HÜRRÝYET YAZARI ERTUÐRUL ÖZKÖK SORULARIMIZI CEVAPLANDIRDI
Said Nursî’nin sorduðu soruyu, ben de her gün haykýrarak sormak istiyorum ÝSMAÝL TEZER’ÝN RÖPORTAJI HAFTASONU EKÝ’NDE
Y GERÇEKTEN HABER VERiR
HAFTASONU ekimizi bugün bayinizden isteyiniz.
ASYA’NIN BAHTININ MÝFTAHI, MEÞVERET VE ÞÛRÂDIR
YIL: 42
18 HAZÝRAN 2011 CUMARTESÝ/ 75 Kr
SAYI: 14.840
Resmî ideoloji z e m deðiþ maddelerde saklý
www.yeniasya.com.tr
16 MÝLYON ÖÐRENCÝ KARNE ALDI
Mustafa Þentop
M. Ü. ÖÐRETÝM ÜYESÝ VE MÝLLETVEKÝLÝ PROF. DR. MUSTAFA ÞENTOP, DEÐÝÞMEZ MADDELERÝN HUKUKEN DE, AHLÂKEN DE PROBLEMLÝ OLDUÐUNU SÖYLEDÝ. ANAYASANIN UZUN OLMASI DARBELERÝN BAHANESÝ OLUYOR
GAZETECÝ TAHA AKYOL:
uProf.Dr.Þentopyenianayasaileilgiliyaptýðýaçýklamada,anayasalardabaþlangýçkýsmýnýnolmasadaolacaðýnýbelirterek,yenianayasanýnçokkýsaolmasýgerektiðinisöyledi.Baþlangýçkýsmýndakideðiþmezmaddelerindemokratikolmadýðýný,bumaddelerinhukukende,ahlâkendeproblemliolduðunu belirtenÞentop,“Anayasadarbeleritemizeçýkarmakiçinuzuntutuldu”dedi.
“DEÐÝÞMEZ MADDE BENÝM KIRMIZI ÇÝZGÝM” DEMEK ABESLE ÝÞTÝGAL
Baþbakan, anayasa için herkesin ayaðýna gitmeli
uAnayasanýnbaþlangýçkýsmýnýnresmîideolojininsaklandýðýyerolduðuna dikkatiçekenProf.Dr.Þentop,“Deðiþtirilmezmaddelerimilletbenimsiyorsa deðiþtirilmezzaten.Neyi,kimekarþýkoruyorsun?Baþkent,bayrak,resmîdil... Bumaddelerdeðiþtirilsin,diyenkimseyok.Bukonuda"Benimkýrmýzýçizgim bunlardýr"demek,abesleiþtigal“diyekonuþtu.Yazýsý Medya-Politik sayfasýnda
u Gazeteci-yazar Taha Akyol, yeni anayasanýn Baþbakanýn mütevazý ve uzlaþmacý olmasýyla mümkün olabileceðini belirtirek, “Baþbakan, herkesin ayaðýna gitmelidir. Gitmesinin kendisini küçültmeyeceðini, büyülteceðini bilmelidir” dedi. Haberi sayfa 4’te
Ýlköðretim öðrencileri karnelerini dün alarak 19 Eylül’e kadar tatile girdiler. FOTOÐRAF: AA
Uzun tatil baþladý u Ýlköðretimveortaöðretimokullarýndakiyaklaþýk16milyonöðrencidünkarnealarak3aylýkuzunyaztatilinegirdi.Öðrenciler,180iþ günüveyaklaþýk8aysüreneðitim-öðretimyýlýmaratonununyorgunluðunu3aysürecekyaztatilindeatacak. Haberi sayfa 3’te
1 ÖLÜ, 19 YARALI
ÖSYM AÇIKLAMASI
ÖÐRENCÝ SERVÝSÝ ÞARAMPOLE YUVARLANDI
LYS ÝÇÝN GÜVENLÝK EN ÜST SEVÝYEDE
uHaberi sayfa 3’te
uHaberi sayfa 3’te
SOSYAL BÝR PROBLEM
Evlenmeler azaldý, boþanmalar arttý uTürkiye’de geçen yýl, evlenen çift sayýsý, bir önceki yýla göre yüzde 1,53 azalarak 582 bin 715’e düþerken, boþanmalarda yüzde 3,86 artýþ görüldü. TÜÝK, 2010 yýlýna iliþkin evlenme ve boþanma istatistiklerine göre, ilk kez evlenen çiftler arasýndaki ortalama yaþ farký ise 3,3 olarak kaydedildi. Haberi sayfa 3’te
ABBAS, ÜRDÜN’DE ABD’LÝ TEMSÝLCÝLERLE GÖRÜÞTÜ MEVLÂNÂ KONUÞULDU
Yahudi yerleþimleri durdurulsun
Hollanda’da kilisede Mesnevî okundu uHollanda’da Protestan Petrus Kilisesi’nde düzenlenen programa katýlan Müslüman Hýrýstiyan, Musevî, Hindû, Hümanist, Sufî ve Budist inançlarýna sahip bilim adamlarý, Mevlânâ’nýn yýllar önce seslendirdiði sözlerin günümüz dünyasý sorunlarýna reçete olarak sunulabileceðini dile getirdi. Haberi sayfa 7’de
KIRGIZ PROF. DOÇ. DR. RESUL:
Bediüzzaman’ýn eserlerine bu zamanda çok ihtiyaç var uMustafa Öztürkçü’nün yazýsý sayfa 9’da
HARAPJOZ KÖYÜNDE KALAN SURÝYELÝLER PERÝÞAN HALDE
Çadýrkentte ilâç sýkýntýsý u Suriye’dekiolaylardankaçarakHatayilininYayladaðýilçesiGüveççiKöyüyakýnýndakurduklarýçadýrkenttekalanSuriyelilerinyaþamamücadelesidevamediyor.Bu arada,TürkiyesýnýrýnayakýnHarapjozKöyündeçadýrlarkurarakhayatlarýnýsürdürmeyeçalýþanyaklaþýk300Suriyeliiseyiyecek,içecekveilâçsýkýntýsýçekiyor. n7’de ISSN 13017748
Esad gitmeden dönmeyiz uHaberi sayfa 7’de
uFilistin lideri Mahmud Abbas, Ürdün’de görüþtüðü ABD yönetimitemsilcilerine,BatýÞeria’daÝsrail’inYahudiyerleþim yeriinþasýnýdurdurmasýtaleplerindeýsrarlýolduklarýnýsöyledi. Görüþmede, Abbas, 1967 savaþý öncesi sýnýrlara dayanan iki devletli çözüme iliþkin ABD Baþkaný Barack Obama ile ayný görüþüpaylaþtýklarýnývurguladý. Haberi sayfa 7’de
MÜSLÜMANLARIN DEÐÝL, BÜTÜN ÝNSANLARIN SORUNU
Filo, ‘Mavi Marmara’sýz gidecek uUluslararasý Özgürlük Filosu Ýkinci Koalisyonunun Ýsveçli Temsilcisi Dror Feiler, teknik birtakým sebeplerden dolayý Türkiye’den Mav i Mar m ar a’nýn Gazze’yeyardýmfilosunakatýlamayacaðýný,yinedeÝHH‘nýn,bufilonunbirparçasýolduðununaltýnýçizdi. Haberi sayfa 5’te
02:02.qxd
6/17/2011
2
2:49 PM
Page 1
LÂHÝKA
18 HAZÝRAN 2011 CUMARTESÝ
‘‘
‘‘ B
iliniz ki, þu zamanda þu vazife-i imaniye çok mühimdir. Benim gibi zayýf, fikri çok cihetlerle inkisam etmiþ bir bîçareye yükletmemeli, elden geldiði kadar yardým etmeli. Evet, mücmel ve mutlak hakaik, biz zahirî vesile olup çýkýyor. Tanzim ve tasfiye, tasvir ise, kýymettar, muktedir ders arkadaþlarýma aittir. Bazan onlara vekâleten tafsilâta, tanzimata giriþiyorum, noksan kalýyor. Bilirsiniz ki, yaz mevsiminde dünya gafleti ziyade hükmeder. Ders arkadaþlarýmýzýn çoðu fütûra düþüp tâtil-i eþgâle mecbur oluyor. Ciddî hakaikle tam meþgûl olamýyor. Cenâb-ý Hak, kemal-i rahmetinden, iki senedir ciddî hakaike nisbeten yemiþler, fâkiheler nev’înden tevafukat-ý lâtîfeyle ezhânýmýzý taltif etti, zihnimizi neþ’elendirdi. Kemal-i merhametinden o tevafukat-ý lâtîfe meyveleriyle, ciddî bir hakikat-i Kur’âniyeye zihnimizi sevk etti ve ruhumuza, o meyveleri gýda ve kut yaptý. Hurma gibi, hem fâkihe, hem kut oldu. Hem hakikat, hem ziynet ve meziyet birleþti. Kardeþlerim, bu zamanda dalâlet ve gaflete karþý pek çok mânevî kuvvete muhtacýz. Maatteessüf, ben þahsým itibarýyla çok zayýf ve müflisim. Harika kerâmâtým yok ki, bu hakâiki onunla ispat edeyim. Ve kudsî bir himmetim yok ki, onunla kulûbu celb edeyim. Ulvî bir deham yok ki, onunla ukulü teshir edeyim. Belki, Kur’ân-ý Hakîm’in dergâhýnda, bir dilenci hâdim hükmündeyim. Bu muannid ehl-i dalâletin inadýný kýrmak ve insafa getirmek için, Kur’ân-ý Hakîmin esrarýndan bazan istimdad ederim. Kerâmât-ý Kur’âniye olarak, tevafukatta bir ikram-ý Ýlâhî hissettim, iki elimle sarýldým. Evet, Kur’ân’dan tereþþuh eden Ýþârâtü’l-Ý’câz ve Risâle-i Haþirde kat’î bir iþaret hissettim. Emsalleri bulunsun bulunmasýn, bence bir kerâmet-i Kur’âniyedir. Ýþârâtü’l-Ý’câz’ýn bir sayfasýna dikkat ettik; satýrlarýn baþýnda bütün hurûfât ikiþer ikiþer olup, harika bir intizamla hurufatýn vaz edildiðini gördük. Onuncu Sözde medâr-ý tevafuk 3, 4, 5, 6 rakamlarý, herbirisi 13’te ittifaklarý; o 13’ün de, Altýncý ve Sekizinci, mahrem Dördüncü Remizlerde mühim bir esrar anahtarý olduðunu gördük. Bunda þüphemiz kalmadý ki, kâðýt üzerinde daima kalacak bir keramet-i Kur’âniyedir, bir ikram-ý Ýlâhîdir ve doðrudan doðruya, risâlenin ve iman-ý haþrin tasdikine bir imza telâkki ettik. Havada uçmak, su üzerinde yürümeye benzemiyor; onlar muvakkat... Hem þahsýn kemaline ve ihtiyarýna, belki istidrâca verilebilir. Doðrudan doðruya hakikate—hususan bu zamanda— hizmet edemiyor. Her neyse, bir küçük mesele münasebetiyle çok konuþtum ve çok da israf ettim. Ahbapla fazla konuþmak mergub olduðundan, Ýnþaallah bu israf affolur. Barla Lâhikasý, s. 97
Rablerinden korkan kimseler için, altlarýndan ýrmaklar akan Cennetler vardýr. Onlar orada ebediyen kalýrlar ve Allah katýndan ziyafetlerle aðýrlanýrlar. Allah katýndaki mükâfat ise, salih kullar için dünya menfaatinden daha hayýrlýdýr. Âl-i Ýmran Sûresi: 198 / Âyet-i Kerime Meâli
Zihinlerdeki iffet
Yaz mevsimi ve gaflet Yaz mevsiminde dünya gafleti ziyade hükmeder. Ders arkadaþlarýmýzýn çoðu fütûra düþüp tâtili eþgâle mecbur oluyor. Ciddî hakaikle tam meþgûl olamýyor.
Y
yyasar@yeniasya.com.tr
ffet; haya, edep dairesinde bulunma, doðruluk, dürüstlük, ahlâkî deðerlere baðlýlýk gibi anlamlar içermektedir. Daha genel bir ifadeyle, namus, ahlâk ve þeref manalarýna gelir. Ýslâm ahlâkçýlarýna göre ise, kuvve-i þeheviyenin vasat halinden ortaya çýkan bir ahlâktýr. Yani istikamet ve itidal üzere bulunarak, meþrû dairedeki zevk ve lezzetlere karþý istekli davranmanýn yaný sýra gayr-i meþrû arzu ve iþtihalara iradî olarak kapalý kalma tavrýdýr. Ýffetin, hemen zihinlerde oluþan anlamýndan baþka, daha derinlerde ve hayatýn deðiþik kademelerinde de tezahürleri görülmektedir. Meselâ, insanýn müstaðnî kalmasý, kimseden bir þey kabul etmemesi, baþkasýnýn malýna göz dikmemesi, gayr-i meþrûya el uzatmamasý, dilencilik ve zillet hallerine düþmemesi iffetin baþka boyutlarýdýr. Ayrýca insanýn içinde bulunduðu makamýn, mesleðin, konumun hakkýný vermesi, lâyýk olmasý, tembellik yapmamasý, verilen vazifeyi hakkýyla yerine getirmeye çalýþmasý, toplum içerisinde üstlendiði rolleri, kendi kültür ve gelenekleri içerisinde hakkýyla yerine getirmesi gibi durumlar da iffet kavramý içinde deðerlendirilebilir. Meselâ babalýk, annelik, hocalýk rolleri gibi. Bunlardan baþka, düþüncelerin dahi bir iffeti söz konusudur. Meselâ, konuþmalarda veya bildiði hakikatleri anlatýrken kullanýlan sözler, verilen örnekler, bayaðý ifadeler, ümitsizlik üreten düþünceler de iffet ile doðrudan alâkalýdýr. Zira düþüncelerdeki istikameti yakalamak ve korumak, zihin mertebelerindeki tahayyül ve tasavvur ile alâkalýdýr. Bu noktalardaki aþýrýlýklar ve kirlenmeler zihinlerdeki iffeti bozabilecektir. Peygamber Efendimiz (asm) bir hadis-i þerifinde, “Fena duygular seni hayallerinde yakalayýnca ilk
İ
Nazar Rabbi Teâlâ vermiþ iki gözle akýl, Bedenî donaným muazzam þekil, Zararlý gördüðünden kaç çekil, Allah (cc) O ne büyük bir vekil, Gözlerle eyle dakîk bir nazar, Þu hakikat bin kitapta ne yazar, Dünya ahirete açýlan bir pazar, Çok sevaplar kazan, olsun hezar, Akl-ý selim doðrularý bulmak için, Temerrüdün, inadýn hâlâ niçin, Ýçtimâî hayatla barýþýk ol geçin, Kuru boþ lâflardan kaçýn çekin Kârýný zararýný çok iyi bilirsin, Hatta lâzým gelse canýný verirsin, Tehlikeyi sezince durur kalýrsýn, Ahirette hesap kitap yok mu sanýrsýn Nurlar âlemde eder temessül, Hakikatleri öðrensin her nesil, Ýnsanlýða rehber gelmiþ Resul Aldanýp kötülüðe etme tevessül, Cenâb-ý Hak sever kâmil mü’mini, Asra kasemle etmiþ yemini, Rahmet diye göndermiþ Muhammed emini (asm), Ahirete mezra etmiþ arzý zemini, HASAN YEÞÝLKAYA
fýrsatta hemen onlardan kurtulmaya çalýþ, yoksa bir müddet sonra götürüldüðün yerden geriye dönemezsin” buyurmuþlardýr. Ýnsan iradesi, tahayyül ve tasavvur aþamalarýnda zihnî kirlenmelerin önünü alabilecek bir güçtedir. Fakat bu kirlenme, bu aþamadan ilerleyip, zihinde bir kökleþme meydana getirmiþse, zihin koridorlarýnda çirkin libaslar, resimler çoðalmýþsa, böyle bir insan güzel manalarý, hakikatleri öðrenirken, okurken dahi zihin onu çirkin tahayyüllerle meþgul edebilir. Bu yüzden bakýlan, duyulan, dokunulan ve okunan her þeye dikkat gereklidir. Zihne giren bir olumsuz manzara insanýn bütün psikolojisini alt-üst etmeye yetebilir. Bu yüzden insan, düþüncelerin oluþtuðu ilk merkez olan tahayyül ve tasavvur mertebeleri için bir süzgeç uygulamalýdýr. Kimselerin görmediði, bilmediði yerlerde de hep kendine hakim olma, bakmama gibi iradî iþleri arttýrmalýdýr. Harama, günaha giden yollarý kapatmak asýldýr. Zira irade bu noktalarda güçlüdür (tahayyül ve tasavvur). Fakat mesafe aldýktan sonra, irade bu manada etkisini kay-
‘‘
Ýffet, insan hayatýnýn çok çeþitli karelerinde, uzuvlarýnýn her birinde farklý boyutlarýyla yaþanmasý gereken bir ahlâktýr. Gözün iffeti, düþüncenin iffeti, dilin iffeti gibi.
bedebilir ve insan kendini haramlara ve günahlara bulaþmýþ bir vaziyette bulur. Kur’ân-ý Kerim’de, zina ve yetim malý ile ilgili olan tehdid-i Ýlâhîde, “Zina yapmayýn, yetim malý yemeyin” deðil de, “zinaya yaklaþmayýn” tarzýnda bir ifade kullanýlmasý, günahýn ve haramýn yollarýný daha baþta kesmek anlamýndadýr. Çünkü o alana girildiðinde çýkmak iradesi çok daha zayýflayacaktýr. Ýnsanýn gördüðü, duyduðu, iþittiði, tattýðý, dokunduðu her þey, zihinde kurgulanýr, tahayyül ve tasavvura dönüþür. Sonra da taakkul aþamasýna gelip, belli bir þekil alýr. Bir kýlýfa, libasa girer. Bu hal insanýn iradî davranýþlarýna tesir eder. Ýnsanýn bu aþamadan sonra ayaklarý, gözleri harama gidebilir, kayabilir. Haram konuþabilir, iþitebilir bir aþamaya gelir. Dolayýsýyla daha tahayyül aþamasýnda iken günahlara engel olmak, önünü kesmek aslolandýr. Meselâ þeytanýn oklarýndan bir ok olan harama nazar etmek, daha baþtan insan iradesiyle önü alýnabilecek bir durumdur. Nazarý hemen çevirmek bunu engelleyecektir. Fakat kiþi bu noktada titiz olmazsa günaha tiryakilik baþlar. Gafletli bakýþlar veya haram ve yanlýþ sözleri iþitmeler onun zihin dünyasýnda kirlenmeler oluþturur. Hâsýlý iffet, insan hayatýnýn çok çeþitli karelerinde, uzuvlarýnýn her birinde farklý boyutlarýyla yaþanmasý gereken bir ahlâktýr. Gözün iffeti, düþüncenin iffeti, dilin iffeti gibi. Yalana, gýybete, iftiraya alýþmýþ bir dil iffetini kaybetmiþtir. Bunlarý iþiten ve ortamý deðiþtirmeyen, fakat dinleyen kulak da iffetini kaybetmiþ demektir. Ýnsanýn ihlâssýz davranýþlarý, düþünceleri aslýnda zihnindeki, gözündeki, dilindeki iffetsizliklerden kaynaklanmaktadýr. Bu mânâdan bakýldýðýnda iffet noktasýndaki en aþýrý uçlar, münafýk ruhlardýr. Ýnsanýn kaybettiði ve ihlâsýnýn sarsýldýðý noktalarý Bediüzzaman, þu ifadelerle tesbit eder: “Mânâsýz, lüzumsuz, zararlý, kederli, hodfuruþâne, sakil, riyakârâne bazý hissiyât-ý süfliye”. Kolayca ve gafletle söylenen bir yalan, bir sözü abartmak, hilâf-ý vaki beyanda bulunmak, hissetmediði bir sözü söylemek veya davranýþýnda riyakârca göstermek, iç ve dýþ ahengini bozmak, kalp ile sözleri, düþünceleri ile davranýþlarý arasýnda zýtlýklarýn olmasý gibi, bütün ihlâssýz davranýþlar aslýnda iffet noktasýnda da ahlâkî bir zaafýn varlýðýndan haber vermektedir. Ayrýca, insaný iffetsizleþtirebilen zayýf damarlarý da mevcuttur. Duygular noktasýnda hýrs, þöhret düþkünlüðü, tama, tembellik gibi huylar, insanýn iffet noktasýnda tavizler verebileceði ve þeytanýn kullanabileceði zayýf alanlarýdýr.
HABER
Y
Genel Yayýn Müdürü
Yayýn Koordinatörü
Haber Müdürü Recep BOZDAÐ Ankara Temsilcisi Mehmet KARA Reklam Koordinatörü Mesut ÇOBAN Görsel Yönetmen: Ýbrahim ÖZDABAK
Kâzým GÜLEÇYÜZ
Abdullah ERAÇIKBAÞ
Abone ve Daðýtým Koordinatörü: Adem AZAT
Yeni Asya Gazetecilik Matbaacýlýk ve Yayýncýlýk Sanayi ve Ticaret A.Þ. adýna imtiyaz sahibi
Mehmet KUTLULAR Genel Müdür
Recep TAÞCI
Yazý Ýþleri Müdürü (Sorumlu) Mustafa DÖKÜLER Ýstihbarat Þefi Mustafa GÖKMEN Spor Editörü Erol DOYURAN
Yeni Asya basýn meslek ilkelerine uymaya söz vermiþtir.
Merkez: Gülbahar Cd., Günay Sk., No: 4 Güneþli 34212 Ýstanbul Tel: (0212) 655 88 59 Yazýiþleri fax: (0212) 515 67 62 Kitap satýþ fax: (0212) 651 92 09 Gazete daðýtým: Telefax (0212) 630 48 35 ÝlânReklam servisi fax: 515 24 81 Caðaloðlu: Cemal Nadir Sk., Nur Ýþhaný, No: 1/2, 34410 Ýstanbul. Tel: (0212) 513 09 41 ANKARA TEMSÝLCÝLÝÐÝ: Meþrutiyet Cad. Alibey Ap. No: 29/24, Bakanlýklar/ANKARA Tel: (312) 418 95 46, 418 14 96, Fax: 425 03 36 ALMANYA TEMSÝLCÝLÝÐÝ: Zeppelin Str. 25, 59229 Ahlen, Tel: 004923827668631, Fax: 004923827668632 KKTC TEMSÝLCÝLÝÐÝ: Avni Efendi Sok., No: 13, Lefkoþa. Tel: 0 542 859 77 75 Baský: Yeni Asya Matbaacýlýk Daðýtým:Doðan Daðýtým Sat. ve Paz. A.Þ.
Yayýn Türü: Yaygýn süreli
ISSN 13017748
18 HAZÝRAN 2011 CUMARTESÝ
NAMAZ VAKÝTLERÝ Hicrî: 16 Recep 1432 Rumî: 5 Haziran 1427
Ýller Adana Ankara Antalya Balýkesir Bursa Diyarbakýr Elazýð Erzurum Eskiþehir Gaziantep Isparta
Ýmsak 3.24 3.15 3.44 3.37 3.28 2.59 2.58 2.41 3.25 3.16 3.39
Güneþ 5.12 5.13 5.31 5.33 5.27 4.49 4.51 4.39 5.22 5.03 5.29
Öðle 12.47 12.57 13.05 13.16 13.12 12.27 12.31 12.23 13.06 12.39 13.06
Ýkindi 16.36 16.52 16.54 17.12 17.08 16.18 16.24 16.19 17.01 16.28 16.57
Akþam 20.09 20.28 20.28 20.47 20.44 19.53 19.59 19.55 20.37 20.01 20.31
Yatsý 21.47 22.16 22.05 22.33 22.32 21.33 21.42 21.42 22.24 21.39 22.11
Ýller Ýstanbul Ýzmir Kastamonu Kayseri Konya Samsun Þanlýurfa Trabzon Van Zonguldak Lefkoþa
Ýmsak 3.22 3.48 3.00 3.13 3.30 2.50 3.10 2.39 2.43 3.07 3 .42
Güneþ 5.24 5.40 5.04 5.06 5.20 4.54 4.57 4.42 4.35 5.12 5.24
Öðle 13.12 13.19 12.53 12.46 12.58 12.43 12.33 12.29 12.14 13.01 12.54
Ýkindi 17.10 17.12 16.52 16.39 16.49 16.41 16.22 16.27 16.07 17.00 16.39
3
Akþam 20.47 20.46 20.30 20.14 20.23 20.19 19.56 20.05 19.42 20.38 20.12
Yatsý 22.39 22.28 22.22 21.57 22.04 22.11 21.34 21.56 21.24 22.31 21.45
Tatil zili çaldý ÝLKÖÐRETÝM VE ORTAÖÐRETÝM OKULLARINDAKÝ YAKLAÞIK 16 MÝLYON ÖÐRENCÝ DÜN KARNE ALARAK 3 AYLIK UZUN YAZ TATÝLÝNE GÝRDÝ. ÖÐRENCÝLER, 180 iþ günü ve yaklaþýk 8 ay süren eðitim-öðretim yýlý maratonunun yorgunluðunu 3 ay sürecek yaz tatilinde atacak. 2010-2011 eðitim-öðretim yýlý 20 Eylül 2010’da baþlamýþ, öðrenciler 28 Ocak-14 Þubat 2011 tarihleri arasýnda yarýyýl tatili yapmýþtý. Ýlköðretim ve lise son sýnýf öðrencileri mezun olmanýn yaný sýra, yaz tatilinde her yýl olduðu gibi sýnava girme, sýnav sonucu öðrenme, tercih yapma ve kayýt heyecaný yaþayacak. Lise son sýnýf öðrencilerinin bazýlarý, 2010-2011 eðitim-öðretim yýlýnýn sona erdiðinin ertesi günü ve Pazar günü ile sonraki hafta sonu, Lisans Yerleþtirme Sýnavlarý’na katýlacak. Ýlköðretim öðrencilerinden 7. sýnýflar 5 Haziran’da, 8. sýnýflar ise 4 Haziran’da Seviye Belirleme Sýnavlarý’na (SBS) katýlmýþtý. Ýlköðretim 8. sýnýflarýn katýldýðý SBS sonuçlarý 7 Temmuz’da, ilköðretim 7. sýnýflarýn sýnav sonuçlarý ise 5 Aðustos’ta açýklanacak. 2011-2012 eðitim-öðretim yýlý, 19 Eylül 2011 Pazartesi günü baþlayacak. Okula yeni baþlayacak anaokulu ve ilköðretim birinci sýnýf öðrencileri 12-16 Eylül’de ‘’uyum programý’’na alýnacak. Ankara / aa
Okullar da karne aldý
Buruk karne günü Van’ýn Gürpýnar ilçesinde öðrenci servisinin þarampole yuvarlanmasý sonucu meydana gelen kazada 1 öðrenci öldü, 2’si aðýr 19 öðrenci yaralandý. Gürpýnar Kaymakamý Nurullah Kaya yaptýðý açýklamada, Baðrýyanýk Köyünden ilçe merkezindeki okula karne almaya gelen öðrencileri taþýyan Halit Akpýnar yönetimindeki 65 AC 907 plâkalý servis aracýnýn, Kuþdaðý Köyü yakýnlarýnda þarampole yuvarlanmasý sonucu sürücü ile 20 öðrencinin yaralandýðýný belirtti. Kaya, öðrencilerden Necibe Çabuk’un (14) yolda öldüðünü, 2’si aðýr 19 yaralýnýn tedavisine Van’daki hastanelerde devam edildiðini söyledi. Van / aa
TÜRKÝYE'DE geçen yýl, evlenen çift sayýsý, bir önceki yýla göre yüzde 1,53 azalarak 582 bin 715’e düþerken, boþanmalarda yüzde 3,86 artýþ görüldü. Türkiye Ýstatistik Kurumu'nun (TÜÝK), 2010 yýlýna iliþkin evlenme ve boþanma istatistiklerine göre, geçen yýl evlenen çift sayýsý, bir önceki yýla göre yüzde 1,53 azaldý. 582 bin 715 çiftin evlendiði 2010’da, kaba evlenme hýzý da binde 7,98 olarak gerçekleþti. Ortalama ilk evlenme yaþý erkekler için 26,5, kadýnlar için 23,2 olarak belirlendi. Boþanan çiftlerin sayýsý, bir önceki yýla göre yüzde 3,86 artarak 118 bin 568’e yükseldi. Kaba boþanma hýzý binde 1,62 olarak gerçekleþti. Boþanmalarýn en yüksek olduðu bölge, binde 2,33 ile Ege Bölgesi olarak belirlendi. Boþanmalarýn yaklaþýk yüzde 40’ý, evliliðin ilk beþ yýlý içinde, yüzde 24’ü ise 16 yýl ve daha fazla süre evli olan çiftlerde gerçekleþti. Ankara / aa
ÖSYM: LYS'de güvenlik en üst seviyede ÖSYM, dün bir günlük gazetede yer alan "LYS Sorularýnýn çalýnacaðý" haberlerle ilgili olarak internet sitesinde bir açýklama yaptý. Sýnavlar öncesinde zaman zaman bu türden duyumlarýn alýndðý vurgulanan açýklamada þunlar kaydedildi: ‘’ÖSYM, sýnav güvenliðini en üst düzeyde tutmaya özen göstermektedir. Tüm sýnavlarda olduðu gibi bu sýnavlarda da gerek kurum içinde, gerek matbaada, gerekse de sýnav evrakýnýn Türkiye’nin dört bir yanýna eriþtirilmesi esnasýnda, emniyet birimleri ile iþbirliði içinde, en üst seviyede güvenlik tedbirleri alýnmýþtýr.’’ Ankara / aa
FOTOÐRAFLAR: AA
Evlenmeler azaldý, boþanmalar arttý
ÜNÝVERSÝTEYE giriþ sýnavý sonuçlarýna göre, Türkiye’nin ‘’en iyi karneye sahip okulu’’ Ankara Fen Lisesi oldu. Özel okullar arasýnda Mersin’den Özel Yýldýrým Han Fen Lisesi en üst sýrada yer alýrken, Anadolu liseleri arasýnda Ýstanbul Lisesi birinciliði elde etti. Ankara Millî Eðitim Müdürlüðü 2009 yýlý ÖSS sonuçlarýna göre, Türkiye’deki tüm okullarýn ‘’karnesini’’ çýkardý. Her okulun kendi türünde ve türler arasýnda hangi alanda kaç puan elde ettiði ve kaçýncý sýraya yerleþtiði konusunda detaylý bir çalýþma hazýrlayan Ankara Millî Eðitim Müdürlüðü’nün bu verileri ilgili bütün okullara gönderildi. Hazýrlanan rapora göre, Türkiye’nin en baþarýlý okulu sayýsal, sözel ve eþit aðýrlýklý alanlarda Ankara Fen Lisesi oldu. Ankara Fen Lisesi, Matematik’te 99.97, Fizik, Kimya ve Türkçe’de 100.00, Biyoloji’de 99.92, Tarih’te 99.93, Coðrafya’da 99.96, Felsefede 99.94 puan ortalamasý elde etti. Ankara Fen Lisesi yüzdelik dilime göre yapýlan sýralamada Matematik, Fizik, Kimya, Türkçe, Tarih ve Felsefe’de
Üniversiteye giriþ sýnavý sonuçlarýna göre, Türkiye'nin en iyi okullarý seçildi.
