Kafalý, Nejla Kafalý. Þerif Kafalý, Hatice Karahan 2011/33 E. Selahaddin Sarmaz, Hulusi Kýzmaz Mirasçýlarý: Sultan Kýzmaz, Fikriye Kýzmaz, Yücel Kýzmaz, Ömer Kýzmaz, Himmet Kýzmaz 2011/34 E. Nadide Þahin, Ýsmail Þahin, Ömer Þahin, Nazmiye Savran, Bayram Þahin, Mustafa Akkaya, Nail Akkaya, Ayten Tok, Nebahat Kurtpýnar 2011/35 E. Nazire Yomun Mirasçýlarý: Hayriye Aðaçkýran, Hanife Uður, Ýlmiye Bodur, Þenay Yorgun, Uður Yorgun, Okan Yorgun, Begüm Yorgun, Latife Savut, Sabire Çalýþkan Mirasçýlarý: Cevdet Çalýþkan, Emine Çalýþkan, Ayþegül Uçar, Gülseren Gürcan, Nilgün Aykýn, Muazzez Deðirmenci, Mustafa Kurt 2011/36 E. Ömer Yazgan Mirasçýlarý: Mustafa Yazgan, Mehmet Yazgan, Fevzi Yazgan, Huriye Yazgan, Gülnur Yazgan, Aynur Evci, Ayþe Yazgan, Huriye Çakýr, Kadir Yazgan, Keziban Sevinç, Zehra Çalýþýroðlu, Fatma Boz 2011/37 E. Ayþe Kurt (Tarhan), Zarife Kurt (Kýllýrtepe), Cemal Kurt, Aziziye Seçkin, Leyla Bayer, Gülay Kurt, Mert Kurt, Merve Kurt, Nezihat Kurt (Görsem), Kemal Kurt, Fahriye Kurt, Nafiye Kurt, Fahrettin Kurt, Aysel Kurt (Çetin), Birsel Kurt, Þakir Kurt, Bekir Kurt, Tülün Kurt, Sevgi Kurt, Suat Kurt, Hüsnü Kurt, Naziye Kurt (Tuðral), Mahmure Kurt (Elbasan), Þükrü Kurt, Fuat Kurt, Selda Kurt 2011/38 E. Fatma Selçuk Mirasçýlarý: Fahriye Selçuk, Mustafa Selçuk, Salih Selçuk, Arif Selçuk, Ayþe Ömeroðlu, Kadriye Þenol, Nazmiye Kurtaran, Ferah Selçuk, Feyza Selçuk, Ceyda Selçuk, Ali Selçuk, Hürrem Selçuk, Erol Selçuk, Bedriye Selçuk (Palas), Aysel Tayan, Günsel Selçuk (Dikicioðullarý), Þükrü Ataþ, Nesrin Selçuk, Kemal Selçuk, Yýlmaz Selçuk, Emine Kalmadýoðlu, Hatice Alpay Mirasçýlarý: Ayhan Alpay, Saliha Alpay, Alpay Alpay Osman Behzat Eren Mirasçýlarý: Aynur Mübeccel Eren, Mustafa Ümit Eren, Adalet Eda Eren, Levent Eren, Fatma Serap Ural Mustafa Fehmi Eren Mirasçýsý: Günsel Beyazýt, Ömür Gülmen, Aysel Yüksel, Arif Vural, Bekir Sami Vural, Serpil Dursun, Naile Eren, Faik Eren, Özgen Eren ÝLÝ: ÝZMÝR ÝLÇESÝ: ALÝAÐA Dosya No: 2010/658 E 2011/28 E. 2011/29 E. 2011/30 E.

Kardeþlerimiz

Hakký ve Abdullah Ayaydýn'ýn babasý,

Y

MEDYAPOLÝTÝK

21 MART 2011 PAZARTESÝ

2011/31 E. 2011/32 E. 2011/33 E. 2011/34 E. 2011/35 E. 2011/36 E. 2011/37 E. 2011/38 E.

Köyü Yüksekköy Yüksekköy Çaltýlýdere Çoraklar Çoraklar Kalabak Hacýömerli Kalabak Çoraklar Aliaða Çoraklar Aliaða Aliaða

Mevkii AdaParsel No Köycivarý 126 ada 91 parsel Köycivarý 126 ada 89 parsel Divlit 529 parsel Köycivarý 8 parsel Köycivarý 9 parsel Yýlanlý 182 parsel Karakuyular 497 parsel Geriþ 1216 parsel Köycivarý 10 parsel Karayerler 806 parsel Köycivarý 7 parsel Karayerler 813 parsel Karayerler 796 parsel

Daimi irtifak alaný 1818.31 m2 982.23 m2 578.83 m2 2355.37 m2 1181.72 m2 12975.68 m2 3634.92 m2 1225.74 m2 1522.44 m2 2540.94 m2 1843.55 m2 2760.24 m2 3788.35 m2

Direk Yeri Alaný -----------------------76.62 m2 ---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

www.bik.gov.tr B: 18879

Gaddafi’ye bir þans daha verilebileceði yönünde olunca, Baþbakan Erdoðan 14 Mart’ta Ýstanbul’da bir çýkýþ daha yaptý: “Libya ya da bir baþka ülkeye yapýlacak NATO müdahalesini son derece faydasýz görüyoruz. Faydasýz olmanýn ötesinde tehlikeli sonuçlar doðurabileceði kaygýsýný taþýyoruz.”

Ayný gün Cumhurbaþkaný Abdullah Gül de Libya’ya “NATO’nun direkt müdahalesi söz konusu olamaz” dedi.

Akla gelenler, müdahale konusu NATO’ya gelirse, Türkiye’nin veto edebileceði yönündeydi.

Bu arada Arap Birliði de Libya’daki durumun sürmesi halinde en azýndan hava sahasýnýn kapatýlmasýný öngören (çünkü Gaddafi halkýný uçaklarla vuruyordu) askeri müdahale talebinde bulundu. Afrika Birliði onu izledi. ABD, Avrupa, Arap ve bazý Afrika ülkeleri arasýnda o aþamada baþlayan yoðun diplomasi trafiðine, Ankara arzu ettiði kadar katýlamadý.

Geliþmeler hýzlandý ve 17 Mart günü Birleþmiþ Milletler Güvenlik Konseyi, Fransa, Ýngiltere ve Lübnan’ýn isteðini onaylayarak, Gaddafi’ye ateþkes çaðrýsý yaptý ve aksi hal de engellenmesini istedi.

Bu, Ankara’daki rüzgârý da deðiþtirdi. Baþbakan Erdoðan, 18 Mart’ta “BM kararýnýn derhal uygulamaya konulmasýný, ateþkesin saðlanmasýný” istedi.

Bunun anlamý, BM zemininde Libya’ya askeri harekât ihtimalini Türkiye’nin kabul etmesi demekti.

Birkaç saat sonra Obama, birliklerine güç kullanma talimatý verdiðini

ve Dýþiþleri Bakaný Hillary Clinton’ý ‘Avrupalý ve diðer müttefiklerle görüþmek üzere’ Paris’e gönderdiðini açýkladý; Libya’ya müdahale ve Gaddafi’nin devrilmesi için bir ‘Gönüllüler Koalisyonu’ kurulacaktý. Dün Paris’te bu toplantý yapýldý.

Türkiye siyaseten öne çýkmadý; Almanya böylece itirazýnda yalnýz kaldý ve Alman hükümeti içeride eleþtiri altýnda kaldý. Ama hükümet, NATO’nun askeri müdahale kararý almasý ihtimaline karþý -ki bu Türkiye’nin Baþbakan’ýn 28 Þubat ve 14 Mart demeçlerine karþýn olumlu oy ver me si de mek o la cak tý- as ke ri planlamaya dahil oldu. Kara birlikleri deðil ama Türk Deniz ve Hava Kuv vet le ri, NA TO’nun Lib ya’ya müdahale planýna bir þartla dahil oldular: Dýþiþleri kaynaklarý dün “Kara harekâtýna onay vermiyoruz” dedi. Ýþin kara harekâtý gerektiren kýsmýný, artýk Suudi Arabistan, Katar ve Birleþik Arap Emirlikleri’nin de dahil olduðu ‘Gönüllüler Koalisyonu’ üstlenecekti.

Libya operasyonu dün iþte bu koþul lar altýnda baþladý.

Ankara, belki NATO’da kullanacaðý oy üzerine baþta bu kadar ‘açýk eder’ þekilde konuþmasa, iki hafta sonra böyle sessiz sedasýz deðiþtirmek zorunda kalmýþ olmayacaktý.

Umalým, bu tutum Türkiye’nin Libya’daki çýkarlarýný iktidar deðiþikliði sonrasý olumsuz etkilemesin.

Murat Yetkin, Radikal, 20 Mart 2011

Kanayan bir yara için tek çare sü sorununu çözdük” diyor. Evet bir bakýma haklýlar, çünkü verdirilen tavizlerle öyle hâle geldik ki; baþörtülü okula girmek serbest olduðu halde girmekten içtinap ediyoruz. Sizce bundan daha acý bir çözüm olabilir mi? ürkiye’nin kapanmayan yarasý baþörtüsü yasaðý.

Yürekler hâlâ yanýyor! Çünkü bu tavize boyun eðmek Demokratikleþme sürecine en büyük engel… zorunda býrakýlanlar var. Çünkü ailesi ile inancý arasýnYýllarca süren bu zulme dur deme vakti geldi. Bi- da çýkmaza giren, çaresizlik yüzünden gözyaþý döken liyorum bu sözler defalarca söylendi, yazýldý. Ama feryatlar var. Sadece “bir meslek sahibi olsun, para kasöylenmeye devam edecek. Tam bir özgürlük elde e- zansýn, geleceði güvence altýnda olsun” diye üniversitedilmeden bu problemin gündemden düþmesi müm- ye gönderilip ebedî hayatýný kaybetme tehlikesinde olan kün deðil. Çözüm bulunmuþ gibi görünüyor, bazý üni- gençler var. Üniversitede eðitim-öðrenimi ile uðraþmasý versitelerde baþörtüsü artýk serbest… Ama unutulmagereken yerde “Acaba yarýn okula örtülü girebilecek masý gereken bir þey var; o da yasak sadece üniversitemiyim? Acaba hakkýmda tutanak tutulacak mý?” diye de deðil ki. “Kamusal alan” diye tabir edilen yerlerde düþünenler var. baþörtüsü hâlâ yasak.

Bir gün veya bir derse girince zafer kazanmýþ gibi seHer þeyin maddeye endekslendiði asrýmýzda aileler vinenler var. “Bu zulüm artýk geride kalmadý mý?” diye de gözünü maddî olan makama ve paraya baðlamýþ dudüþünenler olabilir belki de. Evet hâlâ sýnýfa alýnmayan rumda. Çocuklarýnýn kýsa dünya hayatý için kaygýlanýrken, asýl hayat olan ahiretini düþünmüyorlar. Özellikle hatta kampüse bile örtülü girmesi yasak olan arkadaþladindar ailelerin bu maddeci akýmdan etkilenerek ço- rýmýz var. Sýnýfa alýnsalar bile psikolojik baský ve tehditcuklarýna baský yapmalarý çok ilginç... Bu konuda söyle- lerle sýnýftan çýkmak zorunda býrakýlan kardeþlerimiz necek daha çok þey var. Yürekler hâlâ yanýyor. Sadece var. Ama “yasak sadece onlara” diye bizim için sorun kaybedilen eðitim-öðretim hakký, insânî özgürlüðü, terk olmaktan çýkmamalý. Bu yasak hepimizin derdi. Bu yaedilen okul için deðil bu yangýn. Çoktan bunun derdini ra bütün ehl-i imanýn yarasý. Fakat ne yazýk ki; yapýlan unuttuk bile. Çünkü Rabbim bir kapýyý kapatýrken; bu keyfî muâmelelerin çözümünü, ellerinden hiçbir þey O’nun rýzasý için hareket eden kullarýna öyle kapýlar a- gelmeyen ve hatta iþi daha da karmaþýk hâle getiren siçýyor ki tarif edilemez. Ve insan sadece ve sadece bir yasetçilerden bekliyoruz.

Bu zulüm ancak Ýttihad-ý Ýslâm ile çözülecek. Ve bu tek þeyin piþmanlýðýný yaþýyor belki de: Keþke hiç taviz vermeseydim ya da vermeseydik. Çünkü verilen taviz- ittihad da Risâle-i Nur ile saðlanacak Ýnþâallah. Ýçtimâî bir çok tesbiti bugün sosyologlar tarafýndan lerin faturasý aðýr oluyor. Verilen taviz, beraberinde diðer tavizleri de doðuruyor. Ve içinden çýkýlamaz bir hâl da doðrulanan Bediüzzaman Said Nursî’nin de söyledialýyor. Baþýmýza gelen bu zulme tesettürsüzlükle veya ði gibi sadece bu zulüm de deðil, Müslümanlarýn çektesettürün ehemmiyetini tam anlayamamakla kadere tikleri zulümlerin çaresi de Ýttihad-ý Ýslâm. Öyle ise; ey fetvâ verdirdik diye düþünüyorum. Birileri ise “Baþörtü- âlem-i Ýslâm! Uyan, Kur’ân’ýn hakikatlerine sarýl!

HATÝCE AKKAYA

T

T. C. ANTALYA 1. AÝLE MAHKEMESÝNDEN ÝLAN ESAS NO: 2010/863 DAVALI: SEVÝM YILDIZ Yeþiltepe Mah. Kazým Gökalp Cad. Özlem Apt. Kat: 4 D: 12 Kepez/ANTALYA Davacý tarafýndan aleyhinize açýlan Velayet davasýnýn yapýlan yargýlamasýnda; Mahkemenizce dava dilekçesinde belirtilen adresinize duruþma gününü bildirir davetiye çýkarýlmýþ olup, adresinizden ayrýldýðýnýz gerekçesiyle tebligat yapýlamamýþtýr. Adres araþtýrmasýndan da bir netice alýnamadýðýndan dava dilekçesi ve duruþma gününün ilanen tebliðine karar verilmiþtir.

Duruþma Günü: 30/05/2011 günü saat: 10:55'de duruþmada bizzat hazýr bulunmanýz, veya kendinizi bir vekille temsil ettirmeniz, Aksi taktirde H.U.M.K.'nun 3156 sayýlý yasa ile deðiþik 213/2 maddesi uyarýnca yargýlamaya yokluðunuzda devam olunacaðý hususu, Dava Dilekçesi ve duruþma günü yerine geçerli olmak üzere ilanen teblið olunur. www.bik.gov.tr B: 18655

BURSA 1. SULH HUKUK MAHKEMESÝNDEN ÝLAN Dosya No: 2010/1677 Davacý Ziraat Bankasý A.Þ. vekili tarafýndan davalýlar Veli Tarar vs aleyhine mahkememize açýlan ortaklýðýn giderilmesi davasýnýn yapýlan duruþmasý sýrasýnda verilen ara karar uyarýnca; Bilinen en son adresi Semerkant Buhari Apt. N. 11/3 Çeliktepe/Ýstanbul olan davalý VELÝ TARAR'a dava dilekçesi ve duruþma gününün tebliði mümkün olmadýðý gibi tüm araþtýrmalara raðmen de tebligata yarar baþkaca adresi tespit edilmediðinden, kendisine dava dilekçesi ve duruþma gününün ilanen tebligat yapýlmasýna karar verilmiþtir.

Adý geçen davalýnýn 12.05.2011 günü saat 10.05'de mahkememizde yapýlacak duruþmada hazýr bulunmasý yada kendisini bir vekille temsil ettirmesi, ayrýca savunmaya yönelik tüm delillerini de duruþma gününe kadar sunmasý, geçerli bir mazeret bildirmeksizin duruþmalara katýlmamasý halinde ilan tarihinden itibaren 7 gün sona tebligat yapýlmýþ sayýlarak yokluðunda yargýlamanýn yürütülüp karar verilceði, 7201 sayýlý Tebligat Kanununun 28 ve devamý maddeleri uyarýnca ilanen teblið olunur.

15.03.2011 www.bik.gov.tr B: 19100

Y

MAKALE

21­MART­2011­PAZARTESÝ

9

Mükemmel ferdden, mükemmel devlete fersadoglu@yeniasya.com.tr

er­Müslümanýn,­Ýslâm’ýn­temel­kaide,­prensip­ve­þartlarýný,­Kur’ân­ve­Sünnet’in­tarif ettiði­þekliyle­kabul­etmesi­ve­uygulamaya çalýþmasý­imânýn­ve­Müslümanlýðýn­birinci­þartýdýr. Þu­halde,­önce­imân-inanç-fikir­ortaya­çýkar;­sonra ferd,­âile­ve­toplum­hayatýna­akseder­ve­en­nihayet sistemleþir.­Bunun­için­de­asla­maddî­güç­ve­baský, hattâ­“sözlü­þiddete”­dahi­baþvurulamaz.­Sadece, güzellik­ve­hikmetle,­bürhan­ve­delile­tâbi­olarak, imân­hakikatleri,­ahlâkî­deðerler,­fazîlet­ 1 bilhassa tevhîd,­yâni­Allah’ýn­varlýðý,­birliði,­azameti,­sonsuz isim­ve­sýfatlarý­akýl,­fikir­ve­kalblerde­tesbit­edilir.

H

Zîrâ,­cemaat-i­insaniye­ (insan­topluluklarý),­çalýþmalarýnýn­meyvelerini­deðiþ-tokuþ­etmekte­adalete muhtaçtýr.­Lâkin­her­ferdin­aklý,­adaleti­idrakten aciz­olduðundan,­küllî­bir­akla­ihtiyaç­vardýr­ki, fertler,­o­küllî­akýldan­istifade­etsinler.­Öyle­küllî­bir akýl­da­ancak­kanun­þeklinde­olur.­Öyle­bir­kanun, ancak­þeriattýr.­Sonra,­o­þeriatýn­tesirini,­icrasýný, tatbikini­temin­edecek­bir­mercî,­bir­sahip­lâzýmdýr.

O­merci­ve­o­sahip­de­ancak­peygamberdir.

Peygamber­olan­zatýn­da,­zahiren­ve­bâtýnen­halka olan­hâkimiyetini­devam­ettirmek­için,­maddî­ve manevî­bir­ulviyete­ve­bir­imtiyaza­ihtiyacý­olduðu gibi,­Halýk’la­olan­derece-i­münasebet­ve­alâkasýný göstermek­ için­ de­ bir­ delile­ ihtiyacý­ vardýr.

Böyle­ bir­ delil­ de­ ancak­ mucizelerdir.­ Sonra, Cenâb-ý­Hakk’ýn­emirlerine­ve­nehiylerine­itaat ve­ inkýyadý­ tesis­ ve­ temin­ etmek­ için,­ Saniin azametini­ zihinlerde­ tesbit­ etmeye­ ihtiyaç vardýr.­ Bu­ tesbit­ de,­ ancak­ akaid­ ile,­ yani

yalnýz­Allah’a­kul­olmak­ve­ondan­yardým­istemekle4 elde­edilebilir.­Zîra,­imân­baðý­ile­kâinatýn Sultanýna­hizmetkâr­olan­adam,­baþkasýna­tezellül ile­tenezzül­etmeye­ve­baþkasýnýn­tahakküm­ve istibdadý­altýna­girmeye­o­adamýn­izzet­ve­imâný býrakmadýðý­ gibi,­ baþkasýnýn­ hürriyet­ ve hukùkuna­ tecavüz­ etmeyi­ dahi,­ imân­ þefkati býrakmaz.5 Kuvvetli­ bir­ imâna­ sahip­ olan­ bir toplumun­ ferdleri,­ hak­ ve­ hukuka­ azamî­ derecede­ riâyet­ eder.­ Öyle­ bir­ toplumun­ meydana getireceði­ sistemde,­ teþkilât­ ve­ devlet­de­ona göre­mükemmel­olur.­Ýþte,­Asr-ý­Saadet­ve Müslümanlarýn­Ýslâm’a­sarýldýklarý­zaman,­her sahada,­zirvelerde­sergiledikleri­performans...

ahkâm-ý­ imaniyenin­ tecellisiyle­ olur.­ Ýmânî hükümlerin­takviye­ve­inkiþaf­ettirilmesi,­ancak tekrarla­teceddüd­eden­ibadetle­olur.2 Bundan­ötürüdür­ki,­Resûl-i­Ekrem­Efendimiz (asm),­“Mekke­devrinde,­mesâisini­tamamýyla imân­esaslarýna­hasretmiþti.­Ýslâm­þartlarý,­içtimâî ve­siyasî­meseleler­Medine­devrindedir­ve­tedricî, yâni­merhale­merhale­te’sis­edilmiþlerdir.­Hattâ, Mekke­devrinde,­Ýslâm­düþmanlarýna­karþý­her türlü­maddî­mukabele­de­yasaktý.­Müslümanlarýn tek­silâhý­vardý,­o­da­sabýrdý.”­3 Ferdler­âileyi,­âileler­cemiyeti,­cemiyetler­de devleti­teþkil­eder.­Mamafih,­akýl­ve­kalbler,­Kur’ân hakikatleriyle­bezenip­imân­güzellikleriyle­süslenmeden,­onlardan­gerçek­fazîlet,­mükemmel­bir cemiyet­ve­devlet­beklenemez.­Kur’ân­ve­Sünnet’in istediði­tarzda­Allah’a­kul­olan,­atomdan­galaksilere kadar­bütün­yaratýlmýþ­“kullarýn”­kulluðundan­kurtulur.­Evet,­gerçek­hürriyet,­ancak­imân­ile,­yâni

Dipnotlar: 1- Said Nursî, Tarihçe-i Hayatý, Yeni Asya Neþriyat, Alm. 1993, s. 80. 2- Ýþâratü’l-Ý’câz, Yeni Asya Neþriyat, s. 141. 3- Kâinatýn Efendisi Peygamberimizin Hayatý, Yeni Asya Neþr., Ýst. 1995, s. 479. 4- Kur’ân,

Fâtiha, 5. 5- Münâzarât, s. 58-59.

