30 Nisan 2011

SiyahMaviKýrmýzýSarý

Cemaatlerle Kemalizm pazarlýðý “Ýç tehdit ve tehlike” olarak nitelenen cemaatleri “istenen çizgi”ye çekmek için özellikle darbe dönemlerinde onlarla el altýndan bir takým gizli pazarlýklar yürütme ikiyüzlülüðüne de son verilmeli.

KÂZIM GÜLEÇYÜZ’ÜN YAZI DÝZÝSÝ SAYFA 13’TE

GERÇEKTEN HABER VERiR

Y

HAFTA SONU ilâvemizi bugün bayinizden isteyiniz

ASYA’NIN BAHTININ MÝFTAHI, MEÞVERET VE ÞÛRÂDIR

YIL: 42

30 NÝSAN 2011 CUMARTESÝ/ 75 Kr

SAYI: 14.791

www.yeniasya.com.tr

DARBELER TARÝH OLSUN

DARBELERE YASAL DAYANAK OLARAK GÖSTERÝLEN, TSK’NIN ÝÇ HÝZMET KANUNUNDA YER ALAN 35. MADDENÝN KALDIRILMASI ÝSTENÝYOR. KORUMA VE KOLLAMA GÖREVÝ 35. MADDEDEN

ZÝHNÝYET DEÐÝÞMELÝ, DARBE DÖNEMÝ KAPANMALI

u­ Cum­hur­baþ­ka­ný­Ab­dul­lah­Gül'ün­son­gezi­dönüþü­35.

Mad­de­nin­de­ðiþ­ti­ril­me­si­de­da­hil­ba­zý­re­form­cu­a­dým­la­rýn acilen­a­týl­ma­sý­ge­rek­ti­ði­ne­da­ir­gö­rü­þü­ne­STK’lar­dan­des­tek­gel­di.­Ba­lý­ke­sir­Si­vil­Güç­ler­Bir­li­ði­Baþ­ka­ný­Av.­Meh­met Bi­rol­Þa­hin,­TSK­Ýç­Hiz­met­Ka­nu­nu­­ ye­rin­de­kal­dýk­ça­dar­be­le­rin­suç­ol­mak­tan­çýk­ma­ya­ca­ðý­ný­be­lir­te­rek,­“Tür­ki­ye, 35.­mad­de­u­tan­cýn­dan­bir­an­önce­kur­tul­ma­lý­dýr”­de­di.

u­ Þa­hin,­TSK'da­ki­zih­ni­ye­tin­de­de­ðiþ­ti­ril­me­si­ge­rek­ti­ði­ne­dik­kat­çek­ti.­Ar­týk­hiç­bir­as­ke­rin,­dar­be­yap­ma­yý­ak­lýn­dan­bi­le ge­çi­re­me­me­si­ge­rek­ti­ði­ni­bil­di­ren­Meh­met­Bi­rol­Þa­hin,­“Rü­ya­sýn­da­gör­se­bi­le­kâ­bus­gör­müþ­gi­bi­kan­ter­i­çin­de­u­yan­ma­lý­dýr.­Ýç­Hiz­met­Ka­nu­nu­nun,­ül­ke­nin­a­na­ya­sa­sý­ný­or­ta­dan­kal­dý­rýp­dev­let­dü­ze­ni­ni­si­lâh­zo­ruy­la­ya­pý­lan­dýr­ma­nýn­meþ­ru­i­yet ze­mi­ni­ol­ma­sý­müm­kün­de­ðil­dir”diye­konuþtu.­Haberi 4’te

ESKÝÞEHÝR’DEKÝ CAMÝ VE BAÞÖRTÜSÜNÜ KÜÇÜK DÜÞÜREN RESÝMLERE HER KESÝMDEN TEPKÝ VAR

Ucube sergiye tepki u­ Es­ki­þe­hir­mer­kez­Te­pe­ba­þý­il­çe Be­le­di­ye­si­nin­Re­sim­Ga­le­ri­sinde bir­"sa­nat­çý"­ta­ra­fýn­dan­a­çý­lan­‘’U­cu­be-E­bu­cu’’­ad­lý­ser­gi­de­yer­a­lan ca­mi­ve­ba­þör­tü­süne­yönelik­karalama­tep­ki­çek­ti.­Bu­"ucube"­ser­gi­ye­tepki­gösteren­Di­ya­net-Sen­Ge­nel­Baþ­ka­ný­Meh­met­Bay­rak­tu­tar, o­la­yý­nef­ret­le­ký­na­dý­ðý­ný­be­lir­te­rek, “Bu,­den­siz­li­ðin,­ah­lâk­sýz­lý­ðýn­ta ken­di­si­dir”­þek­lin­de­ko­nuþ­tu.­n5’te

Trakya Üniversitesi’nde uygulanan baþörtüsü yasaðý sürüyor. Birçok üniversitede öðrenciler baþörtüleriyle öðrenimlerini sürdürürken Trakya Üniversitesi öðrencileri bu haktan yararlanamýyor. Öðrenciler yasaðý protesto etmiþlerdi. FOTOÐRAF: CÝHAN

TRAKYA ÜNÝVERSÝTESÝ’NDE YENÝ UYGULAMA BAÞLADI

Motorize ekipler baþörtülü avýnda u­ Öz­gür­ E­ði­tim-Sen­ Ge­nel­ Baþ­ka­ný­ Yu­suf­ Tan­rý­ver­di,­ Trak­ya­ Ü­ni­ver­si­te­sinde­ba­þör­tü­sü­ya­sa­ðý­nýn­de­net­len­me­si­i­çin­­ mo­to­ri­ze­e­kip­ler­ku­rul­du­ðu­nu­be­lir­te­rek,­“Kam­püs­i­çin­de­ya­sak­ve­ser­best­a­lan­lar­be­lir­len­miþ.­Týp­Fa­kül­te­si­has­ta­ne­si­nin­sý­nýr­la­rýn­da­ser­best­o­lan­ba­þör­tü­sü,­di­ðer­fa­kül­te­sý­nýr­la­rý­nýn­baþ­la­dý­ðý­a­lan­da­ya­sak”­di­ye­rek­yasaðý­e­leþ­tir­di.­Haberi sayfa 4’te

Türkiye, dinî özgürlükler

ÝZLEME LÝSTESÝNDE u­ ABD­U­lus­la­ra­ra­sý­Di­ni­Öz­gür­lük­ler­Ko­mis­yo­nu­“Türk­hü­kü­me­ti­nin,­ül­ke­de­ki di­nî­a­zýn­lýk­la­rýn­var­lý­ðý­ný­sür­dür­me­si­ni­teh­li­ke­ye­a­ta­cak­bi­çim­de,­di­nî­öz­gür­lük­le­re­ya­da­i­nanç­la­ra­cid­dî­ký­sýt­la­ma­lar­koy­ma­ya­de­vam­et­ti­ði­ni”­belirtti.­

Kesin aday listeleri Resmî Gazete’de yayýnlandý

Uluslararasý sistem, sorunlarý çözmede baþarýsýz

u­ Mil­let­ve­ki­li­ ge­nel­ se­çi­mi­ne­ i­liþ­kin­ke­sin­a­day­lis­te­le­ri,­Res­mî Ga­ze­te’nin­ dün­kü­ sa­yý­sýn­da­ ya­yým­lan­dý.­Haberi sayfa 5’te

uHaberi sayfa 4’te

CHP’LÝ ÝNCE: HERKES ATATÜRKÇÜ OLAMAZ

Bütün kötülükler Atatürk adýna yapýldý uCHP­Grup­Baþ­kan­ve­ki­li­Mu­har­rem­Ýn­ce,­Tür­ki­ye’de­te­mel­so­run,­her­ke­sin­A­ta­türk­i­le­öz­deþ­leþ­me­si­ol­du­ðu­nu­vur­gu­la­ya­rak, “Ke­nan­Ev­ren­A­ta­türk­çü,­rah­met­li­Er­ba­kan­A­ta­türk­çü,­rah­met­li E­ce­vit­A­ta­türk­çü,­Tay­yip­Er­do­ðan­A­ta­türk­çü,­Ke­mal­Ký­lýç­da­roð­lu A­ta­türk­çü,­Mu­har­rem­Ýn­ce­A­ta­türk­çü.­Or­ta­da­bir­yan­lýþ­var.

Bun­la­rýn­hep­si­bir­den­A­ta­türk­çü­o­la­maz.­Bü­tün­kö­tü­lük­ler­bu­ül­ke­de­ne­ya­zýk­ki­A­ta­türk­çü­lük­a­dý­na­ya­pýl­dý”­de­di.­n4’te ISSN 13017748

YGS sonuçlarý açýklandý, karmaþa bitmedi uHaberi sayfa 3’te

Engelleri aþtý, sýnav görevlilerine takýldý uÝþitme engelli Mucize Sütçüoðlu, heyet raporuna raðmen kulaðýndaki iþitme cihazýyla YGS sýnavýna sokulmadý. n4’te

Nisan ayý bereketli geçti u­ ­ Türkiye Tarým Kredi Kooperatifleri Gaziantep Bölge Birliði Müdürü Muhsin Gümüþ, yaðýþlarýn çok bereketli geldiðini, bu yýl tarýmda iyi bir dönem beklediklerini söyledi.n11’de

Dýþ ticaret açýðý büyüyor

SIÐINAKTAN BÝLDÝRÝYORUM Said Hafýzoðlu/ Amerika/ 2’de

u­ ­ Dýþ ticaret açýðý Mart ayýnda 5 milyar 130 milyon dolardan, 9 milyar 811 milyon dolara ulaþtý. Ayný dönemde ihracatýn ithalatý karþýlama oraný da yüzde 54,7’ye geriledi. n11’de

SiyahMaviKýrmýzýSarý

SiyahMaviKýrmýzýSarý

Y

LAHÝKA

30 NÝSAN 2011 CUMARTESÝ

2

Ebedî gençlik nasýl kazanýlýr?

[Birkaç bîçare gençlere verilen bir tenbih, bir ders, bir ihtardýr]

B

irgün yanýma parlak birkaç genç geldiler. Hayat ve gençlik ve hevesât cihetinden gelen tehlikelerden sakýnmak için tesirli bir ihtar almak isteyen bu gençlere, ben de, eskiden Risâle-i Nur’dan meded isteyen gençlere dediðim gibi, de-

dim ki: Sizdeki gençlik katiyen gidecek. Eðer siz daire-i meþrûada kalmazsanýz, o gençlik zâyi olup

baþýnýza hem dünyada, hem kabirde, hem âhirette kendi lezzetinden çok ziyâde belâlar ve elemler getirecek. Eðer terbiye-i Ýslâmiye ile, o gençlik nimetine karþý bir þükür olarak, iffet ve nâmusluluk ve tâatte sarf etseniz, o gençlik mânen bâkî kalacak ve ebedî bir gençlik kazanmasýna sebep olacak.

Hayat ise, eðer imân olmazsa veyahut isyan ile o imân tesir etmezse, hayat zâhirî ve kýsacýk bir zevk ve lezzetle beraber, binler derece o zevk ve lezzetten ziyâde elemler, hüzünler, kederler verir. Çünkü insanda akýl ve fikir olduðu için, hayvanýn aksine olarak hazýr zamanla beraber geçmiþ ve gelecek zamanlarla da fýtraten alâkadardýr. O zamanlardan dahi hem elem, hem lezzet alabilir.

Hayvan ise, fikri olmadýðý için, hazýr lezzetini, geçmiþten gelen hüzünler ve gelecekten gelen korkular, endiþeler bozmuyor. Ýnsan ise, eðer dalâlet ve gaflete düþmüþ ise, hazýr lez zetine geçmiþten gelen hüzünler ve gelecekten gelen endiþeler o cüz’î lezzeti cidden acý-

‘‘

Eðer terbiye-i Ýslâmiye ile, o gençlik nimetine karþý bir þükür olarak, iffet ve nâmusluluk ve tâatte sarf etseniz, o gençlik mânen bâkî kalacak ve ebedî bir gençlik kazanmasýna sebep olacak. laþtýrýyor, bozuyor; hususan gayr-i meþrû ise, bütün bütün zehirli bir bal hükmündedir.

Demek hayvandan yüz derece, lezzet-i hayat noktasýnda, aþaðý düþer. Belki ehl-i dalâletin ve gafletin hayatý, belki vücudu, belki kâinatý, bulunduðu gündür. Bütün geçmiþ zaman ve kâinatlar, onun dalâleti noktasýnda mâ dumdur, ölmüþtür; akýl, alâkadarlýðý ile ona zulmetler, karanlýklar veriyor. Gelecek zaman-

lar ise, itikadsýzlýðý cihetiyle yine mâdumdur.

Ve ademle hâsýl olan ebedî firâklar, mütemâdiyen onun fikir yoluyla hayatýna zulmetler veriyorlar. Eðer imân hayata hayat olsa, o vakit hem geçmiþ, hem gelecek zamanlar, imânýn nuruyla ýþýklanýr ve vücud bulur; zaman-ý hazýr gibi, ruh ve kalbine imân noktasýnda ulvî ve mânevî ezvâký ve envâr-ý vücudiyeyi veriyor. Bu hakikatin, Ýhtiyar Risâlesinde, Yedinci Ricâda izahý var; ona bakmalýsýnýz. Ýþte hayat böyledir. Hayatýn lezzetini ve zevkini isterseniz, hayatýnýzý imân ile hayatlandýrýnýz ve ferâizle zînetlendiriniz ve günahlardan çekinmekle muhâfaza ediniz.

LÛGATÇE: hevesât: Nefsin arzularý. daire-i meþrûa: Meþrû daire. tâat: Ýbadet. dalâlet: Hak yoldan sapma. ehl-i da lâ let: Hak yol dan sapanlar. mâdum: Mevcut olmayan,

yok olan. zulmet: Karanlýk. adem: Yokluk. ezvâk: Zevkler. en vâr-ý vü cu di ye: Var lýk nurlarý. ferâiz: Farzlar. zînet: Süs.

hfzoglu@gmail.com

Sýðýnaktan bildiriyorum ALABAMA/AMERÝKA - Gün boyu çeþitli yollardan uyarýlar alýyoruz. Cep telefonlarýna gelen çaðrýlar ve mesajlar, elektronik mailler, TV ve internet yolu ile anlýk haberler hassasiyetimizi arttýrýyor. Kasýrganýn bulunduðumuz þehre gelmesine ne kadar kaldýðý ve muhtemel þiddeti belli aralýklarla hatýrlatýlýyor. Bu arada, kasýrganýn uðradýðý þehirlerde meydana gelen yýkýmdan da haberdar oluyoruz. Okuldan eve ulaþma süresini göz önüne alarak, yolda afete yakalanmama konusunda dikkat etmemiz gerektiði bildiriliyor. Eve giderken aracýmýzda dinlediðimiz radyo istasyonu, Ulusal Hava Dairesi tarafýndan kullanýlýyor ve radyolar vasýtasý ile ilk elden bilgilendirme yapýldýðýna þahit oluyoruz.

Görünürde hortum veya kasýrga olacakmýþ gibi bir durum yok. Zaten bilgilendirmelerde de bu belirtiliyor. Bu kadar özenle yapýlan bilgilendirmelerden sonra ister istemez meseleyi ciddiye alýyor ve söylenenleri yerine getirme ihtiyacý hissediyorsunuz. Ýnternet üzerinden, afetin þehrimize uðrayýp uðramayacaðýný net bir þekilde öðreniyoruz. Þiddetli yaðmur yaðacaðý, fakat hortum durumunun bizim þehrimiz için düþük ihtimal olduðunu görüyoruz. Akþam saatlerinde þehrin sirenleri çalmaya baþlýyor. Anonslar eþliðinde, güvenli bir yer veya ‘sýðýnak’a çekilmemiz gerektiði ifade ediliyor. Öðrencilerin, fakülte binasýnýn—kampüs yerleþim yeri ile iç içe—zemin katýný sýðýnak olarak kullanabilecekleri ifade ediliyor. Biz de arkadaþýmýz ile birlikte, iyi donanýmlý bir tekstil laboratuvarý olarak tefriþ edilmiþ ‘sýðýnak’ýmýza gidiyoruz. Yani bildiðimiz laboratuvar. Polimerler üzerine doktora yapan öðrencilerin hayatlarýnýn çoðunu geçirdikleri bir laboratuvardan bahsediyoruz. Þimdi, sýðýndýðýmýz ve ayný zamanda öðrencilerin çalýþmalarýna da devam ettiði bir mekân olmuþ oluyor burasý. *** Evet, Amerika Birleþik Devletleri’nin Alabama eyaletinde meydana gelen kasýrga ve hortumlar, tarihin sayýlý afetleri arasýna girdi. Ben de, yukarýda, kasýrga günü yaþadýðým süreçleri anlatmaya çalýþtým. “Sýðýnak”ta, yakýn zamanda hocama teslim etmem gereken projemi tamamlamaya çalýþýrken, musîbetlerin ne kadar önemli eðitim araçlarý olduklarýný da anladým. Gün içinde muhatap olduðum onca uyarý ve bilgilendirme, küçük tedirginliklerin yanýnda büyük bir güven de veriyordu. Çünkü geçmiþten bugüne kadar kâinat kitabýnýn Alabama sayfasýnda—hatta bunu dünya olarak da ifade edebiliriz—meydana gelmiþ benzer durumlar dikkatle takip edilmiþ ve þimdi yapýlan o takiplerin meyveleri olan tedbirlere ulaþýlmýþtý. Gün içinde bizlere güven veren o bilgilendirme süreçleri geçmiþ hadiselerden alýnan derslerin bir sonucuydu. Hiçbir hadise küçümsenmemiþ, dikkatlerden kaçýrýlmamýþ; yaratýlýþ dikkatli bir þekilde takip edilmiþ ve tekâmül yoluna girilmiþti. Risâle-i Nur’da okuduðumuz, “Atmaca kuþunun serçelere tasliti (musallat olmasý), zahiren rahmete uygun görünmez. Hâlbuki serçe kuþunun istidadý o taslit ile inkiþaf eder” cümlesi ile, yaþadýklarýmý iman perspektifinden deðerlendirme imkâný bulduk. Bu mânâlar çok dikkatimizi çekti.

Bizler, görünürde üstesinden gelemeyeceðimiz hadiselerle, tekâmül yoluna sevk ediliyoruz. Bu, bazen hortum oluyor, bazen projesini yapmaya çalýþan bir öðrencinin karþýlaþtýðý zorluklar...

Aslýnda hepsi, güzel neticelere bizleri yönlendirmek ve kabiliyetlerimizi açýða çýkarmak için birer eðitim aracý veya alaný. Ýlk ortaya çýktýklarý anlar itibarý ile sev(e)mediðimiz hallerin, böyle harika neticeler için var edildiðini görmek, Var Edeni sevdiriyor ve teþekkür ettiriyor. Bu hallerin birer iltifat olduðunu anlýyorsunuz. Bizleri güzel neticelere sevk etmek için hatýrlatmalar yapýyor.

Sahi, güvenli sýðýnaklar inþa etme fikri nasýl oldu da insanýn aklýna geldi? Sanýrým cevabý açýk!

SiyahMaviKýrmýzýSarý

SiyahMaviKýrmýzýSarý

Y

HABER

Genel Yayýn Müdürü

Yayýn Koordinatörü

Haber Müdürü Recep BOZDAÐ Ankara Temsilcisi Mehmet KARA Reklam Koordinatörü Mesut ÇOBAN Görsel Yönetmen: Ýbrahim ÖZDABAK

Kâzým GÜLEÇYÜZ

Abdullah ERAÇIKBAÞ

Abone ve Daðýtým Koordinatörü: Adem AZAT

Yeni Asya Gazetecilik Matbaacýlýk ve Yayýncýlýk Sanayi ve Ticaret A.Þ. adýna imtiyaz sahibi

Mehmet KUTLULAR Genel Müdür

Recep TAÞCI

Yazý Ýþleri Müdürü (Sorumlu) Mustafa DÖKÜLER Ýstihbarat Þefi Mustafa GÖKMEN Spor Editörü Erol DOYURAN

Yeni Asya basýn meslek ilkelerine uymaya söz vermiþtir.

Merkez: Gülbahar Cd., Günay Sk., No: 4 Güneþli 34212 Ýstanbul Tel: (0212) 655 88 59 Yazýiþleri fax: (0212) 515 67 62 Kitap satýþ fax: (0212) 651 92 09 Gazete daðýtým: Telefax (0212) 630 48 35 ÝlânReklam servisi fax: 515 24 81 Caðaloðlu: Cemal Nadir Sk., Nur Ýþhaný, No: 1/2, 34410 Ýstanbul. Tel: (0212) 513 09 41 ANKARA TEMSÝLCÝLÝÐÝ: Meþrutiyet Cad. Alibey Ap. No: 29/24, Bakanlýklar/ANKARA Tel: (312) 418 95 46, 418 14 96, Fax: 425 03 36 ALMANYA TEMSÝLCÝLÝÐÝ: Zeppelin Str. 25, 59229 Ahlen, Tel: 004923827668631, Fax: 004923827668632 KKTC TEMSÝLCÝLÝÐÝ: Avni Efendi Sok., No: 13, Lefkoþa. Tel: 0 542 859 77 75 Baský: Yeni Asya Matbaacýlýk Daðýtým: Doðan Daðýtým Sat. ve Paz. A.Þ.

Yayýn Türü: Yaygýn süreli

Çünkü din hayatýn her safhasýnda yaþanmasý ve tezahürlerini yansýtmasý gereken bir kurallar manzumesi. Bu yansýmalarýn fýtrî bir süreçte sosyal hayatta ve kamuda da kendisini göstermesi kaçýnýlmaz. Önemli olan, bu tezahürlerin yine dinin kurallarýna uyularak þekillendirilmesi. Ýþte hassas ve kritik nokta da tam burada: Dinin görünürlüðünün arttýðý bir süreçte, takva eksenli ölçü ve hassasiyetlerin korunmasýna gösterilecek dikkat ve itina da o ölçüde artmalý. irtibat@yeniasya.com.tr Aksi halde, son dönemde sýklaþan örneklerde görüldüðü gibi, dindarlýðýn içi boþalýr. Meselâ haram-helâl hassasiyetleri zayýflar. Tesettürün önemli ve tamamlayýcý bir unsuru olan baþörtüsü, bir aksesuar konumuna indirgenir. Kadýn-erkek iliþkilerinürkiye’de dindarlaþma artýyor mu, yoksa azadeki mahremiyet ölçüleri aþýnýr... lýyor mu? Baðnaz laikçilere göre artýyor ve bu Sonu olmayan böyle bir tavizkârlýða ve onun geda irtica tehlikesindeki ürkütücü týrmanýþý tireceði dejenerasyona meydan vermemek için, gösteriyor. Can Paker gibi Soros baðlantýlý bazý lidindarlýðýn kýrmýzý çizgilerini oluþturan takva ölçüberaller ise farklý kanaatte: “Dinin kamuda ve sosyal leri noktasýnda çok daha hassas olmalýyýz. hayattaki görünürlüðü artýyor, ama dindarlýk ve þe*** riat talebi artmýyor.” Þeriat talebinden ne kast ediliyor?

18.4.11 tarihli Radikal’de Ezgi Baþaran’ýn sorulaPaker’in sözünü ettiði “Þeriat talebi de azalýyor” rýný cevaplandýran Paker’in deðerlendirmesi, bizim konusu baþlý baþýna üzerinde durulmasý gereken de öteden beri yeri geldikçe dile getirmeye çalýþtýðý- bir bahis. “Þeriat talebi” ile kast edilen þey ne? Basmýz bir kanaatin teyidi niteliðinde. kýya dayalý bir “din devleti” mi? Ki, yaygýn propaDahasý, dinin kamu ve sosyal hayattaki görünür- gandalarýn etkisiyle, yeterli bilgi sahibi olmayanlüðü arttýkça, paradoksal bir þekilde dindarlýk azalý- larca anlaþýlan mânâ bu. Oysa gerçek anlamdaki yor. Çünkü hassasiyetler zayýflýyor, ölçüler aþýnýyor þeriatýn bu baðlamdaki iddia ve çarpýtmalarla uve kimliklerde dejenerasyon baþlýyor. zaktan yakýndan en küçük bir ilgisi yok. Nitekim Peki, din kamuda ve sosyal hayatta görünmesin Said Nursî’nin þeriat tarifi, hukuku, hak ve hürri mi? Böyle birþeye “evet” demek elbette mümkün yetleri esas alan bir içeriðe sahip. Keza “Þeriat ikideðil. Bunun imkâný ve olabilirliði de yok. dir” deyip, birinin bildiðimiz din kurallarý, diðeri-

Dindarlýk artýyor mu?

T

ÜCRET 20 TL

LYS için baþvuru baþladý

YÜKSEKÖÐRETÝM Geçiþ Sýnavý’nda (YGS) en az bir puan türünden 180 puan barajýný aþan üniversite adayýnýn katýlacaðý üniversiteye giriþ sýnavlarýnýn ikinci aþamasý olan Lisans Yerleþtirme Sýnavlarý’na (LYS) baþvurular dün baþladý. LYS için ayrý bir kýlavuz bulunmuyor. 2011 Öðrenci Seçme ve Yerleþtirme Sistemi (ÖSYS) Kýlavuzu LYS’ler de dahil, ÖSYS sistemi ile ilgili bütün ilke ve kurallarý kapsýyor. LYS’ye katýlma hakký kazanan

ISSN 13017748

30 NÝSAN 2011 CUMARTESÝ

NAMAZ VAKÝTLERÝ Hicrî: 27 C. Evvel 1432 Rumî: 17 Nisan 1427

nin de kâinattaki iþleyiþte konulan kanunlar olduðunu ifade eden de yine Bediüzzaman. En iyisi, bilgi yetersizliðinin had safhada olduðu bu meselede “Þeriat talebi azalýyor” gibi hükümler vermenin abesiyetine iþaret ettikten sonra, konuyu “Cemaatler” dizimizin son bölümünde çýkacak olan izahlara havale edelim. ***

“Müslüman Kalvinistler” Paker’in ayný mülâkatta söylediði bir söz daha var: “Dengelerin deðiþmesi, Özal’ýn ekonomiyi liberalleþtirmesi ve Anadolu’nun dört bir köþesini sa nayi yapýlabilir potansiyele getirmesiyle baþladý. Anadolu kaplanlarý, Anadolu burjuvazisi veya Müslüman Kalvinistler dediðimiz sýnýf oluþtu.”

Müslüman Kalvinistler benzetmesinin altýnda hangi kasýt ve niyetlerin yattýðýný, konu gündeme geldiði zaman deðerlendirmeye çalýþmýþtýk.

Buradaki mesele, Müslüman bir toplumu kapitalist sisteme uydurup ona göre dönüþtürerek, nihaî planda dünyevîleþme tuzaðýna düþürmek.

Kur’ân ve hadislerde, Müslümaný giriþimci olmaya teþvik eden önemli referanslar var. Meselâ “Ýnsan için çalýþtýðýndan baþkasý yoktur” mealindeki âyetle, “Kazanan, Allah’ýn habibidir,” “Veren el alan elden üstündür” gibi hadisler bunlarýn ilk akla gelen örneklerinden. Keza tüccar ve zengin sahabelerin varlýðý da bir baþka dayanak.

Dinimiz üretip kazanmayý teþvik ediyor, ama serveti de Allah yolunda harcamayý öðütlüyor. Ölçüsüz tüketime dayalý kapitalist anlayýþý lanse edenlerin es geçtiði püf noktasý ise burada.

adaylar, beþ ayrý kategoride yapýlacak LYS’den hangilerine gireceklerine karar verdikten sonra LYS ücretini T.C. Ziraat Bankasý, T. Vakýflar Bankasý, T. Halk Bankasý, Akbank ve T. Garanti Bankasý þubelerine yatýrabilecek. Adaylar, katýlacaklarý her bir LYS için 20 TL ödeyecek. Baþvuru merkezinden yapýlacak baþvuru iþlemleri için de 2 TL hizmet ücreti ödenecek. Baþvuru süresi, 6 Mayýs Cuma günü sona erecek.

130 ADAY ÝÇÝN FEN SINAVI BUGÜN ÖSYM, 27 Mart’taki YGS’ye cezaevlerinden katýlan 130 adayýn Fen Bilimleri sýna vý ný, so ru ki tap çýk la rýn da ki ha ta dolayýsýyla bugün tekrar yapacak. Saat 10.00’da baþlayacak sýnavda, adaylara sorularý cevaplamalarý için 40 dakika süre verilecek. Ankara / aa

Ýller Adana Ankara Antalya Balýkesir Bursa Diyarbakýr Elazýð Erzurum Eskiþehir Gaziantep Isparta

Ýmsak 4.08 4.07 4.27 4.28 4.21 3.45 3.46 3.33 4.17 3.59 4.24

Güneþ 5.39 5.44 5.58 6.04 5.59 5.18 5.21 5.10 5.54 5.31 5.57

Öðle 12.43 12.53 13.02 13.13 13.08 12.24 12.28 12.19 13.02 12.35 13.02

Ýkindi 16.26 16.40 16.45 16.59 16.55 16.08 16.13 16.06 16.49 16.18 16.46

Akþam 19.35 19.50 19.53 20.09 20.05 19.17 19.22 19.16 19.59 19.26 19.55

Yatsý 20.58 21.19 21.16 21.37 21.35 20.42 20.48 20.45 21.27 20.50 21.20

Ýller Ýstanbul Ýzmir Kastamonu Kayseri Konya Samsun Þanlýurfa Trabzon Van Zonguldak Lefkoþa

Ýmsak 4.18 4.35 3.57 4.01 4.16 3.47 3.53 3.35 3.30 4.04 4 .21

Güneþ 5.57 6.10 5.37 5.36 5.49 5.27 5.25 5.15 5.04 5.45 5.50

Öðle 13.08 13.16 12.49 12.42 12.54 12.39 12.29 12.26 12.11 12.57 12.50

Ýkindi 16.56 17.01 16.38 16.28 16.39 16.27 16.13 16.14 15.56 16.46 16.31

Akþam 20.07 20.10 19.49 19.37 19.47 19.38 19.21 19.24 19.05 19.57 19.39

3 Yatsý 21.39 21.36 21.21 21.04 21.12 21.10 20.45 20.56 20.31 21.29 21.00

YGS’de karmaþa devam ediyor ÖZEL Dershaneler Birliði Derneði (ÖZDEBÝR) Genel Baþkaný Faruk Köprülü, YGS sonuçlarýnýn açýklanmýþ olmasýnýn karmaþayý sona erdirmeyeceðini, daha da arttýracaðýný söyledi. Köprülü, 2011-YGS ile ilgili uzun süredir þifre iddialarýnýn tartýþýldýðýný, ÖSYM’nin de ‘’sehven de olsa bir þifrelemeyi kabul ettiðini’’ belirtti. Köprülü, ‘’Bu aþamadan itibaren, kasýt olmasa dahi bir hata olduðu kabul edildiðine göre bu sýnavý tekrarlamalarýna ihtiyaç vardý diye düþünüyorum.

Ancak bu yapýlmadý. Öðrenciler tedirgin, veliler tedirgin. Sonuçlarýn açýklanmýþ olmasý bu karmaþayý sükunete erdirmeyecek, bana göre daha da arttýracak. Ýyi yönetilemeyen bir kriz söz konusu’’ dedi. YGS Fen Bilimleri tes tinin cezaevlerindeki adaylar için yenileneceðine de iþaret eden Köprülü, ‘’Bu sýnav herkesin ayný anda katýldýðý bir sýnav. Burada da sý kýntý var. Herhangi bir þikâyet durumunda sýnavýn iptalinin söz konusu olabileceði ihtimali var’’ diye konuþtu.

YARIMAÐAN: ÝPTAL EDÝLSE DAHA ÝYÝYDÝ ESKÝ ÖSYM Baþkaný Prof. Dr. Ünal Yarýmaðan da þunlarý söyledi: ‘’Ýlân edilen sonuçlar ne olursa olsun, bir kuþku oluþtu. O kuþku da haksýz yere oluþmadý.

Kuþkunun ne doðru olduðu ne de yanlýþ olduðu ispat edildi. Þifrenin ve modmedyan diye bir anahtarýn sýnavdan önce ortada dolaþtýðý söyleniyor. Modmedyan diye bir kelime niye dolaþsýn ki sýnavdan önce? Bu mod-medyanýn anlamý da sýnavdan önce bazý kiþilere ulaþtý mý ulaþmadý mý? Bunu kimse ispat edemez. Kitaplarý incelemekle de bunu ispat edemezsiniz, daðýlýmlarla da ispat edemezsiniz. Ben, bu kuþkularý gidermek için iptal edilseydi daha doðru olurdu diye düþünüyorum. Aslýnda iptal edilmesi de kötü, edilmemesi de kötü, ama iþte yöneticilik burada. Bugünkü yönetim iptal edilmemesini daha uygun buldu, ben iptal edilmesini daha uygun buluyorum.’’ Ankara / aa

SiyahMaviKýrmýzýSarý

4

30 NÝSAN 2011 CUMARTESÝ

HABER

35. madde utancýndan kurtulmalýyýz BALIKESÝR SÝVÝL GÜÇLER BÝRLÝÐÝ BAÞKANI MEHMET BÝROL ÞAHÝN, TÜRKÝYE’NÝN, ARTIK DARBELERE BAHANE GÖSTERÝLEN TSK ÝÇ HÝZMET KANUNU’NUN 35. MADDESÝ UTANCINDAN KURTULMASI GEREKTÝÐÝNÝ BELÝRTTÝ. cakir@yeniasya.com.tr

Darbecilerde bahane bitmez arbelerin ve darbecilerin Türkiye’ye verdikleri zararý, mümkün olan her fýrsatta hatýrlamaya ve hatýrlatmaya çalýþýyoruz. Çünkü verilen zarar basite alýnacak, önemsenmeyecek bir zarar deðil. Bu noktada çok ayrýntýlý araþtýrmalar yapýlabilmiþ deðil belki, ama darbelerin sadece ekonomik zararýnýn; toplamda Türkiye’yi yarým asýr ‘geri’ye götürdüðünü söylemek her halde yanlýþ olmaz.

Darbecilerin, yaptýklarý ‘yanlýþ’ý savunmak için sýðýndýklarý bir kanun maddesi var. Güya, “Türk Silâhlý Kuvvetleri Ýç Hizmet Kanunu”nun 35. maddesi onlara ‘darbe yapmak’ yetkisi veriyor. Bakalým, neymiþ o madde: Türk Silâhlý Kuvvetleri Ýç Hizmet Kanunu, Kanun Numarasý: 211, Kabul Tarihi: 04/01/1961, Yayýmlandýðý Resmî Gazete Tarihi: 10/01/1961, Yayýmlandýðý Resmî Gazete Sayýsý: 10703.

Ka nu nun “U mu mî Va zi fe ler’ baþ lýk lý 35. maddesi þöyle: “Madde 35 - Silâhlý Kuvvetlerin vazifesi; Türk yurdunu ve Anayasa ile tayin edilmiþ olan Türkiye Cumhuriyetini kollamak ve korumaktýr.” (http://www.mevzuat.adalet.gov.tr/html/1044.html) Bu maddenin TSK’ya ‘darbe yetkisi’ verdiðini kabul etmek mümkün deðil, ama madem öylece yorumlanýyor; o halde yapýlacak iþ bellidir: Bir gün dahi beklemeden bu madde deðiþmeli, darbeye fetva verecek þekilde yorumlanamayacak hale getirilmelidir.

Bununla birlikte darbecilerin ‘bahane’sinin biteceðini de sanmýyoruz. Çünkü onlar her maddeden kendilerine ‘fetva’ çýkarmaya çalýþacak derecede ‘fetbaz/düzenbaz’ olurlar. Herkes bilir ki, iyi niyetle yorumlanan kanun maddeleri özünde iyi madde olsalar da ‘kötü’ neticeler verebilir. Ýþte TSK’nýn Ýç Hizmet Kanunundaki ilgili madde de iyi niyetle yorumlanmadýðý için darbecilere dayanak kabul ediliyor. Madem öyle, hemen deðiþtirilmeli.

Bu madde geçmiþ yýllarda da çok meþhurdu.