100 tam puan alýrken, Biyolojide yüzde 94.37, Coðrafya’da yüzde 97.18 puan ortalamasýna sahip oldu. Özel Fen liseleri arasýnda Mersin’deki Özel Yýldýrým Han Fen Lisesi ilk sýrada gelirken, Anadolu liseleri arasýnda en üst sýraya Ýstanbul lisesi yerleþti. Ýstanbul Lisesi Türkiye’de Sayýsal-1 puan türünde 25., Eþit Aðýrlýklý puan türünde 14., sözel puan türünde 12. oldu. Sayýsal puan türünde Türkiye’deki sýnava giren 7 bin 105 okuldan 5 bin 317’si, E-
þit Aðýrlýklý puan türünde 5 bin 157’si, Sözel puan türünde 4 bin 881’i Türkiye ortalamasýnýn altýnda kaldý. Sayýsal-1 puan türünde Türkiye puan ortalamasý 183.15 olarak belirlendi. Sayýsal-1 puan türünde 5 bin 317 lise Türkiye ortalamasýnýn altýnda kaldý. Bu puan türünde Türkiye’nin ilk 100 okulu arasýna 58 fen lisesi, 33’ü özel okul, 9 Anadolu lisesi girdi. Sayýsal-1 puan türünde listenin son sýralarýnda meslek liseleri yer aldý. Ankara / aa
Çinli gençlere Türkiye’de din eðitimi DÝYANET Ýþleri Baþkaný Mehmet Görmez, Çinli gençlerin Türkiye’de din eðitimi alabilmesini de içeren protokolü imzalamak için Pazar günü Çin Halk Cumhuriyeti’ne gidecek. Diyanet Ýþleri Baþkaný Görmez, Çin’e yapacaðý 5 günlük resmî ziyaret kapsamýnda öðrenci mübadelesi baþta olmak üzere din hizmetleri gibi konularý da içeren bir protokol imzalayacak. Türkiye’deki öðrencilerin Çin’e giderek dil eðitimi almasý, Çinli Müslüman gençlerin de Türkiye’de din eðitimi verilen merkez ve üniversitelere gelebilmesi için imzalanacak protokolle, Çinli gençlerin din eðitimi alabilmesinin yolu açýlacak. Protokolde ayrýca Çin’deki Müslümanlara yönelik verilen din hizmetlerinin geliþtirilmesi konusuna da yer verilecek. Diyanet Ýþleri Baþkaný Mehmet Görmez’in yapacaðý ziyaret, ilk kez bir Diyanet Ýþleri Baþkaný’nýn Çin’e yapacaðý resmi ziyaret olmasý bakýmýndan da önem taþýyor. Ankara / aa
4
HABER
18 HAZÝRAN 2011 CUMARTESÝ
Halkýn iradesine saygý duyulmalý
ÖZDEBÝR: PARTÝLER MÝLLETE SÖZ VERDÝ
cakir@yeniasya.com.tr
Ýki konu, tek gerçek 010-2011 eðitim yýlý, karnelerin daðýtýlmasýyla birlikte sona erdi, ama muhtemelen biz; eðitim sisteminin problemlerini yaz boyunca da tartýþmaya devam edeceðiz. Sistemin artýlarý ve eksileri tartýþýlmalý ki, önümüzdeki eðitim yýlýnda yanlýþlar tekrarlamasýn, hatalar düzeltilsin. Gerçi Türkiye’yi idare edenler nezdinde bu konular gündemin ilk sýralarýnda yer almýyor, fakat biz yine de hatýrlatmalarý sürdürelim. Geçmiþ yýllarda olduðu gibi bu yýl da çeþitli illerde ‘mezuniyet törenleri’ yapýlacak. Ve muhtemelen pek çoðunda eðitime uygun olmayan hal ve hareketler sergilenecek. Hele hele üniversite mezuniyet törenlerinde bazen ‘öldürücü’ler su gibi akabilecek. “Olur mu öyle þey?” demeyelim, maalesef geçmiþ yýllarda oldu ve bu yýl da olma ihtimali var. Giresun Valisi Dursun Ali Þahin, mezuniyet ve kutlama törenleriyle ilgili yayýmladýðý genelgede, törenlerde kýz öðrencilerin eteklerinin diz kapaðýný örtecek boyda olmasý gerektiðini hatýrlatmýþ. Vay sen misin bunu hatýrlatan! Beþ koldan aleyhte yayýn yapýlmaya baþlandý. Vali nasýl böyle bir hatýrlatma yaparmýþ? Ne demekmiþ eteklerin diz altýna kadar inmesi? Türkiye nereye gidiyormuþ vs. Aslýnda bu hatýrlatma sadece mezuniyet ve kutlama törenleri için deðil, yýl içinde de yapýlmasý lâzým. Pek çok okulda öðrenci etekleri aþýrý kýsa ve bundan öðretmenler de þikâyetçi. Yürürlükteki kararnamelere göre ‘diz altýna kadar’ olmasý lâzým, ama bu kuralý uygulayan yok. Zaten eðitimde uygulanan tek yönetmelik var: Baþörtüsünü yasaklayan yönetmelik. Bütün eðitimciler ve yöneticiler elbirliði etmiþcesine sadece bu kanunsuz yönetmeliði uyguluyor. Baþý kapalý olarak ilköðretim ve liseye gelen öðrencilere, “Ya baþýný aç okula gir, ya da evine git” deniliyor. “Niye böyle yapýyorsunuz?” denildiðinde de “Yönetmelik böyle” diyorlar. Peki, ayný yönetmeliðin diðer maddelerini niçin uygulamýyorsunuz sorusu sorulduðunda da “Biz ‘hafýz’ deðiliz, yönetmeliðin bütününü ezberlemedik” anlamýna gelen lâflar ediliyor. Açýkçasý ‘medya mahallesi’nin baskýsýnda korkuyorlar. Hemen ifade edelim ki ‘eteklerin uzun olmasý’ kuralý eðitimi engelleyen, kýzlarýn okula gitmesine mani olan bir durum deðil. Aksine düzgün giyim, eðitimin þartlarý arasýndadýr. Bunu hem aileler, hem de eðitimciler ifade ediyor. Ýkinci bir husus da, ‘çok eþlilik’ tartýþmalarýdýr. Bir haným yazar, “taaddüd-ü zevcat”ý savununca, (erkeðin, þartlarýna uyarak birden çok [en fazla 4] eþle evlenmesi) bir kýsým medya, manþetlerden itiraz etmiþlerdi. Þimdi ise baþka bir ‘uzman’ “Tekeþlilik doðaya aykýrý” (Hürriyet, 16 Haziran 2011) demiþ, ama maalesef ‘zina’yý mazur gösterecek þekilde deðerlendirme yapmýþ. Dikkat çekici olan, “Erkek, çok eþli olabilsin” diyen hanýma manþetlerden itiraz edenlerin, “Kadýnlar çok erkekli olsun” gibi bir sapmayý dillendiren “uzman”a karþý sessiz olmalarýdýr. Aslýnda bütün bu problemlerin tek bir çözümü var: Fýtrat dini olan Ýslâmýn bu hususlarda ne dediðine kulak vermek. Ýnsanoðlu bu kolay yolu tercih etmek istemediði için yanlýþlardan yanlýþlara yuvarlanýp duruyor. Tesettürün farz kýlýnmasý da fýtrîdir, ‘taaddüd-ü zevcat’ da yaradýlýþa uygundur. Sebep ve sonuçlarý hem Kur’ân’da, hem de hadis-i þeriflerde açýklanmýþ, akýl ve kalp ikna olmuþtur. Ayrýntýlarýný ilahiyatçýlarýn izahlarýna býrakýp þu kadarýný ifade edelim ki, problemleri çözmede “Fýtrat dini Ýslâm”a müracaat etmedikten sonra insanoðlu bir çeliþkiden baþka bir çeliþkiye doðru sürüklenebilir... Halen yürürlükte olan yönetmeliðin 12. Maddesinde, “Kýz öðrenciler, okulca seçilen bir renkte vücut hatlarýný belli etmeyecek, yýrtmaçsýz, kolsuz ve diz kapaðýný örtecek boyda bir forma giyerler. Makyaj yapýlmaz, kaþlar alýnmaz, týrnak uzatýlmaz ve cilalanmaz. Yüzük, küpe, kolye, iðne ve bilezik gibi süs ve ziynet eþyasý takýlmaz” deniliyor. VATAN’a konuþan Giresun Valisi ise genelgenin hâlâ yürürlükte olan 1981 yýlýndaki yönetmeliðe dayandýðýný söyledi, “Þehrimizden bazý öðrenci velileri bana gelip, mezuniyet törenlerinde bazý öðrencilerin giyim kuþamlarýndan rahatsýz olduklarýný söylediler. Ayrýca çok fazla masraf yapýldýðýný belirttiler. Çocuklar mezun olsa da öðrencilikleri henüz bitmemiþ ve mezuniyet törenleri için de izin alýnýr. Bu da törenlerin resmi olduðunu gösteriyor. Ancak öðrenciler mezun olduktan sonra ne giyerlerse giyinsinler beni hiç ilgilendirmez.” Eðitim-Sen Giresun Þube Baþkaný Hayri Þenel de, valiliðin genelgeyi çekmemesi durumunda dâvâ açacaklarýný söyledi.
2
TAZÝYE Aðabeyimiz Hüseyin ve Yusuf Özbey'in amcasý, Þevket Özbey'in babasý, Ahmet Turan ve Ekrem Özbey'in dedesi,
Abuzer Özbey
'in vefat ettiðini teessürle öðrendik. Merhuma Cenâb-ý Hak'tan rahmet ve maðfiret diler, kederli ailesi ve yakýnlarýna sabr-ý cemil niyaz eder, taziyetlerimizi sunarýz.
Mehmet Boybey ve Ailesi
Y
ANKARA Sanayi Odasý (ASO) Baþkaný Nurettin Özdebir de Türkiye’nin daha iyi yönetilebilmesi için anayasa deðiþikliðinin yapýlmasý gerektiðine dikkat çekerek, þunlarý söyledi: ‘’Her halde Eylül’den sonra Meclis çalýþmaya baþlar. O süreç içerisinde hava da biraz daha yumuþarsa Türkiye’nin sorunlarý, özellikle Kürt sorununun çözümü yönünde olumlu adýmlar atýlacaðýna inanýyorum. Çünkü daha önce Meclis’te bulunan partilerin hiçbiri bu konuda pozitif anlamda bir yaklaþým göstermiyorlardý. Ama halkýn önünde hepsi bu konuyu çözeceklerine dair birbirlerine çok da uzak olmayan fikirler ve planlarla çýktýlar. Bu Türkiye Cumhuriyeti vatandaþlarýna bir taahhüttür. Bu taahhüdü yerine getireceklerini zannediyorum. Yani bu iþ artýk her halde piþti. Olma zamaný geldi her halde. Hayýrlýsýyla bunu da çözersek önümüzdeki dönemde çok daha ivmeli bir þekilde büyüyeceðimize inanýyorum.’’
TÜRKÝYE Odalar ve Borsalar Birliði Baþkaný Rifat Hisarcýklýoðlu, seçim sonuçlarýný deðerlendirirken, insanoðlunun bulduðu en üst yönetim þeklinin demokrasi olduðunu belirterek, ‘’Demokrasiye inanýyorsanýz, halkýn iradesi nasýl tecelli etmiþse herkes ona saygý duymak durumunda. Halk da iradesini gösterdi. Buna hepimizin, hem ülkemizin, hem ülkemiz dýþýndaki herkesin saygý duymasý lâzým’’ dedi. TOBB Baþkaný Hisarcýklýoðlu, TOBB Ankara Kadýn Giriþimciler Kurulu Baþkaný Sevgi Daþtan’ýn sahibi olduðu Lazenza Mobilya Maðazasýnýn açýlýþ töreninde gazetecilerin seçim sonuçlarýna iliþkin sorularýný cevapladý. Seçimlerin Türkiye’ye hayýrlar getirmesi dileðinde bulunan Hisarcýklýoðlu, þunlarý kaydetti: ‘’Eðer demokrasiye inanýyorsanýz, insanlarýn yönetimi için
insanoðlunun bulduðu en üst þey demokrasi. Bundan daha üstün bir þey yok. O zaman demokrasiye inanýyorsanýz halkýn iradesi nasýl tecelli etmiþse herkes ona saygý duymak durumunda. Halkta iradesini gösterdi. Buna hepimizin, hem ülkemizin, hem ülkemiz dýþýndaki herkesin saygý duymasý lâzým. Bundan sonra önümüze bakmamýz lâzým. Türkiye önüne bir hedef koydu. 2023 Cumhuriyetimizin 100. yýlýnda dünyanýn ilk 10 büyük ekonomisi arasýnda olmak. Yani bu sadece ülkenin zenginleþmesi deðil, halkýnda zenginleþmesi demektir. Bugünkü gelir düzeyinin ikiye katlanmasý demektir. Hedef bu. Bu hedef doðrultusunda, inþallah esas yol haritamýzý önümüze koyup, bunu yapýyor olmamýz lâzým. Bunda da en önemli unsur bu dönemde 2023 hedeflerine, Cumhuriyet’in
Baþbakan, herkesin ayaðýna gitmeli GAZETECÝ AKYOL, YENÝ ANAYASANIN BAÞBAKANIN MÜTEVAZI VE UZLAÞMACI OLMASIYLA MÜMKÜN OLABÝLECEÐÝNÝ, ONUN HERKESÝN AYAÐINA GÝTMESÝ GEREKTÝÐÝNÝ SÖYLEDÝ. GAZETECÝ Taha Akyol, yeni anayasanýn Baþbakanýn mütevazi ve uzlaþmacý olmasýyla mümkün olabileceðini, onun herkesin ayaðýna gitmesi gerektiðinin altýný çizerek, “Baþbakan, herkesin ayaðýna gitmesinin kendisini küçültmeyeceðini büyülteceðini bilmelidir” dedi. Abant Platformu, 12 Haziran seçimlerini bir grup gazeteci ve aydýnla deðerlendirdi. Ceylan Otel’de gerçekleþtirilen “12 Haziran Seçimlerini Deðerlendirme Toplantýsý”nda baþta yeni anayasa ve Kürt meselesi gibi konular için “uzlaþma” çaðrýsý yapýldý. Toplantýya katýlan gazeteci Taha Akyol vatandaþýn AKP’ye “Sana güveniyorum al sana yüzde 50 oy. Ama Anayasayý tek baþýna yapma” dediðini ifade ederek, “Dolayýsýysa ben AK Parti’nin aldýðý yüzÖmer Laçiner de 50 oya sevindim, öz güven arttý. Ama 230’u bulamamasýna da sevindim ‘tek baþýma ben yapar halka götürürüm’ þeklinde önümüzdeki dönemi fevkalade gerginleþtirecek bir tavýrdan sakýnacaktýr. Baþbakanýn balkon konuþmasý ve bugün yapýlan açýklamaya göre daha önce gazeteciler ve politikacýlar hakkýnda açtýðý dâvâlarý geri çekmiþ olmasý bu yönde bir iþarettir. Memnuniyet verici bir iþarettir” dedi. Yeni anayasanýn Baþbakanýn mütevazi ve uzlaþmacý olmasýyla mümkün olabileceðinin altýný çizen Akyol , Baþbakanýn herkesin ayaðýna gitmesi gerektiðini söyledi. Akyol þöyle konuþtu: “Baþbakan, herkesin ayaðýna gitmesinin kendisini küçültmeyeceðini büyülteceðini bilmelidir.
Bunu yaptýðý takdirde CHP ve AK Partinin temel prensiplerde uzlaþabileceðini düþünüyorum. Bu hem Anayasa yapma yöntemi bakýmýndan uzlaþma olabilir hem de Anayasanýn içeriði bakýmýndan uzlaþma olabilir. Anayasa hakkýnda bugüne kadar açýkladýklarý önemli ölçüde örtüþüyor. Böyle bir CHP ve AK Parti yani iktidar ve ana muhalefet uzlaþmasý olursa bu ana damar çekici ve cazip olur. Diðerlerinin de katýlýmýný kolaylaþtýrýr. Kilit buradadýr. Ki daha önemlisi BDP’nin uzlaþmacý mý davranacaðý yoksa militan ve yýkýcý tavrýný devam mý ettireceðidir.”
LAÇÝNER: UZLAÞI ÞART Gazeteci Ömer Laçiner ise ciddî ve yeni bir anayasa yapýlmak isteniyorsa uzlaþmanýn kesinlikle þart olduðuna vurguladý. Laçiner, “Bunu yapabilme baþarýsý AK Parti’ye düþüyor. Baþbakanýn atacaðý adýmlar çok önemli. Köklü bir anayasa için bütün partilerin uzlaþmasý gerekiyor” dedi.
DP eski Genel Baþkaný Süleyman Soylu
SOYLU: PARTÝLERÝN TEST DÖNEMÝ DEMAKRAT Parti eski Genel Baþkaný Süleyman Soylu da anayasa için partilerin uzlaþacaklarýný ümit ettiðini belirterek, þöyle konuþtu: “Çünkü bu dönem bütün siyasî partilerin halk tarafýndan samimiyet testine tutulduðu dönemdir. Ýktidar da dahil muhalefet de dahil. Bu samimiyet testinden sýnýfta kalanlarýn ben önümüzdeki siyaset döneminde çizginin üzerinde olamayacaðý kanaatini taþýyorum.” Ýstanbul / cihan
Taha Akyol
Dâvâlarý kazanamayacaktý CHP Genel Baþkaný Kemal Kýlýçdaroðlu, Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan’ýn geri çektiði dâvâlarýn büyük bir kýsmýnýn kazanýlamayacak dâvâlar olduðunu savundu. Gazetecilerle sabah kahvaltýsýnda bir araya gelen Kýlýçdaroðlu, bir gazetecinin Baþbakan’ýn seçim dönemine yönelik açtýðý dâvâlarý geri çektiðini hatýrlatarak, bu durumu nasýl karþýladýðýný sormasý üzerine, ‘’Balkon konuþmasýnýn bir jest olduðuna inanmýyorum. Bunu daha öncede söyledim. Eðer bir insan yanlýþ yaptýðýný bilir ve o ifadesini kullandýktan hemen sonra bunu düzeltirse onun iyi niyetinden kimsenin kuþkusu olmaz. Ama ‘ben her türlü hakareti, her türlü kötülüðü yapayým, nasýl olsa ben seçimden sonra gider balkonda bir konuþma yaparým, herkesin gönlünü alýrým’ diye düþünüyorsa, bunun adý iki yüzlülüktür, samimiyet deðildir. Helâlleþme hiç deðildir. Siz hatanýzý seçimden sonra mý gördünüz? Daha önce niye görmediniz?’’
“ÝNSAFLI BÝR DEÐERLENDÝRME YAPMAMIZ LÂZIM’’
CHP Genel Baþkaný Kemal Kýlýçdaroðlu
Baþbakan’ýn daha öncede ‘’balkon konuþmasý’’ yaptýðýný hatýrlatan Kýlýçdaroðlu, ‘’Ne oldu? O açýdan bizim tavrýmýz ve tutumumuz belli. Biz seçim öncesi ne söylediksek, sonra da ayný þeyleri söylüyoruz. Ama onlar seçim öncesi söyledikleri ile sonrasýnda söyledikleriyle fark yaratýyorlar. Bu farka da herkesin inanmasýný istiyorlar. Kusura bakmasýnlar, ama biz inanmýyoruz’’ dedi.
SEÇÝM sonrasý partide yaþanan ‘’Baþarý, baþarýsýzlýk’’ tartýþmalarý ve eski Genel Baþkan Deniz Baykal’ýn açýklamalarýnýn hatýrlatýlmasý üzerine Kýlýçdaroðlu, bek ledikleri oyu alamadýklarýný,sonucu bir hezimet olarak deðerlendirmediklerini söyledi. Kýlýçdaroðlu, ‘’CHP’lilerin medya üzerinden eleþtiri yapmalarýný doðru bulmuyorum. Ben Genel Baþkaným, var sa eleþtirilecek bir þey randevu alýnýr, gelinir eleþtiriler yapýlýr, yanlýþlarýmýz söylenir, biz herkese saygý duyarýz ve dinleriz’’ diye konuþtu. Kurultayýn, normal akýþý içerisinde yapýlacaðýný bildiren Kýlýçdaroðlu, ‘’Mademki ülkemizde demokrasiyi istiyoruz, partide de demokrasiyi getireceðiz. Biz, tüzüðü deðiþtireceðiz seçime gideceðiz. Normal akýþý içerisinde kurultayý yapacaðýz” dedi. Ankara / aa
100. yýl hedeflerine ulaþýlabilmesi için öncelikle yeni bir anayasa yapýlmasý noktasýnda herkes mutabakat içinde.’’ Türk iþ âleminin baþkaný olarak 11 yýldýr kendilerinin de bunu söylediðini belirten Hisarcýklýoðlu, ilk defa bu konsensüsün saðlanmýþ olmasýndan da memnuniyet duyduklarýný anlattý. ‘’Bunu Türkiye’nin birlik ve beraberliðine helâl getirmeyecek þekilde hazýrlayýp, tasarlayýp önümüze koyabilirsek, bundan 74 milyon artý sadece bizim ülkemiz deðil, bize gözünü dikmiþ olan balkanlar dahil olmak üzere Kuzey Afrika, Ortadoðu, Orta Asya olmak üzere bütün hepsinin umudu olmaya inþallah devam edeceðiz’’ dedi. Önlerindeki dönemin birinci gündeminin bu olduðunu tekrarlayan Hisarcýklýoðlu, bu konunun birlik ve beraberlik içerisinde çözülmesini istediklerini bildirdi. Ankara / aa
HABERLER
TBMM Baþkaný Þahin: Deðiþene kadar yemin bu
TBMM Baþkaný Mehmet Ali Þahin, milletvekillerinin Genel Kurul kürsüsünde hangi metni yemin olarak söyleyeceklerinin Anayasa’da ve TBMM içtüzüðünde yazýlý olduðuna dikkati çekerek, ‘’Bu, deðiþmesi icap ediyorsa deðiþinceye kadar milletvekili arkadaþlarýmýzýn bu yemini yapmalarý gerekir” dedi. Karabük’ten AKP milletvekili seçilen TBMM Baþkaný Mehmet Ali Þahin, AKP Karabük Milletvekili Osman Kahveci ile milletvekili kaydý yaptýrdý. Þahin, kayýt iþlemlerinin ardýndan bir gazetecinin, ‘’Milletvekili seçilen 9 kiþi cezaevinde. ‘Milletvekili seçilmek tahliye için yeterli deðil diyenler var’ Sizin görüþünüz nedir?’’ sorusu üzerine, ‘’Buna yargý organlarý karar verecektir. Milletvekili seçilen, tutuklu bulunan milletvekillerinin dosyalarýna bakan yargýçlar deðerlendirecektir. Sanýyorum onlar ellerindeki mevzuat çerçevesinde hareket edeceklerdir’’ dedi. Bir baþka gazetecinin, ‘’Yemin konusu þimdiden tartýþýlmaya baþlandý. Baðýmsýzlardan 3 isim, ‘Atatürk ilke ve devrimleri bölümlerinden rahatsýz olduklarýný’ söylemiþler’’ sözleri üzerine Þahin, milletvekillerinin Genel Kurul kürsüsünde hangi metni yemin olarak söyleyeceklerinin Anayasa’da ve TBMM içtüzüðünde yazýlý olduðuna dikkati çekti. Þahin, þöyle devam etti: ‘’Bu, deðiþmesi icap ediyorsa deðiþinceye kadar milletvekili arkadaþlarýmýzýn bu yemini yapmalarý gerekir. Aksi halde yemin etmemiþ veya yemin yapmaktan kaçýnmýþ bir duruma düþer ki parlamento çalýþmalarýna katýlamazlar. Ben hiçbir milletvekili arkadaþýmýzýn böyle bir tavýr içerisinde olacaklarýný düþünemiyorum doðrusu. Geçmiþte de pek olduðuna hatýrlamýyorum.’’ Ankara / aa
Yeni vekiller kiralarý görünce þaþýrdý
GENEL seçimlerin ardýndan ilk kez Meclis’e girecek milletvekilleri, ev kiralamak veya satýn almak için emlakçýlarýn kapýsýný çalmaya baþladý. Öncelikle TBMM’ye yakýn Dikmen, Çukurambar, Balgat, Cevizlidere ve Ayrancý gibi semtleri tercih eden çiçeði burnunda vekiller, istedikleri nitelikteki kiralýk daire fiyatlarýnýn bin 500 ile 2 bin 500 arasýnda olduðunu görünce þaþkýnlýklarýný gizleyemedi. Kimi milletvekilleri bu durum karþýsýnda oteller ve misafirhanelere yönelirken, bir süreliðine bu mekanlarda konaklayacaklarýný bildirdi. AKP’den Konya Milletvekili seçilen Gülay Samancý, ilk etapta misafirhanede konaklamayý planladýðýný belirterek, ilerleyen günlerde Dikmen veya Ayrancý’da ev kiralayacaðýný söyledi. Samancý, ‘’Kiralamak için uygun ev buluncaya kadar Ankara’ya bir süre Yüksek Hýzlý Tren ile gidip gelmeyi düþünüyorum. Kiraladýktan sonra da yine ulaþýmý hýzlý tren ile yapacaðým’’ diye konuþtu. AKP Konya Milletvekili seçilen Cem Zorlu ise evinin Konya’da olduðunu ancak Ankara’dan da ev tutmayý planladýðýný kaydetti. Zorlu, Çukurambar’da AKP Genel Merkezi yakýnlarýndaki evlere baktýðýný, buradan bir ev kiralamayý düþündüðünü bildirdi. CHP’den Ýzmir Milletvekili seçilen Hülya Güven ile CHP Antalya Milletvekili Yýldýray Sapan oturacaklarý evin parti genel merkezi ya da TBMM’ye yakýn bir bölgede olmasýný istediðini belirtiyorlar. Þimdiden çeþitli kamu kurumlarýna ait misafirhanelerde rezervasyon yaptýrmaya baþlayan milletvekilleri odalarýn özelliklerine göre kahvaltý dahil geceliði 25 ile 180 lira arasýnda ücret ödeyecek. Ankara / aa
Çelik: Son dönemimiz
DEVLET Bakaný Faruk Çelik, ‘’Baþbakanýmýzýn son dönemi, bizim de son dönemimiz. Bazý arkadaþlarýmýzýn da son dönemi. Bundan rahatsýz olunacak bir þey yok. 3 dönem hizmet sundunuz.’’ dedi. Çelik, Bursa Olay TV’de canlý yayýnlanan bir programda, ‘’Ýktidar partisi normalde yýpranýr. Bunu nasýl deðerlendiriyorsunuz?’’ sorusu üzerine þöyle konuþtu: ‘’Bu doðrudur ama Türkiye’de muhalefet sorunu var. Bu dönemde ana muhalefet partisi, Cumhuriyet Halk Partisi’nden ziyade ‘Cumhuriyet Vaat Partisi’ þekline dönüþtü. Bu gelip geçici, mevsimlik bir yaklaþýmla Türkiye’de siyaseti yönlendirmek, baþ olmak, iktidar olmak kolay deðil. 13 Haziran bunun baþlangýcýdýr. Muhalefetin dizayný baþlamýþtýr. 13 Haziran itibarýyla, yüzde 50 oy alan AK Parti baþarýsýndan sonra muhalefet kendisini dizayn etmek durumundadýr. Baþbakanýmýzýn son dönemi, bizim de son dönemimiz. Bazý arkadaþlarýmýzýn da son dönemi. Bundan rahatsýz olunacak bir þey yok. 3 dönem hizmet sundunuz. Vatandaþýn talebi olabilir. Bu ülkede hizmet sunacak daha çok insan olduðunu düþünüyorum. Genel Baþkanýmýzýn ve Baþbakanýmýzýn iþin baþýnda kendini baðlayacak þekilde ilân etmesi, tüzük deðiþmeyecek anlamýný ortaya koyuyor.” Bursa / aa
HABER
Y
18 HAZÝRAN 2011 CUMARTESÝ
5
“Füze Kalkaný” muammasý… cevher@yeniasya.com.tr
eçim sonrasýna kalan Türkiye’nin önündeki sorunlardan biri de “Füze Kalkaný”nýn akýbeti. Türkiye’nin itirazlarýnýn ve çekincelerinin ne denli karþýlandýðý konusu. Hatýrlanacaðý üzere, geçen Ekim ayýnda daha Bush döneminde hazýrlanan ve Polonya ile Çek Cumhuriyeti’nde konuþlandýrýlmasý plânlanan Pentagon’un hazýrladýðý “aþamalý, uygulanabilir ‘Amerikan Füze Savunma Sistemi”nin, Obama ve Amerikan Savunma Bakaný Robert Gates’in onayladýðý “revize”yle NATO bünyesine Türkiye topraklarýna yerleþtirilmesi kararý alýnmýþtý. Ardýndan da yeni NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen, Avrupa’nýn tehdit altýnda oluðu ve dünyada 30’dan fazla ülkenin balistik füze teknolojisi üzerinde çalýþtýðý ve bazýlarýnýn menzili Avrupa’ya ulaþtýðý” gerekçesiyle, “Füze Kalkaný”nýn Türkiye’de konuþlanmasýna arabuluculuk yapmýþtý. Sözkonusu “hava savunma kompleksi”nin Amerika ve Ortadoðu’daki iþgal/savaþ ortaðý Ýngiltere ile Ýsrail’in “stratejik çý-
S
Danýþtay eski Baþkaný Birden ifade verdi
ESKÝ Danýþtay Baþkaný Mustafa Birden, ‘’Ergenekon’’ dâvâsý kapsamýnda, Danýþtay saldýrýsýyla ilgili olarak ‘’maðdur tanýk’’ sýfatýyla talimatla ifade verdi. Ankara Adalet Sarayý’na sabah saatlerinde gelen Birden’in talimat ifadesi, Ankara 11. Aðýr Ceza Mahkemesi heyeti tarafýndan alýndý. Birden, yaklaþýk yarým saat süren ifadesinin ardýndan adliyeden ayrýldý. Öte yandan, ayný dava kapsamýnda, geçen günlerde, Ankara Cumhuriyet Baþsavcývekili Hamza Keleþ’in de Ýstanbul 13. Aðýr Ceza Mahkemesi’nin talimatý doðrultusunda, ‘’tanýk’’ sýfatýyla ifadesine baþvurulduðu öðrenildi. Ankara / aa
Erdoðan Bodrum’da tatilde
BAÞBAKAN Recep Tayyip Erdoðan, ailesiyle Bodrum’daki tatilini sürdürüyor. Bodrum’a Çarþamba gecesi gelen ve ilçe merkezine 10 kilometre mesafedeki Rixos Otele yerleþen Erdoðan ve ailesi, otelde dinleniyor. Dün Cuma namazý için dýþarý çýkmasý beklenen Erdoðan, otelden ayrýlmadý. Rixos Otele gelen AKP’li bazý yöneticiler, Erdoðan’ýn otelde olduðunu, dýþarý çýkmayacaðýný söyledi. Öte yandan, otel önüne gelen bir kadýn, Emine Erdoðan ile görüþmek istediðini belirtti. Otelin güvenlik görevlileri, yetkililerle görüþeceklerini ve daha sonra kendisine bilgi vereceklerini iletti. Çok sayýda basýn mensubu ve canlý yayýn aracý da Erdoðan’ýn dýþarý çýkmasý ihtimaline karþý otel önündeki bekleyiþlerini sürdürüyor. Bodrum / aa
karlarý ve güvenliði konsepti” olduðu, her ne kadar “gizlense” de hedefin Ýran olduðu baþta Gates ve Amerikan Savunma Bakanlýðý’nýn Avrupa ve NATO politikalarýndan sorumlu üst düzey yetkilisi Jim Townsend olmak üzere, Amerikalý ve NATO yetkililerince dile getirilmiþti…
“TÜRKÝYE’NÝN ÞARTLARI” KARÞILANDI MI? Bu sebeple, bütün baskýlara raðmen baþta Ankara’nýn öncelikle itirazlarý oldu. Evvela Millî Savunma Bakaný Vecdi Gönül, ardýndan Baþbakan Erdoðan’ýn aðzýndan peþinen “proje”ye yeþil ýþýk yakýldý; lâkin bazý “çekinceleri” ileri sürüldü. 19-20 Kasým’da Lizbon’da NATO zirvesinde Anadolu’ya SM-3 ve Patriot PAC 3 füzelerin konuþlandýrýlacaðý kararýna, Türkiye’nin itirazý yapýldý. Öncelikle sistemin bir ülkenin (ABD) dayatmasý deðil NATO’nun savunma sistemi olmasý, Türkiye’nin bütününü ve NATO üyelerinin tamamýný kapsamasý, “proje’nin Türkiye’yle sýnýrlý kalmamasý þartý iletildi. Amerikan ve NATO yetkililerinin, “Ýran ve diðer haydut devletlerden gelebilecek bir füze saldýrýsýna karþý ittifaký koruma amacý”na karþý, “NATO belgelerinde Ýran ve Suriye’nin tehdit olarak adýnýn geçmemesi” istendi. Kýsacasý, her ne kadar temelde bir “Pen-
söyleyecek bir þey yok” diye konuþtu…
‘‘
TÜRKÝYE “TRUVA ATI” MI?
Gelinen noktada, Ankara’nýn “itirazlarý”nýn, kararlarýn oy birliðiyle alýndýðý NATO’da ne denli dikkate alýndýðý muammasý sürüyor. Hakikaten, “Füze Kalkaný” projesi ne oldu? Türkiye’nin “çekinceleri”nin ne kadarý nazara alýndý? Veya ne kadarý dikkate alýnacak?
tagon projesi” olsa da, Baþbakan net bir ifade ile “Füze Kalkaný Projesi”nin NATO kapsamýnda konuþlandýrýlacak füzelerin yerleþim-serpilme noktalarýnýn ve irtifalarýnýn Türkiye’nin onayýyla belirlenmesi” þartlarýný koþtu. Kamuoyuna karþý, “Füzeleri ateþleme butonu/düðmesi kesinlikle Türkiye’nin elinde olmalý, ‘Füze Kalkaný’nda komuta bize verilmeli; aksi halde böyle bir þeyi kabul etmemiz mümkün deðil” sözünü verdi. “Lizbon Zirvesi’nde de bu görüþülecek. Eðer mutabakat saðlanýrsa ne ala, saðlanmazsa
Ne var ki Lizbon Zirvesi yapýldý; öncelikle “füzeleri ateþleme ve kontrol mekanizmasý” komutasýnýn Ankara’nýn elinde deðil, Amerikalý NATO Kuvvetleri komutanýnýn elinde olduðu açýklandý. Akabinde daha önce “Buton kimde olacak? Ona bakmak lâzým, önemli olan o” diyen Erdoðan, “Biz komutanýn tamamýyla NATO’da olmasýný savunduk, buton NATO’da olacak” diye Türkiye’nin en öncelikli “olmazsa olmaz” þartýndan caydý. Daha sonra, Cumhurbaþkaný Gül’ün imzaladýðý belgeye göre, füze kalkanýnýn Türkiye’nin doðusuna kurulacaðý haberleri çýktý. Bu arada, Þanghay Ýþbirliði Örgütü çerçevesinde Kazak Baþkenti Astana’da toplanan Rusya ve Çin’in yaný sýra Kazakistan, Kýrgýzistan, Tacikistan ve Özbekistan cumhurbaþkanlarý, “Füze kalkanýnýn küresel güvenliðe tehdit oluþturduðu” görüþünü vurgulayan bir bildiri yayýnlandý… Gelinen noktada, Ankara’nýn “itirazlarý”nýn, kararlarýn oy birliðiyle alýndýðý NATO’da ne denli dikkate alýndýðý muammasý sürüyor. Hakikaten, “Füze Kalkaný” projesi ne oldu? Türkiye’nin “çekinceleri”nin ne kadarý nazara alýndý? Veya ne kadarý dikkate alýnacak?
