AKP, DÝNDARLARI DÜNYA NÝMETLERÝYLE BARIÞTIRDI Prof. Dr. Süleyman Seyfi Öðün
SAYFA 8’DE
JOHN DAVENPORT'UN KUR'ÂN'DAN VE HZ. MUHAMMED'DEN ÖZÜR DÝLEMESÝ VE BEDÝÜZZAMAN
Y GERÇEKTEN HABER VERiR
PROF. DR. AHMET AKGÜNDÜZ'ÜN YAZI DÝZÝSÝ SAYFA 13’TE
ASYA’NIN BAHTININ MÝFTAHI, MEÞVERET VE ÞÛRÂDIR
YIL: 42
21 HAZÝRAN 2011 SALI/ 75 Kr
SAYI: 14.843
www.yeniasya.com.tr
AB Büyükelçimizden
TUHAF SÖZLER TÜRKÝYE’NÝN AB BÜYÜKELÇÝSÝ: TÜRKÝYE’NÝN KANUNLARINI DAR AB STANDARTLARI ÝLE AYNI ÇÝZGÝYE GETÝRMESÝNE NEDEN GEREK OLSUN?
KAZAN’DA TÖRENLERLE KUTLANIYOR
Müslümanlýkta 1122. yýl coþkusu uRusya Federasyonuna baðlý Tataristan Cumhuriyetinin atalarý olarak bilinen Volga (Ýdil) Bulgarlarýnýn Ýslâmiyeti kabul etmesinin 1122. yýlý, Tataristan'ýn baþkenti Kazan’da düzenlenen törenlerle kutlandý. Ýslâmiyeti toplu halde seçen ilk Türk devleti olarak bilinen Volga Bulgarlarýnýn anma programýna binlerce Müslüman katýldý. n Haberi sayfa 15’te
ÝHL'LERÝN ORTA KISIMLARI YENÝDEN AÇILSIN
Baþörtüsü yasaðý ve Kur'ân’a yaþ engeli kaldýrýlsýn uDiyanet-Sen Genel Baþkaný Mehmet Bayraktutar, yapýla-
cak yeni anayasayla imam hatiplerin orta kýsmýnýn yeniden açýlmasýný, Kur'ân öðreniminde 12 yaþ sýnýrý ile baþörtüsü yasaðýnýn son bulmasýný istediklerini bildirdi.n 4’te
DIÞ YARDIMDA SUÝSTÝMAL
Mübarek’e bir suçlama daha u Mýsýr Ekonomik Araþtýr malar Merkezinin yaptýðý bir çalýþmada, eski Cumhurbaþkaný Mübarek’in, iktidarda olduðu 1982-2010 yýllarý arasýnda toplam 185 milyar dolarlýk dýþ yardýmý kötüye kullandýðý iddia edildi. n7’de
Hane halkýnýn borcu arttý nHaberi sayfa 11’de ISSN 13017748
“YENÝ ANAYASADA AB'NÝN ROLÜ OLMAZ”
“TÜRKÝYE’NÝN AB RÜYASI BÝTTÝ” MÝ?
uSeçimlerin ardýndan hükümetin önceliðinin modern ve liberal bir anayasa olduðunu belirten Türkiye’nin AB nezdindeki Büyükelçisi Selim Kuneralp, AB’ye üyelik müzakerelerindeki týkanýklýk sebebiyle Brüksel’in bu projede önemli bir rol oynamayacaðýný savundu. Kuneralp, EUobserver internet sitesine verdiði mülâkatta, “Net üyelik perspektifi yokken, Türkiye’nin yasalarýný dar AB standartlarý ile ayný çizgiye getirmesine neden gerek olsun?” diye sordu.
u “Basitçe söylemek gerekirse AB Türkiye üzerindeki etki gücünü kaybetti” þeklinde konuþan Kuneralp, rekabet faslýnýn açýlamamasýnýn ve katýlým müzakerelerinin durma noktasýna gelmesinin "aðýzlarda acý bir tat býraktýðýný" kaydederek, “Ankara'daki insanlar býkmýþ durumda” ifadesini kullandý. AKP'den milletvekili seçilen AB eski Genel Sekreteri, emekli Büyükelçi Volkan Bozkýr da “Türkiye için AB rüyasý bitti” demiþti. nHaberi sayfa 4’te
Esad: Böyle devam edemeyiz “SORUNLARIN FARKINDAYIZ” uSuriye Devlet Baþkaný Beþþar Esad, devlet televizyonundan yaptýðý ulusa sesleniþ konuþmasýnda, “Bu þekilde devam edemeyeceðimiz ortada, talepleri dikkate almalýyýz. Uzun yýllardýr süren sorunlarýn farkýndayýz ve çözmek için adýmlar atýyoruz” dedi. “Reform isteði elde silâhla yapýlamaz” diyen Esad, parlamento seçimlerinin Aðustos ayýnda yapýlacaðýný ve reformlarýn Eylül’e kadar tamamlanmýþ olacaðýný söyledi. nHaberi 5’te
Gelenlerin sayýsý 11 bine yaklaþtý nHaberi sayfa 5’te
SURÝYE TARAFINDA BÝNLERCE KÝÞÝ
BM RAPORUNA GÖRE
Sýnýr ötesinde korkulu bekleyiþ devam ediyor
Mültecilerin 5’te 4’ü fakir ülkelerde
u Suriyeli askerlerin yakýp yýktýðý köylerden kaçan Suriyelilerin gözleri arkada kaldý. Sýðýnma talep etmeyip sýnýr hattýnda bekleyiþini sürdüren binlerce Suriyeli de açlýk ve hastalýkla mücadele ediyor. Sýnýr hattýndaki Suriyelilerin yardým taleplerinin resmî makamlarca kabul edilmediði öðrenilirken, onlara en büyük desteði Hatay’ýn Yayladaðý ilçesine baðlý Güveççi ve Aþaðý Pulluyazý köylüleri veriyor. n5’te
uBM, dünyadaki 15 milyon 400 bin mültecinin beþte dördü ne, yurt taþ lýk bek len ti si küçük, ekonomik fýrsatlarýn sýnýrlý olduðu fakir ülkelerin ev sahipliði yaptýðýný bildirdi. BM’nin ra po run da sa de ce Pakistan, Ýran ve Suriye’nin, mültecilerin yüzde 25’inden fazlasýný barýndýrdýðý belirtiliyor. nHaberi 7’de
ýmlar da Türkiye'den sýnýrötesine yönelik yard
güvenlik engeline takýlýyor.
2
LÂHÝKA
21 HAZÝRAN 2011 SALI
‘‘ Vazifeniz kudsiyedir, hizmetiniz ulvîdir
‘‘
Ümmetimden iki sýnýf vardýr ki onlara þefaatim ulaþmaz. Zalim ve katý yürekli idareci. Dinde aþýrýlýða kaçan ve zorlama tevillerle dinden çýkan kimse. Câmiü's-Saðîr, No: 2494 / Hadis-i Þerif Meâli
Ýslâmiyet niçin galip gelecektir?
Ey kardeþlerim, dikkat ediniz. Vazifeniz kudsiyedir, hizmetiniz ulvîdir. Herbir saatiniz, bir gün ibadet hükmüne geçebilecek bir kýymettedir. Biliniz ki, elinizden kaçmasýn. Altýncý Desise-i Þeytaniye
fi
udur ki: Ýnsandaki tembellik ve tenperverlik ve vazifedarlýk damarýndan istifade eder. Evet, þeytan-ý ins ve cinnî her cihette hücum ederler. Arkadaþlarýmýzdan metin kalbli, sadakati kuvvetli, niyeti ihlâslý, himmeti âli gördükleri vakit baþka noktalardan hücum ederler. Þöyle ki: Ýþimize sekte ve hizmetimize fütur vermek için, onlarýn tembelliklerinden ve tenperverliklerinden ve vazifedarlýklarýndan istifade ederler. Onlar, öyle desiselerle, onlarý hizmet-i Kur'âniyeden alýkoyuyorlar ki, haberleri olmadan bir kýsmýna fazla iþ buluyorlar, tâ ki hizmet-i Kur'âniyeye vakit bulmasýn. Bir kýsmýna da dünyanýn cazibedar þeylerini gösteriyorlar ki, hevesi uyanýp, hizmete karþý bir gaflet gelsin. Ve hâkezâ, bu hücum yollarý uzun çeker. Bu uzunlukta kýsa keserek dikkatli fehminize havale ederiz. Ey kardeþlerim, dikkat ediniz. Vazifeniz kudsiyedir, hizmetiniz ulvîdir. Herbir saatiniz, bir gün ibadet hükmüne geçebilecek bir kýymettedir. Biliniz ki, elinizden kaçmasýn. "Benim âyetlerimi, az bir dünya menfaatiyle deðiþtirmeyin." (Bakara Sûresi, 2:41.) "Ey iman edenler! Sabýrlý olun, sabýr yarýþýnda düþmanlarýnýzý geride býrakýn, her an cihada hazýrlýklý bulunun ve Allah'tan korkun ki kurtuluþa eresiniz." (Âl-i Ýmrân Sûresi, 3:200.) Mektubat, 29. Mektub, 6. Risale LÛGATÇE:
tenperverlik: Rahatýna düþkün olmak. þeytan-ý ins ve cinnî: Cin ve insanlardan olan þeytanlar. fütur: Tembellik, usanç. vazifedarlýk: vazife, iþ görme. sekte: Kesinti, duraklama. fehm: anlayýþ. kudsiye: Mukaddeslik, temizlik, pâklýk. ulvî: Yüce, yüksek.
Y
Ç
ünkü “El hakku ya’lu velâ yu’la aleyh” hadisinde olduðu gibi “Hak yücedir, ondan üstün ve yüce hiçbir þey yoktur”. Eðer Müslümanlar son bir iki asýrda geri kalmýþ ve maðlup olmuþ iseler, bunun sebebi Ýslâmiyet’in gerektirdiði dinî ve ahlâkî sorumluluklarýný yerine getirmedikleri içindir. Belirli bir dönem bunun ceremesini çektik, lâkin artýk Müslümanlar uyandý ve hatalarýný görmeye baþladý. 14 asýrdýr insanlýða barýþ ve huzuru getiren Ýslâmiyet kýsa bir müddet için parlak nurunu gösteremedi. Fakat artýk kara bulutlar daðýlmaya ve istibdat yani baský rejimleri bir bir sönmeye yüz tuttu. Materyalizmin yani maddenin esas kabul edildiði asýrlarýn sonuna geldik. Çünkü inançsýzlýðýn insaný mutlu etmediði, bilakis bunalýma sürüklediði geç de olsa anlaþýldý. “Peki, Ýslâmiyet’in bu karanlýk çaðý aydýnlatacaðýna dair delillerin nelerdir?” diye bir soru sorulabilir. Bediüzzaman’ýn eserlerinden yararlanarak bunun cevabýný verelim: Birincisi; Ýslâmiyet’in temel esaslarý yaratýlý-
vehbihorasanli@ttmail.com
þýmýza uygun; materyalizmin esaslarý ise tamamen ters ve yanlýþtýr. Öncelikle Ýslâm’ýn dayanak noktasý haktýr. Materyalizmin öngördüðü gibi “Kuvvet kimdeyse üstün odur” prensibini reddeder. “Ben güçlüyüm, o halde benim sözüm geçer ve benim dediðim doðrudur” düzeni artýk yýkýlmaya baþlamýþtýr. Zira bu düzen güçlülerin zayýflara tecavüz etmesine ve masum insanlarýn periþan olmasýna yol açmýþtýr. Ýletiþim araçlarýnýn dünya üzerinde yaygýnlaþmasý bu acý gerçeðin çok net biçimde ortaya çýkmasýna neden olmuþtur. Hâlbuki Ýslâmiyet, kuvvete bedel hakký esas tutar. Kim haklý ve doðru ise onun lehinde hareket eder. Birisi güçlü diye ona boyun eðmez. Padiþah ve halifeler Ýslam adaletinin tam olarak uygulandýðý dönemlerde gayrimüslim ve-
ya zayýf bir kiþiyle eþit düzeyde yargýlanmýþ, hatta aleyhlerindeki hükümlere razý olmuþlardýr. “Ben kralým veya zengin adamým, beni bu basit insanla nasýl eþit tutarsýnýz?” diye, hukuk önünde eþitlikten taviz verilmemiþtir. Ýslâmiyet’in üstün gelmesinin sebeplerinden ikincisi; fazileti esas almasý, sevgi ve muhabbete önem vermesidir. Hâlbuki materyalizmin hedefi ve amacý menfaattir. Menfaat için en sadýk bir dostunu çok kolayca harcayabilir. Þahsî küçücük menfaati için binlerce insanýn zarar görmesini hoþ karþýlar. Ýþte bu sebepledir ki, bugün insanlarýn büyük bir çoðunluðu zahmet ve meþakkate düþmüþ, iþsiz kalmýþ hatta zarurî ihtiyaçlarýný dahi karþýlamada güçlüklerle karþýlaþmýþtýr. Üçüncüsü ise; Ýslâmiyet, hayatýn devamý için yardýmlaþmanýn önemine vurgu yapar. Dayanýþma ve birlikte hareket ederek her türlü zorluðun üstesinden gelineceðini esas tutar. Örneðin zekâtý farz kýlarak zenginlerin fakirlerin yardýmýna koþmasýný saðlar. Fakat materyalizm ise, hayatta kalmak için savaþmayý ve mücadele etmeyi esas tutar. Bunun sonu ise devamlý surette kavga ve çekiþmedir. Vahþî hayvanlar gibi mücadele etmek insana huzur ve mutluluk getirmez. Hâlbuki insanlar, birlikte yardýmlaþarak hareket etse, dünyanýn efendisi olur, hem kendine, hem baþkalarýna bol kazançlar saðlayabilir. Dördüncü olarak maddeyi esas alanlar; insan kitleleri arasýndaki düzeni ve rabýtayý ýrkçýlýk esaslarýna baðlamýþlardýr. Bunun sonucu olarak yeryüzü iki büyük dünya savaþý görmüþ, yüz milyonlarca insan, çoluk çocuk, ihtiyar ve kadýn demeden ölümün kucaðýna atýlmýþtýr. Bunun etkisi hâlâ sürmekte, bazý zalimler kendi nevinin üstünlüðünü ileri sürerek küçük halklarý ezmekte ve yok etmeye çalýþmaktadýrlar. Çok deðil bundan 10 sene önce Bosna Hersek’te binlerce insan sýrf kendi halkýndan olmadýðý için öldürülmüþtür. Avrupa’nýn göbeðinde cereyan eden bu vahþet, nihayet Türkiye ve NATO’nun devreye girmesi ile kýsmen durdurulabilmiþ, Müslümanlar nefes alma imkâný bulabilmiþlerdir. Ýslâmiyet; ýrkçýlýðý reddeder. Ýnsanlar arasýndaki rabýtayý dinî, meslekî ve vicdanî birliktelikler olarak kabul eder. Irklarýn üstünlüðünü ve önceliðini deðil, insanlarýn mutluluðunu gözetir. Hangi dinden ve meslekten olursa olsun ibadet ve sanatlarýný yapmasýnda serbest býrakýr. Zaten bu sayededir ki Ýslâmiyet dünyanýn dört bir köþesine ulaþmýþ, milyarlarca insan, gerçek güzelliðe yani Ýslâmiyet’e koþarak ulaþmýþtýr. Materyalizmin maðlup olmasýnýn beþinci sebebi ise; arzularý tatmin etmeye ve heveslerin peþinde koþmaya hizmet etmesidir. Hâlbuki bunun sonucu adeta hayvanlaþmaktýr. Mânevî bir yýkýmdýr, zira insana verilen duygulara sýnýr çizilmemiþtir. Hevesleri alabildiðine geniþ ve arzularý sonsuzdur. Sadece bunlarý tatmin etmeye çalýþmak kiþiyi insanlýktan uzaklaþtýrýr. Ýslâmiyet ise kendisini yaratan Yüce Rabbimizi düþünmeye yönlendirir. Dünyanýn bir imtihan olduðunu, Kur’ân ahlâký ile hareket ettiði sürece hem bu dünyada hem de ahirette mutlu olacaðýný öðretir. Ýþte, sadece bu beþ sebep dahi Ýslâmiyet’in insanlarýn gönlünde taht kurmasýnýn sebebini gayet kolaylýkla göstermektedir. Materyalizm ise, dünyayý cehenneme çevirmekte, insanlara daha cehenneme gitmeden onun azabýný yaþatmaktadýr. “Malikiyet ve serbestlik” döneminde, yani yaþadýðýmýz bu çaðda Ýslâmiyet’in galebe çalmasý kaçýnýlmazdýr. Eðer bizler Ýslâmiyete lâyýk doðruluðu ve güzelliði yaþayabilsek deðil dünyadaki devletler, belki kýtalar bile dinimize koþacaklardýr. Ýki dünyanýn da saadetini isteyenler Ýslâmiyet’e sarýlmalýdýr, vesselâm.
Eðer herþey Cenab-ý Hakka isnad edilmezse, bir ân-ý vahidde, gayr-ý mütenahî ilâhlarýn ispatý lâzým gelir. Bediüzzaman
MEHMET SELÝM MARDÝN msmardin.com / msmardin@hotmail.com
Risale-i Nur’da Sakarya Depremi-1943
20 Haziran 1943 - Adapazarý Depreminde harap olan Uzun Çarþý
isale-i Nur’un deðiþik yerlerinde, meydana gelen musibetlerle ilgili manevi bað kurulur. Dindeki ihmalimizin ve lâkaytlýðýmýzýn yaný sýra inancýmýza zarar veren hareketlerin akabinde bardaðý taþýran son damlada yeryüzünün hiddete geldiðini nazara veren ifadelere rastlarýz. Ýþte bu iddiamýza dayanak teþkil eden olaylardan birisi de bundan altmýþ sekiz sene önce meydana gelen Sakarya Depremi’dir. Bediüzzaman, deprem olduðunda Kastamonu’da mecburî ikametinin son demlerini geçirmektedir. 20 Haziran 1943 tarihinde Adapazarý’nda meydana gelen 5.6 þiddetindeki depremde 346 kiþi öldü. Þehir merkezinde bulunan Cumhuriyet kýraathanesinin yýkýlmasý neticesinde insanlar enkaz altýnda kalarak feci þekilde can verdi. Hendek Depremi diye adlandýrýlan bu musibetten sonra binlerce iþyeri ve mesken kullanýlamaz hale geldi. Ayrýca Selanik göçmeni Hüseyin Erman’ýn 1936’da Kömürpazarý semtinde 500 kiþilik kapasitesiyle faaliyete geçirdiði ve Adapazarlýlarýn büyük ilgisini gören Erman Sinemasý, 1943 depreminde yýkýldý. Deprem esnasýnda sinemada kimsenin olmamasý daha büyük bir facianýn olmasýnýn önüne geçti. Deprem haberi Bediüzzaman’a ulaþtýrýldýðýnda aþaðýda alýntýladýðýmýz lâhika mektubunu kaleme alýr. Depremin manevi tahribat neticesi olduðunu þu ifadelerle nazara verir: “Medar-ý ibret ve hayret bir hadisedir. “Risale-i Nur’un erkân-ý mühimmesinden bir zat yazýyor ki: ‘Adapazarý zelzelesinin ayný gününde, zelzeleden birkaç saat evvel, umumî ve herkese göstermek için, bir büyük tiyatro teþekkülüyle ve oyuncu kýzlardan dört güzelini çýrýl çýplak olarak âlâyiþle çarþý ve pazarda gezdirerek, o câzibedarlara kapýlan tiyatro binasýnda toplanan bin kiþiden fazla seyirciler, oyun baþlarken, birdenbire arz, kemal-i hiddet ve gayz ile onlarýn hayasýz yüzlerini dehþetli tokatladý, mahvedip zîr ü zeber etti. Ve o binayý hâk ile yeksan eyledi.’ “Ben, dünyanýn bu nevî hâdiselerinden iki senedir hiç haberim yoktu, bakmýyordum. Fakat bugünlerde hem Hüsrev ve hem kahraman Çelebi zelzeleden haber vermeleri ve Hüsrev ve rüfekasýnýn kanaatiyle, Isparta’nýn gürültülü zelzelesi karþýsýnda Risale-i Nur’u kuvvetli bir kalkan bulmasýyla hiçbir zarar vermemesi ve Risale-i Nur’a muarýz bir hocanýn bütün hâsýlatýný mahveden dolu, o muarýza has kalmasý, baþkasýna iliþmemesi bir derece kanaat verir ki, ekser vilayetlere giren ve Adapazar’a girmeyen Risale-i Nur’un ehemmiyetli bir esasý olan tesettür þiarýný bu derece açýk ihanetiyle, Risale-i Nur, onlarýn yardýmlarýna koþmamýþ diye, yalnýz bu hadiseye baktým.” (Kastamonu Lâhikasý, s. 203-204) Bu ifadelerin ýþýðýnda o dönemde yapýlmak istenen dinsizlik faaliyetlerinin arzý bile hiddete getirecek dereceye geldiðini anlayabiliyoruz. Bu fakir millet doðru dürüst ekmek bile bulamazken, karný doymazken tiyatro, sinema ve bale çalýþmalarý için o zamanýn imkânlarýyla devasa “Halkevleri” inþa edilmiþtir. Adapazarý’nda da bu faaliyetler için iki katlý “Halkevi” yapýlmýþtýr. Ýþte Bediüzzaman’ýn maddi musibetlerin arkasýnda gördüðü manevi tahribata bir örnek olan Sakarya Depremi. Ders almamýz ve Ýlâhî ikazlarý duymamýz temennisiyle Rabbim bizi böyle maddî ve manevî musibetlerden ve felaketlerden muhafaza etsin. Âmin.
R
HABER
Y
Genel Yayýn Müdürü
Yayýn Koordinatörü
Haber Müdürü Recep BOZDAÐ Ankara Temsilcisi Mehmet KARA Reklam Koordinatörü Mesut ÇOBAN Görsel Yönetmen: Ýbrahim ÖZDABAK
Kâzým GÜLEÇYÜZ
Abdullah ERAÇIKBAÞ
Abone ve Daðýtým Koordinatörü: Adem AZAT
Yeni Asya Gazetecilik Matbaacýlýk ve Yayýncýlýk Sanayi ve Ticaret A.Þ. adýna imtiyaz sahibi
Mehmet KUTLULAR Genel Müdür
Recep TAÞCI
Yazý Ýþleri Müdürü (Sorumlu) Mustafa DÖKÜLER Ýstihbarat Þefi Mustafa GÖKMEN Spor Editörü Erol DOYURAN
Yeni Asya basýn meslek ilkelerine uymaya söz vermiþtir.
Merkez: Gülbahar Cd., Günay Sk., No: 4 Güneþli 34212 Ýstanbul Tel: (0212) 655 88 59 Yazýiþleri fax: (0212) 515 67 62 Kitap satýþ fax: (0212) 651 92 09 Gazete daðýtým: Telefax (0212) 630 48 35 ÝlânReklam servisi fax: 515 24 81 Caðaloðlu: Cemal Nadir Sk., Nur Ýþhaný, No: 1/2, 34410 Ýstanbul. Tel: (0212) 513 09 41 ANKARA TEMSÝLCÝLÝÐÝ: Meþrutiyet Cad. Alibey Ap. No: 29/24, Bakanlýklar/ANKARA Tel: (312) 418 95 46, 418 14 96, Fax: 425 03 36 ALMANYA TEMSÝLCÝLÝÐÝ: Zeppelin Str. 25, 59229 Ahlen, Tel: 004923827668631, Fax: 004923827668632 KKTC TEMSÝLCÝLÝÐÝ: Avni Efendi Sok., No: 13, Lefkoþa. Tel: 0 542 859 77 75 Baský: Yeni Asya Matbaacýlýk Daðýtým: Doðan Daðýtým Sat. ve Paz. A.Þ.
Yayýn Türü: Yaygýn süreli
ISSN 13017748
21 HAZÝRAN 2011 SALI
NAMAZ VAKÝTLERÝ Hicrî: 19 Recep 1432 Rumî: 8 Haziran 1427
Minikler en yakýn okula yerleþtirildi MEB, 2011-2012 EÐÝTÝM-ÖÐRETÝM YILINDA MECBURÝ ÖÐRETÝM ÇAÐINA GÝREN 1 MÝLYON 258 BÝN 839 ÇOCUÐU, ÝKAMETLERÝNE EN YAKIN ÝLKÖÐRETÝM OKULLARINA YERLEÞTÝRDÝ. YENÝ eðitim-öðretim yýlýnda mecburi öðretim çaðýna giren 1 milyon 258 bin 839 çocuk ilköðretim birinci sýnýfa baþlayacak. Milli Eðitim Bakanlýðýndan (MEB) edinilen bilgiye göre, Türkiye genelindeki resmi ilköðretim okullarýna 2011-2012 eðitim-öðretim yýlýnda birinci sýnýflar için öðrenci kayýtlarý, Ulusal Adres Veri Tabaný’ndaki adres ve nüfus bilgileri esas alýnarak il-ilçe öðrenci yerleþtirme komisyonlarýnýn belirlediði kayýt alanlarý doðrultusunda ‘’e-kayýt sistemi’’ ile yapýldý. Mecburi öðretim çaðýna giren 1 milyon 258 bin 839 çocuk ikametlerine en yakýn ilköðretim okullarýna yerleþtirildi. Veliler, Bakanlýðý ‘http://www.meb. gov.tr’ internet adresinde yer alan ‘’Veli Bilgilendirme Sistemi’nden’’ çocuklarýnýn ‘’T.C. kimlik numaralarýný’’ yazarak yerleþtirildiði okulu ve okulun adresini öðrenebilecek. Bu yerleþtirme ayný zamanda kesin kayýt anlamýna gelecek. Velilerin ek herhangi bir evrak temin etmeden, kayýt, katký ve zorunlu baðýþ yapmadan okullar açýldýðýnda çocuðunu okula götürmesi yeterli olacak. Okula kayýt edilen öðrenci listeleri; okullarda velilerin rahatça görebilecekleri þekilde asýlacak, okullarýn web sayfalarýnda yayýnlanacak veya telefonla sorulduðunda bilgi verilecek.
OKUL NAKÝLLERÝ—Özel eðitime ihtiyacý olan bireyler ile þehit ve muharip gazi çocuklarýnýn istemeleri ve durumlarýný belgelendirmeleri (þehit veya gazilik belgesi, Rehberlik Araþtýrma Merkezinden alýnacak rapor) halinde nakilleri, 2011-2012 eðitim-öðretim yýlý baþýnda istedikleri okullara yapýlabilecek. Bunlar dýþýndaki hiçbir kiþiye ayrýcalýk tanýnmayacak. Okula kayýt edilen ancak bedenen yeterince geliþmemiþ olan çocuklar velisinin, kaydý yapýlan okula yazýlý müracaatý üzerine okul öncesi eðitim kurumlarýna devam edebilecek veya kayýtlarý bir yýl ertelenebilecek. Görev yeri deðiþen kamu görevlileri ile ikameti deðiþen vatandaþlarýn çocuklarýnýn nakli yeni adresine uyumlu okula eylül ayý baþýnda yapýlacak. Gerçeðe aykýrý beyanda bulunarak okulu deðiþtirilen öðrencilerin tespiti halinde adreslerine uygun okullara kayýtlarý ve nakillerinin yapýlmasý saðlanacak.Yurt dýþýndan gelen, ikametgahý belirlenip nüfus cüzdaný yeni düzenlenen çocuklarýn kayýtlarýnýn hiçbir okula çýkmamasý durumunda, velilerin öncelikle Ýlçe Nüfus Müdürlüðünde adres kontrolü yapacak, ardýndan Ýlçe Milli Eðitim Müdürlüðüne giderek çocuðunun adresinin bir okulla iliþkilendirilmesini talep edecek. Özel ilköðretim okullarýna kayýt yaptýrmak isteyen öðrencilerin kayýt ve nakilleri okul yönetimleri tarafýndan adres uygunluðu kontrolü yapýlmadan gerçekleþtirilecek. Ankara/aa
Ýzmit’teki kazada 2 polis memuru aðýr yaralandý KOCAELÝ'NÝN Ýzmit ilçesinde, minibüsle çarpýþan motosikletli ekipteki 2 polis memuru aðýr yaralandý. Alýnan bilgiye göre, Cedit Mahallesi Ýnönü Caddesi’nde Ahmet Necati Kovar’ýn kullandýðý 41 P 2918 plakalý minibüs, karþý yönden gelen polis memuru Sabri Patlar’ýn kullandýðý 41 A 4856 plakalý motosikletle çarpýþtý. Çarpmanýn etkisiyle polis memurlarýndan Patlar, minibüsün altýna, diðer polis memuru Mustafa Mert ise yola savruldu. Olay yerine çaðrýlan itfaiye ekiplerinin yaklaþýk yarým saat süren çalýþmasýnýn ardýndan bulunduðu yerden çýkarýlan Patlar ile Mert, ambulansla Kocaeli Devlet Hastanesine kaldýrýldý. Saðlýk durumlarý aðýr olan polis memurlarý Kocaeli Devlet Hastanesindeki ilk müdahalelerinin ardýndan Kocaeli Üniversitesi Týp Fakültesi Hastanesine sevk edildi. Bu arada kazanýn ardýndan olay yerinden kaçan minibüs sürücüsü Kovar, Karabaþ Mahallesi’ndeki Yeni Cuma Camisi Parký’nda yakalandý. Kocaeli/aa
Ýller Adana Ankara Antalya Balýkesir Bursa Diyarbakýr Elazýð Erzurum Eskiþehir Gaziantep Isparta
Ýmsak 3.25 3.15 3.44 3.37 3.28 2.59 2.59 2.42 3.26 3.16 3.39
Güneþ 5.12 5.13 5.31 5.34 5.27 4.50 4.52 4.39 5.23 5.04 5.29
Öðle 12.47 12.57 13.06 13.17 13.12 12.28 12.32 12.24 13.07 12.39 13.06
Ýkindi 16.37 16.53 16.55 17.12 17.09 16.19 16.25 16.19 17.02 16.29 16.57
Akþam 20.10 20.29 20.28 20.48 20.45 19.53 20.00 19.55 20.38 20.02 20.32
irtibat@yeniasya.com.tr
Yeni dönem, yeni Meclis eçim sonrasýnýn ilk haftasý, sonuçlara iliþkin analizler ve partilerin yeni oluþan duruma göre politika belirleme çabalarýyla geçti. Ve ilk adým iktidar partisinden geldi. Sonuçlar belli olduktan sonra bir balkon konuþmasý daha yapan Baþbakan, “Bugün hesaplaþma deðil, helâlleþme günüdür. Ýncittiklerim varsa helâllik diliyorum” diyerek, kendi açýsýndan bir beyaz sayfa açma giriþiminde bulundu. Ardýndan, kampanya döneminde bazý parti liderleriyle gazeteciler hakkýnda açtýðý tazminat dâvâlarýný geri çekerek, bu niyetini somutlaþtýrdý. Ama muhalefetten ayný karþýlýðý bulamadý. Böylece, iktidarýn seçim öncesinde mâlûm sebeplerle gerilen siyasî ortamý yumuþatmayý amaçlayan ilk denemesi, umulan sonucu vermedi. Oysa yeni dönemde anayasa baþta olmak üzere gündeme gelmesi beklenen ve de gereken reformlarýn hayata geçirilebilmesi için, partiler arasýnda medenî ve yapýcý bir diyalog ve iþbirliði ortamýnýn oluþturulmasýna büyük ihtiyaç var. Sandýktan çýkan tablo, oylarý artsa da sandalye sayýsý azalan ve anayasayý referandumla da olsa deðiþtirmek için gerekli asgarî sayýyý bulamayan iktidarý, muhalefetle uzlaþmaya mecbur kýlýyor. Ama muhalefetin verdiði sinyaller, böyle bir uzlaþmaya pek gönüllü olmadýklarýný gösteriyor. Gerçi Erdoðan’ýn “Anayasa için Kemal Beyin kapýsýný çalacaðým” sözüne Kýlýçdaroðlu’dan olumlu bir cevap geldi. Ama kurulacak diyalogda sýra içerikle ilgili müzakerelere geldiði zaman taraflarýn nasýl bir tutum sergileyeceði belli deðil. Dahasý, kritik konulardaki sinyaller olumsuz.
S
14 bin canlý tavuk, icra yoluyla satýþa çýkarýldý
3 kiþiye mezar olan araba hurda yýðýný haline geldi.