Hele 12 Eylül 1980 darbesinden sonra, darbeye imza atan paþa, her fýrsatta bu maddeye atýf yapar ve “Biz, kanunlarýn bize tanýdýðý hakký kul landýk, ülkeyi uçurumun kenarýndan kurtardýk” anlamýnda konuþmalar yapardý. “35. madde”nin ne olduðunu tam olarak bilemeyen vatandaþ da, “Vay be! Demek ki darbe de kanunlara uygun bir haldir” der ve iþin içinden çýkmaya çalýþýrdý. Oysa darbeciler apaçýk bir yanýltma içerisine sürüklenmiþ durumdadýrlar. “35. madde” varsa, “Kanunlarý silâh zoruyla deðiþtirmek aðýr hapsi gerektirir” anlamýnda baþka maddeler de var. Niçin o maddeler bilinmez, hatýrlanmaz da zorlama ile darbeye fetva maddesi aranýr?

Darbecilerin bahanesinin bitmeyeceðini bile bile de olsa bu maddenin deðiþtirilmesi, bahane olmaktan çýkarýlmasý lâzým. Dikkatinizi çekti mi bilmiyoruz, darbeye fetva gösterilen “35. madde” de bir darbenin ürünü. Ýlgili madde, 27 Mayýs 1960 kanlý darbesinden sonra kanunlar arasýnda yer almýþ. Belli ki darbeciler, kendileri için uygun bahane ve fetva olacak bir madde hazýrlamýþlar. Tam bir “Minareyi çalmaya niyetlenen, kýlýfýný önceden terziye sipariþ verir” hali...

Türkiye, darbelerden ve darbecilerden kurtulmak istiyorsa köklü bir zihniyet deðiþikliðine gitmesi lâzým. Elbette kanunlar ve maddeler de deðiþtirilsin; ama önceliðin zihniyetlerin deðiþmesi olduðu unutulmasýn. “Sivil”lerden destek almayan ya da alamayan bir darbe baþarýya ulaþabilir mi? O halde, kanunlarý ve maddeleri deðiþtirirken, darbecilere ‘sivil destek’ yollarýný týkamayý da akýldan uzat tutmayalým...

D

TSK’ya “Þahin” sorusu ÝKÝNCÝ ‘’Ergenekon’’ davasýnda, Genelkurmay’a, eski Özel Harekat Dairesi Baþkanvekili Ýbrahim Þahin ile 2007 yýlýndan itibaren kurumsal olarak görüþülüp görüþülmediði soruldu. Ýstanbul 13. Aðýr Ceza Mahkemesi, sanýk ve avukatlarýn taleplerine iliþkin deðerlendirmesini yaparak, ara kararlar aldý. Buna göre, mahkeme heyeti, tüm sanýklarýn yurt dýþýna giriþ ve çýkýþ bilgilerinin istenilmesi için Ýstanbul Emniyet Müdürlüðüne yazý yazýlmasýna karar verdi. Mahkeme heyeti, Susurluk davasý hükümlülerinden eski özel timci Ayhan Çarkýn’ýn basýna yansýyan beyanlarý nedeniyle ifadesinin alýndýðýnýn anlaþýldýðýndan, Beþiktaþ’taki Ýstanbul Cumhuriyet Baþsavcývekilliðine yazý yazýlarak, bu ifadenin gönderilmesini istedi. Genelkurmay Baþkanlýðýna yazý yazýlmasýný kararlaþtýran mahkeme heyeti, ‘’Metin Gürak ve Bekir Kalyoncu isimli generallerin döneminde kendisinin terörle mücadele konusunda Müsteþarlýkta görevlendirileceðini’’ ifade eden Þahin ile 2007 yýlýndan itibaren kurumsal olarak görüþülüp görüþülmediðinin bildirilmesini talep etti.Mahkeme heyeti, bu generallerin, Ýbrahim Þahin ile herhangi bir görüþmelerinin bulunup bulunulmadýðýnýn da belirtilmesini istedi. Ýstanbul / aa

BALIKESÝR Sivil Güçler Birliði Baþkaný Avukat Mehmet Birol Þahin, Türk Silâhlý Kuvvetleri (TSK) Ýç Hizmet Kanunu’nun 35. maddesinin darbeleri suç olmaktan çýkarmayacaðýný belirterek, “Milletin onurunu kýran, geri kalmýþ, Afrika ülkelerinde bile olmayan kanunlara artýk tahammül edilmesi mümkün deðil. Cumhurbaþkanýmýz’ýn 35. maddenin deðiþmesi gerektiðine dair açýklamasýný sonuna kadar destekliyoruz. Türkiye, 35. madde utancýndan kurtulmalýdýr” dedi. Þahin, yaptýðý açýklamada, seçilmiþ bir hükümeti silah zoruyla devirip yönetime el koymanýn, hem Türk hukukunda hem de evrensel hukukta suç olduðunu vurguladý. Geçmiþte Türkiye’de yapýlan askerî darbelerin, muhtýralarýn tamamýnýn bir insanlýk suçu olduðuna iþaret eden Þahin, “TSK Ýç Hizmet Kanunu’ndaki 35. madde, darbeleri ve muhtýralarý suç olmaktan çýkarmaz. Türkiye, son yýllarda hukuk alanýnda önemli deðiþiklikler yaptý. Türkiye’nin ve milletimizin onurunu, iradesini geçersiz kýlan birçok yasa temizlendi ancak TSK Ýç Hizmet Kanunu’nun 35. maddesi gibi milletin onurunu kýran, geri kalmýþ, Afrika ülkelerinde bile olmayan kanunlara artýk tahammül edilmesi mümkün deðil. Bu anlamda 35. madde de dahil olmak üzere esas itibariyle

Anayasa’nýn tamamý yeniden yazýlarak deðiþtirilmelidir” diye konuþtu. Ýç Hizmet Kanunu’ndaki bir maddenin askerlere dilediði zaman darbe yapma yetkisi vermesini “akýl noksanlýðý” olduðunu söyleyen Þahin, 35. maddenin TSK’ye ülke sýnýrlarýný düþmana karþý koruma ve kollama görevi verdiðine dikkat çekti. “Ancak bazý akl-ý evvel insanlar bu görevi yanlýþ yorumlayarak, hayal dünyalarýnda yarattýklarý sözde iç düþmana, yani millete karþý kendi oligarþik yapýlarýný korumak amacýyla darbe yapma hakký olarak görmektedir” diyen Balýkesir Sivil Güçler Birliði Baþkaný, sözlerine þöyle devam etti: “35. madde deðiþtirilerek, TSK’ye verilen görevin sýnýrlarý korumak olduðu açýkça izah edilmelidir. Demokrasiyi ve cumhuriyeti korumak, milletin görevidir. Askerin böyle bir görevi olamaz. Millet, seçimler ve TBMM araclýðýyla iradesini, demokrasiyi ve cumhuriyeti korur ve kollar. Kaldý ki yapýlan askerî darbelerin ve verilen muhtýralarýn hiçbirisinin demokrasimize ve cumhuriyetimize olumlu katký saðlamadýðý, aksine olumsuz sonuçlara sebep olduðu yaþanarak görülmüþtür. Cumhuriyetin, demokrasinin ve devletimizin sahibi millettir. Askerler, devletimizin sahibi olarak sadece kendilerini görme yanlýþýndan vazgeçerek, her bir vatandaþ kadar milletin bir ferdi olarak demokrasi ve cum hu ri ye ti mi zin hissedarý olduklarýný anlamak zorundadýr.”

“ASKER, ARTIK DARBEYÝ RÜYASINDA BÝLE GÖRMEMELÝ” MÝLLETÝN artýk muhtýra veya darbeye teþebbüs edenlere sessiz kalmadýðýný 27 Nisan e-muhtýrasýnda gösterdiðini vurgulayan Þahin, 35. maddeyle birlikte TSK’deki zihniyetin de deðiþtirilmesi gerektiðine dikkat çekti. Mehmet Birol Þahin, artýk hiçbir askerin, darbe yapmayý aklýndan bile geçirememesi ge rektiðini belirterek, “Rüyasýnda görse bile kâbus görmüþ gibi kan ter içinde uyanmalýdýr. Darbeler ve muhtýralar dönemi, tarihimizin kara çöplüðünde kalmýþtýr. Ýç Hizmet Kanunu’nun bir maddesinin, ülkenin anayasasýný ortadan kaldýrýp devlet düzenini silah zoruyla yeniden yapýlandýrmanýn meþruiyet zemini olmasý mümkün deðildir.

Balýkesir’de faaliyet gösteren sivil toplum kuruluþlarý olarak, Türkiye’nin en önemli gündeminin topyekûn bir ana yasa deðiþkliði olduðunu ýsrarla söylüyoruz” diye konuþtu. Balýkesir / cihan

Bütün kötülükler Atatürk adýna yapýldý

Motorize ekiplerden baþörtülü avý Özgür Eðitim-Sen Genel Baþkaný Yusuf Tanrýverdi, Trakya Üniversitesi Rektörlüðünün kampus içinde yasak ve serbest alanlar belirlediðini belirterek, “Týp Fakültesi hastanesinin sýnýrlarýnda serbest olan baþörtüsü diðer fakülte sýnýrlarýnýn baþladýðý alanda yasak” dedi. Tanrýverdi, üniversitede yasaðýn denetlenmesi içinde motorize ekipler kurulduðunu belirterek,Tanrýverdi, “Motorize ekipler kampus içinde baþörtülü avýna çýkmýþ. Baþörtülüler, motorize güvenlik elemanlarý tarafýndan takip ve tacizde bulunuluyor. Güvenlik, yasak sýnýrýna giren öðrencilerin yanýna yaklaþarak baþörtülerini çýkarmalarý konusunda uyarýda bulunuyor. Baþörtülü öðrenciye kongre merkezindeki bir sosyal etkinliðe katýlmasýna izin verilmezken baþka bir üniversitenin öðrencisi içeri alýnabiliyor. Rektörlük öðrencilerini ‘yurttaþlarý’ gibi görüyor ve diktatörlük yasalarýný da yalnýzca kendi öðrencilerine uygulama ayrýcalýðý tanýyor!” dedi. “Üniversitelerde baþörtüsü yasaðýnýn uygulanamayacaðý, uygulayanlar hakkýnda gerekli iþlemlerin yapýlacaðýný” söyleyen YÖK Baþkaný Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan’a “daha ne bekliyorsunuz?” diye seslenen Tanrýverdi, “Rektörün baþörtülü kýzlara yönelik taciz ve baskýlarýna karþý daha ne kadar sessiz kalmayý sürdürecek.

Trakya Üniversitesindeki taciz ve baskýnýn bir an önce sona erdirilmesi için baþta Cumhurbaþkaný Abdullah Gül’ü ve YÖK Baþkaný Yusuf Ziya Özcan’ý görevlerini yapmaya çaðýrýyoruz” diye konuþtu. Ankara / AHMET TERZÝ

Deniz Baykal’a memleketinde yumurtalý saldýrý CHP'NÝN eski Genel Baþkaný Deniz Baykal’a, Antalya’nýn Serik ilçesinde esnaf ziyareti sýrasýnda, ‘’Serik’ten defol git Baykal’’ diye baðýran birkaç kiþi yumurta attý. Seçim çalýþmalarýný sürdüren Baykal, Serik’te ilk olarak MHP’li Belediye Baþ kaný Mehmet Habalý’yý makamýnda ziyaret etti. Baykal daha sonra, partililerle birlikte esnafý ziyaret ederek, partisinin ilçe binasýna doðru yürümeye baþ la dý. Bu a ra da Çý na ral tý Meydaný’nda Baykal’ýn bulunduðu yerin karþý tarafýnda bulunan birkaç kiþi, ‘’Serik’ten defol git Baykal’’ diye seslenerek, birkaç taþ ve yumurta attý.Bu arada partililer Baykal’ýn etrafý ný çevirerek koruma altýna aldý.

Baykal’a tepki gösteren kiþiler, partililer tarafýndan kovalandý, ancak saldýrganlar ara sokaklara kaçtý. Baykal kýsa süren kargaþanýn ardýndan parti binasýna çýktý. CHP Ýl Baþkaný Özer Ülken, Baykal’a tepki gösterenler arasýndaki bir gencin, CHP’den milletvekili aday adayý olanlardan birinin oðlu olduðunu, babasý listeye giremediði için tepki göstermiþ olabile ceðini söyledi. Baykal ise gaze tecilerin sorularý üzerine ‘’Ýþinize bakýn. Vatandaþlarýmýz, partimiz burada’’ diyerek sorularý cevaplamadý. Serik / aa

Engellerini aþtý, sýnav görevlilerine takýldý 27 MART’TA yapýlan ve þifre iddialarý dolayýsýyla kamuoyunda tartýþýlan Yükseköðretime Geçiþ Sýnavý’nýn önceki gün açýklanan sonuçlarý iþitme engelli Mucize Sütçüoðlu’nu memnun etmedi. Ýleri derecede iþitme engelli Mucize Sütçüoðlu, heyet raporuna raðmen kulaðýndaki iþitme cihazýyla sý nav salonuna alýnmadý. Görüþmelerden sonra sýnava alýnan Sütçüoðlu, çok çalýþtýðý halde moral bozukluðu yaþadýðýný, bu yüzden baþarýlý olamadýðýný söyledi. Ölçme Seçme ve Yerleþtirme Merkezi (ÖSYM) Baþkanlýðý’nýn geçen yýl Kamu Personeli Seçme Sýnavýndaki kopya iddialarýnýn ardýndan getirdiði güvenlik tedbirleri, ileri derecede iþitme sorunu yaþayan Mucize Sütçüoðlu’nu maðdur etti.

YGS’ye girmek için Menemen Anadolu Teknik ve Endüsri Meslek Lisesi’ne giden Sütçüoðlu, heyet raporu olmasýna raðmen, iþitme cihazý ile yasak olduðu gerekçesiyle imtihan salonuna alýnmadý. Bir süre dýþarýda bekletilen Mucize Sütçüoðlu, kontrol ve görüþmelerden sonra sýnava alýndý. Ýþitme cihazý geri verilen Sütçüoðlu’nun, kulaðý uðuldadýðý ve görevlilerin sýnav öncesi açýklamalarýný anlamadýðý için morali bozuldu. Çok çalýþtýðý halde YGS imtihaný kötü geçen Sütçüoðlu, yaþadýklarýný þöyle anlattý: “YGS sonucumu alýnca çok üzüldüm. Ben o kadar çalýþtýðým ve hazýrlandýðým halde, imtihan günü iþitme cihazým çýkarýldýðý için yaþadýðým sorun ve sýkýntýdan dolayý bu sonucu aldým. O gün bana yapýlan muameleyi affetmiyorum. Bir insanýn numaralý gözlüðü çýkarýlmadýðý gibi benim de iþitme cihazým kulaðýmdan çýkarýlmamalýydý. Sadece sýk tuvalete gidenler için rapor isteniyor denmesine raðmen ben hastane raporumu yanýmda getirdim. Gösterdim, yine de cihazýmý çýkarttýlar. Bu bana yapýlan büyük bir kötülük oldu.”

nCHP Grup Baþkanvekili Muharrem Ýnce,Türkiye'de temel sorun, herkesin Atatürk ile özdeþleþmesi olduðunu vurgulayarak, “Bütün kötülükler bu ülkede ne yazýk ki Atatürkçülük adýna yapýldý” dedi. Yalova Üniversitesi Kültür Sanat Birliði Atatürkçü Fikir Kulübü tarafýndan düzenlenen, ‘’Atatürk Ýlkeleri ve Günümüz’’ adlý konferansa katýlan Ýnce, yaptýðý konuþmada, Atatürk’e yapýlan eleþtirilerin o zamanýn koþullarýna bakýlarak deðerlendirilmediðini savundu. Ýnce, Atatürk’ün 1920’li, 1930’lu yýllarý anlatýlýrken ‘’Acaba demokrat mýydý yoksa diktatör müydü?’’ gibi tanýmlamalar yapýldýðýný belirterek, ‘’Atatürk bilgisayar kullanmýyordu. O zaman cahil bir adamdý mý diyeceðiz? Tarihi iyi okumak gerekiyor’’ diye konuþtu. Türkiye’de herkesin Atatürk ile özdeþleþtiðini dile getiren Ýnce, þunlarý söyledi: ‘’Türkiye’de temel sorun þu: Türkiye’de herkes Atatürk ile özdeþleþiyor, herkes Atatürkçü. Kenan Evren Atatürkçü, rahmetli Erbakan Atatürkçü, rahmetli Ecevit Atatürkçü, Tayyip Erdoðan Atatürkçü, Kemal Kýlýçdaroðlu Atatürkçü, Muharrem Ýnce Atatürkçü. Ortada bir yanlýþ var. Bunlarýn hepsi birden Atatürkçü olamaz. Temel yanlýþlýk burada. Bütün kötülükler bu ülkede ne yazýk ki Atatürkçülük adýna yapýldý. 12 Eylül’den sonra sabah, akþam her þey Atatürkçülük adýna yapýldý. Olmaz böyle bir þey.’’ Yalova / aa

Sistem sorunlarý çözmede baþarýsýz nTBMM Dýþiþleri Komisyonu Baþkaný Doç. Dr. Murat Mercan, ‘’Sistemin kurumlarý NATO, IMF ve BM Güvenlik Konseyi, dünyanýn ortak sorunlarý Afganistan, Irak, Gürcistan, Ermenistan ve son olarak Libya ve Tunus’ta baþarýsýz olmuþtur’’ dedi. Ýzmir Üniversitesi Ýktisadi ve Ýdari Bilimler Fakültesi tarafýndan düzenlenen ‘’Bölgesel ve Küresel Dinamikler: Türkiye ve Yakýn Çevresinin Ýktisadi ve Siyasi Meseleleri’’ konulu sempozyumun açýlýþýnda konuþan Mercan, Türkiye’nin adaylýk sürecini uzatan Avrupa Birliði’nin deðiþime ayak uyduramadýðýný ifade ederek, gittikçe artan radikalizm, ekonomik bunalým ve varo lan sorunlara çözüm üretilememesinin deðiþimi zo runlu kýldýðýný söyledi. Sistemin kurumlarý NATO, IMF ve Birleþmiþ Milletler Güvenlik Konseyi’nin dünyanýn ortak sorunlarý olan Afganistan, Irak, Gürcistan, Ermenistan ve son olarak Libya ve Tunus’ta baþarýsýz olduðunu belirten Mercan, ‘’Bu nedenle Rusya, Çin ve Türkiye’nin her platformda dile getirdiði deðiþim isteði, bir an önce yerine getirilmelidir.

Deðiþimin dinamik potansiyeli gelecek süreçte ülkeler arasýnda çatýþmaya da yol açabilir, fýrsat olarak da deðerlendirilebilir. AB, bu deðiþim ve dinamizmi görmedikçe, dünyada etkisi azalacak ve sadece bir çalýþma alaný haline dönüþecek’’ dedi. Ýzmir / aa

KCK’ya 11 tutuklama Mucize Sütçüoðlu (saðda) çok çalýþtýðý halde yaþadýklarý yüzünden baþarýlý olamadýðýný söyledi.

BABA SÜTÇÜOÐLU: KAYBEDÝLEN EMEKLER NASIL TELÂFÝ EDÝLECEK?” MUCÝZE'NÝN babasý Salih Sütçüoðlu da ÖSYM Baþkanlýðý’na dilekçe göndererek kýzýnýn yaþadýðý maðduriyeti anlattý. Salih Sütçüoðlu, dilekçesinde, “Kýzýmýn aylardýr hazýrlandýðý bir sýnava giriþ esnasýnda yapýlan bu gereksiz muameleden dolayý görevlilerin suçu yok mu? Ýþitme kaybý olduðunu ve cihaz kullandýðýný gösteren heyet raporu olduðu halde ve kýzýmýn da bu raporu ilgililere göstermesine raðmen bu iþgüzarlýk sonucu kaybedilen zaman ve emekler nasýl telâfi edilecektir?” diyerek haksýzlýðýn giderilmesi talebinde bulundu. Ýzmir / Yeni Asya

nHAKKÂRÝ'DE terör örgütü PKK’nýn þehir yapýlanmasý olduðu iddia edilen KCK’ya yönelik düzenlenen operasyonda gözaltýna alýnarak adliyeye sevk edilen 21 kiþiden 11’i tutuklandý. Alýnan bilgiye göre, terör örgütü PKK’nýn þehir yapýlanmasý olduðu iddia edilen KCK’ya yönelik yürütülen soruþturma kapsamýnda, Hakkâri þehir merkezindeki bazý adreslere 25 Nisan’da düzenlenen eþ zamanlý operasyonda gözaltýna alýnan 35 kiþiden aralarýnda Belediye Baþkan Vekili Nurullah Çiftçi, Belediye Baþkan Yardýmcýsý Hatice Demir, Ýl Genel Meclisi Baþkaný Ferzýnde Yýlmaz, BDP Ýl Baþkaný Orhan Koparan ile bazý il genel meclisi üyeleri, belediye meclisi üyeleri ve mahalle muhtarýnýn da bulunduðu 21 kiþi, Van Özel Yetkili Cumhuriyet Baþsavcý Vekilliðinde iki gün süren ifadelerinin ardýndan mahkemeye sevk edildi. Zanlýlardan 11’i tutuklanýrken, 10 kiþi ise tutuksuz yargýlanmak üzere serbest býrakýldý. Van / aa

Y

HABER

30 NÝSAN 2011 CUMARTESÝ

5

“Muhafazakâr demokratlýk” bu mu? cevher@yeniasya.com.tr

i ya se tin hay hu yu a ra sýn da gün demden geçen birçok konu yeterince tartýþýlmýyor, perde arkasýný aralamýyor.

Kamuoyu, haftalarca Kars’ta dikilen, Baþbakan Erdoðan’ýn “ucûbe” dediði ve mâlum medyanýn “insanlýk anýtý” olarak tanýmladýðý ikiz heykellerin yýkýlmasýyla meþgul ettirildi.

Heykellerin parçalanýp taþýnmasý âdeta canlý yayýnla ajite edildi. Buna karþý, iktidar partisi de Baþbakan’ýn “kaldýrýlmalý” dediði “heykeller”in kaldýrýlmasýný “seçim malzemesi” olarak propaganda etti, etmekte…

Halbuki sözkonusu “ucûbe heykeller”, AKP’li eski Belediye Baþkaný tarafýndan yaptýrýlmýþ. Bizzat Belediye Baþkanýnýn ifâdesiyle, AKP’li Kültür Bakanlarý çoðu AKP’li Belediye Meclisinin kararýna arka çýkmýþ, heykellerin yapýmý ve dikimi için tam destek vermiþler. Öncelikle bunlar kamuoyundan gizleniyor. Dahasý “Erdoðan’ýn çýkýþýndan sonra, “Sayýn Baþbakan’ýn tepkisi heykellere deðil, dikilme yerlerinedir” diye tevile çalý-

S

Türkiye’ye Kýbrýs þartý haksýzlýk n KKTC Dýþiþleri Bakaný Hüseyin Özgürgün, ‘’Türkiye’nin önüne AB için Kýbrýs þartýný koymaktan daha büyük bir haksýzlýk olamaz’’ dedi. Bursa Sanayici ve Ýþadamlarý Derneði’nin aylýk ‘’Çekirge Toplantýlarý’’na katýlan Özgürgün, burada ‘’Kýbrýs Sorunu ve KKTC’nin Uluslararasý Statüsü’’ konulu bir konuþma yaptý. Özgürgün, Türkiye’nin Kýbrýs’ta ‘’iþgalci’’ olarak göründüðünü ederek, ‘’Türkiye’nin Kýbrýs’a müdahalesi 1960 yýlýndaki Garanti Anlaþmasý’nýn 4’üncü maddesine dayanmaktadýr. Türkiye iþgalci deðildir. Aksine Türkiye, Kýbrýs’a barýþ getirmiþtir’’ diye konuþtu. Özgürgün, Kýbrýs sorunu sebebiyle Türkiye’nin sürekli olarak eleþtirildiðini ve haksýzlýða uðradýðýný vurgulayarak þöyle devam etti: ‘’Türkiye’yi suçlamaktan daha büyük bir haksýzlýk olamaz. Türkiye’nin önüne AB için Kýbrýs þartýný koymaktan daha büyük bir haksýzlýk olamaz. Çünkü Türkiye Kýbrýs’a barýþ getirdi, Türkiye, Kýbrýs’a refahý getirdi. Kýbrýs’taki olaylar Türkiye’nin gelmesiyle son buldu” Bursa / aa

þan, ardýndan Erdoðan’ýn “Hayýr, tepkim doðrudan heykelleredir” demesi üzerine konuyu kapatmaya didinen Kütür Bakaný Günay, müzelerdeki heykelleri depolardan çýkarýp baþta Ýstanbul ve Ankara olmak ü ze re ba zý A na do lu kent le rin de ki meydanlara dikme kararýný açýkladý.

Peþinden de “dönemimde 55 yýlda açýlan tiyatrodan fazla tiyatro açýldýðý” benzeri savunmalarda bulundu.

AYASOFYA KIRILGANLIÐI… Yerince tartýþýlmayan bir diðer husus, Ayasofya’nýn açýlmasýna hükûmetin suskunluðu…

Bilindiði gibi, Yavuz Sultan Selim’den sonra Topkapý Sarayýndaki Mukaddes Emânetler Dairesi’nde asýrlarca devam eden Kur’ân tilâveti tek parti döneminde kesilmiþ, merhum Menderes’in DP iktidarýnda bizzat baþlatmýþtý.

27 Mayýs’ta tekrar inkýtaýnýn ardýndan 46 sene sonra 12 Eylül öncesinde Demirel’in Baþbakaný olduðu Adalet Partisi azýnlýk hükûmetinde Hicrî 1400’ün Ramazan a yý nýn bi rin ci gü nü 13 Tem muz 1980’de tekrar okutulmaya baþlanmýþ, devamýnda 8 Aðustos 1980 Cuma günü Aya sof ya’nýn dört mi na re sin den E zân-ý Muhammedî okunmaya baþlanmýþ ve Ayasofya Camiinin Hünkâr Mahfilinde ve Ab dül me cid Mes ci din de ký lý nan Cu ma namazý ile 46 yýllýk inkýtadan sonra kýsmen ibâdete açýlmýþtý; 12 Eylül darbesine

ya açýlsýn, zincirler kýrýlsýn” sloganlarý içinden gelen Baþbakan Erdoðan, daha önce “Ayasofya’nýn açýlmasý”na dair sorulara, “Býrakýn bu boþ iþleri!” diye gündeme getirilmesine tepki gösterdi. Pe14 milletvekilinin seçildiði þin den ya pý lan res to ras yon da Bi zans Antalya’da 13. sýraya— mozaikleri açýða çýkarýlarak âdeta cami seçilmeyecek yere—koyduðu tek olmasýný zorlaþtýrýldý…

Bununla da kalmadý; ilgili bakanlar Abaþörtülü adayýnýn “Seçilirsem yasofya’nýn mevcut müze halinin aynen baþýmý açmayacaðým” devam edeceðini peþinen deklâre ettiler; demesine ses çýkarmamasý cami yapýlmasý talepleri önünü kestiler…

Ne ti ce de Be di üz za man’ýn çok par ti li misâli, sýcak gündemin ve politik de mok ra tik ha ya týn baþ lan gý cýn da De polemiklerin ortasýndaki bu iki mokratlara “Demokrat Parti’nin daha ziörnek, AKP siyasî iktidarýnýn yâde câzibedâr, maddî ve mânevî nokta-i is ti nad o lan Ýs lâm ha ki kat le ri ni is ti nad “demokratlýk” ve “muhâfazanoktasý yapmasýný” tavsiyesi ýþýðýnda, Ekârlýk” barometresi olmakta… zân-ý Muhammediye’nin aslýna çevrilip neþri ve ilânýyla Demokratlarýn on-yirmi derece mânevî kuvvet kazandýðý gibi, “Akadar ibâdete açýk kalmýþtý.

DP Genel Baþkaný Nâmýk Kemal Zey- yasofya’yý beþyüz sene devam eden kudsî bek’in, Ayasofya’da Hünkâr Mahfilinin vaziyetine çevirme”nin Anadolu Müslüi bâ de te a çýl ma sý gi bi 12 Ey lül dar be si manlarýný duacý yaptýðýný belirttiði bu ööncesinde Demirel tarafýndan baþlatýlan nemli hizmete, “muhafazakâr demokratuygulamalarýn tâkipçisi olacaðýný belir- lýk” iddiasýndaki AKP iktidarý bigâne…

Týpký, 14 milletvekilinin seçildiði Antaltip, 1991’den sonra Kültür Bakaný olarak tekrar Ayasofya’nýn bu bölümünü ya’da 13. sýraya—seçilmeyecek yere—koyonartýp ibâdete açmasýyla ilgili beyâný- duðu tek baþörtülü adayýnýn “Seçilirsem na, hükûmet cânibinden hiçbir açýkla- baþýmý açmayacaðým” demesine ses çýkarmamasý misâli, sýcak gündemin ve politik ma gelmedi, gelmemekte… po le mik le rin or ta sýn da ki bu i ki ör nek, AKP siyasî iktidarýnýn “demokratlýk” ve CAMÝ OLMASI ZORLAÞTIRILDI Dahasý MSP’li, RP’li yýllarda, “Ayasof- “muhâfazakârlýk” barometresi olmakta…

‘‘

Kesin listeler yayýmlandý

Ýstifa eden 2 isim listede

MÝLLETVEKÝLÝ genel seçimine iliþkin kesin aday listeleri, Resmî Gazete’de yayýmlandý. Resmî Gazete’de yayýmlanan Yüksek Seçim Kurulu’nun kararýnda, 12 Haziran 2011 Pazar günü yapýlacak 24. Dönem Milletvekili Genel Seçimine katýlmaya hak kazanan siyasî partiler tarafýndan gösterilmiþ olan adaylarla seçime baðýmsýz olarak katýlmak üzere baþvurmuþ olan adaylara iliþkin ‘’kesin aday listeleri’’ne yer verildi. Ankara / aa

MHP Adana 1. sýra Milletvekili adayý Recai Yýldýrým ile Kýrþehir 1. sýra milletvekili adayý Metin Çobanoðlu’nun, adaylýktan istifa ettiklerini açýklamalarýna raðmen isimleri kesin aday listelerinde yer aldý. MHP Genel Sekreteri Cihan Paçacý “YSK listelerinde isimlerinin olmasý onlarýn aday olacaðý anlamýna da gelmez. Adaylar 12 Haziran’a kadar ölüm ve istifalarla boþalabilir. Bunlarýn yerine kaydýrmalar yapýlýr’’ dedi. Ankara / aa

Balyoz’da bir gözaltý daha n ‘’BALYOZ Planý’’ soruþturmasý kapsa mýnda Eskiþehir’de evinde yapýlan aramada ele geçirilen yeni belgelere iliþkin Emekli Albay Hakan Büyük, gözaltýna alýndý. Alýnan bilgiye göre, emekli Hava Albay Hakan Büyük, ‘’Balyoz Planý’’ soruþturmasýnýn Gölcük’de ele geçirilen belgelere iliþkin ayaðýný soruþturan özel yetkili Ýstanbul Cumhuriyet Savcýsý Hüseyin Ayar’ýn talimatý üzerine gözaltýna alýndý. Emniyet birimlerine gelen bir ihbar deðerlendirilerek Hakan Büyük’ün Eskiþehir’deki evinde yapýlan aramalarda ele geçirilen belgeler, ‘’Balyoz Planý’’na iliþkin bilgiler ihtiva ettiði belirtilerek, ayný konuda yargýlama yapan Ýstanbul 10. Aðýr Ceza Mahkemesine gönderilmiþti. Ýstanbul / aa

1 Mayýs’ta 38 bin 500 polis görev yapacak n GÜVENLÝKTEN sorumlu Ýstanbul Emniyet Müdür Yardýmcýsý Mehmet Altýnok, ‘’1 Mayýs Emek ve Dayanýþma Günü’’ kutlamalarýnda çevre illerden gelecek takviyelerle 38 bin 500 polisin görev yapacaðýný söyledi. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti lo kalinde düzenlenen toplantýda gazetecilerin 1 Mayýs’taki kutlamalarda alýnacak tedbirlere iliþkin sorularýný cevaplayan Altýnok, çalýþmalarýnýn son aþamaya geldiðini, polislerin etkinliðe katýlacaklara nasýl davranmalarý gerektiði konusunda eðitildiðini kaydetti. Güvenlik tedbirlerinin 30 Nisan Cumartesi gecesinden itibaren alýnmaya baþlanacaðýný ifade eden Altýnok, ‘’1 Mayýs Emek ve Dayanýþma Günü kutlamalarýnda çevre illerden gelecek takviyelerle 38 bin 500 polis görev yapacak. Polis amirlerinin kasklarýnda, yaþanabilecek olaylarýn görüntülenmesi amacýyla kamera ve ses sistemi olacak. Bu polislerimiz sa dece Taksim’de deðil Ýstanbul’un tama mýnda görev alacak’’ dedi. Altýnok, gazetecilerin bir noktadan bilgi alabilmeleri a macýyla valilik bünyesinde kriz merkezi oluþturulduðunu söyledi. Ýstanbul / aa

GÖRMEZ: CAMÝYÝ BULAÞTIRMAK YAKIÞMADI—

Diyanet Ýþleri Baþkaný Prof. Dr Mehmet Görmez, yatýlý kýz Kur’ân kursunun temel atma törenine katýlmak için geldiði Kars’ta gazetecilerin sorularý üzerine Diyanet Ýþleri Baþkaný olarak son derece üzüntü duyduðunu söyledi. Görmez, “Buradaki konunun muadili alternatifi bizim milletimizin varlýðý ve birliðinin simgesi birliði ve sembolü haline gelen cami deðildir. Birileri eleþtirecekse elbette her türlü eleþtirisini yöneltebilmeli, ama cami ve mabet bizim hem ibadet mekânýmýz, hem birlik mekânýmýz hem de bizim özgürlüðümüzün baðýmsýzlýðýmýzýn simgeleri olan mekânlar. Ýstiklâl Marþý’na camiyi ve ezaný yerleþtiren baþka bir millet hatýrlamýyorum. Dolayýsý ile camiyi ve mabedi bu konuya bulaþtýrmak, alternatifi gibi göstermek hele hele camilerin minareleri arasýna ‘ucube’ diye bir kelime yazmak yakýþmamýþtýr. Çok üzüldüðümü ifade edeyim” dedi. Kars / cihan

Ucube sergiye tepki ESKÝÞEHÝR MERKEZ TEPEBAÞI ÝLÇE BELEDÝYESÝNÝN RESÝM GALERÝSÝ’NDE BÝR SANATÇI TARAFINDAN AÇILAN ‘’UCUBE-EBUCU’’ ADLI SERGÝDE YER ALAN CAMÝ VE BAÞÖRTÜSÜ ÝLE ÝLGÝLÝ RESÝMLER TEPKÝ ÇEKTÝ. ceðini, ancak asla baþkalarýnýn kiþilik haklarýna, inançla rýna, görüþlerine karþý hakaret edemeyeceðini, küfür edemeyeceðini bildirdi. Bu fotoðraflarla Ýslâma, Müslümanlara, camilere ve dindar insanlarýn giyim kuþamlarýna karþý saldýrýldýðýný ifade eden Tarým, þunlarý belirtti: ‘’Her kes haddini ve hakkýný bilsin.

Deðerlerimize yönelik aþaðýlýk sal dý rý lar da bu lun mak kimsenin haddi deðildir. Buradan bu sergiyi organize eden ki þi ve ya ör güt le ri ve bunlara yardýmcý olanlarý kýnýyoruz. Ýnsanlarýn dinî inançlarýna ve hayat tarzlarýna karþý müdahalede bulunmak ve on larý küçük düþürücü hareketHERKES lerde bulunmak suçtur. BuraHADDÝNÝ BÝLMELÝ BBP Odunpazarý ilçe Baþ- da suç iþlenmiþtir. BBP olarak kaný Salim Tarým, yaptýðý ya - suç iþleyenleri ve yardýmcý ozýlý açýklamada, insanlarýn is- lanlar için cumhuriyet savcýlýtediði gibi düþünebileceði, ya - ðýna suç duyurusunda bulu þayabileceðini ve konuþabile - nuyoruz.’’ Eskiþehir / aa ESKÝÞEHÝR merkez Tepebaþý ilçe Belediyesinin Resim Galerisi’nde bir sanatçý tarafýndan açýlan ‘’Ucube-Ebucu’’ adlý sergide yer alan bazý resimler tepki çekti. Belediye binasýnýn alt katýnda bulunan sergi salonunda bir sanatçý tarafýndan açýlan sergide yer alan resimlerden birinde, caminin iki mi na re si nin ye ri ne sa nat çý Mehmet Aksoy’un Kars’ta yaptýðý ‘’Ýnsanlýk Anýtý’’ heykel leri yerleþtirildiði ve bunlarýn arasýndaki mahyaya da ‘’Ucube’’ yazýldýðý görülüyor. Bir diðer resim de baþý örtülü bir kadýnýn aðzýnýn kadýn iç çamaþý rýyla kapatýlmasýný içeriyor.