“ARAP BAHARI” MASAYA YATIRILDI ORTADOÐU'DAKÝ DURUMUN ELE ALINDIÐI TOPLANTIDA TÜRKÝYE'NÝN, ULUSLAR ARASI ORTAKLARIYLA ÝÞBÝRLÝÐÝNÝN ARTTIRILMASI KARARLAÞTIRILDI ORTADOÐU ve Kuzey Afrika Büyükelçiler Toplantýsý’nda, Türkiye’nin “baþarýlý demokratik ve ekonomik performansý, aktif dýþ politikasýyla bölgede ilgi odaðý ve ilham kaynaðý olduðu” tespiti yapýlarak, Türkiye’nin, bölgesel ve uluslar arasý ortaklarýyla iþbirliði, eþgüdüm ve istiþare halinde çabalarýný arttýrmasý kararlaþtýrýldý. Dýþiþleri Bakaný Ahmet Davutoðlu baþkanlýðýnda Ankara Palas’ta düzenlenen ve MGK Genel Sekreteri Serdar Kýlýç, Dýþiþleri Bakanlýðý Müsteþarý Büyükelçi Feridun Sinirlioðlu, Dýþiþleri Bakanlýðýnýn Müsteþar Yardýmcýlarý, Kuzey Afrika ve Ortadoðu ülkeleri ile ABD, Rusya, Ýngiltere, Fransa, Belçika, Ýtalya gibi bazý önemli baþþehirlerdeki büyükelçiler, Türkiye’nin BM, NATO ve AB gibi önemli kuruluþlardaki daimî temsilcilerinin katýldýðý “Arap Baharý” toplantýsý gece 02.30 civarýnda sona erdi. Toplantýnýn tamamlanmasýnýn ardýndan Dýþiþleri Bakanlýðý’ndan toplantýnýn içeriðine iliþkin yapýlan açýklamada, toplantý-
nýn, Ortadoðu ve Kuzey Afrika ülkelerinde meydana gelen güncel geliþmeleri deðerlendirmek, bu geliþmelerin önümüzdeki kýsa, orta ve uzun vadedeki muhtemel seyrini irdelemek, bölge ülkeleri ile iliþkilerin bütün boyutlarýný ele almak amacýyla düzenlendiði belirtildi. Açýklamada, toplantý sýrasýnda Dýþiþleri Bakaný Davutoðlu tarafýndan genel bir deðerlendirme yapýldýðý, büyükelçilerin bölgedeki deðiþim ve dönüþüm hareketlerinin görevli bulunduklarý ülkeden nasýl algýlandýðýna iliþkin deðerlendirmeler yaptýklarý ifade edildi. Açýklamada þu ifadelere yer verildi: “Yapýlan deðerlendirmelerde, Ortadoðu ve Kuzey Afrika’daki siyasî deðiþim ve demokratik dönüþümün esasen geç kalmýþ bir normalleþme süreci olduðu, büyük fýrsatlar kadar zorlu sýnamalarý da içeren bu sürecin uzun yýllar devam edecek ve geri çevrilemez bir nitelik taþýdýðý, halklarýn meþrû beklentileri temelinde ilerleyen bu sürecin baþarýyla sonuçlan-
masýnýn mukadder olduðu, sürecin barýþçýl ve düzenli olmasýnýn bölgesel barýþ ve istikrar bakýmýndan büyük önem taþýdýðý, ülkemizin bu baðlamdaki yapýcý ve ön alýcý katkýlarýnýn tüm bölge ülkeleri ve belli baþlý uluslararasý aktörler tarafýndan yakýndan izlendiði ifade edilmiþtir.” Açýklamada, toplantýda, Türkiye’nin bölgeye ilham kaynaðý olduðu tesbitinin de yapýldýðý belirtilerek, þunlar kaydedildi: “Türkiye’nin baþarýlý demokratik ve ekonomik performansý, aktif dýþ politikasýyla bölgede ilgi odaðý ve ilham kaynaðý olduðu; bu itibarla Ortadoðu ve Kuzey Afrika’da esen deðiþim ve dönüþüm rüzgarlarýnýn halklarýn meþru talep ve beklentilerinin karþýlanmasý suretiyle bölgesel barýþ, istikrar ve refaha hizmet edecek þekilde yönetilmesinde temel bir rol üstlenmesinin uygun olacaðý deðerlendirilmiþ, bu amaçla, bölgesel ve uluslararasý ortaklarýyla iþbirliði, eþgüdüm ve istiþare halinde çabalarýný artýrmasý kararlaþtýrýlmýþtýr.” Ankara / aa
Samast için 27 yýl istendi
AGOS Gazetesi Genel Yayýn Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesine iliþkin çocuk mahkemesinde yargýlanan Ogün Samast’ýn, ‘’Tasarlayarak adam öldürmek’’ ve ‘’Ruhsatsýz silâh bulundurmak’’ iddialarýndan, 19 ile 27 yýl arasýnda hapis cezasýna çarptýrýlmasý istendi. Ýstanbul 2. Çocuk Aðýr Ceza Mahkemesindeki duruþmada esas hakkýndaki görüþünü açýklayan Ýstanbul Cumhuriyet Savcýsý Ali Demir, tutuklu sanýk Samast’ýn, TCK’nýn ‘’tasarlayarak adam öldürmek’’ suçunu düzenleyen 82/1-a maddesi ve 6136 sayýlý Ateþli Silâhlar Hakkýndaki Kanun’da düzenlenen ‘’ruhsatsýz silâh bulundurmak’’ suçlarýndan, yaþýnýn 18’den küçük olduðu da dikkate alýnarak 19 ile 27 yýl arasýnda deðiþen hapis cezasýna çarptýrýlmasýný talep etti. Ýstanbul / aa
Çarkýn Ýstanbul’a çaðrýldý
“SUSURLUK’’ dâvâsý hükümlüsü eski özel harekât polisi Ayhan Çarkýn’ýn, medyada gündeme gelen ve tutuklandýðý gün Ankara Cumhuriyet Baþsavcýlýðýna verdiði faili meçhul cinayetlere iliþkin ifadeleri doðrultusunda yeniden özel yetkili Ýstanbul Cumhuriyet Baþsavcýlýðýna çaðrýlarak bilgisine baþvurulacaðý öðrenildi. Ankara’da tutuklu olan Çarkýn’ýn, önümüzdeki günlerde Beþiktaþ’taki Ýstanbul Adliyesine getirilerek, savcý Karaali’ye ifade vermesi bekleniyor. Ýstanbul / aa
Mavi Marmara Gazze’ye gitmiyor Uluslararasý Özgürlük Filosu Ýkinci Koalisyonunun Ýsveçli Temsilcisi Dror Feiler, teknik birtakým sebeplerden dolayý Türkiye’den Mavi Marmara’nýn Gazze’ye yardým filosuna katýlamayacaðýný, yine de ÝHH Ýnsanî Yardým Vakfýnýn, bu filonun bir parçasý olduðunu belirterek, ‘’Mavi Marmara’nýn katýlamayacak olmasý, Ýsrail’in öteden beri ileri sürdüðü, filonun sadece Türk ve Ýslâmcýlarýn projesi olduðu iddiasýný boþa çýkaracaktýr’’ dedi. Dror Feiler, ÝHH Ýnsanî Yardým Vakfýnýn Fatih’teki merkezinde düzenlenen basýn toplantýsýnda, Gazze’ye uygulanan ambargoyu kýrmak amacýyla oluþturulan Uluslararasý Özgürlük Filosunun, insan haklarý savunucularýnýn oluþturduðu bir koalisyon olduðunu söyledi. Feiler, ‘’Bu, sadece Müslü-
manlarý deðil, Hristiyanlarý, Yahudi, Hindu gibi bütün dinlerdeki insanlarý ilgilendiren bir konudur. Bu dünya vatandaþlarýnýn birliðidir’’ diye konuþtu. 20 ülkede yapýlan kampanyalar sonucunda, 10 geminin ‘’Özgürlük filosu 2-Ýnsan kal’’ çatýsý altýnda toplandýðýný ifade eden Feiler, þunlarý kaydetti: ‘’Ýsrail tarafýndan Gazze’ye uygulanan gayri hukukî ambargoyu kýrmak amacýyla yola çýkmaya hazýrlanýyoruz. Teknik birtakým sebeplerden dolayý Türkiye’den Mavi Marmara’nýn katýlmasý mümkün olmasa da ÝHH Ýnsanî Yardým Vakfý, bu filonun bir parçasýdýr. Mavi Marmara’nýn katýlamayacak olmasý, Ýsrail’in öteden beri ileri sürdüðü, filonun sadece Türk ve Ýslâmcýlarýn projesi olduðu iddiasýný boþa çýkaracaktýr.’’ Ýstanbul / aa
mkara@yeniasya.com.tr
Öðrenciler tatile girerken lköðretim ve ortaöðretim okullarýndaki yaklaþýk 16 milyon öðrenci dün karnelerini alýp yaklaþýk üç aylýk tatile girdiler. Fakat ilköðretim ve lise son sýnýf öðrencileri mezun olmanýn yaný sýra, yaz tatilinde her yýl olduðu gibi sýnava girme, sýnav sonucu öðrenme, tercih yapma ve kayýt heyecaný yaþayacak. Lise son sýnýf öðrencilerinin bazýlarý, bugün ve yarýn ve sonraki hafta sonu, Lisans Yerleþtirme Sýnavlarý’na (YLS) katýlacak. Yaz-boz tahtasýna dönen eðitim sistemi sorunlarla boðuþuyor. Lise son sýnýflarýn girdiði YGS’de yaþanan þifre iddialarý ile ÖSYM’nin yaptýðý imtihanlardaki kopya iddialarý eðitim alanýna bu yýl damgasýný vurdu. Bu tartýþmalar öðrencilerin büyük oranda motivasyonlarýný bozarken, sistemin önümüzdeki yýl da belirsizliðini korumasý, þu anda lise son sýnýfa geçen öðrencileri kara kara düþündürüyor. Eðitim sisteminin en önemli sorunlarýndan birisi de sýnav ve dershane odaklý olmasý. Mevcut sistem; araþtýran, sorgulayan deðil, soru çözen, sýnava girdikten sonra da ezberlediklerini unutan bir gençlik meydana getirdi, getiriyor. Dershanelere baðýmlý olan bu sistem, hem öðrenciyi ezbere yönlendiriyor, hem ailelerin bütçesine büyük külfetler getiriyor. Öðrenciler okulda sadece sýnýfý geçmeye odaklý bir eðitim alýyorlar. Sýnavlara ise dershanelere giderek hazýrlanabiliyorlar. Öðretmen açýðý, okullarda yaþanan aidat ve zorunlu baðýþ uygulamasý, eðitimcilerin bir türlü halledilemeyen sorunlarý… Burada daha pek çok sorun sýralayabiliriz. Yazýnýn baþýnda da temas ettiðimiz gibi bu hafta sonu ve önümüzdeki hafta sonu lise son sýnýftaki öðrenciler ile mezun öðrencilerin gireceði ve ÖSYM tarafýndan yapýlacak Lisans Yerleþtirme Sýnavlarý (LYS) gerçekleþecek. Tam da bu sýrada Eðitim-Bir-Sen Stratejik Araþtýrmalar Merkezi 12 ilde bin 200 öðrenciyle yüz yüze yaptýðý “Öðrencilerin Meslek Seçimini Etkileyen Faktörler” konulu bir araþtýrmayý açýkladý. Araþtýrma önemli veriler ortaya koymuþ. Sendikanýn Genel Sekreteri Ahmet Özer bu araþtýrmanýn sonuçlarýný açýklarken, eðitimcilere, velilere ve öðrencilere ýþýk tutabilecek tekliflerini de sýraladý. Öðrenciler sýnava girdikten sonra gelecek sonuçlara göre meslekî alanlarý konusunda kararlarýný vermeye çalýþacaklar. Öðrenciler kendilerine uygun olan meslekleri çeþitli yönleri ile deðerlendirip kendilerine en uygun mesleði seçmelidirler. Çünkü, araþtýrmada da ortaya çýkýyor ki, günümüzde binlerce insanýn iþinde baþarýlý olamadýðý, yüz binlerce insanýn iþ aradýðý, iþ ve meslek sayýsýnýn da on binin üstünde olduðu düþünülürse, meslek seçiminin ne kadar önemli olduðu anlaþýlýr. Araþtýrmaya katýlan öðrencilerin yüzde 66,8’i ÖSYM’de lisans, yüzde 27,8’i önlisans, yüksekokul veya meslek yüksekokul, yüzde 2’si açýköðretim tercih edeceðini ve yüzde 3,4’ü tercih yapmayacaðýný belirtmiþler. Öðrencilerin tercih edecekleri alanlar incelendiðinde birinci sýrada eðitim-öðretmenlik yer aldý. Eðitim-öðretmenliði, ikinci sýrada mühendislikmimarlýk ve üçüncü sýrada iktisat-iþletme-idarî bilimler takip etmiþ. Kýzlarýn en çok tercih edeceði alanýn ise eðitim-öðretmenlik olduðu ortaya çýkmýþ. Araþtýrmadaki bir baþka sonuç ise, anne ve babasý ilk ve ortaöðretim kademesinden mezun çocuklarýn, ilk sýrada eðitim-öðretmenlik alanýný tercih edeceði, önlisans kademesinden mezun velilerin çocuklarýnýn ilk sýrada mühendislik-mimarlýk alaný, lisans veya yüksek lisans kademesinden mezun velilerin çocuklarýnýn ise ilk sýralarda mühendislik-mimarlýk, hukuk, týp, diþ hekimliði, eczacýlýk alanlarýný tercih ettikleri ortaya çýkmýþ. Araþtýrma, öðrencilerin bölüm seçimi yaparken öncelikli olarak kazanç durumuna ve iþ bulma kolaylýðýna, daha sonra sýrasýyla ilgi-yeteneklerine ve toplumdaki saygýnlýðýna önem verdiðini de ortaya koymuþ. Araþtýrmaya göre, her beþ öðrenciden dördünün, YGS’deki þifre tartýþmalarýndan etkilendiði görüldü. Diðer yandan Danýþtay’ýn, meslekî ve teknik ortaöðretim öðrencilerinin geleceðine yönelik kararlarý da öðrencileri hayli üzmüþ ev kýrmýþ. Bu kýrgýnlýklarýný “Meslek liseleri ikinci sýnýf muamele görüyor”, “Bizi üniversiteye almamak için ellerinden geleni yapýyorlar”, “Üniversite yolu bizim için yine kapandý” diye cevaplar vererek ortaya koymuþlar. Araþtýrmanýn deðerlendirilmesinin yapýldýðý “öneriler” bölümünde ise, meslekî ve teknik ortaöðretimin, baþarýlý öðrencilerin de tercih edebileceði kurumlar haline getirilmesi, öðrencilerin ilgi ve yeteneklerine göre yönlendirilmesi, bunun yanýnda meslekî ve teknik ortaöðretimin önündeki katsayý engelinin tamamen kaldýrýlmasý gerektiði dile getirildi. Öte yandan, öðrenciler meslek seçerken ailelerin baský yapmamasý, çocuklarý ile istiþare içinde olmalarý ve meslek seçerken iyi bir araþtýrma yapmalarý gerektiði de söyleniyor. Ve þu teklifte bulunuluyor. Öðrenciler yetenekli olmadýðý, ilgi duymadýðý bir mesleði sadece büyük kazanç saðladýðý veya toplumsal saygýnlýðý olduðu için seçmekten kaçýnmalý; iþ bulma þansý az olan, ülke çapýnda geçerli olmayan bir iþe kendini hazýrlamak gibi bir hataya düþmemek için ani kararlar vermemeli, bilinçli bir meslek seçimi yapmalýdýr… Bu hafta ve önümüzdeki hafta imtihana girecek öðrencilere baþarýlar dilerken, bu ikazlara kulak vermelerini tavsiye ediyoruz.
Ý
6
YURT HABER
18 HAZÝRAN 2011 CUMARTESÝ
HABERLER
Sultangazi, ilçenin izcilerini yetiþtiriyor SULTANGAZÝ Belediyesi, öðrencilere izcilik eðitimi veriyor. Sultangazi Kent Ormaný’nda Türkiye Ýzcilik Federasyonu ile birlikte hayata geçirilen izcilik kampýnda Temmuz ayý içerisinde 600 öðrenci eðitim görecek. Ýzcilik kýsaca; çeþitli yaþ gruplarýndaki gençlerin zihinsel, fiziksel ve karakter geliþimine katkýda bulunmak ve tabiat sevgisini aþýlamayý amaçlayan bir gençlik faaliyeti. Ormanda sessizce yürümek, görünmeden hayvanlarý izlemek, arazide yolunu harita ve pusula yardýmý ile bulmak, yýldýzlarýn altýnda bir çadýrda uyumak izciliðin olmazsa olmazlarýhdan. Sultangazi Belediyesi, Sultangazi Kent Ormaný’nda Türkiye Ýzcilik Federasyonu ile ortaklaþa düzenlediði Ýzcilik Kampý’nda Temmuz ayýnda 600 öðrenciyi aðýrlayacak. Ýzcilik Kampý baþvurularý baþladý. Dört dönem olarak yapýlacak Ýzcilik Kampý etkinlikleri beþer gün sürecek. 4-9 Temmuz tarihleri arasýnda 13-16 yaþ grubundaki 150 öðrencinin eðitimiyle baþlayacak Ýzcilik Kampý etkinlikleri 30 Temmuz’a kadar devam edecek. Ýzcilik Kampý müracaatlarý için Sultangazi Belediyesi Spor Kulübü, (212) 4593737- (212) 4442332 no’lu telefonlardan aranabilir. Ýstanbul / Yeni Asya
'Kendini Keþfet' yaz projeleri baþlýyor SABANCI Üniversitesi “Kendini Keþfet” Projesi ile 11 yýlda 10.000 çocuða ulaþtý. Sabancý Üniversitesi öncülüðünde diðer üniversitelerden de öðrencilerin katýlýmýyla ilköðretim öðrencileri için Kendini Keþfet yaz projeleri baþlýyor. Üniversiteliler, ilköðretim öðrencisi çocuklar için ”Kendini Keþfet Projesi” kapsamýnda bu yýl yepyeni illerde, köylerde projeler yapacak. 18 Haziran - 1 Temmuz tarihleri arasýnda Muþ’ta, 2 Temmuz - 15 Temmuz tarihleri arasýnda Nevþehir’de ve 16 Temmuz - 29 Temmuz tarihleri arasýnda da Giresun-Þebinkarahisar’da yaz boyunca çalýþmalara devam edecek. Bu yaz gerçekleþtirilecek çalýþmalar sonucunda Muþ, Nevþehir ve Giresun-Þebinkarahisar’da yürütülecek çalýþmalar ile 3 ilde toplam 650 ilköðretim okulu öðrencisine ve Bilim ve Sanat Merkezi’ndeki üstün yetenekli çocuklara ulaþmak, onlarýn yeteneklerini ve özgüvenlerini geliþtirmek, kendilerinin farkýna varmalarýný saðlamalarý hedefleniyor. Çocuklara yaþadýklarý þehrin kültürü ile iliþkili olarak kültürel mirasý koruma bilinci oluþturma, toplumsal cinsiyet kavramý, Türkiye’de kadýn ya da erkek olmak üzerine drama çalýþmalarý, insan haklarý, el becerisi, müzik, ve basýn yayýn ahlakýna dair birçok konuda onlarýn kabiliyetlerini ortaya çýkaracak aktiviteler gerçekleþtirilecek. Ýstanbul / Yeni Asya
Y
Eðitimde sýkýntýlar sürüyor DES GENEL BAÞKANI GÜRKAN AVCI, EÐÝTÝM SÝSTEMÝNDE YAÞANAN SIKINTILARIN TAM OLARAK AÞILAMADIÐINI BELÝRTEREK, EÐÝTÝM POLÝTÝKALARINDA STRATEJÝK BÝR VÝZYONLA DEÐÝÞÝME GÝDÝLMESÝ GEREKTÝÐÝN KAYDETTÝ. RECEP GÖREN ANKARA
15 milyon öðrencinin karnelerini alarak 3 aylýk yaz tatiline girmesiyle birlikte sona eren 2010–2011 eðitim öðretim yýlýný deðerlendiren Demokrat Eðitimciler Sendikasý (DES) Genel Baþkaný Gürkan Avcý, eðitim sisteminde yaþanan sýkýntýlarýn tam olarak aþýlamadýðýný söyledi. Gürkan Avcý, öðretmen açýðýnýn kapatýlmasý, yabancý dil eðitimi, tayin, terfi ve atamalarda yaþanan haksýzlýk ve aksaklýklarýn giderilmesi, kamuda en düþük düzeyde seyreden eðitim çalýþanlarýnýn ma-
aþlarýnýn yükseltilmesi, okullarýn çevre ve altyapý çalýþmalarýnýn tamamlanmasý, okullarýn güvenliðinin saðlanmasý gibi ivedi konularda atýlacak adýmlarýn eðitim bileþenlerinin moral ve motivasyonlarýný yükselteceðini söyledi. Türkiye’de eðitim fakültelerinin nitelikli, birikimli ve donanýmlý öðretmenler yetiþtirmek için eðitim politikalarýnda stratejik bir vizyonla deðiþime gitmesine ihtiyaç bulunduðunu söyleyen Avcý, “Çaðdaþ, bilimsel ve verimli bir eðitim sistemi için eðitim çalýþanlarýna insan onuruna yakýþan bir gelir ve meslekî, özlük haklar verilmelidir. Cüzdanýyla idealleri arasýnda sýkýþan, bocalayan bir öðretmenden yüksek bir performans beklemek hayalcilik olur” dedi.
VELÝLERE KIRIK KARNE UYARISI Karne dönemlerinde dayak, evden kaçma, intihar gibi birçok acý olay yaþandýðýna dikkat çeken Accý, “Kýrýk karne yalnýzca öðrencinin deðil ayný zamanda da anne-babanýndýr. Anne babalar kýrýk karne getiren çocuklarýyla üzüntüsünü paylaþmalýdýr. Her çocuk farklý becerilere sahip bir bireydir. Bir baþkasýyla asla kýyaslanmamalýdýr. Baþarýsýzlýðýnýn nedenini birlikte konuþulmalý, yapýlabilecekler belirlenmeli, eksik olduðu konular tesbit edilerek, bunlarýn nasýl gidereceðine birlikte karar verilmelidir. Gelecek dönem için baþarýsýz olduðu derslerle ilgili neler yapýlabileceði planlanmalýdýr” diye konuþtu.
Ýngilizce bölümünden mezun çalýþma arkadaþlarý aranýyor. Tel: 0(212) 474 63 49 bizimtur@bizimradyo.fm
yeniasya Medya Grup
Uygun Fiyata Satýlýk DEVREMÜLK Afyon Hilal Termal Tatil Köyünde 17-27 Eylül arasý kullanýma hazýr, 14.000TL satýlýk Not: Araba ile takas olunur. Gsm: 0542 240 03 42
DEMOKRATÝK eðitim sistemini en baþta okullarýmýzda tesis etmek, okullarýn demokrasinin talimhanesi haline getirmek adýna okul idarecilerinin öðretmenler ve öðrenciveli temsilcilerinden oluþan bir komisyon tarafýndan iki yýllýðýna seçileceði bir yönetici atama sistemini düzenlemesi zarurî hale geldiðini de söyleyen DES Baþkaný Avcý þu görüþlere yer verdi: “Eðitimin ekonomik yükü altýnda ezilen velilerimiz, çeþitli sosyal politikalarla okullarýn ve eðitimin aktif, ilgili bileþenleri haline getirilmelidir. Öðrencilerimiz, dershane mahkûmiyetinden kurtarýlmalý, sýnava endeksli eðitim sistemimizin neden olduðu bunalýmdan, onursuz bir yarýþtan gençlerimizi kurtarmalý, eðitim yaþamý boyunca çocuklarýmýzýn çocukluklarýný, gençlerimizin gençliklerini yaþayabilmelerini saðlamalýyýz. Eðitime ayrýlan bütçe yükseltilmeli, eðitim kalitesi bölgelere, illere ve semtlere göre büyük farklýlýklar göstermemelidir.”
Ekmek almaya giden çocuða molotoflu saldýrý ADANA’DA terör örgütü sempatizanlarýnýn düzenlediði izinsiz gösteride atýlan molotofkokteyli bakkala ekmek almaya giden 6 yaþýndaki çocuðun yanarak yaralanmasýna sebep oldu. Alýnan bilgiye göre, 14 Haziran tarihinde Sivas’ýn Ýmranlý ilçesi kýrsalýnda 3 terör örgütü mensubunun güvenlik güçlerince etkisiz hale getirilmesini bahane eden terör örgütü sempatizanlarý, Adana’da çeþitli semtlerde izinsiz gösterdi düzenledi. Þakirpaþa, Daðlýoðlu ve Gülbahçesi mahallelerinde izinsiz gösteriler düzenleyen göstericiler, polise havaifiþek, taþ ve molotofkokteyli ile saldýrdý. Çevik Kuvvet Þube Müdürlüðüne baðlý ekipler de göstericilere panzer ve toplumsal olaylara müdahale (TOMA) araçlarýyla müdahale etti. Gülbahçe Mahallesi Obalar Caddesi’nde düzenlenen gösteriler sýrasýnda terör örgütü PKK ve elebaþýsý Abdullah Öcalan lehinde sloganlar atan bir grup, kendilerine müdahale eden panzere molotofkokteylleriyle saldýrdý. Ailesiyle Bitlis’in Hizan ilçesinden þehre göç eden Bülent Altýn (6), olaylar sýrasýnda ekmek almak için, annesinin gönderdiði bakkala doðru hýzla koþarken, saldýrýlarýn ortasýnda kaldý. Yüzlerini poþularla kapatan bir grubun attýðý molotofkokteyli þiþesi küçük çocuðun üzerinde alev aldý. Bir anda alevler arasýnda kalan çocuða ilk müdahaleyi göstericileri daðýtmaya çalýþan güvenlik güçleri yaptý. Altýn, Adana Numune Hastanesine kaldýrýldý. Adana / aa
ELEMAN Takým arkadaþlarý arýyoruz. Pazarlama departmanýna yetiþtirilmek üzere elemanlar alýnacaktýr. 0(212) 655 88 59
Otomotiv Sektöründe Yetiþtirilmek üzere 4 yýllýk üniversite mezunu bayan sekreterler alýnacaktýr. DORA OTOMOTÝV Tel: 0(212) 422 22 23 Web Ofsette çalýþacak makina ustasý ve yardýmcýlarý aranýyor. (0535) 278 52 18 saidaydin@yeniasya.com.tr Kýrtasiye sektöründe deneyimli pazarlama elemaný araç kullanabilen Tel : 0(212) 544 19 20 Gsm: (0506) 860 95 68 Grafik ve Tasarým elemaný aranýyor. Tel : 0(212) 544 19 20 Gsm: (0506) 860 95 68 Özel Duyu Özel Eðitim ve Rehabilitasyon Merkezine Ýþitme Engeliler Öðretmeni alýnacaktýr. Ücret Dolgundur. (0532) 374 68 07 (0505) 778 34 39 Antakya/Hatay Sultanahmet bölgesinde ki otelimiz için Ýngilizce bilen bay resepsiyon elemaný aramaktayýz. Ýrtibat tel : 0(212) 528 95 32 E Ehliyetli Kamyon Þoförü aranýyor. 0(212) 671.51.71 ÝHRACATÇI FÝRMALARLA Telefon trafiðini yürütebilecek seviyede Ýngilizceye vakýf yüksek okul mezunu tesettüre riayet eden Bir Bayan Elemana ihtiyaç vardýr. Çalýþma yeri
Rize'nin Pazar Ýlçesidir. Ýrtibat Telefonu: (0542) 223 82 11
KÝRALIK DAÝRE
Sahibinden Denizli'de Kiralýk zemin dükkân Bayrampaþa Ulu Cami Yaný Ulu Çarþý Ýþhanýnda zemin 11 nolu dükkân Kaloriferli-Kapalý Otoparklý Ýþyeri 300 TL (0533) 712 48 06 Sahibinden Denizli Mehmetçik mahallesi Diþ Hastanesi yanýnda Kombili Daire 100m2 2+1 Yeni Bakýmdan çýkmýþ 280 TL (0533) 712 48 06 75 m2, 1+1, 4 katlý, 1.KAT, Bina yaþý 5-10 yýl arasý, 500 TL depozit, kira 350 TL 0(212) 640 58 88 3+1, kombili, masrafsýz, orta kat, 120 m2, bina yaþý 5-10 yýl arasý, 3 katlý, 2.kat, kat kaloriferli, krediye uygun 700 TL (0536) 313 81 79 90 m2, 2+1, bina yaþý 5-10 yýl arasý, 3 katlý, 3.kat, doðalgaz sobalý kiralýk daire 500 TL kira, 1000 TL depozit (0536) 313 81 79
SATILIK DAÝRE
ASYA TERMAL KIZILCAHAMAM Tatil Köyü'nde SATILIK Devre mülk. 15.Dönem TemmuzAðustos (Sayran Konaklarý B2-2-15) ve 19.Dönem Aðustos-Eylül(Park Evleri C1-065-19) Müracaat Tel:0532-2637221 Kumburgaz 'da Sahibinden satýlýk dubleks daire 180m2 130.000TL Krediye Uygun 0542 512 54 28 Þirinevler 'de Hürriyet
MAZLUMDER’den LYS kriz masasý MAZLUMDER Ankara Þubesi avukatlarý LYS sýnalarýnda baþörtülü kýz öðrencilere hukukî destek saðlamak üzere bir kriz masasý oluþturacak. LYS sýnalarýnda baþörtüsüyle giren adaylarýn sýnava alýnmamalarý durumunda, hukukî destek verme kararý alan MAZLUMDER, üniversite adaylarýnýn kýyafetlerinden dolayý sýnava alýnmamalarý durumunda, dernek avukatlarýna ulaþýp yardým talebinde buluna bileceklerini duyurdu. Sýnavlarda sorun yaþayan adaylar MAZLUMDER Ankara Þubesi’nin Kurumsal (0541) 435 77 95 nolu telefon numarasýný arayýp destek isteyebilecek. Ankara / Yeni Asya
Karnelerini alamadýlar
Evlerinden bakkala ekmek almaya giden 6 yaþýndaki çocuk terörün hedefi oldu. FOTOÐRAF: AA
Y seri i l â n l a r Turizm ve Eðitim Sektöründe çalýþacak
EÐÝTÝM BÜTÇESÝ YÜKSELTÝLMELÝ
mahallesinde Sahibinden satýlýk kombili asansörlü 120m2 daire 115.000TL 0542 512 54 28 BARLADA Göl Manzaralý 3 kat saðlýk ocaðýnýn önünde 0537 464 41 31 0536 599 39 40 Kemal Karta Satýlýk Triplex 350m2 kapalý alan 500m2 müstakil bahçe, deniz manzaralý. Beylikdüzü, Kavaklý, Ýstanbul 0532-2366370 Küçükköy Yenimahalle'de 3.Kat 100 m2 Doðalgazlý-Kombili Tapulu-Krediye uygun 120 bin lira Acil ihtiyaçtan satýlýk azda olsa pazarlýk payý var. 0537 712 39 91 400 TL Taksitle Tamamý 39.300 TL'den baþlayan fiyatlarla Samsun Panorama Evlerinde Site içerisinde % 82 yeþil alan, yarý olimpik açýk havuzu, fitness saðlýk kabini, oyun merkezi, çocuk oyun parký, 24 saat güvenlik, kamelyalar, otoparklar hayalinizdeki yaþama merhaba demek için Arsa Bizim Ýnþaat Bizim Ev Sizin Erken Gelen Kazanýyor Kampanyasýný Kaçýrmayýn. Çekiliþsiz kurasýz istediðiniz daireyi seçme imkaný Ön Kayýt Ýçin: Satýþ Ofisi:0362 428 07 65 Gsm: (0532) 494 85 00 www.alangayrimenkul.com.tr Sahibinden Denizli'de Üçler 800. yüzyýl Belediye Toki Konutlarýnda 3+1 Asansörlü Isý Ýzalasyonlu 120 m2 çevre düzenlemesi ve sosyal tesisleri faal 82.000 TL (0533) 712 48 06 Sahibinden Ankara Demetevler Metro Duraðýnda önceleri Poliklinik Olan iþyerinede uygun 1. Kat 3+1 Kombili Daire 150m2 Dükkan Üstü
1. Cad. Hülya Ap. 3/3 85,000 TL. (0533) 712 48 06
SATILIK ARSA Sahibinden satýlýk Tarla
Saray kurtdere köyünde 500m2 köyiçi meraya cepheli elektrik, su, yol mevcut anaasfalta 200m mesafede 0282 726 91 49 Sakarya Kaynarcada Ýstanbula 100 dakika mesafede dönümü 10.000'den 20.000'e kadar müstakil tapulu araziler 0536 770 04 97 Arnavutköy 'de 250m2, 15.000 TL Yarý peþin yarýsý taksitli 0532 344 26 71 Yalova Fevziye köyünde asfalt cepheli 4200m2 85.000TL 0532 631 12 25 Yalova 'da Sahibinden 2300m2 arazi 80.000TL 0532 631 12 25 Arnavutköy 'de Sahibinden yerleþim içerisinde elektriði, suyu çekilebilir. 500m2 tamamý 22.000 Yarý peþin yarýsý vadeli Hemen tapulu arsa, 0(212) 597 99 21 (0532) 552 5973 Trakya'nýn muhtelif yerlerinde sanayi-tarým hayvancýlýk veya kýsa ve uzun vadeli yatýrýmlýk imarlý, imarsýz arsa ve tarlalar için arayýn. Abdullah Gürman (0532) 323 94 27 - 0(282) 653 66 67 0(282) 651 66 40 www.gurmanarsaofisi.com Çorlu/Tekirdað
VASITA Kamyonet BMC çift kapýlý tek kabin 3000'lik hürtürlü kamyon alýnýrsatýlýr. Merkez: 0212 832 35 77
RÝZE'DE merkeze baðlý Gündoðdu beldesi 29 Ekim Ýlköðretim Okulu 4. sýnýf öðrencisi Recep Can Ýslamoðlu, (10) önceki gün öðle teneffüsünde okul dýþýna çýktý. Yolun karþýsýna geçmeye çalýþan Ýslamoðlu’na, O. N. M. (41) yönetimindeki 53 AH 797 plâkalý otomobil çarptý. Rize Eðitim ve Araþtýrma Hastanesinde kaldýrýlan Ýslamoðlu, yapýlan müdahaleye raðmen kurtarýlamadý. Öte yandan Konya’da ilköðretim 6. sýnýf öðrencisi, karne alacaðý gün 8 katlý bir apartmanýn çatý katýndaki evlerinin penceresinden düþerek öldü. Polis olayý soruþturuyor. Rize - Konya / aa
SERÝ ÝLANLARINIZ ÝÇÝN email: reklam@yeniasya.com.tr Fax: 0 (212) 515 24 81 MaltepeÞube:02164276464 BaðcýlarÞube:02126735757 2006 GAZELLE sobol çok temiz 44.500 km de vade ve takas olur, gaz 2752 model, 44500 km de, motor hacmi 18.012.000 cm3, motor gücü 101125 arasý, beyaz renk, manuel vites, dizel yakýt, takaslý, ikinci el 10.000 TL. 0(212) 640 58 88 2003 model Transit connect 160,000 km 12.000 TL kapalý kasa (0532) 365 06 37 /Ankara 2005 model Transit connect 151,000 km 14.000 tl kapalý kasa (0532) 365 06 37 /Ankara
ÇEÞÝTLÝ Kombi Bakým tesisat iþleri yapýlýr. 0533 926 66 75 Ateþ Otogaz 'da Ýtalyan sistemlerinde Þok Kampanya TOMASETTO 1050TL T4-BLUE 850 TL GAZELÝ 1250TL kartlara 10 taksit biryýl kesintisiz yol yardým Topkapý 0212 482 95 90 Maslak 0212 286 98 00 Ýkitelli 0212 549 75 21 Gebze Abdi Ýpekçi Mahallesinde (Tren Ýstasyonu Yaný) bulunan "Ucuzluk Japon Pazarý" Dükkânýmý Uygun Þartlarda Devretmek Ýstiyorum. (0537) 334 58 94 Acele Devren Satýlýk veya Kiralýk Pastane (0539) 260 53 08/Fatih
DÜNYA
Y
18 HAZÝRAN 2011 CUMARTESÝ
7
Mahmud Abbas: Ýsrail yerleþimleri durdursun
GELEN SURÝYELÝ SAYISI 10 BÝN’E YAKIN—
Suriye’deki olaylardan kaçarak, sýnýr köylerinden kontrollü bir þekilde Türkiye’ye giren Suriyelilerin sayýsý 9 bin 693’e ulaþtý. Alýnan bilgiye göre, Türkiye’ye gelen Suriye vatandaþlarýnýn sayýsýnýn 8 bin 904’den, dün gelenlerle birlikte 9 bin 693’e ulaþtýðý, gelenlerin tamamýnýn kayýt altýna alýndýðý öðrenildi. Türk Kýzýlayý tarafýndan ikisi Yayladaðý, ikisi Altýnözü ve birisi Reyhanlý ilçesinde olmak üzere kurulan toplam 5 geçici çadýr kentte, Suriyelilere saðlýk hizmetinin yaný sýra 3 öðün yemek verildiði ve bütün ihtiyaçlarýnýn karþýlandýðý belirtildi. Bu arada çadýr kentte kalan Suriyelilere, Ýnsan Hak ve FOTOÐRAF: AA Hürriyetleri Ýnsanî Yardým Vakfý (ÝHH) tarafýndan yiyecek, içecek, mama ve çocuk bezi gönderdiði gözlendi. Hatay / aa
FÝLÝSTÝN lideri Mahmud Abbas’ýn, Ürdün’de görüþtüðü ABD yönetimi temsilcilerine, Batý Þeria’da Ýsrail’in Yahudi yerleþim yeri inþasýný durdurmasý taleplerinde ýsrarlý olduklarýný söylediði bildirildi. Filistinli görüþmeci Nebil Þaat’ýn yaptýðý açýklamaya göre, Abbas iki Amerikalý temsilciyle görüþürken, 1967 savaþý öncesi sýnýrlara dayanan iki devletli çözüme iliþkin ABD Baþkaný Barack Obama ile ayný görüþü paylaþtýðýný ancak yerleþim yeri inþasý faaliyetlerinin durdurulmasýnda ýsrarlý olduðunu vurguladý. Ýsrail ile Filistin arasýndaki barýþ görüþmeleri, Eylül ayýnda Ýsrail’in, Batý Þeria’daki Yahudi yerleþim yeri inþaatlarýnýn dondurulmasýyla ilgili ilân ettiði moratoryumun süresinin sona ermesi üzerine kesilmiþti. Filistin, Ýsrail yeni bir moratoryum ilân etmeden görüþmelere devam etmeyi reddetmiþti. Ýsrail ise hiçbir ön þart olmadan görüþmelere devam edilmesini istiyor. Obama’nýn barýþ görüþmelerine yeniden baþlanmasýna iliþkin son çaðrýsýnda, yeni Yahudi yerleþim yerleri inþasýnýn dondurulmasýndan bahsedilmedi. ABD yetkililerinin, Filistin’in söz konusu talebinin, barýþ görüþmelerine yeniden baþlamak için hayatî önemde olmadýðý görüþünü destekler yönde tutum takýndýðýna iþaret ediliyor. Kudüs / cihan
GAZZE’YE ÝLÂÇ GEÇÝÞÝNE ÝZÝN TÜRK Kýzýlayý tarafýndan gönderilen ilâçlarý taþýyan bir TIR’ýn Erez sýnýr kapýsýndan Gazze Þeridi’ne geçiþ yaptýðý bildirildi. Ýsrail basýnýnýn haberine göre; týbbi malzeme, bandaj ve ilaçlardan oluþan yardýmlar Ürdün üzerinden Ýsrail’e geldi. Ýsrailli yetkililer, gerekli prosedürleri yerine getiren Kýzýlay’ýn kendileriyle koordinasyon içerisinde yardým gönderdiðini belirtti. Ýsrail Radyosu, Filistin’deki bazý anlaþmazlýklar dolayýsýyla Gazze Þeridi’nde son günlerde ilâç sýkýntýsýnýn baþ gösterdiðini duyurdu. Ýsrailli yetkililer ise týbbî yardým geçiþinin ilâç kriziyle ilgili olmadýðýný, sevkýyatýn rutin bir uygulama olduðunu kaydetti. Tel Aviv / cihan
Esad gitmeden dönmeyiz SURÝYE’DEKÝ ÝÇ KARIÞIKLIKTAN KAÇARAK TÜRKÝYE’YE SIÐINAN SURÝYELÝLER, CUMHURBAÞKANI ESAD, GÝTMEDEN ÜLKELERÝNE DÖNMEYECEKLERÝNÝ SÖYLÜYOR. SURÝYE’DEKÝ olaylardan kaçarak Hatay sýnýrýndaki Güveççi Köyündeki yakýnlarýnýn yanýna yerleþen Suriye vatandaþlarý, olaylar sona erinceye kadar ülkelerine dönmek istemediklerini söyledi. Güveççi Köyündeki yakýnýn yanýna yerleþen, adýný açýklanmasýný istemeyen bir kiþi, Türkiye sýnýrýna yakýn Harapjoz Köyünde Suriyeliler tarafýndan kurulan çadýr kentte yiyecek ve su bulunmadýðýný, oradaki insanlarýn geceleri Türkiye tarafýna geçerek ailelerine yardým kuruluþlarýndan gelen çocuk mamasý, bez ve süt aldýklarýný anlattý. Ayný kiþi, Suriye’ye dönmeleri halinde kötü bir akýbetle karþýlaþacaklarýný, dönenlerden bazýlarýnýn öldürüldüðü duyumlarý aldýklarýný ifade etti. Cisr Eþ Þuður kasabasýnda ayaðýndan yaralanan ve çadýr kentte birkaç haftadýr kalan bir Suriyeli, isminin açýklanmamasý þartýyla, Suriye Cumhurbaþkaný Beþþar Esad gitmeden dönmeyeceklerini, geri dönmeleri halinde akýbetlerinin ne olacaðýný bilmediklerini ifade etti. Yaralý
Suriyeli, yakýnlarýndan 3 kadýnýn kasabaya giren askerlerin tecavüzüne uðradýðýný öne sürdü. Ayný Suriyeli, halka ateþ eden güvenlik güçlerinin Suriyeli olmadýðýný, farklý bir ülkeden getirildiðini ve kollarýnda yeþil bandaj bulunduðunu iddia etti. Suriye’nin Cisr Eþ Þuður kasabasýndan eþi ve 2 yaþýndaki çocuðuyla Güveççi Köyündeki akrabalarýna üç gün önce geldiklerini belirten Abdulkadir Hayma (24), Türkiye’nin yardýmlarýnýn olmamasý halinde çok zor durumda kalacaklarýný kaydetti. Hayma, Türkiye’ye gelmeden önce iki aydýr Suriye’nin Harapjoz Köyünde kurduklarý derme çatma çadýr kentte kötü þartlar altýnda kaldýklarýný ve çocuklarýnýn hastalanmasý üzerine Türkiye’ye girme kararý aldýklarýný bildirdi. Suriye askerlerinin kadýn, erkek, çocuk ayrýmý yapmadan herkese ateþ ettiðini, kiminin yaralandýðýný, kiminin öldüðünü ifade eden Hayma, Suriye Cumhurbaþkaný Beþþar Esad yönetimi býrakmadan ülkelerine dönmek istemediklerini söyledi. Hatay / aa
ÇADIR KENTTE SIKINTI VAR
Mülteciler çadýr kentlerde zor þartlar altýnda yaþýyor.
