15 BÝN KÝÞÝ AYNI ANDA NAMAZ KILDI
Y
HABERÝ SAYFA 16’DA
HEVA VE HEVESLERÝMÝZÝN ESÝRÝ OLMAYALIM
3. BÜYÜK CAMÝ K. MARAÞ’TA
HABERÝ SAYFA 16’DA
DÝYANET ÝÞLERÝ BAÞKANI MEHMET GÖRMEZ:
GERÇEKTEN HABER VERiR
HAFTASONU ekimizi bugün bayinizden isteyiniz.
ASYA’NIN BAHTININ MÝFTAHI, MEÞVERET VE ÞÛRÂDIR
YIL: 42
SAYI: 14.826
4 HAZÝRAN 2011 CUMARTESÝ/ 75 Kr
www.yeniasya.com.tr
Din ortak deðerimiz, siyasete âlet edilmesin
4 TEMMUZ’A KADAR MÜDDET
MANÞET HABERÝMÝZ, A HABER’DE TARTIÞILDI. PROGRAMA KATILAN GENEL YAYIN MÜDÜRÜMÜZ KÂZIM GÜLEÇYÜZ, DÝNÝN ORTAK DEÐER OLDUÐUNU BELÝRTTÝ.
Mladiç, hakim karþýsýna çýktý
Mahkeme, Mladiç’e 30 gün müddet verdi. FOTOÐRAF: AA
uSavaþsuçundantutuklananBosnalý SýrplarýneskikomutanýRatkoMladiç,Hollanda’yagetirildiktensonrailkkezhakim karþýsýnaçýkarýldý.HollandalýhakimAlphonsOrie’ninbaþkanlýðýndayaklaþýk1,5 saatsürenmahkemede,zanlýnýnkimlik tespitindensonrahazýrlanan iddianame özetþeklindeyüzüneokundu.n7’de
ÝSRAÝL’ÝN EN ZENGÝN ÝÞADAMI
Ofer ölü bulundu KÜRT MESELESÝ BEDÝÜZZAMAN'IN REÇETESÝ ÝLE ÇÖZÜLÜR
CEYLAN: GERÇEK ÇÖZÜMÜN ADRESÝ RÝSALE-Ý NUR TALEBELERÝ
u atv'ninhaberkanalýaHaber'insorularýnýcevaplayanGenelYayýnMüdürümüzKâzýmGüleçyüz,dininumumunmalýolduðunubelirterekhiçbirþeye âletedilemeyeceðinisöyledi.Güleçyüz,konukolduðuprogramda2Hazýran Perþembetarihligazetemizin"KürtsorununuNurcularçözer"baþlýklýmanþeti ekseninde konuþtu Said Nursi'nin hayatý boyunca Medresetüzzehra projesinintakipçisiolduðunubelirtenGüleçyüz,buüniversiteprojesiiledin vefenilimlerininbirlikteokutulmasýnýnamaçlandýðýnýifadeetti.
uProgramýndiðerkonuðuODTÜFelsefeBölümüÖðretimÜyesiProf.Dr..YasinCeylandagazetemizinmanþetinekonuolangörüþlerinitekrarladý.Kürt sorununun gerçek çözüm adresinin Nurcular olduðunu belirten Prof. Dr.. Ceylanasimilasyonakarþýisek,anadildeeðitimeizinverilmesigerektiðini söyledi.CeylanDiyanetleilgilibirsoruyada,kurumunrejimadýnadeðil,Ýslâmiyetadýnakonuþmasýgerektiðiþeklindekarþýlýkverdi.Ceylan,problemin temelindeýrkýçýlýðýnyattýðýnýdasözlerineekledi. Haberi sayfa 4’te
uÝsrailliünlüiþadamlarýndanveOfer KardeþlerGrubu’nunsahibiSamiOfer, TelAviv’dekievindeöldü.ABDDýþiþleri BakanýHillaryClinton,OferKardeþler Grubu’nunÝran’laticaretyaptýklarýgerekçesiyle,yaptýrýmlarlistesinealýnan7firmadanbiriolduðunuduyurmuþtu.n7’de
BALYOZ’DA 4 TUTUKLAMA DAHA
BDP’den mevlit istismarý Diyarbakýr’da BDP’ye yakýnlýðýyla bilinen Din Adamlarý Yardýmlaþma ve Dayanýþma Derneði (DÝAYDER) üyeleri tarafýndan Þeyh Said, Fegiye Teyran, Melaye Cizire, Ahmedi Hani, Said Nursî için Kürtçe ve Zazaca mevlit okutuldu. Haberi sayfa 5’te
Enflasyon týrmanýþta Enflasyon beklentilerin üzerinde çýktý. Türkiye Ýstatistik Kurumu (TÜÝK), Mayýs ayýnda tüketici fiyatlarý endeksinin (TÜFE) yüzde 2,42, üretici fiyatlarý endeksinin (ÜFE) ise yüzde 0,15 arttýðýný açýkladý. Haberi sayfa 11’de
“Ne teþvik ederiz, ne de engelleriz” Dýþiþleri Bakaný Ahmet Davutoðlu, Gazze’ye gidecek yardým konvoyunun bir hükümetin ya da bir ülkenin yönlendirmesi ile hareket etmediðini söyleyerek, “Ne ‘yap’ diye teþvik etmiþtir Türkiye, ne de ‘yapma’ diye bir talimat verebilir” dedi. Haberi sayfa 4’te
ÖÐRENCÝLERÝN RAHATI ÝÇÝN TEDBÝR ALAN MÝLLÝ EÐÝTÝM, YASAKTA BÝR ADIM ATMADI
Baþörtüsü, SBS’de yine yasak u1 milyon 70 bin 148 öðrencinin ter dökeceði SBS bugün yapýlýyor. Sýnava öðrencilerin ve görevlilerin temiz, düzenli, aþýrýlýða kaçmayan bir kýyafetle ve “baþý açýk” gelmeleri istendi. Dolayýsýyla bir sýnav daha“yasaklý”olarakyapýlacak. uÖðrenciler,sýnavsalonlarýnayanlarýndasözlük,hesap cetveli,hesapmakinesi,çaðrýcihazý,ceptelefonu,telsiz, radyogibiiletiþimaraçlarýilehertürlübilgisayarözelliði bulunancihazlarvesaatfonksiyonudýþýndaözellikleri bulunansaatbulunmaksýzýnsýnavaalýnacak.n6’da
AVUKAT FATMA BENLÝ:
Baþörtülü olmak, vekilliðe engel olmamalý Avukat Fatma Benli, baþörtülü olmanýn milletvekili olmaya engel olmamasý gerektiðini vurgulayarak, “Bunun altý kalýn çizgilerle çizilmeli ve siyasetle ilgilenen, bu alanda hizmet verebileceðine inanan her kadýn da orada yer almalý, baþörtülü olduðu için deðil, baþörtülü olmak Meclis’te bulunmaya engel olmadýðý için” dedi. Röportaj sayfa 13’te
Kýlýçdaroðlu’dan Erdoðan’a dâvâ uHaberi sayfa 4’te
Hizan’da AKP konvoyuna saldýrý uHaberi sayfa 4’te
Yemen’de Saraya saldýrý uHaberi sayfa 7’de
Filistin’e “beyaz fosfor” uHaberi sayfa 7’de
ISSN 13017748
Askerî belge çalan er’e 2.5 yýl hapis uHaberi sayfa 4’te
Hava Harp Okulu komutaný da tutuklandý u‘’Balyoz Planý’’ soruþturm as ý kaps am ýnd a mahkemecesorgulanan 6 muvazzaf askerden, Hava Harp Okulu Komutaný Tümgeneral Ýsmail Taþ’ýn da aralarýnda bul und uð u 4 kiþ i, Tümgeneral Ýsmail Taþtan ‘’Türk iy e Cumh ur iy et i Hükümetinicebrenortadankaldýrmaya teþebbüs’’suçundantutuklandý.n4’te
2
LÂHÝKA
4 HAZÝRAN 2011 CUMARTESÝ
‘‘ Din umumun mukaddes malýdýr, hiçbir siyasete âlet ve tâbî olamaz
‘‘
Hakikat-i Ýslâmiye bütün siyâsâtýn fevkindedir. Bütün siyasetler ona hizmetkâr olabilir. Hiçbir siyasetin haddi deðil ki, Ýslâmiyeti kendine âlet etsin.
D
ediler: “Dinsizliði görmüyor musun, meydan alýyor. Din namýna meydana çýkmak lâzým.” Dedim: “Evet, lâzýmdýr. Fakat kat’î bir þartla ki, muharrik, aþk-ý Ýslâmiyet ve hâmiyet-i diniye olmalý. Eðer muharrik veya müreccih, siyasetçilik veya tarafgirlik ise, tehlikedir. Birincisi hatâ da etse, belki ma’fuvdur. Ýkincisi isabet de etse, mes’uldür.” Denildi: “Nasýl anlarýz?” Dedim: “Kim fasýk siyasetdaþýný, mütedeyyin muhalifine, su-i zan bahaneleriyle tercih etse, muharriki siyasetçiliktir. Hem umumun mâl-ý mukaddesi olan dini, inhisar zihniyetiyle kendi meslektaþlarýna daha ziyade has göstermekle, kavî bir ekseriyette dine aleyhdarlýk meyli uyandýrmakla nazardan düþürmek ise, muharriki tarafgirliktir. “Meselâ, iki adam dövüþürler. Biri, zayýf düþeceðini hissederken, elindeki Kur’ân’ý kavîye uzatmakla himayesini dâvet edip, kavî bir ele vermek lâzýmdýr. Tâ beraber çamura düþmesin, Kur’ân’a muhabbetini, hürmetini göstersin, Kur’ân’ý, Kur’ân olduðu için sevsin. Eðer kavînin karþýsýna siper etse, himayet damarýný tahrik etmeye bedel, hiddetini celb eder. Kur’ân’ý kavî bir hâdimden mahrum býrakmakla, zayýf bir elde beraber yere düþerse, o Kur’ân’ý kendi nefsi için sever demektir. “Evet, dine imale etmek ve iltizama teþvik etmek ve vazife-i diniyelerini ihtar etmekle dine hizmet olur. Yoksa “Dinsizsiniz” dese, onlarý tecavüze sevk etmektir. Din dahilde menfi tarzda istimal edilmez. Otuz sene halife olan bir zat, menfi siyaset namýna istifade edildi zannýyla þeriata gelen tecavüzü gördünüz. Acaba þimdiki menfi siyasetçilerin fetvalarýndan istifade edecek kimdir, bilir misin? Bence Ýslâmýn en þedit hasmýdýr ki, hançerini Ýslâmýn ciðerine saplamýþtýr.” Sünûhat, s. 65-68 *** ..gizli münafýk zýndýklarýn Garplýlaþmak bahanesiyle siyaseti dinsizliðe alet yapmalarýna mukabil, bir kýsým dindar ehl-i siyaset dîni siyaseti Ýslamiyeye âlet etmeye çalýþmýþlardý. Ýslâmiyet güneþi yerdeki ýþýklara âlet ve tabî olamaz; ve âlet yapmak, Ýslâmiyetin kýymetini tenzîl etmektir, büyük bir cinayettir. Hatta, Eski Said o çeþit siyaset tarafgirliðinden gördü ki; bir salih alim, kendi fikri siyasîsine muvafýk bir münafýðý hararetle sena etti ve siyasetine muhalif bir salih hocayý tenkid ve tefsýk etti. Eski Said ona dedi: “Bir þeytan senin fikrine yardým etse, rahmet okutacaksýn; senin fikr-i siyasiyene muhalif bir melek olsa, lanet edeceksin.” Bunun için Eski Said: “Euzü billahi mine’þ-þeytani ve’s-siyaseti” (Þeytandan ve siyasetten Allah’a sýðýnýrým) dedi. Tarihçe-i Hayat, s. 85 *** Hakikat-i Ýslâmiye bütün siyâsâtýn fevkindedir. Bütün siyasetler ona hizmetkâr olabilir. Hiçbir siyasetin haddi deðil ki, Ýslâmiyeti kendine âlet etsin. Hutbe-i Þamiye, s. 62 *** Nur þakirtleri, hiç siyasete karýþmadýlar, hiçbir partiye girmediler. Çünkü iman, mal-ý umumidir. Her taifede muhtaçlarý ve sahipleri vardýr. Tarafgirlik giremez. Yalnýz küfre, zýndýkaya, dalalete karþý cephe alýr. Nur mesleðinde, mü’minlerin uhuvveti esastýr. Emirdað Lâhikasý, s. 157 *** Ýttihad-ý Ýslâm Partisi, yüzde altmýþ, yetmiþi tam mütedeyyin olmak þartýyla, þimdiki siyaset baþýna geçebilir. Dini siyasete âlet etmemeye, belki siyaseti dine âlet etmeye çalýþabilir. Fakat çok zamandan beri terbiye-i Ýslâmiye zedelenmesiyle ve þimdiki siyasetin cinayetine karþý dini siyasete âlet etmeye mecbur olacaðýndan, þimdilik o parti baþa geçmemek lâzýmdýr. Emirdað Lâhikasý, s. 386 *** Hýrs cihetiyle, siyaset efkârýný Ýslâmiyet akaidinin yerlerine kadar isal eden herifler, þan ve þeref deðil, belki þeyn ve þenaate mazhar oldular. Nefsânî aþklardaki felâketler, haybetler bu sýrdandýr. O çeþit âþýklarýn bütün divanlarý birer feryad-ý matemdir. Hutbe-i Þâmiye, s. 147
LÛGATÇE:
fevkinde: Üstünde, üzerinde. imale: Bir tarafa meylettirmek.
þeyn: Çirkin, kötü, fena. þenaat: Fenâlýk, kötülük, alçaklýk.
Muhakkak ki göklerin ve yerin yaratýlýþýnda ve gece ile gündüzün deðiþmesinde akýl sahipleri için Allah'ýn varlýk ve birliðine, kudret ve rahmetine iþaret eden pek çok deliller vardýr. Âl-i Ýmran Sûresi: 190 / Âyet-i Kerime Meâli
ÝHLÂSLA TEDAVÝ yyasar@yeniasya.com.tr
nsanî zaaflar ve inanç problemleri, farklý farklý kiþilikte insan tiplerini ortaya çýkarmaktadýr. Her biri bir bozulmanýn sonucunda oluþan hastalanmalar, sosyal hayatý da ciddî tehdit eder boyutlara ulaþmaktadýr. Bu hastalýklar insanlarýn birbirlerine olan güvenlerini sarstýðý gibi, sosyal bir varlýk olan insanýn çevresiyle iletiþimini kesen ve beraber adýmlar atmaya engel olan sonuçlar doðurmaktadýr. Bütün bu sosyal hastalýklarýn temelinde sadece insanlarý memnun etme çabasý bulunur. Bunun da altýnda, kendi nefsî hislerini tatmin ve bir takým gerçeklerden kaçýþlar vardýr. Sosyal hastalanmalarý netice veren insan tiplerinden birisi de, bulunduðu konumun duygusunu taþýmayýp, büyük görünüp, küçük davranýþlar sergileyenlerdir. Bulunduðu konumun tecrübelerine, bilgisine sahip olmadan, sýkýntýsýna katlanmadan gelen insanlar, o konumun gereði olan davranýþlarý sergileyemezler. Hamlýk, samimiyetsizlik, ciddiyetsizlik, laubalilik gibi küçüklüðün alâmeti olan davranýþlar gösterirler. Büyük konumlardaki bu tip insanlarýn söz ve davranýþlarý etkili olmayýp, hem iç hem de dýþ yýkýmlarý ve veballeri içinde barýndýran sonuçlar doðuracaktýr. Cenâb-ý Hak, bu dünyayý hikmet dünyasý olarak yaratmýþtýr. Her þeyi bir merdivenin basamaklarý gibi vaz etmiþtir. Tâ ki, her aþamanýn, her basamaðýn sýkýntýlarý ve kazanýmlarý bir üst basamaða hazýrlar. Dolayýsýyla basamaklarý atlayarak konum elde edenler, yeterli ruhî olgunluða eriþmeden, söz ve davranýþlarýnda istikamet kazanmadan, zahmetlerini çekmeden, hak etmedikleri konumlara geleceklerinden, düþmeleri de o nispette kolay ve derin olacaktýr. Münâzarât adlý eserinde Bediüzzaman, insanlarýn taþýdýklarý duygu ve gösterdikleri davranýþýn bulunduklarý konuma uygunluðunu þöyle izah etmektedir: “Zira, her bir insan için, içinde görünecek ve onunla nâsý [insanlarý] temaþa edecek bir mertebe-i haysiyet ve þöhret vardýr. Ýþte o mertebe eðer kamet-i istidadýndan [kabiliyet mertebesinden] daha yüksek ise, o, o seviyede görünmek için tekebbür ile ona uzanýp, tetavül [uzama/zulüm etme] ve tekebbür edecektir. Þayet kýymet ve istihkaký daha bülend [yüksek] ise tevazu ile tekavvüs edip [bükülüp] ona eðilecektir.” Kendi hislerini bilme, kendine karþý dürüst davranma, nefsî muhasebe gibi konularda baþarýlý olamayan insanlar, dýþ dairelerdeki bazý iþleri baþarabilir, netice de alabilirler, ancak bu gerçekte baþarýlý olmak anlamý içermez. Saðlýklý ve baþarýlý kiþiler, kendine karþý dürüst olan, kendi zaaf ve güçlü yönlerini keþfedebilen kiþilerdir. Böyle insanlar uzun vadede istikrarlý ve baþarýlý olurlar. Aksi halde en önemli iç dairelerinde problemler yaþayanlar, dýþ dairede yani sosyal hayatta kýsa vadede baþarýlý gözükseler de uzun vadede bu mümkün deðildir. Çünkü kametleri kýymetleri nispetinde deðildir. Sosyal hayat içerisinde türlü türlü kiþilik tipler vardýr. Bu kiþilikler kýsa vadede ve basit iliþkilerde tam olarak anlaþýlmayabilirler. Özellikle de bu kimseler nazar-ý âmmede bazý iþler baþarmýþlarsa, bunlarý anlamak daha da zordur. Bir insanýn baþarýlý ve istikametli olduðunun anlaþýlabilmesi elbette bazý temel kýstaslarla mümkündür. Yani en kritik anlarda verilen kararlar, ticaret veya alýþ veriþ gibi, borçlanma gibi, söz verme gibi kiþiyi test eden davranýþlarýn nasýllýðý ve daha özelde ise, kiþinin kendi dünyasýndaki ibadetleri, kendine verdiði sözler kiþi hakkýnda saðlýklý
İ
bilgiler verebilecektir. Meselâ sosyal olarak bukalemun tipli ihlâssýz insanlar ve ihlâssýz duygular sergileyenler, eðer toplumun onayýný kazanacaklarsa, bir þey söyleyip, baþka bir þey yapmaktan çekinmezler. Yani topluma gösterdikleri yüzleri ile özel gerçeklikleri arasýnda çeliþkiler vardýr. Çevresinden aldýðý sinyaller doðrultusunda kiþiliklerini inanýlmaz bir esneklikle deðiþtirebilen, her türlü ortama uyum saðlayabilen kiþiler, güven vermedikleri gibi, inanç noktasýnda da ciddî problem yaþýyor demektir. Oysa dýþ dünyada yaþananlar ne olursa olsun, bir kul için vicdan dairesindeki en önemli þey, kendi içindeki tutarlýlýk ve Yaratýcýsý ile olan saðlýklý baðýdýr. Bu bað tam olarak oluþmamýþsa, dýþ dünya ile olan baðýn saðlam olmasý mümkün olmadýðý gibi, olsa da derin deðildir. Çünkü kalplere hükmeden ancak Allah’týr. Bu tip insanlar gerçekte olaylar karþýsýnda ne hissettiklerini söylemek yerine, hiçbir tepki vermeden önce karþýdakini yoklayýp, kendisinden ne istendiðine dair bir ipucu bulmaya çalýþýrlar. Ýyi geçinmek ve sevilmek için sevmedikleri kiþilerin sevildiklerini sanmalarýný isterler.
‘‘
Ýç dairedeki, çoðu zaman kiþinin kendisine bile itiraf edemediði hastalýklarý, insan ancak ihlâs düsturlarýyla tedavi edebilir. Gerek þahsî ve gerekse sosyal hayattaki hastalanmalarýn temelinde ihlâssýzlýk olduðu gibi, çözümü de ihlâs hakikatlerini yaþamakla mümkün olacaktýr.
Sosyal yeteneklerini, farklý sosyal durumlarýn gereklerine uydurmak için kullanýrlar. Ve kiminle olduklarýna baðlý olarak çok farklý davranýþlar sergilerler.
Oysa aslolan, kiþinin kendine karþý dürüstlüðü ve iç dairedeki istikametidir. Kiþinin sosyal sonuçlarý ne olursa olsun, kendi içindeki hisler ve deðerler doðrultusunda hareket etmesi gerekir. Böyle olan insan hakikî anlamda güçlü olacaktýr. Çünkü asýl sonsuz güç sahibine dayanmýþtýr. Sosyal hayatýn içerisinde bu tip kiþilerin tedavisi ancak ihlâs ile mümkündür. Ýç dairedeki, çoðu zaman kiþinin kendisine bile itiraf edemediði hastalýklarý, ancak insan ihlâs düsturlarýyla tedavi edebilir. Ýhlâs Risâlesi’ndeki, “en mühim bir esas, en büyük bir kuvvet, en makbul bir þefaatçi, en metin bir nokta-i istinat, en kýsa bir tarik-i hakikat, en makbul bir duâ-i manevî, en kerametli bir vesile-i makasýd, en yüksek bir haslet, en safi bir ubudiyet” ihlâstýr. Bediüzzaman’ýn ihlâsý bu dokuz mertebede izahý ve faydalarý, aslýnda her biri farklý bir insan tiplemesinin hastalýklarýna reçetedir. Aslýnda bu nokta, ihlâsýn unsurlarýný ve faydalarýný sayarken, ayný zamanda insanýn hasta olduðu alanlarý da tesbit etmiþ olmaktadýr. Hâsýlý, gerek þahsî ve gerekse sosyal hayattaki hastalanmalarýn temelinde ihlâssýzlýk olduðu gibi, çözümü de ihlâs hakikatlerini yaþamakla mümkün olacaktýr.
4
HABER
4 HAZÝRAN 2011 CUMARTESÝ
Baþörtülülere de duyarlýlýk cakir@yeniasya.com.tr
Sahtesi öldürür de gerçeði öldürmez mi? aþlýk biraz þarký sözüne benzedi, ama maksadýmýz þarkýlardan bahsetmek deðil. Gazeteler bir kaç günden beri Bodrum’da bir iki Rus turistin ‘sahte içki sebebiyle’ ölmesini tartýþýyor. Ýddiaya göre Bodrum’da düzenlenen turistik bir yat turunda turistlere sunulan alkollü içkiler ‘sahte’ imiþ. Bu sebeple 3 Rus turist ölmüþ, 10 kiþi de zehirlenmiþ... “Çok satan” gazeteler bir yandan “Sahte içki öldürdü” diye sayfa sayfa haberler yayýnlarken, ayný gün baþka sayfalarýnda da “sahte olmayan gerçek alkollü içkiler”in reklâmýný yapýyor. Bu çeliþkiye ne demeli? Bu sebeple, “Sahte alkollü içki öldürür de gerçek alkollü içki öldürmez mi?” diye sormak gerekiyor. (Bkz. Sabah ve Hürriyet, 3 Haziran 2011) Gazetelerdeki haberlerden öðreniyoruz ki, sahte içki üretimi yaparak ölüme sebep olanlar hakkýnda “Taksirle adam öldürme” suçundan dâvâ açýlýyormuþ. Bu suçun cezasý da 2 yýldan 15 yýla kadar çýkabiliyormuþ. Ayný gazetelerde “Sahte içki nasýl anlaþýlýr?” rehberi de yer alýyor. (HaberTurk, 3 Haziran 2011) Özelde medya ve genelde Türkiye, ‘sahte içki’ ile de mücadele etsin; ama ondan daha önce ‘gerçek alkollü içki’lerle mücadele etmek gerekmiyor mu? “Sahte içki” 3 ya da 5 kiþinin ölümüne sebep oluyorsa, “gerçek alkollü içki”lerin binlerce kiþinin ölümüne sebep olduðu belli deðil mi? Sahte içki ile mücadele ederken, sahte olmayan içkilerle mücadeleyi unutmak, hatta sanki ‘Gerçek alkollü içki ölüm sebebi olmaz’ gibi bir hava yaymak ne kadar yanlýþ! Alkollü içkilerin gazetelerde reklâmlarýnýn sona ermesi için ‘þahsî kampanya’ da açtýk, ama nafile! Türkiye’yi idare edenlerin, Saðlýk Bakanlýðýnýn ve bilumum siyasetçilerin gündeminde böyle bir dert, böyle bir mesele yok. Onlar ‘büyük iþler’in peþinde koþarken, cemiyet biraz daha ‘alkollü içki denizi’ne sürükleniyor. Bu konudaki ‘kampanya’mýzý tekrar hatýrlatalým. Þunu söylüyoruz: “Nasýl ki sigaranýn reklâmlarý gazetelerde yer alamýyor, o halde daha zararlý olduðu tartýþmasýz olan ‘alkollü içki’lerin reklâmlarý da gazetelerde yer almasýn!” Türkiye’yi idare edenlerden çok þey mi istiyoruz? Saðlýk Bakanlýðýndan, TBMM’den çok þey mi istiyoruz? Baþbakanlýða, “Aile”den sorumlu Devlet Bakanlýðýna, uygulanmasý imkânsýz bir talep mi dile getiriyoruz? Nedense, “duyarlý medya” da bu konuda sessiz. Tekrarlayalým: “Duyarlý medya” bu konuyu gündemine alsa ve ortak bir kampanya açarak, “Alkollü içkilerin gazetelerde reklâmý sona ersin” dese; inanýn bir haftada bu reklâmlar sona erer. Biliyoruz ki “Toplu vurdukça yürekler, onu top sindiremez.” Peki, “duyarlý medya” bu konuyu niçin gündemine almaz? Türkiye’yi idare edenler zora girer diye mi? “Alkollü içkilerin gazeteler eliyle reklâmý yapýlmasýn” talebi haksýz bir talep mi? Türkiye’yi idare edenler böyle düþünüyorsa, lütfen çýkýp açýklasýnlar. “Tam da seçim zamanýnda böyle meseleler gündeme gelir mi? Hele seçim zamaný bir geçsin!” diyenler varsa, onlara da hatýrlatýrýz ki “Biz çok seçim dönemi sonrasý gördük!” Ýyi yapana ‘iyi yapýyorsun’ demek gerektiði gibi, kötü yapana da ‘kötü yapýyorsun’ demek lâzým. Türkiye’yi idare edenler bu hususta apaçýk ‘kötü’ yapýyorlar. Onlarý ikaz etmek ve yanlýþlara son vermek gekekir. “Yol, su, elektrik” için yapýlan çalýþmalar önemli de, “aile, gençlik, ahlâk, maneviyat” için yapýlan çalýþmalar önemsiz ve boþ iþ mi? Akif Emre, HAMAS’ý deðerlendirdiði bir yazýsýnda þöyle demiþ: “(...) Türkiye’de uygulamaya konan neoliberal politikalarýn fark edilmemesi, seküler muhafazakârlaþma ile Ýslâmileþme-Ýslâmcýlýk ayrýmýný yapamamanýn verdiði bir romantizm bir müddet daha devam edecek görünüyor.” (Yeni Þafak, 26 Mayýs 2011) “Alkollü içki reklâmlarý” gibi meseleleri “lüzumsuz iþler” listesine koymak “dünyevîleþme”nin göstergesi deðil mi?
B
Kýlýçdaroðlu'dan Baþbakana dâvâ
CHP Genel Baþkaný Kemal Kýlýçdaroðlu, ‘’kiþilik haklarýna saldýrýda bulunduðu’’ iddiasýyla, Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan hakkýnda, 50 bin liralýk manevî tazminat dâvâsý açtý. Kýlýçdaroðlu’nun avukatý Mutluhan Karagözoðlu tarafýndan açýlan dâvânýn dilekçesinde, Erdoðan’ýn, 1 Haziran 2011 tarihinde Ýstanbul Haliç Kongre Merkezinde düzenlenen Proje Tanýtým Toplantýsýnda, ‘’Kýlýçdaroðlu’nun kiþilik haklarýna aðýr bir þekilde saldýrý niteliði taþýyan hakaretlerde bulunduðu’’ ileri sürüldü. Ankara / aa
ÖZGÜR-DER eski Baþkaný Hülya Þekerci, “Seviye Belirleme Sýnavý’na (SBS) girecek öðrenciler için hafta sonu itibariyle AKP’nin sesli propagandaya ara vereceðini açýklayan Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan’ýn SBS duyarlýlýðýnýn baþörtülü öðrencileride kapsýyor mu?” diye sordu. Þekerci yaptýðý açýklamada, ilköðretim 7. ve 8. sýnýf öðrencilerinin 4-5 Haziran tarihlerinde yapýlacak SBS’ye gireceklerini hatýrlatarak, “Bu sýnavýn sadece ilköðretim öðrencilerinin bilgi seviyelerinin deðil, Türkiye’de hukuk ve özgürlük seviyesinin de test edildiði bir sýnav olacaðýný düþünüyoruz” dedi. Baþbakan Erdoðan’ýn Isparta’da öðrencilerin stres yaþamamalarý adýna önemli bir çaðrý yaptýðýný ve hafta so-
nu itibariyle AKPnin sesli propagandaya ara vereceðini açýkladýðýný hatýrlatan Þekerci, “Baþbakan’ýn SBS duyarlýlýðýnýn baþörtülü öðrencileride kapsayýp kapsamadýðýný?” sordu. Þekerci þunlarý kaydetti: “Öðrencilerin tümünün doðal olarak yaþadýklarý sýnav heyecaný ve kaygýsýna ilâveten, bazýlarýnýn çok daha yýpratýcý bir muameleye maruz kalma endiþesi içinde olacaklarý kesin. Bundan önce yapýlan bazý sýnavlarda olduðu gibi yine baþörtülü öðrenciler, bir takým faþizan zihniyetli memurlarýn iþgüzarlýklarý nedeniyle anlamsýz, hukuksuz ve zalimane bir yasakla karþý karþýya kalacaklar. Herkesin serbest kýyafetle istediði þekilde girebildiði sýnava girebilmeleri baþörtülü olduklarý için engel-
lenebilecek, baský ve dayatmayla yüz yüze gelebilecekler. Bu aþamada baþta SBS’yi organize eden Millî Eðitim Bakanlýðý yöneticileri olmak üzere tüm sorumlularý mantýklý ve adil davranmaya ve yaþanabilecek zorbalýða karþý duyarlý olmaya, tedbir almaya çaðýrýyoruz. Lütfen kendinizi baþörtülü çocuklarýmýzýn, gençlerimizin ve onlarýn ailelerinin yerine koyun ve insaflý davranýn! Ellerine yetki verilmiþ birtakým yasakçý zorbalarýn çocuklarýmýzýn psikolojilerini bozmalarýna, geleceklerini karartmalarýna izin vermeyin! Hiçbir mevzuat hükmü insanlarýn temel hak ve özgürlüklerinden önde deðildir, hiçbir mevzuat hükmü temel haklarýn kýsýtlanmasýna gerekçe gösterilemez.” Ýstanbul / Yeni Asya
Balyoz’da 4 muvazzaf daha tutuklandý
“BALYOZ Planý” soruþturmasý kapsamýnda Hava Harp Okulu Komutaný Tümgeneral Ýsmail Taþ’ýn da aralarýnda bulunduðu 6 muvazzaf askerden 4’ü tutuklandý. Beþiktaþ’taki Ýstanbul Adliyesinde, ‘’Balyoz Planý’’ soruþturmasýný yürüten özel yetkili Cumhuriyet Savcýsý Hüseyin Ayar tarafýndan ifadelerinin alýnmasýnýn ardýndan, tutuklanmalarý talebiyle Ýstanbul Nöbetçi 14. Aðýr Ceza Mahkemesine sevk edilen Hava Harp Okulu Komutaný Tümgeneral Ýsmail Taþ, Deniz Hakim Albaylar Ali Cengiz Þirin ve Onur Uluocak, Deniz Kurmay Albay Rafet Oktar, Deniz Binbaþý Ayhan Üstbaþ ve Deniz Hakim Binbaþý Doðan Uysal’ýn sorgularý tamamlandý. Þüphelilere iliþkin dosyayý saat 21.00 itibariyle inceleyen nöbetçi hakim, saat 24.00’te baþladýðý ve 3 saat süren sorgulama sonunda Hava Harp Okulu Komutaný Tümgeneral Taþ, Deniz Hakim Albay Uluocak, Deniz Kurmay Albay Oktar ve Deniz Binbaþý Üstbaþ’ýn, ‘’Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini cebren ortadan kaldýrmaya teþebbüs’’ suçundan tutuklanmasýna karar verdi. Hakim, þüphelilerden Deniz Hakim Albay Þirin ve Deniz Hakim Binbaþý Uysal’ýn ise serbest býrakýlmasýna hükmetti. Ýstanbul / aa
Askerî belge çalan ere 2,5 yýl hapis
Genel Yayýn Müdürümüz Güleçyüz (saðda), ile ODTÜ Felsefe Bölümü Öðretim Üyesi Prof. Dr. Yasin Ceylan'a Haber kanalýnda sorularý cevaplandýrdý.