Bisikletle son yolculuklarý oldu KONYA’DA otomobilin çarptýðý bisikletteki baba, anne ve 4 yaþýndaki çocuklarý öldü. Edinilen bilgiye göre, KonyaKaraman karayolundan þehir merkezi istikametine seyreden Osman A. idaresindeki 42 BVN 84 plakalý otomobil, merkez Karatay ilçesindeki Karaaslan Hadimi Parký yakýnlarýnda ayný yönde giden Hasan Tutar’ýn (30) kullandýðý bisiklete çarptý. Çarpmanýn etkisiyle bisiklet sürücüsü baba Hasan Tutar, eþi Emine (23) ve 4 yaþýndaki çocuklarý Mümin Tutar yola fýrladý. Baba Hasan ve oðlu Mümin Tutar olay yerinde öldü. Anne Emine Tutar ise ambulansla kaldýrýldýðý Konya Meram Eðitim ve Araþtýrma Hastanesinde kurtarýlamadý. Olay yerinde inceleme yapan polis ekipleri, yaklaþýk 100 metre fren izi tespit ederken, otomobil sürücüsü Osman A. gözaltýna alýndý. Polisin kazayla ilgili baþlattýðý soruþturmanýn sürdüðü bildirildi. Konya/aa
Yatsý 21.48 22.17 22.06 22.34 22.33 21.34 21.43 21.43 22.25 21.40 22.12
KEMALPAÞA Ýcra Müdürlüðü 14 bin adet canlý tavuðu, icra yoluyla satýþa çýkardý. ‘’Ýcramatik.com’’ sitesindeki ilana göre, Kemalpaþa Ýcra Müdürlüðü, bir borç nedeniyle hacizli olan 14 bin adet ‘’bovans’’ cinsi yumurtacý canlý tavuðu, tanesi 3 liradan toplam 42 bin lira muhammen bedelle açýk artýrma usulüyle satacak. Birinci artýrma, 22 Haziran 2011 günü, 13.30-13.35 saatleri arasýnda, Kuyucak köyü yol üzeri Tepe Grup yanýndaki Tavuk Çiftliði Kemalpaþa/Ýzmir adresinde yapýlacak. Satýþ gerçekleþmediði takdirde ikinci artýrma 27 Haziran 2011’de ayný yer ve saatte düzenlenecek. Ankara/aa
Ýller Ýstanbul Ýzmir Kastamonu Kayseri Konya Samsun Þanlýurfa Trabzon Van Zonguldak Lefkoþa
Ýmsak 3.22 3.48 3.00 3.13 3.31 2.51 3.10 2.39 2.43 3.07 3 .43
Güneþ 5.25 5.41 5.04 5.06 5.21 4.55 4.58 4.42 4.35 5.12 5.25
Öðle 13.13 13.20 12.54 12.47 12.59 12.43 12.34 12.30 12.15 13.02 12.55
Ýkindi 17.11 17.13 16.52 16.40 16.50 16.42 16.23 16.28 16.08 17.01 16.40
Akþam 20.48 20.47 20.30 20.15 20.24 20.20 19.57 20.05 19.43 20.39 20.12
3 Yatsý 22.40 22.29 22.23 21.58 22.05 22.12 21.35 21.57 21.25 22.32 21.46
Meselâ deðiþmez maddeleri þimdiden “kýrmýzý çizgi” olarak ilân eden partiler oldu. AKP ve hükümet sözcülerinin de, münferit istisnalar dýþýnda, ayný söylemi kullandýklarý da bilinmekte. Peki, deðiþmez maddelere, daha doðrusu onlarýn içine konulan resmî ideoloji tabularýna dokunmadan derde deva, sadra þifa olarak bir anayasa reformunun yapýlabilmesi mümkün mü? Þimdiye kadar çok tartýþtýðýmýz bu konuyu, öyle görünüyor ki, önümüzdeki dönemde de yine çok konuþacaðýz. Ve göründüðü kadarýyla, bu Meclisin de bu iþi sonuçlandýrmasý bir hayli zor. Muhalefetin kýrmýzý çizgi ilân edip “Dokundurmayýz” diye vaziyet aldýðý, iktidarýn da, içindeki farklý seslere raðmen, hakim politika olarak ayný görüþü seslendirdiði bir konuda eski tas eski hamam devam edilirse, demokrasimizin üzerindeki en aðýr kambur yine duracak demektir. Deðiþmez maddeleri “ideoloji deðil, toplumun tümüne mal olmuþ ortak deðerler” olarak görmek gerektiðini iddia eden YÖK eski Baþkaný Prof. Dr. Erdoðan Teziç, evvelce “türban” için seslendirdiði görüþü bu konuda da tekrarlýyor: “Bunlar AYM içtihadlarýyla deðiþmez hükümler haline dönüþtü. O içtihadlar halen yürürlükte. Baþka içtihadlarla deðiþmedikçe kalkmazlar.” Bu yoruma göre, sorunu aþmak için, yeni yapýsý ve üye kompozisyonu ile AYM’nin, deðiþmez maddeler için de eskilerini hükümsüz kýlacak yeni içtihadlar ortaya koymasý mý beklenecek? O maddelerin darbe ürünü, hukuk, bilim ve çað dýþý, antidemokratik tabu, tortu ve kalýntýlardan arýndýrýlmasý için siyaset ve Meclis ortak bir irade ve inisiyatif ortaya koyamayacak mý? Partiler arasýndaki anlamsýz kördövüþü ve çekiþme bunlar üzerinden yine devam mý edecek? Yeni dönemde öne çýkan ve dikkat çeken bir diðer geliþme, özellikle CHP ve MHP içindeki kaynamalar. Seçimden alýnan sonuçlarý partileri açýsýndan baþarýsýz bulan muhalifler, ya doðrudan liderlere, ya da ekiplerine karþý bir iç mücadele baþlatmýþ durumdalar. Bakalým, ne olacak? Bu partilerin, kendi içlerindeki sorunlarý çözmeden, siyasetin genel gidiþatýna katký saðlayacak politikalar üretmeleri söz konusu olabilir mi? Yine baðýmsýz adaylarla Meclise giren BDP cenahýndan ise, bir taraftan artýk alýþtýðýmýz provokatif çýkýþlar, diðer taraftan demokratikleþme adýna olumlu ve renkli sinyaller sadýr olmakta. Ama Meclisin genel yapýsý týkanýklýk habercisi.
Süpürgeler trafiði kapattý MALATYA’DA süpürge yüklü kamyonla otomobilin karýþtýðý kazada 3 kiþi aðýr yaralandý. Alýnan bilgiye göre, Malatya’dan Ankara yönüne gitmekte olan H.H yönetimindeki 44 EL 404 plakalý otomobil, Akçadað ilçesi Develi mevkisinde karþý yönden gelen sürücüsü belirsiz 44 NN 832 plakalý süpürge yüklü kamyonla çarpýþtý. Çarpýþmanýn ardýndan devrilen kamyon takla atarak durabildi. Kamyonda bulunan çalý süpürgelerinin yola saçýlmasý üzerine karayolu bir süre trafiðe kapandý. Kaza bölgesine gelen ambulanslar, iki yaralýyý Malatya Beydaðý Devlet Hastanesi’ne götürdü. Bu arada, Darende ilçesinden dönen Malatya Valisi Ulvi Saran, bir süre yaralýlarla ilgilendi. Malatya/aa
4
HABER
21 HAZÝRAN 2011 SALI
Y
Küreselleþme fakirliði arttýrdý cakir@yeniasya.com.tr
‘Ceberrut idarenin adý’ ürkiye’yi uzun yýllar ‘idare’ eden ve tarihe “Tek parti devri” olarak geçen CHP’nin seçimlerde aldýðý netice uzmanlarca da tartýþýlý yor. Gerek parti içinden ve gerekse parti dýþýndan deðerlendirme yapanlarýn ortak kanaati, Cumhuriyet Halk Partisi’nin ‘milletten kopuk olduðu’ noktasýnda birleþiyor. Elbette CHP’de de millete yakýn duran az sayýda siyasetçi var, ama bu mevcut tabloyu deðiþtirmeye yetecek seviyede deðil. Televizyon ekranlarýnda konuyu tartýþan bazý ta raftar siyasetçiler, CHP’nin 1950 yýlýndan bu yana hiçbir defa ‘tek baþýna iktidara’ gelememesini yorumlamakta aciz kalýyorlar. Ýþi ya partinin genel baþkanýna, ya da ‘örgüt’ün çalýþýp çalýþmamasýna düðümlüyorlar. Bazý hakperest kiþiler de haklý olarak CHP’nin ‘ah alan bir parti’ olmasýna atýfla, “Að zýyla kuþ tutsa iktidara gelemez” mealinde sözler sarfediyorlar. Elbette bu durum, CHP’nin ‘Tek parti devri’ndeki anlayýþý devam ettirmesiyle irtibatlýdýr. CHP, çok ciddî bir eleþtiri yapýp milletten inandýrýcý bir özür dileyebilirse belki þansýný arttýrabilir. “Milletten özür dileyen bir CHP, CHP olmaktan çýkar. O zaman da ortada CHP kalmaz” derseniz haksýz da sayýlmazsýnýz. Maalesef CHP, ‘millete raðmen’ iþ yapmakla özdeþleþmiþ bir parti. Geçenlerde Radikal’in sorularýný cevaplandýran Serdar Erener, CHP’deki problemin genel baþkan Kýlýçdaroðlu olmadýðýna dikkat çekmiþ ve þöyle demiþti: “Mesele Kýlýçdaroðlu deðil, CHP. Kýlýçdaroðlu’nun sýrtýnda bir CHP kamburu var. Belki o AK Parti’nin baþýnda olsa çok farklý bir rezonans yaratabilirdi. Bu ülkeyi oldukça ceberrut þekilde çok acýmasýzca baþka bir yer yapmaya çalýþan iradenin adýdýr CHP. Bu halký onu hiç bir zaman içine almamýþ ki. Benim babaannem koyu bir Menderes hayranýydý. Siirtli sofu bir aileden gelmiþti. 13 yaþýnda bir devlet memuruyla evlendirilmiþti. Bana, sahurlarda jandarmanýn Kur’ân’larý toplattýðýndan bahsederdi. Ýþte bunun hesabý görülüyor.” (Konuþan: Ezgi Baþaran, Radikal, 13 Haziran 2011) Dikkat edelim, bu tesbiti bir “müftü” ya da Kur’ân kursu öðreticisi yapmýyor. Benzer tesbitleri yapan çok sayýda tarihçi ve canlý þahitler de vardýr. Bu bilgi kamuoyu açýsýndan belki ‘yeni’ sayýlmaz, ama çarpýcý bir tesbit deðil mi? Bilhassa 1950’ye kadar milletten ‘ah’ alan partinin iktidar yüzü görmesi mümkün mü? Ýktidarda olmadýðý yýllarda da millet menfaatine yapýlmak istenen her türlü iyiliðe karþý çýkan bu parti, son seçimlerde sandýk baþýnda görev yapan baþörtülülere karþý çýkmýþtý! Bu demektir ki CHP, milletle barýþmayý henüz gündemine almamýþ... Benzer bir tesbit de Sabancý Üniversitesi Öðretim Üyesi, siyaset bilimci Prof. Ersin Kalaycýoðlu’ndan geldi. Geride býraktýðýmýz 12 Haziran 2011 genel seçimlerini deðerlendiren Kalaycýoðlu, þöyle demiþ: “CHP sosyal demokrat parti midir deðil midir, olmalý mýdýr olmamalý mýdýr, sosyal demokrat özüne dönmeli midir falan bunlarýn hepsi, bizim veriler [yýllardan beri yaptýklarý anketlerden bahsediyor/FÇ] doðruysa tamamen zýrva. Türkiye’de sosyal demokrat olursanýz ancak yüzde 8 oy alýrsýnýz.” (Konuþan: Mine Þenocaklý, Vatan g., 20 Haziran 2011) CHP devrinde yaþananlarý iyi bilmek ve tahlil etmek durumundayýz. O dönemde yapýlan seçimlerin nasýl bir seçim olduðu iyice incelenmelidir. Yakýn tarih üzerindeki sisler nisbeten açýldýðýna göre 1950 öncesi yaþananlarý bilhassa gençlere iyi anlatmak lazým. Unutma hastalýðýna tutulmuþ günümüz insaný, deðil 1950 öncesi yaþananlarý, 28 Þubat 1997’yi ve 12 Eylül 1980’i bile unutmuþ durumda. O günlerde neler yaþandýðýný uygun lisanlarla baþta gençler olmak üzere herkese hatýrlatmak lazým ki doðru kararlar verilebilsin. Ceberut idarelerin ve idarecilerin Türkiye’yi idare etme þansý yok vesselâm.
T
TAZÝYE Muhterem kardeþlerimiz Þevket ve Ahmet Turan ile Yönetim Kurulu üyemiz ve yazarýmýz Þükrü Bulut’un muhtereme annesi
HACI FATIMA BULUT ’un
vefatýný teessürle öðrendik. Merhumeye Cenâb-ý Allah'tan rahmet ve maðfiret diler, kederli ailesi ve yakýnlarýna sabr-ý cemil niyaz ederiz.
Malatya Yeni Asya Okuyucularý
TÜRKÝYE Odalar ve Borsalar Birliði (TOBB) Baþkaný Rifat Hisarcýklýoðlu, küreselleþmeyle birlikte az geliþmiþ ülke sayýsýnýn arttýðýný be lirterek, “Bu 48 ülkenin 22’si Ýslam Kalkýnma Örgütüne üye olan Ýslam ülkeleri” dedi. Ýslam Kalkýnma Bankasý ve Ýslam Ticaret ve Sanayi Odasý iþbirliðinde, Ýslam ülkelerinin ticaret ve sanayi odalarý yöneticilerine yönelik düzenlenen eðitim programý, TOBB ikiz kuleler sosyal tesislerinde baþladý. Hisarcýklýoðlu, programýn açýlýþýnda yaptýðý konuþmada, 1990’larda dünya siyasi ve ekonomik dengelerinin deðiþtiðini, artýk günümüzde giriþimciliðin önem kazandýðýný, giriþimciliðin olmadýðý yerde kalite ve fiyat anlayýþýndan
söz edilemeyeceðini belirtti. Hisarcýklýoðlu, Sovyetler Birliði’nin daðýlmasýnýn ardýndan ticaretin önündeki sýnýrlarýn kalktýðýný, demokrasinin en önemli unsur haline geldiðini ifade etti. Ýslam ülkeleri olarak dünyadaki bu ekonomik deðiþimin çok farkýna varamadýklarýný anlatan Hisarcýkloðlu, 2008 yýlýnda baþlayan küresel ekonomik krizin, ‘’Arap Baharý’’ olarak nitelendirilen politik deðiþimin de dünyayý yeni bir noktaya getirdiðini, 57 Ýslam ülkesi olarak bunlarýn farkýnda olunmasý gerektiðini söyledi. Ýslam dünyasýnýn bu deðiþimleri hýzla takip edip, ona göre pozisyon almasý gerektiðini ifade eden Hisarcýkloðlu, ‘’E ðer bu pozisyonu alabilirsek önümüzdeki dö-
nem kazanan bizler oluruz ama bizler gerek ekonomik gerek siyasi deðiþimin farkýna varamazsak maalesef kaybedenler oluruz’’ dedi. 1990’larda baþlayan ekonomik ve siyasi deðiþim sürecinin dünyayý zenginleþtireceðinin ifade edildiðini belirten Hisarcýkloðlu, þöyle konuþtu: ‘’Ancak, 1970 yýlýnda dünyada en az geliþmiþ ülke sayýsý 21. Ama günümüze geldiði miz zaman bu sayý 48. Yani dünya zenginleþeceðine tam tersine küreselleþmeyle beraber dünyada fakirleþme söz konusu. Fakat daha üzüntü verici olan bu 48 ülkenin 22’si Ýslam Kalkýnma Örgütüne üye olan Ýslam ülkeleri. 57 ÝKÖ üyesi ülke dünya nüfusunun yüzde
AB, vizyon ve uyum eksikliði yaþýyor
Haydarpaþa Numune Hastahanesinde nostalji yaþadým!
REKABET faslýnýn açýlamamasý ve katýlým müzakerelerinin durma noktasýna gelmesinin “aðýzlarda acý bir tat býraktýðýný” kaydeden Selim Kuneralp, Türkiye’nin artýk AB’nin süreci yeniden canlandýrma inancýna güven duymadýðýný aktardý. Kuneralp “Ankara’daki insanlar býkmýþ durumda. AB Komisyonu’nu (rekabet faslýnýn açýlmasýna) razý etmek için her türlü giriþimde bulundular. Fakat onlara ne kadar çok materyal sunduysak hep daha fazlasýný istediler” ifadesini kullandý. Selim Kuneralp, AB’nin birçok üyesini etkisi altýna alan borç krizini aþacaðýna olan inancýný vurgulasa da AB’nin mali sorunlar sebebiyle güçten düþtüðünü ve stratejik vizyon ve dýþ politikada uyum eksikliði yaþadýðýný dile getirdi.
TUHAF SÖZLER TÜRKÝYE’NÝN AB BÜYÜKELÇÝSÝ: TÜRKÝYE’NÝN KANUNLARINI DAR AB STANDARTLARI ÝLE AYNI ÇÝZGÝYE GETÝRMESÝNE NEDEN GEREK OLSUN? nýklýk sebebiyle bunda AB’nin önemli bir rol oynayamayacaðýný kaydetti. Kuneralp, “AB Komisyonu’nun tavsiyeleri evrensel kaideleri yansýttýðý ölçüde dikkate alýnacaktýr. Ýdam cezasýnýn kaldýrýlmasý örneðinde olduðu gibi. AB’ye girmek istesen de istemesen de idam ceza sýný kaldýrmak iyi bir þey. Fakat katýlým için açýk bir perspektif bulunmazken Türkiye’nin mevzuatýný dar anlamda AB standartlarý ile uyumlu hale getirmesi için bir neden yok. Basitçe söyle-
mek gerekirse AB Türkiye üzerindeki etki gücünü kaybetti” dedi.Büyükelçi Kuneralp, Türkiye’de baþkanlýk sistemi tartýþmalarýnýn hatýrlatýlmasý üzerine AB’nin bu konuda söyleyebileceði fazla bir þey olmadýðýný belirterek “Eðer baþkanlýk tarzý bir sisteme geçeceksek benzer bir anayasaya sahip Avrupalý en az bir ülke var. AB içinde hiç kimsenin Fransa’ya Avrupa standartlarýný karþýlamadýðýný söylediðinden haberdar deðilim” þeklinde konuþtu. Brüksel / aa-cihan
Özgür anayasa istiyoruz FATÝH KARAGÖZ ANKARA DÝYANET-SEN Genel Baþkaný Mehmet Bayraktutar, ifade ve örgütlenme özgürlüðünden, inanç özgürlüðüne kadar yeni anayasanýn temelinde özgürlüklerin bulunmasýný istediklerini kaydetti. Bayraktutar, yaptýðý açýklamada, imam hatip lisilirunun orta kýsýmlarýnýn yeniden açýlmasýný ve Kur’ân öðreniminde 12 yaþ sýnýrýnýn ve baþörtü yasaðýnýn son bulmasýný istedi. 12 Haziran seçimlerinin ardýndan acilen yapýlmasý gereken taleplerini sýralayan Bayraktutar, olmazsa olmazlarýnýn arasýnda yeni bir anayasa olduðunu vur guladý. Bayraktutar, “Dini inanç ve vicdan özgürlüðü mutlaka koruma altýna alýnmalýdýr. Ýnancýmýza saygýlý bir sivil anayasa istiyoruz” dedi. Darbe anayasasýnýn düþünce ve inanç özgürlüðünü büyük oranda sýnýrladýðýný belirten Bayraktutar, “Ýfade ve örgütlenme özgürlüðünden, inanç özgürlüðüne kadar anayasanýn temelinde özgürlüklerin bulunmasýný istiyoruz” diye konuþtu. Bayraktutar, yeni anayasanýn mutlaka toplumun bütün kesimlerini kucaklamasý gerektiðini vurgulayarak, þunlarý kaydetti: “Yeni bir özgürlükçü anaya sa için þeffaf biçimde çalýþacak mekanizmalara ihtiyaç vardýr. Katýlým ancak bu þekilde etkin olabilir. Demokratik, katý lýmcý anayasa için sorumluluk almaya ha zýrýz. Artýk toplum yönetimde daha fazla öne çýkmalýdýr. Halkýn yönetime tam anlamýyla katýlma zamaný gelmiþtir.”
ýllar önce terk edilen sistem, (sabah gün ýþýmadan gel, sýraya adýný yazdýr) Haydarpaþa Numune Hastanesi polikliniðinde halen devam ediyor. Ultrason çekilebilmek için üç gündür sýradayým. Ýlk gün saat 08’de ultrason randevusu almak için hastaneye gitmiþtim, “Numara bitti yarýn sabah 07.30 da gel” dediler. (Acemilik iþte) Ertesi günü söylenildiði gibi 07.30 da hastaneye ultrason randevusu almaya gittim. Sýraya girmiþ, tam sýra bana yaklaþmýþtý ki, “Bu günkü 50 kiþilik sýra dolmuþtur, yarýn daha erken gelin” dediler. Bu defa ertesi sabah saat beþte yola koyuldum. Ýki vasýtaya binerek istenilen saatte hastaneye ancak vardým. Tabiî ki hastane daha açýlmamýþtý! Çünkü saat 05.30. Bahçede kalabalýk, bazýlarý “Ultrason yazýlacaklar buraya” diye baðýrýyordu. Hemen oraya doðru gidip adýmý yazdýrdým, oradaki listeye göre 17. sýrayý aldým. Nihayet 3. gün ultrason randevusunu bir ay sonrasýna (13Temmuz) alabilmiþtim. Hani saðlýkta çað atlamýþ, bugün git yarýn gel dönemi kapanmýþtý? Saðlýk Bakanlýðý yetkilileri bir cevap verirler herhalde... Ýsmi bizde mahfuz bir vatandaþ
Y
AB Büyükelçimizden TÜRKÝYE’NÝN AB Daimi Temsilcisi Bü yükelçi Selim Kuneralp, seçimlerin ardýndan hükümetin önceliðinin modern ve liberal bir anayasa olduðunu hatýrlatarak, AB’ye üyelik müzakerelerindeki týkanýklýk sebebiyle Brüksel’in bu projede büyük bir rol oynamayacaðýný söyledi. EUobserver’a konuþan Kuneralp, seçimin ardýndan Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan’ýn en önemli önceliðinin “modern ve liberal” bir anayasa olacaðýný be lirterek katýlým müzakerelerindeki týka-
22’sini oluþturuyor. Ama ÝKÖ üyesi ülkeler dünya üretiminin yüzde 7,2’sini üretebiliyor. Bir taraftan doðal kaynaklar itibarýyla Ýslam ülkeleri dünyanýn en zengin ülkeleri olacak ama dünya ekonomisinden aldýklarý pay yüzde 7,2 olacak. Þunu aklýnýzdan çýkarmayýn; doðal kaynaklar insanlarý, halklarý zengin etmiyor. Bunlar ancak devletleri zengin ediyor. Eðer halkýn zenginleþmesini istiyorsanýz tek bir anahtar var o da ticaret ve üretimdir. ticaret ve üretimin olabilmesi için huzur lazým. Huzur olmadan ticaret olmaz, ticaret olmadan da zenginleþme olmaz. Öncelikle ülkelerimizde daha sonra komþu coðrafyalarýmýzda huzur isteyeceðiz.’’ Ankara / aa
12 Haziran'da yapýlan milletvekili seçiminin kesin sonuçlarý bugün veya yarýn ilan edilecek.
Seçim sonuçlarý ilân edilecek YÜKSEK Seçim Kurulu (YSK) Baþkaný Ali Em, ‘’Seçimin kesin sonuçlarýný Çarþamba veya Perþembe günü ilan edebiliriz’’ dedi. Em, YSK’ya geliþinde gazetecilerin sorularýný cevapladý. 12 Haziran’da yapýlan milletvekili seçiminin kesin sonuçlarýnýn ne zaman açýklanacaðýnýn sorulmasý üzerine Em, günlük programa göre bir deðerlendirme yapacaklarýný
söyledi. Em, ‘’Kesin sonuçlarý büyük ihtimalle Çarþamba veya Perþembe ilan edeceðiz’’ dedi. Terör örgütü üyeliðinden hapis cezasý kesinleþen baðýmsýz milletvekili adayý Hatip Dicle’nin savun masýnýn gelip gelmediðine iliþkin bir soruya Em, ‘’Evrak geldi mi gelmedi mi henüz bilemiyorum. Onlara bakmam lazým’’ karþýlýðýný verdi. Ankara / aa
En genç vekil deðiþmedi ÝSTANBUL 1 numaralý seçim çevresinden milletvekilliðine seçilenleri gösterir tutanaða göre, siyasi partilerin milletvekili sayýlarýnda deðiþiklik meydana gelmedi. 12 Haziran’da yapýlan 24. dönem milletvekil liði genel seçimlerinin ardýndan yapýlan itirazlarýn deðerlendirilmesi ve Yüksek Seçim Kurulunun gümrük oylarýný daðýtma sýnýn ardýndan, Ýstanbul Ýl Seçim Kurulu, Ýstanbul’daki üç seçim çevresine iliþkin milletvekilliðine seçilenleri gösterir tuta-
naklarý ilan etti. Buna göre, 1 numaralý seçim çevresinde siyasi partilerin milletve killiði sayýlarýnda bir deðiþiklik olmadý. MHP’nin 1 numaralý seçim çevresinde yaptýðý bazý itirazlara iliþkin maddi hatalar düzeltilmesine raðmen milletvekili olamadýðý öne sürülen AKP adayý Muhammed Bilal Macit, milletvekili seçilenleri gösterir tutanakta yer aldý. MHP adayý Hayrettin Nuhoðlu ise milletvekili listesinde yer almadý. Ýstanbul / aa
Balyoz’da ek iddianame mahkemeye gönderildi HARP Akademileri Komutaný Orgeneral Bilgin Balanlý ve Hava Harp Okulu Komutaný Tümgeneral Ýsmail Taþ’ýn da aralarýnda bulunduðu 15’i tutuklu 28 sanýkla ilgili iddianame tamamlandý. Alýnan bilgiye göre, özel yetkili Ýstanbul Cumhuriyet Savcýsý Hüseyin Ayar, 15’i tutuklu 28 kiþiye iliþkin Eskiþehir’de ele geçirilen belgelerle ilgili ‘’Balyoz Planý’’ soruþturmasýnýn bir bölümünü tamamlayarak iddianame hazýrladý. Bir süre önce tutuklanan emekli Albay Hakan Büyük’ün Eskiþe hir’deki evinde ele geçirilen belgelere iliþkin yürütülen soruþturma kapsamýnda, yine bir süre önce tutuklanan Harp Akademileri Komutaný Orgeneral Bilgin Balanlý ve Hava Harp Okulu Komutaný Tümgeneral Ýsmail Taþ’ýn da aralarýnda bulunduðu 15’i tutuklu 28 þüpheli hakkýnda, ‘’Darbeye eksik teþebbüs’’ suçlamasýyla hazýrlanan iddianame, ‘’Balyoz Planý’’ dâvâsýna bakan Ýstanbul 10. Aðýr Ceza Mahkemesine gönderildi. Ýddianamenin, Ýstanbul 10. Aðýr Ceza Mahkemesince görülen ‘’Balyoz Planý’’ dâvâsýnýn dosyasýyla birleþtirilmesi talep edildi. Savcý Hüseyin Ayar’ýn, ‘’Balyoz Planý’’ soruþturmasý çerçevesinde, bir süre önce tutuklanan Eskiþehir 1. Taktik Hava Kuvvet Komutaný Korgeneral Korcan Pulatsü ve 3 albayýn da aralarýnda olduðu þüphelilere yönelik soruþturmasý nýn ise devam ettiði öðrenildi. Savcý Hüseyin Ayar tarafýndan yürütülen ‘’Balyoz Planý’’ soruþturmasý kapsamýnda bugüne kadar, Harp Akademileri Komutaný Orgeneral Bilgin Balanlý ve Hava Harp Okulu Komutaný Tümgeneral Ýsmail Taþ’ýn da aralarýnda bulunduðu 19 kiþi tutuklanmýþtý. Ýstanbul / aa
HABER
Y
21 HAZÝRAN 2011 SALI
5
Garip bir “atýlým” cevher@yeniasya.com.tr
azetemizde de iktibas edilen, “Türkiye’de þarap sektörünün son 10 yýlda büyük atýlým yaptýðý”na dair yazýsýný Emre Aköz, “bir ‘yeme-içme yazarý’nýn yazýsý” üzerine kaleme almýþtý. (Sabah, 17.2.2011) Baktýðýmýzda, “bir gazete ilâvesinde çýkan” dediði sözkonusu yazýnýn kendisinin de yazdýðý Sabah’ýn “Pazar” eki olduðu görülüyor. “Mason camiasýna mensup yemeiçme yazarý” ise, 1977’de ölen “büyük mason” Prof. Dr. Hayrullah Örs’ün oðlu Ahmet Örs. Gerçekten, “mason olduðunu” kamuoyuna bizzat açýklayan, önceki “büyük sekreter ve büyük kutsal kitap emini” Örs, “Þarapta Türk Mucizesi” baþlýklý yazýsýna, “Þarap sektörümüz son 10 yýlda uluslararasý piyasalarda yarýþacak kaliteye ulaþtý. Bunun için üzümlerin kalitesine ve yabancý þarap üstatlarýnýn yazdýðý övgü dolu yazýlara bakmak yeterli” diye baþlýyor. (Sabah-Pazar, 12.6.2011)
G
Devamýnda, “Cumhuriyet’in ilk yýllarýndan itibaren Atatürk’ün emriyle yabancý þarap ustalarýnýn elinde þarap üreten devlet kuruluþlarý”ný; “Son 10 yýlda þarap firmalarýnýn uykudan uyandýðýný, þarap üretim tesislerinin yoðunlaþtýðýný, þarap sektöründe artýk ‘kalite yarýþý’nýn baþladýðýný ve dýþarýdan hýzla iddialý ustalarýn getirilip çaðdaþ tekniklerin kullanýldýðýný” yazýyor…
‘‘
“ÞARAP SEKTÖRÜ”NE ÖVGÜLER! “2010’larda yatýrýmlarýn sonuçlarýnýn alýnmaya baþlandýðýný, 2009’da Financial Times þarap yazarý ve þarap üstadý Jancis Robinson’un Türkiye’ye gelip tattýðý þaraplarýmýz hakkýnda çok olumlu bir yazý yazmasýný ikinci milat olarak görüyorum” diyen Örs, þarabýn “halk içkisi(!)” olduðunu, son dönemdeki “yeni Türk þaraplarýnýn yüksek puan aldýðý”ný belirtiyor; “Bundan sonra kimse Türkiye’ye, þarap yapmaya özenen Müslüman ülke gözüyle bakamayacak. Þarap sektörümüz çok kýsa bir sürede uluslararasý rakipleriyle boy ölçüþebilecek kaliteye ulaþtýðýný kanýtladý” diye övünüyor. “Þarap sektörüne övgüler”, Baþbakan’ýn damadý Berat Albayrak’ýn genel müdürlüðünü yaptýðý Çalýk Holding’in gazetesi Sabah’ýn “yeme-içme yazarý”nýn bu ve ben-
Son 10 yýlda sadece “þarap sektörü” deðil, devlet kurumlarýnýn resmî raporlarýyla içki üretimi gibi, satýþý ve tüketimi de Türkiye’de vâhim boyutlara ulaþmýþ. Tütün ve Alkol Piya sa sý Dü zen le me Ku ru mu’nun “2010 raporu”na göre, Türkiye’de son yýllarda alkol tüketimi yüzde 133 artmýþ.
zeri yorumlarýyla kalmýyor. “Türk þarabýnda baþ aðrýtan gerçekler” baþlýklý yazýlarýnda Bülent Korman’ýn, Alec Waugh’un “Þaraba Övgü” kitabýndan alýntýlý deðerlendirmesinde, evvela “ülkenin dünya sýralamalarýndaki yeri”nden yakýnýrken, iki yýl sonra “Anlaþýlan, þarap üretme merakýmýz hýzla artacak. Aynen puro düþkünlüðümüz gibi” diyerek sevincini izharý, bunun bir örneði. (Vatan-Pazar, 2.12.2007; 18.11.2009)
ALKOL TÜKETÝMÝ ARTTI Doðrusu, son 10 yýlda sadece “þarap sektörü” deðil, devlet kurumlarýnýn resmî raporlarýyla içki üretimi gibi, satýþý ve tüketimi de Türkiye’de vâhim boyutlara ulaþmýþ. Tütün ve Alkol Piyasasý Düzenleme Kurumu’nun “2010 raporu”na göre, Türkiye’de son yýllarda alkol tüketimi yüzde 133 artmýþ. Yine Yeþilay ve Tüketiciler Birliði’nin verileriyle, Türkiye’de alkole baþlama yaþý 11’e kadar düþmüþ. Ýlköðretimde alkol kullananlarýn oraný yüzde 15’i aþmýþ. Ortaöðretim ile üniversiteliler arasýnda alkol kullanma sýklýðý yüzde 50’lere varmýþ. Türkiye Psikiyatri Derneði’nin “alkollü içki araþtýrmalarý”nda, 14-18 yaþ gençliðin alkol/kötü madde baðýmlýlýðý bataklýðýna saplandýðý bildiriliyor. Bütün bunlara karþý yeni “içki yönetmeliði”nin içki satýþýný etkin olarak yasaklamadýðý, bizzat siyasî iktidarca da itiraf edilmesine raðmen, Danýþtay’ýn turizmcilerin baþvurusu üzerine zaten yetersiz olan “yönetmeliðin” bazý maddelerini iptal edip içki satýþýný ve kullanýmýný kolaylaþtýrmasýný Kültür Bakaný “memnuniyet”le karþýlarken; hükûmet seçim döneminde sessizce geçiþtirdi.