SURÝYE’DEKÝ olaylardan kaçarak Hatay ilinin Yayladaðý ilçesi Güveççi Köyü yakýnýnda kurduklarý çadýr kentte kalan Suriyelilerin hayat mücadelesi devam ediyor. Suriye’nin kuzeyindeki Cisr Eþ Þuður kasabasýndan kaçarak Türkiye sýnýrýna yakýn Harapjoz Köyünde çadýrlar kurarak hayatlarýný sürdürmeye çalýþan yaklaþýk 300 Suriyeli, yiyecek, içecek ve ilâç sýkýntýsý çekiyor. Suriye topraklarýndaki çadýr kente giren AA ekibi, orada kalanlarýn hayatlarýný görüntüledi. Kurduklarý derme çatma çadýrlarda kalan Suriyelilerin kirli dereden su içtiði ve çocuklarýn burada yüzdüðü gözlendi. Burada kalan Kadir Basim, 15 bin silâhlý Suriye güvenlik gücünün þehir ve civardaki köylere gerek evlere baskýnlar düzenlediðini söyledi. Askerler köylerden çekildikten sonra evlerine dönen köylüler, deðerli eþyalarýnýn askerler tarafýndan yaðmalandýðýný belirtti. Basim, kasabadan kaçan ve daha sonra evlerine dönen köylülerin güvenlik güçleri tarafýndan bilmedikleri yerlere götürüldüðünü ve orada iþkenceye maruz kaldýðýný kaydetti. Yayladaðý - Güveççi / aa
Zevahiri, ABD’nin hedef tahtasýnda
ABD Genelkurmay Baþkaný Oramiral Mike Mullan, terör örgütü El Kaide’nin öldürülen lideri Usame bin Ladin’in yerine getirilen Eymen El Zevahiri’yi de yakalayarak öldürme sözü verdi. El Kaide’nin ABD için hâlâ tehdit oluþturduðunu söyleyen Mullen, Bin Ladin’de baþarýlý olduklarý “yakala ve öldür” yönte mini El Zevahiri’de de uygulayacaklarýný belirtti. Oramiral Mullen, gazetecilere yaptýðý açýklamada, El Kaide’nin iki numaralý ismi El Zevahiri’nin yeni lider olmasýnýn kendisi açýsýndan sürpriz olmadýðýný da kaydetti. Bin Ladin, Amerikan komandolarýnýn Pakistan’ýn Abodabad kentinde 2 Mayýs’ta düzenlediði operasyonda öldürülmüþtü. Ankara / aa
Müslüman Kardeþler, Kýpti Patriði ile görüþecek
MÜSLÜMAN Kardeþler Örgütü Yürütme Konseyi Rehberi Muhammed Bedii’nin Salý günü, Mýsýr Kýpti Patriði Baba 3. Þenuda ile bir araya geleceði bildirildi. Mýsýr’da yayýmlanan baðýmsýz El Masri El Yovm gazetesinin internet sitesinde yer alan habere göre, Rehber Muhammed Bedii ile Patrik Baba 3. Þenuda, Abbasiye Saint Mark Katedrali’nde ger çekleþmesi planlanan görüþmede, Müslüman Kardeþler ile Kýpti azýnlýk arasýndaki diyalog sürecini ele alacak. Gazeteye konuþan bir kaynak, söz konusu toplantýnýn, teyit edilmemekle birlikte Müslüman Kardeþler ile Kýptiler arasýndaki iliþkilerde yeni bir sayfa açmak için tasar landýðýný söyledi. Kahire / aa
Yemenli muhalifler, yönetimi devralmak için iktidar sahipleriyle müzakere yapýyor.
Yemen’de yönetimin devri pazarlýðý sürüyor YEMEN’DE süren halk ayaklanmalarýnda, Devlet Baþkaný Ali Abdullah Salih’in Suudi Arabistan’a tedaviye gitmesinden sonra baþkanlýða vekâlet eden Abdrabbu Mansur Hadi ile muhalefet arasýndaki yönetimin devri pazarlýklarýnýn 3. haftasýna girildi. Gençlik Devrimi sözcüleri, Hadi’nin geçiþ sürecine yapýcý katkýlar vermeye hazýr olduðunun farkýnda olduklarýný fakat ekonomik sorunlarýn öncelik taþýdýðýný söyledi. Sözcülerden Remzi El Sanavi, muhalefet olarak her zaman yapýcý ve barýþcýl bir tavýr sergilediklerini ve Salih sonrasý Hadi’nin üzerinde oluþan baskýnýn farkýnda oldukla-
rýný aktardý. Sanavi, ‘’Biz eylemlerimize devam edeceðiz ve geçici hükümet kurulmasýnýn kabinde yapýlacak seçimlerin takipçisi olacaðýz. Bütün bu süreçte Hadi’ye düþen belli baþlý görevler var, ama onun öncelikle akaryakýt kýtlýðý, elektrik kesintileri ve gýda karaborsasý konusundaki sorumluluklarýnýn da farkýndayýz. Bu problemlerin çözümüne kadar aceleci davranmayacaðýz’’ dedi. Bu arada baþþehir Sana’da bugün de muhalefet ve yönetim taraftarý gruplarýn protesto hazýrlýklarý i çinde oldukla rý ve meydanlara doðru yürüyüþlerin baþladýðý belirtildi. Sana / aa
Mevlânâ’nýn öðütleri kilisede tartýþýldý Ekonomik krizin ardýndan gösterilerle sarsýlan Yunanistan'da Baþbakan Papandreu çareyi kabineyi yenilemekte buldu.
Papandreu, yeni kabineyi belirledi YU NA NÝS TAN Baþ ba ka ný Yor go Papandreu, yeni kabinesini belirledi. Yunanistan Hükümet Sözcüsü Yorgo Petalotis, Yunanistan Dýþiþleri Bakanlýðý’na Dimitri Druças’ýn yerine, Avrupa Parlamentosu (AP) milletvekili Stavros Lambrinidis’in, Maliye Bakanlýðý’na þu ana kadar Savunma Bakaný olarak görevini yürüten Evangelos Venizelos’un, Savunma Bakanlýðý’na ise bugüne kadar Venizelos’un yardýmcýsý olan Panos Beglitis’in atandýðýný açýkladý. Maliye Bakanlýðý’na atanan Veni ze los’un ay rý ca Baþ ba kan Yar dýmcýsý olarak da görev yapacaðý bildirildi. Birçok bakan görev yerle ri deðiþerek kabinede kaldý.
KOMÞU BORÇ BATAÐINDA AVRO Grubu Baþkaný ve Lüksemburg Baþbakaný Jean-Cluade Juncker, Yunanistan’a yeni yardým paketi konusunda kararýn Eylül ayýna býrakýlmasýnýn iyi bir fikir olmadýðýna inandýðýný söyledi. Juncker, Alman gazetesi Tagesspiegel’e yaptýðý açýklamada, Almanya’nýn Yunanistan’a yardým konusunda kararýn sonbaharda verilmesini istediðini hatýrlatarak, ‘’Kararýn Eylül ayýna ertelenmesini kabul etmemiz gerektiði görüþünde deðilim’’ dedi. Yunanistan’a verilecek ikinci kurtarma paketinde özel sektör kreditörlerinin katýlýmýnýn olacaðýný vurgulayan Juncker, bu katýlýmýn gönüllülük esasýna dayanmasý gerektiðini yineledi. Avrupalý yetkililer, Yunanistan’ýn borç sorununu çözmek için hazýrlanmasý planlanan ikinci finansal yardým paketinin nihai kararýnýn, en erken Temmuz ayý ortasýna ötelenebileceðini açýklamýþlardý. Bu arada Yunanistan Baþbakaný Yorgo Papandreu'nun dün sabah yaptýðý kabine deðiþikliðinin ardýndan görevlerine atanan bakanlar, Yunanistan Cumhurbaþkanlýðý'nda düzenlenen törenle yemin ederek göreve baþladý. Atina-Frankfurt / aa
HOLLANDA’DA çeþitli göçmen kuruluþlarýn organizasyonuyla bir araya gelen farklý dinlere mensup uzmanlar, Mevlânâ’nýn ünlü ‘’Yedi Öðüdü’’nü tartýþtý. Baþþehir Amsterdam’da Protestan Petrus Kilisesi’nde düzenlenen programa katýlan Müslüman Hristi yan, Musevi, Hindu, Hümanist, Sufi ve Budist inançlarýna sahip bilim adamlarý, Mevlânâ'nýn yýllar önce seslendirdiði söylemlerin günümüz dünyasý sorunlarýna reçete olarak sunulabileceðini dile getirdi. Mesnevî’den bazý beyitlerin Farsça okunmasýyla baþlayan programda, daha sonra uzmanlar, kendi inançlarý doðrultusunda Mevlânâ’nýn felsefesini ele aldý. Programýn düzenlenmesinde emeði bulunan, iki sene önce Mesnevî’yi Hol lan da ca ya çe vi ren Hol lan da lý Müslüman Abdulwahid van Bom mel, týpký Mevlânâ’nýn dediði gibi farklý din mensuplarýný bir araya geti-
rerek, karþýlýklý diyaloðu arzuladýklarýný söyledi. Zamanlar üstü olarak deðerlendirdiði Mevlânâ felsefesi ve öðütlerinin dünya barýþýnýn saðlanmasýnda önemli rol oynayabileceðine deðinen Van Bommel, ‘’Mevlânâ’nýn felse fe si, söz le ri, ö ðüt le ri, gü nü müz dünyasý sorunlarý için çözüm içeriyor. Çünkü sözleri zaman üstüdür. Temel manalarý vardýr. Hem çok basit hem çok derin... Mevlânâ’nýn felsefesinde bir zamansýzlýk var. O çok müstesna bir durumdur. Her þair, sufi bunu bulamaz. Demek ki Allah’tan bir il ham aldý ve ilhama göre o derin sözleri bize miras býraktý. Biz o kelimeleri, o hikmetleri kullanmazsak aptalýz’’ diye konuþtu. Hollanda’da bir kilisede Mevlânâ’yý tanýtmaya çalýþmalarýnýn mutluluk verici olduðunu kaydeden Van Bommel, ünlü düþünürün eserlerini tercüme etmeye çalýþtýðýný hatýrlattý. Amsterdam / aa
8
18 HAZÝRAN 2011 CUMARTESÝ
MEDYA POLÝTÝK
Y
MÜ öðretim üyesi Prof. Dr. Mustafa Þentop: vehbihorasanli@ttmail.com
Farký fark edelim vrupa’nýn emperyalist zalimleri” Libya’yý bombalayarak çoluk çocuk demeden kan döküyor. Kaddafi denilen acýmasýz diktatör ise saltanatýný devam ettirebilmek için halkýn gözyaþlarýna bakmýyor bile. Bu durum ister istemez 90 yýl önceki Osmanlý saltanatýnýn yýkýlýþýný akla getiriyor. Tarihi olmadýk yalanlarla istedikleri gibi düzenlemeye çalýþanlarýn kulaklarý çýnlasýn… Bu yazýda elbette saltanatý övecek deðilim. Isýrýcý saltanat, Emevilerin, Müslümanlar içine attýðý en büyük bid’attan bir tanesidir. Ýslâmiyet’in kabul ettiði devlet sistemi, cumhurî bir rejimdir; fakat kâðýt ve resimden ibaret bir cumhuriyet deðil adalet mekanizmasýnýn güçlü olduðu, insan haklarýna dayalý bir devlet yönetimidir. Bugün Batýda uygulanan temsili parlamenter sistem bir baþka ifade ile demokrasi, Ýslâm’a en yakýn yönetim biçimidir. Evet, adalet-i izafiyeyi (yani tam adalet mümkün olmadýðýnda uygulanan ferdin hukukunu nazara almayan nisbî adaleti) esas alan saltanat sistemi tam 1200 yýl boyunca bütün dünyada devam etti. 20. Yüzyýlýn baþýnda Osmanlý devleti ile birlikte bütün büyük saltanatlar yýkýldý ve yerine demokrasi ile yönetilen devletler kuruldu. Sadece küçük saltanat ülkeleri BirÝslâmýn ve Ýngiltere kaldý. tarihtekiâdil Maalesef günümüzde adý idarecilerini cumhuriyet olsa düþünelim. da faþist yöneBirdegünümüzde timlerin iþbaþýnda olduðu devletkendihalkýnýn lerin çoðu Müskatilidiktatörleri. lüman devletler. Aralarýndakifarký Bunlar da birer farkedelim,yeter. birer yýkýlýyor ve yýkýlacak. 2011 yýlýný yaþayan bizler tarihin bu sayfasýna þahitlik ediyoruz. Hüsnü Mübarek gibi diktatörler Mýsýr ve Tunus’ta çok fazla direnemediler. Halkýn caný yanmasýn, kan akmasýn diyerek iktidardan ayrýldýlar. Lâkin Kaddafi ve Esad gibi acýmasýz katiller saltanatlarýnýn korunmasý için var güçleri ile ayakta kalmaya çalýþýyorlar. Bu esnada binlerce insan ölmüþ, kardeþ kardeþi kýrmýþ, umurlarýnda bile deðil. Varsa yoksa kan dökerek elde ettikleri diktatörlüklerini muhafaza etmek, en büyük amaçlarý bu. Mukayese için bir de mazlûm Osmanlý Padiþahý Vahdeddin’e bakalým. Ýngiltere, Fransa ve Ýtalya gibi iþgalcilerin zulümlerine mani olmak için her türlü fedakârlýkta bulunuyor. Hatta el altýndan millî mücadeleyi destekliyor, boþta oturan Paþalarý Anadolu’ya gönderiyor. Ülkenin parçalanmasýna sebep olacak Sevr Barýþ Anlaþmasýný imzalamýyor. Kan dökülmesine sebep olabilecek iki baþlý devletin ortaya çýkmamasý için Ýstanbul’u ve saltanatý terk ediyor. Ýstese hazineyi ve Topkapý Sarayýný yaðmalayýp kendisine ve ailesine ömür boyu yetecek kadar serveti, elinin tersi ile itiyor ve vataný terk ediyor. Yunanlýlara karþý kazanýlan zaferden sonra Ankara hükümetinin elini kuvvetlendirmek için Lozan’a Ýstanbul hükümetinden temsilci katýlmasýný istemiyor. Buna raðmen Ýsmet Ýnönü ve heyeti gizli anlaþmalar yaparak çok kötü bir barýþ anlaþmasýna imza atýyorlar. Lozan, o kadar kötü ve yeni kurulan devleti zor durumda býrakan anlaþmadýr ki, kabul edilmesi hâlâ mümkün olmayan maddelerden bir tanesini anlatýrsam bana hak vereceksiniz. Ýstanbul ve Çanakkale boðazlarýnýn serbest bölge statüsünde bulunacaðý ve sahilden itibaren belirli bir bölgenin asker bulundurmayacak þekilde silâhtan arýndýrýlacaðý hükme baðlanmýþtýr. Bir ülkenin egemenlik haklarýnýn tamamen ayaklar altýna alýndýðý bu madde, Sovyetler Birliði’nin 1936 yýlýnda talebi ile deðiþtirilmiþtir. Montrö’de Boðazlarýn statüsü yeniden ele alýnmýþ Stalin’in “Karadeniz Limanlarý düþman savaþ gemilerine açýk hâle geliyor” endiþesi giderilmiþtir. Tam 10 sene bu çok hatalý anlaþma maddesinin gereði uygulanmýþ, iþgalcilerin menfur emellerine âlet olunmuþtur. Lozan’ýn açýklanan diðer maddeleri de ülkemiz adýna birer felâkettir. Lâkin yeterince tartýþýlmamýþtýr. Konu çok geniþ olduðundan bu hamur çok su götürür. Biz burada hainlikle suçlanmýþ hatta mutfak masraflarýný ödeyemediði için cenazesine haciz konmuþ bir padiþahýn fedakârlýðýný hatýrlayarak Osmanlý adil padiþahlarýný düþünelim. Günümüzdeki kendi halkýnýn katili diktatörlerle aralarýndaki farký fark edelim, yeter. Rabbim, bütün insanlýðý ve baþta Müslüman kardeþlerimizi kanlý katillerden ve zalimlerden korusun…
“A
‘‘
Baþlangýç maddeleri resmî idelolojilerin saklandýðý yerdir
(...)O halde sizin önerdiðiniz anayasa çok kýsa bir anayasa olacak... Oldukça kýsa... Birçok konunun anayasayla düzenlenmesi gerekmiyor. Türkiye’de anayasalar, özellikle 82 anayasasý niye uzun, niye bu kadar karmaþýk. Bu amaçlanmýþ bir þey. Türkiye’de 60 darbesiyle vesayetçi ideoloji kurulmuþ. Seçimle iþbaþýna gelemeyecek bir siyasi ideolojiyi seçimi kazanmasa da nasýl iktidarda tutarýz? Türkiye’de darbe anayasalarý bunun formülüdür. Bürokratik oligarþinin ipleri elinde tutmasýný saðlamak için anayasa çok önemli. Çok açýk olmamasý, bürokratik oligarþiye sýkýþtýðý zaman manevra imkâný saðlýyor. O yüzden, anayasalar bu kadar uzun ve bu kadar yoruma müsait.
Anayasa asýl kýsa olduðu zaman yoruma açýk olmaz mý? Öncelikle Anayasa Mahkemesinin doðru yapýlandýrýlmasý gerekiyor, Parlamento’nun daha çok üye seçmesi lazým. Nihayetinde ipleri elinde tutan Anayasa Mahkemesi. Onu bu rolden çýkarmamýz gerekiyor. Ýkincisi Anayasa Mahkemesi, anayasa deðiþikliklerini denetleyememeli. Anayasa deðiþiklikleri, referanduma sunulmalý. O zaman sýk sýk referanduma mý gideceðiz? Hayýr, anayasa kýsa olursa deðiþiklik yapma ihtiyacý hasýl olmayacak.
sindedir. Biz de anayasadaki ‘deðiþtirilemez’ maddesiyle koruyoruz” þeklinde bir hava vermesi de yanlýþ. Bu maddeleri millet benimsiyorsa deðiþtirilmez zaten. Neyi, kime karþý koruyorsun? Baþkent, bayrak, resmi dil... Bu maddeler deðiþtirilsin, diyen kimse yok. Bu konuda “Benim kýrmýzý çizgim bunlardýr” demek abesle iþtigal, lüzumsuz bir þey.
‘‘
Baþlangýç kýsýmlarý resmî ideolojinin saklandýðý yerdir. Dünyada baþlangýç kýsmý olmayan çok anayasa var. Bizde de 1924 anayasasýnýn baþlangýç kýsmý yok. 1961, 1982 anayasalarýnda niye baþlangýç var.
Siz, anayasanýn baþlangýç kýsmý olmamalý, diyorsunuz. Neden? Çünkü baþlangýç kýsýmlarý resmi ideolojinin saklandýðý yerdir. Dünyada baþlangýç kýsmý olmayan çok anayasa var. Bizde de 1924 anayasasýnýn baþlangýç kýsmý yok. 1961, 1982 anayasalarýnda niye baþlangýç var? Çünkü neden darbe yaptýklarýný açýklamalarý lâzým. Diyorlar ki, ideolojisiz bir baþlangýç kýsmý olabilir, insani deðerlerden bahsedelim. Ama biz oraya ne yazarsak yazalým, bugüne ait bir þey olacak. Bir çok kavram vardýr ki, yenidir; hukuk devleti, sosyal devlet... Belki ilerde baþka bazý kavramlar çýkacak. Benim kanaatime göre anayasa madem ki bir sözleþme, burada sadece maddeler bulunsun.
24 anayasasý resmî ideolojisi olmadýðý için mi 61 anayasasýndan daha iyi? 1924 anayasasýnda eksikler var; hukuk devleti ilkesi yok, temel hak ve özgürlüklerle ilgili düzenlemeler eksik. Ama kâðýt üzerinde, anlayýþ olarak 1961’e göre daha doðru bir anayasa. Bürokratik oligarþi gibi bir yapýlanmayý öngörmüyor. Resmi devlet ideolojisi benimsemiyor. (...) CHP, ilk üç madde deðiþtirilemez olarak kalsýn, diyor. Siz ne diyorsunuz? Deðiþtirilmezlik hukuken, ahlaken problemli birþey. Hiçbir kuþak kendisinden sonraki kuþaklarýn iradesini baðlayamaz. Bunun ötesinde anayasanýn “Bu maddeler tehlike içer-
Hiçbir madde için mi deðiþtirilmezlik ilkesi olmamalý? Þahsi kanaatim, hiçbiri için olmamalý. Belki birinci madde için kalabilir. Ama birinci madde de 1924’te, iki sene önce saltanat kaldýrýlmýþ, olur ki saltanat taraftarlarý vardýr diye getirilmiþ. Aradan bu kadar zaman geçmiþ, Türkiye’de saltanatçý tek bir düþünür bile yok... Bunun Türkiye’de reel bir karþýlýðý yok. Ama sembolik olarak denilirse “koruma olsun”, olsun... Devletin nitelikleriyle ilgili ikinci madde için öneriniz ne? Ýkinci maddede “demokratik, laik, sosyal hukuk devleti”nin önünde hukuki olmayan nitelendirmeler var. Mesela ne demek “toplumun huzuru”, nedir “milli dayanýþma”? “Atatürk milliyetçiliðine baðlý” ama “insan haklarýna saygýlý”; saygý duyuyor ama her zaman uymak zorunda da deðil. Bu maddede devletin en azýndan “insan haklarýna saygýlý” ya da “baðlý” olma niteliði olmalý. Konuþan. Tuðba Tekerek, Taraf, 17 Haziran 2011
AKP’nin gizlediði bir baþarýsý! SALI akþamý, Kanal 24’te Gökhan Gökçe’nin sunduðu “Gündem Özel” programýnda eðlenceli bir olay oldu. Konu AK Parti’nin yüzde 50’lik baþarýyý nasýl yakaladýðýydý... Söz bana geldiðinde, baþladým örnekler vermeye... Yollar, uçaklar, filan derken aklýma bir þey daha geldi. “Bir konu daha var ki AK Parti politikalarýnýn baþarýsýdýr ama parti bunun reklamýný yapamadý, yapamýyor” dedim. Tabii herkes merak etti. Baþladým anlatmaya... Üç-beþ cümle söylemiþtim ki Star gazetesinin Yayýn Yönetmeni Mustafa Karaalioðlu zarif bir söz çalýmýyla lafa karýþtý. Topu benden alýp sürmeye devam etti: TOKÝ, saðlýk, vs., vs. Niye böyle yaptý? Çünkü Kanal 24 gibi, Ýslami deðerlere hassas bir kanaldaydýk ve ben þarapçýlýktan söz ediyor, AKP döneminde þarapçýlýðýmýzýn nasýl geliþtiðini anlatýyordum. Bu örneði aklýma ne getirdi? Anlatayým... *** Seçim günü bir gazete ilavesinde çýkan yazý, “Allah söyletiyor” durumuydu. Yazý þarap sektöründeki “Türk mucizesinden” söz ediyordu ve özetle þöyle diyordu: “Þarap sektörümüz son 10 yýlda büyük atýlým yaptý... Hem üzüm kalitemiz yükseldi,
‘‘
Hangi partinin ekonomi politikalarý þarap sektörünü kalkýndýrdý? Hep beraber söylüyoruz: “AK Parti!” Evet, içki sektörümüz de AK Parti döneminde büyük bir ilerleme saðladý.
hem de þarap kalitemiz... Artýk rahatlýkla uluslararasý piyasalarda yarýþa girebiliyoruz...” Bir dakika! Bir dakika! Bu baþarý hangi dönemde yakalandý, demiþtiniz? Son 10 yýlda, öyle mi? Peki son 10 yýlýn, 8 yýl 7 ayýnda hangi parti hükümetteydi? Hangi partinin ekonomi politikalarý þarap sektörünü kalkýndýrdý? Hep beraber söylüyoruz: “AK Parti!” *** Peki, þarap sektörünün durumunu anlatan bu yazý nasýl biri, ne tür bir insan tarafýndan kaleme alýnmýþtý? Sýký durun... Kasým 2002’de iktidara gelmesinden bu
yana... Her türlü yerli ve yabancý kara propaganda imkânýný kullanarak... AK Parti’nin gerici bir parti olduðunu, þeriatý getireceðini... Yaþam tarzlarýna müdahale edeceðini... Kadýnlarý çarþafa sokacaðýný, içkiyi yasaklayacaðýný iddia eden Mason camiasýna mensup bir yeme-içme yazarý tarafýndan... Tam bir “Allah söyletiyor” durumu deðil mi? Pardon, “tam” deðil. Yazarýmýz ideolojik inadýný sürdürüyor ve koskoca yazýda bir kez olsun “Bu geliþme AKP’nin ekonomi politikalarý sayesinde oldu” demiyordu... Yazarýn günahýný almak istemem. Aslýnda demek istese de diyemez: Çünkü orducu-laikçi (yani Atatürkçü) biraderlerinin hýþmýna uðrayabilir. Locadan bile atmaya kalkýþýrlar. Not: Yazarýn Masonluðu gizli bilgi deðildir. Kamuoyuna kendisi açýklamýþtýr. *** Madem bu parti böyle bir parti... Nasýl oluyor da onun döneminde Türk þarapçýlýðý “mucize” yaratýyor? Madem AK Parti içkiyi yasaklayacak; nasýl oluyor da þarapçýlýðýn geliþmesine imkân tanýyor. Kimse bana “Yasalarý aþamadý” demesin. Siyasetçilerin ve bürokratlarýn ne mal oldu-
ðunu biliriz. Bir þeyin gerçekleþmesini istemediklerinde bel altýndan çalýþýr, üreticiyi, daðýtýcýyý, tüketiciyi periþan ederler. Baþbakan Erdoðan da isteseydi, þarap sektörünün canýna okurdu. Halbuki tam tersini yaptý. *** Evet, içki sektörümüz de AK Parti döneminde büyük bir ilerleme saðladý. Ancak kendine “endiþeli modern” diyenlerin akýlsýz ve izansýz saldýrýlarýna raðmen, “Saçmalamayýn, gidin þarap sektörünü inceleyin” diyemedi. “Bizim dönemimizde Türk þarapçýlýðý çað atladý” þeklinde reklam yapamadý. Diðerleriyle birlikte bu geliþmeyi de topluma “gururla” sunamadý. Nedeni belli: Çünkü tabanýnýn büyük bölümü Ýslami deðerleri benimsemiþ, muhafazakâr dediðimiz insanlardan oluþuyor. Onlar alkolden, özellikle de þaraptan “övgüyle” söz edilmesini istemiyor. Görmezden geliyorlar. Bugün Ege Bölgesi sektöre yeni girmiþ þarap üreticileriyle dolu. Ama Baþbakan hâlâ “Hayat tazýna karýþmadýk” demekle yetiniyor, bunun somut örneðini veremiyor. Ben verdim gitti! Emre Aköz, Sabah, 17 Haziran 2011
Yeni anayasa nasýl olmalý? ARTIK açýkça anlaþýldý ki, ideolojik kopukluk devri sona ermektedir. Halk kopukluk deðil, tarihi devamlýlýk istiyor.