Nevrûz, Veysel, toprak, tevazu... bel­le­yip­ ça­pa­lar­sýn,­ e­lin­le,­ ya­hut­ týr­mýk­la ­þ ýk­ Ya­þ ar­ Rey­h a­n î,­ þöy­l e­ mu­k a­b e­l e­d e yü­zü­nü­ çi­zip­ yýr­tar­sýn,­ a­ma­ o­ se­ni­ yi­ne bu­lu­nu­yor: de­gül­i­le­kar­þý­lar­ve­bos­tan­i­le­mü­kâ­fat­lan­dý­rýr. Ýn­sa­noð­lu­dün­ya­ya­ge­lir­dal­sýz­bu­dak­sýz, Ýþ­te,­ top­ra­ðýn­ bu­ mâ­nâ­da­ki­ cö­mert­ ve Ö­lün­ce­me­za­ra­gi­der­kol­suz­ka­nat­sýz, mü­t e­v a­z ý­ yö­n ü­n ü­ þu­ mýs­r a­l ar­l a­ ta­r if­ i­l e O­nu­yi­yen­top­rak­týr­dil­siz­du­dak­sýz, tas­vir­e­di­yor,­þa­ir­Vey­sel: E­vet­a­zi­zim,­böy­le­giz­li­hal­var­dýr­ben­de.

m.ozturkozturkcu@hotmail.com

..Ve Nurlar parlamýþtý as­ta­mo­nu­ay­rý­lýk­a­te­þiy­le­ya­ný­yor­du.­Kas­ta­mo­nu­að­lý­yor­du.­Haz­ret’e­se­kiz­yý­lý­aþ­kýn­bir za­man­me­kân­ol­ma­maz­ha­ri­ye­ti­nin­ar­dýn­dan,­Haz­ret’in­o­ra­dan­ay­rýl­ma­sý­Kas­ta­mo­nu­luyu­de­rin­den­ya­ra­la­mýþ­ve­üz­müþ­tü.

E­vet­Üs­tad­Be­di­üz­za­man’a­tam­se­kiz­yýl­nur­men­zi­li­o­lan­yer­ler,­Üs­tad’a­has­ret­göz­yaþ­la­rý­a­ký­tý­yor­du.

O­nun­nu­ru­nun­ay­dýn­lat­tý­ðý­ge­ce­ler,­o­nun­la­Ke­li­me-i Tev­hid’i­zik­re­den­a­ðaç­lar,­ne­bâ­tat­ve­hay­va­nât­da yas­tay­dý­a­de­ta.­Kas­ta­mo­nu­hal­ký­nýn­“Ne­re­ye­sul­ta­ným?”­de­me­le­ri­ne­kal­ma­dan,­Üs­tad­bi­lek­le­ri­ne­ta­ký­lan ke­lep­çe­ler­le­bir­müf­re­ze­eþ­li­ðin­de­De­niz­li’ye re­van­ol­mak­tay­dý.­Üs­te­lik­bir­çok­“nur­daþ”ýy­la­bir­lik­te­ya­pý­la­cak­tý­bu­yol­cu­luk.­Üs­ta­dý­ta­le­be­le­rin­den a­yýr­ma­mýþ­lar­dý.­De­niz­li­ha­pis­ha­ne­si­nin­so­ðuk,­u­fu­net­li­ve­ru­tu­bet­li­du­var­la­rýn­da­göz­ya­þý­var­dý.­E­min,­Fey­zi,­Na­zif,­Mus­ta­fa,­Ýb­ra­him,­Haz­ret’in­De­niz­li­mah­pus­ha­ne­sin­de­yol­daþ­la­rýy­dý.­Is­par­ta­ci­va­rýn­dan­bir­çok­nur­þa­kir­di­var­dý­bu­ra­da.­E­vet,­Nu­run­Ha­fýz­A­li’si­de­bu­ra­day­dý.­U­zun­boy­lu,­za­yýf­ve na­if­o­lan­Ha­fýz­A­li...­Ay­ný­za­man­da­Üs­ta­dýn­ca­ný­na can,­ka­ný­na­kan­ve­ren­ve­þe­hid­o­lan­dý­o!­Ve­çok­çi­le­ler­çe­ken­sâ­ir­Nur­Ta­le­be­le­rin­den­Hüs­rev­E­fen­di de­o­ra­day­dý.­Ta­biî­ki,­Ýb­ra­him,­Re’fet,­Mus­ta­fa,­E­min,­Fey­zi­ve­da­ha­bir­çok­Nur­kah­ra­ma­ný­na da me­kâ­ný­ol­muþ­tu­De­niz­li­ha­pis­ha­ne­si.

Zor­gün­ler­ve­ge­ce­ler­ya­þý­yor­lar­dý.­Çe­tin­li­ðin­ar­dýn­dan­ko­lay­lý­ðýn,­zah­met­ve­me­þak­ka­tin­a­ka­bin­de rah­met­sa­ða­nak­la­rý­nýn­ge­le­ce­ði,­kalb­ve­gö­nül­ler­de se­vinç­çi­çek­le­ri­nin­a­ça­ca­ðý­i­nan­cý,­Haz­ret­ve­ar­ka­daþ­la­rý­nýn­i­man­la­rý­ný­kuv­vet­len­di­ri­yor­du.­Bu­ve­si­ley­le­kalb­ler­ve­yüz­ler­nur­luy­du.­­­ Gö­nül­ler­de­coþ­ku­luy­du.­Bir­o­lan­Rabb-i­Ra­him­le­ri­nin­ul­vî­ve­mu­kad­des­dâ­vâ­sý­uð­ru­na­çi­le­çek­me­nin zir­ve­si,­ta­rif­e­di­le­cek­gi­bi­de­ðil­di.­Ta­biî­ki­bu­yük­sek mâ­nâ­yý­ta­rif­ve­ta­hay­yül­et­mek­de...

De­niz­li­ha­pis­ha­ne­si­nin­sý­ký­cý­ha­va­sý­ný­i­zâ­le­de­kul­lan­dýk­la­rý­en­e­min­ve­kes­kin­yol,­Nur­lar­la­hem­hâl, ev­râd­ve­ez­kâr­la­meþ­gul­ol­mak­tý.­Ve­bir­de,­di­ðer mah­pus­la­ra­nur-u­i­man­ders­le­ri­ni­ver­mek­ti.­Li­san-ý hâl­ve­li­san-ý­kal­i­le..

Gün­ler­ve­ge­ce­ler­bu­min­val­de­ge­çip­gi­di­yor­du.

“Mey­ve­Ri­sâ­le­si”nin­ya­zýl­ma­sý­na­da­ve­si­le­o­lan­De­niz­li­ha­pis­ha­ne­si­gün­le­rin­de,­Haz­ret’in­bir­ge­ce­ya­rý­sý vak­tin­de­dý­þa­rý­ya­da­ak­se­den­i­nil­ti­le­ri,­plan­lý­bir­þe­kil­de­ya­pýl­mak­ta­o­lan­bu­men­fur­zu­lüm­le­rin­is­pa­týy­dý.

O­ge­ce­na­sýl­ol­muþ­sa­ol­muþ,­bu­giz­li­düþ­man­lar­gü­ru­hu,­Üs­ta­dýn­tec­rit­te­bu­lun­du­ðu­tek­ki­þi­lik­hüc­re­si­ne­gi­re­rek­o­nu­ze­hir­le­miþ­ler­di.­Tak­dir-i­Ý­lâ­hî,­Se­la­had­din­o­ge­ce­Üs­ta­dýn­se­si­ni­duy­muþ­tu.­Duy­ma­mýþ­ol­say­dý,­bel­ki­de­Haz­ret­o­müt­hiþ­ze­hi­rin­te­si­riy­le­o­gün­göz­le­ri­ni­ka­pa­ta­cak­tý­bu­â­le­me.­Se­la­had­din­Çe­le­bi,­bir­yo­lu­nu­bu­lup­gar­di­yan­la­rý­na­sýl at­lat­týy­sa,­Üs­ta­dýn­ko­ðu­þu­na­gir­me­yi­ba­þar­mýþ­tý.

A­ziz­Üs­ta­dý­pe­ri­þan­bir­hal­de­gör­müþ,­bu­hâ­lin ver­di­ði­hü­zün­ve­çe­kil­mek­te­o­lan­çi­le,­i­ki­si­ni­de ke­der­len­dir­miþ,­bir­lik­te­að­la­ma­la­rý­na­se­bep­ol­muþ­tu.­“Za­lim­ler!..­Ha­in­ler!..”­di­ye­hay­ký­ra­rak­tep­ki­si­ni ve­re­bil­miþ­ti­Se­la­had­din­Çe­le­bi.

Müt­hiþ­bir­zul­mün­kol­gez­di­ði,­ve­ri­len­men­fur­e­mir­le­rin­uy­gu­la­ma­sa­ha­sý­ný­teþ­kil­e­den­De­niz­li­ha­pis­ha­ne­si­bütün­var­lý­ðýy­la,­tec­rid­o­da­la­rýy­la­bir­lik­te­að­lý­yor­du­san­ki.­Bü­tün­bu­zor­þart­lar­i­çin­de­bi­le­Üs­tad­te­li­fat­tay­dý,­mil­le­tin­i­ma­ný­nýn­kur­tul­ma­sý i­çin­ yaz­mak­ta,­ e­ser­le­ri­ne­ ye­ni­le­ri­ni­ i­lâ­ve­ et­mek­tey­di.­ Kü­çük­ kâ­ðýt­la­ra­ ya­zý­lan­ Nur­ ha­ki­kat­le­ri kib­rit­ku­tu­la­rý­nýn­i­çi­ne­sý­kýþ­tý­rý­la­rak­el­den­e­le­do­laþ­tý­rýl­mak­yo­luy­la,­te­li­fa­ta/e­ser­le­rin­ço­ðal­týl­ma­sý­na­de­vam­e­di­li­yor­du.­Her­bir­nur­kah­ra­ma­ný­a­de­ta­ bi­rer­ mat­ba­a­ gi­bi,­ Nur­ ha­ki­kat­le­ri­ni­ yaz­mak, yay­mak­ ve­ o­ku­mak­la­ meþ­gul­dü.­ Ye­di­ ci­han­ bu ve­fa­kâr­ve­ce­fa­kâr,­gay­ret­li­Nur­cu­la­rý­al­kýþ­lý­yor­du.

Me­lek­ler­ de­ bu­ kut­la­ma­ya­ iþ­ti­rak­ e­di­yor­du.­ De­niz­li­ ha­pis­ha­ne­sin­de­ki­ mah­kû­mi­yet­ tam­ do­kuz ay­sür­müþ­ve­mey­ve­si­de­“Mey­ve­Ri­sâ­le­si”­ol­muþ­tu.

A­man­sýz­zul­me­tin­i­çin­den­“Nur­lar”­par­la­yý­ver­miþ­ti,­El­ham­dü­lil­lâh.

K

latif@yeniasya.com.tr

B

u­gün­ gün­ler­den­ "Nev­rûz–u­ Sul­ta­nî­d ir." Nev­r ûz­ gü­n ü­ i­s e,­ "ba­h ar mev­si­mi­ne­ i­þa­ret­tir." (Bkz:­ Ha­þir­ Ri­-

sâ­le­si,­O­nun­cu­Sû­ret)

Üs­t ad­ Be­d i­ü zza­m an'ýn­ na­z a­r ýn­d a­ ba­har­da­ki­ di­ri­li­þin­ müj­de­ci­si­ o­lan­ Nev­rûz gü­nü­ (21­ Mart),­ ay­ný­ za­man­da­ "mah­lû­ka­t ýn­ bay­r a­m ý"dýr.­ (Muh­s in­ Alev­ El­k o­n e­vî'nin­ha­tý­ra­týn­dan.)

Da­h a­s ý,­ Nev­r ûz'da­k i­ di­r i­l iþ­ ha­d i­s e­s i­n i Ha­þir'de­ki­di­ri­liþ­ha­ki­ka­ti­i­le­ir­ti­bat­lan­dý­ran­ Üs­t ad­ Be­d i­ü z­z a­m an,­ "Ve'l–mev­t ü yev­m î­ Nev­r û­z i­nâ" di­y e­r ek,­ ken­d i­ ö­l üm gü­nü­nü­"Nev­rûz­gü­nü"­mâ­nâ­sýn­da­gö­rü­yor.­ (Mü­nâ­za­rât,­s.­101) Ne­ a­cip­tir­ ki,­ Hz.­Üs­tad'ýn ve­fa­tý,­ Ka­dir­ Ge­ce­si­nin­ de­ i­çin­de­ da­hil­ ol­du­ðu­ "Nev­ruz Haf­ta­sý"na­ te­vâ­fuk­ et­ti.­ (Hic­rî

A­dem'den­bu­de­me­nes­lim­ge­tir­di Ba­na­tür­lü­tür­lü­mey­ve­ye­tir­di Her­gün­be­ni­te­pe­sin­de­gez­dir­di Be­nim­sâ­dýk­yâ­rim­ka­ra­top­rak­týr

Ya­kýn­ ta­rih­ler­de­ ve­fat­ e­den­ bu­ her­ i­ki o­z a­n ý­m ý­z a­ da­ Ce­n âb–ý­ Hak'tan­ rah­m et ve­mað­fi­ret­di­le­riz.

Ri­sâ­le­ler­de­top­rak­ve­te­va­z u­bað­lan­tý­sý

Kar­nýn­yar­dým,­kaz­ma­i­le­bel­i­le Yü­zün­yýrt­tým,­týr­nak­i­le­el­i­le Yi­ne­be­ni­kar­þý­la­dý­gül­i­le­ Be­nim­sâ­dýk­yâ­rim­ka­ra­top­rak­týr Ýþ­ken­ce­yap­týk­ça,­ba­na­gü­ler­di Bun­da­ya­lan­yok­tur,­her­kes­de­gör­dü Bir­çe­kir­dek­ver­dim­dört­bos­tan­ver­di Be­nim­sâ­dýk­yâ­rim­ka­ra­top­rak­týr E­sa­sýn­da­ bir­çok­ þa­ir,­ top­rak­ i­le­ te­va­zu duy­gu­su­a­ra­sýn­da­sýr­lý­bir­mâ­nâ­bað­lan­tý­sý­ kur­muþ,­ vu­kû­fi­yet­le­ri­ öl­çü­sün­de­ bu­nu

Nev­rûz'un­ top­rak­la­ doð­ru­dan­ bir­ mü­na­se­be­ti­var.­Top­ra­ðýn­da­te­va­zu­duy­gu­suy­la­ ay­ný­ pa­ra­lel­de­ bir­ mâ­nâ­ bað­lan­tý­sý mev­cut.

Bu­ sýr­lý­ ha­ki­ka­te,­ Nur­ Ri­sâ­le­le­rin­de­ de þa­hit­ol­mak­ta­yýz.

Be­d i­ü z­z a­m an­ Haz­r et­l e­r i,­ Kas­t a­m o­nu'da­ i­ken­ yaz­dý­ðý­ bir­ lâ­hi­ka­ mek­tu­bun­da,­bu­hu­sus­la­a­lâ­ka­lý­o­la­rak­þu­ve­ciz­i­fa­de­y i­ kul­l a­n ý­y or:­ "Sa­i d,­ tam­ top­r ak­ gi­b i mah­vi­yet­ve­terk–i­e­na­ni­yet­ve­te­va­zu–u mut­lak­ta­ bu­lun­mak­ þart­týr;­ tâ­ ki­ Ri­sâ­le­tü’n–Nur’u­ bu­l an­d ýr­m a­sýn,­ te­s i­r i­n i­ kýr­m a­s ýn."

(Kas­ta­mo­n u­Lâ­hi­ka­s ý,­s.­18)

De­m ek­ ki,­ son­ de­r e­c e güç­l ü,­ kuv­v et­l i,­ be­r e­k et­l i 25­Ra­ma­zan,­Mi­lâ­di­23­Mart) bir­ un­sur­ o­lan­ top­rak,­ ay­ný­ za­m an­d a­ te­v a­z u­u n­ da Nevrûz þairi Veysel bir­ ne­vî­ gös­ter­ge­si­ ma­hi­ye­ti­ni­ta­þý­yor.

21­ Mart­ (1973),­ ay­n ý­ za­Top­rak­la­bað­lan­tý­lý­da­ha man­d a­ top­r ak,­ çi­ç ek,­ ba­h ar baþ­k a­ ul­v î­ mâ­n â­l ar­ ve ve­Nev­rûz­þâ­i­ri­o­la­rak­da­bi­kud­sî­ ha­ki­kat­ler­ de­ var­dýr li­nen­Â­þýk­Vey­sel'in­de­ve­fat ki,­ bu­nun­ da­ te­sir­li­ bir­ i­gü­nü­dür. zâ­h ý­n ý­ Mes­n e­v i–i­ Nu­r i­Kü­ç ük­l ü­ð ün­d e­ çi­ç ek­ has­ye'de­ki­bir­"Ý’lem"de­gö­rü­ta­lý­ðýn­dan­ gör­me­ me­le­ke­si­ni yo­ruz. kay­be­den,­ öm­rü­ bo­yun­ca­ â­Ko­n u­y u,­ bu­ "Ý’lem"de­k i mâ­ ya­þ a­y an­ ve­ tah­m i­n en ha­ki­kat­tar­ i­fa­de­ler­le­ nok­sek­sen­ yaþ­la­rýn­da­ ve­fat­ e­den ta­l a­y alým:­ "Ý’lem­ ey­y ü­Si­v as­ Þar­k ýþ­l a­l ý­ ­þ ýk­ Vey­s el he’l–a­ziz!­ Kur’ân–ý­ Mu­ci­Þa­tý­roð­lu,­â­þýk­lýk­(o­zan) ge­le­zü’l–Be­yan,­ bü­yük­ bir­ öl­ne­ði­nin­de­en­güç­lü­tem­sil­ci­- Âþýk Veysel, hanýmý ve torunu ile birlikte bahçede dolaþýrken. çü­de­ tek­rar­ et­ti­ði­ ih­yâ–yý le­rin­den­bi­riy­di. arz­ ve­ top­r ak­ un­s u­r u­n a Ken­di­sa­ha­sýn­da­i­se,­en­der na­z ar–ý­ dik­k a­t i­ celb­ et­t i­bir­þa­ir­dir,­de­ni­le­bi­lir. ðin­d en,­ kal­b i­m e­ þöy­l e­ bir­ fe­y iz­ dam­l a­di­le­ge­tir­miþ­ler­dir. Çe­þit­li­ ko­nu­lar­da­ þi­ir­ler­ ya­zýp­ tür­kü­ler Ýþ­te,­ bu­ in­ce­ mâ­nâ­yý­ "a­týþ­ma­lý­ mu­am­- mýþ­týr­ ki:­ Arz,­ â­le­min­ kal­bi­ ol­du­ðu­ gi­bi, o­ku­yan­ ­þýk­ Vey­sel'in­ en­ çok­ bi­li­nen­ e­- ma"­ tar­zýn­da­ bir­bi­ri­ne­ su­âl­ so­rup­ ce­vap­- top­rak­un­su­ru­da­ar­zýn­kal­bi­dir.­Ve­te­va­se­r i­ "Ka­r a­ top­r ak"­ ü­z e­r i­n e­ dil­l en­d ir­d i­ð i la­yan­i­ki­þa­ir­den­mâ­ni­dar­söz­ler. zu,­mah­vi­yet­gi­bi­mak­su­da­i­sal­e­den­yol­gü­zel­le­me­dir.