2 bin 70 hakim ve savcýnýn yeri deðiþti HAKÝM ve Savcýlar Yüksek Kurulu (HSYK), adli yargýda bin 816, idari yargýda da 254 hakim ve savcýnýn yerini deðiþtirdi. Kurulun, internet sitesinde yer alan açýklamada, HSYK 1. Daire Baþkanlýðý’nýn, 2011 Yýlý Adli ve Ýdari Yargý Yaz kararnamelerine yönelik görüþmelerini tamamladýðý belirtildi. Açýklamada, adli yargýda bin 816, idari yargýda da 254 hakim ve savcýnýn yerini deðiþtirildiði bildirildi. Atamasý gerçekleþtirilenlerin isimlerinin de yer aldýðý açýklamada, iþ ve kadro durumu sebebiyle yerinde yetkili býrakýlanlar hariç, atamasý yapýlan hakim ve savcýlarýn, en geç 1 Temmuz Cuma gününe kadar tebligatlarýný alarak görev yerlerinden ayrýlmalarý gerektiði kaydedildi. Ankara / aa
Çöpte bulduðu cisim patladý DÝYARBAKIR’IN Ergani ilçesinde çöpte bulduðu cismi kurcalayan 10 yaþýndaki çocuk, cismin patlamasý sonucu aðýr yaralandý. Çocuðun bir kolunun koptuðu öðrenildi. Edinilen bilgiye göre, Þirinevler Mahallesi Bahar Sokak’ta oturan Mehmet Serhat Karadeniz (10), çöplükte bulduðu bir cismi kurcalarken, cisim büyük bir gürültüyle patladý. Aðýr yaralanan Karadeniz, çevredeki vatandaþlar tarafýndan Ergani Devlet Hastanesine götürüldü. Burada ilk müdahalesi yapýlan ve bir kolunun koptuðu bildirilen Karadeniz, sevk edildiði Diyarbakýr Eðitim ve Araþtýrma Hastanesinde tedavi altýna alýndý. Ergani Emniyet Müdürü Ýsa Þen, olay yerinde incelemede bulundu. Olayla ilgili soruþturma sürüyor. Ergani / aa
Bodrum'da denizde el bombasý bulundu MUÐLA’NIN Bodrum ilçesinde denizde bir adet el bombasý bulundu. Alýnan bilgiye göre ilçeye baðlý Güvercinlik köyü sahilinde balýkçýlarýn oltasýna bir cisim takýldý. Cismi yukarý çeken balýkçýlar oltanýn ucunda bir adet el bombasý gördü. El bombasýný denize býrakan vatandaþlar durumu Sahil Güvenlik Komutanlýðý yetkililerine bildirdi. Olay yerine gelen ekipler, dalýþ yaparak el bombasýnýn yerini belirledi. Bu arada Sahil Güvenlik Komutanlýðý ve jandarma ekipleri de vatandaþlarýn bölgeye yaklaþmamasý için tedbir aldý. El bombasýnýn dün sabah dalgýçlar tarafýndan denizden çýkartýltýðý bildirildi. Bodrum / aa
Öðretmen adaylarý: Sözler tutulsun ATAMA bekleyen öðretmenler, ‘’6 Temmuz’da gerçekleþtirilecek atamalarýn kadro sayýsýnýn düþürüldüðü’’nü iddia ederek, verilen sözlerin tutulmasýný istedi. 1 Haziran 2011’de Milli Eðitim Bakanlýðý’nýn 30 bin öðretmenin atamasýný yaptýðý belirtilerek, bu 30 bin kadronun, 14 bin 227’sine görevde olan sözleþmeli öðretmenlerin atandýðý bildirildi. Milli Eðitim Bakaný Nimet Çubukçu, 2009 ve 2010 KPSS’ye giren ve atama bekleyen öðretmenlere “28 Haziran - 4 Temmuz arasýnda baþvurularý alýp 6 Temmuz’da da 14 bin 277 sözleþmeli öðretmen alýmý yapacaðýz” diyerek müjde verdiði hatýrlatýldý. Sözleþmelilerin kanun hükmündeki kararnameyle kadroya geçirilince, boþalan yerlerin sayýsýnýn 6 bin 575 kadroya düþtüðü ve 7 bin 702 kadronun ortadan kaybolduðu savunuldu. Hükümetten maðdur öðretmen adaylarýnýn sorununu çözmesi istendi. Ýstanbul / Yeni Asya
drbattal@yahoo.com
Yeni anayasa ve hazýrlama usulü öz verdiðimiz gibi, bu gün de yeni anayasanýn yeni TBMM tarafýndan nasýl bir usulle hazýrlanmasý gerektiði konusunda çalýþalým (Tekliflerimiz “uçuk” gibi görünebilir, yere indirmek sizin göreviniz): 1. Meclis yeminden sonra görev daðýlýmýnda anayasa yapým sürecini özellikle nazara almalý. Meclis, anayasa süreci ile ilgili tüm pozisyonlara, iþe uygun adamlarý yerleþtirmeli. Ýþe aykýrý adamlarýn iþle ilgili pozisyonlarda bulunmasýna mani olmalý. 2. Parti yöneticileri ve tüm ilgililer bu güne kadar uzlaþma ile yapýlmýþ olan (1995 ve 2001 deðiþikliði gibi) kapsamlý deðiþikliklerin nasýl yapýldýðý hususundaki tecrübeler hakkýnda bilgilendirilmeli. Böylece yeni TBMM’nin bu tecrübelerden faydalanmasý saðlanmalý. 3. Ýçtüzük, anayasa deðiþikliði sürecine göre ve acilen deðiþtirilmeli. Bu kapsamda, konu ile ilgisi olan sivil toplum örgütlerinin görüþlerinin alýnýp derlenmesi için TBMM’de özel bir birim kurulmalý. Bir tür ön referandum süreci yaþanmalý. 4. Görüþ derleme süreci bir tür referandum süreci gibi olmalý, bilhassa “evet-hayýr”lý sorularla, tercihler netleþtirilmeli. Ayný þekilde görüþ derleme aþamasýnda alternatifli madde metinleri ortaya konulmalý ve bunlardan biri ya da birkaçý üzerinde uzlaþma saðlanmaya çalýþýlmalý. 5. Bu amaçla, Meclisteki üç partinin her birinin, bu güne kadarki beyanlarýyla “deðiþmesi gerektiðini kabul” ettiði hükümler ayrý ayrý belirlenmeli. Ardýndan, bu maddelerin yerine, varsa ilgili parti tarafýndan ve AKP tarafýndan teklif edilen alternatifler kamuoyuyla paylaþýlmalý. Böylece muhalefet partilerinin kaçak güreþmesi önlenmeli. 6. Son olarak AKP bu süreci “kendi baþarýsý” deðil milletin baþarýsý olarak göreceðini ve göstereceðini, anayasa hususunda hiçbir parti ile rekabet içinde olmadýðýný ve olmayacaðýný baþta açýklamalý. Zira Aanayasa yazmak ya da deðiþtirmek bir partinin hükümetinin icraatý deðil, meclisin vasýflý çoðunluðunun vazifesi ve baþarýsýdýr. Sürecin hakkýný vermek meclisin görevi. Neticeye “hayýrlý olsun” demek de bize düþer. Bekliyoruz…
S
GELENLERÝN SAYISI 11 BÝNE YAKLAÞTI - Ülkelerindeki olaylar sebebiyle Türkiye’ye gelen ve Türk Kýzýlayý tarafýndan kurulan geçici çadýrkentlere yerleþtirilen Suriyelilerin sayýsýnýn 10 bin 639’a ulaþtýðý bildirildi. Alýnan bilgiye göre, Yayladaðý ilçesinde kurulan geçici iki çadýrkentte 4 bin 918, Altýnözü ilçesi ile buraya baðlý Boynuyoðun köyündeki çadýrkentte 5 bin 327 ve Reyhanlý ilçesinde kurulan çadýrlarda da 339 Suriyeli kalýyor. Suriye’deki olaylarda yaralanan ve ülkelerini terk eden 40 kiþinin Hatay’daki hastanelerde tedavileri sürerken, 15 kiþi de refakatçi olarak yanlarýnda bulunuyor. Toplam beþ geçici çadýrkent ile hastanelerde olan Suriyelilerin 2 bin 621’inin erkek, 2 bin 634’ünün kadýn, 2 bin 719’unun erkek çocuk ve 2 bin 665’i de kýz çocuk. Hatay / aa
Sýnýrda korkulu bekleyiþ ASKERLERÝN YAKIP YIKTIÐI KÖYLERDEN KAÇAN SURÝYELÝLER, SINIRDA AÇLIK VE HASTALIKLA MÜCADELE EDÝYOR SURÝYELÝ askerlerin yakýp yýktýðý köylerden kaçan Suriyelilerin gözleri arkada kaldý. Hükümet askerlerinin köylerine gireceklerini öðrendikleri anda korku içinde býraktýklarý evlerinden yalýn ayak kaçan çoðu kadýn ve çocuklar, üzerlerine örtecek battaniye ile kuru ekmeðin peþinde. Bir ceket dahi alamadan güvenli bir alana kadar gelen Suriyeliler açlýkla ve hastalýkla mücadele ediyor. Suriyeli askerlerin ülkenin Türkiye sýnýrýna yakýn köylerinde gerçekleþtirdiklerini iddia ettikleri saldýrýlardan kaçarak sýnýra yakýn bölgelere kurduklarý çadýrlarda yaþamaya baþlayan Suriyelilerin korkulu bekleyiþleri sürüyor. Aralarýnda avukat, hâkim, öðretmen, doktorun da bulunduðu yüzlerce Suriyeli, Çisr-Eþ Suður, Harabjoz gibi þehirlerde kaçarak kendilerine göre daha güvenli olan ormanlýk alanda bekliyor. Suriyeli askerlerin köye doðru ilerlediði haberini alan Suriyeliler, evlerinin kapýlarýný dahi kapatma fýrsatý bulamadan evlerini terk ettiklerini belirtiyor. Kurduklarý derme çatma çadýrlarda hayatta kalma savaþý veren Suriyeliler, ay yýldýzlý Türk bayraklarýyla donattýklarý ormanlýk alanda yaþlý gözlerle “Allah razý olsun Türk halkýndan” sözlerini aðýzlarýndan düþürmüyor. AÇLIK VE HASTALIK SINIR HATTINDA KOL GEZÝYOR Halen Hatay genelinde kurulan çadýr kentlerde 11 bine yakýn Suriyeli misafir bulunuyor. Sýðýnma talep etmeyip sýnýr hattýnda bekleyiþini sürdüren binlerce Suriyeli açlýk ve hastalýkla mücadele ediyor. Halen sýnýr hattýnda kalan Suriyelilerin yardým taleplerinin resmi makam-
lar tarafýndan kabul edilmediði öðrenildi. Kýzýlay’ýn çadýr kentlerde verdiði hizmetlerden haberdar olan sýnýr hattýndaki Suriyeliler, sýnýr hattýna da yardým edilmesini istiyor. Sýnýr hattýndaki Suriyelilere en büyük desteði Hatay’ýn Yayladaðý ilçesine baðlý Güveççi ve Aþaðý Pulluyazý köylerinde yaþayan vatandaþlar veriyor. Köy halký hayýrseverlerin verdikleri ve kendi aralarýnda topladýklarý paralarla her gün Yayladaðý ve Antakya’dan temin etikleri baþta ekmek olmak üzere çeþitli gýdalarý alarak sýnýr hattýnda kalan Suriyelilere ulaþtýrmaya çalýþýyor. Çoðu zaman çocuklar aracýlýðý ile sýnýr hattýndan yapýlan bu gýda yardýmý bazen de sýnýra güvenlik önlemi alan askerler aracýlýðý ile yapýlabiliyor. Ancak son günlerde sýnýr hattýndaki hareketlilikten kaynaklý artan güvenlik önlemleri köy halkýnýn da elini kolunu baðlamýþ durumda. Yasalar çerçevesinde “kaçakçýlýða” giren bu gýda yardýmý güvenlik güçleri tarafýndan çoðu kez geri çevriliyor. Sýnýr hattýnda görülen her araç teçhizatlý askerler tarafýndan durdurularak aranýyor ve götürülen gýda malzemeleri askerler tarafýndan alýnarak kontrollü bir þekilde sýnýr hattýnda kalan Suriyelilere veriliyor. Yapýlan bu yardýmlarýn ayakta tuttuðu Suriyelilerin en büyük korkularý olaylarýn daha da büyümesi. Suriyeli Adniye Bedihi, kapýlarýný dahi kapatma fýrsatý bulamayarak ayrýldýðý evinden getirildiði sýnýr hattýna kadar yaþadýklarýný gözyaþlarý içerisinde anlattý. Bedihi, “Çok baský olduðundan ayakkabý bile alamadýk. Türkiye olmasaydý aç kaldýrdýk. Allah razý olsun. Türkiye bize yemek vermese aç susuz ölecektik. Battaniye, ekmek, giyim istiyoruz’’ dedi. Hatay / cihan
ESAD: TALEPLERÝ DÝKKATE ALACAÐIZ Suriye Devlet Baþkaný Beþþar Esad, devlet televizyonundan yaptýðý ulusa sesleniþ konuþmasýnda, halkýn taleplerine cevap vereceklerini söyledi. Esad sorunlarýný dile getirenlerle, provokatörler arasýnda ayrým yapýlmasý gerektiðini belirterek, “Reform isteði elde si lâhla yapýlamaz.” ifadelerini kullandý. Esad, salondakilerin sýk sýk alkýþlarla karþýlýk verdiði konuþmasýnda, “Bu þekilde devam e demeyeceðimiz ortada, talepleri dikkate almalýyýz. Uzun yýllardýr süren sorunlarýn farkýndayýz ve çözmek için adýmlar atýyoruz” dedi. Suriye lideri ayrýca konuþmasýnda genel af konusuna da deðindi. Beþþar Esad, “Genel af konusunun geniþ tabana yayýlmasý için görüþmelerimiz sürüyor” þeklinde konuþtu. Esad ayrýca ülkede son aylarda yaþanan þiddet olaylarýný kastederek, “Bu olaylarýn faillerinin kimler olduðu ortaya çýkarýlmalý, ülkemiz mikroplardan temizlenmeli.” dedi. Ýstanbul-Þam / cihan-aa
“DÖNÜN” ÇAÐRISI Esad, Türkiye’ye giden Suriyelilere dönmeleri çaðrýsýnda bulunarak, “Devlet intikam alacak diyenlere inanmayýn. Geri dönün. Devlet sizi kucaklayacak. Sizi aramýzda mutlu vatandaþ olarak görmek istiyoruz” dedi. Suriye’yi bekleyen en büyük tehlikenin ekonominin zayýflamasý ya da çökmesi olduðunu hatýrlatan Esad, temel sorunun “psikolojik” olduðunu öne sürdü. Silâh taþýyan kiþilerle siyasi bir çözümün muhtemel olmadýðýný belirten Esad, Suriyelilerden, krizler aylar hatta yýllar sürse bile durumun normale dönmesi çalýþmalarýna yardým etmesini istedi.
GEÇMÝÞ OLSUN Muhterem aðabeyimiz
Þükrü Kýlýçarslan'ýn kýzý,
Tuðba Kýlýçarslan
'ýn
baþarýlý bir týbbî operasyon geçirdiðini öðrendik. Geçmiþ olsun der, Cenâb-ý Hak'tan acil þifalar dileriz.
Musa Aydýn ve Ailesi
TEBRÝK Muhterem kardeþimiz Ali Çaðlayan'ýn eþi
Çiðdem Çaðlayan'ýn abisi
Mehmet Çaðtay Ardýç ile Meltem Ardýç hanýmefendinin izdivaçlarýný tebrik eder, genç çifte ömür boyu mutluluklar dileriz.
Ýlker Karataþ GEÇMÝÞ OLSUN Kardeþimiz
Alparslan Sarýçerçi'nin annesi,
Feriha Sarýçerçi'nin baþarýlý bir ameliyat geçirdiðini öðrendik. Geçmiþ olsun der, Cenâb-ý Hak'tan acil þifalar dileriz.
Kahramanmaraþ Yeni Asya Okuyucularý
6
YURT HABER
21 HAZÝRAN 2011 SALI
Y
HABERLER
Kapanan demiryolu, yeniden ulaþýma açýldý
KAHRAMANMARAÞ’IN Türkoðlu Ýlçesinde, demir cevheri yüklü trenin, raydan çýkarak devrilmesi sonucu kapanan demiryolu, yeniden ulaþýma açýldý. Kaza sonrasýnda kapanan demiryolunu ulaþýma açmak için Gaziantep ve Adana’dan bölgeye gelen 100 kiþilik ekip, vinç ve iþ makinalarýný da kullanarak yoðun bir çalýþma baþlattý. Yapýlan çalýþmalar sonucunda yol ulaþýma açýldý. TCDD 6. Bölge Müdürü Hasan Tahsin Köprülü, yaptýðý açýklamada, bölgeye gelen ekibin yoðun bir çalýþma yürüttüðünü belirterek þunlarý kaydetti: ’’Kaza sonrasýnda, kapanan demiryolunu ulaþýma açmak için Gaziantep ve Adana’da 100 kiþilik bir ekip gelerek, iþ makineleri ve vinçler yardýmý ile yoðun bir çalýþma baþlattý. Yapýlan çalýþmalar sonucunda demiryolumuz yeniden ulaþýma açýldý. Elektrik sisteminde meydana gelen arýzalar için ise çalýþmalarýmýz tüm hýzýyla devam ediyor. Bakým ve onarýmýn bitmesiyle elektrik ile çalýþan trenlerimizin geçiþleri de saðlanacaktýr.’’ Kahramanmaraþ’ýn Türkoðlu ilçesine baðlý Ceceli köyü yakýnlarýnda, makinistler Ergün Altun ve Hüseyin Ýnal’ýn idaresindeki 53295 sefer sayýlý demir cevheri yüklü trenin 8 vagonu saat 02:00’da raydan çýkarak devrilmiþti. Ölen ve yaralananýn olmadýðý kaza sonrasýnda, kapanan demiryolunu yeniden ulaþýma açmak için Gaziantep ve Adana’da 100 kiþilik bir ekip bölgeye gelerek çalýþma baþlatmýþtý. Kahramanmaraþ / aa
Þehir selleri artabilir ÝTÜ ÖÐRETÝM ÜYESÝ PROF. DR. KADIOÐLU,’’KÜRESEL ÝKLÝM DEÐÝÞÝKLÝÐÝNDEN DOLAYI, TÜM DÜNYADA ÞEHÝR SELLERÝNDE ARTIÞ YAÞANIYOR VE BU OLAYLAR DAHA DA ARTACAK’’ DEDÝ. ÝSTANBUL Teknik Üniversitesi (ÝTÜ) Afet Yönetim Araþtýrma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Mikdat Kadýoðlu, ‘’Küresel iklim deðiþikliðinden dolayý, yaðýþlar kýsa sürede þiddetli düþüyor. Bundan dolayý þehirlerdeki altyapýlar bu yaðýþlarý taþýyamýyor. Tüm dünyada þehir sellerinde artýþ yaþanýyor ve bu olaylar daha da artacak’’ dedi. Kadýoðlu, küresel ýsýnma nedeniyle dünyada yaðýþ rejimlerinin deðiþtiðine dikkati çekti. Türkiye’de eskiden uzun sürede orta derecede yaðýþ gerçekleþtiðini anlatan Kadýoðlu, artýk bu yaðýþlarýn þiddetli ve kýsa sürede düþtüðünü ifade etti. Kadýoðlu, þöyle devam etti: ‘’Geçmiþ yýllara bakýldýðýnda Türkiye’de dolunun yaðdýðý aylar mayýs ve haziran aylarýdýr. Þu anda da yine bu aylarda yoðun do-
lu yaðýyor. Bu açýdan baktýðýmýzda durum normal. Dolu, kýþýn ortasýnda yaðarsa bunda bir problem vardýr. Dolunun portakal büyüklüðünde de yaðdýðý durumlar olmuþtur. Bu mevsimde yaðýþlar dolu ile baþlar, gökgürültülü saðanak olarak devam eder. Buradaki sorun artýk yaðýþlarýn kýsa sürede çok þiddetli olarak düþmesidir. Bu durumda yaðýþýn etkisi altyapýya baðlý olarak görülür. Mesela, þiddetli yaðýþlar Ankara kent merkezinde deðil de Elmadað’da olsaydý, bu kadar sorun yaþanmazdý. Önemli olan kent merkezine düþen yaðýþlarýn mazgallar ve kanallarla düþtüðü yerden altyapý sistemine alýnarak tahliye edilmesi. Ancak, mazgallar yeterli olmayýnca yaðýþlar altgeçit gibi çukur yerlerde toplanýp birikiyor.’’ Ankara / aa
BU YAZ BÝR TERLEYÝP BÝR ISLANACAÐIZ DÜNYADA kentlerin altyapýlarýnýn ve köprü, altgeçit gibi sanat yapýlarýnýn son 100200 yýlýn yaðýþ rejimine bakýlarak inþa edildiðini, tahliye sistemlerinin buna göre oluþturulduðunu belirten Kadýoðlu, þunlarý kaydetti: ‘’Küresel iklim deðiþikliðinden dolayý, yaðýþlar kýsa sürede þiddetli düþüyor. Bundan dolayý þehirlerdeki altyapýlar bu yaðýþlarý taþýyamýyor. Tüm dünyada þehir sellerinde artýþ yaþanýyor ve bu olaylar daha da artacak. Artýk geçmiþ yaðýþ rejimine göre deðil, küresel iklim deðiþikliðinin neden olduðu yeni yaðýþ tipine göre kentlerin altyapýlarýný dizayn etmemiz gerek. Örneðin, Almanya’da yaðýþlarý altyapý sistemine daha hýzlý yönlendirebilmek için mazgallarýn sayýsý artýrýldý. Mesela Japonya’da kentlerin altýna, yaðmur sularýný tahliye etmek için metro tünelleri gibi tüneller açýldý. Dünya bu problemin adýný koymuþ.’’ Kadýoðlu, bu yýl yaz mevsiminde arada bir þiddetli yaðýþ, arada da çok bunaltýcý sýcaklýklar olacaðýný belirterek, ‘’Bu yaz bir tereleyeceðiz, bir ýslanacaðýz’’ dedi. Kadýoðlu, kürsele iklim deðiþikliði ve deðiþen yaðýþ rejimi karþýsýnda geliþmiþ ülkelerin tarým politikalarýný ve ürün çeþitliliðini de gözden geçirdiðine iþaret ede rek, Türkiye’de de bu konuda çalýþmalar yapýlmasý gerektiðini kaydetti.
Rahmet Eli Derneði'nin ilk þubesi Kýrýkkale'de açýldý.
Kýrýkkale’de Rahmet Eli Derneði açýldý
MERKEZÝ Ankara’da bulunan Rahmet Eli Yardým Derneði’nin ilk þubesi Kýrýkkale’de açýldý. Kýrýkkale’de Turgut Reis Caddesi üzerinde açýlan dernek açýlýþýnda konuþan derneðin Kýrýkkale Þube Baþkaný Sait Acaroðlu, yardým amacýyla derneði kurduklarýný söyledi ve herkesin desteðini beklediklerini açýkladý. Yaklaþýk 600 aileye her ay düzenli temel gýda ve ihtiyaç maddesi verdiklerini dile getiren Acaroðlu, “Ýhtiyaç sahibinin Gýda Bankasýndan yararlanabilmesi için kendileri ya da birinci dereceden yakýnlarý derneðimize baþvuruda bulunabilirler. Yapýlan baþvurudan sonra, kiþinin ihtiyaç sahibi olduðunu gösteren belgeler tarafýmýza ulaþtýrýlmaktadýr. Dernek yetkilerimiz ihtiyaç sahibi olan ailelerin adresine gidip çevrede araþtýrma yaptýktan sonra onayý veriyor. Yine derneðimiz tarafýndan ayni ve nakdi yardýmlar kabul edilmektedir” diye konuþtu. Ýstanbul / Yeni Asya
Tosya’da elim kaza: 2 ölü 3 yaralý
Kastamonu'nun Tosya ilçesindeki kazada Nihat Bora ve 9 aylýk Raibe Nur Avcý vefat etti.