YAPILAN SAYGISIZLIK ESKÝÞEHÝR Diyanet Mensuplarý Derneði (EDÝMDER) Baþkaný Battal Günçay da bu olayýn ardýndan sivil toplum kuruluþlarýyla görüþtüklerini ve bunun kabul edilir bir yanýnýn bulunmadýðýný belirterek, sergide yer alan söz konusu resimleri yapanlarý ve buna alet olanlarý kýnadýklarýný bildirdi. Günçay, sanata ve bu tür etkinliklere hiçbir zaman karþý olmadýklarýný ifade ederek, þunlarý kaydetti: ‘’Bu sergide yer alan resimlerin ikisinde þerefimiz, iþaretimiz olan minarelerin üzerine ‘ucube’ yazýsýnýn konulmasýný saygýsýzlýk olarak nitelendiriyorum. Din görevlisi arkadaþlarýmýzýn, halkýn ve sivil toplum örgütlerinin bu olaya ciddî tepkisi var. Biz bu resimleri yapandan ve Belediye Baþkaný Ahmet Ataç’tan bir açýklama bekliyoruz.’’

DÝYANET-SEN: DENSÝZLÝÐÝN TA KENDÝSÝ ESKÝÞEHÝR’ÝN CHP’li Tepebaþý Belediyesi’nin açtýðý sergide, camiye ve örtüye hakaret ihtiva eden resimlere bir tepki de Diyanet Sen’den geldi. Diyanet Sen Genel Baþkaný Mehmet Bayraktutar, olayý nefretle kýnadýðýný belirterek, “Bu, densizliðin, ahlâksýzlýðýn ta kendisidir. CHP’nin yöneticilerinden, eðer bunu düzenleyen belediye baþkaný ise derhal partiden ihraç etmelerini talep ediyorum. O belediye baþkaný, bu sergiyi düzenlemiþse derhal milletin koltuðundan istifa etsin” dedi. Kars’taki insanlýk anýtý ile ilgili tartýþmalarý hatýrlatan Bayraktutar, “Baþbakan, ucube dediyse, bunun milletin dini ile ne alâkasý var, bu siyasî bir olay” diye konuþtu. Ankara / cihan

mkara@yeniasya.com.tr

“Özlenen Meclis” eçimlere adým adým yaklaþýrken, dün kesin aday listeleri de açýklandý. Liderler meydan larda vaatlerini sýralarken, birbirlerini en aðýr þekilde eleþtirmeye, hatta hakarete varan sözlerle yüklenmeye baþladý.

Milletin tasvip etmediði bu üslûpsuz tartýþmalar uzun süredir devam ederken, gelinen noktada üslûpsuzluk artýk had safhaya ulaþmýþ durumda.

Böyle bir ortamda, Temel Stratejik Araþtýrma ve Danýþmanlýk Merkezi’nin, “Siyasette asalet, hizmette ehliyet” sloganý ile yapmýþ olduðu ve çok sayýda akademisyen, yazar, gazeteci ve sivil toplum kuruluþu temsilcilerinin katkýlarýyla gerçekleþtirilen “Özlenen Meclis” isimli bir analiz çalýþmasý kamuoyu ile paylaþýldý.

Analizde öncelikle genel baþkanlarca atanmýþlarýn seçildiði Siyasî Partiler Yasasý ve geliþmiþ ülkelerde olmayan yüzde 10’luk seçim barajý neticesinde oluþan Meclis’in demokratikliði ve temsil gücüne yönelik güçlü eleþtiriler yapýlýrken, bu kanunun acilen deðiþmesi gerektiði söylendi.

Eser Karakaþ, Doðu Ergil, Mithat Sancar, Osman Can, Mehmet Altan, Ahmet Faruk Ünsal, Berat Özipek, Mümtaz’er Türköne gibi çok sayýda gazeteci yazar, bilim adamý ve sivil toplum yöneticisinin katkýda bulunduðu çalýþmada toplumsal taleplere dikkat çekmek üzere Meclis’in mevcut durumu, Meclis yapýsýnda olmasý gereken deðiþiklikler ve milletvekillerinden yeni dönem çalýþmalarýna yönelik beklentiler sýralandý.

12 Haziran’da oluþacak olan TBMM, 2015’e kadar yasama görevi yerine getirirken, yeni Meclis’ten en büyük beklenti, “tümüyle” yeni ve sivil bir anayasa olacak… Doç. Dr. Osman Can tarafýndan dile getirilen ve “yeni anayasa”dan ne kastedildiðini anlatan þu örnek gerçekten çok manidar. Engelli bir vatandaþ “Yeni Anayasa Platformu”nun Ýzmir toplantýsýnda þu tesbitte bulunmuþ: “Arabama bindim gaza bastým gitmiyor. Frene baktým tutmuyor.

Arabayý deðiþtiririm. Ama bizde araba þoförü de ðiþtiriyor!” Yeni anayasa konusunda iþin özeti de bu. Artýk araba insanlarý taþýmýyor, deðiþtirmenin çoktan zamaný geldi. Arabanýn her yaný yamalarla dolu. Yeni boya ile bu yamalar kapanmýyor. ««« Buluþan Kadýnlar Platformu’nun analizdeki tesbitleri de çok önemli: “Meclis çatýsý altýnda temiz siyaset ve etkin murakabe ile milletvekillerinin saygýnlýðý ve güvenilirliði arttýrýlmalýdýr. Toplumun siyasete güveni, siyaset dýþý çözüm arayýþlarýnýn önünü kesmek için mutlaka gereklidir. Meclis’teki kavgalar siyasete güveni zedeliyor, benzer çatýþmalar sokaða yansýyor. Milletvekillerinin hür iradesi oylamalara yansýyabilmeli. Parti disiplini ve grup kararlarý adýna milletvekilleri parmak kaldýrma makinesine dönüþtürülmemeli…”

Tabiî bunlarýn olabilmesi için de, Siyasî Partiler Kanunu ve Seçim Kanunu’nun deðiþmesi gerekirdi, ama deðiþmedi. 12 Eylül ürünü bu kanunlarla seçime gidiliyor ve bu þikâyetler yeni dönemde de yapýlmaya devam edilecektir. Zira milletvekili adaylarý yine liderler tarafýndan seçildi ve listelere yerleþtirildi. Böyle olunca da, milletvekilleri kendilerine oy veren insanlara deðil, parti liderlerine borçlu hissediyor. “Özlenen Meclis”le ilgili birkaç noktayý daha kýsa kýsa sýralayalým: “Sorunlara cesaretle yaklaþan, yasaklarla ve seçim barajlarýyla milletin iradesini sýnýrlamayan bir Meclis. Milletin tercihlerinin Meclis’e yansýmasýnýn önünde hiçbir engel olmamalý. Meclis özgürlükleri geniþletmeli. Daha çok demokrasi, daha çok insan hak ve hürriyetlerini getirecek adýmlar atmalý. Avrupa Birliði’ne Türkiye’yi taþýyacak kararlý bir Meclis olmalý, reformlar hýzlandýrýlmalý.” ««« Kavga eden deðil çözüm üreten, bugün söylediðini yarýn unutan deðil, sözünün arkasýnda duran, milletin beklentilerine kulak týkayan deðil, her þeyi millet için yapan bir Meclis, milletin özlemidir…

Zira Meclis bu özellikleri taþýdýðý sürece ancak gerçek anlamda “milletin Meclisi” olabilir. Vekillerin kendi seçim bölgelerinin sorunlarýna duyarlý ve bu sorunlarýn çözümüne yönelik takipçi bir yapýda olmalarý þarttýr. Gerektiði zaman vekili olduðu milletin çýkarlarý adýna genel baþkanýna yahut diðer vekillere karþý çýkabilecek, dik durabilecek ve istediðini yaptýrabilecek vekiller gerekiyor.

Milletin vekili, devletin nimetlerini millet adýna kendi hesabýna geçiren deðil, devletin nimetlerinin milletine adil bir þekilde daðýtýlmasýný saðlayandýr.

Bütün bunlarý yapabilmesi için de, tam anlamýyla hür ve baðýmsýz olmasý gerekir. Minnet duyacaksa genel baþkanýna yahut parti yönetimine deðil, kendi milletini ve seçmenine karþý minnet duymalýdýr. Borcu varsa onlara vardýr. Vekilliði döneminde de bu borcunu hakkýyla ödemekle yükümlüdür.

Milletvekilliði aðalýk, beylik yeri deðil, millete hadim ve hizmetkâr olma yeridir. Bu bilince sahip olmayan kiþilerden teþekkül etmiþ bir Meclis, “Hakimiyet kayýtsýz þartsýz milletindir” ilkesini yerine getiremez.

Yeni dönemde ve ileriki dönemlerde gereken yasal düzenlemelerin ve yeni anayasanýn da yapýlmasýyla bu nitelikleri haiz “özlenen” bir Meclis’in teþekkül etmesini câný gönülden temenni ediyoruz…

S

6

30 NÝSAN 2011 CUMARTESÝ

HABERLER

Vali Mutlu Baðcýlar’daydý n BAÐCILAR’DA öðrencilerle bir araya gelen Ýstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, öðrencilerin, “Ýstanbul’u hangi masalla özdeþleþtiriyorsunuz?” sorusuna ilginç bir cevap verdi. Ýstanbul’u Bin Bir Gece Masalý’na benzeten Mutlu, “Ama masallar gerçek deðildir, Ýstanbul bir gerçektir. Bana göre Ýstanbul, yaþayan gerçek bir Bin Bir Gece Masalýdýr” dedi. Ýs tan bul Va li si Hü se yin Av ni Mut lu, Baðcýlar’da okullara ziyarette bulundu.

Baðcýlar Kaymakamý Veysel Yurdakul ve Baðcýlar Belediye Baþkaný Lokman Çaðýrýcý’nýn eþlik ettiði gezide önce Baðcýlar Belediyesi Ertuðrul Gazi Parký ve Osmanlý Konaðý’ný gezen Vali Mutlu, daha sonra Baðcýlar Teknik Endüstri Meslek Li se si öð ren ci le riy le bir a ra ya gel di.

Mutlu, Uçak Bölümü öðrencilerinin Ýstanbul’a iliþkin sorularýna da cevap verdi. Ýstanbul’un Osmanlý Ýmparatorluðu’na baþþehirlik yaptýðýný ve özellikle on altý ve on yedinci yüzyýllarda önemli bir güç merkezi olduðunu hatýrlatan Mutlu, “O haþmetin yeniden geleceðine inanýyoruz” dedi. Ýstanbul / Yeni Asya

TÜBÝTAK’tan “Bilim Haberciliði’’ kursu n TÜBÝTAK, Dünya Bilim Habercileri Federasyonu’nun (WFSJ) Bilim ve Geliþim Aðý (ScieDev.Net) ile birlikte yürüttüðü Çevrimiçi Bilim Haberciliði Kursu Projesi’nin Türkçesini internet üzerinden yayýmladý.

TÜBÝTAK’ýn internet sitesinden herkesin kullanýmýna sunulan kurs, TÜBÝTAK Bilim ve Toplum Dairesi Popüler Bilim Yayýnlarý Müdürlüðü’nce Türkçeye kazandýrýldý.

Kurs, yazý yazma konusunda temel becerilerden bilim gazeteciliðinin inceliklerine kadar pek çok konuyu ele alýyor. Duyuruda, ‘’Bilim gazetecisi olarak bilimsel geliþmelerden en hýzlý nasýl haberdar olunur, ihtilâflý bir bilimsel haber en doðru nasýl sunulur, bilim insanlarýyla nasýl etkili bir iletiþim kurulur konularýnda kendinizi geliþtirmek istiyorsanýz sizleri http://www. wfsj.org/course/tr/ adresindeki kursa dâvet ediyoruz’’ ifadelerine yer verildi. Kurs profesyonel gazetecilere, gazetecilik öðrencilerine ve öðretmenlerine yönelik hazýrlandý. Ankara / aa

Miniklerden “Torun Çelebiler Seyahatnamesi’’ n ÝHSAN Doðramacý Vakfý Ýlköðretim Okulu öðrencileri, Evliya Çelebi’nin doðumunun 400. yýl dönümü dolayýsýyla ‘’Torun Çelebiler Seyahatnamesi’’ adýyla gezi kitabý yayýmladý. Türkiye’den ve dünyadan 72 bölgenin gezi yazýlarýný içeren kitabýn tanýtýmý, Ýhsan Doðramacý Vakfý Ýlköðretim Okulu Konferans Salo nu’nda düzenlenen törende yapýldý. Tö renin açýlýþýnda konuþan Bilkent Üniversitesi Ýnsanî Bilimler ve Edebiyat Fakültesi Dekaný Prof. Dr. Talat Halman, projenin ‘’nefes kesici’’ ve ‘’Türkiye’ye örnek bir yayýn’’ olduðunu ifade etti. Ýlköðretim düzeyindeki öðrencilerin git tikleri þehirlerin gözlemlerinden yola çýkýlan ‘’Seyahatname’’de iyi bir üslûp kullanýldýðýný dile getiren Halman, “Çok zarif, çok akýllýca, insanlýk, doða ve dünya sevgisi ile yoðrulmuþ bir kitap ortaya çýkmýþ’’ diye konuþtu. Türkiye’den ve dünyadan 72 bölgenin gezi yazýlarý içeren ‘’Torun Çelebiler Seyahatnamesi’nin gelirinin UNICEF Millî Komitesine baðýþlanacaðý bildirildi. Ankara / aa

Çay sipariþlerini telsizden alýyor n SÝVAS'TA bir çarþýda faaliyet gösteren çay ocaðý, diyafon yerine müþterisi olan esnafa daðýttýðý telsizlerle çay sipariþi alýyor. Terziler Çarþýsý’nda faaliyet gösteren Kýsmet Çay Evi iþletmecisi 29 yaþýndaki Sinan Doðan, 1 yýl önce baþlattýðý telsiz uygulamasý ile görenleri þaþýrtýyor. 3 yýldýr çay evini iþlettiðini belir ten Doðan, yaklaþýk bir yýl önce site dýþýndaki esnafýn da çay istemesi üzerine telsiz sistemine geçtiðini söyledi. Doðan, telsiz uygulamasýndan hem kendilerinin, hem de esnafýn memnun oldu ðunu belirterek, ‘’Bazen diyafona yetiþemiyorduk. Ama telsizde böyle bir ak saklýk yok. Ocaktan çýkarak çay daðýt maya giderken bile telsizi yanýmýzda götürerek çay sipariþi alýyoruz’’ dedi. Si te dýþýndaki esnafýn da yoðun olarak çay istemesi üzerine o bölgelere diyafon kablosu çekemeyeceklerinden böyle bir yola baþvurduklarýný anlatan Doðan, tel siz sistemi ile esnafýn müþterilerini bekletmediðini, kendilerine kolayca ulaþa bildiklerini ifade etti. Sivas / aa

Y

HABER

Üniversitelere “tam gün’’ desteði SAÐLIK BAKANLIÐI STRATEJÝ GELÝÞTÝRME BAÞKANI ATASEVER, "TORBA YASAYA" KONULAN GEÇÝCÝ MADDE ÝLE ÜNÝVERSÝTELERE YAPILACAK TAM GÜN DESTEÐÝNÝN 447 MÝLYON TL OLARAK TESBÝT EDÝLDÝÐÝNÝ KAYDETTÝ. ÜNÝVERSÝTE Hastanelerine, toplam 447 milyon TL tutarýnda destek saðlanacak. Saðlýk Bakanlýðý Strateji Geliþtirme Baþkaný Memet Atasever, konuya iliþkin açýklamada, “Torba Yasa”ya konulan geçici bir madde ile üniversite hastanelerinde ‘’özel muayene’’ farkýnýn ortadan kaldýrýldýðýný hatýrlatarak, ‘’vatandaþlarýn ve hekimlerin maðdur olmamasý için yeni bir düzenleme getirilerek, üniversite hastanelerinde öðretim üyelerine özel muayane olunduðunda bunun bedelinin devlet tarafýndan ödeneceðini’’ belirtti. Söz konusu yasada yapýlan düzenleme ile öðretim üyelerinin özel muayene ücretlerinin kaldýrýlmasý sonucu üniversite hastanelerindeki gelir kaybýnýn, devlet tarafýndan verilecek maddî destekle telâfi edilmesinin amaçlandýðýný anlatan Atasever, ‘’Hizmet geliri kaydý yapýlmak suretiyle eskiden vatandaþýn cebinden ödediði hoca farký, Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) üzerinden devlet tarafýndan üniversitelere verilecek’’ diye konuþtu. Atasever, Torba Yasa’ya konulan geçici madde ile üniversitelere yapýlacak tam gün desteðinin ‘’447 milyon TL’’ olarak tesbit edildiðini ifade etti.

“ÝLK ÜÇ AYDA 111 MÝLYON 750 BÝN TL ÖDENECEK’’

TÜRK SAÐLIK-SEN, BAKANLIÐA MÜRACAAT YAPTI

Vekil ebe ve hemþire de yýllýk izin hakký istiyor

UYGULAMANIN nasýl yapýlacaðýna iliþkin bilgi veren Atasever, þunlarý kaydetti: ‘’Söz konusu düzenlemeye göre üniversite hastanelerine asgari 2010 yý lýnda gerçekleþen toplam gelirlerinin yüzde 10 veya 2010 yýlý mesai dýþý gelirlerinin deflatör kadar arttýrýlmýþ tutarý, 2011 yýlýnda her ayýn en geç 15’ine kadar eþit taksitler halinde ödenecek. SGK tarafýndan yapýlacak söz konusu hazine yardýmlarý hizmet geliri olarak sayýlacaðýndan, bu tutardan ek Saðlýk Bakanlýðý Strateji Geliþtirme ödeme daðýtýlabilecek. DüzenBaþkaný Memet Atasever leme ile üniversitelerin malî sürdürülebilirliðinin sekteye uðramasýnýn önüne geçilerek gelir-gider dengesi saðlanacak. On iki aylýk taksitlerle yapýlacak kaynak aktarýmýnýn ilk üç aylýk bölümü olan 111 milyon 750 bin TL kýsa sürede SGK tarafýndan ödenecek.’’ Ankara / aa

TÜRK Saðlýk-Sen vekil ebe-hemþirelerin yýlýk izin, doðum izni, mazeret izni ve diðer izin haklarýndan faydalandýrýlmasý için Saðlýk Bakanlýðý’na baþvuru yaptý. Baþvuruda, 657 Sayýlý Devlet Memurlarý Kanunu’nda açýktan vekil olarak atananlarýn memurlara tanýnan sosyal haklardan da yararlanacaklarýnýn yer aldýðý be lir til di. A na ya sa nýn “Ça lýþ ma Þartlarý ve Dinlenme Hakký” hakký baþlýðýný taþýyan 50.maddesinde; dinlenmenin çalýþanlarýn hakký olduðu, ücretli hafta ve bayram tatili ile ücretli yýllýk izin haklarýnýn ka-

nunla düzenleneceði hükümlerine yer verildiði hatýrlatýlan baþvurada, vekil ebe ve hemþire olarak görev yapan personellerin yýllýk izin hak kýndan faydalandýrýlmamasýnýn her türlü hukukî-vicdanî ve mantýkî temelden uzak bir uygulama olduðuna dikkat çekildi. Baþvuruda yasal gerekçeler göz önüne alýnarak Saðlýk Bakanlýðý’nda görev yapan vekil ebe/hemþirelerin yýlýk izin, doðum izni, mazeret izni ve diðer izin haklarýndan faydalandýrýlmasý yönünde yasal düzenleme yapýlmasý istendi. Ankara / Ahmet Terzi

KISA... KISA...

Gece yarýsý çýkan yangýn korkuttu

Mavi Tünel’de geri sayým baþladý ÇEVRE ve Orman Bakaný Veysel Eroðlu, ‘’Mavi Tünel’’ çalýþmalarýnýn hýzla devam ettiðini belirterek, ‘’Mavi Tünel’in tamamlanmasýna 4 bin 134 metre kaldý. Günde 20 metre ilerlese 200 gün sonra hizmete açýlacak’’ dedi. Konya’nýn Çumra ilçesine gelen Eroðlu, Çumra Spor Salonu’nda düzenlenen Damlapýnar Barajý ile Çumra Konya Ovasý Sulama Projesi 6’nýn ikinci kýsým temel atma törenine katýldý. Eroðlu, törende yaptýðý konuþmada, ‘’Mavi Tünel’’ inþaatýnda çalýþmalarýn devam ettiðini belirterek, þunlarý söyledi: ‘’Günde 30 metre ilerliyor, köstebek denilen makineyle. Topraðý raylý sistemle dýþarý gönderiliyor. Açýlan kýsýmlar kaplanarak devam ediliyor. Þu anda 12 bin 900 metrededir Mavi Tünel. Az bir þey kaldý.

Mavi Tünel’in tamamlanmasýna 4 bin 134 metre kaldý. Günde 20 metre ilerlese 200 gün sonra hizmete açýlacak. Bu proje 1902’lerde düþünülmüþ. Bu proje Osmanlý Devleti zamanýnda yapýlmasý planlanan, 100 yýldan fazladýr beklenen bir proje. Ýnþallah bu sene artýk bu bekleyiþ, bu hasret sona erecek, bunun müjdesini veriyorum.

Mavi Tünel’den gelen suyla belki elektrik üretimi de yapýlabilir. Ýçme suyu olarak da kullanýmýný hedefliyoruz.’’ Temelini atacaklarý tesislerin 50 milyon liralýk yatýrým olduðunu anlatan Eroðlu, ‘’Bunlardan birincisi Damlapýnar Barajý, ikincisi Konya Ovasý Sulamasý 6’nýn ikinci kýsmýnýn ihalesi’’ dedi. Eroðlu, Konya ve bölgesine bundan sonra da yatýrýmlarýn devam edeceðini bildirdi.

KUTLU DOÐUM PROGRAMINA DÂVET

TÜRKÝYE EÐÝTÝM KOMÝSYON TOPLANTISINA DÂVET

- Kur'ân Tilâveti - Açýlýþ konuþmasý : Dost FM ve Dost TV Genel Yayýn Yönetmeni HACER KOCABAÞ ÖZDEMÝR - Masa Çalýþmalarý Sunumu 1. Masa : Peygamberimiz (a.s.m) ve kâinat 2. Masa : Peygamberimiz (a.s.m) ve Beþeri Saadet 3. Masa : Peygamberimiz (a.s.m) ve Sünnet-i Seniye - Naat-ý Þerif - Slayt Gösterisi - Ödül Töreni Tarih : 30.04.2011 Saat : 14:00 ADRES: AFÝTAB KÜLTÜR MERKEZÝ 357 Cadde Demetevler/ ANKARA ORGANÝZASYON: YENÝASYA GAZETESÝ HANIM OKUYUCULARI

Hizmet içi eðitim seminerleri ve yeni dönem TEK üyelerinin seçiminin yapýlacaðý toplantýmýza tüm hizmet mahallerinin EÐÝTÝM KOMÝSYON SEKRETERLERÝNÝ bekliyoruz.

Program: - Dershane ve cemaat fertleri genelinde Risâle-i Nur okumalarý ve Külliyata Genel Muhatabiyet - Eðitim Merkezi ve Vakýflýk Müessesesi - 2. Risâle-i Nur Gençlik Þöleni hazýrlýklarý.

- Üniversite Hazýrlýk Öðrencilerine dair imkânlar.

- Açýk Lise ve Külliyat Bitirme Programý - Yurt dýþý hizmetlerimiz.

- Türkiye Eðitim Komisyon ve Sekreteryasýnýn seçimi.

Tarih : 30.04.2011 Cumartesi Saat : 09:00 - 19:00 arasý Yer : Akýncýlar sok. 21-8 Maltepe- ANKARA Ýrtibat telefon : 0(312) 232 37 20 - (0535) 629 33 06

TEBRÝK

TAZÝYE

Ýbrahim Kaya Aðabeyin oðlu Said kardeþimiz ile H. Kübra

Muhterem kardeþimiz

Hanýmefendinin

Yavuz Selim

Eyüp Saraçlar'ýn annesi

Hatice Saraçlar'ýn

adýný verdikleri bir erkek çocuklarýnýn dünyaya geldiðini öðrendik.

Anne ve babayý tebrik eder, yavruya Cenâb-ý Hak'tan hayýrlý ömürler dileriz.

vefatýný teessürle öðrendik.

Merhumeye Cenâb-ý Hâk'tan rahmet ve maðfiret diler, kederli ailesine ve yakýnlarýna sabr-ý cemil niyaz eder, taziyetlerimizi sunarýz.

Eyüp / Fatih Yeni Asya Okuyucularý

Eyüp / Fatih Yeni Asya Okuyucularý

‘’VAHÞÝ SULAMANIN ÖNÜNE GEÇÝLECEK’’ Yeraltý suyu ile sulamalarýn vahþi yapýldýðýný ifade eden Eroðlu, ‘’Yeraltý sularýnda beslenmenin az olmasýndan dolayý su seviyesinin zaman içinde azaldýðýný’’ söyledi. Vahþi sulamanýn önüne geç mek için Özel Ýdare ile çalýþmalar içinde olduklarýný belirten Eroðlu, yeraltý suyu sulama þebekelerinin modern hale getirilmesi için Özel Ýdare ile protokol yaptýklarýný anlattý. Çumra / aa

ÞANLIURFA'NIN Karaköprü beldesinde, 5 katlý bir apartmanýn zemin katýndaki iþyerinde, gece geç saatlerde çýkan ve pat la ma la rýn ya þan dý ðý yangýn, korkuya sebep oldu.

Alýnan bilgiye göre, Akbayýr Mahallesi’nde, 5 katlý bir apartmanýn zemin katýndaki iþyerinde, saat 02.30 sýralarýnda yan gýn çýk tý. Yan gý ný er ken fark eden apartmanýn yakýnýndaki sitenin güvenlik görevlisi ile yoldan geçen bir araçtakilerin, dairelerdeki vatandaþlarý uyandýrmasýyla, bina kýsa sürede boþaltýldý. Bir süre sonra büyüyen yangýnda, boya malzemesi ve mutfak tüplerinin de bulunduðu iþ yerinde art arda bir kaç patlama sesi duyul du. Ge ce geç sa at ler de meydana gelen yangýn ve patlama sesleri korkuya sebep oldu. Polis ekiplerinin güvenlik çemberi oluþturduðu binadaki yangýný, itfaiye ekipleri, yaklaþýk 1 saat sonra söndürdü. Yaralanma ve can kaybýnýn ya þanmadýðý yangýnda, binada maddi hasar oluþtu. Olay yerine gelen Þanlýurfa Valisi Nuri Okutan, çalýþmalarý bir süre kontrol ederek, ilgililerden bilgi aldý. Þanlýurfa / aa

Kanalizasyon kazýsýnda göçük: 1 ölü KÝMSE YOK MU’DAN SUDAN’A 4 OKUL GEÇTÝÐÝMÝZ gün Gü ney Dar fur E ya le ti Baþþehri Niyala’da Kimse Yok Mu Eðitim ve Kültür Kompleksi temel atma töreni düzenlendi. Törene Darfur Eyalet Valisi Dr Abdulhamit Musa Kaþa, T.C. Sudan Büyükelçiliði Konsolosu Yusuf Kenan Küçük, Kimse Yok Mu Derneði Genel Baþkaný Mehmet Özkara, Türk iþ adamlarý ve çok sayýda Sudanlý katýldý. Kimse Yok Mu Eðitim ve Kültür Kompleksi’nin içinde Emine Anne Kýz Ýlköðretim okulu, Emine Anne Kýz Koleji, Emine Anne Erkek Ýlköðretim okulu ve Emine Anne Erkek Koleji yer alýyor.

ANKARA'NIN Ma mak il çe sinde bir inþaatýn kanalizasyon çalýþmasý sýrasýnda göçük al týn da ka lan 2 iþ çi den biri öldü, diðeri yaralandý. Alýnan bil gi ye gö re, Çað la yan Mahallesi 605. Sokak’ta inþaat halindeki bir binanýn kanalizasyon çalýþmasýnýn ya pýldýðý alanda göçük meydana geldi. Göçük altýnda kalan iþçilerden Süleyman Yaman (41) vefat etti. Yaman’ýn cesedi, Ankara Adlî Týp Kuru mu’na kaldýrýldý. Olayda yaralanan Ümit Taþdemir (23) ise Ankara Hastanesinde tedavi altýna alýndý. Ankara / aa

T. C. BEYOÐLU 1. ASLÝYE HUKUK HAKÝMLÝÐÝNDEN ÝLAN Esas No: 2011/135 Davacý Ýstanbul Büyükþehir Belediye Baþkanlýðý vekili tarafýndan davalý Fatma Elçin Tavil aleyhine açýlan "Kamulaþtýrma Bedelinin tespiti ve tescil" davasýnýn yapýlan ilk tensibi sýrasýnda; 4650 Sayýlý yasa ile deðiþik 10. Md. gereðince, aþaðýda belirtilen hususlarýn ihtar ve ilanýna karar verilmiþ olmakla, Beyoðlu, Þahkulu mah. 284 ada, 68 parsel sayýlý 49,50 m2 alanlý taþýnmazýn 10,60 2 m 'lik kýsmýnýn Galata Mevlihanesi Hazire Alaný Restorasyonu kapsamýnda düzenlenecek kültürel tesis alanýnda kalmasý nedeniyle kamulaþtýrýlmasý hususunda 22.12.2010 tarihli ve 2367-2425 sayýlý Encümen kararý alýndýðýný, davalýya satýn alma talebine havi yazýnýn teblið edildiðini ancak davalýnýn uzlaþma davetine icabet etmediðinden, davacý Beyoðlu Belediye Baþkanlýðý vekili tarafýndan mahkememizde açýlan iþ bu dava ile taþýnmazýn kamulaþtýrma bedelinin tespiti ile taþýnmazýn davacý Beyoðlu Belediye Baþkanlýðý adýna tescili istenilmiþ olup, duruþmasý tensiben 10.05.2011 günü saat 11:50'ye býrakýlmýþtýr.

Durum 2942 sayýlý yasanýn 4650 sayýlý yasa ile deðiþik 10. maddesi gereðince ilan olunur.

22.04.2011 www.bik.gov.tr B: 29091

Y

DÜNYA

30 NÝSAN 2011 CUMARTESÝ

7

EL FETÝH-HAMAS ANLAÞMASI

Amerika’dan Filistin’e þantaj ABD: ‘’HAMAS’IN FÝLÝSTÝN HÜKÜMETÝNE DAHÝL OLMASI DURUMUNDA FÝLÝSTÝNLÝLERE YAPILAN ABD YARDIMI TEKRAR DEÐERLENDÝRÝLECEK.’’ ABD, Fi­lis­tin’de­ki­Ha­mas­ör­gü­tü­nün­ABD­ta­ra­fýn­dan­des­tek­le­nen­Fi­lis­tin­hü­kü­me­ti­ne­ka­týl­ma­sý­du­ru­mun­da,­ Fi­lis­tin­li­le­re­ ya­pý­lan­ ABD­ yar­dým­la­rý­nýn tek­rar­ de­ðer­len­di­ri­le­ce­ði­ni­ du­yur­du.­ ABD­ Dý­þiþ­le­ri Ba­kan­lý­ðý­ söz­cü­sü,­ ABD’nin­ Fi­lis­tin­li­le­re­ des­tek prog­ram­la­rý­na­þu­an­i­çin­de­vam­et­ti­ði­ni,­an­cak­Ba­tý Þe­ri­a’yý­ yö­ne­ten­ Fi­lis­tin­ Dev­let­ Baþ­ka­ný­ Mah­mud Ab­bas’ýn­El­Fe­tih­par­ti­si­i­le­ra­kip­Ha­mas­ör­gü­tü­a­ra­sýn­da­ or­ta­ya­ çý­kan­ it­ti­fak­ ko­nu­sun­da­ da­ha­ faz­la bil­gi­al­mak­is­te­di­ði­ni­be­lirt­ti.

ABD­ Dý­þiþ­le­ri­ Ba­kan­lý­ðý,­ Fi­lis­tin’de­ ye­ni­ bir­ hü­-

kü­me­tin­ o­luþ­tu­rul­ma­sý­nýn,­ ABD’nin,­ Fi­lis­tin­li­le­re yap­tý­ðý­yar­dým­lar­ü­ze­rin­de­ki­so­nuç­la­rý­ný­de­ðer­len­di­re­ce­ði­ni­bil­di­ri­yor.­Ha­mas,­ABD’nin­te­rör­ör­güt­le­ri­lis­te­sin­de­ye­ra­lý­yor. Ý­ki­Fi­lis­tin­li­gru­bun­bu­haf­ta­i­çin­de­a­ra­la­rýn­da­4 yýl­dan­be­ri­sü­ren­an­laþ­maz­lý­ðý­so­na­er­di­re­cek­bir çer­çe­ve­ an­laþ­ma­sý­na­ var­dýk­la­rý­ný­ du­yur­ma­sý­nýn ar­dýn­dan,­ba­zý­ABD­Kon­gre­si­ü­ye­le­ri­nin­i­ki­grup a­ra­sýn­da­ki­uz­laþ­ma­yý­pro­tes­to­et­mek­i­çin­Fi­lis­tin­li­le­re­ ya­pý­lan­ yar­dý­mý­ kes­me­ teh­di­din­de­ bu­lun­duk­la­rý­bi­li­ni­yor. Washington / aa

Suriye’deki mevcut durumu deðerlendiren stratejist-yazar Talib Ýbrahim, ülkede huzursuzluðun devam etmesinin üç ana sebebinin olduðunu belirtiyor.

SURÝYE, TÜRKÝYE’YÝ BÖLER STRATEJÝST-YAZAR TALÝB ÝBRAHÝM: TÜRKÝYE DÝKKAT ETMELÝ. SURÝYE’DEKÝ TOPLUMSAL VEYA SÝYASÎ RAHATSIZLIK TÜRKÝYE’YÝ DE BÖLER.

Kaddafi güçleri hafif ve aðýr silâhlarla, sýnýrdaki Tunus þehri Dehiba’ya saldýrdý ve Tunus askerleri karþýlýk verdi.

TUNUS’TA baþ­la­yýp­ ba­zý­ A­rap ül­ke­le­ri­ne­ sýç­ra­yan­ halk­ ha­re­ke­ti 15­ Mart’ta­ Su­ri­ye’de­ de­ ilk­ sin­yal­le­ri­ni­ver­me­ye­baþ­la­dý.­An­cak ül­ke­den­ül­ke­ye­ni­te­lik­de­ðiþ­ti­ren A­rap­is­ya­ný­Su­ri­ye’de,­di­ðer­ül­ke­le­re­gö­re­ol­duk­ça­bu­la­nýk­bir­ni­te­li­ðe­ bü­rü­nür­ken,­ o­lay­la­rýn­ yo­ðun­laþ­tý­ðý­ her­ þehirde­ fark­lý­ bir ge­rek­çe­ö­ne­çýk­tý.­De­ra­þehrin­de ye­rel­ yö­ne­ti­ci­le­rin­ uy­gu­la­ma­la­rý, Þam­ kýr­sa­lýn­da­ki­ Du­ma’da­ pe­çe ya­s a­ð ý­n a­ i­t i­r az­l ar,­ Laz­k i­y e­ ve Tar­tus’ta­mez­hep­ça­týþ­ma­sý...­Ül­ke­de­ki­ ger­gin­ ve­ hu­zur­suz­ ha­va de­vam­ e­der­ken,­ Su­ri­ye­ Dev­let Baþ­ka­ný­Beþ­þar­E­sad­baþ­ta­ol­mak ü­ze­re­bir­çok­res­mî­ma­kam­ta­ra­fýn­dan­ bir­ ta­raf­tan­ ar­dar­da­ re­-

form­ka­rar­la­rý­a­çýk­la­nýr­ken­di­ðer ta­r af­t an­ ül­k e­y e­ yö­n e­l ik­ bir komp­lo­nun­ uy­gu­la­ma­ya­ ge­çi­ril­di­ði­ id­di­a­la­rý­ gün­de­me­ ge­ti­ril­di.