Kars­l ý­ â­þ ýk­ Mu­r at­ Ço­b a­n oð­l u,­ Er­z u­- la­rýn­en­ya­ký­ný­da­top­rak­týr.­Bel­ki­top­rak, Dil­ler­de­do­la­þan­bu­u­zun­þi­i­rin­bir­ye­- rum­l u­ o­z an­ ­þ ýk­ Rey­h a­n î'ye­ þu­ mâ­n â en­yük­sek­se­ma­vat­tan­Hâ­lýk–ý­Se­ma­vat'a rin­d e­ i­s e,­ bol­l uk–be­r e­k et­ tim­s â­l i­ o­l an yük­lü­mýs­ra­lar­la­ses­le­ni­yor: da­ha­ ya­kýn­ bir­ yol­dur.­ Zi­ra,­ kâ­i­nat­ta­ te­top­r a­ð ý,­ "te­v a­z u­ ve­ mah­v i­y et"­ mâ­n â­s ýy­l a cel­li–i­ru­bu­bi­yet­ve­fa­a­li­yet–i­kud­re­te­ve da­ir­ti­bat­lan­dý­rý­yor.

Din­le­þu­sö­zü­mü­sen­ey­Rey­ha­nî! ma­karr–ý­ hi­lâfe­te­ ve­ Hayy–u­ Kay­yûm­ i­Top­ra­ða­ ne­ yap­san,­ ne­ de­sen,­ o­na­ ne Ben­bir­a­ðaç­gör­düm­dal­sýz­bu­dak­sýz, sim­le­ri­nin­ cil­ve­le­ri­ne­ en­ uy­gun,­ top­rak­ka­dar­hýr­çýn­ve­ha­þin­dav­ran­san­da,­sa­na Üs­tü­ne­bir­kuþ­kon­muþ­kol­suz­ka­nat­sýz, týr.­Na­sýl­ki,­arþ–ý­rah­met­su­ü­ze­rin­de­dir; ki­bir­li­þe­kil­de­de­ðil,­yi­ne­te­va­zu­ve­te­bes­- O­nu­bir­dev­ye­di­dil­siz­du­dak­sýz, arþ–ý­ha­yat­ve­ih­yâ­da­top­rak­üs­tün­de­dir. süm­le­kar­þý­lýk­ve­ri­yor.

A­cep­böy­le­giz­li­hal­var­mý­sen­de?

Top­rak,­ te­cel­li­yat­ ve­ cil­ve­le­re­ en­ yük­sek Sen­ o­n a­ kaz­m a­ i­l e­ vu­r ur­s un,­ ü­z e­r i­n i bir­ay­na­dýr." (A­ge,­s.­203)

GÜN GÜN TARÝH

lTurhan Celkan

turhancelkan@hotmail.com

fikihgunlugu@yeniasya.com.tr www.fikih.info (0 505) 648 52 50

Dostluk, kardeþlik, talebelik Ay­sel­Ha­ným: “Yir­mi­Al­týn­cý­Mek­tu­bun O­nun­cu­Me­se­le­sin­de­ge­çen­‘dost­luk,­kar­deþ­lik­ve­ta­le­be­lik’­ma­kam­la­rý­ný­ör­nek­le­riy­le­a­çýk­lar­mý­sý­nýz?” ost­luk,­kar­deþ­lik­ve­ta­le­be­lik­un­van­la­rý Risâl-i­Nur’a­ya­kýn­lýk­de­re­ce­mi­zin­öl­çüt­le­ri o­la­rak­Ri­sâ­le-i­Nur’a­gir­miþ­tir.­Yir­mi­Al­týn­cý­Mek­tu­bun­O­nun­cu­Me­se­le­sin­de­i­zah­e­dil­di­ði þek­liy­le­dost­luk,­Ri­sâ­le-i­Nur’la­ra­ve­Ri­sâ­le-i­Nur hiz­me­ti­ne­cid­dî­ta­raf­tar­ol­ma­yý,­hak­sýz­lý­ða,­bid’a­la­ra­ve­da­lâ­le­te­kal­ben­ta­raf­tar­ol­ma­ma­yý­ge­rek­ti­ri­yor.­Ri­sâ­le-i­Nur­dos­tu,­Ri­sâ­le-i­Nur­lar­dan­is­ti­fa­de­et­me­ye­ça­lý­þan­kim­se­dir.­ Kar­deþ­lik,­Ri­sâ­le-i­Nur’un­neþ­ri­ne­ve­in­san­la­ra­u­laþ­tý­rýl­ma­sý­na­cid­dî­bi­çim­de­ça­lýþ­ma­yý,­bu­nun­la­be­ra­ber­farz­na­maz­la­rý­ný­kýl­ma­yý,­ke­ba­ir de­ni­len­bü­yük­gü­nah­lar­dan­sa­kýn­ma­yý­ge­rek­ti­rir.­Bu­ta­ným­la­Ri­sâ­le-i­Nur­da­i­re­sin­de­bir­kar­deþ,­gü­nah­la­ra­kar­þý­tak­va­yý­e­sas­a­lýr,­farz­na­maz­la­rý­ný­ký­lar,­sün­net-i­se­ni­ye­yi­el­den­gel­di­ðin­ce­ya­þar­ve­Ri­sâ­le-i­Nur­hiz­me­ti­nin­se­yir­ci­si de­ðil,­biz­zat­ve­þevk­le­i­çin­de­yer­a­lý­cý­sý­dýr.­ Ta­le­be­lik­i­se,­Ri­sâ­le-i­Nur’u­ken­di­ma­lý­gi­bi,­ ken­di­ kim­li­ði­ ve­ ki­þi­li­ði­ gi­bi­ ka­bul­ et­me­yi ve­o­na­bu­ka­bul­i­çin­de­sa­hip­çýk­ma­yý,­ha­ya­tý­nýn­en­mü­him­va­zi­fe­si­ni­Ri­sâ­le-i­Nur­hiz­me­ti bil­me­yi­ge­rek­ti­rir.­ Tak­va­ya­ve­sa­lih­a­me­le­gö­re­bu­ta­ným­la­rý­a­çar­sak:­ Dost,­hak­ký­be­nim­se­yen,­hak­kýn­üs­tün­lü­ðü­nü­is­te­yen,­da­lâ­le­ti­sev­me­yen,­da­lâ­le­tin­ye­nil­me­si­ni­is­te­yen­dir.­Kar­deþ­Al­lah’ýn­e­mir­le­ri­ni ya­pan,­ya­sak­la­rýn­dan­ka­çý­nan­ve­Nur­hiz­me­ti­ne­e­lin­den­gel­di­ðin­ce­yar­dým­e­den­dir.­Ta­le­be­i­se,­farz­la­rý­ya­pýp,­ha­ram­lar­dan­u­zak­dur­mak­la bir­lik­te,­ha­ya­tý­ný­Nur­hiz­me­ti­ne­a­da­yan,­ken­di­ni­Nur­hiz­me­ti­ne­vak­fe­den­kim­se­dir.­ Ri­sâ­le-i­Nur­hiz­me­ti­ne­gö­re­bu­ta­ným­la­rý­a­ça­cak o­lur­sak:­ Dost­Ri­sâ­le-i­Nur­hiz­me­ti­ne­mu­ha­le­fet­ et­me­yen…­ Kar­deþ,­ Ri­sâ­le-i­ Nur­ hiz­me­ti­nin­bir­u­cun­dan­tu­tan,­e­lin­den­gel­di­ðin­ce hiz­me­ti­ni­ e­sir­ge­me­yen…­ Ta­le­be­ i­se,­ Ri­sâ­le-i Nur­ hiz­me­ti­ni­ var­lýk­ ne­de­ni­ sa­yan­ kim­se­dir.

Ya­hut:­ Dost,­Ri­sâ­le-i­Nur­hiz­me­ti­ni­be­nim­se­yen…­ Kar­deþ,­ Ri­sâ­le-i­ Nur­ hiz­me­ti­ni­ be­nim­se­mek­le­be­ra­ber­o­na­gö­nül­den­des­tek­ve­kat­ký ve­ren…­Ta­le­be­i­se,­Ri­sâ­le-i­Nur­hiz­me­ti­ni­ha­ya­tý­nýn­bi­ri­cik­ga­ye­si­bi­len,­o­nun­i­çin­ya­þa­yan, o­nun­i­çin­ne­fes­a­lýp­ve­ren­kim­se­dir­de­ne­bi­lir.­ Af­yon­A­ðýr­Ce­za­Hâ­kim­li­ðin­de­ken­di­si­ne: “Sen­Ri­sâ­le-i­Nur’un­ta­le­be­si­i­miþ­sin?”­de­ni­len Zü­be­yir­Gün­dü­zalp,­hâ­ki­me­þöy­le­ce­vap­ve­ri­yor:­“Be­di­üz­za­man­Sa­id­Nur­sî­gi­bi­bir­dâ­hi­nin þa­kir­di­ol­mak­li­ya­ka­ti­ni­ken­dim­de­gö­re­mi­yo­rum.­E­ðer­ka­bul­bu­yu­rur­lar­sa­if­ti­har­la­‘E­vet,­Ri­sâ­le-i­Nur­þa­kir­di­yim’­de­rim.”

Ay­ný­mü­da­fa­a­nýn­de­va­mýn­da­Mer­hum­Zü­be­yir­Gün­dü­zalp’in­þu­i­fa­de­le­rin­de­ta­le­be­li­ðin­ni­te­lik­le­ri­ni­çok­net­gö­re­bi­li­yo­ruz: “Bü­yük­bir­üs­ta­dýn e­ser­le­rin­den­müs­te­fid­ol­ma­yý­lü­tuf­bu­yu­ran­Ce­nâb-ý­Hakk’a­hamd­ü­se­na­lar­e­de­rim...­Ý­man,­Ýs­lâ­mi­yet­der­si­a­la­rak­bü­yük­fa­i­de­le­re­na­i­li­ye­ti­me­se­bep­o­lan­bir­üs­ta­da,­bü­tün­ruh­u­ca­ným­la­med­yu­num.­Se­ne­ler­den­be­ri­sý­kýn­tý­lar­i­çe­ri­sin­de­e­ser­ya­za­rak­genç­li­ði­mi­zi­ko­mü­nizm­ye­mi­ol­mak­la­e­be­dî­haps-i­mün­fe­rid­li­ðe­mah­kûm­e­dil­mek­ten­kur­ta­ran­bir­müs­ta­kim­üs­tad­i­çin­se­ne­ler­ce­dün­ya hap­sin­de­kal­ma­ða­ha­zý­rým.

Yir­mi­se­ne­den­be­ri­mil­yon­lar­la­in­sa­na­din,­i­man,­Ýs­lâ­mi­yet,­fa­zi­let­der­si­ve­ren­ve­on­la­rý­din­siz­lik­ten­mu­ha­fa­za­e­den­Kur’ân­tef­si­ri­Ri­sâ­le-i­Nur uð­run­da­i­dam­e­di­le­cek­sem,­seh­pa­ya­“Al­lah­Al­lah...­Ya­Re­su­lal­lah”­se­da­la­rý­i­le­ko­þa­rak­gi­de­ce­ðim.­Ko­mü­niz­me­ka­pý­lýp­di­nin­den­çý­kan,­e­be­dî fe­lâ­ket­le­re­yu­var­la­nan­ve­va­tan­ha­i­ni­o­la­rak kur­þu­na­diz­di­re­cek­cü­rüm­ler­den­genç­le­ri­mi­zi ko­ru­yan­Ri­sâ­le-i­Nur­uð­run­da­kur­þun­la­öl­dü­rü­le­cek­sem,­o­kur­þun­la­ra­çe­kin­me­den­göð­sü­mü­ge­re­ce­ðim.­Üs­ta­dým­Be­di­üz­za­man­i­çin han­çer­ler­le­par­ça­la­nýr­sam­et­ra­fa­sýç­ra­ya­cak kan­la­rý­mýn­“Ri­sâ­le-i­Nur!­Ri­sâ­le-i­Nur!”­yaz­ma­sý­ný Rab­bim­den­ni­yaz­e­di­yo­rum.”­1 Be­di­üz­za­man­Haz­ret­le­ri­ken­di­þah­si­ni­te­lik­le­rin­den­“in­san­lý­ðý”­ci­he­tiy­le­dos­tun,­“kul­lu­ðu” ci­he­tiy­le­ kar­de­þin­ ve­ “Kur’ân-ý­ Ha­kim’in­ hiz­met­kâr­lý­ðý”­ci­he­tiy­le­de­ta­le­be­nin­ken­di­siy­le­a­lâ­ka­dar­ol­du­ðu­nu­bil­di­ri­yor.­ Bu­a­lâ­ka­dar­lýk­lar­de­re­ce­de­re­ce­Be­di­üz­za­man’ýn­duâ­sý­na­maz­har­ol­ma­yý­da­ge­rek­ti­ri­yor.

Dos­tun­farz­la­rý­kýl­ma­sý­ve­gü­nah­lar­dan­ka­çýn­ma­sý þar­týy­la­“din­kar­de­þi”­sý­fa­týy­la­du­â­sýn­da­dâ­hil­ol­du­ðu­nu­bil­di­ren­Be­di­üz­za­man,­kar­de­þin­“is­miy­le­ve su­re­tiy­le”­duâ­sýn­da­dâ­hil­ol­du­ðu­nu,­ta­le­be­nin­i­se “her­sa­bah­is­miy­le­ve­ha­ya­liy­le­ya­nýn­da­ha­zýr­bu­lu­na­rak”­du­â­sýn­da­dâ­hil­ol­du­ðu­nu­müj­de­li­yor.2

D

DU Ey­Fey­yaz-ý­Ra­him!­Bi­zi­bi­ze­dost­kýl!­Bi­zi­bi­ze kar­deþ­ey­le!­Bi­zi­Nu­ra­ta­le­be­kýl!­Bi­zi­Kur’ân’a i­ta­at­kâr­ ey­le!­ Bi­zi­ Mu­ham­med­ A­ley­his­se­la­tü Ves­se­lâ­ma­ üm­met­ kýl!­ Bi­zi­ Zat-ý­ Mu­al­la’na kul­ey­le!­Â­min!­ DÝPNOTLAR: 1- Þuâlar, s. 847- 854.

2- Mektubat, s. 575, 576.

10

21 MART 2011 PAZARTESÝ

Ehl-i iman için, ebedî hayatta fayda temin edecek çalýþmalar içinde olmak, bu tür iþleri önemsemek ve bunun gereðini yapmak en büyük bahtiyarlýktýr. Aslýnda en büyük ve en önemli haberler sonunda ebedilik baðlantýsý bulunan haberlerdir. Yani ebedilik penceresi olmayan her geliþme, çok da önemsenecek, büyütülecek, gündem konusu yapýlacak bir hadise deðildir. Ýbadet ehli bazý dostlarýn, dünya ehlini ciddî ciddî önemsemesi, onlarýn sanatçý ise, yazar ise dile syasar33@yahoo.com getirdikleri bazý konularý ciddî ciddî ele almasý ve bunlarý büyütürken de kendi yaptýðý ibadetleri, ibadetli halleri, ibadetli düþünceleri küçümsemesi, çok da deðerli görmemesi, adiyattan kabul etmesi hiç yakýþýk almamakla birlikte, hiç de anlamlý gelmemektedir ve hatta tehlike iþaretidir. Böyle bir insanda iman etkisini yitirmiþ demektir. özünü dünya ehline çevirmiþ insanlarýn oraYani bir Nur Talebesinin, hizmet amaçlý gittiði bir da o lup bi ten fa a li yet le re ta ký lýp kal ma sý þehirdeki yaptýðý faaliyetler, geziler, medrese muhabnormaldir. Ona göre, dünya ehlinin oturu- beti, uhuvvet yansýmalarý, kardeþlik kucaklaþmalarý, þu, kalkýþý, yemesi, içmesi, hatta iþlediði ciddî ha- yapýlan sohbetler, seminerler, konferanslar; dünya ehtalar bile anlamlý hale gelir. Hatta biraz daha ileri- linin þatafatlý, yüzlerce, binlerce insan katýlýmlý eðlencesi, koca koca adamlarýn adamlýktan yoksun halle - leri, konferanslarý, sohbetleri, faaliyetleri kesinlikle kýrine anlam yüklemeye bile kalkanlar olur. yasý mümkün olmayan faaliyetlerdir.

Ama gözünü ibadet ehlinin faaliyetlerine çeviren ise, Biri dünyevî, diðeri uhrevî olan bir þeyin mukayesesi oradaki çalýþmalarý, hizmetleri önemsemesi ve büyüt- kýyas-ý maalfarýktýr. mesi normaldir.

Demek ki, çok önemli meseleler denilen þeyler, ki O zaman bir deðerlendirme yapan için, nereye ba- min söylediðine baðlý olarak deðiþen þeylerdir. O söylekarak deðerlendirme yaptýðýný gözetmek gerekir. yen kiþinin neyin etkisinde olduðunu, gözünü nereye Yani insanýn hem dünyevî, hem de uhrevî tarafý çevirdiðini ve neyi önemsediðini göstermektedir. olduðu için, zaman zaman ehl-i dünyanýn, ibadet Elbette dünyayý çok seven bir insan için, dünya ve iehline yakýnlaþmasý ve abit hale gelmesi mümkün çindekiler çok çok önemlidir. Ona göre onlar olmadan olabildiði gibi, zaman zaman da ibadet ehlinin dünyaþanmaz. Onlarý olan, önemli insandýr, deðerli insanyevîleþmesi ve orada olup bitenleri ciddî önemsedýr, hürmet edilen insandýr. mesi, ibadetlerden soðumasý görülen hadiselerdir.

Ama ehl-i iman için ise, iman hizmetleri, içinde iÝnsan ihmale gelmiyor. Bir zamanlar ciddî tenman olan hareketler kâinatý ilgilendiren önemde ve kitler ettiði bir hale gün gelir kendisi düþebilir ya deðerde faaliyetlerdir. Yani faninin binleri, bakide birda tenkit edilen bir konumdaki kiþi, gün gelir, tebler ya da hiçler hükmündedir. rikler edilen bir konuma yükselebilir.

O zaman dünyevî algý ile hem dünyevî, hem de uhBu tamamen beslenmesinin etkisiyle oluþan bir revî algýya sahip insanlarý ayrý deðerlendirmek gerekisonuçtur.

Elbette burada dikkat çeken nokta, iman ehlinin yor. Ancak þu noktada birleþme var ki, dünyevî algýya dünya ehli gibi düþünmemesi ve yaþamamasýdýr. sahip olanlar ile hem dünyevî, hem de uhrevî algýya sa Yani, iman sahibi bir insan bunun gereðini yerine hip olanlarda, ortak nokta ‘dünyevî algý’dýr. Yani ehl-i getirmelidir. Çevresini, bilgi beslenmesini, etkilen- dünya olanlar ile bu noktada ehl-i ukba olanlar oturup konuþabilir, dertleþebilir ve fikir üretebilirler. diði unsurlarý ona göre belirlemesi gerekmektedir.

Dünyaya, hangi pencereden bakýldýðý belirleyiÝman ehlince anlamlý ve güzel olan þeyler, elbette ci dir.

Ehl-i iman için, ahiretin mezrasý olarak dünimanýn tezahürlerinin hayatta yaþanýyor olmasý ve geya ya bak mak, ondaki esma tecellilerini okumak liþmeler görülüyor olmasýdýr. Hatta iman ehli olanlar, dünya ehli olanlarýn önemsedikleri ve gözlerinde bü- bir ibadete dönüþen faaliyet olacaktýr.

Kastedilen þey, uhrevîyi önemseyenlerin bütün yüttükleri meseleleri önemli görmezler ve önemsebü tün dünyayý býrakmalarý, terk etmeleri deðildir. mezler. Çünkü neticesi itibariyle fani ve fena iþlerdir.

Den ge halidir.

Ancak iman ehli için, ahirete taalluk eden, küçücük A ma siz neyi ciddî önemserseniz, o þeyi gözünüzde bir çocuðun, camiye gelmiþ olmasý, namaz kýlmýþ olbü yü tür sünüz. masý; ehl-i iman kardeþler arasýndaki müsbet adýmlar Ya ni dün yevî bir faaliyette yüz binlerin sizi alkýþlabüyük neticeli davranýþlar olarak okunur. Ehl-i imanýn masýný mý, yoksa uhrevî ciheti olan dünyevî bir faalisevinci, neþesi ve en önemli gündemi budur.

Belki böyle bir insanda, genciyle bir Cuma namazý - yette ya da tamamen uhrevî bir faaliyette maneviyat na gitmek en büyük hadisedir ve bunun için ne gereki- büyüklerinin sizi alkýþlamasýný mý tercih edersiniz?