KASTAMONU’NUN Tosya ilçesinde geçtiðimiz Cumartesi günü saat 10.30'da D-100 Karayolu Tosya-Ilgaz arasýnda meydana gelen trafik kazasýnda 2 kiþi öldü 3 kiþi de aðýr yaralandý. D-100 Karayolunda Nihat Bora yönetimindeki 37 KE 079 plakalý araç ile karþý yönden gelen Dursun Avcý Yönetimindeki 34 ZF 8060 plakalý araç çar pýþtý. 34 ZF 8060 plakalý araçta bulunan Þöfor Dursun Avcý, eþi Fatma Avcý ve çocuklarý Rabia Nur Avcý ve Melike Nur Avcý yaralý olarak Tosya Devlet Hastanesine kaldýrýldý. Diðer aracýn þöforu Nihat Bora ise olay yerinde aðýr yaralý olarak gelecek olan ambülans beklenildi. Kaza yerine gelen Belediye Baþkan Yardýmcýsý Mustafa Mola da kazayý yakýndan takip etti. Ambülans gelince-
Y se ri i l â n l a r Turizm ve Eðitim sektöründe çalýþacak Ýngilizce bölümünden mezun çalýþma arkadaþlarý aranýyor. Tel: 0(212) 474 63 49 bizimtur@bizimradyo.fm
yeniasya Medya Grup
Uygun fiyata satýlýk DEVREMÜLK Afyon Hilal Termal Tatil Köyünde 17-27 Eylül arasý kullanýma hazýr, 14.000TL satýlýk Not: Araba ile takas olunur. Gsm: 0542 240 03 42
ELEMAN Takým arkadaþlarý arýyoruz. Pazarlama departmanýna yetiþtirilmek üzere elemanlar alýnacaktýr. 0(212) 655 88 59
Otomotiv Sektöründe Yetiþtirilmek üzere 4 yýllýk üniversite mezunu bayan sekreterler alýnacaktýr. DORA OTOMOTÝV Tel: 0(212) 422 22 23 Web Ofsette çalýþacak makina ustasý ve yardýmcýlarý aranýyor. (0535) 278 52 18 saidaydin@yeniasya.com.tr Kýrtasiye sektöründe deneyimli pazarlama elemaný araç kullanabilen Tel : 0(212) 544 19 20 Gsm: (0506) 860 95 68 Grafik ve Tasarým elemaný aranýyor. Tel : 0(212) 544 19 20 Gsm: (0506) 860 95 68 Özel Duyu Özel Eðitim ve Rehabilitasyon Merkezine Ýþitme Engeliler Öðretmeni alýnacaktýr. Ücret Dolgundur. (0532) 374 68 07 (0505) 778 34 39 Antakya/Hatay Sultanahmet bölgesinde ki otelimiz için Ýngilizce bilen bay resepsiyon elemaný aramaktayýz. Ýrtibat tel : 0(212) 528 95 32 E Ehliyetli Kamyon Þoförü aranýyor. 0(212) 671.51.71 ÝHRACATÇI FÝRMA LARLA Telefon trafiðini yürütebilecek seviyede Ýngilizceye vakýf yüksek okul mezunu tesettüre riayet eden Bir Bayan Elemana ihtiyaç vardýr. Çalýþma yeri
Rize'nin Pazar Ýlçesidir. Ýrtibat Telefonu: (0542) 223 82 11
KÝRALIK DAÝRE
Sahibinden Denizli'de Kiralýk zemin dükkân Bayrampaþa Ulu Cami Yaný Ulu Çarþý Ýþhanýnda zemin 11 nolu dükkân Kaloriferli-Kapalý Otoparklý Ýþyeri 300 TL (0533) 712 48 06 Sahibinden Denizli Mehmetçik mahallesi Diþ Hastanesi yanýnda Kombili Daire 100m2 2+1 Yeni Bakýmdan çýkmýþ 280 TL (0533) 712 48 06 75 m2, 1+1, 4 katlý, 1.KAT, Bina yaþý 5-10 yýl arasý, 500 TL depozit, kira 350 TL 0(212) 640 58 88 3+1, kombili, masrafsýz, orta kat, 120 m2, bina yaþý 5-10 yýl arasý, 3 katlý, 2.kat, kat kaloriferli, krediye uygun 700 TL (0536) 313 81 79 90 m2, 2+1, bina yaþý 5-10 yýl arasý, 3 katlý, 3.kat, doðalgaz sobalý kiralýk daire 500 TL kira, 1000 TL depozit (0536) 313 81 79
SATILIK DAÝRE
ASYA TERMAL KIZILCAHAMAM Tatil Köyü'nde SATILIK Devre mülk. 15.Dönem TemmuzAðustos (Sayran Konaklarý B2-2-15) ve 19.Dönem Aðustos-Eylül(Park Evleri C1-065-19) Müracaat Tel:0532-2637221 Kumburgaz 'da Sahibinden satýlýk dubleks daire 180m2 130.000TL Krediye Uygun 0542 512 54 28 Þirinevler 'de Hürriyet
mahallesinde Sahibinden satýlýk kombili asansörlü 120m2 daire 115.000TL 0542 512 54 28 BARLADA Göl Manzaralý 3 kat saðlýk ocaðýnýn önünde 0537 464 41 31 0536 599 39 40 Kemal Karta Satýlýk Triplex 350m2 kapalý alan 500m2 müstakil bahçe, deniz manzaralý. Beylikdüzü, Kavaklý, Ýstanbul 0532-2366370 Küçükköy Yenimahalle'de 3.Kat 100 m2 Doðalgazlý-Kombili Tapulu-Krediye uygun 120 bin lira Acil ihtiyaçtan satýlýk azda olsa pazarlýk payý var. 0537 712 39 91 400 TL Taksitle Tamamý 39.300 TL'den baþlayan fiyatlarla Samsun Panorama Evlerinde Site içerisinde % 82 yeþil alan, yarý olimpik açýk havuzu, fitness saðlýk kabini, oyun merkezi, çocuk oyun parký, 24 saat güvenlik, kamelyalar, otoparklar hayalinizdeki yaþama merhaba demek için Arsa Bizim Ýnþaat Bizim Ev Sizin Erken Gelen Kazanýyor Kampanyasýný Kaçýrmayýn. Çekiliþsiz kurasýz istediðiniz daireyi seçme imkaný Ön Kayýt Ýçin: Satýþ Ofisi:0362 428 07 65 Gsm: (0532) 494 85 00 www.alangayrimenkul.com.tr Sahibinden Denizli'de Üçler 800. yüzyýl Belediye Toki Konutlarýnda 3+1 Asansörlü Isý Ýzalasyonlu 120 m2 çevre düzenlemesi ve sosyal tesisleri faal 82.000 TL (0533) 712 48 06 Sahibinden Ankara Demetevler Metro Duraðýnda önceleri Poliklinik Olan iþyerinede uygun 1. Kat 3+1 Kombili Daire 150m2 Dükkan Üstü
1. Cad. Hülya Ap. 3/3 85,000 TL. (0533) 712 48 06
SATILIK ARSA Sahibinden satýlýk Tarla
Saray kurtdere köyünde 500m2 köyiçi meraya cepheli elektrik, su, yol mevcut anaasfalta 200m mesafede 0282 726 91 49 Sakarya Kaynarcada Ýstanbula 100 dakika mesafede dönümü 10.000'den 20.000'e kadar müstakil tapulu araziler 0536 770 04 97 Arnavutköy 'de 250m2, 15.000 TL Yarý peþin yarýsý taksitli 0532 344 26 71 Yalova Fevziye köyünde asfalt cepheli 4200m2 85.000TL 0532 631 12 25 Yalova 'da Sahibinden 2300m2 arazi 80.000TL 0532 631 12 25 Arnavutköy 'de Sahibinden yerleþim içerisinde elektriði, suyu çekilebilir. 500m2 tamamý 22.000 Yarý peþin yarýsý vadeli Hemen tapulu arsa, 0(212) 597 99 21 (0532) 552 5973 Trakya'nýn muhtelif yerlerinde sanayi-tarým hayvancýlýk veya kýsa ve uzun vadeli yatýrýmlýk imarlý, imarsýz arsa ve tarlalar için arayýn. Abdullah Gürman (0532) 323 94 27 - 0(282) 653 66 67 0(282) 651 66 40 www.gurmanarsaofisi.com Çorlu/Tekirdað
VASITA Kamyonet BMC çift kapýlý tek kabin 3000'lik hürtürlü kamyon alýnýrsatýlýr. Merkez: 0212 832 35 77
ye kadar geçen sürede aðýr yaralý olarak bekleyen Nihat Bora’ya itfaiye ekipleri ilk müdahaleyi yaptý. D-100 Karayolunda kýsa süreli trafikte týkanmalar yaþandý. Trafik ekipleri yolu organize ede rek trafiðe açtýlar. Devlet Hastanesi ambülansý olay yerine gelerek yaptýðý müdahelelere raðmen Nihat Bora kurtarýlamadý ve olay yerinde öldü. Yaralý olarak Tosya Devlet Hastanesine kaldýrýlan 9 aylýk olan Raibe Nur Avcý da hastanede öldü. Ayný ailenin diðer fertlerinin ise tedavileri devam ediyor. Vefat eden Nihat Bora’nýn Tosya Pazar Camii imamý olan Nevzat Bora’nýn kardeþi olduðu öðrenildi. Olay ile polisin tahikikatý devam ediyor. Tosya / Yeni Asya
SERÝ ÝLANLARINIZ ÝÇÝN email: reklam@yeniasya.com.tr Fax: 0 (212) 515 24 81 Maltepe Þube: 0216 427 64 64 Baðcýlar Þube: 0212 673 57 57 2006 GAZELLE sobol çok temiz 44.500 km de vade ve takas olur, gaz 2752 model, 44500 km de, motor hacmi 18.012.000 cm3, motor gücü 101125 arasý, beyaz renk, manuel vites, dizel yakýt, takaslý, ikinci el 10.000 TL. 0(212) 640 58 88 2003 model Transit connect 160,000 km 12.000 TL kapalý kasa (0532) 365 06 37 /Ankara 2005 model Transit connect 151,000 km 14.000 tl kapalý kasa (0532) 365 06 37 /Ankara
ÇEÞÝTLÝ Kombi Bakým tesisat iþleri yapýlýr. 0533 926 66 75 Ateþ Otogaz 'da Ýtalyan sistemlerinde Þok Kampanya TOMASETTO 1050TL T4-BLUE 850 TL GAZELÝ 1250TL kartlara 10 taksit biryýl kesintisiz yol yardým Topkapý 0212 482 95 90 Maslak 0212 286 98 00 Ýkitelli 0212 549 75 21 Gebze Abdi Ýpekçi Mahallesinde (Tren Ýstasyonu Yaný) bulunan "Ucuzluk Japon Pazarý" Dükkânýmý Uygun Þartlarda Devretmek Ýstiyorum. (0537) 334 58 94 Acele Devren Satýlýk veya Kiralýk Pastane (0539) 260 53 08/Fatih
DÜNYA
Y Mübarek’e yeni suçlama
MISIR Ekonomik Araþtýrmalar Merke zi nin yap tý ðý bir ça lýþ ma da, es ki Cumhurbaþkaný Mübarek’in iktidarda olduðu 1982-2010 yýllarý arasýnda, toplam 185 milyar dolarlýk dýþ yardýmý kötüye kullandýðý ileri sürüldü. Mýsýr’da ya yým la nan ba ðým sýz El Mas ri El Yovm gazetesinde yer alan haberde, Mübarek’in iktidarda olduðu 28 sene boyunca, yurt dýþýndan gelen toplam 213 milyar dolarlýk dýþ yardýmýn, yüzde 85’lik kýsmýna tekabül eden 185 milyar dolarý kötüye kullandýðý iddia edildi. Mýsýr Ekonomik Araþtýrmalar Merkezi Müdürü Salah Goda, söz konusu çalýþmanýn, uluslar arasý rakamlar ile Mübarek döneminde baþbakanlýk yapan Ahmet Nazif ve Atýf Ebit hükümetlerinin bakanlar kurulu raporlarýna dayanýlarak hazýrlandýðýný söyledi. Goda, dýþardan gelen yardýmýn büyük bir bölümünün, Mýsýrlý ve yabancý danýþmalara maaþ olarak verildiðini, bakanlýklarýn ve bakan ofislerinin dekorasyonunda harcandýðýný savundu. Kahire / aa
21 HAZÝRAN 2011 SALI
Yük eþit þekilde paylaþýlmalý
Bosna’daki kamplar
ANKARA BM Enformasyon Merkezi’nden yapýlan açýklamaya göre, Birleþmiþ Milletler Genel Sekreteri Ban Ki-mun, 20 Haziran Dünya Mülteciler Günü vesilesiyle yayýnladýðý mesajýnda, mültecilere yönelik yardýmlarýn bütün dünya tarafýndan eþit olarak üstlenilmesi gerektiðini belirtti. Bu yýl 1951 tarihli Mülteciler Sözleþmesi nin 60. yýldönümünün kutlandýðýný, ayrýca Birleþmiþ Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliði’nin (BMMYK) kuruluþunun da 60. yýlý olduðunu hatýrlatan Ban, aradan geçen onca yýla raðmen dünya genelinde mültecilerin ve zorla evlerinden edilenlerin sayýsýnýn azalmadýðý gibi onlara yardým eli uzatmanýn da daha kolay bir hale gelmediðini ifade etti. Zorla evlerinden edilenlerin getirdiði yükün dünya tarafýndan eþit olarak paylaþýlmadýðýna iþaret eden Ban, yoksul ülkelerin zengin ülkelere nazaran daha fazla sayýda evlerinden edilmiþ kiþiye yardým etmek zorunda kaldýðýný vurguladý. Genel Sekreter Ban, mülteci karþýtý görüþler en fazla sanayileþmiþ ülkelerde yüksek sesle dile getirilirken dünya genelinde mültecilerin yüzde 80’ine kalkýnmakta olan ülkelerin yardým eli uzatmak zorunda kaldýðýný vurgulayarak, bu duruma eþitlikçi bir çözüm bulunmasý gerektiðini kaydetti. Ankara / aa
BOSNA Hersek’te yaklaþýk 150 mülteci kampýnda hâlâ 2 bin aileden toplam 7 bin kiþi yaþýyor. Bosna Hersek Ýnsan Haklarý ve Mülteciler Bakaný Safet Haliloviç, 20 Haziran Dünya Mülteciler Günü sebebiyle düzenlediði basýn toplantýsýnda, Bosna savaþýnýn (1992-1995) bitmesinden bu yana 16 yýl geçmesine raðmen ülkede halen 120 bin kiþinin savaþtan önceki evine dönmek için beklediðini kaydetti. Bosna Hersek’te yaklaþýk 2 milyon 200 bin kiþinin savaþ sebebiyle evini terk ettiðine iþaret eden Haliloviç, ülkeden kaçan 1 milyon 200 bin kiþinin de yaklaþýk 100 ülkeye sýðýndýðýný kaydetti. Yaklaþýk 1 milyon mültecinin Bosna Hersek içindeki þehirler arasýnda göç ettiðini sözlerine ekleyen Haliloviç, 37 bin 408 ailenin mensubu yaklaþýk 120 bin kiþinin savaþtan önceki evlerinin tadilatýnýn yapýlmasý ve diðer sorunlarýn çözülmesi için beklediðini ifade etti. Saraybosna / aa
Mavi Marmara’nýn olmayýþý Ýsrail Ordusu’nu rahatlattý
ÝKÝ hafta içerisinde Gazze’ye doðru yola çýkmasý beklenen Özgürlük Filosu’na Mavi Marmara’nýn katýlmayacak olmasý Ýsrail Ordusu’nu rahatlattý. Ýsrail donanmasý, filonun Gazze yolculuðunu engellemek için hazýrlýklarýný sürdürüyor. Aktivistlerin askerlere direnmesi ihtimalini deðerlendiren Ýsrailli yetkililer, düzenlenecek operasyona fotoðrafçýlarý da götürmeyi deðerlendiriyor. Bu þekilde uluslararasý kamuoyuna gemilerde olan bitenlerin Ýsrail’in bakýþ açýsýyla hemen aktarýlmasý planlanýyor. Haaretz gazetesinin haberine göre, Ýsrailli yetkililer 500 yolcu kapasiteli Mavi Marmara’nýn filoya katýlma masýnýn operasyonun çapýný küçülteceðini vurguluyor. Ýsrail, filoda 8 ya da 9 geminin bulunacaðýný tahmin ediyor. Ýsrail donanmasý, geçtiðimiz hafta komandolarýn da katýldýðý bir tatbikatla, farklý senaryolarda gemilere ve aktivistlere nasýl müdahale edileceði üzerinde çalýþmýþtý. Tel Aviv / cihan
NATO’ya sivil uyarýsý
ÝTALYA Dýþiþleri Bakaný Franco Frattini, NATO’nun Libya’da sivilleri vurarak güvenilirliðini tehlikeye attýðýný söyledi. AB dýþiþleri bakanlarý toplantýsýna katýlan Frattini, basýna yaptýðý açýklamada “NATO güvenilirliðini tehlikeye atýyor. Sivillerin öldürülmesini riske edemeyiz” dedi. Frattini, NATO’nun Libya lideri Muammer Kaddafi’ye karþý propaganda savaþýný kaybetmek üzere olduðu uyarýsýnda bulundu. NATO, Libya’nýn baþkenti Trablus’ta düzenlenen bir hava saldýrýsýnda “silâh sistemindeki arýza nedeniyle hedefi þaþýrdýðýný” itiraf ederken Libya hükümetinin sözcüsü Musa Ýbrahim, söz konusu saldýrýda 5’i ayný aileden 9 sivilin öldüðünü, 18 kiþinin de yaralandýðýný söylemiþti. Lüksemburg / aa
Srebrenitsa soykýrýmý internette
“ÝNSAN Haklarý Ýçin Gençlerin Ýnisiyatifi’’ adlý uluslar arasý sivil toplum örgütünce 2010 yýlýnda baþlatýlan, Bosna Hersek’in Srebrenitsa þehrinde 1995 yýlýnda iþlenen soykýrýmla ilgili internet sitesi tamamlandý. Sitede, 17 interaktif harita ve daha önce uluslar arasý mahkemelerin delil olarak kullandýðý Srebrenitsa’yla ilgili belge, görüntü ve fotoðraf gibi somut delilleri içererek, Srebrenitsa’da 1995 yýlýnýn 6-19 Temmuz tarihleri arasýnda yaþanan olaylara vurgu yapýlýyor. ‘’www.srebrenica-mappinggenocide.com’’ internet sitesinde, toplam olarak 220 dakika süren Srebrenitsa’da 1995’te iþlenen soykýrýmla ilgili fotoðraf, belge ve görüntü gibi görsel ve somut deliller de içeren sunum yer alýyor. Saraybosna / aa
5 MÝLYON FÝLÝSTÝNLÝ!—
Komiserlik, Filistinli mültecilerin 5 milyonla, dünya mülteci nüfusunun üçte birini oluþturduðu, komþu ülkelerdeki bazý Filistinli mültecilerin hayatýnýn tamamýný mülteci kamplarýnda geçirdiðini belirtti. Toplam mültecilerin beþte birini oluþturan Afganlarýn, 1979 yýlýndaki Sovyet iþgalinden bu yana ülkelerinin dýþýnda olduðu, Pakistan ve Ýran gibi ülkelerde dehþet verici þartlarda yaþadýklarý kaydedildi. Mülteci kaynaðýnýn diðer önemli ülkelerinin ise 1 milyon 700 bin kiþiyle Irak, 770 bin kiþiyle Somali, 477 bin kiþiyle Kongo olduðu vurgulandý. FOTOÐRAF: AA
Mülteciler, fakir ülkelere sýðýnýyor BM, DÜNYADAKÝ MÜLTECÝLERÝN BEÞTE DÖRDÜNE, YURTTAÞLIK BEKLENTÝSÝ KÜÇÜK, EKONOMÝK FIRSATLARIN SINIRLI OLDUÐU FAKÝR ÜLKELERÝN EV SAHÝPLÝÐÝ YAPTIÐINI BÝLDÝRDÝ. BM tarafýndan yayýmlanan raporda, sadece Pakistan, Ýran ve Suriye’nin mültecilerin yüzde 25’inden fazlasýný barýndýrdýðý belirtilerek, bu rakamlarýn Kuzey Afrika ülkelerindeki karýþýklardan kaçarak komþu ülkelere ve Avrupa’ya sýðýnan mültecileri kapsama dýðý vurgulandý. BM Mülteciler Yüksek Komiseri Antonio Guterres, sanayileþmiþ ülkelerdeki mülteci akýný korkusunun büyük bir abartý olduðunu, ya da konunun yanlýþ biçimde göçmenlik sorunlarýyla iliþkilendirildiðini vurgulayarak, sorunun fakir ülkelerin sýrtýna yüklendiðini söyledi. BM Mülteciler Yüksek Komiserliði (BMMYK), Komiserli-
ðin 1950 yýlýnda, Ýkinci Dünya Savaþý’nda 2 milyon 100 bin Avrupalýnýn yerlerinden olmasýnýn ardýndan kurulmasýndan bu yana mültecilerin durumunda sert deðiþimler olduðunu belirterek, mültecilerin sayýsýnda 2010 yýlýnda bir önceki yýla göre 153 bin kiþilik artýþ olduðunu, toplam sayýsýnýn 15 milyon 400 bine ulaþtýðýný kaydetti. BMMYK, ülkeleri içinde yerlerini deðiþtirmek zorunda kalan insanlarýn sayýsýnýn 2010 yýlýnda 27 milyon 500 kiþiye çýktýðýný, sýðýnma talep eden 850 bin kiþi de dahil edildiðinde dünya genelinde 43 milyon 700 bin kiþinin yerlerini terketmeye zorlandýðýný bildirdi. Cenevre / aa
SAVAÞLAR YÜZÜNDEN GÖÇ DÜNYADA geçen yýl savaþlar ve çatýþmalar yüzünden yaklaþýk 44 milyon kiþinin kendi ülkelerinde veya baþka ülkelerde mülteci durumuna düþtüðü bildirildi. Norveç Mülteciler Konseyi adlý sivil toplum kuruluþu, Dünya Mülteciler Günü sebebiyle yayýmladýðý raporda, bunun bir rekor olduðunu belirterek, bu 43,7 milyon göçmenin 27,5 milyonunun kendi ülkelerinde göçmen durumuna düþtüðünü, 16,2 milyon kiþininse ülkelerinden kaçmak zorunda kaldýklarýný açýkladý. Bu istatistiðin, önceki yýllarda mülteci durumuna düþen ve halen geri dönemeyen insanlarý da kapsadýðý belirtildi. Raporda, iç göç kurbaný olanlarýn yarýsýnýn Kolombiya, Sudan, Irak, Demokratik Kongo Cumhuriyeti ve Somali’de olduðu, mültecilerin yüzde 60’ý nýn ise Filistin, Afganistan, Irak, Somali ve Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nden geldiði kaydedildi. Konseyin Genel Sekreteri Eli zabeth Rasmusson, bu sayýnýn arttýðýný ve azalacaðýný gösteren hiçbir iþaretin de görülmediðini söyledi. Ýç göçün 2009’a oranla 400 bin, mülteci sayýsýnýnsa 100 bin arttýðý belirtildi. Kuruluþun ay baþýndaki baþka bir raporunda, sel ve fýrtýna gibi tabiî afetlerin geçen yýl 42 milyondan fazla insaný yerlerinden ettiði, bu rakamýn 2009’a oranla 2,5 kat daha fazla olduðu ortaya konmuþtu. Oslo / aa
hibrahimcan@windowslive.com
AB bu krizi aþmalý vrupa Birliði Maliye Bakanlarý Yunanistan’ý bir türlü çýkamadýðý malî krizden kurtarmak için 12 milyar avro daha verip vermemeyi tartýþýyor. Almanya Baþbakaný Angela Merkel, 'bu kez uluslar arasý bankalar da elini taþýn altýna koysun' diyor. Bakanlar Yunanistan’ý yeterince kemer sýkmamakla, aldýklarý ekonomik önlem kararlarýný uygulamamakla suçluyor. Halk ise sokaklarda alýnan önlemleri protesto ediyor. Grevler sürüyor. Ülke adeta bir kaos içinde. Yalnýzca Yunanistan deðil, Ýrlanda, Portekiz ve Ýspanya da benzer bir durumun içinde. Genç, yoksul ve iþsizler öfkeli. Hükümetler mali krizi aþmaya uðraþýyor. Avrupa para birliði sarsýlýyor. Paranýn serbest dolaþýmý çatýrdýyor. Tunus ve Libya’daki çatýþmalarla birlikte, üç beþ bin Kuzey Afrikalý bulduklarý yüzen her þeyle Avrupa’ya ulaþmaya çalýþtý. Bir kýsmý bu uðurda hayatlarýný kaybetti. Ulaþabilenler ise tepkiyle karþýlandý. Fransa ve Ýtalya insanlarýn serbest dolaþýmýný saðlayan Schengen bölgesi uygulamasýnýn kaldýrýlmasýný ve yeniden sýnýr kontrolleri konulmasýný savunmaya baþladý. Buna Türk iþçilerin de dahil olduðu, Ýkinci Dünya Savaþý sonrasý Avrupa’ya gelmiþ göçmenlere yönelik tepkiler de eklendi. Entegrasyon zorluklarý, ekonomik güçlükler, kamu borçlarýyla mücadele için kamu harcamalarýnýn azaltýlmasýna yönelik çabalar, en çok Müslüman göçmenlerin iþini zorlaþtýrmaya baþladý. Bir çok AB üyesi ülke, yeni göçmenler için aðýr yasal þartlar koymaya, sýnav ve eðitimi öne çýkarmaya baþladý. Ýnsanlarýn serbest dolaþýmý zorlaþýyor. Kuzey Afrika’da ve Ortadoðu’da yaþanan olaylar, Avrupa Birliði için iyi bir dýþ politika sýnavý idi. Bu ülkelerde diktadan demokrasiye geçiþi kolaylaþtýrýcý, yeni yönetimlerin düzeni saðlamasýna yardým edici adýmlar atýlamadý. Avrupa ülkelerinin müdahale ettiði tek kriz, Sarkozy’nin iþgüzarlýðý ile Libya oldu. Ancak onda da gelinen nokta, iç çatýþmalarýn ve insan kayýplarýnýn artýrýlmasý, bir ülkenin harap edilmesinden baþka bir yer olmadý. Eðer Türkiye’nin müdahalesiyle konu NATO operasyonuna dönüþtürülmeseydi, çok daha yanlýþ bir noktaya gidebilecekti. Avrupa Birliði dýþ politikada bir varlýk gösteremedi. Atanan Dýþ Politika ve Güvenlik Yüksek Temsilcisi sembolik bir makam olarak kaldý. Avrupa Birliði dýþ politikasý oluþamadan çatýrdamaya baþladý. Avrupa Birliði geniþleme sürecinde de ortak bir Avrupa kültürü oluþturmayý deðil, siyasal hedefleri öne çýkardý. Bu yüzden henüz Türkiye’den otuz kýrk yýl geride bulunan Bulgaristan, henüz serbest piyasaya geçiþi bile tam tamamlayamayan Doðu Avrupa ülkeleri birliðe üye yapýlýrken, ülkemiz ucu açýk bir sürecin neresinde bulunduðunu bile bilmiyor. Sýrplara bile serbest dolaþým verilirken, Avrupa’nýn göbeðindeki Bosnalýlar bunun dýþýnda tutuldu. Avrupa Birliði geniþlerken Sarkozy ve Merkel’in önyargýlarý yüzünden daralmaya baþladý. Kýsacasý; Avrupa Birliði bir krizde. Asýl nedeni ise ekonomik olmaktan çok siyasi. Birlik liderlikten yoksun olmanýn, çok baþlý bir yönetim içinde bulunmanýn, Fransa ve Almanya’nýn Birliðe egemen olma çabalarýnýn sýkýntýsýný yaþýyor. Temel ilkeleri, temel politikalarý, deðerleri, hedefleri ve takvimi bulunan bir Birlik olmaktan uzaklaþýyor. Umarýz öncelikle mali krizi, sonra da Sarkozy-Merkel ikilisinin hegemonyasýndan kurtulur. Güçlü bir Avrupa yalnýzca bu kýtada bulunan beþ milyon Türk için deðil, hepimiz için çok önemli. Ama asýl Avrupalýlar için hayati önem taþýyor. Çünkü yeniden ulus-devlet düzenine dönülmesi imkansýz. “Eski hal muhal”. Umarýz akil Avrupalýlar bu krizin aþýlmasýnýn yolunu bulur.
A
TAZÝYE
TAZÝYE
TAZÝYE
Muhterem kardeþlerimiz
Muhterem kardeþimiz Prof. Dr. Cuma Bindal 'ýn muhtereme zevcesi
Muhterem kardeþimiz Prof. Dr. Cuma Bindal 'ýn muhtereme zevcesi
Þevket ,Ahmet Turan ve Þükrü Bulut'un muhtereme annesi
Hacý Fatýma Bulut
un
'
7
Nilgün Bindal Nilgün Bindal 'ýn
'ýn
vefatýný teessürle öðrendik. Merhumeye Cenâb-ý Hâk'tan rahmet ve maðfiret diler, kederli ailesine ve yakýnlarýna sabr-ý cemil niyaz eder, taziyetlerimizi sunarýz.
vefatýný teessürle öðrendik. Merhumeye Cenâb-ý Hâk'tan rahmet ve maðfiret diler, kederli ailesine ve yakýnlarýna sabr-ý cemil niyaz eder, taziyetlerimizi sunarýz.
vefatýný teessürle öðrendik. Merhumeye Cenâb-ý Hâk'tan rahmet ve maðfiret diler, kederli ailesine ve yakýnlarýna sabr-ý cemil niyaz eder, taziyetlerimizi sunarýz.
Dr. Mehmet Kaðan ve Ailesi
Dr. Mehmet Kaðan ve Ailesi
Cerrahpaþa Kimyacý Dershanesi Sakinleri
8
MEDYA POLÝTÝK
21 HAZÝRAN 2011 SALI
“HEM ÝNANIRIM, HEM TÜKETÝRÝM” AKP’NÝN seçimden yüzde 50’ye yakýn bir oy oranýyla çýkmasýnýn ardýnda yatan nedenleri Türkiye’de siyasal sistemi ve muhafazakar ideolojiyi iyi bilen isimlerden siyaset bilimci Prof. Dr. Süleyman Seyfi Öðün’e sorduk. 12 Haziran seçimlerinin sonuçlarýný nasýl deðerlendiriyorsunuz? Sonuçlarý önceden belli olan, heyecan düzeyi oldukça düþük bir seçim idrak ettik.
AKP’nin yoksul bölgelerden de çok oy almasýný nasýl açýklýyorsunuz? Eskiden siyasetin hikayesi þöyle yazýlýyordu: Kýsmen bir mutlu azýnlýk vardý ve kazanýyorlardý, bir de mutsuz bir çoðunluk vardý ve kaybediyorlardý. Fakat 90’lar ve 2000’li yýllarda dünyada siyasetin psiko dinamikleri tuhaf bir dönüþüm geçirdi. Bugün seçmeni ilgilendiren konularýn baþýnda ‘daha iyi yaþama beklentisi’ geliyor. Bu, o beklentiyi güden kiþinin o anki toplumsal konumuyla çok baðlantýlý deðil. AVM’LÝ, MESCÝTLÝ SÝTE
Ne kastediyorsunuz? Mesela çok yoksul olabilirsiniz ama yaný baþýnýzdaki komþunuz sizinle ayný yoksulluðu uzun bir süre paylaþtýktan sonra sýnýf atlamýþtýr. Bu nedenle, kaybeden de kazanma umudunu sürdürüyor ve kayýplarý üzerinden siyaset yaptýðýnýz zaman, sizi duymuyor. Türkiye’de son 8 yýla bakýnca harcamalar dünyasýnda bir patlama var. Dolayýsýyla o psiko dinamik iþliyor. Ýnsanlar kaybetmiþ olsa dahi, ‘Yarýn ben daha iyi yaþayacaðým’ beklentisiyle, gidip yine oyunu ‘istikrar’ diyen AK Parti’ye veriyor. Oradaki istikrar þudur aslýnda: ‘Ben kaybetmiþ olabilirim; ama kazanacaðýma dair beklentilerimi hala muhafaza ediyorum’. Önemli olan sadece bu nimetlere ulaþmak deðil; bu nimetlere kendi deðer yargýlarý etrafýnda ulaþmak. Artýk, eskisi gibi ‘Bir lokma, bir hýrka’ anlayýþý yok. Ýnsanlar ‘Hem tüketen, hem de inanan bir varlýk olarak benim gibilerle yaþarým. Biz bir araya gelip içerisinde AVM’si, mescidi, spor salonu olan Ýslami bir site kurup yaþarýz’ diyor. AK Parti öyle bir ortalama yakalýyor ki, içerisinde hem bir takým geleneksel veya dinsel deðer yargýlarý; hem de o nimetlerin barýþý saðlanmýþ oluyor. 5 YILDIZLI OTEL KÝMÝN HAKKI
Bunu biraz açabilir misiniz? Eskiden siyaset üretim üzerinden konuþulurdu; bugünse, tüketim üzerinden konuþuyoruz. Arz etmeye çalýþtýðým o hassasiyetler ve beklentiler arasýndaki o tuhaf alan zaten tüketim olgusuna endekslenmiþ vaziyette. Hassasiyet þudur: Kim tüketmek için hak sahibidir? Türkiye’deki laiklik tartýþmasý örneðin. Bir cip görüyorum, içinde bir hanýmefendi oturmuþ, dekolte bir kýyafet giyiyor, cipin penceresi açýk, saçlar sarý salýnýyor... Þimdi bu ‘Evet, bu cipi böyle bir haným sürebilir. Onun onu tüketmeye hakký vardýr’ görüþünü doðruyor bu bakýþ içinde. Ýçine baþörtülü bir kadýn oturduðu zamansa aykýrý bir tutum oluþuyor. Bir takým burjuva deðerlere göre tanýmlanmýþ alanlara yeni tüketici gruplarý kendi kültürel farklýlýklarý ile birlikte girmeye baþladýðý zaman, bir tüketim savaþý çýkýyor. Kimin tüketmeye, denize girmeye, kimin beþ yýldýzlý otelde tatil yapmaya, AVM’lerde tüketmeye hakký var? Þimdi tüketmeye hakký olanlar da olmayanlar gibi, adý konmamýþ bir ‘post modern ýrkçýlýk, ayrýmcýlýk’ üzerinden yürüyor. Ýkinci boyutu kimin tam, kimin eksik tüketici olacaðý konusunda tüketenler arasýnda yarýþ var.
nahýndan arýnmaya çalýþmak. YAÞAM TARZLARINDA FARK YOK
Bu perspektiften bakýnca 12 Haziran seçimi neyi ortaya koydu? Yeni tüketiciler dünyasý hayýrlý olsun. Artýk bunun geri dönüþü yok. Onlar da tüketecek, onlar da üniversite okuyacak, onlar da cipe binecek, onlar da her türlü tüketim nimetiyle buluþacak. Projeler zaten bunun cazibesini artýrmaya dönük bir süreci ifade ediyor. Son tahlilde bakarsanýz, Türk olmak, Kürt olmak; Müslüman olmak, laik olmak Bunlarýn hiçbir anlamý yok. Çünkü, yaþayýþ tarzlarý arasýnda hassasiyetler ve beklentiler açýsýndan ciddi hiçbir farklýlýk yok. Bütün mesele o hassasiyetlerin çatýþmasý, o beklentilere ulaþmadaki yarýþ ve kavga. 'ANADOLU ÝSTANBUL'U YENDÝ' DÝYEBÝLÝRÝZ
‘Anadolu sermayesi Ýstanbul sermayesini alt etti’ de diyebilir miyiz ayný zamanda? Evet, son durum odur. Bu yeni tüketici zümresinin kendi hassasiyetleri ve beklentileri üzerinden siyasette aðýrlýðýný koymasýnýn arkasýnda tabi bir sermaye oluþumu var. Ýstanbul sermayesi paradan para kazanýyordu. Buna karþýn, yeni sermaye oluþumu reel ekonomiden besleniyor ve ayaklarý daha saðlam yere bastýðý için de baskýn oluyor. Þimdi yeni bir politik ekonomi þekilleniyor. Orada bu coðrafyanýn insanlarýnýn eþya ve türdeþle-
‘‘
Prof. Dr. Süleyman Seyfi Öðün: Bu ülkede Müslümanlar kapitalizmle hesaplaþmýyorlar. Tam tersine, çok uyum içerisinde yaþýyorlar.
Nasýl oluþur böyle bir oluþum?
Bunun literatürü yok deðil, var. ‘Bir lokma, bir hýrka’ demek çok önemli bir þeydir. Ýktisat dersinde öðrencilere ‘insan ihtiyaçlarý sonsuzdur, ama kaynaklar sýnýrlýdýr’ diye öðretiyoruz. Ýhtiyaçlarýn sýnýrsýz olduðunu nereden çýkardýk? Bugün biz, bu ihtiyaçlar gerçekten bizim ihtiyacýmýz mýdýr, onu bilmiyoruz. Bildiðimiz delice bir yarýþ var. Bir an önce ona ulaþmak ve eksik tüketici olma gü-
T. C. ÞÝRVAN ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN ÝLAN DOSYA NO :2011/164 Enerji Piyasasý Düzenleme Kurulunca Alkumru Barajý ve HES üretim tesisi yapýmý amacýyla Siirt ili, Þirvan Ýlçesi, Pirinçli Köyü, 165 Ada, 4 Parsel sayýlý taþýnmaz hakkýnda kamulaþtýrma karan alýndýðý, kamulaþtýnlacak alanýn 647,82 m2 olduðu, 2942 sayýlý yasanýn 27. maddesi uyarýnca taþýnmaz malýn kamulaþtýrma bedelinin mahkemece tespit olunarak acele kamulaþtýrma karan alýndýðý, taþýnmazýn idare tarafýndan 2942 sayýlý yasanýn 11. ve 12. maddeleri uyannca kýymet takdirinin yapýldýðý ve 8. maddesi uyarýnca pazarlýkla satýn alma için davalý Abdulaziz ÝDGO' nun davet edildiði ancak uzlaþmanýn saðlanamadýðý, bu nedenle kamulaþtýrma bedelinin tespiti ile kamulaþtýrýlacak yerin hazine adýna tescili için mahkememizde dava açýlmýþtýr. Kamulaþtýrma kanunu 10. maddesi uyarýnca kamuoyuna ilanen duyrulur. www.bik.gov.tr B: 39989
Þimdi tabi sorunuzun birçok boyutu var. Ýslamcýlýk, evet, var. Ýslami bir takým talepler var, ama Ýslamiyet neye göre ve ne kadar var, bunlar tartýþmalý. Bugün kendine Ýslami hayat tarzýný seçen büyük bir kitle, Ýslami yaþayýþ ile dünya medeniyetinin kendilerine sunduðu nimetleri barýþtýran bir yaklaþýma sahip. Bu zihinsel olarak böyle; ama çok sorunlu. Yani, Erol Yarar bir yerde oturuyor; Ýhsan Eliaçýk baþka bir yerde oturuyor. Kendi içlerinde de bunu tartýþýyorlar ama büyük bir kitlenin bundan son derece rahat olduðunu söyleyebiliriz. Bu iþ, ortaya görgüsüzlükle birleþen çok tuhaf, kiç, sakil durumlar çýkarýyor. Sakamet sadece burada yok ki. Din dýþý yaþam tarzlarý içerisinde de sakamet var. Dolayýsýyla þimdi bunlarý kendi içlerinde iliþkili görmek ve nasýl bir hayat süreceðimize dair esastan, sivil bir tartýþma yapmak önemli. Þimdi Müslümanlar tüketmeye baþladýðý için ‘Ben kaçmak istiyorum’ diyen insanlar varsa; bu ‘Ben onlarý eksiltmeye çalýþtým, onlar beni eksiltti’ demenin bir baþka ifadesidir. Çok çok zavallý bir haldir. Ama hakikaten bu ülkede samimi, inanan insanlar varsa, lütfen Yunus Emre’yi okusunlar! Varlýða sevinmeyen, yokluktan yerinmeyen o Yunus’u bir okusunlar. Eðer Yunus Müslüman’sa ve onun savunduðu hayat Ýslami hayatsa; burada ‘Ýslami hayat’ diye sunulan þeylerin büyük bir çoðunluðu Ýslam dýþýdýr. Þimdi insanlarýn tüketim dünyasýnda tanrý ile kurduklarý iliþkiler de çok tüketici iliþkilerdir.