DÝN ORTAK DEÐERÝMÝZDÝR GENEL YAYIN MÜDÜRÜMÜZ GÜLEÇYÜZ: DÝN UMUMUN MALI. SÝYASETE ÂLET EDÝLEMEZ. ÝDEOLOJÝK KAVRAMLAR DIÞINDA TUTULMALIDIR. GENEL Yayýn Müdürümüz Kâzým Güleçyüz, dinin umumun malý olduðunu belirterek, siyasete âlet edilemeyeceðini söyledi. Atv'nin haber kanalý a Haber'de "Satýr Arasý" programýna katýlan Genel Yayýn Müdürümüz Güleçyüz, 2 Haziran Perþembe tarihli gazetemizin "Kürt sorununu Nurcular çözer" baþlýklý manþeti ekseninde sorularý cevapladý. Güleçyüz, Kürt sorununun Said Nursî'nin asrýn baþlarýnda önerdiði reçete ile çözülebileceðini belirtti. Said Nursî'nin inanç temelinde beraberliði öngören bir reçetesi olduðunu belirten Güleçyüz, "3 düþmanýmýza karþý 3 çözüm vardýr; cehalet, zaruret ve ihtilâfa karþý sanat, marifet ve ittifak çareleri mevcuttur" dedi. Said Nursî'nin Medrese-
tüzzehra projesinin hayatý boyunca takipçi olduðunu belirten Güleçyüz, bu üniversite projesi ile din ve fen ilimlerinin birlikte okutulmasýnýn amaçlandýðýný ifade etti. Güleçyüz, "Orada dil konusunda orjinal olarak þu vardýr: Arapça vacip, Türkçe lazým ve Kürtçe caiz. Orada din ve fen ilimlerinin beraber okutulmasý ve kaynaþtýrýlmasý vardýr" dedi. Kâzým Güleçyüz, dinin umumun malý olduðunu belirterek, siyaset âlet edilemeyeceðini söyledi. Güleçyüz, "Din ortak deðerdir. Ýdeolojik kavramlar dýþýnda tutulmalýdýr. Camileri, devlet dairesi olarak görmek yanlýþtýr. Dini eylemlerden uzak tutmak gerekir. Etnik sorunlarýn çözümünde ise ümmet anlayýþý hep kötülenmiþtir" diye konuþtu. Ýstanbul / Yeni Asya
CEYLAN: DÝYANET, DÝN ADINA KONUÞMALI YENÝ ASYA'NIN açýklamalarýný manþete taþýdýðý Orta Doðu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Felsefe Bölümü Öðretim Üyesi Prof. Dr. Yasin Ceylan da programa katýldý. Prof. Dr. Ceylan, "Orijinal Nurcularýn Kürt meselesini çözmeye daha yakýn olduðunu" söylediðini kaydetti. Prof. Dr. Ceylan, anadilde eðitim konusunun Kürtlerin bir talebi olduðunu belirterek, "Türkçe resmî dildir" teziyle cevaplanmaya çalýþýldýðýný söyledi. Prof. Dr. Ceylan, þunlarý kaydetti: "Ancak çocuðun bir yaþa kadar öðrendiklerini ana dilinde öðrenmesi þarttýr. Kürt çocuklarýnýn daha ana dillerini öðrenmeden Türkçe öðrenmeye baþlamalarý sorundur. Bilimi ve fenni iyi anlayan Kürt çocuklarý istiyorsak, anadilde eðitim gereklidir. Hangi noktadan bakarsak bakalým ana dili yasaklayan bir kanun yoktur. Diðer bir dili yasaklayan Ýslâmî prensip de yoktur. Çeþitli ülkerde baþka dilleri konuþan insanlar vardýr. Onlar için kýsýtlama söz konusu deðildir. Ýnsanlarýn dillerini geliþtirip konuþmalarý için teþvik edilmektedir." Baþbakanýn "asimilasyon bitti" sözünün ne kadar geçerli olduðunu anlayamadýðýný ifade den Prof. Dr. Ceylan, "Dile izin verilmiyorsa, asimilasyon devam ediyor demektir. Asimilasyona karþý isek, anadilde eðitimi Kürt çocuklarýna vermeliyiz" diye konuþtu. Prof. Dr. Ceylan, Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý'nýn baðýmsýz bir kurum olarak rejimin gölgesinde kalmamasý gerektiðini belirterek, "Diyanet din ve Ýslâm adýna konuþmalýdýr" dedi.
‘Ne teþvik ederiz, ne de engelleriz’ DIÞÝÞLERÝ Bakaný Ahmet Davutoðlu, Gazze’ye gidecek yardým konvoyunun bir hükümetin ya da bir ülkenin yönlendirmesi ile hareket etmediðini söyleyerek, “Ne ‘yap’ diye teþvik etmiþtir Türkiye, ne de ‘yapma’ diye bir talimat verebilir” dedi. Seçim çalýþmalarý için bulunduðu Konya’da özel bir TV kanalýnýn sorularýný cevaplayan Davutoðlu, Ýsrail’in etkili gazetelerinden sað eðilimli Jerusalem Post gazetesinin, “Ýsrail hükümetinin, AKP’nin Ýsrail karþýtý açýklamalarýna seçimlere kadar yanýt vermememe kararý aldýðýný” yazdýðýnýn hatýrlatýlarak, Gazze’ye gidecek olan yeni yardým konvoyu ile ilgili görüþlerinin sorulmasý üzerine, Türkiye’nin demokratik bir ülke olduðunu vurgulayarak, konvoylar için “Ne ‘yap’ diye teþvik etmiþtir Türkiye, ne de ‘yapma’ diye bir talimat verebilir” dedi. Bakan Davutoðlu, yeni konvoy ile ilgili olumsuz bir senaryo geliþmemesi için üzerine düþeni yaptýklarýný, bunun geçen sene
de böyle olduðunu belirterek, Gazze’ye uygulanan ablukanýn yasal olmadýðýný ve Ýsrail dýþýnda da bunun yasal olduðunu iddia eden bir taraf ya da açýklama bulunmadýðýný hatýrlattý. Yasal olmayan bu ablukanýn, Filistin’de iç uzlaþý saðlanmasýnýn ardýndan zaten olmayan meþruiyetini daha da yitirdiðini belirten Davutoðlu, uluslar arasý toplumun bu hukuksuzluk için Ýsrail’e çok güçlü mesajlar vermesi gerektiðini, bu olmayýnca da sivil toplum kuruluþlarýnýn çabalarýnýn gündeme geldiðini kaydetti. Bakan Davutoðlu, bu çabalarýn bir hükümetin ya da bir ülkenin yönlendirmesi ile olmadýðýný, dolayýsýyla “Türkiye bunu engellesin” söyleminin yanlýþ olduðunu anlatarak, yardým konvoyunun sadece Türklerden oluþmadýðýný, baþka ülkelerin vatandaþlarýnýn da bulunduðunu, eðer sorulacaksa o zaman bu ülkelere de kendi vatandaþlarýnýn katýlýmýný neden engelleyemediðinin sorulmasý gerektiðini ifade etti. Ankara / aa
RACHEL CORRIE ÖDÜLÜ FURKAN DOÐAN’A AMERÝKAN-ARAP Ayrýmcýlýkla Mücadele Komitesi 2011 yýlý Rachel Corrie ödülünün, Ýsrail’in Mavi Marmara gemisine düzenlediði saldýrýda hayatýný kaybeden ABD-Türk vatandaþý Furkan Doðan’a verileceði bildirildi. Furkan Doðan’ýn babasý Erciyes Üniversitesi Öðretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Ahmet Doðan, yaptýðý açýklamada, Gazze’de Filistinli bir doktora ait evin yýkýlmasýna engel olmaya çalýþýrken 16 Mart 2003 yýlýnda Ýsrail ordusuna ait bir buldozer tarafýndan kasten ezilerek trajik bir þekilde öldürülen barýþ aktivisti Rachel Corrýe anýsýna her yýl ödül töreni düzenlendiðini, bu yýlki ödülün de Furkan Doðan’a verildiðini söyledi. Doðan, ödülün Washington DC’de 12 Haziran Pazar günü yapýlacak Ulusal Kongre sýrasýnda, Filistin yemeðinde (brunch), kendilerine verileceðini belirtti. Kayseri / aa
BÝNGÖL’ÜN Genç ilçesinde yazýcý olarak görev yaptýðý birliðinden terhis olduktan 6 gün sonra Ýstanbul’da, içerisinde gizli bilgilerin bulunduðu 5 adet flaþ bellekle yakalanan piyade er L.Y, 2 yýl 6 ay hapis cezasýna çarptýrýldý. Diyarbakýr 5. Aðýr Ceza Mahkemesi’nde görülen karar duruþmasýna, tutuksuz yargýlanan sanýk L.Y. katýlmadý. Cumhuriyet Savcýsý, hazýrladýðý mütalaasýný okuduktan sonra mahkemeye sundu. Mütalaada, Ýstanbul’da yakalanan L.Y. ile ilgili soruþturma dosyasýnýn ‘’yetkisizlik kararý’’ ile askerî birliðinin baðlý olduðu Elazýð 8. Kolordu Komutanlýðý Askeri Savcýlýðýna, oradan da ‘’görevsizlik kararý’’ ile Özel Yetkili Diyarbakýr Cumhuriyet Baþsavcýlýðýna gönderildiði belirtildi. Sanýk L.Y’nin, Bingöl’ün Genç ilçesindeki askeri birliðinden terhis edildikten 6 gün sonra Ýstanbul’un Gültepe Mahallesi’nde saat 02.00 sýralarýnda parkta beklerken durumundan þüphelenen polis ekibi tarafýndan üzerinin arandýðý ve 5 adet flaþ belleðin ele geçirildiði belirtilen mütalâada, flaþ belleklerde, insansýz hava aracýnýn rota ve uçuþ sürelerine iliþkin çizelge, keskin niþancýlarýn yerleri, gözetleme ve ateþ sahalarýný gösteren fotoðraflar ve operasyon timlerinin durumlarýnýn yaný sýra çok sayýda gizli belge ile operasyonda ölü olarak ele geçirilen terör örgütü üyelerine ait fotoðraflar bulunduðu kaydedildi. Mütalaada, L.Y’nin yanýnda bulunan çantada ise ‘’1 No’lu Harekat Planý’’ baþlýklý, Genelkurmay Baþkanlýðýna ait, üzerinde ‘’çok gizli’’ yazýlý belge ile 1 adet üsteðmen rütbeli üniforma, askeri bot, 60 adet plastik kelepçe ile bazý askeri malzemelerin ele geçirildiði ifade edildi. Mahkeme, verdiði kýsa bir aranýn ardýndan sanýk L.Y’i TCK’nýn 327/1. maddesinde yer alan ‘’devletin güvenliðine iliþkin bilgileri temin etme’’ suçu kapsamýnda 2 yýl 6 ay hapis cezasý kararý verdi. Diyarbakýr / aa
Baþsavcý Kavak: 5 yýl önce olsaydý tutuklatýrdým
DÝYARBAKIR Cumhuriyet Baþsavcýsý Durdu Kavak, Dicle Üniversitesinde düzenlenen bir törende, Kürtçe ve çeþitli dillerde þarkýlara eþlik ettikten sonra, ‘’2006 yýlýnda buraya ilk geldiðimde böyle bir programa katýlmýþ olsaydým ve burada böyle bir parça söylenmiþ olsaydý bu töreni terk eder, bu parçayý söyleyen herkesi gözaltýna alýr, tutuklatýrdým’’ dedi. Dicle Üniversitesi Týp Fakültesi Hastanesine ‘’ISO 9001’’ belgesi verilmesi dolayýsýyla Týp Fakültesi konferans salonunda tören yapýldý. Törene, Diyarbakýr Valisi Mustafa Toprak, Rektör Prof. Dr. Ayþegül Jale Saraç, Diyarbakýr Cumhuriyet Baþsavcýsý Durdu Kavak ve öðretim üyeleri katýldý. Törende, Konservatuvar öðrencilerince seslendirilen Türkçe, Kürtçe, Ermenice ve Zazaca þarkýlara Kavak ve bazý protokol üyeleri ile öðretim üyeleri de tempo tutarak eþlik etti. Kavak, yaptýðý konuþmada, þunlarý söyledi: “Sevgili sanatçýlarýmýz bize farklý dillerde þarkýlar söyledi. 2006 yýlýnda buraya ilk geldiðimde böyle bir programa katýlmýþ olsaydým ve burada böyle bir parça söylenmiþ olsaydý, bu töreni terk eder, bu parçayý söyleyen herkesi gözaltýna alýr, tutuklatýrdým. Diyorlar ya, ‘Deðiþmeyen tek þey deðiþimdir...’ Aklý baþýnda olan herkes de deðiþimin önünde durmaz. Deðiþimin önünü açar. Sizlere bu deðiþimin önünü açtýðýnýz için teþekkür ediyorum. Üniversite camiasýný bütünüyle bir kez daha alkýþlýyorum. Yaptýðý ameliyatlarla literatüre giren tüm hocalarýmýzý tebrik ediyorum.’’ Diyarbakýr / aa
Ýklim Bayraktar’a takipsizlik
ANKARA Cumhuriyet Baþsavcýlýðý, CHP Grup Baþkanvekili Muharrem Ýnce’nin þikayeti üzerine, ‘’Hakaret’’ ve ‘’Ýftira’’ suçlarý kapsamýnda yaptýðý soruþturmada, gazeteci Ýklim Ayfer Kaleli hakkýnda ‘’kovuþturmaya yer olmadýðýna’’ karar verdi. Alýnan bilgiye göre, Cumhuriyet Savcýsý Abdulvahap Yaren tarafýndan verilen ‘’takipsizlik’’ kararýnda, Kaleli’nin basýna yansýyan bir takým beyanlarý ile katýldýðý bir televizyon programýndaki sözleri sebebiyle hakkýnda suç duyurusunda bulunulduðu hatýrlatýldý. Kararda, söz konusu televizyon programýnýn yayýn görüntülerinin RTÜK’ten getirtilerek içerik çözümünün yaptýrýldýðý, yapýlan incelemede Kaleli’nin bu program sýrasýnda sarf ettiði hiçbir sözün hakaret ya da iftira unsurlarýný taþýmadýðýnýn anlaþýldýðý kaydedildi. Kaleli’nin, savcýlýk ifadesinde, 8 Mart 2011 tarihinde katýldýðý televizyon programýnda yaptýðý konuþmalar dýþýnda, basýna veya medya kuruluþlarýna herhangi bir söz söylemediðini ve açýklama yapmadýðýný beyan ettiði aktarýlan kararda, Kaleli’nin, bazý internet haber siteleri ile bir gazetedeki yorum ve yazýlarýn da kendisine ait olmadýðýný söylediði belirtildi. Kararda, Ýklim Ayfer Kaleli’nin, gazete ve internet sitelerinde yer alan yazýlarla baðlantýsýnýn tespit edilemediði, televizyon programýnda sarf ettiði sözlerde ise suç unsuru bulunmadýðý gerekçesiyle ‘’kovuþturmaya yer olmadýðýna’’ karar verildiði ifade edildi. Ankara / aa
HABER
Y
Genel Yayýn Müdürü
Yayýn Koordinatörü
Haber Müdürü Recep BOZDAÐ Ankara Temsilcisi Mehmet KARA Reklam Koordinatörü Mesut ÇOBAN Görsel Yönetmen: Ýbrahim ÖZDABAK
Kâzým GÜLEÇYÜZ
Abdullah ERAÇIKBAÞ
Abone ve Daðýtým Koordinatörü: Adem AZAT
Yeni Asya Gazetecilik Matbaacýlýk ve Yayýncýlýk Sanayi ve Ticaret A.Þ. adýna imtiyaz sahibi
Mehmet KUTLULAR Genel Müdür
Recep TAÞCI
Yazý Ýþleri Müdürü (Sorumlu) Mustafa DÖKÜLER Ýstihbarat Þefi Mustafa GÖKMEN Spor Editörü Erol DOYURAN
Yeni Asya basýn meslek ilkelerine uymaya söz vermiþtir.
4 HAZÝRAN 2011 CUMARTESÝ
Merkez: Gülbahar Cd., Günay Sk., No: 4 Güneþli 34212 Ýstanbul Tel: (0212) 655 88 59 Yazýiþleri fax: (0212) 515 67 62 Kitap satýþ fax: (0212) 651 92 09 Gazete daðýtým: Telefax (0212) 630 48 35 ÝlânReklam servisi fax: 515 24 81 Caðaloðlu: Cemal Nadir Sk., Nur Ýþhaný, No: 1/2, 34410 Ýstanbul. Tel: (0212) 513 09 41 ANKARA TEMSÝLCÝLÝÐÝ: Meþrutiyet Cad. Alibey Ap. No: 29/24, Bakanlýklar/ANKARA Tel: (312) 418 95 46, 418 14 96, Fax: 425 03 36 ALMANYA TEMSÝLCÝLÝÐÝ: Zeppelin Str. 25, 59229 Ahlen, Tel: 004923827668631, Fax: 004923827668632 KKTC TEMSÝLCÝLÝÐÝ: Avni Efendi Sok., No: 13, Lefkoþa. Tel: 0 542 859 77 75 Baský: Yeni Asya Matbaacýlýk Daðýtým:Doðan Daðýtým Sat. ve Paz. A.Þ.
Yayýn Türü: Yaygýn süreli
NAMAZ VAKÝTLERÝ Hicrî: 2 Recep 1432 Rumî: 22 Mayýs 1427
ISSN 13017748
Ýller Adana Ankara Antalya Balýkesir Bursa Diyarbakýr Elazýð Erzurum Eskiþehir Gaziantep Isparta
Ýmsak 3.28 3.20 3.47 3.42 3.33 3.03 3.03 2.46 3.30 3.20 3.43
Güneþ 5.13 5.14 5.32 5.35 5.29 4.51 4.53 4.41 5.24 5.05 5.30
Öðle 12.44 12.54 13.03 13.14 13.09 12.24 12.28 12.20 13.03 12.36 13.03
Ýkindi 16.33 16.49 16.51 17.08 17.04 16.15 16.21 16.15 16.58 16.25 16.53
Akþam 20.03 20.21 20.21 20.40 20.37 19.46 19.52 19.47 20.30 19.55 20.24
Yatsý 21.38 22.05 21.56 22.23 22.22 21.24 21.32 21.31 22.14 21.30 22.02
Ýller Ýstanbul Ýzmir Kastamonu Kayseri Konya Samsun Þanlýurfa Trabzon Van Zonguldak Lefkoþa
Ýmsak 3.28 3.52 3.06 3.17 3.34 2.56 3.13 2.45 2.47 3.13 3 .45
Güneþ 5.26 5.42 5.06 5.07 5.22 4.56 4.59 4.43 4.36 5.14 5.25
Öðle 13.09 13.17 12.50 12.43 12.55 12.40 12.30 12.26 12.12 12.58 12.51
Ýkindi 17.06 17.08 16.48 16.36 16.46 16.38 16.19 16.24 16.04 16.56 16.36
Akþam 20.40 20.40 20.22 20.07 20.17 20.12 19.49 19.57 19.35 20.30 20.05
5 Yatsý 22.28 22.19 22.11 21.47 21.54 22.00 21.25 21.45 21.14 22.20 21.36
Seçimin gölgelediði sorunlar... mkara@yeniasya.com.tr
ürkiye’nin gündemi bir hafta sonra yapýlacak seçim olurken, birçok sorununun çözümü de seçimden sonraya býrakýlmýþ durumda. Birçoðunun da vaat seviyesinde kalacaðý þimdiden belli. Bu sorunlardan birisi de eðitim alanýndaki sorunlar. Okullarýn kapanmasýna az bir zaman kala yaz boz tahtasýný dönen eðitim politikalarý yüzünden öðrenciler sýkýntý çekiyorlar. Ayný hükümet döneminde 6, 7 ve 8. sýnýfta okuyan öðrenciler için sýnav yapýlma kararý alýnmýþtý. Aradan geçen iki sene sonrasýnda bu uygulamadan vazgeçildi. Bazý öðrenciler sýnava girdi, bazýlarý ise girmedi. Bu konuda tam bir karmaþa söz konusu. Diðer taraftan üniversiteye giriþ imtihanýnda yaþanan tartýþmalar dolayýsýyla öðrencilerin motivasyonu bozulmuþ durumda. Önümüzdeki yýl üniversite imtihanýna girecek öðrenciler nasýl bir sistemle karþýlaþacaklarýný bilmiyorlar. Bir sene önce çýkan sistemde iki sýnava girecek öðrenciler bir sene sonra tek sýnava mý, yoksa iki sýnava mý gireceklerini dahi kestiremiyorlar. Eðitim sisteminin en önemli sorunlarýndan birisi de, sýnav ve dershane odaklý olmasý.
T
Hizan’da AKP konvoyuna saldýrý
BÝTLÝS’ÝN Hizan ilçesinde AKP konvoyuna taþlý, sopalý saldýrý düzenlendi, saldýrýda bazý araçlarda küçük çaplý hasar meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, ilçe merkezinde seçim çalýþmalarýný sürdüren AKP’li bir grup ile baðýmsýz milletvekili adayý Edip Safter Gaydalý’yý destekleyen bir grup arasýnda tartýþma çýktý. Kýsa sürede büyüyen tartýþmanýn ardýndan toplanan yaklaþýk 100 kiþilik bir grup, ilçe merkezinden geçmekte olan AKP milletvekili adaylarýnýn içinde bulunduðu konvoya taþlý, sopalý saldýrýda bulundu. Polis ekiplerinin olay yerine gelmesiyle olaylarýn büyümesi engellendi. Olayý haber alan baðýmsýz milletvekili adayý Gaydalý, Tatvan’dan Hizan’a geldi. Toplanan gruba kýsa bir konuþma yapan Gaydalý, taraftarlarýný, tahriklere kapýlmamalarý çaðrýsý yaptý. Hizan / aa
BDP’den mevlit istismarý
DÝYARBAKIR’DA BDP’ye yakýnlýðýyla bilinen Din Adamlarý Yardýmlaþma ve Dayanýþma Derneði (DÝAYDER) üyeleri tarafýndan Þeyh Said, Fegiye Teyran, Melaye Cizire, Ahmedi Hani, Said-i Nursi için Kürtçe ve Zazaca mevlit okutuldu. Sur ilçesindeki Saray Düðün Salonu’nda düzenlenen mevlide AKP Diyarbakýr Ýl Baþkan Yardýmcýsý Muhammet Akar, Dicle Fýrat Diyalog Grubu Baþkaný Muhittin Batmanlý ve BDP’nin desteklediði baðýmsýz milletvekili adayý Altan Tan da katýldý. Ýlginin az olduðu mevlidi BDP’nin sivil itaatsizlik eylemleri kapsamýnda baþlattýðý alternatif cuma namazlarýný kýldýran emekli imamlardan Gani Botayani ile Muhammet Kavari okudu. Mevlidin okutulduðu salona Fegiye Teyran, Said-i Nursi, Melaye Cizire, Ahmedi Hani ve Þeyh Said’in fotoðraflarýnýn bulunduðu büyük bir afiþ asýldý. Mevlide katýlanlara yemek ikram edildi. Burada kýsa bir konuþma yapan Altan Atan, 1924 yýlýndan sonra Türkiye’de Müslümanlarýn da Kürtlerin de hak ve hukuklarýnýn gasp edildiðini savundu. Tan, “12 Haziran’dan sonra Avrupa Birliði kriterleri gözetilerek hak ve hukukumuz verilirse, yýllardýr verilmeyen hakkýmýzý onlara helal edeceðiz. Ama hakkýmýz verilmezse, onlara zýkkým edip almak için mücadelemizi sürdüreceðiz.” dedi. Diyarbakýr / cihan
Öðrenci yurduna saldýrýya 7 tutuklama
ÞIRNAK’IN Cizre ilçesinde, özel bir erkek öðrenci yurduna düzenlenen saldýrýyla ilgili 7 kiþi tutuklandý. Gözaltýndaki bir kiþinin sorgusu ise sürüyor. Þýrnak Valiliðinden yapýlan yazýlý açýklamada, 26 Mayýs 2011 günü özel bir ortaöðretim öðrenci yurduna yapýlan ve 3 öðrencinin yaralandýðý saldýrýyla ilgili, eylemi yaptýklarý belirtilen 7 kiþinin tutuklandýðý bildirildi. Açýklamada, olayla ilgili gözaltýnda bulunan bir kiþinin sorgusunun sürdüðü kaydedildi. Ýdil Caddesi’nde izinsiz gösteri yapan bir grubun, imam hatip lisesi öðrencilerinin bulunduðu özel erkek öðrenci yurduna molotofkokteyli ve taþla saldýrmasý sonucu, öðrencilerden Hüseyin Dursun, Mehmet Salih Kent ve Fehmi Fidan yaralanmýþtý. Þýrnak / aa
Mevcut sistem; araþtýran, sorgulayan deðil, soru çözen, sýnava girdikten sonra da ezberlediklerini unutan bir gençlik meydana getiriyor. Millî Eðitim Bakanlýðý geçtiðimiz gün 28 bin öðretmen atamasý yaptý. Bu öðretmenler önümüzdeki eðitim-öðretim yýlýnda göreve baþlayacaklar. Sözleþmeli öðretmen uygulamasýna son verileceði söylenirken Temmuz ayýnda 15 bin yeni sözleþmeli öðretmen atamasý yapýlacaðý duyuruldu. Eðitim sendikalarýnýn araþtýrmalarýna göre þu anda öðretmen açýðý 150-200 bin civarýnda. 300 bine yakýn öðretmen adayý atanmayý bekliyor. Ankara’nýn merkez ilçelerinde dahi 55-60 kiþilik sýnýflarda öðrenciler eðitim görmeye çalýþýyorlar. Geçtiðimiz hafta 195 bin üyeyle yetkili sendika olan Eðitim-Bir-Sen’in bir basýn toplantýsý oldu. Toplantýda konuþan sendikanýn Genel Baþkaný Ahmet Gündoðdu, bütün bu sorularý sýraladýktan sonra okullarýn kapanmasýna yakýn önemli bir soruna parmak bastý. 28 Þubat dayatmalarýndan olan 12 yaþýný bitirmeyen çocuklarýn camilerde yaz Kur’ân kurslarýna bu sene de gidememesi ve 15 yaþýný tamamlayan çocuklarýn ise Kur’ân kurslarýna katýlamamasýnýn kabul edilemez olduðunu söyledi. Eðitimin kesintisiz hale gelmiþ olmamasýnýn ise hem meslekî, hem de din eðitimini “bitirme noktasý”na getirdiðini söyledi.
Bu dayatmalar önümüzdeki dönemde çözülmeyi bekliyor. Dokuz senedir kaldýrýlmayan bu yasaðýn bu dönem çözülebilir mi seçimden sonrayý beklemek gerekiyor. *** Eðitim alanýnda bunlar gibi daha pek çok sorun var. YÖK’ün durumu gibi. Muhalefette iken, ihtilâl ürünü bu kurumun kaldýracaðýný söyleyenler iktidara gelince unutup gidiyor. Buraya baþörtüsü sorununun çözülmediðini de eklemek gerekiyor. Bazý üniversitelerde öðrenciler baþörtülü olarak derslere girebilirken, bir takým üniversitelerde yasak acýmasýzca devam ediyor. Kamudaki kanunsuz yasakla ilgili hiçbir geliþme olmadýðý gibi, üniversitelerde meselenin halledildiði de söylenemez. Hükümetin “büyük adým” diye anlattýðý bütün illere üniversiteye açýlmasý konusunda da sorunlar var. Anadolu Fikir Platformu’nun bu haftaki misafiri TÜBÝTAK Üyesi, Fýrat Üniversitesi Öðretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Yaman’dý. “Üniversitelerin kalkýnmasýnda üniversitelerin rolü” konulu verdiði seminer de, geliþmiþ ülkelerdeki öðretim üyesi sayýsý ile Türkiye’deki öðretim üyesi sayýsýnýn mukayese dahi edilemeyeceðini vurguladý. Mevcut teknolojilerin siyasî iradeyle satýn alýnabileceðini söyleyen Yaman, “güncel ve kaliteli bilim ve bilim insaný” için bunun söylenemeyeceðini ifade etti. Türkiye’deki öðretim üyelerinin “güncel” yani kendilerini yetiþtirmele-
rin de bazý nedenlerle yapýlamadýðýný söyledi. “Akademisyenlerin üniversiteye alýnýrken objektif bir yarýþma sonucu mu alýnýyor?” diye soran Yaman’ýn bu konudaki eksikliklerin de olduðunu vurguladý. Yapýlan sýnavlarýn amacýnýn dýþýna çýkarýldýðýný, objektif kriterlerin uygulanamadýðýný söyledi. Akademisyen alýnýrken meslekî sýnavlarýn yapýlmasý gerektiðini söylerken de, “Sýnavlarda sorulmayacak bilgiler için öðrenciler neden 4-5 yýl onca çile çekiyorlar?” diye bir eksikliðe dikkat çekti. Rektör seçimindeki yöntemlerinde yanlýþ olduðunu vurguladý. Prof. Yaman, “Her ile bir üniversite açýldý? Lise seviyesinde eðitim veriliyor. Bu iyi mi oldu, kötü mü?” þeklindeki soruya ise, her ile bir üniversite açýlmasýný yararlý gördüðünü söyledikten sonra üniversite açýlmadan önce yeterli sayýda öðretim üyesinin yetiþtirilmemesinin de yanlýþ olduðunu söylemeyi de ihmal etmedi. Bu yapýlmadýðý takdirde liseden öðretmen gönderilerek veya branþ dýþýndan öðretim üyelerinin derslere girerek bu meselenin çözülemeyeceðini dile getirdi. Bu konuda daha pek çok þey yazmak mümkün. Eðitim alanýnda olduðu gibi birçok alanda sorunlar yumaðýnýn çözümü için, seçimden sonraki tarih veriliyor. Þimdiden bunlarý yazalým ki, dikkat çekmiþ olalým. Zira, seçimi konuþurken bir yandan da bu konularýn da konuþulup, tartýþýlmasý gerekiyor.