Buyurun, iþte tam ayrým noktasý burasý. yorsa yapýlýr. Bu yolda ciddî masraflar edilir. Yeter ki “Ahirette seni kurtaracak bir eserin olmadýðý takdirbu yolculuk, içinde uhrevîlik de içersin.

Ondandýr ki, en küçük dairedeki en büyük ve ö- de, fani dünyada býraktýðýn eserlere de kýymet verme.” nemli iþleri hayatýnýn en kýymetli iþleri olarak görmek “Bir hakikatine bin ruhumuz olsa verilecek” hakikat ve önemsemek, saðlýklý bir yaklaþým tarzýdýr. ler içindeyken, baþka meþguliyetler aramak akla zaittir.

Kime göre, ‘ne’, ‘daha çok önemli’?

G

Öðrencilerden Kur’ân-ý Kerim ziyafeti SÝVAS’TA Kur’ân-ý Kerim okuma ve ha fýzlýk yarýþmasýnda konuklara adeta Kur’ân ziyafeti sunuldu. Sivas Anadolu Ýmam Hatip Lisesi tarafýndan organize edilen imam hatip liseleri arasý Kur’ân-ý Kerim’i güzel okuma, hafýzlýk ve ezaný güzel okuma yarýþmasý düzenlendi. Sivas merkez ve ilçelerde bulunan toplam 10 imam hatip lisesinden öðrenciler yarýþtý. Anadolu ÝHL Müdürü Ömer Faruk Taþkýn, bu yarýþmanýn 10 yýldýr yapýldýðýný söyledi.

Taþkýn, 28 Þubat süreci sonrasý bu liselerin

Y

KÜLTÜR SANAT

Mânevî hastalýklarýn en büyüðü dindeki zaafiyettir Gazetemiz yazarlarýndan Sami Cebeci, Bediüzzaman Hazretlerinin asrýmýzdaki manevî hastalýklarýn en büyüðünün dindeki zaafiyet olduðunu belirttiðine dikkati çekti.

GAZETEMÝZ yazarlarýndan Sami Cebeci, Samsun’da okuyucularýmýza yönelik bir seminer verdi. Konuþmasýný iki bölüm halinde gerçekleþtiren Cebeci, ilk bölümde Risâle-i Nurlardan imanî konularla birlikte içtimai ve sosyal meselelerden bahisle Risâle-i Nurlarýn Anadolu ve yurt dýþýnda çok ciddî hizmet hamlelerinin olduðunu söyledi.

Cebeci, Kur’ân-ý Kerim’de Hz. Muhammed’in (asm) Hatem-ül Enbiya olduðunun beyan edildiðinin belirterek, o büyük insan olan Peygamberimizin (asm) ‘her yüzyýlda bir müceddid-i din göndereceði’ müjdesini ve son müceddid içinde, Muhyiddin-i Arabi ‘nin 13. müceddidin de son müceddid olduðunu beyan ettiðini aktardý. Son müceddid hakkýnda Peygamberi mizin büyük sitayiþle bahsettiðini ifade e den Cebeci, sahabelerin bu müceddidin zamanýna yetiþmek emelinde olduklarýný söyledi. Cebeci devamla þunlarý kaydetti: “Bediüzzaman Hazretleri ‘ben 13. Asrýn minaresinin baþýnda durmuþum. Sureten medeni fakat dinde lâkayt olanlarý camiye dâvet ediyorum’ þeklinde sözleri var. Bediüzzaman Hazretleri asrýmýzdaki manevî hastalýklarýnýn en büyüðünün dindeki zaafiyet olduðunu, ‘milletin kalb hastalýðý zaaf-ý diyanettir. Bunu takviye ile kuvvet bulabilir. Din hayatýn hayatý hem nuru hayatý. Ýhya-i dinle olur bu milletin ihyasý’ teþhisini ta asrýn baþýnda yapmýþtýr.”

MÂNÂ-YI HARFÝYLE BAKMALIYIZ Peygamberimizin (asm) yeminlerinden birisinin çok dikkatini çektiðini, Risâle-i Nurda bir ders konusu olduðunu, bu yemi nin “nefsim kudret elinde olan Allah’ a yemin ederim ki…” diye baþladýðýný, kâinatýn en münteha neticesi ve hülasasý ve en mümtaz meyvesi ve þahsiyeti olan Hz. Muhammed’in (asm) nefsi Allah’ýn kudret elinde ise, serbest deðilse elbette hiçbir þeyin baþýboþ olmadýðýný, yaþayamayacaðýný, her hareketin, her þeyin zerreden güneþlere, atomdan kü relere kadar Allah’ýn her an, her zaman tasarrufunda, tedbir ve idaresinde olduðunu anlatan Cebeci, “Ýþte biz böyle bir Allah’a inanýyoruz” dedi. Ayrýca kâinata þaþý bakma -

mamýz için, bakýþ açýmýzýn mânâ-yý harfi ile nasýl olmasý gerektiðini iki örnekle anlatan Cebeci, bir örneðinde müthiþ bir hastalýktan þifa bulmak ancak hakikî þifa verenin izniyle kudretiyle olduðunu, sebeplerin onun ilim ve izni ile temin edilebildiðini, diðer bir örnekte de küfür ve dalâlet hastalýðýndan iman ile hidayete gelmenin ne kadar mühim olduðunu, ancak bu lezzeti küfürden imana gelenlerin tadabileceðini; bu sebeplerden dolayý hakikî pahasý ve fiyatý cennet olan imanî pýrlantanýn o insaný cehennemi bir anlayýþtan ve cennete lâyýk bir hale dönüþtürmesinin insaný þereflendirdiðini, insanýn þerefinin

iman ile saðlanabileceðini hatýrlattý. Cebeci, ayrýca, yurt dýþýnda bir çok ülkeye gittiðini, oralarda seminerler ve konferanslar verdiðini, Ýslâma koþanlarýn son zamanlarda hýzla arttýðýný, insanlarýn hak din arayýþý içinde olduðundan da bahsetti.

Cebeci, seminerinin ikinci bölümde ise Bediüzzaman Said Nursî’nin içtimaî ve sos yal me se le le re ba ký þý ve Ri sâ le-i Nur’un meslek ve meþrebinin esaslarý üzerinde durdu. Avustralya’daki Risâle-i Nur hizmetlerinden de bahseden Cebeci, soru ve cevap bölümünde dinleyicilerin sorularýna cevap verdi. Samsun / Yeni Asya

Halil Ýnalcýk Hacý Bayram’ý beðendi

öðrenci sayýlarýnda önemli oranda azalma olduðuna dikkat çekti. Okullardaki kalitenin de düþtüðünü belirten Taþkýn, son zamanlarda atýlan adýmlarla imam hatip liselerinin eski yoðunluðuna kavuþmaya baþladýðýný dile getirdi. Öðrenciler, 60 taban puan ve yüzünden 10, kýraat 10, tecvit 10 ve makam 10 puan olamk üzere toplam 100 puan üzerinden deðerlendirildi.

Kur’ân-ý Kerim’i yüzünden okuma yarýþmasýnýn ardýndan hafýzlýk ve ezaný güzel okuma yarýþmasýna geçildi. Sivas / cihan Prof. Dr. Halil Ýnalcýk, Hacý Bayram Veli Camii’ni ve çevresini gezerek yetkililerden bilgi aldý.

SOL­DAN­SA­ÐA—­1. Daðlarda bulunan, daha çok oralarda otlayan hayvanlarýn oluþturduðu dar ve ince yol. - Hz. Musa'yý (as)ý firavunun sarayýnda büyüten kadýn. 2.­ Dinî bayramlar dan önceki gün. - Hak sahibine teslim etme iþi. 3.­Para birimimiz. - Bitkilerin aþý yoluyla üretilmesi, il kah. 4.­Çok olmayan, yetersiz. - Dahiye yakýþýr surette olan. 5.­Giysi örneklerini içinde toplayan dergi. - Boyun eðen, kendini baþkasýnýn buyruðuna býrakan. - Nikeli simgeleyen harfler. 6.­Bir araba markasý. Ýlk insan, ilk peygamber. - Olumsuz yargýlý cümlelerde fiilin anlamýný pekiþtiren bir söz. 7.­Bir kimseden bir þeyi yapmasýný veya yapmamasýný isteme. - Bað budamaya ya da aðaç kesmeye yarayan, eðri bir çeþit býçak. 8.­ Fýrýn atmosferlerinde çok kul lanýlan, kokusuz, dingin bir gazýn elementi. - Göz deðmesi, bakýþ. 9.­ Gemi ler de yol BÝR ÖNCEKÝ BULMACANIN CEVABI cu la rýn hiz 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 metine bakan 1 T E L E F O N A N Ý S A görevli. - Baþ2 E T Ý K E T E A T L A S lýca ibadet ye3 L A M Ý N A N T A Ç A T ri miz. 10.

Hasreti çekiE L A M E K Ý S V E L A 4 len, özlenen. 5 F O S A D E H S E T A N Toprak, me6 E N O L O G A Y K R N A tal vb. bir 7 R A L E K E L E M E K N Ý L A K U Z E N M S A M maddeden 8 yapýlmýþ yay9 K E K E M E R A Þ Ý R E van, çukurca

10

Sami Cebeci kitaplarýný imzaladý, okuyucularýyla hatýra fotoðrafý çektirdi.

A R A N A R A L AM A K

HACI Bayram Veli Camii’ni gezerek, bilgi alan dünyaca ünlü tarihçimiz Prof. Dr. Halil Ýnalcýk, “Burayý ihya etmiþsiniz. Hacý Bayram Veli’ye lâyýk, muhteþem bir abide yapýyorsunuz” dedi. Büyükþehir Belediyesi’nin yaptýðý çalýþmalarla modern bir görünüme kavuþturulan inanç ve tarih abidesi Hacý Bayram Veli Camii’nde inceleme yapan Ýnalcýk, Hacý Bayram Veli Hazretlerine iliþkin tarihi bilgilerini de paylaþtý. Sayýlarý yüzleri geçen makale ve kitaplarýyla dünya tarihçiliðinde seçkin bir yere sahip olan ve aldýðý ödüllerle de ismini dünya tarihçileri arasýna yazdýran ve hocalarýn hocasý olarak bilinen Prof. Dr. Halil Ýnalcýk, Hacý Bayram Veli Camii’ni ve çevresini gezerek, bilgiler aldý. Cami ve çevre düzenlemesini çok beðenen, bölgeyi en ince ayrýntýsýna kadar inceleyen ve yapýlacak çalýþmalara iliþkin bilgi alan Ýnalcýk, caminin yanýnda bulunan ve çatýsýyla birleþen Augustus Tapýnaðý’ný da inceleyerek, iki inanç merkezinin yan yana olmasýný “romantik” olarak deðerlendirdi. Ankara / Ahmet Terzi

BULMACA Hazýrlayan: Erdal Odabaþ (erdalodabas@mynet.com)

1 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10

2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12

YU­K A­R I­D AN­ A­Þ A­Ð I­Y A—­ 1.

Meþe aðacýnýn meyvesi. - Kiloamperin kýsasý. 2.­ABD'de bir eyalet. - Utanma duygusu. 3.­Doðu Anadolu ile Azerbaycan'da çalýnan bir çalgý türü. - Týrnak yöresindeki yumuþak bölümlerin, bazen de kemiðin iltihaplanmasýndan ileri gelen aðrýlý þiþ.

4.­Bir duyguyu yüz aracýlýðýyla anlatan belirtilerin, mimiklerin bütünü. Namaza dâvet sesi. 5.­(Tersi) Ýlâve. Geminin yan yatmasý. 6.­ Bedduâ. Bin kg.lýk aðýrlýk. 7.­Dil ve kültür yönünden büyük bir türdeþlik gösteren, birçok boydan oluþan topluluk.

8.­Nemrut heykel lerinin bulunduðu ilimiz. 9.­Sýðýr, hindi vb. etinden yapýlan, genel likle dilimlenerek soðuk yenen bir yiyecek. - Hindis tan'da küçük hükümdar. 10.­Açýkça bildirme, açýkça duyurma. - Güz, yaprak dökümü mevsimi, sonbahar. 11.

Kalýpla basýlýp el le boyanan, kadýnlarýn baþlarýna baðladýklarý tülbent. Çeliþkili ve tutarsýz iki cümleyi birbirine baðlamaya yarayan bir söz. 12. Ýspanya'da bir terör örgütü. - Bir þeyin i çin de bu lu nan la rýn bü tü nü, muhtevanýn uydurukçasý.

Y

EKONOMÝ

Tüketiciler yeni meyvelerle tanýþacak TARIM ve­Kö­yiþ­le­ri­Ba­kan­lý­ðý,­ko­ru­ma­al­týn­da ol­ma­yan­ ya­ban­cý­ mey­ve­ ve­ as­ma­ çe­þit­le­ri­nin Tür­ki­ye’de­ bir­ de­fa­ya­ mah­sus­ üc­ret­siz­ o­la­rak tes­cil­ e­dil­me­si­ni­ o­nay­la­dý.­ Ma­vi­ye­miþ,­ tur­ma­ye­m i­þ i,­ tan­g o­r un­ da­ a­r a­l a­r ýn­d a­ bu­l un­d u­ð u top­l am­ 89­ a­d et­ ya­b an­c ý­ mey­v e-as­m a­ çe­þ i­d i bir­kaç­ay­i­çin­de­tes­cil­e­di­le­cek.­Söz­ko­nu­su­çe­þit­le­rin­ ü­re­ti­miy­le­ Tür­ki­ye’de­ tü­ke­ti­ci­ler­ ye­ni mey­ve­ tür­le­ri­ ve­ mev­cut­ tür­le­rin­ ye­ni­ çe­þit­le­riy­le­ ta­ný­þa­cak.­ Tür­ki­ye’de­ bit­ki­ çe­þit­le­ri­nin tes­cil­iþ­lem­le­ri,­‘’Bit­ki­Çe­þit­le­ri­nin­Ka­yýt­Al­tý­na A­lýn­ma­sý­ Yö­net­me­li­ði’’­ hü­küm­le­ri­ne­ gö­re­ ya­pý­lý­yor.­Söz­ko­nu­su­yö­net­me­li­ðin­il­gi­li­mad­de­si­ne­gö­re,­e­ðer­bir­çe­þit­U­lus­la­ra­ra­sý­Ye­ni­Bit­ki Çe­þit­le­ri­nin­ Ko­run­ma­sý­ Bir­li­ði­ (U­POV)­ ü­ye­si bir­ ül­ke­de­ tes­cil­ e­dil­miþ­ i­se­ Mey­ve­ ve­ As­ma Tes­cil­ Ko­mi­te­si­ ta­ra­fýn­dan­ uy­gun­ gö­rül­me­si ha­lin­de­her­han­gi­bir­de­ne­me­ye­ge­rek­kal­mak­sý­zýn­ka­yýt­al­tý­na­a­lý­na­bi­li­yor.­Ankara/aa

ECZACIBAÞI: TÜRKÝYE’YÝ ÝNÝÞLÝ ÇIKIÞLI BÜYÜME SÜRECÝNDEN KURTARACAK CARÎ AÇIK VE SICAK PARA BAÐIMLILIÐINDAN KURTARACAK VE GERÇEK ANLAMDA SÜRDÜRÜLEBÝLÝR BÜYÜME HIZLARINI MÜMKÜN KILACAK REFORMLAR OLMASI GEREKÝR. Tür­ki­ye’nin­i­kin­ci­ne­sil­re­form­la­ra ha­zýr­ol­du­ðu­nu­be­lir­ten­Ec­za­cý­ba­þý Hol­ding­Yö­ne­tim­Ku­ru­lu Baþ­ka­ný­Bü­lent­Ec­za­cý­ba­þý, “Bu­re­form­lar­Tür­ki­ye’yi­i­niþ­li­çý­kýþ­lý­bü­yü­me­sü­re­cin­den,­ca­rî­a­çýk­ve­sý­cak­pa­ra ba­ðým­lý­lý­ðýn­dan­kur­ta­ra­cak­ve ger­çek­an­lam­da­sür­dü­rü­le­bi­lir­bü­yü­me­hýz­la­rý­ný­müm­kün­ký­la­cak­re­form­lar­ol­ma­sý­ge­re­kir’’­de­di.­Frank­furt’ta­dü­zen­le­nen­ISH­Fu­a­rý’nda­çe­þit­li­ko­nu­lar­da­ki­so­ru­la­rý­ce­vap­la­yan Bü­lent­Ec­za­cý­ba­þý,­ge­çen­yýl­bu­bü­yü­me­hý­zý­nýn­be­ra­be­rin­de­ge­tir­di­ði­o­lum­suz­lu­ðun­ca­rî­a­çýk­ar­tý­þý­ol­du­ðu­nu­ve­a­çý­ðýn­yüz­de­6’nýn­ü­ze­ri­ne­çýk­tý­ðý­ný­ha­týr­lat­tý.­Ec­za­cý­ba­þý,­‘’Tür­ki­ye, bir­ön­ce­ki­yý­lýn­bir­kaç­ka­tý­dü­ze­yin­de bir­ca­rî­a­çýk­la­kar­þý­kar­þý­ya­kal­dý.­Bu ar­týþ­hý­zý­ge­çen­yý­lýn­son­ay­la­rýn­da hýz­lan­dý­ve­yük­sek­bü­yü­me­hý­zý­ný

SuperFresh Altýn Balýk Gümüþ Effie’yi kaptý ÇOCUKLARA ba­lý­ðý­sev­di­ren­Su­per­Fresh­Al­týn Ba­lýk,­ger­çek­leþ­tir­di­ði­ba­þa­rý­lý­pa­zar­la­ma­i­le­ti­þi­mi­ kam­pan­ya­sý­ i­le­ Gü­müþ­ Ef­fi­e’ye­ lâ­yýk­ gö­rül­dü.­ Mar­ka­la­rýn­ 2010­ yý­lýn­da­ yap­týk­la­rý­ ba­þa­rý­lý­ pa­zar­la­ma­ i­le­ti­þi­mi­ ça­lýþ­ma­la­rý­ný­ de­ðer­len­di­ren­ Ef­fi­e­ Ö­dül­le­ri­ sa­hip­le­ri­ni­ bul­du.­ Pi­ya­sa­ya­ su­nul­du­ðu­ 2010­ yý­lýn­da­ sa­de­ce­ ken­di pa­yý­ný­ bü­yüt­mek­le­ kal­ma­yan,­ ay­ný­ za­man­da pa­za­rý­ da­ 2.5­ kat­ bü­yü­ten­ Su­per­Fresh­ Al­týn Ba­lýk,­ “Te­mel­Gý­da” ka­te­go­ri­sin­de­Gü­müþ­Ef­fi­e’ye­la­yýk­gö­rül­dü.­­Ekonomi Servisi

'Gelir daðýlýmýndaki eþitsizlik düzeltilmeli

ÜLKER Kris­pi­çu­buk­kra­ker,­en­se­vi­len­sa­de,­ba­ha­rat­lý­ve­pey­nir­li çe­þit­le­ri­ni,­tü­ke­ti­ci­ye­bü­yük­ko­lay­lýk­sað­la­mak­ü­ze­re yep­y e­n i­bir­pa­k et for­ma­tý­ge­liþ­ti­re­rek bar­d a­ð a­ta­þ ý­d ý.­Bu for­mu­i­le­bir­il­ke­de im­za­a­tar­ken,­çu­buk­lar­hem­çý­týr­çý­týr­sak­la­na­bi­le­cek­hem­de­a­ra­ba­da,­ma­sa­da,­çan­ta­da­her­yer­de­Kris­pi’yi tü­ket­mek­ve­ta­þý­mak­ar­týk çok­da­ha­ra­hat­o­la­cak.­Ekonomi Servisi

ECZACÝBAÞI, gelir daðýlýmýndaki eþitsizliðin de Türkiye’nin sorunlarýndan biri olduðunu bunun geliþmeyle birlikte düzelebileceðini ifade ederek, ‘’Türkiye’nin büyük

be­ra­be­rin­de­ge­tir­di.­Ge­çen­yý­lýn­ar­týþ hý­zý­ný­bu­yý­la­pro­jek­te­et­ti­ði­miz­de, bü­tün­yýl­i­çin­bu­nun­böy­le­de­vam­e­de­ce­ði­ni­dü­þü­nür­sek,­Tür­ki­ye­yüz­de 8-9­ca­ri­a­çýk­la­kar­þý­la­þa­cak­de­mek­tir’’ di­ye­ko­nuþ­tu.­Ca­rî­a­çýk­ko­nu­su­nun çok­ö­nem­li­ol­du­ðu­nu­ve­ha­fi­fe­a­lý­na­ma­ya­ca­ðý­ný­kay­de­den­Ec­za­cý­ba­þý, “Bun­dan­ar­týk­bi­zim­sa­na­yi­mi­zin­ya­pý­sý­ný,­ih­ra­ca­tý­mý­zýn­ya­pý­sý­ný­de­ðiþ­ti­re­rek,­re­ka­bet­gü­cü­mü­zü­art­tý­ra­rak mu­hak­kak­kur­tul­ma­mýz­ge­re­ki­yor.