Tanrýyla tüketici iliþkiler kurmak nasýl bir þey?
BÝR LOKMA, BÝR HIRKA FELSEFESÝ
T. C. ÞÝRVAN ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN ÝLAN
Seçim sonuçlarýndan sonra internet medyasýnda AKP’nin yüzde 50’yi bulmasýna tepkili bir kitle olduðu görülüyor. Bu gruplara bakýnca, kaçýlmak istenen þeyin aslýnda Ýslamcýlýk olduðunu görüyoruz. Ýslamcýlýk bugün Türkiye’de nerede duruyor?
MEVLANA HAVLUSU BÝLE SATILIYOR
riyle iliþkilerini gözden geçirmesi gibi bir problem var. Bu henüz çok telaffuz edilmiyor. Ben bunu çok fazla siyasal bir süreç olarak da görmüyorum, bence bu çok sivil bir süreç. Þu an sivil bir toplum yok Türkiye’de, bir siyasal toplum var ve hep sivil gibi gözüken oluþum, bir an evvel siyasete atlayýp; orada bir þeyler yapmak istiyor. Oysa, ‘sürdürülebilir bir sivillik’ çok önemli. Bir sivil tarih olacaksa, bu, ne banka kasalarýndan; ne de devlet ofislerinden çýkacaktýr. Bu, hayatýn içinden çýkacaktýr. Onu ne kadar kurabiliyorsak, zaten o kadar baþarýlý oluruz. Sürdürülebilir bir sivillik diyorum. Yani, para olmadan yaþamayý, iktidarsýz bir hayatý ne kadar tasavvur edebiliyoruz? Herkes bunun hesabýný yapsýn. Maharet, iktidar olmak deðil, toplumsal iliþkileri iktidar iliþkilerinden ne kadar arýndýrdýðýnýzdýr.
DOSYA NO :2011/163 Enerji Piyasasý Düzenleme Kurulunca Alkumru Barajý ve HES üretim tesisi yapýmý amacýyla Siirt ili, Þirvan Ýlçesi, Pirinçli Köyü, 106 Ada, 5 Parsel sayýlý taþýnmaz hakkýnda kamulaþtýrma kararý alýndýðý, kamulaþtýrýlacak alanýn 1032,29 m2 olduðu, 2942 sayýlý yasanýn 27. maddesi uyarýnca taþýnmaz malýn kamulaþtýrma bedelinin mahkemece tespit olunarak acele kamulaþtýrma kararý alýndýðý, taþýnmazýn idare tarafýndan 2942 sayýlý yasanýn 11. ve 12. maddeleri uyarýnca kýymet takdirinin yapýldýðý ve 8. maddesi uyarýnca pazarlýkla satýn alma için davalý Abdullah DENÝZ'in davet edildiði ancak uzlaþmanýn saðlanamadýðý, bu nedenle kamulaþtýrma bedelinin tespiti ile kamulaþtýrýlacak yerin hazine adýna tescili için mahkememizde dava açýlmýþtýr. Kamulaþtýrma kanunu 10. maddesi uyarýnca kamuoyuna ilanen duyrulur. www.bik.gov.tr B: 39988
MÜSLÜMANLAR TÜKETMEYE BAÞLADI
Mesela, ‘Tanrým bana saðlýk ver’, ‘Bana para ver’ diye dua etmek. Aslýnda pagan bir duadýr bu. Bakýn, Yunus bunlarý yapmadý. Eðer inanarak yaþamak buysa, öteki nedir? Ötekinde sorunlar vardýr. Ýnançsýzlýk diyemem. Böyle demek, hiç kuþkusuz aðýr bir þey olur ama çok önemli sorunlar var. Bakýn, Mevlana üzerinden bir sanayi kuruldu. Mevlana havlularý bile satýlýyor. Her türlü kültürel sakalet içerisinde oluyor bunlar. Öyle manzaralar görüyorsunuz ki, Mevlana herhalde mezarýnda ters dönüyordur onlarý gördükçe! Öyle bir festival haline getiriyorlar ki, insanlar para kazanýyorlar. Bu durumdan kaçýnmak için ne yapýlmalý?
Tüketim olgusunu da üretim olgusunu da kapitalizmin kodlarý içerisinde tartýþmak. Yani, bu kapitalist dünya ile hesaplaþmayý gerektiriyor. Bu ülkede Müslümanlar kapitalizmle hesaplaþmýyorlar! Tam tersine, çok uyum içerisinde yaþýyorlar. Hesaplaþsalar, Yunus gibi düþünmeye baþlayacaklar. O zaman bir takým þeyleri reddedecekler. Bir, iktidar; iki, para olmadan yaþanabilir mi acaba? Ýktidar ve para kendi aralarýnda problemlidirler. Dolayýsýyla devletten þikayet edip; özgür kapitalizmden dem vuranlara veya devletçiliði özendirmek isteyenlere tuhaf bakýyorum. Konuþan: Þenay Yýldýz Akþam, 20.6.2011
Y
Geldi çattý yine ‘yemin töreni’ TBMM çatýsý altýnda önümüzdeki gönlerde bir yenisi ile karþýlaþacaðýmýz “Andiçme” töreninden söz ediyorum. “Andiçme” 24 tarihli olanýndan itibaren anayasalarýmýzda yer alan bir sözcük. Bu sözcüðün iþaret ettiði fiil 24 Anayasasý’nýn 16. Maddesinin ilk þeklinde “tahlif olunmak” þeklinde geçiyordu. Takdir edersiniz ki “içmek” fiilinin – “yemin etmek”in yerine kullanýlmasý doðrusu pek de uygun düþmüyor. Týpký, tütün mamulleri söz konusu olduðunda eskinin “tellendirmek” sözcüðünün yerini artýk tamamen “içmek”e terk etmesi gibi. “Andiçme” sözcüðü 24 Anayasasý’nýn üzerinde oynanmýþ halinden itibaren tedavülde olmasýna raðmen, 24 Anayasasý gibi 61 Anayasasý da milletvekillerine meclis kürsüsünden 82 Anayasasý’nda olduðu gibi (M.81) “...Büyük Türk milleti önünde namusum ve þerefim üzerine andiçerim” dedirtmemiþtir. 24 ve 61 anayasalarýnda milletvekillerin “söz vermesi” yeterli bulunmuþtur. “Ýçmek” yerine “söz vermek” fiilini geçiren bu seçim benim açýmdan da çok daha yerindedir... Ýsterseniz konudan uzaklaþmadan 24 Anayasasý’nýn “yemin”le ilgili 16. Maddesinin ilk halinde yer alan yemin metnini de aktarayým. (Vatan ve milletin saadet ve selametine ve milletin bilâ kaydu þart hakimiyetine mugayir bir gaye takip etmiyeceðime ve Cumhuriyet esaslarýna sadakatten ayrýlmayacaðýma “Vallahi”).
‘‘
“Yemin”i siyasal hayatýn dýþýna çýkarmak en doðru yoldur herhalde. Görüldüðü gibi, maddenin eski halindeki “Vallahi”, giderek “sekülerleþen” anayasa dilinde yerini “namusum üzerine” ne terk etmiþtir. Evet, “yemin”i siyasal alana taþýdýðýnýzda karþýlaþýlan ilk soru budur: Ne üzerine yemin edilecek? Bu konu önemli, çünkü özellikle bizim gibi anayasalarý yap-boza dönen ülkelerde üzerine yemin edilen “þey” olduðu yerde durmuyor, devamlý deðiþiyor. Nitekim elimizdeki 7 yemin metni karþýlaþtýrýldýðýnda, hepsinde ortak olan tek sözcük “namus”tur. Bu sözcüðü “þeref” (4 defa) ve “mukaddesat” (3 defa) izlemektedir. Ýsterseniz vakit geçirmeden bu meselenin bütününe iliþkin ne düþündüðümü de açýklayayým: “Yemin”i siyasal hayatýn dýþýna çýkarmak en doðru yoldur herhalde. Siyasal hayatýn kurucusu, arkasýnda mutlaka bir tür moral olan “yemin” deðil de “sözleþme” ise (ki öyledir) milletvekillerine andiçirmekten vazgeçmek gerekiyor. “Yemin” tabii ki özel hayatýmýzda var olmaya devam edecektir. Aslýnda devam etmese daha iyi olur ama edecektir. Sabahtan akþama karþýsýndakini inandýrmak için içilen yeminlerin bolluðunu hatýrlayýn. Çocuk annesine, manav müþterisine, çýrak ustasýna, koca karýsýna (...) söylediklerinin doðruluðu ü-
zerine yemin etmiyor mu? Ýsteyenler ansiklopediyi açarak “Eski Rejim” döneminde “yemin” konusunda ne derece þaþýrtýcý bir sýnýflamaya gidildiðini görebilir. Bu sýnýflamada yer alan yemin çeþitleri içinde verdiði örnekten dolayý –bir zamanlar- benim ilgimi en çok “Yemini mürsel” çekmiþti. “Yemini mürsel” yani “zaman belirtilmeden edilen yemin”; “Vallahi sigarayý býrakacaðým” gibi mesela... Neyse biz dönelim tekrar kamusal hayata iliþkin yeminlere: Bu çerçevede Kanun-i Esasi’den 82 tarihlisine kadar anayasalarýmýzý gözden geçirdiðimizde milletvekili yeminlerinin deðiþiklik geçirdiðini görüyoruz. Mesela bugünkü metinde adý geçen “Türk” sözcüðü. “Türk” sözcüðünün yemin metninde yer almasý –sanýlanýn aksine- çok yeni bir hadisedir. Bu sözcük 82 Anayasasý’nýn bir katkýsýdýr. 1924 ve 1961 Anayasalarý “Türk milleti” yerine “millet” demekle yetinmiþtir. Bu metinlerde karþýlaþtýðýmýz önemli bir husus da þudur: 82 Anayasasý hariç bütün anayasalarda milletin ya da halkýn “mutluluðu” için çalýþýlacaðýndan söz edilmektedir. (Soru: 82 Anayasasý bu sözcüðe niçin yer vermemiþtir?) “Atatürk ilke ve inkýlaplarý”nýn yemin metninde yer almasý da yeni bir hadisedir. Tahmin ettiðiniz gibi, bu katkýyý yapan da 82 Anayasasý’dýr. Yeminin bu faslý –haklarýný yemeyelim- 61 Anayasasý’ný kaleme alýnlarýn bile aklýna gelmemiþtir. 61 Anayasasý, 82 Anayasasý’nda yer alan “...demokratik ve laik Cumhuriyete ve Atatürk ilke ve inkýlaplarýna baðlý kalacaðýma...” ifadesi yerine “...demokratik ve laik Cumhuriyet ilkelerine baðlý kalacaðýma” ifadesiyle yetinmiþtir. Doðrusu çok da iyi etmiþtir. O halde gündemi tekrar (bu kaçýncý kez!) iþgal eden “sivil anayasa”da, baþýmýza -bir de- “yemin metni”nden kaynaklanmasý muhtemel sorunlar almaktan kaçýnmak için birçok Batý ülkesinde olduðu gibi “yemin”i sadece cumhurbaþkanlarý için öngörmemiz en yerinde seçimdir. Bu çerçevede –yine bazý ülkelerde olduðu gibi- cumhurbaþkanlarýnýn canlarý neyi çekiyorsa onun üzerine yemin edebilmelerinin yolu da açýlmalýdýr. “Milletvekili yeminini” konu edinen bu satýrlarý bir kere daha “yemin krizi” ile karþýlaþacakmýþ gibi olduðumuz için yazdým. Baðýmsýzlardan üç milletvekilinin andiçmeyecekleri yolundaki haberlerin gerçeði yansýtmadýðýný öðrendik. Bu konuya iliþkin söylentiler, adý geçen üç milletvekilinden biri olan Altan Tan tarafýndan açýkça yalanlandý. Altan Tan bu konudaki açýklamasýnda milletvekili yeminini nasýl deðerlendirdiðini de anlatýyor. Þu güzel sözlerle: “Yeminle benim sorunum var. Yani Kemalizme baðlýlýk yemini olan bu yemin, itikaden yanlýþ, Ýslam hukukuna göre yanlýþ. Bir anayasal zorunluluk olursa yemin edersem edeceðim, bunun ötesinde de Allah’tan özür talep edeceðim.” “Milletvekili yemini”ni kendi inanç ve deðerlerinden hareketle topa tutan Altan Tan yerden göðe kadar haklý... Vallahi de haklý , Billahi de haklý! Kürþat Bumin, Yeni Þafak, 19.6.2011
En beðendiðim yemin metni OTURDUM, "dünden bugüne milletvekili yemin metinleri" üzerine küçük bir çalýþma yaptým. Elde ettiðim sonuçlan açýklýyorum: 1924'te milletvekilleri sonu "vallahi" diye biten bir yemin ediyorlarmýþ. Kayýtsýz þartsýz millet egemenliðine özel bir vurgu yapan, dili biraz aðdalý, kýsa ve net bir metin. 1937de "laiklik" anayasaya girince "vallahi" gitmiþ, onun yerine "söz veriyorum" gelmiþ. Metin ise dil ve vurgu bakýmýndan ayný kalmýþ. 1961'de yemin metni þöyle olmuþ: "Devletin baðýmsýzlýðýný, vatanýn ve milletin bütünlüðünü koruyacaðýma, milletin kayýtsýz þartsýz egemenliðine, demokratik ve laik cumhuriyet ilkelerine baðlý kalacaðýma ve halkýn mutluluðu için çalýþacaðýma söz veririm". 1982'de ise Kenan Evren'in detaycýlýðý iþin içine girmiþ. Yemin metni uzadýkça uzamýþ. "Söz veririm" gitmiþ, yerine "namusum ve þerefim üze-
T. C. ÞÝRVAN ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN ÝLAN DOSYA NO :2011/162 Enerji Piyasasý Düzenleme Kurulunca Alkumru Barajý ve HES üretim tesisi yapýmý amacýyla Siirt ili, Þirvan Ýlçesi, Kapýlý Köyü, 104 Ada, 22 Parsel sayýlý taþýnmaz hakkýnda kamulaþtýrma kararý alýndýðý, kamulaþtýrýlacak alanýn 1814,23 m2 olduðu, 2942 sayýlý yasanýn 27. maddesi uyarýnca taþýnmaz malýn kamulaþtýrma bedelinin mahkemece tespit olunarak acele kamulaþtýrma kararý alýndýðý, taþýnmazýn idare tarafýndan 2942 sayýlý yasanýn 11. ve 12. maddeleri uyarýnca kýymet takdirinin yapýldýðý ve 8. maddesi uyarýnca pazarlýkla satýn alma için davalý Þükrü PADIR' ýn davet edildiði ancak uzlaþmanýn saðlanamadýðý, bu nedenle kamulaþtýrma bedelinin tespiti ile kamulaþtýrýlacak yerin hazine adýna tescili için mahkememizde dava açýlmýþtýr. Kamulaþtýrma kanunu 10. maddesi uyarýnca kamuoyuna ilanen duyrulur. www.bik.gov.tr B: 39987
T. C. ÞÝRVAN ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN ÝLAN DOSYA NO :2011/166 Enerji Piyasasý Düzenleme Kurulunca Alkumru Barajý ve HES üretim tesisi yapýmý amacýyla Siirt ili, Þirvan Ýlçesi, Pirinçli Köyü, 113 Ada, 2 Parsel sayýlý taþýnmaz hakkýnda kamulaþtýrma kararý alýndýðý, kamulaþtýrýlacak alanýn 993,93 m2 olduðu, 2942 sayýlý yasanýn 27. maddesi uyarýnca taþýnmaz malýn kamulaþtýrma bedelinin mahkemece tespit olunarak acele kamulaþtýrma kararý alýndýðý, taþýnmazýn idare tarafýndan 2942 sayýlý yasanýn 11. ve 12. maddeleri uyarýnca kýymet takdirinin yapýldýðý ve 8. maddesi uyarýnca pazarlýkla satýn alma için davalý Abdulkerim CAYLI' nýn davet edildiði ancak uzlaþmanýn saðlanamadýðý, bu nedenle kamulaþtýrma bedelinin tespiti ile kamulaþtýrýlacak yerin hazine adýna tescili için mahkememizde dava açýlmýþtýr. Kamulaþtýrma kanunu 10. maddesi uyarýnca kamuoyuna ilanen duyrulur. www.bik.gov.tr B: 39991
rine ant içerim" gelmiþ. Mademki yeminler, kutsallar üzerine edilir ve mademki herkesin kendine göre kutsallarý vardýr... Herkesin üzerinde anlaþabileceði bir "milletvekili yemin metni" ortaya koymak neredeyse imkânsýzdýr. Ayrýca "Yemin etmek çok mu gerekli?" sorusunun da doðru dürijst bir yanýtý verilebilmiþ deðildir. Bana kalsa "Býrakalým þu yemin iþini" derim. Ama bana kalmaz. O zaman bir "ehven-i þer" olarak tercihimi söyleyeyim: 1961 Anayasasýndaki yemin metni, benim en beðendiðim yemin metni oldu. Ahmet Hakan. Hürriyet, 19.6.2011
T. C. ÞÝRVAN ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN ÝLAN DOSYA NO :2011/161 Enerji Piyasasý Düzenleme Kurulunca Alkumru Barajý ve HES üretim tesisi yapýmý amacýyla Siirt ili, Þirvan Ýlçesi, Taþlý Köyü, 245 Ada, 56 Parsel sayýlý taþýnmaz hakkýnda kamulaþtýrma kararý alýndýðý, kamulaþtýrýlacak alanýn 2491,99 m2 olduðu, 2942 sayýlý yasanýn 27. maddesi uyarýnca taþýnmaz malýn kamulaþtýrma bedelinin mahkemece tespit olunarak acele kamulaþtýrma kararý alýndýðý, taþýnmazýn idare tarafýndan 2942 sayýlý yasanýn 11. ve 12. maddeleri uyannca kýymet takdirinin yapýldýðý ve 8. maddesi uyarýnca pazarlýkla satýn alma için davalý Ýzzetin DENERÝ'nin davet edildiði ancak uzlaþmanýn saðlanamadýðý, bu nedenle kamulaþtýrma bedelinin tespiti ile kamulaþtýrýlacak yerin hazine adýna tescili için mahkememizde dava açýlmýþtýr. Kamulaþtýrma kanunu 10. maddesi uyarýnca kamuoyuna ilanen duyrulur. www.bik.gov.tr B: 39985
T. C. ÞÝRVAN ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN ÝLAN DOSYA NO :2011/165 Enerji Piyasasý Düzenleme Kurulunca Alkumru Barajý ve HES üretim tesisi yapýmý amacýyla Siirt ili, Þirvan Ýlçesi, Pirinçli Köyü, 108 Ada, 8 Parsel sayýlý taþýnmaz hakkýnda kamulaþtýrma kararý alýndýðý, kamulaþtýrýlacak alanýn 794,16 m2 olduðu, 2942 sayýlý yasanýn 27. maddesi uyarýnca taþýnmaz malýn kamulaþtýrma bedelinin mahkemece tespit olunarak acele kamulaþtýrma karan alýndýðý, taþýnmazýn idare tarafýndan 2942 sayýlý yasanýn 11. ve 12. maddeleri uyannca kýymet takdirinin yapýldýðý ve 8. maddesi uyarýnca pazarlýkla satýn alma için davalý Abdulkerim CAYLI' nýn davet edildiði ancak uzlaþmanýn saðlanamadýðý, bu nedenle kamulaþtýrma bedelinin tespiti ile kamulaþtýnlacak yerin hazine adýna tescili için mahkememizde dava açýlmýþtýr. Kamulaþtýrma kanunu 10. maddesi uyarýnca kamuoyuna ilanen duyrulur. www.bik.gov.tr B: 39990
MAKALE
Y
21 HAZÝRAN 2011 SALI
9
Baþkalarýndan önce kendimizi hesaba çekmek
fersadoglu@yeniasya.com.tr
mtihan dünyasýndayýz ve bir þekilde birbirimizle deneniyoruz. Kimi zaman nimet ve hizmetlerin mükemmel gitmesiyle þükür; kötü gitmesiyle de sabýr ve sebatla… Asr-ý Saadet’i düþününüz. Ne sýkýntýlar, ne problemler, ne çalkantýlar yaþanmýþtýr. Ýnsanlarýn tabiatýnda daha iyiyi, daha güzeli, daha mükemmeli bulma meyli vardýr. Bu da mücadele ve mücahedeyi doðurur. Elbette bu arada bazý—kimi zaman birçok—menfîlikler meydana gelir. Ki, cihadda bazen þehitler verilir,
Ý
kimi zaman da mallar telef olmaz mý? Ýþte bu imtihan deveranýnda, bu mücahede ve mücadele meydanýnda kimimiz tembellik/uyuþukluk zindanýna düþer. Tembellikle malûl fertlerden müteþekkil cemaatler/gruplar da ayný duruma maruz kalabilir. Ne var ki, kimileri tembellik/uyuþukluk zindanýna veya problemler anaforuna düþüþün yegâne müsebbibi olarak ehl-i hizmet kardeþini, arkadaþýný görür. Aslýnda kendi nefsini temize çýkarma psikolojisidir bu! “Ben iyi idim, ama, filanca, falanca iþini yapmadýðýndan baþarýlý olamadýk!” Halbuki, önce kendimizden baþlamalýyýz. Hizmet ehlini deðerlendirir veya haklarýnda karar verirken de âdil olmalýyýz. Nefsimizi asla temize çýkarmamalý. Mü’min kardeþlerimize uhuvvet, muhabbet ve hüsn-ü zan ile memuruz. Kin, nefret ve insafsýz tenkit mü’mine yakýþmaz. Zira, hem ken-
disine, hem de Ýlâhî rahmete zulmeder, tecavüz eder. Hepimizin zaaflarý vardýr. Diðer taraftan olaylarý deðerlendirirken þöyle düþünmeliyiz: Mü’min kardeþinden gelen bir fenalýk, hata veya kusuru bütün bütün ona verip onu mahkûm edemeyiz. Çünkü her menfî hadisede de; kaderin bir payý, nefsin ve þeytanýn hissesi vardýr. Bu durumda yapacaðýmýz þey, ilk planda kendimizden kaynaklanan hata ve kusurlarý nazara almaktýr.1 Meseleye bu perspektifinden bakýp, nefsimizi murakabe edip, muhasebeye çekmeli, yani özeleþtiri yapmalýyýz. Meselâ, nefsimizi karþýmýza oturtup soralým: “Ey ne fis! Bu gün Al lah i çin ne yap týn? Hizmetin hangi biriminde, hangi fiilinle ne katkýda bulundun? Senin bir ilgi alanýn, bir de etki alanýn var. Baþta nefsinden baþlamak üzere çoluk-çocuðuna, yakýnlarýna, çevrene
faydalý olabildin mi?” U nut ma ya lým: Ken di mi zi mu ra ka be ye çekme zamanýnda nefis hemen cevaplar yetiþtirir. Bazen saðdan, bazen soldan yaklaþýr! Daima müteyakkýz olalým. Evet, baþkasýndan önce kendimizi muhasebe ve murakabeye çekmeli. Baþkasýna na zar-ý müsamaha ile bakmalý, onu affetmeli; ama nefsimizi asla! NOT: Muhterem Þükrü Bulut’un annesi Hacý Fatýma Bulut’un ve muhterem aðabeyimiz Mehmet Zenginbal’ýn vefatlarýný teessürle öðrendim. Merhumeye ve merhuma Cenâb-ý Hak’tan rahmet ve maðfiret diler, kederli aileleri ve yakýnlarýna sabr-ý cemil niyaz eder, taziyetlerimi sunarým. Dipnot: 1- Bediüzzaman Said Nursî, Mektûbât, s. 257
Ölüm kervâný huseyineren@yeniasya.com.tr
Devamlý misafir ýrýlmalar, kýrýlganlýklar ya naif bir hâl aldýrýr, ya da alýngan ve saldýrgan bir tavra dönüþtürür. Ýki halden biri; ya netice itibariyle daha güçlü kýlar ya da zayýflatýr, tahammül deposunu boþaltýr. Mo ral de ðer le ri nin çök me si, da yanma mekaniz mala rý nýn a zal ma sý; mut suz ký lar, þevk siz ký lar, ha re ket ve hamle enerjisini söndürür. Dünya daralýr, bir kaþýk suya dönüþür; dön dolaþ ayný düþünce, ayný his etrafýnda tavaf ettirir. Atmak istesen atamaz, kovmak istesen kovamaz, kaçmak istesen kaçamaz sýn. Du ra cak, ic ra sý ný ya pa cak, senle bir müddet yaþayacak sonra yel olup uçacaktýr. Öyle ki çaðýrmadan gelir, davetsiz baþköþeye oturur; kurulur, kasýlýr, emirler verir, buyruklar uzatýr. Kos ko ca gö nül ha ne si ni e sa ret ha ne ye dönüþtürür, zihni sýkar da sýkar. Sý kýlmýþlýk, sýkýlganlýkla manevra alanýný daraltýr. Damla damla keder yaðar, alev alev elem yakar. Bek len me dik ve i zin siz mi sa fir iz býrakmadan gitmek istemez. Ýstediði nedir, neyi almak diler, vermek midir arzusu bilinmez. Bilinen, gitmek zamaný gelmeden gitmez. Alev elemleri, üzüntü rüzgârý azalmaya baþlayýnca arta kalan keder tortusu öðretir öðreteceðini. O da öðrenmek isteyene, bilmek dileyene açýlýr, giderkenki keder busesi çok tatlýdýr. Gidiþi kadar, buse izi; çok sevinçten tatlýdýr. Öyle hikmet dersler, öyle hayatî öðretiler, öyle hakikatli ibretler býrakýr ki ni ce kitap o ku ma ya, ni ce nasihat dinlemeye bedeldir. Geliþi zamansýz olduðu gibi gidiþi de zamansýzdýr; hoþ geldinsiz gelir, güle gülesiz gider. Dikenleri batýrarak gelir; kokusu, güzelliði gidince anlaþýlýr. Yine de özletmez kendini; tekrar a ni den, an sý zýn ge le cek tir çün kü. Bundan þüphe eden, hayattan kendinden þüphe etmeli. En son deðildir geliþi, gidiþi de öyle. Doldurur, boþaltýr; gece ve gündüz gibi, nefes alýp verir gibi, gül ve diken gibi. Ýnsaniyet gömleðini diker, insan olma er de mi ni öð re tir, er dem li ol ma niþanesini takar; insan olan insana. Bir musibet bin nasihatten önemlidir hakikati baþka nasýl anlaþýlýr? Bu doðru hakikat hayatýn kaç karesinde kaç kez tekrarlanýr? Tekerrürü; ihtiyat akçelerini biriktirmek için. Kâmil insan olmak; keder merdi venlerinden düþmeden yükselebilenlere has. Has insan küçük kederden, küçük saldýrýlardan, küçük darbelerden yýkýlmaz, büyüklerine tahammül ederek ilerler. Yýkýlanlar alýnganlýðýn saldýrganlýðý ile etrafý yakar, yýkar. Öfke patlamasý ile alev alev yanar, dünyayý ateþe verir. Ne kadar hazýrlanýlsa da nereden, nasýl geleyeceði belli olmayan misafiri, uyanýk beklemekten baþka yapacak bir þey yok. Bazen dostun söylediði bir çift sözdür o.
K
latif@yeniasya.com.tr
Y
a zý la ra a ra ver di ði miz gün ler de, þu fâ ni dün ya dan e be dî â hi ret â le mi ne bir çok dost, kar deþ, ya kýn
ar ka da þý mýz ve ya on la rýn ya kýn la rý göç e dip git miþ. Dö nüþ te ga ze te say fa la rý na ba kýp gör düðüm kadarýyla, merhum Faik Cengiz Aða be yi mi zin da ma dý, mer hum Hü se yin De mi rel'in ka yýn bi ra de ri, ar ka da þýmýz Fahri Kavçakar'ýn bacanaðý ve yýllar önce Yeni Asya'da birlikte çalýþtýðýmýz aziz ar-
TARÝHTE BUGÜN
21 Haziran 1934
Trakya'da Yahudi protestosu rakya'nýn genelinde Yahudilere karþý halkta biriken hoþnutsuzluk, nihayet 21 Haziran (1934) günü Çanakkale'de patlak verdi. Yahudi veya Sabetaist olarak bilinen kimselerin ev ve iþyerlerine saldýran vatandaþlar, yer yer yaðmalama giriþimlerinde bulundu. Bir yandan da, Yahudilerin Türkiye'yi terk etmeleri hususunda tehditler yapýldý. Çanakkale'deki olaylarla eþ zamanlý olarak, ayný türden çalkantýlar Tekirdað, Edirne, Kýrklareli, Çanakkale, Uzunköprü, Çorlu, Silivri, Babaeski, Lapseki'de ve Lüleburgaz'da baþgösterdi. O zamanki tahminlere göre, Trakya Bölgesindeki Yahudi asýllý olanlarýn nüfusu 12 bin civarýndaydý. Geniþ bir bölgede halktan kimselerin saldýrýsýna daha fazla dayanamayan azýnlýktaki Yahudilerin önemli bir kýsmý, yerini yurdunu terk ederek baþka tarafa göç etti. Bir kýsmý Ýstanbul'a, bir kýsmý Filistin topraklarýna ve diðer bir kýsmý da dünyanýn muhtelif merkezlerine daðýldýlar. Bu olaylar esnasýnda yaralanan oldu, ancak ölüm hadisesi yaþanmadý.
T
"Antisemitizm" dalgasý Bu tarihlerde, Almanya'da Naziler, Ýtalya'da ise faþistler iktidara gelmiþti. Her iki Avrupa ülkesinde de Yahudilere karþý þiddetli bir muhalefet hareketi baþlamýþ durumdaydý. "Antisemitizm" diye de adlandýrýlan bu dalganýn bir
ölçüde Türkiye'yi de etkilemesi kaçýnýlmaz olmuþtu. Türkçü–Turancý neþriyat Yahudilere karþý kabaran protestolarda, dýþ dinamikler gibi iç dinamiklerin de etkisi vardý.
Þeyh Hüseyin Küçük Efendinin has müridi olan Fevzi Paþa, hemen her vesileyle Yahudileri himaye etmeye çalýþtý.
Turancý Nihal Atsýz Orhun isimli dergide, Cevat Rýfat Atilhan ise Millî Ýnkýlâp isimli dergide "Türkçülük" ve "Antisemitizm" üzerine yazdýklarý yazýlarla halký Yahudilere karþý kýþkýrtmaktaydýlar. M. Kemal ve F. Çakmak Yahudilere karþý protesto ve yaðmalama vak'alarýnýn had safhaya çýktýðý günlerde, M. Kemal Türkiye'yi ziyaret eden ve ziyareti haftalarca devam eden Ýran Devlet Baþkaný Þah Rýza Pehlevî ile meþgul durumdaydý. Türkiye'nin birçok yerini birlikte gezdiler.