Memurlaraverilenkýnamacezasýnailkiptal MEMURLARA verilen uyarý ve kýnama cezalarýna açýlan yargý yoluna baþvuran bir hemþire kýnama cezasýnýn iptalini kazandý. Böylece memurlarýn önünde büyük engel olan kýnama cezalarý 12 Eylül’de Anayasa deðiþikliðiyle son bulmuþ oldu. Bolu Ýzzet Baysal Hastanesinde görev yapan bir hemþireye idare tarafýndan kurumun iþleyiþini bozacak þekilde farklý hekimlerden raporlar alarak meslektaþlarýnýn iþ yükünü arttýrdýðý gerekçesiyle kýnama cezasý verildi. Söz konusu cezaya 21 Eylül 2010 tarihinde yapýlan itirazýn reddedilmesi üzerine Türk Saðlýk-Sen tarafýndan dâvâ açýldý. Açýlan dâvâyý görüþen Zonguldak Ýdare Mahkemesi verdiði kararda, Anayasa deðiþikliði
ile disiplin cezalarýnýn yargý denetimi dýþýnda býrakýlamayacaðýnýn hüküm altýna alýndýðýna dikkat çekti. Kararda hemþirenin aldýðý raporlarýn doðruluðunun hakem hastane olan Ankara Numune Eðitim ve Araþtýrma Hastanesi tarafýndan da onaylandýðý belirtildi. Mahkeme hemþirenin rapor aldýðý için kýnama cezasý ile cezalandýrýlmasýnda ve cezaya yaptýðý itirazýn reddedilmesinde hukuka uyarlýlýk bulunmadýðýna hükmetti. Söz konusu iþlemin iptaline karar verdi. 12 Eylül’de yapýlan Anayasa referandumu ile memurlara verilen uyarý ve kýnama cezalarýna yargý yolu açýlmýþtý. Kararla ilk kez bir kýnama cezasý iptal edilmiþ oldu. Ankara / Ahmet Terzi
KABÝNEDE ‘CEP’TEN ÝMZA DÖNEMÝ BAKANLAR KURULU ÜYELERÝ, ÝMZAYA AÇILAN KARARLARI CEP TELEFONLARINDAN ELEKTRONÝK OLARAK ÝMZALAYABÝLECEK. BU yýl içerisinde gerçekleþtirilmesi planlanan proje ile Bakanlar Kurulu üyeleri, imzaya açýlan kararlarý bulunduklarý herhangi bir yerden cep telefonlarý üzerinden elektronik olarak imzalayabilecek. Baþbakanlýk Bilgi Ýþlem Baþkaný Kamuran Yücel, yaptýðý açýklamada, üzerinde çalýþtýklarý proje ile Baþbakanlýk yazýþmalarýný kâðýt ortamýndan çýkartarak elektronik imza güvencesi ile dijital ortama taþýyacaklarýný bildirdi. Yücel, Microsoft Sharepoint altyapýsý ile geçtiðimiz yýl ilkbaharda baþladýklarý projede, 1 yýl içerisinde çok önemli aþamalar kaydettiklerini bildirdi. CEPTEN EVRAK ÝMZASI Geliþtirilen platformun, eklenecek modüllerle çeþitlendirilebileceðinin altýný çizen Yücel, bu þekilde bütün imza süreçlerinin hýzlanacaðýný da vurguladý. Kamuran Yücel, ‘’Düþünün, bir birim yöneticisinin acil imza atmasý gerekiyor ancak bir toplantý sebebiyle kurum dýþýnda. Vaktinde atýlamayan o imza, 1 liralýk zarara da yol açabilir 1 milyon lira zarara da. Bu þekilde yönetici nerede olursa olsun cep telefonu üzerinden imza gereken belgeyi inceleyebilecek ve e-imza güvencesi ile onaylayýp sürecin devam etmesini saðlayabilecek’’ diye konuþtu. BAKAN ÝMZALARI CEPTEN Baþbakanlýk Strateji Geliþtirme Daire Baþkaný Melik Özsöz ise bakanlar kurulu üyelerinin, nerede olursa olsun imzaya a-
çýlan bir kanun ya da kararnameyi bu þekilde imzalayabileceðini bildirdi. Özsöz, ‘’Baþbakanlýk, Bakanlar Kurulu’na sekreterya hizmeti veriyor. Kurul, burada toplanýyor, buradaki birimin takibi ile imzalar dolaþýyor, en son Baþbakan, Cumhurbaþkanlýðý makamýna gönderiyor. Bu o-
nay sürecini hýzlandýrýrsak ülkeye çok büyük hizmet olur diye düþünüyoruz’’ dedi. Özsöz, ‘’Bakanlar Kurulu kararlarýnýn hepsinin mobil imza ile imzalanmasýný, hýzlý bir þekilde Cumhurbaþkanlýðý’na gitmesini ve orada da onay görürse gene e-imzalý olarak yayýnlanmak üzere Resmî Gazete’ye gönderilmesini arzuluyoruz’’ görüþünü de dile getirdi. Özsöz, bundan sonra kararnamelerin de e-imza ile yapýlmasý aþamasýnýn bulunduðunu belirtti. Baþbakanlýða 2006 yýlýnda bir yýl boyunca BÝMER sistemi üzerinden 60 bin
civarýnda vatandaþ baþvurusu gelmesine karþýn sadece 2011 yýlýn ilk 5 ayýnda 522 bin baþvuru geldiðinin, kurum içi evrak sirkülasyonunun yýllýk 250 bin civarýnda olduðunun altýný çi-
irtibat@yeniasya.com.tr
Org. Balanlý ve “asýl iç tehdit” afta içinde “darbecilik” suçlamasýyla tutuklanýp Hasdal Askerî Cezaevine konulan ve orada bir gece kaldýktan sonra GATA’ya sevk edilen Harp Akademileri Komutaný Org. Bilgin Balanlý’nýn ismi, dört buçuk sene önce, 9.12.06 günü bu köþede yayýnlanan “Asýl iç tehdit” baþlýklý yazýmýzda da geçmiþti. Balanlý o tarihte korgeneral rütbesiyle Eskiþehir 1. Hava Taktik Kuvvet Komutanýydý. Gündeme gelme sebebi de, personelinden 35 astsubayýn esrar içtiðinin ortaya çýkarýlmýþ olmasýydý. Ve Balanlý, bu astsubaylarla dýþarýdaki birçok gencin esrar içmesini, gerekli tedbirlerin alýnmayýþýna baðlayarak, özellikle polisi eleþtirmiþti. Ayný sistem, “Eðer polis iyi mücadele etmiþ olsaydý, bu kadar genç okul sýralarýnda esrara alýþmazdý” diyen dönemin Hava Kuvvetleri Komutaný Org. Faruk Cömert tarafýndan, Vali Kadir Çalýþýcý’ya da ifade edilmiþ; Valinin bu mesajý ilettiði Emniyet Müdürü Savaþ Yücel ise komutanlara brifing vererek, uyuþturucu ile mücadele için yaptýklarý çalýþmalarý geniþ ve detaylý þekilde sayýlarla anlattýktan sonra, bu mücadelede sadece polisin çabasýnýn yeterli olmadýðýný, herkesin üzerine düþeni yapmasý gerektiðini söylemiþti. Biz de o yazýmýzda þunlarý ifade etmiþtik: “Karþý karþýya olunan illet, kurumlarýn sadece iþin ucu kendilerine dokununca fark edip bundan da diðer kurumlarý sorumlu tutarak geçiþtirebilecekleri türden bir problem deðil. “Yine bu baðlamda, cemaatleri ‘iç tehdit” sayan ve Türkçe ezanýn terkini eleþtiren komutanlarýn sürekli gündemde tuttuklarý ‘irtica’ için harcanan emek, zaman ve enerjinin asýl bu gibi problemlerin çözümüne kanalize edilmesi gerektiði de bir baþka önemli gerçek. “Ve, uyuþturucu illeti ve beraberindeki diðer sosyal dejenerasyon tezahürlerinin, irtica iddialarýyla paralel olarak yürütülen manevî tahribatýn çok hazin ve düþündürücü netice ve tezahürleri þeklinde karþýmýza çýkmýþ olmalarý da. “Eskiþehir’den ses veren alarm zilleri, asýl iç tehdidin nereden geldiðini göstermiyor mu?” Bu yorum ve tesbitler, Balanlý’nýn tutuklanmasýný netice veren iddia ve ithamlarla birlikte düþünüldüðünde çok daha anlamlý hale geliyor.
H
Silivri’ye Risale-i Nur Ankara’dan Ýsmail Ünlü’nün mesajý: “28.05.2011 tarihli ‘1’leri 1111 yapmak’ yazýnýzý okudum. ‘Mustafa Balbay Risale-i Nur mu okuyor?’ diyorsunuz. “Bediüzzaman Said Nursî’nin talebesi Said Özdemir Aðabeyimiz Ramazan Öcal kardeþimizle bütün Türkiye hapishaneleri ve Ergenekoncularýn tutuklu olduklarý Silivri Cezaevine Risale-i Nur Külliyatý gönderdi. Her 200 mahkûm için bir külliyat hediye etti. Hedefte bütün dünya üniversiteleri ve hapishaneleri var.” Ýsmail Ünlü’ye teþekkür; muhterem Said Özdemir’le Ramazan Öcal’ý tebrik ediyor; bu örnek ve hayýrlý hizmetlerinde baþarýlar diliyoruz.
Lenin de Yahudi imiþ
zen Özsöz, ‘’Bu proje ile hiç olmazsa yýlda 1 milyon 250 bin kaðýttan tasarruf edilecek’’ diye konuþtu.Özsöz, Baþbakan’ýn elektronik imza ile imzalamasý muhtemel belgeler üzerinde çalýþtýklarýnýn da altýný çizerek ‘’Örneðin yakýn bir gelecekte baþbakanlýk genelgeleri, Sayýn Baþbakan’ýn elektronik imzasý ile daðýtýlacak’’ görüþünü dile getirdi. Ankara / aa
Beþinci Þuâ’da “Deccalin mühim kuvveti Yahudidir” rivayeti yorumlanýrken, “Her hükümetin zulmünü gören Yahudiler Almanya memleketinde kesretle (çoklukla) toplanýp intikamlarýný almak için komünist komitesinin tesisiyle mühim bir rol ile Yahudi milletinden olan Troçki namýnda dehþetli bir adamý, Rusya’nýn baþkumandanlýðýna ve terbiyegerdeleri olan meþhur Lenin’den sonra Rus hükümetinin baþýna geçirerek, Rusya’nýn baþýný patlatýp bin senelik mahsulâtýný yaktýrdýlar” (Þuâlar, s. 918) deniliyor. 25 Mayýs tarihli gazetelerde çýkan bir haber ise Bolþevik devrimi lideri Lenin’in de Yahudi olduðunun belgelendiðini gösteriyor: Lenin’in ablasý, 1922’de Stalin’e yazdýðý ve Moskova Devlet Tarih Müzesinde sergilenen mektubunda, dedelerinin, 18. yüzyýlda Yahudi karþýtý yerleþim sýnýrlandýrma politikasýndan kurtulmak için Hýristiyanlýða geçen Ukraynalý bir Yahudi olduðunu belirtiyor.
6
YURT HABER
4 HAZÝRAN 2011 CUMARTESÝ
HABERLER
Eczaneler artýk kabuk deðiþtiriyor
HÜKÜMETÝN ilâç fiyatlarýnda düþüþe sebep olan kararnamelere imza atmasýnýn ardýndan kar paylarý azalan eczacýlar, eski günlerini yakalayabilmek için eczane kavramýný deðiþtiriyor. Sayýlarý her geçen gün artan ilâç dýþý tabiî destek ürünlerine aðýrlýk veren eczaneler, dizaynlarýný bu yönde yaparak, ayný zamanda saðlýk danýþmaný görevini de görmeye baþladý. Türk Eczacýlar Birliði (TEB) Saymaný ve Ýlaç Dýþý Ürünler Komisyonu Baþkaný Nevin Taþýçay, yaptýðý açýklamada, Saðlýk Bakanlýðýnýn 2004 yýlýnda yayýnladýðý kararnameyle yüzde 20-25 olan kârlýlýk paylarýnýn bu tarihten sonra yapýlan ciroya göre deðiþtiðini anlattý. Eczaneler için eskiden olduðu gibi sadece ilâç satýþý ile ayakta durabilme, varlýðýný koruyabilmenin neredeyse imkânsýz hale geldiðini söyleyen Taþýçay, metropol þehir hayatýnýn bazý sýkýntýlarý beraberinde getirdiðini, bu sebeple halkýn da ilâç dýþý ürünlere yönelmeye baþladýðýný belirtti. Adana / aa
Y
SBS 7. SI NIF LAR Ý ÇÝN SON KEZ YA PI LA CAK ÝLKÖÐRETÝM 7. sýnýflar için yapýlan SBS, bu yýl son kez düzenlenecek. Ýlköðretim 7. sýnýflarýn sýnavý da 5 Haziran Pazar günü saat 10.00’da baþlayacak ve adaylar 90 soru cevaplayacak. 1 milyon 97 bin 503 adayýn katýlacaðý sýnav 110 dakika sürecek. Ýlköðretim 8. sýnýflar için yerleþtirme so nuçlarý 7 Temmuzda, ilköðretim 7. sýnýflar için sýnav sonuçlarý ise 5 Aðustosta ilân edilecek. Öðrencilere sýnav sonuç belgesi posta yoluyla gönderilmeyecek olup sonuçlar ‘’http://www.meb.gov.tr’’ ile ‘’http://oges.meb.gov.tr’’ adreslerinde yayýmlanacak. Öðrencinin sýnav sonuç bilgileri kayýt hakký kazandýðý okulun ekranýndan izlenebildiði için kayýt yaptýrýrken ayrýca sonuç belgesi talep edilmeyecek. Okul müdürlükleri velinin talep etmesi durumunda internet adreslerinden sýnav sonuç belgesinin çýktýsýný alacak, onaylayýp, mühürleyerek imza karþýlýðý öðrenciye verecek.
PYBS DE HAFTA SONU—
Parasýz Yatýlýlýk ve Bursluluk Sýnavý (PYBS) ise ilköðretim 8. sýnýflar için bugün, ilköðretim 7. sýnýflar için ise 5 Haziran 2011 Pazar günü yapýlacak. Ýlköðretim 6, 7 ve 8’inci sýnýf öðrencileri PYBS’ye baþvurmalarý halinde ayrýca bir sýnava girmeyecek, SBS sonuçlarýna göre PYBS puaný hesaplanacak.
BAÞÖRTÜSÜ SBS’de yine yasak 1 MÝLYON 70 BÝN 148 ÖÐRENCÝNÝN TER DÖKECEÐÝ SBS BUGÜN YAPILACAK. SINAVA ÖÐRENCÝLERÝN VE GÖREVLÝLERÝN, TEMÝZ, DÜZENLÝ, AÞIRILIÐA KAÇMAYAN BÝR KIYAFETLE VE “BAÞI AÇIK” GELMESÝ ÝSTENDÝ.
Depremzedeler Simav'daki çadýr kentlerde hayatlarýný sürdürüyor.
Simav’da resmî daireler, çadýrda hizmet veriyor
BÜDO Memur-Sen, Kütahya’daki depremzedeleri yalnýz býrakmadý. Büro Memur-Sen Genel Baþkaný Yusuf Yazgan, Genel Teþkilât Sekreteri Murat Sipahi, Genel Sözleþme Sekreteri Sait Ýnan, Kütahya Ýl Temsilcisi Hüse yin Özkan ve Kütahya yönetimi ile birlikte yaklaþýk iki hafta önce meydana gelen Simav’daki deprem bölgesini ziyaret etti. Kütahya kamu binalarýnýn zarar görmesi dolayýsýyla çadýrlarda hizmet veren kurumlarý tek tek dolaþan Büro Memur-Sen, çalýþanlarýn sorunlarýný dinledi. Büro Memur-Sen Genel Baþkaný Yusuf Yazgan, “Yapýlarýmýzýn kalitesini arttýrmamýz, eski yapýlarý bir an önce elden geçirip depreme dayanýklý hale getirmemiz gerekiyor” dedi. Yusuf Yazgan ve beraberindeki heyet, deprem sonrasý oluþan hasar hakkýnda yetkililerden bilgi aldý. Artçý sarsýntýlarýn devam ettiði bölgede, kamu binalarýnýn zarar görmesi nedeniyle çadýrlarda hizmet veren kurumlarý tek tek dolaþan heyet çalýþanlarýn acýlarýný paylaþarak sorunlarýný dinledi. Yazgan, daha sonra Simav ve Þaphane ilçelerinde kurulan çadýr kentlerde kalan depremzedeler ile sendika üyelerini ziyaret etti. Depremlerin Türkiye’nin bir gerçeði olduðunu hatýrlatan Yazgan, depremlere karþý tedbir alýnmasý gerektiðini vurguladý. Ankara / Ahmet Terzi
Çevre konulu bilgi yarýþmasý finali yapýldý BURSAGAZ’IN ‘’Çevre’’ konulu Liselerarasý Bilgi Yarýþmasý’nýn finali yapýldý. Bursa Ticaret ve Sanayi odasý Eðitim Vadisi’nde yapýlan Osmangazi Þehit Komando Er Samet Saraç Lisesi, Yýldýrým Beyazýt ÝMKB Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi, Nilüfer Özel Meltem Lisesi, Mudanya Özel Nilüfer Fen Lisesi, Kestel Hasan Coþkun Lisesi, Gürsu BTSO Endüstri Meslek Lisesi ve Gemlik Lisesi’nin yarýþtýðý finalde, Nilüfer Özel Meltem Lisesi birinci oldu. Ýl Millî Eðitim Müdürü Atilla Gülsar, finalin ardýndan gerçekleþen ödül töreninde yaptýðý konuþ mada, yarýþmanýn toplumda çevre duyarlýlýðýný arttýra caðýný söyledi. Bursagaz’ýn son dönemde eðitim alanýnda yaptýðý katkýlarýn herkese örnek olmasý gerektiðini belirterek, ‘’Bursagaz gibi diðer kurumlar da eðitimdeki eksikliklerin giderilmesi için çalýþýrsa, yaþanan sorunlar daha hýzlý çözülür’’ dedi. Bursagaz Genel Müdürü Ah met Hakan Tola, þirket olarak gelecek nesillere daha temiz ve yaþanabilir bir çevre býrakmayý bir sorumluluk olarak gördüklerini vurgulayarak, ‘’Ana hedefimiz sü rekli ve güvenli bir doðalgaz arzý saðlamaktýr. Fakat bunun yanýnda çevreyi korumak, çevre kirliliðini azaltmak, çevre bilinci oluþmasýna katký saðlamak da amaçlarýmýz arasýnda yer alýyor’’ diye konuþtu. Bursa / aa
ÜMRANÝYE’DE bir kadýn sürücü fren yerine gaza basýnca, otomobil markete girdi. Kazada 5 kiþi hafif yaralandý. Alýnan bilgiye göre, Bulgurlu Caddesinde Emel Gezgin yönetimindeki 34 SR 64 plâkalý otomobil, sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu kaldýrýma çýktý. Gezgin, olayýn þokuyla fren yerine gaza basýnca, araç cadde üzerindeki bir markete girdi. Kazada, sürücü Gezgin ile marketteki 4 kiþi hafif yaralandý. Emel Gezgin, 112 saðlýk ekiplerinin olay yerinde yaptýðý müdahalenin ardýndan ifade vermek üzere Ümraniye Polis Merkezine götürüldü. Diðer yaralýlar ise Göztepe Eðitim ve Araþtýrma Hastanesine kaldýrýldý. Markette maddî hasar meydana gelirken, otomobil itfaiye ekiplerince marketten çýkartýldý. Ýstanbul / aa
Kaybolan iþçinin cesedine ulaþýldý
Bahçeþehir Üniversitesi’nde Ýnsanî yardým buluþmasý
HAYATA Destek Derneði, insanî yardým alanýnda çalýþan insanî yardým kuruluþlarýný, STK’larý, uluslar arasý ajanslarý, devlet kuruluþlarýný Bahçeþehir Üniversitesi’nde buluþturdu. Hayata Destek Derneði ile Bahçeþehir Üniver si te si A ra ma Kur tar ma Ku lü bü'nün or tak la þa düzenlediði Ýnsanî Yardým Sempozyumu, 1 Haziran’da, Bah çe þe hir Ü ni ver si te si Be þik taþ kam pü sün de gerçekleþtirildi. Ýnsanî yardým ve afet yönetimi konusunda dene yim li i simlerin konuþ macý ola cak katýldýðý semyozyumun açýlýþ konuþmasýný yapan Hayata Destek Derneði Baþkaný Sema Genel, afet alanýnda çalýþan insanlarýn birbirini tanýmasýnýn afet yönetimini saðlamadaki önemini vurguladý. Sempozyumda, Ýstanbul Büyükþehir Belediyesi’nden Nilay Ergenç ve Ýzmir Valiliði Afet ve Acil Durum Müdürlüðü’nden Bahtiyar Çetin, Ýstanbul’da ve Ýzmir’de Acil Durum Planlarý ve Acil Yardým Plan Çalýþmalarý hakkýnda konuþtular. Gün boyu süren sempozyumda, dünyanýn farklý alanlarýndan gelen uzmanlarla birlikte, Ýnsanî yardým alanýnda çalýþan akademisyenler, sivil toplum örgütleri, kamu kuruluþlarý ve insanî yardým çalýþanlarý dört ana baþlýk altýnda, deneyimlerini katýlýmcýlar ile paylaþtý. Ýstanbul / Yeni Asya
Fren yerine gaza basýnca, otomobil markete girdi
ÝLKÖÐRETÝM 8. sýnýf öðrencileri için düzenlenen Seviye Belirleme Sýnavý (SBS) bugün yapýlacak. SBS, bütün il merkezleri ile baþvuru sayýsýna göre gerekli görülen bazý ilçe merkezlerinde, yurt dýþýnda ise Lefkoþa, Trablus, Riyad, Medine, Cidde, Tebük, Kuveyt, Aþkabat, Taþkent, Bakü ve Biþkek’te yapýlacak. SBS yurt içi ve yurt dýþý bütün sýnav merkezlerinde Türkiye saatiyle 10.00’da baþlayacak ve merkezi sistemle, ayný anda yapýlacak. Sýnava girecek 1 milyon 70 bin 148 ilköðretim 8. sýnýf öðrencisi ne 100 soru yöneltilecek ve 120 dakika süre verilecek. Adaylarýn sýnava gelirken yanlarýnda fotoðraflý sýnav giriþ belgesi, nüfus cüzdaný (veya pasaport), en az iki adet koyu siyah ve yumuþak kurþun kalem, kalemtýraþ ve leke býrakmayan yumuþak silgi de bulundurmalarý isteniyor. Kimlik belgeleri (nüfus cüzdaný veya pasaport) yanýnda olma-
yan öðrenciler sýnava alýnmayacak. Sýnav baþladýktan sonra ilk 20 dakika içinde gelen öðrenciler sýnava alýnacak, ilk 30 dakika içinde ise sýnav salonu terk edilmeyecek. Sýnav bitimine 15 dakika kala özürlü öðrenciler hariç sýnav salonundan kimse çýkarýlmayacak. Sýnav salonunda tek aday kalmayacaðýndan dolayý en az 2 aday býrakýlacak. Öðrenciler, sýnav salonlarýna yanlarýnda sözlük, hesap cetveli, hesap makinesi, çaðrý cihazý, cep telefonu, telsiz, radyo gibi iletiþim araçlarý ile her türlü bilgisayar özelliði bulunan cihazlar ve saat fonksiyonu dýþýnda özellikleri bulunan saat bulunmaksýzýn sýnava alýnacak. Bunlarý bulundurduðu tesbit edilen öðrencinin sýnavý, sýnav kurallarýnýn ihlâli gerekçesiyle tutanakla geçersiz sayýlacak. Öðrenciler ve görevliler, sýnava temiz, düzenli, aþýrýlýða kaçmayan bir kýyafetle ve baþý açýk girecek. Ankara / aa
KOPYA TESBÝTÝNDE SINAVI ÝPTAL EDÝLECEK ÖÐRENCÝLER, fotoðraflý sýnav giriþ belgesinde belirtilen sýnav salonunda kendi sýra numarasýnda oturacak. Gerektiðinde öðrencinin yerini deðiþtirme yetkisi salon baþkanýna ait olacak. Gerekli kimlik kontrolleri ve yerleþtirme iþlemlerinden sonra salon baþkaný sýnavda uyulacak kurallarý hatýrlatacak, sýnav evrakýnýn bulunduðu güvenlik torbalarýný öðrencilerin önünde açarak cevap kâðýtlarýný ve soru kitapçýklarýný daðýtacak. Öðrenci, cevap kaðýdýnda yazýlý olan T.C. Kimlik Numarasý, adý, soyadý bilgilerini kontrol edecek, hata varsa salon görevlilerine söyleyerek tutanak tutulmasýný isteyecek. Soru kitapçýðýnýn A ve B olmak üzere iki ayrý türü olup öðrenci, hangi kitapçýðý kullanýyorsa cevap kâðýdýnda kitapçýk türü bölümünü ona göre iþaretleyecek. Salon görevlileri de doðru iþaretlemenin yapýlmasýný kontrol edecek. Ýkili/toplu kopya taramasý sonucunda kopya tespit edilen öðrencilerin ilgili testleri iptal edilecek. Veli ya da öðrencinin talep etmesi durumunda soru kitapçýklarý verilecek. Talep edilmeyen soru kitapçýklarý millî eðitim müdürlükleri tarafýndan ilköðretim okullarýnda kullanýlmak üzere toplanacak. Öðrenciler ve veliler sýnav bitiminden 1 saat sonra öðrencilerin sýnava girdiði okullardan sýnav kitapçýklarýný alabilecek. Ýlköðretim 8. sýnýf öðrenci ve velileri sýnav bitiminden sonra saat 13.30’da ‘’http://www.meb.gov.tr’’ adresinden sýnav soru ve cevap anahtarlarýna ulaþabilecek.
ANKARA’NIN Polatlý ilçesinde, geçtikleri köprünün halatýnýn þiddetli yaðýþ dolayýsýyla kopmasý üzerine Ankara Çayý’na düþerek kaybolan iki kiþiden birinin cesedine ulaþýl dý. Edinilen bilgiye göre, çaya düþerek kaybolan Derya Çelik (12) ve Mehmet Karaçay’ýn bulunmasý için baþlatýlan çalýþmalar kapsamýnda, Karaçay’ýn cesedi olay yerinin 10 kilometre uzaðýndan sivil savunma ekipleri tarafýndan gerilen aða takýlý bulundu. Ankara Çayý’ndan çýkarýlan ve Duatepe Devlet Hastanesi morguna kaldýrýlan Meh met Karaçay’ýn cenazesinin yapýlacak otopsinin ardýndan memleketi Þanlýurfa’nýn Vi ranþehir ilçesine gönderileceði öðrenildi. Kayýp Derya Çelik’in bulunmasý için ise çalýþmalar sürdürülüyor. Ýlçenin Müslüm Köyü Kocabük mevkiinde, 30 Mayýs’ta, Ankara Çayý üzerindeki tahta geçidin tellerinin kopmasý sonucu 4 kiþi suya düþmüþtü. Ankara Çayý’na düþen Adil Karaçay yüzerek kýyýya çýkmayý baþarýrken, Medine Ýnançsýz’ýn cesedi ise köprü yakýnlarýnda bulunmuþtu. Kayýp iki kiþinin bulunmasý için de çalýþma baþlatýlmýþtý. Ankara / aa
Askerî helikopterle Ýzmir’e sevk edildi
MUÐLA’NIN Bodrum ilçesinde kaza sonucu testereyle kesilen eli kopma noktasýna gelen genç, askerî helikopterle gece uçuþu yapýlarak Ýzmir’e sevk edildi. Alýnan bilgiye göre bir süre önce Ankara’dan Bodrum’a kardeþi ve arkadaþlarýyla çalýþmak için gelen Erdoðan Kýlýç, ilçeye baðlý Turgutreis beldesine gitti. Burada bir inþaat firmasýnda çalýþan Kýlýç, elektrikli testere ile alüminyum kestiði sýrada dengesini kaybetti. Testerenin çalýþýr halde sol elinin üzerine düþmesi sonucu elinden yaralanan Kýlýç, Bodrum Devlet Hastanesi’ne kaldýrýldý. Doktorlar, sol eli kopma noktasýna gelen ve hastanede ilk tedavisi yapýlan Kýlýç’ýn Ýzmir’e sevk edilmesine karar verdi. Kýlýç, Bodrum Þehir Stadý’na inen ve gece görüþüne sahip askerî helikopterle Ýzmir’deki hastaneye nakledildi. Bu arada helikopterden inen askerî personelin Kýlýç’ý hastaneye yetiþtirebilmek için büyük çaba sarf ettiði ve zamanla yarýþtýðý gözlendi. Kýlýç’ýn arkadaþlarýndan Özkan Altun, arkadaþýnýn alüminyum keserken dengesini aniden kaybettiðini anlatarak, ‘’Elektrikli testere elinin üzerine geldi. Hemen hasta neye kaldýrdýk. Çok kan kaybetti, askerî helikopterin gece uçuþu yapmasý onun için büyük bir þans’’ dedi. Bodrum / aa
Konya Ovasý’nda tefekkür buluþmasý manýn yollarýný aralýyorlardý. Öðle vakti gelmiþ kutKONYA lu buluþmaya doðru yönelmiþtik. Abdestlerimizi bir taraftan alýrken, göÝman dolu bir gönül elde etmek, fazilet nül insanlarý abdestin faziletini anlatýyordu... dolu bir hayat sürmek içindi her þey... Tek bir ruh, tek bir can, Konya Ovasýndan Üstada bir çiçek sunabilmek, fazileti sükûnette arayýp Üstadý aðabey kardeþ omuz omu gönüllerimizde yer edip, tefekkürlü bir za namaza durduk. Allah i çin geldiðimiz piknikte Algün geçirmekti gaye. Konya’nýn Karaaslan mevkiine doðru yol lah için omuz omuza baþlar alýyoruz. Umut dolu gözler aðabeyleriyle secdeye indi. Her secdeye isýmsýcak bir muhabbete dalýyor, Ýnce patika niþte o meftun baþlar, Ya Rab yollarý aþýp piknik alanýna vardýðýmýzda, a- bu kardeþlerimize selâmet ver ðabeylerimiz evet evet her þey tefekkür i- diye vecdeye gelmiþti. Na maz dan son ra gö nül inçindi diyebiliyordu Elhamdülillah... ‘’Kalpler ancak Allah’ý zikretmekle tat - sanlarýný kâinat bekliyordu. Belki min olur’’ (Rad Sûresi âyet 28) þiarýnca te- de Üstadý özlemiþti her bir taþ, fekkür konuþmalarý bizlerin kalplerinde her bir toprak tanesi... Tefekkürde zirveye ulaþtýðýmýzda sohbir mutluluk belirtilerini meydana getirbeti bitirmiþ bir kýsým aðabeylerimizden meye baþlamýþtý. Ali ihsan, Hasan, Cafer, Hakký, Ýsmail, bazý hatýratlar dinliyorduk, Zirvede sunuHüseyin, Aslan... Daha niceleri her konuþ- lan her bir gönül insanýnýn sunumu, adeta malarýnda talebelerinin yüreklerine tefek- bir Risâle-i Nur dersini haykýrýyordu... kürnameden hatýralar sunuyordu. Bir taraf“Bir azim eðer iman dolu bir kalbe girerse, tan yemekler yenirken diðer taraftan RisâÝnsan da o imandaki son sýrra ererse, le-i Nurlardan, nimetten nimetullaha var-
Hicreti kendime yoldaþ edinsem Maðaranýn eþiðinde güvercin olsam diyordu... Karaaslan adeta dile gelmiþti Bismillah diyordu...
ZÜBEYÝR NURYÜZ
En azgýn ölümler ona zincir vuramazlar, Volkan gibi coþkun akýyor, durduramazlar.” Zirvede ki her bir genç Said, Ben kalksam ve dirilsem imanýmla yücelsem Ýçimdeki benliði tek tek eritsem Ebubekir aþkýný duysam kalbimde Beynimi kemiren þirkten kurtulsam
Al lah i çin ya pý lan her Ri sâ le-i Nur dersi Resule hasret yapýlýyordu, Üstadý dinleyerek... Marifetullah gezimizi genç þakirtlerle futbol oynayarak devam ettik. Top oynarken dahi hizmet için nasýl oynanmasý gerektiðini bi lerek ve bir þakirde yakýþýr þekilde oynuyorlardý. Fenafilihvan düsturunu bilen kardeþlerimiz her golü baþka kardeþine attýrmaya talipti. Geleceðin imanlý gönülleri þimdiden vazifey-i aslilerinin dersini aldýklarýný her hallerinden belli ediyorlardý. Basket maçlarý, voleybol maçlarý, atletizm yarýþmalarý kardeþlerimizi coþturuyor, adeta kardeþliðin doruðuna varýyorlardý. Pikniðimiz bitmiþti, biraz buruk bir halet içerisindeydi. Üzülüyorduk, ama üzüntümüz geçiciydi. Çünkü biliyorduk pikniðimiz bitse bile Tefekkürümüz Allahýn lütfuyla devam edecekti...