Bu­nun­ya­pý­la­ca­ðý­na­da­i­na­ný­yo­rum ve­sý­ra­nýn­da­bu­na­gel­di­ði­ni­dü­þü­nü­yo­rum’’­de­di.­Hü­kü­me­tin­sür­dü­rü­le­bi­lir­bü­yü­me­i­çin­al­dý­ðý­he­de­fin­da­ha­çok­yüz­de­5-6­a­ra­lý­ðýn­da­bir­ca­rî a­çýk­ge­rek­tir­di­ði­ni­ve­bu­nun­ü­ze­ri­ne çýk­ma­sý­ný­risk­li­bul­du­ðu­nu­i­fa­de­e­den­Ec­za­cý­ba­þý,­o­sebep­le­bu­se­ne­nin­ilk­ve­i­kin­ci­ya­rý­sý­nýn­bir­bi­rin­den fark­lý­o­la­ca­ðý­ný,­an­cak­bü­yü­me­de­bir

so­run­ol­ma­ya­ca­ðý,­he­de­fin­ü­ze­rin­de yüz­de­6­ci­va­rýn­da­bir­bü­yü­me­bek­len­ti­le­ri­nin­ol­du­ðu­nu­vur­gu­la­dý.

Tür­ki­ye’nin­ bi­rin­ci­ ne­sil­ re­form­la­rý­ger­çek­leþ­tir­di­ði­ni­dü­þün­dü­ðü­nü i­fa­de­ e­den­ Ec­za­cý­ba­þý,­ “Ben­ce­ i­kin­ci ne­sil­re­form­la­ra­ha­zýr­ar­týk­Tür­ki­ye.

Bu­re­form­lar­Tür­ki­ye’nin­re­ka­bet­a­çý­ðý­ný­ka­pa­ta­cak­re­form­lar­ol­ma­lý­ve Tür­ki­ye’yi­ i­niþ­li­ çý­kýþ­lý­ bü­yü­me­ sü­re­cin­den­ kur­ta­ra­cak­ ca­rî­ a­çýk­ ba­ðým­lý­lý­ðýn­dan­kor­ku­sun­dan­ve­sý­cak pa­ra­ ba­ðým­lý­lý­ðýn­dan­ kur­ta­ra­cak­ ve ger­çek­ an­lam­da­ sür­dü­rü­le­bi­lir­ bü­yü­me­hýz­la­rý­ný­müm­kün­ký­la­cak­re­form­lar­ ol­ma­sý­ ge­re­kir.­ Bun­lar­ i­çin or­ta­mýn­ha­zýr­ol­du­ðu­nu­dü­þü­nü­yo­rum.­ Sað­lam­ bir­ alt­ya­pý­mýz­ var­ ar­týk.­ Bu­ re­form­la­rý­ gün­de­me­ ge­tir­me­li­yiz.­Ve­bun­la­rý­bel­ki­bu­yý­lýn­i­kin­ci­ya­rý­sýn­dan­i­ti­ba­ren­uy­gu­la­ma­ya­koy­ma­lý­yýz­di­ye­dü­þü­nü­yo­rum.’’

ekonomi olmasýyla sadece övünemeyiz. Dünyada ülkesinin ekonomisi çok büyük olup ama toplumu oluþturan bireyleri çok fakir olan ülkeler var. Türkiye böyle bir ülke olmak istemiyor’’ dedi. Frankfurt / aa

Ýhalelerde yerli malýna fiyat avantajý

Yatýrým ortamý için 72 eylem planý hazýrlandý

Sinoz’a tüketici kalite ödülü SÝNOZ Koz­me­tik,­Tü­ke­ti­ci­2011­Ka­li­te­Ö­dü­lü al­dý.­Ha­liç­Kon­gre­Mer­ke­zi’nde­ger­çek­leþ­ti­ri­len 24.­U­lus­la­ra­ra­sý­Tü­ke­ti­ci­Zir­ve­si’nde,­hiz­met ka­li­te­si­ne­en­çok­gü­ve­ni­len­mar­ka­la­ra­“Tü­ke­ti­ci 2011­ka­li­te­ö­dü­lü”­ve­ril­di.­SAM­a­raþ­týr­ma­mer­ke­zi­ta­ra­fýn­dan­9­il­de­ha­ne­de­yüz­yü­ze­ya­pý­lan gö­rüþ­me­ler­so­nu­cu­or­ta­ya­çý­kan­ve­ri­le­re­gö­re Si­noz­Koz­me­tik,­tü­ke­ti­ci­ka­li­te­ö­dü­lü­al­ma­ya hak­ka­zan­dý.­Si­noz­Koz­me­tik­Ge­nel­Mü­dü­rü Mu­ham­met­Çö­rek­çi­ö­dül­tö­re­nin­de­yap­tý­ðý­ko­nuþ­ma­da,­Si­noz­o­la­rak­5­yý­lý­aþ­kýn­sü­re­dir­sek­tö­rün­i­çin­de­ol­duk­la­rý­ný,­ve­AR-GE’den­ü­re­ti­me,­sa­týþ­tan­sa­týþ­son­ra­sý­müþ­te­ri­des­te­ði­ne­ka­dar­ça­lýþ­ma­la­rý­nýn­her­a­la­nýn­da­ka­li­te­den­ta­viz ver­me­den­yol­la­rý­na­de­vam­et­tik­le­ri­ni­söy­le­di. Çö­rek­ci­“­Al­dý­ðý­mýz­bu­ö­dül­100­bin­ler­ce­müþ­te­ri­mi­zin­bi­ze­gü­ve­ni­ni­yan­sýt­mak­ta­dýr.­Ça­lýþ­ma­la­rý­mý­zýn­en­u­fak­ay­rýn­tý­sýn­da­da­hi­ka­li­te­ve ah­lak­tan­ta­viz­ver­me­den­yo­lu­mu­za­de­vam­e­de­ce­ðiz”­þek­lin­de­ko­nuþ­tu.­Ekonomi Servisi

TAZÝYE Karamürseldeki hizmetlerimizle ilgilenen kardeþimiz Mustafa Zeki Güven'in eþi, Ali, Osman ve Enes Güven'in annesi,

Sabire Güven

'in

vefatýný teessürle öðrendik. Merhumeye Cenâb-ý Allah'tan rahmet ve maðfiret diler, kederli ailesi ve yakýnlarýna sabr-ý cemil niyaz eder, taziyetlerimizi sunarýz.

Ýzmit, Baþiskele, Derince, Kuruçeþme, Körfez Yeni Asya Okuyucularý

11

Carî açýk ve sýcak paradan KURTULMALIYIZ

ÞÝRKET HABERLERÝ

Krispi artýk bardakta

21 MART 2011 PAZARTESÝ

YATIRIM or­ta­mý­nýn­bu­yýl­ve­ö­nü­müz­de­ki­dö­nem­de­i­yi­leþ­ti­ril­me­si­ne­yö­ne­lik,­72­ey­lem­pla­ný tesbit­e­dil­di.­ Ya­tý­rým­Or­ta­mý­ný­Ý­yi­leþ­tir­me­Ko­or­di­nas­yon­ Ku­ru­lu’nun­ (YO­ÝKK) söz­ ko­nu­su Tek­nik­ Ko­mi­te­ler­ Ey­lem­ Pla­ný­ çer­çe­ve­sin­de, ‘’þir­ket­ iþ­lem­le­ri’’,­ ‘’is­tih­dam’’,­ ‘’sek­tö­rel­ li­sans­lar’’,­‘’ya­tý­rým­ye­ri’’,­‘’ver­gi­ve­teþ­vik­ler’’,­‘’dýþ­ti­ca­ret­ ve­ güm­rük­ler’’,­ ‘’fik­ri­ ve­ sý­nai­ mül­ki­yet hak­la­rý’’,­ ‘’ya­tý­rým­ pro­mos­yo­nu’’,­ ‘’doð­ru­dan ya­ban­cý­ya­tý­rým­lar’’,­‘’KO­BÝ’’,­‘’ku­rum­sal­yö­ne­tim’’­ ve­ ‘’Ar-Ge’’­ a­lan­la­rýn­da­ uy­gu­lan­ma­sý­ he­def­le­nen­ ey­lem­ler­ be­lir­len­di.­ YO­ÝKK­ Tek­nik Ko­mi­te­ler­ Ey­lem­ Pla­ný’nda­ yer­ a­lan,­ ya­tý­rým or­ta­mý­nýn­i­yi­leþ­ti­ril­me­si­ne­yö­ne­lik­72­ey­lem­de sað­la­nan­i­ler­le­me­ler,­sek­re­tar­ya­ta­ra­fýn­dan­ay­lýk­o­la­rak­iz­le­ne­cek­ve­3­ay­lýk­dö­nem­ler­de­ge­liþ­me­ler­ hak­kýn­da­ YO­ÝKK­ Por­ta­lý­ a­ra­cý­lý­ðýy­la ka­mu­o­yu­ bil­gi­len­di­ri­le­cek.­ Bu­ a­ra­da­ YO­ÝKK top­lan­tý­sýn­da,­ku­ru­lun­ya­pý­sý­ve­ça­lýþ­ma­e­sas­la­rý­i­le­il­gi­li­o­la­rak­ ‘’Þir­ket­Ku­ru­lu­þu­Tek­nik­Ko­mi­te­si’’nin­ is­mi,­ ‘’Þir­ket­ Ýþ­lem­le­ri­ Tek­nik­ Ko­mi­te­si’’­ o­la­rak­ de­ðiþ­ti­ril­di.­ YO­ÝKK­ Pal­for­mu­nun­ da­ha­ hýz­lý,­ es­nek­ ve­ so­nuç­ o­dak­lý­ ça­lý­þa­bil­me­si­ni­ sað­la­ya­cak­ ya­pý­sal­ ve­ iþ­lev­sel­ de­ði­þik­lik­ler­ya­pýl­ma­sý­na­ka­rar­ve­ril­di.­Ankara / aa

SGK’da borçlarý yapýlandýrma mesaisi SOSYAL Gü­ven­lik­Ku­ru­mu­ça­lý­þan­la­rý,­si­gor­ta prim­ borç­la­rý­nýn­ ye­ni­den­ ya­pý­lan­dý­rýl­ma­sý­na yö­ne­lik­yo­ðun­baþ­vu­ru­yu­kar­þý­la­ya­bil­mek­i­çin me­sai­ ya­pa­cak.­ Ya­pý­lan­dýr­ma­ baþ­vu­ru­la­rý­ný ka­bul­e­dip­ge­rek­li­iþ­lem­le­ri­yü­rü­ten­Sos­yal­Si­gor­ta­lar­Ge­nel­Mü­dür­lü­ðü­Prim­Tah­si­lat­Da­i­re­Baþ­kan­lý­ðý,­baþ­vu­ru­yo­ðun­lu­ðu­nu­kar­þý­la­ya­bil­mek­ a­ma­cýy­la­ bir­ di­zi­ ted­bir­ al­dý.­ Hiz­met ve­ri­len­ ki­þi­le­rin­ mem­nu­ni­ye­ti­nin­ sað­lan­ma­sý ve­ ya­pý­lan­dýr­ma­ baþ­vu­ru­la­rý­na­ is­ti­na­den­ iþ­lem­le­rin­ et­kin­ bir­ þe­kil­de­ yü­rü­tü­le­bil­me­si­ a­ma­cýy­la­Sos­yal­Gü­ven­lik­Ýl­Mü­dür­lük­le­ri­ya­da Sos­yal­ Gü­ven­lik­ Mer­kez­le­rin­de­ ya­pý­lan­dýr­ma iþ­lem­le­ri­ i­çin­ bil­gi­len­dir­me­ ma­sa­la­rý­ ku­ru­la­cak.­Bu­ma­sa­lar­da­ça­lý­þan­per­so­nel­ta­ra­fýn­dan, baþ­vu­ru­da­bu­lu­nan­ki­þi­le­re­ku­ru­mun­web­si­te­sin­de­yer­a­lan­mat­bu­form­lar­ve­ri­le­rek,­baþ­vu­ru­ form­la­rý­nýn­ ne­ þe­kil­de­ dol­du­ru­la­ca­ðý­ ve baþ­vu­ru­la­rýn­han­gi­ser­vis­le­re­ya­pý­la­ca­ðý­ko­nu­sun­da­il­gi­li­le­re­bil­gi­ve­ri­le­cek.­Ö­zel­lik­le­si­gor­ta­la­ma,­si­gor­ta­prim­le­ri­ve­ic­ra­ser­vis­le­ri­ne­ye­te­ri­ ka­dar­ per­so­nel­ gö­rev­len­di­ri­le­cek.­ Ya­pý­lan­dýr­ma­ iþ­lem­le­ri­ni­ doð­ru­dan­ ve­ya­ do­lay­lý yü­rü­ten­ bütün­ per­so­ne­lin­ faz­la­ me­sa­i­ye­ kal­ma­sýy­la,­ yo­ðun­la­þan­ baþ­vu­ru­lar­ bir­ an­ ön­ce so­nuç­lan­dý­rý­la­cak.Ya­pý­lan­dýr­ma­ iþ­lem­le­ri­nin yü­rü­tül­me­di­ði­ser­vis­ler­de­gö­rev­ya­pan­per­so­nel­i­se­nor­mal­me­sai­sa­a­ti­nin­bi­ti­mi­nin­ar­dýn­dan,­ faz­la­ me­sai­ sü­re­si­ i­çin­de­ ya­pý­lan­dýr­ma iþ­lem­le­rin­de­gö­rev­len­di­ri­le­cek.­­Ankara / aa

Köprü ve yollardan iki ayda 108 milyon lira Köprü ve otoyol gelirleri, bu yýlýn Ocak ve Þubat ayýnda 108 milyon 401 bin 955 lira olarak gerçekleþti. Bu yýl Ocak-Þubat döneminde Boðaziçi ve Fatih Sultan Mehmet köprülerini kullanan 24 milyon 882 araç, 34 milyon 401 bin 194 lira para ödedi. Ayný dönemde otoyollarý kullanan 28 milyon 85 bin 942 araçtan ise 74 milyon 761 lira gelir elde edildi. Köprü ve otoyollarýn OcakÞubat dönemindeki toplam geliri 108 milyon 401 bin 955 lira oldu. Sakarya / cihan

Fýndýk üretiminde dünya lideriyiz TARIM sek­tö­rün­de­ki­ü­re­tim­de­ðe­ri­baz­a­lýn­dý­ðýn­da­dün­ya­sý­ra­la­ma­sýn­da­8.­sý­ra­da­bu­lu­nan Tür­ki­ye,­fýn­dýk­tan­viþ­ne­ye,­ka­yý­sý­dan­in­ci­re,­bi­ber­den­no­hu­ta,­zey­tin­den­do­ma­te­se­24­ü­rü­nün­ü­re­ti­min­de­dün­ya­da ilk­beþ­te­yer­a­lý­yor.

Ta­rým­ve­Kö­yiþ­le­ri Ba­kan­lý­ðý­Ta­rým­sal Ü­re­tim­ve­Ge­liþ­tir­me Ge­n el­ Mü­d ür­l ü­ð ü 2009­yý­lý­ve­ri­le­ri­ne­gö­re, 500­ bin­ ton­ ü­r e­t i­m iy­l e dün­ya­da­ki­fýn­dý­ðýn­yak­la­þýk­yüz­de­61’i­ni­ü­re­ten Tür­ki­ye­fýn­dýk­ü­re­ti­min­d e­ dün­y a­ li­d e­r i.

Dün­ya­da­ki­top­lam­ü­re­tim i­se­821­bin­ton.­Tür­ki­ye­yak­la­þýk­193­bin­ton­viþ­ne,­418­bin­ton­ki­raz,­34­bin­ton­haþ­haþ­(to­hum), 661­bin­ton­ka­yý­sý­ü­re­ti­miy­le­de­dün­ya­da­ilk­sý­ra­da­yer­a­lý­yor.­Ýn­cir,­mer­ci­mek,­bal,­an­tep­fýs­tý­ðý,

kes­ta­ne,­hý­yar,­bi­ber,­ka­vun,­kar­puz­ü­re­ti­min­de i­se­i­kin­ci­sý­ra­da­bu­lu­nan­Tür­ki­ye’de,­dün­ya­da­ki in­ci­rin­yüz­de­20,62’si,­mer­ci­me­ðin yüz­de­8,41’i,­an­tep­fýs­tý­ðý­nýn­yüz­de 14,28’i­ü­re­ti­li­yor.Yýl­lýk,­562­bin to­nu­a­þan­no­hut,­1­mil­yon 290­bin­ton­zey­tin,­2­mil­yon 782­bin­ton­el­ma,­1­mil­yon 849­bin­ton­ku­ru­so­ðan­ü­re­ti­miy­le­Tür­ki­ye­dün­ya­sý­ra­l a­m a­s ýn­d a­ü­ç ün­c ü du­rum­da­bu­lu­nu­yor.

Tür­ki­ye­pat­lý­can­ve­do­ma­tes­ü­re­ti­min­de­dör­dün­cü,­þe­ker­pan­ca­rý­ve­al­týn­top­(grey­furt) ü­re­ti­min­de­i­se­be­þin­ci­sý­ra­yý­a­lý­yor.­Ve­ri­le­re­gö­re­Tür­ki­ye as­pir­ve­çav­dar­ü­re­ti­min­de­al­týn­cý,­küt­lü­pa­muk­ü­re­ti­min­de­ye­din­ci,­ar­pa­ü­re­ti­min­de­se­ki­zin­ci,­ay­çi­çe­ði­ve­su­sam­ü­re­ti­min­de­i­se­10. sý­ra­da­yer­a­lý­yor.­­Ankara / aa

Japonya, dünyanýn 3. büyük ekonomisi 8,9 bü­yük­lü­ðün­de­ki­ dep­rem­ ve­ dep­rem­den son­ra­ mey­da­na­ ge­len­ tsu­na­mi­nin­ a­ðýr­ dar­be vur­du­ðu­ Ja­pon­ya,­ ABD­ ve­ Çin’in­ ar­dýn­dan dün­ya­nýn­en­bü­yük­ü­çün­cü­e­ko­no­mi­si­du­ru­mun­da­ bu­lu­nu­yor.­ IMF­ Dün­ya­ E­ko­no­mik Gö­rü­nü­mü­ E­kim­ 2010­ ra­po­run­da­ki­ ve­ri­le­re gö­re,­ ge­çen­ yýl­ Ja­pon­ya’nýn­ Gay­ri­ Sa­fi­ Yur­ti­çi Ha­sý­la­sý­(GSYH) 5­tril­yon­390­mil­yar­do­lar­ol­du.­ Böy­l e­c e­ Ja­p on­y a­ ge­ç en­ yýl­ dün­y a­d a­k i GSYH’nin­yüz­de­8,7’si­ni­o­luþ­tur­du.­Kü­re­sel­e­ko­no­mik­ kriz­ dolayýsýyla­ 2009­ yý­lýn­da­ yüz­de

6,3­da­ra­lan­Ja­pon­e­ko­no­mi­si­ge­çen­yýl­i­se­yüz­de­ 3,9­ bü­yü­dü.­ Ja­pon­ya’nýn­ bu­ yýl­ i­se­ yüz­de 1,6­ bü­yü­me­si­ bek­le­ni­yor.­ Top­lam­ nü­fu­sun 127­ mil­yon­ 368­ bi­ni­ bul­du­ðu­ tah­min­ e­di­len Ja­pon­ya’da­62­mil­yon­414­bin­ki­þi­is­tih­dam­e­di­li­yor.­Ge­çen­yýl­bu­ül­ke­de­iþ­siz­lik­o­ra­ný­yüz­de­ 5,1­ o­lur­ken,­ ca­rî­ iþ­lem­ler­ faz­la­sý­ i­se­ 166 mil­yar­ 463­ mil­yo­nu­ bul­du.­ Ja­pon­ya’nýn­ ka­mu­bor­cu­5,3­tril­yon­do­lar­lýk­GSYH’si­nin­i­ki ka­tý­na­yak­la­þýr­ken,­büt­çe­a­çý­ðý­i­se­GSYH’nin yüz­de­9’u­se­vi­ye­sin­de­bu­lu­nu­yor.­Ankara /­a­a

KAMU Ý­ha­le­ Ku­ru­mu, Ka­m u­ Ý­h a­l e­ Ka­n u­n u kap­sa­mýn­da­ki­ i­da­re­le­rin­ i­h a­l e­l e­r i­n in­ kýs­men­ ve­y a­ ta­m a­m en ‘’E­lek­tro­nik­ Ka­mu­ A­lým­la­rý­ Plat­for­mu­ (E­KAP)’’ ü­ze­rin­den­ ger­çek­leþ­ti­ril­me­si­ne­ i­liþ­kin­u­sûl­ve­e­sas­la­rý­ye­ni­den­be­lir­le­di.