GÜN GÜN TARÝH
Fevzi Çakmak ise, daha evvelden de yaptýðý gibi, yine Yahudileri himaye etme cihetine giderek, kabaran tepkilerden en az hasarla kurtulmalarýný saðladý. Çakmak, birkaç sene önce de, Þeyhi olan Küçük Hüseyin Efendinin tavsiyesiyle, Yahudilere kol kanat germiþ ve onlarýn zarar görmelerine engel olmuþtur. 2001'de bu iki þahsýn mezarlarý baþýnda vurula rak öldürülen Yahudi asýllý iþadamý Üzeyir Garih'in hemen her hafta Cumartesi günleri Eyüp Kabristanýna gelerek onlara duâ etmesinin yegâne sebebi, Mareþal Fevzi Paþa (öl. 1950) ile baba dostu Þeyh Hüseyin Efendinin (öl. 1930) vaktiyle Yahudilere karþý himayeci davranmalarýydý. ................................ NOTLAR 1) Ne gariptir ki, Fevzi Paþanýn ölümcül hastalýðý, vaktiyle Yahidilere karþý protesto eylemlerinin ayyuka çýktýðý Trakya bölgesinde nüksetti. Millet Partisinin fahri baþkaný olan Fevzi Paþa, 1950 seçimleri öncesi Trakya Bölgesine siyasî propaganda için çýkmýþ ve burada hastalanmýþtý. Birkaç gün sonra da öldü. (10 Ni san 1950) Paþa, Yahudilerin can ve mallarýnýn zarar görmemesi için elinden gelen gayreti gösterdi. 2) Türkiye'den Filistin'e doðru göç eden Yahudiler, 14 yýl sonra o topraklarda bir Yahudi devletinin (Ýsrail) kurulmasýnda önemli rol oynadýlar.
Turhan Celkan
kadaþým Orh an Eren, Þükrü Bulut Aðabeyin validesi Hacý Fatýma, dâvâ arkadaþlarým Aziz ve Þevket Özbey'in babalarý Eb uzer Ef endi, tâ üniversite yýllarýnda tanýþtýðýmýz Cuma Bindal'ýn eþi Nilgün Haným, Danýþmaz ailesinden "Ereðli'nin Onbaþýsý" diye de bilinen Ali Danýþmaz Aðabeyimiz, Sakarya'dan arkadaþýmýz Av. Cemal Baþaran'ýn ba ba sý N i y a z i B a þ a r a n ve mesai arkadaþýmýz Selahaddin Vatansever'in bacanaðýnýn aðabeyi imam Nihat Bora Rahmet–i Rahman'a kavuþmuþlardýr. Ve fat e den mer hûm ve mer hû me le re Ce nâb–ý Hak'tan ga nî ga nî rah met ve maðfiret dilerken, evlatlarýna ve yakýnlarý na ta zi yet le ri mi zi su nar, sabr–ý ce mil niyaz ederiz. ML S
A z k a l s ý n b i z d e g i d i y or d u k Son bir–iki hafta içinde göç edenlerin listesine bakýnca, içlerinde yaþýtlarýmýzýn da bulunduðunu görmüþ olduk. Böylelikle, sýranýn artýk yavaþ yavaþ bize doð ru gel di ði ni da ha te sir li þe kil de fark etmeye baþladýk. Doð ru su, ge çen haf ta az kal sýn biz de gi di yor duk, ö te ta ra fa... Ge ce nin a la ca ka ran lý ðýn da, ýs sýz bir or man lýk a lan da vah þî bir hay van la a ni den yüz yü ze gel dik. A ra mýz da sa de ce 4–5 met re lik bir mesafe vardý. Yanlýþ bir hareket yapma mýz ha lin de, teh li ke ih ti ma li yüz de yüz görünüyordu. Fa kat, Ý lâ hî i na yet im da dý mý za ye tiþ ti; i ti da li mi zi boz ma dan o teh li ke yi at lat mýþ olduk. Hayatta birkaç defa ölümle burun buruna geldik, her defasýnda bir dest–i inayet ile sâlimen kurtulduk. Bundan anlýyoruz ki, bize vedia ve ödünç olarak verilen þu ömrün bakiyesini Bâkî–i Hakiki'nin rýzasý dairesinde idame ettirmek gerekiyor.
Saðlýklý uzun ömür için... Tür ki ye'de çok ça ta ný nan ve týp sa ha sýndaki uzmanlýðýna itibar edilen Prof. Dr. Os man Müf tü oð lu, sað lýk lý u zun öm rün sýrlarýna dair önemli bilgiler veriyor ve bu is ti ka mette yol al ma ya ça lý þan gele ce ðin týbbý için "33 P f ormülü"ne dikkati çekiyor. Dr. Müftüoðlu, bu hususla alâkalý ola rak, son ya zý sýn da þun la rý i fa de e di yor: "Bi lim sel ve ri ler, in san öm rü nün 100–120 yýla kadar uzayabildiðini gösteri yor. Bu ta bii ki i yi; a ma, yaþ lý lýk ba zý saðlýk sorunlarýný da beraberinde getiriyor. Bunlarýn baþýnda 'kronik hastalýklar' geliyor. Ýþte tam da bu nedenle, geleceðin týbbýný ‘3 P formülü’ yönlendirecek: Predic ti ve (ön gö rü cü), Pre ven ti ve (ko ruyu cu) ve Personal (kiþiye özel) týp."
turhancelkan@hotmail.com
cevatcakir53@hotmail.com
‘Mim’siz medeniyetin pislikleriyle dünyayý kirletmek ugünkü Batý medeniyeti, semavî anaya salarý dinlememekle insanlýðýn dünya saadetini bozmuþtur. Ýktisat ve kanaat yerine israfý teþvik etmesinden dolayý dünyayý yaþanmaz bir hale getirmiþtir. Aþýrý tüketmek, günümüz insaný için bir hastalýk hâline gelmiþtir. Böyle bir kültür içinde büyüyen insan lar için gereðinden fazla tüketmek adeta nefes almayla denk hâle gelmiþtir. Onun içindir ki bu illete düþen kolay kolay çýkamýyor. Dýþardan bakan bir yayýn organý olarak New York Times gazetesinde Türkler için þunlar yazýlmýþ: “Kaygusuzca harcayan, savurgan Türkler, dünyanýn sayýlý borç yiyen agresif tüketici ülkesi, 150 bin dolarlýk lüks marka arabalarý almak için 4 ay sýra beklemeye razý borsacýlar...”1 Ýnsanlýðýn aþýrý tüketiminin bir sonucu olarak her yýl 30 milyar ton karbon uzaya býraký lýyormuþ. Ýnsanlarýn geliri arttýkça daha çok harcamaya yönelmektedirler. Sadece 2008’de insanlar tüm dünya’da 68 milyon taþýt, 85 milyon buzdolabý, 297 milyon bilgisayar ve 1.2 milyar cep telefonu satýn almýþtýr. Tüketim arttýkça dünyadan daha fazla fosil yakýt, mineral ve maden çýkarýlmýþtýr. Örneðin 1950’den 2005’e kadar maden üretimi altý kat, petrol tüketimi sekiz kat ve doðal gaz tüketimi 14 kat artmýþ. Günümüzde her yýl 60 milyar ton doðal kaynak çýkarýlmaktadýr. 30 yýl öncesine göre yaklaþýk yüzde 50 fazla. Bugün bir Avru palý, günde 43 kilo, bir Amerikalý 88 kilo doðal kaynak tüketmektedir. Toplamda, dünyada topraktan günde 112 Empire State Binasý’na eþ deðer doðal kaynak çýkarýlmaktadýr. Bu durum dünyanýn sistemlerine giderek artan bir baský yapmaktadýr ve bu süreç, insanoðlunun ve baþka sayýsýz canlý türünün muhtaç olduðu ekolojik sistemleri dramatik bir þekilde bozmak ta dýr. Bu tü ke tim se vi ye siy le in san lar dünyanýn kapasitesinin yaklaþýk üçte bir kadar fazlasýný kullanmaktadýr. Bin yýl Ekosistem Deðerlendirmesi Yönetim Kurulu, “Ýnsan faa liyetleri, dünyanýn doðal fonksiyonyarýna o kadar fazla yüklenmektedir ki gezegenin ekosistemleri yaþatabileceði kesin ol mak tan çýk mýþ týr” di yor. At mos fe rik kar bon di ok sit (CO2) kon san tras yo nu, son 1000 yýlda sabit düzeyde, yaklaþýk milyonda 280 partikül düzeyinde kalýrken, þimdi milyonda 385 partikül düzeyindedir. Hükümetler Arasý Ýklim Deðiþikliði Paneli, insan faaliyetlerinden kaynaklanan iklim deðiþikliðinin, dünyanýn sistemlerini büyük ölçüde sekteye uðrattýðýný keþfetmiþtir. Sera gazý salýnýmlarý azaltýlmazsa, önümüzdeki yüzyýlda felâketlere yol açacak deðiþiklikler yaþanacaktýr. Princetoton’dan çevrebilimci Stephen Palaca’nýn yaptýðý bir araþtýrmaya göre, dünyanýn en zengin 500 milyon insaný (dünya nüfusunun yaklaþýk yüzde 7’si) günümüzde dünya çapýndaki karbondioksit salýmýnýn yüzde 50’sinin sorumlusu, en yoksul 3 milyar sadece yüzde 6’sýnýn sorumlusudur. Bu rakamlar þaþýrtýcý deðildir, çünkü en büyük evlere sahip onlar; otomobil kullananlar, dünyayý jetlerle gezenler, büyük miktarda elektrik tüketenler zenginlerdir ve bütün bunlarýn ekolojiye etkisi vardýr. Amerikalý ve Avrupalý hayat tarzýnýn sürdürülmesi kesinlikle mümkün deðildir. Ýhtiyaçtan fazla tüketilen her bir þey, dünyadaki Ýlâhî sisteme zarar vermektedir. Mesela karbondioksit salýmýna sebep olan fosil yakýtlardan, benzin mazotlu araçlarý gereðinden fazla kul lanan veyahut da evinin ýsýsýný normalin üzerinde ayarlayýp israf yapanlar bu fiilleriyle atmosfere fazladan karbondioksit verdiðinden deniz hayvanlarýna dahi zarar veriyor demektir. Bunun için Kur’ân israfý yasaklamýþtýr. 2 Peygamberimiz (asm) de nehir kenarýnda abdest alýrken dahi olsa suyu israf etmeyi yasaklamýþtýr.3 Ýnsanlýk eðer israftan uzak durmayýp ayný þekilde tüketim alýþkanlýklarýna devam ederse, dünyada nefes alamayacak ve biriktirdi ði çöplüðünde boðulacak gibi. (‘Dünyanýn Du rumu 2010’ adlý kitaptan yararlanýlmýþtýr.)
B
Dipnotlar: 1- Nihal Kemaloðlu, Akþam, 5,5 2011 2- A’raf suresi, 31 3- Ahmed b. Hanbel, Müsned. II; 22
VECÝZE Ecel ve kabir insaný beklediði gibi, Cennet ve Cehennem de insaný bekliyor ve gözlüyor. Bediüzzaman, Sözler, s. 83
10
KÜLTÜR SANAT
21 HAZÝRAN 2011 SALI
Y
Türkçe’nin yýldýzlarý halk oyunlarýnda ter döktü 9. ULUSLARARASI TÜRKÇE OLÝMPÝYATLARI KÜLTÜR ÞÖLENÝ KAPSAMINDA DÜZENLENEN HALK OYUNLARI FÝNALÝ RENKLÝ GÖRÜNTÜLERE SAHNE OLDU. erol530@hotmail.com
Huzurun kaynaðý ÝLK karþýlaþtýðýmýzda onun duruþundan ihlâslý, temiz, nezih ve asil bir insan olduðunu anlamýþtým. Yeni bir mekânda insan fýtratýnýn her þeyi yadýrgayacaðýný, yabancýlýk çekeceðini ve yalnýzlýk duygusuna kapýlabileceðini tahmin ettiðim için ona mümkün olduðu kadar tebessümle, güleryüzle ve sýcak davrandým. Her söyleyeceðimi de itina ile seçerek ve tatlý dille ifade etmeye çalýþtým. Aciz, muhtaç ve yaþlý bir insanýn seksen küsûr senelik yorgun ve kýrýk kalbinin hoþ tutulmasý; geçirdiði üzüntüler, sýkýntýlar ve acýlarýn geride kaldýðýna inanmasý için hususi itina göstermek gerekiyordu. Þansýndan da güneþe, bahçeye, aðaçlara ve çiçeklere bakan tek kiþilik bir odaya yerleþtirmek nasip oldu. Kýsa zamanda herkes Halime Teyze’yi tanýdý, öðrendi, sevdi. Tertipli, düzenli, aðýrbaþlý, ihlâslý, ibadetli, aðzý dualý hali, herkesin hoþuna gidiyordu. Kýsa zamanda baþkalarýna örnek gösterilen duruma gelmiþti. Odasýnýn mescidin karþýsýnda olmasý nedeniyle her zaman uðramak, selâm vermek, hal hatýr sormak imkâný oluyordu. Bulunduðu odanýn içini kýsa zamanda düzenleyerek güzel, sade ve temiz bir mekân haline getirmiþti. Herþey düzenli bir þekilde dizayn edilmiþ, eþyalar itina ile simetrik olarak özenle yerleþtirilmiþ, mis gibi sadelik ve temizlik kokuyordu. Odasýna her vardýðýmýzda namaz kýlarken, dua ederken ve tesbih çekerken görüyorduk. Ýlk zamanlar ona moral vermek, rahatlatmak için odasýna uðrarken; daha sonralarý sohbet etmek, nasihat dinlemek, moral bulmak, duasýný almak için uðrar olduk. Böyle Allah dostu, ümmi, ferasetli ve ihlâslý yaþlý bir insanýn dostluðunu kazanmanýn, duasýný almanýn fazileti, ecir ve sevabýna paha biçilemeyecek kadar uhrevî semerelerin bulunmasý nedeniyle fýrsat buldukça ona uðrayýp sohbet etmek, gönlünü almak, mutlu ve huzurlu olmasýný saðlamaya çalýþýyorduk. Samimiyetimizi o kadar ilerlettik ki o bana anne olmayý, ben de ona evladý olmayý kabul ettik. Her namazda birbirimize dualar ediyoruz. Bazen de mescitten çýkýnca namaz tesbihatýný odasýnda yaptýðýmýzda; onun huþu ile ellerini açýp okunan dualara âmin demesi, duygulanarak gözlerinin yaþarmasý ve sessizce gönül pýnarýný coþturmasýndan bizler de etkileniyorduk. Halime Anne’nin çok duygusal, hisli ve hassas bir yapýsý var. Bir sohbet esnasýnda geçmiþte birlikte kaldýðý yakýnlarýn yanýnda çektiði sýkýntýlarý anlattý. Kendisini örseleyen, dýþlayan, hatta azarlayan yakýnýnýn tutumundan çok etkilenmiþ, üzülmüþ ve odasýnda yalnýz baþýna, için için saatlerce aðlamýþ. O gece gördüðü ve etkisinde kaldýðý rüyasýný bizlerle paylaþtý: “Ben Ravza’ya varamadým. Muhammed’i (asm) göremedim. Rüyamda durmadan böyle söyleyip aðlýyordum. Ben böyle söylerken beyaz örtüler içinde yedi kadýn gelip yanýma oturdular. Benim söylediðimi onlarda söylemeye baþladýlar. Birlikte uzun bir süre söyledikten sonra bana ‘kalk gidiyoruz’ dediler. Birlikte yürüdük. Bir yol kavþaðýna gelince onlar geçip gittiler, yolun öteki tarafýnda beni beklediler. Ben geçemediðimi söyleyince: ‘Hýzlýca yürüyüver, çabuk geçiver bir þey olmaz’ diye cesaret verdiler. Ben koþar adýmlarla onlarýn yanýna koþunca karþýma Ravza çýkýverdi! Çok þaþýrdým, heyecanlandým. O beyaz örtülü kadýnlarla içeriye girdiðimizde karþýma kocaman, alabildiðine düzgün, ferah ve geniþ bir yol göründü. O yolda yürümeye baþladýk. Yolun iki tarafý sonsuz yeþilliklerle, öbek öbek çiçeklerle bezenmiþ, aðaçlar, kuþlar her türlü güzelliklerle donatýlmýþtý. Güzellikleri tarif edemiyorum ve o vaziyetteki duyduðum hazzý, huzuru, sevinci, ferahlýðý tarif etmekten aciz kalýyorum. Daha baþka gördüklerim ve o anda hissettiðim mutluluðun hâlâ daha yeni olmuþ gibi tesirindeyim. Her üzüntü duyduðumda Ravza’nýn içinden gittiðim o mekâný hatýrlýyorum. Acýlarým, kederlerim ve çektiðim ýstýraplar gözümde küçülüp gidiyor, bana büyük bir metanet geliyor ve teselli veriyor.” Hadis-i Þerifte: “Ahir zamanda dindar, yaþlý kadýnlarýn dinine tabi olun” buyrulmaktadýr. Aciz, fakir ve hasta olan dindar, yaþlý kadýnlar takvaya ve manevi terakkiye içinde bulunduklarý mahrumiyetleri vesile ederek; muhabbetullah ile, Peygamber Efendimizin (asm) sevgiyle, teslimiyet, ibadet, namaz, dua ve zikirlerle ulaþtýklarý için; Peygamberimiz (asm), Allah’ýn emirlerine uymak, nehiylerinden kaçýnmak, samimi ihlas ve maneviyatta ilerlemek için yaþlý, dindar kadýnlarý rehber edinmeyi, örnek almayý tavsiye etmiþlerdir.
ULUSLARARASI Türkçe Öðretimi Derneði’nce düzenlenen 9. Uluslararasý Türkçe Olimpiyatlarý Kültür Þöleni kapsamýnda düzenlenen halk oyunlarý finali renkli görüntülere sahne oldu. Olimpiyatlar kapsamýnda düzenlenen halk oyunlarý finali, Altýnpark’taki kültür þöleni alanýnda yapýldý. Çeþitli ülkelerdeki Türk okullarýnda okuyan öðrencilerin sahne performanslarý programa katýlanlara keyifli dakikalar yaþattý. Sahneye ilk olarak Amerika Teksaslý öðrenciler çýktý. Akçaabat yöresi halk oyunlarý gösterisi ile jüri karþýsýna çýkan Teksaslý öðrencilerin ardýndan Mozambikli öðrenciler
Burdur yöresi halk oyunlarý gösterisi sundu. Daha sonra sýrayla; Yemenli öðrenciler Artvin, Kosovalý öðrenciler Kýrklareli, Ganalý öðrenciler Akçaabat, Endonezyalý öðrenciler Silifke, Hindistanlý öðrenciler Akçaabat, Türkmenistanlý öðrenciler Muþ, Gürcistanlý öðrenciler Rize, Moldovalý öðrenciler Ýzmir, Kazakistanlý öðrenciler Giresun yöresi halk oyunlarý gösterisi sergiledi. Iraklý öðrenciler de Roman dans gösterileri ile programa renk kattý. Yabancý öð-
rencilerin yöresel kýyafetlerle sunduklarý birbirinden güzel halk oyunlarý gösterileri jüri ve vatandaþlardan tam not aldý. Halk oyunlarý finalinde ayrýca Türkmenistanlý Eldar Orazov adlý öðrenci ‘Bitlis’te Beþ Minare’ türküsü ile uzun hava okurken, Nijeryalý Ndubisi Akpuru da ‘Þu Daðlar Kar Olsaydým’ türküsünü söyledi. Endonezyalý Nurul Djihram’ýn ‘Kara Sevda’ isimli þarkýsýný söylerken sergilediði performansý da büyük beðeni topladý.
Gösterilerin sonunda dereceye girenler açýkladý. Halk oyunlarý finalinde Türkmenistan birinci, Kazakistan ikinci, Kosova da üçüncü oldu. Dereceye giren öðrenciler birbirlerine sarýlarak sevinçlerini paylaþýrken gözyaþlarýný tutamadý. Birinci ekibe altýn, ikinci ekibe gümüþ, üçüncü ekibe de bronz madalya takýldý. Birinci öðrencilere madalya takan Ankara Büyükþehir Belediye Baþkaný Melih Gökçek, dereceye giren bütün öðrencilere dizüstü bilgisayar hediye edileceðini açýkladý.Programýn sonunda birinci olan Türkmenistan ekibi performanslarýný bir kez daha sergiledi. Ankara / cihan
BULMACA Hazýrlayan: Erdal Odabaþ (erdalodabas@mynet.com)
1
2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12
1 2 3 4 5 6
Brüksel’de ‘Sufi Garden’ dinletisi Belçika’nýn baþkenti Brüksel’deki Yunus Emre Türk Kültür Merkezi, ‘Sufi Garden’ baþlýklý müzik dinletisine ev sahipliði yaptý. Türk kültürünü, dilini, tarihini, edebiyatýný ve sanatýný tanýtmaya kendine amaç edinen Yunus Emre Türk Kültür Merkezi, Dünya Sufi müziklerinin çeþitli temalarla iþlenerek dinleyici ile buluþturmayý amaçlayan ve neyzen Cengiz Özdemir tarafýndan icra edilen ‘Sufi Garden’ isimli müzik dinletisine ev sahipliði yaptý. Sanatçý repertuvarýný üç ana bölümden oluþturdu. Dinletinin ilk bölümünde Türk tasavvuf müziðinden örneklere yer verilirken, ikinci bölümde Dünya Sufi müzikleri icra edildi. Son bölümde yer verilen ‘Cem’ seansýnda ise davetliler de sanatçýya çeþitli ritim enstrümanlarý ile eþlik etme þansý yakaladý. Katýlýmýn yoðun olduðu programda, davetliler merkezde Eylül ayýna kadar ziyaret edilebilecek, fotoðraf sanatçýsý Reha Bilir’in Mevlevi temalý ‘Aþk Olsun’ karma fotoðraf sergisini de ziyaret etme imkâný buldu. Brüksel / cihan
Ken’an Rifâî için anma ZEYTÝNBURNU Belediyesi tarafýndan düzenlenen “Zeytinburnu’nun Ebedî Sâkinleri” programýnýn üçüncüsünde Cumhuriyet dönemi tasavvuf büyüklerinden Ken’an Rifâî yâd edilecek. Ken’an Rifâî’yi, Özcan Ergiydiren anlatacak. Toplantý, Zeytinburnu Kültür Merkezi’nde bugün saat 19.00’da baþlayacak. Mehmet Nuri Yardým’ýn yönettiði programlarda daha önce Merkezefendi ve Seyyid Nizam anýlmýþtý. Kültür Sanata Servisi
Battalgazi Kalesi’ne restorasyon Ezgi Kýnalý, dedesini anlatan þiiri okudu.
Çanakkale Þehidi Kýnalý Ali anýldý KINALÝ Ali’yi anma þenliklerinin bu yýl 3’üncüsü yapýldý. Kýnalý Ali’nin doðduðu Yaylakent Köyü’nde yapýlan þenliðe Zile Belediye Baþkaný Lütfi Vidinel, Ýlçe Garnizon Komutaný Yüzbaþý Bülent Ak, Ýlçe Müftüsü Ýlyas Akyazý, önceki Belediye Baþkaný Murat Ayvalýoðlu, çevre köylerinin muhtarlarý ve çok sayýda vatandaþ katýldý. Þehitlere Saygý ve Ýstiklal Marþý’nýn okunmasýyla baþlayan þenlikte bir konuþma yapan Zile Belediye Baþkaný Lütfi Vidinel, “Kýnalý Ali’nin köyünde olmanýn mutluluðunu yaþýyoruz” dedi. Yaylakent Köyü Muhtarý Fevzi Baþýbüyük, tarihimizin þanlý sayfalarýndan olan Çanakkale’de büyük kahramanlýk gösteren Kýnali Ali’nin kendi köylerinden olmasýndan dolayý oldukça gururlandýklarýný ifade etti. Araþtýrmacý Þair Ahmet Divriklioðlu, böyle bir þenliði düzenlemekle Vatan sevgisini ve þehitliðin önemini daha iyi anlatabilmek için düzenlendiðini söyledi. Divriklioðlu, “Kýnali Ali’yi anlamak ve anlatmak için hepimiz buraya geldik. Geçmiþin bilmeyen geleceðe emin adýmlarla yürüyemez düsturunu yaþýyoruz. Kýnali Ali’nin kahramanlýðýný gelecek nesillere anlatmak için var gücümüzle çalýþacaðýz” dedi. Kýnali Ali’nin akrabasý olan Ezgi Kýnalý ise dedesini anlatan þiiri okumasýyla þenlikte büyük bir coþku hakim oldu. Þenlik halk ozanlarýnýn söylediði þarký ve þiirlerle devam etti. Tokat / cihan
MALATYA'NIN Battalgazi ilçesinde restorasyon çalýþmalarý yürütülen tarihi kalenin surlarý yýkýldý. Geçen sene Kasým ayýnda, Battalgazi Kalesi’nin Sýptýrýz Kapýsý ve sol tarafýndaki surlarýnda restorasyon çalýþmasý baþlatýlmýþtý. Kapýnýn yakýnýndaki restorasyonu süren surlar, yýkýldý. O esnada çalýþma yapýlmamasý ve kapý önünde kimsenin bulunmamasý sayesinde herhangi bir can kaybý yaþanmadý. Malatya / aa
7 8 9 10 SOLDAN SAÐA— 1. Baðnaz.- Övme. 2. Ýnsanlarýn yaþayabilmek için üretme, ürettiklerini bölüþme biçimlerinin ve bu faaliyetlerden doðan iliþkilerin bütünü, iktisat.- Kakým. 3. Kur'ân'ýn ilk suresi.- Amerikan tohumundan yurdumuzda üretilen bir pamuk türü. 4. Erbiyumun simgesi.-Türlü eðlence ve oyun kuruluþlarý bulunan alan. 5. Bir bilim, sanat, meslek dalýyla veya bir konu ile ilgili özel ve belirli bir kavramý karþýlayan kelime.- Kenarlarý ve açýlarý birbirine eþit olan dörtgen, dördül. 6. Atmak fiilini gerçekleþtiren.m² deðerinde yüzey ölçü birimi.-Yemek yedirmek. 7. Doðum iþini yaptýran kadýn.-Nisanýn sessizleri. 8. Yýkýlmýþ veya yýkýlmaya yüz tutmuþ yapý, yýký.Baba. 9. Ýranlýlardan peygamber efendimeze iman eden ilk vali.- Ýnsan öldüren kimse, cani. 10. Denetleme.-Birden sonra gelen sayýnýn adý. YUKARIDAN AÞAÐIBÝR ÖNCEKÝ BULMACANIN CEVABI YA— 1. Rize yöresinde 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 kelebeðe verilen ad. 2. Akar.- Yerde, zamanda veya 1 R E H A V E T E M A Y A söz zincirinde en yakýn o2 E D E B Ý T E S A S A T laný gösteren bir söz. 3. Bir 3 V E R E S Ý Y E S E R A þeyi hatýrlamak için yazý4 A V A T A L Ý C E N A P lan kýsa yazý.- Radyum ele5 N A N E L A P Ý N A Z A mentinin simgesi.- Dü6 Ý T A A A N E Y E K E L þüncesizce ve hesapsýzca 7 T E Ý K A E E E S E K A harcamak, bol bol harca8 N E D A M E T N M A R S yýp tüketmek” anlamlarýn9 A S A B Ý Y E A E Þ E K daki bir deyimde geçen bir söz: 4. Benzenden tü- 10 K A M E R A M A N Ü M A reyen bir amin.- Üye. 5. Bitkilerde döllenme sonunda yumurtacýktan oluþan ve yeni bir bitki oluþmasýný saðlayan tane.-misvak aðacý. 6. Ýnanç.- Kastamonu iline baðlý ilçelerden biri. 7. Anlam bakýmýndan birbirleriyle ilgili cümleleri birbirine baðlayan bir söz.- sýcak ve nemli yerlerde yaþayan, kývrýk ve kalkýk kuyruðunda zehirli iðnesi olan bir tür böcek. 8. Konyada bir barajýmýz.- Büyük, yetiþkin, yaþlý. 9. Genellikle þeker hastalarýnýn þeker yerine kullandýðý, maden kömürü katranýndan elde edilen, beyaz, tatlandýrýcý bir madde. 10. Kölelik, tutsaklýk.- Gelecek. 11. Alýk kelimesinin sessizleri.Ýlk Çaðdaki uygarlýklarla, özellikle eski Yunan ve Roma uygarlýklarý ile ilgili olan, antika. 12. Elin parmak dipleriyle bilek arasýndaki iç bölümü.- Benzeri, örneði.
Page 1
EKONOMÝ
Y
21 HAZÝRAN 2011 SALI
Hane halkýnýn borcu arttý Krediler bir yýlda yüzde 35 büyüdü
BANKACILIK Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK), hanehalký borçluluðunun hýzlý bir artýþ gösterdiðine dikkat çekerek, konut ve taþýt kredisi dýþýnda tüketici kredisi kullanacaklarýn daha temkinli olmasý gerektiðini iþaret etti. BDDK, hafta sonu Resmi Gazete’de yayýmlanan, konut ve taþýt dýþýnda tüketici kredilerindeki karþýlýk oranlarýný artýrmasýnýn ar-
dýndan yaptýðý açýklamada, ihtiyaç ve diðer tüketici kredilerinin geliþiminin banka gruplarý bazýnda incelendiðinde bahse konu artýþýn büyük bir kýsmýnýn kamu bankalarý ile yerli özel bankalardan kaynaklandýðýnýn ortaya çýktýðýný belirtti. Açýklamada, “Söz konusu banka gruplarý için “Nisan 2010 – Nisan 2011 dönemine iliþkin büyüme oranlarý sýrasýyla yüzde 54
ve yüzde 49 olarak gerçekleþti. Bu geliþmeler hem konut ve taþýt kredisi dýþýnda tüketici kredisi kullanacaklarýn daha temkinli olmalarýný hem de belirtilen nitelikte kredi kullandýrým tercihinde bulunan bankalarýn bahse konu kullandýrýmlarda daha ihtiyatlý hareket etmelerini saðlayacak uygulamalar geliþtirilmesi gereðine iþaret etmektedir” denildi.
BDDK’NIN haftalýk verilerine göre, bankacýlýk sektöründe 2010 sonunda 535.3 milyar lira TL olan krediler 10 Haziran’da yüzde 13.7 artýþla 608.76 milyar liraya yükselirken, sektörde yýllýk kredi büyümesi ise yüzde 35.1 oldu. Kredi büyümesinde haftalýk bazda küçük çaplý bir düþüþ ya þan ma sý na kar þý lýk, yýl lýk yüzde 35.1’lik büyüme hâlâ ekonomi yönetiminin yýl sonu için hedeflediði yüzde 25’lik kredi büyümesinin oldukça uzaðýnda görünüyor. Verilere göre sektörde tüketici kredileri 10 Haziran itibariyle yýl baþýna göre yüzde 18.3, yýllýk bazda ise yüzde 42.9 artýþla 152.7 milyar liraya yüksel-
için uzun süre önce çalýþmalara baþladýklarýný ifade etti. Geçen sene temmuz ayýndan ise Posco ile görüþmelerin baþladýðý ný di le ge ti ren Ay dýn, ya pý lan müzakereler sonucu Posco, Kibar Holding ve Daewoo International’ýn 6 Ocak 2011 tarihinde Ýzmit’te yas sý pas lan maz çe lik had de le me te si si kur ma konusunda or taklýk anlaþmasý imzaladýðýný dile getirdi. Ýzmit’te ki A sým Kibar Organize Sa na yi Böl ge si’nde ilk a þa ma da 200 bin ton kapasiteli paslanmaz çelik soðuk haddeleme tesisi kurulacaðýný ifade eden Aydýn, tesiste kullanýlacak hammaddenin tamamýnýn ise Güney Kore’den getirileceðini vurguladý. Aydýn, ‘’21 ayda tamamlanacak olan tesisin maliyeti 350 milyon dolar olacak. 2013 yýlýnýn Nisan ayýnda Türkiye’nin ilk paslanmaz çelik haddele me te si si dev re ye gir miþ o la cak.” dedi. Seul/aa
TEMSÝLCÝLER TOPLANTISINA DÂVET
Gündem: Ramazan ayýnda gazetemizle verilecek olan hediye Kur'ân kampanyasý Yer: Yeni Asya Merkez Binasý/Güneþli Tarih: 2 Temmuz 2011 Cumartesi Saat: 09:30 Program 08:30-09:30 Kahvaltý 09:30-14:00 Toplantý 15:00-17:00 Boðaz Gezisi Not: Tüm il ve ilçe gazete temsilcilerinin katýlýmýný bekliyoruz.