DÜNYA
Y
4 HAZÝRAN 2011 CUMARTESÝ
7
OFER, EVÝNDE ÖLÜ BULUNDU ÝSRAÝLLÝ ünlü iþ adamlarýndan ve Ofer Kardeþler Grubu’nun sahibi Sami Ofer, Tel Aviv’deki evinde dün sabah 89 yaþýnda ölü bulundu. Ordu radyosunun haberine göre a ilesi, yaptýðý açýklama ile mahremiyetlerinin korunmasýný istedi. Olayla ilgili henüz ayrýntýlý bilgi verilmedi. Ýki oðlu ve 8 torunu bulunan Sami Ofer’in ölüm sebebi henüz açýklanmadý. ABD’nin, Ýran’la iþ yaptýklarý gerekçesiyle firmalarýný yaptýrýmlar listesine aldýðý Ofer, Ýsrail’deki en zengin iþ adamlarýndandý. Ofer, 22 Ekim 1922’de Romanya’da doðdu. Ofer ailesi, 1924’de Ýngiliz mandasý altýndaki Filistin’e göç ederek Hayfa’ya yerleþti. 1950’de ilk gemisine sahip olan Ofer, o günden bu yana gemicilik sektöründe büyümeyi sürdürdü. Ofer’in serveti Forbes dergisine göre, 10,3 milyar dolar deðerinde. ABD Dýþiþleri Bakaný Hillary Clinton’un, Ofer Grubu’nu Ýran’la ticaret yapan, yaptýrýmlar listesine alýnan 7 firmadan biri olduðunu duyurmuþtu. Tel Aviv / aa
Filistin’e ‘beyaz fosfor’ ÝNGÝLÝZ GUARDIAN GAZETESÝ, “ÝSRAÝL ORDUSU, FÝLÝSTÝN KÖYLERÝNÝN YAKINLARINA BEYAZ FOSFOR SALAN CÝSÝMLER BIRAKIYOR” DÝYE YAZDI. ÝNGÝLÝZ Guardian gazetesi, Ýsrail ordusunun Filistin yerleþim yerlerinin yakýnlarýna “beyaz fosfor” salan, teneke kutusuna benzer maddeler býraktýðýný yazdý. Gazetenin internet sitesinde haberle birlikte yer verilen videoda, Ýd Decani adlý Filistinli bir çocukta, evinin yakýnýnda bulduðu tenekeye benzer cisimden çýkan duman sonucu yanýklar oluþtuðu anlatýlýyor. 15 yaþýndaki Decani görüntülerde, cisimi eline aldýðýný ve bir süre sonra beyaz bir duman çýkmaya baþladýðýný, kollarýnýn, bacaklarýnýn ve yüzünün yandýðýný söylüyor. Decani, yine 15 yaþýndaki kuzeni Muhammed’in de bacaklarýnýn yandýðýný kaydediyor. Haberde ayrýca, olayýn ardýndan ailenin benzer bir cismi daha evlerinin yakýnlarýnda bulduklarý belirtiliyor. Guardian, yerleþim yerlerinde beyaz fosfor kullanýmýnýn Cenevre Sözleþmeleri ile yasaklandýðýný belirterek, Ýsrail’in 2008-2009 yýllarýnda Gazze savaþý sýrasýnda sivil bölgelerde fosfor bombalarý kullandýðýný hatýrlattý. Londra / aa
EZAN SESÝNDEN RAHATSIZ OLDULAR KUDÜS yakýnlarýndaki Arap köylerinin ortasýnda bulunan Maale Adumim Yahudi yerleþiminin, etraftaki cami hoparlörlerinin seslerinin kýsýlmasýný istediði belirtildi. Haaretz gazetesinin Filistin kaynaklarýna dayanarak verdiði habere göre, Maale Adumim Belediyesi, Filistin Köyü El Azerriye’deki camilerin ho parlörlerinin yüksek volümünün yerleþimde yaþayanlarý rahatsýz ettiðini öne sürdü. Bu konudaki talebin, geçtiðimiz günlerde Ýsrail ve Filistinli yetkilileri bir araya getiren ortak koordinasyon komitesinin toplantýsýnda dile getirildiði bildirildi. Filistin yönetiminin Kudüs bölgesindeki dini konulardan sorumlu bürosunun yetkilisi Ýbrahim Zaatra, þikayetleri doðruladý. Çare aradýklarýný belirten Zaatra, ancak bu þikayetin “insanlarýn yaþamlarýna ve ibadet özgürlüðüne yönelik kabul edilemez bir müdahale olduðunu” kaydetti. Tel Aviv / aa
KÖÞEYE SIKIÞAN ÝSRAÝL, ÝFTÝRA SÝLÂHINA SARILDI ÝSRAÝL’ÝN Ýbranice yayýmlanan Yedioth Ahranot gazetesi, Ýsrail Ordusu’nun elinde, geçen yýl Mayýs ayý sonunda operasyon düzenlediði Mavi Marmara gemisinde, ÝHH aktivistlerinin ateþli silâhlara sahip olduðunu gösteren fotoðraflar bulunduðunu öne sürdü. Haberde, “filo organizatörlerinin, o sýrada gemidekilerde, cepte taþýnabilen býçaklardan baþka bir þeyleri olmadýðýnda ýsrarlý olduklarý, ancak daha sonra bu söylemleri ni deðiþtirerek aktivistlerin taþýdýðý tek silahýn býçaklar olduðunu iddia ettikleri” kaydedildi. Habere göre, Ýsrail donanmasý tarafýndan bir süre önce elde edilen fotoðraflar, Ýnsanî Yardým Vakfý (ÝHH) aktivistlerden birinin omuzunda silâh bulunduðunu gösteriyor; bir fotoðrafta da tabanca bulunuyor. Fotoðraflarý kimin çektiðinin henüz belli olmadýðý belirtilen haberde, fotoðraflarýn birinin de silâhlý bir aktivistin yanýnda duran, Mavi Marmara yolcularý arasýnda yer alan Ýsrail parlamentosunun (Knesset) Arap milletvekillerinden Hanen Zuabi’ye ait olduðunun söylendiði kaydedildi. Yedioth Ahranot, Ýsrail donanmasý kaynakla rýnýn fotoðraflarýn neden sadece bir süre önce ortaya çýktýðý konusunu da açýklayamadýklarýný belirtti. Askeri bir kaynak, gazeteye, “Silâh taþýyan aktivistlerin bir fotoðrafý, 100 komandonun ifadesine bedel” diye konuþurken, bunun PR açýsýndan çok önemli olduðunun altýný çizdi. Görüþleri sorulan Ýsrail Ordu sözcülüðü ise bunlarýn inceleme altýndaki gemiden ele geçirilmiþ malzemeler olduðunu belirtti ve operasyonel ve istihbari anlamda incelemeler tamamlandýktan sonra ordunun bu fotoðraflarý yayýnlayýp yayýnlamama kararýný vereceðini kaydetti. Knesset milletvekillerinden Hanen Zuabi ise, “ancak resimleri gördükten sonra cevap verebilirim” dedi. Zuabi, ya nýbaþýnda silahlý kimseyi görmediðini ve daha önce bu konudaki benzer iddialarýn da doðru olmadýðýnýn ortaya çýktýðýný dile getirdi. Tel Aviv / aa
Binlerce Boþnak'ýn katledilmesinden sorumlu olarak tutuklanan Bosnalý Sýrplarýn eski komutaný Ratko Mladiç, Lahey'de hakim karþýsýna çýkarýldý.
Mladiç, hakim karþýsýnda SAVAÞ suçundan tutuklanan Bosnalý Sýrplarýn eski komutaný Ratko Mladiç, Hollanda’ya getirildikten iki gün sonra ilk kez hakim karþýsýna çýkarýldý. Scheveningen hapishanesindeki hücresinden alýnan Mladiç, yoðun güvenlik tedbirleri altýnda Lahey’deki eski Yugoslavya için kurulan Uluslararasý Savaþ Suçlarý Mahkemesi’ne getirildi. Temyiz Yargýcý Mehmet Güney’in vekaleten baþkanlýk yaptýðý mahkemedeki ilk duruþmada Mladiç’e, kendisiyle ilgili hazýrlanan iddianamenin okuna-
rak, suçlamalarý kabul edip etmediðinin soruldu. Savaþ suçundan tutuklanan Bosnalý Sýrplarýn eski komutaný Ratko Mladiç, Lahey’de eski Yugoslavya için kurulan savaþ suçlarý mahkemesinde ilk kez hakim karþýsýna çýktý. Eski Sýrp generalin davasý 4 Temmuz’a ertelendi. Hollandalý hakim Alphons Orie’nin baþkanlýðýnda yaklaþýk 1,5 saat süren mahkemede, zanlýnýn kimlik tespitinden sonra hazýrlanan iddianame özet þeklinde yüzüne okundu. Mahkeme heyeti daha sonra eski generale, hak-
Bahreyn’de gerilim yeniden týrmanýyor BAHREYN’DE olaðanüstü halin kaldýrýlmasýndan iki gün sonra baþkent Manama’da dün yeniden gösterilere baþlayan protestoculara polis müdahale etti. Görgü þahitlerinin açýklama larýna göre, baþþehirde Ýnci Meydaný’na yürüyen göstericilere karþý polis göz yaþartýcý gaz ve plastik mermi kullandý. Sünni hanedan yönetimindeki Bahreyn’de, Arap ülkelerindeki halk ayaklanmalarýndan esinlenen nüfusun çoðunluðunu oluþturan Þiilerin siyasi özgürlük, anayasal monarþi ve mez-
hep ayrýmcýlýðýnýn sona erdirilmesi talebiyle Þubat ayýnda düzenlediði haftalar süren gösterilerin merkezi de Ýnci Meydaný olmuþtu. Washington’ýn yakýn müttefiki olan ve ABD’nin 5. filosuna ev sahipliði yapan Bahreyn’deki yönetim, Mart ayýnda gösterileri bastýrarak olaðanüstü hal ilan etmiþti. Gösterileri bastýrmak için, protestolarýn kendi ülkesine sýçramasýndan korkan Suudi Arabistan’dan askeri destek de alan Bahreyn Krallýðý, olaðanüstü hali önceki gün kaldýrmýþtý. Dubai / aa
kýndaki suçlamalarý kabul ya da reddetmesi için 4 Temmuz 2011 tarihine kadar süre verdi. Verilen 30 günlük süreyi az bulan Mladiç, daha çok zamana ihtiyacý olduðunu kaydetti. Mahkeme baþkanýnýn kimlik tespitine iliþkin sorusuna “Ben general Ratko Mladiç” diye cevap veren eski Sýrp komutan, ayrýca saðlýk durumunun iyi olmadýðýný söyledi. Zaman zaman parmaðýný sallayarak konuþan Mladiç, saðlýk durumuna iliþkin detaylý bilgileri kameralarý kapattýrarak verdi. Lahey / aa
Suriyeli muhalifler: Akan kan dursun
SURÝYELÝ muhalifler, ülkede akan kanýn durmasý için uluslar arasý kuruluþlarla temas kurarak çaðrýda bulunacaklarýný söyledi. Antalya Falez Otel’de düzenlenen ‘’Suriye’de Deðiþim Konferansý’’ sonrasý Danýþma Komitesi üyelerinden Ghassan El Mufleh, Salim Mounem ve Riad Ghannam düzenledikleri basýn toplantýsýnda bildiriyi okuyup sorularý cevapladý. Salim Mounem tarafýndan okunan bildiride, þunlar kaydedildi: “Önce Arap toplumu, Arap Birliði, Ýslâm Konferansý Teþkilâtý (ÝKT) ve uluslar arasý toplumun Suriye halkýnýn meþrû isteklerinin gerçekleþtirilmesi için destek olmasýný istiyoruz” denildi. Riad Ghannam da, bir soru üzerine, “Suriye Devlet Baþkaný Esad uzatmalarý oynuyor. 20 yýlda bir þey yapmadý, son anda bir karar çýkardý. Bazý kiþileri hapishane kapýsýndan çýkardý, ancak yüzlercesini pencereden içeri soktu” diye konuþtu. Antalya / aa
Tunus açýklarýnda 150 ceset bulundu
BM Mül te ci ler Yük sek Ko mi ser li ði (BMMYK), Libya’daki çatýþmalardan kaçanlarý taþýyan bir geminin önceki gün Tunus açýklarýnda batmasýndan sonra yaklaþýk 150 cesede ulaþýldýðýný bildirdi. BMMYK sözcüsü Adrian Edwards, Cenevre’de yaptýðý açýklamada, cesedi bulunanlar arasýnda çok sayýda kadýn ve çocuðun olduðunu bildiklerini söyledi. Yaklaþýk 850 kiþiyi taþýdýðý tahmin edilen gemideki 578 kiþinin kurtarýldýðýný belirten BM örgütü, kurtarýlanlarýn yardým ve danýþmanlýk hizmetleri alacaklarý mülteci kamplarýna götürüldüðünü açýkladý. Akdeniz’de dün geminin batmasýndan sonra yaklaþýk 250 kiþinin kayýp olduðu kaydedilmiþti. Cenevre / aa
Hamburg’da toplu ulaþým araçlarýnda alkol yasaklanýyor
Yemen'de muhalifler dün Baþkanlýk Sarayý'na saldýrdý. Bu saldýrýyla birlikte ülkede iç savaþ korkusu baþgösterdi.
Yemen’de Saray’a saldýrý YEMEN’DE DEVLET BAÞKANLIÐI SARAYI’NIN ÝÇÝNDEKÝ BÝR CAMÝYE HAVAN TOPU MERMÝSÝ ÝSABET ETTÝ. DEVLET BAÞKANI SALÝH’ÝN ÖLDÜRÜLDÜÐÜ ÝDDÝA EDÝLDÝ. YEMEN’ÝN baþkenti Sana’da Devlet Baþkanlýðý Sa rayý’nýn içindeki bir camiye havan topu mermisinin isabet ettiði, aralarýnda Baþbakan ve Meclis Baþkanýnýn da olduðu bazý kiþilerin yaralandýðý bildirildi. Ýktidardaki Genel Halk Kongresi Parti si’nin sözcüsü Tarýk Þami, camide Cuma namazý kýlan Baþbakan ve Meclis Baþkaný ile birçok siya setçinin yaralandýðýný belirtti. Sözcü, saldýrýdan Haþed aþiretinin lideri Þeyh Sadýk El Ahmar’ý sorumlu tuttu. Bu arada El Arabiya televizyonu, sal-
dýrýda Yemen Devlet Baþkaný Ali Abdullah Salih’in hafif yaralandýðýný duyurdu. Televizyon, devlet baþkanýnýn 4 korumasýnýn öldüðünü bildirdi. Yemen Devlet Baþkaný Salih’e baðlý güçlerle muhalif aþiret üyeleri, Salih’in geçen hafta uzlaþma anlaþmasýný imzalamaktan vazgeçmesinden sonra çatýþmaya baþlamýþtý. Çatýþmalarda bugüne kadar 150’den fazla kiþi ölmüþtü. Yemen’deki bir muhalefet televizyonu, Yemen Devlet Baþkaný Salih’in öldürüldüðünü iddia etti. Sana / aa
Gül Baba Türbesi restore edilecek Türkiye’nin Macaristan Büyükelçisi Hasan Kemal Gür, 1994 ve 1997 yýllarýnda Türkiye tarafýndan restore edilen Gül Baba Türbesi’nin yeniden onarýmdan geçirileceðini açýkladý. Büyükelçi Gür, yaklaþýk 5 bin metrekarelik alanda yer alan Gül Baba Türbesi’nin binasý ile bahçedeki sütunlarýn onarýlacaðýný, Gül Baba’ya yakýþýr bir türbenin ziyarete açýlacaðýný söyledi. Gür, konuyla ilgili olarak Macar yetkililerle görüþmelerin baþlatýldýðýný, önümüzdeki dönem restorasyona baþlanacaðýný kaydetti. 1530 yýlýnda Kanuni Sultan Süleyman’ýn emriyle Ýslâm ve Türk kültürünü yaymasý için Macaristan’ýn Budin þehrine gönderilen Bektaþi derviþi Gül Baba, 11 yýl boyunca yaþadýðý Budin’de, Macar halkýnýn sevgisini ve saygýsýný kazanmýþ, adýna operetler, romanlar ve uzun metrajlý filmler yapýlmýþtý. Türbesi 1541 yýlýndan bu yana ziyaret edilen Gül Baba, sadece Müslümanlar tarafýndan deðil Macar halký ve bu ülkeye gelen yabancý turistler tarafýndan da ilgi çekiyor. Budapeþte / aa
ALMANYA’DA özellikle artan þiddet olaylarý toplu ulaþým araçlarýnda alkol yasaðýný gündeme getirirken, Hamburg’da bu yýl 1 Eylül tarihinden itibaren otobüs, tren ve metro gibi taþýtlarda alkol yasaðý uygulanacak. Hamburg Yolcu Taþýmacýlýðý Birliði’nden (HVV) edinilen bilgiye göre yasaðýn ilk baþladýðý Eylül ayýnda yasaða uymayanlara sadece uyarý verilecek. Ancak Ekim ayýndan itibaren açýk alkol þiþesi ya da kutusuyla veya içerken yakalananlara 40 Euro cezaya çarptýrýlacak. Hamburg / cihan
Bombay’da alkollü içki satýþýna 25 yaþ sýnýrý
HÝNDÝSTAN’IN Bombay kentinde, alkollü içki satýn alma yaþýnýn 25’e yükseltilmesine karar verildi. Yetkililerin aldýðý karar uyarýnca, bira satýn alma yaþý 18’den 21’e, daha sert alkollü içkileri satýn alma yaþý ise 21’den 25’e yükseltildi. Yeni Delhi / aa
8
AKTÜALÝTE
4 HAZÝRAN 2011 CUMARTESÝ
CEVHER ÝLHAN cevher@yeniasya.com.tr
isan’ýn sonunda baharýn baðrýnda Ankara’dan bir “isimsiz Nur kahramaný” sessiz sedâsýz dâr-ý bekâya göçmüþ dâvâ arkadaþlarýnýn ve Üstadýnýn yanýna gitti; Hakkýn rahmetine kavuþtu… Nüfus kütüðünde yazýlý “Vehbi oðlu 1934 doðumlu Ýrfan (Bulçum) Ersöz” Abi’yi çok seyrek de olsa ziyâret eder, tâvizsiz, garazsýz ve ivâzsýz hizmet istikametine dair ufuk bahþeden hizmet hâtýralarýyla bezeli tesbitlerini dinlerdik. Ýrfan Abi, bizzat yaptýðý yemeklerden ýsrarla ikrâm eder, saatlerce süren ders ve sohbetle heyecanlý hizmet ve gayret yýllarýna dönerdi. GATA Göðüs Hastalýklarý Bölümü’ndeki odasýnda son ziyaretimizde, serumla nefes desteði almasýna ve aðýr hasta haline raðmen ýsrarla yanýna çaðýrmýþ, hizmet serencâmýndan bugüne ýþýk tutan olaylarý, dâvânýn mazisinde ders ve ibret dolu imanî-içtimâî hizmetleri anlatarak âdeta mânen teneffüs etmiþti. 12 Mart muhtýrasý sonrasý Nur Talebelerinin baþýna gelen baskýlardan, Zübeyir Aðabeyin vefatý sonrasý dahilî çalkantýlardan, ifsat þebekelerinin Nur Talebelerine tertiplerinden, merhum avukat Bekir Berk’in maznunlarýn vekili iken, maznun olup hapse girmesinden, Ýzmir Sýkýyönetim Mahkemesi’ndeki yiðitçe müdafaasýndan fevkalâde ibretli hâdiseleri not ettirmiþti…
N
“ÝSLÂMÝYET VE VATAN HÝZMETÝNDEKÝ BAHTÝYAR HAVACILAR” Aslýnda Ýrfan Abi’nin de mensubu olduðu “havacý askerler”in Risâle-i Nur müellifi Bediüzzaman’ýn yanýnda ayrý bir deðeri vardý. Afyon hapsindeki tahliyesinden sonra, yanýndaki talebeleriyle iki sene Emirdað’da kalan Bediüzzaman, 1371 yýlýnýn Muharrem ayýna denk gelen 1951 Eylül’ünde Eskiþehir’e gelerek bir buçuk ay kadar Yýldýz Oteli’nde ikamet etmiþti… “Üstadýn bu geliþi mânidar idi. 1950’ye kadar nefyedildiði mahallerden, hiçbir yere çýkmamýþtý; esâsen çýkmasýna müsaade edilmemiþti. Çok zaman, yakýn bir köye dahi gidemiyordu. Eskiþehir’de müþtak talebeleri ile görüþmüþ, Risâle-i Nur’un yeni ve taze meyveleri olan genç Nur Talebeleri ile konuþmuþ, bir derece hayat-ý içtimâîye ile alâkadar olmuþtu. Orada her sýnýf halktan talebeleri kesretle bulunduðu gibi, askerler içinde, bilhassa havacýlardan pek çok Nur Talebeleri vardý. Bunlarýn her birisi îmanlý ve yüksek ahlâk sahibi olup, þecaat-i milliye-i Ýslâmiye ile þerefrâz, ihlâslý, kalpleri muhabbet-i Nebeviye ve cihandeðer hizmet-i Ýslâmiye ve vataniye ile meþbû (dolu-doymuþ) kimselerdi. (Tarihçe-i Hayat, 560) Eskiþehir’de tayyârecilere, subaylara ve askerlere, “Bu tayyâreler, bir gün Ýslâmiyete büyük hizmet edecekler. Farz namazlarýnýzý kýlsanýz, kýlamadýðýnýz zaman kazâ etseniz, asker olduðunuz için her bir saatiniz on saat ibâdet, husûsan hava askeri olanlarýn bir saati, otuz saat ibâdet sevabýný kazandýrýr. Yeter ki kalbinde îman nûru bulunsun ve îmânýn lâzýmý olan namazý îfâ etsin” dersini vermiþti. (a.g.e., 405) Ýþte merhum Ýrfan Abi, Bediüzzaman’ýn iþâret ettiði, “îmanlý ve yüksek ahlâk sahibi olup, þecaat-i milliye-i Ýslâmiye ile þerefrâz, ihlâslý, kalbleri muhabbet-i Nebeviye ve cihandeðer hizmet-i Ýslâmiye ve vataniye ile meþbû bahtiyar havacýlar”a intisap edenlerdendi… Bilhassa Türkiye’nin kýrýlma süreçlerindeki, darbelerle ve ara dönemlerle demokrasi tahriplerinde millete ve Ýslâmî cemaatlere yönelik oyun ve tuzaklara dikkat çeken Ýrfan Abi’nin, emekli olduðu askerlik mesleðindeki baþarýlarýný ve mensubu olduðu Risâle-i Nur dâvâsýnýn fedakârlýk ve hizmetini ortaya koyan “beraatleri” var… Hava Muhabere Kýdemli Baþçavuþ olarak en son Mürted’deki 4. Ana Jet Üs Komutanlýðý’ndan 3 Ekim 1997’de emekliliðinde aldýðý “T.C. Silâhlý Kuvvetler Hizmet Belgesi”nde, dönemin Hava Kuvvetleri Komutaný Orgeneral Ethem Ayan imzasýyla “câmiada uzun seneler feragât ve fedakârlýkla çalýþarak memleket savunmasýnda büyük hizmetler ifa ettiði” belirtiliyor. Peþinden “Yeni bir hayata baþlamak üzere aramýzdan ayrýlýrken saðlýk ve baþarý dilekleri”yle, “verimli çalýþmalarla geride kalan silâh arkadaþlarýnýz tarafýndan daima örnek telâkki edilecek ve hizmetleriniz her zaman takdir ve þükranla anýlacaktýr” takdirinde bulunuluyor. Bu takdir, Ýrfan Abi’nin bu dünyaya dair “beraat belgesi”
“MAZNUN”UN UHREVÎ “BERAAT BELGESÝ” Ýrfan Abi’nin bir de âhiret âlemine ait “beraat belgeleri” var. Bunlardan biri, “T. C. Bandýrma Sorgu Hâkimliði”nin Esas, 960/29, karar 32, C.M.U., 960/952, suç tarihi 1959 olan “6187 sayýlý kanuna muhalefet”ten “maznun” olarak yargýlanýrken aldýðý “beraat kararý.” Maznunlar Yaþar Seçkin, Mehmet Özpolat, Mithat Erkut, Ýhsan Ardahan, Baki Yaþar, Fazýl Doðan Keçeci, Orhan Keleþ, Recai Genç, Fevzi Duran, Ýsmet Türkeli, Derviþ Kýsakürek, Orhan Birsen, Ahmet Çelik, Nizamettin Keleþ, Enver Kýlýç ve Canip Cengiz’le birlikte Ýrfan Bulçum da (henüz soyadýný ‘Ersöz’ olarak deðiþtirmemiþ) Bandýrma’da Nur dersine yapýlan baskýnla tevkif edilirler. “Tahkikat sonunda, maznunlarýn siyasî veya þahsî nüfuz veya menfaat temin etmek maksadýyla dini veya dinî hisleri yahut dince mukaddes tanýnan þeyleri veya dinî kitaplarý âlet ederek propaganda yaptýklarýna ve telkinde bulunduklarý hakkýnda herhangi bir delile
Y
EHL-Ý HÝZMET BÝR NUR FEDAKÂRI
Ýrfan Aðabey “ÝSÝMSÝZ BÝR NUR KAHRAMANI” DAHA SESSÝZ VE SEDÂSIZ DÂR-I BEKÂYA GÖÇTÜ, DÂVÂ ARKADAÞLARININ VE ÜSTADININ YANINA GÝDEREK HAKKIN RAHMETÝNE KAVUÞTU: ÝRFAN ( BULÇUM) ERSÖZ. rastlanmamýþtýr” denilir. Devamýnda “Maznunlarýn nispet suçtan muhakemenin menine ve müsadere edilen kitaplardan Said Nursî’ye ait olanlarýnýn Ýçiþleri Bakanlýðý’nýn 22.6.1960 tarih ve Emniyet Umum Müdürlüðü ifâdeli þube 9.A.1.13312-22-29 sayýlý tamimleri gereðince muktezasý yapýlmak üzere alâkalý makamlara teslimine ve bunlar hâricinde kalan kitaplarýn sahiplerine iadesine, Eskiþehir 1. Hava Kuvveti Askerî Mahkemesinden tetkik için celp edilen dosyanýn mahallinde iâdesine yine tetkik için Bandýrma Cumhuriyet Savcýlýðý’ndan celp edilmiþ bulunan ademi tâkip (tâkipsizlik) dosyasýnýn da keza Cumhuriyet Savcýlýðý’na iadesine karar verildiði” yazýlýr. Ve Ýrfan Aðabey’in de aralarýnda bulunduðu tevkif tarihi, 29.9.1960 olan “Bandýrma 6. Hava Üssünde mevkuf 6. Hava Üs astsubaylarýndan 16’sýnýn bihakkýn tahliyelerine” karar verilir. Böylece 21.7.1960’ta baþlayan tevkif, iki ay sekiz gün sonra 29.9.1960’ta sona erer. 4.10.1960 tarihli ve “vekilleri” hanesinde, Nurun kahraman avukatlarýndan “Ýstanbul’dan Avukat Bekir Berk” yazýlý “karar”, Ýrfan Abi ve mevkuf arkadaþlarýnýn uhrevî âlemde övüneceði, meleklerin alkýþlayacaðý bir mânevî “beraat belgesi” olur…
“SÖZLERÝ HIRZ-I CÂN EDECEK KAHRAMAN ASKERLER” Ýrfan Abi ve maznun arkadaþlarýnýn beraati, bütün Nur dâvâlarýnýn tâkipsizlik ve beraati gibi sýradan bir tahliye, tâkipsizlik ve beraat kararý deðil; bu milletin inancýný, mâneviyatýný, tarihini, fikriyatýný, edebiyatýný seslendiren iftihar kaynaðý iman ve kültür külliyatý Nur Risâlelerinin “beraat belgesi”dir. Bin beþ yüzü aþan mahkeme kararlarýyla Nur Risâleleri’nin vatan ve milletin selâmetine, gençliðin ve insanlýðýn ýslâhýna dair eserler olarak makbuliyetinin ifâdesidir. Bugün her yaþtan milyonlarca muhtelif seviyedeki insanlar tarafýndan okunan, kýrktan fazla yabancý dile tercüme edilen, dünya üniversitelerinde hakkýnda araþtýrma tezleri hazýrlanan ve ders olarak okutulan, okuyucularýnýn ülke sýnýrlarýný, Ýslâm coðrafyasýný aþýp Doðu’dan Batý’ya, Avrupa’dan, Rusya’dan, Uzak Doðu’ya dünya radyo ve televizyonlarýnda okunan, Nur Risâlelerinin mânevî hizmetinin beraatinin bir niþânesidir. Dahasý, askerlik gibi hassas bir vazife esnasýnda bulunduðu her mahalde ve hizmet merkezlerinde iman ve Kur’ân hizmetine koþan “kahraman askerler”in, “cesur zabitler”in öteki âlemin mânevî kahramanlarýnca takdirinin alâmetidir. Bediüzzaman’ýn âlim ve fazýl kahraman talebesi Albay Hulusî Yahyagil’e yazdýðý mektuptaki hakikatin âdeta tecellisidir…
“Aziz Kardeþim” hitabýyla baþlayan mektubunda Bediüzzaman, “Ben Sözleri (Nur Risâlelerini) yazarken ihtiyârsýz olarak ekser temsilât þuûnât-ý askeriye (askerî iþler, hizmetler) nev’inde zuhur ediyordu (ortaya çýkýyordu). Ben hayret ediyordum. Neden böyle yazýyorum, sebebini bilmiyordum. Sonra hatýrýma geldi ki, belki istikbâlde þu Sözleri hakkýyla anlayacak, kabul edip hýrz-ý cân edecek (baðrýna basýp câný gibi koruyup sahip çýkacak) en mühim talebeleri askeriyeden yetiþecek. Onun için böyle yazmaya mecbur oluyorum, düþünüp o kahraman askerleri bekliyordum. Ýþte maðrur olma, þükret; sen o askerlerden bahtiyar birisin ki, evvel yetiþtin” takdirinde bulunuyor. (Barla Lâhikasý, 132) El-hak, Ýrfan Abi de, Albay Hulûsi Bey, Binbaþý Âsým Bey, Yüzbaþý Re’fet Bey, binbaþý Muhyiddin Bey gibi “kahraman bahtiyar askerler”in peþinde giden bir Nur Talebesiydi…
sun adamcaðýz bana gaz lambasý bulup getirdi. Gaz lambasýnýn ýþýðýnda Kur’ân-ý Kerim okuyordum. Mahkûmlardan biri, elinde bir teneke su ile benim hücreme girip suyu boþalttý. Oradaki su baþýmdan aþaðý her tarafýmý ýslattý. Kimin bu iþi yaptýrdýðýný bilemedim. Üstümüzü baþýmýzý nasýl yýkarsýn kardeþim? Nerede kurutacaksýn? Cenâb-ý Hakk’a iltica edip ‘Ya Râb! Halimizi görüyorsun; bizi bu durumumuzla namazda kabul eyle!’ diye yalvarmýþtým. Ýþte kardeþim, oradaki aðýr rutûbetten vücudumuzun her tarafýný romatizma kapladý. Onun için zaman zaman bu durumlar nüksediyor. Fazla ayakta kalamýyorum…’ “Zübeyir Aðabey, baþýndan geçenleri anlatýnca, bizler gözyaþlarýmýzý tutamadýk…” (M. Lâtif Salihoðlu, Bandýrma’nýn Medâr-ý Ýftihârý Tayyar Alnýak, 58-59) Ýrfan Abi de Zübeyir Aðabey’in iman ve Kur’ân hizmetinde ve Nurlara hizmet mesleðinde fikrî ve içtimâî isabet ve istikametine ait hâtýralarý büyük ciddiyetle aktarýrken ilk günkü heyecan ve celâleti âdeta yaþardý. Yeni Asya mefkûresinin dünden bugüne temel düstur ve deðerlerini âdeta massederek kelimelere dökerdi…
BANDIRMA’NIN EHL-Ý HÝZMET
ZÜBEYÝR AÐABEYÝ ZÝYARET VE GÖZYAÞI…
Diyarbakýr’dan sonra Bandýrma’da baþladýklarý hizmeti daha sonra birlikte devam ettirdikleri hizmet arkadaþý merhum Tayyar Alnýak’la birlikte Zübeyir Aðabey’i ziyaret etmiþlerdi. Birlikte, “Bediüzzaman’ýn birinci talebesi ve yardýmcýsý ulu çýnar Zübeyir Aðabey’in iman ve Kur’ân hizmeti uðruna çektiði çile ve cefânýn, “medrese-i yusufiye”deki haksýzlýklardan ve zulümden kalma bir hâdisenin numûnesine þahid olmuþlardý. Tayyar Abi, hâtýralarýnda þöyle yazýyor: “1970 senesinde Ýstanbul’a astsubay Ýrfan Bulçum (Ersöz) Abiyle beraber Zübeyir Aðabeyin ziyaretine gitmiþtik. Talebelerin yattýðý odada onu bekliyorduk. Bizim oturduðumuz odanýn kapýsý açýktý. Kendisi odasýndan çýkýnca bizi gördü. Tam odadan içeri adýmýný atmýþtý ki, Ýrfan Abi ile ikimizin kucaðýna düþtü. Onu böyle halsiz ve baygýn vaziyette görünce, biz çok telâþlandýk. Hemen kendisini ayaða kaldýrdýk… “Kendisi ise bize hitâben, ‘Telâþlanmayýn kardeþlerim’ dedi ve ikimizin arasýna oturarak anlatmaya baþladý: ‘Bu durum Afyon hapishanesinin hâtýrasýdýr. Afyon cezâevinde her birimizi ayrý ayrý tek kiþilik hücrelere koymuþlardý. Hücrenin tepesinden baþka ýþýðýn gireceði yer yoktu. O zaman gaz lambalarý lüks idi. Kandiller ile gece aydýnlatýlmasý yapýlýyordu. Hücrenin orta yerinde tuvalet vardý, içerisi gâyet rutûbetli idi. Altý ay içinde üç defa yataklarýmýz çürüdü. Postallarýmýz rutûbetten yemyeþil oluyordu… ‘Bir gün hapishane aðasýndan birisine bana gaz lambasý bulmasýný söyleRisâle-i Nur okuduklarý için tutuklanan Ýrfan Ersöz ve arkadaþlarýnýn tahliye “Beraat Belgesi” dim. Neyse Allah râzý ol-
TSK’dan aldýðý “Hizmet Belgesi.”