Su­ri­ye’de­ki­ mev­cut­ du­ru­mu­ de­ðer­len­di­ren­stra­te­jist-ya­zar­Ta­lib Ýb­ra­him’e­gö­re­ül­ke­de­hu­zur­suz­lu­ðun­ de­vam­ et­me­si­nin­ bir­kaç se­be­bi­ var.­ Bi­rin­ci­si,­ “hal­kýn­ bir kýs­mý­nýn­ re­form­ ya­pý­la­ca­ðý­na­ i­nan­ma­ma­sý­ve­yö­ne­ti­min­sa­de­ce za­man­ka­zan­ma­ya­ça­lýþ­tý­ðý­ný­dü­þün­me­si”,­ i­kin­ci­ se­bep­ “yö­ne­ti­min­ ni­met­le­rin­den­ fay­da­la­nan ba­zý­ ki­þi­le­rin­ re­form­ ya­pýl­ma­sý­ný is­te­me­me­si”,­ ü­çün­cü­ se­bep­ “re­form­la­rýn­ ar­dýn­dan­ güç­le­ne­cek bir­ Su­ri­ye’yi­ böl­ge­de­ is­te­me­yen güç­o­dak­la­rý...”­­Þam / aa

ÝSRAÝL’ÝN KOMPLOLARI ÝBRAHÝM, Suriye’ye yönelik komplonun en önemli amacýnýn Suriye-Ýran ve Hizbullah arasýndaki baðýn koparýlmasý olduðunu söylüyor. “Suriye kalesi düþerse, Ýsrail Fýrat’a kadar ulaþacaktýr” diye konuþan Ýbrahim, komplonun mezhepsel çatýþmayý hedeflediðini savunuyor. Ýbrahim Suriye’ye yönelik komplonun mimarý olarak MOSSAD’ý görüyor ve “her þehirde þehrin yapýsý, güç merkezleri, hassasiyetleri gibi konularda detaylý çalýþmalar yaptýðýný” düþünüyor. Suriye’deki geliþmeler konusunda Türk halkýnýn, hükümetinin ve istihbaratýnýn çok dikkatli olmasý gerektiðini anlatan Ýbrahim, “Suriye’de yaþananlarýn reformlarla ilgisi yok, reformlarý görmek istemiyorlar. Reform yapýldýktan sonra Suriye devleti çok daha güçlü hale gelecektir. Demokrasi ve özgürlük olduktan sonra halk arasýnda, mezhepler arasýnda problem kalmayacaktýr. Ancak Suriye’deki herhangi bir toplumsal ve siyasi bir rahatsýzlýk Türkiye’yi de böler” görüþünü savunuyor.

LÝBYA li­de­ri­ Mu­am­mer­ Kad­da­fi’ye­ bað­lý­ güç­le­rin,­ sý­nýr­da­ki­ Tu­nus­þehri­De­hi­ba’ya­sal­dýr­dý­ðý­bil­di­ril­di.­ Gör­gü­ þahitleri,­ Kad­da­fi güç­le­ri­nin­ ha­fif­ ve­ a­ðýr­ si­lâh­lar­la sal­d ýr­d ý­ð ý­n ý­ be­l irt­t i.­ Þahitler, þehrin­ mer­ke­zin­de­ Tu­nus­ as­ker­le­riy­le­ þid­det­li­ ça­týþ­ma­lar­ ya­þan­dý­ðý­ný,­ Kad­da­fi­ güç­le­ri­nin­ sý­nýr ka­p ý­s ý­ ya­k ý­n ýn­d a­k i­ De­h i­b a’da mev­zi­le­nen­ Lib­ya­lý­ mu­ha­lif­le­re sal­dýr­dý­ðý­ný­söy­le­di.­Bir­þahit,­top mer­mi­le­ri­nin­ De­hi­ba’da­ki­ ev­le­re i­sa­bet­ et­ti­ði­ni,­ bir­ ka­dý­nýn­ öl­dü­ðü­nü­i­fa­de­et­ti.­­Tunus / aa

FOTOÐRAF: AA

Kaddafi güçleri, Tunus’a saldýrdý FAS'TAKÝ BOMBANIN AMACI DEMOKRATÝK SÜRECÝ DURDURMAK UZUN zamandýr Fas’ýn Marakeþ þehrinde yaþayan ünlü Ýspanyol yazar Juan Goytisolo, þehirde önceki gün yapýlan bombalý saldýrý için, “Saldýrýnýn hedefi açýk, demokratik süreci durdurmak” dedi. Goytisolo, verdiði bir demeçte, saldýrý sýrasýnda, meydana çok yakýn olan evinde oturduðunu anlatarak “Çok güçlü bir patlama sesi duydum ve meydana uçak düþtü zannettim. Bir süre sonra meydana baktýðýmda, kafeteryanýn ilk katý tamamen çökmüþ haldeydi. Çok sayýda ambulans ve polis vardý” dedi. “Saldýrýnýn, hiçbir þekilde demokratik deðiþimden yana olmayan aþýrý görüþlü gruplar tarafýndan yapýldýðýný sanýyorum” diyen Goytisolo, son aylarda Fas’ta yapýlan gösterilerin tamamen barýþçýl olduðunu ve demokratik, anayasal reformlar istendiðini kaydetti. Madrid / aa

Mübarek rejiminin baþý gitti, gövdesi kaldý n MISIR’DAKÝ halk­a­yak­lan­ma­sý­sý­ra­sýn­da­Nil­te­le­viz­yo­nun­da­ki­ su­nu­cu­lu­ðu­ bý­ra­ka­rak­ mey­dan­la­ra­ i­nen­ Þe­hi­re­ E­min,­ ek­ran­la­ra­ ge­ri­ dön­dü.­ Halk a­yak­lan­ma­sý­nýn­i­kin­ci­haf­ta­sýn­da,­“Tah­rir­Mey­da­ný’ndan­ ge­len­ hal­kýn­ ses­le­ri­ne­ da­ya­na­mý­yo­rum.

Mý­sýr­te­le­viz­yo­nun­dan­sa­de­ce­pro­pa­gan­da­ya­pý­lý­yor.­ Bu­ra­da­ ga­ze­te­ci­lik­ yap­mak­ ye­ri­ne­ ba­kan­lýk­lar­dan­ ge­len­ bül­ten­ler­ o­ku­tu­lu­yor”­ di­ye­rek­ is­ti­fa e­den­ E­min,­ Mý­sýr­ te­le­viz­yo­nu­nun­ halk­ a­yak­lan­ma­sý­ sý­ra­sýn­da­ Dev­let­ Baþ­ka­ný­ Hüs­nü­ Mü­ba­rek re­ji­mi­nin­ pro­pa­gan­da­ ma­ki­ne­si­ ha­li­ne­ gel­di­ði­ni, Tah­rir­ Mey­da­ný­ i­le­ il­gi­li­ hiç­bir­ ha­ber­ ve­ yo­ru­ma yer­ ver­me­di­ði­ni,­ Mü­ba­rek­ yan­lý­la­rý­nýn­ de­mok­ra­si is­te­yen­ gös­te­ri­ci­le­re­ at­ ve­ de­ve­ler­le­ sal­dýr­ma­sý­na ses­siz­ kal­dý­ðý­ný­ be­lir­te­rek,­ “Ben­ de­ bu­ pro­pa­gan­da­nýn­bir­par­ça­sý­ol­ma­mak­i­çin­is­ti­fa­et­tim”­de­di.

“Mü­ba­rek­ re­ji­mi­nin­ ba­þý­nýn­ git­ti­ði­ni,­ ge­ri­ye­ göv­de­si­nin­ kal­dý­ðý­ný”­ i­le­ri­ sü­ren­ E­min,­ “Göv­de­nin git­me­si­u­zun­bir­sü­reç­so­nun­da­o­la­cak.­Biz­tü­ne­lin­so­nun­da­ki­ý­þý­ðý­gör­dük.­Bun­dan­son­ra­dik­kat­li ha­re­ket­ et­me­li­yiz.­ Hal­kýn­ is­te­dik­le­ri­ o­la­na­ ka­dar bu­de­ði­þim­sü­re­cek”­de­di.­­Kahire / aa

Mýsýr, Refah sýnýr kapýsýný sürekli açýk tutacak n MISIR Dý­þiþ­le­ri­Ba­ka­ný­Ne­bil­el­A­ra­bi,­‘Fi­lis­tin­li­le­rin­a­cý­sý­ný­az­da­ol­sa­ha­fif­let­mek­i­çin’­Mý­sýr­ve Gaz­ze­ Þe­ri­di­ a­ra­sýn­da­ki­ Re­fah­ Sý­nýr­ Ka­pý­sý’ný­­ bir haf­ta­10­gün­i­çin­de­da­i­mi­o­la­rak­a­ça­cak­la­rý­ný­söy­le­di.­El­A­ra­bi­ka­pý­nýn­a­çýl­ma­sýy­la­Ýs­ra­il’in­iz­ni­ol­ma­dan­ sý­ný­rýn­ her­ i­ki­ ta­ra­fýn­da­ki­ in­san­la­rýn­ öz­gür­ce­ha­re­ket­e­de­bi­le­cek­le­ri­ni,­a­lýþ­­ ve­riþ­ya­pa­bi­le­cek­le­ri­ni­be­lirt­ti.­Ha­mas’ý­za­yýf­lat­mak­a­ma­cýy­la­Ýs­ra­il­ve­Mý­sýr­a­ra­sýn­da­a­lý­nan­or­tak­ka­rar­doð­rul­tu­sun­da­ 2007­ yý­lýn­dan­ be­ri­ ka­pa­lý­ o­lan­ Re­fah­ Sý­nýr Ka­pý­sý’ndan­çok­az­sa­yý­da­Fi­lis­tin­li­Gaz­ze’den­çý­kýþ­ya­pa­bi­li­yor­du.­­Kahire / cihan

Amerika’da fýrtýna ve hortum faciasý ABD’nin güneyindeki altý eyaleti vuran fýrtýna ve hortumlarda ölenlerin sayýsý 300’ü aþtý. Alabama Valisi Robert Bentley, eyalette fýrtýna ve hortumlar yüzünden ölenlerin sayýsýnýn 210 olduðunu açýklarken ölü sayýsýnýn artabileceðini ifade etti. Mississippi ve Tennessee’de 33’er, Georgia’da 15, Virgi ni a’da 5 ve Ken tucky’de 1 ki þi fýr tý na ve hor tum lar dolayýsýyla öldü. Alabama eyaletinde felâketten en çok etkilenen 83 bin nüfuslu Tuscaloosa þehrinde yüzlerce kiþinin de yaralandýðý kaydedildi. Pleasant Grove / aa

TAZÝYE Muhterem aðabeylerimiz

Süleyman, Ahmet, Halim ve Ýbrahim Alýç'ýn annesi

Fatma Alýç

'ýn vefatýný teessürle öðrendik. Merhumeye Cenâb-ý Hâk'tan rahmet ve maðfiret diler, kederli ailesine ve yakýnlarýna sabr-ý cemil niyaz eder, taziyetlerimizi sunarýz.

Çelebi Koçak ve Ailesi

8

drbattal@yahoo.com

Kýlbýdýklýktan korkanlar BU yazý bir hukuk dersidir. Hem de siyasetin hukuku kadar kýymetlidir. Okuyunca anlayacaksýnýz, hatta kesip saklayacaksýnýz.

“Kýlýbýk” ne mânâya gelir, bilirsiniz. Ne mânâdan gelir, bilir misiniz?

Bu sorunun cevabýný bir arkadaþým bir zamanlar þöyle vermiþti: Kýlýbýk kelimesi aslen “gülibik”ten gelir. Ýbikli güzel hayvana “horoz” derler. Ýbikli, ama “ibiði gül gibi” güzel hayvandan kinaye olarak, eþine karþý hoþça muamelede bulunan erkeðe de eskiden “gül ibik” denirmiþ. Sonralarý kýsalýp “kýlýbýk” olmuþ. Þaka bir yana. Karýsýndan korkan erkeðe kýlýbýk derler, tamam.

Bu iþin baþlýktaki kýlbýdýklýkla ilgisine gelince… Çok iyi bilirsiniz. Günümüzün önemli problemlerinden biri, ana babanýn “Allah için” yaþamayý býrakýp “çocuðu için” yaþamaya baþlamasýdýr. Çocuklarýmýz için yaþamaya baþlayýnca onlar ne isterse yapar hale gelebiliriz. Ýþte buna kýlbýdýklýk denebilir.

Asýl söylemek istediðime gelince...

Kýlýbýðý sadece evli erkeðe ait bir kavram zannetmeyin. Evlenmekten korkan erkeðe de “kýlýbýk” denilebilir.

Ayný þekilde kýlbýdýklýðý da sadece ana-babaya has zannetmeyin. Henüz ana-baba olmamýþ karý kocalar da kýlbýdýklýktan korkabilirler.

Yani çocuk yapmaktan ya da büyütmekten korkan erkek ya da kadýna “kýlbýdýk” diyebiliriz. Çevremize bakalým…

“Kariyer de yaparým, çocuk da” diyen aday analara bakalým.

O eþler, her nedense iþ kariyere geldiðinde adaylýktan çarçabuk terfi edip çýkarken, sýra çocuk doðurmaya gelince, anne adaylýðý dönemini adeta ömürleri boyunca uzatýyorlar.

Bu bir hastalýk ve sanýrým üniversiteleþmeye baðlý olarak, dindar hanýmlar arasýnda da gittikçe yaygýnlaþýyor.

Neden acaba?

Kanaatimce bir sebebi de bir tür “kýlbýdýklýk korkusu”dur. “Çocuðuma esir olmaktansa kendime hür olayým” arzusu çocuksuz ya da az çocuklu aile tercihini tetikliyor.

Olan kime oluyor? Herkese.

Bilhassa “tonton dede/nine” olmayý fýtraten bekleyen zavallý ana babalara.

Evinde tonton dede keyfini yaþayamadýðý için iþinde çevresini stres altýnda býrakan amirlere baðlý çalýþanlara.

Evli ve fakat çocuk yapmayý geciktiren anne adaylarý, lütfen babanýzýn gözlerinin içine bakýnýz.

Orada bir hukuk göreceksiniz.

Tamam, anayasada yazmýyor, ama “torun sevme hakký” gözlerden de okunabilir.

Ey baba adayý kocalar. Lütfen muhterem analarýnýzýn ve muhterem kayýnvalidelerinizin kalbine bakýnýz.

Dertlerini size anlatmalarý için, illa yüzünüze karþý “Gül gibi kýzýmý ben sana kariyer yaptýrasýn diye mi verdim a damat” demeleri mi lâzým.

Bir de, “bir tane yeter” diyen ana babalar, o “biricik” çocuklarýnýzýn fýtrî nasihatini duymalýsýnýz: “Baba, ana; hayýrlý bir miras býrakmak isterseniz eðer bana. Bol kardeþim olsun, onlarla cem olayým da tam kul olayým Yaradana.

Doðrusu, bendeniz, çok kardeþi olan ve bundan þikâyetçi olan bir yetiþkin tanýmýyorum.

Siz tanýyorsanýz, bilin ki þikâyetlerinin sebebi “ahi”nin çokluðu deðildir.

Kandan yana kardeþ olanlarýn manevî kalbinde hakiki “uhuvvet”in yokluðudur.

Y

MEDYA POLÝTÝK

30 NÝSAN 2011 CUMARTESÝ

Yeni anayasa ve asker-sivil iliþkileri CUMHURBAÞKANI Abdullah Gül, Belgrad’dan dönerken asker-siyaset iliþkileri konusunda ilginç açýklamalar yapmýþ.

Cumhurbaþkaný Gül, Türkiye’de artýk askeri darbeler döneminin kapandýðýný belirtmekle birlikte, ’35. Maddenin deðiþtirilmesi’ dahil bazý reformcu adýmlarýn daha atýlmasý gerektiðini söylemiþ.

Yerinde bir tespit.

Evet, 2000’li yýllarda sivil-asker iliþkilerini demokrasi rayýna oturtacak önemli adýmlar atýldý.

Ama daha atýlacak adýmlar var.

Onlarýn bir bölümünü, TESEV’in 20 Nisan’da yayýnladýðý Anayasa Raporu’undan özetle aþaðýya alýyorum: Demokratik anayasa düzeni...

“Türkiye’de demokratik bir anayasa düzeninin kurulmasýný engelleyen önemli faktörlerden biri, asker-sivil iliþkileridir.

Asker-sivil iliþkilerinin demokratik modeli, askeri makamlarýn, parlamento ve hükümet gibi seçilmiþ organlarýn kararlarýna tabi olmasýný gerektirmektedir.

Türkiye’de ise bu modelin tam aksine parlamento ve hükümet gibi seçilmiþ organlar izleyecekleri politikalar konusunda askeri makamlarýn icazetine ihtiyaç duymaktadýr.

1982 Anayasasý genel olarak incelendiðinde, bu Anayasanýn Türk Silahlý Kuvvetleri’ni (TSK’yý) yasama, yürütme ve yargý organlarý yanýnda adeta dördüncü bir kuvvet olarak düzenlediði izlenimi uyanmaktadýr.

Genelkurmay Savunma’ya...

Halen Baþbakanlýða baðlý olan Genelkurmay Baþkanlýðý, Milli Savunma Bakanlýðý’na baðlanmalý, bu kurumun, normal bir demokrasi ile baðdaþmasý mümkün olmayan yetkileri sona erdirilmelidir. Çalýþma grubumuz, Genelkurmay Baþkaný’nýn Bakanlar Kurulu tarafýndan atanmasý gerektiði, yüksek rütbeli subaylarýn terfiinde nihai yetkinin Bakanlar Kurulu’nda olduðu TSK ile iþbirliðine dayanan bir sistemin benimsenmesi düþüncesinde mutabýktýr.

Bugün olduðu gibi, Jandarma Komutanlýðý’nýn Ýçiþleri Bakanlýðý’na baðlý olmasý kuralý muhafaza edilmeli, ancak bu Komutanlýk bün-

yesindeki tayin ve terfiiler sivil makamlarýn kararlarýna tabi kýlýnmalýdýr.

Güvenlik ve savunma...

Türkiye’de siyasal kurumlarýn askerileþmesi, askeri makamlarýn ise siyasallaþmasýnda önemli faktörlerden biri, güvenlik ve savunma kavramlarýnýn iç içe geçmesidir.

Bu nedenle yeni anayasada güvenlik ve sa vunma kavramlarý birbirinden ayrýlmalýdýr.

Dýþ tehditlerin bertarafý savunma hizmetleri çerçevesinde deðerlendirilmeli, bu hizmetlerden Türk Silahlý Kuvvetleri sorumlu kýlýnmalýdýr.

Milli Güvenlik Kurulu...

1961 Anayasasýndan bu yana anayasal bir kurum olarak varlýk gösteren Milli Güvenlik Kurulu evvelce olduðu gibi, Milli Savunma Üst Kurulu adý altýnda yeniden yapýlandýrýlmalýdýr.

Kurulda askeri otoriteyi temsilen sadece Genelkurmay Baþkaný yer almalýdýr. Kurul’un toplantýlarýna Baþbakan baþkanlýk etmelidir.

Bugün dahi bir anayasal dayanaðý bulunmayan Milli Güvenlik Siyaseti Belgesi, Milli Savunma Siyaseti Belgesi olarak isimlendirilmelidir.

Bu belgenin hazýrlanmasý, Bakanlar Kurulu’nun görevleri arasýnda yer almalý, belge Bakanlar Kurulu tarafýndan TBMM’ne sunulmak, tüm siyasi partiler tarafýndan müzakere edilmek suretiyle kabul edilmelidir.

Askeri harcamalar, denetim...

Türkiye’de, 1971’ de yapýlan Anayasa deðiþikliði ile birlikte, TSK harcamalarý Sayýþtay’ýn denetimi dýþýnda býrakýlmýþtýr.

Anýlan madde 2004 Anayasa deðiþikliðiyle ilga edilerek, TSK harcamalarýnýn þeffaflaþmasý ve denetlenebilir hale gelmesi konusunda önemli bir adým atýlmýþtýr.

Bu anayasal reformu uygulanýr kýlacak yasal düzenlemeler ise, ancak geçtiðimiz günlerde kabul edilmiþtir.

Yeni anayasa, TSK harcamalarýnýn þeffaflýðý ve denetlenebilirliðini saðlayacak hükümlere yer vermelidir.

Askeri Yargýtay, Danýþtay...

Türkiye’de askeri otoriteye sunulan ayrýcalýklardan biri, idari yargý alanýnda Askeri Yüksek Ý dare Mahkemesi’nin (AYÝM), ceza yargýsý alanýnda ise Askeri Yargýtay’ýn mevcut olmasýndan

kaynaklanmaktadýr.

Danýþtay ve Yargýtay yanýnda bu kuruluþlarýn mevcut olmasý, yargýlamanýn birliði ile kanun önünde eþitlik ilkesini dolayýsýyla, demokrasinin olmazsa olmaz þartlarýndan olan hukuk devleti ilkesini aþýndýran sonuçlar yaratmaktadýr.

Bu nedenle çalýþma grubumuz, AYÝM’in ilga edilmesini, bu Mahkeme’nin yetki alanýna giren idari uyuþmazlýklarýn evvelce olduðu gibi Danýþtay’ýn yetki ve görevleri arasýnda kabul edilmesini önermektedir.

Benzer þekilde grubumuz, Askeri Yargýtay’ýn ilgasýný, bu Mahkemeye ait yetkilerin Yargýtay’ýn bu maksada özgü olarak görevlendirilecek özel bir dairesine intikalini önermektedir.

Vatan hizmeti...

Anayasamýzýn 72. maddesi “Vatan hizmeti, her Türkün hakký ve ödevidir. Bu hizmetin Silahlý Kuvvetlerde veya kamu kesiminde ne þekilde yerine getirileceði veya getirilmiþ sayýlacaðý kanunla düzenlenir” hükmüne yer vermektedir.

Bu hüküm, zorunlu vatan hizmetinin, askerlik hizmeti olarak yerine getirilmesi yanýnda, bu hizmetin yerine geçmek üzere çeþitli kamu hizmetlerinin yapýlmasýna da olanak tanýmaktadýr.

Yeni anayasa, 72. maddede yer alan bu hükmü muhafaza ederek, kanun koyucuya askerlik hizmetine tekabül edecek, zorunlu kamu hizmetleri konusunda takdir yetkisi sunmalýdýr.

Vicdani red...

Bundan baþka yeni anayasa, vicdani red hakkýný temel bir hak olarak tanýmalýdýr. Çalýþma grubumuz asker-sivil iliþkilerinin normalleþmesinde anayasal reformlarýn önemine inanmakla birlikte, askeri vesayet sisteminin sona erdirilmesinde bu reformlarýn yeterli olmayacaðý kanýsýndadýr.

Bu nedenle grubumuz, 27 Mayýs müdahalesinden bu yana kabul edilen tüm mevzuat hükümlerinin sistematik olarak gözden geçirilmesini, askeri makamlara sunulan anormal yetkilerin sona erdirilmesini önermektedir.

Toplumu militarize etmeye yönelik olan milli güvenlik derslerinin ortaöðretim müfredatýndan kaldýrýlmasý da grubumuzun önerileri arasýndadýr.”

Hasan Cemal, Milliyet, 29 Nisan 2011

Kanalýn saðý solu BEN eski bir su mühendisiyim. Baraj ve hidroelektrik santrali projelerinde çalýþtým. Su mühendisliðini seçmemin nedeni büyük hacimlerle meþgul olmasý ve büyük muhayyileler gerektirmesiydi. (Buna mukabil bazýlarý da ‘ince’ iþlerle uðraþmayý mühendislik sayar...)

Tabiatýn ýssýzlýðýnda, boþluðunda barajlar tahayyül etmek kolay þey deðildir. Herkesin yapacaðý bir þey de deðildir. Demirel ve kuþaðý bugün ‘su yolu’ haline gelmiþ Keban Barajý’ný ve etrafýndaki diðer barajlarý Allah’tan baþka kimsenin olmadýðý daðlarda 1950’lerde yolsuz, izsiz yerlerden geçerek, ölçümler yaparak, uluslararasý piyasalarda paralar arayýp bularak inþa etti. Demirel, efsanevi DSÝ Genel Müdürü’ydü ama mesela Recai Kutan da çok iyi tanýnan bir DSÝ Bölge Müdürü’ydü. Kýsacasý, muhayyileye dayanmayan mühendislik yaratýcý deðildir. Olsa olsa masa baþý memuriyetidir.

Bir ülkenin yönetilmesi, Demirel’in meþhur tabiriyle “imar ve inþa edilmesi”, büyük düþünmeksizin, büyük kurgular yapmaksýzýn gerçekleþtirilemez. (Demirel siyasete “imarinþa için” girdiðini söylemiþti.) Türkiye gerek kuruluþ döneminde gerekse 1950’li yýllardan sonra bunu baþardý. Kabul edelim ki, onca yoksulluk ve çaresizlik içinde Cumhuriyet kurucularýnýn attýðý adýmlar belki yetersizdir ama küçümsenecek þey deðildir.

Türkiye büyük yatýrýmlarýn ülkesi haline ancak 1950 sonrasýnda geldi.(...) CHP, 1950 sonrasýnda atýlan her adýma karþý çýktý. Bu tutumunu 1965 sonrasýnda sürdürdü. Getirilen her projeye bu parti ve siyaset daha baþtan tepki gösterdi.

Bir projenin ekonomik analizini yapmak, eksiðini, yanlýþýný söylemek baþka bir þeydir.

Olumludur, gereklidir, zorunludur. CHP adýna kürsüye çýkýp “bunca enerjiyi ne yapacak-

sýnýz, topraða mý vereceksiniz” diye AP sýralarýna soran kiþiyle çok yýllar sonra karþýlaþtým.

Bana hangi dürtülerle, hangi koþullarda, inanmadýðý halde kürsüye çýkýp o konuþmayý yaptýðýný büyük mahcubiyetlerle anlatmýþtý.

Türkiye’de sað politika gücünü teknolojist bir siyaseti benimsemesinden, altyapý yatýrýmlarýna öncelik vermesinden, kalkýnmacý, büyümeci politikalarý tercih etmesinden alýr. (...) CHP’nin hatasý þu gerçeði göremeyecek kadar vahimdi: bizde saðýn tekelindeki bu politikalarý 1945 sonrasý Avrupa’sýnda sol partiler uyguluyordu. Batýda 1990’a kadar devam eden 45 yýllýk baþarýsýnýn altýnda, sol partilerin, bu anlayýþ yatýyordu.

Sol, yani CHP bunu uzun süre yapmadý, yapamadý. Ecevit dönemi de “istemezük” anlayýþýnýn uzantýsý oldu.

Hasan Bülent Kahraman, Sabah, 29 Nisan 2011

Yeni anayasa kimin anayasasý olacak?

SEÇÝMLERÝN ardýndan siyasetin ve toplumun birinci gündem maddesi ‘yeni anayasa’ olacak. Bu artýk kesin.

Bu yönde talep ve beklenti çok yüksek.

Metropoll’ün nisan ayý araþtýrmasýna göre toplumun yüzde 69’u yeni bir anayasa istiyor.

Halkýn bu genel talebinin yaný sýra, özellikle toplumun örgütlü kesimleri de bu iþin peþindeler. Bütün siya si partiler þu sýralarda seçimlerde iyi bir sonuç almak i çin uðraþýrken, neredeyse her sivil toplum kuruluþu da anayasa hazýrlýklarý yapýyor. Çalýþtaylar, konferanslar dü zenliyor, ilkeler belirliyor, taslaklar hazýrlýyor...

Bu, inanýlmaz bir duyarlýlýk ve bilinç biçimi. Öyle anlaþýlýyor ki geniþ toplumsal çevreler yeni bir anayasanýn bin seçimden daha önemli olduðunun farkýnda.

Böylesine bir hazýrlýk ve katýlým arzusu siyasi partilere fazla bir manevra alaný býrakmýyor; ayrýca, yeni anayasa nýn içeriði konusunda da umut veriyor. Seçimin ardýn dan siyasetçilerin kucaðýnda olacak bu baský, belirlenen ilkeler ve taslaklar. (...)Bu iþ olacak. Ama elbette kolay olmayacak. Devletin bütün iktidarýnýn ‘yeniden paylaþýlacaðý’ bir sürecin kolayca kotarýlmasý beklenmemeli. Ama anayasayý halk

masýna ihtiyaç duymadýðýmýz bir ülke yaratacak anayasa...

Bu yönde bir anayasa için TESEV’in geçen hafta açýkladýðý ilkeler son derece deðerli. Bence TESEV AProfesör Ergun Özbudun, ‘Seçimlerden nayasa Komisyonu Raporu anayasa önerilerinde çýta yý en tepeye koydu. Bu ilkelerden atýlan her geri adým önce siyasî partiler anayasa taslaklarýný ‘gerici bir sapma’ olarak görülecektir. açýklamalý, halktan öyle oy istemeliler’ Anayasa profesörleri Mustafa Erdoðan ve Serap demiþti. Bu çaðrýyý tüm siyasî partiler Yazýcý’nýn kaleme aldýklarý rapor ufuk açýcý. Önce, gelin TESEV’in ‘resmi ideolojisi olmayan bir devlet’ fikduymamazlýktan geldi. rinde uzlaþalým. Buna kim nasýl itiraz edebilir ki? Anayasanýn resmi bir ideolojisi olsun isteyenler kendi iyapacak veya onaylayacaksa halkýn üzerinde kolaylýkla deolojilerini devletin ideolojisi haline getirmeyi amaçlýuzlaþabileceði bir temel ilke var. O da, devlet ve iktidar yor. Peki, benim ideolojim, onun ideolojisi ne olacak? karþýsýnda toplumun/bireylerin haklarýný ve özgürlükle - Seninki diðerlerinden neden üstün olsun ki? rini güvence altýna almak.

Bence en önemli ilke bu. Devletin ideolojisi olmaz. AÖzgürlükçü, devletin iktidarýný toplum lehine sýnýrla- ma halkýn olur. Olur da ‘bir tane’ olmaz. O nedenle anayan, iktidarýn gücünü dengeleyen, ideolojik olarak yo- yasa bütün ideolojilere, fikirlere, inançlara, yaþam biçim rumlanamayan bir anayasaya ihtiyacýmýz var. Ýktidarda lerine ‘özgürlük’ verir; birini diðerinden üstün görmez, kim olursa olsun, meclis çoðunluðu kime ait olursa ol- ona ayrýcalýk tanýmaz. Her durumda yeni anayasa Mecsun bireyi, bireyin haklarýný koruyacak, özgürlüklerini lis’te yapýlacak. Siyasi partiler açýklamalarýnda yeni bir agaranti altýna alacak bir anayasa... Devletin tasallutun- nayasa sözü veriyorlar, ama ‘içerik’ belli deðil. Aylar öndan korunmak için ‘kendi siyasi partimizin’ iktidarda ol -

‘‘

ce Profesör Ergun Özbudun, Taraf’a verdiði bir röportajda ‘Seçimlerden önce siyasi partiler anayasa taslaklarýný açýklamalý, halktan öyle oy istemeliler’ demiþti. Bu çaðrýyý tüm siyasi partiler duyamamazlýktan geldi. Ama Metropoll’ün nisan araþtýrmasýnda anlaþýldý ki halk da seçimlerden önce siyasi partilerin anayasa taslaklarýný görmek istiyor. Toplumun yüzde 75’i bu kanaatte.

Halk seçimlerden önce partilerden ‘nasýl bir anayasa’ yapacaklarýna iliþkin bir ‘taahhüt’ almak istiyor. Oyunu muhtemelen ona göre kullanacak. Ama siyasi partiler buna yanaþmadýlar; ‘hele þu seçim sonuçlarýný bir görelim’ havasýndalar. Seçim beyannamelerinde ‘yeni anayasa’ya deðinmekle yetindiler.

Gerçekten partilerin bu konuda ne düþündüklerini pek bilmiyoruz.

Neredeyse bütün siyasi partiler ‘özgürlükçü’ bir anayasa diyor. Ýyi ama ‘özgürlükçü anayasa’ ile neyi kastediyorlar?

Onlara tavsiyem, TESEV’in Anayasa raporunu iyi okumalarý; çünkü ‘özgürlükçü’ bir anayasanýn temel ilkeleri orada. Siyaset bu düzeyin altýnda kalýrsa toplumun gerisine düþmüþ olur. Ýhsan Daðý, Zaman, 29 Nisan 2011

Ýyi, ama e-muhtýra orada durmakta CUMHURBAÞKANI Abdullah Gül, dört yýl önce, 27 Nisan 2007 günü Genelkurmay internet sitesinde yayýnlanan ve “e-muhtýra” diye adlandýrýlan “uyarý metni” için “Artýk tarih oldu... Türkiye önüne bakýyor” diyor. “Baþkomutan” Gül, bu demeci verdiði sýrada malum emuhtýra GK sitesinde durmaktaydý.

Yaþar Büyükanýt döneminde kaleme alýnmýþtý o “siyasete ve yargýya müdahale” metni... Ardýndan Ýlker Baþbuð oturdu GK koltuðuna...

Sonra yerine Iþýk Koþaner geldi...

Ama muhtýranýn yeri deðiþmedi.

“Pardon yanlýþ yaptýk, bildiriyi yok sayýyoruz” demelerini geçtim... Sessiz sedasýz bir biçimde dahi olsa, muhtýrayý geri çekmediler.

Cumhurbaþkaný hangi zihniyet deðiþiminden bahsediyor acaba? Kökleri 1908’e uzanan vesayetçi-darbeci kafa, üç-beþ yýlda deðiþir mi?

Daha geçenlerde Balyoz Davasý’na müdahaleye yeltenmediler mi?

Siyasi cevabý verildiði halde, idari ve hukuki cezasý kesilmediði için, o muhtýra, o sitede durmakta.

Ne kendinizi kandýrýn, ne de bizi!

Emre Aköz, Sabah, 29 Nisan 2011

Esas çýlgýn proje ne olurdu biliyor musunuz?

BAÞBAKAN’IN Ýstanbul hakkýndaki çýl gýn projesini duymayan kalmadý. Ben, söylemesi ayýptýr bu projeye burun kývý ranlardaným.

Ve Türkiye illa bir ‘çýlgýn proje’ yapa caksa, benim naçizane kendime göre bir de teklifim var. Ama baþtan uyarayým, bu proje çok çýlgýn, ürkebilirsiniz, yapmaya çekinebilirsiniz.

Benim ‘çýlgýn projem’ þu: AK Parti iktidarý birkaç yýl önce verdiði sözü tutsun, kendi açýkladýðý takvime tamamen uysun, Türkiye’nin 90 bin küsur sayfalýk Avrupa Birliði müktesebatýný sanki tam üye olmuþ gibi kendi kendine ve tamamen kendi arzusuyla yüzde yüz yerine getirmesini saðlasýn.

Böylece hükümetimiz çýksýn vatandaþýna desin ki, “Ben sizin birer Avrupa vatandaþý gibi yaþamanýz için gereken bütün mevzuat deðiþikliklerini gerçekleþtirdim.”

Ancak baþta da söyledim, bu çok çýlgýn bir proje.

O kadar çýlgýn ki, bazen bizim ‘kendimize özgü’ þartlarýmýzdan vazgeçmemiz gerekebilir. Çok ürkebiliriz, mesela sendikalarýn engellenmesiyle mücadele etmek zorunda kalabiliriz.

Bize uymayabilir, iþi gereði sýk sýk çevreye zarar vermekle suçlanan bir kuruluþla iþi herkese direnip çevreyi korumak olan kuruluþu ayný bakanlýk çatýsý altýnda tutmaktan vazgeçmemiz gerekebilir.

Bizim karakterimize aykýrý gelebilir, yerel demokrasiyi geliþtireceðiz derken baþbakanýmýzýn ülkenin orasýndaki burasýndaki sanat yapýtlarý hakkýnda karar vermesi tarihe karýþabilir. ‘Ama bu kadarý da fazla’ diyebiliriz, kamu alýmlarýna ve ihalelerine sýký kurallar geri gelebilir.

Daha sayýp sizi iyice korkutmayayým.