Halk vesayet ve baský rejimi deðil, milli kimlik ve kültüre dayalý (ne kadar olabilirse) gerçek demokrasi istiyor. Halk egemen azýnlýklarýn baskýlý, yasaklý, tabulu rejimini istemiyor. M. Kemal Paþa’nýn ölümünden sonra imal edilmiþ Kemalizm ideolojisinin sultasý sona ermektedir. Fabrikalar, devlet tesisleri özelleþtiriliyor da, resmi ideoloji niçin özelleþtirilmesin? Ýspanya’da Frankizm artýk resmi ideoloji deðildir ama orada isteyen vatandaþ bu ideolojiye din gibi inanabilir, onu isteyebilir. Bizde de Kemalizm böyle olmalýdýr. Ýsteyen benimsesin, sevsin, istesin ama çoðunluða bu konuda baský yapýlmasýn, ideoloji din gibi benimsetilmeye kalkýþýlmasýn, devlet bu ideolojiye göre yönetilmesin. Kemalistler bir parti kursunlar, seçimlere girsinler, kazanýrlarsa iktidar olsunlar. Yüzde 1 nispetinde oy alabilirler mi acaba? Seçimlerden sonra yeni bir anayasa hazýrlýklarý baþlayacaktýr. Bu a-
nayasada: 1. Resmi ideoloji heyulasýnýn zerresi bile yer almamalýdýr. 2. Bizde laiklik de laikçilik de çýðýrýndan çýkartýlmýþtýr. Binaenaleyh laiklik de yer almamalýdýr. Portekiz ve Fransa hariç hiçbir Avrupa devletinin anayasasýnda laiklik yoktur. 3. Anayasada milli kimlik ve kültür deðerleri yer almalýdýr. 4. Çoðunluðu oluþturan Sünnilere, Ýngiltere’de olduðu gibi geniþ bir din, inanç, inandýðý gibi yaþamak, din eðitimi hürriyeti saðlanmalýdýr. 5. Sünnilik dýþýndaki azýnlýklara da din ve kimlik hürriyeti verilmelidir. 6. Alfabe, takvim, kýlýk kýyafet, serpuþ, hafta tatili gibi konulardaki yasaklar, tabular, diretmeler kaldýrýlmalýdýr. 7. Tasavvuf konusundaki yasaklar kaldýrýlmalýdýr. 8. Tevhid-i Tedrisat eðitimi laðv edilmeli, Fransa’da olduðu gibi genel eðitim veren özel din okullarýnýn önü açýlmalýdýr. Bizde Katolik misyonerlerinin ve papazlarýnýn Saint Joseph lisesi var da, Müslümanlarýn niçin bir Ýmamý Gazali Lisesi yoktur? 9. Baþörtüsü konusundaki yasaklar, baský-
lar, tabular kaldýrýlmalýdýr. 10. Bütün partilerin Atatürkçü olma mecburiyeti kaldýrýlmalýdýr. 11. Ýdeolojik milletvekili yemini deðiþtirilmelidir. 12. Paralarýn ve pullarýn üzerine, Türkiye’yi, onun kimlik ve kültürünü temsil eden çeþitli büyük þahsiyetlerin resimleri basýlmalýdýr. 13. Türk ordusu, resmi ideolojinin bekçisi olma statüsünden çýkartýlmalýdýr. 14. Anayasanýn deðiþmez, deðiþtirilmesi bile teklif edilemez ideolojik deðer ve tabularla ilgili zorlayýcý ve baskýcý bir maddesi olmamalýdýr.(...) Yeni anayasaya yeniden Kemalizm ideolojisi konulacak olursa emekler boþa gidecektir. Ne þiþ yansýn ne kebap zihniyeti ve eyyamcýlýðý Türkiye’nin önünü açamaz. (...) Gökdelenler, otoyollar, fabrikalar, hava alanlarý, barajlar, limanlar, yedi yýldýzlý lüks oteller, israf ekonomisi, lüks otolar, yatlar kimsenin gözünü kamaþtýrmasýn. Adaletsiz bir ülke ayakta durmaz. Mehmet Þevket Eygi, Milli Gazete, 17 Haziran 2011
MAKALE
Y
18 HAZÝRAN 2011 CUMARTESÝ
9
“Özeleþtiri yapmayacak mýsýn?” fersadoglu@yeniasya.com.tr
ir kardeþimiz, “Özeleþtiri yapmayacak, muhasebe ve murakabe ile kendine çekidüzen vermeyecek misin?” diye sordu telefonda biraz da kýzgýn bir ses tonuyla. Olabildiðimce nazik ve nazenin bir eda ile, “Bu sualine vereceðim cevap, ‘Elbette, kimse kendisini lâyüs’el (sorumsuz) zannetmemeli!” þeklinde oldu. Ýlâhî fermanlarda hayatýmýzýn her safhasýnýn, her dakikasýnýn hesabýný vereceðimiz ýsrarla ve mükerreren beyan edildiðine göre; kendimizi nasýl bunun haricinde görebiliriz? Ayrýca, kendimizi muhasebe ve murakabeye çekmeden imtihaný kazanabileceðimizi düþünüyorsak, fena halde aldanýyoruz, demektir.
B
Ancak, hayatýmýz hep güllük gülistanlýk olmaz. Hizmet zemini ve müesseselerimiz serapa gül bahçesi de olsa, dikenleri, mezbelelikleri, nahoþ yerleri olacaktýr. Ýnsan zaafsýz, hizmet edilen mekânlar problemsiz olabilir mi? Önemli olan, Ýlâhî ölçülere dayanarak onlarý çözmeye çalýþmaktýr. Yoksa, nefsi ölçülere göre deðil! Ehl-i iman ve ehl-i hizmet olarak þiddetli imtihanlardan geçtiðimizin þuuruna vararak adým atmalýyýz. Problemsiz, acýsýz, ýztýrapsýz, sýkýntýsýz, baþarýsýz bir hayat düþünülemez. Bunlar imtihanýn gereði deðil mi? Musîbetler, felâketler, yokluklar, iniþler ve çýkýþlar da hiç eksik olmaz. Zira, dünya zevk ve lezzet yeri deðil; imtihan yeridir. Hepimiz baþta nefsimizle, insî ve cinnî þeytanlarla, deccalizmle, müstebit sistemle, günahlarla mücadele ediyoruz. Bunu ferd ve cemaat olarak da gerçekleþtirmeye çalýþýyoruz. Bu kararsýz dünya deverânýnda kimi zaman maðlûp olur, kaybederiz. Ve bu kaybediþin
müsebbibi, kendimizden çok baþkalarý, hizmet ehli kardeþlerimiz veya yöneticilerimiz zannederiz. Oysa, baþarý elde edildiðinde kendi payýmýzý, hizmetimizi, emeðimizi düþünür, iftihar eder; ücretimizi alýr veya bekleriz. Kaybettiðimizde ise,—suçluluðun psikolojisiyle midir nedir—hemen baþkasýna yöneliriz. Kaybediþlerimizde, kaderin ve baþka hususlarýn payýný da ayýrarak; hata ve kusurlarýmýzý muhasebe, murakabe etmeli ve kendimizi özeleþtiriye tabi tutmalýyýz. Üstad’ýn þu uyarýsý hepimizedir: “Zaman cemaat zamanýdýr. Cemaatýn ruhu olan þahs-ý mânevî daha metindir. Ve, tenfîz-i ahkâm-ý þer’iyeye (þeriatýn hükümlerini uygulamaya) daha ziyade muktedirdir. Halife-i þahsî, ancak ona istinadla vezâifi deruhte edebilir. Cemaatin ruhu olan þahs-ý mânevî eðer müstakim olsa, ziyade parlak ve kâmil olur. Eðer fena olsa, pek çok fena olur. Ferdin iyiliði de, fenalýðý da mahduttur (sýnýrlýdýr). Cemaatin ise gayr-ý mahduttur (sýnýrsýzdýr).”1 Burada kendimizi sorgulamamýz gereken husus; biz ne kadar cemaat þuuruyla hareket ediyo-
ruz? Þahs-ý manevînin güçlenmesi, istikameti için ihlâs, gayret, sadakat, fedakârlýk ve vefakârlýðýmýzla ne kadar katkýda bulunuyoruz? Bir kalbin taþýmasý gereken “iman, muhabbet, sadakat, hamiyet” gibi dört temel özellik bizde hangi seviyededir? Sahibüzzaman’ýn, “Sizler, ara sýra, Ýhlâs ve Ýktisat Lem’alarýný ve bazan Hücumat-ý Sitte Risâlesini mâbeyninizde beraber okumalýsýnýz. Sizin þimdiye kadar fevkalâde sebat ve metanet ve tesanüd ve ittifakýnýz, bu memlekete medâr-ý iftihar olacak ve istikbalini kurtaracak derecededir. Dikkat ediniz, bu yeni fýrtýna sizin tesanüdünüzü bozmasýn.” 2 direktifini yerine getirmek için kendimize soralým: Bu eserleri kaç günde, kaç haftada, kaç ayda bir okuyoruz? Kendimizi test edersek acaba nasýl bir sonuç alýrýz? Kusurlarý baþkasýna yükleme, yalnýzca yöneticileri hatalý görme kolaycýlýðýna kaçmak kime ne kazandýrýr? Dipnotlar: 1- Mesnevî-i Nuriye, s. 87.; 2- Kastamonu, s. 172.
fikihgunlugu@yeniasya.com.tr www.fikih.info 0 505 648 52 50
Risâle-i Nur nasýl bir tefsirdir?
Ay þe nur Ay doð du: “O kul da Ri sâ le-i Nur dersleri yapmaya çalýþýyoruz. Ýlahiyat mezunu bir arkadaþ var. Risâle-i Nurlarýn tef sir deðil, tasavvuf kitabý olduðunu; kalbi, ruhu v.s tatmin ettiðini, bu açýdan iyi oldu ðunu; fakat tefsir olmadýðýný söylüyor. Bu kiþiye karþý ne cevap vermemiz lâzým? Kaç çeþit tefsir vardýr? Risâle-i Nûr bunlardan hangisine girer? Geçmiþte Risâle-i Nûr tarzýnda eserler yazýlmýþ mýdýr?” slâm tarihinde ilk tefsîr uygulamasý, âyetleri baþka âyetlerle veya Peygamber Efendimiz’in (asm) hadisleriyle ve sünnetiyle, ya da sahabe sözleriyle açýklayarak yapýlmýþtýr. Bu tefsîrde yorum doðrudan doðruya ya yine Kur’ân’a, ya Allah Resûlüne (asm), ya da en nihâyet sahabelere aittir. Bu tarz tefsîre rivâyet tefsîri denmiþtir ki, güvenilirliði, rivâyet senetlerinin güvenilirliði ile ölçülmüþtür. Rivâyet yoluyla yapýlan tefsîr, âyetlerin iniþ sebeplerini ve ne mânâya geldiklerini açýklarken doðrudan ilk ele, yani Pey gamber Efendimiz’e (asm) dayandýðý için, sýhhat ve saðlamlýk bakýmýndan en muteber tarz olarak benimsenmiþtir. Bununla beraber, zayýf rivayet karýþma ihtimaline karþý rivayet tefsirlerini okurken akýl terâzisini elden býrakmamalý, rivâyetleri diðer sahih kaynaklarla doðrulamaya özen göstermelidir. Rivâyet tefsîrlerine örnek olarak, Muhammed bin Cerîr et-Taberî’nin, Ýbn-i Kesîr’in ve Celâleddin es-Süyûtî’nin tefsîrlerini vermek mümkündür. Sonraki dönemlerde, Kur’ân-ý Kerîm’in, sahih rivâyetler de göz önünde bulundurularak ilim, hikmet, mârifet ve içtihat ile tefsîrleri de yapýlmýþtýr. Bu tarz tefsîrlere ise, dirâyet tefsîrleri denmiþtir. Dirâyet tefsîrlerinde her ne kadar görüþ ve içtihat hâkim ise de, sahih rivâyetlere aykýrýlýk bulunmamasý esastýr. Çünkü sahih rivâyetler birer pusula gibidir; Kur’ân âyetlerinin tefsîr ve açýklamalarýnda, “sýhhat”, “isâbet” ve “istikamet” bakýmýndan temel teþkil ederler. Fahreddîn er-Râzî’nin, Kâdî Beydâvî’nin, En-Nesefî’nin, Ebu’s-Suud Efendi’nin ve El-Âlûsî’nin eserleri birer dirâyet tefsîridir. Îmân baðlarýnýn sarsýldýðý, Kur’ân etrafýndaki surlarýn yýkýldýðý, Kur’ân’ýn kendi kendisini savunmaya býrakýldýðý, rivâyetlere, nakillere ve hattâ sahih senetlere dahi “îtimatsýzlýðýn” had safhaya ulaþtýðý, insafsýz bir inkâr fýrtýnasýnýn bütün taklîdî îmânlarý sarstýðý asrýmýzda, Kur’ân’ýn içinden öyle bir tefsîr çýkmalýydý ki, hem bütün dâvâsýný akla ve mantýða tesbit ettirerek Kur’ân’ýn çelik bir zýrhý olsun; hem Kur’ân’ýn en saðlam temeli olan “îmân-ý bi’l-gayb”, yani “gayba îmân hakikatini” konu alan âyetleri “tahkîkî olarak” tefsîr etsin; hem insafsýz inkâr fýrtýnasýnýn karþýsýnda sarsýntý geçiren taklîdî îmânlarý “tahkîkî îmân” mertebesine çýkarsýn; hem de nakillere güvenin sarsýldýðý bir zamanda rivâyetlerle ve nakillerle meþgul olmasýn, fakat her sözü ve her cümlesi sahih rivâyetlerle doðrulansýn. Ýþte Risâle-i Nûr, bu vasýflarý kendisinde toplayan bir Kur’ân tefsîridir. Risâle-i Nûr, nakillerle pek fazla meþgul olmayan, aklý da tek baþýna hâkim kýlmayan, ama her sözünü hem sahih hadislere dayandýran, hem de sâlim akla, sað duyulara ve kalbe tasdik ettiren, yani aslýnda ne nakli, ne de aklý ihmal etmeyen, ehl-i sünnet çizgisinde ikisini de barýþtýran, yani sahih naklin sâlim akýl ile çeliþmediðini, sâlim aklýn da sahih nakli doðruladýðýný ispat eden ve Kur’ân’ýn “îmân” âyetlerini en temel çözümlerle ve en sarsýlmaz burhanlarla “akla ve kalbe” tasdik ettiren, sahasýnda ilk, orijinal, makbul ve mûteber bir “tahkîkât tefsîridir.” Bu tahkîkât tefsîri, önceki tefsîrlerde olduðu gibi, Kur’ân’ýn baþtan sona bütün âyetlerini tefsîr etmez. Çünkü buna ne zamaný vardýr, ne de þimdilik ihtiyaç söz konusudur! Çünkü, esasen üç yüz elli bin tefsîr bütün doðrularýyla orta yerde durmaktadýr. Bütün mesele bu tefsîrlerden yüz çevirmemektir. Allah’ý ve peygamberi bilmeyen bir asýrda bütün yoðunluk, îmâna verilmelidir. Sâir âyetlerin tefsîri için ise, üç yüz elli bin tefsîrin temelini ve gövdesini teþkil ettiði bir binâyý tamamlama gücüne sahip ehil bir heyete zemin hazýrlanmalýdýr. Çünkü, öyle bir dehþetli asýrdan geçmekteyiz ki, asrýmýzda, Kur’ân’ýn Allah kelâmý olduðuna îmân sarsýlmýþtýr! Hattâ Allah’ýn varlýðýna îmân, zaafiyete uðramýþtýr! Hazret-i Muhammed’in (asm) Allah el çisi olduðu ve Allah’tan vahiy aldýðý hususunda þüpheler ve hattâ inkârlar ayyûka çýkmýþtýr! Böyle dehþetli bir zamanda Kur’ân’ýn tamamýný yeniden tefsîr etmek yerine; sarsýntý geçiren, zaafiyet konusu olan ve þüpheler yaþanan konularý kapsayan âyetleri “tahkîkî” biçimde tefsîr etmek; îmâný tahkîkî olarak yeniden yapýlandýrmak, teslîmiyeti akýl ölçüsünde yeniden tesis etmek, duygularý mantýk süzgecinde îmânla ihyâ etmek ve dîni yeni bir aksiyonla tecdîd etmek gerekiyordu. Buna ihtiyaç þiddetli idi. Bedîüzzaman Said Nursî Hazretleri Kur’ân’ýn “îmân” âyetlerini tefsîr ederek bu þiddetli ihtiyâcý telâfi ederken; Kur’ân’ýn geri kalan âyetlerinin tefsiri hususunda da daha önce ümmetçe yapýlmýþ üç yüz elli bin tefsîri “doðru ve istikametli adres” olarak gösteriyor. 1
Ý osmanzengin@yeniasya.com.tr
Kurtuluþun sýrrý, “Hayye ale'ssalâh”ta saklý! ýllar önce “Hayye ale’l-felâh ve irtica” baþlýklý bir yazý yazmýþ ve orada, bizim ‘devrimbaz-düzenbazlarýn’, dünyada hiçbir Müslüman devletin yapmadýðý iþi yaparak, 25 se ne kadar ezanýn asliyetini deðiþtirip, Anadolu insanýnýn tabiriyle “tangýrtungur” diye minârelerde baðýrttýklarý kelimeleri nazara vermiþ ve yine orada yapýlan bir þeytanlýktan bahsetmiþtik. O da þuydu: Güya ezân-ý Muhammedî’yi (asm) tah rib e dip, Türk çe leþ tir miþ ler di (!) Bütün kelimelerine tatbik ettikleri halde, bir tek ”Hayye ale’l felâh” kelimesine gelince onun yarýsýný tercüme etmiþler, yarýsýný ise Arapça olarak býrak mýþlardý. ”Haydin namaza!” deyip, “salât”ý Türkçeleþtirdikleri halde; “felâh” kelimesini öylece býrakmýþlar, “Haydin Kurtuluþa!” manâsýnda olan bu kelimeyi, öyle tercüme etmemiþler, “Haydin felâha!” diye okutmuþlar, akýllarý sýra “felâhýn” kurtuluþ olduðunu nazarlara vermemiþler ve saklamýþlardý. Verseler di ne o la cak tý? O za man, na ma zý doðru-dürüst kýlmayanlar diyecekti ki “Haa, demek ki kurtuluþ namazdaymýþ, o zaman biz de namazýmýzý kýlalým.” ”Gördünüz mü þeytanlýðý?” Ýþte yapýlan buydu. Ama her þe ye, her zul me ve baskýya raðmen Müslüman millet, yine de ezanýna sahip oluyor, minârelerden her ne kadar öyle okunsa da içlerinden mýrýldanarak, ezaný aslî þekliyle okuyordu. Bu þekilde ezan okunmasýna asla taraftar olmayan Bediüzzaman Said Nursî Hazretleri ise, ezanýn aslýný hiç bozdurmadan okumuþ ve okutturmuþtur. (aðabeylerin anlattýðýna göre Üstad, namaz kýldýðý her mekânda sünnet olduðu için ezan okuttururmuþ.-Ezanýný aslýna döndürüldüðü tarihten sonra da dahil—yakýnda cami olup, ezan sesi duyulsa da bunu yaptýrýrmýþ.) Evet, namaz kurtuluþtur! Ebedî ve daimî olan ahiret hayatýnýn en büyük kurtarýcýsý namazdýr! Bu kurtuluþ, ezanýn i çin de ki “hay din na ma za!”dan sonra “haydin kurtuluþa!” kelimesiyle ilân edilmektedir. Namaz kýlanýn ancak kurtuluþa ereceði bildirilmektedir. Yani kurtuluþun sýrrý, namazda saklý dýr. (namaz kýlýp da, þahsî günah iþleyenler bahsimizin haricidir.) Ýnsan öldüðünde, kendisine sorulacak ilk sual, imandan sonra namazdýr! Onun için ezanýn içerisine o kelime yerleþtirilmiþtir. Daha doðrusu, Peygamberimiz (asm) zamanýnda, namaza Müslüman larýn dâvet yollarý araþtýrýlýr ve istiþarî yol la dü þü nü lür ken, sa ha be den Ab dullah bin Zeyd (ra), ýn gördüðü bir rüya üzerine, Cenâb-ý Hak tarafýndan ona rüyada ezanýn sözleri bildirilerek, ilâhî bir sevk ile öyle tesbit edilmiþtir. Ezan ve ezanla alâkalý ansiklopedik bilgileri her yerden bulup öðrenmek müm kün olduðundan, yazýyý uzatmamak için oraya girmedik. Bugünlerde ezanýn ilk o kunmaya baþladýðýnýn ve rahmetli Men deres tarafýndan da, tekrar aslýna uygun bir biçimde okunuþunun yýldönümleri oluþu, aklýmýza bunlarý getirdi.
Mustafa Öztürkçü
Muhammed Resul
Y
Kýrgýzistan OS Devlet Üniversitesi Öðretim Üyesi Doç. Dr. Muhammed Resul:
Bediüzzaman'ýn eserlerine bu zamanda çok ihtiyaç var viyorum. Onun eserlerine bu zamanda çok ihtiyaç var. Aylardýr Türkiye’deyim. Her yerde okunuyor. Kýrgýzistan’da camilerde ve medreselerde de okunuyor. Bütün Ýslâm âlemi onu çok iyi öðrenmeli ve okumalýdýr. Günümüz dünyasýn“Bediüzzaman’ý çok seviyorum. da problemlere çareler sunmuþtur.” Muhammed Resul’le Bediüzzaman’ý konuþm.ozturkozturkcu@hotmail.com Onun eserlerine bu zamanda mamýz bir hayli sürdü. Samimî bir sohbet havaçok ihtiyaç var. Bütün Ýslâm sý içinde geçen zamanýn sonunda, Bediüzzauhammed Resul aslen Kýrgýzistanlý’dýr. man’ýn hayatýnýn muhtelif yönlerini anlatan 1961 doðumlu olan Muhammed, hâ - âlemi onu çok iyi öðrenmeli ve “Üstad Sayfalarý” kitabýmýzla beraber Nur Risâlen Kýrgýzistan OS Devlet Üniversiteokumalýdýr. Günümüz lelerinden de kendisine hediye ettim. O da si’nde Edebiyat Fakültesi Halk Edebiyatý bölüdünyasýnda problemlere memnuniyetini ifade ederek, “Bediüzzaman ile mü öðretim üyesi olarak görev yapmaktadýr. ilgili kitaplarý okuduktan sonra kendi deðerlenDoçent’tir. Tam on altý dil bildiðini söylüyor. çareler sunmuþtur.” dirmelerimle birlikte size mektup yapacaðým” “Hangi diller diye soruyorum?” Þöyle sý sözünü verdi. ralýyor: Muhammed Resul ile görüþmemizin akabingün de me ge tir dik. “Türkçe, Japonca, Çinçe, Korece, Vietnamca, Bediüzzaman’ý tanýyýp tanýmadýðýný, eserlerini de Aziz Üstad’ýmýzýn “Kardaþlarým, merak etRusça, Hintçe, Bengalce, Farsça, Gürcüce, Erokuyup okumadýðýný sorduðumuzda, mütevazi meyin, bu Nurlarý bütün dünyaya okutturacamenice, Tacikçe, Ýngilizce, Urduca...” ðým” ifadelerini anlatan hatýralarý yâd içinde, Türkiye’ye “Türk milletinin marifet ve mede- bir halet içersinde: merhum Bayram Yüksel’in anlattýðý þu anekdo“Doð ru su, a raþ týr dým, bi li yo rum. E ser le ri ni niyeti, gelenek, görenek” konusunu seçerek ünitu tahattur ediyordum: Tür ki ye’de yap tý ðým a raþ týr ma lar da An ka ra Ga versitesi adýna bir araþtýrma çalýþmasý yapmak “Bir gün Sýddýk Süleyman bize anlattý, dedi ki: zi Ü ni ver si te si kü tüp ha ne le rin de Ri sâ le le ri e di maksadýyla gelmiþ. Ülkemizde yaptýðý çalýþma‘Üs tada içimden bir gün dedim. Biz yazýyor ve ne rek in ce le dim.” di yor du. lar kapsamýnda Ýznik’i de seçmiþ. Biz de zaten o ku yoruz. Üstad bu kadar zahmeti neden çekiEk le di ði hu sus lar i se, sa mi mî duy gu la rý ný i fa kendisiyle Ýznik’te görüþtük. Bizi mekânýmýzda yor?’ Üstad’ým birden: ‘Kardeþim, göreceksin, ziyaret etti. Araþtýrmalarý konusunda paylaþtýðý deden ibaretti. ben bunlarý bütün dünyaya okutturacaðým.” (B. Þöyle diyordu Muhammed: hususlar oldu. Yardýmcý olduk kendilerine... “Bediüzzaman’ý beðendim. Ben kendim Nak - Yüksel, Son Þahitler, c. 3, s. 64) Söz “marifet, gelenek, görenek”ten açýlýnÞükür elhamdülillah. ca Be di üz za man Haz ret le ri ve e ser le ri ni þî tarikatýna mensubum. Bediüzzaman’ý çok se-
M
‘‘
GÜN GÜN TARÝH
Turhan Celkan
turhancelkan@hotmail.com
Dipnot: 1- Lem’alar, s. 197; Ýþârâtü’l-Ý’câz, s. 13.
10:10.qxd
6/17/2011
10
2:02 PM
Page 1
KÜLTÜR SANAT
18 HAZÝRAN 2011 CUMARTESÝ
Küçükgüvercin Bir küçük güvercin vardý. Peþinde de bir avcý. Avcý güvercini vurdu. Kanadý kýrýk güvercin bir dala kondu. Dal kýrýldý. Yaprak savruldu. Bir fýrtýna koptu aniden. Üstte güvercin altta yaprak uçar da uçar. Denizin ortasýna dek. Deniz dalgalý hava sýcak Ortada zavallý güvercin çar naçar Kalbim dalgalý denizdeki bu yaprak Dalgalar özgür, yaprak tutsak. Ýnancým bu yaralý güvercin Þeytan kýrdý kanadýný Tutunduðu akýl dalý çürüktü Bir fiskeyle kýrýldý Battý ha batacak Bir el bekliyor onu kurtaracak Kulluk onu çýkaracak Sahil-i selâmete Yaprak da kavuþacak Esaretten izzete
Mehmet Ýpçioðlu
Kýrgýz yazar Cengiz Aytmatov ölümünün 3. yýlýnda baþþehir Biþkek’te açýlan bir sergiyle anýldý. FOTOÐRAF: AA
Cengiz Aytmatov anýldý DÜNYACA ünlü Kýrgýz yazarý Cengiz Aytmatov ölümünün 3. yýlýnda baþþehir Biþkek’te açýlan bir sergiyle anýldý. Cengiz Aytmatov Fonu tarafýndan düzenlenen ‘’Cengiz Aytmatov’un Hayatý ve Sanatý’’ adlý sergi, Kýrgýzistan Cumhurbaþkaný Roza Otunbayeva’nýn katýlýmýyla Tarih Müzesi’nde törenle açýldý. Yazarýn yakýnlarý ve dostlarýn katýldýðý törende konuþan Cumhurbaþkaný Otunbayeva, Aytmatov’un bizlerin umudu, vicdaný ve önderi olduðunu söyledi. Yazarýn dostlarýnýn birer konuþma yaptýðý törenin ardýndan serginin açýlýþýný Otunbayeva yaptý. Sergiyi, Aytmatov’un oðlu ile gezen Otunbayeva, sergiden çok etkilendiðini söyledi. Sergide, yazarýn bütün kitaplarý, dergilerde çýkan yazýlarý, aile, iþ ve resmî fotoðraflarý, videolarý, özel eþyasý, çeþitli ödülleri, çalýþma odasý yer aldý. Sergiyi vatandaþlar da ziyaret etti. Aytmatov, 2008 yýlýnýn Mayýs ayýnda bir Rus televizyon kanalýnýn belgesel çekimleri için gittiði Tataristan’ýn baþþehri Kazan’da rahatsýzlanmýþ, tedavi için götürüldüðü Almanya’da 10 Haziran’da vefat etmiþti. Biþkek / aa
TopkapýSarayý’nda mehtersusmayacak TOPKAPI Sarayý Müzesi’nde Eylül ayýna kadar haftanýn 6 günü mehteran gösterisi düzenlenecek. Kültür ve Turizm Ýl Müdürlüðünden yapýlan açýklamaya göre, müzenin Bab-ý Hümayun kapýsý önünde gerçekleþtirilecek konserlerde farklý mehter gruplarý yer alacak. Yaz boyunca sürecek faaliyette Perþembe, Cumartesi ve Pazar günleri saat 13.30’da Kültür ve Turizm Bakanlýðý Tarihi Türk Müziði Topluluðu Mehter Grubu, çarþamba günleri saat 11.30’da Askerî Müze ve Kültür Sitesi Komutanlýðý Mehter Bölüðü, Pazartesi ve Cuma günleri saat 15.00’te ise Belediye Mehter Grubu konser verecek. Açýklamada görüþlerine yer verilen Kültür ve Turizm Ýl Müdürü Ahmet Emre Bilgili, ‘’Mehteran konserleri Topkapý Sarayý ile bütünleþmiþ durumdadýr ve en çok uygunluk arz ettiði mekândýr. Sarayý ziyaret eden yerli-yabancý turistler için en önemli cazibe unsurudur. Sarayda mehteran uygulamasý Eylül sonuna kadar devam edecektir’’ dedi. Ýstanbul / aa
BÝR OYUNCAK KÜTÜPHANESÝ DE ORDU’DA AÇILDI Ordu’da ‘’Bir Ümit, Bir Gelecek’’ projesi kapsamýnda toplanan çocuk kitaplarý ve oyuncaklar, Oyuncak Müzesi’nde miniklerin kullanýmýna sunuldu. ORDU’DA Baþöðretmen Anadolu Lisesi tarafýndan yürütülen, ‘’Bir Ümit, Bir Gelecek’’ projesi kapsamýnda toplanan çocuk kitaplarý ve oyuncaklar, Ordu Kültür Sanat Merkezi’ndeki Gazi Halk Kütüphanesinde oluþturulan Oyuncak Müzesi’nde miniklerin kullanýmýna sunuldu. Vali Orhan Düzgün, Oyuncak Kütüphanesi’nin açýlýþýnda yaptýðý konuþmada, oyuncaklar ve oyunlarýn çocuklarýn fiziksel ve psikolojik geliþimleri için çok önemli olduðuna iþaret etti. Oyuncak Kütüphanesinin oluþturulmasýnda emeði geçenlere teþekkür eden Düzgün, þunlarý söyledi:
‘’Bugün Ordu Kültür Sanat Merkezi’nde yeni bir mekâna ev sahipliði yapýyoruz. Çocuklar, dünyayý dokunarak, hissederek daha iyi tanýyorlar. Onun için oyuncaklarýn çocuk geliþiminde çok önemli olduðunu düþünüyorum. Ordu Baþöðretmen Anadolu Lisesi çok önemli bir çalýþmaya imza attý. Kendilerine Ordu Kent Konseyi Kadýn Meclisi de destekler verdi. Çocuklarýmýzýn kendini çok iyi yetiþtirmeleri, oyuncaklarla kitaplarý ayný mekânda yan yana bulmalarý son derece faydalý olacaktýr. Ben zamanla oyuncak kütüphanemizin daha da geliþerek çok daha fazla sayýya ve çok daha fazla çocuða ulaþma
imkâný bulacaðýný ümit ediyorum.’’ Ordu Baþöðretmen Lisesi Müdürü Muzaffer Kesik de Karadeniz Bölgesi’nde böyle bir projenin ilk defa uygulanacaðýný ifade ederek, ‘’Ordulular çocuklarýnýn kullanmadýklarý oyuncaklarýn bir bölümünü bizlere gönderdi. Burada þimdi çok sayýda oyuncak, miniklerin kullanýmýna sunuldu. Bu projenin Ordu’da olmasýndan oldukça mutluyuz. Çocuklar bizim geleceðimizdir’’ dedi. Açýlýþa, Ordu Belediye Baþkaný Seyit Torun, Ýl Kültür ve Turizm Müdürü Erkan Gülderen, projede emeði geçenler ile 0-6 yaþ grubu çocuklar katýldý. Ordu / aa
Çalkanoðlu’nun ebru sergisi yarýn açýlýyor EBRU sanatçýsý Firdevs Çalkanoðlu’nun ‘’Nevbahar’’ isimli ebru sergisi, 19 Haziran’da açýlacak. Çalkanoðlu, lilyum, gala, iris, leylak, anemon, orkide, kiraz çiçeði, japon ayvasý, erguvan ve manolya gibi ilk defa görücüye çýkacak ebrularýn bulunduðu sergide, toplam 80 eserin yer aldýðýný belirtti. Çeþitli ebatlardaki ebrularýn olduðu serginin 19 ile 25 Haziran tarihleri arasýnda Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Tophane-i Amire Kültür ve Sanat Merkezi Tek Kubbe Salonu’nda ziyaret edilebileceðini ifade eden Çalkanoðlu, ‘’Geleneksel sanatlarýn özü, geçmiþte yaþayan üstadlarýn günümüze tuttuðu ýþýk doðrultusunda yeni nesillere ýþýk tutabilmek ve onlarý geniþ ufuklarla aydýnlatabilmektir’’ dedi. Ýstanbul / aa
Masal dinleyip sertifika aldýlar —
Esenler Fevzi Çakmak Kütüphanesi’nde 4-6 yaþ arasý çocuklara kitap okuma sevgisini aþýlayan “Masal Okuma Saatleri” programý sona erdi. Masal saatlerine katýlan toplam 42 çocuk, yýlsonu katýlým sertifikasý aldý. Çocuklara ve gençlere kütüphaneyi sevdirmek için proje yürüten Esenler Fevzi Çakmak Kütüphanesi, büyük ölçüde amacýna ulaþtý. Gençler için “Birlikte Okuyoruz” projesi yürüten kütüphane çocuklar için de “Masal Okuma Saatleri” düzenledi. Proje ile çocuklarýn hayal güçlerini geliþtirerek, onlara yeni ufuklar açýlmasýna katký saðlandý. Said Temur / Ýstanbul
BULMACA 1
RESSAM Sünusi Arpacý Atölyesi’ne devam eden 6-9 yaþ grubu “Çocuk Ressamlarýn” resim sergisi 20 Haziran tarihinden itibaren Pendik Mehmet Âkif Ersoy Kültür Merkezi’nde beðenilere sunulacak. 27 Haziran tarihine kadar açýk kalacak sergide, resme gönül vermiþ miniklerin tuvallare yansýyan birbirinden güzel resimleri sergilenecek. Kültür Sanat Servisi FAALÝYET
Çýnaraltý Sohbetleri TÜRKÝYE Ýlim ve Edebiyat Eseri Sahipleri Meslek Birliði (ÝLESAM) Ýstanbul Þubesi olarak bugün Çýnaraltý Sohbetleri’nin otuz beþincisinde, Dr. Nevin Algül, “Mahmut AKOK’un Sanat Tarihimizdeki Yeri…” konusunu anlatýyor. Yer: Ýstanbul-Beyazýt Devlet Kütüphanesi Konferans Salonu Saat: 15.00’de.