“ÝRFAN ABÝSÝ” Ýman ve Kur’ân hizmetindeki arkadaþý ve mânevî kardeþi “Bandýrma’nýn medâr-ý iftiharý” mânevî kutup Tayyar Alnýak’ýn, “Bandýrma’da Nur hizmetini ve derslerini baþlatan beþ astsubaydan biri” olarak vasýflandýrdýðý Bandýrma’nýn “Astsubay Ýrfan Abi”sinin asil duruþu ve hizmet hali, ehl-i hizmet arkadaþlarýný hayran býrakmýþtý. Diyarbakýr’da ve Bandýrma’da beraber hizmet ettiði þu anda Sakarya’da bulunan muhterem meslektaþý Abdülvahid Þen Abi, 1960 ihtilâlinden sonra Bandýrma’da ihbar üzerine derse yapýlan baskýnda Risâle-i Nur kitaplarýyla birlikte 16 askerin yakalanmasý hâdisesini anlatarak, Ýrfan Abi’yi “Gözü iman dâvâsýndan baþka bir þey görmeyen, iman ve Kur’ân hizmetinde metânetli, kahraman bir ehl-i hizmet” olarak vasýflandýrýyor. “Ýrfan Abi, hizmetlerinin müdâvimiydi; sadâkatle devam etti; gözünü budaktan esirgemeyen biriydi ve imtihanýný baþarýyla verdi” beyânýnda ve þehâdetinde bulunuyor. Konuþmamýzda büyük bir hürmet ve hayýrla yâd edip, 1960 ihtilâlinden sonra herkesin fellik fellik kaçtýðý dönemde cesâretli duruþuna takdirlerini belirtiyor. Tayyar Alnýak’ýn “Bandýrma’da derslere devam eden beþ astsubay”ýn yaný sýra “sivillerden ilk defa 12 yaþýnda derslere katýlan ‘ilk sivil” diye tavsif ettiði, ilçeye gelen Nur Talebelerine âdeta bir “Ensar hâmiyeti”yle fedakârâne himâyet eden beldenin ilk Nur hadimlerinden Ýbrahim Ataç’ýn oðlu Mustafa Ataç, Ýrfan Abi için, “Zübeyir Aðabey’den tevârüs eden Üstadýn meslek ve meþrebini, ‘Zübeyrî çizgi’yi bihak-
kýn yaþayan ve hayatýnýn sonuna kadar sebâtla sadâkati ve tâvizsiz hizmet tavrýný devam ettiren Üstad’ýn ‘bahtiyar havacýlar’ dediði ‘gizli kutuplar’dan biri idi” tavsifinde bulunuyor. En çok da Ýrfan Abi’nin dahildeki ihtilâflara karþý metânetini ve yalpalamayan, tam tersine hâdiselerin üzerine giden, dâvânýn düsturlarýna baðlýlýðýndaki ferâsetli ve dirâyetli duruþunu takdir ettiðini söylüyor. Bir de kýrgýnlýklara karþý “eski arkadaþlarý”ný istikamete dâvet ediþindeki cehd ve gayretle elinden geleni yaptýðýný nazara veriyor. Bir yandan tâvizsizliðini devam ettirirken, diðer yandan onlara gidip, “Üstad’a ve dâvâya karþý mesulsünüz” ikazýnda bulunduðunu, kucaklayýp derse dâvet ettiðini naklediyor. Ýrfan Abi’nin, Risâle-i Nur’un iman ve Kur’ân hizmetinde Bediüzzaman’ýn lâhikalarda belirlediði en istikametli meslek ve meþrebini “Yeni Asya câmiasý”nýn en güzel yansýttýðýný açýkça ifâde ettiðini belirtiyor. Daha ortaokul öðrencisi iken Ýrfan Abi’nin kendisini Bandýrma’da babasýnýn iþyerinde yardýmda bulunmak durumunda kaldýðý yoðun iþlerden kurtarmak ve aileden uzak Nurlara daha fazla hizmet etmesini saðlamak için Bursa Ýmam Hatip Okulu’na gönderdiðini, burada arkadaþý Kasým Ali Güngör Abi’ye emânet ettiðini anlatan “Bandýrmanýn ilk çocuk Nur Talebeleri”nden Mustafa Ataç, “Ýrfan Abi ‘Ýlla seni Bursa’ya gönderelim’ diye beni Bursa’ya göndermekle âdeta hizmete kattý. Burada hem benim velim olan Kasým Ali Abi ile ilk Nur dershanesini açtýk, hem de en kritik dönemde, onca kýrýlganlýk ve bâdire ortasýnda istikametli hizmetin geliþmesine vesile olduk” diyor. Ve Ýrfan Abi’nin içinde bulunduðu “fedakârlar grubu”nun hizmet ve hâtýralarýnýn deðerini zikrediyor...
“ÝRFAN ABÝ BANA KÜÇÜK RÝSÂLELERDEN VERÝP OKUMAMI SAÐLADI” Keza Ýrfan Abi ile 1962 yýlýnda Bandýrma’da “resmî elbiseli” olarak Haydar Çavuþ Camii’nde tanýþan, iki hafta sonra çarþýda karþýlaþtýðý Astsb. Cahid Erdoðan tarafýndan kaldýðý Derviþ Kýsakürek Abi’nin evine dâvet edilerek eline verilen “Meyve Risâlesi”ni okuyup ilk kez “Bediüzzaman” ve “Risâle-i Nur” isimlerini iþittiðini söyleyen meslektaþý Kasým Ali Güngör Abi ise, “Rahmetli Ýrfan Aðabey, küçük Risâlelerden vererek, Risâleleri anlamama yardýmcý oldu. Sohbetlerdeki hava, aðabeylerin nezâketi, hareketleri, konuþmalarý, sigara falan içilmeyiþi çok dikkatimi çekti ve hoþuma gitti. Bundan sonra sýk sýk Bandýrma’daki aðabey ve kardeþlerle beraber olmaya çalýþtým” beyânýnda bulunuyor. Ýlk günlerinde burada Av. Bekir Berk ile tanýþtýrýldýðýný ve Bekir Aðabey’in “Bu kardeþimiz kim?” diye sormasýna, “iki günlük Nurcu...” olarak tanýtýlmasýný tatlý bir hâtýra olarak anlatan Kasým Ali Abi, en son iki sene önce Bursa’daki askerî hastaneye geldiðinde bir müddet beraber olduklarý Ýrfan Abi’nin vefât haberini almasý ise oldukça mânidar: “Hem Ankara’ya taþýndýðýmý haber vermek, hem de müsaitse Maltepe’deki Cumartesi derslerine beraber gitme düþüncesi ile Ýrfan Aðabeyin evine telefon açtým. Bir kýz çocuðu çýktý. Dedesinin o gün vefat ettiðini söyleyince âdeta þok oldum. Hemen evine gittim. Oðullarý Abdülcelâl ve Abdülvahâb ile kucaklaþýp tâziyede bulundum…” Kasým Ali Abi, ihtilâl sonrasý 1962’de Bandýrma’da baþýndan geçen bir diðer hatýrasýný da þöyle özetliyor: “Ýrfan Abi ile camide tanýþmamýzda, birliðimi söyleyince, ‘Sen Kur’ân-ý Kerim’i okumayý biliyor musun?’ diye sordu. ‘Yeni baþladým’ cevabýný verince, ‘Birliðinde Tillolu Hâfýz Tâhâ Güler var, onunla tanýþýn, o sana Kur’ân öðrenmede yardýmcý olsun’ dedi… “Bir Müslüman için mukaddes kitabýný okuyamamak ne demekti. Birliðime döndüðümde Hâfýz Tâhâ’yý çaðýrttým, tanýþtýk. Bunun üzerine çarþýdan Kur’ân Elifbâsý aldým. Müsait vakitlerde Hâfýz Tâhâ’nýn desteðiyle okumaya çalýþýyordum. O günde Muhabere Tabur Komutaný Binbaþý çalýþma odama girdi. Masamda Kur’ân Elifbâsýný görünce âdeta kýrmýzý görmüþ boðaya döndü ve ‘Sen aydýn ve kültürlü bir insansýn, biz bunu kaldýrmaya çalýþýyoruz; sen hâlâ bununla mý uðraþýyorsun!’ demesi üzerine, ‘Dinimizin mukaddes temel kitabý Kur’ân Alfabesini de mi okumayalým?’ mukabelesinde bulundum… “Birlik komutaný bu kez, ‘Okuyorsun da anlýyor musun?’ diye çýkýþtý. Buna da, ‘Anlamýyorsam da bu Allah’ýn kelâmýdýr, Allah’ýn kelâmýný da okumayalým mý?’ karþýlýðýný verdim. Devamýnda da, ‘Siz sonra demek istiyorsunuz ki namazda da sûreler Türkçe okunmalý! Oysa Ýslâmiyet birlik dinidir; diyelim ki Ýslâm’ýn beþ þartýndan olan Hac ibadetinde namaz vaktinde, Türkçe okuyan cemaat ayrý, aslýndan okuyanlar ayrý mý cemaat olup namaz kýlacak! Böyle þey olur mu?’ soruma “Olur!” cevabýný verdi… “Bu cevaba oldukça tepki gösterdim. ‘Binbaþým! Bunlar muvaffak olamayacaklar!’ diye masaya sert bir þekilde vurdum. Tam bu sýrada asker içeri girip komutana telefonunun olduðunu söyleyince, tartýþma kesildi. Daha sonra bu binbaþýnýn sicilime iþlenip terfi etmeme cezâsýna ‘gerekçe’ gösterilen ‘Nurcularla görüþüyor” raporunu yazýp gönderdiðini öðrendim... Ýþte Ýrfan Abi, benim hem Kur’ân’ý okumama hem de Kur’ân hakikatlerini okuyup savunmama sebep oldu. Allah gani gani rahmet etsin…” — DEVAM EDECEK—
MAKALE
Y
4 HAZÝRAN 2011 CUMARTESÝ
9
Vehbî-kesbî ilim ve Risâle-i Nur fersadoglu@yeniasya.com.tr
isâle-i Nur’da hem kesbî, hem de vehbî (ledün) ilmin verilerini bol bol bulmak mümkündür. Peki, kesbî ve vehbî ilim ne demektir? Ýnsanoðlunun ilim denizinden aldýðý bilgi iki türlüdür: Kesbî ve vehbî. 1- Kesbî: Allah’ýn tabiata koyduðu “kevnî kanunlar” çerçevesinde çalýþarak elde edilebilecek “ilme’l-yakîn” (ilim seviyesinde kesin bilgi), “ayne’l-yakîn” (müþahede-gözlem seviyesinde kesin bilgi) ve hakka’l-yakîndir” (tec-
R
m.ozturkozturkcu@hotmail.com
Zor yýllarýn nur yüzlü adamlarý Kâinat kadar büyük ve aðýr dâvâ etrafýnda kenetlendiler. Neþr-i Kur’ân yolunda Üstadlarýnýn etrafýnda nurdan bir halka oluþturarak “Belî Üstadým” deyip vefa ve sadakatte kusur göstermediler. Zor yýllardý. Manevî deðerlere karþý adeta savaþ açan zihniyetin tehâcümleri alabildiðine þiddetle devam ediyordu. “Allah” diyen, Kur’ân’ý kýraat ederek Nur dâvâsýna gönül veren nur yüzlü adamlara karþý yapýlan olumsuz tutum ve davranýþlarýn haddi hesabý yoktu. Kur’ân hakikatleri olan ve adýna Risâle-i Nur denilen serapa hakikati hâvî eserler yasak ediliyor, okuyanlar tutulup hapishanelere yollanýyordu. Zulüm ve haksýzlýk ehl-i iman üzerinde yoðunlaþmýþtý. Bediüzzaman Hazretleri zulmün çemberini kýrmak, haksýzlýðý ortadan kaldýrarak iman hizmetlerinin neþv-ü nemasýný saðlamak için her çeþit iþkence ve haksýzlýklara raðmen müsbet hareketi esas alýp kudsî vazifesini yerine getirmeye çalýþýyordu. Üstad’ýn bu azim ve cehd dolu mücadelesine omuz verenlerin sayýsý da az denecek kadardý. Zor yýllarda, zor þartlar içinde cihad-ý manevîyi esas alan Üstad ve talebeleri, aslýnda bu halleri ile, istikbalde Kur’ân hakikatlerinin daha çok parlayacaðýnýn müjdecisi idiler. Bunu biz bilmiyorduk, fakat Kur’ân’a gönül veren, Üstadlarýna râm olan, zor yýllarýn nur yüzlü adamlarý Üstadlarýndan aldýklarý derslere binâen istikbalde “cennet-âsa bir baharýn” varlýðýný hissetmiþlerdi. Ýþte o zor yýllarýn nur yüzlü adamlarýndan biri olan, Barlalý Sýddýk Süleyman o gün nura gönül verenlerin hissiyâtýna þöyle tercüman oluyordu: “Bu Nurlarýn kýymetini zaman gösterecek ve dillerde destan olarak þark ve garbý gezecek itikadýndayým. Ve inþâallah Avrupa’ya karþý dahi Kur’ân’ýn ne kadar parlak bir gü neþ olduðunu gösterecektir.” (Barla Lâhikasý, s. 53) Ve Nurlarýn kýymetini zaman tasdik etti. Ýmana ve Kur’ân’a zor yýllarda hizmet aþkýyla gönülleri parlayan bu bahtiyar nur yüzlü adamlarýn hâlini Üstadlarý da takdir ederek, onlarýn o fedakâr ve vefakâr hallerini bakýnýz nasýl ifade etti: “Þiddetli imtihanda sarsýlmayan ve dersinden vazgeçmeyen ve yakýcý çorbadan aðýzlarý yandýðý halde talebeliðini býrakmayan ve bu kadar tehacüme karþý kuvve-i mâneviyesi kýrýlmayan zatlarý ehl-i hakikat ve nesl-i âti alkýþlayacaklarý gibi, melâike ve ruhâniler dahi alkýþlýyorlar.” (Þuâlar, s. 272) Ýþte zor yýllarýn nur yüzlü adamlarý… Ve sadakatle baðlý olduklarý ulvî Nur dâvâlarý… Bu günler güzel günlerdir. Þükür elhamdülillah.
VECÝZE Duâ bir ubûdiyettir; ubûdiyet ise, semerât-ý uhreviyedir. Dünyevî maksadlar ise, o nevi duâ ve ibâdetin vakitleridir; o maksadlar, gâyeleri deðil. Bediüzzaman Said Nursî
rübe, kalb-sezgi, vicdan ve kanaat-i kat’iye seviyesinde kesin bilgidir). 2- Vehbî: Bâzý mânevî özelliklere hâiz özel kiþilere, özel olarak hîbe edilen ve “ilm-i ledün” denen gizli, hâfî, bâtýn, gaybî/metafizik bir bilgidir. Ledün ilmi, mâneviyat sahiplerinden, “hakka’l-yakîn” mertebesine çýkan bazý kiþilere taraf-ý Ýlâhîden hibe edilir. Ledün ilminin hakikati, Kehf Sûresi’nin 60-82. âyetlerinde, Hz. Mûsâ ve Hz. Hýzýr’ýn (as) mâceralarý nakledilirken dikkate sunulur. Ýsmini de 65. âyette geçen “ledün” kelimesinden alýr. Âyette geçen “Rabbin istedi ki” tâbiri, “ledün” ilminin püf noktasýdýr ve O’nun sýrlarýný istediklerine açacaðýna iþâretlerden biri olmalýdýr. Bediüzzaman’ýn kesbî ilmi deryalar gibidir: 1882 yýlýnda baþladýðý medrese tahsilini; mükellefiyet çaðýna varmadan, 1888’de tamamlar, diplo ma alýr. 1884’te, Van’da, kitap dolu konaklarda
kaldýðý sýralarda; bu asýrda yalnýz eski tarzdaki Kelâm ilminin (Ýslâm felsefesinin) Ýslâm dîni hakkýndaki þek ve þüphelerin reddine kâfi olmadýðýna kanaat getirmiþ ve fünûnun (pozitif, fen ilimlerinin) tahsiline lüzûm görmüþtür. Bütün fenleri tetebbua, incelemeye, araþtýrmaya baþlayarak, pek kýsa bir zamanda tarih, coðrafya, riyaziyat (mate matik), jeoloji, fizik, kimya, astronomi, felsefe gibi ilimlerin esaslarýný; fen ve felsefeden Ýslâm’a gelen hücûmlarý def edecek ve modern ilimlerde kitap yazabilecek ve uzmanlarýyla münâzarâya girebilecek derecede öðrenmiþtir. Okyanuslar gibi fen, sosyal ve mânevî ilmini, kendi kendine araþtýrarak ve kitaplarý mütalâa ederek elde etmiþtir. Bediüzzaman’ýn ilme vukufiyeti (derinliði) tartýþmasýzdý. 1907’de, Ýstanbul’a gittiðinde; Fatih’te kaldýðý Þekerci Han’ýn kapýsýna, “Her suâle cevap verilir, her müþkül halledilir, fakat, suâl
sorulmaz!” diyerek ilim dünyasýna meydan okur! Bu, dünya çapýnda bir olaydýr... Çünkü, yaþý daha 29’dur ve herhangi bir branþ belirtmemiþtir. Fizikçiler, kimyacýlar, sosyal bilimciler, din âlimleri, öðrenciler bir araya gelip sabahlara kadar en zor sorularý hazýrlar ve gruplar halinde yine sabahlara kadar sorarlar. Ve sanki akþam beraber hazýrlamýþlar gibi takýr takýr sorularýnýn cevaplarýný alýrlardý. Bediüzzaman’ýn vehbî ilmine gelince, bu da ummanlar gibidir. Risâle-i Nur Külliyatý olarak tezahür etmiþtir. Bediüzzaman, Risâle-i Nur eserleri için þunu söyler: “Sesim yetiþse bütün küre-i arza [dünyaya] ba ðýrarak derim ki: Sözler [Risâleler] güzeldirler, hakikattirler. Fakat benim deðildirler; Kur’ân-ý Kerîmin hakaikinden telemmu’ etmiþ [parýldamýþ] þuâlardýr [ýþýk huzmeleridir].” 1 Dipnot: 1- Mektubat, s. 358.
Bediüzzaman, Medresetü’z-Zehra için yollara düþtü B
ediüzzaman’ýn hayatýnda “Medresetü’zZehra” adýndaki üniversite projesi çok ö nemli bir yere sahiptir. Bunu þu sözleriyle ifade eder: “55 yýllýk gaye-i hayalim ve tam elli beþ senedir Risâle-i Nur’un hakaikýna çalýþtýðým gibi ona da çalýþmýþým.” 1 Bediüzzaman Said Nursî’nin, Van’da bulunduðu ilk yýllarda büyük projesi “Medresetü’zZehra”yý gerçekleþtirmeye kýsmen muvaffak olduðu söylenebilir. Van’da kendi imkânlarýyla açtýðý bir medresede, önceden belirlediði müfredata göre fen ve din ilimlerini beraber okutarak öðrenci yetiþtirmeye baþlamýþtý. 1907 yýlý sonunda, hayalinde düþündüðü Medresetü’zZehra projesini gerçekleþtirmek için Ýstanbul’a geldi. 2 Önce Sultan Abdülhamid’le görüþmek istedi. Padiþahla görüþmenin önünde büyük engeller vardý. Maksadýný açýklayan bir dilekçe verdi. Kendisine verilen ihsan-ý þahaneyi kabul etmeyince kendisini týmarhanede buldu. Bediüzzaman, 7 Haziran 1911 tarihinde Sultan Reþad’ýn Rumeli seyahatine “Doðu Vilayetleri” adýna refakat etti. 11 Haziran da Kosova’nýn merkezi Üsküp’e vardýlar. Ýdadiyenin balkonunda Sultan Reþat halký selâmlarken, hemen yanýnda Bediüzzaman da vardý. Binlerce Üsküplü onlara büyük tezahüratta bulunmuþtu. 16 Haziran’da Priþtine’den Kosova sahrasýna inen Sultan Reþat ve maiyetindekiler, orada Sultan Murad Hüdavendigâr’ýn meþhedi önünde yüz bin kiþi ile Cuma namazý kýldýlar. O vakit Kosova’da, büyük bir Ýslâm Darülfünûnunun (üniversite) tesisine teþebbüs edilmiþti. Bediüzzaman, orada hem Ýttihatçýlara, hem Sultan Reþad’a “Þark böyle bir darülfünûna daha ziyade muhtaç ve âlem-i Ýslâmýn merkezi hükmündedir” dedi. Bunun üzerine, doðuda bir darülfünûn açýlmasý için söz verdiler. Balkan Harbi çýkmasýyla, Kosova istilâ edildi. Bunun üzerine, Kosova’daki darülfünûn için tahsis edilen paranýn Þark darülfünûnu için verilmesi talebi kabul edildi. Nihayet 26 Haziran’da geri dönen kafile mahþeri bir kalabalýk tarafýndan karþýlandý. Bundan sonra Bediüzzaman Van’a gitti ve göl kenarýnda bulunan Edremit’te üniversitenin temelini attýrdý. Bir süre sonra I. Dünya Savaþý çýktý. 3 Bu savaþtaki kahramanlýklarý Tarihçe-i Hayat’ta þöyle anlatýlýr: “Bediüzzaman, o harbde, gönüllülere cesaret vermek için, sipere girmeyerek, avcý hattýnda dolaþýrdý. Avcý hattýnda en ileride atýný saða sola koþtururken, birden hatýrýna gelir ve rûhuna iliþir ki, ‘Þu anda þehit olsam; bu vaziyetim, yani en ilerde göze çarpan þu halim, sakýn, mertebe-i þehadetin bir esasý olan ihlâsýma zarar vermesin, bir hodfüruþluk mânâsý olmasýn’ diyerek, birden atýný döndürür ve arkadaþlarýnýn yanýna gelir. Avcý hattýnda dolaþýrken, vücuduna dört gülle isabet etmiþ, fakat geri çekilmemiþ ve gönüllülerin cesareti kýrýlmamasý için, sipere dahi girmemiþtir. Hatta bunu iþiten Vali Memduh Bey ve Kumandan Kel Ali, ‘Aman geri çekilsin!’ diye haber gönderdikleri zaman, demiþ:
ahmed@ahmedozdemir.com
‘Bu kâfirlerin güllesi beni öldürmeyecek...’ Hakîkaten, üç gülle ölecek yerine isabet ettiði hal de, biri hançerini, diðeri tütün tabakasýný delip geçmiþ ve kendisine bir zarar vermemiþtir.” 4 Bediüzzaman Said Nursî, savaþta büyük kahramanlýklar göstermesine raðmen esir düþtü. 18 Haziran 1918 tarihinde Rus esaretinden firar edip Varþova, Berlin, Viyana üzerinden Ýstanbul’a geldi. Ýstanbul’a geliþi 25 Haziran tarihli Tanin Gazetesinde þöyle yer aldý: “Kürdistan ulemasýndan olup, talebeleriyle beraber Kafkas Cephesinde muharebeye iþtirak eylemiþ ve Ruslara esir düþmüþ olan Bediüzzaman Said Kürdi Efendi, ahiren þehrimize muvasalat eylemiþtir.” Bediüzzaman esaret günlerini de þöyle anlatýr: “Harb-i Umûmide, esaretle, Rusya’nýn þark-ý þimalîsinde, çok uzak olan Kosturma vilayetinde bulunuyordum. Orada Tatarlarýn küçük bir camii, meþhur Vol ga Nehrinin kenarýnda bulunuyordu. Oradaki arkadaþlarým olan esir zabitler içinde sýkýlýyordum. Yalnýzlýk istedim; dýþarýda izinsiz gezemiyordum. Tatar mahallesi, ke faletle beni o Volga Nehrinin kenarýndaki küçük camiye aldýlar. Ben yalnýz olarak camide yatýyordum. Bahar da yakýn. O þimal kýt’asýnýn pek çok uzun gecelerinde çok uyanýk kalýyordum. O karanlýk gecelerde ve karanlýklý gurbette, Volga Nehrinin hazîn þýrýltýlarý ve yaðmurun rikkatli þýpýltýlarý ve rüzgârýn firkatli esmesi, beni derin gaflet uykusundan muvakkaten uyandýrdý… O hüzünlü, rikkatli, firkatli, uzun gurbet gecesinde, dergâh-ý Ýlahîde zaaf ve aczim o ka dar büyük bir þefaatçi ve vesile oldu ki, þimdi de hayretteyim. Çünkü birkaç gün sonra, gayet hilâf-ý me’mûl bir sûrette, yayan gidil se bir senelik mesafede, tek baþýmla, Rusça bilmediðim halde firar ettim. Zaaf ve aczime binaen gelen inayet-i Ýlâhiye ile harika bir sûrette kurtuldum. Ta Varþova ve Avusturya’ya uðrayarak Ýstanbul’a kadar geldim ki, bu sûrette kolaylýkla kurtulmak pek harika olmuþtu. Rusça bilen en cesur ve en kurnaz adamlarýn muvaffak olamadýklarý çok teshilat ve çok kolaylýkla, o uzun firarî seyahati bitirdim.” 5 Bediüzzaman’ýn Ýstanbul’da vatan ve millete hizmetini yakýndan takip eden Ankara hükü meti onu ýsrarla Ankara’ya dâvet etti. 1922 yýlý ortalarýnda (muhtemelen Haziran sonlarý) trenle Ankara’ya gitti. Ýstasyonda kalabalýk bir halk topluluðu ve milletvekilleri tarafýndan alkýþlarla karþýlandý. Bediüzzaman Ankara’da bulunduðu müddetçe Medresetü’z-Zehra
GÜN GÜN TARÝH
Turhan Celkan
projesi çalýþmalarýný sürdürdü. Bu konu Ta rihçe-i Hayat’ta þöyle anlatýlýr: “Bir gün mebuslar heyetine der: ‘Bütün hayatýmda bu darülfünûnu takip ediyorum. Sultan Reþad ve Ýttihatçýlar, yirmi bin altýn lira verdiler. Siz de o kadar ilâve ediniz.’ O zaman, yüz elli bin banknot vermeye karar verdiler. Bunun üzerine, ‘Bunu mebuslar imza etmelidirler’ der. Bazý mebuslar diyorlar ki: “Yalnýz, sen medrese usûlüyle, sýrf Ýslâmiyet noktasýnda gidiyorsun. Hâlbuki þimdi Garblýlara benzemek lâzým.” Bediüzzaman: “O vilayat-ý Þarkiye, âlem-i Ýslâmýn bir nevî merkezi hükmündedir; fünûn-u cedîde [yeni fenler] yanýnda, ulûm-u dîniye [din ilimleri] de lâzým ve elzemdir. Çünkü ekser enbiyanýn Þarkta, ekser hükemanýn Garbda gelmesi gösteriyor ki, Þarkýn terakkiyatý dinle kaimdir. Baþka vilayetlerde sýrf fünûn-u cedîde okuttursanýz da, Þarkta her halde millet, vatan maslahatý namýna, ulûm-u dîniye esas olmalýdýr. Yoksa Türk olmayan Müslümanlar, Türke hakîki kardeþliðini hissedemeyecek. Þimdi, bu kadar düþmanlara karþý teâvün ve tesanüde muhtacýz. Hatta bu hususta size bir hakîkatli misal vereyim: “Eskiden, Türk olmayan bir talebem vardý. Eski medresemde, hamiyetli ve gayet zekî o talebem, ulûm-u dîniyeden aldýðý hamiyet dersi ile her vakit derdi: Salih bir Türk, elbette fasýk kardeþimden ve babamdan, bana daha ziyade kardeþtir ve akrabadýr.’ Sonra ayný talebe, talihsizliðinden, sýrf maddî fünûn-u cedîde okumuþ. Sonra, ben, dört sene sonra esaretten gelince onunla konuþtum. Hamiyet-i milliye bahsi oldu. O dedi ki: ’Ben þimdi, rafizî bir Kürdü, salih bir Türk hocasýna tercih ederim.’ Ben de, ’Eyvah!’ dedim. `Ne kadar bozulmuþsun?’ Bir hafta çalýþtým, onu kurtardým, eski hakîkatli hamiyete çevirdim. ‘Ýþte ey mebuslar! O talebenin evvelki hali, Türk milletine ne kadar lüzûmu var; ikinci hali ne kadar vatan menfaatine uygun olmadýðýný fikrinize havale ediyorum. Demek, farz-ý muhal olarak, siz baþka yerde dünyayý dîne tercih edip, siyasetçe dîne ehemmiyet vermeseniz de, her halde Þark vilayetlerinde din tedrisatýna azamî ehemmiyet vermeniz lâzým.’ Bu hakîkatli maruzat üzerine, muhalifler dýþarý çýkýp, yüz altmýþ üç mebus o kararý imza ederler.” 6 Bediüzzaman, yukarýda kýsaca anlattýðýmýz gibi doðuda bir kampus içinde fiilen Medresetü’z-Zehra’yý kurmayý gerçekleþtiremedi. Ancak ülke ve dünya çapýnda açýlan Nur medreselerine baktýðýmýzda bu mânânýn bir vechesiyle gerçekleþtirildiðini görürüz. Dipnotlar: 1- Emirdað Lâhikasý, s. 843, 2- Ýstanbul’daki faaliyetleri için bkz. A. Kadir Menek, Bediüzzaman Said Nursî, Ýstanbul Hayatý, YAN, Ýstanbul, 2008, 3- Emirdað Lâhikasý, s. 776, 4Tarihçe-i Hayat, s. 178-179, 5- Tarihçe-i Hayat, s. 188-189, 6- Tarihçe-i Hayat, s. 227-229.
turhancelkan@hotmail.com
fikihgunlugu@yeniasya.com.tr www.fikih.info (0 505) 648 52 50
Emr-i bi’l-ma’ruf
Ýstanbul’dan okuyucumuz: “Emr-i bi’l-maruf nedir? Bu zamanda nasýl yapýlmalý? Ýþten eve gelince sokaða çýkýp tanýdýðýma tanýmadýðýma emr-i bi’l-maruf yapayým diyorum; ama akþamlarý çok zaman yorgun düþüyorum, ayrýca evimle de ilgilenmem gerekiyor. Ve emr-i bi’l-marufa zaman bulamýyorum; buna da çok üzülüyorum.” Emr-i bi’l-maruf, iyiliði ve hakký emretmek, yaymak, neþretmek ve teblið etmektir. Bir Müslüman olarak üzerimizdeki en büyük sosyal vazîfedir; Allah’ýn emri olduðundan buna bir nevi sosyal ibâdet de diyebiliriz. Kur’ân bütün Müslümanlarý emr-i bi’l-ma’ruf ve nehy-i ani’l-münker ile, yani iyilikleri emretmek ve kötülüklerden alýkoymak ile mükellef kýlar. Nitekim Cenâb-ý Hak; “Siz insanlar için gaybtan (veya levh-i mahfuzdan seçilerek) çýkarýlmýþ en hayýrlý bir ümmetsiniz. Ýyiliði emreder, kötülükten alýkoyarsýnýz.” 1 buyuruyor. Ýsrâil oðullarý Hazret-i Mûsâ’nýn (as) getirdiði dîne karþý bu vazîfeyi yapmadýklarýndan; kötülüklerin önü alýnamayarak, zulüm ve fuhþiyât ayyûka çýkmýþ; Allah’ýn dîni de kýsa sürede inhirafa uðramýþ, saptýrýlmýþtý. Kur’ân bundan þikâyet eder: “Ýsrâil oðullarýndan inkâr edenler Davud’un ve Meryem oðlu Îsa’nýn diliyle la’netlenmiþlerdi. Bunun sebebi, is yân etmeleri ve (kötülüklerinde) ifrâta sapmalarý idi. Onlar iþledikleri herhangi bir fenâlýktan birbirlerini vazgeçirmeye çalýþmazlardý. Yapmakta olduklarý bu hal ne kötü idi!” 2 Emr-i bi’l-maruf ve nehy-i an’il münker duyarlýlýðý bir Müslüman toplumu topyekûn ilgilendirir. Ýyilikleri emir ve kötülüklerden nehy vazîfesi bir toplumda topyekûn ihmal edilirse, toplu felâketlerin, musîbetlerin ve toplumsal âfetlerin de kapýsý aralanmýþ olur. Çünkü bu sosyal vazîfenin icrâsý rýzâ-i Ýlâhî’yi mûcip olduðu gibi; ihmâli de gazab-ý Ýlâhî’nin dâvetçisidir. Bu hususu bir hadis-i þeriften takip edelim: Peygamber Efendimiz (asm) þöyle buyurmuþtur: “Allah’ýn haram hududunda halký alýkoymak için duran ile haramýn içine düþenin benzeri; gemiye binmek üzere kur’a çeken bir kavmin durumuna benzer. Onlarýn kimi kur’a ile üst tabakaya, kimi de alt tabakaya düþtü. Geminin altýnda bulunanlar, su almak istediklerinde üstlerinde bulunanlarýn yanla rýna uðrarlardý. Kendi kendilerine bir gün: ‘Biz ken di bölgemizde bir delik açsak da üzerimizdekilere eza vermesek iyi olacak!’ dediler. Bu durumda eðer üst kattakiler onlarý kendi hallerine býraksalar da delik açmalarýna ses çýkarmasalar, hepsi birden helâk olurlar. Eðer delik açmak için kullanacaklarý âleti ellerinden alýrlarsa hem kendileri kurtulurlar; hem de onlarý kurtarmýþ olurlar.” 3 Bu sosyal vazîfenin îfâ þekline gelince; sanýrým sorunun en zor ve en çetin yaný burasý olsa gerektir. Sosyal bir varlýk olan insan, teblið etmekle yükümlü olduðu iyilikleri önce kendisi yaþamalý; vazgeçirmekle mükellef tutulduðu kötülüklerden de yine önce kendisi vazgeçmelidir. Çünkü Kur’ân; “Yapmadýðýnýz þeyleri niçin söylüyorsunuz?” 4 buyurarak; mü’minlerin önce kendilerinin hakký ve doðruyu yaþamalarýný ister. Hattâ, “Yapmadýðýnýz þeyleri söylemeniz, Allah katýnda büyük gazaba sebeptir.” 5 buyurur ve Allah’ýn vahyine muhatap olanlarýn önce kendilerine çeki düzen vermelerini þiddetle ister. Müslüman’ýn hakký ve doðruyu yaþayýp kötülüklerden uzak durmasý, bir bakýma fýtrî olarak “emr-i bi’l-maruf ve nehy-i an’il-münker” vazifesinin de icrâsý demektir. Çünkü burada örnek olma vardýr ki, davranýþlarýmýzýn, ihlâsýmýz ölçüsünde, baþkalarýnýn hayatýna ve rûhuna te’siri ancak bu þekilde mümkündür. Fýtrî oluþu ve açýk teklif içermeyiþi açýsýndan aksü’lamel yapmadýðýný da düþünecek olursak; emr-i bi’l-marufun en te’sirli yolu, önce bizzat yaþamak olarak göze çarpmaktadýr. Bedîüzzaman Hazretlerinin (ra), Ýslâm ahlâkýnýn ve Îman hakikatlerinin kemâlâtýný fiillerimizle izhar etmemiz halinde sâir dinlerin tâbilerinin cemaatlerle Ýslâmiyet’e girecekleri tarzýndaki sözlerini de 6 dikkatle incelediðimizde; bizim fiillerimizin “emr-i bi’l-maruf” mânâsýný da ihtivâ ettiði daha iyi anlaþýlmýþ olur. Emr-i bi’l-maruf ve nehy-i an’il-münker bazen el ile, bazen de dil ile yapýlabilmektedir. Ýslâmiyet’e lâyýk doðruluðu fiillerimizle bizzat izhar etmek, el ile yapýlan emr-i bi’l-marufa en iyi örnek teþkil eder. Dil ile yapýlan emr-i bi’l-maruf hususunda ise çok dikkat etmeli; sözü muhatabýn damarýna dokunduracak ve aksü’l-amel yapacak þekilde söylemekten þiddetle kaçýnmalýdýr. Çünkü sert veya onur kýrýcý sözlerimizle muhatabýmýzýn, teblið ettiðimiz doðru lara tavýr ve cephe almasýna sebep olursak, emr-i bi’l-maruf yapmýþ olmayýz. Cenâb-ý Hakkýn, Haz ret-i Mûsâ’ya (as), “Fir’avun’a gidin; doðrusu o azmýþtýr! O’na yumuþak söz söyleyin!” 7 buyurmasý oldukça mânidardýr. Atalarýmýzýn, “Tatlý dil yýlaný de liðinden çýkarýr” sözünü, bilhassa emr-i bi’l-maruf gibi önemli bir farîzada muhakkak hatýrlamalýyýz! Emr-i bi’l-maruf ve nehy-i an’il-münker yapmak için sokaða çýkmak ve muhatap aramak, fýtrî ve makbul bir davranýþ deðildir. Bunun yerine normal, günlük beþerî ve sosyal iliþkileri mizi deðerlendirmemiz, bu emrin ve nehyin ifâsý açýsýndan yeterlidir. Her Müslüman ayný duyarlýlýðý gösterdiðinde toplumda ýslâh edilmemiþ kiþi ve kurum kalmaz inþaallah. Dipnotlar: 1- Âl-i Ýmrân Sûresi, 3/110. 2- Mâide Sûresi, 5/78-79. 3- Buhârî, 7/1107. 4- Saff Sûresi, 61/2. 5- Saff Sûresi, 61/3. 6- Hutbe-i Þâmiye, s. 20. 7- Tâ-Hâ Sûresi, 20/44.