Dedim ya bu proje çok çýlgýn. Ýsmet Berkan, Hürriyet, 29 Nisan 2011

Ýleri demokrasi bu mu? ÝKÝ gün önce ekranlarda izledi ðim Milli Savunma Bakaný Sayýn Vecdi Gönül Genelkurmay Baþkaný’nýn kendisine yani MSB’ye baðlanmasýna karþý olduðunu açýklamýþtýr.

Bu ifade AK Parti Antalya 1. sýra adayý ve mevcut Milli Savunma Bakaný tarafýndan açýklandýðýnda ne anlama gelmektedir?

Genelkurmay Baþkaný’nýn MSB’ye baðlý olmadýðý bir ülkede “ileri demokrasi” ne demektir?

Türkiye’de Genelkurmay Baþkaný’nýn statüsü hem reel hem de sembolik anlamda demokrasi ve hukuk devletinin varlýðýnýn ve geleceðinin en temel göstergesi olacaktýr.

Eser Karakaþ, Star, 29 Nisan 2011

Y

MAKALE

30 NÝSAN 2011 CUMARTESÝ

9

fikihgunlugu@yeniasya.com.tr www.fikih.info (0 505) 648 52 50

Anne ve baba hakký

fersadoglu@yeniasya.com.tr

Cihad-ý manevî (2) e­di­üz­za­man’a­ gö­re­ ci­had-ý­ ma­ne­vî; fen/sos­yal­ve­ma­ne­vî­i­lim­ler­le­do­na­nýp,­ ge­l iþ­m e­n in,­ yük­s el­m e­n in­ en müt­hiþ­ düþ­ma­ný­ o­lan­ ce­ha­let,­ fa­kir­lik­ ve fikr-i­ih­ti­lâ­fa­kar­þý­ve­ri­len­mü­ca­de­le­nin­a­dý­dýr.1 O,­yo­lu­nu­þa­þýr­mýþ,­Kur’ân­i­le­mu­a­ra­za­e­den­bütün­fel­se­fî­a­kým­la­rýn­bir­leþ­me­sin­den­ hâ­sýl­ o­lan­ Dec­ca­lizm­le­ gi­riþ­ti­ði mü­ca­de­le­yi­ “ma­ne­vî­ ci­had”­ ve­ “müs­bet ha­re­ket”­di­ye­i­sim­len­di­rir. Ý­man­sýz­lýk­her­ta­ra­fý­is­ti­lâ­et­miþ­tir­ve­git­gi­de­ yay­gýn­lýk­ ka­zan­mak­ta­dýr.­ Bu­na­ kar­þý mü­ca­de­le,­ “ma­ne­vî­ ci­had”,­ ya­ni­ Ri­sâ­le-i Nur’un­“ma­ne­vî­ký­lýn­cý”­i­le­o­la­cak­týr.

Be­di­üz­za­man,­bu­yol­la,­in­sa­nýn­a­kýl,­kalp, vic­dan­ gi­bi­ bütün­ duy­gu­la­rý­na­ hi­tap­ e­der.

A­i­le­yi,­ top­lu­mu­ psi­ko-sos­yal­ a­çý­lar­dan­ e­le a­lýr.­Ýs­lâm­â­le­mi­ve­bütün­in­san­lý­ðýn­prob­lem­le­ri­ne­o­ri­ji­nal­kur­tu­luþ­re­çe­te­le­ri­su­nar.­ O,­ gü­nü­müz­ in­sa­ný­nýn­ di­nî­ lâ­kayd­lý­ðý­na kar­þý­ ko­ya­bil­me­nin­ an­cak­ “ma­ne­vî­ ký­lýç hük­mün­de­ki­ i’caz-ý­ Kur’ân­ nur­la­rýy­la”­ o­la­bi­le­ce­ði­ni­söy­ler.2 “Ýl­ha­mý­ný­doð­ru­dan­doð­ru­ya­Kur’ân’dan­a­la­rak”­ön­ce­i­ma­nýn­e­sas­la­rý­ný,­son­ra­i­ba­det­le­ri,­son­ra­u­ku­bat,­ha­yat me­se­le­le­ri­ni­ is­pat­ ve­ i­zah­ e­de­rek;­ son­ra Kur’ân’ýn­ si­ya­sî­ ve­ iç­ti­mâî­ stra­te­ji­le­ri­ni­ be­lir­le­ye­rek­ma­ne­vî­ci­ha­dý­baþ­lat­mýþ­týr.

Ge­liþ­tir­di­ði­ ma­ne­vî­ ci­had­da,­ a­sýl­ va­zi­fe­nin­ hiz­m et­ ol­d u­ð u­n a,­ ne­t i­c e­n in­ Hâ­d î-i Mut­lak­o­lan­Al­lah’a­a­it­bu­lun­du­ðu­na­ 3 tek­rar­tek­rar­vur­gu­ya­par: “Bi­zim­va­zi­fe­miz­müs­bet­ha­re­ket­et­mek­tir.­ Men­fi­ ha­re­ket­ de­ðil­dir.­ Rý­za-yý­ Ý­lâ­hî’ye gö­re­sýrf­hiz­met-i­i­ma­ni­ye­yi­yap­mak­týr,­va­zi­fe-i­Ý­lâ­hi­ye’ye­ka­rýþ­ma­mak­týr.­Biz­ler­a­sa­yi­þi­ mu­ha­fa­za­yý­ ne­ti­ce­ ve­ren­ müs­bet­ i­man hiz­me­ti­i­çin­de,­her­bir­sý­kýn­tý­ya­kar­þý­sa­býr­la,­þü­kür­le­mü­kel­le­fiz...”­­4 Ri­sâ­le-i­ Nur’un­ se­ra­pa­ þef­kat­ mes­le­ði, Müs­lü­man­la­ra,­ Hý­ris­ti­yan­la­ra,­ hat­ta­ mün­kir­le­re­kar­þý­bi­le­müs­bet­ha­re­ke­ti­ge­rek­ti­rir.

Me­se­lâ­þöy­le­der: “..O­nun­ gi­bi­le­ri­ni­ mü­na­ka­þa­ ve­ mü­na­za­ra­ya­sev­k­et­me­yi­niz.­Hat­tâ­te­ca­vüz­e­dil­se­de­bed­du­â­i­le­de­mu­ka­be­le­et­me­yi­niz...

Ma­dem­i­ma­ný­var,­o­nok­ta­da­kar­de­þi­miz­dir.­Bi­ze­düþ­man­lýk­da­et­se,­mes­le­ði­miz­ce mu­ka­be­le­e­de­me­yiz.­Çün­kü,­da­ha­müt­hiþ düþ­man­lar...­Bu­a­cib­za­man­da,­i­ma­ný­bu­lu­nan­ ve­ hat­tâ­ fý­rak-ý­ dâl­le­den­ bi­le­ ol­sa on­lar­la­uð­raþ­ma­mak;­ve­Al­lah’ý­ta­ný­yan­ve â­hi­re­ti­ tas­dik­ e­den­ Hý­ris­ti­yan­ bi­le­ ol­sa, on­lar­la­ me­dar-ý­ ni­za­ nok­ta­la­rý­ me­dar-ý mü­na­ka­þa­et­me­me­yi;­hem­bu­a­cib­za­man, hem­ mes­le­ði­miz,­ hem­ kud­sî­ hiz­me­ti­miz ik­ti­za­e­di­yor...”­5 Be­di­üz­za­man,­ din­siz­li­ði­ ve­ tah­ri­ba­tý­ný dur­du­ra­cak­ o­lan­ un­su­run­ “mad­dî­ kuv­vet­ler,­ ha­ri­cî-da­hi­lî­ ted­bir­ler,­ it­ti­fak­lar”­ de­ðil, “yal­nýz­Kur’ân­ve­i­ma­nýn­ha­ki­kat­la­rý­ve­ma­ne­vi­yat-ý­kal­bi­ye”­ol­du­ðu­na­i­þa­ret­e­der.

A­nar­þi­yi/te­rö­rü­ dur­dur­mak,­ î­man­ hiz­me­tin­de­tam­bir­ih­lâ­sý;­bu­da­â­sâ­yi­þi­mu­ha­fa­za­ et­mek­le­ sa­býr­ ve­ ta­ham­mü­lü­ ge­rek­ti­rir.­6 Be­di­üz­za­man,­ te­sis­ et­ti­ði­ müs­bet­ ha­re­ket­le­a­kýl,­kalp­ve­vic­dan­la­ra­hi­tap­et­miþ­tir.

Me­se­le­le­re­öy­le­bir­yak­la­þým­ser­gi­ler­ki,­ri­jit,­i­ti­ci­ol­ma­dan­ve­sâ­fî­zi­hin­le­ri­bu­lan­dýr­ma­dan,­ o­lum­suz­luk­la­rý­ na­za­ra­ ver­me­den ha­ki­kat­le­ri­net­leþ­ti­rir.

Müs­bet­ ha­re­ket­ ha­ya­týn­ bü­tün­ kat­man­la­rýn­da­ge­çer­li­o­lan­bir­yak­la­þým­bi­çi­mi,­bir du­ruþ­tur.­Gü­nü­müz­de­en­çok­dik­kat­çe­ken yön­le­rin­den­bi­ri­si­i­se,­ci­had­dýr.­

Ýs­mi­mah­fuz­bir­o­ku­yu­cu­muz:­ “Babam ile 20 yýldan beri birbirimizle görüþmüyoruz. Kendisi baþka bir kadýnla evli ve o kadýndan bir çocuðu var. Benimle ve kardeþimle arasý açýk. Kendisi bizi aramadýðý gibi biz de kendisini arayýp, sormuyoruz. Deniliyor ki; ‘Ana-baba ne kadar kötü olursa olsun, evlâtlar tarafýndan sorulmalý, bakýlmalý ve rýzasý alýnmalýdýr.’ Yarýn mahþerde ben ve kardeþim babamýn bedduâsý veya dâvâsýyla karþý karþýya gelir miyiz? Babalýk hakkýný bizden (bu durumda) talep edebilir mi? Ne yapmamýz, nasýl bir mücadele içinde olmamýz lâzým? Ve bu durumun dinen hükmü nedir?”

B

Dipnotlar: 1- Divân-ý Harb-i Örfî, 57.

2- Bediüzzaman Said Nursî Tarihçe-i Hayatý, s. 131.

3- Emirdað Lâhikasý, 2/213-4.

4- A.g.e., 2/213-4.

5- Kastamonu Lâhikasý, s. 186.

6- Þuâlar, 200.

VECÝZE Sâni-i Kadîr, Fâtýr-ý Hakîm, Vâhid-i Ehad, kemâl-i kudretini ve cemâl-i hikmetini ve delil-i vahdetini göstermek için, pek az birþeyle çok iþleri görmek, pek küçük birþeyle pek büyük vazifeleri gördürmeyi âdet etmiþtir.

Bediüzzaman Said Nursî

Çekirdeðe hücum hedefi ve imanlý duruþ direnci Ken­di­ni­mu­ha­fa­za­et.’

Ben­ de­ ‘Te­vek­kel­tü­ a’lal­lah,­ e­cel­ bir­dir, ta­gay­yür­et­mez’­ de­dim.­Ýþ­te­bu­ko­mi­te,­o­tuz­ se­ne,­ bel­ki­ kýrk­ se­ne­den­ be­ri­ hem­ te­ves­sü­ et­ti,­ hem­ be­nim­le­ mü­ca­de­le­de­ her­bir­de­si­se­yi­is­ti­mal­et­ti.” (E­mir­dað­Lâ­hi­ka­nejatereren@saidnursi.de sý,­s.­168,­Mek­tup­No:­144)­ E­vet,­or­ta­da­bir­ha­ki­kat­var.­“Kö­kü­ec­ne­bi­de­ve­ken­ di­si­bu­ra­da­bu­lu­nan­bir­zýn­dý­ka­ko­e­kir­dek,­bu­fâ­ni­dün­ya­da­ve­mad­dî­â­mi­ t e­ s i”­ken­ di­gö­rev­ve­so­rum­lu­lu­ðu­nun­de­lem­de­her­þe­yin­as­lý,­baþ­lan­gý­cý,­a­na ðiþ­ m ez­mad­ de­si­o­la­rak­koy­du­ðu­“çe­kir­de­ði” di­re­ði,­e­sa­sý,­te­me­li­ve­ö­zü.­Te­mel­ve im­ h a­ve­ y a­o­ nu­ya­pa­maz­sa,­boz­ma,­o­da­ol­öz­ol­ma­dan­hiç­bir­þe­yin­ol­ma­ya­ca­ðý maz­ s a­ya­ n ýlt­ m a,­o­da­ol­ma­dý­göl­ge­le­me,­sap­a­þi­kâr.­Mad­de­â­le­min­de­ki­bu­ya­pý­lan­ma­nýn týr­ m a…­vb.­ne­der­ se­niz­de­yi­niz­bu­yol­da­me­ya­nýn­da­bir­de­ma­ne­vî­a­la­na­göz­at­ma­mýz sai­har­ c ý­ y or.­Üst­ l en­ di­ði­bu­viz­yo­nu­uy­gu­la­ge­re­ki­yor.­El­bet­te­ma­ne­vî­a­la­nýn­da­bir­çe­ma­ y a­a­ r a­ l ýk­ s ýz­de­ v am­e­ di­yor.­Top­lum­mü­kir­de­ði,­as­lý,­te­me­li­ol­ma­sý­ge­re­ki­yor. hen­ d is­ l i­ ð iy­ l e­ve­uz­ m an­ laþ­mýþ­kad­ro­la­rýy­la “Ma­ne­vî­a­la­nýn­te­me­li,­ö­zü,­Ýs­lâm­ger­çe­ði­“sâ­ f î­zi­ h in­ l e­ r i­id­ l âl­ (da­ l â­ le­te­gö­tür­me)”­ve nin­te­me­li­ve­‘çe­kir­de­ði’­ne­dir?”­so­ru­su­nun “so­ f i­meþ­ r ep­ l e­ r i”­kan­ d ýr­ m a­ ya­de­vam­e­di­yor.­ çok­i­yi­tes­bit­e­dil­me­si­ge­re­kir.­Bu­ko­nu­da Bu­“zýn­ d ý­ k a­ko­ m i­ t e­ s i”­tam­o­ la­rak­be­lir­le­kes­tir­me­den­ve­ri­le­cek­en­ký­sa­ve­öz­lü­ce­vap nip­de­ þ if­ r e­e­ d i­ l e­ m e­ d i­ ð i;­muh­ t e­ m e­len­de­ko­her­hal­de­“i­man­hiz­me­ti”­ol­sa­ge­rek­tir.­Çün­lay­ko­ l ay­de­ þ if­ r e­e­ d i­ l e­ m e­ y e­ c e­ ð i­i­ ç in­ma­sum kü­i­man;­di­nî­sa­ha­nýn­a­na­çe­kir­de­ði­ve­te­me­ve­sa­ m i­ m î­zi­ h in­ l e­ r i­if­ s at­et­ m e­ y e­de­ vam­e­di­li­dir.­Ýn­san­lýk­i­çin­rah­met,­hi­da­yet,­mað­fi­ret, yor.­He­ d e­ f in­ d e­de­hep­“çe­ k ir­ d ek­hiz­ met”­ve reh­ber­lik,­ba­rýþ,­hu­zur­ve­sa­a­det­o­lan­Ýs­lâ­mi­“çe­ k ir­ d ek­kad­ r o­ l ar”­var.­Ken­ d i­ n e­gö­ re;­dâ­ye­tin­ö­zü­ve­“çe­kir­de­ði”­i­man­dýr.­Sa­fi­yet­tir, vâ­ s ýn­ d a­u­ y a­ n ýk,­dik­ k at­ l i,­fe­ r a­ s et­ l i,­ba­ s i­ ret­li­i­gü­zel­lik­tir,­ih­lâs­týr,­sa­da­kat­tir­ve­sa­mi­mi­yet­tir. man­fe­ d a­ i l ­ e­ r i­ü­ z e­ r in­ d e­a­ k ýl­al­ m az­o­ y un­lar Hz.­Pey­gam­be­rin­(asm)­za­ma­nýn­dan­ve ve­se­ n ar­ y o­ l ar­ser­ g i­ l i­ y or.­Bü­ t ün­o­ y un­ve­tu­ tat­bi­ka­týn­dan­bu­gü­ne­ka­dar­ge­len­nu­ra­nî zak­ l ar­bu­“çe­ k ir­ d ek­hiz­ m et”in­ve­bu­ n u­yü­ zin­ci­rin­tat­bi­ka­tý,­“çe­kir­de­ði”­ve­ö­zü­bu­dur. rü­ t en­ l e­ r in­dev­ r e­dý­ þ ý­bý­ r a­ k ýl­ m a­ s ý,­göl­ g e­ l en­O­gü­nün­kü­für­baz­la­rý­hep­o­“i­man”a­i­ti­raz­la mu­ha­le­fet­ve­tah­ri­bat­la­rý­ný­yü­rüt­me­yi­sür­- me­si,­pa­si­fi­ze­e­dil­me­si­ve­yok­lu­ða­mah­kûm dür­dü­ler.­Hz.­Pey­gam­ber’in­(asm)­kar­þý­sý­na e­dil­me­si­ü­ze­ri­ne­dir. Üs­ta­dýn­ta­bi­riy­le­bu­yol­da­“her­bir­de­si­se­böy­le­çýk­tý­lar.­Ak­lý,­fýt­ra­tý,­vic­da­ný­kan­dýr­mak nin­kul­ la­nýl­ma­sý”­çok­ma­ni­dar­dýr. i­çin­de­her­tür­lü­kun­da­ðý,­hi­le­yi,­tu­za­ðý,­if­ti­Ý­ m a­ n î­ha­ki­kat­le­ri­kalp,­ruh,­his­ve­gö­nül ra­yý­ve­çir­kin­li­ði­â­let­e­de­rek­kul­lan­dý­lar.­A­ma dün­ y a­ m ýz­da­ya­þa­ya­bil­me­miz­i­çin­sa­kin­ol­bü­tün­bun­la­ra­rað­men­ne­Hz.­Re­su­lul­lah’ta, ma­ y a,­sa­ mi­mi­ye­te,­dü­rüst­lü­ðe,­sað­lýk­lý­ve ne­de­o­na­i­na­nan­lar­da­en­u­fak­bir­çat­lak,­ay­mert­ ç e­du­ ruþ­ser­gi­le­me­ye­mec­bu­ruz.­“Dün­rý­lýk­ve­fi­rak­mey­da­na­ge­ti­re­me­di­ler.­ ye­ v î­ l eþ­ m e”nin­a­ le­ni­leþ­ti­ði­bir­or­tam­da,­“i­A­ma,­ha­ya­týn­ve­im­ti­han­sýr­rý­nýn­ge­re­ði man”a­o­ d ak­ l ý­hiz­ m e­ti,­bü­tün­þart­la­rý­ný­ye­ri­ne “hak”­da,­“ba­týl”­da­ký­ya­me­te­ka­dar­bu­min­val ge­ t i­ r e­ r ek­sür­ d ür­ m e­ ye­mec­bu­ruz.­Bu­þart­ve ü­ze­re­de­vam­e­de­cek.­Ha­ya­týn­sýr­rý­ve­Ya­ra­ta­ge­ r ek­ ç e­ l e­ r in­a­ n a­um­ de­ve­e­sas­la­rý­ný­da­ger­nýn­koy­du­ðu­hik­met­bu­nu­böy­le­ge­rek­ti­ri­yor.­ çek­kay­ n ak­ t an­a­ l ý­ n an­be­ yan­ve­i­fa­de­le­re­da­O­gün­kü­“kü­für­mil­le­ti­nin”­gü­nü­müz­de­ki yan­ d ýr­ m a­so­ r um­ l u­ l u­ ð u­ m uz­var­dýr.­Ýþ­te­bu­sý­iz­dü­þü­mü;­“zýn­dý­ka­ko­mi­te­si”­o­la­rak­te­cel­lî fat­ l ar­ d ýr­ki,­mu­ h a­ t ap­ l a­ r ý­ n a­her­þe­ye­rað­men e­di­yor.­As­rýn­ma­ne­vî­ta­bi­bi­Üs­tad­Be­di­üz­za­“sar­ s ýl­ m a­ y an­çe­ k ir­ d ek­bir­grup”­o­ la­rak­kal­ma man’ýn­ak­tar­dý­ðý­þu­hu­sus­ma­ni­dar­dýr: ve­ba­ þ ar­ m a­bah­ t i­ y ar­ l ý­ ð ý­ n ý­ka­ z an­ d ý­ ra­cak­týr.­Ýþ­“O­tuz­se­ne­ev­vel­Da­rü­l-Hik­met­a­za­sý­i­te­bu­kud­ s î­gö­ r ev;­hem­þe­ r ef­ l i,­hem­de­me­ su­ken,­bir­gün,­ar­ka­da­þý­mýz­dan­ve­Da­rü’l-Hik­li­ y et­ l i­ve­ve­ f a­ d ar­bir­gö­ r ev­ve­so­ r um­ l u­ l uk­ t ur.­ met­a­za­sýn­dan­Sey­yid­Sa­ded­din­Pa­þa­de­di­ki: Ý­man­hiz­me­ti­ne­o­dak­lý­her­bir­tah­ki­kî­i­‘Kat’î­bir­va­sý­ta­i­le­ha­ber­al­dým;­kö­kü­ec­ne­man­ sa­hi­bi­ ki­þi­nin;­ dün­ya­yý­ il­gi­len­di­ren bi­de­ve­ken­di­si­bu­ra­da­bu­lu­nan­bir­zýn­dý­ka her­ me­ s e­l e­s in­d e­ de­ ga­y e­s i­ ve­ he­d e­f i; ko­mi­te­si,­se­nin­bir­e­se­ri­ni­o­ku­muþ.­De­miþ­ler “dün­ y e­ v î­lik­ten”­ve­men­fa­at­ten­ö­te,­sa­de­ce ki:­Bu­e­ser­sa­hi­bi­dün­ya­da­kal­sa,­biz­mes­le­ði­“ih­ l âs”­ ve­ Hak­kýn­ rý­za­sý­ ol­ma­lý­dýr.­ Hak­ka mi­zi­(ya­ni­zýn­dý­ka­yý,­din­siz­li­ði) bu­mil­le­te­ka­o­ l an­bað­ l ý­ l ý­ðýn­da­da;­hal­ka­o­lan­hiz­me­tin­bul­et­ti­re­me­ye­ce­ðiz.­Bu­nun­vü­cu­du­nu­kal­de­de­bu­çiz­ gi­ký­rýl­ma­ma­lý­dýr. dýr­ma­lý­yýz­di­ye­se­nin­i­da­mý­na­hük­met­miþ­ler.

Ç

GÜN GÜN TARÝH

lTurhan Celkan

Ül­ke­mi­zin­si­ya­set­“sath-ý­ma­i­li­ne”­gir­di­ði þu­an­da­bü­tü­nüy­le­his­si­yat­lar­dan­u­zak,­“hak” ü­ze­ri­ne­o­lan­bir­çiz­gi­de­ký­rýl­ma­dan­ve­kýr­ma­dan­dur­mak­bi­ze­te­ret­tüp­e­den­çok­zor bir­gö­rev­ve­so­rum­lu­luk­tur.­Mes­lek­ve­meþ­re­bi­mi­zin­has­sa­si­yet­ve­pren­sip­le­ri­ni­çok­i­yi kav­ra­ya­rak­ve­or­tak­a­kýl­la­doð­ru­ve­ye­rin­de yo­rum­la­ya­rak­va­zi­fe­ve­so­rum­lu­lu­ðu­mu­zu yap­mak­du­ru­mun­da­ve­ko­nu­mun­da­yýz.

Si­ya­se­tin­en­teh­li­ke­li­ve­men­fî­ya­ný­o­lan; “ya­lan­ve­ta­raf­gir­lik”ten­u­zak­ka­la­rak;­sa­de­ce “ilm-i­si­ya­se­tin”­ge­rek­le­ri­ni­kav­ra­yýp,­an­la­yýp, doð­ru­yo­rum­lar­la­tes­bit­le­ri­Ýs­lâm’a­uy­gun­o­lan;­“dâ­vet”­ve­“teb­lið”­va­zi­fe­siy­le­bun­la­rý­ye­ri­ne­ge­tir­mek­ve­yap­mak­du­ru­mun­da­yýz.

Ak­si­tak­dir­de,­me­tot­suz­ve­u­sûl­süz­bir­þe­kil­de,­bi­ri­le­ri­ni­ik­na­et­mek,­ak­lý­ný­çel­mek,­et­ki­le­mek,­yan­lýþ­tan­kur­tar­mak…­vb.­þa­hýs­o­dak­lý­ve­fer­dî­yan­lýþ­ka­na­at­ler­le­bir­bi­ri­mi­zi kýr­ma­nýn­ne­ka­dar­yan­lýþ­ol­du­ðu­nu­yýl­la­rýn tec­rü­be­le­rin­den­ço­ðu­muz­bi­li­yo­ruz.

Baþ­ka­bir­mu­te­ber­ve­meþ­rû­ol­ma­yan­yol i­se:­Meþ­ve­ret­le­ka­rar­laþ­tý­rýl­mýþ­o­lan­þahs-ý mâ­ne­vî’nin­i­ra­de­si­ne­göl­ge­dü­þü­re­cek­ve­ak­si­ni­id­di­a­e­den­fi­kir­ve­be­yan­la­rý­u­lu­or­ta­söy­le­mek­tir.­O­nun­i­çin­has­sas­dö­nem­ve­za­man­lar­da,­nef­sî­ve­in­dî­mü­ta­lâ­a­la­rý­lü­zum­suz­ye­re­a­çý­ða­çý­kar­mak­tan­zin­har­u­zak­dur­ma­lý­yýz.­Meþ­rû­he­yet­le­rin­ver­di­ði,­her­ne­se­bep­le­o­lur­sa­ol­sun­i­çi­mi­ze,­ka­fa­mý­za­ve­his­si­ya­tý­mý­za­sýð­ma­dý­ðý­ný­ve­ya­uy­gun­ol­ma­dý­ðý­ný dü­þün­dü­ðü­müz­du­rum­lar­var­sa,­on­la­rý­yi­ne meþ­rû­ze­min­ler­de­bu­i­þin­so­rum­lu­su­mec­lis ve­ko­mis­yon­la­rý­mýz­da­hal­let­me­nin­yol­la­rý­ný a­ra­ma­lý­yýz.­Ga­ye­mi­ze­i­ler­ler­ken­ta­ký­ný­la­cak ne­ka­dar­ta­výr­ve­du­ruþ­var­sa,­bun­la­rý­ne­za­ket­le,­öl­çü­lü,­ye­rin­de,­ma­ka­mýn­da,­en­uy­gun do­zaj­ve­an­la­tým­la­ve­öz­kay­na­ða­ve­sa­hi­bi­nin­tat­bi­ka­tý­ný­hiç­bir­za­man­gö­zar­dý­et­me­den­ic­ra­et­mek­du­ru­mun­da­yýz.­Her­me­se­le­de­ol­du­ðu­gi­bi­biz­den­fark­lý­dü­þü­nen­grup­ve bi­rey­le­rin­“si­ya­sî”­me­se­le­de­fik­rî­i­ra­de­ve­ter­ci­hi­ni­ser­best­çe­i­fa­de­et­me­hak­ký­ol­du­ðu­gi­bi bi­zim­de­hak­ký­mýz­var­dýr.­Meþ­rû,­mu­te­ber ve­sað­lam­ze­mi­ne­o­tur­muþ,­yýl­la­rýn­tec­rü­be­siy­le­bu­ko­nu­da­ki­i­sa­be­ti­in­kâr­e­di­le­me­yen meþ­rû­he­yet­le­rin­“meþ­ve­ret­le­ri­ne“­bað­lý­kal­ma­nýn­ce­ma­at­þu­u­ru­ve­hiz­met­an­la­yý­þý­na çok­da­ha­uy­gun­ol­du­ðu­nu­u­nut­ma­ya­lým. Ý­man,­hiç­bir­þe­ye­a­let­ol­maz­bir­“çe­kir­dek­tir!”

Kud­sî­dâ­vâ,­sar­sýl­maz­bir­“çe­kir­dek­tir!” Þahs-ý­ma­ne­vî­þa­þýr­maz­bir­“çe­kir­dek­tir!”

Meþ­ve­ret­ve­þû­râ­as­lý­ve­kö­kü­Re­su­lul­lah­ta o­lan­vaz­ge­çil­mez­bir­“çe­kir­dek­tir!”

Ce­nâb-ý­Hakk’ýn­he­pi­mi­zi­hak­ve­is­ti­ka­met­ten­a­yýr­ma­ma­sý­di­lek­ve­te­men­ni­siy­le.

turhancelkan@hotmail.com

v­lât­o­la­rak-–Al­lah­i­çin—dün­ya­da­en­nâ­zik­o­la­ca­ðý­mýz­in­san­la­rýn­bi­rin­ci­si­an­ne­miz,­i­kin­ci­si­ba­ba­mýz­dýr.­On­lar­bi­ze­han­gi­tür­hak­sýz­lýk­yap­mýþ­o­lur­lar­sa­ol­sun­lar;­bi­zi­ne­tür­bir­mu­â­me­le­ye­tâ­bi­tut­muþ­o­lur­lar­sa­ol­sun­lar;­on­lar­ta­ra­fýn­dan­en­hor­la­nan,­en­ha­kîr­gö­rü­len,­en­se­vil­me­yen,­en­çok­dýþ­la­nan­ne­ka­dar­biz­o­lur­sak­o­la­lým; on­la­ra­say­gý­da­ku­sur­et­me­ye­ce­ðiz.­ Þu­ha­dis­le­ri­dik­kat­le­in­ce­le­ye­lim: *­E­nes­(ra)­bil­dir­miþ­tir:­ Pey­gam­ber­E­fen­di­miz (asm)­bu­yur­du­ki:­“An­ne­ve­ba­ba­sý­ný­râ­zý­e­den­Al­lah’ý­râ­zý­et­miþ­tir.­An­ne­ve­ba­ba­sý­ný­kýz­dý­ran­Al­lah’ý kýz­dýr­mýþ­týr.”­ 1 *­Ab­dur­rah­man­bin­Se­mü­re­(ra)­bil­dir­miþ­tir: Pey­gam­ber­E­fen­di­miz­(asm)­bu­yur­du­ki:­“Ak­þam rü­yâ-yý­sâ­dý­ka­da­gör­düm­ki,­üm­me­tim­den­bir­a­dam­var­dý.­Su­suz­luk­tan­di­li­dý­þa­rý­ya­sark­mýþ,­so­lu­yor­du.­Tut­tu­ðu­Ra­ma­zan­o­ru­cu­gel­di­ve­o­na­su­ik­râm­et­ti.­Üm­me­tim­den­bir­a­dam­gör­düm­ki,­ö­nü ka­ran­lýk,­ar­ka­sý­ka­ran­lýk,­sa­ðý­ka­ran­lýk,­so­lu­ka­ran­lýk,­üs­tü­ka­ran­lýk,­al­tý­ka­ran­lýk­tý.­Yap­tý­ðý­hac­ve­um­re­si­gel­di­ve­o­nu­bu­ka­ran­lýk­lar­dan­kur­tar­dý.­Üm­me­tim­den­bir­a­dam­gör­düm­ki,­ö­lüm­me­le­ði­ru­hu­nu­al­mak­i­çin­gel­miþ­ti.­An­ne­ve­ba­ba­sý­na­yap­tý­ðý i­yi­lik­ler­gel­di.­Me­le­ðin­o­an­da­ru­hu­nu­al­ma­sý­na mâ­ni­ol­du.­Üm­me­tim­den­bir­a­dam­gör­düm­ki, Mü’min­ler­le­ko­nuþ­tu­ðu­hal­de,­on­lar­ken­di­siy­le­ko­nuþ­mu­yor­lar­dý.­Ak­ra­ba­la­rýy­la­o­lan­i­yi­i­liþ­ki­le­ri­gel­di ve­on­la­ra­hi­tâ­ben,­‘Bu­ak­ra­ba­la­rý­na­i­yi­lik­e­der­di’ de­di.­Bu­nun­ü­ze­ri­ne­on­lar­o­nun­la­ko­nuþ­tu­lar.­O da­on­la­ra­ka­rýþ­tý.”­2 *­Haz­ret-i­Â­i­þe­(ra)­bil­dir­miþ­tir.­Al­lah­Re­sû­lü (asm)­bu­yur­du­ki:­ “Cen­ne­te­gir­dim.­O­ra­da­bir­gü­zel­o­ku­ma­se­si­i­þit­tim.­‘Bu­o­ku­yan­kim?’­di­ye­sor­dum.­‘Hâ­ri­se­bin­Nu’man’­de­di­ler.­ (Hâ­ri­se­bin Nu’man­an­ne­si­ne­ve­ba­ba­sý­na­i­yi­lik­le­ri­dolayýsýyla bu­ma­ka­ma­u­laþ­mýþ­týr.)­ Ýþ­te­an­ne-ba­ba­ya­ya­pý­lan i­yi­lik­böy­le­dir.­Ýþ­te­an­ne-ba­ba­ya­ya­pý­lan­i­yi­lik­böy­le­dir.­Ki­þi­yi­böy­le­yük­sel­tir.”­3 *­E­bû­Hü­rey­re­(ra)­an­lat­mýþ­týr:­Bir­a­dam:­ “Yâ Re­sû­lal­lah!­Be­nim­hý­sým­la­rým­var.­Ben­on­la­ra­yak­la­þý­yo­rum,­on­lar­ben­den­u­zak­la­þý­yor­lar,­be­nim­le­a­la­kâ­la­rý­ný­ke­si­yor­lar.­Ben­on­la­ra­i­yi­lik­ya­pý­yo­rum, on­lar­ba­na­kö­tü­lük­ya­pý­yor­lar.­Ben­on­la­ra­yu­mu­þak­dav­ra­ný­yo­rum,­on­lar­ba­na­ka­ba­ve­say­gý­sýz dav­ra­ný­yor­lar”­de­di.­ Al­lah­Re­sû­lü­(asm)­bu­yur­du­ki: “E­ðer­de­di­ðin­gi­biy­se,­san­ki­sen­on­la­ra­sý­cak­kül ye­dir­miþ­sin,­öy­le­mi?­Sen­bu­hal­ü­ze­re­de­vam­et­tik­çe,­on­la­ra­kar­þý­Al­lah’ýn­rah­me­ti­se­nin­le­be­râ­ber o­lur.”­4 *­Ab­dul­lah­bin­Amr­(ra)­bil­dir­miþ­tir:­ Al­lah­Re­sû­lü­(asm)­bu­yur­du­ki:­“Ý­yi­lik­le­ri­ne­kar­þý­lýk­ak­ra­ba­la­rý­na­i­yi­lik­yap­mak­ve­zi­yâ­ret­te­bu­lun­mak­kâ­mil bir­ya­kýn­lýk­sa­yýl­maz.­A­sýl­kâ­mil­ya­kýn­lýk,­ken­di­siy­le ya­kýn­lýk­bað­la­rý­ko­pa­rýl­mak­is­ten­di­ði­va­kit,­ya­kýn­lý­ðý­ný­ko­par­ma­mak­ve­o­nu­de­vam­et­tir­mek­tir.”­5 Be­di­üz­za­man­di­yor­ki:­“Vâ­li­dey­nin­hu­kuk­la­rý­ne ka­dar­e­hem­mi­yet­li­ve­u­kûk­la­rý­ne­de­re­ce­çir­kin!”