Ko­nuy­la­il­gi­li­yö­net­me­l ik,­ Res­m î­ Ga­z e­te’nin­dün­kü­sa­yý­sýn­da ya­yým­la­na­rak­ yü­rür­lü­ðe­ gir­di.­ Yö­net­me­li­ðin e­kin­de­yer­a­lan­A­çýk­Ý­ha­le­U­sû­lü­i­le­Ý­ha­le­E­di­len­ ve­ Tek­lif­le­rin­ E­lek­tro­nik­ Or­tam­da­ A­lý­n a­c a­ð ý­ Mal­ A­l ým­l a­rýn­d a­ Uy­g u­l a­n a­c ak Tip­ Ý­d a­r î­ Þart­n a­m e­sin­de­ de­ði­þik­li­ðe­ gi­dil­di.­ Bu­na­ gö­re,­ i­ha­le­ye ka­tý­la­bil­mek­ i­çin­ yer­li ma­l ý­ tek­l if­ e­d en­ yer­l i is­tek­li­ler­le­hi­ne­fi­yat­a­van­ta­jý­ ta­nýn­ma­sý­ du­ru­mun­da,­ bu­ a­van­taj­dan­ ya­rar­lan­mak­ is­te­yen­l er­c e­ su­n u­l a­c ak TOBB­ ya­ da­ TESK'e bað­lý­ o­da­lar­ca­ dü­zen­le­nen­ yer­li­ ma­lý­ bel­ge­si ge­re­ke­cek.­ ­ Baþ­lý­ðý,­ ‘’Ý­ha­le­nin­ ya­ban­cý­ is­tek­li­l e­r e­ a­ç ýk­l ý­ð ý­ ve­ yer­l i ma­lý­ tek­lif­ e­den­ler­ le­hi­ne­ fi­yat­ a­van­ta­jý­ uy­gu­lan­ma­sý’’­ o­lan­ mad­de­nin dip­no­tun­da­ da de­ði­þik­lik­ ya­pýl­dý.­ De­ði­þik­li­ðe­gö­re,­yak­la­þýk ma­l i­y e­t i­ e­þ ik­ de­ð e­r in al­t ýn­d a­ ka­l an­i­ha­le­ye sa­de­ce­yer­li­is­tek­li­le­rin ka­týl­ma­sý­du­ru­mun­da, yer­li­ma­lý­tek­lif­e­den­le­re­be­lir­li­o­ran­da­fi­yat­a­van­t a­j ý­uy­g u­l a­n a­c ak.

Yer­li­ve­ya­ban­cý­bütün is­tek­li­le­re­a­çýk­o­lan­i­ha­le­de­de­yer­li­ma­lý­tek­lif e­den­is­tek­li­ye­be­lir­li­o­ran­da­fi­yat­a­van­ta­jý­uy­gu­la­na­cak.­Ankara / aa

Sayfa Sorumlularý: Recep Bozdað (recepbozdag@yeniasya.com.tr )

Ümit Kýzýltepe (umitvar@yeniasya.com.tr)

OTOMOBÝL

Haylazlýk

21 MART 2011 PAZARTESÝ Sayfa Tasarým: Sedat Serdar

sedat@yeniasya.com.tr

TEKNÝK ÖZELLÝKLE R:

Motor: 1,6 Motor Hacmi: 1598 cc Silindir Adedi: 4 Maksimum Güç: 117 hp 6000 d/d Maksimum Tork: 158 Nm 4000 d/d

’ e k ‘Ju

Performans 0-100 km/s Hýzlanma: 11 s Maksimum Hýz: 178 km/s Yakýt Türü: Benzin

Yakýt Tüketimi Þehir Ýçi: 8,1 lt Þehir Dýþý: 5,3 lt Karma: 6,3 lt Test: 8,3 lt Boyutlar Uzunluk: 4135 mm Geniþlik: 1765 mm Yükseklik: 1565 mm Dingil Mesafesi: 253 0 mm Bagaj Hacmi: 251 lt Yakýt Depo Kapasite si: 50 lt

KONFOR VE FERAHLIK

oturdu

Bu­ra­da­ilk­ar­ka­ya­doð­ru­al­ça­lan­ta­van­ ya­pý­sý­nýn­ so­nu­cu­ o­la­rak­ al­ça­lan baþ­me­sa­fe­si­o­lum­suz­lu­ða­dik­kat­çek­mek­ ge­re­ki­yor.­ Bu­nun­la­ be­ra­ber­ diz me­sa­fe­si­ prob­le­mi­ de­ ya­þa­na­bi­li­yor.

Bun­dan­ he­men­ son­ra­ Ju­ke’un­ ka­li­te­li kol­tuk­la­rý­nýn­ kon­fo­ru­ ve­ yan­ des­tek­le­ri­ çok­ ba­þa­rý­lý­ ol­du­ðu­nu­ söy­le­mek ge­rek­li.­Ju­ke’un­iç­me­kâ­ný­ný­bi­raz­da­ha­ fe­rah­la­ta­cak­ o­lan­ bir­ sun­ro­of­ ol­say­dý­ hiç­ fe­na­ ol­maz­dý.­ Ju­ke’un­ fren per­for­man­sý­ ol­duk­ça­ i­yi­ ve­ di­rek­si­yon­has­sa­si­ye­ti­ni­de­be­ðen­di­ðim.­

MÝNÝ CROSSOVER SINIFINDA ÖNCÜ ROLÜ ÜSTLENEN NÝSSAN JUKE'A, 'ÞEHRÝN HAYLAZI' NÝTELEMESÝNÝN 'JUKE' DÝYE OTURDUÐUNU RAHATLIKLA SÖYLEYEBÝLÝRÝZ. SON yýl­la­rýn­en­faz­la­bü­yü­yen­sý­ný­fý­nýn Cros­so­ver­ol­du­ðu­nu­bil­me­yen­yok!

Ni J Yer­den­yük­sek,­þeh­re­u­yum­lu­ve­az u Sp kessan ya­kýt­tü­ke­ti­mi­ne­sa­hip­a­raç­lar­þe­ort 1. hir­ler­de­git­tik­çe­art­ma­ya­baþ­lý­yor.

Pa 6 Qash­qai­gi­bi­ye­ni­bir­sý­nýf­o­luþ­tu­ran­ve ck ba­þa­rý­lý­cros­so­ve­ra­sa­hip­Nis­san,­mi­ni­cros­so­ver­seg­men­tin­de­de­‘þeh­rin­hay­la­zý’­slo­ga­ný­ný kul­la­na­rak­Ju­ke­i­le­yo­la­ye­ni­bir­sý­nýf­o­luþ­tur­du.­2010­Ce­nev­re­O­to­mo­bil­Fu­a­rý’nda­ta­ný­tý­lan­Ju­ke,­1.6­lit­re 117­hp­ben­zin­li, Ð 1.5­lit­re­110­hp RECEP BOZDA di­zel­ve­1,6­lit­re niasya.com.tr recepbozdag@ye tur­bo­des­tek­li ben­zin­li­190­hp mo­tor­se­çe­nek­le­riy­le­sa­tý­lý­yor.­Dört­te­ker­den çe­kiþ­sis­te­mi­sa­de­ce­190­hp­güç­ü­re­ten­DIGT­ben­zin­li­mo­tor­la­su­nu­lu­yor.­

Hyundai’den servis kampanyasý nHYUNDAI geniþ kapsamlý servis kampanyalarýna devam ediyor. Tüketiciye sadece satýþ esnasýnda deðil, satýþ sonrasýnda da üs tün hiz met ler su nan Hyundai, yüzde 20’ye varan avan taj lar sað la yan, 26 Mart 2011’e kadar geçerli olacak servis kampanyasý dahilinde bütün araçlarýný Türkiye genelindeki yetkili servislerine bekliyor.

Toyota garantisi nTOYOTA Garanti Extra sistemi, çok cazip fiyatlar ile 18 ay ve 30 bin kilometreyi geçmeyen araçlar için de yeni bir kampanyayý devreye alýyor. Haziran ayý sonuna kadar geçerli olacak Garanti Extra’nýn yeni kampanyasýndan çok özel fiyatlar ile yararlanmanýz için Toyota Plazalara uðramak yeterli.

Skoda, 2011’e rekorla baþladý n 2010 yý lýn da mo del le rin de ger çek leþ tir di ði dö nü þüm i le hedeflerini yükselten Skoda, 2011 yýlý Ocak-Þubat döneminde bin 159 adetlik satýþ ile pazar payýný yüzde 339 arttýrdý. Otomotiv pazarýndaki 18.nci sýrada ki yerini koruyan Skoda’nýn 2 aylýk dönemde 400 adet ile en çok satan modeli Fabia olurken, onu Octavia ve Suberb izledi.

GÖRÜNÜÞ VE TASARIM Þeh­rin­hay­la­zý­de­ni­len­Ju­ke­ke­sin­lik­le­çiz­gi dý­þý­-bu­na­ra­di­kal­de­di­ye­bi­li­riz-­bir­ta­sa­rý­ma sa­hip.­Be­nim­çiz­gi­film­se­nar­yo­sun­dan­fýr­la­mýþ­ a­ra­ba­ ka­rak­ter­le­ri­ne­ ben­zet­ti­ðim­ Ju­ke’un­ta­sa­rý­mý­ný­be­ðe­nen­de­be­ðen­me­yen­de a­ra­cý­þöy­le­bir­süz­me­den­ge­çe­mi­yor.­Di­ye­ce­ðim­o­ki,­Qash­qai­gi­bi,­Ju­ke’da­mi­ni­cros­so­ver­ sý­ný­fýn­da­ ön­cü­ o­la­cak.­ Nis­san­ Ju­ke’un bü­yük­ön­ýz­ga­ra­sý­nýn­yan­la­rý­na­ko­num­lan­dý­rýl­mýþ­yu­var­lak­far­la­rý­ve­ka­put­tan­da­ha­yük­sek­ya­pý­sýy­la­dik­kat­çe­ken­gün­düz­far­la­rý­sý­ra­dý­þý­lý­ðý­nýn­ilk­gö­ze­çar­pan­ký­sým­la­rý.­Bu­nun ya­nýn­da­ tam­pon­ al­týn­da­ki­ di­fü­zö­rün­ de­lik­li ya­pý­sý­da­Ju­ke’un­ha­va­sý­ný­fark­lý­ký­lan­ö­ge­ler­den.­Ar­ka­kýs­ma­doð­ru­yük­se­len­o­muz­çiz­gi­si­ve­giz­li­ar­ka­ka­pý­kol­la­rý­sa­ye­sin­de­spor­tif bir­ ha­va­ ya­ka­la­yan­ Ju­ke’un­ bü­yük­ ay­na­la­rý gör­m e­m ek­ müm­k ün­ de­ð il.­ 1565­ mm’lik yük­sek­li­ði­sa­ye­sin­de­bo­zuk­yol­lar­da­ra­hat­lýk­la­­ yol­a­la­bi­le­ce­ði­niz­Ju­ke,­4135­mm­u­zun­lu­ða­ve­1765­mm­ge­niþ­li­ðe­sa­hip.­Mi­ni­cros­so­ver­a­ra­zi­a­ra­cý­de­ðil,­a­ma­kýr­ge­zin­ti­le­ri­niz­de si­ze­en­gel­ol­ma­yan­ya­pý­­ve­ta­sa­rý­ma­sa­hip.­­

13

Ford’a altýn plâket

Çizgi dýþý bir tasarýma sahip 'þehrin haylazý' lâkaplý Nissan Juke, görünüþüyle akla ilk olarak çizgi film senaryosundan fýrlamýþ araba karakterlerini akla getiriyor.

MOTOR VE ÝÇERÝYE GELEN SES

ÝÇ GÖRÜNÜÞ

TEST aracýmýzda görev yapan 1.6 litrelik benzinli motor 6000 d/d’de 117 hp güç üretiyor. Maksimum torku 158 Nm’yi 4000 d/d’de veren ünite gücünü 5 ileri þanzýmanla gücünü ön aksa iletiyor. 1213 kg aðýrlýðýndaki Juke’u 11 saniyede 100 km/s hýza ulaþtýran motorun testimiz süresince tükettiði ortalama yakýt ise 8,3 lt/100 km oldu. Yüksek devir çevirmeye istekli motor bu sýrada yüksek ses çýkarýyor ve bu gürültü içeriye gelerek konforunuzu azaltýyor. Sport ve Normal mod arasýnda biraz aslýnda daha fazla fark beklerdim. Sport moduna alýndýðýnda Juke’un direksiyon ve motor tepkileri zor fark edilecek miktarda hassaslaþýyor, ama yol tutuþunda herhangi bir deðiþiklik olmuyor. Ayrýca 1.6 litrelik motor tüketim ve performans verilerini tahmin ettiðim þekilde göremedim. 1.5 dCi dizel motorlu Juke, sanýrým test aracýmýzdan daha iyidir. Bir de manuel deðil de otomotik þanzýmanlý Nissan Juke’u kullanmak daha keyifli olacaktýr, diye düþünüyorum.

NÝSSAN Juke’un çizgi dýþý dýþ tasarýmý iç mekânda ayný þekilde devam ediyor demek biraz hatalý olur. Aracýn içindeki gövde rengi kýsýmlar gövde rengi kýsýmlar dikkat çekiyor ve iç görünüþe renkli hale getiriyor. Dik yapýlý bir orta konsola sahip Juke’un basit görünen ses sisteminin altýnda renkli ekranlý klima sistemine yer verilmiþ. Aslýnda bu bölümden sadece klima kontrol edilmiyor. Sistemin üst kýsmýndaki D-Mode tuþuna dokunduðunuzda bu kýsmýn bütün iþlevi deðiþiyor. Klima kontrol butonlarýnýn yerini sürüþ modunu idare eden tuþlar alýyor ve karþýnýza Nissan Dinamik Kontrol Sistemi çýkýyor (NDCS). Normal modda iken tork grafiðini gösteren ekran, sport modda güç grafiðini, ekonomi modunda ise aracýn en ekonomik olarak kullanýldýðý anlarýn grafiðini gösteriyor. Üç kollu spor direksiyonu üzerinden ses sistemi hýz sabitleyici ve telefonu kontrol edilebiliyorsunuz. Direksiyon simidinde fazla ayrýntýyý seven biri olmadýðým için, olmasada olurdu. Butonlarýn kullanýmýnda ise herhangi bir sorun yaþamýyorsunuz. Kontaðý açtýðýnýzda göstergelerin okunabilirliði de çok iyi. Juke’un 251 litrelik bagaj hacmi mini sýnýfa göre oldukça iyi.

Citroën avantajlarý devam ediyor ÜRÜN gamýnýn önemli modeli olan Yeni Citroën C4 modelini Þubat ayýnda tüketiciler ile buluþturan Citroën; Mart ayýnda binek ve ticarî araçlarda farklý fýrsatlar sunuyor. Mart a yýna özel kampanya kapsamýnda tüketiciler; C3 Picasso modeline 1000 TL’lik fiyat avantajý ile sahip olabiliyor. Citroën’in ticarî ürün gamýnda yer alan Nemo modeline 10 bin TL için 12 ay, yüzde 0 faiz kampanyasý uygulanýrken, fiyat avantajlarý ise Nemo Combi’de 2.000 TL’yi, Berlingo Combi’de 2.200 TL’yi buluyor.

Peugeot 508 Türkiye’de PEUGEOT markasýnýn orta üst segmentindeki yeni aracý 508, Peugeot bayilerinde yerini aldý. 15 Mart tarihinde Türkiye’deki bütün Peugeot bayilerinde eþ zamanlý olarak yapýlan tanýtýmlar ile satýþa sunulan yeni 508 “Kaliteli zaman” sloganý ile lanse ediliyor. Yeni 508 HDi FAP dizel motor gamý 1.6 HDi 112 hp, 1.6 e-HDi 112 hp Auto6R, 2.0 Hdi 163 hp Otomatik ve 2.2 Hdi 204 hp otomatik seçeneklerinden; benzinli motor gamý ise 1.6 VTi 120 hp Auto6R, 1.6 THP 156hp ve 1.6 THP 156hp otomatik seçeneklerinden oluþuyor.

508, 53.000 TL’den baþlayan anahtar teslim fiyatlarý ile satýþa sunuldu.

2010 yýlýnda yakaladýðý baþarýlý grafiði 2011 yýlýnda da sürdürmeyi planlayan Chevrolet Türkiye 1.571 adetlik satýþ rakamý ile Þubat ayýnda % 4.03 binek araç pazar payýna ulaþtý. Bu oran ile binek araç pazarýnda 8. sýradaki yerini koru yan Chevrolet, toplam otomobil pazarýnda ise % 2,55 pazar payý ile ilk 10 marka içindeki yerini aldý. SUV 4x4 segmentinde, Captiva modelinin 2011 yýlýnýn Þubat’ýnda gerçekleþtirilen 524 adetlik satýþ, % 26,57’lik bir SUV 4x4 pazar payýna sahip olurken, pazarda satýlan her dört SUV 4x4 birisi Chevrolet Captiva oldu.

Pirelli yeni sezona hazýr nFORMULA 1’E 20 yýl aradan sonra tekrar giriþ yapan Pirelli, Ýzmit’te üretilen Formula 1 PZero lastiklerinin 19 Aðustos 2010 tarihinde baþlayan lastik testlerini Barcelona’da gerçekleþtirdiði son testle tamamladý. Takýmlarýn beðenisini kazanan Formula 1 PZero lastikleri için Pirel li’nin toplam 5 ülkede gerçekleþtirdiði testlerde 300’ün üzerinde Grand Prix’ye eþdeðer bir mesafe olan 100.000 km kat edildi.

Porsche GT3 Cup baþlýyor

Dacia Duster rallide Chevrolet vitesi büyüttü

nTÜRKÝYE'NÝN lider otomotiv þirketi Ford Otosan, 2010 yýlýnda yaptýðý 2 milyar Euro ihracat ra kamýyla, Otomobil Sanayicileri Derneði (OSD) tarafýndan verilen “Ýhracat Baþarý Ödülleri’ töreninde altýn plâket aldý. 2010 yýlýnda 5 kýt'ada 60’dan fazla ülkeye 177 bin adet araç ihraç eden Ford Otosan, OSD’nin “500 milyon dolarýn üzerinde ihracat yapanlar” listesinde ödüle lâyýk bulundu.

nPUSULA ve harita kullanýmýna dayanan % 100 kadýnlarýn katýldýðý otomobil yarýþý olan 21. Aïcha des Gazelles Rallisi 22 Mart 2011 tarihinde Fas çöllerinde start alýyor. Isabelle Charles’ýn 2010 yýlýnda Duster ile kazandýðý zaferden sonra, yeni bir zafere ulaþmak için bu yýl ilk kez Women@Renault sosyal paylaþým a ðýndan 4 ekip Duster ile 2011 rallisine katýlýyor.

Audi RS 3 Sportback Nisan’da geliyor DÝNAMÝK Audi RS ailesinin yeni üyesi RS 3 Sportback Nisan ayýnda Türkiye’de satýþa sunuluyor. 340 hp güç ve 450 Nm tork üreten 2,5 litrelik Turbo FSI motor, RS3’ü hareketsiz konumdan 100 km/s hýza 4,6 sn’de çýkarýyor. Sýnýrlandýrýlmýþ 250 km/s azami hýza sahip RS3’ün bu etkileyici deðerlerine karþýlýk 100 km’de ortalama 9,1 litrelik yakýt tüketimi, aracý sýnýfýnýn iddialý modelleri arasýnda üst sýralara taþýyor.

nSPOR otomobil markasý olan Porsche’nin GT3 modelinin yarýþ versiyonuna açýk tek marka kupasý Porsche GT3 Cup Challange Eastern Europe heyecaný ikinci sezonuyla baþlýyor. Grid Concept tarafýndan organize edilen ve 10 pilotun katýlýmýyla 3’ü yurt dýþý olmak üzere 7 ayaktan oluþan Porsche GT3 Cup Challange Eas tern Europe 26-27 Mart’ta Ýstanbul’da Park’ta koþulacak olan 1’nci Ayak ile baþlýyor.