Y
DOLAR
EURO
ALTIN
DÜN 1,6110 ÖNCEKÝ GÜN 1,6000
DÜN 2,2930 ÖNCEKÝ GÜN 2,2810
DÜN 79,70 ÖNCEKÝ GÜN 78,70
C. ALTINI DÜN 536,82 ÖNCEKÝ GÜN 530,00
HABERLER
di. Konut kredileri geçen yýl sonuna göre yüzde 14.6, yýllýk bazda ise yüzde 36 artarak 69.7 milyar liraya, taþýt kredileri de 2010 sonuna göre yüzde 13, yýlda ise yüzde 46.8 artarak 6.4 milyar liraya yükseldi. Ýhtiyaç kredileri ise 10 Haziran itibariyle 57.65 milyar lira oldu. Ekonomiyi soðutma ve cari açýðý düþürme önlemleri kapsamýnda BDDK son olarak, tüketici kredilerinin genel kredilere oraný yüzde 20’nin üzerinde olan bankalar için karþýlýk oranýný yüzde 1’den yüzde 4’e yükseltirken, bankalarýn sermaye yeterliliðinin ölçülmesine ve deðerlendirilmesine iliþkin yönetmelikte deðiþikliðe gitti. Ankara/aa
‘4 milyar dolarlýk’ ithalatý engelleyecek yatýrým KOCAELÝ’DE kurulacak yassý paslanmaz çelik haddeleme tesisinin 2013’te faaliyete geçmesiyle birlikte her yýl yurtdýþýndan ithal edilen yaklaþýk 10 milyar dolarlýk paslanmaz çeliðin ilk etapta yüzde 40’ýnýn burada üretilmeye baþlanacaðý bildirildi. Güney Kore merkezli Pohang Iron and Steel Company (POS CO), Ki bar Holding ve Daewoo International’ýn Ýzmit’te ki A sým Kibar Organize Sa na yi Böl ge sin de yas sý paslanmaz çelik üretim tesisi kurma çalýþmalarý devam ediyor. Kibar Holding Proje Yönetici Mehmet Aydýn, Güney Kore’nin baþkenti Seul’de yaptýðý açýklamada, Türkiye’de sadece geçen yýl 326 bin ton paslanmaz çelik tüketildiðini ve bunun tamamýnýn yurt dýþýndan ithal edildiðini söyledi. Þu anda Türkiye’de yassý paslanmaz çelik üretim tesisi bulunmadýðýna dikkat çeken Aydýn, Kibar Holding’in söz konusu tesisi kurmak
SERBEST PÝYASA
HANEHALKI BORÇLULUÐUNUN ARTTIÐINI VURGULAYAN BDDK, TÜKETÝCÝ KREDÝLERÝNÝN 10 HAZÝRAN ÝTÝBARÝYLE YIL BAÞINA GÖRE, YÜZDE 18.3, YILLIK BAZDA ÝSE YÜZDE 42.9 ARTIÞLA 152.7 MÝLYAR LÝRAYA YÜKSELDÝÐÝNÝ AÇIKLADI.
11
2:48 PM
6/20/2011
11:11.qxd
King Paolo Yönetim Kurulu Baþkaný Hüseyin Turan
Kýng Pa o lo, Pup pi es’in distribütörü oldu
KÝNG Paolo, dünyaca ünlü ayakkabý markasý Hush Puppies’in bölgesel distribütörü oldu. King Paolo, Türkiye’nin yaný sýra Azerbaycan, Gürcistan, Ermenistan, Moldova, Kazakistan, Kýrgýzistan, Türkmenistan, Özbekistan ve Kuzey Kýbrýs Türk Cumhuriyeti’nin de distribütörü konumuna geçti. Anlaþma ile yýlda 19 milyon çift ayakkabý üreten Hush Puppies’in Türkiye’ye sunacaðý ayakkabýlarýn yüzde 50’sini King Paolo üretecek. Öte yandan markanýn ürünleri yalnýzca King Paolo Shop ve bayilerinde satýlacak. Konuyla ilgili açýklama yapan King Paolo Yönetim Kurulu Baþkaný Hüseyin Turan, “Hush Puppies’in Türkiye’de satacaðý ayakkabýlarýn yüzde 50’sini artýk biz üreteceðiz. Üretim ve satýþ aðýmýzýn artýþýna paralel olarak, istihdam imkânlarýmýz da artacak” þeklinde konuþtu. Ýlk 3 yýl içerisinde 55 bin çift ayakkabý rakamýný aþacak boyutta satýþ yapmayý hedefleyen King Paolo, Ocak 2012 tarihinden itibaren Hush Puppies in ürünlerini Türkiye’de satýþa sunacak. Kadýn, erkek, çocuk ve ak sesuar olmak üzere tüm ürün çeþitlerini tüketiciyle buluþturacak. Ýstanbul/Yeni Asya
Yunanistan’a destek için kemer sýkma þartý
Verimlilik yüzde 7,4 arttý TÜRKÝYE Ýþveren Sendikalarý Konfederasyonu (TÝSK), verimliliðin 2011 yýlý ilk çeyreðinde, bir önceki yýlýn ayný dönemine göre yüzde 7,4 arttýðýný bildirdi. TÝSK’ten yapýlan yazýlý açýklamada, TÜÝK’in açýkladýðý 2011’in ilk çeyreðine ait imalat sanayi üretim ve istihdam verilerinden yapýlan hesaplara göre Ocak, Þubat ve Mart aylarýný kapsayan ilk çeyrekte bir önceki yýlýn ayný dönemine kýyasla üretimin yüzde 14,7, istihdamýn da yüzde 6,8 artýðý ifade edildi. Ýlk çeyrekte verimliliðin (iþçi baþýna üretim) bir önceki yýlýn ayný dönemine göre yüzde
7,4 arttýðý belirtilen açýklamada, bir önceki döneme (2010’un 4’üncü çeyreðine) göre ise, üretim artýþýndaki nispi yavaþlama nedeniyle üretimin yüzde 7,5 oranýnda, verimliliðin de yüzde 7,9 oranýnda gerilediði, istihdamýn ise yüzde 0,5 yükseldiði belirtildi. Ýlk çeyrekte oluþan olumlu tablo sonucu, istihdam ve verimliliðin, yýllýk üretim artýþýný yarý yarýya paylaþmýþ olduðu ifade edilen açýklamada, imalat sanayisindeki olumlu durumun ilk çeyreðe ait GSYH’nýn da yüksek bir artýþla gerçekleþmesini saðlayacaðý düþünüldüðü bildirildi. Ankara/aa
T. C. ÞÝRVAN ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN ÝLAN DOSYA NO :2011/110 Enerji Piyasasý Düzenleme Kurulunca Alkumru Barajý ve HES üretim tesisi yapýmý amacýyla Siirt ili Þirvan Ýlçesi Pirinçli Köyü 108 Ada 10 Parsel sayýlý taþýnmaz hakkýnda kamulaþtýrma karan alýndýðý, kamulastýnlacak alanýn 1482,4 m2 olduðu, 2942 sayýlý yasanýn 27. maddesi uyarýnca taþýnmaz malýn kamulaþtýrma bedelinin mahkemece tespit olunarak acele kamulaþtýrma karan alýndýðý, taþýnmazýn idare tarafýndan 2942 sayýlý yasanýn 11. ve 12. maddeleri uyarýnca kýymet takdirinin yapýldýðý ve 8. maddesi uyarýnca pazarlýkla satýn alma için davalýlar Ýzzettin DENÝZ ve Abdullah DENIZ'in davet edildikleri ancak uzlaþmanýn saðlanamadýðý, bu nedenle kamulaþtýrma bedelinin tespiti ile kamulastýnlacak yerin hazine adýna tescili için mahkememizde dava açýlmýþtýr. Kamulaþtýrma kanunu 10. maddesi uyarýnca kamuoyuna ilanen duyrulur. www.bik.gov.tr B: 39920
EURO Grubu Baþkaný Jean-Claude Juncker, Yunanistan’ýn, 28 milyar avroluk yeni harcama kesintilerini ve ekonomik reformlarý bu ayýn sonunda meclisten geçirmeyi baþarmasý durumunda, 110 milyar avroluk yardým paketinin 12 milyar euroluk dilimini Temmuz baþýnda alacaðýný söyledi. Juncker, yaptýðý açýklamada, Yunanistan’ýn harcama kesintilerine iliþkin parlamentoda yapacaðý oylamayý beklemeleri gerektiðini ifade etti. Parlamentonun yeni önlemleri desteklemesi durumunda, Yunanistan’ýn ikinci kurtarma paketini alacaðýndan emin olduðunu belirten Juncker, bu paketin de Yunanistan’ý gelecek yýllarda su üstünde tutacaðýný kaydetti. Yunanistan Baþbakaný Yorgo Papandreou ise önceki gün ülkesinin ilki büyüklüðünde, benzer yeni bir kurtarma için görüþmeler yürüttüðünü ifade etti. Lüksemburg/aa
TEBRÝK Muhterem kardeþimiz
Mustafa Canpolat'ýn oðlu
Ali Canpolat ile Elif hanýmefendinin izdivaçlarýný tebrik eder, genç çifte ömür boyu mutluluklar dileriz.
Çorum Yeni Asya Okuyucularý
T. C. ÞÝRVAN ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN ÝLAN DOSYA NO .2011/139 Enerji Piyasasý Düzenleme Kurulunca Alkumru Barajý ve HES üretim tesisi yapýmý amacýyla Siirt ili, Þirvan Ýlçesi, Kapýlý Köyü, 104 Ada, 53 Parsel sayýlý taþýnmaz hakkýnda kamulaþtýrma karan alýndýðý, kamulaþtýrýlacak alanýn 2481,88 m2 olduðu, 2942 sayýlý yasanýn 27. maddesi uyarýnca taþýnmaz malýn kamulaþtýrma bedelinin mahkemece tespit olunarak acele kamulaþtýrma kararý alýndýðý, taþýnmazýn idare tarafýndan 2942 sayýlý yasanýn 11. ve 12. maddeleri uyannca kýymet takdirinin yapýldýðý ve 8. maddesi uyarýnca pazarlýkla satýn alma için davalý Halit YARAR'ýn davet edildiði ancak uzlaþmanýn saðlanamadýðý, bu nedenle kamulaþtýrma bedelinin tespiti ile kamulaþtýrýlacak yerin hazine adýna tescili için mahkememizde dava açýlmýþtýr. Kamulaþtýrma kanunu 10. maddesi uyarýnca kamuoyuna ilanen duyrulur. www.bik.gov.tr B: 39954
T. C. ÞÝRVAN ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN ÝLAN T. C. ÜMRANÝYE 2. AÝLE MAHKEMESÝ ÝLAN METNÝ ESAS NO : 2008/118 Esas. Davacý Melek Demir tarafýndan davalý Ertan Demir aleyhine açýlan boþanma davasýnýn 09/03/2011 tarihli duruþmada verilen ara karar gereðince; Zonguldak ili, Çaycuma ilçesi, Karaevliçavuþ, nüfusuna kayýtlý olan, Ahmet ve Esme'den olma, Çaycuma 15.04.1973 doðumlu, 67648203118 T.C. Nolu ERTAN DE MÝR'e Necip Fazýl Mah. Ata Sk. No: 12 Ýç Kapý No: 8 Ümraniye/ÝSTANBUL adresine duruþma günü teblið edilememiþ, davalýnýn adresi zabýtaca tespit edilemediðinden, duruþma gününün davalý ERTAN DEMÝR'e 7201 sayýlý T.K. nun 28. ve 29. maddeleri uya rýnca ilanen tebliðine, ilanýn gazetede yayýnlanmasýndan itibaren 15 gün sonra duruþma gününün davalýya teblið edilmiþ sayýlmasýna, duruþma tarihi olan 06/07/2011 günü saat 11:20'de davalý ERTAN DEMÝR'in hazýr bulunmasý veya kendisini bir vekille temsil ettirmesi, aksi takdirde yokluðunda duruþma yapýlýp karar verileceði hususu ilanen teblið olunur. 13/06/2011 www.bik.gov.tr B: 40846
T. C. ÞÝRVAN ASLÝYE HUKUK MAHKEMESÝNDEN ÝLAN DOSYA NO :2011/160 Enerji Piyasasý Düzenleme Kurulunca Alkumru Barajý ve HES üretim tesisi yapýmý amacýyla Siirt ili, Þirvan Ýlçesi, Taþlý Köyü, 245 Ada, 51 Parsel sayýlý taþýnmaz hakkýnda kamulaþtýrma karan alýndýðý, kamulaþtýrýlacak alanýn 236,51 m2 olduðu, 2942 sayýlý yasanýn 27. maddesi uyarýnca taþýnmaz malýn kamulaþtýrma bedelinin mahkemece tespit olunarak acele kamulaþtýrma kararý alýndýðý, taþýnmazýn idare tarafýndan 2942 sayýlý yasanýn 11. ve 12. maddeleri uyannca kýymet takdirinin yapýldýðý ve 8. maddesi uyarýnca pazarlýkla satýn alma için davalý Ýzzetin DENERÝ'nin davet edildiði ancak uzlaþmanýn saðlanamadýðý, bu nedenle kamulaþtýrma bedelinin tespiti ile kamulaþtýrýlacak yerin hazine adýna tescili için mahkememizde dava açýlmýþtýr. Kamulaþtýrma kanunu 10. maddesi uyarýnca kamuoyuna ilanen duyrulur. www.bik.gov.tr B: 39984
DOSYA NO :2011/127 Enerji Piyasasý Düzenleme Kurulunca Alkumru Barajý ve HES üretim tesisi yapýmý amacýyla Siirt ili, Þirvan Ýlçesi, Pirinçli Köyü, 172 Ada, 4 Parsel sayýlý taþýnmaz hakkýnda kamulaþtýrma karan alýndýðý, kamulaþtýnlacak alanýn 1219,99 m2 olduðu, 2942 sayýlý yasanýn 27. maddesi uyarýnca taþýnmaz malýn kamulaþtýrma bedelinin mahkemece tespit olunarak acele kamulaþtýrma kararý alýndýðý, taþýnmazýn idare tarafýndan 2942 sayýlý yasanýn 11. ve 12. maddeleri uyarýnca kýymet takdirinin yapýldýðý ve 8. maddesi uyannca pazarlýkla satýn alma için davalýlar Meryem ÖKTELÝK, Mehmet Þirin ÖKTELÝK, Gülmehmet ÖKTELÝK, Yasin ÖKTELÝK, Fatma ÝÇLÝ, Ramazan ÖKTELÝK, Rendi ÖKTELÝK, Rinan ÖKTELÝK, Cuma ÖKTELÝK, Þükriye ÖKTELÝK, Hasan ÖKTELÝK, Hamdin ÖKTELÝK, Muhittin ÖKTELÝK, Abidin ÖKTELÝK, Alaattin ÖKTELÝK, Hüsamettin ÖKTELÝK, Selahattin ÖKTELÝK, Celedin ÖKTELÝK, Kerime ERCENK, Rahime ÖKTELIK'in davet edildikleri ancak uzlaþmanýn saðlanamadýðý, bu nedenle kamulaþtýrma bedelinin tespiti ile kamulaþtýnlacak yerin hazine adýna tescili için mahkememizde dava açýlmýþtýr. Kamulaþtýrma kanunu 10. maddesi uyarýnca kamuoyuna ilanen duyrulur. www.bik.gov.tr B: 39939
12
21 HAZÝRAN 2011 SALI Sayfa Sorumlusu: Muhammed Zorlu - Umut Avcý
Ýnternet oscarlarý 9. Altýn Örümcek web ödülleri sahiplerini buldu
2010 YILININ EN ÝYÝ WEB SÝTESÝ _ www.ntvmsnbc.com DORUKNET tarafýndan bu yýl dokuzuncusu düzenlenen Altýn Örümcek’te ödül töreni 15 Haziran Çarþamba akþamý yaklaþýk 3 bin 500 kiþinin katýlýmýyla Turkcell Kuruçeþme Arena’da gerçekleþtirildi. 2010 yýlýnýn En Ýyi Web Sitesi Özel Ödülü www.ntvmsnbc.com ile Doðuþ Yayýn Grubu’nun oldu. Ntvmsnbc Genel Yayýn Yönetmeni Ahmet Yeþiltepe ödülü DorukNet Genel Müdürü Gökhan Erkman’dan aldý. En Ýyi Eriþilebilir Web Sitesi Özel Ödülü’nü www.garanti.com.tr ile Garanti Bankasý kazandý. Ödül töreninde ayrýca 17 web tasarým ajansý ve interaktif ajans “Ajans Baþarý Ödülü” aldý. Ahmet Yeþiltepe 2010 yýlýnýn en büyük ve en prestijli ödülünü almaktan dolayý büyük mutluluk duyduklarýný, ödülü tüm çalýþma arkadaþlarý adýna aldýðýný söyledi. Yeþiltepe çok çalýþtýklarýný ve çok iyi bir haber sitesi ortaya çýkardýklarý için kývançlý olduklarýný sözlerine ekledi. Türkiye’nin ilk ve tek baðýmsýz web ödülleri organizasyonu 9. Altýn Örümcek Web Ödülleri’nde toplam 35 kategoride ödüller daðýtýldý. 2010 yýlýnýn en iyi web siteleri ve internet teknolojileri alanýndaki projeleri ödüllendirildi. Törende Türk Hava Yollarý www.turkishairlines.com web sitesi ile En Ýyi Kurumsal Web Sitesi kategorisinde ödül alýrken, Microsoft www.officeheryerde.com ile Bilgi Teknolojileri Donaným/Yazýlým kategorisinde, www.gnctrkcll.com ile Turkcell Eðlence kategorisinde, www.yapikredi.com.tr ile Yapý Kredi Bankasý Ýnternet Bankacýlýðý kategorisinde ödüle layýk görüldü. TTNET www.ttnetvitamin.com.tr ile Eðitim alanýnda ödül alýrken Biletix www.biletix.com ile E-ticaret kategorisinde ödül kazandý. 50 jüri üyesi 35 kategoride 4800’ün üzerinde baþvuru deðerlendirdi 9. Altýn Örümcek Web Ödülleri’nde 4800’ün üzerinde baþvuru deðerlendirmeye alýndý. 50 kiþiden oluþan ve biliþim, medya ve iþ dünyasýnýn önde gelen isimlerinin yer aldýðý jüri üyeleri ön eleme, grup elemeleri ve final deðerlendirmeleri olmak üzere üç aþamalý eleme sürecini gerçekleþtirdiler. Baþvurular toplam beþ deðerlendirme kriteri baz alýnarak deðerlendirildi. Bu kriterler; tasarým, içerik, özellik/iþlev-
sellik, kullanýlabilirlik, standart uygunluðu ve çapraz tarayýcý uygunluðu olarak belirlendi. Altýn Örümcek Türkiye’nin en prestijli ödüllerinden biri DorukNet Genel Müdürü Gökhan Erkman törende yaptýðý konuþmada dokuz yýldýr ara vermeden Altýn Örümcek Web Ödülleri’ni düzenle diklerini ve Altýn Örümcek yarýþmasýnýn Türkiye’nin en prestijli ödüllerinden biri haline geldiðini söyledi. Erkman, Türkiye’de web ve internet teknolojilerini kullanarak gerçekleþtirilen baþarýlý projelerin tanýtýlmasý, bu alanda yapýlacak yatýrýmlarýn özendirilmesi konusunda en önemli platform olan Altýn Örümcek Web Ödülleri’nin çok büyük bir organizasyon olduðunun altýný çizerek özellikle jüri üyelerine, sponsorlara ve organizasyonun gerçekleþmesinde emeði geçenlere teþekkür etti. DorukNet Pazarlama Müdürü Aslý Cem Avcýlar, yarýþmaya olan katýlýmýn internet sektörünün Türkiye’de ulaþtýðý boyutun bir aynasý olduðuna dikkat çekti. Altýn Örümcek kapsamýnda jüri üyelerinin deðerlendirmeleri yaný sýra Halk Oylamasý uygulamasý ile yarýþmaya çok geniþ kitlelerin de katkýda bulunmasý saðlandýðýný sözlerine ekledi. Aslý Cem Avcýlar, Halk Oylamasý ile internet kullanýcýlarýnýn da organizasyona katýlýmýnýn teþvik edildiðini ve beðenilerini duyurabilecekleri bir platform oluþturulduðunu söyledi. Bu sene Halk oylamasýnda 20 bin oy ile rekor kýrýldýðýný söyledi. 9. Altýn Örümcek Web Ödülleri’nin sponsorlarý arasýnda Sabah Gazetesi basýn ana sponsoru, Macline, Newtech, Telepati Telekom ve Tele.com.tr basýn sponsorlarý, Btnet.com.tr ve Kurumsalhaberler.com online medya sponsorlarý olarak yer aldýlar. Ödül gecesi organizasyon BKM, canlý yayýn sponsoru MedyaNova, radyo sponsoru Pal FM olurken, Botego, Figaro Concept, Özlem Kristal, Sevenice, Technotoday ve Visions destekleyenler, Ýmalathane ise web sponsoru arasýnda bulunuyor. 9. Altýn Örümcek Web Ödülleri ile ilgili tüm detaylara www.altinorumcek.com web sitesinden ulaþabilirsiniz.
BÝLÝÞÝM - TEKNOLOJÝ
bilisim@yeniasya.com.tr
Kablosuz internet aðlarýna dikkat! KART Koruma ve Kimlik Koruma Planý ürünleri ile Avrupa, Kuzey Amerika ve Asya genelindeki 16 ülkede 11 milyon kiþinin hayatýný kolaylaþtýran Ýngiltere merkezli CPP, ev ve iþyerlerindeki kablosuz internet aðlarýyla ilgili bir araþtýrma yaptý. Araþtýrma, hackerlarýn Türkiye’de de her geçen gün yaygýnlaþan kablosuz internet aðlarýnýn þifrelerini 5 saniyeden kýsa bir sürede kýrdýðýný ortaya çýkardý. Türkiye’de “Kart Koruma Planý” ile tanýnan Ýngiltere merkezli CPP, ikinci el cep telefonlarýnýn ardýndan önemli bir araþtýrmayý da kablosuz internet aðlarý konusunda yaptý. Ýngiltere’de 6 þehirde 40 bin internet aðý üzerinde yapýlan araþtýrma, Türkiye’de de hýzla yayýlan kablosuz internet aðlarýnýn hackerlara karþý büyük risk altýnda olduðunu ortaya koydu. Ýngiltere’deki 6 þehirde CPP adýna yasal olarak hacker denemesi yapan araþtýrmacýlar, 40 bin internet aðýndan 20 bininin þifre ve güvenlik parolasý olmadýðýný da tespit etti.
Bir saatte 350’den fazla þifre ve parola çalýnabiliyor ARAÞTIRMA sonuçlarýna göre hackerlarýn kablosuz internet aðlarýnýn neredeyse yarýsýnýn þifresini 5 saniyeden daha kýsa bir sürede kýrdýðýný gösterdiðini hatýrlatan CPP Kimlik Hýrsýzlýðý Uzmaný Michael Lynch, “Bu araþtýrmadan Ýngiltere’deki kiþisel internet aðlarýnýn yaklaþýk dörtte birinin þifresiz olduðu da ortaya çýktý. Buna karþýn Ýngilizlerin % 82’si kiþisel internet baðlantýlarýnýn güvenli olduðunu düþünüyor. Ancak yaptýðýmýz araþtýrmada hackerlarýn güvenlik þifrelerini ve korumalý güvenlik aðlarýnýn parolalarýný bile saniyeler içerisinde kýrdýklarýný gördük. Hackerlar, þehir merkezlerindeki cafe, restoran ve alýþveriþ merkezlerinin internet aðlarýna baðlanarak 1 saat içerisinde 350’den fazla þifre ve parolayý çalabiliyor” diye konuþtu.
Kendi kablosuz
Lenovo hýz sýnýrýný aþtý. 10 saniyenin altýnda açýldý! TEKNOLOJÝNÝN en hýzlýsý Lenovo, zamanýndan ödün vermeyenlerin imdadýna yetiþti! Açma ve kapama sürelerini, 10 saniyenin altýna indiren Lenovo, bilgisayar karþýsýnda sabýrsýzlanan kullanýcýlarý için Microsoft iþ birliði ile Enhanced Experience 2.0 teknolojisini geliþtirdi. Lenovo, Enhanced Experience 2.0 teknolojisi ile sadece en yüksek hýzý deðil, en iyi ses özellikleriyle müzik dinleme, HD grafik destekli yüksek görüntü kalitesi ile videolarý izleme ve oynatma gibi ultra geliþmiþ multimedya donatýlarýný da teknoloji dünyasýna kazandýrdý. Yeni nesil Windows® 7 Lenovo Enhanced Experience 2.0 teknolojisi, ThinkPad bilgisayarlarý, iþ kullanýmý; IdeaPad bilgisayarlarý ise daha keyifli bir multimedya deneyimi için mükemmelleþtiriyor. Enhanced Experience 2.0’da kullanýlan RapidBoot teknolojisi ile üretilen Lenovo bilgisayarlar, normal bir Windows 7 uygulamalý bilgisayardan 20 saniye daha kýsa sürede açýlabiliyor ve %28 oranýnda daha hýzlý kapatma sürelerini mümkün kýlýyor. Eðer, daha hýzlý olsun diyenlerdenseniz, Lenovo’da yine çareler tükenmiyor, isteðe baðlý
RapidDrive SSD Teknolojisi ile daha hýzlý, mükemmelleþtirilmiþ Rapid Drive SSD yapýlandýrmasýyla bilgisayarýnýzý 9,5 saniye kadar çok az bir sürede baþlatmanýzý ve uygulamalarýnýzý 2 kat daha hýzlý açmanýza olanak saðlýyor.. Enhanced Experience 2.0’lý ThinkPad bilgisayarlar, bilgi gizliliðine önem veren kullanýcýlarý için de ileri teknik özellikler ile donatýldý. Donaným sifre yöneticisinin yanýsýra, tek dokunuþla sistemi ve oturumu açmak için kullanýlabilen yerleþik parmak izi okuyucusu, enformasyon hýrsýzlýklarýný engellemek amacýyla giriþ ve çýkýþ baðlantý noktalarýnýn hepsini devre dýþý býrakmanýn kolay yolu “BIOS Baðlantý Noktalarý Kilidi” bunlardan sadece bir kaçý. Ayrýca, Lenovo, CPU’dan þifreleme zorunluluðunu ortadan kaldýrýrken veriyi koruyan “Kendiliðinden Þifreleme Sürücüsü” gibi üstün özellikleri sayesinde yüksek güvenlik donatýlarýný tek bir bilgisayarda bir araya getiriyor. Lenovo ayný zamanda arkadaþlarýnýzla yaptýðýnýz görüntülü bir sohbet sýrasýnda, yazý yazdýðýný anýnda farkedip tuþ sesini kýsan ince teknolojileri de ihmal etmiyor.
internet aðýnýzý kullanýn! TÜRKÝYE'DE de akýllý cep telefonlarýn ve kablosuz internet aðý kullanýcý sayýsýnýn her geçen gün arttýðýný ve kimlik hýrsýzlarýnýn kullanýcý kodlarýný ve þifrelerini kýrarak kiþisel bilgilere ulaþmasýnýn kolaylaþtýðýný vurgulayan CPP Türkiye Ülke Müdürü Recep Duray , “Araþtýrmalarýmýz ev ve kamu alanlarýndaki kablosuz internet baðlantýlarýnda kullanýcýlarýn kiþisel bilgilerinin hackerlar tarafýndan kolayca ele geçirildiðini gösteriyor. Bu nedenle CPP olarak kiþilerin e-mail, dosya indirme, sosyal network siteleri ya da diðer internet iþlemleri uygulamalarýný kendi þifreli aðlarý üzerinden yapmalarýný öneriyoruz” dedi.
Hackerlarýn iþi kolaylaþýyor… ARAÞTIRMAYI yapan CryptoCard Þirketi’nin üst düzey yöneticilerinden Jason Hart ise þunlarý söyledi: “Ýnsanlar, bu tip internet suçlarýnýn ve hacker müdahalelerinin büyük suç örgütleri ve çeteler tarafýndan organize edildiðini düþünüyor. Halbuki bir hacker bunu çok basit iþlemlerle yapabiliyor. Hedeflerindeki kiþilere ulaþmalarý için ihtiyaç duyduklarý þeyler sadece bir dizüstü bilgisayar ve yazýlým programý. Sayýlarý her geçen gün artan kablosuz internet aðlarý ve akýllý telefonlar da hackerlarýn iþlerini kolaylaþtýrýyor. Maðdurlar genellikle kullanýcý adý, sosyal að, e-posta ve finansal þifrelerini çaldýrýyorlar.’’
CPP Hakkýnda kýsa bilgi:
bilisim@yeniasya.com.tr om umut.avci@windowslive.c i.de urs dn sai u@ orl edz muhamm
Y
Dünya genelinde 30 yýlý aþkýn süredir, 2000’den fazla çalýþanýyla faaliyet gösteren CPP, Avrupa, Kuzey Amerika ve Asya genelinde toplam 16 ülkede 7 gün 24 saat kesintisiz olarak, 10 milyonun üzerinde müþteriye hizmet veriyor. Türkiye’deki faaliyetlerini 2007 yýlýndan beri sürdüren CPP, güçlü bir bilgi birikimi ve deneyim ile insanlara modern yaþamýn karmaþýk yönleriyle baþa çýkmada yardýmcý oluyor. Küçük sorunlarý çözmek suretiyle, büyük sorunlarýn geliþmesini önlemeye yardýmcý olan yaþamsal destek pazarýnda faaliyet gösteren CPP, 2010 yýlý þubat ayýndan itibaren Londra Borsasý’nda iþlem görmeye baþladý.
KM PLAYER de kendi içerisinde codec bileþenlerini baKMPLAYER birçok video formatýna destek rýndýrmasý ile gerçekten de beðenimizi kaveren (VCD, DVD, AVI, MPEG-1/2/4, zandý. FLV, Google Video, 3GP, WMV, RealMedia ve QuickTime), altyazý ve MKV gibi çok uç noktalarda screenshot alabilme özellikleri de buyer alan video formatlarýna bilunan ücretsiz komple bir viNITIMI A T M A R le destek vermesi, ücretsiz oldeo oynatýcýsý. TamamlanmaG PRO masý ve içerdiði özelliklerin geniþmýþ dosyalarý, internet üzerinliði ile her bilgisayarda olmasý gereken progden anlýk yayýnlarý(streaming) ramlar arasýndadýr. da desteklemesi, bunun yanýnda hem bilgiLink: http://kmplayer.en.softonic.com/ sayarda yüklü codecleri kullanabilmesi hem
DÝZÝ
21 HAZÝRAN 2011 SALI
13
John Davenport’un Kur’ân’dan ve Hz. Muhammed’den özür dilemesi ve Bediüzzaman VOLTAÝRE'ÝN VE MARTÝN LUTHER'ÝN DEVAM ETTÝRDÝÐÝ MÜSLÜMANLIK DÜÞMANLIÐINI ÝLK DEFA LORD JOHN DAVENPORT YIKMIÞ; MÜSLÜMANLIK VE PEYGAMBERLERÝ ÜZERÝNE ÝYÝ DÜÞÜNCELERLE DOLU BÝR ESER ORTAYA KOYMUÞTUR. BU ESER, HIRÝSTÝYAN ÂLEMÝNDE BÜYÜK AKÝSLER YAPMIÞ VE HIRÝSTÝYAN DÝN ADAMLARINCA NÜSHALARI TOPLATILIP YAKTIRILMIÞTIR.
Rotterdam Ýslam Üniversitesi Rektörü
-1-
‘‘
1950 sonrasý günümüze dek olan dönem, kanaatimizce oryantalistik çalýþmalarda nisbeten farklý bir bakýþ açýsýnýn hakim olduðu devredir. Ne var ki bu dönemde de, “silâhsýz haçlý savaþlarý” diye isimlendirdiðimiz oryantalizmden beslenen Batýlý paradigmalarýn özünde bir deðiþim olmamýþtýr. Ancak önceki dönemlerdekinin aksine bilimsel kýlýfý güçlendirilmiþ, profesyonelleþmiþ, iyi kurumsallaþmýþ ve branþlaþmýþtýr. Dolayýsýyla yüzeysel bilgilerle fark edilmeyecek bir nitelik kazanmýþtýr.
LORD JOHN DAVENPORT, doðu bilimleri ile uðraþan ve on dokuzuncu yüzyýlýn sonunda yaþamýþ olan bir Ýngiliz bilim adamýdýr. 28 Nisan 1832 tarihinde Ýngiltere’de dünyaya gelmiþ ve 1871 yýlýndan önce de vefat eylemiþtir.