10
KÜLTÜR SANAT
4 HAZÝRAN 2011 CUMARTESÝ
Y
Seyr-Ýstanbul’ahazýrmýsýnýz? ÝSTANBUL Okulu Kültür Elçileri Projesi, Haziran ayý boyunca dört seminer ve sekiz geziyle devam ediyor. Ýstanbul’un farklý ilçe ve semtlerinin bilinen ve bilinmeyen mekânlarýný keþfetmek amacýyla düzenlenen faaliyet, Ýstanbul Büyükþehir Belediyesi Turizm Müdürlüðü ve Kültür A.Þ. iþbirliðiyle gerçekleþtiriliyor. 2 Haziran Perþembe günü Beyazýt Devlet Kütüphanesi’nde Yrd. Doç. Dr. Hale Tokay tarafýndan verilen Ýstanbul Külliyelerinin Temel Özellikleri ve Günümüz Ortamýnda Deðerlendirilmeleri isimli seminerle baþlayan Haziran ayý faaliyetleri arasýnda 5 Haziran Pazar günü Arnavutköy – Emirgân gezisi, 11 Haziran Cumartesi günü Belgrad Ormanýnda Piknik ve Maðlova Kemeri gezisi, 16 Haziran Perþembe günü Beþir Ayvazoðlu ile Ýstanbul’un Yazarlarý semineri, 19 Haziran Pazar günü Topkapý Sarayý gezisi, 23 Haziran Perþembe günü Sadettin ÖKTEN semineri, 25 Haziran Cumartesi günü Haldun Hürel ile Beykoz gezisi ve 26 Haziran Pazar günü Ýstanbul Botanik gezisi dikkat çekiyor. Gezilere kayýt için Ýstanbul Büyükþehir Belediyesi ana sayfasýndan Turizm Hizmetleri bölümünden Gezi Kayýt Portalýna girerek kayýt yaptýralabilir. Ayrýntýlý Bilgi Ýçin: 0(212) 312 63 81–86–91 Kültür Sanat Servisi
Yoðun istek üzerine Ahmet Özhan konserini uzattý.
ÜSKÜDAR Belediyesi Kültür Sanat Etkinlikleri sezon finalini muhteþem bir Ahmet Özhan Konseri ile yaptý. Baðlarbaþý Kültür Merkezi’nde gerçekleþen konser yoðun bir katýlýma sahne oldu. Üsküdar Belediye Baþkaný Mustafa Kara’nýn katýldýðý konserde Kara sanatçýya bir plâket takdim etti. “Ahmet Özhan’ý gençlerimizin, çocuklarýmýzýn mutlaka tanýmasý, dinlemesi lâzým” diyen Kara, “Ahmet Özhan, bir sanatçýnýn özellikleri neler olmalýdýr sorusunun cevabýdýr” dedi. Kara sözlerine þöyle devam etti: “Ahmet Özhan söyledikleri ile yaþadýklarý paralel olan sanatçýlardan biridir, bu sezonun kapanýþ konseri ile gönüllerimizi bir kez daha fethedecektir.” Darülaceze’den 20 kiþilik bir grubun da izlemeye geldiði konsere Özhan, hicaz makamýnda eserlerle baþladý. Özhan, “konser salonunu görüyorsunuz. Bu coþku, bu teveccüh konserin Üsküdar’da olmasýyla da ilgili. Üsküdar demek gelenek demek, Üsküdar demek gerçek Ýstanbul demek. Ben çocukluðumdan beri Üsküdar’dayým. Üsküdar Musikî Cemiyeti’nde yetiþtim. Hâlâ buralarý gezer dolaþýrým” dedi. Üsküdarlýlar Ahmet Özhan’ý dinlemeye doyamadý. Yoðun istek üzerine konserini uzatan Özhan, “hayatýmýn en özel gecelerinden birini yaþýyorum. Böyle muazzam bir dinleyici kitlesiyle birlikte þarkýlar söylemek beni çok mutlu etti” dedi. Yeni Asya / Ýstanbul
FOTOÐRAF: AA
Üsküdar demek, gerçek Ýstanbul demek
“Ateþ Pervaneleritulumbacýlar” sergisi uzatýldý
Fetih minyatürde
REZAN Has Müzesi’nde devam eden “Ateþ Pervaneleri: Tulumbacýlar” sergisi, Eylül ayýna kadar uzatýldý. Aðustos 1924’te yasaklanan Mahalle tulumbacýlýðý kültürünün kapýlarýný aralayan sergi; Cibali Tütün ve Sigara Fabrikasý Ýtfaiye Bölümü’ne ait malzemeler ile Ýtfaiye Müzesi eserlerinden oluþan bir seçki ile dönemin soyso-kültürel yapýsý, gündelik hayat tarzý ve devlet yapýsý gözler önüne seriyor. Kültür Sanat Servisi
FAALÝYET
“Ankara Þiir Akþamlarý”
Ekmek israfýný tiyatroyla anlattýlar
BURSA Ekmek Sanayi AÞ’nin (BESAÞ) çalýþanlarý, ekmek israfýnýn anlatýldýðý ‘Arkandan Aðlarým’ adlý tiyatro gösterisiyle moral depoladý. Atatürk Kongre Kültür Merkezi (Merinos AKKM) Baþkanlýk Salonu’nda gerçekleþtirilen faaliyette, BESAÞ çalýþanlarýnýn çocuklarý için illüzyon gösterisi düzenlendi. Daha sonra BESAÞ’ýn sponsorluðunda Bursa’daki ilköðretim okullarýnda uzun süredir sahnelenen ve ekmek israfýný konu alan ‘Arkandan Aðlarým’ isimli tiyatro gösterisi sahnelendi. Bursa / cihan
Türkiye Yazarlar Birliði Ankara Þubesi tarafýndan düzenlenen “Ankara Þiir Akþamlarý” Dikmen Vadisi Kültür Evi anfi tiyatrosunda gerçekleþtirilecek. Tarih: 04 Haziran Cumartesi Saat: 18:30-20:00 Yer: TYB Ankara Þubesi Dikmen Vadisi Kültür Evi Anfi Tiyatro Dikmen Vadisi Kültür Evi 2. Kýsým
“Sinemada Ýçerik ve Üslûp” Ünlü yapýmcý, senarist ve yönetmen Mesut Uçakan, TYB Ýstanbul Þubesi’nin ayda bir düzenlenen “Sinema Söyleþileri”nde konuþacak. Tarih: 04 Haziran Cumartesi Saat: 16:30 Yer: TYB Ýstanbul Þubesi
Renault’tan herkese güvenlik
RENAULT çocuklara trafik güvenliði bilinci ve eðitimi veren “Herkes Ýçin Güvenlik” programýnýn 10’ncu yýlýný farklý ülkelerden çocuklarla kutladý. Türk çocuklar da bu kutlamada yer aldý. Renault 2000’den beri her yýl yenilenen uluslar arasý “Herkes için güvenlik” programý kapsamýnda, ilköðretim okullarýnýn öðretmenleriyle öðrencilerine verilen eðitim setleri ve düzenlenen afiþ yarýþmasý sayesinde, öðrencilerin yol güvenliði konusunda eðitilmesine imkân saðlýyor. Renault’nun geliþtirdiði “Herkes için güvenlik” programý, bu yýl da daðýtýlan öðrenim seti sayesinde, bütün dünyada 7 ile 11 yaþ arasýndaki bir milyondan fazla çocuðun trafik güvenliði konusunda eðitilmesini saðladý. Renault böylece 10 yýlda 12 milyon çocuk ve gence yol güvenliði eðitimi vermiþ oldu. Ýstanbul / Yeni Asya
“Þuara Sûresi ve Cemal Süreya” Þair-yazar Ali Ural, Þuara Sûresi’ni ve geçmiþte bu sûre üzerine bir yazý yazan Cemal Süreya ile birlikte onun söz konusu yazýsýný iþleyecek. Tarih: 04 Haziran Cumartesi Saat: 14:30 Yer: TYB Ýstanbul Þubesi
Minyatür sanatçýsý Özcan, “Fatih Sultan Mehmed’in Ayasofya’ya ilk geliþinde, nasýl bir tepki olabileceðini ve oradaki kültürü kurguladým” dedi. FOTOÐRAF: AA
MÝNYATÜRSANATÇISIÖZCAN,FATÝHSULTANMEHMED’ÝNÝSTANBUL’UFETHETTÝKTENSONRAAYASOFYA’YAGELÝÞÝNÝMÝNYATÜRSANATIYLATUVALEAKTARDI. MÝNYATÜR sanatçýsý Özcan Özcan, Fatih Sultan Mehmed’in Ýstanbul’u 21 yaþýnda fethettikten sonra Ayasofya’ya geliþini minyatür sanatýyla tuvale aktardý. 24 yýldýr minyatür sanatýyla uðraþan Özcan, Osmanlý döneminde minyatürlerin hep konuya dayandýðýný, ama Cumhuriyet döneminde bundan uzaklaþýldýðýný kaydetti. Osmanlý Devleti’nin imparatorluk olmasýna, Bizans Ýmparatorluðu’nun yýkýlmasýna ve Orta Çað’ýn kapanýp Yeni Çað’ýn baþlamasýna sebep olan Ýstanbul’un fethinin çok büyük bir tarihî olay olduðunu ifade eden Özcan, ‘’Ama sanat tarihinde bununla ilgili bir þey yok. Bu bana dokunuyor. Minyatür, resim sanatýnýn zirvesidir. Bir þey nerede baþlarsa, en son ulaþýlacak yer de odur. Ýnsanlýðýn ilk çizdiði maða-
BULMACA Hazýrlayan: Erdal Odabaþ (erdalodabas@mynet.com)
1 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10
2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12
ra resimlerini minyatür kabul ediyorum. Çünkü hayal gücünün resimleridir. Minyatür de hayal gücünün derinliðine sahiptir’’ dedi. Fatih Sultan Mehmed’le ilgili çalýþmaya 2 ay önce baþladýðýný dile getiren Özcan, þunlarý söyledi: ‘’Fetih ruhunu yansýtabilmeyi amaçladým. Ýnsanlarýmýza o aný yaþatýp daha fazla bilgilendirmek için yaptým. Sanatýn vazifesini yerine getirmeye çalýþtým. Ýnsanlarýn maneviyatýný ancak sanatla aktarabilirsiniz. Eserimde, Fatih Sultan Mehmed’in Ayasofya’ya ilk geliþinde, nasýl bir tepki olabileceðini ve oradaki kültürü kurguladým. Fatih’in çok saðlam bir ruha sahip olduðunu anlatmaya çalýþtým. Benim için önemli olan, fethin o ruhunu ortaya koyabilmek ve insanlarýn duvarlarýna asabilecekleri bir þey yapmak.’’
Fatih Sultan Mehmed’in Ayasofya’daki ilk secdesini de minyatür sanatýyla iþlemeyi düþündüðünü aktaran Özcan, ‘’Böyle bir þey olmuþ mudur olmamýþ mýdýr bilemem, ama herkesin kafasýnda böyle bir hayal vardýr. 21 yaþýnda Ýstanbul’u almayý hayal eden Fatih, orada sevgilisine kavuþmuþ gibi secde etmiþtir. Örneðin o secde de kimsenin yüzünü, Fatih’in yüzünü göremezsiniz. Sadece kýlýcýndan üstündekilerden Fatih olduðunu anlarsýnýz. Benim yapmaya çalýþtýðým bu. Aslýnda oradaki ruhla insanlarý bütünleþtirmek istiyorum, Fatih’le deðil. Buna ihtiyacýmýz var’’ ifadelerini kullandý. Minyatür sanatçýsý Özcan, daha önce Kâbe’yi minyatürle sunduðunu, bu çalýþmanýn da 2,5 yýl sürdüðünü sözlerine ekledi. Ýstanbul / aa
SOLDAN SAÐA — 1. Balý alýnmýþ petek. - Bir iþte yardýmcý olarak çalýþan erkek. 2. Ýþsiz güçsüz, baþýboþ, aylak. - Ayakkabýlarýn altýna çakýlan iri baþlý çivi. 3. Dinle ilgili, din üzerine, dinsel. - Asya kýt'asýnda yer alan bir dað sýrasýna halk arasýnda verilen isim. 4. Üzme, sýkýntý verme. - Gemilerde oda. 5. Kullandýðýmýz alfabenin on altýncý harfinin adý, okunuþu. - Karalamaktan emir. - Bir renk. 6. Duvarlarý boyamak için kullanýlan sulandýrýlmýþ kireç veya boya. - Doðum iþini yaptýran kadýn. 7. Üreteç. - Esasla ilgili, asýl ve temel olanla ilgili, esasi. 8. Veysel Karani Hazretlerinin doðduðu yerleþim yeri. - Bir þeyi yapýp yapmamaya karar verme gücü, istenç. 9. Eski bir baþ kisvesi. - (Tersi) Hýristiyanlýkta bayan din görevlisi. 10. Can veya mal kaybýna, zararýna sebep olan kötü olay. - Fatih Sultan Mehmed Hazretlerinin portresini yapan Ýtalyan ressam. YUKARIDAN AÞAÐIYA— 1. Aþama, basamak, derece. - Elma, armut vb. meyvelerin kurutulmuþu. 2. Tavana asýlan, þamdanlý, lambalý, cam veya metal süslü aydýnlatma aracý. - Karelere ayrýlmýþ zemin üzerinde on altý taþla iki BÝR ÖNCEKÝ BULMACANIN CEVABI kiþi arasýnda oynanan oyun. 3. Boru içindeki bir akýþkanýn 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 akýþýný durdurmaya veya serbest býrakmaya yarayan alet, valf. - Bir parça, azýcýk. 4. Arýnmýþ, soyutlanmýþ. - 1 H E M O F Ý L Ý T E R E Damardan kanýn çýkmasý iþi, nezif. 5. Renyum elementi- 2 E B O N Ý T K H A M A S nin simgesi. -Kürek mahkûmlarýnýn ayaklarýna vurulan 3 M A R U L A B Ý L E M E zincirli halka. 6. Hýrsýz, haydut, eþkýya. 7. Kollu ve düð- 4 A T A R A Y A N A K Ý R mesiz Japon elbisesi. - Reel’in ortasý. 8. Yamalamaktan 5 T I L A M E Þ Ý N Ý S Ý emir. -Ýblisin kýsa yazýlýþý. 9. Tarlada açýlan su yolu. - 6 O L K Y U M A K A T A C (Tersi) Para birimimiz. 10. Harç alýp sürmeye yarayan, L S P E T E K T S E N E 7 çoðu üçgen biçiminde, yassý, demirden, üstten tahta 8 O N A M A K E K A L A D saplý sývama aracý. -Topraðý kazarak içinde bir þeyler a- 9 J Ý L E T N H A R E K Ý rama. 11. Ýki þeyi birbirinden ayýran uzaklýk, açýklýk. - Bir 10 Ý L A N Ý Þ A T A F A T dokuma türü. 12. Kayalýklarda yaþayan bir kertenkele türü.
EKONOMÝ Cinsi
EFEKTÝF SATIÞ
1 ÝSVÝÇRE FRANGI 1 ÝSVEÇ KRONU
ALIÞ
EFEKTÝF SATIÞ
1.8763 0.25345
1.8884 0.25609
1.8735 0.25327
1.8912 0.25668
1.6207 5.7128
1.6280 5.7880
1.6147 5.6271
1.6342 5.8748
1.5830 1.6769
1.5941 1.7058
1 KANADA DOLARI
0.30815 2.2975
0.3064 2.2849
0.30886 2.3009
1 NORVEÇ KRONU
1 EURO
0.30664 2.2865
1 SUUDÝ ARABÝSTAN RÝYALÝ
0.29361 0.42327
0.29559 0.42403
0.29340 0.42010
0.29627 0.42721
1 ÝNGÝLÝZ STERLÝNÝ
2.5912
2.6047
2.5894
2.6086
100 JAPON YENÝ
1.9436
1.9565
1.9364
1.9639
1 DANÝMARKA KRONU
KUVEYT Türk, hýzla büyüyen ve geliþen yapýsýyla Türkiye’nin dört bir tarafýnda sürdürdüðü þubeleþme ataðý doðrultusunda Kars’taki þubesini müþterilerinin hizmetine açtý. Kars Valisi Ahmet Kara ile Kuveyt Türk Genel Müdür Yardýmcýlarý Ýrfan Yýlmaz ve Süleyman Karakaya’nýn açýlýþýný yaptýðý Kuveyt Türk’ün Kars þubesi 154’üncü þube olarak hizmete girdi. Kuveyt Türk’ten yapýlan açýklamada; Kars þubesinin açýlýþý ile özellikle bölgede bireysel ve iþletme bankacýlýðý alanýnda büyük hedefleri olduðu vurgulandý. Kuveyt Türk’ün en hýzlý büyüyen bankalardan biri olarak Türkiye’nin her yerinde þubeleþme ataðýný devam ettirdiðinin vurgulandýðý açýklamada, bu anlamda da Doðu ve Güneydoðu Anadolu’ya özel önem verildiði dile getirildi. Bankanýn þube açtýðý ilde, o ilin ekonomisine ve burada faaliyet gösteren iþ adamlarýna katma deðer saðlandýðýnýn vurgulandýðý açýklamada son olarak, 2011 yýlý sonuna kadar þu an 161 olan þube sayýsýný 185’e çýkarýlmasýnýn hedeflendiði açýklandý. Açýlýþ vesilesiyle düzenlenen programa çok sayýda iþadamý ile bölge halký da katýldý. Ýstanbul / Yeni Asya
ALIÞ
DÖVÝZ SATIÞ
1.5917 1.6956
1 AVUSTRALYA DOLARI
Kuveyt Türk Kars Þubesi hizmete girdi
DÖVÝZ SATIÞ
ALIÞ
1.5841 1.6846
1 ABD DOLARI
Kuveyt Türk Kars'ta 154'üncü þubesini açtý.
ALIÞ
Cinsi
1 KUVEYT DÝNARI
SERBEST PÝYASA
DOLAR
EURO
ALTIN
C. ALTINI
DÜN 1,5870 ÖNCEKÝ GÜN 1,5890
DÜN 2,2980 ÖNCEKÝ GÜN 2,2970
DÜN 78,40 ÖNCEKÝ GÜN 78,75
DÜN 528,22 ÖNCEKÝ GÜN 530,54
2 HAZÝRAN 2011
MERKEZ BANKASI DÖVÝZ KURLARI
11
HABERLER
4 HAZÝRAN 2011 CUMARTESÝ
Y
Enflasyon týrmanýþta ENFLASYON MAYIS AYINDA TÜFE'DE YÜZDE 2.42 ARTARAK 2008 EKÝM AYINDAN BU YANA EN HIZLI AYLIK ARTIÞINI GERÇEKLEÞTÝRDÝ. ÜFE DE YÜZDE 0.15 ARTTI. YILLIK ENFLASYON YÜZDE 7.17'YE ÇIKTI. ENFLASYON Mayýs ayýnda giyim ve gýda fiyatlarýndaki hýzlý yüklesiyle beklentilerin çok üzerine çýktý. Türkiye Ýstatistik Kurumu (TÜÝK), Mayýs ayýnda tüketici fiyatlarý endeksinin (TÜFE) yüzde 2,42, üretici fiyatlarý endeksinin (ÜFE) ise yüzde 0,15 arttýðýný açýkladý. TÜFE’deki aylýk bazda 2008 Ekim ayýndan bu yana en hýzlý aylýk artýþýný gerçekleþtirdi. TÜÝK’in 2003 baz yýllýk verilerine göre, Mayýs ayý itibarýyla yýllýk enflasyon ise TÜFE’de yüzde 7,17, ÜFE’de yüzde 9,63 oldu. Bu yýl beþ ayda, TÜFE’de yüzde 4,93, ÜFE’de yüzde 6,20 oranýnda artýþ gerçekleþti. Mayýs ayý itibarýyla 12 aylýk ortalamalara göre yýllýk enflasyon tüketici fiyatlarýnda yüzde 6,64, üretici fiyatlarýnda yüzde 9,21 düzeyinde oldu. Merkez Bankasý Beklenti Anketine göre, Mayýs ayý tüketici fiyatlarý endeksi (TÜFE) beklentisi yüzde 0,69,düzeyindeydi. Piyasa beklentisi ise yüzde 1 dolayýndaydý. Piyasanýn yýllýk bazda enflasyon beklentisi ise yüzde 5,7 civarýnda belirlenmiþti. Merkez Bankasý Para Politikasý Kurulu önceki gün yayýmlanan son toplantý özetinde, islenmemiþ gýda fiyatlarýndaki baz etkisiyle enflasyonun Mayýs a-
yýnda, yýl sonu hedefi olan yüzde 5,5’in üzerine çýkabileceðini ve yýl genelinde Enflasyon Raporu’nda öngörülen seviyelerde dalgalý bir seyir izleyeceði deðerlendirmesine yer verilmiþti. GÝYÝM VE GIDA ETKÝSÝ TÜFE’de ana harcama gruplarý itibariyle bir ay önceye göre en yüksek artýþ yüzde 11.68 ile giyim ve ayakkabý grubunda gerçekleþti. Mayýs ayýnda endekste yer alan gruplardan gýda ve alkolsüz içeceklerde yüzde 4.71, çeþitli mal ve hizmetlerde yüzde 1.47, eðitimde yüzde 1.14, eðlence ve kültürde yüzde 0.99, lokanta ve otellerde yüzde 0.81, ulaþtýrmada yüzde 0.63, konutta yüzde 0.54, ev eþyasýnda yüzde 0.26, saðlýkta yüzde 0.11 artýþ meydana geldi. Alkollü içecekler ve tütünde yüzde 0.01, haberleþmede yüzde 0,47 düþüþ görüldü. YILLIK BAZDA GIDA LÝDER Yýllýk bazda TÜFE’de en yüksek artýþ yüzde 12.61 ile gýda
ve alkolsüz içecekler grubunda gerçekleþti. Onu ulaþtýrma (yüzde 8.69), çeþitli mal ve hizmetler (yüzde 7.68), ev eþyasý (yüzde 7.40), lokanta ve oteller (yüzde 7.20) takip etti. TARIMDA FÝYATLAR DÜÞTÜ Sektörlere bakýldýðýnda tarýmda yüzde 1.93’lük düþüþ, sanayide ise yüzde 0.61’lik artýþ yaþandý. Son bir yýlda tarýmda yüzde 8.73, sanayi sektöründe yüzde 9.84 artýþ oldu. ÜFE so nuçlarý sanayinin alt sektörleri bazýnda deðerlendirildiðinde en yüksek aylýk artýþ yüzde 4.44 ile ana metal sanayi alt sektöründe gerçekleþti. TURLAR ZAM ÞAMPÝYONU Mayýs ayýnýn zam þampiyonu yüzde 30.95’lik artýþla yurtiçi bir hafta ve daha fazla süreli turlar oldu. Onu yüzde 17.52’lik artýþla patates, yüzde 16.68’le elma, yüzde 15.88’le li mon, yüz de 15.31’le e de bî ki tap lar, yüz de 10.07’yle bayan tiþörtü izledi. Fiyatý en çok düþen ürün yüzde 53.29’la sivri biber oldu. Ankara / aa
Kuyumcu derneklerine ceza
REKABET Kurulu, altýn alýþ ve satýþ fiyatlarýný belirleyerek rekabeti ihlâl ettikleri gerekçesiyle Ýstanbul Kuyumcular Odasý ile Afyonkarahisar Sarraflar ve Kuyumcular Yardýmlaþma Derneði’ne 5 bin 800’er lira para cezasý verilmesine karar verdi. Rekabet Kurulu’nun 2 Haziran 2011 tarihli kararlarý, kurumun resmi web sayfasýnda ya yýmlandý. Buna göre, kurul, Ýstanbul Kuyumcular Odasý’nýn altýn alýþ ve satýþ fiyatýný belirlemek suretiyle 4054 sayýlý Rekabetin Korunmasý Hakkýnda Kanunu ihlâl edip etmediðinin tesbitiyle ilgili olarak 19 Eylül 2007 tarihinde verilen kararýn Danýþtay tarafýndan iptali üzerine konuyu yeniden deðerlendirdi. Kurul, odanýn 4054 sayýlý Kanunu ihlâl etmesi dolayýsýyla, para cezasýnda lehe düzenlemeleri de dikkate alarak, soruþturma açýlma tarihi itibariyle yürürlükte bulunan teblið uyarýnca asgarî cezasý miktarý olan 5 bin 800 lira para cezasý verilmesini kararlaþtýrdý. Kurul, ayný konuyla ilgili Afyonkarahisar Sarraflar ve Kuyumcular Derneði’ne de lehe düzenlemeleri dikkate alarak 5 bin 800 lira idari para cezasý verdi. Ankara / aa
Ford, küçük motor üretecek
AMERÝKAN otomobil üreticisi Ford, yüksek petrol fiyatlarý nedeniyle tasarruflu araç üretimine önem vererek, 1,0 litrelik ve üç silindire sahip þimdiye kadarki en küçük motorunu imal edeceðini açýkladý. Dev üretici yayýmladýðý açýklamada, Ford’un þimdiye kadarki en küçük motoru olan yeni üç silindirli ve otomatik sekiz vitesli EcoBoost motoru ekleyerek Kuzey Amerika’daki ürün gamýný geniþlettiðini belirterek, bu moto run yer a la ca ðý a raç la rýn Ku zey A me ri ka da hil bütün dünyada daðýtýmýnýn yapýlacaðýný kaydetti. Ekonomik otomobillerde ABD’de lider olmaya çalýþan Ford, dördü 100 kilometrede azami 5,88 litre benzin tüketen olmak üzere 12 yeni yakýt tüketimi düþük aracý piyasaya çýkaracak. New York / aa
PÝKNÝÐE DÂVET
Her yýl düzenlediðimiz geleneksel pikniðimize dâvetlisiniz. Yer: Karataþ Köyü Piknik Alaný / DENÝZLÝ Tarih: 05/06/2011 Pazar Yazarýmýz Halil Uslu bizlerle beraber olacak, sohbet edecektir. Ýrtibat: Denizli Yeni Asya Temsilciliði (0533) 264 61 40 - (0532) 779 32 15
TEBRÝK Muhterem kardeþlerimiz
Fatma ve Kerim Güvercin'in
ÖMER ismini verdikleri bir erkek çocuklarý dünyaya gelmiþtir. Anne ve babayý tebrik eder, minik yavruya Cenâb-ý Hak'tan hayýrlý ömürler dileriz.