En çevreci yine yeniden Fiat! nFÝAT, otomotiv verileri konusunda dünyanýn en önemli hiz met saðlayýcýsý konumundaki JA TO tarafýndan gerçekleþtirilen araþtýrma sonuçlarýna göre 2010 yýlýnýn en çevreci otomobil markasý seçildi. Üst üste 4 yýl en çevreci otomobil üreticisi seçilmeyi baþaran Fiat, Avrupa Birliði tarafýndan 2015 yýlý için belirlenen 130 g/km’lik hedefinin altýna þimdiden inebilmesiyle ön plana çýkýyor.

SiyahMaviKýrmýzýSarý

14

21 MART 2011 PAZARTESÝ

GUTÝ: BÖYLE BÝR GALÝBÝYETÝ ÖZLEDÝK BEÞÝKTAÞ'IN Ýspanyol­ yýldýzý­ Guti­ ise böyle­güzel­golleri­ve­galibiyeti­özlediklerini­ söyledi.­ Guti,­ Ligtv'ye­ yaptýðý­ açýklamada,­ galibiyetin­ yeni­ teknik­ direktörlerine ''hoþ­ geldin''­ hediyesi­ olduðunu­ belirterek,

''Önemli­ olan­ bu­ þekilde­ devam­ etmek'' derken,­ Quaresma­ konusunda­ ise ''Quaresma'nýn­ neler­ yapabileceðini­ biliyoruz.­ Attýðý­ gol­ de­ güzeldi,­ Almeida'ya attýrdýðý­goldeki­ortasý­da­güzeldi''­dedi.

Y

SPOR ALMEÝDA: QUARESMA YARDIMCI OLDU BEÞÝKTAÞ'IN 2­go­lü­ne­im­za­a­tan­Por­te­kiz­li o­yun­cu­Al­me­i­da­i­se­at­tý­ðý­­gol­ler­le­çok­ra­hat­la­dý­ðý­ný­ be­lirt­ti.­ Al­me­i­da,­ for­vet­ o­la­rak her­ke­sin­ ken­di­le­rin­den­ bir­ bek­len­ti­ i­çin­de ol­du­ðu­nu­di­le­ge­ti­re­rek,­Qu­a­res­ma'nýn­gol­-

ler­de­ki­ kat­ký­sý­ ko­nu­sun­da­ki­ so­ru­ya,­ ''Çok faz­la­yar­dý­mý­ol­du.­U­zun­yýl­lar­be­ra­ber­oy­na­dýk­ bir­bi­ri­mi­zi­ ta­ný­yo­ruz.­ Ý­ki­miz­ çok mut­lu­yuz.­Ta­kým­o­la­rak­çok­mut­lu­yuz.­Ta­ký­mýn­bu­na­ih­ti­ya­cý­var­dý''­ce­va­bý­ný­ver­di.

nadiaksoy@mynet.com

Beþiktaþ yeni sezona yerli hoca düþünmeli lk­ya­rý­yý­mað­lup­ta­mam­la­yýp,­i­kin­ci­ya­rý­ya­hýrs­lý, ar­zu­lu­ve­mü­ca­de­le­ci­bir­an­la­yýþ­la­çý­kan­Be­þik­taþ'lý­fut­bol­cu­lar,­ön­ce­Al­me­i­da’nýn­be­ra­ber­lik, ar­dýn­dan­Ernst’le­ge­len­ga­li­bi­yet­go­lün­den­son­ra­ki se­vinç­gös­te­ri­le­ri­i­le­Schus­ter’in­gi­di­þi­ni­kut­lar­gi­biy­di­ler.­A­lý­nan­ba­þa­rý­sýz­so­nuç­lar­da,­­ken­di­ha­ta­la­rýn­dan­çok,­ra­kip­ta­kým­la­rýn­o­yun­an­la­yýþ­la­rý­ný, ya­da­fut­bol­cu­la­rý­ný­so­rum­lu­tu­tan,­ta­raf­ta­rýn­tep­ki­si­ni­ö­nem­sen­me­yen­Schus­ter’in­gi­di­þi,­ne­fut­bol­cu­la­rý­ne­de­ta­raf­ta­rý­o­lum­suz­et­ki­le­me­di.­ Ý­nö­nü'de­ki­Kay­se­ris­por­ma­çý­i­çin,­Tay­fur­Ha­vut­çu,­ta­kým­da­faz­la­bir­de­ði­þik­lik­yap­ma­dý.­Sa­de­ce Gu­ti’yi­bi­raz­da­ha­ön­de­oy­na­ta­rak,­top­ra­kip­tey­ken Ernst­ve­Ne­cip'le­pres­ya­pýp,­to­pa­da­ha­faz­la­sa­hip o­la­rak­mü­ca­de­le­ci­bir­o­yun­ser­gi­le­me­le­ri­ni­is­te­miþ fut­bol­cu­lar­dan,­on­lar­da­za­ten­bu­nu­yap­tý­lar.­As­lýn­da­ha­kem­Ha­lis­Öz­kâh­ya­net­pe­nal­tý­yý­at­la­ma­sa,­ilk ya­rý­da­da­ha­faz­la­gol­o­la­bi­lir­di.­A­ma­her­þe­ye­rað­men­Be­þik­taþ­lý­fut­bol­cu­lar,­hem­108.­yaþ­gü­nü­nü kut­la­yan­Be­þik­taþ­Ku­lü­bü,­hem­de,­hiç­bir­id­di­a­sý ol­ma­dý­ðý­hal­de­Ý­nö­nü'yü­dol­du­ran­ta­raf­tar­la­rý­i­çin i­kin­ci­ya­rý­da­ki­mü­ca­de­le­le­ri­i­le­gü­zel­gol­ler­a­ta­rak, ta­ký­mýn­ga­li­bi­yet­has­re­ti­ne­son­ver­di­ler.

Tek­nik­di­rek­tör­lük­gö­re­vi­ne­ge­ti­ri­len­Tay­fur Ha­vut­çu­i­çin­bu­maç­ta­a­lý­nan­ga­li­bi­yet­el­bet­te mo­ral­ol­muþ­tur.­Ta­raf­ta­rýn­“100.yýl­kap­ta­ný,­zir­ve­le­re­u­çur­kar­ta­lý”­a­fi­þin­de­ki­me­sa­jý­da­an­lam­lýy­dý.

An­cak­þu­ra­sý­u­nu­tul­ma­ma­lý­ki,­Be­þik­taþ­þu­an­zir­ve­nin­ol­duk­ça­u­za­ðýn­da­ve­ku­pa­dan­baþ­ka­te­sel­li­si yok.­E­ðer­ta­raf­ta­rýn­­bu­me­saj­ge­le­cek­yýl­i­çin­i­se­o ay­rý­bir­þey­ta­bi.­Ge­le­cek­yýl­de­miþ­ken,­Be­þik­taþ­yö­ne­ti­mi­nin,­ye­ni­tek­nik­di­rek­tör­a­ra­yýþ­la­rýn­da­ro­ta­sý­ný­be­lir­ler­ken,­ön­ce­lik­le­yer­li­ça­lýþ­tý­rý­cý­la­rý­dü­þün­me­si­ge­rek­ti­ði­ne­i­na­ný­yo­rum. Þu­an­li­gi­mi­zin­en­ba­þa­rý­lý­üç­e­ki­bi­ni­ça­lýþ­tý­ran tek­nik­a­dam­la­rýn­yer­li­ol­ma­sý­te­sa­düf­ol­ma­sa­ge­rek.­Be­þik­taþ’ýn­son­þam­pi­yon­lu­ðu­nun­da­Mus­ta­fa De­niz­li­i­le­gel­di­ði­ni­u­nut­ma­ya­lým.­Rý­za­Ça­lým­bay ve­Er­tuð­rul­Sað­lam­i­le­bel­ki­is­te­ni­len­ol­ma­dý­a­ma, bu­du­rum­ü­mit­le­ri­kýr­ma­ma­lý.­Ay­rý­ca­tek­a­dam ye­ri­ne­or­tak­a­kýl,­(me­se­la­Tay­fur­Ha­vut­çu,­Ser­gen Yal­çýn,­Me­tin­Te­kin­üç­lü­sü­ve­ya­Ser­gen­Yal­çýnRýd­van­Dil­men­i­ki­li­si­)­iþ­ba­þý­yap­sa­fe­na­mý­o­lur?

Ý

Kayserispor karþýsýnda ikinci yarýdaki etkili oyunuyla sonuca giden Beþiktaþlý futbolcular, kulübün kuruluþunun 108. yýldönümünde camiaya 3 puan hediye etti. FOTOÐRAF: A.A

KARTAL KENDÝNE GELDÝ LÝGDE KAYSERÝSPOR'U 4-2 YENEREK PUANINI 39'A ÇIKARAN BEÞÝKTAÞ ORTAYA KOYDUGU FUTBOLLA GÖZ DOLDURDU. QUARESMA VE ALMEÝDA UZUN BÝR ARADAN SONRA GOLLE BULUÞARAK, RAHATLADI..

MATTEO FERRARÝ:

F.Bahçe'ye benim yüzümden kaybettik BEÞÝKTAÞ'IN Ý­tal­yan­fut­bol­cu­su­Mat­te­o Fer­ra­ri,­Kay­se­ris­por­kar­þý­sýn­da­ö­zel­lik­le ma­çýn­i­kin­ci­ya­rý­sýn­da­i­yi­oy­na­dýk­la­rý­ný­ve sa­ha­dan­ga­li­bi­yet­le­ay­rýl­dýk­la­rý­ný­söy­le­di.

Tek­nik­di­rek­tör­Bernd­Schus­ter'in­ay­rýl­ma­sýy­la­il­gi­li­bir­so­ru­ya­Fer­ra­ri,­''Ho­ca­la­rýn­ay­rýl­ma­sý,­ye­ni­ho­ca­nýn­gel­me­si­fut­bol­da­o­lan þey­ler.­Schus­ter­i­le­i­yi­i­liþ­ki­le­ri­miz­var­dý,­ta­bii­ki­ü­zül­dük.­Ýs­ti­fa­et­me­me­liy­di.­Ger­çek ne­de­ni­ni­bi­le­mi­yo­rum,­a­ma­fut­bol­da­bun­lar­var''­ce­va­bý­ný­ver­di.­Ye­ni­bir­baþ­lan­gýç yap­týk­la­rý­na­dik­ka­ti­çe­ken­Fer­ra­ri,­''Ö­nü­müz­de­8­lig­ma­çý­ve­ku­pa­maç­la­rý­var.­Bun­la­ra­ha­zýr­lan­ma­mýz­la­zým.­Tay­fur­ho­ca­da i­yi­bir­tek­nik­a­dam­ve­i­yi­bir­in­san''­di­ye­ko­nuþ­tu.­Fer­ra­ri,­Fe­ner­bah­çe­der­bi­sin­de­gör­dü­ðü­kýr­mý­zý­kart­la­il­gi­li­bir­so­ru­ya­da,­''Çok ö­nem­li­bir­ha­ta­yap­tým.­Ma­çýn­kay­be­dil­me­sin­de­ö­nem­li­bir­fak­tör­ol­du.­Bu­nu­yap­ma­ma­lýy­dým.­An­cak­a­ka­bin­de­bir­çok­ya­zý­lar ya­zýl­dý.­Kim­se­bun­la­ra­i­ti­bar­et­me­sin.­Bu­ra­da­çok­mut­lu­yum.­O­ra­da­çok­ü­zül­müþ­tüm.

2­yýl­da­ha­kon­tra­tým­var­ve­bu­ra­da­ol­ma­yý ve­ta­raf­tar­la­rý­se­vi­yo­rum''­de­di.

23 HAFTA SONRA GOL ATTI: Beþiktaþ'ýn Portekizli yýldýzý Quaresma, 3. haftasýndaki Kardemir Karabükspor maçýnýn ardýndan ligde ilk kez golle buluþtu. Beþiktaþ'ta bu sezonki 4. sarý kartlarýný gören Necip Uysal ile Rüþtü Reçber, cezalý duruma düþtü. Her iki oyuncu da 27. haftada Sivasspor deplasmanýnda forma giyemeyecek. FOTOÐRAF: A.A

SÜPER Lig'de­Kay­se­ris­por'u­4-2­ye­nen­Be­þik­taþ,­pu­a­ný­ný­39'a­yük­sel­te­rek mo­ral­bul­du.­Ýs­ti­fa­e­den­Bernd­Schus­ter'in­ye­ri­ne­tek­nik­di­rek­tör­lü­ðe­ge­ti­ri­len­Tay­fur­Ha­vut­çu­yö­ne­ti­min­de­çýk­tý­ðý­ilk­maç­ta,­i­kin­ci­ya­rý­da­ki­et­ki­li­o­yu­nuy­la­so­nu­ca­gi­den­si­yah-be­yaz­lý­lar, ku­lü­bün­ku­ru­lu­þu­nun­108.­yýl­dö­nü­mün­de­ca­mi­a­ya­3­pu­an­he­di­ye­et­ti.

Zir­ve­ya­rý­þýn­dan­er­ken­ko­pan­Be­þik­taþ,­Ga­zi­an­teps­por­i­le­bir­lik­te­lig­4.'lü­ðü­i­çin­ya­rýþ­tý­ðý­Kay­se­ris­por­i­le­a­ra­sýn­da­ki­pu­an­far­ký­ný­da­4'e­in­dir­di.

EVÝNDE 3 MAÇ SONRA KAZANDI Kay­se­ris­por'u­ 4-2­ ye­nen­ Be­þik­taþ, Sü­per­ Lig'de­ 3­ maç­ a­ra­dan­ son­ra ken­di­ e­vin­de­ ga­lip­ gel­di.­ Ý­kin­ci­ ya­rý­nýn­ ba­þýn­da­ki­ 5-1'lik­ Bu­cas­por­ ga­li­bi­ye­ti­nin­ar­dýn­dan­Fi­ya­pý­Ý­nö­nü­Sta­dý'nda­ oy­na­dý­ðý­ maç­lar­da­ Kar­de­mir Ka­ra­büks­por­ i­le­ 1-1­ be­ra­be­re­ ka­lan, son­ 2­ maç­ta­ i­se­ Fe­ner­bah­çe'ye­ 4-2, Trab­zons­por'a­ 2-1­ mað­lup­ o­lan­ si­yah-be­yaz­lý­lar,­ta­raf­tar­la­rý­na­iç­sa­ha­da­2­ay­son­ra­lig­ga­li­bi­ye­ti­iz­let­tir­di.

ALMEÝDA LÝGDE ''SÝFTAH'' YAPTI Be­þik­taþ'ýn­dev­re­a­ra­sý­trans­fer­dö­ne­min­de­renk­le­ri­ne­kat­tý­ðý­Hu­go­Al­me­i­da,­si­yah-be­yaz­lý­for­may­la­lig­de ilk­gol­le­ri­ni­Kay­se­ris­por'a­at­tý.­Ma­çýn 59.­da­ki­ka­sýn­da­Bo­bo'nun­ye­ri­ne­o­yu­na­gi­ren­Por­te­kiz­li­fut­bol­cu,­top­la ilk­bu­luþ­ma­sýn­da­61.­da­ki­ka­da­Qu­a­res­ma'nýn­gü­zel­or­ta­sý­na­ay­ný­gü­zel­lik­te­ka­fa­vu­ru­þuy­la­ta­ký­mý­na­be­ra­ber­li­ði­ge­ti­ren­go­lü­kay­det­ti.­Al­me­i­da 89.­da­ki­ka­da­da­yi­ne­''Q7''nin­­a­sis­tin­de­to­pu­boþ­fi­le­le­re­gön­der­di­ve­ma­çýn­4-2'lik­sko­ru­nu­be­lir­le­di.­Al­me­i­da'nýn­ay­rý­ca­Zi­ra­at­Tür­ki­ye­Ku­pa­sý'nda­da­2­go­lü­bu­lu­nu­yor.

QUARESMA KENDÝNE GELDÝ Be­þik­taþ'ýn­son­dö­nem­de­ki­sus­kun i­sim­le­rin­den­Qu­a­res­ma,­Kay­se­ris­por ma­çý­nýn­i­kin­ci­ya­rý­sýn­da­ki­per­for­man­sýy­la­yi­ne­ta­raf­tar­la­rýn­gön­lü­nü­al­dý.

Al­me­i­da'ya­i­ki­a­sist­ya­pan,­ay­rý­ca­ken­di­si­ne­öz­gü­sað­a­ya­ðý­nýn­dý­þýy­la­gü­zel bir­gol­a­tan­''Q7'',­se­zon­ba­þýn­da­ki­et­ki­li­gün­le­rin­den­e­sin­ti­ler­sun­du.­

Perasovic gitti

Ýstanbul da aday

EFES UFUK SARICA'YA KALDI

36. UEFA KONGRESÝ NEREDE YAPILACAK

BEKO Bas­ket­bol­Li­gi'nde ken­di­sa­ha­sýn­da­Mer­sin Bü­yük­þe­hir­Be­le­di­ye­si'ne 84-79­ye­n i­l en­E­f es­Pil­sen'de,­Hýr­vat­ba­þan­tre­nör Ve­li­mir­Pe­ra­so­vic'in­is­ti­fa­sý­ný­de­ðer­len­di­ren­ge­nel me­na­jer­En­gin­Ö­zer­hun, de­ði­þik­li­ðin­i­yi­o­la­ca­ðý­ný dü­þün­dük­le­ri­i­çin­is­ti­fa­yý ka­bul­et­tik­le­ri­ni­söy­le­di. Ö­zer­hun,­þöy­le­ko­nuþ­tu:­ KÖTÜ DURUMDAYIZ ''Biz­de­de­ði­þik­li­ðin­i­yi­o­la­ca­ðý­ný­dü­þü­ne­rek,­Pe­ra­so­vic'in­is­ti­fa­sý­ný­ka­bul­et­tik.­Li­gin­ka­lan­bö­lü­mün­de an­tre­nör­U­fuk­Sa­rý­ca­i­le de­vam­e­de­ce­ðiz.­Bu­sü­reç­te­dý­þar­dan­baþ­ka­bir­yo­la git­me­nin­o­lum­lu­kat­ký­ya­pa­ca­ðý­na­i­nan­ma­dýk.­Bu iþ­le­re­bir­an­da­ka­rar­ver­mek­doð­ru­de­ðil.­Her­þe­yi bi­raz­da­ha­de­ðer­le­di­rip,­o­na­­gö­re­ka­rar­ve­re­ce­ðiz.

Bu­ka­dar­çok­sa­yý­da­ye­nil­gi al­dý­ðý­mýz­li­gin­ka­lan­bö­lü­mü­nü­en­i­yi­þe­kil­de­ge­çi­re­rek,­a­la­bil­di­ði­miz­en­i­yi­so­nu­cu­al­mak­is­ti­yo­ruz..''

n TÜRKÝYE Fut­bol­Fe­de­ras­yo­nu'nun­(TFF)­da­ev sa­hip­li­ði­i­çin­a­day­ol­du­ðu 2012­yý­lý­nýn­mart­a­yýn­da ya­pý­la­cak­36.­U­E­FA­Kon­gre­si'nin­han­gi­ül­ke­de­dü­zen­le­ne­ce­ði­ya­rýn­bel­li­o­la­cak.­U­E­FA­Kon­gre­si'ni 2012'de­han­gi­ül­ke­nin­dü­zen­le­ye­ce­ði,­U­E­FA­Yö­ne­tim­ Ku­r u­l u'nun­ Fran­sa'nýn­baþ­ken­ti­Pa­ris'te­ya­rýn­ya­pý­la­cak­top­lan­tý­sý­nýn ar­dýn­dan,­ay­ný­gün­TSÝ 13.00'de­ki­ba­sýn­top­lan­tý­sýy­la­a­çýk­la­na­cak.­ TÝTÝZ HAZIRLANDIK TFF­ta­ra­fýn­dan­ti­tiz­lik­le ha­zýr­la­nan­a­day­lýk­dos­ya­sý,­o­cak­a­yýn­da­U­E­FA'ya tes­lim­e­dil­miþ­ti.­Dos­ya­da, U­E­FA'ya­bað­lý­53­ül­ke­nin fe­de­ras­yon­baþ­kan­ve­yö­ne­ti­ci­le­ri­nin­ka­tý­la­ca­ðý­U­E­FA­Kon­gre­si'nin­Ýs­tan­bul­Kon­gre­Mer­ke­zi'nde ya­pýl­ma­sý­ön­gö­rü­lü­yor.