Müsteþrikler[1] ryantalistleri[2] “modern haçlý savaþçýlarý” veya belki biraz provokatif bir isimlendirmeyle “silâhsýz haçlýlar” olarak niteleyebiliriz. Bu bir anlamda haçlý savaþlarýnýn bir zihniyet ve ruh dünyasý olarak oryantalist faaliyetlere yansýmalarý, yani XVIII. yüzyýl ile XX. yüzyýl sonlarýna kadarki dönemdeki sonuçlarý konusunda ilmî bir mesai olacaktýr. Batý’daki Ýslâm ile alâkalý bu geliþmeleri aþaðýdaki þekilde merhalelere ayýrmak mümkündür: 1. Haçlý Savaþlarý Ýle Baþlayýp 17. Yüzyýl’a Kadar Olan Dönem: Oryantalizmin baþlangýcýný oldukça eskilere götürmek mümkündür. Bu meyanda oryantalizm, 1312 “Viyana Konsili” kararýyla baþlayan bir süreç olarak kabul edilebilir veya daha da geriye gidilirse “Haçlý Savaþlarý” yýllarýna hatta biraz daha öncesine Ýslâmýn baþlangýcý yýllarýna gidebilir. Bu anlamda oryantalizmin, 700 yýllýk—veya 1300 yýllýk—bir tarihe sahip olduðunu söylemek gerekir. Ýslâmýn zuhuru yýllarýndan itibaren Ýslâma, Kur’ân’a, Hz. Peygamber’e ve Müslümanlarýn aleyhine olarak dile getirilmiþ söylemleri ve çalýþmalarý aslýnda haçlý savaþlarýnýn tarihî-fikrî arkaplaný veya birer “silahsýz haçlý savaþlarý” olarak görmek mümkündür. 2. 17. Yüzyýl Sonrasý Dönem (Oryantalistik Çalýþmalarýn Kurumsallaþmasý Dönemi): Haçlý Seferlerinin yapýldýðý yýllardan itibaren 17. ve 18. yüzyýllara kadar Batý’lý insanýn, Ýslâm hakkýnda doðru bilgiden yoksun olduðunu ve asýrlar boyu oluþturulmuþ genelde negatif bir Ýslâm, Hz. Peygamber ve Müslüman imajýna sahip olduðu aþikardýr. Bu esasen, bütün kitle iletiþim imkânlarýna raðmen günümüzde de süren köklü bir bilgisizliktir. Kurumsal ve profesyonel anlamda oryantalistik çalýþmalarýn baþlangýç yýllarý olan 1800’lü yýllarýn baþlarýna gelindiðinde Ýslâm, Kur’an, Hz. Peygamber ve Müslümanlar hakkýnda bilimsel araþtýrmalar yapýlmaya baþlanmýþtýr. 1800’lü yýllar ile 1950’li yýllara gelinene kadar Batý’da, genelde “Doðu” hakkýnda kaleme alýnan 60.000’den fazla çalýþma bulunduðu ifade edilmektedir.[3] Bu çalýþmalar daha sonra Edward Wadie Said (ö. 2003) tarafýndan “oryantalizm” adý verilen bir düþünce sistemini de doðurmuþtur. Çok azý hariç, oryantalist araþtýrmalarda yukarýda sözünü ettiðimiz tasvir ve tanýmlamalarla süslü “gizli bir haçlý zihniyeti” bilimsellik/ ilmîlik kisvesi altýnda yer almýþ ve Ýslâm ve Müslümanlar tanýmlanarak genelde “öteki” olarak vasfedilmiþtir. Bu çalýþmalarda Ýslâm, pozitivist ve antropolojik bir yoruma tabi tutularak, Batýlý deðerler ile bilim ve geliþmeye aykýrý ilan edilmiþtir. Oryantalistik araþtýrmalar, bir taraftan Batýlýlarýn Ýslâm hakkýndaki bilgilerini sürekli geniþletmekle birlikte diðer taraftan alttan alta Batýlý insanýn zihnini Ýslâm’a, Hz. Peygamber’e ve Müslümanlara karþý bilemiþtir. Dolayýsýyla aslýnda oryantalizm, Batý ile Doðu arasýnda ontolojik bir ayýrým üzerine bina edilmiþ bir bilim ve düþünce geleneði inþa etmiþtir. Diðer taraftan siyasî olarak da 18. ve 19. yüzyýllar boyunca süren uluslararasý sömürgeciliðin hizmetinde, bu sömürge düzenine ideolojik bir meþruiyyet temeli de hazýrlamýþtýr. 3. 1950 Sonrasý Dönem: 1950 sonrasý günümüze dek olan dönem, kanaatimizce oryantalistik çalýþmalarda nisbeten farklý
O
bir bakýþ açýsýnýn hakim olduðu devredir. Ne var ki bu dönemde de, yukarýda ana ekseni çizilen ve “silâhsýz haçlý savaþlarý” diye isimlendirdiðimiz oryantalizmden beslenen Batýlý paradigmalarýn özünde bir deðiþim olmamýþtýr. Ancak önceki dönemlerdekinin aksine bilimsel kýlýfý güçlendirilmiþ, profesyonelleþmiþ, iyi kurumsallaþmýþ ve branþlaþmýþtýr. Dolayýsýyla yüzeysel bilgilerle fark edilmeyecek bir nitelik kazanmýþtýr. Oryantalist bakýþýn derin izlerini, Ýslâm ve Müslümanlarla ilgili her algýlama ve deðerlendirmede görmek mümkündür. Bugün Batýlý medyatik unsurlar, Ýslâm, Hz. Peygamber ve Müslümanlar ile ilgili hem sembolik (imgeler) düzlemde, hem de Ýslâmî kültürel kavramlar düzleminde karýþýklýk yaymaya devam etmektedir. Savaþ, cihat, þiddet ve fanatizm etrafýnda daha önce Ortaçað boyunca alabildiðine iþlenen ve 18. yüzyýl sonrasý klasik oryantalistlerce de sürdürülen tasvir ve imgeler, haçlý savaþlarýnýn modern versiyonu olarak güncelleþtirilip Batýlý zihinlere, Ýslâma, Hz. Peygamber’e ve bütün Müslümanlara yönlendirilmektedir. Danimarka’da meydana gelen “Karikatür krizi” ve son olarak Papa XVI. Benedict’in Ýslâm ve Hz. Peygamber ile ilgili sözleri, esasen söylediðimizi doðrulamaktadýr. Özellikle Papa’nýn Bizans Ýmparatoru Manuel II Paleologus’un bir Müslümanla giriþtiði diyaloðu konuþmasýna taþýyarak Ýslâmýn þiddet dîni Hz. Peygamber’in de þiddeti kendine yol olarak seçen biri olduðunu ileri sürmesi, Ýslâmýn zuhuru yýllarýndan itibaren Ortaçað boyunca oluþmuþ negatif imajýn “silâhsýz haçlý savaþlarý” olarak etkisinin alabildiðine devam ettiðini göstermesi bakýmýndan dikkat çekicidir. Bugün yaygýn olarak “anti-Islamism”, “Ýslamofobi” gibi kavramlarla da ifadesini bulan bu süreçte tarihin izleri aþikârdýr. Alman kilise tarihçisi Heiko Oberman’ýn haklý olarak vurguladýðý[4] üzere, “Ýslâm karþýtlýðý (anti-Islamism)”, “Ýslamofobi” veya “Türk karþýtlýðý (anti-Turks)” gibi kavramlarla açýklanan günümüz Batý dünyasýndaki haçlý zihniyeti esasen büyük oran-
Lord John Davenport, “Hazret-i Muhammed ve Kur’ân-ý Kerim’den Özür Diliyorum” adýndaki Ýngilizce kitabý ile ünlüdur.
2- John Davenport böyle bir dönemde Kur’ân ve Hz. Muhammed’den özür dileyen bir insandýr ünyaca meþhur olan Davenport ailesindendir ve lord ünvanýný taþýmaktadýr. John Davenport, doðu bilimleri ile uðraþan ve on dokuzuncu yüzyýlýn sonunda yaþamýþ olan bir Ýngiliz bilim adamýdýr. 28 Nisan 1832 tarihinde Ýngiltere’de dünyaya gelmiþ ve 1871 yýlýndan önce de vefat eylemiþtir. Hakkýnda Avrupa ansiklopedilerinde ve biyografi kitaplarýnda ayrýntýlý bilgi bulunmamaktadýr. Zira Lord John Davenport, “Hazret-i Muhammed ve Kur’ân-ý Kerim’den Özür Diliyorum” adýndaki Ýngilizce kitabý ile ünlüdür. Bu kitab önce Londra’da, sonra birkaç kere de Hindistan’da basýlmýþ, 1928’de Türkçesi yayýnlanmýþtýr. Tercümesi Ömer Rýza’ya aittir. John Davenport’un bu kitabý misyonerler tarafýndan piyasadan toplanýp kaybedilmek istenmiþtir. Bu sebeple adý saný da unutturulmak istenmiþtir. Halbuki çok kýymetli baþka eserleri de vardýr:
D
Life of Ali Pacha of Canina Oude Výndýcated Koord and Its Rajahs Aýde Memoire to the History of India Historical Class Work
Ayrýca HAZRETÎ MUHAMMED VE KUR’ÂN-I KERÎM ünvanýyla Ankara’da tekrar yayýnlanmýþtýr.[5] Kitap, Kur’ân kurslarý müfredâtýna göre ders kitabý olarak kaleme alýnmýþtý. Daha sonra Kur’ân kurslarýnda okutulacak ders kitaplarýnýn sayfa adedi, Din Ýþleri Yüksek Kurulunca sýnýrlandýrýldýðýndan, ders kitabý olarak hacimli bulunan bu eserin, özellikle Kur’ân Kursu öðreticileri için yararlý olacaðý düþünülerek, Baþkanlýðýn diðer neþriyatý arasýnda yayýnlanmasý uygun görülmüþtür. Voltaire’in ve Martin Luther’in devam ettirdiði Müslümanlýk düþmanlýðýný ilk defa LORD JOHN DAVENPORT yýkmýþ; Müslümanlýk ve Peygamberleri üzerine iyi düþüncelerle dolu bir eser ortaya koymuþtur. Bu eser, Hýristiyan Âleminde büyük akisler yapmýþ ve Hýristiyan Din Adamlarýnca nüshalarý toplatýlýp yaktýrýlmýþtýr.
{
da Ortaçað boyunca oluþ(turul)muþ imajdan alabildiðine etkilenmektedir. Bu durum, konjonktürel birtakým hâdiselerle birlikte, son yýllarda Batý’da sistematik bir “Ýslâm karþýtlýðý”na (anti-Islamism)” dönüþmüþtür. “Batý sömürgeciliði” veya “Batý’nýn ötekilere (Müslümanlara) egemen olma savaþý” diye de nitelemek mümkün olan bu durum, aslýnda Ortaçað’da meydana gelen Haçlý savaþlarýndan daha da tehlikeli bir hal olsa gerektir. Zira Haçlý savaþlarý döneminde müslümanlar, günümüzdeki durumla kýyaslanmayacak ölçüde ilmî ve askerî güce sahiptiler.
DEVAM EDECEK
{
Prof. Dr. AHMED AKGÜNDÜZ
1- Batý’da Silâhsýz Haçlýlar:
14
SPOR
21 HAZÝRAN 2011 SALI
Y
FORLAN GELMÝYOR G.SARAY TEKNÝK DÝREKTÖRÜ FATÝH TERÝM'ÝN TRANSFERÝNÝ ISRARLA ÝSTEDÝÐÝ URUGUAYLI FUTBOLCU DÝEGO FORLAN DÜZENLEDÝÐÝ BASIN TOPLANTISINDA ATLETÝCO MADRÝD ÝLE 2 YILLIK DAHA KONTRATI BULUNDUÐUNU VE KULÜBÜNDEN AYRILMAK ÝSTEMEDÝÐÝNÝ SÖYLEDÝ.
Adý Galatasaray ile anýlan Forlan, Atletico Madrid'de çok mutlu olduðunu söyledi.
URUGUAYLI futbolcu Diego Forlan, formasýný giydiði Atletico Madrid ile 2 yýllýk daha kontratý bulunduðunu ve kulübünden ayrýlmak istemediðini söyledi. Adý Galatasaray ile anýlan Forlan, düzenlediði basýn toplantýsýnda olasý transferiyle ilgili söylentilere açýklýk getirdi ve ''Daha önce de söyledim, bir kez daha tekrarlýyorum. Kulübümle 2 yýllýk daha sözleþmem var ve bu kontratýn þartlarýný yerine getireceðim. Çünkü kulübümde ve Madrid'de çok mutluyum'' diye konuþtu. Forlan, daha önce yaptýðý açýklamalarda da takýmýndan ayrýlmak istemediðini ifade etmiþti. UJFALUSÝ SAÐLIK KONTROLÜNDEN GEÇTÝ Öte yandan Galatasaray'ýn yeni sezon öncesi kadrosuna dahil etmek istediði Tomas Ujfalusi, Medical Park Hastanesi'nde saðlýk kontrolünden geçti.Basýna kapalýna yapýlan kontrollerde yýldýz oyuncu bir dizi teste tabi tutuldu. Tomas Ujfalusi, çýkýþta basýn mensuplarýna açýklama yapacaðý sýrada Galatasaray Kulübü yetkilileri tarafýndan arabaya bindirilerek hastaneden uzaklaþtýrýldý. Galatasaray baþkaný Ünal Aysal ve yöneticiler, geçtiðimiz hafta içi Ýspanya'ya giderek Atletico Madrid yöneticileriyle Reyes, Ujfalusi ve Forlan transferi için görüþmüþtü.Yeni sezonda Galatasaray formasý giyecek olan Tomas Ujfalusi sarý - kýrmýzýlýlarla 2+1 yýllýk sözleþme imzaladýðý bildirildi. 33 yaþýndaki oyuncu sarý - kýrmýzýlý takýmýn Elmander'den sonra bu sezonki ikinci yabancý transferi oldu.
Valencia, Mehmet Topal'ý býrakmýyor VALENCÝA, emektar futbolcusu ve eski kaptaný David Albelda ile olan sözleþmesini 1 yýl daha uzattý. Albelda ile ilk 11 için rekabette olan Valencia'nýn Türk futbolcusu Mehmet Topal, Ýspanyol basýnýna verdiði demeçte ''Albenda'nýn sözleþmesini yenilemesi takým için de benim için de iyi. Çünkü ayný pozisyon için aramýzda rekabet olsa da her gün kendisinden yeni bir þey öðrendiðim bir futbolcu'' dedi. Super Deporte gazetesi, Valencia'da iyi bir
Mehmet Aydýnlar baþkanlarý aðýrlýyor FUTBOL Federasyonu'nun 29 Haziran'da yapýlacak Genel Kurul toplantýsýnda þu ana kadar adaylýðýný açýklayan tek isim olan Mehmet Ali Aydýnlar, bugün basýn toplantýsý düzenleyecek. Four Seasons Hotel Ýstanbul At The Bosphorus'da saat 10.00'da gerçekleþtirilecek basýn toplantýsýnda, Bank Asya 1. Lig, Spor Toto 2. ve 3. Lig kulüplerinin baþkanlarýnýn da yer alacaðý bildirildi. Süper Lig Kulüpler Birliði Vakfý'nýn tam desteðini alan Aydýnlar, toplantýda baþkan adaylýðý ile bilgi verecek.
sezon geçiren Mehmet ile Beþiktaþ ve Fenerbahçe'nin ilgilendiðini ancak ne futbolcunun ne de Valencia'nýn buna kulak astýðýný ileri sürdü. Türk takýmlarýnýn Mehmet için 10 milyon avroya yakýn bonservis bedeli ödemeye hazýr olduklarý ancak ilk sezonunda iyi bir performans sergileyen Mehmet'ten gelecek sezon daha da iyi bir futbol bekleyen Valencia'nýn þu an için Türk futbolcudan para kazanmayý beklemediði yorumu yapýldý.
GETAFE GÖZÜNÜ YENÝDEN DANÝEL GUÝZA'YA DÝKTÝ
Beþiktaþ - Real Madrid maçýna UEFA engeli
23 Aðustos tarihinde yapýlacak Bernabeu Turnuvasý için kendisine rakip arayan Real Madrid'in, Beþiktaþ ile de oynayamayacaðý iddia edildi. Beþiktaþ'ýn 25 Aðutos'ta Avrupa Ligi'nde maç yapacak olmasýndan dolayý Madrid'e gelemeyeceði o yüzden Ýspanyol takýmýnýn yeni bir takým arayýþýna girdiði belirtildi.
Binnaz Uslu 2012 Londra Olimpiyatlarý biletini aldý
MÝLLÝ Atlet Binnaz Uslu'nun, Ýzmir'de yapýlan Avrupa Takýmlar Atletizm Þampiyonasý'nda aldýðý dereceyle 3 bin metre engellide 2012 Londra Olimpiyatlarý'na katýlmaya hak kazandýðý bildirildi. 3 bin metre engelli yarýþýnda 9.40.29'luk derecesiyle kendi derecesini 16 saniye geliþtiren ve açýk ara 1. olan Binnaz Uslu, Olimpiyat (A) Barajý'ný da aþarak Londra Olimpiyatlarý'na gitmeye hak kazandý.
Mehmet Topal Ýspanya'da ilk yýlýnda baþarýlý oldu.
Guiza'ya teklifler gelmeye baþladý.
ÝSPANYOL spor gazetesi AS, Getafe Kulübünün, Fenerbahçe'de forma giyen Daniel Güiza ile yeniden ilgilendiðini yazdý. "Getafe bir 9 numara arýyor ve yeniden Güiza'ya teklif götürüyor'' diyen AS gazetesi, geçtiðimiz hafta adý Atletico Madrid ile anýlan Güiza'nýn bu kez de Getafe için düþünüldüðünü yazdý. Gazete, Getafe Kulübü Spor Direktörü Toni Munoz'un forvette Güiza'yý düþündüklerini açýkca ifade ettiðini belirterek, Güiza dýþýnda Valencia'dan Isco'nun da alternatif isim olarak konuþulduðunu kaydetti. Getafe'nin yeni 9 numarasýný bu hafta içinde açýklamasý bekleniyor.
Çekmeköy Patika Koþusu'na bin atlet katýldý ÝSTANBULLULAR, Çekmeköy Belediyesi tarafýndan düzenlenen “Patika Koþusu”na akýn etti. Bu sene ikincisi düzenlenen “Çekmeköy Patika Koþusu” Ýstanbullular’ýn alternatif hafta sonu aktivitesi oldu. Ýstanbul’un akciðerleri olan Çekmeköy ormanlarýnda yapýlan yarýþa, yaklaþýk 1000 kiþi katýldý. Harika doðasýyla sporseverlere kucak açan Çekmeköy Ormaný’nda düzenlenen yarýþ 5 km halk koþusu ve 10 km deneyimli sporcular þeklinde koþuldu. Toplam 5.000 TL ödül için yarýþan sporcular genel klasman, 18-29 yaþ, 30-39 yaþ, 40-49 yaþ, 50 yaþ ve üstü kategorilerinde deðerlendirmeye a-
lýndý. Yarýþmanýn sonunda genel klasman kadýnlarda milli sporcu Bahar Doðan, genel klasman erkeklerde milli sporcu Aykut Taþdemir ipi göðüsleyerek büyük ödülün sahibi oldu. Ahmet Poyraz Çekmeköy Belediye Baþkaný Ahmet Poyraz Çekmeköy’ün eþsiz doðasýnýn tüm Ýstanbul hatta Türkiye tarafýndan tanýnmasýný amaçladýklarýný bu yüzden doða sporlarý ile ilgili organizasyonlara önem verdiklerini söyledi.
Beþiktaþ'ýn yeni transferleriyle yeni sezonda Süper Lig'in en büyük þampiyonluk adayý olduðu ifade edildi. FOTOÐRAF: A.A
CNN Türk Spor Müdürü Faik Gürses:
Beþiktaþ þampiyonluðun
EN BÜYÜK ADAYIDIR
‘‘
CNNTürkSporMüdürüFaikGürses, siyah-beyazlýekibinyerindeveisabetli transferleryaptýðýný,özelliklegençBurak Kaplan'dançokumutluolduðunu belirterek,"BukadrohemSüperLig'de, hemdeAvrupaUEFALigi'ndeiyiiþler yapacaðýnainanýyorum"dedi.
CNN Türk Spor Müdürü usta gazetecilerden Faik Gürses, Beþiktaþ'ýn yeni transferleriyle yeni sezonda Süper Lig'in en büyük þampiyonluk adayý olduðunu belirtirken, Avrupa UEFA Kupasý'nda da EROL DOYURAN iyi iþler yapacaðýný söyledi. Gürses, erol@yeniasya.com.tr yeni transferlerden özellikle genç Burak Kaplan'ýn yýldýzýnýn parlayacaðýný ve çok baþarýlý bir sezon geçirmesini beklediðini ifade etti. Faik Gürses sorularýmýzý þöyle cevap verdi: Beþiktaþ'ýn yeni transferlerini nasýl yorumluyorsunuz? Beþiktaþ özellikle Bobo ve Ferrari'nin baþkanýn açýklamasýyla birlikte býrakýldýktan sonra santrfor ve stoper sorununu da halletti. Mustafa Pektemek'in iyi bir transfer olduðunu umuyorum. Ersan Gülüm'ün sorunlu olan bonservisinin alýndýktan sonra onun katkýsýyla sanýyorum Sivok da býrakýlacak. Yani kale, önündeki dörtlü yedekleriyle beraber tamamen yerli jenerasyona dönecek. Tabi bu arada Burak Kaplan, Veli ve Tanju Kayhan'ý da yabana atmamak lazým. Özellikle Veli'nin Beþiktaþ formasýyla yapacaðý çok iþlerin bulunduðunu umuyorum. Ve bir çizgi adamý olarak Burak Kaplan'ýn yýldýzýnýn parlayacaðýný hatta gelecek sezon transferin gözdesi haline geleceðini de hayret ve merakla bekliyorum. Yeni transfer adaylarý arasýnda sürpriz isimler var mý? Baþkan bir tane yabancý santrafordan bahsetti. Onun dýþýnda transferi tamamen kapattýklarýný ifade etti. Sanýyorum Hilbert'i Gaziantepspor'a verecekler. Bu arada Sivok'la Bursaspor'un ilgilendiðini biliyoruz. Yabancý bir forvet alacaklar. Bu çok ünlü bir forvet olabilir. Forlan'la iletiþimin kesilmediðini biliyorum. Forlan veya ona benzer bir adayý da alýrlarsa Beþiktaþ 2011-2012 sezonuna girmek için her türlü
hazýrlýðýný tamamlamýþ olacak. Yeni sezona Tayfur Havutçu yönetiminde baþlamasý Beþiktaþ için bir risk teþkil eder mi? Kesinlikle risk deðil. Aykut Kocaman'ýn baþardýðýný Tayfur Havutçu'nun da baþarmasýný umuyoruz ve bekliyoruz. Yerli CNN Türk Spor Müdürü Faik Gürses hocalarýn önünü açtýðýmýz taktirde bir Tolunay Kafkas'ýn, bir Ertuðrul Saðlam'ýn neler yaptýðýný görmekteyiz. O bakýmdan Tayfur Havutçu 1,5 ay içinde Beþiktaþ'ý toparladý, küskünleri barýþtýrdý ve yeni bir sezon için kollarý sývadý. Baþarýlý olacaðýný tahmin ediyorum. Yeni sezonda þampiyonluk adaylarýnýz arasýnda kimler var? Her zaman olduðu gibi Fenerbahçe, Galatasaray, Trabzonspor, bu sene Anadolu kulüplerinin iþtiraki ile Bursaspor, Kayseri ve Gaziantepspor'un hatta Ankaragücü'nün üst sýralar için Beþiktaþ'ý zorlayacaðý rakipler olarak görmekteyiz. Böyle çoðulcu bir þampiyonluk adaylarý Türk futboluna renk ve lezzet veriyor. Böyle bir takým aldýðý baþýný gittiði zaman o ligin içinden çýkýlmaz oluyor. Bu sene güzel ve tatlý bir rekabet yaþadýk. Önümüzdeki sezonun da ayný þekilde tatlý bir rekabete sahne olacaðýný umuyorum. Bu kadro ile Beþiktaþ'ýn Avrupa'da da baþarýlý olacaðýný bekleyebilir miyiz? Tabi. Beþiktaþ'ýn kadrosu tamamen Avrupa'ya endeksli bir kadro. Biten sezonda 57 maç oynayan Beþiktaþ'ýn Avrupa'da hem transferleriyle, hem de yol almasýy UEFA Ligi'nde bir ön eleme oynadýktan sonra direkt gruplara kalacak. O bakýmdan Beþiktaþ'ýn bu kadrosu ile Avrupa'da da iyi iþler yapacaðýný umuyorum. Yeni stat meselesi bir türlü çözüme kavuþamadý. Umut yok mu? Proje onaylandý. Seçimden sonra Baþbakanýn düðmeye basacaðýný biliyoruz. Bu arada onaylanmamasýnýn sebebinin de þu gerekçelerle açýkladý sayýn KültürBakaný. Oranýn çok yönlü bir spor kompleksi haline gelmesi imkânsýzdýr. O bakýmdan yýkýlýp, ayný þekilde bir stat yapýlýrsa pekâla projeye imza atarýz dendi. Zannediyorum önümüzdeki Mayýs ayýndan itibaren yeni stat kazýlarýna baþlanabilir.
HABER
Y
21 HAZÝRAN 2011 SALI
15
Müslümanlara saldýrýlar izlenecek FRANSA’DA Müslümanlara yönelik saldýrýlarý izlemek için özel bir gözlemevi kuruldu. Fransa Ýslam Konseyi, genel kurulunu yaparak yeni baþkanýný seçerken, seçimlere tek aday olarak giren Faslý 47 yaþýndaki Muhammed Musavi, tekrar baþkanlýk görevine seçildi. Musavi, seçimden sonra yaptýðý açýklamada, Ýslam Konseyi bünyesinde Müslümanlara yönelik saldýrýlarý izlemek için bir gözlemevi kurulacaðýný ve bunun baþýna da Abdullah Zekri’nin getirileceðini duyundu. Musavi, ‘’yeni gözlemevinin, Müslümanlara yöne-
lik saldýrýlarý tespit ederek, valilikler nezdinde þikâyetlerde bulunacaklarýný’’ söyledi. Fransa’da son yýllarda ülkenin çeþitli bölgelerinde Müslümanlara ait bazý ibadet yerleri ve mezarlýklar, ýrkçý saldýrganlarýn saldýrýlarýna hedef olurken, özellikle aþýrý saðcý partinin Ýslâm karþýtý söylemleri, ülkedeki Müslümanlarýný tepkisine yol açýyor. Fransa’da, Musevilere yönelik saldýrýlarý izlemek için de geçen yýllarda bir gözlemevi oluþturulmuþtu. Fransa’da yaklaþýk 5 milyon Müslümanýn yaþadýðý tahmin ediliyor. Paris / aa
Hipersonik uçakla Paris-Tokyo 2,5 saat ÇOK uluslu Avrupa Hava Savunma ve Uzay Þirketi (EADS), Paris - Tokyo arasýndaki uçuþ süresini 2,5 saate indirecek hipersonik yolcu uçaðý geliþtiriyor. Atmosferin üzerinde uçacak olan ‘ZEHST’ adlý jet, biyoyakýt kullanarak çevre kirliliðine de yol açmayacak. Fransa’daki Paris Havacýlýk Fuarý, geleceðin uçaklarýnýn prototiplerine de ev sahipliði yapýyor. EADS’ýn geliþtireceði ZEHST (Sýfýr Emisyonlu Hipersonik Ulaþým) aracý, 50 - 100 arasýnda yolcu taþýyabilecek. Sýradan havaalanlarýný kullanabilecek olan uçak, 32 kilometre yükseklikte ilerleyecek. ZEHST, saatte 4 bin 800 kilometre hýza ulaþabilecek. Uçak, 9 bin 720 kilometrelik Paris – Tokyo arasý uçuþ mesafesini 3 saatten az bir sürede kat edebilecek. Ýstanbul / cihan
Ýnternet adlarýna özgürlük 2012’de ULUSLARARASI Ýnternet Tahsisli Sayýlar ve Ýsimler Kurumu ICANN (Internet Corporation for Assigned Names and Numbers), tarihi bir karara imza atarak internetteki alan adlarý uzantýlarýný serbest býraktý. ICANN, Singapur’da düzenlenen toplantýsýnda, bir çok deðerli alan adlarýnýn (generic Top-Level Domains - gTLDs) com, net. org
gibi uzantýlara hapis olduðu ve bunun geliþen internet dünyasý için engel teþkil ettiði düþüncesiyle bu kararý aldý. Alan adýný kiþinin hayal dünyasýna býrakacak karar için baþvurular 12 Ocak 2012 ile 12 Nisan 2012 tarihleri arasýnda yapýlacak. ICANN, önümüzdeki yýl içerisinde söz konusu alan adlarýnýn alýnmasýna imkân tanýyacak. Ankara / aa
Volga (Ýdil) Bulgarlarýnýn, Ýslâmiyet'i kabulünün 1122. yýlý, Kazan'da düzenlenen törenlerle kutlanýyor. Halk, geniþ kitleler halinde kutlamalara katýlýyor. FOTOÐRAFLAR: CÝHAN
ÝSLÂMÝYET RUSYA’NIN ÖNEMLÝ BÝR PARÇASI TÜRKLERÝN ÝSLÂMÝYETÝ KABULÜNÜN 1122. YILI KUTLANAN RUSYA’DA DEVLET BAÞKANI MEDVEDEV, ÜLKE TOPLUMUNUN OLUÞUMUNDA MÜSLÜMANLARIN ÖNEMLÝ BÝR YERÝ OLDUÐUNU KAYDETTÝ. RUSYA Federasyonu’na baðlý Tataristan Cumhuriyeti’nin atalarý olarak bilinen Volga (Ýdil) Bulgarlarýnýn, Ýslamiyet’i kabulünün 1122. yýlý Kazan’da düzenlenen törenlerle kutlandý. Tataristan Cumhurbaþkaný Rüstem Minnihanov’un yanýsýra federasyona baðlý birçok Müslüman cumhuriyet lideri, Rusya Müftüler Konseyi Baþkaný Ravil Gaynuddin ve Rusya Merkezi Din Ýþleri Baþkaný Talgat Taceddin törenlere katýldý. Ýslâmiyet’i toplu halde seçen ilk Türk devleti olarak bilinen Volga Bulgarlarýnýn anma programýnda binlerce Müslüman yer aldý. Tören vesilesi ile bir mesaj yayýnlayan Rusya Devlet Baþkaný Dmitri Medvedev, Rusya toplumunun oluþumunda Müslümanlarýn önemli bir yeri olduðunu, ülkede huzur ve barýþ ortamýnýn oluþmasýnda geleneksel Ýslâm’ýn büyük katkýsý olduðuna deðindi. Volga Bulgarlarýnýn Ýslâmiyet’i kabul etmelerinin yýl dönümü vesilesi ile mutluluðunu ifade eden Medvedev, “Bin yýl önce gerçekleþen tarihi olayda ülkemizin dini temelleri atýldý. Tolerans, karþýlýklý saygý ve iyi komþuluk iliþkileri ülkemizin yüzlerce yýldýr çimentosu olmuþ ve Rus milletinin oluþumuna katký saðlamýþtýr” ifadelerini kullandý. Modern Rusya’da milyonlarca Müslüman’ýn yaþadýðýna, yeni camilerin ve eðitim kurumlarýnýn açýldýðýna deðinen Medvedev, “Geleneksel Ýslâm’ýn sivil barýþ ve farklý etnik topluluklar arasýnda uyumun oluþmasýnda saðladýðý katkýya saygý duyuyorum” dedi. Rusya lideri, kutlamalarýn baþarý ile geçmesi ve Tataristan Cumhuriyeti’ne refah ve bolluk getirmesi dileðinde bulundu. Törende bir konuþma yapan Rusya Müftüler Konseyi Baþkaný Gaynuddin ise, Rusya’dan ve dünyanýn diðer bölgelerinden binlerce kiþinin törenlere katýlmak için geldiðini, genç Müslüman nüfusun temellerini öðrenmelerine katký saðlandýðýný kaydetti. Farklý dinden insanlarýn da törenlerde yer aldýðýný hatýrlatan Gaynuddin, “Geleceði inþa etmek için geçmiþi bilmek zorunluluk. Atalarýnýn anýsýna saygý göstermeden kendi topraklarýnda huzur bulmasý mümkün deðil” ifadelerini kullandý. Moskova / cihan
Binlerce kiþinin katýldýðý törenlerde Müslümanlar el açýp birlikte dua ettiler.