Alanya Yeni Asya Okuyucularý
Satýlýk Arsa ve Ev Bediüzzaman'ýn Barladaki evinin yanýnda Satýlýk Arsa ve Ev Gsm: (0505) 305 75 45
ABD’ye not indirimi uyarýsý
Engellileri KÝM dinleyecek KÝM Marketler Zinciri, baþlattýðý proje ile personeline iþaret dili eðitimi vererek, iþitme ve konuþma engelli vatandaþlarýn daha kolay alýþveriþ yapmasýný saðlayacak. ‘Engellileri KÝM dinleyecek’ sloganýyla iþitme ve konuþma engelli vatandaþlar için dev bir projeyi uygulamaya koyan KÝM Marketleri, 6 ay boyunca Türkiye’nin önde gelen iþaret dili uzmanlarýndan eðitim alan maðaza personeli ayný zamanda engelli vatandaþlarýn topluma kazandýrýlmasý ve sosyalleþmelerine katkýda bulunacak. Türkiye genelindeki 55 maðaza giriþine yerleþtirilecek akýllý iþaretler sayesinde engelli vatandaþlar içeride kendilerine yardýmcý olacak personel bulunduðunu bilecek. Türkiye’de ilk defa uygulamaya giren projeyle maðazalarýnda çalýþan tüm personele iþaret dili bilme zorunluluðu getiren KÝM Marketleri, ilk etapta 50 çalýþana öðretilen iþaret dilini yeni iþe alýmlarda ise þart olarak koþacak. Projenin tanýtým toplantýsýnda konuþan KÝM Marketler Zinciri Genel Müdürü Hamit Akçay, “Bizim amacýmýz deðer üreten bir kurum olmak. Toplumun yüzde 2’si yani 10 milyondan fazla kiþi engellilerden oluþuyor. Fakat engellilerin çýðlýklarýný duymazdan gelip, adeta onlarý toplumdan izole ediyoruz. Özellikle perakende sektörü en çok eleþtiri alan kurumlar arasýnda. Engelsiz hayat sözü lafta kalmasýn diye bu projeye baþladýk. Toplum olarak evlerine mahkum edilen engellilere yaþam alanlarý saðlamalýyýz” dedi. Baþlattýklarý bu çalýþmanýn tüm perakende sektöründe yaygýnlaþmasýný istediklerini vurgulayan Akçay, “Talep edilmesi durumunda sektördeki diðer firmalara destek vermeye hazýrýz. Bu proje bir baþlangýç. Ýlerleyen zamanlarda tüm engellileri kapsayacak örnek projelere imza atacaðýz. Bizim Amacýmýz herkesin engellilere sahip çýkarak, onlara acýmak yerine toplumun bir ferdi görerek ihtiyaçlarýnýn karþýlanmasýna katký saðlamasýdýr” diye konuþtu. Yýl sonuna kadar maðazalarda çalýþan 1500 personele iþaret dili eðitimini vereceklerini anlatan Akçay, personelin iki aylýk eðitimle alýþveriþ için yeterli olacak iþaret dilini öðrenebildiðini kaydetti. Ümit Kýzýltepe / Ýstanbul
Elektrik talebi 2015’te 293 milyar kWh’ta yükselecek TÜRKÝYE’NÝN elektrik talebinin bu yýl 219,5 milyar kilovatsaat (kWh), 2015 yýlýnda 293,1 milyar kWh’e ulaþmasý bekleniyor. Türkiye Elektrik Ýletimi Sektör Raporu’ndan derlenen bilgilere göre, 2010 yýlý sonu itibariyle, 32 bin 278,5 megavatý (MW) termik, 94,2 MW’ý jeotermal, 15 bin 831,2 MW’ý hidrolik ve 1320,2 MW’ý rüzgâr olmak üzere, Türkiye toplam kurulu gücü 49 bin 524,1 MW’a ulaþtý. 2010 yýlý sonu itibariyle brüt elektrik enerjisi talebi 210,4 milyar kWh, puant güç (elektrik ener jisi üreten bir üniteden alýnabilecek en yüksek güç) talebi ise 33 bin 392 MW olarak gerçekleþti. Türkiye, geçen yýl toplam 211,2 milyar kWh üretim gerçekleþtirirken 1,1 milyar kWh ithalat, arz edilen toplam elektrik enerjisinden 1,9 milyar kWh de ihracat yaptý. Bu yýl elektrik enerjisi talebinin bir önceki yýla göre yaklaþýk yüzde 5’lik artýþla 219,5 milyar kWh olmasý bekleniyor. Böylece 2011 yýlýnda 219,5 milyar kWh olmasý beklenen enerji talebinin, 2015 yýlýnda 293,1 milyar kWh’e ulaþacaðý tahmin ediliyor. Buna karþýlýk 2011 yýlýnda, 33 bin 780 MW olmasý beklenen puant güç talebinin de 2015 yýlýnda 45 bin 112 MW’a ulaþacaðý tahmin ediliyor. Türkiye’nin, halen iþletmede, inþaatý devam eden ve lisans alarak 2015 yýlýna kadar iþletmeye girmesi planlanan yeni üretim tesislerinin devreye girmesi sonucu kendi kaynaklarý ile karþýlayabileceði belirtiliyor. Talebin, yaðýþ koþullarýna göre, yüzde 15,8 ile yüzde 2,1 oranýnda yedekle karþýlanmasý öngörülüyor. Ankara / aa
500 yeni istihdam Türkiye Ýþitme Engelliler Millî Federasyonu rakamlarýna göre Türkiye’de 3 milyona yakýn iþitme ve konuþma engelli kiþi bulunduðunu bilgisini veren Genel Müdür Akçay, “Bu rakam orta büyüklükte 4 ilin nüfusuna eþit. Bu nedenle tüm maðazalarýmýzda iþaret dilinin konuþulduðunu ve anlaþýldýðýný belirten bir logo ve afiþler olacak. Kasabýndan manavýna kasiyerinden müdürüne kadar herkese bu eðitimi vereceðiz” diye konuþtu. KÝM Marketleri’nin yýl sonuna kadar çalýþan sayýmýz 2 binin üzerine çýkaracaðýný ifade eden Akçay, “2011 yýlý sonuna kadar toplam 10 milyon Dolar yatýrým yaparak 20’si Kim Pratik, 5’i de süper market olarak 25 yeni maðaza daha açacaðýz. Yeni yatýrýmlarýmýzla 500 yeni istihdam saðlayacaðýz” diye konuþtu.
ULUSLARARASI kredi derecelendirme kuruluþu Moody’s, ABD’yi önümüzdeki haftalarda kredi notunu muhtemel bir indirim için izlemeye alabileceði yönünde uyardý. Kuruluþ, yaptýðý açýklamada, Beyaz Saray ile ABD Kongresi’nin federal hükümetin borçlanma tavanýný yükseltmek konusunda Temmuz ayý ortasýna kadar bir ilerleme kaydede memesi halinde ülkenin ‘’Aaa’’ olan kredi notunun gözden geçirileceðini vurguladý. Kuruluþ, bunun, ABD Hazine kaðýtlarýnda risk olmadýðý yönündeki inancýn yerini, bir miktar risk olduðu inancýna býrakmasýna yol açacaðýný ifade etti. Moody’s, Kon gre’nin 2 Aðustos’a kadar daha fazla borçlanma yetkisi vermemesi durumunda ise ülkenin temerrüte düþmesi riskinin artacaðýna dikkati çekerek, bu durumun borçlanma maliyetinin artmasýna ve ekonomik toparlanmanýn yavaþlamasýna sebep olabileceðine iþaret etti. Beyaz Saray, Kongre’nin 2 Aðustos tarihine kadar borçlanma tavanýný arttýrmamasý durumunda bunun, ABD’yi bir felâketle karþý karþýya býrakabileceðini öne sürerken, ABD Baþkaný Barack Obama Kongre’ye þartsýz olarak borçlanma tavanýný arttýrmasý çaðrýsý yapýyor. Büt çe açýðý 1,5 trilyon dolara yaklaþan ABD hükümetinin borçlanma tavaný ise 14,3 trilyon dolar düzeyinde bulunuyor. Moody’s, ayrýca ABD’li üç büyük bankayý da, olasý not düþüþü konusunda uyardý. Bank of America, Citigroup ve Wells Fargo’nun, güçlü, yatýrým yapýlabilir seviyede kredi notlarý bulunuyor, ancak kredi notlarý ABD hükümetinin, bankalarýn bir krize girmesini önleyeceði varsayýmýna dayanýyor. Washington / aa
Sýcak para giriþiyle ekonomi büyümez ÝZMÝR Atatürk Organize Sanayi Bölgesi (ÝASOB) Yö ne tim Ku ru lu Baþ ka ný Hil mi U ður taþ, KO BÝ’lerin daha fazla desteklenmesi gerektiðini belirtti. Uðurtaþ, ÝASOB Haber’de yer alan açýklamasýnda, üretmeden, ihracat yapmadan, sadece sýcak para giriþiyle ekonomiyi büyütmenin mümkün olmadýðýný ifade etti. Türkiye’nin bugün yaþadýðý ekonomik sorunlarýn, sanayici-ihracatçýnýn rekabet etme gücünün zayýflamasýndan kaynaklandýðýný, KOBÝ’lerin mevcut þartlarda, yeni yatý rým ve ihracat düþünmek yerine varlýklarýný sürdürebilme mücadelesi verdiðine dikkati çeken Uðurtaþ, bu sebeple ülkenin ihracatýnýn çok sýð kaldýðýný savundu. Uðurtaþ, þöyle devam etti: ‘’Türkiye’nin ihracat verileri incelendiðinde, çok az sayýda firmanýn, çok az sayýda ülkeye, çok az sayýda ürünle ihracat yaptýðý görülmektedir. Dýþ Ticaret Müsteþarlýðýnýn 2009 yýlý verileri ile yaptýðý araþtýrma sonucuna göre, Türkiye’den ihracat yapan firmalarýn yüzde 46’sý, tek bir ülkeye ihracat yapmaktadýr. Ayný araþtýrma sonuçlarý, toplam ihracatçý firmalarýn yüzde 80’inin, toplam ihracatýn sadece yüzde 5’ini gerçekleþtirdiðini göstermektedir. Ýhracatý derinleþtirecek ve farklýlaþtýracak yetenekleri olan ancak enerji ve iþçilik maliyetlerinden kaynaklý rekabet eþitsizliði yaþayan KOBÝ’lerimizin daha fazla desteklenmesi gerekmek tedir.’’ Uluslararasý Rekabetçiliðin Geliþtirilmesinin Desteklenmesi Hakkýndaki Teblið’in bürokrasiyi azaltarak, ihracat pazarlarýný çeþitlendir mek ve ihracatçý KOBÝ sayýsýný artýrmak açýsýndan olumlu bir adým olduðunu belirten Uðurtaþ, “KOBÝ’ler için birinci derecede önemli olan üretim maliyetlerinde indirim saðlayacak uygulamalardýr’’ görüþünü dile getirdi. Ýzmir / aa
12
ÝLAN
4 HAZÝRAN 2011 CUMARTESÝ
Y
Y se ri i l â n l a r ELEMAN Takým arkadaþlarý arýyoruz. Pazarlama departmanýna yetiþtirilmek üzere elemanlar alýnacaktýr. 0(212) 655 88 59
Otomotiv Sektöründe
Turizm ve Eðitim Sektöründe çalýþacak Ýngilizce bölümünden mezun çalýþma arkadaþlarý aranýyor. Tel: 0(212) 474 63 49 bizimtur@bizimradyo.fm
yeniasya Medya Grup
Hastanemiz bünyesinde Diyarbakýr'da bulunan hastanemizde çalýþacak nöroloji uzmaný alýnacaktýr. Tel: 0532 397 05 48
Uygun Fiyata Satýlýk DEVREMÜLK Afyon Hilal Termal Tatil Köyünde 17-27 Eylül arasý kullanýma hazýr, 14.000TL satýlýk Not: Araba ile takas olunur. Gsm: 0542 240 03 42
Yetiþtirilmek üzere 4 yýllýk üniversite mezunu bayan sekreterler alýnacaktýr. DORA OTOMOTÝV Tel: 0(212) 422 22 23
Beyaz Lale Anaokulu B Çocuðunuz Varsa Durun 1 Dakika Önce Saðlam Bir Temel Diyorsanýz Beyaz Lale Anaokulu Yaz Okulu Ve Yeni Dönem Anaokulu Kayýtlarýmýz Baþlamýþtýr. Ayrýca Okulumuzda Çalýþacak Anaokulu Anaokulu Öðretmeni Alacaktýr. 0232.3752649-3756331 Gsm.0530 93810 75 www.beyazlaleanaokulu.com Profesörler Sitesi Bornova-Ýzmir Web Ofsette çalýþacak makina ustasý ve yardýmcýlarý aranýyor. (0535) 278 52 18 saidaydin@yeniasya.com.tr Kýrtasiye sektöründe deneyimli pazarlama elemaný araç kullanabilen Tel : 0(212) 544 19 20 Gsm: (0506) 860 95 68 Grafik ve Tasarým elemaný aranýyor. Tel : 0(212) 544 19 20 Gsm: (0506) 860 95 68 Özel Duyu Özel Eðitim ve Rehabilitasyon Merkezine Ýþitme Engeliler Öðretmeni alýnacaktýr. Ücret Dolgundur.
T. C. ADANA 1. ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝ GEREKÇELÝ KARAR ESAS NO : 2011/200 KARAR NO : 2011/203 HÜKÜM: Yukarýda izah edilen nedenlerle; Davanýn KABULÜ ÝLE, Tunceli Ýli, Ovacýk Ýlçesi, Koyungölü, Cilt No: 43, Hane No: 16, T.C. No: 36005209230'da kayýtlý Munzur ve Kumru'dan olma 03/07/1982 Doðumlu Bahar NAMLÝ'nýn nüfus kayýtlarýndaki NAMLÝ olan soyadýnýn "..NAMLI.." OLARAK DÜZELTÝLMESÝNE VE NÜFUS KAYITLARINA TESCÝLÝNE, www.bik.gov.tr B: 36507
T. C. KADIKÖY 2. SULH HUKUK MAHKEMESÝ ÝLAN 2010/1205 Vas. Tayini. Mahkememizce verilen 17/05/2011 tarih, 2010/1205 E., 2011/726 K. sayýlý karar ile Haydar ve Þazimet'ten olma, 11/07/1932 d.lu, DURSUN ÞÝMÞEKin TMK'nun 405. maddesi gereðince VESAYET ALTINA ALINARAK TMK 419. mad. gereðince kendisine eþi 1950 d.lu, Dursun Kanber kýzý, GÜLLÜ ÞÝMÞEK vasi olarak tayin edilmiþtir. 23/05/2011 www.bik.gov.tr B: 37381
BÜYÜKÇEKMECE 2. ÝCRA MÜDÜRLÜÐÜNDEN (TAÞINIR AÇIK ARTIRMA ÝLANI) Dosya No: 2010/1870 TaI. Bir borçtan dolayý hacizli ve aþaðýda cins, miktar ve deðerleri yazýlý mallar, satýþa çýkarýlmýþtýr. Birinci Artýrmanýn 16.06.2011 günü 11.40-11.45 Saatleri arasýnda Çatalca yolu Orhun Týr Garajý sýrasý Ýski arýtma karþýsý Tepecik/B. çekmece adresinde yapýlacak ve o günün kýymetinin % 60'ýna istekli bulunmadýðý takdirde, 21.06.2011 günü ayný yer ve saatte ikinci artýrma yapýlarak satýlacaðý, Þu Kadar ki, artýrma bedelinin malýn tahmin edilen kýymetinin yüzde kýrkýný bulmasýnýn ve satýþ isteyenin alacaðýna rüçhaný olan alacaklýlarýn toplamýndan fazla olmasýnýn ve bundan baþka paraya çevirme ve paylaþtýrma masraflarýný geçmesinin þart olduðu, mahcuzun satýþ bedeli üzerinden % 18 Oranýnda KDV'nin alýcýya ait olacaðý ve satýþ þartnamesinin icra dosyasýnda görülebileceði, fazla bilgi almak isteyenlerin yukarýda yazýlý dosya numarasý ile dairemize baþvurmalarý ilan olunur. 26.05.2011 Muhammen Kýymeti: Tutarý-TL Adedi Cinsi-Mahiyeti-Önemli nitelikleri 35.000,00 TL 1 34 DG 3707 plakalý otokar marka, 2005 model beyaz renkli muhtelif çizikleri olan otobüs. 35.000,00 TL TOPLAM www.bik.gov.tr B: 37388
(0532) 374 68 07 (0505) 778 34 39 Antakya/Hatay Sultanahmet bölgesinde ki otelimiz için Ýngilizce bilen bay resepsiyon elemaný aramaktayýz. Ýrtibat tel : 0(212) 528 95 32 E Ehliyetli Kamyon Þoförü aranýyor. 0(212) 671.51.71 ÝHRACATÇI FÝRMA -
DÝKMEN ÖVEÇLER
Ahmet Haþim Cad. Kiralýk Daire Ýrtibat: (0533) 459 50 17 100 m2, 2+1, bina yaþý 1620 arasý, 3 katlý, 3.kat, doðalgaz sobalý 500 TL 0(212) 640 58 88
SATILIK DAÝRE
(0533) 712 48 06 Sahibinden Ankara Demetevler Metro Duraðýnda önceleri Poliklinik Olan iþyerinede uygun 1. Kat 3+1 Kombili Daire 150m2 Dükkan Üstü 1. Cad. Hülya Ap. 3/3 85,000 TL. (0533) 712 48 06
Satýlýk Triplex
SATILIK ARSA
2
LARLA Telefon trafiðini yürütebilecek seviyede Ýngilizceye vakýf yüksek okul mezunu tesettüre riayet eden Bir Bayan Elemana ihtiyaç vardýr. Çalýþma yeri Rize'nin Pazar Ýlçesidir. Ýrtibat Telefonu: (0542) 223 82 11
KÝRALIK DAÝRE
Sahibinden Denizli'de Kiralýk zemin dükkân Bayrampaþa Ulu Cami Yaný Ulu Çarþý Ýþhanýnda zemin 11 nolu dükkân Kaloriferli-Kapalý Otoparklý Ýþyeri 300 TL (0533) 712 48 06 Sahibinden Denizli Mehmetçik mahallesi Diþ Hastanesi yanýnda Kombili Daire 100m2 2+1 Yeni Bakýmdan çýkmýþ 280 TL (0533) 712 48 06 75 m2, 1+1, 4 katlý, 1.KAT, Bina yaþý 5-10 yýl arasý, 500 TL depozit, kira 350 TL 0(212) 640 58 88 3+1, kombili, masrafsýz, orta kat, 120 m2, bina yaþý 5-10 yýl arasý, 3 katlý, 2.kat, kat kaloriferli, krediye uygun 700 TL (0536) 313 81 79 90 m2, 2+1, bina yaþý 5-10 yýl arasý, 3 katlý, 3.kat, doðalgaz sobalý kiralýk daire 500 TL kira, 1000 TL depozit (0536) 313 81 79
350m kapalý alan 500m2 müstakil bahçe,deniz manzaralý. Beylikdüzü,Kavaklý,Ýstanbul 0532-2366370 Küçükköy Yenimahalle'de 3.Kat 100 m2 Doðalgazlý-Kombili Tapulu-Krediye uygun 120 bin lira Acil ihtiyaçtan satýlýk azda olsa pazarlýk payý var. 0537 712 39 91 Bursa Orhangazi'de 11.000 m2 Zeytin Bahçesi 115.000 TL-0537 231 67 61 400 TL Taksitle Tamamý 39.300 TL'den baþlayan fiyatlarla Samsun Panorama Evlerinde Site içerisinde % 82 yeþil alan, yarý olimpik açýk havuzu, fitness saðlýk kabini, oyun merkezi, çocuk oyun parký, 24 saat güvenlik, kamelyalar, otoparklar hayalinizdeki yaþama merhaba demek için Arsa Bizim Ýnþaat Bizim Ev Sizin Erken Gelen Kazanýyor Kampanyasýný Kaçýrmayýn. Çekiliþsiz kurasýz istediðiniz daireyi seçme imkaný Ön Kayýt Ýçin: Satýþ Ofisi:0362 428 07 65 Gsm: (0532) 494 85 00 www.alangayrimenkul.com.tr Sahibinden Denizli'de Üçler 800. yüzyýl Belediye Toki Konutlarýnda 3+1 Asansörlü Isý Ýzalasyonlu 120 m2 çevre düzenlemesi ve sosyal tesisleri faal 82.000 TL
Kumburgaz 'da
Sahibinden satýlýk dubleks daire 180m2 130.000TL Krediye Uygun 0542 512 54 28 Þirinevler 'de Sahibinden satýlýk kombili asansörlü 120m2 daire 115.000TL 0542 512 54 28 Arnavutköy 'de Sahibinden yerleþim içerisinde elektriði, suyu çekilebilir. 500m2 tamamý 22.000 Yarý peþin yarýsý vadeli Hemen tapulu arsa, 0(212) 597 99 21 (0532) 552 5973 Trakya'nýn muhtelif yerlerinde sanayi-tarým hayvancýlýk veya kýsa ve uzun vadeli yatýrýmlýk imarlý, imarsýz arsa ve tarlalar için arayýn. Abdullah Gürman (0532) 323 94 27 - 0(282) 653 66 67 0(282) 651 66 40 www.gurmanarsaofisi.com Çorlu/Tekirdað Denizli Baðbaþýnda Baðbaþý Belediyesi Arkasý Koruluk Parký yaný Arsa 155m2 daireler yapýlýyor 75.000 TL Bodrum+3 Kat imarlý (0533) 712 48 06 KAYSERÝYE 18 km Uzaklýkta 33.600 m2 Tarla 105.000 TL Þaban Yücetürk (0532) 365 06 37 0 (312) 229 55 55
VASITA
T. C. GÖLCÜK ÝCRA MÜDÜRLÜÐÜ (TAÞINIRIN AÇIK ARTIRMA ÝLANI) DOSYA NO: 2011/1207 TALÝMAT. ÖRNEK NO: 25 Bir borçtan dolayý hacizli ve aþaðýda cins, miktar ve kýymetleri yazýlý mallar satýþa çýkarýlmýþtýr. Birinci artýrma 06/07/2011 günü saat: 14:00-14:05'de Kavaklý Mah. Hürriyet Cad. No: 67 Gölcük oto kurtarýcý Gölcük'de yapýlacak ve o günün kýymetlerinin % 60'ýna istekli bulunmadýðý takdirde 11/07/2011 günü ayný yer ve saatte 2. Artýrma yapýlarak satýlacaðý. Þu kadar ki, artýrma bedelinin malýn tahmin edilen kýymetinin % 40'ýný bulmasýnýn ve satýþ isteyenin alacaðýna rüçhaný olan alacaklýnýn toplamýndan fazla olmasýnýn ve bundan baþka paraya çevirme ve paylarýn paylaþtýrma masraflarýný geçmesinin þart olduðu, mahcuzun satýþ bedeli üzerinden K.D.V.'nin alýcýya ait olacaðý ve satýþ þartnamesinin icra dosyasýnda görülebileceði, masrafý verildiði taktirde þartnamenin bir örneðinin isteyene gönderilebileceði, satýþa iþtirak etmek isteyenlerin muhammen bedelin % 20'si oranýnda nakit para ya da eþ deðerde banka teminat mektubu vermeleri þarttýr. Fazla bilgi almak isteyenlerin yukarýda yazýlý dosya numarasýyla dairemize baþvurmalarý ilan olunur. 31.05.2011 Muhammen kýymeti LÝRA ADEDÝ CÝNSÝ 60.000,00 YTL 1 41 H 4099 Plakalý, 2006 Model, Ford Marka Kayar Yan Perdeli Tenteli Ahþap Kasalý Kamyon Cinsli, Cargo 2530 TipIi Beyaz Renkli Kamyon, Motor No: 6T56194, Þasi No: Nmod81Tedf6T56194: (Arka Lastikleri yok.) www.bik.gov.tr B: 37403 AYDIN AÝLE MAHKEMESÝNDEN ÝLAN ESAS NO: 2010/1038 Davacý TUÐRAN GÜZEL tarafýndan Davalý FATMA GÜZEL aleyhine açýlan boþanma davasýnda: Adresi tesbit edilemediðinden tebligat yapýlamayan Aydýn ili, Merkez ilçesi, Kuloðullarý köyü, cilt: 77, hane: 67'de nüfusa kayýtlý Ahmet ve Niger'den olma, Yenipazar 01/11/1978 doðumlu (TC kimlik no: 23359345486) FATMA GÜZEL'in yapýlan tüm aramalara raðmen adresi tesbit edilemediðinden 20/06/2011 günü saat 09:10'da Mahkememizde yapýlacak duruþmaya bizzat katýlmasý, kendisini vekille temsil etmesi aksi takdirde yargýlamanýn yokluðunda yapýlarak karar verileceði hususu tebligat yerine kaim olmak üzere HUMK 213. maddesi gereðince Ýlanen TEBLÝÐ olunur. 02/05/2011 www.bik.gov.tr B: 37304
T. C. KADIKÖY 3. ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN ÝLAN FATÝH 2. ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN ÝLAN ESAS NO: 2011/62 Esas. Edirne ili, Uzunköprü ilçesi, Kurtbey mah. 189 hanede kayýtlý Sedat ve Þengül'den olma 1993 doðumlu 41788112530 TC nolu Medine Ýpsalalý'nýn adýnýn "MELÝS" OLARAK DÜZELTÝLMESÝNE karar verilmiþtir. Duyurulur. www.bik.gov.tr B: 37357
Esas No: 2011/152 Karar No: 2011/194 Davacýlar Ömer Demir ve Hatice Demir tarafýndan açýlan ad deðiþtirme davasýnýn yapýlan yargýlamasý sonunda: Mahkememizin 18.05.2011 tarih ve 2011/152 E, 2011/194 K. sayýlý ilam ile "Behiye Nur" olan soyadýnýn "Beyza" olarak deðiþtirilmesine karar verilmiþtir. Duyurulur. 02/06/2011 www.bik.gov.tr B: 37410
ÝLAN Öz Gýda-Ýþ Sendikasý Ankara Þube 6. Olaðan Genel Kurulu 29.05.2011 tarihinde yapýlmýþ olup; Altýndað 1. Ýlçe Seçim Kurulu Baþkanlýðýnýn 01.06.2011 tarih ve 140.99/124 sayýlý kararý ile kesinleþen Zorunlu Organlarý aþaðýdaki gibi teþekkül etmiþtir. 2821 sayýlý yasanýn ilgili maddeleri uyarýnca ilan olunur. YÖNETÝM KURULU Görevi Mesleði Ýþyeri Ýkamet Adresi Þube Baþkaný Ýþçi Ülker/Ankara Atmaca Sk. No:12/10 K.4 Dýþkapý Altýndað/ANKARA Þube Yön. Kur. Üyesi " E.B.K. Genel Müd. Oðuzlar Mh.1367. SkNo: 3/10 Balgat/ANKARA Þube Yön. Kur. Üyesi " Ankara Halk Ekmek Tepebaþý Mh.Çaðatay Sk.No: 14/3 K.Ören/ANKARA Þube Yön. Kur. Üyesi " Ülker/Ankara Peyami Sefa Mh. 344. Cd. No: 36/8 Mamak/ANKARA Þube Yön. Kur. Üyesi " Aytaç Karamuklu Mh. Park Sk. No:1 Çerkeþ/ÇANKIRI DENETÝM KURULU Adý ve Soyadý Görevi Mesleði Ýþyeri Ýkamet Adresi 1- Ali Gürler Denetim Kur.Üyesi " Ülker/Ankara Etlik Mh. Melike Sk. Özçelik Apt. No: 71/8 K.Ören/ANKARA 2- Akif Gökdemir Denetim Kur.Üyesi Ýþçi Aytaç Karamuklu Mh. Park Sk. No: 1 Çerkeþ/ÇANKIRI 3- Alican Doðanay Denetim Kur.Üyesi " E.B.K/Sincan Et Ýþl. Maraþal Çakmak Mh. Yavuz Sk. No: 52/29 Sincan/ANKARA DÝSÝPLÝN KURULU Adý ve Soyadý Görevi Mesleði Ýþyeri Ýkamet Adresi 1-Yakup Göker Disiplin Kur.Üyesi Ýþçi E.B.K/Sincan Et Ýþl. Fatih Mh. Umut Sk. No.10/9 Sarayköy Pursaklar/ANKARA 2-Cengiz Elvanaðacý Disiplin Kur.Üyesi " Aytaç Karakumlu Mah. Sanayi altý Cd. No: 16 D: 2 Çerkeþ/ÇANKIRI 3-Osman Altuntaþ Disiplin Kur.Üyesi " E.B.K/Sincan Et Ýþl. Plevne Mah. Faaliyet Sk. No. 16/10 Sincan/ANKARA Adý ve Soyadý 1- Mehmet Urgan 2- Hasan Çiloðlu 3- Mahmut Çiðdem 4- Vedat Koçak 5- Cahit Kaynar
SERÝ ÝLANLARINIZ ÝÇÝN email: reklam@yeniasya.com.tr Fax: 0 (212) 515 24 81 2006 Model siyah
wolkswagen transporter, bakýmlý,deðiþeni yok 0542 512 54 28
2006 GAZELLE sobol
çok temiz 44.500 km de vade ve takas olur, gaz 2752 model, 44500 km de, motor hacmi 18.012.000 cm3, motor gücü 101125 arasý, beyaz renk, manuel vites, dizel yakýt, takaslý, ikinci el 10.000 TL. 0(212) 640 58 88 2003 model Transit connect 160,000 km 12.000 TL kapalý kasa (0532) 365 06 37 /Ankara
2005 model Transit
connect 151,000 km 14.000 tl kapalý kasa (0532) 365 06 37 /Ankara
ÇEÞÝTLÝ
Gebze Abdi Ýpekçi Mahallesinde (Tren Ýstasyonu Yaný) bulunan "Ucuzluk Japon Pazarý" Dükkânýmý Uygun Þartlarda Devretmek Ýstiyorum. (0537) 334 58 94
Acele Devren Satýlýk veya Kiralýk Pastane (0539) 260 53 08/Fatih
NAKLÝYAT
AKFLAÞ þehiriçi
þehirlerarasý marangozlu 0(212) 556 13 37 (0532) 522 75 80
KONFERANSA DÂVET
Konu: Türkiyedeki siyasî geliþmeler KONUÞMACI: Mehmet Kutlular
Tarih: 4 Haziran Cumartesi Saat: 14:30'da Yeni Asya Vakfýnda Adres: Vefa Cemal Yener Tosyalý cad.
No.117/ (yeni no 61) Fatih/Ýstanbul Organizasyon: Demokrat Eðitimciler Derneði Not: Hanýmlar için yer ayrýlmýþtýr. T. C. BAKIRKÖY 3. SULH HUKUK MAHKEMESÝNDEN ÝLAN ESAS NO: 2011/485 Esas. KARAR NO: 2011/1391 Mahkememizin yukarýda dosya ve karar numarasý yazýlý kararýyla, Amasya ili, Hamamözü ilçesi, Göçeri köyü, 53 Cilt, 1 Aile sýra no, 63 sýrada nüfusa kayýtlý Mustafa ve Müninat'dan olma 16/05/1919 doðumlu NADÝRE YALÇINKAYA TMK 405. maddesi gereðince vesayet altýna alýnarak ve kendisine TMK 413. maddesi gereðince Amasya ili, Gümüþhacýköy ilçesi, Bacakoðlu köyü, 59 cilt, 15 Aile Sýra No, 37 Sýra No'da nüfusa kayýtlý Þükrü ve Behiye'den olma 15/08/1954 doðumlu ALÝYE DOLUEL VASÝ OLARAK ATANMIÞTIR. Ýlan olunur. www.bik.gov.tr B: 37390
T. C. GÖLCÜK ÝCRA MÜDÜRLÜÐÜ (TAÞINIRIN AÇIK ARTIRMA ÝLANI) DOSYA NO: 2011/1208 TAL. ÖRNEK NO: 25 Bir borçtan dolayý hacizli ve aþaðýda cins, miktar ve kýymetleri yazýlý mallar satýþa çýkarýlmýþtýr. Birinci artýrma 06/07/2011 günü saat: 14:30-14:35'de Günaytan Otopark Örcün Köyü Gölcük'te yapýlacak ve o günün kýymetlerinin % 60'ýna istekli bulunmadýðý takdirde 11/07/2011 günü ayný yer ve saatte 2. Artýrma yapýlarak satýlacaðý. Þu kadar ki, artýrma bedelinin malýn tahmin edilen kýymetinin % 40'ýný bulmasýnýn ve satýþ isteyenin alacaðýna rüçhaný olan alacaklýnýn toplamýndan fazla olmasýnýn ve bundan baþka paraya çevirme ve paylarýn paylaþtýrma masraflarýný geçmesinin þart olduðu, satýþý isteyen þirketinin 01/02/2008 tarihinde kurulmuþ varlýk þirketi olmasý ve 5 yýllýk süresini doldurmadýðý için alacaklý þirket ve ihaleye iþtirak edecek 3. kiþiler KDV ve Damga resminden istisna olup satýþ þartnamesinin icra dosyasýnda görülebileceði, masrafý verildiði taktirde þartnamenin bir örneðinin isteyene gönderilebileceði, satýþa iþtirak etmek isteyenlerin muhammen bedelin % 20'si oranýnda nakit para ya da eþ deðerde banka teminat mektubu vermeleri þarttýr. Fazla bilgi almak isteyenlerin yukarýda yazýlý dosya numarasýyla dairemize baþvurmalarý ilan olunur. 31.05.2011 Muhammen kýymeti LÝRA ADEDÝ CÝNSÝ 20.000,00 YTL 1 26 TH 660 Plakalý, Seat Marka, Ýbiza 1,4 16V Beyaz Renkli Otomobil Motor No: Bk4525171, Þasi No: Vss7776L78Ro38727 www.bik.gov.tr B: 37404
T. C. KARTAL 2. ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝ GEREKÇELÝ KARAR ESAS NO: 2010/690 Esas. KARAR NO : 2011/113 H Ü KÜM : 1- Davanýn KABULÜNE, Samsun ili, Yakakent ilçesi, Karaaba köyü, C: 28 H: 53 BSN: 42'de nüfusa kayýtlý davacý Salih oðlu, Hatice'den doðma, Yakakent 03/07/1990 doðumlu 54424519464 TC no.lu Bayram Baþ'ýn Bayram olan adýnýn Koray Ayberk olarak nüfus kütüðünde DÜZELTÝLMESÝNE, ww.bik.gov.tr B: 37362
T. C. KARTAL 1. SULH HUKUK MAHKEMESÝ ÝLAN Sayý: 2010/1123 Esas. 20/05/2011 Mahkememizin 21/04/2011 Tarih, 2010/1123 Esas, 2011/670 Karar sayýlý kararý ile Kastamonu ili, Ýnebolu ilçesi, Deliktaþ Köyü nüfusuna kayýtlý Mustafa ve Gülsen'den olma 1992 doðumlu SEZER AYDIN'ýn kýsýtlandýðý ve kendisinin Babasý MUSTAFA AYDIN'ýn VELAYETÝ ALTINA KONULMASINA dair karar verildiði, Ýlan olunur. www.bik.gov.tr B: 37512
DÝZÝ
4 HAZÝRAN 2011 CUMARTESÝ
13
BAÞÖRTÜLÜ OLMAK VEKÝLLÝÐE ENGEL OLMAMALI BAÞÖRTÜLÜ OLMAK MÝLLETVEKÝLÝ OLMAYA ENGEL OLMAMALI, BUNUN ALTI KALIN ÇÝZGÝLERLE ÇÝZÝLMELÝ VE SÝYASETLE ÝLGÝLENEN BU ALANDA HÝZMET VEREBÝLECEÐÝNE ÝNANAN HER KADIN DA ORADA YER ALMALI, BAÞÖRTÜLÜ OLDUÐU ÝÇÝN DEÐÝL, BAÞÖRTÜLÜ OLMAK MECLÝSTE BULUNMAYA ENGEL OLMADIÐI ÝÇÝN. la rýn de kadýn e Tür kiye r ö ar dý g z a ö n g ý r 'i por la % 70 TE SEV ra 0'i baþýný ör tü yor, te s 7 den bir li ðil. yak la þýk % tün hal ký tem sil e m kün de e derek bü an bahsetmek mü d ðunuz oluþ tur du
r Kur to
ð lu
{
ARÞÝVDEN
{
E lif Nu
2
Microsoft’taki baþörtülü
dik. Fa kat bu süreçte baþörtülü hanýmlar sandýk baþlarýnda bile görev alamadýlar. Bugün 28 Þubat sürecinin demokratikleþmeye zarar verdiði her kesim tarafýndan kabul ediliyor. Baþörtülü milletvekiline karþý muhalefetin tav rý da da ha yumuþak. Buna raðmen hiçbir par ti ba þör tü lü milletvekili adaylarýna, seçilebilecek sýralardan listelerde yer verilmedi. Bunu nasýl deðerlendiriyorsunuz?