Ya­ni­ev­lâ­dýn­an­ne­ve­ba­ba­ya­ce­za­ve­rir­tarz­da­dav­ra­nýþ­la­rý­çok­çir­kin­dü­þü­yor­ve­ne­ka­dar­hak­lý sebep­ler­le­ya­pýl­sa­da­bu­çir­kin­li­ði­din-i­mü­bin­ka­bul­et­mi­yor.­Ni­te­kim­yi­ne­Be­di­üz­za­man’a­gö­re, “vâ­li­deyn­ve­ve­led­or­ta­sýn­da­fýt­ra­ten­se­beb-i­mü­nâ­ka­þa­yok.”­ 6 Ya­ni­an­ne­ve­ba­ba­ba­zý­ha­ta­la­ra­gir­se de,­ev­lâd­la­rý­ný­her­za­man­cid­dî­se­ver­ler!­ Bu­ du­rum­da­ tek­ ça­re,­ ev­lâ­dýn­ hiçbir­ þe­kil­de i­liþ­ki­le­ri­ni­ko­par­ma­ma­sý­dýr!­E­ðer­u­zak­tay­sa,­te­le­fon­laþ­mak;­ her­ tür­lü­ ha­ber­leþ­me­ a­raç­la­rýy­la gö­rüþ­me­ye,­ a­ra­ma­ya,­ hâl­ ve­ ha­tý­rý­ný­ sor­ma­ya, bir­ ih­ti­ya­cý­ var­sa­ e­li­miz­den­ gel­di­ðin­ce­ il­gi­len­me­ye­ve­yar­dým­cý­ol­ma­ya­de­vam­et­mek­tir.­Sýrf Al­lah­i­çin,­yal­nýz­ve­yal­nýz­Al­lah­i­çin.­­ Va­li­deyn­o­lum­lu­ce­vap­ver­mez­i­se­bi­le,­zâ­ten ev­lât­ Al­lah­ i­çin­ ha­re­ket­ et­mi­yor­ mu?­ O­ hal­de, bun­d an­ ev­l â­d ýn­ ü­z ü­l üp­ gü­c en­m e­s i­n e­ ge­r ek yok;­an­cak­va­li­dey­ni­i­çin­yi­ne­du­â­e­der.­Yi­ne­a­ra­ma­ya­ve­sor­ma­ya­de­vam­e­der.­O­nun­ken­di­si­ne­o­lum­lu­ce­vap­ver­me­si­ni­bek­le­mez.­Ha­tâ­mýz var­sa­he­lâl­leþ­me­ye­ba­kar.

Yu­ka­rý­da­zik­re­di­len­mü­kâ­fât­lar­u­cuz­de­ðil­dir el­bet!­­

E

DUA Ey Erhamü’r-Rahimin! Aba ve ecdadýma merhamet eyle! Anneme ve babama merhamet eyle! Hatalarýný baðýþla! Taksiratlarýný affeyle! Seyyiatlarýný hasenatlara tebdil eyle! Makamlarýný âli, mekânlarýný cennet eyle! Onlarý gazabýndan, azabýndan, celalinden ve nar-ý cahimden koru! Âmin!

Dipnotlar: 1- Câmiü’s-Saðîr, 3/3553, 2- Câmiü’s-Saðîr, 2/1456, 3- a.g.e., 2/2159, 4- Riyâzu’s-Sâlihîn, 318.

5- a.g.e., 322, 6- Sözler, s. 583.

10

30 NÝSAN 2011 CUMARTESÝ

Y

KÜLTÜR SANAT

Said Nursî ile Nazým Hikmet ayný panelde Prof. Dr. Ahmet Battal, gazetemiz yazarý Latif Salihoðlu ve Dost tv program yapýmcýsý Mesut Nurver’in konuþmacý olarak katýldýðý paneli Tevfik Demirbaþ yönetti.

FATSA’DA “ÝSLÂM TOPLUMLARININ GELECEÐÝ VE DÜNYA BARIÞI” PANELÝ YAPILDI

Þûrâ ön plana çýktý ve deðeri Ýslâm toplumlarý tarafýndan fark edilememiþ olan meþveret ve þûrânýn diðer bir ifadeyle demokrasinin kalkýnma üzerindeki vazgeçilmez önemi üzerinde durulan GEÇEN günlerde “Ýslâm Toplumlarýnýn Gele- panelde, konuþmacýlar özellikle bu konu üceði ve Dünya Barýþý” paneli Fatsa’da gerçek- zerine vurguda bulundular. Panelde dünyaleþtirildi. Prof. Dr. Ahmet Battal, gazetemiz ya- nýn gelmiþ olduðu teknolojik seviye, Batý zarý Latif Salihoðlu ve Dost tv program yapým- medeniyeti ve Ýslâm medeniyetinin içinde cýsý Mesut Nurver’in konuþmacý olarak katýl- bulunduðu durum üzerine de fikirlerin bedýðý paneli Tevfik Demirbaþ yönetti. yan edildiði konuþmalarda, âyetlerle açýkça Kur’ân-ý Kerim tilâveti ile baþlayan panel, iþaret edilmiþ olan meþveret ve þûrânýn ÝsFatsa Gaziler Derneði Baþkaný Abdullah E - lâm toplumlarýnda yer bulamamýþ olmasýrarslan’ýn yapmýþ olduðu açýlýþ konuþmasý i- nýn Ýslâm dünyasýnýn temel sorunlarýndan le baþladý. Panelin ilk bölümünde görüþleri- biri olduðu üzerinde de duruldu. Panelde, öni ifade eden konuþmacýlar, ikinci bölümü zetle þunlar söylendi: “Bin yýllardýr sosyal soru cevap þeklinde gerçekleþtirdi. Anlamý hayatýmýzýn içerisine adapte edemediðimiz

ÇETÝN ÖZGEN FATSA

meþveret ve þûrâ prensipleri þimdilerde Ýslâm dünyasýnda olup biten toplumsal olaylar gösteriyor ki, Ýslâm dünyasýnýn da gelmek zorunda kaldýðý bir nokta bu. Son dönem Ýslâm âlimleri içerisinde Bediüzzaman Said Nursî Risâle-i Nurlarda ve özellikle Þam Emeviye Camiinde verdiði hutbede gösterilen hakikatler, Ýslâm toplumlarý tarafýndan tam anlamýyla anlaþýlamadan, demokrasiye geçiþ sancýlarý çekiliyor. Umuyoruz ki Ýslâm dünyasý elindeki bu eþsiz Kur’ân-ý Kerim tefsirinin kýymetini anlaþýlýr, imanî ve içtimaî prensipleri hayata geçirilebilir.”

Fatsa’da bu anlamda ilk kez düzenlenen ve ilgi gösterilen bu gibi panellerin daha sýk yapýlmasý talebi dile getirildi.

Panel sonrasý, panelistler ve dâvetliler biraraya gelerek hatýra fotoðrafý çektirdiler. Fatsa’lýlar ilk defa düzenlenen bu panelin devam ettirilmesi gerektiðini belirttiler.

“Edebiyat günleri” baþladý BÜYÜKÞEHÝR Belediyesi tarafýndan düzenlenen ‘14. Bursa Edebiyat Günleri’, dün saat 14.00’te Tayyare Kültür Merkezi’nde yapýlacak açýlýþ töreni ile baþladý. “Þe hir, Þi ir ve Ýn þa” te ma sýy la düzenlenen ‘14. Bursa Edebiyat Günleri’nin ana baþlýðý, Mehmet Âkif’in Bursa için yazdýðý “Bülbül” þirinden ilham alýnarak “Bülbülün Zümrüt Tahtýnda Edebiyat” þeklinde belirlendi. “Þehir, Þiir ve Ýnþa” temasýnýn iþleneceði beþ oturumluk sempozyumun ilk oturumu da dün yapýldý. Edebiyat Günleri, bu yýl yeni bir faaliyeti de bünyesinde taþýyor. “Fidan Haný Edebiyat Sohbeti” adýný taþýyan bu bölümde, Bursalý þairler þiirlerini okuyacak, vatandaþlar da þair ve yazarlarla sohbet edecekler. 14. Bursa Edebiyat Günleri, bu yýl ikinci kez verilecek olan Ahmet Paþa ve Lâmii Çelebi Þiir Ödüllerinin takdimi ile sona erecek. Hüseyin Hiçdurmaz / Bursa

KERMESE DÂVET Hanýmlar Komisyonumuzun öðrenciler yararýna düzenlediði kermesimizde; el iþi, göz nuru birbirinden güzel hediyelikler, yöresel tatlarla zenginleþtirilmiþ gýda reyonumuz, içli köfteler, çið köfteler, börekler, dolmalar, tatlý çeþitleri, yaþ pastalar...

Züccaciyeden giyime aradýðýnýz her þeyi bulacaðýnýz kermesimize katýlýmlarýnýzla bu hayýryarýþýna sizler de ortak olun!

TARÝH : 28.04.2011-05.05.2011 YER : Ýstiklal Mahallesi, Þehzade Caddesi, No-6/B Ümraniye/ÝSTANBUL ÝRTÝBAT: 0 (216)474 43 05 GSM : (0535) 645 43 91

BÝR KÝTAP

Delinin Biri Aranýyor

TÜRKÇEYÝ bütün inceliði, zarafeti ve güzelliði ile kullanabilen bir kalem erbâbý olan, Babýali’nin Usta Kalemi Gürbüz Azak’ý nasýl tanýmlamalý? Hikâyeci, romancý, deneme ustasý, þair ya da Babýâli’nin gelmiþ geçmiþ en iyi ressamlarýndan, çizerlerinden.

Belki de bir dostunun ifadesiyle, Türk aydýný olarak numune gösterilebilecek bir insan...

Kýsacasý; sanatýn ve edebiyatýn çeþitli alanlarýnda, bize kültür derinliðimizi hatýrlatan, bileði ve yüreði saðlam, inançlý ve kararlý bir insandýr o. Türkçeyi en zarif ve muhteþem hâliyle kullanabilen müstesna þahsiyetlerdendir ve unutulmayacak edebî metinlere imza atmýþtýr. Ýnce, naif, hoþ yazýlar yazan Gürbüz Azak, Babýali Kültür Yayýncýlýðý’ndan çýkan Delinin Biri Aranýyor’da farklý bakýþ açýlarý sunuyor bize. Her biri bir kitap çapýnda olan küçük, kýsa yazýlarýnýn ufuklarý geniþ, yerli ve millîdir.

HARRAN ÜNÝVERSÝTESÝNDE ÖÐRENCÝLERÝN DÜZENLEDÝÐÝ PANELDE SÜRGÜNE GÖNDERÝLMÝÞ ÝSÝMLER KONUÞULDU. HAR RAN Ü ni ver si te si öð ren ci le ri düzenledikleri panelde aralarýnda Bediüzzaman Said Nursî’nin de bulunduðu sürgün gönderilmiþ isimleri konuþtular. Öðrencilerin yoðun ilgi gösterdiði panelde söz konusu isimler detaylý bir þekilde anlatýldý. Harran Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatý Þiir Kulübü tarafýndan düzenlenen “Sürgün Yürekler” paneli Fen Ede biyat Fakültesi Küçük Anfi salonunda yapýldý. Panelde Mehdi Öztürk; Nazým Hikmet’i, A. Celil Deniz; Said Nursî’yi, Derya Ödemiþ; Namýk Kemal’i, Yunus Aslan; Ahmet Kaya ve Ahmed Arif’i anlattý. Þiir Kulübü danýþmaný Yrd. Doç. Dr. Levent Bilgi bu panelin Türkiye’de üç ilki gerçekleþtirdiðini söyledi.

Bilgi, “Birincisi ilk defa ayný panelde Nazým Hikmet, Said Nursî, Ahmet Kaya, Namýk Kemal, Ahmet Arif beraber ele alýnmýþ oldu. Ýkincisi ilk defa Said Nursî bir üniversite kürsüsünden, resmî bir izinle anýlmýþ oldu. Bir baþka ilk ise bu program tamamen ü niversite öðrencileri tarafýndan hazýrlandý ve çok farklý kesimden gençler bu panelle bir araya gelmiþ oldular.

Bu ülkeye kavgasýz, çatýþmasýz hep beraber Nazým Hikmet’le Said Nursî’nin, Namýk Kemal ile Ahmet Kaya’nýn ve Ahmet Arif’in konuþulabile ce ði ni gös ter miþ ol du lar” de di.

Mehmet Akbaþ / Þanlýurfa

BÝR KONSER

Su gibi aziz naðmeler ruhlarý dinlendirecek KUBBEALTI Musýkî Sohbetlerinde bu hafta “Su Gibi Aziz Naðmeler Konseri” icra edilecek. Ahmet Þahin, Mehmet Kemiksiz, Ali Tan, Özer Özel ve Mehmet Fâtih Zülfikar’ýn Ýsmail Dede Efendi’nin Ferahfezâ makamýndaki üç eserinden sonra tasavvuf ve sanat mü ziðinden çeþitli eserler sunacaklarý program, bugün saat 16.00’da Köprülü Mehmed Paþa Medresesi’nde yapýlacak. Ney ve tanbur taksimi ile baþ layacak programda daha sonra eserler icra edilecek. Seslendirilecek eserlerin bestekârlarý arasýnda Ýsmâil Dede Efendi, Sadettin Kaynak da bulunu yor. Güfte sahipleri ise Yûnus Emre, Eþrefoðlu Rumî ve Pir Sultan Abdal.

Kültür Sanat Servisi

“Sürgün Yürekler” panelinde ilk defa Nazým Hikmet, Said Nursî, Ahmet Kaya, Namýk Kemal, Ahmet Arif beraber konuþuldu. Panele üniversite öðrencileri büyük ilgi gösterdi.

BULMACA Hazýrlayan: Erdal Odabaþ (erdalodabas@mynet.com)

1

2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 SOL­DAN­SA­ÐA—1. Dinin emirlerini yerine getirip yasaklarýndan kaçýnan ve sakýnan, ibadetle çok meþgul olan takva sahibi, zühd sahibi. - Nane bitkisinden elde edilen esansiyel bir yað türü. 2.­Boyutlar. - Osmanlý Devleti zamanýnda yüksek sivil memurlara ve albaydan üstün rütbede bulunan askerlere verilen unvan. - Nikelin simgesi. 3.­Zekâ, bilgi; kavrayýþ. - Argoda ölüm cezasý. 4.­Osmanlý Devleti'nde en büyük sivil veya askerî yönetim bölgesi. - Elementlerden yapýlmýþ çeþitli kaplar yapýmýnda kullanýlan levha. 5.­Diþbudak aðacý. - Havada bulunan su buharý. - Bolluk içinde yaþayýþ, cennetin bir kýsmý. 6.­Akdedilme, karara varýlma, karara baðlanma. 7.­Peygamberimiz Hz. Muhammed (a.s.m.) Efendimizin, Receb ayýnýn 27. ge cesinde Cenâb-ý Hakkýn huzuruna ruhen, cismen, hâlen çýkmasý mu'cizesi. - Bir yapým eki. - ABD'nin Ýngilizce kýsa yazýlýþý. 8.­Bir katýnýn katý evresinden ýsý ve basýnç etkisiyle sývýya dönüþümü. - Dil ve kültür yönünden büyük bir türdeþlik gösteren, birçok boydan oluþan, yapýsýndaki aileler arasýnda toplum, ekonomi, din, kan veya evlilik baðlarý bulunan göçebe veya yerleþik nitelikteki topluluk. 9.­Kiloamperin ký sasý. - Sahrâda, çölde bilerek konulan niþanlar. - Herhangi bakýmdan bir bütün oluþturan þeylerin tamamý. 10.­Alman ýrkçýsý. - Yeni emeklemeye baþlamýþ çocuk.

YU­KA­RI­DAN­A­ÞA­ÐI­YA—­1.­Hafifçe yaralamak. 2.­Gece kýyafeti. - Bir komþu devlet. 3.­Karnýný býçakla deþme yoluyla kendini öldürme. 4.­Yurt dýþýndan getirilmiþ bir malýn halk arasýnda ifade ediliþi. - Allah'a imandan sonraki en büyük hakikat. 5.­Orhan Gazi tarafýndan 1362'de kurulan, Ýkinci Mahmut zamanýnda 1826'da Nizamýcedit adýndaki asker ocaðýnýn kurulmasýyla ortadan kaldýrýlan Osmanlý Devleti'nin piyade asker sýnýfý. 6.­Arýlarýn yumurtalarýný býrakmak ve bal depo etmek için yaptýðý, düzgün altýgen aðýzlý bal mumu yuvacýklar topluluðu. 7.­Satrançta yenilgi. - Tahýlla karýþýk saman. 8.

Birbirinin ayný olan veya birBÝR ÖNCEKÝ BULMACANIN CEVABI birine çok benzeyen iki þey1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 den her biri, benzeri. - Uyurken zihinde beliren olaylarýn, 1 H Ý P O R E N E A R A F düþüncelerin bütünü, rüya. 2 A R A M Ý D E T D U M A 9.­Ýnce yapýlý, yepelek, naze - 3 V A R A K A P M Ý T Ý L nin. - Ululazm bir peygam4 A D Ý T A L S O L U M A ber. 10.­Tabiî, katkýsýz. 11.

N E S E B E N A E B L N Düzine sayýsý. - Sebze ve 5 F Ý Y E N I E N E K Y 6 A meyvelerin yetiþtirildiði ve hava þartlarýna karþý korun- 7 T C A M Ý D N H A T A Y duðu cam ve naylonla kaplý 8 M E D Ý N E E Ý Þ F F A yer. 12.­Yað dokusu tümörü. 9 A Z A K N Z E L Ý L K Y - Çabuk davranan, çevik.

10 S A B A V E T N T A K A

EKONOMÝ 28 NÝSAN 2011

MERKEZ BANKASI DÖVÝZ KURLARI Cinsi

Limak Holding Gýda sektöründe büyüyor n LÝMAK Hol­ding­bün­ye­sin­de­ki­A­da­na­Ha­cý­Sa­ban­cý Or­ga­ni­ze­Sa­na­yi­Böl­ge­si’nde­fa­a­li­yet­gös­te­ren­Lim­kon Mey­ve­Su­yu­Kon­san­tre­te­si­si­nin­yýl­lýk­ci­ro­su­40­mil­yon­li­ra­yý­aþ­tý.­Te­sis­ü­re­tim­Mü­dü­rü­Þük­rü­Yýl­maz, yak­la­þýk­30­mil­yon­av­ro­ya­tý­rým­la­ha­ya­ta­ge­çir­dik­le­ri te­si­sin,­son­12­yýl­dýr­mey­ve­su­yu­sek­tö­rü­ne­ya­pý­lan­en bü­yük­ya­tý­rým­ol­ma­ö­zel­li­ði­ta­þý­dý­ðý­ný­be­lir­te­rek,­her ge­çen­gün­bü­yü­me­ye­de­vam­et­tik­le­ri­ni­i­fa­de­et­ti.

Mey­ve­su­yu­kon­san­tre­si,­mey­ve­pü­re­le­ri­ve­pü­re­kon­san­tre­le­ri­i­le­ö­nem­li­i­çe­cek­mar­ka­la­rý­nýn­ham­mad­de te­da­rik­çi­si­ol­duk­la­rý­ný­an­la­tan­Yýl­maz,­yýl­lýk­120­bin ton­ü­re­tim­ka­pa­si­te­si­ne­sa­hip­ol­duk­la­rý­ný­kay­det­ti.

Yýl­maz,­ü­re­tim­le­ri­nin­yüz­de­70’i­ni­Ye­ni­Ze­lan­da’dan A­me­ri­ka­ve­Ka­na­da’ya­ka­dar­ge­niþ­bir­pa­zar­yel­pa­ze­sin­de­ki­23­ül­ke­ye­ih­raç­et­tik­le­ri­ni­bil­di­re­rek,­þun­la­rý kay­det­ti:­‘’Ye­ni­ku­rul­muþ­bir­te­sis­o­la­rak­hýz­la­bü­yü­yo­ruz.­Þu­an­ki­ci­ro­muz­yak­la­þýk­o­la­rak­40­mil­yon­li­ra­yý­aþ­tý.­Bu­nun­yüz­de­70’i­ni­ih­ra­cat­ka­le­mi­o­luþ­tu­ru­yor.­Ka­pa­si­te­mi­zin­yüz­de­90’ý­ný­kul­la­ný­yo­ruz.­Bu­yet­mi­yor­ye­ni­ya­tý­rým­lar­ya­pa­ca­ðýz.­A­ma­cý­mýz­kon­san­tre ü­re­ti­min­de­en­bü­yük­ol­mak”­de­di.­­Adana / aa

Dünyanýn en büyük tekstil toplantýsý Gaziantep'te n ÝSPANYA'NIN Bar­se­lo­na­ken­tin­de­22-29­Ey­lül­ta­rih­le­ri­a­ra­sýn­da­ya­pý­la­cak­o­lan­dün­ya­nýn­en­bü­yük­teks­til­ve­gi­yim­tek­no­lo­ji­si­et­kin­li­ði­nin­ta­ný­tým­top­lan­tý­sý Gü­ney­do­ðu­A­na­do­lu­Ýh­ra­cat­çý­Bir­lik­le­ri­top­lan­tý­sa­lo­nun­da­ger­çek­leþ­ti­ril­di. U­lus­la­ra­ra­sý­Teks­til­Ma­ki­ne­le­ri Fu­a­rý­(IT­MA)­ Pa­zar­la­ma­Mü­dü­rü­Daph­ne­Po­on,­‘’IT­MA­2011­Bar­ce­lo­na’’­ta­ný­tým­top­lan­tý­sýn­da­yap­tý­ðý­ko­nuþ­ma­da,­bu­yýl­60’ýn­cý­sý­dü­zen­le­ne­cek­‘’IT­MA­2011 Bar­ce­lo­na’’­fu­ar­ ý­na­Ga­zi­an­tep’in­de­ka­tý­la­ca­ðý­ný­söy­le­di.

Yo­ðun­ka­tý­lým­cý­nýn­o­la­ca­ðý­fu­ar­da­Tür­ki­ye’den­el­yaf­ve ip­lik­le­rin­ser­gi­le­ne­ce­ði­ni­söy­le­yen­Po­on,­Ga­zi­an­tep’ten de­5­fir­ma­dan­yak­la­þýk­600­ki­þi­nin­ka­tý­la­ca­ðý­ný­be­lirt­ti.

100­bin­met­re­ka­re­den­faz­la­a­la­na­ya­yý­lan­fu­a­rýn­18­bö­lüm­den­o­luþ­tu­ðu­nu­i­fa­de­e­den­Po­on,­‘’Bu­yýl­dü­zen­le­nen­dün­ya­nýn­en­bü­yük­fu­a­rý­na­Ýs­pan­ya’nýn­Bar­ce­lo­na þehri­ev­sa­hip­li­ði­ya­pa­cak.­A’dan­Z’ye­teks­til­ve­giy­si­ü­re­tim­de­ðer­zin­ci­ri­o­luþ­tu­ru­lan­a­lan­zi­ya­ret­çi­a­ký­ný­na uð­ra­ya­cak.­En­son­tek­no­lo­ji­le­ri,­ü­rün­le­ri­ve­hiz­met­le­ri 100­bin­met­re­ka­re­den­faz­la­a­la­na­ya­yýl­mýþ­fu­ar­a­la­nýn­da­ki­18­bö­lüm­de­bu­la­bi­lir­si­niz.­Fu­a­rýn­22-29­Ey­lül’de Bar­ce­lo­na’da­dü­zen­le­ne­ce­ði­ni­ha­týr­la­tan­Po­on,­‘’Dün­ya­nýn­en­bü­yük­ve­pres­tij­li­teks­til,­ha­zýr­gi­yim­ma­ki­ne­le­ri­ve­yan­sa­na­yi,­ay­ný­za­man­da­teks­til­kim­ya­sal­la­rý­bu fu­ar­da­ser­gi­le­ne­cek.­Bir­çok­ye­ni­lik­ve­et­kin­li­ðin­yer­a­la­ca­ðý­fu­a­rý­biz­ler­sek­tö­rün­o­lim­pi­ya­tý­o­la­rak­de­ðer­len­di­ri­yo­ruz’’­þek­lin­de­ko­nuþ­tu.­­Gaziantep / aa

EFEKTÝF SATIÞ

1 ÝSVÝÇRE FRANGI 1 ÝSVEÇ KRONU

ALIÞ

EFEKTÝF SATIÞ

1.7260 0.24878

1.7371 0.25137

1.7234 0.24861

1.7397 0.25195

1.5918 5.4528

1.5990 5.5246

1.5859 5.3710

1.6051 5.6075

1.5081 1.6367

1.5188 1.6650

1 KANADA DOLARI

0.30155 2.2488

0.29986 2.2364

0.30224 2.2522

1 NORVEÇ KRONU

1 EURO

0.30007 2.2380

1 SUUDÝ ARABÝSTAN RÝYALÝ

0.28577 0.40363

0.28770 0.40436

0.28557 0.40060

0.28836 0.40739

1 ÝNGÝLÝZ STERLÝNÝ

2.5143

2.5274

2.5125

2.5312

100 JAPON YENÝ

1.8447

1.8570

1.8379

1.8641

1 AVUSTRALYA DOLARI

n MÜSTAKÝL Sa­na­yi­ci­ve­Ýþ­A­dam­la­rý­Der­ne­ði­(MÜ­SÝ­AD) Bur­sa­Þu­be­si­dü­zen­le­di­ði­da­ya­nýþ­ma­ye­me­ðin­de­ü­ye­le­ri­ni­bir­a­ra­ya­ge­tir­di.­Prog­ram­da­MÜ­SÝ­AD Bur­sa­Þu­be­si’nin­ça­lýþ­ma­la­rý­ný­an­la­tan­MÜ­SÝ­AD­Bur­sa­Þu­be­Baþ­ka­ný­Ha­san­Çep­ni,­yap­ma­yý­plan­la­dýk­la­rý pro­je­ler­i­le­il­gi­li­bil­gi­ler­ver­di.­MÜ­SÝ­AD­Ge­nel­Mer­ke­zi’nin­de­ðer­len­dir­me­si­so­nu­cu­Bur­sa­Þu­be­si’nin­en yük­sek­pu­a­ný­a­la­rak­en­ba­þa­rý­lý­þu­be­se­çil­di­ði­ni­ha­týr­la­tan­Çep­ni,­bu­hak­lý­ba­þa­rý­ya­des­tek­o­lan­la­ra­te­þek­kür­le­ri­ni­i­let­ti.­MÜ­SÝ­AD’ýn­plan­la­dý­ðý­müs­ta­kil­ev­ler pro­je­si­ni­an­la­tan­Çep­ni,­bu­nun­la­il­gi­li­de­tay­la­rý­ge­le­cek­gün­ler­de­ka­mu­o­yuy­la­pay­la­þa­cak­la­rý­ný­bil­dir­di.

Yu­nu­se­li­Ha­va­a­la­ný’nda­fi­zi­bi­li­te­ça­lýþ­ma­la­rý­yü­rüt­tük­le­rin­den­bah­se­den­Çep­ni,­Bur­sa­Ha­va­yol­la­rý’ný­kur­ma­yý­he­def­le­dik­le­ri­ni­di­le­ge­tir­di.­MÜ­SÝ­AD’ýn­Tür­ki­ye­ih­ra­ca­tý­nýn­yüz­de­15’i­ni­kar­þý­la­yan­ve­1­mil­yon­200 bin­ki­þi­lik­is­tih­da­mýy­la­ö­nem­li­bir­ku­rum­ol­du­ðu­na dik­ka­ti­çe­ken­Çep­ni,­2023­viz­yo­nun­da­ki­he­def­o­lan­5 yüz­mil­yar­do­lar­lýk­ih­ra­ca­týn­a­þý­la­ca­ðý­na­i­nan­dýk­la­rý­ný i­fa­de­et­ti.­Ko­nuþ­ma­la­rýn­ar­dýn­dan­ye­ni­ü­ye­le­re­Va­li Yar­dým­cý­sý­Sel­man­Ye­ni­gün,­Os­man­ga­zi­Be­le­di­ye Baþ­ka­ný­Mus­ta­fa­Dün­dar­ve­MÜ­SÝ­AD­3.­Dö­nem­Ge­nel­Baþ­ka­ný­Dr.­Ö­mer­Bo­lat­ta­ra­fýn­dan­MÜ­SÝ­AD­ro­ze­ti­ta­kýl­dý.­Ay­rý­ca­prog­ram­spon­sor­la­rý­na­da­te­þek­kür plâ­ke­ti­tak­dim­e­dil­di.­­Bursa / Hüseyin Hiçdurmaz

ALIÞ

DÖVÝZ SATIÞ

1.5165 1.6551

1 DANÝMARKA KRONU

Bursa Havayollarý kurulacak

DÖVÝZ SATIÞ

ALIÞ

1.5092 1.6443

1 ABD DOLARI

Konuþmalarýn ardýndan yeni üyelere MÜSÝAD rozeti takýldý.

ALIÞ

Cinsi

30 NÝSAN 2011 CUMARTESÝ

1 KUVEYT DÝNARI

11

SERBEST PÝYASA

DOLAR

EURO

ALTIN

C. ALTINI

DÜN 1,5180 ÖNCEKÝ GÜN 1,5185

DÜN 2,2575 ÖNCEKÝ GÜN 2,2485

DÜN 75,00 ÖNCEKÝ GÜN 74,64

DÜN 499,00 ÖNCEKÝ GÜN 498,00

p

Y

p

p

p

Ýþçinin çalýþma süresi artýyor TÜRKÝYE'DE ALDIÐI ÜCRET YA DA YEVMÝYE ÝLE GEÇÝNEN GENÝÞ ANLAMDA ÝÞÇÝ KABUL EDÝLENLERÝN ORANI YÜZDE 60.9'A ÇIKTI. BUNUN YANINDA UZUN SÜRELERLE ÇALIÞANLARIN ORANI DA NEREDEYSE ÇALIÞANLARIN YARISINA ULAÞTI. SOSYAL-ÝÞ Sen­di­ka­sý,­ ‘’2011­1­Ma­yýs’ý­na Gi­der­ken­2000’li­Yýl­lar­da­Tür­ki­ye’de­E­mek­çi­le­rin­Pa­no­ra­ma­sý’’ i­sim­li­bir­ra­por ha­zýr­la­dý.­Ra­por­da,­te­mel­ve­ri­ler­ý­þý­ðýn­da 2000’le­rin­ilk­10­yýl­lýk­dö­ne­min­de­Tür­ki­ye’de­ça­lýþ­ma­hayatý­nýn­ve­e­mek­çi­le­rin te­mel­so­run­la­rý­de­ðer­len­di­ril­di.

2000­ve­2010­yýl­la­rý­nýn,­ça­lýþ­ma­ha­ya­tý is­ta­tis­tik­le­ri­çer­çe­ve­sin­de­kar­þý­laþ­tý­rý­la­rak, ça­lý­þan­la­rýn­gi­de­rek­de­rin­le­þen­so­run­la­rý­nýn­e­le­a­lýn­dý­ðý­ra­por­da,­ça­lýþ­ma­ha­ya­tý­nýn­te­mel­ko­nu­la­rýn­da­2000’li­yýl­lar­da­ki ge­liþ­me­ler­ir­de­len­di.

Ra­por­da,­Tür­ki­ye’de­son­30­yýl­dýr­hýz ka­za­nan­iþ­çi­leþ­me­sü­re­ci­2000’li­yýl­lar­da da­de­vam­et­ti­ði­be­lir­til­di.­Ra­po­ra­gö­re,­is­tih­dam­e­di­len­ler­i­çin­de­üc­ret­siz­a­i­le­iþ­çi­le­ri­nin­pa­yý­yüz­de­2000-2010­a­ra­lý­ðýn­da yüz­de­21.6’dan­yüz­de­13.7’ye,­ken­di­he­sa­bý­na­ça­lý­þan­la­rýn­pa­yý­yüz­de­24.7’den yüz­de­20.1’e­ge­ri­le­di.­Bu­nun­ya­nýn­da­­iþ­ve­ren­le­rin­pa­yý­i­se­yüz­de­5.1’den­yüz­de 5.3’e­yük­sel­di.

En­bü­yük­de­ði­þim­i­se­üc­ret­ya­da­yev­mi­ye­kar­þý­lý­ðý­ça­lý­þan­la­rýn,­ya­ni­bir­iþ­ve­re­ne­ba­ðým­lý­o­la­rak­ça­lý­þan­la­rýn­o­ra­nýn­da ger­çek­leþ­ti.­Bu­kap­sam­da­ki­le­rin­o­ra­ný 2000-2010­dö­ne­min­de­yüz­de­48.6’dan yüz­de­60.9’a­çýk­tý.­Böy­le­ce­en­ge­niþ­ta­ný­mýy­la­bütün­ça­lý­þan­lar­kap­sa­yan­iþ­çi­ke­si­mi­nin­pa­yý­yüz­de­60.9’a­u­laþ­mýþ­ol­du. ÜCRETLÝLERÝN ÇALIÞMA SÜRELERÝ UZADI Ö­te­ yan­dan,­ 2000-2010­ yýl­la­rý­ a­ra­sýn­da­üc­ret,­ma­aþ­ya­da­yev­mi­ye­kar­þý­lý­ð ý­ ça­l ý­þ an­l a­r ýn­ ça­l ýþ­m a­ sü­r e­l e­r in­d e kay­da­de­ðer­bir­ar­týþ­ya­þan­dý.

Ka­mu­per­so­ne­li­nin­haf­ta­lýk­ça­lýþ­ma sü­re­si­nin­40­sa­at,­iþ­çi­le­rin­i­se­haf­ta­lýk­ça­lýþ­ma­sü­re­si­nin­en­faz­la­45­sa­at­ol­du­ðu göz­ö­nün­de­bu­lun­du­rul­du­ðun­da,­ça­lýþ­ma­sü­re­le­ri­nin­40­i­la­50­sa­at­a­ra­sýn­da­ol­ma­sý­nýn­bek­len­di­ði­i­fa­de­e­di­len­ra­por­da, 40­sa­at­ten­az­sü­re­li­ça­lýþ­ma­la­rýn­i­se­kýs­mî za­man­lý­is­tih­dam­ya­da­­dü­zen­siz/gü­ven­ce­siz­is­tih­dam­bi­çim­le­ri­ni­kap­sa­dý­ðý­be­lir­til­di.­Ra­por­da,­50­sa­at­ten­faz­la­ça­lýþ­ma­la­rýn­i­se­üc­ret­li­ler­a­çý­sýn­dan­ya­sal­ça­lýþ­ma

sü­re­le­ri­ni­a­þan­u­zun­ça­lýþ­ma­sü­re­le­ri­ni­o­luþ­tur­du­ðu­vur­gu­lan­dý.

Ra­po­ra­gö­re,­2000­yý­lýn­da­üc­ret­li­le­rin yüz­de­27.2’si­haf­ta­da­40­sa­at,­yüz­de 27.6’sý­i­se­41­i­la­49­sa­at­a­ra­sýn­da­ça­lý­þýr­ken,­bu­o­ran­lar­2010­yý­lý­i­ti­ba­riy­le­40­sa­at ça­lý­þan­lar­i­çin­yüz­de­17.7’ye­41­i­la­49­sa­at a­ra­sý­ça­lý­þan­lar­i­çin­i­se­23.3’e­ge­ri­le­di.­Ya­ni­2000­yý­lýn­da­üc­ret­li­le­rin­yüz­de­54.8’i ‘’o­la­ðan’’­ça­lýþ­ma­sü­re­le­ri­i­çin­de­ (40-50 sa­at) ça­lý­þýr­ken,­bu­o­ran­2010;da­yüz­de 41’e­düþ­tü. Ö­te­yan­dan,­2000-2010­dö­ne­min­de haf­ta­da­50­i­la­59­sa­at­a­ra­sýn­da­ça­lý­þan­la­rýn­bütün­üc­ret­li­ler­i­çin­de­ki­o­ra­ný­yüz­de 13.1’den­yüz­de­15.8’e,­60-71­sa­at­a­ra­sýn­da­ça­lý­þan­la­rýn­o­ra­ný­yüz­de­16.1’den­yüz­de­19.3’e,­71­sa­at­ten­faz­la­ça­lý­þan­la­rýn­o­ra­ný­i­se­yüz­de­6.6’dan­yüz­de­8.3’e­yük­sel­di.­Böy­le­ce­u­zun­sü­re­ler­le­ça­lý­þan­la­rýn­(50 ve­da­ha­faz­la) bütün­üc­ret­li­ler­i­çin­de­ki pa­yý­yüz­de­35.8’den­yüz­de­43.4’e­çýk­tý.

Böy­le­ce­Tür­ki­ye’de­ki­ça­lýþ­ma­sü­re­le­ri­nin da­ha­da­u­za­ma­sý­so­nu­cuy­la­kar­þý­kar­þý­ya ka­lýn­dý.­Di­ðer­dik­kat­çe­ken­nok­ta­i­se­haf­ta­da­40­sa­at­ten­az­ça­lý­þan­la­rýn­üc­ret­li­ler­i­çin­de­ki­pa­yý­nýn­yüz­de­9.4’ten­yüz­de 15.6’a­yük­sel­me­si­ol­du.­Bu­du­rum,­ya­rý za­man­lý­is­tih­dam­ya­da­dü­zen­siz/gü­ven­ce­siz­is­tih­dam­bi­çim­le­ri­ni­kap­sa­yan­kýs­mi­sü­re­li­ça­lýþ­ma­lar­da­ar­týþ­ya­þan­ma­sý­o­la­rak­a­çýk­lan­dý.