TahirKutsiMakal faaliyetiyapýldý TÜRK edebiyatýnda farklý türlerde verdiði eserlerle tanýnan gazeteci-yazar Tahir Kutsi Makal, vefatýnýn 12. yýl dönümünde, Edebiyat Sanat ve Kültür Araþtýrmalarý Derneðinin düzenlediði faaliyetle anýldý. Timaþ Yayýnlarýndaki faaliyette konuþan gazeteci-yazar Mehmet Nuri Yardým, Makal ile Son Havadis gazetesinde çalýþýrken tanýþtýklarýný, o sýrada Makal’ýn yazý iþleri müdürü olarak görev yaptýðýný söyledi. Yardým, Makal’ýn kendisini gazetecilik konusunda her zaman teþvik ettiðini ifade etti. Halk edebiyatý araþtýrmacýsý Ahmet Özdemir ise Makal’ýn hayata gözlerini yumarken kendisinin adýný andýðýný duyduðunu ve bunun kendisini çok mutlu ettiðini dile getirerek, ‘’Beni halk edebiyatýna yönlendirdi. Ondan çok þey öðrendim. Türk edebiyatýna birbirinden deðerli eserler kattý. Romancýlýðýnýn yaný sýra þair olarak da bizlere unutulmaz þiirler býraktý’’ dedi. Toplantýya, yazarlar Etem Çalýþkan, Abdurrahman Þen, Veli Avcý, Osman Akkuþak, Erdoðan Aslýyüce, Muammer Erkul ve Mustafa Nadir Önay da katýldý. Kültür Sanat Servisi
Sabancý Üniversitesi çocuklara ‘Kendini Keþfet’ diyor!
Hazýrlayan: Erdal Odabaþ (erdalodabas@mynet.com)
Minik ressamlardan sergi
Y
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10
2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12
SABANCI Üniversitesi “Kendini Keþfet” Projesi ile 11 yýlda 10.000 çocuða ulaþtý. Sabancý Üniversitesi öncülüðünde diðer üniversitelerden de öðrencilerin katýlýmýyla ilköðretim öðrencileri için Kendini Keþfet yaz projeleri baþlýyor. Üniversiteliler, ilköðretim öðrencisi çocuklar için "Kendini Keþfet Projesi” kapsamýnda bu yýl yepyeni illerde, köylerde projeler yapacak. 18 Haziran-1 Temmuz tarihleri arasýnda Muþ’ta, 2 Temmuz-15 Temmuz tarihleri arasýnda Nevþehir’de ve 16 Temmuz-29 Temmuz tarihleri arasýnda da Giresun-Þebinkarahisar’da yaz boyunca çalýþmalara devam edecek. Kültür Sanat Servisi
SOLDAN SAÐA— 1. Yüzeyi belirli uzunlukta býrakýlmýþ ham madde lifleriyle kaplý, parlak, yumuþak kumaþ. Pirinçten, bulgurdan veya kuskustan yapýlan bir yemek. 2. Klâsik Türk Müziðinde bir makam. - Aruz vezninde kýsa okunmasý gereken heceyi ölçüye uydurmak için uzun okuma. 3. Ankara iline baðlý ilçelerden biri. - Hacýlarýn Kurban Bayramý'nýn Arefe Günü toplandýklarý Mekke'nin doðusundaki tepe. 4. Kaydý ve baðlýlýðý olmayan, hür. - 870-950 yýllarý arasýnda yaþamýþ büyük Türk Ýslâm düþünürünün adý. 5. Risâlenin birinci hecesi. - Büyük erkek kardeþ, aðabey. - Ýnce perde veya örtü. 6. Mercan adasý. - Tespihlerin baþ tarafýna geçirilen uzunca parça. 7. Bazý yörelerimizde olumsuzluk bildiren bir kelime. - Satrançta, her yönde siyahtan beyaza ve beyazdan siyaha bir hane atlayarak L biçiminde hareket eden taþ. - Arapçada "Biz" mânâsýna gelen zamirdir. 8. Hurafe, batýl. 9. Bir bütünden kesilmiþ veya ayrýlmýþ ince, yassý parça. - Kadýn rahib. 10. Geniþliði mânâsýnda bir kelime. - Ýþe yaramaz durumda olan.
YUKARIDAN AÞAÐIYA— 1. Gemilerde yolcularýn hizmetine BÝR ÖNCEKÝ BULMACANIN CEVABI bakan görevli. - Türk alfabesinin beþinci harfinin adý, 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 okunuþu. 2. Yeryüzü parçasý. - Etkilenme, çaðrýþým veya içe doðmayla akla gelen sanatçý duygu. 3. Karelere ayrýlmýþ 1 Ç E L Ý K A Ç Ü R Ü M E zemin üzerinde on altý taþla iki kiþi arasýnda oynanan oyun. 2 A S A Y Ý S L Ý MA N Aralarýnda ayný yerde bulunmaktan baþka hiçbir ortak F 3 T A R A A T N Ü T Ý T O özellik bulunmayan kiþilerden oluþan topluluk, halk. 4. Bir 4 A T A L A Þ K A B I T A S dinin buyruklarýný yerine getirme. - Nikel elementinin A M Ü S EM Ý Ý Ý Y N Þ 5 simgesi. 5. Tuzak, kapan. - Çevirmek iþi. 6. Bir yüzeyde boy 6 A R A M E Y A M A K A S sayýlan iki kenar arasýndaki uzaklýk. - Kolun bilekten parmak 7 N E M A T I K A M A K E uçlarýna kadar olan, tutmaya ve iþ yapmaya yarayan bölümü. 8 A R A Ç A K A B A L A K 7. Bir suçu, bir kusuru veya bir hatayý baðýþlama. - Ýsviçre'de 9 S A M U R E M A N A L I bir akarsu. 8. Tepeleri ortak bir noktada birleþen, tabanlarý 10 A Y A L A M A K A Y E N da herhangi bir çokgenin birer kenarý olan birtakým üçgenlerden oluþmuþ cisim, ehram. -Amerikyumun simgesi. 9. Bayýndýrlýk. - Çorum yöresinde baykuþun söyleniþi. 10. Geveze. - Yaban hayvanlarýnýn kendilerine yuva edindikleri kovuk. 11. ABD'de bir eyalet. - Bizmut elementinin simgesi. 12. Süreç. - Topraðýn kaymasýný veya suyun akmasýný önlemek için yapýlan kalýn duvar.
EKONOMÝ
Y HABERLER
MERKEZ BANKASI DÖVÝZ KURLARI Cinsi 1 ABD DOLARI 1 AVUSTRALYA DOLARI 1 DANÝMARKA KRONU
1.6064 1.6810 0.30395 2.2675 2.5882
1.6177 1.7100 0.30636 2.2834 2.6074
1 ÝSVÝÇRE FRANGI 1 ÝSVEÇ KRONU 1 KANADA DOLARI 1 KUVEYT DÝNARI 1 NORVEÇ KRONU 1SUUDÝ ARABÝSTAN RÝYALÝ 100 JAPON YENÝ
1.8870 0.24544 1.6333 5.7807 0.28803 0.42994 1.9882
1.8992 0.24799 1.6407 5.8568 0.28997 0.43072 2.0014
EFEKTÝF ALIÞ
SATIÞ
1.8842 0.24527 1.6273 5.6940 0.28783 0.42672 1.9808
1.9020 0.24856 1.6469 5.9447 0.29064 0.43395 2.0090
11
SERBEST PÝYASA
DOLAR
EURO
ALTIN
DÜN 1,6000 ÖNCEKÝ GÜN 1,6170
DÜN 2,2810 ÖNCEKÝ GÜN 2,2820
DÜN 78,70 ÖNCEKÝ GÜN 79,45
C. ALTINI DÜN 530,00 ÖNCEKÝ GÜN 534,16
1.6153 1.6998 0.30566 2.2800 2.6035
EFEKTÝF SATIÞ
DÖVÝZ SATIÞ
1.6075 1.6888 0.30416 2.2691 2.5900
ALIÞ
ALIÞ
1 ÝNGÝLÝZ STERLÝNÝ
DÖVÝZ SATIÞ
Cinsi
1 EURO
ALIÞ
16 HAZÝRAN 2011
18 HAZÝRAN 2011 CUMARTESÝ
Ýthalata sebep olan krediye ‘fren’ CARÎ ÝÞLEMLER AÇIÐINDAKÝ HIZLI ARTIÞI BÝR MÝKTAR FRENLEMEK ÝÇÝN ÖZELLÝKLE BANKALARIN ARA MALI VE MAL ÝTHALATINA SEBEP OLACAK KREDÝ KULLANIMLARININ YAVAÞLATILMASINA YÖNELÝK TEDBÝRLERÝN ALINMASI BEKLENÝYOR.
Aldemir Gýda'nýn patronu Ökkeþ Alataþ.
Pazarlamacýlýktan patronluða
GIDA sektörüne pazarlamacýlýk yaparak baþlayan Ökkeþ Alataþ, bugün bir çok markanýn bayiliðini elinde bulunduran Aldemir Gýda’yý kurarak, bölgesel marka oldu. Gýda sektörüne 22 yaþýnda farklý firmalarda pazarlamacýlýk ya parak giren Alataþ, iþe önce tanýnmýþ ve tanýnmamýþ gýda firmalarýnýn bayiliklerini alarak baþladý. Gýda sektörüne yoðunlaþan Alataþ, kuruyemiþ sektörüne de el atarak saðlýk þartlarýna azami özen gösteren üretim hedefini gerçekleþtirdi. 2009 yýlýndan itibaren Aldemir firmasý bünyesinde Alpolen markasýyla bal üretimine de geçen Alataþ, bütün üretimlerde hijyen þartlarýna en üst derecede dikkat ettiklerini vurgu ladý. Alataþ, “Ülkemizin en güzel bölgelerinden en kaliteli ballarý toplayýp Ankara Tarým Ýl Müdürlüðü Laboratuvarlarýnda tahlil yaptýrýyoruz. Tahlil iþlemi bitip kalite onayý aldýktan sonra üretime geçiyoruz“ dedi. Kendi bünyesinde bal üretimini gerçekleþtiren Alataþ, ayný zamanda birçok markanýn da bayiliðini elinde bulunduru yor. Ken di ü re ti mi ni ve ba yi li ði ni yap tý ðý markalarý daðýtýmýný deneyimli hizmet ekibiyle yapan Aldemir Gýda, Mersin, Adana, Osmaniye ve Hatay’da bölgesel marka olarak faaliyetlerini sürdürüyor. Ümit Kýzýltepe / Mersin
EKONOMÝ yönetiminin, kredi geniþlemesine yönelik attýðý adýmlarýn henüz tam olarak çalýþmamasýnýn yaný sýra carî iþlemler açýðýndaki hýzlý artýþý bir miktar frenlemek için özellikle bankalarýn ara malý ve mal ithalatýna neden olacak kredi kullanýmlarýnýn yavaþlatýlmasýna yönelik tedbirlerin deðerlendirilmesi bekleniyor. Ntvmsnbc’de yer alana habere göre, Reuters’a bilgi veren üst düzey bir ekonomi yetkilisi, carî açýðýn þu aþamada üzerinde durulmasý gereken en önemli konu olduðunu belirterek, “Bu konuda herhangi bir tereddüt bulunmuyor. Burada ilk yapýlabilecek uygulama, bankalarýn ara malý ve mal ithalatýna neden olacak kredi kullanýmlarýnýn yavaþlatýlmasýna yönelik adýmlar olacak. Bunlar içinde otomotiv sektöründeki talebe yönelik atýlacak adýmlar var. Otomotivde ciddî bir ithalat var. Burada, talebi kýsmaya yönelik olarak, bankalarýn kullandýrdýðý araç kredilerini sýnýrlamak için adýmlarýn atýlmasý mümkün. Atýlabilecek ilk adýmlardan biri bu olacaktýr... Otomotiv kredilerinde KKDF artýþý dýþýnda da önlemler alýnabilir” dedi. Yetkililer, bankalarýn kredi kullandýrmasýný sýnýrlandýrmaya yöne-
VERGÝ ARTIÞI EN SON TEDBÝR OLACAK
lik atýlan adýmlarýn tam olarak ihtiyaca cevap veremediðine vurgu yaparak, bu yönde yeni adýmlarýn atýlmasýnýn gerekeceðini ifade ediyorlar. Öncelikli olarak ara malý ve doðrudan ürün ithalatýný azaltacak adýmlarýn atýlmasýnýn öncelikli bir tedbir olarak hayata geçirilmesi gerektiðine vurgu yapan yetkili, “Yerli ürün olarak görülen bazý mallarda, ciddî þekilde ithalat zorunluluðu var. Bu ayrýmýn ciddî þekilde yapýlýp bunlara yönelik maliyet arttýrýcý ya da kredi kullanýmýný zorlaþtýrýcý adýmlar gerekli” diye konuþtu.
Hipermarket yasasý çýkmalý ESDER Genel Baþkaný Mahmut Çelikus, yeni hükümetten beklentilerini açýkladý. Yeni dönemde Türkiye’nin gündeminde yeni bir anayasa ihtiyacý olduðunu söyleyen Çelikus, “Esnaf ve Sanatkârlar Derneði (ESDER) olarak uzun zamandýr, yeni bir anayasa nasýl oluru araþtýrdýk, iþin uzmanlarýyla çalýþtýk. Temennimiz odur ki, yeni anayasa ivedi olarak çýkarýlmalýdýr” dedi. Mahmut Çelikus, yeni anayasa ile hassasiyetlerini þöyle sýraladý: “Anayasa’ nýn 173. Maddesi; Devlet, esnaf ve sanatkârý koruyucu ve destekleyici tedbirleri alýr hükmü geniþletilmiþ þekli ile yer alsýn. Esnaf ve sanatkârýmýz ekonomik deðerinin yanýnda sosyal ve kültürel deðerlerimizin hamisi
Bor, her derde deva
TARIMDAN askerî sanayiye, camdan deterjana, ilâç sanayisinden enerjiye kadar yaklaþýk 500 alanda yararlanýlan bor madeninin kullaným alanlarýna her geçen gün bir yenisi ekleniyor. Son yapýlan araþtýrmalar, borun, obeziteyle mücadele ve kalp krizininin önlenmesinde de önemli katkýlar saðladýðýný ortaya koydu. Her yýl 300 bin insan obezite dolayýsýyla vefat ediyor. Türkiye’de yapýlan araþtýrmalar, borun vü cut ýsýsýný arttýrarak zayýlamayý saðladýðýný ortaya çýkardý. Ulusal Bor Araþtýrma Enstitüsü, Ankara Üniversitesi ve Hacettepe Üniversitesince ortak yürütülen araþtýrmalarda, borun kalp krizinin önlenmesinde ve kalp krizi sonrasý uykuya geçen hücrelerin yeniden kalbe kazandýrýlmasýnda önemli bir katký saðladýðý tesbit edildi. Ulusal Bor Araþtýrma Enstitüsü (BOREN) Endüstriyel Ýliþkiler Koordinatörü Münib Karakýlýç, Ankara Üniversitesi ve Hacettepe Üniversitesiyle birlikte borun, zayýflamaya ve kalp krizinin önlenmesine yönelik bir araþtýrma yaptýklarýný belirtti. Araþtýrmada elde et tikleri bulgularýn son derece çarpýcý olduðunu ifade eden Karakýlýç, borun, obezite ile mücadele ve kalp krizinin önlenmesi konusunda umut olduðunu dile getirdi. Ankara / aa
TTNET, süreli internet hizmeti baþlattý
TTNET kullanýcýlarý, 2 ve 3 aylýk süreli internet paketlerini hizmete sundu. TTNET açýklamasýna göre, kullanýcýlar, yaz tatillerinde veya uzun süren seyahatlerinde TTNET’in sunduðu Süreli Ýnternet hizmetini satýn alabilecek. Paketi satýn almak isteyenler, faturayý tek seferde ödeyip, internetlerini yanlarýnda götüre bilecek. Süreli Ýnternet için 2 aylýk NET 6 paketine 59 TL, Yalýn NET 6 paketine 89 TL, 3 aylýk NET 6 paketine 85 TL ve 3 aylýk Yalýn Net 6 paketine ise 130 TL ödemek gerekiyor. Modem yoksa 24 TL’ye kablolu ya da 48 TL’ye kablosuz modem de alýnabiliyor. Ýstanbul / aa
TAZÝYE Muhterem aðabeyimiz,
Doç. Dr. Mehmet Þahin'in babasý
Ýbrahim Þahin
'in
vefatýný teessürle öðrendik. Merhuma Cenâb-ý Hâk'tan rahmet ve maðfiret diler, kederli ailesine ve yakýnlarýna sabr-ý cemil niyaz eder, taziyetlerimizi sunarýz.
Ankara Yeni Asya Okuyucularý
Diðer yandan son dönemde tartýþýlan, bankalarýn kullandýrdýðý enerji sektöründeki kredilere yönelik kýsýtlamanýn bir miktar gevþetilmesinin mümkün olabileceðini vurgulayan yetkili, þöyle konuþtu: “Sonuçta bu krediler, herhangi bir þekilde ara malý olarak ya da ürün olarak ithalat gerektirmeyen kalemler. Buradaki bir miktar gevþeme ayný zamanda büyük enerji özelleþtirmelerinin de kredi temininde yaþanan sorunlarýn aþýlmasýný saðlayacaktýr. EPDK’nýn da bu yönde bir görüþü var bunu Merkez Bankasý, BDDK ve Hazine’ye de iletti. Bu yönde bir karar alýnmasý prensipte mümkün görünüyor.” Ayný yetkili, geçmiþ dönemlerde olduðu gibi, tüketici kredilerinde KKDF’nin arttýrýlmasýnýn atýlacak ilk adýmlardan biri olabileceðini ifade ederek, “Bununla kredi maliyetlerinin arttýrýlmasý yoluna gidilebilir. Burada vergi artýþý elbette bir seçenek, ancak alýnabilecek tedbirlerin yürürlüðe konulmasýndan sonra eðer bir ilerleme saðlanamazsa vergi artýþý devreye sokulabilir. Vergi artýþý en son tedbir olacaktýr” dedi. Bankalarýn sermaye yeterlilik rasyosunun hesaplanmasýnda da bir deðiþikliðe gidilebileceðini belirterek, “SYR’lerin hesaplanmasýndaki risk aðýrlýklarýnýn arttýrýlmasý yoluna gidilebilir. Bu þekilde sermaye yeterlilik rasyosunda yüzde 12’lik oran arttýrýlmasa da, bankalar bu oranlarý tutturabilmek için daha yüksek miktarda kaynak tutmak zorunda kalýrlar” dedi.
Vatandaþlar fiyatý artmaya baþlayýnca bir yatýrým aracý olarak gördüðü gümüþü de yastýk altýna koymaya baþladý.
Gümüþ de yastýk altýna girdi ALTIN ve gümüþ fiyatlarýndaki artýþ, taký severle rin tercihini de deðiþtirdi. Takýda altýn tercih edenler, fiyatýndaki yükseliþ dolayýsýyla gümüþe yöneldi. Gümüþ severler de son 2 yýlda yüzde 100’ü aþan fiyat artýþýndan dolayý bijuterilerde satýlan imitasyon ürünlerine yönelirken, vatandaþ gümüþü de yatýrým aracý görüp yastýk altýnda biriktirmeye baþladý. Ýstanbul Gümüþ Taký Ýmalatçýlarý ve Toptancýlarý Derneði (ÝGTÝTD) Baþkaný Hüseyin Günaydýn, metal fiyatlarýndaki yükseliþ dolayýsýyla satýþlarda düþüþ olduðunu, bunun gümüþe de yansýdýðýný ifade ederek, yeteri kadar gümüþ stoðu bulunduðunu, buna karþýn fiyatýn
arttýðýný, bunun da sirkülasyonun azalmasýna ve imal edilen miktarýn düþmesine sebep olduðunu söyledi. Günaydýn, ‘’Bunu dünya belirliyor. Fonlar alýyor, fiyatýný yükseltiyor, sonra düþürüyor, tekrar yükseltiyorlar. Bizim de canýmýzý okuyorlar. Ýmalatçý bunlarýn umurunda deðil’’ dedi. Günaydýn, Türk halkýnýn eskiden dolar, aðýrlýklý olarak da altýný yastýk altýna koyduðunu hatýrlatarak, ‘’Vatandaþ bir yatýrým aracý olarak görmeye baþladýðý gümüþü de yastýk altýna koyuyor. Gram gümüþler de satýlýyor. Altýna göre fiyatý daha uygun olduðu için kilo ile gümüþ alýmlarýnýn da baþladýðýný duydum’’ dedi. Ýstanbul / aa
300 nükleer mühendis yetiþtirilecek MERSÝN Akkuyu’ya kurulacak nükleer güç santralinin iþletim sürecinde istihdam edilmek üzere, seçilecek 300 öðrenciye Rusya’da burslu nükleer mühendislik eðitimi verilecek. Öðrencilerin tüm masraflarý karþýlanacak ve dolgun maaþ verilecek. Mersin Akku yu Nükleer Güç Santrali (NGS) Projesi kap samýnda Akkuyu NGS Elektrik Üretim A.Þ. adý ile kurulan þirket, Türk uyruklu öðrencilerin Rusya Federasyonu’nun baþkenti Moskova’da yerleþik Ulusal Araþtýrma Nükleer Üniversitesinde (MEPhI) nükleer enerji alanýnda eðitim almalarýný saðlamak üzere bir proje hazýrladý. Bu çerçevede bu yýlýn Eylül döneminde 50 öðrenci, program süresince de toplamda 300 Türk uyruklu öðrenci, tamamý Proje Þirketi tarafýndan saðlanacak burs ile MEPhI’de eðitim görecek. Söz konusu eðitimi tamamlayarak mezun olan öðrenciler Akkuyu nükleer santralinde en az 13 yýl mecburi hizmette bulunacaklar. Çalýþanlara dolgun bir ücretin yaný sýra sigorta ve lojman gibi imkânlar da saðlanacak. Eylül ayýnda baþlaya-
cak programa Türkiye’de yerleþik üniversitelerin mühendislik fakülteleri ile fen fakültelerinin ‘’fizik ve/veya matematik’’ derslerinin okutulduðu tüm bölümlerinin halihazýrda hazýrlýk, 1., 2., 3. ve 4. sýnýfýnda eðitim gören veya bu bölümlerden mezun olan Türk uyruklu öðrenciler baþvuru yapabilecekler. Ýlgilenen öðrencilerin ‘’http://www.rusyadaokumak.com/’’ adlý internet sitesinde yer alan formu doldurarak 23 Haziran 2011 günü gece 23.59’a kadar on-line baþvuru yapmasý gerekiyor. Nükleer kültürün yerleþmesi a çý sýn dan Türk öð ren ci le rin Rus ya’da nükleer mühendislik eðitimi almalarýný çok önemsediðini anlatan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakaný Taner Yýldýz, ‘’Santralin inþaatý 6-7 yýllýk bir süreç. Bu süreçte hem Rus, hem Türk mühendisler zaten bulunacaklar. Ýnþaat sürecinde en az 300 Türk öðrenci Rusya’da eðitilmiþ olacak. Bu öðrenciler iþletme sürecinde istihdam edilecek. Bu iþi hem santral olarak hem de sanayi olarak öðreneceðiz” dedi. Ankara / aa
ve gelenek nesillere taþýyýcýsýdýr ifadesi yer alsýn. Anayasa ideolojinin ürünü olmaktan çýkartýlsýn. Anayasa korkulardan arýndýrýlsýn. Egemenlik tamamen millete devredilsin. Bürokrasi dokunulmazlýðý kaldýrýlsýn. Ýnanç, din ve vicdan hürriyeti ile laiklik konularýnda açýk ve net tanýmlar yapýlsýn. Ýnsan hak ve özgürlüklerine getirilen kýsýtlamalar kaldýrýlsýn.Yargý tarafsýzlýðý güçlendirilsin. Toplumun ge liþ me si ö nün de ki tüm engeller kaldýrýlsýn.” Çelikus, yýllardýr bekleyen üretici, esnaf ve sanatkâr, tedarikçi haklarýný koruyan perakende yasasýnýn acilen çýkarýlmasý ve haksýz rekabet önlenmesi gerektiðini de sözlerine ekledi. Ahmet Terzi / Ankara
Özel sektörün borcu arttý ÖZEL sektörün yurt dýþýndan sað ladýðý uzun vadeli kredi borcu, Nisan ayý sonunda yýlýn ilk çeyreðine kýyasla yüzde 2,9 artarak, 126 mil yar 112,4 milyon dolar oldu. Mart sonu itibarýyla özel sektörün yurt dýþýndan saðladýðý uzun vadeli kredi borcu 122 milyar 481,9 milyon dolar düzeyindeydi. Merkez Bankasýnýn ‘’Özel Sektörün Yurt Dýþýndan Saðladýðý Kredi Borcu’’ istatistiklerine göre, uzun vadeli borcun 39,4 milyar dolarý finansal kuruluþlardan, 86,7 milyar dolarý ise finansal olmayan kuruluþlardan alýnan borçlardan oluþtu. Özel sektörün uzun vadeli kredi borcunun 10,4 milyar dolarý resmi alacaklýlara, 112,7 milyar dolarý özel alacaklýlara, 3 milyar dolarý da tahvil alacaklýlarýna ödenecek. Uzun vadeli kredi borcunun
91,2 milyar dolarý Avrupa, 141 milyon dolarý Afrika, 17,8 milyar dolarý Amerika, 16,9 milyar dolarý Asya ve 60,7 milyon dolarý da Ok yanusya ve Kutup Bölgelerinden temin edilen borçlardan oluþtu. Ö zel sek tö rün u zun va de li borçlanmada en çok tercih ettiði Av ru pa ül ke si i se Bir le þik Krallýk oldu. Nisan sonu itiba riy le ö zel sek tö rün Bir le þik Krallýða 25,4 milyar dolar borcu bulunuyor. Birleþik Krallýðý 12,8 milyar dolar ile Hollanda, 11,7 milyar dolar ile Lüksemburg ve 11,5 milyar dolar ile Almanya izliyor. Özel sektörün yurt dýþýndan saðladýðý kýsa vadeli kredi borcu ise nisan sonunda bu yýlýn ilk çeyreðine kýyasla yüzde 4,1 ge ri le di ve 22 mil yar 553 milyar dolar oldu. Ankara / aa
Açýlan, kapanan þirketlerde artýþ BU yýlýn ilk 5 ayýnda kurulan þirket sayýsý, geçen yýlýn ayný dönemine göre yüzde 13,76, kapanan þirket sayýsý yüzde 15,66 arttý. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliði (TOBB), ‘’2011 Mayýs Ayýna Ait Kurulan ve Kapanan Þirket Ýstatistiklerini’’ açýkladý. Buna göre, bu yýlýn ilk 5 ayýnda geçen yýlýn ayný dönemine göre gerçek kiþiler tarafýndan kurulan ticari iþletme sayýsý yüzde 22,50 oranýnda artarken, kooperatif sayýsý yüzde 34,52 azaldý. Ayný dönem içinde kapanan gerçek kiþi ticari iþletme sayýsý yüzde 36,86 yükselirken, kapanan kooperatif sayýsý yüzde 9,03 geriledi. Yine bu yýlýn Ocak -Mayýs döneminde ku-
rulan yabancý ortak sermayeli þirket sayýsý bin 401 olurken, bu þirketlerin 259’u Ýran, 159’u Almanya, 86’sý Azerbaycan ve 52’si Rusya Federasyonu ortaklýðýndan oluþtu. Bu þirketlerin 223’ü ticaret ve 116’sý inþaat sektöründe kuruldu. Bu yýlýn ilk 5 ayýnda toplam 25 bin 574 þirket ve kooperatif kuruldu. 2011 yýlý Mayýs ayýnda, kurulan þirket sayýsýnda bir önceki aya göre yüzde 7,41 azalma meydana gelirken, kapanan þirket sayýsýnda yüzde 2,97 artýþ yaþandý. Kapanan kooperatif sayýsý yüzde 31 artarken, kapanan gerçek kiþi ticari iþletme sayýsý yüzde 53,03’lük azalýþ gösterdi. Ankara / aa
12
18 HAZÝRAN 2011 CUMARTESÝ
T. C. KARTAL 1. SULH HUKUK MAHKEMESÝ ÝLAN Sayý : 2011/340 Esas. 10/06/2011 Konu :. Mahkememizin 24/05/2011 Tarih, 2011/340 Esas, 2011/921 Karar sayýlý kararý ile Ýstanbul ili, Kadýköy ilçesi, Osmanaða Mahallesi nüfusuna kayýtlý Ýsmail Hakký ve Meliha'dan olma 1955 doðumlu ATÝLLA KEFE'nin kýsýtlandýðý ve kendisine Eþi NADÝDE KEFE'nin VASÝ OLARAK ATANMASINA dair karar verildiði, Ýlan olunur. www.bik.gov.tr B: 40729
ÝLAN 17/07/2008 tarih ve 26939 sayýlý ÇED Yönetmeliði 9. Maddesi gereðince "Diper Kimya Endüstrisi San. ve Tic. Ltd. Þti" tarafýndan Kýrovasý Mevkii Taþkahve Kemalpaþa Asfaltý 1250 m. KEMALPAÞA/ÝZMÝR adresinde yapýlmasý planlanan "Kaðýt Kimyasallarý Üretim, Bitkisel Atýk Yaðlardan (Soap Stock) Asit Yaðý ve Distile Yað Asidi Üretim Tesisi" ile ilgili yönetmelik kapsamýnda halký bilgilendirmek, görüþ ve önerilerini almak amacýyla 28/06/2011 tarihinde saat 14:00'de Kemalpaþa Ýlçesi, Ulucak Köyü Köy Meydaný Murat'ýn Kahvesi'nde "ÇED" Sürecine Halkýn katýlýmý Toplantýsý" yapýlacaktýr. www.bik.gov.tr B: 40586
T. C. KARTAL 2. ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝ ÝLAN ESAS NO : 2011/25 KARAR NO : 2011/339 1- Davanýn KABULÜNE, Malatya ili, Akçadað ilçesi, Gürkaynak köyü, C: 57, H: 5 BSN: 161'de nüfusa kayýtlý Hasan kýzý, Zebey'den doðma, Akçadað 1985 doðumlu 26405232082 TC no.lu davacý Zakine Kadem'in Zakine olan adýnýn Roniya Masal olarak nüfus kütüðünde DÜZELTÝLMESÝNE karar verildi. 26/05/2011 www.bik.gov.tr B: 40707
T. C. KARTAL 1. SULH HUKUK MAHKEMESÝNDEN ÝLAN ESAS NO: 2011/29 Esas. KARAR NO: 2011/910 Mahkememizin yukarýda dosya ve karar numarasý yazýlý kararýyla, Trabzon ili, Akçaabat ilçesi, Derecik mahallesi nüfusuna kayýtlý Hasan ve Azime'den olma, 1965 doðumlu YAÞAR KÖROÐLU hacir altýna alýnarak, kendisine ayný hanede nüfusa kayýtlý Hasan ve Azime'den olma, 1968 doðumlu GÖNÜL KÖROÐLU VASÝ OLARAK ATANMIÞTIR. Ýlan olunur. 13/06/2011 www.bik.gov.tr B: 40635
T. C. KADIKÖY 2. SULH HUKUK MAHKEMESÝ ÝLAN Esas No: 2011/38 Vasi Tayini. Mahkememizce verilen 11/05/2011 tarih, 2011/38 Esas ve 2011/690 Karar sayýlý karar ile Ankara Ýli, Altýndað Ýlçesi, Doðanbey Mah. Cilt No: 29, Hane No: 490, Birey Sýra No: 14'de nüfusa kayýtlý, Eskiþehir 15/03/1929 doðumlu, Ýdris ve Ayþe'den olma, 11941048570 T.C.Kimlik Numaralý ZEKÝYE FÝNCANCI TMK'nun 405. maddesi gereðince VESAYET ALTINA ALINARAK TMK 419. mad. gereðince kendisine Ýstanbul Ýli, Kadýköy Ýlçesi, Erenköy Mah. Cilt No: 7, Hane No: 2259, Birey Sýra No: 2'de nüfusa kayýtlý, Besim ve Zekiye'den olma, Eskiþehir 01/12/1953 doðumlu, 29713907468 T.C. Kimlik Numaralý kýzý MUKADDES KAVALA vasi tayin edilmiþtir. 11/05/2011 www.bik.gov.tr B: 40524
T. C ANKARA 18. ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝ ÝLAN ESAS NO: 2011/100 Hasan Acar tarafýndan Nüfus Müdürlüðü aleyhine açýlan ÝSÝM TASHÝHÝ davasýnýn ya pýlan yargýlamasý sonunda verilen 13/05/2011 gün ve 2011/162 sayýlý kararý ile; DAVANIN KABULÜNE, ANKARA ili, KIZILCAHAMAM ilçesi, EÐERLÝALÖREN mah/köy, 52 cilt, 2 Hane, 29 BSN, 13111200054 T.C No'da nüfusa kayýtlý Mehmet ve Þerifeden, 16/07/1961'de olma, HASAN ACAR'ýn nüfusta "HASAN" olarak kayýtlý ismi önüne "MERT" isminin ilavesiyle, ÝSMÝNÝN "HASAN MERT olarak DÜZELTÝLMESÝNE, karar verilmiþ olup, 3. kiþilere ilanen TEBLÝÐ OLUNUR. www.bik.gov.tr B: 40653
T. C. ÞÝRVAN ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN ÝLAN DOSYA NO: 2011/203 Enerji Piyasasý Düzenleme Kurulunca Alkumru Barajý ve HES üretim tesisi yapýmý amacýyla Siirt ili, Þirvan Ýlçesi, Pirinçli Köyü, 149 Ada, 3 Parsel sayýlý taþýnmaz hakkýnda kamulaþtýrma kararý alýndýðý, kamulaþtýrýlacak alanýn 255,35 m2 olduðu, 2942 sayýlý yasanýn 27. maddesi uyarýnca tapýnmaz malýn kamulaþtýrma bedelinin mahkemece tespit olunarak acele kamulaþtýrma kararý alýndýðý, taþýnmazýn idare tarafýndan 2942 sayýlý yasanýn 11. ve 12. maddeleri uyarýnca kýymet takdirinin yapýldýðý ve 8. maddesi uyarýnca pazarlýkla satýn alma için davalý Þemo SAÇI'nýn davet edildiði ancak uzlaþmanýn saðlanamadýðý, bu nedenle kamulaþtýrma bedelinin tespiti ile kamulaþtýrýlacak yerin hazine adýna tescili için mahkememizde dava açýlmýþtýr. Kamulaþtýrma kanunu 10. maddesi uyarýnca kamuoyuna ilanen duyrulur. www.bik.gov.tr B: 40032
T. C. ÞÝRVAN ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN ÝLAN DOSYA NO: 2011/205 Enerji Piyasasý Düzenleme Kurulunca Alkumru Barajý ve HES üretim tesisi yapýmý amacýyla Siirt ili, Þirvan Ýlçesi, Kapýlý Köyü, 104 Ada, 54 Parsel sayýlý taþýnmaz hakkýnda kamulaþtýrma kararý alýndýðý, kamulaþtýrýlacak alanýn 644 m2 olduðu, 2942 sayýlý yasanýn 27. maddesi uyarýnca taþýnmaz malýn kamulaþtýrma bedelinin mahkemece tespit olunarak acele kamulaþtýrma kararý alýndýðý, taþýnmazýn idare tarafýndan 2942 sayýlý yasanýn 11. ve 12. maddeleri uyarýnca kýymet takdirinin yapýldýðý ve 8. maddesi uyarýnca pazarlýkla satýn alma için davalý Yasin SAÇI'nýn davet edildiði ancak uzlaþmanýn saðlanamadýðý, bu nedenle kamulaþtýrma bedelinin tespiti ile kamulaþtýrýlacak yerin hazine adýna tescili için mahkememizde dava açýlmýþtýr. Kamulaþtýrma kanunu 10. maddesi uyarýnca kamuoyuna ilanen duyrulur. www.bik.gov.tr B: 40034
T. C. KARTAL 1. SULH HUKUK MAHKEMESÝ ÝLAN Sayý: 2010/1204 Esas. 27/05/2011 Mahkememizin 12/05/2011 Tarih, 2010/1204 Esas, 2011/837 Karar sayýlý kararý ile Ýstanbul ili, Fatih ilçesi, Ýskenderpaþa Mahallesi/Köyü 18812257598 T.C. Kimlik numaralý Sabahattin ve Selma'dan olma 1977 doðumlu TOLGA RADKAN'ýn kýsýtlandýðý ve kendisinin Babasý SABAHATTÝN RADKAN'ýn VELAYETÝ ALTINA KONULMASINA dair karar verildiði, Ýlan olunur. www.bik.gov.tr B: 40577