A­day­lýk­dos­ya­sýn­da,­2012 Spor­Baþ­ken­ti­se­çi­len­Ýs­tan­bul'a­ve­Tür­ki­ye'nin geç­miþ­te­dü­zen­le­di­ði­bü­yük­fut­bol­or­ga­ni­zas­yon­la­rý­na­vur­gu­ya­pý­la­rak, TFF­ Baþ­k a­n ý­ Mah­m ut Öz­ge­ner'in­da­vet­mek­tu­bu­na­yer­ve­ril­di.

BURSASPORANKARAGÜCÜ 20.00: Bursa Atatürk Stadý

ÝSMAÝL KÖYBAÞI: TAYFUR HOCAYA HEDÝYE OLSUN n BEÞÝKTAÞ'IN milli­sol­beklerinden­Ýsmail­Köybaþý, Tayfur­Havutçu­ile­yeni­bir­döneme­baþladýklarýný belirterek,­''Tayfur­hoca­ile­çýktýðýmýz­ilk­maçta­ligde bizim­üstümüzde­­bulunan­Kayserispor­karþýsýnda farklý­galibiyet­aldýk.­Umarým­taraftarlarý­mutlu etmiþizdir.­Bu­galibiyeti­taraftarlara­hediye­ediyoruz'' ifadesini­kullandý.­Milli­takýma­seçilmesiyle­ilgili olarak­da­Ýsmail,­''Beþiktaþ'ý­milli­takýmda­temsil­edebilmek­bir­futbolcu­için­gurur­verici­bir­þey''­dedi.

Olin Edirne 78 F.Bahçe Ülker 83 Salon: Mimar Sinan Arena Ha kem ler: Meh met Ke se ra tar, Ha lil Baldemir, Uður Özen Olin Edirne: Can xx 15, Seibutis xx 13, Caner 5 xx, Samardiski xx 9, Reha xx 2, Doliboa xx 13, Erdal x 5, Ginevicius xx 5, Tufan x, Davud xx 11 Fenerbahçe Ülker: Ukic xx 7, Ömer xxx 16, Tomas xx 2, Kaya xx 8, Lavrinovic xxx 27, Jasikevicius xx 7, Oðuz xx 6, May x, Preldzic xxx 10, 1 Periyod: 22-25, 2 Periyod: 38-42, 3 Periyod: 61-67, 4 Periyod: 78-83.

BEKO Basketbol­Liginde­Fenerbahçe Ülker,­Olin­Edirne'yi­83-78­yendi.­Maça­iki takým­da­karþýlýklý­basketlerle­baþladý.­Ýlk dakikada­Fenerbahçe­Ülker­Preldzic'in elinden­ilk­sayýsýný­kazanýrken­ev­sahibi takým­da­Samardijiski­ile­karþýlýk­verdi.

Hücumlardan­boþ­dönen­rakibi­karþýsýnda pota­altýndan­sayýlar­bulan­sarý-lacivertliler, 7.­dakikada­Lavrinovic'in­attýðý­üst­üste basketlerle­farký­8­sayýya­kadar­çýkardý:­(9-

17).­Ýlk­periyodun­son­3­dakikasýnda­mütiþ bir­ savunma­ yapan­ Olin,­ Davud­ ve Ginevicius­elinden­üst­üste­sayýlar­bularak farký­hýzla­eritti.­Ev­sahibi­takým­Reha'nýn son­saniyelerde­attýðý­basketle­ilk­periyodu 25-22­geride­tamamladý.­Ýkinci­periyoda Fenerbahçe­Ülker­hýzlý­baþladý.­Organize hücumlarla­Kaya­ve­Jasikevicius­ile­üst­süte sayýlar­bulan­sarý-laciverliler­15.­dakikada farký­6­sayýya­(34-28)­çýkardý.­Üçüncü periyoda­Ömer­ve­Oðuz'un­attýðý­sayýlarýyla­baþlayan­Fenerbahçe­Ülker,­25.­dakikayý 54-45­önde­geçti.­­Fenerbahçe­Ülker,­son çeyreðe­10­sayý­farkla­(67-61)­önde­girdi.

Son­periyotta­iki­takým­da­maçý­kazanmak için­büyük­bir­mücadele­ortaya­koydu.

Karþýlýklý­basketlerle­giden­son­periyotta seyirci­desteðini­de­arkasýna­alan­Olin Edirne,­karþýlaþmanýn­son­5­dakikasýna­girilirken­ilk­defa­öne­geçti.­­(72-71)­Rakibi karþýsýnda­üstünlüðünü­koruyamayan­ev sahibi­takým­son­saniyelerde­Preldzic, Lavrinovic­ve­Ömer'in­basketlerine­engel olamayýnca­karþýlaþmayý­83-78 kaybetti.

SiyahMaviKýrmýzýSarý

SiyahMaviKýrmýzýSarý

AÝLE - SAÐLIK

Kýþ kilolarýndan kurtulmak isteyenler dikkat

15

Kolokteral kanserden korunun DÜNYADA Mart ayý kolon ve rektum kanseri konusunda halký bilgilendirme ayý olarak ilân edilmiþ olup, bu konuda halký aydýnlatýcý çalýþmalar yapýlmaktadýr. Kolon ve rektum kanseri, erkek ve kadýnlar arasýnda kansere baðlý ölümlerin sebepleri arasýnda üst sýrada yer almaktadýr ve her iki cinste eþit sýklýkta görülmektedir. Ancak saðlýklý beslenme ve egzersizlerle bu korkutucu hastalýða yakalanma riskinizi en aza indirebilirsiniz. Düzenli fiziksel aktiviteyle birlikte saðlýklý beslenmenin kanser riskini azalttýðýný gösteren güçlü bilimsel deliller bulunuyor. Kolon kanseri riskini azaltmak için yapýlacak beslenme tavsiyelerini Diyetisyen Canan Aksoy þu þekilde açýklýyor:

UZMANLAR, BAHARIN GELMESÝYLE BÝR ÇOK KÝÞÝNÝN KIÞ AYLARINDA ALDIÐI FAZLA KÝLOLARDAN KURTULMAK ÝSTERKEN DÝKKATLÝ OLMALARINI TAVSÝYE EDÝYOR. UZMANLAR, bahar aylarýyla birlikte fazla kilolarýndan kurtulmak isteyenlere, yoðun egzersiz programý ve enerji alýmýnýn aþýrý düþürülmesiyle, haftada bir kilodan fazla verilmesinin ciddî saðlýk sorunlarýna yol açabileceði uyarýsýnda bulunuyor. Selçuk Üniversitesi Meram Týp Fakültesi Dekaný ve Spor Fizyolojisi Bilim Dalý Baþkaný Prof. Dr. Hakký Gökbel, diðer mevsimlere göre daha hareketsiz geçen ve kilo alýmýnýn daha fazla olduðu kýþ aylarýnýn ardýndan bir çok kiþinin fazla kilolarýndan kurtulmak istediðini söyledi.

Daha kalýn giyinildiði için fazla kilolarýn kýþ mevsiminde aþýrý rahatsýzlýk vermediðini belirten Gökbel, ancak baharla birlikte daha ince kýyafetlerin giyilmeye baþlanmasýyla fiziksel görünümüne dikkat eden kadýnlar baþta olmak üzere bir çok kiþinin bu kilolardan kurtulmak için çeþitli yollara baþvurduðunu bildirdi. Prof. Dr. Gökbel, fazla kilolardan kurtulmanýn saðlýk açýsýndan çeþitli yararlarý olduðunu dile getirerek, kilo vermenin usûlüne uygun, saðlýðý tehlikeye atmadan yapýlmasýnýn ve verilen kilolarýn yeniden alýnmamasýnýn önemli olduðunu vurguladý. Sýk sýk kilo alýp vermenin metabolizmada ciddî zararlara yol aç týðýný anlatan Gökbel, ilkbahar aylarýnda verilen kilolarýn kýþ aylarýnda yeniden alýnmamasý için de düzenli beslenme ve egzersizin yapýlmasý gerektiðine dikkati çekti.

21 MART 2011 PAZARTESÝ

BESLENME TAVSÝYELERÝ

HAFTADA BÝR KÝLODAN FAZLA VERMEYÝN SPOR Fizyolojisi Uzmaný Gökbel, kilo vermenin uygun bir þekilde yapýlmasý gerektiðini anlatarak, þunlarý kaydetti: ‘’Önerimiz haftada bir kilodan fazla verilmemesi. Haftada bir kilodan fazla verilmesi durumunda yað dokusuna ek olarak, kas, karaciðer ve diðer organlarýn dokularýnda da kütle kaybý söz konusu olabilir. Enerji alýmýnýn aþýrý düþürülmesi kilo kayýplarýný da arttýrýr. Yaþam kalitesini düþürecek bu durum ilerleyen yaþlarda, çabuk yorulma, kemik erimesi ve kýrýlmasý gibi rahatsýzlýklara yol açabilir. Ýskelet kaslarý önemli miktarda enerji harcadýðý için kiþinin kas kütlesinin az olmasý verilen kilolarýn daha sonra kolayca almasýna ve ilerleyen yaþlarda gündelik aktivitelerini yaparken çok yorulmasýna yol açacaktýr.’’ Konya / aa

n Günde 5–7 porsiyon sebze, meyve, salata tüketin. n Meyve, sebze, salata tüketir ken hem se zo nun da ol ma sý na, hem de çeþitliliðe özen gösterin. n Koyu yeþil renk sebzelerin ve kýrmýzý meyve-sebzelerin antioksi dan mik tar la rý da ha yük sek tir.

Beslenmenizde günlük olarak koyu renk meyve ve sebzelere yer verin. n Kýzarmýþ, yanmýþ, kararmýþ be sin ler den ka çý nýn. Be sin le rin yanmasý kanser yapýcý moleküllerin oluþmasýný saðlar. n Salam, sosis, sucuk gibi iþlenmiþ ürünlerden ve füme edilmiþ besinlerden kaçýnýn. n Kurubaklagillere haftada bir gün beslenmenizde mutlaka yer verin. n Pre-probiyotik ihtiva eden ürünleri belli aralýklarda (ishal veya gastorenterit geçirdikten sonra ve

an ti bi yo tik kul la ným dan son ra) beslenmenize yer verin. Pre-probiyotik katkýlý yoðurt veya bisküviler. n Mangal veya barbekü de piþen besinlerde direkt ateþe temas ettikleri ve dumanlanma yüzünden kanser yapýcý moleküller ihtiva eder. Çok sýk tüketmemeye çalýþýn. n Kýzartma yerine haþlama, fý rýnda piþirme, sebze suyunda piþirme, soteleme yaparak piþirme yöntemlerini tercih edin. n Çok koyu çay ve kahve tüketi minden kaçýnýn. n Günde 2 litre su tüketimine dikkat, su emilimi kalýnbaðýrsak tan yapýlýr, kalýnbaðýrsaðýn düzgün çalýþmasý için yeterli sývý alýmý önemlidir. n Sinameki bitkisi ihtiva eden çaylardan, gereksiz laksatif kullanýmýndan kaçýnýn. n Doktorunuz tavsiye etmedikçe lavman yaptýrmayýn.

Tekstildeki kanserojenlere yasak BAZI çocuk bakým ürünleri, oyuncaklar ve tekstil ürünlerinde kullanýlan kanserojen etkili üç grup kimyasal yasaklandý. ‘’Bazý Tehlikeli Maddelerin, Müstahzarlarýn ve Eþyalarýn Üretimine, Piyasaya Arzýna ve Kullanýmýna Ýliþkin Kýsýtlamalar Hakkýnda Yönetmelikte Deðiþiklik Yapýlmasýna Dair Yönetmelik’’, Resmî Gazete’nin bugünkü sayýsýnda yayýmlanarak yürürlüðe girdi. Buna göre, özellikle kanserojen etkiye sahip ‘’azo-bo yar maddelerin’’ tekstil sektöründe kullanýmýna yasak getirildi. Çocuklarda astým ve alerjiyi tetikleyen bazý ‘’fitalatlarýn’’, çocuk bakým ürünleri ve oyuncaklarýn yapýmýnda kullanýmý ile oral ve cilt toksisitesi riski taþýyan bazý alev geciktirici ‘’fosfat; tris madde ve madde gruplarýnýn’’ deriyle temas edecek giysi, iç çamaþýrý ve çarþaf gibi tekstil eþyalarýnýn üretiminde kullanýlmasý da yasak kapsamýna alýndý. Ankara/ aa

Sivilcesiz bir cilt için AKSÝR kozmetiðin tamamen tabiî muhtevalý elma sirkesinden bal, tarçýn, ayva, çekirdeði, at kestanesi, çörek otu, ceviz yapraðý, aynýsefa, karanfil ve hint incirinden üretilmiþ derminal sivilce cilt bakým kremi ilgi çekiyor. Sivilce sorunu yaþayanlara çözüm getiren derminal, ak ne ye sebep o lan cilt mikroplarýný etkisiz hale geti ri yor. Cil din gözeneklerini açan krem, i çin deki sirke vasýtasýyla sivilceyi oluþturan yað bezelerini yok e diyor. Bitki özleriyle cildi takviye ederken, yeni doku oluþumuna ve cilde elastakiyet kazandýrýyor. Derminal krem, cildi bebeksi yumuþaklýða kavuþturuken, ciltlerde saðlýklý bir görünüm saðlýyor. Ayrýntýlý bilgi: www.derminal.com.tr Ýstanbul / Bülent Tokmak

Silikozis hastasýna ‘sosyal güvence’ SOSYAL GÜVENLÝK KURUMU, SÝLÝKOZÝS HASTALARININ MERAKLA BEKLEDÝÐÝ GENELGEYÝ YAYIMLADI. KAYIT dýþý çalýþtýrýlýrken silikozis hastalýðýna yakalananlar ve aileleri sosyal güvenceye kavuþuyor. Torba Yasada yer alan düzenlemeyle, sosyal güvenlik mevzuatýna tabi olarak çalýþmayan, sosyal güvenlik kurumlarýndan ya da yabancý bir ülke sosyal güvenlik kurumundan her ne ad altýnda olursa olsun herhangi bir gelir veya aylýk almayan ve silikozis hastalýðý dolayýsýyla meslekte kazanma gücünü en az yüzde 15 kaybettiðine Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) Saðlýk Kurulunca meslek hastalýklarý tesbiti hükümleri çerçevesinde karar verilen kiþilere aylýk baðlanmasý imkâný getirilmesinin ardýndan mevzuat çalýþmalarý tamamlandý. SGK tarafýndan yayýmlanan genelgeye göre, sosyal güvenlik il merkez müdürlüklerince 25 Þubat 2011 tarihinden itibaren 3 aylýk süre içerisinde dilekçe ile yapýlan baþvurular kabul edilecek. Kuruma 24 Mayýs 2011’den sonra yapýlan baþvurular deðerlendirmeye alýnmayacak.

AYLIK SEVÝYELERÝ MESLEKTE kazanma gücünü yüz de 15 ila yüzde 34 arasýnda kaybedenlere 7 bin, yüzde 35 ila yüzde 54 arasýnda kaybedenlere 8 bin, yüzde 55 ve üzerinde kaybedenlere 9 bin gösterge rakamýnýn her yýl Bütçe Kanunu ile tesbit edilecek memur aylýk katsayýsý ile çarpýmý sonucunda bulunan tutarda aylýk baðlanacak. Baðlanan aylýklar her yýlýn Mart, Haziran, Eylül ve Aralýk aylarýnda olmak üzere üç ayda bir peþin olarak yýlda 4 dönem halinde ödenecek. Baðlanan aylýk, aylýk sa hi bi nin is te ði ve ya ku rum ca yaptýrýlan kontrol muayenesinde yeniden tesbit edilecek malullük durumuna göre, yeni meslekte kazanma gücü kaybý oranýna esas tutulan raporun tarihini takip eden ödeme dönemi baþýndan baþlanarak artýrýlacak, azaltýlacak veya kesilecek. Ankara / aa

SiyahMaviKýrmýzýSarý

SiyahMaviKýrmýzýSarý

ÜMÝTVÂR OLUNUZ: ÞU ÝSTÝKBAL ÝNKILÂBI ÝÇÝNDE EN YÜKSEK GÜR SADÂ ÝSLÂMIN SADÂSI OLACAKTIR

Y 21 MART 2011 PAZARTESÝ

Yörelerde ve Türk dünyasýnda Nevruz

Yeniden canlanmaya baþlayan tabiattaki bereketi, sevgiyi, kardeþliði, paylaþmayý ve dostluðu simgeleyen Nevruz dünyanýn en eski bayramý. Nevruz, Avrasya'nýn geniþ coðrafyasýnda baharýn müjdeleyicisi olarak biliniyor.

Dünyanýn en eski bayramý YÜZLERCE TOPLULUKTA, FARKLI ADLARLA 5 BÝN YILDAN BU YANA KUTLANAN NEVRUZ, KÜLTÜREL MÝRAS YOLUYLA GÜNÜMÜZE KADAR ULAÞAN, TÜRK DÜNYASININ MÝLLET BAÐINI GÜÇLENDÝREN EN ÖNEMLÝ BAYRAMLARDAN BÝRÝ OLARAK KABUL EDÝLÝYOR. DÜNYADAKÝ birçok toplulukta farklý inanýþlarda ve farklý isimler altýnda þenliklere konu olan dünyanýn en eski bayramý ‘’Nevruz’’, Avrasya’nýn geniþ coðrafyasýnda yaþayan halklarda baharýn müjdecisi ve ‘’yeni gün’’ olarak biliniyor. Yeniden can-

lanmaya baþlayan tabiatýn insanlara sunduðu bolluðu, bereketi, sevgiyi, kardeþliði, paylaþmayý ve dostluðu simgeleyen Nevruz, Azerbaycan, Kýrgý zistan, Özbekistan, Türkmenistan, Afganistan ve Tacikistan’da Millî Bayram olarak kutlanýyor.

Farsça “yeni gün” anlamýna gelen Nevruz, dünyadaki çeþitli Türk dünyasýnda da “Navrýz’’, “Yeni Gün’’, “Ulu Kün’’, “Mart Dokuzu’’, “Çýl Pazý’’, “Þagaa’’, “Isýah’’, “Yengi Kün’’ gibi adlarla anýlýyor.

Kimi topluluklar, bu günü Allah’ýn dünyayý ya-

rattýðý gün, kimileri Nuh Peygamber’in yere ilk ayak bastýðý gün, kimileri ise ilk insanýn yaratýldýðý gün olarak kutlarken, bazý topluluklar gece ile gündüzün eþit olduðu bu günü, bir bahar müjdecisi kabul ediyor.

TÜRKÝYE ve Türk kültürünün yayýldýðý coðrafyalarda Nevruz Bayramý, ilginç adetlerle kutlanýyor.

Bu adetlerden bazýlarý þöyle: n Mersin-Silifke bölgesindeki Toros Türkmenleri’nde ‘’Mart Ýpliði’’ adýyla bilinen Nevruz günü yaylalara çýkýlýyor. Yayla evlerinde bulunanlar gelen misafirleri evlerinde aðýrlýyor. n Tahtacý Türkmenleri’nde Nevruz, ‘’Sultan Nevruz’’ adýyla anýlýyor. Eski Mart ayýnýn 9. günü kutlanarak yaylalara çýkýlýyor. Bununla ilgili olarak, halk arasýnda ‘’Mart dokuzundan sonra daðlar misafir alýr’’ deniliyor. n Malatya’nýn bazý köylerinde halk Nevruz’u ‘’Kýþ Bitti Bayramý’’ olarak kutluyor. n Giresun’da ‘’Mart Bozumu’’ adýyla kutlanan Nevruz’da çevredeki akarsulardan su getirilip hayvanlarýn üzerine serpiliyor. n Edirne’de eski hasýrlar yakýlýp ‘’Mart içeri, pire dýþarý’’ diyerek üzerinden atlanýyor. n Özbekistan’da Nevruz sabahý yeni elbiselerini giyen halk, hazýrladýklarý halim, sümelek, samsa, çorba, pilav gibi yiyecekleri alýp kýrlara çý kýyor. Sofralara ‘’s’’ ile baþlayan yedi yiyecek konuluyor. n Türkmenistan’da hazýrlýklarýna bir hafta önceden baþlanan Nevruz’da yeni yýlý yeni elbiselerle karþýlama adeti bulunuyor. Nevruz gününde ne kadar çok yiyecek hazýrlanýrsa yeni yýlýn da o kadar bereketli geçeceðine inanýlýyor. n Kazakistan’da her evin sofrasýnda ak olan yiyecekler, yeþillikler ve kýrmýzý et yemekleri bulunduruluyor. Nevruz’a özgü yemek ‘’Nevruz koje’’ hazýrlanýyor. n Kýrgýzistan’da bahara giriþ bayramý olarak kutlanan Nevruz’da açýk renk elbiseler giyiliyor. Ankara / aa

SiyahMaviKýrmýzýSarý