Ra­po­run­ so­nuç­ bö­lü­mün­de,­ 2000’li yýl­la­rýn­ilk­10­yýl­lýk­dö­ne­mi­nin­ça­lýþ­ma ha­y a­t ý­ a­ç ý­s ýn­d an­ pa­n o­r a­m a­s ý­n ýn­ o­lum­lu­ol­ma­dý­ðý­be­lir­til­di.­Bu­du­ru­mun te­mel­ sebebi­nin­ 1980’ler­den­ bu­ ya­na uy­gu­la­nan­ ye­ni­ li­be­ral­ po­li­ti­ka­lar­ ol­du­ðu­i­fa­de­e­di­len­ra­por­da,­ye­ni­li­be­ral po­li­ti­ka­la­rýn,­da­ha­çok­iþ­siz­lik,­gü­ven­ce­siz­lik­ ve­ sö­mü­rü­den­ baþ­ka­ bir­ þey ge­t ir­m e­d i­ð i­ kay­d e­dil­di.­ Bu­ o­lum­suz gi­d i­þ a­t ý­ de­ð iþ­t i­r e­c ek­ o­l an­l a­r ýn­ da­ e­mek­çi­ler­ ol­du­ðu­ vur­gu­la­nan­ ra­por­da, 2011­ yý­l ý­ 1­ Ma­y ýs’ýn­d a­ Tür­k i­y e’nin dört­ bir­ ya­nýn­dan­ ge­len­ e­mek­çi­le­rin bir­kez­da­ha­bu­sü­re­ce­kar­þý­tep­ki­le­ri­ni,­ ta­lep­le­ri­ni­ öz­lem­le­ri­ni­ di­le­ ­ ge­ti­re­cek­le­ri­ne­dik­kat­çe­kil­di.­­Ankara / aa

Ford’da 3. vardiya baþlýyor FORD O­to­san,­2011’in­ilk­çey­re­ðin­de­ge­çen­yý­lýn­ay­ný dö­ne­mi­ne­gö­re­yüz­de­101­ar­týþ­la­143­mil­yon­li­ra­net kâr­el­de­et­ti.­Ýlk­çey­rek­te­top­lam­sa­týþ­la­rý­ný­bir­ön­ce­ki yý­lýn­ay­ný­dö­ne­mi­ne­gö­re­yüz­de­45­ar­tý­ra­rak­79­bin­770 a­de­de­u­la­þan­þir­ke­tin­ih­ra­cat­ge­lir­le­ri­yüz­de­46­ar­týþ­la­1 mil­yar­296­mil­yon­li­ra­o­la­rak­ger­çek­leþ­ti.­Þir­ket,­ar­tan­iþ hac­mi­dolayýsýyla­da­Ko­ca­e­li­fab­ri­ka­sýn­da­Ha­zi­ran­a­yýn­da­3.­var­di­ya­yý­baþ­la­ta­cak­ve­bu­yýl­bin­ki­þi­ye­da­ha­is­tih­dam­sað­la­ya­cak.­Ford­O­to­san­Ge­nel­Mü­dü­rü­Nu­ri­O­tay,­þir­ke­tin­2011­ilk­çey­rek­so­nuç­la­rý,­ye­ni­ya­tý­rým plan­la­rý­ve­2011­he­def­le­ri­nin­a­çýk­lan­dý­ðý­top­lan­tý­da­yap­tý­ðý­ko­nuþ­ma­da,­Ford­O­to­san’ýn­9­yýl­dýr­pa­zar­li­de­ri­ol­du­ðu­nu­be­lir­te­rek,­iç­ve­dýþ­pa­zar­di­na­mik­le­ri­nin­ba­þa­rý­lý­yö­ne­ti­mi,­ye­ni­ü­rün­ler­ve­ye­ni­ya­tý­rým­lar­la­güç­le­nen ya­pý­sýy­la­Ford­O­to­san’ýn­2009’da­2,4­mil­yar­do­lar­o­lan þir­ket­de­ðe­ri­nin­ge­çen­yýl­yüz­de­46­art­tý­ðý­ný­bil­dir­di.­­­­­

3. VARDÝYA ÝÇÝN ÝÞÇÝ ALIMINA BAÞLANDI OTAY, yapacaklarý sabit kýymet yatýrýmýnýn Ford dünyasýnýn genelinde de önemli bir yatýrým olduðunu vurgulayarak, ihracatlarýnda ciddî bir artýþ olduðunu, bunun daha da artacaðýný düþündüklerini kaydetti. Bir soru üzerine, 3. vardiyanýn istihdam alýmýna baþladýklarýný, planlarýnýn en geç Haziran ayýnda 3. vardiyayý baþ latmak olduðunu bildirdi.

Dýþ ticaret açýðý büyüyor

Nisan’da bereket yaðdý n TÜRKÝYE Tarým Kredi Kooperatifleri Gaziantep Bölge Birliði Müdürü Muhsin Gümüþ, Nisan yaðýþlarýnýn çok bereketli geldiðini ve bu yýl daha iyi tarýmsal dönem beklediklerini vurgulayarak, ‘’Ýlk 3 ayda, 50 milyon liralýk satýþ gerçekleþtirdik, þimdiden 2010 yýlý satýþlarýnýn yüzde 50’sini yakaladýk’’ dedi. Gümüþ, yaptýðý açýklamada, tarým kredi kooperatiflerinin yaygýn þube aðý ve kooperatifçilik alanýnda yetiþmiþ nitelikli personeliyle tarýmsal üretim yaptýðýný, üye üreticilerinin ekonomik menfaatlerine korumak ve ihtiyaçlarýný karþýlamak amacýyla kredi kullandýrdýðýný söyledi. Faaliyet alanlarýndaki Gaziantep, Þanlýurfa, Adýyaman, Kahramanmaraþ ve Kilis illerinde 59 kooperatifleri bulunduðunu belirten Gümüþ, ‘’Yýl içinde 35 bin ortaðýmýza kredi kullandýrýyoruz, ama bunlarýn 7_8 bini yüksek miktarda kredi kullanan ortaklarýmýz. Son üç yýlda verdiðimiz kredilerin geri dönüþü de yüzde 98 oldu’’ dedi. Gaziantep Bölge Birliði olarak geçen yýlki faaliyetlerinde gelirlerin gideri karþýlamasýnda ve satýþ kalemlerinde Türkiye birincisi olduklarýný bildiren Gümüþ, çok iyi bir yol izlediklerini ifade etti. Gaziantep / aa

Pakistan-Hindistan ticareti artacak PAKÝSTAN ile Hindistan arasýnda iki gün önce baþlayan üst düzey ticari görüþmeler sona erdi. Güney Asya’nýn iki rakip ülkesi, 2 milyar dolar olan ticaret hacmini 6,5 milyar dolara çýkarmak hedefiyle ortak çalýþma grubu kurmaya karar verdi. Pakistan Ticaret Bakaný Zafer Mahmud ile Hindis tan Ticaret Bakaný Rahul Hullar ve iki ülkenin bürokratlarýnýn katýldýðý toplantýnýn sonunda yayýmlanan bildiriye göre, ortak çalýþma grubu, bir ay içinde ekonomik ve ticarî iliþkilerin geliþtirilmesi amacýyla çalýþmalara baþlayacak. Ýki ülke arasýndaki sýnýrýn uzunluðu ve nüfuslar dikkate alýndýðýnda ekonomik iliþkilerin yetersiz olduðuna iþaret edilen bildiride, yýllýk iki milyar dolarý bulan ticaret hacminin 6,5 milyar dolara ulaþmasýnýn hedeflendiði açýklandý. Ýslamabad / aa

DIÞ ti­ca­ret­ a­çý­ðý­ mart­ a­yýn­da­ 5­ mil­yar­ 130 mil­yon­do­lar­dan,­9­mil­yar­811­mil­yon­do­la­ra u­laþ­tý.­Ay­ný­dö­nem­de­ih­ra­ca­týn­it­ha­la­tý­kar­þý­la­ma­o­ra­ný­da­yüz­de­54,7’ye­ge­ri­le­di.­­Tür­ki­ye­ Ýs­ta­tis­tik­ Ku­ru­mu­ ve­ Güm­rük­ Müs­te­þar­lý­ðý­iþ­bir­li­ði­i­le­o­luþ­tu­ru­lan­ge­çi­ci­dýþ­ti­ca­ret­ ve­ri­le­ri­ne­ gö­re­ 2011­ yý­lý­ mart­ a­yýn­da, 2010­ yý­lý­nýn­ ay­ný­ a­yý­na­ gö­re­ ih­ra­cat­ yüz­de 19,6­ar­ta­rak­11­mil­yar­836­mil­yon­do­lar,­it­ha­lat­yüz­de­44,1­ar­ta­rak­21­mil­yar­647­mil­yon­do­lar­o­la­rak­ger­çek­leþ­ti.­Ay­ný­dö­nem­de dýþ­ ti­ca­ret­ a­çý­ðý­ 5­ mil­yar­ 130­ mil­yon­ do­lar­dan,­9­mil­yar­811­mil­yon­do­la­ra­u­laþ­tý.­ Tak­vim­ et­ki­le­rin­den­ a­rýn­dý­rýl­mýþ­ se­ri­ye gö­re­mart­a­yýn­da­ön­ce­ki­yý­lýn­ay­ný­a­yý­na­gö­re­ih­ra­cat­ve­it­ha­la­týn­de­ði­þim­o­ran­la­rý­o­ri­ji­nal­se­ri­i­le­ay­ný­ka­la­rak,­sý­ra­sýy­la­yüz­de­19,6 ve­yüz­de­44,1­ol­du.­Yüz­de­65,9­o­lan­ih­ra­ca­týn­ it­ha­la­tý­ kar­þý­la­ma­ o­ra­ný,­ Mart­ 2011’de yüz­de­54,7’ye­ge­ri­le­di.­

MOTORLU KARA TAÞITLARI ÝLK SIRADA MART ayýnda fasýllar düzeyinde en büyük ihracat kalemi, motorlu kara taþýtlarý ve aksam parçalarý oldu. Motorlu kara taþýtlarýnda 1,5 milyar dolar ihracat yapýldý. Bu fasýlý kazanlar, makina ve cihazlar, aletler ve bunlarýn aksam-parçalarý (1 milyar dolar), demir ve çelik (990 milyon dolar), elektrikli makina ve cihazlar, bunlarýn aksam-parçalarý (745 mil yon dolar) ve örme giyim eþyasý ve aksesuarlarý (738 milyon dolar) izledi. Ankara / aa

Milliyet ve Vatan'ýn satýþýna izin verildi n DOÐAN Gazetecilik A.Þ, Milliyet ve Vatan gazetelerinin hisselerinin Demirören ve Karacan Grubu’nun ortak giriþim þirketi DK Gazetecilik ve Yayýncýlýk A.Þ’ye devir iþlemine Rekabet Kurulu’nun izin verdiðini bildirdi.

Doðan Gazetecilik A.Þ’nin, Kamuyu Aydýn latma Platformu’nda (KAP) yayýmlanan özel durum açýklamasýnda, finansal duran varlýk ve maddî olmayan duran varlýk devir iþlemine Rekabet Kurulu izinine iliþkin bilgi verildi.

Açýklamada, þöyle denildi: ‘’Finansal duran varlýk ve maddî olmayan duran varlýk devir iþlemine Rekabet Kurulu izin vermiþtir. Þirketimiz bünyesinde yayýnlanmakta olan Milliyet gazetesine ait bütün marka ve isim haklarý ile internet sitesi alan adlarýnýn (milli-

yet.com.tr; mil li yet.com; mil li ye tem lak.com.tr vd.) ve þirketimizin 129 milyon lira sermayesinde yüzde 99,99 oranýnda pay sa hibi olduðu ve bünyesinde Vatan gazetesinin bütün marka ve isim haklarý ile internet sitesi alan adlarýný barýndýran Baðýmsýz Gazeteciler Yayýncýlýk A.Þ’de sahip olduðumuz beheri 100 lira nominal deðerli 1.289.996 adet hisse senetlerinin tamamýnýn Demirören ve Karacan Grubu’nun ortak giriþim þirketi DK Gazetecilik ve Yayýncýlýk A.Þ tarafýndan devir alýnmasý iþlemi Rekabet Kurulu tarafýndan bugün onaylanmýþtýr.’’ Açýklamada, devir ile ilgili çalýþmalarýn devam ettiði ve devir iþlemi tamamlandýðýnda ayrýca kamuya açýklama yapýlacaðý kaydedildi. Ýstanbul / aa

12

30 NÝSAN 2011 CUMARTESÝ

Y

Ý­LAN

Y se ri i lân lar Uygun Fiyata Satýlýk DEVREMÜLK

SATILIK DAÝRE

Afyon Gazlýgöl Termal Tatil Köyünde 10 günlük tapulu satýlýk devremülk Not: Araba ile takas olunur.

Gsm: 0542 240 03 42

ELEMAN Turizm ve Eðitim Sektöründe çalýþacak Ýngilizce bölümünden mezun çalýþma arkadaþlarý aranýyor.

Tel: 0212 474 63 49 bizimtur@bizimradyo.fm

y Medya Grup

IÞIK ÇEYÝZ PERDE BOL ÇEÞÝT UZUN VADE UYGUN FÝYAT GÜVENLÝ ALIÞ VERÝÞ' in ADRESÝ Dumlupýnar Cad. No: 36/A Cebeci / ANKARA Tel: 312 363 28 25

Takým arkadaþlarý arýyoruz.

Pazarlama departmanýna yetiþtirilmek üzere elemanlar alýnacaktýr.

0212 655 88 59 nWeb Ofsette çalýþacak makina ustasý ve yardýmcýlarý aranýyor. 0535 278 52 18 saidaydin@yeniasya.com.tr nElektrik,gaz altý kaynaðý ve su pompalarý imalatýnda 15 sene ustabaþý olarak çalýþtým iþ arýyorum. Osman Akça 0545 771 76 23 Bahçelievler/Ýstanbul nKýrtasiye sektöründe deneyimli pazarlama elemaný araç kullanabilen Tel : 0212 544 19 20 Gsm: 0506 860 95 68 nGrafik ve Tasarým elemaný aranýyor.

Tel : 0212 544 19 20 Gsm: 0506 860 95 68 nÖzel Duyu Özel Eðitim ve Rehabilitasyon Merkezine Ýþitme Engeliler Öðretmeni alýnacaktýr. Ücret Dolgundur.

0532 374 68 07 0505 778 34 39 Antakya/Hatay nSultanahmet bölgesinde ki otelimiz için Ýngilizce bilen bay resepsiyon elemaný aramaktayýz. Ýrtibat tel : 0212 528 95 32 nE Ehliyetli Kamyon Þoförü aranýyor.

0212 671.51.71 n ÝHRACATÇI FÝRMA -

LARLA Telefon trafiðini yürütebilecek

ANKARA 11. AÝLE MAHKEMESÝ ÝLAN Esas No: 2009/414 Karar No: 2010/980 Davacý Demet Aydemir vekili tarafýndan davalý Cumhur Aydemir aleyhine açýlan Boþanma davasýnýn yapýlan duruþmasý sonunda; Davanýn KABULÜ ile Erzurum ili Horasan ilçesi Kýzlarkale Köyü Cilt: 51 Hane: 25'de nüfusa kayýtlý Ýzzet ve Ümran'dan olma Bala-27.09.1975 doðumlu 22303818120 TC kimlik numaralý davacý Demet (Yýlmaz) Aydemir ile ayný yerde nüfusa kayýtlý Ahmet ve Gönül'den olma Ankara-12.01.1971 doðumlu 22345816764 TC kimlik numaralý davalý Cumhur Aydemir'in BOÞANMALARINA, Müþterek evlilikten olan Horasan-09.03.1993 doðumlu 22279818964 TC kimlik numaralý Mesut Aydemir'in velayetinin davacý anneye verilmesine, davalý baba ile müþterek çocuk arasýnda þahsi iliþki tesisine, Küçüðün her ayýn birinci ve üçüncü haftasý Cumartesi günü saat 10:00'da anneden alýnýp Pazar günü saat 18:00'de anneye teslimi, dini bayramlarýn ikinci günü saat 10:00'da anneden alýnýp saat 18:00'de anneye teslimi, Temmuz ayýnýn birinci günü saat 10:00'da anneden alýnýp otuz birinci günü saat 18:00'de anneye teslimi, sömestri tatilinin ilk Pazartesi günü sabah 09:00'da anneden alýnýp izleyen Pazar günü saat 17:00'de anneye teslimi suretiyle baba ile þahsi münasabet tesisine Kararýn kesinleþmesinden itibaren bir ay içinde TMK.nun 353 ve Türk Medeni Kanununun Velayet, Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasýna Ýliþkin Tüzüðün 4. maddesi gereðince; velayet kendisine verilen davacýnýn küçüðün mal varlýðýnýn dökümünü gösteren bir defteri sunmasýnýn istenmesine, çocuk mallarýnýn yönetimine yeterince özen gösterilmemesi halinde TMK.nun 360 ve 361. maddelerinde yazýlý önlemlerin hakimliðimizce alýnacaðýnýn, bu cümleden olarak veliden mallarýn tevdi edilmesini yada güvence gösterilmesinin istenebileceði gibi çocuk mallarýnýn yönetiminin bir kayyýma devredilebileceðinin hatýrlatýlmasýna, (hatýrlatýldý) Küçüðün malvarlýðýnýn dökümünü içeren defterin dosyasýnda saklanmasýna, Peþin alýnan harcýn mahsubuyla bakiye 1.55 TL harcýn davalýdan alýnmasýna, Davacý tarafýndan yapýlan 91.70 TL masrafýn davalýdan alýnýp davacýya verilmesine, Davacý vekili için sarf etmiþ olduðu emek ve mesai karþýlýðý takdir olunan 1000 TL vekâlet ücretinin davalýdan alýnarak davacýya verilmesine, Dair, davacý ve vekilinin yüzüne karþý davalýnýn yokluðunda HUMK.nun 432. maddesi uyarýnca kararýn tebliðinden itibaren 15 gün içinde temyiz için Yargýtay'a baþvurma yolu açýk olmak üzere verilen karar açýkça okunup anlatýldý.

Tebligat kanunun 31. maddesi gereðince ilan tarihinden itibaren 7 gün sonra dava dilekçesinin teblið edilmiþ sayýlacaðý, tebligat yerine geçerli olmak üzere ilanen teblið olunur. www.bik.gov.tr B: 29065

BÜYÜK AYGIN GIDA TURÝZM TARIM ÝNÞAAT PETROL SANAYÝ VE TÝC. LTD. ÞTÝ. nden DUYURULUR Konya ili, Karatay ilçesi, Fetih mahallesi, Adana Çevre Yolu No: 96/A Telefon: 0(332) 355 74 70 Faks: 0(332) 355 74 69 Konya Ýli, Karatay ilçesi, Fetih mahallesi, Adana Çevre Yolu No: 96/A, 1801 pafta, 20394 ada, 24 Parsel'de BÜYÜK AYGIN GIDA TURÝZM ÝNÞAAT PETROL SANAYÝ VE TÝC. LTD. ÞTÝ. tarafýndan Süt ve Süt Ürünleri Üretim Tesisi Ýþletilmesi faaliyeti yapýlacaktýr.

Faaliyet için hazýrlanmýþ olan ÇED Baþvuru Dosyasý Çevre ve Orman Bakanlýðý'nca uygun bulunmuþ olup Çevresel Etki Deðerlendirmesi süreci baþlamýþtýr. Projeye iliþkin görüþ soru ve önerileri deðerlendirmek üzere, proje kapsamýnda halkýn katýlýmýný saðlamak amacýyla 11.05.2011 tarihinde saat 14:00'da Konya Ticaret Borsasý toplantý salonunda Halkýn Katýlýmý Toplantýsý yapýlacaktýr. Bu nedenle bütün Kamu Kuruluþlarý, Sivil Toplum Kuruluþlarý, Meslek Odalarý ve Halkýmýz davetlidir. www.bik.gov.tr B: 29225

T. C. ÝZMÝR 6. ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN ÝLAN Esas No: 2011/54 Karar No: 2011/182 Davacý/Davacýlar SÝMSÝME ORAL ile davalý/davalýlar NÜFUS MÜDÜRLÜÐÜ arasýnda mahkememizde görülmekte olan Nüfus (Ad Ve Soyadý Düzeltilmesi Ýstemli) davasý nedeniyle; Davanýn kabulü ile Mardin ili, Ömerli ilçesi, Beþikkaþa köyü, cilt 7, Hane No: 14, Birey sýra no: 44'de nüfusa kayýtlý 50317546258 TC vatandaþlýk nolu Þeyhmus ve Semire kýzý 01.01.1991 Nusaybin doðumlu SÝMSÝME ORAL'ýn Simsime olan isminin ROJDA EZGÝ olarak DEÐÝÞTÝRÝLMESÝNE, Dair 12.04.2011 tarihli kararýn TMK.nun 27. maddesi gereðince 1 yýl içinde itirazý kabil olmak üzere gazetede ilan olunur. www.bik.gov.tr B: 28998

5283 m2-29.000 TL 2563 m2-14.000 TL 2177m2-13.000 TL 1860m2-12.000 TL 0216 700 22 43 0532 400 82 85 n Arnavutköy 'de Sahibinden yerleþim içerisinde elektriði, suyu çekilebilir. 500m2 tamamý 22.000 Yarý peþin yarýsý vadeli Hemen tapulu arsa, 0212 597 99 21 0532 552 5973 n Sahibinden Hadýmköy' de köy içerisinde yola cepheli bahçeli ev yapmaya müsait elektriði, suyu çekilebilir. 1000 m2 tamamý 35,000 yarý peþin yarýsý vadeli arsa 0212 597 99 21 0532 552 59 73 n Sahibinden Yalovada Bursa asfaltýna 70 m cepheli 3150 m2 sanayi arsasý kýsmen lüx otoyla takaslanýr.

385.000 TL 0537 231 67 61 n Ýznik'te Doða, köy manzaralý müstakil tapulu bahçeli, parseller Ýstanbula 2 saat Yalovaya 1 saat uzaklýkta 3232 m2 18.000 TL 2956 m2 16.000 TL 2327 m2 13.000 TL 1860 m2 12.000 TL 715 m2 9.000 TL 0216 700 22 43 0532 400 82 85 n Trakya'nýn muhtelif

arasý, 3 katlý, 3.kat, doðalgaz sobalý 500 TL (0212) 640 58 88

n Sahibinden Denizli'de

seviyede Ýngilizceye vakýf yüksek okul mezunu tesettüre riayet eden Bir Bayan Elemana ihtiyaç vardýr. Çalýþma yeri Rize'nin Pazar Ýlçesidir. Ýrtibat Telefonu: (0542) 223 82 11

KÝRALIK DAÝRE

nKeçiören Aktepede 3+1 Ýrtibat : 0 536 351 87 14 n Sahibinden Denizli'de

Kiralýk zemin dükkan Bayrampaþa Ulu Cami Yaný Ulu Çarþý Ýþhanýnda zemin 11 nolu dükkan Kaloriferli-Kapalý Otoparklý Ýþyeri 300 TL (0533) 712 48 06 n Sahibinden Denizli Mehmetçik mahallesi Diþ Hastanesi yanýnda Kombili Daire 100m2 2+1 Yeni Bakýmdan çýkmýþ 280 TL 0533 712 48 06 n 75 m2, 1+1, 4 katlý, 1.KAT, Bina yaþý 5-10 yýl arasý, 500 TL depozit, kira 350 TL (0212) 640 58 88 n 3+1, kombili, masrafsýz, orta kat, 120 m2, bina yaþý 5-10 yýl arasý, 3 katlý, 2.kat, kat kaloriferli, krediye uygun 700 TL (0536) 313 81 79 n 90 m2, 2+1, bina yaþý 5-10 yýl arasý, 3 katlý, 3.kat, doðalgaz sobalý kiralýk daire 500 TL kira, 1000 TL depozit (0536) 313 81 79 n DÝKMEN ÖVEÇLER Ahmet Haþim Cad. Kiralýk Daire Ýrtibat: (0533) 459 50 17 n 100 m2, 2+1, bina yaþý 1620

Üçler 800. yüzyýl Belediye Toki Konutlarýnda 3+1 Asansörlü Isý Ýzalasyonlu 120 m2 çevre düzenlemesi ve sosyal tesisleri faal 82.000 TL (0533) 712 48 06 n Kartal' da Sahibinden 135m2 daireler 0532 771 22 50 0216 306 99 92 www.oguzhanmuhendislik.com n Sahibinden Ankara Demetevler Metro Duraðýnda önceleri Poliklinik Olan iþyerinede uygun 1. Kat 3+1 Kombili Daire 150m2 Dükkan Üstü 1. Cad. Hülya Ap. 3/3 85,000 TL. (0533) 712 48 06 n Sahibinden DENÝZLÝ'de daire üçlerde 800.yüzyýl konutlarýnda 3+1 kaloriferli 120 m2 (0533) 712 48 06 n SAHÝBÝNDEN DENÝZLÝ Pýnarkent'te satýlýk Dubleks villa 214 m2 bahçeli 115.000 TL Tel: (0535) 423 83 79

SATILIK ARSA

n Arnavutköy 'de

Sahibinden köyiçinde asfalta cepheli 500m2 25.000 TL Yarý Peþin Yarýsý vadeli arsa 0537 609 66 57 0212 597 80 71 n Arnavutköy 'de Sahibinden köyiçinde manzaralý 1000m2 35.000TL Yarý Peþin yarý vadeli arsa 0532 552 59 73 0212 597 80 71 n Yalova 'da göl manzaralý 850m2 triplex villa 0226 243 28 85 n Ýznik 'te Köy, Orman, Doða Manzaralý müstakil, tapulu bahçeler,

yerlerinde sanayi-tarým hayvancýlýk veya kýsa ve uzun vadeli yatýrýmlýk imarlý, imarsýz arsa ve tarlalar için arayýn. Abdullah Gürman 0532 323 94 27 - 0282 653 66 67 - 0282 651 66 40 www.gurmanarsaofisi.com Çorlu/Tekirdað n Arnavutköy Nakaþ ma -

hallesinde sahibinde yeni yol güzergahýna cephe 500 m2 15.000 TL 1000 m2 30.000 TL 1000 m2 40.000 TL Takas,taksit yapýlýr. Muhte-

SERÝ ÝLANLARINIZ ÝÇÝN email: reklam@yeniasya.com.tr Fax: 0 (212) 515 24 81 lif yerler için bizi arayýnýz.

0532 407 90 88 0531 885 95 20 n Denizli Baðbaþýnda Baðbaþý Belediyesi Arkasý Koruluk Parký yaný Arsa 155m2 daireler yapýlýyor 75,000 TL Bodrum+3 Kat imarlý 0533 712 48 06

VASITA n 2006 GAZELLE sobol çok temiz 44.500 km de vade ve takas olur, gaz 2752 model, 44500 km de, motor hacmi 18012000 cm3, motor gücü 101125 arasý, beyaz renk, manuel vites, dizel yakýt, takaslý, ikinci el 10.000 TL. (0212) 640 58 88 n2003 model Transit connect 160,000 km 12.000 tl kapalý kasa 0532 365 06 37 /Ankara n2005 model Transit connect 151,000 km 14.000 tl kapalý kasa 0532 365 06 37 /Ankara

ÇEÞÝTLÝ

nAteþ Oto LPG'de ÞOK Kampanya Marmara bölge bayisinden T4-Blue Ýtalyan 790 TL Tomasetto Ýtalyan 990 TL Ýkitelli Merkez: 0212549 75 21 Topkapý Þube: 0212 482 95 90 0532 492 51 59 nGebze Abdi Ýpekçi Mahallesinde (Tren Ýstasyonu Yaný) bulunan "Ucuzluk Japon Pazarý" Dükkanýmý Uygun Þartlarda Devretmek Ýstiyorum 0537.334.58.94

NAKLÝYAT n AKFLAÞ þehiriçi þehirlerarasý marangozlu 0212 556 13 37 0532 522 75 80 n SAMARKANT Þehiriçi þehirlerarasý marangozlu 0212 217 29 30-0216 482 93 23 0532 590 16 03 n ALÝMOÐLU Evden eve marangozlu 150TL 0212 502 22 26

TAZÝYE

TAZÝYE

Muhterem aðabeyimiz

Muhterem aðabeyimiz

Eyüp Saraçlar ýn annesi

Eyüp Saraçlar ýn annesi

Hatice Saraçlar

Hatice Saraçlar

'

'ýn

'

'ýn

vefatýný teessürle öðrendik.

Merhumeye Cenâb-ý Allah'tan rahmet ve maðfiret diler, taziyetlerimizi sunarýz.

vefatýný teessürle öðrendik.

Merhumeye Cenâb-ý Allah'tan rahmet ve maðfiret diler, taziyetlerimizi sunarýz.

Þafak Emlak Ýnþ.

Gayrimenkul

Hasan Dalçýk ve Ailesi

TAZÝYE

TAZÝYE

TAZÝYE

Muhterem kardeþlerimiz

Muhterem aðabeylerim

Süleyman, Ahmet, Hâlim ve Ýbrahim Alýç'ýn annesi

Süleyman, Ahmet, Hâlim ve Ýbrahim Alýç'ýn annesi

Muhterem kardeþimiz Av. Ýsmail Kasapoðlu'nun kayýnvalidesi

Fatma Alýç

'ýn

Fatma Alýç

'ýn

vefatýný teessürle öðrendik.

vefatýný teessürle öðrendik.

Merhumeye Cenâb-ý Hâk'tan rahmet

Merhumeye Cenâb-ý Hâk'tan rahmet

ve maðfiret diler, kederli ailesine ve

ve maðfiret diler, kederli ailesine ve

yakýnlarýna sabr-ý cemil niyaz eder,

yakýnlarýna sabr-ý cemil niyaz eder,

taziyetlerimizi sunarýz.

taziyetlerimizi sunarýz.

Kýrýkkale Yeni Asya Okuyucularý

Av. Ýsmet Kasapoðlu ve Ailesi

Arap Cahide Oðuz'un vefatýný teessürle öðrendik.

Merhumeye Cenâb-ý Hâk'tan rahmet ve maðfiret diler, kederli ailesine ve yakýnlarýna sabr-ý cemil niyaz eder, taziyetlerimizi sunarýz.

Kýrýkkale Yeni Asya Okuyucularý

DÝZÝ

Haziran’ýnda yapýlan MGK toplantýsýnýn ertesi gün “Rapordaki ilginç cümle” baþlýðýyla Hürriyet gazetesine manþet olan bir haber vardý.

Habere göre, toplantýya sunulan irtica mücadelesi raporunda, “devletin tarikat ve mezhepleri yanýna çektiði” þeklinde bir ifade yer almýþtý.

Haberin spotunda da þöyle deniliyordu: “Tarikat ve mezheplerin önde gelenleri ile kurulan diyaloglar ve bu çerçevede sürdürülen çalýþmalar sonucu, bu gruplarýn devlet ve hukuk sisteminin içerisine çekilmesi ve devletin yanýnda yer almalarý noktasýnda önemli mesafeler alýndý...” (Hürriyet, 30 Haziran 2001) Aradan yýllar geçti. Ve bir siyasetçinin þu deðerlendirmesi basýna yansýdý: “Adýna ne derseniz deyin, tarikat, cemaat veya hareket, bugün din ekseninde çalýþan gruplar devletle anlaþmak istiyor. Talepleri þu: Siz bizim varlýðýmýzý kabul edin, biz de sizin sýnýrlarýnýzý zorlamayalým.” (Mahmut Övür, Sabah, 28 Haziran 2008) Adý verilmeyen bu siyasetçi neye dayanarak böyle bir iddiada bulundu, bilemiyoruz. Ancak tarikat veya cemaat adýyla var olan bazý oluþumlarýn devletle muhatabiyet ve iliþki noktasýnda öteden beri hatalý ve saðlýksýz bir çizgi takip ettiklerini dikkate alýrsak, en azýndan “Ateþ olmayan yerden duman tütmez” diyerek, bu iddianýn bazýlarý açýsýndan doðru olabileceði noktasýna ulaþýrýz. Ýfade edilmek istenen þeyin altý kazýndýkça, hem devlet-din iliþkileri, hem laikliðin tarif ve uygulamasý, hem derin toplum dinamikleri açýsýndan, öteden beri tekrarlanan þablon ve tekerlemelere sýðmayan ve sýðmasý da mümkün olmayan son derece girift konular ortaya çýkýyor.

Devrim kanunlarý kapsamýnda “Kapattýk” demekle, asýrlardýr devam eden tarikat geleneðini kesip atmanýn ve bitir menin mümkün olmadýðý ya da toplumun manevî ihtiyaçlarýný karþýlamak üzere ortaya çýkan cemaatlerin baskýlarla yok edilemeyeceði gerçeði, seksen senedir devam edegelen bu tartýþmalarla tekraren teyid ediliyor.

Nitekim cumhuriyetin ilk yýllarýnda tarikatlarý yasaklayýp tekkeleri kapatan devrim kanunu 12 Eylül’den sonra anayasa güvencesine alýndý, ama tarikatlar yok edilebildi mi?

Ayný þekilde mensuplarý hakkýnda dâvâ üstüne dâvâ açýlan ve 27 Mayýs sonrasýnda bazý Yargýtay içtihadlarýyla “yasadýþý örgüt” ilân edilen Nur cemaati ortadan kaldýrýlabildi mi?

Demek ki, sosyal gerçekler emir-komuta sistemi ya da yargý kararlarýyla tanzim edilemiyor. Bu gerçeklerle inatlaþan düzenlemeler ise kâðýt üzerinde kalmaktan kurtulamýyor.

Bu itibarla, devletin cemaat ve tarikatlarý rahat býrakmasýnýn zamaný çoktan geldi geçti bile. Zaten onlarýn devlet ten tek istekleri de bu: Gölge etmesin, yeter.

Ama bunun devlet, daha doðrusu resmî ideoloji adýna çizilmiþ ve hukukla da, demokrasiyle de baðdaþtýrýlmasý imkânsýz birtakým kýrmýzý çizgilere kayýtsýz þartsýz biat ve teslimiyet þartýna baðlanmasý ve kimilerinin bu þarta boyun eð mesi, kesinlikle kabul edilemez.

Esasen, devletle cemaatlerin varlýk ve faaliyet alanlarý tamamen farklý. Kesiþen bir taraflarý yok. Cemaatler, araya baþka hiçbir þey sokuþturmadan, sadece ve sadece dine hizmet için var olan sivil dayanýþma kümeleri. Devlet tarafýndan resmen kabul edilip tanýnmak gibi bir dertleri de yok.

Tamamen uhrevî amaçlý olmalarý, onlarý böyle bir ihtiyaç tan âzade kýlýyor. Bir defa iþin mahiyeti buna elveriþli deðil. Çünkü manevî yapýlanmalar olarak cemaatlerce verilen hizmetlerin, “resmî bir þekilde dünya muamelâtý suretine sokulmasý” (Mektubat, s. 116) söz konusu olamaz. Ýlâhî bir istihdamla vücuda gelen cemaatlerin, iman ve ihlâs baþta olmak üzere uhrevî ve manevî ölçü ve deðerlere da yalý olarak oluþturduklarý “þahs-ý manevî”ler, dünyevî, beþerî ve maddî hukukun dar kalýplarýna sýðmaz.

Onun için, cemaatlerin, pozitif hukuk kurallarýyla tanzim edilen bir tüzel kiþilikleri olmadýðý gibi, böyle birþeye ihtiyaçlarý da yok. Mahmut Ustaosmanoðlu Hocaefendinin Ýsmail Aða Camii cemaati için ifade ettiði “Müessesevî bir hüviyetimiz yok” beyaný (Zaman, 27 Ekim 2006) bu anlamda bütün cemaat ve tarikatlar için de geçerli. Çünkü cemaat ve tarikatlar, dünyevî ve maddî kriterlere deðil, uhrevî ve manevî ölçülere göre çalýþan; insanlarýn inanç ve gönül baðlarýyla bir araya gelerek dayanýþma içine girdiði ve güçlerini manevî hizmetler için birleþtirdiði manevî “organizasyon”lar.