T. C. KADIKÖY 2. SULH HUKUK MAHKEMESÝ ÝLAN Esas No:2010/1340 Vasi Tayini. Mahkememizce verilen 07/06/2011 tarih, 2010/1340 Esas ve 2011/438 Karar sayýlý karar ile Bursa Ýli, Osmangazi Ýlçesi, Maksem Mah., Cilt No: 57, Hane No: 294, Birey Sýra No: 6'da nüfusa kayýtlý, Mehmet ve Rukiye'den olma, Ýstanbul 06/06/1918 doðumlu, 38824017430 T.C. Kimlik Numaralý ZELÝHA HÝKMET ÖZBÝLGE TMK' nun 405. maddesi gereðince VESAYET ALTINA ALINARAK TMK 419. mad. gereðince kendisine 38821017594 T.C. Kimlik Numaralý oðlu ALÝ ATÝLLA ÖZBÝLGE. 07/06/2011 www.bik.gov.tr B: 40529
T. C. ÞÝRVAN ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN ÝLAN DOSYA NO: 2011/206 Enerji Piyasasý Düzenleme Kurulunca Alkumru Barajý ve HES üretim tesisi yapýmý amacýyla Siirt ili, Þirvan Ýlçesi, Pirinçli Köyü, 150 Ada, 2 Parsel sayýlý taþýnmaz hakkýnda kamulaþtýrma kararý alýndýðý, kamulaþtýrýlacak alanýn 245,96 m2 olduðu, 2942 sayýlý yasanýn 27. maddesi uyarýnca taþýnmaz malýn kamulaþtýrma bedelinin mahkemece tespit olunarak acele kamulaþtýrma kararý alýndýðý, taþýnmazýn idare tarafýndan 2942 sayýlý yasanýn 11. ve 12. maddeleri uyarýnca kýymet takdirinin yapýldýðý ve 8. maddesi uyarýnca pazarlýkla satýn alma için davalý Tahir SAÇI'nýn davet edildiði ancak uzlaþmanýn saðlanamadýðý, bu nedenle kamulaþtýrma bedelinin tespiti ile kamulaþtýrýlacak yerin hazine adýna tescili için mahkememizde dava açýlmýþtýr. Kamulaþtýrma kanunu 10. maddesi uyarýnca kamuoyuna ilanen duyrulur. www.bik.gov.tr B: 40036
ÝLAN T. C. SÝNOP ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN ÝLAN ESAS NO : 2008/238 Esas. DAVALI : HÜSEYÝN BASUT Davacý Maliye Hazinesi tarafýndan aleyhinize açýlan Orman (Hazine Veya idarece Açýlan Tapu Ýptal Ýstemli) davasýnýn yapýlan yargýlamasýnda; Mahkemenizce dava dilekçesinde belirtilen adresinize duruþma gününü bildirir davetiye çýkarýlmýþ olup, adresinizden ayrýldýðýnýz gerekçesiyle tebligat yapýlamamýþtýr. Adres araþtýrmasýndan da bir netice alýnamadýðýndan dava dilekçesi ve duruþma gününün ilanen tebliðine karar verilmiþtir. Duruþma Günü: 26/07/2011 günü saat: 09:05'de duruþmada bizzat hazýr bulunmanýz, veya kendinizi bir vekille temsil ettirmeniz, Aksi taktirde H.U.M.K.'nun 3156 sayýlý yasa ile deðiþik 213/2 maddesi uyarýnca yargýlamaya yokluðunuzda devam olunacaðý hususu, Dava Dilekçesi ve duruþma günü yerine geçerli olmak üzere ilanen teblið olunur. www.bik.gov.tr B: 33171
Y
TAZÝYE Kardeþimiz Cuma Bindal'ýn eþi
Nilgün Bindal
' ýn
vefatýný teessürle öðrendik. Merhumeye Cenâb-ý Hak'tan rahmet ve maðfiret diler, kederli ailesi ve yakýnlarýna sabr-ý cemil niyaz eder, taziyetlerimizi sunarýz. Not: Cuma Bindal Telf: (0 532) 460 64 36
Adapazarý Yeni Asya Okuyucularý T. C. SÝNCAN 2. ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝ ÝLAN ESAS NO: 2010/701 Esas. Davacý ÞÜKRÜ DOÐAN tarafýndan Hasýmsýz olarak mahkememize açýlan Gaipliðe Karar Verilmesi davasýna verilen ara karar gereðince; Çankýrý ili, Kýzýlýrmak ilçesi, Kavlaklý Köyü, Cilt No: 18, Hane No: 7, BSN: 69'da nüfusuna kayýtlý, Fatma Doðan'ýn 1999 yýlýndan bu tarafa gaip olduðu, bu kiþiyi bilen ve tanýyan olup olmadýðýnýn, tanýyan bilen kiþilerin 6 ay içerisinde mahkememize baþvurmalarý, aksi taktirde yukarýda adý geçen Fatma Doðan'ýn GAÝPLÝÐÝNE karar verileceði hususu ilan olunur. 09/06/2011 www.bik.gov.tr B: 40669
TAZÝYE Muhterem kardeþlerimiz, Mehmet Danýþmaz'ýn kardeþi, Muhammed ve Ömer Danýþmaz'ýn aðabeyi, Hasan Hüseyin ve Mustafa Danýþmaz'ýn babasý
Ali Danýþmaz'ýn T. C. KARTAL 1. ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝ Esas No : 2010/492 Esas. GEREKÇELÝ KARAR Karar No : 2011/241 1- Açýlan davanýn KABULÜ ile; Afyonkarahisar ili, Sinanpaþa Ýlçesi, Ahmetpaþa/Dibekbaþý Mahallesi CN: 5, HN: 14, BSN: 41'de nüfusa kayýtlý 24115117552 TC kimlik numaralý Murat ve Atike'den olma Sincanlý- 02/01/1965 doðumlu Nikahi CAN'ýn Nikahý olan isminin Nidayi CAN olarak DÜZELTÝLEREK TESCÝLÝNE ve yine ayný hanede kayýtlý olan 24685098596 TC kimlik numaralý Murat CAN'ýn da baba hanesindeki Nikahi olan isminin Nidayi olarak DÜZELTÝLEREK TESCÝLÝNE karar verilmiþtir. 25/05/2011 www.bik.gov.tr B: 40689
T. C. ÞÝRVAN ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN ÝLAN DOSYA NO: 2011/210 Enerji Piyasasý Düzenleme Kurulunca Alkumru Barajý ve HES üretim tesisi yapýmý amacýyla Siirt ili, Þirvan Ýlçesi, Pirinçli Köyü, 177 Ada, 23 sayýlý taþýnmaz hakkýnda kamulaþtýrma kararý alýndýðý, kamulaþtýrýlacak alanýn 1219,42 m2 olduðu, 2942 sayýlý yasanýn 27. maddesi uyarýnca taþýnmaz malýn kamulaþtýrma bedelinin mahkemece tespit olunarak acele kamulaþtýrma kararý alýndýðý, taþýnmazýn idare tarafýndan 2942 sayýlý yasanýn 11. ve 12. maddeleri uyarýnca kýymet takdirinin yapýldýðý ve 8. maddesi uyarýnca pazarlýkla satýn alma için davalý Hamet BÜTÜNLÜK'ün davet edildiði ancak uzlaþmanýn saðlanamadýðý, bu nedenle kamulaþtýrma bedelinin tespiti ile kamulaþtýrýlacak yerin hazine adýna tescili için mahkememizde dava açýlmýþtýr. Kamulaþtýrma kanunu 10. maddesi uyarýnca kamuoyuna ilanen duyrulur. www.bik.gov.tr B: 40044
T. C. ÞÝRVAN ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN ÝLAN DOSYA NO: 2011/209 Enerji Piyasasý Düzenleme Kurulunca Alkumru Barajý ve HES üretim tesisi yapýmý amacýyla Siirt ili, Þirvan Ýlçesi, Taþlý Köyü, 104 Ada, 19 Parsel sayýlý taþýnmaz hakkýnda kamulaþtýrma kararý alýndýðý, kamulaþtýrýlacak alanýn 5879,01 m2 olduðu, 2942 sayýlý yasanýn 27. maddesi uyarýnca taþýnmaz malýn kamulaþtýrma bedelinin mahkemece tespit olunarak acele kamulaþtýrma kararý alýndýðý, taþýnmazýn idare tarafýndan 2942 sayýlý yasanýn 11. ve 12. maddeleri uyarýnca kýymet takdirinin yapýldýðý ve 8. maddesi uyarýnca pazarlýkla satýn alma için davalý Süleyman PADIR'ýn davet edildiði ancak uzlaþmanýn saðlanamadýðý, bu nedenle kamulaþtýrma bedelinin tespiti ile kamulaþtýrýlacak yerin hazine adýna tescili için mahkememizde dava açýlmýþtýr. Kamulaþtýrma kanunu 10. maddesi uyarýnca kamuoyuna ilanen duyrulur. www.bik.gov.tr B: 40043
T. C. ÞÝRVAN ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN ÝLAN DOSYA NO: 2011/182 Enerji Piyasasý Düzenleme Kurulunca Alkumru Barajý ve HES üretim tesisi yapýmý amacýyla Siirt ili, Þirvan Ýlçesi, Kapýlý Köyü, 104 Ada, 34 Parsel sayýlý taþýnmaz hakkýnda kamulaþtýrma kararý alýndýðý, kamulaþtýrýlacak alanýn 1625,11 m2 olduðu, 2942 sayýlý yasanýn 27. maddesi uyarýnca taþýnmaz malýn kamulaþtýrma bedelinin mahkemece tespit olunarak acele kamulaþtýrma kararý alýndýðý, taþýnmazýn idare tarafýndan 2942 sayýlý yasanýn 11. ve 12. maddeleri uyarýnca kýymet takdirinin yapýldýðý ve 8. maddesi uyarýnca pazarlýkla satýn alma için davalý Abdullah CELEN'in davet edildiði ancak uzlaþmanýn saðlanamadýðý, bu nedenle kamulaþtýrma bedelinin tespiti ile kamulaþtýrýlacak yerin hazine adýna tescili için mahkememizde dava açýlmýþtýr. Kamulaþtýrma kanunu 10. maddesi uyarýnca kamuoyuna ilanen duyrulur. www.bik.gov.tr B: 40008
T. C. ÞÝRVAN ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN ÝLAN DOSYA NO: 2011/183 Enerji Piyasasý Düzenleme Kurulunca Alkumru Barajý ve HES üretim tesisi yapýmý amacýyla Siirt ili, Þirvan Ýlçesi, Kapýlý Köyü, 104 Ada, 44 Parsel sayýlý taþýnmaz hakkýnda kamulaþtýrma kararý alýndýðý, kamulaþtýrýlacak alanýn 2883,64 m2 olduðu, 2942 sayýlý yasanýn 27. maddesi uyarýnca taþýnmaz malýn kamulaþtýrma bedelinin mahkemece tespit olunarak acele kamulaþtýrma kararý alýndýðý, taþýnmazýn idare tarafýndan 2942 sayýlý yasanýn 11. ve 12. maddeleri uyarýnca kýymet takdirinin yapýldýðý ve 8. maddesi uyarýnca pazarlýkla satýn alma için davalý Abdurrahman CELEN'in davet edildiði ancak uzlaþmanýn saðlanamadýðý, bu nedenle kamulaþtýrma bedelinin tespiti ile kamulaþtýrýlacak yerin hazine adýna tescili için mahkememizde dava açýlmýþtýr. Kamulaþtýrma kanunu 10. maddesi uyarýnca kamuoyuna ilanen duyrulur. www.bik.gov.tr B: 40009
BAKIRKÖY 5. SULH HUKUK MAHKEMESÝNDEN ÝLAN ESAS NO : 2007/107 Esas. KARAR NO : 2011/255 ÝLANEN TEBLÝÐ OLUNACAKLAR: KEMAL SOYSAL, ÖZLEM TÜRKMEN, MUSTAFA SOYSAL, ERDAL TÜRKMEN, AYTEN SOYSAL, NESÝBE OYA SOYSAL, ÞÜKRÜ KIZI YETER AKDAÐ, CEMÝLE AKDAÐ Davacýlar ESMA TAPAN, SEVÝNÇ ÞAVÞAK TÜRKMEN, MUSTAFA TÜRKMEN, EYYÜP TÜRKMEN, YAÞAR TÜRKMEN aleyhine mahkememizde açýlan Ortaklýðýn Giderilmesi davasýnýn yapýlan açýk yargýlamasý sonunda; HÜKÜM: 1- Sabit görülen davacýlarýn davasýnýn KABULÜNE, dava konusu Bakýrköy ilçesi Zeytinlik Mahallesinde kain 189 Ada 10 Nolu parsel üzerinde bulunan 10/100 arsa paylý 2 no.lu baðýmsýz bölüm ile 20/100 arsa paylý 3 no.lu baðýmsýz bölümün ayrý ayrý açýk arttýrma sureti ile satýlarak ORTAKLIÐIN GÝDERÝLMESÝNE, satýþ memuru olarak Bakýrköy Nöbetçi Ýcra Müdürlüðünün görevlendirilmesine, 2- Satýþ bedelinin tapudaki hisseler oranýnda taraflara aidiyetine, 3- Satýþ bedeli üzerinden binde 9,9 oranýnda harç alýnmasýna, 4- Peþin alýnan harca göre bakiye 5,30 TL ilam harcýnýn taraflarýn tapu kaydýndaki hisseleri oranýnda taraflara aidiyetine, 5- Davacý tarafýndan yapýlan 927 TL yargýlama giderinin taraflarýn tapu kaydýndaki hisseleri oranýnda taraflara aidiyetine, 6- Taraf vekilleri için AAÜT'ne göre belirlenen 825 TL vekâlet ücretinin tapudaki hisseleri oranýnda taraflara aidiyetine, KEMAL SOYSAL, ÖZLEM TÜRKMEN, MUSTAFA SOYSAL, ERDAL TÜRKMEN, AYTEN SOYSAL, NESÝBE OYA SOYSAL, ÞÜKRÜ KIZI YETER AKDAÐ, CEMÝLE AKDAÐ'a teblið yerine geçmek üzere ilanen teblið olunur. 10/05/2011 www.bik.gov.tr B: 40456
vefatýný teessürle öðrendik. Merhuma Cenâb-ý Hâk'tan rahmet ve maðfiret diler, kederli ailesine ve yakýnlarýna sabr-ý cemil niyaz eder, taziyetlerimizi sunarýz.
Ankara Yeni Asya Okuyucularý T. C. ÞÝÞLÝ 4. AÝLE MAHKEMESÝNDEN ÝLAN Sayý : 2009/3 Esas. 08/06/2011 Davacý FATMA TUNCAY ile Davalý ALÝ TUNCAY arasýnda mahkememizde görülmekte olan Boþanma davasý nedeniyle; Mustafa ve Ayþe'den olma, 03.07.1957 ÝSTANBUL doðumlu 50563200966 T.C kimlik numaralý davalý ALÝ TUNCAY adýna tebligat yapýlamamýþ, yapýlan araþtýrmada adresinin tespit edilemediðinden dava dilekçesinin ve duruþma gününün davalýya ilanen tebliðine karar verilmiþtir. Duruþmanýn býrakýldýðý 20.09.2011 günü saat 15:15'de mahkememiz salonunda hazýr bulunmanýz veya kendinizi yetkili bir vekille temsil ettirmeniz, delillerinizi ibraz etmeniz, duruþmaya gelmediðiniz veya mazeret bildirmediðiniz takdirde iþ bu ilan tarihinden itibaren 7 gün içinde baþlanmak üzere 10 gün içinde cevap vermeniz vermediðiniz takdirde HUMK.'nun 213. maddesi uyarýnca yargýlamanýn yokluðunuzda yapýlacaðý ve hüküm kurulacaðý dava dilekçesinin ve duruþma gününün teblið yerine geçerli olmak üzere ilan olunur. www.bik.gov.tr B: 40570
T. C. PENDÝK 1 .ÝCRA MÜDÜRLÜÐÜ (Menkulün Açýk Artýrma ÝLANI) 2011/2790 tal. Bir borçtan dolayý hacizli bulunan ve aþaðýda cins, miktar ve kýymetleri yazýlý mallar satýþa çýkarýlmýþtýr. Birinci artýrma 15.07.2011 saat 10:40-10:45 arasýnda ÇÖZÜM OTOPARKI SABÝHA GÖKÇEN HAVAALANI PENDÝK/ÝSTANBUL adresinde yapýlacak ve o günü kýymetinin % 60'ýna istekli bulunmadýðý takdirde 20.07.2011 günü ayný yer ve saatler arasýnda 2. artýrma yapýlacaðý, þu kadar ki, artýrma bedelinin malýn tahmin edilen kýymetinin % 40' ýný bulmasý ve satýþ isteyenin alacaðýna rüçhaný olan alacaklarýn toplamýndan fazla olmasýnýn ve bundan baþka paraya çevirme ve paylaþtýrma masraflarýný geçmesinin þart olduðu, mahcuzun satýþ bedeli üzerinden alýnacak % 1 KDV alýcýya ait olacaðý ve satýþ þartnamesinin Ýcra dosyasýndan görülebileceði, masrafý verildiði takdirde þartnamenin bir örneðinin isteyene gönderilebileceði, fazla bilgi almak isteyenlerin yukarýda yazýlý dosya numarasiyle Müdürlüðümüze baþvurmalarý ilan olunur. 14.06.2011 Lira Adet Malýn cinsi (Önemli nitelik ve özellikleri) 31.000,00 1 34 FN 1813 PLAKALI 2008 MODEL RENAULT MEGAN ANAHTAR RUHSAT YOK. MUHT. ÇÝZÝK. www.bik.gov.tr B: 40566
T. C. ÞÝRVAN ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN ÝLAN DOSYA NO: 2011/208 Enerji Piyasasý Düzenleme Kurulunca Alkumru Barajý ve HES üretim tesisi yapýmý amacýyla Siirt ili, Þirvan Ýlçesi, Taþlý Köyü, 245 Ada, 80 Parsel sayýlý taþýnmaz hakkýnda kamulaþtýrma kararý alýndýðý, kamulaþtýrýlacak alanýn 2121,38 m2 olduðu, 2942 sayýlý yasanýn 27. maddesi uyarýnca taþýnmaz malýn kamulaþtýrma bedelinin mahkemece tespit olunarak acele kamulaþtýrma kararý alýndýðý, taþýnmazýn idare tarafýndan 2942 sayýlý yasanýn 11. ve 12. maddeleri uyarýnca kýymet takdirinin yapýldýðý ve 8. maddesi uyarýnca pazarlýkla satýn alma için davalý Þakir CENGÝZ'in davet edildiði ancak uzlaþmanýn saðlanamadýðý, bu nedenle kamulaþtýrma bedelinin tespiti ile kamulaþtýrýlacak yerin hazine adýna tescili için mahkememizde dava açýlmýþtýr. Kamulaþtýrma kanunu 10. maddesi uyarýnca kamuoyuna ilanen duyrulur. www.bik.gov.tr B: 40040
T. C. ÞÝRVAN ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN ÝLAN DOSYA NO: 2011/207 Enerji Piyasasý Düzenleme Kurulunca Alkumru Barajý ve HES üretim tesisi yapýmý amacýyla Siirt ili, Þirvan Ýlçesi, Taþlý Köyü, 245 Ada, 55 Parsel sayýlý taþýnmaz hakkýnda kamulaþtýrma kararý alýndýðý, kamulaþtýrýlacak alanýn 738,02 m2 olduðu, 2942 sayýlý yasanýn 27. maddesi uyarýnca taþýnmaz malýn kamulaþtýrma bedelinin mahkemece tespit olunarak acele kamulaþtýrma kararý alýndýðý, taþýnmazýn idare tarafýndan 2942 sayýlý yasanýn 11. ve 12. maddeleri uyarýnca kýymet takdirinin yapýldýðý ve 8. maddesi uyarýnca pazarlýkla satýn alma için davalý Þükrü CENGÝZ'in davet edildiði ancak uzlaþmanýn saðlanamadýðý, bu nedenle kamulaþtýrma bedelinin tespiti ile kamulaþtýrýlacak yerin hazine adýna tescili için mahkememizde dava açýlmýþtýr. Kamulaþtýrma kanunu 10. maddesi uyarýnca kamuoyuna ilanen duyrulur. www.bik.gov.tr B: 40039
T. C. ÞÝRVAN ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN ÝLAN DOSYA NO: 2011/204 Enerji Piyasasý Düzenleme Kurulunca Alkumru Barajý ve HES üretim tesisi yapýmý amacýyla Siirt ili, Þirvan Ýlçesi, Pirinçli Köyü, 104 Ada, 2 Parsel sayýlý taþýnmaz hakkýnda kamulaþtýrma kararý alýndýðý, kamulaþtýrýlacak alanýn 1619,94 m2 olduðu, 2942 sayýlý yasanýn 27. maddesi uyarýnca taþýnmaz malýn kamulaþtýrma bedelinin mahkemece tespit olunarak acele kamulaþtýrma kararý alýndýðý, taþýnmazýn idare tarafýndan 2942 sayýlý yasanýn 11. ve 12. maddeleri uyarýnca kýymet takdirinin yapýldýðý ve 8. maddesi uyarýnca pazarlýkla satýn alma için davalý Ramazan ÖZEKES'in davet edildiði ancak uzlaþmanýn saðlanamadýðý, bu nedenle kamulaþtýrma bedelinin tespiti ile kamulaþtýrýlacak yerin hazine adýna tescili için mahkememizde dava açýlmýþtýr. Kamulaþtýrma kanunu 10. maddesi uyarýnca kamuoyuna ilanen duyrulur. www.bik.gov.tr B: 40033
PENDÝK 1. ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN ÝLAN ESAS NO: 2011/68 KARAR NO: 2011/216 Davacý Burak Emre Kuþtaþ tarafýndan davalý Pendik Nüfus Müdürlüðü aleyhine mahkememizde açýlan Nüfus (Ad Ve Soyadý Düzeltilmesi Ýstemli) davasýnýn yapýlan açýk yargýlamasý sonunda; Davanýn kabulü ile; Erzurum, Aziziye Ýlçesi, Sýrlý Köyü, C: 165, H: 30'da nüfusa kayýtlý bulunan Mustafa ve Sema'dan olma, 25/06/1989 doðum tarihli Burak Emre Kuþtaþ'ýn soyadýnýn T.M.K. 27. maddesi uyarýnca MERT olarak Erzurum yazýlý olan doðum yerinin Üsküdar olarak tashihen düzeltilmesine karar verildiði ilan olunur. Ýþ bu ilanýn yayýnlandýðý tarihten itibaren 7 gün sonra teblið edilmiþ sayýlacaktýr. 14/06/2011 www.bik.gov.tr B: 40454
DÝZÝ
18 HAZÝRAN 2011 CUMARTESÝ
13
ZEYNEP ÇAKIR zeynepcakir77@hotmail.com
-4-
SARAYIN MAHREMÝYET KAÝDELERÝ
BÝR EÐÝTÝM VE TERBÝYE YUVASI OLARAK SARAY
O
fik bir sesle; -Kýzým dedi. Þevketmeab Efendimiz sizi, sultanefendilere ve mektep zamaný gelinceye kadar iki þehzademize muallim tayin buyurdular. Müsait zamanlarýnýzda da arzu eden kalfalara din dersleri vermenizi irade eylediler. Ona göre çalýþýp, þevketmeab Efendimizin teveccühlerine mazhar olmanýzý temenni ederim. Selefiniz Kur'ân-ý Azimüþþan okuturken bazý hürmetsizliklerde bulunmuþ, bu yüzden vazifesine son verilmiþ. Siz ise ulema evlâdýsýnýz. Bu ciheti bizden iyi takdir eder siniz. Cenâb-ý Hak muvaffakiyet ihsan buyursun. -Riþkidil Kalfaya dönerek- Kalfacýðým muallime hanýmý kendilerine tahsis edilen daireye götürünüz. Her ikimiz de hazinedar ustayý selâmlayarak odayý terk ettik. Tuhaf deðil mi? Ancak o zaman rahat bir nefes alabilmiþtim.” Hizmetine tayin edilen Piyalerü isimli kalfanýn; zamanýnda padiþah haremlerinden birinin hizmetkârý olduðu, sonrasýnda ise þehzade Necmeddin Efendinin hizmetine verildiði, onun ölümü üzerine ise yaptýðý hizmetlere bir vefa borcu olarak görevine son verilmeyip dairesinde tutulduðu maiyetinde ise üçü acemi olmak üzere beþ görevli bulunduðu bilgilerinin yer aldýðý hatýratý, yukarýda anlattýðýmýz askerî hizmet hiyerarþisinin saðlamasý gibidir. Kendisine yapýlan “beyan-ý hoþ amedi” merasiminden de çok memnun kalan muallime, saraylýlar hakkýnda þunlarý söylemekten kendini alamamýþtýr: “Kýzlarýn terbiye ve nezaketini görünce paþalarýn, beylerin evlenme iþinde neden saraydan çýkan hanýmlarý tercih ettiklerini anlamýþ ve kendilerine hak vermiþtim.” Þehzadelerin, sultanlarýn yetiþmesine emek ve ren kalfalarýn, onlardan büyük saygý gördüðüne de dikkat çeken yazar, saraydaki adab-ý muaþereti ise þöyle sýralýyor: Elbisesi buruþuk, yýrtýk, çýplak ayak hatta kýsa çorapla bile gezmek, þamatalý aksýrmak, sümkürmek ayýptý. Koridorda ve büyük sofalarda yaþlýlara tesadüf ederlerse ya durup onun geçmesini beklerler veyahut müstavel iþleri varsa desturun demeden yani müsaade almadan geçmezler. Saraya giriþ ve misafir kabulünde ise yaþmakla ferace ve uzun etekli elbise giyilmesi þart koþulduðu, gelen misafirin yaþmak ve feracesinin acemi kýzlar tarafýndan alýnýp ütülendikten sonra bohçalanýp, dönüþ zamaný getirilip onlar tarafýndan giydirildiði gibi bin türlü teþrifat usûlü verilen bilgiler arasýndadýr. 1 Eskidenberi “sarayda terbiye olmayan baþka yerde olamaz” sözünü boþa çýkartmayan türden inceliklerdir bunlar. Ýlber Ortaylý da bu saraylý hanýmlarýn halk arasýndan evlenmelerinin muhite tesirini ise þu sözlerle ifade ediyor; “...Oturduðu semtte saraylý haným olarak bilinir, görgü ve davranýþlarýyla etrafýndan saygý görürdü. Bir mahallede saray terbiyesi almýþ bir hanýmýn bulunmasý o mahallenin saray terbiyesi ve saray Türkçesini öðrenmesi için yeterliydi. Bu hanýmlarýn yanlarýnda bulunanlar bu güzel adab ve erkâný nesiller boyu sürdürmüþlerdir. Diziye atýf meselesini unutmadýk. Buraya kadar yazýlanlar da zaten dizideki imajlarýn tashihidir. Yani neymiþ? Öyle, “Sülüman” diye ortalýklarda dolaþan, Sümbül Aða’yla yýlýþýk konuþan, arkadaþlarýyla her dakika lâf dalaþýnda olan tiplerle dolu deðilmiþ saray! 1- Osmanlý’da Harem - Prof. Dr. Ahmet Akgündüz
iziyi izleyenlerin, kafasýný kurcalayan konulardan biri de hanýmlarýn kýyafetleridir. Orada giyilenler daha çok, Rus veya Ýngiliz klâsiklerinin sinemaya uyarlanmýþ filmlerinde gördüðümüz kadýnlarýnkine, ne kadar da benzer. Tesettür denilen þey ise nerdeyse hiç akla gelmez. Geldiðinde de uydurmadan bir tülle saçýn üstü kapatýlýverir. Olacak o kadar, adý üzerinde dizidir! Osmanlý Harem Teþkilâtý, homojen bir yapýda deðildir. Klâsik dönem tabir edilen ve Kanuni devrini de içine alan 16. yüzyýl Osmanlý Saray yapýsý ile, Meþrûtiyet dönemi protokollerinde, sistemin özü ayný kalmakla beraber, bazý deðiþikliklerin görülmesi tabiîdir. Padiþah portrelerinde gördüðümüz kýyafetler ve baþlýklarýn zaman içindeki deðiþimini gözlemliyoruz. Bu durum saray kadýnlarý için de geçerlidir. Giyilen kýyafet, baþa takýlan hotoz, sýrta alýnan ceket, askerî bir üniforma gibi, bir bakýþta saray kadýnýnýn mevkisini belirlemeye yeter. Teorik olarak, cariyelerin baþý açýk gezmesinde þer’i bir sakýnca olmasa bile, teamüllerin buna izin vermediði veya baþka bir deyiþle “Hürrem’in kýzdýðý ayýp listeleri”nin çokluðundan bellidir. Yukarýda adý geçen muallime hanýmýn tesbitine göre; “Sarayda hýrka giymek ayýptýr, içlerine kalýn fanila giyerler. Efendilerinin karþýsýnda hiçbir Çerkez cariyenin hýrka giydiðini görmedim. Saray adatýna çok itina ederler, odalarýnda ne isterse giyinebilirlerdi.” Her halde iþin atlanan baþka tarafý da þu olmalýdýr. Günde beþ vakit okunan ezanlarýn, duâlarla, âyet ve hadislerle tezyin edilmiþ odalarýn içinde özellikle Ramazan aylarýnda topluca yapýlan ibadetlerin yaþandýðýný bildiðimiz haremde, padiþahýn ev halkýnýn, Avrupa prensesleri gibi salýnarak gezmedikleri belgeler olmasa da anlaþýlabilir. Belki bugün riayet edilmiyor, ama geçmiþte babalarýnýn eve gelmesiyle üstü baþýný toparlayýp, öyle karþýlayan, eðer müsait deðilse odasýna kaçan kýz çocuðunun durumunu bilen bunu da anlar. Fakat son döneme sirayet eden Batý hayranlýðýndan saray kadýnlarý da nasiplenecek, birbirleriyle þýklýk yarýþýna girercesine, alafranga giyinmeye baþlayacaklar, açýk saçla poz verip fotoðraf çektirmekte bir beis görmeyeceklerdir. Devlet siyasetindeki BatýcýÝslâmcý tartýþmalarýnýn saray kadýnlarýndaki izdüþümü “alaturka -alafranga kýyafet ve hayat” tarzýdýr. Pertevniyal Valide Sultan örneðinde olduðu gibi gelenekçi tutumundan taviz vermeyip, alaturka tarzý devam ettirenler olduðu gibi, Paris modasýnýn sýký takipçisi olanlar da vardýr. Özel hayat sýnýrlarý içinde kaldýðý düþünülüp, gevþetilen tesettür kaidelerine riayetin saray dýþýnda eskisi gibi devam ettirildiðini görürüz. Ancak saltanatýn ilgasýyla baþlayan ve genelde büyük Avrupa þehirlerinde devam ettirilen sürgün hayatýnýn hanedan kadýnlarýnýn tesettür anlayýþýný büyük ölçüde erozyona uðrattýðý da bir gerçektir. Bir diðer kafa kurcalayan konu ise, saray kadýnlarýnýn namahrem erkeklerle görüþmelerindeki sýnýrdýr. Osmanlý Sarayý’na býrakýn yabancý erkek girmesini, yüksek rütbeli diplomat eþlerinin hanýmlarý bile bin güçlükle izin kopararak, çok merak ettikleri saraylý hanýmlarla görüþme imkâný bulmuþlardýr. Hareme ancak harem aðalarý ve doktorlar girebilir. O da padiþahýn özel iznine tabidir. Padiþah evinin bir gazeteciye açýlmasý ise ancak 1910 yýlýnda gerçekleþmiþ-
D
tir. Tarihçi Abdurrahman Þeref Bey, haremle ilgili tetkiklerini “Topkapý Saray-ý Hümayunu” baþlýðý altýnda “Tarih-i Osmanî Encümeni” dergisinde yayýnlayacak ve kamuoyunu bilgilendirecektir. Görevleri zaten saray muhafýzlýðý olan, harem kadýnlarýnýn sarayýn diðer daireleriyle ve dýþ dünyayla irtibatýný saðlayan harem aðalarýnýn bile, görev mahalleri dýþýnda, asýl harem dairesine girmeleri yasaktýr. Kösem Sultan’ýn sert ifadeli bildirisi bunun delilidir; “Harem kapýsý önünde oturmaktan baþka iþiniz yoktur. Size tayin olunan harem kapýsý önündeki odalardýr. Eðer harem kapýsýndan içeri izinsiz bir adým girdiðiniz veya yazý gönderdiðiniz iþitilir ise katlolunursunuz. Þayet mühim bir iþ olup tarafýmýza bildirmek icap ederse bir tezkire ile kethuda kadýna ifade edersiz. Ol dahi bize ifade eder.” 1 O halde saray kadýnlarýnýn, sarayýn diðer erkek personeliyle öyle yollarda gelip geçerken teklifsiz konuþamadýðýný anlamak çok kolay dýr. He le he le, me se lâ; Hür rem Sul tan’ýn Þehzade Mustafa’yý tuttuðu için düþman kesildiði Ýbrahim Paþa’nýn karþýsýna, Kanunî’nin ya nýnda giydiði kýyafetle çýkama ya ca ðý i se bes bel li dir. Ye ni lik çi Pa di þah o la rak bilinen Sultan Abdülmecit’le ilgili þu anekdot, mah re mi yet ka i de lerinin nasýl bir zerafet halinde tecelli et ti ði ni gös ter mek a çý sýn dan dik kat çekicidir: Oðulla rýn dan Sul tan Meh met Re þad’ýn annesi olan hanýmý Gül ce mal Ka dý ne fen di’nin te da vi si i çin Vi ya na lý dok tor Schipitzl’i çaðýrýr padiþah. Sonrasý ise dokto run i fade siy le þöy le dir; “Zat-ý Þa ha ne yi his se di lir de re ce de üz gün gör düm. Re þad E fen di’nin va li de si 3. Kadýnefendi’den bahisle; -Bu kadýn kendisine karþý en hakikî muhabbet duyduðum yegâne zevcemdir. Bütün ömrüm, gençliðim beraber geçti, kurtarýlmasý için ne mümkünse lütfen yapýn, tek ricam tedavi ediyoruz diye onu hýrpalamayalýmdedi. Hareme birlikte gittik. Odanýn ortasýndaki yatakta cibinliðin altýnda yüzü þalla örtülü kadýnefendi yatýyordu. Padiþah ona; Rahatsýzlýðýnýz nasýl efendim? diye sordu. O tatlý, sevimli bir sesle; -Kendimi iyi hissediyorum efendim- cevabýný verdi. Padiþahýn; -Doktorumu getirdim, istiyorum ki; sizi tedavi etsin, ona nabzýnýzý veriniz- sözü üzerine; “Emredersiniz” hita býyla þalýn altýndan bir el uzandý. Üzücü hastalýðýn bütün belirtilerini yansýtan zayýflýk görünür hale gelmiþti. Hastanýn dilini de görmem icap ettiðini söyledim. Abdülmecit onun yüzündeki örtüyü kendisi kaldýrdý. Ýþte o zaman öyle güzel bir kadýn çehresi gördüm ki ne tarif edilebilir, ne hayal edilebilir.” Býrakýnýz yabancý erkekle görüþmeyi, saray kaideleri, padiþahýn, hanýmlarý ve kýzlarýyla görüþmesini bile resmiyete dayanan bir üslûba baðlamýþtý. Bu ger çe ði i se sa ra yýn i çin den bir i sim, 2. Ab dül ha mid’in kýzý Ayþe Osmanoðlu þu sözlerle ifade ediyor du; “Hatýralarýmýn daha önceki kýsýmlarýnda daima cazip renkleriyle anlatmaya çalýþtýðým Osmanlý Haremi’nde aslýnda gerek hükümdar gerekse onun kadýnlarý için bir itidal rejimi hüküm sürerdi. Hükümdar ile haremleri arasýnda çok ciddî kaideler ile sýnýrlanmýþ müna sebetler vardý.”