Kanunen bir yasak yok, hukukî bir engel söz konusu deðil, peki sizce baþörtüsü sorunu Türkiye’de ne zaman sona erer? içbir zaman, biraz kötümser bir cevap oldu, ama Türkiye de baþörtülü kadýnlarýn kýyafet biçimine göre deðerlendirilmeden haklarýný eþit olarak kullanabilecekleri bir günün geleceðine inanmak güç, bunu göze alarak bunu umursamadan baþýný örtüyorsunuz zaten, sonuçta Türkiye gerçekliðinde ekonomik büyüklükte dünya 17. siyiz. Ama Çaðdaþlýktan kadýn haklarýna verdiði önemden sýklýkla bahseden bir ülke olmamýza karþýn, dünya cinsiyet haritasýnda yani her iki cinsin haklarýný kullanma arasýndaki oranda 134 ülkeden 126. sýrada geliyoruz. Dolayýsýyla bir de baþörtülü bir kadýn olduðunuzda fiilen de eþit olmanýz çok kolay deðil, bu nedenle tüm den yasak sorunun kalacaðýný düþünmek aþýrý iyimserlik olur, ama yasaðýn hafifleyeceðini, üniversitelerde tamamen kalkacaðýný, çalýþma hayatýnda biraz düzeleceðine, baþörtülü kadýnlarýn siyasî temsil mekanizmalarýnda yer alacaklarýna inanýyorum, örnek vermem gerekirse baþörtülü kadýnlar lisans öðrencisi olduklarý müddetçe sorun yaþamayacaklar, ama örneðin öðretim görevlisi olmayacaklar, hemþire olacaklar, ama örneðin hastane yöneticisi olamayacaklar, umarým duruþmaya gireceðiz, ama hakim olmayacaðýz gibi.
H
Sizce mecliste baþörtülü milletvekili bulunmalý mý?
Baþörtülü olmak milletvekili olmaya engel olmamalý, bunun altý kalýn çizgilerle çizilmeli ve siyasetle ilgilenen bu alanda hizmet verebileceðine her kadýn da orada yer almalý, baþörtülü olduðu için deðil, baþörtülü olmak mecliste bulunmaya engel olmadýðý için.
Baþörtülü milletvekili zamaný geldi ya da henüz zamaný deðil türünden yaklaþýmlara ne diyorsunuz? Siyasette olmak isteyen kadýnlar varsa neden olmasýn, Avrupa’daki parlamentolarda baþörtülü milletvekilleri varken bizde zamanýn geldiðine kim karar verecek, seçilme imkâný olan bir yerden listeye konulurdu halk seçmezse zamaný gelmemiþ denirdi, þimdi zamaný olup olmadýðýný nasýl bileceðiz.
G
87 , 3 Ekim 19 Yeni Nesil
Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan ‘Baþörtülü aday yoksa oy da yok’ kampanyasý hakkýnda ‘yakýþýksýz’ nitelemesinde bulundu, savunanlarý ‘gerilim siyaseti’ yapmakla suçladý. Baþbakan, neden böyle bir çýkýþ yaptý sizce? Ýþin doðrusu bu durumdan çok muzdaribim, hiçbir kadýnýn benim, hiçbir vasfým yok, ama sadece baþörtülü olduðum için mecliste olmalýyým tarzý bir bakýþ açýsýna sahip olduðunu, ya da bu kampanya ile örneðin millet vekili olmak için 10 kriter gerekiyorsa, bu kriterlerle sahip olamayan baþörtülü bir kadýna fazladan puan verilerek milletvekili yapýlmaya çalýþýldýðýný düþünmüyorum, yani amaç “baþörtülü kadýnlara pozitif ayrýmcýlýk yapýl sýn” deðildi. Aksine baþörtülü kadýnlara negatif ayrýmcýlýk yapýlmasýn, baþörtülü olmak milletvekili seçilmeye engel olmasýndý yöntemi, üslûbu konuþulur, ama bir hakký talep etmeyi yakýþýksýz ya da gerilim siyaseti olarak nitelendirmeyi anlamlandýrmak çok kolay deðil, zira bu durum “bak kampüse girdin, sýnýfa kadar gelmene izin verdim, bundan sonra benim dediðim olacak” ifadesinden çok fazla farklý deðil. Eski KADER baþkanýnýn durumu açýklayan güzel bir sözü vardý, “Türkiye’de milletvekili olmak için pek çok þart aranýyor, kadýnlar için de ayný kriterler aranýyor, ancak birde Çince bilmeleri gerekiyor” þeklinde, vakýada baþörtülü kadýnlarýn Çince bilmesi de yetmiyor, hiçbir þekilde seçilme haklarýný kullanmýyorlar, bu algý artýk deðiþmeli. Ancak bu talebin meydan okuyuþu bir Merve Kavakçý olayýnýn rövanþý olarak nitelendirilmesini doðru bulmuyorum. Bence bu tarz bir algý da yanlýþ, ne yapýyorsak, “bu hak kaybýný kabul etmediðimiz için, kendimiz için” yapmak durumundayýz, “baþkalarýna bunu yapabil diðimizi göstermek” için deðil. (BU RÖPORTAJIN SONU)
Avukat Fatma Benli
{
YARIN: SÝBEL ERASLAN: ASIL YASAK ZÝHÝNLERDE
{
Merve Kavakçý’nýn 1999’da fi zikî güç kullanýlarak Mec lis’ten atýlmasýnýn ardýndan 12 yýl gibi bir zaman geçti. Bu süre zarfýnda 2 genel seçim, 2 yerel seçim geçir -
Genel olarak partilerin birbirine tamamýyla zýt politikalar uyguladýðýný hepimiz biliyoruz, ama nedense kadýn konusunda hemfikirler, meclisteki kadýn oranýnýn dünya oylamasý % 18.8'in üstündedir, Türkiye de ise yüzde 9.1, son seçimlerde de bu deðiþecek gibi görünmüyor, genel olarak tüm siyasî partiler kadýnlarý seçilebilir yerlere koymadýlar, baþörtülü kadýnlarý ise tümden yok saydýlar, TESEV raporlarýna göre Türkiye de kadýnlarýn yaklaþýk % 70'i baþýný örtüyor, % 70'i göz ardý ederek tüm halký temsil eden bir liste oluþturduðunuzdan bahsetmek mümkün deðil. Oy isterken kadýn erkek, baþý örtülü baþý açýk ayrýlmýyor da, hatta baþörtülü kadýnlarýn oyu bir nevi çantada keklik görülüyor madem, temsil noktasýnda neden ayrýlsýnlar ki, partileri için çalýþýrken ayrým olmadýðýna göre seçilebilir yerlerden liste oluþturulurken de ayný kýstas olmalýydý.
eçen Pazar günü Sabah gazetesi manþetinde “Microsoft’un Türk ordusu” baþlýðý ile, dünyanýn bir numaralý bilgisayar firmasýnda çalýþan Türk elemanlarýn topluca poz verdiði büyük bir fotoðraf kullanmýþtý. Ve bu fotoðrafta dikkat çeken çok ilginç görüntülerden biri de, baþörtülü bir genç kýza aitti. Fotoðraftaki bu önemli ayrýntýyý büyüterek rahatlýkla ikinci bir manþet daha çýkarmak mümkündü: “Microsoft’ta bir baþörtülü...” Aslýnda günümüz Türkiye’sinin böyle bir manþete ve bu manþetin içini dolduracak detaylý bilgilere çok daha fazla ihtiyacý var. O fotoðraf karesinin bir ucunda gözüken baþörtülü bilgisayarcý kim? Amerika’ya neden ve nasýl gitti? Nerelerde okudu veya okuyamadý? O da YÖKzedelerden biri mi? Bu ve benzeri birçok sualin cevabýný verecek geniþ ve kapsamlý bir haber, her halde çok alâka görür ve büyük yanký uyandýrýr. Normalde konusu ilginç bir fotoðrafýn sýradan bir unsuru gibi bakýlabilecek olan bu görüntü, yasakçý kafa için çok þey anlatýyor. Bu görüntüden çýkan en önemli mesaj, bilgisayar teknolojisinin devi olan bir firmanýn, her ülkenin genç kuþaklarýndan özen ve dikkatle seçtiði yetenekleri belirlerken baþörtülü olup olmadýklarýna bakmadýðý, bunu kesinlikle bir sorun olarak görmediði. Microsoft’taki baþörtülü haným eðer Türkiye’de kalsaydý, bilgisayar alanýnda uzmanlaþmak þöyle dursun, üniversitenin kapýsýna bile yaklaþtýrýlmayacaktý. Kimbilir, belki de Microsoft’taki yükseliþini bu yasaða borçlu! Adýný dahi bilmediðimiz bu baþörtülü bilgisayarcý bir þekilde Amerika’ya gidip yeteneklerini bu alanda geliþtirme imkâný bulmuþ. Oysa Türki ye’de böyle bir imkân bulamadýðý ve yasak engelini de aþamadýðý için âtýl halde duran daha nice kabiliyetler var! Ýþte yýllardýr millete rahat yüzü göstermeyen yasakçý kafanýn, buna ilâveten Türkiye’ye neler kaybettirdiði, meseleye bu yönüyle bakýnca çok daha iyi anlaþýlabiliyor. Bu iflâh olmaz kafa, genç yetenekleri engelleyerek ülkenin geleceðini de karartýyor. Ve bunu “ilericilik, çaðdaþlýk, muasýr medeniyete ulaþma” nutuklarý atarak, çaðdaþlýk adý altýnda gericiliðin ve yobazlýðýn dikâlâsýný ortaya koyarak yapýyor. Hem de milletin ve dünyanýn gözünün içine baka baka. Ne diyelim; tekrar tekrar yazýklar olsun! Türkiye bu akýl, mantýk, iz’ân, vicdan ve hukuk dýþý ilkel yasaðý bir an önce aþamadýðý sürece bir yere varmasý mümkün deðil. Evet, bilhassa son yaþanan hadiseler de açýkça gösterdi ki, Türkiye’de baþörtüsü gerçekten bir simge. Ama yasakçýlarýn iddia ettiði gibi siyasî ve ideolojik deðil; hukukun, hak ve özgürlüklerin, demokrasinin simgesi. Hukuka, hak ve özgürlüklere, demokrasiye inanan herkes bu simgeye sahip çýkmalý. Mecliste 368 milletvekiline sahip hükümet de, oylarýyla iktidar olduðu baþörtülülerin hukukunu payimal eden ve her gün bir yenisi gelen saldýrýlarý “milletin takdirine havale etme”nin ötesinde artýk birþeyler yapmalý. Anlaþýlan o ki, diðer alanlardaki baþarýnýn yolu da bu sorunun çözümünden geçiyor. (Kâzým Güleçyüz, Yeni Asya 15.11.2003)
14
SPOR
4 HAZÝRAN 2011 CUMARTESÝ
Y
ÞAMPÝYON BELÇÝKA'DA TURNUVAYA KATILACAK
Ucuz, ama istikrarlý
FENERBAHÇE Futbol Takýmý, yeni sezon hazýrlýklarý kapsamýnda 15-16 Temmuz tarihlerinde Belçika'nýn baþkenti Brüksel'de düzenlenecek Brüksel Turnuvasý'na katýlacak. Sarýlacivertli kulüpten yapýlan açýklamaya göre, 4 takýmýn mücadele edeceði turnuvada Fenerbahçe 2 maç oynayacak. Turnuvaya Fenerbahçe'nin yaný sýra Belçika'nýn Anderlecht ve Standard Liege ile Hollanda'nýn Twente takýmlarý katýlacak. Programa göre Fenerbahçe 15 Temmuz Cuma günü King Baudouin Stadý'nda Standard Liege ile karþý karþýya gelecek. Fenerbahçe ikinci maçýný ise 16 Temmuz Cumartesi günü yine ayný statta Anderlecht ile oynayacak.
BEÞÝKTAÞ, PORTEKÝZ'ÝN BENFICA TAKIMINDA FORMA GÝYEN BREZÝLYALI SAVUNMA OYUNCUSU SIDNEI RECHEL DA SILVA JUNIOR'U KÝRALIK OLARAK KADROSUNA KATTI. SÝDNEÝ, BENFÝCA FORMASIYLA BU SEZON 25 MAÇTA GÖREV YAPARAK ÝSTÝKRARLI BÝR GRAFÝK ÇÝZDÝ.
Sidnei, bu sezon 16'sý Portekiz Ligi, 4'ü de UEFA olmak üzere 28 maçta forma giydi.
BEÞÝKTAÞ Kulübü, Portekiz'in Benfica takýmýnda forma giyen Brezilyalý savunma oyuncusu Sidnei Rechel Da Silva Junior'u kiralýk olarak kadrosuna kattý. Beþiktaþ Futbol Yatýrýmlarý Sanayi ve Ticaret A.Þ.'den Kamuyu Aydýnlatma Platformu'na gönderilen yazýda, Sidnei'nin kiralanmasý konusunda anlaþma saðlandýðý bildirildi. Þirketten yapýlan açýklama þöyle: ''Sidnei Rechel Da Silva Junior'un kiralanmasý konusunda Benfica Kulübü'yle, sezon sonunda transfer opsiyonumuz bulunmak kaydýyla, anlaþmaya varýlarak, futbolcu 2011-2012 sezonu sonuna kadar kiralanmýþtýr. Anlaþma karþýlýðýnda kulübüne 200.000 avro ödenecektir.'' 22 yaþýndaki Sidnei Rechel Da Silva Junior, stoper mevkisinde görev yapýyor. 22 YAÞINDA, 185 BOYUNDA Öte yandan yeni tranfser Sidnei Rechel da Silva Júnior is-
tikrarlý görüntüsüyle dikkat çekiyor. 1989 doðumlu Brezilyalý defans oyuncusu, bu sezon 16'sý Portekiz Ligi, 4'ü de UEFA Avrupa Ligi olmak üzere 28 maçta forma giydi. 1.85 boyunda ve 80 kilo olan Sidnei ligde forma giydiði 16 karþýlaþmada 3 gol attý. Sidnei, 20032006 yýllarýný Brezilya’nýn Internacional takýmýnda geçirdi ve 2007 senesinden itibaren ayný takýmda profesyonel olarak görev yaptý. Ülkesi Brezilya’da toplam 25 karþýlaþmada görev yapýp 1 gol atmayý baþaran genç oyuncu, Benfica formasýyla toplam 8 kere fileleri havalandýrdý. Bu yýl 1’i lig, 1’i de UEFA Avrupa Kupasý olmak üzere 2 kere sarý kart gören Sidnei, 1 kez de kýrmýzý kartla cezalandýrýldý. Lig, kupa ve Avrupa Kupalarýnda bu sezon Benfica formasýyla 25 maçta görev yapan Brezilyalý futbolcu, bu maçlarýn 23’üne ilk onbirde baþladý.
Hiddink A Millî Takýmý býrakýyor ÝNGÝLÝZ THE SUN GAZETESÝ, HÝDDÝNK'ÝN KULÜP ÇALIÞTIRMAYI ÝSTEDÝÐÝNÝ, BUNUN ÝÇÝN CHELSEA'NÝNSAHÝBÝABRAMOVÝCH'ÝNRESMÝGÖRÜÞMETALEBÝNÝBEKLEDÝÐÝNÝBÝLDÝRDÝ. ÝNGÝLÝZ The Sun gazetesi, Türk Milli Takýmý Teknik Direktörü Guus Hiddink'in kulüp antrenörlüðüne geri dönmek istediðini iddia etti. Haberi ''Chelsea, gel ve beni al'' baþlýðýyla veren gazete, 64 yaþýndaki teknik adamýn ''Ben kimseye Türkiye ile devam edeceðimi söylemedim. Kendimi enerjik hissediyorum ve her gün çalýþmayý seviyorum. Daha fazlasýný yapmam gerektiðini hissediyorum, dolayýsýyla milli takým çalýþtýrmak yerine kulüpte bir rol daha tercih edilebilir'' ifadelerine yer verdi. Hiddink'in, Carlo Ancelotti'nin
gönderilmesiyle boþalan Chelsea menajerliðine gelmeyi istediðini ileri süren The Sun, deneyimli teknik adamýn ''Futbol Federasyonu baþkanýna bir þey söylemedim. Fakat o akýllý birisi ve eminim dünya medyasýný takip ediyor. Henüz resmi bir teklif yok, dolayýsýyla hiçbir þeyi garanti edemem'' dediðini aktardý. Hollandalý teknik adamýn Türkiye ile 1 yýl daha sözleþmesinin bulunduðunu anýmsatan gazete, Hiddink ile Chelsea'nin sahibi Roman Abramovich'in gelecek hafta resmi görüþmelere baþlamasýnýn beklendiðini kaydetti.
Hiddink, Chelsea'ye göz kýrptý.
Orhan: Fenerbahçe 3 yýldýr beni istiyordu
Orhan Þam Gençlerbirliði'nden Fenerbahçe'ye geldi.
FENERBAHÇE'NÝN Orhan Þam'ý transferinin ardýndan Gökhan Gönül ve Ýlhan Eker ile birlikte sarý lacivertli kulüpte ''Hacettepeli'' (Gençlerbirliði OFTAÞ) sayýsý 3'e yükseldi. Orhan Þam, yaptýðý açýklamada, Türkiye'nin en büyük kulüp ve camialarýndan birine geldiðini, son þampiyona transfer olmanýn ise kendisini ayrýca gururlandýrdýðýný belirterek, ''Gökhan Gönül ve Ýlhan Aðabey ile yine birlikte olacaðýz. Gençlerbirliði OFTAÞ'ta olduðu gibi, omuz omuza verip, Fenerbahçe için savaþacaðýz'' dedi. Son yýllarda büyük takýmlarýn kendisini transfer etmeyi istemelerine karþýn, altyapýsýnda yetiþtiði kýrmýzý siyahlý kulübe biraz daha emek vererek ayrýlmayý doðru bulduðunu ve Fenerbahçe'ye
transferiyle de bunu baþardýðýný ifade eden Orhan, þöyle konuþtu: ''3 yýldýr transfer talebi vardý, ancak yöneticilerimizle yaptýðýmýz deðerlendirmede bunun için biraz daha beklemenin doðru olacaðýna karar vermiþtik. Gençlerbirliði'nde biraz daha oynayýp, kýrmýzý siyahlý kulübe biraz daha emek verip gitmekti amacým ve bu sürecin sonucunda kulübüm Fenerbahçe ile anlaþtý. Her futbolcunun hedefidir büyük takýmlarda oynamak... Benim de hayalim büyük takýmlarýn birinde oynayýp, A Milli Takým'a kadar yükselmekti. Hedefimin ilk ayaðýný gerçekleþtirdiðimi düþünüyorum. Giderken Gençlerbirliði'ne kazandýrdýðým için de ayrýca mutluyum.''
Dallas Mavericks'de Alman yýldýz oyuncu Nowitzki, bitime 3.6 saniye kala kaydettiði basketle takýmýný galibiyete taþýdý.
DALLAS DURUMU 1-1 YAPTI
NB'DE final serisinin ikinci maçýnda Dallas Mavericks, Miami Heat'i deplasmanda 95-93 maðlup ederek durumu 1-1 yaptý. American Airlines Arena'da oynanan maçta Dallas Mavericks'de en skorer isim 24 sayý, 11 ribauntla ''double-double'' yapan Dirk Nowitzki oldu. Dallas ekibinde Shawn Marion 20 sayý, Jason Terry 16 sayý, Tyson Chandler 13 sayýyla oynadý. Son saniyelerine 9393 girilen maçta Dallas Mavericks'den Nowitzki, bitime 3.6 saniye kala kaydettiði basketle takýmýný galibiyete taþýdý. Miami Heat de ise Dwyane Wade'in 36 sayý, 5 ribaunt, 6 sayýlýk performansý maðlubiyeti engellemedi. Miami ekibinde LeBron James 20 sayý, 8 ribaunt, 4 asistle oynadý. Mike Bibby'nin 14 sayý attýðý Miami Heat'te Chris Bosh 12 sayý kaydetti. Seride üçüncü maç, 6 Haziran Pazartesi günü sabaha karþý Dallas'da oynanacak.
Potada 26 yýl sonra gelen finalin ilk maçý bugün
Fenerbahçe Ülker G.Saray'ý aðýrlýyor SÝNAN ERDEM SALONU'NDA SAAT 19.00'DA BAÞLAYACAK MÜSABAKAYA FENERBAHÇE 1-0 ÖNDE BAÞLIYOR. BEKO Basketbol Ligi'nde Fenerbahçe Ülker ile Galatasaray Cafe Crown'u karþý karþýya getirecek play-off final serisi bugün baþlýyor. Ezeli rakiplerin 26 yýl sonra karþý karþýya geleceði final serisinde ilk karþýlaþma normal sezonu lider bitiren Fenerbahçe Ülker'in ev sahipliðinde bugün Sinan Erdem Spor Salonu'nda oynanacak. Basketbolda 26 yýl sonra finalde buluþturan serinin ilk maçýnýn bilet fiyatlarý 5, 30 ve 40 lira olarak belirlendi.Saat 19.00'da baþlayacak dev maç Spormax'ten naklen yayýnlanacak. 0-0 eþitlikle baþlayacak ve 4 galibiyete ulaþacak takýmýn 2010-2011 sezonu þampiyonu olacaðý play-off final serisinin maç programý þöyle:
Bugün: 19.00 Fenerbahçe Ülker-Galatasaray Cafe Crown (Sinan Erdem Spor Salonu), 6 Haziran Pazartesi: 20.00 Fenerbahçe Ülker-Galatasaray Cafe Crown (Sinan Erdem), 9 Haziran Perþembe: 20.00 Galatasaray Cafe Crown-Fenerbahçe Ülker (Abdi Ýpekçi), 11 Haziran Cumartesi: 19.00 Galatasaray Cafe Crown-Fenerbahçe Ülker (Abdi Ýpekç Spor Salonui), Gerekirse: 14 Haziran Salý: 20.00 Fenerbahçe Ülker-Galatasaray Cafe Crown (Sinan Erdem), 17 Haziran Cuma: 20.00 Galatasaray Cafe Crown-Fenerbahçe Ülker (Abdi Ýpekçi), 19 Haziran Pazar: 19.00 Fenerbahçe ÜlkerGalatasaray Cafe Crown (Sinan Erdem)
ÇAKIR VE AYDINUS'UN AVRUPA SINAVI 2012 Avrupa Futbol Þampiyonasý elemelerinde gruplarda bugün oynanacak maçlardan 2'sinde Türk hakemler görev yapacak. Cüneyt Çakýr, Portekiz ile Norveç arasýnda Lizbon'da TSÝ 23.00'te baþlayacak maçta düdük çalacak. Cüneyt Çakýr'ýn yardýmcýlýklarýný Bahattin Duran ve Tarýk Ongun yapacak. Hüseyin Göçek de maçýn dördüncü hakemi olacak. Fýrat Aydýnus ise Ýzlanda ile Danimarka arasýnda Rejkavik'te TSÝ 21.45'de baþlayacak maçta görev alacak. Fýrat Aydýnus'un yardýmcýlýklarýný Serkan Ok ve Aleks Taþçýoðlu yapacak. Maçýn dördüncü hakemi ise Yunus Yýldýrým.
''NBA 5 UNITED'' TURNUVASI BAÞLIYOR
''NBA 5 United'' basketbol turnuvasý bugün ve 5 Haziran Pazar günü Ýstanbul'da yapýlacak. Caddebostan'da adidas'ýn katkýlarýyla gerçekleþtirilecek turnuvaya, sürpriz bir NBA oyuncusu ve New Orleans Hornets takýmýnýn dans ekibinin katýlacaðý bildirildi.
CAMÝLER DOLDU, DUALAR EDÝLDÝ
Ü M Ý T V Â R O L U N U Z : Þ U Ý ST Ý K B A L Ý N K I L Â B I Ý Ç ÝN D E E N Y Ü K S EK G Ü R S ADÂ ÝSLÂMIN SADÂSI OLACAKTIR
Y 4 HAZÝRAN 2011 CUMARTESÝ
Üç aylarýn baþlangýcýnda misafir ettiðimiz Regaib Kandili'nde camiler hýncahýnç dolarken, mü'minler günahlarýnýn affý için ellerini semaya kaldýrdýlar. FOTOÐRAF: CÝHAN
Regaib Kandili coþkusu RAHMET, MAÐFÝRET VE BEREKET ÝKLÝMÝ OLAN ÜÇ AYLARIN BAÞLANGICI KABUL EDÝLEN REGAÝB KANDÝLÝ, BÜTÜN ÝSLÂM ÂLEMÝNDE COÞKU ÝLE ÝDRAK EDÝLDÝ. RAHMET, maðfiret ve bereket iklimi olan üç aylarýn baþlangýcý kabul edilen Regaib Kandili bütün Ýslâm âleminde kutlandý. Bütün yurtta cami ve ibadethanelerin dolduðu bu günde, eller Yaradan’dan af ve maðfiret için kalktý. Üç aylarýn ilk kandili olan Regaib Kandili’nde Müslümanlar camilere koþtu. Camilerde mevlidi þerif, Kur’ân-ý Kerim ve ilâhiler okundu. Geçmiþ gü-
nahlarýn af edilmesini isteyen mü'minler ellerini semaya kaldýrdý. Müslümanlar nafile namazlarý kýldý. Kandil dolayýsýyla bazý cami bahçelerinde hayýr için lokma ve þeker daðýtýldý. Ailesiyle birlikte kandili fýrsat bilerek büyük camilere ziyaretlerde bulunduðunu belirten Ahmet Dirikan geçmiþ günahlarýnýn af edilmesi için Allah’a yalvardýðýný söyledi. Önümüzdeki günlerde yapýlacak seçimlere kadar kimsenin
canýnýn yanmamasýný dileyen Dirikan, Regaib Kandili’nin hayýrlara vesile olmasýný istediðini ifade etti. Sünnet olacak iki çocuðuyla birlikte Silivri’den gelen Sevgi Tezbaþaran da Sultanahmet Camii’ni ziyaret edenlerden biriydi. Camide bol bol duâ edeceðini dile getiren Emre Tezbaþaran, erkekliðe ilk adýmý atacaðý için çok mutlu olduðunu ancak, biraz da caný acýyacaðý için korktuðunu belirtti. Ýstanbul / cihan
‘Duygular insaný esir almýþ’
Diyanet Ýþleri Baþkaný Görmez'in vaaz verdiði Edirne Selimiye Camii'nin, ikindi namazýnda içi ve dýþý dolmuþtu.
RAÐBETLERÝMÝZÝ ALLAH’A YÖNELTMELÝYÝZ KUR’ÂN-I Kerim’in, arzusunu ve hevasýný tanrýlaþtýran insanlardan söz ettiðini hatýrlatan Görmez, ‘’Regaib Kandili’nde yapacaðýmýz en önemli þey, bu istek ve arzularýmýzý, hevalarýmýzý yeniden gözden geçirmemiz lâzým. Bugün insan oðlunun en büyük sorunlarýndan bir tanesi güç tutkusu, servet tutkusu, þehvet tutkusu. Bu tutkular, insaný esir almýþ vaziyette. Kur'ân’da insanoðlunun içine doðduðu bir sýkýntýnýn, üç sebebini ifade eder. Ýnsanoðlunun içine doðduðu sýkýntýnýn birinci sebebi, þevkinde hiçbir kudret tanýmayan bir güç tutkusu, ikinci bir sebebi tüketim tutkusu, üçüncü sebebi hiç kimsenin kendisini görmediðini zannederek yaþamasý, bir sorumsuzluk içerisinde olmasý. Ýþte bu Regaib'de ve Regaib ile baþlayan bu üç aylar mevsiminde, isteklerimizi, tutkularýmýzý yeniden gözden geçirmek, raðbetlerimizi Allah’a yöneltmektir" dedi.
DÝYANET Ýþleri Baþkaný Mehmet Görmez, ‘’Güç tutkusu, servet tutkusu, þehvet tutkusu insaný esir almýþ vaziyette. Ýstek ve arzularýmýzý, hevalarýmýzý yeniden gözden geçirmemiz lâzým’’ dedi. Regaib Kandili dolayýsýyla Diyanet Ýþleri Baþkanlýðýnca, Selimiye Camii’nde özel program düzenlendi. Program, ikindi namazý sonrasýnda baþladý. ‘’Kur’ân-ý Kerim Ziyafetleri’’ olarak adlan dýrýlan programa, Edirne’ye Regaib Kandili için gelen Batý Trakya ve Bulgaristan’daki soydaþlar ile yurt içindeki vatandaþlar büyük ilgi gösterdi. Vatandaþlar, 6 bin kiþi kapasiteli Selimiye Camii’nin içini ve bahçesini tamamen doldurdu. Programda, Edirne’deki çeþitli camilerin imamlarý Kur’ân-ý Kerim okudu, Roman Ýlâhî Korosu, cami dýþýnda keman, ud, kanun, bendir ve darbuka çalarak ilâhiler söyledi. Diyanet Ýþleri Baþ ka ný Meh met Gör mez, baþ ta Ba tý Trakya, Bulgaristan ve Trakya’nýn il ve ilçelerinden gelerek Selimiye Camii’ni dolduranlar ile programý televizyondan izle yenlerin Regaib Kandili’ni kutladý.
Türkiye’nin 3. büyük camii kandilde açýldý KAHRAMANMARAÞ’TA, ya pý mý na 1993 yý lýn da baþ la nan Tür ki ye’nin 3. bü yük ca mi si Ab dul ha mithan Camii, Müslüman âlemi için önemli günlerden olan Rega ip Kandili gecesinde 15 bin kiþinin katýlýmý ile ibadete açýldý. Ya pý mý na 1993 yý lýn da baþlanan Abdulhamithan Camii, hayýrsever iþ adamý ve vatandaþlarýn da yardýmý ile 18 yýllýk sürede tamamlandý. Sabancý ve Kocatepe’den sonra Tür ki ye’nin 3. büyük camisi ol- Abdülhamithan Camii Kocatepe'den sonra 3. büyük cami. ma özelliðine sahip caminin yapým maliyetinin 10 milyon TL’nin üzerinde olduðu tahmin ediliyor. Kubbe yüksekliði 46 metre olan ve caminin, 4 minaresi bulunuyor ve bu minarelerin yüksekliði de 81 metre. 46 bin metre karelik kapalý alana sahip olan cami, bir külliye þeklinde inþa edildi ve bütün sosyal donatýlara sahip ve Kahramanmaraþ’ýn her yerinden görülebiliyor. Caminin 5 yýl kadar süren hat iþlemelerinde özellikle birlik ve beraberliði simgeleyen anlamlý ve mânâlý yazýlara yer verildi. Kahramanmaraþ / aa