Dolayýsýyla, cemaatlerle uðraþmaktan vazgeçilip, onlarýn kendi hizmet alanlarýnda alabildiðine serbest ve özgür býrakýlmalarý gerekiyor. Bunun için de, devletin cemaatlere bakýþýnýn demokrasi ve hukuk prensipleri çerçevesinde tamamen deðiþmesi lâzým.

Toplumun on milyonlarla ifade edilebilecek çok büyük bir kesimini bünyelerinde toplayan, manevî hizmetleriyle ülkeye çok þey kazandýran, yanlýþ devlet politikalarýnýn da körüklediði iç çatýþma risklerini pozitif ve yapýcý tavýrlarýyla büyük ölçüde elimine ederek toplumsal huzurun saðlanmasýna ciddî katkýlarda bulunan cemaatleri “yasadýþý örgütler” olarak gören zihniyet mutlaka terk edilmeli.

Bu çerçevede “iç tehdit ve tehlike” olarak nitelenen cemaatleri “istenen çizgi”ye çekmek için özellikle darbe dönemlerinde onlarla el altýndan birtakým gizli pazarlýklar yürütme ikiyüzlülüðüne de son verilmeli.

Böylesi pazarlýklar 12 Eylül’de de yapýldý, 28 Þubat sürecinin farklý aþamalarýnda da.

Benzer pazarlýklarýn, sonraki süreçte, bugün Ergenekon yapýlanmasý olarak kýsmen su yüzüne çýkan çetenin veya çetelerin mensuplarýnca da devam ettirildiðini gösteren çok ilginç bir haber: 2003 yýlýnda ulusalcý ekipten emekli bir subayýn kendilerine gelerek birlikte çalýþma teklifi yaptýðýný belirten bir cemaat mensubu, “Þartlarý þuydu: Siz Kemalizme saldýrmayacaksýnýz, biz de þeriata saldýrmayacaðýz” diyordu. (Yeni Asya, 23 Eylül 2008)

2001

Cemaatlerle

KEMALÝZM pazarlýðý

“ÝÇ TEHDÝT VE TEHLÝKE” OLARAK NÝTELENEN CEMAATLERÝ “ÝSTENEN ÇÝZGÝ”YE ÇEKMEK ÝÇÝN ÖZELLÝKLE DARBE DÖNEMLERÝNDE ONLARLA EL ALTINDAN BÝRTAKIM GÝZLÝ PAZARLIKLAR YÜRÜTME ÝKÝYÜZLÜLÜÐÜNE DE SON VERÝLMELÝ. durduðu hususlardan birini, Kastamonu Lâhikasý’nda þöyle dile getirir: “Bu zamanda öyle fevkalâde hakim cereyanlar var ki, herþe yi kendi hesabýna alýr.” (s. 114) Nübüvvet çizgisiyle muaraza halindeki dinsiz felsefenin ürettiði beþerî ideoloji ve sistemlerin geçen yüzyýlý kana bulayan çekiþmeleri, bu açýdan ibretli örneklerle dolu.

Sonu izm’le biten kelimelerle adlandýrýlan bu ideolojiler, maddeci Batý medeniyetinin temelini oluþturan “kuvvet”ten aldýklarý pay ölçüsünde etkili oldular ve saldýrganlaþtýlar.

Ve yayýlýp hakimiyet alanlarýný geniþletmeye çalýþýrken, herþeyi ve herkesi kendi amaçlarý istikametinde kullanmaya, kullanamadýklarýný da ezip tasfiye etmeye yönelik bir strateji izlediler.

Materyalizm, emperyalizm, kapitalizm, faþizm, nasyonalizm, sosyalizm, nasyonal sosyalizm, komünizm...

KÂZIM GÜLEÇYÜZ Marksizm, Leninizm, Maoizm, Kemalizm...

Merhum Cemil Meriç’in ifadesiyle, her biri insan idrakine irtibat@yeniasya.com.tr giydirilen “deli gömleði” mesabesindeki izm’ler ayný kaynakÖnceki dönemlerde “devlet adýna” veya o izlenim verilerek tan zuhur etmelerine raðmen, zaman zaman ve yer yer kýyayapýlan pazarlýklarda da hep bu þart koþulmuþtu: “Kemalizme sýya bir mücadeleye giriþtiler. asla dokunmayýn.”

Ve bu mücadelede üste çýkan taraf olmak için en çok baþvurKarþýlýðýnda, pazarlýðýn muhatabý üzerindeki baský ve takip- duklarý yöntemlerden biri, dini ve dindarlarý kullanmak oldu. leri kaldýrmaktan, bazý devlet imkânlarýný sýnýrlý ve kontrollü Emperyalizmin, kapitalizmin, komünizmin, sosyalizmin, bir þekilde kullandýrmaya kadar varabilen bir dizi “rüþvet”ler Kemalizmin... ve bunlar adýna yapýlan tasarruflarýn serencamý vaad edilmekteydi. bunun çok sayýda ibretamiz örnekleriyle dolu.

“Yem”i yutanlardan, Kemalizm karþýtlýðýný býrakmanýn öteAma çoðu da hedeflerine ulaþtýktan sonra, ilk iþ olarak, sinde, sýký ve hýzlý Kemalizm savunucularýna dönüþenler oldu. kendilerini oralara taþýyan dindarlarý ezerek tasfiye etmeBuna ilâveten, tarikat ve cemaatleri içeriden dönüþtürerek ye yöneldi. zayýflatma ve çökertme taktiðine aðýrlýk verildi ve bunun için Yakýn tarihimizde Ýstanbul’un dahi iþgal edildiði kara farklý yöntemlere baþvuruldu. günlerde kurulan Ýngiliz Muhibleri Cemiyetine, dindarlýBu yöntemlerle cemaatleri aslî kimliklerinden uzaklaþtýr- ðýndan asla kuþku duyulamayacak bazý zatlarýn da iþtiraki, ma, genleriyle oynayarak dejenere etme taktiklerinin, çok da- hakim cereyanlarýn dindarlarý nasýl kullandýðýnýn acý ve ha tahripkâr sonuçlarýyla birlikte ciddiyetle masaya yatýrýlýp ibretli örneklerden biri. mercek altýna alýnmasý ve tahlil edilmesi lâzým.

Yine o dönemde bu tavra tepkisini iþgalci Ýngilizin yüzüne Bu ve benzeri taktiklerle cemaat olma niteliði zayýflatýlmýþ karþý “Tükürün o ehl-i zulmün o merhametsiz yüzüne” diye ve içi boþaltýlmýþ birliktelikler, resmî ideolojiye dayalý derin ya- haykýrarak dile getiren bir isimdi Bediüzzaman. pýlar için tehdit olmak þöyle dursun, onlarýn ömrünü uzatan O, bu onurlu tavrýný, son derece zor þartlar ve aðýr baskýlar birer unsur haline geliverirler. Ki, asýl tehlike burada. altýnda, sadece Allah’a güvenip dayanarak tek baþýna baþlattýðý Onun içindir ki, devlet, siyaset, iktidar, kadrolaþma, zengin - Nur hizmetinin inkiþaf sürecinde de korudu. leþme, sosyalleþme, kitleselleþme gibi baþlýklar, cemaat ve tariHizmetini hiçbir hakim cereyana alet etmedi ve ettirkatlar açýsýndan son derece ciddî, hayatî, kritik sýnav alanlarý medi. “Filancalarla irtibat kurup desteklerini alýrsan, çok haline geldi. sýnýrlý ve dar bir çerçevede verdiðin bu hizmet çok daha “Pazarlýk” iddialarý da bu sýnavlarýn bir türevi. büyük imkânlarla çok daha geniþ çevrelere açýlýr” gibi tel««« kinlere de asla yüz vermedi.

CEMAATLERE KÜRESEL TUZAKLAR Þimdilerde yine bazý rüzgârlar estiriliyor.

Bediüzzaman en hassas olduðu ve ýsrarla üzerinde Globalleþme, özgürlükler, açýk toplum gibi sloganlarýn eþli-

-5-

{

YARIN: NURCULAR VE ÝKTÝDAR

{

CEMAATLER VE DEVLET

30 NÝSAN 2011 CUMARTESÝ

ðinde esen bu rüzgârlar, bu kavramlarla kamufle edilen birtakým karanlýk hedeflere hizmet ettirilmek isteniyor.

Ve Ýslâm dünyasýndaki etkin cemaatlerin dünyevîleþtirilip dejenere edilerek sisteme tâbi kýlýnmasý öngörülüyor. ««« Arap dünyasýndaki son geliþmelerden beþ yýl önce ABD’nin siyasî süreçlere yönelik politikalarýný deðerlendiren bir yorumcu, gözlemlerini þöyle sýralamýþtý: lYemen, Moritanya ve Ürdün örneklerinde Arap rejimle ri Müslüman Kardeþler hareketini hazmederek tanýmaya yönlendiriliyor. l Müslüman Kardeþler’in mevcut bir siyasî parti sýfatýyla tanýnmadýðý Mýsýr’da bile onlarýn seçime katýlmalarýna imkân saðlanýyor. l ABD Irak’ta—siyasal Ýslâmýn temsilcilerinden—Þiî kökenli Ýslâmî hareketle çalýþýyor. (Gazi Dahman, Hayat gazetesi, 1 Ocak 2006; iktibasen yayýnlayan: Radikal, 3 Ocak 2006) Bu geliþmelerin, Amerika’nýn baþta Müslüman Kardeþler olmak üzere Ýslâmî örgüt oluþumlarýný denetime alma yaklaþýmýna iliþkin çeþitli soru iþaretleri doðurduðunu belirten yazar, þunu soruyordu: “Bütün bunlar Türkiye’deki iktidar modelinin bir uzantýsý anlamýna mý geliyor? Yani BOP çerçevesinde Ýslâmî bir renge bürünmüþ liberal bir rejimin, Arap toplumlarýndaki demokratik dönüþüm aþamasýnda baþý çekmesi mi umuluyor?”

Bu ilginç yorum, Ortadoðu dönüþtürülmek istenirken, bizdeki AKP modelini araç olarak kullanýp yaygýnlaþtýrma stratejisinin esas alýndýðýný düþündürmekte.

Ayný ölçüde ilginç olan bir diðer husus, yazarýn bu plandan söz ederken “Ýslâmî örgüt oluþumlarýný denetime alma” ifadesini kullanmasý. Ve buradan çýkarýlacak netice, cemaatleri denetime almanýn en etkili yollarýndan birinin onlarý “siyasallaþtýrmak” olduðu.

Nitekim Türkiye’de bu plan baþarýyla iþledi. Önce ANAP’la baþlatýlan operasyon, daha sonra RP, ardýndan da en geliþmiþ ve kapsamlý þekliyle AKP üzerinden devam ettirilerek bugünkü noktaya getirildi.

Bir “ara durak” olarak RP için aktaracaðýmýz anekdot, bu açýdan son derece anlamlý.

Bu partinin “kitleselleþme” rüzgârlarýyla “yükseliþ”e geçtiði 1994’te ABD yönetimine Yabancý Ýliþkiler Konseyi tarafýndan sunulan raporda þöyle deniliyordu: “Türkiye’deki Ýslâmî grup olarak bu parti, kitle partisi olma yolundadýr. Dünyevî hale gelmiþtir. Temas kurulabilir.” (Din ve Siyaset kitabýmýz, Yeni Asya Neþriyat: 1996, s. 30) Bu çizgide yaþanan süreci, en önemli hedefi “dindarlarý dünyevîleþtirmek” þeklinde ifade edilebilecek olan Kemalizm açýsýndan yorumlayan Þerif Mardin’in, daha sonra söz konusu partiden ayrýlanlarca yönetilen AKP iktidarýný “Kemalizmin baþarýsý” olarak nitelemesi de (Vatan, 30 Eylül 2003) dikkat çekici ve düþündürücü.

Mardin bu tesbitinin dayanaklarýný açýklarken, daha önce ANAP döneminde uygulanan siyasetler sonucu, cemaat baðýnýn güç kaybettiðini söylüyor.

Verdiði örnek ise, Kemalizmin ümmetlikten vatandaþlýða geçirdiði “taþra”yý þirket, banka, iþletme gibi konulara yönlendirmesi sonucu ortaya çýkan deðiþimi anlatmak için kullandýðý “Nakþibendi banker, artýk 19. yüzyýlýn Nakþibendisi deðil” sözünde ifadesini buluyor.

Ve Mardin “Kemalizmin hazýrladýðý süreç olmasaydý, AKP etkinliðini bugünkü gibi sergileyemezdi” diyor.

Bu çerçevede rejimin AKP’den beklediði önemli bir mis yonu, askere yakýnlýðýyla bilinen M. Ali Kýþlalý da Radikal’de þöyle ifade etmiþti: “Cumhuriyetin kuruluþundan, Atatürkçü düþünce sisteminin uygulanmaya baþlamasýndan bugüne, ülkede vatandaþlarýn bir kesimi sistemin dýþýnda kaldý. Ýçine çekilemedi. Þimdi AKP iktidarýnda akýllý bir yaklaþým bunlarýn kazanýlmasýný saðlayabilir.” (20 Temmuz 2005) Ve AKP’nin “Hedefimiz Atatürk ilke ve inkýlâplarýný toplumun ortak paydasý haline getirmek” þeklindeki söylemleri bu ifadelerle örtüþürken, uygulamadaki yansýmalarý da Mardin’in tesbitini teyid eden bir seyirde geliþiyor.

Ahmet Taþgetiren’in deðerlendirmeleri ise, olayýn küresel boyutuna dikkat çekiyor: “Ýslâm üzerinde oynanan oyunun global ölçekte olduðunu; Ýslâmý yeniden tanýmlama, içini yeniden doldurma, zihniyetleri yeniden oluþturma hareketlerinin olduðunu, bunun da küresel boyutta bir proje olarak sürdüðünü ifade ediyorum. Bütün zihinlere yönelik bir Protestanlaþtýr ma, Hýristiyanlýkta olduðu gibi Ýslâmýn içini deðiþtirme giriþimleri olduðu biliniyor.”

Taþgetiren, bu süreçte AKP’nin rolüne þöyle dikkat çe kiyor: “Ýkazlar yaptým. Meselâ ‘AK Parti üzerinden Ýslâmýn tanýmlanmasýna zemin hazýrlanmamalýdýr’ diye yazdým. Birtakým güç odaklarý hem AK Parti’nin Ýslâmcý bir parti olmamasýný istiyor, hem de bu parti üzerinden Ýslâm dönüþtürülsün istiyor.” (Vakit, 1 Þubat 2006) Bu bir ikilem. Ama ayný zamanda entegre bir projenin, birbiriyle çeliþiyor gibi görünse de, gerçekte birbirini tamamlayan iki ayrý vechesi.

AKP bir taraftan “Ýslâmcý” kimliðinden adým adým uzaklaþtýrýlmak istenirken, diðer taraftan bu deðiþim, partiye destek veren kitlelere de taþýnmaya, böylece zaten hayli hasar görmüþ olan dindar kimliklerin bir de AKP üzerinden aþýndýrýlmasýna çalýþýlýyor.

Bu çerçevede, vaktiyle “din adýna” siyaset yapma iddiasýyla ortaya çýkýp, yýllar sonra bunun yanlýþ olduðunu fark ve ilân ederek, ama iktidar amaçlý yolculuklarýný ara vermeden sürdürürken eski çizgilerini terk ettiklerini ispatlamak için birçok konuda ifrattan tefrite savrulma örnekleri sergileyen kadrolarca yönetilen AKP çok kritik bir yerde duruyor.

Gerek iç, gerekse dýþ siyasette parametreleri hakim güçler tarafýndan belirlenen “reelpolitik”in dayattýðý þartlara teslim olunmasý sonucunda birçok konuda zulme rýza gösterme, hattâ ortak olma vebaliyle karþý karþýya kalýnmasý da tehlikeli sonuçlardan bir baþkasý.

13

SiyahMaviKýrmýzýSarý

14

30 NÝSAN 2011 CUMARTESÝ

Y

SPOR

HEYECANSIZ DERBÝ SEZONUN SON DERBÝSÝNDE BEÞÝKTAÞ ÝLE GALATASARAY BUGÜN KARÞILAÞACAK. ÝNÖNÜ STADI'NDA SAAT 19.00'DA BAÞLAYACAK MAÇI YUNUS YILDIRIM YÖNETECEK. SÜPER Lig'de­ 2010-2011­ se­zo­nu­nun­ son­ der­bi­sin­de­ e­ze­li­ ra­kip­ler Be­þik­taþ­ i­le­ Ga­la­ta­sa­ray­ bu­gün­ kar­þý­ kar­þý­ya­ ge­le­cek.­ Fi­ya­pý­ Ý­nö­nü Sta­dý'nda­sa­at­19.00'da­baþ­la­ya­cak­ma­çý­ha­kem­Yu­nus­Yýl­dý­rým­yö­ne­te­cek.­Son­30­yý­lýn­en­ba­þa­rý­sýz­dö­ne­mi­ni­ge­çi­ren­44­pu­an­la­5.­sý­ra­da­ki­Be­þik­taþ­i­le­lig­ta­ri­hi­nin­en­ba­þa­rý­sýz­per­for­man­sý­ný­ser­gi­le­yen 37­pu­an­la­12.­sý­ra­da­ki­Ga­la­ta­sa­ray,­der­bi­de­pres­tij­mü­ca­de­le­si­ve­re­cek.­Lig­ta­ri­hin­de­ilk­kez,­se­zo­nun­son­la­rý­na­yak­la­þý­lan­bir­der­bi­de zir­ve­nin­ bu­ ka­dar­ u­za­ðýn­da­ mü­ca­de­le­ e­de­cek­ e­ze­li­ ra­kip­ler,­ ma­çý ka­za­na­rak,­ se­zon­ bo­yun­ca­ üz­dük­le­ri­ ta­raf­tar­la­rý­na­ der­bi­ ga­li­bi­ye­ti ar­ma­ðan­et­mek­a­ma­cýn­da.­Be­þik­taþ'ta­sa­kat­lýk­la­rý­sü­ren­Fer­ra­ri,­Al­-

me­i­da,­Ernst,­Nob­re­ve­Ni­hat­Kah­ve­ci­i­le­kýr­mý­zý­kart­ce­za­lý­sý­Ne­cip Uy­sal,­bugünkü­der­bi­de­oy­na­ya­ma­ya­cak.­Sa­kat­lý­ðý­ge­çen­Bo­bo'nun i­se­for­ma­giy­me­si­bek­le­ni­yor.­Ga­la­ta­sa­ray'da­i­se­sa­kat­lýk­la­rý­bu­lu­nan Yek­ta­Kur­tu­luþ,­Ne­ill­ve­Ke­well­i­le­sa­rý­kart­ce­za­lý­sý­Sab­ri­Sa­rý­oð­lu, ya­rýn­ki­der­bi­de­oy­na­ya­ma­ya­cak.­Sa­kat­lý­ðý­o­lan­Stan­cu'nun­du­ru­mu i­se­he­nüz­net­lik­ka­zan­ma­dý.­Der­bi­de­ki­o­la­sý­11'le­ri­þöy­le:­Beþiktaþ: Rüþ­tü­Reç­ber,­Ek­rem­Dað,­Si­vok,­Ýb­ra­him­To­ra­man,­Ýs­ma­il­Köy­ba­þý,­A­u­re­li­o,­Fer­nan­des,­Qu­a­res­ma,­Si­ma­o,­Gu­ti,­Bo­bo.­Galatasaray: Za­pa­ta,­Ser­kan­Kur­tu­luþ,­Ser­vet­Çe­tin,­Gök­han­Zan,­In­su­a,­Ay­han Ak­man,­Ca­na,­Cu­li­o,­Ka­zým­Ka­zým,­Ar­da­Tu­ran,­Ba­ros

Cimbom'un deplasman kaybý 28 puan

G.Saray, Ýnönü'de kolay yenilmiyor BEÞÝKTAÞ ile­Galatasaray,­Spor­Toto­Süper Lig'de­bugün­yapacaklarý­maçla­birlikte­Ýnönü Stadý'nda­159.­kez­karþý­karþýya­gelecek.­Ýki takým­arasýnda,­geçmiþte­deðiþik­adlarla anýlan,­ bugünkü­ ismiyle­ Fiyapý­ Ýnönü Stadý'nda­þimdiye­dek­158­maç­yapýlýrken, Galatasaray­56,­Beþiktaþ­46­kez­sahadan­galibiyetle­ayrýldý.­56­karþýlaþmada­ise­taraflar­birbirlerine­üstünlük­kuramadý.­Sarý-kýrmýzýlýlar, Ýnönü­Stadý'nda­siyah-beyazlý­fileleri­208­kez havalandýrýrken,­Beþiktaþ­ise­177­gol­attý.

Beþiktaþ evinde cepten yiyor BEÞÝKTAÞ, bugünkü­ Galatasaray­ derbisi öncesi­ Beþiktaþ,­ iç­ sahada­ oldukça­ kötü bir­performans­sergiliyor.­Beþiktaþ,­Süper Lig'de­ bu­ sezon­ ev­ sahibi­ takým­ sýfatýyla 15­ maça­ çýkarken,­ bunlardan­ sadece 6'sýný­ kazanabildi.­ Kendi­ evinde­ 5­ kez berabere­ kalan,­ 4­ kez­ de­ yenilen­ siyahbeyazlýlar­23­puan­toplarken,­30­gol­atýp, kalesinde­ise­23­gol­gördü.

Beþiktaþ ve Galatasaray'ýn geçen sezon Ýnönü Stadý'ndaki lig maçý Arda Turan ve Tomas Sivok'un karþýlýklý golleriyle 1-1 sona ermiþti. FOTOÐRAF: A.A

SÜPER Lig'de­Be­þik­taþ­i­le­Ga­la­ta­sa­ray­a­ra­sýn­da bu­gün­ya­pý­la­cak­se­zo­nun­son­der­bi­si­ön­c e­si Ga­la­ta­sa­ray,­dep­las­man­da­ol­duk­ça­kö­tü­bir­per­for­mans­ser­gi­li­yor.­Ga­la­ta­sa­ray,­Sü­per­Lig'de­bu se­zon­dep­las­man­da­15 ma­ça­çý­kar­ken,­bun­lar­dan­sa­de­ce­5'i­ni­ka­za­na­bil­di.­Ra­kip­sa­ha­da­2­kez be­ra­be­re­ka­lan,­8­kez­de ye­ni­len­sa­rý-kýr­mý­zý­lý­lar 17­pu­a n­top­l ar­ken,­16 gol­a­týp,­ka­le­sin­de­i­se­21 gol­gör­dü.­''Cim­Bom''un ra­kip­sa­ha­da­ki­en­gol­cü i­sim­le­ri­2'þer­gol­le­Ba­ros, Pi­no­ve­Ar­da­Tu­ran­ol­du.Sa­rý-kýr­mý­zý­lý­lar,­dep­las­man­da­17­pu­an­top­la­ya­b i­l ir­k en,­top­l am­28 pu­an­yi­tir­di.

Swiss Otel'de gerçekleþen tanýtým toplantýsýna Beþiktaþlý futbolculardan Necip, Ersan ve Ernst katýldý. FOTOÐRAF: A.A

Beþiktaþ Bonus Card'ýn ilk yýl hedefi l00 bin kiþi BEÞÝKTAÞ Ku­lü­bü,­ Ga­ran­ti­ Ban­ka­sý­ ve­ De­niz­bank'ýn­iþ­bir­li­ðin­de­BJK­Bo­nus­Card'ý­ha­ya­ta­ge­çir­di.­Ku­lüp­i­le­ban­ka­lar­a­ra­sýn­da­5­yýl­lýk­söz­leþ­me­im­za­lan­dý.­Swiss­O­tel'de­ger­çek­le­þen­ta­ný­tým top­lan­tý­sý­na­ Be­þik­taþ­ Baþ­ka­ný­ Yýl­dý­rým­ De­mi­rö­ren,­Be­þik­taþ­Tek­nik­Di­rek­tö­rü­Tay­fur­Ha­vut­çu, fut­bol­cu­lar­dan­Ernst,­Ne­cip­Uy­sal­ve­Er­san­Gü­lüm­i­le­bir­lik­te­Ga­ran­ti­Ban­ka­sý­Ö­de­me­Sis­tem­le­ri­ Ge­nel­ Mü­dü­rü­ Meh­met­ Sez­gin­ i­le­ De­niz­bank­Fi­nan­sal­Hiz­met­ler­Gru­bu­Baþ­ka­ný­Ha­kan A­teþ­ka­týl­dý.­Baþ­kan­Yýl­dý­rým­De­mi­rö­ren,­Bo­nus Card'ý­ ta­raf­tar­la­rý­nýn­ hiz­me­ti­ne­ sun­duk­la­rý­ ve ca­mi­a­ya­ ha­yýr­lý­ ol­ma­sý­ný­ di­le­di.­ De­mö­ren,­ ku­lüp­le­rin­spon­sor­lar­sa­ye­sin­de­a­yak­ta­dur­du­ðu­nu i­fa­de­ e­de­rek­ spon­sor­la­ra­ te­þek­kür­ et­ti.­ De­niz­bank­Ge­nel­Mü­dü­rü­Ha­kan­A­teþ'in­ilk­kar­tý­Yýl­dý­rým­De­mi­rö­ren'e­ver­di­ði­sý­ra­da­Baþ­kan­De­mi­rö­ren,­"Kar­týn­li­mi­ti­ne­dir.­O­yun­cu­a­la­ca­ðýz"­di­ye­es­pi­ri­yap­tý.­Be­þik­taþ­Bo­nus­Card'ýn­1­yýl­i­çin­de­100­bin­ta­raf­ta­ra,­5­yýl­son­ra­da­300­bin­ki­þi­ye u­laþ­ma­sý­ he­def­le­ni­yor.­ Bo­nus­ Card­ sa­ye­sin­de ku­lü­be­yýl­lýk­3­mil­yon­TL'Lik­bir­kay­na­ðýn­ak­ta­rýl­ma­sý­ tah­min­ e­di­li­yor.Ö­te­ yan­dan­ top­lan­tý­nýn

ar­dýn­dan­ Baþ­kan­ Yýl­dý­rým­ De­mi­rö­ren,­ tek­nik he­yet­ ve­ fut­bol­cu­lar­ ba­sýn­ men­sup­la­rý­nýn­ cu­mar­te­si­ gü­nü­ oy­na­na­cak­ Ga­la­ta­sa­ray­ der­bi­si­ i­le il­gi­li­so­ru­la­rý­na­i­se­ce­vap­ver­me­di.

Demirören "Kartýn limiti nedir, futbolcu alacaðýz" diye espri yaptý.

SÜPER LÝG'DE BUGÜN 15.00 Antalyaspor-Bucaspor (Mardan Antalyaspor) 15.00 Kasýmpaþa-Konyaspor (R. Tayyip Erdoðan)

FETHÝYE-FÝNÝKE ETABINDA BÜYÜK ÇEKÝÞME 47. Cum­hur­baþ­kan­lý­ðý­Tür­ki­ye­Bi­sik­let­Tu­ru'nun­ Fet­hi­ye-Fi­ni­ke­ a­ra­sýn­da­ki­ 184­ ki­lo­met­re­lik­al­týn­cý­e­ta­bý­bü­yük­he­ye­ca­na­sah­ne ol­du.­ Ya­rý­þýn­ Fet­hi­ye-Fi­ni­ke­ e­ta­bý­nýn­ A­ta­türk­ Cad­de­si'nden­ star­tý­ný­ Fet­hi­ye­ Kay­ma­ka­mý­Meh­met­A­li­Ka­ra­te­ke­li,­Fet­hi­ye­Be­le­di­ye­Baþ­ka­ný­Beh­çet­Sa­at­cý­ve­Bi­sik­let­Fe­de­ras­yo­nu­ Baþ­ka­ný­ E­min­ Müf­tü­oð­lu­ bir­lik­te

ver­di.­ Ya­rýþ­ta,­ bi­sik­let­çi­le­rin geç­ti­ði­ gü­zer­gah­lar­ tra­fi­ðe ka­pa­týl­dý.­ Yol­ ke­nar­la­rýn­da top­la­nan­ Fet­hi­ye­li­ler­ ve­ tu­rist­ler,­ spor­cu­la­ra­ al­kýþ­la­ya­Mustafa rak­des­tek­ver­di.­E­tap­ta,­147 Gökmen bi­sik­let­çi­nin­pe­dal­çe­vi­re­ce­ði bildiriyor a­çýk­lan­dý.­ 47.­ Cum­hur­baþ­kan­lý­ðý­ Tür­ki­ye

Bi­sik­let­ Tu­ru'nda­ bu­ yýl­ 6­ pro­fes­yo­nel,­ 14 pro­f es­y o­n el­ ký­t a­ ta­k ý­m ý­ ve­ Tür­k i­y e'den (Ma­ni­sas­por­ve­Kon­ya­Tor­ku­Þe­kers­por)­2 u­lus­la­ra­ra­sý­ký­ta­ta­ký­mý­ol­mak­ü­ze­re­top­lam 22­ta­kým­spor­cu­su­mü­ca­de­le­et­ti.­Bi­sik­let­çi­ler­Fet­hi­ye-Fi­ni­ke­e­ta­bý­nýn­ar­dýn­dan­30­Ni­san'da­Te­ki­ro­va-Ma­nav­gat­ve­1­Ma­yýs'ta­Si­de-A­lan­ya­e­ta­býn­da­pe­dal­çe­vi­re­cek.

Özel Sporcular Atletizm Þenliði 3-4 Mayýs'ta n ÜSKÜDAR Be­le­di­ye­si, Genç­lik­ ve­ Spor­ Ýl­ Mü­dür­lü­ðü­i­le­Ýl­Mil­li­E­ði­tim Mü­d ür­l ü­ð ü­ ta­r a­f ýn­d an or­ga­ni­ze­e­di­len­5.­U­lus­la­ra­ra­sý­Ö­zel­Spor­cu­lar­At­le­tizm­Þen­lik­le­ri,­3-4­Ma­yýs'ta­ Ýs­tan­bul'da­ ya­pý­la­cak.Bur­h an­ Fe­l ek­ Spor Komp­lek­si­ Ek­rem­ Ko­çak At­l e­t izm­ Sa­h a­s ý'nda­ 2 gün­ sü­re­cek­ o­lan­ or­ga­ni­zas­yo­na,­Tür­ki­ye'nin­ya­ný sý­ra­ KKTC­ ve­ A­zer­bay­can'dan­ top­lam­ 912­ en­gel­li­spor­cu­ka­tý­la­cak.

Potada Beþiktaþ evinde Efes'i konuk ediyor nBEKO Bas­ket­bol­Li­gi'nin 29.­haf­ta­sý­bu­gün­Ýs­tan­bul'da­dev­bir­ma­ça­sah­ne o­la­cak.­Be­þik­taþ­Co­la­Tur­ka­i­le­E­fes­Pil­sen,­BJK­Co­la Tur­k a­ A­r e­n a'da­ sa­a t 15.00'de­ baþ­l a­y a­c ak­ ve Spor­max'ten­nak­len­ya­yýn­la­na­cak­maç­ta­kar­þý­kar­þý­ya ge­le­cek.­Lig­de­29.­haf­ta maç­la­rý­ön­ce­si­E­fes­20­ga­li­bi­yet­ve­8­ye­nil­gi­son­ra­sý­48 pu­an­top­la­yýp­4.­sý­ra­da­bu­lu­nur­ken,­18­ga­li­bi­yet­ve­10 mað­lu­bi­ye­ti­o­lan­Be­þik­taþ­i­se­46­pu­an­la­6.­sý­ra­da­yer­a­lý­yor.Li­gi'n­28.­haf­ta­sýn­da E­fes­Pil­sen,­ken­di­e­vin­de Fe­ner­bah­çe­Ül­ker'e­u­zat­ma­da­72-70­mað­lup­o­lur­ken,­Be­þik­taþ­Co­la­Tur­ka da­e­ze­li­ra­ki­bi­Ga­la­ta­sa­ray Ca­fe­Crown'a­ra­kip­sa­ha­da 81-73­ye­nil­di.

SiyahMaviKýrmýzýSarý

Y

HABER ME RH AM ET HA BE RL ER Ý

KAPAKLAR, TEKERLEKLÝ SANDALYEYE DÖNÜÞTÜ Emekli maaþýyla engelliyi sevindirdi DENÝZLÝ’DE “Tane Tane Kapak Toplayalým, Adým Adým Engelleri Aþalým” kampanyasýna katýlan 70 yaþýndaki Mebrure Aðar, ölen eþinden kalan maaþla aldýðý tekerlekli sandalyeyi ortopedik engelli bir öðrenciye hediye etti.

Mebrure nine, “Yaþým gereði kapak toplayamayacaðým için çam sakýzý çoban armaðaný, böyle bir hediye vermeyi uygun buldum” dedi. Denizli / cihan

NÝÐDE’NÝN Bor ilçesi Mahmut Özenç Ýlköðretim Okulu öðrencileri, okul larýn daki bedensel engelli öðrenci Altan Hatipoðlu i çin an lam lý bir kam pan ya ya imza attý. Öðrenciler, Ýzmir Ege Üniversitesi Diþ Hekimi Fakültesi’nin baþlattýðý “plâstik kapaða tekerlekli sandalye” kampan yasýna katýlarak 12 bin plâstik kapak topladý. Okuldan düzenle nen ker mes tö re nin de Bor Kaymakamý Kemalettin Sakin, Belediye Baþkaný Sýtký Erat ve Ýlçe Millî Eðitim Müdürü Kamil Ecer’in elinden tekerlekli sandal ye yi a lan 8. sý nýf öð ren ci si Altan Hatipoðlu (16) ve annesi Havana Hatipoðlu gözyaþlarýný tutamadý. Altan, arkadaþlarýna teþekkür etti. Niðde / cihan

15

Hayvanlara bakýmevi ÝSTANBUL SOKAKLARINDA BAÞIBOÞ GEZEN SAHÝPSÝZ KÖPEKLER ÝÇÝN BAKIMEVÝ AÇILDI. CEBECÝ Geçici Hayvan Bakýmevi’nin açýlýþýnda konuþan Ýstanbul Büyükþehir Belediye Baþkaný Kadir Topbaþ, bu bakýmevinin insanlarýn yeryüzünde yalnýz olmadýðýnýn farkýna varmasýna dair bir çalýþma olduðunu söyledi. ‘’Türkiye’de büyük bir aileyiz, her birimizin ve çevremizde yaþayan canlýlarýn mutlu olmasý gerekiyor’’ ifadesini kullanan Topbaþ, bütün canlýlarýn doðuþ tan var olan haklarý bulunduðunu söyledi.

Hayvanlara yönelik olarak bireysel hassasiyet gösterilmesi gerektiðini söyleyen Top-

Öðrenciler, düzenledikleri kampanya ile engelli arkadaþlarýnýn yeni bir tekerlekli sandalyeye kavuþmasýný saðladý. FOTOÐRAF: CÝHAN

30 NÝSAN 2011 CUMARTESÝ

baþ, belediye olarak bu yönde eðitim verdiklerini bildirdi. Kadir Topbaþ, ‘’Bakýmevinde þu an 3 bloktan oluþan 78 kafesli sistem var. Burada gerekli operasyonlar yapýlýyor, ama Ýstanbul ölçeðinde çok küçük bir þey. Avrupa ve Asya yakalarýnda çok daha büyük operasyon merkezleri oluþturmak istiyoruz’’ diye konuþtu. Topbaþ, dünya nüfusu hýzla artarken tabiî kaynaklarýn tükendiðini, saðlýklý su ve gýdaya eriþimin zorlaþtýðýný, çevrenin ciddî anlamda kirlendiðini ve küresel ekolojik kýyametten

bahsedildiðini söyledi. Her þeyin normale dönmesi için herkese düþen görevler olduðunu ifade eden Topbaþ, ‘’Yakýn çevremiz de bizimle yaþayan evcil hayvanlar baþta olmak üzere tabiata, yeþile, çiçeðe saygý göstermek zorundayýz. Bundan 500 yýl kadar önce, 2. Beyazýt döneminde ‘Yaratýlaný Yaradan’dan ötürü sevelim’ anlayýþýyla kanun çýkarýlmýþ, sokak hayvanlarýna eziyet edenlere verilecek cezalar konulmuþ. Ecda dý mýz da, ge le nek le ri miz de bu var’’ ifadelerini kullandý. Ýstanbul / aa

SiyahMaviKýrmýzýSarý

SiyahMaviKýrmýzýSarý