Dipnot: 1- http://www.ahmetsimsirgil.com/haremagalari.html 2-http://www.radikal.com.tr/haber.php?haberno=32147 3- http://www.facebook.com/note.php?note-id=10150156271431373- Yedi Kýta dergisi
{
DEVAM EDECEK
{
kuyucu baðýþlasýn ama, diziye atýfta bulun madan geçemeyeceðim, hatta bu bölüm biraz da atýflarla þekillenecek. Dizide acemi cariye Hürrem’e, Nigâr Kalfa “etme-yasak” dedikçe, Hürrem, “ne biçim yer burasý o yasak, bu yasak” diye cevap verir, bir de “bana yasak yok” diye diklenirdi. Gerçekten de saray tam bir disiplin mekânýydý. Osmanlý Sarayý siyasetin birinci derecedeki þahsýnýn “Padiþah-ý Al-i Osman”ýn eviydi ve burada gayr-ý ciddî ve mahremiyete aykýrý hiçbir þey kabul görmezdi. Yukarýda çok yönüyle izah etmeye çalýþtýðýmýz harem, personeliyle, teþrifat kaideleriyle, sakinlerin ve müstahdemlerinin rütbeleriyle bir askerî kýþla veya disiplinli bir okul hüviyetindeydi. Hiç kimse bulunduðu mevkiden bir yukarý kendi isteðiyle çýkamaz, haddini aþamazdý. En alt kademedeki bir cariyenin padiþah dairesine girmek þöyle dursun geçtiði yolda karþýsýna bile çýka madýðý gibi, bu gün de bir þirket yöneticisinin ofisine, bir müstahdemin sýrf o þirkette çalýþtýðý için elini kolunu sallayarak giremediðini biliyoruz. Saray dairelerinde, odalarýn tefriþatýndan (en güzel döþenmiþ ve en aydýnlýk ve büyük olaný valide sultanýnkidir) emirlerine verilen hizmetkâr sayýsý ve baðlanan maaþlarda hatta mutfaktan çýkan yemek tablalarýna varýncaya kadar hep rütbe ve mevki gözetilirdi. Fakat bu hiyerarþinin en altýnda olana kabiliyete göre en yükseðe çýkma imkâný verilmiþti. Tarihçi Ýlber Ortaylý, hem yukarýda yazýlanlarýn bir özeti hem de haremin gerçek yönü ile ilgili bakýnýz nasýl bir tesbitte bulunuyor; “Harem için ne yazýlsa boþ, gerçekler o kadar ilginç deðil, herkes erotik muhayyilesini yazýlmýþ görmeyi tercih ediyor gibi. Ýngiltere’nin ihtilâlleri malûm, boynu vurulan krallarý ve saray hayatlarýný hatýrlayalým, hele Fransa malûm; bu iki ülkedeki saraylar, eðlence ve muaþakada Osmanlý Haremi’yle mukayese kabul etmez. Haremi konu edinen filmler ve kaleme alýnan ve çok satan ikinci sýnýf romanlar hep tartýþma meydana getirmiþtir... Halk arasýnda aðzýný yaya yaya haremden bahseden insanlarýn burada yaþanan çetin hayatý, ama ayný zamanda buradaki yetenekli ve zeki kadýnlarýn meydana getirdikleri kültürel ortamý tanýyýp anlamadýklarý ve tarihteki bir topluluðu bilir bilmez hafife aldýklarý çok açýktýr. Harem özgür, eðlencelik alan deðildir, herþeyden önce bir evdir, hiç deðilse her ailenin evi kadar saygý gösterilmesi gerekir” demekte ne kadar da haklýdýr. Saraya gelen acemi kýzlara öncelikli olarak Türkçe, sonrasýnda Kur’ân-ý Kerim, dinî bilgiler, musikî, dikiþ-nakýþ ve güzel sanatlar öðretilirdi. Ancak bu derslerin pratikte ruh inceliðine ve bunun dýþa zerafet ve nezaket olarak yansýmasý da adab-ý muaþeret kaidelerine riayetle olurdu. Sultan Reþad döneminde saray muallimeliði yapmýþ Safi ye Ünüvar Hanýmefendi’nin, vazifesine baþlamak üzere saraya geldiðinde kendisini karþýlayanlarla il gili ilk intibasý saraylýlarýn konuþmalarýnda ve hareketlerindeki nezaket olmuþtur. Dar’ül- Muallimat’ý bitirip yeni diploma almýþ bir genç kýz olarak baþladýðý görevinde, ilk muhatap olduðu saray hiz metlilerinden hazinedar ustadaki asaletin, kendisi üzerinde uyandýrdýðý tesir bakýnýz nasýldýr: “Altmýþ yaþlarýnda kadardý. Topuklarýna kadar uzun bir entari giymiþti. Üstüne Salta tabir olunan kýsa bir ceket atmýþtý. Böyle, ayakta pür ihtiþam bir Hanýmefendi ile karþý karþýyaydým. Riþkidil Kalfa beni takdim etti. Bana doðru iki adým attý ve gayet müþ-
14
18 HAZÝRAN 2011 CUMARTESÝ
SPOR
Y
BURSASPOR'DA ÞOK GÖZALTI YÜRÜTÜLEN SORUÞTURMADA KULÜP BAÞKANI ÝBRAHÝM YAZICI ÝLE BÝRÇOK YÖNETÝCÝ GÖZALTINA ALINDI. BURSASPOR ile ilgili yürütülen soruþturma kapsamýnda hakkýnda yakalama kararý çýkarýlan Kulüp Baþkaný Ýbrahim Yazýcý, emniyete geldi. Bursaspor Teknik Direktörü Ertuðrul Saðlam ile Bursa Emniyet Müdürlüðü Kaçakçýlýk ve Organize Suçlarla Mücadele Þube Müdürlüðüne gelen Yazýcý, herhangi bir açýklama yapmadý. ''Usulsüzlük ve zimmete para geçirme'' iddiasýyla yürütülen soruþturma kapsamýnda, Bursaspor
Kulübü Genel Müdürü Osman Nuri Biçer, Bursaspor Ýkinci Baþkan Haluk Özkýyýcý, Bursaspor TV Genel Müdürü Mehmet Gerçeksi, Hukuk Ýþlerinden Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Öztürk Yazýcý, kulüp avukatý Jale Demir ve muhasebeci Sema Çavuþoðlu, dün gözaltýna alýnmýþtý. Bu arada, eski yönetici Osman Çelik hakkýnda da yakalama kararý ve yurt dýþýna çýkýþ yasaðý bulunuyor. Bursaspor ile ilgili yürütü-
len soruþturma kapsamýnda, Kulüp Baþkaný Ýbrahim Yazýcý ile Hasan Saltan daha sonra gözaltýna alýndý. ESKÝ YÖNETÝCÝYE YAKALAMA EMRÝ Öte yandan Bursaspor ile ilgili yürütülen soruþturma kapsamýnda yeþil-beyazlý kulübün eski yöneticilerinden Mesut Mestan hakkýnda da yakalama emri çýkarýldýðý öðrenildi. Alýnan bilgiye göre, ''Usulsüzlük ve zimmete para geçirme'' iddiasýyla yürütülen soruþtur-
ma çerçevesinde, bir dönem Bursaspor Kulübü Futbol Þube Sorumluluðu görevini yürüten, daha sonra yönetim kurulu kararýyla üyelikten ihraç edilen Mesut Mestan hakkýnda da cumhuriyet savcýsý tarafýndan yakalama emri çýkarýldý. Mestan'ýn, þu anda ABD'de bulunduðu bildirildi. Soruþturma kapsamýnda, eski yönetici Osman Çelik hakkýnda da yakalama kararý ve yurt dýþýna çýkýþ yasaðý bulunuyor.
Ýspanya'da spor basýný, Galatasaray yönetiminin, Atletico Madridli futbolcular Diego Forlan, Jose Antonio Reyes ve Tomas Ujfalusi'yi transfer etmek için baþlattýðý görüþmelere geniþ yer ayýrdý.
ÝSPANYA'DA çetin pazarlýk ÝSPANYOL BASINI,"FORLAN, REYES VE UJFALUSÝ SADECE BAÞDÖNDÜRÜCÜ BÝR TEKLÝF GELÝRSE GALATASARAY'A GÝDER. OSMANLILAR TEKLÝFÝ YÜKSELTEBÝLÝR" DEDÝ. ÝSPANYOL spor basýný, Galatasaray'ýn, Atletico Madridli futbolcular Diego Forlan, Jose Antonio Reyes ve Tomas Ujfalusi'yi transfer etmek için baþlattýðý görüþmelere geniþ yer ayýrarak, "Sadece baþdöndürücü bir teklif gelirse giderler" yorumunu yaptý. "Galatasaray, Reyes, Forlan ve Ujfalusi'yi götürmek istiyor" baþlýðýný kullanan Marca, "Teklif edilen miktar az. Futbolcular baþdöndürücü bir teklif dýþýnda Türkiye'ye gitmeyecekler" ifadesini kullandý. Galatasaray yönetimi ile yapýlan görüþmelere Atletico Madrid Yönetim Kurulu Baþkaný Miguel Angel Gil'in katýldýðý belirtilerek, "Çýkýþý olan, basit bir operasyon gibi gözükmüyor. Osmanlýlarýn masaya koyduklarý rakam beklentilerden az. Ama ilk engel bu deðil. 3 futbolcudan hiçbiri Türkiye'ye
gitmeye hazýr deðil. Her türlü halde müzakereler baþladý ve Galatasaray teklifini yükseltebilir" denildi. REYES'Ý VERMEK ÝSTEMÝYORLAR AS gazetesi, Atletico Madrid'in yeni spor direktörü Jose Luis Perez Caminero'nun "sadece Reyes'e getirilen teklifi geri çevirdiðini", Forlan ve Ujfalusi için de "transfer edilebilir" dediðini yazdý. Caminero'nun Forlan ve Ujfalusi'yi "kariyerinin sonlarýndaki futbolcular" olarak görmesinden dolayý, Galatasaray'dan gelen teklifin onlar tarafýndan daha iyi deðerlendirileceðini düþündüðü bildirildi. Bu arada, Atletico Madrid'in yeni teknik direktörü Gregorio Manzano basýnda yer alan demeçlerinde, gerek Kun gerekse Forlan'ý takýmda görmekten memnun olacaðýný söyledi.
RONALDO BUGÜN ÝSTANBUL'DA REAL Madrid’in efsanevi ismi Cristiano Ronaldo bugün Beyoðlu Demirören Ýstiklal, Virgin Megastore’da sevenleriyle buluþuyor. 18 Haziran tarihine kadar, Virgin Megastore’da 250 TL ve üzeri alýþveriþ yapan herkese Ronaldo formasý hediye edilecek. Bugün saat 16.00'da yapýlacak organizasyonda dileyenler, hediye formalarýna Ronaldo’dan imza almak için Virgin Megastore’a gelebilecekler.
F.Bahçe Diarra'nýn peþinde REAL MADRÝD 25 MÝLYON AVRO BONSERVÝS BEDELÝ ÝSTÝYOR. ÝSPANYOL spor gazetesi Marca, Real Madrid'in Fransýz orta saha oyuncusu Lass Diarra'yý isteyenler arasýnda Fenerbahçe, Juventus ve Ýngiliz kulüplerinin olduðunu yazdý. Lass'ýn geleceðinin bulanýk olduðunu ve Real Madrid'in de kararsýz olduðunu savunan Ýspanyol gazetesi, futbolcu ve kulüp arasýnda son dönemlerde bir gerginlik olduðunu savundu. Lass'ýn menajeri John Williams, "Lass tatilde ve Madridli yöneticilerden saklanmýyor. Futbolcu, kulübüne saygý gösteriyor
ve hiçbir gerginliðe yolaçmak istemiyor" dedi. Real Madrid'in 25 milyon avro bonservis bedeli istediði Lass için bu zamana kadar Fenerbahçe, Juventus ve Ýngiliz kulüplerinden teklif aldýðý ileri sürülürken, Ýspanyol kulübünün sadece futbolcunun gitmek istemesi halinde bu teklifleri deðerlendireceði belirtildi. 26 yaþýndaki Lass'ýn mevcut durumda gelecek sezon Mourinho'nun yönetiminde Real Madrid'te kalma ihtimalinin daha yüksek olduðu kaydedildi.
SPOR
Y
18 HAZÝRAN 2011 CUMARTESÝ
15
Wimbledon partisine Ýstanbul damgasý ÝNGÝLTERE'NÝN baþkenti Londra'da düzenlenen, ''Wimbledon Partisi''ne Ýstanbul damgasýný vurdu. Sir Richard Branson'un ev sahipliði yaptýðý partide, 3 yýl WTA Turnuvasý'ný düzenleyecek Ýstanbul tanýtýldý. Spor, sanat ve iþ dünyasýndan çok sayýda kiþinin katýldýðý etkinlikte, Türkiye'den de yaklaþýk 100 kiþilik bir davetli grubu hazýr bulundu. Dünya klasmanýnda ilk sýrada yer alan Caroline Wozniacki'nin yaný sýra Serena Williams, Maria Sharapova, Jelena Jankovic, Ana Ivanovic ve milli tenisçi Ýpek Þenoðlu'nun da aralarýnda yer aldýðý çok sayýda tenisçinin
Genel Müdür Yunus Akgül, yapýlacak seçmeler sonrasýnda millî takýmý belirleyeceklerini ve turnuvalara göndereceklerini söyledi.
“SANAL ÂLEMÝN” millî takýmý geliyor GENÇLÝK VE SPOR GENEL MÜDÜRÜ YUNUS AKGÜL, ''YAPACAÐIMIZ SEÇMELER SONRASINDA MÝLLÝ TAKIMI BELÝRLEYEREK, TURNUVALARA GÖNDERECEÐÝZ'' DEDÝ. DÜNYADA gençlerin sanal oyunlara olan ilgisi her geçen gün artarken, Türkiye de kurduðu Dijital Oyunlar Federasyonu ile bu akýma ilgisiz kalmadý. Gençlik ve Spor Genel Müdürlüðü (GSGM) bünyesinde kurulan yeni federasyon, bilgisayar oyunlarý üzerine yoðunlaþacak ve kurulacak milli takýmlarla dünya genelinde düzenlenen çeþitli turnuvalara katýlacak. Federasyon ayrýca Türkiye'ye gelecek oyun kategorilerini inceleyecek ve internet kafelerle ilgili çeþitli çalýþmalarda da bulunacak. SAHÝP ÇIKACAÐIZ Akgül, Merkez Danýþma Kurulu toplantýsýnda adaylar arasýndan baþkan seçeceklerini ve baþkanýn belirlenmesinin ardýndan çalýþmalarýna hýz vereceklerini belirterek, ''Yeni federasyon özerk olmayan, kurumumuza baðýlý bir federasyon. Dijital oyunlar, yani televizyon, bilgisayar ve play-station gibi platformlardan oynanan oyunlar var. Bu
ÇOCUKLAR KORUNACAK YURT dýþýndan gelen oyunlarla ilgili de denetimlerde bulunacaklarýný kaydeden Akgül, þöyle devam etti: ''Oyunlarýn üzerine konulacak uyarý yazýlarýyla, oyunun kaç yaþýndaki çocuklara hitap ettiðini aileler görebilecek. Örneðin alacaklarý oyunun 35 yaþ grubuna mý 18 yaþýndan büyüklere mi hitap ettiðini rahatlýkla bilecekler. Çocuklarýn ve gençlerin, yanlýþ yerlere yönlenmesini engellemeye çalýþacaðýz. Tesislerin de kendilerine çeki düzen verme zorunluluðunu getireceðiz.''
oyunlarla ilgili olarak birçok ülke milli takýmlar oluþturuyor. Bu oyunlar için dünyada çok büyük organizasyonlar yapýlýyor. Bu ay içinde Güney Kore'de 3 bin kiþilik bir organizasyon yapýlacak.
Örneðin 'Age OF Empires' adlý strateji oyununun turnuvasý yapýlýyor ve bu organizasyona ülkeler milli takýmlarýný gönderiyor. Bizim ülkemizde ise bir firma sponsor olursa çocuklarýmýz gidebiliyor, aksi halde gidemiyor. Biz bu çocuklara sahip çýkacaðýz'' diye konuþtu. ÝNTERNET CAFELERE YILDIZ Antrenör kriterlerini henüz belirlemediklerini, ancak baþkanlýk seçimi sonrasýnda bu konuya aðýrlýk vereceklerini vurgulayan Yunus Akgül, ''Biz kontrol mekanizmasý deðiliz ama internet kafelere de yýldýz vereceðiz. Kafamýzda öyle bir plan var. Bir yýldýzýn, iki yýldýzýn kriteri nedir? Aileler, verilecek yýldýzlar sonrasýnda çocuklarýný nasýl bir tesise býraktýklarýný bilecekler ve ona göre yönlendirme yapacaklar. Kafelerin de kendilerine çeki düzen vermelerini saðlayacaðýz. Aileler artýk çocuklarýný güvenli bir tesise emanet edebilecek'' dedi.
yer aldýðý gecede, Ýstanbul fotoðraflarýnýn bulunduðu özel köþe davetlilerin yoðun ilgisini çekti. Tenis Federasyonu Baþkaný Ayda Uluç, organizasyonun temasýnýn Ýstanbul olduðunu belirterek, ''Bin kiþiye yakýn davetli var. Ýlk defa böyle bir þey oluyor. Genelde bu parti yapýlýyor ama bir temasý olmuyor. Biz bunu öneri olarak getirdik ve Ýstanbul'u tanýtalým istedik'' diye konuþtu. WTA Championship'in Türkiye için çok prestijli bir turnuva olacaðýný ifade eden Uluç, ''Baþkanlýðým döneminde bu turnuvanýn Türkiye'de olmasýndan ben ve arkadaþ-
larým çok mutluyuz. 4-5 aylýk bir zaman kaldý. Güzel Ýstanbul'umuzda dünyanýn en iyi 8 kadýn tenisçisini göreceðiz. Her gün çalýþýyoruz'' dedi. Uluç, Ýstanbul'un 3 yýl ev sahipliði yapacaðý WTA Turnuvasý'nda Türk sporcularýn mücadele etme þansýyla ilgili soruya ise, ''Çok zor ama keþke olsa. Hayýr demek de istemiyorum. Biraz zor. Çünkü WTA Turnuvasý'nda mücadele etmek için 52 hafta turnuvalara katýlmak ve iyi dereceler almak lazým. Belki 3 yýl içinde olmaz ama ilerleyen zamanlarda olur diye düþünüyorum'' cevabýný verdi.
ÜMÝTVÂR OLUNUZ: ÞU ÝSTÝKBAL ÝNKILÂBI ÝÇÝNDE EN YÜKSEK GÜR SADÂ ÝSLÂMIN SADÂSI OLACAKTIR
Y 18 HAZÝRAN 2011 CUMARTESÝ
Maddeyi 10 milyon kez küçülttüler
TÜRK araþtýrmacýlar, Bilkent Üniversitesi Yerleþkesindeki Ulusal Nanoteknoloji Araþtýrma Merkezi’nde (UNAM) maddeyi on milyon kez küçülten yöntemi geliþtirerek, dünyanýn çevresini dolaþacak binlerce kilometre uzunlukta nanoteller üretti. Küçüldükçe renk deðiþtiren dünyanýn en u zun ve en ince yarý iletken tellerini üreten Türk araþtýrmacýlarýn çalýþmasý dünya bilim dünyasýnda bir ilk olma özelliði taþýyor. Ünlü bilim dergisi Nature Material’ýn Temmuz sayýsýnýn kapaðýndan bilim dünyasýna duyurulacak olan ‘’Bayýndýr Araþtýrma Grubu’’nun bu çalýþmasýnýn, Guiness Rekorlar Kitabýna girmesi için hazýrlýk yapýlýyor. Çalýþma, bilim dünyasýn da yepyeni nanoyapýlarýn üretilmesine imkân saðlayacak. Ankara / aa
Ýnsansýz arabayý bir Türk yapacak
Susuz ülkelere römorkörlerle kutuplardan buzdaðý çekme denemelerine ilk olarak 2012 ya da 2013 yýlýnda baþlanacak. ... FOTOÐRAF: CÝHAN
Suyu olmayan ülkelere buz gibi dað KUZEY KUTBU'NDAN DEV BUZDAÐLARINI RÖMORKÖRLE ÇEKMEYÝ PLANLAYAN 70 YAÞINDAKÝ MOUGÝN, BU YOLLA MÝLYONLARCA ÝNSANI SUSUZLUKTAN KURTARMAYI HEDEFLÝYOR. SUUDÝ Arabistan’ýn, su ihtiyacýna çözüm bulmasý için 1970’lerde görevlendirdiði ünlü Fransýz mühendis Georges Mougin, 35 yýlý aþkýn bir çalýþmanýn ardýndan projesini tamamladý. Kuzey Kutbu’ndan dev buzdaðlarýný (aysberg) römorkörle çekmeyi planlayan 70 yaþýndaki Mougin, bu yolla milyonlarca insaný su suz luk tan kur tar ma yý a maç lý yor. Dünyada yaklaþýk 1,1 milyar insan, temiz içme suyu bulmakta zorlanýyor. Mavi ve yeþilin yaný sýra genellikle beyaz renk olan buzdaðlarýnýn güneþli havalarda eriyen kýsýmlarý, yüzeyde gölcükler
meydana getiriyor. Bu gölcüklerde, içilebilir tatlý sular birikiyor. Mougin, su sýkýntýsý çeken ülkelere Kuzey Kutbu’ndan tatlý su ulaþtýrmayý hedefliyor. Donmuþ haldeki milyarlarca galon kullanýlabilir temiz suyun, eriyerek tuzlu suya karýþtýðýný ve heba olduðunu savunan Mougin ve ekibi, aysbergleri çekmenin yolunu bulduklarýný belirtiyor. 3 boyutlu teknoloji, uydu verileri ve akýntý hareketleri bilgilerini kullanan Fransýz mühendis, aysbergi çevresinden saran dev bir ‘kemer’ ve aþaðý doðru inen büyük ‘etek’ tasarladý. 160 metreye kadar derinliðe ine -
bilen eteði ve kemeri güçlü bir römorkör çekecek. Bu sayede aðýrlýklarý 100 milyon tona ulaþan buzdaðlarý uzun mesafelere taþýnabilecek. Etek sayesinde buzdaðýný kuþatan soðuk su korunabilecek. Buzdaðý, taþýma süresi boyunca hýzlý bir erimeye maruz kalmayacak. Fransýz dizayn firmasý Dassault Systèmes ile Georges Mougin’in çalýþmalarý kapsa mýnda, dev buzdaðlarýnýn büyük römorkörlerle çekilmesini gösteren animasyonlar hazýrlandý. Aysbergleri yüzdürme de ne me le ri ne ilk o la rak 2012 ya da 2013’te baþlanacak. Ýstanbul / cihan
ABD’DE, “yapay zekâ” üzerine çalýþan doktora öðrencisi Mehmet Kemal Kocamaz, ekibiyle, ABD Savunma Ba kanlýðýnýn (Pentagon) insansýz yer taþýtlarý yarýþmasýnda birinci olarak, bu alanda geleceðin bilim adamlarýndan biri olacaðýný þimdiden ispatladý. Milli Eðitim Bakanlýðý bursuyla ABD’ye geldikten sonra kendini yapay zekâ oluþturmaya adayan Kocamaz’ýn yýldýzý, bu alanda önemli ölçüde parlýyor. Doktora eðitimini yaptýðý Delaware Üniversitesinin 4 kiþilik insansýz robot projesinde, robotun yapay zekâsý üzerine çalýþan Kocamaz, ekibiyle birlikte, yolda çizgilerin dýþýna çýkmadan, tümsek, viraj ve engelleri tanýyarak gidebilen ve hýzlý manevra yapan robot geliþtirdi. Kocamaz’a göre, bu alana yeterli fon saðlanmaya devam edilmesi halinde, gelecek 10-15 yýl içinde “robot askerler” ve “insansýz gidebilen yer taþýtlarý” görmek mümkün olabilecek. Washington / aa
Çay içmek mikroptan koruyor
AMERÝKALI bilim adamlarýnca yapýlan bir araþtýrmaya göre çaydaki L-theanine maddesi, vücudun baðýþýklýk sistemi için gerekli savunma hücrelerinin sayýsýný arttýrýyor. Araþtýrma kapsamýnda 11 kiþilik bir gruba günde beþ bardak çay, 10 kiþiye ise beþ fincan kahve içirildi. Ardýndan deneklerin kan örnekleri alýndý. Bu kan örneklerine labaratuvarda E-coli bakterisi bulaþtýrýldý. Çay içenlerin kanýnda beþ kat daha fazla savunma hücresi üretildiði tespit edildi.
Havalarýn serin ve yaðýþlý olmasýndan arýlar çalýþamadý.
Arýlar çalýþamayýnca rekolte azaldý ÇÝÇEKLENME döneminde havalarýn serin ve yaðýþlý olmasý nede niyle arý faaliyetlerinin istenilen düzeyde gerçekleþmemesinin, ki razda döllenmeyi olumsuz etkilediði, bunun sonucunda da rekoltenin yarý yarýya düþeceði bildirildi. Alara Fidan Üretim ve Pazarlama Sanayi Ticaret A.Þ’nin üst yöneticisi (CEO) Yavuz Taner, bu yýl ilkbaharýn serin ve yaðýþlý geçtiðini, döllenmede ve ve rimde önemli rol üstelenen arýlarýn çalýþma imkâný bulamadýðýný vurguladý. Taner, þöyle konuþtu: ‘’Çiçek açtýktan sonra 24 saat gibi kýsa sürede döllenmenin olmasý gerekiyor. Bu yýl arýlar, çalýþabilecekleri 24 ya da 48 saatlik bir dönem bulamadý.’’ Bursa / aa
Program, Arnavutköy ilçesindeki Taþoluk Yeþil Cami 'de yapýlacak.
Yeþil Camii Kur’ân Kursu 50 yaþýnda ÝSTANBUL’UN önemli Kur’ân Kurslarýndan olan ve yetiþtirdiði binlerce hafýzla adýný duyuran Yeþil Camii Kur’ân Kursu kuruluþunun 50’inci yýlýný büyük bir etkinlikle kutlayacak. Bayrampaþa Yeþil Cami Kur’an Kursu, 50 yýldýr eðitim ve öðretim faaliyetlerini kesintisiz olarak sürdürüyor. Kursunun 50’inci yýl etkinlikleri münasebetiyle Arnavutköy ilçesinde bulunan Taþoluk Yeþil Camii’nde bir tören tertip edilecek. 19 Haziran Pazar günü saat 12.00’de halka açýk olarak yapýlacak törene isteyen katýlabilecek. Ýstanbul / Yeni Asya